You are on page 1of 430

RO BERT NOZICK

1939'da Ncw York'ta dodu . Columbia niversitesi'ni tamamladktan sonra doktora


sn Princcton niversitcsi'ndc, "rasyonel karar" zerine yazd tezle verdi . Birbirin
den ok farkl dnsel alanlarda eserler veren Nozick'in belli bal eserleri arasnda si
yaset felsefesi zerine yazd Anari, Devlet ve topya (1974); epistemoloji, kimlik,
zgr irade ve etiin temelleri zerine kaleme ald Philosophical Explanations
( 1981); hayatta neyin nemli olduuna dair dncelerini anlatt The Examined Li
fe (1989) ve rasyonel karar ve rasyonel inan zerine tezlerinin yerald The Nature
of Rationality (1993) yeralmaktadr. Yazarn btn makalelerinin topland Socratic
Puzz/es adl eseri ise 1997'de yaymland.
Harvard niversitesi'nde profesr olan Robert Nozick, bir sre Amerikan Felsefe
Dernei'nin bakanln yapt. Halen, Amerikan Bilimler ve Sanatlar Akademisi ve
Britanya Akademisi yesidir.

ISTANBUL BLG NVERSTES YAYINLARI

ROBERT NOZICK
ANARi, DEVLET VE TOPYA
EViREN ALIAN OKTAY
ANARCHY, STATE AND UTOPIA
ROBERT NozcK
FIRST PUBLISHED iN THE UNITED STATES BY BASIC BooKS, A SUBSIDIARY OF PERSEUS BooKS L.L.C.
lsTANBUL BiLGi NiVERSTESi YAYINLARI 6
AilDA SiYASET FELSEFESi 1
ISBN 975-6857-01-3
KAPAK GIOVANNI FRANCESCO ROMANELLl'NIN lOUVRE MZESl'NDE BULUNAN
"KUDRET HELVASININ D" TABLOSU
1.
2.

BASKI lsTANBUL, ARALIK 2000


BASKI lsTANBUL, TEMMUZ 2006

BiLG iLETiM GRUBU YAYINCILIK MZK YAPIM VE HABER AfANSI LTD. TI.
YAZIMA ADRESi: INN CADDESi, No: 28 KUTEPE ili 34387 lsTANBUL
TELEFON: 0212 311 60 00 - 217 28 62 /FAKS: 0212 347 10 11
www.bilgiyay.com
E-POSTA yayin@bilgiyay.com
DAl:rM dagitim@bilgiyay.com

MURAT BOROVALI
MEHMET ULUSEL
DZGi VE UYGULAMA MARATON DIZGEVI
BASKI VE CiLT EFK MATBAASI
MARMARA SANAY SiTES M. BLOK No: 291 IKITELLI - lsTANBUL
TELEFON - FAKS: 0212 472 15 00 (3 HAT)
YAYINA HAZIRLAYAN
TASARIM

lstanbul Bilgi University Library Cataloging-in-Publication Data


lstanbul Bilgi niversitesi Ktphanesi Kataloglama Blm tarafndan kataloglanmtr.
Nozick, Robert.
Anari, Devlet ve topya

/Robert

Nozick; ev. Alian Oktay.

p. cm.
lncludes bibliographical references and index.
ISBN 975- 6857-01-3 (pbk. )
. State, The. 2. Civil nights. 3 . Anarchism.
1. Oktay, Alian.

JC571 .N6819

il.

Title.

2000

4.

Human rights. 5. Utopias.

ROBERT NozcK
ANARi, DEVLET VE TOPYA
EVREN ALAN OKTAY

iindekiler
9 ROBERT NZCK - ANAR, DEVLET VE TOPYA
11 TEEKKR
19 NSZ
29 BRNC KISIM

Tabiat Hali Teorisi veya Bir Devlet


Kendiliinden Nasl Ortaya kar?
31 BRNC BLM Neden Tabiat Hali Teorisi
31 Siyaset Felsefesi
34 Aklayc Siyaset Teorisi

39

KNC BLM Tabiat Hali


42 Koruyucu Birimler

46 Egemen Koruyucu Birim


49 Grnmez El Aklamalar
55 Egemen Koruyucu Birim Bir Devlet midir?

59

NC BLM Ahlaki Snrlamalar ve Devlet


59 Minimal Devlet ve Ultra-Minimal Devlet
61 Ahlaki Snrlamalar ve Ahlaki Amalar
63 Neden Yan Snrlamalar?
67 Liberteryen Snrlamalar
70 Snrlamalar ve Hayvanlar
78 Tecrbe Makinesi

81 Ahlaki Teorinin Kararszl


84 Snrlamalarn Dayana Nedir?
88 Bireyci Anarist

91

DRDNC BLM Yasaklama, Tazminat ve Risk


91 Bamszlar ve Egemen Koruyucu Birim
94 Yasaklama ve Tazminat
96 Neden Yasaklama?
97 Cezalandrma ile lgili Ceza ve Caydrma Teorileri
101 Takas Menfaatlerinin Paylalmas
103 Korku ve Yasaklama
109 Neden Her Zaman Yasaklama Getirilemez?

6 iindekiler

112 Risk
117 Tazminat lkesi
124 Karl Takas

129

BENC BLM Devlet


129 Adaletin zel Olarak Yerine Getirilmesini Yasaklama
131 "Hakkaniyet lkesi"
138 Usuli Haklar
144 Egemen Birime Nasl Hareket Edebilir?
152 Fiili Tekel
155 Bakalarn Korumak
158 Devlet
163 Devletle lgili Grnmez El Aklamas

167

ALTINCI BLM Devletle lgili Ek Deerlendirmeler


167 Sreci Durdurmak m?
174 Baskn Saldr
18o Sre inde Davran
183 Meruiyet
188 Herkese Cezalandrma Hakk
194 nleyici Snrlama

201 KNC KISIM

Minimal Devletin tesi mi?


203

YEDNC BLM Datmc Adalet


204 BRNC KESM
204 Yetkilenme Teorisi
208 Tarihsel lkeler ve Nihai Sonu lkeleri
210 Kalba Sokma
216 zgrln Kalplar Ykmas
221 Sen'in Argman
223 Yeniden Paylam ve Mlkiyet Haklar
231 Locke'un Edinme Teorisi
236 Koul
240 KNC KESM
240 Rawls'un Teorisi
241 Toplumsal birlii
248 birliinin artlar ve Farkllk lkesi
258 Orijinal Konum ve Nihai Durum lkeleri
265 Makro ve Mikro

iindekiler 7

274 Doal Servetler ve Keyfiyet


279 Pozitif Argman
288 Negatif Argman
293 Kolektif Servetler

299

SEKZNC BLM Eitlik, Haset, Smr, vs.


299 Eitlik
302 Frsat Eitlii
307 Kendini Beenme ve Haset
315 Anlaml alma
319 ilerin Kontrol
322 Marks Smr
333 Gnll Takas
336 Hayrseverlik
340 Kendini Etkileyen Bir ey zerinde Sz Hakk
344 Tarafsz Olmayan Devlet
346 Yeniden Paylam Nasl ler?

349

DOKUZUNCU BLM Demoktesis


350 Tutarllk ve Paralel rnekler
353 Minimal Devletten Daha Fazlasnn Ortaya k
368 Farazi Gemiler

371 NC KISIM

topya
373 ONUNCU BLM topya Bir ereve
374 Model
384 Dnyamza Yanstlan Model
386 ereve
390 Tasarm ve Filtre Vastalar
396 topyac Ortak Zemin in ereve
399 ToQluluk ve Ulus
402 Deien Topluluklar
404 Btn Topluluklar
405 topya Vastalar ve Hedefleri
412 Nasl Bir topya e Yarar?
413 topya ve Minimal Devlet

415 KAYNAKA
423 DiziN

Robert Nozick
Anari, Devlet ve topya

obert Nozick'in 1 974 ylnda yaymlanan Anari, Devlet ve top


ya adl eseri, ok ksa bir sre iinde Anglo-Amerikan siyaset fel
sefesinin en ok tartlan yaptlarndan birisi olmutu. Nozick'in ken
disi gibi Harvard'l olan meslekta John Rawls'un Bir Adalet Kuram
(A Theory of ]ustice) kitabnn 1 971 'de yaymlanmasndan sonra,
zellikle ngilizce konuulan lkelerde, yaklak son otuz yln siyaset
bilimi tartmalar Nozick'in ve Rawls'un dncelerinden derinden
etkilendi. * Bu iki eserin belki de en nemli ortak noktas; 1 960'l yl
larn siyasal ve toplumsal gelimeleri nda, toplumda adaletin ve
adil bir dzenin nasl olmas gerektii konusunda, radikal sol sylem
dnda kalarak bireyin zgrln ve haklarn n plana karan bir
yap sunma abalaryd. Dolaysyla hem Nozick hem de Rawls, ada!et ve adil blm ilkeleri, haklar, zgrlkler gibi kavramlarn 20.
yzyln ikinci yarsnda sregelen akademik tartmalarn merkezine
oturmasn salad. Fakat bu iki yazarn, ok geni olarak tanmlad
nda liberal dnce gelenei iinde olduklar sylenebilse de, bu ge-

'

( ) John Rawls'un bu eserinin Trke evirisi yaknda stanbul Bilgi niversitesi Yaynlar tarafn
dan yaymlanacaktr.

10 robert nozick

!enein zt ularn temsil ettiklerini vurgulamak gerekir.


'Nozick'in eseri, kkleri Klasik Liberalizme uzanan ve gunu
mzde liberteryen (ya da neo-liberal) olarak tanmlanan dnce ak
mnn rneidir. Genelde devleti ve zelde refah devletini ciddi bir e
kilde sorgulayarak, zellikle 1 9 80'li yllarda siyasete egemen olan Ye
ni Sa ekonomi politikalarna yakn tezler savunur. Buna karlk John
Rawls, savunduu politikalar asndan sosyal demokrasiye yakn
olan, bireyin zgrlnn ve haklarnn anlaml olabilmesi iin eko
nomik eitlik ve refah devletinin gerekliliini vurgulayan modern libe
ralizmin en nemli dnrlerinden birisidir. '
Nozick ve Rawls eserlerinin yaymlanmasn izleyen dnemde
de ok farkl yollar izlediler. Rawls, Bir Adalet Kuram sonrasnda ki
tabnda iledii konular zerinde ok ciddi olarak almaya devam
edip savlarn gelitirdi, hakl bulduu eletirilere gre kuramn eit
li ekillerde deitirip zenginletirdi. Nozick ise kitab ile ilgili geni yo
rum ve eletirilere tek paragraflk bir yant bile vermeyerek, siyaset fel
sefesinden uzaklap metafizik, rasyonellik, epistemoloji gibi farkl fel
sefi konular zerinde almaya balad. Anari, Devlet ve topya ki
tabna onbe yl sonra tekrar deindiinde de sadece liberteryen d
nceyi artk benimsemediini belirtmekle yetindi. 1
Nozick'in akademik ilgi alanlarnn genilii ile siyaset felsefesi
ne tekrar ciddi olarak eilmemesinin, Anari, Devlet ve topya kitab
nn ve bu kitaptaki tezlerin nemini azalttn dnmek sanrz hai:a
olur. ncelikle Nozick, slubu, yaln dili, dncelerini cesur ve tutku
lu savunu ekli ile {zellikle Rawls ile karlatrldnda) yetkin siya
set felsefesi tartmalarnn renksiz ve zor anlalr olmas gerekmedii
ni gstermitir. rnein meru devletin nasl oluabilecei, byle bir
devletin snrlarnn nerede izilmesi gerektii gibi konularda olduka
soyut ve karmak saylabilecek grlerini, kulland dil ve izledii
yntem sayesinde akc, net bir ekilde okura sunabilmektedir. Ayrca,
kart grleri rtmek ve kendi savlarn desteklemek iin bulduu
Bkz. R. Nozick, The Examined Life (New York: Simon & Schuster, 1989), s. 286-7.

robert nozick 11

mkemmel rneklerle, genel kabul grd dnlen baz yarglarn


da gzden geirilip sorgulanmasn salamaktadr. Nozick savundukla

r asndan bazen "eytann avukatln" yapar gibi grnr. Balan


g noktasn ve onu izleyen her adm kabul edebileceimiz sistematik
bir akl yrtme sreci sonunda, ilk bakta benimsenmesi zor gelen so
nulara varabileceimizi gstermeye alr. Vard baz sonularn ay
krln kendisi de kabul etmesine karn, Nozick iin dnceleri
mantksal sonularna gtrmek nemlidir. Yerleik veya kalplam
grler savunmak ile entelektel drstlk eer zaman zaman atr
sa, Nozick tercihinin ikincisinden yana olduu konusunda aktr. a
balar sonunda biz okurlar ikna edememi olsa bile, en azndan ona
kar kendi grlerimizi savunma srecinin bu grlerimizin daha
netleip derinlemesine katkda bulunacana inanr.
Yaymlanndan yirmi be yl kadar sonra Anari, Devlet ve
topya'y deerlendirdiimizde, ncelikle Nozick'in grlerinin
1980'li yllarda zellikle Amerika ve ngiltere'de egemen olan ekono
mik politikalara felsefi temel tekil ettii gereini vurgulamak gerekir.
rnein Nozick, bireyi ve onun haklarn n plana kard alma
snda faydaclk gibi toplumun kar iin baz bireylerin fedakarla
zorlanmasn meru gren bir gre kar karken, yukarda sz
edilen dnemde ngiltere'nin babakanln yapm Margaret Thatc
her'n 'Toplum diye bir ey yoktur; sadece bireyler ve onlarn aileleri
vardr' szn destekleyebilecek dnsel yapy sunmutur bile. Ben
zer bir rnek daha verirsek, meru devletin snrlarnn neler olmas ge
rektiini tartp, kapsaml devletin faaliyetlerini eletirdiinde, No
zick'in yaklamnn bir yansmas Ronald Reagan'n 'Devlet zm
deil, sorunun ta kendisi ir' iddiasnda da grlebilir. Bu adan bakl
dnda, Nozick'in grlerinin geni kitlelerin yaamlarn etkileyecek
sosyal ve ekonomik politikalarn oluturulmasna dolayl da olsa etki
ettii grlebilmektedir. Ayrca, bu politikalarn ve onlara temel olan
dncelerin azmsanamayacak kadar geni bir blmnn (devletin
birok alandan kmasnn istenmesi gibi) gnmzde de etkinliini
srdrmesi, Nozick'in baz tezlerinin kalclnnn kantdr.

12 robert nozick

Anari, Devlet ve topya'nn ierdii iddialar ve Nozick'in us


taca rlm tartmalar akademik evrelerde de byk yank uyan
drmt. Hatta bu tezler kimi sosyalist dnrler tarafndan artc
derecede ciddiye alnp kapsaml ekilde rtlmeye de allmt.
Bu tartmalara deinmeden nce Nozick'in grlerini ana hatlaryla
zetlemek yararl olacaktr. Anari, Devlet ve topya, eseri oluturan
Ksm'lara paralel olarak temel tez ierir: (i) snrl ('minimal') bir
devletin meruluunun, devleti tamamen reddeden anaristlere kar
savunulabilirlii; (ii) minimal devletten daha kapsaml olan bir devle
tin meru olmayaca; ve (iii) bireylerin zgrce kendi topyalarn
oluturup yaamalarn en iyi minimal devletin salayabilecei.
'Bireylerin haklar vardr. Hi kimsenin veya hibir grubun ( hak
lrn ihlal etmeden) onlara yapamayaca eyler vardr.' Robert No
zick, eserinin daha i lk cmlelerinde okurlara yaklamnn temelindeki
dnceyi byle aktaryor. Nozick iin bireyin haklar siyaset felsefesi
nin odak noktasn oluturur: Haklar esastr ve siyasi yaplarn meru
luklar bireyin haklarn ihlal etmemelerine baldr. Burada Nozick'in
haklar nasl tanmlad nem kazanr. Yazara gre haklar bireyler iin
yaamlarna karlmama (non-interference) ve zarar grmemeyi sala
maya ynelik koruyucu bir ileve sahiptir. Haklarn bu ekilde anlal
mas kiilerin toplumlarda esas olduunu ve Nozick'in Immanuel
Kant' izleyerek syledii gibi, insanlarn baz amalar adna kullanla
bilecek aralar' deil, kendi balarna 'ama' olduklarn grmemizi
salar. Dolaysyla bireyin haklar, toplumdaki dier kiilerin meru
olarak yapabileceklerinin mutlak snrlarn izen birer 'yan snrlama'
(side-constraint)'dr. Bireyin haklarnn ihlaline hibir zaman izin ver
meyen bu yaklam, ounluun mutluluu iin baz bireylerin zarar
grmesini meru kabul edebilecek grlerle atmakla birlikte, liberal
dnrler tarafndan (biraz kat bulunmasna ramen) genelde benim
senen bir anlaytr. Nozick'i ou liberalden ayran ve birok kesimden
eletiri almasna neden olan, dncesinde bundan sonra att admdr.
Yazara gre haklar, bireylere (rzalar dnda) neler yaplamayacan
gsterir, ancak buna ek olarak kiilerin toplumun dier yelerinden

robert nolck 13

laka tr istekleri iin temel tekil edemez. Farkl bir ekilde sylene
cek olursa, haklar 'negatif'tir, 'pozitif' deil. Bu yzden, rnein cret
siz eitim ve salk hizmeti, belirli asgari standartlarda yaayabilmek
iin ekonomik destek gibi konularda bireylerin haklar olduundan sz
etmek Nozick'e gre yanltr. Eer kiilerin bu tr haklarnn olduu
sylenemezse, toplumdaki dierlerinin de bu konularda ykmllkle
ri olduu iddia edilemez. Toplumu oluturan bireylerin ykmllkle
ri sadece dierlerine zarar vermemek, onlarn yaamlarna karma
'
makla snrldr ve rnein yardm etmeyi iermez. -,
Nozick, Anari, Devlet ve topya'nn temel tezlerini, yukarda
ki ekilde tanmlanm hak ve ykmllk kavramlar zerinde yap
landrr. Kitabn Birinci Ksm'nda, hibir tr devletin meru olamaya
can dnen anaristlere kar, sadece bireylerin zarar grmeme ve
hayatlarna,karlmama haklarnn korunmas grevini stlenecek bir
'minimal' ya da 'gece bekisi' devletin meruluunu savunur. Byle bir
devletin meru olarak nasl ortaya kabileceini gsteren soyut fakat
son derece ilgin tartmalar ieren bu Ksm, akademik evreler tara
fndan nemli bulunmasna ramen, Nozick'e yneltilen eletirilerin
younlat blm deildir. Yazarn en fazla eletiriyi ald ve siyaset
felsefesi tartmalarn nemli lde etkileyen dnceleri eserin kin
ci Kspn'nda sunulanlardr.
Gece bekisi devletin meruluunu kantladktan sonra, Nozick
kinci Ksm'da byle snrl yetkilere sahip devletten daha kapsaml
bir devletin meru olamayaca grn savunur. Daha nce deinil
dii gibi, bireylerin gece bekisi devlet tarafndan korunacak haklar
dan baka tr haklar olmadn dnen Nozick, dncesini bir
adm daha ileriye gtrerek u sonucaular: Toplumu oluturan bi
reylerden bazlarn dierlerine (ekonomik olarak) yardm etmeye zor
layan refah devleti, bu tr amala r iin vergilendirdii kiilerin hakla
rn ihlal ederek adil olmayan bir uygulamada bulunmaktadr.
Nozick'in, refah devletinin vergilendirdii kiilerin haklarn ih
lal ettiini ve bu yzden adil olmadn iddia edebilmesi iin ncelikle
bireylerin mlkiyetleri zerinde meru haklar olduunu savunmasnn

14 robert nozick

gerektii aktr. Yazar kinci Ksm'da hem bunu yapmay, hem de re


fah devletini gerekli kld dnlen baz datmc adalet (distributi
ve justice) kuramlarn eletirmeyi amalar. Burada Nozick, kendi sa
vunduu adalet kuram araclyla, ekonomik ya da datmc adaletin
yerine gelebilmesi iin gece bekisi devletten daha kapsaml bir devlete
gerek olmadn gstermeye alr. zne indirgendiinde, Nozick'in
Yedinci Blm'de sunduu ve 'yetkilenme' (entitlement) adn verdii
datmda adalet kuramnn ana ilkesi 'Herkesten tercih ettiklerine g
re, herkese tercih edildiklerine gre'dir. Yetkilendirme kuram 'tarihsel
dir', yani bir dalmn adil olup olmadnn sylenebilmesi iin nihai
durum (end-state) yerine o dalmn nasl ortaya ktnn bilinmesi
nin gerektiini savunur. Ayn zamanda, yetkilenme kuram 'kalp' (pat
tern) iermez, yani adil dalmn ne olduu herhangi bir kalp ya da
boy uta baklarak belirlenmez. Yetkilenme kuram ile karlatrldn
da, rnein 'Herkese ihtiyacna gre' ilkesini benimsemi bir datmc
adalet kuram hem kalp iermektedir (ihtiya) hem de tarihsel olmayp
sadece nihai duruma odaklanmtr. Nozick, doru bir datmc adalet
kuramnn tarihsel ve kalp iermeyen bir yapya sahip olmas gerekti
ini iddia eder. Byle bir kuram ncelikle tarihsel olmaldr. Zira adil
dalm tartlan ekonomik deerler ve nesnelerin yoktan var olmad
, birileri tarafndan retildikleri gerei gzard edilemez. Ancak ta
rihsel olmayan kuramlar, kendilerine gre adil olarak datmay ama
ladklar ek.:>nomik deere sahip nesneler zerinde bakalarnn hakla
r olduunu dikkate almazlar. Bu yzden de nerdikleri yeniden da
tm ve paylam nedeniyle bu haklarn ihlaline yol aarlar.
Nozick'in yetkilenme kuramna gre kiiler nesneler zerinde
meru haklara iki ekilde sahip olurlar. Bunlardan birisi meru ekilde
sahip olunan nesnelerin zgr dei-tokuuyla olur. Fakat yetkilenme
kuram dei-tokuu yaplan nesnelere ilk bata nasl sahip olunduunu
da aklamak zorundadr. Nozick bunu 'edinme ile ilgili adalet ilkesi'
ya da 'adil ilk edinme kural' (principle ofjust acquisition) ile, yani nes
nelerin zel mlkiyete meru olarak ilk defa nasl geebileceini belirle
yen kural ile aklamaya alr. Yazarn burada izledii dnr, siyasal

. -

robert

nozick

15

------------------------"-

diince tarihinin nemli bir ismi, John Locke'tur. Locke, zel mlkiye
tin meru ekilde ortaya kabilmesinin, kimsenin sahip olmad bir
nesneye emeini katarak onu zel mlkiyetine geiren kiinin (bu nes
nelerden) dierlerine de 'yeterince ve ayn iyilikte' (enough and as good)
brakmas artyla olabileceini savunmutur. Nozick, Locke'un bu ko
ulunu, zel mlkiyete gei sonrasnda dierlerinin durumunun kt
lememesi olarak yorumlar. Bu ekilde yorumlanm Locke'u koul,
Nozick'e gre serbest piyasa ve zel mlkiyet sistemi tarafndan sala
nr. Dolaysyla da yazara gre zel mlkiyete ilk geiin meru olduu
sylenebilir. Robert Nozick'in sunduu adil ilk edinme kural ve zellik
le Locke'u koul yorumu burada ele alamayacamz ok ciddi eletiri
lere uramtr. Bu eletiriler Nozick'in yetkilenme kuramnn en azn
dan bu adan byk bir boluk ierdiini gstermektedir. 2
Eksiklik ve zayflklarna ramen, Nozick'i n Yedinci ve Sekizin
ci Blmlerde sunduu grlerin kuvvetli yanlarnn ve dier adalet
kuramlarna getirilen eletirilerin gzard edilmemesinin gereklilii sa
vunulabilir. rnein Nozick'in kalp ieren ya da sadece nihai duruma
odaklanan adalet kuramlarna kar getirdii bir eletiri ve bu eletiri
de kulland rnek, siyaset felsefesi tartmalarnda geni yank uyan
drmt. Nozick, kalp ieren ya da sadece nihai duruma bakan adalet
anlaylarmn uygulanmasnda kiilerin zgr iradeleriyle yaplm ter
cihlerine devaml karlaca ve bu yzden kii zgrlklerinin hep s
nrlanacan iddia eder. Verdii Wilt Chamberlain rneiyle, gelir ve
servetin eit olduu bir durumdan balansa bile, zaman iinde, baz ki
ilerin Chamberlain'i basketbol oynarken izlemek iin para vermesiy
le, bir sonraki dnemde eit olmayan bir dalma geilmi olacan
syler. Fakat nihai ama olarak eitlii gren bir adalet ilkesi bu ikin
ci dnem sonunda (vergilendirme ve yeniden datm yoluyla) tekrar
eit bir dalma dnlmesini gerektirir. Ancak Nozick, insanlarn eit
bir noktadan hareketle kendi zgr tercihleri sonucunda vardklar
2

Bkz. O'Neill, ' Nozick's Entitlements', J. Paul, Reading Nozick (Oxford: Blackwell, 1982) iin
de; H. Steiner, 'Capitalism, Justice, and Equal Starts', Socia/ Phi/osophy and Policy, 5, 1987; j.
Waldron, The Right to Private Property (Oxford: Oxford University Press, 1988).

16 robert nozick

(eit olmayan) bir dalma neden kar klmas gerektiini sorgular.


Tanm gerei adil olduu varsaylan bir dalmdan balanp, zgr
tercihler sonrasnda baka bir dalma geildiinde, bu ikinci dal
mn (herhangi bir kalba ya da nihai duruma uymad gerekesiyle)
adil olmadnn iddia edilmesi ne kadar dorudur? zgr tercihler
adaletsizlik yaratmamaldr ve bir adalet kuram Nozick'e gre bu ger
ekle uyumlu olmak zorundadr. Yazarn nerdii yetkilenme kuram
gibi, kiilerin zgr tercihlerine sayg gsteren bir adalet grnn di
er kalp ieren ya da nihai duruma nem veren kuramlardan stn
olduu byle savunulur. Nozick, Wilt Chamberlain rneiyle, kalpl
ya da nihai durum kuramlarnn kiilerin zgr kararlarn inemek
zorunda olduunu, bu nedenle de eitlik ya da ihtiya gibi adalet l
t1erinin zgrlkle attn ne srer. Bylelikle, rakip adalet ku
ramclarn keye sktrmaya alr. Eit ya da ihtiyaca gre dalm
isteyenler, zgrlk kavramn ikinci plana atmaktadrlar, oysa (No
zick burada okurlarn sezgilerinin kendi yannda olduuna emindir)
zgrlk hibir nedenle ikinci plana atlamayacak bir deerdir.
zgrlk ile eitlik kavramlarnn att grnde Nozick'in
hakll konusunda ciddi soru iaretleri bulunmasna ramen,3 yazarn
yetkilenme kuramna temel tekil eden baka bir ilkenin bir grup d
nr keye sktrd aktr. Nozick'i en az ciddiye alacaklar sanlan
Marksist dnrlerden bazlar, Nozick'in kulland 'kendi kendinin
sahibi ma' (self-ownership) ilkesinin Marksist dnceyi nemli bir
ikil(!me soktuunu kabul ederler. Klasik Liberalizm'in sunup destekledi
i kendi kendinin sahibi olma ilkesi, bedenlerimize sahip olan bizlerin,
bylelikle kendi emeimizi kullanarak rettiimiz nesneler zerinde de
hak edindiimizi savunur. Nozick'e gre, nasl rzamz olmadan bbrek
lerimizden bir tanesini almaya kimsenin hakk yoksa, emeimizi harca
yarak yarattmz (ekonomik) deerin bir ksmn (vergilendirme yo3

Nozick'in Chamberlain rneini kurgulay ve eitlik gbi adalet ilkeleriyle attn iddia et
tii zgrlk kavramn anlay e 1 i ile ilgili geni tanmalarn deerlendirmeleri iin bkz. J.
Wolff, Robert Nozick (Cambridge: Polity Pres, 1991); W. Kymlicka, Contemporary Political

Philosophy (Oxford: Oxford University Press, 1990).

robert noick 17

hyla) almaya Ja devletin hakk yoktur. G. A. Cohen'in ban ektii bir


grup Marksist dnr, Nozick'in bu iddiasnn temelindeki kendi ken

dinin sahibi olma ilkesinin Marksizmin kapitalist smr eletirisinin


de kkeninde olduunu ne srer. Cohen'e gre Marksistler kapitalizm
de smry iinin emeinin (bir ksmnn) sermayedar tarafndan a

lnmas olarak tanmlarlar: i, verdii emein karln tamamen ala


mamaktadr. Cohen, iinin smrldn ve bu yzden kapitalist sis
temin adil olmadn syleyebilmek iin, iinin sarfettii emein sahi
bi olduunu kabul etmek gerektiini belirtir, nk ancak sahip olunan
bir ey 'alnabilir'. inin, emeinin sahibi olduunu sylemek ise da
ha genel anlamda kendi kendinin sahibi olma ilkesini onaylamak de
mektir. Fakat byle bir ilkeyi onaylamak, Marksistleri ok zor bir du
ruma sokmaktadr. Nozick'in refah devleti eletirisinde ve Marksistlerin
kapitalizmd smr eletirisinde kullanlan ilkenin ayn olmas, Co
hen'e gre, Marksistlerin Nozick'i eletirirken kendi yaklamlarnn
ok nemli bir parasn zayflatmalarna yol aacaktr. nk, zne
indirgendiinde, Nozick'in, refah devletinin vergi deyenlere yaptn
iddia ettiinin aynn Marksistler sermayedarn iiye yaptn syle
mektedirler: Her iki durumda da kendi kendinin sahibi olma ilkesinin
ihlalinden sz edilmektedir. Dolaysyla Cohen, Marksistlerin Nozick'i
eletirmek isterlerken, kendi smr kuramlarnn en nemli dayana
m reddetmek zorunda kalacaklarn syler. 4
Anari, Devlet ve topya'nn nc Ksm'na geldiimizde
eserin ierdii son temel tez ile karlarz: Minimal devlet, kiilerin
kendi topyalarn yaamalarn en iyi salayan yapy sunar. Sadece
bireylerin zarar grmeme ve yaamlarna karlmama haklarn koru
yan minimal devletin yaratt zgrlkereve sayesinde herkes is
tedii tr yaam seer. Bylelikle, bireyler 'doru'yu yorumlay ve
mutluluk anlaylar dorultusunda, isterlerse bakalaryla biraraya ge4

Cohen 'in nerisi Marksistlerin kendi kendinin sahibi olma ilkesinin tamamen reddetmeleri ve
kapitalizmde smr analizlerini de baka ekilde temellendirilmeleridir. Baknz, 'Marxism and
Contemporary Political Philosophy', G. A. Cohen, Self-Ownership, Freedom and Equality
(Cambridge: Cambridge Universiry Press, 1995) iinde.

18 robert nozick

!ip topluluklar kurarak, topyalarn gerekletirme frsat elde ederler.


