You are on page 1of 274

PROF.DR.

OSMAN KARATAY

TURKLERIN

KOKENI

kr1rpto
TURKLERiN KO KEN i
OS MAN KARATAY

Genel Yaym No: 47


AratJrma & inceleme: 36

Yazan: Osman Karatay


Yaym Yonetmeni: Omit <;rknkcr
Duzelti: <;igdem $enti.irk
Kapak: Kripto Tasanm Ekibi
Pazarlama Sorumlusu: Ahmet Mert Oztug
Bask1: BRC Basrm Matbaacrlrk I Ankara

1.Bask1: Temmuz 2011


2.Bask1: Kas1m 2011
3.Bask: Ocak 2012
4.Baskl: Nisan 2012
S.Bask1: EyiOI 2012
6.Bask1: Ocak 2013
7.Bask: Mart 2013
8.Bask1: EyiOI 2013
9.Baskl: Ocak 2014
10.Bask1: Agustos 2014
11.Bask1: Arahk 2014
12.Bask1: Haziran 2015
13.Bask: Arahk 2015
14.Baskl: Haziran 2016

ISBN: 978-605-4125-50-0
Sertifika no: 11826

Her hakk1 sakhd1r. Bu yap1t1n aynen ya da


ozet olarak hic;:bir boiOmO, telif hakk1 sahibinin
yaz1h izni ahnmadan kullan1lmaz.
Copyright 20082016, KRiPTO KiTAPLAR Puplishing House

Yay1mlayan:

kritpto
Kripto Bas1m Yay1m Dag1t1m Ltd. $ti.
ic;:el Sokak 6/4 K1z1lay I Ankara
Tel: 0312 432 1923 Faks: 432 1933
e-posta: kripto@kriptokitaplar.com
www.kriptokitaplar.com
OSMANKARATAY

1 971 <;orum dogumlu. <;orum i nonu i lkogretim Okulu,


Tak()prii Lisesi ve <;orum Ataturk Lisesi'nde okuduktan
soma 1995 yllmda Bogazi<;i Universitesi Tarih bol iimun
den mezun oldu. 2002 yllmda Gazi Universitesi'nde yuk
sek lisans ve 2006 y1lmda yine aym universitede doktora
derecelerini aldL 201 0 yllmda do<;entlik, 201 6 yllmda pro
fesorluk samm aldi. Halen Ege Universitesi'nde ogretim
uyesidir. Bilimsel <;ahmalannm yanmda orgut<;uliigu ile
de Turk bilim ve kiilturune onemli hizmetlerde bulundu.
Turkiye'nin ilk duunce kuruluu olan A vrasya Stratejik
Aratmnalar Merkezi'nin (ASAM) kuruluunda yer ald1.
Dunyadaki en bi.iyuk Turk tarihi projesi olan Tiirkler'i yo
neterek, toplam 37 ciltlik dev Turk tarihinin ortaya <;Ikl
mda buyuk katk1 yaph. Bu <;er<;evede ingilizcedeki en ge
ni Turk tarihi olan The Turks'iin editorliigunde bulun
du. Ardmdan KaraM'1 (Karadeniz Aratumalan Merkezi)
kurdu ve Tiirkiye'nin ilk bolgesel akademik dergisi
olan Karade11iz Ara$tlrmalan'm yaymlamaya balad1. Bu
arada ti.irunde dunyada ilk olan Balkanlar El Kitabz ve Dogu
Avrupa Tiirk Tarihi adh buyuk <;ahmalann editorlugunde
bu lundu. Turk Dunyasma Hizmet O diilu sahibi Kara
tay'm 130'un uzerinde makale ve bildirisinin ve Balkanla
ra dair kitapl anmn yanmda, tarihle ilgili yaymlanm1 eser
leri unl ard1r:

- H1rvat Ulusunun Oluumu. Erken Ortaajj'da Tiirk-H1rvat


ilikileri
(2 bask1: 2000, 2016).
- The Turks, 6 cilt, editor, H. C. Gi.izel ve C. C. Oguz ile, (2002).
- Tiirk Halklar1 Tarihine Giri, r;eviri, P. B. Golden'dan, (5 bas-
k!: 2002,2006, 2012, 2013, 2014).
4 I Osman KARATAY

- iran ile Turan. Hayali Millet/er (:agmda Avrasya ve Ortado


gu (3 bask!: 2003, 2012, 2015).
- In Search of the Lost Tribe. The Origins and Making of the
Croatian Nation (2003).
- Etnik Kimlikler Nas1l Oluur?, ;eviri, H. B. Paksoy'dan,
(2005).
- Hazarlar ve Musevilik, <:eviri, P. B. Golden, C. Zuckerman ve
A. Zajaczkowski'den, (2005 ).
- Etnik Tutumun Tarihsel Kokleri, AB ve Tiirk Kimli
gi(Strateji Raporu) (2005).
- Balkanlar El Kitab1, 3 cilt, editor, B. A. Gokdag ile, (2 bask1:
2006, 2013).
- Bey ile Biiyiicii: Avrasya'da Tann, Hiikiimdar, Devlet ve ik
tisat Hakkmda Dilin Soyledikleri (2 bask!: 2006, 2016).
- Tiirklerin Kokeni (14 bask!: 2011-2016).
- Dogu Avrupa Tiirk Tarihi, editor, Serkan Acar ile, (2 bask1:
2013, 2015).
- Hazarlar: Yahudi Tiirkler, Tiirk Yahudiler ve Otekiler (2
bask!: 2014, 2015).
- Central Eurasia in the Middle Ages. Studies in Honor of Pe
ter B. Golden, editor, I. Zimonyi ile (2016).
i<;iNDEKiLER

.. ..

ONSOZ .................................................................................. 7

BiRiNCi BOLUM
TURKLER, TURKLUK VE TURKiY ............................ 15

iKiNCi BOLUM
KUBAKII VE KUDiLiYLE TARiHiMiZ ................ 31

UUNCU BOLUM
NEREDE HATA YAPILIYOR? ........................................ 51

DORDUNCU BOLUM
CENGiZ YASASI DEGiL, ALTAY KURAMI. ............. 69

BE$iNCi BOLUM
TURKLER VE MOGOLLAR: KURULTAY iHTiYACI ...... 79

ALTINCl BOLUM
TURKLER VE MACARLAR: GULA$TAN OTE ....... 105

YEDiNCi BOLUM
ESKi DUNYAYA YENi DUZEN .......................... ......... 129

SEKiZiNCi BOLUM
ERGENEKON'DAN ONCEKi GUNLER .................... 137
6 I Osman KARATAY

DOKUZUNCU BOLUM
ARPA BUGDAY <;E<; OLUR ............................. ............ 149

ONUNCU BOLUM
HOMO TURCUS ............... .............................................. 157

ON BiRiNCi BOLUM
iNGiLTERE'DE NELER OLDU? .................................. 167

ON iKiNCi BOLUM
DOBROWSKi'NiN HiKA YESi .................................... 181

ON D<;DNCU BOLUM
ViKiNG BOYNUZLARI ................................................. 187

ON DORDUNCU BOLUM
SUVAR'DA NE VAR? .................................................... 203

ON BE$iNCi BOLUM
GILGAMI$ <;OK ARAMI$ AMA . . . ............................ 213

ON ALTINCI BOLUM
MED'YATiK BiR HALK ................................................ 229

ON YEDiNCi BOLUM
SARI$1N TURKLER ............. ........................................... 241

SONU<,::.............................................................................. 251
KAYNAKLAR ........................ ................ .......................... 259
ONSOZ

Ortaokul ikinci s1mfta iken, muhtemelen bunu kendi ter


cihiyle yapan en gen<; insan olarak okudugum rahmetli Ba
haeddin O gel'in Biiyiik Hull imparatorlugu Tarihi, eski Tiirk ta
rihi arabrmalarmda <;in kaynaklarmm onemi ve onceligi
konusunu daha <;ocuk yata kafama sokulmutu. Ger<;i daha
once, ilkokul beinci s1mfta iken simit paramla satm ahp
okudugum Ozkan i zgi'nin Bogii Kaga11 ve Uygurlar'1 da aym
ger<;ekle karI karIya getirmiti ama O gel'in kitab1 kadar de
gil. Tiirk tarihini okudugunu diiiinen bir <;ocu gun <;ince ka
rakterlerin Latin harfli <;eviri yaz1lanyla muhatap olmas1, ki
saca ne oldugunu anlamamas1 demekti.
Tiirkliigiin en eski zamanlanm <;ahmak sozkonusu oldu
gunda, iin dogasm1 sonralan, belki imdilerde daha iyi kav
radim. <;in kaynaklan sandigimiz kadar eskiye gitmiyor. i lk
imparator Shih Huang-Ti M O 3. yy ortalarmda her eyi bu
damih. Oncesine dair bildiklerimiz ondan ka<;mlabilen ' giz
li' ve siiziilmii bilgilere dayamyor. Sima Qian (6. M O 86) gi
bi miistesna yazarlann eskilere dair efsanelerle kanIk verdi
gi bilgilerin, kayiplan ne ol<;iide telafi ettigini bilemiyoruz.
8 I Osman KARATAY

<;ince dogal bir siire olarak, 2000 ylldu biiyiik ses degiiklik
lerine ugrad1. Bugiiniin inlisinin o donemin dilini anlamas1
miimkiin degil. 0 donemdeki Tiirke de imdikinden hayli
farkh, okumu bir Tiirk tarafmdan bile anla1lamayacak bi
imdeydi.
$imdi, once eski incenin ses diizenini anlayacag1z. Sonra
eski Tiirkenin ses yaplSlm kuracag1z. Sonra ikisi de biiyiik
Oliide tahmine dayah bu yapllardan birinden obiiriine dair
veri arayacag1z. Bu arada da yabanCl bir kelimenin bir inli
nin telaffuzuna girdigi anda, ilk saniyede ok biiyiik degiik
likler yaad1gm1 hesaba katacag1z. Meselenin ne kadar biiyiik
ve zor oldugu ortada. Eski bir in kaynagmda geen Tiirke
bir kelime, zannettigimiz kelime olmayabilir; ote yandan,
baka bir kelime Tiirkedir de, biz onu mevcut bilgimiz 11-
gmda goremeyebiliriz.
Dolay1s1yla <;in kaynaklan kar1smda temkinli olmam1z
ve biiyiik beklentilerden vazgememiz gerekiyor. Bu defter
elbette kapahlamaz ama eski Tiirkliik ahmalanmn kaynag1
-illa da- in' de degildir. Bu boyle iken, ote yandan, kadim
aglardan haber veren kaynaklann Tiirkliik ahmalan a1-
smdan yeterli oliide bilimsel ahmaya tabi tutulmad1gm1
goriiyoruz. in kaynaklarmdan daha eskiye gitmese de Latin
ve Yunan cografya eserleri bu konuda bata gelir. Bunun se
bebi elbette pein ve onyarg1h bir yakla1mdu: Tiirkler bahda
aranamaz. Halbuki bu karan vermemize sebep in kaynakla
n ise, onlardan ok bir ey gormiiyoruz ve anlam1yoruz . De-
TURKLERiN KOKENi I 9

gilse nedir? Tarn olarak tiim kaynaklan \ahmadan boyle bir


karara nasil vanlabilir?
Biz \agda Tiirkliik aratumalanmn ikinci safhasmm bu
giinlerde baladtgt diiiincesindeyiz. Birinci safhada von
Strahlenberg' den beri Tiirkliigiin geni ailedeki aidiyeti ko
nusu tarhIld1. Bu i 250 yildan fazla siirdii; bir karara vanld1
ve Altay ailesi tekil edildi. Ama ortada ispatlanan bilimsel
ger\eklerden bahsetmek \Ok zor. Sadece ulemanm -bir kts
mmm- ittifakmdan bahsedilebilir. i kinci safha ilk safhanm
gosteremediklerinden hareketle yeni a\thmlar yapacak ve
denenmeyen ihtimalleri deneyecektir.
Vakta bu zaten yapilmaktadu ama alan d11, \ogunlukla
da bilim d11 ellerde kaldtgmdan edinilen sonu\lar \Ogu kez
giildiiriicii, bazen de dudak U\uklahct olmaktadu. Ktztlderi
lilerin Tiirkliigiinden, i spanya veya i svi\re' de yaayan eski
\aglardaki Tiirklere kadar bir siirii '\Ikanm' ii i\inden \Iktl
maz hale getirmektedir. Bu sa\ma ve ucube fikirlerin sebep
oldugu kukucu kamuoyu, neticede sa\ma cevaplara kulak
vermektense, yetersiz ama iizerinde ittifak edilen fikirlere
baghhgt siirdiirmeyi daha makul gormektedir. U stelik kuru
lu diizendeki fikirler yeni a\thmlan bu ucube fikirlerle aym
kefeye koyarak kendini savunmaktadu.
Halbuki bilim, yenilik demektir. Esas olan ey bir konu
iizerinde ittifak edilip edilmemesi degil, sorulara makul ce
vaplann bulunup bulunmamastdu. Daha once iran ile Turan
adh eserimizde degindigimiz ve bu kitapta da k1smen temas
10 I Osman KARAT AY

edecegimiz iizere, tatmin edici bir cevap alamadigimlz pek


ok soru bulunuyor.
Bu sahrlann yazan mevcut edebiyah birka dilde rahata
okuyup aym minvalde tekrarlar yaparak kurulu diizenden
alk1 almak yerine, yetersiz cevaplardan d uydugu rahatsiz
hkla bu seriivene 1km1hr. i zor, ama ulahgimlz baz1 giizel
sonular biitiin zorluklan ve yorgunluklan gideriyor. Bilimin
giizelligi de buradadu. Bilim 'akll ii' degildir; 'ak1lh' insamn
ugraacag1 bir alan degildir. Ak1lhlar k1sa ve kolay yollardan
1karlanm giiderler. Bilim adaml an ise akla ziyan sorulann
peinden koup omiir harcarlar.
Bu konunun tarafimizca akademik olarak ahIlmasmm
kokleri 1998 yllma gider. Huvatlann kokeni ve oluumuna
clair bir tez hazularken eski A vrasya geregi ile karI kar;nya
kald1m. Bu basit bir kavim tarihinin ok otesindedir. Bugiin
Balkanlardaki onemi bile tartiIhr kiiiik bir toplulugun ko
kenlerini aratmrken biitiin bir eski Avrasya'y1, insam ilgi
lendiren biitiin bilim dallanndaki aratumalann sonulanyla
birlikte ahmak gerekiyordu ki, yola 1k1labilsin. Gereksi
nimleri eksiksiz kardamadan yola 1kan tarihilerin ulahk
lan sonulann giiliinliigiinii daha sonralan gormeye bala
dik. Konu bir veya iki dilden kaynak okumanm ok otesinde
bir oneme ve zorluga sahip.
Hzrvat Ulusumtn Oluumu adh ahma, bir bak1ma 2003 yi
lmda 1kan iran ile Turan adh ok k1sa si.irede yazllm1 bir ki
tabimm onciisii oldu. Bu ikinci kitapta eski Avrasya tarihinin
kimi meselelerine clair itiraz ettigimiz noktalan ve acizane
TURKLERiN KOKENi I 11

onerilerimizi dile getirmitik. Bey ile Biiyiicil (2006) adh ese


rimiz ise tek bir kelimenin, 'biiyiik' s1fatmm peinden giderek
bizi Avrasya ve Ortadogu'nun eski <;aglardaki etkileim diin
yasmm -hi<; tahmin etmedigimiz ol<;iideki- bilyiikliigiiyle
karI kar1ya getirdi. Bu arada <;ok say1da makale ve bilhassa
bildiri ile Tiirkliigiin en eski donemleri ve kokleri konusunda
yeni fikirler serdettik. Bu makalelerin de bir giin derlenerek
kitap haline gelmesini umuyoruz.
Peter B. Golden' m dev eseri olan Tiirk Halklan Tarihi 'ne gi
riteki yontem ve uygulamalan uzun siiredir <;ahmalanm1za
rehberlik ediyor. Kokenlerin belirlenmesi ve Tiirkliige i rani
etki konulannda onun uluslararas1 bilim kamuoyundaki go
riilerin ortalamasm1 yans1tan fikirlerine kahlmamakla birl ik
te, Golden'm 'bekl enen eser'inin kendi sundugu bi<;emde ya
zllma dilegi dogrudur ve oyle de yap1lmahdu. Biz de bu eser
le gelecekte o beklenen eseri yazm aya niyetli bilim adam1 ve
ya insanlanna bunun olabilecegi yoniinde bir lim it ve tevik
saglayabilirsek kendimizi mutlu hissedecegiz.
En biiyiik tarih<;imiz olan Zeki Velidi Togan'1 anmak i<;in
yakmlarda Afyon' da diizenlenen bir ilmi toplanhda rahmet
linin oglu olan Prof. Dr. Siibidey Togan'la tammam1zda <;a
hma konumu sordugunda tek kelimeyle 'Yurmah' dedim.
Bu cevap Siibidey Bey'in houna gitti, <;iinkii aile Bakut
Yurmah boyundand1. Ama ben elbette bu Bakut boyu hak
kmda <;ahm1yordum ve a<;Iklamak zorunda kald1m: "Avras
ya etnolojisin in koklere dair sorunlanmn 9oziim iinde anahtar keli-
12 I Osman KARATAY

me Yurmatz 'dzr. Ben bu anah tarla biitUn bilinmeyen gemiin kapz


larmm aplacagma inamyorum."
Gerek oktan oyle tezahiir etmi?ti. Bu kitapta ve buna
kaynak te?kil eden onceki ah?malanmtzda diger bilimsel
edebiyattan ayn?an hususlar varsa, temelde biiyiik oliide
Yurmatz, dolaytstyla Sarmat kelimesine ve de Suvar'a verilen
onem yatmaktadu. Zeki Velidi Togan kendi zamanmm ve
giiniimiiziin Dogu ve Bati' daki biitiin alimlerinden daha ktv
rak bir zekaya sahipti ve ufkunu kapatan herhangi bir pe?in
hiikiim yoktu. Onu ancak UTTG' den ve bir oliide de Oguz
name' den tamyabilmi? birisi olarak, dii?iinme tarzmda hayli
etkisinde kaldtgtmi biiyiik memnuniyetle itiraf etmeliyim. Bi
lim diinyamiz " ilim <;in 'de dahi olsa araymzz" tavsiyesine uya
rak m1, ba?ka sebeple mi bilinmez, Tiirk tarihinin kaynakla
nm sadece <:: i n' de ararken, Togan gorebildigi her yere bakti.
Zorlu ve ke?meke? dolu hayat onun ilmi meslegini hakk1yla
icraya zar zor imkan tamd1 ama o hapishanede bile olsa i?ini
yaph. Dolaytsiyla, yanhlar tamamen bana ait olmak iizere,
bu kitap onun miras1 iizerine kuruludur demeye hakk1m ol
masmi ok isterim.
Kripto Yaymevi'nden U mit ve Hakan beyler ' rahat' ve ' an
la?Ihr' bir dil ile Tiirklerin kokenine dair kiiiik boyutlu bir
kitap yazmam1 istediklerinde dii?iinmeden kolay oldugunu
soyledim. Boyle bir ah?manm agyanm mani olmas1 kolay,
ama i? efradm1 cami hale getirmek olunca, zorluk ba goste
riyor. Eserdeki ongoriilen hacim darhgt ve zaman sikmtisi
sebebiyle pek ok konuyu ozet olarak belirtmek ve kaynak-
TURKLERiN KOKENi I 13

adaki eserlere havale etrnek zorunda kaldtk. Obiir tiirlii za


ten bu kadar ktsa bir siirede bitirilernezdi ki, 28 Nisan 201 1
tarihinde yaztrnma balanrn1 olup, 6 Haziran 201 1 'de biti
rilrni ve teslirn edilrnitir. Boylece 40 yatrnda iken bu eseri
40 giinde tarnarnlarn1 olrnak benirn iin ayn bir onur kayna
gt olrnutur. Kirni bahislerin htzh geilrnesinin bu eserin do
gast kaynakh oldugunun ve bunlarla ilgili aynnhh verilerin
bizde bulundugunun, zaten onernli bir ktsrntm da yaymladt
gtrntzm bilinrnesini dileriz.
Bu kitap Tiirklerin kokeniyle ve eski tarihiyle ilgili ah
rnalar hakkmda bir ahrna degildir. Bu kitap ibu konuyla
ilgili bizirn ahrnarntzdu. i bilen her okuyucu ilkin kitabm
kaynakasma bakar. Buradaki kaynakada beklenen pek ok
eserin olrnarnast ve hi urnulrnadtk eserlerin kullamlrn1 ol
rnast bata ok auhc1 olacaktu arna kitabm ierigi bunu ge
rektiriyor.
b te yandan bu kitap onceki kitap ve rnakalelerin biisbii
tiin bir ozeti de sayllarnaz. Evet, onceki ahrnalar burada te
lif ediliyor ve bir biitiin oluturuyorlar. Arna ilk kez burada
kalerne ahnrn1 rnetinler ve fikirler de ok fazla. Bilhassa Mo
golca ve Macarca kartlaturnalar ile tanrn tabirlerinin koken
araturnalanndaki yeri gibi konulara daha once orneklerneli
biirnde, yazth olarak hi deginrnernitik.
Bu arada, ilk yazllanrntzdan itibaren eitli konulardaki
fikirlerirnizde yaanan kayrnalann hibirinin bizzat tetkik et
tigirniz bir konuda olrnadtgmt vurgularnarntz gerekiyor.
Naklen aldtgtrntz ve zarnanmda inandtgtrntz baz1 fikir ve
14 I Osman KARAT AY

saptamalarla, daha sonra kendi tetkiklerimiz farkh sonuc;lar


gosterince yolumuzu ayudtk. O rnegin bata genel kanaate
uyarak Altay ailesini kabul ederek yaztyorduk; sonraki oku
ma ve incelemelerimiz soylenenlerin tatmin edici olmadtgmt
gosterdi. Yine eskiden Macarlan Fin-Ugor ailesine mensup
ama Ti.irklerle c;okc;a hemhal olmu bir halk olarak gori.irdi.ik.
Fakat dillerini inceledigimizde onerilen yaygm fikirlerin bir
eyleri gizledigine ve olmayan bir eyleri gostermeye c;ahtl
gma clair kukulanmtz arttl. Burada, aym kisvede etraflmtz
da c;ok gorsek de, nakilcilik ile bilim arasmdaki derin uc;uru
mu yaayarak ogrenmi olduk.
Tarihc;ilik meslegimde eski donemlere clair birikimimin bir
nevi hi.ilasas1 olan bu c;ahma ic;in, meslegimi icrada ytllardtr
c;eitli vesilelerle yardtmlanm gordi.igi.im yi.izlerce kiiye te
ekki.ir etmem gerekiyor. Hatta fikirlerine kattlsam da katll
masam da bu konudaki c;ahmalan bugi.inlere getiren bi.iti.in
bilim di.inyasma mi.iteekkirim ki, biz bu birikimin 11gmda
yi.iri.iyor ve yolumuzu bulabiliyoruz. Kitabt yazdtgtm strada
()nemli yardtmlanm gordi.igi.im pek c;ok dost arasmda Prof.
Dr. Zeki Kaymaz, Prof. Dr. Alimcan inayet, Doe;. Dr. Bi.ilent
Gi.il, Yrd. Doe;. Dr. Bi.ilent Bayram, Dr. Serkan Acar ve dokto
ra ogrencimiz Turatbek Mantayev'e hassaten teekki.irler.

Do. Dr. Osman Karatay


Bornova, 6 Haziran 2011
BiRiNCi BOLUM

.. .. .. .. .

TURKLER, TURKLUK VE TURKIYE

1 989 senesi insanhgm ortak mukadderah adma onemli


donemelerden birini iaretlemitir. 0 sene insanhk sosya
lizmi yenmeyi baardl ve yi.iz milyonlarca kimse ozgi.irli.ige
kavutu. Halklar birbirinden cesaret alarak devrim i.isti.ine
devrim yap1p sosyalist di.izenleri koki.inden y1ktllar. Bundan
en fazla semere bize geldi, zira Sovyetler ve uyd ulannda
Ti.irkiye' dekinden fazla Ti.irk, esaret altmda ya1yordu . Bun
larm say1sal olarak bi.iyi.ik ogunlugu bag1m sizhga kavutu.
Bugi.in Ti.irkli.ik yedi bag1msiz devlet ile temsil ediliyor:
Ti.irkiye, K1bns, Azerbaycan, Ti.i rkmenistan, Ozbekistan, Ka
zakistan ve Kug1zistan. Bunun d1mda 1 1 ozerk cumhuriyet
Ti.irk ni.ifus adma kurulu oldugu gibi (Karakalpakistan, Tata
ristan, <;uvaistan, Bakudistan, Karaay-<;erkes, Kabardin
Balkar, TIVa, Altay, Hakas, Saha/Yakutistan, Dogu Ti.irkis
tan/Sincan), ozerk bolgeler ve ozerkligi bulunmayan ama bel
li bolgelerde yogunlam1 olarak yaayan irili ufakh ok sa
yida Ti.irk toplulugu da vardu. Toplam Ti.irk say1s1 verilerin
saghks1zhg1 yi.izi.inden tarn olarak bilinmiyor. Bizim tahmi-
16 I Osman KARATAY

nimiz 180 milyon gibi bir rakamm makul olacag1 ve gen;egi


yakalayacag1 yonii.ndedir.
Niifusla ilgili <;alu;; malarda bii.yii.k eksiklikler bulunmakta
du. Bu konuya kendini vermi uzmanlann yoklugu sebebiyle
ayrmhh <;ahmalara vak1f degiliz. Ancak baka alanlardan bi
lim adamlanmiz onemli <;ahmalarla bu bolugu doldurmak
tadu.1
Tii.rkiye dii.nyadaki Turk niifusunun yakla1k ii<;te birini
barmdumaktadu. i lgin<; olan ey, Tii.rklii.gii.n anayurdunun
baka yerlerde olmas1, bugii.n Tii.rkiye'nin bulundugu araziye
sonradan Tii.rklerce yerleilmesidir. evredeki soydalan
mizla birlikte belki Ortadogu ve Balkan Tii.rklii.gii. diye ad
landumamiz gereken toplulugun toplam say1s1 100 milyonu
ge<;mekte ve Tii.rkiye'nin d1mda i ran, Azerbaycan, Gii.rcis
tan, Irak, Suriye, K1bns, Bulgaristan, Yunanistan, Makedon
ya, Kosova, Romanya ve Moldova' da da aym leh<;eyi konu
an Tii.rkler yaamaktadu. Leh<;e birligi sebebiyle dilbilimci
ler bu Tiirkleri Bah/Oguz <;ahs1 altmda toplamaktalar.2 Ku
kusuz dogru olan bu tasnif, Tii.rkmenistan halkm1 da i<;er-

1 Bu konuda bkz. O zkan, Tiirk Dilinin Yurtlan; Avar, vd., "Tiirklerin


Demografisi ( 1 9 5 0 - 2 0 2 5)". Tiirk dilleri ve topluluklarmm dag1hm
listesi ise yeterli bir ozetle Golden'da bulunur: Tiirk Halk/an Tari
h ine Giri, s.2 5 - 3 1 . Boeschoten, "The Speakers of Turkic Langua
ges", s. 1 3 - 1 4, Tiirkc;:e konuanlann say1smi 199 0'lann ortalarmda
ki rakamlarla 1 2 5 milyon civannda verir. Ama ornegin Kuzey
I rak'ta 400 bin Tiirkmen, i ran'da 1 3 milyon Azerbaycan Tiirk'ii gibi
hayli kirpiimi rakamlarla bu say1ya ulaIr. Abat1h olmayan tashih
ler ve aradan gec;:en zamandaki niifus artimi dikkate ahrsak, yine
de onerdigimiz rakama ulaIiir.
z Bayat, Tiirk Dili Tarih i, s.2 08-240.
TURKLERiN KOKENi I 17

mektedir. O te yandan bolgede i ran' daki Hala<;lar gibi Oguz


ca konumayan bir Tiirk toplulugu bulunur.
Bolgemizdeki Tiirkliigii tammlarken sadece tasnifte degil,
adlandtrmada da onemli sorunlar bulunuyor. O rnegin aym
leh<;eyi konuan ii<; kiiden Urfahya Tiirk, Kerkiikliiye Tiirk
men ve Salmashya Azeri diyoruz. Bunlar zamanmda diizel
tilmeyen ve dikkat edilmeyen hatalann giiniimiizdeki biri
kimsel sonucudur. Bir baka a<;tdan da bu durum aym soy
clan, hatta aym boydan gelen topluluklann zamanla baka
isimler tatyabileceginin orneklerinden birini tekil eder.
Biz Ti.irkiye orneginden yola <;tkarak genie ve geriye dog
ru gidecek ve tarihin derinliklerindeki Tiirkliige ulamaya <;a
hacagtz. "Tiirkiye" adlandtrmasmm bugiin anayasal bir kar
thgt bulunsa da bu ad, dogal ve kendiliginden bir kullamm
sonucu yerlemitir. Sel<;uklu ve Osmanh donemlerindeki Sl
mrlar imdikinden farkh olsalar da Tiirklerin ele ge<;irdigi ve
kitlesel olarak yerletigi yerler hep "Tiirkiye" olarak bilinmi
tir.3 Bilhassa bizim Osmanh devleti dedigimiz yap1 doguda,
bahda ve kuzeyde "Tiirkiye" olarak adlandmlmt, devletin
kendisi de bu adlandtrmamn i<;erigini saglayan Tiirkliik vur
gusunu fazlastyla yaparak giiniimiizdeki yeknesak ve yogun
Turk niifusunun olumas1m saglamthr.

3 Baykara, "Tiirkliigiin E n Eski Zamanlan", s.287. O rnegin, Osman


h'nm en gii;:lii zamanmda dahi iilkemizin ad1 Tiirkiye idi. 1 5 3 0'da
i stanbul'a gelen Habsburg el;ileri "Turkischen Keiser Soleyman"m
oniinde diz ;okerler: Benedict Curipeschitz, Yolculuk Giin liigii 1530,
s.S. Yine 1 6. yy'da yazan Leh Matvey Mehovskiy'e gore Osman Gazi
ve halefleri "Tiirk krallan" idi: Traktat o dvuh Sarmatiyah, s.86.
18 I Osman KARAT AY

Milliyetiligi tammlamada esas olan f,iey etnik tutum ise,


Osmanh'p s1k1 Tiirkii bir devlet olarak tarif etmek gerekir.
Sonuta bugiinkii varhgtmtz Osmanh asulannm mirastdtr.
Tiirkliige saldmlann atk veya ortii l ii ekilde Osmanh'ya
saldm ile balamast bu baktmdan tesadiifi degildir.
Anadolu'nun Tiirklemesi bin ytlhk bir siiretir. Bu hadise
bir ucuyla 1 070' li ylllarda tamamlanmthr, bir ucuyla da ha
len devam etmektedir. Hibir etnik siire, hibir zaman dur
maz ve duraklamaz. ileri veya geri ilemeye devam eder. ileri
ilemesi temasta bulundugu baka topluluktan fertleri erit
mesini, kendiletirmesini, geri ilemesi ise kendi mensuplan
m baka kimliklere kaphrmasmt ifade eder. Yani bir taraftan
baka topluluklardan kimseler Tiirkleirken, bir taraftan da
kimi Tiirkler kimliklerini kaybetmekte, baka topluluklara
kahlmaktadular. Osmanh asulan boyunca ok eitli millet
lerden fertler Tiirkleirken, son be astrda da Giineydo
gu'nun Tiirkmen airetleri htzh bir Kiirtleme siireci yaamt
hr ve ortaya hi yoktan biiyiik bir Kiirt niifus tkmthr.4
Aym ekilde Kafkaslardan gelen ogu Tiirk astlh muhacir,
Anadolu' da kendilerine C:: e rkez denilmesi sebebiyle kendile
rini C:: e rkez sanmaktalar. Hatta Karaay, Kumuk veya Nogay
Tiirkesini C:: e rkezce zanneden kimseler var. Bunda dil degif,'-

4 Hi yoktan derken, elbette Tiirkler gelmeden once D iyarbaktr


Hakkari izgisinde yaayan Kiirtleri biliyorum. H epsi bundan, bu
'yanmada'dan ibaretti. 0 donemde Urfa, Van veya M u'ta Kiirtliik
ten bahsedilemez. Geri kalan yerler tamamen ve stkl ekilde E rme
ni topragtydt . Kiirtlerin kokenine dair goriilerimizi u makalede
ifade ettik: Karatay, 0., "Tarihi Kaynaklann Obj ektif Tenkidiyle Bir
Gerege Yaklama Denemes i . . . Kiirtler".
TURKLERiN KOKENi I 19

tirme yaamamakta ama Kafkashhkla eitlenmi erkezlik


zaman i<;inde etnik bir kimlik alg1sma donmektedir. Sonu<;ta
bu insanlar kendilerinin Turk olmadigmi duunmekteler.
Aym ekilde Osetlerin, e<;enlerin, Avarlann erkez oldugu
duuniiluyor. Ger<;ekte ise Turkiye' de kendine erkez diyen
lerin belki yalmzca bete biri aslen erkez' dir.5
Tarihi-toplumsal sure<;ler her yerde aym ekilde ilemez.
Dunyanm hemen her yerinde nufuslar degimi, bir halkm
yerini bakas1 alm1hr. Bu durum her yerde kendine ozgu
artlarda ger<;eklemitir. Genel olarak soyleyebilecegimiz
ey, Amerika k1tasmm A vrupa barbarhg1 eliyle ugrad1g1 ki
yimlar (dolayisiyla yerlilerden hayli farkh olan gunumuzdeki
nufus) hari<; tutulursa, genellikle soykmmlarla halklann or
tadan kalkmadigmi, kimlik degitirdiklerini gormemizdir.
Bir ulkeyi baka birileri ele ge<;irdiginde sivil halk, bilhassa
koylu nufus genellikle esir olarak gorulur ve kisith artlarda
da olsa yaamalanna izin verilir. En ge<; iki asu i<;inde de es
kiler ve yeniler kaynamaya balar, kimin nufusu daha <;ok
ise onun dili baskm hale gelir ve ortak dil olur. Zamanla bu
dillerden biri tamamen ortadan kalkar. Bir sonraki aamada
bu halklar tek bir isimle amlmaya balar.
Ornegin eski Bulgarlar bir Turk kavmi idi. B alkanlara ge
lip Tuna boylanm ele ge<;irdiler ve bir devlet kurdular. Ancak
sayllan <;ok azd1 ve zaman i<;inde yonettikleri kalabahk Slav
kitlesi i<;inde dillerini kaybetti ve Slavlahlar. Yonettikleri
Slavlar da buna karIhk aslmda Turklere ait olan Bulgar is-

s bnder, Tiirkiye 'nin Etn ik Yapzsz, s.3, 2 9 3 - 3 0 2 .


20 I Osman KARATAY

mini benimsediler. Bu yiizden tarihteki ve giiniimiizdeki


Bulgarlar birbirinden tamamen farkhd1f. 6
Ayms1 Rusya' da da oldu. Ruslar aslen isvec;li bir Viking
kabilesiydi. Dogu Avrupa'da kendilerinden binlerce kat ka
labahk olan Slavlan yonetimlerine ahp yerel Rus devletc;ikleri
kurdular ve birkac; ku;;ak ic;inde dillerini tamamen kaybetti
ler. Ama isimleri kald1. Esas Ruslar isvec;li, dolayisiyla bir
German kabilesi iken, giiniimiizdeki Ruslar Slavdir; tama
men farkhdirlar. ?
Fransa'mn ortaya <;1k1;>1 da biraz buna benzer. Eski Galya
hlar Sezar' a teslim olduktan soma htzla dillerini kaybetmeye
ba;;ladtlar ve aralarmda bozuk bir Latince yaytld1. Boylece
imparatorlugun Latincenin etkisiyle, niifus degi;;meden dili
degi;;ti. Ardmdan bir German kabilesi olan, Almanya' dan ge
len Franklar bu iilkenin hakimi oldular. T1pk1 Bulgarlar ve
Ruslar gibi zaman ic;inde onlar da dillerini kaybettiler ve La
tince temele dayanan yerlilerin dilini benimsediler. Bugiinkii
Fransa niifusu biiyiik olc;iide Gallere dayamr ama dil ital
ya'dan, isim ise Almanya' dan gelmi;;tir. 8
Orneklerin hemen tamammda durumun boyle oldugunu,
zaman ic;inde farkh kimlikten insanlann tek bir havanda

6 Bulgarlar konusunu Feher bir kitappkta batan sona anlat1r: Bul


gar Tiirkleri Tarihi, Ankara, 1999, s.34-62. Aynca siyasi tarihleri
Tiirk;:ede u makalelerden giizel okunabilir: Kayapmar, "Tuna Bul
gar Devleti (679 - 1 0 18)"; " B ulgarlarm Balkanlara Go;:ii ve Tuna
Bulgar Devleti".
7 Ku rat, Rusya Tarih i, s.3 - 1 7, Tiirk;:ede okunabilecek oz bilgiyi sunar.
8 Pope, From Latin to Modern French, s . 1 - 2 2 . Ayr. bkz. Bloch, Feodal
Toplum, s.245-247.
TURKLERiN KOKENi I 21

kaynaap buti.inletigini duunen baz1 arahrmaCilar, aym e


yi Anadolu'nun Turklemesine de uygulamak isterler. Yani
gelen nufus mevcut kitleyi degitirip donuturmu, kendine
benzetmitir. Bir baka deyile, bugunku Anadolu Turk nu
fusunun onemli bir ktsmmm Rumlardan geldigini iddia eder
ler. Bunda genetik delillerin bulundugunu duunenler de
vardu.
Fakat Anadolu' da sure baka turlu gelimitir. Turkleme
kelimesi burada mevcut nufusun donumesini degil, yogun
golerde oranhsal yaptsmm degimesini anlahr.9 Bir kere
dort asu suren kesintisiz savalarla nufussuzlaml Anado
lu'ya kalabahk Oguz boylannm gou sozkonusudur. Batan
bir saytsal gerek vardu. 10 Vryonis, Anadolu'ya gelen Hah
lann s1k stk Turk askeri gorduklerini, ama Turk halka degil
hep Htristiyanlara rastladtklanm soyleyerek Anadolu'ya ge
len Turklerin saytsal ustunli.igu yorumuna itiraz eder. 11 Tabii
goebe Turkmenlerin oturak yerliler gibi yerlerinde akth
kaldtklanm ve bilhassa Hah ordulanm oluk ocuklanyla
koylerde beklediklerini dtiUnursek oyle olmahdtr . . .
Elimizde nufuslan hesaplayacak veri bulunmuyor ama
Bizans' m en hayati durumlarda bile fazla asker tkaramama
Sl, kendini savunacak insan kaynagmm yoklugu iyi biliniyor.

9 Anadolu'nun Tiirklemesi u eserlerden okunabilir: Turan, Seluk


lular Tarih i ve Turk- islam Medeniyeti, s.2 7 7-280; Turan, Seluklular
Zamanmda Tiirkiye, s . 3 7 -44; Seker, "Anadolu'nun Turk Vatam Ha
line Gelmesi"; (aym il;:erik tekrarlanarak) Anadolu 'n u n Tiirklemesi
ve Kiiltiirel Hayat1, s.77-90.
1 o Kopriilii, Osman!J imparatorluiJunun Kuruluu. s.7 1 - 7 2 .
1 1 Vryonis, The Decline of Medieval Hellenism, s. 180.
22 I Osman KARAT AY

Buna kaqahk kii<;iik beylikler bile buyuk say1da asker <;Ikar


tabiliyorlardi ve go<;ebeler i<;in <;ok zor bir i;; olan kale fethin
de neredeyse hi<; engel tamm1yorlardL Mesela Melik;;ah adi
na gelen Tutak Bey Anadolu'ya 100.000 ki;;ilik bir ordu ile gi
rer.12 Diogenes'in Malazgirt yolunda her taraftan toplama bir
liklerle 200.000 ki;;iyi ancak buldugunu hahrlatmahy1z.
Donemin kaynaklan kusalm tamamen bo;;ald1gm1 ve
'Rum' koyliinun araziyi terk ettigini bildirir. Buna mukabil
;;ehirler de oyle bi.isbutun Rum nufus aguhkh yerler degil
dir.13 Bir de ahalinin Turklerin geli;;iyle birlikte once sahil
bolgelerine, oradan da Ege adalan ve Balkanlara, daha dog
rusu istanbul'a <;ekilmesi sozkonusudur.14
ikincisi, arada inan<; farkl vardu ve inan<; daima toplumla
n birbirinden aymr. Bu sayede de kimliklerin korunmasmda
<;ok onemli bir vas1tadu. islam'1 yeni kabul etmi;; olmakla bir
likte, Oguzlar Anadolu'da Bizans' 1 din du;;mam olarak da
gordi.iler. Anadolu fethinin gaza boyutu inkar edilemez. Do
gu A vrupa' da Musluman olmayan Turklerin <;ok daha buyuk
nufuslarla eriyip gitmesinin sebebi yerlilerle hemen kayna;;
maktu. Anadolu' da islam sayesinde bu olmad1g1 i<;in, Rum
ve Ermenilerle kan;;1p kayna;;mad1g1mizdan kimligimizi ko
ruduk ve bugi.inlere hem kamm1zla hem de dilimizle Turk
olarak ula;;hk.

1 2 Turan, Seluklula r Zamamnda Tiirkiye, s.37.


13 Kopriilii, Osmanli imparatorlugunun Kuru/uu, s . 7 3 - 7 5 ; Vryonis,
The Decline ofMedieval Hellenism, s . 1 6 5 , 1 68.
1 4 Vryonis, The Decline of Medieval Hellenism, s.1 69.
TURKLERiN KOKENi I 23

Buna katk1da bulunan baka bir husus da Ermeni ve Rum


lann kitlesel olarak din degitirmemeleri, kendi varhklanm
korumada 1srarc1 olmalandu. Kimliklerini korumalan ve ya
amalanm saglayan ozgur ortam, obur taraftan Turklugun
korunmasma yaram1hr.
Yalmz 20. yy balannda onemli say1da Ermeni ve Rum go
runurde dil ve din degitirerek kimliklerini gizlediler. Bunla
rm onemli bir k1sm1 gizli olarak kendi kimliklerine baghhg1
surduruyor ve aram1zda Turk olarak dola1yor. Aralanndan
parti bakanlan, bakanlar, onemli kurumlann yoneticileri,
buyuk iadamlan, rektorler ve guvenligimizi emanet ettigi
miz ust duzey kimseler <;1km1hr.
Genetik izlerden ne anlamam1z gerektigini basit bir ornek
le gorelim. Diyelim ki, Anadolu'nun fethi esnasmda Turk yi
gitlerinin yerli k1zlarla evlenmeleri s1k1 bir emirle yasakland1.
Milyonlarca Turk genci i<;inde sadece birisi bunu baard1 ve
bir Rum k1z1m ald1. Hesab1 basitletirmek i<;in iki <;ocuklan
oldugunu duunelim . Erkek veya k1z fark etmez, Rum geli
nin baz1 genetik kodlan <;ocuklara ve torunlara ge<;ecektir. 33
y1h bir kuak olarak ahrsak, her kuakta nufuslarmm ikiye
katland1gm1 varsayahm . 1 400'lere geldigimizde bunlann so
yundan gelenlerin saylSl 1 024 olacaktu. 1 700'lerde ise 262.144
kiinin atas1 bu <;ift olacaktu. 1 900 senesine gelindiginde bu
Turk genciyle Rum k1zmm soyundan 1 6 . 777.21 6 kii gelmi
olacakhr.
Eskiden ortalama <;ocuk say1smm ikiden <;ok fazla oldu
gunu duunursek, bu say1 birka<; kat fazla olmahdu. Halbuki
24 I Osman KARATA Y

20. yy baf?larmda Turkiye'nin bu kadar nufusu yoktu. Ote


yandan, potansiyel olarak Anadolu' daki butun Turkler bu
Rum nineden aldtklan geni taf?tyor olacaklardu. Tabii, Turk
nine ve dedelerden aldtklan binlerce diger genin yanmda.
Dolaytstyla bugun herhangi bir Turk'un Anadolu 'nun eski
yerlilerinden ahnma bir veya birka<; genetik koda sahip ol
mast dogaldtr. Bu elbette kimseyi Rum yapmaz.
Konuyu f?imdi hakim kllmmaya <;ahf?Ilan anlaytf?la degil,
eski Turk'un dunyasmdan gormeye <;ahf?mahytz. Otekiler so
nu<;ta ' gavur' idi; aileye 'gavur kam' sokulamazd1. Megerki
gavurluktan caymtf? olsun . . . if?in temelinde kultur ve inan<;
vardu. Bir Turk elbette guzel gorduyse yabanc1 bir k1z1 ala
caktu ve o ktz Turk annesi olacaktu. Sel<;uklular doneminde
de bu tur evlilikler <;ok olmuf?tur ve Turkiye Sel<;uklu sultan
lanmn onemli bir ktsmmm annesi Rum'dur. Baf?ka seviyeler
de de boyle evlilikler olmuf?, ama kaynaklarda gordugumuz
kadanyla hep k1z almmtf?hr. 15
Ve bir yabanCI erkek gelip Turk'un dunyasma intisap et
tiyse, Turk gibi yaf?amaya ve duf?unmeye baf?ladtysa, if? bit
mif?tir. 0 arhk Turk' tur; <;ocuklan da Turk olacakhr. Dunya
nm hi<;bir yerinde milliyet kana dayanmaz. Kendilerini Hz.
Yakub' a baglayan Yahudilerde dahi bu boyledir. if? kalpte
baf?lar ve biter.
Onemli bir konu da Rum kelimesiyle neyi anladtgtmtzdu.
Anadolu MO 2. yy' dan itibaren Roma idaresine girmeye baf?-

1 5 incelemeyi Vryo nis yapar: The Decline of Medieval Hellenism,


5.227-229.
TURKLERiN KOKENi I 25

lad1. En c;ok direnen yer Orta ve Dogu Karadeniz bolgesi ol


du. ok ilginc;tir, Pontus'un Rum'a direnii uzun ve kanh sa
valarla olmutur. Roma gelinceye kadar Anadolu'da c;ogu
birbirine tamamen yabanCI ktrk tiirlii halk yatyordu. Eski
Hitit ve Hattilerin kalmhlanndan Ege bolgesindeki Lid ve
Lik gibi degiik milletlere, Prig ve Galat gibi goc;menlere, Ka
radeniz boyunca her biri bir vadiyi tutmu kabile biiyiiklii
giindeki halklara ve Dogu Anadolu'nun bir ara Urartu c;ahsi
altmda bir araya gelmi, ama kokleri baka yerlere giden za
ytf topluluklanna kadar bu topraklar bir kavimler salatastm
andmyordu.
Bunlarm tamammm kiic;iik topluluklar oluu, Roma idare
si altmdaki kimlik biitiinlemesinin h1zlanmasma katk1 sag
lad!. Kimin dilini ne kadar muhafaza ettigini bilemiyoruz
ama sonuc;ta Anadolu halklanmn tamam1 Roma vatanda1
manasmda 'Roman' (Romah) hale geldi. Araplar ve Farslar
da onlara Rum dediler. Bu bir tebaa vurgusudur; uk1 anlat
maz ve etnik ic;erigi yoktur.
Roma Devleti'nin dili Latinceydi. Bu dil Balkanlardaki bel
li bir niifus arasmda yayild1 ve giiniimiizdeki Romen ve
Ulahlan ortaya c;tkardt ama Anadolu' da boy le bir yaythm go
remiyoruz. Heraklius doneminden itibaren (7. yy ilk yans1)
Dogu Roma'da resmi dil olarak Yunanca hakim hale gelince,
kilise dilinin Yunanca olmasmm da etkisiyle, Anadolu' da ge
c;erdil olarak Yunanca yaygmhk kazand1 ve bolgesel kiic;iik
diller zamanla oldii. 6. yy' da Anadolu' da haHi Frigce, Galatc;a
26 I Osman KARAT AY

ve Likc;e gibi diller konw;mluyordu. Frigcenin tamamen yok


oluunun 10. yy' 1 buldugu samhyor.16
Yalmz ayn ve ozerk bir kilise etrafmda orgiitlenen Gre
goryan mezhebindekiler zaman ic;inde adma bugiin Ermeni
dedigimiz (onlar kendilerine Hay derler) milleti ortaya c;Ikar
hrken, onlann kuzeyinde Giircii (Kartvel) ve giineyinde de
Siiryani halklan yine kiliselerinin ozerk olmas1 sayesinde,
ama biiyiik olc;iide de uzakta bulunduklan ic;in Helenlemek
ten kurtuldular. Bunun dtmdaki Anadolu halklan hem kili
seyle, hem Bizans yoneticisiyle, hem de Anadolu'nun diger
kiic;iik halklanyla anlaabilmek ic;in Yunan dilini kabullendi.
Boylece bu 'Rum'lar tek bir dil ve tek bir devlet altmda kim
liklerini birletirmi oldular.
Dolayisiyla Anadolu' daki Rumlar Yunanistan' daki Yu
nanlardan tamamen farkhdular; hic;bir soy ilgileri bulunmaz.
Kendi ic;lerinde de soy birligi yoktur. Bugiiniin c;agda cahil
lerinin aksine, Osmanh bunun farkmdayd1 ve Rum' a Rum,
Yunan' a Yunan diyordu .
Tiirkler Selc;uklu fetihleriyle ite boyle 'Rum' niifuslu bir
iilkeye geldiler ve belirttigimiz gibi hayli ISSizlami bularak
nispeten kolayhkla ele gec;irdiler. Ele gec;irdikleri yerlerde
katliam yapmadilar. Herkes bulundugu yerde yaamaya de
vam etti. Yalmz, gelenler goc;ebe oldugu ic;in tanmsal yapmm
zarar gordiigiinii, bir de giivenlik amaCiyla koylerin boalh-

16 Charanis, "Ethnic C hanges in the Byzantine Empire", s.2 5 -27; Ost


rogorsky, Bizans Devleti Tarih i, s.99.
TURKLERiN KOKENi I 27

larak ahalinin ehirlerde biriktigini tahmin edebiliriz.17 Ana


dolu'nun Turklemesini baka yerlerdeki nufusun kimlik de
gitirme sure<;lerinden ayuan husus da ite budur. Hemen
her yerde koylu nufus sabit kahp yeni efendilerle teslimiyet
ilikisine girerken, Turkler geldiginde kusal kesim boalm1,
yeni koylu s1mfi Turklerden olumutur. Dogu Anadolu' daki
Ermeni nufus ve ge<; ele ge<;irilen Dogu Karadeniz' deki yerli
halklar hari<; tutulursa, Anadolu'nun geri kalamnda koylu
nufusun yaklaIk tamammm Turk asllh olmas1 bu yuzdendir.
Vak1a, belirttigimiz gibi milliyet bir goniil iidir. Mucbir
sebebi ise kader birligi oluturur. Eger bir kimse dunyanm
herhangi bir yerinden Turkiye'ye geldi ise ve geldigi yerle il
gili hatiralar d1mda geride bir ey kalmadiysa, bundan son
raki hayatim Turkiye' de kurguluyorsa, o kimse arhk Turk
olmutur. ocuklan babalanmn, dolayisiyla kendilerinin Pa
tagonyah oldugunu soyleyeceklerdir ama onlan oncelikli ola
rak Turkiye' deki gelimeler ilgilendirir. Aldiklan karara gore
hayatlan burada ge<;ecektir ve arhk buradaki toplumun bir
par<;asi olmulardu.
Anadolu' daki surecin bir baka ozelligi Oguz kelimesinin
unutulmas1, 'Turkmen' kelimesinin derkenarlamas1 ve bun
lann yerine ust isim olan 'Turk' isminin yerlemesidir. Bunu
Araplann veya Bizanshlarm bu gelenleri Turk diye adlan
dumalanyla ilikilendirebiliriz ama insanlann Turk isminden
haberdar olmadiklan gibi bir yarg1 da yerinde olmayacakhr.

17 Turan, Seluklu/ar Zamamnda Tiirkiye, s.40.


28 I Osman KARATA Y

Bugiin Tiirk ortak ad1 altmda toplanan 180 milyon kiinin


kimlik tamm1 illa da Tiirk kelimesine bagh degildir. Bu, say1s1
binleri bulan etnik isimlerimizden sadece birisi, ama u an
itibariyle en <;ok one <;tkamdu. A var da Tiirk gibi bir isimdir,
Kumuk da Nogay da . . . Tarihsel siire<; son 1500 yllda Tiirk ke
limesini one <;tkardtgt i<;in, biiyiik ol<;iide de Barthold'un tes
pit ettigi gibi Araplar bizim degiik isimlerimizi bir kenara
buakarak hepimize birden Tiirk dediklerinden Tiirk olduk. 18
Bugiin biz Anadolu' da yaayan ve ibu kitabm yaztldtgt
dili konuan insanlar kendimizi Oguz olarak da tammlayabi
lirdik. Dilde ve soyda toplam 180 milyon akrabamtzm or
tak ad1 da baka bir ey olabilirdi. Mesela Tatar olabilirdi. Bu
kitabm adm1 Tatarlann Kokeni koyabili rdik ve bununla Koso
va' dan Biiyiik Okyanus k1yilanna kadarki geni bir diinyay1
ifade edebilirdik. Ya da ortak ismimiz Saka, Hun veya Ser
olarak kalabilirdi. Dahas1 Tiirk ad1 sadece tarihten bilinebi
lirdi. Eski donemlerin pek <;ok budun admm kaybolup gitme
si gibi.19
Bu isim degiiklikleri bizim fiziki ve biyolojik varhgimizi
etkilemez. Var veya yok oluumuz u veya bu isme bagh de
gildir. insanlarm degiik isimler taImalan bir canh olarak
varhklanm etkilemedigi gibi, etnik topluluklann varhg1 da

18 Barthold, Orta Asya Tiirk Tarihi, s.24; Golden, " Ethnogenesis in the
Tribal Zone", s . l l l .
1 9 Etnik adlanma sii re ve kahplan ile Tiirklerdeki tarihi uygula ma
lar, bizim o rneklemelerinin tamamma katllmadlgl m lZ Zekiev'de
apklamr: Tiirk/erin ve Tatarlarm Kokeni, s.59 vd.
TURKLERiN KOKENi I 29

isimlere bagh degildir. Bu yuzden tarihteki koklerimizi ara


hrmak illa da Turk kelimesini arahrmak degildir.
Fakat dedigimiz gibi son 1 500 yll boyunca Turk adm1 taI
yan ve muhtemelen say1ca ok az olan topluluk tarihte ok
belirgin ve belirleyici bir rol oynad1g1 iin bu isim onem ka
zandL (Eski ve) yeni arahrmalar bu belirleyiciligin Gokturk
Devleti'nin kurulmas1 ve 200 y1lhk omrunden ok ote bir an
lam! ve yaygmhg1 oldugunu gostermitir. Bu sadece A vrasya
k1tasmm dogu ve bah ulan arasmdaki bir yaygmhga degil,
tarihin derinliklerindeki bir varhga da iaret eder.
Bu yuzden bu isim uzerinde hassaten durmahy1z. Turkle
rin kokeni hibir ekilde Turk kelimesinin getigi yer ve za
manlarla kay1th degildir, fakat bu eser boyunca gorulecegi
uzere, Turk kelimesi arahrmada yol gosterici olacakhr. Belki
Turk kelimesini dikkatli izleyerek gittigimiz yerde uk1m1zm
eski varhgm1 kefedecegiz ve belki de o zamanki adlarmm ne
oldugunu ogrenecegiz.
Kitab1m1zm onsozunde belirttigimiz gibi, Turkltigun eski
donemlerini ahanlar hep <:: in kaynaklanm esas ald1gmdan,
Turk kelimesinin ilk kez 530'lardan itibaren getigine inaml
mihr (geriye donuk haberlerde 430'lardan bahsedilir) . iran
kaynaklannda ise 420'lerden itibaren bir kavim ad1 olarak
Turk bilinmektedir.20 Asur kaynaklarmda bu ulkenin kuzey
dogu komulugunda, daghk alanda yaayan bir halk olarak
Turukku'lann ismi gemektedir ama bunun isim benzerligin-

20 Baykara, Turk Admm Anlamt, s.34-36; Golden, Turk Halklart Tari


hine Giri9, s . 1 3 4- 1 3 5 .
30 I Osman KARATA Y

den ote bir anlarnmm olrnad1gma inamlrn1hr. Biz ise elbette


duydugu her eye inanrnayan bilirnsel bir iiphecilikle yakla
Iyor arna bu arada bilirn adarnmm hi<;bir eyi gorrnezden
gelrneye hakk1 olrnad1gma inanarak derin tetkiklerden sonra
red noktasma gelinrnesi gerektigine inamyoruz.
Turk kelirnesinin anlarn1yla ilgili eski kaynaklarda rnigfer
veya gii<;, kuvvet gibi a<;Iklarnalar vardu. Giiniirniiz alirnleri
bunlara dayanarak veya baka fikirler gelitirerek birtak1rn
onerrnelerde bulunuyorlarsa da (ornegin tOriimekten tOriik
'yarahk' ),21 bunlann tarnarn1 tahrnindir. $imdilik ger<;egi bil
rniyoruz, <;iinkii bildirecek verirniz yok. A ynca, ibu arahr
rna a<;lSlndan bu isrnin oncelikli bir onerni bulunrnuyor.

21 Baykara, Tiirk Admm An/ami, s.49 - 5 1 ; Golden, "Ethnogenesis in the


Tribal Zone", s.99- 1 0 0 ; Zekiev, Tiirklerin ve Tatarlarm Koken i, s.77-
78.
iKiNCi BOLUM

KUBAKII VE KUDiLiYLE TARiHiMiZ

Konuya girmeden once, eski Tiirk tarihinin sahnelendigi


yer olan Avrasya'mn jeopolitigiyle ilgili birka ktsa soz gere
kiyor. Tiirkiye'de son 20 ytlda gelien Avrasya algtsl bam
bakadu. Ktsaca eski SSCB arazisini imdi Avrasya diye ad
landumaktaytz. Gene! olarak ise bu kelimenin Avrupa ve
Asya'yt birlikte ifade ettigine inamhr ve Tiirk tarihinin biiyiik
bir ktsmmm sahnelendigi yerler "Merkezi Avrasya" diye ad
landmhr.22 Bir gene! tarihi iin ise Avrasya Macar ovasmdan
Manurya smulanna kadarki jeopolitik alam ifade eder. Bu
rada da buna uyulmutur.
ite bu A vrasya'yt hem cografi hem de jeopolitik olarak ii
ktsma ayumak gerekiyor. Kuzeyi ve giineyiyle imdiki Mo
golistan't alan, Altay ve Tann daglan arasmdaki hattm dogu
sunda kalan Dogu bozkulan, buradan Hazar Denizi'ne kadar
uzanan Orta bozktrlar veya Bah Tiirkistan ve de Hazar diiz
liiklerinden balayarak Macar ovasm1 ahp Avusturya Alple
rinin eteklerinde son bulan Batl bozkulan. Bu bolgenin kuze-

22 Sinor, Inn er Asia, s.l.


32 I Osman KARAT AY

yinde bir <;izgi halinde orman kuag1 vard1r. Giineyi ise kah
<;olle kah daglarla kapah olup Asya'mn giiney yansmdan fi
ziki olarak aynhr.
Bildigimiz en eski Tiirk tarihi Asya Hunlanyla balahhr
ama bugiin arhk tarihimizi ve en temel geleneklerimizi Saka
larla balatmakta hi<;bir yanhImiz olrnadigi goriiliiyor. MO
ilk binyllm ortalanna damga vuran Sakalar, <;in s1mrlanndan
Dogu A vrupa bozkulanna kadar geni bir alanda hakimiyet
kurmu, bilinen ilk Turan devlet oluumunu saglam1 olan
topluluktur. 7. yy' da Ortadogu'ya da inip 28 yll kadar, geni
bir bolgeyi ellerinde tutmulard1r. Medlerce hileyle yenildik
ten soma geri <;ekilirken kimi taifeleri imdiki Hakkari bolge
sine sigmmi, burada yiizlerce yll varhklanm koruduktan
soma yerli halka kanm1lardu. Hakkari Sakalannm izlerine
bugiin de rastlanmaktad1r.23
Koken destamm1z olan Oguzname' nin nihai olarak Saka
zamamna dayand1g1 anlaIlm1hr. Oguz Han bir kiinin ismi
degildir. Oguzlann, yani boylann ham demektir, kurucu ata
ya iaret eder. Oguzlar tamamen Bah Tiirkistan halk1 oldugu
gibi, destanda ge<;en olaylar da Hazar <;evresini konu almak
tadu. Oguz Han'm Hazar'm bahsmdan gelip Ortadogu elle
rini fethi, aynen Sakalann 7. yy' daki Ortadogu fetihleriyle
uyuur.24

23 Bolgede kaz1 yapan V. Sevin sonw;:lan once makale olarak yaym


lami (2 0 0 1 ) , daha sonra da kitap haline geti rmitir.
2 4 KarIlatirmalan once H1rvat U/usunun 0/uumu, s.2 7 - 3 2 , sonra da
biraz daha genileterek iron i/e Turan, s . 1 7 7 - 1 88'de yapm1t1k. Ay-
TURKLERiN KOKENi I 33

Sakalar i.izerinden torunlan olan Oguzlara25 nakledilen


kimi destani ogeler, muhtemelen Saka kahnhst bir halk olan
Partlann Ti.irkistan' dan gelerek iran' daki son Makedonyahla
n kovmalan ve MO 250' den itibaren yeni bir hanedan kur
malanyla iran' a da aktanlm1hr. Bunlar daha sonra Sasani
\agmda destanla1p yaztya ge\irilmi, erken islam donemin
de de $ehname olarak kar1m1za \Ikmthr. iranhlann altm \a
gmm gorkemli hi.iki.imdan Feridun'un pek \Ok iinin Oguz
Han' a benzemesi bu yi.izdendir. 'Feridun' Perslerin Ari \a
gmdan kalma bir ilah adtdu ve destandaki kurucu ataya za
manla onun ismi verilmitir.26
ilgin\ bir ey degil mi? iranhlann ger\ekte olmayan ama
destanlarla oluturulan altm \agmm bi.iyi.ik hi.iki.imdannm
sadece hikayeleri degil, bizzat kiiligi Ti.irklerden almmadtr.
iran ile Turan adh kitabtmtzda uzun uzadtya yaphgtmtz
tarhmayt burada tekrarlamamak i\in Saka bahsini uzatma
yacagtz. Sakalann etnik 6zellikleri hakkmda neredeyse Hun
lar hakkmda bildiklerimiz kadar bilgiye sahibiz ve bunlann
tamam1 Ti.irk rengine sahip.27 Onlan irani bir kavim yapan
gelenek ' somut' olarak sadece beyaz insana ait Andronovo

nca bir formiilleme iin bkz. Karatay, "Alper Tona ve Oguz Han",
s. 1 1 3 - 1 1 7.
2 5 Chou-shu: "Bir diger efsaneye gore T'u-kiie 'lerin a talan Hiung
n u '/arm kuzeyinde bulunan So devletinden gelmektedir." (Mau-Tsai,
(:in Kaynaklarma Gore Dogu Tiirkleri, s. 1 4) . Harmatta, "A tiirkok
eredetmondaja", s . 3 9 1 , bu So halkm1 Saka olarak goriir. Tabii yo
rumu Tiirklerin oluumuna ' i ranl' bir halk olarak Sakalarm katkiSI
eklindedir.
2 6 Bkz. dipnot 22'deki bahisler.
2 7 Karatay, iran i/e Turan, s . 1 44- 1 6 5 .
34 I Osman KARATAY

kiiltiiriini.in takip<;ileri olarak Sakalann ortaya <;tkhgt, bu be


yazlar Ari ukmdan olacag1 i<;in de (Ti.irkler, Finler, hatta Kaf
kas kavimleri beyaz degildirler!) Sakalann irani bir halk ol
dugu manhgmdan hareket ederler.
Bunun dtmda delil bulunmaz. <:;ok dillendirilen "bilimsel
kamuoyundaki fikir birligi" ise <;ok gi.iliin<; bir ekilde olu
mutur. Bir bilgin Sakalann irani olabilecegini soylemi, bir
digeri onu ahnhlaml, ii<;iinci.i isim iki kiinin oyle di.ii.indi.i
gi.ini.i yazm1, dordi.inci.i isim ise bu di.iiincenin tuttuguna
vurgu yapmthr. Bugiin arhk sayllan yi.izlerle ifade edilen ve
birbirinin kopyas1 olan <;ahmalar bu elimsende oyununu
tekrarlar ve sonuca bakhgmtzda binlerce bilim adam1 bu e
kilde diii.ini.iyor hale gelmektedir. Ama i bu fikri delillen
dirmeye gelince, o binlerce bilmi adam1 topu birbirlerine at
mak dtmda hi<;bir ey yapamaz. Bu ger<;ekten bir giildiirii
di.ir ama actkh bir giildiiri.i.
Bi.iyi.ik Saka birligi MO 5 . yy i<;inde <;oki.iyor. Onun yerine
baka boylar ve birlikler yi.i kseliyor. Bunlann en onemlisi
MO 4. yy' dan itibaren bugiinkii Bakudistan arazisinden ba
by a dogru yaylltp Dogu Avrupa tarihine damgasm1 vuran
Sarmatlardu. Bunlara aagtda uygun bir ayrmhyla deginece
giz.
Muhtemelen Saka hakimiyetinin hi<; uzanmad1g1 Dogu
bozkulannda ise Sarmatlarla ezamanh olarak Hunlar (C:: i nli
lerin soyleyiiyle Hiung-nu) yi.ikseliyor. <:;in kaynaklan on
larla ilgili MO 9. yy' a giden abflarda bulunsa da bildigimiz
tarihleri yine de karanhk olarak MO 4. yy sonlannda bah-
TURKLERiN KOKENi I 35

yor. MO 209' da ismini yanh olarak Mete diye okudugumuz


iinlii Maotun onlarm bama geiyor ve devleti bugiinkii Mo
golistan arazisi ile kuzeyi ve giineyindeki bolgelere hakim
oluyor ve Altay daglannm bahsmdaki sahaya tatyor. Giiney
Sibirya kuagmdaki Ktrgtzlar ile Suvar ve Ogurlann atas1
olarak gorebilecegimiz eitli halklar Hun egemenligine giri
yor.zs
MS 2. yy' da eski biiyiik Hun giiciinden eser kalmtyor. Do
gu bozktrlan biiyiik oliide boahyor. Yenilen ve kaan Hun
lar Orta Asya'mn bah ktsimlanna birikirken, <:: i n'e teslim
olanlar zamanla Kuzey <:: i n' de hakim olup ok saytda devlet
kuruyorlar. Boylece Hun devletini ortadan kalduan <:: i nliler
sonuta kendilerine teslim olan Hunlann idaresine giriyorlar.
Ancak bu Hunlar zamanla yonettikleri kitleler arasmda <:: i nli
leeceklerdir.

