Professional Documents
Culture Documents
Ayrnt: 193
ncelemedim: 104
Flrt zerine
Adam Phillips
ngilizceden eviren
den Arlm
Yayma hazrlayan
Zafer Yrk
Kitabn zgn ad
On Fliration
Faber and Faber/1994
basmndan evrilmitir
Kesim Ajans
Bu kitabn Trke yaym haklan
Aynntt Yaymlan'na aittir.
Kapak illstrasyonu
Sevin Allan
Kapak dzeni
Arslan Kahraman
Dzelti
Canan Dili
Basma hazrlk
Renk Yapmevi Tel: (0 212) 516 9415
Bask ve cilt
Man Matbaaclk Sanallan Ud. ii. Tel: (0212) 212 05 39-40
Birinci basm
Eyll 1997
ISBN 975-539-188-6
AYRINTI YAYINLARI
Piyer Loli Cad. 17/2 34400 emberlita-stanbul Tel: (0 2 1 2 ) 518 76 19 Fax: (0 212) 516 45 77
Adarn Phillips
Flrt zerine
1 f f
K T A P L A R
indekiler
nsz.............................................................................................. 11
Flrt zerine: Giri......................................................................... 15
Birinci B<tm
G em iin faydalar
I.
II.
III.
IV.
V.
VI.
kinci B lm
P s i k a n a l i z e y e n i bir bak
VII. Depresyon.........................................................................
111
VIII. Anna Freud..........................................
121
IX. Sapknlk.....................................................................................134
X. Freud ve Jones........................................................................... 145
XI. Transvestitlik............................................................................. 158
XII. Erich From m ............................................................................. 168
XIII. Sululuk......................................................................................175
XIV. Freudun evresi...........................................
186
XV. Geleceklerimiz.........................................
192
nc BBlm
H a r i t e n y a z l a r
XVI. Philip Rothun baba miras.......................................................209
XVII. Isaac Rosenbergin ngilizcesi................................................ 218
XVIII. Kari Krausun feryad............................................................... 242
X IX . Joh n C la r e in a a k m a s ....................................................
Kaynaka........................
252
266
TEEKKR
Gemiin Faydalan" balkl 1. Ksmda, 3. blm, A Symposium on Love (Sevme
zerine Bir Sempozyum). The Threepenny Review'da yaynland (San Fransisco, Yaz
1993); 6. blm, Londra niversitesi Romans Aratrmalan Enstits'nn Oto
biyografik Drt" Konferons'nda sunuldu; 1. blm nce Raritan (Gz 1993), Nouvelle Revue de Psychanalyse (Bahar 1993) ve Winnicott Studies'de (1993) yaynland.
kinci blm, Cambridge King's Collegeda "Bellek" konulu disiplinler aras seminerde
sunuldu (1993); 4. blm Oxford niversitesi renci Danmanlanna Konferans'ta
(1993) sunuldu; 5. blm Winnicott Studies'de yaynland (1990). Psikanalize Yeni Bir
Bak" balkl II. Ksmda, 7-1 1. ve 13-15. blmler London Review o f Books'ta ya
ynland (1990); 10. blm aynea Nouvelle Revue des Psychanalyse'de (Bahar 1994);
12. blm The New Republic'te yaynland. Hariten Yazlar balkl III. Ksm'da,
16. ve 18. blmler London Review o f Booksla yaynland (1990); 17. blm, Lond
ra'daki YAKAR'da konferans olarak sunuldu (1991); 19. blm John Clare in Contextle (Kendi Balamnda John Clare) yaynland (der., Hugh Haughton, Adam Phillips
ve Geoffrey Summcrfield. Cambridge, Cambridge University Press, 1994). Baz de
nemelerde kk deiiklikler yaplmtr. Yukarda belirttiim yaynlarn editrlerine
(Wendy Lesser, Michel Gribinski, J.-B. Pontalis, Suzanne Hyman, Dick Poirier, MaryKay Wilmers) ve beni konumac olarak davet eden kiilere teekkr ediyorum.
nsz
14
/
nsanlarn sadece ciddi eylerle -delilikle, afetlerle, baka in
sanlarla- flrt etme eilimi gstermesi ve flrtn bir zevk olmas,
zerinde dnmeye deer bir iliki, bir eylem tarz haline getirir
onu. Ama ilerlemeci hikyelerden yana tercihimiz yznden flrt,
ancak ngrlebilir bir hedefe ulamann arac olduunda kabul
grr; flrt etmek hotur, ama birinin flrt olmak yle deildir
(insann kendi kendisiyle flrt etmesi imknsz olduu halde, flrt
le ilgili pek ok artc ve etkileyici durumdan bir tanesi de flrt
diye nitelenen kiilerin geleneksel olarak kadn olmasdr). Flrtler
tehlikelidir, nk kendilerine zg bir ekilde Gerek likiye
inanrlar. Burada inanmaktan kastm, varm gibi davranmak"tr.
Flrt zerine yazan eletirmenler, tanm itibariyle anlalmaz ya
15
16
17
U
1915te, Birinci Dnya Savann balamasndan bir sre sonra
Freud, Zamanmzda Sava ve lm zerine Dnceler adnda
iki deneme yazmt. Bu felaketin yaratt ruhsal sknty an
lamaya alyordu. Savan yaratt psikolojik ykm (baka hi
bir olay, insanln ortak mlkiyetinde bulunan bu kadar ok de
erli eyi ortadan kaldrmamtr), ikinci bir Cennetten Kovulu
gibidir ona gre. Viyanadaki Yahudi B nai B rith Kulbne sun
duu ikinci denemesine, Bir zamanlar gzel ve ho olan bu dn
yada bugn yaadmz yabanclama duygusunu diye balar,
imdiye dek lm karsnda benimsediimiz tutumun altst ol
masna balyorum ben. Freudun dnyay gzel ve ho diye tarif
etmesi allmadk lde pastoraldir. Cennet, psikanalitik bir kav
ram deildir ve kukusuz byle gzellikleri dndren ok az
kavram ierir.psikanaliz kuram (sava baladktan iki yl sonra
Freud, Haz lkesinin tesinde lm igiidiisii gibi rktc bir d
nce gelitirecekti). Kendi kaybedilmi cenneti, Talihli Kovuluun
bir parodisine yneltmitir Frcudu. Millonda, Adem ile Havva
cennetten kovulmadan nce bir bahe yaratrlar; Freudda ise flrt
ederler. Ne garip, sava ve lm dncelerini Freudun kafasna
sokan, flrt olmutur.