Nozick'in buradaki tartmasnn kanmzca nemli yan, tek bir 'do
ru' ya da 'iyi' nda oluturulmu bir topya deil, herkesin kendi
topyasn arayp oluturabilmesine olanak salayan 'oulcu' bir yap
sunmasdr. nc Ksm'n temel tezi gznnde tutularak iki vurgu
lama daha yapmak gerekebilir. Birincisi, Nozick'in sunduu liberteryen
yaklamn laissez-faire kapitalist sistemi zorunlu klmaddr. Yazara
gre liberteryen dnce aslnda hibir eyi zorunlu klmamaktadr: Ki
iler istedikleri ekonomik ya da sosyal uygulamay (dierlerinin zgr
lklerini inemedikleri srece) izleyebilirler. kinci vurgulanmas gere
ken nokta ise Nozick'in yaklamnn, sanlabileceinin aksine, muha
fazakar dnce ile uyumaddr. Muhafazakar dncenin ok nem
verdii, toplumda gcn doal dalm, kurumlara ballk, ahlak, ge
lenek ve greneklerin korunmas gibi deerlerin, Nozick'in sunduu
minimal devlet merkezli erevede zorunlu olarak yer almalar ve var
lklarnn korunmasnn salanmas mmkn deildir.
Robert Nozick'in eserinin siyaset felsefesi tartmalarn nemli
lde canlandrdna daha nce deinilmiti. Ancak, ilk yaymlan
ndan yirmi be yl sonra Anari, Devlet ve topya nasl deerlendiril
meli? ncelikle belirtilmesi gereken, Nozick'in tezlerinin ounun, ka
bul edilmek yerine, geni ekilde eletirildii ve reddedilmeye alld
dr. Fakat sanlabileceinin aksine, bunun, Nozick'in katksnn ne
mini azalt111a d iddia edilebilir. Dnre sosyalist, liberal, anarist,
muhafazakar evrelerin hepsinden kapsaml eletirilerin gelmesi, en
azndan hibir kesimin onu ciddiye almamaya cesaret edemediinin
belki de en ak kantdr. Nozick, zgn grleri ve dier kuramlara
getirdii eletiriler kadar, kendi grlerinin neden olduu eletiriler
sayesinde de siyaset felsefesi tartmalarnn zenginlemesini salad.
Kendisine yneltilmi saysz eletiriyi yantlamam, bir tanmlamaya
gre akademik dnyaya 'liberteryen bombasn atp kam' olsa da
Robert Nozick'in katks azmsanmamal.
MURAT BOROVALI

lsTANBUL BiLGI NiVERSiTESi

Teekkr

u eserin ilk dokuz blm 1 971-1 972 yllarnda Palo Alto'da bi


reyci anariye eilimli kk yapda akademik bir kurum olan The
Center for Advanced Study in the Behavioral Sciences'in bir yesi iken
yazlmtr. Bu merkeze ve personeline, bu eserin gereklemesine vesi
le olmalar nedeniyle minnettarlm ifade etmek istiyorum. Onuncu
Blm, ,1969'da American Philosophical Association'n Dou Bl
m'.nde icra edilen "topya ve topyaclk" ile ilgili bir sempozyum
da sunulmutur; fakat baz noktalar dier kitabn blmlerine dal
m durumdadr. Btn eser 1 973'n yaznda tekrar yazlmtr.
Burada savunulan baz pozisyonlara Barbara Nozick'in yapt
itirazlar, grlerimi kesinletirmeme yardmc olmutur; buna ilave
olarak saysz biimlerde yardmlar olmutur. Bir ka yl boyunca,
Michael Walzer'in eserdeki' konularla ilgili yorum, soru ve kar arg
manlarndan faydalandm. Merkezde yazlm olan kopya ile ilgili ola
rak, W.V. Quine, Derek Parfit ve Gilbert Harman'n, Yedinci Blmle il
gili olarak John Rawls ve Frank Michelman'n ve Birinci Ksmn daha
nceki msveddesi ile ilgili olarak Alan Dershowitz'in detayl yorumla
rndan ok faydalandm. Bunun yannda, Ronald Dworkin'le, rekabet

20

teekkr

eden koruyucu birimlerin nasl alaca (alamayaca) konusunda


yaptm bir tartmadan, Burton Dreben'in yorumlarndan faydalan
dm. Bu eserin farkl blmlerinin fakl safhalar Society for Ethical and
Legal Philosophy'nin (SELF) toplantlarnda yllarca tartlm ve bu
kurumun yeleriyle yaplan dzenli tartmalar bir entelektel tevik ve
tatmin kayna olmutur. Alt yl nce Murray Rothbard ile yapm ol
duum uzun sohbet, bireyci anarist teoriye olan ilgimi arttrd. Hatta
ok daha nce Bruce Goldberg'le yapm olduu tartmalar liberteryen
gr reddetmek istememe ve konunun peinde komama ciddi bir e
kilde yardmc olmutur. Sonu, okuyucunun elindedir.

nsz

ireylerin haklar vardr. Hi kimsenin veya hibir grubun ( haklar


n ihlal etmeden) onlara yapamayaca eyler vardr. Bu haklar y
lesine gl ve kapsamldr ki, devletin veya memurlarnn neyi yapa
bilecekleri, eer bir ey varsa, sorusunu gndeme getirmektedir. Birey
sel haklarn iinde devletin yeri ne olabilir? Devletin tabiat, meru
fonksiyonlar ve hakl gerekeleri, eer varsa, bu kitabn ana konusu
dur; aratrmamz boyunca olduka geni ve farkl konular birbirini
takip etmektedir.
Devletle ilgili olarak vardmz temel sonular u ekildedir:
G kullanmn, hrszlk ve sahtekarl nleme, szlemelere uyul
masn salama gibi dar fonksiyonlarla snrl olan minimal bir devlet
mazur grlr; daha kapsaml herhangi bir devlet, insanlarn baz ey
leri yapmaya zorlanmama hakkn ihlal edecei iin mazur grlemez;
minimal devlet gerekli olduu kadar yararldr da. Kitap boyunca dik
kate deer iki imada bulunuyoruz: Devlet, sahip olduu zorlama vas
talarn baz insanlarn dierlerine yardm etmesini salamak ya da on
larn kendi iyilii veya korunmas iin faaliyetlerini yasaklamak mak
sadyla kullanamaz.

22 nsz

Bu amalara ynelik zorlayc yntemlerin dlanmasna ve g


nll olanlarn muhafaza edilmesine ramen, bakalarnn ihtiyalar
na ve straplarna bu denli kaytsz kalan bir eye inanmak istemedi
ini bilen birok kii, vardmz sonular hemen reddedecektir. Bu re
aksiyonu biliyorum. Bu grleri deerlendirmeye ilk baladmda
ben de ayn reaksiyonu gsteriyordum. stemeyerek de olsa, eidi de
erlendirmelerden ve argmanlardan dolay, kendimi liberteryen g
rlere (imdi bu adla anlyor) inanyor buldum. Bu kitapta benim n
ceki isteksizliimi gsteren pek fazla kant bulamayacaksnz. Bunun
yerine, elimden geldiince iddial bir ekilde sunduum deerlendirme
leri ve argmanlarn pek ounu bulacaksnz. Bu nedenle, ifte su i
leme riskini alyorum: Sakl bir ekilde alnan pozisyon ve bu pozisyo
nu desteklemek iin sebepler retmem nedeniyle.
Benim nceki isteksizliim bu kitapta mevcut deil, nk kay
boldu. Zaman iinde bu grlere ve getirdikleri sonulara altm ve
artk siyaset alann onlar vastasyla grebiliyorum. (Yoksa, siyaset
alan vastasyla grebilmemi salyorlar m demem mi gerekir?) Ben
zer pozisyonu alan birok insan dar, kat ve paradoksal olarak, dier
daha zgr varolu ekillerine kar kzgnlkla dolu olduuna gre,
benim imdi teoriye uyan doal tepkilerim beni kt bir kimse haline
getiriyor. Holanmadklar, hatta nefret ettikleri pozisyonlar destekle
yen gl sebepler ortaya koyarak insanlar sinirlendirmenin veya a
rtmann tam bir hayranlk uyandrmayan zevkinin tesine gemi bi-"
ri olarak, tandm ve sayg duyduum ou insann benimle ayn fi
kirde olmad gereini ho karlamyorum.
Epistemoloji veya metafizik zerine yazarm gibi yazyorum:
Burada detayl argmanlar, baar olasl olmayan kar rneklerle
rtlen savlar, artc tezler, zlmesi zor durumlar, soyut yapsal
koullar, belli bir duruma uyan baka bir teori bulmaktaki zorluklar,
artc sonular, vs. var. Her ne kadar bu durum entelektel bir ilgi
ve heyecana neden olsa da (umarm yledir), bazlar ahlakbilim ve si
yaset felsefesi ile ilgili gerein bu tr "arpc " vastalarla elde edile
meyecek kadar nemli bir ey olduunu dnebilirler. Bununla birlik-

nsz

23

a hlakbil indeki doruluk, bizim doal olarak dndmz eyin


iinde olmayabilir.
Elde edilen grn bir dzene balanmas veya kabul edilen il
kelerin izahat iin detayl argmanlar kullanmaya gerek yoktur. Srf
dier grlerin okuyucunun bir ekilde kabul etmek istedii grle
attn gstermek iin bu grlere bir itiraz olduu dnlebilir.
Fakat okuyucularnki ile farkllk gsteren bir gr, sadece dier g
rn onunla attn ortaya koyarak kendi lehine bir argman ge
litiremez. Bunun yerine, elde edilen gr kar argmanlar kullana
rak, varsaymlarn inceleyerek ve neticelerinden kendi taraftarlarnn
bile memnun olmad bir olas durumlar dizisi sunarak en byk en
telektel teste ve zorlamaya tabi tutmak zorunda kalacaktr.
Benim argmanlarmla ikna olmayan okuyucu bile, grn
muhafaza etme ve destekleme sreci iinde onu daha da derinletirdi
ini ve ak hale getirdiini anlamaldr. Ayrca, umarm, entelektel
drstlk, en azndan arada srada, grlerimize zt olan gl arg
manlarla kar karya gelmek iin yolumuzdan sapmamz gerektirir.
Aksi takdirde, hata yapmaya devam etmekten kendimizi nasl alkoya
caz? Okuyucuya entelektel drstln baz tehlikeleri olduunu
hatrlatmakta fayda bulunmaktadr; balangta merak uyandran ve
artc gtnen argmanlar sonradan ikna edici olabilir ve hatta do
al ve.sezgisel grnebilir. Sadece dinlemeyi reddetmek insan gerein
tuzana dmekten kurtarr.
Bu kitabn ierii onun titiz argmanlardr: yine de nelerle kar
.laacanzdan biraz daha bahsedebilirim. Gl bir bireysel haklar
formlasyonu ile baladmdan, devletin, g kullanm ve blgesin
deki herkesi koruma ile ilgili tekel olma zellimi muhafaza etmek iin
bireysel haklar ihlal etmek zo'runda olduuna ve bu nedenle zsel ola
rak ahlak d olduuna dair anarist sav ciddi bir ekilde ele alyo
rum. Bu sava kar, (Locke'un tabiat halinde gsterildii gibi) herhan
gi birinin haklarn ihlal etmeyen bir srele, hi kimse byle bir niyet
tamasa da veya byle bir eyin gereklemesi iin aba gstermese
de, anariden bir devletin ortaya kacan ileri sryorum. Birinci Kc,

24 nsz

smn merkezindeki bu argmann peinde giderken birok farkl ko


nu da devreye giriyor: Bunlarn arasnda, manevi grlerin sadece
amaca ynelik olmak yerine neden eyleme yan snrlamalar getirdii;
hayvanlara yaplan muamele; karmak kalplar, insanlarn herhangi
bir kast unsuru olmad srelerle ortaya kyor eklinde aklama
nn ne kadar tatmin edici olduu; baz eylemlerin, kurbanlarna tazmi
nat verildii takdirde izin verilmek yerine yasaklanmasnn sebepleri,
ceza ile ilgili caydrclk teorisinin yokluu; riskli eylemlerin yasaklan
mas ile ilgili konular; Herbert Hart'n szde " hakkaniyet ilkesi ", bas
kn saldr ve nleyici snrlama bulunmaktadr.
Birinci Ksm minimal devletin haklln ortaya koymaktadr;
kinci Ksm daha kapsaml hibir devletin mazur grlemeyeceini ile
ri srmektedir. Daha kapsaml bir devleti hakl gstermeyi amalayan
eitli gerekelerin aslnda yle olmadn tartyorum. Vatandalar
arasnda datmc adaletin salanmas iin byle bir devletin hakl g
rlebilecei savna kar, daha kapsaml bir devleti gerektirmeyen bir
adalet teorisi gelitiriyorum ve zellikle John Rawls'un ksa sre nce
gelitirdii gl teoriye odaklanarak, daha kapsaml bir devlet pein
de olan datmc adaletle ilgili dier teorileri rtmek ve eletirmek
iin bu teorinin aralarn kullanyorum. Eitlik, haset, iilerin kontro
l ve Marks smr teorileri de dahil olmak zere, bazlarnn daha
kapsaml bir devleti mazur gsterdiini dnd gerekeleri de ele
tirel bir biimde ele alyorum. (Birinci Ksm' zor bulan okuyucalar
kinci Ksm daha kolay bulacaktr; Sekizinci Blm de Yedinci B
lm'den daha kolaydr. ) kinci Ksm, daha kapsaml bir devletin nasl
ortaya kabilecei ile ilgili farazi bir hikaye ile sona eriyor. Bu hikaye
byle bir devletin hi de cazip olmadn gstermek iin tasarlanmtr.
Her ne kadar minimal devlet mazur grlebilecek tek devlet olsa da, bi
raz soluk ve heyecan verici olmaktan uzak olabilir, ilham verici olma
yabilir ya da uruna savaacak bir ama sunmayabilir. Bunu deerlen
dirmek iin byk lde ilham verici sosyal dnce teorisine, topya
teorisine dnyorum ve bu gelenekten elde edilecek tek eyin minimal
devlet yaps olduunu iddia ediyorum. Argman, bir toplumu ekillen-

------- ----

nsz 2 5

diren farkl metotlarn bir karlatrmasn, tasarm v e filtre vastalar111 ve matematiksel iktisatlarn bir ekonominin z nosyonunu uygu

lamaya <lavet eden bir modelin sunumunu ihtiva etmektedir.


ou okuyucunun inand eylerden farkllk gsteren sonu
lara odaklanmam herhangi birini bu kitabn siyasi bir ama gtt
ne dair yanl bir kanya srkleyebilir. Fakat yle deildir; birou
ken<li asndan merak uyandran, bireysel haklar ve devleti ele ald
:tnzda ortaya kan ve birbirleriyle ilgili olan meselelerin felsefi bir
ekilde incelenmesidir. "nceleme" szc doru olarak seilmitir.
Bir felsefe kitabnn nasl yazlaca ile ilgili bir gre gre, bir yazar,
dnyaya bitmi, btn ve zarif bir gr sunabilmek iin, cilalayarak
ve rtu yaparak sunduu grn tm detaylarn ve problemlerini
dnmelidir. Bu benim grm deildir. Ne olursa olsun, bitmemi
takdimleri, di.inceleri, ak sorular ve problemleri, eilimleri, yan
balantlar ve ayn zamanda argmann ana izgisini ihtiva eden da
ha az kapsaml bir almann da sregelen entelektel yaammzda
bir yeri ve fonksiyonu olduuna inanyorum. Bu konularn, son sz
lerden baka, sylenecek daha birok sze ihtiyac var.
Gerekten de, felsefi bir eseri allm bir tarzda sunmak benim
kafam kart ryor. Felsefi eserler, yazarlar tarafndan sanki bu eserler
konuyla.Hgili mutlak olarak sylenebilecek sz olduuna inanyorlar
m gibi yazlyor. Allahtan her filozofun gerei bulduuna ve etrafn
da zapt edilmez bir kale kurduuna inand doru deil. Aslnda biz
bundan ok daha alakgnllyz. Bunun iyi bir sebebi var. Sunduu
grle ilgili olarak uzun ve yorucu bir dnme sreci geirmi olan
bir filozofun onun zayf noktalar ile ilgili makul lde iyi bir fikri
vardr; ciddi bir entelektel arln, belki de onu tamak iin fazla
narin baz yaplarn zerine kurulmu olduu, grn zlmeye ba
lad, rahatszlk hissettii incelenmemi varsaymlarn bulunduu
yerler gibi.
Felsefi faaliyetin bir biimi, bir takm eyleri belli bir eklin sa
bit bir perimetresine uydurmak zere itip kakmaktr. Btn bu eyler
darda beklemektedir ve uydurulmas gerekmektedir. Bir malzemeyi

26 nsz

belli bir alana itip kakarak sokmaya alrsnz ve baka bir yerden
ikinlik yapar. Gidip ikinlik yapan yerden itersiniz, bu sefer baka
bir yerden ikinlik yapar. Bylece, itersiniz, kakarsnz, kelerden
krparsnz ve sonunda her eyin aa yukar uygun bir hale geldii
duruma ularsnz; uydurulamayan para uzaa itilir ve fark edilme
mesi salanr. (Elbette ki, bu kadar basit deildir. Ayrca, i kna etme ve
benimsetme safhalar da vardr. ) abucak en uygun ay bulursunuz
ve fotorafn ekersiniz, herhangi bir ey bozulmadan ve bozulduu
dikkat ekmeden, olabildiince abuk. Sonra karanlk odaya gidersi
niz ve perimetrenin kumandaki deliklerle, yrtklarla ve skklerle il
gilenirsiniz. Bundan sonra yaplacak tek ey fotoraf her eyin nasl
olduunun bir betimlemesi olarak yaynlamak ve hibir eyin baka
bir ekle tam olarak uymadn ifade etmektir.
Hibir filozof, " Baladmda byleydi, fakat sonunda yle ol
du; almamdaki en zayf nokta oradan buraya gitmem oldu; en dik
kat ekici tahrifatlar bu gezinti srasnda yaptm itmeler, kakmalar,
hrpalamalar, oymalar, sndrmeler ve budamalar olmutur; bir kena
ra braklan veya gz ard edilen ve zellikle uzak durulan eylerden
bahsetmeye bile gerek yok," demez.
Filozoflarn kendi grleri ile ilgili olarak algladklar zayf
noktalar hakkndaki az sklklar, sanrm, bir felsefi namus ve d
rstlk meselesidir. Az sklk, filozoflarn grlerini formle etme
deki maksatlar ile ilintilidir. Neden hereyi sabit bir perimetrenin ii
ne zorla sokmak iin aba gsteriyorlar? Neden baka bir perimetre
nin iine sokmuyorlar ya da daha radikal bir ekilde, neden olduu gi
bi brakmyorlar? Her eyi bir perimetrenin iine sokmann bize ne
faydas var? Neden byle olmasn istiyoruz? ( Bu bizi neye kar koru
yor?) Bu derin (ve korkutucu) sorulardan sonra, umarm gelecekteki
almadan baklarm karmay baaramam.
te yandan, bunlardan bahsetmemin nedeni, szn ettiim
sorunlarn dier felsefi yazlardan daha fazla bu eserle ilgili olmas de
ildir. Bu kitapta sylediim ey, sanrm dorudur. Bu benim geri al
ma yntemim deildir. Tam tersine, hepsini size vermek istiyorum:

nsz 27

inanlar, kanaatlar ve argmanlar kadar pheleri, endieleri ve belir


si.likleri.
Argmanlarmdaki, geilerimdeki ve varsaymlarmdaki belli
noktalarda, beni rahatsz eden eyler konusunda yorum yapmaya ve
ya en azndan okuyucunun dikkatini ekmeye alyorum. Baz genel
kuramsal endieleri nceden ifade etmek mmkndr. Bu kitap, birey
sel haklarn ahlaki temeli ile ilgili tam bir teori sunmamaktadr; hak
edilmi ceza teorisi ile ilgili tam bir nerme ya da gereke getirmemek
tedir; ya da sunduu datmc adaletle ilgili paral teorinin ilkele
rini tam olarak ortaya koymamaktadr. Sylediim eylerin ou, ze
rinde alld zaman bu tr teorilerin sahip olduuna inandm ge
nel zell iklerine dayanmaktadr ya da bunlar kullanmaktadr. Gele
cekte bu konularla ilgili yazmak isterim. Eer byle bir ey yaparsam,
hi phe yok ki, sonuta ortaya kacak teori imdi beklediimden
farkl bir ey olacaktr ve bu durum, burada kurduum st yapda bir
takm deiiklikler yapmama neden olacaktr. Bu temel vazifeleri tat
min edici ekilde tamamlayacam beklemek aptallk olur; ayn ekil
de sessizce tamamlanmasn beklemek de. Belki de bu eser, bakalar
n yardmc olma konusunda gayrete getirecektir.

BRNC KISIM
Tabiat Hali Teorisi veya
Bir Devlet Kendiliinden
Nasl Ortaya kar?

BRNC BLM
Neden Tabiat Hali Teorisi?

er devlet olmasayd, onu icat etmeye gerek olur muydu? htiya

Em duyulurdu, yoksa icat etmek zorunda m kalnrd ? Bu sorular

siyaset felsefesi ve siyaset olgusunu aklayan bir teori iin ortaya


kar ve geleneksel siyaset teorisi terminolojisini kullanrsak, " tabiat ha
li" incelenerek yantlanr. Bu arkaik nosyonun yeniden canlandrlma
snn gerekesi, ortaya kan teorinin verimlilii, ilgi uyandrmas ve
geni kapsaml anlamlar olmaldr. nceden ikna edilmeyi isteyen
(daha az gvenen) okuyucular iin bu blm, tabiat hali teorisinin pe
inde olmann neden nemli olduunu ve teorinin neden verimli bir te
ori olduunun dnldn tartmaktadr. Bu sebepler biraz soyut
ve meta-kuramsaldr. En nemli sebep, gelitirilen teorinin kendisidir.
SYASET FELSEFES
Siyaset felsefesinin temel sorusu (ki bu soru devletin nasl organize edi
lecei ile ilgili sorulardan nce gelir), herhangi bir devletin var olup ol
mamas gerektii ile ilgilidir. Neden anari olmasn ki? Makul bir anar
ist teori siyaset felsefesinin tm konusunun altn oyduuna kesip att
na gre, siyaset felsefesine, onun temel kuramsal alternatifini inceleye-

32

hlrlncl k"m

birinci blm

rek balamak uygun olacaktr. Anarizmin hi de cazip olmayan bir


doktrin olmadn dnenler siyaset felsefesinin de burada sona erebi
leceini dneceklerdir. Dierleri ise daha sonra neyin ortaya kaca
n sabrszlkla bekleyeceklerdir. Fakat, greceimiz gibi, balang nok
tasndan byk bir dikkatle yola kanlar ve bunu tartmaktan ka
nanlar, siyaset felsefesi konusuna balarken tabiat hali teorisinin akla
yc bir maksad olduu konusunda hemfikir olabilirler. (Epistemolojiye
phecilii reddetme abasyla balandnda byle bir maksat olmaz.)
Neden anarinin olmamas gerektii sorusuna cevap bulmak iin
hangi anari durumunu incelememiz gerekir? Belki de mevcut siyasal
durum olmadnda ve bu arada baka hibir olas siyasal durum da
yok ise mevcut olacak anari durumunu da incelemeliyiz. Fakat, her
yerdeki herkesin ayn devletsiz gemide yer alaca ile ilgili gereksiz var
saym ve belli bir duruma ulamak iin gerekdnn peinde komann
anormal ldeki gl bir yana, bu durum temel bir teorik ilgi uyan
drmaktan uzak olacaktr. Gerekten de, eer devletsizlik durumu yete
rince korkun ise, belli bir devleti paralamak veya yok etmek ve yeri
ne hibir ey koymamaktan kanmak iin bir sebep tekil edecektir.
" Eer yle olsayd imdi nerede olurduk " da dahil olmak zere
ilgi uyandran tm durumlar ihtiva eden temel bir soyut tanma odak
lanmak, amaca ulamada ok daha mantkl bir yntem olacaktr. Eer
bu tanm yeterince rktc olsayd, devlet, tercih edilen bir alternatif
olarak ortaya kard ve duygusal olarak diiye yaplan bir ziyaret gi
bi grlrd. Bu tr rktc tanmlar nadir olarak ikna edicid ir. Ve
bunun tek sebebi insanlar mutlu etmeyi baaramamas deildir. Psiko
lojinin ve sosyolojinin konular, tm toplumlarda ve kiilerde bu dere
ce ktmser bir ekildeki genellemeyi desteklemekte ok zayf kalrlar.
nk argman zellikle devletin nasl iledii konusunda bu iir k
tmser varsaymlarda bulunmamaya dayanmaktadr. Elbette ki, i nsan
lar mevcut devletin nasl iledii konusunda bir eyler bilmekted irler ve
grlerinde farkllklar bulunmaktadr. Devletle anari arasnda yap
lacak anormal lde neme sahip tercihe bakldnda, ihtiyat, k ii i
"minimax" kriteri kullanmasn ve devletsizlik durumunun kiil scr

neden tabiat hali teorisi? 33

bir tahminine odaklanmasn neriyor: devlet, en ktmser bir ekilde


tarif edilen Hobbescu tabiat haliyle karlatrlacaktr. Fakat minimax
kriter kullanlrken, bu 1-Iobbescu durumun gelecektekiler de dahil ol
mak zere en ktmser bir ekilde tarif edilen olas devletle karlat
rlmas gerekir. pheniz olmasn ki, byle bir karlatrmada en kt
tabiat hali kazanacaktr. Devleti iren bir ey olarak grenler, zellik
le arzulanabilir bir ey olarak grld zaman devlet her zaman geri
getirebilecek bir ey olduuna gre, minimax pek zorlayc bir ey ola
rak bulmayacaklardr. Dier taraftan "maximax" kriteri, bir takm
eylerin nasl iledii konusunda en iyimser varsaymlarla devam ede
cektir - byle bir ey istiyorsanz, Godwin mesela. Fakat ihtiyatsz
iyimserlik salam bir inantan da yoksundur. Gerekten de, belirsizlik
altnda tercihte bulunma ile ilgili nerilen hibir karar kriteri burada
salam bir inan tamyor. Ayn ey bu tr zayf olaslklarn temelin
deki beklenen faydann maksimize edilmesi iin de geerlidir.
zellikle kiinin hangi amalar gerekletirmek iin aba gste
receine karar vermek iin, konuya en yakn yntem, insanlarn genel
olarak ahlaki snrlamalara uyduu ve gerektii ekilde hareket ettii bir
devletsizlik durumuna odaklanmaktr. Byle bir varsaym ar iyimser
deildir; tm insanlarn tamamen gerektii gibi hareket ettiini varsay
mamaladr. Fakat bu tabiat hali kiinin makul lde umut edebilece
i en iyi anarik durumdur. Bu nedenle, onun tabiatn ve kusurlarn in
celemek, anari yerine bir devletin olup olmamas gerektiine karar ver
mek asndan ok nemlidir. Eer, devletin en ok beenilen, gereki
olarak umulabilen en iyi anari durumundan bile stn olduu, ahlaki
adan izin verilmeyen hibir aamas olmayan bir sre sonunda orta
ya kt ve ortaya ktnda bunun bir gelime olduu gsterilirse bu,
devletin varl iin bir gereke olacak ve devleti mazur gsterecektir. *
Bu inceleme, bir devleti kurmak ve iletmek iin insanlarn yap
mas gereken tm eylemlerin kendilerinin ahlaki olarak izin verilebilir
() Bu durum tabiat halinden bir devletin ortaya kn doal ve kanlmaz bir ktleme sreci ola
rak takdim eden bir teori (daha ok yalanma ve lmeyi gsteren tbbi teori) ile ters dmektedir.
'
Byle bir teori devleti hakl gstermeyecektir; her ne kadar mevcudiyetini kerhen kabul etsek de.

34 birinci k.m . birinci bblUm

olup olmad sorusunu gndeme getirecektir. Baz anaristler sadece


devlet olmadnda durumumuzun daha iyi olacan deil, ayn za
manda herhangi bir devletin insanlarn haklarn ihlal etmesinin ka
nl maz olduunu ve bu nedenle ahlaka aykr olduunu iddia etmiler
dir. O halde bizim balang noktamz, her ne kadar politik olmasa da,
kastl olarak ahlakn dnda olmaktan uzaktadr. Kiilerin birbirleri
ne ne yapp ne yapamayacaklarnn snr, onlarn bir devlet aygt yo
luyla ya da byle bir dzeni kurmak iin yapabileceklerinin snrn da
belirler. Empoze edilmesine msaade edilebilen ahlaki yasaklamalar,
devletin temel zorlayc gcnn sahip olduu tm meruiyetin kayna
dr. (Temel zorlayc g, kendisine uygulanan kiinin herhangi bir r
zasna dayanmayan bir gtr. ) Bu, devlet faaliyeti iin ana sahay
oluturur; belki de tek meru sahay. Ayrca, ahlaki felsefe, ak olma
mas ve insanlarn ahlaki hkmlerinde anlamazlklara sebep olmas
yannda, siyaset arenasnda uygun bir ekilde ele alnabilecei dn
lebilecek problemleri ortaya koyar.
AIKLAYICI SYASET TEORS
Bu tabiat hali ile ilgili inceleme, siyaset felsefesi iin olan nemi yan s
ra, aklayc maksatlara da hizmet edecektir. Siyaset alann anlamann
olas yollar u ekildedir: ( 1 ) onu, siyasi olmayan terimler kullanarak
tam bir ekilde a_klamak; (2) onu, siyasi olmayan bir eyden ortaya
kan fakat ona indirgenemeyen bir ey olarak ve sadece yeni siyasal il.
keler asndan anlalabilir siyasal olmayan faktrlerin bir organizas
yon tarz olarak grmek; veya (3) onu tamamen zerk bir saha olarak
grmek. Bunlardan sadece ilki siyaset alannn tam olarak anlalmas
n vaat ettiine gre, en arzulanabilir ve sadece imkansz olduu hiliir
se terk edilebilecek teorik alternatif olarak dikkati ekmektcdir.1 Bu hir
Bkz. Norwood Russell Hanson, Patterns of Discovery (New York: Carbridg<

l l v" " " Y

l'n'"

1958), s. 119-120 ve onun Heisenberg'den (s. 212) alm olduu alnt. l h'r k.d.r h olw

nin X'i (renk, scaklk, vs.) belli bir X zelliinin (belli bir k demcti<ilk m ln, l '" l.1 1 111
ortalama scaklklar, vs.) paralarndan olumas bakmndan aklan;bil" de', X ' t d

yas bu ekilde izah edilemez veya anlalamaz.

neden tabiat hali teorisi? 3 5

alana getirilen en ok arzulanan ve tam olan aklamaya, alann temel


bir aklamas diyelim.
Siyasi eyleri temel olarak siyasi olmayan eylerle aklamak
iin, ya nce siyasi olmayan bir durumla balanabilir ve sonra bundan
bir siyasi durumun nasl ve neden ortaya kt gsterilebilir ya da si
yasal olmayan bir ekilde tarif edilen ve siyasal zelliklerini bu siyasal
olmayan tariften treten bir siyasal durumla balanabilir. Bu ikinci t
retme ya siyasal zellikleri siyasal olmayan bir ekilde tarif edilen zel
liklerle badatracak ya da farkl zellikleri birbirlerine balamak iin
bilimsel kanunlar kullanacaktr. Belki de bu son tarz iin, istisnai bir
durum olarak, aklamann getirdii aydnlanma, siyasal olmayan ba
lang noktasnn bamsz olarak ortaya kmas ve balang nokta
snn siyasal sonuca olan, gerekteki veya grnrdeki, uzaklna
bal olarak farkllk gsterecektir. Balang noktas ne kadar temel
olursa ( insan durumunun ne kadar temel, nemli ve kanlmaz zel
liklerini seerse) o kadar iyi olur. Keyfi ve te yandan nemsiz bir ba
lang noktasndan (aka daha batan devlete yakn olan bir nokta
dan) balayarak devlete ulamak, anlamaya katkda bulunmayacaktr.
te yandan, siyasal zelliklerin ve ilikilerin siyasal olmayanlara indir
genebilecei ve onlarla denklik gsterdii kefetmek, heyecan verici bir
sonuJolacaktr. Eer bu zellikler temel zellikler olsayd, siyaset sa
hasnn da temeli salam olurdu. Bylesine byk bir teorik gelime
nin o kadar uzandayz ki, siyasal bir durumun siyasal olmayan bir
durumdan ortaya ktn gstermek ihtiyatl olmann bir gereidir;
yani, siyaset felsefesindeki tabiat hali gibi, aina olduumuz temel bir
aklayc unsurla balamamz gerekir.
Ahlaki olarak izin verilebilen ve izin verilemeyen eylemlerin ve
herhangi bir toplumdaki baz insanlarn bu ahlaki snrlamalar neden
ihlal edeceinin kkl sebeplerinin temel genel tanmlar ile balayan ve
tabiat halinden bir devletin nasl ortaya kacan tarif ederek devam
eden bir tabiat hali teorisi, bizim aklayc amalarmza hizmet ede
cektir; her ne kadar bu ekilde bir devlet imdiye kadar ortaya km
olmasa da. Hempel, potansiyel bir aklama nosyonu ortaya koymu-

