You are on page 1of 215

ANKARA NIVERSITESI ILIIIYAT FAKLTESI YAYINLARI NO: 159

EHL- SNNET VE A

Prof. Dr. Hseyin ATAY


ANKARA NIVERSITESI IL IRIYAT FAKLTESI YAYINLARI NO: 159

EHL-I SNNET VE iA

Prof. Dr. Hseyin ATAY


SUNU

Gerek ile doru arasnda fark vard r. Olaylar kendisine gre


vuku bulan eye gerek denir. O, olaylara de il, olaylar ona tabi
olur. Yce Allah n koyduu fiziki ve sosyal kanunlar gerektir. Olay-
lar o kanunlara gre meydana gelirler.
Doru ise, zihindeki bir fikir ve kavram n d dnyadaki olay-
lara ve nesnelere uygun olmas dr. Mata elma olduu dnld
zaman , aata elma varsa, bu d nce dorudur.
Fikirler ve inanlar hem doruluk ve hem gereklik ynnden
ele alnp incelenebilirler.
Baz fikirlerin do ruluu apak olur.
Baz fikirlerin yanll apak olur.
Baz fikirler de ilk anda do ru ve yanl olabilme durumunda
gzkr. Bunlar incelenme e muhtatr.
Fikirler, ya kendi zleri a sndan veya ba l olduklar siste-
min tmne gre doru olurlar. Bu eser, iinde mevcut olan fikir ve
inanlann kendi zleri ve hem de ba l olduklar sistemin lleri
asndan doru veya doruya yakn olup olmadklarnn anlal-
masna yard mc olacak bir yntemle kaleme al nmtr. Fikir ve
inanlar!' mukayesesi, doruluklarnn ortaya kmasna vesile olur.
Msveddeleri ve tashihleri ile me gul olan Aratrma grevlisi
Hasan Onat'a, eme i geen niversite matbaas ilgililerine ve fa-
kltenin ynetim kuruluna te ekkr etmeyi grev sayar m.
Yce Allah baarlar versin.

Prof. Dr. Hseyin Atay


22/ 6/ 1983

III
NDEKLER

SUNU
GIRI
1- Mezhepler Tarihi
2- "Frka" kelimesi 2

3- Fikir ihtilfinda Tutulacak Yol 3


4- "Guluv-Gult" 4
5-- sktm'da Ayrlklarn Sebepleri 6
I. A ve KOLLARI 9
a) slmn Temel limleri 10
b) Mezhepcilik 13
c) ii Kelimesi 6
d) slm.'da lk Ihtilaf 20

e) Hz. Osmann ehadeti 21

f) Hz. Ali hakknda ii firkalar'nn gr .... 25


g) Hz. Ali'nin lmnden sonra ii firkalar 26
Hz. HSEYNN LMNDEN SONRA
Frkalar
- Ali b. Hseyin'e Uyanlar 31
2- Ali, Hasan ve Hseyinin mamlna Uyanlar
3- Carudiye 32
4- Muhammed b. Hanefiye'nin mamhma Inananlar 34
A) Muhtariye 34
Bi Keysaniye Mezhebi 38
a) Kerbiyye Frkas 40
b) Haimiyye
- Halis Muhtariye 42
2- Harbiyye 42
3- Muaviye Frkas 42
4- Rivendiyye 44
5- Beyaniyye 44
C) Hurrem Diniyye 45
D) Mansuriyye 46
E) Hattabiyye 47
a) Cafer b. Muhammed 47
b) Muammeriyye 48
c) Bezigiyye 49
d) Umeyriyye 5o
e) Mufaddaliyye 5o
f) Muhammise 5o
g) Albaiyye 51
h) Betriyye 51
II. IMAMLI IN ABBAS OULLARINA GEI I 53
- Ebu Mslitniyye 55
2- Rizamye 55
a) Mukannaiyye 56
b) Babekiyye 57
c) Mazyriyye 58
d) Hureyriyye 59
A) Bakriyye 64
B) Zeydiyye 64
Zeydiyenin Kollar 77
A- Carudiyye 77
B) Ebrakiyye 78
C) Yakbiyye 78
D) Naimiyye 79
E) Sleymaniyye 79
F) Betriyye 8o
2-- Bakriyye 89

VI
a) Muhammed Bakr'n mamlina nananlar 89
b) Mugiriyye 90
3- Caferiyye gi
A) Navsiyye 92
B) smailiyye 92
C) Mbrehiyye 92
D) amitiyye 95
E) Eftahiyye 95
F) Museviyye 95
a) Kat'iyye 96
b) Musa Kzun 96
c) Musa'nn Mehdili'ine nananlar g6
d) Vakfe g6
e) Memture 97
III. AL O LU HASAN ASKER'DEN SONRAKI II
FIRKALARI 102
I lriaMilyye 102
2 Ali Olu Hasan Asker'in lmedi ine nananlar 04
3- Ali Olu Hasan Asker'in Kaim (hayatta) Oldu una
nananlar io4
4- Ali Olu Hasan Asker'in ld ne nananlar io4
5- Ali Olu Hasan Asker'in Soyuridan Birinin Gelece ine
nananlar io4
6- mam, Muhammed b. Alidir Diyenler 104
7- Hasan'n Vasiyeti ile Karde i Cafer'in maml io5
8- Cafer'in Babasndan Sonra mam Olduu io5
9- Hasan'n Olu Olmadudan mamhm Cafer'e Geici io5
o- Nefisiyye o5
- Ali Olu Muhammed Mehdidir Diyenler 105
12 Hasan Askerin Olu Alinin mamh o6
13- Hasan Askerin simsiz Olunun Imaml io6
14- Hasan Askerin Olunun Olmay io6
5- Vakfe io6
IV. MAMYESNA AERYEN N TKAD ESAS-
LARI 108
V. SMAL YEN N MAM SILSILESI
VI. MEHD ve MESIH MESELESINE KISA B R
BAKI '16
VII. SNAAERYYE VE EHL SNNETN GR -
LERININ KAR ILA TIRILMASI 137
A) NAMAZ 152
B) ORU 157
C) Zekat 157
D) Hac 158
VIII. EHL SNNETN TARHTEK ROL 164
SONU 187

VII I
GR

1-- Mezhepler Tarihi :


Ele alaca mz bu eser, slmda fikir ve d nce tarihinin bir
kolu olan Mezhepler Tarihinden bir ksm saylabilir. Trkemizde
Mezhepler Tarihi ad ile anlan bu bilim koluna eski mslmanlar
yazdklar eserlerin adlar ile birbirine yakn adlar koymu lard.
Son zamanlarda Muhammed Ebu Zehra da bu hususta yazd esere
"elMezahib elslmiye" adn veriyor ve bunun da siyasi, itikadi ve
fkhi mezhepleri ierdi ini anlatyor. Bu konuda yaz lm eserler,
fikir tarihi olmaktan uzak grnmdedirler. nk fikirlerini anlat-
tklar kimselerin tarihlerini vermemektedirler. Sadece fikirleri ve
sahiplerinin kimler olduklarn ortaya koyarlar. Anca k, ah slarn fikir-
lerini kimlerden ald klarn ve fikirlerinde kime uyduklar n veya ben-
zediklerini de anlatmakta olduklar ndan, bu fikir sahiplerinin, a da
veya daha nceki nesilden oldu u anlalabilir. Ne var ki, ayr eser-
lere ba vurularak tarihleri tesbit edilebilmektedir. Biz bu eserde im-
kmmz nisbetinde tarih lere yer verdik ve bylece olaylar ve fikir-
leri tarihe yani zamana ve mekana ba lamaya altk.
Mezhepler Tarihinin yeni bir ad olduunu syledik. Eskiden
"Makalae" ad altnda, sonralar "MilelNihal" 2 daha sonralar
"Frak" 3 ad altnda yazlan eserler bugn F rkalar Tarihi "Tarih
Ebul Hasan Ali b. smail Eari, (. 324 H. 935 M) "Makalt el-IsIamiyyin adl
eseri, Sa'd b. Abdullah Ebul Halef Ear el-Kummi (3o H. 913 M) nin "Kitab el-Makalat
vel-Frak" adl eseri.
2 Ebu Muhammed Ali b. Ham (456 H. 1063 M) in "el-Fasl (f sal deil) fil-Mile]
vel-Ehvai yen-Nihal" adl eseri ile, Ebul Feth Muhammed b. Abdulkerim ehristani (537 H.
1142 M) nin "el-Milel yel-Nihal" adl eseri.
3 Abdulkahir b. Tahir b. Muhammed Badadi (429 H. o37 M) nin "el-Fark bey-
nel Frak" adl kitab, Ebu Muzaffer Isferayini (47 H. o78 M) "et-Tabsir fiddin ve Temyiz
el-frka el-Naciye Anil-F rak el-Hlikin", Albert Nasr Nadir'in "Ehemmu-el-F rak el-
slamiyye" (ada) adl eserler; Ebu Muhammed b. Musa (3 o H. 922 M) nin "F rak'u-
ia" adl eseri eski bir eserdir.
ulFra k" denen ilim konusu altnda ilenmekedir. Eskiden "firka"
kelimesi fikir ve inan ayr lklarndan doan gruplara verilirdi.
Frka deyince de akla itikadi ayr lklar gelirdi ve arapada bu gelenek
gene devam etmektedir.

2 Frka Kelimesi :
imdi "firka" kelimesinin anlam na bir gz atal m. "FRK"
kk arapada iki ey arasn ayrmak, birinin dierinden ayr oldu-
unu ortaya koymak, her birinin ayr ayr zellikleri ve meziyetleri,
imtiyazlar bulunduunu belirtmektir. Ayrlmak, ayrlp gitmek an-
lam nda gecenin gndzden ayrlp gitmesi, sabahn gece ile gndz
ayrmasna dendi i gibi hak ile batl ayran Kur'ana da bu kkten
gelen "Furkan" denmi tir. 4
Kuran Kerim'de eitli ekil ve treyi leri kullanlan bu keli-
menin bizi burada ilgilendiren anlam "Hep birlike Allahn dinin
sarln, ayr ayr olmaym" 5 ayetinde zikredilen "vel teferrekf"
ifadesidir. "Teferruk"un anlam , kendine ekerek ayr lmak, frka
kurmak ve ayrcalk yapmak, blnmek ve blklere ayr lmak de-
mektir. te Kuran Kerim, mslmanlar n, byle blklere, fr-
kalara ayrlarak, birbirinden s yrlmalarn ve ayr dmelerini ya-
saklamtr. Mslmanlar ayrlklara d ren inanlar ve kt-
lelemelere n ayak olan fikirleri yermek ve ktlemek iin, bu i leri
yapanlara, Kuran Kerimden alnan firka ad verilmitir. Onun iin
"Frka" slam Kltrnde sevilmeyen bir ad olmu tur. Mslmanla-
rn genellikle zerinde birle tikleri bir prensip de udur: itikat ve
inan hususunda ihtilafn olmamasdr. Nerde ise her mezhep (frka)
fikir ayrlna kar kmaktadr. Pek cz'i, tesir etmeyecek ve ayr -
lk saylmayacak derecede kk bir anlay a ve fikir farkna bile
yer veren bulunmamaktad r. ttikatta fikir ve inan ayr lna musama-
ha gstermeyenler ve sert davrananlar fkhta ve insann bedeni ve
fiziki davran ve hareketlerine dair verilecek hiikmlerde ih;tilafi
kabul etmiler ve deiik hkmlerin ortaya atlmasn meru say-
mlardr. Elbette ki bu ihtilafin kendine gre ve onu ileri sren ta-
raflarca me ru bir yn bulunacakt r. Demek ki hangi mezhepten
olursa olsun, mslmanlar, itikat konular nda ihtilaf etmeye kar
ktklar halde fkhta buna olduka ve daha da fazlas ile m-
samaha gstermektedirler.
4 Ahmed b. Faris, Mu'eem Mekayis-11-Luga, 4i 493-4.
5 Al-mran io3.

2
3- Fikir ihtilafnda tutulacak yol:
Burada u mahedemi zikretmeden gemeyece im. Bir mddet
nce bir slam memleketinden dndm. Orada yeni bir inan ak m
peinde olan bir limle gr tm. Kelm konusunda, ki itikat ile
uraan bir alimdir, ileri srm olduu inanla ilgili baz yeti
kelimelere kendi anlayna gre verdi i mana ile karsna
ktn iddia ettii mana arasnda byk bir fark gremedim.
Ayeti Kerimeye arapa bir kelime kullanarak kendisi bir ma-
na, kar taraf ise gene arapa bir kelime kullanarak ba ka
bir mana veriyor. Bu iki arapa kelimeyi kullanma.ktan neyi kas-
dettiklerini de a klyorlar. Ama kendisi ile gr tm lim ken-
disinin kulland kelimenin ve manasnn doru, tekinin yanl
olduunda ok srar ediyor ve tekinin dzeltilmesi gerekti ini yoksa
sapk saylacan iddia ediyor. Bence ikisinin aras nda mana bak-
mndan kk bir fark varsa da kas t bakmndan bir fark yoktur.
Bunu, bu alime anlatmaya imkan olmad n grdm.
imdi okuyucularma duyurmak ve bildirinek isterim ki, dn
olduu gibi bugn de, Trkiyede oldu u gibi darda da, fark olma-
yan yerde farkn olduunu iddia edip ortaya kanlar vard r; fikir
ve mana ihtilaf' olmad halde, mutlaka arada byk bir fark n ve
ayrln bulunduunu iddia edenler vard r. Bylece ayrlk ve fr-
kaclk olmayan yerden bile medet umarak ayr lk ve frkac lk ya-
panlarn bulunduunu bildim. Bu suretle ayr lk ve frkaclk yapanlar,
sonra tutup birlik ve beraberlik bozuluyor diye yaygaray da bas -
yorlar, Herkes birlii ve beraberlii kendi anlad manada, kendi
slogan ve bayra altnda gerekletirmee urayor ve daha ok
blnmelere ve ayr lklara sebep oluyorlar.
Benim tutumum, -alimle de yle mnakaa ettim- ayrlk nokta-
lar bulmaya alp ayrlmalar tahrik etmek deil, birletirici nok-
talar arayp, bulup birletirmee almaktr. Elbette herkesin ken-
dine has ayr fikri olabilir ve olacakt r. Ama o fikirde kavak nok-
tas nedir onu aramahrz ve samimiyetle yanl n grdkse sy-
lemeliyiz. Illa da yanl aramaya almak ilmi zihniyete aykrdr.
Ayr fikirde olanlarla beraber olmaya al mak gerekten slamn
ruhunun gereidir. Bu eserde ii frkalarmn douunu ele aldm.
Kasdm, bunlarn iinde zamanmza kadar gelen ve slamn ikinci
byk mezhebini te kil eden Cferiye ( snaaeriye) nin ii ad ile
ortaya kan mezheplerle olan mcadelesine bir gz atmak ve sonra
iki byk mezhep, Ehli Snnet ile snaaeriye arasnda olan benzey-

3
likleri ortaya koyarak bu iki mezhebin aras nda frsatlarn koymak
istedi i fitneyi nleme e yard mc olmaktr.
Tarihte birbirine z t ve d man frkalar kmtr. Ama slam
devleti hereye hkimdi, i i lerine gizli ve a ikar karacak d devlet
yoktu. Kt niyetli olanlar, d tan bir bakc ve koruyucu bulamad k-
lar iin yenilip, eriyerek snp gitmi lerdi. Zamanmzda ise, slam
devletlerinin dnya devletleri kar snda gsz olmalar , ilerinde
kan her hangi ay rc ve blc fikir sahiplerini yola getirmekten
aciz kalmalarna sebep olmaktad r. Sonra bu ay r c ve frkac grup-
lar da, d ardan yard m grmektedirler. Ana lyor ki mslmanlar,
tarihin her hangi bir devrinden ok bu devirde birlik ve beraberlik
yollarn ve yntemlerini aramal d rlar. Bu onlarn var olup olmama
sorunudur.

4- Guluv-Gulat
"Gult" kelimesi "gli" veya "gliye"nin o uludur. "Gal",
ticaret ve al verite fazla fiyatl olan, ucuz olmayan anlamndad r.
Bitkinin ok fazla ykselme ve byyp sarma masna "al" denir.
Suyun vesairenin kaynamas da bu kelime ile anlatlr. Bundan
"g aleyn" kelimesi trer ve dilimizde de "kaynamak ve co mak"
manasnda kullanlr. Bu kelimenin kk manas, kullanld her
yerde, haddi, ly a mak anlamna gelir ve bu mana btn
tremilerinde hakimdir6. Lane, buna tam uygun, mnasib, sn r ve
ortak olan nesneyi a mak, lnn d na tamak anlamn vermek-
tedir'.
Bu kelime hem Kuran Kerim'de ve hem de hadiste gemek-
tedir. Yce. Allah, Yahudi ve Hristiyanlara hitap ederek: "Ey kitap-
llar'. Dininizde a r gitmeyin. Allah hakk nda ancak gerek olan
syleyin. Meryem O lu sa Mesih ve Allahn elisi olmaktan ba ka
bir ey deildir. Allah ve Peygamberlerine inan n. Allahn oldu unu
sylemeyin, bundan vazgein, sizin hayr nzadr, Allah Tek Bir Tan-
rdr. ocuu olmaktan munezzehtir (4 / 171). Ey kitapl lar'. Haksz
yere dininizde a r gitmeyin. Bundan nce sap tan ve ok kimseyi
saptran, doru yoldan kan toplumlarn heveslerine uymayn"
(5 / 77) buyurmu tur. Hz. Peygamber "sakn dinde ar gitmeyin"
yani ly karma yn buyurmulardr8.
6 bn Manzur, el-lisan 2/ o I-12, Kamus Tercmesi 4/ o8; bn Faris, Mu'cem
Makays el-Luga 4/ 387.
7 E. William Lane, Arabic-English Lexicon, 6/2287.
8 bn Manzur, ayn yer.

4
Bu Ayeti Kerimelerden karlacak hususlar sralamak istersek:
a) Hitap edilenler yalnz kitaphlard r,
b) Ve onlann dini, aslnda, din olarak kabul edilmektedir,
c) Bu kitapllar dinlerinde ly, s nr a m ve d ar tam-
lard r,gulve gitmi lerdir.
d) Bu arlklar, Allahn elisi Isa'ya Allah n olu deneleridir,
e) Bununla kalmayp Tek olan Allah' e karmlardr,
f) Allah hakknda gerek olmayan nitelikleri Allaha isnad et-
milerdir.
) Kendilerinden nce yoldan km, yolunu arm kimselere
uyarak ve onlarn sylediklerini syleyerek din prensiplerini ve l
5lerini amlard r,
h) nceki milletlerd en de filme ve akla gre hareket etmemi ,
sadece heves ve hevalar na uymu olanlar, delilsiz ve senetsiz konu-
anlar vard r.
te btn bunlardan dolay kitapl lar einde arlk (guluv) yapm
ve dini din olmaktan karmlardr. Bunun iin lanetlenmi lerdir.
Ki taph olmayan dinlerin, yani pu ta tapanlar n dinlerinin din oldu u
bile kabul edilmedi inden onlara byle bir hitap vaki olmam tr. Onla-
rn dinlerinde en kk bir gereklik pay bulunmad ndan dininizdeki
gerei amaym denmemi , tmnden, temelinden ve esastan dine
davet edilmeleri gerekmi dir. Kitaphlar yani Yahudi ve H ristiyanlar
dinlerinde slahat yapmaya ve yapt klar taknlklar' (guluv) ar k-
lamaya davet edilmi lerdir. "Ey kitaphlar ! Gelin, bizimle sizin ara-
nzda ortak bir szde birle elim: Yalnz Allaha tapalm, Ona hi
bir nesneyi e komayahm. Allah brakp birbirimizi rab cdinmeyelim"
(3 / 64). Bu demektir ki, aram zda ortak bir gerek vard r ve onda bir-
leebiliriz.
slam dini, douundan sonra ksa bir zamanda geni lem, eski
an en medeni ve kltrl, milletlerini ve imparatorluklann fet-
hederek idaresi altna almt. Fethedilmi medeniyetlerin milletleri,
ounlukla slam dinini kabul etmi ti. Mslmanlar kendilerinden
daha stn medeniyete sahip olan milletleri idareleri alt nda br
potada eritmeye ba lamlard . Bunda, kendilerine idare felsefesi
ile adalet sistemini reten slam dininin, fethedilen memleketlerin
dinlerinden daha stn elmas' as l rol oynamaktayd . hlmn Birlii
oluurken bu potada erimek istemeyenlerin ve bu birli in yapsnda

5
atlaklklar meydana getirmeye al anlarn kendilerini slama kar
harekete iten sebeblere bir gz atal m:

5 slamda ayrlklarn (firkalaman n) sebepleri :


Medeniyetlerinin ve memleketlerinin fethedilmesini hazme-
demeyenler, maddi bir kar koyma imkanlar olmadn anlad klar
iin bu fethin yegane amili olan slam dini hakknda bir komplo
kurmay dnmler ve bylece onu y kmay hedef aim lard r.
Mslman gzkerek slam dinini gaye ve maksad ndan uzakla -
trmak zere eski kltrlerinin tesiriyle islam'a taban tabana z d
fikirlerle onu yorumlamaya ba lamlard .
2Birinci maddedeki gayeyi Siziki gle elde etmek zere gizli
tekilat ve cemiyetler kurmu lar ve bu hususta da grn te kendilerine
yarayaca n sand klar baz ayetleri, halka yanl ekilde anlatmaya
teebbs etmilerdi.

3nsandaki hkmranl k, tahakkm etme, mevki ve servet


h rs , onu her zaman, imkanlar , kanunlar ve gerekleri zorlayarak
kendisine stn bir pay karmaya ve stn bir mevkiye ykselmek
istemesine mil olmu ve srklemitir.
a) Bu hrs, insanlar doktrin ve ideolojiye kart bir doktrin ve
ideoloji koymaya kadar sevkediyor. Putperestlerin Hz. Peygamber'e
kar kmalar, maddi menfaatlerinin ve mevkilerinin ellerinden gide-
cei endiesinden ileri geldii gibi, onun peygamberlik e elde etti i
baary kskanan dier arap kabile reislerinin kendilerini peygamber
ilan ederek mevkilerini ve nfuzlar n korumay amalam olma-
larndan d omutur.
b) slam idaresine giren memleketlerin ileri gelen yksek ka-
demedeki insanlar, mevkilerini kaybetmi lerdi. Onlar yeni bir takm
oyunlar peinde gene st mevkilere kmaya alrken halkn iinde
ykseklerde gz olanlara h rslann tatmin iin yeni imkanlar da
domutu. Onlar da yeni gruplar kurmaya koyulmu lar ve kendilerini
hnerlerine gre halka benimsetme ve halk kendi etraflar na topla-
ma yolunu tutmulard .
c) Ayn ideolojiye mensup olanlar n bile, bu hrslarla birbir-
lerine kar kmalarnda, Sa'd b. Ubade'nin Ebu Bekir'e kar
adayln koymasncla, Hz. Zubeyr'in, Hz. Talha'nn Hz. Ali'ye
kar Hicazdan yola' kp Irak'a gelmelerinde, Hz. Muaviyenin Hz.

6
Ali'ye kar knda insanolunun bu arzusunu bulmak mmkn-
dr. Ama bunlar her hangi bir imam ve ideoloji ynnden de il,
sadece idare etme ve edilme meselesinden hareket etmi lerdir.
4- Fethedilmi memleketlerin din adamlar da, slam dinine kar
kendi dinlerinin varln srdrebilmek iin, slam diniyle fikri ve
kltrel bir mcadeleye giri mi, kendi dinlerinden kp slama
girenlere engel olmaya ve kltr yeterli olmayan mslmanlar
da islmdan karmaya veya en az ndan phelendirmeye nem ver-
milerdir. Bu hareketler fikir ayr lklarna ve eitli yorumlamalar
yapmaya sebeb oluyordu.
5- slamda topluluk ve guruplarn kitleler halinde bir araya gel-
mesine siyasi olaylar sebep olmu tur. Cemiyetin veya devletin ba -
kannn kim olmas gerekti i hususunda fikir ayrlklar ani bir
ekilde ortaya ktkdan sonra her grup kendini halka daha ok be-
endirmek ve benimsetmek iin, dini nass'lan veya hkmleri lehle-
rine yormaya ve anlatmaya ba layarak ayrlmann, taraf tutmann
fikriyatm ilemilerdir.
6- slamda ilk siyasi ayrl Muaviye'nin meydana getirdi i
anlalyor. Halife olan Hz Aliye biat etmemesi, slamda sonu gel-
meyen iten blnmenin ve i sava larn balang sebebi olarak ortaya
kyor.
7- Cemel hadisesinin de, Muaviye'nin tutumundan manevi
bir destek grerek meydana gelmesi ikinci bir nemli hadise olarak
tarihe mal edilmi olmaktad r. Talha ve Zubeyr'in bir grup insan
yanlarna alarak veya ba larna geerek Kufe'de Hz. Ali ile gr meye
gitmelerinin bugn iin manasn anlamak zordur. Maiyetindekiler
kendilerini zorla m gtrm lerdir. Yoksa onlar kendileri mi top-
lanarak bir kuvvet gsterisinde bulunmak istemi lerdir? Bu ve benzeri
sorunlarn cevaplarn doru olarak verecek vesikam z yoktur.
8- nemli noktalardan biri, grup veya topluluk te kil edenleri, da-
ima byk kitlelerden ayr lmak isteyenlerin vcude getirmi olmalar-
dr. Byk kitleye kar ondan ayr yeni bir adla blcle gidilmi ve
yeni bir topluluk vcut bulmaya ba lamtr. Bunlar savunduklar hak
urunda ve tekilatlanmada gsterdikleri meharet sayesinde geni -
leme ve byme imkan bulmulardr. Eer savunduklar hak veya
dava, bir zmrenin ve ailenin erevesini a yorsa o derecede devaml
olmu, btn toplumu kucaklayacak bir hakl lk ve davaya dn -
t lde byk kitleye maledilmi ve benimsetilmi bir hareket

7
olmak suretiyle daha ok devamllk salamtr. Buna Islam tarihinde
Ekili snnet rnek verilebilir.
g Hz Ali, Hz. Peygamberin hem amcas nn olu, hem damad
ve hem de ilk gen, mslman olmas hast.biyle, phesiz gen ve ya l
mslmanlar arasnda sevilen ve herkesin gznn yneldi i bir
kimse idi. Yallarn, onu sevimli bir gen, genler iinde itimai
mevkii yksek olmayanlarn, onu bir nder, ve itimai mevkii yksek
olanlarn da onu bir rakip olarak grmeleri normaldi. Onu bir nder
olarak grenler, phesiz her zaman, onun, herkesin nderi, ba
olmasn iten arzu eder ve o u urda canlarn da vermeyi eref bi-
lirlerdi. Bunun iindir ki, Hz. Peygamber zaman nda bile Ali'yi daha
ok seven kimselerin bulunmas nn normal olmas yannda daha az
seven ve hi sevmeyenlerin de bulunmas mmkndr. Mslmanl n
ilk sava lar nda ldrlen kimselerin yak n akrabalar mslman
olmu veya putperest olarak o sava larda yaralanan, yenik d en
kimseler de mslman olmu lard . O sava larda byk kahramanlk
gsteren Hz. Ali'nin her halde onlar taraf ndan tereddtsz bir ekilde
sevilmesini dnmek biraz zordur. Hz. Peygamberin vefat nda Ali'yi
seven ve titizlikle gzleyenlerin, onun halife olmas n istemeleri tabii
idi, olmay nca da daha ok onun etrafnda olup ve sevgileri biraz dana
artm olabilir. Ve nihayet Hz. Osman' n ldrlmesinden nceki
gnlerde ve hadiselerde Ali'yi sevenlerin szlerinin etrafta daha ok
ii tilmesi normaldir. ite Hz. Ali halife olsayd byle olmazd diye-
rek propaganda yapmalar mmkndr. Bugn de siyasi ortamda
benzer olaylar vuku bulmaktad r. Ite bylece Ali'yi sevenlere Ali
taraftar anlamnda " iatu Ali" denmi tir. Ali halife olunca art k
byle bir taraftarl a hacet kalmam tr. Ancak ilk taraftarlar n bu
sefer Ali'nin maiyeti olarak kabul etmek do ru olur. iann asl
bir grup ve tekilat olarak ortaya knn, Hasan'n hilafeti IVIua-
viye'ye devredip bir mddet sonra lmesi veya ldrlmesinden sonra
vuku bulduunu kabul etmek tarihi geli meye daha uygun d mek-
tedir. O zamana kadar, de indiimiz gibi, baz kimselerin Ali'yi
bakalarndan ok sevip tutmalar nn yannda bir gurupla malar
yoktu. Ve ia ad da resmiyet kazanmam olduu iin btn msl-
manlar tek bir inan ve ideoloji etrafnda olup, ounluu sonra te-
ekkl eden El li snnet ad n kullanm, ayrlan grup Ali zamannda
Hrici (isyanc ), ve Hasan'dan sonra ayr lanlar da ii ad n almt.
I A VE KOLLAR

Tarihin derinliklerinden ve insano lunun manevi de erlerinin


temelinden gnmzn hadiselerine kadar siyasiler, idareciler, nder-
kurtarclar istedikleri zaman dini, din uurunu ve din prensiperini
memleketin ve milletin birle mesinde ve btnlemesinde en etken bir
mil olarak kullanm lar ve bunda baarya ulamlardr. Milat
ncesi eski Msr'n birliinde din, birletiriCi bir rol oynam ve bu bir
nevi tek tanri anlay na kadar 'giderek dinlerdeki ok tanr cl da
bire indirmeye gitmi ti. Roma imparatorluu Hnstiyanl kabul
edince onu fetih ncs olarak ba ka devletlerin ve memleketlerin
iine misyoher ruhu ile gndermi , nce dini ile oralar fethetme e
balam ve bu tutum tarih boyunca devam ederek gnmzde de
zerinde titizlikle durulan bir konu olmutur. Bu hususta hkm-
ranlklann yaymak ve emperyalist menfaatlar n gerekletirmek u-
runda, gzle zor grlen bir amil olmas hasebiyle, byk mebla -
lar dkmektedirler. slam tarihinde mslman hkmdarlar n, feth
gayesiyle yabanc memleketlere dini yaymak zere din adam gnderdi-
ini tespit etmek biraz zordur. Yaln z mslman hkmdarlar, hkm-
ranlk shalann geniletmek iin bir heyet gnderip mslmanl a
davet ederler, e er mslman olurlarsa, olduklar gibi brakhrlar,
kabul etmezlerse vergi isterler, vergi verirlerse bu yeter grlr,
vermedikleri takdirde sava alrd .

Din, her zaman birle tirici de il, bazan ayrc, paralayc


blc bir amil olarak da kullan lmtr ve kullanlmaya devam et-
mektedir. Olaylardan yle anla lyor ki iktidar olanlar dini birle -
tirici olarak kullanmaya ynelik olduklar halde, kendinde bir hk-
metme arzu ve yetene i grenler etraflar nda yeteri kadar kuvvet
ve kii toplamak iin dini ayrc ve etken bir unsur olarak kullan-
maktad r. Ayrclk undan douyor: Byk kitleden ay rp yeni
bir tekilat ve grup kurmak gerekmektedir. te bu milletin durumuna

9
gre din de istismar edilerek yeni bir grup olu turmaya mil olarak
kullanlabilmektedir. Dinin bu sahadaki rol artlara baldr.

slam dini, bu gibi istismarlar nlemei de gaye edinmi tir


ve buna dair pek ok ayet indirilmi , kitaphlara da birbirini Rab
yerine koymalar ndan tr, tenkitlerini yneltmesinde bunu kas-
tetmi ve gerek ne ise ona davet etmi ti. Buna ra men insanolu,
oyun yapabilme meharetine ve oyuna gelme aptall na ylesine uy-
gun bir kabiliyettedir ki, bu tr i lere, normal ki inin havsalasnn
almayaca ekilde kanmaktad r. Eskiden de imdi de insanlar tahrik
veya istismar ederek idare etme ve hkmetme arzusu ve h rs iinde
boulup kalan gere i kabul etmeyen gene insano ludur.

a) Islamn Temel limleri

slamda ana disiplinleri drde irca etmek doru olur. slam Hu-
kuk Felsefesi (usulu'lF kh) : Bu disiplin bugn Hukuk Felsefesi de-
nen ilinaden daha mll prensipler ortaya koymakta olup F khn
temelini ve prensiplerini mnaka a eder ve sonuca gtrr. F kh,
bugn Islam Hukuku denen konudan daha geni kapsamld r, iine
ibadet esaslarn ve teferruat n ald gibi ahlaki hkmleri de ihtiva
eder. kincisi Felsefedir. Buna o u kez slam Felsefesi
denmeye temayl grlyorsa da gerekte, buna " slamda Felsefe"
demek en isabetli yoldur. Bunun anlam udur: slam memleketlerinde
,

genel felsefe yap lmtr. Bu da dnya felsefeleri in ve dier deyimle


eski a felsefesinin al malarnn devam ve bu felsefenin gelene inde
slam memleketlerinde ya ayan mslman olan ve olmayan d -
nrlerin m terek olarak ortaya koyduklar felsefe sistemi ve disip-
linleridir. Bu felsefe al malarnda mslmanlar ba rol oynam ol-
duklarndan bu ad almtr. Islamn Felsefeye bu yard mnn konu, Ime-
tod ve gayede oldu unu sylemek mmkndr. Ne yaz k ki henz siste-
matik bir islam Felsefesi yaz lmam ve byle bir ders de fakltelerde
okutulmamaktad r. Hem slam felsefesi deyip hem de onu okutmay p,
sadece slamda felsefe yapanlar okutulmakta, bu da felsefe tarihin-
den ba ka bir ey saylmamaktad r ; okutulan, filozoflarn felsefi
sistemleridir.
nc disiplin olarak tasavvuf ve felsefesini zikretmek ge-
rekmektedir. Bu da felsefe disiplini olarak genel felsefe gibi dnya
mistik anlaylarna yer verecek ekilde insanolunun duyu ve hisse
dayanarak verdi i hkmler ve elde etti i verileri felsefenin yard -

10
myla prensiple tirmee gidip yeni sonulara varmay gaye edinir.
slamda fiil ve aksiyon olan zhd ve takvay nazariletirir ve onlarn
felsefesini yapar.
Drdnc disiplin Kelam ilmidir. Aslnda buna Islam felsefesi
demek lazmd r. nk Islam' n felsefesini yapan sadece bu ilimdir.
Douda ve batda Kelam Ilmi, Islam' n douundan sonra ba la-
mtr, ilim halini almasn ve felsefe disiplini haline gelmesini slama
borludur. Yahudi ve Hristiyanlarda bu hususta disipline edilme-
mi eserlere rastlamak mmkndr. Ancak bunlar Islam' n ilk iki
asrnda Kelam lmi domadan nce yap lm olan almalardan
farkl bir ey deildir. Yahudi filozofu Philo bu i e balar gibi grn-
yorsa da onun eserlerinin tam olmamas ve sonradan gelenlerin onun
yolunu takip etmemeleri, yznden bu filmin disiplin ve felsefe ha-
line gelmesi Islam n domasna kadar gecikmi tir. Hristiyanlkta St.
Augustin'in eserleri ile St. Thomas' n eserleri aras nda mevcut fark,
Islam Kelamnn eseridir. phesiz Kelam ilmi de geli mi ve Fah-
reddin Razi'den sonra felsefele mitir. una dikkat etmek gerekir
ki, Kuran Kerim bir "Kelam lmi" gibi, din konularn ele alp ile-
mekte, onlar n felsefl ve akli mnaka asn yapmaktad r. Kuram
Kerim'deki felsefl mnka alar ne Tevrat'ta ve ne de ncil'de vard r.
Kuran' Kerim de bu gr le incelendii takdirde, Islam' n hem
Kutsal kitab ve hem de ilk Kelam kitab saylabilir.
Islamn felsefesini yapan ve Islam' n da gelmesiyle vcut bu-
lan, dini dncenin domasna sebeb oldu u iin Kelam lmi hakiki
slam felsefesi saylmal ve "Islam Felsefesi" denince de bu ilim anlar
lmald r.
Kelam ilmi Islam disiplinleri iinde ancak slam Hukuk Felsefesi
ile karlatnlabilir ve aslnda bu iki disiplin Islam' n ana disiplini
saylr ve slam dncesini, fikir hareketlerini, inan sistemini,
ve i hareketlerini Kelam lmi formle eder. slam Hukuk Fel-
sefesi (Usul ulFkh) de insan n davran ve fiillerinin istikamet
ve ilkelerini izerek insan n d hareketlerini frnule eder. Islarnla
ilgili dier btn bu iki ana disipline yard mcdr. Mesela
mezhepler tarihi sadece ortaya at lm fikirlerin tarihini yapar ve
onlar tasvir eder, fikirleri sahiplerine irca eder ve tarihlerini tesbit
eder, ama o fikirlerin slama olan yaknlk ve uzaklklarn, slama olan
aidiyetlerini, Islam' n mal say lp saylmayacaklanm inceleyen tek
ilim disiplini Kelam lmidir. Kelam lminin konusu bir kimsenin ha-
kiki ve gerek mslman olmas iin gereken dini prensipleri ince-

11
lemek, tart mak ve din ynnden bir kimsenin mslman olmas nn
ilk kademesinde') ba layarak en yksek kademesine kadar gerekecek
inan ve davranlar retmektir. Bir kimsenin mslmanl kla inan
ynnden ne dereceye kadar ili kisi olduunu tayin ve tesbit etme
grevi Kelarn lmine verilmitir. nsann inanlar ile hareketlerinin,
szleri ile hareketlerinin, szleri ile fiillerinin uyumlu u meselesi de
gene Kelam lmi'nin konusu iine girer. Bilinmesinde ok yarar gr-
dmz Kelam lminin nemli bir kuraln' burada zikretmekten
geemiyeceim. Bir kimse hakknda nasl ve neye dayan larak bir
hkm verilir. Bir kimse hakk nda verilecek hkmn gerekli i o
hkmn dayand kaynaa baldr. Bir kimse hakk nda en do ru
bilgiye sahip olan Yce Allah't r. Onun ilmi insann hem i ve
hem d dnyasn, hem gizli ve hem a ikar sebeblerini ku att
iindir ki, Yce Allah' n hkm en dorusudur. Bundan sonra ki i
hakknda en doru bilgiyi kendisi verebilir. nsan kendisini baka-
sndan iyi bilir. Onun hakknda bakasnn verecei hkmn
dayana olabilir.
a) Kiinin kendi itiraff ve ifadesi, bir kimse kendisini nasl an-
latyorsa onu yle kabul etmek gerekir.
b) Kiinin syledii ve yazd fikirlerle inanc nn ve tutumu-
nun ne olduunu ortaya koymak mmkndr.
c) Bir kimsenin davran , hareketleri onun mezhebini, inanc n
da ortaya koymkata yararlan lan kaynaklardand r.
Bunlarn birine dayanlarak verilecek hkm tamamen gere e
uymayabilir. Bir kimse kendisini olmad ekilde anlatabilir ve kendi-
sini tam anlatmyacak ekilde hareket edebilir. Byle ihtimalleri mm-
kn olduu kadar bertaraf edip ki iyi gere e en yakn ekilde anlaya-
bilmek iin onun bu ktaki kaynaklar birlikte mutalaa edip
aralarnda uyum tesbit edildii takdirde veya uyumsuzluk halinde o
kii hakknda verilecek hkm gere e en yakn hkm olarak ortaya
kacaktr. nsan kendi uuraltn bilemiyecei iin kast olmadan
yanl bilgi verebilir ve farkna varmadan kendisini anlatmakta ya-
nlabilir. Bunun iindir ki, insann gizli ve aikar nesnelerini bilen Yce
Allah en doru hkm verir, diyoruz.

te byle ilmi bir noktadan hareket ederek herhangi bir kim-


se veya grup ve mezhep hakk nda bilgi vermek iin onlar n szlerine
davranlarna veya kitaplarna dayanmak gerekmektedir. Yahut
da muarzlarmn yazd eserlere ba vurulur ki, bu her nekadar sak n-

12
cal ise de, kar tarafn cevaplarma maruz kalaca iin bu eserlerin
yazarlarnn, bsbtn yalanc olma veya yanl yapma durumuna
drlmek ve itham edilmek korkusundan, olduka titiz davran-
maya nem vereceklerini d nmek yerinde bir kanaat olarak kabul
edilmelidir.
b) Mezhepcilik
Mezheplerin tasnifi zor bir konudur. Bunlar tasnif ederken
yolun takip edildi i gze arpmaktad r. Biri, bir fikri esas al p onun
etrafnda birle en mezheplerin m terek anafikirlerini tesbit eder ve
sonra ayrldklar fikirleri de ortaya koyarak mezhepleri anlat r.
Bu suretle nce fikir ele al nr, onda birleen ve birlemeyenler
ortaya konur. Buna sistematik mezhepler tarihi denebilir 9.
Mezheplerin tasnifinde, di er deyimle mezhepler tarihi yaz lr-
ken takip edilen ikinci yol, mezhep kurmu olan ve mezheplere ad-
larn veren ahslar ele alnarak kendi fikirleri ve dolay syle kur-
duklar mezheplerin inanlar ve grleri anlatlr'".
nc bir tasnif veya mezhepleri yazma metodu ise, kronolo-
jik olarak mezhepleri kurulu tarihlerine gre ele al p yazmaktr.
Bu metodun kendine gre zorluklar vardr. Aslnda bu metod
ile verilen bilgi ayndr. Ancak gz nnde bulundurulan ve ne al -
nan husus de imektedir. Kronolojik metod, biyolojik bir yntem
gibidir. Bu yntemde tarihi kronolojik sanki biyolojik do urmay
veya oalmay and rmaktad r. Hangi mezhebin hangisinden sonra
ve hangi ortam ve artlarda doduunu ve kimden doduunu,
kimi dourduunu kolayca gsterebilir".
Okuyucunun dikkati ne tarafa ekilmek isteniyorsa, o ynden
balanm olur. Okuyucunun ihtiya ve arzusuna cevap vermek de
gznn' de bulundurulmu olur. Bu tr yolda yaz lan mezhepler
tarihinin her biri ayn okuyucunun de iik zamanlardaki de iik
ihtiyacna ayr cevap verir.
Biz bu eserde mezheplerin k ve dou sebeplerini gz nnde
bulundurmaya gayret ederek hareket edece iz. Yani nc yolu,
kronolojik Metodu takip edece iz. Bu hususta ne kan ilk zorluk,
tekrar meselesidir. Mesela Bir kaynak eser, Hz. Ali'nin lmnde
g Abdulkahir Ba dadrnin "Usul'd-Din" eseri buna misal verilebilir.
o Buna, Abdulkahr Baddi'nin "El-Fark Beyne'l-F rak" ve Ibn Hazm' n
Fark" ; erhistanrnin "El-Milel ve'n-Nihal" misal verilebilir.
I I Kummrnin ve Neybahti'nin eserleri buna misal olabilir.

13
ortaya kan mezhepleri say yor ve anlat yor. Fakat Hz. Hseyin'in
lmnde de ayn mezheplerin az bir de iiklikle ortaya ktn
ve benzer mezheplerin Muhammed b. Hanefiyye'nin lmnde de
ortaya ktn sylyor. Bu, hangi ynden olursa olsun, mez-
heplerin tasnifini ve kronolojik s raya konmasn zorlatryor veya
imkansz hale getiriyor.
Sa'd b. Abdillah Kummi (3o H. 913 M.) "Makalat" adl ese-
rinde Hz. Peygamber'in lmnde Sia'n n, frkaya ayrld-
n" ve Hz. Ali'nin lmnde halifeli ini kabul edenlerin fr-
kaya ayr ld n" ve bunlarn iinde Muhammed b. Hanefiyye'ye
(Hz. Ali'nin Havle'den o lu) inanan bir frkann bulunduunu" ve
Hz. Hseyin'in lmnde, iasnn frkaya ayrldn" zikrediyor.
Nevbahti (3 o H. 92 2 M.) 16 Kummi'nin muasr olup, 'ikiside
i ulemasndan ve ii frkalarna dair yazd klar eserlerinde bir-
birlerinin kopyas denecek ekilde, pek czi uslilp ve ibare farklar nn
d nda ayn bilgiyi vermektedirler.
Ebu'lHasan E'ari (324 H. 935 M.) snni mezhebin kurucula-
rndand r. ElMakalat adl eserinde " ia"nn snfa ayrldn,
birinci snfn "gliye" olduunu ve onbe frkaya ayrldklarm",
ikinci snfn imamiye (rafize) oldu unu ve yirmidrt frkaya ayrl-
dklarn"., nc snfn zeydiyye oldu unu" ve bunlarn da alt fr-
kaya ayrldklarn beyan ediyor2.
Mezheplerin ortaya knn iki ana menei olduu grlyor.
Biri, herhangibir alimin veya nderin ileri srd yepyeni bir fikir
ve onun sistemle mesini salayan yard mc ve tutral fikir ve szleri
bir mezhep ve ideolojinin domasnn ana kayna oluyor. kincisi de
12 Sa'd b. Abdillah Kummi, Kitbu'l-Makalat ve'l-F rak, 15. Tahran 1963, Tetkik
Dr. M. Cevad Mekr.
is a.g.e. 19.
14 a.g.e. 21,
15 a,g,e, 25.
16 Ebu Muhammed Hasan b. Musa Nevbahti 31 o H. 922 M. civarnda ld zik-
redildii gibi; Dr. M. Cevad Me kur, Kummi'nin Makalat 'nn mukaddimesi, mer
Rza Kahhale, Mu'cem'l-Mellifin, 3/ 298, Fakat el-Bidaye Veln-Nihaye, C. i I / 347.
sayfada 32o H.'de doduu ve 402 H.'de ld kaydediliyor.
17 Ebu'l-Hasan Ali b. smail E'ari, Makalat'l- slmiyyin ve htilafnl-Mtislim n,
56,66.
18 a.g.e. 87,88.
19 a.g.e. 129.
20 a.g.e. 132.

14
genellikle bir siyasi nderin lmesi, yeni birtak m ayrlmalara, b-
lmrelere ve bu blnenlerin, blnmelerini me ru gstererek, halka
doruluunu gsterip taraf toplamak iin yeni fikirlerin, kurallar n
ve szlerin ortaya at lmasna sebeb oluyor. Bylece de mezhepler
teekkl ediyor. Bu ekilde ortaya kan mezhepler, kendilerini
iinde bulunduklar topluma benimsetmek ve be endirmek, zel-
likle halkn gnlnde sarslmaz bir yer i gal edebilmek iin, dine sar l-
malar, fikirlerini dini esaslara dayand rmalar gere ini duymak-
tad rlar.
slam tarihinde mezheplerin ortaya k byle bu iki ana menee
dayanr. Ancak bu iki ana menein olu mas, ni ve birdenbire mey-
dana gelmez. Onlarn iinde bulunduklar ortamn birtakm ilmi, si-
yasi, ahsi, idari, sosyal ve aileyi, ekonomik, ideolojik sebeplerin hep-
si veya bir ksm kitlelemenin bir nve olarak itici gcn ve var
olu eklini meydana getirin Sosyal bir olay ve sosyal.bir yap olarak
mezhebin ortaya k ve vcut bulu u, bir ayrlma ve blnmedir.
Mezhep ve frka kelimesinin bu manay ifade etti inde phe yok-
tur. Gnmzde bile byk alim olmayan kimselerin ortaya att kla-
r fikirler, basit de olsa bir mezhep grntsn verdi i halde, ta-
raflarlar asla yeni bir mezhep olmad klarn hararetle iddia ederler.
Bu kimselerin, o u kez bilmeden yaptklar bu iddia ile o byk
kitleden blnp ayrlan anlamda anla lacan dndkleri iin,
mezhep olman n aleyhinde bulunurlar. Ama faaliyetleri ile daima ayr-
lk yaparlar ve kendi taraftarlar n iyi tanr ve onlara herkesten ayr
muamele ederek tam bir mezhep ve ayr frka te kil ederler.
Batl modern sosyologlar da bu manay byle ifade ederler.
Mezhepler, genellikle byk topluma kar dini protesto hareket-
leridirler. Kendilerini, dini inan, davran ve messeseler a sndan
dinin dier mensuplarndan ayrrlar; hayatlar nn dier birok
ksmlarnda onlara kar ayrlk gsterirler. Do ru ve kurallara ba l
(Ortodox) dini nderlerin nfuzlar n (authority) reddederler".
"ortodox" kelimesini, burada ald mz manay kasdetmi olacak
ki, S. Huseyin Nasr, iaya ve Ehli Snnet'e iki orthodox mezhebi
demitir. (ileride metnini verece iz).
Fikir ayrl ve ihtilf slam dncesine gre rahmettir, hayat-
tr. Mezhep, ayrclk olarak ortaya ktna gre, fikirde ihtilf
olmadan mezhep de olamayaca na gre, fikir ayr l= hayatiyet
21 B. Wilson, Religiuos Sects:, 7, New York, Toronto, 1973, World. Universitiy Lib.

15
belirtisi ve rahmet olmasnn nasl anlalmas gerekti i zerinde
durmak lazmdr. Ay rc olmadan yani mezhep ve mezhepci ol-
madan fikir ayr l 'c e ihtilaf nas l olacaktr. Di er bir ifadeyle nasl
bir gr ayrl ve fikir ihtilaf olsun ki, mezhepili e ve ayrcla
gtrmesin?
Bu sorunun cevab n vermek ok zordur. Kur'an Kerim'de
mezhepilik tenkid edilmitir. nk dedi imiz giki, ayrcla ve
daha kts pe in fikirli olmaya gtryor. Oysa Kur'an Kerim,
hem ayrcl ve hem de pe in fikiriili i sevmez ve onlar tenkit eder.
c) ii Kelimesi
"Putperestlik gibi, dinlerini ayr ayr yapp taraf tutarak kendi
fikri ile vnen mezheplerden olmay nz"22.
Bu ayeti kerimenin asl nda kullanlan kelime "tefrik"tir. Yani
ayrmak, frka frka yapmaktr "Taraf taraf" olarak evirdi imiz
kelimenin asl da "iyean" ialar, taraflar demektir. Ayr ca bu ayeti
kerimedeki son cmle nemlidir. Bundan bir ipucu elde edip mez-
hepi olmadan ayr grl ve muhalif fikir sahibi olman n nasl
olabileceine bir zm getirmek mmkndr.
"Taraf taraf olup kendi fikirini be enen" veya onunla ferahl k
duyan, onunla iktifa eden olmak, pe in fikirli olma anlamn verir.
Burada yle bir soru akla gelir. Eer kendi fikrini be enmezse, fi-
kir sahibi olamaz. Kendi fikrini be enmesi tenkid edilirse, ba kas-
nn fikrini beenmek zorunda b raklmyor mu? Ayeti kerimenin, bu
sorulara cevap verecek ekilde ak bir mana ta dna kaniyiz.
nce unu ifade edelim ki, ayeti kerimede fikir ve gr ayrlna
aka ve msbet ynden cevaz verildi i sylenemez. Ayeti kerimede
ak olan cihet udur: Fikir ayrl olsun veya olmasn bir fikri ve
inanc ayrp kendine mal ederek etrafnda ktlele mek ve bir fikrin
doruluuna pe in bir hkmle sar lmak tenkit edilmektedir. Buna
gre insan fikir sahibi olabilir, ama bunu ay rc ve blc bir unsur
ve esas olarak kullanamaz. nsanlarn beyinlerini ona gre ykaya-
maz. Bunu yaparsa ayetin tenkidinin iine girer, yoksa gere i ara-
mak kastiyle ayr bir fikirde olmas tenkit edilmemektedir. Ba ka
fikirlere gzlerini kapatamaz. Belki ba kalarnda daha ok doruluk
ve gereklik pay vard r. O halde insan fikir sahibi olmakla her zaman
fikrini kontrol etmek iin ba kalarmnkine ak olmaldr ki, gerek
onlarda ise alm olsun ve gerek zayi olmasn.
22 Rum Suresi, 31-32.

16
Bu eser ii firkalarma yer verdii iin, " ia" kelimesi hakknda da
bir zet vermemiz yerinde olacakt r. " ia" kelimesi arapada, mi-
safiri uurlamak, pe inden gitmek, te yi etmek, taraftar olmak an-
lamnda olan "te yi", "mayaa" dan gelince "te ayu" da ayrlmak,
frkala mak, manasnda kullanlr. Kuran Kerimde " ia" keli-
mesi firka, taraftar, parti anlam nda kullanlm ve tenkit edilmi tir.
"Ey Muhammed, firka firka ( ia) olup dinlerini ay ranlarla se-
nin bir liiin olmaz" 23 Baka bir ayette Hz. Musa'n n, yanda .
aireti anlamnda,24 frkalar, gruplar ve milletler anlam nda25 ve Hz.
brahim'in, Hz. Nuhun yolunda, taraftar ve grubu26 anlamnda
da kullanlmtr.
"ia" kelimesi kutsal bir mana ta mamaktad r. Daha dorusu
ia kelimesi izfi manas olan bir kelimedir. Taraftar olan, ba ka-
sna uyan anlam n tar. Buna gre,kime nisbet edilirse ondan hak-
llk veya batllk, yani doruluktan yana veya erden yana anlam n
verir. yi doru adamn taraftarnn iyi olduu sanlr. Buradaki
dorultik, mutlak bir doruluk olmayp, tabi olunan ahsn doru-
lu u nisbetinde ondan doruluk pay alnr Kt bir ki inin taraf-
tar da o kt ki iye nisbetle ktlk yapma yolunda olaca iin kt
olur. Bunun iin " ia" kelimesi mutlak surette iyilik taraftar manasn
tamaz.
Kelimenin kk manasnda ayrlma ve taraf tutma bulundu u
iin, bir btnn iinde bir blk ifade eder. ii'ler Hz. Ali gibi iyi
bir kiiye uymakla iftihar ederler. Bunu yaparken ve Hz. Ali'yi
nder semekle de bir ki inin etrafinda bir grup te kil ediyorlar ve
gruplamaktan da vnerek bahsediyorlar. Asl nda her mezhep ve
grup, mensup olduu mezheple iftihar etmezse, o mezhepten olmaz.
Bunun iin mezhepili in felsefesinde ve ruhunda kendi mezhebi
ile vnme vardr.
ii alimleri "ia" nn Hz. Peygamber zaman nda da olduunu
kabul etmekte ittifak halinde grnyorlar. 27 Ancak baz lar iilii
devrelere ayryor, manevi (rhi) iilik ve siyasi iilik diyor. Hz. Pey-
gamberin zamanndaki iilie manevi iilik deniyor. Bu rtbi (manevi)
23 En'am Suresi, 159.
Kasas Suresi, 15.
25 Hut, o, Kasas, 4, Meryem, 69.
26 Saffat, 83.
27 Dr. Abdullah Feyyaz, Tarihul-imamiye ue Eslafuhum Mine -ia, 35, Beyrut,
1 975

17
iilikten kastedilen mana, hilfetin Allah tarafndan Ali'ye veril-
mi olmasdr. Allah' n emri ve peygamberin vasiyetiyle hilfetin
Ali'nin hakk olduuna inanmann farz oldu una inamrlar."
Siyasi iiliin de Sakife gn yani Hz. Ebu Bekr'in halife seil-
dii gn balad n ve Hz. Ali'nin halife olmas yla kuvvet kesbet-
tiini ve ortaya ktn kabul ediyorlar." Sakife gn Hz. Ali'nin
halife olmasn arzu edenlerin, hilfetin ona Allah tarafndan veril-
mi bir hak olduunu ileri srmemi lerdir, ancak onun daha layik
olduu fikrine sahip idiler."
Bu sonuncu fikir snnilerin gr dr.
Muhammed Bak r Sad r, Dr. Abdullah Feyyaz' n eserine yazd
nsznde, Feyyaz' n bu manevi ve siyasi iilik terimine muvafakat
etmedi ini, her iki trn de ayn zamanda mevcut oldu unu ileri
sryor".
Muhammed Bak r Sadr, ayn yazsnda, Halife Ebu Bekr'in
mer b. Hattab' yerine halife olarak tayin etmesinin endi esinde
ve Halife mer'in yerine geecek ahsn tayini in alt kiiden biri-
nin olmasn tavsiye etmesindeki endi esinde mevcut olan sebep ve
gerekeler, ayn ekilde Hz. Peygamberin kendisinden sonra yerine
geecek olan kimsenin tayinini de gerekli k lacak derecede mevcut
olduunu ileri srerek, Hz. Peygamber de, mslmanlar n gelece-
inden endi e iinde olmasndan dolay, Ali'yi yerine gemek zere
tayin etti ini iddia ediyor 32.
Burada atlan lan ve gzden kamamas gereken bir hususa de-
inmek gerekiyor. Ebu Bekr ve mer, kendilerinden sonra gelenlerin
seilmesini tesbit ederken, herkese ilan etmi lerdir. Hz. Peygamber
Ali'yi yerine gemek zere tayin etmi ve ilan etmi olsa, btn
sahabe onu bilecekti. Ebu Bekr, S'ad b. Ubade ve mer, Osman
halife olmak iin Hz. Peygamberin szne ayk r hareket etmezlerdi
ve isteseler de edemezlerdi. nk btn sahabe onlara kar -
' kard . Byle bir ey vuku bulmamtr.
ii alimleri Hz. Ali'nin, yce Allah' n emri ve Hz. Peygamberin
vasiyeti ile halife tayin edilmi oldu una inanmann farziyetini iddia
a.g.e. S. 44.
29 a.g.y.
3o a.g.y.
gi A.g.e. 23-24., M. Bakr Sadr' n Kitab unuu.
32 Bak a.g.e. 9,10i ,i6.

18
ede ler. Bu hususta iiler ve di er mezhepler aras nda tarih boyunca
ok eser yazlagelmi, hl da yaz lmaktad r. Biz de bu sat rlar kara-
hyoruz. Bu vasiyet hakk nda bizim burada hatrlataca mz husus
udur. Bu vasiyet, Hz. Ali'ye gizli mi, ikr m verildi? Aikr veril-
diyse, btn mslmanlarn onu bilmesi gerekirdi ve kimse de ona
kar kamazd . Madem bunu o unluk bilmiyor, o halde yle
bir vasiyet olmamal dr. Eer gizli verildiyse, i te herkesi inand r-
mann zorluundan, ancak birka ki i ahsi bir inan olarak kabul
etmi tir. O halde inanmayan sorumlu tutulamaz.
Bizim burada i i tefrikacla dkme niyetimiz yoktur. ii olsun,
snni olsun, her iki taraf da mslmand r. Snniler, vasiyete ve ma-
sum bir imamn varlna inanmad klar iin, islm dininin bir esa-
stili inkar etmi saylmazlar. iiler de vasiyete ve masum imama
nanmalar ile islam dininden km olmazlar.
Aslnda ii mslmanlar, illa da iiliin bir grup olduunu ve
Hz. Ali nin taraftar olarak ba kalarndan ayrlmak iddiasn yr-
tyorlar. Bizim burada iddiam z odur ki, yukarda deindiiniz
gibi, fikir ihtilafinn meruluunu kabul ettikten sonra, hep islam
namna konumann doru ve birle tirici olaca ve her hangi bir
fikrin, tarihi de olsa etrafnda kitleleerek mslmanlar aras nda ku-
tuplamalara ve ayn kitapta, peygambere inanan ve ayn yne (kb-
leye) ynelen insanlar aras na soukluk ve dmanlk sokmak islma
aykr kabul edilmeli ve ona gre de davran lmaldr. Kt niyetli
ve grnte samimi, gerekte ise grnmez sebeplerin tesiri ile ortaya
atlan fikirlerin etrafnda kitlele mek, hem tarihte mslmanlara za-
rar vermi tir, hem de bugn mslmanlar , geleneksel tarihi mez-
hepleri olsa bile, paralamakta ve mslmanlar zayflatmaktad r.
Tekrar ederek diyoruz ki, bu eseri gnmze kadar kendi iin-
den kan sapk mezhepleri reddedip, Yok ederek ve eriterek gelen
isnaeriyye (caferiyy. e, ii imamiye) mezhebinin, tarihi gayretini
gstermee alacaz ve Ehli Snnetle yalunl n gsterece iz.
Ehli Snnet ile ii frkalar arasnda ilk ve son ana ihtilf konusu
hilafet yani Devlet ba kannn tayini veya seimi meselesidir. Bu
bugnk deyimiyle devletin nas l bir rejimle idare edilece inin tesbi-
tidir. Kelm ilmi ve mezhepler tarihi a sndan bunun terimle mi
ifadesi inamlk (halifelik) messesesidir.
ii frkalarnn k sebeplerine gre ele al nacak bu eserde,
takip edilecek yola yukar da deinilmitir. Bu yol yepyeni bir yol

19
olmayp, daha nce de bu tr eserler yaz lmtr. Hz. Peygamberin
lmnden balayarak, ii alim veya imamlarn n, daha genel anla-
myla nderlerinin lmleri esas alnarak onlarn lmlerinde meydana
gelen fikir ayrlklan ve bu fikir ayrlklarnn tekil ettikleri mezhep
ler ana hatlanyla gsterilme e allacaktr.
d) Islam'da lk Ihtilaf
Hz. Peygamber o H. 631 M ylnda 63 yanda iken vefat et-
miti, 23 sene peygamberli i srmt. Hz. Peygamberin lmnde
mslmanlar hilafet meselesinde, ii alimlerine gre , snni alin -
lerine gre iki gruba ayr lmlard .
Ensar yani Medine'li mslmanlar, Sa'd b. Ubade'nin"
halife yani devlet ba kan olmasn istemiti. Bu hususta epeyce m-
nakaa gemiti'''. Fakat bu frka fikrini kabul ettiremedi ve Sa'd b.
Ubade halife seilemedi. Ancak bunlar n gr ayrl devam etmedi.
2 Ebu Bekr'in halife olmas n isteyenler; bu fikirde olanlar Hz.
Ebu Bekr'in halife olmas n salamlardr. Bylece hilafet meselesin-
deki ihtilaf son bulmu oldu. Btn mslmanlar yekvcut tek bir
halifenin idaresinde Hz. Osman' n lmne kadar byk geli me gs-
termi ve fetihler yapmlard's.
Hz. Ebu Bekr'e ilk anda biat etmeyen Hz. Ali, Zubeyr sonradan
biat ettiler. Hz. Ali'nin biat etmekte geikmesinde e itli sebepler
ileri srlyor. Halife olmakta o'nun da hakk olduu, kendine da-
nlmad, Hz. Fatma'nn salnda biat etmek istemedi i, Kuran
Kerimi bir araya toplamadan evden kmad ", Hz. Ali'nin, Hz.
Fatmann lmne kadar biat geciktirdii de rivayet ediliyor".
Zubeyr'in biat geciktirmesinin sebebini kendisine soran Ebu
Bekr'in sznden, o'nun da halife olmay umduu anla lyor.
Ebu Bekr, Zubeyir'e Hz. Peygamberin halasmn olu ve onun ha -
varisi olduun iin halife olma hakk n olduunu mu iddia ediyorsun,
33 Medinede en byk kabile olan Hazrec'in bakanyd . Kerem ve cmertlilde me .
hurdu. am' Havranda veya Halepte Huvvareyn'de (Belzuri'de byledir) hicretin
Miladn 63g. ylnda vefat etti. (Ahmet b. Yahya Belnri, Ensabul E ref, Y. 589, M,
Hamidullah tahkiki, M sr 1959), ibn mad, ezerat, /28.
34 Kumml, Makalat, 3. Nevbahti, E raku ia, 3. Ebul Hasan Eari, Makalat, 39 -40.
Msr, 195o. M. Muhyiddin Neri. A. Baki Badadi, El-Fark, 15. M. Muhyiddin neri,
3. Eari, Makalat, 4o-41. Badadi, El-Fark, 5. Ebul Muzaffer sferayini, Et-Tabsir Fid-Din,
I. M1S1r, I 94o.
35 Kummi, Makalat, 3.
36 Ahmed b. Yahya Belazuri, Ensabul E raf, Y. 585-587, Tahkik, M. Hamidullah
Msr, Darul Maarif, 1959.
37 a.g.e. Y.586.

20
(
deyince, Zubeyir de, uzat elini biat edeyim diyerek biat etmi ti".
Halid b. Said b. As, Hz. Peygamberin vefatnda Yemen'de olup,
geldi i zaman Ali ve Osmana, ha lifeli i Ebu Bekr'e b rzktklar iin
,

kt, alt veya iki ay sonra biat etti i kaydedi iyor". Bu ehli sn-
netin grdr.
3 iilere gelince, Hz. Peygamberin lmnde bu iki gr ten
ayr olarak bir de Ali b. Ebi Talib'in halife olmas n isteyen bir gru-
bun mevcut oldu unu iddia ederler. Bunlar n ilk ia olduklarn ileri
srerler."
iilerin byle bir iddiasnn fiilen vuku bulduunu isbat etmek
imkansz gibidir. Sa'd b. Ubade'nin halifelik iddias tarihen sabittir.
Ama Hz. Ali'nin byle bir kanaati oldu u bilinmekle beraber,
taraftarlarnn byle bir dava ile ortaya kp, grup te kil ettiklerini
iddia etmek ok zordur. Aslnda mslmanlar aras nda bir frka ve
grup olmad bilinmektedir. Hepsi tek ve yek vcut mslman olarak
hareket etmi ve davranmlard r.
Ancak mslmanlar n ferdi olarak fikir ihtilaflar ve gr
ayrlklar' bulunduunu kabul etmek arttr ve bu tarihe apa k
ortadad r. Ancak bu ihtilafl fikirler kitlele melere nayak olmam t.
Bunun yannda bir toplumda nde olan kimselerin taraftar , seven-
leri olduu gibi, sevmeyenleri de bulunabilir. Bu normaldir. Hz.
Peygamber zaman nda Ebu Bekr'i, meri, Osma.m, Aliyi sevenlerin
bulunmasn, art ne olursa olsun, kabul etmek do rudur. Mslman-
lar, yce Allah' n buyru unun gerei, birbirini mslman olma bak-
mndan sevmek mecburiyetindedir. Bu sevgiden ayr olarak, insanlar,
birbirlerine olan yaknlklar, dostluklar ve yard mlar dolaysyle bir-
birlerini daha ok severler. Sevmeleri de toplumun tabiat icabdr.
Bu ynden Hz. Ali'yi de sevenlerin, sempatizanlarmm bulunmas
tabiidir. Bu gn de toplumlarda, hatta fertlerin ilerinde herkesin
birbirlerine kar olan sevgileri de iik ve derecelidir.
e) Hz. Osmann ehadeti
Hz. Osman'n sen yllarnda baz id arecilerin idaresizli i yznden
baz yila,yetlerde huzursuzluklar ba lamt . daresizlikleri istismar
eden ve memleketin dzenini bozmak isteyen gruplar te ekkl etmi ti.
Dorusu, memleketin bozuk dzeninin dzelmesini isteyenlerle hu-
38 a.g.e. Y.585.
39 a.g.e. Y.588.
4o Kummi, Makalat, 3, Nevbahti, F rak, 3, Dr. Abdullah Feyyaz, Tarihul mamiye,
35-36.

21
zursuz kimseler de bilerek veya bilmeyerek bozguncularla birle mi-
lerdi 4t.

Toplum byk bir karklk iine srklendi ve sonunda Hz.


Osman hicri 35, mildi 656 y lnda ehit edildi 42.

Hazreti Osman' n ehit edilmesiyle ortaya kan problemler:

Hz. Ali hicri 35, mildi 656 y lnda halife seildi. Hz. Ali'nin
halife seilmesi de Hz. Ebu Bekr'in halife seilmesi gibi ihtilfh oldu.
Ancak Ebu Bekr'in halife seilmesi ile ihtilf ortadan kalkt ve ms-
lmanlar firkalara ayr lmadlar, yek vcut olarak varl klarn devam
ettirdiler. Hz. Ali ok byk bir hadise olan Hz. Osman' n, nc
Halifenin ehit edilmesinden sonra halife seildi. o unluk Hz. Ali'nin
halife seihnesinin isabetli ve o makama lay k olduuna vicdanen i-
nannu lard . Daha ilk anda ona "biat" etmekte tereddd eden 43 veya
hi biat etmeyenler, Hz. Ali'nin liykat ve ehliyetine olan phelerin-
den deil, ahsi menfaatlar ndan olduu anla lmaktad 11'44.

2 Hz. Ali'nin halife olmasna kar olanlar. Bunlarn herbirinin


ahsi menfaat demek zorunda kal yoruz; nk bundan ba ka Hz.
Ali'nin hlafetine kar gelmeleri iin me ru bir mazeretleri bilin-
memektedir gere i Hz. Ali'nin halifeli ini kabul etmeyenlerin mey-
dana getirdi i kar bir grup domutu. Bunlarn birle tikleri nokta
Hz. Ali'ye kar gelme hususdur. Ama herbirinin menfaati, kendisi-
nin ayrlk sebebi idi. ii alimleri Kummi ve Nevbahti Talha b.
Abdullah, Zubeyr b. Avvam ve Hz. Ai e'yi Hz. Ali'ye kar gelip
halifeli ini tanmayanlar arasnda zikrederler. Bunlar, Hz. Osman' n
lmnde mslmanlar frkaya aryrr. Hz. Ali'yi halife tan yanlar,
halifeli ini kabul ettikten sonra itizl edenler yani sava larna katl-
mayanlar ve ncs de Hz. Ali'ye muhalefet edenler ki, bunlar
Talha, Zubeyr ve Hz. Ai e'nin banda bulunduklar firkalard r. Bun-
lar Cemel'de yenilince taraftarlar am'daki nuaviyeye katlmtr45.

4 1 Hasan brahim Hasan, Tarih ve'l-Islam, I / 359-363.


42 H.I.H, age. I / 363.
43 Sa'd b. Ebi Vakkas ve Abdullah b. mer, H.I.H., TarihulIslm I / 267
44 Hz. Ali'ye biat etmeyenler iinde Hassan b. Sabit, Ka'b b. Malik, Mesleme b.
Muhalled, Ebu Said Hudri, Muhammed b. Mesleme, Numan b. Beir, Zeyd b. Sabit,
Raif'b. Hadic, Fudala b. Ubeyd ve Ka'b b. Azre vard . (Taberi Tarihi 3 / 452, M sr 1939).
ama kaanlar aras nda K.B. Mazun, A.b. Sellam, M.b. ube de bulunuyordu. Zubeyrin
biat etmedi ine dair bir sz de vard r (bak. agy)
45 Taberi Tarihi, 31 452.

22
Isteyerek veya istemiyerek Hz. Ali'ye biat etmi lerdi", yani onun
halifeliini szle tasdik etmi lerdi. Zubeyr' n Irak valiliini ve Talha'-
nn da Yemen valili ini arzu ettikleri halde, Hz. Ali'nin kendilerine
valilik verniyeceini anlaynca, Hz. Ali'ye fkelendiler ve biat git-
tiklerine pi man oldular47. Sonradan Hz. Ali'ye kar gelerek Bas-
raya gitmesine ve Cemel sava nn vuku bulmasna sebep olmu lard.
Her ikisi de bu sava ta ehit dt".
Burada bir noktaya i aret etmek gerekmektedir. ii alimleri
Zubeyr'in "Ebu Bekir'e biat etmekten ekindi i ve klcm syrp,
Ali'ye biat edilmedike bu k lc knna koymayaca m" dediini
nakleden Taberi'nin rivayetini 4' delil getirerek, Ebu Bekir'e biat
etmeyenleri zikretmekedirler." Bunun yan nda Ehli Snnet ve ii
eserlerinde Cemel sava na sebep olanlar n iinde Zubeyr'in Hz.
Ali'ye halife olduu halde kar kt da zikredilmektedir. Ona bu
kar k, halifeli ine olan tasdikini geri ald n ortaya koymam
mdr?

O halde soru udur. Ebu Bekr Zbeyir'in kay npederi oldu u


halde, ona biat etmeyip de Ali'ye biat edilmesini istemesi, iilerin
dedii gibi, Ali'nin halifeliini arzu etmesi, Hz. Peygamberin vasi-
yetine dayan yorsa, Hz. Ali fiilen halife olunca, bu vasiyeti niin
deeri kalmyor? Zubeyir daha nce varl iddia edilen vasiyete
gre, Ali'nin halife olmas n istememiti denilse,bu demek olur ki,
o zaman Ali'de umduu bir ey vard ve onun iin onu halife grmek
istiyordu. Sonra halife olup da o umdu u eyin tahakkuk etmedi ini
grnce, biat etmi olduu halde, kar kmtr. Sonu olarak Zu-
beyir de Ali'nin halifeli ine dair Hz. Peygamberin bir vasiyeti
olduunu bilmemektedir. Ali'nin en samimi bir adam olan Zubeyir
onun halife olmasn gerektirecek Hz. Peygamberin bir vasiyeti ol-
duunu bilmiyorsa, yle bir vasiyet yok demektir. Ali'nin bir zamanlar
taraftan olmas nn sebebi, dini bir tavsiye gere i olmay p dnyevi
bir eyle ilgili olmas aklk kazanyor. Nasl ki, Hz. Ebu Bekir'in
halifeli ine Ehli Snnet uzaktan ve gerekli olmayan mnasebetler
kurarak delil getiriyorlarsa, iiler de ayni ekilde uzaktan ve yak ndan
mnasebeti bulunmayan ifaclelerden Hz. Ali'nin Yce Allah' n emri

,46 agy
47 H. brahim Hasan, Tarih, I / 365.
48 A.b. Imad, ezeratzZeheb, i / 4 2 .
49 Taberi, Tarih, i / 444, Kahire, 1939.
5o Dr. Abdullah Feyyaz, Tarihu'l- mamiye, 36.

23
ve Hz. Peygamberin tavsiyesiyle Allah tarafndan tayin edilen bir
halife oldu una delil getirmekle me gul oluyorlar.

yle bir vasiyet olsayd , biat'a ne gerek vard ? Yukarda Bela-


zurrde Zubeyr'in halife olma temaylnn sezildi ine dair ifade
gemiti.