Freudun grne gre, savatan nce insanlarn lm kar
sndaki tutumlarnda korkun bir eliki vard. Bir yandan herkes,
lmn doal, yadsnamaz ve kanlmaz olduunu kabul edi
yordu; ama yine de Freud tam tersi gibi davrandmz!, yani
lm "bir tarafa koyup (bir bakma hep o taraftayd zaten) sanki
bizimle hi ilgisi olmayan bir eymi gibi yaamaya devam et
tiimizi syler. Ne de olsa bizi silip atan lmdr aslnda, oysa bir
18
el abukluu (ya da ayak oyunuyla) biz, sanki onu silip atyormuuz gibi yapmzdr. Bu ahmaklar cennetinde ya da
Freudun szleriyle bilindmda, hepimiz kendi lmsz
lmze inanrz. Herkes, der Borges, ilk lmsz olma riskine
girer; Freuda gre ise herkes, ilk lml olma riskine girmektedir.
lmle ilikimizde hepimiz ayn yata - o k gen- oluruz.
Uygarlam yetikin diye yazar Freud, ou ocuun tersine
kendini kat yrekli ve kt kalpli hissetmeksizin bir bakasnn
lmn bile kolay kolay kabullenemez. lm, facia getiren bir
bilgidir, gerek anlamda yasaklanm olan eydir, herkesin ko
runmas gerekir ondan. Yine de Freudun gsterdii gibi, koruma
amacna ynelik bu hile -korum a amal btn hileler, ama zel
likle de insann kendi kendisine tezghladklar g ib i- tamamyla
korunmasz brakmaktadr bizi. Sevdiimiz biri lnce tam an
lamyla yklmamz, lm karsndaki bu kltrel ve geleneksel
tutumu tamamlar... onunla birlikte umutlarmz, arzularmz ve se
vinlerimiz de girer mezara, asla teselli bulmayz, lenin yerini
asla dolduramayz. Bunda yrekten gelen bir srar vardr. Psikanalitik terimlerle gelimenin temel dayana olan ikame ye
teneine ramen lm, aslnda ikame diye bir eyin olamayaca
gereiyle yz yze getirir bizi (yahut Freudun ima ettii gibi,
byle bir ey olabilecei ihtimalini reddetme ihtiyac duyabiliriz).
yleyse onun bir zamanlar gzel ve ho olan dnyas, lmn
olmad, bir dnya olmal. Ama nostaljinin paradoksu da, hibir
kaybn olmad bir dnyay yakalamaya almasdr hep.
Hibir kaybn olmad bir dnya, ahlaki deerlerin bu
lunmad bir dnyadr. Bu denemesinde Freudun ne srd
gibi hayat, ancak onu riske atabildiimiz iin ya da alabildiimiz
zaman deer tar. Sahip olmaya deer -burada seim yapma kav
ramn da devreye sokar Freud- nk onu tehlikeye sokan bir e
kilde yaayabiliriz. Savata mesela, yahut da barta:
Y aam a oyununda m asaya srlebilecek en yk sek deer, yani ha
yatn kendisi riske an lam ad zam an, hayat z en g in li in i kaybeder, d e
erden der. T pk , s zg elim i A m erikallarn flrt kadar s ve bo
olur; orada, iin sonunda bir yere varlm ayaca daha bandan bel-
19
m
Philip Larkin, Sylvia Plathn Toplu iirler -1 9 8 1 de Observerda
Yln Kitabna aday gsterdii eserden biriydi- iin okurun,
[Plathm] dilde istikrarszlkla uzun sredir yaamakta olduu flr
tn haritasn karmasn salyor diye yazdnda, istikrarszln
nerede olduunu (ve Plathn bunu nasl srdrdn) merak edi
yoruz (flrtte de yle); ve tabii bunun nasl bir vg olduunu,
okura ne biim tavsiyelerde bulunulduunu da. Dilde istikrar
szlk ile flrt etmeyip de ne yapacakt Plath? Baka ne edebilirdi
ki onunla?
Bir metinde sz, tpk bir gsteri ya da oyun gibi, belirsizlik at
mosferi yaratr. Masumiyet ile tecrbe, ama ile frsat arasndaki
kartln eklini bozarak flrt, istikrarszlktan bir meziyet ya
ratmaz; haz yaratr. Kukuyu -y a da belirsizlii- gerilime d
22
kii arasnda (ama tabii insan, kendisiyle sonsuza dek flrt ede
bilir).
Zamanmzda Sava ve lm zerine Dncelerde, belki
biraz daha rahatlam olarak yle yazar Freud: stediimiz kadar
ok hayat ancak edebiyat alannda buluruz. Ne kadar ok hayat
istediimiz ve bunlarn bulunabilecei yegne yerler hakkmdaki
kabullerimiz -bilind inanlarmz- zerine dnmeye deer.
Amerikal air James Merrill, Bin kinci Gece adl olaanst
iiri iin Ana konunun ne olduunu bilmiyorum - o anlamda
flrt bir iir bu dediinde, flrt hakknda belirsizlik iermeyen
bir ey de sylemi oluyordu. Daima baka bir hikye daha vardr,
ille de zerinde pazarlk etmi olmamz gerekmeyen bir hikye.
25
Gemiin faydalan
33
M
Temel meselesi uydu: "Determinizmin iinde
bir k yolu bulabilecek miyiz?"