36 birinci ksm birinci blm

tu. Bu aklama, sezgisel olarak (ve kabaca), iinde bahsedilen her ey


doru ve faaliyet gstermise doru bir aklamadr. 2 Diyelim ki, ka
nuni adan kusurlu bir potansiyel aklama, kanunla ilgili yanl bir
ifadeyi ihtiva eden potansiyel bir aklamadr ve olgusal adan kusur
lu bir pot:nsiyel aklama yanl bir n koulu ihtiva etmektedir. Bir P
srecinin sonucu olarak bir olguyu aklayan bir potansiyel aklama,
eer P dnda bir Q sreci, her ne kadar P bunu yapmaya muktedir
olsa da, olguyu meydana getirmise, kusurlu olacaktr (her ne kadar
ne kanunsal adan ne de olgusal adan kusurlu olmasa da ) . Eer di
er Q sreci bunu gerekletirmeseydi, o zaman P gerekletirecekti . *
Olguyu b u ekilde aklamakta baarsz olan potansiyel aklamaya,
sre asndan kusurlu bir potansiyel aklama diyelim.
Temel bir potansiyel aklama, doru bir aklama olmasa bile
nemli lde aydnlatc bir zellik tayacaktr. lke olarak btn bir
alann nasl temel olarak aklanabildiini grmek, alan daha iyi an
lamamz salayacaktr. * * Deiik rnek olaylar incelemeden; gerek
ten de, belirli rnek olaylar; daha fazla ey sylemek zordur fakat bu
nu burada yapamyoruz. Olgusal adan kusurlu temel potansiyel
aklamalar, eer hatal balang koullar doru olabilse, ok aydn
latc olacaktr. ok hatal balang koullar bile ok, hatta bazen
2
()

Cari G. Hempel, Aspects of Scientific Explanaion (New York: The Free Press, 1965), s. 247249, 273-278, 193-295, 338.
Veya, belki de, eer Q sreci gerekletirmese baka bir R sreci gerekletirecekti. l lcr ne lca-

dar R olguyu gerekletirmediyse P gerekletirmi olacakt, veya ....... O zaman dipnot verilen

cmle yle olacakt: Eer [Q,R ..... ]'n hi bir yesi olguyu gerekletirmeseydi, l' gerekle

tirecekti. Burada Q'nun olguyu gerekletirmesini engelleyen komplikasyonun l''yi de rn11clle


yebilecei meselesini gz ard ediyoruz.
( .. ) Bu savn biraz daha nitelenmesi gerekir. Bir alann yanl olduunu bildiimiz potJnoiyrl hir
aklama ile ifade edilmesine ynelik anlaymza katkda bulunmayacak . r: hdli hir ;ri dans
yaparak bu aklamay hayaletler veya cinler yapm olabilir. Bir alanla il1ili a;kl.1111.mn Jl,

n meydana getiren temel mekanizmay onaya koymas gerektii dnlrlilr. (YJ .IJ l. a

y salayacak eit lde iyi bir ey.) Fakat bunu sylemek, bir alan ilt;kl.nJk hr rr l
mekanizmann karlamas gereken alt koullar tam olarak ifade ctmrk .I rA l.I r. Mrulrk

vn kesin niteliinin salanmas iin aklama teorisinde yeni 11elirlrrc l y lh111111Jk1J


dr. Fakat dier zorluklar da bu tr gelimeleri gerektirmektedir: bk1.. j.uw Kn, "l .Jll

on, Nomic Subsumption, and the Concept of Event." The ]ourl f l'hlm//v, , o. H (Ni
san 26, 1973), 2 1 7-236.

neden tabiat hali teorisi? 37

pek ok aydm latc olacaktr. Kanuni adan kusurlu temel potansiyel


aklamalar bir alann tabiatn aklamada doru aklamalar kadar
aydnlatc olabilir; zellikle eer "kanunlar" bir araya geldiinde en
teresan ve btncl bir teori oluturuyorsa. (Ve kanuni veya olgusal
alardan kusurlu olmayan) sre asndan kusurlu temel potansiyel
aklamalar buradaki amalarmza hemen hemen kusursuz bir ekil
de uymaktadr. Bu eyler, temel olmayan aklama iin bu kadar g
l bir ekilde sylenemez.
Siyasal alanla ilgili tabiat hali aklamalar, bu alann temel po
tansiyel aklamalardr ve doru olmasa bile aklayc ve aydnlatc
dr. Byle bir ekilde ortaya kan bir devlet yoksa bile, bir devletin na
sl ortaya kabileceini grmekle ok ey reniriz. Devletin bu ekil
de ortaya kmamas halinde, neden ortaya kmadn grmekten de
bir eyler renebiliriz; gerek dnyann belli bir parasnn neden ta
biat hali modelinden farkllk gsterdiini aklamaya alarak.
Siyaset felsefesi ve aklayc siyaset teorisinin her ikisi ile ilgili
deerlendirmeler Locke'un tabiat halinde birletiine gre, Locke'un
tabiat haline yeterince benzeyen bir yerdeki bireylerle balayacaz.
Bylece, dier nemli birok farkllk burada gz ard edilecektir. Bi
zim kavrammzla Locke'unki arasnda sadece siyaset felsefesi ve bizim
devletle ilgili argmanmzla ilgili bir farkllk olursa, ona deineceiz.
Ahlak teorisinin ve onun temelini oluturan eylerin tam bir ifadesi de
dahil olmak zere ahlaki arka plann tamamiyle doru bir ekilde ifa
de edilebilmesi iin kapsaml bir takdim gerekmektedir ve bu baka bir
zaman yerine getirilecek bir vazifedir. Bu vazife ylesine hayati neme
sahiptir ki (gereklememesi byk bir boluk dourmaktadr), bizim
burada, Second Treatise 'inde tabiat kanununun stats ve temeli ko
nusunda tatmin edici b ir aklama getirmekten ok uzak olan Loc
ke'un sayg gren geleneini takip ettiimizi sylemek pek fazla bir ra
hatlama getirmiyor.

KNC BLM
Tabiat Hali

ocke'un tabiat halindeki bireyler, "tabiat kanunu snrlar iinde,


herhangi bir izin istemeden veya baka birinin arzusuna bal ol

madan hareketlerini dzenleme ve sahip olduklarn uygun grdkleri


kiilere datma zgrlne tam olarak sahiptirler" (4. Kesim). 1 Ta
biat kanununun snrlar "kimsenin baka birinin hayatna, salna,
zgrl ne ve sahip olduklarna zarar veremeyeceini" art koar (6.
Kesim ) . Baz kiiler, " bakalarnn haklarna tecavz ederek ve birbir
lerini inciterek" bu snrlar ihlal ederler ve bunun karlnda insan
lar bu tr hak tecavzlerine kar kendilerini ve dier insanlar savu
nabilirler (3. Blm). ncinen taraf ve temsilcileri kendisine zarar ve
renden "grd zararn karln" alabilirler ( 1 0 . Kesim); herkesin,
bu kanunu ihlal edenleri, bunun tekrar ihlal edilmesini nleyecek l
'
de cezalandrma hakk vardr" (Yedinci Blm); her birey [bir su
luya] sadece mantn ve vicdann elverdii lde maruz kald ihlalJohn Locke, Two Treatises of Government, ikinci bask, ed. Peter Laslett (New York: Cambrid
ge University Press, 1967). Aksi belirtilmedii mddete tm referanslar Second Treatise'e ya
plmaktadr. (Locke'un dilimize evrilmemi olan eserinden yaplan alntlarn blm ve kesim
lerin{ yazarn eserini ayrt etmek iin rakamla belirtmeyi uygun bulduk

yay.haz.)

40 birinci ksm - ikinci blm

le orantl olarak ve bunun telafisi ve tahdidine ynelik olarak hak et


tii cezay verebilir ( 8 . Kesim ).
Locke, tabiat halinin rahatsz edici ynlerinin olduunu, bun
larn giderilmesi iin sivil ynetimin gerekli olduunu ifade etmekte
dir ( 1 3 . Kesim ) . Sivil ynetimin neye are bulduunu tam olarak an
layabil mek iin Locke'un tabiat halinin rahatsz edici ynleriyle ilgi
li listesini tekrarlamaktan fazlasn yapmamz gerekmektedir. Bu ra
hatsz edici ynlerin stesinden gelmek iin -bunlar ortadan kaldr
mak veya ortaya kma olaslklarn azaltmak veya ortaya ktkla
rndaki olumsuz etkilerini azaltmak iin- tabiat hali iinde ne gibi
dzenlemelerin yaplabileceini de ele almalyz. Ancak tabiat hali
nin tm kaynaklar, yani btn bu gnll dzenlemeleri ve kiile
rin kendi haklar iinde hareket ederek ulaabildikleri dzenlemeler
kullanldktan ve bunlarn etkileri hesap edildikten sonra uygunsuz
ynlerin devlet tarafndan tedavi edil mesi gerekecek kadar ciddi ol
duunu grebiliriz ve tedavinin hastalktan daha kt olup olmad
n hes_a playabiliriz. *
Bir tabiat halinde, bilinen tabiat kanunu her olaslk iin isten( ) Proudhon devletin i "rahatszlklarnn" bir tanmn vermitir. "YNETILMEK demek, by
le bir eyi yapmaya hakk, bilgelii ve fazileti olmayan varlklar tarafndan gzetilmek, tefti
edilmek, gizlice gzlenmek, ynlendirilmek, yasalarla ynetilmek, numara verilmek, dzenlen
mek, kaydedilmek, telkin edilmek, vaaz verilmek, kontrol edilmek, takip edilmek, hesaplan
mak, deer biilmek, sansr edilmek, komuta edilmek demektir. YNETLMEK demek, her
operasyonda, her ilemde not edilmek, kaydedilmek, saylmak, vergilendirilmek, damgalanmak,
llmek, numara verilmek, deerlendirilmek, ehliyetlendirilmek, yetkilendirilmek, ihtar edil
mek, nlenmek, yasaklanmak, slah edilmek, dzeltilmek, cezalandrlmak demektir. Kamu
menfaati bahanesiyle ve umumi kar adna itirak etmek durumunda braklmak, kullanlmak,
yolunmak, smrlmek, tekelletirilmek, gasp edilmek, sktrlmak, aldatlmak, soyulmak de
mektir; ve daha sonra da en ufak bir diren gsterildiinde veya en ufak bir ikayette bulunul
duunda bask altna alnmak, cezalandrlmak, karalanmak, tacize uramak, takibe uramak,
kullanlmak, dvlmek, silahszlandrlmak, balanmak, boulmak, hapse atlmak, yarglan
mak, sulanmak, vurulmak, snr d edilmek, kurban edilmek, satlmak, ihanete uram.k de
mektir; ve hepsinden daha kts, alay edilmek, dalga geilmek, elenilmek, rencide edilmek,
onuru krlmak demektir. Bu ynetimdir. Bu onun adaletidir. Bu onun doruluudur." llejain
Tucker'in lnstead ofa Book 'taki (New York 1 893, s. 26) evirisinden bir rakm dciikliklcrlc
beraber, P.J. Proudhon, General idea of the Revolution in the Nireteeth Cetury, .;ev. Joh llc

verly Robinson (Londra: Freedom Press, 1923), s. 293-294.

tabiat hali 41

dii ekilde bir dzenleme getirmeyebilir ( Locke'un hukuk sistemlerin


deki bu hususu belirttii 1 59. ve 1 60. Kesim'e ve bununla elien 1 24.
Kcsim'e baknz) ve kendilerini ilgilendiren bir konuda yargda bulu
nan insanlar pheli durumlar her zaman kendi lehlerine grecek ve
kendilerinin hakl olduunu varsayacaklardr. Grdkleri zarar veya
ziyann miktarn olduundan fazla hesap edecekler ve fkeleri yzn
den dierlerini gereinden fazla cezalandrmaya ya da ar miktarda
bedel tazmin etmeye teebbs edeceklerdir ( 1 3., 1 24., 125. Kesim'ler).
Bylece, bireye ait haklarn zel ve kiisel olarak korunmas (herhan
gi birine gereinden fazla ceza verildiinde ihlal edilen haklar da dahil
olmak zere) dmanlklara ve s<;>nu gelmeyen misilleme hareketlerine
ve tazminat taleplerine neden olur. Ve byle bir atmay zmek, so
na erdirmek ya da her iki tarafn da bunun sona erdiini bilmelerini
salamak iin kesin bir yol yoktur. Bir taraf misillemeye son verecei
ni sylese bile, dier taraf, ancak ilk tarafn ta2minat alma veya hak
ettii cezay verme hakkna hala sahip olduunu ve bundan dolay
menfaatine olan bir durum ortaya ktnda bunu yapabileceini d
nmediinden emin olursa kendini gvende hisseder. Bir bireyin ken
di kendini, geriye dn olmayan bir ekilde, bir dmanln kendi
sini ilgilendiren ksmn sona erdirmeye mecbur etmek iin kullanaca
herhangi bir metot dier taraf iin yeterli bir teminat olma zellii
tamayabilir. Bunu durdurmak iin yaplan zmni anlamalarn da te
meli salam olmayacaktr.2 Bu ekilde karlkl olarak kusurlu hare
kete maruz kaldklarn hissetmeleri her birinin davranyla ilgili en
ak hak ve ortak anlamaya ramen mmkndr; gerekler veya hak
lar nispeten ak olmad zaman bylesine bir misilleme muharebesi
nin olma olasl ok daha artar. Ayrca, bir tabiat halinde bir birey
sahip olduu haklar tatb ik etme gcnden mahrum olabilir; haklar
n ihlal eden kii kendisinden daha gl ise onu cezalandramayabilir
ya da zararn tazmin edemeyebilir.
2

Kendini bir pozisyona balamann zorluklar ve zmni szlemelerle ilgili olarak bkz. Thomas
Schelling, The Strategy of Conf/ict (Cambridge, Mass.: Harvard University Press, 1960)

42 birinci ksm ikinci bolum

KORUYUCU BRMLER
Bir tabiat halinde kii bu meselelerle nasl uraabilir? Sonuncusuyla
balayalm. Bir tabiat halinde bir birey haklarn koruyabilir, kendini
savunabilir, kendine zarar verenlerden tazminat alabilir veya onlar ce
zalandrabilir (ya da en azndan elinden geleni yapmaya alr). Eer
talep ederse kendini savunmas iin bakalar da yardma gelebilir. Bir
saldrgan bertaraf etmesi iin ya da bir mtecavizin peinden giderken
onunla birlik olabilirler, nk onlar halka hizmet arzusu tayan kii
lerdir ya da onun arkadalardrlar ya da onlara gemite yardm et
mitir ya da onun gelecekte veya bir eyin takasnda kendilerine yar
dm etmesini istemektedirler. 3 Bireylerden oluan gruplar ortak korun
ma birlikleri meydana getirebilirler: hepsi, herhangi bir yeden savun
ma haklarn korunmas konusunda gelecek talebe yant vereceklerdir.
Birlikten kuvvet doar. Bu basit ortak korunma birliinin iki uygunsuz
yn bulunmaktadr: ( 1 ) herkes her zaman koruyucu ilevi yerine ge
tirmeye hazr bekleyecektir (ve btn yelerin katlmn gerektirme
yen koruyucu ilevler iin gelen taleplere kimlerin yant vereceine kim
karar verecektir?); ve (2) herhangi bir ye, rgt arkadalarndan hak
lar ihlal edildii iin yardm talebinde bulunabilir. Koruyucu birlikler
geimsiz veya paranoyak yelerinin emirlerine am<rde olmak istemeye
ceklerdir. Artk kendini savunma kisvesi altnda dernei bakalarnn
haklarn i hlal etmek iin kullanmaya teebbs edecekleri saymyo
rum. Ayn rgitn iki farkl yesi arasnda bir anlamazlk ktnda
ve her ikisi de rgt arkadalarndan yardm talebinde bulunduunda
zorluklar kacaktr.
Bir ortak korunma birimi kendi yeleri arasndaki bir anla
mazl bir ademi mdahale politikasyla ele alma teebbsnde bulu
na bilir. Fakat bu politika rgt iinde ihtilafa neden olabilir ve kendi
aralarnda kavga eden alt gruplarn kurulmasna, bylece de rgtn
zlmesine sebep olabilir. Ayrca, bu politika, potansiyel ii te.:aviz
leri misilleme veya savunma faaliyetlerine kar dokunu lmazlk dde et3

Onun daveti olmadan dierleri cezalandrabilir; bkz. bu kitabn llcinci lllu'uulrk l.Vl'
tma.

.r

tabiat hali 43

ck iin olabi ldiince ok sayda ortak korunma derneine katlmaya


tevik edecektir. Netice olarak, rgtn balangtaki istenmeyen kii
leri elemeden geirme rolne byk bir darbe vurulacaktr. Bylece,
koruyucu birimler bir ademi mdahale politikas izlemeyeceklerdir;
baz yeler, dier yelerin, haklarn ihlal ettiini iddia ettikleri zaman
nasl hareket edeceklerini belirlemek iin bir yntem kullanacaklardr.
Birok keyfi yntem akla getirilebilir (ilk ikayette bulunann tarafn
tutmak gibi), fakat ou kii, kimin iddiasnn doru olduunu ortaya
karmaya ynelik yntemler kullanan birimlere katlmak isteyecektir.
Ayrca, dernein bir yesi dernee ye olmayanlarla atmaya girdii
zaman, birim, en azndan her yenin hakl veya haksz tm anlamaz
lklarna srekli ve masraf\ bir ekilde bulamamak iin bir ekilde ki
min hakl olduunu belirlemek isteyecektir. Herkesin birden yardma
gelmesinin uygunsuzluu, o anda ne ile urayorlarsa urasnlar, ne
ye meyilli olurlarsa olsunlar veya nispi avantajlar ne olursa olsun, ge
nellikle yapld gibi igcnn blnmesi ve takasla ortadan kaldr
labilir. Koruyucu ilevleri yerine getirmek iin cretle baz kiiler tutu
lur ve baz giriimciler koruma hizmetleri veren ilere soyunurlar. Da
ha kapsaml ve detayl bir koruma isteyenler iin deiik fiyatlarda
farkl trde koruma politikalar nerilir.4
4

Bir takas ortamn belirleyen ak bir anlama olmadnda bir tabiat hali iinde parann nasl
mevcut olabileceini greceiz. Bireyci-anarist gelenekteki eitli yazarlar tarafndan zel ko
ruyucu hizmetler nerilmi ve tartlmtr. n bilgi iin bkz. Lysander Spooner, NO TRE
ASON: The Constitution of No Authority (1 870), Natura/ Law ve A Letter to Grover C/eve
land on his False /naugural Address; The Usurpation and Crimes of Law-makers and judgees,
and the Consequent Poverty, lgnorance, and Servitude of the People (Bostan: Benjamin R. Tuc
ker, 1886). Bu eserlerin tm 6 cilrten oluan The Collected Works of Lysander Spooner adl
kitapta toplanmtr (Weston, Mass.; M & S Press, 1971). Benjamin R. Tucker Jstead ofa Bo
ok (New York: 1893, s. 14, 25, 32-33, 36, 43, 104, 326-329, 340-341) adl eserinde tm ko
ruyucu hizmelerin zel sektr tarafndan saland bir sosyal sistemin ileyiini tartmaktadr.
Bu eserin pek ok blm, Jdividual Liberty (ed. Clarence Lee Swartz, New York, 1926) adl
eserinde yeniden baslmtr. Spooner ve Tucker'n yazlar ve argmanlarnn ne kadar canl, et
kileyici ve ilgin olduu sylemeye bile gerek yoktur. yle ki, insan ikinci bir kaynak gsterme
ye tereddt ediyor. Fakat yine de Spooner, Tucker ve onlarn geleneindeki dier yazarlarn ya
am ve grlerini anlatan James J. Martin'in ustaca kaleme ald olduka enteresan bir eser
olan Men Against the State: The Expositors of lndividualist Anarchism i America, l 8271 908'a baknz. Ayrca daha kapsaml bir ekilde zel koruma uygulamasn anlatan Francis

44 birinci ksm - ikinci blm

Bir birey daha zel dzenlemeler veya taahhtlerde bulunabilir.


nu dzenlemeler ve taahhtler tespit, tutuklama, suun adli olarak sap
tanmas, ceza ve tazminatn alnmas gibi fonksiyonlarn tmn zel
bir koruyucu birime vermez. Kendi davasnn yargc olmann tehlikele
rini dikkate alarak, kendisine kar gerekten bir su ilenip ilenmedii
konusunda karar vermeyi baka bir tarafsz veya mesele ile daha az il
gili tarafa brakabilir. Byle bir tarafn, adaletin tecellisinin sosyal etki
sinin gerekletiinin grlmesi asndan genel olarak sayg duyuluyor
olmas, tarafsz ve drst olarak kabul ediliyor olmas gerekmektedir.
lf anlamazla den her iki taraf da herhangi bir ekilde kendilerini
tarafgirlie kar korurria abas iine girebilirler ve ayn kiinin arala
rnda hakemlik yapmasn ve onun kararna uyacaklarn kabul edebi
lirler. (Veya taraflardan birinin verilen karardan memnun kalmamas
halinde bavurabilecei zel bir ilem de mevcut olabilir.) Fakat, bilinen
nedenlerden dolay, yukarda belirtilen fonksiyonlarn ayn temsilci ve
ya temsilcilerde bulumas konusunda gl eilimler bulunacaktr.
Gnmzde insanlar bazen anlamazlklarn devletin hukuk
sistemi yerine tercih ettikleri baka hakemlere veya mahkemelere, r
nein dini mahkemelere gtrmektedirler. 5 Eer tm taraflar devletin
baz faaliyetlerini ya da hukuk sistemini beenmiyorla.r ve bunlardan
bir ey beklemiyorlarsa, bir eit arabuluculuk yntemi veya devletin
Tandy'nin Voluntary Socialis (Denver: F. D. Tandy, 1 896, s. 62-78) adl eserine baknz. Uy
gulamann eletirel bir tartmas John Hospers'in Libertarianis (Los Angeles: Nash, 1971,
il.Blm) adl eserinde sunulmaktadr. Konunun yakn gemiteki savunucularndan olan Mur
ray N. Rothbard, Power and Market (Menlo Park, Calif.: lnstirute for Humanc Studies, ine.,
1970, s. 1-7, 120-123) adl eserinde uygulamann ileyeceine ne kadar inandn aklamakta
ve gelen itirazlara cevap vermektedir. Bildiim en detayl tartma, Morris ve Linda Tannehil ta
rafndan yazlm olan The Market for Liberty (Lansing, Mich. privately printed, 1 970, zellik
le s. 65-1 15) adl eserde bulunmaktadr. Bu eseri yazdm 1972 ylndan bu yana, Rothbard,
For a New Liberty (New York: Macmillan, 1973, 3. ve il. Blmler) adl eserinde grlerini
daha kapsaml bir ekilde sunmu ve David Friedman, The Machinery of Freedo (New York:
Harper & Row, 1973, Blm 111) adl eserinde anarko-kapitalizmi heyecanla savunmutur. Bu
almalarn her biri gerekten okumaya deer eserlerdir fakat hibiri burada sylediklerimi de
itirmemi salayamamtr.
Bkz. 1. B. Singer in My Father's Court (New York: Farrar, Strauss, and Giroux, 1966); daha

gncel bir kart-kltr rnei iin bkz. WIN Magazine, Kasm 1, 1971, s. 1 1- 1 7.

tabiat hali 45

hukuk sisteminin dnda bir yarg zerinde anlaabilirler. nsanlar


devletten bamsz olarak hareket etme imkanlarn unutma eilimin
dedirler. (Ayn ekilde, bir babann evladn denetim altna ald gibi
bir denetim altna girmek isteyen kiiler, kendi davranlarna belli k
stlamalar getirmeyi taahht etme ve kendileri zerinde koruyucu bir
denetim heyeti tayin etme olaslklarn unutmaktadrlar. Bunu yerine,
bir yasama meclisinin her naslsa onaylad kstlamalarn tmn ay
nen sineye ekmektedirler. Gerekten, kendi iyilii iin kendisini dene
tim altnda tutacak akll ve duyarl insanlardan oluan bir grubu bul
maya alp da bu i iin Kongre'nin her iki meclisinin yelerinin olu
turduu grubu tercih eden bir kii var mdr? ) Elbette ki, devletin sa
lad belli bir paketten farkl adli hkm formlar gelitirilebilir. Bun
larn gelitirilme ve tercih edilme maliyetleri de insanlarn devletin for
munu neden kullflndklarn aklamaz. nk taraflarn seebilecei
ok sayda hazr paket bulmak kolaydr. Tahminen insanlar devletin
adalet sistemini kullanmaya iten ey kati tatbik meselesidir. Sadece
devlet, taraflarn arzularna ters dmesine ramen bir yargy tatbik
edebilir. nk devlet baka birisinin baka bir sistemin yargsn tat
bik etmesine izin vermez. Bu yzden, devletin hukuk sistemi, iki tara
fn herhangi bir uzlama metodu zerinde anlamaya varamadklar ya
da bir tarafn verilen karara dier taraf tarafndan uyulacana inan
mad herhangi bir anlamazlkta (eer dier taraf karara uymama
durumunda anormal deerde bir ceza demeyi taahht eder ve karara
uymazsa, bu taahhdn gereklemesini hangi temsilci salayacak
tr?), taleplerinin gereklemesini isteyen taraflara, kendi hukuk siste
minden baka bir bavurulacak merci seme olana tanmaz. Bu du
rum, herhangi bir devlet siste.m ine iddetle kar olan kiileri olduka
keskin ve ac verici tercihler yapma durumunda brakr. (E61r devletin
hukuk sistemi bir takm hakem karar yntemlerinin sonularn tat
bik ederse, kiiler, devletin memurlar veya kurumlar olarak algladk
lar varlklarla dorudan temasa girmeden buna rza gsterebilirler -bu
anlamaya uyacaklarn varsayarak. Fakat bu, devletin yaptrm altn
daki bir szlemeyi i mzaladklarnda da geerlidir. )

46 birinci ksm ikinci blm

Koruyucu birimler mterilerine birimin mterisi olmayanlar


tarafndan yaplm bir haksz fiile kar zel misil leme yapmaktan
vazgemelerini art koacaklar m? Bu ekilde bir m isilleme, baka bir
birim veya birey tarafndan kar bir misillemeye yol aabilir ve koru
yucu birim bu durumda mterisini kar bir misillemeye kar koru
mak gibi zorlu bir ie girmek istemeyebilir. Koruyucu birimler nce
likle kendilerine misilleme izni verilmezse, mukabil misillemeye kar
korumada bulunmay reddederler. (Bu durumda byle bir hizmeti
salayan daha kapsaml bir koruma politikas iin daha ok cret ta
lep etmezler m i ? ) Koruyucu birimlerin yaplan anlamann bir para
s olarak bir mterinin szlemeye bal olarak dier mterilerine
kar kiisel olarak adalet uygulama hakkndan vazgemesini art
komasna bile gerek yoktur. Birimin sadece, dier m terilere kar
haklarn kiisel olarak koruyan bir C mterisinin bu dier mteri
ler tarafndan kendisine yaplacak kar misillemeye kar korumas
n reddetmesi gerekir. Bu durum C'nin mteri olmayan birine kar
bir fiilde bulunmas durumunda olan eyle ayndr. Dier bir gerek
de udur: C'nin birimin bir mterisine kar bir fiilde bulunmas, bi
rimin, mterilerinden herhangi birine kar haklarn kiisel olarak
koruyan mteri olmayan birine nasl bir fiilde bulunuyorsa bir m
terisine kar da ayn fiilde bulunmas anlamna g lir ( hkz. Beinci B
lm). Bu durum birim dahilinde haklarn kiisel olarak korunmasn
kk seviyelere indirir.
EGEMEN KORUYUCU BRM
Balangta ayn corafi blgede birka farkl koruyucu hirin veya ir
ket koruma hizmeti sunacaktr. Farkl birimlerin n ttrileri arasnda
bir atma olduu zaman ne olacaktr? Eer birimler dava n n zm
konusunda ayn karara varrlarsa iler nispeten kolay olur. Fakat da
vann zelliklerine bal olarak farkl kararlara varrla rsa ve bir birim
mterisini korumaya alrken dier birim onu cc:zalad raya ya da
tazminat dettirmeye alrsa ne olur? Bu du ru mda sadlce olaslk
dnmeye deerdir:

tabiat hali 47

1.

Byle durumlarda iki birimin kuvvetleri arprlar. Bu birimlerden


biri bu tr arpmalar her zaman kazanr. Kaybeden birimin m
terileri kazanan birimin mterileri ile olan atmalarnda yeterin
ce korunamad iin kazanan tarafla almak iin birimlerini b
rakrlar. 6

2.

Bir birim gcn bir corafi blge zerinde younlatrrken dier


birim baka bir corafi blgede younlatrr. Her ikisi de glerinin
younlat yerdeki arpmalar kazanr. 7 Bir birimin mterisi
olan fakat dier birimin gcnn youn olduu bir yerde yaayan
insanlar, ya mterisi olduklar birimin karargahna yakn pir yere
tanrlar ya da dier koruyucu birimin korumasna girerler.

Bu durumlarn her ikisinde de corafi anlamda bir karma sz


konusu olmaz. Belli bir corafi blgede sadece bir koruyucu birim fa
aliyet gsterir.
3. k.i birim dzenli olarak ve sk sk arprlar. Eit oranda kaybeder
ler ya da kazanrlar ve bir arada yaayan yeleri arasnda sk sk te
mas ve atma olur. Veya belki de herhangi bir atma olmadan
ya da sadece bir ka ufak atmadan sonra birimler, nleyici ted
birler alnmazsa bu atmalarn srekli bir hal alacan anlarlar.
Her halkarda iki birim, srekli, maliyet getiren ve anlamsz ar
pmalar nlemek iin, belki de idarecileri vastasyla, farkl h
kmlere varm olduklar davalar bar yollarla zmek iin an
lamaya varrlar. Kendi hkmleri farkllk gsterdii zaman n
c bir yargcn veya mahkemenin kararlarna bavurmak ve bunla
ra itaat etmek konusunda anlarlar. (Veya hangi birimin hangi

artlar altnda yarg hakk olduunu belirleyen kurallar koyarlar. )8

Bylece yarg hakk ve hukuksal atma konusunda bir temyiz


mahkemeleri ve hemfikir olunmu kurallar sistemi ortaya kar.

Okuyucu iin altrma: Burada ve aada tartlan deerlendirmelerin, her ne ka d'a.r bir bl
gede balangta bir grup birim bulunuyor ve bu blgede "hemen hemen tm savalar kazan
mak" balantl ve geici olmayan bir iliki olsa da, nasl olup da her bir corafi blgenin tek
bir birime sahip olmasna veya federal bir birimler yapsnn blgeye egemen olmasna yol at
n tarif ediniz.

7
8

Bkz. Kenneth R. Boulding, Conflict and Defense (New York: Harper, 1962) 12. Blm.
Byle bir kurallar btnnin karmakln gstermesi bakmndan bkz. American Law Insti
tute, Conflict of Laws; Second Restatenent of the Law, nerilmi Resmi Taslak, 1967-1969.

48 birinci ksm - ikinci blm

Farkl birimler faaliyet gsterse de, hepsinin birer paras olduu


tek bir federal adalet sistemi mevcut olur.

Her iki durumda da, bir corafi blgedeki hemen hemen tm


insanlar birbirleriyle atan talepleri hususunda hkm veren ve hak
larn koruyan herhangi bir ortak sistem altndadr. Kendiliinden olan
gruplamalarn, mterek koruma birimlerinin, i blmnn, piyasa
basklarnn, lek ekonomisinin ve rasyonel karlarn etkisiyle anar
inin yerini minimal bir devlete ya da corafi olarak farkl bir minimal
'
devletler grubuna benzeyen bir ey alr. Acaba bu piyasa neden dier
piyasalardan farkldr? Baka yerlerde hkmet mdahalesi olduu
zaman ortaya kan ve muhafaza edilen fiili tekelleme neden bu piya
sada da ortaya ksn ki? 9 Satn alnan rnn deeri, yani dier insan
lara kar korunmas grecelidir; dierlerinin ne kadar gl olduuna
baldr. Fakat nispi olarak deerlendirilen dier mallardan farkl ola
rak maksimal rekabet eden koruma hizmetleri bir arada varlklarn
srdremezler. Getirilen hizmetin tabiatndan dolay farkl birimler
mteriyi himaye altna almak iin rekabet ederler ve bu arada da bir
birleriyle iddetli bir atma iine girerler. Ayrca, maksimal rn or
taya koyamayanlarn deeri, maksimal rn satn alanlarn saysyla
ters orantl olarak dtnden dolay mteriler, istikrarl bir ekil
de, daha kt mala raz olmayacaklar ve rekabet eden irketlerin say
s decektir. Ru yzden olaslktan bahsediyoruz.
Yukarda verdiimiz rnek, birimlerin hepsinin Locke'un tabiat
halinin S!nrlar iinde hareket etmeye zen gsterdiklerini varsaymak
tadr. 10 Fakat bir 'koruyucu birim' dier insanlara kar saldrgan bir
tutum sergileyebilir. Locke'un tabiat haline gre bu yasad ilan edil
mesi gereken bir birimdir. Bu birimin gcne kar ne gibi tedbirler al9

Bkz. Yale Brozen, "Is Govemment the Source of Monopoly?" The lntercollegiate Reiew, 5,
no.2 ( 1 968-1969), 67-78; Fritz Machlup, The Political Economy of Monopoly (Baltimore:
Johns Hopkins Press, 1952).

