Professional Documents
Culture Documents
NSANIN ANLAMA
YETS ZERNE
BR DENEME
\ 7
f '"'
|l9
I /
y i)
< >
<^
fo<)(anmadr,
vardr.
Locke, dokudu Mor lu s u e n m in s a n la rn
orinfc m ft o ld u u n u syler. Hu o rtak
m lk le in s a n la r daim vjun b ir o rta m
kurm ul; iin o rta k oruyla f'ir lo p lu m sa f
a n la m a y a jiderler.
Cnjdi,' dem okrasi ve 'z j rt k f devlet
d n c e sin in k k en in i L ock e'n devle l
|elsejesi o lu tu ru r.
f
t
0
w
John Locke
Trkesi
Meral DELKARA TOPU
teki
FE L SE FE
Yapm
TEK AJANS
Kapak Tasarm
KORAY ARIKAN
Redaktr
SEVAL BOZKURT
Birinci Basm
OCAK 1999
kinci Basm
NSAN 2000
Bask ve Cilt
T E K MATBAASI
YNETM YER
Ata-2 Sokak No: 65/1
06420 Kzlay/ANKARA
Tel: 312 435 38 33
Fax: 312 433 96 09
NDEKLER
eviriye nsz..................................................................................7
Sunum ................................................................................................9
Okuyucuya S esleni..................................................................... 13
G iri.................................................................................................31
I. KTAP
NE LKELER NE DE DELER DOUTANDIR
Birinci Kitabn zeti......................................................................43
1. Doutan Kurgusal lke Y oktur........................................... 45
2. Klgsal (Pratik) lkeler Doutan D eildir....................... 72
3. Kurgusal ve Klgsal Doutan lkeler zerine
Dier D nceler................................................................. 100
II. KTAP
LKELER
kinci Kitabn zeti.................................................................... 131
1. Genel Olarak deler ve Kkenleri.......................................133
2. Yaln deler............................................................................ 154
3. Yaln Duyu deleri................................................................158
4. Katlk desi........................................................................... 161
5. Birden Fazla Duyu ile Gelen Yaln deler....................... 168
6. Duyumun Yaln deleri....................................................169
7. Hem D Duyum Hem Duyumdan Gelen
Yaln deler............................................................................ 171
8.
.
9.
10.
11.
12.
13.
E V R Y E N S Z
Locke'un dostu ve ham isi, Pembroke'un sekizinci kontu (1656-1733). Thomas Herbert "nsan Bilgisinin lkeleri" adl alm asn ona adayan Berkeley iin de ayn nem i tamaktayd. Onun dnem inde Pembroke ok yk
sek m evkilerde bulundu ki zaten m etafiziki Cherbury ve airG eorge Herbertin de yesi bulunduu bir aileden geliyordu. Locke D enem e'sini ona
adad zaman (1690) Kraliyet M eclisinin bakanyd Thom as Herbert.
1676'da L ockeun alm ak zere ekildii ve D enem enin ilk taslan ta
mamlad yer olan M ontpellier'de Locke ve Pembroke iyi dost oldular.
Sonralar, Locke'un, B ay Herbert ve Lord Pembroke adnn getii bir sr
mektubu oldu.
10
John Locke
tesinde kurgulara sahip biri olarak tanndnzdan, bu Deneme'nin amacn takdir edip onaylamanz; en azndan okunmadan
hkm giymesinin engellenmesi ve aksi takdirde genel anlayn
bir lde dna kt iin zerinde dnlmeye demez
grlecek blmlerin biraz olsun nemsenmesi sonucunu do
uracaktr. Kafalarnn iini, taktklar perukalar gibi, modaya
gre deerlendiren ve hi kimseye kabul grm retiler d
na km a hakk tanm ayanlar arasnda "yenilik" korkun bir
sutur. Doruluk ilk ortaya kt hibir yerde hemen kabul
grmemitir; yeni fikirlere, srf genel anlaya aykrlndan
dolay kukuyla baklr ve genellikle kar klr.3 Fakat do
ruluk da tpk altn gibidir; madenden yeni karldnda de
ersiz diye bir kenara atlamaz. Ona deerini, eski bir anlay
tarz deil, deneme ve inceleme uralar kazandrr; henz ge
nel kabul grmediyse de aslnda doa kadar yal olabilir ve
ondan daha az gerek deildir. imdiye dek bilinmeyen doru
luklara ilikin geni ve kapsaml keiflerinizden bir ksmn,
tmyle gizlemekten kanacanz birileri yoksa, aklamay
istediiniz her an, bunun nemli ve inanlr rneklerini sunabi
lirsiniz. Bu Deneme'yi size adamam iin yalnzca bu sebep bile
yeterliydi; bu kadar yeni, ak ve bir nebze retici kldnz
mkemmel ve ok kapsaml bilgiler sisteminin baz ksmlar ile
denemem arasndaki bir para uyumdan hareketle, urada bura
da sizle benzeen dncelere sahip olmakla vnmeme izin
3
L ocke D enem e'siyle yeni bir atak yaptnn bilincindedir. Getirdii yenilik
daha nce M olyneux ve dier merakl okuyucularda kabul grmt. D o
utan ideler ve apriori (yalnzca akla bavurularak) kuramlamaya bu yeni
saldn, Locke'un kr otorite ve bo szlere kar byk ayaklanmann n
clnn gstergesi idi. Stillingfleet onu akl yolunu deil de ideleri kul
lanarak kesinlie varmaya alm akla sular. Lee, Anti-Scepticism de, D e
nem e nn yepyeni bir dille yazldndan yaknr. Locke'un tm evarm a,
ancak iebak yaklam da okullarn szel uslamlamalar ve H obbes ve
Gassendi'nin deneysel materyalizmine kart bir yenilikti. Fakat D enem e'nin
zgnl yazarnn gl kiiliinden kaynaklanmaktadr aslnda.
11
12
John Locke
O K U Y U C U Y A S E S L E N 6
Okuyucum,
Sana sunduum, bo ve skntl saatlerimde oyalandm
eylerin bir toplamdr. Kendini kabul ettirme ans olur da be
nim yazarken aldm hazzn en azndan yarsn sen de okurken
duyabilirsen, ben hastalmdan kaynakl ektiim aclar daha
az hissettiim gibi sana da paray biraz olsun unutturacaktr. At
macasyla tarla kuu ve sere avlayan sradan biri, av partisinde
ahin ile avlanandan daha nemsiz bir avcysa da daha az sporcu
deildir: "Anlama Yetisi"7 zerine yazlan bu deneme'nin ieri
ini ok az bilen biri de onun ruhun en yksek yetisi olduundan
baka, her eyin stnde ve daha sreen bir haz ierdiinden
habersizdir. Bu yetinin doruluk aray (scak) takibin ok b
yk zevk verdii bir tr avclktr.8 Zihin bilgiye doru att her
admda yeni ve en azndan zamannn en iyi keiflerinde bulu
nur.9
Tpk gz10 gibi anlama yetisi de nesneleri yalnzca kendi
gr alannda deerlendirerek, bilinmediklerinden gzden
6
7
14
John Locke
16
John Locke
17
18
John Locke
19
20
John Locke
21
22
John Locke
23
24
John Locke
25
26
John Locke
27
28
John Locke
29
G R 1
1.
nsan duyularyla alglad dier varlklar zerinde bir
yere koyan ve bu duyular dnyasnda egemen klan,2 onun "an
lama yetisi"3dir ki (bu yeti) sekin doasyla bile aratrma a
balarmza kesinlikle deecek bir znedir. Tpk gz gibi, anla
ma yetisi de grme ve alglamamz salarken kendisinin ayrdnda deildir; onu kendi dna karp kendi nesnesi4 haline
getirmekse youn bir ura ve ustalk gerektirir. Ancak, bu s
rada yolumuza ne tr glkler karsa ksn ve kendimizi
bizden gizleyen ne olursa olsun undan eminim ki, zihinleri
mize salabileceim iz her k, anlama yetilerim izle ulaabile
ceim iz her bilgi dier nesnelerin aratrlm asnda ok haz
verici olmann yannda dncelerim izi ynlendirmede de b
yk yarar salayacaktr.5
1 Coste'un Franszca basksna sadk kalarak Giri blmn I. Kitaptan
ayrdm, ki bu D enem e'nin yapsna daha uygun bir dzenlem e.
2 "Scientia et potentia humana in idem coincidunt," Bacon, Nov. Org.
3 Locke'a gre anlama yetisi insann idelere sahip olm as, var olan konusunda
sezgisel, tantlanabilir ve olas nerm eler oluturmasn salar. nsann
doruluk ve yanlg ile bantlarnda tem silci bir yetidir.
4 Locke insann anlama yetisinin de evrendeki dier nesneler gibi aratrlabileceini ileri srer. Ancak anlama yetisinin kendisinin bilgi arac ve ayn
zamanda ie bak yoluyla anlalabilen bir nesne olduunu da belirtir.
Tm insanlar balangta dikkatlerini d nesnelere yneltm eye yle al
mlardr ki ie bak ya da iduyum da bu alkanla kar durmak z o
rundadrlar.
5 Hume'a gre, "Tm bilim ler insan doasyla bir bant ierirler ve bir l
de insan ilm ine dayaldrlar: nk hepsi de anlama yetisinin kapsamndadrlar ve insanlarn gleri ve yetileri yoluyla aratrlr ve yarglanrlar."
{nsan D oas zerine B ir ncelem e, G iri)
32
2.
u halde, inan, san ve onay6 kavramlarnn derece ve
temelleri ile birlikte insan bilgisinin6 kken, dzey ve kesinliine
ilikin bir aratrma yapmay amaladmdan imdilik zihnin
fiziksel incelemesini7 bir yana brakacam; ayrca zihnin z
n8 aramak ya da organlarmzla bir duyuma9 erimek ve anlama
yetimiz erevesinde bir ideye10 varmakta rol oynayan tin hare
ketleri11 ya da beden bakalamlarn incelemek ve de bu ide
lerin, biri ya da tmnn, maddeye bal oluumlar ierip ier
mediini irdelemek iin zaman harcamayacam.12 Tm bunlar,
ne kadar merak uyandrc ve elenceli de olsa, u anki amacma
uygun olmadklarndan, dikkate alamayacam zihinsel kurular
dr yalnzca... Bu durumda bir insann kavrama yetilerini, ilgili
olduklar nesneler13 alannda ele almak yeterlidir. Eer bu ta
rihsel, ak yntem 14 ile eylere ilikin kavramlarmza anlama
6
Locke'un kulland anlamda bilgi gen ellik le mutlak kesin olana karlk
gelirken, yarg, inan, san ve onay olaslk ierir. B ilgim izin kkeni ile
insanlarn sezgili olm aya baladklar zaman ve koullar ile insann anlama
yetisinin aama aama olgulara ilikin bilgilerini edindii kaynaklardr
vurgulanmak istenen.
7 Fiziksel incelem e; anlama yetisinin edim sel ilemlerinin i bilinci yerine
fiziksel organizma gerekesinde incelenm esi demektir.
8 nsandaki gerek zihinsel z maddesel ya da tinsel mi? Tanr insan orga
nizm asn z-bilinle donatm mdr yoksa her insana bir tinsel tz m
balam tr? Sorularna yant verm eyi amalar.
9 -10 Dduyum u duyularla gzlem lenm esi gereken organizm a ile, ideleri zbilin yardmyla allm as gereken anlama yetisiyle ilintilendiriyor. II.
Kitap, I. Blm , 23, D Duyum zerine yazlanlar ve Giri, 8, de zerine
yazlanlara baknz.
11 Eski filozoflardan bazlar ve Descartes'n d alg, bellek ve duyusal hayal
gcnn aklanmasnda delil gsterdii can tinleridir burada sz edilen.
12 Hobbes'un rnekledii fizyolojik psikoloji de dahil ontolojiyi reddediyor ve
insann anlama yetisini organik bantlarndan koparyor. Stewart, "keke
L ocke bu kararnda daha srarl olsayd" diyor; "Bylece deneyim i organik
ilevler erevesinde aklamaya daha az eilim gsterirdi."
13 N esneler yani ideler. Bu, insann anlama yetisinin organizmas kapsamnda
yorumlanmasndan baka bir anlam tamayan, Locke'a zg bir genel epis
temolojidir, yoksa bilginin doasna ilikin ayrntl bir analiz deildir.
14 Bu yntem le anlama yetisinin nesneleriyle en yksek bantlar kapsa
mnda yeterince ele alnabildii ne srlmektedir. Bu, soyutlanan eyin
mantksal zm lem esinin tersine olanlar zaman erevesinde gzlem lem e
yntemidir.
Giri
33
15
16
17
18
V. Kitap
IV. Kitap, I-XIII Blm ler
IV. Kitap, X IV -X X . Blmler
Denem e'nin asl am ac kukuculua kar tepkiyi gsterm ek deil nyar
glar datmaktr; zgr dnceyi tevik etmektir. Hume Locke'tan nce
gelm i olsayd, L ocke bu konuya daha ok Reid'in muhafazakr bak
a syla yaklard.
19 Bu 4. kitabn zel konusudur.
20 2. kitabn konusudur
21 insan bilgisinin ya da mutlak kesinliin temeli ve snrlar 4. kitabn ilk 13
blmnde irdelenmektedir.
34
Giri
35
5.
Anlama yetimizin kavrama alan eylerin uzamna gre
olduka darsa da, dnya denen byk konamzn dier sakin
lerinin zerinde bir dzeyde bilgi sahibi kldndan, varlmz
borlu olduumuz cmert yaratcmz gzmzde bytmekte
imdilik haklyz.24 nsanolu Tanrnn onun iin uygun gr
dkleriyle yetinmeyi bilecek akla sahiptir; nk Tanr insanlar
yaam kolaylatrc eyler ve bir erdem bilgisi ile donatm,
bu dnyada rahata erdirici koullar ve daha iyiye giden yolu
kefedebilecekleri bir noktaya koymutur. eylerin kusursuz ya
da evrensel kavran iin bilgileri ne kadar yetersizse de yara
tclarnn ve kendi ykmllklerinin ayrdna varmada duy
duklar byk kayglarn ayakta tutmaya elverilidir. Yaradlarna arszca bakaldrmaz ve ellerindeki nimetlerde savurgan
lk yapmazlarsa, insanlar zihinlerini dolduracak yeterince mal
zeme bulabilir ve yeteneklerini eitli, ho ve doyurucu alan
larda kullanabilirler. ok yetenekli olmalarna karn zihinleri
mizi yalnzca bize yararl olan eylere ynelteceimiz durumda
darlndan yaknmakta pek de hakl olmayz. Bilgimiz getirile
rini kmsemek ve bize verili amacna ulamada gelitir
mekten kanmak iin snrlarn zorlayan bir eylerin varln
bahane edersek bu ocuka bir arszlk, balanmaz bir tavr
olur dorusu. Mum nda iini yapmam olan tembel ve
kstah bir hizmetkrn gn nn olmamasn mazeret olarak
getirmesi kabul edilemez. imizdeki Kutsal Mum25 tm ama
24 Locke insann bir dereceye kadar varolana ilikin anlama yetisi tadn
ancak bunun dzeyinin zihinsel gelim e ve deneyim olaslklar paralelinde
herkese gre deiiklik gsterdiini kabul eder, ilerlese de tamamlanmayan
deneyim e bal eksikli bir anlama yetisidir yine de, ona gre.
25 nsan tini Tanrnn mumudur. (Sleym an'n M eselleri Kitab X X , 27) Sez
gisel akln iin kullanlan bu "mum" benzetmesi L ockeun ok sevdii
vaiz Chichcote tarafndan da biliniyor. Culverwell de "Tanr tm insanoullarna akll ruhlar fledi ki bunlar onlar aydnlatacak bir sr mum
gibidirler. (Doann I, sf: 29) Bu ifade insanda sakl bulunan, Tanrsal
ya da evrensel kendiliinden apak akln bir paras olan akla karlk
gelm ektedir. Karanlkta yolum uzu bulmaya alrken bu evrende apak
stn akln nm z aydnlatr.
36
Giri
37
7.
Anlama yetisi konulu bu Deneme'ye ebelik yapan ite bu
yaklamd. nsan zihninin fazlasyla yatkn olduu eitli so
rular yantlamann ilk admnn anlama yetilerimizin bir ince
lemesine girimek, kendi glerimizi irdelemek ve uygulanabi
lirliklerini grmek ile atlacan dndm. Bunun ncesinde
yanl bir balangta idik ve varln koca okyanusuna dn
celerimizi salm halde bizi en ok ilgilendiren doruluklar
evresinde kendimizden emin, rpnp durmutuk bana gre.
Sanki bu snrsz alan anlama yetimizin doal ve kuku duyul
maz egemenlii altndayd ve onun kararlarndan bamsz ya da
kavrama kapsam dnda kalan hibir ey yoktu. Bu durumda,
kapasitelerini aan aratrmalara ynelen, dncelerini salam
bir zemin bulamayacaklar derinliklere salan insanlarn kesin bir
zme kavumayacak, belirsizlikleri pekitirip tam kukucu
olmalarna yol aacak sorular ve tartmalar retmeleri kanl
mazdr. Aslnda, anlama yetimizin kapasitesi iyice irdelense,
bilgimizin snrlar kefedilse, eylerin karanlk ve aydnlk
yzlerini ayran ve kavranabilen ile kavranamayan arasnda yer
alan ufuk izgisi belirlenseydi insanlar aka bilgisiz olduklar
noktada ok daha az hayflanrken dncelerini bildiklerine
yneltir ve hakknda daha stn ve emin bir biimde tartrlar
d. 1
30
iermediini
Burada
akl ud
olar a t Hnvot i uugd cpKi
V ^ n c u ig l unutmamalyz.
u uuaay z,. D
u a u a au
ua-
hir<v<J
knskn J
1
38
8.
nsann Anlama Yetisi zerine yaptm bu aratrmann
douuna ilikin sylenecek ok ey olduunu dnmtm.
Fakat ncelikle, okuyucumdan, deneme boyunca grecei zere,
"ide" szcn olduka sk kullandm iin zr dilemeliyim.
Bana gre, bu terim, bir insan dnrken anlama yetisinin nes
nesi haline gelen eyleri simgeliyor; bu yzden de dnme
ediminde zihnin kullanlabildii imge, kavram, tr ya da baka
herhangi bir ey ile denmek istenenin dile getirilmesinde "ide"yi
kullandm.32
32 Locke'da ide, insan zihninin i ya da d duyu verisi olarak dorudan kav
rayabilecei her eyi kucaklayan en geni genellem eye ait bir terimdir. Tam
eanlam lsn bulmak gtr ancak "grn" en yakn anlamdadr.
Locke'un ilk ii zihni dolduran bileik ideler ya da toplu grnleri yaln
ya da indirgenem ez elere ayrp bilinte belirlem eleri ve kiplem elerini
irdelemeleridir. Alglam a, im gelem ler ya da hayaller ve soyut kavramlar
Locke'un idesinin trleridir ki Plato'nun ide diye adlandrd duyular st
ilk rnekler, Kant'n akn akl ideleri, H egel'in mutlak idesi ile kartrl
mamas gerekir. Ayrca Locke'da ide bilgiyle kartlk ierir. O ysa B ay J.
S. M ili onlar kartrr. (M antk, I. Kitap, IV 3) deler ya da grnler
(fenom enler) bilgide ayrlmaz edir: Bilginin kendisi de bunlarn bant
larnn algs ya da sezgisidir. Bu alg ya da sezgi olmadan ideler anlal
mazlar; Ancak soyutlama yoluyla bilgideki bantlarndan ayr olarak d
nlebilirler ki Locke ikinci kitabnda bu yola gitmitir. Locke D enem e
sinin bu parolas ile ne dem ek istediini, kendisini yeni ideler yolu kar
makla sulayan Stillingfleet ile tartmasnda aklar ve savunur. "Dn
celere sahip olmakla idelere sahip olm ak ayn eydir benim iin; ve s z
ckleri anlalr biim de kullanan herkes de idelere sahip olduunun bilin
cindeyse idelerin zihindeki varl dikkate alnmaldr" diyor. Stillingfleet'in idelerle kesinlik ve olasla ulam a konusundaki sz, "Byle yap
mamann yeni bir yolu" eklindeydi ve Locke buna yant olarak, "idelere
sahip olm ak, yalnzca, kabul ettiim iz doru ya da yanl bir nerm eye
ilikin bir anlam yakalam olmaktr" diyor. Locke'a gre "bu yeni ideler
yolu ile eski anlalr biim de konum a yolu hep aynyd ve ayn kalacak
tr." delere kar k szckler konusunda bir tartma olarak gryor.
Fakat ideler deil de kavramlarn ne srlmesi durumunda bu kar k
n yalnzca kavramn dile getirmek istediinden daha dar bir kullanm
ierm esi ynnde olduu ortaya kar, diyor. Locke'un "kavram" terimi
kark m odlar dedii ideler snfna karlk geliyor. "Krmz ya da bir at
kavram krmz ya da at idesi ile ayn anlam tamaz; fakat tersini s y le
yenlere de kar kmam nk szckler konusunda o kadar m klpesent
deilim." (Yant, s. 69). Bir eyin idesine sahip olmak onu alglamak, im
gelem ek ya da dnmektir; idesini tamamaksa hi alglam am ak ya da
Giri
39
I. Kitap
NE LKELER
NE DE DELER DOUTANDIR
B R N C K T A B IN Z E T
Deneme'de bu ilk kitap Locke'un, insanlarn her eyden ha
bersiz doduklarn gstererek, insan idelerinin tarih ve kkeni,
bu idelere kaynaklk eden kesin bilgi ve sanlara getirdii ak
lam alara ilikin bir al niteliindedir. Tm bunlar u zemin
lere oturtulmaktadr:
1. Kurgusal ya da klgsal (pratik), insann doutan doru
luunun bilincinde olduu hibir nerme yoktur.
2 Akl ana ermi olanlar iin de bu geerlidir.
3. Zihnin bilincinde olmad bir eyin doutan orada ol
duunu kabul etmek bir elikidir.
4. Bilgi, oluumunda, ak ilkeler ieriyorsa da, bu onlarn
doutanln kantlamaz, hatta rtr.
5. Delil gsterilen doutan ilkelerden herhangi birinin an
lam ve doruluunun bir bilinci ile domu olmamzn
bilgi ve onaya doru atlan gerek admlarn belirleyicisi
olmad kantlanabildiinden, "ak ilkelerin doutanl" varsaym geersizdir. Ayrca doutan ideler olmak
szn doutan ilkelerin varlndan sz edilemez; fakat
zdelik, nicelik, tz ve hepsinden te Tanr idelerimiz, ki
varsa doutan olmaldr, aka deneyime baldrlar.
Bylece olgulara aykr ve yersiz doutan ilkeler varsa
ym "tembelleri aratrma skntsndan, kurtard" ve
bu biimde kabul edilen her ey zerine gidilmesini dur
durduundan rabet grmtr; yle ki, "doutan ilkele
rin sorgulanmamas gerei" ilkeler ilkesi olmutur.
1. BOLUM
DOUTAN KURGUSAL LKE YOKTUR
1.
Baz insanlar1 arasnda, anlama yetisinde belli doutan
ilkeler olduu yolunda; kimi birincil kavramlar, k o i v o i e v v o a ,
ve harflerin bir biimde insan zihnine damgalanm olduklar ve
ruhun bunlar varoluunun en banda edinip kendisiyle birlikte
dnyaya getirdii biiminde yerleik bir san vardr.2 nsanlarn
1
50
erine
ir Deneme
51
52
53
54
55
56
57
58
59
60
61
62
63
21.
Fakat "terimleri duyulup anlald an nermelerin
onaylanmas" zerine sylenecekler bitmedi henz. Bu durumu
doutanln deil de tersinin bir gstergesi olarak ele almak
uygundur diye dnyorum. nk baka eyleri anlayan ve
bilen kimi insanlarn kendilerine sunulana dek bu ilkelerden ha
bersiz olduklar ve bakalarndan duyana kadar da dorulukla
rn bilemeyecekleri dile getirilmektedir. Doutansalar, doal
bir izlenimle anlama yetisinde yer alan bu ilkelerin nceden bi
linmemeleri durumunda onaya sunulmalarna neden gerek du
yulmaktadr? Sonradan sunulmalar onlar zihinde doann yap
tndan daha ak bir hale mi sokuyor? yleyse, bir insan
retildikten sonra onlar ncekinden daha iyi biliyordur; bu ilkeler
bakalarnca retilince doa izlenimiyken olduundan daha
ak, anlalr bir kla brnyordur.51 Bu karm doutan
ilkeler sansna uymuyor, ok az bir etki alan brakyor; fakat
bir yandan da ne srlenin tersine, tm dier bilgilerimizin te
melleri olmaktan karyor doutanl varsaylan ilkeleri...
nsanlarn kendilerine sunulan bu ak doruluklardan ounu
nceden biliyor olduklar inkr edilemez: u da var ki, zaman
zaman daha nce bilmedikleri ve o ana dek hi sorgulamadklar
bir nermeyi bilmeye baladklarn da grrler: Burada ner
menin doutanl deil, ieriindeki eylerin nemsenmesinin, ne zaman ve nasl dnlmeye baland konusunda
baka trl bir yaklama meydan vermemi olmas sz konu
sudur.52 [Terimleri53 ilk duyulduu ve anlald an onaylanan
51 "nerildiinde onay" burada, kiinin kendi bana akl yoluyla anlay
yerine insani otoriteye boyun em e yani bir kiinin nerisi ile onay verme
diye yorumlanmaktadr. Bu otoritenin ana ilkelerine ynelik yeni ve yersiz
bir soru ortaya koyar; bylesi yarglar her naslsa bilincim ize sokuldukla
rnda, yanl olm a olaslklar bizce mutlaka sam a grlm eli mi, grl
memeli midir?
52 Zihinsel adan zorunlu ya da apak olan doruluklar burada da, dou
tansalar doduumuzda tmyle bilincinde olm am z gerektiini syledii
doutan doruluklarla karlatrlmaktadrlar.
53 2. baskda eklenmitir.
64
65
66
67
68
69
27.
Szn ettiimiz genel ilkelerin ocuklar, aptallar ve de
insanln byk bir ksmnca bilinmedii zerinde yeterince
ikna olduk; apak ortadadr ki, bunlar ne bir evrensel onaya sa
hiptirler ne de birer genel izlenimdirler. Burada da doutanlklann rten bir nokta var: Eer bu ilkeler doutan ve doal
izlenim iseler zihinlerinde henz hibir izlerine rastlamadmz
insanlarda en ak ve belirgin biimde ortaya kmaldrlar.
Bence, en gl ve etkili biimde kendilerini gstermeleri gere
ken insanlarca en az bilindiklerinden doutan olamazlar demek
salam bir iddiadr. Dier insanlar arasnda gelenek ya da alnt
sanlarla en az bozulmu olan ocuklar, aptallar, yabaniler ve
okumam insanlar zerinde renim ve eitimin biimlendirici
etkisi, doann ilemi olduu belirgin yazlar zerinde yabanc
ve ezberlenmi retilerin kartrc eklemeleri olmadndan,
zihinlerinde bu doutan kavramlar herkesin ayrmsayaca bi
imde belirmelidir.63 Bu ilkelerin doutan aptal insanlarca tam
olarak bilinmesi beklenebilir, nk bu ilkeler ruha dorudan
ilendiinden yaradlla bir bant tamazlar; dier ilkelerle
ayrldklar nokta da budur. Doutanlk yanllarnca, tm bu
doal k parltlar (byle bir ey varsa), gizleme becerileri
olmayanlarda tm gcyle yaylmal ve orada olduklarndan hi
kuku duyulmamaldr, diye dnlebilir. yi de o zaman o
cuklar, aptallar, yabaniler ve kara cahillerde hangi genel ilkeler,
bilginin hangi evrensel (tmel) ilkeleri sz konusudur? ok az
63 "Doutan" baka trl anlaldnda ters sonu kar. nsan zihni ve
eylerin doasnda sakl olan ilkeler onlara ynelik refleks dikkat ile bi
reylerin bilincinde aa kar. Fakat ocuklar, aptallar, yabanllar ve e i
tim siz insanlar buna meydan vermez; kendi bedenleri ve d dnyaya dik
katlerini yneltirler. Soyut matematik ve mantk doruluklar bir anlamda
bizde ve eylerin doasnda vardrlar, nk onlar kavrarken apaklkla
rn alglarz; yine de doruluklarnn sezgisel algsna yol amaya ynelik
zihinsel yetiyi kullanm alyz. ocuklar, belki, doruluktan, rastlantsal
arm ve alkanln pekitirilm esi ile daha az saptrlabilirler, ancak
yine de filozoflar gibi bilgi ve yaam n dayand kesin doruluklar ortaya
karmay beceremezler.