Sartre,
Hilik airi Mallarm
40
Rastlant, iki eyin ayn anda olmas demektir, ayn zamanda vaki
ya da var olma. Ama Freudiyen adan baktmzda, rastlant
zerine bir tartma, paranormale ilikin nosyonlarn ya da psi
kanalistlerin patolojik gsterme eiliminde olduu trden mistik
bir animizmin izini tar ister istemez. Freud, u ad tayan bir
kitap yazm olamazd herhalde: Ezamanllk: Nedensellik er
meyen Bir Balant lkesi. Hatalar Kitabnn rastlantlara ayrlm
drt sayfas, Freudun, grnrde k^za olan dier olaylarn ou
gibi rastlantlar da zme konusunda yeni, gelitirdii becerinin
ksa bir tankldr. Hayatlarmzn bir rastlantlar dizisi ya da der
lemesinden ibaret olabilecei dncesi olduka tuhaf ve kabul
edilmez grnr (ama rahatlatc olabilir elbette). Aslnda kaza
sz, genellikle olumsuz bir eyi belirtir. Mesela Oidipusu sadece
had safhada talihsiz biri olarak dnmeye baladmzda, psi
kanaliz de ok farkl bir ehreye brnecektir. Ne de olsa bu tiyatro
oyunu, olaand rastlantlarla doludur.
Bence Winnicottn tanmnda ilgin olan, geliimin, olumsal
hadiseler eklinde yaanan igdlerle balamas ve igdlerin
tatmininin de bir rastlant olarak alglanmasdr ( iki izginin st
ste gelmesi gibi). Bebek iin der ki Winnicott, gdler henz
kendi bnyesindeki bir ey olarak tanmlanm deildir, tpk gkgrlts ya da bir darbe gibi danya aittirler. Bebek, igdleri
44
n
Freud ve unutmann faydalan
sfP
i
Her eyi hatrlamak, bir tr deliliktir.
Brian Friel,
Translations (Tercmeler)
49
fn
Bir kopu deildir lm.
William Kerrigan,
Hamlet's Perfeaion (Hamlctin Yetkinlemesi)
111
Hatralar ldrr.
Samuel Beckett,
The Expelled
N
ncesi ve sonrast yoksa zamann,
Zaman asla geri gelmez demektir.
T. S. Eliol,
"Bumt Norton
62
V
Gemii tekrarlama yolundaki kar koyulmaz istek
ile gemii tekrarlamaktan kurtulma yolundaki kar
koyulmaz istek, zihne fazladan yktr.
Leonard Shcngold,
The Boy WiU Come to Nothing (Bu Olan e Yaramayacak)
65
m
Ak zerine
tg p r
69
rv
Baar zerine
renci danmanlarna konferans
76
II
fazla tutarllktan korkun
A. R. Ammons,
Bir: Birok
vardr ve hayat boyu ok sayda -ekonomik, siyasi, psikolojikolumsallkla kar karyayzdr. Kiinin gelitirdii baar fan
tezileri, bu fantezilerden meydana gelip ayrntsyla ilenmi olan
bir kiisel tarihin en son versiyonlardr olsa olsa. Kazandmz ilk
baar hayatta kalmaksa -baar fantezileri kurabilen bir insan ola
rak geliebilm ekse- kendi kltrmzn ideallerini kendi ana
dilimizde kazanm oluruz. Baar fantezileri bize hem dardan
verilmitir -bizim icadmz deil, devraldmz m irastr- hem de
tpk ayrlmaz biimde btnlemi olduklar cinsel kimliklerimiz
gibi, yaplandrlmtr. Bu da bence, terapiyle ilikili iki soru
kartr ortaya. Kendi ideallerimizi, bir arada yaamaya altmz
baan hikyelerini nasl olutururuz? kinci olarak da -k i baz ba
kmlardan daha sorunludur b u - onlar nasl temellk ederiz? Bun
larn, tamamen dardan dayatlm deil de bir lde kendi se
imimiz -bizim iin nem tayan eylerin form lasyonu- olduu
duygusunu nasl gelitiririz? deal, bir dayatma olarak deil ii
mizden gelen bir ey olarak yaanmaldr. nsanlarn ideallerinin
nasl zalimce -yanlsam a ve ihtilaf dolu- olduunu grmek a
rtcdr. zellikle de ergenlikte ve yetikinliin banda geerlidir
bence bu.
Bu meselelerin, niversiteye girerken ve buradan ayrlrken ger
ekleen kabul (inisiasyon) ritellerinde kriz boyutlarna vard
aka grlr. Ergenlik andaki herkes -v e hl ergenlik an
srebilecek kadar bym olan her yetikin- anlayacaktr neden
bahsettiimi. Bir eyi doru olduuna inandm iin yapmam ile
cezalandrlmamak uruna yapmam arasndaki farktr bu. s
tediimi -beni canl tutan ve iimi umutla dolduran eyi- yapmam
ile bakalarnn benden istediini yapmam arasndaki farktr. Bir
baka deyile niversite, boyun een benlik iin bir kriz haline ge
lebilir; byle krizlerle uramak durumunda kalan renci da
nman ya da terapistin boyun een benlii iin de tabii. renci
danman, niversite kurumunun taleplerine uysalca boyun eip
rencinin en ksa srede retici almaya dnmesini mi sa
layacaktr? Yoksa renciye boyun eip niversiteyi zekice ele
tiren birinin semptomlarn anlayacak mdr? Byle bir seimle
kar karya kaldnda ne yapar danman? renci gibi o da,
temel bir soruya cevap vermek zorundadr: Ben ne iin a
80
iil
imdilik sadece yaanmakta olann gerek dzensizlii
szlerinin altn izmek istiyorum.
William AiTOwsmith,
"Beeri Bilimlerde alkant
8 I
88
V
yinin ve ktnn tesinde
M :
... ilk gnah sznn palavra olduu ortada...
S. T. Coleridge.
Aids lo Reflection (Dnme Yardmclar)
94
VI
Kendini anlatmak
Psikanaliz ve otobiyografi zerine notlar
97
//
Ve hayatmz, hayat ne ekilde
elimizden kardmza gre kurulur.
Randall Jarrcll,
Ktphanede Bir Kz
srekli gzden geiren bir benlik parasn temsil etse de, bir teori
ve terapi olarak psikanaliz, rnek alnacak bir hayat dncesini
ister istemez gelitirip kurumsallatracaktr (modem otobiyografi
yazarnn kabul ise kendi hayatnn ilgi ekici olduudur, rnek
tekil ettii deil). Filozof David Donaldsonn belirttii gibi, Asl
mesele udur: Bu kuramn yorumlad birisi varsa, kimdir o?