10

Locke, bir tabiat halinde yaayan insanlarn hepsi olmasa da baskn bir ounluunun tabiat
kanununu kabul edeceini tasavvur etmitir. Bkz. Richard Ashcroft, "Locke's State of Nature, "
American Political Science Reiew, Eyll 1968, s. 898-915, zellikle 1. Blm.

tabiat hali 49

nabilir? (Aslnda ne gibi tedbirler bulunmaktad r? ) Dier birimler bu


birime kar birleebilirler. nsanlar, bu hukuk tanmayan birimin ken
di ilerine mdahale etmesini engellemek iin birimin mterilerini
boykot ederek onlarla ilikiye girmeyi reddederler. Bu durum hukuk
tanmayan birimin mteri bulmasn daha da zorlatrr. Fakat bu
boykot, hukuk tanmayan birim tarafndan teklif edilen daha kapsam
l himayenin getirdii menfaatlerle karlatrld zaman, gizli tutula
mayan eyler ve bireysel bir ksmi boykot hakknda ziyadesiyle iyim
ser varsaymlara sebep olmaktan teye gitmeyen bir ara olma zelli
i tayacaktr. Eer hukuk tanmayan birim, hibir adalet lsne
smayan bir ekilde yamalayarak, talan ederek ve hara alarak ale
nen saldrgan bir tutum sergiliyorsa; devletlere kyasla daha g bir
duruma decek demektir. nk devletin meruiyet iddias, vatan
dalar onun efl'lirlerine itaat etme, vergi verme, savalara katlma vb.
vazifeleri olduuna inanmaya sevkeder ve baz insanlar buna gnll
olarak katlrlar. Alenen saldrgan bir tutum sergileyen bir birim by
le bir gnll ibirliine dayanamaz ve bu ibirliini elde edemez. n
k insanlar kendilerini onun vatandalar olmaktan ziyade kurbanlar
olarak grrler. 11
GRNMEZ EL AIKLAMALARI
Eer varsa, bir egemen koruyucu birim ile devlet arasnda nasl bir
fark bulunmaktadr? Locke sivil toplumun oluturulmas iin bir mu
kavelenin gerekli olduunu dnmekte haksz myd? Parann icad
nn gereklemesi iin bir 'anlamann' ve 'karlkl rzann' gerekli ol
duunu dnmekte haksz olduu gibi (46, 47 ve 50. Kesim'ler) . Bir
takas sistemi iinde istediiqiz eye sahip olan ve ayn zamanda sahip
olduunuz eyi isteyen bir kiiyi, bir pazar yerinde ( ki bu pazar yeri
nin herkesin aka ticaret yapmaya geldii bir pazar yeri de olmas
11

Bkz. Morris ve Linda Tannehill, The Market far Liberty; idarelerin ilemesi iin gnll ibirli
inin nemi konusunda bkz. rnein, Adam Roberts, ed., "Civilian Resistance as National De
fense" (Baltimore: Penguin Books, 1969) ve Gene Sharp, The Politics of Non-Vio/ent Action
(Baston: Porter Sargent, 1973 ).

50 birinci ksm ikinci blm

art dei ldir) bile bulmanz olduka zordur. nsanlar ellerindeki malla
r ellerindeki eylerden daha genel olarak istendiini bildikleri bir ey
iin deitireceklerdir. nk byk bir olas lkla bunu, daha sonra,
istedikleri eylerle deitirebileceklerdir. Ayn sebeplerden dolay dier
leri de bu, daha genel olarak arzu edilen eyle takas yapmay tercih
edeceklerdir. Bylece tm insanlar daha kolay pazarlanabilen mallarla
takas yapmak konusunda ayn noktaya ynelecek ve mallarn onlar
la deitirmek isteyeceklerdir. Bunu ne kadar ok isterlerse, karlkl
bir pekitirme sreci iinde dierlerinin de ayn eyi ne kadar istedii
ni anlayacaklardr. (Bu sre, bu alverilerin kolaylatrlmasndan
menfaat elde etmek isteyen araclar tarafndan pekitirilecek ve hzlan
drlacak ve bu kiiler ou zaman en elverili eyin daha kolay pazar
lanabilen mallar sunmak olduunu anlayacaklardr.) Bilinen sebepler
den dolay bireysel tercihleri vastasyla zerinde anlatklar ortak ma
ln belli bir takm zellikleri olacaktr: Balangta bamsz bir deere
sahip olma (aksi takdirde daha fazla pazarlana bilir olamaz), fiziksel
dayankllk, yok olmamak, blnebilir olmak, tanabilir olmak vs.
Bir alveri aracnn belirlenmesi iin herhangi bir zel anlamaya ya
da sosyal szlemeye gerek yoktur. 1 2
Bu tr aklamalarn ho bir zellii vardr. Bunlar, bir bireyin
veya grubun gerekletirmek iin gsterdii baafl teebbs sonucun
da gereklemesi beklenen kapsaml bir model veya tasarmn nasl
olup da hibir ekilde bu model veya tasarm kapsamas dnlme
yen bir sre tarafndan ortaya konup srdrldn gstermekte
dir. Adam Smith'i izleyerek bu aklamalar grnmez el aklamalar
olarak adlandracaz. ( " Her birey sadece kendi kazantn elde etme
ye niyetlenir, ve bunu gerekletirmeye alrken, birok durumda ol
duu gibi, grnmeyen bir el tarafndan niyetlendii eyle hibir ilgisi
olmayan bir amaca hizmet etmeye ynlendirilir. " ) . Grnmez el ak
lamalarnn bilhassa tatmin edici vasf (umarm bu kitabn devleti an
lat biiminde de bu vasf vardr), Birinci Blm'de stnkr olarak
12 Bkz. Ludvig Von Mises, The Theory of Moey ad Credit, ikinci bask (New Haven, Conn.: Ya
le University Press, 1 953), s. 30-34. Hikayeyi buradan aldm.

tablt hali 51

verilen temel aklamalar nosyonu ile olan ilikisi vastasyla ksmen


izah edilmektedir. Bir alanla ilgili temel aklamalar, o alann baka te
rimler kullanlarak yaplan aklamalardr; alanla ilgili nosyonlarn
hibirini kullanmazlar. Sadece bu aklamalar sayesinde bir alanla ilgi
li her eyi aklayabiliriz ve anlayabili riz. Aklamalarmz aklanacak
eyi oluturan nosyonlar ne kadar az kullanrsa o kadar ok (ceteris
paribus) anlarz. imdi yalnzca zeki tasarmlarla ve tasarm gerek
letirmek iin gsterilecek abalarla ortaya kabilecei dnlm
olan karmak modelleri dnn. Bu modelleri apak bir ekilde bi
reylerin modeli gerekletirmeye ynelik arzular, istekleri ve inanla
r asndan aklama abasna girilebilir. Fakat bu aklamalarn iin
de, en azndan trnak iaretleri iinde-, modelin, inan ve arzu kaynak
l hedefler olarak betimlemeleri yer alacaktr. Aklama, baz bireyle
rin, modelin (baz) zelliklerini tayan bir ey meydana getirmeyi ar
zu ettiklerini, 9 az bireylerin model zelliklerini gerekletirmeyi sa
lamann tek yolunun (en iyi yolunun vs. ) .... yapmak olduunu syle
yecektir. Grnmez el aklamalar, aklanan olgular meydana geti
ren nosyonlarn kullanmn asgariye indirirler. ok dorudan akla
malarn tersine, karmak modelleri, istenen tm niteliklere sahip mo
del nosyonlarn insanlarn arzu ve inanlarnn hedefleri olarak kabul
etmek suretiyle aklamazlar. Bu sebeple, olgularla ilgili grnmez el
aklamalar, insanlarn niyetleri sonucu ortaya kan hedefleri ortaya
koyan bir tasarmn meydana getirdii aklamalardan ok daha iyi
anlalr. Bu yzden, ok daha t;min edici olmalar doaldr.
Bir grnmez el aklamas, herhangi birinin bilerek ve isteye
rek ortaya koyduu tasarmn rn olarak grnen bir eyi kimsenin
bilerek ve isteyerek meydana,getirdii bir ey deilmi gibi aklar. Zt
aklama trne 'gizli el aklamas' diyebiliriz. Bir gizli el aklamas,
sadece, (kesinlikle) bilerek ve isteyerek ortaya konmu bir tasarmn
rn olmayan ilikisiz bir gerekler dizisi olarak grnen bir eyi bir
bireyin veya grubun bilerek veya isteyerek tasarlad bir eymi gibi
aklar. Baz kiiler byle aklamalar da tatmin edici bulurlar. Komp
lo teorilerinin poplaritesi buna bir rnek tekil eder.

52 birinci ksm - ikinci blm

Herhangi birisi her iki aklama trne de deer verebilir ve ta


sarlanmam veya rastlant sonucu ortaya km ilikisiz gerekler di
zisine, bilerek ve isteyerek tasarlanm bir rn olarak ve bilerek ve is
teyerek tasarlanm bir rn ise tasarlanmam bir gerekler dizisi
olarak aklamaya teebbs edebilir. Sadece bir tam devirden ibaret ol
sa da hu yinelemeye devam etmek ho olurdu.
Grnmez el aklamalarn tam olarak izah etmediime 13 ve
bu nosyon da kitabn bundan sonra gelen ksmnda bir rol oynadna
gre, okuyucuya, bu tr aklamadan bahsederken maksadmzn ne
olduunu daha net olarak gstermek iin baz rnekler vermek istiyo
rum. (Aklama trn gstermek iin verilen rneklerin doru ak
lamalar olmas art deildir. )
1 . Evrim teorisindeki organizmalarn ve poplasyonlarn zellikleri
ile ilgili (tesadfi mutasyon, genetik farkllama vs. yolu ile) yap
lan aklamalar. (James Crow ve Motoo Kimura, An Introduction
ta Population Genetics Theory'de (New York: Harper & Row,
1 970) de matematiksel formlleri incelemektedirler.]
2. Hayvan nfuslarnn denetiminin ekoloji iindeki aklamalar.
(Bkz. Lawrence Slobodkin, Growth and Regulation of Anima/ Po
pulations [New York: Holt, Rinehart & Winston, 1966))
3. Thomas Schelling'in, baz semtlerdeki r ayrmcl rneklerine,
byle bir eyi istemeyen fakat semtin % 55'inin kendi rkndan ol
duu bir yerde yaamak isteyen ve bu amalarn gerekletirmek
iin ikametgah yerlerini deitiren bireylerin nasl sebep olduunu
gsteren aklama modeli (American Economic Review, Mays
1 969, s. 488-493).

13

Grnmez el aklamalarnn ele ald konularn balang dnemlerini deerlendirmek iin,

bkz. F. A. Hayek'in eserleri, "Notes on the Evolution of Systems of Rules of Conduct" ve "The

Results of Human Action but not of Human Design" in Studies in Phi/osophy, Politics, and,

Economics (Chicago: Universiy of Chicago Press, 1967); ayrca bkz. onun yazm olduu Cons
titutio11 of Liberty (Chicago: University of Chicago Press, 1960) adl eserin 2. ve 4. Blmleri.
Buna ilave olarak bkz. bu kitabn Onuncu Blm'ndeki tasarm ve filtre vastalar. Balang
dnemlerine ne kadar yakn olduumuzu grmek iin, burada, deikenler arasndaki bir fonk
siyonel ilikinin her bilimsel aklamasnn neden grnmez-el aklamas olmadn aklayan
hibir eyin sylenmediine dikkat ediniz.

tabiat hali 5 3

4. eitli karmak davran rneklerinin kiisel artlanma olarak


aklanmas.
5. Richard Herrnstein'in bir toplumdaki snfsal katmanlarn oluu
munu etkileyen genetik faktrlerle ilgili tartmas (J.Q. in the Me
ritocracy, Atlantic Monthly Press, 1973).
6. Ekonomi ile ilgili hesaplamalarn piyasada nasl yapld ile ilgili
tartmalar. (bkz. Ludwig von Mises, Socialism, Part il, Human Ac
tion, 4, 7-9. Blmler.)
7. Bir piyasaya yaplan d mdahalenin etkileri ve yeni dengelerin
oluturulmas ve tabiatnn mikroekonomik aklamalar.
8. Jane Jacobs'un The death and Life of Great American Cities deki
(New York: Random House, 1961) ehirlerin baz blmlerinin ne
den emniyetli olduu ile ilgili aklamas.
9. Ticaret dngs ile ilgili Avusturya teorisi.
10. Kari Deutsch ve William Madow'un, az sayda alternatif arasndan
ok sayda (daha sonra doruluklar deerlendirilebilecek) nemli
<;rarlarn verildii bir organizasyonda, eer ok sayda insan ka
ra larn ne ekilde alnaca konusunda fikir beyan etme ansna
sahip olursa, bir ka kiinin, herkes hangi tavsiyenin nerileceine
rastgele olarak karar verse bile, bilge danman olarak isim yapa
cana dair gzlemi. ( "Note on the Appearance of Wisdom in Lar
ge Bureaucratic Organizations," Behavioral Sciences, Ocak 196 1 ,
72-7r
1 1 . Frederick Frey'in Peter lkesinde yapt deiiklikte yaplan bir de
iikliin uygulanmas sonucunda ortaya kan rnekler: insanla;
yetersizlikleri belirlenene kadar kat daha yetersiz hale gelirlc:
12. Roberta Wohlstetter'n Pearl harbour'a yaplacak Japon saldrsna
dair deliller olmasna ramen neden harekete gemediine dair ya
plan "komplo" teorilerine kar yapt aklama (Pearl harbour:
Warning and Decision [Stanford: Stanford University Press,
1962] ).
13. " Yahudilerin entellektel stnlne'', hahamlarn evlenmeye ve
ocuk yapmaya tevik edilmesine karn, byk sayda ou zeki
Katolik erkein asrlarca ocuk sahibi olmamalarn vurgulayarak
getirilen aklama.
14. Kamu mallarnn nasl sadece bireysel eylemle tedarik edilemedii
ne dair teori.
15. Armen Alchian'n Adam Smith'inkinden farkl bir grnmez ele
iaret etmesi (Uncertainty, Evolution, and Economic Theory" jour'

54 birinci ksm ikinci blm

nal of Political Economy, 1 950, s. 2 1 1 -221 ) .


1 6 . F. A . Hayek'in; toplumsal ibirliinin herhangi bir bireyin sahip ol
duundan daha fazla bilgiyi nasl kullanma soktuunu, insanlarn
faaliyetlerini, dier insanlarn benzer ekilde ayarladklar faaliyet
lerinin kendi mahalli durumlarn 'nasl etkilediini dikkate alarak
ayarlamalarna, kendilerine sunulan rnekleri takip etmelerine ve
bylece yeni kurumsal formlar, genel davran modlar vs. olutur
malarna dayandrarak aklamas ( The Constitution of Liberty, 2.
Blm).

Yararl bir aratrma faaliyeti de, hangi tr grnmez el akla


malarnn hangi tr modelleri aklayabileceini belirleyerek grnmez
el aklamalarnn farkl tarzlarn (ve kombinasyonlarn ) katalog hali
ne getirmektir. Burada, P modelini oluturulabilecek iki tr grnmez
el ileminden bahsedebiliriz: Filtreleme ilemleri ve dengeleme ilemle
ri. Filtreleme ilemlerinden sadece P'ye uyan eyler geebilir, nk i
lemler ve yaplar P olmayan eyleri ayklar; dengeleme ilemlerinde, her
e para, mahalli durumlara tepki verir veya kendini adapte eder ve
her adaptasyonda da civardaki dierlerinin mahalli ortamnda deiik
lie neden olur, ve bylece mahalli deiikliklerin meydana getirdii ha
fif dalgalanmalar P'nin oluturulmasna veya gerekletirilmesine ne
den olur. (Hafif dalgalanmalara neden olan bu tr mahalli deiiklikler,
ne dengeli ne de hareketli bir modele kavuur. ) Bir dengeleme ileminin
bir modeli korumak iin farkl yntemleri vardr ve ayrca, dahili den
geleme mekanizmalarnn dzeltmesi iin fazla byk olan modelden
sapmalar elimine eden bir filtre olabilir. Belki de bu tr aklamalarn
en zarif formu, her biri kk sapmalar karsnda modeli dahili olarak
koruyan ve her biri dierinde olan byk sapmalar elimine eden bir
filtre grevi stlenen iki dengeleme ilemini kapsamaktadr.
Konuyu kapatrken, filtreleme ilemleri nosyonunun, metodo
loj ik bireyselcilik olarak bilinen sosyal bilimler felsefesinin aksayan bir
ynn anlamamz saladn belirtebiliriz. Btn P olmayan Q'lar
ayklayan (yok eden) bir filtre var ise, o zaman btn Q'larn neden P
olduunun (P modeline uyduunun) aklamas bu filtreye at fta bulu
nacaktr. Her bir Q iin, neden P olduuna, nasl P olduuna ve onu P

tabiat hali 5 5

yapan eyin ne olduuna dair zel bir aklama olabilir. Fakat btn
Q'larn neden P olduu, bunlar mevcut btn Q'lar olmasna ramen,
bu bireysel aklamalarn birleimi ol mayacaktr. nk bu aklana
cak eyin sadece bir blmdr. Aklama, filtreye atfta bulunacaktr.
Daha ak bir ekilde ifade etmek gerekirse, elimizde her bir Q'nun ne
den P olmadnn herhangi bir aklamas olmadn tasavvur edebi
liriz. Baz Q'larn P olduu sadece istatistiksel bir kanundur; ve hatta,
herhangi bir sabit istatistiksel dzenlilii bile ortaya akaramayabili
riz. Bu durumda, hibir Q'yu ve neden P olduunu bilmeden, neden
btn Q'larn P olduunu biliriz (ve Q'larn mevcut olduunu ve bel
ki de neden mevcut olduunu biliriz). Metodolojik bireysel pozisyon,
temel sosyal filtreleme ilemlerinin olmamasn art koar.
EGEMEN KORUYUCU BRM BR DEVLET MDR ?
Devletin bir grnmez el aklamas trnden bir aklamasn yaptk
m? zel koruyucu birimler projesinin minimal bir devletten farkl ola
rak dnfinesinin ve minimal bir devlet kavramnn gereklerini yeri
ne getiremeyiinin en az iki sebebi vardr: ( 1 ) baz insanlara kendi hak
larn tatbik etme olana vermesi ve (2) kapsama alan iinde btn bi
reyleri korumamas. Max Weber'in 14 geleneini takip eden yazarlar
corafi bir blgede g kullanm konusundaki bir tekellemenin, ki bu
tekelleme haklarn bireysel olarak korunmas ilkesiyle badamamak
tadr, bir devletin bekas iin hayati nem tad grndedirler.
Marshall Coher'in yaynlanmall}l bir denemesinde belirttii gibi, bir
devlet, bakalarna izin vermedii g kullanm yetkisini tekeline alma
dan da varln srdrebilir. Bir devletin snrlar iinde, Mafya, Klu
Klux Klan, Beyaz Vatanda eclisleri, grevci sendikaclar ve g kulla
nan dier gruplar da varlklarn srdrebilirler. Byle bir tekellemeyi
talep etmek yeterli deildir ( byle bir talepte bulunulduu zaman dev
let olunmaz) ve byle bir talepte bulunan iin de yegane art deildir.
14

Bkz. Max Weber, Theory o(Social ad Ecoomic Orga.izaion (Ncw York: Free Press, 1947),
s. 156; ve Max Rheinstein, ed., Max Weber o Law i Ecoomy ad Society (Cambridge,
Mass.: l l arvard University Press, 1954), 1 3. Bl.

56 birinci ksm - ikinci blm

Ayrca herkesin, devletin byle bir tekelleme ynndeki talebinin me


ruiyetini kabullenmesine gerek yoktur. Bunun sebebi, ya pasifistlerin
kimsenin g kullanma hakk olmadn dnmeleri, ya devrimcilerit
devletin byle bir hakk olmadn dnmeleri ya da devlet ne derse
desin katlma haklarnn olduuna inanmalardr. Devletin mevcudiye
ti iin yeterli artlarn formle edilmesi g ve karmak bir itir. 15
Burada, amalarmz dorultusunda, zel koruyucu birimlerin
(veya bileiminde bulunan birimlerin) gereini yerine getiremedii sis
tem nkoulu zerinde odaklanmamz gerekmektedir. Bir devlet, ki
min ne zaman g kullanabileceine karar verme konusunda tekelle
me talep eder. Sadece kendisinin, kimin hangi artlarda g kullanabi
leceine karar vereceini syler. Kendi snrlar iinde herhangi bir g
kullanma hakk, meruiyeti veya iznini verme hakkn kendinde sakl
tutar. Dahas, sahip olduu tekeli ihlal eden herkesi cezalandrma hak
knn da bulunduunu iddia eder. Bu tekel iki ekilde ihlal edilir: ( 1 )
bir birey, devletten yetki almamasna ramen g kullanr, veya (2) bir
grup veya kii, her ne kadar kendileri g kullanmasa da kimin ne za
man g kullanabileceine karar verebilecek bir alternatif otorite ( bel
ki de bu hakka sahip tek otorite) olarak ilan ederler. Bir devletin bu
rada belirtilen ikinci trdeki ihlalciyi cezalandrma hakk olduunu id
dia etmesinin doru olup olmad ak deildfr ve herhangi bir devle
tin kendi snrlar iinde bunlardan oluan nemli sayda bir grubu ce
zalandrmaktan gerekten kanp kanmayaca phelidir. Dikkat
edilirse burada 'olabilirlik', 'meruiyet' ve 'ho grlebilirlik' konular
zerinde geziniyorum. Ahlaki hogrlebilirlik, zerinde karar verile
cek bir kmu deildir ve devletin, ahlaki meseleler zerinde tek yetkili
karar makam olmay talep etmek gibi ar bir bencillie girmesine ge
rek yoktur. Hukuki hogrlebilirlik konusuna gelince, dolambal
yollara sapmadan, devlet kavramn kullanmayan bir hukuk sistemi
nin ortaya konmas gerekmektedir.
15 H.L.A. Hart'n The Concept of Law (Oxford: The Clarendon Press, 1961, s. 1 1 3-120) adl ese
rinde bir hukuk sisteminin mevcudiyeti ile ilgili paralel bir problemi nasl ele aldn karlat
rnz.

tabiat hali 5 7

Amalarmz dorultusunda, bir devletin varl iin gerekli ar


tn, (herhangi birinin veya organizasyonun) yapabildii kadaryla (bu
nu yapmann maliyetlerini, fizibilitesini, yapmas gereken daha nemli
alternatifleri vs. hesaba katarak), ak izni olmadan g kullanmaya
kalkan herkesi cezalandracan ilan etmesi olduunu syleyerek de
vam edebiliriz. (Bu izin, zel bir izin olabilir veya herhangi bir genel d
zenleme ya da yetkilendirme yoluyla verilebilir. ) Fakat bu da yeterli cl
mayabilir: Devlet herhangi birini affetme hakkn kendinde sakl tuta
bilir, ex post facto; cezalandrmak iin sadece gcn "yetkisiz" olarak
kullanlm olduunu tespit etmeleri deil ayn zamanda bunun byle
olduunu belli bir ispat sreci yoluyla ispatlamalar gerekebilir. Fakat
bu bizim ilerlememizi salar. Grnd kadaryla koruyucu birimler
bireysel veya kolektif olarak byle bir eyi ilan etmezler. Onlarn byle
bir eyi yapm da ahlaki adan meru karlanmaz. Bu yzden, ahla
ki adan hibi meru faaliyette bulunmazlarsa, zel koruyucu birim
ler sistemi tekelleme esinden mahrum kalmakta ve bir devlet olma
zelliini yitirmi olmaktadr. Tekelleme esi meselesini incelemek
iin, bir zel koruyucu birimler sistemi iinde yaayp da herhangi bir
koruyucu topluma katlmay reddeden, haklarnn ihlal edilip edilmedi
i konusunda kendileri yargda bulunan ve ihlalde bulunanlar kendile
ri cezalartC!rmakta veya tazminat almakta srar eden herhangi bir insan
grubunun (veya herhangi bir insann) durumunu ele alacaz.
Tarif edilen sistemin bir devlet olarak kabul edilmemesinin ikin
ci sebebi udur. Bu sistem iinde (istisnalar bir yana braklrsa) sadece
korunmak iin cret deyenler korunurlar. Dahas, farkl dzeylerde
korunma ekilleri satn alnabilir. Yine harici tasarruflar bir yana bra
klrsa, hi kimse kendi arzulr dnda bakalarnn korunmas iin
para demez. Hi kimse bakalarnn korunmasnn maliyetini kar
lamak ya da buna katkda bulunmak zorunda deildir. nsanlarn hak
larnn korunmas ve tatbik edilmesi, yiyecek, giyecek ve dier nemli
mallar gibi piyasada tedarik edilmesi gereken ekonomik bir mal ola
rak grlmektedir. Dier taraftan, genel devlet kavram altnda, bu
devletin corafi snrlar iinde yaayan (ya da hatta bazen dna seya-

5 8 birinci ksm - ikinci blm

hat eden) her insan devletin korumasndan faydalanabilir (ya da en


azndan korunma hakkna sahip olur). Byle bir korumann maliyeti
ni karlamak iin (sulularn tutuklanmas, mahkemeye verilmesi v
hapse atlmas iin detektiflere ve polise para demek iin) herhangi
bir zel grup yeterli miktarda fon banda bulunmazsa ya da devlet
bu maliyetleri karlayacak bir kaynak bulmazsa, bylesine geni bir
koruma salayan bir devletin datmc olaca beklenebilir. * Dier in
sanlarn korunmas iin bazlarnn fazla deyecei bir devlet olacak
tr. Ve gerekten de siyasal teorisyenlerin byk blm tarafndan
ciddi bir ekilde en kk devlet zellii bile tartldka, klasik libe
ral teorinin gece bekisine benzettii devlet kavram datmc bir zel
lik kazanyor. Fakat bir koruma birimi, ticaret kurumu baz insanlarn
bakalar iin demede bulunmasn nasl isteyebilir? 1 6 (Baz eyleri
gz ard ediyoruz. rnein, bazlar dierleri iin ksmi olarak deme
de bulunmaktadrlar nk birim iin kendilerine salad hizmetle
rin maliyetini yanstmak iin mteri snflandrmalarn ve cretlerini
rafine etmek olduka masrafl bir itir. )
Bylece, yle grlyor ki, bir blgt;rleki egemen koruyucu bi
rim g kullanma konusundaki koul olan tekelleme zelliine sahip
olmamakla kalmyor, ayn zamanda blgesinde yaayan herkese koru
ma salayamyor; bu yzden de, egemen birim bir devlet olma zelli
ine ulaamyor. Fakat bu grntler aldatcdr.

( " ) Duyduum kadaryla devletin kendini finanse etmek iin bir piyango dzenleyebilecei neril
mi. Fakat devletin zel giriimcilerin ayn eyi yapmalarn yasaklamaya hakk olmadna g
re, byle bir eyi yaptnda mterileri cezbetme konusunda dier rekabeti ticaret kurumlarn
dan daha baarl olaca neden dnlyor?

16

Doktorlarn bunu yaptna dair iddialarla ilgili olarak bkz. Reuben Kessell, "Price Discrimina
tion in Medicine," ]ournal of lAw and Economics, 1, no. 1 (Ekim 1958), 20-53.

NC BLM
Ahlaki Smrlamalar ve Devlet

MNMAL DEVLET VE ULTRA-MNMAL DEVLET


lasik liberal teorinin tm vatandalarnn iddete, hrszla ve do
landrcla kar korunmas ve szlemelerin tatbik edilmesi i
levleri ile snrl olan gece bekisi devleti datmc bir grnt sergile
mektedir. 1 zel koruyucu birimler ve gece bekisi devlet arasnda bir
yerde en azndan bir sosyal dzenleme hayal edebiliriz. Gece bekisi
devlete ou zaman minimal devlet dendiine gre, bu dzenlemeye de
ultra-minimal devlet diyeceiz. Ultra-minimal bir devlet, acil kendini
savunma dnda tm g kullanrr)l zerinde bir tekel olma zelliini
muhafaza eder. Bu yzden de, kt davrana kar zel (veya birim
araclyla) misillemeyi ve tazminat almn hari tutar fakat, yaptrm
ve koruma hizmetlerini sadece _bu hizmetleri satn alanlara sunar. Bu
tekelden bir korunma szlemesi almayan i nsanlar korunmazlar. Mi
nimal (gece bekisi) devlet, vergi gelirleriyle finanse edilen ( bariz da
tmc) bir Friedmanvari makbuz plan ile birlemi bir ultra-minimal

Burada ve bir sonraki blmde bu konularla ilgili "On the Randian Argument," ( 1ne f'ersoa

list, Bahar 1971 )'in 4. Dipnotundaki savma dikkat ekeceim.

60 birinci ksm - nc blm

devlete denk der. * Bu plana gre btn insanlara, veya bazlarna


(rnein, ihtiya duyanlar) paras vergi ile karlanan ve sadece ultra
minimal devletten bir korunma poliesi almak maksadyla kul lanla1'i
len makbuzlar verilir.
Gece bekisi devlete datmc diyebilmek iin, devletin baz in
sanlar bakalarnn korunmas iin para vermeye zorlamas gerektii
ne gre, bu devletin savunucular devletin bu datmc ilevinin neden
benzersiz olduunu aklamaldrlar. Eer herhangi bir yeniden da
tm herkesin korunmas iin meru ise, dier cazip ve arzulanan ama
lar iin datm neden meru olmaz. Hangi gereke, zellikle koruyu
cu hizmetleri meru datm faaliyetlerinin tek konusu olarak seer.
(Benzer ekilde paterna list ilevleri. ) Zorlayc olan ve datmc olma
yan sebepleri bulmak bu etiketi brakmamza neden olur. Bazlarndan
para alp bakalarna veren bir kurumun datmc olduunu syleyip
syleyemeyeceimiz bunun niin byle olduunu dndmze
bal olacaktr. alnan parann geri verilmesi ya da yaplan hak ihlal
lerinin tazmin edilmesi datmc sebepler deildir. u ana kadar gece
bekisi devletin datmc bir grnt sergilediinden bahsettim. Ama
cm bazlar iin dier insanlar tarafndan salanan koruma hizmetle
rinin geerliliini ispatlamak iin datmc olmayan trdeki sebeplerin
bulunma olaslna ak kap brakmakt. (Bu sebepler Drdnc ve
Beinci Blm'de incelenecektir. )
Ultra-minimal devleti savunan bir kii, her ne kadar korumay
datmc hizmete benzersiz bir ekilde uygun klan eyin ne olduu so
rusundan kanyor olsa da, tutarsz bir pozisyon alnyor gibi grne
bilir. Haklarn ihlallere kar korunmas konusuyla fazla megul oldu
u iin, bunu devletin tek meru ilevi olarak grmekte, dier btn i
levlerin meru olmadn zira bunlarn bizzat kendilerinin haklarn ih
lali anlamna geldiini dnmektedir. Haklarn korunmas ve ihlal
()

Milton Friedman, Capitalism and Freedom (Chicago: Universiry of Chicago Press, 1962), 6. B
lm. Friedman'n okul makbuzlar elbette ki rn kimin tedarik edecei konusunda bir tercih
olana getirmekte, bu yzden de burada tasavvur edilen koruma makbuzlar ondan farkllk
gstermektedir.

ahlaki snrlamalar ve devlet 6 1

edilmemesi meselesine ar nem verdiine gre, baz insanlarn hak


larnn korunmasn bir yana brakan ya da yeterince korumayan bir
grnmdeki ultra-minimal bir devleti nasl destekleyebilir? Haklarn
ihlal edilmemesi adna bunu nasl isteyebilir?
AHLAK SINIRLAMALAR VE AHLAK AMALAR
Bu soru, ahlaki bir meselenin sadece ahlaki bir ama, sonu olarak ba
z eylemlerin gerekletirilmesi iin bir nihai durum olarak ilev gre
bileceini varsaymaktadr. Gerekten de, "doru '' , "olmas gerek'' ,
"olmal" gibi ifadeler, tm hedefler iyiye yneltilirken neyin iyiyi getir
dii veya en iyiyi getirmek niyetiyle yapld bakmndan aklanmas
gereken zorunlu gerekler olarak grnebilir. 2 Bu yzden, (bu ekilde
ki bir) faydacln yanl olan taraf, iyi kavramn ok dar bir ere
vede ele almasdr. Faydacln haklar ve bu haklar!n ihlalini uygun
biimde ele almap, aksine bu meselelere ikincil bir stat verdii ifa
de edilmektedir. Bir ok kar rnek bu eletiriye dayal olarak veril
mektedir. rnein, masum bir insann blgeyi bir intikam lgnln
dan korumak iin cezalandrlmas gibi. Dier taraftan, bir teori hak
larn ihlal edilmemesine birincil ncelik verebilir fakat bu konuyu yan
l yerde yanl bir ekilde ele alabilir. rnein, tm hak ihlallerinin as
gariye indirilmesinin, arzulanan nihai durumun temel hedefi olduu
bir durumu dnn. b zaman elimizde 'hak faydacl" gibi bir kav
ram olacak; (asgariye indirilen) hak ihlalleri, faydac yap iinde hal
kn mutluluu hedefinin nnde ye-r alacaktr. (unu da belirtmeliyiz
ki, eer yalnz bamza yaayacamz ssz bir ada yerine baz hakla
rmzn bazen ihlal edilmesine ramen iinde yaamay tercih edecei
miz bir toplum var ise, haklarmzn ihlal edilmemesini yegane ve en
byk hedefimiz olarak grmemekteyiz. Ayrca, dengeleri bir yana b
rakp ona ncelik de vermiyoruz.) Bu, yine de, eer bu ekilde davran
mak toplumdaki hak ihlalleri toplamn asgariye indirirse, herhangi bi
rinin haklarn ihlal etmemizi gerektirecektir. rnein, herhangi biri2

Bu grn hatal olduunun daha ak bir izahan iin bkz., John Rawls, A Theory of ]ustice
(Cambridge, Mass.: Harvard University Press, 1971), s. 30, 565-566.