3 Hz. Ali'nin hilfeti devrinde nc bir grup ortaya k-


mtr. Bunlar hifet meselesiyle yak ndan ilgili grlmemektedirler.
Varlklar nn sebebi rejimle ilgili olmay p, sadece pratikle ilgili fikir
ve gr ayrldr. Bunlar Hz. Ali'ye biat ettikleri halde; yani onun
hilafetini tasvip etmi olduklar halde, sava ta onunla beraber olma-
dlar. Aleyhine de hareket etmediler, onun kar sna geip onunla
savamadlar. Sava maktan itizal ettiler, sava a katlmaktadan e-
kindiler. Bundan dolay bunlara Mu'tezile = ekimser denildi.

lk Mu'tezile kavram bylece do du. Bunlarn gayesi, iki msl


man gruptan her hangi birinden yana olunursa olunsun, sava ta taraf
tutmamakt, nk her iki taraftan akacak kan da mslman kan idi.
Mslman kannn aktlmasna sebep olmak veya ak tmak byk g-
naht . 1 Bu, Hz. Ebu Bekir'in, mrtedlerle olan sava na benzemezdi.
Orada Ebu Bekir'in hakl olduu yzde yz kesindi. nk dinin
esaslar inkr ediliyordu. Burada iki taraftan birinin, dinin esaslar n
inkr eden bir durumu bulunmuyordu. Bunun iin pheye dm-
lerdi. Bylece ekimser kalarak Mu'tezile ad n aldlar.
lk Mu'tezile grubunu te kil edenler unlard r:
Sa'd b. Ebi Vakkas, Cennetle mjdelenmi on sahabeden
' biridir, Irak' fethetmi tir. Hz. mer ve Hz. Osman' n ilk yllarnda
Irak valisiydi. Hicretin 55. Mildi 674 ylnda 78 ya nda vefat
etmitir. Cemel ve Sffin sava larma katlmad51 .
2Abdullah b. mer b. Hattab. Hicri 73, 1VIildi 692, y lnda
Mekkede 83 ya nda en son len sahabedir 52.
3Muhammed b. Mesleme. Hz. Peygamber zaman nda Me-
dine'ye vali tayin edilmi olup, Cemel ve Sffin sava larma katl-
mad , hicri 43, miladi 663 ylnda Medine'de vefat etmi tir".

5 1 Ibn Imd, ezerat, / 45, 61, Kummi, 4, Nevbahti, 5, Dr. Cevad Me kur, Kummi'-
nin Makalat kitab na talikat, I25.
52 Agy., ezarat / 81.
53 Agy. ezarat, i / 53.

24
4- Usame b. Zeyd. Yirmi ya na varmadan Hz. Peygamber ta-
rafndan, Ebu Bekr, mer gibi byk sahabenin kat ld orduya
kumandan tayin edilmi tir. Hicri 54, Miladi 673 Ylnda vefat etmi -
tir, Cemel ve Sffin savalarna katlmad'''.
Mslmanlarn savamasn gze alamyan ve bunu tasvib
etmeyen bu zatlara Mu'tezile denmi tir. Ancak sonradan Vas l b.
Ata tarafndan ortaya at larak Kelm'da bir felsefi inanc n ynnn
belirten Mutezile mezhebi ile bunlar n alakas 'sadece itizal kelimesi-
nin szlk anlam ndad r. Nasl ki, ilk mutezile ad n alan zevat
kiminle ve kimin yan nda sava mann gerekti ini kestirememi se,
Vasl b. Ata'nn kurucusu say ld Mutezile Okulu'da, byk gn-
ah i leyenin mmin olarak kalp kalmamasnda pheye dm
ve bir karara varamam tr. Kafir oldu da diyememi tir. Bu duru-
ma, ekimser anlam nda itizal denmitir.
Hz. Ali'ye isyan ederek "Havari" frkasn tekil edenlerden
bahsetmeyece iz. Bunlar Hz. Ali'nin taraftar iken ona isyan et-
milerdir. Havari zaten bu manada kullan lmaktadr. Halifenin
sznden dar kanlar, anlamnda kendilerine havari denmi
bulunmaktad r. H. 4o ve M. 66o ylnda Hz. Ali ehit edilmtr55.

f) Hz. Ali hakknda ii firkalarmn gr ,

ia frkalarnn douunu elimizde mevcut snni ve ii kay-


naklarna dayanarak ve yan kaynaklardan da faydalanarak anlat-
may.: ba lyalm.
Ali hakknda fikir beyan eden yani " iat Ali" frkaya ay-
lrint.
- Birincilere gre Ali'nin halife olarak Hz. Peygamberin yerine
gemesi farzd r ve herkesin ona itaat etmek mecburiyeti vard r. Ona
dman olan kfir, ondan ba ka dost edinen sapk, putperesttir.
Bunlar Ali'nin krk bir hicri ylnda 63 ya nda lmne kadar byle
kald lar.
2 kinci frkaya gre, Ali'nin, her nekadar Hz. Peygamberden
sonra en faziletli kimse olarak peygamberin yerine gemesi gerekirse
de, Ebu Bekir ve mer'in hiolafetlerine Ali de raz olduu iin onlarn

54 Agy. ezarat, i / 59, M. Cevad Me kur, Tabakat, 126.


55 Kummi, 5.

25
hilafeti de caizdir. Bu frkadan bir yan- frka domutur. Buna gre
Ali, Hz. Peygambere olan yak nlndan tr Ashabn en fazilet-
lisi ise de, insanlar istediklerini ba larna reis yapabilirler. nsanlarn
reis yaptklar kimse ister Ali, ister ba kas olsun, Kurey ten ve Ha im
oullarndan hi kimsenin ona muhalefet etmesi caiz de ildir. Sevse
de sevmese de, seilen halifeye muhafet etmek kfr ve sap klk-
tr.
3 Crtidiye denilen frka, Hz. Ali'den ba kasmn baa ge-
mesinin kfr ve sap klk olduuna ve bylece Ali'ye biat etmemekle
mmetin kfre girdi ine inanrla,r. Ali'den sonra olu Hasan'n ve
sonra Hseyin'in imam olmas n ve onlardan sonra Hasan ve Hse-
yin'in oullar arasndan seimle ( ura) imamn tyin edilmesini art
komulard. Bundan sonra "Zeydiye" frkas domutur.
g) Hz. Ali'nin lmnden sonra ii &kalan
Ali ldrld zaman, onun imam (halife) olmas nda srarl
olanlar frkaya ayrldlar:
Hz. Ali lnce, onun taraftar olan insanlar ile Talha, Zubeyir
ve Hz. Ai e'nin taraftarlar ki zaten bunlar Cemel sava nda dalm,
Muaviye tarafna gemi lerdi ve Muaviye taraftar olanlar bir-
leip btn slam toplumunu meydana getirmi lerdi. Bu, Hz. Hasan' n,
imaml Muaviye'ye terketti i zaman tamamen ve daha a ka
gerekle miti 56. Ancak Hz. Ali'ye isyan eden Hariciler (Havari)
ayr isyankr bir grup olarak devam ettiler. Onlar halifeli in (im-
amlk) Hz. Ali'ye Yce Allah' n emri ve Hz. Peygamberin vasi-
yetiyle verilmi olmadna inamrlard .
2 Hz. Ali'ye, soyuna ba l kalanlar pek azd . Bunlar, halifeli in
Ali'ye Allah tarafndan verilmi olduuna inananlard ki, kendi ara-
larnda frkaya ayrlmlard ".
3) Sebeiyye:
Aslnda bu frka, ilk defa Hz. Peygamberden sonra ekimser
kalan ve ilk defa slamda a r giden (guluv yapan), Abdullah b.
Sebe'nin kurdu u Sebeiyye frkasdr. Abdullah b. Sebe, Ali'nin
kendisine Ebu Bekir, mer, Osman ve sahabenin aleyhine konu may
ve onlardan yaka silkmeyi (teberri) emretti ini iddia etmi , bunun
56 Kummi, tg, Nevbahti, 22'de Hz. Ali'nin lmnde iann frkaya ayrldn
zikrederler. Fakat kark bilgi verirler. E.H. El-E ari daha disiplinle mezhepleri ele al r.
57 Agy, Kummi, 19.

26
zerine Ali nce onun ldrlmesini emretmi ise de sonra Medain'e
srmt'''.

Ali'nin ldrlmesinden nce, itikadi ve fikri ayr lklar, Ali


taraftar gzkenler iinde ortaya kmaya ba lamt. Burada ilk
rol oynayan Abdullah. b. Sebe ad nda mslman olmu bir Yahudi
eski ve yeni kaynaklarda. sz konusu edilmektedir. Mste rikler,
Abdullah b. Sebe'nin Ali'ye "Allah" demesini ve onun mslmanlar
arasnda ayrlk ve dmanlk tohumlarn ekmesini sonraki msl-
manlarn uydurduu hikayeler olarak reddederler. Do rusu ilk ms-
lman kaynaklar, ister ii, ister snni olsun, Abdullah b. Sebe'nin
Ali'yi tanrlatrd n bize nakletmemi lerdir. Drdnc ve be inci
hicri asrlardan sonraki melliflerde Ibn Sebe'in Ali'yi tanr latrd
rivayetini grmekteyiz": Ancak E 'ari, "Makalat" nda Abdullah b.
Sebe'in Ali'ye "sen sen" 6 dediini nakletmekte ve Seyyid erif (.
8 16 / 4 3), Tarifatnda bunu "Sen gerekten Tanr sn" eklinde
rivayet etmektedir. Grld gibi, eski kaynaklarda bn Seben'in
Ali'ye tanr dedii aka ifade edilmemektedir. Ancak ilk kaynak-
lardan saylan bn Kuteybe'nin "elMaarif" adl eserinde, Abdul-
lah b. Seben'in ilk kfre girenlerden oldu u, Ali'ye Alemlerin Rabb
dedii ve Ali'nin de onu ve arkada larn atete yakt rivayet edili-
yorsa da, bizce incelenme e muhta grnmektedir 6.

Benim kanaatm odur ki, eer- Ali'ye byle bir hitapta bulunsayd ,
Ali onu hemen ldrrd. Bu, Nevbahti'nin e ada anlatndan an-
anlalacaktr. Yalnz burada "sen sen" demesini Trle'ye mal
olmu bir Yahudi slogan ile anlamak daha kolayd r. Birinci dnya
sava nda bir Yahudinin "Ya asn yaasin" dedii zaman, "kim ya-
asin? sorusuna "henz belli de il" demek suretiyle kurnaz bir ifade
kulland anlatlr durur. te bn Sebe'nin de "sen sen" demek

58 Sa'd b. Abdullah Ebu Halef E 'ari el-Kummi (301 H., 913 M.) K. El-Makalat
ve'l-Frak, s. 20 Ebul Hasan Ali b. smaili Eari (324H, 935 M) Makalat el- slamiyyin
ve ihtilaful-Musallin / 85. Ebu Muhammed el-Hasan b. Musa el-Nevbahti, Fraku-ia,
21-22. Bu mellif frkalara dair yaz yazan en eski zatlar olup, her de byk ilim
otoritesi ve kelamc kabul edilmektedir. Kummi ve Nevbahti ii, imam ; E. Hasan E 'ari
ise snni olup Eariye Kelam Mezhebinin kurucusudur. Bak Formative Period of slamic
Thotglt, W.M. Watt, Edinburgh 1973, p 274-276.
59 A. Badadi, (429 H-1 o37 M) EL-Fark 143, 145, 1978. Usul El-Din, 332, 1928.
st. sferayini, El-Tebsir, 71, Dr. M. Cabir Abdullah, El-Hareket ia el-Mutetarrifin, t 9-2 a,
32, Msr, 1954.
6o E.H. E'ari, Makalat, / 85.
61 bn Kuteybe, (213-276 H; 828-889 M), el-Maarif, 622.

27
suretiyle istedi i veya istenilen bir manaya gelecek kurnazca bir ifade
kulland tesbit edilmi oluyor. Bu ifade "sen i te sen tanrsn, sen
yokmusun sen! sen ite yle bir yi itsin, i ler hep senin sayende byle
olur" gibi manalara gelebilir. Ali'nin yzne kar byle syleyip
arkasndan da a klamasn yapm olabilir. Ne var ki Sebeiyye fr-
kasnn Ali'ye tanrlk izafe etti inde sonraki kaynaklar ittifak ha-
linde grnyor. urasn dikkatten ka rmamaldr ki, Ali halife
olduktan sonra maiyetindeki sz geenlerden biri de Abdullah b.
Sebe'dir. Taberi'de, Cemel ladiseleri esnas nda Ali'nin ister kar
tarafla, ister kendi aralar nda olsun, "sebeiy e" Ibn Sebe, bn
Sevda yle dedi ve yle cevap verdi, ifadeleri yer almaktad r.
Bundan, Osman' ldren grubun iinde Sebeiyye diye bir asi ve k -
krtc grubun bulunduu ortaya kyor. Osman'n intikamndan
bahsedilirken, Sebeiyyeden de intikam almaktan sz edilmekedir 62.
Sonra Ebu Bekir'in o lu Muhammed'in, Muaviye taraftar olan
Mu viye b. Hudic'e dokumac Yahudi Kar nn olu! diye63 kfretmesi
de zerinde durulacak bir noktad r.
Dr. Muhammed Cabir, bn Sebe'nin aslen Yahudi olduunu ve
yahudilerle mslmanlar aras nda Medine'de vuku bulan hadiselerin
intikamn almay aklna koyarak, Osman' n devrindeki itimai hadi-
seleri istismalarla, mslman toplumunda huzursuzluk kardn
ve Ali'nin zamannda mslmanlar birbirine krdrmaya daha elve-
rili olan ortam gayesine ula mak iin birer ara olarak kulland n
syler". Nevbahti, Abdullah b. Sebe'nin ilk defa islamda "guluv", a -
rlk fikrini ortaya attn , Ebu Bekir, mer, Osman ve Sahebeye dil
uzattn ve onlardan yaka silkti ini anlattktan sonra, Ali'nin onu
sorguya ekip, itiraf etti ini grnce ldrlmesini emretti ini ve
insanlarn, baz kaynklara gre, bn Abbas'n, araya girmesiyle Me-
dain'e srmekle yetindi ini kaydediyor 65 . Bizim buradan vard mz
netice, bu grd mz fikirlerden dolay , A.b. Sebe'nin ldrlme-
sini, Ali'nin caiz grp ldrlmesine emir vermi olabileceidir.
Sebeiyye frkas, Aliye Allah der, onun lmedi ine, bir gn
gelip dnyay adaletle dolduracana inan rlar. Aliye nce peygam-
ber, sonra tanr dedikleri rivayet edilir ki, "guluv" da bir propa-
ganda metodu takip ettikleri grlyor 66.
62 Ebu Cerir, Taberi, Tarih, 3 / 47 2, 508, 544.
63 Taberi, Tarih, 4. 79.
64 Hareket El- ia, 21-22, Ibn Hazm, El-Milel, 2/ 115, 1317, Msr.
65 Ebu Muhammed, Hasan b. Musa el-Nevbahti, F rak-el -ia, g.
66 Badad, el-Fark, 143, Isferayini, el-Tahsir, 71.

28
Zamanmzn baz aratrclar , Abdullah b. Sebe'nin Ammar Ibn
Yasir'in mstar ad olarak kullanldn ileri srmektedirler. Ammar
b. Yasir' n adn kullanmaktan saknmlar, ona Abdullah b. Sebe ad-
n vermilerdir. Bu ara trclar A.b. Sebe'e atfedilen s fatlarla Ammar
b. Yasir'n sfat ve faaliyetleri aras nda benzerlikler bulmaktad r.
Ancak A.b. Sebe'e atfedilen islma ayk r olan sfatlar bu benzerli in
dnda tutulmakta oldu una iaret etmek gerekmektedir. una da
dikkat ekmek gerekir ki, bir benzerli i bulmaya almakla, aslnda
Ammar b. Yasir'in kymetini d rmeyi gaye edinmi deillerdir.
Gayeleri, iilerin vasiyet, rac'a gibi baz inanlarnn A.b. Sebe ta-
rafndan iili e sokulmu olduunu gstermektir. mamiyeye muha-
lif olan mezhepler, bu gibi inanlar n Islmda olmad n, bu in-
anlarm aslen yahudi olan A.b. Sebe tarafindan ortaya at ldn
iddia ederek, iilerin bu inanlar n rtmek isterler. Bylece iiliin
yahudiliin tesirinde kald n daha kolayca anlatrlar. Yeni ii alim-
leri A.b. Sebenin tarihen sabit bir ahsiyet olmad n, bu olsa olsa
ayn i leri yapan Ammar b. Yasir olabilece ini ileri srerek, ii in-
anlarnn yahudilikten gelmeyip, Islami olduunu ortaya koymaya
alrlar. Bu benzetmede hakl grndkleri taraflar bulunmakla
beraber, baz yorumlarda da biraz ileri gittikleri gzden kamamak-
tad n A.b. Sebe k ssasnn uydurulmasnda ileri srdkleri delil-
lerden biri de Hz. Osman'a zellikle son y llardaki tasarrufunun,
Ebu Zer, Ammar ve di er birok mslmanlarca tenkit edilmesinin
hakszln gstermektir. Bu tenkitlerin men ei A.b. Sebe'e isnad
edilerek saf mslmanlar kand rp, kkrtarak Hz. Osman' n bana
felaketler getirdi i, aslnda idaresinin hi tenkit edilecek taraf bulun-.
mad anlatlmak istenmitir. Bunu ileri stmekte bir hakikat pay
bulunduu kabul edilebilir. Ancak bu A.b. Sebe'nin k ssasn doru
kabul edenler bile, Hz. Osman' n son yllarndaki i lerini Hz. Ebu
Bekir ve Omer'in zaman ndaki gibi Islami adan doru gitmediini
kabul etmektedirler. Burada Hz. Osman n valilerini tezkiye etmeye
ok az bir pay kabilir.
kinci husus, Ammarn Hz. Ali'den yana olmas , Hz. Ali'nin
zahit olmas, dnya malna nem vermemesi, zht, stn msl-
manlarn ss saymasna dayanmaktad r67. Bu fikir dorudur.
Ammar, gibi sahabenin en byk bu husustaki dayanaklar, Hz.
Ali'nin davrannda, alak gnlllnde, yaa kendilerine en yakn
olnlasna ve Hz. Peygambere yak nl dolaysyle de Hz. Aliyi btn
67 Dr. K.M. eyhi, As-Slat beyne't-Tasavvut ve't- Te anru) 44, M sr, kinci bsk.

29
hayatlarnda bir ilticagah bulmalar nda aramak gerekir. Her top-
lumda bu byledir. Ancak Dr. Kamil M. eybi'nin u ifadesi buna
eliik dmektedir, bir zorlama oldu u intiba n vermektedir.

Ammar b. Yasir'in Osman'a isyan etmesinin sebebi, onun slm


adi' kalbna evirmek ve inand peygamberin vasiyetine gre hali-
feli i Hz. Ali'ye verdirmek hususundaki emelini gerekle tirmeye
almakt68.

Burada dikkati eken nokta, \ asiyetin varl n ve onu gerek-


letirmek iin isyan etti ini ifade etmesidir Ama slm safiyetine
evirme herkese kabul edilece i iin, bu cmlenin pe inden hemen
vasiyeti araya s ktrmak tarafgirlik olarak gze arpmaktad r.

iinin frkalar kendi aralarnda ve dier mezhepler aras nda bu


"vasiyet" meselesi ihtilafl meselelerden biridir. yle zannediyorum
ki, genel anlamda bir vasiyet kabul edilse, daha isabetli olur. Ama
bu genel anlamdaki vasiyetten biri kp, zel bir meseleye istidla I
edebilir ve ba ka biri de o istidlali kabul etmeyebilir. Bylece i ,
hkm istinbatna ve itihada kal r, herkes kendi itihad na gre
amel eder. Ama di erini de gnaha nisbet etmez. Hz. Ebu Bekr'i
namaz kldrmaya vekil tayin etmekten, halife olaca na vekil tayin
edilmi olabileceini anlamak gibi69.

Abdullah b. Sebe ile Ammar b. Yasir aras nda benzerliklerin


bulunmasn savunanlar, Ammar' ktlemek deil, bn Sebe'nid
varln reddetmek isterler. Bununla beraber, kitaplara sebebiye f r-
kas olarak ad geen frkamn inanlar n \ e A.b. Sebe'yi, hakiki bir
ahsiyet kabul edildi i taktirde, eski ve yeni ii isnaaeriyye (ima-
miye) mezhebi red ve lanetlgr".

Hz. Hasan' n imamlna uyanlar. Hz. Ali lnce, ona tabi


olan mslmanlar, byk olu Hasan'a uymaya devam etmi lerdir.
Ancak kk bir grup uymayarak ondan ayr lmtr7 Hz. Hasan
halifeliinden alt ay sonra 41 Hicri 661 miladi y lnda halifelikten

68 age. 43.
69 Ammar b. Yasir ile Abdullah b. Sebe'nin ayn ahs olduunu delilleriyle ortaya
koymaya al anlarn fikirlerini uralardan takip etmek mmkndr. Ali el-Verdi, Vuaaz
as-Salat, 151, Badat 1954. Dr. K.M. eyhi, Es-Sla Beyne't-Tasavvuf ve't-Te ayyu, 39-45.
Dr. Abdullah Feyyaz, Tarihul- mamiyye, 92-1 IQ, Beyrut 1975.
7o Dr. Abdullah Feyyaz, age. o.
Kummi, 23. Nevbahti, 24.

30
vazgeti ve halifeli i Muaviyeye brakt, Muaviyeden sonra msl-
manlar arasnda iraya yani seime ba vurmak art koulmutu72.
Hasan'n taraftar olanlar pek az hari ona kzdlar ve ondan
ayrlarak Muaviye tarafna katldlar. Hasan lene kadar pek kk
bir grup ona ba l kald . Hicri 47, miladi 667'de ld zaman 45
veya 48 yandayd .
Hasan imaml Muaviye'ye devrettikten sonra, Ehli Snnete
gre imaml sona ermiti. iilerin bir ksm ve pek az imamlmn
lmne kadar devam etti ine inanmt Hasan'n lmnde yerine
kardei Hseyin gemi ti. Hasan'a bal kalanlar Hse,yin'e ba l-
lklarn devam ettirmi lerdi. imaml alt yl be ay srd".
Hseyin 61 Hicri, 68o Mila,di ylnda 56 yanda iken Kerbela'da
ehit edildikten sonra, ona balolanlar u firkalara ayrlarak iilik
tekrar blnm t : iilere gre imaml 14 yl srmt".

HZ. HSEY N'in LMNDEN (61 H.-68oM) SONRA


LERDEK BLNMELER

mamln Ali'den olu Hasan'a ve ondan Karde i Hseyin'e


geti ine inananlar Hseyin'in lmnden sonra frkalara ayrl-
mlardr :
- Ali b. Hseyin'e uyanlar: mamlk Hseyin Olu Ali'ye
(38-94 H., 658-7 2. M.) gemitir. Ebu Muhammed ve Ebu Bekir
knyeleri varsa da en ok kullan lan "Ebu Bekr" knye idir. Medine'-
de H. 94, M. 712 y lnda 55 ya nda vefat etmi tir. Hasta oldu-
undan Kerbela'da bulunamad , o zaman 22 yandayd . Annesi
Iran ah' 3. Yezdegird'in k z "Slefa" olup, rann fethinde Ali b.
Ebu Talip tarafndan esirler iinden diyeti verilerek al nm ve olu
Hseyinle evlendirilmiti. Ali Zeynel Abidin lakab mehrdur. 33
yl imaml srmtr".
2- Ali, Hasan ve Hseyin'in imaml na uyanlar: mamlk
inama miihasr olup, Hz. Peygamber tarafndan adlar ile belir-

72 H.I.H. Tarihul-Islam, / 276.


73 Kummi, 24, lm tarihindeki ihtilaf iin bak: Ebul Hasan E ari, Makalat, M.
Muyidclin Abdullahamid'in notu, 82.
74 Nevbahti, 23.
75 Kummi, 7o, Nevbahti, 77, Ilin Hallikan, 3 / 267, . Ez-Zeheb, x / to5.

31
tilmilerdi. Bu imam: Ali, Hasan ve Hseyin'dir. Bunlardan
sonra kimseyi imam tammamlard ". Hseyin ld zaman adam-
larndan bir grup, ne yapca n arm, Hasan ve Hseyin'in ileri
bizi artt demi lerdi. Hasan' n taraftar ok olduu halde, Mua-
viye'ye teslim oldu, halbuki olmamas gerekirdi. Hseyin'in taraftar
az olduu iin, Yezid'e kar sava amamas gerekirdi. Her ikisi de
yanl yapt . Onlarn imanlklarndan pheye d tler. Bylece
iilikten ayrlarak, ounluk olan Muaviye tarafna getiler". Bu da
iilikteki imamln Hz. Peygamberden gelen bir vasiyete dayanma-
d na delil olabilir.

3- Carudiye: Bir k sm insanlar da Hseyin'in lmnden


sonra, Hasan ve Hseyin'in soyundan her hangibir kimse kalk p,
kendisinin imam olduunu ilan ederse, imamln onun hakk ol-
duunu ve herkesin ona itaat, etmek zorunda bulundu unu onun
imamlna inanmanm, Ali b. Ebi Talib'in, Allah tarafndan imam
taryin edildi ine inanmak derecesinde farz oldu u grn be-
nimserler". Herhangi bir kimse itaat etmezse, o kafir ve m rik say-
l r. Ama herhangi biri de imaml n ilan eder ve gidip perdelerini
,

indirir evinde oturursa, o da kafir ve m rik bir imam olur ve


ona uyanlarn hepsi de ayn durumda sapk saylrlar.
Bu frkaya Serhubiye ve Carudiyye ad verilmi olup, Zeydiyye
frkalarndan saylr".
E'ari, Zeydiyye frkalann alt olarak sayarken Mesudi onlar
sekize karmaktad r. Bunlar da asrlar uzad ka oalmaktad r-
lar.
A) Bu frkay kuran ya Ebul Carud Ziyad b. Ebu Ziyad veya
Munzr ( 50-6o J. 767-776) olup mam Muhammed Bak r buna Ser-
hub" ad n vermitir'. Ebul Carud Zeydiyye alimlerinden say lrd .
Caferi Sad k, fikirlerinden dolay onu lanetlemi ve Ebul Carud'un
gz ve kalbi krdr demi tin. Bu ad, Caferi Sad ktan nakledilmitir.
Bu frka Zeydiyyenin Galiyye firkalarmdan olup, Ebu Bekr ve mer'e
kfreder, insanlarn Hz. Peygamberden sonra Ali'yi imam seme-

76 Nevbahti, 54, Kummi, 7 .


77 Nevbahti, 25-26, Kummi, 25
78 Nevbahti, 54.
79 Kummi, 71, Eari, Makalat, 2/ 31, Nevbahti 54 vd.
8o Serhub: Denizde ya ayan kr ylan (Tac el-Aru 3/ 56 Kuveyt).
81 Ta ayn yer el-Kummi 7/ .

32
mekle kfredip sap ttklarm iddia ederler". Bu hususta mam Zeyd'
den ayrlrlar". Carudiyye frkas u kollaya ayr lr:
a) Hz. Ali'nin imamlnn vasfen oldu una inananlar. Hz.
Peygamber Ali'nin imaml n vasf ile bildirmi, ad ile bildirmemi-
tir. Yani Hz. Peygamber, nitelikler koymu , onlar kimde varsa imam
odur. Falancad r diye ad sylememi tir. Ali, Hasan ve Hseyinden
sonra, imamlk Hasan ve H seyin'in soyundan ra ile seilir. mam-
lk artlar da unlardr: Bunlar iinden kl eken, dine davet eden,
bilgili ve muttaki olan kimse imam olur". Kufe'li olan Ebul Carud'-
dan hadis rivayet eden varsa da Ahmed b. Hanbel'in o lu Abdullah
babasndan Ebul Carud'un hadis uydurdu unu ve ok zayf olduunu
nakleder. Ebu Hatim b. Hbban85 da onun sahabe aleyhinde hadis
uyduran bir rafzi olduunu ve galiye mezhebine ba l olduunu sy-
ler. Buhari onu 5o ile 6o H. yllar arasnda lenler aras nda zik-
reder86.
b) Hz. Ali'nin imamlnn vasiyetle oldu una inananlar:
Bir ksm da mamln Hz. Peygamberin vasiyetiyle Ali'den sonra
Hasan'a ve yine Peygamberin vasiyetiyle Hseyin'e geti ini iddia
ederler". Hz. Hseyinden sonra mamlk Hasan ve Hseyinin soyun-
dan seimle olur. Hasan ve Hseyinin soyundan birisi zerinde
ittifak edilirse, o kimse de k l ekerse, o imam olur. Ancak
bir anda imaml k, iddiasnda bulunan birka kii kabilir. Bu,
Hz. Peygamberin yerine geerek, btn memlekette hkmlerin
kendisine ait olduu bir imam olur. Ancak hepsinin onu 'semesi
ve ona raz olmas ve onun imaml na ittifak etmesi arttr".
a ve b frkalarnun imaml k iin koyduklar artlardan da anla-
laca zere, bunlarda bir imamn lmemesi sz konusu olmad
gibi, beklenilen bir mehdi nazariyesi de mevcut de ildir.
Carudiyenin bir kolu, beklenilen bir imam olmay p kl kua-
nan ve dine davet eden Hasan ve Hseyinin soyundan herhangi bir
kimsenin imam olduunu sylerler 89.
82 el-Kummi, 18, 71, 200, 2o . not Nevbahti, 9, 48-9, Eari, Makalat /33, bn
Nedim, el-Fihrist 267, el-Fark 3ot.
83 ehristani, el-Milel, / 212.
84 isferayini, el-Tebsir, 16, E ari, t / 134, el-Fark, 3o, nr M. Muhyiddin.
85 El-Mecruhin / 306.
86 m. Muhyiddin, elFark' n 3o. sayfasndaki not.
87 Kummi, tg, Nevbahti, 21.
88 Kummi, g.
8g el-Fark, 3t.

33
c) Muhammed Nefsu'zZekiyye'yi bekleyenler: Hz. Hasan n
soyundan Abdullah b. Muhammed N. Zekiyye'yi bekleyenler (lm
151 H., 768M) onun lmn tasdik etmezler, beklenen mehdi oldu-
unu ileri srerler".
d) Kasm olu Muhammed'i bekleyenler: Hz. Hseyinin so-
yundan mer olu Ali olu Kasm olu Muhammed ki, alim, zahi,
dindar bir kimse olup adalet ve tevhide kaildi. Mutas m zamannda
Talakan'da isyan etmi ve sonra Samerra da hapisten 219 H. 834
ylnda kamtr. Bunun lmedi ine, diri olduuna, gelip dnyay
adaletle dolduraca na inanrlar91 .
e) mer olu Yahya'y bekleyenler: mam Zeyd'in torunlar n-
dan, mer olu Yahya Ebul Hasan (25o H., 864M), ki Kufede ayak-
lanmasndan sonra ldrlmtr. lmediinc ve tekrar ortaya
kacana inanrlar92.
Sonu: Carudiye'nin ortak itikad ve tutumu, sahabenin Ali'yi
imam yapmamasndan dolay kfre girdiklerini iddia etmeleri ile "gul-
uvva sapm olmalardr. Mslmanlarn nclerini (sahabeyi)ms1-
saymamakta yoldan kmlardr. Mslman olan mslman sayma-
yann, mslman saylamayaca kaidesi kendilerine uyguland
zaman kendilerinin mslman olmad ortaya kacaktr.
Muhammed b. Hanefiyyenin imamlna inananlar. Muham-
med Hz. Ali'nin Havla'dan olan o ludur. Medinede hicri 81, miladi
70o ylnda vefaat etmi tir. ld nde 65 yandayd".
Muhammed b. Hanefiyyenin hayat nda imamlna inananlar
iki frka halinde mtaala etmek doru olur.
A) Muhtariye: Bunlar Muhtar b. Ebu Ubeyd Sakafiye'ye u-
yanlard r94. Muhtar'n hicri 66, miladi 685 ylnda siyasete at lm
olduunu gryoruz. ok muhteris bir ki i idi. Birtakm gruplar
arasnda kendisine bir yer arad . Abdullah b. Zubeyir ile temasa geti
ve onun naibi olmak istedi ise de, Abdullah ona gvenmedi. nk
daha nce Emevi taraftar idi", Haricilerden oldu". Sonra Kufeye
go el-fark 31, Eari, i / 134, sferayini, 16.
91 el-Fark, 31, Eari, / 34, sferayini, 17.
92 Eari, x / 135, el-Fark 32, sferayini 17, M.M.A. Notu ve M.M.A.H. not .
93 Nevbahti, 27.
94 Badadi, el-Fark, 38.
95 H.I.H. Tarihul islm, i / 402.
96 M.E. Zehra, ElMezahibul slamiyye, 67.

34
gidip iilere iltihak etmitir. iilerin, Hz. Hseyine yaptklar ihanet-
lerinden pi manlk duymalarn istismar ederek, onlar n bana geip
Abdullah b. Zbeyire ve EmeVilere kar Hz. Hseyinin intikam n
almaya al t". Kilfeye Muhammed b. Hanafiye tarafndan gnderil-
diini iddia eder. "Mehdi Vasi" beni size vezir olarak gnderdi ve
dinsizleri ldrmeyi bana emretti, ailesinin intikam n almay istedi
demiti".
Tarihi yakaya uygun olarak Muhtar' n ortaya k ve mezhe-
binin douu Hz. Hseyin'in lmnden sonrad r. Ancak Kumminin
ve Nevbahtinin Muhtariye ve gelecek olan Keysaniyye mezheplerinin
Hz. Ali'nin lmnden sonra ortaya ktn anlatmalar99 yanl
bir rivayete istirad etmektedir. Ayn mellifler Hz. Hseyinin l-
mnden sonra da "Halis Muhatariye"nin ortaya ktm"' ifade edi-
yor. Bu iki dou sebebi birbirine z t dmektedir. Mellifler iki asra
yakn bir sre sonra eserlerini yazd klar iin, rivaYetleri de erlen-
dirmede gayret gstermedikleri anla lyor.
Burada btn ideolojiler ve mezheplere amil olacak bir kaideyi
hatrlatmak yerinde olacaktr. Przl birok iddiay zme gtr-
mek zere vazedilmi tir.

Bir mezhep sonradan do sa da, daha nce do mu olduuna,


veya daha nce bulunan ve me ruiyet kazanan fikirlere dayand na,
kknn kuvvetli olduuna dair birtakm deliller ve iddialar ileri
srlr. Muhtariyenin taknd tavr da budur. 41 hicri ylnda len
Hz. Ali'den tam 25 sene sonra ortaya kmtr.

Muhtariye, Muhammed b. Hanefiyeye babas Hz. Ali tarafndan


vasiyet edildiini ve onun imam ve mehdi olduunu iddia eder. Aile-
sinden hibirisi kendisine muhalefet edemiyece ini ve onun imamh,
ndan d ar kmayacam ve onun izni olmadan k l ekmiyece ini
sylerler. Hasan' n Muaviye ile sava a ve Hseyin'in Yezid ile savaa
gitmelerinde ondan izin alm olduklarn iddia etmi lerdim.

Bu ifadeler sonradan ortaya at lan fikirler olduklar halde, daha


nceki olaylara te mil edilerek mezhebin doruluunu isbatlamak

97 H.I.H. Tarihul slam, t/ 402.


98 M.E. Zehra, age. 68. Kumrni, 26, 21. Nevbahti, 23.
99 Kummi, 21, Nevbahti, 23.
roo Kummi, 26, Nevbahti, 27.
lot Nevbahti, 26, Kummi, 26.

35
istemitir. Ayrca Muhammed b. Hanefiye'nin imam olmasna, babas
nn Cemel sava nda bayra ona vermesini de delil getiriyorlarl".
Muhtar ( -67 H. 622-86M) Taifli olup, babas ile Medineye
gelmi , babas Iraka giderek "Cisir" sava nda lm; Muhtar Me-
dinede Beni Ha ime ba l kalm , Hz. Ali'den sonra Basrada yerle -
mi, Hz. Hseyin 61 Hicri ylnda ldrlnce, Basra valisi Ziyad
ve olu Ubeycl!" tarafndan hapsedilmi ama kzkarde inin kocas
olan Abdullah b. omer'in tavassutu ile Taife srlm tr. Yezid
lnce Iraka gelip Muhammed b. Hanefiyenin imaml na halk
davet etmi ve Hz. Hseyinin katillerinden intikam n almtrm4.
Muhtar hakknda iki trl fikre rastlamaktay z :
a) Muhtar, yalanc , kendisine vahyin geldi ine inanan ve Allah'a
"beda" s fatn isnad eden bir kimsedirm.
Badadi (Abdulkahir), Muhtar, vahyin kendisine geldi ini iddia
ederek Kur'a'na nazire yazd nn nakledildi ini syler, rneklerini"
zikreder. Bu haberin Muhammed b. Hanefiyeye ula mas Zerine
ondan teberri etti ini nakleder. Ba dadi devam ederek, Sebeiyyenin
Muhtar aldatt n ve ona peygamberlik davas n telkin etti ini
sonra Muhtar da zel adamlar yannda peygamberlik iddia etti ini
ve seci halinde sz syledi ini anlatrw7.
Badadi "beda" sfatn Allaha isnad etmesini de yle anlatr:
Muhtarin, kendisine vahy geldi ini iddias, kumandan brahim
b. Etere ula nca, brahim Muhtar desteklemekten vazgeer. Bunu
frsat bilerek Abdullah b. Zbeyir karde i Musab Muhtarm ze-
rine gnderir. Muhtar, kumandan olan Ahmet b. umayt' Musabla
savaa gnderirken, kendisine gelen vahye gre galip gelece ini u-
mayt'a sz verir. umayt malup olur ve ldrrlr. Geri dnen asker
Muhtara, niye bize sz verdin diye lunca, Muhtar onlara cevap
vermek iin, Allah bana sz verdi ama sonra fikrini de itirdi demi-
tirm.
Muhtar'a nisbet edilen, islma z t olan bu fikirleri en a k e-
kilde Muhtar'a isnad edenin Abdulkahir Ba dadi ve sonra ona uyan
oz sferayini, Tebsir, 18.
o3 Ubeydin annesi Mercane oldu u iin bazan ibn Mercane olarak an lmaktadr.
o4 M.C.M. Kummi'nin Makalatndaki taliki, 165.
o5 bin mad, ezerat, 1/ 74.
o6 el-Fark, 46.
o7 el-Fark, 47. Misallerini 47, 48 de bak.
o8 El-Fark, 50-2.

36
sferayinim ile ella sonra ehristanim olduu grlyor. Bylece bir
gelenek veya okul te ekkl etmi oluyor. Aslnda Ebu Hasan E ari
sadece, Muhtar, Hseyin b. Ali'nin intikam n almak zere ortaya
kt ve Muhammed b. Hanafiyeye davet etti demektedirm.
Burada una dikkat etmek gerekir: Eski kaynaklar Muhtar
ile Keysan bir saymaktad rlar". Bazan ayr olduunu da i aretetmeyi
ihmal etmemektedir. kisi arasnda bir tercih yapmad klar iin
Muhtar ile Keysan n fikirleri birbirine kar trlmtr. Gnmzn
aratrclar rivayetleri ve ifadeleri titizlikle de erlendirmeye nem
vererek ba ka sonulara ulamaktad rlar. Muhtar ile Keysan ayr
rer ahs olup, her ikisinin mezhebi de ayrd r. Badadi" 3 sferayini" 4
erhistani" 5, Muhtar, Keysaniyenin mensubu olarak gstermekte- ve
dirler. Hatta ehristaninin ifadesi, Muhtar n Keysaniye mezhebin
girdiini"6 ve onun fikrini benimsedi ini ifade etmektedir. Buna
gre de Muhtar bir mezhep kurucusu olmuyor. Buna ra men ehris-
tani, Keysaniyeyi ve Muhtariyeyi ayr mezhepler olarak zikretmek-
tedir" 7.
b) Muhtarn iyi bir mslman olduunu savunan zaman mzn
ii alimleri bulunmaktad r. slma aykr olarak ona isnad edilen
inan ve fikirlerin iftira oldu u, dmanlar tarafndan ileri srl-
d iddia edilmektedir. Muhtar n Ali Zeynelabidin b. Hseyin
tarafndan vld , mam Bak r'n ona te ekkr edip i lerini ve
kendisini methetti i zikredilmektedir. snaaeriyye mamiyenin,
tercmei hal kitaplannda, tarih ve hadis kitaplannda anlatild na
gre, Muhtarn akidesinin doru ve sahih oldu u ittifakla kabul
edilmi , durumdad r. iilerden onun hakikati halini bilmeyen pekaz
kimse ona dil uzatmtr. Keysaniyenin szlerinden her hangi birini
sylediinin asla sahih olmad n zikretmektedirlerm.
Dr. M. Cabir, Muhtar n adamlarnn Arap ve Mevali olmak
zere iki gruptan meydana geldi ini, grn te birlik, iinde olduk-
19 el-Tebsir, 18,19,2o.
el-Milel, 2/ 198.
i i Makalat, / 89.
2 Eari, Makalat, I/ 89-go, Nnybaht , 23,27, kummi, 21,26.
113 el-Fark, 43,52
4 Tebsir, 18,19.
15 el-Milel, il 197
116 agy.
17 age, / 196, 197
118 S.M. Sadk, Ali Bahril Ulum, Neybalni, F rakuia, sondaki talik 23,

37
lar halde gerekte birbirlerine d man olduklarn ifade etmektedir.
Becile kabilesinin mevalisi Ebu Amra Keysan, mevalilere, kumanda
etmekteydi. te bunlar Keysaniye mezhebini kurmu lard n9.

Keysaniye mezhebini i lerken bu noktaya biraz daha a klk


getireceiz. Burada Muhtar, hakk nda bireye i aret etmek istiyoruz.
Muhtar a ka bir kfr gerektirecek fikre sahip olmad kabul
edilse bile, emeline ulamak iin, iilerin dini inanlarn istismar
ettii ve belki de onlara menfaatine uygun bir ekilde mana verdi i
kabul edilecektir. Abdulkahir Ba dadinin, Muhtara isnat etti i
Kurana nazire yapmas nn doru olamyacan Dr.M. Cabir, de-
delilleriyle anlatmaya al maktadr12 Mezhepler tarihinin ele ald
bu konular, eski kaynaklar n kaybolmas ve bulunanlarn da ilmi
bir ekilde baslm olmad klarndan dolay, tam bir a kla kavutu-
rulamamaktad r. slam tarihinde bu kadar kar klk meydana ge-
tiren ve bunca insann kann dken bu gibi hareketlerin getirdikleri
ve gtrdkleri nelerdir, fikir ve taktik hatalar nelerdir gibi soru-
lara cevap bulmak gelecek iin faydal olacanda phe yoktur. Bu
gibi ara trmalar bize bir gere i retiyor, yani insan olunu. te
insanolu tarih boyunca budur. Bugnk Trkiyemizde ve btn
dnyada tarihte grd mzden farkl deildir. nsan olunun tah-
min ettii bir menfaatinin kendisine yapt ramyaca i yoktur,
hkmne varmak gerekiyor. Hibir eyin gizli kalmad n kabul
etmemize de bu tarihi ara trmalar yardm ediyor. O halde insano -
luna den, en nemli grev bir grubun bir an ho una gidecek bir ey
yapmaktan sevinmemek ve avunmamak, her zaman ve herkesin tes-
lim etmek zorunda kalaca doru ve hakikati aray p, bir an hoa
gitmese bile. onun pe inden gitmelidir. islm dininin getirdi i hakikat
araynn felsefe ve ruhu bizce budur.

B) Keysaniye Mezhebi: nce bu ad n verilmesine sebeb olan


Keysau' n ,kim olduunu tesbit etmek do ru olur. Bu hususta
trl bir izaha rastlan yor. Keysan Arapa "Keyyis" zeki anlam nda
olan kelimeden ok zeki manasnda, Muhtara dendi i grlyor'n.

119 Dr. M.C. Abdullah, Harekat ia el-Mutetarrifin, 15,1954, M sr. Dr. M.C.H.T.W.
n Tarihul slam el-Siyasi nin i / 435 - 7 sayfalarndaki notta Muhtariye ve Keysaniye f r-
kasnn ayr olduunu metinlere dayanarak gsterdi ini ifade etmekte ise de, bizde olan
Tarihul slam Es-Siyasi'de bu notu bulamadk, ayrca "elFatimiyyun fi M sr" adl ese-
inde de konuyu tekrar i lediini zikretmektedir.
2o Dr. M. Cabir, age. 7o-71.
121 Kummi, 26, Nevbahti 27. M.C. Meskunun talik , 164.

38
Bunun bazen tahlil edilmeden Muhtar' n lakab olduu ileri srl-
yor 122.
Bunu kabul edenler, Muhtariye'nin Keysaniye ile ayn mezhep
olduunu kabule dayanrlar. Ikinci bir gr ise, Keysan' n Hz. Ali'-
nin klesi (mevlas) olduunu ortaya atyor 23.
Muhtar'a Keysan denmesi Hz. Ali'nin Keysan ad ndaki mev-
lasmn tevikiyle Hz. Hseyin'in ihtikam n almaya koyulmas na ba-
lamaktad rlar 24.
nc fikre gre de Keysan Becile kabilesinin mevlas ve Muh-
tar' n polis komiseriydi 125 .
Grld gibi, Keysaniyye mezhebinin kurucusunun nas l
bir ahs ve kim olduu tarihe tesbit edilmi deildir. Hz. Ali'nin
veya Becile'nin mevlas olmas her ikisinin de ad nn keysan olarak
tayin edilmesi, zeki bir kimse olmas karekterini hakim klmaktad r.
Eski kaynaklardan olan Kummi ve Nevbahti, Muhtar' n polis
komiseri, Keysan' n Ebu Amra olduunu zila.ediyor' 26. Ancak Kummi
de Ebu Amra, Keysa.n b mran olduu kaydediliyor127, ki, bylece
Keysan'n, mran'n olu olduu ortaya kyor. Fakat bu mran ad
da bir phe uyanmasna yol aabilir. Ebu Amra 67H, de el---Mezar
hadisesinde lmtr128. Bu suretle Keysan hakkk nda biraz daha bil-
gi sahibi oluyoruz. imdi bu kiiye nisbet edilen Keysaniyenin inan-
larna temas etmeliyiz.
Keysan'n, Muhtar' n, Muhammed b. Hanefiyenin vasisi ve ku-
mandan olduu sylenir. Halife olmakta Ali'den nce. elenleri
Cemel ve Sffin sava na itirak edenleri tekfir ederdi. Oysa . Muhtar
Ali'den nce geenleri tekfir etmezdi. Ama Cemel ve S ffn'de sava-
anIar tekfir ederdi. Keysan, ayrca Cibrilin Allah katndan Mh-
tar'a vahy getirdi ini iddia ederdim.
122 Kummi 21, el-Fark 38, Nevbahti, 23. Eari, Makalat 1 / go.
12. 3 Eari agy. Kummi 22, el-Fark, 38. Nevbahti 23.
124 Kummi 22,
125 Dr. M. Cabir, age. 15, 23, so. M. Muhyiddin, E arinin Makalatul slamiyyin
fgo daki ifadesini yanl anlam ve Muhammed b. Hanefiyeye Keysan dedi ini iddia
etmitir. Bak. Bagdadi, el-Fark, 38, not I. Oysa orada Keysan Muhtar' n lakabdr. Key-
safin, Muhammed b. Hanefiyenin talebesi oldu u zikrediliyor. erhistani, 1 / 196. ,
126 Kummi 21. Nevbahti, 23.
127 Kummi 22.
M.C. Mehur, Kumminin el-Makt na olan talik
,

129 Kummi, 22. Nevbahti 23.

39
Badadi'ye - gre, Keysaniye frkasnn ayrlm olduu btn
firkalarn birletikleri iki temel inan olup, di erlerinde ayrlrlar.
Biri, Muhammed b. Hanefiye'nin imam oldu una inanmak,
ikincisi de Allaha "beda" y , yani fikrini veya iradesini de itirmeyi
isnat etmektir. Allah'a beday isnat edenlerin kfrne hkmedilir".
Muhtariye ve Keysaniye frkalar Muhammed b. Hanefiyenin
hayatnda ortaya kmt . Ancak. Keysaniyenin onbir frkaya ka-
dar ayrldnn ifadesi olarak, Muhammed b. Hanefiyenin l-
mnden sonra gittike o alan ayrlmalarn ortaya ktn kabul
etmek daha doru grlmektedir.
Sebeiyye frkas nasl mechullere brnm ise, Keysaniye fr-
kasnn balangc da yledir. Her ikisinin ortak noktas slmda bat l
frkalarm ve galiye frkalarnn kayna olmalardr. ii ve Snni
alimleri, ittifak halinde, bunlar tslmdaki frkalardan saymamakta-
drlar. Ancak bat l frkalar yalnz bu iki kayna a mnhasr deildir.
Muhammed b. Hanefiyyeni, H 8 , M. 70o ylnda 65 ya nda
vefatndan sonra, ortaya kan frkalar unlard r: Nevbahti'ye gre
bunlar frkad r"'.
a) Kerbiyye frkas . Bunlar Ebu Kerb Dark (kr)'in adamlar -
dr. Onlara gre Muhammed lmemi tir, lmez de. Gizlenmi tir
(gaib olmu), nerede oldu u bilinemez, gelip yeryzne hakim ola-
caktr. O dneme kadar ba ka imam olmayacakt r"2.
Ebul Hasan. Eari ise, Ke'rbiyye frkasnn Muhammed b. Ha-
nefiyye'nin Medine civar nda "Radva" denilen da da sa olduuna,
sanda arslan, solunda kaplan n onu koruduuna, akam sabah ye-
meinin geldi ine ve dnene kadar byle davam edece ine inan-
dklarn zikrederw.
Bylece arada bir eli iklik grlr. Nevbahtiye gre nerede oldu
u bilinmedii halde, Eari'de "Radva" da nda olduu zikrediliyor.

130 El - Fark 38-g. erhistani, "beda" y ekilde aklyor. limde "beda", bildii
bir eyin sonradan bildii gibi olmadnn ortaya k ; iradede, nceden vermi olduu
hkmn, kararn sonradan yanl olduunun ortaya kmas ; buyruk ve emirde "beda",
nce vermi olduu emirden sonra ona z t bir emir vermek anlamlar nda kullanlyor.
El-Milel, / 198.
131 Fraku-ia, 27.
132 Nevbahti, F rak, 27. Kummi, 27.
133 Makalat, / go. Nevbahti 29'da bu inanta olanlar n frkas belirtilmemitir.

40
Ancak Kummi'ye gre bu Kerbiyyenin bir k sm, Muhammed b.
Hanefiyyenin olu Abdullaha babas nn ruhunun girdiine gitmi tir,
onun lmeyip "radva" da nda olan Muhammedin o lu Abdullahn
olduuna inanrlar 134.
Mehdi nazariyesinin Keysaniye ve bundan kaynaklanan f r-
kalardan doduu anlalyor. Aslnda imamn gizlenmesi ve ha-
yatta olduuna inanlmas, mehdilik nazariyesiyle dn'n (rac'a)
bir sonucu ve gereidir. Madem o gelip dnyay dzeltecektir, o
halde hayatta olmas arttr. Sebeiyyenin de Hz. Alinin lmedi ini
iddia etmesi, birbirlerini tesir alt nda brakmtr'".
Bu frkaya mensub Hamza b. Ammara ad nda biri, kendisinin pey-
gamber ve Muhammed b. Hanefiyyenin Allah oldu unu iddia etti.
Medine ve Kfe halk ndan ona uyanlar oldu. Ebu Cafer Muhammed.
Bakr b. Ali b. Hseyin onu lanetlemi ve ondan yakasn syrmtr
ve iiler de ondan ayrlmtr. Bu Hamza b. Amrare kendi kz yla ni-
kahlanm ve btn haramlar helal yapmtr ve mam kabul eden
istediini yapsn demi tir. Irak valisi Halid b. Abdullah Kasri Onu
yakalayp on be adam ile birlikte Kfe Camisinde yakm tr"6.
Muhammed b. Hanefiyye lmemi , "Radva" da nda yaa-
maktad r. Hz. Peygamber onun beklenen mehdi oldu unu mjde-
lemi gelip dnyay adaletle dolduracakt r137. Bu frkann ad yoktur.
Kerbiyeden ayrld iki husus vard r. Muhammed bn Hanefiye,
Kerbiyye gre Hz. Ali tarafindan vasi ve mehdi tayin edilmi ken,
bunlara gre Hz. Peygamber tarafindan mehdi olarak mjdelen-
mitir. kinci husus da Kerbiyyeye gre gizlendi i yer belli de ilken
(Eariye gre bellidir) bu frkaya gre "Radva" da nda sanda
aslan ve solunda kaplan onu mdafa ettiklerine, geyiklerin ak am
sabah ona u rayp stlerinden ve etlerinden onun gdasn saladk-
larna inanm olmalard rm

b) Haimiyye! Muhammed lm tr. Kendinden Sonra mam,


olu Abdullah'tr. Bunun knyesi Ebu Ha im olduundan onu imam
tanyanlara Haimiyye ad verilmi tirm. Ebu Ha im 98 H. 716 M.

134 Kummi, 27.


135 Bkz. Dr. A. Feyyaz, Tarihul mamiyye, 11 o vd. gail mehdi nazariyesini ilk defa
ortaya atan ve zihninlere yerle tiren Keysaniye frkasdr. age.
136 Nevbaht, 28.
137 Nevbaht, 29.
138 Nevbaht, 3o.

41
ylnda lmtr. Vasl b. Ata'nn hocalarndan olup bitaraf (itizalde)
bir kimse idi. Alt hadis kitabnda kendisinden hadis nakledilmi tir 139.
Ebu Haim Abdullah b. Muhammed lnce taraftarlar drt
frkaya ayrld .
- Halis Muhtariyye : Abdullah, karde i Ali b. Muhammed'e
vasiyet etmi ti. Ali de o lu Hasan'a vasiyet etmi tir. Hasan da o lu
Aliye vasiyet etmi tir. Ali'nin annesi Ebu Ha im'in kz "Lhane"-
dir. Hasan, Amcas nn kz ile evlenmi oluyor.
Ali (ikinci Ali, Hasan' n olu) de, olu Hasan'a vasiyet etmi
olup bu Hasan' n annesi de Uleyye dir. Bu, Muhammed b. Hanefiy-
yenin olu Ali'nin olu Avn'n kzd r. Grlyor ki vasiyet Muham-
med b. Hanefiyyenin soyundan d ar kmamtr. te bunlar halis
Keysaniyye ve Muhtariye dir 140 .
3

Bunlardan bir grup insan, Hasan' n soyundan imaml kald rp


Hasan'n kimseye vasiyet etmedi ini iddia ederek, Muhammed b.
Hariefiyyenin mehdi olarak dnmesini beklemektedirlerm.

2Harbiyye :
Bu farka, kindeli Abdullah bn Amr bn Harb'a uyanlardan te ek
kl eder. Ruh gn inanrlar. Bunlara gre, imaml k, Alide idi, Sonra
Hasana geti, sonra Hseyne ve sonra Muhammed bn Hanefiyeye
.

geti. Bunun manas, Allahn ruhu, Peygambere, peygamberinki. Aliye,


Alininki Hasana ve Hasannki Hseyne, Hseyinki Muhammed bn
Hanefiyeye ve onunki o lu Ebu Haime ve Ebi Ha imin ruhu Ab-
dullah bn Harbe gemi tir; Muhammed bn Hanefiye tekrar np
gelene kadar imam Abdullah bn Harptir*

3Muaviye Frkas
Bunlar, Ebu Ha im Abdullah b. Hanefiyye'nin Cafer b. Ebi Talip
soyundan gelen o lu Abdullah'n olu Muaviye'nin olu Abdullah'a va-
siyet etti ini ileri srerler. Bu kk olduu iin vasiyeti, Salih b. Mud-
rikeye teslim edilmi , byynce ona verilmi ti. Abdullah b. Muaviye'-
nin her eyi bilen bir imam oldu undan balayarak, Allah' n nurdan
ibaret oldu unu bu nurun Abdullah b. Muaviye'de yerle tiini sy-
leyerek guluv'e saplanm lard . Bunlarn hepsi "gliye" den olup
139 BK, el-Fark 27, not.
14o Nevbahtl, 27,31. Kummi, 26. *Kummi, 26-27.
141 Nevbahti, 32, Kummi, 39.

42
"iman' itiraf eden kimse, her eyi yapmakta serbesttir" derlerdi.
Abdullah b. Muaviye ise Kfe'de isyan etmi (744) ve kendisine davet
etmee balam, Kfe'de tutunamam , rana gidip orasn ve s-
fah an ele geirmi , sonra orada yakalanm ve Ebu Mslim tarafndan
ldrlm (747) 12 Burada Abdullah b. Muaviyenin lm hakk nda
Nevbahti ile E arinin ifadelerinin de iik oldu u grlyor. Abdullah
b. Muaviye'nin adamlarna Muaviye frkas denir. Bunlar ruhlarn
gn, bir kimseden tekine geti ine inanrlar. Onlara gre Allah'-
in ruhu peygamberlere gemi tir, ve peygamberler tanr dr. On-
larn ruhu birinden brne intikal ede ede Hz. Muhammed'e
ondan Ali'ye, ondan o lu Muhammed'e, ondan o lu Ebu Haime
sonra Abdullah bn Muaviyeye gemi tir. Bu firka mensuplar , zi-
nay ve livatay helal grrlerdi 43 .

Ebu Mslim'in, Abdullah b. Muaviye'yi ( 294) ldrmesi nden


sonra taraftarlar frkaya ayr ld .

a) Adamlarndan biri olan Abdullah b. Haris, taraftarlar n gu-


luv'e, ruhlarmgne, glgelere (ezilleh)" 4 ve devre'ye inanmaya sev-
ketmti. Bunlar Sahabeden olan Cabir b. Abdullah, (16 H-78 H.)
ile ia fakihlerinden ve tabiinden olan Cabir b. Yezid'e 28 H 745 m)
isnad ederek adamlarn aldatm ve btn dini farzlar , eriat,
snnetleri kald rmt . Halbuki bu iki zat onlarn fikirlerinden uzaktms.
,

b) Bir frka da, Abdullah b. Muaviyenin kaim mehdi olduunu,


lmediini, sfehanda bir da da ikamet etti ini, Hz. Peygamberin
onu mjdelediini iddia edip onun yer yzne hakim olup onu ada
letle dolduracan sylerlerdim6.

c) Bu frkaya gre Abdullah b. Muaviye lmtr, hi kimseye


de vasiyet etmemi tir. Bu gr teki adamlar, a rmlar firkalara
dalmlard r. Artk Keysn'in canl , hayatta bir imam kalmayp
l imamlarn dneceklerini zanederler. Ama Abbasi taraftar olan-

142 Sa'd b. Abdullah Ebi Halef E ari Kitab el-Makalat vel-F rak, 40, 1 79
Tahran '963 Earl, Makalat, i / '54. Montgomery Watt, Formative Period of slamic Tho-
ught, 53.
143 el-K Kumnal, 4 2-43-
'44 Glgerden maksat mucerredat alemidir. Onlardaki varl klar glgeler gibi var g-
rnrler ama yokturlar (M.C. Me hkur, el-Kumnfnin notundan '83)
el-Kummi, 43, 182, 183, Navbahtl, 34,35. Kummi, 43 bu inanlara ve bn
Harb' n imamlna sadk kaldklarn kaydediyor.
el-Kummi, 44, .Nevbahtl 33.

43
larn imamlar vard r, ki onlar bugne kadar (Nevbaht nn gnne
922 M.) devam etmektedirler 147 .

4Ravendilye: (Rivendiyye)
Bunlar, Abdullah b. Muhammed Hanefiyenin, Abbas' n olu Ab-
dullah'n olu Ali'nin olu Muhammed'e vasiyet etti ini iddia ederler.
Bunlara Rivendiye denir. Bunlara gre, mam Ali'nin o lu Muham
med olup Allah'tr, o hereyi bilir ve onu kabul eden kimse her istedi ini
yapmakta serbesttir. Muaviye'nin o lu Abdullah'n taraftarlar ile Ali'-
nin olu Muhammed'in taraftarlar Ebu Haim'in vasiyeti hakknda
kavga etmi ler. Ebu Reyal isminde bilginlerinden birini hakem tayin
etmiler, o da vasiyetin Ali'nin o lu Muhammed'e oldu unu sy-
leynce, Abdullah' n adamlarnn ou Ali'nin olu Muhammed'e
dnm ve bylece Rivendiye kuvvetlenmi tirm8.

Ebu Haim Abdullah b. Muhammed Hanefiye, iiler taraf ndan


sayg gren bir ahsiyet idi. am'da, erat denilen yerde vefat et-
tii zaman (g8 H.-716 M.) o lu olmad iin ad geen Muhammed
b. Ali'ye vasiyet etti ve taraftarlar n ona gnderdi. Bu Muhammed de
am'da lmeden (125H. 742M) nce o lu brahim'i imam tayin
etti ve brahim, Mervan tarafndan ldrlece ini anlaynca
(132 H. 748M) karde i Ebul Abbas Abdullah'a ki Abbasi halife-
lerinin ilki olup kan dkc anlam nda "Seffah" lakab n alm tr,
vasiyet eder 149 . Emevi Halifelerinden Velid b. Abdulmelik, Abbas n
olu Abdullah'n olu Ali'yi am'a yakn "Hmeyme" denilen yere ,

srm ve Abbasi devleti kurulana kadar orada kalm lar ve orada


yirmi ksr erkek ocuklar domutur15 Rivendiye Horasan taraf-
larnda Abbas o ullarnn iasd r151 .

5Beyaniyye :
Ebu Ha im'in kaim mehdi olduunu, geri dnp dnyaya ha-
kim olaca n syler ve onun hakknda guluv'e saparlar. Bunlara
Beyaniye frkas denir. Bu frka Beyan b. Seman Temimiye nisbet
edilir. Bu hicri ikinci asr n ba larnda Irak'ta zuhur etmi olup
Allah'n insan eklinde olduunu ve Allah'n yz hari btn v-

147 el-Kummi 44, Navbahti 36.


148 Neybahti, 33 el-Kummi, 4o,
149 bn Hallekan, Vefayet el-Ayan 3/ 147, 2/ 78, 4/ 186 vd. Ihsan Abbus ne ri.
150 lbn Hallekan, Vefayat 3/ 278.
151 Eari, Makalat I / Mekur, el-Kummi'nin el-Makalatndaki not, 80.

44
cudunun yok olaca n sylerdi. Vahy, nceleri, Allah'n bir paras Ali
b. Ebi Talibe indi ini ve ondan olu Muhammed'e geti ini ve ondan
olu Ebu Haim'e ve sonra da Beyan b. Seman'a geti ini ve slam
eriatnn bir ksmn lagvettiini iddia ederlerdi. o u, Ebu Ha im'in
onu imam tayin etti ine inanrd ve peygamberli ini rivayet edenler
de vard r. Irak valisi Halid b. Abdullah Kasri tarafndan ldrl-
mtr ( H_ 737 m ) 52.

C) Hurrem Diniyye 53 :

Elimizde ia frkalarna dair en eski ii aliminin eserleri bu fr-


kann, Keysaniye ve Harbiye frkalarnn dalmalarndan sonra
kurulduunu alatmaktad r. Bunlar guluv'da o kadar ileri gitmi lerdir,
ki, imamlarn tanr olduklarn, peygamber olduklar n ve melek
olduklarn sylemiler ve glgeler (ezille) alemine, ruhlar n gn
(tenasuh) inanm , dnn bu dnyada olaca na, kyametin, ruhun
bir bedenden kp tekine girmek oldu una, iyiler iyi bedenlere,
ktler kt bedenlere ve maskaral k olsun diye kpek, maymun,
domuz, ylan akrep bedenlerinde azab greceklerine, bunun byle
devam edip durdu unu, ite rac'an n bu olduuna inannulardr.
Bunlara gre, bedenler ryp gider, bedenler elbiseler gibi y rtlp
atlr ve yenisi giyildi i gibi bedenler de 'eskiyince ruhlar ba kabedene
orer154. Bu iki ii mellif, bu frkann Cafer b. Ebi Talibin'soyundan ge-
Abdullah b. Muaviye'nin adamlar nn kurduu bir frka olduunu sy-
ledikleri halde snni melliflerinde byle bir nisbete rastlamad k.
bn Hazm, Abdullah b. Muaviye'nin adi ahlakl (dindar), helal ve
haram kald ran (muatt l) ve dehriye frkas mensuplariyle arkada lk
etti ini kaydediyor"5. Abdulkahir Ba dadi ve isferayini'ye gre Hurrem
diniyye, slam devrinde ortaya kan ibahiyeci bir mezheb olup, bunlar
Iran hkmdar Enuirvan zamannda kan Hurremiye ki ona
MeZdekiyye denmi tir, gibi mal mlk ve kalnda ortakl kabul
ederlerdi ve haramlar helal sayarlard "6. bn Hazm, Hurremiyenin
Karmatiler ve smaililerin en ktleri olduklar n kaydeder. s-
152 el-Kummi, 37-38, Neybahti, 3o, Eari, Makalat, / 66-67, et-Tebsir 72, Taberi 51.
153 Bu ad iki kelimeden tremitir. Hurrem farsa'da, zevkli lezzetli, ne eli, sevinli,
zevk ve nee verici anlamnda din ise Arapa'da olduu gibi din anlamnda olup ikisi bir
arada zevk ve ne e dini adn alarak insanlar btn dini ve kanuni sorumluluklardan.
sorumsuz tutup onlar zevk ve ehvete ynelt neyi gaye edinen mezhep demektir (Dr. M.0
Mekur, el-Kummi'nin ad geen eserdeki notu 86).
154 el-Kummi, 44 vd, 187, Nevbahti, 34.
155 bn Hazm (456 H. 063 M.), el-Fasl 80.
156 Muhammed b. Abdulkerim Sehristani (548 H.-) 2/ I l.

45
fahandakilere Hurremiye ve Kudiye, Rey'de olanlara Mezdekiye
ve Sinbadiyye, Azerbaycan'da olanlara Zelda liye, Maveraunnehir'-
de olanlara da Mubeyy da clenir' 57.
D) Mansuriye :
Ebu Mansur teli, ki lde do up byyen Kfe'de ikamet
eden okumas olmayan bir kimsedir. mamiyenin be inci imam
Ebu Cafer Muhammed Bak r 113 H. (713 M.) de vefat edince, Ebu
Cafer'in kendisine imam olmak iin vasiyet etti ini iddia etti. Ebu
Mansur, Allah n kendisini ge kardn (mirac etti ini) ve Allah n
ban svazlayp" ey olum! artk yere in benden tebli e bala"
dediini, bylece kendisinin peygamber ve Allah' n dostu oldu unu
iddia etti. Hz. Muhammed'in peygambet ve kendisinin yorumlay c
olduunu, sonra Ali'nin olu Hasan ve Hseyin, Ali Zeynelabidin
ve olu Muhammed Bakr'n peygamber olduklar gibi kendisinin
ve soyundan alt olunun peygamber olaca m ortaya att . Me-
cusiler gibi ana ve.k zla nikhn caiz olduunu, mahremlerin kendi
adamlarna helal olduklarn , .cennet ve cehennemin olmad n,
le, kan ime, domuz eti, iki ve kumar gibi haram olanlar n helal ol-
duunu yaymaya ba lad . ehristani, nceleri Ebu Mansur'un Ebu
Cafer Muhammed Bakr'a intisab etti ini; Bakr onu kovunca kendi-
sinin imamln ve Bakr lnce de imaml n kendisine geti ini
iddia ettiini kaydediyor 158. Allah'n nce Isa'y ve sonra Ali'yi ya-
ratt iin -bu ikisinin yarat klarn en stin olduklarn, insanlarn
ise k ve karanhktan yarat ldklarn ileri srd. slam dininin farz
kld namaz, oru, hac gibi buyruklar iptal etmilerdi ve btn
yasak ve buyruklar n bi'rer insan ad olduklar tarz nda yorumla
mt . Haramlar (yasaklar) sak nilmas, emirlerinin dinlenmemesini
bildiren insanlarn adlar, farzlar (buyruklar) da emirlerini ve sz-
lerini tutmak gereken insanlar n adlar olduklar eklinde yorum-
layp kendilerine uymayanlar mnafk sayp onlar bomay tevik
edip mallarn gasb ederlerdi. Irak valisi Halid b. Abdullah Kasri,
bunu yakalayamad , ama gene Irak valisi Haccac' n amcasnn olu
.

Yusuf b. mer Sakafi Ebu Mansur'u Yakalay p ast (?)"9.


137 el-Fark 6o-161, et-Tabsir, 79-80. bn Hazm (el-Fasl / 34) ile sferayini "Hur-
remiye"yi genel bir ad olarak kullan yor. Bunun zevk ve ehvete dkn ve onu mezheb
ve din edinen anlamnda olduunu sylyor "Hurrem diniyye" yi eski makalat sahipleri
ile Badadi kullanmaktadr.
38 el-Milel, 2 / 14.
159 el-Kummi, 4 6-47, Nevbahti 34, -Eari, Makalat I 74- 75. Halid ( o5 H. 2o H.)
yllar arasnda vali olup yerine Yusuf getirildi 12oH. 126 H. ve 125 ylnda Halid'i ikence
ederek ldrd. ( bn Halleken 2/ 229, 7/ 112, hsan Abbas neri).

46
sferay ini Ebu Mansur'un Yusuf b. mer tarafindan ldrlme-
siyle Mansuriye firka.sm n son bulduunu sylyorsa dam' el-Kummi,
Ebu Mansurun ldrlmesinden sonra adamlar nn iki firkaya ay-
rldklarn syler.
a) :Birinci frkaya gre, imamlik Ebu Mansur'dan sonra o lu
Hseyn'e gemi tir. Bir daha Ali'nin soyuna dnmiyecektir. Bun-
lara Hseyniye frkas denmitir. Hseyin babas gibi peygamberlik
iddia edip, peine ok kimseyi takmt ve Abbasi Halifesi Mehdi
tarafindan ldrld.
b) Dier firka. Ebu Mansur'un emanetci ve sam t imam oldu-
unu Muhammed b. Ali'den sonra imam n, natk olan Muhammed
b. Abdullah b. Hasan oldu unu syler 6'.

E) Hattabivm
Bu frka Ebul-Hattab Muhammed b. Ebi Zeyneb Ecda Esedi
adndaki kimsenin tara.ftarlarmn tekil ettii frkad r. Bunlar her
asrda iki peygamber bulundu u, biri ntk (konuan, szc) di er sa-
mt (susan) oldu u eklindekiiddialarn ortaya atarak Hz. Muhammed
natk ve Ali samt idi dedikten sonra biraz daha a r giderek Muham-
med ve Ali'nin Tanr olduklarn ileri srdler. Bunun zerine Ca-
fer Sad k onlardan yaka silkip onlar lanetleyince bu sefer aralar n
dan Eari be, Nevbahti drt, Makrzi elli firkaya ayrldklarn
sylyor. Bir kam zikrecleceiz62.
a) Bunlar, Cafer b. Muhammed ( mamiyenin altnc imam) Al-
lah'tr, Ebul Hattab da onun peygamberdir, dediler ve zinay , livatay,
hrszl , iki imeyi ve btn haramlar mubah grdler, namaz,
zekt, hac, oru gibi farzlar terkettiler. Farzlarm kendilerine uyul-
mas gereken adamlar n adlar ve yasaklarn da (haramlar) isyan
edip lanet edilmesi gereken kimseler olduklar n ileri srdler, pey-
gamber olan imam, itiraf eden kimse istedi ini yapsn; peygamberler
Ebu Hattab' n itaatm halka farz k lmlard r, dediler. mamlarn tanr
olduklarn ve Hseyn'in oullar Allah'n oullar ve sevgilileri ol-
duklarn sandlar. Caferi Sad ve Ali'yi tanrlar Kabul etmekle
beraber Ebu Hattab' n onlardan daha byk oldu una inandlar.
Ebu Hattab ve Ebu akir Meynun b. Deysan bu gibi akl d hura-
6o Eb Muzaffer Isferayini, et-Tabsir fi'd-Din, 73.
161 el-Kunami 48, 187,188, Nevbahti 35, E arl, Makalat g6.
162 Eari / 75, el-Kummi 51, Nevbahti 37, drt firkaya ayr ldklarn sylyorlar,
Makrz, H tat 2J 352 (Makalat' n notunda 76).

47
felerle slami iinden ykmaya ilk kalkan kimselerdir 163. Ebu Hattab,
Abbasi Halifesi Ebu Cafer Mensur'a kar isyan etmi , Kfe valisi
sa b. Musa Kfe'nin plnde onu 143 H. (76o M.)'de ldn-
mt 64 Caferi Sad k, bu dinsiz Ebul Hattab'tan uzak (beri) oldu unu
bildirmitir 65.

b) Muammeriye :
Bunlar, Ebu Hattab'tan sonra imam Muammer ad nda birinin
olduunu syleyip EbuHattab'a tapt klar gibi ona da taptlar, kendi-
lerinin lmeyeceini, bedenleri ile g e ykseleceklerini, ruhlar n g
ettiini (tenash) insanlar iinde kendi cesetlerine benzer cesetlerin
bulunacan iddia ettiler. kiyi, zina ve dier haramlar helal say-
dlar, namaz gibi farzlar terkettiler, kyameti inkr ettiler. Bunlar
Cferi. Sad k'n Allah oldu unu ve vasilerin (imam) bedenlerine giren
bir nur olduunu, bu nurun Cafer den kp Ebu Hattab'a. girdi ini
ve ondan kp Muammer'e girdi ini, Cafer ve Ebu Hattab melek-
lere kantn ve Muammer'in Allah oldu unu iddia ettiler. bn
Lebban Muammer'i davet edip onun Allah oldu unu syledi, ona
namaz kld , oru tuttu, btn ehvet arzular n haram olsun, helal
olsun hepsini helal sayd . Annelerin, kzlarn, kzkardelerin erkek-
lerle' nikahlanmasnn ,zinann, hrszln, ikinin, lein ve domuz
etinin helal oldu unu ilan etti. Kuran'da haram ve helal k lnan ey-
lerin sadece bir tak m adamlarn adlar olduklarn sand lar. iilerden
bazlar, bunlarla mcadele edip melek olduklar n sand klar Ca-
fer ile Ebu Hattab Muammer ve Bezi 'den yaka silkip onlar n kafir
olduklarn ve onlara lanet ettiklerini syleyince yle cevap ver-
diler: Cafer ve Ebu Hattab olarak grd mz kimseler, onlar n
ekline brnm eytanlar olup insanlar haktan menetme e alan-
lard r, Cafer ve Ebu Hattab gk tanr s yannda iki byk melektir.
Muammer de yer yznn tanns dr, gk tanrsna itaat eder ve onun
fazln ve kadrini bilir.
iiler tekrar sordular : Hz. Muhammed daima kendisinin Allah' n
kulu olduunu kendi tanrs ve btn yarat klarnn Tanrsnn tek
bir tanr olup, gklerin, yerin rabbi Allah oldu unu ve kimsenin
ondan ba ka tanrs olmad n bildirdii halde sizin bu sznz
nasl mmkn olur?