Kendini anlatma asndan profesyonel bir tr olarak psikanaliz
(psikanalizin tersine otobiyografi asla profesyonel bir ura ol
mamtr), kendi trnn teamlleri dna kamaz elbette. Hayat
hikyeleri kurmak iin baka yntemler bulmak istiyorsa oto
biyografilere, biyografilere ve romanlara bavuracaktr. Psikanaliz,
baka yollarla kurulan bir otobiyografidir. Psikanalitik otobiyografi
terimi de tpk Freudiyen iir gibi, eyann tabiatna aykr bir ni
teleme olur.
Trn dayatt snrlamalar, kanlmaz olarak otobiyografi ile
psikanaliz arasndaki ikinci nemli farklla gtrmektedir bizi:
Psikanaliz srecinde kii, kendini belirli birisine (psikanaliste) an
latr, yani belirli birinin varl sz konusudur. Psikanalistin ke
tumluu yznden hasta, kendi gemiindeki nemli kiilerden
yola karak yeniden yaratr bu gemii. Aktarm -yani hayatn
erken dnemindeki ilikilerin bu yolla, farknda olmadan tek
rarlanm as- kiinin konutuu insanlar srekli olarak icat etme ve
yeniden icat etme uslleri hakknda bilgi salar (Paul Van Heesvvykin ifadesiyle aktarm, fke ykl bir yanl anlamadr).
Hasta konumakla kalmaz, dinleyicisini de kendisinin yarattn
dnr. Hastann hayat hikyesinin yorumlanmas, baka birok
eyin yannda, varl ima edilen dinleyicileri de kartr ortaya.
(Otobiyografi hakknda ilgin bir soru olurdu u: Varl ima edi
len ideal okur kimdir ve uzak durmaya allan felaket okur nasl
biridir?) yle sanyorum ki ou ekolden psikanalistler, bir eyler
anlatan insann mutlaka birisiyle konumakta olduu ve bu ile
tiimde bir talep bulunduu kabuln paylaacaktr. Psikanalizde
hasta, taleplerinin tarihini ve bu taleplerin ortaya atlp dei
tirildii ilikileri, klk deitirmi biimiyle zetlemektedir. Oto
biyografi yazarnn tersine karsnda bir dinleyici bulunduu iin,
anlatmakta olduklarnn ayrlmaz bir parasn oluturan bu basit
olgu hakknda konumaya devam edebilecek konumdadr: Yani
103
108
kinci Blm
vn
Depresyon
lannda bulunduu ou psikanaliste gre byk sanatlar, psikanalitik igrleri ya canl bir ekilde rnekleme ya da do
rulayarak onlara prestij salama eilimindedir. Szgelimi Melanie
Klein, Oresteiada nceden bilmedii hibir eyle karlamam,
hatta Lacan bile H am let'in kendini doruladn dnmtr.
Byk sanatlar gibi byk kuramclar da, bilerek veya bil
meyerek ilerlemeye inanmamz salarlar hep. yle ki bazen psi
kanaliz yazlarndan, Bat -ender olarak da D ou- kltrnn, bir
avu psikanalitik formlasyon araclyla muzaffer bir sonuca var
m olduu izlenimine kaplr insan. Gnmzde bir alann ustas
olmann imknszln ve farklln faziletlerini savunan usta ses
lerin hkim olduu psikanaliz, ok sayda ve eitlilikte ilgin kl
trel diyalou kabule edebiyat almalarndan da, antropoloji veya
felsefeden de daha az istek duymutur (Oidipus kompleksini mer
keze oturtunca, btn bir oulculuk nosyonunun ve ayn zamanda
pragmatizm nosyonunun psikanaliz karsndaki konumu son de
rece aprak bir hal almaktadr). Dilbilimden psikanalize ynelen
Julia Kristevann almalarnda grld gibi, psikanalizin en
zorlayc olabildii durumlar da, sadece birbiriyle yaran deil bir^
birini btnleyen dillerden olumu bir dnyada yer aldnn far
knda olduu durumlardr. slubunun zaman zaman fazla do
lambal olmasna ramen, Julia Kristevamn yazlarnda, kahra
man klt ile oulculuk birbiriyle badamaz unsurlar deildir
artk. Aslnda, badamazlklarn benzetimini iermemesi an
lamnda hibir ekilde nyargl deildir eserleri. Kara Gne:
Depresyon ve Melankoli (1989) adl kitabnn en zekice kaleme
alnm olan blmnde, Freudun izinden giderek ama Freuda
gre dnmeksizin Dostoyevskiyi, Marguerite Duras ve Holbeinn sann Mezardaki Cesedi adl tablosunu okur. David Aberbach ise tersine, Travmay Atlatmak: Kaybetme, Edebiyat ve Psi
kanaliz (1990) adl kitabnda gemiin Byk Yazarlarinin, John
Bowlbyyi okumam olduklar halde, bir kayp yaama durumunu
bu kadar yakndan bilmelerinden ok etkilenmitir.
Psikanaliz gibi yeni disiplinlerin ilk geliimindeki itici g, saf
lk, anlk fantezileri olduuna gre, ancak kirlenme olarak grnen
eylerle ayakta kalabilir bunlar. Klinik giriimlerin temelinde yatan
belirsizlii dnnce -v e tercih ettikleri ruh hallerinin edebiyat
112
F N /F l n zerine
113
114
120
vm
Anna Freud
ip *
derek daha zorlu hale getirdiler; bunun iin de, zgnl boma
eilimi ieren bir itaat talep edip beslediler - buna genellikle
inan ad veriliyordu. Psikanaliz eitimi, biroklarnn asla at
latamad bir semptom haline geldi.