28 Hu nlardan balayan eski tarihimizi o kuyabilecegimiz miimkiin


olan en ktsa ve en yogun metin Kafesoglu, Turk Milli Kiiltiirii, s.S7-
2 09'da bulunur. Bu harika kitabm Tiirkiye'de ok satan eserler
arasmda olmast ok sevindirici bir durum ve diinyada pek ei ben
zeri yok. Ancak diger dill ere, bilhassa Tiirk lehelerine evrilmemi
olmast biiyiik eksiklik. Lakin Kafesoglu'nun goebelik savunmala
rma katt lamayacagtz, zira onun savunmasmt verdigi Batt'da goe
beyle ilgili bir sorun yoktur, sorun dogrudan Tiirk'ledir. Kukusuz
iftilikten sonra gelimi ileri bir yaam tarzt olarak (bkz. Khaza
nov, Nomads and the Outside World, s.83) g6ebeligin oluum ve
geliim evreleri zaten Tiirklere verilmez. Tiirkler bu tarzt, tabii att,
devleti, silaht vs. Hint-Avrupa kavimlerinden almt ve kendi barbar
diinyalanna uyarlamtlardtr. Sinor eski i Asya'nm tarihini 'barbar
hgm tarihi' olarak tasniflerken, tabii Tiirk ve M ogol boylanm kas
tediyor. Yoksa varhgt iddia edilen ama u ana kadar tarihin ve cog
rafyan m hibir yerinde rastlamadtgtmtz o eski Arl goebeler iin
hibir yerde barbar ifadesi kullamlmaz.
36 I Osman KARATAY

Bahya dogru kayan Hunlarm bir k1sm1 imdiki Ozbekis


tan ve Afganistan merkezli olarak Akhun Devleti'ni kuruyor
lar. Yonetici hanedandan dolayt bunlara Eftalitler (Abdallar)
de denir. iran-Turan mucadelesi diye kavramsallatmlan su
re<; en belirgin ekilde Akhun-Sasani ilikileri i<;in ge<;erlidir.
Bu Hunlarm s1k s1k iran ilerine mudahil olduklan gorulur.
Turkistan' daki Akhun varhgma 557 yth civannda nihai ol
mak uzere, doguda yukselen Gokturkler son vermilerdir.
Hunlann bir k1sm1 ise Aral'm kuzeyinden Avrupa'ya
ge<;mi (375 c.), yolda kendilerine kahlan veya kathklan diger
Turk ve yad kavimlerle birlikte gu<;leri artm1, Karadeniz ku
zeyindeki Alan ve Gotlan yenerek bolgeye hakim olmular
du. Avrupa Hunlan zamanla daha da bahya kaytp imdiki
Macar ovasm1 merkez yapmtlar ve Dogu ve Bah Roma ile
German kavimlerinin ilerine kanarak butiin Avrupa' da
baskt kurmulardu. 440' larla birlikte Atilla onderliginde gu
cunun zirvesine <;Ikan bu devlet, onun 453 yllmda olumun
den soma gucunu yitirmi, en son 469 senesinde ortadan
kalkmthr.
Doguya dogru <;ekilen Hun idarecilerine, Atilla'nm ogul
larma Kafkaslann kuzeyindeki Turk kavimleri kalmihr.
Bunlann i<;inde en onemlileri Bulgarlar oldugu i<;in, bir sure
soma hanedan aym olmak uzere Hunlann yerini Bulgarlar
alm1hr. Bu Hun"'-Bulgar birligi buyuk bir devlete donume
mi, bu donemde Dogu A vrupa <;ok say1da bag1mstz Turk
boyunun macera alam olmutur. Bu durum 558 y1hndan iti
baren once A varlann, ardmdan da onlan kovalayan Gokturk-
TURKLERiN KOKENi I 37

lerin gelili'ine kadar surrnuli', Orta ve Dogu Avrupa bu iki


Turk gucunun idaresine girrnili'tir.
Hun Devleti'nin ytkiltli'mdan 551 senesinde Goktiirk Dev
leti'nin kurululi'una kadarki arahkta <;in' deki gibi Dogu boz
kularmda da buyuk bir devlet bulunrnarntli', zarnan zarnan
yukselen guler genili' bolgelere yayilrntli'larsa da hakirniyetle
ri ktsa surrnuli'tur. Bunlardan biri de Gokturklerin Apar/Avar
adm1 verdigi topluluktur. Yoneticileri "kagan" samm tali'tyan
bu toplulugun Mogol astlh oldugu duli'unulur arna bu kesin
degildir. En azmdan onlarla aym ad1 tali'tyan Avrupa' daki
(Sahte) Avarlann Mogol olrnadtklanm rahat soyleyebi liriz,
unku dillerinden kalan rnalzerne hep Turkeyi gosterrnekte
dir.
Bir diger konu da dogudaki Avarl ann Akhunlarla ilili'kisi
dir ki, bu ikincilere Avar-Hun da denir. Dolaytstyla dogudaki
A varlan Hun etnik gelenegindeki bir topluluk olarak gorrnek
daha yerinde olur. Altay Daglan bolgesinde yali'ayan Turk
budun veya bizirn Gokturk dedigirniz topluluk Avarlara bag
h yali'arken, bir rneseleden dolay1 isyan ederler ve bagh ol
duklan devleti yok edip yerine kendi duzenlerini kurarlar.
Onlardan kaan Avarlann <;in ve Kore'ye stgmdtklan samh
yor. Bundan birka yll soma da Gokturkler Akhunlara saldt
nrlar ve Bah Turkistan'1 ele geirirler (557) .
Bah Turkistan' dan Gokturklerin onunden kaan bu Ak
hun/Avar-Hunlara Avrupa tarihinde Avarlar denir. 558 sene
sinde Kafkaslarda, 562'de Macar ovasmda belirirler. Orta Av
rupa'nm onernli bir ktsrntm ele geirir, zarnanmda Hunlarm
38 I Osman KARATAY

kovmadtgi German kavimlerini italya'ya surerler. Burada 250


yil surecek saglam bir egemenlik kurarlar. Avarlar bugunku
Balkanlann ortaya 1k1mda birinci dereceden sorumludur.
Kendi sayilan az oldugu iin kuzeyden kalabahk Slav kitlele
rini Bizans' a karI Balkanlara surmuler, onlar da yerli ahali
yi yok ederek Balkanlara yerlemitir. A varlann surdugu
Slavlann elinde birka tane onemli millet (Traklar, illirler,
Dardanlar gibi) ortadan kalkmihr.
Gokturk Devleti k1sa zamanda Kore smularmdan Karade
niz' e kadar geni bir alana yayildtysa da istikrarh ve uzun
omurlu olmamihr. Sik Sik Ikan isyanlar devleti zaytflathgi
gibi, daha batan, 576 yilmdan itibaren siyaseten dogu ve bah
diye ikiye aynlm1lardu. 630 senesinde her iki kol da i e
kimelerin ardmdan ortadan kalkm1, dogudaki kol dogru
dan <:: in idaresine girmitir. 50 y1l kadar sonra, 682' de dogu
da devlet yeniden kurulmu, ancak Bah Turkistan'a tarn
hakim olamamihr. Orhon yaz1tlan diye bilinen u unlu yaz1t
bu donemden kalmad1r. En son 744 yilmda bu devlet bagh
Turk boylan olan Uygur, Karluk ve Basm11lann bir isyam ne
ticesinde ortadan kalkmihr.
Dogu bozk1rlannda Gokturklerin yerini Uygurlar alm1 ve
l OO yil kadar suren istikrarh ve gulu bir devlet kurmular
du. ilk yaphklan i de Karluklan surmek olup, bu Turk
kavmi bahya dogru goerken <:: i n ve Arap ordulanmn sava
sahnesine rastlam1 ve 75 1 senesinde Talas vadisindeki a
hmada Araplara yardtm ederek <:: i n' i Orta Asya'dan kahc1
olarak kovmulardu. Dogudaki Uygurlar \Ok geni bir alana
TURKLERiN KOKENi I 39

yayllrnadllarsa da <:: i n karnsmda dairna ustun olulan ve


<:: i n'in iilerini duzenlerneleri ile dikkat ekerler. Fakat bir i
ekirnenin davet ettigi K1rg1z hucurnu 840 senesinde bu dev
leti ortadan kaldurn1 ve Uygurlan batiya dogru goe zorla
rnihr. Boylece irndiki Mogolistan arazisinden yola 1kan bu
Turk budunu Dogu Turkistan vahalarma dogru yururnu ve
orada konarak yerleik bir hayata gernitir. Gunurnuze ka
lan gorkernli Uygur rnedeniyetinin kahntilan bu bolgedendir.
Dogu bozk1rlanndan Uygurlan kovan Kirgizlar, kendileri
de buraya yerlernerni, anlaIlan artik ISSIZ ve Turksuz kalan
bu yurtlara (Otuken de buradad1r) artlk dogudan gelen Mo
gollar yerlerneye balarn1tlr. 0 tarihlerden beri Mogolistan
bolgesi, batldaki baz1 kuuk bolgeler hari olarak Turksuz
dur.
Gokturklerden sonra Batl Turkistan' da da gulu bir devlet
kurulrnarnihr. Bir donern Turki Kaganhg1 yukselrnitir. Bu
y1llar islarn ordulanmn Turkistan smulanna eritigi donerne
rastlar. Turkilerle islarn ordulan arasmda baz1 savalar ol
rnusa da bir sure sonra iki tarafta da askeri kudret kalrna
rni, bunun yerini devletsiz bolgenin Turk boylanyla (en
onernlileri Oguzlar ve Karluklar) yerleik dunyay1 ternsil
eden Muslurnan kentler arasmdaki yuzyillara yayilrni ticari
ilikiler alrn1tlr. ite bu ilikiler sonucu dogan tamrna ve
40 I Osman KARATAY

yakmlama ortam1 Tiirklerin artan bir ivme ile islamlamast


na yol amthr.29
islam' dan bahsedince, eski Tiirklerin din ve inan diinya
lanna da birka ciimleyle deginmekte fayda var. Aslmda bu
konu boyle bir kitabm bir boliimii olmahydt ama maksadt
mtz eski Tiirklerin tarihini yazmak degil, izlerini siirmek ol
dugundan, obiir tiirlii aynnhlara fazla giremiyoruz.
Bugiin Tiirk olmadtgmt iyi bildigimiz birileri '$amanizm'
kelimesini daha fazla giindeme tatyor ve bilgisi az birileri de
onlara takthyor. Samlamn aksine, bu ikincilerin milliyeti bir
durulanmn olmadtgmt belirtelim. Genellikle kozmopolit,
diinya vatanda1 bir noktada duruyorlar ve kendilerince gii
niimiiz Tiirk'iiniin nastl biri olmas1 gerektigini tammhyorlar.
$amanizm eski Tiirklerin dininin ad1 degildir. Kuzey ya
nmkiiredeki toplumlann yakla1k tamammda goriilen, kabile
sihirbazmm dini ve toplumsal etkinligine dayanan, hibir
tektiirliiliigii olmayan ama sathi bir goriiniimde birleen uy
gulamalar biitiiniiniin adtdtr.30 Hatta bugiinkii haliyle bir din
olmaktan tamamen tkmt, bir meslek ve dahas1 gosteri sana
h haline doniimiitiir.31 Asteriks filmlerinde eski Galyahlarda
veya Finlandiya 1k1h Yiizuklerin Efendisi gibi kurgularda,
hatta baz1 uzay filmlerinde, her yerde amam goriiyoruz.

29 H ep ularda tartiIlan bu konuyu tarihi erevesine oturtarak goz


lemleyen ve geregi ifade eden kimse Golden olmutur: Tiirk Halk
/an Tarihine Giri, s.248-2 5 1 .
3 o Giinay v e Giingor, Tiirk Din Tarihi, s. 1 1 7 - 1 18.
3 1 Gome, $amanizm ve Eski Tiirk Dini, s.87, 109.
TURKLERiN KOKENi I 41

aman Turklere ozel olmadtgt gibi, eski ve yeni Turk top


luluklan bu kelimeyi bilmezler bile. Bu soz Tunguzlarm bu
yucu/rahiplerinin ad1 olarak Rusc;a uzerinden bilim dunyast
na yayllmt;; ve tabir haline gelmi;;tir. imdilerde Hint-Avrupa
kaynakh oldugu goru;;u hakim hale gelmi;;tir.32
Gunumuzde ve yakm gec;mi;;teki Altay ve Sibirya Turkle
rinin Ktztlderili kabilelerinin buyuci.ilerini anduan ;;aman i;;
levindeki din adamlanmn dunyas1 ve genel olarak ;;amanhk
ad1 altmda toplanan telakkiler butununun eski Turk inanCiy
la kar;;Ila;;tmldtgmda, birbirinden farkh ;;eyler olduklan go
ruluyor. Eski Turk inanct c;ok daha ileriydi.33
Eski Turk dinini 'Gok Tann inanct' olarak adlandumak
belki yerinde olabilir ama bu soz hem gereksiz bir ikilemeyi
ic;eriyor, c;unku eski Turkc;ede gok ve Tann kelimeleri birbiri
nin yerine kullamlmt;;hr, hem de ' Gogun tanns1' kavramm1
akla getirecek ve dolaytstyla 'Yerin Tanns1' kavramm1 c;agn;;
hracakhr. Bu ise eski Turk inancmda yoktur. Biz bu inanCI
Ruslann 'Tengriyanstvo' adlandumastyla yaphklan gibi,
'TannCihk' diye adlandumamn dogru olacagmt samyoruz.
Bu inancm temelinde her ;;eyin yarahctst olan bir Tann,34
olumden sonra yeni bir hayatm ba;;ladtgma iman ve o hayat-

32 Gome, amanizm ve Eski Turk Dini, s . 1 9 ; Giinay ve Giingor, Turk


Din Tarihi, s. 1 1 9 - 1 2 0 .
3 3 i nan, Eski Turk Dini Tarihi, s . l - 2 ; Game, amanizm v e Eski Turk
Dini, s . S .
3 4 i nan, Eski Turk Dini Tarih i, s. l S vd., eski Tiirklerin o k Ta n n h o l
dugunu soyliiyor ama saymaya balad1gmda tek bir Ta n n ' m n a d m1
veriyor. Sayd1klanndan Oigen v e Yerlik eski Tiirklerin degil, b u
gtinkii halklann inancmdad1r. Umay ise T ann olarak gortilemez.
42 I Osman KARATAY

ta iyiliklerin miikHat, kotiiliiklerin ceza gorecegi diiiinceleri


yatmaktadu. Dolaytstyla olmii atalarm ruhlanmn adhgt
i<;in dua ve kurban onem kazanmaktadu.35 Bunlar a<;tk bir e
kilde islam ve diger semavi dinlerin temel ogretileriyle
uyumaktadu ve eski Tiirk dininin zamanmda bir Peygam
ber tarafmdan vaaz edilmi tek Tannh bir din oldugu diiiin
cesini akla getirmektedir.36
ilk Miisliiman Tiirk devleti en kuzeydeki devlet (idil Bul
gar) olmakla birlikte, genel olarak kuzey <;izgisindeki Tiirkler
arasma islam ge<; girmitir, hatta halen siirmektedir. Dolayt
styla er ken donemlerde Sibirya kuagmdan <;tkan Tiirk toplu
luklan islam'la tam degillerdi. Buna aagtda ktsaca tekrar
deginecegiz.
Goktii rk Devleti ytktldtgmda Hazar ve Kafkas bolgesin
deki Goktiirkler kendi balanna kaldtlar ve bir siire sonra
bunlann toparlanmalanyla Hazar Devleti ortaya <;tkh. Gok
tiirklerin bolgeden <;ekilmesi Bulgarlann bagtmstz kalmas1
demek olmutur. Kafkaslann kuzeyinden Karadeniz'in ku
zeyi boyunca yaytlan Bulgarlar 630'lardan itibaren geni bir

35 Gu nay ve Gungor, Turk Din Tarihi, s.3 3 -97'de eski Turk dini yaa
miyla ilgili butun veri degerlendirilir. Ancak bu yazarlar k1yamet
inancmm sonradan, buyuk dinlerin etkisiyle ekillendigi duunce
sindedir (a.g. e., s . 7 2 ) . Ayr. bkz. Game. $amanizm ve Eski Turk Dini,
s.90.
3 6 Dogan, "islamiyet'ten O nceki Turk i nancma Dair", s.3 1 4-3 1 7, eski
Turk inanc1m Haniflikle tammlar. Gunay ve Gungor, Turk Dini Ta
rihi, s . 1 2 7, boyle bir benzetmeye kar1 pkarlar ama dayanak olarak
'Gok Tann' inancmm bozk1ra ve Turklere mahsus oldugunu ahrlar.
Halbuki ne Tiirkl erin temelli bozk1rh olduklanm soyleyebiliriz,
unku goebelik sonradan gel imitir ve ne de eski Turk dininin
bozk1ra hashgma dair bir veri miz oldugunu samyorum.
TURKLERiN KOKENi I 43

alam yonetimlerine aldllarsa da hametleri uzun surmemi


tir. 670'lerde devletleri Hazarlar tarafmdan ytkllmt kendileri
de be paraya aynlmu,;lardtr. Kafkaslarda kalanlan imdiki
Karaay-Balkarlarm atalanmn onemli bir ktsmmt tekil et
mektedir. Don Nehri boylanndaki Bulgarlann esas kitlesi
zamanla kuzeye dogru kaym1 ve ilk Musluman Turk devleti
olacak idil Bulgar hanhgmt kurmutur. Bunlann torunlan
imdiki Tataristan ve evresindeki Turklerdir.
Bahya Bulgarlardan u kol gitmitir. Asparuk idaresinde
Aag1 Tuna'ya gidenler imdiki Bulgaristan'1 ve Kuber idare
sinde Makedonya'ya gidenler imdiki Subistan'1 kurmular
dtr. Bunlar sayllan az oldugu iin zamanla yonettikleri kitle
ler iinde kaybolmu, kimliklerini yitirmilerdir. Yalmz Bul
garlann ismi yonettikleri Slav kitleye de gemitir. Alak Han
idaresindeki beinci kol ise italya'ya giderek Ravenna bolge
sine yerlemi, uzunca bir sure kimliklerini korumalarma
ragmen, nihayet onlar da italyanlamthr.
Hazarlar 650' lerden 966'ya kadar surecek istikrarh ve yer
leik bir devlet kurmular, 730'lardan itibaren de kademeli
olarak Musevi dinine gemilerdir. Ancak bu dinin yaygm
olmadtgmt, daha ok yonetici tabakayt ilgilendirdigini vur
gulayahm. Ticaretle zengin olan ve parah asker istihdam
eden Hazar Devleti'nde ordu gittike Muslumanlardan
olumutur. $imdiki Rus ve Ukrayinlerin atalanmn onemli
bir k1sm1 Hazar egemenliginde yaamakla birlikte, Hazar
Devleti'nin sonunu getirenler de onlar olmutur.
44 I Osman KARATAY

Aral bozktrlannda yaayan Pec;enek Tilrkleri dogudan ge


len bask1lar neticesi 890'larda bahya dogru goc;mii, 1 50 yll
kadar Karadeniz kuzeyindeki sahamn hakimi olmutur. Ma
carlan eski yurtlan olan Don Nehri boylanndan imdiki Ma
caristan' a siirenler de onlardu. Pec;enekler askeri olarak giic;
liiydiiler. Hazar Devleti'ni ortadan kalduan Rus kagam Svya
toslav't oldiirmiilerdir. Ancak giic;lii ve merkezi bir devlet
kurmamtlar, dagmtk yapllan da Ruslar kar1smda ugradtk
lan bir bozgundan sonra ayakta kalmaya yetmemitir. B al
kanlara dogru giden Pec;enekler, tarn da dogudan Oguzlarm
Anadolu'ya geldikleri giinlerde, 1 050' lerle birlikte buralan is
tilaya balamtlardtr. Ancak diger bir Tiirk kavmi olan Ku
manlardan yardtm alan Bizanshlar 1 091 senesinde Edirne ya
kmlannda onlan biiyiik bir yenilgiye ugrahp, sivil halk1 dahi
vahice yok etmilerdir. Hayatta kalabilenler Rodoplann
daghk yerlerine stgmmthr.
Pec;eneklerin ardmdan 1 000'li ylllarda heniiz Miisliiman
olmam1 Oguzlardan baz1 topluluklar da Karadeniz bozkula
nna gelmi, Ruslarla girift baz1 ilikilerden sonra bir k1sm1
Balkanlara ilerlemi, ancak hem Bizans hem de Macarlarca
yenilerek c;eitli yerlere iskan edilmilerdir. Dobruca ve Ma
kedonya'ya c;okc;a yerletikleri biliniyor. Bunlann onemli bir
k1smi Osmanh doneminde islamlam1 ve Balkan Tiirkliigii
nii tekil etmi, Htristiyan kalanlar da muhtemelen imdiki
Gagauzlann bir ktsmmt oluturmutur. Onemli say1da
Oguz'un da imdiki Ukrayin niifusun atalan arasmda eridigi
biliniyor.
TURKLERiN KOKENi I 45

Giiney Sibirya' dan gelen Kurnan-Ktpt;aklardan biiyiikt;e


kitleler Bah bozkulanm doldurrnu ve Pet;eneklerin ardmdan
bolgeye hakirn olarak Ruslann Karadeniz' e inrnelerini onle
rnitir. Kurnan niifusun daha s1k1 ve kahc1 oldugu goriilrnii
tiir. ilk donernlerde genellikle galip olarak Ruslar iizerinde
bask1 kurarken, 12. yy boyunca da Ruslann dururnu denge
ledigi goriiliiyor arna ortada t;ok tarafh oyunlar vardu. Yani
Kurnanlar birbiriyle rniicadele eden Rus knezleri arasmda
kendi t;tkarlanna gore hareket etrnekteydiler.
1 230'larda Dogu A vrupa'yt vuran Mogol kasugas1 niifus
olarak en fazla Kurnan-Ktpt;aklan etkilernitir. Can kaytpla
nnm yanmda, Karadeniz bozkulanndaki Kurnanlar biiyiik
olt;iide bahya kat;arak Macarlara stgmrntlar veya Tuna'mn
her iki yamnda irndiki Bulgar ve Rornenlerin atalanyla ka
nrntlardu. Osrnanh ordulan Bulgaristan ile Eflak ve Bog
dan't (irndiki Rornanya'nm esas ktsrnt) ahrken, kartlarmda
bulunan sava beylerinin t;ogu Kurnan asllhydt.
Bah bozktrlannda bunlar olurken, Tiirkistan' da htzh bir
islarnlarna yaamyordu. 8. ve 9. yy'larda Tiirkler arasmda
rniinferiden yaytldtgmt gordiigiirniiz bu yeni din, 10. yy' dan
itibaren devlet dini haline gelrni, Bah Tiirkistan'm dogu
ktsrnmda Karahanhlar ve irndiki Afganistan arazisinde de
Gazneliler 10. yy ortalannda arhk islarn't devlet seviyesinde
sahiplenrnilerdir. Mogol istilalanmn geldigi 1 220'lere kadar
kabaca bu iki devlet Tiirkistan' da hakirndir.
Yalmz 1 0 . yy' da Oguzlar arasmda islarn'm htzla yayllrnas1
ve Selt;uk Bey adh bir kornutanm balathgt bir hareket diinya
46 I Osman KARATAY

tarihini degitirmitir. Kendine bagh Miisliiman Oguzlarla


Aral havzasmdaki Oguz devletinden kopan ve giineye dogru
yonelen Seluk Bey' in bu hareketi, ktsa bir siire soma iran' a
ve biitiin Ortadogu'ya egemen olacak biiyiik bir devleti do
guracaktu. 1 040'larda Gaznelileri Horasan' dan atan ve kendi
idarelerine alan Oguzlar, htzla batlya dogru ilerlemi ve
1 050'lerden itibaren Anadolu ve Giiney Kafkaslarda faaliyet
lere balam1lardu.
Anadolu'yu fethetmek, yiizyillard1r Araplann bir tiirlii
alamadigi bu geni iilkeyi gii<;lii ve koklii Bizans' tan almak
Oguzlar i<;in muhtemelen bir hedef dahi degildi ve olamazd1.
Ama s1k s1k akm yaptyorlardi. iran'I ahp bu sorunu kokten
<;ozmek i<;in biiyiik bir orduyla harekete ge<;en Romanos Dio
genes'in yolda Malazgirt' te ugradtgt biiyiik yenilgi ve Bizans
ordusunun neredeyse yok olmas1 ( 1 071 ), Oguzlara beklen
medik bir fusat sundu ve birka<; yll i<;inde Anadolu'yu -
sahiller hari<;- neredeyse tamamen ele ge<;irdiler. 0 giin bu
giindiir de Oguzlann torunlan bu topraklarda yaIyor ve bii
tiin diinya karIlannda olsa da kendilerine kader levhalan
yazthrken verilmi gorevin icab1, tarihin en onemli oyuncula
nndan biri olmay1 siirdiiriiyorlar.
1 220'lerin sonlannda Tiirkistan ve ardmdan iran, 1 243'ten
itibaren ise Anadolu, Mogol istilasma ugramttlr. Mogollarm
askeri ve siyasi kabiliyetleri kadar, o donem kartlannda
uzak goriilii yoneticilerin bulunmamasiyla da ilgili olan bu
istilalar, sebep olduklan biiyiik felaketlerin yamnda bir me
deniyetin de <;okiiiine zemin hazulamthr. Medeniyet mer-
TURKLERiN KOKENi I 47

kezi olarak Irak, M1su ve Endiiliis'le yanan Maveraiinnehr


(imdiki Ozbekistan) bir daha eski giinlerine kavuamaya
caktu. Daha da kotiisii Cengiz soyundan gelen yoneticilerin
k1sa bir siire soma birbirleriyle miicadeleye girimeleri ve Or
ta Asya'mn 1 922 yllma kadar i\ \ekimelerin ve karde kav
galanmn sebep oldugu kesintisiz savalarla 700 yll boyunca
kan golii haline gelmesidir.
Gorkemli donemini 1 360'lardan 1 460'lara kadarki bir asra
yerletirebilecegimiz Timur ve \Ocuklannm idaresi belli bir
istikrar ve hatta ciddi bir yeniden dogu (Timur R6nesans1)
getirdiyse de takip eden Ozbek ve Kazak hanhklan done
minde (hepsi Cengiz soyludur) yine eski ylllara doniilmii,
bu ortam da 18. yy sonundan itibaren Tiirkistan'm kademeli
olarak Rus hakimiyetine giriine sebep olmutur.
Mogol imparatorlugu'nun bah k1smmm varisi olanlar Al
tmorda diye bildigimiz devleti kurmu ve 1230'lann sonun
dan itibaren uzunca bir siire Rusya'nm mutlak yoneticisi ol
mulardu. Ancak zaman ge\tik\e Altmorda i\inde boliinme
ler ve taht kavgalan yogunluk kazanm1, bu ortamda bagh
bulunan Rus bolgeleri gii\lenmitir. Tek olan Altmorda Dev
leti 1 5 . yy i\inde par\alara aynhrken, \Ok say1da Rus knezli
ginden oluan Rusya ise Moskova knezligi etrafmda birle
meye balam1hr. Nihayet 1 550'li ylllarda Moskovahlar do
niip yiizylllard1r kendilerini yoneten Altmorda'nm varisleri
nin topraklanm ele ge\irmeye balam1lardu. Bunlardan sa
dece Kmm Hanhg1, Osmanh idaresi altmda oldugu i\in var-
48 I Osman KARATAY

hgm1 uzun sure korumu , o da 1 780'lerde Rus idaresine gir


mitir.
Daha t;ok tarihi olarak yerleik kimlikleriyle amlan lit; iilke
daha vardtr ki neredeyse kesintisiz Turk idaresinde bulun
mulardu. Gazneli Mahmut'un l OOO'li yillardaki seferleriyle
Turk idaresinin girdigi Hindistan, en azmdan kuzey kesimle
ri, o tarihten sonra degien hanedanlann idaresinde siirekli
Tiirklerce yonetilmi, en son 1 530'larda Timur soyundan ge
len Babiir'iin kurdugu devlet 1 857'ye kadar yonetimde kal
dtktan sonra ingilizlerce ortadan kaldmlmthr.
Mtsu' da 9. as1r sonlanndan itibaren Halifelige bagh Turk
hanedanlar goriiliir. Selahaddin Eyyubi 1 1 80'lerde burayt ele
get;irdikten sonra ordusunun esas krsmmr oluturan Krpt;ak
Tiirkleri Mrsrr' da birikmeye balamrtu. 1250' den itibaren ise
i.ilkeyi kendi aralanndan set;tikleri sultanlarla yonetmilerdir.
Bu donemde Mrsu' da hakim olan Krpt;ak askerine dayah bu
devletin adr Tiirkiye'dir. Yavuz Selim 1 5 1 7'de bu 'Tiirkiye'yi
ele get;irmitir.
Ut;iincii iilke ise iran' dtr. Biiyiik Selt;uklu Devleti'nin mer
kez iilkesi olan iran, daha sonra da Mogollann Ortadogu ko
lu olan ilhanhlann merkezi olmutur. ilhanh Devleti'nin za
yrflamasryla t;eitli Tiirkmen beylikleri (en onemlileri Akko
yunlu ve Karakoyunlular) one t;rkmt, Timur donemi de atla
hldrktan sonra iran, Irak ve Dogu Anadolu bagrmsrz Tiirk
menlerce yonetilmitir.
Akkoyunlu miilkii it;inde din yoluyla giit; kazanan bir
Tiirkmen beyi olan ah ismail ise krsa zamanda bu bolgedeki
TURKLERiN KOKENi I 49

tiim gii<;; l eri ortadan kalduarak Ceyhun nehrinden Anadolu


i<;;l erine kadarki tiim memleketleri idaresinde birletirmitir.
Yavuz Selim'in 1 5 1 4' teki biiyiik darbesi ah ismail'in bahda
ki ilerleyiini durdurmu ve bir bak1ma Tiirkiye'nin iran ol
masmi onlemitir. Safevilerin ardmdan Afar ve Kacarlar
iran' a egemen olmu, boylece bu iilke 1 925 yllma kadar do
kuz asu boyunca kesintisiz Tiirklerce yonetilmitir.
iran diger islam iilkeleri gibi somiirge olmam1hr ama bu
rada da Tiirkler Fars hakimiyetine diimiiler, dolayisiyla ba
gimsizhklanm kaybetmilerdir. Tiirkiye' den sonra en kalaba
hk Tiirk niifusu buradadu ama heniiz bag1msiz degildirler.
00NC0 BOLOM

NEREDE HATA YAPILIYOR?

bncelikle, hem koken hem de tarih arahrmalannda genel


olarak dikkat edilmeyen bir konu var ki, goz oniine almadi
gimiz zaman baka alanlardaki tespitlerimizde hakh bile ol
sak, gerc;egi bulamami olabiliriz: insanlar biraz ota, biraz da
oduna benzerler. Biz Ademoglu aynen bitkiler gibi sulak ve
verimli topraklan severiz.
$imdiki Suudi Arabistan arazisinde 1 300 yildu ne sava
oldu ne soykmm yaandi. Arazi uc;suz bucaks1z ama niifus
az. Buna karIhk tarih boyu savalarm hie; eksik olmad1g1 c;ok
daha kiic;iik topraklara sahip Irak'ta niifus Arabistan'dan da
ha fazla. Dstelik Irak'm da onemli bir k1sm1 c;ol. Yemen' de bi
raz yeillik var ve hemen niifus artmi. M1su ile Libya'nm ki
yasi da oyle. Libya'nm niifusu italyanlar hepsini oldiirdiigii
ic;in degil (katliamlar elbette gerc;ek), iilke c;ollerle kaph oldu
gu ic;in az. Aym ekilde, Ruslar Sibirya' da katliam yapmadi.k
lan halde, biiyiikc;e bir k1ta biiyiikli i giindeki bu bolgenin top
lam niifusu neredeyse Tiirkiye'nin yedi bolgesinden birine
52 I Osman KARATAY

ef?it. Yerli halkm say1s1 daha da az ve hepsini toplasamz iz


mir'i doldurmuyor.
Kazakistan kuf?kusuz biitiin diinyada komiinizmin ac1s1m
en fazla hisseden iilkedir. 1930' larda devletlef?tirme adma
halkm elindeki tiim siiriiler ahmp belli yerlerde topland1.
Ancak bu f?ekilde toplanan milyonlarca hayvamn bak1m1 ya
pllamad1g1 i<;in a<;hk ve salgmlardan hayvanlann yiizde 90' 1
oldii (40,5 milyon hayvandan kalan 4,5 milyon baf? . . . ) . Tan
mm olmad1g1 iilkede insanlar tek beslenme kaynag1 olan
hayvanlanm kaybedince, a<;hk baf?gosterdi ve 1 931-1932'de
niifusun yiizde 40' 1 (1,750,000 kif?i) a<;hktan oldii.37 Diinyada
bir iilke halkmm yansmm oliimiine en kotii savaf? f?artlannda
bile rastlanmam1f?hr. Diinya cennetini kuran Komiinizm, ba
rif? zamanmda niifusun yansm1 a<; buakarak yok etmeyi ba
f?ardl. Bugiinkii Kazakistan niifusu iki kuf?aktu toparlanm1f?
bir manzaray1 temsil ediyor. Niifus <;ok h1zh arhyor ve bir ta
raftan arhk gelif?tirilen tanm ve bir taraftan dogal kaynaklarla
kendine fazlas1yla yetecek bir zenginlige sahip.
Ama Mogolistan' da boy le f?eyler, en azmdan bu derece
vahf?et olmad1. Bugiin, Tiirkiye'nin iki kah biiyiikliikteki iil
kenin niifusu bizim Bursa kadardu. Sebebi arazinin fazla in
sam besleyememesidir. Hunlann, Uygurlann, Karl uklann,
Kitaylarm, Mogollarm ve nihayet Oyratlann buradan <;1k1p
bahya dogru yayllmalan ile zaman zaman artan niifus ihra<;
edilip toprak rahatlahlmlf?hr. Bu halklar seyrek niifuslu bol
gelere gittiklerinde varhk sergileyebilmif?lerdir arna arazinin

3 7 Kazakistan Tarih i, s . 1 4 1 .
TURKLERiN KOKENi I 53

verimli ve insanm bol oldugu topraklara vardtklannda kay


bolup gitmilerdir.
Bugiinkii Mogolistan'm niifusunun iki buc;uk milyondan
be milyona c;tkhgmt ve insanlann stgmayarak yeni yurt ara
dtklanm diiiinelim. Fazlahk olan niifusu getirip Fergana' da
Takent biiyiikliigiinde bir kent kurarak hepsini stgduabili
riz. Ozbekistan ic;in ise ikinci bir Takent fazla hissed ilir bir
biiyiime olmayacaktu.
Bugiin biitiin Altay Tiirklerinin say1s1 7000 civannda. Al
taylann etrafma genic;e bir daire c;izelim ve Tiirkiye'nin iki
kah biiyiikliigiinde bir sahayt faraza Turk anayurdu olarak
iaretleyelim . Bugiinkii toplam niifus herhalde 500 bin kadar
olacakhr. Eski zamanda da durum imdikinden farkh degil
di. Tanm, avCihktan 50 kat biiyiik bir niifusu besleyebildigine
gore,3H tanm yaptlan alanlar eskiden de c;ok kalabahkh.
$imdi bu yurtta tiireyen Tiirkler s1k stk huruc; yaptp baka
yerlere goc;ecekler, gittikleri yerlerde hemen tiim orneklerde
onlan muzaffer fatihler olarak gorecegiz, bununla da kalma
ytp Fergana, iran, Azerbaycan, Anadolu ve idil havzas1 gibi
verimli ve yogun niifuslu bolgeleri etnik olarak doniitiire
cekler. Buna matematik, fizik ve biyolojinin imkan tammadt
gmt hesaplayabiliriz. Avarlann 250 yll boyunca Avrupa'nm
kalbine hiikmettiklerini bilmek ayn, muhayyilede c;ekirge sii
riisii gibi kalabahk bir halk oluturmak ayn bir meseledir.
Onlarm 20 bin kadar ath ile geldiklerini, ama o giinlerde Se-

38 Ruhlen soyliiyor: Dilin Kokeni, s. 1 5 3 .


54 I Osman KARATAY

lanik'in sur ii niifusunun 1 00 bin oldugunu bilelim yeter.


Obiir tiirlii, anayurt ve yay1hm konusunda yerleik tarih ki
taplarmda okudugumuz fikirleri uygulamaya koydugumuz
da, diinyadaki biitiin Tiirklerin 1karabilecegi asker say1smm
800'lii ylllarda Abbasi halifelerinin has ordulanndaki Tiirkler
kadar ancak olabilecegi geregiyle karI kar1ya kahnz.
Y ayllan etnoslardan hibiri kurak ve orak bolge 1k1h
olamaz. Tiirkler bildigimiz tarih boyunca ok yaygmdllar,
her yerde onlara rasthyoruz; tarihin bilmedigimiz donemle
rinde de farkh olduklanm diiiinmek zor. Oyleyse Tiirkler
verimli topraklarda tiiremi olmahlar.
Tiirklerin anayurdunu ve tiirenegini k Asya'ya veya Orta
Asya'mn39 dogusuna koyan yaklaImlar, goriiniirde biiyiik
bilimsel abalann semeresini yans1tsa da bir bak1ma konu
nun zorlugu kar1smda pes etmenin ifadesi gibi geliyor. 250
yllhk bilimsel birikime saygisizhk edemem ama mevcut alk
lamalar konuyu basite indirgiyor. Bu anlay1 iin zor tarafla
nyla ugram1yor; iistelik bugiinlerde konunun zor taraflany
la megul olmay1 bilim d11 faaliyet olarak yaftahyor.
V ak1a, bugiinkii sonulara ulamak iin 250 yll boyunca
binlerce bilim adamm1 ahhrmaya gerek var m1yd1, o da tar-

39 Tiirkiye'de bugiin ismi biiyiik hoca olarak geen ve gene! Tiirk ta


rihi ahan bilim adamlannm O rta ve i Asya kavramlarmm ayir
dmda olmadiklanm gormek benim iin aIrtiCI ve iiziicii olmutur.
Kabaca Cungar geidinin batiSI O rta Asya, dogusu ise i Asya'd1r.
B u tespit bouna veya kasten degil, ihtiya iizere yapilmitir. Bizim
i nandigimiz, Macaristan'dan Manurya'ya bir tarihi etkileimlik
biitiinii o ngoren jeokiiltiirel gereklige gore ise i Asya, Avrasya je
okiiltiirel k1tasmm dogusunu, O rta Asya ortasm1 ve Dogu Avrupa
batisim tekil etmektedir.
TURKLERiN KOKENi I 55

h1hr. Emege sayg1s1zhk haddim degil, sadece vanlan sonucu


eletiriyorum. $imdi soylenenleri soylemek i<;in Ti.irklerle il
gili eski kay1tlara bir bakmak yeterliydi. Hepsi de Orta As
ya' dan bahseder ve i.istelik eski i slam cografya eserleri etno
lojik simflamalar da yaparlar. Altayhlar veya Ural-Altayhlar
yerine belki Y afesogullan derler, belki kuzeyin <;ocuklan der
ler, belki sadece Ti.irk derler, ama sonu<;ta degiik Ti.irk ka
vimleriyle akrabalanm tek bir bahkta toplamay1 baanrlar.
Esasmda bugi.inki.inden <;ok farkh bir ey soylemezler.
Eski kitaplar Ti.irkleri Tuna ile Selenge umaklan arasmda
ki u<;suz bucaks1z di.izli.ige yerletirmektedir. Buras1 bir k1ta
bi.iyi.ikli.igi.inde oldugundan, <;agimlz alimlerine di.ien ey
alam biraz daha daraltmak olacakhr. Bu ise mevcut kaynak
yoklugunda ancak eldeki araziyi komu ve akraba diger
halklarla paylatuarak yap1labilir. Ya da aagllarda bir kis
mma deginebilecegimiz yeni yontem ve yakla1mlan ilave
ederek aradig1m1z araziyi daha kesin ve daha dar olarak go
rebiliriz.
Nitekim Ti.irkli.igi.in ti.irenegi yeterince daraltilmi, Ti.irki
ye' de hi<;bir delili olmaks1zm Altay daglan bolgesine, Bat!' da
ise daha doguya, neredeyse Bi.iyi.ik Okyanus k1yllanna ahl
mihr. Bahdaki anlay1, bizde samlanm aksine Orta ve i <; As
ya'yi hi<;bir ekilde Ti.irkli.ige vermez. Altay daglan da dahil
olmak i.izere imdi Ti.irklerin yaad1g1 hemen her yer sonra
dan gidilmi yurtlar olarak degerlendirilir.40

40 Bu gi:iriiii apk i fadelerle Faruk Siimer de savunur: Oguzlar, s . l .


Tiirklerin pk1 yurduyla ilgili diiiinceleri Hasan E ren bir konu-
56 I Osman KARATAY

Bizirn basitle!i'tirrne itharn1rn1zm terneli anayurt olarak


Tiirklerin ilk goriildiigii yerlerin dii!i'iiniilrnesidir. Maalesef
Tiirkliigii eski \aglann Tiirk budunu ile kan!i'hran \agda!i' bi
lirn buna \anak tutrnaktadu. Buna gore, kesinlikle bilinen ilk
Tiirkler bizirn Goktiirk dedigirniz Tiirk budun olduguna go
re, en kolay1 bu kavrni izlernek olacaktu. Fakat bu iz siirrnede
de sorunlar bulunuyor ve bir noktada keyfilik hakirn hale ge
liyor. Sadece Tiirk budun hakkmdaki veriye dayamlsa ve
ba!i'ka hi\bir \arpttrna yaptlrnasa dahi, sonu\ !i'irndikinin tarn
tersi \Ikacaktu. Bunu a!i'agtda ayn bir boliirnde gorecegiz.
Pe!i'in olarak karar verilip Tiirklerin !i'irndiki Mogolistan'm
dogu k1srnmda aranrnas1 gerektigi noktasmdan yola \Ikthyor
ve veri daha sonra degerlendiriliyor. Benirn bildigirn, bilirnde
tarn tersi yap1hr. Once veri toplamr, sonra tetkik edilir ve
iizerinde dii!i'iiniiliir. Bizirn ornegirnizde ise pe!i'in olarak ka
rar verilrni!i', sonra eldeki veri degerlendiriliyor. Tabii, ger\ek
ler onkabullere uyrnadtgt i\in, veriyi \arpttrnak gerekiyor.
Goktiirklerin kokeniyle ilgili bilgi ve soylenceler Dogu Tiir
kistan ile Hazar'm kuzeyine i!i'aret ediyor. Hazar'm kuzeyiyle
ilgili ipu\lan hi\ ahnrn1yor; Dogu Tiirkistan' da da Tiirklerin
degil, Hint-A vrupah halklann bulunrnas1 gerektiginden, so-

majmakalesinde toplu halde sunmutur: "Ti.irklerin Ana Yurdu So


runu". 0 burada degiik fikirleri ozetler ama kendisi bir ey soyle
meyip konuyu baz1 ogi.itlerle yeni nesle emanet eder. Buna degine
cegiz. Bununla birlikte, Eren'in N emeth tarafmdan formi.illendirilen
Asya'nm battsmda, Aral boylannda bir Turk yurdu fikrine yakm
durdugu hissedilmektedir. Ayr. bkz. Golden, Tiirk Halklan, s . 1 4 5 -
148. E n son ahma ise, ilerleyen sayfalarda deginecegimiz i.izere
yine Golden tarafmdan yaptlmtttr ve ilk Ti.irkleri M anurya'ya yer
letirir: " Ethnogenesis i n the Tribal Zone", s.9 2 .
TURKLERiN KOKENi I 57

nw;ta ilk Tiirkler Hint-Avrupah, daha a<;:1k<;:as1 i rani, onlann


Tiirkliik adma ekillendirdigi kitleler de Mogol asllh oluyor.41
Bu i rani ve Mogol kan1m1 topluluktan Turk dilinin nas1l <;:Ik
tlgmm ise hi<;:bir izah1 bulunmuyor.
A-i-na kelimesini Sogd<;:a veya Mogolcaya baglama <;:aba
larma kar1 da Goktiirk yaz1tlan cevab1 veriyor. Yaz1tlarda bu
kelimenin neden hi<; ge<;:medigi hi<; goz oniine ahnmaz m1?
Bir halkm kendi ismiyle ilgili once kendi soyledigine bakll
maz m1? Evet, bunda <;ince-Mogolca kan;nm1 ' saygm kurt'
veya Sogd<;:a veya Toharca 'gokyiizii' anlam1 aranabilir ama
bunlar sadece ve sadece <;inlilere bilgi veren Mogol veya
Sogd asllh kimselerin <;:evirisini yans1hr. Nitekim <;in kaynak
lanndan baka A-i-na ismi bir de Sogd<;:a yaz1 h Bugut y zl
tmda ge<;:er.42 Demek ki kelime Tiirk<;:e degil Sogd<;:a, <";inliler
Sogd kaynaklarmdan ogrenmiler. Ama Tiirkler kendi i<;:le
rinde boyle bir ey kullanm1yorlar. Yaz1tlarda gok (kok) ve
kurt (bori) kelimeleri a<;:Ik<;:a ge<;:iyor.
Fakat tarihte Tiirkler ilk kez Goktiirkler ile mi goziikiiyor?
Tiirkliigiinii kesin olarak bildigimiz baka topluluklar, Gok
tiirklerden <;:ok once tarih sahnesinde varhk gosteriyorlar.
Bunlardan birisi Kug1zlar. M O 2. yy' dan itibaren <;in kaynak
lannda Kien-Kun ad1yla goriiliiyorlar. Yakm zamanlara ka
dar bir biitiin olarak imdiki Hakas Cumhuriyeti civannda
ya1yorlarken, esas kitleleri muhtemelen 13. yiizyllm sonla-

41 Gumi lev, Eski Tilrkler, s. 3 5 - 3 9, 'kurucu' Tiirkleri M ogol yaparken,


Sinor, "Some Components of the Civilization of the Turks", s.3 5 1,
degil Turk, Altayh bile yapmaz.
42 Golden, " E thnogenesis in the Tribal Zone", s.98-99.
58 I Osman KARATAY

rmdan ba!?layarak <:: a gatay arazisine dogru go<;iiyor ve Tann


daglanndaki !?imdiki yurtlarma yerle!?iyorlar. Geride kalan
akrabalanna ise !?U anda edebi bir adlandtrmayla Hakas di
yoruz.43
Hakas bozkmndaki bir Kugtz yurdu, Tiirkler i<;in ongorii
len yurtlann hayli bahsmda kalmaktadu. Buras1 Altay-Sayan
bolgesinin batl tarafmdadu. Ama eski Tiirklerin algt ve bilgi
sine gore Ktrgtzlar o kadar dogudaydt ki, mesela biitiin bii
yiik Tiirk kavimlerinin <;tkl!? hikayesini vermeyi adet edinen
Oguz destammn hi<;bir niishasmda isimleri ge<;mez. <:: u nkii
dogudadtrlar, iicra bir yerdedirler ve Turan yurdundaki ge
li!?melerin hayli uzagmdadular. Eski Tiirklerin Oguzname
iizerinden bize ula!?an algtsmm sonraki <;aglarda olu!?tugu
soylenecektir. Peki, !?imdiki bilim adamlanmn algtst ne za
man olu!?IDU!?tur? Bu algmm kokleri eski Tiirklerden daha
eski zamanlara m1 gitmektedir?
Bu arada bizce olduk<;a doguda kalan, yaygm bilimsel an
layt!?a gore ise Tiirkliigiin anayurdunun hayli batlsmda yer
le!?en Kugtzlann, ku!?kusuz kokenleri Bah Tiirkliigiine daya
nan Oguzlarla -Tiirkliik i<;i- etnik ili!?kilerinin oldugu gozlem
lenmi!? ve bu Kugtz uruklanmn tamgalarma yanstmt!?tlr.44

43 Kirgizlarla ilgili temel ve balangu; eseri olan Barthold'un ahma


Turkeye evrilmitir. B u Hakas apklamasm1 da ona borluyuz.
SI

Aynca Drompp, " E rken Donemlerden M ogol i stilasma Kadar Yeni


sey Kirgtzlan" ve B utanayev, " M ogol-Cungar Hakimiyeti Donemin
de Yenisey Kirgizlan" adh makalelerinde guncel bilgilerle konuyu
anlatirlar.
44 Karataev, "Turk Boylannda Tamgalar ve Eski Kirgiz-Oguz Etnik
Baglanttlan", s . 3 8 6 - 3 9 0 .
TURKLERiN KOKENi I 59

Kugtz sorununu <;ozmek i<;in <:: i n ve i slam kaynaklarmda


ge<;en bir fizyolojik veriye Magribi gibi sanhrlar. Bu veri Ha
kas bozkmnda yaayan eski Ktrgtzlan ktztl sa<;h ve renkli
gozlu olarak tarif eder. Onceden almmt karara gore Dogu
Mogolistan ve Man<;urya kokenli olan Turkler renkli sa<; ve
gaze sahip olmamahdu. Yurtlan da 'bah'da olduguna gore,
en basit <;ozum onlann Turk olmadtgtm ilan etmektir. Tabii
en bata i rani' dirler, olmazsa Yenisey Ostyaklan falan olabi
lirler. 45
Halbuki Kugtzlar dil baktmmdan en saf ve temiz Turk<;e
lerden birini temsil ederler. Mogol istilalan <;agmm yadigan
olan bir klSlm Mogolca kelime dtmda dillerinde oyle baka
bir tabakanm izi bulunmaz. D stelik gorunume, yani renkli
sa<; ve gaze bakarsak, dunyada hi<; Turk kalmaz, <;unku eski
Turklerin yaklatk tamam1 renkli olarak anlahhr. Bunu da
ayn bir bolum olarak gorecegiz. Turk olarak bildigimiz eski
topluluklann yaklaIk hepsini (Oguz, Goktiirk, Ktp<;ak, Bul
gar, Vusun, Kugtz vd.) Turklukten silersek, bugunku Turkler
nereden geldi? Gokten geldikleri dogru mu? Bunun i<;in mi
Gokturk denmi?
Kavimlerin dil degitirdiklerini goren kimi bilim adamlan,
bunu zorda kaldtklan her durumda uygularlar. Kugtz hadi
sesindeki a<;tklama da Turklemedir. Yani Turk<;eyi sonradan
ogrenmilerdir. i nsanlar dil degitirir ama buyuk bir kitlenin
i<;inde azmhk olarak kaldtklan zaman. Belli bir yerde yekne-

45 Harmatta, "A tiirkok eredetmondaja", s . 3 9 3 .


60 I Osman KARATAY

sak etnik bir yap1 olarak varhgm1 surduren bir toplulugun dil
degitirdiginin benim bildigim hi\bir ornegi bulunmaz.
Eger onemli ve buyuk bir topluluk olan Kug1zlar dillerini
buak1p Turk\eye ge\tilerse, egitim ve basm-yaym yoluyla
olmad1gma gore, bunun a\1klamas1 ancak Kug1zlarm etrafm
daki herkesin, butun Guney Sibirya halklarmm ve Dogu Ka
zak bozkmndaki go\erlerin Turk olmas1yla yapllabilir. Boyle
diyen birisi ise once soyledigi her eyden vazge\mek zorun
da kalacaktu, zira Altay daglannm batlsmdaki U\SUZ bucak
SlZ bolgenin tamamen Turklerce yerleildigini soyluyor ola
caktu.
Durum boyle ise gozlerinin ve sa\larmm renkli oluuna
gore Kug1zlan Turkliikten ayumanm mant1g1 ne olabilir?
c;unku boyle bir varsay1mda Kug1zlarm etrafmdaki araziyi
dolduran ve sonradan kar1m1za Klp\ak olarak \Ikacak olan
Turklerin neredeyse tamam1 sanmdu, hatta saman sans1du.
Klp\akl ar da m1 Turk degil? Degilse onlan kim Turkletirdi?
Bunun cevab1 yok. c;unku oyle bir topluluk bulunmuyor. Var
oldugu iddia edildiginde Avrupa'ya kadar daha buyuk bir
Turk toplulugu (Bulgarlar, Ogurlar?) daha aramam1z gereke
cektir. Sonu\ ise bizi habire bahya kayduacak, Turk anayur
dunu, bir bak1ma da turenegini bahda aramak zorunda kala
cagiz. Kendi tuzagma diimek diye buna denir. Halbu ki bun
lann hi\birine gerek yok. Oil ve tarih ger\ekleri a\Ik\a soylu
yor.
c;arp1tmaya ugrayan bir baka topluluk yine M O 2. yy' dan
itibaren ad1 ge\en, ama MS donemlerde onemini tamamen
TURKLERiN KOKENi I 61

kaybederek tarih sahnesinden <;ekilen Vusun veya Osun adh


topluluktur. in kaynaklan isimlerini bu ekilde verir.46 im
di ise bunlarm kahnhlarmm Bakut, Karakalpak, Ozbek ve
Ktrgtz gibi Turk uluslan arasmda Uysun, Uyun, Uson gibi
isimler tatyan uruklar halinde yaadtgmt biliyoruz.47
Mogolistan'da kurulan Buyuk Hun Devleti'nin bahdaki
onemli komularmdan olan Vusunlann dillerini ince kaytt
lardaki <;ok az veriye dayanarak tahmin edebiliyoruz. Bilhas
sa unvanlan Turk<;edir (Kiin Beg, Ulug, Tarkan gibi bi<;imler
kurulmutur). D stelik de yonetici hanedanlan ile Gokturk
yonetici urugu arasmda akrabahk oldugu anlaIlmaktadtr.48
Bu halk bir felaketten sonra Hun korumasma giriyor ve
kaynaklar Hunlarla aralarmda herhangi bir etnolojik farka
iaret etmiyor. Elbette sonraki <;aglarda pek <;ok Mogol veya
Man<;ur astlh -ku<;uk- toplulugun Turkletigini biliyoruz;
bunlar da oyle olabilir. Bugunku Uysun Kazaklan Turk ol
mayan bir topluluktan geliyor olabilirler, fakat bunun ihtimal
dtmda hi<;bir delili yok. ihtimali zorlatuan husus ise bun
larda da aynen Gokturklerdeki gibi kurt ana I rehber I koru
yucu inancmm bulunmas1, dumanlan Yue-chi'ler tarafmdan
butun halk olduriildugunde hayatta kalan hukumdar oglu
nun bir kurt tarafmdan emzirilmesidir. 49

46 Vusun tarihi Sergei Yatsenko ve ilhami Durmu'un "Vusunlar" ba-


hkh makalelerinde karIlatirmah okunabilir.
47 Lezina, vd., Butun Turk Halklan, s.S47, 5 5 0.
4 8 Amanj olov, Turk Filolojisi ve Yaz1 Tarih i, s . 3 6 - 3 7 .
49 Golden, Turk Halk/an Tarihine Giri$, s . 6 0 .
62 I Osman KARATAY

Magribilik duygusunu koriikleyen ;;ey Vusunlarm aynen


Kugtzlar gibi ye;;il gozlii ve kmmz1 sah anlahlmalandu.50
Tiirklerin boyle olamayacagm1 dii;;iinen Sinor, tiplerine baka
rak bunlan hemen i rani bir halk olarak tammlar. Dolaytstyla
da kurt motifi Tiirklere i rani halklardan gemi;; ithal bir kiil
tiir iiriiniidiir.51 Harmatta ise Tiirk etnik olu;;umuna ' i rani
halklann', Sakalarm etkisine dikkatimizi ekerek kurt motifi
nin anaerkil donemin bir yadigan olarak Goktiirk destanlan
na girdigini soyler. 0
bunun iin orneklendirmede Vusunlar
la yetinmez ve Ahameni;; i ran'ma, Kura;; (Kyros) zamanma
uzanmakla kalmaytp bir oncesine geerek Mede spaka 'bir
kopek tiirii' kelimesinde bir biiyiik biiyiikanne bulmaya ah
;>tr.sz
Ama tuhaf olan ;;ey ne boyle renkli i rani kimselere ne de
bildigimiz i rani topluluklar arasmda kurt motifine rastlama
mtzdtr. Kurt da renkli sa ve goz de Asya' da sadece Tiirklerle
ilgili olarak geer. Giiniimiizde yaptlacak bir sihirbazhgm o
kadar eski gemi;;e tesir etmesi beklenemez ve tarih sihirle
veya elabukluguyla degi;;tirilemez.
Vusunlan i rani saytyorsunuz, onlarda geen kurt ogesini
de Tiirklerin sonradan aldtgmt soyliiyorsunuz. Halbuki son
raki donemlerde i rani olduklan kesin bilinen halklarda boyle
bir kurt ata ogesi bulunmaz. Tiirklerde bulunur, hem de en
iist seviyede bir vurguyla. DolaylSlyla, hemen biitiin Tiirk

so Taag1l, pn Kaynaklarma Gore Eski Turk Boy/an, s.2 7.


51 Golden, Turk Halklan Tarihine Giri:j, s . 1 3 8 .
5 2 Harmatta, " A tiirkok eredetmondaja", s . 3 8 9 . Bu M ed<;e kelimeye
aag1da, kitabm sonuna dogru deginecegiz.
TURKLERiN KOKENi I 63

topluluklanmn sahip oldugu kurt ogesine anlablannda sahip


olan Vusunlarm tarh;;mastz ve kah;;tkstz bir Ti.irk toplulugu
oldugunu di.i;;i.inmek zorunda kalacagtm.
Burada k1saca da olsa her bir eski Ti.irk topluluguna atfe
dileri etnolojik sorunlan tarh;;mak ve k1sa tarihlerini vermek
hem kitabm amacma uygun degildir hem de bahisleri uzata
caktu. Vurgulayacag1mtz ;;ey, eger anayurt tespitinde ilk go
ri.indi.ikleri yerleri alacaksak, Ti.irklerin beklenenin aksine ra
hah;a ve esashca bah taraflarda gori.indi.ikleridir. K1rg1zlar
Hakas bozkmnda, K1pc;aklann atalan daha da bahda, Gi.i
neybah Sibirya ve Bah Kazakistan di.izli.iklerinde, Vusunlar
ise Yedisu'da gori.inmekteler. U stelik buraya Uzakdogu'dan,
Okyanus k1yllanndan geldiklerini di.i;;i.inmemizi engelleyen
c;ok bariz bir delil var. Bunlar renkli sac; ve gozlerle tasvir edi
liyor. Gokti.irklerin veya Ti.irk budunun ilk kez Altay bolge
sinde ortaya c;tkmadigmt ise bir sonraki boli.imde ba;;hba;;ma
tarh;;ma konusu yapacag1z.
i kinci husus, Ti.irklerin hep dogudan geldikleri, babda da
kimlerin ya;;ad1gmm belli oldugu inancma dayamr ve kok
zamanda Ti.i rklere babda yer olmadtgmt haykmr. Buna gore
Asya'nm kuzeybahs1 Ugor halklarm yurdudur. Kuzeyde eski
(Palaeo-) Sibir halklan ve Samoyedler bulunur. Altaylardan
Ba;;kudistan' a uzanan c;izginin gi.ineyi, yani Orta Asya'mn
tamam1, Altaylan, Dogu Ti.irkistan'1 hatta <:: i n'in kuzeyindeki
Ordos gibi bolgeleri de ic;ine alacak ;;ekilde Hint-Avrupah
kavimlere verilir. Geriye sadece Sibirya'nm dogu ktstmlan ile
64 I Osman KARATAY

Man<;urya kahyor. Tiirkler ite burada bir yerde tiiremi ol


mahdu.
Kuzey i<;in diyecek soz yok, ancak Orta Asya'y1 tastamam
i rani halklara vermek etnoloji bilimiyle <;eliiyor. Eger Hint
A vrupahlar diyelim M O 4-5. biny1lda Anadolu' da, imdiki
Ukrayna arazisinde veya daha baka bir yerde ortaya <;Ikh
larsa, diger yerlerde baka insanlar, dolayisiyla baka halkla
nn atalan ya1yordu. Eger Hint-Avrupahlann doguya giden
kolu olan Arilerin (Hind! ve i ranilerin atalan) Asya'ya ge<;i
leri M O 2. binyilm balarmda olduysa ve Hazar'm dogusun
dan kitlesel olarak i ran ve Hindistan' a indilerse, Orta As
ya'mn biiyiik k1smmda yine baka halklar bulunuyordu .
Manhki sebepler olsa bile, dil delilinin yoklugunda eski
donemlerdeki kazilardan <;Ikan malzemeye bakarak bir kiil
tiirii u veya bu halka vermek tamamen farazi olacakhr.53
Cevabm1 hi<;bir kitap ve makalede bulamadigimiz sorular
pepee geliyor: Arilerin bir yans1 olan i rani topluluklar im
diye kadar hi<;bir ulusun baaramad1g1 kadar bir alana yayi
hp Karpatlardan Altaylann otesine ve Urallardan Hint okya
nusu k1yilanna kadarki turn iilkeleri ele ge<;irdilerse, etnik
olarak nas1l doniitiirdiiler? Yani bu kadar geni bir sahay1
i raniletirecek niifusu nereden getirdiler? Bir yerlerden ge
tirmi iseler sonra iz buakmadan nereye gittiler? Eger yerli
niifusu doniitiirmedi veya yok etmedilerse, denek i<i bir
arada yaamaya devam etmiler. 0 zaman tarih kit<> rlarmda
buralara baka topluluklan sokmamanm anlam1 nedir?

s J Golden, Tiirk Halklan, s. l 7 .


TURKLERiN KOKENi I 65

Ve esas oliimci.il nokta: i ranilerin boyle 'anh' bir ge<;mii


oldugundan neden haberimiz yok? i ranhlara aitligi kukulu
olan $ehname (en azmdan Feridun bahsi) d1mda neden boy
le gorkemli bir ge<;miten bahsedilmiyor? i rani halklan tarif
eden en erken kaynak olan Herodotos, onlan Medlerin kole
olarak gordiigii, aag1 s1mf bir topluluk olarak tasvir eder.54
Hitler'e ilham veren 'iistiin' Ari 1rk1 ancak Bah Tiirkistan ile
Hindistan'I yak1p y1kmay1 baarmihr ama Alan, Harezm ve
Sogdlulann yaad1g1 giiney kuag1 d1mda Orta Asya' da et
nik hakimiyet kurduklanmn delili bulunmaz.
Aslmda Orta Asya'y1 kiilliyen i ranilere vermenin bir delili
var. Bu da yanh diiiincelerin kaynagmda bulundugunu
sandigimiz ii<;iincii hususla koutluk arz ediyor: i nsan ke
mikleri i ranilere verildigini soyledigimiz sozkonusu bolgede
M O 3. binyildan itibaren beyaz bir ukm, elmaCik kemikleri
<;1k1k olmayan kimselerin yaad1gm1 gosteriyor. Tiirkler be
yaz uktan olmad1gma gore . . . bu bolgede Tiirk aranmamah
dir. Altaylann kuzeyi ile dogusundaki <;ekik gozlii insanlann
yaad1g1 geni bolgeler Tiirklere de yurt aramak i<;in yeterli
dir.ss

54 Persleri efendileri olan M edlere karI ayakland1rmaya ahan Ky


ros, onlara kendisini izlerlerse art1k kole olarak ahmayacaklan
yoni.inde konuurken, bir Med komutanm ib irligiyl e Kyros tara
fmdan yenilen son Med hi.iki.imdan Astyages de " M edlerin di.inki.i
koleleri, bugi.i n efendisi oldular" diye yakm1r. Herodotos, Herodot
Tarihi, 1 / 1 2 6 ve 1 2 9 (s. S S - 5 9 ) .
5 5 B u n u belki de bir Sovyt:: t b i l i m gelenegi olarak gormeliyiz: Golden,
Tiirk Halklan, s.45.
66 I Osman KARATAY

Burada, iran ile Turan adh kitabrmrzda yaphgumz tarh


malan tekrarlamamak it;in fazla ileri gitmeyecegiz.56 Tiirkle
rin san uktan olup olmadrgr yukandan beri incelenmektedir
ve ilerleyen sayfalarda daha baka bahisler de gelecektir. Va
kra san veya kara uktan olmak gocunacak bir ey olamaz.
D stiin insan olmanm uki mensubiyetle ilgisinin olmadrgmr
her giin gormekteyiz. Her ey artlarla ilgilidir. Zencilerin frr
sab bulunca her alanda baanh olduklanm gordiigiimiiz gibi,
Hint-A vrupah olmayan Japon veya Macarlann giiniimiizdeki
en ileri toplumlar arasmda bulundugunu habrlamak yeter.
Bugiine kadarki en iistiin medeniyet olan Osmanh'yr kuran
Tiirklerin iistiinliigiinii ise anlatacak kelime bulunmaz.
D stelik A vrupah kimligiyle beyaz insam ozdeletirenler,
eski donemlerde A vrupa' da hit;bir medeniyetin kurulmadr
gmr biliyor olmahlar. Yunan medeniyeti Ortadogu' dan ithal
kiiltiir mallarmm ilenmesiyle olumutur (El if ' alfa' olur, bet
harfi 'beta' ve tet harfi 'teta' haline gelir) ve de Avrupa'ya de
gil, Akdeniz diinyasma aittir.
Tiirkliigiin anayurdunu ararken yapilan dordiincii ama en
biiyiik yanh ise Altay kuramma bel baglamaktu. Buna gore
Tiirkt;e bir Altay dilidir, yani dar alanda Mogolca ve Mant;u
Tunguzca, geni alanda ise buna ilaveten Korece ve Japonca
ile aym topluluga aittir. Diller akraba ise halklar da akraba
du. Bu yiizden Tiirklerin tiirenegini tiim bu halklann ortak
alanlannda aramak gerekir. Bu ise at;rkt;a Uzakdogu'dur.