70
2. BOLUM
KILGISAL (PRATK) LKELER
DOUTAN DELDR1
1.
nceki blmde kurgusal ilkelerin gerek bir evrensel
onaya sahip olmadklarn kantlamtk, ki bu durumda klgsal
ilkelerde bu ok daha belirgindir! "Bir ey ne ise odur denli
genel ve hazr bir onay bulabilecek ya da "ayn eyin hem var
hem de yok olmas imknszdr" kadar ak bir doruluk olabi
lecek ahlaksal kural rnei vermenin g olduunu dnyo
rum. Anlalan o ki, ahlaksal ilkelerin doutanl ve zihinde
doal izlenimler olarak yer aldklar, kurgusal ilkelere gre ok
daha kuku uyandrcdr.2 Yalnz, bu biimde doruluklar
glgelenmez; ayn lde apak deillerse de ayn lde do
rudurlar. u var ki yukarda verdiimiz kurgusal ilkeler kendile
rinde akken ahlaksal ilkeler doruluklarnn kesinlii asn
dan akln ve zihnin aracln gerektirirler. Zihne yazl harfler
gibi belirgin deiller: yle olsalard, kendi apaklklaryla ke
sin, herkese bilinir bir varlk gsterirlerdi. Ancak bu onlarn
doruluklar ve kesinliklerini tehlikeye sokmuyor; "bir genin
as iki dik aya eittir" nermesinden daha zayf da deiller
1
L ocke, zihne ilk bata bilinli olarak ilen m i bir doutan yasa ile ba
langta bilinm ese de doal yetilerim izi doru kullanarak apaklklaryla
kavrayabileceim iz, eylerin mantnda yer alan bir zihinsel zorunluluk
arasndaki fark yineliyor. Bu son gruba Locke, yanl ve dorunun lm
sz ve deitirilem ez doasn sokuyor.
4 Soyut etik farklarn sreklilii ve deim ezlii ile belirlenen, soyut ahlak
llk sonularnn tantlanabilir karakteri Locke'un gzde bir kurgusudur, ki
M olyneux bir seferinde bunu etik bir sistem haline getirm eye tevik eder
Locke'u ve yle yazar: "zerinde srarla durmam gereken bir ey var ki
o da dnyaya, D enem e'de sklkla geen, ahlaksal ilkelerin matematiksel
yntem e gre tantlanabilir olduuna dair, imalardan yola klarak hazr
lanm 'Ahlak B ilgisi zerine Bir Incelem e'ye kavuturmay dndr
m eye almak. Bu kesinlikle ok uygun; fakat bu i yalnzca sizin kadar
ak ve seik bir dnr tarafndan stlenilm elidir ve bunu grmekten da
ha fazla istediim bir ey yoktur." (M olyneux'tan Locke'a, A ustos 1692)
L ocke yle yantlar, "Bu konuyu dnrken ahlaksal ideler konusundaki
grm le ahlaklln tamtlanabilirliini grdm dnm olsam da
bunu yapp yapamayacam baka bir sorundur. Bay Nevvton'un tantlanabilirliini gsterdii eyi herkes tamtlayamamtr." M olyneux tekrar kar
lk verir, "Sevgili Baym , ricam yinelem em e izin verin; bana inann ki
bu sizin iin en yararl ve onurlu ilerden biri olacaktr. K itabnzn birok
yerinde bu konuda deindikleriniz olaanst ilgin: 129. sayfadaki 45.
ksm okuyan (2. Kitap, 21. Blm ) ayn esiz kalem den ayn trden ey
leri bir daha okumak iin yanp tutaacaktr." Locke sonunda sal ve
yan neden gstererek bu byk/klfetli i iin balanm asn ister ve
ekler: "ncil o kadar mkemmel bir etik bilgisi iermektedir ki insann hiz
metini keiflerinde daha kolay ve aka grebileceinden bu aratrmadan
uslam lama mazur grlebilir. Bu, eylem leri iin uygun bir kural olduundan
ona uyan ve daha da cahil kald dier aratrmalarda sahip olduu g ve
zamann ok azn yneltebileceini dnen bir insann zrdr." L oc
ke'un ahlaklln matematik kadar tantlanabilir olduu sav Cumberland
tarafndan onaylanr. D oa Y asalar zerine, 1. Blm , 7, 8; 4. Blm , 4.
K sm . Bak: Reid, Z ihinsel G ler zerine Denem eler, (7. Blm: 2)
5 "Aratrmakszn" Locke'un, doutanln, tembeli aratrma skntsn
dan kurtarmaya ve bireyi doutan ilkeler perdesi altnda doduumuzda
hibir aba gsterm eksizin edinildikleri sylenen bu nyarglarn tutsa
74
2.
Btn insanlarn anlat ahlak ilkelerinin bulunup bu
lunmad zerinde karar insanlk tarihinde az ok uzmanla
m ve kendi bacalarnn dumanlarndan tesindeki dnyay da
gzlemlemi olanlara brakyorum. Doutan olmas iin ge
rektii gibi sorgusuz sualsiz kabul edilmi klgsal doruluk ne
rededir?6 Adalet ve szlemelere ballk ou insann zerinde
anlat ilkeler gibi grnmektedirler.7 Bunlarn haydutlarn
inine kadar girdii dnlmektedir; acmasz caniler arasnda
da adalet inanc ve kurallar yaatlmaktadr bu dnceye gre,
ki yasad insanlarn da kendi aralarnda bunlara uyduklarn
kabul ediyorum ancak onlar iin kurallar doann doutan ya
salar deil yalnzca topluluklarnn uyum iinde davranmasn
salayan zorunluluklardr.8 te yandan bir ekya arkadana
adil davranan, kendisi gibi olmayan masum bir insan soyan ve
ldren bir insann, adaleti klgsal bir ilke olarak benimsedii
de sylenemez dorusu. Adalet ve drstlk ortak toplumsal
balardr; dolaysyla kendileri dndaki dnyadan kopuk ya
ayan sulular ve soyguncular arasnda da aralarndaki birliin
bozulmamas adna adalet inanc ve kurallar korunmaldr. Fa
kat kimse kp da, dolandrclk ya da yama ile yaamlarn
srdren bu insanlarn kabul ettikleri ve onayladklar adalet ve
drstlk ilkelerine doutan sahip olduklarn syleyebilir mi?
3.
Yaantlarnda ters dtkleri eylere zihinlerinin sessiz
onayyla evet dedikleri ne srlebilir. O zaman derim ki, in
sanlarn eylemleri kendi dncelerinin en iyi yorumlardr. u
da var ki, ou insan davranlar, bir ksm da sylemlerinde,
bu ilkeleri sorgulad ya da yads iin evrensel onaydan sz
edilemeyecei gibi (yalnzca yetikin insanlar kapsamnda bak
sak da) bunun sonucunda doutan olduklar karmna da va
rlamaz. Ayrca, doutan klgsal ilkelerin yalnzca niyette
kaldn dnmek de ok tuhaf ve akl ddr. Doadan gelen
klgsal ilkeler uygulanmak iin oradadrlar ve doruluklarnn
kurgusal onay yannda eylem ile bir tutarllk iermelidirler;
yoksa kurgusal ilkelerle hibir ayrmlar kalmaz. Evet doa in
sana bir mutluluk istei ve mutsuzluktan nefret duygusunu a
lamtr: Bunlar gerekten de (olmas gerektii gibi) tm ey
lemlerimizi durmakszn etkileyen ve biimlendiren doutan
klgsal ilkelerdir ve her yata, her insanda bunlarn evrensellii
ve deimezlii gzlemlenebilir:9 Ancak bu ilkeler anlama ye
tisindeki doruluk izlenimleri deil yalnzca iyiyi isteme ei
limleridir. nsanlarn zihinlerinde ilenmi doal eilim ler ol
duunu, en bataki duyu ve alg rneklerinden kaynakl olarak
insanlarn baz eylerden holanrken bazlarndan holanm a
dklarn, kimi nesnelerden kanrken kimilerine yneldiklerini
yadsmyorum, fakat bu, yaantmz dzenleyen bilgi ilkeleri
9
Haz duygusunun srmesi ve geri gelm esine ynelik doal arzumuz ile ra
hatszlk (sknt) duygusundan nefretim izde L ocke doutan olduunu
kabul ettii bir eilim rneine rastlar, nk biri ya da dieri, bilincine
varlr varlmaz, klgsal olarak etkinlik kazanr. Bu doutan eilim in in
san eylem inin en yksek gdleyicisi olup olmad rnein 2. Kitap 21.
Blm 'de ele alnmaktadr. Ayrca insanlar bu doutan eilim kapsamn
daki uygulamalarnda ve yakn ve belirgin dller ile cezalara gre uzaklk
hesaplarnda farkllarlar ya da sklkla yanlrlar; fakat bu yarg fark
eilim in doutanl ile eliik deildir. "nsanlar kendilerini honut
edene doru ve ac verenden uzaklam aya ynelik doal bir eilim tarlar.
Bu evrensel gzlem kesindir. Fakat ruhun ahlaksal iyiye doru ve ahlaksal
ktden geriye doru byle bir eilim i benim gzlem im e dahil deildir;
dolaysyla kabul edemem." (Locke Klliyat, 1699)
76
77
78
80
81
22
23
24
25
26
27
82
84
86
88
. i c
90
92
93
20.
Doutan ahlaksal ilkelerin eitim, grenek ve evre
mizde srekli konutuumuz insanlarn genel sanlarnn etki
siyle krelebilecei ve en sonunda zihinlerde darmadan edile
bilecei yolundaki kar gre burada hemen bir yant verebi
lirim. Bu grteki insanlar kendi kiisel ya da bal olduklar
tarafn inanlarn evrensel onay diye nitelemeyi akla uygun
gryorlarsa tamam ama deilse bu ekilde ancak doutan il
keler sansn kantlayc bir dayanak grdkleri evrensel onay
savn rtmektedirler. Kendilerini doru akln tek sahipleri
gren insanlar sklkla insanln geri kalannn sanlar ve g
rlerini hesaba almayp kendi inanlarn genel geer gr
dklerinden aslnda evrensel onay da kendi sanlarndan yana
yontmaya heveslidirler. Bu durumda savlar: "Tm insanlarn
doru kabul ettii ilkeler doutandr; doru akln sahibi insan
larn benimsedikleri tm insanlka kabul gren ilkelerdir; bizler
ve bizim gibi dnenler asl akl sahibi insanlardr, ki gr
birliinde olduumuzdan ilkelerimiz doutandr" klna b
rnr; bu yanlmazla giden en kestirme yoldur. Yoksa tm in
sanlarn baz ilkeler zerinde nasl anlatn anlamak ok
gleir; bununla birlikte yozlam grenek ve kt eitimle
birok insann zihninde ypratlmayan ilke yoktur: Ksacas b
tn insanlar kabul eder ancak ou insan yadsr ve hie sayar bu
ilkeleri... Aslnda bylesi ilk ilkelerin varl pek iimize de ya
ramaz; arkadalarmzn sanlar ya da retmenlerimizin etkisi
gibi bir insan gcyle deitirilmeleri ya da silinmeleri sonucu
onlarsz kalmak kadar varlklar da pek bir ey ifade etmez bizim
iin: lk ilkeler ve doutan k zerine her ne kadar vgler
dizilirse dizilsin biz yine de onlarn varlndan habersiz karan
lk ve belirsizlik iindeyiz: Bu belirsizlik iinde kuralsz, eitli,
kart kurallar arasnda hangisinin doru olduunu bilmeden,
ister istemez doru yoldan sapmaya eilimliyizdir. Fakat do
94
95
96
98
3. BLM
KURGUSAL ve KILGISAL
DOUTAN LKELER ZERNE DER
DNCELER
1. Bizi doutan ilkelerin varlna inandrmak isteyenler
onlar toplu halde deil de nermeleri oluturan paralar ayr
ayr dnselerdi belki de doutan olduklarna inanacak kadar
ileri gitmezlerdi. nk doruluklarn yapta ideler doutan
deilse onlarn oluturduu nermelerin doutan olmas ya da
onlara ilikin bilgimizin bizimle birlikte domu olmas
imknszdr. deler doutan deilse zihnin o ilkelerin olmad
bir dnem geirmi olmas sz konusudur, ki o zaman bu ilkeler
baka bir kaynaktan gelmilerdir. nk, idelerin kendileri do
utan olmadnda onlara ilikin ne bilgi, ne onay, ne de zi
hinsel ya da szel nermeler var olabilir.1
2. Yeni domu bebekleri dikkatlice inceleyecek olursak,
dnyaya kendileriyle birlikte bir sr ide getiremeyeceklerini
1
K sacas aklla kavranlr nerm eler yine aklla kavranlr terimler ngrr.
Locke dnyann terimleri anlamdan yoksun nermelere inanmas istenerek
kartrlm olduunu im a ediyor. Sonu olarak Locke'un doutan ner
melere dm anl bir ide iin zorunlu kabul ettii bilin ve sahici anlay
ile uyum azlklaryla balantlandrlmtr. Fakat ilk eletirm enlerinden
birine gre, "zihnimizde tm tikellerin edim sel bir kavramyla beraber
doduumuzdan deil, adlar olan szcklerde ierilen eyler anlama yeti
sine sunulur sunulmaz bilinmelerini salayan doal bir yetiyle ve de eyle
rin kendileri ya da bakalarna iletilm elerini salayan szckleri bilir bil
m ez onlarn doruluklarn yarglamaya ynelik doal ve kanlm az bir
belirleni ile birlikte doduumuzdan idelere doutan deriz." (Lee, AntiScepticism , 1. Kitap, 4. Blm)
101
102
erine
ir Deneme
103
Locke zdelik, (ayn terimler ile dile getirilm esi gereken anlam) konu
sunda ok kafa yorar: (Bak: 2. Kitap, 27. Blm ) K iilerde aynla ilikin
grleriyle sonralar tartma konusu olm ay srdren Locke'un bir e le
tirisi ve bir savunmas iin bak: (Piskopos Butler, K iise l zdelik zerine
incelem e (1736) ve Perronet, Savunma)
Locke, somut uzamlarn sunulduu grme ve dokunma duyulan aracl
yla uzam idesinin bilinte doduunu, birlik ve sayy da bilincinde ola
bileceim iz her nesnede bildirilen kipler olarak kabul eder. (2. Kitap, 5.
Blm ve 2. Kitap 7. Blm)
104
erine
ir Deneme
Lord Herbert bunun doutan olduunu kabul eder. Bilinte iyice belirdi
inde zorunlu ve evrensel olarak alglanan bir idenin uzun sre bilincinde
olmayabiliriz.
Tanr idesinin doutan kabul edilm esi, Locke'un dndnden baka
zem inlerde de ve onunkinden farkl bir doutanlk ieriinde sz konusu
olabilir. Sonunda Locke'un da yapt gibi bu idenin ou zihinde karanlkta
kaldn ve bir sr aalk biim lere brndn gsterm ek kolaydr.
Fakat Tanr inanc evrende Akl ya da Buyruun deim ez stnl sa
nsnda gizli ise, doa bilim i ve tm yaam n dayand fiziksel dzen ya
da doal yasaya inanta bile, yani, doa dininin temeli olan bir inanta bile,
Tanrnn varl kabul edilir; oysa tinsel dzen ve ahlaksal amacn kesin
stnlne inan, tinsel ya da doast dinin temelidir. Tanrtanmazlk
evrende ve bizde akln, Platon'un ele ald dilsiz kukuculuu (inansz
l) olacak deillem esidir. F iziksel bilimin zorunlu nkabulleri ve daha
zorunlu ahlakllk n kabulleri gerekte, Tanrnn din kadar felsefenin de
ayn anda hem ba hem sonu olan ikin etkin Akl olarak varlna ilikin
nkabullerdir. M utlakl ngrlen doutan ilkeler konusundaki tm bu
sorgulama bylece son zihinsel form uyla dinsel sorguya dnm olur.
Fakat bu Locke'un bak as deildir. Ona gre Tanrnn varl, dodu
um uz ve rediim iz evrenin grnlerine ilikin herhangi bir aklam a
nn en son zeminidir; kendi olm akszn hibir eyin varlnn kantlanamayaca bir nkabul deil, kantlanacak bir savdr.
Locke'un Tanr bilgisi ve insann idesine ilikin dnceleri iin bu b
lmdeki 8-18 ksmlara ek olarak 2. Kitap, 15. Blm , 2-12. ksmlar, 23.
Blm , 21, 33-36. Ksmlar, 4. kitap 10. Blm e, ayrca insan bilinci ba
lamnda evreni en son nereye kadar yorum layabileceim iz konusunda da
C ollins'e Mektup, (29 Haziran 1704)a baknz.
105
106
erine
ir Deneme
107
108
erine
ir Deneme
109
110
erine
ir Deneme
112
erine
ir Deneme
113
114
erine
ir Deneme
115
116
erine
ir Deneme
'i'7
36 (Bak: 2. Kitap, 13. Blm , 17-20. Ksmlar, 23) Blm n birok ksm.
Buralarda tz idem iz, tikel tzlere ilikin idelerim iz ve bu idelerin nasl
olutuuna ilikin Locke'a ait grleri bulabilirsiniz.
37 Locke'un tm kesinlii ak ve seik ideler zerine oturttuunu kabul eden
Stillingfleet, "ak bir tz idesine sahip olm adm z sylerken kavram
mantksz bir sylem e sokuyor" der ve Locke, "bunu kabul etmiyorum,
nk inan konusunda kesinliin tek dayana olarak ak ve seik ideleri
grmyorum. T ze ilikin bir ak ya da seik idem iz olduunu sylem i
yorum; ancak yalnzca onu ne olduunu bilm ediim iz bir ey olarak gr
dmz sylyorum" diye yant verir. ( nc M ektup, sf: 3 8 1 ,...) A s
lnda tm grnlerinden ayr herhangi bir tze ilikin olum lu bir idem iz
olam az: Tz alglanan grnleri yoluyla ksmen grnr ve onun alg
land kadarndan sz edebiliriz.
38 Stillingfleet'in itirazlarna yant vermek iin drdnc baskda eklenm i
tir.
39 Bir eyin niteliklerini oluturan dier duyu verilerine ekli bir duyu verisi
olarak ele alndnda tz anlam sz bir terim olur; idelerin zihnim ize gir
mesini salayan yollardan zihne girmez. Fakat baka bir yerde L ocke, bir
bulank tz kavramnn ister istem ez insan zihninde oluturulduunu belir
tir. Stillingfleete, "Asla tz gibi bileik bant idelerinin i ya da d du
yumun yaln ideleri gibi olutuunu sylem edim . Zihnin kendi bana ba
nt ideleri kurabildiini ve b yle yapmak zorunda olduunu yadsm a
dm ... Niteliklerin kendi kendilerine nasl var olduklarn anlayam ad
mzdan diyorum ki tz vardr... Duyulur nitelikler kendileriyle birlikte tz
117
118
erine
ir Deneme
119
erine
ir Deneme
den yitirmi ve kr domu bir insan gibi bir daha hibir renk
kavram olmam. Kimse diyebilir mi ki bu insan zihninde kr
domu birinden daha fazla renk idesine sahiptir? Sanrm kimse
her ikisinin zihninde de renk idelerinin yer aldn sylemeye
cektir. Ne zaman kataraktlar kaldrlr, o zaman hi anmsama
d ancak iyilemi grme yetisiyle zihnine iletilen renk idele
rini nceki bir bilgi bilinci olmadan yeniden edinir. Bu ideler
artk karanlkta da geri getirebilecei ve zihninde canlandrabilecei eylerdir. Bu durumda, grnrde yokken, nceki bir bil
ginin bilinci yardmyla geri arlabilen tm bu renk ideleri
bellekte olduundan zihinde var kabul edilirler. Buradan yle
bir sonu kyor: Gerekte grnrde olmayan ancak zihinde
var olan bir ide orada yalnzca bellekte yer ald iin vardr;
bellekte yoksa zaten zihinde de yoktur; bellekte var ise, orada
belirdiine ilikin bir alg olmadan bellek araclyla edimsel
bir grn kazanamaz: Ksacas nceden biliniyordur ve imdi
anmsanyordur. Bu durumda, herhangi bir doutan ide varsa
zihinde bir yerlerde deil bellekte bulunmaldr; bellekte varsa
bir d izlenim olmakszn geri getirilebilir ve ne zaman ki zihne
ulat, ite o zaman anmsanr yani kendisiyle birlikte zihne ta
mamyla yeni olmadnn algsyla yansr. Zihinde ya da bel
lekte olan ve olmayan arasndaki deimez ve ayrt edici fark
budur; bellekte olmayan ne zaman orada belirirse tamamen
yeni ve bilinmeyendir; zihinde ya da bellekte olan ne zaman
bellekle arlrsa, zihin onu kendi iinde grr ve nceden ora
da olduunu bilir. Bu ekilde zihinde d duyum ya da i du
yumdan gelen izlenim ncesinde doutan ideler olup olmad
aratrlabilir. Akl ana erdii zaman ya da baka bir zaman
onlardan birini anmsam ve doduktan sonra hi yeni gelme
mi ideleri olan bir insana rastlamak isterdim. Zihinde, bellekte
olmayan ideler bulunduunu syleyen biri karsa ondan ak-
121
...
50 Leibniz'in belirttii zere doa bouna zihnimize doutan celer ilem e
zahm etine girmemitir; nk bu ilkeler olmakszn tantlamada edim sel
bilgiye ya da olgularn mantna ulamann yolu kalmazd ve yalnzca
hayvanlarn deneyim leri ile snrl kalrdk. Eksik nerme asmda (ka
rm) bulunduumuzda sakl bir terime (ncle) dayandmz gibi sonucun
geerlilii sakl nclle belirlendii her zaman doru ise bu doutan genel
ilkelere gveniriz. G elecek hakkndaki tm u s l a m l a m a l a r a da sakl ilke
vardr. G elecek neden gem ie benzesin ki? Hep byle ol uundan deil;
bu, hibir deneyim ine sahip olam adm z gelecein zaten gemi olduu
eklinde bir eliki ierir.
,
.
122
erine
ir Deneme
123
124
erine
ir Deneme
125
126
erine
ir Deneme
127
128
erine
ir Deneme
II. Kitap
DELER
K N C K T A B IN Z E T
Locke I. kitapta, doutan ve dolaysyla deneyim yoluyla
kantlanamaz ve eletirilemez olan dzenleyici ide ve ilkelere
sahip olduumuz sansna kar kmt, II. kitapta da bu yer
leik sannn yerine ideler ya da grnlerin iinde anlama
yetisiyle ulalacak bilgi ve olasl barndran, kendine gre
asl kaynan ortaya koyuyor. II. kitabn ilk on bir blmnde
ileri srlen ve aklanan kar sav; insann anlama yetisinin
alanna giren tm yaln ideler ya da varlk grnlerinin, d
mzdaki eylerden be duyumuz ya da kendi zihinsel ilemleri
mizin iduyumu ile edinildikleri yolundadr. 12-28. blmlerde
de en soyut idelerimizin, duyu verileri ya da zihinsel ilemlerin
alglama alanndan ne kadar uzak grnseler de, anlama yetimi
zin, duyu nesneleri ve bunlarn zihinde yansmalar ile kendi
yetilerinin etkin kullanm sonucu kazand ideleri kendi ken
dine yineleyerek, birletirerek, somutlatrarak ve balayarak
oluturduu karm lar olduu kantlanm aya allyor. Uzay,
zaman, tz, g, zdelik, sonsuzluk ve ahlakllk gibi ilk gr
n olmaktan uzak grnen bileik idelerde bile anlama yetisi
nin var olana ilikin doutan bilgisizliimizi ortadan kaldra
cak olan grnlerin bir para tesine gemediini gstermek
yolunda bir dizi ciddi rneklemeler yer almaktadr bu blmler
de. "Ak, seik, yeterli ve doru" nitelemeleri ile yaln ve bile
ik idelerimize 29-32. blmlerde rneklemeler getiriliyor. 33.
blmde, idelerimizin doasn bozucu bir etki, "zihinsel ar
m " zerine rnekler vererek kitab tamamlyor Locke.
1. BOLUM
GENEL OLARAK DELER ve KKENLER
1. nsan dndnn ve dnrken zihninde dolaan
eylerin ideler olduunun bilincindedir;1 yleyse u kesindir ki,
insanlar zihinlerinde beyazlk, sertlik, tatllk, dnme, hareket,
insan, fil, ordu, sarholuk ve benzeri szcklerle dile getirilen
eitli ideler tarlar. Bu durumda ncelikle aratrlmas gere
ken "Onlar nasl ediniriz?" sorusunun yantdr.
nsanlarn varolularnn banda zihinlerine damgalanm
doutan ideler ve ilk harflere sahip olduklar yolunda kabul
grm bir reti vardr. Bu san zerinde zaten olduka fazla
durmutum: Anlama yetisinin sahip olduu tm ideleri nereden
edindiini gsterdiimde; nceki kitapta sylemi olduklarmn
ok daha kolay benimseneceini sanyorum. Zihne hangi yol ve
aamalarla girdikleri de herkesin kendi gzlem ve deneyiminden
ortaya kacaktr.
2. Gelin zihni balangta zerine hibir ey yazlmam dz
beyaz bir kt (tabula rasa) gibi dnelim2 Bu kt nasl
1
Bak: Giri, 8. kinci kitapta ele alnrken ideler, bilgiler deil, (ki bu 4. kitabn
konusu) doruluk ve yanllk kapasitesinde dnlmeyen, yaln kavray
lar, grnler olarak dnlmektedir. V e burada Locke, yntemine uygun
olarak, sorar; gerek varlk grnleri hangi koullarda bir insann anlama
yetisinde belirir ve gittike yeni bileimler halinde oalr?
"Bo sayfa" im di bilincinde olduum uz ideler ya da grnlere balan
gta sahip olm adm z fikrini verebilir ancak bu mutlaka sakl kapasiteler
ve bunlarn zihinsel yansmalarndan da yoksun olduum uz anlamna g el
m ez. Bu m ecazla Locke her eyden habersiz doduumuzu ima etmek is
temitir.
134
ir Deneme
135
136
ir Deneme
nesneleri olan dmzdaki somut eyler ve Duyum un12 nesnesneleri olan zihnimizdeki ilemler bence tm idelerimizin
doduu kaynaklardr. Burada kullandm geni anlamyla
"ilemler" terimi zihnin idelerine ilikin etkinlikleri yannda, bir
dnceden doan doyum ya da rahatszlk gibi etkinliklerin
kendilerinden kaynakl kimi edilginlikleri de iermektedir.
5.
Anlama yetisinde bu kaynaklar dnda bir yerlerden edi
nilmi hibir ide yoktur bence. Dmzdaki nesneler12 zihni
bizde rettikleri farkl alglara karlk gelen duyulur niteliklere
ilikin idelerle donatrlar; zihin de12 anlama yetisini kendi i
lemlerine13 ait idelerle doldurur!
Bu kaynaklar ve bileimleri ile bantlarn iyice irdelersek,
tm ide varlmz onlara borlu olduumuzu grebiliriz; zih
nimizde de bunlarn birinden edinilmemi hibir ideye rastla
mayz. Biri kendi dnceleri ve anlama yetisini enine boyuna
incelesin ve sonra bana sahip olduu zgn idelerin, duyularnn
nesneleri ya da zihninin ilemlerinin nesnelerinden baka eyler
olup olmadklarn sylesin.14 fcje kadar byk bir bilgi birikimi
olursa olsun titiz bir gzlemle, ileride de greceimiz zere, an
lama yetisinde bir araya getirilen ve tretilen sonsuz bir eitlilik
iinde olsalar da bu iki kaynak dndan gelmi hibir ide ta
nm ad bylece anlalr.1^!
12
13
14
15
137
138
ir Deneme
139
140
ir Deneme
141
142
ir Deneme
143
144
ir Deneme
145
15.