Freudun lmyle birlikte psikanaliz dnyasnda kendini du
yurmaya balayan aykr seslerin de ounlukla bu aprak eitim
meselesini hedef almas artc deildi. Anna Freud da hayatn
babasnn mirasn korumaya adam olduundan, ok gemeden
psikanalizin politikas diye bilinen eye -ounlukla gnlsz bi
imde de o lsa- bulamak zorunda kald. kinci Dnya Savayla
birlikte yaanan ykmn ardndan Londraya g eden psi
kanalistler kua, psikanalizi kendilerine ait ve kendilerinin ait ol
duu bir ey sayard. Psikanalizden her bahsedilerinde baka bir
eyden bahsediyorlard aslnda ve kanlmaz olarak Anna da, bu
ar gndemli konumalarda ayrcalkl bir konumda bulunuyordu.
Freudun yokluunda psikanaliz gruplan, kabul edilebilir yo
rumlar bulunan farkl akideler etrafnda rgtlenmeye balamt.
En azndan kuramsal dzeyde kahraman kltn imknsz klan
psikanaliz de, hepsi Freudun mirasn koruma iddiasyla ortaya
kan yeni liderler buldu kendine. Eiisabeth Young-Bruehln
zenli almas Anna Freud: Bir B iyografide (1989) grld
zere Anna, olaanst bir adamn -kendini srf ocuklan iin
deil baka pek oklan iin vazgeilmez hale getirmi bir babanm evlad deildi sadece; giderek byyen bir tartmann da ev
ladyd. Mitolojiye gndermelerle yazd en yldnc yazlanndan
birinde Freud, benim Antigonem diye bahsetmiti ondan. Bi
rinin babasnn Antigonesi olmas baka eydir elbette, ama o ba
bann Hareketinin Antigonesi olmak Anna iin kader olduu
kadar bir aknlk ve aresizlik nedeni de olmutur herhalde. Hem
Oidipus yeni bir meslek dal kurmu da deildi.
Freud, hayatnn yarsn psikanaliz olmakszn yaamt as
lnda - ve ona gre en anlaml yansyd bu. Anna ise btn ha
yatn psikanalizin glgesinde geirdi. Young-Bruehln zorlu an
lats sayesinde, tmyle psikanalize adanm bir hayat yaamann
nasl bir ey olacan kafamzda canlandrabiliyoruz; belki de
byle yaayan ilk insand Anna Freud. Hayatnn sonlarna doru
da byk bir zntyle diyecekti ki, ... bir hayat tarz olarak... psi122
men son derece zor olacaktr. Anna da, ne zaman karsna ilgisini
eken bir adam ksa, hemen -ounlukla psikanaliz eitimi iin
babasna havale ediyordu. Hayran olduu ve byk bir gven duy
duu Lou Andreas-Salom bile, Annann kendisini ziyaret et
mesinin ardndan Freuda mektup yazarak bu kadar riyazet sahibi
bir kz yetitirdii iin kutlamtr onu. 1922de, Anna yirmi yedi
yandayken, Burada tam bir ihtiras frtnas kopard Anna diye
yazmtr, ama ne var ki, kendi tututurduu alevlerin ssn bile
hissetmeden dnd gitti evine. stelik bu hadise hep byle devam
edecek olursa hi armayacam, zira her seferinde byk bir he
yecanla evine dnyor. Tabii, orada durmadan, insann evi gibisi
olmayaca syleniyordu kendisine. Ve bu ev de yine, Freuddan
sonra bir daha asla ayn olamayacak pek ok eyden bir tanesiydi.
Young-Bruehln hikyesine gre Freudun, kzn ileyecei g
nahlardan tr ar biimde sulayaca kesindi. Aslnda
Annann durumunda sulamann, ilemeyi beceremedii gnahlar
nedeniyle olmas daha akla yakndr.
129
133
IX
Sapknlk
134
Kadnlarn kurban stats verilerek gzard edilmesine Welldonn grne gre psikanalizin de bir yarar olmam, en azn
dan yakn bir zamana dek psikanaliz,>erkein cinsel geliimine ili
kin paradigmay her iki cins iin de kullanmtr. Freud bir deha
olmasna ramen der WelIdon, bir erkek olarak, iki cinsteki li
bido geliiminin karmakln tam anlamyla kavrayp aktarmay
baaramamt. Psikanaliz kuramnn fikirlerle, kavramlarla deil
hkmlerle kurulduunu bize gsteren de onun dehas oldu. Bu
gzel meziyetin, hkmn ve ardndaki gln kabuln hantal cinsiyetiliini ortadan kaldrmaya bir faydas dokunmaz. nsan byle
meseleleri tam anlamyla kavrayp kavramadn nasl an
layabilir? Yzyln bandan bu yana psikanaliz tarihi gz nnde
bulundurulduunda belki de daha kayg yaratc olan soru, kav
ram olduklarn dnseler bununla ne yapacak olduklardr.
Welldon, "iin zne dnmeye davet eder bizi: Kadn v
cudundan ve tabiatnn gerei olan niteliklerinden balamalyz.
Anlalan, bu da demektir ki, Tarihin tesinde bir alan var; adna
Biyoloji deniyor ve iin z de burada bulunuyor. Burada ka
dnlk, iki dsel hortlak olan ruh ile beden arasndaki gizemli ya
knlktan oluturulmutur.
VVelldonm iddiasna gre kadnlarn, ... kendilerini tanma a
sndan... zel sorunlar vardr. Erkeklerin onlar mevcut ritellerin
dnda tutma konusundaki kararllna baklrsa doru olmal bu;
ama bir yandan da zel sorunlarn baland bir proje oluturuyor
kukusuz. Neleri bilmek gerektiine dair koullar sorunlar belirler.
Ama VVelldonn aklamas -b u n a bir aklama denecek olursageleneksel bir ekilde mezarn kazmaktadr kadnlarn. Onlar
Doanm batana saplar: Analktan gayr bir yolla kendi ka
dnln tanmak, birok kadn iin ulalmas imknsz bir lkstr
anlalan; belki de bunun nedeni, onlarda erkeklere oranla hem zih
nin hem de bedenin bu kadar fazla iin iinde olmas. Gerekten
de cinsler arasndaki farkllklar sadomazohist temelde, yani daha
iyi ve daha ktye dayal o tandk dilde dnmemek ok zordur.