56 Karatay, iron ile Turan, s.34-58 aras1 bu tartimalara aynlmitir.


TURKLERiN KOKENi I 67

Eger Tiirke gerekten bu dillerle akraba ise, soyleyecek


soz kalmtyor; bu Uzakdogu halklannm hepsine birden ortak
bir 1kanak aramak gerekiyor. Bunu da imdikinden farkh bir
bolgede varsaymak zor. Bu yiizden, Tiirklerin yeryiiziine
merhaba dedigi topraklar da oralarda bir yerde olmak zo
rundadu. Velev ki turn bu halklann ortak atalarmm baka bir
yerden Asya'nm dogu ulanna gittigi ispatlanmasm. Ama
durum oyle midir? Once Altay kuramma bakmak laztm.
DORDUNCO BOLUM

CENGiZ YASASI DEGiL, ALTAY KURAMI

Bir dilin i<;indeki leh<;eler, eger arada siyasi vs. kopukluk


lar olur da halklar birbirinden aynhrsa, zaman i<;inde birbi
rinden iyice kopar ve ayn diller haline gelirler. Aynlma ya
km zamanlardaysa birbirlerini anlarlar. Zaman uzadtk<;a an
lama imkam azahr. Mesela Turkiye ve Azerbaycan 500 ytl
kadar once kesin hatlarla birbirinden koptu. Ayn siyasi yapt
lar i<;inde ayn kimlikler geliti. D stelik Azerbaycan leh<;esine
<;ok uzak olan i stanbul Turk<;esi Turkiye' de resmiyet ve yay
gmhk kazandt. Sonu<;ta araya bir kopukluk girdi. Turkiye' de
Erzurum agzt hakim olsaydt, bu kopukluk elbette daha az
olacakh. Ama yine de bir Azerbaycanhy1 rahat<;a anhyoruz.
Turkmenistan' daki Turkmenlerden, yani geride kalan
Oguz boylanndan aynh ise bin ytl onceki bir hadise. Bu
yuzden onlan <;ok daha zor anlanz. Sonu<;ta anlayabiliriz
ama bir Azerbaycanhyt anlama kolayhgmda degil. O zbekleri
bundan da zor anlanz. Ktrgtzlar konuurken once yabanet bir
dil gibi gelir am a kulak kabartttgtmtzda bir sure soma keli
meler se<;ilmeye balar ve bir Turk dili konutuklanm goru-
70 I Osman KARATAY

riiz. Bu ekilde zaman ve mekandaki mesafe arttlka, diller


birbirinden aynIr. Yine bir Tiirk dili olan <:: u vaay1 ise an
cak bilim adamlan anlayabilir.
Bir ornek verirsek, bizdeki ayak (eski biimi adak) kelimesi
<:: u vaada ura olarak geiyor. Bunlar aslmda aym kelimedir.
Bir dizi kuralh ses degiikligi bunlan farkhlatlnyor. En eski
biimi muhtemelen *padak olan (ve bu biimiyle Nostratik bir
goriiniime kavuan, Latince ve diger Batl dillerinde de gorii
len) kelimemizde once p- diiiiyor. <::u vaamn atasl olan leh
ede sondaki -k'lar nizami olarak siliniyor (hzlha - kulak gibi).
i lk hecedeki -a- seslisi -u- haline geliyor (katla - hutla gibi).
Ortadaki d iinsiizii de iki kademe de r haline geliyor.
$6yle bir ornekte degiik Tiirk halklannm aym eyi nasll
soyledigini gormek miimkiin:
Ey giizel kzz, sayle bana nerdensin ? (Tiirkiye)
Ay gaze[ kzz, sayle mene hardansan ? (Azerbaycan)
Ay gaze[ gzz, marya ayt nirden bolar sen ? (Tiirkmenistan)
Ay yahi kzz, ayt me7Je kayerdensen ? ( O zbekistan)
Ey giizel kzz, eytkzn marya keyerliksen ? (Dogu Tiirkistan)
Ey sulu kzz, ayt magan kaydanszn ? (Kazakistan)
(:ara kzs, fugaala menee kayun sen ? (Tuva)
Ey mattur hir, kala mana zta esi ? (<:: u vaistan)
Buradaki bizim kullanmadigimiz kelimeler bizim Tiirk
emizde unutulmu olan kelimelerdir, yabanCI olanlar degil.
O rnegin Yunus'un iirinde "<:: i ek eydiir dervi baba" satl
nnda eytmek ' demek, soylemek' fiili gemektedir. Yahi keli-
TURKLERiN KOKENi I 71

mesini biz sadece yakzzklz 'ya indirgemiiz. Ka- koklii soru


zamirlerinde Tiirkiye' de sadece hangi ve kar; kelimeleri kal
mt. En eski Tiirk<;e doneminden 'konumak' fiili olan ke
le'nin hahras1 olarak gelin kalm1 (muhtemelen kaynanalann
takhgt bir isim olarak) . i te, kimi kelimeler bir bolgede kulla
mmdan diier, kimilerinin anlam1, kimilerinin telaffuzu degi
ir. Farkhhklar biiyiidiik<;e agtzlar, leh<;elere, leh<;eler dillere
doniiiir.
Sonu<;ta bu dil ve leh<;eler toplam1, kelime hazinelerinin
biiyiik ol<;iide uyumasl ve yaptsal benzerlikler sebebiyle bir
aile tekil ediyorlar. Tarihi olarak da bunlann tek kaynaktan
geldigini biliyoruz. Tiirkiye, Azerbaycan ve Tiirkmenistan' da
konuulan dil veya leh<;eler Oguzlann dilinden gelmektedir.
Oguzca ise Genel Tiirk<;enin bir ktsmtm tekil eder.
Benzer ekilde baka aileler de vardu. O rnegin Strp<;ada
kurt kelimesi vuk iken, Bulgarcada vzlk, Rus<;ada ise volk (oku
valk) haline geliyor. Bu ses degiikliklerinin yanmda, belli
kavramlan ifade ederken farkh kelimeler de kullamhr. Bir
Sup hvala diyerek teekkiir ederken, Bulgar blagodarya, Rus
ise sposibo diyecektir. Boylece hem aym kokenden gelen ke
lime ses degiikligine ugruyor hem de anlam kaymalan ile
aym kelime farkh dillerde farkh eyler ifade edebiliyor. Bu
durum insanlann birbiriyle anlamasm1 zorlatmyor; rahat
anlama imkanmm kalmadtgt noktada ise baka bir dilin SI-
72 I Osman KARATAY

mrma ge.;iliyor. Ama hepsi birbirinin akrabas1 olarak kahyor


ve bir aile tekil ediyorlar.57
Bu durum zamanla ilgilidir. Zamam geriye ahp insanlan
da atalannm yaadtklan yerlere topladtgtmtzda, diller ortak
noktada toplamyor. Bu yiizden, 1 000 yll kadar once imdiki
Tiirkmenlerin atalan olan Oguzlarla imdiki Kazaklann ata
lan olan Ktp;aklar yakla1k aym dili konuuyorlard1. Ve yine
1200 yll once biitiin Slavlarm anladtgt bir dil vard1 ki, bunun
temelinde kilisede kullamlan dil gelitirilmitir.
$imdi zamanda geriye gidip Slavca .;agma gidelim. Onla
nn Hun veya A var hakimiyetinde yaadtklan ve tek bir dille
rinin oldugu donemi diiiinelim. Bugiin Rus.;a, <;ek.;e ve
Sup.;anm birbiriyle akrabahk ilikisi gibi, o giinlerde de ana
dilleri olan Slavcanm baka dillerle benzer akrabahk ilikisi
olacakhr. i ngilizce new 'yeni' kelimesinin i talyancada nova,
Rus.;ada nov- ve Fars.;ada nev oldugunu ve yine i ngilizce two
'iki' kelimesinin i talyancada duo, Rus.;ada dva ve Fars.;ada du
oldugunu gordiigiimiizde bu konuda 11klar beliriyor.
Bir taraftan emin olmak i.;in daha fazla kelimeyi karIlah
nyoruz, bir taraftan da yap1salhga goz ahyoruz. Bir dili bil
mek i.;in kelime bilmek yetmez. Ciimle i.;inde kelimeleri nasil
dizdiklerini ve dahas1 kelimeler iizerinde nastl oynadtklanm
da bilmeliyiz. Mesela biz gelemeyecekmi deriz. Bir ingiliz, bir
ka.; tane ornek haricinde, kelimenin bama veya sonuna boy-

57 Dilde degime konusunu, Almanca merkezli olsa da ilginc; ve guzel


orneklerle Porzig inceler: Dil Denen Mucize I/, s.7 1 - 1 2 6 . Neden ve
nasil degitigi ni ise basit bir dille Ruhlen anlat1r: Dilin Koken i, s.3 1 -
33.
TURKLERiN KOKENi I 73

le ekler koyarak yeni anlamlar veremez. Bizim bu ' kelime'


ciimlemizi oyle soyler:
It has been learned that he will not be able to come.
Biz bunu oyle c;evirmeyiz:
0 var idi ogrendi ki o ister hayzr ol -ebilir -e gel.
Halbuki aym eyi Rusc;a soyledigimizde yaklaIk i ngiliz
cedekine benzer bir yap1 kuranz. Macarca soyledigimizde ise
bic;im Tiirkc;eye benzer.58 Kelimeler c;ok benzemeyebilir ama
yap1salhk onemli ve belirleyicidir. Sonuc;ta dillerin nasil ile
digini ve hangi kelimelere sahip oldugunu k1yaslayarak bir
biriyle ilikisini belirleriz. Ama dillerin birbiriyle kelime ah
veriinin yogunlugunu diiiiniirsek, incelememizde c;ok fazla
seyahat etmeyen kelimelere oncelik veririz. Mesela sayilar,
temel s1fat ve fiiller, akrabahk ve organ isimleri kolay kolay
degimez. Baka bir dilden be, uzun, komak, baba ve ayak gibi
kelimelerimizin yerine kolay kolay baka kelimeler almay1z.
Tiirkc;edeki bu ' kahCI' kelimelerin bir listesi ertesi boliimde
verilecektir.
Boylece, bu karIlahrmalarla ornegin yukandaki incele
mede ingilizcenin ait oldugu German dil ailesi, i talyancamn
mensubu bulundugu Latin ailesi, Rusc;amn geldigi yer olan
Slav ailesi ve Farsc;anm dahil oldugu i ran ailesi uzak bir gee;-

58 Macarca zaman bak1mmdan ok fakirdir. Diinyada ise mi'li ge


mi zaman bildigim kadanyla sadece (imdiki) Bulgarcada bulu
nur. Bu yiizden bu ornekte M acarca ciimle de ashnda tarn Tiirke
gibi kurulamiYor ve kabiliyeti 'bilmek' fiiliyle anlatmas1 d1mda i n
gilizce v e Rusaya daha yakm duruyor: "Azt mondta, hogy n e m fog
tudni jonni" (Bunu dediler, ki ( o) degil -ecek bilmek gitmek) .
74 I Osman KARATAY

rnite ortak bir noktada birleiyor goziikrnektedir. Bunlara


Hint-Avrupa ailesi denir. Hernen biitiin diller bu ekilde aile
ler tekil etrnekte, bu aileler daha iist atalarda birlernekte, bu
atalann da baka atalarla karde oldugu goriilrnektedir. Bu
giin gelinen noktada rnakaray1 geriye sardtgtrntzda biitiin
dillerin ortak bir kaynaktan <;tkhgma inamlrnaktadu.59
Aym eyi Tiirk<;e i<;in de diiiinrnek gerekir. Diinya iize
rinde yalmz olarnayacagma gore, Tiirk<;enin de yakm ve uzak
akrabalan olrnahdu. Sibirya' da uzun siiren bir esaretten son
ra iilkesine donen i sve<;li subay von Strahlenberg 1 739 yllm
da yaymladtgt bir eserde bir ktsrnma aina oldugu Finceden
oralarda ogrendigi Mogolcaya ve Tiirk<;eye kadar A vras
ya'nm kuzeyindeki turn dillerin ve halklann birbiriyle akraba
olduklanm one siirrniitiir. Daha soma bir astrhk bir sessizlik
hiikiirn siirrnii, ardmdan Castren adh Fin bilgini konuyu
akadernik olarak ele ahp ilk soz kartlahrrnalanm yaprnthr.
Ondan soma ise konu en iist diizeyde bilirnsel bir <;ahrna
alam haline gelrnitir.6l1
Varsayllan On veya Ana Altay dilinin illa da Asya'nm do
gusuna yerletirildigini diiiinrnek de dogru degil. O rnegin
Japoncayt da ekleyerek bu aileyi kendi tasavvurunda iyice
biiyiitrnii olan Miller' a gore On Altay dili Bah Sibirya' da
<;1krn1 ve doguya dogru yayllrnthr. 6 1

59 Ruhlen bu fikrin dava adamidir: Dilin kokeni, ozl. s . l 60 - 1 6 2 . B u


konudaki fiki rlerin geliimini i s e s.65-67'de aktanr.
60 Poppe, In troduction to A ltaic Linguistics, s. 1 2 5 vd.; Tuna, Altay Dil
/eri Teorisi, s. 7 - 1 1 ; Bayat, Turk Dili Tarihi, s . 3 3 - 4 1 .
6 1 Golden, Turk Halklan, s.2 1 .
TURKLERiN KOKENi I 75

Altay kurammdaki s1kmh esasmda arahrmalarm kuram


dan m1, yoksa kuramm aratumalardan m1 <;Ikhgmm belli
olmamasmdad1r. Konu bilimsel bir iiretime tabi goziikse de
bu fikrin ortaya <;1k11 daha <;ok alg1 ve hisle ilgili goziikiiyor.
Dogal olan ey once aratumalann yapllmas1, ardmdan ku
ramm oluturulmasidu ama bu ornekte kuram pein olarak
hazulanm1, aratumalar ona gore yap1lm1 goziikiiyor. Boy
le bir ailenin olmas1 gerektigine inamhyor; bu inan<; istikame
tinde hareket ediliyor.
Bu algmm bir sebebi cografya ise bir sebebi de bu cograf
yaya bagh olarak gelien jeokiiltiirdiir ki, Tiirk ile Mogol'u
bizzat i lhanh Mogol saraymm tarih<;isi Reidiiddin'in agzm
dan karde yapar. 62 Oyle ya, ortada aynm <;izgileri olmayan,
smu kavrammm neredeyse bilinmedigi bir cografya var. Bu
rada Tiirkler ve Mogollar en az 2500 ylldu i<; i<;e ya1yorlar.
Dolayisiyla birbiriyle dil ve soy akrabahgmm olmas1 beklen
melidir.
Ama bu beklenti beraberinde pein bir karan ve onyarg1y1
getirmemeliydi . Once Tiirk<;e ve Mogolca, ardmdan Man<;u
Tunguzca ve ulaIlan sonuca gore Korece ve Japonca diger
dil ailelerinin ge<;tigi muayeneden ge<;meliydi. Muayene ise
yukanda bahsettigimiz temel kelimelerin karIlatmlmasm
dan balar. Tamamm1 olmasa da bir k1smmm k1yasm1 biz ya
pahm. Aag1daki tabloda iki dili k1yaslarken ilk elde bakil
masi gereken kelimeler bulunmaktad1r. Bunlarm elbette faz-

6 2 Bunu iin!U E rgenekon destanmm anlatildigi metnin balannda


okuruz: Gamer;, Turk Kiiltiiriiniin Ana Hat/an, s.266.
76 I Osman KARATAY

lasx vardtr, daha bin;ok kelime eklenebilir. Mesela su kelimesi


<;ok temeldir. Ama listede fazladan bulunan bir kelime yok
tur.
Dilbilimde iki dil karnlatmhrken, her ikisinde de kelime
lerin en eski bi<;imi ahmr. Mecbur kalmadxk<;a giiniimiizdeki
iki kelime karIlatmlmaz. Mesela bugiinkii Rus<;a moloko
'siit' kelimesinin malako okunuundan da ilham alan bir Turk
hemen mal 'stgtr' kelimesinden siitle bir anlam baglanhsx ku
rabilir. Halbuki 9. asu once bu Rus<;a kelime mleko bi<;imin
deydi; bu da Almanca Milch ve ingilizce m ilk 'siit' ile baglan
hh bir kelimedir. O te yandan bizim bugiin kullandtgtmtz mal
kelimesi Arap<;adan gelmitir; bildigimiz kadanyla eski
Tiirk<;ede ge<;mez.
Biz aagxdaki tabloda once bir anlamm bugiinkii dilimizde
soyleniini verdik. i kinci siitun bunun eski Tiirk<;e bi<;imini
veya soyleniini verir. U <;iincii siitunda ise Mogolca kelime
bulunur. Eger Tiirk<;e kelime ile alaka kurulabilecek bir Mo
golca soz varsa, dordiincii sahrda anlamx verilir. Obiir tiirlii,
bir Mogolca kelimenin anlamt aym satmn ilk siitununda veri
len anlamdxr. Bu aym zamanda arada bir baglanh oldugu an
lamma gelecektir ve bu yiizden aynca bir iaretleme yapil
mamxhr.
Tabloya ge<;meden once tarihi Tiirk<;enin temel bir ozelli
ginden bahsetmek gerekir. Yukanda aym aileden degiik dil
ve leh<;eler arasmda ses degiiklikleri oldugunu soylemitik.
Mesela bizde y- ile balayan kelimeler Kazak<;a ve Kugxzcada
TURKLERiN KOKENi I 77

j- veya c- ile balar. Yol kelirnesi suas1yla jol ve col olur. Yaz
mak yerine ca z rnak, yurt yerine curt derler.
Bu ekilde Tiirk\enin iki kolu arasmda oyle biiyiik bir de
giiklik vardu ki, birinde -z ile biten kelirneler digerinde -r,
birinde -$ ile biten kelirneler digerinde -1 haline gelir. Aym
ekilde birinde b- ile balayan kelirneler digerinde p- balan
glClna sahiptir. Sesli harflerde de baz1 degiiklikler olur. Ta
rihte Bulgar/Ogur Tiirkleri Genel Tiirk\eden boyle farkh
kalrn1 bir leh\eyle konuurken, bugiin de <:;uva Tiirkleri
aym dil ozelligini siirdiirrnektedir. Bu yiizden ornegin bizde
ki ba$ kelirnesi <:;uva\ada ptl, bizirn be$ <:;uva\ada pel, bizde
ki kzz <:;uva\ada hir ve okiiz kelirnesi vokiir bi\irnindedir. 63
Son araturnalar Bulgar/Ogur Tiirk\esinin eskiden tiirn
Tiirklerin konutugu dil oldugunu, bizirn leh\ernizin ondan
saphgm1 gosterrnitir. 64 Bu yiizden Mogol ve Macarcadaki
Tiirk\e ile alakah en eski kelirneler biiyiik ol\iide Bul
gar/Ogur Tiirk\esine denk gelrnektedir. Biz de ertesi boliirn
deki tabloda dilirnizdeki en eski bi\irnleri rniirnkiin oldugun
ca Bulgar-Ogur Tiirk\esine gore verrnek isterdik arna bunlar
i\in yaz1h kay1t bulunrnuyor. Bu yiizden, aslmda Mogolca ve
daha sonraki boliirnde goriilecegi iizere Macarca ile k1yas-

63 Bu durum R'leme ve L'leme diye adlamr veya bu iki denklik esas


almarak dillerden birine (bizimkine) $AZ, digerine ise L iR denir.
Geni bilgi i<;in bkz. Tuna, Altay Dilleri Teorisi, s. 1 7- 1 9 ; Poppe, In t
roduction to Altaic Linguistics, s. 1 5 7 .
6 4 Tuna, Altay Dilleri Teorisi, s.3 1 . Yalmz bizce bu durum R'leme i<;in
sozkonusudur. L'lemenin eski Tiirk<;ede var oldugunu soylemek
i<;in yeterince delil olmad1gma inamyoruz.
78 I Osman KARATAY

lanmamas1 gereken Ortak Tiirk<;enin en eski bi<;imlerini al


mak zorunda kaldtk.
BEiNCi BOLUM

TURKLER VE MOGOLLAR:

KURUL TAY iHTiYACI

Aagtdaki kelimeler bata Swadesh listesi olarak \eitli


kaynaklardan derlenerek taraflmtzca oluturulmu, eski bi
\imlerin yaztm ve tespitinde ise en \Ok Decy'nin The Turkic
Protolanguage kitabmdan yararlamlmthr.
Yukanda baz1 kavramlan ifade eden kelimelerin temel ol
dugunu, her dilde bulundugunu, baka bir dilden bunlan
ifade i\in kelime almaya gerek olmadtgmt soylemitik. M.
Swadesh adh dilbilimci en temel 1 00 ve tamamlaytcl 1 00 ol
mak iizere 200 kelimelik bir liste hazulam1, dillerin buna go
re ktyaslanmasmt onermitir. Tabii farkh dillere uygulama
larda cografyaya gore diizenleme yapthr. O rnegin steak ik
limdeki bir dilden kar ve buzla ilgili maddeler \Ikarhhr. Biz
ise burada smtflamayt esas alarak bir liste haztrladtk ve
200'liik listeyi biraz genilettik. Swadesh' teki baz1 kelimeler
ise burada dtanda kaldt.
Her ey gibi boyle bir liste de keyfi olarak istenilen ama\la
kullamlabilir. Mesela temel 1 00 listesini kullanan Clauson
80 I Osman KARATAY

Ti.irke ile Mogolca arasmda ancak i.i dort kelimenin tarh;;


ma olmaks1zm baglanhh sayllabilecegini soyler. Bu inamlmaz
di.i;;i.ik bir rakamdu. Degil herkesin akraba diye bildigi Ti.irk
e ile Mogolca, di.inyanm en alakas1z iki dili arasmda bile da
ha fazla kelime ortaktu.
imdi, ornegin Ti.irke el'in kar;;1sma Mogolca gar 'el' ke
limesini koyarsak, ilk bak1;;ta bunlar ilgisiz ve ayn olarak go
zi.ikecektir. Ama qarm eski Ti.irkede kol oldugunu di.i;;i.ini.ir
sek, el ve kol kavrammda Ti.irke ile Macarca ve Mogolca bir
araya gelecektir. A ym ;;ekilde Macarca nyak 'boyun' kelimesi
Tii r kede beklenen tarn kar;;1hg1 ile ilgisiz gozi.iki.iyor, lakin
kar;;1smda yaka kelimemizin oldugunu bilmeliyiz. Konuya
soguk bir ciddiyetle yakla;;hgimizda, sadece iki lehe kadar
birbirinden aynlan Ti.irkiye ve Azerbaycan Ti.irkeleri en te
mel kelimelerde bile mesafeli durmaktad1r: Az. tapmak 'bul
mak', dam$mak ' konu;;mak', yah$i 'iyi', bala ' ocuk, ogul', har
da nerdel gibi.
I

inamlmaz bir ;;ey am a listeyi soguk ciddiyetle' uyguladi


1

gimizda ortaya 1kan manzara bu iki Oguz lehesini birbirin


den hayli uzak gosterebilir. Yukanda bir ci.imlenin degi;;ik
Turk lehelerinde soyleni;;ini vermi;;tik. Ci.imle anlamhdu, zi
ra bi.iti.in kelimeler temel listeye aittir. Fakat Ti.irkiyel den do
guy a dogru gittike ciddi kaymalann oldugu gori.ili.iyor. Bu
yi.izden, bu ti.ir listeleri dikkatli kullanmak gerekiyor.
A;;ag1daki listede Ti.irkedeki eski biimleri esas ald1k ama
baz1 temel kelimelerimiz eski kaynaklarda hi gemiyor. Bu,
o kelimenin eskiden olmad1g1 anlamma gelmez. Mesela duy-
TURKLERiN KOKENi I 81

mak fiili eski metinlerde yoksa, Tiirkler bunu yakm zaman


larda yeni \Ikardt veya akasmdan ald1 denilemez. Bu tiir
kelimeler diger Turk leh\elerinde yaygmsa, eski dilimizde de
var olduguna hiikmedebiliriz.
Bir de, a\Ik\aSI \eitlendirme yapmak gerektigi i\in liste
uzad1. O rnegin Swadesh listesindeki all 'hepsi' yerine biz sa
dece bu kelimenin eski bi\imi ohm kop'ii ahrsak ve bu tiln ke
limemizi kullanmazsak, Mogolca buten 'hepsi' kelimesindeki
baglantiyt goremeyiz. Yapmak derken, etmek, eylemek, kzlmak,
ilemek gibi fiilleri ayn tutamaytz.
Burada once Mogolca i\in abarhSIZ geniletilmi bir temel
kelimeler listesi sunuyoruz. A\Ik\a goriilecektir ki, burada
herhangi bir Mogolca kelimeyi gozden ka\utmayt ama\layan
bir tasarrufa yeltenilmemitir. Gayemiz her eyin a\Ik\a go
riilmesidir. Daha soma, miiteakip boliimde bu listenin i\erigi
Macarca i\in kullamlacaktir. Boylece bu iki dili Tiirk\e ile eit
artlarda ktyaslami olacagtz. Burada ilgili olan veya olabile-
cek kelimelerin alti \izilmitir.

Tiirke Eski Biim Mogolca An lam

Sa}':tlar

Bir bir neg 'ayn1'


i ki iki hoyor ' ayn1'
D <; ii<; gurav ' ayn1'
Dort tort dorov ' axn1'
Be bi tav ' ayn1'
Alh alh zurgaa ' ayn1'
82 I Osman KARATAY

Yedi yiti do loo ' aynt'

Sekiz sekiz naym 'aynt'

Dokuz toquz yos 'aynt'

On on arav 'aynt'

Yiiz yiiz neg zuu, zuun 'aynt'

Bin m in miyang 'aynt'

Zamirler, Edatlar ve Baglalar

Ben men/ben bi 'aynt'

Sen sen i 'aynt'

0 o, ol ter 'aynt'

Biz miz/biz bid 'aynt'

Siz siz ta 'aynt'

Onlar alar ted 'aynt'

Kendi kentii gendiin ' aynt'

bz oz 66r 'aynt'

Bu bo ene 'aynt'

$u 0 in 'aynt'

Ka ka hed 'aynt'

Kim kim, kayu hen 'aynt'

Ne ne yuu 'aynt'

Ne zaman kaan hezee 'aynt'

Nere kana, kam yamar gazar; ali gazar ' aynt'

Hangi kangt yamar; ali ni 'aynt'

Nastl neiik yamar ' aynt'

Niye neke yagaad 'aynt'

Ve takt ba 'aynt'
TURKLERiN KOKENi I 83

i le ile, bilen ba?; bas?; hamt (-tay) 'ayn1'


Eger ha, -se he rev 'ayn1'
De/da (yine) de/da bas 'ayn1'
Degil, yok degiil, yok bus 'aynl'
Tiim kop, tiim, biitiin biiten 'ayn1'

Temel Fiiller

A(; a(; neeh 'ayn1'


Ak ak aki 'a;)i:ni'
AI al avah 'ayn1'
Ay1t ' sormak' ayt nuruugaa iiiireh 'aym'
At at hayah ' ayn1'
Avla avla avlah 'a;)i:ni'
Bagla ba baglah 'a;)i:nl'
Bak bak harah ' ayn1'
Bil bil medeh ' ayn1'
Bin min suuh 'ayn1'
Bol bol huvaah 'ayn1'
Bul bul, ta tavah ' a;)i:nl'
Bula bulga onhriiiileh ' ayn1'
Bur bur mugiddah 'burulmak'
Biik buk, biig niitgih ' ayn1'
<;1k (;lk garah ' ayn1'
ek !;ek !;iheh ' itmek'
iz !;iZ jiriih ' a;)i:nl'
De ti yerih,ogiiiileh,heleh ' aynl'
84 I Osman KARATAY

Dik (elbise) tik hadah ' ilmeklemek'65

Dog tug toroh 'anJ'66

Dol tol bolovsroh diiiireh ' aynl'

Dov toq1 niideh 'ayn1'


Du, iit eit duulah 'an1'
Er er hiireh ' an1'

E e uh1h 'ayn1'
Et et hiih, iiildeh 'aynl'

Gel kel ireh ' an1'67


Gez kez gerii ' dolamak'

Gir kir oroh 'ayn1'

Git kit yavah ' ayn1'

Gi ked kediire 'an1'


Gor kor harah, iizeh 'ayn1'

Giil kiil ineeh ' ayn1'


i <; i<; uuh ' ayn1'
in in buuh 'ayn1'
iste iste hii seh 'ayn1'

Kap kap iiiireh 'ayn1'

Kaz qaz uhah, maltah ' ayn1'


Kil kil ki ' ayn1'

Kes kes hasah, hesegleh ' am'


Konu tm yarih ' ayn1'
Koru qon hamgaalah 'ayni'

65 Kr. kat- 'ilitirmek, ilmeklemek'


66 Kr. toril- 'turemek'.
6 7 Kr. er- 'varmak'
TURKLERiN KOKENi I 85

Ku r kur zasah, ugsrah ' aynt'


01 bo1 bo1oh ' aynt'
61 o1 iiheh 'aynt'
61 o1 a1ah 'o1diirmek'
Or or goroh 'ormek'
Pi bt bo1oh;arah,huurah 'aynt'
Sa sa, san sanah ' sanmak'
Sa sa, san too1oh 'ant'68
Sev sev hayrlah ' aynt'
Sor sor asuuh 'aynt'
Son son soniih 'an1'
Soy1e soy1e he1eh, yarah ' aynt'
Siiz siiz iiiih ' aynt'
Tak tak zuuh; o1goh 'aynt'
Tam tanu tanih ' an1'
Ta1 tau jiige 'iik'
Ttka h!;l tag1ah 'an1'
Tut tut barih, zuurah 'aynt'
U\ U\ niseh 'aynt'
Uyu ud1 untah ' aynt'
Var bar baygaa; baidag ' aym'
Var ' gitmek' bar hiireh 'aynt'
V er bir ogoh ' aynt'
Vur ur tsohih ' an(69

68 Tiil- 'diiiinmek' iizerinden bir bag1anti diiiinii1ebilir.


86 I Osman KARATAY

Yala ala dalugah 'an1'


Yap yap hiih 'ayn1'

Yar yar yarah 'ayn1'


Yarat yarat buteeh, i.iiisgeh ' aym'
Yai>a yai'a amdrah ' aym'
Yaz az, biti bi!;ih ' an1'
Ye yi id eh 'ayn1'
Y1ka y1ka ugaah 'ayn1'

Yokla yok temtreh ' ayn1'


Yiirii yor, yiir yavah, alhah 'aynl'
Yiiz yiiz seleh 'ayn1'

Temel S1fatlar

ACI a<;I gai'uun 'ayn1'


Agir agar hiind 'ayn1'
Ak aq tsagaan 'ayn1'
Ala ala alag 'an1'
Al<;ak al<;ak nam; namhan 'aym'
Alt ala, as dood 'aym'
Arka arqa ar tal, ard ' an1'
Az az ara 'olduk!;a az'
Bai>ka bai>qa oor, ondoo 'ayn1'
Bol bol elbeg, delbeg 'ayn1'
Boi> boi> hooson ' ayn1'

6 9 Kr. sok 'sokmak, zorlamak, vurmak'. Sok- fiili ndeki darbe anla m 1
i ngilizce shock i l e ortiiiiyor. Benzer b i r kelime Siimercede d e va r
dir.
TURKLERiN KOKENi I 87

Boz boz bor 'a;}':nl'


Bi.iyi.ik bog, bedi.ig tom 'ayn1'
<:;:ok \Ok, kop, qop ih; olon 'aynl'
Oar tar nariin 'ayn1'
D1 ta gadna ' aynl'
Erken er; erte erthen 'a;}':ni'
Eski eski hUU\in 'ayn1'
Ge\ ki\ oroy; oroym 'aynl'
Geni en orgi.in 'ayn1'
Geri kiri.i hoyoo 'ayn1'
Gok kok hoh 'a;}':ni'
i\ i\ dotor 'ayn1'
i lk il, ilk anh 'ayn1'
ince ;}':ine ingen ' a;}':ni'
i yi edgi.i sa in 'ayn1'
Kara q,ara har ' a;}':ni'
K1sa q1sga namhan 'ayn1'
Ktzil, al QIZil, al ulan 'a;}':nt'
Koti.i yaman, yavuz muu 'aynl'
Kuru kuru huura;}': 'a;}':nl'
Ki.i\i.ik ki\ig baga, caahan 'ayn1'
On ong urd 'ayn1'
Sag sag, ong baruun 'aynt'
San sang ar 'a;}':nl'
Serin serin seri.ii.in ' soguk'
St eak s1cak, ;}':I hk dalagan 'a;}':nl'
Soguk sogtq huyten 'ayn1'
88 I Osman KARATAY

Sol sol ziiiin 'aynt'

Son song siiiiliin 'ayn1'

Ulu ulug iileg 'a;)i:ni'

Uzun uzun urt ' a;)i:ni'


Ust list, iize deed 'ayn1'
Yeg yig sein; deer 'ayn1'
Yeni :li:angg1 i!ine ' a;)i:ni'
Yeil yanl no goon 'ayn1'
Yuvarlak tegirmi diigerig ' a;)i:ni'
Yiiksek yiiksek 6nd6r ' ayn1'

Kii ve Akrabahk Tabirleri

Ab la eke eg 'a;)i:ni'
Agabey i<;i ah 'ayn1'

Am ea *abaca avga ' a;)i:ni'

Ana ana, og eh; eec, eke 'ayn1'


Ata 'baba' ata aav ' ayn1'
Ata 'ecdad' eii etsig 'a;)i:ni'

Apa 'yah akraba' apa ambaa 'ayn1'


Baba gang aav ' ayn1'
Bac1 bao eg<; 'ayn1'
Can, ruh tm mar ' solumak'
<:: o cuk <;ocuk, bala hiiiihed ' ayn1'
Day1 tagay nagats 'ayn1'
De de dede 'baba' 6v66 'ayn1'
Er er erhiin, er ' a;)i:ni'
Ha la tagay ece avag eg<; 'ayn1'
TURKLERiN KOKENi I 89

Halk ki.in ki.in 'kii'


Kadm uragut, tii emegtei, erne 'an1'70
Karde ini di.ii.i 'ayn1'
Kan uragut avga 'an1'
KIZ g1z oh in ' ayn1'
K1zkarde oke ohin di.ii.i 'ayn1'
Kii kii hi.in ' ayn1'
Nine n e ne emee ' ayn1'
Ogul og hovuun, hi.ii.i ' ayn1'
Teyze tagay ece nagats eg ' ayn1'

Organ isimleri

Ag1z ag1z am ' an1'71


Akll og uhaan 'an1'
Aak adak adag '1rmagm kolu'
Bacak but hot ' ayn1'
Bagu bag1r tseec, henhdeg ' ayn1'
Ba ba, ba tolgoi ' ayn1'
Beyin meni tarhi ' aym'
Bo bod bodo 'vi.icut, nesne'
Boun boun m oi no g 'boun derisi'
Burun burun hamar 'ayn1'
Oil til hel ' aynl'

7 Kr. e rn e kelimesi Anadolu'da halen 'hala' yerine kullamhr.


7 1 Bu kelime kadmhk uzvu manas1yla ilikilendirilir. Bi::i y le ise Ti.irk
edeki o kelime M ogolcadan bir ahnt1 olmahd1r. Zira bu gibi konu
larda mecazla anlat1m esast1r. Erkeklerde de eski Ti.irke silah an
lammdaki kelime bizde bugi.in bu ekilde kullamlmaktad i r.
90 I Osman KARATAY

Di ti, tih iid 'ayn1'


Diz tiz ovdog ' ayn1'
El el gar ' a.}!:ni'72
Gogiis kokiiz hoh 'a.}!:ni'
Goz koz niid 'ayn1'
Kal12 ,}!:iirek ziirh ' a.}!:ni'
Kan qan tsus 'aynl'
Kann kann gedes 'ayn1'
Kemik siingiik yas ' ayn1'
Kil qil hyalgas 'aynl'
Kol qol, qar gar; mutar 'ayn1' (yuk.
bkz.)

Kulak qulgaq \ih 'ayn1'


Mide qurugsaq hodood 'ayn1'
Sa\ sa\ iis 'ayn1'
Sakal saqal sahal ' a.}!:ni'
Ten tan aris; biy ' aynl'
Tiiy tii iis ' aynl'
Us es, us uhaan ' ayn1'
Viicut h od bayh, biye 'aym' (ykr.
bkz.)
Yiiz yiiz diir ' ekil, \ehre'

Bahca Ha.}!:vanlar

Arslan arslan arslan ' ayn1'


At at mori 'ayn1'

7 2 Kr. Eski Tiirke qar 'kol, omuz'.


TURKLERiN KOKENi I 91

Agu adgu acirga 'am


Ay ad1g baavgay 'ayn1'
Bahk bahk zagas 'ayn1'
Boga buqa buh 'anl'
Boran boran selh 'ayn1'
Bocek bog horhoy 'aynl'
Buzag buzag biragu 'kiiiik dana'
aka I <;:akal tsoovor 'aynl'
Dana tan a ar 'ayn1'
Davar tavar bog mal 'ayn1'
Deve teve temee 'an1'
Eek egek ilcig 'an1'
i nek inek, ingek iinee 'an1'
Kalan, ars bars bar 'an1'

Ke<;:i ke<;:i yama 'ayn1'


Koun qo honi 'an '
Kopek 1t, it, kopek nohoy 'ayn'
Kurbaga baqa melhii ' ayn1'
Kurt bori, kurt <;:ono 'ayn1'
Ku qu Uvuu;jigiiiirten 'ayn1'
Kuruk qudnq kudurka ' kuruk sokumu'
Kuzu quzu hurga ' an1'
O kiiz okiiz buh ' aym' (yuk. bkz .)
O rdek ordek nu gas ' ayn1'
S1an SIqan hulgana ' an1'73

73 Eger bizim kelimenin ash s1gan'a gidiyorsa, bir ilgi kurulabil i r.


92 I Osman KARATAY

S1gu sugur iiher, buh 'an1'74

Tavan tav1kan tuulay ' ayn1'

Tavuk taguq1 tahia ' ayn1'

Yllan Ilan mogoy ' an(75

Bahca Bitkiler

Aga 1ga mod ' ayn1'

Ar12a ar12a arvai ' ayn1'

Bugday bugday buudai 'ayn1'


Burak buraq
<;:ab but ' ayn1'

<;:am am nars 'aynl'

iek iek tsetseg 'an1'


Dan tan ar buda 'ayn1'76

Elm a alma alim 'anl'

Ekin ekin tarilg, taria ' aynl'77

Ekmek etmek tarih (yuk. bkz.) ' ayn1'


Kavak qavak uliangar 'ayn1'
Kaym qadm haylaas ' ayn1'

Kok kok ug, iindes 'ayn1'

Me)!:ve )!:emi jimis ' anl'


Orman y1, orman oy 'aynl'
Ot ot ovs ' ayn1'

74 Kr. okiiz > iiher.


75 Eski Tiirke 'ejderha, canavar' anlam mdaki biike i!e uyuuyor.
76 Tarn kar1hg1 'san bugday'. Her iki kelime de onceden getigi nden,
burada iaretlenmemitir.
7 7 Kr. tar- 'ekip bimek' (> tanm, tar/a, t1rm1k) .
TURKLERiN KOKENi I 93

Zaman Tabirleri

Akam aqam oroy 'ayn1'

Ay ay sar ' ayn1'


Bahar yaz havar 'aym'
Diin tiin oigdor 'ayn1'

Gece tiin ono 'ayn1'

Giin kiin odor 'ayn1'

Giiz kiiz namar 'ayn1'


Ogle tii. odle iid ' a)!:nl'

Kor (vakit) qor tsag ' a)!:nl'78


K1 qi ovol 'ayn1'
O d (Zaman) od hugatsaa 'ayn1'
Yann )!:ann daru!,;a 'ertesi'

Yaz )!:a)!: nira):': ' taze'


Y1l yll cil 'ayn1'

Fiziki, cografi vd. tabirler

Altm altun altan ' a}':ni'

Ate od, ot O!,;i 'k1vilom'

Ay ay sar ' ayn1'


Baku baq1r zes 'aym'
Bel (dagda) bel temdeg, inc ' ayn1'
Dag tag uul 'ayn1'
Deniz tengiz tengis ' a}':ni'

7 8 Kr. r;ajj.
94 I Osman KARATAY

Elmas almas almas 'a)::n i'

G6k)::ii Zii kok hoh tenger, ogtorgui 'a)::m '

Gal kol nuur 'ayn1'

Giine kiine nar 'a)::n i'79

Irmak lfffiak, ogi.iz gol 'a)::n i' 80


Su sub, suv us 'ayn1'

Ta ta !;Ulu 'a)::n l'

To12rak to12rak tovrog ' an1'

Toz toz toos 'a)::n i'


Yagmur }::a mgur boroo 'anl' s t

Yel el salhi 'ayn1'

Yer yir gazar, al 'ayn1'

Ylld1z yultuz od 'aynl'

Esas ve tamamlaylCl Swadesh listelerinin yakla1k iki kat


geniletilmii (ama kanat, tzrnak, kirli vs. kelimeleri d1layan)
bu liste 400 maddeden oluuyor ve bunlardan 1 04'ii ilgili go
ziikiiyor. Bunlann i<;inde ahnh oldugundan kuku duyala
mayacak hoh tenger, tsetseg, jimis ve jil gibi kelimeler ile onay
lanmayan dorov 'dart' gibi olanlan <;Ikarthgimizda say1 biraz
daha azahyor. Swadesh 207 listesinde ise 41 kelime alakah
goziikiiyor. Almh olup <;Ikarhlabilecek kelimeler bu listenin
i<;inde.

79 Kr. yaru- 'parlamak, IImak'.


8o Kr. kol 'gal'.
8 1 Kr. boran.
TURKLERiN KOKENi I 95

Ortakhklar, toz toprak vs. kelimelerde ve evcil hayvanlar


da arhyor. Bir de Mogolcamn renk isimlerini biiyiik oh;iide
Tiirk\e ile paylamas1 \Ok ilgin\. Akrabahklarda diizenli bir
iliki goziikmiiyor. S1fatlarda ortakhklar biraz \Ogahrken, fiil
lerde olagan seyrediyor. Sayllarda a\Iklanamayan ve halen
kukulu duran 'dort' d1mda, tek bir kelime ortak gibi. Sayi
larda Hint-Avrupa dilleriyle bile ortakhk daha fazla (be -
Fars\a pen(:, Slav pet ', pyat ' vd. 'be'; yedi - Fars\a heft, Slav se
dam vd. 'yedi'; on - Latin u no vd. 'bir', yiiz - Dogu Hint
A vrupa sat 'yiiz' ) . Zamirler ise evrensel uyumluluk beklenti
sinin \Ok altmda. Diinyamn herhangi iki dilindeki ah1s za
mirleri, hatta Tiirk\e ve Latince karIlatumasmda oldugu
gibi soru zamirleri uyumluluk gosterir. Ama burada bu yok.
Gordiigiimiiz gibi listedeki kelimeler arasmda aslmda \Ok
fazla ortakhk yok. Hatta benzerlikler akraba say1lan iki dile
gore yok denecek kadar az. Bu demek degildir ki Tiirk\e ile
Mogolcanm ortak kelimeleri bundan ibaret. Listeyi ne kadar
geniletirsek ortak kelime say1s1 o kadar artacaktu. Esas go
riiniime iki tarafm sozliigiindeki biitiin kelimeleri karIlatu
digimizda ulaacag1z. Fakat o zaman kar1m1za bambaka bir
durum \Ikacak. Bu listede birinci siitunda verilen anlamlara
dayanarak Arap\a ve Sup\a ile Tiirk\eyi kiyasladigimizda
hemen hi\bir ortak kelime bulamayacag1z. Ama sozliikleri
elimize aldigimizda Tiirk\ede en az 1 0000 kadar Arap\a ke
limenin,82 Sup\ada ise 5000 kadar Tiirk\e kelimenin bulun-

82 B u tamamen keyfi ve tahmini bir rakamd1r. Galiba kimse hil;bir


zaman gerek say1y1 hesaplayamayacak. Dilimizde Arapa asiih ke-
96 I Osman KARATAY

dugunu gorecegiz. Halbuki en geni;; sozliikleri kar;;Ila;;tudi


gimizda Tiirke ile Mogolcamn ortak kelimelerinin say1s1
belki lOOO'i gemeyecektir.
Bu durumda Arapa ve Supamn Tiirkeye Mogolcadan
daha yakm oldugunu mu soyleyecegiz? Kesinlikle hayu. Bu
yiizden k1yaslamada temel kelime hazinesini esas ahyoruz.
Diller birbirine siirekli kelime ahp verirler ama bu ah;;veri;;in
meta1 biiyiik oliide kiiltiir kelimeleridir. Yukandaki listede
geen kelimeler genellikle bir dilden digerine kolayhkla ge
mez, gese bile asll kelime unutulmaz. Mesela dilimize Fars
adan peder kelimesi gelmi;;tir ama baba ve a ta bir yere git
memi;;tir. Aym ;;ekilde Arapadan beyaz, Farsadan siyah ke
limelerini alm1;>1z, fakat ak ve kara da kiiiik bir duru;; degi
;;ikligiyle oldugu yerde duruyorlar.
Yukandaki netice Tiirke ile Mogolcamn yakm akraba ol
duklan iimidini ba;;tan bo;;a 1karhyor gibidir. Ara;;tuma el
bette bununla kalmayacak. Kelime hazinesini biraz daha ge
ni;;letecegiz ve biraz Mogolca kelimenin daha Tiirke ile ala
kah oldugunu gorecegiz: tar 'kel' (kr;;. dazlak < tazlak), toyzk

l imelerin say1smm h1zla azaldigi bir gerc;ek. En bilindik miiteahhit


gibi bir kelime dahi yerini yiiklen iciye birakiyor. u sene veya u
zaman arahg1 ic;in diyerek bir hesaplama yapilabilir ama iilkenin
dilini sadece o senelere hapsetmek miimkiin olmaz. insanlar 1 9 5 7
senesindeki kitaplan okumayacaklar m 1 , okuyacaklars:; kel i :i1e ha
zinesi, en azmdan yaz1h dilde muhatap olunan say1 c! egt:,. i i\. l i k gos
terecekti r. dte yandan, 2 0 1 1 itibariyle sadece matbuat aii.Jsa d a h i ,
dilden diitiigiinii diiiindiigiimiiz pek c;ok kelimenin c;eitli kal e l1 -
lerce yaatildigma ahit olacagiz. Bu yiizden, T D K'nin sozliigiinii
yaayan dili en iyi yans1tan derleme olarak ahp, belki oturup onun
ic;indekileri saymaktan baka c;are goziikmiiyor.
TURKLERiN KOKENi I 97

' topuk', (mar 'solumak' (kr. Tiirk.;e tm 'ruh, nefes'), kudurka


'kuyruk sokumu', ku tuk 'talih, kut', kerii 'dolamak' (kr. kez
' gezmek' ), koge 'kopiirmek', kebidesii n 'geni', kirga 'kumak',
borogan 'yagmur' (kr. boran), daluga 'yalamak' (kr. Macar
nyal 'yalamak'), dalda 'gizli, dulda', dali 'ortmek, yaurmak'
(bu kelime bizde bir tiir baortiisii anlammdaki yamak olarak
kalmthr), goro 'ormek', gere 'ahit' (kr. Eski Tiirk.;e kert
' inanmak'), saga 'sagmak', solugay 'solak', sogod ' diz .;oktiir
mek, sokiirmek', igiir 'siipiirge', vs.x3
Poppe, Mogolca kelime hazinesinin yiizde 25'inin Tiirk.;e
kokenli oldugunu soylemek abarh olmayacakhr, der.84 Clau
son ise tersine Tiirk.;e ile Mogolcamn temel kelime hazinele
rinin u anda yiizde 93 oranmda farkh oldugunu soyler.85
Maalesef u ana kadar hi.;bir .;ahmada herhangi bir istatisti
ki bilgiye ve toplam1 ifade eden rakamlara rastlamadtm. Top
lamda hangi donemdeki ne kadar kelimeden ne kadarmm
Tiirk.;e kokenli oldugunu saytsal olarak ifade edecek bir .;a
hma bekliyoruz. O te yandan, eski dillerin kelime hazinesi
nin ktstthhgt goz oniine ahndtgmda nispeten kii.;iik goziiken
rakamlar biiyiik bir oran tekil edebilir.

83 Bu kel imelerin bilyilk kismi Poppe'nin A/toy Dillerinin KarIlatir


maii Grameri ve In troduction to Altaic Linguistics kitaplanndan
derlenmi. aynca Alimcan i nayet Bey'in verdigi Gao zhau n ge
tu'nun Menggu yu zu yu yu Tujue yu zu yu adh kitabmdan faydala
mlmitir. Bu l;:ince kitapta M ogolca ve Tilrke listelerin Latin harf
leriyle hazirlanmi olmasi iimizi ok kolaylatirdi.
8 4 Poppe, ln troduc tion to Altaic Linguistics, s . 1 5 9 .
85 Clauson, "Altay Teorisinin Leksikoistatistiksel Bir D egerlendirme
si", s . 1 74; "On the Idea of Sumerian-Ural-Altaic Affiniti es", s.494.
98 I Osman KARATAY

Diyelim bugiin Sup<;a sozliik 1 00 bin kelime i<;eriyorsa, bu


dildeki 5000 Tu rk<;e kelime yiizde 5'lik bir paya sahip olacak
tu. O te yandan, 5000 kelimesi oldugunu diiiindiigiimiiz eski
bir dil ile hemhal isek, bu dildeki 1 000 kelime yine yiizde 20
nispete ulaacaktu. Osmanh asulannda Tiirklerle Suplann
etnik temas1 yok denecek kadar az olmasma ragmen, dart
astr i<;inde bu kadar kelime ge<;mi. 3000 yd boyunca birbiri
nin i<;inde, diyebiliriz ki aym <;aduda yaayan Tiirklerle Mo
gollann etnik temasm1 ona gore hesaplayahm, dillerindeki
kelimelerin az veya <;ok oldugunu ondan sonra konuahm.
Yukanda gordiigiimiiz gibi, temel kelime hazinesinde
Tiirk<;e ile Mogolca fazla bir ey paylamtyor. Evrensel dilbi
lim anlaytmda bu durum kuramm saghgmt tehdit eder.
Poppe olmayan kelimelerin kuramda bir zaytfhk tekil etme
digini, olanlara bakmanm daha onemli oldugunu vurgulu
yor.86 Fakat olanlar beklentiyi kartlamtyorsa ne yapacagtz?
i kinci, ii<;iincii dereceden kelimeler odiin<;lenebilirlik ihtimali
yiiksek olan kel imelerdir. 3000 ydhk birliktelikte odiin<;leme
faaliyetlerinin had safhaya vardtgmt kabul etmeliyiz. Eger
Tiirk<;e ile Man<;u-Tunguzca, Mogolcadan bagtmstz olarak
kaydadeger ortakhklar sergileseydi, bu ikinci ve ii<;iincii de
receden kelimelerin varhgmt bir soy baglanhst kurmak i<;in
nazara alabilirdik.
Bir konu var ki Altay kuram1 iizerindeki kukulan en iist
seviyeye <;tkarhyor. Tiirk<;e ile Mogolcanm belli bir derece or
takhklan var. i Tiirk<;e ile Man<;u-Tunguzca ilikisine geldi-

86 Poppe, In troduction to Altaic Linguistics, s . l S S .


TURKLERiN KOKENi I 99

ginde, ortakhklar ani bir diiil gosteriyor. Kukuyu arhran


husus, bu ikinci ortakhktaki kelimelerin birincide de bulun
mast. Manu-Tunguzcanm bir kelimesi Tiirke ile ilintili ise,
genellikle Mogolca ile de ilintilidir. Bunun yorumu Tiirke
den Mogolcaya gemi kelimelerin Mogolcadan da Manu
Tunguzcaya getigi olabilir.87
Obiir tiirlii, bunlar atalardan kalan kelimeler olsaydt, daha
farkh ve rastgele bir dagtltm gosterirlerdi ve Tiirkenin bir
kistm kelimeleri Mogolcada olmaytp Manu-Tunguzcada
olurdu. Bazt ornekler olmakla birlikte (mesela Man. gernu
'hepsi' - Tr. kamu, Man. amba 'biiyiik' - Tr. amma 'hayli', Man.
huhun - Tr. gogiis, Man. gala - Tr. kol, Man. abala - Tr. avlamak,
Man. huthu - Tr. baglamak), durum biiyiik resim itibariyle
boyle degil. Almhlanabilir tiirden olmayan Tiirke-Mogolca
koutluklanmn say1s1 ok az.8s
Geriye ok az kelime kahyor. Bunlar iin de illa soy akra
bahgt diiilnmeye gerek yok. Diinyamn herhangi iki dili ara
smda bu kadar ortakhk bulunabilir. Tiirke ile Fince arasmda
da benzer kelimeler, hatta denklikler bulunabiliyor. Aagtda
Macarca-Fince ktyaslarmda Tiirkenin paylahgt Fince keli-

87 Poppe, In troduction to Altaic Linguistics, s . l 6 0 .


88 R6na-Tas, "The Reconstruction of Proto-Turkic", s . 7 7 . R6na-Tas
bunu soylemekle birlikte Altay kuramma Sikica baghdir ve buna
ragmen soy ilgisini nazara ahr. Yine onun kaydettigi iizere (a.g. e.,
s.77), N o stratik kuramm oncii savaps1, yani U ral, Altay, H i nt
Avrupa, Dravit (Giiney Hindistan'da bir grup dil), Kartvel (Giirciice
ve akrabalan) ve Sami (Arapa ve akrabalan) dillerinin ortak bir
kaynaktan geldigini savunan Sovyet alimi illi-Svit1 bile Tiirkce ile
M ogolcanm beklenen yakmhg1 gostermemelerinden yakm1r.
100 I Osman KARATAY

melerin bir ktsmtm verdik. Bunun dtmda ornegin onni 'mut


luluk' (kr. Tiirk\e onmak), vera ' vergi', valkoinen 'beyaz' (kr.
ala, alka), viikset 'btytk', ja 've' (kr. Tiirk\e ya edati; Kazak\a
da aym kelime, tabii je bi\imiyle ' ve' anlammda kullamhr;
aym kelime Man\ucada da vardu), eri 'ayn, farkh', kiijdii
' gitmek' (kr. kayz tmak), sairas 'hasta, sayrah', oinen ' gece' (kr.
ogle; bu kelimenin kokiinde ad 'zaman' vardu), mina 'ben', si
na 'sen', hiin 'o', unohtaa 'unutmak', kaappaa 'kapmak', piiii
'ba', puoli 'yanm' (kr. bolmek), pura 'burmak', piiiit 'bitmek,
son bulmak', kesii 'yaz' (kr. giiz). Bu dildeki mastar eki -ma
ve fiilden isim eki -s Tiirk\edeki mukabilleriyle neredeyse
aymdu.89
Hatta Latince ile Tiirk\eyi karIlatumak bile miimkiin.
Mesela prim us 'ilk' kelimesinde bizim bir rakamtmtzt gormek
miimkiin. Aqua ' su' sozciigii akmak ile kartlatmlabilir. Gena
'yanak' kelimesi bizim yanak ile benzeir ki, bizdeki -k eki
ikiz organlann sonuna getirilen bir \Oguldur (ayak, bacak,
kulak gibi) . 'Kopya' bi\iminde dilimize ge\en copia ' \ok' de
mektir. Bizdeki mukabil kelime ise dilimizde imdi kullaml
mayan kop'tiir (imdi bu kelimeyi hepsi bi\imine getirmiiz).
Vir 'er' ve ondan tiireyen virtus 'erdem' boyle bir koutluk ta
ular. D stelik Hint-Avrupa dillerinde birinci anlam i\in man
beklememize ragmen. Latince istek kipi bildiren si'nin Tiirk\e
aym ilevdeki -sel-sa ile benzerligi \arptctdu. Hatta \Ok ben
zeen zamir ve ekler de vardu. 90

B9 Bunlan daha once u makalede incelemitik: "Turk-Slav i likileri


nin BaIang1 Donemleri Ozerine", s . 5 3 7 .
9 0 Karatay, iran ile Turan, s . 1 2 8 - 1 3 0 .
TURKLERiN KOKENi I 101

Palus 'batakhk' kelimesi evrensel bir koke gidiyor goziik


mekte ve bir yerde Tiirk\e bal 'bal\Ik, \amur' ile buluur. 9 1
Oratio ' konumak' kelimesi eski Tiirk\e on "bag1rmak, ses
lenmek" ile kiyaslanabilir. Vocatio '\agirmak' kelimesi Tiirk\e
oku- '\agirmak' fiiline benziyor. Element ve onun Frans1zca
okunuu olan eleman kelimelerinden bildigimiz Latince soz
Macarcada elem olarak ge\er. Bu ise Bulgar/<;:uva Tiirk\esin
deki elem 'ilk, birinci' kelimesiyle koktetir. Ortak anlamma
gelen Latince communis bizdeki kamu kelimesiyl ti bitiir.92
Creatio 'yaratmak' fiilinde a\Ik\a yarat (kr. Macar gytir
'iiretmek, tiiretmek' ) kelimesi goriiliiyor. Incisio "\izmek,
oymak, hak etmek" i\inde c;izmek goriilebilir. Toccare 'do
kunmak' (tok-) fiili ilk bak1ta goriiliiyor. Hatta Ankoglu,
Greenberg'in listeleri iizerine yorumunda, baz1 kelimelerde
Latince sozbamdaki s- harflerini kaldmnca diizenli olarak
Tiirk\e kelimelere ulaIld1gmi tespit etmitir.93 Yine i ngiliz
cede cave olarak bulunan Latin cavus 'magara' kelimesi Tiirk
\e kov (> kovuk) ile kar1latmlabilir. Yine temel kelimelerden
os 'ag1z' a1rhc1. Cauda 'kuyruk' bizim kudruk bi\iminin ko
kiinii ta1yor sanki . Cor 'yiirek' te de boyle bir goriiniim var
(Frans1zcadan ahp anlamm1 biraz degitirdigimiz bonkor as
lmda 'iyi kalpli' demektir).

9 1 Bu evrenselligi u c;ahmada apklamitik: Karatay, "Bahk ' Kent'


Kelimesinin Kokeni ve Eski Tiirkl erde $ehircilige Dilbilimsel B i r
Yakla1m".
9 2 Gerc;i Farsc;adan Tii rkc;eye gec;tigi soylenir: Clauson, "Altay Teori
sinin Leksikoistatistiksel Bir Degerlendirmesi", s . l 66. ote yandan
kr. Manc;u gem u 'hepsi'.
93 Ankoglu, "Greenberg' in Avrasyatik Oil Teorisi ve Tiirkc;e", s.58.
102 I Osman KARAT AY

Bu sozlerin tamamma yakm1 temel kelime hazinesiyle ilgi


li ve toplama vuruldugunda Tiirk<;e-Man<;uca ilikisinden ne
redeyse daha yakm bir goriiniim sergiliyor. Tabii ki oyle de
gil, ama sormadan olmuyor: Acaba Latince Tiirk<;eye Man<;u
cadan daha m1 yakm?
Roma medeniyetinin temelinde Etriisklerin yer aldigi bili
niyor. Dilleri farkhyd1, Hint-Avrupa ailesinden degildi. La
tince zamanla bu dili ortadan kaldud1 ama derinlerde saglam
bir tabaka b1rakhgmdan da kuku duyamay1z. Son donemde
Etriiskler Tiirk'tiir tiirii ifadeler <;ogalmaya balad1. Bu konu
daki aratumalann ilgin<; sonu<;lanm goz ard1 edemeyiz ama
Etriisklerin Tiirk olmasma imkan yok. Sadece eskilere giden
bir baglanhdan bahsedilebilir. Bize ulaan kelimeleriyle olu
turulan sozliikleri inceledim. aIrhci ekilde Tiirk<;e ve baz1
orneklerde Macarca ile uyuan kelimeler var. Ama Slav dille
riyle uyuanlar da auhci derecede.
Latincenin Tiirk<;eyle uyuan kelime hazinesinin bir kis
mmi Etriisk<;e iizerinden farazi bir ortak kaynaga gotiirebili
riz, ama onemli bir kismi da insanhgm ortak mah olan keli
melerdendir. Bu ortak mal bizi autmamah. Diinyanm hangi
diline bakarsak bakahm, en az Tiirk oldugunu sandigimiz
Kizilderililerin dillerindeki kelime kadar Tiirk<;eyle uyuan
kelime gorecegiz.
Altay ad1 altmda s1mflanan dilleri incelerken soz varhkla
nmn uyumasmdan ote onemi bulunan konu, yapisalhklan
du. Mogolca da aynen Tiirk<;e gibi eklemeli bir dildir. Yap1m
ve <;ekim ekleriyle bir kelime kokiine yeni anlamlar yiiklenir.
TURKLERiN KOKENi I 103

Bu if? yap1hrken ses uyumu diye bir kurala uyulur. Bunun di


f?mda cinsiyet yoklugu, 6nek yoklugu, fiil kokiiniin emir olu
f?U, <;okluk ifade eden bir s1fattan sonra ismin tekil kalmas1
("ii<; kalem" veya "<;ok kalem"; ama diger dil ailelerindeki gi
bi "ii<; kalemler" veya "<;ok kalemler" degil), s1fat karf?Ilaf?hr
masmm aynlma ekiyle yapllmas1 (" Ahmet Mehmet' den bii
yiiktii r " ) gibi ortakhklar bulunur. 94 Aynca yiize yakm ekin
Tiirk<;e ve Mogolcada (bazen Man<;u-Tunguzcayla da pay
laf?mak iizere) ortak oldugu one siiriilmiif?tiir. 95
Yap1sal benzerlikler sozkonusu oldugunda elbette Tiirk<;e
ile Latince veya Almancanm benzerligini konuf?mak zor olur.
Daha dogrusu <;ok uzaklardan bir baglanh kurulabilir. Vak1a,
yap1salhk da kesinlik arz etmez; siirekli degif?ime tabidir. Me
sela Macarcada bilef?ik ciimlelerin aynen Tiirk<;edeki gibi ya
pllmasi gerekirken ve eskiden oyle iken, gittik<;e <;evredeki
Hint-Avrupa dillerine benzeyen bir yap1 gelif?mif?tir.
Az az ember, aki bezsel, az bartitom.
"$u adam, ki konuf?uyor, arkadaf?1md1r."
Az beszel6 ember az bartitom.
"$u konuf?an adam arkadaf?Imdu."
Biz de Fars<;adan aldig1m1z ki baglaCiyla boyle bir yap1 ge
lif?tirmif?iZ ama f?iikiir, fazla ileri gitmemif?iZ. Bi<;imsel alanda
da akraba diller arasmda farkhhklar oluf?abilir. Mesela Slav
dillerinde tammhk ( ing. the, Arap<;ii ve i spanyolca el, Frans1z-

9 4 Poppe, In troduction to Altaic Linguistics, s. 1 7 7 - 1 9 6 ; Tuna, Altay


Dilleri Teorisi, s.3 5 ; Ercilasun, Tiirk Dili Tarihi, s . l 8, 2 6- 2 7.
95 Tuna, Altay Dilleri Teorisi, s . 3 5 .
104 I Osman KARATAY

ea la gibi) yok iken, Bulgarca ve Makedoncada vardtr. Hint


Avrupa dillerinde cinsiyet varken, ingilizcede tamamen kay
bolmu ve geriye sadece he ve she zamirleri kalmthr. Hatta
ingilizce ekimleri de biiyiik oliide terk ederek alabildigine
basitlemi ve yaptsal olarak Hint-Avrupa dillerinden ok
<:;inceye benzemitir. Kelimeyi koydugunuz yere gore anlam
degiir.
Tiim bunlan akllda tutarak Altay tarhmasmda soyleyebi
lecegimiz ey, Tiirke ile Mogolca ve Manu-Tunguzcamn
eldeki verinin yetersizligi Itgmda bir yakm aile ahs1 altma
ahnmasmm zorlugudur. O te yandan, Sinor'un onerdigi soy
akrabahgt iddia edilemez ama Altay kavramm1 bir jeokiiltii
rel olgu olarak kullanabiliriz96 ifadesinin ilk ktsm1 da biraz
zor. Yaptsal benzerlikler bu dillerin belli bir dereceden yine
de akraba oldugunu, en azmdan bu dillerin Tiirkeye Hint
Avrupa ve Sami dillerinden daha yakmda bulundugunu gos
terir. Peki, ama bu yap1sal ozellikler sadece Altay dilleri diye
amlan toplulukta m1 vardu?

9 6 Sinor, Inner Asia, s . 2 2 .