163 Earfi, Makalat / 75, notta. Bk. Bustani'in Dairet el-Maarif i / 483.
164 Ear, Makalat 76, not 77.
165 Mustafa Galip, Tarih ed-davet el-isrnailiyye 16, 1965.

48
Cevap olarak Muammeriye yle dedi: Hz. Muhammed bunu
dedii zaman kul ve peygamber idi. Onu Ebu Talip gnderdi ki,
kendisi Abdulmuttalip'tc nur olan Allah'd , sonra Ebu Talibe sonra
Muhammed'e ve sonra Ali'ye geti bunlar n hepsi tanrdr.
Tekrar sordular bu nas l olur. Hz. Muhammed Rabbinden Ebu
Talibi imana ve slma davet etti, Ebu Talib imtina etti. Hz.
Muhammed Rabbimden ba lanmasn dileyeceim dedi.
Muammeriye frkas cevap olarak Muhammed ile Ebu. Talib
insanlarla alay ediyorlard ; Ebu Talib Allaht o gidince ruh kp
Muha.mmed'e girdi ve Allah oldu, o zaman Ali Peygamber idi,
Muhammed gidince ruh kp Ali'ye girdi ve bylece g ederek Mu-
ammere geldi diye inand klarn tekrarlad lar ve Muammer de Allah'
braktrp kendisine secde ettirdi'". E ari, bunlara Memturiye le den-
diini zikreder 167 . Bu Muammeriye ile Mutezileden olan ve kurucusu
Muammer b. Abbad olan Muammeriyeyi birbrine kar trmamak
gerekir. Buna ra men ikisi de galiyedendirl".
c) Bezi iye
Bezi b. Musa'nn kurduu bir frkad r69. Bu frka Bezi'in de ,
Ebu Hattab gibi Peygamber oldu unu, Caferi Sad kn, Ebu Hat-
tab, peygamber gnderdi i gibi, Bezi i de peygamber gndermi
olduunu iddia eder ve Ebu Hattab' n peygamberli ini tasdik eder,
ama Ebu Hattab ve adamlar Beziden uzak olduklarn bildirdi-
lerm. Bunlar akllarna her gelen eyin vahiy oldu una inanrlard .
Caferi Sad k'n tanr olduuna ve insanlarn grm olduu Cafer'-
in ise onun sureti oldu una inanrlard . "Allahn izni olmadan kimse
lmez" (3 J. 45) yetini Allah'n iznini onun vahyetmesi olarak
tevil ettiler. "Havarilere vahyetti" (5 / ) ayetinde ad geen hava-
rilerin kendileri olduklarn lmeyeceklerini dinde son mertebeye
kann melekut alemine ykselece ini iddia ettiler ve oraya kanlan
akam sabah grmekte olduklar n syledilerm. Bezi Ktfe'de do-
kurnaclk yapard m.
166 Nevbahti, 39-41, el-Kummi 53-54.
167 Eari, Makalat i / 77
68 sferayini et-Tabsir, 54,74.
16g et-T absir'de "Rebi olarak geer (74).
17o Navbahtl. 38, el-Kummi 54, Eari, Makalat 77.
171 el-Kummi 54.
172 el-Fark 5 i et-Tabsir 74, Sebristani 2 / 7, Eari Makalat i / 78.
,

73 Bezi'in adnda ok ihtilafl okunular vardr. Bezi' (sonu ay n ile), Rebi'(el-Kummi,


189 not) Fahra.ddin Razi'nin nin el-Muhassal adl eserinin edisyonunda u okunular tesbit
ettim: Berme'iyye: ATE nshalar , yerme'iyye: Lb. Beri'iyye: L, Bezi'iyye: NY nshalar
(el-Muhassal n 177 sayfas nda matbu olan nshaya yazmalardan yap lan ilave metinde).

49
d) Umeyriyye :
Bunlar Umeyr b. Beyan cli'nin taraftardr. Bu frka, lmeye-
ceklerini iddia edenleri yalanlar ve leceklerine inan rlar. Arka-
larndan imam peygamberler gelece ini iddia ederlerdi. Ya mu-
riler Caferi Sad k'a taptklar gibi bunlar da tapt ve onun. kendi
rableri olduuna inand lar. Ktfe'nin Knase denilen mahallesinde
kurduklar adrda Cafere ibadet iin topland lar, Kfe valisi Zeyd
b. mer b. Hubeyre, Umeyr b. Beyani. bulup ldrm ve bir ks-
mn hapsetmi tim..

e) Mufaddaliyye :
Bunlar kuyumcu Mufaddal ad nda birinin taraftar dr. Hat-
tabiyenin di er kollar gibi Caferi Sad k'n tanrln iddia ederler.
Peygamberli i kendilerine isnad ederler. Yaln z Ebu Hattab'tan
teberri ederler, nk Cafer onlardan uzak oldu unu ortaya koy-
mutur".

f) Muhammise :
Ebu Hattab'n adamlarndan bir grup, Allah' n Muhammed
olduunu ve be surette grnd n, Muhammed, Ali, Fatma,
Hasan ve Hseyin ve son drdnn hakiki ahsiyetleri olmad ndan
bir birlerine benzediklerini, Muhammed'in gerek ahsiyet olduunu,
ilk defa kp konuann o olduunu ve istedi i surete girebilece ini,
kadn, erkek, ocuk, delikanl ve yal suretlerinde ortaya kabileceini,
bazan baba, bazan evlat, bazan ana suretinde gzkece ini, hal-
buki kendisini ne domu ve ne de dourmu olduunu, byle insan
suretinde ortaya kmasnn faydas , yaratklar' ile kolayca anla sn,
nsiyet salasn ve kendisinden rkmesinler diye oldu unu iddia
ettiler' 76. Bunlar, Muhammed'in Adem, Nuh, brahim, Musa, sa
olarak Ara plar'da ve ba ka milletlerde daima zuhur etti ini, Arap-
lar'da ba ka ve dier milletlerde ba ka suretlerde ortaya ktn,
dnyaya hkmran olan kisralar ve krallar suretinde-gzkenin Mu-
hammed'den bakas olmadn, her devirde ve tarih boyunca ya-
ratklarna nur eklinde gzktn ve birliine davet etti ini ama
inkar ettiklerini, sonra peygamber olarak gzkt n gene inkr

174 Eari, Makalat / 78 el-Fark 152, sferayini "Umeyr"e Amr demektedir (et-Tabsir
74).
175 Ear I / 78, et-Tabsir 74, el-Fark 152.
176 el-Kummi 56

50
ettiklerini fakat imam olarak gzknce kabul ettiklerini ileri sr-
mlerdiln.

g) Albaiye: (Alyaviyye) :
Bunlar, Dra' b. Alba Esli (Devsi)nin adamlar olup, Ali'yi
Hz. Peygamberden stn tutar ve Hz. Peygamber'in Ali'ye davet
iin gnderildi i halde kendisine davet etti ini iddia eder, kimi Ali'yi
ve kimi de Hz. Peygamber'i tanr lkta ne geirirler. Aba 'n n altnda
bulunan be kiiyi: Muhammed, Ali, Fatma, Hasan ve Hseyn'i
tanr sayp hepsinin bir oldu unu ilan ettiler 178.
Bear airi ( 8o H. 796 M.) ad nda biri, bu frkan n mensub
larmdan olarak, Ali'nin Tanr olduunu ve kulu peygamberlerini
Muhammedin suretinde gsterdi ini ileri srd. Bunlar, Mfhammi-
sdye drt ahs Ali, Fatma, Hasan ve Hseyin'in tanr lklarnda =va-
fakat edip, Hz. Muhammed'in ahsiyetini inkar edip onu tanr olan
Ali'nin kulu ve elisi yapm lar ve Selman Farisiyi de Muhammed'in ,
larchl". Haramlar mubah klmakta, tatil ve ruhlarm gn- elisayru
de (tena.sh) Muham.miseye uy nulard . Fakat'Muhammise bunlara
Albaiyye demiti. Muhanmiseo Bear airinin, Hz. Muhammed'in
tanillm inkar edip onu Ali'nin kulu yap nca ve Selman n peygam-
berliini inkr edince "Alba" denen bir deniz ku una kalbeclildiini
iddia ettikleri iin bunlara "Albaiyye" demi lerdil".

h) Beiriyye (Bi riyye)


Esad oullarnun klelerinden Kufe'li 13'e ir b. Muhammed'in
adamlarnn tekil ettii frkad r. Muhammed'in Tanr olduunu ve
kendisine intisab olan hereye girdiini, domayp dourmad m
ortaya att lar. Sihirbaz ve gzboyayc olan Be ir olu Muhammed
kendisinin peygamber oldu unu iddia edip Cafer'in o lu Musa'nn
lneyip hapsedilmecliini fakat gaib olup gizlendi ini ve onun
beklenen mehdi olduunu ileri srd. Muhammed Albaiyye n ez-
hebinden olup gz boyac lndan dolay ldrlmt. Ebul Hasan'n
heykelini yapm, ona ipek elbiseler giydirmi ve bir takm hileler
yaparak adamlar na Ebul Hasan yanmda benin' peygamber oldu umu
grp renmek istermisiniz? der ve onlara gz boyay clkla heykelin

177 el-K.ummi 56.


178 el-Kummi sg, 'go.
179 el-Kummi 5g, g .
8o el-Kummi 6o.
kendisiyle konutuunu gsterirdi ve bir ok kimseyi kand rrd ,
Harun Reid onu yakalatp z nd khdndan tr, boynunu vur-
durdu. Ebu Abdullah ve Ebul Hasan aleyhlerine dua edip Allah'tan .
cakln ona tatt rmasn isterlerdi. Allah ona e itli azab- demirs
lar tattrdlm.

181 el-Kummi 60,62-63, 91-192. Bu frkay Mutezilenin kolu saylan Bir b. Mutemir
in kurduu Bi riyye frkas ndan ayrmak lazm. ehristanl / 81, et-Tabsir 45, 55

52
II MAMLI IN ABBAS O ULLARINA GEI I

Doksan sekiz hicri (716 rn) y lnda Emevi halifesi Abdulmelik


olu Sleyman, Hz. Ali'nin olu Mumammecrin (Hanefyenin)
olu Abdullah Ebu Ha im'i yanna davet etti, ona ikramda bulunup
sevgi gsterdi, fakat kendisine halk davet eder korkusundan onun
ldrlmesini tertipledi, onu am civarnda kk bir ky olan Hu-
meymeye gnderirken yolda zehirletti. Hz. Peygamber'in amcas
Abbasn soyundan gelen Abdullah' n olu Ali'nin olu Muhammed
bu kyde gz alt na alnmt . Ebu Haim lmnn yakla tn
anlaynca, Abbas' n soyundan gelen Muhammed'e imaml vasiyet
edip Haim oullarnn propaganda s rlarn ona verdi.
Burada ilk defa tarihte Abbas o ullarnn da imamla ortak
ktklar grlmektedir. Ebu Ha im'in imaml Ali soyundan Abbas
soyuna nakletmesine u sebebleri gsteriyorlar.
a) Yukarda de indiimiz gibi Ali soyundan ki inin imam-
lna inanlm ve kiinin ocuklar na imamlk gemek zere
ia e blnmt. Hasan, Hseyin ve Muhammed. Bu de Hz.
Ali'nin olu, babalar birdir. Hasan ve Hseyinin anneleri Fatma
Hz. Peygamberin k z ; Muhammed'in annesi ise, Hanefi -kabile-
sinden Cafer'in k z Havl'di-'". Ebu Haim'in imamlktan Abbas
oullar lehine vazgemesi Hasan ve Hseyin'in soyundan gelenlerin
yani btn Ali soyunun imamlktan vazgemesi anlam n tamaz.
b) Muhammed'in olu Ebu Ha im'in imamlktan vazgemesiyle
imamln Abbasilerc gemesi zaman na kadar Ali'nin ve Abbas n
soylari ortak d manlar Emevilere kar birlik, dostluk ve sevgi
iindeydiler. Ebu Ha im'in Muharnrned'e imaml vasiyet etme-
sinde Ali soyundan imaml ' n ar ykn ta yacak kimsenin bulun-
mamas sebeb olarak gsteriliyor. Bu tetkike muhta bir konudur.

182 Nevbaht

53
c) Ebu Haim'in taraftarlar olan Keysaniyenin inanc mami-
yenin taraftarlarm n inancndan ayr idi. Bu inanc, Ebu Ha im'in
Abbas oullarna vasiyet etmesini intac etmi olabilir'".
Abbas okullarndan Ali'nin olu Muhammed uzak gr l bir
kimse olup propagandan n esaslarn koymutu. Adamlarndan hi
bir ad zikretmeden "Al'i Beyte" davet edilmesini istedi. nk ahs
olursa kolayl kla ortaya kar ve Emevilerin eline geerdi. Ve hem de
Ali soyundan gelenlerin d manlk etmelerini de nlemi olurdu. Bu
birinci esast . kincisi de yer tayini idi, hi bir frka ve mezhebin
sokulmad Horasan' propaganda merkezi seti 184 . Muhammed,
Emevi Halifesi mer b. Abdulaziz'in zaman nda adamlarn seip
etrafa ve zellikle Horasan'a gnderdi. Abbasi Muhammed ld
zaman (125 H. 742 M.) maml olu Ibrahim'e vasiyet etmi ti.
Elkummi diyor ki, Abbas oullarndan ilk defa halifelik ve imam-
l n sabit olduu kimse bu brahim dir'". mam brahim (82-131
H. 701-748 M.) Abbasi davetinin reisi olup Humeyme'de ikamet
ediyordu. Ebu Mslim Horasaniyi davetin ba na geirdi. ve Hora-
sana yollad . mam brahim'in durumunu Son Emevi Halifesi Mervan
b. Muhammed (132 H. 749 M.) renince onu yakalay p hapse att
ve orada ldrd 186. brahim'in Ebu Mslim'c yazd baz mektup,
lar Mervan' n eline gemi ti, bunun zerine yakaland . ldrle-
ceini anlaynca kardei Ebul Abbas Abdullah b. Muhammed'e
vasiyet etti ve bu vasiyet Humeyme de bulunan Ebul Abbas'a ula t
ve hemen Kfe'ye do ru yola ekti; yan nda kardei Ebu Cafer Mansur,
kardei Musa'nn olu Abdullah vard .

EbulAbbas (104-136 H. / 722-754 M.) Kfede 132 H. ve 75oM.


ylnda ilk Abbasi halifesi oldu; gen ya ta iek hastal ndan ld'''.
Ebul Abbas, kardei Ebu Cafer Abdullah b. Muhammed'e (el-
Mansure) vasiyet etti (ro `-158 H./ 719-775 M.). Mansur'un annesi
berberlerden Be ir'in kz Sellame ad nda bir cariye idi. Ebul Abbas' n
annesi, Ubeydullah' n kz "Rayta" idim. Bu ekilde Abbasi hilafeti
kurulup uzun bir sre slam alemini idare ettiler. Abbasilerin ikinci
halifesi Ebu Cafer Mansur siyasi ve ahsi sebeb ve endi elerden.clolay

183 Hasan brahim Hasan, Tarih el- slam 2/ io, 13, Nevbahti 29, el-Kummi 65
184 Hasan brahim Hasan 12.
185 el-Kummi 65.
86 el-Kummi 196, Hasan brahim Hasan 18.
187 el-Kummi 196, not Tarih Taberi 6/ t2o.
188 el-Kummi 66, 67, Hasan brahim Hasan 27, Nevbahti 43.

54
Ebu Mslim Horasanryi ldrttkten sonra (137 H. 754 M.) Ebu
ta,raftarlan 189 onun intikamm almak iin isyanlar tertip
etmi tir. Bu arada mslmanlar n fethnden beri islam'a kar zt
eski dinlerinin tesirinde meydana kan gizli ve aikare firka ve fikir-
lerin Ebu Mslim'in ldrlmesinden sonra intikam h rsyla tekrar
ortaya ktn ve bu sefer siyasi bir sebebin de i e kantn ,grrnek-
teyiz. Abbasi taraftar ( ias ) frkaya ayrlr.

Ebu Muslimiye
Horasanl Ebu Mslim Abdurrahman b. adam-
lar bu frkay kurmular ve onun ldrlmesinden sonra (137 H. 754
M.) onun imam olduunu sylemi , lmediini, ldrlme,di ini ve
diri olduunu iddia etmilerdir. Haramlar mubah yap p btn tarz-
lar terkettiler ve irr ann sadece imam bilmek olduunu sykcli
lerm. Allah' n ruhunun Ebu Mslim'e girmesiyle tanr olduunu ve
onun meleklerden faziletli oldu unu ortaya attlarm. Ebu Mslim
nceleri Keysaniyye mezhebinde olup onlar n di (propagandac )
larna mahsus olan ilimleri onlardan renmi ve bu filmlerin onlara
mahsus olduunu onlardan anlam ve o mezhebde karar k lmak
istemiti. Caferi Sad k'a haber salm "Ehli Beyte" davet etti ini
eer raz olursa, ona bir klfet yklemelen fonun nam na bu daveti
yrilteceini bildirmi ve Caferi Sad k'tan izin istemi ti. Caferi Sa-
d k "sen benim adamlanmdan de ilsin, zaman da benim zaman m
deildir" diye ona cevap yaz nca mam Ibrahim'e gidip onun emrine
girdii syleniyor 192. Belhi, zamannda, Belh civar nda "Hurmad"
denilen bir kyde bunlardan bir cemaat bulundu unu haber veri-
yorm.

2 .Rizamiyye
Sabk (veya Saik) olu Rizam'm taraftarlar olup Merv ehrinde
bulunan bir topluluk idi. Ebu Mslim'e dost olmakta ok a r git-
tiler. Imamln Ebu Hain'den vasiyet ile Abbasiler'den Muham-
med'e ve ondan o lu Ibrahim'e ve ondan karde i. Fbulabbas' Abdul-
lah'a ve ondan Ebu Mslirn'e geti ine ve Ebu Mslim'in ld ne

18g Hasan brahim Hasan Dal.


go el-Kummi, 64, Nevbahtt 41,42 E ar I 94.
g el-Kummi 195 (not).
192 ehristani, Ebul abbas'a gitti ini kaydediyor / 207, Ibrahimle temas hakknda
deiik rivayetler iin bak H. . Hasan, Tarih el- slam 2/ 15-17,
193 bn Nedim, el-fihrist 497.

55
inanrlard . Bunlarn Horasan'da Ebu Muslim'in zanunnda ortaya
ktklar ve Ebu Mslim'in bile bu mezhepte oldu u syleniyor.
,

Bunlar Allah' n ruhunun EbU Mslim'e girdi ini w bu rLhla Eme-


viler'i yendi ini iddia eder, ruhlarm gne inamr arcl 94. Rzamiy-
ye'nin asl Keysaniyye'dir' 95 . Bu frkann tesirinde' zaman zaman
ortaya kan isya- nc frkalar unlard r:

a) Mukannaiyye: Rizamiyye'nin nceden mensublar ndan olan


Mukanna (peeli) n n ad nn Ata oldu u kaynaklarda zikredilmekte
olup baz lar babasnn ad nn Hakim olduunu kaydediyor. Sonra-
dan kendisinin tanr olduunu iddia etti. Sihirbazl k rendi i iin
insanlar sihirbazlkla kand ryordu. Adamlarna, Allah' n Adem
suretine girdi ini, sonra Nuh ve sonra peygamberden peygambere,
hakimden hakime geerek Horasanl Ebu Mslim'in suretinde zuhur
ettiini iddia etti. Kad nlar ve mallar btn haramlar adamlarna
mubah klp namaz, zekat, oru ve ha gibi btn farzlar kald rd .
ok irkin ksa boylu ve kekeme oldu undan yzne altndan bir
maske takm t . Ben suretten surete geerim. nk kullar mn
benim hakiki suretimi grme e takatlar yoktur. Beni gren nurum
ile yanar, derdi. Zekt, namaz, orucu, hacc kald rd . Mallar ve ka-
d nlar mubah yapt . Bir k sm halk ona tapt ve secde etti. 196. 6 H.
777 M. ylnda Abbasi halifesi Mehdi zamannda isyan etmi ve 163
H. 759 M. ylnda kapanm olduu "Ke" kalesinde taraftarlar n
ve kendini yakmak ve zehirlemek suretiyle intihar etmi tir. Ebu
Mansur'un, Abdulkahir Bagdadi on drt sene mslman ordular n
uratrdn yaz yorsa da tarihler 161 hicri y lnda isyan etti ini ve
163 ylnda da ldn kaydediyor 197.

Herat ve Merv taraflar nda Berkukiyye diye bir grup insan


kp Allah' n ruhunun girmesiyle Ebu Mslim'in Tanr olduuna
diri olup lmedi ine, bir gn dnece ine, elMansur'un ldrd
kimsenin Ebu Mslim suretinde insanlara gzken eytan olduuna
nanmti".

194 el-Kummi 64, 195, Nevbahti 42, Eari, Makalat t / 94el-Fark 155, ehristanl
205, Isferayini 76.
g5 el-Kummi 65. Hasan Ibrahim Hasan 2/ o7.
196 Hasan Ibrahim Hasan 21 106.
197 el-fark 155, Tarih Taberi 6/ 367, 674, Ibn Hallikan, Vefayet 3/ 263-265, 2/ 155,
ezerat ez-Zeheb. t / 248. Hasan Ibiahim Hasan 2/ to6toz Isferayini, et-Tabsir 76. eh-
ristani 206.
g8 el-Fark 155, Hasan Ibrahim t / 07, el-Kummi, 195 (not).

56
b) 13bekiyye:
Babek Hurremi'nin kurdu u bir frkadr. Baz tarihiler Babek
Hurrem'in Ebu Muslim'in soyundan olduunu sylyor. Fakat irbn
Nedim el-Fihrist'inde Babek'in hayat hakknda baka ve uzun bir
hikaye nakleder' 99. Bunun isyan Mukanna'n isyannn bir devamd r.
Gayesi Abbasiler'den Ebu Mslim' in intikam n almaktr. Ebu Hanife
Dineveri de, el-Ahbar et-T val'da bize gre i in dorusu Babek'in
Ebu Muslim'in kz Fatma'nn olu Mutahhar' n oullarndan olup
Hurremi frkasn n Fatimiyye kolu buna mensubdur. Hz. Peygamber'in
kz Fatma ile alakas yoktur200. Hurremiye'nin reislerinden Cavidan
lnce onun kars ile evlenip onun yerine geti ve ruhu da bedenine
girdi, adamlarnn kendisine itaatn farz kld. Memun Merv'de
iken insanlar yoldan karmaa balamt. Btn haram olanlar
mubah sayarlar. nsanlar tanrlatrr, ia galiyesinin fikri olan rec'a
(dnyaya tekrar dn ) ve ruhlarn gne inanrlard . Adamlar
"Ey Babek'in ruhu sana inand k, nitekim, Ey Cavidan' n ruhu sana da
inand k " diye yalvarrlard . Belhi de el-Bed' ve't-Tarih adli kitab nda
Hurremiyye'nin bir ok kolu oldu unu zikrettikten sonra her din
sahibinin sevab umduka ve azabdan korktuka kendilerine gre
doru olduunu, vahyin kesilmediini ve kendi mezheplerine kar
hile d nmeyenlere hakaret etmeyip ve onlara kt bir ey yap-
mad klarn , Ebu Muslim'e tazim edip Ebu Cafer Mansur'a lanet
ettiklerini, iki ile kutsalla tklarn ve dinlerinin asl nn karanlk ve
ayd nlk olduunu, bir ksmnn kad nlar mubah sayd n nak-
led er 201 .

Nizaml Mlk Siyasetname'de yle der: Bunlar namaz, oru,


hac ve zekat gibi dini tarzlar n hepsini red etmi , arab ve haram
eyleri mubah klm , kadnlar ortakla a kullanmay mubah saym -
lard r. nsan, bu prensiplerin Mezdek'in prensipleri oldu unu sanr.
Bunlarn btn yapmak istedikleri ey mslmanl ortadan kaldir-
maktr. Beyt'i (Hz. Ali'nin soyunu) insanlar kendilerine ekmek
iin vas ta yaptklar halde onlara kar her hangi bir merhamet hissi
duymamlard r ; propagandalar slam inanlar n ykmaktr. Hurre-
c
m ye ve Batiniye e ittir202. Babek'in sonu hakknda Mesudi, Muruc el-
Zeheb'de tafsilat verir: 92 H. 807 M. ylnda Harun Re id zamannda

199 el-Fihrist 494-496.


20o Hasan brahim Hasan 2 /
201 Hasan brahim Hasan 2 / i I.
202 H. brahim Hasan 2 / i I o.

57
Azerbaycan blgesinde isyan etmi ve otuz yl slam ordularn u-
ratrd ktan sonra 223 H.-837 de Afin tarafndan yakalan p Samer-
ra'da Mu'tas m zamannda ldrlmtr2". Hanna Fahuri, Babek'in
mslmanla ve araplara kar olmadn savunmak istiyorsa da
"Iran'da ortak la dayanan bir Cumhuriyet kuracakt ve az kald
halifelii ykacakt" demesi bununla eli ki te kil etmektedir"4.

c) Maziyariye :
Babekiye ile Maziyariye frkalarna Muhammere (K zl frka :
Kzllar) da denmesi krmz elbise giymelerindendir2"
Maziyar b. Kar n ran'llarn ileri gelenlerinden olup Memun'un
gvenini sa lam ve Tabaristan taraflar nda ervin dalar emrine ve-
rilmi ti. Memun lnce Maziyar' n isyanc emelleri ortaya km ,
gizliden Babek ve Afin ile mektupla rlard . Afin Hayzar b. Kavus" 6
ini bitirdikten sonra Maziyar ile mektupla arak onu Ho- Babek'in
rosan valisi Abdullah b. Tahir'e kar isyana te vik etmek ve Abdul-
lah'n baarszl sonucu Mutasm'n Abdullah' azledip yerine
kendisini (Afin) tayin ettirmeyi hedef alarak, Horasan' ele geir-
dikten sonra Maziyar ile eski dinlerin' ihya edecek ve slam dinini
ve imparatorlu unu ykacaklard . Afin'in btn elde etti i serveti
memleketi A rusene'ye gnderdi ini Abdullah b. Tahir tesbit etmi
%e Bylece Mutas m'e onu ihbar etmi , Mutasm de ihtiyatl dav-
ranarak dehas ile Maziyar esir ettirip yan na getirdikten sonra Af-
in'in kendisini isyana te vik etti ini itiraf etmi , zaten bir ksm
mektuplar ve ahitler Afin'in durumunu ortaya koymu tu207. Afin
yaplan ithamlar kabul etmi fakat onlar kendince tevil ederek
ithamlardan kurtulmak istemi tir.
Afin'in evinde tapt putlar bulundu u tesbit edilmi 208, znd k-
la ait kitaplar iinde Allah' inkar eden altn ssl yazlar bulun-
mutur. Boulmu hayvan eti yer ve mslmanlar n kesti i e-
kilde hayvan kesmez, koyunu ortadan ikiye blerdi. Adamlar na
mektup yazd zaman "tanrlarn tanrsndan kulu falan'a" diye
mektubuna ba lard"9. Maziyar'a yazm olduu mektuplarda msl-
203 Mesudi, Murfic 2/ 350-5', H. .H. 2 / 455, Tarih Taberi 4/ 5 24, 7/ 260 vd.
204 el-Felsefe el-Arabiyye i / 1g3-94
205 el- Fark 161 (not).
2o6 bn Hallekan 5/ 123.
207 Tarih Taberi 7/ 303, 304, 3 05,
208 Taberi 7/ 306, 31i, Hasan brahim Hasan 2/ 113,
209 Taberi 7/ 306, 307, Hasan brahim Hasan 2/ 113,

58
man gzktn ve kfr gnlnde tuttu unu: Mecus ve Seneviye
mezheplerinden bir din zerinde anla p birle tiklerini yazmtm..
Bu dini benden, senden ve Babekten ba kas kurtaramaz. Babek
aptallnn cezasn ekti ve kendini lme srkledi, ok kurtarmak
istedim, aptall mani oldu2".Maziyar i 25 IL 839 M. y lnda ldrl-
dti212. Abdulkahir Ba dadi Maziyariye frkasn n Curcun blgesinde
kalntlar bulunduunu, onlarn mslman gzktkleri ve onun z d-
din ilerinde sakladklarn sy ler 213 .
Muir, "elHilafet" adl eserinde Afin'in muhakemesi hususun-
da der ki : Abbasi devletinin do u vilayetlerinin halknn putperestlik
dinlerine sk bal olduklar aka ortaya kmtr. Onlar devletin
merkezinden uzakta olup din kalblerine yer etmemi ti. Ve ran'-
llarn bir ksm ancak d grn te mslman olup eski mecusi
dinlerinin esaslarna ba l idiler. Frsat kollayp Mslmanlktan
dnp kendi dinlerine dnmeye alyorlard . Bu isyanlarm teme-
linde bu gaye vard 214 . Fakat Afin'in sonu Babek'in sonu gibi olmayp
hapiste zehirlenerek ld (226 H. 84o M.) ve cesedi as lm ve sonra
evinde bulunan putlarla birlikte yak lmt2".

d) Hureyriyye
Bu frkaya Hureyriyye denmektedir. Ravendli Ebu Hureyre'nin
adamlarnn tekil ettii br frkad r. Taberi'nin ifadesine gre
bunlar Ebu Mslim'in fikrinde olup ruhlarn gne inand klarn
,

ve Ebu Cafer Mansur'un kendilerini yediren ve iiren rableri oldu-


unu iddia ederlerdi. Ebu Cafer'in k kn gelip etrafn tavaf ederek
bu rabbimizin k kdr, der dnerlerdi. Mansur ba kanlarna ha-
ber gnderip iki yz ki i hapsetmi ve sonra onlar n hakkndan gel-
midi (141 H. 758 M) 216. Ebu Cafer'e tapt lar ve onun yaptrd
kubbeye kp kendilerini uar gibi att lar. Bir ksm halkn arasna
kp Ebu Cafer'e "sen sen" yani sen Allah's n, diye baryorlard .
Ebu Cafer din ve devlet nam na bunlarla sava mak zorunda kald ,
onlar Ebu Mslim gibi siyasi dmanlar saymt. Her nekadar qn-
lar fena ekilde ldrmse de kkleri kurumam, sonraki isyanlarda

21 o Hasan brahim Hasan 2/ 113.


211 Taberi 7/ 307,
212 Taberi 7/ 303. sferayini, Mazyar'a Mazibar demektedir 80.
213 el-Fark 115.
214 Hasan brahim Hasan 2/ 11 4.
215 ayn yer.
216 Taberi 6/ 147, 1 49

59
baka adlarla ortaya kmlard m. Abdulkahir Ba dadi'ye gre bunlar,
insanlarn ruhlarnn deil, tanrnn ruhunun g etti ini (tenasuh)
iddia etmilerdim.
Nevbaht ve elKummi'nin ifadelerine gre bunlar halis muhlis
Abbasilerin taraftar (ias) olup imamln Hz. Peygamber'in amcas
Abbas'n hakk olduuna inan rlar; seleflerinin kfre girdi ini sy
lemekten ekinirler bunun yan nda Ebu Muslim'i dost edinerek onu
yceltirlerdi, fakat Abbas ve soyu hakk nda ar (guluv) giderlerdi 219 .
Siyasi ve dini bir frka olan bu Ravendiye'nin kurucusu Ravendi Ebu
Hureyre ile nce mutezili olan ve sonra dini inkar eden Ebul Huseyn
b. Yahya Ravendi'yi birbirinden ay rmak lazmd r. Bu sonuncusu
siyasi emelleri olmad halde felsefi fikirlerini yay yordu22.
Burada Abbasiler'in verset ve vasiyet yoluyla halife olmala-
rnn meruluuna yeni bir istikamet verilmi olduunu zikretmekte
fayda vard r. Bu hususta rol oynayan u meseleyi gzden ka r-
mamak gerekmektedir.
Araplarda kabile devrinde kabile ba kanl veraset ile baba-
dan oula gemezdi. Kuran' Kerim'in bu konuda ry tavsiye et-
mesi, ilk drt halifenin seili ve tayinlerinde zaman n artlarna gre
Kuran Kerim'in uygulanmas n salamtr. Bu uygulamada Arap
geleneinin faydas grlmtr. Hz. Peygamber'in daha cenazesi
ortada iken mslmanlar n toplanp birini semeye te ebbs etme-
leri, Hz. Peygamber'in szlerinde de rya aykr bir hkmn ol-
mad n gstermeye yeterli grlmelidir.
2 Muaviye'nin Kfe valisi Mugire b. ube'yi azletmeye karar,
verdi ini (49 H. 669 M.) Mugire renince, hemen am'a gelip do-
layl yoldan olu Yezid'i veliand, tayin etmesini tesbit eden haberini
Muaviye'ye ulatrr ve Muaviye kendisini a rp konuunca "Kfe"
halknn "biat" etmelerini gerekle tireceini vadeder. Bylece kendi
valiliini garantiler, ama mslmanlar n bana ve slam urasna
aykr veraset sistemini de ilk defa teklif ve tatbike koyulur 22 t. Muaviye
217 Hasan brahim Hasan 2/ 105.
218 el-fark 163.
219 el-Kummi 65, 196, Nevbahti 42, Fahreddin Razi, tikad Frak el-Muslim'in 63,
,Julius Wellhausen (1844-1918) ed-Devlet el-Arabiye ve sukutuha. 446.
220 Islam Ansiklopedisi 9/ 639. Ravend isfehan blgesinde bir kyn ad dr. Halk
ii idi Rahavend de denmektedir. Tac el-Arus 8/ 126 Kuveyt bask s, Yakut, Mucem el-
Buldan 3/ 19.
221 Hasan brahim Hasan I / 281 .

60
bu fikri kabul eder ve oluna biat ald rr, ancak kar kan Medine'de
bu ii kl tehdidi altnda almay baarr. Arap ve Kuran gelene inde
olmayan bu veraset yolu ile halifeli in am'da ve, Iran'da kolayca
yerlemesi, orann halknn asrlar boyunca o ekilde idare edilmi
olmasmdandr. Bu, dine aylar da olsa, hkmedenin soyundan
birinin yerine gemesini istemesi, bir kimsenin ocu unun olmasn
istemesi kadar tabii bir arzudur. mer ve Ali gibi buna kar kan
pek ender ki iler vardr.
3 slam leminin merkezi haline gelen Suriye, M sr, Iran gibi
yerlerde din mevcut idi. Yahudilik, H ristiyanlk ve Mecusilik.
Yemenli aslen yahudi olan Abdullah b. Sebe' yahudilikte mevcut
olan " lyas"n ge ykselip tekrar yere geri gelece i inancn Ali'ye
isnad ederek, bu inanc iilerin fikrine sokmu tur ki bu fikir Hristi-
yanlarn ilk devirlerinde vard . Bylece imamlarn gizlenip tekrar
dnerek yer yzn adaletle dolduracaklar inanc yerle miti222.
Vasiyet meselesinin de Abdullah b. Sebe taraf ndan ortaya
atld ve bu fikrin nceki dininde mevcut oldu u syleniyor. Hz.
Peygamber'in, kendinden sonra Ali'nin halife olmas n ifade eden
bir sz syledi ine iiler kuvvetle ba lanmlar ve imamlk nazari-
yelerini bunun zerine kurmu lardr. ran' n eski din ve gelene in-
de kralln bir ilhi hak olduu fikri de, i e kuvvet vererek Ali'nin
ve onun soyundan gelenlerin Hz. Peygamber'den sonra imam olmas
ilahi bir esasa dayand rlm ve dinin esasndan saylmtr. Hseyn'-
in Kerbelda ehit edilmesinden sonra iiliin ranllar arasnda
yaylmasnda Hseyn'in ran'n son hkmdar Yezdigirt'in kz ile
evlenmi olmasndan olan nesebi yak nlk sebebi gsterilmektedir.
Araplardan da en stn bir aileye mensub olmas ile iki milletin
erefini kendinde birle tirmitir223.
Vasiyet meselesinde ahsi gr m udur: Eer iilerin iddia
etti i gibi Hz. Peygamber'in bir vasiyeti olsayd , bunu hi olmazsa
ileri gelen Sahabenin bilmesi laz md. Ebu Bekir, mer ve di er byk
sahabenin Hz. Peygamber'in szlerini eriat ve din olarak kabul
ettiklerinde ve onlar canlar pahasna uygulayp yerine getirmekte
ok titiz davrand klarnda phe yoktur. Ali'ye vasiyet etti ini bil
dikleri halde Hz. Peygamber'in bu szne ayk r hareket edebile-
ceklerini sanmak en ufak bir insafla ba damaz. Byle bir vasiyeti
Sa'd b. Ubade bilecek de Ali'nin elinden halifeli i almakta ken-
222 Ahmed Emin, Fecr el- slam 27o.
223 Hasan brahim Hasan / 361, 400.

61
disini nasl savunacakt . Karsndaki muhacirler, bu hakkn Ali'nin
olduunu sylemeyerek Hz. Peygamber'in szniin aksine davran-
malarn nasl meru gsterebileceklerdi ?
Ayrca dinle ilgili olan byle nemli bir meseleyi Hz. Peygambe-
r'in Ali'ye gizli verdi ini iddia etmek de Kuran Kerim'e aykr d-
mektedir. Yce Allah Hz. Peygamber'e : "sana ne vahy olunduysa
olduu gibi tebli et, yoksa vazifeni yapmam olursun" (Maide
67), deyip dururken gizli bir vasiyetin btn Mslihnanlar'
ilgilendiren dini ynn ve me ruluunu kabl ettirmek nasl mm-
kn olacakt . Tarihte de grld gibi iiler imamlar n imamlna
ait vasiyetler hususunda o kadar ihtilaf etmi lerdir ki yanlmaz olduu
sylenen imamlara dair imaml k vasiyetlerinden herkes phe eder
olmu ve artk mslmanlar bir araya getirecek bir esas olmaktan
kmtr. Bunun iin olmal ki, on iki imam (isnaa eriye) mezhebi
artk imamlk nazariyesinin tarih boyunca ameli bir rol kalmad n
grerek imaml on ikinci imamda dondurmulard r. Fakat bu inan-
tan da tamamen vaz geememi onu, eskilerden gelen "rec'a" (dn )
akidesine ba lamlard r. Bence on ikinci imamn gizlenmesine (26o
H / 874) kadar, Ehli snnet ile isnaa eriyye arasnda sadece bir ya-
nlmaz (masum) imaml k ihtilaf konusuiken, imdi bu ihtilaf ortadan
kalkm sadece "rec'a" tekrar dnya'ya dn ihtilaf kalm dr. Ne
yaz k ki Ehli snnet aras nda da Hz. sa'nn dneceine ve Mehdi
diye birinin gelece ine inananlar bulunmaktad r. Ehli snnetin
bu kolu ile isnaa eriyye tam ittifak halinde say labilir.
Altnc imam Cferi Saclik'dan on ikinci imama kadar gelen imam-
lk hakkndaki ihtilaftan do an ii frkalarma gemeden nce burada
Abbasiler'in verasetine dair bir noktay belirtmek, ayn zamanda mez-
hepiliin hukuki meselelere olan tesirini de gsterece i cihetle
faydadan hali de ildir.
Yukarda imamln Muhammed b. Hanefiye'd en olu Ebu Ha-
im Abdullah'a ve Ebu Ha im'den de Abbas' n soyundan Muhammed'
e, bu Muhammed'in o lu mam Ibrahim'e ve ondan karde i Ebul
Abbas Abdullah'a ve ondan karde i Ebu Cafer Abdullah Mansur'a
ve Mansur'dan olu Muhammed Mendi'ye geti ini anlatmtk224.
te bu Muhammed Mehdi bu vasiyetveraset i inde yeni bir
nazariye ortaya att . Hz. Peygamber lnce onun varisi amcas Abbas
idi ve halifeli e o daha laykt . Ebu Bekir, mer ve Osman halifeli i
224 Mansur'dan sonra sa b. Musa vasiyete gre halife olacakt . Fakat Mansur onu
vazgeirtti ve olu M.Mehdi'yi veliand olarak tayin etti (Hasan brahim Hasan 2 J 28-29).

62
gasbetnilerdi. Onlar gizlice tekfir ettilerse de bunu a ka ortaya
koyamad lar. Hz. Fatma amcas ile beraber asabe varis olamaz
nk kzd r ve karde i yoktur. Amcas da dier amca ocuklar n
mirastan meneder. Bu durumda asabe varis say lr ve amcann varis
olmasna mani olur. Buna gre Hz. Peygamber'in hakiki varisi k z
Fatma'd r.Ama gene de bu yolla Ali'ye hem snni ve hem ii veraset
kanununa gre varis olma hakk yoktur. mamlkta veraset aran rsa,
o zaman Hasar'dan imamla ba lamak gerekir. te Abbasi halifesi
Muhammed Mehdi (halifeli i 158-169 H. 774-785) ehli snnetin ve-
raset kanununa gre imaml n kendilerine Ali soyundan vasiyet ile
deil, Hz. Peygamber'in amcas kendi atalar Abbas' n varis olmas
yoluyla geldiini ortaya atm ve nceki nazariyeyi de itirmitir225.
Bu yeni nazariyeye gre imaml k yle gelmi tir:
Hz. Peygamber'den sonra imaml k.
I Amcas Abbas'a gemi tir. Bu Abbas' n annesi Nuseyle
(Nuteyle) bint Cennab b. Kuleyb'dir.
2Abbas'n olu Abdullah, annesi Lubabe (Lbane) bint
Hani s'dir.
3Abdullah'n olu Ali, annesi Zer'a bint Mesraa (Mi reh).
bu Ali ok dindar bir zat idi.
4Ali'nin olu Muhammed (. '15 H. 742 M.)
5Muhammed'in o lu brahim (. 131 H. 748 M.) Annesi
cariye olup ad Fatma'd r.
6 brahim'in karde i ve Muhammed'in olu Abdullah Ebulab-
bas (Saffah) (132'36 H. 750-754 M.) Annesi Rayta bint Ubeydul-
lah idi.
7brahim'in di er karde i Abdullah Ebu Cafer Mansur (136
'58 H. 754-775 M.) Annesi berberi cariye olup ad "Sellame" idi 226 .
8Ebu Cafer Mansur'un o lu Muhammed Mehdi (158-169
H. 775-585 M.) Annesi Erva bint Mansur Himyeri idi 227.
d) Baz kimseler de be ikte ve kundakta olan ocu un ilminin
Hz. Peygamber'in ilmi gibi olmad n iddia edenleri kfir ve m rik
225 Nevbahti 43, el-Kummi 66.
226 Nevbahti 43-44, el-Kummi 66-67.
227 H.I.H. 2 / 4o. Ebu Cafer Mansur'un karde inin olu sa b. Musa'y veliandlktan
karp (147 H. 764 M.) olu Muhammed Mehdi'yi veliand tayin etmesi hususunda ortaya
kan mnakaalar renmek iin bak: el-Kummi 67-68, Nevbahti 44-45, H.I.H. 2/ 29
2/ 29 vd. Tarih Taberi 6/ 271-284.

63
sayarlar. nk imarnlar n hi biri dierlerinden renmee muhta
deildir. Allah onlarn kalblerinde ilmi, ya murun otu bitirdii gibi
bitirir. Allah onlara ltfederek retin Byle iddia etmelerinin sebebi
Ali'nin ve Fatma'nn soyundan gelen herhangi birinin imaml n
tanyp tekini tan mamazlktan gelmeye engel olmakt . Zira bunlara
gre de imamlk bu soyda herkese e it surette tan nabilir. Buna ra -
men bunlar istifade edecekleri her hangi bir ilim naklinde bulunmazlar.
Ellerinde sadece Ebu Cafer Muhammed Bak r, olu Ebu Abdullah
Cafer Sad k ve Muhammed'in karde i Zeyd b. Ali ve Abdullah b.
Hasan Mehdi'den naklettikleri baz szcklerden ba ka bir ey
yoktur ve bunlarn ou da yaland r. nk imamlarn her eyi
bildiklerini, dnya ve din i lerinde mmete faydal ve zararl olan
eyleri bir kimseden grenmeksizin bildiklerini iddia ederlerdi 228.
Hseyin'in olu Ali Zeynelabidin'in (g4 H. 712 M.) y lnda l-
mnde, imamlk hususunda iiler arasnda iki ana frka ortaya kt .
Bunlar Ali Zeynelabidin'in o lu Muhammed Bakr'a dieri br olu
ve Bakr'n karde i Zeyd'e tbi oldular. yle grlyor ki Zeyd,
kardei Muhammed Bakr'n zamannda imamlk iin bir faaliyette
bulunmam, ancak 2 H. 738 M. ylnda Emeviler'den Him'a kar
koymak zorunda kalnca imaml sz konusu olmu ve Ali-Fatma
soyundan gelip kl kuanan ve kendine davet eden kimsenin imam
olaca gr ve bu kl kuanma art Zeyd'in ayaklanmasndan son-
ra imamlk art olarak ileri srlm tr. Tarihen sabit oldu u zere
Hz. Hseyin'in Kerbela'da ldrlmesinden sonra, Zeyd koluna ba l
olanlar, imamlk iin klla bavurma artm ileri srmlerdir. Ayn
ekilde Muhammed Bak r'a bal olanlardan da sonradan ortaya kan
smail kolu imaml fiili sahaya intikal etmi ve Afrika'da devletler
kurmutur. Bunlara ilerde de ineceiz. Yalnz bugn Caferiye-snaa-
eriye denilen firka imamlar ve imamlar ad na ba kalar tarafndan
siyasi ayaklanmaya giri ildiini ve klla ba vurulduunu tarihte
grmemekteyiz. Onlar sadece ilim ve din yolunu tutmu lard r.
Ali Zeynelabidin'in lmnden sonra
A) Bakriyye ve B) Zeydiye firkalar domutu.

4- Zeydiye
Zeydiye'yi ne alyoruz nk bundaki imamlik silsilesi daha
ksa srmtr. Zeydiye'ye gre imaml k silsilesi Zeyd'e kadar yle-

228 el-Kummi 72-73, Nevbahti 5o.

64
dir: Ali imamln ilan edip halife olduu zaman imam olmutu.
Sonra Hseyin de daha nce Muaviye ve Yezid'o biat etmeyip
kl kuanp isyan edip lnceye kadar imam olmu ve Hseyin'den
sonra torunu Zeyd imaml a gemi tir.
Buraya kadar olan imaml k silsilesinde imamlk iin Zeydiy-
yenin ileri srdkleri arta ba l olduklarn gryoruz. mam,
AliFatma soyundan olup k la ba vurarak imamln ilan etmek
artyle imam say lr. Hz. Hasan ve Ali. Zeynelabidin kl ekip
imamlklarm ilan etmediklerinden Zeydiyece imam say lmarn-
lard r. Zeyd'in isyanna dair e itli sebebler ileri srlyorsa da229
aslnda bunlar bir sebebin olu masna yard m eden faktrlerdir.
Zeyd, Ali ve Fatma soyundan gelen, fakat annesi cariye olan bir zat-
tr. Kendisi iyi konuan ve ikna kabiliyeti olan at lgan bir genti.
Zaten dedesi Emeviler tarafndan ldrlmt. Ernevilerden inti-
kam almay dnm olabilir. Asl nda dedesi de halife olma yo-
lunda lmemi miydi. Bylece halife olma arzusunun byle bir gencin
kafasndan geebilmesi gayet normaldi. Ayr ca bir de cesaret i iydi.
Byle byk bir davaya inanan kimsenin lm gze almas yla yi-
itlii daha da artard . Aileden belki kendisi gibi d nen vard
ama kimse can n actmak niyetinde de ildi veya daha temkinli
idiler. Medine'de iken mal mnaka alar da olduu anla lyor. Her
halde Emevi halifesi Abdulmelik'in o lu Hiam'n casuslar da Zey-
d'in iinden geene muttali olmu lar ve onu Hi am'a fitnelemi lerdi.
Hiam da onu gitti i yerdeki valilerine takip ettiriyordu. Bu arada
iilerin Zeyd'e gidip geldi i tesbit ediliyor. Ve iiler Zeyd'i isyana
tevik ediyorlard . iiler kendilerinin Zeyd'e ba l olduklarna dair
kesin ve kuvvetli yeminler ediyorlar, say larnn altm bine yksel-
diini bildiriyorlard . Buna ramen Zeyd'in akrabas ndan Ali'nin
olu Davut zellikle Zeyd'i uyar yor, dedesine, amcas n Hasan'a
ve byk dedesi Hz. Ali'ye nas l sz verip te sonra kat klarn an-
latyor. Bu uyarmalara muttali olan ve Zeyd'in ayaklanmas n arzu
edenler Davud'u kskanlkla suluyor ve bunun zerine Zeyd ayak-
lanmaya karar veriyor ve Kfe'ye gidiyor230. o zaman Irak' n valisi
mehur Haccac Zalim'in amcas nn olu Yusuf b. mer'di. Hi am'-
dar gelen emirlere kendi bilgisi de eklenince Zeyd'i takibe koyuluyor
ama bir trl yakalyamyor. Zeyd de ayaklanma iin haz rlklarn
srdrrken Irak valisi Yusuf b. mer, Zeyd'in adamlar iine fitne

229 Tarih Taberi 5/ 482-492.


23o Taberi 5/ 488.

65
sokuyor ve Zeyd ayaklanmadan bir gn nce iilerin u sualleriyle
karlayor:
iilerden bir gurup, Allah seni ba lasn! Ebu Bekir ve mer
hakknda fikrin nedir? dediler. ZeydAllah ikisini de ba lasn ve on-
lara merhamet etsin. Ailemden kimsenin onlardan yaka silkti ini
(teberri etti ini) duymad m ve onlar hakk nda kt bir ey de demez-
lerdi.
iilerden bir grup O halde bu ailenin intikam n nas l iddia
edersin, yoksa sadece sultanl elinizden ekip ald lar diye mi?
ZeydAnlattnzdan daha zorunlusunu size syleyece im. B-
tn insanlardan ok Hz. Peygamber'in hkmranl k (sultanlk) hak-
k na biz sahibiz. Bunlar bizden onu ald lar ve bizi geri ittiler. Ama
onlar Kuran ve snnetle hkmedip insanlar aras nda adalet ettike
hkmn onlarn elinde olmas bizce kfr gerektirmez.
iiler grubu Bunlar sana zulmetmedi, sana zulmetmeyen kim-
selefi sava a armann manas nedir?
Zeyd Bunlar bana da size de ve kendilerine de zlmeden kim-
selerdir. Biz sizi Allah' n kitab na, Peygamber'in snnetine ve sn-
netlerin diriltil nesine, bidatlarn kald rlmasna a ryoru.
armza icabet ederseniz, mesud olursunuz, imtina ederseniz size
kar sorumlu deilim.

Bunun zerine Zeyd'den ayr ld lar ve biat bozdular. Halbuki


imam vard niye buna geldik dediler. Ama o imam Zeyd'in karde i
Muhammed Bakr olup o vakit lm olduu iin hayatta olan
Cafer'e, babasndan sonra bizim imam mzdir ve babas ndan sonra
imamla layk odur, Ali'nin o lu Zeyd imam de ildir, dediler.

Bunun zerine Zeyd onlara Rafiza (reddedenler) ad n verdi.


Oysa bugn (Taberi'nin zaman ) onlar Mugire'yi reddettikleri iin
Mugire'nin kendilerine Rafiza dedi ini zanederler.

Zeyd henz ayaklanmadan iilerden bir grup Cafer b. Muham-


med b. Ali'ye gidip Zeyd bizden biat al yor ne dersin diye sorduklar
zaman Cafer "gidin ona biat edin, o bizim en iyimiz, en faziletlimiz
ve efendimizdir" dedi i halde bunu gizlediler.

Daha sonra i ler yoluna girdi ve Zeyd arkada laryla birlikte


122 H. Sefer aynn ilk aramba gn (74o M.) ayakland ve

66
gn sonra cuma gn ldrld ve bylece Zeyd'in isyan da bastrl-
m oldu. Zeyd ld zaman krk ya nda idi 23 .
Zeyd lnce Esed o ullarndan biri Zeyd'in o lu Yahya'ya "Hora-
san'da ianz (taraftar) var, gizlen ve oraya git" dedi. Bir gece Yahya'y
evinde saklayp ertesi gn Abdulmelik b. Bi r b. Mervan'a giderek.
Zeyd senin akraband r ve akrabal k hakkn yerine getirmek vaciptir,
dedi. Abdulmelik evet affetmek takvaya yara an eydir, dedi. Adam
Zeyd ld ama o lu delikanlnn hi bir suu yoktur, e er Yusuf b.
mer (Irak valisi) yerini renirse onu ldrr, sen (Yahya'y )
yanna al gizle" dedi. Abdulmelik " erefle ba stne" dedi.
Abdulmelik " erefle ba stne" cevab n verince, adam Yahya'y
getirip ona teslim etti ve Abdulmelik onu saklad . Yusuf'a ihbar edildi
ve o da Abdulmelik'e Yahya'nn senin yannda olduunu rendim.
Allah'a sz veririm ki onu bana getirmezsen senin hakk nda halifeye
yazaca m, diye haber gnderdi. Ama, Abdulmelik yle cevap
verdi. Sana yalan ve uy durma bir haber getirdiler. Ben idareme kar
benimle mcadele ve benden daha ok hakk olduunu iddia eden,
adam nasl saklarim. Aleyhimde olan bu gibi szleri kabul edece-
inden korkmazd m. Yusuf b. mer Bi r'in olu vallahi do ru sy-
ledi, byle bir kimseyi saklayamaz, diyerek Yahya'y takipten vazgeti.
Yahya da kendisini aramadan vaz geildi i bir zamanda bir k sm
Zeydlerle Horasan'a geti232 .
Burada nemli bir noktaya daha dikkati ekmek istiyorum.
Yahya Horasan'a gidince gene gizlenmiye devam ediyordu. Irak
valisi Yusuf b. mer Horasan valisi Nasr b. Seyyar'a yazarak Yahya'y
yakalamasn istemi ve hatta kald evi bile bildirmi ti. Nasr, ev
sahibi olan Hari b. Amr' ararak Yahya'n n teslimini istemi adam
vermeyince alt yz sopa vurdurmu ve nihayet Hari 'in olu Kurey,
babam ldrme, ben yerini syleyece im diyerek Yahya'y Nasr'a
teslim ettirmi tir. Nasr, Yusuf b. mer'e o da halife Velid b. Yezid'e
yazm, Velid, Nasr'a "Yahya'ya eman ver onu ve adamlar n sal-
ver" diye yaznca Nasr Yahya'y ararak fitne karmamasn
tenbihleyerek halife Velid b. Yezid'e gitmesini syledi ve kendisine
bir miktar para verdi ve Yahya adamlar ile yola kt . Fakat Nasr
geece i yollar zerinde bulunan devlet idarecilerinden Yahya'y
sk kontrol altna almalarn ve hepsi bir birine teslim etmesini ve
231 Taberi 5/ 49 8- 499, 504-505, Zeyd iin bak bn el- mad, ezerat i / 158, H. .H.
Tarih 1/ 4o6, bn Hallikan 5/ 120, 122, 6/ o, i '1,7/ 105, 06, el-Kummi 74.
232 Taberi 5/ 505-506.

67
bir yerde fazla durmamalarm emretmi ti. Yahya Irak valisi Yusuf
b. mer tarafndan bir suikasde kurban gitmekden korkuyordu.
Fakat Bayhak'a gelince Nasr, Serehs valisi Abdullah b. Kays ve Te-
mini kabilesi ba kan Hasan b. Zeyd'e, Ebre ehir valisi Amr b. Zura-
re'ye gidip, Amr' n bakanlnda Yahya ile savamalarn emrediyor
ve on bin ki i ile Yahya'ya hcum ediyorlar. Amr lyor ama netice
de Nasr, Salim b. Ehvez'i gnderiyor Yahya yeniliyor aln ndan bir
okla vurulup, ba kesilerek Velid'e gtrlyor, vcudu orada as lyor
(yakld ve kl havaya uuruldu, ( 25 H. 743 M.) 233 . Taberi'nin bura-
da anlattna gre Yahya isyan etmemi anszn kendisine hcum eden
kuvvetlere kar koymutur. Oysa ba ka kaynaklar Yahya'n n zuhur
etti ini yani ortaya kp isyan etti ini ifade ediyorlar234. elKummi'nin
ifadesine gre Yahya'nn kardei sa b. Zeyd imam oldu2". Bu sa hak-
knda istedi imiz fazla bilgiyi bulmak mmkn olmad ise de bula-
bildiimizin zetini vermekte fayda var.
Abbasi Hallfesi Mehdi, air EbulAtahiyye'yi iir sylemekten
vazgeti i iin hapse att zaman air orada ad mechul, saylmayan
ad gemeyen iyi giyinili ya l bir zatla kar latn ve sa b. Zeyd'i
ele vermedi i iin hapse atld n ve sa'nn adamlarndan olduunu
anlatmakta, sonra ikisi beraber Mehdi'nin (158-169 H.775-785
M. karsnda getirildiklerini, adamn gene sa'nn yerini bilmedi-
ini sylemem esi gerekesiyle boynu vuruldu unu ve bunun zerine
kendine iir syleyip sylemeyece i sorulunca syleyece ine sz ver-
dii iin serbest b rakldn belirtmektedir 2".

Mehdi 775 ile 785 arasnda halife oldu una gre bu hadise bu
sre iinde vuku bulmu olmaldr, ama elKummi ve Nevbahti
Yahya'dan sonra imamln nce karde i sa b. Zeyd'e, sonra da Mu-
hammed b. Abdullah b. Hasan b. Hasan'a geti ini sylemektedirler327.
Buna gre sa nce, Muhammed sonrad r ve tarihler de Muhammed'-
in (145 H. 762 M) y lnda ldn bildirdiine28 gre sa'nn da en
azndan ondan bir ka gn nce lmesi gerekiyor ki kendinden sonra
Muhammed'in imaml sabit olabilsin. Yoksa bir zamanda iki ima-
mn varln kabul etmek gerekecektir ki bunu syleyene henz

233 Taberi, 5/ 536-538, Hasan brahim Hasan / 406-407


234 Mesudi, Muru I / 167, bn Hallikan, ezerat 5/ 123, 6/ I I.
235 el-Kmmi, F rak 74.
236 bn Hallikan 225.
237 el-Kummi 74, Nevbahti 51.
238 H.I.H. 2/ 128 Taberi 6/ 222,230.

68
rastlamad k. bn Hallikan'n sa hakknda anlatt olay 775 ile 785
yllar arasnda gemektedir. bn Hallikan yl zikretmiyorsa da bu
olayn Mehdi'nin hilafetinin on yll k sresi iinde belirsiz bir zamanda
gemesi gerekiyor.
" ezerat" sahibi, Ebul Atahiyye'nin k ssasma temas ediyor, ama
hapiste bulunan Zeydiyyeye mensub olup sa'nn yznden hapsedi-
len adam zikretmiyor, fakat bu arada Ebul Atahiyye'nin Zeydiyye
taraftar olduunu da kaydediyor 239.
sa b. Zeyd'in Muhammed b. Abdullah b. Hasan ile 145 H.
762 M. ylnda beraber bulundu unu fakat sa'nn reis olmad n
Taberi'nin ifadesinden anhyoruz 240. Ebu'l-Hasen E 'ari de, brahim b.
Abdullah b. Hasan Basra'da ayakland zaman sa b. Zeyd'in onun
maiyetinde olduunu zikrediyor24. Buradan anla lyor ki sa b. Zeyd
ba rolde oynamyor. elKummi ile Nevbahti'nin ifadelerinde onun
imamlk vasfn tesbit etmenin zor oldu u grlyor. Zira Zeydiyye'-
ye gre imam olmak iin hem imaml n ilan edecek ve hem de k l
kuanacaktr. sa b. Zeyd'in her nekadar isyanlara kat ld anla -
lyorsa da imam ve reis olarak de il, ba kasnn yannda dier akraba
isyanlara katld gibi bir durumda oluyor. Zeyd'in artlarn kcy-
duu ve balatt imamlk mcadelesinin, devamnn tesbit edebildi-
imiz kadar ile tarih srasna gre burada zikredilmesi, pek az
bilinen Zeydiyye frkasndan ziyade, buna, Zeydiyye hareketi demenin
daha do ru olduunu ortaya koymaya yarar. Burada grlece i gibi
bu harekete kat lan ve bunu srdren Hz. Hasan' n soyu ile Hz.
Hseyin'in soyundan Zeyd'in koludur. Zeyd'in karde i Muhammed
Bakr' n kolundan tasvib edenlerden ba ka katlanlar ancak yard mc
durumdad r. Yukarda gecti i gibi Zeyd'in olu Yahya 125 H. 742
M. ylnda ldrlmt.
145 H. 762 M. ylnda Hz. Hasan' n soyundan Abdullah'n olu
Muhammed kendisini gizlice imam ilan ettikten sonra, ortaya km
fakat Basra'da olan karde i brahim ile ayn anda kmay kararla -
239 bn el- mad'a gre 2 / 25. Ebul-Atahiyye, Ebu shak smail b. Kas m b. Suveyd
3o H.747 M. de domu ve 2 I I H. 826 M. de lmtr. Mehur airlerden olup kendisine
zndk (dinsiz diyenleri reddetmek iin "Kelam kitaplarma son beyti zikredilen u anlamdaki
iiri sylemitir: Hey! Hepimiz phesiz yok olacaz nsan oullarndan baki kalan kimdir?
Rableri tarafndan yaratlmlardr. Ve hepsi de Rablerine dnecektir. alacak ey, Tan-
r'ya nasl isyan edilir. Veya inkarc onu nas l inkar edebilir? Her eyde bir ahid vardr ki
onun Bir olduunu gsterir ( ezerat 2 / 26).
' 24o Taberi 6 / 9o.
241 E'ari Makalat / 1 45.

69
trd klar halde ba aramad klarndan 242 Muhammed Medine'de ancak
iki ay on yedi gn dayanabilmi ve ldrlnce de isyan bast rlm-
t r. (145 H. 762 M.) 243 Bu, Hz. Ali'nin soyundan gelenlerin Abbasi-
lere kar ilk isyand r.Bu Muhammed ok dindar herkes tarafndan
sevilen ilim, fazilet shibi ve cmert bir zat oldu undan kendisi
Muhammed Nefsuzzekiye yani Ruhu Temiz lakab ile mehur olmu-
tur 244 . Karde 'i dris'i Kuzey Afrika'ya gndermi ti ki ileride onun so-
yundan gelenler Idris o ullar, devletini kurucaklard r. Muhammed
Nefsuzzekiye ld nde elli iki yanda idi245 . mam Malik, Medi-
ne'de Muhammed b. Abdullah'a yard m etmiti 246 . Muhammed'in
kardei brahim bn Abdullah 143 H. 76o M. y lnda Basra'ya gel-
mi karde i Muhammed'in imaml na davet etmeye ba lam kendi-
sine Imam' Azam Ebu Hanife gibi ilim adamlar gizliden yard m
etmilerdi. 145H. ylnn Ramazan aynn banda harekete gemi ti,
karde inin hareketi Ramazan' n on yedisinde bastrld iin kendi-
sinin umudu snd, ama harekete devam etti ve iki ay yirmi be gn-
lk bir mukavemetten sonra ldrld ve hareketi de snd (zilkade
25, 145 H. 763 M) 247. brahim ld zaman krk sekiz yanda idi248 .
brahim byk ba arlar gstermi , Bahama'da yenilmeseydi, Ebu
Cafer Mansur'u taht ndan edebilirdi. brahim kendisine Emiru'l-
Mu'minin (mslmanlarn bakan) ad n vermiti 249 . Her halde
bu karde i Muhammed'in lmnden sonra do mu olacaktr.
Mansur bu iki karde ten ok korkard ve onlar aldatp yanna getirt-
mek istedi, buna muvaffak olamad , ama onlar sava meydanlarnda
bertaraf etti.
Burada dikkate de er husus Zeyd'in taraftarlar = bu sava -
larda bulunmu olmalard r. Bu yzden bu hareketler Zeydiyye'nin
hareketi say lr.
Hz. Hasan'n soyundan gelen Ali olu Hseyin'in bakanlnda,
Abbasi Halifesi Hadi zaman nda, 169 H. 785 M. ylnda Medine'de
bir isyan ba lamt . Buna sebeb Medine valisinin Hz. Ali'nin soyundan
bulunanlara ktlk etmesi oldu u zikrediliyor. Hseyin Medine'yi
242 H. .H. 2/ 138.
243 Taberi 5/ 23o.
244 Ear, Makalat I / 145, Hasan brahim Hasan 2/ I24- I29. ,
245 ezerat I / 213, Mesudi krkbe yanda oldu unu sylyor (Muruc 2/ 2 37)
246 Hasan brahim Hasan 2/ 130.
247 Taberi 6/ 251, 262-263, ezerat T / I24 H.I.H. 2/ 136.
,

248 ezerat 1 / 214.


249 el-Kummi M.C. Me kur notu 209.

70
elde ettikten sonra adamlar ndan (ia) halifelii iin biat alp Mekke'-
ye hareket etmi ve Mekke'ye alt mil mesafede (Fah denen yerde)
Abbasi ordusu ile kar lam ve iyi bir ekilde sava masna ramen
feci bir biimde kendisiyle beraber bulunan akrabas nn bir ksm
ldrlm t. Kerbel'dan sonra Fah'daki faciadan daha byk
bir facia bu ailenin ba na gelmemiti250. Hasan'n olu Abdullah' n
olu dris, ki Medine'de len Muhammed ve Irak'ta len brahim'in
kardeidir, Fah'tan kurtulmaya muvaffak oldu. M sr'a gitti (172
H. 788), orada posta mdr Vad h isminde rafz birisi vard , ona
dokunmad ve dris'i posta ile Magrib'e (Fas'a) gnderdi. Bunu duyan
Harun Reid Vadll' astrd ve Yemmeli anmah ad nda birim
gndertip dris'i zehirletti (177 793 M.) 25 .
tdris'in karde i Yahya b. Abdullah Fah sava ndan kurtulup ka-
m ve Deylem'e gelmi orada kendisinin imaml n gizlice yaymaya
balam, Harun Reid Fadl Bermeki'yi zerine gndermi , Fadl
savamadan onu kand rm kendisine garanti vermi ve Badad'a
Harun Reid'e teslim etmi , Harun Reid ona ikramda bulund ktan
sonra hapse atm, Zubeyr oullarndan Bekkar b. Abdullah' n
Yahya'nn aleyhine Harun Reid'e tahrikte bulunarak zehirletil-
mesine ve hapiste lchlrlmesine sebeb olmu tur252.
Hasan soyundan Cafer o lu Muhammed. Magrib'de Thert de-
nilen yerde ayaklanm ve orasn ele aeirmi ti 253 .
99 H. 814 M. yhnda Hz. Hasan' n soyundan smail olu Ib-
rahim o lu Tabataba denen) Muhammed, Cumadiyel ah rin
onunda Kfe'de isyan edip Muhammed Al'inden, raz olunacak(?)
bir adama davet etme e balamt. Sava ve tekilat i lerinin bana
Ebusseraya denen Seriy b. Mansur'u geirmi ti. Muhammed On
Tabataba) nin ortaya kmas na ait eitli sebebler ileri srlyorsa
da aslnda isyan etmee frsat arayan bir inanca "Zeydiyyeye" sahip
olduundan basit bir sebebten ayaklanabilece i gibi, bu inancta
olduklarndan vali ve halife tarafindan da rahat b raklmamlard r.
En kuvvetli bulduumuz sebeb udur: Ebusserye, Herseme b.
A'yun'un adamlarndan oldu u halde kendine hakk verilmemitir.
250 H.I.H. 2/ 138-139; E ari, Makalat I / 132,145, Yakut, Mucem el-Buldan 4/ 237,
Taheri 6/ 410-412.
251 Taberi 6/ 416, H.I.H. 2/ 141-142.
252 Taberi 6/ 450-455, E ari, Makalat I / 146.
253 Eari, Makalat 1,/ 146 rahert, Afrika'n n kuzey batsnda (EksalMarib) bulunan
bir ehirdir (Mu'cem el-Buldan 2/ 7).

71
Ebusseraya da Kfe'ye gidip Muhammede biat eder ve Muhammed
de zaten byle bir i e haz rd r, isyan eder ve Kfe'de kendisine uyan-
lar o al r, ama hkmetin gnderdi i ordu ile ilk arp mada Mu-
hammed galip gelmi tir, ald ganimetten Ebusseraya'ya vermedi-
inden Ebusseraya Muhammed'i zehirlemi ve Receb aynn ilk
perembe gn 199. 814 M. aniden lm ve Ebussereya Muham-
med'in yerine gen bir delikanl olan Hz. Hseyin'in soyundan. Zeyd'-
in olu Muhammed o lu Muhammed'i geirmi , ama btn i leri
Ebusseraya kendi elinde tutmu tur. Abbasi veziri Hasan b. Sehl'in
Muhammed o lu Abdus idaresinde gnderdi i orduyu (drt bin
kii) tamamen yok etmi ve geri kalan n esir alm , Kfe'de para
bastrmt . in bu duruma geldi ini gren Vezir Hasan b. Sehl,
eskiden kzd rm olduu Hersemesyi Ebusseraya ile sava maya zorla ik
na etmesi zerine ve Ebusseraya ma lup olmaya ba lam, ama gene az-
mi krlmam Hasan Eftas' n olu Huseyn'i Mekke'ye ve Hasan' n to-
runlar ndan Suleyman olu Muhammed'i Medine'ye hacc kumandan
(emiri) olarak gndermi , Hseyin Arefe gn ak am Mekke'ye girmi
ve 199 H. 814 M. yl kana kadar "Mina'da kalm , Suleyman olu
Muhammed de ayn yl Medine'de geirmi ti.
Ebusseraya bu y l malubiyetle bitirdikten sonra 20o H (815
M) Muharrem aynn on altsnda Kfe'de Ali soyundan olan taraf-
tarlar ile kat . Nihayet Celevla'da yakalan p Vezir Hasan b. Sehl'e
getirilmi ve Rebilevvelin onunda Ebusseraya'n n boynu vuru-
mutu (20o H. 815 M) 254 .
Burada unu tesbit etmi oluyoruz. mamlar her hususta emir ve
ferman verirken Ebusseraya idare, kumanda ve te kilat ilerini eline
alm ve gen olan inamlara da emirler vererek onlar saa sola gn-
dermi . Ancak "Mektil elTaliniyyin'de Muhammed b. brahim
ld zaman Ebusseraya'ya vasiyet etti i ifade ediliyor2". Halbuki
Zeydiye mezhebine gre imam olamaz. nk Fatma soyundan de il-
dir. 20o H (815 M) y lnda Hasan Aftas' n olu Hseyin Mekke'de
kalm ama Abbasiler'e ve halka ok zlm etmi ler ve Hz. Hseyn'in
soyundan Cafer'i Sad k'n olu Muhammed'in o lu Ali'de bu cina-
yetlere i tirak etmi ve evleri bas p evli kad nlar kararak onlar ev-
lerinde uzun zaman tutmu lard r. Hasan Aftas' n. olu Hseyin hal-
kn tutumu ve kendilerine kar davrannn deitiini grm ve
Ebusseraya'n n ldn haber almt . Bunun zerine mam Caferi
254 Taberi 7/ 7-'23. Eari Makalat i / 147 vd.
255 Earl Makalat' n notunda nair Muhyiddin Abdulhamit tarafndan naklen I / 147.

72
Sadk'n olu Muhammed ahlakl bir zat olduundan halkn gznde
deeri vard , Hseyin ve Ebu Talibin soyundan olanlar zorla ona
halife olmasn kabul ettirmi ler, fakat ad vard , tesiri yoktu, onun ad
alt nda ahlakszlklar devam ediyordu. Hatta Mekke'de bu halife
Muhammed'in olu Mekke kad snn olunu karmt . Nihayet
Abbasi ordusu gelip Muhammed'i esir al p ona hem kendi ve hem de
Halife Memun'un emann verdi, o da minbere kp kendisine
halife Memun'un ldn bildirdiklerinden dolay halifeli i kabul
etti ini, fakat halifenin sa olduunu duymas zerine ona eskiden
olan biatn ,yenilediini, kendisi yz parmandan kard
gibi halifelikten kt n halka ilan etti. sa b. Yezid Celudi, Caferi
Sad k'n olu Muhammed'i Mekke'den alp Irak'a gtrd, vezir
Hasan b. Sehl'e teslim etti, o da Reca. b. Ebi Dahhk ile Muhammed b.
Caferi, Mervd-e olan Memun'a yollad (20i H. 816 M) 256 . ve Curcan'-
da ld (203 H. 818 M) 257. Eari Cafer'in o lu bu Muhammed'in nce
Hz. Hasan soyundan smail olu brahim olu Muhammed'e davet
etti ini kaydeder 258 . Ayn ekilde Hasan Aftas' n olu Hseyin de ona
davet etmi zaten Ebusseraya'n n Hseyn'i Medine'ye Muhammed
namna gndermi ti, lnce Hseyin kendisine davet etmi ti259. Ancak
Taberinin ifadesinden yukarda geti i gibi bu anla lmamaktadr.
Cafer'in olu Muhammed'in halifeliini ilan etmesinin iki ekilde
yorumlandn gryoruz. Biri Memun'un Ali R za'y resmen veli
and tayin etti ini bilmemesi, di eri de Musa Kaz m ile karde i bu
Muhammed'in arasinn iyi olmamas ve imamlk inanlarnda ara-
larnda ihtilafn bulunmasyd. nk iilerin bir ksm Cafer'in
olu Muhammed'in imamla daha layk olduunu iddia etti 26.
E ari bundan sonra Abbasi halifesi Mutas m zamannda
Hz. Hseyn'in torunlar ndan sa olu Muhammed olu Ali'nin
ktn anlatyor2". E ari'nin Makalatnda vermi oldu u bu fikri,
eseri ne reden Muhammed Muhyiddin ba ka yerde bulamad n
fakat 1Vlutem d zamannda ayn soydan gelmek zere sa olu Ahmed

256 Taberi 7/ 124-127.


57 E arl, Makalat I / 15o, ezerat 2 / 7, H.I.H. 2/ 141-142, g .
258 Eari ayn yer.
259 Eari Makalat 1 / 150.
26o H. .H. 2/ 142-143. Memun 2o H (816 M) Ramazann ikisinde Cafer'in o lu Mu-
sa'nn olu Ali'yi veli and tayin etmi ti (Taberi 7/ 139) Ali Rza 15o H. domuu ve
203 H. 817 m. ylnda ld veya 'ldrld ( ezerat 2/ 6. H.I.H. 2/ 185 vd. Taberi
7/ 5o.
261 Makalat 1 J 5o, 154.