6 2 birinci ksm nc blm

nin haklarnn ihlal edilmesi, dierlerini hak ihlallerinden alkoyabilir,


bu ekilde davranma gdlerini ortadan kaldrabilir ya da dikkatleri
ni baka yne ekebilir. ehrin bir blmnde saa sola saldran, fo
sanlar ldren, yakp ykan bir kalabalk, orada yaayan insanlarn
haklarn ihlal ediyor demektir. Bu nedenle, herhangi birisi, bu kalaba
ln iledii bir sula hibir ilgisi olmad halde bir bakasn cezalan
drmay hakl gstermeye alabilir. Buna gereke olarak da, bu ma
sum insann cezalandrlmasnn, dierlerinin daha byk hak ihlalle
rini engelleyeceini, bylece toplumdaki hak ihlallerinin asgariye indi
rilecei ne srlebilir.
Ulalmak istenen ama duruma haklarn dahil edilmesine tezat
olarak, bunlar, yaplacak eylemlere yan snrlamalar getiren unsurlar
olarak da ele alnabilir: C snrlamalarn ihlal etmeyin. Dier insanlarn
haklar, sizin eylemlerinize gelecek snrlamalar belirler. (Snrlamalarn
ilave edildii amaca ynelik gr yle olacaktr: C snrlamalarn ih
lal etmeden bulunabilecein eylemlerin ,arasnda G amacn en iyi ger
ekletirmek iin gerekli olanlar sein. Dier insanlarn haklar sizin
amaca ynelik eyleminizi snrlayacaktr. Burada, doru ahlaki grn,
snrlamalar iinde bile peinden koulmas gereken zorunlu amalar ih
tiva ettiini ima etmiyorum.) Bu gr, C yan nrlamalarn G amac
nn bir paras haline getirmeye alan grten farkldr. Yan snrlama
gr, amalarnzn peinden koarken sizin bu ahlai snrlamalar
ihlal etmenizi yasaklar. Oysa, bu haklarn ihlalini asgariye indirmeyi he
defleyen gr ise, toplum iindeki genel anlamda ihlalleri azaltmak
maksadyla baz haklar (snrlamalar) ihlal etmenize izin verir. "'
( ) Ne yazk ki, her ne kadar baka enteresan yaplar olsa da, u ana kadar ok az sayda ahlaki
gr yaps modeli belirlendi. Bu nedenle, ama-durum maksimizasyon yapsna kar gelen bir
yan snrlama argman sonusuzdur. Zira, bu alternatifler kapsaml deildir. Bu yaplar dizisi
tam olarak formle edilmeli ve incelenmelidir. Bu yaplrsa, belki de yeni bir yapnn en uygun
yap olduu ortaya kabilir.
Bir yan snrlama grnn yan snrlamasz ama gr ile ayn formda ele alnp aln
mayaca zor bir meseledir. rnein, her insann, amac iinde kendi hak ihlalleri ile bakasnn
hak ihlallerini birbirlerinden ayrt edebilecei dnlebilir. Bunlardan ilkine sonsuz miktarda
(negatif) nem verdiinde, dierlerinin hak ihlallerini engellemek iin gsterdii zen kendi hak
ihlallerine ar basamaz. Sonsuz nem kazanan bir amacn bir esine ilave olarak, rnein "be-

ahlaki snrlamalar ve devle 6 3

Ultra-min imal devleti savunan bir kiinin tutarsz olduu iddi


as, grdmz kadaryla, onun bir "hak faydacs " olduunu varsay
maktadr. Amacnn, rnein toplum iindeki hak ihlallerinin byk
bir orann azaltmak olduunu ve kulland vastalarn bizzat kendile
ri insanlarn haklarn ihlal etse bile bu amacn peinden komas ge
rektii varsaymna dayanmaktadr. te yandan, haklarn ihlal edilme
mesini ama durumun gereklemesi hedefine ynelik olarak kullan- .
mak yerine (ya da buna ilave olarak), yaplan eylemlere bir kstlama
olarak ele alabilir. Eer bu ultra-minimal devlet savunucusunun hak
anlay, baka birinin, haklarmzn korunmas iin son derece nemli
olan eyler de olmak zere gerekten ok ihtiya duyduunuz eyleri si
ze temin etmemesi, haklarnz ihlal etmedii halde (her ne kadar ba
ka birinin haklarnz ihlal etmesini zorlatrmaktan da uzak dursa ), si
zin bakasnn rHahna katkda bulunmanz kendi haklarnzn ihlali
anlamna gelmesne ramen buna zorlanmanz gerektii ynndeyse,
bu kiinin ald pozisyon tutarl bir pozisyon olacaktr. (Bu anlay,
ultra-minimal devletin tekelleme esini haklarn bir ihlali olarak gr
medii mddete tutarl bir anlay olacaktr. ) Tabii ki, bunun tutarl
bir pozisyon olmas kabul edilebilir olmas anlamna gelmez.
NEDEN YAN SINIRLAMALAR?
C ihlallerini asgari dzeye indirmeye ynelik bir gr yerine bir C yan
snrlamasn kabul etmek mantksz deil midir? (Bu gr C'yi bir s
nrlamaktan ziyade bir koul olaralv deerlendiriyor. ) Eer C'nin ihlal
nim bir ey yapmam" gibi tablosal ifadeler de ortaya kar. "Snrlama grlerini" snrlayan
dikkatli bir ifade bu aldatc yan snrlamalar ama devlet gibi bir gr oluturmak iin ye
terli olacak ekilde bir ama devler gr formuna dntrme yollarn dlar. Snrlanm bir
minimizasyon problemini ilave bir fonksiyonun bir dizi snrlanm minimizasyonlar haline d
ntrmenin matematiksel metotlar Anrhony Fiacco ve Garrh McCormick'in Nonlinear prog
ramming: Sequenrial Unconsrrained Minimizarion Techniques (New York: Wiley, 1968) adl ki
tabnda verilmitir. Bi kitap hem metotlar asndan, hem de ilgilendiimiz konuyu aydnlat
madaki yetersizlikleri asndan enteresandr. Ceza fonksiyonlarnn snrlamalar ierdii yn
temi, ceza fonksiyonlarnn arlklarndaki farkllklar vs. hatrlayn. Bu yan snrlamalarn
mutlak olup olmad, bunlarn korkun bir ahlaki felaketten bnmak maksadyla ihlal edilip
edilemeyecei ve eer bu olursa, ortaya kacak olan yapnn neye benzeyecei meselesi byk
oranda kanlmasn umut ettiim bir meseledir.

6 4 birinci ksm - nc blm

edilmemesi o kadar nemli ise, bunun ama olmas gerekmez mi? Na


sl olur da C'nin ihlal edilmemesine verilen nem, daha geni apta C
ihlallerini nleyecei halde, C'nin ihlal edilmesinin reddedilmesine yol
aabilir. Haklarn ihlal edilmemesini sadece kiinin eylemlerinin bir
amac olarak ihtiva etmek yerine bir yan snrlama olarak getirmenin
gerekesi nedir?
Eyleme getirilen yan snrlamalar temelde Kant ilkeyi yanst
maktadr. Bu ilkeye gre, bireyler sadece ara deil ayn zamanda
amatrlar. Rzalar olmadan baka amalarn gerekletirilmesi iin
kurban edilemezler ya da kullanlamazlar. Bireyler dokunulmazdr. Bu
ama ve ara konusunu aydnlatmak iin daha fazla ey sylemek ge
rekiyor. Ara konusunda iyi bir rnek olarak bir alet ele alalm. Bir
aleti bakalarna kar nasl kullanabileceimiz konusundaki ahlaki s
nrlamalar bir yana brakrsak, bu aleti nasl kullanabileceimiz konu
sunda bir snrlama yoktur. Onu gelecekte kullanmak zere korumak
iin uygulanmas gereken yntemler ( darda yamur altnda brak
mamak gibi) ve kullanmann da daha fazla ve daha az verimli yollar
bulunmaktadr. Fakat amalarmz en iyi gerekletirmek iin ona ne
yapabileceimiz hususunda herhangi bir snrlama mevcut deildir.
imdi, herhangi bir aletin kullanm konusuncia pek balayc olmayan
bir C snrlamas olduunu farzedelim. rnein, size alet sadece, bun
dan elde edilen kazan, aka belirtilmi belli bir oran amadka ve
ya belli bir amac gerekletirmek gerekli olmadka, C'nin ihlal edil
memesi artyla dn verilmi olabilir. Burada hedef tamarniyle sizin
aletiniz deildir. stediiniz gibi kullanabilirsiniz. Fakat yine de, bala
yc olmayan snrlamaya ramen o bir alettir. Eer kullanma aksi y
ne hareket edilemeyecek snrlamalar getirirsek, bu nesne bir alet ola
rak belirli ekillerde kullanlamayabilir. Byle olunca da bir alet ol
maktan kar. Bir nesneye yeteri miktarda snrlama getirilip herhangi
bir ekilde bir alet olarak kullanlabilmesi engellenebilir m i ?
Bir kiiye kar yaplan bir davran, b u kiinin tercihleri dn
da kullanlmasn engelleyecek ekilde snrlanabilir m i ? Eer bize bir
ey veren herkesin o eyi canmzn istedii gibi kullanmamza izin

ahlaki snrlamalar vo dovlet 6 5

vermesini gerektiriyorsa, bu, uyulmas imkansz bir kouldur. Onun


planladmz hibir kullanm ekline itiraz etmemesi koulu bile kar
lkl takas ciddi ekilde sekteye uratacaktr. Bu tr takaslarn uygu
lama dzenlerinden bahsetmeye bile gerek yok. Dier tarafn, her ne
kadar dier taraf bir veya bir ka kullanm eklinize itiraz etse de, bu
takastan yeterince kazan salamas ve dolaysyla bu ii yapmaya is
tekli olmas yeterlidir. Bu artlar altnda, dier tarafn, bu adan ba
klnca, sadece bir ara gibi kullanld sylenemez. te yandan, ey
lemlerini ya da maln ne maksatla kullandnz bilse sizinle ilikiye
girmemeyi tercih edecek baka bir tarafn, (bilmeyerek) sizinle ilikiye
girmeyi tercih etmesi iin yetecek kadar bir ey elde ediyor olsa bile,
bir ara olarak kullanld sylenebilir (Dier kiinin amalarn ve
kendisinin ne ekillerde kullanlacan bilmedii iin, ilikiye giren ki
i, "Bandan beri beni kullanyordun," diyebilir. Dier tarafn eer
bilse ilikiye girmeyi reddedeceine inanmak iin iyi bir sebebi varsa,
kiinin ahlaki adan bu ilikiyi ne maksatla kullanacan aklama
sorumluluu var mdr? Eer bunu aklamazsa, dier insan kullanl
yor mu demektir? Eer dier insan kullanlmay kabul etmezse ne
olur? Yanndan geen ekici bir insan grmekten zevk alan bir kii o
insan sadece bir ara gibi mi kullanyor? 3 Onu cinsel fantezilerinin bir
objesi olarak mi gryor? Bu ve buna benzer sorular ahlak felsefesi
iin ok ilgin konular ortaya karr, fakat sanrm, siyaset felsefesi
iin deil.
Siyaset felsefesi sadece insanlq,rn baka insanlar hangi ekiller
de kullanamayaca ile ilgilenir; zellikle de fiziksel saldrganlkla.
Bakalarna yaplan eyleme getirilen zel bir yan snrlama, bakalar
nn yan snrlamann hari tuttuu belli ekillerde kullanlamayaca
gereini ifade etmektedir. Yan snrlamalar, dier insanlarn belli e
killerde dokunulmazlklarn ifade eder. Bu dokunulmazlk ekilleri, u
emir cmlesinde ifade edilmektedir: " nsanlar belli ekillerde kullan3

Hangisi hangisini yapar? Sk sk, aadaki gibi faydal bir soru bulunur:
"Bir Zen ustas ile analitik filozof arasnda ne fark vardr?"
"Biri bilmece gibi konuur, dieri konumalar bilmece haline getirir. "

66 birinci ksm nc blm

mayn. " te yandan, nihai duruma bakan bir gr, insanlarn sade
ce ara deil ayn zamanda ama olduu grn (eer bu gr ifa
de etmek isterse) u emir cmlesiyle ifade etmektedir: " nsanlarn bel
li ekillerde kullanmn asgariye indirgeyin. " Bu talimata uymann
bizzat kendisi herhangi birinin belirlenen ekillerden biri ile ara ola
rak kullanlmasn ihtiva edebilir. Eer Kant bu grte olsayd, "ster
kendi adnza, isterse bakasnn adna, insanl her zaman sadece bir
ara olarak deil, ayn zamanda bir ama olarak gren bir davran
sergileyin" demek yerine " nsanln sadece ara olarak kullanmn
asgariye indirgeyecek ekilde hareket edin," gibi ikinci bir kati emir
cmlesi forml verirdi. 4
Yan snrlamalar dier insanlarn dokunulmazln ifade eder.
Fakat kii dier insanlarn haklarn toplumun yce menfaati iin neden
ihlal edemesin? Bireysel olarak her birimiz bazen daha byk bir men
faat elde etmek ya da daha byk bir zarardan saknmak iin biraz ac
ekmeyi ya da fedakarlkta bulunmay tercih ederiz: lerde daha iddetli ar ekmemek iin diiye gideriz; getirdii sonular dnerek ba
z ho olmayan iler yaparz; baz insanlar salklar ve grnmleri iin
diyet yaparlar; bazlar yalandklar zaman kendilerine bakabilmek
iin genliklerinde para biriktirirler. Buradaki he bir rnekte, daha b
yk bir menfaat iin bir takm fedakarlklar yaplmaktadr. Neden ay
n ekilde baz insanlar, toplumun genel iyilii iin, dier insanlara da
ha fazla menfaat salayan fedakarlklar yapmak zorunda kalmasn? Fa
kat kendi iyilii iin fedakarlk yapmaya hazr bir sosyal btnden sz
etmek anlamszdr. Sadece kendi bireysel yaamlar olan bireyler, farkl
bireyler bulunmaktadr. Bu insanlardan birini baka insanlarn menfa
ati iin kullanmak sadece onu kullanmak ve dierlerine menfaat sala
mak anlamna gelir. Baka bir ey deil. Olan tek ey bakalar iin ona
bir ey yapmaktr. Genel bir sosyal menfaatten bahsedilince bu rtbas
edilir. (Kastl olarak m ? ) Bir insann bu ekilde kullanlmas, onun ay
r bir birey olmas ve onun yaamnn kendi yaam olmas gereine ye,

Groundwork of the Metaphysic of Morals. eviren H.J. Paran, The Moral Law (Londra: Hutc
hinson, 1956), s. 96.

ahlaki snrlamalar ve devlet 67

t lrice sayg gstermemek ve ciddiye almamak anlamna gelir. 5 Bu fe


dakarln dengeleyen bir menfaat elde etmez. Hi kimsenin onu bu
konuda zorlamaya hakk yoktur; zellikle de onun sadakatini talep
eden ve bundan dolay da vatandalarnn arasnda titiz bir tarafszlk
rnei sergilemek zorunda olan bir devlet veya hkmet.
LBERTERYEN SINIRLAMALAR
Yapabileceimiz eyler zerine getirilen ahlaki yan snrlamalarn her
birimizin farkl yaamlar olduu gereini yansttn iddia ediyo
rum. Aramzda ahlaki bir dengeleme eyleminin yer alabilecei gerei
ni yanstyor. Toplumun genel menfaati iin bakalarnn her hangi bi
rimize ahlaki adan ar basmas diye bir. ey yoktur. Aramzdan ba
zlarnn bakalar iin feda edilmesini mazur gsterecek bir sebep ola
maz. Farkl yaamlar olan farkl bireyler vardr ve kimseninki baka
lar iin feda edilemez. Bu, ahlaki yan snrlamalarn varlnn altnda
yatan temel fikirdir. Ayn zamanda, bakasna kar saldrganl ya
saklayan liberteryen yan snrlamalarn temelini oluturur.
Bir ama-durumu maksimize eden grn gc ne kadar b
yk olursa, buna kar kabilen ve snrlamalarn ahlaki boyutunun
varln vurgulayan temel daha gl olmaldr. Bu sebeple, dierleri
iin kaynak olmayan ayr ayr bireylerin mevcudiyeti daha fazla ciddi
ye alnmaldr. Baka birine saldrganla liberteryen bir snrlama ge
tirebilmek iin ama durumu maksimize etme grnn gl sezgi
sel kuvvetine kar ahlaki yan snrla!Jl<llar desteklemek iin yeterince
gl bir temel nosyon yeterli olacaktr. Herhangi bir yan snrlamay
reddeden birinin alternatifi vardr: ( 1 ) btn yan snrlamalar red
detmelidir; (2) sadece amaca yneljk maksimize etme yapsndan ziya
de niin ahlaki yan snrlamalarn bulunduuna farkl ve iinde liber
teryen yan snrlama bulundurmayan bir aklama getirmelidir; ya da
( 3 ) bireylerin farkll konusunda salam bir ekilde ortaya konmu
olan temel fikri kabul etmeli fakat baka birine kar saldrganla ba5

Bkz. John Rawls, A Theory of Justice. 5, 6 ve 30. Kesimler.

68 birinci ksm - nc blm

lamann da bu temel fikirle badatn iddia etmelidir. Bylece eli


mizde ahlaki formdan ahlaki kapsama umut verici bir argman tasla
olur; doruluk formu F'yi (ahlaki yan snrlamalar) ierir: 6 do-.lu
un F olmasnn en iyi aklamas P'dir (bireylerin farkllnn gl
bir ifadesi); ve P'den zel bir ahlaki kapsam, yani liberteryen snrla
ma ortaya kar. Her birinin srdrecek kendi yaamlar olan farkl bireyler bulunduu gereine odaklanan bu argmann ierdii zel ah
laki kapsam, tamamiyle liberteryen snrlama olmayacaktr. Bir kiinin
baka birinin menfaati iin feda edilmesini yasaklayacaktr. Korumac
saldrganla bir yasaklama getirebilmek iin ilave admlara ihtiya
duyulur: tehdit altndaki bir kiinin menfaati iin g kullanmak veya
g tehdidinde bulunmak ... Bunun iin, farkl bireyler olduu ve bu bi
reylerin srdrecek kendi yaamlar olduu gereine odaklanmak ge
rekir.
Bir saldrmazlk ilkesi ou zaman devletler arasndaki ilikileri
belirleyen uygun bir ilke olarak grli.ir. Egemen bireyler ve egemen
devletler arasnda bireyler aras saldrganl mmkn klan ne gibi bir
fark olabilir? Neden bireyler, ortak olarak veya hkmetleri vastasy
la baka birine, bir devletin baka bir devlete yapamad bir eyi ya
pabilsin? lle de bir fark aranacaksa; bireyler arasnda daha gl bir
saldrmazlk durumu vardr; devletlerden farkl olarak, aralarnda ba
kalarnnJTleru olarak korumak veya savunmak iin mdahale edebi
lecekleri bireyler bulundurmazlar.
Burada fiziksel saldrganl yasaklayan bir ilkenin detaylar ile
uramayacam. Sadece, masum ve hibir cezay hak etmiyor da ol
sa, bir tehdit oluturan dier tarafa kar savunulmas iin g kulla
nmn yasaklamadn ifade etmek istiyorum. Masum bir tehdit; bir
sre iinde masumane bir ekilde nedensel bir temsilci olan kiidir.
yle ki, byle bir temsilci olmay tercih ettii zaman bir saldrgan du
rumuna der. Eer herhangi biri nc bir taraf tutup derin bir ku
yunun dibinde olan sizin zerinize frlatrsa, nc taraf masum ve
6

Bkz. Gilbert Harman, "The Inference to the Best Explanation." Philosophica/ Review, 1965, s.
88-95, ve Thought (Princeton, N.j.: Princeton University Press, 1973) 8.,10. Blmler.

ahlaki snrlamalar ve devlet 69

tyn bir tehdit durumuna der; byle bir durumda kendini sizin ze
rinize atmay tercih ederse, bir saldrgan haline gelir. Den kii, sizin
zerinize dtnde sa kalacak olsa, bu kiiyi zerinize dp sizi
ldrmeden nce paralara ayrmak iin n silahnz kullanabilir mi
siniz? Liberteryen yasaklamalar genellikle masum insanlara kar id
det kullanlmasn yasaklamak zere formle edilmitir. Fakat sanrm,
masum tehditler, farkl ilkelerin uygulanmas gerektii farkl meseleler
dir. 7 Bu nedenle, bu alanda da kapsaml bir teori olmal ve masum teh
ditlere gsterilen tepkilere farkl snrlamalar formle edilmelidir. Ba
ka bir mesele de, tehditin masum kalkanlar ile ilgilidir. Bunlar, kendi
leri tehdit olmayan fakat tehdidin, onu durdurmak iin elde mevcut
tek vastann zarar verecei bir yerde bulunan kiilerdir. Saldrganlarn
tanklarnn nne balanm olan ve bu yzden, tanklarn vurulmas
durumunda kerrdileri de vurulan masum insanlar tehdit kalkanlardr.
(Bir saldrgana ulaimak iin insanlara uygulanan baz g kullanmla
r, tehditin masum kalkanlar zerinde ie yaramaz; rnein, bir saldr
gan durdurmak iin ikence yaplan ocuu babas iin kalkan ol
maz. ) Kii bilerek masum kalkanlara zarar verebilir mi? Eer bir sal
drgana saldrlrsa ve bir masum kalkan zarar grrse, masum kalkan
kendini savunmak iin karlk verebilir mi (saldrgana kar eylemde
bulunamadn ya da savaamadm varsayalm ) ? ki insan, her ikisi
de kendilerini savunurken birbirleriyle savar m? Ayn ekilde, size
doru masum bir tehdide kar g kullanrsanz, o zaman onun iin
bir masum tehdit olur musunuz? Bylece size kar hakl grlebilecek
ilave g kullanlabilir mi ( bunu yapabildiini fakat balangtaki teh
dit olma zelliini engelleyemediini varsayalm ) ? Burada, bu inanl
maz lde zor konulara hafife temas ederken sadece saldrmazl
merkezde gren bir grn bir ekilde bu meseleyi ak olarak z
mesi gerektiini ifade etmeye alyorum.
7

Bkz. Judith Jarvis Thomson, "A Defense of Abortion" Phi/osophy and Public Affairs, 1, no.2,
(Gz 1971), 52-53. Benim tartmam yazldndan beri John Hospers, benzer konular, "Somc
Problems about Punishment and the Retaliatory Use of Force," (Reason, Kasm 1972 ve Ocak
1973) adl iki blmden oluan makalesinde ele almtr.

70 birinci ksm nc blm

SINIRLAMALAR VE HAYVANLAR
Ahlaki yan snrlamalarn konumunu ve ne anlamlar tadn, bu
denli kat yan snrlamalarn getirilmesinin uygun karlanmad yaa
yan varlklar, yani hayvanlar ele alarak aydnlatabiliriz. Hayvanlara
yapabileceimiz eylerin herhangi bir snr var mdr? Hayvanlar sa
dece nesnelerin sahip olduu ahlaki statye mi sahiptirler? Baz ama
larmz bize hayvanlardan ok fazla eyler talep etme hakkn veriyor
mu? Hayvanlar kullanma hakkn nereden buluyoruz?
Hayvanlarn bir deeri vardr. En azndan daha gelimi dzey
deki baz hayvanlar, insanlarn yaplacak ey konusunda kafa yorma
lar srasnda biraz deer verilmelidir. Bunu ispatlamak zordur. (nsan
larn da bir deeri olduunu ispatlamak zordur! ) ncelikle birtakm
rnekler, sonra da argmanlar ortaya koyacaz. Cannz bir mzik
parasna elik etmek iin parmak klatmak isterse ve bu parmak k
latmanzn garip bir ekilde 1 0.000 tane mutlu ve sahipsiz inein ac
ekerek ya da acsz ve aniden lmne:" neden olacan bilseniz, par
mak klatmanz doru bir hareket olur mu? Byle bir eyi yapmann
ahlaki adan yanl olduunu gsteren bir neden var mdr?
Bazlar, insanlarn byle eyler yapmamasn nk bu tr ey
lemlerin onlar vahiletirdiini ve srf zevk olsun diye insanlarn da
hayatlarna kyma eilimlerini arttrdn sylyorlar. Kendi ilerinde
ahlaki adan kabul edilmesi mmkn olabilen bu davranlarn arzu
edilmeyen bir ahlaki tamas vardr. (Byle bir tamann, rnein, ken
disinin dnyadaki en son insan olduunu dnen biri iin olma ola
sl olmasayd her ey farkl olurdu.) Fakat neden byle bir tama ol
mas gerekir? Eer hayvanlara sebep ne olursa olsun her ey yaplabi
liyorsa, o zaman eer bir insan hayvanlarla insanlar arasndaki keskin
izgiyi bilip bunu eylemleri srasnda aklnda tutarsa, neden hayvanla
r ldrmek onu vahiletirsin ve insanlara zarar verme veya onlar l
drme olasln arttrsn ? Kasaplar (ellerinde baklarla dolaan in
sanlardan) daha m ok cinayet iliyor? Eer beyzbol sopasyla topa
vurmak houma gidiyorsa, bu benim ayn eyi bir insann kafasna
vurmam tehlikesini arttrr m? nsanlarn beyzbol topundan farkl ol-

ahlaki snrlamalar ve devlet 71

duunu idrak edecek kadar kapasitem yok mu? Hayvanlara gelince


her ey neden farkl olsun ? in dorusu, tamann olup olmad de
neysel bir sorudur, fakat bunun neden olmas gerektii, en azndan bu
eserin okuyucular olan ve kendilerine kar yaplan eylemleri birbirle
rinden ayrt edebilen insanlar iin bir bilmecedir.
Baz hayvanlar deerli ise, bunlar hangi hayvanlardr? Bunlarn
deerleri nedir? Bu nasl belirlenir? Farzedelim ki, (eldeki kantn bu
nu ispatladn zannediyorum) hayvanlar yemek hem salk asn
dan gerekli bir ey deildir hem de Birleik Devletler'deki insanlarn
bulabildii ayn derecede salkl yiyeceklerden daha ucuza mal olma
maktadr. O zaman hayvanlar yemekten elde edilen kazan damak
zevki, tat zevki ve dier farkl zevklerdir.-Aslnda bunlarn ho, zevkli
ve ilgin olmadn iddia etmiyorum. Mesele udur: Bunlar ya da hay
vanlar yemenin'bunlara getirdii marjinal katk, hayvanlarn yaam
larna ve aclarna verilen ahlaki deere ar basyor m ? Eer hayvan
larn bir deeri var ise, hayvansal olmayan rnler yemekten elde edi
len ekstra kazan, ahlaki maliyetten daha m byktr? Bu sorularn
yantlar nasl verilebilir?
Benzer olaylar izlemeyi deneyebilir ve bu olaylar hakknda var
dmz hkmleri karmzdaki olaya uyarlayabiliriz. rnein, avclk
olayna bi gz atabiliriz. ahsen ben sadece zevk iin hayvanlarn av
lanp ldrlmesini doru bulmuyorum. Amac ve elenceli taraf hay
vanlarn izlerini si.rmek, onlar sakat brakmak ya da ldrmek oldu
u iin avclk zel bir olay mdr? Y9-lsayalm ben beyzbol sopasn sa
vurmay seviyorum. Diyelim ki sopay savurduum yerde bir inek var.
Sopay savurmak ne yazk ki inein kafasnn paralanmasna neden
olur. Fakat ben byle bir eyi yapmaktan zevk almam. Ben zevki, kas
larm altrmak ve sopay iyi savurmaktan alrm. Ne yazk ki bunu
yapmann yan etkisi olarak hayvann kafatasnn paralanmasna ne
den olurum. i salama almak iin beyzbol sopasn savurmay bra
kr, bunu yerine, eilip ayak parmaklarma dokunur ya da baka bir
egzersiz yaparm. Fakat bu, beyzbol sopasn savurmak kadar zevkli
olmaz. Bundan o kadar ok zevk, mutluluk veya elence duymam. O

72 birinci ksm nc blm

zaman yle bir soru sorulabilir: Hayvana zarar vermeyen elde mev
cut en iyi alternatif faaliyete kyasla ekstra bir zevk veren beyzbol so
pasn savurmak benim iin doru bir hareket midir?Varsayalm kt bu,
sadece gnmzn zel zevklerinden olan beyzbol sopas savurmay
brakma meselesi deildir. Varsayalm ki, her gn benzer durum baka
bir hayvanla ortaya kar. Getirdii ilave zevk iin hayvanlar ldrp
yemeye izin veren, fakat getirdii ekstra zevk iin beyzbol sopas sa
vurmaya izin vermeyen bir ilke var mdr? Bu ilke nasl bir ey olur?
(Bu, et yeme ile daha iyi bir paralellik mi tekil eder? Hayvan, bir ke
miini kartp en iyi beyzbol sopasn yapmak iin ldrlr; baka
malzemelerden yaplan beyzbol sopalar ayn zevki tam olarak ver
mezler. Kendi kemiinden yaplan bir beyzbol sopasn kullanmann
getirdii ekstra zevki elde etmek iin bir hayvan ldrmek doru bir
ey midir? ldrmek iin yerinize baka birini tutmanz ahlaki adan
mazur grlebilir mi?)
Bu tr rnekler ve sorular kiinin-nasl bir izgi izmek istedii
ni, nasl bir pozisyon almak istediini grmesine yardmc olur. Ne var
ki, tutarllk argmannn her zamanki snrlamalar ile kar karya
kalrlar; bir atma gsterildiinde hangi grn deieceini syle
mezler. Beyzbol sopasn savurma ile bir hayvan 'ldrp yemek arasn
daki fark ortaya koyacak bir ilkeyi ortaya koymay baaramadktan
sonra, bevzbol sopas savurmann her eye ramen gerekten de kabul
edilebilir br eylem olduuna karar verilebilir. Ayrca, benzer olaylara
bu ekilde yaklam, farkl hayvan trlerine daha byk deer -verilme
sini salamamza fazla katkda bulunmaz. (Daha sonra, Dokuzuncu
Blm'deki rnekleri ele alarak ahlaki bir kanaat zorlayan zorluklar
tartrz.)
Burada bu rnekleri vermekteki amacm, hayvan yeme mesele
sinin deil, ahlaki yan snrlamalar nosyonunun izini srmektir. Fakat
unu da belirtmeliyim ki, gnmzde Amerikallarn hayvanlar ye
mekle elde ettikleri ekstra kazancn bunu yapmalarn mazur gsterme
dii kanaatndaym. Bu sebeple, bunu yapmamalyz. Burada, her yer
de karmza kan ve yan snrlamalarla da bir ekilde ilgisi bulunan

ahlaki snrlamalar ve devlet 7 3

bir argmandan bahsetmeden geemeyeceiz: nsanlar hayvanlar ye


dikleri iin, yemeselerdi ulaamayacaklar sayda hayvan yetitiriyorlar.
Bir sre yaamak hi yaamamaktan daha iyidir. O halde (argman u
sonuca varyor), kendilerini yeme alkanlmz olduu iin hayvanla
rn aurumu daha iyi diyebiliriz. Her ne kadar hedefimiz bu olmasa da,
ans eseri onlara menfaat saladmz ortaya kyor. (Eer zevkler de
iseydi ve insanlar hayvanlar yemekten artk zevk almaz hale gelsey
di, o hayvanlarn mutluluuyla ilgilenen kiiler bu ho olmayan greve
sk skya balanp ayn zamanda onlar yemeye devam ederler miydi ? )
Sanrm, insanlar hakkndaki paralel argmann pek inandrc olmad
n ifade edersem, hayvanlara insanlarla ayn ahlaki deerin verilmesi
gerektiini sylediimde yanl anlalmam . . Nfus art problemleri
nin her ift veya grubun ocuklarn nceden belirlenmi bir sayyla s
nrlamasna nedeA'dlduunu dnebiliriz. Bu sayya ulaan herhangi
bir ift, ilave bir ocya sahip olmay ve yana (veya yirmi ) gel
diinde onu kurban etmeyi ya da damak zevki iin kullanmak zere el
den karmay onerebilirler. Kendilerini hakl gstermek iin, eer bu
na izin veril mezse ocuun hibir ekilde var olamayacan ifade ede
bilirler; ve tabii ki ocuk iin bir ka yl yaamak hi yaamamaktan
daha iyi bir eydir. Fakat, bir insan var olunca, onun genel varlna net
bir katk olduunu gsteren her ey yaplamaz. Hatta onu yaratanlar
tarafndan bile. Var olan bir insann baz haklar vardr. Hatta kendisi
ni yaatmaktaki amalar bu haklar ihlal etmek olanlara kar bile.
ocuk sahibi olmay tercih etmek iin in almalar gerekli olan anne
babalarn her eyi yapmalarna izin veren ve ayn zamanda ocuklarn
domu olmalarnn domam olmalarndan daha iyi olmasn sala
yan bir sisteme yaplan ahlaki itirazlarn izini srmek iin gsterilen a
balara deer.8 (Bazlar yalnzca bu izni doru olarak yrtmenin zor
luklarndan kaynaklanan itirazlar dneceklerdir. ) Bir kez var oldu
lar m hayvanlarn da kendilerine kar yaplan davranlar karsnda
8

Yahudi fkrasn hatrlayn:


"Hayat ylesine korkun ki; hi ana rahmine dmemi olmak daha iyi olurdu."
"Evet, fakat kim bu kadar talihlidir? Binde bir olan deil herhalde."