AL TIN Cl BOLUM

TURKLER VE MACARLAR:

GULATAN OTE

Macarlann Bati dillerindeki ismi olan Hungar kelimesinin


ilk hecesi bize daima ilgin<; ve <;ekici gelmitir. Her iki
Tiirk' ten biri burada 'Hun' kelimesini goriir, digeri ise tasdik
eder. Bu dogru degildir. Dogru olan ey bunun baka bir
Tiirk<;e kelime oluudur: On Ogur. Bugiinkii Macarhgm i<;in
den <;tktigt, ortak ismi Ogur olan on kabilelik bir birligin ad1. 97
Ama Macarlar hakkmda ge<;mite ve imdi oyle bir <;agntm
vardtr ki, daima Tiirkliikle birlikte amhrlar. Hatta Orta<;agda
kaynaklann onemli bir ktsmt onlan Tiirk diye adlandmrdt;
muhtemelen kendileri de oyle diyorlardt. 98

97 R6na-Tas, Hungarians and Europe in the Early Middle Ages, s.282-


2 87 .
9 8 Eski Macarlarla ilgili en fazla v e aynnt1h bilgiyi 948-9 5 2 yillannda

Bizans imparatoru 7. Konstantinos tarafmdan yaz1lan (sonradan


verilen bir isimle) De Administrando Imperio adh kitaptan almak
tayiz. i m parator bu kitaptaki bilgileri, aralarmda efsanevi Macar
hiikiimdan Arpad'm torununun da oldugu bir Macar elilik heye
tinden dinleyerek kayda geirtmi tir. Yani birinci el bilgi almitir.
Ve bu kitap onlara daima 'Turk' der. ' Macar' sadece yedi kabileden
106 I Osman KARATAY

<;agda bilim doneminde eski soylenceler bir kenara bira


kllarak bata dile dayanan daha somut aratumalar balad1.
Aynma da bununla birlikte geldi. Macarca bir Ti.irk tarafm
dan anlaIlmasl imkanSlZ olan bambaka bir dildir. Ama ote
yandan Ti.irk<;e ile ortak <;ok fazla kelime i<;erir ve yap1salhk
di.izleminde aralannda fark yok gibidir. Bir Macar konuur
ken Ti.irk gibi di.ii.ini.ir:
Karam-om-ban sok kecske-m van . (oku ?Ok kerke)
"Agll-1m-da <;ok ke<;i-m var."
Ti.irkiye' de <;ok tanman ve aslen bir Yahudi olan V ambery
bu ozelliklerin farkma vard1 ve ciltlerce eser yazarak Macar
canm aslen Ti.irk<;e ile aym kaynaktan geldigini gostermeye
<;ahh. Macaristan o zamanlar bag1mSIZ degildi; Habsburg
i mparatorlugu'na, Viyana'ya baghyd1. Kukusuz sadece
Vambery'ye baglayamayacagimiz boyle bir fikir99 Viyatta'da
<;ok tehlikeli bulundu. Zaten 1848 isyanmda baans1z olan
Macar onder Kossuth Ti.irkiye'ye s1gmm1 ve Ti.irkiye hi<;bir

birinin ad1d1r. On Ogur ise sadece daha eski boy birliginin ad1yd1.
Dokuz Oguz, Otuz Tatar, Oc;: Karluk gibi bir adlandirmaydJ. Kons
tanti nos'un kitabmm bizi iJgiJendiren kiSimianm y1liar once c;:evir
dik, ancak yaymlama f1rsat1 olmad1. Bu kitabm hemen ardmdan,
2 0 1 1 y1h yaz aylanm bu eseri yayma hazirlamakla gec;:irmeyi di.i
i.ini.iyoruz. M acarlarm Ti.irk adlanmasma aag1da deginilmitir.
99 Belirttigimiz gibi, eskiden beri zaten bir Macar-Ti.irk c;:agnImi
vard1. 1 73 9 ' da bi.iti.in kuzey dillerinin akraba oldugunu one si.iren
von Strahlenberg M acarcay1 da bu 'Tatar' dillerine katm1t1. Bu
alanm kurucu ustas1 olan Castren Ural-Altay birligi n i n varhgmdan
kuku duysa da, apkc;:a redde de yanamam1 ve en azmdan i.ic;:i.i
ni.in, Fin-Ugor, Sameyod ve Ti.irk kollannm birbirine yakmhgmm
gori.ildi.igi.ini.i soylemitir. Caferoglu, Tiirk Dili Tarihi, s. l l, 1 7- 1 8.
TURKLERiN KOKENi I 107

bask1y1 umursamayarak onu en iyi ekilde misafir etmiti


(Kiitahya' daki evi imdi miizedir) .
Boyle bir yakmlama elbette Avrupa' da kimsenin iine
gelmiyordu. Bu fikri destekleyenlere uygulanan baskmm ya
nmda, tersi fikirler i<;in de seferber olundu. Bu yolda ozellikle
iki Alman' a onemli bir gorev verildi. Budenz ve Hunfalv 'bi
limsel' <;ahmalar yaparak Vambery'yi yalanlamaya <;ahhlar
ve Macarcamn Fin-Ugor dil ailesine mensup oldugunu iddia
ettiler. 1 870'lerdeki bu fikri miicadeleye Macar fikir hayatm
da 'Ugor-Tiirk Sava1' (Ugor-Torok Haboru) denir.100
Boylece Macarca ile Tiirk<;enin akrabahk baglanhsm1 gos
termeye <;ahan giriimler devlet eliyle, bazen <;ok iddetli
bask1 ve iten kovmalarla sindirildi ve Fin-Ugor yanhs1 gorii
hakim hale getirildi. Diinyada zaten bu, tsrarla boyle gosteri
liyordu. 1 9 1 8 sonrasmda Macarlar bagtinstz oldular ama hem
1 . Diinya Savat'ndan en zararh <;tkan ulus olarak101 kendile
rine gelmeye <;ahtyorlardt hem de bata Nemeth olarak
Habsburg doneminde yetimi olan 'milli' bilginleri uluslara
rast fikriyatm aksine diimeyerek bir taraftan Fin-Ugor ku-

1 00 Turkiye'de neredeyse his; bilinmeyen bu konu L. Maracz tarafm


dan Eylul 2 0 1 0'da Ankara'da yaptlan Turk Tarih Kongresi'nde bil
diri olarak sunulmutur. Bildiri kitabt pkttgmda bu konuyu onemli
bir uzmanmm kaleminden okuyabilecegiz. Ayrmtt is;in bkz. Mar
cantonio, vd., "The 'Ugric-Turkic Battle': A Critical Review"; Mar
cantonio, The Uralic Language Fam ily, s.3 5 -4 2 .
1 0 1 Topraklannm yansm1 kaybetmekle kalmadtlar; milyonlarca soy
dalan da smtr otesinde azmhk olarak kaldt. Maracz, Hungarian
Revival, s. l l S -2 3 8, bu ko nuyu aynntth inceler. Turkiye'nin toprak
kaybt nispeten fazla gozukuyo r, ancak oralarda zaten s;ok fazla
Turk nufus bulunmuyordu.
108 I Osman KARATAY

ramm1 desteklediler, bir taraftan da farkh yorumlarla Macar


lar ve Tiirkleri yakm gosterdiler. 1 02 Daha soma komiinist do
nem ;;iddetli bir Tiirk dii;;manhg1 isterken, ;;imdi de A vrupa
Birligi anla;;Ilu sebeplerle Tiirk baglanhsm1 gormemeyi ogiit
lemektedir ve eski komiinist, yeni A vrupaCI bilim adamlan
farkh fikirlere bagnazhkla kar;;Idular.
Diinyada ha.kim olan ve Macaristan' da zorla benimsetilen
fikre gore,1 03 Avrupa'nm kuzeyinde Sibirya'ya dogru uzanan
alandaki diller kendi aralarmda birlik te;;kil ederler. Bunlann
iinde bugiin yalmz Finler ve Estonlar bagimsizdu. Digerleri
zaten Rusya'nm kuzeyine dagllmi;> ok kiiiik topluluklard1r:
Bahda Karel, Vep, i ngri, Liv, Vod, doguda i dil havzasmda
Komi, Umdurt, Mordva ve Mari. Bunlardan bazilan kendi i
lerinde boliimlere aynhr. Doguda ise bunlardan tamamen
farkh iki halk ya;;ar Hanti (Ostyak) ve Mansi (Vogul). 104
Bu son ikisi Macarca ile birlikte Ugor koluna dahil edilir
ve digerleriyle birlikte tiim aileye Fin-Ugor denir. Yani Ma
carcamn diinyadaki en yakm iki akrabasmm Sibirya'mn bah-

102 Bunu en bariz olarak "Macarlann babalan Turk, analan Fin


Ugor'dur" diisturunda bulmaktayiz. Rasonyi, Tarihte Tiirkliik,
s. l 1 8.
1 0 3 Bunu komiinist donemin bir Macar aratirmaciSI 1 9 7 0 senesinde

merd-i K1pti lisamyla ifade eder ve ofkesini kusar: "Macaristan 'da


on/arm (yani Siimer taraftarlannm, daha dogrusu Fin-Ugor kura
mma karI pkanlann) all$malanm vaymlama olanaklan bulun
mamaktadir. Ancak Arjan tin ile Amerika Birleik Devletleri'n de mer
.
kezleri vard1r . . " (Papp, "Siimerce- M acarca Sorunu", s.84). Yazar
.

adeta yurtdimdaki M acarlarm bu tiir arat1rmalannm da yasak


lanmasmi istemektedir. Ve buna bilim diyoruz.
1 0 4 M a rcantonio, The Uralic Language Family, ozl. s . S S - 6 7 ; R6na-Tas,

Hungarians and Europe in the Early Middle Ages, s. l 7 1 - 186.


TURKLERiN KOKENi I 109

smdaki toplam konuanlan 25 bin kadar olan bu iki dil oldu


gu iddia edilir.
Ancak bu yakmhk hi<;bir ekilde anlama zemini sagla
maz. Fin-Ugor kuramm1 tavizsiz savunanlardan biri olan, 20.
yy sonlanmn en onemli Macar tarih<;ilerinden Engel, Macarca
ile Hanti ve Mansice arasmdaki mesafeyi ingilizce ve Galee
ile k1yaslar. 1 05 Bu <;ok bi.iyi.ik bir u<;urumdur. ingilizce Hint
Avrupa ailesinin German grubuna aittir; Galee ise ad1 i.isti.in
de Kelt grubundan inmektedir. Hi<;bir ekilde bir i ngiliz ile
bir Gal'in anlama imkam yoktur. Belki 3000 sene once kop
mulardir ve aralarmdaki yakmhg1 <;Iplak gozle gormek <;ok
zordur.
Hanti ve Mansi dilleriyle mesafesi bu kadar bi.iyi.ik olan
Macarcanm aileye adm1 veren Fince ile mesafesini ise tarh
maya bile gerek yok. i ki asudu si.iren onca <;ahma s1hhatli
bir di.izine kelime bile bulamamihr. Macarca ile Fince, abarh
degil, kelime hazinesi bak1mmdan belki Ti.irk<;e ile Latincenin
ortakhg1 kadar bir ortakhga sahip. Bu konuda bir listeyi iki
yil once yaymlam1hk. 106 Buna gore, Macarca ile Fincenin
kokte fiilleri olarak verilen 28 kelimeden 20 tanesi Macarca
ile Ti.irk<;e arasmda da ortak. Hatta bazdan Ti.irk<;eye daha

1 0 5 Engel, The Realm of St. Stephen: A History of Medieval Hungary,


s.9. Sinor ise Macarca ve Fincenin mesafesini i ngilizce ve Rusa ile
k1yaslar (Inner Asia, s.22). Ama bu ok iyimser bir yaklaImdir.
Rusa sozliigii inceleyen benim gibi acemi bir okurun rahat gorebi
Iecegi i ngilizce ile baglantiiar, usta bir dilci tarafmdan Fince ile Ma
carca arasmda goriilemiyor.
1 06 Karatay, "Tiirklerin ve M acarlann Atalannm O rtadogu Kokenle
rine Dair", s.39.
110 I Osman KARATAY

yakm: Fin ui- lyuzmek' - Macar usz lyuzmek' - Turk yuz-. Fin
kataa- 1kaybolmak1 - Macar hagy- 1 aynlmak'; buna karnhk
Turke ad(nl)- laynlmak' Macarca ile neredeyse aymdu. Fin
pelkiiii- lkorkmak' - Macar fel- ' korkmak' - Turk belin ' tela,
korku'; Fin jua- 'imek' - Macar isz- imek', burada da Ma
carca kelime Turkeye daha yakm duruyor. Fin kuun tele
'dinlemek' - Macar hall lduymak' - Turk kul- ' duymak' (> ku
lak); Fin kytke- 'baglamak, ilitirmek' - Macar kat lbaglamak' -
Turk kat- 'stktca ilitirmek'; Fin tua- l getirmek' - Macar taj
lyumurtlamak' - Turk tavuk (Macarcas1 tyuk) ve de tag dog I

mak' .
Guruldugu gibi bunlar hayli zorlama onerilerdir. Getir
mek ile yumurtlamak ilgili olabilir ama makas1 bu kadar
aarsak, dunyada birbiriyle ilgisiz kelime kalmaz. Veya jua
kelimesini isz ile benzetirip imek fiilinin ortak oldugunu
duiinmek zor bir itir.
Buna karthk Fin lyo- 1Vurmak, arpmak', Macar lo- 'vur
mak'; Fin lykkii- 1hkmak, itmek', Macar lOk- ' itmek', Fin niike-
1 gormek', M a car nez- 1bakmak' gibi kelimeler vardu ki, ilk
harfi 1- ve n- olanlann zaten Turke ile ilintili olmasma imkan
yoktur, unku Turkede soz bamda bu harfler bulunmaz.
Veya degimi seslerle bir denklik bulunabilir.
i lgin olan ey Turkenin Fince ile benzeip Macarcadan
aynan fiillerinin de bunlardan daha az olmamastdu. Orne
gin Fin ime- lemmek', ale- 'olmak', vetii- ekmek', kr. Turk it
' Fin syo- ' yemek', kr. Turk soyu 1bir yemek tiiru', sula- ' stvt',
TURKLERiN KOKENi I 111

kr. Turk sulu gibi. Aag1da Turkeyle ilintili, hem de temel


kelime hazinesinden pek ok Fince kelime verilmektedir.
Macarca ile Fincenin kelimeleri diger alanlarda da ok
uyumaz. Daha dogrusu akraba oldugu iddia edilen iki dil
arasmda beklenen ortakhklara ok ok az rastlamr. Onceki
bolumdeki temel kelimeler tablosuna dahil edilebilecek u
kelimelerin ortak oldugu iddia edilir: Mac. agy 'beyin' - Fin
aivot ' aym'; Mac. Ju t 'komak' - Fin ajaa 'surmek' (Fince keli
me Turke ayak biimiyle ile daha yakm duruyor); Mac. ala
' alt' - Fin alia ' aym' (Turkede de var); Mac. ad 'vermek' - Fin
an taa 'aym' (kr. Turke atmak); Mac. apa 'baba' - Fin appi
'kaynata' (kr. Turke apa 'baba'); Mac. atya 'baba' - Fin ati,
iitti 'aym' (kr. Turke ata 'baba' ); Mac. nap 'gun, gune' - Fin
aurinko 'gune' (?); Mac. elo 'ileri, 6nde' - Fin edelle ' aym' (kr.
Turke ileri, ilk); Mac. el 'yaamak' - Fin eliiii aym' (kr. Turk
I

e yaa, $'leme); Mac. egy 'bir' - Fin ensi 'birinci'; Mac. ez 'bu'
- Fin etta 'ki (bagla)'; Mac. 6 'o' - Fin hiin 'aym' (kr. Turke
o); Mac. ev 'yll' - Fin ikii 'ya' (?); Mac. os ata, ecdad' - Fin iso
I

'buyuk, iri' (?); Mac. jon 'gitmek' - Fin jiiiidii 'kalmak'; Mac. ket
' iki' - Fin kaksi ' aym'; Mac. hegy 'dag, tepe' - Fin kasa 'y1gm'
(?); Mac. h6nap ' ay' - Fin kausi ' donem, ag'; Mac. ki 'kim' -
Fin ken 'aym' (kr. Turke kim); Mac. keves 'az, biraz' - Fin ke
peii 'kolay' (?); Mac. ker 'dilemek' - Fin kerjiitii ' dilenmek';
Mac. keriil 'gelmek' - Fin kiertiiii ' (evresel) donmek' (?); Mac.
htirom 'u' - Fin kolme 'aym'; Mac. hogy 'nasll' - Fin koska 'ne
zaman' (?); Mac. halad 'ilerlemek' - Fin kulkea 'gitmek'; Mac.
hal 'olmek' - Fin kuolla ' aym'; Mac. hall ' dinlemek' - Fin kuulla
112 I Osman KARATAY

' aym' (kr. Tiirk\e kulak); Mac. hat 'alh' - Fin kuusi 'aym';
Mac. kat 'baglamak' - Fin kytkeii 'aym' (kr. Tiirk\e kat ' s1k1ca
ilitirmek'); Mac. kez 'el' - Fin kiisi ' aym'; Mac. lel 'bulmak' -
Fin lOjtiiii 'aym'; Mac. mtij 'karaciger' - Fin maksa 'aym' (kr.
Tiirk\e bagzr < *bag 'karaciger' ); Mac. mi 'biz' - Fin me 'aym'
(kr. Tiirk\e biz < *mi(z)); Mac. men- 'gitmek' - Fin mennii,
miinnii 'aym' (kr. Tiirk\e man 'gitmek'); Mac. mi 'ne' - Fin
mikii 'hangi'; Mac. en 'ben' - Fin mina 'aym' (Tiirk\e ben/men
Finceye daha yakm); Mac. mtis 'baka' - Fin muu 'aym' (Tiirk
\e baka daha yakm); Mac. negy ' dort' - Fin neljii ' aym'; Mac.
nez 'bakmak' - Fin niihdii 'aym'; Mac. van 'var' - Fin olla 'ol
mak' (kr. Tiirk\e olmak); Mac. Jel 'korkmak' - Fin peliitii 'aym'
(kr. Tiirk\e bel in 'korku'); Mac. fur 'burmak' - Fin pura ' aym'
(kr. Tiirk\e burmak); Mac. sztiz 'yiiz' - Fin sata 'aym' (kr.
Tiirk\e yiiz); Mac. szem 'goz' - Fin silmii ' aym' (?); Mac. te ' sen'
- Fin sinii ' aym' (kr. Tiirk\e sen); Mac. nytir 'yaz' - Fin suvi
' aym' (Macarca kelime Tiirk\e yaz ile koktetir); Mac. sziv
'yiirek' - Fin sidiin 'aym'; Mac. ol 'kula\' - Fin syli ' aym' (Ma
carca kelime Tiirk\e ele daha yakmd1r); Mac. eg 'gok' - Fin siiii
'hava' (Macarca kelime Tiirk\e igeliye 'Tann' ile baglanhh
du); Mac. tel ' k1' - Fin talvi ' aym'; Mac. ti 'siz' - Fin te 'aym';
Mac. tesz 'yapmak' - Fin tehdii 'aym' (kr. <;uva to 'yapmak');
Mac. tavasz 'bahar' - Fin touko 'bahar ekimi' (?); Mac. taltil
'bulmak' - Fin tulla 'gelmek' (?); Mac d u g 'hkmak' - Fin tun
kea ' s1k1hrmak' (Macarca kelime Tiirk\e tzkmak ile kokte);
Mac. ur 'bay, bey' - Fin urho 'kahraman' (kr. Tiirk\e er); Mac.
uj 'yeni' - Fin uusi ' aym'; Mac. ver 'kan' - Fin veri 'aym'; Mac.
viz 'su' - Fin vesi 'aym'; Mac. veg 'u\' - Fin viime ' son' (Macar-
TURKLERiN KOKENi I 113

ea kelirne Tiirk\e uca daha yakm); Mac. at 'be' - Fin viisi ' ay
m' (Fince kelirne Tiirk\e bein ayms1; bu dilde b ve bulun
rnaz); Mac. orr 'burun' - Fin vuori 'dag' (Tiirk\e or 'dag, yiik
seklik' ve burun her ikisiyle de ilgiyi saghyor).107
Macarcamn resrni kokenbilirn sozliigii 400 kiisur kelirne
nin Fince ile ilikili oldugu iddiasmda. Diger kelirnelerde de
dururn bundan farkh d egil. Goriildiigii gibi, el, kan ve su gibi
birka\ kelirne ger\ekten de ilharn verircesine benzerlik taI
yor. Arna toplarna baklld1gmda rnanzara hayal kmkhgma
ugrahyor. 200'e yakm olrnasm1 bekledigirniz ternel kelirne
lerden \Ok az bir k1srnmm ilgili oldugu goriiliiyor. Bunlardan
da ciddi bir k1srni sorunlu ve kukulu oneriler. Toplarnm ya
nsma yakm1 Tiirk\e baglanhh kelirnelerden oluuyor. Hatta
yukanda goriildiigii gibi, baz1 Fince kelirneler bile Tiirk\eye
daha yakm. Buna kar1hk onceki boliirnde Tiirk\e-Mogolca
k1yasmda kullandigirniz listenin rnuhteviyatma gore Tiirk\e
ile Macarcanm irndilik goriilebilen ortakhklan u ekildedir
(okunular: Macar s = , sz = s, j = y, gy = d ', cs = f) :

107 Bu liste Benk6 vd.'nin Macar ki:ikenbilim si:izli.igi.inden (A Magyar


Nyelv Torteneti-Etimo/6giai Sz6tcira), i:izellikle 4. cilt s. 1 7 2 - 1 7 5 'teki
listeden derlenmitir. bnerilen baglantilann tamamma katildigimiz
anlamma gelmez.
114 I Osman KARATAY

Tiirke Eski Bicim Macarca Anlam

Saxtlar

Yedi yiti ' ayn1'


On on/van van ' (basamaktaki) on'
Yiiz yiiz szaz ' aym'

Zamirler ve B aglalar

Sen sen te 'ayn1'


0 o, ol 0 ' ayn1'
Biz biz mi ' ayn1'
Siz siz ti ' ayn1'
Kendi kentii, oz az, ez ' o, bu'
Kim kim ki ' ayn1'
Ve takl es 'ayn1'
i le ile, bilen vele ' aym'
De/da 'ama' de/da de ' ayn!'
Ha 'eger' ha ha ' ayn1'
Tiim, biitiin, hep tom ' doldurmak'

Temel Fiiller

At at ad 'vermek'
Ayt ' soylemek' ayt ejt ' telaffuz etmek'
Bagla ba fug ' ayn1' 108

Bin min men ' gitmek'

Biti biti 'yazmak betu 'harf'

10 8 Listedeki bazJ o rneklerde de goriilecegi uzere, Macarca !- VC

Turke b- denkligi vard1r.


TURKLERiN KOKENi I 115

Boi boi fei 'yan'1 09


Bula bulga bolygat 'kantumak'
Bur bur fur 'aynt'
Dog tog toj 'yumurtlamak'
Dol tol tO!, tel 'aynt'
Dov toqt dob ' davul'
Er er er 'varmak, ermek'
E e as ' kazmak'
Et et hat 'etkileme'
Ge l kel kere ' ge l ' (emir kipinde
yatyor)
i <; i<; isz 'aynt'
Kap kap kap ' almak'
Kat kat ' stki baglamak' kot 'baglamak'
Kes kes kes 'bt<;ak'
Koru qon or 'aynt'
-le -le 'hale getirmek'1 1 0 le 'olmak'
01 bol vol ' aynt' ge<;-
mi zamanda)

1 09 Bu ashnda Ruhlen'in pal 'iki' ( < yanm) olarak kurdugu (Dilin Ko


keni, s. l 0 3 - 1 0 5) evrensel bir koke gidiyor. Ruhlen Altaycanm mu
kabil kelimesi olmadtgmdan bu koke kattlmadtgmt soyler. Dogru
dur, Tiirkc;e Altay dili olmadtgt ic;in ibu kelimeyle katthyor.
1 10
isim ve stfattan fiil yapan ve biitiin dunya dillerinin ktskanacagt
gorkemde bir ek olan -/e'den bahsediyoruz. Arkadatmtz Ahmet'e
benzedigimizde "ahmet/eiriz"; iilkemizin uydusu oldugunda "uy
du/amnz", yogurdu "sanmsak/anz". Eklerin kelimelerden geldigi
bilindigine gore, bunun c;ok eski donemden, Tiirkc;ede sozbat /
bulundugu zamanlardan kalan ve zamanla ekleen bir kelime ol
dugunu, Macarcada ise fiil olarak kaldtgmt diiiinmeliyiz.
116 I Osman KARATAY

en i:il i:i l ' i:ildiirmek'


gyil 'i:ild iirmek'
hal ' i:ilmek'
Pi bl foi ' ayn1'
Say sa szam ' say!'
Si:in si:in sziin 'ayn1'
Si:iyle si:iyle sz6 ' si:iz'
Siiz siiz szur 'ayn1'
Tam tanu tanu (l) 'i:igrenmek'
T1ka hq dug 'aynl'
Var bar va 'olmak, bulunmak'
Yala yala nyal 'ayn1'
Yaz yaz ir ' ayn1'
Yar yar ir 'yazmak' 11 1
Yarat yarat gyar 'iiretmek'
Yaa yaa et 'yaamak'
Ye yi e 'ayn1'
Yok yok j6 'iyi'
Yok yok jog 'hak'112

111 Yaz v e yar fiillerimizin aym kokten geldiklerini v e R'lemenin bu


lundugunu samyoruz. Macarcada rov- 'oymak' fiiliyle ifade edildigi
gibi, Eski Turk yaz1s1 oymakla, yarmakla ilgili bir iti. Bugiin Ba
ti'daki kullamm olan ' Runic' yerine 'oyma yaz1' tabirini kullanmak
tayiz. Yarmak belki ortadan ikiye ayirmayi anlatsa da yaz1 amanyla
tahtaya uyguland1gmda sonuta benzer bir itir. i ngilizce write
'yazmak' dahi oymaktan gelir ( Klein, A Comprehensive Etymological
Dictionary of the English Language - l/-, s.l 754).
1 1 2 Giiney Azerbaycanh dilbilimci Dr. Cihangir Karimi, bir sohbette
ilgin bir tespitini aktard1. Tebriz evresinde bir kimse istenen b i r
eyin kendisinde bulunmadigmi soylemek i i n 'bereket' dermi. B u
brnek Arapa h ayr 'iyilik' kelimesinin dilimizde "olumsuzluk kel i-
TURKLERiN KOKENi I 117

Yiiz yiiz usz 'ayn1'

Temel S1fatlar

Alt ala ala ' ayn1'


Alt ala also ' ayn1'
Alc;ak alc;ak alacsony ' ayn1'
Baka baka m as ' ayn1'
Bol bol bo ' aym'
Biiyiik bog magas 'yiiksek'
<;ok c;ok sok ' ayn1'
Eski eski os ' ayn1'
Gee; kic; kes 'gecikmek'
Gok kok kek ' ayn1'
i lk il, ilk elO ' ayn1'
i nce yinc;e gyenge 'zay1f'
i yi edgii Egy 'Tann'
Kiic;iik kic;ik kicsi, kis ' ayn1'
San sang sarga ' ayn1'
Son song sziin ' ayn1'
Uzun uzun hossztt ' aynl'
Yeg yig jo ' iyi'
Yuvarlak tegirmi teker ' sarmak'

mesi" haline gelmesiyle ortiiiiyor. Bunu Turk zihniyetindeki bir


tezahiirle apklayabilir miyiz? Yeg 'iyi' sifatimiz bir taraftan yok
(yog) fiiliyle baglant1h goziikiiyor, bir taraftan da M acarcadaki j6
'iyi' ile buluuyor.
118 I Osman KARATAY

Kii ve Akrabahk Tabirleri

Agabey i<;:i ocs ' karde;;'

Ana ana any a ' ayn1'

Ata 'baba' ata atya 'aynl'

Apa 'baba' apa apa 'ayn1'

Boy 'bod' faj '1rk, soy'

<:: o cuk <;:ocuk, bala gyermek ' <;:ocuk'

Er er ur 'bay, bey'

Halk kiin hon 'yurt'


Nine nine neni 'ayn1'

Organ isimleri

Akll og agy 'beyin'


Akd og okos 'akllh'

A yak adak, *padak fut 'ko;;mak'

Bagu bagu maj 'karaciger'


Ba;; ba;;, *ba fej 'ayn1'
Bel bel bel 'bag1rsak'

Burun burun orr 'ayn1'


Diz tir terd 'ayn1'
Kol kar "kolun iist k1sm1" kar 'ayn1'
Kulak kulkak hall gat ' dinlemek'
Mide yumur gyomor' aym'

Sakal sakal szakall 'ayn1'


Tiiy tiiy, telek toll 'aynl'
Us es, us esz ' ayn1'
Yaka yaka nyak 'boyun'
TURKLERiN KOKENi I 119

B ahca Hananlar

Arslan arslan oroszlan 'ayn1'


Bar an baran barany 'kuzu'
Bog a buqa bika 'aynl'
Bocek bog bogar ' ayn1'

pok 'ori.imcek'
Buzag1 buzag1 borju 'aynl'
C:: a kal <;akal sakal 'ayn1'
Dana tana tin a ' aynl'
Deve teve teve ' ayn1'
Ke<;i ke<;i kecske ' ayn1'
Ko<; ko<; kos ' ayn1'
Kurbaga baka beka ' ayn1'

Kurt bori farkas ' ayn1'


Oki.iz oki.iz okor ' ayn1'
Tavuk taguq1 tyuk ' aynl'

Bahca Bitkiler

Aga<; 1ga<; ag ' dal'

Arpa arpa arpa ' ayn1'

Bugday bug day buza ' ayn1'


Bur<;ak bur<;aq borso 'bezel ye'
Dan tang dara 'irmik'
Elma alma alma ' ayn1'
Ekmek etmek vet ' (ekin) ekmek'
Kok kok gyoker ' aynl'
120 I Osman KARATAY

Orman orman er do 'aynt'

Yemi yemi gyiimolcs 'aynt'

Zaman Tabirleri

Bahar yaz nyar 'yaz'


Ogle tii del 'ogle'

Giiz kiiz 6sz 'aynt'

Zaman od ido 'aynt'

Zaman qor kor 'ya, c;ag, zaman'

Fiziki, cografi vd. tabirler

Deniz tengiz tenger 'aynt'

Gok kok eg 'ayn t'1 1 3


Yel yel szel 'aynt'

1 13Macarcanm resmi kokenbilim sozliigii bu kelimenin koken inin bi


linmedigini soyler (Benko vd., A Magyar Nyelv Torteneti
Etimol6giai Sz6tara -/-, s . 7 1 0 ) . Halbuki bu ok basit bir kel imedir.
Hemen her dilde gok ve Tann kel imeleri baglantihdir. Macarca Egy
'Tann' kelimesi de aym ekilde bununla baglantihdir. Egy ise bir
taraftan bizim iyi (eski edgii; kr. i ng. God 'Tann'; good 'iyi') keli
memizle, bir taraftan da iye "bir yerden sorumlu ruh, sahip" ile an
lam ilgisine sahiptir. iskandinav ba ilah1 Odin'in isminin Slav dille
rinde 'bir' anlamma geldigini diiiiniirsek, eski insanlann Tann ve
bir kelimelerini ozdeletirme egilimi dogru ve yaygm ise, Macarca
egy 'bir' kelimesi de Egy 'Tann ' ile baglantiii olabilir (Vak1a sozlii
giin son cildinde Tiirke baglantiSI kabul edilir) . Bunun iin Sami
dillerinden kokler de oneril ir. Agostini, "Language Reconstruction
Applied to the Uralic Languages", s. 1 1 2, Fince iiksi 'bir' kel imesini
ibranice (ve Arapa) ehad'a baglarken, Macarca egy'nin bir diger
Sami dili olan Akadadan geldigi ni diiiiniir: ed(u) 'bir'.
TURKLERiN KOKENi I 121

Mogolcaya uyguladtgtmtz listenin aymsm1 burada Macar


ca i<;in kullandtk. 400 kelimeden toplam ortakhk say1s1 132
olarak <;tktyoro En dikkat <;ekici ortakhk fiillerde goziikiiyor.
Fiiller kendi i<;inde degiken olabilen ama diller arasmda faz
la ge<;iken olmayan kelimelerdir. Evcil ve yabani hayvan
isimleri ve tanm iiriinlerindeki ortakhk da dikkat <;ekicio Ay
nca, renklerde Mogolcadan geri kalsa da diger temel stfatlar
da Tiirk<;eye daha yakm duruyoro Bu arada temel stfatlar ara
smda renklere sakmgan yaklamahytzo Zira bir dilden dige
rine <;ok rahat ge<;erler. Bizdeki 6rneklere bakahm: Mavi, si
yah, beyaz, bej, gri, pembe, eflatun o 0 0 Hepsi de yabanc1 . Bu
arada, ibu listeye ahnmam1 Swadesh kelimelerinden ' ok'
i<;in Macar nyil 'ok' - Turk Sl 'i' gibi denklikler de varduo
Goriildiigii gibi Macarca ile Tiirk<;enin benzerlikleri Mo
golca-Tiirk<;e ve Fince-Macarca ortakhklanmn kat kat iize
rindeo Ktyasi bir tarafa buakahmo Bu stmftaki bir kelime ikin
ci ve ii<;iincii dereceden birka<;, hatta bazen onlarca kelimeye
bedeldiro Temel kelime hazinesinde bu kadar benzerlik varsa
(ki buna Hint-A vrupa dillerinin miiterek unsurlannda ulaI
lamtyor), bu noktada soy sorgulamas1 balaro Tiirk<;e ile Ma
carcanm koken ilgisi yoksa, normalde goriilmeyen boyle bir
tablo nasll oluuyor? <;unkii bunlar kolay kolay odiin<;lene
meyen kelimelerden oluuyoro Veya tersinden sorahm: Bura
daki bunca kelime Tiirk<;e ile Macarcayt akraba kllmaya yet
mezken, <;ok daha az kelime Tiirk<;e ile Mogolcayt nasll aym
aileye sokuyor?
122 I Osman KARATAY

Poppe Mogolca-Tiirk\e k1yaslamasmda olmayana degil,


olanlara bak1lmas1 gerektigini soylemiti. Biz de burada,
Tiirk\e-Macarca k1yaslamasmda olanlara bakmay1 oneriyo
ruz. D stelik zorlama veya dolayh baglanhlan buraya hi\ al
madik.
Eski Tiirk\enin koken sozliigiinii yazan Clauson, Mogolca
ile Tiirk\enin iki akrabadan beklenen yakmhg1 gostermedik
lerini belirterek Altay kuramm1 reddediyor. Buna yukanda
deginmitik. O te yandan bir makalesinde " Ural dillerinin bir
birleriyle soyca akraba olduklarzm kimse inkfir edemez" ifadesini
kullamyor.114 Ama Ural dillerinin birbirleriyle uyuma oram
sozde Altay dillerinden de az. Burada en az U\ tane aile go
ziikiiyor: Fin, Ugor ve Samoyed. Ugor kolunun kendi i\inde
ki soruna, yani Macarca ile Hanti ve Mansi dillerinin 'uzakh
gma' yukanda deginmitik.
Aynen Mogolca gibi Macarcada da Tiirk\e ile ilikili \Ok
say1da ikinci ve U\iincii derecede kelime bulunur. Bunlann
bazllan a\Ik\a sonraki zamanlarda odiin\lenmitir ama
onemli bir k1sm1 eski zamanlara iaret eder: tics 'marangoz',
asita 'esnemek', bagoly 'bayku', belyeg 'pul' (beleg, belge), ber
'iicret' (< vergi), betii 'harf' (biti 'yazmak'), bilincs 'kelep\e'
(bilek\e), bar ' arap' (bor 'bag'), borz 'porsuk', boles 'bilge',
bolcs6 'beik', bu tyok 'budak', bii 'biiyii', cigany ' <;ingene' (<
\Igan 'yoksul'), csa ( ' dolandumak' (< \almak), csap ' \arpmak',
csattiz ' \ahmak', csat ' \atmak' (eklemek), csat ' toka', csavar

1 14 Clauson, "On the I dea of Sumerian-Ural-Altaic Affinities", s.49 3 .


TURKLERiN KOKENi I 123

'<;evirmek', cselez '<;ahmlamak', csipa ' <;apak', csizma '<;izme',


cs6nak 'kaytk' (< <;anak), derek 'bel' (< direk) . . . gibi. 1 15
Akademi'nin Macarca kokenbilim sozliigii Tiirk<;e kelime
lere kar1 sakmgan davranmasma ragmen 500' den fazla ke
lime listeliyor. Bu say1 Fince ile ortakhklann iki katmdan faz
la ve de onlann onemli bir ktsm1 zaten Tiirk<;e ile a<;tklanabi
len kelimeler. Macarcanm giiya en yakm akrabalan olan
Vogulca ile 660, Ostyak<;a ile 780 kadar kelime ortak. Bunla
nn ciddi bir ktsmt elbette hem birbirleriyle hem de Tiirk<;eyle
kesiiyor. Vogul ve Ostyak dilleri ikiz oldugundan, kelime
hazineleri de biiyiik ol<;ii d e ortaktu.
Dolaytstyla Tiirk<;e Macarca ile kelime ortakhgt bulunan
miinferit diller arasmda a<;tk farkla en onde gideni. O te yan
dan, bir dilin en yakm akrabastyla 700 kelimesi var ise, keli
menin tarn anlamtyla ' aytphr' . Bizzat kardeleri oldugu iddia
edilen Vogul ve Ostyak dilleriyle ilikisi sorunlu olan Macar
cayt daha geni bir aileye (siyasi yontemler dtmda) nasll
oturtabilecegiz?11 6 Durum sorular htzh ge<;itirilerek bize

1 15 Hergun yeni kelimeler listeye ekleniyor. M esela daha onceki a


hmalarda bulunmayan Macar maj - Turk bag 'bag1r' bunlardan ta
rafimizca onerilen birisi olup, Marcantonio tarafmdan 2 0 1 0 y1hnda
M ontreal'de duzenlenen 1 7. Fin - Ugor (:allmalan Kongresi'nde su
nulan bildiriyle duyurulmutur. Butun ilgili dunya gibi bizler de
esasen R6na-Tas'm Macarcadaki Turkeler sozli.igunu bekliyoruz.
1 1 6 Bu sorunun cevabm1, b u konudaki e n kapsamh v e eletirel ah
mayi (The Uratic Language Fam ily. Facts, Myths and Sta tistics) ya
pan Marcantonio uzun uzad1ya vermitir. Kendisi bu kitabmdaki
fikirlerinin ozetini, yeni baz1 bulgularla birlikte 2 0 1 0 y1hnda <;:e
me'de yap1lan Turk kulturu kurultayma da sunmutur: " M acarca
nm Kokeni: M acarca, Fince ve Turke Koutl uklar".
124 I Osman KARATAY

ozetlerin verildigi ekilde basit degil. Belki de Denis Sinor


bunu itiraf etrnektedir: "Kesinlikle inanzyorum ki tiim Ural ve
Altay dillerinden sadece Kuzey Tunguz ve Ob- Ugor dilleri bilin
seydi, kimse bunlarm soy ilgisini inkar etmeyecekti. Aslmda Kuzey
Tunguzca ve Uralca pek (Ok bakzmdan birbirine Mogolca Tunguz
cadan daha yakmdzr . . . Mogolca ile Fin-Ugorcaya yakm ilgisi gozu
ken Tiirk(e arasmda temelden farklzlzklar vardzr. " 1 1 7 Bunu zaten
biz yukandaki tablolarda gordiik. Mogolca ile Tiirke arasm
da beklenen oliide tatrnin edici baglanhlar bularnazken, Ma
carca ile Tiirkenin auhc1 yakmhgma ahit olduk.
Ruhlen'm dedigi gibi, iki dil arasmda kazara benzerlik
olabilir arna bu 'kaza' tekerriir etrnez.ns Bizirn ornegirnizde o
kadar ok kaza var ki, dururndan kukulanrnarnak elde degil.
Dille ilgili baka bir husus daha var. Macarcanm kayitlan
m sekiz asudu biliyoruz. 0 da tarn degil. 10. asudan soma
kiiiik Tiirk topluluklan siirekli Macaristan' a yerlerni ve ki
sa zarnanda erirnilerdir. Dillerinin izleri de kalrn1hr arna
bunlar birka kelirneden ibaret olup, genel yap1y1 etkileyecek
nicelikte degildir. Alrnan (-yiizde 10) ve Slav (-yiizde 20) de
nizi iinde tek bama bulunan Macarca, siirekli bunlardan ke
lirne alrn1 ve ozii bak1rnmdan erirnitir. 19. yy' a kadar Latin
cenin yaz1 dili olrnas1 da Macarcanm gelirnesini olurnsuz et
kilernitir.

117 Sinor 1 988'den ( The Uralic Languages) naklen Agostini, "Langua


ge Reconstructi on Applied to the Uralic Languages", s.78; M arcan
to nio, The Uralic Language Family, s . 1 6 5 . Belki de Ruhlen'in Ku
zeydogu Sibirya'n m Yukagir dilini Fince ve Macarcayla k1yasm1 (Di
lin Kokeni, s.4 7 -48) bu en;:eveye almahyiz.
1 1 s Ruhlen, Dilin Kokeni, s . 1 8 .
TURKLERiN KOKENi I 125

Sonuta, giiniimiizdeki Amerikancalamayt bir kenara bt


rakusak, yerlemi dilin kelimelerinin iite birinden fazlas1
Bah kokenlidir. Biitiin odiinleme kelimeleri 1kart1p ekir
dek dile donersek, yukanda ad1 geen Habsburg gorevlisi
Budenz bile Macarcadaki kelimelerin iite birinin Tiirke
baglanhh oldugunu soylemitir. 11 9
$imdi, dilbilimdeki geleneksel kabule uyarak, birbiriyle
alakay1 ka y beden iki akraba d ilin kelime hazinelerinin bin
yllda iite bir oranmda farkhlahgt hesaplamasm1 burada
uygularsak, 120 bin yll onceki Macarcanm bin yll onceki Tiirk
eye bugiinkiinden ok daha yakm ve kelimelerin en az yan
smm Tiirke ile payda oldugu sonucu 1kar.
<:: o k basit bir ornek: Anadolu'da tarkan, tegin, tudun vb .
sanlann hangisini yaatm11z? Tiirkistan' da kalanlan da za
man amdud1. Macarlar da benzer ekilde pek ok kelimeyi
unutmu, yerlerine yenilerini alm1lardu. Mesela 13. yy'da
yazllan koken destanlannda turul kuundan bahsedilir. Bu
giin Macarcada tugrul kuu bulunmadtgt gibi, iin ash bizde
de yoktur. Sadece ozel isim olarak yaahyoruz. Aym ekilde
Erdel bolgesinin ismi Erd6 + el (orman ili) yaptsmdadu (kr.
aym bolgenin Latince ismi Transilvania 'orman otesindeki
yer' ). El kelimesi bugiinkii Macarcada veya eski kayttlarda
bulunmuyor, ama bir yerde kullamlm1 ve kayda gemi.

119Marcantonio, The Uralic Language Family, s.40.


120Temel kelime hazinesi iin bu oran farkhd1r; yiizde 8 l ' i 1 0 0 0 yil
sonra da kullammda olacakt1r: Clauson, "Altay Teorisinin Leksi
koistatistiksel B i r Degerlendirmesi", s . 1 5 6.
126 I Osman KARATAY

Aym eyi kukusuz Ugor dilleri i<;in de yapabiliriz. Ama


bu dillerin ' konserve' olarak kald1klanm, dilde koklii degiik
liklere sebep olan siire<;leri fazla yaamadiklanm soyleyebili
riz.121
Tiirk<;e Yakutlardan (Mogol ve Tunguz etkisi) Altayhlara
(Mogol etkisi) ve bu tarafa (Arap ve Fars etkis1) hemen her
yerde derin doniiiimler yaamitlr. Aymsm1 Macarca da
yapm1hr. Dolayisiyla bu iki dilin birbirinden uzaklama
oram, Macarca ile Hanti veya Mansi dillerinin oranmdan <;ok
<;ok fazladu. Aym ey Macarca ile Fin dilleri arasmda da ge
<;erlidir. Yap1sal ozellikleri de diiiindiigiimiizde, Macarcanm
geriye dogru gittik<;e Tiirk<;eye daha <;ok yaklaan, belki bir
noktada buluan bir dil oldugu diiiiniilebilir.
Bunu kelime denkliklerinden daha saghkh gosterebilecek
olan yap1m ve <;ekim eklerinin kar1latumasm1 ilerdeki <;a
hmalara havale ediyoruz. Ama hi<;bir ekilde ahnti-verinti
ilikisiyle a<;Iklanamayacak bir ornek olarak Macarca ettirgen
ve doniilii yapllar kuran -t ve -l eklerine bakmak yeterli. Bu
ekler aynen Tiirk<;edeki kurumak > kuru tmak ve kzrmak > kml
mak orneklerindeki anlam ge<;ilerini saglar. Veya tek bir or
nek: Voltam 'oldum, idim' . Ge<;mi zaman -t yap1hyor, bizim-

121 Tiirkenin muhafazakarhg1 iizerinde ok soylenir. Boyle bir he


saplama yapan Clauson, ortalama olarak eski Tiirkenin kelimele
rinin yiizde 90'mm bugiin kullammda oldugunu soyliiyor (Clauson,
"Altay Teorisinin Leksikoistatistiksel Bir Degerlendirmesi", s . 1 6 2 ;
"On t h e I d e a of Sumerian-Ural-Altaic Affinities", s.494) ama miinfe
rit dillerde bu oran degimektedir. Yani bizim oktan unuttugumuz
Goktiirke bir kelime baka bir Tiirk Iehesinde ya1yor olabilir. Bu
arada Clauson'a gore Tiirkiye Tiirkesi digerlerine nazaran Gok
tiirkenin soz mirasm1 daha iyi korumaktad1r.
TURKLERiN KOKENi I 127

le aym; birinci tekil ?ahsm <;ekimi -m ile yap1hyor, bizimle


aym. Bir de tabii 'olmak' gibi en temel fiil aym, bu fiil bir dil
de yoksa dil yoktur. Olmak ya da olmamak bu yuzden en
onemli meseledir.
Turk<;enin Macarcay1 en saghkh kar?Ila?hrabilecegimiz ko
lu olan Eski Bulgarcamn tarn olarak ne oldugunu da bilmiyo
ruz. Eski Macarca, Bulgar Turk<;esine yakla?acakhr ama biz
belki 50 kadar kelime di?mda Turk<;enin bu kolunu bilmiyo
ruz. Bildigimiz ?ey temel ses ozellikleri. Bu noktada <;uva?<;a
ile ve Macarcadaki en eski Turk<;e tabaka ile uyu?uyor. <;u
va?<;aya Bulgarcamn devam1 demek <;ok zor. Dense bile arada
binyllhk bir ayn?ma donemi var.
Biz bugun Macarcay1 <;aresiz olarak Ortak Turk<;e ve <;u
Va?<;a ile k1yashyoruz. Halbuki Bulgarca bu son ikisinden
farkh ve muhtemelen en eski Turk<;enin ozelliklerini en iyi
yans1tan Turk leh<;esiydi. Dolayisiyla eski Macarcanm Bul
garca uzerinden Turk<;e ile aym yola girdigi varsay1m1, keyfi
bir <;Ikanm olmayacak, hakh manhki sebeplere dayanacaktu.
Bunu daha once de i?U <;izimle anlatmi?hk (Burada Bulgarca
nm On-Turk dilinin devam1 olduguna ve Ortak Turk<;enin bir
sapmay1 temsil ettigine inamyoruz)1 22

1 22 Karatay, " M acar veya Onogur (Hungar)", s . 3 3 .


128 I Osman KARATAY

y on-Macar
Ogur f Bulgar
l_. On-Turk

l_. Ortak Turk


O yleyse toplamda bu resmi nasll degerlendirmeliyiz?
YEDiNCi BOLUM

ESKi DUNYAYA YENi DUZEN

Dil aileleri ile biyolojik uklann dogrudan bir ilgisi yok. Sa


nm ve iri yan i sveliler ufak tefek ve kara kuru Hintlilerle
aym dil ailesindenler ama hi benzemiyorlar. Bir Fin-Ugor
veya Ural ailesi varsa, Eskimo tipli Samoyedler veya Vogul
larla sanm Fin veya Estonlar da benzem iyorlar. Altay diye
bir aile varsa ve Tiirke oraya aitse, Tiirkler de Manu
Tunguzlara benzemek durumunda ve zorunda degildir.
Dil ailesinin varhg1 tarn kamtlanmadan bunun 1k1 nokta
SI yapilmas1 ve ardmdan uki tespitte bulunulmas1 yontemde
biiyiik bir yanh ieriyor. Onceki boliimiin sonulan bize
Turk anayurdunu illa da doguda, Mogol ve Tunguzlann
komulugunda aramam1z gerekmedigini gosterdi. O te yan
dan, Macarca ile yakmhgm temel kelime hazinesini ilgilendi
ren yonii, Macarhkla da yakmhg1 diiiinmemizi ogiitliiyor.
Kim bu Macarlar? K1saca bakmam1z laz1m.
895 senesinde bugiinkii yurtlanm kesin olarak ele geiren
Macarlar, buraya Don nehri boylanndan, Kmm'm kuzeyin
den geldiler. Macar kelimesi balang1ta birligi oluturan 10
130 I Osman KARATAY

kadar kabileden birinin, ama en onemlisinin ad1yd1. Soma


yay1hp ti.im ulusa isim oldu. Bu birlige Onogurlar denir.
Onogurlar Don nehri boylanna 463 yll1 civannda geldiler.123
Tarih<;ilikte Onogurlar bir Turk toplulugu olarak bilinir ve
genellikle Macarlann bu birligin d1mda, baka dil konuan
bir topluluk olduguna inamhr. Buna gore Turk Onogurlarla
Macarlar Hazar idaresi altmda Don nehri boylannda yeni
birlik kurmular ve Orta A vrupa'ya bu birlik gitrnitir. Bu
yuzden Bah' da Macarlara Onogur kelimesinden gelme
'Hungar' deniyor.
Ancak bu tamamen varsay1ma dayamr. i in ash Onogurla
rm dilini bilmiyoruz. Bulgarhk ile ozdeletikleri i<;in Ogurla
n Turk kabul ediyoruz. Halbuki Karadeniz kuzeyindeki sa
hada Bulgarlarla koken degil, sadece kader birliktelikleri
vardu. Fakat bu birligin en azmdan yonetici tak1mmm Turk
oldugunu akla getiren sebepler vardu. Boy orgutlenme bi
<;imleri bunlann en onemlisidir. Ogur birligi ikiye aynhr. Bi
rine On veya Kara Ogurlar deriz ki, bundan imdiki Macarhk
<;1km1hr. Tuna Bulgarlanna da baz1 kaynaklar Onogur der
ler.124
Boy birliginin diger kolu ise San Ogur diye adlamr ki, bu
san kelimesinden o donemde 'ak'1 anlamarn1z gerekiyor. 125

1 2 3 Ahmetbeyoglu, Grek Seyyah1 Priskos, s.65.


1 2 4 Tiirkiye'de Ogur tarihine ilgi gosterilmemitir. Ktsa bir tarihleri
Rasonyi, Tarih te Tiirkliik, s.88-95, ve Golden, Tiirk Halklan Tarihine
Giri, 1 0 6- 1 2 0'de okunabilir. Tiirkede Onogurlan miistakilen Zi
monyi yazmtttr: " B ulgarlar ve Ogurlar".
1 2 5 Bu san kelimesini yukanda geen Priscus'ta (5. yy) ve muhteme

len ondan ahntt layan Siiryani Zekeriya'da (6. yy) 'San Ogur' tabi-
TURKLERiN KOKENi I 131

Bunlar da A varlardan kaarak Galiwa bolgesine gelmiler,


yerli Slav halk arasmda eriyerek kimliklerini kaybetmilerdir.
Kurbat adh yoneticilerinin adma izafeten isimlerin sonradan
Kurbat, ondan da Horvat haline gelmitir. Bunlardan bir
k1sm1 Galiya' dan Balkanlara goerek imdiki Huvathgt
oluturmutur. 126 Hem ilk Huvat yoneticilerinin isimlerinde
hem de birinci kuak Macar idarecilerinde Turke isimlerle
karIlamam1z Ogurlann koken olarak Turklukten uzak ol
madtklanm gostermektedir.
Herhangi bir toplulukta Turke kii veya budun isimleri
olabilir; orgutlenme ve hayat tarzlan da Turklere benzeyebi
lir. Ama Macar hadisesinde esas kafa kanhran nokta imdiki
bildigimiz haliyle Macarlann, eskiden Turk diye adlanmast
du. Yukanda bir dipnotta Konstantinos Porphyrogenitus'un
kitabmda Macarlann tsrarla ve surekli "Turk" olarak adlan-

rinde okumaktaytz (Zachariah, The Syriac Chron icle, s.3 28 ). Povest'


Vremenmh Let olarak bilinen en eski Rus ytlhgt ise aynt topluluktan
Ak Ogur (Belie Ugn) olarak bahseder (s.2 1 0 ) . Eski Tiirkc;:ede ak an
lammda san kelimesinin kullammma Ogur bolgesindeki H azar ka
lesi Sarkel'in admda da rastlanz. Buranm adt Arap, Bizans ve Rus
kaynaklannda 'ak ehir', 'ak hisar' gibi anlamlarla gec;:er. Tiirkc;:esi
ise an kef 'ak kale' bic;:iminden gelir (bkz. Czegledy, "Sarkel : An
Ancient Turkish Word for House") . B u belki de yaygm bir anlambi
limsel gec;:itir. Zira Eski Slavcada beyaz anlamma gelen plav' gii
niimiizdeki hemen tiim Slav dillerinde 'ac;:tk san, sanm' anlamma
sahiptir (Derksen, Etymological Dictionary of the Slavic Inherited
Lexicon, s.4 1 2 ) .
1 26 Karatay, " H t rvatlann Kokeni ve Ortac;:ag H t rvat Tarihi", s.9 5 - 1 04.
132 I Osman KARATAY

d1gm1 soylemitik. Bu ne ilk ne de tektir. Konstantinos'un ba


basi Bilge Leo da aym eyi soyler.127
i slam kaynaklannm Macarlan Tiirk kavimleri arasmda
tasnifini bir kenara buakahm. Diger 6rneklerde onlan tam
yan, hassaten bahseden kimseler Tiirk adm1 kullamyor. Kral
1. Geza'ya Roma ve i stanbul yap1m1 iki pan;ah bir ta gonde
riliyor. Tacm alt kismi Bizans hediyesi ve iizerinde bir yaz1
var: " Geovitsas pistos krales tourkias" (Tiirklerin sad1k krah
Geza/Y abguca)128
Ta gibi ok degerli ve 6nemli bir armagan giderken iize
rinde yazilacak yaz1 ok diiiiniilmiitiir herhalde. Eger Ma
car kralma Tiirk krah deniyorsa, arhk gerisini konumaya ge
rek yok. Demek ki Macarlar, o donemde kendilerini Tiirk ola
rak adlandmyorlard1. Obiir tiirlii, Bizans imparatoru bir kra
la ta hediye ediyor ama halkmm ve devletinin adm1 bilmi
yor, 80 senedir ogrenememiler, yanhhkla bir ey yazili
yor . . . Boyle bir diplomatik gaf1 ABD' nin sab1k bakanlann
dan 2. Bush dahi yapmamihr.
Bunun aIklamas1 6rnegin R6na-Tas tarafmdan "Ben
yurtd1mdayken kendime Hungar, iilkemde ise Macar diyo
rum" orneklemesiyle yapil1r. 1 29 Yani Macarlar d1anya kar1
kendilerini Tiirk diye tamhyorlarmi. Bugiin Macarlarm d1a-

1 2 7 M acarlar iin Turk kel imesinin kullamlmasmi tahlil eden tatm in


edici kapsamda bir ahmanm bulunduguna inanm1yoruz. M evcut
iyi ahmalar iin bkz. N emeth, A Honfoglal6 Magyarsag Kia/a
ku/6.sa, s . 1 9 5 - 2 0 3 ; R6na-Tas, Hungarians and Europe in the Early
Middle Ages, s.2 7 5 - 2 8 2 .
128 R6na-Tas, Hungarians and Europe in the Early Middle Ages, s . 2 7 7 .
1 2 9 R6na-Tas, Hungarians a n d Europe i n the Early Middle Ages, s.2 7 6 .
TURKLERiN KOKENi I 133

nda Hungar diye bilinmelerinin tarihi ve onemli bir sebebi


var. Keyfi bir adlandumamn yaygmlamast degil bu. Macar
kabilesinin de dahil oldugu boy birliginin isminden geliyor
bu. Eger eski donemde de Macarlar yurtdtmda kendilerini
'Turk' diye tamhyorlarsa, bunun ciddi bir sebebi olmahdu.
Bu sebep bir iki kuakhk Gokturk hakimiyeti olamaz.
Dolaytstyla Turk kelimesinin Macarhk baglanhsmt iyi tet
kik etmek laz1m. Donem ;ok ilgin;. Onogur/Macarhgm kendi
adma tarih sahnesine ;tkhgt ilk asulan kapstyor. Daha once
bunlar daima baka kavimlerin idaresinde yaam1 (A var,
Gokturk, Bulgar ve Hazar) edilgen, hatta samur ticaretinden
baka bir ey bilmeyen miskin bir halkh. Tarihte edilgenlerin
nam1 ve yeri bakalarmca belirlenir.
9. yy'la, daha dogrusu 830'larla birlikte bu topluluk otur
dugu yerden ayaga kalkmaya bahyor. Hazar muttefiki ola
rak ;evreye yaphklan akmlarla ii ogreniyorlar ve 860'larda
uzun mesafeleri aarak Almanya'ya dahi saldmyorlar.
890'larda ise dogudan gelen bask1 sebebiyle Don boylannda
ki yurtlanm terk edip buyi.ik bir devleti (Slavlarm Moravya
kralhgt) ortadan kaldtrarak imdiki Macaristan' a yerleiyor
lar. Yerletikten soma rahat durmuyorlar. i spanya ortalan da
dahil, Avrupa'nm her taraftm kastp kavuruyorlar.130
Buna, tarihte kendi adma hareket etme denir ve tarihini
kendisi yapan halklar ismini de kendisi ahr. i te bu donemde
kaynaklar onlardan edebi olarak Hun, etnik manada Onogur,

Bo E ngel, The Realm of St. Stephen, s. l 3 - 1 5 .


134 I Osman KARATAY

diplomatik olarak ise Turk olarak bahsediyorlar. Bu son kul


lamm en dikkatli kullamm1 i<;erir; bouna degildir. Macarlar
kendilerine Turk diyorlardt ki, bakalan da oyle demitir.
Bu durumda butun dunyayt ofkelendirecek "Macarlar
Turk' tur" gibi bir sonuca m1 ulaacagtz? Kukusuz hayu. Bu
gunku Macarlar Turk degildir. Biz eski Macarlardan bahse
diyoruz. Bugunkiiler hayli degimi ve donumu bir toplu
lugu temsil eder. Aym zamanda da eski Turklerden bahsedi
yoruz. Bugunku Turkler ile eski Turklerin tarn uyutugunu
kim soyleyebilir? Biz de hayli donutuk ve degitik. Burada
eski Turklerle eski Macarlan konuuyoruz.
Belirttigimiz gibi, bugunku Macarhgt ureten Ogur boylan
460'larda Avrupa'ya, Don nehri boylarma dogudan geldiler.
Geldikleri yerin bugunku Bakudistan arazisi oldugunu bu
gun rahathkla soyleyebiliyoruz. Eski i slam eserleri Macarlar
dan hep Bak1rt diye bahsetmi, doguda ve bahda iki Bakut
ulusu oldugunu yazmtlardu. Eski Macarlann soylencelerin
de buyuk yurdun doguda kaldtgt ge<;mekteydi ki, 1 230'larda
geride kalan ve ' murik' olan soydalanm vaftiz etmek i<;in
rahipler gondermiler, ama Mogol ordulannm yaklamas1
uzerine geri donmulerdi. Mogol sarayma giden Papahk el<;i
leri de yol boyundaki ulkeleri anlatuken, Bakudistan' dan
'Buyuk Macaristan' (Manga Hungaria) diye bahsederler. 131

13 1 B u iki M acar yurdu Belleten'de yaymlanmasm1 bekledigimiz


" Etelkozii : O rtanca Macar Yurdu Hakkmda Yeni Baz1 Tespitler"
bahkh aynnt1h ve uzun bir makalede incelenmitir. Biiyiik Macar
tarihlerinden biri Tiirkc;:eye c;:evrilinceye kadar bu konuyu Rasonyi,
Tarih te Tiirkliik, s . 1 1 8 - 1 2 5 ve Golden, Tiirk Halklan Tarih ine Giri.
TURKLERiN KOKENi I 135

Bu konunun aynnhlan hiHa iddetli ilmi mi.inakaalara ta


bidir ama genel olarak soyleyebilecegimiz ey bu Macarlarm,
diger isimleriyle 'Ti.irkler'in 5. yy bamda Bak1rdistan bolge
sinde olduklandu.
$u ana kadarki sonulanm1z1 toplu bir sonuca irca eder
sek, eski di.inyanm tasavvurlanm1zdaki gori.ini.imi.ine yeni bir
di.izen vermek gerekiyor. Macarlarm Bakudistan arazisine
daha dogudan, kimilerinin iddia ettigi gibi Urallann dogu
sundaki Ugor bolgesinden geldigi soylenebilir ama Avrasya
ve Sibirya'mn bi.iyi.ikli.igi.ini.i goz oni.ine ald1g1m1zda bu da
onlan Eski Di.inya'nm dogusuna ta1mayacakhr. Ondan da
doguya goti.irmek zor gozi.iki.iyor, i.inki.i ister soy, isterse
komuluk ilikisi olsun, Fin ve Ugor topluluklanyla reddedi
lemeyecek bir baglanh mevcut (Bizim itiraz1m1z bu baglanh
mn varhgma degil, mihver ahnmasmadu) .
Macarlan d aha doguya goti.iremezken Ti.irkleri de tal
mamlz zor gozi.iki.iyor. D stelik yukanda getigi gibi, zaman
da geriye gittikc;e Ti.irk ile Macar'1 ay1rmak gi.ileiyor. Birka
istisna d1mda Macarhgm koki.indeki Ogurlan Ti.irk olarak
tammlayan bilim alemi, belki de farkmda olmayarak bu ger
ege parmak bas1yor.
Dolay1s1yla ahlld1k Ural ve Altay haneleri bu yeni du
rumda eski halklan yerletirme ihtiyaCim tarn karllam1yor.
En azmdan i dil'in dogusunda Ti.irkli.ige yer ac;mak ve Macar
hgm atalanna da burada yer vermek gerekiyor. $imdiki Ba-

s.307-3 09, gibi gene! tarih yazarlarmm eserlerindeki ilgili boliim


lerden okuyacagrz.
136 I Osman KARATAY

k1rdistan' dan doguya dogru uzanan Giiney Sibirya kw;; a g1 ile


ona kout olarak giineyinde kalan Kazak bozk1r bolgesini ii
ne alan, Altaylara yaklamakta tereddiit eden eski Androno
vo kiiltiiriiniin sahas1, belki de ve biiyiik ihtimalle Tiirklerin
tiirenegine ve yaam alamna tekabiil ediyor. Bu sahaya M O
ilk binyilda her eyiyle Turk kiiltiiriiniin onciisii olan Sakalar
hakim gii olarak damga vurmulardu.
Bu sayfaya gelinceye kadar edindigimiz bilgi ve Ikanmla
nmiz bize imdilik boyle bir ey soyleyecek kadar soz hakkl
vermiyor. Sadece tahminen konuuyoruz. Tahminlerimizi
delillendirmek iin Macarlarm Tiirkliikle ilintilenmesi konu
sunu biraz daha demeliyiz. Bunun bilgileri de Ergenekon
bahislerinden geliyor.
SEKiZiNCi BOLUM

ERGENEKON'DAN ONCEKi GUNLER

Ergenekon destam 60 ytldu bilimden ok, siyasetin konu


su olmu, hakk1yla arahrma yapilmamihr. Tiireyi destan
lan arasmda s1mflamak adetten olmakla birlikte, burada da
ha ok dirili vardu. Yani ashnda eskiden de var olan bir hal
km biiyiik bir felaketten soma, hayata kald1g1 yerden devam
etmesinin hikayesidir. Obiir tiirlii , Ergenekon destanmda ye
ni bir oluumdan bahsedilmez; yeniden oluma sozkonusu
dur.
Destanm arhk 'halk kiiltiiriimiize' mal olmu biimini il
hanh Mogol saraymda kendisine 1smarlanan bir genel tarih,
tabii Mogol tarihi yazan Reidiiddin' den ahyoruz. Aslen i s
fahanh bir Yahudi olan Reidiiddin, eitli kaynaklardan
Tiirk ve Mogollann tarihini arahrmi ve derlemi, ortaya
biiyiik bir genel tarih 1karm1hr. Bunda destan metni U e
kilde yer ahr:
"Daha once Mogol adz verilen bu boylarzn aagz yukarz 2 000 se
ne once Turklerle aralarz aplmz, birbirlerine diiman olmulardz.
Bu anlamazlzk o kadar biiyumii ve kan davaszna dokiilmiitii ki,
138 I Osman KARATAY

birbirlerini ortadan kaldzrmak ifin durmadan savazyorlardz. Siizle


rine giivenilir, aklllz insanlarm anlattzklarma baglz olarak Tiirkler,
Mogollara galip gelmi ve onlan dagztmzlardz. Bu maglup edilen
boylardan iki erkekle iki kadmdan baka kimse kalmamztz. 0 iki aile
de korkudan gelip bizi oldiiriirler diye sarp ve kayalzk bir yere kafzp
saklanmzlardz. Buramn etrafz daglar ve ormanlarla fevriliydi. Sa
dece girip flkmak ifin bir gefidi vardz. Buradan bile insanlar binbir
giifliikle ilerleyebiliyordu. Daglarm orta yerinde ise, diimdiiz ve bol
otlu bir ova mecvcu ttu. Bu ovanm adma Ergeneku n derlermi. Kun
soziiniin manasz 'dag beli, gefit '; Ergene ise 'sarp ' anlamma gelen
bir kelimedir. Diimanm elinden kurtulan bu iki kiinin adz Negiiz
ve Kzyan idi. Senelerce fDk giizel vadin in ifinde yaadzlar ve yava
yava soylan da fOgalmaya baladz. Birbirleriyle evlenmek suretiy
le, gittikfe niifuslan arttz. Boylece meydana gelen oymaklar ayn ay
n adlar aldzlar ve birbirlerini o isimlerle fagzrdzlar. Bu oymaklara
'obak' diyorlardz. Oymaklar fOgalmca, onlar da bolii mlere aynldz
lar . . . Bu daglann arasmda szkzarak fDgalmaya balayan halklar,
artzk bu dag ve ormanlar ifinde yaayamaz hale gelmilerdi. <:;iinkii
bu yer artzk onlara kiifiiktii. Yaamak zorlamztz. Daglar arasmda
ki b u 1'ek gefitten gefmek miimkiin degildi. Bir araya gelip bir flkl
yolu bulmak ifin fare aradzlar. Hemen gefidin yamnda bir demir
madeni vardz. Bu madenden demir pkanrlar ve eritirlerdi. Baka
bir yol bulamaymca bu demir madenini eritip oradan flkmaya karar
verdiler. Hepsi birlikte ormandan odun topladzlar, eek yiikiiyle
komiir yzgdzlar. Yetmi ba at ve okiiz kestiler. Derilerini soyup da
bagladzlar ve demirci koriikleri yaptzlar. Odunlar ve komiirler ma
denin oldugu yere dizildi. A te yamp da koriikler iijlemeye bala
ymca dag eriyip delinecekti. A teler yandz, koriikler iledi ve so-
TURKLERiN KOKENi I 139

n u nda dag parr;alandz. Bu arada bir hayli demir de elde edildi. Yol
a(zldz. i(eriye szkzml olan halkzn hepsi kolaylzkla dzarz pktz. Ar
kaszndan herkes bozkzra yayzldz ve bir yerlere (adzr kurdular . . . " 132

Ondan ii asu soma d a Hive ham Ebii' l-Gazi Bahadu


Tiirkmenlerin yaz1h ve sozlii destanlanm toplayarak bir kitap
oluturmu, adma ecere-i Turk (Tiirklerin Soyagac1) dedigi
bu kitapla Oguz neslinin koklerini a1klamaya ahm1hr. Bu
kitapta geen hikaye u ekildedir:
" Turklerin bazna iz Kagan ge(ince, Mogol yurdunda da Sebin(
Han hiikum suruyordu. Tiirklerle yaptzklarz savalarda Mogollar
hep maglup oluyorlardz. Sebin( Han Kzrgzz beyine degerli hediye
lerle el(iler yolladz. 'Diinyada Turk oku nun otmedigi, kolunun
yetmedigi yer kalmadz. Biz bunlarz yok etmezsek, onlar bizi kmp
ge(irecek. Birlikte hareket edip onlardan in tikam alalzm. 'Kzrgzz beyi
bu teklife olumlu cevap verdi. Turkler bunlarzn planznz onceden ha
ber aldzgzndan, (adzrlarznz ve surulerini bir yere topladzlar. E trafzna
(Ukurlar kazarak dumanz beklediler. Sebin( Han ordusuyla geldi
ve sava baladz. Bu (arpzmalar on gun surdu fakat Turk askerleri
diimanlarznz yenmeyi baardz. Sonunda onlar bir araya gelip
Turkleri ancak bir hile ile yenebileceklerine kanaat getirdiler. Tan
agarznca bu tun agzr mallarznz bzrakarak yalandan ka(tzlar. Turkler
de bunlarzn direnci kmldz sanzp arkalarzndan kovaladzlar. il Ka
gan 'zn adamlarznzn bazzlarz da yagmaya daldz. Mogol han znzn

1 3 2 Gomec;:, TUrk Kiiltiiriiniin A n a Hat/an, s.266-267. Burada Reidiid


din'den ve hemen aaglSlnda Ebii'l-Gazi'den alman metinler uyar
lanmi metinler olup, asii niishalarm bire bir c;:evirilerin i yansit
mamaktadir. Destanm bu iki kaynaktaki metinlerinin tenkitli bir
yaymma ihtiyac;: vard1r.
140 I Osman KARATAY

adamlarz onlarz boyle goriince, birden geri dondiiler. iki ordu tekrar
savaa tu tu tu. Tiirkleri 9ember i9ine aldzlar. Hepsinin bir arada
olmasz yiiziinden, kadm-erkek, 9oluk-9ocuk hi9bir Turk kurtulama
dz. Herkes kzll9tan ge9irildi. Tek bir canlmm kalmadzgzm sandzlar
ve kendi memleketlerine dondiiler. il Kagan 'm pek 90k 90cugu var
dz. Savata biri hari9 hepsi oldii . Bu en kii9iikleri Kzyan 'dz ve o yzl
evlenmi ti. il Kagan 'm yegeni Negiiz de Kzyan 'la aym ya taydz.
Bunlar eleriyle beraber savata en on safta vurum ulardz. O nce
esir diitiiler ama on giin sonra eleriyle birlikte kurtulmayz baar
dzlar. Yurtlarma donecek olurlarsa yeniden diimanm eline dii
mekten korktuklarmdan, baka bir yer aramaya karar verdiler. Yan
larzndaki hayvanlarzyla, sadece yaban ke9ilerinin ge(ebilecegi, sarp
bir yoldan ilerleyerek, szradaglarm i9ine girdiler. Tek bir tane yolu
olan bu yer 90k yiiksek, aagzsz da u9urum idi. Sularz ve bogazlarz
yedi giinde ge9ip, tepelerden inerek, iis tii (eitli otlarla kaplz, her
tiirlii hayvan m yaadzgz, sularm, meyve ve diger aga9larm bol ol
dugu bir diizliige ulatzlar. B undan dolayz Tanrz 'ya iikrettiler. Bu
rada kzm hayvanlarm etini yiyip, derisinden giysi yaptzlar. Yazm
s ii tii n ii i(ip yogurdunu ve peynirini yediler. Bu yere Ergenekun
admz verdiler . . . " 133
Reidiiddin' in metninin Mogol tarihi oluturmak amaCiyla
Oguzlardan derlenen veriye dayandtgt ve bunun iizerinde
keyfekeder oynamalar yaptldtgt a<;tk. Magduriyet edebiyah
eskiden beri turn halklann sevdigi ve ge<;miten gii<; ve istih
kak almak i<;in kullandtklan bir yontemdir. Burada da Mo
gollarm magdur olduklanm goriiyoruz.