73
olu Muhammed olu Ali'nin isyan etti ini tesbit etmi oluyor 252 .
Bylece tarihi ynden E a i'nin Makalat' nda bir yan lma olduu
gibi soydan da bir ad d m bulunuyor. Bu yanl belki ms-
tensihlerden ne et etmi tir. Ama Muhyiddin'in de konuya fazla k
tutmad tarih kitaplarndan anlalmaktad r. sa'nn olu (Ahmed'-
in. olu) Muhammed'in olu Ali, Taberi ve Hasan brahim Hasan'a
gre bir takma ad olup, bu ad kullanan, (255 H. 864 M.) y lnda
Basra blgesinde Zen'lerin ba na geerek isyan eden kimse olup
ona Shibi Zen ad verilmi tir. Ondrt sene drt ay ve alt gn
devam eden bu isyan hareketinde bu Sahib-i Zen denen isyanc -
larn ba yukardaki ad takma ad olarak kullanmsa da baka ad-
lar daAbdurrahman o lu Muhammed olu Ali ve mer olu
Yahya kullanmtr263 . Talkanl Muhammed olu Ali adnda bir
hanl bu zencilerin ba idi ve Sahib elZen olarak amlmt2". Allah' n
kendisini, Zencileri yoksulluktan kurtarmak zere gnderdi ini ve
gaybi bildi ini iddia etmi , peygamber oldu unu ileri srm t'.
Buradan u neticeyi karmak mmkndr: Hz. Ali'nin soyundan
gelen kimseler, tarihte imaml k iin isyanlara, mezheplere ve haks z-
lklara kar ayaklanmalara sebeb olduklar ndan ve bunlar n halk
arasnda mehur olmalarndan tr, kendi davas na me ruluk
kazandrmak isteyen kimselerin Hz. Ali'nin soyunu istismar etmi
olduu tesbit edilmi oluyor.
Zeyd'in soy undan Hseyin olu Yahya o lu mer olu Yahya,
Taberrnin ifadesine gre geim s kntsndan Horasan'dan Ba dad'a
(Medinet elSelam) ve oradan Kfe'ye gelip isyan etmi (25o H 864 m.)
Zeydiler kendisine katld gibi, her tabakadan adamlar kendi-
sine iltihak etmi Kilfe'de kendisine biat edilmi ve ii tehlike arzet-
mee balam ise de tecrbesiz kimselerin szlerine kanarak Hseyin b.
Ismail Kumandasnda olan ve gece istirahata ekilen halife ordusuna
baskn yapmlar ama acemiliklerinden ba ar gsterememi lerdir.
Yahya'nn lmyle bu isyan da snm oldu (25o H. 864 M) 266.
Yahya'nn isyan Kfe'de bast rldktan sonra Tahir o ullarnn
(Karde , amca ocuklar olarak) durumu Taberistan taraflar nda
kuvvetlenmi ti. nk Yanya' ldren Tahir olu Abdullah olu

262 E. Makalat / 15o (not).


263 Taberi 7/ 543-546.
264 H. .H. 3/ 209.
265 Taberi 7/ 544, 545, 8/ 144, H. .H. 3/ 209, 2 o, ezerat 2/ 155-156.
266 Taberi 7/ 425-429, E art 1 / 15i.

74
Muhammed olup, kendisine halife Mustain araziler (ikta) hediye
etmiti, zaten karde inin tayin ettii Sleyman b. Abdullah oralara
mir idi. Halka zulmetme e balamlar, halk bunlardan kurtulmak
iin Hz. Ali'nin soyundan Muhammed b. Ibrahim'e ba vurarak
ba larna gemesini istemi , ama o bunu kabul etmemi ve bu i e
daha layk Zeyd olu Hasan' (bu Zeyd, me hur Zeyd'in amcas
Hasan'n soyundand r) 267 gstermi ve bu Hasan gelip onlar n ba na
gemi ve ayaklanm tr (250 H. 8 64 M). Bu y l iinde Rey ehri Ha-
san' n eline geince orada bulunan Hz. Huseyn'in soyundan sa olu
Ahmed ve Hz. Hasan' n soyundan olan dris b. Musa ortaya kyor.
Ahmed bayram namaz n kld ryor ve Hz. Muhammed'in Al'inden,
raz olunacak bir ahsa daveti ilan ediyor 258 . Ancak ilk ylda epeyce
baar gsteriyor ve galibiyet ve ma lubiyet iinde (27o H. 883 M)
ylna kadar devam ediyor. O, bu y lda lnce, yerine Karde i Mu-
hammed b. Zeyd geiyor 269.
Bu Muharnmd b. Zeyd de 287 H. goo M. y lnda, Muhammed
b. Harun'un emrindeki devlet ordusu tarafindan ma lup edilerek
ldrlm ve olu Zeyd esir edilmi tim.
bn Esir'in bey an na gre 251 H 865 M y lnda Kazvin'de
Hz. Hseyn'in soyundan smail (nc) olu Ahmed olu Hseyin
Arkat ayaklanm ve Tahir oullarnn valisini Kazvin'den koymu-
turm. Fakat Ebul Ferec Mekatil elTalifiiyyin adl eserinde Hasan b.
Zeyd'in bunu ldrdn ve ldrme sebebi olarak da kendi na-
mna imamlk istedi ini yani Hasan'n arzusuna muhalefet etti ini
gsteriyorm.
2 g H. 834 M. ylnda Hz. Hseyin'in soyundan Ali o lu Kasm
olu Muhammed, Mutas m zamannda Horasan'da ayaklanm ve Hz.
Muhammed'in Ali'nden raz olunacak birine davet etme e balamt.
Tahir olu Abdullah ile aralar nda geen bir ka sava tan sonra
yakalanm Badad'a Mutasm'e getirilmi ve hapsedilmi ti. Bayram
gecesi kam veya ka rlm . Sonu mehul kalm olduundan,
lmedi ine ve tekrar gelip dnyaya adaletle dolduraca na inananlar
bulunuyordu. Zeydiyye'nin Carudiyye kolunun fikirlerine mutema-
267 Eari Makalat I / 151.
268 Taberi 7/ 433.
269 Taberi 7/ 429-433, 'bn Hallikan 6/ 424-
27o Taberi 8/ 204, Esari Makalat I / 151.
271 bn Esir 7/ 58 (251 H)?
272 Ebul Ferec, Mekatil el-Talibin?

75
yildi27 . Hz. Hseyn'in soyundan Hamza o lu Muhammed olu
Hseyin 25 H. 865 M. ylnda Abbasi halifesi Mustain zaman nda
Kfe'de ayaklanm , kendisine kar Muzah rn b. Hakan gnderilince
Samerra'ya kam 274 ve Mutez halife olunca ona biat etmi ti. Hseyin
bir mddet sonra gene kam , tekrar ayaklanmaya haz rlanrken yaka-
lanp hapsedilmi ve on seneden fazla hapiste kald ktan sonra Mu-
temid tarafndan 268 H (881 M) de serbest b raklm ; Kfe civarnda
isyan etmi apulculuk yapm olduundan halk tarafndan nefretle
karlanm hapse at lm, 27 H (883 M)'de lm tns.
251 H M. 865 ylnda Mekke'de Hz. Hasan' n soyundan brahim
olu Yusuf olu smail ayaklanm Mekke valisi kam,, Ismail Mek-
ke'yi yamalam, halk a brakm ; Medine'ye gitmi orann valisi
de kam tekrar Mekke'ye dnm , Arafat'ta gece ve gndz hac -
lar bulunamam ve halk soymu ve nihayet 252 H (866 M.) Rebiul
evvelin ikinci gecesi lm ve yerine karde i Muhammed b. Yusuf
gemi, o da Medine'ye yiyecek gidecek yolu kesmi , EbusSac,
zerine gnderilmi ve kaarken yolda lm tr276.
Zeyd'in 122 H 739 M.) meydana getirdi i hem fikri ve hem fiili
hareket Islam tarihinde byk kar klklara sebeb olmu , AliFatma
soyunu bir bayrak alt nda toplama amac n gtm, bu soydan
gelenlere imam (devlet ba kan) olma inancn a lamt . Kendini
ve zaman uygun bulanlar imaml klarn ilan etmi ler, bazan da kendi
hayat artlar ve bazan toplumun hayat artlar kendilerini, mevcut bo-
zuk devlet idaresine ve zalim valilere kar ayaklanmak zorunda b rak-
mt . Ama hi biri Abbasi halifeliini devirip yerine geme e muvaf-
fak olamamt. Yukarda ksaca deindiimiz tarihi olaylarda baar-
szlk sebeblerine inmeyi gaye edinmedi imizden, onlara i aret etmek
de yanltc olabilir. Yalnz bundan sonra grece imiz gibi aile ok
dalm, deiik grlere ayrlmlar ve yabanc unsurlar,
nmlara halisane ve inanla yard mc olmaktan ok, onlara
yaklaarak nfuzlarn artrmak ve mevki sahibi olmak amac n
tamlard r. Bunun iin de imaml a fazla nem vermemi ler-
di. Dier bir nokta, amca o ullar olan Abbasi ailesi de onlar-
dan her zaman endi e duyduu iin, onlara hi gz at rmama-
ya azmetmi lerdi. nc bir nokta Hz. Ali'nin soyunun geni lemesi,

273 Taberi 7/ 223-224, E ari Makalat 1 / 1354,149 ve bu sayfalardaki notlar.


274 Taberi 7/ 477-
275 Eari Makalat 1 / 152 ve not.
276 Taberi 7/ 492, 513, E ari Makalat 1 J 153 ve not.

76
her tarafa yaylmas da aile disiplininin kurulamamasma sebeb ol-
mu, bir yerde her hangi bir sebebten biri ayaklanm sa, ba ka yer-
deki onlarla uzaktan ili kisi olan bir aile de devlet idarecileri tarafn-
dan tedirgin edilmi tir. Mesela Emevi halifeli inin, Hz. Ali soyunun
gayretinden ziyade Abbas soyunun siyasi i leri yrtmekteki ba ars
sonucu, ykldn kabul etmek gerekmektedir. E er Abbas soyu i e
karmasayd , Hz. Ali'nin soyu Emevi saltanat n ykabilecek miydi,
nitekim Abbasi saltanat n ykamad . Basit olarak bile olsa tarihi
olaylar tahlil edilince yapam yaca neticesine varmak gerekiyor.
Dediimiz gibi bunun yorumu uzun ve derin bir incelemeye ba ldr.
unu srarla sylyoruz, ama ne derece hakl yz, onu kesin
hkme ba lamak zordur. Hz. Hseyn'in soyundan olan Ali Zey-
nelabidin'in o lu Zeyd, Hz. Hasan' n soyuna da amil olan imamlk
nazariyesini ortaya atmasayd , acaba o soy da Hz. Ali'nin olu Mu-
hammed Hanefiye gibi tarihe mi kar acakt ? Karrnasa bile hayatn
daha ziyade Zeyd'in imaml k nazariyesine borludur ve bundan do-
laydr ki Hasan soyundan ayaklananlar daima Zeydiye'yi yanlar nda
bulmulard r.
Zeydiyyenin Kollar :
imdi de bu kadar canl ve fikri bir hareket meydana getiren
Zeyd'in etrafnda kmele erek ortaya kan frkalar grelim. Ba -
kalarndan olduu gibi Zeydiyye'yi de say ca azaltan ve o altan ya-
zarlar vard r. Bugnk siyasi partiler bu hususta gzel bir rnek te kil
etmektedir. ahsi garz ve h rslarn insanlar nasl bir ahs etrafnda
toplad n gryoruz. E er parti tzkleri ilmi bir incelemeye tabi
tutulsa aralar ndaki farklar n zoraki farklar oldu u gzden ka-
maz. Aralarnda gerekten ideolojik fark bulunan partiler, ancak bir
ka partiyi bir grup alt na aldktan sonra ortaya kabilir.
te slam tarihinde de siyasetle kar k, daha do rusu siyasi
amala ortaya kan mezheplerde de ayn benzerlii ve farklar n an-
cak baz kimselerin ahsi amalarna hizmet etmekte Oldu u grlr.
A- Carudiyye:
a) Ebu'l-Card'un adamlar Hz. Peygamber'in Ali'nin imaml -
n vasfla sylemi olduuna inanrlarm. Bu unu ifade ediyor ki
Hz. Peygamber Hz. Ali'nin an n anmam. O'na uygun d en s-
fatlar zikretmi tir. Aslnda insan en iyi anlatan ve tarif eden o'nun
277 ehristani, /212; Ba dad, el-Fark, 3o. mam Buhari, Ebu'l-Carud'un ( 3o-
6o) aras nda ldn zikretmitir.

77
zel addr. Bir kimseye uygun olan s fatlar ba kasna da uygun
olabilir. Byle bir tayin insanlar n zihnini kartrmak olaca iin
Hz. Peygamber'in Hz. Ali'yi kasdetti ini ayrca ispat etmek gerekir.
Ebu'l-Card-Ziyad b. Munzir (Ziyad) olup, Muhammed Bak r de-
nizde yaayan canavar ( eytan) anlam nda ona "Serhub" demi tir.
nk Hz. Ali'ye biat etmediler diye sahabeyi kafir saym lardr.
Hz. Ali'den sonra o lu Hasan ve ondan sonra Hz. Hseyi'nin imam
olduunu iddia etmilerdi. Ebu'l-Card'un rivayet etti i hadisler
zayf olduu iin terkedilmi tir278.
b) Hz. Ali'nin vasiyetle imam olduuna inananlar Hz. Hseyin'-
den sonra imametin' son buldu una inanrlar. Hz. Peygamber, Hz.
Ali sonra Hasan ve ondan sonra Hseyin'e isimlerini syleyerek
imaml vasiyet etti ini iddia ederler. Onlardan sonra herhangi
bir kimsenin imamln ileri srmezler 279. c) Muhammed b. Abdul-
lah b. Hasan b. Hasan b. Ali b. Ebi Talib (Nefsuz Zekiyye'yi bekle-
yenler onun ldrld ne ve ldne inanmayanlar onun dnp
geleceine inanrlar, onu beklemektedirler. Beklenilen Mehdi olup
gelerek dnyay adaletle dolduracaktr280. Ebu Cafer Mensur (Ab-
basi Halifesi) Muhammed Nefsuz Zekiyye zerine sa b. Musa'y ve
Humeyd b. Kahtaba'y gnderip onunla sava mlar ve neticede
ldrlmtr2".
d) Muhammed b. Kas m b. Ali b. mer'in gelmesini bekleyen-
ler de vardr 282 . "Tabkan" ehrinde isyan etti i iin "Tabkanl "
Sahib Tabkan denmitir. Mutasm, zerine ordu gndermi Mu-
hammed malup edilerek esir edilmi ve Mutasm'a getirilmi o da
onu hapsetmi tir. Bundan sonra kimi kat na ve kimi de ld-
ne inanrlar. Hayatta oldu una inananlar onun tekrar gelip ka-
can iddia ederler"'.
B) Ebrakiyye :
(Bunun hakk nda da bilgi elde etme imkan olmad )
C) rkiibiyye : Yakub ad nda birine uyanlar n frkas olup Ebu
Bekir ve mer'in halifeli ini kabul ederler; ancak Eb Bekir ve mer'-
278 E1-Fark' n haiyesi, 3o.
Not: , M.M. Abdulhamid Nr. isferayint, et-Tabsir, 16.
279 Ebu Muhammed Hasan b. Musa, F raku' - ia, 54.
28o Badadi, el-Fark, 31.
281 Ebu'l-E 'ari, Makalat, t /145; Mesudi, Muru, 3 /3o6-8.
282 Badadi, el-Fark, 31.
283 Ebul-Hasan Eari, Makalat, I /149.

78
den yaka silkenlerden (teberri) uzak, beri olduklar n sylemezler.
llerin dnyaya dnece ini (rac'a) inkar ederler ve bu inanca ba l
olanlardan uzak dururlar 284.
D) Nimiyye : Nim b. Yemen ad nda birinin kurdu u mezheb-
dir. mamln Ali'nin hakk olduunu ve onun Hz. Peygamberden
sonra en faziletli kimse oldu unu iddia ederler. Onlara gre, mmet
Ebu Bekir \ e mer'i halife tayin etmekle gnah olan bir yanl deil,
en iyiyi yapmay terketmek yanln yapmtr. Osman'dan ve Ali ile
savaanlardan uzak durur ve onlara kfr isnad ederler 2".

E) Suleymaniyye : Geririyye :
Cerir olu Suleyman' n adamlarnn kurduu mezhebdir. mam-
ln (seim) yoluyla oldu una ve iki iyi ve sekin mslman n
semesiyle ve biat ile gerekle eceine inanrlar. Daha faziletli kimse
varken daha az faziletli kimsenin imaml (devlet ba kanl) caizdir.
Ebu Bekir ve mer'in halifeliklerini kabul ederler. Zurkan' n Cerir
olu Sleyman'dan anlatt na gre, Ebu Bekir ve mer'e biat yanl
ise de bundan dolay fasklk gerekmez. Ne varki mmet daha lay k
olan terketmi tii . Sleyman H7 .0smanWtenkit edildi i hadiselerind
dolay tekfir eder. Ali, ona gre sap kla dmez ve onun sap k oldu-
una dair drst ve adil bir ahit bulunamaz. Fakat bu inceli i halkn
bilmesi gerekmez 286 . Ehli snnet, Hz. Osman' tekfir etti inden tr,
Cerir olu Suleyman tekfir eder 287. Cerir olu Suleyman Harun
Re id'in muasr olup Zeydiyye'nin kelamc larndan sayhr288. Bunlar,
Hz.Aye'yi, Zubeyr ve Talha'y Ali'ye kar savamalarndan dolay
tekfir ederler 289 . Buna ra men Sleymaniyye iki meseleden dolay
imamiyye'yi (Keysaniyye olmal) ak sapklkta grrler.
a) Allah' n fikrini de itirmesi (Beda) meselesi yani gelecekte
yapacaklar n syledikleri bir i i yapamazlarsa Allah (ha a!) fikrini
deitirdi demek suretiyle kendilerini temize karmalardr ki
bunu ilk icad eden Muhtar Sekafi'dir ve bu a k bir sapklk-
tr.

284 Eari, Makalat / 137, el-Fark 34. M.M. ne ri.


285 Eari Makalat / 137, Mesudi bu f rkaya yamaniyye deyip Kfeli Muhammed b.
Yeman' n adamlar olduunu kaydeder (Muruc ?).
286 Eari Makalat i / 135-136, sferayini 17, el-Kummi 7.
287 el-Fark 32-33.
288 M.C Mekr, el-Kummi 141 not.
289 elKummi 8 (141 not).

79
b) Zalimlerin yan nda onlara ho grnmek iin syledikleri
bir szden dolay tenkit edildikleri vakit biz onu kendimizi korumak
iin (Takyye) syledik, dernei de kabul etmezler 29.

F) Betriyye ( Zeydiyye) :
Bunlar, Hayy olu Salih olu Hasan'n adamlardr. Butriyye den-
mesinin sebebi yle izah ediliyor: Sedir diyor ki, bir gn imam Mu-
hammed Bakr'n yanna, ilerinde Seleme b. Kuheyl, Ebul Hafsa ve
Kesir Neva'nn da bulunduu bir cemaatla birlikte gittim. M. Ba-
kr'n yannda karde i Zeyd b. Ali de vard . Bu cemaat Muham-
med Bakr'a: Biz Ali'yi, Hasan' , ve Hseyn'i dost kabul eder,
dmanlarndan uzak dururuz (teberri ederiz)? Muhammed Bak r
evet dedi. Bu cemaat: Ebu Bekir ve mer'i dost kabul eder,
dmanlarndan yaka silkeriz ? Zeyd onlara dnd ve Fatma'dan
da yaka silkermisiniz? I imizi berbat ettiniz (betr ettinizkesdiniz)
Allah sizi de berbat etsin (betr etsinkessin) dedi, ve bundan dolay
Kesir Neva'ya "Ebter" ve mezhebine de Butriyye(*) veya Ebteriyye
denmi tir2".
Bazlarna gre de Kesir ibn ismil enNevv'mn 292 lakab "Eb-
ter" olduundan Butriyye denmi tir 293 . ehristani, Butriyye ile Salihiy-
ye'nin Hasan b. Salih b. Hayy'a nisbet edilen ayn frka olduunu
sylemektedir. E ari, Betriyye frkas Salih'in o lu Hasan ve Kesir Ne-
va'nn frkas diyor 294 . ElKummi, Butriyye frkas Ashab Had isin
frkas derken bunlarn iinde Salih olu Salim'i, Uyeyne o lu Ha-
kem'i, Kuheyl olu Selerne'yi EbulM kdad Sabit Haddad' zikredi-
yor 295 . ElKummi deiik sayfalarda pheciler ( kkak) ve Butriyye
frkasnm Ashab- Hadis'in frkas olduunu ifade ettikten sonra bu
hadisciler iinde Said olu Sufyan Seyri, Abdullah o lu reyk, bn
Ebi Leyla, Muhammed ibn dris fii, Enes o lu Malik ve benzer-
lerini zikreder296. Dier bir yerde "Butriyye"nin Salih o lu Hasan' n
ve onun fikrine uyanlarn frkas olduunu anlatr 297 .

290 M. Ebu Zehre, el- mam Zeyd 199.


(*) Butriyye'dir ama Hafz "Betriyye" demi tir. (Tacul Arus o /98).
291 M.C. Mekur, el-Kummi, not Ilo Rical el-Ke i'den naklen.
292 Mizan 3 402.
293 Eari Makalat / 136.
294 Makalat 1 / 36.
295 el-Kummi o.
296 el-Kummi 6.
297 el Kummi 7.

80
Bundan anla lyor ki Butriyye frkasnn asl fikir yapsn mey-
dana getiren Salih o lu Hasan'd r. Ancak bu frka kitaplar , genel-
likle Butriyye mezhebini Kesir Neva'ya nisbet etmektedirler 293 . But-
riyye frkasn nce Kesir Neva' kurmu ve sonra Salih o lu Hasan ve
dierleri bu mezhebe intisab etmi tir. Salih olu Hasan' n gvenilen
bir hadisci oldu u, Buhari ve Mslim ondan hadis nakletmeyi do ru
bulduklar nakledilir; Zeydiyye'nin de ileri gelenlerinden olmas ha-
sebiyle bu mezhep ona da nisbet edilmektedir. Bunun iin Butriyye'-
den Salih olu Hasan ifadesinin kullan lmas daha do ru olmaldr.
Kesir Nevi hakk nda fazla bilgimiz yoktur. elMizan'da 169 H.
(785 M.) ylnda vefat etti i zikredilmektedir 299.
Aslen Hemdanl Kfe'nin fkhs ve Zahid'i olan. Hayy o lu
Salih olu Hasan hadisi ve hadiste gvenilen, iyi zapteden bir zat
olup Ebu Nuaym ondan daha faziletlisini grmedim demi tir. ii
temayll olup mam Zeyd'in o lu Isa'ya kzn vermi ti ve onunla
beraber bir yerde yedi sene gizlenmi tir. Abbasi halifesi Mehdi
her ikisini arad ama bulamad . sa ldkten alt ay sonra da kay n
pederi Hasan ld ( oo-169 H. 718-785 M.)" 4.

BetrilTe' nin inanlar :


Onlara gre Hz. Peygamber'den sonra insanlar n en faziletlisi ve
imamla en layk olan . Hz. Ali'dir. Ama Ebu Bekir ve mer'in i-
mamlklar da geersiz de ildir. nk Ali imaml onlara brakm
ve bir zorlama olmadan onlara itaat etmi tir". Butriyye hakknda
mstenkiftir, bir hkm vermezler, onun ne aleyhinde e ne de le-
hinde bir ey sylemezler. Sebeb olarak lehinde ve aleyhinde olan
delillerin kendilerini kararsz klmasn ileri srerler 302. Eer Ali, Ebu
Bekir ve mer'in imamlklarma raz olmasayd , onlar da yanl
yolda saptm olurlard , szleri ilk Betrilerden nakledilmi tir" 3. Eari,
Salih olu Hasan' n Hz. Osmann tenkit edildi i ilerden sonra on-
298 el-Fark 33, sferayini 17.
299 Zahid Kevseri notu el-Tabsir 17.
300 ezerat i / 263, bn Nedim, el-Fihrist 267, Zahid Kevseri, sferayini'yi bu Hasan
hakknda kulland "onun bu hasletleri bilinmedi i iin hadis rivayetini Muslim kabul
etmitir" szn tenkid ederek onun hali btn Alt Kitap sahibi tarafndan iyi bilindiini
ve sferayi'nin onu tenkitte hocas nn (Badadi elFark sahibi) tezini oldu unu ifade eder.
Bk. z. k. reri, et-Tabsir 17 not.
3o1 Nevbahti 18, el-Kummi i I.
302 ehristani i / 216.
303 el-Kummi 18, Nevbahti 18.

81
dan uzak olduunu ifade etti ini, nakleder 304. Zahid Kevseri el-
Tabsir'deki notunda Salih o lu Hasan' n adna nisbet edilen Sali-
hiyye'nin ki buna Butriyye de dendi ini grdk, Zeydiyye frkala-
rmn Ehli snnette en yakn olan bulunduunu kay-deder3". Bu-
radan yle bir sonuca varmak mmkndr: Butriyye, bu frka-
kann ilk te ekkl etti i andaki ad dr ve sonra Sahil o lu Hasan' n
kuvvetli ahsiyeti sonucu ona nisbet edilmi tir.
Eari'ye gre Butriyye, Hz. Ali'nin imaml nn ancak kendisine
biat edildi i zaman gerekle tiine inanrlar306. Abdulkahir Badadi;
"Zeydiyyeden olan Sleymanniyye ve Butriyye, Ebu Bekir ve ,mer'
kafir sayd klarndan dolay Carudiyye'yi kafir sayd lar. Carudiyye de,
Sleymaniyye ve Butriyye'yi mezkur ilk iki halifeyi tekfir etmedik-
lerinden tr tekfir etmi tir307. der.
ehristani'nin ifadesine gre Butriyye, di er Zeydiyye frkalar
gibi. Hasan ve Hseyinin soyundan kim kl ekmi se o imamd r
grndedir. Yaln z iki imam ayn artlar hiz olursa hangi-
sinin daha faziletli ve zahit oldu una baklr, bunlarda eit olurlarsa.,
hangisinin. daha sa lam fikirli ve daha kesin kararl olduuna bak-
lrd ; eitlerse artk iin iinden klmazd , ama her ikisi ayr blge-
lerde ise, her biri bulundu u blgede mustakilen imam olur ve onlara
itaat da farz olurdu. Bunlar n ounluu zamanmzda taklitidir,
bir ictihad yapmaya ba vurmazlar. tikatta Mutezilenin harfiyen ,

takipisi olup Mutezile imamlarn ii imamlarndan data yce


tutarlar. Fk hta Ebu Hanife mezhebine uyup baz meselelerde afi'ye
uyarlar3".
Muhammed Ebu Zehre ehristani'nin bu sz ile ilgili olarak
yapt aklamada, Butriyye frkasmn furu'da (fkh) mam Zeyd'in
"el-Mecmu" adl eserindeki hkmleri almadklanm, bunun sebebi-
nin de Zeyd'in fkhnn uyguland yer ile bunlarn memleketinin
uzak olmas ve aradan uzun bir zaman n gemi olmas olduu; bu
yzden, Irakta ve Trkistan'da bulunan Ebu Hanife f khn aldkla-
rn sylyor309.
Zeydiyye mezhebinin kendisine nisbet edildi i Hz. Hseyin
torunu Zeydin memleketimizde bilinmemesi dolay syle onun hak-
304 Makalat 1 37.
305 et-Tabsir 17 not 5.
306 Makalat / 137.
3o7 el-Fark 34, et-Tabsir 17.
308 ehristani, el-Milel / 217-218.
309 Muhammed Ebu Zehre, el- mam Zeyd, 201 Msr g5g.

82
knda bir iki kelime sylemenin lzumsuz olmayaca nda phe yok-
tur. Yukarda anlatt klarimzdan ayr olarak unlar syleyebili-
riz;
Zeyd 8o H. 699 M. domu ve 122 H. 739 m da lm tr310. Ba-
bas Hz. Hseyin'in o lu Ali Zeynelabidin'dir. Ali Kerbela facias nda
23 yanda idi, fakat hasta oldu u iin harbe katlamad ve by-
lece Hz. Hseyn'in soyunun kesilmemesi mmkn oldu. Yezid'in
valileri onu ldrmek istemi ve Yezid'i ziyarete gitti i zaman da baz
ahlaksz (fa.cir) kimseler ldrlmesini tavsiye etmi iseler de Allah' n
inayetiyle kurtuldu. Sonra Yezid ona ikramda bulundu ve onsuz
yemek yemez oldu. Sonradan Yezid Ali'yi Medineye gnderdi. An-
nesi Iran ah Yezdecird'in kz idi. Daima zntl ve ok a lard .
nk ailesinden en sevdikleri Kerbela'da lm t. Bu hli tenkit
edildi inde onlara yle cevap vermi ti: Hz. Yakub'un, o lu Yusuf
kayboldu diye a lamaktan gzlerine ak d t, ldn de bilmi-
yordu. Ben bir gnde ailemden ondan fazlas nn boazland n gr-
dm. Onlarn zntsnn kalbilmden gidece ini mi zanedersiniz?
diye cevap verdi. Kerbela fciasm n Ali Zeynel'abidin'e kazand rd
hasleti vard r:
Siyasetle u ra may kati olarak b rakt . Buna ramen zlimin
zlmne boyun e en bir miskin olmad gibi, hakkn heder olmasna
da raz olmazd .
2Kendini tamamen ilme verdi. lmi herkesden renmeye
gayret ederdi. Mescide geldi i zaman herkesi a arak geer ve Eslem'-
in ilim halkasna gidip otururdu. Kurey ten olan Nafi' b. Cubeyr,
karak: Allah seni ba lasn. Sen insanlarn efendisisin, halk ,
ilim erbabn ve Kureyleri i neyerek gittiin bu siyah klenin ya-
nnda ne i in var? deyince, Ali Zeynelabidin, insan istifade etti i yer-
de oturur, cevab n vermi ti" 1 .
3 Btn bu elem ve zntler iinde merhamet, ac ma ve ef-
kat hisleri ile gnl dolmu ve cmertlikle de n yapm t . Medine'de
yle insanlar vard ki ne yeyip itikleri ve kimin onlara ne verdi i bil-
linmezdi. Ama Ali Zeynelabidin ld zaman, onlara kimin bakt
renildi, srtnda yiyecek ta rd . ld zaman srtnda ve omuzla-
rnda ip izlerini g -dler3 '2 .
310 75 H. ylnda doduunu syleyen de vard r.
31 M. Ebu Zehre, el- mam Zeyd 24.
312 Ayn eser 25.

83
Baz iiler ona Hz. Ali'nin ne zaman dnece ini sormular, o da :
Dorusu (Ali) k yamet gn dirilecek ve ancak kendisiyle me gul
olabilecek, cevabn vermi tim.
Ali Zeynelabidin'in iire geen me hur bir kssas vardr, ona
burada temas etmeden geemiyece im. Emeviler devrinin en me hur
airlerinden Ferezdek' n syledii, o hususta bir kasideSiden bir
ka beytin tercmesini verece im. Abdul Melik'in olu Hiam
daha halife olmadan hac eder ve Kabe'yi tavaf' nda Haceri Esvede
elini dedirmek iin kalabalktan frsat bulup yana amaz, yksek
bir yere karlm halde aml adamlarn ortasnda durduu bir anda
Ali Zeynelabidin gelmi ve btn halk ona hrmetten dolay yol
vermi ve o da gzel ihram ile Haceri Evved'e dokunmu gemi .
Hiam, bu manzaray grnce onu kk grerek kimmi bu? der
ve Hi am'a Ferezdek bir kaside ile cevap verir. Bunun zerine Hi am
Ferezde 'i Mekke ile Medine arasnda "Asfan" denilen yere hapse-
der. Ali Zeynelabidin, Ferezde 'e on iki bin dirhem para gnderir.
Ferezdek kabul etmez ve der ki : Syledi imi Allah iin ve hakka
yard m iin Hz. Peygamber'in soyunun hakk n ifa iin syledim.
Buna bedel hi bir ey almam. Ali Zeynelabidin, Allah senin niyetinin
doruluunu biliyor, Allah'a yemin ederim ki kabul edeceksin,
diyerek haber gnderir ve Ferezdek de al r.
Ferezde 'in kasidesinden bir ka beyt:
" te bunun! aya nn bast yeri, l, Kabe, ihraml , ihramsz
herkes biliyor.
Bu, Allah'n btn kullarnn en hayrlsnn oludur. Bu, ark
temiz pak olan Bayrakt r.
Kurey onu grd zaman, szcs i te Kerem bunun iyilik-
lerinde son bulur. Mslmanlarn arap olannn ve arap olmayan nn
ulaamadklar erefin doruundadr.
Bilmiyorsan bil, Fatma'n n c ludur. Allah onun dedesi ile
Peygamberlerin sonunu mhrledi.
. O yanlz kelimei ahadette "la" (hay r) der, eer kelimei alia-
det olmasayd onun "hayr"lar evet olurdu. Allah' n adndan sonra
onlarn ad amili- veya yer yznn en iyi insanlar kimlerdir dendi i
zaman onlar'd r denir.

313 Ayn eser 26.

84
Senin bu kimmi ? szn ona dokunmaz. Senin tan mad n
Arap da tan r, Arap olmayan da.
Allah' bilen ounun da evveliyatn bilir. Milletler bunun evin-
den dine nail olmu lard r" 4.
Ali Zeynelabidin Kfe'de 38 H. 658 M do mu olup 94 H.
712 ylnda lmt"5 .
Zeyd babasnn yannda yetiti ve fkh, hadis, Kuran rendi.
Babas ld zaman on drt yanda idi. Aabeysi Muhammed
Bakr ona hocal k yapt . Babas, aabeysi Ebu Bekir ve mer'e hr-
mette kusur etmezlerdi. Gerek imamlardan onlar n aleyhinde bulu-
nanlara rastlanm deildir. Muhammed Bakr' n olu Cafer Zeyd
ile ya t idi. Bu bakmdan aabeysi onu yeti terecek kadar yeti kin
demektir. Ayn aileden Hz. Hasan' n soyundan Ali Zeynelabidin'in
hem hizasnda ve hem de muasr olan Abdullah b. Hasan b. Hasan
da ilimde hret yapm kimse idi. 145 H. 672 M. ylnda 75 ya nda
iken Abbasi halifesi Ebul Cafer'in hapishanesinde ld.
Zeyd'in, Mutezile reisi Vas l b. Ata'dan okudu u ve ondan itizal
fikirlerini ald rivayet ediliyor. Ebu Zehra bundan netice karyor.
Zeyd'in Vasl ile bulutuunu, onunla mzakere etti ini veya
ondan rendiini ileri srmek mmkndr. nk o zaman Basra
fikir ve frkalarn doduu bir merkezdi. mam Azam' n Basra'ya
yirmi iki kere kelam okumaya ve mnaka aya gittii sylenir.
2Cemel ve Sffin savalarna katlan her iki taraftan hangisinin
hakl olduu bilinmernekte olduuna, ama mutlaka birinin hakl
olmas gerekti ine inanan Mtezilenin fikrine Zeyd'in kat lmas
phesiz iilikte en byk itikadi akma nclk etmitir. Bu sadece
Zeyd'in fikir istiklalini gsterme e yeter.
Bizim buna ekleyece imiz husun udur. Zeyd'e doru dnme-
yi reten ey felsefi d ncedir. Doru ve tutarl dnebilmek iin
insan her zaman felsefeye muhtat r. mam Azamm ahsiyeti nce
felsefe (kelam) okuyup sonra fkh okumasyle te ekkl etmi tir.
Bakalarnn dediini ezberlemek insan otomat klmaktan ileri
gtrmez.
3Zeyd Medine'de bulunan ilimleri elde ettikten sonra ilmini
artrmak iin dola maya ba lamt . ilim sahiplerinin davran
budur. lmin ne yeri, ne yurdu ve ne de milleti vard r36.
314 M. Ebu Zehra 27,28,2g.
315 ezerat i / 05.
316 M. Ebu Zehra ayn eser 38-39.

85
Olaylar Hz. Alinin soyunu siyasete itiyor, oysa onlar bundan
gleri yetti i derecede ka yorlard . slam aleminde yukarda baz
sebeplerine de indi imiz frkalar tryor ve bunlar Hz. Ali'nin so-
yunu istismar ederek islm' iinden ykmay amalyorlard . Bu
kimselerin, Ali'den nceki halifelere dil uzatarak Ali'nin soyunu hal- ,
trarak onlar kendi . emellerine alet etmek kmgzndeutsal
arzular ve fikirleri Ali Zeynelabidin o lu Muhammed Bak r ve Zeyd
gibi imamlarca hakkiyle tesbit edilmi , bu sapk fikirlerle mcadel e
ederek onlarn sahiplerini yanlarna yaklatrmamlardr. Bylece
bu imamlar iilerin de il, snnilerin en byk deste i ve hocalar
olmulard r. Ebu Hanife Zeyd'in, Muhammed Bak r'n, Abdullah
b. Hasan' n ve Caferi Sad k'n talebesi olmutu.
Zeyd'in inanc urunda taviz vermedi i ve hatta iilerde "ta-
kiyye" denilen kendi inanc n veya fikrini saklama kural na gre
hareket etmedi i, kendisiyle beraber sava a kacaklarn sorusuna
gayet a klkla onlarn arzusuna aykr cevap verdi i hususunun
gerei kadar deerlendirildi ine kni de iliz. Bu tutumundan nas l
bir sonu karmak gerekti ini kestirmek zordur. Hakka, do rulua,
ak ve seik olmaya al an ve bu aklkla lmeye gideni bulmak
ok zordur, on be ve baz rivayete gre k rk bin kii kendisine biat
etmi, Ebu Bekir ve mer hakk ndaki soruya verdi i hakl ceN, abi
kabul etmeyenler da lm ve yannda iki le yz ki i kald halde
hak yolunda sava arak lmekten ylmamt . Mutezilenin, emri
bi'l-maruf ve nehyi an l mnker prensibi Zeyd'e ok tesir etmi ol-
duunu ve bu prensibe mutezile gibi sadakatla sar lmasnn da onu
savaa iten manevi desteklerden biri oldu unu Ehli Snnet alimi olan
M. Ebu Zehra ifade etmektedir 31.
Batarafta Hz. Ali'nin etrafnda toplanan insanlarn nasl sa-
pk fikirler ileri srdklerini grdk. Ali'nin tanr ilan edilmesin-
den, onun lm.diine ve Hz. Peygarnber'in dnece ine, Allah'n
ekil ve bu'dunun olduuna kadar arp k fikirleri yayan frkalardan
ayri olarak i i biraz daha geli tiren ve fikri meselelere din ss veri-
yor grnts stn olan gruplar, u drt gr te birle mi saylrlar:
Halifelik seimle de il, verset yoluylad r. Hz. Peygamber
Ali'ye vasiyet etmi Ali, olu Hasan'a, Hasan da karde i Hseyin'e
olmak zere bir nceki imam kendinden sonra gelece e vasiyette
bulunmutur.

317 M. Ebu Zehra ayn eser 49-5o, 65.

86
2Ebu. Bekir ve mer halifeli i Al'den gasbettikleri iin la-
netlenmee layk olmulard r. Onlarn imaml kabul edilemez.
3imamlk kendilerine vasiyet edilenler yanllk yapmaz ve
yanlmaz. Onlar masurndur, imaml klar kutsalcl r.
4Beklenen Mehdi gerektir, gelip dnyay adaletle doldura-
caktr".
Bu sonuncu gr , yani mehdi nazariyesi Ehli Snneti de etki-
lemi ve onlar da bunu inanlar na katmlardr. Buna ra men
Imam Zeyd'in, byle bir ortamda yeti tii, ve bu insan st sfatlar
kendilerine verildi i, taraftarlar arasnda sayg, hrmet ve reislik
gibi mevkilere bu sfatlardan dolay layik grldklerini bildii halde,
btn iddialar yrtp gere i grmesi ok nemlidir ve sadece bu
konuda Islam dinine, hem siyasi ve hem de itikadi ynden, yapm
olduu hizmeti ve getirdi i akl, iilii Ehli snnete, daha do rusu
Islam' n gerek manasna yaklatrmasnn nemini iyi deerlendir-
mek gerekir. nk sonraki Ehli Snnetin, muhaddislerin nakletti i
"Imamlar Kurey 'tendir" hadisini ileri, srerek imaml gene bir
aileye veya kabileye inhisar ettirdikleri d nlrse, Ehli snnet
grlerinin de slaha ihtiya olduu ortaya kar, nitekim tarih de
bunu tashih etmi ve ilk anda bir ksm haricilerin fikri olan imamlk
ehli snnetin mal olmutur. Ebu Bekir'in halifeli inin mezkur hadis
dolaysiyle sabit olmad n, dier deyimle Sakife'de Ebu Bekr'in
halife seiminde bu hadisin zikreciilmedi ini ve delil getirilmedi ini
Zahid Kevseri de ifade etmektedir 3' 9.
Imam Zeyd'in yukardaki drt maddeyle ilgili fikirlerini ac k-
layalm:
Halifelik veraset yoluyla olamaz. Bazan bir ailede, fazilet
yn itibariyle bulunabilir, ama bu bulunu o ailenin o aile olu u
bakmndan deildir. Halifelikte asl olan fazilet s fatdr. Kim daha
faziletli ise o, halife olmaya daha layikt r. Ama daha fa,ziletli varken
faziletli olan bir kimse de halife olursa, bu da, cizdir. nk onun
seilmesinde de bir fayda ve maslaha.t d nlmtr. Byk dedesi
Hz. Ali, Zeyd'e gre de, Ebu Bekir ve . mer'den daha faziletlidir..
Fakat bu ikisinin halife olmas na bu durum mani de ildir. Onlarn
halifelii de merudur
318 M. Ebu Zehra, Ayni eser 186-187.
319 etTabsir 12, not 6. Bu konuda yeni bir inceleme iin bk. (Prof) Dr. Mehmet
Hatipolu, Hilfetin Kureylilii, Ilahiyat Fakltesi Dergisi c. 23/ 121-213. 1972. Ankara.

87
Bu fikirdeki aslet ve isbeti gere i gibi deerlendiren kim-
seye henz rastlamad m. Zeyd'in bu prensibi Islam' n gerek ve re-
alist bir imamlk nazariyesini ortaya koymaktad r. Bilindi i gibi
Ehli Snnet, drt halifenin faziletlerini halife olma s rasna gre
sraya kor ve deerlendirirler. Bundan da demek isterler ki kim en
stn fazilete sahipse onun halife olmas gerekir. Bunun sonucu, daha
az faziletli olan n halifeli inin ciz olmamas gerekir. Fakat bunun
mnakaasna nazara olarak yana tklarn grmek zordur. Ama
fiiliyatta zorba zlimin ba kanln me ru saymlard r. Oysa Zeyd'in,
en faziletli varken daha az faziletli halife olabilir gr ok pratik
ve kolay bir prensiptir. Halife seiminde en faziletli kimseyi ara trr-
ken geecek olan zaman devleti ba kansz brakabilir ve en fazilietli
kimseyi bulmak da pek mmkn de ildir. Ama bakann mmetin
en faziletlisi olmas art kaldrld ve daha az faziletli insan n da ha-
life olmas na cevaz verildi i zaman seilen halife me ru olarak i e
balar, devletin ve halkn i leri normal me ru muamele altnda yr-
tlr. Devletin ve milletin i leri aksamaz. te mam Zeydin Islm'a
getirdi i bizce en uygun anlam budur.
2mamn AliFatma soyundan olmas artnn fazilet mesele-
si ile ilgili olup mmetin maslahatnn da d nlmesi karsnda bu
iki kavram uzlatrmak imkans z gibi grlrse de hilafetin veraset
yoluyla olmadn kabul etmekle bu kmazdan kurtulmak mm-
kndr. Fazilet ve maslahat da birle ebilir. Her halde Muaviye'yi
Hz. Ali'ye tercih etmekte mslmanlar iin bir fayda olmad gibi
Ali'nin Muaviye'den faziletli oldu unda pek phe yoktur. Melik'in
olu Hi am', Muhammed Bakr veya Zeyd b. Ali'ye tercih etmekte
her halde mslmanlara sa lanan bir maslahat olamaz. Zeyd'e gre
mslmanlarn maslahat dini esaslar uygulama ve adalet tevzii'-
dr". Bu iki esas AliFatma soyundan ba kas tarafndan daha 'iyi
gerekleecekse, o zaman daha faziletli varken az faziletlinin imamh
cizdir. Burada imam Zeyd'e yneltilebilecek tenkit, AliFatma
soyunu daha faziletli saymas ve bu ynden onlarn imamln gerekli
grmesidir. Ama irnamlk iin koyduu dier artlar bunun nazar
olduunu ortaya koyabilir. Ve iinde bulundu u artlarn bunu ken-
disine empoze etti ini dnmek doru olur.
3Zeyd'in, daima daha faziletli kimsenin halife olacaimileri
srmedii ve hilafete verasetle veya va iyetle gelineceini tasavvur
etmedi i fikrinden hareket ederek onun imamlar n yanlmazln
32o M. Ebu Zehra 188- g .

88
(masumiyetini) kabl etmedi ini syleyebiliriz. nk yan lmazlk
vahye ve peygamberli e ve onun vasiyet etmesine dayan r. Byle bir
vasiyet ve veraset olmad na gre halifenin yan lmazln dn-
mek doru olmaz" .
imandn dier bir art da talibin kendini imaml a aday
gstermesidir. Bu artla bir kimse kendisini ortaya kor ve insanlar onda
gerekli artlar bulurlarsa, onu imam olarak seerler. Bu artla da Zeyd
"takyye" yani, uygun szle kendini koruma prensibini bertaraf
etmi tir.
4 mam Zeyd, halifeli i (imaml) kamu yarar olan bir mes-
sese olarak grd iin, gizli ve gelecek bir imam n ve mehdinin
gereksizliini kabul etmitir. Imamlk ahsla kaim olmayp vasfla
kaimdir. Yani imamlk iin bir ahs yoktur, ancak bir tak m vasflar
vard r, onlar kimde bulunursa imam (devlet ba kan) odur. Zeyd
ve Zeydiyye'nin fkhi grlerini ilerde delilleriyle ayrca ksa bir
mukayeseye tabi tutaca z.
2 Nkniye :
imamln Ali'den Hasan'a, ondan, Hseyin'e ve Hseyin'in o lu
Ali Zeynelabidin'e giti ine onun da imaml lmnde Muhammed
Bakr'a verdi ine inananlar, Bakr'n lmne kadar onun imaml na
bal kaldlar. Pek az kimse ondan hayat nda vazgeti. Bunlar mer
b. Reyah'a uyanlard r. Deniyor ki bu mer, Ebu Cafer Muhammed
Bakr'a bir mesele sormu ve cevabn alm, br sene gene ayn
soruyu sormu bu sefer ba ka cevap al nca geen sene ba ka, bu sene
baka cevap vermenin manas nedir, diye sormu ; "Bazan cevab -
mz "takyye"den tr iki trl vermek insan a rtp batl bir i
yapmaktan ileri gitmez" deyip bir ka ki i ile birlikte Butriyye
mezhebine meyletmi tir. 322 .
imdi, mam Zeyd'in a abeysi ve 114 H. 732 M. ylnda 55
ya nda len Muhammed Bak r' n323 ve onun soyunun imam ol-
duunu iddia edenlerin fikirlerini grelim.
a) Muhammed Bak r'n mamk'na inananlar :
Imam Muhammed Bak r' n imamlm kabul edenlerin bir ksm
onun lmnden sonra Hz. Hasan' n soyundan Abdullah' n olu
321 M. Ebu Zehra 191.
322 el-Kummi 75, Neybahti 52 el-Fark 38.
323 el-Kummi 76, matbaa yanl ]. olarak 65 diyor, Nevbahti 53,55 ya nda olduunu ve
lm hakkndaki ihtilaflara da her ikisi yer veriyor.

89
Muhammed (Nefsuzzekiyye) nin imam oldu unu kabul edip onun
(145 H. 762 M) lmedi ine ve mehdi olarak gelece ine inandlar. Bu
Muhammd'in karde i brahim de, onun imamlna davet ediyordu.
Basra'da isyan edip Ebu Cafer Mensur'un gnderdi i ordu tarafn-
dan ldrlm t (145 H. 762 M) 324

b) Mugiriyye ( Muhammediyye) :
Mugire b. Said de Muhammed Nefszzekiyye'nin mehdili ini
ve onun kna kadar imam n Mugire olduunu iddia etti. Bunlar,
Hz. Hseyn'in olu Ali Zeynelabidin'in ve o lu Muhammed Bakr'n
Mugire'nin imam olmasn ayr ayr vasiyet etmi olduunu ileri
srdler. Bu Mugire rak vlilii yapan Abdullah o lu Halid Kasri'-
nin klesiydi. i ilerleterek kendisinin peygamberli ini ilan etti ve
bunu HaLd'in yannda itiraf edince Halid onu ldrd"'. Zaten Mu-
hammed Bakr'n adamlar onu reddetmi ler ve o da kendisini red-
dedenlere" rafiza demi tir. lleri diriltti ini de iddia eden adamlar ,
ruhlarn gne inan rlar ve Nevbahti'nin ifadesinden anla ld-
na gre onun zaman nda yani 30o H. goo M. yllarnda mevcut
idiler. Eari bu Mugiriyye hakknda daha fazla bilgi verdi i gibi
Makalat'n niri M. Muhyidin de notta olduka bilgi vermi ve
ayrca kendi fikrini de sylemi tir. Asl nda bu Mugire b. Beid Lcl
Muhammed Nefsuzzekiyye'den 26 sene nce ld ne gre Muham-
med'i beklenen mehdi olarak ileri srmesi tarih bak mndan doru
deildir. Mugire, kendi salnda Hz. Ali'nin soyunu istismar eden
sahtekar ve bycnn biridir. Ancak mehdi fikri de ortal kta dola -
t iin ismini vermedi i mehul bir mehdi gelene kadar imam n ken-
disi olduunu iddia etmesi olaylara daha uygun d mektedir. Onun
adamlar Muhammed Nefszzekiyye'nin lmnden (145 H. 762 M.)
sonra, onun halk nazar nda mehur olan yksek ahsiyetini istismar
etmek i lerine geldi i iin, onun mehdili ini ilan etmi olabilirler'26.
Mugire'nin Allah' cisim olarak kabul etti i syleniyor. Eari
ve frka yazarlar onlar hakk nda yle derler: "Allah" 327 yce a-
d n kullannazlar, mabudlarn ba tal nurdan bir adam tasavvur
ederler, insann tabiat , uzuvlar oldu u gibi, onun da bunlar n ay-
324 el-Kummi 76, Nevbahti 54.
325 el-Kumml 77, Neybahti 55, dier kaynaklarda Halid'in meyla's (klesi) olarak
zikrediliyor; tarihi yoktur.
326 Taberi 5/ 456, E ari Makalat t / 68 ve M. Muhyiddin notu, Beyan b. Seman da
ayn ylda i 19 H. ldrlmt.
327 bn Esir "Allah" adn kullanyor bk. 5/ 82, M.M. Makalatta notu / 7o.

90
nsna shib olup iinde hikmetin kt bir kalbi ve "Ebced." harf-
leri kadar uzuvlar olduunu iddia ederlerdi. Arapa'da elif tar mla-
rn ayak bastklar yerdir, nk eridir. "elHr el-1n" adl eserde
"Sad" harfinin yerin grm olsanz, ok byk bir ey grrdnz
diyerek ayp eyler zikreder ve kendisinin onu grd n sylermi .
Allah'n kinat nasl yarattn da anlatr, yce Allah varken
onunla birlikte hi bir ey yoktu. E ya'y yaratmay istedii zaman
smi Azm' syledi utu, ba nn stne bir ta kondu. Bu "Rabbini
Ycelt", ad n tesbih et (87 / ) ayetin manas dr. Sonra parma ile
omuzuna kullarn gnah ve taat olan i lerini yazd, gnahlardan kzp
terledi ve iki deniz meydana geldi. Biri tuzlu karanl k dieri ayd nlk
ve tatl . Bu tatl denize bakt glgesini grd, onu almak isterken utu
glgesinin gzn kard ve ondan gne i yaratt, fakat o glgeyi
yok etti ve benimle ba ka tanr olamaz dedi. Sonra iki denizden
btn insanlar yaratt. Dinsizleri tuzlu karanl k denizden, mminleri
tatl ayd nlk denizden yaratt , ilk yaratt Hz. Muhammed idi 328.
Cabir Cu Trde Mugire lnce yerine Hacerli Bekir Aver Kattat
geti ve imam oldu ki onun lineyece ini sylediler329.
Muhammed Nefszzekiyye Medine'de isyan edip de yenilip
ldrlnce Mugiriyye mensuplar ikiye ayrld . Mehdi nasl
ldrlr; o mehdi olsayd lmezdi, diyenler Mugiriyye'den ayr l-
mlarol . Dierleri de eytan Muhammed Nefszekiye'nin ekline
girmi ve ldrlm tr iddiasnda bulunanlar firkada ka.ld larn.
Bunlara Muharnmediyye de denir. nk Muhammed Nefszze-
kiyye'nin imamln ve mehdiliini kabul ederler"'.

3 Galeriye

Ebu Cafer Muhammed Bakr'n lmnden (r 14 H 732M.) sonra


adamlarnn bir ksm olu Ebu Abdullah Cafer'in imaml n kabul
edip, pek az kimse hric, hayat boyunca onun imamln benimse-
diler. Ancak Cafer, o lu Ismail'in imam olmas n onlara syleyip ve
smailde babasnn hayatnda lnce Cafer'in imaml ndan vazge-
enler oldu. Zira imam olsayd yalan syIernezdi ve olmayacak eyleri
olacak diye haber vermezdi dediler. Bunlar Cafer'in "Allah fikrini
deitirdi" (Beda billah) szn syledi ini ileri srdler ve bu sefer

328 Eart Makalat 1/ 72, el-Kummi 77, el-Fark 37, 136,12, et-Tabsir 12,73-
329 Makalat 1 / 73
33o Earl 1 / 73 et-Tabsir 73, el-Fark 48.
33 1 el-Fark 148 el-Tebsir 73.

91
de bunu inkar edip, byle ey caiz de il diyerek Betriyye ve Sley-
maniyye mezhebine yneldiler 332 . 6. mam Ebu Abdullah Cafer
Sad k b. Muhammed (83-148 H. 700-765 M) lnce taraftarlar
(ias) alt frkaya ayrlmt :

A) Ndviisiyye
Bunlara gre, Cafer'i Sad k diridir, lmemi tir ve lmez. O gelip
insanlarn bana geecektir, o bekleyen (kaim) mehdidir. Ayr ca
onun yle dedi ini ileri srerler" Ba mn u dadan sarktn
grseniz inanmayn, ben sizin sahibinizim, k lc sahibi benim". Bu
fikrin nderli ini yapan Navus o lu Aclan ad nda biri olduundan
bu ad almtr. Sebeiyye'nin baz lar buna iltihak etmi tir. Caferin
dinin akli ve eri btn ilimlerini bildi ini iddia ederler. Onlardan
birine u hususta ne dersin diye sorulunca Cafer ne diyorsa onu
sylerim cevabn verirdi 333 .

B) ismdiliyy :
Bunlara gre Cafer'i Sad k'tan sonra imam olu smail'dir (t o
145 H. 728-762 m.) Babas onun imamln ilan etmi ti. mam ger-
e i syler. smail lmemi, insanlardan korktu u iin gizlenmi tir 334.
O bekleyen mehdi olup gelecek ve insanlar n iini eline alacaktr.

C) Mlbdrekiyye :
Cafer'i Sadk'tan sonra imam Ismail'in olu Muhammed'dir.
Babas dedesinin sa lnda lnce, dedesinin, imaml Ismail'in
oluna verdi ini kabul ederler. nk imaml k Hasan ve Hseyin'-
den sonra karde lere de il, ancak soydan olana intikal eder 335 . Bu
ad Ismail'in klesi Mubrek'in ad ndan alm tr 336 . Abdulkahir Ba -
dadi bu Muhammed'in ocuu olmad n zikrediyor 337 . Ismail'in
olu Muhammed 132 H. Medine'de dodu. smailiyye'ye gre Ismail
Abbsi halifesinden korktu u iin gizlenerek ehirden ehire dola -
m ve 158 H. ylnda ld zaman 26 ya nda imam olmutu. Dus-
t& elMuneccimin'e gre smailiyyece ilk gizlenen imam Ismail

332 el-Kummi 78, Nevbahti 55.


333 el-Kummi 79-80, Nevbahti 57, Eari Makalat c / 97, el-Fark 6 .
334 Bunu Mustafa Galip, Tarih ed-Davet el- smailiyye 142 de teyid eder.
335 Bunu Mustafa Galip, Age 5 de ifade eder ve ayeti Kuraniyyeyi delil getirir.
336 el-Kummi 81, Nevbahti 58, Sunni kaynaklar Ismail'in mevlas (klesi) tabirini
kullanmyorlar. Eari i / 98, el-Fark 64 el-Tebsir 23.
337 el-Fark 64.

92
oluyor'". smailiyye'ye, Batniyye, Talimiyye ve Hadiye adlar da
verilmitir 339 .
smailiyye frkas Hz. Hasan' imam silsilesinden saymad iin,
Caferi Sad k onlara gre be inci imam oluyor. snaeeriyye ise Hz.
Hasan', imam silsilesinden sayd iin Caferi Sad k onlara gre
altnc imam oluyor.
smailiyye, ismain altnc imam, olu Muhammed'i yedinci imam
kabul ediyor. Bu yedinci imam smailiyye frkasnda ok nemlidir.
Bundan dolay smailiyye'ye yedi imaml k (Seb'iyye) ad da verilmi -
tir. smailiyye'de yedi says ok nemlidir. Bu yedinci imamla birlikte
yeni bir devir ba lam ve nceki devir de tamamlanm oluyor. Bu
yedinci imamn getirdikleri hakk nda bir fikir verebilmek iin gene
smaili bir yazarn daha nceki bir ismaili yazardan nakletti i baz
fikirleri buraya almak istedik.
"Ismail'in olu Muhammed imamlarn yed incisi, onlarn atas,
Hz. Ali'nin yerine geen, ruhani devri tamamlayan bir kimsedir, ki bu
birinci devrin tamamlanmasdr. Ikinci devir onunla ba lamtr. Medi-
ne'de iken Allah' n dinini yerine getiriyor ve daileri da tyor, ilim ne-
rediyor, dailerine snaca bir yer aramalar n emrediyor. Re id'in
hilafeti devrinde olup, propagandas Reid'e ulanca, Re id, onun
yakalanp kendisine gnderilmesini emrediyor, aran yor, evinde yapt
bir sirdpta gizlendi i iin bulunamyor ve etraf yat nca Niabur'a
gidiyor ve orada evleniyor gene gizli bir hayat ya yor. Bylece o
ii diliyle (yani propaganda) yrtmeye ba lyor ve artk mrnn
sonuna kadar kltan kurtuluyor. Bu esnada ilimler ortaya koyuyor,
gerekleri a klyor, sadk adamlarna gizli srr (?) anlanybr. Bunun
neticesinde kendisinden hakikatler, mucizeler, deliller, ayetler k-
yor ki, nceki imamlarda grlmemi ve onlardan hi biri de byle
eylere ba vurmamtr. nk kendisi yedinci imam kuvvet ve g-
rn (zuhur), k ve ayd nla sahiptir ve gizli ilmi aklayandr...
Buna yedinci nat k (konuan) denmesinin sebebi ilahi emre gre
konumasdr ve faziletlerin kendisinde son bulmas dr. O yanlz ta-.
mamlayc ve peygamber deil, o birlik mertebesinde. tektir. Tamamla-
nacak tamamlanm, dzen kurulmu tur, Ismail olu Muhammed'in
bunlarla zelle mesi, gizli devrin mertebelerine girmi olmasdr.
nk A' dem'i onun vasisini ve devrinin imamlar n sayarsan sonun-
cusu konu an (natk) olup, o da Nuh idi. Bu konu anlarn son konu-
338 M. Galip Age 142146.
339 Age 138.

93
andr. Bunun vasisi fazilette tektir. Devrinin imamlar n sayarsan
smail olu Muhammed yedincileridir. Yedincinin kendinden nce-
kilerden stn kuvveti vard r. Bundan dolay konu an yediyi tamam-
layan ve duran kimsedir. O alt nc devrin sahibinin eriatnn manasn
aklayarak ortadan kald rand r (nasih) ve onda gizli olan aklar.
smail olu Muhammed Hz. Muhammed'in zahir eriatndan bir ey
iptal etmedi, onu destekledi ve onun yerine getirilmesini emretti.
mam elMuizz u "Muhammed'in zahiri eriatnn yerine ge-
tirilmesini iptal ettim" sz ile manalar n aklamay ve srlarn
kefedip ortaya koymay kasdetti. Bylece kendi ias ve adamlarndan
aka anla lana (zahir) inanmay kald rd . nk onda ttil ve
yaratan yaratlana benzetme vard r. Rhn olan melekleri cisim-
letirme vard r340. Hristiyanlar nas l "Kelime" denen Isa'y ta Yunan
filozofu Heractitus (M.. 50o) un Logos'una kadar gtrp onunla
aklamaya te ebbs etmilerse341 , smailiyye de, Hicretin 145 veya 158
ylnda ortaya ktklar halde inan ve felsefi sistemlerini Adem'den
balatrlar ve varl klar imamlarna ve kulland klar saylara gre
yorumlarlar 342 .
smailiyye frkasnn inan sistemini anlamak H ristiyanln
teslis akidesini anlamak kadar zordur. En anla lr olarak grd mz
imamlk nazariyesine de inmek ve bu hususta bir fikir vermek yerinde
olacaktr.

" smaili inancnn zerinde dayand esas, yan lma z ve Ali'nin


soyundan szle (nass) tayin edilmi bir imamn zorunlu olarak var
olmasdr. Bu tayin bir nceki imam tarafndan yap lmal ve soydan
soya gemelidir, yani imam byk o lunu tayin etmelidir. mamlk
Ula'. (bugn) btn smaili inanlarn ve felsefenin, zerinde kurul-
duu mihverdir. mamhk dinin btn esaslarnn esasdr. Dinin esas-
lar ise temizlik (taharet) namaz (salat), zekat, oru, hacc, cihad, ve-
layettir. Velayet bu esaslar n en faziletlisidir. Mmin Allah'a itaat e-
der ve peygamberi kabul eder ve dinin esaslar n yerine getirirse bile
imama isyan eder ve onu yalanlarsa gnahkar olup Allah'a olan hi
bir ibadeti ve taat kabul olmaz. smailiyye imam piramitin zirvesi-
dir, ve btn stnlk ve faziletleri haizd r. mamlar insanlar gibi
topraktan yarat lmtr, hastalan r ve lrler, fakat bt nit tevillcrine

34o M. Galip Ade 148-151.


34 t The nterpreter's Dictionary of the Bible 4 / 869.
342 M. Galip Age 24 vd.

94
gre ona "Allah' n yz" Allah' n eli, Allah'n yan" unvan verilir,
kyamet gn insanlar hesaba ekecek odur, do ru yol odur, Zikri
Hakim odur, v.s. gibi. Bu szlerde s fatlar nn her birinin delili var-
dr'. Muhammed b. smail 193 H.de ld ve yerine 14 ya nda olu
Abdullah geti. Zaman mzdaki Aa Hann adamlar bu mezhebin
Nizriyye kolundan gelmedir.

D) amityye : (Sam tyye, Semtiyye, Semtiyye)


Burada drt okunu farkn gsterdik. Makalat ve tarih kitapla-
rnda bu adlarndan biri ile geiyor. Bunlar amit olu Yahya'nn
fikirlerini benimseyenlerdir. Bunlar imamh n nass (yaz ile) Caferi
Sadk'tan olu Muhammed'e geti ini ileri srer ve Cafer'in ld-
n kabul ederler. mamlk bu Muhammed'in o ullarndadr344.

E) Eftahiyye (Futhiyye, Ammariyye)


Caferi Sad k' n iasndan bir ksm da, imamln,lmnde
en byk olu olan Abdullah'a ait olduuna inanmtr. Bu grubun
bakan Ammar b. Musa Sabati ad nda biri olduundan bunlara
Ammariyye denmi tir. Abdullah' n babas dztaban olup Arapa-
sna "Eftah" dendi inden kendisine isnad edilen mezhebe Eftahiyye
ad verilmitir".

F) Maseuiyye :
Caferi Sad k'n olu Musa'nn imam olduunu kabul edenlerdir.
Bunlar Abdullah'n imamln inkar edip onun yanl davrand n
ileri srdler. Cafer'in o lu Abdullah ld zaman onun imaml n
kabul edenlerin ounlu u Musa'ya dnm tr. Abdullah' n imam-
lna inanmakta devam edenler de, iki karde e uymay tecviz ederek
Musa'ya katlm oldular346. Abdullah babasndan yetmi gn sonra
lm t347.
Cafer'in o lu Musa ikinci defa Harun Re id tarafndan hapse-
dildiinde (128-183 H. 765 M) ld zaman, ona uyan iiler be
frkaya ayr lmt.

343 M. Galip age 49-5o.


344 el-Kummi 86-87, Nevbahti 64, E arl / 99, el-Fark 61, Fahreddin Raz ; itikadat
54, ehristanl 2/ 3.
345 Futhuyye, eftah' n ouludur. Eftah kafas , burnu bask, yass anlamnda da
kullanlr. el-Kummi 87, Neybahti, 65, Esad /98, el-Fark 62.
34 6 el-Kummi, 89.
347 el-Kummi, 88.

95
a) Kat'iy_ye :
Bunlara gre Musa Kaz m hapiste zehirletilerek lm ve ye-
rine olu Ali elRda gemi tir. Bu frka Musa Kaz m'n lmne
kesin olarak inand iin bunlara Katiyye denmi tir. Musa lmeden
nce olu Ali'ye gelenek haline gelen ekilde vasiyet etmi tir348 . Bunlar
iilerin ounluunu te kil eder ve snaaeriyedir349.
b) Musa Kdz m' n lmediine inananlar :
Bunlara gre, Musa Kaz m lmemitir, diri olup do u ve batya
hkmedecek ve dnyay zulm dolduu gibi adaletle dolduracaktr ve
beklenen mehdi odur. Hapiste ldrlmekten korktu u iin kamtr.
Halife ve devlet adamlar insanlar kand rmak iin onun ld n
ilan etmi lerdir. Hapiste len bir ki iyi onun yerine koymular ve
onun elbisesini giydirerek, o ss vermi lerdir. Bu hususta babas
Cafr'den baz hikayeler naklederler. Onlar, "beklenen mehdi budur,
kesik ba nn dadan sarktn grrseniz inanmayn" derler"g.
c) Musa'nn Mehdi olarak gelece ine inananlar:
Bunlara gre, Musa, kmas beklenen mehdidir. lm tr, ama
kendinden sonra hi bir ocu u yerine geemiyece i gibi, bakas da
onun yerine geemez ve o dnp imaml tekrar ele alacakt r. l-
dkten sonra dirilmi olup gizlenmektedir. Baz lar da bir yerde sa-
kin olmayp dola makta olduunu iddia ettiler 351 .
d) Valc fe :
Bunlara gre, Musa Kaz m lmtr. Ama onun babas ndan
naklettikleri bir hikayede "bu o lumda Meryem o lu sa'nn snneti
vard r, dedii rivayet edilir". Kyamet gn dnp dnyay adaletle
dolduracakt r. Bakalarnn dedi i gibi henz dnm olmayp ki-
yamete yak n gelecektir. Bunlarn bir ksm, onun ldrlmemi ama
lm ve Allah'n onu kendine ykseltmi olup, kyamet gn geri
gnderece ine; dier bir ksm da diri olduuna Ali elRda ve so-
yundan hi bir kimse onun yerine imam olarak de il, ancak onun
halifesi olarak bir bir pe inden geece ine inanrlar"2.
348 el-Kummi, 8g.
*349 el-Kummi not 236, E ari /g8, et-Tabsir 23; Ba dadi. "Kat' yyeyi" isna-
aeriyye'den ayr gryor. el-Fark, g.
35o el-Kummi 89.
351 el-Kummi go.
352 Vakife'nin asl dou sebebi olarak u olay gsterilir. Musa ld zaman Hay-
yan Sara ile bir kimse Musa'n n vekilharc idiler. Yanlarnda ok miktarda para vard

96
Herkesin onlara itaat etmesi gerekmektedir. Bunlar n hepsine
Musa'nn zerinde durup kald klar iin "Vkfe" dendi"' .Burada
nc bir grup ortaya kyor ve Musa Kaz m hakknda sylenen
rivayetlere gre a rp kald klar iin, onun l m diri mi oldu-
una hkmedemediklerinden, phe iinde kald klar iin, bunlar da
bu anlamda "vakfe" ye dahil oluyorlar. Yani bir hkm vermekten
geri durmaktad rlar. Bunun iin imaml da bakasna nakledeme-
memi lerdir. Eer olu Ali el-Rida babas nn kendisine vasiyet et-
ti ini ifade etmi olsayd ona uyacaklar n ifade ederler.

e) Memture :
Bunlar Kfe'li Esed o ullarnn klesi Beir olu Muhammed'in
adamlarnn te kil ettii frkad r. Bunlar, Musa'nn hapsedilmediini
ve lmedi ini, gaib olup gizlendi ini ve beklenen (kaim) mehdi
olduunu iddia ederler. Musa'dan sonra gizlendi i esnada yerine,
Beir olu Muhammed, imamd r. Muhammed'den nakledildiine
gre insann grnen k sm yere aittir grlmeyen k sm ezelidir.
kili ine inanrd . lnce o lu Sanu'a vasiyet etmi ti. Musa Kaz m
zuhur edene kadar o lunun vasiyet etti i ve onun vasiyet etti i imam
olacaktr. nsanlarn Allah'a takarrb (yakla mak) iin yapacaklar
eyleri, Beir olu Muhammed'in vasilerine yapmalar gerekir.
Bunlar, Musa Kaz m'n olu Ali elRda, onun soy undan ve Mu-
sa'nn soyundan imaml iddia edenlerin yalanc , batl ve doulan
bile doru olmayan kimseler olduklar n iddia ettiler ve onlar n imam-
lk davalanndan dolay onlar tekfir ettikleri gibi onlar n imaml-
n kabul edenleri de tekfir ettiler. Onlar n canlar mn ve malla
rnn helal oldu unu sylediler. Gnde be vakit namaz n ve Ra-
mazan aynda oru tutmamn farz oldu unu kabul edip zekat, hac ve
dier farzlar inkar ettiler. Mahremlerin ve erkeklerin mubah oldu-
unu ileri srdler ve ruhlann gne inand lar. mamlarn bir olup
bedenden bedene intikal ettiklerini ileri srdler. Her ey aralar nda
ortaktr. Allah yolunda verilen her ey Sanu'nun hakkdr. Bunlar mf-
rit gliye'den olup Ali b. ismai1 354 , Meysem ve Yunus b. Abdurrahman
bunlarla mnaka a edip, siz ii deilsiniz, siz " slak kpeklersiniz"
Musa'nn varislerine paray vermemek iin onun lmedi ini iddia ettiler. Ama kendilerini
destekleyecek Musa Kaz m n babas Cafer'den bir tak m rivayetler nakletmi lerdir. M.
Cevad Mekur, el-Kummi notu 236.
353 el-Kummi gog i.
354 iilerin ileri gelen Kelamc larndan olup Ali el-R da'nn adam idi. el-Kurrmi
239 not.

97
clemesinden tr bunlara "Memture" slanmlar, denmi tir. Bu
szle onlarn kokumu le olduunu kasdetmitir. nk kpekler
slannca le gibi kokar. Bugn (30o H) bu adla tannrlar. Bir kimseye
slak adam (recul memtur) denince Cafer o lu Musa'dan sonraki-
lere imaml vermeyip zellikle onda durup kalanlar kasdedilir 355 .
Musa olu Ali alRda lnce i51-2o3 H. 818 M) adamlar
( ia) be frkaya ayrlmtr.
Bu frkaya gre Ali elR da'dar sonra imam, onun olu
Muhammed'dir, bakas olamaz. Bu zat Halife Memun'un kz ile
evlenmi ti. snaa eriyye'nin dokuzuncu imam olup Medine'de doup
Ba dad'a geldi. Babas lnce halife Memun onu yan na ald , bytt
ve kz" UmmulFadl" ile evlendirdi. Medine'ye gidip tekrar Ba dad'a
gelmi ve orada ld zaman kars "UmmulFadl" amcas el-
Mutasm'n sarayna alnmt . Muhammed 195 de do mu ve 22o
H. de Badad'da lm tr3".
2Musa'nn olu Ahmed'in imamlna inanlar, babasnn, kar-
de i Ali'den sonra kendisine vasiyet etti ine inanarak Aftahiyye gibi
imamln kardeten karde e geece ine inandlar357 . Ahmed Medine'
den kp Horasan'da karde i Ali elRda'ya giderken iraz'da kar-
deinin lmn iitmi olan' vali, onun yoluna devam etmesine
mani olmu, aralarndaki atmada lm tr 355 .
3Mtellife :
nce Musa zerinde durmu lar, sonra onun lmne inanm
olu Ali elRda'ya ba larmlar, Ali de lnce tekrar dnp Musa'-
da karar klmlard1359.
Ilfuhaddse :
rca' ve hadis adamlar ndan bir cemaat, Musa Kaz m'n imam-
lna, sonra o lu Ali'nin imamlna dnya malna tama' ederek
inanmlar, Ali lnce tekrar eski " rca" inanlar na dnmlerdir.
5 Zeydiyye'nin bir ksm mensuplar dnya mal iin Memun
tarafndan veliand tayin edilmesinden sonra Ali'nin imamln
kabul ettiler, ama Ali lnce tekrar Zeydiyye'ye d ndler".
355 el-Kummi 91-92.
356 el-Kummi, 93, ,o not.
357 el-Kummi 94.
358 el-Kummi 241 not.
359 el-Kummi 94,
36o el-Kummi 94.