Ama ii gbela doldurulabilen bu trden sahte gizemler, tatsz kli
eleri glendirmekten baka fayda salamyor ite. Ana, Meryem,
Orospu, batan sona cinsler aras farkllklar zerine iddialarla do
ludur ve bunlar, byk bir heyecanla dile getirilmi vulgerliklerden
- Kadnlarn zaman duyumunda byk ve dikkate deer bir fark
140
143
X
Freud ve Jones
Emest Jonesun yanltc bir balk tayan otobiyografisi Free Assosicationsm ilk blm, ocukluunda kendisine bakclk da
eden [Galli] hizmetkr hakknda artc bir paragrafla sona erer:
Bu bakcyla ilgili ilk anlarmdan biri, bana erkeklik organn be
lirten iki kelime retmesiydi; bunlardan biri organn inik, dieri
kalkm halini ifade ediyordu. O gnden beri baka hibir yerde
duymadm dil zenginlikleriydi bunlar. Andrew Paskauskas ta
rafndan olaanst baarl bir almayla yayna hazrlanan Sig
mund Freud ile Ernest Jones'un Btn Yazmalar 1908-1939'\xx\
* Burada bir kelime oyunu yapld dnlebilir: Free assosications, psikanaliz
balam nda se rb e st a rm lard r, a m a se rb este , zgrce kurulmu d o st
luklar, ortaklklar, ibirlikleri" vb anlam na d a gelebilir, (.n.)
144
145
resi gibi her kadn portresi de, baka birok eyin yannda (byk
lde bilind) bir probleme zm getiriyordu. Freud, tabir ye
rindeyse penis kskanl davasna adamt kendini; Jones ise son
incelemelerinden olan Erken Dnem Kadn Cinselliinde ortaya
koyduu gibi, kadnn un homme manquee... daimi bir hsran
iinde yaayp kendi gerek tabiatna yabanc, tali ikamelerle te
selli bulma mcadelesi veren bir varlk olmad inancna. Freud,
erkek olmak isteyen bir kadn portresine ihtiya duyuyordu, nk
kendi olduu eyin, bir bakasnn (yahut tekinin) olmak is
teyecei ey olduuna inanmaya ihtiyac vard. Jones, kadn olmak
isteyen bir kadn portresine ihtiya duyuyordu, bylece kadnlar
iin bir de kadn olmak zorunda kalmayacakt. Cinsel farklln ya
eksiklik ve yoksunluk terimleriyle -birbirlerinin karsnda iki
cins, Jakkyla kendilerine ait olan eyleri temsil etmektedir ve
bunun (ounlukla iddet ieren) sonular vardr- ya da temel di
ilik (iddias) ile -k i bu da baka trl bir iddet getirmektedir be
raberinde; normatif standartlarn ve uyulmas gereken y
kmllklerin iddetini- tarif edilmesinin yaratt kafa karkl,
bu mirasn bir parasdr.
Btn Yazmalarn editrnn latif ifadesiyle kadnlara me
yilli olduu iin sk sk kafas karan Jonesun, kendi hayatndaki
kadnlar hakknda klinik bir tarafszlkla yazdn karsyoruz.
Dayankl bir evlilii olan Freud ise hakknda yazd kadnlara ge
nellikle efkat ve hayranlkla yaklamaktadr; bunlardan biri de,
Jonesun ilk karsdr ve Jonesla ilikisinin ilk dnemlerinde ona
psikanaliz uygulamtr Freud (anlalan Jones, sk sk birilerini
Freuda gnderiyor, o da bu kimselerin durumunu bir ekilde d
zeltiyordu). Jonesun karsyla yaad -v e ne yazk ki sadece
onunla yaam ad- sorunlardan biri, kadnn psikanalize inanmamasydr. aknln o tandk ak yrekliliiyle da vuran bir
slupla, Bu almaya kar feci gl kompleksleri var diye ya
zyordu, ve bir trl direncini krma ans bulamadm. Sonunda
karsn Viyanaya gidip Freuddan psikanaliz grmeye raz edince
yakalar bu ans. Freudun, kars zerinde yarataca etkiden
" Eksik erkek; erkek olm aya alp baaram ayan; erkein kifayetsiz bir kop
yas. (.n.)
153
157
XI
Transvestitlik
159
161
xn
Erich Fromm
xm
Sululuk
l f f
177
XIV
Freudun evresi
191
XV
Geleceklerimiz
193
205
Ud c B lllm
Hariten yazlar
XVI
Philip Rothun baba miras
IS f f
209
217
xvn
Isaac Rosenbergin ngilizcesi
' ?
221
222
225
II
airin szckleri ve ritmi, syledikleri
olmaktan ok direniidir.
Geoffrey HiU,
sanat, kefedip bulmann hazzdr. Yahut balantlar o kadar rastgele kurarsnz ki -iirlerine en bitler ve mermiler, solucanlar
ve anlar, fareler ve lm gibi- farkna varlacak hibir balant
kalmaz ortada. Meseleyi baka trl koyacak olursak: Yahudi bir
ngiliz air olarak Rosenberg, sadece iki arada kalm biri miydi,
adsz bir oportnist miydi, yoksa potansiyel olarak yepyeni bir
insan tr, hayalperest bir air miydi? Yoksa ayn eyin deiik
versiyonlan m sz konusuydu?
nu
... kim bilir neler karyoruz konumam olmakla.
Rosenberg,
Toplu Eserler
IV
Kaba halimdeyim imdi ve yeniyim ve te n i istemem.
Musa
240
241
xvm
Karl Krausun feryad
ISff
246
Krausun inancna gre Freudun takipileri, erken davranarak dgcne darbe indirmek iin yararlanyordu psikanalizin ke
iflerinden. Yarata yarata kaskat bir ciddiyet biimi daha ya
ratmt sonunda psikanaliz. Psikanalistlerin azndan kan her
aklama, batan aa hrsla ve tuhaf bir ironi ieren karanlk nok
talarla doluydu. u psikanaliz dedikleri diye yazyordu Kraus,
kendi meslekleri haricinde bu dnyadaki her eyi cinsel nedenlere
balayan ehvet dkn rasyonalistlerin meslei. Cinsellik uz
man, tanm itibariyle bir zorbadr. Kraus, dncelerin nasl in
celikli dogmalar halinde propagandaya dntrlebileceini gs
teren bir slup gelitirmiti, ama asla bir yntem haline getiremedi
bunu.