1 33 Gomec;, Turk Kii/Wriiniin Ana Hat/an, s.269 - 2 7 0 .


TURKLERiN KOKENi I 141

Ancak veri veya soylencelerin koklerinin Turklercle olclu


gu inkar eclilernez. Zira Mogollann tarihi zaten Reiclucl
clin' clen once Mogollarca yazllrnthr. Cengiz'in oglu O gocley
zarnamna (1240) kaclar gelen Mogollarzn Gizli Tarihi aclh bu
eser, Cengiz'in veya Mogollann uzak atalarma clair hic;bir ey
soylernez. Bunu bilgi ktthgt veya bilgi yoklugu ile ac;tklarna
hytz. Cengiz'in babasm1, cleclesini anlatrna gayretincleki bu
haneclan ic;i kitabm uzak koklere clair bir fikir verrnernesi bu
konucla bir stkmtl olcluguna iaret ecler. i lhanh hanlan cla an
laIlan bu stkmtl uzerine Reicluclclin'e Gizli Tarih'in tat
rninkar olrnacltgt noktalan clile getirecek bir eser tsrnarlarnt
larclu. 0 cla bunu elhak yaprnthr arna eski Turk tarihine ait
veriyi eski Mogol tarihine ulayarak.
Ebu'l-Gazi Bahaclu Han gee; yazrnasma ve rnuhternelen
Reicluclclin' i okurnasma ragrnen, bu konucla claha guvenilir
clir, c;unku Turkrnenlerin arasmclaki c;ok saytcla clegikeyi
toplarnt ve Turkrnen buyuklerinin istegi uzerine bunlarclan
tek bir hikaye c;tkarrnthr. Bu hikayeye yacl elclen rnuclahale
fazla gozukrnuyor. Tek cluhul, beklencligi ekilcle Mogollann
'Turk' soyunclan olarak clunyaya gelileri ve tarih sahnesine
c;tktlanclu.
Bu iki kitab1 birlikte okuyarak eclinecegirniz tarihi bilginin
ozu (gee; clonernleri c;ahan tarihc;ilerin sancltklan gibi clestan
tarih cltl bir rnetin clegilclir; tarihin 'clestani' hava ile anlatl
rnmclan ibarettir), eski gec;rnite bir zarnan Turklerin bama
buyuk bir felaketin gelcligi, clurnanlann ktytrnma ugracltkla-
142 I Osman KARATAY

n, ka<;Ip kurtulanlarm ise iicra bir koede uzun siire tarih d11
kalarak kendine gelmeye <;ahhklandu.
Yiizyillar boyu, hatta bin seneden <;ok fazla anlatilagelen
hikayenin pek <;ok simgesel ogeyi i<;ine aldigi ve bir destan
dan beklendigi ekilde inan<;lar ve degerler manzumesini sii
zerek verdigi a<;Ikhr. Burada <;ok uzun soz gerektiren simge
sel anlahmlar iizerinde durmayacag1z.134 Bizim i<;in buradaki
aratumada esas olan ey ozdiir. Yani o felaket ve oncesi.
Tiirklerin i slam doneminde kayda ge<;irilen bu destanlan
m destekleyen tarihi bilgiyi Goktiirklerin zirvede oldugu do
nemde yazilan (620 ve 630'lar) <:;in yilhklanndan almaktay1z.
Chou-shu'ya gore:
"(T'u-kiie/Tiirklerin) atalarz Batz Denizi'n in sag kzyzsmda ya
zyorlardz. T'u-kue 'ler Hiung-nu 'larm (Hun) ozel bir zrkzdzr. So
yadlan A-i-na 'dzr. O nce Hunlardan bagzmszz bir kabile kurdular;
ama daha sonra bir komu Ulkenin saldmsma ugradzlar. On yam
da bir oglan fOcuguna varzncaya kadar butiin kabile kzlzftan gefiri
lerek yok edildi. Dilman askerleri oglanm daha fOk kufilk oldugu
nu gorunce onu oldurmeye yurekleri elvermedi. Sonunda ayaklarm z
keserek uzeri otlarla kaplz bir bataklzgm ifine a ttzlar. Bataklzgm
ifinde bir dii kurt vardz, fOcugu etle besledi. Boylece oglan fOcuk
serpildi, buyudu, di?i kurtla ilikiye girdi, kurt ondan hamile kaldz.
Komu devletlerin kralz gencin hdla sag oldugun u ogrenince, onu
oldurmeleri ifin adamlarmz yeniden oraya gonderdi. Gelenler gen
cin yanmda dii kurdu gorunce onu da oldurmek istediler. Bunun

1 34 B u oziimlemeleri Dursun Yildmm yapmitir: " E rgenekon Desta


m", s.527-543.
TURKLERiN KOKENi I 143

uzerine dif;i kurt Kao-c; 'ang (Turfan) devletinin kuzeyinde bulunan


bir daga kararak szgzndz. Bu dagda bir magara vardz; magaranzn
irinde uzeri otlarla kaplz alabildigine geni bir ova uzanzyordu.
Yuzlerce li geniligindeki ova daglarla revriliydi. Dii kurt daglara
saklandz. Orada on erkek rocuk du nyaya getirdi. Oglanlar buyii
duklerinde magaradan pkarak dzarzdaki kadznlarla evlendiler; on
tar da rok sayzda rocuk diinyaya getirdiler. Her nesil kendine bir
soyadz koydu, biri kendine A-i-na adznz verdi. Onun rocuklarz ile
rocuklarznzn rocuklarz giderek rogaldzlar ve yuzlerce aile oldular.
Birkar nesil sonra Ju-ju 'larzn (Avar) tebaalzgzna girip onlara hiz
met etmek uzere magaradan dzarz pktzlar. Kin-an 'larzn (Altay
lar) giiney yamacznda yaamaya baladzlar ve Ju-ju 'larzn hizmetin
de demirci ustasz olarak ralztzlar. Kin-an dagz bir mig[ere benzi
yordu, onlar da mig[ere T'u-kue dedikleri irin, kendilerine T'u-ku
adznz koydular. " Bs
Sui-shu ise Tiirklerin atalanmn Altay daglannda dernirci
olarak yaarnalanm anlathktan soma 'bir baka rivayet' ola
rak eski donerne ge;er. Buna dikkat edilrnelidir:
"Bir diger rivayete gore bu insanlarzn atalarz Batz Denizi'n in
ust bolgesine hukmediyorlardz. Sonra bir komu Ulke onlarz yok etti.
Kadzn erkek, yalz genr kimsenin gozunun yazna bakzlmakszzzn
hepsi OldurUldii; geriye sadece bir rocuk kaldz, onu oldurmeye yu
rekleri elvermedi. Ama yine de rocugun kollarzyla bacaklarznz kese
rek onu kocaman bir bataklzga attzlar. Bataklzkta bir dii kurt yal
yordu, ona hergun et getirmeye baladz. (:ocuk bu etleri yiyerek ha
yatta kalmayz baardz. Sonra dii kurtla ilikiye girip onu hamile bz-

t 3 s Mau- Tsai, (:in Kaynaklarma Gore Dogu Tilrkleri, s. 1 3 - 14.


144 I Osman KARATAY

raktz. Bunun iizerine komu devletin reisi bir eli.;:i gonderip (Ocugu
oldurmek istedi. Dii kurt (Ocugu n yanznda oldugu i(in el(i kurdu
da oldurmeyi denedi. Ama birden dii kurdun i(ine sanki bir ruh
girmi ti ve kurt kendini Batz Denizi'n in dogusu nda buldu. Orada
Kao-(ang'zn (Turfan) kuzeybatzszndaki bir dagda mala verdi. Da
gzn eteklerinde bir magara vardz. Dii kurt magaraya girince karz
szna bir vadi (Zktz, 2 00 li'yi aan bin alanz kaplayan vadi (imle ortU
IUydii. Dii kurt daha sonra burada on oglan (Ocuk diinyaya getir
di. i(lerinden birinin soy ismi A-?i-na 'ydz. Aralarzndan en akzllzsz
da oydu, bu yuzden onlarzn reisi oldu. Soylarznz unu tmak is teme
diklerini gostermek amaczyla da (adzrzn onunde iizerinde kurt kafasz
bulunan bir bayrak astz. A-hien-e adznda bir adam kabilesini ma
garadan dzarzya (zkardz. Kuaktan kuaga Ju-ju 'lara tzmarlarz ola
rak hizmet etmeye baladzlar. " 136
Tabii, buraya almadigtmtz diger faaliyet ve hadiseler de
var. Burada, tek bir hikaye yerine farkh ogelerin bulunmas1,
c;eli;;ki veya farkh koken hikayeleriyle yorumlamyor. Har
matta'mn bir formiillemesine gore iic; degi;;ik kaynak var;
bunlardan birisi Chou-shu ve Sui-shu' da ortak diger ikisi ise
degil. 1 37
Yukanda Ergenekon'un bir tiireyi;; degil, dirili;; destam
oldugunu soylemi;;tik. Tiirk budun Rusya' da ve Bab' da yapt
lan tiim ilgili c;ah;;malarda ittifakla soylendigi gibi 6., haydi
olmad1 5. yy' da ortaya c;1kmi;> degildir. Bu <:;in namelerinden

1 36 Mau-T5ai, (:in Kaynaklanna Gore Dogu Turkleri, 5.6 1 - 6 2 .


1 37 Harmatta, " A tiirkok eredetmondaja", 5.386-387.
TURKLERiN KOKENi I 145

gordiigiimiiz ey, Tiirk budunun Hunlar ile aym cinsten bir


topluluk olarak onceden de var oldugudur.
Turfan'm kuzeyinde bulunan, yani Altay daglan bolge
sinde bulundugu a<;tk olan korunaklan Ergenekon' da yeterli
giice ulamcaya kadar en az birka<; as1r kalmalan gerektigin
den, zamam 6. yy' dan geriye ahrsak, yakla1k Milat sualann
da onlan tarihte yeri ve onemi bulunan bir topluluk olarak
aramam1z gerektigi ortaya <;1kar.
Zaman tayini bu ekilde. i imiz rast gidiyor ve mekanda
da s1kmt1 bulunmuyor. Tiirklerin eski yurdu Bah Denizi'nin
sagmda olarak tammlamyor. Bundan kuzeyi anlayacag1z; bir
<:: i nliye gore batldaki bir nesnenin sag1 kuzey taraftu. Yalmz
Hsi-hai 'Bah Denizi' ifadesinde ittifak saglanamaz. Bunun Or
ta Asya' daki herhangi bir golii anlatabilecegi soylenir. Hatta
ka<;Ilan yerin Turfan yakmmda olmasma tak1lan Rus tarih<;i
ler Klyatorny ve Livi<; burayt Dogu Tiirkistan'm kuzeydogu
tarafmda, Kansu smulan i<;inde kalan Etsin Gol batakhklan
olarak ahrlar.138
<:: i nlilerin deniz ile golii ve hele batakhg1 ayuamadtklanm
diiiinmenin belki filolojik sebepleri olabilir. Ama hem bizim
sorulanm1z hem de <:: i nlilerin bundan neyi anlad1klanna dair
kendi a<;1klamalan vard1r. Bizim sorumuz, <:: i nlilerin batlda
bildikleri en uzak su birikintisinin Etsin Gol, hatta Balka ve
ya lstk Gol olup olmadig1du. Hepsini biliyorlarsa (ki oyle ol
dugu a<;1k), hepsine de mi Bah Denizi diyorlar? Bu ismi en

1 3 8 Taag1l, Gok- Tiirkler, s.9.


146 I Osman KARATAY

otedeki ve en biiyiik suya tahsis etmelerini beklemeli degil


miyiz?
<;inliler Bah Tiirkistan hakkmda bilgi toplamak i\in Pe'i
Chii adh bir casus gonderirler. Tsu-chih T'ung-chien'e gore bu
adam uzun ve macerah yolculuklardan sonra amacma ulau
ve bah bolgelerinin tiim cografya ve halklanm ogrenerek
tezkiresini U\ ciltlik bir kitap halinde yazar. Bir de harita ya
par ve onemli yerleri iaretler. Buna gore, imdi Dogu Tiirkis
tan'm dogu smm yakmlannda bulunan Tun-huang'dan (ba
hya dogru) Bah Denizi'ne kadarki mesafe 20 bin li'dir (-10
bin km).139
Bir kere Tun-huang kenti Etsin Gol'iin batisma diier. Do
laytstyla Etsin Gol hi\bir ekilde Bati Denizi olamaz. Bu me
safeler de bouna verilmiyor. 01\mek i\in belli bir vas1ta, bii
yiik ihtimalle kervanlann gidi htzi kullamhyordu. O gel'in
onerdigi Balka140 ve Istk Gol 20 li'ye gore \Ok yakma diier
ler. Bu uzakhk bizi dogrudan Hazar Denizi ktydanna gotiire
cektir.
Gumilev olay bilgisine dayanarak bir \Oziimlemede bulu
nur. <;in kaynaklanndan 555 ythnda Goktii rk ordulannm Ba
ti Denizi ktytlanna ulatiklan bilgisini ahr. 0 sene Goktiirkle
rin Aral ktydanna ulatigmi biliyoruz. Dolaytstyla <;in kay
naklan Bati Denizi ifadesiyle Aral'1 kastediyorlar.141 Mau-Tsai

1 3 9 Taagii, Gok- Tiirkler, s . 1 68.


1 40 O gel, Turk Mitolojisi, s.24. Bir diger sec;:enek olarak da Aral'1 sak
lar.
1 4 1 Gumilev, Eski Tiirkler, s . 5 3 .
TURKLERiN KOKENi I 147

ise bu ifadede Hazar'1 g6riir. 142 Bizim ac;Imizdan fark etmez.


i kisine de kabul. Bu ikisini tek bir deniz olarak algilamadikla
nm da bilmiyoruz.
iki halk arasmda birbirini soykmma ugratacak kadar
diimanhk varsa, kac;1p kurtulanlar herhalde k1hc; mesafesin
deki baka bir yere gitmeyecekler, diimanm yorulup arhk
takip edemeyecegi kadar uzaklaacaklardu. Mesela Goktiirk
lerce Ozbekistan' dan siiriilen Akhun/A varlar Kafkaslann ku
zeyinde bile tutunamam1, solugu imdiki Macar ovasmda
almilard1r ki, orada da rahat kalmam1lar, en azmdan Gok
tiirk sozlii tehditleri pelerinden gelmitir.
Bu yiizden, diimanlannca kmlan Tiirk budunun kalmh
lanmn Hazar-Aral'm kuzeyinden emin bir uzakhk olan Altay
daglan bolgesine gittiklerini diiiinmeliyiz. Bu doguya dogru
gidiin izlerini yaz1tlara yans1yan Goktiirk Tiirkc;esinde bul
maktayiz. Yaz1tlarda doguya ilgeril 'ileri', bahya ise keril 'geri'
denir: jzgeril kil n togszkka, birigeril kil n ortusungaru, kurzgaru
kiln batszkmga ymgaru tUn ortusungaru anda ic;reki budun kop
manga koriir "Doguda giin dogusuna, giineyde giin ortasma,
bahda giin bahsma kuzeyde gece ortasma kadar onun ic;in
deki milletler hep bana tabidir." 1 43

1 4 2 Mi m-Tsai, (:in kaynaklanna Gore Dogu Tiirkleri, s . 1 9


1 43 Ergin, Orhun Abide/eri, s.20, 6 5 .
148 I Osman KARATAY

KANG
. ..........

SOGDiYANA .. ..
..-

Harita 1. Tiirk budunun Ergenekon'a dogru yolculugu

Burada dogrudan konurnuz olrnad1gi i<;in Ergenekon' da


kahm tarihi onerninin yorurnlanrnasma girrneyecegiz. Yal
mzca bu kelimenin heniiz <;oziilemeyen anlamma dair mev
cut onerilerin dimda getirdigimiz oneriyi bir kez daha tek
rarlayacagiz: Kelime biiyiik ihtimalle "erilen, vanlan yurt"
anlamma gelmekteydi. Buray1 bir vadi, diizliik vs. degil, kiilli
bir yurt olarak degerlendirmemiz gerekiyor. Zaten Altay
daglanmn oluturdugu cografi alan irice bir iilke biiyiiklii
giindedir. Bir de Tiirk budunun bahdan ka<;arak doguda ko
runak arad1g1 tarihi MS 100 civanna yerletirmek uygun ola
bilir.144
Yani Tiirk budun Milat sualannda Hazar'm kuzeyindeki
diizliiklerde bir yerde yaIyordu. Nasd m1?

Bu tespitlerin ayrmt1lan iin bkz. Karatay, " E rgenekon bncesin


1 44
deki Felaket Hakkmda B i r Tarihleme Denemesi".
DOKUZUNCU BOLUM

ARPA BUGDAY E OLUR

Hasan Eren'in Tiirk anayurdunu aramak iin yola 1kacak


gen bilim adamlanna tavsiyesi, vefahyla birlikte vasiyet _ha
line gelmi bulunuyor. Buna gore miistakbel aratumactlann
Ana Tiirkede kullamlan bitki ve hayvan isimlerinden yola
1kmalan gerekiyor. 145 Kendisi bu konumasmdan 30 ytl ka
dar once Tiirklerde ekincilik tabirleriyle ilgilenmi olmakla
birlikte, boyle bir ahmayt tekmil olarak yapmaya niyetlen
memi ve bakalanna havale etmi goziikiiyor.
Aslmda onerilen ey anayurt veya tiirenek tespitindeki en
giivenilir yontemdir ve biitiin biiyiik dil aileleri ve alt kollan
iin uygulanmthr. Bir topluluk, dolaytstyla dili belli bir cog
rafi sahada ortaya tkhysa, orada yaayan bitki ve hayvanlan
ve de fiziki diinyanm oraya has gereklerini ifade iin gerekli
kelimeler muhakkak bulunacakhr. Ornegin Tiirkede kaym
agaCI iin kendi kelimemiz var, ama hurma iin yok. Dolayt
siyla imdiki Tiirk dili kaym agacmm oldugu ama hurmanm
olmadtgt bir yerlerde ortaya tkmttlr. Dilimizde ziirafa ke-

1 45 Eren, "Tiirklerin Ana Yurdu Sorunu", s.687.


150 I Osman KARATAY

limesi bulunmuyor, dolayisiyla atalanm1z bu hayvam hit;


gormemilerdir. O te yandan, Ekvator kuagmda yaayan
halklarm (atalannm) dilinde de buzla, hatta karla ilgili bir ke
lime bulunmas1 beklenmez. Herhalde suyun dondugunu ha
yal bile edemezlerdi.
Ana Tiirkt;e veya kok dilimiz digerlerine k1yasla zengin
bir kelime hazinesine sahip. Elimizde yeterli say1da kelime
var ve bunlann it;inde bitki ve hayvan, ozellikle de tanmla il
gili tabirler t;ok fazla bir yekiine ula1yor. Ancak bugiine ka
dar kuk deveyi hendekten atlatmaya t;ahan 'Tiirkiyat' t;Ilarm
bu konuyu ihmal etmelerini anlamak zor.
Hacettepe U niversitesi'nden Biilent Giil eski Tiirklerde ta
nm tabirleri konusunda t;ok giizel bir doktora t;ahmasi yap
h.146 Ancak sonut;lan 'yeryiizii'ne uygulama konusunda da
kendisinden bir hareket bekliyoruz. Bu ii en iyi o yapabilir.
<:: u nkii hangi kelimelerin ahnh, hangilerinin Tiirkt;eye ait ol
dugunu t;ok iyi biliyor. Ben boyle bir t;ahmay1 asla yapma
yacagimi soyleyerek dilbilimcileri klkutmaya t;ahhm ama
u ana kadar baanh olamad1m. Bunu Teniev'lerin yaphgm1
ogrendim ama Moskova' da 2006' da yaymlanan kitaba heniiz
ulaamad1m (Tiirkiye'de goziikmiiyor) . Vak1a Biilent Bey'in
tezinin birinci boliimii Turk yaam alanlanm inceliyor ama
maksat hasll olmuyor. Zira onceden tespit edilmi alanlara
gore tanm tabirleri at;Iklamyor. Halbuki alanlar tabirlerin pe
inden gelmeliydi.

1 4 6 Giil , Eski Tiirk Tan m Terimleri, Ankara, 2 0 04.


TURKLERiN KOKENi I 151

Yakmlarda Golden, bir makalesinde birkac; kelime iizerin


den bu konuya giri yapt1. Buna gore Tiirkc;e kar futmalan
mn da oldugu iddetli sogugun bulundugu bir iklimde dog
mu olmahdu: kar, dolu, buz, yagmak, kaszrga, tipi, boran. Buras1
dagt, ta1 ve ormam bol bir yer olmahdu: dag, kzr, korum (ka
yahk}, kaya, orman, yz, biik. Bu arada diizliiklerin, sularm ve
ona bagh yeryiizii ekillerinin bol oldugu bir yerden bahse
diyoruz: oz, yar, yazz, r;ayzr, kum, bataklzk, zrmak, gal. Eski Tiirk
ler denizlere de ainaydt: deniz, taluy. Buras1 bol geyikli bir
memleket olmahdu: geyik, elik, bugu, szgm, bungak, zvzk 'cey
lan', yegeren ' antilop', bulan gibi. Bu iilkede kulan 'yaban ee
gi', domuz, dag ker;isi, sincap, tavan, samur, kunduz, tilki, arslan,
kaplan ve pars yaamahdu. Evcil hayvanlarm her c;eidi bol
miktarda vard1r. Yuhc1 kulann da c;eidi boldur. Tiirklerin
iilkesi kavak, akkavak, mee, kaym, r;am, servi, dibudak, kzzzlagar;
baktmmdan zengindir. En onemlisi de burada tahll iiretimi
yap1hr: arpa, bugday, darz, tarla, saban, orak vd. 147
Eski Tiirkc;enin kelimelerine bakarak Tiirk tiirenegini bir
taraftan yeterince soguk, bir taraftan yeterince sulak ve bir ta
raftan da tanm yapllabilir bir sahaya yerletirmek, Asya art
lannda aslmda ii hayli kolaylatumaktad1r. Bu artlan hep
birlikte saglayan yer c;ok azdu. Mevcut c;ahmalarda Dogu
Asya' da, Manc;urya c;evresinde bir yer aranmasmm tek sebe
bi, daha miisait baka yerlerin olmamas1 degil, sozde Altay
kuram1 olarak goziikiiyor. Yani Tiirklerin arazisinin soguk,

1 47 Golden, "Ethnogenesis in the Tribal Zone", s.89-9 1 .


152 I Osman KARATAY

sulak ve ekilebilir olmasmm yamnda, bir de Mogol ve Man


ulara komu olmas1 gerekiyor.
Olmaz boyle bir ey. Turke ile Manucamn ortakhklan
var ama hem nitelik hem de nicelik atsmdan ok dililk se
viyedeler. Buna daha once deginmi ve derinlerdeki ok ince
bir ortak tabaka dtmda sanki Manuca ile Turkenin ortak
hklannm aradaki bir arac1 ilzerinden oldugunu, Tilrke keli
melerin Mogolca ilzerinden doguya dogru gittiklerini soyle
mitik.
Eger Turk tilrenegi Manurya' da bir yerde olsaydt, binler
ce ytlhk ilikinin yadigarlan ogu killtilr kelimesi olan bir
sayfahk ortakhk olmazd1. Bu kadan Tilrke ile muhtelif Kt
ztlderili dilleri arasmda da var. 0 zaman onlara da kulak
vermek laztm.
Turklerin anayurdunu Manurya gibi doguda bir yere,
hatta Mogolistan arazisine yerletirdigimizde oyle buyilk bir
sorun ortaya 1k1yor ki, daha once Clauson'm dikkat ekme
sine ragmen, Altaycllarm iine gelmedigi iin hi kurcala
mamtlardu. Mogolcada bilyilk, Manucada ise ezici miktar
da <:: i nce odun<;leme bulunur. 6 yle ya, ustun kulmr oldugu
na gore kelime ihra edecektir. Dogal olan budur ve olmutur
da.
Ama Tilrkede <:: i nce ahnh yok denecek kadar az. Mesela
bizim beg 'bey' imizin <:: i nce yuzba1 manasmda po'dan geldi
gi soylenir.148 Bu konuda koca bir kitap yaztldt; Bey ile Biiyilcii

1 48
Clauson, An Etymological Dictionary of Pre- Thirteen th Century
Turkish, s.3 2 2 . Bu arada bunu soyleyen Clauson'm Ti.i rkr;ede c;:ince
TURKLERiN KOKENi I 153

adh kitabimiz bu konuyu izah eder. Bey kelimesi Tiirkc;eye


ve Tiirklere hashr; bogii' den (biiyiicii) bog' e (biiyiik), bay' dan
(zengin) bek'e (saglam) kadar onlarca da koktei vardu. O te
yandan, ozellikle kuvvet ve biiyiikliik manas1yla yakm ve
uzak pek c;ok dilde akrabalan vardu ve Nostratik bir koke
gider. i ngilizlerin kabiliyet ve ihtimal bildiren may yardimci
fiili de bu uzak noktada bizim bey' in akrabalanndandu.
Yine biti- 'yazmak' fiilinin <:: i nceden geldigi soyleniyor.149
Sebep benzerlik. Macarca betu kelimesinin 'harf' anlammda
oldugunu hahrlatahm. Haydi, bu Tiirkc;eden almh olsun .
Ama illa benzerlige bavuracaksak Slavca pie- 'yazmak' ne
den goz ard1 ed iliyor?
<:: in ile kesin bildigimiz tarih itibariyle dahi o kadar s1k1
ilikisi olan Tiirklerin beklenen olc;iide dilsel etkiye ugrama
malan iizerinde iyi diiiiniilmelidir. Halbuki <:: i nlilere c;ogun
lukla hayran olmulardu, ozenmilerdir, gitmi oralarda ya
ami, sonra geri gelmilerdir. Bunlann hahralan kalmahdu.
Ama yok. Mevcut manzaranm soyledigi ey, <:: in ile biitiin
ilikinin ite bundan ibaret oldugudur. <:: in ile temas1 olma
yan bir yerlerden oraya, Dogu bozkulanna sonradan gidil
mi, iyi kotii giinler gec;irilmi, sonra geri doniilmiiti.i r. Tiirk
ler orada dogup biiyiimii olsalard1, dillerinde aynen Mogol
ca ve Manc;uca gibi <:: i nce kelimeden gec;ilmezdi.

kel imelerin azhgm1 Altay kurammm yokluguna delil gosterdigi ni


aym sayfada bir kez daha hatirlatahm.
1 49 Tekin, "Tiirkedeki En Eski O diin Sozler", s. 2 3 0 - 2 3 1 .
154 I Osman KARATAY

A vrasya' da tanm yaptlabilir arazi i dil havzasmda da var.


Bu diiiincenin oniindeki tek engel, hala ispatlanamam1 Al
tay kuram1. Lehine olan ey ise bu bolge dilleri ile Tiirk<;enin
ortak unsurlan. En fazla da Macarcadaki tanm terimleri.
Bunlarm onemli bir k1sm1m yukandaki temel listeler arasm
da vermitik. Bir kez daha s1ralamak gerekirse:
ag dal' (kr. agaf), alma elma' arat eken bi<;mek', arak
I I 1 I

'hendek, <;ukur' (kr. ark), arpa ' arpa', barany 'kuzu', bekly6
'bukag1', bika 'boga', bar 'bor, iiziim bag1', barju 'buzag1', bars
'bur<;, karabiber', bars6 'bezelye' (kr. bur9ak), buza 'bugday',
csiga 'makara' (kr. pknk), csu tka ' <;otuk', dara 'irmik' (kr. da
n), eke 'saban', gyapyu 'yapagz ', gyiimolcs 'yemi', hatak 'kahk',
kancsuka 'kuba<;, kam1', kecske 'ke<;i', kacsany 'ko<;an', karbacs
'kuba<;', kas 'ko<;', koponyeg 'kepenek', kulan 'kulan', ku t 'ku
yu', 61 'agtl', all6 ' oglak', okor 'okiiz', szamak ' somak', tar ' am
bar, hazine' (kr. tavar 'davar, mal' ), ' tarl6 'tarla', tyuk 'tavuk',
teve ' deve', tin6 ' dana', takly6 'toklu', tozeg 'tezek', iino 'inek',
iivecs 'ove<;, ko<;', vtilyu 'yalak', vet ' (ekin) ekmek' (kr. etmek
' (pien) ekmek' ) gibi.
Geriye de bir koyde kullamlan kelimelerden tanm kiiltii
riiyle ilgili baka bir ey kalm1yor. Bu kadar temel tanm tabi
rinin akraba olmayan bir dilden digerine ge<;iinin herhalde
diinyada baka bir ornegi yoktur. Bunlar kolay degimeyen
kelimeler. i nsamn inegi varsa, ona verdigi bir ad da vard1r.
Baka dilden bir halka inegin adm1 sorup kendi dilinde kul
lanamaz.
TURKLERiN KOKENi I 155

Atalanm1z uzun ve zahmetli bir yoldan Anadolu'ya geldi.


Yolda durup durup da ii<; be ay ren<;perlik yaphklan di.ii.i
ni.ilemez herhalde. Buna ragmen daha once bildikleri kelime
lerin yaklatk tamamm1 Anadolu'ya getirdiler. Burada sadece
daha once bilmedikleri bitkileri ogrendiler.
0 zaman Macarlann atalannm tanm namma hi<;bir eyin
bilinmedigi yerlerden, Sibirya'nm ve Urallarm kuzeylerinden
gi.ineye indiklerini, inegi, koyunu, ke<;iyi, tavugu ilk kez ora
da gordi.iklerini di.ii.inecegiz.
Durum boyleyse bile, bizim savtmtzt dogruluyor. Macar
larm atalanmn Kuzeybah Sibirya' clan gi.ineye indigi donem
lerde (ki, biz bu kanaati paylamtyoruz), Milat sualannda
veya oncesinde imdiki Baktrdistan ve <;evresi tamamen
Ti.irklerce meskCmdu. Ti.irkler burada sadece bulunmuyor,
esas ni.ifusu da oluturuyorlard1. i te bu Ti.irklerden, eski <;a
gm Yunan ve Latin kaynaklan bahsederler.
ONUNCU BOLUM

HOMO TURCUS

Latin kaynaklan belki bir eyler soylemektedir. Bakmadan


bilemeyiz. Bugiine kadar bakmadtk. Ogrenemedik.
Onceki boliimde belirttigimiz gibi, oncelikle Milat suala
rmda yazllm1 kitaplara bir goz atmam1z laz1m. MS 43 yilm
da bir cografya eseri yazan Pomponius Mela, Azak denizi ki
yllannda Amazonlann yaad1gm1 belirttikten soma kuzeye
dogru diger halklan sayar: "Budinler Gelonos ehrinde oturu r.
Onlardan sonra Thyssagetae ve Tu rcae engin ormanlarz igal eder
ler ve avlanarak ge{:inirler. " I so
Budin ve Gelonlarm hikayelerini Herodotos' tan aynntiyla
okuyoruz. Bunlar bozku kavimleridir. Dillerini bilmedigimiz
i<;in kimlikleri de haliyle tartimahd1r. Ama birincisinde
'halk' anlamiyla budun kelimesini gormek miimkiindti r.
<:: unkii insan, halk, boy gibi kelimeler bizzat bir toplulugun
kendini anlatmasmda etnik i<;erik kazanabilir. Mesela Hun
kelimesini kii n 'halk', Oguz kelimesini ok-lar 'boylar' olarak

t so Pomponius M ela, Pomponius Me/a 's Description of the World, s.67.


158 I Osman KARATAY

ac;tkhyoruz.151 Benzer ekilde baka topluluklarda baka ad


landumalar da vardu. 1 52
Gel on kelimesinde ise Ortac;ag' da bir Si.iryani kaynagmda
gec;en ve Kumanlarla ozdeletirilen 'Yllanlar Halkt' 153 ifade
sinden hareketle bir Ytlan gormek mi.imki.in olabilir. 154 Nite
kim bugi.in Bakutlar arasmda bir Yzlan urugu bulunmakta
dtr.155 Bu kelime bildigim kadanyla tamamen Ti.irkc;edir ve
A vrasya' da baka bir dil tarafmdan kullamlmaz. Kumanlar
doguda isimleri hie; gec;meyen, i dil'in dogusundaki sahadan
c;tkagelmi ve Dogu Avrupa tarihinde etkili olmu bir Ti.irk
toplulugudur. Bir olc;i.ide Mogollarca imha edilmiler, onemli
olc;i.ide de Romany a ve Bulgaristan' daki yerli halk arasmda
erimilerdir. Romenlerin Ortac;ag' daki yonetici tabakalan bi.i
yi.ik olc;i.ide Kumanlardan oluuyordu. Onlardan kalan so
yadlan bugi.in ha.Ia c;ok yaygm kullamlmaktadtr.156 Bulgaris
tan' a gidenler ise buray1 Bizans idaresinden kurtararak Bul-

1 5 1 N emeth, A Honfogla/6 Magyarsag Kialaku/6sa, 5.44, 1 47 ; Golden,


Tiirk Halklan, 5. 1 1 1 .
1 5 2 Nemeth, A Honfogla/6 Magyarsag Kialaku/6sa, 5 . 1 48, R6na-Ta5,
Hungarians and Europe, 5.2 7 1 - 2 7 2 .
1 53 Urfah M atteo5, Vekayi-name, 5.9 1 .
1 54 Fatih engiil Gelonlar konu5unu hakkmt veren bir tetkik v e ayrm
ttyla incelemitir: "Herodoto5'a Gore i5kit Boylarmm Yurdu",
5.267-2 7 2 .
1 55 Kuzeyev, i til- Ural Tiirkleri, 5.3 66-3 6 7 . Yazar, bir Ktpak boyu ka
bul ettigi bu toplulugun tarihini M arqwart'tan ahnttladtgt Bar Heb
rau5'un kaydtyla birlikte balattr. bnce5ine gitmez.
1 56 Romanya'daki Kumanlar Tiirkiye'de en ok tanman ikinci Macar
tarihi olan Ra5onyi'nin birinci iiydi. Onun Tiirkede eriilebilir
giizel ahmalan da vardtr. Bunlar kitap haline getirilmitir. Belle
ten'de 1940 ythnda yaymlanan "Tuna Havza5mda Kumanlar" adh
ahma5t urada bulunabil i r : Dofju Avrupa'da Tiirkliik, 5. 1 1 3 - 1 40.
TURKLERiN KOKENi I 159

garlan bag1msiz kllmilar ve i kinci Bulgar kralhgm1 kurmu


lardu. Osmanh devleti Bulgaristan'1 ite bu Kuman Tiirkle
rinden almitlr. Bulgar hanedammn iman adm1 ta1mas1
Osmanhlarm takbg1 bir lakap degil, kendi ta1d1klan Tiirkc;e
isimledir .157 Rusya' da kalanlar daha c;ok bugiinkii Ukrayinle
rin soy havuzuna katllmilar ve (bugiin yerleiklemi) goc;e
be Ruslar olan Kozaklann niivesini tekil etmilerdir. 1 58
Budin ve Gelonlann tuttugu bozku bolgesinin bitiminden
sonraki sahada Tissaget ve Turk admda iki kavmin yaad1g1
belirtiliyor. Bu birinci halkm adm1 c;ozmek hayli zor. Herodo
tos zamanmda (M O 5. yy) imdiki Tiirkmenistan sahasmda
yaayan ve kralic;eleri Tomris'le iinlii olan Massagetlerin is
mine benzer bir yap1da goziikiiyor. (ag1m1z diiiincesi onlan
pein bir kararla i rani bir topluluk olarak nitelese de Turani
savaI ve orgiitlenmeyi iyi bilen bir halk olulan d1mda
Massagetlerin kimligini tespit edecek fazla bir veri bulunmu
yor. 159 Milat'tan sonraki donemde bunlardan koptugu anlaI
lan bir kol Kafkaslann kuzeyinde beliriyor ve Maskut Hunla
n adm1 taIyorlar.1 6o
Hun kelimesinin o donemde bozku kavimleri ic;in kullam
lan bir iist isim oldugu one siiriilecektir ama Hun veya Tiirk

1 57 Bulgaristan'daki Kumanlar iin bkz. Stoyanov, "Bulgar Tarihinde


Kumanlar"; Kayapmar, "Kumanlar ve ikinci Bulgar Devleti"; "iki nci
Bulgar Kralhg1".
1 5 8 Kozaklarla ilgili gene! tammlar iin bkz. Vernadsky, Rusya Tarihi,
s. 1 2 7 - 1 3 0.
1 59 Kafkaslarm kuzeyi nde Massaget olarak nitelenen kimselerin isim
Jeri ag1rhkh olarak Tiirkedir. Alemany, Sources on the Alans, s.206.
1 60 Golden, Turk Halklan Tarihine Giri, s . 1 24.
160 I Osman KARATAY

olmadtgmt iyi bildigimiz kavimler i<;:in asla boyle bir ey


ge<;:mez. Mesela Alanlar asla bir Hun toplulugu olarak nite
lenmezler. Halbuki onlar da Massagetlerle aym sahadan
gelmilerdir ve aym ki.ilti.ir ve cografyanm halktdlf.
Peki, bu sonuncu halka, Turk'lara ne diyecegiz? Kitabm
sonradan Orta<;:aglarda tahrifata ugradtgt ve birilerinin bu ke
limeyi ekledigi eklinde filolojik bir delil olsaydt hemen at
lardtk ama boyle bir ey bilinmiyor. Mela tek bama olsaydt
yine kukulamrdtk ama oyle de degil. Ondan ktsa bir sure
sonra yazan ve kendi bagtmstz kaynaklanm (500 kadar ya
zardan 2000 kadar kitap! ) 161 kullandtgt gori.ilen Yah Pli
nius'un kitabmda daha fazla ayrmh buluruz: "Sonra iki agzz
ile denize boalan ve sahillerinde soylendigi gibi Medlerin soyun
dnn gelen r;ok sayzda boya boliinmii bir halk olan Sarmatce 'nin yer
le tigi Tanais nehrine geliriz. Bunlarm ilki Amazonlarm kocalan
olmz Sauromotce Gyncecocratumeni 'dir. Onlardan sonra, arkasznda
yine Riphcean daglamw kadar uzanan Arimphcei'nin bulundugu
engebeli r;ollere ve szk agar;lzklz vadilere kadar !Evazce, Coitcethe, Ci
cimeni, Messeniani, Costobocci, Choa trce, Zigce, Dandarii, Thyssa
getce ve Tyrcae gelirler. " 1 62
Tanais, Don nehridir. 0 gi.inlerde Karadeniz'in kuzeyinde
yaayan Sarmatlann Med soyundan geldikleri ifadesini akh
mtzda tutmahytz. Bu Sarmat halkma aagtda aynnhyla degi
necegiz. "Riphan daglan" ifadesi buradaki hal 1dan:1 ku
zeydogu istikametinde, Urallara dogru dizildiklerini gosterir.

1 6 1 Pliny, The Na tural History, s.xvi .


162 Pliny, The Natural History, s . 1 4- 1 5 .
TURKLERiN KOKENi I 161

Yani Azak sahillerinden dosdogru kuzeye veya tarn yol do


guya bir dizili degildir bu.
Siralanm1 halklarm isimlerini Ti.irk<;e ile a<;1klamak mi.im
ki.in olmakla birlikte, buna yeltenmeyecegiz. Baka veri ol
madan, hemen her kelimenin hemen her dilden a<;Iklanabile
cegi ger<;eginden hareketle, boyle bir aceleciligin isabetli ol
mayacagma inamyoruz. Ama son iki halk ile yukanda tam
mihk. Turk kelimesinin bir kez daha ge<;iinin yanmda, Tis
saget komuluguna da dikkat etmeliyiz.
Bu 'Turk' toplulugundan hangi halk1 anlamahy1z? Ti.irkler
degilse kimler? Bir a<;1klama gerekmiyor mu? Burada Ti.irk
liigii gormek istemeyenlerin soyleyebilecegi tek ey, 0 devir
de bu kadar bahda Ti.irklerin olamayacagidlr. Bu neye gore
soylenecek? $oyle: Ti.irkler bir Altay kavmidir, yurtlan do
gudadu ve bahya ilk ilerleyileri Atilla'nm halk1 olan Hunlar
la olmutur. Halbuki bizzat Hunlan o donemde (MS 2. yy)
bahda, Kafkaslarm kuzeyinde goriiyoruz. Hem de iki kay
nakta, iinlii Ptolemeus'un cografyas1 ile Dionisius Parige
teus' ta ge<;erler. 1 63.
Tek bir makalesi Ti.irk<;eye dort defa <;evrilen ve bunlardan
ii<;ii kitap olarak yaymlanan Czegledy, Ptolemeus' ta Khounoi
bi<;iminde yazllan ismin Hun kelimesine benzemesinin bag
lanh kurmak i<;in yeterli olmadigmi, Kafkaslarm kuzeyindeki
bu halk1 Hunlarla ilikilendirdigimizde, kar1 sorularm ce-

1 6 3 Dostiev, "Kafkasya'da Hunlar", s.9 2 1 .


162 I Osman KARATAY

vapstz kalacagmt soyler. 1 64 Karn sorulann ne oldugunu o


soylemiyor ama biz biliyoruz: 0 devirde Hunlar bu kadar ba
bda ne yaptyorlardt? Bir 20. yy bilgininin 1 900 sene oncesine
gidip Ziilkarneyn gibi Hunlarm oniine set ekmesine sadece
;;a;;mak laz1m. Devletleri dagtlmt;; ve <:: i nlilerin elinden bii
yiik felaketler ya;;ayarak ka1p hayahm kurtarabilmi;; Hun
lardan bir taifenin Kafkas diizliiklerine kadar gelmesine en
gel olan hiikiim nedir acaba?
Boyle gayet miimkiin ve beklenen bir hadiseye bile imkan
tammayan bir yakla;;tm, elbette eski aglarda Hazar'm kuze
yindeki sahamn yerlisi olarak ya;;ayan Tiirklerin varhgmt
hibir ;;ekilde kabullenmeyecektir. Tiirkliigii bir Altay kavmi
olarak diinyanm dogu kenarma dogru bir yere yerle;;tirme
konusunda ozde farkh dii;;iinmeyen Sinor bile bu dii;;iinceye
isyan etmi;;, Ya;;h Plinius ile Pomponius Mela ve onlardan
500 sene once a;;agtda deginecegimiz sabrlan yazan Herodo
tos' ta bizzat 'Tiirk' kavminden bahsedilmesinin ve bu bolge
lerde e;;itli Tiirk topluluklanna rastlanmasmm dogal oldu
guna parmak basmt;;hr.I 6s
i dil boylanndaki Tiirk varhgmt ne kadar geri gotiirebili
riz? Burada yerli midirler, yoksa Saka veya Sarmat dalgas1
gibi bir kavimler goii iinde mi bahya kaymt;;lardu (Kafkas
lardaki Hun varhgt boyle dogudan bahya erken bir goii akla
getiriyor)? Herodotos ku;;kusuz amlan iki Latin yazann da

1 6 4 Czegledy, Turan Kavimlerinin Goii, s.97. Bu kitabm Macarca ash


olan makalenin bahgmda Turan degil, goebe ha/klar (nomad
nepek) ifadesi geer.
1 6 5 Sinor, " ( Kok) Tiirk i m paratorlugunun Kuruluu ve YikihI", s.385.
TURKLERiN KOKENi I 163

temel kaynaklanndan biriydi. Me la' da onun etkisi daha ba


riz, c;iinkii MS 1. yy' da tarih sahnesinden c;ekildiklerini tah
min ettigimiz Gelon ve Budin kavimlerinden bahsediyor.
Yah Plinius ise daha giincel ve kaynakc;as1 zengin bir bilgi
sunuyor. Sonuc;ta Tissaget ve Turk kavimlerinde ikisi de
hemfikir. Bu ikisi hakkmda acaba Herodotos ne diyor?
Yukanda bu son iki halkm komu olarak amlmasm1 akh
mtzda tutahm demitik. Herodotos'u ona gore okuyahm:
"Budinlerin kuzeyi ence yedi gunlUk (Oldur; bu (OlU azp az doguya
kaymca Thyssagetae yurdudur, kalabalzk ve ayn soydan bir ulus
tur, avczlzkla ge9inirler. Bunlarm smmnda, aym bolgede Iyrcae de
n iZen kimseler otururlar" . 1 66 Tabii daha once de Budinleri anla
tu .

Pomponius Me la' daki metin bu dort toplulugu anlatma


noktasmda Herodotos'tan 'yorumlu' bir kopya gibi goziikii
yor. Uc;ii aym, yalmz Bodrumlu tarihc;ide Iyrcae diye yaztlan
isim, yani Tissagetlerin komusu olan halk Me la' da Turcae
haline geliyor. Bir harf degiikligi olmu desek, baka kay
naklardan daha iyi bir arahrma yaparak Dogal Tarih adh ese
rini yazan Yah Plinius da bu halkm adm1 aym bic;imde veri
yor. 0 zaman diizeltilmesi gereken Herodotos'un metni ol
maz mt?
Onun kendi eliyle ne yazdtgmt bilmiyoruz. Unlii eseri el
den ele istinsahlardan soma bize ulam1hr. Bu esnada yanh
okuma veya yazmadan kaynaklanan baz1 degiiklikler kesin-

1 66 Herodotos, Herodot Tarihi, s . 1 9 8 (IV / 2 2 ) .


164 I Osman KARATAY

likle olmutur, zira bunun olmadtgt eski bir eser yok. Hero
dotos'un metnini Yunan harflerini goz oniine alarak okuma
hytz. Bize gelen niishalardaki harf 'I, Mela'ya uydurursak
kullanmasm1 bekledigimiz harf ise T' dir. Bu harfler birbirine
c;ok benziyor. T'nin sag omzundaki hafif bir siliklik onu J ola
rak okumaya yol ac;acakhr.
Adamm birisi bu hatay1 yapm1 ve hatah okuma silsile ha
linde giiniimiize kadar ulam1hr. Ama Latin yazarlarm bu
hatamn olmadtgt niishalan okumas1 sayesinde biz gerc;ek is
me sahibiz. Dolaytstyla tarihi Herodotos'un yaadtgt zaman
olan M O 5. yy' a, hatta balanna kadar c;ekebiliriz.
Buna amamah. Bugiin Ukrayna'yt ortadan ikiye bolen
Dnyeper nehri ic;in diinyada sadece ve sadece Tiirklerin kul
landtgt bir isim vardu: O zii ve onun Bulgar Tiirkc;esiyle soy
leni bic;imi olan Ver/Var. Bu aratumayt yaymladtgtmtz ma
kalede bir noktaya dikkat c;ekmitik: bin ytldu Anadolu' daytz
ve biiyiik 1rmaklann isimlerini dogru diiriist degitiremedik.
Sadece niteledik (ktztl, kara, gok vs.) veya Orta Asya 'dan ta
Idtk (Seyhan ve Ceyhan gibi). Halbuki Karadeniz'e kuzeyba
h yoniinden gelen Bug nehrinden itibaren Dogu A vrupa' daki
umaklann tamammm sadece Ti.irklerce kullamlan isimleri
var . 1 67 Bu orada Tiirklerin gayet eski zamanlarda ve yogun
olarak bulunduklanndan baka ne anlama gelebilir?
Nitekim baka Tiirk veya Tiirkliigii akla getiren topluluk
larmm da bu bolgede var olduklanm gormek ic;in sadece
bakmak yeterli. Mesela Milat sualannda Sarmat birligi c;erc;e-

1 67 Karatay, " D nyeper nehri n i n Ttirkedeki Adi''.


TURKLERiN KOKENi I 165

vesinde Karadeniz kuzeyinde belirip Macar ovasma kadar


giden ve Romahlarla miicadeleye giren bir Yaztg halk1 var
du. Bunlann son kalmhlan Hunlar Macar ovasma geldikten
soma ortadan kalkar.1 68 Aym bolgede bir siire soma once bir
Pe<;enek1 69 ve ardmdan Kuman170 ve Ktp<;ak171 boyu olarak
Yazz ifadesine rastlanz.
Mela ve Plinius' tan bir asu soma, M O 2. yy' da yazan Pto
lemeus Orta i dil dogusundaki Soubinoi halkmdan bahseder
(Eusebius' daki kuzey iilkeleri arasmda saytlan Sau nia da bu
nunla ilgili olmahdu). 1 72 Togan bunu Bak1rtlar arasmdaki
Suun-Ktp<;ak uruguna baglar. 173 Bu halk bugiinkii Kazan Ta
tarlarmm 'etkili' ilk tabakasm1 tekil ediyor olmahydt ki, on
lann bayram1 bugiin haHi 'Saban Toy' adtyla kutlamr. Kazak
lardaki Suan, Suvan ve Ktrgtzlardaki Suban uruklan d a aym
boyun kahnhs1 olmahdu. 1 74
Ptolemeus'ta Submlarla e olarak ge<;en ama tarihteki (ve
bu aratumamtzdaki) onemleri inamlmayacak biiyiik olan bir
boy da Suvarlardtr. Bu boya ayn bir boliim ayumak gerek
mktedir ve bu boliim bu kitapta one siiriilen fikirlerin bu-

1 6 8 Durmu, Sarmat/ar, s.54-58; "Sarmatlar", s.63 7 - 6 3 9 .


1 69 Co nstantine Porphyrogenitus, D e Administrando Imperio, s . 1 6 7 .
1 7 0 Pal6czy- Horvath, "L'immigration e t l'etabl issement des Comans
en Hongrie", s.3 2 3 .
1 7 1 Ytl maz, "Ktp<;ak Tiirkleri v e Yerletikleri Sahalar", s . 5 6 .
1 7 2 Alemany, Sources on the Alans, s . 8 8 , 1 00 .
1 7 3 Togan, Um umi Turk Tarih ine Giri$, s . l 6 2 . Kuzeyev Baktrt<;adaki
Suun telaffuzunu Su (boyu) Unlan bi<;iminde <;i:izerek Hun di:ine
miyle, bilhassa Onogur boyuyla alaka kurmaya <;ahtr. Kuzeyev,
i til- Ura/ Turkleri, s . 3 5 7 .
1 7 4 Lezina vd., Butun Turk Halklan, s.482, 483,
166 I Osman KARATAY

luma noktasm1 tekil edecektir. Fakat onlardan once Mi


lat'tan hemen once ve hemen sonralan Bati bozk1rlanmn
hakim ulusu olan Sarmatlara temas etmemiz gerekmektedir.
ON BiRiNCi BOLUM

iNGiL TERE'DE NELER OLDU?

i ngilizlerin Britanya adasmm eski yerlilerinden miras al


dtklan bir Arthur efsanesi vardu. Konuya yeni bir boyut geti
ren Littleton ve Thomas'a gore bu efsane "uzun siiredir sadece
jngilizce kon uan gelenegin degil, bir bii tiln olarak Batz Avrupalz
bilincinin temel bileeni olm utur; bu efsaneler kim oldugumuz ve
nereden geldigim iz duygusunun biitii nleyici ogeleridir. " 1 75 Huis
tiyanhk 6ncesi donemden, eski <;agdan kalan bu efsane sava
beyi Arthur ve silah arkadalanmn seriivenlerinden oluur.
Kutsal kazan ve sihirli kilt<; ise en onemli maddi ogelerdir.
Yukanda bahsettigimiz Yaztglar MS 1 75 yllmda Roma
imparatoru Marcus Aurelius (ge<;en ylllann iinlii Gladyator
filmindeki yah imparator) tarafmdan agu bir yenilgiye ugra
tlhrlar ve tazminat olarak Roma'ya askeri birlik verirler. Bun
lardan 5500 ath sava<;I Britanya adasmm kuzeyindeki, imdi
i ngiltere ile i sko<;ya'yt ayuan hatta yakm Hadrian duvarma
muhaftz olarak gonderilir. Televizyonlanmtzda son bir yll
i<;inde en az iki defa oynayan bir filmde Arthur ve arkadala-

1 75 Littleton ve Thomas, "The Sarmatian Connection", s.5 1 3 .


168 I Osman KARATAY

nmn bu duvar civanndaki maceralanm izledik. Bu Yaz1glar


orada kahrlar ve <;ocuklan da aym ath sava<;1hk meslegini
siirdiirerek, bir bak1ma etnik kimliklerini ve bilin<;lerini uzun
sure korurlar. 1 76
Bu baglanhy1 ortaya <;1kartan Littleton ve Thomas, 1 77 Art
hur'un oliim doegindeyken kihcmm gole ahlmasl vasiyeti
sahnesini bir Oset Nart destanmdaki benzer bir sahne ile ki
yaslayarak Arthur anlahsmdaki -en azmdan baz1- kokleri
Dogu Avrupa'da ararlar. b gelerin benzemesi kelimeleri
deme cesareti verir ve Arthur'un babas1 Pendragon'un ismini
Ban- Tarkan olarak a<;1klarlar. i lk kelimede 'yaygm Dogu A v
rupa kelimesi' pan'1, ikincisinde ise Tiirk<;e iizerinden ahnm1
eski Anadolu kelimesi Tarkan' 1 goriirler. 1 78
Baglanh ger<;ekten ilgin<; ama pan kelimesi yaygm olmay1p
Leh<;eye miinhasudu; 'bay, bey' anlamma gelip, nihayetinde
A var donemine gider. 179 Bunun ban bi<;imi ise Romen, Bonak
ve Huvat bolgelerinde, aynca Macar ve Bulgar dillerinde go
rii liir. 0 da aym kaynaga, nihayetinde Tiirk<;e bayan' a gi
der. 180 Tarkan'm ise Tiirk<;e baglanhs1 dogrudur ama eski

1 7 6 Littleton ve Thomas, "The Sarmatian Connection", s.520, 5 2 3 . On


lann Romahla maya diren iinin Roma askeri kiiltiiriiniin bozulma
st ve sapmasma yol a<;:ttgt iddia edilir. Richmo nd, "The Sarmatae",
s.29.
1 77 O gelerin benzerligine daha once, 1973 ythnda Bachrach iaret
etmitir (Alemany, Sources on the A/ans, s.39). Sarmatlann Britan
ya'ya gi:inderilmesi bilgisi ise elbette eski<;:agdan beri Tacitus'u
okuyan herkes<;:e bilinir.
1 7 8 Littleton ve Thomas, "The Sarmatian Connection", s.5 1 8.
1 79 Bri.ickher, Slovnik Etymologiczny }flzyka Polskiego, s.3 9 3 .
1 Bo Skok, Etimologijski Rjecnik Hrvatskoga ili Srpskoga jezika -/-,
s. l O S .
TURKLERiN KOKENi I 169

Anadolu dillerinden almmam1, Orta Asya'dan getirilmitir.


Yazarlar Arthur'un sag kolu Bedivere'in ismini de Tiirkc;e Ba
hadzr ile kar1latmrlar, tabii Rusc;a ve Macarca gibi Dogu A v
rupa dillerinde yaygm oldugunu belirterek. 181
Kaliforniyah yazarlar Britanya hikayesindeki gibi Nart
destanmdaki kahramanlann isimlerini de ac;1klamaya c;ahsa
lar veya onerileri aktarsalard1 sonuc;lan beki daha da ilginc;
olacakh . Bunu biz yapahm. Bedivere'in mukabili olarak Kaf
kaslarda ad1 gec;en Uryzmiig ac;1k ekilde Unz Beg olarak go
riilmeli; kans1 Satana ise Satz Ana olarak rahatc;a okunabilir
(Aym Nartlar komu Karac;ay-Balkarlarda da vardu ve bu iki
isim suas1yla O riizmek ve Satanay olarak gec;er). 1 82 Bunu i rani
halklara baglamak isteyen Dumezil ise ac;1klamak ic;in bula
bula en eski i ran dili metinlerini ic;eren Avesta' dan viiraza 'er
kek domuz' kelimesini bulur,183 c;iinkii iyi bir kahramana ve
rilecek domuzdan baka bir isim bulam1yorlar.
Mesele kelimelere bir dilde koken aramak ise, malzeme
Tiirkc;e oldugunda hic;bir s1kmh kalm1yor. Sihirli k1hcm ad1
Excalibur Kafkaslardaki demirci bir Sarmat kabilesi olarak
kaydedilen Kalyblarm ad1yla baglamr.184 Bunu imdiki kzlavuz
kelimemizin eski Tiirkc;e bic;imi kolavurlkalavur ile ilikilen
dirmek yerinde olabilir. Kzlavuz bic;imi kay1tlarda hep rehber

1 8 1 Littleton ve Thomas, "The Sarmatian Connection", s.5 1 8.


1 82 Tavkul, Karaay-Malkar Destanlan, s.34 vd .
1 8 3 Dumezil, Kajkas Halklan Mito/ojisi, s.74.
18 4 Littleton ve Thomas, "The Sarmatian Connection", s.5 2 3 .
170 I Osman KARATAY

anlamiyla kan;nm1za 1ksa da185 Bulgar ve Avar donemi kayrt


lannda rastladigimiz eski biim olan kolavur kar1m1zda yo
netici unvam olarak beliriyor.1 s6
Aym ekilde Arthur efsanesindeki baz1 niishalarda geen
kutsal kazanm (Annwn Kazam) mukabili Milat sualannm,
yani Hun ve Sarmat agmm biitiin kaya resimlerinde goriile
bilir. Kazan bamda dini toren yapan kamlar ve anlaIlan bu
torenle kutsanan savaIlar bu kaya resimlerinin ii temel
ogesidir. Kazllarda ok say1da demir kazan bulundugunu da
belirtmeliyiz. 1 87 Esas efsanedeki kutsal kase, evet, bir Huisti
yanhk eklentisi olarak (Havarilerle son yemegi temsil eder)
kazanm evrilmi biimini temsil ediyor olabilir. 188 Ama bunu
soylerken bozkudaki 'kan kardeligi' toreninde kullamlan,
kanlann kanhnlarak iildigi kaseyi unutmamak laz1mdu.
Littleton ve Thomas efsanenin dogudaki ucunu Osetlerde
goriiyor, dogrudan Sarmatlara baghyor ve Sarmatlan i rani
dilli tasavvur ettiklerinden, bir Hint-A vrupa erevesi izi
yorlar. Ama a1klamalannda kulland1klan kelimelerin Tiirk
e oluuna dikkat etmiyorlar. Bu konuda eserini esas aldikla
n .Dumezil onlara rehberlik etmi goziikiiyor. Zira bu Frans1z

18 5 Clauson, An Etymological Dictionary of Pre-Thirteen th Cen tury


Turkish, s.6 1 7- 6 1 8 .
186 Tekin, Tun a Bulgarian ve Dilleri, s.49.
1 8 7 E rdy'nin bu konudaki uzun makalesi hemencecik Ti.irk<;eye ka
zandmlmitir: " O rta Avrasya Boyunca H iong-nu Tarz1 Kazanlar".
188 Littleton sonraki bir makalesinde kase ve kazan konusuna daha
fazla egilmitir: "The Holy Grail, the Cauldron of Annwn and the
Nartyamonga".
TURKLERiN KOKENi I 171

aratmnaCiya gore Nartlan Osetler getirmi ve yerli Kafkas


halklarma yaymtlardu . 1 s9
Halbuki bizzat Oset mitolojisindeki isimler tetkik edildi
ginde baka yerlere kap1 ac;thyor. O rnegin Oset Nartlannda
gec;en Svee'nin oglu Bolatberjey'in ad1 c;ok ilginc;. Biz bunu
'Bolatberdi' olarak okumah degil miyiz? Buz Tannsmm iki
oglundan birinin ad1 da Kar.1 90 Bu kelimelerin Osetc;ede ne ii
olabilir?
Osetler Nartlann sahibi degil, paylaanlardan sadece biri
dir. Bunlar Kafkaslarm ortak mahdu ve <;erkez kavimleri ile
bata Karac;ay-Balkarlar ve <;ec;enler olarak tiim daghlarca bi
linirler. Osetler bu hikayelerin kaynagt degil, belki bunlan en
son duyanlardu, c;iinkii Kafkaslara sonradan gelmilerdir.
Demirci Debet'in Hz. Davut'u anlathgt, Nart kelimesinin
Nemrut'tan tiiredigi yorumlan c;ok yapthr ama unutulmama
Sl gereken onemli bir nokta var: Altay daglan ve Sibirya bol
gesinde yaayan Hakas, or ve Sagay Tiirklerinde de destan
lara Nart Pak denir.1 9 1
Elbette Nart anlahlannm tek kaynagt olmalan sozkonusu
degildir ama biitiin Kafkaslann en ortasmdaki topluluk ola
rak Karac;ay-Balkar Tiirklerinin bozku diinyas1 ile Kafkas
kiiltiirii arasmdaki en onemli baglanhyt sagladtklanm goz
oniinde tutmahytz. i lerleyen sayfalarda gec;ecegi iizere, Sar
mat kiiltiir c;evresinin onemli halklanndan biri olan Aslar

18 9 D umezil, Kajkas Halklan Mitolojisi, s . 7 2 - 7 3 .


1 90 A ksamaz, Kuzey Kajkasya Mitolojisi, s.76, 7 9 .
1 9 1 T avkul, Kararay-Malkar Destanlan, s. l 2 .
172 I Osman KARATAY

muhtemelen Kara<;ay-Balkar Tiirklerinin etnik oluumuna


onemli katk1 yapan topluluklardan biriydi. Dolaytstyla, me
sele i ngiltere'deki efsane ile Nartlan ktyaslamak olunca, bu
nun her iki ucunun da Tiirklerde oldugunu diiiinmek gere
kiyor.
Hatta belki de bir Kara<;ay-Balkar Nart'mda sihirli kthcm
yapth hikayesine de sahibiz. Nartlar azth diimanlan Eme
genlerle savalannda <;ok gii<;lii ve sihirli bir kthca ihtiya<; du
yarlar ve Demirci Debet' e giderek ricac1 olup yaptmrlar. O yle
bir kth<;hr ki dagm zirvesini bile kesip atmaktadu.1 92
Madem kelime ve isimlere koken bulmak i<;in kaptlar a<;Il
dt, heniiz anlam1 i<;in anlamh bir karIl1k bulunamayan Art
hur ismi i<;in eski donemlerin yaygm Tiirk<;e ismi A rtur'u 'Er
Dur' goremez miyiz? Bu, bizdeki soyadlannda kullamlan Er
ka l ve Erduran cinsi bir kelimedir.
Destekledigimiz veya onerdigimiz bu koken a<;tklamala
rmda bize yamlmadtgtmiz konusunda giiven veren iki husus
var: Bizzat ingiliz dili ve bizzat Sarmat halk1. i ngiliz dilinin
eski tabakasmdan kalma bir ktstm kelime var ki, kokenleri bi
linmiyor. Binlerce dilbilimci nesiller boyu <;ahtyor ama bun
lann nereden geldigini a<;tklayamtyor veya tarhmalar siirii
yor.
Big 'biiyiik' bunlardan birisi (kr. Eski Tiirk<;e bog 'biiyiik' ) .
Body 'viicut' bunlardan birisi (kr. Eski Tiirk<;e bad 'boy, vu
cut') . True 'dogru' bunlardan birisi (kr. Eski Tiirk<;e tovrz
'dogru' ) . Biraz daha ornek: Tell ' demek, soylemek' (kr. Eski

1 9 2 Tavkul, Karaay-Malkar Destanlan, s. 3 1 .