7 4 birinci ksm - nc blm

birtakm haklar oluabilir. Bu haklar insanlarnki kadar nemli olma


yabilir. Fakat baz hayvanlarn sadece birisinin bu haklardan birini ih
lal edecek bir ey yapmak istemesinden dolay varlnn kazandrTlm
olmas gerei, bu hakkn olmadn gstermez.
Aada belirtilen, hayvanlara kar yaplan davranlarla ilgili
durumu ele alalm. Bu duruma kolayca atfta bulunabilmek iin, "hay
vanlar iin faydaclk, insanlar iin Kantlk" etiketini vuralm. yle
der: ( 1 ) tm yaayan varlklarn genel mutluluunu maksimum dze
ye getirelim; (2) insanlara yaplabilecek eylere kat snrlamalar koya
lm. nsanlar bakalarnn menfaatleri iin kullanlamazlar ya da kur
ban edilemezler; hayvanlar, eer elde edilecek menfaatler verilen zarar
dan fazla ise dier insanlar veya hayvanlar iin kullanlabilirler ya da
kurban edilebilirler. (Faydac pozisyonun bu tam olmayan ifadesi
amalarmz iin yeterli saylabilir ve tartmada daha kolay ele alna
bilir.) Ancak, toplam faydac menfaat hayvanlara verilen faydac za
rardan daha byk olduunda, yaplarrie devam edilebilir. Bu fayda
c gr, hayvanlara normal faydacln insanlara verdii deer kadar
deer veriyor. Orwell'i izleyerek bu gr yle zetleyebiliriz: Btn
hayvanlar eittir fakat bazlar daha eittir. ( Daha byk bir genel
menfaat dnda hibiri kurban edilemezler ya da sadece ok daha cid
di artlar altnda edilebilirler. Fakat hibir zaman, insan olmayan hay
vanlar ii edilemezler. Yukardaki ( 1 . ) maddede sadece faydac stan
darda uymayan fedakarlklar hari tutmay sylyorum, faydac bir
amac resmi bir emir haline getirmeyi kastetmiyorum. Bu pozisyona
negatif faydaclk diyeceiz.)
imdi, bir deeri olan hayvanlarla ilgili argman farkl gr
lere sahip insanlara yneltebiliriz. Bir insana yaplabilecek eylere kar
kat yan snrlamalar getiren "Kant " ahlak felsefecisine unu sy
leyebiliriz:
Siz faydacl, bir bakasna ve bir bakas iin feda edilmesine
olanak verdii ve bu nedenle bir insann baka insanlara kar me
ru olarak nasl davranabilecei hususunda kat snrlamalar getir-

ahlaki snrlamalar ve devlet 7 5

meyi tasvip etmedii iin yetersiz buluyorsunuz. Fakat ahlaki a


dan, insanlar ve talar arasnda davranna bu tr snrlamalar gel
meyen fakat ayn zamanda bir nesne olarak grlmeyen bir ey
olabilir mi? nsanlarn baz zelliklerini azaltarak ya da ortadan
kaldrarak bu ara trn elde edilebilecei beklenebilir. (Ya da belki
de bu ara ahlaki statdeki varlklar, baz zelliklerimizin kaldrl
mas ve bizimkinden farkl baka zelliklerin ilave edilmesiyle elde
edilir.)

yle bir mantk yrtlebilir. Hayvanlar ara varlklardr ve


faydaclk da ara pozisyon. Soruya olduka farkl bir adan yaklaa
biliriz. Faydaclk, hem ahlaki adan en nemli eyin mutluluk oldu
unu hem de btn varlklarn birbirleri}'.le deitirilebilir olduunu
varsayar. Bu bala, insanlar iin geerli deildir. Fakat (negatif) fay
daclk, balacn gterli olduu tm varlklar iin doru deil midir?
Hayvanlar iin geerli deil midir?
Faydacla inanan bir kiiye unu syleyebiliriz:
Eer yalnzca zevk, ac, mutluluk gibi tecrbeler (ve bu tecr
beler iin kapasite) ahlaki adan geerli ise, o zaman, ahlaki hesap
lamalar yaplrken, hayvanlar, bu kapasitelere ve tecrbelere ne
oranda sahip olduklarna gre deerlendirilmelidirler. Yatay izgi
terin alternatif politikalar ve eylemleri, stunlarn ise farkl birey
sel organizmalar temsil ettii ve her girdinin, politikann organiz
maya getirecei fayday (temsil ettii) bir matris oluturun. Fayda
c teori, her politikay yatay izgideki girdilerin toplamna gre de
erlendirir ve bizi, toplam malysimal olan bir eylemde bulunmaya
ya da bir politikay kabul etmeye ynlendirir. Her stun, ister bir
insan olsun isterse bir hayvan, eit olarak ele alnr ve bir kez say
lr. Her ne kadar grn yaps onlara eit muamele yapsa da, ken
dileri ile ilgili gereklerden - dolay hayvanlar kararlarda daha az
nem tarlar. Eer hayvanlarn zevk, ac ve mutluluk kapasiteleri
insanlarnkinden az ise, hayvanlarn stunlarndaki matris girdile
ri genellikle insanlarn stunlarndakinden daha dk olacaktr.
Bu durumda, hayvanlar, alnacak nihai kararlarda daha nemsiz
faktrler olacaktr.

76 birinci ksm nc blm

Bir faydaclk yanls, hayvanlar bu eit bir eit muameleden


mahrum brakmann zor olduu grndedir. Hangi zeminlerde in
sanlarn mutluluunu hayvanlarnkinden ayrt edip sadece insantarn
kine nem verilebilir ki ? Tecrbeler, belli bir dzeyin zerinde olma
dklar zaman fayda matrisine sokulmasalar bile, elbette ki baz hay
van tecrbeleri faydaclk yanlsnn dikkate ald baz insan tecrbe
lerinden daha byktr. (Bir hayvann herhangi bir anestezi yaplma
dan canl canl yaklmasn bir insann hafif kzgnlyla karlatrn.)
Bentham'n hayvanlarn mutluluuna aynen bizim akladmz ekil
de nem verdiini ifade edebiliriz. 9
" Hayvanlar iin faydaclk, insanlar iin Kantlk" ifadesine
gre, hayvanlar, dier hayvanlarn ve insanlarn kazanc iin kullan
lrlar, fakat insanlar kendi istekleri dnda hayvanlarn kazanlar iin
asla kullanlamazlar (zarar verilemezler, kurban edilemezler) . Hay
vanlarn menfaati iin insanlara hibir ey yaplamaz. (Hayvanlara
zulm engelleyen kanunlarn ihlal edilmesi durumunda verilen cezala
r da ihtiva ederek mi?) Bu kabul edilebilir bir netice midir? 1 0.000
hayvan dayanlmaz acdan bu acya sebep olmayan bir insana biraz
rahatszlk verilerek kurtarlamaz m? Yan snrlamann, dayanlmaz
acdan kurtarlacak olan insanlar szkonusu olduunda mutlak olma
d dnlebil ir. Bu nedenle, belki de, hayvanlarn ac ekme riski
szkonusu olduunda, fazla olmasa da yan snrlama da gever. Her
9

Onlara cefa etmek iin neden ac ekmemiz gerektiinin herhangi bir sebebi var mdr? Grebil
diim kadaryla, hayr. Peki, onlara cefa etmek iin neden ac ekmememiz gerektiinin herhan
gi bir sebebi var mdr? Evet, birka tane . ... Bacaklarn saysnn, tenin kll olmasnn veya os
sacrumun imh olmasnn, duyarl bir varl ayn kadere terk etmek iin eit oranda yetersiz se
bepler olarak kabul edilmedii bir gn gelebilir. Geilemeyen izginin izini srmesi gereken ey
baka nedir? Zeka yetenei mi yoksa belagat yetenei mi? Fakat tamamen bym bir at ve
ya kpekle, bir gnlk veya bir haftalk, hatta bir aylk bir bebekten kyaslanamayacak ekilde
daha iyi iletiim kurulabilir. Fakat diyelim ki bu durumun tersi oldu? Bunun bize ne faydas
olur? Soru, "Mantk yrtebilirler mi? Konuabilirler mi?" deil de, Ac ekebilirler mi ? " dir.
Jeremy Bemham, An /troduction to the l'rinciples of Morals and Legislation, bl.17, ks. 4, n.
1. Bu szleri ifade etmeden nce Bentham, hayvanlarn yemek yiyiini tanmakta ve onlarn
mazur grlmesi gerektiini, zira hayvanlarn leceklerini bilerek gelecekteki acya dair uzun
vadeli beklentileri olmadn ve insanlarn neden olduu lmn tabiat ak iinde ektikleri
straptan daha ac verici olmadn tartmaktadr.

ahlaki .nrtamalar ve devlet 77

bakmdan tam bir faydaclk yanls (bir grupta birletirilmi hayvan


lar ve insanlar iin ), daha da ileri gider ve bir hayvann daha byk
ac ekmesini nlemek iin bir insana biraz ac verebileceimiz gr
n savunur. Bu izin verici ilke, amac bir insann daha byk ac
ekmesini nlemek olduu zaman bile, bana, kabul edilemeyecek de
recede kat gibi grnyor.
Faydac gr, bakalarnn feda edilmesinden sonra ortaya
kan faydadan tekilerin kaybettiinden anormal derecede fazla ka
zanlar elde eden fayda canavarlarnn ortaya kma olaslndan do
lay zor duruma dyor. nk bu gr toplam faydann arttrlma
s uruna bizlerin bu canavar iin feda edilmesi gerektiini (kabul edi
lemeyecek ekilde) ngrr gibi gzkyor. Benzer ekilde, eer kiiler
feda edilen hayvanlara kyasla ok daha fazla haz alyorlarsa, hayvan
larn neredeyse hv:r zaman feda edilmesini gerektiren (ya da buna izin
veren) " hayvanlar iin faydac lk, insanlar iin Kantlk" ilkesinin
hayvanlar kiilere gre daha aa bir konuma yerletirdiini dne
biliriz.
Hayvanlarn sadece haz ve aclarn dikkate alan faydac gr,
hayvanlarn ac ektirilmeden ldrlmesini kabul edilebilir olarak g
rr m? Faydac gre gre, nceden ilan edilmeden geceleyin insan
larn ac ektirilmeden ldrlmesi uygun olur mu? Faydaclk, insan
larn says szkonusu olan kararlara gelince yetersiz olma gibi bir k
t hrete sahiptir. (Kabul edilmeli ki, bu alanda yeterliliin ortaya
kmas zordur. ) Toplam mutluluun mjksimum hale getirilmesi iin,
net faydalar pozitif olana ve dnyadaki varlklarn dierlerine sala
d faydann getirdii zarar engellemek iin yeterli olana kadar insan
lar ilave etmeye devam etmek gerekir. Ortalama faydann maksimum
hale getirilmesi, eer kendisini cokulu ve ortalamadan daha mutlu ya
pacaksa, bir kiinin baka herkesi ldrmesine izin verir. ldrd
nz insann yerine hemen onun geri kalan hayat kadar mutlu bir ha
yata sahip olacak baka bir kiiyi koyduunuz takdirde bir kiiyi l
drmeniz onaylanabilir mi? stelik, ne toplam faydada net bir azalma
ne de dalm profilinde bir deime olacaktr. Cinayeti sadece potan-

78 birinci ksm nc blm

siye! kurbanlardaki tasa ile ilgili hisleri nlemek iin mi yasaklarz?


(Bir faydaclk yanls, onlarn hangi konularda tasalandn nasl
aklar ve mantksz bir korku olarak grmesi gereken bir ey "zerine
gerekten bir politika ina edilebilir mi?) Aka ifade etmek gerekir
se, bir faydaclk yanlsnn bu konular ele alabilmek iin grne ila
veler yapmas gerekmektedir; belki de ilave teorinin ana teori haline
geldiini ve faydac grleri bir keye ittiini grecektir.
Fakat, faydaclk en azndan hayvanlar iin yeterli deil midir?
Bence deil. Fakat eer sadece hayvanlarn hissettii tecrbeler geerli
deilse, ne geerlidir? Burada bir sr soru ortaya kar. Salam bir
hayvann hayatna ne kadar sayg gsterilmelidir ve buna nasl karar
verebiliriz? Tasnif edilmemi bir varlk nosyonu mu ortaya koymak ge
rekiyor? Genetik mhendislii tekniklerini kullanarak hayatlarna raz
olan doal kleler yaratabilir miyiz? Doal hayvan kleler? Bu hayvan
larn evcilletirilmesi midir? Faydaclk, hayvanlar iin bile her eye ce
vap veremiyor. Buna ramen, bir srii soru gzmz korkutuyor.
TECRBE MAKNES
nsanlarn tecrbelerinin " ieriden" nasl olduundan baka . neyin
nemli olduunu sorduumuz zaman da ortaya nemli bilmeceler
kar. Size istediiniz tecrbeyi verecek bir tecrbe makinesinin olduu
nu varsayalm. Harika beyin psikologlar beyninizi uyarr ve bylece
'
byk b ir roman yazdnz, bir arkadalk kurduunuzu ya da ente
resan bir kitap okuduunuzu hissettiinizi sanrsnz. Bu esnada beyni
nize balanm elektrotlarla bir havuzun iinde bulunuyorsunuz. Ya
amnzdaki tecrbeleri nceden programlayan byle bir makineye
mr boyu balanlabilir mi? Eer arzuladnz tecrbeleri karmak
tan endie duyarsanz, i dnyasndaki giriimcilerin dier birok insa
nn yaamn tam olarak aratrdklarn farzedebiliriz. Bu tr tecrbe
leri ihtiva eden ktphane veya bfeler iinden tercihte bulunup, rne
in gelecek iki yln yaam tecrbelerinizi seebilirsiniz. ki yl sonra,
havuzun dnda on dakika veya on saat kalp ondan sonraki iki yl
nz iin tecrbeler seersiniz. Tabii ki havuzun iinde iken orada oldu-

ahlaki snrlamalar ve devlet 79

uuzu bilmeyeceksiniz. Bunlarn gerekten olduunu zannedeceksi


niz. Dierleri de istediklere tecrbelere sahip olmak iin balanmak is
teyebilirler. Bylece onlara hizmet etmek iin balanmam olarak kal
maya gerek kalmaz. (Eer herkes balanrsa makineleri kimin alt
raca problemini bir yan brakn.) Byle bir makineye balanr my
dnz? erden yaamlarmzn nasl hissedildiinden baka bizim iin
ne nemli olabilir ki? Karar verdiiniz an ile makineye balandnz
an arasnda birka saniyelik skntdan dolay da bu iten kanmama
lsnz. mr boyu srecek bir mutlulukla (eer tercihiniz buysa) k
yasladnzda bir ka saniyenin ne nemi var ? Eer en iyi karar ver
diyseniz, neden sknt hissedesiniz ki?
Tecrbelerimize ilave olarak bizim iin nemli olan eyler neler
dir? ncelikle baz eyleri yapmak isteriz. Sadece bunlar yapmann
tecrbesini kazanmak deil. Kazandmz baz tecrbelerin sebebi n
celikle sadece yapmann tecrbelerini ya da yapm olmay dnmeyi
istediimiz eylemlerde bulunmak istememizdir. (Fakat sadece tecrbe
etmek yerine neden baz eyleri yapmak isteriz?) Makineye balanma
mann ikinci bir sebebi de belli bir zellii olan bir insan olmay iste
memizdir. Havuzun iinde yzen bir ey, ne olduu belli olmayan bir
kabarcktan baka bir ey deildir. Havuzun iinde uzun bir sre bu
lunan bir kiinin neye benzeyeceini kimse bilemez. Cesur mudur, ze
ki midir, akll mdr, sevgi dolu mudur? Bunu sylemek kolay olmad
gibi bu kiinin byle olmas da mmkn deildir. Makineye bal
kalmak bir eit intihardr. Bazlarna, npye benzediimizin tecrbele
rimizde yansmas dnda nemi yokmu gibi gelecektir. Fakat ne ol
duumuzun bizim iin nemli olmas artc bir ey midir? Neden ne
olduumuzla deil de sadece zamanmzn nasl dolduuyla ilgilenmek
durumunda kalalm ki ?
nc olarak, bir tecrbe makinesine balanmak bizi insan
yaps bir gereklik ile, insanlarn kurabileceklerinden daha derin ya
da daha nemli olmayan bir dnya ile snrlar. 10 Daha derin bir ger10

Bu konu bana Thom Krystofiak tarafndan nerilmitir.

8o birinci

ksm

nc blm

eklik ile gerek bir temas yoktur. Her ne kadar bu tecrbe uyarlarak
kazandrlabilse de. Birok insan, bylesine bir temasa ve daha derin
bir manay anlamaya almaya ak olmay arzular. * Bu durutT1" baz
larnn sradan lokal tecrbe makineleri olarak grd, bazlarnn
tecrbe makinesine teslim olmakla denk tuttuu, dierlerinin ise teslim
olmamak iin mevcut sebeplerin birinin peinde olmak olarak grd
psiko-aktif uyuturucularla ilgili atmay aydnlatyor.
Bir tecrbe makinesini gzmzde canlandrarak ve sonra by
le bir makineyi kullanmayacamz anlayarak, tecrbenin dnda ba
ka eylerin de bizim iin nemli olduunu reniriz. Her biri daha n
ceki makinelerin eksik ynlerini tamamlamak iin dizayn edilmi bir di
zi makineyi tasavvur etmeye devam edebiliriz. rnein, tecrbe maki
nesi, herhangi bir ekilde olma arzumuza cevap vermediine gre, bizi
(bizim biz olmamzla uyumlu) istediimiz trde insan olmak zere
transforme eden bir transformasyon makinesini tasavvur edin. Tabii ki,
kii, istedii gibi olmak iin transformasyon makinesini kullanmak,
sonra da tecrbe makinesine balanmak istemeyecektir. * * Demek ki,
kiinin tecrbeleri ve nasl biri olduunun yannda baka nemli eyler
de var. Tek sebep kiinin tecrbelerinin nasl bir kii olmasyla balan
tl olmamas deil. nk, tecrbe makinesi sadece balanan insann
()

Geleneksel dini grler temas konusunda doast realiteden farkllk gsterirler. Bazlar te
mas ezeli mutlulua ya da Nirvana'ya yol aacan sylerler. Fakat bunun tecrbe makine
sinin ok uzun sreli kullanm ile olan farkn yeterince ortaya koyamamlardr. Dierleri, he
pimizi yaratan yce bir varln isteini yerine getirme arzusunun doutan ".ar.olduunu d
nyor. Ne var ki eer baka bir galaksi veya boyuttan sper glere sahip bir ocuun srf
elence olsun diye bizi yarattn rensek, kimse byle dnmezdi herhalde. Dierleri, hala,
eninde sonunda yce bir realite ile birlemeyi hayal ediyor. Bu arada, bunu arzulanp arzulan
mad veya birlemenin bizi nereye gtrecei meselesini kapal tutuyor.

( Bazlar transformasyon makinesini asla kullanmaz; bu onlara aldatc gelir. Fakat transformas
yon makinesinin bir kez kullanlmas btn zorluklar ortadan kaldrmaz. Hala halletmemiz
gereken yeni engeller, trmanmamz gereken daha yksek yeni bir plato bulunur. Ve bu plato,
genetik zelliklerimizin ve ocukluk ortammzn saladndan daha az kazanlm veya hak
edilmi midir? Eer transformasyon makinesi snrsz bir ekilde sk sk kullanlabilseydi ve bir
dmeye basarak her eyi baarabilen bir insan haline gelebilseydik, aba gstereceimiz ve a
maya alacamz hi bir snr kalmazd. Yapacak bir ey kalr myd? Her eyi bilen ve her
trl gce sahip bir varlk onun yerini dolduramad iin baz teolojik grler Tanry zama
nn dnda bir yere koyar m?

ahlaki snrlamalar ve devlet 81

c eit bir insan olduuna bal tecrbeler kazandrabilir. Hayatta bir


deiiklik yapmak istediiniz ey bu mudur? O zaman, hayatta rete
ceiniz her sonucu reten ve vektr girdinizi her ortak faaliyetinize en
jekte eden bir sonu makinesi dnn. Burada, bu veya baka maki
nelerin arpc detaylar peinde komayacaz. Bunlarn en rahatsz
edici yn, yaammz bizimle paylamalardr. Makinelerin bize yapa
bileceklerinin tesinde zel ilave fonksiyonlar aramak yanl ynlendi
rici olabilir mi? Belki de arzuladmz ey gereklerle birlikte kendi ha
yatmz yaamaktr. (Ve bu, makinelerin bize salayamayaca bir ey
dir.) Bunun ne anlamlar tadnn detaylarna girmeden - zira, art
c bir ekilde, zgr irade ile ilgili konularla ve nedensel bilgi birikimiy
le balantldr - sadece, insanlar iin tecrl:!eleri dnda neyin nemli
olduu meselesinin karmakln ifade etmemiz gerekir. Tatminkar bir
cevap bulunana ve.bu cevabn hayvanlar iin de geerli olmad belir
lenene kadar, sadece hayvanlarn hissettii tecrbelerin bizim onlara ya
pabileceimiz eylen snrladn mantkl bir ekilde iddia edemeyiz.
AHLAK TEORNN KARARSIZLIGI
nsanlar hayvanlardan ayr tutulup, kat snrlamalar sadece insanlara
kar yaplan davranlara uygulanp hayvanlar hari braklrsa ne
olur? 11 Baka bir galaksiden gelen varlklar genellikle bizim hayvanla
ra davrandmz gibi bize davranabilir mi ? Bize faydalanlacak nesne
muamelesi yaparlarsa hakl saylabilirler mi? Organizmalar hiyerarik
bir dzen iinde midir? Bylece, hiyerari i;nde alt sralarda yer alma
yanlarn genel menfaatleri iin kurban edilebilirler mi? Ya da ac ek11

En azndan bir filozof, hayvanlarn karlarna bizimkilerden daha az nem vermemizin ve on


lara yaplan muamelelere insanlara yaplan muameleler kadar sk snrlamalar getirmeyiimi
zin makul bir nedeni olup olmadn sorgulamtr. Bkz. Leonard Nelson, System of Ethics
(New Haven, Conn.: Yale University Press, 1956) 66 ve 67. Ksmlar. Benim hayvanlarla ilgili
tartmam yaynlandktan sonra, Peter Singer tarafndan yazlan "Animal Liberation," Nev

York Review of Books, Nisan 5, 1 973, s. 1 7-21 adl eserde ele alnmtr. Ne var ki, Singer, o
cuklar srmalarn engellemek iin farelerin ldrlp ldrlemeyecei gibi zor bir konuyu
ele almaktadr. Burada masum tehditlere gsterilecek tepkilerle ilgili ilkeler koymak faydal ola
caktr.

82 birinci k s m - nc blm

tirilebilirler mi ? Bylesine seici bir hiyerarik gr adet ahlaki


staty ortaya koyar (hiyerari iinde blm oluturur) :
1 . Stat: Baka bir organizmann menfaati iin kurban edileme
yen, zarar verilemeyen vb. varlk.
2. Stat: Kendi seviyesindeki varlklar iin deil de sadece hiye
rarik olarak daha yukarda olan varlklar iin kurban edilebilen, za
rar verilebilen vb. varlk.
3. Stat: Hiyerari iinde ayn ve daha yukardaki seviyelerdeki
varlklar iin kurban edilebilen, zarar verilebilen vb. varlk.
Eer hayvanlar 3. statde ve biz 1 . statde isek, 2. statde ne
vardr? Belki de biz . ,,tatdeyiz. nsanlar bakalarnn menfaati ii n
bir vasta olarak kullanmak ahlaki adan yasak mdr? Ya da onlar
sadece dier insanlarn, yani kendileriyle ayn seviyede olan varlklarn
menfaati iin mi kullanmak yasaktr? * Bilinen grler birden fazla
temel ahlaki fark olabileceini mi ifade ediyor ( insanlar ve hayvanlar
arasndaki gibi ) ? Herhangi biri insanlarn bulunduu statnn dna
konabilir mi? Baz dini grler Tanr'nn kendi amalar dorultusun...

(")

Bir organizmay hiyerarik dzen iinde nereye koyacamz meselesini ve varlklar arasmda
belli karlatrmalar yapma ile ilgili zorluklar bir kenara brakyoruz. Bir yaratn hiyerarik
dzen iinde nerede olduuna nasl karar verilebilir? Bir organizma kusurlu ise, kendi trnde
olanlarla ayn dzeyde mi grlr? ik i birbirine denk organizmann, biri bir trn normal bir
yej i dieri ise hiyeraride daha yksekte bulunan bir trn normalin altnda bir yesi olduu
.
iin benzer muamele grmesine izin verilemeyebilmesi bir kuraldlk yani anomali midir? Tr
lerin kendi indeki bireyler aras kyaslama problemleri trler aras kyaslamlarn karsnda
nemini yitiriyor mu?