Sk sk dnmek ve bir an bile aklda tutamamak ok
yararsz bir dnme yoludur; ve ruh, byle bir dnme duru
munda, srekli olarak eitli imgeler ya da ideler olan fakat hi
birini saklamayan bir aynaya benzer; grntler kaybolur, silinir
ve onlardan geriye hibir iz kalmaz. Belki uyank bir insanda
dnme ediminde bedenin malzemeleri kullanlr ve dnce
lere ilikin bellek beyinde bu dnmenin ardndan kalan izler
ve izlenimler yardmyla korunur denebilir; fakat uyuyan bir in
sanca alglanmayan, ruhun yapt dnme ediminde ise ruh
ayr dnr ve bedensel organlardan yararlanmad iin de bu
dncelere ilikin hibir izlenim ve dolaysyla bellekten sz
edilemez de denebilir. Bu varsayma dayal olan iki ayr kii
samaln yeniden sz konusu etmemek iin buna yle bir
yant vermek istiyorum, zihin bedenin yardm olmadan ideler
edinebiliyor ve deerlendirebiliyorsa yine bedeni kullanmadan
onlar saklayabilir karmna varmak akla uygundur; yoksa ruh
ya da baka bir tin dnmekle pek bir i yapm saylmaz.
Kendi dncelerinin belleine sahip deilse; kendi yararna
onlar toplayamyor ve gerektiinde anmsayamyorsa; nceki
deneyim, uslamlama ve derin dnmelerinden yararlanamyor
ve bunlar zerinde i duyumu gerekletiremiyorsa, ne amala
dnr bir ruh? Ruhu dnen bir ey kabul edenler, herhalde,
onu maddenin en kk parasndan baka bir ey olarak gr
myorlar diye knadklar insanlardan ok daha sekin bir ko
numa koymuyorlardr. Kuma izilen ve rzgr esti mi silinip gi
turur. Bir deirmen ya da bir alayann sonunda dalgalanmalarn tamalg
olm akszn alglamay harekete geirecei ana dek dinlenildii zamanki
hareketinin bilinsiz algs; ya da baka trl yz bin dalgann sesinin bi
lincine varam ayacam z, yz bin hibir ey de bir ey ifade edem eyece
inden, paralarnda kark ancak toplu halde ak olan sesin bilinli al
gsn reten her bir dalgann grltsnn bilinsiz bir algsna vardmz
deniz sesi alkanlk grnlerinin rnekleri olarak verilir. Bu bellek ek
siklii iin yaplan bir aklam a da srekli bilin varken, derin ve ryasz
grnen uyku hali ve dier olaand ardl durumlarn olaan bellek ko
ullarnda tutulamayacak denli hzl gerekletikleri eklindedir.
zerine
ir Deneme
147
148
ir Deneme
149
150
ir Deneme
151
152
ir Deneme
52
53
54
55
mn duyuda zihinsel kavran olarak ayrt edilen eyi ieriyor. Asl d duyum
ve asl alg ayrm.
Bu cmle Franszca basksnda yer almtr.
Parantez ii cmlelerin yerine ilk drt baskda unlar var: "Zihnin dndaki nes
nelerle duyularmz zerinde braklan izlenimler ve zihnin kendisince, asl nes
neleri olarak, derin dnlen bu izlenimlerle ilgili zihinsel ilemler tm bilgi
mizin kaynadr kansndaym." Parantez iindeki iki cmle ilk olarak Franszca
basksnda yer almtr. kincinin anlam "bunlar izlenimlerdir" deil de "bylece izlenimler..." diye okunmadka belirsiz kalyor.
Yani, zihin bireyde nce somut izlenim lerle ilgilenir, ve daha genel kavrama
yolunda ilerler, sonunda da son ya da felsefi bantlarna ular. L ockeun
bu son bantlarda yalnzca tm evanm sal genellem e mi grd ya da
eylerin zndeki akl zorunluluklar dolaysyla gereklik deneyim lerinde
mutlaka yer verilen koullan tanyp tanmad felsefi konumunu belir
lerken yantlanacak sorulardr.
Hum e "Mutlak bir eliki ierenler dnda hibir ey dnce gcnn
tesinde deildir" diyor. Fakat L ocke burada insan dncesinin ilgili o l
duu m alzem elerin snrlanna dikkat ekiyor.
153
25.
Burada anlama yetisi edilgendir ve bunlarn bilginin
malzemeleri olup olmamalar onun gc dahilinde deildir.56
Duyularmzn nesnelerinin ou zihinlerimize biz istesek de is
temesek de kendi tikel idelerini sokarlar; ve zihinlerimizin i
lemleri bizi en azndan onlara ilikin kimi belirsiz kavramlarla
olsun doldururlar.57 Hi kimse yoktur ki dnd zaman ne
yaptndan tmyle habersiz olsun. Bu yaln ideler zihne su
nulduunda58 anlama yetisi artk onlar dlayamaz, ilendikle
rinde deitiremez,59 bozamaz, kendisi yenilerini yapamaz ki bu
haliyle nne konan nesnelerin iinde rettii ideler ya da im
geleri almamazlk edemeyen, deitiremeyen ya da bozamayan
bir aynay andrr. evremizdeki cisimler organlarmz ayr
ayr etkilediinden zihin izlenimleri olmaya zorlanr60 ve bun
lara iliik ideleri alglamaktan geri duramaz.
2. BOLUM
YALIN DELER
1.
Bilgimizin doas ve kapsamn daha iyi kavramak iin
idelerimize ilikin bir ey zerinde zenle durmalyz: deleri
mizin kimi "yaln" kimi de "bileik" yapdadr.1
eylerin kendilerinde duyularmz etkileyen nitelikler yle i
ie ve uyumludurlar ki onlar ayrt edemeyiz; ancak zihinde
rettikleri ideler duyular araclyla yaln ve ayrk halde girer
ler. Bir insann bir seferde hareket ve rengi grmesi ve elin ayn
balmumu parasnda yumuaklk ve scakl hissetmesi gibi
grme ve dokunma duyular ayn nesneden, ayn anda, sklkla
farkl ideler alyorsa da ayn eyde birleik olan yaln ideler
farkl duyularla aktarlanlar kadar "tmyle ayrdrlar".2 Bir in
1
Yaln deler
155
156
ir Deneme
7
8
L ocke baka bir yerde ide szcn bilgiye idelerle nasl ulaldn
aklarken ok sk kullansa da bu ekilde insanlar bo szcklere kar
uyarmay amaladn sylem ektedir. Stillingfleet'e yeni ideler yolu ile
eski akllca konum a yolunun ayn olduunu syler. Anlam n kavran
(yani idelere sahip olm ak) kendiliinden bilgi deilse de tm bilgi ve yarg
ieriindedir.
"Herhangi bir insan" yani yalnzca insann snrl sayda duyusuna sahip
olan herhangi bir varlk.
B izim be duyumuzdan yoksun ancak duyulur dnyalarn uygun baka be
(ya da be yz) duyuya sahip, dolaysyla insann im geleyem edii ve alg
layam ad tm nitelikleri onlara sunan duyulan olan baka canllarn ya
ad baka gezegenlerin varln yadsm ak iin nedenim iz yok.
Yaln deler
157
3. BOLUM
YALIN DUYU DELER
1.
D duyum dan1 edindiimiz ideleri daha anlalr klmak
asndan zihinlerimize sunulduklar ve bizce alglanabilir hale
geldikleri farkl yollar ele alarak onlar incelemek yararl ola
bilir.
lk olarak, zihinlerimize tek bir duyu yoluyla gelenler;
kinci olarak, kendilerini birden fazla duyu yoluyla iletenler;
nc olarak, yalnzca i duyumdan gelenler;
Drdnc olarak da kendilerini zihne tm i duyum ve d
duyum yollaryla iletenler.
Bu yaln ideleri ayr ayr balklar altnda inceleyeceiz.
Salt tek bir duyu araclyla zihne giren kimi ideler vardr ki
o duyu zellikle bu ideler iin ayrlmtr, zaten.2 Ik ve beyaz,
krmz, sar gibi eitli derece ve tonlaryla (yeil, kzl, mor,
deniz yeili ve benzeri) renkler yalnzca gzlerle edinilirler.
Tm grlt, ses ve ses tonlar yalnzca kulaklar, eitli tatlar ve
kokular da burun ve damak yoluyla fark edilirler. Bu duyu or
1
"D duyumdan": duyum da onun kadar duyum kabul edilene dek "d
duyumdan" ifadesi yanl biim de kullanlmtr; ayrm deneyim im ize ait
tm yaln ideleri ya da grnleri kapsar.
"Tek bir duyunun ideleri" derken zellikle tek bir bedensel organla algla
nan (eylerin) niteliklerini kasteder.
159
Duyu alglarm zn bal olduu organik koullan tanm lam ann mecazi
yoludur bu.
Burada kas duyumu, hareket ettirici duyum ve s duyumuna ayrm koyar
"dokunma" bal altnda.
Tat, koku, iitm e ve grm e zel ifadelerle karlatrlmakta ancak "do
kunma" iin, d dnyay insan zihnine sunarken birletiklerinden, genel
bir ifade kullanlmaktadr. nk tm duyulannzdan yoksun, 5 ya da 500
baka duyu ile donanm ve dolaysyla insanca hi im gelen em eyen nite
likleri sunan duyulara sahip an duyarl bir zihin iin evrenin apak ortada
olduunu; ya da insann bilinm eyen bir ekilde ok glendii ve insanst
bir zekya kavutuunu varsayabiliriz. Kendi deneyim im ize bakarsak bile
dnyann her gzlem cinin/alglaycnn artan bilgi ve zihinsel gc ora
nnda deiim geirdiini grrz.
160
ir Deneme
4. BLM
KATILIK DES
1.
Katlk idesini dokunma duyusu ile ediniriz ve bir cisimde
bulunduu yere baka bir cismin giriine gsterilen direnten
doar bu nitelik.1 D duyumdan katlk kadar srekli alabildi
imiz baka bir ide yoktur. Hareket halinde ya da duruyor olalm
altm zda bize destekleyen ve dmemizi engelleyen bir eyin
varln hep hissederiz. evremizdeki cisimlerin, btn halin
deyken, tutup sktmz halde parmaklarmzn ilerine ge
melerini engellediklerini gzlemleriz. Birbirine doru hareket
eden iki cismin yaklamasn engelleyen eye "katlk diyorum.
Kat szcnn bu ierikle matematikilerin kulland asl
anlam na uygun olup olmadn tartmayacam. Genel kat
lk kavramnn bu ierii hogreceini dnyorum ki isteyen
"geirmezlik" de diyebilir yerine. Genel kullanm bir yana,
iinde katln kendisi deil de daha ok bir sonucu olan "geirmezlik"ten daha olumlu bir ey tadna inandmdan bu
ideyi dile getirmede katlk terimini ok daha uygun buldum.2
Bu tm dierleri arasnda cisimle en sk balants olan ve cis
me zg bir ide gibi geliyor bana ki bu haliyle yalnzca maddede
1 Leibniz'e gre, dokunma akla, katln doada var olduunu gsteren bir
ey salyorsa da, aslnda katla ilikin seik idem izi ediniriz. ( Yeni D e
nem eler, 5. blm) D enem e'ye gre ide diren duygusu ve dokunma duyu
sunda sakl bu duyguyla sunulan ancak farkl grnen motor duyum
lardan doar. Locke'un bu ksm da, 2 ve 6. ksmlarda katlk idesini ak
lay biim ine baknz ki zellik le 6. ksm da katl bilm ek istiyorsak
bize duyularmza bakmay neriyor.
2 Locke'un burada ve sonra 8. blmde tanmlad katlk, geom etrik ve fi
ziksel anlamlaryla kullanlan, belirsiz bir terimdir. "Katlk terimi mutlak
162
ir Deneme
ve zorunlu yer kaplama zellii ile U zam ve G eirm ezlik ynleri dnda
youn, hareketsiz, Ar ve Sert gibi greli ve olas nitelikleri de gsterir."
(Hamilton) Locke'a gre katlk geirm ezlik ya da uzaml bir atomun
uzam sz bir eye dnm esini basnla salam ann im knszl anlamna
gelen sk m a zlk ierir. Bu im knszlk srekli ve mutlak varsaylr, fakat
bu varsaym n aklc ya da deneysel temelleri olup olm adn aratrmyor
Locke. Her ekilde dokunma duyusuna ait olas deneyim de edinilen bir veri
deildir bu zorunlu sreklilik... nk duyum bulgular mutlak deil gei
cidir ve skm az bir cisim varsaym nn im knszl algy duyu yerine
akla ilintilendirmekle ortaya kar. Ayrca cisim dediim iz yer kaplyor ve
yerine baka cisim lerin giriine direnmeye zorlanyorsa ki bu lde s
km az olduuna karar verebiliriz.
Bu katlk idesini mutlak uzam l ya da yer kaplayan bir ey olan cism in
idesi ile zdeletirm ektir. Sonuta Locke kat ve skm azn yaln idesi ile
salt (bo) uzam idesinin farkn koyuyor; ayrca her biri ile sertlik idesi,
arasndaki farka dikkat ekiyor (3, 4. ksmlar)
Katlk desi
163
164
zerine
ir Deneme
6
7
Burada sertlik duyum larm zla bantl olm ad fakat maddenin varl
iin zorunlu olduunu syledii katlk, geirm ezlik ve skabilirlik zel
liklerini karlatryor.
Y alnzca duyular daima zorunlu olan ve dolaysyla Locke'un katlk idesi
iinde bulduu eyi ortaya karamaz.
"Direnci", yani var olan katlk ya da skm azl.
166
ir Deneme
Katlk desi
167
duygusu ile ilgili bilgi verir. Birinin eline bir top verildiinde edindii bilgi
duygu ideleri ve mutlak geirm ezlik idelerini salar ki bu idelerin her biri
katkda bulunduklar bilgiden ayr olarak dnlebilirler. Kat varln
metafziksel anlam salt duyumu aar, tnsan katln ne olduunu ona bil
dirmesi iin duyularndan fazlasna gereksinir.
13 Bak: 3. Kitap, 2. Blm.
5. BOLUM
BRDEN FAZLA DUYU LE GELEN
YALIN DELER
Birden fazla duyu araclyla uzay, uzanm ,1 ekil, hareket
ve hareketsizlik ideleri ediniriz. Bunlar hem gzlerde hem de
dokunma duyularnda alglanabilir izlenimler yarattklarndan
uzanm, ekil, hareket ve hareketsizlik idelerini zihinlerimize
hem grerek hem de dokunarak2 iletebiliriz. Burada yalnzca s
ralamakla yetindiim bu ideler konusunda daha ayrntl akla
ma yapma frsatm olacak.3
1 Locke'un birden fazla d duyum la ilintilendirdii uzay, ekil, hareket ve
hareketsizlik ideleri Leibniz'e gre saduyu sunumlardr: Yani zihnin
kendi gizli yapsna aittirler. nk duyumlarn sunduklar ile bant tasalar da salt anlama yetisi ideleridir ve yaln ideler deilse bile bunlar ta
nmlanabilir ve tantlanabilir zelliktedirler. Katlk ve say ile birlikte
Locke'un sonra birincil nitelikler diye adlandrd, cisim lerin ksm en bizce
grlm esini salayan eylerdir ki koullarnn fizyolojik ya da mantksal
analiziyle Locke onlar dokunma v e grme duyularnn verileri olarak kabul
etmitir.
Uzam n bir grme ya da dokunma ya da her ikisinin birden bir verisi olup
olm ad ve bunun nasl olduu, kimi ynlerden dierlerinden daha seik
olsa da her d duyumda yer alp almad; bireysel ve kaltsal deneyim e ya
da zihnin yapsna bal olarak bu ideye ilikin yarglarn olas ya da z o
runlu, analitik ya da sentetik olup olmadklar Locke'un pek zem edii hep
tartlan, birbiriyle bantl soru rnekleridir.
2 "Cisim uzam denen, kendi paralan arasnda uzakl ieren tek varlktr...
Bu aka ayn cism in bir paras ya da tek bir cisim olarak dnlen
uzakla karlk gelen uzam ile iki varlk arasndaki uzakl belirten uzay
szckleri arasndaki fark gsterir. U zay kavramnda arada bulunan bir
cism in dncesi yoktur." (Locke, eitli D enem eler)
3 Bak: 13. Blm , 15. Blm
6.
BOLUM
170
ir Deneme
(Bak: 10, 11. Blmler, ve 4. Kitap, 17, 14-16, 1-13, 18. Blm ler) 4. Ki
tapta uslamlama, yarglama, bilgi ve inan ncelikle doru ya da yanl
olabilen zihinsel onaylar ya da dlamalar olarak grlyor, yoksa ne doru
ne de yanl olabilen salt ideler olarak dnlmyor. Burada "ben" adl
ile belirtilen idenin ierii ya da kkeni konusunda hibir ey sylem iyor.
7. BOLUM
HEM DI DUYUM HEM DUYUMDAN
GELEN YALIN DELER
1. Kendilerini zihne tm d ve i duyum yollaryla ileten
baka yaln ideler de vardr: Haz ya da zevk ve kartlar ac ya
da sknt; g; varolu; birlik.
2. Zevk ya da sknt d ve i duyumun her ikisinden gelen
idelerimizin hemen hepsine karrlar: Duyularmzn dm z
dan bir duyulanm, iimizde zihnimizin bir gizli dncesinin
bizde haz ya da ac retmemesi pek olas deildir. Ac ve hazla,
zihnimizin dnceleri ya da bedenlerimiz zerine etki yapan
herhangi bir eyden domu olsun bize zevk veren ya da bizi
rahatsz eden herhangi bir eyi dile getirdiim dnlmelidir.
Bir yanda doyum, zevk, haz, mutluluk dier yanda sknt, g
lk, ac, keder, dert, mutsuzluk diye adlandrsam da hepsi haz ve
ac, zevk ya da sknt idelerine ait, ayn eyin farkl dereceleri
dir. En fazla "haz ve ac" adlarn kullanacam da sylemek
istiyorum.
3. V arlm z1 borlu olduumuz Yce Yaratc bedenimi
zin eitli ksmlarn hareket ettirme ya da istediimiz zaman
1 Bu ve sonkaki ksm da da Locke, asl hedefi "haz ve acnn ve de birbiriyle bantl terimlerin anlam sz olm ad fakat d duyum izlenim leri ya
da zihnin daha derin ilem leri dolaysyla idelerle yklenm i olduunu
gstermek" iken, arzularmz ve aclarmzn kesin nedeninin incelenm esi
ne geiyor. Ac ya da hazz duyumsal ve tinsel deneyim in elikileri olarak
betim liyorken metinde sre, younluk ve cins deikenlerinin ilevleri-
172
ir Deneme
173
174
Varlklar ve sayl abi li rlikl eri ne ilikin ideler metne gre yaln idelerim ize
elik ederler; dolaysyla son bir soyutlam a ile yaplarndaki grnler
yaln elere indirgenebilse, deneyim de bileiktir bu idelerim iz. Locke
varln yaln idesi ve kiplerini yeterince irdelemiyor. O ysa Berkeley "tam
bir gerek bilgi sistem i kurmak iin ey, gereklik, varlk ile denm ek iste
nenin seik bir aklam asna girim ekten daha nem li bir ey yoktur" diyor
lkeler, 89. K sm ) Berkeley'in sorunu duyulur eylere uyarlandnda "var
olmak teriminin ne anlama geldiini bulmakta." Locke 16 M ays 1699'da
S. Bold'a yazd bir mektupta, "eylerin etkilerinin idelerinin varlklarnn
idelerinden nce geldiini dnm yorum ...... Onlarn nce var olduklarn
varsaymalyz," diye yazyor. H um e "varlk idesi var olduunu dnd
m z eyin idesiyle ayndr, yle ki, bir nesnenin idesiyle bir araya geti
rildiinde ona bir katkda bulunmaz." (incelem e, 2. Blm /6. K sm )
4 Yaln g idesinin yaln kiplerinin akland 21. blm e baknz.
5 Var olan bize deim e araclyla tm somut deneyim lerde grnr, yani
deim e ya da art ardalk idesi ile srekli bir bant iindedir. D eim ez
olan deneyim e sokulamaz.
6 Yani, her eye ilikin b ilgisizliim iz duyular ve i duyum ile sunulan g
rnler araclyla ancak aam a aama giderilebilir.
175
8. BOLUM
YALIN -D I DU YU M - DELER
ZERNE DER DNCELER
1. Doada duyularmz etkileyerek zihnimizde herhangi bir
alglama yaratacak biimde dzenlenmi bir ey bylece anlama
yetisinde bir yaln ide retir1 ki bu idenin dmzdaki nedeni ne
olursa olsun ayrt etme yetimizce ele alnd zaman zihince an
lama yetisindeki gerek bir olumlu ide olarak grlr ve d
nlr; belki de onu duyularmza ileten neden yalnzca znenin
bir olumsuzluudur.
2. Is ve souk, k ve karanlk, beyaz ve siyah, hareket ve
hareketsizlik zihinde eit lde ak ve olumlu ideler olarak yer
alrlar: Ancak, onlar reten nedenlerin bazlar duyularmza bu
ideleri kazandran znelerdeki olumsuzlar olabilir yalnzca. An
lama yetisi, onlar ele alrken, hepsini, retici nedenlerini dikkate
almakszn, seik olumlu ideler olarak dnr: Yapt d
mzda var olan eylerin doasna deil de kendindeki ideye
bal bir aratrmadr. Bunlar dikkatle ayrlmas gereken iki ok
farkl eydir; biri beyaz ya da siyah idesini alglamak ve bilmek
iken dieri bir nesneyi beyaz ya da siyah gsteren ya da yapan
tanecik trleri ve yzeylerdeki oranlarn incelemektir.
1
D ier bir deyile uygun duyu organ zerinde uygun izlenim brakan her
hangi bir ey eninde sonunda alglanr ya da etki yaplan gz ise renk, kulak
ise ses rneklerinde olduu gibi uygun duyu idesine yol aar. Burada Locke
bir zihinsel durum olarak bu algnn, doada karl ne olursa olsun, asla
bir deillem e olamayacan ne srer. Bu alg olumlu bir idedir.
177
178
ir Deneme
6
7
179
180
ir Deneme
17
18
19
20
182
ir Deneme
lanamaz cisimler de gzlere onlarn araclyla geliyor ve bizdeki ideleri reten bir hareket bylece beyne ulayordur.
13. Birincil niteliklerin idelerinin retilme biimi ikinci nite
liklerin ideleri iin de geerlidir; yani duyulmaz paracklarn
d duyularmz zerindeki etkisi sz konusudur.21 Duyular
mzn hibiriyle hacim, ekil ya da hareketini kefedemediimiz
bezelye ya da dolu tanelerinden daha kk su ve hava ve bun
lardan da kk cisim paracklar vardr; u anda bylesi tane
ciklerin duyularmzn ayr ayr organlarn etkileyen farkl ha
reket ve ekil, hacim ve saysnn renkler ve kokularndan farkl
d duyum lar yarattn22 dnn. rnein, ayr ekil ve ha
cimler ile farkl derece ve kipteki hareketleri olan bylesi du
yulmaz madde taneciklerini itme gcyle bir meneke kendi
gzel koku ve mavi renginin idelerinin zihnimizde retilmesine
neden olur.23 Tanrnn hibir benzerlik tamayan idelerle hare
ketleri birbirine ulam olmas ac idesini etimizi kesen bir para
elik parasna tutturmu olmasndan daha kabul edilmez bir
ey deildir.24
14. Renkler ve kokulara ilikin sylediklerim tatlar, sesler ve
dier benzer duyulur nitelikler iin de geerlidir ki bunlar nes
nelerin kendilerinde var olan ve bizde eitli d duyum lar re
ten glerdir aslnda. Bu nitelikler ayrca hacim, ekil, doku,
hareket diye adlandrdmz birincil niteliklere baldrlar [da
ha nce sylediim gibi ].
21 "Duyulmaz paracklar" yani, Locke'un, insanlarn duyularyla alglanamaz
olduklar halde var olduklar sonucuna vard asl atomlar.
22 Buradan d duyum yalnzca insan bedeninin bir parasnda yol alan ha
reket ya da fiziksel bir izlenim anlamnda mdr? (Bak: 1. Blm , 23. K
sm )
23 "Hareketler" burada uzaml eylere ilikin d duyum larm zn mekanik
nedeni ya da doal ana nedeni olarak varsaylyor.
24 Algnn kendisi de bylece bilim sel olarak aklanamaz niteliktedir. Orga
nik izlenim lerden farkl olarak alglan Locke hareket yasalar ya da hare
ketlerle deil, bizce bilinm eyen bir yasaya gre ilediinden Tanr istencine
balyor: A lglarz nk T ann bir ekilde bize alglam a gc vermitir.
25 lk baskda "ve dolaysyla onlara kincil Nitelikler diyorum" eklindedir.
183
184
ir Deneme
185
186
ir Deneme
187
188
ir Deneme
189
190
ir Deneme
hinde mavi ya da san gibi alglar retmesine akl erdirebiliyoruz. Fakat cisimlerin birbirinin niteliklerini deitirme ilemle
rini gzlemlediimizde retilen niteliin genelde onu reten
eyde herhangi bir benzerinin olmadn aka grebiliyoruz;
bu yzden de buna gcn yalnzca bir etkisi olarak bakyoruz.47
Gneten s ve k idesini edindiim izde bunlar gneteki
niteliklerin alglar ve benzerleri diye dnmeye yatknken
gne altnda balmumunun renginin deitiini grdmzde
bu yeni rengi gneteki bir eyin karl ya da benzeri olarak
ele almyoruz, nk gnein kendinde o farkl rengi bulam
yoruz. D duyularmz iki farkl d nesnede yer alan nitelikle
rin benzerlii ya da benzemezliini gzlemleyebildiinden bir
znedeki duyulur niteliin etkileyende gerekten bulunan bir ni
teliin iletimi deil yalnzca gcn bir etkisi olduu sonucunu
karm aya k alkyoruz48 Fakat bizde retilen ide ile onu
reten nesnenin nitelii arasndaki benzemezlii kefedecek
yetenekte olmayan duyularmz yznden idelerimizin nesne
lerdeki bir eyin benzerleri olduu ve onlarn bizdeki idelerle
benzerlik tamayan birincil niteliklerin kiplemesinden doan
belli glerin etkileri olmadn imgelemek durumunda kalyoruz. 49
26.
Sz edilen birincil nitelikler dndaki her ey yine bi
rincil niteliklere bal, cisimleri birbirinden ayrt etmemizi sa
layan kimi glerdir yalnzca. Bu glerle cisimler ya bedenle
rimize dorudan etki ederek ya da baka cisimler zerindeki i
lemleriyle bizde bunlarn daha ncekinden farkl izlenimler b4 7 Burada da Locke, fiziksel b ilgiyi cisim lerdeki ardl deim elerin tmyle
atomlarn yaps ve davranyla aklanabildii m olekler fizi e dn
trme eilim inde.
48 "Herhangi bir znede" yani bir cism in dier bir cisim iinde salt g, yani,
neden ve onun etkileri arasnda ayrt edilebilir bir denklik yok.
49 "delerimiz" ikincil ya da d niteliklere ilikin.
191
9. BOLUM
ALGILAMA
1. Alglam a1 idelerimiz alannda kullanlan ilk zihinsel yeti2
olduundan i duyumdan edindiimiz ilk ve en yaln idedir ve
bazlarnca genel anlamyla "dnme" diye de adlandrlr. n
gilizcede "thinking" (dnme) zihnin kendi ideleri zerinde et
kin olarak yer ald bir ilem trdr; bu srada herhangi bir
eyi dikkat harcayarak irdeler.3 Alglama zihnin ounlukla
edilgin olduu bir alandr ki alglad eyi alglamaktan kanamaz.4
2. Herkes grd, duyduu, hissettii ya da dnd za
man aslnda ne yapt zerinde kendi kendini dinlediinde al
glamann ne olduunu daha iyi kavrayacaktr. Zihninde olup
bitenleri duyan biri alglamann ayrdna varabilir. Bu duyumu
1
2
3
4
6
7
194
ir Deneme
Alglama
195
10
11
12
13
196
ir Deneme
198
ir Deneme
Alglama
199
200
ir Deneme
10. BOLUM
HATIRDA TUTMA
1. Bilgiye ynelik bir sonraki adm, zihnin ikinci yetisi olan
ve benim Hatrda Tutma diye adlandrdm dr ki d duyum ya
da i duyumdan edinilmi yaln idelerin saklanmas anlamna
gelir. Bu ilem iki yolla gerekleir:
Birincisi, Dikkatli Dnme denilen, zihne giren ideyi bir
sre1 edimsel olarak canl tutma yoludur.