TURKLERiN KOKENi I 173

Tiirke ti 'demek', til 'dil'); bug 'bocek' (kr. Eski Tiirke bog
'bocek'); keep 'tutmak' (kr. kap); kid 'delikanh, oglan' (kr. gidi
' gen kei' );1 93 kin 'akraba' (kr. Eski Tiirke kun i 'aile, uk');
ache ' ac1'; age 'ya, ag' (kr. acar 'gen' ); tuck ' tlkamak'; teeth
' di'; wall ' duvar' (kr. Eski Tiirke bal 'kerpi, duvar'); neck
'boyun' (kr. yaka); dark 'karanhk' (kr. yaruk < *daruk ' aydm
hk' );1 94 say 'soylemek' (kr. soyle-, say- );1 95 ell 'dirsek' (kr. el);
sink 'batmak' (kr. Eski Tiirke sing 'batmak', bugiin sinmek);
chicken 'pili' (kr. <:: u va (rh 'tavuk'); bush 'ah, biik'; tie 'bag
lamak' (kr. Eski Tiirke tiig 'diigiim'), touch 'dokunmak', bud
' tomurcuk, siirgiin' (kr. budak), . . . gibi. 1 96
<::u vaada 'yapmak' etmek' manasmda tu- fiili var. Fedo
tov'un koken sozliigiinde bu kelime diger Tiirk lehelerinde
ki dogmak anlam1 veren biimlerle ve hatta yumurta ile iliki-

1 9 3 Burada anlam ilgisine itiraz edilmemeli. Tiirkc;ede oglan ve oglak


kelimelerinin gosterdigi gibi, bu ilgi mevcut. Hatta sevimli oglan
c;ocuguna Anadolu'da ebi denir. Macarca kebel 'koyun' kelimesi
nin Tiirkc;e gobel 'og!an' ile ilikisi de bu minvalde olmahdir.
1 94 Boyle z1t anlam gec;ileri c;ok goriiliir. Bizzat i ngilizcenin ic;inde
bad 'kotii' ve better 'daha iyi' ornegindeki gibi. B u i ngilizce kel ime
lerle kokte olan Farsc;a beteri biz 'kotii' manasmda kullamyoruz.
Yine Farsc;a pi 'on' iken, biz pe 'arka' haline getirmiiz.
1 95 (Say1) saymak ve soylemek fiilleri anlamca ilikilidir. brn. Fran
sizca canter 'saymak', racon ter 'soylemek', Almanca ziihlen 'say
mak', erziihlen 'anlatmak'. Biz de bir eyi anlat1rken 'sayip dokeriz'.
1 9 6 Bu kelimelerden bir kismi diger baz1 German dillerinde de var
ama Hint-Avrupa kokler tamamen muhayyilede yap1hyor. B u ko
nudaki arati rmalann bir kismmi 2 0 0 6 ve 2 0 0 7 y11lannda Baykara
dergisinde "Anglo-Turkica" dizisi olarak yaymlad1k ama bir daha
donmeye f1rsat olmad1. brneklerin samlanm c;ok iizerinde oldugu
na inamyorum ve Fatih engiil'iin bu konudaki incelemeyi ilerlet
mesini bekliyorum.
1 74 I Osrnan KARATAY

lendirilmi.1 97 Ama bu anlam ilikisini ben anlayamad1m.


Dogmak ayn, bahbama bir itir. U stelik biraz edilgen bir fi
ildir. Ama yapmak, etmek dogrudan oznenin elinde olan fiil
lerdir. Bu kelime okuyucuya hemen ingilizce do 1yapmak' fii
lini <;agnhrmihr.
Bunlann <;ogu 1 derin' dile ait kelimeler. O diin<;lemeyle
a<;1klanacak cinsten degiller ve zaten odiin<;lemeyi a<;Iklaya
cak baka bir tarihi ortam bilinmiyor. Almanlann en dogu
daki kollanndan olan Saksonlann eski <;agm sonlannda <;eit
li Tiirk kavimleriyle temasa girip bu kelimelerden baztlanm
ald1klan, baztlannm tesadiifi, baztlanmn Yafesi vs. oldugu
soylenebilir. Aym ekilde, 13. boliimde anlatacagimlz Tiirkis
tan' dan i skandinavya'ya go<;en Aslann ortak German dilin
deki verintileri de goz oniine almmahdu. Ama bu konuda
Ada' da varhklanm uzunca bir siire devam ettiren Yaz1glara
onemli bir yer ayumahy1z. 5500 kii o doneme gore az bir in
san kalabahg1 degildir.
Bu kelimelerden bazllannm Macarcada da olmas1 dikkat
<;ekmitir. Bug kelimesi ilgin<; ekilde Ada d1mda bulunmu
yor. Sadece Tiirk<;e ve Macarca (bogar), anlam tiirevleriyle de
Rus<;a ve Mogolcada var. Keep fiili Macar kap 1 a1mak' ile, tuck
fiili dug ve wall kelimesi fal l duvar' ile neredeyse aym. Bir de -
bildigimiz kadanyla- Tiirk<;e ile paylaIlmayan kelimeler var.
i ngilizce too 1 <;ok fazla' Macarca t6 'fazla' ile neredeyse aym
telaffuzda. T1pk1 i ng. sew 1 dikmek' ile Macarca szo dokumak' 1

kelimelerinin telaffuz ve anlam benzerligi gibi (ger<;i bu Ma-

19 7 Fedotov, Etim ologieskiy slovar' f;uvaskojjo yaz1ka -/1-, s.240-2 4 1 .


TURKLERiN KOKENi I 175

carca kelime bir Slavca ahnti olabilir) . Yine Macar haj ' sa\' ke
limesi ingiliz hair 'sa\' ile benzef?iyor. Neck 'boyun' kelimesi
Macarca ile neredeyse aymdu: Nyrik (Bu son ikisi diger Ger
man dillerinde de var). ing. tall 'yiiksek, uzun' ile Macarca
trivol 'uzun' da aym f?ekilde benzef?ir.
ingilizcedeki bu Tiirk\e ve Macarca veya Tiirk\e-Macarca
kelimelerin izah1 laz1m. Yukanda Latince-Tiirk\e baglanh
smdan bahsederken, zamanmda toprag1 bol olas1 Decsy'nin
bize ogiitledigi gibi tesadiif nazanyla bakmay1 onermif?tik
ama hepsine birden de oyle bakllm1yor. Nihayet Etriisk bag
lanhsma deginmek gerekiyor. Burada da bir baglanhdan
bahsetmek gerekmez mi? Hele boyle dipten gelen kelimeler
sozkonusu olunca.
Bunlar bir f?eylerin izi. Wadge, Arthur efsanesindeki Sar
mat baglanhsm1 reddederken, f?imdiki Ribchester yakmlann
daki birlige 500 kif?inin yerlef?ecegini, kalan 5000 Sarmat aske
rinin iz b1rakmadan nerede gittigi iizerinde diif?iiniilmesi ge
rektigini belirtir.198 i f?te izler burada duruyor. Ada'ya \Ikan
Yaz1g savaf?\Ilar Kelt (Briton) degil de German (Angle, Sak
son ve Jiit) kabilelerle hemhal olsalard1, belki izlerini ve mi
raslanm daha fazla gorecektik.
Tiirk\enin izindeyken burada da karf?Imiza Macarcamn
\Iklf?l tesadiif olabilir mi? Konu Sarmatlar olunca oyle go
ziikmiiyor. Boylece ikinci hususa geldik. Bu halkm anayur
dunu Herodotos Azak denizinin kuzeydogu ucundan 15 giin

t 9 a W adge, "King Arthur: A British or Sarmatian Tradition?", s . 2 1 1


176 I Osman KARATAY

otede olarak verir. 199 Bu bizi Don k1yllan boyunca dosdogru


giderek Orta i dil boylarma, oradan da biraz doguya tatya
caktu. Saka giicii \Okrneye balad1ktan soma anla;;Ilan Sar
rnatlar zinde gii\ olarak bozkua inrniler, 1 500 y!l kadar son
ra Kip\aklann aym bolgeden yapacaklan eyin aymsm1
yaprn1lardu. Civardaki degiik kokenden (Turk, Fin, i rani,
Slav vs.) kabilelere hakirniyetlerini yayrn1lar, sonu\ta herkes
kendi kabile yapisim korurnakla birlikte Sarrnat ad1 \evre ka
virnler nezdinde bir list kirnlik haline gelrnitir. Eski kaynak
lar ger\ek Sarrnatlarla siyasi Sarrnatlan ay1rrnak i\in birinci
lere Krali Sarrnat dernilerdir ki, boy birliginin idaresinin on
larda oldugunu gosterir. Zaten Krali Sarrnatlar d1mda diger
tUrn kabilelerin kendi ozel isirnleri vardir. 200

Harita 2. Sarmatlann diinyast (MO 5. - MS 2. yy)

1 99 H erodotos, Herodot Tarih i, IV / 2 1 .


2oo Durmu, Sarmat/ar, s.39.
TURKLERiN KOKENi I 177

Maalesef eski c;ag c;ahan bilim adamlan bozktr sosyoloji


sinden habersizler ve belli bir bolgeyi belli bir etnik isim kap
ladtgmda, oradaki herkesin aym soydan kimseler oldugunu
duunuyorlar. Halbuki bozkuda fethedilen boylann siyase
ten ust kimlik olarak fatihlerin adm1 almas1 gerc;egi vardu.
Nasll uc;suz bucaks1z Gokturk miilkundeki herkes Turk bu
dundan degilse, nasll Cengiz'in Polonya smulanndan Ko
re'ye uzanan Mogol i mparatorlugu hudutlan ic;inde suf Mo
gollann yaad 1g1 bir yap1lanma degilse, hatta nas1l K1pc;ak u st
kimligi butun Guney Sibirya kuagm1 kapladtgt ve oradan
dunyaya yayild1gi halde gerc;ek Ktpc;aklar kuc;uk bir Turk
boyu ise, eski c;aglarda da durum boyledir. Ne Saka Devle
ti'nin uzand1g1 her yerde Sakalar yatyordu, ne de imdiki
Bakudistan arazisinden Karpatlara kadar uzanan sahada
sadece Sarmat adm1 ta1yan veya Sarmat soyundan gelen
kimseler vard1.
Herodotos doneminde Sarmatlar Don nehrinin dogusuna,
Sakalar ise bahsma hakimlerdi. M O 2. yy' da Saka gucu ta
mamen c;okerek Dobruca'ya stkth ve Sarmat birligi ic;indeki
halklar Macar ovasma kadar yaytldllar. i te bu birligin uyesi
olan ve isimlerini sonraki c;aglarda Guney Sibirya' dan gelen
Turk boylanndan biri olarak takip ettigimiz Yaztglar bu c;er
c;evede Roma ile smuda oldu ve c;ahmaya girdiler. Sarmat
iktidan MS 2. yy' da i svec;' ten Gotlarm gelmesiyle son buldu;
Sarmat kahnhlan Karpat bolgesine itildiler ve aagtda gec;e
cegi gibi, buyuk ihtimalle Slavlatllar.
178 I Osman KARATAY

Sarmatlann dili hakkmda ac;1klamak ic;in kuk takla ahlan


ozel isimler d1mda bir ey bilmiyoruz. Oguz boylanndan
c;ogunun ac;Iklamasm1 yapamadigimiz gerc;egini burada bir
k1yas olarak sunmak istiyorum. Erken Macar isimlerinin de
bir k1smim Macarca veya Tiirkc;e ile ac;1klamak hayli zor.
Ac;1klananlardan ornegin Geza ismi bizim Yabgu iinvamnm
kiic;iiltiilmiiiiniin Macarca soylenii olarak kabul ediliyor:
Yabguca > Geufa.zol
Bu hayatm bir gerc;egi. Dildeki kelimelerin bir k1sm1 siirek
li oliiyor ve yerlerini yenileri ahyor. Fakat ozel isimler kelime
anlam1 unutulduktan soma da yaayabiliyorlar. Herodotos
Sarmatlann dili hakkmda c;ok onemli bir bilgi verir: Saka di
lini bozuk bir ekilde konuurlar.202 Bir dil bozuk konuul
maz elbette; bunun ac;Iklamas1 Sarmatlann Saka dilinin bir
lehc;esini konutuklandu. Dolayisiyla, Saka diliyle ilgili bii
tiin veriyi bunlara uygulayabiliriz.
Sarmatlann yurdunun Orta i dil'in dogusunda verildigini
soylemitik. Buras1 Macarlann c;1kageldikleri bolgedir ve yurt
tutan Macarlann boylanndan birinin ad1 Gyarmatu'dur.203 Bu
boyun ismi giiniimiizdeki Bak1rt boylarmdan Yurmahlarla
ilikilendirilir.204 Ses denkligi olarak bu dogrudur, zira Genel
Tiirkc;e bir kelime y- ile bahyorsa, Macarca dengi genellikle
gy- ile balayacaktu.

20 1 R6na-Tas, Hungarians and Europe in the Early Middle Ages, s.2 7 7 .


Nemeth, A Honfog/a/6 Magyarsag Kia/aku/cisa, s.292, b u n d a Tiirke
yig 'ilerigelen' kokiinii goriir.
2o2 Herodotos, Herodot Tarihi, VI/ 1 1 7.
20 3 Constantine Porphyrogenitus, De Administrando Imperio, s. 1 7 5 .
2o 4 Nemeth, A Honfog/a/6 Magyarsag Kia/aku/cisa, s.309.
TURKLERiN KOKENi I 179

Sarmat kelimesinin geri kalan harflerini nazara alarak bu


denkligi ona da uygulayamaz mtytz? Aksi i\in hi\bir neden
yok, \i.inki.i imdi y- ile balayan kelimelerimizin bir k1sm1
eski\agda s- ile bahyordu. \=uva\a ve Yakut\a/Sahaca bu
ozelligi korumutur. Eski\agda Ti.irk\eden Fars\aya ge\en yzl
kelimesi bu dilde sal olarak kalmttlr. Osmanh doneminde
kullamlan salname 'yllhk' tabirinde bu kelime kar1m1za \Ikt
yor. Demek ki eski bi\imi olan szllsal ile ge\mi ve oylece
kalm1tlr.
Dolaytstyla Ti.irk\e Yurmatz ve Macarca Gyarmatu kelime
leri daha oncesinde Sarmat benzeri bir telaffuza sahipti. Ba
kutlar eskiden beri yurtlan olan Bakudistan' da yaadtgma
ve Sarmat ve Macarlar oradan \Iktlklanna gore, oni.imi.izde
hangi soru ve sorun kahyor? Buradaki Ti.irk asllh veya Ti.irk
ler ile Macarlann ortak atalanndan olan Sarmat halk1 tarihte
iki \Ikl yapm1, ama ti.im hicret orneklerinde oldugu gibi ge
ride bakiyelerini btrakmttlr.
Sorun Sarmatlann kimligiyle ilgili onkabul olarak gozi.i
ki.iyor. Bu denkligi ilk biz kefetmedik. Toprag1 bol olas1
Mandoky-Kongur bunu gordi.i ama kalabahgm soyleyiine
uyarak, Sarmatlan i rani bir halk gori.ip kelimeyi onlara bag
ladt. Berta ise bu baglantlyt iddetle reddeder.205 Bunu soy
lemeden once Sarmatlann i ranlligini ispatlamak ve gozle
gormek gerekmez mi? Herkes oyle diyor diye oyle mi olacak?

2os Berta, Tiirke Kokenli Macar Kavim Ad/an, s.58.


180 I Osman KARATAY

Tarihi gen;ekler, belgeler tiim aydmhg1yla ortada oldugu


halde bugiin neredeyse herkes Tiirklerin Ermenilere soykmm
yapt1gm1 soylemiyor mu? Halbuki oldiiriilen 600000 kii
Miisliiman' d1; soykmm Miisliimanlara, bilhassa Tiirklere ya
plldi. O len 1 1 0000 Ermeni ise Suriye'ye go<;erken bilhassa
Kiirt <;etecilerin saldmlan sonucu telef oldu. $imdi herkes oy
le diyor diye tarihte Ermenilere soykmm yaptlgimiz m1 yazi
lacak?
ON iKiNCi BOLUM

DOBROWSKI'NiN HiKAYE Si

Derksen adh dilbilirnci 2008 yilmda Slav dillerinin 'Hint


Avrupa' atalardan rniras almrn1 en eski ortak halini ternsil
ettigine inamlan kelirnelerin koken sozliigiinii yaymlad1. Ki
tabm k1saltrnalar boliirniinde Tr. gibi bir ey yok. Yani Slav
dillerinin eski donernlerde <;ok dolayh yollarla da olsa Tiirk<;e
ile hi<;bir ternasmm olrnad1gma batan karar verilrni. Ger:
<;ekten de Slav dillerinde yaygm bulunan pek <;ok kelirne
ay1klanarak adma uygun bir sozliik oluturulrnu. Lakin u
kelirneler bizirn goziirniize takild1 (Okunular Tiirk<;edeki gi
bidir):
B ogat' 'zengin, bay', bole 'daha <;ok' (kr. bol), da '<;iinkii,
ragrnen' (kr. de/da ' arna'), delta 'keski, delgi', d 'l 'oyrnak,
yarrnak' (kr. del), ded 'dede', del 'kisirn, boliirn' ve bundan de
li 'bolrnek' (kr. dilmek), de dernek, soylernek', dobro ' iyi' (kr.
I

dog ru < tovn), duh 'nefes, ruh' (kr. do), dua 'nefes, can' (kr.
do), d 'n 'gun' (kr. tiin 'gece'), d 'rv 'na 'tarla', dira 'kmk, delik'
(kr. tar ' dag1trnak, bozrnak, kurnak'; bugiinkii Tiirk<;ernizde
darmadagzn kelirnesinin ilk k1srnmda yaar), elen ' ' geyik' (kr.
182 I Osman KARATAY

elik 'erkek geyik' ), er, era 'bahar' (kr. yaz < yar), e- (ye-) 'ye
rnek', eto ' suru, davar' (kr. ed 'mal, rniilk'), ez, ej 'eik', ezva
(yazva) 'yara', gaba 'kaprnak, zorla alrnak', gaz- 'ezrnek, ytk
rnak', god 'zarnan' (kr. ad 'zarnan'), gore- 'yakrnak' (kr. kor),
gor- 'or, yuksek', grdlo 'gtrtlak', khorni- ' korurnak', kaya- ' pi
rnan olrnak' (kr. kaygz), kog'da 'ne zarnan' (kr. kanda), kon '
' at', kon ' 'son', kop 'ye 'rntzrak' (kr. Eksi Turk kiipe ' silah'),
kor', kori- 'serzeni, sitern etrnek, azarlarnak' (kr. kargzmak
' lanetlernek, kmarnak' ), kart' 'zarnan, kere' (kr. kor 'zarnan',
kere; Macar szor 'sua, kere'), kosa ' sa' (kr. kose), koza 'kei'
(kr. kuzu), koda 'nerede' (kr. kayda), kudo, udo ' rnucize, rnu
cizevi' (kr. ku t), ka '-e dogru' (-e/-a < -ke/-ka, Tiirk budun Tab
gaka koriir erti "Turk budun Tabga' a tabi idi"), mene 'bana',
oko 'goz' (kr. okumak), on 'o', ora- 'ekin ekrnek' (kr. or- ekin
birnek), pal- 'yanrnak' (kr. balkzr ' ttrnak' ), paok 'orurncek'
(kr. bog 'orurncek, bocek'), pol 'yanrn' (kr. bolmek), s 'la
, gonderrnek' (kr. salmak), tat 'hustz' (kr. tat 'yabanCI' ), te
'dovrnek', tep- ' dovrnek', teg- ' ekrnek', tog' ' tok, s1k1, sert',
tvori- 'yaprnak, yaratrnak' (kr. tiiretmek), ui- 'ogretrnek' (kr.
og ' ak1l' ), velik' 'buyuk' (kr. ulug), vet 'ikh 'eski, gerni' (kr.
at ' gernek'), jar ' parlarnak, 1smrnak' (kr. yaru 'parlarnak'),
jeg 'yakrnak', jela 'istek' (kr. yalvarmak) .
Belirttigirniz gibi, bu kelirneler Turke veya baka bir Slav
dtl dilden ahnh olrnas1 duuniilrneyen, ata Slavlann dilinde
bulundugu varsayllan kelirnelerden oluan bir koken sozlu
gunden ahnrn1hr. Yani henuz Turke ile Slav dillerinin ili
kisi balarnarnihr. Zira balad1gmda kar1rn1za inamlrnaz bir
tablo 1k1yor. Macarcada 450 kadar Turke kelirne oldugunu
TURKLERiN KOKENi I 183

soyleyenler, Sup.;ada bunun 10 katmdan fazlasm1 telaffuz


ediyorlar. Rus.;adaki Tiirk.;e kelimelerin 1 700'e kadar ;Ikhgi
m soyleyenler var. Muhtelif Slav dillerindeki Tiirk.;e kelime
lerin ya sozliigii yap1lm1 ya da daha az olanlar makalelerde
ele ahnm1hr. Ama bunlann tamamma yakm1 a-;1k 'ekilde
son bin yll1, yani Kuman-Tatar-Osmanh .;agm1 ilgilendirmek
tedir.
Biz ise koklere gitmekteyiz. Daha eskilere bakmak laz1m.
Derksen'in sozliigiinde yer almay1p Tiirk.;e oldugu a-;1k ve
.;e'itli Slav dillerinde yaygm olan pek .;ok kelime vardu. Tzl
ma9 ' .;evirmen, dilma.;' bunlardan biri; barak ' k1lh kopek' bun
lardan biri; baran bunlardan biri, bik 'boga' bunlardan biri.
Bir baka husus, Macarcadaki Slavca asllh oldugu soyle
nen kelimelerin bu gozle yeniden ele ahnmasmm gerekliligi.
Bunu yaphg1m1zda kar1m1za imdiki listeler yerine aynen
i ngilizcedeki gibi Tiirk.;enin ve Macarcanm hem ayn ayn
hem de payla>hgi kelimelerin listesi ;1kabilir.
Bildigimiz tarihi donemde Hunlann Slavlar iizerinde
egemenligi sozkonusu ama hem olduk.;a k1sa (50 yll?) hem
de uzaktan olmutur. Yani etnik olarak Hunlar ve Slavlar .;ok
i.; i.;e ya'amamilar, devlet y1klld1ktan soma da Hunlann bii
yiik bir k1sm1 doguya geri .;ekilmi'tir. Bu yiizden Tiirk.;e
Slavca dil ilikilerinde onlara .;ok fazla yer vermek zor gozii
kiiyor. Hunlarm yakm etnik ilgisi ve ortak yaam1 German
kabileleriyle olmu'tur.
Avarlar ise 562'de Orta Avrupa'y1 ele ge.;irerek 790'lara
kadar neredeyse iki bu.;uk asu Slavlara egemen olmu'lar, i.;
184 I Osman KARATAY

i<;e yaam1lardu. Bu uzun donemde ozellikle ban, jupan ve

yugru gibi idarecilikle ilgili tabirlerin <;evredeki Slavlann di


line ge<;tigi ve kademe kademe yaylld1g1 biliniyor. Fakat Avar
diliyle ilgili malzeme bulunmad1gmdan, elimizdeki Tiirk<;e
unsurla rm hangilerini onlara verecegimize kesin karar vere
meyiz.
Bildigimiz kelimelerden A var <;ag1 odiin<;lemesinin dogas1
hakkmda fikir edinmek miimkiindiir. Mesela jupan kelimesi
<;eitli telaffuz farklanyla Giiney Slavlan ve Slovaklarda bol
gesel yoneticiyi ifade ederken, Orta<;agm sonlannda Lehistan,
Rusya ve Prusya gibi yerlerde belirmeye balad1 ve yarg1<;,
beyefendi, soylu gibi anlamlar ta1d1.206 Bu durum kelimenin
Orta Avrupa'dan yava yava yayild1gim ve gittik<;e anlam
degitirdigini gostermektedir.
Aymsm1 yukanda degindigimiz ban kelimesinde de gor
mekteyiz. Bosna ve Huvatistan' da bu kelime geni<;e bir bol
genin yoneticisi anlamma gelirken, Lehistan' da pan bi<;imiyle
'bey, bay' anlam1m kazanmaktadu. Demek ki kelimenin leh
lere ulamas1 vas1tah ve uzun bir aradan sonra olmutur.
Bunu anlamak <;ok kolay. Avar iktidan Karpatlann kuze
yine, sonraki Leh ve Ruslann atalarmm yaad1g1 bolgelere
ulaamad1. Gali<;ya' daki Ak Ogur/Huvatlann temsil ettigi di
reni aym zamanda kiiltiirel etkiye set oldu ve o zamanlar
dogrudan A varlann idaresinde bulunan Slovaklar ile Giiney

2 06 Brtickner, Slovnik Etymo/ogiczny frtzyka Polskiego, s.667-668;


Fasmer, Etimologieskiy Slovar' Russkogo Yaz1ka /1, s.65-66. Gene)
olarak jupan keli mesi ve kurumu "Avar Ktilttir <;:evresindeki 'Jupan'
Sam Hakkmda" bahkh bildirimizde c;:ahIlmitir.
TURKLERiN KOKENi I 185

Slavlanmn atalannm dillerine ge<;en kelimeler kuzeye ilerle


mek i<;in bir sure beklemek zorunda kaldilar.
Yukandaki birinci dereceden kelimelerde bu ozellik go
zukmuyor. Yani tek bir kaynaktan fazla anlam kaymas1 ya
amadan gelmiler. Daha dogrusu ileride yapllacak aynnhh
bir <;ahma bize bu konuda fikir verebilir. Ama yukandaki
kelimelerin aynmad1g1, tek bir noktaya gittikleri a<;Ik ki, bu
yuzden Derksen'in sozliigune ahnm1lar.
0 zaman tek bir soz kahyor: Eger bunlann az veya <;ok bir
k1sm1 Turk<;eden ge<;ti ise, bu A varlardan onceki bir zamana,
Slavlarm toplu halde yaay1p daha dagilmad1klan gunlere ait
bir hadise olmahdu. Buna uygun zamanm Hun <;ag1 olmasi
nm zorlugunu belirtmitik. Daha geriye gidecegiz. Turan
bozktrlanndan gelip zamanla Karpatlann kuzeyinde yerlilere
kan1p yok olan kavim olarak Sarmatlan bildigimizden (Or
ta<;ag'da ve Yeni<;ag'da Lehler atalanmn Sarmat oldugunu
samrlard1), bu kelimelerin ekser k1sm1 onlardan almm1 ol
mahdu.
Yukanda Dnyeper nehrinin Turk<;e ismi olan Var'm 2500
yil oncesine giden kaydmm oldugunu, Bug' dan itibaren tiim
umaklarm Turk<;e adlarmm bulundugunu soylemitik. Bu
durum bolgede Sarmat oncesine giden bir Turk varhgma,
muhtemelen dogrudan Sakalara gider. Ve bu bolgeler Slav
anayurdunun bitiigidir.
Yani adm1 Sarmat veya Saka koyahm, Milat oncesinde ve
sualannda Slavlann atalannm yaad1g1 bolgede, Karpatlann
kuzey ve kuzeydogusundaki sahada dahi etkin bir Turk var-
186 I Osman KARATAY

hg1 bulunuyordu. Esasmda Eski Diinya'nm her koesine ula


an Turk go<;lerinin <;ok da uzakta ve iicra yerde olmayan
Karpat kuzeyine, hatta Balbk sahillerine ve i skandinavya'ya
ulamasm1 ihtimal d11 tutmak i<;in bir sebep bulunmuyor.
Altmorda zamamnda <;ok say1da Tatar Litvanya Prensligi'ne
iltica etmitir ve bugiin onlann torunlan Finlandiya, Litvanya
ve Polonya' da hala yaIyorlar. Elbette eski donemlerde de
benzer go<;ler olmutur. Zira eski kaynaklar bunun ornekle
rini veriyor.
ON 0<;0NC0 BOLUM

ViKiNG B OYNUZLARI

Bugiin Vikinglerin veya Normanlarm (Kuzey Adamlan)


torunu olarak stmfladtgtmtz kuzeydeki dart halk olan i sveli
ler, Norveliler, Danimarkahlar ve i zlandahlar German ka
vimlerindendir, yani koken olarak Almanlar ve i ngilizlerle
aym kaynaktan gelirler. Dilleri de birbirine ok yakmdu.
Bu Kuzey adamlanmn yiizytllar boyu sozlii anlattlan kah
ramanhk hikayeleri 12. yy' dan itibaren yaztya geirildi. Bu
destanlara saga diyoruz. Saytlan 40'tan fazladtr. Sagalann
balangt ktstmlan bekledigimiz gibi daha ok destani ve hat
ta efsanevidir; sayfalar ilerledike tarihilik one 1kar. Bu ara
da Turk kiiltii r iinde olenlerin ardmdan yaktlan agttlarda soy
lenen sozlere verdigimiz sagu isminin buna benzerligi dikkat
ekicidir. 207

20 7 Giirgiin, isverlilerin Turk Kokenleri Ozerine, s.63. Giirgiin'iin bu ki


tabi c;ok ilginc; bir veri y1gmm1 gazeteci goziiyle telif ediyor. Farkh
kaynaklardan cimbizlanmi gerc;ekten dudak uc;uklatan bilgiler
var. B u konunun akademik c;ahma diizlemine ahnmas1 gerekiyor
du. Bunu da Emre Aygiin'iin yakmda belirmeye baIamasm1 bekle
digimiz eserlerinde okuyacag1z.
188 I Osman KARATAY

En onemli ve i.inli.i saga, 1 230 yllmda i zlanda' da Snurri


Sturrluson adh bir rahipc;e yaztya gec;irilen, ;;imdiki adtyla
Heimskringla adm1 verdigimiz bir metindir. Bunun ba;;langtc;
ktstmlan Norvec; hanedam Ynglinga'nm koklerini anlahr.
Sturrluson aym ;;eyden o tarihten on ytl kadar once yazdtgt
Prose Edda diye bilinen manzum eserinde de bahseder.
Kuzeyin kurucu atas1, bi.iyi.ik kahramam Odin' dir. Sava;;c;1
bir kral olmakla birlikte, sonradan tannla;;tmlmi;>hr. Sagala
nn bi.iyi.ik bir k1 smt Odin'den bahseder. Bu adam halk1yla
birlikte 'Ti.irk i.ilkesinden' (Turkland) gelen bir onderdir. in
san olarak gozi.ikti.igi.i yerlerde de yigitliginin yamnda bi.iyi.i
gi.ici.iyle kar;;tmtza c;1kar. Bu yi.izden biiyi.ini.in ifadesi olarak
gori.ilen Runik yazmm mucidi olarak anlahhr. Zira ' run' ke
limesi sihir demektir.28
Runik yaz1 Ti.irklerin ve akraba topluluklann ku lland1g1
oyma yaz1yla aymdu. Elbette farkh i;;aretler bulunur ve aym
i;;aretler bazen farkh seslerle okunur. Bunu dogal kar;;Ilamak
gerekir, c;iinki.i bugi.in ornegin c;ok yakm olan <:: e klerle Lehle
rin kulland1g1 Latin abecelerinde bile birbirinden farkh harf
ler vardu ve baz1 harfler birbirinden farkh okunur.
i skandinav ve Turan yazllannm benzer ve muhtemelen
aym olu;;unun tarihi sebeplerini sagalardan takip etmek
mi.imki.indi.ir.209 Prose Edda Odin'in halk1 olan Aslard an ve

208 Looij enga, Texts and Con texts of the Oldest Runic Inscriptions, s.80;
Daly, Norse Mithology A to Z, 2 0 04, s.78.
209 Heimskringla metinleri Laing (London - New York 1 9 6 1 : 7 - 1 1) ve
Hollander'den (Austi n 2 0 0 2 : 6-10) kartlattrmah olarak yaptlmt,
TURKLERiN KOKENi I 189

yurtlanndan bahseder: "Don nehrinin dogusundaki memlekete


Asaland veya Asaheim (As iilkesi veya yurdu) denir ve bu mem
leketin baehrini A sgard (Askent) adlarlar."
i ster geleneklerdeki bilgiyi aktarsm, isterse eskic;ag Latin
ve Yunan yazarlanm okumui? olsun, Sturrluson'un verdigi
bu bilgi tarihi bir gerc;ekliktir ve zaman tespitinde de i?imize
yarar. Zira As halkmm tarihini diger kaynaklardan takip
edebilmekteyiz. Bunlar Sarmat c;agmda (M O 2-MS 2. yy) Orta
Asya'mn batlsmda ya?ami?, yava? yava? Hazar'm iizerinden
bahya dogru kaym1i? bir kavimdir. 'Asya' kelimesi onlardan
gelir.210 Yumuk Karadeniz'in doguya bakan kafas1 gibi duran
Azak denizinin ad1 da onlardan gelir.21 1
Bu halkm kokleri c;ok tarh?Ilmihr, c;iinkii bir taraftan Ma
caristan' da ortaya <;1km1 bir sozliik dillerinin i rani oldugunu
gosteriyor ( diyorlar . . . Ama ne hikmetse kendi kendilerinden
Aszlar diye Tiirkc;e c;ogul ekiyle bahseden bir halk var karI
mizda), dolay1s1yla eski c;ag ve Ortac;ag'daki Alan-As ikile
mesinde onlan i rani bir halk olan Alanlarm yanma koyuyor,
bir taraftan da eski kaynaklar kimlik verirken onlan Tiirk

Prose Edda metinleri ise Lagerbring'in kitabmm ;evi risinden


( 2 0 0 8 : 7 4 - 7 7) almmtttr.
2 1 o Aslar hakkmda Tiirk;ede en geni bilgi Czegledy'de bulunabilir:
Turan Kavimlerinin Gorii, s . 3 3 -66; aynca Golden, Turk Halklan Ta
rih ine Giri. s . 6 1 - 6 3 .
2 1 1 Nikonov, Kratkiy Toponimireskiy Slovar', s. 1 7. Fasmer, Etimologi
reskiy Slovar' Russkogo Yaz1ka /, s.63, bunu Tiirk<;e azak 'al;ak yer'
kelimesinden getirir ve Rus;a Azov bi<;imini de Kmm Tatarcasm
dan ahr ama Tiirk;ede boyle bir soyleni bilinmedigi gibi, aym an
lam ;er;evesinde Gene! Tiirk<;e Azak'tan Kmm Tatarcas t Azov'a bir
denklik de kurulamaz.
190 I Osman KARATAY

olarak tarif ediyor. Bugiin As adm1 tatyan uruklar \eitli


Tiirk uluslan arasmda bulunuyor, daha dogrusu Orta As
ya'mn her yerinde, Nogaylarda ve i dil boyunda varlar.212 8 .
yy bamda da Altay daglannm hemen kuzeyinde, Kugtz
komulugunda yaayan bir budun olarak amhrlar ve Gok
tiirklerle savamtlardtr. 213

Harita 3. Odin'in Tiirkland'dan iskandinavya'ya goii

M O 2. yy' da Aslar onemli bir gii\tii ve Strabon' a gore an


laIlan hakim olduklan bugiinkii Giiney Kazakistan bolge
sinden U\ mi.ittefik halk ile birlikte Ozbekistan ve Kuzey Af-

2 1 2 Lezina, vd., Biitiin Tiirk Halklan, s. l 1 4- 1 1 5 .


2 1 3 Taag1l, Goktiirk/er Ill, s.3 2, 3 5 , 3 8, 4 0 ; Gome. Kok Tiirk Tarihi,
s. 1 3 7, 1 44, 1 5 8.
TURKLERiN KOKENi I 191

ganistan'a saldum1lard1.214 0 zamanlar Alanlarm ad1 gemi


yor. Daha soma bu birligin iiyesi olan Alanlar yiikseliyor.
Bunu 4. yy sonunda yazan Romah asker tarihi Ammianus
Marcellinus'un iki defa soyledigi "eskiden Massaget olan Alan
lar" ifadesinden anhyoruz.215 Halbuki Alanlann var oldugu
zamanda Massagetler de vardu ve diger birok yazann ya
nmda (mesela Claudianus), Marcellinus da bir yerde bunlan
ayn iki halk olarak zikreder.216 Alanlann nasil yiikseldigini
l. se ok a1k ekilde anlahyor. Degiik isimler ta1yan halklar
zamanla tabi olduklan Alanlann ad1 altmda birleiyorlar. Or
tak ozellikleri goebeliktir, yaam ve sava tarzlandu.2 1 7
Hazar kagam Yusuf'un 960 y1h civarmda Endiiliis'e yaz
d1g1 mektup As ve Alanlan ayn olarak zikreder. Aslar, Oguz
lar ve diger kavimlerle birlikte Hazarlara sald1rd1gmda,
Alanlar Hazarlarm tek miittefikleridir.218 Bunu yine aym do
nemden kalan isimsiz Kenize Mektubu adh Hazar belgesi de
dogrular.21 9 Onlann en yakmmda bulunan Hazarlar ayn ve
tastamam ilgisiz iki halktan bahsetmektedir.
Burada bozkudaki boy birliklerinden bahsedildigini biz
zat Ptolemeus' daki Alanorsi ifadesinde goriiyoruz. Bu Alan

2 1 4 Alemany, Sources on the A lans, s . 1 0 7 ; Czegledy, Turan Kavimleri-


nin Goii. s.36-39.
2 1 s Alemany, Sources on the Alans, s.33, 3 5 .
2 16 Alemany, Sources on the Alans, s . 3 3 , 45.
2 1 7 Alemany, Sources on the Alans, s . 3 6.
2 18 Kokovtsov, Yevreysko-Xazarskaya Perepiska v X veke, s. 1 1 6- 1 1 7.
2 1 9 Karatay, " Hazarlarm M usevilemesine Dair B i r Beige: Genize
Mektubu", 1 0 .
192 I Osman KARATAY

ve Aorslann birligidir.220 Arslar Hazar doneminde rol oyna


yan Harezmli bir kavimdir. Alan degillerdir.
Kafkaslardaki durum bize Alan ve Aslann ayn halklar ol
dugunu soyli.iyor. 1404 y1hnda Gi.iney Azerbaycan'da Sulta
niye ba!?piskoposu (olarak gorev yapan) Johannes de Galoni
fontibus tarafmdan tutulan bir kay1tta Kafkaslardaki kavim
ler sayllu: " Ywwnlar, Ermen iler, Zikler, Tatlar, Volaklar, Ruslar,
(:erkezler, Lekler, Aslar, Alanlar, Avarlar, Gazikumuklar ve bunla
rzn neredeyse hepsi Tatar dilini konuur ".22 1
Dogrudan Tatar dili (bundan K1p<;ak Ti.irk<;esini anlamah
yiz) konu!?tugunu bildigimiz bir topluluk ilk bak1!?ta gozi.ik
mi.iyor. Piskopos ti.im bu halklan iyi tamyor ve dillerinin
farkh oldugunu biliyor (Kendisi bolgede konu!?ulan 35 dil
saymi!?)- Burada Tatarcamn bolgesel ge<;er dil olduguna dair
de bir ibare yok. $u halklardan en az birinin anadil olarak
Ti.irk<;e konu!?mas1 gerekiyor. Bugi.in gibi o donemde de Kaf
kaslarda Ti.irk<;e konu!?anlarm varhgm1 iyi biliyoruz. Bunlar
dan biri degilse, nerede bu Ti.irkler? Obi.ir ti.irli.i neden adlan
ge<;miyor?
Burada sayllanlan gi.ini.imi.iz halklanyla e!?ledigimizde As
ve Alanlan Oset sayarsak, onlara iki isim veriliyor, buna kar
!?Ihk o donemde de kaydadeger bi.iyi.ikli.ikte olmas1 gereken
Kara<;ay-Balkarlar a<;1kta kahyor. Piskopos neden aym halk1
iki isimle ansm ve oyle yapml!?Sa neden durumu a 1 klama

sm? Neden bunlar aym halkm iki ismidir diye bir k::t:nt di.i;;-

22o Alemany, Sources on the Alans, s. l 0 1 .


2 2 1 Tardy, "The Caucasian Peoples", s.9 1 ; Alemany, Sources on the
A lans, s . l 5 9 .
TURKLERiN KOKENi I 193

rnesin? Bu sorunu o gunlerde yazan Muslurnan cografyaCI


Ebu-1-Fida hallediyor. Abhazya'mn dogusunda Alanlarm ol
dugunu, onlann da yamnda Turklerden As adh bir kavirn
oldugunu soyliiyor.222 Bunlar Kara<;aylar olrnahdu. Zaten
bugnku Osetler, t1pk1 diger Kafkas halklan gibi Turk olan
komulan Kara<;aylara As derler.223 Oset kelimesini biz butun
dunyahlar Gurcuceden ahyoruz: Ovs. Bu halk kendisi iki top
luluga aynhr: Digor ve i ron.
As etnolojisi ayn bir kitaba konu olacak kadar kan1ktu.
Ama biz eski donemlerdeki Alan-As ikilemesinin samld1g1
gibi aym halkm ayn iki ad1 degil, iki halktan oluan bir birli
gin, birlikteligin ad1 oldugunu bilmeliyiz. Durumu Ammia
nus Marcellinus yukanda ge<;tigi gibi a<;1khyor. Bu bozkuda
ki etnik sure<;lerin kurahdu. Birka<; kat kimlik vardu. D st
kimlik bozkmn d1anda tamnan en onemli ve buyuk halkla
nmn ad1du: Saka, Sarmat, Hun, Turk ve Tatar gibi. Bunun al
tmda boy birliginin ad1 vard1r. Bir boy digerleri uzerinde
hakim olunca, adm1 da onlara yayar.224 Burada da zaman za
man Aors, As ve Alan gibi isimlerin one <;1khgm1 goruyoruz.
En son ve iyi bildigimiz donemde de Marcellinus'un ozet
ledigi uzere, Alanlar <;eitli boylarm uzerinde hakim durum
daydllar. Hunlar 4. yy'm ikinci yansmda bahya dogru hare
ketlendiklerinde kademe kademe Alan varhgm1 sona erdir-

222 Alemany, Sources on th e Alans, s.249.


22 3 Laypanov ve Miziyev, Tiirk Halklanmn Kokeni, 139; Alemany, So
urces on the Alans, s.6.
22 4 Golden, Tiirk Halklan Tarihine Giri. s.7.
194 I Osman KARATAY

miler, bir k1smm1 Kafkaslara siirerken, bir ktsmtm da Bat1


A vrupa'ya yollamtlardtr.
i skandinav sagalarmda kabilenin As, iist kimligin ise Turk
olarak gemesi her eyi atka soylemekle birlikte (Hervarar
ve Bosa sagas1 gibi anlahda eski doneme uzanan hemen tiim
sagalarda eski ulus olarak Turk kelimesi geer225), oyle bir
kiiltiirel oge vardu ki, Tiirklerden baka hibir ulusa payla
Ilmaz. Hiikiimdar siilalesi kut sahibi oldugu iin hiikmetme
hakkma sahiptir ama bunun bedeli olarak da iilkede iler iyi
gitmediginde hiikiimdann kutunun gittigine inamhr ve ol
diiriiliir.226 Bunun aymsm1 Sturrluson'un Heimskringla'smda
gormekteyiz. 227
Vikinglerdeki As konusuna donersek, giincel durumu ok
iyi bildiklerini diiiindiigiimiiz Vikinglerin bir kaynagmm bu
ekilde hayli eski ama tastamam dogru bir bilgiye sahip ol
mast, sadece eski Yunan ve Latin yeryaztm bilgisine vaktf
olmalanyla atklanamaz. Bu koklii bir gelenege, eskilerden
gelen bir soylenceye iaret ediyor ve baka bir kavmin degil,
hakimiyet alanlan nispeten dar olan ve ktsa siiren As kavmi
nin adm1 veriyor. Bah bozkulannda Aslann adm1 tatyan bir
kent, hatta onlarla ozdelemi bir kent bilmesek de, sonraki
zamanda derlenen anlahlarda onlara kendi adlanm tatyan
bir ehrin atfedilmesini tabii karIlamahytz.
Eger Sturrluson manashrda eski Yunan ve Latin kitaplan
m okuyarak kendi halkmm eski tarihini yazmaya ahhysa,

22 5 Giirgiin, isveli/erin Tiirk Kokenleri Ozerine, s.89-90.


226 Kafesoglu, Tiirk Milli Kii/tii r ii, s.248-2 5 1 .
22 7 Giirgiin, isvelilerin Tiirk Kokenleri Ozerine, s. 148.
TURKLERiN KOKENi I 195

Asian semesi tuhaf olacaktu. C::ii nkii okumu olabilecegi


kaynaklar Aslann varhgmdan baka bir eyden bahsetmez.
Belki Strabon' dan onlann Sogdiyana'ya saldmlanm okumu
tur ama Hazar'm kuzeyindeki hilalde As tarihini dogrudan
ve a1k anlatan bir kay1t yok. C:: e itli kaynaklar onlann sadece
var oldugunu soyliiyor, ama ozenilecek anh bir tarihleri
yok. Haydi, Hun, Sarmat vs. biiyiik topluluklan getik, en
azmdan Alan veya Massaget gibi daha etkin topluluklarm
isimlerini seerdi. Aslann onun kitabmda yer almas1 kitabi
degil, geleneksel bilgiye dayandigmi, belki gelenekte soyle
nenleri kitaplardan teyit ederek eserini daha rahat yazd1gm1
gosteriyor.
Sturrluson, Heimskringla' da devam eder: "Bu baehirde adz
O din olan bir yonetici hiikiim siiriiyordu . . . Odin biiyiik ve uzak
iilkelere gidip 90k memleketi alan bir sava9zydz. 0 derece m uzaffer
di ki, her sava ta zafer onun yanmda olurdu. Zaferin her savata
onun oluu halkmm inanczydz . . . Szk szk q kadar uzaga gidiyordu ki,
seyahatinde yzllar ge9iyordu ."
"Kuzeydogudan giineybatzya Biiyiik Swithiod 'u (Rusya) diger
memleketlerden ayzran bir dag silsilesi uzamr. Bu silsilenin giineyi
Odin 'in biiyiik miilkiiniin bulundugu Turkland'a uzak degildir."
Bu tarif goriiniirde Azerbaycan'1 anlahyor. Anlamak zor
degil. Sturrluson'un yazd1g1 giinlerde Anadolu ve Azerbay
can arhk Tiirkiye olmutu ve bunu biitiin A vrupa o donemde
iyi biliyordu. Fakat Odin zamanmda Tiirkiye neresiydi? Bu
onemlidir, zira Odin'in esas topraklan Turkland'da imi. Bi
zim imdiki zamanlarda paralan birletirerek yazabildigi-
196 I Osman KARATAY

miz tarih bunu dogruluyor. Hazar'm kuzeyinden Kafkaslann


otesindeki di.izli.iklere dogru yayllan As devletinin ve kavmi
nin esas ktsmt doguda, Ti.irkistan' da idi. As imparatorlugu
bir donem belki de Pamirlerden Don nehrine kadar uzam
yordu.
Ama Azerbaycan'dan bahsi bouna olmam1 olamaz m1?
Yani, Odin zamanmda Hazar kuzeyindeki yayda hakim ol
makla birlike, daha onceki atalan gen;:ekten de Kafkaslann
gi.ineyinden goc;:mi.iti.ir de cografyayt bilen Sturrluson oray1
kendi zamamndaki duruma gore adlandtrmthr . . . Boy le bir
ihtimal onun i.ilkesini buaktp kuzeye gitmesine neden olan
Roma tazyikini de ac;:tklayabilir.
ok tuhaf ama boyle bir durum var. M O ilk binyllda Aras
nehrinin dogusundaki bolge, imdiki Nahcivan ve civan Aza
i.ilkesi olarak biliniyordu ve Strabon'un zamamna kadar boy
le kullamlm1 gozi.ikiiyor.228 Bu Aza halk1yla Odin'in halk1
Aslar arasmda baglanh kurabilir miyiz? Takip eden Suvar
bahsini okuyunca zihinlerimiz buraya geri donecek ve Sturr
luson' a hak verecektir. i zlandah rahip Asland'1 geleneklerden
ve Turkland'1 gi.incel bilgiden alarak kullamyor goziikmekte.
Tiirklerin hareketliligi, Ortadogu'yu fetihleri kafasm1 kan
hrmi olmah, ama en iyi ekilde toparhyor.
Odin'in goc;:i.ini.i de ktsaca verelim: Prose Edda 'ya gore
Odin "bilgeligiyle diinyanm kuzeyinde admm rok yiiksek tu tula
cagmz ve bii tiin krallarm heps inden fazla onurlandmlacagzm anla
dz. Bu onda Turkland 'dan aynlma hissi uyandzrdz. "

22s Agaswglu, Azer Xalq1, s . 1 3 .


TURKLERiN KOKENi I 197

Heimskringla' ya gore ise, 11 o zamanlar Romalzlarzn reisleri


dii nyamn c;ok yerine yayzlzp tiim halklarz kendilerine baglamzlardz
ve bu sebeple pek c;ok reis kendi miilkiinden kac;mztz. Fakat uzakgo
riilii olan ve sihir giicii bulunan Odin kendi soyunun diinyanzn
kuzey yarzszna gelip yerleecegini biliyordu . "
Romahlar degil de, belki i skender Azerbaycan' daki atala
nn go<;iine sebep olmw? olabilir, <;iinkii Romahlar bu bolgeye
ulahklannda Orta Asya' da <;oktan yerlemi bir As devleti
vard1. Ama Odin' in go<;iinde Orta Asya unsurlan dtmda
kimse su<;lu goziikmiiyor. Bu unsurlann bamda Biruni'nin
soyledigi gibi kurakhk olmahdu, zira ona gore Alan ve As
kavimleri Harezm' den kurakhk sebebiyle Kafkaslann kuze
yine go<;miilerdir.229 Kurakhk aym zamanda niifus bask1sm1
artmyor ve yeni yurt arama konusunda insanlan zorluyordu .
Marcellinus Alanlann diger halklara boyun egdirip kendile
tirdigini soyledigine gore, belki dogudan gelen ve bagh iken
bagtmstz olup yiikselen Alan kavmi de Asian kovalam1 ola
bilir.
Tabii hem tarihten, hem de i zlanda sagalanndan Aslann
tamammm go<;medigini iyi biliyoruz: Kardeleri Ve ve Vilje'yi
11

Asgard 'da bzraktz ve kendisi tiim tanrzlar ve diger insanlarzn biiyiik


bir kzsmzyla once batzya Gardarike 'ye, sonra da giineye Saxland 'a
dogru goc;e baladz. Pek c;ok oglu vardz, Saxland 'da geni bir devlete
boyun egdirdikten sonra ogullanm o memleketin yonetimine bzrak
tz. Kendisi kuzeye denize dogru gitti ve Fyen 'deki Odins denen bir
adayz kendine yurtluk aldz."

22 9 Seen, is/am CojjrafYacilarma Gore Tiirkler, s . 1 9 7 .


198 I Osman KARATAY

Dogudan bahya ti.im go<;enlerin yapt1g1 gibi once Kiev ci


varlanm yokluyor. Balkanlara ge<;emiyor (<;unku orada bu
yuk bir gu<; vardu) ve Saksonya uzerinden Danimarka'ya gi
diyor. Daha iyi bir yurt arayan birisi, turn kavimlerin yapt1g1
gibi Bucak uzerinden Balkanlara donmek ister, bunu yapa
mazsa ikinci tercih olan Macar ovasm1 zorlar. Anla;;llan Bal
kanlarda Roma'y1, Macar ovasmda da Yaz1glan bulan Aslar,
Karpatlann kuzeyinden Almanya'ya dogru devam etmiler
dir.230
Boylece bir tarihleme onerisinde de bulunmu olduk.
Odin'in go<;u bozk1rdaki As ylld1zmm sonmesi anlamma
gelmitir. Bu ise MS 2. yy' dad1r. Nasll saga geride kardelerin
kald1gm1 soyliiyorsa, ger<;ekten de As kahntllan bozkuda
kalm1 ve sonraki tarihi gelimelerde ve etnik sure<;lerde rol
oynam1lardu. Sturrluson' dan daha once yazan, kendisi de
Odin soyundan gelen krallann neslinden olan Are Porgils
son'un jzzanda Tarihi'nde Odin'in oglu 'Turk Krah' (Turkako
nung) lakaph Yngve ile kendisi arasmda 39 kral sualamr.
Tahmini bir hesaplama bizi yine Milat sualanna goturecek
tir.231
Bu tarihlemeyi hakh kllan baka bir sebep ise Turk oyma
yaz1s1yla aym olan i skandinav runik yaz1smm MS 2. yy' dan
itibaren balamas1du. Bu yazmm Kuzey'e gidiini Odin ve
Aslann go<;uyle ilgili gormek i<;in boylece tarihi bir sebep be
liriyor.

2 3 B u go<; u bildiride <;ahIlmitir: Karatay, "Kral Odin'in Turk


land'dan iskandinavya'ya G b<;i.i".
2 3 1 G i.irgi.in, isver;lilerin Tiirk Kokenleri Ozerine, s.76.
TURKLERiN KOKENi I 199

Orta Asya'daki Turk yaz1tlan en erken 6. yy' dan ba;;lahh


yor.232 Neden Kuzey'de daha once ba;;lad1g1, bunun kaynagm
Kuzey' de oldugunu gosterip gostermedigi sorulacaktu. Ce
vabi iklim ;;artlan veriyor. Kuzeyin daimi soguk ikliminde
e;;ya korunur. Bozkuda ise gece-gunduz ve k1;;-yaz s1cakhk
farkmm buyukliigu, alanm a<;1k olmas1 ve aynca ;;iddetli
ruzgar ta;;1, kayay1 dahi ufalar. Turk yaz1tlanmn erken taba
kasmm kuzeyde, Yenisey boylannda olmas1 bu bak1mdan te
sadufi degildir.
Goktii r klerden once Turklerin yaz1y1 bilip bilmediklerinin
ise a<;Ik cevabma sahibiz. i ncil'i Hunlarm diline <;eviren mis
yonerler acaba hangi yaz1y1 kullandllar?233 Ya da neden Gok
tii rk tarihinin erken doneminden bahseden ve hi<; de yeni bu
lunmu;; gibi anlatmayan <:: in ana kaynaklan Chou-shu ve
Sui-shu' daki Turklerin yaz1s1 olduguna dair kay1tlan oku
muyoruz? Chou-shu' da a<;1k ifadelerle " T'u-kiie 'lerin (Turkle
rin) yazzsz Hu-barbarlarm (genel olarak Turanh go<;erler) yazz
sma benziyordu" denir.234 Sui-shu ise " Yazzlarz yoktu, sozlemele
rini bir tahta parr;asmm iizerine kiir;iik bir tahtayla kakarak ifade
ederlerdi" 235 gibi kendi i<;inde <;eli;;kili bir ifade ile aslmda ya
zmm oldugunu soyler, zira tahtaya kazman ;;eyler bir ifade
nin kar;;1hg1 olmahdu. <:: e ntik tarifi aym zamanda oyma ya-

2 3 2 N ihayetinde de O rtadogu'nun Sami halklannm yaztlanna, Arami


ceye gotiiriili.ir. R6na-Tas, A., "Turkic Writing Systems", s. 1 2 6; Gol
den, Tiirk Halklan, s . 1 78.
2 33 Zachariah, The Syriac Ch ronicle, s . 2 2 9 - 2 3 0 .
2 34 Mau-Tsai, (:in Kaynak/anna Gore Dogu Tiirk/eri, s.2 3 ;
2 35 Mau-Tsai, (:in Kaynaklarma Gore Dogu Tiirkleri, s . 6 3 .
200 I Osman KARATAY

ztya iaret etmektedir, zira oyma yazt <;entik atar gibi dik ve
kesin <;izgilerle yazthr.
Turk oyma yaztstmn baka bir (Arami?) abecenin uyarla
mast olmaytp tamgalardan kendi i<;inde gelien bir yazt olu
unun delili olarak bizzat kendisi sunulur. Bir<;ok unsuzun
aym sesi veren ikizinin bulunmasma karthk, iaretlerden
<;ok azt (u<;u) unsuz birleimlerine aittir. Bu durum diger abe
celerde gorulmez ve oyma yaztyt ozgun ktlar. Turk yaztsm
daki harfler dikkat edildiginde ev (eb), ok ve yay gibi nesne
lere benzemekte ve aym sesi vermektedir.236
Vakta, bu tartlmalara gerek kalmamthr. Bir tam uzerin
deki yazmm yam1 hesaplamakta teknik zorluklar var ama
bir yazmm yanmda ezamanh konulmu organik bir cisim
varsa, yaklatk tarihi bulunabiliyor. O rnegin mezardaki cese
din gomiilme zamamm kemiklere veya tahta par<;alanna uy
gulanan karbon smamastyla tespit etmek mumkun. Bu ekil
de, Kazakistan' daki Pavlodar kenti yakmlannda 1 960 ytlmda
bulunmu ve M O 5 ila 4. yy'lara tarihlenen bir mezarda bir
kemik uzerinde ak szkm 'ak geyik' yaztst goriilmutur.237
1 970 ytlmda ise Kazakistan' m guneyindeki Esik kurgam
kaztstyla M O 6 ila 5. yy' lara tarihlenen unlu Altm Adam bu
lunmutur. Burada <;tkarttlan bir gumi.i kase i.izerinde bir
cumle uzunlugunda bir oyma yazt ele ge<;mitir.238 Okuma

2 3 6 Alyilmaz, (Kok) Tiirk Harjli Yaz1tlarm izinde, s.2.


2 37 Amanj olov, Tiirk Filolojisi ve Yaz1 Tarihi, s.61.
2 3 8 Amanj olov, Tiirk Filolojisi ve Yaz1 Tarihi, s . 1 0 6 - 1 0 7 . Kasenin resmi
ve i.izerindeki yaz1Iar Alyilmaz, (Kok) Tiirk Harfli Yaz1tlann izinde,
s.24- 2 5 'te bulunabilir.
TURKLERiN KOKENi I 201

-;ahmalan farkh sonu-;lara gitmektedir. Bunu o kadar eski


zamandaki dilin farkhhgma baglamahytz ama sonu-;ta bu
yaz1 ancak Tiirk-;e okunabilmektedir.
<:;:ok eski tarihlerden bahsediyoruz. Dolaytstyla, yaz1y1 ku
zeye Aslann gotiirdiigii noktasmda bir zaman stkmhst go
ziikmiiyor. Dogu bozktrlanna bakarak Aslann da bu yaztyt
bildigini diiiinmeliyiz. C::ii nkii belirttigimiz gibi onlann bir
kolunu Goktiirk -;agmda Altaylarm kuzeyinde goriiyoruz. Bu
bolge -;ok saytda yazthn, daha dogrusu mezar yaztsmm bu
lundugu yerdir. AnlaIlan aynen Tiirk budun gibi Aslann bir
kolu da bahtlanm doguda aramak i-;in ' ileri' gitmitir.
Yalmz Odin'in ger-;ekten gittigi konusunda kukular var.
Eski biiyiik ata olarak go-; ona hamledilmi olabilir ama Ha
zar cografyasmda onun izleri kalm1 goziikiiyor. En bata
bunu Heimskringla'mn ayn bir saga olarak goriilen batan be
ri ahnhladtgtmtz ktstmlanm i-;eren Ynglinga destam buna ia
ret eder. 11. boliimde Kral Sveigder'in tahta -;tkhktan soma
atalannm memleketini, tabii en bata Odin' in makamm1 ziya
ret amaCiyla Turkland' a gittigi yazthdtr.239
Demek ki Odin'in mezan ve makam1 Tiirkist<m' da imi.
Bu tamam da Emir Timur'un bir sefere -;tkmadan once Oden
Ata'nm kabrini ziyaret ederek dua etmesini neyle a-;tklayaca
gtz? Bunu onun zaferlerini anlatan Zafername adh kitapta Ni
zamettin $am1 yazm1hr.240 $imdiki Daoguz yakmlannda da

2 3 9 Giirgiin, isvelilerin Tiirk Kokenleri Ozerine, s.89.


2 4 o N izamiiddin ami, Zafername, s. 77.
202 I Osman KARATAY

Utin Kala diye eski bir ytkmtldan haber verilrnektedir.241 Bu


yurun yeni bir sorun daha. Kirn buna bir <;oziirn onerecek?
Utin Kala'yt ve alakah olabilecek diger yerleri araturnak
i<;in fusat, her eyden once zarnan kollarnaktaytz arna bu bek
leyi esnasmda Oguz-Tiirkrnen cografyasmdaki Avdan A ta,
Avdan Baba kiiligi gozden ka<;rntyor. Sadece Ege bolgesinde
dort yerde ge<;er. Bunlann hep birlikte degerlendirilrnesi ge
rekiyor.

2 4 1 M antayev, Bir Tarih Kaynag1 0/arak Muravyev ve Velihanov'un


Eserleri, s.lO S .
ON DORDUNCO BOLUM

SUV AR'DA NE V AR?

Tekrar tekrar Macar bahsine donmemiz kaynaklann zor


lamasiyla oluyor. Adeta kaynaklardaki ipulan hep birlikte
bizi bir yere dogru yonlendiriyor. Yukanda andig1m1z Bi
zans'm yazar imparatoru 7. Konstantinos, Macarlann ogre
nebildigi en eski zamanlanm anlahrken "Bu nlar o zaman Turk
adlanmzyordu, bir sebeple Sabartoi Asphaloi ismine sahiptiler" ifa
desini kullamr.242
Kendi zamamnda isimleri Tiirk olan Macarlann, daha es
kiden Sabart adland1gm1 soylemesi kafalan o kadar kantu
mihr ki, bu ismi ta1yan halk1 kolayca gorebilmemiz d1mda,
bu ciimlenin sun ve Macarlarla baglanhsmdaki esrar heniiz
tarn anlamiyla 6ziilememitir. Asphaloi kelimesini bilim
diinyas1 ogunlukla Yunancada halk agz1yla ' kuvvetli' olarak
evirir ama bu tatmin edici degildir. Bu yiizden baka oneri
ler getirilmitir.

2 4 2 Constanti ne Po rphyrogenitus, De Administrando Imperio, s. 1 7 1 .


204 I Osman KARATAY

A vrasya' da bu ismi eleyebilecegimiz tek halk bizdeki ki


taplarda t;ogunlukla Sabir, bazen de Sabar olarak get;en, Or
tat;ag' daki Turkt;e soylenii Suvar olan bir Turk boyudur. Bu
Suvarlar kaynaklarda it;lerinden Macarlarm t;tkhgt Onogur
birligini Bah Sibirya'dan Avrupa'ya suren topluluk ol arak
get;er.243 Dolaytstyla 5. yy'da yazan Priskos' a gore Macarlarm
atalanm kovalayan halk, 10. yy' da yazan Konstantinos' a gore
Macarlann eski adm1 ta1maktadu. Bu bilmecenin gorunen
tek t;ozumu, Ogurlann bir donem Bah Sibirya' da iken Suvar
egemenliginde yaam1 olmalandu.
Suvarlardan bir kol 515 senesinden itibaren Kafkaslann
kuzeyine, Hazar Denizi ktyllanna yerleiyor. Oradan iran ve
Bizans arasmdaki mucadelelere kahhyorlar ve iki tarafta da
parah asker olarak savatyorlar. Gokturk ordulan 570' lerde
Kafkaslara ulahgmda onlann egemenligine giriyorlar. Birin
ci Gokturk Devleti'nin ytklltmdan soma da Suvarlann yaa
dtgt bolgede 630 yllmdan soma Hazar Devleti ortaya t;tktyor.
DolaylSlyla Hazarlann Suvar halkmm etnik devam1 oldugu
goriiu hemen butun tariht;ilerce kabul edilir ve buna iaret
eden Belazuri ve Mesudi gibi kaynaklar da vardu.244
Ortat;agda Suvarlarm Turk olduklanm, Turkt;e konutuk
lanm t;ok iyi biliyoruz. Hatta Kagarh Mahmut onlann leht;e
sinden ornekler verir. Kafkaslardaki Suvarlar ve Hazarlarla
ilgili bilgilerimiz de Turkt;e konutuklan yonunde. Sibirya' da
kalanlar imdiki Dogu Tatarlannm atalan olmutur. Mogol-

2 43 Ahmetbeyoglu, Grek Seyyah1 Priskos, s.65.


2 44 Bir incelemesi iin bkz. Karatay, "Suvarlar: Dogu Avrupa'nm Esra
rengiz Kavmi", s . l 0 8 .
TURKLERiN KOKENi I 205

lar zamamnda bunlann bolgesi Sibir hanhgt olarak orgi.i t


lenmi:;; t i. Bunun Mogollarm telaffuzu oldugunu tahmin et
mek mi.imki.in. Zira Mogollarzn Gizli Tarihi adh eserde bunla
rm ismi $ibir olarak gemektedir.245 1 7. yy ba:;; m da bu devlet
Ruslarca ortadan kaldmld1. Ama Sibir stmrlanndan itibaren
ba:;; l aytp Bi.iyi.ik Okyanus' a kadar uzanan bir k1ta bi.iyi.ikli.i
gi.indeki arazi o gi.in bugi.indi.ir onlann ad1yla, Sibirya olarak
adlandmlmaktad1r.
Oyleyse Macar baglanhsm1 nasll kuracag1z? Belirttigimiz
gibi, tarihin gorebildigimiz kismi itibariyle Suvarlan bizim
dilimizi konu:;; a nlar arasmda saymamtz gerekiyor. Daha eski
doneme gitmedike bir Macar baglanhsi zor gozi.iki.iyor. Fa
kat Konstantinos bir konuda daha kafamiZI kan:;; t myor. Ma
carlann eski yurtlarmdan Peeneklerce siiriildiikten soma bir
kolun iran tarafma indigini, bir kolun da :;; i mdiki Tuna boyla
nndaki yurda geldigini soyler.24 6 iran tarafmdan Kafkaslarm
giineyini, Azerbaycan arazisini anlamahy1z. Evet, buraya ku
zeyden gelenler olmu:;; ve :;;i mdi Tiflis'in dogusunda kalan
yerlere yerle:;; m i:;; l erdir ama bunlara Macar degil, Savard de
nir.247
Dolaytsiyla Macarlann Savard adlanmasmm etnik bir bo
yutu da var. Yani Tiirke konu:;; t uklanm iyi bildigimiz Suvar
lar veya onlann bir :;;u besi Macarlann da atalan. Bu oziilme
si gii bir bilmece. i:;; i n ash oziimii zorla:;; h ran tek konu

2 45 Manggol-un Niua Toba 'an - Mogollarm Gizli Tarihi, s . 1 6 0 .


2 4 6 Constantine Porphyrogenitus, D e Adm inistrando Imperio, s. 1 7 1 .
2 47 Arap v e Ermeni kaynaklannda bu topluluktan bahsedilir. Bkz. Ka-
ratay, "Suvarlar: Dogu Avrupa'nm Esrarengiz Kavmi", s . l l 0 - 1 1 1 .
206 I Osman KARATAY

Turkler ile Macarlann dilinin ayn olmas1. Acaba Suvarlar


zamamnda soylarm birletigi gibi diller de birleiyor mu? Ds
telik Suvarlarm <;tktp geldikleri bolgeler Macarlann da koku
nun oldugu yerler. Ttpkt Turk budunun bulundugu yerin
aym zamanda Macarlann yaadtgt yer olmas1 gibi. Konstan
tinos'un Macarlara Turk adm1 verip eski isimlerinin de Suvar
oldugunu soylemesi, ki bu bilgiyi Macarlarm kendilerinden,
bizzat efsanevi kral Arpad'm torunundan dinlemitir, Suvar
kokundeki bir Turk-Macar ortakhgt i<;in mevcut bilgimiz ye
terli degil ama bazl ipu<;lan one suriilebilir.
Yerlemi tarih anlaytmda Suvar admm ilk once yukanda
iaret ettigimiz Ogurlan kovalama vesilesiyle Priskos'ta 463
senesinde ge<;tigine inamhr ama ondan 300 sene once mu
kemmel bir cografya kitab1 yazan Mtsuh Ptolemeus da idil
nehri otesindeki Savar halkmdan bahseder.248 Baka bir yerde
ise yine aym bolgedeki Sovard diye bir kavimden bahse
der.249 Bunlan Orta<;ag' da ad1 ge<;en kavimden ayn duun
mek i<;in bir sebep yok. Degilse, bunlar kim? 20. yy alimleri
Suvarlann Turkistan'm dogusundan geldiklerine inamrlar2511
ama son derece inamhr olan Ptolemeus' daki bu bilgiye neden
inanmadtklanm a<;tklamazlar. <:: unku bu bilgi kabul edildigi
zaman, Turkler hayli bahya tamm1 olacaktu.
Suvar isminin gizemini daha da arhran husus, bunun eski
Ortadogu'nun onemli halklarmdan birinin adt olmastdtr.