( .. ) Burada bazlar insanlara dier insanlara gre sonsuz deer veren teolojik bir gre sahip ol
duumuzu syleyebilirler. Fakat toplam deeri maksimum hale getiren bir teolojik gr baz
insanlarn dier insanlar iin kurban edilmesini yasaklamayacaktr. Bazlarnn dierleri iin
kurban edilmesi net bir kazan getirmeyecei gibi net bir kayp da oluturmayacaktr. Her in
sann yaamna eit deer veren bir teolojik gr sadece toplam deerin drlmesini kabul
ermediinden (yaplan her eylemin toplam deere katkda bulunmas ve katkda bulunmayan
eylemlerin dlanmas art), bir insann baka biri iin feda edilmesine izin verecektir. Daha n
ce bahsedilenlere benzer aldatc vastalar kullanmadan (rnein, sonsuz deer verilen amalar
iin endeksli ifadeler kullanmak ya da baz amalara daha fazla deer vermek gibi ) , 2. staty
ifade eden grlerin teolojik olarak kabul edilmesi mmkn grlmemektedir. Bu da, daha
nce ifade ettiimiz "teolojik" ve "yan snrlama" gibi kavramlarn ahlaki grn olas yap
larna zarar vermedii grn desteklemektedir.

ahlaki "nrlamalar ve devlet 83

<la insanlar kurban edebileceini savunmaktadr. Biz de, insanlarn,


baka bir gezegenden olup da geliim psikologlarmzn tespit etmi ol
duu tm ahlaki gelime safhalarn daha ocukluklarnda geirmi
olan varlklarla karlatmz tasavvur edebiliriz. Bu varlklar, hepsi
nin, birbirini takip eden ve her biri bir sonrakine gemek iin gerekli
olan 1 4 farkl safhaya girdiklerini sylyorlar. Fakat bize, (ilkel oldu
umuz iin) bu sonraki safhalarn kapsamn ve ne anlama geldiini
aklayamyorlar. Bizim kendilerinin iyilii iin ya da en azndan yk
sek kapasitelerinin korunmas iin kurban edilebileceimizi iddia edi
yorlar. Bu gerei imdi ahlaki olgunlua ulam olduklar iin gr
dklerini, bizim ahlaki gelimemizin en st dzeyi olan ocukluklarn
da gremediklerini ifade ediyorlar. (Byle b_ir hikaye belki de bize, her
biri bir sonrakinin n koulu olan bir dizi gelime safhasnn bir sre
sonra gelimeden ziyade ktlemeye neden olabileceini hatrlatyor.
Bunakla ulamak i_in nceki safhalar gemek gerektiini sylemek
bunaklk iin iyi bir uneri olmaz. ) Ahlaki grlerimiz, bu varlklarn
yksek kapasiteleri ve ahlaki deerleri iin feda edilmemize izin verir
mi? Yanlgya dp hata yaptmz kabul etsek de, bu karar, bizden
farkl bu tr ahlaki otoritelerin varln incelemenin epistemoloj ik et
kilerinden kolayca ayrlamaz. ( Bu dier varlklarn aslnda hangi gr
savunduunu bilsek bile benzer bir etki ortaya kar.)
Ortadaki 2. statde yer alan varlklar kurban edilebilirler. Fa
kat, ayn seviyedeki veya alt seviyedeki varlklar iin deil. Eer hibir
zaman hiyeraride kendilerinden daha yii)<sekte bulunan varlklarla
karlamaz, bunlar tanmaz ve bunlarla temas kurmazlar ise, o za man gerekten karlatklar ve zerinde dndkleri her durum iin
kendilerini en st dzeyde greceklerdir. Bu da, herhangi bir ama
dorultusunda kurban edilmelerini yasaklayan mutlak bir yan snrla
ma gibi olacaktr. ki birbirinden ok farkl ahlak teorisi, yani insanla
r 2. statye koyan elitist hiyerarik teori ve mutlak yan snrlama te
orisi, insanlarn gerek hayatlarnda karlatklar olaylara tamamen
ayn ahlaki hkmleri getirmekte ve vardmz (hemen hemen) tm
ahlaki hkmlere eit deer vermektedir. ( " Hemen hemen", nk biz

84 birinci ksm - nc blm

farazi durumlarla ilgili hkmler veriyoruz ve bunlar baka bir geze


genden gelen doast varlklar da ihtiva edebilir.) Bu, olas verilerin
tmne eit deer veren iki alternatif teoriden oluan bir filozof gr
deildir. Ya da, eitli aldatmalarla, bir yan snrlama grnn bir
maksimizasyon gr formuna dntrlebilecei iddias deildir.
Bundan ziyade, iki alternatif teori, eldeki tm verileri, yani imdiye ka
dar karlatmz olaylarla ilgili verileri dikkate alr, fakat dier bir
takm farazi durumlarda byk farkllklar gsterir.
Hangi teoriye inanacamza karar vermekte zorlanrsak ar
tc olmaz. nk imdiye kadar bu durumlar hakknda dnmek zo
runda kalmadk. Bunlar grlerimizi ekillendirmi olan durumlar
deildir. Fakat szkonusu meseleler sadece daha stn varlklarn bizi
kurban edip edemeyecekleri ile ilgili deildir. Ayrca ne yapmamz ge
rektii ile de ilgilidir. nk eer bu eit deiik varlklar var ise, bil
diimiz kadaryla, elitist hiyerarik gr paralanp " Kant" yan s
nrlama grne dnmez. Bir insan arkadalarndan birini kendi
veya baka bir arkadann menfaati iin kurban edemez, fakat bu ar
kadan daha yksek seviyedeki bir varlk iin kurban edebilir mi?
(Yksek seviyedeki varlklarn kendi menfaatleri iin bizi kurban edip
edemeyecekleri meselesi i le de ilgileneceiz.)
SINIRLAMALARIN DAYANAGI NEDR?
Bu tr iorular bize pratik problemler olarak bask yapmaz, fakat bizi
ahlaki grlerimizin temelleri ile ilgili nemli konular ele almaya
zorlar: ncelikle bizim ahlaki grmz bir yan snrlama gr m
dr ya da daha karmak hiyerarik yapnn bir gr mdr; ve ikin
ci olarak, insanlarn tam olarak hangi zellikleri nedeniyle birbirleriy
le olan ilikilerine ahlaki snrlamalar getirilmektedir? Ayrca bu zel
liklerin neden bu snrlamalarla balantl olduunu anlamak istiyo
ruz. (Ve belki de, bu zelliklerimize hayvanlarn sahip olmasn ya da
bu derecede yksek bir oranda sahip olmasn istemiyoruz. ) Baka in
sanlarn kendisine kar davranlarnn snrlanmasna neden olan ki
iye ait zelliklerin deerli zellikler olmas gerekir. Bylesine deerli

ahlaki snrlamalar ve devlet 8 5

bir eyin bu zelliklerin arasndan neden ktn baka trl nasl an


larz? (Bu doal varsaymn daha fazla incelenmesi gerekir.)
Ahlaki snrlamalarla ilintili, bireyi birey yapan zellikler gele
neksel olarak yle ifade edilmektedir: Duygulu ve bilinli; rasyonel
(ani Uyarclara verilen tepkilerle ilgisi olmayan soyut kavramlar kul
lanabilme); zgr iradeye sahip olma; ahlaki ilkelerle davrann yn
lendirebilen ve karlkl olarak davranlarna snrlama getirebilen bir
ahlaki temsilci olmak; bir ruha sahip olmak. Bu nosyonlarn ne anlam
lar tad, bu zelliklerin insanlarda var olup olmad ya da sadece
insanlarda m olduu ile ilgili sorular bir yana brakalm ve bunlarn
yerine dierlerine getirilen ahlaki snrlamalar ile olan ilikilerine gz
atalm. Listedeki en sonuncuyu bir yana brakrsak, bunlarn her biri
nkoul balantya ekil vermekte yetersiz kalyor gibi grnmektedir.
Niin bir varln ok zeki olmas, ngrl olmas ya da ortalamann
stnde bir IQ'ya sahi.p olmas, ona olan davranlarmzn snrlan
,
mas iin bir sebep tekil etsin ki? Bizden daha zeki olan varlklarn,
szkonusu biz olunca kendilerini snrlamama hakk olabilir mi? Ya
da, bu zeka farkllnn snr nedir? Eer bir varlk, alternatifler ara
sndan kendi bana tercihte bulunabiliyorsa, bunu byle yapmasna
izin verilebilir mi? zerk tercihler iyi tabiatl mdr? Eer bir varlk
zerk bir tercihi sadece bir kez yapabilseydi (rnein, zel bir durum
da dondurma eitleri arasndan) ve bunu hemen unutsayd, onun ter
cihte bulunmasna izin verilmesi iin gl sebepler olabilir miydi?
Bakalaryla birlikte davranlara karlkl kura.fa bal snrlamalar
getirmek zere anlaabilen bir varln olmas, onun snrlar dikkate
alabilecei anlamna gelir. Fakat hangi snrlarn alnmas gerektiini
ya da hangi snrlarn konmas gerektiini gstermez.
Listedeki zelliklerin bireysel olarak gerekli ve belki de mte
rek olarak yeterli olduu bir M mdahale deikenine ihtiya bulun
maktadr (en azndan M'yi elde etmek iin neyin ilave edilmesine ge
rek olduunu grebi lmeliyiz). Ve bu M deikeninin herhangi birine
yaplacak davrana getirilen ahlaki snrlamalarla ak ve inandrc
bir balants bulunmaktadr. Ayn zamanda, M'nin altnda, dier-

86 birinci ksm nc blm

!erinin neden rasyonellik, zgr irade ve ahlaki temsilci zerinde yo


unlatn grebilecek bir pozisyonda olmalyz. Bu kiisel zellikler
sadece M'nin nemli paralar ve M'ye giden nemli vastalar olursa,
bu i daha kolay olacaktr.
Rasyonellik, zgr irade ve ahlaki temsilcilii bireysel olarak ve
ayr ayr olarak ele almakla hakszlk etmi olmadk m? Ayrca, ne
mi son derece ak olan bir eye katkda bulunmuyorlar m: hayat iin
uzun vadeli planlar formle edebilen, kendisi iin formle ettii soyut
ilkeler veya dnceleri baz alarak fikir yrtebilen ve karar verebilen
ve bylece sadece ani uyarclarn oyunca olmayan bir varlk ve ken
disi ya da bakalar iin uygun bir hayatla ilgili baz ilkeler veya du
rumlara bal olarak kendi davrann snrlayabilen vs. bir varlk. Fa
kat bu, listelediimiz kiisel zellikleri ayor. Uzun vadeli planlama ve
belli kurallar ynlendiren genel bir hayat kavram ve bunlarn temeli
ni oluturan kiisel zellik arasnda teorik bir ayrm yapabiliriz.
nk bir varlk bu kiisel zellie sahip olabilir fakat ayn zaman
da bunun iine hayatnn genel bir anlay ve buna ne ilave edebilece
i asndan faaliyet gstermesini engelleyen bir bariyer koymu olabi
lir. O halde, ilave bir zellik olarak tercih ettii genel bir anlaya ba
l olarak hayatn dzenleme ve ynlendirme kabiliyetini de ekleyelim.
Byle bir genel anlay ve buna gre nasl davranacamz bilmek,
kendimiz ve bizim gibi varlklar iin formle ettiimiz amalar asn
dan "nemlidir. Hepimiz hafza kayb hastalna yakalansak ve her ak
am yattmzda nceki gn olanlar unutsak, ne kadar farkl olaca
mz (ve bize kar meru olarak kabul edilen davranlarn ne kadar
farkl olacan) dnn. Herhangi biri kazara her gn bir nceki gn
brakt yerden gne balasa bile, yine de baka birinin trnde bir
hayat srdryor olmayacaktr. Hayat baka bir hayatla paralel ola
cak fakat herhangi bir ekilde btnlemeyecektir.
Kiinin tm yaamnn (veya nemli blmlerinin) bir resmini
oluturmak ve srdrmek istedii yaamn genel bir anlayna gre
hareket etmekle ilgili olan bu ilave yetenein ahlaki nemi nedir? Ba
ka birinin kendi hayatn ekillendirmesine neden mdahale edilme-

ahlaki snrlamalar ve devlet 87

sin ? (Ve aktif olarak yaamlarn ekillendiremeyip d glere bal


olarak hareket edenlerin durumu ne olacak ? ) Herhangi birinin yaa
mak istedii bir yaam rneiyle karlaabilecei de sylenebilir. Biri
sinin byle bir eyle karlamayaca nceden kestirilemeyeceine g
re, baka birinin kendi hayat anlaynn peinde olmasna izin vermek
size kalmtr. Onun rneinden renebilirsiniz. Bu ihtiyatl argman
yetersiz grnyor.
Yantn, pek akla gelmeyen ve zor bir nosyon olan hayatn an
lam nosyonuyla ilikili olduunu dnyorum. Bir bireyin hayatn
herhangi bir genel plana gre ekillendirmesi, hayatna verdii kendi
anlamdr; sadece hayatna byle ekil verebilme kapasitesine sahip
olan bir bireyin anlaml bir hayat olabilir ya_ da anlaml bir hayat iin
mcadele edebilir. Bu nosyonu tatmin edici bir ekilde daha da detay
landrp ak hale getirebileceimizi dnsek bile bir ok zor soruyla
karlarz. Bir hayat ekillendirme kapasitesi, anlaml bir hayata sa
hip olma (bu hayat elde etmek iin mcadele etme) kapasitesi olmas
m demektir? (Ahlaki adan, bir ruha sahip olmak demek, hayatna
anlam kazandrmak iin mcadele edebilmek mi demektir ? ) Hayatla
rn ekillendiren insanlara nasl davranacamz konusunda snrla
malara neden gerek duyulmaktadr? Belli davran kalplar, onlarn
anlaml hayatlara sahip olmalar ile badamyor mu? Ve byle olsa
da, anlaml hayatlar neden yok edilmesin ki? Ya da, faydac teori iin
de "anlamll" mutlulukla neden deitirmeyelim ve dnyadaki in
sanlarn toplam "anlamllk" seviyesini maksi;num dzeye kartma
yalm? Ya da bir hayatn anlamll nosyonu ahlakbilime farkl bir bi
imde mi giriyor? unu belirtmeliyiz ki, bu nosyon, " byledir ve by
le olmaldr" ifadeleri arasndaki fark arasnda bir kpr oluturuyor
izlenimi brakyor; her iki taraf da uygun ekilde destekliyor gibi g
rnyor. rnein, bir kiinin belli ekillerde hareket ettiinde hayatn
anlamsz kldn gsterdiimizi farzedelim. Bu farazi mi yoksa kate
gorik bir emir kipi mi olur? u soruya yant vermeye gerek kalr m:
"Fakat benim hayatm niye anlamsz olmasn ki?" Ya da, farzedelim
ki, bakalarna kar belli bir ekilde hareket etmek kiinin kendi ha-

88 birinci ksm - nc blm

yatnn anlamszln gsteriyor. Pragmatik bir elikiye benzeyen bu


durum, en azndan, tm dier insanlara kar yaplan davranlardaki
yan snrlamalarn bir 2. stat sonucuna neden olmaz m? Bunlarla ve
ilgili konularla baka bir sefer boumay umuyorum.
BREYC ANARST
Ahlaki yan snrlamalarn insanlarn birbirlerine nasl davranabilecei
ni kstlamas grnn temelini oluturan ?nemli konular aratr
dk. imdi zel koruma projesine dnebiliriz; Bir zel koruma sistemi,
bir koruyucu birim bir corafi blgede egemen olduu zaman bile,
devletin yerini dolduramyor gibi grnyor. Aka grlyor ki, bl
gesindeki herkes iin, devletin yapt gibi bir koruma getirmiyor ve
akas, bir devlet iin gerekli olan g kullanm konusunda tekelle
meye sahip bir izlenim brakmyor ya da bu konuda bir talepte bulu
nuyor gibi grnmyor. Daha nce de belirttiimiz gibi, akas, mi
nimal bir devleti, hatta, ultra-minimal bir devleti bile oluturmuyor.
Bir blgedeki egemen koruyucu birim veya dernein bir devlet
olmakta aka yetersiz kalmas, bireyci anaristin devletle ilgili ika
yetinin odan oluturmaktadr. nk bireys;J anariste gre, devlet,
bir blgedeki g kullanmn tekeline ald ve bu tekelini ihlal eden
dierlerini cezalandrd zaman ve bazlarn dierlerinin korunmas
iin para demeye zorlayarak herkes iin korunma salad zaman,
insaritara nasl davranlaca konusundaki snrlamalar ihlal etmi
oluyor. Bu sebeple, devletin tabiat itibaryla ahlaka aykr olduu so
nucuna varyor. Devlet baz durumlarda bakalarnn haklarn ihlal
edenlerin cezalandrlmasn meru olarak kabul ediyor, zira kendisi de
ihlallerde bulunuyor. O zaman nasl oluyor da, haklar ihlal edilen di
er saldrgan olmayan bireylerin zel olarak zor kullanarak hak ara
malarn yasaklama hakkn kendinde buluyor? Adaleti zel olarak
gerekletirmeye alan bir kii, devletin ceza verdii zaman ihlal et
medii hangi hakk ihlal ediyor?
Bir grup insan kendilerini devlet olarak ilan eder ve ceza verme
ye ve bakalarn!:! ayn eyi yapmasn yasaklamaya balarsa, onlarn

ohlakl snrlomalar ve devlet 89

ihlal et meyip dierlerinin ihlal ettii bir hak var mdr? Hangi hakla
devlet ve devletin memurlar g kullanma ve tekelleme konusunda
tek hakka (ya da imtiyaza) sahip olduunu iddia edebilir? Eer adale
ti kendisi gerekletirmeye alan kii kimsenin hakkn ihlal etmiyor
sa, o zaman bu kiiyi eylemlerinden (devlet memurlarnn da yapt
eylemler) dolay cezalandrmak, onun haklarn ihlal etmek ve dolay
syla ahlaki yan snrlamalar ihlal etmek anlamna gelir. O zaman, bu
gre gre, g kullanmnn tekelletirilmesi, tpk devfetin zorunlu
vergi uygulamas yoluyla yeniden paylatrma yapmas gibi ahlaka ay
krdr. Kendi ileriyle megul olan barsever insanlar kimsenin hakk
n ihlal etmiyorlar. Bir bakas iin para demekten kanmak baka
larnn haklarn ihlal etmek anlamna gelmez. Bu nedenle, (argman
yle devam ediyor) eer devlet herhangi birini baka birinin korun
masna katkda buhmmad iin tehdit ediyorsa, (kendisi veya me
murlar ) o kiinin haklarn ihlal ediyor demektir. Onu, bir vatanda
tarafndan yapldnda onun haklarnn ihlali olacak bir eyle tehdit
etmekle ahlaki snrlamalar ihlal ediyorlar.
Bir devlet olarak alglanabilecek bir eye ulamak iin, ( 1 ) zel
koruyucu birimler sisteminden ultra-minimal bir devletin nasl ortaya
ktn; ve (2) ultra-minimal devletin minimal devlet haline nasl d
ntn, onu minimal devlet haline getiren koruyucu hizmetlerin
genelletirilmesi iin "yeniden datm" nasl ortaya kardn gs
termemiz gerekir. Minimal devletin ahlaki adan meru olduunu, ah
laka aykr olmadn gstermek iin ( 1 ) ve (2)rdeki bu geilerin her
birinin ahlaki olarak meru olduunu da gstermemiz gerekir. Bu a
lmann Birinci Blm'nn geri kalan ksmnda bu geilerin her bi
rinin nasl ortaya ktn ve ahlaki adan izin verilebilir olduunu
gsteriyoruz. zel koruyucu birimlerden ultra-minimal bir devlete
olan ilk geiin kimsenin haklarn ihlal etmeyen ahlaki adan izin ve
rilebilir rtl bir sre iinde olacan dnyoruz. kinci olarak,
ultra-minimal bir devletten minimal bir devlete olan geiin ahlaki a
dan olmas gerektii kansndayz. Bu zel bir "yeniden datm" ge
rektirse de, insanlarn, herkes iin koruyucu hizmetler salamadan ult-

90 birinci ksm - nc blm

ra-minimal devlet iinde tekel oluturmasna ahlaki adan izin verile


mez. Ultra-minimal bir devleti iletenler ahlaki adan minimal devle
ti oluturmak zorundadrlar. O halde, Birinci Ksm'n geri katan ks
m, minimal devletin geerliliini ortaya koymaya alyor. kinci K
sm' da, minimal devletten daha gl ve kapsaml hibir devletin me
ru veya hakl gsterilemeyeceini iddia ediyoruz. Bu nedenle, Birinci
Ksm mazur gsterilebilecek her eyi mazur gsteriyor. nc K
sm'da, kinci Ksm' da vardmz sonucun zc bir sonu olmad
n, hakl olmasnn yannda ilham verici olduunu tartyoruz.

DRDNC BLM
Yasaklama, Tazminat ve Risk

BAGIMSIZLAR VE EGEMEN KORUYUCU BRM


ir koruyucu birim ile ilikide olan byk bir insan grubunun iine
bu koruyucu birim ile ilikisi olmayan kk bir grubun karm
olduunu varsayalm. Bu bir ka bamsz (belki de sadece bir), bera
ber veya bireysel olarak, birimin mterileri de dahil ol ak zere bir
kiiye veya herkese kar kendi haklarn kendileri korurlar. Eer Ame
rika' daki kzlderililer topraklarn terk etmeye zorlanmasalard ve
bunlardan bazlar evrelerinde yeni yerleenlerin oluturduu toplu
ma katlmay reddetselerdi, bu durum ortaya kabilirdi. Locke, hi
kimsenin sivil topluma girmeye zorlanamayaca grndedir; ou
insan girmek de istese, bazlar tabiat halinin zgrl iinde kalma
y tercih edebilirler. 1
Koruyucu birim ve yeleri bu konuyu nasl zebilirler? Misil
leme ve cezalandrma haklarn uygulamaktan vazgemeyi kabul etme-

Bunu, Kant'n u gryle kyaslayn: "Herkes baka birine kar, toplumun hukuk sistemine
girmeye zorlamak iin iddet vastalar kullanabilir." The metaphysical Elements of]ustice, ev.
John Ladd (lndianapolis: Bobbs-Merrill, 1965) 44. Kesim; ve bkz. 6. Blm'de yaptmz ila
ve tartma.

92 birinci ksm drdnc blm


-

mi olan herkesin mlklerine girmelerini yasaklayarak, kendilerini,


aralarnda bulunan bamszlardan izole etmeyi deneyebilirler. O za
man, koruyucu dernein egemen olduu corafi blge dahili ve harici
snrlar olan bir svire peyniri dilimine benzeyebilir. * Fakat bu du
rum bamszlarla olan ilikilerde ciddi problemler ortaya karabilir.
nk bu bamszlarn elinde, snrn tesine misilleme yapmalarn
mmkn klabilecek aralar ya da baka birinin arazisinin iinden ge
meden kendilerine ktlk yapanlara ulaabilmelerini salayacak he
likopterler* * vs. olabi lir.
Bamszlar corafi olarak izole etmek yerine (ya da buna ilave
olarak), misilleme, cezalandrma ve tazmin etme haklarn doru kul
lanmamalarndan dolay cezalandrma yoluna gidilebilir. Bir bams
zn, haklarn bildii gibi ve durumun gereklerini grd gibi savun
masna izin verilir; daha sonra koruyucu dernein yeleri onun yanl
bir hareket yapp yapmadn ya da ar tepki gsterip gstermedii()

Bir bireyin kuatlmas olasl, btn yollarn ve caddelerin zel mlkiyette olabileceini ve
kamunun kullanmna ak olamayabileceini dnen liberteryen teori iin bir problem tekil
etmektedir. Bir kii baka bir kiiyi, onun arazisinin etrafndaki araziyi satn alp ona geebil
mesi iin hi bir olanak tanmayarak kapana kstrabilir. Birey!t komu mlk sahiplerinden ge
i veya k izni almadan gememesi veya arazilerine girmemesi gerektiini sylemek de so
runu zmez. k haklarn satn almay ihmal eden bireyin tek bir yerde kapal kalmaya
mahkum edilmesine olanak veren bir sistemin arzu edilebilirlii meselesini bir yana braksak
bile, her ne kadar kt niyetli ve zengin bir dman tarafndan (belki de blgedeki dzenli ge
'_
i cretlerinin tm haklarna sahip olan bir irketin sahibi) cezalandrlmasn gerektiren her
hangi bir su ilemi olmasa da, "nereye l<acak? " sorusu cevapsz kalr. Hangi edbirleri alr
larsa alsnlar, herkes, yeterince geni alar kullanan dmanlar tarafndan kuatlabilir. Liber
teryen eorinin yeterlilii, helikopter gibi kiinin birinin arazisine girmeden hava sahasnn ze
rinden geerek baka bir yere ulamasn salayan eknolojik aralarn mevcudiyetine bal ola
maz. Bu konuyu Yedinci Bln'de transfer ve takas koullarn incelerken ele alacaz.

( ) Baka telafi yollar kalmayan bir kii, eer demeyi reddediyorsa ya da cezalandrlmasna izin
vermiyorsa, kendisine denmesi gerekeni almak ya da hak ettii eyi vermek iin baka birinin
arazisine izinsiz girebilir. A borlu olup da borcunu demedii takdirde, B, A'nn czdannda
ki mlkiyet haklarna dokunarak ya da A bunu yapmay reddettiinde czdannn kapan
aarak A'nn haklarn ihlal etmiyor. A borcunu demelidir. B, aksi takdirde yapmaya hakk ol
mad eyleri yapabilir. Bu yzden, Ponia'nn, Shylock'un Antonio'nun yarn kilo etini alma
ya hakk olduunu fakat kannn bir damlasn bile dkemeyeceini savunurken ortaya koydu
u nank, hayatn kurtarabilmesi iin Shylock'un Hristiyan olmas ve sahip olduu mlkle
rini datmas artn koyarak sergiledii ibirlii srasndaki merhanei kadar yapmacktr.

yasaklama, tazminat ve risk 93

i kontrol eder. Ancak ve ancak byle bir ey yapmsa, onu cezalan


drma ya da tazminat alma yoluna gidebilirler. 2
Fakat bamszn haksz ve adaletsiz misillemesine maruz kal
m olan kii, sadece zarar grm olmayp ciddi bir ekilde yaralan
m ve hatta ldrlm olabilir. Harekete gemek iin beklenmesi mi
gerekir? Tabii ki, bamsz kiinin haklarn hatal bir ekilde savunma
olasl bulunmaktadr. Bu durum, koruyucu dernein, mterisinin
onun haklarn ihlal edip etmediini belirleyene kadar onu durdurma
sn hakl gstermek iin yeterli bir gereke olur. Bu, mterileri savun
mann meru bir yolu olmaz m? 3 nsanlar, ncelikle hakkn aramak
iin belli bir prosedr takip etmeden bir mterisini cezalandran her
kesi (sonradan bunu yapmakta hakl olduklar ortaya ksa da) ceza
landracan ilan ederek mterilerine koruma salayan birimlerle i
yapmay tercih etmeyecek mi? Birisine ktlk yapt ispatlanmadan
ceza grmesine izin vermeyeceini ilan etmek kiinin haklarndan sa
ylmaz m? Bir koruyucu birim bu ilann yerine getirmek ve suunu
tespit etmek iin kullanlan herhangi bir yntemi tespit etmek zere bir
temsilci tayin edemez mi? (Bakalarna zarar verme kapasitesinden
yoksun olan ve dierlerinin bu ilann kapsam dnda tuttuu bir kii
grlm mdr ? ) Farzedelim ki, ceza verme sreci iindeki bir ba
msz, koruyucu birime yolundan ekilmesini, zira mtersnin ceza
landrlmay hak ettiini, onu cezalandrma hakk bulunduunu, kim
senin haklarn ihlal etmediini ve koruyucu birimin bunu bilmemesi
nin kendi hatas olmadn sylyor. Bu durumda b'i rim, mdahale et
mekten kanmal mdr? Ayn ekilde, bamsz kii, dier kiinin, ce2

Rothbard bu alternatifi destekliyor gibi grnyor: " Farzedelim ki Jones'un sulu olduuna ka
ni olan Smith, mahkemeye gitmek yerine kanunu kendi elleriyle uygulamak istiyor. O zaman ne
olur? Bu kendi iinde meru olabilir ve bir su olarak ceza grmeyebilir. nk zgr bir top
lumda hibir mahkeme veya birimin, savunma iin g kullanma konusunda herhangi bir bi
reyden daha fazla hakk yoktur. Fakat, o zaman Smith, Jones'un kar mahkemesinin ve yarg
lamasnn neticesine katlanmak zorunda kalacakrr ve eer Jones masum bulunursa kendisi su

lu olarak cezaya maruz kalmak durumunda olacaktr." Power and Market (Menlo Park, Calif.:
lnstiute for Humane Sudies ine., 1 970) s. 197, n. 3
u sempozyuma da baknz: "Is Govemmen Necessary?" The Personalist, Bahar 1971.

94 birinci ksm - drdnc blm

zalandrlmaktan korunma abas iine girmemesini talep edebilir mi?


Ve eer bir koruyucu birim mterisini cezalandran bir bamsz,
mterisinin bu kiinin haklarn ihlal edip etmediini dikkatt: alma
dan cezalandrmaya alrsa, o zaman, bamsz kiinin kendine ko
ruyucu birime kar koruma hakk ortaya kmaz m? Bu sorulara ce
vap vermek ve egemen bir koruyucu birimin bamszlara kar nasl
hareket edebileceine karar vermek iin, bir tabiat hali iindeki yn
temsel haklarn ve riskli faaliyetlere gelen yasaklamalarn ve ayrca,
zellikle dierlerinin haklarn savunma haklar da dahil olmak zere,
haklarn korunmas ile ilgili ilkelerin hangi bilgileri kapsadnn ahla
ki statsn aratrmamz gerekmektedir. Doal-haklar gelenei iin
zor saylabilecek bu konulara imdi deinebiliriz.
YASAKLAMA VE TAZMNAT
Bir bireyin etrafndaki ahlaki olan iindeki bir blgeyi bir izgi evre
ler. Locke'a gre bu izgi, bir bireyin dierlerinin eylemlerini snrla
yan doal haklar ile belirlenir. Locke ile ayn fikirde olmayanlar, bu
izginin pozisyonunu ve eklini baka faktrlerin belirledii grn
dedir. 4 Her halkarda u soru ortaya kar: Dierlerinin erevelenmi
blgenin snrn amas ya da tecavz etmesi yasak mdr ya da snr
geilen bir kiiye tazminat verilmesi artyla bu tr eylemlerde bulun
ma haklar var mdr? Bu blmn byk bir ksmnda bu soruya ce
vap bulmaya alacaz. Diyelim ki bir sistem bir kiinin herhangi bir
eylemde bulunmasn yasaklyor. Bu yasaklamay getirmek iin de, ki
inin yapt eyleme bir ceza ya da bu eylemden dolay zarar gren ki
iler iin tazminat verme zorunluluu getiriyor. * Bir eyin, bir kiinin
zararn telafi edebilmesi iin bu kiinin eyleme maruz kalmadan n
ceki durumundan daha kt olmamas gerekir. Y'nin A eyleminden
4

Tabii haklar teorilerinin altndan kalkmas gereken ilgili konular Erving Goffmann'n Relations

in Pub/ic (New York: Basic Books, 1 971) adl eserinin 2 ve 4. Blmleri.


( ) Bir eylemi yasaklamak ya da men etmek iin yeterli olan bu art zaruri deildir. Bir eylem, bu
eyleme maruz kalanlarn zararlarnn tam olarak telafi edilmesini gerektirmeden de yasaklana
bilir. Buradaki amacmz yasaklama veya men etmenin genel bir muhasebesini yapmak deildir.

yasaklama, tazminat ve risk 9 5

dolay X'in urad zarar, eer X tazminat aldnda eylemden nce


ki durumundan daha kt bir durumda kalmyorsa, telafi olmu de
mektir. (ktisatlarn terminolojisinde, Y'nin eyleminden dolay X'in
urad zarar, Y eylem yapmam olsayd X'in durumu ile ald taz
minattan sonraki durumunu gsteren eriler birbirleriyle ayn olduu
zaman, telafi olmu demektir. ) * Hi utanmadan, X'in eylemden nce
ki haliyle tazminatn denmesinden sonraki halinin karlatrlmasn
daki genel problemleri gz ard ediyorum. Baz zel problemleri de
gz ard ediyorum. Eer, eylemin olduu srada X'in durumu ktye
gidiyordu ise (ya da iyiye) o zaman onun yneldii yerin tazminat ne
ye gre hesaplanacak? X'in durumu bir sonraki gn eylem olmasa da
ktleecek olsa idi, durum deiir miydi? Y'nin .eylemlerinden dolay
X'e verilen tazminat X'in bu eylemlere verebilecei en iyi tepkiyi dik
kate alyor mu? Eer X:l!lararlarn azaltmak iin dier faaliyetlerini ve
kymetlerini tekrar dzenleyerek tepki verirse (ya da bu zararlar d'
k tutmak iin nceden tedbir almsa ), bu durum Y'nin deyecei
tazminat azaltr m? Ayn ekilde, eer X, Y'nin yaptklar ile ba ede
bilmek iin faaliyetlerini yeniden dzenlemek gibi bir teebbste bu
lunmazsa, Y, X'in tm zararlarn karlamak zorunda mdr? X'in
asndan bakldnda, byle bir davran irrasyoneldir; fakat, Y'nin
X'in tm zararn karlamas art getirilmesi durumunda, X, kendi
yetrsizliinden dolay eski durumuna gelemeyecektir. Byle bir art
getirilirse Y, demesi gereken tazminat, X'in kendini duruma adapte
edip zararn snrlayabilecei miktara indirebilir. Dneme kabilinden,
X'in alaca mantkl tedbirleri ve ayarlayaca faaliyetleri dikkate
alan baka bir telafi grn benimseyeceiz. Bu faaliyetler X'i
( Y'nin eylemlerine gre) belli bir I farkszlk erisine yerletirir; Y'nin
grevi X'in l'daki durumu ile orijinal durumu arasndaki farka eit bir
miktarla X'in mevcut durumunu ykseltmektir. Y'nin verecei tazmi
nat, mantkl ve erdemli bir ekilde davranan X'in zararn karlaya1

( " ) Bir insann iki durumunun farksz olduunu hangi zamana gre belirleyeceiz? Tazminatn
dendii zaman m (zaman yaralar iyiletirdii iin snr ihlallerini tevik eder) yoksa eylemin
yapld zaman m?