2. Dieri ise, zihne ilendikten sonra kaybolan ya da gr
alanndan km olan ideleri zihinde yeniden canlandrma g
cdr. Is ya da k, sar ya da tatl duyularmzdan uzaklat
nda dnerek zihnimizde yeniden ortaya karabildiimiz
eylerdir. delerimizin ambardr2 bellek.3 nsann zihin kapasi
tesi bir seferde birok ideyi gzaltnda tutmaya yeterli olmad
1 Zaman, zellikle de gem i zaman idesini bellekte tutma yoluyla ediniriz
ki bu olmadan alg ve bilin hibir ekilde kullanlamaz. V e im dinin algs
hep bir gem i kavram ile kartrlr.
2 Bu tr mecazlar bellein bir zihinsel edim olarak aklanmasna yetmiyor
ve yalnzca i duyum idelerinin ifadesi iin yoksul bir dilin rneklerini
oluturuyor. Ayn zamanda gzlem doa dzeninde organik hareketlerin
koruma edim ine elik ettiklerini gsteriyor. lk duyu algs kadar bellek de
fizyolojinin im di olduka aydnlatt bantlar erevesinde organik iz
lenimlerle belirlenir.
3 H obbes, anmsam ay altnc duyu olarak adlandrr. D ier be duyu ile d
mzdaki nesnelere yneliriz. Bu ekilde edinilen kavramlara da yeniden
gelm iler gibi yeniden dikkat yneltiriz. (nsan D oas, 3. Blm ) Locke
bellek ilem ine ilikin refleks idesini alg idesinde olduu gibi yaln i du
yum idesi yapar.
202
ir Deneme
Bak: 9. Ksm.
5
6
Ha rda Tutma
203
204
zerine
ir Deneme
Hatrda Tutma
205
ir Deneme
Hatrda Tutma
207
iidir; her zaman elim izin altnda bulunmalar da, rol olan
ksmlarn abukluu, kurgu ve bulu yeteneini gerektiri
yor.25
9.
[Bunlar26 iki insan birbiriyle karlatrarak bellekte
gzlemleyebileceimiz kusurlardr. Genel olarak insan bellein
de olduunu dndmz bir baka kusurdan sz etmek isti
yorum ki bu da, bellek yetisinde, nceki tm eylemlerinin, te
den beri sahip olduklar btn dncelerinin grntsn ek
siksiz canl tutacak denli insan geride brakan kimi stn yara
dll varlklarla yaplan bir karlatrm aya dayanyor. Ge
mi, imdi ve gelecee ilikin her eyi bilen ve insanlarn ka
falarndan, kalplerinden geenleri okuyabilen Tanrnn snrsz
bilgelii bunun olabilirliine inandrabilir bizi. Tanrnn hemen
yaknndaki muhteem tinlere kendi kusursuzluklarndan dat
m olabilecei ve istedii oranlarda da yaratt sonlu varlklara
bunlardan balayabileceinden kim kuku duyabilir? Harika
yetenekleri olan Pascal'n, salnn bozulmas yznden bel
lei zayflayana dek, akl ann hibir blmnde yapt,
okuduu ya da dnd en ufak bir eyi bile unutmad
sylenmektedir.27 Bu ou insanca o kadar az bilinmektedir ki
bakalarn da kendi sradanlklar lsnde deerlendirenler
iin tmyle inanlmaz olabilir; fakat iyice dnlrse daha
yksek tinlerde ok daha fazlas olduu imgelenebilir. Pascal bu
haliyle bile insan zihinlerinin bir seferde deil de art ardalkla
ok eitli idelere sahip olma kapasitesiyle snrl kalmtr.
eitli derecelerdeki melekler byk olaslkla daha geni
alanlara egemen olabilir; bazlar srekli olarak tm gemi bil
25 yi bir bellek armlarla a) almaya eilim li b) saklamada srarl ve c)
retmeye hazrdr. arm, (fiziksel ve organik, bireysel ve kaltsal) bel
lein mekanik aklamasdr.
26 Bu ilgin ksm ikinci baskda eklenmitir. Bir insann evreni anlama yetisi
zerine bir denem e metni olabilirdi.
27 Pascal'la ilgili bu ksm hogrlmelidir. B elleinde tutmaya alt hibir
eyi unutmad Madam Perierin kaytlarna dayal olarak sylenmitir.
208
ir Deneme
gilerini bir seferde, tek bir resim iinde bir arada tutabilme ve
grebilme yetenekleri ile donanm olabilirler. Byle tm ge
mi dnce ve uslamlamalarnn hep elinin altnda olmas,
dnen bir insann bilgisine hi azmsanmayacak bir yarar
salard elbette.28 Ve dolaysyla stn tinlerin bilgisinin biz
insanlarnkinin ok tesinde olduunu anlayabiliriz bu ekilde.]
10.
Zihne getirilen ideleri toplama ve saklama yetisine insan
kadar eitli hayvanlar da byk lde sahip grnyor. Dier
rnekler bir yana, ses tonlarn renen ve notalar doru olarak
izlemeye alan kular bende alglama yetileri olduu, bellek
lerinde ideleri sakladklar ve bunlar rnekler olarak kullandk
lar konusunda hibir phe brakmamaktadr. nk hibir
idelerine sahip olmadklar notalara gre seslerini ayarlamaya
almalar imknsz grnyor. Sesin, gerekten mzik varken,
kularn beyinlerindeki canl tinlerin belli bir hareketini dzeneksel biimde saladn ve bu hareketin kanat kaslarna ile
tilmesiyle kuun belli grltlerin etkisiyle saklanmak amacyla
dzeneksel biimde uzaklaabileceini kabul ediyorsam da m
zik srasnda ya da hemen ardndan kuun sesinde yabanc bir
sesin notalarna uygunluu salayacak dzeneksel bir hareketin
varsaylamayacam dnyorum; nk sese yknmek ku
un kendini korumas iin gerekli bir hareket deildir. Dahas,
kularn duyuuz ve belleksiz, dn alman mzie seslerini de
rece derece ayarlayabilmelerinin de dzeneksel olduu sylene
mez. Belleklerinde idesini tamadklar bir ses yknebilecek
leri ya da yineleyerek yakalayabilecekleri bir rnek olamaz onlar
iin. Bir ddk sesinin en bata deil de sonraki yknmeleri ile
beyinlerinde izler brakmas ve kendi kendilerine kardklar
seslerin bu ddk sesi kadar yer etmesini anlamak imknszdr
bu durumda.29
28 Yalnzca azar azar ve olaan koullarda byk bir ksm nn elverili olm a
d canlandrlabilir olm a durumunda "var olan" yerine bu kullanlmtr.
29 Locke'un yazd zamanlarda bilinsiz beyin etkinliinin yasalar ve gr
nleri pek bilinmiyordu.
1 1 .BOLUM
AYIRT ETM E YETS ve ZHNN
DER LEMLER1
1. Ayrma ve ayrt etme zihnimizde var olan bir dier nemli
yetidir. Bir eye ilikin genel, kark bir algya sahip olmak
yeterli deildir.2 Zihin farkl nesneler ve niteliklerine ait ayr bir
alglamada bulunmadka evremizdeki cisimler bizi ne kadar
youn etkilerse etkilesin ve zihin srekli dnmeye yneltilirse
yneltilsin ok az bilgiye kavuabiliriz. Bir eyi bir bakasndan
ayrma yetisi doutan doruluklar diye dnlen ok genel
nermelerin bile kesinlii ve apaklnn belirleyicisidir; n
k bu nermelerin evrensel onay almasnn asl nedenini gz
ard eden insanlar bunlar tmyle doutan tek tip izlenimler
olarak ele alrlar ki oysa asl neden zihnin iki ideyi ayn ya da
farkl alglamasn salayan ayrt etme yetisinden kaynaklan
maktadr. leride bundan daha fazla sz edilecektir.
2. Burada, ideleri birbirinden tam olarak ayramama kusuru
nun ne kadarnn duyu organlarnn krl ya da zayfl; an
lama yetisinde dikkat, keskinlik ya da altrma eksiklii; kimi
kiiliklere zg acelecilik ve telaa bal olduu zerinde dur
1 Bu blmde ele alnan biim lendirici dnce ilem leri ile ilgilidir.
2 Locke'un kuandan olanlarn idelerin arm alm as iin ayrt etme
ya da ayrtrma alm asn bir yana braktklar sylenm ektedir; oysa
"deneyim hem arm hem ayrtrma yoluyla srdrlr." (Bak: James,
P sikoloji, 1. sf: 487)
210
ir Deneme
211
212
ir Deneme
213
ir Deneme
215
216
ir Deneme
217
218
ir Deneme
17.
Niyetim retmek deil aratrmak olduundan burada
yeniden vurgulamak istiyorum ki; bilginin anlama yetisine
ulatrlabilmesi iin yalnzca iki geit kefedebildim ;19 Du
yum ve D Duyum. Bu karanlk odaya n girmesini sala
yan pencereler olduklarn dnyorum bu iki duyumun. Bana
gre, anlama yetisi, dndaki eylerin ideleri ya da grnr
benzerlikleri20 ieri alacak kk aralklaryla, tmyle a
kapal bir hcreden ok da farkl deildir: [Byle bir karanlk
odaya sokulan resimler orada kalsalar21] ve gerektiinde bulu
nabilecekleri biimde yerletirilmi olsalar grme yeteneinin
tm nesneleri ve onlara ait ideleri ile anlama yetisini andrr
lar.22
19 Duyum da ilenm ek zere sunulan tz grnleri ya da idelerin ilk
m alzem eler gerekten yukarda olduu gibi, evvelce denilen trde yaln
idelerden bakasn ierm edii bulunursa, bu olguya neden kar kalm ?
eyler ne ise odurlar ve baka ey deildirler; y ley se neden yanltlm ay
arzulayalm?
2 0 Neden yalnzca grlebilir ya da grm eye ait olanlar? nk L ocke (dier
kimi adalar gibi) ide ile yalnzca grnebileni kastetmiyor. deleri,
uzam l ve dnm eyen, uzam sz ve dnen, herhangi bir trn grn
leridir; bunlarn tikel iken duyular ve duyumsal im gelem ede bileik halde
alglanmalar ya da soyutlanm ve en genel bantlar ieriyor olmalar da
durumu deitirm ez.
21 lk baskda; "Ki, orada yine kalsalard" eklindedir.
22 Reid, byk lde bu ksm da kullanlan m ecazi dile dayandryor, L oc
ke'un alglaycnn idelerinin araclyla ulaldklarndan d algy akl
ile kavranlmaz diye aklamasna getirdii yorumunu. A yn zamanda Platon'un da maara benzetm esi ile d varlklarn im gelerinin insan zihnine
giri tarzn rneklendirmek istediini dnyor. "Platon'un 'maaras' ve
Locke'un 'karanlk odas' kefedilen tm alg sistemleri iin kullanlabilir;
nk onlar d nesneleri dorudan alglam adm z ve algnn dorudan
nesnelerinin yalnzca d nesnelerin belli glgeleri olduunu varsayyorlar.
Dorudan algladm z bu glgeler ya da im geler eski dnrlerce trler,
formlar; kuruntular diye adlandrlrd. Descartes.'dan bu yana genelde ide
ler, Hume tarafndan 'izlenimler' diye adlandrlmlardr. Fakat Platon'dan
Hume'a tm filozoflar d nesneleri dorudan alglam adm z konusunda
birleirler; ve onlara gre algnn dorudan nesnesi zihne sunulan bir im ge
olmaldr." (Zihinsel Gler, D enem e 2, 7. Blm ) Fakat Locke'a gre ide
ler her insann kendi zihinsel ilem lerinin bilgisinde de aracdrlar. nsan
evresindeki eyleri niteliklerinin ideleri olm akszn kavrayamad lde
219
12. BOLUM
BLEK DELER
1.
u ana kadar d ve i duyumdan zihnin edilgin biim de1
ald yaln ideler zerinde durduk ki bunlarn birini bile zihin
kendi bana yapamaz ve bunlardan kurulu olmayan hibir ide
de tayamaz. [2Fakat, tm yaln idelerini elde etmede tama
myla edilgin kalan zihin ardndan bunlardan tm dier ideleri
nin malzemeleri ve temelleri olarak yararlanmak zere kendi i
lemlerini devreye sokar, dier ideler bylece dzenlenir. Zihnin
yaln ideleri zerinde kendi gcn harekete geirdii edimleri
nin balcalar unlardr; (1) Birka yaln ideyi tek bir bileik
idede3 birletirmesi: Ki sonuta tm bileik ideler bu ekilde
yaratlr. (2) Yaln ya da bileik, iki ideyi bir araya getirmesi ve
bir tek ideye dntrmeden ikisine ayn anda ulaabilmek iin
baka bir ide yoluyla onlar saklamas: Tm bant ideleri bu
yolla elde edilir. (3) Gerek varlklarnda onlara elik eden tm
1 Edilgin; yani isten d sunulmaktadrlar. Duyularda edim sel biim de ve
bilincinde olduum uz zihinsel ilem lerde sunulanlar bilinli znenin isten
cinden bam szdr ki bu zne ayrca eyler ve tinlere ilikin sahip olabi
lecei kadar ide ile snrl olduundan kr dom u birinin rengi im geleyem emesi kadar edilgin konumdadr. Fakat bu algda etkin zihin ve dikkatle
ilgilidir.
2 Drdnc baskda eklenmitir.
3 "Bileik." 2. Blm de Locke idelerim izi yaln ve b ile ik olmak zere ikiye
ayrmtr. Burada bileik idelerden zihnin yaln ideleri zerinde gcn
kulland edimlerinden doan ideler snf gibi sz etmektedir sanki. (Ba
knz: Hume, insan D oas zerine B ir nceleme, yaln ve bileik olarak
idelerin incelendii 1. Blm .)
Bileik deler
221
B ileim ler bireysel eylerde duyulara sunulduu biim iyle bireysel zihinde
oluturulduu zaman; bireysel zihince oluturulduunda deil.
Daha nce vurguland zere, bu balamda sylem ek istedii, yaln ide
lerle ilikim izde edilginiz. Kr dom u biri renkteki eitlilii alglayam az
ya da im geleyem ez ve insan zihni hibir isten em ei ile deneyim de sunu
lanlar dnda eyler ve kiilere ilikin tikel ideler edinem ez.
Tanr da dahil. Bak; 2. Kitap, 23. Blm , 33. Ksm.
ir Deneme
kincisi, ayr trlerde yaln idelerin tek bir bileik ide olu
turmak zere birletirilmesiyle doan kipleri ierir; rnein, ba
kana zevk veren belli bir renk ve ekil btnlemesi ierdiin
den gzellik; sahibinin izni olmakszn bir eyin zorla el dei
tirmesi anlam tayan hrszlk grld zere ayr trlerde
birka idenin bir bileimini yanstr ki ben bunlara kark kip
ler11 diyorum.
6. Tzlerin ideleri kendi kendilerine varlk gsteren ayr tikel
eyleri temsil etmek zere oluturulan yaln ide bileimleridir;
eylerin iinde varsaylan ya da var olan kark tz idesi birincil
ve asl idedir. Bu durumda tze belli derecelerde arlk, sertlik,
yumuaklk ve eriyebilirlik ile birlikte belli bir kirli beyazms
rengin yaln idesi katlrsa kurun idesine sahip oluruz; tze belli
ekil idelerinin bir bileimi ile hareket, dnce ve uslamlama
eklenirse sradan bir insan idesine kavuuruz. Tzlerin de iki tr
idesi vardr: Bir insan ya da bir koyun gibi ayr ayr varlk gste
ren tekil tzler idesi ve bir insan ordusu ya da bir koyun srs gibi
tekil idelerin bir araya getirilmesiyle oluan toplu tz ideleri.
7. Bileik idelerin sonuncusu da bir ideyi dieriyle balantl
dnme ve karlatrm ay ieren bant idesidir.12
Tm bunlar zerinde srasyla duracaz.13
8. Zihnimizin ilem lerini14 izler ve dikkatle duyumlardan
(d ve i) edindii yaln ideleri nasl yineledii, birbirine ekle
dii ve birletirdiini gzlemlersek bu takibin banda imgele
yeceimizden daha teye yol alabiliriz ve inanyorum ki, kav
ramlarmzn kaynaklarn titizlikle gzlemlersek duyu ya da
11 22. B lm e baknz.
12 Dorusu bu tr bileik ide de Locke'un da baka yerlerde kabul ettii
zere, karlatrma dolaysyla bant ierir.
13 Leibniz, Yeni D enem eler.
14 Locke'un tarihsel yntem ine gre aklamalar iin gem i ideler ya da g
rnlere bakmak zorunludur.
zerine
ir Deneme
1 . BOLUM
YALIN KPLERN BLEK DELER:
UZAY DESNN YALIN KPLER
1.
nceki blmlerde btn bilgimizin malzemeleri olan ya
ln idelerden sk sk sz etmisem de bu daha karm a1 olanlarn
dan ayrm deil de daha ok zihne giri yollaryla snrl kal
dndan imdi burada bu idelerden bazlarn baka bir ba
lamda ele almak ve ayn idenin zihnin eylerin kendilerinde var
bulduu2 ya da kendi iinde hibir d nesne veya yabanc bir
sunumdan yararlanmakszn3 yaratt farkl kiplemelerini ir
delemek belki de yararl olacaktr.
Tek bir yaln idenin kiplemeleri (yaln kipler diyorum ben
bunlara) zihinde en byk uzunluk/uzaklk ya da kartlk kadar
tmyle farkl ve seik ideler olarak yer alrlar. ki idesi bir
idesinden, maviliin sdan ya da her birinin herhangi bir say
dan olduu kadar ayr bir idedir; bu yalnzca yinelenen bir bi
rimin yaln idesinden oluur; bu tr birleim yinelemeleri bir
dzine, on iki dzine ya da bir milyon gibi ayr yaln kipler
oluturur.
1
226
zerine
ir Deneme
2.
"Uzay4" yaln idesi ile balamak istiyorum. 4. Blmde
uzay idesini grme ve dokunma duyusuyla5 elde ettiimizi6
gstermitim; bu o kadar apaktr ki insanlarn gzleriyle
.*7
. .
,
renkleri grdklerini kantlamaya almak kadar, buna insan
larn gzleriyle farkl renklerdeki cisimler ya da ayn cismin
paralar arasndaki uzakl algladklar konusunda kalkmak
da gereksizdir; bunu karanlkta hissederek ve dokunarak da ya
pabildikleri bellidir.
4
228
zerine
ir Deneme
230
ir Deneme
232
zerine
ir Deneme
234
zerine
ir Deneme
236
ir Deneme
238
ir Deneme
240
ir Deneme
242
ir Deneme
14. BOLUM
SRE DES ve YALIN KPLER
1. Uzayn srekli paralarndan deil de art ardaln geici
ve sreksiz akp giden paralarndan edindiimiz bir uzaklk ya
da uzunluk idesi vardr. Farkl uzunluklarn ieren saatler,
gnler, yllar, zaman ve ncesizlik-sonraszlk gibi ayr idelerine
sahip olduumuz yaln kiplere uyarlanan bu eye biz "sre" di
yoruz.
2. Zaman nedir diye sorulduunda bir byk insan;1 Si non
rogas intelligo (yani, hakknda dnmeye yneldike daha az
anladm) diye yant vermitir ki bu belki tm dier eyleri
akla kavutururken kendisi kefedilmeyen bir ey olduuna
inandrabilir insan. Sre, zaman ve ncesizlik-sonraszlk bouna
doalarnda ok belirsiz bir eyi tayor diye dnlmyorlar.
Kavrama alanmzdan ne kadar uzak grnseler de onlar dos
doru kaynaklarna dek izlersek kukusuz d ve i duyum bizi
ok daha az anlalmaz grnen dier eylerinki kadar ak ve
seik ideleriyle donatacaktr; ite o zaman ncesizlik-sonraszlk
idesinin de dier idelerimizle ayn ortak kkenden ktn g
rrz.
3. Zaman ve ncesizlik-sonraszlk idelerini doru anlamak
iin sreye ilikin idemizin ne olduunu ve nasl edindiimizi
1
Sre idesinin mutlaka ierildii, art ardalk/art arda olu, Locke'a gre, tm
idelerimiz deiiyorken, her dier ideye elik eden bir idedir. Dolaysyla,
sre deneyim de sunulan grn kavrama koulumuz olarak nceden kabul
edilir. Bu art ardalk ya da deiim kavray bellee gstergedir.
246
ir Deneme
248
ir Deneme
paraya sonra dier paraya dokunmu olmal art arda: Yine de,
byle bir merminin brakt acy hisseden ya da iki duvar ara
sndaki sl da duyan bir insan bu kadar hzl bir arpta kan
ses ya da kendi duyduu acda bir art ardalk alglayamaz inan
cndaym. Hibir art arda oluu alglamadmz byle bir s
reye "an" diyoruz; bir an zihinlerimizde tek bir idenin gei za
mandr ki onun ardndan gelen baka bir ide dolaysyla da bir
art ardalk alglamayz.
11. Hareket duyulara, zihnin yenilerini alabilme hz l
snde yeni ideler zinciri iletemeyecek kadar yava olduunda da
hzl hareketlerde szn ettiimiz ey geerlidir; bylece, kendi
dncelerimize ait dier ideler hareket eden cisim tarafndan
duyularmza sunulanlar arasnda zihnimize girme frsat yaka
ladndan, hareket duyumu alnmaz; cisim gerekten hareket
ediyorsa da, baka cisimlerden, zihinlerimizin idelerinin birbi
rinden olduu kadar, alglanabilir dzeyde uzakln deitir
mediinden, hareketsiz gibi grnr. Saatlerdeki yelkovan ve
akrepte ya da baka srekli fakat yava hareketlerde de belli bir
aradan sonra uzaklk deiimini alglasak da hareketin kendisi
deildir algladmz.
12. Bana yle geliyor ki, uyank bir insanda srekli ve dzenli
ideler geii sanki tm dier art arda olularn da bir lt ve
m ihenktadr.6 ki ses ya da ac idesi tek bir idenin sresiyle
zincire katlr ya da bir hareket ya da art ardalk zihinlerimizdeki
idelerin hzn yakalayamayacak kadar yava, bir ya da daha
fazla ide grme yetimize hareket halindeki bir cismin alglana
bilir ancak farkl aralklarla birbiri ardndan sunulan sesler ya da
kokular arasnda zihnimize girebilecek kadar hzl olduunda da
6
Sreyi onu aa karan idelerin art arda oluundan kendinde bam sz bir
bant olarak dnyoruz. Locke'un her bir insann idelerindeki art ardala ilikin saptad lt ve l (sreden ayr olarak) zam an idesinin
dourduu sralanm iinde ele alnan nesnel sre ls olan hareket ile
kartrlm am aldr.
250
ir Deneme
Burada alg, grnn her bir insana gre ayr ayr belirleyen ve eylerin
gerek yapsnda sakl organik hareketlerden ayr tutuluyor.
10 Tek tip deim e bize zaman ya da nesnel lml srenin idesini kazandrr.
Ancak doada tek tip hibir ey olmasayd bile, sre ya da yer deitirme iin
zorunlu koul, hatta uzay ya da uzaml varlklarn yeri cisim iin zorunlu
nkabul olmaktan kmazd. Bu durumda uzay ve sre gerek ve olas, somut
ve soyut dolu ve bou belirleyen lmsz doruluklar kazandrr.
252
ir Deneme
11 Duyu bize, kesin ideyi deil, yalnzca somut sre llerini salar. Locke'a
gre zaman ile belirttiim iz dzenlenm i deim elerle llen sre ise,
dm zda her dzenli srann bir balangc sz konusu olduunda bir di
erinin ncesinde gelen "zamandan nceki" sre olm aldr ve bylece fi
ziksel srann bitim iyle artk zaman (sre deil) da biter. (Bak: 24. Ksm)
12 nsanlar gne sistem im izi oluturan cisim lerin dzenli hareketleri olm a
dan zaman (sre deil) idesini kazanabilirler miydi?
253
254
zerine
ir Deneme
255
zerine
ir Deneme
257
258
i n
260
zerine
ir Deneme
261
15. BOLUM
SRE ve YAYILIM (GENLEME) DELER
1.
nceki blmlerde uzay ve sre dnleri zerinde ol
duka uzun durduumuz halde doalarnda ok belirsiz ve zgn
bir ey tayan ideler olduklarndan birbirleri ile karlatrl
malar belki aklk kazanmalar iin yararl olabilir; ve bylece
onlar birlikte ele aldmzda daha ak ve seik kavranmalarn
da salayabiliriz.1 Uzaklk ya da uzay uzamdan ayrt etmek iin
yaylm diye adlandryorum; bazlar bu uzakl yalnzca
maddenin kat paralarnda snrlamaya ve bylece cisim idesini
dile getirmeye alkn; halbuki salt uzaklk idesi byle bir ey
iermez.2 Ayn zamanda bu terimi, sklkla hi bir arada var ol
mayan3 geici ardl paralarn uzaklna da srekli olanlara4
olduu gibi uyarlandndan uzay iin de kullandm. Yaylm ve
1
3
4
Aslnda dokunma veya grm e duyusuyla ayr ayr tamamlanmam bir ide
sunarlar; fakat biri ya da dieri olm akszn, Locke'a gre, yaylm idesinden
tmyle yoksun kalnr; ve sanki tm alglanan cisim lerin yokluunda, on
larla yaylm alglayanlayz. Ancak, ide olutuktan sonra da eylerin du
yuda alglanm asnn koulu olan zorunlu bir bant ve ayn zamanda
uzaml varlklarn var olm a kapasitesi ya da olasl olarak kalr.
Locke (Sam uel Clarke'ta da grlecei zere) Tanrnn bir biim de uzay
kaplad ve tuttuuna inanyorsa da bu demek deildir ki Tanr "partes
ex tra p a rtes" oluum lu dnlm elidir. u var ki, uzam l varlklarn oldu
u ya da var olabilecei her yerde etkin Akl ve Am acn iaretleri belirmelidir uzaml evren, herhangi bir parasnda ya da bir btn olarak, bom
zerine
ir Deneme
265
266
ir Deneme
267
268
ir Deneme
269
270
zerine
ir Deneme
271
272
ir Deneme
kadar aktr; Tanr iin istedii her an var edemecei tek bir ey
de yoktur. Her eyin var oluu Tanrnn inayetine bal oldu
undan tm eyler o var olmalarn uygun grd an var olur.
Sonu olarak; yaylm ve sre karlkl birbirini kucaklar ve
sarar; nk her uzay paras her sre parasnda ve her sre
paras da her yaylm parasmdadr. ki seik idenin byle bir
bileimini, sanrm, dndmz ya da dnebildiimiz e
itlilik iinde bulmak zordur ve daha te kurgulama ans tan
yabilir.26
26 Sre her yerde alglanr ve uzay kesintisiz srer. Yok edilm elerine ilikin
bir ideye sahip olm ak imknszdr: Biri bir eyin uzam llna ilikin, di
eri bir eyin deim esine ilik in soyut olaslk ierdiinden "hibir eye"
o kadar ok yakndrlar ki ne yok edilm eye ne de yaratlmaya elverili g
rnmektedirler. eylerin doas ya da nedeni gereince snrsz ve sonsuz
blnebilirin belirsizliinde kaybolur giderler. Hayal gc ve duyarl anla
ma yetisi, eylerdeki bir akl zorunluluu dolaysyla belirsizlie gm l
dkleri snrszlk ya da sonsuz blnebilirlii betim leyem ez. Sre ve uzay
idelerini aklarken Locke, bu zihinsel zorunluluu yani cism i uzay ban
tlarna ilikin ideleri olm akszn, ya da deim eleri varlklarn ieren bir
sreye ilikin ideler olm akszn kavramadaki mutlak yetersizlii geri
planda brakmaktadr; ve her birinin snrlanam az doasn da bu ere
vede ele almaktadr. Bu zihinsel zorunluluk, tarihsel-ak yntem ile yal
nzca bilinte fizik sel olu sras erevesinde bir hal/kip olarak akla
namaz, -somut llerinden soyutlanm bantlardan biri ya da dierinin
duyarl hayal gcne teslim edilem eyiinden daha fazlasna aklama geti
rilem ez bu ekilde.