2 4 8 Alemany, Sources on the A lans, s.99- 1 0 1 .


2 4 9 Alemany, Sources on the A lans, s . l O O .
2 5 0 Degiik alimlerin goriileri Karatay, "Suvarlar: Dogu Avrupa'm n
Esrarengiz Kavmi", s . 1 0 1'de veril mitir.
TURKLERiN KOKENi I 207

Yaklank olarak Van golii ile Bagdat arasmda kalan bolgenin


halkma eskiden Subar denilirdi. T1pk1 A vrasya' daki Suvarlar
gibi, Subar halkmm isminin yaz1hmda da sesli harfler degi
iklik gostermekte, bazen Subir ve ubir gibi bi\imler goriil
mektedir.251 Muhtemelen Siimer (umir) ismi de onlardan
gelmektedir, \iinkii bahdaki \Olden gelen imdiki Araplann
atalan olan topluluklar biitiin Mezopotamya halkma oyle
derlerdi (Siimerlerin kendi kulland1klan isimleri Kien
gir' dir) .252
Maalesef kendilerinden dogrudan kalan metinler bulun
madigi, komulan da onlar hakkmda fazla kay1t tutmad1klan
i\in Subarlann dil ve tarihlerini bilmiyoruz. Tek bildigimiz
bahdan gelen Sami asilh topluluklann zamanla onlann yerini
ald1g1, Subar yurdunun gittik\e kuzeye dogru Sikihgi ve
sonra ortadan kaybolduklandu. Bir sure Hakkari civannda
kii\iik bir devlet\ikleri olur ama MO 8. yy' dan sonra bu dev
let de ortadan kalkar.253

2 5 1 O'callaghan, Aram Naharaim, s.42 .


2 5 2 Amanjolov, Tiirk Filo/ojisi ve Yaz1 Tarihi, s.40.
2 5 3 Agaswglu, Azer Xalq1, s . l 2 9- 1 3 1 .
208 I Osman KARATAY

{
KA N G A R

T0RGI

IRAN

Harita 4. Suvarlarm 5 . yy civannda Kafkaslara doniiii

Bu halkm nereye gittigi onemli. Bolgede kalanlar kuku


suz sonraki halklann etnik havuzuna katk1 yapmtlardtr. br
negin gi.ini.imi.izdeki Ki.irt aireti Zebarilerin bunlardan gel
digi iddialan i.izerinde di.ii.ini.ilmelidir. Bugi.inki.i Ki.irtler
Fars\adan bozma bir dil konuuyorlar. Elbette eski Subarlar
Ki.irt\e konuuyor olamazlard1, zira Subar halk1 ortadan kalk
tlgmda irani topluluklar bolgeye daha yeni yeni gelmilerdi.
Oyleyse o zamanki Subarlann ve baglantl dogruysa imdiki
Zebarlann atalanmn dili neydi?
Bunu ancak tahmin edebiliriz. <::unki.i Subar diliyle ilgili
dogrudan veri yok. Sadece bizimki gibi bitiken bir dil ko
nutuklanm biliyoruz, \Unki.i onlarla akraba olan \evredeki
halklann dilleri de oyle. Elimizde bir ipucu olabilir. Bu i.ilkey i
anlatan Akkad\a Subartu ve Babilce Subarda kelimelerinin son
TURKLERiN KOKENi I 209

hecesinin iilke ismi veren bir ek veya kelime oldugu anlaIh


yor. Siimerler aym eyi Subarki bi<;iminde soylerler ki, Siimer
cede ki kelimesi yer, yurt, iilke anlamma gelir. Dolayisiyla
Sami dili olan diger ikisinde de boyle olmahdu.
Ama Sami dillerinde boyle bir kelime bilmedigimiz i\in,
Subarlann kendi dillerinde tu, to, ta gibi bir kelimenin iilke
anlamma gelmesi de miimkiindiir. Bu ise bir Tiirk\e baglan
hsma 11k tutabilir. Hemen tiim dillerde dag, yiikseklik, or
man ve iilke (dolayisiyla ehir ve kale) anlamlan veren keli
meler ortak bir kokten gelir. Arap\a ve ibraniceden Yunan
caya, Slavcaya, hatta Tiirk\e ve Macarcaya kadar bu konuda
en \Ok kullamlan kok orlgor kokiidiir. Bu anlamlardan birine
baka bir kelime girdiginde, zamanla o kelime diger anlamla
ra SI\ramaktadu. Bu yiizden, ornegin ash itibariyle aga\, do
layisiyla orman anlamma sahip olan yz? kelimesini Goktiirk
\agmda ii\ ayn anlamda goriiyoruz: Dike, dag ve orman.254
Halbuki dag kelimemizin (eski Tiirk\e tav/tov) tek bir an
lam i oldugu gibi, kokiinii tespit etmek de miimkiin goziik
miiyor. Kelimenin baka anlamlar kazanmam1 olmas1 dii
iindiiriiciidiir. Buna karIhk daha once dag anlamma kulla
mlan yz? ve muhtemelen or kelimeleri unutulmu, yerini daga
buakm1. Dolayisiyla dag kelimesini diger anlamlan olmii
eski bir kelime olarak gormek i\in sebeplerimiz var. Bu da
eski kay1tlarda bir yerde buna benzer telaffuzda baz1 kelime-

2 54 Bu anlam kiimesinin daha geni bir anlambilim erevesinden in


celemesi iin bkz. Karatay, " O tiiken Y1: Dag, Orman ve Olke" ,
5. 1 3 1 - 1 3 9.
210 I Osman KARATAY

leri iilke manas1yla arayabilecegimizi gosteriyor. ite Subartu


kelimesinin sonundaki hece boyle bir kelimeyi sakhyor olabi
lir.
Macarlarla ilgili ge<;en Savart gibi bi<;imlerde sondaki harf
eski Macarca ki.i<;i.iltme ekiyle a<;1klamyor.255 Halbuki <;ok ozel
bir anlam1 olmad1k<;a bir halkm isminin sonuna ki.i<;i.iltme eki
konmaz. Suvarlarla ilgili boyle bir durum gozi.ikmi.iyor, isim
leri bi.iyi.ik <;ogunlukla yalm olarak yaz1hyor. Buradaki bi<;imi
Yunanca Savarto, Ermenice Sevorde, Arap<;a Siyaverde eklinde
okumah ve sonda Ti.irk<;e tav ' dag' kelimesinin eskiden kalma
bir anlam akrabasm1 gormeliyiz.
Avrasya' daki Suvar'dan Ortadogu'daki Subar'a isim ben
zerligi d1mda nasll bir hat <;ekecegimiz sorulacaktu. Ptole
meus' da bu halkm isminin idil civannda ge<;mesi ve yer isim
leri ile onlan Kug1zlarla yan yana koyan <;eitli kaynaklardan,
bata Mogollarm Gizli Tarihi'nden anladig1m1z i.izere esas
yurtlanmn Gi.iney Sibirya'nm ortalan olmas1,Z56 MS 2. yy' dan
5. yy' a dogru doguya dogru hareket ettiklerini gosterir.
Priskus'un verdigi habere gore Suvarlar Ogurlan kovalar
ken, kendileri de Avarlardan ka<;m1lardu. Bu Avarlar 552
senesinde Gokti.irklerin ortadan kaldud1g1, imdiki Mogolis
tan arazisinin hakimi olan, <;in kaynaklannm Juan-juan de
dikleri kavimdir. <;ok fazla bahya a<;Ild1klarma dair haber

2 55 Nemeth, A Honfog/a/6 Magyarsag Kia/aku/6.sa, s . 1 9 3 .


2 5 6 2 0 . yy bamda yaymlanan ii n l ii makalesinde Patkanov bu bolged l'
Suvarlarla ilgili ok saytda yer adt ile masal kahramam adt tes p i t
etm itir: Patkanov, "A sabirok nemzetisege", s. 3 3 7 - 3 4 3 .
TURKLERiN KOKENi I 211

yok. Suvarlan ancak yakmda bir yerlerde, Altaylarm bahsm


daki diizliiklerde rahats1z etmelerini umanz.
Doguya dogru harekette olan bir halkm kalk1 yeri neresi
dir acaba? Ptolemeus onlan idil boylannda yakahyor. Daha
berisinde olmasmlar? Biraz daha eski kaynaklara bakhgimiz
da belki bir eyler gorebiliriz. Mesela Herodotos tarn olarak
bugiinkii Kuzey Azerbaycan arazisine yerletirebilecegimiz
bir Sa(s)peir halkmdan bahseder. Dstelik Aras'm giineyindeki
Medler ile Giirciilerin atalan olan Kolhisliler arasmdaki tek
halk olarak ii defa bunlan anar.257 Yani o aga gore yeterince
biiyiikliikte, hatta bayag1 biiyiik bir topluluktur.
Ama tuhaf olan ey bu kadar biiyiik bir halktan bu bolge
de Herodotos'tan once ve sonra bahsedilmemesidir. Nereden
geldiler, nereye gittiler? Belli ki Kuzey Azerbaycan' da belki
birka yiizyll kaldllar ama daha fazla degil. Kahc1 yurt edi
nemediler buray1 ve golerine devam ettiler. Bu go onlan
Derbent geidi iizerinden Kafkaslann kuzeyine, dolayisiyla
bozk1r diinyasma ta1d1.
Dahas1 kimdi bu Sa(s)peir halk1? Bunun a1klanmas1 ge
rekmez mi? Daha makul bir a1klama gelinceye kadar biz bu
halkm Kuzey Irak ile idil boylan arasmdaki safhay1 temsil et
tigini diiiinecegiz. Dstelik Kuzey Irak' taki Subar halk1 iin
Tiirk ve Macar baglanhsm1 birlikte diiiindiirecek hakh bir
sebep bulunuyor.

m H erodotos, Herodot Tarihi, 1 / 1 04, 1 / 1 1 0, IV /40.


212 I Osman KARATAY

Bu arada Kuzey Irak'ta eski <;agda Turukku admda bir ka


vimden bahsedildigini, ama bunun Turk kelimesiyle ekil
benzerligi d1mda bir ilgisinin olmad1gmm di.ii.ini.ildi.igi.ini.i
belirtmitik. Bu konuyu imdi Suvarlan okuduktan sonra bir
kez daha di.ii.inmeli degil miyiz?
ON BEiNCi BOLUM

GILGAMI OK ARAMI AMA . . .

Kuzey Irak'taki Subarlann guney komulan olan Kiengir


ler veya bizim dememizle Sumerler bu iki isimleriyle de dik
kat c;ekerler. Amanjolov adh Kazak alimi onlarm oz
adlandumalan olan 'Kengir' de Orta Kazakistan' daki Kengir
umagm1 gorur.258 Sumer-Turk baglanbsma inanan hemen
turn alimler gibi o da Turkistan' dan Mezopotamya'ya bir goc;
ongordugu ic;in,259 bu umak ismi aslmda etnik kaynag1 tekil
etmektedir.
Halbuki baglanb bundan ibaret degildir. Kenger/Kangar
adm1 ta1yan bir Turk boyu vardu ve Ortac;ag boyunca ve
yakm zamanlara kadar c;eitli yerlerde kar1m1za ;Ikmtlar
du. Amanjolov'un iaret ettigi gibi Orta Kazakistan' m onlann
(bir k1smmm) yurdu oldugunu dogrularcasma, Pec;eneklerin
sekiz boyundan uc;unun ortak ad1 Kangar' du.260 Orhon yaz1t-

2 5 8 Amanjolov, Tiirk Filolojisi ve Yaz1 Tarihi, s.40.


2 5 9 Amanj olov, Tiirk Filolojisi ve Yaz1 Tarih i, s.40. Tuna, Siimer ve Tiirk
Dillerinin Tarih i ilgisi, s.49.
26 Constantine Porphyrogenitus, De Administrando Imperio, s. l 7 1 .
214 I Osman KARATAY

lannda geen Kengeras261 budun ad1 da bunlarla, yani Pee


nekligin niivesiyle ilgili olsa gerektir.
Yaz1tlardaki bu isim aslmda iki boy adm1 banndmr: Ken
ger ve As. Bu durum Aral-Seyhun havzasmda o donemde bu
iki boyun birlik iinde olduklanm akla getiriyor.262 Bugiin de
ok ilgin bir benzeme (?) olarak Kug1zlann Azzk boyunun
bir urugunun ad1 Kangzr'du.263 Ortaag'da bu boyun ismini
K1pak bileiminde Kangar veya Kongur okumalanyla g6rii
yoruz.264
Bu boyun ismini agda doneme kadar Giiney ve Kuzey
Azerbaycan' da da goriiyoruz. Bunu Tiirkistan' dan Oguz go
leri eliginde bir hareketlenmeyle a1klamak giizel olurdu,
eger 5. ve 6. yy'larda bir Ermeni ve iki Siiryani kaynagmda,
yine Azerbaycan arazisinde bu boyun ismi gemeseydi.265
Oguzlardan 500 sene once Ortadogu' da gezinen bir Tiirk
kavmi giiniimiiziin kahpl tarihilerini ok ofkelendirecektir,
ama ne yapahm, bu boyle.
Ashnda s1kmh diinyanm herhangi bir yerinde boyle ' vak
tinden evvel' gelmi Tiirk bulmak degil, buraya nasll geldik
lerini bulmak. Giilii Sasani iran'1 aarak dogudan gelmi
olamazlard1 herhalde. Kafkaslardan gelmi olmalan miim-

26 1 Ergin, Orhon Abideleri, s . 2 7 .


262 Togan, Um umi Tiirk Tarihine Giri, s.5 3 .
26 3 Karataev, K1rg1z Etnonimder Sozdiigii, s.84.
26 4 Kangar boyunun geni bir apdan incelemesi u makalemizde ya
piimitir: "Hanakas Oguzlanndan Karakalpak ve O zbeklerin Kene
ges Boyuna", s . 1 8 0 - 1 8 2 .
z 6s Pritsak, "The Pecenegs : A Case of Social and Economic Transfor
mation", s.2 1 2 .
TURKLERiN KOKENi I 215

kiin, arna bu kez de iran idaresindeki arazide yabanCl bir top


luluk olarak yerlerni olrnalan tarihi beklentilerin otesinde
kahyor. Bizanshlann aksine iranhlar yabanCllan kendi bolge
lerinde yerletirrnernekle biliniyorlar. Onlardan silahh kuvvet
olarak faydalamyorlar arna kendi sahalannda yurt verrniyor
lar. Ta ki uzak serhat bolgelerine yerlesinler . . .
Fakat yerliler ic;in elbette boyle bir ey yok. Sadece Sasani
idaresindeki geni rnernleketlerde degil, bizzat ana iran' da da
dairna c;eitli etnik topluluklar olagelrnitir. Acaba bu erken
Ortac;ag' daki Ortadogulu Kangarlar bolgenin yerlileri rni?
Acaba bunlar Sarni tazyikleri kar1smda dogudaki daghk
bolgelere c;ekilen eski Siirnerlerin, yani Kiengirlerin etnik ka
lmhlan rn1?
Bugiin Tahran ve Hernedan' dan bu tarafta kalan yerler,
yani tarihi Med iilkesi neredeyse tarnarnen Tiirklerce
rneskun. Tiirklerne dedigirniz siirec; genellikle yerli ahalinin
zarnanla Tiirklere benzernesi eklinde degil de siirekli goc;ler
le Tiirk niifusun artrnas1 ve yerlilerin zarnanla azmhkta kal
rnalan eklinde cereyan etrnektedir. Bu yiizden, Ozbekis
tan' da Tiirklerle Sart ve Tacikler, Anadolu' da Tiirklerle Er
rneni ve Rurnlar bir arada ayn topluluklar olarak bulunrnu
lardu.
Fakat giineyi ve kuzeyiyle Azerbaycan' da dururn baka.
Buralann Farslarna siirecinin hic;bir zarnan tarnarnlanrnadi
gmi diiiinrnek ic;in c;ok sebep var. Persler MO 6. yy' dan iti
baren Med yurdunun kesintisiz hakirnleridir arna sadece
Medlerden ibaret olrnayan bolgesel etnik kirnlikler varhgm1
216 I Osman KARATAY

korumaktadu. ilk boliimde degindigimiz Anadolu' daki uzun


suren Roma/Bizans idaresiyle ktyaslarsak, bin yllhk bir Pers
idaresinin bu bolgelerin dil ve kimlik yaptsmda degimelere
sebep oldugu kesindir ama bunun halkm ne kadanm ne 61-
c;ude kapsadtgt kukuludur. <;unku ornegin diger Turk top
luluklanndan kopuk bir yerde, Fars kitle ic;inde yaayan ve
koken olarak Oguzlarla ilgisi olmayan Halac; Turkleri bugun
varhklanm haHi korumaktadular.
ite, tahminimizce, c;ogu eski Ortadogu halklanndan olu
an yerli halkm Farslamayanlan bu kez dokuz asu suren
(1 025-1 925) Turk idaresinde Turklemilerdir. Bu bapta kendi
adlan Kiengir olan eski Sumerlerin daghk bolgeye c;ekilmi
torunlanmn Ortac;ag balannda bu bolgede Kangar olarak
kaydedildiklerini, Selc;uklular geldikten sonra Kengerlu adty
la Turkmen kitlelerine kanhklanm ve nihayet bugunku
Nahcivan ve c;evresindeki Turklerin esas etnik kaynag1 olarak
yerleikletiklerini duunebiliriz.
Aag1 Mezopotamya' daki eski halka muhtemelen ' Subar'
yollu nispet edilen ' Sumer' ismi de sorunlara sebep oluyor.
Bunlar Subarlardan isimleri d1mda baka ne aldtlar? Subar
lar, yani Kuzeyliler isimlerini verdiklerine gore Guneyliler
den daha m1 ustiinduler? Guneyliler ilk kez yaz1y1 bulup c;ok
ustun bir medeniyet kurarken, aym duzlukte, Mezopotamya
ovasmm Bagdat' m kuzeyinde kalan kesimlerinde yaayan
Subarlann bunu yapamam1 olmalanm nasll izah edecegiz?
Sumerler yaz1y1 bulduklarmda Subar olgusunun Samilerce
TURKLERiN KOKENi I 217

ortadan kaldmlm1 ve si.iri.ilmi.i olmas1 (MO 23. yy)266 boyle


bir medeni eksikligin sebebi olabilir mi? ilk gelen Sami istila
cllar Subar medeniyetinin izlerini yok etmi olabilir mi?
Bunlar cevab1 zor olan sorular. Bir ekilde cevaplanmalan
gerek. Cevab1 zor olmayan diger bir soru ise Si.imer dilinin
neden Ti.irk ve ikinci dereceden de Macar diliyle yakmhgmm,
daha dogrusu fazlaca kelime ortakhgmm bulundugudur.
Belirttigimiz gibi, i.isti.in bir medeniyet kuran Si.imerler, ilk
kefedildikleri 1 9. yy bamdan beri di.inyay1 kendilerine hay
ran buakhlar ve herkes kendi atasmm Si.imerler olmasm1 di
ledi. Ancak yaayan ve bilinen dillere bu dili baglama c;abala
n sonuc;suz kald1. Bugi.in Bat!' daki kitaplarda bu halkm di
linden ' tecrit edilmi' olarak bahsedilir. Ornegin, Si.imercenin
eklemeli bir dil oluuyla Ti.irkc;e ve Macarcaya benzedigi fik
rini her fusatta alk1layan konunun i.inli.i uzmam Kramer, ote
yandan sozdizimi ve kelime dagarc1g1 ac;1smdan tek oldugu
nu ve yaayan hic;bir dille akraba olmad1gm1 soyler.26 7
Fakat bu gori.i bir gori.ii.in gormezlikten gelinmesini ic;e
rir. Si.imercede Ti.irkc;e ve Macarcayla ortak unsurlar bol mik
tarda bulunmutur (ozellikle Kramer'den soma). Sozdizimi
ise kabul edelim degiken bir yap1du. Aym aileden dillerin
sozdizim farklan uc;uk seviyede iken, 5000 yll mesafedeki bir
dilin elbette kelimeleri farkh ekilde dizmesi beklenecektir.
(Kuzey) Azerbaycan' da sozdiziminin Farsc;a ve Rusc;a etkisini

266 O'callaghan, Aram Naharaim, s.43.


26 7 Kramer, Siimerler, s.40 1 .
218 I Osman KARATAY

a1k gostermesi buna delil olarak yeter. Farsa anlanhr ama,


buras1 Ruslann en az oldugu yerlerden biriydi.
Konuda bir sorun goziikmiiyor. Biz bu arahrmamtzda
nesne olarak Siimercenin kendini degil, muhtemelen bir
komudan ald1g1 kelime hazinesini aldtgtmtz halde, dogru
dan Siimerce ile Tiirk\e veya Macarcay1 karIlatlrmak iste
yenler i\in bile fazla sorun goziikmiiyor. Ama bu dillerle
Siimerce arasmda zaman ve mekan fark1 oldugu bahanesiyle
baglanh reddedilmitir. 268
Peki, hangi dilleri ktyaslayabiliriz? AnlaIlan sadece Ak
kadca, Hitite, Hurice, ibranice, Ktptice . . . 0 kadar. Sanskrit
e, iranca, Yunanca ve Latince de bu listeye eklenecektir ama
o zaman <;inceyi neden eklemiyoruz. <;incenin yazth kayttlan
da yeterince eskidir.
Bugiin dil kayttlan 1 000 ylldan daha eski olan halk say1s1
bir elin parmaklan kadardtr. Geni bir alana yaytlmt Slavlar
bile kll pay1 kurtanrlar. Buna gore tarihi dilbilim \ahmala
nnda eski, daha dogrusu istenilen kadar eski kayttlan olma
dtgt iin yiizlerce, binlerce dili kullanamayacagtz.
Boyle samahk olmaz. Buna bilim denemez. Boyle bir iti
raz bizzat ahma yapmamn oniine geer, bilimin oniinii ke
ser. Giiniimiizdeki bir halkm atalanm anyorsunuz, ote yan
dan eski bir halkm da torunlarma baktyorsunuz. Yaptlmast
gereken ey bugiinkii halklann dilleriyle o eski halkm dilini

268 O rnegin Edzart, Sumerian Grammar, s.2, karliatirmaya in


Tibet dillerini d e ekleyerek aradaki 2000 ylihk farkm
karIIati rmaya engel oldugunu soyler.
TURKLERiN KOKENi I 219

ktyaslamak degil midir? Herkes biliyor bugiinkii dil eski bir


dilin aymsi degil, degiik oliilerde degimi bir biimidir ve
herkes biliyor ki kelime hazineleri dilin etkiye en aIk dizii
diir.
Haytr, tek bir sorun var. Siimerler gibi yiiksek medeniyet
te bir kavim Hint-Avrupa veya Sami baglanhlar iermiyor.
Dstelik oyle bir baglantt ieriyor ki bu yiiksek nitelikteki halk
2000 ytldu Avrupalmm kafasmdaki en kotii insan tarifinin
muhatab1 olan iskit, Hun, Tiirk kavimlerinin atas1 Iktyor. i
te sorun burada. Ortada bilim yok, tamamen siyaset var.
Ama biz sadece bilim diyecegiz.
Buna itiraz edeceksek, tiim ifte oliitlere karI Ikmahytz.
Ama ornegin Hint-Avrupahlarm tiireneginin imdiki Azer
baycan ve Dogu Anadolu oldugu kuramm1 ortaya atan
Gamkrelidze ve ivanov, Siimerce ile Hint-Avrupa dillerini
karIlahrmtlardu. 269
Vak1a, Siimer-Tiirk baglanhsmdan bahseden hibir bilim
adam1 veya akh bamda adam Siimerlerin Tiirk oldugu gibi
bir ey soylememitir. Diinyadaki en son ve zirve eser olan,
siiziilmii ve damthlmi bir sonu sunan 0. Nedim Tuna'nm
kitaptgmda bu aIka ifade edilir. Siimerce ayn bir dildir,
ondaki Tiirkeyle baglanhh kelimeler yabanCI dururlar ve
sonradan girmilerdir. 270

2 69 Gamkrelidze ve ivanov, indoevropeyskiy yaz1k i indoevropeyts1,


5.87 1-876.
270 Tuna, Sumer ve Turk Dillerin in Tarihi ilgisi, s 4 1 , 4 7 .
220 I Osman KARATAY

Tuna <;eitli ses denkliklerini izleyerek 1 68 tane Siimerce


kelimenin Tiirk<;eyle baglanhh oldugunu gostermitir. Ses
denkligine daha once deginmitik. Ornegin Strp<;ada (Umur
'komiir' kelimesi var. Baka ornekler de bu ldugumuzda, me
sela (Upriya 'koprii', Tiirk<;e sozba1 k-'nm Sup<;aya ge<;mi
kelimelerde 9- oldugunu soyleyebiliyoruz. Tuna da boyle
denkliklerle bir<;ok Siimerce kelimenin Tiirk<;ede koutunun
bulundugunu soylemitir.
Ornegin d- (ve akrabas1 t-) ile balayan baz1 Siimerce keli
meler Tiirk<;e y- balangtcma sahip (Tiirk<;ede pek <;ok keli
mede sozba1 y- diimiitiir) : dar 'yarmak, bolmek', dip 'bag'
(kr. yip 'ip'), dir 'yarmak, yirmek' (kr. yir, yzrt ), dirig ' <;ok
fazla' (kr. irig 'iri, kaba, sert'), dirig ' toplamak' (kr. irk ' top
lamak'), dirra 'yardtm' (kr. yan 'yardtm'), dugud ' agu, zor'
(kr. yogun 'yogun, kaba' ), taga ' diiman' (kr. yagz ' diiman'),
tar 'kesmek, yarmak' (kr. yar), tir 'iilke, arazi' (kr. yir 'yer'),
tu 'yumak, ytkamak', tul ' kaynak, kuyu' (kr. yul ' kaynak, pt
nar, goz' ) gibi.
Bazt Siimerce g- balangt<;h sozciiklerde bu g'yi <;tkannca
Tiirk<;e kelimelere ulaIltyor: gaz 'ezmek', gi ' kam1, saz' (kr.
z ' aga<;'), gid 'gidermek' (kr. zd 'gondermek'), gig 'hastalan
mak' (kr. ig 'hastahk' ), gi$ig 'kapt' (kr. e$ik ' kapt' ), gud
'oki.iz' (kr. ud 'okiiz'), gukin ' toplama, ytgma' (kr. okiin 'yt
gm'), gur 'ekin bi<;mek' (kr. or 'ekin bi<;mek' > orak), gi l '61-
mek' gibi.
Bazt Siimerce n- balangt<;h sozciikler ile y- balangt<;h
Tiirk<;e kelimeler anlam ilgisine sahip goziikiiyor: nad 'yat-
TURKLERiN KOKENi I 221

mak, uzanmak', nad 'uzanmak' (kr. yad 'yaymak'), niggig


' tabu, yasak' (kr. yzg 'engel olmak'), nigin 'yekiin, toplam'
(kr. yzgm) gibi.
Baz1 Sti merce s- (ve akrabas1 - ile z-) balangu;h sozciikler
ile y- balangu;h Tiirkc;e kelimeler anlam ilgisine sahip gozii
kiiyor: sar 'yazmak', sig 'iyi' (kr. yeg), sig ' yiin', silig 'el' (kr.
elig 'el'), sulu 'yol', eg 'yagmur' (kr. yag), qir ' ark1 soylemek'
(kr. yzr 'ezgi, koma, miizik'), qUr 'vahi' (kr. yoz 'vahi'),
urim ' yanm', zag 'sm1r' (kr. yaka 'smu, taraf), zal ' parlamak'
(kr. yal 'yanmak, alevlenmek') gibi.
Baz1 Siimerce s- (ve akrabas1 $- ile z-) balang1c;h sozciikler
ile 9- balangtc;h Tiirkc;e kelimeler anlam ilgisine sahip gozti
kiiyor: sag ' ki.ic;iik c;ocuk' (kr. 9aga 'yeni dogmu' > 9agla), sag
' dovmek, vurmak' (kr. 9ak), ab ' kesmek, ayumak' (kr. (ap
' vurmak, vurup kesmek'), $ulpae 'bir ilah ad1' (kr. (Olpan
'ziihre, c;oban ylldiz1'), zibin 'bocek' (kr. 9ibin ' sinek' ), ziz
'gemik, diitik nitelikli bugday' (kr. 9e9 ' samandan aynlm1
tahll') gibi.
Baz1 Siimerce u- balang1c;h sozciiklerin Ttirkc;e karIhkla
rmda baa k- gelmi gozii k iiyor: ud 'futma' (kr. kad 'kar fuh
nasi'), udu 'koyun', umah ' c;amur' (kr. komek ' c;amurlu, batak
hk'), un 'halk' (kr. kiln 'elgiin, halk'), ur 'kurmak', ur ' kiirii
mek', uru 'korumak, bakmak', urugal 'mezar' (kr. kurgan),
Uqan ' ku', Uqub 'ku evi' gibi.
Baz1 kelimeler c;ok kiic;iik farkhhklarla aymdu: bulug ' sm1r
boyu' (kr. bulury ' koe, bucak' ), dag ' afak, sabah' (kr. taJ}
222 I Osman KARATAY

' tan' ), dingir 'Tann',271 iduga ' 1triyat' (kr. yzdzg 'pis koku'), gur
' kumak', kalag 'gii<;lii, sert' (kr. kall1] ' kahn' ), kid ' k1ymak,
yarmak' (kr. kzd ' k1ymak' ), kad ' dokumak' (kr. kat ' s1k1ca
ilitirmek' ), kudim 1 altm veya giimii ustahg1' (kr. kuyum),
nig ' ey, bir ey' (kr. nery ey, nesne' ), ud 'zaman' (kr. ad
I

'zaman' ), udi 'uyumak' (kr. udz luyumak1 ), tugdu l diigiim',


azgu 'boyunduruk (hayvanlara)' (kr. asgu ' ask1'), di ' konu
mak, demek1, du ' doldurmak', . dug 'dokmek1, dur ' oturtmakl
(kr. tOr 1 Sedir1), e 'esmek', gim ' gibi', kabkagag ' kap', ka 'h1zh
gitmek' (kr. kar;mak), ka ' sidik' (kr. kaan 'havyamn ieme
si'), ki 'yapmak, k1lmak', kiri 'bah<;e, tarlal (kr. kzr), ku ' fulat
mak' (kr. ko ' koymak, b1rakmak'), kur ' toprak, arazi1 (kr. ku
ru 'kara1 ), kur ' korumak', nammu ' o ne?', sag 'iyi' (kr. sag 'iyi,
sag, saglam'), sakhar 'bir <;eit kase' (kr. sagzr ' arap kasesi'),
sig lince, zay1f' (kr. szg), sum ' vermek, sunmak', tag 'yakala
mak' (kr. daga 'izlemek, elik etmek' ), takh 'eklemek' (kr.
takmak), te(ga) 'ulamak, erimek' (kr. teg ' degmek' > teget),
tibira ' metal, madenl (kr. temir ' demir' ), tin ' yaamak' (kr.
tm 'nefes, soluk, ruh' ), tuku ' dokumak', tuku 'sallamak, sars
makl (kr. toku ' vurmak' > tokmak), tuku ' kovalamak' (kr. da
ga 'izlemek, elik etmek'), u 'uyku' (Eski Tiirk<;e u 'uyku'), u
' on', umu ' i' (kr. yumu ' gorev, hizmet' ), ur 'ekin bi<;mek,

2 7 1 Bu kelime Siimercede cins isimdir, 'ilah' manasmdadtr. En biiyiik


Siimer ilahmm adt Enki'dir. Bu kelime iki kelimenin (yer + gok)
birleiminden olumutur. Biz de Tiirkc;:e "Tann" kelimesinin boyle
iki kelimeden olutugunu diiiiniip tan + gir onermesinde bulun
duk. Bkz. Bey ile Biiyiicii, s . 1 4 2 .
TURKLERiN KOKENi I 223

ormak', u 'us', u 'i', zag ' sag (taraf)', pa ' dal' (kr. bag), 272 pa
' iist ktstm, tepe' (kr. ba), sag 'ba' (kr. akak) gibi.
Baz1 kelimelerde aynen bizdeki z'ye karthk Bulgar Tiirk
<;esindeki gibi r'leme goriiliir: bur 'dagttmak' (kr. boz), gur
' kumak, par<;alamak' (kr. iiz ' kesmek, koparmak' ), khar
' kazmak', sar 'yazmak', sur ' siizmek', ur ' ruh, can' (kr. oz)
gibi.
Yine Siimerce baz1 kelimelerdeki -- sesi diizenli olarak
bizdeki l'ye denk gelir: ama ' agtl', aa 'alh', gige 'golge',
gikim ' sogiit' (kr. yzlg m 'tlgm agaCl'), tu 'oturmak' (kr.
Goktiirk olur ' oturmak'), u ' duvar temeli' (kr. u l ' temel'), u
' olmek', aag ' tarla' (kr. alan), gibi.
Son iki ornek kiimesi bize Bulgar Tiirk<;esindeki
r'lemenin <;ok eski ve asli oldugunu, buna karthk l'lemenin
sonraki bir gelime oldugunu gosteriyor. Yani bizim be ra
kamt <;uva<;a pzl-' dan eskidir; <;uva<;a hzr da bizdeki kzzdan
yahdu.
Siimerce mae 'ben' ve zae ' sen' pek <;ok dil gibi Tiirk<;e ile
de uyuuyor. Bir tabakada da 'ben' i<;in men var. Bu eski
Tiirk<;enin ayms1. Ama ikinci tekilde Nostratik bolge dilleri
nin biiyiik ktsmt, Macarca da dahil, yakm bir ses olan te kul-

2 7 2 Sibirya'nm derinliklerine kadar biitiin Tiirk lehc;elerinde bulunan


bu kelime, Farsc;ada da bulundugu ic;in Tiirkc;eye bu dilden gec;tigi
ne hiikmedilmi (Clauson, An Etymological Dictionary of ?re
Thirteen th Cen tury Turkish, s . 3 5 4), ama tersi diiiiniilmem itir.
Halbuki Fin p - M acar f- Tiirk b- denkligine gore Tii rkc;ede "agac;,
- -

agac;hk, bahc;e" vs." anlammda boyle bir kelimenin olmas1 gereki


yor ve de var. bkz. Karatay, "Tiirklerin ve M acarlann Atalannm Or
tadogu Kokenlerine Dair", s.41
224 I Osman KARATAY

lamrken, Tiirk<;enin se(n) bi<;iminin Siimerceye yaklamas1


dikkat <;ekici.
Baz1 orneklerde dikkat <;ekici ekilde Tiirk<;e klg olan sesle
rin kar1hgmda Siimercede 1 buluyoruz: alim geyikl (kr. elik
I

1 geyik'), alim lhiikiimdar' (kr. ilig 1hiikiimdar1 ), izim 1 k1zgm,


kaynar1 (kr. isig 1 Sicak1 ) kurum 1 3Zlk yiyecek' n urum 1l1k'
1 1 1
(kr. yaruk)1 Urum ahtr1 (kr. siiriig siirii1) urn anne1 (kr. og
I I I

1
Iannel ) 273 gibi.
Tuna1mn bu listesine yeni ilaveler yapllabilir. Mesela yu
kandaki en son denklige gore Siimer kala m 1 iilke' kelimesi
Tiirk<;e kaiak bi<;imine ulaacaktu. Kalman yere Tiirk<;ede ku
ralh olarak boyle denir ama bizim boyle kaytth bir kelimemiz
yok. Belki de kale kelimemiz Arap<;adan degil, eski Tiirk<;e
doneminden gelmektedir. Ama Ermenicede l kent' anlamma
gelen bu dile yabanc1 kaiak kelimesi var. Ah1skalnm Ermenice
ismi Ahalkelekl teki gibi. Bu kelime Ermeniceye muhtemelen
Tiirk<;eden ge<;mitir. Bu listelere 1 toplu' yeni ilaveler i<;in Sii
leyman Ozkan Beylin yaymlanm beklemekteyiz.
Bu liste karde olmayan herhangi iki Hint-Avrupa dili
arasmdaki koutluklarla ktyaslanacak kadar kalabahk ve
gorkemli. Mesela isve<;<;e ile Almanca ktyaslamrsa bilhassa
dilin eski tabakasmda neredeyse hemen her ey ortak <;Ika
caktu ama isve<;<;e ile Romenceyi yan yana koyunca herhalde
buradaki Siimerce-Tiirk<;e koutluklanndan a<;I k a r 1. fazla
degildir. isve<;<;e ile Yunancanm Hint-Avrupa sahasill dan ge-

2 73 Nurum ve urn kel imeleri nin Sami dillerinde karllatlrmalan ya


plhr. Biz de 'nur' ve 'iimmii' olarak bu kelimeleri Arapadan biliyo
ruz.
TURKLERiN KOKENi I 225

len ortakhklanmn 30 kiisur oldugunu okumutum. Belki bu


kadar az degildir ama demek ki az.
$imdi bu derece ortakhgt olmayan dillerin verisini ahp bir
aile tekil ediyorsunuz, ama sozkonusu olan Tiirkc;e ise bu
kadar benzerligin hic;birini kabul etmiyorsunuz. 0 zaman bi
lim adma ortaya konan neye inanacagtz? Dstelik listede go
riildiigii gibi kelimelerin onemli bir ktsmt temel katmana ait.
Yani birileri Siimerce ile Tiirkc;enin akraba oldugunu soyler
se, hak vermemek elde degil.
Yukanda Macarlarla ilgili boliimde evrensel ortalamaya
gore bin ytlda iki dilin birbirinden kelime hazinesi baktmm
dan iic;te bir oramnda uzaklahgma deginmitik. Yani Tiirkc;e
Siimerceden veya Siimer komulugundan aynldtgmdan beri
yiizlerce kelimeyi unutmu, yerlerine Siimercede olmayan
baka kelimeler koymutur. Dolaytstyla, kagtt iizerinde ama
gerc;ekc;i bir beklenti olarak, Siimerceden bildigimiz ama
Tiirkc;ede karthgmt bulamadtgtmtz daha yiizlerce kelimenin
bizim terk ettigimiz, unuttugumuz kelimeler olmas1 muhte
meldir. Eski Tiirkc;e Siimerceye belki imdikinden kat kat faz
la benziyordu . Aradan gec;en binlerce yllda yaptsal sahada
gerc;ekleen farkhhklann normal olmasm1 da goz oniine ahr
sak, bir varsaytm olarak Siimercenin Tiirkc;enin koklerinin
bulundugu dil oldugunu soylemek pek ala miimkiindiir.
Ama biz buna yeltenmeyecegiz. Neden mi? Baka ac;tklama
lar var.
Giiniimiiz dillerinden Siimerce ile alaka kurabilen ikinci
suadaki dil Macarcadu. Hatta yukanda gec;en, Tiirkc;ede ko-
226 I Osman KARATAY

utlugu bulunan kelimelerin bir k1sm1 Macarca ile de ortakhr:


Sum. yir 'yazmak' - Mac. ir ' aym'; Sum . dir 'yirmek' - Mac.
nyir ' aym'; Sum. tir 'yer, arazi' - Mac. ter 'saha, alan'; Sum.
gukin 'ytgmak' - Mac. gyuj 'aym'; Sum. sig 'iyi' - Mac. j6 ' ay
m', jog 'hak'; Sum. ab 'kesmek, ayumak' - Mac. csap 'vur
mak, <;arpmak'; Sum . kad 'dokumak' - Mac. kat 'baglamak';
Sum. sur 'suzmek' - Mac. szur ' aym'; Sum. ku r 'korumak' -
Mac. or 'aym'; Sum. U 'us' - Mac. esz ' aym', Sumer pa 'dal'
Mac. fa ' aga<;', Sumer pa 'ust k1s1m, tepe' - Mac. fej 'ba', Su
mer gil 'olmek' - Macar gyil 'oldurmek', Sumer gil ' olmek' -
Macar ol ' oldurmek' gibi.
Budapeteli A. Zakar'm 1 971 yllmdaki ku<;uk bir bilgi notu
ilim aleminde tamamt muhalif olmak uzere buyuk tarhmaya
sebep oldu. Aym muhalefet Macaristan' a da yans1d1. Ama
maalesef alan uzmanlanmn o tarihten soma konuya egilme
leri beklentisi aradan ge<;en kuk ytla ragmen boa <;Ikh. $u an
bu konuda ve Suvar-Macar, Sarmat-Macar gibi alanlarda in
ternette dolaan yorumlamalann haddi hesab1 yok. Bunlann
farkma varma d1mda herhangi birini vakit aymp okuyabil
digimi soyleyemem. Yukandaki koutluklar buyuk ol<;ude
kendi tespitlerim ve iyimser bir ekilde Turkiye' de 0. Nedim
Tuna'nm yaphgmt Macaristan' da meslekten birinin yapmas1
i<;in beklentimi surdurecegim.
Zakar 58 bahkta ozetledigi Sumer dilbilgisinin 55 bahgi
mn Macarcaya, 29'unun 'Turk dillerine' uydugunu soyler.274
C:: a hmasma ulaamadtgim i<;in, muhalefet eden butun bilim

2 74 Zakar, "Sumerian-Ural-Altaic Affinities", s.2 1 5 .


TURKLERiN KOKENi I 227

adamlarmm pein reddinin aksine, bilinmeyen bir konuda


hiikiim veremeyecegimi belirtmek isterim. O stelik Tiirk_;enin
dilbilgisi ozellikleri Macarcadan _;ok gelimitir ve Siimerce
ile k1yaslanabilecek daha fazla ozellik bulunur. Ama sayllar
bu kadar fazla olmasa bile, ortada bir baglanti varsa (herhal
de diinyamn en ciddi dergilerinden birine yazan Zakar yalan
soylemiyor; obiir tiirlii _;ahmasma erien Macaristan' daki
muhalifleri onu diinyaya rezil ederlerdi), biraz dikkat sarf
etmek gerekir. Sonu_;lardan _;ok, boyle bir konuya gosterilen
dikkat eksigi iipheli goziikiiyor.
Zakar Hymes'm 100 kelime listesini (Swadesh' ten once
onerilen liste) kullanarak 57 Siimerce kelimenin Macarcada
denginin oldugunu soyliiyor. Bu inamlmayacak bir rakamd1r
ve itiraz eden alimlerden birinin hatirlatt1g1 gibi, Hint
Avrupa _;atlSl altmda kardelikleri kukusuz olan German ve
Slav dillerinin ortakhklanmn iki kahd1r. Hatta durum boyle
ise Siirnerce ile Macarcanm MS 47 civannda birbirinden ay
nlrni olmas1 lazim geliyor.z7s
Ortak unsurlara yonelme eki -ra'y1 ekleyebiliriz. Bugiin
eski Anadolu Tiirk_;esini konusayd1k "Sogiit're gidiyorum"
diyecektik. Osrnan Gazi, Orhan Gazi oyle diyorlard1. Baz1 ke
limelerimizde bu ek eski bi_;imiyle kalm1tlr: ir;eri < ir;-re, dzarz
< ta-ra. Bu eski bi_;imi bugiin tara olarak ayn bir kelime gibi
kullamyoruz. Siimercede de bu ek bulunur. Yine Siimercede

2 75 Tart1maya W. H. Jacobsen'in katkisi: Zakar, "Sumerian-Ural


Altaic Affinities", s.2 1 7 .
228 I Osman KARATAY

gim eki veya kelimesi 'gibi' anlam1 verir.276 Azerbaycan' da


ha.Ia kimi bi<;imi kullamhrken, biz gibi'ye <;evirmiiz. Macar
cada ise aym kelime olan kep 'benzerlik'ten ' suret' anlamma
ge<;mi ve nihayet bugiin 'resim' manasm1 kazanmthr.
Eger Siimercedeki bu kelimeler kendinin degil de komu
bir dilden veya Siimerlerin kaynahgt bir topluluktan almh
ise, esas sahipler atahgm1 Tiirklerin ve Macarlann paylahgt
bir topluluk olacaktu. c;unkii bu iki halk da Siimerceye giden
kelimelerde pay sahibi. Bu ata topluluk dogudaki Elamlar ve
bahdaki Araplar olamayacagma gore, Siimerlere kendi isim
lerini de yayan Subarlardan baka se<;enek kahyor mu?
Sahi Macar el<;ilerinden eski donemleri hakkmda haber
alan Konstantinos Porphyrogenitus onlann eskiden "bir se
beple Sabar" adlandtgmt soylememi miydi? Eger atalan M O
5. yy' da ve de sonraki asularda hala Sabar adlamyor idiyse
ler, aradan ge<;en en fazla 15 astrhk bir zaman dilimi bir etnik
ismi haftzalarda tutmak i<;in <;ok mu uzun? i nsanlar <;ok daha
fazla zamandtr topluluk isimlerini koruyor ve kullamyorlar.
Kald1 ki, Milat sualarmda Sibirya' daki Suvarlann durumunu
tarn bilmiyoruz. Fakat bu bilgisizligimiz Suvar temelinde
Tiirk ve Macar topluluklanm birletirmeye engel olmuyor.

2 7 6 Aydm, Biiyiik Siimerce Liigat /, s.l4.


ON AL TIN Cl BOLUM

MED'YATiK BiR HALK

Alh yedi yll once ilgin<; bir denklik dikkatirni <;ekrni;;ti.


Turk<;e b iiyii ve biiyiik kelirneleri benze;;iyor. Yunancada da
aym anlarndaki kelirneler birbirine benziyor: magia 'buyu' ve
mega 'buyuk' . Elbette hi<;bir Turk Yunanhlarla akraba <;Ikrnak
isternez ve i;;in ash boyle bir denklik falan da yok. Zira bugiin
magic gibi evrensellik kazanrn1;; bir kelirneyle tamdtgirniz ma
gia aslmda Med<;eden almrna. Medlerin din adarnlan zurnre
sine mag deniyordu; anla;;Ilan sihir gii<;leriyle de tammyor
lardi ki isirnleri ba;;ka iilkelerde biiyiiciiliikle ozde;;le;;ti.
Medler M O 9. yy'dan 6. yy'a Tahran'dan berideki yurtla
nnda devletle;;rni;; ve zarnanla giicunu arhrarak Anadolu ve
M1su' a da sarkrnt;; bir halkm ad1. Daha dogrusu eski halkla
rm kahnhlan Med (aslmda Mada) adt altmda yeniden topar
landllar ve devletle;;rne istikarnetinde rnilletle;;tiler.
Peki, hpki Sabarlar ve Giiney Azerbaycan'm turn eski
halklan gibi biti;;ken dilli olduklan soylenen Medlerin dilin
de dururn nas1l? Yani biiyiik kelirnesinin kar;;1hgmda ne var?
Maalesef u<; kelirne ile on kadar kabile ad1 ve bir duzine ozel
230 I Osman KARATAY

isim d1nnda bu halkm dilini bilmiyoruz. Ama bu ii kelime


oyle kiymetli ki, baka tiirlii ii yiiz kelimeye deger.
Mag kelimesinin iki ayn lehede soylenii bize ulam1hr.
Yunanca ve Arapada bu biim geerken (Mecusi sozii bun
dan gelir), i ran' da sonraki donemlere m ug soylenii kalm1hr
ki bugiin Farsada mog derler. Bir dilde bir kelimenin farkh
soylenileri varsa ve bu farkh soylenilere ikinci bir dilde de
rastlamyorsa, bunun tesadiif ve ihtimal hesaplannda bahsi
olmaz. Arada bir ilgi bulunduguna hiikmedilir.
Tiirkede buyu kelimesi eski soylenite hem bugu, hem de
bagz olarak geer. Bu ikincisini birazok unutmuuz ve bugiin
'goz baymak' veya 'goz boyamak' gibi yanh fiillerle deyim
olarak kullamyoruz. Bu biimler Mededeki soyleniin dengi.
Yani Tiirke ile Med dili arasmda en batan ok yakm, aym
kaynaktan kopmay1 akla getiren bir yakmhk var. Ama elde
tek kelime var. Boyle bir yakmhktan bahsetmek iin elbette
yeterli degildir.
Herodotos Medlerin dilinden 'kllh bir kopek tiirii' anla
mmda spako kelimesini verir.277 Bu kelimenin sonraki dillere
bakarak izini bulmak ya da Rusa 'kopek' anlammdaki sobaka
iin eskilerden bir dayanak bulmak haliyle zor olmam1hr.
<;ok ilgin bu kelime 1k1 itibariyle Ruslardan ayiramayaca
gimiz Akrus ve Ukrayinler d1mda hibir Slav dilinde ge
mez. Hibir Hint-Avrupa veya Fin dilinde de rastlanmaz. Bu
kelimeyi Ortadogu'nun Sami dillerinde de bulam1yoruz. Ge
leneksel bir a1dan baklld1gmda, bilim adamlanm aciz bua-

2 77 Herodotos, Herodot Tarihi, 1 / 1 1 0.


TURKLERiN KOKENi I 231

k1yor.278 Oylesine gizemli bir kelime ama Rus\aya nereden


ulam1? Neden Rus\a?
Rus\ada benzer baka kelimeler de var. Hele birisi var ki,
kout bir hadise olarak belki bu 'kopek' sorununu \Ozebilir.
Hint-Avrupa dillerinde onlu rakamlar 'rakam+on' bi\iminde
ifade edilir. Mesela iir; on 'otuz' olur, be? on 'elli' . Slav dille
rinde bu durum son derece diizenlidir ve Rus\a da bu diizen
lilikten paym1 ahr. Ama sayarken 40' a gelince kar1m1za sorok
diye ucube bir kelime \Ikar. Bunun da Slav veya Hint
A vrupa dillerinde hi\bir a\1klamas1 bulunmaz. Bunu \OZme
ye \ahan Famer, sobaka kelimesinde ihtiyath olsa da arhk
Tiirk\e kzrk ile baglanh kurmaktan baka \are bulamaz.279
Dolay1s1yla aym ses denkligini sobaka'ya uyguladigimizda,
Rus\adaki s- yerine k- koydugumuzda, kar1m1za en tamd1k
kelime olarak kopek \1k1yor. Tiirk\e genellikle kelime sonla
nndaki iinlii harfleri diiiiriir. Hatta ozel isimlerde bile bunu
yapanz: Smyrna yerine izmir, Didyma yerine Didim gibi.
Bir taraftan Tiirk\enin eski bir leh\esini tespit ediyoruz,
haaa dilimizde her iki leh\eden de kokte kelimelerin yaa
d1gm1 goriiyoruz: kanmak - sanmak, kemik - siimiik ' kemik' gi
bi. Bir taraftan da boyle sozba1 s- ta1yan bir leh\enin Dogu
Slav bolgesini etkiledigi, \Ok temel kelimeler verdigi sonucu
na ula1yoruz. 12. boliimdeki kelimeler diger Slav dillerinde
de yaygm oldugundan, belki \Ogu aym kaynakla ilgili olma-

2 7 8 Fasmer, Etimologieskiy Slovar' Russkogo Yaz1ka Ill, s . 7 0 2 - 3 , bu


nun i<;in mi.imki.in olan bi.iti.in yollara bakmitir.
2 79 Fasmer, Etimologieskiy Slovar' Russkogo Yaz1ka Ill, s . 7 2 3 .
232 I Osman KARATAY

yabilir, ama bata ipova'mn sozliigii olmak iizere, Rusc;ada


ki Tiirkc;e kelimelerle ilgili c;ahmalarda sualanan ve de he
niiz sualamaya girmemi eski tabakadan kelimelerin c;ogu
nun bu aym Turk lehc;esinden Rusc;aya, en azmdan Dogu
Slav bolgesi iizerinden Ortak Slavcaya girdigi soylenebilir.
Peki, bu Med dilindeki kelimenin Tiirkc;ede ne ii var?
Yukandaki mag ve mug bic;imlerinin ne ii varsa, bu da aym
sebeple Tiirkc;ede bulunuyor. Bu c;ok temel bir kelime. Her
halde Eski Diinya'mn tarn ortasmda yaayan halklardan hic;
birinin kopegi bilmedigini, bunun ic;in yabanc1 bir dilden ke
lime aldtgmt diiiinemeyiz.
Ruslar sobaka kelimesini kopegi bilmedikleri ic;in almadt
lar. Veya bine kadar rahatc;a saytp da sadece 40'a geldiklerin
de taklldtklarmdan, Ttirklerden sorok kelimesini almadtlar.
Bu tiir kelimeler bugiinkii Rus toplumunu oluturan kan ve
soy havuzunda dogrudan bulunan eski Tiirklerin yogunlu
gunu gostermektedir. i ngiltere' de oldugu gibi burada da top
luluklar dillerini kaybederek ortadan kalkm1, ama kaybo
lurken geride bazt izler buakmtlardu. Mesele temaslarla
Tiirkc;e kelimelerin almmas1 degil, bizzat Tiirklerin almmast
dir.
Medc;eden bir de kiira ' avam, halk' kelimesini bilmekteyiz.
Renklerin mecazi kullamm1 adettendir ve dilin anlahm kabi
liyetini gelitirir. Biz kara kelimesini c;ok geni bir dairede,
renk d1mda pek c;ok anlam ic;erecek ekilde kullamyoruz.
Ama baka bir adet de esas anlam1 yitmi bir kelimenin seste
baka bir kelime gibi diiiiniilmesidir. Hatta esas anlamm1
TURKLERiN KOKENi I 233

korudugu zarnanlarda bile bunun farkmda olrnay1z. Ornegin


"oli.ini.in kori.i" ve "sabahm kori.i" deyirnlerinde ikisinde de
korli.ikle ilgili bir kavrarn <;agnnr. Fakat bunu oli.iye veya sa
baha uygularnanm bir rnanhgm1 da bularnay1z. Halbuki bi
rincide 'rnezar' anlarnmdaki qor, ikincisinde ise 'zarnan' an
larnmdaki qor bulunrnaktadu.
A varn halk i<;in kara budun tabirinin kullamrn1 Ti.irk<;eye
has gozi.iki.iyor. Baka dillerde avarn1 ifade i<;in yaygmhk, or
takhk ve <;okluk gibi kavramlara bavurulur. Arap<;ada ad1
i.isti.inde avam vardu, amme 'kamu' kelimesi bununla kokte
oldugu gibi, umumi de oyledir. i ngilizcede ise ikisi de Latin
ceden almma common people ifadesine rastlanz. Fransa' da ih
tilal ile haklanm almaya <;ahan asiller ve rahipler d1mdaki
kitleye etates generaoux deniyordu. Burada da ' gene!' kavra
mma bavurulmu.
K1saca bu Med<;e kelirne Ti.irk<;ede kara budu n ve bunun
geniletilrni uygularnasm1 i<;eren baka soz gruplarmda ya
arnaktadu. Bunu a1rhc1 gorrnernek laz1rn. 2500 yllda elbet
te onernli anlarn kayrnalan olacaktu arna burada o kadar bi.i
yi.ik bir kayrna yok. 280
Kelirnelerin seyahati rni.irnki.in olabilir. Gelenekler de oyle.
Arna bir destandaki <;ok onernli bir age, bir oz urnulmad1k
yerlerde kar1rn1za <;1k1yorsa veya koklerini urnulrnad1k yer
lerde buluyorsak, i.izerinde ciddi di.ii.inrnek gerekir.

zso
Burada birka kelimeyle ozetledigimiz M edlerin di.inyas1yla Ti.irk
ler arasmdaki baglantiian Bey i/e Biiyiicii kitabimizda aynnt1yla ele
aldigi mizdan, burada fazla amaya gerek gormi.iyoruz.
234 I Osman KARATAY

Oguz destanma gore Oguz Han, bir ormanda ya;;ay1p el


kiinu yiyen bir canavan yakalamakta, ba;;ma demir bir Iday
la vurup bayiltbktan sonra baglay1p etkisiz hale getirmekte
dir. Buradaki elkiin (devlet + halk) kelimesini 'yurtta;;' olarak
almam1z gerekiyor. Eski Uygurcada boyle bir sozcuk olma
digi halde, Uygur dilindeki Oguznamede geen orman keli
mesi ise bizce 'illke' anlamma gelir.
i ran destanmda bunun ko;;ut anlatismi buluyoruz. Ense
sindeki iki buyuk ur yuzunden buyuk aCI eken Azdahak ad
h hukumdar, tavsiye uzerine hergun iki genci oldurtmekte ve
beyinlerini ensesine surdurerek aCismi dindirmektedir. Ve
nihayet beklenen yigit olarak Feridun ona kar;>I Ikar. Demir
bir ubukla ba;;ma vurup bayiltu, baglar ve Tahran'm kuze
yindeki Dunbavend dagma goturur.
Azdahak ve Feridun'un hikayesini Gurcu, Ermeni, Arap,
vs. evredeki hemen herkeste bulmaktay1z. Eski kaynaklar
bunlardan iki insan olarak bahseder. Ama konu masalla;;mca,
Azdahak ensesindeki iki urla birlikte u ba;;h bir canavar ha
line gelir ve her gun insan yer. Bu masallar Turkler arasmda
da yayilmi;>tir ve e;;itli Turk topluluklanyla Anadolu lehe
lerinde Ajdaha olarak soylenen isim, edebi dilimizde Ejderha
haline gelmi;;tir. Yay1hmm bu kismi Ortadogu' dan almmi;>tir
ve aIk ;;ekilde diger halklann masallanyla benzerlik gosterir.
Ama Oguz destanmda boyle yakm mesafeli bir almh go
zukmuyor. Binlerce yilm otesinden suzillup gelen, olay ay
nnblanm degil, geli;;melerin ozunu yansitan ve payla;;an bir
ierik vard1r Oguz destanmda. Eger bu oge yeni zamanlarda,
TURKLERiN KOKENi I 235

yani Orta\ag i\inde, i slarn uzerinden veya degil, Ortadogu


halklarmdan ahnrn1 olsaydt, hpkt Ejderha rnasallanrntz gibi
yakm benzerlik gosterirdi. Bir kahrarnamn zalirn canavan >

yoneticiyi etkisiz hale getirerek halk1 kurtarrnas1 ve teveccu


hunu kazanrnas1 destana \Ok eski zarnanlardan gelen bir oge
olarak girrni gozukuyor.
Bunu Akhun donerninde i ran uzerinden alrn1 olrnarntz
rnurnkun. Boyle baka kiiltiirel ogeler var. O rnegin ilk ko
rnunistler olarak kabul edilen Mazdekiler i ran ah1 Kavat'm
(Kubad) rnusarnaha gosterrnesiyle etkinlik kazamp iilkeye
hakirn olunca, yayllan ahlakstzhklar kar1smda yaphgt hatayt
anlayan ve pirnan olan Kavat, \areyi Akhun yardtrnma ba
vurrnakta bulur. Turk anlaytmm kavrayarnayacagt eyleri
ogutleyen Mazdekilerin gorulerine \Ok ktzan Akhunlar, bu
yuk ordularla i ran' a girerler ve belki yuz binlerce kirnseyi 61-
durerek ulkeyi terterniz hale getirirler281 ve tahh Kavat' a geri
verirler. Arna bir kere Kavat'm ad1 \Ikrnthr ve eini bakala
nna sunan saptkhgt Turkler o gun bugundur onun adtyla an
labrlar.
Fakat Oguz Destam ile i ranhlarm $ehnarne'sindeki ortak
ogelerin Saka \agma gitrnesi hasebiyle, buyuk ihtirnalle bu

28 1 Elbette tamamen ortadan kalkmadJiar ve gizli olarak varhklanm


siirdiirdiiler. H atta islam'm ilk donemlerinde Miisliiman olmamJ
yerli halk arasmda yaygmhk kazandilar ve 9. yy'da Babek adh bir
yonetici idaresinde isyan ettiler. BaIang1ta Ermeni destegi alan
Babek isyam, ongoriilen ahlaksizhklar yiiziinden Ermeni ve Giircii
lerin dahi tiksintisini kazanm1tJr. Ve kaderin garip bir cilvesi ola
rak Babek isyamm da bir Turk komutan olan Afin bastJrmJtJr.
Bkz. Turan, "Babek", s.99 - 1 0 6.
236 I Osman KARATAY

canavarm kafasma vurup, bayllhp baglama sahnesi de oyle


eski zamanlara gitmektedir. Bunlara yukanda deginmitik.
Peki, o eski zamanlarda ne oldu? Kim hangi zalim hii
kiimdara ne yaph da boyle bir hikaye bu kadar yaygmhk ka
zandi? Degiik eski kitaplann yamnda, en yakm ahit olarak
Herodotos bize aynnhlan vermektedir. Onun Astiages ad1yla
yazd1g1, at;Ik ekilde i ranhlardaki Azdahak ile aym kimse
olan son Med hiikiimdan, Kambyses adh bir Pers' ten dogan
torunu Kyros tarafmdan alaag1 edilir ve tutuklanarak bir ka
leye hapsedilir. Astiages o kadar zalimdir ki, kendi halk1, hat
ta ordusu bile Perslerin tarafma get;er.zs z
Burada da bir Pers'in hikayesinin ahmp Oguz Han' a ithaf
edilmesi ornegiyle kar1 kar1yapz. Konu kotii bir insanm alt
edilmesi olunca, insanlar elbette bunu yapam alk1larlar ve
nesiller ge<;tikt;e de benimserler, kendilerindenletirirler.
Hikayenin Tiirkistan' a Akhunlar iizerinden degilse, nereden
ge<;tigin cevab1, kopeklerin, maglarm ve kara budunun gittigi
yoldan olacakhr.
Medler elbette Turk degildi. Hatta Med Devleti var iken
Tiirkliik muhtemelen t;oktan ekillenmiti. Ama Ortadogu ile
Kaf Dag1'mn arkasmdaki iilke arasmda ilikiler hit;bir zaman
kesilmedi. Medler it;lerinden muhtemelen Tiirklerin atalan
nm bir k1smmm t;Ikhgi eski Giiney Azerbaycan kavimlerin
den biri, hatta onlann ikindi giineidir. Burada onemli olan
Tiirkliigiin koklerini ararken rastladigimiz saglam iput;lan-

282 Bu incelemeleri daha aynnt1h olarak H1rvat Ulusunun 0/uumu,


s . 3 6, ve iran i/e Turan, s. 1 7 3 - 1 7 7, 1 8 0 - 1 8 1'de yapmitJk.
TURKLERiN KOKENi I 237

du. Bu ipw;lan bizim Kuzey Irakh Subar kavmine dair tah


minlerimizi de hakh <;1karmaktadu.
Vak1a, Kutlar gibi bolgenin eski halklannm dillerine dair
aynnhh incelemeler yapllm1, aynen Siimerler gibi onlarm di
linde de Tiirk<;e kelimelerle uyuan koutluklar bulunmu
tur. Bunlann yanmda ozel isimler de Tiirk<;e kokmakta, bil
hassa Ulume, Kurum ve Tirikan gibi kral isimleri dikkat <;ek
mektedir. 283
Vaktiyle, 1 9 1 7 senesinde Hrozny adh <:=ek alim ii<; kelime
ye dayanarak Hitit<;enin Hint-Avrupa dillerinden oldugunu
iddia etmiti. Bu fikir peinen kabul edildi, hemen alk1land1
ve bu alk1 yiiz ylldu siirmekte. Ama ortada biiyiik a<;1klar
var ki, Hitit<;eyi <:=erkezceye vs. baglama giriimleri biitiin h1-
z1y'la siirmektedir (Bazen <:=erkezcedeki Tiirk<;e kelimelerin
Hitit<;ede kar1hgm1 bularak!).
Merak ediyorum, elimizde Avesta ( i ran) ve Veda (Sansk
rit) metinleri ile Latince ve Yunanca olmasayd1, yine bugiin
kii Hint-Avrupa dilleri denilen diller kadim <;aglann dilleriy
le k1yaslamr m1yd1? Kesinlikle evet. Eger Siimercede en ufak
bir eyler bulunsayd1, sonuna kadar giderler ve Siimerceyi
imdi Los Angeles'ta konuulan iki dile, ingilizce ve i span
yolcaya baglarlard1. Biz bunlan umursamayacag1z. Bilim <;e
liki banndumaz, banndud1g1 zaman bilim olmaktan <;1kar.
Bir eyi bilirsiniz, ama bilmek her zaman bilim degildir.

28 3 Bkz. Balkan, "Eski O nasya'da Kut (veya Gut) H alkmm Dili".


238 I Osman KARATAY

Unlii giildiirmen Jim Carrey'in "Bay Evet" adh giizel bir


filmi var. Her eye evet demekle hayatmm degiecegi ve
olumlu bir istikamete girecegi ogiidiinii alan kahramammiZ
bunu uygular. Evet dedigi eyler de giinliik hayattan gayet
masumane eylerdir. Ancak bunlar bir araya geldiginde onun
bir teror zanhs1 olarak tutuklanmasma ve sorgulanmasma yol
a<;ar. Ashnda olmayan, yanh yorumlanan <;eitli hareketler
FBI tarafmdan hep birlikte diiiiniiliir ve onun teror baglanh
SI olduguna inamhr. Bu aslmda Amerika' da adiyattan bir va
kadu. Herkes ozgiir olarak istedigini yapabilir ama giivenlik
gii<;leri bu ozgiir hareketleri yorumlamakta vatandatan daha
da ozgiirdiir.
Burada olmayan ve sadece zannedilen birka<; ipucunu bir
araya getirmedik. Burada a<;Ihmlanyla birlikte yiizlerce, bin
lerce ipucundan bahsediyoruz ve tamam1 var, tamam1 ispath.
Yok diyen birisi hepsini tek tek iptal etmeli, son kalam da te
sadiife hamletmeli. Ancak o zaman bu kitapta anlahlanlar ya
lanlanmi olur.
Turn ipu<;lan bize i dil nehrinden doguya dogru giden
alanda, hem orman, hem de bozkm i<;eren bolgede imdiki
anladigimiz kimligiyle Tiirkliigiin olutugunu gostermekte.
Ancak ans1m1z var, i burada kalm1yor. Bu insanlann da Or
tadogu bolgesiyle temaslan var.
TURKLERiN KOKENi I 239

Harita 5. Tiirklerin ilk yurtlan ve yayd1m alanlan

Bu durumda Ti.irkli.igi.in oluumunu nasll kurgulayacag1z?