251
XIX
John Clarein aa kmas
ISP*
II
Onun her eyi grme biiminde bir boluk vardr
sanki...
John Ashbery,
John Clare in
253
diinde fark etti ki, syleyecek pek az eyim vard hatta hibieyim yoktu nk el yannda ruhumun doal tepkisi kknlk
oluyo bu da zgrlkten ya da teklifsizlikten gelen btn gc alyodu elimden & tatsz & suskun oluyodum. Olabilecek en ac ve
en etkileyici ironi, air olarak yaad hretin onun elinden sz
ckleri ve hareketlilik duygusunu almasyd - baka bir anlamda
editr de diksiyonunu dzeltmekle yapyordu bunu. iirlerin ya
ynlanmas yabanclara davetiye karmakt; hele insan bu yolla,
nemli lde szl olan bir kltrden yazya dayal bir kltre
gei yapyorsa. Clare iin daha fazla sat, kendi alannn da
ralmas demekti.
Otobiyografik yazlarnn gsterdii gibi Clare, zgrlkten ya
da teklifsizlikten gelen gc yalnzln korumas altndayken
bulduunu hissetmekteydi daha ok; ve nihayet esin perileriyle
yapayalnz ve bir bana kalp dizelerle son bulan srete. Clare,
baka insanlarn varlndan aka huzursuz olan biri olarak tantr
kendini sk sk; geri kendi ait olduu topluluktan insanlarn ara
snda biraz (ama anlaml bir derecede) daha az rahatszlk duy
maktadr. Bir bana olmak ise gvenliktir onun iin. Zenginler
diye yazar -kendinin iki ayr yarsndan ve birbirinin roln st
lenen iki ekonomik snftan sz etm ektedir- grnmez olur, oysa
yoksullar herkesin gz nndedir. John Clare, gzlem yap
mann hazzn ycelten bir air olarak nldr, ama iirinde g
rlmenin rktclne kar da hep bir teyakkuz havas ha
kimdir. iirleri ou zaman farkl yalnzlk biimlerini -ku
yuvalar, ak ilikileri, delilik, saklanma yerleri, tek bana klan
yryler, sinsi yaratklar, iirler- gzler nne serer, ama gzler
nne serilmenin ierdii tehlikelere ve hrsa dikkat ekme ama
cyla.
Keats, Clarein editr John Taylora, Yalnzlk iiri iin
Tasvir, Duyguya fazla baskn gelmi demiti. Oysa grmek ve
belli bir ekilde grrken grlmek -iirlerinin tipik zellii, krsal
hayatn etkileyici bir grsellikle belgelenmesiydi- iirindeki pro
jenin ve duygunun ayrlmaz paras olan tasvirle ilgili bir ikilem
kartyordu Clarein karsna. Farknda olmadan kendini belli
trde bir air olarak tanmlamas, -Raym ond WilliamsTn daha ye
rinde tabiriyle kr airi- bakalarnn onu kendine mal etmesine,
255
FI7N/Flrt zerine
257
I ll
...birinin bir ey yapmas gerektii duygusuna doru
alnan o korkun yol, kesin kafa karkl ve
mitsizlikle son bulan o yolculuk...
John Ashbery,
"John Clare in
262
IV
Bir eyi fa rk etmek zorunda kalmadan geip
gitmesini beklemek.
John Ashbery,
John Clare in
Kendi ifadesiyle Clare, rakla kapanp kalmaktan pek holanmad halde, renperlikten daha iyi bir eyler yapma... bu
dnyada daha iyi bir iz brakma ynnde zaptedilmez bir umut
besliyordu. Renper olmayacaksa, daha geni bir dnyada ta
nnmann yegne yolu da u veya bu ite raklkt. Ama oto
biyografik yazlarnda, bu tannma isteinin kesin bir ekilde sa
vunmasz brakt biri olarak gsterir kendini:
Market Deepingden Manton adnda biri ben orada otururken sk sk
meyhaneye urar durmadan atp tutard. Ta kesim iiyle urayo bi
de tabelaclk ediyodu. Bende tevik edilmesi lazm gelen biey gr
mm gibi yapyodu kendi sanatnn srrm retmek iin yanma
rak almak istedi beni ama sonra benle oynamaya balad ve nceden
kurduum hayaller bozuldu biray ekip ekip heykelle resme is
tidadn anlatyodu hep sonunda ben tabelacla bi de ta kesme iine
olan merakmdan nerdeyse kuduruyodum ama ie yaramyodu.
Clare asndan tannmann paradigmasn ierir bu sahne. S
radan bir sanat olan ve bir srr elinde tutan tabelac, gen air
iin kanlmaz olarak bir merak ve taklit nesnesidir; oysa tek yap
t, onda tevik edilmesi gereken bir ey grmm gibi dav
ranmaktr. Aslnda sadece oynamaktadr Clarele (mektuplarnda
Clare, iirlerinden bahsederken de sk sk oynama kelimesini
kullanr; oysa yaptnn oyun mu ciddi mi olduuna karar verecek
konumda bulunan, mektubun muhatabdr kukusuz). Onu tevik
eder grnen adam atp tutmaktadr, aslnda kendini vmektedir:
biray ekip ekip heykelle resme istidadn anlatyodu hep so
nunda ben... nerdeyse kuduruyodum. Clarein ustalkl anlatsnda
adam, ta kesimi ile tabelaclktan, heykeltrala ve ressamla
terfi eder. Tanma sahnesinde bir batan karma vardr -C larei
meraktan kudurtur- ve batan karma da, bo yere mit ver
263
265
Kaynaka
isp*
266
John Clare: The Early Poems o f John Clare: 1804-1822, y.h. Eric Robinson ve
David Powell (Hormondsworth. Penguin Books, 1986).
John Clare: The Letters o f John Clare, y.h. Mark Storey (Londra, Routledgc &
Kegan Paul, 1973).