98
Ali elRda ld zaman, olu Muhammed yedi ya nda idi.
Baz kimseler, bulu a ermemi bir kimsenin bulua erenlere emir
vermesi ve yasak koymas doru clmayaca nu, onun ahkm eriy-
yenin ince ve derin meselelerini anlamayaca n, bunun allmam,
anlamsz olduunu iddia etmi lerdir. Dier, bir grup Muhammed'in
kk ya nda imam olmas ona hemen itaat gerektirmez, byd
zaman itaat gerekir; Hz. sa da beikte konu tu ve kkken namaz
ve zekatla teklif edildi iddias nda bulunmulardr36. Muhammed b.
Ali'nin imamln kabul edenler ilmi nas l elde etti i hususunda
ihtilaf etmi lerdi. Burada imamlar n ilmi mnaka a edildi i iin,
bir fikir verebilme niyetiyle bir iki kelime ile bunu belirtelim.
Nasl ve nereden rendi?

a) Babas kendisine retti. Bundan ba kas doru deildir.


b) Dierleri bunu kabul etmediler. Babas nn retmesi im-
kanszdr. nk babas Horasan'a gitti i zaman Muhammed dert
yanda idi. Bu yata olanlar din ilimlerinin inceliini kavrayamazlar.
Fakat Allah ona, bulua erdii zaman ilim renme yollar ile ilin
retmi tir. Bu yollar ilham, kalbe do an bir incelik (nkte), kula a
dokunma, uykuda rya grme, onunla konu an bir melek, kendisine
arzolunan bir belirti, bir alamet, bir kandil ve i lerin kendisine su-
nulmasdr. Bunlarla imamlar n ilim renmesi hususunda sa lam
haberler vard r ki, onlar rtmek, reddetmek ve yalanlarnak caiz
Buludan nce imam olmasnn manas bakas olamaz ve
o byynce imam olacakt r, demektir362.

c) Bulua erene kadar imaml nda ona itaat etmek gerekmez.


Gereken sadece imam olaca n itiraf etmektir. Bulu a erince m-
metin din ve dnya i lerinde ne lazmsa onu renir. Ama bu renme
yolu (b) gurubunda zikredilen ilham, do u, dokunu, konuan melek
gibi yollardan hi biri onun renme yolu olamaz. nk vahyin
btn e itleri ile Hz. Peygamberden sonra kesilmi olduuna dair b-
tn rnmetin icma vardr. Ilham hatra gelen bir eydir, dnme, fi-
kir daha nce faydal eylerden bildi in bir eyi tekrar hatrlamaktr.
Bunlarla dinin hkmleri, farzlar , snnetleri, onlar n eitli ve muh-
telif sebeb ve illetlerini bilmek imkns zdr. Bir insan ne kadar ak ll,
zeki, anlayl , hazr cevap, ilham sahibi olursa olsun, o le na-
mazn n drt rekat, ak am namaz nn rekt ve sabah namaz nn
361 el-Kummi 95,96.
362 el-Kummi 97,

99
iki rekt oldu unu bilemez. Bunlar ancak, bnlu a erdi i zaman ba-
basnn kitaplarndan renebilir.
Bu frkalarm bir ksm , zellikle Yunus b. Abdurrahman, Hz.
Peygamberin kyas ve ictihat etti i gibi imamlarn da kyas edebile-
ceini, istinbat ve istihrac edebilece ini caiz grr. Bu szlere ve fi-
kirlere ba vurmalar mn sebebi imamn bali olmamasndan dolay
onun ilim renmesinin nemli bir problem olarak kar larna k-
m olmasdr363 .
d) mam ne kadar kk olursa olsun bnlu a ermemi saylmaz. O-
nun, ocuk da olsa (b) grubunda zikredilen ilham, do u , vurmak, al-
mak (nakr), rya, konu an melek, alamet, direk, kandil, amellerin su-
nulmas 364 gibi yollarla ilim renmesi mmkndr. mamlar bu yol-
lara peygamberlerden daha ok muhtat r. Zira melekler dorudan ge-
lip peygamberlerle konu ur ve vahiy getirir. Oysa imamlara ne melek
gelir ve ne de vahy getirir. Zekeriya, ve sa Peygamberlere ocukluk-
larnda hikmet verilmesi ve Hz. Yusuf peygamberin i inde ocuun
ehitlik etmesi ocu un ilim renmesinin ve mukellefiyetinin delili
olur 365 . Muhammed b. Ali 195 H. de do du. Mutasm halifeli i es-
nasnda 22o Hylnda onu Badada getirtti ve ayn ylda orada ld.
Musa Kaz m' n yannda Badad'da gmld ve lmnde 25 ya nda
olup, imaml 17 sene srd.
Bu Muhammed Cevad 219 veya 220 H. 834 M. de lnce u
frkalar ortaya kt .
a) Muhammed'in o lu Ali'nin imamln kabul edenler o-
unlukta olup, az bir ksm karde i Musa'nn imamln kabul etti
ise de Musa onlar yalanlam ve onlardan yaka silkmi olduundan
onlar da Ali b. Muhammed'in imaml na dndler. Ali lene kadar
ona bal kald lar. Mutevekkil onu Medine'den Samerraya getirmi
(233 H) ve krk ya nda iken lmt (2 14-254 H.). maml 33 sene
srd"s.
363 el-Kummi 97-98.
364 Bir hadiste yle denmi tir. Allah bir kimseye hayr murad ederse onun kalbine bir
nur (nkte) b rakr. Bu ilhamd r. Kulaklara vurmaya gelince (nakr) bu mele in emridir.
Usame hadisinde Hz. Peygamber: Allah n zikriyle kalblerinizi kontrol edin. Kalbinize gelen
nkteler (dou) den saknn. Bu zaman zaman insan n kalbine gelir, onda kfr de yok,
iman da yok. Eskimi paavra ve rm kemie benzer. Bu sana ar z olduu zaman yce
Allah an ve dou (nkte) un kalbine girmesinden sak n (M.. Mekur, el-Kummi 243
not).
365 el-Kummi 99.
366 el-Kummi oo.

100
b) Ali'nin inamlna inananlardan bir grup, Numeyri Nuseyrin
olu Muhammed ad nda birinin Peygamberli ini iddia etti. Ali b.
Muhammed Askerinin, onu peygamber olarak gnderdi ini iddia edip,
ruhlarn gne inan r ve Ali'nin de Rab oldu unu sylerlerdi. Mah-
remlerin mubah oldu unu syler, erkeklerin birbirleriyle nikahlanma-
larn helal grr ve bunun bir alak gnlllk oldu unu iddia eder-
di. Frat o lu Hasan olu Muhammed o lu Muhammed bunu (.
254 H.) desteklerdi 3fi7.Nuseyr olu Muhammed'in dili tutularak hasta
olmu ve o esnada yerine Ahmed'in geece ini sylediini anlam lar
ve bu hastal nda lmt. lnce adamlar frkaya ayr ld .
a) mam olu Ahmeddir.
b) mam Ahmed b. Muhammed b. Musa b. F rat'd r. snaa-
eriyece, bu kt bir adamd r.
c) mam Ahmed b. EbilHseyin b. Bir'dir. Bylece da l-
mlar ve bunlar Ebi Muhammed Hasan b. Ali'den peygamberlik
ald klarn iddia etmi lerdi.
Bu firkalara Nmeyriye dendi?". Ali b. Muhammed 2 3-254. H.
868 M.) lnce adamlar u frkalara ayr1011369.
a) Bu frka, Ali'nin olu Muhammed'in imamln kabul etti.
Oysa Muhammed babasnn salnda lmt. Ama bunlar onun
lmediini, gayib olduunu iddia ettiler. O, kma gnn2bekleyen
(kaim) mehdidir, dediler.
b) Dierleri de Ali'nin olu Hasan'n imamln kabul etti. Az
bir ksm Ali'nin olu Cafer'i imam ilan ettim.

367 el-Kummi, 'o. Bu, Muhammed Askerinin taraftar olup gulva sapm t (el-Kummi
2 48)
368 el-Kummi ioi. Bunlara Nusayri de denir, Bunlar Allah n baz zamanlarda Ali'ye
girdiini iddia etti. Alide ilahi bir cz ve rabbani bir kuvvet, vard r, gklerin ve yerin ya-
ratlmasndan nce mevcut ldu unu sylediler.
36g el-Kummi ioi.
37o el-Kummi

101
ITI . AL O LU HASAN ASKERIDEN SONRAKI II FIR-
111
KALARI

Ali'nin olu Hasan 232 H. y lnda domutu ye 26o H. ylnda


Samerrada ld nde Yirmi sekiz ya nda idi. Be sene imanalik
yapmt . Bir olu oldu u bilinmiyordu. Mirasn annesi Asfan (Hadis)
ve karde i Cafer payla t371 . Hasan' n adamlar 15 frkaya ayr ld372 .

manziyve :
Bunlara gre: Ali o lu Hasan Askeri Ebu Muhammed 26o H.
873 M. de lmnden sonra Allah n yer yznde kullarna kar bir
hucceti ve bir halifesi ve onun i lerini yerine getiren Hasan Askeri
soyundan gelecek birinin, emreden ve yasaklar bildiren olmas ,
atalarndan ald Allahn ilimlerini onun kitaplar ndaki bilgileri,
hkmleri ve farzlar m, snnetlerini tebli etmesi gerekir. Bu zat,
nsanlar n din ve dnya hususunda muhta olduklar eyleri bilir,
babasn n halefi, vasisi ve onun yerine geen mehdidir 373 .

Kyamat gnne kadar imam n bulunmas gerekir. Immet, Hasan


ve Hseyinden ba ka karde ten karde e gemez. Kainatn yklmasna,
Allahn emri ve yasann kalkmas na ve insanlardan sorumlulu un
kald rlmasna kadar imamlar Hasan Askerinin soyundan olacakt r.
Babasnn sa lnda len kimse imam say lmaz ve imaml k onun
soyuna geemez. Bu do ru olsayd smaili mezhebi hak olur ve Is-
mail'in olu Muhammed imam olurdu ve bylece smaili olan Mu-
barekiye ve Krmti (Karamita) mezhebi do ru ve isabetli olurdu"'.
371 el-Kummi
372 Nevbahti n drt f rka diyor.
373 el-Kummi 102. Burada ok dikkat etmelidir. mamn haiz olduu bilgi peygambe,
yas edilmelidir. Hz. Peygamber, dnya i lerinizi siz daha iyi bilirsiniz, buyur-rinkle
mas n hatrlamal dr. Biz bunlar olduu gibi naklediyoruz. zerlerinde fikir yrtmeyi
okuyucuya b rakyoruz.
374 el-Kummi o3. ii olan bu yazara gre smaili frkas meru saylmamaktadr.

102
Yeryz imamsz kalamaz, e er kalacak olsa yeryz ve zerinde
olanlar peri an olur ve amura batarch 375 . Biz Ali'nin olu Hasan As-
keri'nin imamlna ba lyz, onun ldne ve kendi soyundan bir
halefin bulunduuna inanr ve buna kesin kanaat besler onu din
ediniriz. Onun halefi olan imam imdi (30o H) ki halde korkudan giz-
lenmi klflanm (mamud) olup byle olmakla emredilmi tir ve
Yce Allah ona k izni verene kadar byle kalacakt r376. Allah'n
gizledi ini, inanan kad n ve erkek ara trmaya mezun de ildir. Bize
ve halktan hi birine imam , fikri ve d ncesiyle aklna gre seme
hakk verilmemitir. mamlar ve hccetleri ancak Allah seer, O tayin-
eder ve gizler 377 . nk Allah insanlara faydal olan daha iyi bilir.
te bu imamln yolu ak ve seik bir yol olup imamiyye muhte-
diye olan iilerin hala zerinde icma ettikleri gerekli bir..gayedir.
Ali olu Hasan AskerIn'in lmne kadar icma mz bu yoldadr378 .

Hasan Askeri'nin 255 H. 868 M. y lna bir olu olmu ve ona


Muhammed adn vermi ti. Hasan Askeri 26o H. 8 73 M. de ln- .

ce olu be yanda idi. Bu on ikinci imam (isnaa eriye) imamiye


mezhebinin son imam kabul edildi. Muhammed Samerra'da an-
nesinin gz nnde sirdaba girmi , bir daha dnmemitir. Ondan
sonra taraftarlar izine rastlayama.d lar. On ikinci imam Muhammedin
doduu 255 H. ylndan 26o H. y lnda babasnn lmne kadar ki
devreye ksa kaybolu denmitir. Dieri 265 H. ylndan balar hala
gnmze (1983 ylna) kadar devam eden bir s rra kadem basmad r
ki, buna uzun gaybubet ad verilmitir mamiyye Ite snaa eriyye)
bu Muhammedi' rnehdi olarak beklemekte ve gelip dnyay adaletle
dolduraca na inanmaktad r379 .
snaaeriye (mamiye), ( smailiyeyi mamiyeyi) Mehur dai (propa-
gandac) lerle beslemi tir ve bunlar n smailiye frkasnn yarlmasn-
daki byk rol inkar edilemez. Bu snaaeriyyenin alimleri kendi
imamlarn beklemekten usanm olarak kendi arzular n smailiye
375 el-Kummi 03 yle cevap verilir: Iyi ama on bir as r oluyor yeryz imamsz du-
ruyor. Onun saolduunu farzetsek bile gizli olmas ile insanlarla mnasebeti ve ilim al ve-
rii olmad halde yeryz batmad gibi daha nce bulunan imamlarn zamanlarndan da
daha kt deildir. Byle on bir asr beklenip gelmeyen imal/1<Jan insanlara ne fayda gelir?
376 el-Kummi io3. Bu korkudan gizlenme e tarihten delil getiriyor. Dikkat edilecek
nokta Hasan Askeri'nin o lu bir rivayete gre 255H. 868M. do inutur. el-Kum/ni 310
H. de ldne gre yazar n zaman na kadar tabii ekilde yaama imkan vard.
377 el-Kummi 104.
378 el-Kummi 106.
379 Hasan Ibrahim Hasan, Tarih el- slam 3 / 193.

103
firkasnn glgesinde yrtmeye gayret etmi lerdi. smailiye frsat
kollayp siyaset sahnesine karak dnyay adaletle dolduracaklard 3".
2Ali o lu Hasan Askeri' nin lmediine inananlar :
Bunlar Ali olu Hasan Askerrnin lmedi ine onun gaib olup bek-
lediine inanrlar. Yerine geecek bir o lu olmayan imamn lmesi
caiz deildir. nk yer yz imams z olamaz. Bu sefer gaybolmu
olan ortaya kacak ve sonra tekrar gaib olacakt r38 t.
3 Ali o lu Hasan Askeri' nin kaim olduuna inananlar :
Bu frka Ali olu Hasan Askerrnin ld n, ama sonra dirilip
ya adn ve onun beklenen (kaim) mehdi oldu unu kabul eder.
4 Ali o lu Hasan AskerVnin ld iine inananlar :
Bu frkaya gre Ali olu Ha an Askerrnin lm dorudur, bunda
phe yoktur. Nitekim btn atalar nn lm olduundan phe eden
olmamtr. Ve onun yerine geecek de olmay nca ondan sonra imam
yok demek olup imamlk son bulmutur. Nitekim Hz. Muhammed-
den sonra peygamberlik son bulmu tu"2. Bu frka beklenen veya ge-
lecek bir mehdinin gelmesini gerekli bulmaz 3".
5 Ali o lu Hasan Askeri' nin soyundan birinin gelece ine inananlar :
Ali olu Hasan Askeri ld. Allah, Muhammed soyundan birini
gnderene kadar imamlk kesilmitir. Bu Hasan Askeri veya gemi
olanlardan biri olabilir 3S4. Bunun mutlaka olmas gerekir, bu Allah'a
farzd r. Hasan Askeri lm , yerine geecek soyundan kimse yok,
halef de ancak soydan olaca na gre ancak k yamete yak n onlardan
biri ortaya kacaktr385.
6 Imam Muhammed b. Ali'dir, diyenler :
Bunlara gre, Hasan ve Cafer asl nda imam deillerdi. mam,
babasnn sa lnda len Muhammed idi. Hasan lm , olu yoktu.
Cafer de fsk ve fucurla me hur, gnahkar, haram i leyen biri oldu u
iin imam olamaz. Buna gre imam Muhammed b. Ali'den ba kas
olmaz. Bunlar Muhammed'in o lu olduunu iddia ettiler 3".
380 H. .H. 3/ 1 94.
381 el-Kummi o6,
382 el-Kummi 107.
383 el-Kummi o8.
384 ag. yer.
385 Ag. yer.
386 el-Kummi 1og.

104
7Hasan'n Vasiyeti ile karde i Cafer'in maml :
Bu frka, Ali olu Hasan Askeri lm , olu olmad iin karde i
Cafer imamd r ve Hasan ona vasiyet etmi tir, demi lerdir. Bunlar n reisi
Kfeli Kela mc olan Ali b. Taht Hazzaz olup Futhiyye frkasnda
hret yapm sonra bu cafere dnm ve insanlar ona yneltrni tir387.
8Cafer'in babasndan sonra imam olduu :
Bunlara gre, Ali olu Cafer imamd r. maml babasndan
kendisine gemitir. Hasan'n imaml yanlt. mamln byk oul-
da olmas gerekir. Bunlar, Hasan ocu u olmadan lnce yan ldk-
larn anlad lar 838 . mamlk ocuu olmayanda bulunmaz. nk bun-
lara gre imam n yerine geecek biri olmazsa lmez. Bundan dolay
imam Cafer'dir3"9.
g Hasann olu olmadndan imamln Cafer'e geii :
Bunlar Futhiyye gibi inanrlar. Fkh ve kelamclarna gre imam
Hasan Askeri'dir, ama lm tr. nk imaml k geri kalan en byk
oula geer. mam oula vasiyet edemez. Hasan n olu olmad iin
ondan sonra imam, karde i Caferdir. Hasan ve Hseyin'den sonra kar-
deten karde e imaml k gemez kaidesi do rudur, ama bu ancak len
imam n yerine geecek o lu olduu zaman muteberdir".
o Nefisiye ; Ali o lu Muhammed mamdr, kardei Cafere vasiyet
etmitir diyenler :
Bunlara gre, imam Ali'nin o lu Muhammed idi. Babas kendi-
sine vasiyet etmi ti. mamn baka birine daha vasiyet etmesi caiz de-
ildir. Muhammed karde i Cafer'e vasiyet etmi ve bunu babas nn
emriyle yapmt . nk artk imamlk onun hakk olmutu. Vasi-
yeti, ilimleri ve silah "Ebul Hasan' n Nefis adndaki klesi ile gn-
derdi. Bu gavenilir biri idi. Babas Ali Ebul Hasan lnce onlar kar-,
i Cafer'e babas nn emriyle verecekti. Bundan dolay bunlara "Ne- de
fisiye" frkas dendi"'.
r Ali o lu Muhammed Mehdidir, diyenler :
Bunlara gre, Ali o lu Hasan Askeri lm ve bulua ermi ,
Muhammed adnda bir oul brakm, o kendisinden sonra imamd r.
387 Nevbahti 99.
388 Demek ki imamlar da yand m.
389 el-Kummi to- i.
390 el-Kummi t i i.
391 el-Kummi, t t 2.

105
Babas sal nda ona gizlenmeyi emretmi , o da gizlenmitir; amcas
Cafer'den korkmaktad r. Bundan dolay Hasan Askerrnin o lu olma-
d zannedilmitir. Mehdi imam budur392.
2Hasan Askerrnin olu Ali'nin imaml :
Bunlara gre, Hasan Askerrnin o lu vardr, ama bunun ad
Muhammed olmayp Alidir ve Ali'den baka olu da yoktur. Bu hu-
susta babasnn zel ahitleri vard r. Kfe'nin etrafnda kk bir
grup bu mezheptedir 393.

3Hasan AskerVnin isimsiz o lunun imaml :


Hasan Askeri'nin lmnden sekiz ay sonra do an bir olu
vardr; ama ismi yeri yurdu bilinmemektedir. Bu hususta Ebul Ha-
san elRda'dan yle dedi i rivayet edilmi tir: "Annesinin karn nda
ve st ocuklar ile kar karya kalacaksnz (mbtela olacaks -
nz)""4.

14Hasan Askert'nin olunun olmay :


Hasan Askerrnin asla o lu yoktur. nk btn ara trmalar-
mza ra men bir ocuunu bulamad k. Eer, bu durum kar snda
da Hasan Askerrnin o lu var denecek olursa, her l hakk nda byle
bir dava srdrme e yol alr ki bu doru deildir. Ve Hz. Peygam-
berin de kendisinin yerine geecek bir peygamber bulundu u davas
ortaya atlabilir. Babasnn salnda ocuu olmad sabit olmu
ama gebelik me hur ve herkesin bildi i bir durum olduu ileri srl-
dne gre doum olduu zaman erkek ocuk olaca n zaten her-
kes daha nce renmi . Bu hususta delilleri Cafer'den naklettikleri
u szdr. "Beklenen Mehdrnin cenin hali ve do uu insanlardan
sakldr" 395 .

15Vak feMilstenkifler
Ne diyece imizi ard k. Ali olu Hasan Askerrnin o lu olup
olmad , imamln Cafer'e mi, Muhammed'e mi ait oldu unu
bilmiyoruz. Yaln z unu syleyebiliriz. Hasan Askeri imamd ve ona
uyulmas gerekli ve farzd . ld, bunda phemiz yoktur. Ama
yeryz de huccetsiz kalamayaca na gre bir hkm veremeyiz

392 el-Kummi 1 4.
393 Ayni yer.
394 Ayn yer.
395 el-Kummi t 15.

106
ve ondan sonra da bir imam kabul etmeyiz. nk bir imamdan
sonra kimin imam olduu bilinmezse, nceki imamn imaml devam
eder ta ki yeni bir imam belli olsun. Hasan'dan ba kasna ve soyuna
da imamlk geernez. Hasan da geri dnemez, ld gitti. Allah
istedii zaman bize birisini aklar396.

396 el-Kummi 13T 6.

107
IV IMAMIYEISNAA ERYENIN TKAD ESASLAR'

Bugn snaaeriyye (imamiyye) mezhebi olarak bildi imiz ve is-


lm aleminin snnilerinden sonra en geni mezhebi olup Iran' n da res-
mi mezhebi bulunan, Irak'ta, Suriye, Pakistan ve Hindistan'da olduka
kalabalk toplulua sahip bulunan, Trkiye gibi baz yerlerde daha az
ve biraz daha da nk ekilde ya ayan br mezhebin on birinci imam n-
dan sonra ortaya kan ihtilaflar gene snaa eriyye mezhebine ba l
iki nemli yazardan ok istifade ederek ortaya koymaya al tk. Bu
mezheb Hz. Ali b. Ebl Talib'ten ba layarak tarih sahnesine km,
ama toplumun siyasi, iktisadi ve ictimai durumlarna uygun olarak,
deiik millet ve blgelerde ok de iik ve bugn iin akla smaz,
slam diniyle badamaz grnen yanl fikirler ileri srlerek her
imamn salnda ve daha ok lmnde ayr lklara, paralara
blne blne bugne gelmi tir. islm'a yak mayan ii frkalarnn
iinden bugne kadar en kuvvetli ekilde kp gelen isnaa eriyye'y
takdirle ve ba ar ile karlamak gerekir. Tarihte iiler aras nda km
ykc ve gliye frkalarn ezerek, onlarla mcadele ederek gelmesiyle
dorusu slam'a bu bak mdan hizmeti olmutur.
amzn snaaerriyye (on iki imam) imamiyye mctehidlerin-
den eyh Muhammed Rda Muzaffer'in "Akaid el mamiyye'
adl eserinden sadece imamlara ait olan itikad blmn tercme
ederek, bu hususta okuyuculara as l kaynandan bilgi vermeyi
ama edindik. mamlk hususunda ghli snnet ile snaaeriyye ce
dier ii mezhepleri aras nda karlkl uzun eserler yaz lmtr. On-
lardan ancak mutehass slar' mutala ederek istifade ederler.

" mamlar Hakknda Inan= z"


"Biz, Galiye frkala.rm n ve Hululiyye'nin (A zlar ne byk
laf etmitir) imandan= hakk nda inand klar gibi inanmayz.
Bize has inancmz udur: mamlar bizim gibi insanlard r. Biz nasl
sorumlu isek, onlar da sorumludurlar. Sadece onlar erefli. kullard r.

108
Allah Teala onlara zel olarak kereminden bah etmi ve onlara dost-
luunu vermi tir. nk onlar insan o lunda bulunan ilim, takva,
ecaat, kerem, iffet ve btn faziletli_ ahlak ve vlen s fatlarda en
stn derecede idiler, bu hususta onlara hi bir insan yakla amaz.
Bu sfatlard an tr H7. Peygamberden sonra insanlara ait olan hik-
met ve hkmlerde, dine ait a klama ve knun koymada (te ri)
ve Kuran'la ilgili aklama ve yorumlarda kaynak, yol gsterici, ve
imam olmaya hak kazanm lard ."
" mammilz (Caferi) Sad k- ona selam olsun- yle demi tir:"
insanlarda bulunmas caiz olan her hangi bir ey bizim hakkmzda
size nakledilirse ve siz de onun yle oldu unu bilmiyorsanz ve ona
aklnz da, ya tm yorsa, onu inkar ve red etmeyin, onu bize b rakn.
Ama insanlarda bulunmas caiz olmayan herhangi bir ey bizim
hakkmzda size nakledilirse, onu hemen inkr ve reddedin onu
inkr etmeyi bize havale etmeyin" 397 .
"mamlarn says hususundaki inancmiz":
"Nasla sabit On iki imama yani ahkam er'iyyede bizim merci-
miz olan gerek imamlk sfatn haiz imamlarn on iki olduuna
inanrz.
Hz. Peygamber bunlar n adlarn bildirmi ve sonra bir nceki
imam bir sonrakinin ad n bildirmi tir. Bunkr n adlar srasyle y-
ledir :
- ( 398 ) Ebul Hasan Ali b. Ebu Talib Hicretten 23 y l nce do-
mu ve Hicretin 4o ylnda lmtr. (599-66o M)
2- Ebu Muhammed Hasan b. Ali 2-5o H. 643-67o M.
3- Ebu Abdullah Hseyin b. Ali 3-61 H. 642-68o M.
4- Ebu Muhammed Ali Zeynelabidin b. Hseyin 38-95 H.
658-753 M.
5- Ebu Cafer Muhammed Bak r b. Ali 57-114 H. 676-732 M.
6- Ebu Abdullah Cafer Sad k b. Muhammed 83-148 H.7o4-765M.
7- Ebu brahim Musa Kaz m b. Cafer 128-183 H. 745-799 M.
8- Ebul Hasan Ali Rida b. Musa 148-2o3 H. 765-818 M.
9- Ebu Cafer Muhammed Cevad b. Ali 195-220 H. 811-835 M.
397 el- eyh Muhammed Rda el-Muzaffer, Akaid el- mamiyye, tarihsiz 74.
398 Arap geleneinde bir kimse en byk ocuunun ad ile anlr ve bu babann
knyesi olur. Hz. Ali'nin en byk o lu Hasan olduu iin knyesi Ebu'l-Hasan'd r.

109
o Ebul Hasan Ali (Hadi) b. Muhammed 2 I 2-254 H. 827-868 M.
Ebu Muhammed Hasan Askeri b. Ali 232-26o H. 846-873 M.
12 Ebul Kasm Muhammed (Mehdi) b. Hasan 26o H. 873 M.
Bu (sonuncusu) asr mzn hcceti gaip olup beklenmektedir.
Allah onun aklamasn abukla trsn ve kn kolayla trsn ki
yer yzn adaletle doldursun, zira zulm ve haks zlkla d olmutur" 399.
Burada iki noktaya dikkati ekmek istiyorum.
inde bulunduumuz 4o3 H. ylndan 26o yln kard=
zaman geride 143 yl kalr te beklenen Mehdi 143 yldr hayatta-
dr, demektir. Nerede ikamet etti ini, ne yeyip ne iti ini sormak en ba-
sit insann sorular arasnda olup cevapland rmaya muhtat r. imdiye
kadar insan olunun bu kadar uzun sene ya amas Allah n tabiat
kanunlarnda Hz. Nuh hari kimseye isnad edilmemi tir. Onun ken-
dine has bir manas var. Bu durum, Altnc imam Caferi Sd kn
gene ayn mellifin nakletti i u szne de aykr dmektedir; "In-
sanlarda bulunmayan bir sfatn bize isnad edildi ini grd nz
zaman onu hemen reddedin".
Dier husus bu imamn gaip olmas ve sonradan gelecek olmas
ii mezheplerinden grdmz onlara da Abdullah b. Sebe'den
geen bir nazariyye olup bir ok ii frkalarnca rededilmiti. Imam-
larn salklar zamannda bile slam aleminde bir rol oynayamad klar
dikkate alnrsa on iki asr bsbtn imams z kald ktan sonra gele-
cek imamn ne kadar faydal olaca n, ba arl olup olmayaca n
ncekilerin ba arsna kyaslayarak anlamak mmkndr. Asl nda
Isnaa eriyye mctehidleri snniler gibi gayet gzel ictihadlarla
Kuran' tefsir edip Islam'a yapt klar hizmetlerde imama ihtiya
gstermemektedirler. Bu fiili durumlar ve Islm' anlamalar msl-
manlarn en byk kitlesine sahip ehli snnetle aralar ndaki bu farktan
baka bir farkn bulunmad grlmekte ve asl nda bu imamlk anla-
ynn byk bir sap kl douracak bir taraf da bulunmamakta-
dr. mam da ayn slam ilke ve farzlar ile mkellef tutulduktan sonra
ehli snnet bunu problem yapmaya gerek grmemi tir. Gnmze
kadar imamln silsilesini yrten smailiyye frkasnn imamlar-
nn listesini vermek bu incelememizde d nlebilecek baz birleim
noktalarn aa kavu turacaktr.
399 eyh M. Rida Muzaffer, Akaid el- mamiyye, 76. Muhammed b. Tulun (953 H.
1546 M) on iki imamn soyunu gsteren eserde 26oH. y lnda babasnn evinde anasnn gz
nnde srdaba girip bir daha kmadna inanldn kaydediyor (el-Eimme el- snaaer-
iyyet (45-1 7) Beyrut 958.

110
V SMALYENN IMAM SILSILESI

Yukarda smailiyye frkasn n snaaeriyyeden Imam silsilesinde


iki noktadan ayr lk gstermekte oldu una. temas etmi tik. smailiyye
frkas Hz. Hasan'n imamln kabul etmemektedir. Di er nokta
da smailiyye frkas babasnn salnda len fakat babas tara-
fndan imamlk iin veliand tayin edilen Caferi Sad k'n olunun i-
mamlnn yrrlkte oldu unu ileri srerek imamln smailden
olu Muhammed'e getiini iddia eder. snaaeriyyeye gre ise,
smailin babasnn salnda lmesinden dolay imamln fi-
ilen ona gemesinden nce l , imamln onun soyuna geme-
sine mani olmu tur. nk Caferi Sad k, smail lnce, imaml
Musa Kazm'a vermi ti. Bu hususta di er ii firkalarnn ayrl
be blerin grm tk.
smaili frkasnn kolu olan ve imamlar da smaili imamlar-
nn ayn olan Karamita 4", smaili imamlarn emrinde ve daileri ile
beraber al m bir firkad r. Ancak Krmt denilen dinin ad Ham-
dan b. Ea'sd r. Bu bilgin ve zeki bir kimse olup Bahreyn blgesinde sos-
yalist (i tirakiye) fikir ve esaslar n yayarak "Karam ta" denilen
emirlikler kurmu ve sonunda bunlarn Msr'da smaili frkas tara-
fndan kurulan "Ftmi" devleti ile aralar alm ve onlarla sava
bile yapmlardr. Karmta bu sava larda yenilmi ti. 2 78H. 891 M.
y lnda ba layan bu Karma t hareketi Msr'da Fatmi devletinin
Kuruluuna yard m etmi olduu halde sonradan Fat milerle savam
ve nihayet Fat mi halifesi el-Muis tarafndan Karmatiler ma lup edil-

40o Yazarlar bu "Karmat" kelimesinin manas nda ihtilaf etmi lerdir. Karmata yaz y
ince ve ufak ve kuru, dkk bir ekilde yazmak manas nda kullanhr Bundan dolay Kar-
mati hareketinin bakan Ebu Said Cennabi ksa boylu, bodur ve kk ad mlarla yr-
mesinden tr bu ad almtr. Bazlar da Nabata Kirmit gzleri krmzdan adama den-
diini ve bir bakas da Aramcada "Karmat" gizli retmene dendiini ortaya atm t.
yle anlalyor ki isim musemmaya uydurulmaya al lmaktadr (Kamus tercmesi 3 /
og, M. Galip, Alam elsmailiyye 49).

111
mi, fakat Karma tilerin Fatimilere kar bu mcadelesi, Fatimi halifesi
el-Aziz tarafndan 368 H. de Filistindeki Ramle sa\ a nda tamam.-n
bertaraf edilmi tir. Ancak Karmatiler 459 H. de Eval adasndaki ve
47o H. o77 M. de de Bahreyn'deki devletleri y klana kadar smailiy-
ye'y e ba llklarna devam etmi lerdir4m.
Bildiimiz kadar ile g nmze kadar imamlk silsilesini getiren
smailiyyc'nin Aahan koludur. Onlar n listesini buraya al yoruz.

Doumu maml ve lm
Hicri Miladi .. Hicri Miladi

- Ali b. Ebi Talip 23 nce 599 II- 40 632- 66o


2- Hseyin b. Ali 4(3) 62 5(4) 40- 61 66o- 681
3- Ali b. Hseyin Zeynelabidin 38 658 6 -94 681- 712
4- Muhammed Bakr b. Ali 57 676 94- 114 712- 732
5- Caferi Sadk b. Muhamnied Bakr 83 702 114- 1 48 732- 765
7- Muhammed b. smail 1 32 749 1 93 781- 8o8
8- Abdullah b Muhammed
(Ahmet el-Vefi) 1 79 795 193- 212 8o8- 827
g- Ali b. Abdullah (Muhammed el-
Taky) 198 813 212- 265 827- 878
o- Hseyin b. Ahmed (Abdullah el-
Rad) 212(228) 842 265- 289 878- 901

II- Ubeydullah b. Hseyin


(Muhammed el-Mehdi) 259 872 289- 322 901- 933
iz- Muhammed b. Ubeydullah
(el-Kaim bi Emrillah) 2 90 8 93 3 2 2-334 933 - 945
13- smail b. Muhammed
(el-Mensur Billah) 303 915 334- 346 (43) 945957
14- Ma'd b. smail (el-Muizzh Dinillah) 319 93 1 346- 365 957- 975
15- Nizar b. Ma'd (Alaziz Billah) 344 955 365- 386 975- 996
16- Mansur b. Nizar
(el-Hakim Bi Emrillah) 375 985 386- 411 996-1020
17- Ali b. Mansur
(el-Zahirli Iraz lidinillah) 395 1004 4 1 1- 42 7 1020-1035

8- Ma'd Ebu Tamim


(el-Mustans r Billah) 420 1029 427- 487 10 35-10 94

I g- Nizar b. Mustans r (el-Mustafa billah) 437 10 49 487- 490 10 94-1097

20- Ali b. Hizar (el-Hadi) 47o o77 49 0- 530 1097-1137

401 slam Ansik. 5 J 1121, 6 / 335 vd. Arif Tamer, el-Karamita 47. Mustafa Galip,
Alan el-Ismailiyye 48,57,58. M. Galip. Tarih el-Davet el-ismailiyye 204, 231.

112
Doumu rnaml ve lm
Hicri Milad Hicri Milad ,

21- Muhammed b. Ali (el-Muhtedi) yoo o6 530- 552 137-WW


22- Hasan b. Muhammed (el-Kahir) 520 1126 522-- 557 59- 161
23- Hasan Ali b. Hasan (Ala Zikrihisselam) 539 1144 557- 561 161-1165
24- Muhammed b. Hasan (E'la Muhammed) 553 158 561- 607 116 5-121 4

25- Hasan b. Muhammed


(Celaleddin Hasan) 582 1186 607- 618 1214-1221

26- Alaeddin Muhammed b. Celaleddin 6o8 1214 6 8- 653 1221-1255


27- Rkneddin Hurah b. Alaeddin 629 1231 653 - 654 1255-1256
28- emseddin Muhammed b. Rkneddin 633 654- 710 1256-1310
2g- Kasmah b. emseddin 6go 12go 710- 771 31 o: : 4
: 38 38231
30- slamah b. Kasmah 745 1 344 77 1- 827
31- Muhammed b. slam ah 722 1370 827- 868 1423-1463
32- Aliah b. Muhammed
(el-Mustans r Billah) 807 1404. 868- 88o '1463- 1 475
33- (Abdusselam ah) Mahmud b. Mustans r 880- 899 475- 493
34 Abbas b. Mahmud (Garib Mirza) 899-902 493-1496
35- Nuriddin' b. Garib Mirza
(Ebu Zer Ali 842 1438 902- 915 1496-1509

36- Murad Mirza b. Ebuzer . 868 1463 915- 920 1 509-1 5 1 4

37- Ali b'. Murad (Zulfikar) 886 1481 g2o- 922 1514-1516
38 Nuruddin Ali b. Zulfikar 893 1487 922-957 1516-1550
39- Halilullah Ali b. Nuriddin 93 2 1 525 957- 993 1 550-1 585

40- Nizar b. Halilullah 972 564 993-1038 585-1627


41- Seyyid Ali b. Nizar o15 1606 1038-1071 1627-1660
42- Hasan Ali b. ah Seyyid 1042 1632 1071-1106 1660-16 94

43- Kasm Ali b. Hasan Ali ogo 1697 1106-1143 1694-1730


44- Ali b. Kasm Ali (Ebul 'Hasan) 1115 1703 1143-1192 1730-1778
45- Ali b. Ebul Hasan (Halilullah) 1153 1740 1192-1233 1778-1817
46- Hasan Ali ah b. Halilullah
Ali (I. Aahan) 1219 1804 1233-1298 1817-1881
47- Ali ah b. Hasan Ali (II A ahan) 1246 1830 298-1302 1881-1885
48- Muhammed ah b. Ali ah
(III. Aahan) 1294 1877 1302-1374 188 5-1 957
1957_ (402)
49- Kerimah b. Ali b. Muhammed 1 355 1 93 6 1374-

4o2 Mustafa Galip, Tarih el-davet el- smailiyye adl eserinde butn bu imamlarm
hayatndan tarih srasna gre bahsetmekte ve sonunda da yukar aldmz listeyi
vermekte ise de yapt baz tarih yanllklarn mmkn olduu kadar dzeltmeye
altk. Onun iin bu tarihleri ihtiyatl almaldr.

113
ismailiyy-e'nin de kendi mezhebine bat niyye dedi ini ve kor-
kudan imamlarnn gizli kald n ve propagandalarn gizli yrt-
tklerini sk sk sylemektedirler. lk bakta bu gizlilik doru gr-
lebilir. Ama gizliliin ls nedir ve ne olmal d r. Btn mesele
bundan domaktad r. slmda her ne mezhep olursa olsun, gizlili i
bu derece bir prensip ve temel reti olarak alan ba ka bir mezhebe
rastlamak imkans zd r, demekten isnan kendini alam yor. Dier gizli
(Batni) mezhebler ismailiyye ile ili kisi olan veya onlardan ayrlan
kollarda daha ok bulunmaktad r. Bu gizlilik gnmze kadar ge-
len baz grup ve mezheblerde de mevcuttur. Ara trclarn ve ilim
adamlarnn ve hatta kar t mezheplerin en byk s knts , gizli
olan, kendi iine kapal olan mezhepler hakk nda doru ve gerek
bilgi edinme imkanszld r. Aralarnda ne yaparlar, davran lar
nedir, bakalar hakknda ne dnr ve ne konu urlar, inanlar
nedir amelleri nedir ve neyi gerekle tirmek isterler, gayeleri nedir?
Bu gibi gizli mezheplerle insan niye ilgileniyor, ne olursa olsun, ne
yaparsa yaps n, ne dnrse d nsn ba kalarna ne oluyor, demek
doru deildir. nk insan hem fert olarak ve hem de toplum ve
devlet olarak kom usu, vatanda ile iliki kurmak zorundad r, ona
gre harketlerini ayarlayabilmesi kendisi hakk nda ne d nd n
bilmesi ile mmkndr.
Kuran Kerim, gizli cemiyet ve toplant lara temas etmi ve
yle demi tir:
"Yard m yapmak, iyilik etmel veya insanlar aras n dzeltmek
gibi iyilikleri nermeyen gizli toplant larn ounda hayr yoktur.
Bunlar Allah'n rzasn kazanmak iin yapana byk ecir verece iz
(Nisa 4/ 4)."
Burada esas l, herkese iyilik yapmak ve kavgal olanlarn
arasn bulmaktr. Bunun iin yap lacak her hangi bir konu ma,
veya toplant gizli de olur, aikr da olur, gizli yap lmas kasden ola-
bilecei gibi tabii olarak da vuku bulabilir. Hemen rastlayan iki
kiinin mevcut problemi zmek iin bir kenara ekilip konu malar
da gizli bir toplant olabilir. Herhangi bir fakire yap lacak yard m
konumasnn gizli olmas normaldir. O fakirin onurunu daha iyi
koruyabilir. Ama eskiden bize intikal edenlere ve bugnk gizli ka-
lan ve davranan cemiyetlerin sadece kendi cemiyetlerine mensub
olanlara yard m ettikleri, birbirini tuttuklar inkar edilemiyecek
derecede yaygndr. Buna da unu ilave etmek zorunlu u vard r.
Gizli cemiyetlerin ayr lmaz karakteri bu oldu u gibi aikare alan

114
cemiyet ve gruplar n yard mlamalar ancak kendi mensuplar ara-
sndad r. Baka yabanc yani kendi cemiyetlerine girmemi olan bir
kimse onlara muhta oldu u zaman, kendi mezhep, cemiyet, ve par-
tilerine girmeyi art komak gnmzdeki cemiyetlerin, gruplar n
da Kuran'a zt olan karakterleridir. Hz. Peygamber gizli toplant -
larn ve onlarda konu ulanlarm ok a k lsn vermi tir: " n-
sanlarn renmesini istemediin ey gnahtr". Buna gre u ortaya
kmaktad r: Insanlarla ilgili herhangi bir i in fikrin duyulmasn
istemiyen kimsenin ierde ba ka, d arda ba ka konu mas insanlar
ift karakterli yapmaya srkledi i gibi bakalarn da pheye d-
rmektedir. Madem gizli cemiyetlerin toplant larnda ve gizli
gruplarn ileri ve dncelerinde kamu yarar na zararl bir ey yok-
tur, o halde niin gizli yaparlar? Gizlili in sebebi nedir? Burada sz
konusu edilen gizlilikten maksat her eyin gizli cereyan etmesidir.
Yoksa her i in halka a k olmas art de ildir. Ama snnilerde gizli
bir ey yoktur; tedrisleri, e itimleri, ibdetleri, mnaka a N e tart-
malar her eyleri ortadad r.

115
VI MEHDI VE MES/H MESELESINE KISA B R BAKI

ia firkalarnn, mslmanlarn ve zellikle ,snnilerin zerin-


deki tesirini en bariz ekilde, Mehdilik nazariyesinde ve onun bir
benzeri olan Isa'nn gkten ini ine inanrnakta, grmek mmkndr.
Ehli snnet beklenen mehdi zerinde geri sa'nn gkten ini i ze-
rindeki kadar srarla durmamaktad r. Bunun bir sebebi Hz. sa'nn
tekrar gelece i inancnn Kuran' Kerim'de geti i ayetlerin tevil
edilmesiyle daha kuvvet kazanm olmasdr. Bu mehdilik ve sa'nn
gkten ini i telkkisinin tarihe mal edili inin balangcn bulup ona
gre slam inancna nasl sirayet etti ini anlamak gerekmektedir.
Bu incelememiz btn bu teferruata msid olmad iin sdece
nemli noktalara temas ederek konuya k tutmaya alacaz.
Rivyete gre Islam Tarihinde Hz. Peygamberin lmn
ilk defa inkr eden kimse Hz. mer olmu ve onun ldn sy-
leyenleri tehdid ederek yle demi ti:
"Mnafiklardan biri Resulullah n ldn iddia ediyor. Val-
lahi o lmedi. Allah Musa ile szletii gibi onunla da szle ti"3 .
Allahn Resul dnecek ve byle syleyen insanlar n ellerini ayak-
larn kesecektir" 404.
Mteakiben Hz. Ebu Bekir Hz. Peygamberin cesedi erifini g r-
dkten sonra kp insanlara u konumay yapt :
"Allah'tan ba ka tanr olmad na ehadet ederim, onun eriki
yoktur. Efendimiz Muhammed'in O'nun kulu ve elisi oldu una e-
hadet ederim. Kitab n indii gibi olduuna dinin vazedildi i gibi,

403 Bakara g i ve Araf suresi 142 inci ayette Hz. Musa'nn Tur'a gidip geliim iaret
ediyor.
40 4 el-Avasm minel-Kavas m 38. Yahya Haim Hasan Fargel, Neet el-Ara, vel-
Mezahib vel-Frak el-Kalamiye, 153, M sr 1972. Hasan brahim H. slam / so. Taberi
Tarihi, 2 / 44.

116
hadisenin vuku bulduu gibi, syledii szn syledi i gibi olduuna
ehadet ederim. Allah apa k ve gerektir. Ey nsanlar ! Muhammed'e
tapan bilsin ki Muhammed lm tr. Allah'a tapan bilsin ki Allah
lmszdr ve diridir. Muhammed ancak bir elidir. Ondan nce
de eliler gelip gemi tir. Muhammed l': veya ldrlrse geriye mi
(putperestli e) dneceksiniz. Geriye dnen Allaha hi bir zarar ve-
remez" 45 .
Hz. merin, Hz. Peygamberin lmedi ine dair ileri srd
delil Ms'a'nn Tur'a gidiidir. Hz. Isa'dan bahsetmemi tir nk
Hz. Musa'nn Tur'a gidiine Yce Allah' n ona sz vermesi ve mddet
tayin etmesi Kuran' Kerim'de aktr. Hz. merin, Hz. Musay
zikredi i ayeti kerimeden kendi istidlallerine ve anlay na dayanyor.
Buna ramen, bahisde Musa ve Isa da zikredihnemektedir 46. Hz.
Peygamberin lmedi ini sann refedilmesine benzeten bir cemaat ol-
duu407 zikrediliyorsa da bu cemaatin iinde byk sahabilerin bulun-
mad anla lyor. Bu cemaat H ristiyanlardan sann ref'ini duymu
olabilir ve zerinde imali fikir etmeden geli i gzel nakledebilirler.
Bunun iin rivayet ve fikirlerde ilmi ahsiyet ve anlay seviyesini,
szn syleni sebebini iyi incelemek ve ciddi de erlendirmek gerekir.
Eer sa'nn lmedii, ge karld ve sonra gelece i Kuran'
Kerim'de iddia edildi i gibi ak olsayd mer, Musa'y deil de Isa'y
misal verirdi ve Isa'y misal vermek ve delil gstermek daha uygun
olurdu. Byle olmamas nn sebebi Isa'n n lmedii, ge kt ve
kyamet ncesi gelece i ilk mslmanlarca bilinmemektedir ve bunun
iin, muhta olduklar halde onun gkten inece ini problem yap-
marm lardr. Eer Ebu Bekir Hz. Peygamberin ld n bu ekilde ,

aka belirtmeseydi 'veya herkes Hz. Peygamberin cenazesini gr 7


nden dolay bunu aklamaya lzum grmeseydi, mer de d
"lmedi" demesinden vazgemeseydi, insanlar n iinde Hz. Peygam-
berin lmediini iddia eden olacakt ve bunu da mer'e isnad gide-
ceklerdi. Oysa Omer'in lmedi demesinin nekadar sama oldu unu
yanndakiler biliyordu ve imdi biz de biliyoruz. Allah, Ebu Bekir'-
den raz olsun, byle bir hurafeye saplanmay nledi. Bu olay , her
hurafe ve akl d olan olaylar iin bir rnek te kil etmelidir.
Frak (tekili frka) ve tarih kitaplar Hz. Ali'nin lmnden
sonra Abdullah b. Harb ve Abdullah b. Sebe tarafndan Ali'nin Hz.

405 Imrn 3/ 144.


406 Buhar . 4/ 1 93-4.
407 Ebul-F da, el-Muhtasar fi Ahbaril-Be er, / 152.

117
Peygamberin vasisi oldu unun ilk defa ortaya at ldn sylerler4qg.
Abdullah b. Sebe ad nda bir kimsenin bulunmad na, onun hayali
bir ahs olduuna dair fikirler ileri srlmesi, bu nazariyenin mevcu-
diyetini ortadan kald rmaz. Abdullah b. Sebe veya ba ka birinin or-
taya att fikir zamanla geli meye uram grlmektedir. Bu hu-
susta elimizde mevcut kaynaklara gre Abdullah b. Sebe, Hz. Ali'nin
sa lnda onun Hz. Peygamberin vasisi ve yerine geen halifesi
oldu unu ileri srer ve burada dayand fikir Yahudilikteki Jusha
b. Nun'un Hz. Musa'nn vasisi ve onun halefi olmasdr4". Bu fikir
Yahudilikte vard r, Jua aslnda brancada Ho a veya Yehoua olup,
kurtarc manasna gelir. ,ju a b. Nun genellikle ikinci Musa olarak
kabul edilmektedir ve Musann halefidir. Musa gibi Yahve (yaratan:
Allah) nin huzuruna km . Musa'ya itaat edildi i gibi ona itaat edil-
mi, Musa gibi sraillileri Yahve'nin fkesine kar susuz karm,
Musa gibi sraillilerce sayg grmtr ve Musa gibi bir tak m muci-
zeler gstermi tir410.
Islami kaynaklarda Abdullah b. Sebe'in Ali'ye sa lnda "Sen .

Sen" veya sonraki kaynaklarda zikredilen "Sen Tanr sn" sznn


pek reva bulmad anlalyor. Ama Ali ldkten sonra, onun l-
medi ini iddia etmek ve onun tanr ln veya tanrdan bir para-
nn onda bulunduunu ortaya atmak suretiyle art k ii rndan -
karm oluyor. Bu hususta ilk Islam kaynaklar nda deilde sonraki-
lerde onun veya Sebeiyye frkasnn bir istidlale gitti ini gryoruz.
Bu sefer Ali'yi b rakp Hz. Muhammed'e dnm ler, onun lmeyip
ge ktn, bunda alcak bir ey olmad n, sylemiler. Hris-
tiyanlarn sa's ge kar da Mslmanlarn Muhammed'i niin
kmasn, o ondan a a mdr, diyerek bu hususta da Kurandan bir
yete dayanmak istemi lerdi.
"Ey Muhammed Kuran sana farz k lan Allah seni dnecein
yere dndrecektir" (Kasas 28/ 85). Ibn Sebe bu ayetten Hz. Mu-
hammed'in Isa'nn yeryzne dnece ini ve dnmesini anlattn
iddia etti. Ve Isa'n n dnmesine inanan kimsenin Muhammed'in dn-
mesine inanmamas alacak ey deil midir, diye mezhel3ini ortaya
attrm. Oysa ad geen ayeti kerimenin ini sebebi, bilinmektedir, Hz.

408 el-Kummi, 20-21, J. Wellhausen, el-Havaric vel- ia, 246, Abdurrahman Bedevi
tercmesi, Nevbahti, 20.
4o9 Ayn Ayn yerler.
4 10 The Interpreter's Dictionary of the Bible 2/ 996.
41 el-Fark, 44: 145,163, el-Tebsir 72.

118
Peygamber Medineye hicret ederken vatan olan Mekke'den ayr l-
mak kendisine zor gelmi tir, bunun zerine Cenab Allah peyga m-
bere kendisini Mekke'ye dndrece ine sz verdi. Ayetin mns
madem ki bu Kuran' n sana inmesiyle vatan ndan oluyorsun, merak
etme o Kuran' sana indiren seni vatan na kavuturacak demektir.
Kuran- Kerim'de Isa'ya "Mesih" de denmektedir ve bazan
sa Mesih ve bazan yaln z Mesih ve bazan da sadece Isa olarak
gemektedir4'2.
branca'da Mesiah ve Arapa'da Mesiha denmekte ve ya -
lanm ve kutsalla trlm yani vaftizlenmi anlamna gelmektedir.
Yunancada "Christ" Mesiah' n tercmesi ve ya lanm, vaftizlenmi
tanr adam demektir413. Bu "meseh" fiilinden gelmektedir. Asl nda
bu "meseh" her hangi bir eyi ya lamak, kalkan, trl, aletleri ya -
lamak gibi nesneleri ya lamakta kullan ld gibi bir eyi veya insan
kutsallatrmak iin onlar kutsal zeytin ya yla yalamak anlamnda
da kullanlmtr414. Bundan sonra Mesiah, ya lanmak suretiyle kutsal-
la trlan Kral veya "Khin" din adam na denmitir415 . Yahudi gelene-
inde Tevrat retisinde hir za4nanda Allah' n gnderece i hkm-
dar manasnda kullanlana gelmitir416. Mesh kelimesi Arapa'da
el ile svazlamak, meshetmek, eli bir eyin stne srmek anlammdad r.
Araplar falancan n zerinde gzellikten bir "meshe" yani bir para var-
dr, gzellik ona dokunmu ve srlm tr derler. sa'nn da gzel-
liine binaen ona Mesih dendi ini syleyen Arap dilcileri yan nda
ya srlerek kutsalla tn syleyenler de vard r. (Ibn Fris, Mu'-
cem Mekayis 5 / 322, Zemah eri Essul-Belagah 594 M. smail bra-
him, Mu'cem el-Kurniyye 2 / 203).
Yahudiler, mitsizli e kaplmalann nlemek iin, daima gelecek
bir kurtarc beklemektedirler. Bu onlar n milli kurtarcs olacaktr.
Bu kurtarc (mesiah) Davud soyundan olacakt r ama, melekler se-
viyesinde, Allahtan yana dnya hakimi olacak, srail halkn iktidara
getirecek, onlar ayd nlk iinde idare edecektir 417. Davud'un soyundan
olan kraln vazifesi Kuds' kafirlerden temizleyecek ve Allahs zlar
yok edecek ve sonra kutsal halk n devletini kuracak, yabanc lar bu
412 2/ 87, 4/ 157, 163, 171, 172.
413 Oxford English Dictionary Compacy Edition I/ 407.
41 4 Abraham b. en, Milon Hadasb, 2/ 927 (ibranca); Tevrat: Ehbar 8/ 10-12
Eaya 2 I / 5.
41 5 Milon Hada 2 / 930. Tevrat Ehbar 4/ 16.
416 The nterpreter's Dictionary of the Bible 3/ 360.
41 7 Ayn eser 3/ 3 64.

119
devlete al nmayacaktr. Adil, hakim, kuvvetli ve gnahs z kral sa-
dece Allah'a dayanacak ve kutsal bir devir aacakt r. Onun geli
gn ve saatn sadece Allah bilir. Ama bunun i aretleri vardr. Ne
zaman dnyadaki fenal klar zirveye ula rsa, harb, tun, alk ve
btn nizamlar alt st olursa o zaman Mesih g elecektir 4is. Mesiah
geldii zaman dman dnya kuvvetlerini, ki bunlar Yecuc, Mecuc,
Bizans, Babil ve Edom ad altnda toplanmlardr, yok edecek, Ku-
ds'te Zion tepesinde srail'e ait kutsal hkmdarh kuracaRS r4'9.
Sonunda Mesiah da lecektir ve tekrar dirilecektir. Yaln z Hristiyan-
l kta ve yeni ahidde anlat lan btn insanlar iin eziyet eken ve len
Mesih anlamnda bir Mesih Ya hudilikte yoktur420.
Burada anlatlanlar Yahudilerdeki Mesiah, Mesih anlaydr. Bu
Mesihe verilen nitelikler, oldu u gibi ve hazan da biraz fazlasiyle,
slama intikal etmi , ancak slamda Mesih ad yerine Mehdi kul-
lanlmt r. Eski dinlerin kltrlerinin slam dncesine ve kltrne
tesisi, zellikle Hadisi erif ve Tefsirlerdeki Israiliyat denilen fikir
ve hikayeler hakkmda eskiden olduu gibi, yeniden de mstakil
eserler yaz lmakta ve incelemeler yap lmaktad r.
"Eski gnler tekrar gelecek, gkteki bulutlar iinde insan o lu
(Allah' n olu sa) gaecek, iktidar, erefi ve Allahtan Kralhk sul-
tasn alacak ve btn milletler ve dinler ona hizmet edecek. Allah n
krall, srail'in btn dnya krall klarna hkmranl gibi ger-
ekletirilecek ve Allah' n gnderece i Mesih O'nun kutsal halknn
kral olacaktr"421 .
nsanlar sktklar, zorda ve darda kalp hi bir maddi yard mn
gelmesinin imkanszln grdkleri zaman, ya ama arzu ve mi-
dini kaybetmemek iin, Tanrya ynelmi ler ve ondan yard m dile-
miler ve O'nu kendilerinin kurtarcs kabul etmi lerdir. Aslnda
bu inanc Allah insann ruhuna koymutur ama, insan, etrafndaki
dostlar, yard mclar ile megul olurken Allah hatrna getirmez
O'nu unutur. Btn dostlar ve yard mclar ekilip gitti i zaman, ise
kendi bana kalr ve iine ve kendi imkan ve yeteneklerine dner ve
o zaman Allah' n varln itenlikle doruca idrak eder ve O'nunla
babaa olduunun farkna varr. Fert olarak bylece herkes Allah'la

418 Ayn yer.


41 g Ayn yer.
42o Ayn eser 3 / 365.
42 I Hans Lietzman, A History of the Early Church i / 25, 5.6. Yuhanna (incil) I / 47-5 ,
The nterpreter's Dictionary of the Bible 4/ 415.

120
temas kendisi kurar. Ancak bir toplum ve cemaat kendini byle bir
durumla kar karya bulunca, o toplum toplum olarak Allah'a ba
vurmak ve ona yalvarmak iin iinden bir nder seer ve Allah'la
temaslarn o zatla temin eder. Yce Allah da insan rehbersiz b rak-
myaca iin baz yeteneklerle byle bir kimseyi de techiz eder ve
gnderir. Bunun biraz daha zelliklerle gnderilenine peygamber
denir. Ama her zaman stn yeteneklerle peygamber gnderilmez.
Yahudilerde peygamber gelip geti i iin ve peygamberler d
ilerde bir kurtar cnn (Mesiah) gelece ini haber verdikleri'in Milat-
tan nce sekizinci ,rzy ldan beri bir Mesih beklemeye koyulmu -
lard r. Hl da beklemektedirler. Hz. Mesih- sa'y kendilerine gelen
Mesih kabul etmemi lerdir. zellikle bu Mesih beklemesi ba ka dev-
letlerin ve milletlerin Yahudilere olan bask s, haksz ve zalimce ida-
releri esnasnda daha belirli hale geldi. slama Mehdi olarak geen
bu gr aynen devam etmi ve etmektedir. Her ne vakit yksek idare
memleketi zulme ve hakszla srklemise Mehdi ad altnda isyan-
lar ba gstermitir.
te bu Mesiah (Mesih) fikriyle beslenen Yahudilerin dinlerine
Miladdan nce Antiochus IV Epiphanes (175-163) zaman ndan sonra
mdahale edilmi ve putperestli e (Helenism) zorlanmlard r. Buna
kar Yahudiler isyan etmi ve Makkabiler tarafindan mstakil bir
Yahudi devleti kurulmu tu (163-42 B .C.) ve Allah n hkmranl -
n yer yzne getirecek bir Mesih'in bekleni i Yahudiler aras nda
canl bir hareket meydana getirmi ti. Ama Mesih'in nas l bir ey
olaca hususunda mnaka a ba lad . Kimi Davud'un Krall n ihya
ederek fatih bir k ral olaca n dnm, kimi de son zamanda ate -
ten kanat iinde gelen tabiat st bir varl k olarak grm tr422 .
Romallarn Miladdan nce 63 yllarndan sonra Filistin'deki zli-
mne idareleri Yahudileri gittike una daha kuvvetli inand rmaya
yetti. Allah bu kadar haks zlklarn ve zulmn uzun zaman devam
etmesine izin vermez 423 . Burada W. Mcneil bir Yahudilik mezhebi
olan Hristiyanln Yahudilerin d nda putperest dnyada bir din
olarak nas l kabul edildiini anlatr.
Babil esaretinden sonra da lan Yahudiler Helenle mi ve ehir-
lemi dnyann fikir ve geleneklerinin ister istemez tesirinde kalm -

422 Bu gk Allah'n nitelenemez azametini gstermek zere a ld zaman olacak.


Yahudiler Ahir zaman fikrini Irakta iken Zerd t dininden alm olabilirler. The Rise of
the West, W. Mcneil 34o. Demek daha nce Yahudilerde ahiret fikri yoktu.
42 3 William McNeill, The Rise of the West 34o.

121
lard . Bir ok Yahudiler Yunanca'y ana dili gibi konumu ve olduk-
a hatr saylr miktarda putperest Yahudile miti. Fakat bu Yahudi-
le enler kendilerinin eski adet, fikir ve hislerini devam ettirmi lerdi.
Bu durum ve evrenin bask s bir ok Yahudi toplumuna yar Helen-
lemi bir karakter vermi ti. nsanlar skenderiyeli Philo (2o B.C.
5o A.D.) gibi kimselerin Yahudilik inanlar nn yaylmasn istemi-
yordu. Yahudiler ve Yunanl lar arasndaki bu barma Hristiyanl-
m, bir Yahudi mezhebi durumundan putperest dnyan n oun-
luunun tabi olaca bir din haline dn trecek yolu haz rlam-
t 1 424.

Hz. Isa'nn Milattan nce 4 ylnda doup Milattan sonra 29


3o yllarnda ld tahmin edilmekte olup bir y ldan yla kadar
peygamberlik yapt ileri srlmektedir423.

sa b. Meryem Galile'nin Nas re426 ehrinde bymt. Vaftizci


Yahya (John) hapsedilip halk n nne kmaz olunca, Isa (Jesus)
Galile'ye dnm ve Yahya'n n yerine vaiz vermeye ba lamt .
Fakat vaizi de iik oldu. Dinleyicilerini gelecek hkm gnnn
alevli ate iyle tehdid ederek korkutmuyordu. Bilakis, Allah hakk nda
ve Allah'n hkmnn mahiyeti ve knh hakk nda konuuyordu427.
Ama sa vaizle kalmayp kendi grevinin ilahi asln gsteren mu-
cizeler de ortaya koydu 428. Hapiste olan Yahya (John) halefinin ( sa)
i lerini ve halkn onun hakkndaki fikrini duyunca, onun hakknda
inceleme yapp u soruyu sordurdu: "Gelmesi beklenen sen misin?
Yoksa baka birini mi bekleyece iz". Bunun cevab sa'nn szn
yanstt "Krler gryor, topallar yryor, Abra lar temizleniyor,
sarlar i itiyor ve ller diriliyor, fakirler mjdele iyor ve benden
phelenmeyene mjdeler olsun 429. Sonralar sa arkada larna sordu

424 W. McNeill The Rise 341.


42 5 Vergilius Ferm, Encyclopedia of Religion 393
42 8 H. Lietzman, i / 48. Arapa'da bu ehir adna nisbet edilmemi ve Kuran- Ke-
rim'de de ayn ehre nisbet edilerek Nasraniyye ve o ulu Nesara kullanlm olduundan
sa b. Meryem'in getirdi i dinin zel d olmutur. Bylece sa'nn doduu yerin adi getirdi-
i dinin ad olmutur. Ama bizim Trke'de kulland mz Hristiyan ve Hristiyanl k" "Me-
siah" kelimesinin Yunanca tercmesi olan "Christ" ad ndan tremi bulunan Christian
kelimesinin Trke syleniidir. Hiristiyanlar n inanna gre Hz. sa'nn babas Yusuf
olup erken lm ve James, Joses, Jurde, Simon adlar nda drt erkek karde i ve bir ka
kzkardei olduuna inanlr (ayn yer).
42 7 Ayn eser / 49
428 Ayn eser / 5o.
42 9 Metta i / 2-6 Luka ry J 18-23.

122
"nsanlar benim kim olduumu soruyorlar" Peter "Sen Mesih'sin"
cevabn verince, sa doru sylediini anlad 4".

sa tekrar Ahdi Atik (Tevrat n) emrini ele ald . Btn kalbi-


mizle Allah' sevmeliyiz, komularmz da kendimiz gibi sevmeliyiz.
Fakat o bundan bir netice kard , o da dinin insann bir i (gnl)
ii olduudur. Bu emir icab dmanlar da sevmek insan n tabii
duygusuna zd geliyordu. Emri yerine getirmekte de ne mkfaat ve
ne de intikam hissi olmayacakt . Ayn ekilde yemin etmeyi ve boan-
may yasaklamak suretiyle Musa'n n eriatna kar gelmiti".

Isa'nn Musa eriatna yeni istikametler vermesi zerine Musa


eriatna sk bal olan Ferisiler tarafndan itiraza u rad . Ve sk
bir eriat olan Ferisiler Isa'ya kar senpatiyi kestiler. eriat ktle-
yen sa'nn ileri ve szlerinden dolay Ferisiler ondan nefret ettiler
ve onu sahte bir peygamber olarak takip etmeleri gerekti. E er
sa gerekten Mesih idiyse mutlaka onlarla arp maktan kamazd
ve davasnn bir ksmndan da feragat edemezdi 432.
sa kendisini insano lu (Allahn olu) olarak anlatt ve bunun
Mesih'i manada olduu aka anla lmt . Bundan tr sann
rencileri ve bir ok kimse onu Mesih olarak kabul etmi lerdi. 433

sa siyasi emellerden ve milliyeti mesih fikrinden olduka


uzak duruyordu. Oysa, bu milliyeti mesihlik gr Yahudileri
Romallardan kurtarmay amahyordu434.
sa'nn Kuds'te uzun bir mddet kalmas neticesinde halk ara-
snda kendisine uyanlar o ald gibi bu durum kars nda Ferisi-
ler ve Sadukiler tesiriyle de d manl oald . Bunun zerine
Sanhedrin hemen Isa'dan kurtulmaya karar verdi. Bu, kimseyi

43o H. Lietzman / 51.


431 Hans Lietzman 1 / 52.
432 H.L. 1 / 55. Ferisi kelimesi brancada Feru (peru, brancada ba ta olan F harfi P
gibi okunur) dur. Bu kelimenin Arapa okunu u Ferisidir. brancadan bu kelimenin kk
iki ana manaya geliyor: Ayr lmak ve *aklamak, (Abraham bn. uan, Milon Hada 3 /
1355, Reuben Avinoam, Compendious Hebrew English Diction ary 306). Kuds y kldktar
sonra yaylan bu Ferisiler et yemez ve arab imezlerdi. Bunlar Sadukiler mezhebine kar
mezhep tekil ederdi. Yaz l ve ifahi olan eriata balydlar. ( bn uan age. 1336, Web-
ster Newworld Dic. ro97, College Edition, Ya ar Kutluay, slam ve Yahudi Mezhepleri
156, 166, Meydan Larouse 4 / 603.
433 H. Lietzmann / 56.
434 H. Lietzmann 1 / 58.

123
heyecana vermeden ve passover 435 den nce yap lacakt . Ama sadece
iki gn kalmt436.
sa Zeytin bahesinde ibadetini yapt ktan sonra geceleyin -
rencileri arasnda tevkif edildi. Tevkif esnas nda rencileri kam
ve sadece Peter geri dnm t. Kalabala kararak efendisini
takip etti. Markus'un anlatt na gre geceleyin Sanhedrinin top-
lants nda Byk kahin Caiaphas' n bakanlnda birinci karar olarak
sa'n n mabedi ykp yerine gnde bir mabed yapmay istedi i,,
buna ahitlerin raporu uymad , sa ise hi bir sulamaya cevap ver-
medi. Bundan sonra Byk kahin nemli sorular sordu. "Sen Mesih
misin, en ycenin olu musun? evet cevab n verdi ve u kehanette
bulundu: Allah'n sa yanna oturacak ve insano lu olarak gk bu-
lutlar iinde dnecektir. Bunun zerine Byk Kahin onu lme
mahkum etti437 . Ama Byk Sarhedrinin438 lm cezas verme hakk
yoktu. Bunun zerine Yahudi otoriteleri Isa'y bir asi olarak Roma
idarecelerine teslim etmeyi uygun buldular. O zaman (26-36 A.D.)
larda Kuds'te Romanlar n en byk idare amiri Pontius Pilate olup
Yahudilerin Pesah bayram nda ta knlklar yapmalarn gzlemekte
idi. sa bu Pontius Pilate "Yahudilerin kral olarak ihbar edildi
ki bu siyasi manada tahrik edici Mesih demekti. K sa bir soruturma-
dan sonra Pontius Pilate Isa'n n gtrlp kam lanarak armha
gerilmesini emretti. Nisan n on veya on drdnde bayram are-
fei gn leden sonra arm hta can verdi. Sanhedrinin dindar yesi
cesedi arm htan indirdi ve g md. Bizim rencilere dair fazla ha-
berimiz yoktur. Peygamberlik tamamland . oban ldrld ve
koyunlar dald . Mesihlik fikri de sona erdi 439 .
armha gerilerek len ve gmlen sa l olarak kalmad . O
rencilerine grnd ve onlar tarafndan da grld. nce Peter'e,
sonra on ikisine ve daha sonra da be yz ki iden fazlasna bir anda
gzkt.

435 Passover : branca's Pesah olan bu bayram Yahudilerin M sr eseretinden kurtul-


duklarnn bayramdr. Bu bayramda mayas z ekmek yenir.
436 H.L. i / 59.
437 H. Lietzmann i / 5g-6o.
43 8 Miladdan nce nc as rdan beri Yahudi devletinde Yksek mahkeme kurulunun
addr. Aslnda iki trl Sanhedrin vard . Biri siyasi ve idari ilerdeki adaleti yrr ve Byk
Kahinin bakanl altnda idi, dieri din ilerine bakard . Her bir Sanhedrin yetmi veya
yetmi iki yeden teekkl ederdi (Encyclopedia of Religion Vergilius Ferm's edition 687).
439 H. Lietzmann, A History of the Early Church i / 6o.

124
Bu hususta Paul'un Korintos'lulara yazd birinci mektubu
( -6) ile Markus'un ( 6 / 7) ncilinde daha fazla bilgi verilmektedir.
Mezardan kalkan Rabb'm rencilerine grnmesi ilk defa Galile'de
vuku buldu: Peter orada onu tekrar grd ve on iki arkada Orada bir
araya geldi ve Kalkan Rabbin grevine gven duydular. Bunun ze-
rine Kudse gitmiler ve orada Kalkan Rab be yz kiiye de grn-
m ve gelene e gre bu onlar kilise tekilatn kurmaya sevketmi -
t ir440.

Mesih kendini Kudste gsterme e mecburdu. nk Ustaz n


lm gerekten orada vuku buldu. Bundan tr Allah n hkm-
ranln btn kudret ve azamet ile kurabilmek iin gk bulutlar na
binerek debdebe ile dnmesi gerekmektedir 441 .
Mslmanlarn ounluunun sand gibi Hristiyanlk, cemi-
yetle, milletle ilgisi olmayan sadece ruhi temizli e nem veren bir din
deildir. Daha, ilk ada cemiyetle ilgilenen bir din oldu unu en yet-
kili bilginleri bildirmektedir. Gnmzde bu konuda Hristiyan bil-
ginlerinin hararetle savunduklar ey dinlerinin devletten ve ce-
miyetten ayrlmamas istikametindedir. Burada sadece sa'nn ilk
davetinin mahiyetini anlatan bir metni nakletmekle yetinece im.
"sa yeni bir inan getirmedi. O sadece kendi ahsiyetiyle Al-
lah ile ve Allah' n nnde kutsal bir ya anty ortaya koydu ve bu
yaant sayesinde din karde lerini Allah' n Hkmranh iin kazan-
mak zere kendini onlarm hizmetine verdi. Bu u demektir; onlar
bencillikten uzakla trmak, dnyadan Allaha gtrmek, tabii ba -
lantlardan ve tezatlardan sevgi birli ine gtrmek ve onlar ebedi
kra.11a ve ebediyet hayat na hazrlanaktr. Ama o, Allah' n h-
kmranl iin byle alrken, halknn siyasi ve dini toplumdan

440 H. Lietzmann i / 61.


441 Hans Lietzmann / 62. Eserinden zetlemeler yapt mz, Prof. Hans'in kim ol-
duuna iki kelimeyle temas etmek gerekmektedir. H. Lietzmann 1875 y lnda Dsseldorf"-
ta dodu. Genliini Luther'lilerin ehri Wittenbergde geirdi. Bonn niversitesini bitir-
di. 1896 ylnda " nsanolu"nun tabirinden sa'nn kasdedildiini aklayan nemli bir ma-
kale yaynlad. 19oo ylnda Bonn niversitesinde Kilise Tarihi okutman oldu. 19o5 te
Jane niversitesinde Kilise Tarihi doenti oldu, 9o8 de Profesr oldu ve Kilise tarihini
okutmaya devam etti. 1924 de Profesr Lietzmann Berlin'de Harnack' n mehur krssne
tayin edilerek onnn halefi oldu. Kaynak olarak kulland mz " lk Kilise Tarihi" adl eseri
iki cilt olup birinci cildi "Hiristiyan Kilisesinin Ba langc" ikinci cildi de "Dnya Kilise-
sinin Kuruluu"na aittir. Bu eseri k rk ksr yllk ilk orijinal kaynaklar zerinde al arak
hazrlamtr. ngilizce tercmesi Bertram Lee Woolf taraf ndan yaplmtr. lk tercme
basks 9o5 ylnda yaynland.