Muhtemelen iki tabakah bir etnik yap1dan bahsedecegiz. Or
tadogu'nun akllh ve medeni insanlan Orta Avrasya bolgesi
nin gi.izel ve gi.i\li.i insanlanyla bir araya geldiler ve bu yi.ik
sek nitelikli kanImdan Ti.irkli.igi.in yi.iksek nitelikleri \Ikh. Bu
aym atalar muhtemelen Macarlarca da paylatlmaktadu. Ve
bu yi.izden ingiltere, Fransa, Almanya, Polonya, Balhk havza
SI, Rusya ve ti.im Sibirya'yt i\ine alan 'Kuzey Di.inyast'ndaki
tek medeni halkm, dahas1 burada kurulan tek medeniyetin
bizimkilere ait olmasl bilmemiz gereken oncelikli konulardan
biridir. Diger Kuzeylilerin medeni alandaki belirme veya SI\
ramalan da bi.iyi.ik 61\i.ide Ti.irklerden veya Ti.irklerin atala
nndan aldtklan sayesinde olmutUr.
Bu yi.izden dilimizde iki tabaka var. Bir kavram i\in nor
malde tek bir kelime olur. Diger kavramlar onun alt ti.irlerini
240 I Osman KARATAY

anlatu. Mesela kopek kelimesi genel olarak o hayvan ti.i.ri.ini.i


anlatan kelime ise, it kelimesi bir kopek ti.i.ri.ini.i anlatacaktu.
Dilde hi<;bir zaman eanlamh ve esesli kelime olmaz. Bunu
ancak ortaokul ve lise bilgisi olarak hatirlayahm yeter. Ama
Ti.irk<;ede bu iki kelime de genel olarak bu hayvan ti.i.ri.ini.i an
lahyor. Bunun gibi, anlam aynntis1 olmaytp dogrudan bir
kavram1 genel manastyla anlatan boyle <;ok saytda kelime <;if
timiz bulunuyor. Bunlarm bir listesinin olumas1 i<;in Gi.irer
Gi.ilsevin Bey' den haber bekliyoruz.
Bu aym zamanda demektir ki Ti.irk<;enin veya Macarcamn
kelime hazinesinin tamamm1 hi<;bir zaman Ortadogu'ya bag
layamayacagiz ve ti.i.m ii bitirdigimizde bile buldugumuz
koutluklar k1smi kalmay1 si.irdi.irecek.
Ortadogu'nun eski ve Avrasya'mn imdiki bitiken dille
rini yap1salhga ve ibu tarihsel ilikilere bakarak <;ok uzak bir
i.istyap1 altmda bir aile, en azmdan airet olarak bir araya ge
tirme tartimasm1 ise dilcilere btkanyoruz. Yap1sal benzerli
gin aile oluturmada yeterli ve belirleyici olmayacag1 kanaati
hakim. Ancak ilerideki <;ahmalar benzerligin yap1salhgt aIp,
genel olarak kelime hazinelerinde ortakhk gosterdigi nokta
sma ulausa, Ortadogu ve A vrasya bitiken dillerinin baglan
tlsma steak bakmayanlar gori.ilerini gozden ge<;irmek zo
runda kalabilirler.
Ama imdilik bizim kuramlanm1zda gozden ge<;irilecek
fazla bir husus bulunmuyor. Bir taraftan <;ok eskilerden gelen
ve ekilce kuvvetli ama kelimece zay1f Ural-Altay birligini
oluturan tabaka, bir taraftan da bu birlik i<;indeki Ortadogu
kaynakh baz1 si.ire<;lerle meydana <;Ikmi Ti.irkli.ik ve Macarhk
hadisesi.
ON YEDiNCi BOLUM

SARIIN TURKLER

951 yllmda Kitab 'iil-Mesalik ve 'l-Mematik ( U lkeler ve Yollar


Kitab1) adh bir kitap yazan Acem yazan i stahri, 977 ythnda
yazd1g1 Suret'iil-Arz isimli cografya kitabmda bu eseri yakla
lk aynen almhlayan Nizipli Arap alimi ibn Havkal ve <;ok
sonradan, 1228 y1hnda bitirdigi Miicel 'iil-Buldan adh eseriyle
i stahri'yi izleyen Yakut, "Hazarlar Tiirklere benzemezler. Zira
Hazarlar kara sar;lzdzr" derler.284 Bu hiikmiin kaynagm1 muh
temelen hocalan Belhi' den (922) almaktadular ama bizim
iizerinde durmamtz gereken nokta muhalif anlamdu: " Tiirk
ler kara sar;lz degildir."
Baka yerlerde Tiirklerin giizelligini ove ove bitiremeyen
bu yazarlar, kendi zamanlanndaki Turk kavimleri olarak
Uygur, Oguz, Ktp<;ak, Kugtz, Karluk ve Pe<;enekleri verirler
ve Tiirklere benzediklerini soyleyerek Hala<;lan katarlar. ibn
Havkal' m Hazarlan hi<; gormedigini iyi biliyoruz. <:;ok gezen
i stahrl: de Hazar' a gittigine dair bir bilgi vermiyor. Buradaki

28 4 Yo riikan, Miisliiman Cograjj;a C I/ar, s. 1 2 2 ; een, is/am CografyaCI


lan, s. 1 3 9, 1 5 8, 1 6 7.
242 I Osman KARATAY

kara ifadesi, takip eden ciimledeki Kara Hazar adlandumast


mn yaphgt bir parazit olabilir. Birbirleriyle tam1p gorii ah
verisinde bulunan bu Miisliiman yazarlar eski Tiirklerde ikili
siyasi ve toplumsal orgiitlenmenin adlandtrmast olan Kara ve
Ak stfatlanndan insanlann rengini anlam1lar, iistelik bir
ad1m ileri giderek izah bile etmilerdir: "Bu Kara Hazarlar
Hin tlilere benzerler" .285 Dolaytsiyla bu ifade hiikiimsiiz kahyor
ve oyle bir ciimle ile tashih yapmamtz gerekiyor: "Hazarlar
da diger Tiirkler gibi kara sar.;lz degildir. "
Nitekim biitiin kaynaklann Tiirkler arasmda saydtgt ve
bugiin diinyada kimsenin bundan kuku duymad1g1 Hazar
lan da baka kaynaklar sanm veya en azmdan renkli gozlii
olarak nitelerler: ibn Rabbihi Hazarlarm a-;1k tenli, siyah sa-;h
ve mavi gozlii olduklanm soyler.286 ibn Sa'd el-Magribi de
ona kahhr: "Onlar beyaz tenli, mavi gozlii, klZll sar.;lz, iri viicutlu
durlar." 287 Bunlar Dunlop'm dedigi gibi tamamen kuzeyli in
san tipinin tammlandtr: Kii-;iik ve renkli gozler, siyah, san
veya k1zil sa-;.
Bu tamma iki yazar daha kahhr. bmrii boyunca, Halifelik
kaptkulu ordusunu oluturan onbinlerce Turk askerinin
Bagdat sokaklannda dolahgm1 goren sahaf Nedim, kii-;iik
gozlii ve hayli sanm olarak niteledigi Tiirkleri, Bulgarian,
Hazarlan ve Alanlan yaziSI olmayan halklar arasmda s1ra
lar.2ss

28 5 een, is/am Coi}raf.yaCilan, s. 1 5 8, 1 6 7 .


2 8 6 Dunlop, Hazar Yah udi Tarih i, s.2 7-8.
28 7 Dunlop, Hazar Yahudi Tarihi, s.28.
288 Alemany, So urces on the A/ans, s.268.
TURKLERiN KOKENi I 243

Bu ifadeden esas anlamarmz gereken ey, Ortadogu'nun


Miisliiman yazarlanmn goziinde Tiirklerin genel olarak renk
li sa<;lanyla bilindigidir. Tiirk diyince san sa<;h adam anlath
yordu ve bunun a<;tklamasma gerek yoktu. Tiirklerle <;ok i<;
i<;e olduklanna ve ozellikle Bagdat' ta <;ok fazla Tiirk gordiik
lerine gore, boyle genel bir bilgide yamlma payt az olsa ge
rek.
i slam cografyaCihgmm altm <;agmm en onemli isimlerin
den olan Gerdizi, <;eitli Tiirk kavimleri ve yurtlan hakkmda
aynnhh bilgiler verir. Bunlardan biri de o zamanlar en uzak
taki Tiirk toplulugu olan Ktrgtzlara aittir ve son derece de
gerlidir. Zira <;in kaynaklan ve Orhon yazttlan dtmda ilk
kez baka bir kaynak tarafmdan bu aynnhyla amhrlar. Buna
gore, iistte degindigimiz gibi, 'kumtzl sa<;h' ve 'beyaz yiizlii'
Kugtzlar Slavlara o kadar <;ok benzer ki Gerdizi nerden duy
dugunu bilmedigimiz bir hikaye anlahr ve Bizans' tan ka<;an
bir Slav' m Kugtzlann atababas1 oluunun hikayesini uzun
uzun nakleder.289 0 suada Kugtzlar Altaylann kuzeyindeki
diizliiklerde yatyorlardt ki bugiinkii Hakaslar onlann Sibir
ya' daki kalmhstdtr.
0 donemde Kugtz iilkesiyle Miisliiman Orta Asya arasm
da ticaret kervanlan ilerdi ve insanlar Giiney Sibirya' dan bi
haber degildi. Burada auhc1 olan ey, Gerdizi ile aym bilgi
yi ondan zaman ve mekanca <;ok uzaklardaki <;in kaynakla
nnm da vermesidir. Buna gore onlar ktztl sa<;h, beyaz yiizlii
ve yeil gozliidiirler. Aralanndan siyah sa<;h olanlan talihsiz

289 Seen, is/am Cografyacilan, s.7 1 - 7 2 .


244 I Osman KARAT AY

nitelerlermi.29 Kug1zlann kuzeyinde de adlan Po-ma (Alaca


Ath) olarak verilen bir Ti.irk boyu vard1 ki, dilleri tastamam
aym olmasa da (anlaIlan leh<;e fark1 vard1), gori.ini.ileri ay
nen Kug1zlar gibiydi.29 1 Boyle tasvir i<;eren bir ismin fazla
baglayicihgi olmasa da onlan sonraki donemde karImiza
Oguz birligi i<;inde <;Ikan Alayuntlu (Alaca Ath) boyu olarak
tehis edebiliriz.
<:;in kaynaklanmn gori.ini.ilerini ' <;irkin' bularak tarif ettik
leri Ti.irk boylan arasmda Vusunlar da vardu ki, aynen Ku
gizlar gibi yeil gozli.i ve k1zil sa<;hdular.292 Yukanda belirtti
gimiz gibi, bu boyun kahntilan imdi Kazaklar arasmda Uy
sun olarak yaamaktadu. Hun <;agmda Cungar bogazmm ba
hsmda, imdiki Dogu Kazakistan arazisi civannda yaamak
taydilar ve sonradan onemlerini kaybetmilerdir.
<:;in kaynaklanmn sadece bu boylan 'renkli' tarif ettikleri
ni di.ii.inmemeliyiz. Bu eserlerde i slam kaynaklanndaki gibi
insanlarm fiziki gori.ini.ii.i pek anlatilmaz ve anlatildiklan
yerde ite bu ekilde tarifler vardu. Aym ekilde baka mil
letlerin kaynaklannda da sa<; veya goz rengi gibi hususlardan
ziyade, Ortadogu veya Avrupa halklanna tuhaf gelen geni
yi.iz, bas1k burun ve ki.i<;i.ik gozler one <;Ikarhhr. <:;in kaynak
lan mi.inferit kimselerin gori.ini.imlerini de vermezler. Bildi
gim kadanyla yalmz "donuk cam gibi gozlerle" bi.iyi.ik ofke

2 9 0 T aagil, t;in Kaynaklarma Gore Eski Turk Boy/an, s.74-75.


2 9 1 Taagil, t;in Kaynaklanna Gore Eski Tiirk Boy/an, s.96.
2 9 2 T aagil, t;in Kaynak/anna Gore Eski Tiirk Boy/an, s.2 7.
TURKLERiN KOKENi I 245

sahgt iin elilerin goz goze gelmeye korktuklan buyuk


Gokturk hukumdan Mukan'1 (553-572) anlahrlar.293
Bu bapta Prof. Dr. Amilcan i nayet kaydadeger bir bilgi
nakletti. Gokti.irk yazttlannda Turk ordularmm Kuzey
<;in' deki Shang-tung' a kadar vardtgt bildiriliyor. Bugun ise,
imdiki adtyla Shandong eyaletinde olaganustu bir durum
olarak mavi gozlu <;inlilere rastlamyor. 1 500 yllhk bir kah
hmdan bahsetmek iin elimizdeki bilgi yeterli olmayabilir
ama bu tur orneklerin akllda tutulmasmda fayda var.
Bu bilgilerin hem Kultigin heykelinde gordugumuz kafa
ekliyle hem de Uygur bitiklerindeki resimlerde gorulen e
kik gozlu insan tipiyle elitigi soylenecektir. Oncelikle, Kul
tigin heykeli bir <;in tipini degil, ekik gozlu yuvarlak kafah
bir Turk tipini temsil eder. Mukan' dan 250 ytl soma yaayan
Kultigin'in ka tane <;inli veya Mogol ninesi oldugunu bilmi
yoruz.
Ancak henuz dogulu halklarla fazla kanmam1 ilk kua
gm mumtaz temsilcisi Mukan Kagan' da boy le bir ey yok.
<;unku Turk budun MS 1 00 civannda Bah Sibirya bolgesin
den Altaylara gelmi, dort asu kadar etraftan soyut ekilde
(Ergenekon' da) yaam1 ve daha Mukan'm dedeleri zama
nmda ortaya tkmtlard1. Altaylardan O ti.iken'e tamdtkla
nnda ise daha yogun bir Mogolsu kitle iinde kendilerini
buldular. i slam kaynaklannda Dokuz Oguzlar olarak bilinen

2 9 3 Chou-shu ise onu "gozleri bilye gibi parliyordu" diye betimler:


Mau-Tsai, (:in Kaynaklarma Gore Dogu Tiirkleri, s.l9; Taag1l, (:in
Kayn aklarma Gore Eski Turk Boy/an, s . 7 5 .
246 I Osman KARATAY

Uygurlar da onlar gibi aym bolgenin, yani Dogu bozkulan


mn Tiirkleri olup, esasmda Goktiirklerden etnik bir farklan
yoktu. Bilge Kagan onlar i<;in "Dokuz Oguz benim milletim idi.
Yer gok karztzgz irin, odune kzskanrlzk degdigi irin duman oldu"
der.294
Buna karf?Iltk Altay-Cungarya <;izgisinin dogusuna ge<;
meyen, dolayistyla yerli halkla ve inlilerle fazla kanf?mayan
Tiirk boylan olan Kug1zlar, Alayuntlular(?) ve Uysunlar
renkli olarak tarif edilirler. Bu arada, giiniimiizdeki muhtelif
Sibirya halklan gibi, bu renkli Tiirklerin de gozlerinin zaten
kii<;iik oldugunu, bunu inli veya Mogollara baglamaya ge
rek olmad1gmt soylemeliyiz. Siyah sa<; ve goz geni renkliye
baskm oldugundan, dogudan gelen etkinin Tiirklerin gorii
niimiinden ziyade renklerini degif?tirdigini diif?iinmeliyiz. i lk
<;aglarda yalmz dogudaki Tiirkler bu etkiye maruzken, 10.
yy' dan baf?layarak H1tay, 1 3 . yy' da Mogol ve 1 7. yy' da Oyrat
lann bahya hareketlenmesiyle bu etki Orta Asya'ya yaylld1.
Orta Asya Tiirkliigii etnik manada Mogollaf?h diyemeyiz;
aksine gelen saytca az Mogollar Tiirklef?ip ortadan kalkhlar.
Ama taf?1d1klan genlerin baskmhgt say1sal degerlerinin otesi
ne ge<;ti. Daha a<;1k ifadeyle, siyah goz ve sa<; genleri renkli
olanlan biiyiik ol<;iide ortadan kaldudl.
Erken donemde in ve Mogol cenahtyla ilif?kileri olmayan
Bah Tiirkleri ise zaten her ftrsatta renkli olarak anlahhrlar.
Tiirk<;ede her vesileyle vurgulandtgi ve haklannda <;ok f?ey
yaztldtgi i<;in Kuman-K1p<;aklann ve onlardan ayn diif?iine-

2 94 Ergin, Orh u n A bide/eri, s.4 1 .


TURKLERiN KOKENi I 247

meyecegimiz Ogur-Bulgarlarm (her ikisi de ' renkli' eski Ting


ling boylar birligini varisleri olarak) sanmhgm1 burada tek
rarlamaya gerek yok. Bu bahiste sadece Kuman kelimesinin
diger dillere 'sanm' olarak <;evrildigini vurgulamamtz yeter.
Etnik isimler <;evrilmez ve aynen ahmrlar. Tiirk<;emizde <;evi
ri olarak sadece 'Ktztlderili' kelimesine sahibiz; onu da etnik
bir isim olarak gormek miimkiin degildir; sadece uki bir tas
nif ve tariftir. Halbuki Kuman kelimesi onlara Polovets 'san
m' diyen Ruslardan balayarak Leh (Plauci), C:: e k (Plawci),
Latin (Pallidi), Alman (Falon, Valwen, vb.) dillerine <;evrilmi
tir. Bahdaki gelenekten habersiz olan Ermenilerin de onlann
ismini Khartea 'sanm' olarak <;evirmesi ilgin<;tir. Bunda hak
stz degiller, zira pek <;ok kaynak onlardan bir toplulugun is
mini Tiirk<;e San kelimesiyle verir. Ruslann onlan san olarak
nitelemesi ve goriiniimlerini tuhaf ve kendilerinden tama
men farkh bulmalan, Gumilev'in dedigi gibi Ruslarla arala
rmdaki biiyiik uk farkma iaret eder.295
Yine Kumanlar gibi bah, hatta kuzeybah Tiirkliigiine
sokmam1z gereken Oguzlar da farkh degildir. Zaten Ortado
gu' da Orta<;ag' daki yukanda bahsettigimiz Turk imgesi bii
yiik ol<;iide Oguzlara bakllarak oluuyordu, zira onlar Ha
rezm'de ve Seyhun'un hemen otesinde Miisliimanlarm dog
rudan komusuydu ve bir rivayete gore Miisliimanlahk<;a
'Tiirkmen' adm1 ahyorlard1. Ktp<;aklann i slam iilkelerine ge
lii yukanda amlan eserlerin yaztmmdan <;ok sonradu.

2 95 Artamonov, Hazar Tarihi, s . S 4 1 . Bu kayd1 H ocas1 Artamonov'un


kitabma Gumilev diimiitiir.
248 I Osman KARATAY

Oguzlardaki renklilik bizzat atababa ile balar. Oguz Des


tam'mn Uygurca niishasmda onun dogumu anlahhrken "yii
zii gok, gozleri al" ifadesi ge<;er.296 $imdiye kadarki <;ahma
larda bu sozler i<;in hi<; tahlilci bir metin tenkidi yapdmt go
ziikmiiyor ve Pelliot'nun da anlam <;oziimlemesinde aynnh
ya girmedigini goriiyoruz. Kelimelerin peinden gidilerek
Oguz'un yiiziinde semavilik bulunduguna, gozlerinin ise ela
olduguna hiikmedildi. Halbuki ciimle a<;tk ve mecazstzdu; SI
fatlann i<;erigi de iyi biliniyor. Mavi yiizlii ve kumtzt gozlii
bir insan herhalde diinyalar giizeli olarak anlahlmaz, ancak
bir ucube olurdu.
Elimizde tek niishas1 bulunan eserde, hatah bir kulun yan
h bir yaz1mm1 diiiinmek sorunu <;ozmektedir. Giizellik al
yanakla ifade edilir. Mavilik, bugiine kalan ifadeyle goger
milik, ancak oliiniin <;iiriimesini anlahr ve olsa olsa yak11kh
bir zombiyi tarif eder. Veya ifadeleri ahrsak Oguz Han Ava
tar kahramanlanndan birine benzeyecektir. Mavi rengin in
sam $irinler' deki gibi irin gosterecegini diiiinemeyiz. Ktsa
ca, burada kendisi kii<;iik, ama sonucu biiyiik bir tensih hata
Sl var. i ki stfatm yerlerini degitirdigimizde sorun <;oziiliir ve
"al yanakh, mavi gozlii, diinyalar gozlii bir <;ocuk" kar1m1za
<;tkar.
Kayttlarda, Oguz kimligine sahip oldugundan emin oldu
gumuz kimselerle ilk goriien kimse olan ibn Fazlan, onde
gelenlerden birinin ismini "Alptogan oglu Etrek" olarak verir

2 96 Pelliot, Uygur YazlSlyla Yaz1lm1$ Ujjuz Han Destam Ozerine, s . l l -


12.
TURKLERiN KOKENi I 249

ki,297 bu kelime sanm demektir ve aym anlamtyla Ktpc;aklar


arasmda da gec;er.298 San Saltuklan, Saru Hanlan bir kenara
koyahm. Annesi bir Turk olan ve soyunda babh herhangi un
surdan haberimiz olmayan Orhan Gazi'nin sanm oldugunu
biliyoruz. Bugun iran' daki az saytdaki sanm kimselerin ta
mamma yakmmm Turk olmas1 bu bapta duundurucudur.
Turkmenistan' da Ersanlar buyuk ve esash topluluklardan bi
ridir. Anadolu' da da diger unsurlarla fazla kanmayan Ege
ve Toroslarm Yorukleri ile ic; Anadolu'nun Alevilerinde c;ok
lukla gorulen kuc;uk c;aku gozler bu eski Turk tipinin kalmb
stdu.
Elbette dunyada sanm bir uk yoktur. Balbk denizinin
dogu sahillerinde sanmhk zirveye c;tkar, doguya ve babya
dogru gittikc;e kademeli, guneye indikc;e keskin ekilde aza
hr. Sanmhk milletleri veya dilleri takip etmez. Guya Avru
pa' daki milletlerin c;ogundan uk olarak farkh olan Fin ve Es
tonlar c;ok yogun ekilde san iken, Hint-A vrupah dedigimiz
italyanlar esmer veya kumraldu. ispanyollar ise genelde da
ha da esmer olup Araplara benzerler. Bunu sadece Endulus
kahnhs1 olarak goremeyiz. Ote yandan Araplann arasmda da
renkli gozun nadirattan olmadtgmt biliyoruz.
Dolaytstyla, falanca halk aslen oyledir, bugun oyledir
gibi saptamalar mumkun degildir. Bizim nesnemiz olan Ku
zey dunyasmda sanmhk veya kumralhkla niteleyebilecegi
miz bir uk bulunmadtgt gibi, elbette eski Turklerin tamam1

297 ibn Fazlan, ibn Fazlan Seyahatnamesi, s.37.


298 Turan, Selr;uklular Tarihi, s.65.
250 I Osman KARATAY

da san degildi. Belki de toplam niifusta kumrallann oram


daha fazlayd1. Giineye inince esmerleme arth. En eski Turk
tipini anlamak i<;in bugiinkii Baklft-Tatar bolgesine bakmak
yeterlidir.
Tiirk anayurdu olan Giiney ve Giineybah Sibirya boyunca
yaytlan, eski Ting-ling' lerin torunu olan niifus bizce bugiinkii
Tiirkliigiin mayasm1 tekil etmektedir. Tiirkliigiin uk olma
digi, biyolojik ger<;eklik taImadigi iddialan da ger<;ekle bag
damaz. Bir Tiirk uk1 vardu ve anlamak i<;in ge<;irdigi evrele
ri iyi bilmek gerekir. Bu uktan gelenler bugiin Anadolu niifu
sunun ezici <;ogunlugunu oluturmaktadular.
SONU

Kara<;:ay alimleri Laypanov ve M1z1yev kaz1 verilerine,


ozellikle kurganlara dayanarak Turk anayurdunu i dil-Ural
bolgesine yerletirirler.299 Bu kitab1 daha yeni okuyabildim ve
yakla1k aym fikirleri paylahgimiza sevindim. Ancak, belki
kaz1bilimden anlamadigimdan olacak, kaz1 malzemesinin yo
rum ve kullammmda daima ihtiyath, daima temkinli olmak
gerektigini samyorum. Bu kitap boyunca tarbIlan sorunlann
temelinde de eski<;:aglardan, hatta ta devrinden buluntulann
yanh ve keyfi yorumlanmas1, basit ifadeyle, <;:ekik gozlu ol
mayan turn iskeletlerin Ari/ i rani insanlara verilmesi, yani
Asya'mn u<;:te ikisinin i ran haline gelmesi yatmaktad1r.300 Ka
zibilim verisinin <;:ok somut bir delil sunmad1ktan sonra da
yanak degil, ancak destek olarak kullamlabilecegini samyo-
rum.
Etnik yapilarm omrunun k1sa oldugu, adland1rmalann ise
ondan da k1sa ve degiken oldugu hukmu, koken aratuma-

2 99 Laypanov ve Miziyev, Tiirk Halklannm Kokeni, s.39-52, 1 49. Batl


da bir yurda inanan Zekiev, bunun yerinin imdilik tarn bulunama
yacagml soyler ama tahminini bizimki gibi idil-Ural ve Bat1 Tiirkis
tan olarak verir: Tiirklerin ve Tatarlarm Kokeni, s. 5 2 .
3 oo Bu yorumlar bize daha once d e iran ile Turan kitabm1 yazdirml
tlr.
252 I Osman KARATAY

lannda budun adlarmm verimli kullamlmasm1 engellemi1}e


benziyor. Bu hiikiim biiyiik olc;iide Avrupa tarihine bakllarak
verilmi1} goziikiiyor. <::unkii orada, dogusunda ve babsmda
eski kabileler neredeyse tamamen kaybolmu1} durumda.
Angler i ngiliz, Franklar Frans1z olmu1} ama bugiinkii etnik
yapllarm izdii1}iimii tarn olarak o kabilelere gitmiyor. Diger
iinlii German kabileleri, bilhassa Gotlar tamamen kaybolmu1}.
Slav bolgesinde de durum aym. Bugiinkii etnik isimlerin
(Sloven ve Slovak, daha az derecede de Leh ve <:: e k isimleri
d11}mda) hic;biri eski doneme gitmiyor, iistelik bugiinkii isim
lerin pe1}inden gidenler bamba1}ta kapllardan ;1k1yorlar.
Bunun sebebi diinyamn bu tarafmda ve tabii Tiirkiye' de,
Azerbaycan' da kabile yapilarmm c;oziiliip milletle1}me siirec;
lerinin tamamlanml1} olmas1du. Tiirkiye'de Km1k, Baymdu,
Pec;enek, Uluborlu, Kec;iborlu gibi boy isimlerinin kalmas1 gi
bi, Bab'da da Tiiringen, Gottingen, Toscana hatta Endiiliis (<
Vandalusia) gibi etnik kaynakh isimler ya1}amaktadu. Lakin
bunlarm etnik ic;erigi kalmamt1}hr. Konuyu buralara gore dii-
1}iindiigiimiizde, etnik yapllann ve isimlerinin ortalama bir
omriinii tespit edebiliriz ve zamanla oliip gittiklerini, ancak
belli yeradlannda yadigarlanmn kalabilecegini dii1}iiniiriiz.
Ama boy yap1smm korundugu yerlerde durum ba1}ka ola
bilir. Oncelikle, kabile orgiitlenmesinin siirdiigii ba1}ta Afrika
ve Amerika olmak iizere diinyamn onemli bir k1smmm eski
kay1tlarma sahip degiliz. Bugiinkii bir Afrika kabilesinin adt
nm ne kadar zamandu kullammda oldugunu bilemeyiz. Ay
m 1}ekilde eskiden var olup bugiin esamesi okunmayan kabi-
TURKLERiN KOKENi I 253

lelerin varhgm1 da duunmeliyiz. Bu a1dan A vrupa ve Afri


ka'nm durumu iki ucu temsil ediyor. Toplumbilimin buralara
bakarak bir 6lut belirlemesi zordur.
Ama eski kayttlarm nispeten iyi oldugu ve bugun boy ya
ptsmm oyle boy le korundugu A vrasya' da, bilhassa yeni yer
leik Turk dunyasmda durum boyle degil. Etnik yaptlann ve
isimlerinin 6mru konusundaki numune ahmalar en iyi bu
rada yapilabilir. Lezina ve Superanskaya'nm sozliigunun
Turke yaymma Ahsen Batur'un yaptigt ilavelerle birlikte 22
bin etnik isme ulaIlmthr. Bunlann arasmda kitabm bala
nnda getigi gibi eskiagm Vusun halkmm isminden Ting
ling'lerin kalmhs1 Dingli'lere, Sarmat birligindeki Siraklardan
gunumuzdeki Kazak urugu Sirakhlara ve bizzat Sarmatlar
dan gunumiizdeki Yurmahlara kadar pek ok isim degil bin
yilhk dogal yaam suresi, iki bin yth bile aarak ha.Ia. yaa
maktadu.
D stelik bir bilinemezlik ufku var ki nerelere gittigini bil
miyoruz. i lk M O 5. yy' da kayda giren Sarmatlann ismi acaba
daha ne kadar eskiydi? Bu durum onlarm 5. yy'da ortaya Ik
hklanm gostermez. Belki MO 10. yy' dan beri bu ismi tatyan
bir topluluk bulunuyor (Turk budunun 6. yy ortasmda, Gok
turk Devleti'nin kuruluuyla birlikte varhk alemine geldigini
a1k ifadelerle yazan buyuk tarihilere selam olsun).
Dolaytstyla Avrasya bolgesindeki c;ahmalarda, baka yer
lerin aksine, boy isimleri geni zamanh olarak rahathkla kul
lamlabilir. Burada izlenen yontem de budur. Ancak etnik
isimlerin baka ve yabanCI topluluklara geme ahkanhgt da
254 I Osman KARATAY

var. i yi bilinen ornekler olarak Turk budun ismi Bulgar'm


bugiin bir Slav halkm1, bir Viking kabilesinin ismi olan
Rus'un baka bir Slav halkm1 niteledigini bilmemiz yeter. Do
laytstyla Bulgar kelimesinin izinden gittigimizde Slav dunya
smt terk ediyor, Turklerin arasma giriyoruz.
Bu durum, ozellikle bizim bu <;ahmadaki anahtar kelime
lerimiz olan Sarmat ve Suvar orneklerinde de kar1m1za <;tkt
yor. Acaba kok Suvarlar ve kok Sarmatlar Turk miiydu, yok
sa Macar mt? Boyle bir soru ozunde bir yanh1 barmdmr, zira
soru sahibi onlan bilin<;altmda imdiki Turk ve Macarlarla
ktyaslamaktadtr. Eski Tiirkler ve eski Macarlar kukusuz
imdikilerden farkhydt, ama birbirlerinden farklan neydi?
Avrasya bolgesindeki dilsel surec;lerin de kendi do gal or
tamt i<;inde diiiiniilmesi ve <;ahtlmast gerekiyor. 1 00 veya
200 temel kelimedeki bu bolgede onceligi olmayan birkac;
kavram1 <;tkartarak onem ve onceligi olanlan yerine koymak
suretiyle yapllan bir ayarlama ancak bir ayarlamadu ve an
lam kaymalan stkmhsmt gidermez. Daha saghkh bir ktyas
lama once A dilinin temel kavramlanm sabit tutup B dilinde
her bir kavramm a<;thm yaphgt anlambilim kumesinden turn
ogeleri goz onune almak, daha soma da B'yi sabit tutup A
i<;in aym eyi yapmak ve u<;uncu adtmda bu veriyi harman
lamakla olacaktu.
Obiir tiirlu, Clauson'un -kukusuz ger<;egi ifade eden
' sozde' Altayca ktyaslamasmdaki gibi Turkc;edeki el kelime
sinin kartsmda illa da el araytp kolu, dirsegi, omzu kabul
etmezsek, sonu<; hayli hrpanlanmt olarak c;tkacakhr. Vakta,
TURKLERiN KOKENi I 255

Tiirk\e-Mogolca k1yaslamalan anlam kiimelerini geni;;let


mekte ne kadar comert olursak olahm farkh bir goriiniim ka
zanacaga benzemiyor, ama yine de biitiin ihtimallere alan
a\arak daha giivenilir sonw;lar beklemek yerinde bir tutum
olacakhr.
O rnegin Tiirk\ede yiikseklik ifade eden or/or varsa, bunun
kar;;1sma illa Siimercedeki yiikseklikle ilgili isim, s1fat veya fi
illeri koymam1z gerekmiyor. Ulke anlammdaki kur temel ke
lime hazinesinde Tiirk\e yiiksekligin kar;;1sma konabilir,
\iinkii yiikseklik ve iilke kavramlan bin anlambilim kiime
sinde kom;;udurlar. Aym ;;ekilde, manhkh bir a\1klamas1 go
ziikmiiyor ama kent, koy kavramlan yakmakla ilgili kavram
larla ses ilgisine sahip. Eger ibraniceden Siimerceye, Tiirk\e
den Slavcaya \e;;itli diller yakmak, parlamak ve kent (- mem
leket, orman, dag, vd.) i\in ses ilgisi olan kelimeler kullam
yorlarsa, temel kelimeler klyaslamasmda ornegin dagm kar
;>lsma 1;>1k koymaya hakk1m1z olur.
Buradaki s1kmh nerede duracagimiZI bilemeyi;;imizdir,
\iinkii bu tiirden kelimeler bir noktada Nostratik bir k1vam
kazamyorlar. Ama bunun da \OZiimleri var. Mesela, yukan
daki ornekten devam edersek, Tiirk\e or'un ('yiikseklik' ko
kii) kar;;1sma Slavca gorV 'yiiksek', gora 'dag', gor- 'kotii', gore
'yakmak' ve grad 'kent' kelimelerinin hepsini koyabiliriz. Dag
kelimesinin Nostratik bir yay1hm1 mevcut goziikiiyor. Fakat
buna sahip diller kiimedeki diger anlamlara Slavca 61\iisiin
de sahip degillerse, bunun yorumu en eski donemlerde, olu
;;um \aglannda Tiirk ve Slav halklanmn birbirine \Ok yakm
256 I Osman KARATAY

yerlerde yaad1klandu. Tabii benzer orneklerin arhI nispe


tinde bu fikir zemin ve temel kazamr, obiir tiirlii az say1daki
ornek rastlanhya veya evrensel ortakhga hamledilecektir.
Bu bak1mdan, temel kelimeler yerine temel kavram kiime
lerini karIlatum1 oluyoruz ve herhalde daha saghkh bir in
celeme yap1yoruz. Kavram kiimelerini karIlatumak elbette
yeni bir ey degil, kiyaslamalar eskiden beri zaten bu min
valde yap1hyor ama sorun eski insanlann zihninde hangi
kavramlann birbiriyle etkileimde ve ge<;iimde olarak kiime
ler tekil ettigini tarn belirlememi olmam1zda yahyor.
Etnik kelimeleri izlerken karImiza <;Ikan dil ilikisi soru
nunu bu ekilde -h1zla ve k1saca- irdeledikten sonra, samnm
tatmin edici bir <;eniyle savimizm sunum bi<;imini hazirlami
olduk. Yap1sal benzerligin dil akrabahg1 i<;in yetmedigi <;ok<;a
soylenir. Fin korfezinden Biiyiik Okyanus k1yllanna kadarki
eklemeli diller konuan halklann yine de, <;ok derinlerde de
olsa ortak bir dilsel ataya gittiklerini sanmak i<;in en biiyiik
delil bizzat ayn ayn Ural ve Altay ailelerinin varhgm1 iddia
edenlerden gelmektedir. Eger tek bama bir Ural ailesi varsa
ve eger tek bama bir Altay ailesi mevcutsa, bir Ural-Altay ai
lesi kendiliginden var olacakhr. <;iinkii bu iki toplulugun var
olduguna dair ortaya konulan deliller Ural ve Altay' dan <;ok
Ural-Altay' 1 ispatlar goziikmektedir.
Fakat deliller ger<;ekten <;ok az. Tek bama Fin-l Tgor, hatta
baz1 meslektalara gore Ugor ailesi tabiri bile anlarnsizlaI
yor. Bu geleneksel kavramlardan kurtulup, kelime hazinele
rinin degil ama gramer kurallanmn yeterli derecede bir araya
TURKLERiN KOKENi I 257

getirdigi bir iist aileyi diiiinmek belki daha dogru. i e biraz


cesaret katahm: Strahlenberg'in, daha dogrusu 10. yy Arap
cografyaCilanmn zamanmdaki anlayta donmek daha isabetli
olabilir.
Bugiin mevkii Ural veya Fin-Ugor veya Ugor koluna ata
nan Macarca ile Altay bolgesine atanan Tiirkc;e birbirlerine
sozde diger akrabalarmdan daha yakmlar. Yukanda dedigi
miz gibi, eger bu yakmhk odiinc;lemelerden doguyorsa, 0

zaman bu odiinc;leme olgusunu Tiirkc;e-Mogolca ilikisine


fazlastyla uygulamamtz gerekiyor. Zira yerleik tarihe gore
Tiirkler Mogollarla Macarlardan belki on kat fazla zaman
komuluk etmilerd i r ve etmektedirler. Odiinc;lemelerin kiil
tiir tabakasmda yogun oldugu gerc;eginden hareket edince
de, Tiirkc;e ile Macarca arasmdaki temel kelime koutluklan
nm Mogolcamn kat kat iistiinde oldugu ortaya c;tktyor. So
nuc;ta da Tiirklerin ve Macarlann aym bolgede, Orta i dil'in
dogusundaki sahada tiirediklerini, ortak atalanmn da oralara
Mezopotamya' dan gittiklerini diiiinme noktasma geliyoruz.
Burada bilimsel bir giindem maddesini tarhtyoruz. Baka
miilahazalar soma gelir veya bakalarmm oncelikli giindem
maddesidiL Macarcamn Fin-Ugor ailesiyle ilikisini sorgula
yan bir Macar "bahk kardeligine"301 itiraz etmedigi gibi,
Tiirkler ile Mogollann, dolaytstyla dillerinin akrabahgmt sor
gulayan bir Tiirk de Mogolsu goriintiiden utand1g1 ic;in bunu

301 Macarca ha/ 'bahk' kelimesinin Fince ve diger kuzey dillerinde


koutluklan bulundugundan, bu kelimeye Fin-Ugor ailesini birbi
rine baglayan bir gozle bak1hr.
258 I Osman KARATAY

yaptyor degildir. Bu aynmlan iyi yapmam1z laztm. Biz bilim


adam1 olarak ezberletilenlerden farkh sonw;lara ulatlgimiz
da, yani ati, kurdu ve <;adm bir kenara koydugumuzda, go
<;ebelikten utandtgimlZl soyleyenler oldu. Tiirkliigun eski <;a
gi diye ogretileni biz Turkliigiin orta zamanma koydugu
muzda, kurttan degil, insandan dogan Turk'ii anlattlgimizda,
ge<;miimizden utamr olduk! . .
Fikirleri kiiliklerine gore degil, utanma s1kllma hissine
gore gelimi, dolayisiyla da kiilikleri gelimemi binlerce
isim etrafta. Universiteler bile bunlarla tika basa dolu. Turk
olarak yaratilmay1 kaderin giizel bir cilvesi olarak goren ve
buna iikreden birisi, Tiirk'un ge<;miindeki hi<;bir eyden
u tanmayacaktu.
Hi<;bir millete nasip olmayan pml pml bir tarihimiz var.
Kara lekesi olmayan ama kar1m1zdaki butiin dunya ve i<;i
mizdeki ibirlik<;ilerince karartmaya ugram1 bir ge<;mie sa
hibiz. Hi<; kimseye ne borcu ne de dokunmu kotiiliigu olan,
ama herkesten bir dolu alacag1 ve herkese iyiligi bulunan bir
milletiz. Bize kotiilugu dokunanlar donup bir de di kiras1 is
tiyorlar; iyilik yaptiklanm1z ise onlarm yamnda saf tutuyor
lar. Olsun, biz bugunlere onlarm liitfuyla gelmedik ki bun
clan sonraki 'hayatta kalma' hesaplanm1zda onlan nazara
alahm. Turk olmak zor i ama mutlu olmak i<;in yeterli.
KAYNAKLAR

Agostini, Paolo, "Language Reconstruction Applied to the Uralic


Languages", Migracijske Teme, XV/1-2 (1 999), s.663-1 54.

Agaswglu, Firidun, Azer Xalqz, Bak1, 2000.


Ahmetbeyoglu, Ali, Grek Seyyahz Priskos (V. As1r) 'a Gore Avrupa
Hunlarz, i stanbul, 1 995.
Aksamaz, N. G., Kuzey Kajkasya Mitolojisi, i stanbul, 2001 .
Alemany, Agusti, Sources on the Alans. A Critical Compilation, Lei
den-Boston-Koln, 2000.
Alyllmaz, Cengiz, (Kok) Tiirk Harfli Yazz tlarm izinde, Ankara, 2007.
Amanjolov, Altay S., Tiirk Filolojisi ve Yazz Tarihi, akt. K. Koc;, i stan
bul, 2006.
Ankoglu, Ekrem, "Greenberg'in Avrasyatik Oil Teorisi ve Tiirkc;e",
Gazi Universitesi I. Tiirkiyat Ara tzrmalarz Sempozyumu Bildirileri,
1 1 -13 May1s 2005, Ankara 2010, s.55-60.
Artamonov, M. A., Hazar Tarihi, c;ev. D. Ahsen Batur, i stanbul, 2004.
Avar, B. Z. - Solak, F. - Tosun, S., "Tiirklerin Demografisi (1 950-
2025)", Tiirkler, C.I, Ankara, 2002, s.205-241 .
Aydm, Nafiz, Biiyiik Siimerce Liigat I, Antalya, 201 0 .
Balkan, Kemal, "Eski Onasya' d a Kut (veya Gut) Halkmm Dili ile
Eski Tiirkc;e Arasmdaki Benzerlik", Erdem, Vl/16 (Ocak 1 990) .

Barthold, V. V., Kzrgzzlar, c;ev. U. D. Ap, Konya, 2002.


-----, Orta Asya Tiirk Tarihi Hakkmda Dersler, haz. K. Y. Kopraman
i . Aka, Ankara, 2006.

Bayat, Fuzuli, Tiirk Dili Tarihi, 2. Bask!, <:: o rum, 2006.


260 I Osman KARATAY

Baykara, Tuncer, Turk Admm Anlamz, Ankara, 1 998.


-----, "Tiirkliigiin En Eski Zamanlan", Turkler I, Ankara, 2002, s.277-
307.

Benedict Curipeschitz, Yolculuk Gunliigu 1530, <;ev. b. Nutku, An


kara, 1 989.
Benko, Lorand - Kiss, Lajos - Papp, Laszl6, A Magyar Nyelv Tortene
ti-Etimol6giai Sz6ttira, 4 cilt, Budapest, 1 984.
Berta, A rpad, Turkr;e Kokenli Macar Kavim Adlarz, <;ev. N. Demir - E.
Yllmaz, Ankara, 2002.
Bloch, Marc, Feodal Toplum, <;ev. M. A. K1h<;bay, Ankara, 2005.
Boeschoten, Hendrik, "The Speakers of Turkic Languages", The
Tu rkic Languages, der. L. Johanson - E. A . Csat6, London - New
York, 1 998, s . 1 - 1 5 .
Briickher, Aleksander, Slovnik Etymologiczny Jrzyka Polskiego, War
szawa, 1 985.
Butanayev, Viktor, "Mogol-Cungar Hakimiyeti Doneminde Yeni
sey Kirg1zlan", Turkler I, Ankara, 2002, s.405-4 1 1 .

Caferoglu, Ahmet, Turk Dili Tarihi, 4 . bask1, i stanbul-Bursa, 2001 .


Charanis, Peter, "Ethnic Changes in the Byzantine Empire in the
Seventh Century", Dumbarton Oaks Papers, Washington 1 959,
s.25-43.
Clauson, Gerard, An Etymological Dictionary of Pre- Thirteen th Cen
tury Turkish, Oxford, 1 972.
-----, "On the Idea of Sumerian-Ural-Altaic Affinities", Curren t
A n thropology, XIV/4 (Ekim 1 973 ) , s.493-495.
-----, "Altay Teorisinin Leksikoistatistiksel Bir Degerlendirmesi",
<;ev. i . Uluta, S D ii FEF Sosyal Bilimler Dergisi, Say1 10 ( 2004 ) ,
s . 1 53-1 74.
TURKLERiN KOKENi I 261

Constantine Porphyrogenitus, De Adminis trando Imperio, yay. Gy.


Moravcsik - R. J. H. Jenkins, Washington, 1 967.
Czegledy, Karoly, " S arkel: An Ancient Turkish Word for House",
Aspects of Altaic Civilization (5th PIAC 1 962) , yay. D. Sinor, Blo
omington - The Hague, 1 963, s.22-3 1 .

-----, Tu ran Kavimlerinin Go(:ii, c;ev . G. Karaagac;, i stanbul, 1 999.


Daly, Kathleen L., Norse Mithology A to Z, New York, 2004.
Derksen, Rick, Etymological Dictionary of the Slavic Inherited Lexicon,
Leiden-Boston, 2008.
Dogan, Ahmet, " i slamiyet' ten Onceki Ti.irk i nancma Dair", Tiirkler
Ill, Ankara, 2002, s.305-319.
Dostiev, Tarik, "Kafkasya'da Hunlar", Tiirkler I, Ankara, 2002,
s.921 -928.
Drompp, Michael R., "Erken Donemlerden Mogol i stilasma Kadar
Yenisey K1rg1zlan", Tiirkler ll, Ankara, 2002, s.397-404.

Dumezil, Georges, Kafkas Halklan Mitolojisi, c;ev . M. Y. Saglam, An-


kara, 2000.
Dunlop, Douglas M., Hazar Yah udi Tarihi, c;ev. Z. Ay, i stanbul, 2008.
Durmu, i lhami, Sarmatlar, Ankara, 1997.

-----, "Sarmatlar", Tiirkler I, Ankara, 2002, s.637-647.

-----, "Vusunlar", Tiirkler I, Ankara, 2002, s.783-789.


Edzart, Dietz 0., Sumerian Grammar, Leiden, 2003.
Engel, Pal, The Realm of St. Stephen: A History of Medieval Hu ngary
895- 152 6, London, 2001 .

Ercilasun, Ahmet B., Tiirk Dili Tarihi, Ankara, 2004.


E rdy, Miklos, "Orta Avrasya Boyunca Hiong-nu Tarz1 Kazanlar ve

Bunlarm Kaya Kabartmalannda Ortaya C:: I kmas1", c;ev. H. $irin


User, Tarih incelemeleri Dergisi, XI (1 996), s.265-317.
262 I Osman KARATAY

Eren, Hasan, "Tiirklerin Ana Yurdu Sorunu", Tiirk Dili, Say1 600
(Arahk-2001 ), s.665-687.
Ergin, Muharrem, Orhun Abideleri, 7. bas1m, i stanbul, 1 980.

Fasmer, Maks, E timologi(eskiy Slovar' Ruskogo Yazzka, 4 cilt, Moskva,


1 986-1987.
Fedotov, M. R., Etimologi(eskiy slovar' (:uvaskogo yazzka, 2 cilt, <::e
boksan, 1996.
Feher, Geza, Bulgar Tiirkleri Tarihi, Ankara, 1 999.
Gamkrelidze, T., B. - i vanov, V. V., indoevropeyskiy yazzk i indoevro
peytsz, Tbilisi, 1 984.
Gao zhau n ge tu, Menggu yu zu yu yu Tujue yu zu yu cih u z bi jiao yan
juz, Huh he hao te (Kokhot), 2006.
Golden, Peter B., Tiirk Halklarz Tarihine Giri, ev. 0. Karatay, 2.
Bask1, <:: o rum, 2006.
-----, "Ethnogenesis in the Tribal Zone: The Shaping of the Turks",
Archivum Eurasiae Medii Aevi, 16 (2008-2009), s.731 12.
Gome, Saadettin, Tiirk Kiiltiiriinii n Ana Hatlarz, Ankara, 2006.

- -- -, Kok Tiirk Tarihi, 4. bask1, Ankara, 201 1 .


-

-----, $amanizm ve Eski Tiirk Dini, 2 . bask1, Ankara, 201 1 .


Gumilev, Lev N., Eski Tiirkler, ev. D . A . Batur, 2 . bas1m, i stanbul,
2002.
Giil, Biilent, Eski Tiirk Tarzm Terimleri, Hacettepe Un. Sos. Bil. Ens.,
doktora tezi, Ankara, 2004.
Giinay, Dnver - Giingor, Harun, Tiirk Din Tarihi, Kayseri, 1 998.
Giirgiin, Abdullah, isve9lilerin Tiirk Kokenleri Uzerine, i stanbul, 201 1 .
Harmatta, J., " A tiirkok eredetmondaja", Magyar Nyelv, XCV/4
(Arahk 1 999), s.385-399.
TURKLERiN KOKENi I 263

Herodoto5, Herodot Tarihi, <;ev. Miintekim Okmen, 3. Ba5kt, i 5tan-


bul, 1991 .
ibn Fazlan, ibn Fazlan Seyahatnamesi, <;ev. R. $een, i 5tanbul, 1975.

inan, Abdiilkadir, Eski Tiirk Dini Tarihi, i 5tanbul, 1 976.

Kafe5oglu, i brahim, Tiirk Milli Kiiltiirii, 21 . ba5kt, i 5tanbul, 2001 .


Karataev, Oljobay, "Tiirk Boylannda Tamgalar ve E5ki Ktrgtz-Oguz
Etnik Baglanhlan", Tiirkler II, Ankara, 2002, 5.386-390.
-----, Kzrgzz E tnonimder Sozdiigii, Bikek, 2003 .
Karatay, 0., "Ti.i rk-Slav i likilerinin Balangt<; Donemleri Uzerine",
Tiirkler II, Ankara, 2002, 5.536-546.
-----, iran ile Turan: Hayali Miletler C:agznda Avrasya ve Ortadogu, An
kara, 2003.
-----, "Tarihi Kaynaklarm Objektif Tenkidiyle Bir Ger<;ege Yaklama
Deneme5i . . . Kiirtler", Tarih ve Diiiince, Eyliil 2005.
-----, "Alper Tona ve Oguz Han: Turan'da Bir Donem, i ki Gelenek",
Tu ran, Sayt 2 (Giiz 2005), 5. 1 1 3- 1 1 7.
-----, "Huvatlann Kokeni ve Orta<;ag Htrvat Tarihi", Balkanlar El Ki
tabz, I, yay. 0 Karatay - B. A. Gokdag, orum-Ankara, 2006,
5.95-1 04.
-----, " O tiiken Y1: Dag, Orman ve Ulke", Omeljan Pritsak Armaganz,
yay. M. Alpargu - Y. Oztiirk, Sakarya, 2007, 5.131 - 1 39 .
-----, "Hanaka5 Oguzlanndan Karakalpak v e Ozbeklerin Kenege5
Boyuna", Fuzuli Bayat Armaganz, der. Eyiip Ay, Ankara, 2008,
5 . 1 77-1 86.
-----, "Hazarlann Mu5evileme5ine Dair Bir Beige: Genize Mektu
bu", Karadeniz Aratzrmalarz, Say1 18 (Yaz 2008), 5 . 1 - 1 7.

-----, "Bahk 'Kent' Kelime5inin Kokeni ve E5ki Tiirklerde $ehircilige


Dilbilim5el Bir Yakla1m", 1. Uluslararasz Tiirk Dili .ve Edebiyatz
264 I Osman KARATAY

Sempozyumu (23-26 Ekim 2007) Bildirileri, Yay. A. O zkan - S. Tu


ran, l5parta, 2008, 5.349-353.

-----, "Dnyeper nehrinin Tiirkc;edeki Ad1 ve izah1 Gereken 2500 Yll",


Karaden iz Ara$ fzrmalarz, 26 (Yaz 201 0), 5 . 1 7-26.
-----, "Ergenekon Once5indeki Felaket Hakkmda Bir Tarihleme De
neme5i", 1. Uluslararasz Uzak Asya 'dan On Asya 'ya Eski Tiirk(e
Bilgi oleni Bildirileri, 1 8-20 Ka51m 2009, Afyon, 201 0, 5.1 27-134.
-----, "Kral Odin'in Turkland'dan i 5kandinavya'ya Goc;ii", Halk Kiil
tii riinde Go( Uluslararasz Sempozyumu, 28-30 May15 201 0, Bahke-
5ir.
-----, "Suvarlar: Dogu Avrupa'nm E5rarengiz Kavmi", E. ii. TDiD,
X/1 (2010), 5.99- 1 1 6 .
-----, "Avar Kiiltiir c;=evre5indeki 'Jupan' Sam Hakkmda", Uluslara
rasz Zeki Velidi Togan ve Tiirk Kiiltiirii Bilgi olen i, Afyonkarahi5ar,
1 3 - 15 Ekim 201 0.
-----, "Tiirklerin ve Macarlann Atalarmm Ortadogu Kokenlerine
Dair", Tu ran, Say1 10 (201 0), s.27-46.
-----, "Macar veya Onogur (Hungar) : Koken Arahrmalannda Etnik
Siirec;leri Gozetmek", Turan, Say1 11 (201 0), 5.27-34.
-----, "Etelkozii : Ortanca Macar Yurdu Hakkmda Yeni Baz1 Te5pit
ler", Belleten, (yaym1 bekleniyor) .
Kayapmar, Aye, "Tuna Bulgar Devleti (679-101 8)", Tiirkler, 11, yay.
K. c;=ic;ek vd., Ankara, 2002, 5.630-640 .
-----, "Kumanlar ve ikinci Bulgar Devleti ( 1 1 87-1 370", Tiirkler II,
Ankara, 2002, 5.81 0-822.
-----, "Bulgarlarm Balkanlara Goc;ii ve Tuna Bulgar Devleti", Balkan
lar El Kitabz, I, yay. 0 Karatay - B. A. Gokdag, c;=orum-Ankara,
2006, 5 . 1 05-128.
TURKLERiN KOKENi I 265

-----, " i kinci Bulgar Kralhg1", Balkanlar El Kitabz, I, yay. 0 Karatay


B . A. Gokdag, <;:orum-Ankara, 2006, s.232-25 1 .
Kazakis tan Tarihi. Makaleler (heyet yaym1), Ankara, 2007.
Khazanov, Anatoly M., Nomads and the Ou tside World, Wisconsin,
1 984.
Klein, Ernest, A Comprehensive Etymological Dictionary of the English
Language, Vol !I: K-Z, 2. bask1, Amsterdam - London - New
York, 1 967.
Kokovtsov, P. K., Yevreysko-Xazarskaya Perepiska v X veke, Lening
rad, 1 932.
Kopriilii, M. Fuat, Osmanlz imparatorlugunun Kuruluu, Ankara,
2003.

Kramer, Samuel N., S ii merler, tr. 6. Buze, i stanbul, 2002.


Kurat, Akdes N., Rusya Tarihi. Balangu;tan 1 9 1 7 'ye Kadar, 4. Bask!,
Ankara, 1 999.

Kuzeyev, R. G., itil- Ural Tiirkleri, <;ev. A. Acaloglu, i stanbul, 2005.


Lagerbring, Sven, isve99enin Tiirk9e ile Benzerlikleri. isve9lilerin Tiirk
A talarz, <;ev. Abdullah Giirgiin, i stanbul, 2008.
Laypanov, Kazi T. - Miziyev, i smail M., Tiirk Halklarm m Kokeni, <;ev .
H. BagCI, 2. bask!, i stanbul, 2010.
Lezina, L. N. - Superanskaya, A. V. - Batur, D. A., Biitiin Tiirk Halk
larz, i stanbul 2009 .
Littleton, C. Scott - Thomas, Ann C., "The Sarmatian Connection:
New Light on the Origins of the Arthurian and Holy Grail Le
gends", The Journal of American Folklore, Cilt 91/359 (1 978), s.513-
527.
266 I Osman KARATAY

Littleton, C. Scott, "The Holy Grail, the Cauldron of Annwn and the
Nartyamonga", The Journal of A merican Folklore, 92/365 (1 979),
s.326-333.
Looijenga, Tineke, Texts and Con texts of the Oldes t Runic Inscriptions,
Leiden - Boston, 2003.
Manggol-un Niu9a Tob9a 'an - Mogollarm Gizli Tarihi I, \ev. Ahmet
Temir, 3. bask!, Ankara, 1995.
Mantayev, T., Bir Tarih Kaynagz Olarak Muravyev ve Velihanov 'un
Eserleri, (Yaymlanmami yiiksek lisans tezi), E.O. T.D.A.E., i zmir
201 0.
Maracz, Laszl6, Hungarian Revival. Political Reflections on Cen tral Eu
rope, Nieuwegein (Hollanda), 1995.
Marcantonio, A., Nummenaho, P., Salvagni, M., "The 'Ugric-Tu rkic
Battle' : A Critical Review", Lingu is tica Uralica 2 (2001 ), s.81 -102.
Marcantonio, Angela, The Uralic Language Family. Facts, Myths and
Statis tics, Oxford - Boston, 2002.
-----, "Macarcanm Kokeni: Macarca, Fince Ve Tiirk\e Koutluklar",
li. Uluslararasz Tiirk Dii nyasz Kiiltiir Kongresi, 19-25 Nisan 201 0,
<;eme.
-----, "On the Origin of Hungarian: Hungarian vs Turkic vs Finnish
Parallels", 1 71h Conference of the Finno- Ugric Studies Association of
Canada (FUSA C), 29-31 May 201 0, Montreal .

Matvey Mehovskiy, Traktat o dvuh Sarmatiyah, Ryazan, 2009.


Mau-Tsai, Liu, (:in Kaynaklarma Gore Dogu Tiirkleri, \ev. E. Kayaog-
lu - D. Banoglu, i stanbul, 2006.
Nemeth, Gyula, A Honfoglal6 Magyarsag Kialakultisa, Budapest, 1 930.
Nikonov, V. A., Kratkiy Toponimi(eskiy Slovar', Moskva, 1966.
Nizamiiddin $ami, Zafername, \ev. N. Liigal, 2. Bask1, Ankara, 1987.
TURKLERiN KOKENi I 267

0' callaghan, Roger T., Aram Naharaim: A Con tribu tion to the History
of Upper Mesopotam ia in the Second Millen nium B. C., Roma, 1 968.
Ostrogorsky, George, Bizans Devleti Tarihi, <;:ev. F . IIltan, Ankara,
1 995.
O gel, Bahaeddin, Tiirk Mitolojisi, I, 3. bask1, Ankara, 1 998.

Onder, A. Tayyar, Tiirkiye 'nin Etnik Yapzs z, 32. bask1, Ankara, 2007.
O zkan, Nevzat, Tiirk Dilinin Yurtlarz, Ankara, 2002.

Pal6czy-Horvath, A., "L'immigration et l'etablissement des Comans


en Hongrie", Acta Orien talia Hu ngaricae, XXIX (1 975), s.313-333.
Papp, Laszl6, "Siimerce-Macarca Sorunu", <;:ev. N. Giingormii,
A. ii. D TCF Dergisi, Cilt 42/1-2 (2003), s.79-97.
Patkanov, S., "A sabirok nemzetisege", Ethnographia, Xl/8 (Ekim
1 900), s.337-343.
Pelliot, Paul, Uygur Yazzszyla Yazzlmz Uguz Han Des tanz iizerine, <;:ev.
V. Koken, Ankara, 1 995.
Pliny, The Natural History of Pliny, tr. John Bostock, Henry Thomas
Riley, London, 1 855.
Pomponius Mela, Pompon ius Mela 's Description of the World, tr.
Frank E. Romer, Michigan, 1 998.
Pope, M. K., Fron Latin to Modern French, Manchester 1973 (1 934'ten
hpkibasim).

Poppe, Nicholas, In troduction to Altaic Linguistics, Wiesbaden, 1 965.


-----, Altay Dillerin in Karzlatzrmalz Grameri, <;:ev. Zeki Kaymaz, i s
tanbul, 1 994.
Porzig, Waiter, Dil Denen Mucize II, <;:ev. V. Ulkii, Ankara, 1 986.
Povest ' vremen n zx let po Lavrent 'evskoy letopisi, yay. D. S. Liha<;:ev - B.
A. Romanov, Moskva-Leningrad, 1950.
268 I Osman KARATAY

Pritsak, Omeljan, "The Pecenegs: A Case of Social and Economic


Transformation", Archivum Eurasiae Medii Aevi, I (1975), s.2 1 1 -
235.
Rasonyi, Laszl6, Tarihte Titrk/Uk, 2. bask1, Ankara, 1988.
-----, Dogu Avrupa 'da Titrk/Uk, haz. Y. Gedikli, i stanbul, 2006.
Richmond, I. A., "The Sarmatae, Bru m u tennacvm Veteranorvm and
the Regia Bremetennacensis", The Jou rnal of Roman Studies, XXXV
( 1 945), s.1 5-29.
R6na-Tas, Andras, Hu ngarians and E u rope in the Early Middle Ages,
Budapest, 1 996.
-----, "The Reconstruction of Proto-Turkic", The Turkic Languages,
der. L. Johanson - E. A. Csat6, London - New York, 1 998, s.67-
80.
-----, "Turkic Writing Systems", The Turkic Languages, der. L. Johan
son - E. A. Csat6, London - New York, 1 998, s.126-137.

Ruhlen, Merritt, Dilin Kokeni, ev. i . Uluta, Ankara, 2006.


Sevin, V. - Ozfuat, A., "Hakkari Stelleri: Dogu Anadolu' da Sava
<;obanlar -ilk not" Belleten, LXV/243 (Agustos 200 1 ), s.301 -330.
Sinor, Denis, Inner Asia: His tory, Civilization, Languages, 3. bask1,
Bloomington, 1 987.
-----, " (Kok) Tiirk i mparatorlugunun Kuruluu ve Y1k1h1", ev. T.
Tekin, Erken it; Asya Tarihi, yay. D. Sinor, i stanbul, 1 999, s.383-
424.
-----, "Some Components of the Civilization of the Turks (6th-8th
Century A.D.)", The Turks I, Ankara, 2002, s.348-356.
Skok, Petar, E timologijski Rjecnik Hrvatskoga ili Srpskoga Jezika, I: A-J,
Zagreb, 1 971 .
Snorre Sturlason, Heimskringla: The Norse King Sagas, ev. S. Laing
P. G. Foote, London - New York, 1961 .
TURKLERiN KOKENi I 269

Snorri Sturluson, Heimskringla: His tory of the Kings of Norway, c;ev . L.


M. Hollander, Austin, 2002.
Stoyanov, Valeri, "Bulgar Tarihinde Kumanlar (XI-XIV. Yiizylllar)",
Turkler II, Ankara, 2002, s.798-809.
Siimer, F., Oguzlar (Turkmenler), 5. bastm, i stanbul, 1 999.
$eker, Mehmet, "Anadolu'nun Tiirk Vatam Haline Gelmesi", Turk
ler VI, Ankara, 2002, s.269-282.
-----, A nadolu 'nu n Turklemesi ve Kulturel Hayat1, i stanbul, 2006.
$engiil, Fatih, "Herodotos'a Gore iskit Boylanmn Yurdu", Fuzuli
Bayat Armagam, der. E . Ay, Ankara 2008, s.243-287.
$een, Ramazan islam Cografyacllarma Gore Turkler ve Turk iilkeleri,
2. baskt, Ankara, 1 998.
Tardy, Lajos, "The Caucasian Peoples and Their Neighbours in
1404", Acta Orien talia Hu ngaricae, XXXII/I ( 1978), s.83-1 1 1 .

Taagll, Ahmet, Gok- Turkler I, Ankara, 1995.

-----, Goktiirkler Ill, Ankara, 2004.


-----, (:in Kaynaklarma Gore Eski Turk Boylan, Ankara, 2004.
Tavkul, Ufuk, Karar;ay-Malkar Destanlan, Ankara, 2004.
Tekin, Talat, "Tiirkc;edeki En Eski O diinc; Sozler", Makaleler II, An-
kara, 2004, s.227-231 .
-----, Tu na Bulgarian ve Dilleri, Ankara, 1 987.
Togan, Zeki V., Umu m i Turk Tarihine Giri, 3. bastm, i stanbul, 1981 .
Tuna, Osman N., Altay Dilleri Teorisi, i stanbul 1 983.
-----, S umer ve Turk Dillerinin Tarihl ilgisi ile Turk Dili'nin Ya 1 Mesele
si, Ankara, 1 997.
Turan, Osman, Selr;uklular Zamanmda Turkiye, 7. baskt, istanbul,
2002.
270 I Osman KARATAY

-----, Sel(uklular Tarihi ve Turk-islam Medeniyeti, 8. Bas1m, i stanbul,


2003.

-----, "Babek", Makaleler, haz. A. <;etin - B . Ko, Anakara, 201 0, s.99-


1 06.
Urfah Mateos, Urfalz Mateos Vekayi-Namesi (952 - 1 1 3 6) ve Papaz Gri
gor 'un Zeyli (1 1 3 6-1 1 62), ev. H. Andreasyan, 3. Bask!, Ankara,
2000.
Vernadsky, George, Rusya Tarihi, ev. D. M1zrak - E . <;. M1zrak, i s
tanbul, 2009.

V ryonis, Speros, The Decline of Medieval Hellenism in Asia Minor and


the Process of Islamization from the Eleven th through the Fifteen th
Cen tury, Los Angeles- London, 1 971 .
Wadge, Richard, "King Arthur: A British or Sarmatian Tradition?",
Folklore, 98/2 (1 987), s.204-215.
Yatsenko, Sergei, "Vusunlar", Turkler I, Ankara, 2002, s.777-782.
Ylldmm, Dursun, "Ergenekon Destam", Turkler III, Ankara, 2002,
s.527-543.
Y1lmaz, Salih, "K1pak Tiirkleri ve Yerletikleri Sahalar", Turk Dun
yasz Ara? tzrmalarz, 140 (Eyliil-Ekim 2002).
Yoriikan, Y. Ziya, Musliiman Cografyaczlarm Giizuyle Orta(agda Turk
ler, i stanbul, 2004.
Zachariah, The Syriac Chronicle Known as That of Zachariah of Mityle
ne, ev. F. J. Hamilton - E. W. Brooks, London, 1 899.
Zakar, Andras, "Sumerian-Ural-Altaic Affinities", Curren t A nthropo
logy, XII/2 (Nisan 1971 ), s.21 5-225.
Zekiev, Mirfatih, Tu rklerin ve Tatarlarm Kiikeni, ev. D. A. Batur, i s
tanbul, 2006.
Zimonyi, Istvan, "Bulgarlar ve Ogu rlar", Turkler II, Ankara, 2002,
s.606-616.
OSMAN KARATAV

O SMAN KARATAY

ULUSUHUN
. OLUSUMU

HIRVAT ULUSUNUN OLUSUMU


OSMAN KARATAV

. .
.

'7
..

HAZARLAR
YAHUDi TORKLER
TURK YAHUDiLER VE OTEKiLER

HAZARLAR

You might also like