16. BOLUM
SAYI DES
1. Sahip olduumuz ideler iinde "birlik" ya da "bir" idesin
den daha fazla yolla gelen ve daha yaln olan yoktur: Hibir
eit ya da bileim izi yoktur: Duyularmzn alanndaki her
nesne, anlama yetilerimizdeki her ide ve zihnimizin her dn
cesi bu ideyi beraberinde getirir. Dolaysyla tm dier eylerle
uyumundan kaynakl en evrensel idemiz olduu kadar dnce
lerimizle en skfk olan da yine bu idedir. nk, insanlar,
melekler, eylemler, dnceler ksacas var olan ya da imgelenebilen her eye kendini sunar say.1
2. Zihnimizde bu ideyi yineleyerek ve birbirine ulayarak kip
lerine ilikin bileik idelerine kavuuruz. Biri bire ekleyerek bir
ifte ait bileik ideye; on iki birimi bir araya getirerek bir dzi
neye ait bileik ideye ve ayn biimde yirmi ya da bir milyon gibi
bileik idelere sahip oluruz.2
3. Sayya ait yaln kipler tm dierleri arasnda en seik ola
ndr; en kk bileen olan bir birimin oluturduu her bileim
1 Bak: 7. Blm , 7. ksm. Som ut deneyim de tm dier idelerim izle birlik
idesinin zorunlu bir aradal idelerimizin yaln olm asna engeldir. ster is
tem ez hepsiyle alam halinde olduundan say kendini nkoul ve rnek
kabul eden asl akl yapsna balantlandrlmtr, olas duyusal gr
nlere deil.
2 Locke'un sonsuzlua ilikin en ak idelerim izi edinm ede ara olarak gr
d say idesi onun iin zel bir nem tamaktadr. Bak: 8. Ksm; 17.
Blm , 9. Ksm. Pythagorasdan bu yana say idesi m etafiziksel kurgula
malar iin bir ekim alan olmutur.
274
erine
ir Deneme
276
ir Deneme
daha byk saylar iin kimi uygun adlar bulsak eminim ki onlar
da ayr ayr sayabiliriz: Ancak milyon kere milyon ifadesiyle,
aldmz yolda on sekiz onluk basamak tesinde kartrmadan
ilerlememiz gtr. Seik adlarn iyi bir hesaplamaya ya da ya
rarl say ideleri edinmeye katklarn grmek asndan tek bir
saynn iaretleri olarak sreen bir sra izleyen rakamlar ince
lemenizi istiyorum u rnek zerinde:
Nonil- Octiliions
lions
857324
162486
Quartrillions
(Katrilyon)
Trillions
(Trilyon)
345896
248106
235421
261734
437918
423147
(Milyar) (Milyon)
368149
623137
Ne kadar byk olursa olsun bir say sonludur ve say idesi ya da snfn
aan ve saylam az olan usuz bucakszlk ya da ncesiz-sonraszl l
m eye uygun olm asa da bir uzay ya da bir sreyi ler.
17. BLM
SONSUZLUK DES
1.
Sonsuzluk adn verdiimiz idenin cinsini bilen biri zihnin
sonsuzluunu genelde neye dorudan yklediini ve bu ideyi
nasl oluturduunu dnmelidir.
Bana yle geliyor ki zihin sonlu ve sonsuzu, nicelik kipleri ve
ncelikle paralar olan ve en kk parasnn eklenimi ya da
karm ile azalma ya da oalma yetenei tayan eyler ola
rak gryor. nceki blmlerde uzay, sre ve say idelerini bu
biimde ele alm tk.1 Tm eylerin sahibi ve kayna yce
Tanrnn akl erdirilemez bir sonsuzluk ierdiinden eminiz:2
Fakat clz ve s dncelerimizde bu en byk ve stn varla
sonsuzluk idemizi uyarladmzda ncelikle sresi ve zamanszl-meknszldr dikkate aldmz. Tkenmez ve kavra
nlmaz gc, bilgelii ve inayetine daha mecazi bir bak amz
vardr. Bunlar sonsuz diye adlandrdmzda, bu sonsuzlua
1
(Sonsuzluk desi
279
280
ir Deneme
Locke baka bir yerde "salt uzay" iin orada uzam l bir eyin var olabile
ceine dair sonsuz bir olaslktan bakaca bir ey deildir diyor. "Yaa
mm z boyunca hep salt uzayn gerek bir ey olduu dayatmalar ile kar
latm z iin sonunda onun yalnzca bir bant olm ayp gerek bir ey
olduu nyargsna teslim olm uuz." ( eitli Y azlar/D enem eler)
(Sonsuzluk idesi
281
282
zerine
ir Deneme
(Sonsuzluk desi
283
284
15
16
17
18
Sonsuzluk idesi
285
286
zerine
ir Deneme
lirgin bir sonsuzluk sz konusudur bizim iin. Fakat bir fark var:
Uzay ve sre sonsuzluunu dnrken yalnzca saylarn eklenimine bavururken burada zihnin, nceki eklemelerde olduu
kadar, bir birimi sonsuza dek paralara blmeye ynelmesi sz
konusudur. Ancak yine de yeni saylarn eklenmesinden baka
bir ey deildir bu da. Yalnz birinin eklenimindeki sonsuz b
yklkte bir uzaya ilikin idemiz, dierinin blmndeki sonsuz
kklkte bir cisme ilikin idemizden daha olumlu deildir.
Sonsuzluk idemiz byyen ya da tutulmaz bir ide olarak srekli
snrsz bir ilerleme gsterdiinden hibir yerde duramaz.23
13.
Gerek bir sonsuz sayya24 ilikin olumlu idesi olduunu
syleyecek bir lgn bulmak zordur. Saynn sonsuzluu nceki
bir sayya istendii kadar ok ve uzun birim bileimi ekleme
gcndedir yalnzca... Ayn g uzay ve sre sonsuzluunda da
zihne hep bitimsiz eklemeler iin yer brakr. Bu durumda sonsuz
uzay ve sreye ilikin olumlu ideleri olduunu syleyecekler
karsa, buna karlk sonsuzluk idesine ekleme yapp yapama
dklarn sorarak byle bir yanlg kolayca yerle bir edilebilir.25
Fit ya da yard, gn ya da yl gibi, yinelenen saylarda, birimler
den olumayan ve uymayan sre ya da uzayn olumlu bir ide
sinden sz edemeyiz, sanrm. Bu birimler zihnimizde ideleri
bulunan ve bu tr niceliklerin bykln belirlemede kullan
dmz genel llerdir. Dolaysyla, uzay ya da sreye ilikin
23 Burada Locke'un yapt gibi uzay, sre ve sayda duyusal im gelem e sonu
olarak nicelik asndan bakldnda yetersizdir; ve insann gr asyla
tek bana yeterli olan yetersiz ide, uslam lam alarm zda tamm gibi ele
alndnda yanltc olur.
2 4 Sonlu zihnin bir durumu olarak kabul edilen zihinsel eilim iin sz konu
suysa da, sayda sonsuzluk somutlatrlamaz; olum suz ide de olsa, her ne
olursa olsun ynelm eye zorlandm z eyin llm bir im gesine sahip
olam ayz.
25 Tanr da sonlu bireyler de, balangsz ya da sonusuz, yani zaman ve ni
celiin bir ekilde tesindeki z-bilinli bireyler olarak betim lem eye al
ld her zaman, d ve i duyu grnleri ile snrl kalan insann an
lama yetisinin tesinde kalr.
Sonsuzluk desi
287
288
ir Deneme
Sonsuzluk desi
289
290
ir Deneme
(Sonsuzluk desi
291
292
zerine
ir Deneme
Sonsuzluk desi
293
zerine
ir Deneme
22.
Sre, uzay ve say ile bunlarn derin dnlmesinden
doan sonsuzluk zerinde gerektiinden fazla kaldm sanm
yorum ki kipleri insanlarn dncelerini bunlardan daha fazla
altran birka yaln ide vardr. Onlar ok geni biimde ele
almadm.39 Benim iin zihnin onlar i ve d duyumdan nasl
edindiini gstermek yeterlidir. Bir d duyu ya da zihinsel i
lem nesnesi olmaktan ne kadar uzak grnrse grnsn son
suzluk idemizin yine de tm dier idelerimiz gibi kkeni orada
dr. Kurgulamalar ileri dzeyde kimi matematikiler zihinlerine
sonsuzluk idesini sokmann baka yollarn bulmu olabilirler.
Fakat bu kendilerinin de dier insanlar gibi sonsuzlua ilikin ilk
idelerini40 burada belirttiimiz yntemle d ve i duyumdan
edinmelerinin nnde engel deildir.
delili deil midir? Leibniz 1696'da yazdklarnda (O pera, Erdman, sf: 138)
Locke'un bu blmdeki aklamalarna bir gndermede bulunmaktadr.
Fakat Leibniz, Tanrda paralardan olumayan mutlak bir sonsuzluk bul
duumuzu; bylece sonlu idesinde tam ide ngrldnden, bu balamda
gerek d olm adn ileri sryor. Locke'a gre sonsuzluk idesi duyuda
olumlu olarak sunulan bir sonlunun durmakszn artmasnn idesi iken Leibniz'de akla uygun biim de uzay, sre ve saynn gerek bantlar er
evesinde deneyim im izde, anlalm az bir halde, snrl kalan, gereklik
verisidir.
39 Tm boyutlaryla deilse de Locke'un ele almak niyetinde olm adn sy
ledii dolayl zihinsel zorunluluk ve eksiklikleriyle birlikte olduklar gibi
var olmalarna neden olan doal yasa erevesindeki koullar kefetm ekle
snrl tarihsel ak yntem e gre ele alnmaya elverililikleri kadar.
4 0 "lk ideler" yani akl gcnn kapsamndaki belirsiz, yetersiz, anlalmaz
idelere sahip oluumuzun ilk nedenleri yani, Tanrnn mumunun insan
aydnlatmasn salayan, "lk deler".
18. BLM
DER YALIN KPLER
1. nceki blmlerde zihnin d duyumla gelen yaln ideler
den sonsuzlua kendi kendine nasl uzandn; duyumlarla al
glanmaktan en uzak ide gibi grnse de sonsuzluun, zihnin
duyularla edindii ve sonra kendi idelerini yineleme yetisiyle
toplad yaln idelerden baka bir ey ierm ediini1 gster
mitik. Bunlarn yaln idelerin yaln modlar iin ve zihnin on
lar nasl edindiini anlatmak asndan yeterli rnekler olduk
larn sylesem de, birkan daha ksa da olsa aktarmak ve sonra
bileik idelere gemek istiyorum.
2. Koymak, yuvarlanmak, dmek, yrmek, srnmek,
komak, dans etmek, hoplamak, atlamak ve benzeri, hareketin
deiik kiplemelerinden baka bir ey deildir. Hareket kipleri
uzam kiplerine karlk gelir; hzl ve yava, uzay ve zaman
uzaklklaryla llen iki farkl hareket idesidir; buna gre hare
ketle birlikte uzay ve zaman da iine alan bileik idelerdir.
3. Seslerde de benzer kiplemeler sz konusudur. Her hece
farkl birer ses kipidir: Ki bylece, iitme duyumundan, bylesi
1 Yani, im gelenebilir ve dorudan ie yarar hibir ey. D eneyim verileri o l
makszn anlama yetisi bo ve ilevsizdir; bu, Denem e'nin, insan bilgisinin,
som ut eyleri karlatrma ve gzlem lem e sonucu doduunu retme
yolunda zerinde durduu asl noktadr. Fakat eyler ve bireylerin tm do
al ve ahlaksal yasalar da ieren evrenin, insanlar ile duyu dnyalarnn
varlnn ilk nedeni, Tanr denen Etkin Aklda tem ellenen dorudur ki bu
doruluk gerekten de insan yaamnn zorunlu ve kesin dayanadr.
296
2
3
Bak: 3. Kitap.
Bak: 3. Kitap, 5. ve 6. Blmler.
19. BLM
DNME KPLER
1.
Zihin kendine ynelip kendi eylemleri zerinde derin d
nrse dnm e1 beliren ilk edimdir. Bunda zihin bir sr
kiplemeler gzlemler ve bylece seik ideler edinir. Beden
zerindeki bir etkiye bitiik ya da edimsel olarak elik eden alg
ya da dnce tm dier dnme modlarndan ayr olduundan
zihne bizim .d duyum dediimiz seik bir ide salar. D du
yum bir idenin duyular yoluyla anlama yetisine ulamasn sa
layan- edimsel giri niteliindedir.2 D duyular zerinde benzer
nesnenin etkisi olmadan yeniden beliren ayn ide -anmsananzihnin arayp youn bir aba sonucu bulup ortaya karmas da
anmsamadr- zihinde uzunca bir sre dikkatle irdelenirse bu da
derin dnme halidir. delerin zihinde anlama yetisinin gzlemi
ya da duyumu olmakszn dolamalar Franszlarca reverie diye
adlandrlr. deler kendilerini gsterdiklerinde fark edilir ve ol
duklar gibi bellee yazlrlarsa buna dikkat; zihin byk bir ti
tizlikle setii bir ideye odaklanr ve onu her ynyle ele alr,
dier idelerin saldrlarna uramazsa buna dalma deriz. Ryasz
uyku tm bu edimlerden habersizlik durumudur ki rya grme
1 Unutulmamaldr ki L ocke "dnme edimini" "incelikle anlay" anlam
nn dar kapsamnda deil bilm e ve anlama yetisinin tm geliim derecele
rini de ierir biim de ve zaman zaman, Descartes gibi, herhangi bir bilin
durumuyla e uzaml olarak ele almaktadr.
2 Bu d duyum tanmnda, "anlama yetisine giri" arpc bir edir, fakat
1. Blm , 23. K sm da "d duyum" bedenin bir parasndaki bir hareket
olarak kullanlmaktadr.
Dnme Kipleri
299
4. Kitapta, bilgi ve yarg ile ilintileri ele alnrken, dolayl olarak bu terim
lerin temsil ettii ideler ile balantlandnlmaktadr. 21. Blm de istem
idesi bir g idesi kipi olarak ele alnmaktadr.
300
zerine
ir Deneme
20.
BOLUM
zerine
ir Deneme
veya acy azaltmaya baka bir deyile bize baka bir iyinin
kazanmn salamak ya da bir ktnn yokluunu gvencelemeye yatkn olandr. Kt dediimse tersine bizde ac retmek
ya da artrmak veya var olan bir hazz azaltmaya yani bizde bir
kty doururken bir iyiden yoksun brakmaya elverili olan
dr.4 Ac ve haz dediimde, aslnda yalnzca zihnin bazen be
dendeki dzensizlikler bazen de zihnin dnceleri ile doan
yine zihne ait farkl yaplar olduu halde genelde ayrt edildik
lerinden beden ya da zihne gnderme yaptm anlalmaldr.
3. Ac ve haz ve de onlar douran iyi ve kt, tutkularmzn
menteeleridir. duyuma ynelir ve eitli dnceler altnda
bunlarn bizde nasl ilemlerde bulunduklar ve hangi i du
yumlar rettiklerini gzlemlersek ite o zaman tutkularmzn
idelerini kendimizde biimlendirebiliriz.5
4. Bir eyin varl ya da yokluunun birinde retmeye yat
kn olduu zevke ilikin dncesi zerinde younlaan kii
bizim sevgi6 dediimiz ideye sahiptir. Bir insan sonbaharda ye
dii zaman ya da hi olmadklar ilkbaharda hi yemedii zaman
303
304
ir Deneme
305
306
ir Deneme
21. BOLUM
G DES
1.
Her gn dndaki eylerde gzlemledii yaln idelerinin
bakalam hakknda d duyular yoluyla bilgilenen; biri sona
erip yok olurken baka birinin nasl var olmaya baladna
dikkat eden; kendi iinde olup bitenlere ara sra ynelen ve ide
lerin bazen duyular zerinde d nesnelerin brakt izlenimler
bazen de kendi istemiyle srekli bir deiim iinde olduunu
gzlemleyen zihin, benzer deiimlerin gelecekte ayn eylerde
ayn etmenlerle ve benzer yollarla yinelenebilecei sonucuna
vardndan bir eyde yaln idelerinin deitirilme, dierinde de
0 deiiklii yapma olasln dnerek bizim g dediim iz1
1 7. Blm , 8. Ksm da g idesinin, ister istem ez cisim ler aras hareketler ve
kendi bedenim izdeki hareketlerde gzlem lediim iz her deiiklikle bize
sunulan, i ve d duyumdan edinilen yaln idelerden biri olduu sylen
mektedir. Burada ise duyu kadar uslamlama da ide alannda sz konusu
ediliyor. L ocke karmdan sz ediyor ve g idesinde d ya da i duyuya
dorudan yansyann tesine gnderildiim izi ima ediyor. Benzer bir anla
tm da Deneme'de g idesinden beceriksizce ayr tutulan, neden ve etki
idesinin (26. Blm , 1. K sm ) ortaya knn betim inde kullanlm akta
dr. u halde, Hume'un "hibir uslamlama bize yeni bir yaln ide sunamaz"
szlerine geliyoruz. (A ra trm a , 6. ksm , not ve de incelem e, III. Blm , II.
K sm ). L ocke, kendi yanlgl tarzyla, byk olaslkla, bir deim eyi
gzlem lerken insan zihnindeki ve akln kendi asl yapsndaki bir eyin
gzlem cinin deim eyi kesinlikle ayr olarak ele almasn engellediini ve
onu bir etm en arayna zorladn sylem eye alyor. K sacas, zihnin
bylesi deim e ile yetinm edii ve deim ede belirsiz kalan bir g idesi
nin kabulne zorland yaln ya da aklanamaz bir olgudur. Bu blmde
ele alnaca iddia edilen de, bylece kabul edilenin ne olduu ve bu yaln
idenin hangi kipte belirdiidir. G ve neden idelerinin neden ayr blm
308
ir Deneme
ideye varr. Buna gre, atein altn eritme yani duyulmaz par
alarnn ban, sonu olarak sertliini yok etme ve onu sv
latrma gc vardr diyebiliriz; burada altn eritilme gcne
sahiptir. Gne balmumunu aartma, balmumu da gne tara
fndan aartlma gc tar ki bu gle sarlk kaybolur ve be
yazlk var olmaya balar onun yerine. Bu ve benzeri durumlarda
gc, alglanabilir idelerin deiimine bal olarak dnrz.
nk ancak duyulur idelerin gzlemlenebilir deiimi ile bir
ey zerindeki etki ya da bakalatrmay ayrt edebiliriz; o
eyin idelerinden birinin bir deiimini alglamadan da yaplan
deitirilmeyi kavrayamayz.2
2.
G bir deiiklik yapabilme ya da bir deiiklik kabul
edebilme eklinde iki ynldr. Biri etkin dieri edilgin3 diye
adlandrlabilir. Maddenin, Yaratcs tm edilgin gcn zerin
deyken, etkin gten tamamyla yoksun olup olmad4 ve yara
7
8
310
zerine
ir Deneme
ile hareket olmak zere bir idesine sahip olduumuz iki eylem
tr olduundan, gelin bu eylemleri reten glerin en ak ide
lerini nereden edindiimizi inceleyelim. (1) Dnmenin idesini
cisim deil yalnzca i duyumumuz salar (2) Cisimden hareke
tin balangcna ilikin bir ide de edinem eyiz.18 Duran bir cisim
etkin bir hareket etme gcnn idesini sunmaz; ve harekete ge
irildiinde bu cisimde bir eylemden ok edilgenliktir sunulan.
Top bilardo sopasnn hareketine uyduu zaman bu topun hare
keti deil salt edilginliidir. nnde duran bir baka topu iterek
harekete geirdiinde de yalnzca sopadan ald hareketi iletir
ve kendinde dierinin ald kadar hareket yeteneini yitirir. Bir
hareketi rettiini deil yalnzca aktardn gzlemlediimiz
cisimde hareketin etkin bir gcne ilikin ok belirsiz bir idedir
edindiimiz. Bir eylemi retmenin deil de edilginlii srdr
menin gcne ilikin bir idedir bu ve ok bulanktr.19 Dier bir
cisimle harekete geirilen cisimde de ayn ey geerlidir; nk
hareketsizlikten harekete geite yaplan deitiriliin srd
rlmesi eklinin ayn vurula deitiriliinin srdrlmesinden
18 Aklam a, deim eyi bir ekilde grn deiim inin bal olduu im gelenem ez etkin gce gnderme ieriindeyse, im gelenebilir fiziksel gr
nleri nceki im gelenebilir fiziksel grnlerden derlem ek onlara ak
lama getirmez. Sunulan deim enin etkin ve son nedeni deil fiziksel ara
nedendir. Mutlak yanllktan ok yetersizlik ierir szcn tam anlamyla
g ya da nedensellik, grnlerin edeer grnlere srekli im gele
nebilir deim esinden daha fazlasn kapsar. Fakat hangi hakla enerji ko
numu ya da baka bir fiziksel yasann, uyumlu biim de tinsel etkinlik ya
salar ve ahlaksal dzenden sonra gelm esi yerine, kesin ve stn olduu
kabul edilir?
19 Bu ok belirsiz ide, hareketin srekli, im gelenebilir dnm doann
mutlak hareket kaybn engelleyen korunum yasasnn konusu olan, bir n
ceki hareketten edinildii anlayn ieren, fizikteki mekanik nedensellie
girer. Fizik bilim i, belli bir formdaki cisim den onu ortaya karan baka bir
formdaki cism e ular. Fakat, Locke'a gre, bu retim deil; kazanlan ha
reketin yitirilen ile edeer olduu llebilir bant araclyla etki fi
ziksel nedeni ile balantlandrldndan, bu aktarmdr cism in edilgin
znesi olduu tu ku srdrmdr. Bir fiziksel etki, bu durumda, yalnzca
yani bir formda im gelenebilir bir sonu ya da bakalam fakat ilk hare
ket ettirici gten yoksun bir bakalam iindeki fiziksel nedenidir.
312
ir Deneme
314
ir Deneme
27
28
29
30
316
zerine
ir Deneme
318
320
ir Deneme
322
zerine
ir Deneme
20.
Yetilere onlara zg olmayan nitelemeler yapmak byle
bir konuma biimine yol amtr. Fakat zihin zerine sy
lemlere yetiler adyla birlikte onlarn hareket ettikleri kavramn
sokmak, sanyorum, bedensel ilemlerde yetilere ilikin benzer
bulgularn ok kullanlmas ve sz edilmesinin fizik bilgisinde
salad kadarn zihinsel ilemlerimizin bilgisinde de yarat
m olmal. Bedende ve zihinde yetiler olduunu; ilem yapma
glerinin bulunduunu yadsmyorum. nk alma yetene
i ya da gc olmayan hibir ey alamaz.50 Bu ve benzeri
szcklerin onlar srekli kullanan gnlk dilde yer almadkla
rn sylemiyorum. Onlar tmyle bir yana atmak fazlasyla
yapmack kaar. Rk bir klktan holanmayan felsefenin
kendisi de, halkn huzurunda, doruluk ve aklkla elimedii
srece, lkenin sradan dil ve greneine gre giyinmi olmak
tan dolay gurur duymaldr. Fakat yanlg uradadr: Yetiler
hep bir sr seik etmen olarak dile getirilmi ve betimlenmitir.
Midelerimizde eti sindiren nedir diye sorulduunda yant sin
dirme yetisi idi. Bir eyin bedenden karlmasn salayan ne
dir? karma yetisi. Ne hareket eder? Hareket yetisi. yle ki zi
hinde de zihinsel yeti ya da anlama yetisi anlyor ve seme yetisi
ya da isten istiyor ya da ynetiyordur. Ksacas bu demektir ki,
sindirme yetenei sindirir, hareket etme yetenei hareket eder ve
doal olarak kendisiyle birlikte getirmesi sz konusudur. Her etkinlik tinsel
ise o zaman her fiziksel olay cisimlerdeki hareketleri belirleyen her yerde
varlk sahibi Tin ya da Etkin Akl sergiler ki buna gre fiziksel sonular ya
da etkiler nceki fiziksel grnlerin rnleri deil, yalnzca bakala
mlardrlar. Buna gre, istenli etkinlik doa b ilim iyle aklanabilir deil,
ya da dzeneksel nedensellik ile koullandrlm gibidir. Bununla birlikte
Akl ve sten, Byk skender ya da Sezar'a atfedilen iler ya da Platon ya
da Milton'un yaptlar bilin dnda, kat ve uzam l cisim lerdeki kendili
inden oluan deim eler konusu kadar aklanabilir olm adka, fiziksel
sistem de devreye girer.
50 steme edim inde dzeneksel (mekanik) ve baml bir g idesi ya da edil
gin doal ekonom inin bir ekilde stndeki varln duyumu iinde ve ah
laksal ynetim in yksek yasas altnda doast bir g idesi midir sz ko
nusu ettiimiz?
G desi
323
ir Deneme
326
ir Deneme
ir Deneme
G desi
329
330
ir Deneme
G desi
331
332
ir Deneme
G idesi
333
35.
"stenci iyi, daha byk iyi belirler" eklinde, insanlarn
genel onay ile ylesine yerlemi bir ilke vardr ki konu zerine
dncelerimi ilk yaynladmda onu dikkate alm olmam
kukusuz byk bir ounluka ho karlanm tr.74 Ancak,
daha ciddi bir aratrma zerine anladm ki, iyi, daha byk iyi,
yle sanld ve anlald gibi, o iyiye orantl olarak artan
arzumuz onun yokluunda bizi rahatsz etmedike, istenci belir
lemiyor. Bir insan bolluun ktlktan ok ok yararl olduuna
inandrsanz ve yaamn kimi nimetlerinin berbat yoksulluktan
daha iyi olduunu anlatsanz da eer durumundan memnun ve
bundan bir rahatszlk duymuyor ise istenci yoksulluktan kurta
rc herhangi bir eyleme ynelmeyecektir. Bir insan erdemin
getirilerinin bu dnyada byk amalar ve teki dnya iin
umutlar olan bir insan iin ne kadar gerekli olduuna iyice ikna
edilse bile, yine de dorulua ackana ve susayana, erdemliliin
yokluundan bir rahatszlk duyana dek istenci bu daha byk iyi
kabul edilenin peinde bir eyleme ynelmeyecektir. Yerine
kendinde duyduu baka rahatszlk geecek ve istencini baka
eylemlere dorultacaktr. Dier yandan, ayya bir adam sal
nn bozulduunu, varlnn azaldn, yaam biiminin iti
barszlk, hastalk ve o ok sevdii ikiler de dahil her eyin
yokluuna gebe olduunu grse de ikiye ve arkadalarna du
yaca zlemin rahatszl onu yine de meyhaneye srkler, ki
salk, varlk ve hatta br dnyann mutluluklarndan yoksun
kalacan bilmesi de buna engel olmaz. O da bilir ki bu yitir
dikleri, ikinin damanda brakaca tat ya da arkadalaryla
yapt bo gevezeliklerin yannda zerresi bile ok byk
nemde iyilerdir. Daha byk iyiyi grmemesi deildir burada
neden. medii saatlerde bu daha byk iyiyi izleyeceine dair
kendi kendine szler verir, ta ki alt tada zlemi yinelenene
dek. te o zaman daha byk iyi olduunu kabul ettii ey
74 1690, Denem e'nin ilk basksnda.
334
ir Deneme
G desi
335
336
zerine
ir Deneme
G tdcsi
337
338
ir Deneme
G desi
339
340
ir Deneme
G desi
341
342
ir Deneme
G desi
343
344
zerine
ir Deneme
G desi
345
346
zerine
ir Deneme
G desi
347
348
ir Deneme
349
G desi
O l
57.