125
elini eteini ekmemiti ve rencilerini de o toplumu ihmal etmeye
zendirmemiti. Bilakis, Isa Allah' n hkmranl n millete (Yahu-
dilere) verilmi szlerin yerine getirilmesi ve kendisini de milletin
bekledii Mesih olarak nitelendirmitir "442.
Bizim Isa'ya burada bir ka kelime ay rmamzn sebebi onun
iilikteki Mehdi ile ilgisini vurgulamaktr. Bunun iin nce onun
,

H ristiyanlarca nasl anla ldn ve anlatldn tesbit edip slam


inancna nasl ve ne biimde tesir etti ini ortaya koymaya al tk.
Bu hususta da sa hakknda bizi iki nokta ilgilendiriyor. lm ve
tekrar dnyaya dn .
sa'nn ld inanc Hristiyanlarda ilk inan basama dr.
nk, insanlar n gnahlarn affettirmek iin onun lmesi gerekli-
dir. lmek suretiyle ve lm tatmas insanlarn gnahlarn Baba-
snn katnda affettirmenin sebebidir. " sa bizim gnahlarmz iin
ld" 443 .
sa'nn armha gerilmesi btn bilgilerin merkez noktas ol-
mutu, ayn ekilde inananlarn ou (Lord) Rabb'n lmnn anla-
tlmasn sa hakknda verilen vaizlerin gerekli konusu olarak kabul
etmeleri laz mdr444.
rencilerin sa hakkndaki kesin kanaati, Onun l olarak
kalmayp Allah tarafndan yksee kald rlm olmasdr. renci-
lerin sa hakkndaki tecrbeleri onun lmnn kesinli i kadar l-
dkten sonra da kesinlikle onu grm olmalarn anlatmaland r445.
" sa kabre gmld ve nc gn kald nld"4" ve "onu"
aatan indirip kabre koyduklar fakat Allah' n onu ller arasndan
kaldrd "447 "O cehennemde b raklmad ve cesedi de bozulmad "448
una delil gsterilmektedir. Mezar n ifadelrmncsodu
boalmas davas dirilmenin ispat iin kullanlmaktad r. nk o za-
manki Yahudi inanna gre cesedsiz dirilme veya ruhi dirilme sama
olduundan cesedle dirilme ortaya at lm ve cesedle dirilmenin ol-
mas iin de cesedin kabirden kalkmas gerektir449. te bunun iin ka-

442 Adolf Harnack, History of Dogma, 1 / 41-42.


443 Paul, Korintus'a lk Mektup 1 5/ 3.
444 A. Harnack 1 / 83.
445 Age 1 / 85.
446 I Korintus 1 514.
447 Elilerin leri 13/ 29-3o.
448 Elilerin 2/ 31.
449 The nterpreter's Dictionary 4/ 46.

126
birden cesed de kalkt iddias ortaya atld. Ancak kabrin bo olmas
kabri ziyaret eden kad nlardan mubalaal bir ekilde rivayet edil-
mekte ama aralar nda tafsilatta farklar bulunmaktad r4". Btn
bu rivayetlerdeki ihtilaflar n hi biri nakledilenin mevsukiyetini
zayflatmaz. sa kefene sarlm Cuma akam Kuds'n d nda ta
mezara konmu, pazar gn gelen kad nlar mezarn azndaki ta n
yuvarland n grmler ve cesed yokmu . Ta insanlar tarafndan
yerinden oynatlm ve cesedi de al p gtrmler. "Tanry mezardan
aldlar ve nereye koydukalar n bilmiyoruz" 451 . Zamanmzn bilginleri
bu rivayetleri akli bir ekilde izah etmekten vazgemi ler ve onlar
olduklar gibi brakmlardr. Btn hikaye armha gerilmi Mesihin
ruhi safiyetini itiraf ile ba layan mitolojik bir rnek olarak grl-
mektedir. Meselenin ciddi bir iddia olarak ncillerden nceki her
hangi bir delil ile ispatlanmas imkanszdr. Btn hikaye mezarn
bo olmas ile, bu hususta olabilir ki kad nlar cesedi umduklar gibi
bulmular, olabilir ki mezara hi gitmemi ler, ve belki de ilk yerde
mezar yoktu. Gerekten, ok kimse, bo mezarn rencilerin inancna
sebeb olduunu hala daha kolay inanlr bulmakta ama rencilerin
inanc bo kabri icad etti ini dnmemektedirler" 452.
Bir Hristiyan aliminin bu ifadeleri gz nnde bulundurulmaya
deer. Burada tarihi mesele ile inan meselesini a ka birbirinden
ayrmak lazmdr. Aadaki hususlar tarih bakmndan kesinlik gs-
terirler.
hann muarzlarndan hi biri onu lmnden sonra gr-
memitir.
2renciler (ona inananlar) lmnden sonra sa'y grdk-
lerine kani oldular.
3Bu grnmlerin says ve ard sra oluu kesinlikle teyid
edilemez.
4renciler ve Paul sa'y sadece arm ha gerilmi bir cesed
ile deil semavi bir debdebe iinde onu grmenin uuruna varmak
istiyorlard . yle ki Isa'nn grnnn inanlmaz saylmas, ki
cesedin kapal kaplardan geti inden bahsediliyor, onun kesin-
likle maddi cesedi olmad n gsteriyor.

450 Matta 28/ vd. Markt', 16/ vd. Luka 14/ vd. Juhanna (John) 2o/ 1 vd. Bak:
The nterpreter's Dictionary 4/ 46.
451 Juhanna zo/ 2.
45 2 The nterpreter's Dictionary of the Bible 4/ 47

127
5 Paul, kendisine verilmi olan Isa'nn tecellisini sonraki g-
rnmleri ile hi mukayese etmiyor, fakat di er deyimle onlar u
kelimelerle anlat yor: "Ben domadan beni ayrp beni nimetiyle
ard nda"4" ve bunu ilk elilerin (resul) grd grnmlerle
ayn seviyede tutuyor.
Ama, nc gnde mezar n bo olmasna gelince, bu asla tarihi
kesin bir gerek olarak kabul edilemez. Bu grnmn hikayesiyle
birletirilmi olarak ortaya kyor. Daha dorusu, Paulun tekrar
dirilii tasvir etti ine gre de, dorudan doruya istisna edilmesi
gerekir (Bak: I Korintus). Bundan u neticeler kar:
sa'nn l cesedinin basit bir canlan olarak dirili ini gs-
teren her kavram asli bir kavram olmaktan uzakt r.
2 Genellikle sa'nn kalkm olmasyla ilgili hayalinin, meseleye
sa'nn ahsi deer ve muhtevas ndan ayr olarak bakan her hangi
bir kimseye gre, varl sz konusu olamaz. nk, gerek u ki,
Isa'nn arkadalar ve ona ba l olanlar onu grm olmaya inand rl-
mlard . zellikle bunlar sa'nn kendilerine semavi bir debdebe
iinde grnd n anlatmalar, tarihi gerekleri tesbit hususunda
ciddi olanlara sa'nn mezarda devam etmedi inin faraziyesinin se-
bebini hibir ekilde vermez4s4.
Mesihlik inan' hala devam etmekedir. Isa geldi gitti, yeni
bir din getirdi ve Yahudilikte inan lan Mesih olduunu ilan etti. Ya-
hudilerden ona inananlar ona Mesih diye inand lar. Buna ramen
kesin olarak ldkten ve g e kald rldktan sonra gene de kendisine
inananlar arasnda bu Mesihlik inanc ortadan kalkmad . nk
i ini tamamlayamadan nce armha gerildi. Belki tabii bir ekilde
lseydi, kendisinden bekleneni yapacakt ve bir daha dnyaya inip
adaletle hkmetme e ihtiya kalmayacakt . Aslnda "bu" ihtiya
kalmayacakt" sz bir ihtimal ve faraziyeden ibarettir. Bugnk
siyasi ve sosyal problemleri zmek zorla t zaman veya zle-
ceinden nut kesildi i zaman insan onlar zecek I* nder bekle-
mekte ve onu ayr ca propaganda bile etmektedir. te Yahudilikteki
Mesih baka ad altnda her toplumda bulunma ansna sahip
olmaktad r.
Yahudilik'teki Mesih inanna deinmitik. Burada bir zetle-
me yapacak, olursak Mesih bu gibi siyasi ve sosyal zulm ve haks z-

453 Galatya / 15.


454 A. Harnack, History of Dogma, i / 85-86 not.

128
lklar kald racak, milleti hrriyete kavu turacak bir kurtar cdr.
Tevratta "mesih" bir kimseye verilmi zel bir isim olarak de il
bir sfat olarak gemektedir. "Mesih" s fat krallara, byk kahinle e
verilmitir.
nk bunlar ba a geerken merasim yap lr ve ba larna ya
dklerek yksek vazifeye kutsalla trlarak oturtulurdu. Bugn bu
i yemin ettirilerek yaplyor. Zira milletin mukadderat na hakim
olanlardan hata etmeme hususunda bir garantiye sahip olma eski
alardan zamanmza kadar insan o lunun ihtiya duydu u bir tu-
tamak olmutu.
Mesihlik inannn Yahudilerde ortaya km oluu ister
istemez insan n aklna, bu inann devlet, imparatorluk kurmu
milletlere has olduu fikrini getirmektedir. Tekrar byle bir i
ve faaliyet gsterme midi olan milletlerde ortaya kyor. Mese-
la Yahudiler devlet ve imparatorluk kurduktan sonra ve M..
58o ylnda bu kralln yklmas ile onlarda tekrar devlet kurma az-
mini bir mesih inanc iinde srdrme e balamlard r. Bu da gene
ayn Krallk soyundan yani Davud'un soyundan 455 birinin gelmesini
beklemek suretiyle tarihten kendine bir destek bulmu tu. Kuds
bu dncenin dnya apnda ruhani merkezi kabul edilmi olup
M.O. 7o civarnda Makkabilerin idaresi de kp Yahudiler tamamen
Romallarn dini, siyasi ve sosyal bask s altnda ezilme e balaynca
artk bir mesihin (Allah' n yalanm adam) gelmesini bekleme ar-
zusu gitgide kuvvetlenmi ti. Her nekadar Allah' n yalanm adam
tabiri kullanlyorsa ve bylece peygamberlikle ilgisi bulunuyorsa
da, dier deyimle bu peygamberimsi mitler "songnler'e ait oldu u
gibi siyasi kurtarc (mesihlik) mitlerine ba ldr, asla inan niteli i
veya akide esas olarak d nlmemitir456.
Buna gre bugn dnyaya geni bir propagandaya giri en
Mesihin tekrar gelii inanc zerine dayanan ve gelip Allah' n
adna hkmedeceini yayan Yahova. ahitlerinin k noktalarn
daha ak anlamak kolaylar. 1983 Trkiye'sinde Yahova ahitli-
inin hurafelerine inanan zavall yksek tahsilli kimseler bulun-
maktad r. Batl itikatlara dayanan bat l mezhepler kuruluyor.
Yahudilikteki mesih inanc ve onun biimlenmi ekli olan H-
ristiyanlktaki sa'nn mesih olarak tekrar dnyay idareye gelme
455 Encyclopedia of Religion, V. Ferm Edit, 485,486.
45 6 Agy

129
inanc ister istemez ayn peygamberler ve din gelene i zerinde
gelmi olan slam'a inanan mslmanlar da etkilemitir. Mesih
mehdi olarak nce ii frkalannda sonra snnilerde inan lmaya ba-
lanmtr. sa'nn geliinde bir deiiklik olmadan dorudan kabul
lenmi ve snniler onun geli ini kabul edip etmemekte bir birine gir-
mi ve hatta birbirlerini kafir veya en az ndan dinden km sapk
kabul etmi lerdir457.
bu Haldun bu konuda nakledilen hadisleri yeterli derecede
kuvvetli bulmamtr.458 Yahudilik'teki Davud'un soyundan mesih
inanc iilikte ve sonra snnilerde Ali ve Fat ma soyundan bir mehdi-
nin gelmesi inancna yer verilmi tir. Kuran Kerim'de mehdi zik-
redilmemitir. Hz. sa ancak Hristiyan'larn inancnn yanlln
ortaya koymak iin zikredilmi tir. Bu ayetler iin Hz. sa'nn lm
ve ref'i de sz konusudur.
Kur'an Kerini Anlamnn Metodu:
Kuran Kerim'i anlaman n bir takm kurallar vardr. Bunlardan
ben sadece bu konuya yard m olacak bir ka tanesini hatrlataca m.
Kuran Kerim'i tefsir eden ilimler ayetlerle uzaktan ve ya-
kndan ilikisini grdkleri fikirleri geni kltr verme giyesiyle
tefsirlerine almlard r. Fakat ayet ancak o ekilde anla lmaldr ve
.

baka ekilde tefsir edilemez demek istememi lerdir. Elbette tefsir


okuyann hangi fikrin ayete uygun olup olmad n ayracak ve bile-
cek derecede bilgin olmas gerekir. Ilim adam her trl bilgiye muh-
tatr ve onlarn iinde yanln dorusundan ayrt edecek kendisi-
dir. Bunun iin fazla tahsili olmayanlar n tefsirde byledir diye he-
men bilgilik taslamalar doru deildir. Bu hususta ilim adam na
yn veren ba ka bir deyim de udur. Alimlerin ihtilaflar n ve ay-
rldklar fikirlerini bilmeyen kimsenin ilimine gvenilmez. Bunun
anlam eer bir kimsenin fikrine ba l kalr ve sadece onu bilirse, ba ka
birinin fikriyle kar lat zaman nceki fikrinden vaz gemek zo-
runda kalr. Oysa daha nce bu fikri bilmi olsayd , birincisini ba
tac etmezdi. Ama ikinci fikrin kuvvetli delili kar snda yine de birin-
457 Bu hususta ok kitap yaz lmtr. Ben sadece n yapm koyu hanefi olan byk
alim Muhammed Zahid Kevserinin yazd "Nezrat'un Abireh" adl eserin dediim hususta
kafi fikir verece ine inanyorum. Bu zatla kar lamadm, ama, bana yaz ma suretiyle
" cazet" vermitir. Basl 1943 Msr. kk boy 67 sayfad r
45 8 bn Haldun'un Mukaddimesi, M.E. Bakanl Tercmesi 21 152-216. Ktb-
sitte ve di er hadis kitaplarndaki hadisleri toplar, hem hadisler ve hem ravileri hakk nda
hadis alimlerinin tenkitlerini nakleder. Ve bu hadislerin hi biri ile mehdi ve dolay syla
sa'nn nzul meselesinin ilmi ve inand rc bir kanaat vermemekte oldu unu aklar.

130
ciye ba l kalrsa, ilme kar inat etmi , kt ve gln duruma d -
m olur. Akl banda her hangi bir kimse kendisini bu duruma
d rmemelidir.
2- Tefsirlere iyice dikkat edildi i zaman ilk gelen bir mfessir
bir fikir ortaya atm ise onun doru ve yanllna ou kez baklma-
dan sonrakiler onu naklederler. Pek az kimse tenkit etmeye koyulur
ve bunda en byk rol oynayan mezhep ayr ldr. Bundan tr-
dr ki herhangi bir fikrin do ruluu veya yanll ara trlmak
isteniyorsa onu ilk defa tefsire sokan kimdir, hangi inan ve art-
larn tesirinde yle br tefsire gitmi tir incelemek laz mdr. Bunun iin
herhangi bir tefsirde bulunan fikir, mutlak do ru veya yanl tr diye
pein hkmle bir neticeye varmamal dr.
3- Alimlerin, nass'larn (Ayet ve hadis) delil olarak ileri srle-
bilmesi iin onlarn delil getirildikleri hkm ve fikri bildirmekte
kesin olmalar arttr. Yani herkes ayn sz ayn ekilde anlamalid n
Eer nass birden ok manaya gelebiliyorsa, bir ok manaya ihtimali
varsa o sz bir fikri desteklemek iin kesin bir delil olamaz. Bu hususta
u kural koymulardr: "ihtimal vuku bulunca istidlal sak t olur."
Yani bir szn de iik manaya ihtimali olmas halinde o sz delil
olamaz.
4- Kuran- Kerim tefsir edilirken en nemli kural, pe in fikir
ve hkmden_kammaktir. nsan bir fikir elde eder ve bir hkmde
karar klar sonra o fikrin Kuran'da bulunup bulunmad n ara-
trn Ak bir manaya rastlamazsa, ona yak n uzak bir ihtimal bile
olsa ayetleri zorlayarak kendi fikrine gre tefsir etme e koyulur ve
bylece Kuran- kendi fikrine tabi k lm olur ve onu tam yolundan
saptrr. Sonra onun fikrini okuyan kimse de o fikrin ve hkmn
Kuran- Kerimde oldu unu sanr. Bunun iin, her zaman dedi i-
miz gibi, tefsir olsun, ba ka eser olsun o eserde vard r diye bir delil
kabul edilmemelidir. O fikrin do ru veya yanl olmas onun deli-
line ve o delilin kuvvetine ba ldr. O hususta bir ayet ve hadis
de delil getirilebilir. Ancak ayetin manas zerinde ihtilaf edilen
mana olup olmad nn tesbiti gereklidir.
5- Kuran- Kerim Allah'n bir kanunudur. Ben buna "Allah' n
szl veya yaz l kanunu" diyorum Allah' n bir de "kainat kanunu"
vardr, ona tabiat kanunu deniyor. Ama kainat kanunu btn olu-
umlar' (kainat) iine ald iin daha mlldr. Yce Allah' n
bu iki kanunu birbirine paraleldir. Bir birini a klar ve birbiriyle
uyuur. Bu iki kanun birbirine z t olamaz ve birinin ak dedi ine teki

131
kara diyemez. Kuran- Kerim'i anlamaya alrken onun kainatta
ki Allah kanunlarn alt st edecek ekilde olmasna dikkat edildi i
zaman, Kuran o kadar do ru anlalacaktr ki Kuran- Allah' n ka-
inat kanunlarma kar karmak, Kuran' n Allah'in kelam olduunu
inkra sevketmektir. Kuran' n kendi ifadesi de bu yoldad r. O,
kainat kanunlarma daima dikkati ekmi tir ve kendi de erini onlara
gre lmelerini srarla istemitir. Bundan baka Kuran insana
indirilen Allah'n yaz l kanunu olarak kendisinin insana getirdi i
mesajn insann tabianna ve yarat lna uygun olmasn da aka
belirtmi tir. Bunun iindir ki Allah' n yazl kanunu ile kainat kanu-
nunu karlatrarak, bir arada anlamak, yorumlamak, tefsir etmek
gerekir. Her hangi bir ferdin, bir ahsn, czi bir nesnenin hatr iin
Allah'n kanunlarn birbirinin zddna yorumlanacak ekilde anlamaya
almak yanl bir tutumdur. Kltr tarihi yle oldu u gibi slam
dnce tarihine ve Kuran' n tefsirlerine mudakk k ve ilmi inceleme
gzyle bakld zaman yap lan bir yanl, asrlarca devam etmi ,
dzeltilmemi veya dzeltilememi olduu grlecektir. S bilgi ve
stnkr hkmlerle byk bilginlerin ilmi ara trmalarna set
,

ekilmi ve fikirlerini serbeste sylemekten menedilmi lerdir. Herne-


kadar byk imamlar ve dnrler fikirlerinin delillerine bak larak
deerlendirilmelerini srarla istemi lerse de, onlara kr krne
uyulmak en byk hakikat saydnu tr. Biz burada bu kadar kaide
ile yetinerek, bu kaideler altnda Hz. sa'nn lm ile tekrar
geliine delil getirilen ayetlere bakal m.

- "Ey sa! Ben seni ldrp katma ykseltece irn ve seni


kfirlerden arldayacam" imrn 55.
Bu ayeti kerimede ldrmenin kar lnda "teveffa"dan "mu-
tevaffi" kullanld . Bu kelime Kuran' n nazil olduu devirde de,
bugn de ldrme manas nda kullanlr. "Teveffahu-Ilhu "denir
ki Allah onu vefat ettirdi, ldrd demektir veya "Tvuffiye er-
Reculu" adam ld, diye de kullan lr. Bu kelime dilde ve Kuran' n
dier ayetlerinde byle kullan ld halde yalnz sa iin ayr ve al-
lmam bir manada kullan lmasna hi bir hakl sebeb -yoktur. Bu
kelimeye mfessirlerin o u nce anlattmz bu manay verirler. Ama
dnp zihinlerde mevcut olan Isa'n n ge lmeden kt nazariye-
sinin tesiriyle ikinci bir mana daha vermeyi de ihmal etmenler. 0
da "kaldrmak, vcudu ile Isa'y yakalayp ge karmak, manasdr.
Buna zayf bir ihtimal anlam n da katarlar, ve bu mana Iin "yle
deniyor" ifadesini kullan rlar. Lgat bakmndan ayrk bir kyasla-

132
maya da gidiliyor. "Teveffa" kelimesi insan n lmnn d nda da
kullanlyor ve orada i i tamamlamak, bitirmek, alaca nn tamamn
almak gibi anlamlar esas olarak insann cesediyle beraber al nmasn
da art kouyorlar. Ama insann cesedi ile alnmas dedi imiz gibi
sadece Hz. sada kabul ediliyor. E er eski ve yeni Arapa'da Isa'da
kabul edilmesi istenen manada kullanlsayd , dedikleri doru olurdu.
te burada nce bir fikre inan p sonra kelimeleri zorlayarak onu
ileri srmekten ba ka bir iddia grlmyor. Hatta bu fikir baz m-
fessirlerin zihnine o kadar yerle mi ki ayeti kerimede kelimelerin
tertibini kendi anlaylarna daha uygun d mesi iin de itiriyorlar.
Eer Yce Allah onlar n anlamak istedikleri manay anlatmak iste-
seydi, onlarn yaptklar deiiklii yapmaa hacet kalmadan Allah
yle vahyederdi. Ama mfessirlerin ileri gelenleri dedi imiz gibi
birinci manaya yani "Teveffa."ya ldrme manas vermektedir459 .
2"Allah'n resulu Meryem o lu sa Mesihi ldrdk dediler.
Halbuki, onu ne ldrdler ve ne de onu arm ha erdiler, fakat yle
zannettiler. Bu hususta ayr tklar eyde phededirler. Bunda tah-
mine uymaktan baka bir bilgileri yoktur ve kesin bir bilgi de elde
edemediler. Allah (Isay) onu kendisine (do ru) ykseltti (Nisa 157-
'58).
Bu ayeti kerimelerde yukarda anlat lan Yahudilerin suikast
tedbirlerine iaret edilmektedir. Yahudiler Isa'y ldrdklerini
vne vne sylemelerinde yalanc drlar. nk lmne karar
aldlar ama sonra ilerine phe d t ve onu ihbar ettiler. Roma-
llar yakalayp astlar. Kuran' n "hem ldrmediler ve hem arm ha
germediler" sznden onu gerekte onlar ldrmedi, Allah ldrd,
ama onlar kendilerinin ldrd n zannettiler. Burada mfessir-
lerin ileri srdkleri ihtimallere gre Isa'n n adamlarndan biri
onu ihbar etmi ve Allah ta onun bu hiyanetinin cezas olarak onu
Isa'ya benzetnii tir, yakalanp ldrlen odur. Di er bir ihtimale
gre de Roma askerleri Isa'y tanmyorlard sa olduunu zannettik-
leri birini ldrdler. Bu iki ihtimal de do ru olabilir. Ancak, ayette
Allah tarafindan kasden Isa'ya benzetildi ifadesi yoktur. Buradaki
459 Zemeheri. Esas el-Belaga 684, bn Faris Mekays el-Luga 6/ 129. bn Manzur,
el-Lisan 3/ g6o. ciltlik bask s. Zemaheri, el-Keaf / 432. er- evkani, Feth el-Kadir
/ 313, 314, mam Kueyri bu ayette yle mana veriyor: "Ben seni senden al r ve beeri
(maddi) sfatlardan syrrm" (Letaif el-i aret, Tefsir lil-Kuran 1 / 257. Fehraddin Raz!
2/ 689-692, Ebus Suud, el-Tefsir 2/ 68g (Fahreddin Razi'nin n kenarnda). Tefsir el ,
289-292. Tefsir el-Mera 3 / 166, 169-17o. bn Abbas gibi baz kimseler "Mu Taberi3/
tevaffi" kelimesini ldren manas na almlardr ki dorusu da budur.

133
benzerlik, iyi tan nmayan bir kimsenin ba ka birisinin ona benzeti-
lerek yakalanmas bugn bile vuku bulan bir olayd r. Heyecan iinde
byle bir benzetme mmkpdr. Ayette olduka a k olan yzde yz
kendilerinin ldklerinden emin olmamalar dr. Burada ok nemli
bir nokta bulunmaktad r. ldrmeyi iddia eden bir cemaatt r ve l-
drme ii cemaata isnad ediliyor ve pheye den de cemaattir.
Ayette cemaatin phede olduu bildiriliyor. phesiz olan udur ki,
bir topluluk bir kimseyi ldrrse, o kimsenin ldrlmesi vnle-
cek bir olay ise cemaatin hepsi ldrmekten eref almak iin biz
ldrdk diye vnebilir. Ama sorguya ekilip suluyu bulmak
istenildi i zaman da hepsi inkr eder. Ayette reddedilen cemaatin
ldrmesidir. Cemaat bu iddias nda yalancdr ve ldrdnden
de emin deildir. Dorusu yle deil, gerekten onu ldrp ruhunu
kabzederek Allah kendine alm tr". "Teveffahu Allahu" ifadesinde
de "Allah onu ald " manas vard r ki ruhunu kabzetti demektir. Za-
ten ruhsuz cesed insan say lmamaktadr. nsann ruhtan ibaret olduu
kabul edilmekte olup cesed onun bir aletidir.
Fahreddin Raz bir kimsenin sa'ya benzetilmesinin doru olma-
yacan ileri srer ve byle bir durumun vukuu Allah' n kanununa
aykr der. nk insan o zaman her eyden phe eder, kimin
kim olduu bilinemez, tam safsata ve sahtekarl k balar ve ilim
de safsata ile olmayaca na gre ilim de kalkar, demektedir.
3 "Kitap ehlinden herkes, lmeden nce sa'ya inanacakt r"
(Nisa 59). Bu ayeti Kerime Hz. sa'nn gkte yaad ve yer yzne
inip btn insanlar n ona inanacana delil olarak ileri srlmektedir.
Akladmz gibi bu ayeti kerime de beslenilen inanca ve pe in bir
inanca uysun diye zorlanmaktad r. Buna sa lmeden nce her chli
kitap ona inanacak diye mana verenler oldu u gibi, ehli kitaptan
herkes lmnden nce, en az ndan lm annda sa'ya inana-
cak ama bu inanc kabul olunmayaca ndan kyamette sa gene
o kimsenin aleyninde ahitlik edecektir. Ayete verilen bir mana da
bu inanma olay sa gkten indi i zaman mevcut Yahudi ve H ris-
tiyanlara aittir, elindedir.
Hz. Isa'y bedeni ile ge kartp indirmeyi kabul ettikten
sonra konuyla ilgili ayetlerin zorluklar na bakmadan veya onlar
tevil ederek mana vermek ok kimsenin zerinde titizlikle durmad
sadece kelime ve cmlelerin iinde s kp kaldklar grlyor.
Allah'n Kuran'in Allah'n kanununa gre anlamak birinci
tefsir kaidesidir. Allah' n yaratt insan olunun mrnn ne uzunluk-

134
ta olduu tarih bilineli beri ortadad r. Allahn Kanunununda bir
insan iki bin yl yaamamtr. Hz. Muhammed Allah' n en sevgili
ve byk peygamberi olduuna gre niye Yce Allah ona vermedi i
nimetleri bakasna versin. Allah'n ikinci biyolojik (hayat) kanunu
insan yemeden imeden ancak say l gnler yaayabilir. ki bin sene
insann yemeden imeden ya amas Allah'n kanununa aykrdr. Byle
bir eye inanmay Kuran' n istemesine imkan olmad gibi Allahn
kainat karununa da uymamaktad r.
Allah'n nc kanunu, insann uzun rnrl olmasn bir
olgunluk ve eref mertebesi de il, bilakis en zelil bir hayat kabul
etmekte, insann ocuklaaaca , hi bir fonksiyonu olmayaca
ve ocuk gibi bir asalak olaca a olarak bildirmekte, insan n bil-
diklerini unutaca bir devre diye anlatmaktad r. "Allah sizi yaratm
ve sonra ldrecektir. Ama iinizden bir k smn mrn en rezil
devresine ula trr" (Nahl 7o). Insan tecrbesiyle ve tarihi delille
biliyor ki, normal olarak mesela, en ge doksan rdan sonra insan-
olu artk ocuklayor, gten ve kuvvetten d yor.
Allah Isa'y ldrd, ruhunu gklere kard ve ona manevi
nimetler verdi diye anlamak, Allah' n herkes iin tledii ve her-
kesin inanp o seviyeye ykselmesi iin szl kanununu gnderdi inde
phe yoktur. Sonra sa gelip ona sadece Yahudi ve H ristiyanlar m
inanacak? Btn insanlk nerede kald . Oysa Mslmanlarn iinde
yle mezhepler vard r ki, onlarn imanlar hristiyanlar nkinden daha
sapk saylabilir. Yoksa buradaki ehli kitab n iine, Kuran'a inananlar
da girecek mi? Ama mslmanlar ne Kuran'da ve ne de hadiste eh]i
kitap nvan altnda zikredilmemi tir. Sonra madem sa gelecek niye
am'dan geliyor da Mekke'den veya Medine'den yahut do um ye-
ri Nasireden gelmiyor? Uzun szn k sas , ayetin manas u olmaldr.
"Ehli kitaptan herkes lmnden nce Isa'ya iman etmi olacaktr,
ama kyamet gn sa onlarn bu imanlarmn do ru olup olmad-
na ahitlik edecektir". Ehli kitap olmalar demek zaten saya inan-
m olanlar demektir: Ancak bu imanlar = doruluu hususunda
sa onlara tan klk yapacaktr.
Yukardan beri anlatma a altmz Isa ve Mehdi meselesi
Hristiyanlktan iilie ve oradan da Siinnilere gemi , toplumdaki
basit insanlarn itimai skntlarna are bulmakta bu iki isim bir
umut kayna olarak inandklar kurtarclar olmutur. Ancak bu
kurtarclarn yani belli muayyen ahslarn hneyip tekrar kendi
adamlarn kurtarmaya geleceklerine inanmak, Allah' n kanunlarna

135
aykr olmas bakmndan hayald r. Ama ad ve soyad belli olmayan
her hangi bir kimsenin kurtarc olarak ortaya kmasn beklemek
daha az hayll saylr. sa da Hristiyanlarn hal bekledikleri ve kendi
hkmranlklarn kuracak belli bir ahstr. Mslmanlarn da on-
lara uyarak sa'nn Hristiyanlar kurtarmaya gelece ine iman et-
meleri ve bunun iin de birbirlerini kfirlikle itham edecek derecede
tenkit etmeleri ne kadar tuhaft r. sa'nn gelip Mehdiye mezzin
olmasn n kerameti, bykl , nemi .\, e faydas nerededir ?

136
VII ISNA.AERIYE VE EHL- SNNETN GRLERININ
KARILATIRILMASI

ii mezhepleri arasnda bir mukayese yap lacak olursa Zeydiyye


ile sna eriyye gayet a k seik birer mezheptir. Eskiden beri fikirle-
rini yazmlar, alenen ne retmiler, okuyanlar n iinde kabul eden
olmu , tenkit eden olmu, yanllarn gstermee alm ve onlar da
cevap vermi lerdir ve hl gnmzde de byledir. leri, davran-
lar , hareketleri herkesin gz nndedir. te smailiyyenin baz
kollar bu noktada Caferiyyeden ayr ldklar tarihten bu yana hep
gizli al maktad r. Dedi imiz gibi btn problemin ba budur.
Eskiden adlar byle gizlilie kart iin gnmzde de olduka geni
bir yaynla ortaya kmaya alan smailiyye mezhebinin mensup-
larn n ne derece kendilerini do ru anlattklar hususunda insan p-
heden kurtulamyor. Umulur ki artk gizlili e ihtiya grmezler ve
gizlilik prensiplerini deitirirler.
Burada nemli grd m bir noktaya de inerek bu mesele son
vermek istiyorum. Eskiden olduu gibi gnmzde bu husus devam
etmektedir. Bilindi i gibi Mezheplerin iki yn vard r. Biri inan di eri
amel, yani ide fikir, dta hareket ve davran tr. slam dnyasnda ve
tarihinde her mezhep bu iki ana kategoriye gre farkl lk gsterir
ve ayr bir mezhep olarak ortaya kar. slam gelene inde "fir-
ka" ad inan ynnden olan ayr lklara ve ayr gruplara denmi tir.
Mezhep ismi ise amel'deki, fkhtaki de iik anlaylara verilmi tir.
Bu mezhep ve frkalar birbirinin z dd saylmamaldr. Yani baz insan-
lar f rkada (ittikadi mezhep diyelim) ayr olduklar halde amelde ayn
mezhepte olabilirler. Bunun misali oktur. Mesela mer Mahmud
Zemah eri (538 H. 1143 M) itikadda mutezili oldu u halde amelde
(fk h) hanefidir. Abdulcebbar (415 H. o24 M) itikadda mutezili
olduu halde amelde (fkh) afiidir ve kendisi afii kadsdr. Zey-
diyye frkas itikatta ii olduu halde (aslnda mstakil bir fr-
kadr) Ebu Hanife'nin fkh ile amel etmektedir. isnaa eriyye

137
mamiyye frkas Caferi Sad n fikhi mezhebi ile amel etmektedir.
Benim bu Cferiyye mezhebi hakk nda fikrimi ksaca belirteyim.
nce bu ad yani Caferiyye iki ekilde anla lr. Biri mam Caferi
Sad a bal kalanlar ve onun pe inden gidenlerdir ki, tarihte byle
anla la gelmitir. Bu anlayn iinde hem: inan ve hem de amel
(fkh) vard r. Yani Caferi olan hem imam Cafer'in itikad n ve hem
de fkhn benimsemitir. Geri imam Caferi Sad n fkhta bir mc-
tehid olduunda ve bir mezhebi olduunda hi kimsenin phesi
yoktur. Ama itikadda acaba bugn isnaa eriyye'nin inand ekilde
mi inanyordu ve sneriyye mam Cafer'in inanc n tamamen
aksettirmi midir? Mesela imamlar n masumluu, halifelerin mutlaka
Hz. Ali soyundan gelmesi gerekti i ve onlarn dndan olan halife-
lerin gayri me ru olduu gibi inanlar mam Cafer'in gerekten
inand hususlar myd , yoksa o da belki ayn deil idiyse de mam
Zeyd'e yakn bir ekildemi dnyordu ? Bence bu sonuncusu daha
doru olabilir. Bu durum kar snda snaa eriyye frkas itikadda
snaa eriyye olup ve bu on iki imama inanmas ve onun nazariyyeSini
kurmas ynndendir, ama amelde mezhepleri mam Cafer'in fk-
hdr ve Caferiyye denmesi de fkhta mam Cafer'e uymalar se-
bebiyledir.
Mezhep ile frka arasnda bu ayrm ve aralarndaki mnasebeti
belirttikten sonda tarihte oldu u gibi gnmzde de geerlili ini mu-
hafaza eden ba ka bir noktaya temas ederek mezhepili i daha belirli
bir surette ortaya koyaca z ve bu sretle insanlar n niin bu hususta
titiz davrand klar anla lacaktr. Bu yalnz halk taraf ndan yaplan
bir deerlendirme olmay p alimler tarafndanda benimsenmi bir
tutumdur. Bir mezhep bu a dan daha ok tenkide u ramaktadr.
Bu, o mezhebin ameli yn yani "fikl "d r. zellikle ibadetlerd r.
Mezhebin ibadetleri ihmal etmesi, farz k lnan ibadetlerle ilgilenme-
mesi, onlar gayesinden, mecras ndan karacak ekilde yorumlamas ,
o mezhebin sapklna, ilimle ilgisi olmad na delil olmaktadr.
Ameli olan bu yn, herkesin grebilece i hususlar oldu u iin insan-
larn onlara uyup uymamalar ve onlar tatbik etmekte gsterdikleri
titizlikler kolayca de erlendirmektedir. Bu ihtiyaca cevap vermek
zere ii frkalarndan gnmze kadar gelen snaa eriyye ve Zey-
diyye'nin ibadetler hususundaki hkmlerini Snnilerinki ile k sa
bir mukayese ederek aralar ndaki benzerli i ve beraberli i tesbit
etmekte fayda vard r. Yalnz smailiyye'nin fkh kitaplar olup ol-
madn bilmediimizi sylemeyi, olmad n sylemeye tercih
ediyoruz. Amerika Birle ik Devletler'inde Harvard niversitesinde

138
tandm smailli bir renci (1975 ylnda) okuduklar eserler
(literature) aras nda Kuran- Kerim ve Hadisi erifle in olmadn
syledi. Ama Cuma namaz na beraber giderdik. Bunun iin gene de
konuyu incelemeye a k olarak b rakmak ilmi metot gere idir. Mese-
la bu smailli arkada Kadyanhlarla deil, snni terle namaz klard.
Mezheplerin Islam'n be esas olan Namaz, Oru, Hac, Zekt,
ve Kelime-i ehadet hususunda nemli hkmlerde bir mukayesesini
aaya alyorum. Kelime-i ehadeti kabul etmeyen kimsenin daha ilk
anda mslmanlktan kaca noktasnda aralarnda bir ihtilaf
yoktur. Kelime ehadet udur : Allah' n bir ve Muhammed'in onun
peyamberi olduuna inanmaktr.
Komumuz olan ran'n resmi mezhebi snaaeriyye olduu gibi,
Irak'n da aa yukar yars bu mezhepdedir ve memleketimizde de
bu mezhebden olanlar vard r. Bunun iin snaaeriye ile Ehli Snnet
mezhebi arasnda ortak olan veya ayr olan hususlara her mezhebin
kendi kitabna dayanarak k sa bir bilgi vermek isabetli olacakt r.
Mezhepler hakknda fazla bilgi sahibi olmayan kimseler bu mezhep-
lerin beraber olduklar hi bir noktann olmadn sanrlar. Bu sa
nlarnn ne derece yanl veya doru olduuna bu ksa bilgi k
tutacaktr.
ii'lerin byk bir alimi olan ve kendisi ile Badad'da gr-
tm mam ve Mctehid Muhammed b. Muhammed el-Halisi
el-Kazmi'mn yazm olduu " hya u-aria fi Mezhebi ia" " ia
mezhebinde eriat' diriltme" adl eserden baz rnekler verece im:
"Allah'n Birli ine dair, insann kendi nefsinde ve d arda
grd her varlkta Rabbinin delillerini apa k ve seik grmekten
daha a k bir ey yoktur. nsan, kendine bakar ve kendini kendisinin
yaratmad n ve baka birinin kendisini var etti ini bilir. Uzuvlarn-
dan herbirine bakt zaman, onlarda bir ama ve kudretin izlerini
grr460. Astronomi, kimya, fizik ve tabiat ilimleri, te rih, tb, yldzlar
ve arkeoloji ilmi, sular, madenler, biyoloji ve anatomi gibi muhtelif
ilimlerin hepsi Allah' n birliini aka ortaya koyar. Ve bu ilimler
kainatn yaratannn kudret, ilim ve hikmet sahibi oldu una delil
te kil eder. Bu kainat varlklarnn kendi kendilerini yaratmad n
bildiken sonra, bu varlklarn baka bir yaratan olduunu ve onun
sfatlarnn bu varlklarn sfatlarna benzemediini, yaratann ya-
ratlanlardan baka oldu unu, zira yaratan n binefsihi var olduunu

460 Muhammed b. Muhammed el-Halisi, Ihya u-eria Fi Mezheb i -ia, 14, Badad,

139
ve varlklar n onunla var olduklarn bilince kainatn yaratnnmn
kadim, ezdi, ebedi hududsuz ve sonsuz oldu unu aka bilmi olu-
ruz. Onun orta yok, tektir. Ba kasndan yard m istemez ve kimseye
muhta de ildir. Fiillerinde muhtard r, istedi ini yapar ve irade etti-
ini bir hikmetten dolay irade eder. Bo una i yapmaz ve zulmet-
mez. Canl varlklara bakarsak onlar var edenin de diri, kadir ol-
duunu biliriz. nk kendisi hayat sahibi olmayan, var ettiklerine
hayat veremez. Zira bir eye sahip olmayan, onu veremez. Sebebsiz
de bir ey olmaz 461 . Varlklarn yok iken var olmalar , varken yok oh
malan, hareketten sleane ve sk0ndan harekete gemeleri, bir yer-
den bir yere ihtikal etmeleri, bir durumdan bir duruma de imeleri,
kendilerinin kadim, ezeli, ebedi bir var edenleri oldu unu gsterir.
Ona hi bir ey tesir etmez ve ona yokluk anz olmaz, mekna s maz
ve hi bir mekan da onsuz de ildir. Vakit ve zaman onu snrlamaz.
Irade sahibi ve muhtard r. Kuran' n delilleri bu yoldad r462 .

Budistlik, Brahmanl k, Meciasilik ve putperestlik gibi eski din-


ler, Allah'a irk komakta ve gklerde ezdi ruhlann bulundu una ve
Allah'n yannda onlarn tanr olduklarna inanrlard . Bu dinlerin ara-
snda Hz. Musa ve srail oullannn peygamberleri ve Hz. sa, ha-
varileri ile, halis tevhide yani Allah' n tek tanr olduuna a rmaya
balamlard . Fakat bunlar da ok gemeden putperestli in tesi-
rinde kalarak Allah' n cesedi ve cismi oldu una inanmaya ba lam-
lard . l tanr y, tek tanr gibi ve tek tanr y tanr gibi kabul
edip putperestlerin hurafelerine, vandeti vcuda veya vandeti mev-
cuda inanm lard . Bylece bu iki din, hurafele ti masalla la, doldu.
te insanlar bylece eski dinlere devam ettiler. Iran'l lar ate e tap-
yor, Araplar putlara ve ta lara tap yor, Hindliler inee tap yor,
Yunanllar gkte olan soyut ruh ve ak llar tannlatnyor, Yahudi-
ler Allah' cisimle tiriyor, Hristiyanlar Allah' Meryem'in rahmine
(karnna) indiriyor, Mesih ( sa) ile birle ti ini iddia ediyor. Bun-
larn hepsi sapklk iinde sapklk, karanlklar iinde karanlklard .
Kimi de farkna varmadan manas n anlamadan Dehre (zaman)
inanyordu. te bu hurafeler ve karanl klar dnyasnda islamn Nuru
dodu, douyu ve baty doldurdu. nantaki karanl k bulutlarn
datt . Gerek Allah' n birli ini ilan etti. Allah'tan ba ka tannnn
olmadn , onun orta bulunmad n, insann Allah'tan baka
kimseye tapmamas gerekti ini anlatt . Putlar krd , ateleri sndrd,

461 Age 15.


462 age 16.

140
vandet-i vcud gibi gk cisimlerin tanr l gibi filozoflarn hurfe
inanlarn ilga ve iptal etti 463 .
Ne varki eski din sahiplerinden Islamiyeti kabul edenler, eski
dini inanlarn hurafelerini Hz. Muhammed ve Ali isimleri alt n-
da yrterek Islmiyeti blmeye ve Islam'da sap k frkalar karmaya
koyuldular Kuran Kerim'i ve Snneti erifi filozoflar n ve Mec-
silerin "Gulat" nn inanlarna uydurmaya ba lad lar. Sanki Hz.
Peygmber onlar n hurafelerini yaymaya gelmi ti. Akl selim ve tab'
selim bunlarn szlerinden tiksinir ve nefret eder" 464.
Hlisrnin Peygamberli e Hz. Muhammed'in peygamberli-
ine dair inanlar da yledir :
Kuran' Kerim doru yolu gsterenlerin en iyisidir ve en byk
retmendir. Peygamber gndermenin gerekti ine dair Kuran
ak ve seik akli deliller getirmi tir. Nis suresi ayet 64 de
"insanlarn Allah'a kar bir delilleri olmas n diye mjdeci ve uyar c
olarak peygamberler gnderdi" buyurmu tur. Enam Suresi ayet
91 de "Allah hi bir insana hi bir ey gndermemi tir demekle Al-
lah' gere i gibi deerlendiremediler".
"Bylece Kuran peygamber gndermenin gere ine dair akli
delilin nasl getirilece ini bize retmi oldu. Akil delilin amac u-
dur. Yce Allah btn Kemal s fatlarla muttasf olup eksiklik belirten
sfatlardan mnezzehtir. Lutfetmek ve rahmet etmek onun Kemal
sfatlarna girer. Peygamber gndermek onun rahmet ve lutuf s fa-
tnn sonucudur. Zira bu s fatlarn sonucu olarak Yce Allah insan-
lar kendi balarna brakmam ve onlara retmeyi, do ru yolu gs-
termeyi, ve hidayet etmeyi kendi zerine, alm tr. Enam Suresi
ayet 54 de "Rabbiniz rahmet etmeyi zerine alm tr" buyurmaktad r.
Eskidenberi insanlk her zaman de imekte, devaml bir gelimede
olduundan, Yce Allah her topluma gerektike peygamberler gn-
dermi tir. Bunun iin peygamberlerin say s oalmtr ve Allah'tan
baka onlar kimse bilemez. brahim Suresinde ayet 9 da "Allahtan
ba kas onlar kimse bilemez" Yunus Suresi ayet 47 de "Her mmetin
bir peygamberi vard r" ve Fatr Suresi ayet 24 de "gemi her mmet
iinde bir uyarc mutlaka bulunmutur" buyurulmaktad r.
"Nisa Suresi ayet 64 de "Biz, her peygamberi Allah' n emrine
gre itaat olunsun diye gnderdik" buyurmu tur ki, bundan pey-

46 3 Age 19.
46 4 Age 20-21.

141
gamberin peygamber olduklar ndan sonra hata etmez olduklar
anla lr. Peygamberler ayr ca detlere gre insanlar n baaramad k-
lar apak mucizelerle desteklenmi lerdir. Sihir, byclk ve gz
boyayclk gibi renmeye dayanan insan n elabukluu maharet-
ler ve ustalklar mucize saylmaz. nk bunlar insan birbirinden
renerek yapmaktad rlar4".
Hz. Muhammed'in peygamberli i,ne gelince onun peygamberli i
gelmi gemi peygamberlerden her birinin peygamberli inden ok
stn ve fazlad r. nk peygamberli ini beyn etti ve buna bir ok
mucizeler getirdi. nsanlar, bu mucizelere cevap vermekten aciz
kaldlar. Saylan mucizeler arasnda; elinde ta larn tesbih etmesi,
geyik'in kendisi ile konu mas , duas ile hastay iyi etmesi, davet et-
tii aacn emrine icabet etmesi, yasland kuru aacn yapraklanp
meyve vermesi gibi mucizeleri tevatr derecesindedir. Hz. Peygam-
berin en byk mucizesi Kuran Kerim'dir. Kuran' n mucize oluu
ok ynldr. Onun mcize olu u edebi uship ve ifdesinde, ihtiva
ettii mnda, gaybtan verdi i haberlerde, ilmi hakikatlari ifade
etmede ve sairededir" 466 .
Hz. Muhammed'in son peygamber olu una gelince, onun
eriat ve dini, din ve eriat olarak k yamete kadar btn insanlar n
ihtiyalarna kfi gelecek durumdad r. Daha nce Peygamberler
gelmi gemiti. Zira insanlar kk ve mnferit, ayr topluluklar
ve cemaatlar halinde ya yorlard .
Aralarnda ba ve rabta yoktu. Her birinin yeri yurdu ayr olup
biri dierinin yerini bilmezdi, zaman getike topluluklar byd
ve aralarndaki irtibat oald, byk topluluklar ve nihayet devletler
kurdular. Bylece en byk topluluklar ba ka peygamberin eriat
ve din getirmesine muhta oldular."
"Byk mparatorluklar olan Roma Imparatorlu u, Iran ve
dier imparatorluklar a nda slamiyet geldi i zaman, insan n ak11,
zihniyeti, ilimleri, eriat, din ve kanununlar kavrayp tayabilecek
bir seviyede oldu undan, dnyada tek din ve tek kanuna gitme
yoluna girme imkan vard 467. Bu esnada Hz. Muhammed peygamber
olarak gnderildi ve kendisine insanlara tebli etmek zere insanlar n
mutluluunu gaye edinen bu din verildi. Toplumlar ne kadar geli irse

465 Age 5o,51.


466 Age 53,54,55.
467 Age 57.

142
gelisin, onlarn ihtiyalarna cevap vermek zere dinde ictihat etme
kapsn amt . Bu ictihata dinin genel kaidelerini her zaman ve
meknn durumuna uygulamaya imkn vermi ti. Bunun iin artk
bundan sonra bir peygamber gnderme manas z oldu ve ona ihtiya
kalmad. Yce Allah, Kuran- Kerimde bunu beyan etmi ve Ahzab
Suresi ayet 4o da "Muhammed Allah' n elisi ve peygamberlerin
sonuncusudur" buyurmu tur" 468 .

mamlk :
"mamlk genel ba kanlk ve Hz. Muhammed'in getirdi i dini
muhafaza iin bir idare (saltanat) d r: Peygamber buna iki sebepten
dolay muhtat .
- Allah' n hkmlerini tebli ve insanlar ile Allah aras nda a-
raclk yaparak Allah'n emirlerini insanlara ula trmakt .
2- Bu hkmlerin tahrif edilmelerine, yok olup kaybolmalar -
na engel olmak, onlar korumak ve uygulamakt . Hz. Peygamber
lnce vahy kesildi. nk din ve hkmleri zaman nda tamamlan-
m, tekemml etmi ti. Artk geriye onlarn korunmas ve uygula-
mas kalmt . Bylece insanlarn ilerini idare edecek ve ihtiyalar n
grecek gl bir ba kana ihtiya vard .Bu da imam (nder) dir.
Bu imam olmazsa hkmler geersiz kal r ve insanlarn ileri bozulur.
mamda u drt artn bulunmas gerekir.
- nsanlarn en bilgilisi olmaldr.
2- Dini hkmlere gre hareket etmekte insanlar n en titizi
olmaldr. Bu hususta gev eklik gstermemelidir, yoksa kendisine
itaat edilmez ve sz dinlenmez. Buna "ismet" yani "yan lmamazlk"
denir.
3- Bnye bakmndan salam olmal, mzmin bir hastala k-
trm ve sakatla mubtela olmamal , hafif mereb ve deli olmayp
ahlaki ve yaratl dzgn ve temiz bir soydan olmal dr.
4- Unutkan ve dalgn olmayp hafzas yerinde olmaldr.
mam, peygamberin yar grevini yapmakla mkellef oldu undan
imamn Hz. Peygamber tarafndan tayin edilmesi gerekir. Zira bu
artlarn ou gayb saylr, Allah'tan bakas tarafndan bilinmezler.
Millet (mmet) bu artlar kimin hiz olacan bilemeyece i
iin onun imam tyin etme hakk yoktur. E er, imam (devlet ba kan-
n) semek millete braklsayd , herkes kendisinin arzu etti ini seecek
468 Age 58.

143
ve bu durum insanlar aras nda niz, kavga ve mnaka aya sebeb
olacakt"469.
Bundan sonra mellif Muhammed Hlisi Hz. Ali'nin pey-
gamberin vrisi olduuna dir dinin genel hkm ve ifadelerinden
baka Hz. Muhammed'in hayatnda baz zel durumlar bu yne
doru yorumluyor420. Hz. Ali'nin imaml bylece vasiyet eklinde
sabit olunca dier on iki imamn da imaml sabit olmu bulunur. Yer
yznde tek insan kalana kadar imamn varlnn gerei bu ekilde
sabit olur471 . Bununla ayn ekilde Mehdi'llin imaml ve varl s-
bit olur. Eer sabit olmazsa, yer yz imamdan, dini koruyandan,
ummetin ilerini dzenleyenden mahrum olur ki bu Yce Allah' n
lutuf, rahmet s fatna aykr der472. On ikinci mam Muhammed
EbulKasm elMehdi elMutazar elKaim, Shibuzzamand r.
Babas Hasan bn Ali Askeri olup annesi Cariye Nercistir. Samer-
rada 255 H. ylnda domu olup babas 26o H. lnce be yanda
idi ve iki defa gizlilik alemine (gaybe) girmi tir. Babasnn lmnde
(260 H.) kk (yani k sa veya yar gizlilik) gaybete girmi ki bu 68-9
yl srmtr. Bu esnada vekilleri ve sefirleri onunla gr r, sz-
lerini adamlarna iltirlerdi. Vekillerinin nlleri Badad'da Osman
bn Said mer olu Muhammed elHllani, Hseyin bn Ruh el-
Nevbahti ve Ali elSemeri idi. Bu Ali'nin lmnden sonra byk
gaybet (gizlilikgay p olma) ba lamtr. Bugne kadar473 ve Allah'n
diledii gne kadar gizli kalacakt r. Bu gizlilik dneminde, ortaya
kana kadar onu kimse grmedi ve grmeyecektir. Allah onun -
kn (grnn) acele etsin ve onun devleti ile dnya halk nn
kenderlerini gidersin 474. Bu Mehdi son zamanda kacak, Deccal
ldrecek, dnyay adaletle dolduracaktr. Allah onun kn acele
etsin ve kolayla trsn. Bizi de onun yard mcs ve yannda ehit olan-
lardan eylesin. Allah' n gerek birlik ve tekli ine, her zaman bir
imamn bulunduuna inanmak zorunludur. Bu imam inanc olma-
dan Tevhid tamamlanmaz 475 .
mamiye (isnaa eriyye) mezhebinin tm, peygmberlerin, pey-
gamberlikten nce ve sonra, byk kk, kasden, unutarak a alk ve
469 Age 58,59.
47o Age 50,65.
471 Age 65.
472 Muhammed Halsi'nin, 1951 tarihinde kitab yazd tarihtir.
473 Ayn eser 99.
474 Ayn eser 65.
475 Ayn eser o .

144
kklk bildiren bir i te ve davran ta bulunmad klarna inanrlar476.
mamiyenin hepsi (Kendi) imamlar nn, peygamberleri gibi btn
kabahat, kk gnahlardan ve byk gnahlardan bunlar kk-
lkten lme kadar kasden veya fark na varmadan yapmaktan masum
olduklarnn gerekti ine inanmaktad rlar. nk onlar da peygam-
berler gibi eriatm muhafz ve onu uygulayan kimselerdir 477 .
mamiyenin hepsi Hz. Peygamber'den sonra ilk mamn Ali
olduuna inanr akli delilleri unlard r.
- mam gnah i lemez ve yanl yapmaz (ma'sm).
2- mam mrnde hi gnah i lememi olmaldr.
3- mamn imam olduu peygamber tarafndan veya onun
yerine geen tarafndan aka belirtilmelidir.
4- mam, halkn en faziletlisi olmaldr.
5- mamlk devlet bakanld r (riyase amme: genel ba kan-
lk). Buna layk olmak iin bir kimsenin zht, ilim, ibadet, yi itlik
ve iman vasflarn nefsinde toplam olmas gerekir. Ali btn bu
sfatlar haizdi. Hi kimse ona bu niteliklerde ula amazd . te bunun
iin devlet ba kan (imam) odur478.
Ehli Snnetin inann da zetlemek sretiyle onunla nmiye
mezhebi arasnda karlatrma yapmaya yard mc olacaz.
Akid Nesefiye'nin Allah' tavsifi yledir. "Kinat var eden Tek
ezeli, diri, kadir, alim, i iten, gren, dileyen ve irade eden Yce Allah'-
tr. O cisim, araz, cevher (atom) de ildir. Resmi izilemez, s nrlana-
maz, bir yerde mekanla maz, cz, paras olmad gibi bileik
ve sonlu deildir. Ona hi bir ey benzemez, hi bir ey onun bilgi-
sinin ve gcnn d nda deildir. Kuran- Kerim onun kelamdr479 .
mam Azam Ebu Hanife'ye nisbet edilen "el-F kh el-Ekber"
adl eserde yce Allah yle nitelendirilmektedir:

47 6 el-Alleme Kefu'l-Hak ve Nahc el-S dk, /76, Ba dat 1344.


477 Ayn eser, 84.
478 Ayn eser 87.
479 mam mer el-Nesefi : 537 H ( 142 M) al-Akaid, 3, 1323 stanbul. Bu eser asr-
lar boyunca stanbul Medreselerinin ders kitab olmu, bir ok alim tarafndan, erh edilmi,
erhlerine erhler yaz lm ve erhlerine talikat (notlar) ve ha iyeler yazlm bir eserdir.
Msrda ve Istanbul'da e itli erh ve haiyeleri ile birlikte eitli basklar vardr. " erh
Akid" dendi i zaman TaftznInin bu esere yazd erh akla gelir.

145
"Yce Allah tektir ve birdir. Buradaki tek iftin kar t olan
tek de il, ve kendinden sonra iki gelen anlamda bir de il, benzeri
ve orta , eriki olmad anlamda birdir ve tektir.
"O Allah bir tektir. Allah hi bir eye muhta de il ve herey
O'na muhtatr. O, dourmam ve domamtr. Hi bir ey O'na denk
'deildir. (Ihlas Suresi 1-4). Yaratt eylerden hi bir eye benzemez
ve yaratt klarndan hi bir ey de O'na benzemez. Ezelden beri isim
ve zati ve fiili sfatlar ile muttasftr. Zatna ait sfatlar, diri olmas
kudretli, ilim sahibi olmas kelam sfat ile grme, i itme ve irade etme
sfatlardr. Fiili sfatlar , yaratmak, rzk vermek, yoktan var etmek
yapmak, i lemek sfatlar ile ezelden beri muttas ftr. Isim ve sfat-
lar sonradan meydana gelmi deildir. Ezelden beri ilmi ile alim
olup ilim ezelde bir sfatdr. Kudreti ile kdirdir. Kudreti ezelder beri
bir sfand r. Kelam ile mutekellim (konu an) olup konuma (kelam)
sfat ezelden beri vard r. Yaratmas ile yaratan olup yaratma s fat
da ezelden mevcut idi. Yapan (fail) s fat da ezelden beri bulunan bir
sfatd r490 .
Abdul-Kahir Badadi (429 H- o37 rn) Yce Allah ve kainat hak-
knda ehli snnetin inanlar n aklarken zet olarak yle demekte-
dir :
"Ehli snnet, Yce Allah'tan ba ka hereyin "Mem% te kil
ettiine ve Yce Allah'tan ve ezeli s fatlarndan baka hereyin yara-
tlm ve yaplm olduuna, bunlar yaratan ve yapan n yaratl-
mam, sonradan yap lmam ve kainatn para ve czlerinin hi
birinin trnden olmadna birlemilerdir. Kainatn atomlardan
meydana geldi ine ve Allaha gre sonsuzlu un olmadna inanrlar.
Hereyin snr ve says Allah katnda bilinmektedir. nk Kuran-
Kerim'de "O, her eyi bir bir sayd " (Cin Suresi 28) denmektedir 4".
Eh.1-i snnet, Kainat yaratann cisimleri, arazlar (olumalarn
nitelikleri) yaratt4na inanr; olaylar, hadiseler, olmadan nce hi
bir ey, madde, cevher, araz da de ildi. Kainatn yaratan (Sni)
ezelden beri mevcuttur, onun s nr ve sonu yoktur. Yce Allah' n
sret, ekil, ve organ (uzuv) la nitelenmesinin imkans z olduuna
ehli snnet ittifak et nitir452. Hibir mekann onu iine almayacan,
48o mam Azam Ebu Hanife (8o- 5o H-699-767M) el-F kh el-Ekber, Ali b. Muham-
med el-Kari'nin erhi iinde. 14-24, M sr 1955.
481 Abdul Kahr Bagdadi, el-Fark heynel-F rak 328, Muhammed Muhyiddin Abdul
Hamid neri Msr.
482 Age 332.

146
zerinden zamann gemediini, yaratklarma muhta olmad n ve
onlar yaratmakla kendisine bir menfaat sa lamadn, kainatn
yaratannn tek olduunu ittifak halinde kabul ederler" 483 .
Yce Allah' n ilim, kudret, hayat, irade, grme, i itme ve ko-
numa sfatlar ezell ve ebedidir. Ehli Snnet'e gre Yce Allah' n
btn g yetirilenlere (makdurat) tek bir gle g yetirir, mak-
duratn (g yetirdi i eylerin) sonu yoktur, onlar tkenmez 484 .
Yce Allah, Ahirette mminler tarafndan grlecektir"'.
Yce Allah'n isimleri ve sfatlar Kuran Kerim ve sahili
hadislerde nas l gelmi se yledir. Onlarda geen isim ve s fatlarn d-
nda Allah tavsif edilemezus. Bu hususta mam ulHaremeyn'in
fikrini buraya alal m.
"eriatn Allah'a verdi i adlar ve sfatlar veririz. eriatn
menettii isimleri ve sfatlar biz de menederiz. eriatn menetmedi i
ve vermedii yani sessiz geti i isim ve sfatlar biz de yasaklamay z
ve doru (helal) gremeyiz 487."
Eksiklik ve noksanlk bildirmeyen isim ve s fatlarn Allah'a
isnad edilmesi Maturd, Mutezile ve Ebu Bekir Bak lla.ni, Taftazani
gibi ileri gelen imamlara gre, caizdir 488. Arapa'n n dnda olan dil-
lerde Arapa s fatlarn ve isimlerin kar lklar, muradifleri Allah'a
isnad edilebilir489. Yani Allah onlarla anlabilir. mam Azam Ebu
Hanife'ye nisbet edilen elFkh, elEkber'de peygamberlik hakk nda
unlar sylenmektedir.
"Peygamberlerin hepsi byk kk, kfr ve kabahatlardan
uzak ve mnezzehtirler. Onlardan baz srmeler ve yan lmalar
meydana gelmi tir. Hz. Muhammed Allah' n elisi peygamberi,
kulu, sekini olup puta tapmam , hi bir an Allah'a ortak ve irk
komamtr. Asla byk ve kk gnah i lememitirm.

483 Age 333.


484 Age 334.
48 5 Age 335.
486 Age 337 .
48 7 mam ul-Haremeyn (5419-478 H.1028-145 M) el-Ir ad, 143, Msr ipso.
488 Hzr Bey (863 H. 1458 m) Kaside Nuniye erhi, Davud bn Muhammed Kar
1755 M.) erhi 23, stanbul 1318 H.
48 9 Kaside-i Nuniye'nin tercmesi 2o, 1312. zahl bir tercme olup mtercimi zikre-
dilmemektedir.
49 0 el-Fkh el-Ekber 56-61.

147
mer Nesefi de "elAkaid" adl eserinde peygamberleri yle
anlatmaktad r.

"Allahn peygamberleri gndermesi bir hikmet, maslahat, gzel


bir gaye iindir. Yce Allah insanlar aras ndan insanlara mjdeleyici
ve uyarc olarak peygamberler gndermi tir. Bunlar insanlara
ahiret i leri hususunda muhta olduklar eyleri aklar ve izah eder-
ler ve onlar , geleneklere ters d en mcizelerle teyid etmi tir49."

Taftazani, mucize, peygamberlik iddia eden bir kimsenin, pey-


gamberliini inkar edenlere kar onlarn yapamayacaklar bir eyi
yaparak ve onlara siz yapamazs nz diye meydan okumas olarak or-
taya kmas ile peygamberin doruluunun kesinliini ortaya kor, der.
Zira Yce Allah mucizenin ortaya kmasnn sonunda doruluunu
bilmeyi insanda yaratmas Allah'n kanununa uygundur. Bu ilmi
yaratmamas aslnda mmkn ise de burada iki trl in kann bulun-
duunu gz nnde bulundurmak gerekir. Imkan zati yani imkan
imkani adi yani imkan vaki, fiilen mmkn demektir. Bunun
karsnda bir adi zorunluk yani ola gelen fiilen vuku bulan zorunluluk,
bir de akl' zorunluluk kavram vard r. Mucize nin ortaya knda mey-
dana gelen ilim, imkan adiye yani ola gaelen adete gre bir zorunluk
ve kesinlik bildirir. Bu ilim, akli bir zorunluk ve kesinlik ifade etmez.
nk akl, bu mucize olaynn baka ekilde ortaya kmasn ve
Allah'tan bakas tarafndan yaplmasn tahmin edebilir ve byle
bir ihtimal akli kesinli e aykr der. Nitekim ate in scakl zorunlu
duygu ile ilgili bir ilmi ifade eder, ama akl,- atein hararetinin olma-
masn dnebilir492. Peygamberlerin ilki Adem ve sonuncusu Hz.
Muhammed'dir493 . Peygamberlerin hepsi Allah' n tebliini insanlara
ulatrrlar. Bunlarn hepsi, eriat hususunda ve Allah' n tebliini bil-
dirme de yalan sylemekten masumdurlar 494.
Mucizeler, yalanclarn elinde ortaya kmaz. Yalanc ile doru-
yu ayrr, delil olmaynca kuruntuya dayanan bir i olur. Doru
olana mucize vermeli ki, yalanc olanlardan ayrlsm. Mucizenin ha-
ldkat onu ortaya koyan n doruluunu gstermesidir. Yalanc n n
elinden mucizenin kmas gerekleri ters yz eder. Yce Allah, Kur-
an'da mucizenin, do rularn delili olduunu u ayetle anlatmtr.

49r el-Taftazani erh el-Akaid 72, st. 1317.


49 2 Taftazani, erh el-Akaid 7 2-73-
493 Age 73.
494 Age 75.

148
"Doru iseniz ak delilinizi g. tirin" 4". "yle ise sizde uydurulmu
on sure getirin, de 496 . Eer yalanclar n elinde mucize ortaya ksa.ycl ,
mucize doruluun delili olamazd 497 .
maml k (devlet ba kanl ) meselesinde ehli snnetin gr n
ang. kitaplarndan tesbit edelim.
Hz. Peygamberden sonra insanlar n en faziletlisi Ebu Bekir,
ondan sonra mer bn Hattab, ondan sonra Osman bn Affan ve
ondan sonra Ali bn EM. Talip'tir49g.
mer Nesefi de "elAkaid" adl ese inde, peygamber'den scnra
insanlarn en faziletlisinin Ebu Bekir Sddk, sonra mer Faruk, sonra
Osman zunNureyn ve sonra Ali Murtada oldu unu zikrettikten
sonra hilafetlerinin bu s ray takip etti ini kaydeder499 . Ali elKari,
Fkh Ekber erhinde ve Taftazani de Akaid Nesefiye erhinde drt
halifenin bu sraya gre faziletli olduklar n iddia eden ve aleyhte
olanlarn delillerini e it derecede, yani birbirine kar kacak ve bir-
birini rtemeyecek derecede ki buna mutear z, bulduklarn ifade
etmekle beraber bu s van n ncekilerden bize gelen bir hkm oldu-
unu sylemektedirler 566 . Ne var ki seleften (ncekiler), Osman ile Ali
arasnda duraklam olanlarn bulunduu kaydedildi i gibi, sonraki
alimler iinde drt halifenin aras nda en stn, en faziletli olma
srasnn bulunmadn syleyenlerin bulundu u da kay-dediliyors".
Bunun d nda efdaliyet yani en stnlk nazireyesine kar kanlar
da zikredilmektedir.
unu sylemeyi gerekli grmekteyiz. Ehl-i Snnetin "en stnlk"
nazariyesi her ehli snnet alimi ve imam tarafndan kabul edilmi
deildir502. Yukarda buna i aret etmi tik. Ancak ksa klasik metinlerde

495 Nami 64.


496 Hud 13.
497 Ebul Muzaffer Isferayini el-Tabsir fid-Din, 04, Msr, g4o.
49 8 el-Fkh el-Ekber, 61-62.
499 erh el-Akaid, 80.
50o erh el-Akaid 8o, erh el-Fkh el-Ekber 61-63.
5oi erh el-Fkh el-Ekber 63.
502 mam ul-Haremeyni, "el- rad" adl eserinde (sayfa 430-3 ) en faziletli kimsenin
halife olmas nazari olarak do ru ise de bu hususta kesin bir delil olmad n anlat r. bn
Hazm, Bakllani ve ona uyanlardan ba ka, btn Ehli snnet imaml k icin en faziletli
olmay art koymamlardr (el-Fas l 4/ 163 diyor.
Bu sonradan Zeydiyyenin gr nn benimsendi ini gsteriyor. Ama btn Ehli
snnet Kelmc lar, drt halifenin, fazilet s rasnn hilafet s rasna gre olduunu hla bir
nazariye olarak ileri srmektedirler. bn Hazm en faziletli nazariyesine kar k yor (el-
Fasl 4/ 165).

149
en stnlk nazariyesi (efdaliye) zerine dayan lyorsa da konu ilmi
olarak incelendi inde bu nazariyenin kmaza girmekte oldu u g-
rlmektedir. nk en faziletlinin kim oldu unu ancak Yce Allah
bilir. Bu, ia'nn imamlk nazariyesini teyid eder. Onlar imamlar n
masumluunu yani yanlmazln art koarlar ve bylece "en fazi-
letli" nazariyesini ortaya atarak hakl kmaya alrlar.

Ehl-i Snnet de ii'lerin bu en stnlk nazariyesine kar drt


halifenin stnlklerini s raya koyarak onlar n halifeliklerinin me -
ruluunu ii'lerin nazariyesinin tesirinde kalarak herkese kabul ettir-
me i ama edinirler. Ama bu amalar na ula amazlar. Byle en fazi-
letli kimsenin halife olmas iddia edilerek daha az faziletli olan n halife
olmamasnn meru olmad n ortaya atm oluyorlar ve bu gr -
lerine gre drt halifeden sonra ba a geen hi bir devlet ba kannn
meru olmamasnn gerekti ini sylemi oluyorlar. nk tarihe
bir gz atld zaman en iyi halife devrinde ondan daha faziletli
kimsenin bulunduunu tesbit etmek imkan vard r. Belki pek az kim-
senin kendi zamannndaki en stn insana e it olmas iddia edile-
bilir. Bu iddida bulunman n dier sonucu me ru devlet ba kan
(halife) olmad zaman da yaplan btn dini muamelelerin me ru-
iyeti tart ma konusu olur. Gene bu en stnlk nazariyesi ile ii'-
lere hak vermi olduklarn dnmemi gibi bir durumla kar
karya gelmi oluyorlar. Dorusu, Zeydilerin imam Zeyd bn Ali'-
nin gr tam slami gr yanstr ve tatbik imkan olan ve im-
diye kadar da uygulanagelen bu gr tr. Ehli Snnet daha ilk anda
bu gr e gre halifelik nazariyesini
Zeyd'in gr n yukarda a klad k, ama burada tekrar etmede
yarar vard r. "En faziletli kimse varken ondan az faziletli kimsenin
halifelii geerlidir ve caizdir". Bu nazariyeye gre drt halifenin
fazileti sra ile olmayp kark ta olabilir. Yani Ali'nin fazileti Ebu
Bekir'den stn olabilir. Zeyd byle oldu una inanyordu. Bu demek
deildir ki, Ali varken Ebu Bekir'in halifeli i ciz saylmasn. Ali
en faziletli de olsa Ebu Bekir'in, mer'in ve Osman' n halifelikleri
caizdir ve caiz oldu u ekilde vuku bulmu tur. Ehl-i Snnete gre en
faziletli Ebu Bekir olunca ve en faziletli kimsenin de halife olmas
gerekince, ilk halife Ali olsayd , halifeli i caiz olmayacak myd ?
Bu nazariyeye gre olmayacakt . uras bir hakikattir ki, nce Ali
halife olsayd , Ehli Snnet onu en faziletli sayacak, en faziletli saymas
bile onun halifeli inin meru olduuna kesinlikle hkmedecekti.
O halde fiilen, tarihin ak ve olaylar iinde Ehli snnetin de me ru

150
grd ve tasvib etti i gibi halifelik en faziletli olma nazariyesine
dayanmamaktad r. Kure y'ten olma iddias da bylece kendili inden
yklm oluyor Zeyd bn Ali nazariyesini ortaya koyarken Kurey '-
ten olup olmamay kasdedip etmedi ini bilmiyoruz. Eer sz sadece
en faziletli varken daha az, faziletli kimsen n halife olmasndan iba-
retse, ona gre Kurey 'ten ba ka biri de halife olabilir. Ehli Snnet
Kureylilik nazariyesini zamann siyasi olaylarn yattrmak iin
"takrir skn kanunu" gibi bir tutumla ortaya atm tr. Ne dereceye
kadar muvaffak olup olmad n tesbit etmek iin tarihi olaylar
yeniden deerlendirmeye girmek gerekir.
Burada unu syleyerek bu konuyu bitirmek istiyorum. iiler
de imamlk nazariyesinin fiili bir etkisini gremeyince onu tarihe
grmdler ve on ikinci imamda imaml dondurdular. Ama bs-
btn onu da inkr edemediler. O takdirde btn gemi lerini ve
tarihlerini, kltrlerini inkr etmi olacaklard . Onu inan olarak
devam ettirme e alyorlar ve kyamette gelece ine inanyorlar.
Bu tip inan aznlkta olan, ve ba dertten kurtulmayan milletlerin
lksdr. Ama mstakil devlet haline geldikten sonra da ya at l-
maya allr. Ne yaz k ki, ia Ehli snneti de etkileri altna alp
mehdi nazariyesini onlar n inanlar na da soktular. Ehli Snnet
alimlerinden akl ba nda olanlar, sonradan inanlar na giren bu
mehdi fikrini atmaya cesaret edemiyor ve edenler de muvaffak ola-
myorlar. Bylece halka inmi olan bu inanta yani mehdili e ev-
rilen iller'deki imamlk nazariyesi, snnilere mehdilik olarak geip
her iki mezhep bu nazariyede birle milerdir. Bunlar bilmeyenler
bu iki mezhebin yani snaaeriyye ile Ehli Snnet'in ok ayr mezhep-
ler olduklarn sanmaktad rlar.
iilerin ok deiikfikirlere sahip mezheplere ayr lmalar= da id-
dia ettikleri imamlk nazariyesinin gerekli ine glge drd phe
gtrmez. Yukarda ii alimlerin eserlerinde anlatt klar mehdi ve
beklenen imam inancnn, deinmi olduumuz gibi bir umut ve l-
ky canl tutmakdan ba ka bir ey saylamayaca ortaya kyor.
Mezheplerde badetler:
nsanlar genellikle din ve mezhepler aras ndaki fark, inan
sisteminden ok, dinin veya mezhebin gerektirdi i ilere, davran ve
hareketlere bakarak de erlendirirler. Bunun eski ifadesi "ameller"
yani beden ile yapt ve uygulad "ameli" eylemlerdir. nan
sorunlar daha st dzeyde olduklar iin ve onlar da sayca az ve ayn
zamanda zilni amel ve i lemler olduklarndan dolay kolayca farke-

151
dilemez ve gzle grlemezler. Bundan tr de herkes taraf ndan
kontrol edilemezler. Ancak tart ma, konuma konusu olduklar '
zaman ortaya kar ve kontrol edilme, fark na varlma sahasna
girerler Ama burada ok nemli bir faktr i e karr o da konu an
kimsenin kendi inanc= ne olduunu doru ve samimi olarak ortaya
koymasdr. Eer doru konumazsa, onun da inanc kontrolden ka-
ar. Yalnz bedeni i ler ve amellerdir ki, herkes tarafndan grlr
ve kontrol edilir. Bundan dolay insanlar, birbirlerini bu bedeni i ,
davran ve hareketleri ile de erlendirirler. Mslman olanlar n ms-
lmanl, hristiyan ve Yahudi olanlarn hristiyanl ve Yahudilii
bylece toplumsal bir fenomen olarak ortaya kp kimin hangi dine
mensup olduunun kolayca anla lmasn salar. Mezhepler de
byledir. Mezhepler aralar ndaki en byk srt me bu fiili olaylara
dayanr ve onlara gre birbirlerinin, gerekten yana veya gerekten
uzak olduklarna dair de er hkmlerini verirler.
Ehl-i Snnet ile en ok at an ve ehli snnet kadar siyasi say sal
gce sahip olan, ok yerde i ie ya ayan mamiye snaeriyye
mezhebinin "ameller"de yani dinin tatbiki hkmlerinde onlarla
ortak olan veya olmayan dinde en nemli esas ve ilke say lan hususlar
hakknda ksa bir mukayese yapman n zorunlu oldu unda phe
yoktur. Mslmanlar bylece birbirlerini daha iyi tan yacak ve gerek-
siz havai, sorumsuz ki ilerin propagandalarma aldanmayacaklar
ve birbirini dman saymayacaklard r.
Ehl-i Snnete gre badetler.
Bu hususta Hz. Peygamberin " slamiyetin namaz, zekat, hac,
oru, ve kelimei ehadet olarak be esas zerine kurulmu" olduuna
dair szndeki esaslar hakk nda bir zetleme yapaca z. Ancak
Kelime-i ehadet demek olan Allah' n varl ve birli ine Hz. Muham-
med'in peygamberliine dair mukayeseyi yukarda yapt k. imdi
namaz alarak geri kalan drt esas sra ile sunalm.
A) Namaz :
Namazn on iki farz yani esas vard r:
Hadesten taharet
a) yani abdest almak
veya gusletmek, boy abdesti almak (y kanmak)
Burada temizlik yap lacak su hakknda ksa bir bilgi vermek
gerekir :

152
Sular iki ksmdr.
Mutlak, saf sular : Bunlar tabiatta ilk yarat ldklar ekilde
bulunan ve kendilerine yabanc bir ey karmam olan sulard r.
Yamur sular, kar sular, akan rmak, nehir sular, gl sular, kuyu
sular ve deniz suyu, p nar ve kaynak sulardr. Mutlak suyun
nemli nitelii vardr.
a) Rengi olmamas ,
b) Tad olmamas ,
c) Kokusu olmamasdr.
Bu mutlak suya pis (necis) bir ey karr ve bu niteliklerden bir
tanesini de i tirirse o su pis olur. Temiz bir ey karp ve sadece bu
niteliklerden bir tanesini de itirse, o su temiz saylr"'. Fazla tefer-
ruata girmek bizim buradaki yerimize elveri li deildir.
a) abdestin farzlar drttr.
Yz ykamak
2Dirseklere kadar kollar ykamak
3Ba slak el ile svazlamak
4Ayaklar ykamak.
Ayaklar ak kemiklerine kadar ykamak farzd r.
Eer abdestli olarak mest ve brap giyilirse onlar karp ayak-
lar ykamadan onlarn zerine meshedilir. Mukimlerde 24 saat,
yolculukta gn karlmadan bunlarn zerine meshetmek mm-
kndr. Ama daha nce karlm ise aya n ykanmas gerekir.
Bu srelerden sonra da mutlaka karlp ayaklar ykanr. Mest veya
orapta parmak girecek kadar bir y rtk olmamas arttr.
Tecrbeye dayanan bir hususu zikretmeden geemeyece im.
Her ne kadar mes ve orap zerine meshetmek caiz ise de, yet bir
kinsenin ayak parmaklar arasnda kabarc klar oluyor, ka nmalar
meydana geliyor ve rahats zlk veriyorsa, o kimse mecbur olmaynca
meshetmemelidir, her abdest al nda ayaklarn ykamas ve ayak
parmaklarnn arasn ykarken o mas, rahatszlklarn giderir.
b) Ykanmann, boy abdestinin farzlar tr.
Az ykamak,
503 1bn Rud, Bidayet el-muctehid.