John Clare: The Letters o f John Clare, y.h. Mark Storey (Ouxford, Oxford Uni
versity Press, 1985).
John Clare: Selected Poetry and Prose, y.h. Merryn Williams ve Raymond Wil
liams (Londra, Methuen, 1986).
J. M. Coetzee, Foe (Londra, Seeker & Warburg, 1986).
Joseph Cohen, Journey to the Trenches: The Life o f Isaac Rosenberg 1890-1918
(New York, Basic Books, 1975).
Nina Coltart, Slouching Towards Bethlehem... And other Psychoanalytic Exp
lorations (Londra, Free Association Books, 1992).
Arthur C. Danto, Sartre (Londra, Fontana, 1975).
Donald Davidson, The American Philosopher dergisinde rportaj, y.h. Giovanna
Burradori (Chicago, University of Chicago Press, 1994).
Leslie H. Farber, Lying, Despair, Jealousy, Envy, Sex, Suicide, Drugs, and the
G ood Life (New York, Basic Books, 1976).
Sandor Frenczi, Final Contributions to the Problems and Methods o f Psycho
analysis (Londra, Hogarth Press ve Institute o f Psychoanalysis, 1955).
Sigmund Freud: L etters o f Sigmund Freud. 1873-1939, y.h. Ernst L. Freud (Lond
ra, Hogarth Press, 1960).
Sigmund Freud ve Ernest Jones, The Complete Correspondence o f Sigmund Freud
and Ernest Jones 1908-1939, y.h. Andrew Paskauskas (Cambridge, Mas
sachusetts, Harvard University Press, 1993).
Sigmund Freud: The Standard edition o f the Complete Psychological Works o f
Sigmund Freud, ev. ve y.h. James Strachey (Londra, Hogarth Press ve Ins
titute of Psychoanalysis, 1943-74).
Marjorie Garber, Vested Interests: Cross-Dressing and Cultural Anxiety (Londra,
Routledge, 1992).
Phyllis Grosskurth, The Secret Ring: Freud's Inner Circle and the Politics o f
Psychoanalysis (Londra, Jonathan Cape, 1991).
Ernest Jones, Papers on Psychoanalysis (Londra, Hogarth Press, 1948).
Ernest Jones, Free Associations: Memories o f a Psychoanalyst (Londra, Hogarth
Press, 1959).
M. Masud R. Khan, Hidden Selves (Londra, Hogarth Press, 1983).
Sarah Kofman, Thne Childhood o f Art, ev. Winifred Woodhuli (New York, Co
lumbia University Press, 1988).
Julia Kristeva, Black Sun: Depression and Melancholia, ev., Leon S. Roudiez
(New York, Columbia University Press. 1989).
J. Lacan, crits (Londra, Tavistoc, 1977).
J. Laplanche ve J.-B. Pontalis, The Language o f Psychoanalysis, ev. Donald
Nicholson-Smith (Londra, Hogarth Press, 1973).
John Lucas, England and Englishness (Londra, Hogarth Press, 1990).
James Merrill, Nights and Days (New York, Atheneum, 1966).
James Merrill: "James Merrill ile sylei, Ashley Brown, Shenandoah, 19 Yaz
1968).
J. S. Mill, Autobiography, y.h. John Robson (Harmondsworth, Penguin Books,
1989).
267
Jean Moorcnft-Wilson, Isaac Rosenberg, P oet and Painter (Londra, Cecil Woolf,
1975).
Friedrich Ohy, The Damned and the Elect: Guilt in Western Culture, ev. Linda
Archibal! (Cambridge, Cambridge University Press, 1992).
Tom Paulin, Minotaur (Londra, Faber, 1992).
Isaac Rosenferg: The Collected Works o f Isaac Rosenberg, y.h. Ian Parsons (Lond
ra, Chatti & Windus, 1979).
Bob Perelmai, The First World (Great Barrington, Massachusetts, The Figures,
1986).
J.-B. Pontalii Love o f Beginnings, ev. James Greene ve Marie-Christine Reguis
(Londra,Free Association Books, 1993).
Marcel Prout, Swann's Way, ev. Terence Kilmartin (Londra, Hogarth Press,
1981).
Philip Roth, ify Life as a Man (Londra, Jonathan Cape, 1974).
Philip Roth, leading M yself and Others (Harmondsworth, Penguin Books, 1985).
Philip Roth, latrimony: A True Story (New York, Simon & Schuster, 1991).
Charles Rycnft, A Critical Dictionary o f Psychoanalysis (Harmondsworth, Pen
guin Boas, 1972).
Georg Simmtl, On Women, Sexuality and Love, ev. ve y.h. Guy Oakes (New
Haven, Vile University Press, 1984).
Joseph H. Smth. Arguing with Lacan (New Haven, Yale University Press, 1991).
Edward Timns, Karl Kraus: Apocalyptic Satirist, (New Haven, Yale University
Press. 19!6).
Frances Tustn, Autistic Barriers in Neurotic Patients (Londra, Kamac Books,
1986).
Estela Welldin, Mother, Madonna. Whore: The Idealization and Denigration o f
Motherhmd (Londra, Free Association Books, 1988).
Bernard Wiliams, Moral Luck (Cambridge, Cambridge University Press, 1981).
D. W. Winniott, The Child, the Family and the Outside World (Harmondsworth,
Penguin looks, 1964).
D. W. Winniiott, The Maturational Processes and the Facilitating Environment
(Londra, logart Press, 1965).
D. W. Winniott, Playing and Reality (Harmondsworth, Penguin Books, 1972).
D. W. Winniiott, Through Paediatrics to Psychoanalysis (Londra, Hogarth Press,
1975).
Richard Wollleim, Freud (Londra, Fontana, 1971).
Michael Wool, Edmund Whitem Genet eletirisi, Londra Review o f Books, 10
Haziran, 993).
Elisabeth Youtg-Bruehl, Anna Freud: A Biography (Londra, Macmillan, 1989).
Hany Zohn, lev. ve y.h., Half-Truths and One-and-a-Half Truths: Selected Ap
horisms o;Karl Krauss (Manchester, Carcanet Press, 1986).
268