[94Bunlar zihinde iyice tartlrsa insan zgrlne ili
kin ak bir bak as kazandrr bize. zgrlk istediimiz
gibi yapmak ya da yapmamak; yapmak ya da yapmaktan caymak
gcnden kaynaklanr. Bu yadsnamaz.95 Fakat bir insan yal
nzca isteminin rn eylemleri yapyor gibi grndnden is
teme ya da istememede zgr mdr? sorusunu biraz daha ele
almak gerekiyor. ou kez bir insann istem ediminden ekilme
zgrl olmad, nerilen eylemin yaplp yaplmamas
dorultusunda bir isten ediminde bulunmak zorunda olduu
sylenmitir. Fakat insann isteme balamnda zgr olduu bir
durum vardr ve bu uzak bir iyinin ama olarak seilmesidir.96
Burada bir insan, nerilen eyin kendinde ve sonular ile onu
mutlu ya da mutsuz edecek bir doaya sahip olup olmadn ir
deleyene dek o ey iin ya da o eye kar seme ediminin be
lirlenimini erteleyebilir. nk bir kez o eyi seip bylece
mutluluunun bir paras olarak ald m, arzu uyandrr ve bu
oranda ona rahatszlk verir; bylece o eyin dayatt koul
larda, seiminin izinde istenciyle birlikte harekete geer. Dola
93 Summum Bonum (En yksek iyi) hakkndaki bu kukuculuk Locke'un ide
allere ilgisizliini gstermekte ve amalarn kendi ilerinde ya da mutlak
olarak iyi olmalar yznden seilem eyecekleri fakat birey onlar deneyim
yoluyla haz verici bulduundan iyi olduklarn ima etmektedir.
94 Paranteze alnan paragraf Coste'un Franszca basksnda yer almtr. L oc
ke'un lmnden nceki hibir ngilizce baskda bulunmaz.
95 Yani, akln ahlaksal ve tmyle kiisel etmende insann anlama yetisinin
L ocke tarafndan l ye vurulduu eyin yetersizliini kabul etm eyi g e
rektirdiine inananlarca konuyla ilgisiz grlen, istem etkilerinde yer alr.
9 6 Fakat Locke'un bak asyla, insann seim i asndan nceki belirsizli
inin onu doal olarak arzuyu kstlamay istem eye iten bir rahatszlk
ierdii ileri srlemez mi? Bu istence bal kstlama ya da ertelem e edim i
yalnzca tikel bir istem rneidir. u var ki, sorumluluk niteliini korumak
adna onu dier istemlerden farkl bir trdeymi gibi ele alyor fakat erte
lem e istencinin nasl doast bir zgrlk tayabileceini gsterm iyor ki
tm istemlerin, doal olarak, etmen denilen adna rahatszlk ile belirlen
dikleri sonucuna vardracak apaklk sz konusu.
350
ir Deneme
G desi
351
ir Deneme
354
zerine
ir Deneme
356
ir Deneme
67. Ayrca, olmayan iyi, dier bir deyile gelecek haz, zel
likle hi bilmediimiz bir trdense, var olan ac ya da arzunun
eliindeki rahatszl pek karlayamaz. Bykl, gerek
ten duyulaca zamandakinden daha fazla olmadndan insanlar
onu kmsemeye, imdiki bir arzunun onun yerini almasna
izin vermeye ve kendi kendilerine balarna geldiinde genel
likle ona ilikin san ya da bilgiye bir olaslk uygun olmayaca
n dnmeye pek eilimlidirler. nk sklkla, herkesin
abartt gibi olmamasnn yannda, kendilerinin bir seferinde
byk haz ve honutluk duyduklar halde baka bir zaman i
ren ve tatsz gelmi olmas yznden, o uzaktaki iyide u anki
hazlarn glgede brakacak bir ey gremezler. Fakat bu teki
dnya yaamnn mutluluuna uyarlandnda kesinlikle yanl
bir deerlendirme biimidir. Byle bir yarglamaya gitmeleri iin
Tanrnn istedii insanlar mutlu edeceine inanmyor olmalar
gerekir. Tanrnn hazrlad mutluluk kesinlikle her istek ve
arzuya yant verir niteliktedir. nsanlarn zevkleri buradaki gibi
br dnyada da farkllk gsterse bile, cennetteki manna (ruhani
gda) herkesin damak tadna seslenir nitelikte olacaktr, kuku
suz. Var olan ve gelecekteki haz ve acya ilikin yanl yarg
karlatrmaya sokulduklar ve var olmayan iyi gelecekte d
nld zaman belirir ounlukla.
68. Sonular itibariyle iyi ya da kt, gelecekte bizde iyi ya
da kty yaratacak kapasitede olan eyler konusunda da eitli
ekillerde yanl yargda bulunuruz.
(1) Gerekte olduu kadar ok ktle kaynaklk etmedik
leri yargs ve,
(2) Yaanld an kan sonucu kesin kabul etmeyip ura,
beceri, deiiklik, pimanlk gibi yollarla hakkndan gelinebi
lecei, ortadan kaldrlabilecei yargsna vardmz zaman.
Bunlarn yanl olduunu ayr ayr irdeleyerek gstermek
kolay olurdu. Ancak unlar sylemekle yetineceim; daha b
G idesi
357
yk bir iyiyi daha nemsiz bir iyi iin gzden karmak, yalnzca
tahminlerle konunun nemiyle orantl bir irdeleme yapmadan
byle bir yarglama yapmak ok yanl ve mantkszdr. Aa
da sraladm olaan yanl yarg nedenleri dnlrse
herkes bu yarglama biiminin sakatln kabul eder umudun
daym.
69.
(1) Bilgisizlik: Kapasitesinin elverdii lde bilgilen
meden yargda bulunan, yanl karar verdiinin bilincine vara
maz.
(2)
Dikkatsizlik: Bir insan bildiini de grmezden gelebilir.
Bu da dieri kadar yarglarmz saptran etkili ve yapay bir bil
gisizliktir. Yarglama; karar verme, bir hesap tutturma ve eksik
lik ya da fazlalk gsteren taraf belirleme gibidir. Bir taraf acele
toplanr ve hesaba sokulmas gereken bir iki para gz ard edi
lirse, ortaya tam bir bilgisizliin yol aaca denli yanl bir
yarg kar. Buna en ok neden olan var olann en fazla etkisi
altnda kalan aciz edilgin doamzca abartlan haz ya da acnn
egemenliidir. Bu acelecilii denetim altna almak iin, doru
kullandmz lde, aratrma, grme ve bunlarn ardndan
veriler zerinde yargda bulunmamz salayacak anlama yetisi
ve akl verilmitir. Bir insan kendisine zarar ya da yarar getire
cek, onu mutlu ya da mutsuz edecek olan grdnde bir adm
bile kaamyor ya da yaklaamyorsa grmenin ne yarar vardr
onun iin? Zifiri karanlkta dolama zgrlnde olan biri
rzgrn gcyle aa yukar savrulan bir kabarcktan daha iyi
bir konumda mdr? Grnmez bir i ya da d itimle hareket
ettirilen ufak tefek krntlar gibidir. zgrln birincil ve do
laysyla nemli yarar "gz kapal acelecilii" nleme yolun
dadr; ncelikle bekleyip gzlerimizi drt ap konunun gerek
tirdii lde yapacamz ey hakknda bir gr edinmek iin
evreye baknma zgrlmz kullanmalyz. Tembellik, il
gisizlik, ihmal, edinilmi alkanlklar ve benzerinin ayr ayr
358
ir Deneme
G desi
359
360
ir Deneme
G desi
361
ir Deneme
G desi
363
364
zerine
ir Deneme
G idesi
365
118
366
ir Deneme
G desi
367
zerine
ir Deneme
G desi
369
75.
Ksaca tm dier idelerimizin kayna olan ve onlar
oluturan birincil, kkensel idelerimize deinmek istiyorum. Bir
filozof gibi dnp nedenleri ve ieriklerini irdelemek istesem
tm u birka balk altnda toplanr sanyorum:
Uzam
Katlk,
Hareketlilik ya da hareket ettirilme gc, d duyularmzla
dardan edindiimiz,
Alglayabilirlik ya da alglama, dnme gc.
Gdleme, hareket ettirme gc de i duyumla zihnimizden
edindiimiz birincil idelerdir.
Esesli olanlarn kullanm nda yanlgya dme tehlikesi
yznden bu iki yeni szc de kattm.
Bunlara ek olarak,
Varolu,
Sre,
"insan zgrl zerine F elsef A ratrm a" adl alm ada daha ay
dnlatc biim de sonucuna ulatrlm tr. Collins'in 1729'da (her ik isi
nin de ld yl) yaynlanan yantnn bal yledir: "Ruha ilk g i
rilerinden eylem retim lerine dek, idelerin srecinin betim lendii, z
grlk ve Zorunluluk zerine B ir Deneme". C ollins ve Clarke dnda,
Jackson ve dier kalemorlar ordusu da ngiltere'de son yzyl iin kk
bir ktphane oluturabilecek "zgr isten" literatr yaratacak bir
eletiri kavgasna giritiler. Jonathan Edwards'n "isten zgrlne
ilikin M o d e m G eerli K avram lar zerine Aratrm a"snda Collins'in
zorunlu istem sav olaanst bir iddetle savunulmutur (1759). Hume,
d dnyadaki olaylar kadar, olaslk sayesinde insan eylem leri ve bunla
rn sonularn da tahmin edebileceim iz olgusunu kabul ederek (buna
zorunluluk deyip dem em ek bir yana), isten edimlerinin baka deiim
lerde de ortaya karlan ayn fiziksel nedensellik yasas ya da alkanl
altnda, istencin dndaki bir nedenle belirlenir olm as kansndadr ve
"btn uyum azln yalnzca szckler erevesinde olduu" sonucuna
varmaktadr. Fakat ahlaksal sorumluluun gerektirdii zere evrenin tin
sel yorumu ile doal (doac/fiziksel) yorumu arasndaki ztlk tini doaya
indirgeyerek deil yalnzca doadaki bilim sel tek tipliliin (birliin) ki
ilerdeki doastlkle istenli belirlem elerinde uyum gsterdiini kabul
etmekle giderilir.
370
ir Deneme
"Say"
her iki duyum idelerine de zgdr. Bizde ayr ayr d du
yumlar reten minicik cisimlerin farkl biimlerde kipleen
uzam ve hareketlerini alglayacak keskinlikte yetilerimiz olsayd
renkler, kokular, tatlar, sesler ve benzeri tm idelerimizin doas
aklanabilirdi, sanrm. Fakat u an amacm Tanrnn uygun
kld biimde, eylere dair bilgiye ideler ve grnlerle nasl
ulatmz ve bu bilginin kendisini aratrmak olduundan,
felsefi adan cisimlerin zgn yaps ve paralarnn dokusuna
ilikin bir incelemeye girimek Denemenin izgisini amak
olur. Bu balamda, bizde belirli d duyuma neden olan en kk
taneciklerin hareket ya da ekilleri, dokularn incelemeksizin
altn ya da safrann grme yetimizle algladmz sar idesini,
kar ya da stn beyaz idesini bizde retme gcne sahip oldu
unu gzlemlemek yeterlidir. Zihnimizdeki idelerin tesine ge
ip nedenlerini aratrdmzda da, bizde farkl ideler reten bir
duyulur nesnede kefedebileceklerimiz, duyulmaz paralarnn
hareket, ekil, hacim, say ve dokusundaki farkllklar olduudur
ancak.126
G desi
371
ir Deneme
G desi
373
374
ir Deneme
G desi
375
376
ir Deneme
G desi
377
378
ir Deneme
22. BLM
KARIIK KPLER
1. nceki blmlerde yaln kipleri ele alm ve ne oldukla
rn, nasl edinildiklerini gstermek iin en nemlileri arasndan
rneklem eler yapmtk; imdi ise sra kark kiplerde... D e
iik trlerden yaln idelerin bileimlerinden oluan bileik
ideleri, yalnzca ayn cins yaln ideleri ieren daha yaln kipler
den ayrt etmek iin kark kipler1 diye adlandrdm: Bunlara
rnek olarak ykmllk, sarholuk, yalan ve benzeri verilebilir.
Srekli bir varla sahip gerek varlklarn ayrt edici iaretleri
deil de zihnin bir araya getirdii dank ve bamsz ideler
olarak grlen yaln idelerin bileimleri halinde bu kark kip
ler bylece tzlerin2 bileik idelerinden ayr alglanrlar.
2. Yaln idelerinde zihnin tmyle edilgen olduu ve tmn
d duyum ya da i duyum araclyla eylerin varl ve i
lemlerinden edindii, tek bir yaln ide yaratamadn deneyim
1
380
ir Deneme
5
6
Kark Kipler
381
382
ir Deneme
Kark Kipler
383
3. kitapta.
384
ir Deneme
Kr dom u birinin im gelem ine renge ilikin olum lu bir ide sokm u bir
kark kip bulam ayz.
9 insanlarn sonlu varlklar ve stn Varla ilikin, tmyle habersiz d o
duumuz tabuta rasa edim sel nitelikler, davran, gem i, im di ve
gelecek hakknda bilgilenm ek hatta fikir yrtmek iin gereksindii ve sa
hip olduu tm malzemelerdir sz edilenler.
10 Bak: 2. Kitap, 7. blm, 10. Ksm.
11 Bak: 2. Kitap, 7. Blm , 14. Ksm. Yaln idelerinin -yani duyuda varolu
un onlara yansyan ilk/asl esinlerinin kark kipleri insanlarca zenli bir
etkinlikle/alm a ile oluturulabilirler ve bitimsizdirler. Locke baka bir
yerde, "Tanrsallk, Ahlakllk, Yasa, Politika ve baka bilim lerin alanna
neredeyse btnyle giren bir ieriktedirler" der ve buna gre, sonu olarak,
kimi kark kipler keyfi deildir ancak eylerin anlalabilir/kavranabilir
dzeninden temellenmektedirler.
Kark Kipler
385
386
ir Deneme
Kark Kipler
387
23. BOLUM
TZLERE LKN BLEK DELERMZ
1.
*Zihin d ve i duyum yoluyla ok sayda yaln ide ile
donanrken bunlarn belli bir ksmnn srekli uyum iinde ol
duklarnn da ayrdna varr. Tek bir eye ait sanlan bu ideler
ve genel kavraylara uygun grlen, abuk iletiim iin yarar
lanlan szckler tek bir znede birletirilip tek bir adla adlan
drlrlar: Ki bylece aslnda bir sr idenin karm olduu
halde bilmeden tek bir yaln ideymi gibi sz eder ve yle d
nrz. nk, sylediim zere, bu yaln idelerin kendi ken
dilerine nasl varlklarn srdrdklerini imgelemeksizin2 orta
ya kmalarn salayan ve varlklarnn gvencesi bir substratum2 varsaymna kaptrrz kendimizi, ki bu "tz dediimiz
eydir.
1
389
2.
yle ki genel olarak salt tz kavrammz irdelersek ge
nelde ilinekler diye adlandrlan ve bizde yaln ideleri retme
yetkinliinde olan nitelikleri neyin desteklediin bilmediimiz
varsaymndan te tze ilikin herhangi bir idemiz olmadn
grrz. Birine renk ya da arln barnd zne nedir diye
sorulsa syleyecek bir ey bulamaz fakat bu kat uzanml par
alardr. Bu katlk ve uzamn dayana nedir dense bu kez daha
nce szn ettiimiz Kzlderiliden daha doyurucu yantlar ve
remez.4 Anmsarsanz, dnyay kocaman bir filin desteklediini
syleyen Kzlderiliye fil neyin stnde duruyor diye sorulmu
karan ve ierenin yalnzca varsayma olduunda srarnz srdryorsu
nuz; anlayabildiim kadaryla, kendiniz de, kiplerin kendi kendilerine var
lklarn srdrdrdkleri varsaym eylere ilikin kavramlarmza aykr
olduundan 'tz vardr' sonucuna varyorsunuz; ve niteliklerin kendi ken
dilerine varlk srdrmelerini anlayam adm zdan ben de ayn sonuca
vardm." Baka yerlerde de yaln idelerin gereklii iin zihinde somutlatrlmalar gerektii zerinde srar ediyor.
3 Soyut tz snflam as yerine bir "destek"ten sz etm ek, yanlgya dre
bilir ve tm alglanr niteliklerden syrlm iinde ve dolaysyla
ksm en gerekten beliren gerek grnlerle bizden gizlenen bir eyi
artrabilir. Tikel tzlerle sunulan tm grnler soyutlatrldktan
sonra tzn kendini somutlatrmaya alm ak, kendim izi kendi yaradl
m zn baa kam ayaca bir gle sokm ak olur. T ikel tzlere ilikin
genel idem izi yaln idelerim izden ve onlar araclyla ediniriz ki yaln
idelerim izin soyut ve kendiliinden im gelenem ez olan tzden olduu kadar
bu genel ide de onlardan ayrlamaz. C isim siz uzay, olgular olm akszn sre,
etkileriyle ortaya kmayan g ve grnlerle ksm en de olsa sergilen
meyen tz sonunda sonsuzlukta yitip giden, mutlak eksikli sonlu deneyim
ve im gelem idelerini rneklemektedirler. Locke dncedeki tz idesinin,
yani genel idenin, tikel tzlere altka bireysel zihinde yava yava
oluturulduu ya da ortaya karldn ima eder. "Tzlerin hareket ve
kiplerinin ideleri genellikle genel gz idesinin kendisinden nce zihinlerimizdedirler." (S. B olda Mektup, 16 M ays, 1699)
4. B ize "renkli ve ar" ve de "kat ve uzaml" olarak sergilenenin ne olduu
sorulduunda, yantm z renkli, ar, kat ve uzaml olan hi olm azsa bir
tzdr eklinde olm az m? M kemmel/Tam ya da sonsuz tz idesi herhangi
bir zihne tm olas bantlaryla beraber sunabildii tm grn ve etki
lerin bir idesi olur. C isim sel ya da tinsel tm bireysel tzlerin bir insan de
neyim inde kendilerini sergiledikleri ksmi ya da olas grn bir insann
oluturabilmesi iin sonsuz zaman gerektiren mkemmel ideden ancak de
rece olarak farkllar. Fakat Locke ve dierleri tzleri tm yle grnle
rin ardnda brakm gibidirler.
390
ir Deneme
391
392
ir Deneme
393
ilsek de "baka bir eyin iinde yer almadan nasl tek balar
na var kaldklarn anlayamadmzdan" onlarn bir ortak zne
ile desteklendii ve bu ortak znenin iinde olduklarn varsa
yarz. Tz ad ile belirttiimiz destekle ilintili ak seik hibir
ideye sahip olmadmz kesinse de, varsayarz.
5.
Zihnin dnme, usavurma, korkma gibi ilemlerinde de
ayn ey gzlemlenebilir. Kendi kendilerine varlklarn srd
remeyecekleri sonucuna vardmzdan, bedene ait olabilmeleri
ya da bedence retilebilmelerine de akl erdiremediimizden,
bunlar "tin" dediimiz baka bir tzn eylemleri olarak dn
meye eilimliyizdir. Buradan u ortaya kyor ki, duyularmz
etkileyen birok duyulur nitelii ieren bir ey olduundan ba
ka ilgili hibir ide ya da kavrama sahip olmadmzdan dn
me, bilme, kuku duyma, hareket gc ve benzerinin srd bir
tz var kabul ederek cisim hakknda olduu kadar tinsel tzn
ak bir kavramna sahibiz. Biri (ne olduunu bilm eden13) d
ardan edindiimiz yaln idelere substratum olduu varsaylan;
dieri de (benzer bir bilgisizlikle14) kendi iimizde deneyimlediimiz ilemlere substratum olduu varsaylandr. yleyse,
maddedeki somut tz idesinin kavray ve anlaymzdan
uzakl tinsel tz ya da tinin uzakl kadardr. Bu durumda,
tinsel tzn herhangi bir kavramna sahip olmaymz onun var
olmad sonucuna gtremez bizi ki ayn nedenle bedenin var
ln da yadsyamayz. M addenin tzne ilikin ak seik bir
13 B elirginleene dek nitelikleriyle somutlaana/grn kazandrlana
dek duyusal bir idesine sahip olam ayz; fakat grn kazandklarnda
da mutlaka Locke'un, kendini ortaya karan fiziksel deim eler eliinde
sren ve bam sz bir ey, destek (dayanak) dediini ngrr/gerektirirler.
Bu arada bylece uyarlan duyular st ide araclyla, grnler somut
biim de dnlrler. Fakat tz bir ey ve grn ya da nitelikleri de
baka bir ey deildir. Tzlerin olabildiince kendini gsterdii eylerdir
nitelikler.
14 B ize u u kipler ve u u etkiler halinde grnd kadaryla "ne oldu
unu biliyoruz" ve kipler ve etkilerin "kipleen ve etken bir eyi" iaret
ettiklerini dnmek durumundayz.
394
zerine
ir Deneme
395
396
ir Deneme
397
9.
Cisimsel tzlere ilikin bileik idelerimizi oluturan tr
ide vardr.28 (1) D duyularm zla kefedilen ve eylerde alglamasak da var olan, hacim, ekil, say, durum ve cisim par
acklarnn hareketi gibi birincil niteliklere ait ideler;
(2)
Tzlerin bizde d duyular yoluyla eitli ideler retme gleri
olan ve birincil niteliklere bal ikincil duyulur nitelikler. Bunlar
kendi nedenlerinde sakldrlar, yoksa eylerin kendilerinde yer
alan ideler deildirler.30 (3) Bir tzde bizde ncekinden farkl
ideler retecek biimde birincil niteliklerin deitirimi ya da di
er tzlerde byle bir deiiklik yapma eilimini sezeriz ki
bunlar etkin ve edilgin glerdir; tm de duyulur yaln ideler
doururlar. Bir mknats en kk demir paralarnda nasl bir
deiiklik yapma gcne sahip olursa olsun, demir zerinde i
leyen g duyulur bir hareket sergilemedike, bu gcn kavra
28 Bu ve bir sonraki ksmda sylenenler cisim lerin nitelik ve glerine ilikin
olarak 8. blmde sylenenlerin bir tekrar gibidir.
29 Berkeley'in cisim lerin bam sz edim sel varlna kar uslam lam alarn
daki balca sav, bize yansmalar salayan birincil niteliklerin hepsinin
agllanmadklar zamanda ilerinde var olduklar varsaymnn karsndadr. Uzam ve katln, tm duyabilir varlklarn yokluunda koku ve
tatlarda olduu gibi, tm alglam a etkinliklerinin yokluunda kullanlabi
lirliini ya da anlam lln yitirdiini ileri srer. Hepsi de alglayc tinin,
sonlu tinlerin duyu deneyim lerinde edim sel olarak grnen ve nnde so
nunda stn Tin tarafndan belirlenen, etkin gc ve canl deneyim i iinde
ve araclyla somutlatrlr. Katilar tatlar kadar katlklar asndan da
alglayclara mutlak bamldrlar; ancak alglayc varlksa ayn ekilde
onlara bal deildir. A lglayc varlk, dolaysyla, kat bir nesnenin ola
mayaca bir balamda bir tzdr.
30 Leibniz'de tzlerin idesi tzn g ile zde olacak biim de akl alm az
miktarda kendiliinden etkin gler ya da monadlarn idesidir; ve bu monadoloji (atom culuk) Spinoza'nn, nedensel etki ierm eyen ussal bir so
nular evreninde ortaya kan, unica substantia kavram na ters der.
L ocke nedenlerinde var olan eyler tzler iinde var olan glerle ne
dem ek istediini aklam yor ancak m addesel bir tzn birincil nitelikle
rinde dorudan grnm ile kendisinin baka tzler zerindeki etk ile
rinde dolayl grnm arasndaki fark koyuyor. Bir neden, yani (tinsel
ya da m addesel) bir tz, etkin ve edilgin gler ierdii kabul edildiinde,
etkinlii ile nedenden karlan karlayan etkilerinin toplam ile zd e
tutulabilir mi?
398
zerine
ir Deneme
399
400
ir Deneme
401
402
zerine
ir Deneme
403
404
ir Deneme
405
406
ir Deneme
407
ir Deneme
409
410
ir Deneme
411
28.
Cisme ilikin dier bir idemiz, itme ile hareketi iletme
gc; ve ruhlarmza ilikin teki idemiz de dnce ile hare
kete geirme gcdr. Bu ideleri gnlk deneyimlerimiz bize
salar; fakat nasl olduuna baktmzda yine yukardaki gibi
karanlkta kalrz. Bir cismin yitirdii kadar hareketi dierinin
kazand "itme ile hareketin iletiminde" hareketin birinden di
erine gemesi dnda bir kavrammz yok; ki bu zihnimizin
bedenimizi dnce ile hareket ettirmesi ya da durdurmas kadar
anlalmaz bir olgudur. Ara sra olduu gzlemlenen ya da ol
duuna inanlan itme ile hareketin artmas daha da kavranlmaz
bir ey. Gnlk deneyim le hem itme hem de dnce ile re
tilen hareketin ak delillerini ediniriz fakat ya nasl olduklar;
ite bu noktada her ikisinde de ayn lde belirsizlie deriz.
yle ki, hareket ve cisim ya da tinden hareketin iletimini nasl
dnrsek dnelim tine ait ide en azndan cism e ait olan
kadar aktr. Etkin hareket gc ya da kendi deyimimle gd
leme gc cisimden daha ok tinde belirgindir. ki hareketsiz
cisim yan yana konduunda birinde dierini hareket ettirme
gcne ilikin bir ide sunmaz bize ancak alnt bir hareket bu
etkileimi yaratr ve harekete geirir. Halbuki zihin bize her
gn cisimleri gdlme gcne ilikin ideler kazandrr. Do
laysyla etkin gcn tinlere zg, edilgin gcn de maddeye
zg olup olmadn dnmek gerekir. Bu durum da yaratlan
tinlerin, hem etkin hem edilgin olmalar nedeniyle, tmyle
maddeden ayr olmadklar dnlebilir. Salt tin, yani Tanr,
yalnzca etkin, salt madde de yalnzca edilgin olandr. Hem
etkin hem edilgin olan varlklarn her ikisini paylatklarnda
karar klabiliriz. Ancak byle de olsa, sanrm, tzleri ayn l
de bilinmez olan tin ve cism e ilikin e dzeyde ak idelere
sahibiz; tine mal ettiimiz dnce ile hareket iletimi, cisme
mal ettiimiz itme ile hareket iletimi kadar apaktr. Srekli
deneyim, s anlama yetilerimiz kavrayamasa da, bunlarn her
412
ir Deneme
413
414
ir Deneme
415
416
zerine
ir Deneme
417
418
ir Deneme
419
420
ir Deneme
421
den Substanzbegriff bei Locke und Hume" balkl D enem e'de karlat
rlmaktadrlar (Leibsig, 1881) Bu Almanya'da Locke'a yeniden ynelen il
ginin gstergelerinden bir tanesidir. Son zaman ngiliz eletirmenlerinden
Green, Locke'ta gizli bir kukuculuk seziyor; nk gereklik tz ierirken
L ocke bize tzn dier yaln idelerim iz gibi eylerin kendilerinden aln
madn, bireysel zihince yaratlan bileik ide olduunu sylyor ki Locke
Stillingfleeta yazd Mektuplar'nda sklkla ve zerine bastrarak bilinen
eylerde hibir varlk tam ayan, yalnzca zihnin bir uydurmas/kurgusu
olduunu reddediyor.
24.
BOLUM
423
1 Evren, bazen yalnzca duyulur eyler sistem i anlamna gelir; bundan baka
sonlu eyler ve sonlu tinler sistemi kinat/lem anlamna gelir; ayrca
Tanrda birleen, yani t 7tav. idesi, yer kaplayan ve zaman ieren sonsuz
sayda sonlu tzler ve Tanrsal tz gibi grnr ki bunlar kipleriyle yaln ya
da kark bileim ler halinde soyut olarak ve sonlu ya da sonsuz nicelikte
dnlebilirler ve sonsuz sayda bantlaryla var olan birka ve bunlar
kusurlu bir biim de bir insann anlama yetisinin bileik ideleri iinde biimlendirilebilirler.
25. BLM
BAINTI DELERMZ
1.