153
2Burnu ykamak
3Btn vcudu ykamak.
Az ykamak ve buruna su ekmek Hanefilere gre farz oldu u
halde afii ve Malikilere gre farz de ildir.
2Pislikten temizlenmek (necasetten taharet)
ster hayvan, ister insan olsun, sidik ve byk aptest pislik olup,
insann zerinde ve k laca yerde bunlardan bir zerre bulunmama-
sna dikkat etmelidir.
Hanefilere gre insan n vcudundan kan kan kt yerin d-
na akarsa abdesti bozar, afii'lere gre abdesti bozmaz. Byk ve
kk apdest ve yellenmek de hepsine gre aptesti bozar.
3Avret yerlerini rtmek. Erkeklerin en az gbek ile diz kapa
arasndaki yerlerini rtmesi, kad nlarn ise el, yz ve ayaklar nn
dndaki yerlerini rtmesi farzd r.
4Namaz klarken Kbe cihetine dnmek de farzd r. Yolcu-
lukta nasl mmkn ise o tarafa do ru namaz klnabilir.
5Kld namazn vaktini bilip tayin etmek de namaz n farz-
larndandr.

6Namazlar klarken namaza niyet etmek de namaz n farz-


larndandr. Aslnda her ibadett niyet farz olup niyetsiz ibadet,
farz say lmaz Mubah olan yap lmas ve yaplmamas serbest braklan
iler iyi niyetle yaplrsa ibadet olur ve kt niyetle yap lrsa gnah
saylr. Niyet byle i leri ibadete eviren en nemli bir unsurci ur. Niyet
her defas nda namaz k larken farzd r. Ibadet ile adet aras n niyet
ayrr. IKazm konusu olan bir noktaya burada de inm< k istiyorum.

Niyetin insann ilerinde ve zellikle ibadetlerde farz olmas ,


insann yapt ite hr ve irade sahibi oldu unun en ak delilidir.
Niyet yap lan i in otomasyon olmad n, makine ve elektrikli beyin
gibi bakas tarafndan kurulunca al an bir uydu olmad n ortaya
koyar. nsan, kendisini byle hr ve iradeli bilmesi, nissetmesi iin
ona her i ve ibadet yaparken bilinli ve uurlu, yaptn bilerek
yapmas gerekir. Niyet, insan n yapt ii ve ne iin yapt n iin-
den, bilmesinden ve zihninden de ne yapt nn farknda olmasndan
baka bir ey deildir. Dil ile "niyet" kelimesini sylemek hi nemli
deildir. Dil ile niyet etmenin, ba ka eylerle me gul olan insana

154
zaman kazand rp yeni yapaca ie onun zihnen ve gnlden haz r-
lanmasna ve ona ynelmesine yard m etmekten ba ka grevi yoktur.
Bu alt farza namazn artlar denir. Bunlar namaza ba lamadan
yaplrlar ve bunlar yap lmad ka namaza ba lanmaz. nk bun-
lar gerekle irse mutlaka namaza ba lamak gerekmez.
7- Namaz fiilen ancak ba lama tekbiri ile ba lar. "Allahu
Ekber" demekle namaza ba lanr.
8- Namazda ayakta durmak namaz n ge (rkn) farzlar ndan-
dr onsuz namaz olmaz. Ancak ayakta duramayacak kimse oturarak
klar.
9- Namazda Kuran okumak da farzd r. Bu miktar en az Kuran
denecek kadar bir cmle de olabilir.
o- Namazda rk etmek, yani ayakta ise belini, bir dik a
meydana getirecek ekilde ne doru emekle, e er oturuyorsa, bir
dar a meydana getirecek ekilde vcudunu ne e mekle olur.
Secde etmek, ba n yere koymak da namaz n fazlarndandr
12- En sonunda diz kp oturmak namaz n en son farz dr ve
namaz onunla biter. Bylece namaz ayakta ba lar ve otururken
"ettehiyyatu" duas okunurak sa a sola selam vererek namazdan
klr.
Burada Cuma namaz na dair ksa bir bilgi vermek sureti ile
ii'lerdeki Cuma namaz yle snnilerinkini kar latrmay kplayca
yapabilece iz.
Cuma namaz nn farz ayn (yani herkesin yapmas gereken bir
farz) olduuna Mslmanlarn byk ounluu ittifak etmi tir.
Bundaki delil "Ey inananlar! Cuma gn namaza a rld zaman,
Allah' anmaya ko un ve alverii brakn"504 ayetidir. Bu ayetten ba ka
bir delil de Cuma nama.z nn, le namaz yerine gemi olmasdr.
Nasl ki le namaz farz ise onun yerine geecek Cuma namaz da
farzd rs".
Cuma nama.z nn farz- kifaye (yani bir k sm insanlar tarafn-
dan yaplmasnn yeterli) oldu unu syleyen de vard rs".
504 Cuma Suresi g.
5o5 Ibn Rd, Bidayet eI-Mctehid i / 22.
506 Age i / 123.

155
Bu namazn iki asl art daha vard r ki, biri shhatli olmak ve
erkek olmaktr. Kad nlar ve hastalara farz de ildir. Ancak bunlar
Cuma'ya geldikleri takdirde kendilerine farz olur ve Cuma namaz n
klnca le namaz yerine geer507 . Cuma namaz ile le namaz bir-
lemez. Cuma le namaz ndan bedel oldu u iin ikisi bir arada
bulunmaz. Yani hem Cuma namaz n klmak ve hem de le namazi-
ni doru deildir. nk hem asl ve hem de onun bedeli
bir araya gelip birle mez. Bu bir borcu iki defa vermeye benzer.
Cuma namazn n kabul edilmesinden phelenip de le namazn
ayrca klmak samad r. nk klnan her hangi namaz n kabul
ectilece ine dir insann elinde bir teminat vard r. Aksi halde her na-
maz bir ka defa klmak gerekecektir. Sonra milyonlarca insan n
kld binlerce cuma namaz nn kabul olunup olunmadna dair
phe ortaya atmak akl banda hi bir mslman n yapaca i
olamaz. Yoksa cuma gn alt vakit namaz tarz olmu olur. le-
nin ayr farz, cumann da ayr farz oldu una inanmak ve yle yapmak
slam esaslarna aykrdr.

Bunun d nda i i olmayan kimse sabahtan ak ama kadar nafile


namaz k labilir. Nafile namaz n hududu says yoktur. Ama bunu
her trl insann bulunduu camide herkesin klmaya zorlayacak
bir ekilde yapmaya kimsenin dinen ve eran hakk olmadn bil-
mesi Islamn esaslarnn ve ruhunun gere idir.

Gnde be vakit namaz klmak erginlik a na giren erkek ve


kad n her mslmana farzd r.
Sabah namaz nn vakti, tan yerinin a armaya ba lamas ile
gnein domasna kadar olan vakittir. le namaz nn vakti, gne in
gnn ortasnda en yksek yere ykseldikten sonra inmeye ba lamas
ile balar, bir nesnenin glgesinin, bir misli veya Ebu Hanifeye gre
iki misli olana kadar devam eder. Ikindi namaz nn vakti, le nama-
znn vaktinin bitiminden balar gne in batna kadar devam eder.
Akam namaznn vakti, gne in bat ile ufuktaki krmzln veya
Ebu Hanifenin ikinci ictihad na gre k rmzlktan sonra gelen be-
yazln kaybolmasna kadard r.
Yats namaz nn vakti de akam namaz nn vaktinin bitiminden
ba lar, gecenin yar sna kadar, te ikisine kadar ve en do rusu sa-
bah namaznn vaktinin balamasna kadar devam etmesidir.

3(37 Age i / 123, Ebu Bekir el-Merg nani, el-Hidaye i / 63.

156
B) Oru :
Arapa "savm" denen orucun vakti Kuran'daki ayetten al n-
maktad r. " imdi karlarnza yakla n ve Allahn size yazd n
dinleyin tan yerinde gece ile gndz birbirinden iyice ayr lana ka-
dar yiyin iin ve oruca geceye kadar devam edin"'".
Ve bunun iin oru, gi,inn a armasndan gne in batna ka-
dar yemek, imek ve cinsi mnasebetten uzak durmak olarak tan m-
lanmtrs".
Bunlarn teferruat na ve onlardaki ihtilaflara temas etmeye-
ceiz. Biz sadece farz ve ana esaslar zetlemeye alyoruz. Oru
ta namaz gibi farz olan bir ibadettir.

C) Zekdt :
Kur'an ve hadislerle frz oldu u sabit olan zekt, ak l sahibi
hr ve erginlik a na giren mslmana mal nisaba ulap zerin-
den bir yl geerse krkta birini zekat olarak vermek mecburiye-
tindedir.
ocuun ve delinin malna zekatn gerekip gerekmeyece i hu-
susunda ihtilaf vard r. Hanefilere gre gerekmez ama afii'lere gre
gerekir'''. Benim de fikrim gerekmesidir. Zekta giren eyler, para,
ticaret mal, hayvan, madenler, meyve, ekin ve kazanlardan elde
edilen servetten verilir. Sebze ve bal gibi mahsulden zekat verilip,
verilmeyece inde ihtilaf vard r"'.
Zekat verilecek mallardan alnacak zektn yzde nisbeti Hz.
Peygamber ve Sahabe zaman ndaki llere gre tayin edilmi olup
malna gre grn te deiiklik gstermektedir. Mesela paradan
yzde ikibuuk, hayvanlanda deve, s r, koyun cinsine gre dei-
mekte ve yer mahsulleri, ekin, meyva ve sebzeye yzde on anlam nda
r yani onda bir verilmesi cihetine gidilmi ti.
Kadn ve erkeklerin ss iin kulland klar altn ve gm e ze-
katn gerekli olup olmad hususunda ihtilaf edilmi , Henefiler ss
ve ziynet eyasndan zekt verilmesi gerekti ini sylerken, afii'ler ve
Malikiler verilmemesini tercih etmi lerdir512.

5o8 Bakara Suresi 187.


5o9 el-Hidaye t / 94, Bidayet el-Muctehid / 201.
5to el-Hidaye t / 73, Bidayet el-Muctehid t / 225.
51 t el-Hidaye I / 84.
512 el-Hidaye / 8o, Bidayet / 230-3 t.

157
Ayrca ss ve zinet e yas iin kullan lan altn ve gmten
zektn gereldp gerekmiyece i hususunda ikinci bir ihtilaf ekli or-
taya kmaktad r. Eer belli bir miktardan az ise zek'at n gerekmi-
yecei, ama o miktardan fazla ise zekat n verilmesi gerekti ini sy-
leyenler vard r. Bu sonuncu akla daha uygun gelmektedir.
D) Hac
Hac, hem ayet ve hem de hadislerle sabit slam dininin esas-
larndan biridir. Akl sahibi erginlik a na girmi shhatli Msl-
manlar n erkek ve kad nna farz olan bir ibadettir. Bunun iki art
vardr: Mekkeye, belli zamanda gidip gelecek kadar servete sahip
olmas ve gidip gelirken yolda bir tehlikenin bulunmamas dr. nsan
mrnde bir defa bu ibadeti yapmakla ykmldr.
Haccn farz vard r. hram erkekler iin diki siz ve renksiz
(hacca ait zel), giysi tak nmak, Arafat denilen yerde zaman nda
bulunmak ve Kbei - Muazzamay tavaf etmektir. Bunun d nda kalan
vacip ve snnet olup ihtilaf edilen hususlard r.
Caferi Mezhebinde badetler:
Buraya kadar Ehli Snnetin slam dininin vakitleri belirtil-
mi ve zamanlar tayin edilmi , keyfiyetleri ve nas l yaplacaklar
bildirilmi farz ibadetlerinin esaslar n, gelerini (rknfarz) k saca
gzden geirmi oluyoruz. imdi bunlarn Caferi (isna eriyye -
mamiye) mezhebinde nas l olduunu kendi kitaplarna dayanarak
ortaya koyalm ki Ehli Snnet mezhepleri ile mukayesesi kolay olsun.
Caferi mezhebine gre su iki k sma ayrlr. ,Mutlak su ki ta-
biatta bulunan ya mur, pnar, deniz, nehir, kuyu, kar ve dolu su-
yudur. Kat cisimlerden yaprak, toprak ve amur, tuz, saman p
gibi eyler suya karr ve uzun bir sre kalsa su gene mutlak niteli-
ini korur. Pis ve necisin ykanmasnda kullanlan su artk pisle-
mitir. Kark yani mutlak olmay p baka bir eyle nitelenen su ki,
limon, zm sular gibi sular temiz olmalar na ramen, temizlik Yap-
makta kullanlamazlar.
Abdesti bozan byk ve kk abdest ile yellenmektir. Bunun
dnda abdesti bozan eylerde ihtilaf vard r. Kan ve irin abdesti
bozmaz. Abdestin farzlar
t Niyet ederek abdest almak gerekir. Hanefilerin d nda snni
mezhepleri de bunda Caferi mezhebi gibi d nrler.
2- Yz ykamak,

158
3- Dirseklerine kadar kollar ykamak,
4- Baa meshetmek,
5- Ayaklar meshetmek. Caferi mezhebi plak ayaklar
mesheder. Ehli Snnet plak ayaa meshetmeyi caiz grmez Ama
mest ve oraba meshetmeyi Ehli Snnet caiz grr, Caferi mezhebi
mest \, e orap zerine meshetmeyi caiz grmez 513 . Caferi mezhebinin
plak aya meshetmeyi caiz grmesi abdest ayetinde geen "ayak-
lar" kelimesinin cmle iindeki yerinde ald harekeye gre dayanan
bir ictihat ileri srmesine dayan r.
Ykanmann (Gusl'un) tek farz vard r o da btn vcudu ba -
tan sona kuru kalmayacak ekilde ykamaktr. Abdeste olduu gibi
niyet ykanmakta (gusul'de) da gereklidir.

Namaz n tarzlar :
- Vakit farz namazlar n art olup bunlar Caferilere gre
yledir: le vakti, gne le zeri zeval'den yani gne batya y-
neldi i andan balar ve hemen bir namaz klacak kadar vakit sadece
le vaktidir.
Ikindi namaz = vakti de gne batmadan nce ikindi namaz -
klacak kadar vakit ikindi namaz na mahsustur. Bu iki vakit aras ndaki
zaman le ve ikindi namazlarmn ortak olduklar vakittir. Bunun iin
le ile ikindiyi bir arada klmak caiz olmaktad r. Grld gibi
burada Ehli Snnetten Hanefiler ile arada byk fark ortaya kyor.
Ehli Snnetin dier mezhepleri le ile ikindi namazlarm n yolcu-
luk, s kklk ve darlk gibi baz durumlarda bir arada klnmasna
cevaz verdikleri iin Caferi mezhebiyle o hususta birle ebilirler. Bu-
nun d nda her mezhebin kendine gre teferruata ait daha farkl
ihtilaflar da vard r. Akam namaz vakti gne yuvarlnm kaybol-
masyle balar ve ilk anda ak am namazn klacak kadar bir vakit
akam namazna ait olup gerisi yats ile mterektir. Yats namaz na
ait olan vakit de gecenin yar sndan nce yats namaz = klima ca
kadar bir vakit yats namazna ait olup, daha ncesi akam namaz
ile ortaktr.
Sabah namaz nn vakti tan yerinin a armasndan gnein do-
uuna kadar olan vakittir.
2-- Namazn ikinci art kbledir, yani kabe'ye ynelmektir.
513 Ebu Cafer Kumnd (d. 381 H. 991 M.) Menla Yanduruhu'l-Fakih i / 29.

159
3 Avret yerlerini rtmek de namaz n artlarn.dandr. Kad nn
yz ve ellerinin d nda btn vcudunu rtmesi gerekir. Erkek
n ve arkas avret saylp onlar rtmesi farzd r. Kadn ve erkekler
bu ekilde yabanclara kar nerelerini rtmeleri gerekiyorsa, na-
mazda da ayn yerlerini rtmeleri gerekir.
4-5 Namaz n drdnc ve beinci artlar hadesten taharet
(abdest almak ve ykanmak), dieri de vcudun elbisesinin ve k l-
nan yerin temiz olmas dr. Buna pislikten temizlenmi olmas anla-
mnda necsetten taharet ve bunlara art denir.
6Namazn i tarzlarn ilki niyettir. Bunda mezhepler ara-
snda hi bir ihtilaf yoktur.
7Namaza balama tekbiri olan "Allahu Ekber" diyerek nama-
za balamak farzd r.
8Namazda Kuran okumak farzd r. mamiye (caferi) mezhebi
ne gre Fatiha'y (elHamdu lillahi) namazlar n ilk iki rekatnda
okumak farz olup sonrakilerde farz de ildir. "ElHamdu'nun sonunda
"Amin" demek te caiz de ildir.
9Ayakta durmak ta farzd r. Bir eye dayanmas caiz deil-
dir. Ancak ayakta klamazsa oturarak klar, oturamazsa s rt st
veya yan st yat p iaret ederek k lar, ama bu hususta mezhepler
aralarnda ihtilaf vard r.
Rk etmek de namaz n farzlarndand r.
r Secde etmek de namaz n esi ve farz dr.
12 Namazn sonunda oturmak farzd r.
Gereken dualar "ettehiyyat" gibi okuduktan sonra selam
verir.

Cuma namaz :
Ehli Snnete gre Cuma namaz nn cuma suresindeki ayetle
farz oldu unu sylemitik. mamiyye (Caferiye) mezhebine gre gene
ayn ayete gre farzd r. Mezhepler aras nda mamiye sultan veya
vekili olmayp da adalet sahibi bir fakih (muctehid) bulunursa cuma
namaz ile le namaz arasnda muhayyer brakabilirse de Cuma
namazn tercih etmesi daha dorudur. Cuma namaz btn mez-
heplerde iki rekat ve iki hutbeden ibarettir. Aralar nda ihtilaf, birine
gre vacip olan tekine gre mustahab olmaktan ba ka nemli bir
ey yoktur. Cuma namaz da bir pheden dolay ihmal edilmi ve

160
terkedilmi tir. Cuma namaz n n terkedilmesini yaymak bidatlardan
biridir5m. Ebu Cafer elBak r, Zurayeye demi tir ki yce Allah cuma
namaz n cemaatla klnmasn farz klmt" 5.

Oru :
mamiyeye gre oru da namaz gibi dinin esas ve. farzlanndan-
dr. Her mukellefe ak l sahibi ve erginlik a na giren kad n erkek her-
kese farz ayndr. Deliye ve ocu a farz de ildir. Oru, yemek,
imek ve cinsi mnasebette bulunmaktan kendini uzak tutmakt r.

Zekt :

mamiye ye gre de zekt slam dininin farz ve esaslar ndand r.


Kuran Kerim fikirleri zenginlerin malla'rm n hakiki orta kabul
etmitir. nk "Yoksullara ve fakirlere onlar n (zenginlerin) mal-
larndan hak vard r" (zariyet 9) demi tir. Burada ziraat, sanat ve ti-
caret maln ayrmamtr. Ancak fakihler (mezhep imamlar ) eitli
mallardaki yzde zerinde ihtilaf etmi lerdir.
snaa eriye (Caferiye) imamiye ticaret mallar nda yzde yirmi
yani be te bir kabul etmi , drt mezheb (Hanefi, afii, Maliki,
Hanbeli) yzde iki buuk yani k rkta bir kabul etmi tir. Madenlerde,
Hanefiler, mamiye, Hanbeliler be te bir, ve di erleri krkta biri
farz grmlerdir" 6.

Hac:
Akl bal (ergin) olana ve gc yetene farzd r. ocua, deliye
ve gc yetmeyene farz de ildir"7. mamiye, Maliki, Hanbelilere
gre farz gerektiren artlar bulununca hemen hacca gitmek gerekir.
Geciktirirse gnaha girer ama ne zaman giderse farz yerine getirmi
olur. afiiye gre hemen gitmek farz olmay p istedii zaman gidebilir.
Hanefilerden Ebu Yusuf'a gre hemen gitmek gerekir. i riarn Muham-
mede gre istedi i zaman gidebilir. Ebu Hanifeden a k bir hkm
nakledilmemitirmg.
Bu pek ksa mukayeseden de grld gibi Mslman olan ve
islamiyeti din edinen mezheplerin iindeki ihtilaf, her birinin Kuran
514 Muhammed el-Halisi, hya u-eria / 191.
515 Ebu Cafer Kummi, ad geen eser / 266.
516 M. Cevad Mugniyye, el-Fkh alal Mezahib el-Hamse 198.
517 Ayn yer.
518 Ayn eser 224. 226, 227.

161
Kerimi ve Hz. Muhammed'in snnetini anlamalar ndaki ihtilaftan
ileri gitmemektedir. Bu gibi ihtilaflar yaln z mezhepler aras nda deil,
bir mezhebe ba l olan alimler arasnda da bulunmaktad r.
nemli ve zerinde durulmas gereken u iki noktay belirtmek
lazmd r. Hi bir mezhep, dinin asl ve temeli olan farzlar ve esaslarda
ihtilaf etmemi tir. Bir mezhep neyin Islam n esas, temeli ve Mslman
olmann farz ve unsuru oldu unu kabul etmi ise, btn mezhepler
de ayn eyde ittifak etmi lerdir. kinci nokta mezheplerin ihtilaf
ettikleri ve her mezhebin kendine nemli ve farz sayd unsurlar da
vardr ve bunlar ikinci derecede ve mezhep sistemine gre esaslar olup
mezhepler bu ikinci derecedeki esaslar ile veya farklar yla birbirin-
den ayrlmaktad rlar.
Hz. Peygamber'in bir hadisi erifine dayanan slam'n be esas
farz nda herhangi bir mezhebin ihtilaf etmesine ve mesela Ramazan
orucunun, be vakit namazn, haccn, zekatn veya kelimei ehadetin
inkar edildi ini ileri srmesine ve bir taraftan mslman m, derken
dier taraftan benim mezhebimde bu farzlar yoktur, dernesine imkn
yoktur. Aslnda bu ve daha bir ok farz, Hz. Peygamberin sz ile
deil, hepsi Kuran ile sabittir. Ancak Hz. Peygamber s ras geldike
onlarn durumuna gre baz sn tekrar ederek, daha basit bir ifa- ,
deyle insanlara anlatm tr.

islamn Btnln Bozanlar:


slam'n ana kayna Kuran'a dayanarak mezhep esaslar n tes-
bit eden hi bir mezhebin, brnden byk bir fark ve a lmaz bir
uurum ortaya karacak ekilde te ekkl etmesi, Kuran' n btnl
karsnda sz konusu olamaz. nk Kuran' n bir felsefesi ve manay
ifade etti i dilin bir mant ve anlal vard r. nsann ilmine, kltr
ve akl yrtme gcne gre farkl anla lacak ifadelerin, birbirinini
bsbtn nakzedecek ve rtecek derecede farkl la msait olma-
dn sylemek bence do rudur. Tarihte, slam' kendi arzu ve kar-
lar na gre yorumlamak saretiyle basit halk zerinde etki yapmay
salamak amac ile yanl ve sama olan pek arp k ve zt fikirler
alanmaya allm ise de bunlarn shibleri pek mevzi dar ve gizli
bir cemiyet halinde kalarak, tesirsiz hale gelmi lerse de, mste rikler
gizli ve akre aleyhte faaliyet gstermeye devam etmektedirler.
slam dini, ilk devirlerd e h zl e enerjik bir atlmla eski dnyann
en medeni milletlerini fethetmi ve onlarn sahip olduklar btn
siyasi, iktisadi, sosyal messeselere ve her trl servet kaynaklarna

162
sahib olmutu. Yenik den milletlerin iinde grnrde mslman
olup gerekte ilerinde ve gizli toplant larnda isla.m'a d manl
yayp Islamiyeti ykmay planlayarak ve mslman grnmek suretiyle
ierden ykmay hedef alanlar olmu tu. Bunlar slamiyete yanl fikir
ve arpk yorumlar sokmaya TAI tlar ve slam dinini asl mahiyet
e nviyetinden uzakla trara k onu de itirmeye aba sarfeltile ,- .
Bundaki sebeb dediimiz gibi kendi milletlerinin intikam n almak-
t . slam diindeki fikir hrriyeti bu gibi kt niyetlerin faaliyet
gstermelerine imkan verdi. Bu fikir hrriyeti, kayna n slam di-
ninin tabiatndan ve znden almaktad r. slam dinine gre Isla-
miyeti aklamak, anlatmak ve onun bir mesele hakk nda olan hk-
mn bildirmek zel kiiye veya messese ve kuruma verilmemi tir.
Bu hrriyeti, ahsi ve gurubsal karlara ve menfaatlara alet ederek
ilmi lleri ve mantki kstaslar, felsefi ve tutarl dnce ve mu-
hakeme kurallarn hie sayanlar, ok geni ve rengarenk slam toplu-
mu iinden kma imkan bulmusa da ya ama imkan bulamam-
lard.
Gnmzde i tersine dnm tr, mslman milletlerin ve toplu
luklarn an tekniindeki geri kalmlklar hala srmektedir. Bu
suretle dnyaya en modern teknikleri ile hakim olan gler, geni ve
verimli bir alana yaylm olan mslman devletlerinin lkelerini,
aslnda mslman olmayan, verimli araziye sahip olan devlet ve
milletleri de smrmektedir ve smrclk hususunda ellerinde olan
en modern metodlar kullandklar gibi, dini birli i, beraberlik uu-
runu bozmaya da ok nem vermektedirler. zlerek unu syleme-
liyiz ki, slam lkelerinde ve zellikle memleketimizde yabanc gle-
rin bu ayrclk ve blclk faaliyetlerini ida,recilerimiz ve siya-
silerimiz, ayrca derneklere hakim olan karc ahslar, bilerek ve
kasten veya bilmeyerek ve fark na varmadan, dini hisleri, incanlar,
dini dernek ve messeseleri istismar etmek ve smrmek iin dini
ayrmalara nem vermekte, onlar tevik etmekte ve en az ndan on-
lara gz yummaktad rlar. Samimi dindarlar ve dinin uuruna varan-
lar, milletin blnmesine gnlleri raz olmayanlar bunun vicdan
ztrab iindedirler.

163
VIII EHL SNNET' N ROL

Islam'da fikir ayr l ve gr fark Hz. Peygamber zaman n-


da bile vard . Sonra drt halife ve sonraki zamanlardan gnmze
kadar srp gelmi ve bylece srp gidecektir. Islam' n zellii
budur. Ancak ayr lma ve blnme anlamnda olan frkaclk (inan
mezhebi) ilk defa Hariciler ile vcut buldu. Bunlar Hz. Osman'a isyan
anlamnda hrici idiler. Sonradan Hz. Ali'ye de isyan edince bu
"Haricilik" ad onlara bir nvan yani zel isim (alem) oldu. Daha
nce hrici kelimesi sadece si anlam nda yni kar kan olarak lgat
anlamnda anlalmaktayd . Hz. Ali'ye isyanlarndan sonra belli g-
rleri, inanlar ve faaliyetleri olan gruba ve (frkaya) mezhebe
sylenir oldu.
Hz. Osman'a isyan edenlerin onu ehit etmeyi d nmedikleri
anlalyor. nk ilerinde onu ehit etmeyi d nemiyecek derecede
iyi mslmanlar vard . Ancak Hz. Osman, en sonunda duruma ha-
kim olamam isyanclar istifasn istemeye kadar i i gtrmlerdi.
Hz. Osman istifa etmeyi kabul etmeyince de isyanc lar kendileri-
ni kurtaracak ba ka bir durum grememi ler ve yle umulur ki
istemeyerek ellerinden bir kaza kp Hz. Osman' ehit etmi ler-
dir. Bundan sonra byle apa k ve hem de Halifeyi ldrmenin cezas
phesiz slam Hukukuna gre ksas olacakt . Ksastan kurtulmak
iin kendilerine ldrmenin me ruiyetini gsterecek bir yola ba
vurmak zorunda kald lar. slamda bir kimsenin ldrlmesi ok b-
yk bir sutur.
O halde isyanclar Hz. Osman' Kuran Kerim Karsnda g-
nahkar ve sulu karmak iin, "Allah n indirdii (Kuran) ile hkmet-
meyen Kfirdir" (Maide 44)" 9 ayetine dayand lar. Hz. Osman' n
Kuran'a gre hareket etmedi ini ve bu ayete gre kfre girdi ini ve
kfirin ldrlmesinin (Hz. Osman mslman olduktan sonra onlara

519 Yahya Haim Hasan Fargal, Neet ul-Ara vel-Mezaib vel-Firak el-Kalamiyye 77.

164
gre kfre girince irtidad etmi olur) gerekti ini ileri srm ler ve
kendilerini bylece savunmaya koyulmulard .Bunu Hz. Ali'ye de
tatbik ettiler ve bylece isyanla ba layan haricilerin me ruiyet ara-
dklar k noktalar, bir mslmann iledii gnahtan dolay
kfre girdi ini ve onu tekrar slama davet etmek gerekti ini ortaya
attlar. Byle gnah i leyen, sonralar bu byk gnah anlamnda
terimlemitir, kfir olunca onun can , mal, kars helal olur ve onlarla
savamak farzd r, dediler 52.

Insann Fiilinden Sorumlu Olmas :


Islam'da ilk kan frka bu kadar sert ve dar bir gr e dayanm
ve slam toplumuna byk felaketler getirmi tir. Gnmze kadar
gelen baz kollar varsa da artk eski sertliklerini yumu atmlardr.
Sonradan ileri srdkleri fikirlerle, mezheplerle tesir etmekten geri
kalmamlard r. Haricilerin, ortaya kna sebeb idarecilerin yanl
idareleri, zulmleri, hakszlklar', adamlarna kar salamalar
olarak gsterilmektedir, yani toplumdaki 'bozuk dzen ve idarecilerin
diktatrl dr.
Bir sre sonra Emeviler devrinde ortaya kan ayni idari bozuk-
luklar ve siyasi katilleri me ru gstermek iin zamann devlet ba kan
takdirinin ve ezelde insanlar n alnlarnda yazd yaznn
yle olduunu, kendisinin sadece Allah' n kaderini infaz etti ini
ileri srerek kendini savunmaya ba lamt . Bu durum samimi ms-
lmanlar ok zyordu ve ilerinden bir k sm fikrini aka ortaya
koyarak, kaderin olmad n, insann yapt her i ten' sorumlu ol-
duunu iddia ettiler 52'. Bunlara Kaderiye dendi. Bunlar Mutezile
takip etti. Kaderiyeden bu fikri al p baka fikirlerle geli tirdiler.
Haricilerden de gnah i leyenin kfir oldu u fikrini ald larsa da onu
biraz yumuattlar ve gnah (yani byk gnah) i leyen Binden -
kar fakat kfir olmaz davas n ileri srdler. Ancak tvbe etmeden
lenin kfirler gibi cehennemde ebedi kalaca n sylediler522 . Bir
gnah i leyenin, tvbe etmedik e dnyada mslmanl k ile dinsizl k
arasnda iki menzile arasnda nc bir mertebede bulundu unu
bir ilke olarak kabul ettiler. Grld gibi mslmanla en s k
ekilde sarlp onu dar bir zihniyette anlayarak uygulamakta Hariciler
en sert olanlard r ve ondan sonra Mutezile gelmektedir. Her iki mez-
hebin dayand esas ilke, insann her yaptndan sorumlu olmasna
yani i ini yapmaktaki hrriyetine dayan r.
520 Age 78,83,97. Isferayni et-Tabsir 28, Ba dadi el-Fark 73.
521 el-Tbsir, 13, 38; Yahya Ha im ayni eser 7o.
522 el-Tbsir 38, el-Fark '19.

165
Burada bir noktaya i aret etmekle yanl anlalmann nne
geilece ine inanyorum. Haricilerin ilk te ekkl eden firka (mezhep)
olduunu syledik. Oysa ii mezhebinin kknn ve uurunun ilk
halife Ebu Bekir zaman nda Hz. Ali taraftarlar nda bulunduu or-
taya atlmaktad r. Byle olduu halde ii mezhebinin ilk te ekkl
eden mezhep olma niteli ini almamasnn bizce iki sebebi olabilir.
Hz. Ebu Bekir, zaman nda Hz. Ali'yi sevenlerin say s sonradan
iilik ortaya ktktan sonra ileri srlen bir ka ki iye mahsus deildi.
Herkes Hz. Ali'yi severdi, ve halife oldu u zaman ona en sad k insan-
lar ehli snnet idi, di er bir deyimle Hz. Ali'nin etrafnda olanlar
mslmanlarn ekseriyetini te kil ediyordu. Muaviye'nin etrafnda
sadece Suriye halk vard . Merhum Prof. Naci Maruf, bu devrede
ehli snnet ii, yani Hz. Ali taraftar idi demitir. Bu devrede iilik
mezheb olarak belirlenmi ve fikrirleri ortaya km deildi. Hz.
Ali ve Muaviye Taraftarlar Ehl-i snneti tekil ediyordu ia firka-
lamaya Hz. Hseyin zaman nda balad ve Ehl-i Snnetten ayrld .
kinci sebeb de iilik ilk zamanlarda siyasi bir gr le yani
sadece imamlk (Halifelik) sorunu ile dodu ve uzun sre sonra de-
nebilir ki Mutezilenin tesiri ile fikir yn te ekkl etmeye ba lad.
Fkhta, Mutezile, ii, ve Ehli Snnet arasnda ihtilafn ne olduunu
yukarda gsterme e altk. Mutezile'nin, bazs fkhta, Hanefi,
afii veya ii mezheplerinde idiler. Kader ve insan n irade hrriyeti
meselesinin Mutezile'nin tesirinde geli mi olduu ileri srlmektedir.
Bunun iin iann ilk teekkl eden imamlktan ba ka orijinal bir
fikri olduunu ortaya koyman n zor olacan sanyoruz.
Biz burada slamda ilk doan mezheplerin hareket noktas
olan " man ile Amel" aras ndaki ili kiyi tesbit etmeye al m bu-
lunuyoruz. Islam'da da ilk kan nemli ihtilaf bu noktada olmu
ve bu ilk ayrlk menei ok nemli gelimelere sebeb olmu , tarih
boyunca devam etmi tir ve gnmzde de geerlili ini korumaktad r.

Kaderiye ve Cebriye:
" man ile amel" ,aras ndaki ilikiyi esas alp kendi mezhebleri-
nin domasna yol aanlar haricilerdir. Bu gr n Hz. Osmann
sehit edilmesi tarihi olan 35 h (656 m) de tarih sahnesine kt
kabul edilirse, Mutezile'nin ncs olan. Kaderiyenin de Mabed b.
Halid Cuheni'nin ldrld 8o h (699 m.) tarihinde ortaya kt
kabul edilebilir.
Yukarda de indi imiz gibi Kaderiye ve Mutezile'nin do uu
toplumun dzenini bozan Cebriyecilik cereyan na kar bir tepki

166
idi. Cebriyecilik, insan n yapt ileri mecburi olarak yapt ve
insan n bu ileri yapmakta bir iradesi ve hrriyeti olmad nazariye-
sine dayanmaktad r. Cebriye mezhebini kuran ve di er deyimle
insann yapt ileri mechtlren yapt n ortaya atan n Cehm b. Saf-
van olduu kaynaklarda gemektedir. Cehm 128 h. (745 m.) tari-
hinde ldrlmtr523 . Cehmin, bu cebriye fikrini am'da Ca'd b.
Dirhem'den ald ileri srlmektedir254. Cehm, Kaderiyeden yani
insana irade hrriyeti tan yan Mabed b. Halid'den sonra geldi ine
gre Cebriye mezhebi mezhep' olarak Karderiyeden sonra te ekkl
etmi olur. Ve dolaysiyle Cebriyecili in Kaderiye'nin douuna se-
beb olmasn ortaya atmak tarihe ters d er gibi gzkyor. bn
Kuteybe de "el- htilaf fil-Lafz vel-Radd Alal Cehmiyye vel-Mu ab-
biha" adl eserinde Cebriye mezhebinin ortaya knn sebebini Ka-
deriye'nin insana irade hrriyeti tan makta ok ileri gitmesine bir
tepki olarak gstermektedir 525 . Bu durum karsnda Kaderiye'nin
dou sebebini nasl izah etmek mmkn olaca n ele almak gerek-
mektedir.
Gnmzde bile halk ve bazan okumu lar, aydnlar, psiko-
sosyal olaylar arzulad klar gibi olmazsa veya bunlarda tenkide.
urad klar zaman "kader"i ne atarlar. Ne yapal m alnn=
yazs bu, Allah dileseydi byle olmazd gibi laflar ve savun-
malar zaman zaman i itiriz. Bir cinayet i leyen veya byk ve
kk gnah i leyen, bir zarara u rayan kimse kaderim byle imi
ne yapabilirim der. Siyasi, ve yksek dzeydeki idareciler, tenkit
edildikleri zaman, bu mevkileri yce Allah' n kendilerine takdir
ettiini ve herkesin Allahn bu takdirine raz olmas gerektiini
syleyerek kar gelenleri susturmaya al r ve kendine gre en kuv-
vetli mazereti ve kar kanlarn boyun eme mecburiyetini anlat r.
Bunlarn biraz yaygn olmas toplumda huzursuzluk kayna olur.
Ama bu gibi szler tek bir ki i tarafndan dzgn ve ilmi delillere ve
usliba dayanlarak ortaya at lmad ve prensip gibi zerinde ci u-
rulup dnlmedii iindir ki, toplumda yaygn olan byle bir
inan ve ifade belli bir mezhep olarak ortaya kmaz. Fakat gene de
toplumda tesirini gsterir. te Kaderiye ve onun devam olan Mu-
tezile toplumda srp giden byle bir gr ve inanca kar kmak
suretiyle toplumda olan her insan n yapt iten sorumlu oldu unu

523 Taberi, Tarih 6 / 6, M sr 939, Yahya Haim, Neet Ara 176.


524 Dr. Subhi Salih el-Nuzum el-islamiye 138, rg65.
525 M. Zahid Kevserinin tenkitli neri i9, 1349 H. Msr.

167
ve bunun iin kendisine irade v yapma hrriyeti verildi ini prensip
olarak ortaya atm t .
Cebriyecili e dayanarak, yapt iten sorumlu olmad n ve Y-
ce Allah' n yle istedi ini, eer Allah ba ka ekilde dileseydi, o ekilde
hareket etmek mecburiyetinde olaca n putperestler Hz. Peygamber
zamannda kendi kfrlerini savunmak iin ileri srdkleri vakit, Y-
ce Allah Onlarn bu gibi fikirlerini bir ayet indirerek rtm tr.
"Puta tapanlar" Allah dileseydi, biz puta tapamaz ve hi bir
eyi haram k lmazd k" diyecekler, onlardan ncekiler de bylece
yalan derhi lerdi de azab mz tattlar. Ey Muhammed syle : Bize
karabilece iniz bir ilminiz var m ? Siz ancak zanna uyuyor ve yal-
nz kuruntu kuruyorsunuz" (Enam 48).
Bu ayetten anla lyor ki, bu, her toplumda olabilen psikosos-
yal bir olayd r. Sorumsuz ve vurdum duymaz insanlar byle iddiada
bulunabilmektedirler. Kaynaklarda kader inanc nn insanlar gnah
i lemeye sevketti i ifade ediliyorsa da bu bir ahsa veya belli bir
gruba isnat edilmemektedir. Demek ki, kader yayg n bir su ve gnah
i leme aleti haline getirilmi ti. Anlam verilen ayeti kerime de byle
bir inancn zararna ve mesnetsiz oldu una i aret ediyor.

Murcie:
Kaderiye ve Cebriye frkalarmn a da' olarak Murcie mezhe-
bini de iman ve amel ili kisinde sz konusu etmeliyiz. yle anla l-
yor ki bu mezhep de Cebriye gibi halk iinde yayg nd. Kaderiye,
Hariciye ve Cebriye te ekkl etti i zaman bu mezhebde olanlar da
fikirlerini ortaya koyma zorunda kalm lard r. Murcie mezhebi hal-
kn ve ounluun olmasnn yannda ehli snnet mezhebinin de ilk
ortaya k kabul edilebilir. Dier bir deyimle Ehli Snnet bu mez-
hepten geli erek tarih sahnesine kmtr. nk "murcie" kelime-
sinin tremi olduu "irca" kelimesine iki trl mana verilmektedir.
Birincisi, tehir etme, geciktirme, sonraya b rakma ve nemse-
meme, havale etme ve ba kasnn takdirine terketmedir. Bu anlamda,
Allah'a ve Peygambere inanan bir kimsenin hi bir eyden sorumlu
olmad, Kelimei ehadeti syledikten sonra, onun, iman n dnda
olan farz ve vecibeleri yapmasa da ebedi nimete yani cennete hak
kazand n iddia ederler ve "iman ettikten sonra gnah zarar ver-
mez ve kfrn yan nda taat n (ibadetin) da faydas yoktur" 526 . der-

526 el-Tebsir 6o, Ebul-Hasan A ari, el-Mekalat t / 197.

168
"erdi. Byk gnah i leyene dnyada bir hkm vermezler ve onu
ahirete b rakrlard 527 .
M. Zahid Kevseri, bu fikri irkin bir bid'at olarak gstermek-
tedir528. Mamafih ba kalar da bu szden memnun olmad klarna
iaret etmektedirler. Asl nda bu mezhebin doarken, byle beceriksiz
ifadeler ve beyanlarla ortaya kt grlmektedir. Murcie'nin ba -
langta bir ok (E ari on iki sayyor) kollar bulunuyordu. Bunlarn
imann artlarn sadece kalb ile tasdik'e tahsis etmek suretiyle btn
mslmanlar ierme i amalamaktad rlar. man ile amel aras nda
bu ayrm yapmay k noktas alarak kurduklar mezheplerine
dier mezheplerden de ba ka fikirler alm olduklarndan o mezheple-
re gsterilen tepkiye maruz kald lar.
"Irca"nn ikinci terim manas na gelince, birinci manaya olan
tenkit, tashihedilip dzeltilince ikinci manaya daha do rusu ikinci
merhaleye gelinmi olur. Ve bylece ehli snnetin ba langcnn bu
ikinci manann ortaya kmasyle tarih sahnesinde di er mezheplerin
yan nda bir mezhep olarak yerini ald n gryoruz. Bu ikinci mana
udur: man amelden ayrdr. man ilk ve birinci derecede gelir,
amel ondan sonra gelir. Di er deyimle ameli imandan sonraya
ikinci dereceye tehir etmektir 429.
Imam- Azamn Ircas :
Grld gibi burada ibadetleri ve di er farzlar nemseme-
rnek yok, sadece iman ile aralar nda derecelendirme vard r. Bu an-
lamda olan "irca" Ehli Hakkn kabul etti i bir mezhebtir. Muham-
med Zahid elKevseri, elTebsir'in ha iyesinde Hasan b. Muham-
med elHanefiyye), e isnad edilen "irca"y yle anlatr, "Gnah
i leyenin i ini Allah'a brakmaktr. Allah isterse onu cezaland rr,
isterse onu afeder. Bu ehli snnetin irca's dir"53.
mam Azam Ebu Hanife'ye bu anlamda "murcie" denmi
ve bylece nceki murcie'den ayr olarak ircaya yeni bir anlam
getirmi ve ehli snnetin ilk Kelam alimi unvan n kazanmtr. Ebu
Hanife'nin irca anlay n', M. Zanid Kevseri ad geen yerde yle
ifade eder.
" rca" meselesini bilmeyen kimseler mam azam'a " rca"
isnat etmi lerdir. Oysa o, yaln z ameli, imandan bir cz olmamas
527 ehristani, el-Milel i / 186 bn Hazm n kenarnda.
528 el-Tebsir 6o (haiyesi)
52g Alber Nasri Nadr Ehemm el-Frak el- slamiyye, 33, Beyrut.
53o el-Tebsir 6o (ha iye).

169
ynnden sonraya b rakmtr. Muslimi erif'te gelen hadis bunun
delilidir. Bu, snnetin ircas (ikinci dereceye, sonraya b rakmas)
d r.

mam Azam Ebu Hanife, "irca" : sonraya b rakma ve tehir


etme, kelimesinin szlk anlamna dayanarak ameli, imandan son-
raya brakm ve onu imandan cz saymamtr. Burada yukarda
anlattmz "irca" n birinci ve ikinci anlam n daha ok a kla ka-
vuturmak iin unu eklememiz gerekmektedir. lk veya halis murcie
unvann alan birinci manay ileri. srenler " mann yannda g-
nahn zarar vermiyece ini" sylemekle gnah hie saym lard r ve
iman edenin ne kadar gnah i lerse i lesin kendisine sorgu ve sual
sorulmayaca n ve di er din sahiplerinin de ayn olacan iddia
etmeleri, slam'a ayk r grlm ve bunun iin tutunamam ve eri-
mi gitmi lerdir. Ama ikinci anlamda olan "irca" sadece iman ile
ameli derece bakmndan deerlendirmektedir, farz ve vecibeleri
yapmayan kimsenin sorumlu tutulmas nn gerekti ini, ancak bunun,
onu imandan karmayaca n, ahiretteki cezas na gelince, onun
Allah'a ait olduunu isterse cezaland raca n ve isterse af edece-
ini benimseyen Ebu Hanife, ehli snnetin ncl n yapm-
tr.
mam Azam Ebu Hanifeye "Murcie" denmesinin k ssas yle
anlatlmaktad r. "Ebu Hanife diyor ki, ben ve Alkama b. Mersed,
Ata b. Ebi Rebah' n yanna girdik. Ey Ebu Muhammed dedik.
Memleketimizde bir grup insan vard r, "Biz mminiz" demeyi
doru bulmuyorlar. Ata, dedi, niin? Dedi ki, e er "mminiz" dersek,
cennet ehlinden oldu umuzu sylemi oluruz, diyorlar. Ata dedi ki,
"mminiz" desinler, ama cennet ehlindeniz demesinler. nk ne bir
gzde melek ve ne de bir peygamber yoktur ki Yce Allah' n onun
aleyhine bir delili olmasn. Ama o isterse onu cezaland rr ve isterse
af eder. Sonra Ata, ey Alkama! Senin adamlar na Ehli Cemaat de-
niyordu, sonradan Nfi b. Ezrak onlara Murcie demi tir, dedi. Haberi
nakledenlerden biri Kas m, dedi ki babam, Nafi'nin, Ehli Hakka
Murcie denmesini yle anlatt : O (Nafi) Ehli Snnet'ten biri ile
konuurken ona yle sordu: Kfirleri ahirette nereye korsun? Ce-
henneme diye cevap verdi. Mminleri nereye korsun? sordu, o da
mminler iki guruptur. Biri iyi muttaki ki onlar cennete girer, br
de kt gnahkar olup i i Allah'a aittir. isterse gnah nn cezasn
ektirir ve isterse iman etti inden dolay onu affeder, cevab n verdi.
O (gene) onu nereye korsun deyince, (Ehli snnet olan), onu bir yere

170
koymam, iini Allah'a (irca ederim) havale ederim der. O halde sen
"Murcii" yani i i Allah'a havale edensin" dedi 3 .
Azam Ebu Hanife'nin, Osman elBetti'ye yazd mek-
tuptan iki nemli noktay burada belirtmekte gerek gryorum:
Imam-1 Azam'a isnat edilen " nurcie"lik, kendi zamannda
yaplm ve bu hususta Osman elBetti (Basra alimlerinden olup
143 H. 76o M. tarihinde lm tr) nin "murcii" olup olmad na dair
sorduu soruya cevap olarak bu mektubu yazm tr. Ba kalarnn
"irca" na temas etmeden kimlerin kendisini byle nitelendirdiklerine,
isimlerini zikretmeden, i aret etmektedir.
2 man ve amel aras ndaki ilikiyi gayet ak ve seik bir ekilde
anlatmtr. Bu suretle hem kendi mezhebini ortaya koymu ve hem
hangi mezheplerden olmad n belirtmi tir. Bylece yeni bir mez-
hep domutur. Baka bir deyi le o zamana kadar a k ve seik
ifadesini bulmam olan ve gr formule edilmemi bulunan, fa-
kat o unluk mslmanlarn zihinlerinde ve kalblerinde olan Kuran
Kerim'in ayetleri ve Hadis eriflerin manalaryle tutarl ve mantld
bir anlay ta yan Ehli Snnetin inan tasvirini ilk defa vermi tir
ve bugne kadar, ayn meselede Ehli Snnetin temel anlay n' te-
kil etmi tir.
Imam Azam, bu mektupta inan sistemini yle anlatr:
"Bil ki, ben una inanrm.
a) Kble ehli mmindir. Farzlardan her hangi birini yapma-
dlar diye ben onlar imandan karmam. man ederek btn farzlar
hususunda Allaha kim itaat ederse, bize gre o; cennet ehlindedir.
b) Iman ve ameli terkeden kimse kfir olup cehennemliktir.
c) man etmi olup ta farzlardan birini yapmam ise, o g-
nahkr bir mmin olur. Onun hakk nda Yce Allah iradesini yrtr,
isterse onu cezaland rr ve isterse afeder. Onu bir eyi yapmadn-
dan dolay cezaland rrsa, gnah i lemi olduu iin cezaland rm
olur. Ve eer afetmi se zaten gnahkr olan affedilir.
Ve Allah'n elisinin sahabesi aras nda gemi olan ihtilaflar
hakknda "Allah bilir derim'" 32.
531 M. Zahid el-Kevser, Ebu Hanife'nin Osman el-Betti'ye Mektubunun kenar n-
da 38 It. Yahya Ha im, Neet Aral ve Mezahib, 264.
532 Ebu Hanifenin, Osman el-Betti'ye risalesi 47, M. Zahid el-Kevser tahkiki, M sr,
1368 (1938).

171
Grlyor ki ilk murcie'nin k doru bir k idi, ama
metodu yanl ve kendini anlatmakta eksik ve beceriksiz oldu u
iin yaamad . Ama ondan sonra gelen ve ayn k noktasn
kendisine mesnet yapan fakat hedefini iyi tayin eden ve istika-
metini doru izen ikinci murcie hareketi (bu ismin d manlarca
verildi ini mam Azam ifade etti) ehli snnetin yolu oldu. Bunlara
cemaat ehli (o unluk), hak ehli de denmektedir.
man ile amel arasndaki ilikinin doulanna sebeb oldu u
mezhebleri ylece zetlemek istiyoruz. nk iman ve amel ili kisi
Islam'da zerinde durulan en nemli bir konu olup hl canl ln
korumaktadr ve Kuran Kerim ve hadisi eriflere dayanarak bu
mezhepler me ruiyetlerini ve d o ruluklarm iddia etmektedirler.

Toplumda yaygnlamaya yz tutan ve gnah, kt i ler yap-


maya vesile olarak gsterilen Cebriyecilik mezhebi insana hi bir so-
rumluluk yklemez ve insan n rzgarn srkledi i bir yaprak duru-
munda olduunu iddia eder. Toplumda bu inanc n sebeb olduu
bozukluk insan n her i ten sorumlu oldu unu ve bu sorumluluu
daha da peki tirmek iin dinin getirdi i btn farz i lerini ve veci-
belerini imandan bir cz saymaya giden ve bir farz yapmayann
dinden ktn iddia eden Hariciler ve Kaderiye mezhebi bir tepki
olarak dodu. Bunlarn slamiyeti bu kadar dar bir bo aza srk-
lemeleri ve phesiz milyonlarca insan n ayn sk artlar uygula-
masna imkn yoktu. Onlar slamiyeti toplumda kk bir gurubun
yapabilece i biimde anlamaya srklendiler ve onu herkese tatbik
etmeye koyuldular. Oysa, onlarn bu anlay ve davranlar iki ynden
yanlt. nce byle bir anlay Islam'n zne ve ruhuna ayk r idi.
Kuran Kerim ve Hadisi erifler bir btn olarak incelenmemi ve
slam dini mantna aykr hareket idi. Ikincisi, slam dini cihan uml
bir dindir. Onu yle bir ka ki inin veya kk bir gurubun yapa-
bilecei bir anlay ve uygulamaya sokmak, onun cihan umllne
kar kp yaylmasn nlemekten ba ka bir ey olamazd . Sonra
kk gurupla a blnen slam toplumu birbirine d man kesilip
ve birbirini yoketmekten geri kalnuyacaklan, bu gruplar n tarih
sahnesine ktklar anda da belirmi ti. te byle bir zamanda Is-
lam'n cihan uml ilkelerini Kuran ve Hadisten alarak, Ehl-i Snnet
mezhebi ortaya kyor. Btn mezhepleri de iine alarak daha
geni ve umll ilkesini ilan ediyor. Btn ayr fikirlerde olan
gruplar ve toplumu kucaklyor ve onun her trl s kntsna are
bulmaya alyor. "Benden deilsin" diyerek kar fikirde olana sava

172
amyor. Ama fikrin d na kp eyleme geen ve toplumda huzur-
suzluk karanlarn da elinden tutarak onlara mani oluyor. Ehl-i
Snnetin bu geni ho gr ve msahamas hem halk huzura kavu -
turuyor ve hem de mnevverin, okumu un ve d nrn, ilim adam-
larnn daha' serbest al malarna frsat veriyor ve bu yzden de s-
lam dini hem yaylyor ve hem de zaman nda medeniyetin doru-
una ykseliyor. Ehli Snnetin slam tarihinde oynam olduu en
byk rol budur. slam alemini birle tirmi ve bir araya gerirmi tir.

Ehli Snnet'in bu husustaki ana ilkesi iman ve ameli birbirin-


den a.yrmaktr. man kalb i idir. Amel bedenin di er uzuvlarnn
iidir. man ve amel birbirinin cz ve paras deildir. man etmekle
bir kimse mslman olur ve slam dinine girer, amel ile de msl-
manl peki tirir, gsterir. Amel, mslman olduktan sonra insan n
bir dindar olarak yapmas gereken i lerdir. Bunlardan eksik b raka-
cak olursa, phesiz o eksiklik yapt diye ilk ilke olan imandan k-
mayacaktr. Bir mslman, ameli farzlar , dinin esaslarna gre ve
ruhuna uygun ekilde ne kadar iyi yaparsa, o kadar iyi mslman,
olgun mslman kmil insan gibi niteliklere ykselir. Ameli farzlar
ve vecibelerden ne kadar az yaparsa o kadar gnahkar bir msl-
,

man olur, fakat gene de mslmand r. nk mslmanln z


ve asl temeli olan iman onda vard r. Bunun en belirgin ve a k ifadesi
udur. "Ben mslmanm" diyene hi kimse, Ehli Snnet'e gre "sen
mslman de ilsin" diyemez. Elli Snnetin getirdi i bu ilke ilkelerin
ilkesi ve mslmanlar birletiren kayna tran ve karde yapan ilke-
dir. Ve bu u ayete dayanmaktad r "Ben mslmanm" demekten
daha iyi bir sz syleyen varm dr?" (Fusselet33). Ve as rlar boyunca
u sz sylemek mslmanlar n iar ve parolas olmutur. "El-
Hamdu Lillah, mslmanm". Bunun Trkesi "Ne mutlu msl-
manm" demektir; Allaha kr mslmanm diyen bir kimse, msl-
manl ile vnyor ve bu vnme ona bir benlik ve ahsiyet veriyor.
Mslmanlarn bugnk durumlarna baklacak olursa, grlr
ki Ehli Snnet'in domasndan nceki devredea kladmz gibi
gene gruplara, derneklere, mezheplere, iin iin tarikatlara ayr l-
makla ayn gruptan ayrlanlar nceki arkada larnn haklarnda
en zorlu dman gibi davranp sz ve iddiada bulunmaktad rlar.
Bu durum karsnda Elli Snnetin tarihte oynad rol tekrar,
onun ilk ilkesine dnp onu i leterek tesirli hale getirmek laz m
geldii fikri insann aklna ister istemez geliyor. mam Azam'n za-
mannda olan fikir kargaal ve fikirler ile i lerin birbirini tutmad -

173
na dair olan ikyetini, rencisi Eb Muktil ile olan muhvereli
eserinden takip edelim:
"renciBana fikrini syler misin? Adaleti anlatan bir adam n
bakasnn adaletini ve zulmn bilmemesi mmkn mdr ve o kim-
senin hakk bildii, hak ehlinden olduu sylenebilir mi ?
Alim Eer, adaleti anlat r, tavsif eder ve sonra ona ayk r ha-
reket edenin zulmetti ini bilmezse, o kimse adaleti de bilmez, zulmu
de bilmez. Ey karde im! Bil ki, btn insanlar n en cahili ve bence
en adi mertebede olanlar unlard r. Onlar u drt ki iye benzerler.
Kendilerine beyaz bir elbise getirilir ve her birine bunun rengi so-
rulur. Bu drtten biri, bu elbise k rmzdr, der, br, sand r der,
ncs de siyaht r der ve drdncs, elbise beyazd r, der. Bu
drdncye, o halde u kimse iin ne diyorsun, onlar do ru
mu veya yanl m ? sylediler diye sorulur. Ben elbisenin beyaz
olduunu biliyorum, belki onlar da do ru sylediler, der. I te bu
gibi insanlar derler ki, zina edenin kafir olmad n biliyoruz. Ama
zina eden, zina etti i zaman pantolonu karr gibi imandan da kar
diyen doru olabilir, onu yalanlamay z. Bunlar derler ki, bir kimse
hacca gitmeye gc varken hac etmeden lrse, ona mmin deriz
ve cenaze namaz n klarz ve onun affn dileriz haccn kaza ederiz.
Ama o Yahudi veya H ristiyan olarak ld diyeni de yalanlamay z.
Bunlar, Haricilerin szlerini inkr eder ve sonra dner onlar n sz-
lerini sylerler, Murcie'nin szlerini inkr ederler ve sonra dner
onlarn szlerini sylerler'S 33 .
Imam]. Azam, iman ile amel arasn ve imann derecelerini
ak bir dil ile anlatr:
"Yce Allah yle dedi "Ey Muhammed ! inanan kullanma
syle! namaz klsnlar" (brahim 3r).
"Ey inananlar! ldrlenler hakk nda size k sas farz k lnd"
(Bakara 178).
"Ey inananlar! Allah ann" (Ahzab 41) gibi ayetlerde geen
farzlar, syet iman olmu olsayd , onlar yapmayanlara mmin de-
mezdi. Yce Allah iman amelden ayrmtr ki yle dedi
" man edenler ve yararl i ileyenler" (Bakar 277)
"man ederek kendini Allah'a veren kimse" (Bakara r12)
533 Imam- Azam Ebu Hanife, el-Alim Ve'l-Muteallim, o- , Msr 1368.

174
"Ahireti isteyip, iman etmi olarak onun iin al mada bu-
lunan kimseler" ( sra 19).
Bu ayeti kerimelerde Yce Allah iman amelden ayr tutmu -
tur. Mminler, Allah'a imanlarndan tr namaz k lar. zekt verir,
oru tutar, hac eder ve Allah anarlar. Yoksa namazlar ndan, zekat-
larndan, orularndan ve hac etmelerinden tr Allah'a iman
etmi deillerdir. nk onlar inand lar ve sonra amel ettiler'" 34.
"renciGzel akladn, imdi iman nedir syler misin?
Alimman, tasdiktir, bilgidir, kesinliktir, ikrard r ve slam'dr.
nsanlar tasdikte e ittir.
a) Allah ve ondan geleni kalbi ve dili ile tasdik edenler.
b) Dili ile tasdik edip kalbi ile yalanlayanlar.
c) Kalbi ile tasdik edip dili ile yalanlayanlar.
renci Daha nce bilmedi im bir meseleyi syledin, bu
snfn Allah katnda mmin olup olmad klarn syler misin?
Alim a) Allah ve ondan geleni kalbi ve dili ile tasdik eden
hem Allah katnda ve hem de insanlar nazar nda mmindir.
b) Dili ile tasdik eden ve kalbi ile yalanlayan, insanlar nazar n-
da mmin, Allah katnda kfirdir. nk insanlar kalbde olan bilmi-
yorlar. Bu ehadeti itiraf etmesiyle insanlarca anla lan ekilde iman
etmi olmasyle ona mmin demden gerekir. Kalblerde olan ren-
mee almak haklar deildir.
c) Kimi de Allah katnda mmin ve insanlar nazarnda kfir
olur. nk insan Allaha inanm olur, fakat korkusundan dili ile
kfr izhar eder. Onun korkudan yle syledi ini bilmeyen ona
kfir der, oysa Allah kat nda mmindir" 5".
"renci rcain asl nereden gelmi tir manas nadir, bana
anlatr msn?
Alim (uzun cevap verir, k sacas udur) rca, gnah i leyen-
leri tehir etmedir. Onlar n cennetlik veya cehennemlik olduklar n
sylememektir. Bize gre insanlar mertebedir :
a) Peygamberler cennetliktir ve peygamberlerin cennetlik de-
dii kimse de cennetliktir.
534 Ayn eser 12.
535 Ad geen eser 13.

175
b) Puta tapanlar n cehennemlik olduklarna ahitlik ederiz.
c) nc mertebe Allah' n birli ine inananlard r. Onlar
hakknda duraklarz, onlarn cennetlik veya cehennemlik oldu unu
syleyemeyiz. Fakat iyiliklerini umar ve haklar nda kukuluyuz ve Al-
lahn dediini deriz". Onlar iyi i i ktyle kartrmlardr. Allah
onlarn gnahlarn affedebilir" (Teybe o2). Onlarn affn umar z.
nk Yce Allah "Allah, kendisine ortak ko ulmasn balamaz,
ondan bakasn dilediine balar" (Nisa ) buyurur. Gnah ve
hatalarndan tr onlar iin endi e ederiz" 536 .
ii imamiye ( snaaeriye'nin) iman ve amel ili kisindeki fikrine
de temas etmemiz gerekmektedir. Baz hususlarda Mutezile'nin tesi-
rinde kald syleniyorsa da bunu iyi anlamak gerekir, tesirinde kal-
mak demek ayn s demek deildir. Mesela insann hr iradesi ve seme
hrriyeti hususunda immiye E ari'den daha ok Mutezile'ye yak n
dmektedir. Maturidi iin de ayn ey denmektedir. Maturidi'nin
czi irade nazariyesi E ari'den ok Mutezile'ye daha yak nd r. Mez-
hepler aras nda byle mukayese yapmakla a r uta bilinen mez-
hepler, daha kolayca tan nrlar ve onun iin onlara k yas ederek
onlardan olmayan mezhepleri anlatmak daha kolay olur.
rnamiye mezhebi iman ve amel ili kisini Ehli Snnet gibi an-
lamakta ve izah etmektedir. mamiye ( snaa eriye)nin iki me hur
imam ve muctehidi olan Nasireddin Tusi (. 672 H. 1273 M) yaznu
olduu Tecrid elAkaid adl eserine ve gene mamiyeden olan Ce-
maleddin elHilli (. 726 H. 1325 M.) bu esere yazd erhten bu
konuya dair imamiyenin gr n zetleyelim.
" man, kalb ve dil ile tasdikdir. Kalb ve dil ile tasdikden biri
olmazsa iman olmaz. nk u ayetler bunun delilidir. "Gnl-
leri kesin olarak bildi i halde, bile bile inkr ettiler" (Nemi 4).
"Bildikleri kendilerine gelince onu inkr ettiler" Bakara 89).
Bu ayetlere gre bilgi ile kfr bir insanda bir araya gelmi tir.
Yce Allah onlara hem bilgiyi hem kfr isnat etti. Bunun iin kal-
bin tasdiki yeterli de ildir. Yalnz dil ile tasdik de yeterli de ildir.
nk Yce Allah yle buyurmutur:
"Bedeviler inand k dediler, de ki, inanmad nz, ama mslman
olduk deyin" (Hucurat 14). phesiz bedeviler dilleri ile tasdik et-
milerdi 537 .
536 Age 23.
537 Cemaleddin el-Hilli, erh Tecrid el-Akaid 27o, Sayda 1353.

176
mann bu tarifini yukarda geen mam Azam' n verdi i
tarifle kar la trrsak birinci (a) ile ayn olduu ortaya kar. mam
Anam buna hem Allah kat nda ve hem de insanlar aras nda mmin
saylr, der.
"Kfr iki k smdr. Biri iman etmemektir, imans zlktr. br
de iman edilmesi art olan bir eyin tam z ddna ve eli kisine
maktr.
Nifak (mnafklk) kalbinde, iinde olan n z ddn ortaya koy-
maktr. Dinde, kfr kalbinde gizleyip iman etti ini gstermesidir" 5".
Mnafkln bu tarifi de mam Azam' n mminleri tasnif
ederken ikinci (b) mertebede zikretti i tarife uymaktad r. Ve mam
Azara byle olan kimseye iman ynnden Allah kat nda kfir ve
insanlar arasnda mmin olarak bilinir, demi tir ki, burada ii imam-
larm yapt bu mnafklk tarifi btn mslmanlarca ve Ehli
Snnet'e de kabul edilen bir tariftir.
"Fsk ve fasklk, kmak demektir. Dindeki anlam , Allah'a
iman bulunan bir kimsenin Allah' n taatndan kmasdr. Bunun iin
fasik, iman kendisinde bulundu undan dolay mmindir. nsanlar
fask hakknda ihtilaf etmi lerdir. Mutezile fas k'n mmin de kfir de
olmad n syleyerek iki mertebe aras nda nc bir mertebede oldu-
unu ortaya att lar. Hasan Basri (. i o H. 72 M.)"9 onun mnafk ol-
duunu syledi. Zeydiye ( iilerin bir kolu, Yemen'de bulunur) nimeti
inkr etmi olur (yani nankrdr) dedi. Hariciler onun kafir oldu unu
syledirler. Do rusu mamiyye mezhebinden olan musann fn (Nas-
reddin Tusi), Murcie, Hadis ehli ve Earilerin gittikleri mezheb
gerektir. Bunlara gre, o, mmindir. Delili" de iman demek olan
kalb ve dil ile tasdik onda (fas kta) bulunmaktad r"5".

Buraya ald mz ifadelerde grld gibi mamiye ( snaae-


riyye) iman ve amel ili kisini Ehli Snnet gibi anlamakta ve kabul
etmektedir. Yani iman nce amel sonra gelir. man amelden bir
cz olmad iin imanl olan bir kimsenin birini yapmamakla asi
538 Ayn yer.
539 Kad Ata b. Yesar, Mabed Cuheni ile Hasan Basriye gelir ve derler ki, Ey
Ebu Said. Bu melikler mstilmanlarin kanlar n dkyor ve mallar n da alyor. Ve
sonra bizim ilerimiz Allahn kaderine gre cereyan ediyor, diyorlar, sen ne dersin?
Hasan onlara: Allah n dmanlar yalan sylyor, cevab n verdi ( ezerat 'el-Zeheb
/137)? Bu Cebriyeciiik Kaderiyeyi do urdu.
540 Cemaleddin Hilli, erh Tecrid el-Akaid 171.