Yaln ya da bileik, zihnin eylerin kendilerinden edindii
ideler dnda onlar birbirleriyle karlatrmas sonucu ka
zandklar da vardr.1 Anlama yetisi, bir eyi ele alrken, yal
nzca o nesnenin kendisiyle snrl kalmaz: Herhangi bir ideyi,
bir bakasyla uyumu asndan gzlemlemek iin, kendisinden
te inceleyebilir ya da en azndan onu kendinden dta gzlem
1
fe
Sonu olarak Locke'a gre, tikel tzlerin birbiriyle olas bantlardr soyut
olarak dnlen, yoksa b yle bir bilginin bantsal yaps deil. Burada
tzlerin birbiriyle kendi nitelik ve gleri balamndaki olas bantlarnn
idelerine ynelir. nceki aklamalarn doal sonucudur bu, -etrafmzdaki
eyler ve kendi zihinsel ilem lerim izin belirdii ya da grnmlerle sunu
lan yaln ideler, ardndan da zihnin keyfi olarak ya da zihinsel zorunlulukla,
ortaya ktklar tzlerden kard grnmlerin yaln ve kark kipleri,
son olarak yaln ideler ve kiplerinin meydana getirilii iin ngrlen tzn
kendine ait ide; tzn bilgisi bu bantlarn somut halde bilgisi olduun
dan, tzlerin birbiriyle karlatrlmasna bal ya da bundan ortaya kan
bant idelerine gtrr bizi. Bileik ideleri ieren blmler Locke'un,
aam a aam a eyler ve yaam n anlam ya da aklla kavranlr yapsnda
ierilenin ayrdna varldka bireysel zihinde duyuda ayrdnda olduum uz
eyin ilk bulank bilincine dek zihinsel ilerlem e srecinin tarihsel akla
mas olarak kabul edilebilir. Green "bileik idelerim izi aklarken Locke'un
onlar bu trden her birini geri kalanndan bam szm gibi kipler, tz
ler ve bantlar erevesinde anlatmas "ndan ve onlar 'zihnin gerek d
eyleri' olarak alaltmasndan yaknr. (H um e'a G iri, sf: 20, 21). Dier
yandan, bireysel zihnin duyuda ilk sunulan gerekliin en kusurlu yorumuna
doru yava yava yaklam asnn bir sreci (tarihi) olarak dnlrse
anlatmda ardl bir dzen ve nesnellik/yanszlk gze arpar. Locke'un bu
ve izleyen blmlerde bantlar, 4. Kitap'ta sz edilecek bilginin g e
erlilii ve dzeyi bir yana zihince kavranan ideler olarak dnd
unutulmamaldr.
Bant delerimiz
425
leyebilir. Zihin tek bir eyi baka bir eyle yan yana dnd
ve de ikisi arasnda gezindii zaman bant ve ilgi szckleriyle
dile gelen eydir gzettii... Kendinde adlandrlan znenin te
sinde kendinden ayr bir eye doru dnceleri ynelten gs
terge niteliinde olan ve aralarndaki ilgiyi simgeleyen adlar ve
rilir eylere ki bunlara biz "balayc" diyoruz; bunlarla bir ara
ya getirilen eylere de "bantl" adn veriyoruz. Zihin Caisus'u salt olarak dnd zaman bu ideye Caius'ta gerekten
var olann dnda bir ey katmam olur; rnein onu bir insan
olarak dndmde zihnimde insan trne ait bileik bir ide
vardr yalnzca. Ayn biimde, Caius beyaz bir insandr dedi
imde de yalnzca beyaz derili bir insan idesidir tadm. Fakat
ne zaman ki Caius'a koca adn verdim, ite o zaman baka bir
kiiye ve ne zaman daha beyaz diye adlandrdm o zaman da
baka bir eye gnderme yapm olurum: Her iki durumda da
dncem Caius dnda bir eye kaym ve irdelenenler ikiye
km olur. Yaln ya da bileik herhangi bir ide zihnin iki eyi
bir araya koymas ve hl ayr dnldkleri halde ikisini bir
den ele almasnn bir ara nedeni olabilir: Dolaysyla ideleri
mizden herhangi biri bantnn temelini oluturabilir. Yukar
daki rnekten hareketle, Caius'un Sempronia ile evlilik anla
mas ve treni, koca adlandrmas ve bantsnn ara nedenidir.
Tpk malta tandan daha beyaz olduunun sylenmesine yol
aan beyaz renk gibi.
2.
Bu ve benzeri bantlar, baba ve oul, daha byk ve daha
kk, neden ve etki gibi herkesin ilk bakta banty algla
yabildii, karlkl balayclarla dile getirilen ilikilerdir. Baba-oul, koca-kar ve benzeri karlkl balayc terimler, biri
sylendiinde dncelerin hemen dierine de ynelmesini
salayacak denli, iki eyi birbirine zgym gibi bellekte bu
luturur. Zaten bu kadar belirgin bir banty kimse gzden ka
rmaz. Fakat diller karlkl balayc adlar koymada yetersiz
426
zerine
ir Deneme
Bant delerimiz
427
428
ir Deneme
8.
(2) eylerin gerek varlnda olmayan, dardan iliti
rilmi bir ey olsa da, balayc szcklerin temsil ettii ideler
sklkla ait olduklar tzlerin idelerinden daha ak ve seiktir.2
Bir baba ya da erkek karde kavrammz bir insan idemizden
byk lde ak ve seiktir; ya da babalk, rnein, insanlk
idesinden daha kolay ak bir idesi edinilen eydir; ve bir arka
dan ne olduunu Tanr kavramna gre daha kolay anlayabili
rim: nk bir eylem ya da bir yaln idenin bilgisi ounlukla bir
bant kavramn vermeye yeterlidir fakat herhangi bir tzsel
varln bilgisi trl idelerin tam bir birikimini gerektirir. Bir
insann iki eyi karlatrrken tem el ald eyi bilm em esi
beklenemez: yle ki eyleri birbiriyle byle ele ald zaman o
bantnn ok ak bir idesine sahip olur. O zaman bant ide
leri en azndan tzlerin idelerinden daha kusursuz ve seik bi
imde zihnimizde yer alabilirler? nk gerekten bir tzde
bulunan tm yaln ideleri bilmek genelde gken, zerinden d
ndm ya da bir adna sahip olduum banty oluturan
yaln ideleri bilmek de bir o kadar kolaydr: rnein iki insan
tek bir ortak ebeveyn ile ilinti iinde karlatrrken tam bir in
san idesine sahip olmadan da erkek kardeler idelerini kolaylkla
oluturabilirim zihnimde... Dierleri kadar, yalnzca ideleri
temsil eden ve hepsi de ya yaln ya da yaln idelerden kurulu olan
2
Bant delerimiz
429
430
zerine
ir Deneme
11.
Genel olarak bantya ilikin temel nermeleri srala
dma gre, artk, dierleri gibi bantya ilikin tm ideleri
mizin de yalnzca yaln idelerden olumas5 ve ok az duyulur
ya da duyudan uzak grnseler de yine nnde sonunda yaln
ideler alanyla snrlanmasn aklayc baz rnekler vermeye
geebilirim. Var olan ya da var olabilen her eyin ierildii en
kapsaml bant,6 yani neden ve etki bantsndan balam al
ym ie ki, bu idenin bilgimizin d ve i duyum olmak zere iki
pnarndan nasl bize ulatn nmzdeki blmde inceleye
ceim.
26. BOLUM
NEDEN ve ETK BAINTISININ DELER
ve
DER BAINTILAR
1.
Duyularmz eylerin srekli deiim inin1 ayrdndayken
biz yalnzca ayr tikel nitelik ve tzlerin var olmaya baladn
ve bu varolularn bir baka varln tm ve yerinde kullanm
ile ileminden edindiklerini gzlemleyebiliriz. te bu gzlem
den de neden ve etki idelerini kazanrz. Herhangi bir yaln ide
ya da bileik ide reteni, genel bir ad "neden" ile retileni de
"etki" ile adlandryoruz Balmumu dediimiz tzde bulduu
1
432
zerine
ir Deneme
(1) Maddenin daha nce varl olmayan yeni bir tanecii var
olmaya baladnda, olduu gibi hibir paras nceden var
olmam, tmyle yeni oluturulan eyde de yaratltan sz
ederiz.5
(2) Hepsi daha nce var olan paracklardan oluan fakat bu
insan, bu yumurta, gl ya da kiraz gibi daha nce bir varlk gs
termeyen bir eyden de sz edebiliriz. Doann olaan ileyii
iinde, ikin nedenle retilen fakat bir d etmen ya da d neden
ile harekete geirilen bir tz ve alglayamadmz yollarla ger
ekleen hareketlilik sz konusu olduunda treyitir anlan.
Neden dta ve etki seilebilir paralarn duyulur bir ayrlm ya
da bitiimi ile retilmi ise buna yapl diyoruz ki ortaya
kanlar da tmyle yapay eylerdir. znede nce bulunmayan bir
yaln ide retimine de deitirili adn veriyoruz. Bir insan t
retilir, bir resim yaplr; ilerinde daha nce var olmayan her
hangi bir yeni duyulur nitelik ya da yaln ide retildiinde ise
deitirilm i olurlar: Sonuta artk var olmaya balayan eyler
"etkiler" iken bu varolua yol aan eyler de "nedenler"dir. Tm
bu durumlarda neden ve etki kavramnn duyumlarla (d ve i)
edinilen idelerden doduklarn6 ve ne kadar kapsaml olursa ol
sun bu bantnn yine de yaln ideler ile snrl kaldn gz
lemleyebiliriz.7 Neden ve etki idesine sahip olmak iin herhangi
5
stn Gte potansiyel olarak (sakl) var olsa da, burada hibir gerek/
edim sel varlk/varolu olm ad m sylenm ek isteniyor? Bu soru bizi
Aristo'nun iki neden ayrmna gtrr. Burada zgr ahlaksal etmende an
lam kazanan nedeni olm ayan neden ile fizikteki nedenli nedenler aynm na
karlk gelm ektedir bu iki tr neden nce de sylendii zere her biri an
lalm az olan ierir birincisi anlalm az bir balang, kincisi gizem li
son su zlua anlalm az bir ekilm e barndrr.
6 N eden ve etki kavram i ve d duyum ideleriyle ilgilidir ve onlardan do
ar. duyum ve d duyum bu ideye kaynak olmalar sebebiyle birle
mektedirler.
7 delerini tadm z her neden ve etki bizce, nedenler denen m addesel ya
da tinsel tzler olarak dnlmelidirler, nk deim eler onlarla ilgilidir
ya da onlara karlk gelirler.
434
ir Deneme
bir yaln ide ya da tzn baka bir eyin nasl olduunu bilmedi
imiz ilemiyle8 varla kavutuunu dnmemiz yeterlidir.
3. Zaman ve yer de ok geni bantlarn temelidirler ve tm
sonlu eyler en azndan bunlarn alanna girer. Fakat bu ideleri
nasl edindiimizi gstermi olduumuzdan,9 eylerin zaman
dan edindikleri adlarn ounun yalnzca bantlar olduunu
belirtmek yeterlidir bu noktada. yleyse, "Kralie Elizabeth 69
yl yaad ve 45 yl tahtta kald" dendiinde bu zamansal sz
ckler yalnzca bu srelerin bir bakasyla bantsn dile geti
rir ve kralienin varolu sresinin 69, ynetim sresinin de 45
gne ylna eit olduu anlamna gelir; bylece benzer tm
szckler "Ne kadar sre?" sorusunun yantlardr. Ayn ekil
de, "Norman Kral William 1066'da ngiltere'ye karma yapt"
dendiinde sylenmek istenen bu karmann milat balangc
ile o zaman noktas arasndaki uzaklktr; tm zaman szckleri
bir zaman noktasnn, lt aldmz, bantl olduunu d
ndmz, daha uzun sreli dnemden uzaklna gnderme
yapan Ne zaman sorusunu yantlarlar.10
4. Bunlardan baka, bamsz ideleri temsil ettikleri sanlan
ancak dnldnde bantl olduklar grlen szckler de
8 L ocke nedensellik idesini soyut ve kesin ide ile deil somut halde ele almay
tercih eder. Bir neden ve bir etkiyle dem ek istediim ize getirdii aklama
her tikel tz duyu verilerine balar fakat duyunun etki idesini neden ile
betim lediini gsterem ez; ve nedeni olm ayan deim eyi dnm eye y
nelik zihinsel yetersizlik ya da her deim enin nedeni olduunu kabul et
m eye ynelik zihinsel zorunluluu aklayam az ki bunlar bantya ilikin
bileik idem iz kapsamnda grnrler. Sylendii zere, L ocke bu ideyi
kullanrken, duyulur eylerin varlnn kant ve Tanrnn varlnn ta
ntlanmasnda bu evrensellik ve zorunluluu ngrr. (Bak: 4 Kitap, 10, 11.
Blm ler) Uygulanabilirlii iin, nedensellik idesi evrensel ve mutlak bir
karm iin olduka s bir temel oluturan d ya da i duyu verilerinden
varlan deneysel bir genellem eden daha fazla bir ey olmaldr. Fakat Locke'taki nedensellik idesi aklamas son aamada hem deneysel hem aklc
eleri ierir gibidir.
9 Bak: 5. Blm , 1. Ksm; 7. Blm , 9. ksm; 13 ve 14. blmler.
10 "Zaman llm esini salayan ve duyusal im gelem e iin grnme ka
vuturan somut ideler ya da grnlerle bantl biim de dnm eliyiz.
Neden ve Etki
entlar
436
zerine
ir Deneme
27. BOLUM
ZDELK ve BAKALIK1
1.
Zihnin karlatrma ilemindeki bir dier dayana da
eylerin aynldr; bir eyi belirli bir zaman ve yerde varoluu
ile ele aldmzda onu kendisinin baka bir zamandaki varl
ile karlatrr ve buradan hareketle zdelik ve bakalk ide
lerini kurarz. Bir eyin herhangi bir yer ve anda olduunu gr
dmzde tm dier alardan ne kadar benzer ve ayrt edile
mez olsa da baka bir yerde ayn zamanda var olan baka bir ey
deil de ayn ey olduundan eminizdir: delerin nceki varo
lularn tem ellendirdiimiz ve imdi ile karlatrm a yapt
mz andakinden hibir farkllk gstermemesinden kaynakl
olarak zdelik ortaya kar. Ayn trden iki eyin ayn zaman
ve ayn yerde var olmalarna tank olmadmz ve de bunu
imknsz grdmzden dorudan herhangi bir yer ve zamanda
var olan bir eyin, ayn trn tm zelliklerinden syrlp orada
yalnzca kendisi olduu karmnda bulunabiliriz. Dolaysyla,
bir eyin ayn ya da farkl olup olmadn sorduumuzda hep
gnderme yaptmz u ya da bu zamanda u ya da bu yerde
kesinlikle kendisinden bakas olmayan bir eydir.2 O zaman bir
1
zdelik ve Bakalk
439
zerine
ir Deneme
Bak: 23. blm, 19, 21. Ksmlar Locke'un tinleri yer bantlarnn kapsa
mnda varsayd ve Tanrdan her yerde d iye sz ettiinde ne dem ek istedii
konusunda aydnlatcdr.
9 L ocke dier bileik idelerim ize gre tzn bileik idesinin stnln
ileri srer. Kipler ve bantlar bu Kitapta olduu zere, ayrca dnmek
zere bir yana braklabilir; fakat hepsi de, kesinlikle, sahip olduum uz ya
ln ideleriyle bize grnen tzlerle bantldr ve onlarda son bulurlar.
10 T zler bylece bam szlk ve kararllklar ile kiplerden ayrlrlar. Hume
aslnda bilgi ve varoluu Locke'un soyut "kip" ve "bant"lan iinde
zmler.
zdelik ve Bakalk
441
4.
Tm bu sylenenlerden zerinde bu kadar durulan eyin
principium individuationis (bireyleme ilkesi), bunun da varo
luun kendisi olduunu kefetmek kolaydr. Bu ilke, ayn trden
iki varln paylaamayaca tekil bir zaman ve yerde bir tre ait
bir varl belirler.11 Bunu yaln tzler ya da kiplerde anlamak
daha kolay grnse de, derin dnldnde birleik olanlarda
daha zor olmad anlalacaktr;12 belirli bir zaman ve yerde
var olan, deimez bir yzey altnda srekli bir cisim olan bir
atomu ele alalm: Varoluunun bir annda kendisiyle ayndr. O
anda kendisi olan ayndr ve varl srdke de yle kalmaldr;
ayn olduu srece baka bir ey olamaz. Ayn ekilde, iki ya
da daha fazla atom ayn ktleye katlrlarsa her biri szn etti
imiz kurala gre ayndr: Birlikte varlklarn srdrrken de
ayn atomlar ieren ktle paralar, farkl farkl karmalansa da,
ayn ktle ya da ayn cisim olmaldr. Fakat bu atomlardan biri
alnd ya da yeni bir tane eklendiinde artk ktle ya da cisim
ayn deildir. Canl varlklarda zdelik ayn taneciklerin kt
lesine deil baka bir eye baldr. Onlarda maddenin byk
paralarnn deiimi zdelii etkilemez: Bir filizden kocaman
bir aaca dnen ve sonra budanan mee ayndr; ve bir tay
byyp semiz ya da clz bir at olduunda da ayndr: Her iki
durumda da bedenin paralarnda belirgin bir deiiklik olmas
aynl bozmaz; yle ki, gerekten ayn mee aac ve ayn at
olsalar da ayn ktlelerde deildirler aslnda. Madde ktlesi ve
canl beden rnekleri olan bu iki eyde de zdelik ayn eye
uygulanmamaktadr zaten.13
11 M olyneux (2 Mart, 1693) L ockeu daha ayrntl ve geni bir biim de
principium individuationis (bireyleim ilkesi) zerinde durmaya tevik
eder. B ireylik kiilik ile kartrlmamaldr.
12 "Bileik olanlar" rnein ayr paracklardan farkl olan atom kmeleri.
K afasnda "maddesel tzler" dncesi vardr.
13 Z ih in sel bireylik idem iz, her dier benlikten, zel ya da yalnzca kendi
. siy le snrl bir bilin yaam ile bir birim halinde ayrlan benlik bilin
cinde yatar.
442
ir Deneme
zdelik ve Bakalk
443
444
ir Deneme
zdelik ve Bakalk
445
446
ir Deneme
zdelik ve bakalk
447
448
ir Deneme
zdelik ve Bakalk
449
450
ir Deneme
zdelik ve Bakalk
451
452
ir Deneme
zdelik ve Bakalk
453
454
ir Deneme
cini tamadan kendini bunlardan biri ile ayn kii olarak grebilir
mi? Bu eylemlerden herhangi birinin herhangi bir zamandan varlk
gstermi olan baka insanlarn eylemlerinden daha fazla kendine
ait olduunu dnebilir mi? Bu bilin bu insanlardan biri ya da
tekinin herhangi bir eylemine uzanmadndan, imdi bedeninde
olan ruh ya da maddesel olmayan tz onun bedenini canlandr
maya baladnda zaten teden beri var olsa ve yaratlm olsa
bile onlarla ayn beni paylamasn salamazd bu durum.46 Tpk
bir zamanlar Nestor'a ait olan madde paracklarndan birini imdi
de bu insann tamas gibi bir eydir ve ancak bu dzeyde Nestor
ile ayn kiilikte olduu sylenebilir. Ayn bilince sahip olmayan
ayn "maddesel olmayan tz" de, bilin tamayan ayn madde
paracnn bir cisimle birletirilmesi kadar ayn kii olutur
mada etken olabilir ancak. Fakat Nestor'un herhangi bir eyleminin
bilincine bir kez vard m bu insan o zaman Nestor'la ayn kii
grebilir kendini.
17. Ayn bilin onu barndran ruhla gezdiinden, yani kii
nin bu dnyadakinden farkl bir bedende yeniden canlanmas47
46 Yani, bellekte imdiki bilincini onlarnkiyle birletirme yeteneinde olm a
dndan kendi imdiki beninin onlardan herhangi biri ile ayn ve bir idesini
tayam az. Tinsel tz zdelii (varsaym da), N estor ya da Thersites ken
dini bir zamanlar kendinin olan eylem lerinin bilincinde grm edike, N estor
ya da Thersites'in "eylemlerinden kiisel sorumluluk" idesini getirm ez be
raberinde. Fakat birinin kiisel zdeliinin kefi ya da saptanmas iin tek
ara bellek midir?
47 Stillingfleet'in D enem e'ye saldrlarndan biri de kiilik ve kiisel zdelik
ierikli retisinin Hristiyanlkta bedenin yeniden dirilm esi retisi ile
uyum suzluu idi. Locke'un kiisel zdelik idem izi aklam asnda kiinin
aynl bedenin aynl ile ilintisizdir. L ocke "kiisel zdelik idem ayn
bedeni, bu ya da teki dnyada, ayn kiiyi oluturmada zorunlu tutmaz; ve
bu dnyada bile ayn kiilerin beden zerreleri/atomlar her an deiiklik
gsterir ve kiideki gibi bir zdelik yoktur bedende" diye yantlar, eleti
riyi... "Ayrca, kutsal kitaptaki yeniden dirili bahsinde bedenin doaca
ya da bedenin yeniden canlanaca gibi ak ifadeler bulamayz; ve llerin
bedenleriyle birlikte domasn sorgulamyorsam da kutsal kitabn ayetle
rine yakndan bakmann devim iz olduunu dnyorum." (Bak 4. Kitap
18. blm , 7. K sm ) Doan bedenin, kiinin bu yaamda evresini saran
herhangi bir ya da her geici beden/cisim ile zdelii konusu H ristiyan
lkla ilintisizdir.
zdelik ve Bakalk
455
456
ir Deneme
zdelik ve Bakalk
457
458
ir Deneme
zdelik ve Bakalk
459
460
ir Deneme
24.
Sarho ve akl banda olan bir insan ayn kii deil mi
dir? Yoksa sarhoken, sonra bilincinde olmayaca eyler yap
tndan dolay neden cezalandrlsn ki? Yryen ve uykusunda
baka eyler yapan kadar ayn kiidir ve sarhoken yaptkla
rndan tmyle sorumludur. nsan yasalar her ikisini de ceza
landrr; nk gerek ile uydurma olan kesin biimde ayrt
edemezler bu durumda: Bylece sarholuk ve uyku halindeki
bilgisizlik bahane olarak kabul edilemez. [^ C e za kiilie ve ki
ilik bilince mal edilse, sarho yaptnn bilincinde olmasa da,
mahkemeler onu cezalandrmakta hakldrlar: nk ortada
gerek vardr ve bilinsizlik susuzluunun delili olamaz.65]
Fakat Byk Karar Gnnde tm kalp srlar ortaya serilece
64 4. baskda eklenmitir.
65 "Bir insan sarhoken iledii fakat bilincinde olm ad bir su iin ceza
landrlabilir." M olyneux'un bir itirazn yantlarken Locke bir insan sar
hoken iled ii bir su iin cezalandrlrsa kiisel zdelik kuramnn
geersizleecein i kabul ediyor. "Yantmn sarholuk durumu iin yeter
lilii konusunda kukulusunuz. yle olup olm adn snamak iin orada
ne yapmaya alyor olduum u dnm eliyiz. (O blm yanm da olm a
dndan) anm sadm kadaryla orada cezann k iilie ve k iiliin bilince
birleik olduunu gsteriyorum: O zam an sarho biri bilincinde olmadan
yapt bir ey iin nasl cezalandrlabilir? Bunu yle yantlarm: nsan
yarglar, su ispatland fakat bilin sizlii kamtlanamad iin, hakl
olarak onu cezalandrrlar. Bunu yetersiz buluyor, sarholuun bir su o l
mas dolaysyla bir suun baka bir suun bahanesi olam ayaca nedenini
ne sryorsunuz. N e kadar doru olsa da bu neden benim konuma uygun
olm adndan bence geersizdir. Bunun bilinle ne ilgisi vardr? Bu bana
kar bir savdr; nk bir insan sarhoken iledii bir su iin cezalandnlabiliyorsa ki bu halde bilinli olm ad kabul ediliyor; benim varsaymm
altst olur." (19 Ocak, 1694) M olyneux buna yle bir yant veriyor (17
ubat 1694); "Nasl olur da, bir lgnn olduu gibi bir sarhoun bilin
sizlii kantlanamaz? kisi de apak ortadadr: Sarholuk sahte olabiliyorsa, lgnlk da yle olabilir. Bana gre bundan dolay yasa sarholuun
geneld e istenli ve kastl olm as, lgn ln sa genelde onaym z dnda
olm as ya da nlenm esinin im knszl balamnda bu iki durum arasnda
bir fark koymutur." Sonunda L ocke 26 M ays 1694'te: "stenli bir kusur
olan sarholuk durumunda b ilin sizliin sarho yararna/lehine kullanl
mamas gereini ben de kabul ediyorum. Fakat isten d ve bir talihsizlik
olan ancak bir hata olmayan lgnlk durumundaki kii gerekten bir l
gnsa bunu bahane olarak getirm ekte tamamyla hakldr. Gerek ve sahte
olan iyice ayrt etmek insan adaletine der," diye yazar.
zdelik ve Bakalk
461
462
ir Deneme
zdelik ve Bakalk
463
464
ir Deneme
zdelik ve bakalk
465
29.
Bu konuyu ele alrken kimi okuyuculara tuhaf gelecek
ve belki gerekten yle varsaymlarda bulunduumu dn
yorum .75 Fakat yine de bizde dnen ve kendimiz olarak gr
dmz eyin doas hakknda bilgisizliimiz dolaysyla ba
lanabilir kansndaym .76 Ne olduunu, belli bir can tinleri
sistemine nasl balandn ya da bizdeki gibi dzenlenmi,
rgtlenmi bir bedenin dnda dnme ve bellek ilemlerini
yerine getirip getiremediini ve de Tanrnn, byle bir tinin,
belleinin doru yaplanmasna bal olduu tek bir bedenden
bakasyla birlememesini hogrp grmediini bilseydik,
yaptm varsaymlardan bir ksmnn samalklarn ayrt ede
bilirdik. Ancak, hep yaptmz gibi bilgisizliimiz ile, bir insan
ruhunu maddeden bamsz ve maddesel olmayan bir tz gibi
dndmzden ayn ruhun farkl zamanlarda farkl beden
lerle birleip tek bir insan oluturduunu varsaymakta da bir
anlamszlk olamaz. Tpk bir koyunun bedeninden bir parann
yarn bir insann bedeniyle birleip Meliboeus'un kounun ol
duu kadar kendinin de dirimsel bir parasn oluturduu var
saym gibidir bu da.77
75 C ollin gs, Butler ve Reid ile atan Sergeant, Stillingfleet, Lee, Clarke,
V incent Perronet ve dierleri ile birlikte bir eletirm enler ordusu olutur
mulardr. Butler tarafndan asl itiraz "Bilincin kiisel zd elii ngr
d ve kiisel zdelii oluturamad apak grlmelidir" yolundayd.
Fakat unutmamak gerekir ki L ocke k iilie tartmal bir adan tanm g e
tiriyor. Ayn zamanda k iisel zd elii asl yapsnn gizem inde deil, bi
lin grnmleri dayandklar tz sergilem ekten ok gizlediklerinden, bi
linteki grnnde ele alyor.
76 Bak: kendi varlm z konusundaki k esinliim iz (emin oluum uz) zerine,
4. Kitap, 9. Blm . nsann kendi kiiliin e ve Tanrya ilikin oluturabi
lecei idenin bilgim izin zorunlu snrlarna olduundan daha ok gereklie
uygun olduunu dnm eye eilim liyizdir. nsanlann kiiliklerinin bir bi
im d e Tanrnn kiiliin e dayanm as, Tannnn her ey olduu ve insann
T ann olm akszn iyi olan hibir ey yapam ayaca anlayndaki dini bir
ifadedir.
77 Burada ruh ya da z-bilinli kii ile beden arasndaki ban ilineksel ya da
rastlantsal olduu varsaylr; yleyse bedenin lm ya da baka bir biimde
yitirilmesi, ruhun lmszl ya da sorumluluun ya da kiiliin bal ol
duu gem i deneyim bilinciyle srekli "mal edilmesi" ile ilintili deildir.
466
zerine
ir Deneme
zdelik ve Bakalk
467
28. BOLUM
469
470
ir Deneme
K iiler istenli edim leri asndan bir yasa ya da kural ile karlatrldk
larnda ahlaksal iyi ya da ktnn bantsna ilikin ideyi ediniriz. nk
ahlaksal yasa ya da kural bir kiinin ceza ve dl yeteneindeki ak isten
cidir ve ahlaksal iyi ya da kt de bu ak istenle istenli edim in uyum ya
da uyumsuzluudur.
471
472
zerine
ir Deneme
Bu doal yasa dediim izin stn Akl ve stencin bir ifadesi olm ad an
lamna gelebilir. Fakat evrendeki deiim ler hem doal hem doastdrler
fizik bilim inin bak asyla doal; felsefe ya da teoloji (Tanr ilm i)
gzyle doast. D oal deiim lerde Tanrsal etkin akln ikinlii Lockea yabanc bir idedir.
9 lk baskda Felsefi Yasa.
10 kinci baskda eklenmitir.
11 Buradaki "esin" doast olanndan, tinsel sezgilerim izin doa tarafndan
uyarlmas ieriiyle ayrlyor. Baka bir yerde "akla" "doal esin" diyor,
Locke. (Bak: 4. kitap, 19. Blm , 4. K sm .)
473
474
ir Deneme
475
476
ir Deneme
477
zerine
ir Deneme
479
480
ir Deneme
481
482
ir Deneme
483
29. BOLUM
AIK ve BELRSZ, SEK ve
KARIIK DELER
1. delerimizin asl kkenini aklayp trleri hakknda bir
fikir edindiimiz; yaln ve bileik ideler arasndaki fark irdele
yip bileik olanlarn nasl kip, tz ve bantlara ayrldn
gzlemlediimizden, sanrm bylece eylerin bilgisi ve kavrannda zihnin ald yol hakknda yeterince bilgilendiini his
sedenler ideler konusunda daha fazla bir eyler sylememi ge
rekli grmeyeceklerdir. Ancak birka ey daha eklemeliyim iz
ninizle...
Kimi ideler ak, kimileri belirsiz', kimi ideler seik ve kimi
leri de ka rktr}
2. Zihnin alglamas, grme yetisiyle bantl szcklerle
aklanmaya ok uygun olduundan, grme yetisinin nesnele
rinde ak ve belirsiz diye adlandrdklarmz zerinde derin
dnrsek, idelerimizde bu adlarn ne anlama geldiini daha iyi
kavrarz. Ik bize grlr nesneleri yansttndan, kta gz1
485
486
zerine
ir Deneme
Ak ve
487
488
ir Deneme
duunu alglar; yani bu adlara ait ve bir baboon ya da Pompey'den yeterince ayrt edilebilir olduu anlalr. eylerin re
simleri nasl kark alglanyorsa idelerimiz iin de durum ay
ndr. Nasl dzenlenmi olurlarsa olsunlar bu zihinsel izimlerin hibir parasna ait olmadklar bir genel ad verilmezse kar
k denemez.
9. (3) delerimizin kark diye nitelenmelerinin bir dier
nedeni de ilerindeki bir idenin belirsiz ve kararsz olmasdr.
Asl anlamlarn renene dek dillerindeki genel szckleri kul
lanmaktan geri durmayan insanlarn u ya da bu terimle adlan
drdklar ideyi deitirdiklerini gzlemleriz sklkla; rnein,
kilise ya da putperestlik idesinde toplamas ya da dlamas ge
rekenlerdeki kararszl yznden, birisinin sahip olduu kilise
ya da putperestlik idesine kark denebilir.
Burada rnein tek bir deiken idenin u ya da bu ada ait
olma kararszl ve bylece ayr adlarla amalanan seiklii
yitirmesidir sz konusu olan.4
10. Sylenenlerden eylerin deimez iaretleri ve farkl
lklar ile kendilerinde farkl olan eyleri ayr ayr temsil eden
4
Ak ve
489
490
ir Deneme
491
asn ele alsn ve onu 999 kenarl bir ekle soksun. Eminim ki
kenar saylaryla bu iki ideyi birbirinden ayrt edemez ve say
larnda yer alan idelere younlasa bile onlar hakknda ayr ayr
uslamlama yapamaz. Fakat ekilleriyle ayrt etmeye alrsa da
zihninde bu iki para altnn yalnzca ekli ile birbirinden ayrt
edilebilir iki idesini oluturamaz; ayn altn paralarndan biri
kp dieri bir begene dntrlse bu ayrm koyabilir. denin
ak olan ksmyla yetindiimiz ve bildiimiz ad kusurlu ve
belirsiz ksm da ieren btn ideye yklediimizden, sahip ol
duumuz ve bakalaryla iletiimde kullandmz ide eksikli
olur.
15.
Sk sk ncesiz-sonraszlk5 adn azmza aldmzdan
onun olumlu bir idesini tadmz yani idemizde aka yer
almayan hibir sre paras olmadn dnmeye ok yatknzdr. Byle dnen biri ak bir sre idesi, ok byk bir
uzunlukta srenin ak bir idesi ve hatta, srelerin karlatrl
masna ilikin bir ideye sahip olabilir fakat ne kadar byk
olursa olsun sre idesine hibir son varsayamayaca6 tm bir
sre uzanmn sokmas imknszdr; bylece dnceleriyle
varabildii en geni srenin snrlar tesinde kalan paraya
ilikin bulank ve kararsz bir ideye sahiptir. Dolaysyla son
suzlua ilikin dier idelerde olduu gibi ncesiz sonraszlkta
da yanlmaya ve samalamaya eilimliyiz.
5
492
ir Deneme
16.
M addenin d duyularmza yansyan kadarndan da k
k paralara ilikin ak idelerimiz yoktur; bu durumda mad
denin sonsuz blnebilirliinden sz ettiimizde, blmeye, blnebilirlie ve paralara ait ak ideler tasak da alglama g
cmz aan zerreler ya da cisimciklerin ok bulank ve kark
ideleridir zihnimizde bulunanlar. Yalnzca blmeye ve blnen
ile blmler arasndaki bantya ait ak ve seik ideler tarz
yalnzca... Cismin sonsuza dek blnebilir hacmine ait ak ve
seik idemiz yoktur yine de... Grdmz en kk toz zerre
sini irdeleyip 100.000 paras ile 1.000.000.000 paras arasnda
seik bir ide edinebilir miyiz, bir deneyelim. Bunu yapabilece
imizi dnyorsak bu saylardan her birine on sfr daha ek
leyip grelim bir de... Bir blme bu kadar ilerletildiinde de iki
paraya ayrdmzdan daha fazla sona yaklatrmayacandan,
bu derece bir kklk varsaylabilir. Kendi adma farkl hacim
ya da uzamlaryla bu kadar belirsiz cisimciklere ilikin ak se
ik idelerim olmadn kabul ediyorum. yle ki, cisimlerin
sonsuza dek blnebilirliinden sz ederken, sanrm seik ha
cimlerine ilikin idemiz biraz ilerledikten sonra karmaya ve
hemen hemen belirsizlik iinde boulmaya balar. Yalnzca b
yklne ilikin bir ide ok belirsiz ve karktr; birden on kat
byk olan ancak say ile ayrt edebiliriz ve on ile birin ak
seik idelerine sahip olabiliriz. Fakat byle iki uzamn seik
idelerini tamayz. Anlalan o ki, cismin ya da uzamn sonsuz
blnebilirlii sz konusuysa, yalnzca saylara ilikin ak ve
seik idelerdir sahip olduklarmz; uzamn ak seik ideleri ise
bir noktadan sonra kaybolur giderler. Alglayamadmz kk
paralara ait hi seik idemiz yoktur; eninde sonunda varlan da
"hep eklenecek say" idesidir. Ne kadar ok dnrsek, blme
ye ilikin o derece ak bir idemiz olur; ancak bir sonsuz saynnkinden daha ak bir ide deildir maddedeki sonsuz paralara
ait olan da... Sonsuz eklenebilirlik bize gerekten sonsuz bir sa
493
yya ilikin ne kadar ak ve seik ide salyorsa, sonsuz blnebilirlik de gerekten sonsuz paralarn bir o kadar ak ve seik
idelerini sunar bize... nk ikisi de yalnzca istendii kadar say
artrabilme gcne baldr. Eklenmek zere arta kalanlarn da
yalnzca belirsiz, tamamlanmam ve kark bir idesine sahibizdir; aritmetikte 4 ya da 100'de olduu gibi seik idesini ta
madmz bir say karsnda nasl belirsiz ve kararsz kalrsak
burada da yleyizdir. Ancak arta kalan hep daha byktr. Daha
byk olduunu dndmz ya da sylediimizde de ak
olumlu bir idesine sahip deilizdir. Diyelim ki 400.000.000'dan
byk; ancak bu da arta kalann bitimine 4'ten daha yakn de
ildir. Yalnzca 4' ekleyerek ilemini srdren biri 400.000.000
ekleyerek ilerleyen kadar sona yaklar. ncesiz-sonraszlkta
da byledir; yalnzca 4 yln bir idesini tayan biri ile
400.000.000 yl idesini tayan birinin sahip olduklar ncesizlik
sonraszlk idesi ayn lde olumlu ve eksiksizdir. ncesizsonraszlktan, bu iki ayr yl idesinden geriye kalan her ikisi iin
de ayn derecede aktr yani hibirinin ncesiz sonraszln
sahip olduklarndan arta kalanna ilikin ak olumlu bir idesi
yoktur. Yalnzca 4 yl ekleyerek ilerleyen de 400.000.000 yl
ekleyerek ilerleyen kadar yakndr ncesiz-sonraszla; isten
dii kadar katlayarak ilerlense ve olabildiince artrlsa da hl
dokunulmam ve hibir ekilde sonuna ulalamayacak bir
dipsizlik sz konusudur. Hibir sonlu sonsuzla oranlanamaz;
dolaysyla tmyle sonlu olan idelerimiz iin de bu geerlidir.
Uzam idemizi de, blerek azalttmz kadar, oaltr ve d
ncelerimizi sonsuz uzaya doru geniletebiliriz, fakat bir yer
den sonra belirsizlie deriz. Sahip olduumuz en geni uzam
idelerini birka kez katladktan sonra o uzayn ak seik idesini
yitiririz; tartmaya ya da dnmeye kalktm zda belirsiz
lik iinde kayboluruz; nk, karkla neden olan ksmndan
494
ir Deneme
30. BOLUM
GEREK ve D RN DELER
1.
deler hakknda sylemi olduklarmz bir yana, alndk
lar ya da temsilcisi olduklar sanlan1 eylere gre onlar ince
lediimizde ayr grupta deerlendirmeye alnabilecekleri d
ncesindeyim:
1. Gerek ya da D rn (Sanal)
2. Yeterli ya da yetersiz
3. Doru ya da yanl
Gerek ideler bana gre doada bir temeli bulunanlardr;
gerek varlk ve eylerin varoluu ya da ilk rnekleri ile bir
uyum ierirler. Hayali ya da d rn ideler de doadan te
mellenmeyen ve gizliden gizliye ilk rnekleri olarak ilintili bu
lunduklar varlk gerekliiyle herhangi bir uyum tamayan
lardr.2 Ayr ayr ide trlerini yle bir incelersek rastlayaca
mz eyleri aada sraladm.
1
Burada ve sonraki iki blmde idelerim iz gerekte var olanla olas ban
tlar erevesinde ele alnmlardr. im diye dek (8. blm dnda) o
unlukla aratrma idelerin kendileri ile snrl kalm ve ideler gereklik,
yeterlilik (upuygunluk), doruluk ve dolaysyla iinde yer aldklar ya da
yle ngrldkleri nermelerde soyut biim de ele alnmlardr. Locke,
burada, bu snrlardan kyor ve b ylece drdnc kitabn dahilindeki bil
giye ilikin sorular iin hazrlk yapyor. Baknz, 4. Kitap, 3, 4, 9, 10, 11.
Blmler.
Berkeley, "kesin ve gerek bilginin salam bir sistem ini kurmak iin ba
langc 'ey, gereklik, varolu ile denm ek istenenin' tam bir aklam asna
konumlandrmaktan daha nem li bir ey yoktur; bu szcklerin anlamn
oturtm adm z srece bouna eylerin varoluunu tartyor ya da buna
496
zerine
ir Deneme
Gerek ve D rn deler
497
"D ve i duyuma ait yaln idelerde" gereklik, Locke'a gre, bize kendini
gsterir: Ya maddenin birincil ya da gerek niteliklerinde olduu gibi ve
bizim z-bilinli tinlerim izim ilem lerindeki gibi "dorudan" ya da cisim
lere yklediim iz ikincil nitelikler gibi d duyularda "dolayl olarak". Ba
nt ideleri de dahil tm bileik idelerim iz gerein bylece sunduu yaln
ide ya da grnlerde son bulur. En uta hiilik ve salt/saf idealizm e
kar, Reid ve yanllarnda duyu algsnn ok ciddi bir etkisini gryoruz,
"znde gerek, varl saptanmayan ya da olm ayan bir grne kart
olarak varl saptanan bir eye denk gelir. lk anlalabilir alg formunda
kavranlan, saptanlan bir ey vardr; hibir ey deil bir ey ve gerek
ncelikle grn, alg, izlenim (Locke'un yaln idesi) ve benzeri, deillem esi ya da anlam szlna kart, bilinte bilinir olan eydir. zlenim e ger
ek diyoruz; izlenim in yokluuna gerek olm ayan diyoruz... B yle bir ger
eklik formu verilm edike, ncesinde ya da sonrasnda herhangi bir ey ile
bantlarn dnme gcm z de yoktur. Bu gereklik formu elde o l
duka, gerek hakknda yanlgya dm ek zordur. D uyum sadm yalnzca
anlk bir duyum olabilir; algm ise anlk bir alg olabilir... Onu onayladm
iin var olabilir yalnzca. Bilinte yer ald iin vardr yalnzca." (Prof.
Veitch, Bilm e ve Varlk, sf: 113,4) Bu, Locke'un bizce im gelenm eyen fakat
dardan sunulan, eylere ait yaln ideler ya da niteliklerin zorunlu ger
ekliini varsaymakta hedefledii ile benzemektedir. G erekliin eitli
anlamlar Bay Ritchie tarafndan Prof. Schurman'n Felsefi (D nsel) Fi
kirler Dergisi'nde (P hilosophical Revievv, M ays, 1892) yazlan ilgin bir
m akalede tartlm tr.
D olaysyla L ocke eylere ilikin bileik idelerim ize zihnin yapt uy
durmalar/kurgular demektedir; nk, ona gre, bunlar eylerin aklla an
lalr sistem inde, gerekten var olan tzler tarafndan oluturulan kipler ve
bantlar ile sklkla uyum suzluk iindedirler.
zerine
ir Deneme
Gerek ve D rn deler
499
31. BOLUM
501
502
ir Deneme
U zay ve sre gibi yaln idelerim izin usuz bucakszlk ve ncesiz sonra
szlk gibi yaln kipleri hakknda ne denebilir? G ereklie upuygun ya da
gereklik iin yeterli midirler?
503
ir Deneme
7
8
Yaln kiplere ilikin idelerim iz yalnzca baka insanlann onlar tem sil eden
szcklerle dile getirmeyi tercih ettikleri idelerle bant iinde ele aln
dklarnda yetersiz diye nitelendirilebilseler, dil uyumu yeterlilik ya da ye
tersizlikleri konusunda tek lt olurdu. Bu durumda din, cesaret, adalet ve
genel olarak erdemler ile erdem sizlikler gibi kark kipler konusundaki
anlam azlklar nereden doar? bunlarn hepsi yalnzca, szcklerin a ll
m anlam lan ile oturtulabilen doru kullanm hakknda tartmalar mdr
ya da daha derinde gizli bir ey mi vardr bu tartmalar, anlam azlktan
douran? Burada Locke'un "nominalism" (adclk) dedii kavram ortaya
kyor.
23. Blm.
Tabii ki bireysel tzlerin paylatklar gerek tzlere ilikin skolastik
(okulcu) kurama gnderme yapmaktadr. Locke'a gre bu (m addesel tzler
alannda) yklenen tm niteliklerinin kendisine bal olduu varsaylan ve
bnyelerinde tadklar atom lann birincil/asl yapsna karlk gelm ek
tedir. Bu noktada adsal z yani tzlerin snfsal adnn ieriini aynr ki
burada sz konusu ad, ierilen zellikleri tayan tm edim sel (ya da kur
gusal/im gesel) eylere uyarlanabilir haldedir. Fakat bu konu nc kitabn
zellikle 6. blmne aittir.
505
23. Blm.
506
ir Deneme
nitelikleri barndrmaktadr; kendi zgn rengi, sertlii, anmazl, eriyebilirlii ve azck cva dedirince renginin dei
mesi vb. Tm bu zelliklerin geldii zn peine dnce hibir
ey bulamadm gryorum: En fazla, cisim olduundan, tm
bu niteliklerin dayand gerek z ya da i yapsnn kat par
alarnn ekil, byklk ve balamndan baka bir ey olam a
yacan ileri srebiliyorum. Bunlarn ayr ayr algsna sahip
olmadan cismin znn idesine ulaamam; bu, kendine zg
parlak sar renginin, ayn hacimdeki eylerden daha fazla ar
lnn ve cva dedirilince renk deitirmesinin nedenidir. Biri
kp da bu zelliklerin bal olduu gerek z ve i yapnn
bunlar deil de kendi tikel formu olarak nitelendirilen baka bir
ey olduunu sylerse, bu cismin gerek zne ilikin bir ideye
sahip olmaktan ncekinden daha uzak kalrm. nk paralarn
bir araya getirilii ya da belli ekil, byklk hakknda olmasa
da genelde kat paralarn ekli, bykl ve durumuna ilikin
bir ideye sahibim ki bu parmamdaki tikel parada, yazdm
kalemi yontmada kullandm madde parasnda olmayan nite
liklerdir benim bulduklarm. Fakat bana o cismin znde kat
paralarnn konumu, ekil ve bykl tesinde tzsel fo rm 10
denen bir eyin varlndan sz edilirse, hibir ey bilmediimi
yalnzca gerek z ya da yapsnn bir idesinden olduka uzak bir
dnceye sahip olduumu syleyebilirim. Bu tikel tzn gerek
zne ilikin bilgisizliim yannda ayn derecede tm dier do
al tzlerin gerek znden de habersizim ki bunlar hakknda
10 Aristocu tzsel form, form (e 8 o s ) ve madde ( .T )) ayrm ile Peripatetik
felsefed e (Aristo'nun izleyicilerinin felsefesi) nem li bir yere sahip olm u
tur ki bu Locke'un bir tzn gerek zyle demek istediinden farkldr.
Locke'un "gerek z" bizce duyulur eylerin kkensel atomlarnn algla
namaz yap ve hareketleri; dolaysyla madde ve formun zaten birleik
olarak ierildii fiziksel bir zdr. Peripatetiklere gre bir eyin tzsel for
mu onu gerekte ne ise o yapan, sahip olduu ve onunla dier tzlerden ayrt
edilm esini salayan zel doa ve gereklii kazandrandr.
507
508
zerine
ir Deneme
509
510
ir Deneme
511
32. BOLUM
DORU ve YANLI DELER
1. Aslnda doruluk ve yanllk yalnzca nermelere1 zg
ise de ideler sklkla doru ya da yanl diye adlandrlrlar,
(hangi szckler ok eitli anlam larda ve tam, doru anlam
larndan saptrlarak kullanlm yor ki?) delerin kendileri do
ru ya da yanl diye a d la n d rd k la rn d a da, greceim iz ze
re, byle ele alndklar belli durumlar irdelediim izde, teme
linde yine baz sakl ya da sessiz nermelerin varln sezeriz
diye dnyorum. Hepsinde bu adlandrmann nedeni olan bir
tr deillem e ya da olum lam a ile karlarz. Zihinlerim izdeki
alglar ya da plak grnlerden2 baka bir ey olmayan
idelerimiz iin, herhangi bir eyin tek bir adna olduundan
daha fazla kendilerinde doru ya da yanl nitelem esi yapla
m az.3
2. Doruluk szcnn bir fiziktesi anlamnda, gerekten
ideler ve szckler iin doru adlandrmas getirilebilir; bir e
kilde var olan tm dier eyler iin dorudur denebilir yani var
1 nermeler ya zihinsel ya da szel olabilirler.
2 Zihnim izde yani zihinsel olarak kavradklanmz.
3 eylere ilikin idelerim ize ait bir eyi aka ya da st kapal olarak
onaylayana ya da yadsyana dek idenin kendisi doru ya da yanl diye adlandrlamaz: nk doruluu ya da yanll, hakkndaci bir yargnn
gereklii ile olan bantsnda yatar. Denem enin ikinci kitab ideleri hak
larndaki yarglardan soyutlayarak ele alrken, doruluk ve yanllklar
dncesi dorudan, nerme ve uslamlamalar iinde yaln ve bileik ide
lerin bantlarn konu alan drdnc kitapta yer almaktadr.
513
514
ir Deneme
515
516
ir Deneme
517
518
ir Deneme
519
520
ir Deneme
521
araya konulduu zaman: Nasl ki bir atta bir arada var olan ekil
ve byklk bir kpek gibi havlama gc ile ayn bileik ide
iine alndnda, zihinde bir araya getirilseler de doada asla
birleik olmayan idenin bileimi bir ata ilikin yanl bir ide
diye nitelendirilebiliyor. (2) Bu balamda, hep bir arada var olan
yaln ideler topluluundan dorudan bir deilleme ile onlarla
srekli birleik olan baka bir yaln ide ayrldnda da tzlerin
ideleri yanltr. Bu durumda, altnn sar rengi, uzam, geirmezlii, eriyebilirlii ve zgl arlna, biri, dncelerinde
kurun ya da bakrdakinden daha yksek derecede anmazlnm deillemesini eklerse, dier yaln idelere tam anmazlk
idesini ekledii zaman olduu gibi yanl bir bileik ideye sa
hiptir denebilir. Her iki ekilde de doada birleik olmayan yaln
idelerle oluturulan bileik altn idesi yanl diye adlandrla
bilir. Fakat, zihninde dierlerine gerekten katmadan ya da on
lardan ayrmadan anm azla ilikin bileik idesini tamamen
karrsa, sanrm, bu altn idesi yanl olmaktan ok yetersiz ve
tamamlanmam olur; nk doada birlemi olan tm yaln
ideleri iermese de gerekten bir arada var olanlar dndaki
eyleri birletirmemektedir.
19.
Sradan bir anlatmla, idelerimizin hangi balam ve nasl
bir zemine dayal olarak bazen doru ya da yanl diye nitelen
dirilebileceklerini gsterdim; ancak konuyu biraz daha yakndan
ele alrsak, herhangi bir idenin doru ya da yanl nitelemesinin
yapld durumlarn hepsi zihnin verdii ya da vermesi bekle
nen doru ya da yanl "y arg sn d an kaynaklanr. Sesli ya da
sessiz bir deilleme ya da olumlama yaplmakszn doruluk ya
da yanllk sz konusu olmadndan, iaretlerin, sim geledik
leri eylerin uyum veya uyumsuzluuna gre birletirildikleri ya
da ayrldklar yerde ancak rastlanr. Kullandmz belli bal
iaretler, szckler ya da idelerdir; ki bunlarla biz zihinsel ya da
522
ir Deneme
523
524
ir Deneme
bir atn kafas ile boynunu eklediimde herhangi bir eyin yan
l bir idesini oluturm am m dr, nk bu dardaki hibir
eyi temsil etmez. Fakat onu bir insan ya da Tatar diye adlan
drp dmdaki gerek bir varln simgesi ya da bakalarnn
ayn ad verdikleri ayn ide olarak dndmde yanlm
olurum; bylece yarattm da yanl ide diye adlandrlr. Asln
da yanllk idede deil, bir uyum ve benzerliin yklemesini ya
pan sessiz zihinsel nermededir. Ancak, o varln ya da "insan,
Tatar" adlarnn zihnimdeki ideye ait olduunu dnmeden, yle
bir ide kurduktan sonra ona insan ya da Tatar adn verirsem yal
nzca hayalperest diye dnlebilirim, fakat kurgulamamda bir
yanllk olmad gibi ide de kesinlikle yanl deildir.
26.
Tm bunlar zerine zihnimizce adlarnn doru anlam ya
da eylerin gerekliiyle ilintili olarak ele alman idelerimizin
kaynak alman modellerle uyum ya da uyumsuzluklar bala
mnda hakiki ya da hatal deil de doru ya da yanl ideler diye
nitelendirilmelerinin daha uygun olabileceini dnyorum.
Fakat hakikat ya da hata, bana gre yalnzca ideler u ya da bu
ekilde bir zihinsel nerme ierdiklerinde uygulanabilirse de,
herkes istedii adlandrmay yapmakta zgrdr derim. Bir in
sann zihnindeki ideler, tutarsz paralarn bir araya getirildii
bileikler dnda, yanl olamazlar. Tm dier ideler kendile
rinde doru ve haklarndaki bilgi de doru ve hakiki bilgidir;
ancak onlarda modelleri ve asllarna bir gnderme yaplmak is
tendiinde bu ilk rnekleriyle uyumaz olduklar srece yanl
olmaya elverilidirler.
2 0 nsan bilgisinin mutlak gereklii, hatta yetersizlii konusundaki inancm
zn dayand zem in bu ve nceki iki blmn dndadr. Bununla z e l
likle 4., 9., 10., 11. ve 14-20. blm leriyle drdnc kitap ilgilenm ektedir.
Fakat ikinci kitapta bileik ideler ile yaln eleri, yaln idelerin sunulmu
grnleri varsaylan tzlerin gerekliinden ayr ele alnmtr. nsan
ideleri ve bunlarn gereklii arasndaki ayrm tek tek insanlarn evrenin
ierdii gerek tzlerle uyum suz bileik tz ideleri oluturabilir ve sklkla
oluturur olduklar anlamna gelir. Mutlak gereklik insanlarca gerek ola
rak kavranlandan farkl olduundan, ksacas insann yanlma olasldr
sz edilen.
33. BOLUM
TDFJP.RTN ARIIMI
526
ir Deneme
min ikinci kitabnda anlama yetisinin dierleri kadar bu ileyi biimi ere
vesinde bir anlatmn yaparken idelerin armn tarihsel olarak ele aldm"
diyerek bavurulmas gereken arelerin bir aratrmasna giriyor ayrca...
Locke'a gre; "arm bizde baka herhangi bir ey kadar yanlgya yol
aabilir ve iyilem esi ok g bir zihinsel hastalktr; birini eylerin srekli
grndkleri gibi olmadklar konusunda ikna etmek de olduka zordur."
Bedlam: Londra'da senelerce tmarhane olarak kullanlan St Mary o f Bethlehem Hastanesi.
delerin arm
527
deler arm ile akl aklam aya almaktan bu denli uzak olan Locke,
dorudan eylerin doal ya da aklc bantlar ile aam a aama ilineksel
bir arada varolu ve bireylerin zihinsel deneyim lerindeki art ardalklar
yoluyla toplanan ideler aras balanm ayr yerlere koyuyor. Bir bireysel
deneyim de "ayrlamaz" olan arm bylece hem gerek akl zorunluluu
hem de nesnel nedensellikten ayrt ediliyor.
Locke, yine, grnler arm n doada var olan akla gre ele almaya
kar kyor -ki baka bir yerde de bireysel zihnin ideleri bir araya getirme
alkanlndan doan armlara idelerin kendilerindeki grlr uyum
diyor. Anlam a Yetisinin Ynetimi, 41.
528
zerine
ir Deneme
hareket yava bir hal alr, doalm gibi gelir. Dnme edimini
kavradka zihnimizdeki idelerin orada retildiini sanrz; yok
sa byle olmamas, bir kez sraya kondu mu hep bir zincirde
birbirlerini izlemelerine bylesi beden hareketlerine olduu gibi4
bir aklama getirilmesine yarayabilir. Kafasna daha nce yer
lemi bir besteye alkn olan bir mzisyen, eitli notalarn
idelerinin, dank dnceler iinde baka bir yerlerde gezinse
de, parmaklarnn balad besteyi karmak iin mzik aletinin
tular zerinde dolat dzenlilikte, hibir dikkat harcama
dan, anlama yetisinde birbirini izlediini grr.5 Bu rnekte ne
kadar belirgin olsa da parmaklarnn bu dzenli dansnn olduu
kadar bu idelerin de doal nedeninin onun ruhunun hareketi olup
olmadn saptamayacam fakat bu rnek zihinsel alkanlk
lar ve idelerin birletirilmesini anlamakta bize biraz da olsa yar
dm edebilir.
7.
ou insann zihninde alkanlkla oluturulan arm
larn bulunduunu kendini ya da dier insanlar enikonu incele
mi olan kimse sorgulamaz sanyorum; ve doalm gibi dzenli
etkiler reten ve salam ileyen holanma ve holanmama
duygularnn ou belki de hakl olarak buna mal edilebilir ve
nceden, sanki tek bir ide imi gibi,6 insann zihninde sonralar
hep bir arada tutulacak biimde birlie yatknlk ya da ilk izle
4
5
6
delerin arm
529
530
ir Deneme
delerin arm
531
532
delerin arm
533
534
f i