177
ve fask olur, Allah'a o i te itaat etmemi olur. Ama dinden kmaz.
Gnahkar olmak imans zl gerektirmez.
Byk Gnah:
Islam alimlerinin bu hususuta ileri srdkleri ok yayg n ve
kolay anla lr bir kaidesi vard r. Byk gnah i leyen bir kimse, onun
gnah olduunu kabul ettike dinden kmaz. Bu doru bir kaide-
dir. nce byk giinah n ne olduunu ksaca tan mlayalm. Dinde kesin
olarak bilinen bir hkmdr. Bu iki ekilde olur.
Biri, yap lmas kesinlikle emrolunan farzlard r. Bunlardan bi-
rini yapmayan kimse byk gnah i lemi olur ve Allah'n emrinden
kan fask niteli ini kazanr. Mesela namaz, oru, hac ve zekat gibi
ibadetlerden nce do ru konumak, helalinden kazan p yemek gibi.
Ikincisi de, Allahn kesinlikle yapmamas n i stedi i i lerdir ki, bun-
lara yasaklar (menhiyat) denir. Zina etmek, h rszl k yapmak, yalan
sylemek, adam ldrmek, haram yemek, iki imek, iftira etmek gibi
yasaklar ve haramlar veya bunlardan birini yapan kimse de Allah'a.
isyan etmi , fask olur. Ancak bunlar yapmann gnah olduunu
kabul etmek arttr. Bu birinci ve ikincilerden her hangi birinin farz
veya yasak oldu unu inkar ederse, bu sefer mesele iman meselesine
dner ve imandan kmasna sebeb olur. Onun iindir ki, msl-
manlar ok titiz davranmal drlar. Yapt bir gnah n gnah ol-
duunu bilmeli ve onu gnah kabul etmelidir. D nlecek olursa,
gnahn, gnah olduunu syleyen dindir. O halde gnah oldu unu
kabul etmek, dini kabul etmekle mmkndr. Dinsizli in nasl
ortaya kacana ve anla lacana dair burada tarafsilata girme e
imkan yoktur.
Gnmzde bir kimsenin mslman ve mmin olmas na sebeb
aramallyz. Bylece mslman olman n emberini geni letmi olu-
ruz. Mslmanlar o unlukta olur. Herkesin biribirinin gnah na
bakp yzn ekitmemesi gerekir. Mslmanlk, ho gr, msa-
maha ve kendisini gnahkara da, gnah az olana da sevdiren kimse-
lerin vastasiyle yaylmtr.
Herkesin iyi mslman olmaya al acandan phe edilme-
melidir. Ancak bylece kendisinin iyi mslman olmas na alan
ve byle olduuna inanan bir mslman kibre kap lmayacak ve b-
brlenmeyecek ve insanlara yukardan bakmayacakt r. Bu husus,
zerinde ok durulmas gereken bir konudur. Burada bu konuyu ele
almamza imkan olmad iin u ayeti Kerimeler ile yetinelim:

178
"Ey Muhammed ! Allah' n rahmetinden dolay sen onlara yumu-
ak davrand n. Eer kaba ve kat kalbli olsaydn, phesiz yan ndan
dalr giderlerdi. Onlar affet, ve onlar n balanmalarm dile,
i ler hakknda onlara dan " ( mran 159).
"Ey inananlar! Allah u runda yola kmsanz, dikkat edin,
size selam verene, dnya hayat nn malna gz dikerek "sen mmin
deilsin" demeyin. Allah katnda ok ganimetler vard r (Nisan 94).
"Allah'n merhametinden midi kesmeyin. nk kafirlerden
ba kas Allah n rahmetinden midini kesmez" (Yusuf 87).
"Ey Muhammed ! Syle : Ey kendini gnaha sokan kullar m,
Allahn rahmetinden umudunuzu kesmeyin. nk Allah gnah-
larn hepsini balar. Zira o, ba layan ve acyand r. yle ise hemen
Rabbinize ynelin ve ona teslim olun" (Zumer 53, 54)-
"Allah, kendisine ortak ko ulmasn phesiz ba lamaz. Bun-
dan ba kasn dilediine ba lar" (Nisa r 6). Bu ayeti kerimede u
anlatl yor. Allah tvbe eden putperestleri ve dinsizlerin tvbesini
de kabul eder ve bunlar tvbe ettikleri tekdirde mslman olacaklar-
dr. Zaten babalar mslman olmayan insanlar, tvbe etmek sure-
tiyle mslman olmu lardr. Dier deyimle, Islamiyeti gnlden kabul
eden ve dil ile bunu syleyen kimse mslman olur. Buna iman etmek
denir. Ayeti kerimede ikinci nemli nokta udur. Allah tvbe et-
meyen mslman isterse af edebilir. Ama insan da tvbe ederse onu
affedece ine kesin gzyle bakmaldr.
Hseyin Nasr'a gre Snnilik- iilik:
amzn slam dnr Caferi ( snaaeriye) mezhebine men-
sub Prof. Dr. Seyyid Hseyin Nasr' n Snni ve Caferi mezhepleri
arasndaki benzer ve benzemez, ayn olan ve olmayan hususlara ait
fikirlerini buraya alarak konuyu biraz daha a klamak istiyorum.
"Her din, de iik ruhi ve manevi vasfler bulunan bir toplu-
ma a rda bulunduu iin, kendi znde deiik anlaylara yol ve-
ren bir imkna sahip olmak zorundad r.
Cihan um 1 bir din olan slam da eitli soy ve rklara hitap
etmektedir. Bunun iin daha ilk ba tan iki de i ik gr as buluna-
gelmitir. Snniliin ve iiliin her ikisi muhtelif ruhi yap lara sahip
bulunan insanlar kendi iinde btnleyebilmek iin Allah n bir lutfu
olarak, islamn ieriini te kil eden slam vahyninin geleneksel
(nassi) bir anlayn temsil ederler.
"Snnilik ve iilik, batan beri mevcut olan islam n geleneksel
nass, bir btnn meydana getirir. iilik, temel esaslardan sapm

179
olmad gibi, bir frka da de ildir. Mamafih, iilik leminde ana
esaslardan sapm olan gruplar vard r ve gerek anlam ile frka (ay-
rlk) d rlar".
" iilik de Snnilik de kurulmu olan geleneksel ve nassi esaslara
z t sonradan bir kar kma de ildir. Ve bundan dolay iilik ve Sn-
nilik, Yahudilik ve Hristiyanlkta meydana gelen reform hareket-
leri ile hi bir suretle kyaslanmamaldr. Gerekten, Snnili in ve ii-
li in her ikisi slam'n nassi esaslar n btnne ba l olarak, hi bir
suretle slam' n birli ini ykmaz. Gelene in birli i, deiik ekillerde
uygulanmas ile bozulmaz, ykm ancak, onun ilkelerini ve eklini boz-
mak suretiyle olur ve devam da salanmaz. Birlik dini olan slami-
yet, gerekten di er Cihan mul dnya dinlerinden daha az dini
farkllk ve daha ok tecans ve aynilik arzeder. Snnilik ve iilik,
Islmiyetin iinde bulunan boyutlar olup, onun birliini ykmaz
ve sadece daha geni insan topluluunun ve eitli ruhi tiplerin s-
lama katlmasna da glerini sarfetmi olurlar. Snnilik ve iilik,
ahadet "Allahtan ba ka tanr yoktur" davasndadrlar ki, bu de iik
gzel manevi bir koku ile a klanmtr.
Snniliin ve iiliin, deiik ruhi mizalara gre yorum, ge-
tirdiini sylemek, elbette, tam manas ile rk veya soy anlam na yer
verecek ekilde anlalmamaldr. Hi kimse d nmemelidir ki
belli insanlar daima kat Snni ve ba kalar kat iidir. Mamafih,
bugn aa yukar Iran ii, Arap ve Trklerin pek o u Snnidir.
Snnilik ve iilik, slam dnyasnda bu rk blnmelerinin, Snnilik ve
iiliin dallar ile bir ilgisi vard r. Hatrlamak gerekir ki, nc
ve drdnc Hicri, onuncu ve onbirinci Milad I yz y llarda, Suriye'nin
Gneyi ve Kuzey Afrika iiliin kaleleri gibi idi, Horasan da Snnili in
kalesi idi. Snnili in mam' Gazali ve Fahreddin Rzi gibi imamlar
Iran'll idi. "Ehli Snnet Kelam " ad n alan E'ari Kelamnn ilk ku-
rucular ve tekml ettiricileri ranhlardand r. Mamafih, bu nokta
bir defa daha gz nnde bulundurulursa, genellikle ranllarn i-
iliin sebeplerine daha ba tan sempatileri oldu u sylenebilir ve Iran-
n, Mool istilasndan sonra gitgide iiliin hakim olduu bir mem-
leket haline geldi i ve , Safaviler devrinde iiliin devlet dini olduu
grlr"'.
"Snni ve ii grlerini daha iyi anlamak iin Islam n dini
tarihine ve bu iki anlayn ortak men elerine ve sonraki geli me-

541 Seyyed Hssein Nasr, Ideale and Realities of Islam, 147-148, New York,'Ig67.

180
lerine bir gz atmak gerekir. , D grnte Snnilerle iiler ara-
sndaki ihtilaf, Hz. Peygamberin lmnden Sonra Islam toplumunu
ynetmek zere yerine kimin geece i meselesiydi. Hz. Peygamber
lnce iki mezhebin bylece var olu nedeni ortaya kt . Tam byle
bir zamanda Hz. Peygamberin yerine kimin geece i hususunda fikir
ayrl kesinlikle belirmiti. Kk bir grup bu iin Hz. Peygamber-
,

in ailesinde kalmasn uygun grp Hz. Ali'yi desteklediler ve onun


bu i e tayin edildiine ve bu hususta bir vasiyet bulundu una inan-
dlar ve bunlara Ali taraftar ii dendi. Oysa byk o unluk, Hz.
Peygamberin kendisinin yerine kimin geece ine dair hi bir talimat
brakmad n kabul ederek Hz. Ebu Bekiri desteklediler \, e bunlar
ehli Snnet yelCemaat: Snnete uyanlar ve o unluu te kil eden-
ler, adn aldlar".
"Ama Hz. Peygamberin yerini alacak olan ahsn grevinin ne
olaca sorunu iin iine girdi. phe yok ki byle bir ahs peygamber-
lik salahiyetine sahip olamayacakt . Bylece Snnilerce Peygamberin
yerine geeni onun halifesi veya sadece halife olarak, yeni kurulmu
cemiyetin kabiliyeti yetti i kadar bir idarecisi kabul edilirken, iiler,
Peygamberin yerine geecek olan ahsn, onun bat n ilminin bir va-
risi ve dini ilimlerin bir yorumcusu olmas gerektiine inand lar.
te Snnilerle iilerin arasndaki ihtilaf n sadece siyasi olduu g-
zkyorsa da gerekte ondan art k olarak, Kelami'dir. Burada hem
siyasi bir hilafet (yerine geme) ve hem de dini bir salahiyet sz
konusudUr"542.
"Snni mslmanl k, halifeye toplumda eriat himaye eden ve
koruyucu olarak bakmaktad r. i mslmanlk, halifede vahyin
btni yorumlamasna ve peygamberin bat ni retisine varis olmakla
ilgili grmektedir. Bu suretle tek ilahi bir tebli in iki ayr yorumu
balam oluyor. Ma.mafih bu iki yorum Islam' n tam geleneki
(orthodoxy) erevesi iinde kalmakta, dinin prensiplerinde birle -
mekte ve insann kurtuluunun vesilesi ve ahirette saadeti temin eden
dini ibadet ve merasimlerde de birle mektedirler" 543 .
Yazardan nakletti imiz bu ifadeler, Sunniler iiler tarafndan m-
naka a konusu olabilir. Biz, yazarn iiliin tepki olarak do an bir
mezhep olmad na katlrn yoruz. Hz. Peygamber zaman nda Hz. Ali'-
yi sevenler oldu u gibi, dier sahabileri sevenler de bulunmaktayd .

542 Age 149, 5o.


543 AgY

181
Hi kimse, onlarn sevenlerine falancan n ia's deyip bir grup kur-
ma yoluna gitmemiti; byle bir eyi iddia eden de yoktu. Hz. Ali
de byleydi; onun da sevenleri vard . Ancak Hz. Ali ehid edilip,
iktidar bakasna geince iktidarda olanlar Hz. Ali'nin soyuna k-
tlk yapmam olsalard, ii mezhebi de do mam olurdu. Iktidar n
tutumunu ve davran n beenmiyenlerin. iinde, Hz. Ali'nin ve
soyunun sevgisini muhalefet hareketinin ba lang noktas yapanlara
ii denmi ve kendileri de ia adn vnerek kullanmlard r.

Ayrca yazar "bat n" ifadesini, tarihte km ve batm , ama izleri


ve onlar n tesirinde kalan baz tasavvufular n dini asl ndan sapt-
ran anlay manasnda kullanmamaktad r. Burada bt n ilminden
maksat, lafzi ve harfi bir anlay tan ayr ince ve derin bir mana an-
lama yetene idir. Caferiye on iki imama byle "bat ni" bir anlay
niteliini vermi ise de, bu, dinin asln ve Kuran, Hadiste (nass) a k-
lanan tarzlar ve yasaklar, istedikleri ekilde yorumlama hakk n
imamlara tanmamlard r. Kuran ve Hadiste olmayan meseleler
hakknda imamlar hkm verir ve ictihad ederken nassa (ibareye)
dayanarak daha derin ve ince bir mana anlama ve hkm karma
kabiliyetleri olduunu kasdediyor. Tarihte on ikinci imar= gz-
den kaybolu u (Gaybet-i Kubra) 329 H. (941) y lna kadar imam-
larn yaptklar ictihadlarla, di er mezheplerin (snni) imamlar nn
ictihadlar arasnda yukarda grld gibi esasta ve temelde byk
bir fark olmad , sadece her muctehidin di er mctehidden ayr l-
d basit ve feri meselelerdeki farklar gibidir. Bu tarz bir "bat n
ilmi" anlay ehli snnette ve zellikle tasavvufta vard r. Bu, d
ve lafz manaya z t olmaz ve onu nakzetmez. Mesela fkhta Hane-
filerin "istihsan" delili bir nevi "bat n ilmi" yani sezgi ve ince, d n-
ce anlamna gelir, baka kaidelere uygun ve uyu ma halinde olduu
grlen bir anlay demektir. te batn ilminden de bu kastedilmek-
tedir.
Memleketimizde alevi vatanda larmz ile snni vatanda larmz
tedirgin eden szler veya rivayetler zaman zaman ortaya at lmak-
tadr. Bunda gurup insann kabahati olduuna inanyorum.
Birinci grup lyik ayd n diyeceim evrenin baz yazarlardr. Bun-
lar frsat d tke alevi vatanda sanki ayr bir etnik grup ve ayn
dine bal deilmi gibi ele alarak snnilere tenkitler ynelterek,
alevileri bir zulum ve i kence altnda gstererek himaye etmeye
koyuluyor ve bunu yaparken snnilerin din anlay larna cephe alma
grnmnde bulunuyorlar. Buna kar lk snniler, bu aydnlarn

182
a. 'evi vatanda lar savunmalarn , alevi snni meselesi grmeyip,
dorudan dinin aleyhinde olmak iin byle vas tal bir yol takip
edildi ine kani oluyorlar. Sonuta, Snni ve Alevi dinda larmzn
arasn daha ok amaya sebeb oluyorlar. Laik dedi im ayd nlar,
alevi dindalarmz savunurken, onlar n Caferiye (isnaa eriye) mez-
hebinden olduklar n delil olarak ileri srmelerinde sanki Caferiye
mezhebi ile snniler arasnda anla lmaya eak ve a lmayacak, din
kardei say lmayacak byk farkllklar bulunduunu ve imdiki
kanunlar karsnda zorla birle meleri gerektiini ya a ka veya
(dolayl ) ima yoluyla ifade ediyorlar. Bu tutumlar bir ka nokta-
da"-, yanlt r. Bunu biraz sonra a klayaca m.
Dier ikinci gurup insanlar, stinnilerin iinde din ilimlerine ken-
dini verip ihtisas yapm kimselerin zellikle ats altnda bulunduk-
lar Diyanet Tekilatnn st kademedekinden son kademsine kadar
din grevlilerinin kabahati byktr. Memlekete bu kadar huzursuz-
luk veren dini bir meselede ne dini grevlerini ve ne de kanuni g-
revlerini yapmaktad rlar. Sanki yabanc imi gibi susmakta ve kendi
z grevlerinden kamaktad rlar. nc kabahati, gurup da alevi
dindalarmzn din bilgisine sahip olan yazarlar dr. Onlar da me-
seleye e ilmemekte ve hem dini ve hem ilmi adan alevi dinda larn
snni dinda laryle olan karde lik ve dinda ln gerektirdi i sevgiyi
ve saygy anlatmaktan kamaktad rlar.
nsana yle geliyor ki, bu husus herkes tarafndan istismar edil-
mektedir. Partiler dahil, her grup, her fert ve her te kilat, bu gibi ana
meselelerin zmn bile istemez haldedirler. Istemi olsalar davran
ve szleri zme ynelik olur ve mesele zlr. Kimi istedi i yne e-
kerek istismar etmekte, kimi susmak suretiyle istismar etmekte, kimi
baka bir zamanda istismar etme imkan n elde etmek iin szn
ona gre idareli sylemektedir. Kimi de baz fert ve evrelerin ho una
gitmeme endi esinden hareket ederek yana ekilmektedirler.
Burada unu nemle kaydetmek istiyorum. Memleketimizde
fikir ve idare istikrar ve gvenlii yoktur. nsan bir sznden dolay
idare ve fikir evrelerinden alk lanrken ayn idare ve evrelerce
baka bir zamanda yine ayn sznden dolay mahkemelere srlme
endiesiyle kar karya gelebilir, alklanan sznn mkfatn
bu ekilde grmekten korkmaktad r. Byle bir hava ve ortamda kim
ne syleyebilir ve hangi zm nerebilir. Ya da ilk.anda sylenen
sz ve yap lan teklif, getirilen zm baz idari ve fikri evrelerin
tepkisi ile karlanmakta ve daha ba langta insann iflahn kes-

183
mektedirler. Dini evreler de buna dahildir. Bununla, her kesin
syledi i szn ve fikrin hemen gere i yaplmaldr, demek istemi-
yoruz. nk buna imkn yoktur. Ancak sylenen fikir yanl veya,
doru olup olmad ynnden elbette tart ma konusu olmaldr.
Ama fikir hrriyeti baz evrelere, baz ahslara gre de il, herkese
gre olmaldr. Kanununlarn ve uygulayclarnn kanaat ve tema-
yllerine a klk, kesinlik getirmeli, keyfi ve hissi, antipati ve sempa-
tiye ak kap braklmamaldr. Hakszla apak ekilde urayan
veya mahkum olan kimseye szde bir zr ile de il. baka bir e-
kilde yarg tarafndan urad hakszlk kendisine denmelidir veya
buna kar bir teminat olmaldr.
Bizim bu eserimizde ortaya koymak istedi imiz u nemli
noktad r:
Birincisi tarih boyunca Hz. Ali'nin taraftar olarak ortaya -
kan Fikir akmlarn n ve mezheplerin k sebeplerini gstermek ve
bylece bu sebepler yoluyla onlar n gerekten Hz. Ali taraftar olup
olmad klarnn anla lmasna yard mc olmak ve ayn amac g-
denlerin Hz. Ali'nin ve soyunun sevgisi d ndaki e itli sebeplerle
nasl birbirlerinin aleyhinde olduklar n belirtmeye almak ve netice-
de bunlarn iinde gnmze kadar gelen ve gnmzdeki sorunlara
konu olan isnaa eriye (Caferiye) mezhebini bu iimezheplerinin
iinden tarihi seyr iinde k saca takip ederek ortaya koymak.
Bunda temel prensip olarak ve ilmi bir metod say lan kendi ifade
ve eserlerine dayand k.
Ikinci nemli nokta bugn birk sm komumuz ve yata nda mzn
mensup olduklar Caferiye mezhebi ile snnilerin mezhebleri aras nda
byk farklann ve ayr lklarn bulunmad n tesbit etmek. Snnilerin
mesela Hanefi, afii, Maliki ve Hanbeli mezhepleri aras ndaki fikir ay-
rlktan ile bu Caferiye mezhebi aras ndaki fikir ayrlklarn biraz daha
teferruata inerek k yaslayacak olsak, Snni mezheplerinin kendi arala-
rndaki ihtilafn, Caferiye ile olan ihtilaflar ndan daha byk olduu
grlr. Di er bir deyi le mesela Hanefi mezhebi bazal' Caferiye ile ay-
nfikirde birle ir: afii ve Hanbeli, Maliki 'mezhebinden ayrlr. Bazan
da Caferiye mezhebi Hanbeli ile birle ir ve ikisi dier mezheplerden
ayrlrlar. Bunlarn arasna ii Zeydileri de katmak gerekirse de
blgemize uzak olmalar dolaysyle onlara ve bugn ya ayan dier
slami mezheplere temas etmeye bu kk eser msait de ildir. Bu
nunla demek istiyoruz ki Caferi, Hanefi, afii, Maliki ve Hanbeli
mezhepleri slam dininin temel ilkelerinde birle ip teferruatn baz
hususlarnda ve baz ynlerdeki uygulamada ayr lk gsteren mezhep-

184
lerdir. Bir ailenin fertleri gibidifier. Aile fertleri nas l ki m terek gaye
ve temel i lerde birlik iinde olup her ferdin kendine has zel bir i i
ve hneri olursa, bu mezheplerin de esasta ve amata birle ip uygu-
lamada ve art, evre ve duruma gre basit anlay farklar gster-
mesi tslamiyetin uygulama kabiliyetinin zorunlu neticesidir. Bunu
insan yabanc bir memlekette daha iyi m ahede etmektedir.
nc noktaya gelince sak ncal olan nokta budur. Yukarda
deindiim herkesin kat veya bakalarnn tahrik etti i noktadr.
Memleketimizdeki alevilerin d =mudur. Bunu daha iyi ortaya ko-
yabilmek iin ahit oldu um bir olay buraya almak, sorunu a k-
la kavuturmaya yard mc olacaktr. Yukarda kendisinden bahset-
ti im Prof. Dr. Seyyid Hseyin Nasr Caferidir ve Amerika'da Chi-
cago'da '966 ylnda verdi i bir konfransta bir Trk Profesr
kendisine Trkiyede alevilerin bulundu unu ve bunlarla Caferilerin
mnasebetlerinin ne oldu unu sormutu. Seyyid Hseyin Nasr,
aynen yle cevap verdi. ii Caferiye ile ehli snnet aras nda hi bir
fark yoktur. Caferi ile ehli snnet aras ndaki fark ehli snnetin kendi
mezhepleri arasndaki fark gibidir. Dinin, asl nda deil, feci mesele-
lerde fkhla ilgili fikir farkland r. Ancak Iran'da Tahran blgesinde
eski milletlerden kalma elli bin civar nda bir grup insan vard r ki
bunlar Hz. Ali'ye Allah derler ve bizim Caferi ulemas onlarla m-
cadele eder, diyerek szn bitirdi.
imdi sz memleketimizdeki alevilere aktar rsak, benim kanaa-
tim udur. Mernleketimizdeki aleviler, snni alevilerdir. Asl nda bunlar
snni, Hanefi ve afiidir, ancak alevilik bunlar n bir ksmna yanl
yere mahalli ekimeler yznden verilmi bir isimdir. Bir ksmnda da
alevilik bir tarikat gibidir. Nas l ki bir kimse fkhta Hanefi mezhebin-
den tarikatta Nak ibendi, Rufai, ve Kad n oluyorsa, baka biri de flah-
ta Hanefi ve tarikatta Alevi, Bekta i vasaire olur. Me hur Zemah erl
fkhta yani amelde hanefi, itikatda Mtezili ve Mutezili Imamlarm-
dari nl kad Abdlcebbar itikatta Mutezili ve amelde (fkhta) afii
idi. Bunlar itikatta ehli snnet imamlann te kil eder ama amelde gene
ehli snnet imamlanna uyarlard . Bu gibi fikri meseleler, st dzeydeki
dnrlerin iidir. Bilir bilmez konumak hem dine hem ilme
aykrdr. Burada unu eklemek gerekiyor. Mezhepler mezhepleri,
tarikatlar tarikatlan, gruplar gruplar daima tenkit etmeye haz r
gibi iine gelmedi i zaman, adamn kendisini ve yapt i i tenkit
etmez de bakars nz tutar o adam n mensup olduu mezhebi, tarikat'
grubu tenkit eder ve bylece tenkidini daha messi hale sokmak

185
ister. Herkes kendi i inden dolay vlr veya verilir, bir kimsenin i in-
den dolay bakas yerilmez ve vlmez. Caferi rrezhebinde olanlar n
iinde iyi mslman oldu u gibi gnah ileyen de vard r. Snnilerin
iinde de iyi mslman bulundu u gibi gnahkr olan da vard r. Ne
Snni olan Caferi olandan, snni oldu u iin daha stn ve daha iyi
mslmandr. Ne de Caferi olan Snni olandan, Caferi oldu u iin
daha iyi mslmandr. vi mslman, her iki mezhebe gle de Al-
lahn emirlerini yerine getiren ve yasaklar n yapmaktan kaan ve
Allahtan en ok.korkan kimsedir. Snni alevilerin iinde snni nak i-
lerden daha iyi mslman bulunaca gibi bunun aksi de olabilir.

186
SONU

Ehl-i Snnet ile ia ( snaaeriye) aras nda yaptmz bu mu-


kayesede, iki mezhebin birbirine yakla masn ve arada olan d -
manln kalkmasn ama edindik. Aradaki ihtilaflar n azaltlma-
snn gerekti i de bylece anlat lm olur.
Fikir ihtilafnn ilmi seviyede ve ilmi ara trmalarn gelime-
sinde, itici ve rekabeti te vik edici bir faktr olmas gerekir. Bu bakm-
dan fikir ihtilaflarnn kalkmasn istemek veya o yolda aba sarfet-
mek, insan tabiat na aykr olduu gibi ilmin geli mesini de engel-
ler. Bu byle olmakla beraber, fikir ihtilaflar na tannan hrriyetin
de bir ls ve snr olmaldr. Bir fikrin kendini tam otorite sayip
dierinin tamamen yanl olduunu iddia etmesi ve kendinden ba -
kasna hakllk imkan tanmamas, nce kendisinin gayri me rulu-
unu sonra da kt ve ykc bir fikir olduunu ortaya koyar. Elbet-
te byle bir fikir, ba kasna tan mad hrriyetten istifade etmek
hakkna sahip olmamaldr.
Ehl-i Snnet ile ia (isnaa eriye) aras nda en nemli ihtilaf
"mamet" yani devlet ba kanl eski deyimiyle hilafet meselesinde-
dir. Bu, sosyal hayat ve siyasetle ilgili bir meseledir. Ehli snnete gre
devlet bakan, shhath, gl, iradeli, adil gibi s fatlarla muttas f
herhangi bir mslman olabilir. Ancak ia bu fikre kar kmtr.
devletin ba (Byk mam), onlara gre her mslman olamaz.
Sadece Hz. Ali'nin soyundan biri olur. Gene onlara gre bunun se-
bebi Hz. Ali'nin soyundan olan n "Yanlmaz" (Masum" olmasdr.
Hz. Peygamber'in lmnden hemen sonra ba layan devlet ba kan-
l meselesi Hz. Ebubekir'in seilmesi ile son bulmu , ama &Mn sa-
vandan sonra tekrar ba lamtr. ia, tarih boyunca ve gnmze dek
olumsuz tepkilere ve olaylara srklenmi tir. Hz. Peygamber'den
baka herhangi bir insan n yanlmazln (masumiyetini) ia kabul
eder; ama ba ka mezhebler kabul etmezler. ia da bu yanlmazlik
zelliini yalnz Hz. Ali ve O'nun soyuna hasreder.

187
Hz. Peygamberin yan lmazl sadece Allah'tan ald vahyi
bildirmekte ve O'nu a klamakta olup dnya i lerinde yan ld ri-
vayet edilmektedir. Kur'an- Kerim'de de, onun yan ld baz olay-
lar zikredilmektedir. Hz. Peygamberin durumu bu iken, Peygamber
olmayan bir kimsenin ve soyunun yan lmazln iddia etmek, her
halde akln kabul edece i bir ey olmamak gerekir. Sonra dini bak m-
dan yanlmazl kabul edilen bir kimse, dini deitirmeye kalkarsa,
ona kim bir ey diyebilecektir? O zaman, slam Dini de imi olmaz
m ? Byle bir eyi yapsa yapsa ancak bir peygamber yapabilir. Hal-
buki ia da dahil hibir mslman, Hz. Muhammed'den sonra yeni
bir peygamberin gelece ine kesinlikle inanmaz. mam hem pey-
gamber olmayacak ve hem de peygamberin salahiyetini ve yan l-
mazln haiz olacak. te Ehli Snnet'e mensup hibir mezhebin
kabul etmedi i bu fikir, ia'nn en nemli zelliini tekil eder. ia
bu fikri sadece bir fikir olarak ortaya atmakla kalmaz; ayn zamanda
onu " man Esaslarndan" sayar ve ona iman etmeyenleri mslman
saymayacak kadar ileri gider.

Tarih boyunca siyasi bir kurulu olan ia'nn iinden byk


alimler ve filozoflar yeti mitir. Ama onlarn gayesi dini siyasete alet
edip hkmran olmak de ildir. Onlarn, ii bir aileden olmas , b-
yk ilim adam olmalarna ve kendilerini srf iline vermelerine engel
olmamtr. Ama bunun yannda siyasi bir rol oynamak arzusunda
olanlar, dini ve Hz. Ali'yi istismar etmekten kendilerini alamam -
lardr. Bylece byk kitleye kar bir grup tekil ederek, kendilerini
o grubun karsna getirterek nce o gruba sonra di er mslmanla-
ra hakim olmann peinde komulardr. Tarihte de okudu umuz
gibi gnmzde de siyasi rol oynamak ihtiras ile yanp tutu an kim-
seler hereyi lehlerine istismar etmektedirler. Bu hususta kullanmad k-
lar metod yok gibidir. Insanlar n zaaflarn kefedip onlar kullan
mak ve onlardan ip ucu elde ederek ikna etmeye al mak daha ko-
laydr. nemli olan yap lan propagadan n ve ileri srlen iddia-
nin doru olmas deil, karsndakini kendi tarafna ekmektir.
Burada nemli grd mz bir noktay zikretmek zaruretini duyu-
yoruz.

Mezheb, modern sosyolojiye gre, byk kitleye kar yeni bir


fikri tavrla ortaya kp ona tepki gstermek ve onu reddetmek-
tir. ia bu anlamda bir mezheptir. Kendi fikrini ortaya atarak byk
topluma kar kmtr. Ama Ehli Snnet bir mezhep de ildir. O

188
btn toplumu temsil etmektedir. Herhangi bir gruba tepki ile, or-
taya kmad gibi, byk kitleye kar bir tavr da yoktur. Bunun
iin Ehli Snnet, btn mezhepleri iine s dran Islam' n ana yolu
saylr. ia'ya gre, imama inanmayan kimsenin iman esaslar ndan
birini inkr etmi sayld iin dinden kt yaygn bir kanaat
halindedir. Son zamanlarda ia alimlerinden Ehli Snnet ile ia
arasnda fark olmadn syleyenler, ii kamu oyu ve alimleri -tara-
findan iddetle tenkit edilmi tir. iilerin ok iyi kullandklar bir
silahlar vardr: O da Hz. Ali'yi sevme davalarmda olmalar dr. Ehli
Snnet Hz. Ali'yi ve soyunu ve onun gibi her iyi mslman', can
gnlden sever. Onu sevmek ile, Halifelik ve mamln onun so-
yuna Allah tarafindan verilmi bir eref payesi olduunu iddia et-
mek, ayr ayr eylerdir. Bunlar birbirine kartrmak mugalata ve
demogoji yapmak olur. Islam n yce ve evrensel prensipleri, dnya
durduka, btn mslmanlar n nderli ini, Hz. Ali'nin soyuna
hasretmee msait deildir. mam da yanlabilir ve yanlm btn
millet ve ilim adamlar dzeltir. Bunda dince hibir sak nca yoktur.

ii alimleri iinde, byk d nr ve filozoflar yeti tiinden


kimsenin phesi yoktur. Bunlar irlii bir itikat ve iman meselesi
olarak ele alp btn eserlerini onun " mamlk" esasn mdafaa.ya.
vermemi tir. Ayr ayr ve ilmi, felsefi sahalarda maharetlerini gs-
termilerdir. Bize gre bu byk alimler, ia'nn din alimleri zerine
de tesir etmi ve az da olsa, onlarda biraz de iiklie sebep olmular-
dr. ii alimler, imamlarn tarih boyunca siyasi hibir rol oynamadik-
larn' ve pek kk bir gruptan ba ka manevi de olsa. onlar n mam-
lna inanan bulunmadn grmler, hayatta maddi ve manevi
bir tesir olmayan imam silsilesini onikinci imamda dondurmu lar-
dr. Bylece ii alimleri, ok zekice bir davran ta bulunarak ii
kendi ellerine alm ve onikinci imam n geri dnne kadar, onun
namna sz sahibi olduklar inancn ortaya atmlardr. Bu suretle
onlarn arkasndan serbeste konu may ve istedikleri gibi davran-
may merulatrmlardir. Gnmze kadar bu tutumu srdrm -
ler ve bundan siyasi alanda da, ok iyi istifade etmenin yolunu tut-
nulardr.
ia ile Ehli Snnetin birbirinden a.yrild dier nemli bir hu-
sus da ia'nn Hz. Ebu Bekir, Hz. mer ve Hz. Ay e'ye ar bir ekil-
de ve affedilmeyecek lde dil uzatmalar dr. Bu yakksz szleri
elbette -byk ilim adamlar deil, dini taassuba brnm ve dini,
siyasi bir gaye elde etmek isteyenler sarfetmektedir. Buna kar lk

189
Ehli Snnet, ia ( snaaeriye) imamlarma dil uzatmad gibi onlraa
sevgi ve hrmet beslerler. ia'nn, Kelm ve Akaid kitaplarnda
26o / 873 ylnda gaip olduu bildirilen onikinci imam n hl sa oh
duuna ve onun gizli bir yerde bulunup sonra ortaya kaca na
nanmalar da Ehli Snnet tarafndan makbul karlanmamaktad r.
Bu kadar uzun sre insan n yaamasn iddia etmek, gerekten ina-
n lmas zor bir meseledir. Yce Allah' n kanunlarna uymamaktadr.
Ehli Snnet btn mezhepleri kaplar ve iine al r. Ehli Snnet'in
gr udur:

Yce Allah'a Hz. Muhammed'in Peygamberli ine ve Kur'an-


n Allah' n vahyettii kitap oldu una inanan herkes mslmandr.
Dnyada ve Ahirette mslman muamelesi grr. Bylece Ehli Sn-
netin, Islam n evrensel ilkesini uygulayan bir tutum iinde oldu u
anlalyor. irlerin de siyasi gayelere ula mak iin dini, kendilerine
gre yoruma tabi tuttuklar ortaya km bulunuyor.

ia'nn Ehli Snnetten ayrld baka bir hususta ameli (pratik)


bir davran olarak yorumlanabilir. ia "Takiyye" diye bir prensip
kabul etmitir; buna gre hareket etmeyi irlik saymtr. Bir ii,
skk bir durumda gerek olmayan (hilaf hakikat) ifadede buluna-
bilir. Dmanlarna kar baka, dostlarna kar da daha baka e-
kilde fikir beyan edebilir.

Daha nceki bir sznden dolay sorumlu tutuldu u zaman onu


"Takiyye" olarak syledi ini iddia edebilir. Takiyye'nin kk mnas
saknma ve korunma anlam na gelir. Ehli Snnet byle -bir ilkeyi ka-
bul etmez. Bunun iin ii bir kimseyle konu urken ihtiyath olmak
gerekir. Ama her irnin her zaman bu ilkeye gre hareket etti ini
iddia etmek doru olmasa bile neyi niin syledi ini iyi anlamak ve
tesbit etmek laz mdr. Ehli Snnet imamlar ndan olan Fahreddin
Razi irlerdeki bu ilkeyi yle aklamtr:
irler her istediklerini sylerler. Onlara bu yanl tr denilince,
veya sylediklerinin samal anlatlnca da, biz onu "Takiyye"
olarak syledik, derler 544. irlerin byk ilim adamlarndan Nasireddin
Ts buna cevap olarak yle der: irler "Takiyye"nin lm korkusu
halinde ve dinde byk bir fesada yol amayan meselelerde tatbik
edilmesini uygun grrler. Bunun d nda bu prensibi kabul etmez-

544 Fahreddin Razi, el-Muhassal, Hseyin Atay tercmesi, s. 265, Ilahiyat Fakl-
tesi basks, 1978

190
ler545 . Byk bir alim ve filozof olan Nasireddin Tsi "Takiyye"yi
ancak bu kadar tevil edebiliyor. Onun seviyesinde olmayan ve poli-
tika yapan kimselerin bu ilkeyi nas l tatbik edeceklerini kestirmek
kolay olmaz. Gayemiz, ihtilaflar oaltp ayrlk yapmak olmayp,
ihtilaflar azaltp yaknl ve birlemeyi salamaktr.
Doruyu arayp ona uyana, selm olsun! 546

545 Nasireddin Tusi, Telhisu'l-Muhassal, s. 422, Tahran basks 98o


546 Taha Suresi. 47

191
BBLYORAFYA

1 Abdullah, Dr. M. Cabir, Harektu - ia el-Mutetarrifin, M sr


1954.
2- Avinoom, Reuben, Compendious Hebrew English Dictionary.
3 Bagdadi., Abdlkahir b Tahir b. Muhammed, el-Fark Beynel-F rak.
4 Belazuri, Ahmet b. Yahya, Ensbul Esrf, M sr-1959
5Bey, Hzr, Kaside-i Nuniye erhi, stanbul-1318
6Butani, Dairet ul-Maarif
7 Cveyni, Ebu'l Meali Abdlmelik b. Ebi Muhammed Abdullah b.
Yusuf, mamul Haremeyn, el- r ad, Msr-1950
8Ebu Hanife, mam Azam, el-Fkh el-Ekber, Msr-1955.
9 Ebu Hanife, mam Azam, el-Alim ve'l - Muteallim, M sr-1368.
10 Ebul Fere, Mekatil el-Talihin
11EbuI-Fida, el-Muhtasar fi Ahharil-Be er
12 Ebu Zehra, Muhammed, el-Mezahib'ul-Islamiye.
13Ebu Zehra, Muhammed, el- mam Zeyd.
14 Emin, Ahmed, Fecr ul- slam
15E'ari, Ebu'l-Hasan Ali b. smail, Makalat ul-Islamiyym ve 14tilaf,
l-Musallin, Msr-1950
16Fargel, Yahya Hakim Hasan, Ne et ul-Ara vel-Mezahib vel-F rak
ul-Kelamiyye, M sr-1972.
17Ferm, Vergiluis. Encyclopedia of Religion
18 Feyyaz, Dr. Abdullah, Tarihu'l imamiye ve Eslafuhum mines- ia,
Beyrut-1975
19 Galip, Mustafa, Tarih ld-Devlet.il-ismailiyye-1965.

192
20el-Halisi, Muhammed b. Muhammed, hya u-seria fi Mezhebi -ia,
Badat-1951
21Harnack, Adolf, History of Dogma
22Hatipolu, Prof. Dr. Mehmet, Hilafetin Kurey lilii, ilh. Fak.
Dergisi Ankara 1978
23Hasan, Dr. M. C,. Hasan brahim, Tarih ul-islm is-siyasi
24elHilli, Cemaleddin, erh Tecrid il- Akaid, Sayda 1353
25tim Arabi, Ebu Bekir Muhammed b. Abdullah el-Avas m minel-
K avasm
26ibn Faris, Abul-Hseyin Ahmed b. Faris, Mu'cem Mekay si-lluga
27- bn Haldun, Ebu Zeyd Veli, dDin Abdurrahman b. Muhammed,
.

Mukaddme
28ibn Hallikan, emsuddin Ebu'l-Abbas Ahmed b. Muhammed, Vefa-
yet ulAyan.
29/bn Hazm, Ebu Muhammed Ali, elFasl fi-Milel vel-Ehvai yen -
Nihal
30Ilm !inad Abdulhayy b. e]- bad, ezeratz-Zeheb, Kahire-1351.
31/bn Kuteyle, Ebu Abdullah Muhammed, el-Maarif
32hn Manzur, Cemaleddin elMaarif Ebul'-Fazl Muhammed b. Mu-
karram l-Ifrk, el-Msr, el-Lisan
33ihn Nedim, Ebul' Fere Muhammed b. Ebi Yakub shak ul-Varak
el-Nedim el-Ba dadi, Fihrist
34The Interprecters' Dictionary of the Bible
35bn Rd, Hafid b. Rd, Ebu'l-Velid Muhammed b. Ahmed, Bi-
dayet ul-Mctehid
36sferayini, Ebu Muzaffer, el-Tabsir fi'd-Din ve Temyiz ul-F rka el
Naciye ani'l-Frak l-Halikin.
37slam Ansiklopedisi
38Kahhale, mer Rza, Mu'ceml-Mellifin
39Kevseri, Muhammed Zahid, Nezrat'un Ab re'h Msr-1943
40Kutluay, Yaar, slam ve Yahudi 1VIezhepleri
41el-Kummi, Sa'd b. Abdullah Ebu'l-Halef E ari, Kitab el-Makalat
vel-Frak, Tahran-1963

193
42 Kummi, Ebu Cafer, Men la Yanduruhfl Fakih
43Lane, E. William, Arabic English Lexicon
44- Lietzman, Hans, A history of the Early Church.
45Mc Neill, William, The Rise of the West
46Meydan Larouse
47Mesud!, Ebu'l Hasan Ali b. el-Hseyin, Muruc ez-Zeheb, M sr-1377
48Mekur, M. Cevad, Tabakat
49 Mugniyye, M. Cevad, el-F kh al'l-Mezahib ul-Hanse
50el-Merginani, Ebu Bekir, el-Hidaye
51el-Muzaffer, eyh Muhammed Rda, Akaid ul-imamiyye
52Nadir, Albert Nasr, Ehemmu, 1-F rak el- slamiye, Beyrut.
53Nasr, Seyyed Hossein, deals and Realities of slam New York.
1967
54- Nevbahti, Ebu Muhammed Hasan b. Musa F raku' -ia
55 en-Nesefi, iman mer, el-Akaid, stanbul,-1323
56- Oxford English Dictionary, Compac Edition
57- Razi, Fahreddin Muhammed b. mer Hatip, el-Muhassal, Hseyin
Atay ter. Ank-1978.
58 Rad, Fahreddin Muhammed b. mer Hatip, tikad Frak el-Ms-
limin
59- Sadk, S.M. Ali, Bahrul-Ulum
60 Salih, Dr. Subhi, el-Nuzum ul- slamiye-1965
61ekristani, Ebul Feth Muhammed b. Abdlkerim el-Milel ve'nNihal
62evkgni, Muhammed b. Ali Muhammed b. Abdullah, FethlKa-
dir
63eyh!, Dr. K. M, As-S lat beyne'tTasavvut ve't-Te eyyu, Msr
64oen: Abraham, Millon Hadash
65Taberi, Ebu Cafer Muhammed b. Cerir, Taberi Tarihi, Kahire-1939
66Tusi, Ebu Cafer Nasired-Din Muhammed b. Muhammed b. Hasan,
Telhisul-Muhassal, Tahran-1980 .
67 Watt, W. M., Formative Period of Islamic Thought, Edinburg-1973.

194
68Wellhausen, Julius, el--Havari ve'
69Welhausen, Julius, ed-Dedvlet ul-Arabiyye ve sukutuha
70Wilson, B, Religious Sects, New-York-1973
71Yakut, habuddin Ebi Abdillah Yakut b. Abdullah Hamevi Rumi
Bdgdadi, Mu'cem i'lBuldan
72ez-Zebidi, Muhbuddin Ebu'l-Feyd es-Seyyid Muh. Mustafa Hseyin,
Tac el-Arus, Kuveyt.
73Zemaheri, Ebu'l-Kas m Carullah Mahmud b. mer, Esas ul-Belaga
74Zemaherii, Ebu'l-Kasm Carullah Mahmud b. mer, Ke af

195
GENEL INDEKS

-A- Adem, 5o, 56, 93, 148


Afrika, 64, 66
Abbas, 63
Afin Hayzar b. Kavus, 58, 59
Abbas b. Mahrnud (Garib Mirza), 113
Aftahiyye, 98
Abbasi tarftar , 43
Abdestin Farzlar, 153 Aa Han, 95
Abdlcebbar, 137 Ahdi Atik (Tevrat), 123
Ahkam- er'iyye, 99, 109
Abdullah b. Ahmet b. Hanbel, 33
Ahmed ( sa Olu), 75
Abdullah b. Amr b. Harb 42, 17
Ahmet (Musa'nn Olu), 98
Abdullah (cafer Sachk'm o lu); 95
Ahmed b. Ebil Hseyin b. l3ir, 'ot
Abdullah Ebulabbas, 63
Ahmed b. Faris, 2
Abdullah Ebu Cafer Mansur 63
Abdullah, b. Haris, 43 Ahmet b. Muhammed b. Musa b. Frat, lot
Abdullah b. Hasan, 85, 86 Ahmed (Nuseyr olu Muhammed olu), lot
Ahmet b. umeyti, 36
Abdullah b. Hasan Mand, 64
Abdullah ( smail'in Olu), 95 Ahmed b. Yahya Belazuri, 20
Abdullah b. Kays, 68 Akaid, 148
Akaid ul-mamiyye, o8
Abdullah b. Muaviye, 42, 43, 44, 54
Abdullah b. Muhammed, 41 Akaid-i Nesefiyye, 1 45
Akl, 148
Abdullah b. Muhammed (Ahmet el-Vefi),
2 Alaeddin Muhammed b. Celaleddin, 3
Abdullah b. Muhammed b. -Ali ,53 Alamet, 99, too
Abdullah b. Muhammed Hanefiyye, 44 Albaiye (Alyaviyye), 51
Abdullah b. Muhammed N, Zekiyye, 34 Alevi, 183
Abdullah b. Musa, 54 Ali, 49, 51, 61, 13o, 141, 150, 163
Abdullah b. Sebe, 26, 27, 28, 29, 30, 6 , Ali b. Abdullah, 63
Ilo, 117, Ali b. Abdullah b. Abbas, 44
Abdullah b. mer, 24, 36 Ali b. Abdullah (Muhammed el-Taky). 112
Abdullah b. Zbeyr 34, 35 Ali Beyt, 54
Abdlkahir Badad, 13, 38, 45, 56, 59, 6o, Ali (Cafer O lu Musa Olu), 73, 96
82 Ali b. Ebi Talip, 32, 45, 108, 12, 1 49
Abdulkahir b. Tahir b. Muhammed Ba dadi Ali (Hasan Askeri'nin O lu), o6
58, 92 Ali b. Hzar (el-Hadi), 112
Abdlmelik, 65 Ali b. Hseyin Zeynelabidin, 112
Abdlmelik b. Bir b. Mercan, 67 Ali b. Ismail, 97
Abchilmuttalip, 49 Ali b. Kasm Ali (Ebu'l-Hasan), 113
A.b. mad, 23 Ali b. Mansur (el-zahir li Iraz lidinillah), 112

197
Ali (Muhammedin O lu), oo Badadi, 20, 146
Ali b. Muhammed b. Isa, 42, 72, 73, 74 Badadi (Abdlkahir), 27, 36
Ali b. Muhammed Askeri, o Bahama, 7o
Ali b. Tahir Hazzaz, los Bahreyn, i, 2
Ali Ebu'l-Hasan, o5 Balullani, 147
Ali b. Ebu'l Hasan (Hal lullah), 113 Bakriyye, 64, 89
Ali ul-Kari, 149 Basra, 69, 70, 74, 85, 9 0
Ali rl-Rda, 97, 98, 99 Batn, 182
Ali Rza, 73, 96 Batn Tevil, 94
Ali sl-Semeri, 144 Batniyye, 57, 93
Ali ah b. Hasan Ali (II. A ahan), 113 Bayhak, 68
Ali'ye "Allah" denmesi, 27 Beda Meselesi, (Allah' n Fikrini de i-
Aliah b. Muhammed (el-Musta's m Billah), tirmesi) 36, 40, 79, 91
11 3 Bekkar b Abdullah, 71
Ali Zeyneladbidin, 31, 46, 64, 65, 77, 83, Beklenen (kaim) mehdi, 97, o
84, 85, 86, 89, 90 Belazuri, 24
Alkama b. Mesed, 170 Belhi, 55
Allah, 56, 58, 167, 168, 169, 174, 175, 176, Berkukiyye, 56
177, 178, 179 Bertram Lee Woolf, 125
Allah'n be surette grlmesi, 50 Beir b. Muhammed, 51, 52, 97
Allah'n elisi Isa, 5 Beiriyye, 51
Allah'n Nuru, 42 Bear- aiir,
Allah'n Ruhu 42, 43, 55 Betr etmek, 8o
Allah'n Sfatlar, 147 Betriyye, 8o, 81, 82, 92
Allah'n Olu Isa, 120 Beyan b. Seman Temimi, 44, 45, 9 0
Allah'n Yalanm adam, 129 Bezig b. Musa, 49
Alt Farz, 155 biat, 22
"ameli" s el-Bidaye ven-Nihaye
Amellerin sunulmas , 99, loo Bizans, 120
Ammariyye, 95 Brahmanlk, 14o
Ammar b. Musa, 95 Buhar (iman-i), 33, 81
Ammar b. Yasir, 29, 30 Budistlik, 4o
Amr b. Zurare, 68 Byk gnah, 25
Antiochus Epiphanes, 121
Arafat, 76, 158
Aslan, 84, 102
Cabir, gt
Ashab- Hadis 8o,
Cabir b. Abdullah, 43
Ata b. Ebi Rebah, 170
Cabir b. Yezid, 43
Ata b. Hkim (mukanna), 56
Ca'd b. Dirhem, 167
"Ayaklar" 159
Cafer, 66
Azerbeycan, 46, 58
Cafer (Ali olu Hasan'n kardei), IOI, 102,
el-Aziz, -Ii 2
I 05
Cafer (Hasan Askeri'nin karde i), o4,
-B- 1136
Babek, 57, 58, 159 Cafer (Musa Kaz m'n babas) 97, 98
Babek Hurremi, 57 Cafer b. Ebi Talib, 42, 45
Babil, 120 Cafer b. Muhammed, 47
Ba dad, 74, 75, 98, oo Caferi 158, 159

198
Caferriyye, 3, 19, 64, 91, r37, 138, 161, 182, Ebul Abbas Abdullah b. Muhammed, 44,
183, 184, 86 54, 55
Cafer Sad k, 32, 47, 48, 49, 50, 55, 62, 64, Ebu Amra, 38, 39
72, 86, 93, 95, 109, I o, I 112.
, Ebul-Atakiyye, 68, 69
Cafer o lu Muhammed, 71 Ebu Bekr, 6, 18, 31, 32, 66, 78, 79, 8o, 81,
Cafer Zeyd, 85 85, 82, 86, 87, 149, 166
Caiaphas, /24 Ebul Cafer, 41, 4 6 , 59, 85
Carudiyye, 26, 32, 33, 34, 75, 77, 82 Ebu Cafer Abdullah b. Muhammed, '54
Cavidan, 57 Ebu Cafer el-Bak r, 161
Cebriye, 166, 167, 168 Ebul Cafer Mansur, 48, 54, 57, 59, 7 0, 78,
Cebriyecilik, 172 90
Cehm b. Safvan, 167 Ebul Carud, '33, 77
Celevla, 72 Ebul-Felsefe, 75
Cemaleddin il-Hilli, 176 Ebul Hafsa 8o
Cemel Sava , 7, 23, 24, 28 Ebu Hanife, 7o, 86, 137, 145, 156, 161
Christ 19, 122 Ebu Hanife Dinevi, 57
Cufi, 91 Ebul Hasan, 51, 52
Cuma, 155, 156, 161, 16o Ebul' Hasan Ali b. Ebu Talip, 109
Crcan, 73 Ebu'l-Hasan Ali b. Muhammed, o
orap, 153 Ebul Hasan Ali Rida b. Musa , 105, o6, og
Ebu Ha im, 41, 42, 44, 45, 54, 55, 62, 93
-D- Ebu Hann b. Hibban, 33
Ebu Hattab, 49, 50
Dai, 55, i, o3
Ebul Hattab muhammed b. Ebi Zeyneb Ec-
Davud, 65, 129, 13o
da Esedi, 47, 48
Deccal, 144
Ebul Hseyin b. Yahya Ravandi, 6o
4o
Ebu brahim, Musa Kazm b Cafer, 1/59
Dehriye Frkas , 45
Ebu shak smail b. Kasm b Sveyd, 69
Deylem. 71
Ebul Kasm Muhammed (mehdij b.' Hasan,
Drar b. Alba Esdi, o
Dil, 154 Ebu Kerb Darir, 4o
Din, 9
Ebu Mansur, 47, 56
Direk , oo
Ebu Mansur Icli, 46
Dou, oo
Ebul Mkdad Sabit Haddad, 8o
Dokunma, 99, oo
Ebu Muhammed, 31
Drt Mezhep, 161 Ebu Muhammed Ali b. Zeynelabidin
Dr. Abdullah Feyyaz, 17, 18, 21, 23, 30
Hseyin, og
Dr. Cevad Mekur,
Ebu Muhammed Hasan b. Ali, o , o9,
Dr. Kamil M. eybi, 3o
Ebu Mukatil, 1 74
Dr. Cabir Abdullah, 27, 28 37
Ebu Mslim, 43, 57, 59
Dusselclorf, 125
Ebu Mslimiye ,55
Ebu Mslim Horasani, 54, 55, 56
-E-
Ebu Nuayrn, 81
Ebced harfleri, g Ebu's-Sa, 76
Ebrakiyye, 78 Ebu Said Cennabi,
Ebu Abdullah, 58 Ebusseraya (Seriy b. Mansur) 71, 72, 73
Ebu Abdullah Cafer Sadk, 91, 92, 1o9 Ebu akir Meymun b. Deysan, 47
Ebu Abdullah Hseyin b. Ali , og Ebu Talib, 49, 73
Ebu Yusuf, 161 Gizli Sr, 93
Ebu Zehra (Muhammed), 85 ' Glgeler Alemi, 45
Ebu Zer, 29 Gulat, 4, 141
Ebu Ziyad, 32 Guluv, 5. 28, 42, 43, 45
Edom, 120 Guluvva, 34
Efdaliyet, 149 Gusl, 159
Eftahiyye, 95
Ehli Beyt, 55, 57
Ehli Hakk, 169 Hac, 158
Ehli Snnet, 116, 139, 146, 149, 1 59, 66, Haccac Zalim, 46, 65
168, 171, 173, 187, 188, 189, 190 Hacer-i Esved, 84
Emlrul Mminin, 7o Hacerli Bekir Averkattat.
Emri bi'l-Maruf ve Nehyi anil Mnker, 86 Hades, 151
En Faziletli, 15o Hadi, 7o
Enu irvan, 45 Hadis Adam, 98
Ergin, 161 Hadiye, 93
Erva bint Mansur Himyeri, 63 Hakem (Uyeyne O lu), 8o
Esasl-Belagah, 19 Halid, 46, go
E'ari, 14, 2o, 8o, 81, 82, go Halid b. Abdullah Kasri, 41, 45, 46, go
"Ettehiyyat", 6o Halid b. Said b. As. 21
Eval, 112 Halilullah Ali b. Nuriddin, 113
Halis Muhtariye, 42
-F- Halisi, 141
Hamdan b Ea's, III
Fadl Bermeki,
Hamza b. Ammara, 41
Fah, 71
Hanbeli, 161
Fahreddin Razi, 134, 18o, igo
Hanbeli Mezhebi, 184
Fail, 146
Hanefiler, 154,
Fask, 177
Hanefi Mezhebi, 184
Fatma, 130
Hanna Fahuri, 58
Fatma binti Ebi Mslim, 57
Hans, Prof. 125
Fatiha, 16o
Harbiye, 42
Fatma, 51, 84, 72, 80 .
Harici, 164, 165
Farezdak, 84
,Hariciler, 172
Fenliler, 123
Hariciye, 168
Fkh- Ekber, 1 45, 1 47
Haris b. Amr, 7
Fkh, 138
Harun Re id, 52, 57, 71, 79, 93, 95
Frak,
Hasan, 8, 231, 51, 75, 81, o7
Frka, 2, 17, 137
Hasan Attar, 72, 73
Filistin, 112, 121
Hasan Askeri, io3, 104, 105, o6
Furkan, 2
Hasan (Ali'nin olu) sol, 102
Futhiyye, 95, o5
Hasan Ali b. Hasan (Ala Z krihisselam),113
Hasan Ali ah b. Halilullah Ali (I. A ahan),
-G-
ri3
Gali, 4 Hasan Ali b. ah Seyyid.,
Galile, 122, 125 Hasan Basri, 177
Galiye, 4, 14, 32, 42 Hasan ul-E'ari, 26
Gizli ilim, 93 Hasan brahim Hasan, 22, 2 3, 54, 74

200
Hasan b Muhammed (Celaleddin Hasan), Hz. Zbeyr. 6
Helenizm, I 21
Hasan b. Muhammed il-Hanefiyye, 169 Heractitus, 94
Hasan b. Muhammed (el-Kahir), 113 Herat ,56
Hasan b. Salih b. Hayy, 8o, 81, 82 Herseme, 72
Hasan b. Sehl, 72, 73 Herseme b. A'yan,
Hasan b. Zeyd, 68, 75 hible, 19
Haimiye, Hiristiyanlar, 4
Haim Oullar, 26 Hiristiyanlk, 61, 8o
Hatibolu, Prof. Dr. MehmCt, 87 Hilafet, 18, 26, 87
Hattabiye, 47 Hillani, 144
Havari, 8, 25, 26 Hindistan, o8
Havle, Hiam, 64, 65
Havle binti Cafer, 53 Hisam (Abdlmelik O lu), 84, 88
Hayyan Sava, 96 H. Lietzman, 125
Hazrec, 20 Horasan, 54, 58, 67, 74, 75, 98, 99
Hazreti Aie 22, 79, 189 Haa 1 18
Hazreti Ali, 6,7, 8, 17, 18, 19, 20, 22, Hukuk Felsefesi,
23, 25, 26, 28, 29, 3 0, 33, 34, 35, 36 Hukukiyye, o8
39, 4 1 , 64, 65, 70, 75, 76, 77, 78, Humeyd b. Kahtaba, 78.
79, 8a, 81, 82, 84, 86, 87, 88, 89, go, Humeyme, 44, 53, 54
93, 94, 117, 118, 164, 165, 166, 181, Hureyriye, 59
182, 184, 185, 187, 188, 189 Hurmad, 55
Hz. Davud, 119, 121 Hurremiye, 46, 57
Hz. Ebu Bekir, 23, 3o, 116, 117, 187, 189 Hurrem Diniyye 45, 46
Hz. Fatma, 20, 63 Hseyin, 31, 32, 33, 51, 65
Hz. Hasan, 26, 3o, 33, 69, 71, 73, 75, 76, Hseyin b. Ahmed Abdullah el-Radi, 112
77, 78, 8o, 82, 85, 86, 89, 92, 93, Hseyin (Ali Olu), 70, 112
105, Hseyin Arkat ( smail Olu Ahmet olu H-
Hz. Hseyin, 1 4, 35, 36% 37 , 39, 64, 69, seyin), 75
72, 75, 76, 77, 78, 8o, 82,' 83, 86, Hseyin (Hamzao lu Muhammed Olu) 76
89, 90, 92, 105, Hseyin (Hasan Attar n olu) 72, 73
Hz. brahim, 17 Hseyin b. smail, 74
Hz. sa, 99, oo, 116, 117, 18, 119, 122, Hseyin b. Mansur 47
131,
---
Hz. Mesih, 121
Hz. Muaviye, 6 Irak, 71, 73, 82, o8, 121
Hz. Muhammed, 2o, 29, 31, 46, 48, 49, 50, bahiyeci, 45
51, 75, 9 1 , 94, Ioo, 102, o4, o8, tog bn Abbas, 28
115, 116, 117, 118, 135, 139, 142, 148, bn Ebi Leyla, 8o
162, 179, go bn Esir, 75
Hz. Musa, 17, 116, 117, 118 bn Faris, 119
Hz. Nuh, 17, o. bn Haldun, 13o
Hz. Osman, 8, 20, 22, 29, 79, 81, 164 66, bn Hallikan, 31, .6g
Hz. mer, 6, 117, 189 bn Hazm, 13, 28, 45
Hz. Talha, 6 bn Kuteybe, 167
Hz. Yakub, 83 bn Lebban, 48
Hz. Yusuf, oo bn Nedim, 57

201
bn Sevda, 28 102
brahim, 44, 50, 54, 55, 90 smailiyye, 45, 9 2 , 93, 94, 103, 104, o,
brahim b. Abdullah, 70 ' II2, 114, 137
brahim b. Abdullah b. Hasan, 69, 71 smail b. Muhammed (el-Mansur Billah),
brahim b. Etere, 36 112
brahim b Muhammed, 62, 75 smet, 143
cma, 99 snaaeriyye, 64, 93, I o , o8, no, I I1, 96
.

ctihad, oo srailiyat, 12o


dris (Hasan O lu Abdullah Olu), 70 , ryI srail Oullar, i4o
dris b. Musa, 75
Ilham, 99
lyas, 61
James, 122
mam, 143, 1 45
Jose, I22
mam Bak r., 37
Julius Welhausen
mam Buhar, 77
Jurde, I22
mam Azam, 85, 169, I70, 171, 172, 173
Jusha b. Nuh,
1 74, 1 77
mam Gazali, 8o
-K-
mamet, 187
mamiye, I.02, I03, 144, 160, 176, 177 Kbe, 84, 154, 158
maml k 16, 31, 42, 64, 76, 78 , 79, 88, 8g, Kaderiye, 165, 166, 167, 168, 172
94, 1 43, 1 45 Kat'iyye, 96
mam Malik, 70 Kahhale, 14
mam Muhammed, 161 Khin, 119
mam el-Muizz, 94 Kaim mehdi, 44
mamu'l-Harameyn, 147 Kainat Kanunu, 131, 132
mam Zeyd, 33 Kalkan Rab, 125
namiyye (Keysaniyye), 79 Kan, 158
Incil, Kandil, gg, oo
Insanolu, 123 Kanun. Koyma (te ri), og
Iran, 31, 61, 1138, 139, 142 Karamita,
rca adam, 98 Karamiteler, 45
rca, 169, 170, 175 Karmatiler, 112
sa, 46, 50, 81, 94, 98, 122, I24, 125, 126, Kasm Ali b. Hasan Ali, 113
127, I28, 129, 130, 134, 136 Kasm b. Muhammed, 34
sa Mesih, 4, 122 Kasmah b. emseddin, 113
sa b. Musa, 48, 62, 63, 78 Kazvin, 75
sa b. Yezid Caludi, 73 Kelm lmi, i I, I2
sa b. Zeyd, 68, 69, 89 Kelime-i ahadet, 84
Isferayini, 37 Kerbel, 31, 64, 71, 83
sferayini, 20 , 45, 47, 81 Kerbiye Frkas, 40
slam Dini, Io, 162, 163 Kerim ah b. Ali b. Muhammed; 113
slmda Felsefe o, Kermit, I
slamn be esas, 139, 152 Kesir bn. Ismail in Nevva, 8o
slamah b. Kasmah, 113 Kesir Neva, 8o, 81
smail (Cafer Sad k'n Olu), g , 92 Ke,- 56
smail (brahim Olu Yusuf Olu) 76 Keysan, 37
smail Ebu shak b. Kas m b. Suveyd, 69 Keysan b. mran, 39

202
Keysaniye, 38, 39, 41 54, 55 M.C. MekUr, 25, 74, 97
Kble, 59 Mecuc, 120
Krmti 102 Mecusiler, 46
Kyas, 100 Mecusilik, 6 , 140
Konuan Melek, gg, oo Medain, 27
Korintus (I), 128 Medine, 24, 28, 61, 65, 70, 71, 72, 76, 83
Korintusluklar, 125 84, 85, g , 92, 93, 98, 100, 119,..135
Kudiye, 46 Mehdi, 42, 68, 69, 78, 87, 91, 96, /03, 104, -
Kuds, 119, 120, 123, 124,125, 127, 129 l05, o6, tto, 116, 121, 126, 135, 136,
Kfe, 7, 46, 50, 64, 65, 71, 72, 74, 76, o6
Kfeli Muhammed b. Yeman, 79 Mehdii4N4azairi 5 yi'es1, 41
Kunrrl, 13, 14, 22, 25, 30, 32, 41, 47, 6o, Mehdi Vasi, 35
68, 69, 8o, Mekke, II, 19, 24, 71, 72, 73, 76, 84, 1 35
Kur'an, H, 131, 132, 4o, 142 161, 157 Memture, 97, 98
Kurey, 26, s Memturiye,
Kuzey Afrika, 70 Memun, 57, 58, 73, 98
Kk Gnah, 147 m
Mer v a, n5, 54, 4 56, 57, 73

Meryemolu sa, 133


Meryem, 140
Lane, 4
Mervan b. Muhammed, 54
logos, 94
Mes, 153
Lubabe bint Haris, 63
Meseh,
Lhane, 42
Mesih, g, 120, 122, 123,
128, 129, I3o, i4o,
-M- Mesiah, 119, 120, I 2
IVabed b. Halid Cuheni, 166, 167 Mesihlik inanc . 128
Ma'd b. smail (el-Muizzli Dinillah), 112 Mes'udi 32, 57, 70, 79
Ma'd Ebu Tamidi (el-Mustans r Billah), 112 Mevali, 38
Magrib (Fas), 71 Meysemi 97 .

Makalat, 27 Mezabib'ul-Islarniye, 1
Mahmud b. Mustans r (Abdusselam ah), Mezdekiye, 45, 46
113 Mezhep, 15, 137
Makkabiler, 21 Mezhepcilik,
Makrizi, 47 Mezhepler, 13
Malik (Enes Olu), 8 Msr, 9, 61, 71, III, 124
Malikl, 154 Millet, i43
Mallkiler, 157 Mina, 72
Maliki Mezhebi, 184 M. smail brahim, g
Manevi lik, M.M. Abdllhamid, 31, 7 2, 73, 74, 7 8, 79,
Mansur, 62 go
Mansur b. Nizar (el-Hakim bi Emrillah), 112 Muammer, 48, 49
Mansuriye, 46 Muammeriye, 48'
Markus, 124, 125 Muaviye, 7, 8, 28, 26, 31, 32, 35, 6o, 65, 88,
Maturldl, 147, 176 88, 166
Maveraunnehir, 46 Muaviye Erka , 42
Maziyar, 58 Muaviye b. Hudic, 28
Maziyariye, 58 Mubah, 154

203
Mubarekiye, 92, 102 Muhammed b. Mesleme, 24
Mubeyyida, 46 Muhammed (Nuseyrin O lu), lo
Mu'cem Elfazl-A'lam el-Kuraniyye, I1g Muhammed Nefsuzzekiye, 34, 70, 7 8, 90,
Mu'cem Mekays, 9 g
Mucize, 48 Muhammed b. Sleyman, 72
el-Mellife, 9 8 Muhammed ah b. Ali ah (III. Aahan),
Mufaddal, 5o 13
Mfaddaliye, 5o Muhammed b. Tulun, o
Mugire b. Beid cli Muhammed, go Muhammed b. Ubeydullah (el-Kaim bi-
Mugire b. Said, go Emrillah), 2
Mugire b. ube, 6o, 66, 91 Muhammed K Yusuf, 76
Mugiriyye (Muhammediyye) go, 91 Muhammed Ebu Zehra, I, 82, 86
Muhaddise, 98 Muhammed b. Zeyd, 75
Muhammed, 78 Muhammed b. Muhammed b. Zeyd, 72
Muhammed Bak r, 18, 64, 66, 69, 8o, 85, 86, Muhammed Mehdi (Abbasi Halifesi), 47
88, 89, go, 112 63, 81
Muhammed (Cafer O lu), 71, 73, 95 Muhammed Mehdi, 62
Muhammed Cevad, roo Muhammire, 58
Muhammed b. Abdullah b. Hasan, 37, 68 Muhammise, 5o
69, 78 Muhtar, 37, 38, 39, 79
Muhammed b. Abdullah b. Tahir, 75 Muhtar b. Ebu Ubey Sakafi, 34
Muhammed (Ali Olu Kasm Olu), 75 Muhtariye, 34
Muhammed b. Ali b. Abdullah b. Abbas, el-Muis, i I
44 Mukannaiyye, 56
Muhammed b. Ali (el-Muhtedi), 113 Munzir, 32
Muhammed (Hasan olu Abdullah Olu), Musa, 5o, 96, 123, 140
70, 7 1 Musa.,, (Ali'nin Kardei), roo
Muhammed (Ali el-Rda'nn olu), 98, 99, Musa (Cafer Sad k'n Olu), 51, 95
oo Musab Muhtar, 36
Muhammed Halisi, 144 Musa Kazm, 73, 96, 97, 98, 100
Muhammed (Hasan Askerinin O lu), o3, Mustafa Galip, 92, 93, 94, 95
1 0 5, Mustain, 75, 76
Muhammed b. Hasan (E'la Muhammed), Mu'tas m, 58, 73, 75, 78, g8, 100
113 Mutevekkil, oo
Muhammediyye, 91 Mutemid, 73, 76
Muhammed b. Abdurrahman, 74 Muter, 76
Muhammed K Ali, 45, 47, 54, 63, 1 04, Mutezile, 24, 25, 1 47, 165, 166, 167, 176
o5 Mutlak Su, 153
Muhammed b. brahim b smail ( bn Ta- Muzahim b. Hakan, 76
bataba), 71, 72, 73, 75 Mbarek ( smailin klesi), 92
Muhammed b. Hanefiye 14, 34, 35, 36, 37, Mnafk, 177
39, 40 41, 42, 62, 77 Mrcie, 168, 169, 7o, 17
Muhammed b. Harun, 75 Mrtedlerle Sava , 24
Muhammed bn. dris afii, 8o Mseviyye, 95
Muhammed b. slanah, 113 Mslim, 81
Muhammed ( smail Olu), 92, 93, 94, 95, Msliman, 161
102, I II, 112 Mrik mam, 32
Muhammed b. Kasm K Ali b. mer, 78 Muhammed Zahid Kevseri, 169

204
Pertev. 123, 124
Philo, II
Naci Maruf, 66
Pholo, 122
Nafi b. Ezrak, 17o
Pontius Plilatel, 124
Natik (konu an) 47, 93
Prof. Dr. Seyyid Hseyin Nasr, 79
Nafi b. Cubeyr, 83
Nafile, 156 Put, 1 47
Putperestlik, 16
Naim b. Yemen, 79
N'imiyye, 79
Namazn artlar, 6o
Nasr b. Seyyara, 67, 68 Rab, ro, 126
Nasir; 122 Radva, 4o, 41
Nasreddin Tusi, 176, 177, , I 91 Rafiye, 14, 66
Navussiyye, 92 Ramle, 112
Nefisiyye, ro5 Ravendi Ebu Hureyre, 59, 6o
Nevbahti, 13, 14 22, 28, 32, 40, 47, 60, 68 Ravendiye, 44, 59
69, ro2, 144 Rayta bint Ubeydullah, 54, 63
Nizaml Mlk, 57 Re'a 57
Niabur, 93 Rec'a 45, 62, 79
Niyet, 154 Reca b. Ebi Dehhak, 73
Nizar b. Haliltllah, x r3 Rey, 75
Nizar b. Ma'd (AIaziz Billah), r 12 Rzamiyye, 55
Nizar b. Mustansr (el-Mustafa billah), 112 Rizam b. Sab k, 55
Nizawye, 95 Rona, 133, 142
Nuh, 5o, 93 Roma lrr\p. 9
Numeyri, o Romahlar, 121
Nuriddin Ali b. Zulfikr, r Ruhlarm G, 42, 43, 45, 5 6, 97, Ior
Nuseyle bint Cennab b. Kuleyb, 63 Rtikneddin Hursah b. Alaeddin, 11,3
Nkte, 99 Rukn, 155
Rya, 99, roo

Ortodox, 15 -S-
Oru, 157, 161 .
Osman, 149 Sa'd b. Ebi Vakkas 24
Osman ul-Betti, 17 Sa'd b. Ubade; 6, 18, 2o, 61
Sadukiler, 123
Sahabe 28
mer, 32, 61, 66, 78, 79, 8o, 81, 82 85, 86, Sahife Gn, 18
150 Sakife, 87
mer b. Abdlaziz, 54 Sahih, 160
mer b. Hattab, Salih b. Mdrike, 42
mer b. Reyah, 8g Salihiyye, 8o, 82
mer Nesefi, 148 Salim b. Ehvez, 68
mer Rza Kehhale, Salim (Saliholu), 8o
Samerra, 58, 78, 1OG, 102, 103
Samit, 47'
Pakistan, to8 Sarnuddiyye, 95
Paul, 125, 127, 128 Sanhedri, 123, 124
Pesah, 124 Sanu, 97

205
Savur, 157 tipheciler ( kkak), 8o
Seb'iyye (Yedi mamlk), 93
, reyk (Abdullah Olu), 8o
Sebeiyye, 26, 28, 92, 118
Sedir, 8o -T-
Seleme b. Kuheyl, 8o Taberi, .23, 28, 66, 68, 69, 72, 73, 74.
Sellame, 54, 63 , Taberitan, 58, 74
Selnan Farisi, Tabkan, 78
Sen Mesihsin, 123 Tac ul-Arus, 32
"Sen Sen" 27, 118 Taftazani, 148, 1 49
Sen Tanrsn, 118 Tahert, 71
Seyyid Ali b. Nizar, 113 Takriri Skn Kanunu, 151
Seyyid Hseyin Nasr, 15, 185 Takiyye, 8o, 8g, go, 191
Seyyid erif,' 27 Talha, 7, 79
Sinbadiye, 46 Talha, b. Abdullah, 22
Simon, 122 Talimiyye, 93
Sirdaba girmek, o3, Ilo Talkanl Ali b. Muhammed, 74
Sistematik Mezhepler Tarihi, 13 Tarifat, 27
Siffin Sava, 24 Tarhu-1 Frak, t
St. Augustine, Tasavvuf felsefesi, o
St. Thomas, Teberri etmek, 26, 66, 79
Sular , 1 53 Tefrik, 2, 16
Sultanlk, 66 Tenasuh, 6o
Surhub, 32 Teslis Akidesi, 94
Suriye, 6 , o8 Tevhid, 144
Sfyan Seyri (Said Olu), 8o Tevrat,
Slefa, 31 Tur, 116, 117
Sleyman b. Abdlmelik, 53 Trkistan, 82
Sleyman b. Abdullah, 75 Trkiye, toti, 129
Sleyman (Cerir O lu), 79
Sleymaniye, 82, 92 -u-
Sleymaniye (Ceririyye), 79 Ubeyd b. Ziyad, 36
Snni, 183 Ubeydullah b. Hseyin (Muhammed el-
Suni-inik, 180. 18 Mehdi), 2
Umeyr b. Beya Idi, 5o
Umeyriyye, 5o
82, 154, 157, 161, 184 Utnmul-Fadl,
am, 22, 53 Usame, oo
amitiyye, 95 Usame b. Zeyd, 25
ehristani, 37, 8o, 82 Uzun Gaybubet, o3
errseddin Muhammed b. Rukneddin, 113 Usulul-Fkh, to
eyh Muhammed R da Muzaffer, o8 --
ia, 8, 14, 15. 17, 67, 139, 15o, 187, 188,
89, go c mam, 32
iat Ali, 8, 25
iilik, 166, 8o, 18 t
iraz ,98 Vandeti Vcd, 140
iyean, 16 Vadh,
ura, (Secim), 79 Vakfe, g6, 97

206
Vakfe-Mstenkiner, o6 Yehoua,
Vasl b. Ata, 25, 42, 85 Yeman-idi ahmah, 71
Vasiyet, 3o, 6o, 61 Yemen, 21
Velid, 68 Ye.zdecird, 83
Velid. b. Abdlmelik,'44 Yezid, 32, 35, 36, 65, 83
Velid b. Yezid, 67 Yunus b. Abdurrahman, 97, on
Veraset, 6o Yusuf (H.z. Yakub'un O lu), 83
Yusuf b. ()iner, 47, 65, 67, 68
Yusuf 122
Yusuf b. mer Sakafi, 46
Wittenberg, 125
W. Meneill, 121 -z-
Watt, 27
Zahid Kevseri, 81, 82, 87
Zahir, 94
Zehat, 157, 161
Yamuriler 5o Zekeriya, too
Yahova ahitleri, 119 Zekkuliye, 46
Yahudi, 4, 27, 1 34 Zemaheri, 19, 137
Yahudilik, 61, 1'30, 8o Zer'a bint Mesraa, 63
Yahve, 1 8 Zerdst ,12
Yahya, 68 Zeyd, 64, 65, 66, 67, 68, 69, 7 0, 75, 76, 77,
,Yahya, ( arnit Olu), 95 81, 82, 83, 85, 86, 87, 88, 150, 151
Yahya, (Zeyd'in O lu), 67, 6g Zeyd (Ali Olu), 64, 66, 8o, 88
Yahya (John), 122 Zeyd b. mer b. Ilubeyre, 50
Yahya b. Abdullah, 71 Zeydiyye, g8, 138, 177
Yahya b. mer b. Yahya b. Hseyin; 74 Zion, 120
Yahya Ebul Hasan b. mer, 34 Zeydiyye Frkas , 14, 32, 64, 75, 77 , 79, 81,
Yahudi Karnn Olu, 28 82; 89 .
Yakub, 78 Ziyad b. Munzir, 78
Yakubiyye, 78 Zubeyr, 17, 20, 23, 24, 79
Yamaniyye, 79 Zbeyr b. Avvam, 22
Yats Namaz, 156 Zuhur (Kuvvet ve grn ) 93
Yecuc, 120 Zurkan, 79

207
Fiyat : 300 TL.

You might also like