96 birinci ksm - drdnc blm

cak kadar olmaldr. (Bu telafi yaps ara bir lekte fayda lmn
kullanmaktadr. )
NEDEN YASAKLAMA?
Bir insann, kendi rzas olmadan baka biri tarafndan yapldnda s
rlarn etkileyecek eyleri kendisinin yapmay tercih edebileceini d
nyorum. (Bunlardan bazlar kendisinin yapmas imkansz olan
eyler olabilir.) Ayrca, baka birine bu eyleri kendisine yapmas iin
izin vermi olabilir ( kendisinin yapmas imkansz olan eyler de dahil
olmak zere) . Gnll rza, snrlar geilere aar. Elbette ki, Locke,
u grte olacaktr: Dierlerinin, senin iznin olmasna ramen sana
yapamayacaklar eyler bulunmaktadr; yani senin kendine yapmaya
hakkn olmayan eyler. 5 Locke, senin izin vermenin, bakalarnn seni
ldrmelerini ahlaki adan balanabilir klmadn, zira senin ken
dini ldrme hakknn olmadn savunacaktr. Benim paternalist ol
mayan pozisyonum ise, herhangi birinin, nc bir tarafn bunu yap
mamas veya buna izin vermemesine ynelik bir mecburiyete sahip ol
mad mddete, kendisine istediini yapabilecei grndedir. Bu
durumun, bu blmn geri kalan iin herhangi bir zorlua neden ol
mayaca grndeyim. Brakn ayn fikirde olmayanlar grm
zn bu pozisyonun ele ald eylemlerle snrl olduunu dnsnler;
biz beraberce, blc ve u anda bizim amzdan ilgisiz bu konuyu
blmlere ayrdktan sonra, devam edebiliriz.
Halen ilgilenmekte olduumuz konuyu iki tezat soru snrla
maktadr:
1 . Eer kurbanlarnn zararlar karlanyorsa, bir eylem, neden izin
verilmek yerine yasaklansn?
2. ncelikle etkilenen tarafn rzas alnmadan yaplan tm ahlaki s-

Eer Locke zel paternalist snrlamalara izin verseydi, o zaman belki de bir kii meru olarak
baka bir kiiye, kendine yapamayaca bir eyi yapma izni veya hakk verebilir; rnein, ken
dine byle bir ey yapmaya hakk olmasa da, bir doktora, doktorun en iyi hkmne gre ken
disini tedavi erme hakkn verebilir.

yasaklama, taminat ve risk 97

nr ihlalleri neden yasaklanmyor? nceden rzas alnmadan her


hangi birinin snrnn geilmesine nasl izin verilir.6

lk sorumuz ok geni kapsaml. nk, A eylemlerine tazminat


dendii takdirde izin veren bir sistem, en azndan Ny yapp da tazmi
nat dememeyi yasaklamaldr. Bu konuyu biraz daha daraltmak iin
takdir edilen tazminat almak iin kolay vastalar bulunduunu varsa
yalm.7 Kimin demekle ykml olduu bilinirse tazminat kolay al
nr. Fakat bir bakasnn snrn geenler bazen kendilerini belli etme
den kaarlar. Bir kurban iin sadece tazminat art getirmek (tespit edil
dikten, yakalandktan ve suu ispatlandktan sonra) herhangi birini bir
eylemden caydrmak iin yeterli olmayabilir. Niin devaml olarak yap
tnn yannda kar kalmas iin ve tazminat demeden kazanmak iin
aba gstermesin ki ? Yakalanp sulu bulunduunda tespit, tutuklama
ve yarglama masraflarn demek zorunda kalaca dorudur. Belki de
bu olas ilave maliyetler onu'caydrmak iin yeterli olacaktr. Fakat, ol
mayabilir de. Bu durumda bedelini demeden belli eylemlerde bulun
may yasaklamak, bedel demeyi reddedenlere ya da belli snrlar ge
ip de kendilerini ifa etmeyenlere cezalar getirmek yoluna gidilebilir.
CEZALANDIRMA LE LGL CEZA VE
CAYDIRMA TEORLER
Bir k iinin bir snr geme seenei eylemden elde edilen G kazancnn
bir (1 p) ans tekil eder. Burada p bu kiinin yakalanma olasl ve
-

Bu sorular ve sonraki tartmamz bu kitabn Birinci Ksm'nn bal altnda yaynlanm olan
bir ubat 1972 taslak eserden alnarak tekrarlanmtr. Bundan bamsz olarak Guido Calabresi
ve A. Douglas Melamed, burada belinilen benzer sorulan ve konulan tanmtr: "Propeny Ru

les, Liability Rules, and lnalienability," Haroard law Review, 85, no. 6 (Nisan 1 972), 089-1 128.
rnein, her bir kiinin net servetlerinin merkezi bir bilgisayarda kaydedildiini ve her birinin
kendilerine kar getirilen her trl iddiay karlayacak nakitleri bulunduunu farzedelim. (Bu
son varsaym gevettiimiz zaman ne kadar ilgin problemler kacan daha sonra greceiz.)
Satlar fiyatn satcnn bakiyesine ilave edilmesini ve satn alann bakiyesinden drlmesini
ihtiva eder. Bir kiinin hesabndan kurbannn hesabna bir miktar transfer edilmesi ynnde bu
kii aleyhine bir hkm verilir; demeyi reddetme olasl yoktur. Bu konudan bahsediyoruz
nk sorumuzu keskinletirmek istiyoruz. Bilgisayarl sistemi nermek bir yana.

98 birinci ksm - drdnc blm

dolaysyla eyleminden dolay ortaya kan eitli maliyetleri karla


mas olasldr. Bu maliyetler arasnda ncelikle gayri meru yollarla
elde edilen kazanlar arasnda kalan transfer edilebilen eylerin lrurba
na tazminat olarak geri verilmesi bulunmaktadr. Buna C diyeceiz.
Ayrca, eylemi gerekletirmenin sonucunda elde edilen tanmaz men
faat de tamamen, hibir ey brakmamacasna, karlkl olarak denge
lenecei iin, imdi bahsedeceimiz husus iinde bunu dikkate almaya
caz. Dier maliyetler tutuklanmak, yarglanmak gibi psikoloj ik, sos
yal ve duygusal maliyetler ( bunlara D diyeceiz) ve kiinin tazminat
demekten kurtulma abasna girmesi yznden demek zorunda kal
d tutuklanma ve yarglanma srelerinin finansal maliyetleridir
( bunlara E diyeceiz) . Eer bir snr gemenin beklenen maliyetleri
beklenen kazantan az ise, yani, eer p X (C + D + E), (1 p) X G'den
az ise, caydrclk olasl azalr. (Mamafih, bir kii, yapaca daha iyi
bir ey var ise, yani daha byk fayda getirecek bir seenek bulunu
yorsa, bir snr gemekten kanabilir. ) 1
Yakalanmak mmknse ve yakalanma durumunda karlala
cak yaptrm zayfsa, bylesi sulardan caydrmak iin ek cezalar gere
kebilir. (Tazminat demekten kanmak da yasaklanm olacaktr.)
Bu tr deerlendirmeler, kiiye verilebilecek ceza iin bir st s
nr belirleyen cezalandrma teorileri iin zorluklar ortaya karmakta
dr. Bu teorilere gre, H, verilen zararn bykl; r (O ile 1 arasnda
bir rakam ), kiinin H'deki sorumluluu olursa; hakedilen ceza, yani R,
rxH olacaktr. (Burada H'nin gerekte verilen mi, yoksa verilmek iste
nilmi olan zarar m, ya da bu ikisinin bir fonksiyonu mu, ya da bu de
erlendirmenin durumdan duruma deiip deimedii sorusunu g
zard ediyoruz. ) * Dierleri r=l olduunu bilirlerse, R'nin de H'ye eit
olduunu bileceklerdir. Zarar verecek bir hareketi yapmay dnen
-

( ) Cezann, uygulanmasna neden olan hareketin yanllna karlk gelen bir ynnn olup ol
mad sorusunu da gzard ediyoruz. Cezann bir ekilde sua tam karlk gelmesini neren ce
zalandrma teorileri bir ikilemle kar karya kalmaktalar. Ceza, ya suun yanllna tam
orantl olmaz ve bylelikle ram yaptrm uygulanmam olur, ya da suun yanllna tamamen
karlk gelir ve o zaman da meru deildir.

yasaklama, tazminat ve risk 99

bir kii, ( 1 -p)'lik bir G kazanm olasl ve p kadar (C+D+E+R) de


me olaslyla kar karyadr. Her zaman olmasa bile, ou zaman
snr gemekten elde edilen kazan dier kiilere yklenen maliyete
ok yakn olacaktr; yani R, G'ye ok yakn olacaktr. Fakat, p ya da
R ufak ise, o zaman, px(C+D+E+R), ( 1 -pxG)'den daha kk olabilir
ve bu da caydrcl ortadan kaldrr. *
Cezalandrma teorisi , caydrcln kusurlarna izin veren bir iz
lenim brakmaktadr. Caydrclk kuramclar, kendileri baka bir te
oriye sahip olsalar (istemeden de olsa), cezalandrma yanllarnn bu
konu ile ilgili kvranmalarn zevkle izleyecek bir konumda olurlard.
Fakat, " bir suun cezasnn o suun ilenmesini caydracak lde mi
nimal olmas gerektii," bu suun ne kadarnn caydrlaca bize sy
lenmeden, bu konuyla ilgili hibir rehberlik salanamaz. Eer ilenen
suun tamam caydrlp. su ortadan kaldrlacaksa, cezann ar oran
da yksek olmas beklenir. Eer suun sadece bir blm caydrlacak
sa ve bylece hi ceza verlmemesi durumundakinden daha az su i
lenmesi salanacaksa, verilen ceza ar derecede dk olacak ve sfr
caydrcla neden olacaktr. Ama ve ceza bunlarn arasnda ne gibi
bir yerde olabilir? Faydac trdeki caydrclk kuramclar, bir su iin
P cezasn en dk noktada belirlemeyi (gibi bir eyi) ne;eceklerdir.
Bu noktada, sua verilecek P'den byk herhangi bir ceza, ilave ceza
artyla caydrlan sularn ( potansiyel) kurbanlarna dene kyasla
cezann getirdiinden daha fazla ilave mutsuzlua neden olacaktr.
Bu faydac neri, bir sulunun cezalandrlmasnn kendisine ge
tirdii mutsuzluu, bir suun kurbanna getirdii mutsuzlukla eitle
mektedir. Sosyal anlamda elverili bir durumu hesaplarken iki mutsuz
lua ayn deeri vermektedir. Bundan dolay, faydac gre sahip
olanlar, bir sua verilen cezann arttrlmasn reddetmektedirler. Oysa,
( ) (C+D+E+R)'nin, kiinin dierine zarar verdikten sonra geldii kazanl duruma deil, ilk duru
muna kyasla olan zararn ltn unutmayalm. Burada, ykletilen maliyetin C+D+2E+R
(ikinci E, arama ve yakalama birimleri iin sonusuz bir aba nedeniyle maliyet yaratm olmak
tan dolay hak edilmektedir) olmasnn gerekip gerekmedii, ya da (C+D+E+R)'deki R'nin bu
ikinci E'yi ierip iermedii sorularn gzard ediyoruz.

100 birinci ksm - drdnc blm

daha fazla ceza grenlerin mutsuzluunu ve sua maruz kalanlarn,


caydrdklarnn ve cezadan kurtardklarnn, mutsuzluunu azalttn
dan az da olsa daha ok arttrd mddete, daha fazla ceza verilme
si, (cezalandrma st snrnn olduka altnda) daha fazla su ilenme
sini caydrc bir zellie sahip olur. (Faydaclk yanllar, en azndan,
her zaman toplam mutsuzluu, yani kurbanlarn mutsuzluunu mini
mize eden seenei eit olarak maksimize eden iki ceza miktar arasn
da m seim yapar.
Bu tuhaf gre kar rnekler oluturmak okuyucuya kalyor.
Faydac caydrclk teorisi, grnd kadaryla bu neticeden ancak
ceza gren tarafn mutsuzluuna daha az nem vererek kanabilmek
tedir. Eer kii, farkl bireylerin mutluluuna ( mutsuzluuna) gereken
nemi vermede bu tr mtalaalar kullanrken bile nasl devam edece
i konusunda aknla dmese, bu dnlebilirdi. Dier taraftan,
cezalandrma kuramclarnn, bir sulunun mutluluunun, kurbannn
mutluluundan daha nemsiz olduunu syleme mecburiyetleri yok
tur. nk bu kii, uygun cezay belirlemeyi, herhangi bir mutluluk
deerlendirmesi ya da tahsisi olarak grmez.
Cezalandrma teorisini kendini savunma ije ilgili baz konular
la ilikilendirebiliriz. Cezalandrma teorisine gre, hak edilen ceza
rxH'dir. Burada H, (verilen ya da niyetlenilen) zararn miktarn, r ise
kiinin H'ye sebep olmadaki sorumluluk derecesini gstermektedir. Bir
kurbana verilen zararn beklenen deerinin H'ye eit olduunu varsa
yacaz. (Bu durum sadece kiinin niyetleri onun objektif durumuna
uymad durumlarda gereklemez. ) O zaman bir orant kural, H'yi
yapana kar kendini savunmak iin verilen zararn st snrn belirler.
( ) ada hkmetlerin cezalar paraya dntrp bunlar eitli hkmet faaliyetlerinin fi
nansman iin kullanma olaslndan da sz etmemiz gerekir. Belki de harcanacak baz kay
naklar, tazminata ilave olarak getirilecek ilave cezalarla temin edilecektir. Tutuklanan kiilerin
iledii sulara maruz kalan insanlarn tam olarak zararlar tam olarak karlandndan, geri
kalan fonlarn (zellikle cezalandrma teorisinin uygulanmas sonucu temin edilenler) yakala
namayan sulularn kurbanlarnn zararlarn karlamak zere kullanlp kullanlmamas ge
rektii ak deildir. Belki de koruyucu bir birim, bu fonlar, hizmetlerinin fiyatn drmek
iin kullanabilir.

yasaklama, tazminat

ve

risk 101

Mazur grlebilecek savunmaya ynelik zararn bykln st s


nrn H'nin f fonksiyonu olarak ortaya koyar. Bu da H'ye bal ola
rak deiir. (H ne kadar bykse, f{H) o kadar byk olur.) Ya
f{H)>H, ya da en azndan f{H) >I H. Dikkat edilirse bu orant kural,
r soru luluunun derecesinden bahsetmektedir. r, eylemde bulunann
sebep olaca zarardan sorumlu olup olmadn gstermektedir. Bu
bakmdan, kendini savunmann st snrn r x H'nin bir fonksiyonu
olarak belirleyen bir orant kuralndan farkllk gsterir. Burada ikinci
olarak verilen kural u hkme varmamza neden olur: Dier tm et
kenlerin eit olmas artyla, herhangi bir kii, r'si sfrdan byk olan
herhangi birine kar kendini savunmak iin g kullanabilir.
Burada verdiimiz yap, yle bir durumu qrtaya koymaktadr:
Herhangi bir kii, kendini savunurken, saldrgann hak ettii cezay ve
rebilir (bu r x H' dir. ) Ohalde kiinin H zararn verene kar kendini
savunmak iin kullanabileei st snr f{H) + rxH' dir. Kendini savu
nurken f{H) 'ye ilave olarak bir A miktar ilave edildii zaman daha
sonra verilebilecek ceza bu miktara bal olarak dnlr ve rxH-A
olur. r=O iken, f{H)+rxH, f{H) 'ye der. Son olarak, kiinin kendini sa
vunurken bir saldry bertaraf etmek iin gerekli olandan daha fazla
sn yapmasn engelleyen bir kural olacaktr. Eer gerekli olan ey
f{H)+rxH ise, bir geri ekilme vazifesi szkonusu olacaktr.
TAKAS MENFAATLERNN PAYLAILMASI
Sorduumuz iki sorunun ilkine dnelim. Eer tam tazminat veriliyor
sa, herhangi bir snr geiine neden izin verilmez? Tam tazminat, eer
dier kii snr gememise, kurban igal edebilecei en yksek fark
szlk erisinde muhafaza eder. Bu nedenle, tam tazminatn denmesi
halinde tm snr geilerine izin veren bir sistem, hakk satn alan ki
i iin en uygun szleme erisindeki8 bir noktada bir snrn geilme
si ile ilgili nceden tm anlamalarn yaplmasn art koyan bir siste
me denktir. Eer bana bir ey yapabilme hakkn elde etmek iin n do8

Bkz. Peter Newman, The Theory of Exchange (Englewood Cliffs, N.J.: Prentice-Hall, 1 965) 3.
Blm.

102 birinci ksm - drdnci blJm

lar demek istiyorsanz ve m dolar kabul edebileceim en dk n ik


tar ise (m dolardan daha azn almak beni daha dk bir farkszlk e
risine yerleti rir), o zaman, n m olmas halinde karlkl omrak
avantaj l bir menfaat elde etmemiz olasl bulunmaktadr. n dolar ve
m dolar snrlar arasnda nasl bir fiyat beli rlenecektir? Buna, kabul
edilebilir dzeyde adil ve haka bir fiyat teorisine sahip deilsek, yant
veremeyiz. Gerekten de, btn takaslarn szleme erisindeki taraf
lardan birinin tercih ettii bir noktada yer almas ve takas menfaatle
rinin sadece bir tarafa katkda bulunmasn salanmas iin hibir te
den sunulamamtr. Tam tazminatn denmesi artyla snr geiine
izin verilmesi, gnll takas menfaatlerinin haksz ve keyfi bir ekilde
paylatrlmasyla ilgili problem iin bir "zm" getirir. *
Byle bir sistemin mallarn datmn nastl saladn dnn.
Sahibine tazminat demek artyla herkes bir mala el koyup bu maln sa
hibi olduunu iddia edebilir. Eer birka ki! birden bir mal istiyorsa, bu
mala ilk el koyan maln sahibi olur. Ta ki bu kiiye tam tazminat de
yecek baka biri ortaya kana kadar.9 Eer belli bir mal birka kii bir
den isterse, maln ilk sahibine ne kadar tazminat verilmelidir? Bu talebin
farknda olan bir mal sahibi, maln piyasa fiyatna gre bir deer biebi
lir ve bylece daha az elde ederek daha dk bir farkszlk erisine yer
letirilebilir. (Piyasalarn bulunduu yerlerde piyasa fiyat, bir satcnn
kabul edecei en dk fiyat deil midir? Burada piyasa mevcut olur
mu?) Bu karmak art cmlecii kombinasyonlar, belki de bir mal sa
hibinin tercihlerini dierlerinin arzular ve demek istedikleri fiyatlarla
ilgili bildiklerinden kurtarma konusunda baarl olabilirdi. Fakat imdi
ye kadar hi kimse gerekli kombinasyonlar tam olarak ortaya koyama9

Komisyoncunun daha genel rol ile ilgili olarak bkz. Armen Alchian ve W.R. Ailen, University
Economics, ikinci bask (Belmont, Calif.: Wadsworth, 1967), s. 29-37, 40.

( ) Herhangi bir kii, bir eyi retken bir sre iinde bir kaynak olarak kullanmak ve bir eye de
bir sre iinde yan etki olarak zarar vermek arasndaki fark ayrt ederek tam tazminatn ho
grld sahay ksmen snrlama arzusu iine girebili Ekonomik takas menfaatlerini blme
meselesi nedeniyle, tam tazminatn denmesi, ikinci durumda hogryle karlanabilir ve ilk
durumda piyasa fiyatlar arzu edilebilir. Bu yaklam ie yaramayacaktr, nk plkler de fi.
yat belirlenebilen ve piyasaya srlebilen kaynaklardr.

vasaklama, azmina ve risk 103

d . ... ifa sistem, bir snr geii iin denen tazminat, nceden izin iin bir
grme yaplm olmas durumunda ulalm olabilecek olan fiyatla
eit tuttuu takdirde adaletsiz olma sulamasndan kurtulamaz. (Bu taz

minata "piyasa tazminat" diyelim. Genellikle tam tazminattan daha faz


la tutacaktr. ) Elbette ki, bu fiyat belirlemenin en iyi yntemi, grme
lerin gereklemesine izin vermek ve sonularn beklemektir. Bunun d
ndaki herhangi bir yntem yanl ve inanlmaz lde hatal olur.
KORKU VE YASAKLAMA
Takas fiyatnn hakkaniyeti ile ilgili grlere ilave olarak, tazminatn
denmesi durumunda tm eylemlere serbeste izin verilmesine kar
kan dier grler bir ok ynyle en ilgi ekici olanlardr. Eer baz za
rarlarn telafisi yok ise, bunlarn, tazminatn denmesi halinde izin ve( ) Benzer bir problem, iktisatlarn takas ile ilgili yaptklar genel aklamada ortaya kmaktadr.
Daha nceki grlere gre, kiilerin karlkl olarak takas enikleri mallar arasnda eitlik ol

mas gerekirdi. Aksi takdir1e, bir tarafn zarar edecei dnlrd. Buna karlk olarak ikti

satlar, karlkl olarak avantajl bir takasn sadece zt tercihleri gerektirdiini ifade etmekte
dirler. Eer bir kii, baka bir kiinin maln kendi malna tercih ederse ve ayn ekilde, dier ki
i bu kiinin maln kendi malna tercih ederse, bu takas her ikisinin de menfaatine olur. Malla
r birbirine denk olmasa da, iki taraf da zarar etmez. Bu duruma, zt tercihlerin gerekli olmad
dnlerek itiraz edilebilir (takaslarn iki mala da ilgisiz kalan taraflar arasnda olup olama
yaca, ya da her bir kiinin kark olmayan kark olana tercih ettii ve her birinin iki kar
k olmayan edince ilgisiz kald durumlarda iki malla ilgili benzer tercihlere ve benzer edin
ere sahip olan iki kii arasnda avantajl bir ekilde yer alp almayaca ile ilgili sorular bir ke
nara braklsa bile). rnein, tarafl beyzbol transferlerinde, bir takm bir oyuncusunu daha
deersiz bir oyuncuyla takas eder. Bunda ama, ald oyuncuyu ba'a bir takmdaki daha de
erli baka bir oyuncu ile takas edebilmektir. Bu takm, ikinci oyuncunun nc oyuncu ile ta
kas edilebileceini bildiinden, ikinci oyuncuya sahip olmay birinci oyuncuya sahip olmaya ter
cih eder (bu oyuncu, takas yoluyla nc oyuncuyla deitirilebilmektedir). Bu nedenle, tak
mn ilk takas daha az tercih edilen bir ey iin olmamtr; ayn zamanda bu takas takm daha
duk bir farkszlk erisine de gtrmemitir. Genel ilke udur: Bir maln baka bir mala (ta
kas veya baka bir yolla) dntrlebileceini bilen bir kii, tercih olarak birinciye en az ikin
ci kadar deer verir. (Transformasyon maliyetlerini bir yana brakmak, sz konusu meseleyi et
kilemez.) Basit tarafl takaslar aklayan bu ilke, zt tercihli takaslarla ilgili daha nce yap
lan aklama ile tezat tekil etmektedir. nk bu ilke, bir kiinin, bakasnn malna sahip ol
may kendi malna sahip olmaya tercih etmemesi neticesini dourur. nk kendi mal baka
bir mala dntrlebilir ve bylece kendi malna en az dieri kadar deer bier.
Bu gln ortaya kard ve geliigzel incelemelerden zarar grmeyen ynlenmeleri
tm karmak ve sarmal art cmlecii gruplarn ihtiva eder.

ICllt llllt<I k11m dbrdUncU blm

lmsi politikas kapsam iinde olmas szkonusu olamaz. (Daha do


, tazminatn denmesi artyla izin verilebilir, fakat kimse tazmina11 deyemeyecei iin, sonuta izin verilmeyecektir. ) Bu zor meseleyi bir

yana braksak bile, yine de telafi edilebilen baz eylemler yasaklanabi


lir. Telafi edilebilen bu eylemlerin arasnda korkuya neden olanlar da
bulunmaktadr. Tazminat tam olarak alacamz bilsek bile bu eylem
lerin bize kar yaplmasndan korku duyarz. Y'nin birinin evinin
nnde kayarak kolunu krdn ve grd zararn karlnda dava
ap 2000 dolar aldn renen X, unu dnebilir: " Y ne kadar
ansl ki, bana byle bir ey geldi; 2000 dolar iin kolunu krmaya de
er; bu miktar grd zarar fazlasyla karlar. " Fakat, herhangi biri
gelip de X'e, "nmzdeki ay senin kolunu krabilirim ve eer bunu ya
parsam sana 2000 dolar tazminat veririm; fakat eer krmaktan vazge
ersem sana hibir ey vermem " derse, bu durumda X, ne kadar ok
para kazanacam diye mi dnr? Yoksa srekli endie iinde, duy
duu en ufak sesten irkilerek, ani bir saldrdan ya da zarardan korka
rak m dolamaya balar? Bu durum, saldrlar yasaklamak iin bir se
bep tekil eder mi? Saldrda bulunan bir kii neden kurbanna sadece
yapt saldrnn ve etkilerinin karln tazminat olarak deyemesin
de ayn zamanda herhangi bir saldry bekleyen kurbann hissettii tm
korkunun karln da desin? Fakat tazminatn denmesi halinde sal
drya izin veren genel bir sistem iinde yaayan bir kurbann korkusu
ona saldran kiiden kaynaklanmaz. O halde bu saldrgan neden bunun
iin tazminat desin ki? Ayrca, endie iinde yaayp da henz saldr
ya uramam dier insanlara kim tazminat deyecek?
Gerekletiinde tam tazminat alacamz bildiimiz halde baz
eylerden korkarz. Bu tr umumi endie ve korkuyu bertaraf etmek
maksadyla bu tr eylemler yasaklanm ve cezalar getirilmitir. (Elbet
te ki, bir eylemin yasaklanmas, o eylemin gereklemeyeceini garan
ti etmez ve ayn ekilde, insanlarn kendilerini emniyette hissetmesini
salamaz. Yasaklanm olmasna ramen saldr eylemlerinin sk sk ve
umulmadk zamanlarda gerekletii yerlerde insanlar hala korku iin
de yaarlar. ) Fakat btn snr ihlalleri bu korkuya neden olmaz. Eer

yasaklama, tazminat ve risk 10 5

arabamn nmzdeki ay elimden alnaca ve bunun iin ve arabasz


kalmann bana getirecei yklerden dolay tazminat denecei bana
sylense, nmzdeki ay sinirli, endieli ve korku iinde geirmem.
Bu durum, kiisel sularla bir ekilde kamuyu ilgilendiren sular
arasndaki farkn bir boyutunu ortaya koymaktadr. Kiisel sular, sa
dece zarar gren tarafa tazminat denmesi gereken sulardr. Tam ola
rak tazminat alacaklarn bilen kiiler bu eylemlerden korkmazlar. Ka
mu sular, insanlarn gerekletii takdirde tazminat alacaklarn bil
dikleri halde korktuklar sulardr. Kurbanlara korkularndan dolay en
byk tazminatn denecei nerilse dahi, baz insanlar (kurban duru
muna dmeyenler) korkularndan dolay tazminat alamayacaklardr.
Bu nedenle, bu snr ihlali eylemlerinin ortadan kaldrlmas iin meru
bir ilgi szkonusudur. nk bu eylemlerin gereklemesi durumunda,
herkesin bunlarn kendilerine zarar vereceine dair korkular artar.
Bu sonutan kanlabilir mi ? rnein, eer kurbanlara hemen
tazminat denseydi ve ayn zamanda sessiz kalmalar iin rvet veril
seydi, korkudaki bu art olmazd. Dierleri eylemin gerekletiinin far
kna varmayacakt, bylece de kendilerinin de ayn eyleme maruz kalma
olasln dnerek endieye kaplmayacaklard. Mesele, kiinin buna
izin veren bir sistem iinde yaadn bilmesinin bile endieye neden ola
cadr. Herhangi biri, konuyla ilgili btn raporlar susturulurken ba
na byle bir ey gelmesinin istatistiksel ihtimallerini nasl tahmin edebi
lir? Dolaysyla, bylesine suni bir durumda bile, bu tr eylemlere izin
veren bir sistemde, sadece eyleme maruz kalan kii zarar grmez. Gene
le yaylan korku, bu eylemlerin gereklemesi ve tasdik grmesini, sade
ce zarar veren ve zarar gren arasndaki kiisel bir mesele olarak klmaz.
(te yandan, eylem gerekletirildikten sonra kurbanlar tazminat ve
rvet aldklar iin ikayette bulunmayacaklarndan, kurbanlar tatmin
edici bir ekilde bu sulara yasaklama getirilmesi, szde kurban olma
yan sulara yasaklama getirmekle ilgili problemleri ortaya koyacaktr. ) *
( ) unu d a belirtmek gerekir ki, dierleri iin daha dk fayda getiren btn eylemler genel ola
rak yasaklanmayabilir. Bunu yasaklayp yasaklamama meselesinin ortaya kmas iin bile di
erlerinin haklarnn snrnn geilmi olmas gerekmektedir. Ayrca, snrlar ihlal edilen bir ki-

106 birinci ksm drdnc blm

Belirttiimiz gibi, kurbanlarna tazminat verilmesi artyla kor


k uyandran eylemlere izin veren bir sistemin asl kurban olmayan
potansiyel kurbanlarn korkular iin tazminat ngrmemesinTr bir
ma liyeti vardr. Eer herhangi biri, kendi isteiyle bir eylemde buluna
rnn ilan edip, sadece bu eylemin madurlarna deil, bu ilannn ne
ticesinde eyleme madur kalmadklar halde korku hissedenlere de taz
minat vereceini sylerse, sistemin bu kusuru giderilebilir mi? Bu, hi
kimsenin karlayamayaca kadar pahalya mal olacak bir eydir. Fa
kat bu durum, izin verilmesi halinde toplumun tmnn tazminat ala
mayaca genel bir korkuya neden olan snr ihlallerini yasaklamakla
ilgili argmanmzn dna kmaz m? Bu, iki sebepten dolay o kadar
kolay deildir. ncelikle, saldryla ilgili sabit olmayan bir endieye sa
hip olabilirler. Bunun sebebi, belli bir ilan duymu olmalar deil, sis
temin ilandan sonra bu saldrlara izin vermesidir. Ve byle bir ilan
duymam olmaktan endie duyarlar. Duymadklar bir ey iin tazmi
nat alamazlar ve bu eylemlerin sebep olduu korkudan dolay tazmi
nat iin mracaat etmezler. Fakat ilan duymadklar iin birinin kur
ban da olabilirler. Bu korkuya neden olan herhangi bir ilan yaplma
dna gre bunun tazminatn kim verecektir? Sylece argmanmz
bir seviye yukarda tekrarlanacaktr. Fakat unu da kabul etmek gere
kir ki, bu seviyede korkular ylesine zayf ve kymetsizdir ki, bu ilan
lar yasaklamay hakl klmaya yetmez. kinci olarak, daha nceki adil
takas ile ilgili tartmalarmza paralel olarak, byle bir ilan yapan bir
kiinin sadece tam tazminat deil ayn zamanda piyasa tazminat de
mesi art getirilebilir. Tam tazminat, yeterli bir miktar olmakla bera
ber, kiilerin eyleme maruz kaldktan sonra memnuniyetlerini ifade
edecekleri bir miktar olmaktan uzaktr. Piyasa tazminat ise, nceden
yaplan grme sonras rza gsterilen bir miktardr. Korku, geriye
bakldnda beklenen veya umulandan farkl bir grnm arz ettiininin nceden rzas alnmas artyla bu tr eylemlere izin veren bir sistemde korkuyla ilgili bu
tr grler yer bulmaz. Byle bir sistem iinde bir eye aptalca bir ekilde rza gstereceinden
endie duyan bir kimse, gnll aralar kullanarak (szlemeler vs.) byle bir ey yapmayaca
n garanti altna alr. ikinci olarak, dierlerinin kar eylemde bulunmasn engelleyecek makul
bir sebep bulunamaz.

yasaklama, tazminat ve risk 107

Jcn bu durumlarda, fiilen grmelere girilmedii takdirde piyasa taz


minatnn miktarn doru olarak belirlemek mmkn olmayacaktr.
Saldr gibi birtakm eylemleri yasaklamakla ilgili argmanmz,
saldrgan sadece saldrsnn etkilerinden dolay tazminat vermeye mec
bur etenin, saldrlar insanlar korkusuz klacak dzeyde caydrmaya
yeterli olmayaca varsaymna dayanmaktadr. Eer bu varsaym yan
lsa, korkudan kaynaklanan argman baarsz olur. (Dolaysyla, eli
mizde takas menfaatlerinin blnmesi argman kalr.) Belli eylemlere
getirilen yasaklamalarn ihlali durumunda (cezalandrma teorisine gre)
hak edilen cezann ayn ekilde bu eylemleri korku ve endieyi ortadan
kaldracak ekilde caydrp caydrmayacan merak edebiliriz. Eer
sulunun yakalanma ihtimali yksek ise ve ceza, korkulan bir alternatif
ise, bunu gerekleme ihtimali pek olmaz. nk ceza, korku duyulan
su eylemleri iin meru hale gelir. Bir eylemin sonucunda madur du
ruma denlerden (verilen cezadan) daha fazla menfaat temin edenler
iin bile bu durum pek zor uK' yaratmaz. Unutmayalm ki, bir cezalan
drma teorisine gre bir kiinin gayri meru yollardan elde ettii kazan
lar (grd cezann dnda kurbanlarna verdii tazminatlardan son
ra elinde bir ey kalyorsa) bertaraf edilir ya da dengelenir.
Belli eylemlere maruz kaldklarnda tam tazminat alacaklarn
bildikleri halde insanlarn bu eylemlerden korkmas, bizim bunlar ne
den yasakladmz aka ortaya koymaktadr. Argmanmz ok mu
faydacdr? Eer korkuya belli bir kii sebep olmuyora, bu durum, taz
minat demesi kaydyla bir eylemde bulunmasn yasaklamay nasl hak
l gsterebilir? Argmanmz, bir eylemin sadece etki ve sonularnn ya
saklamay belirleyebilecei doal varsaymna tezat tekil etmektedir.
Yasaklanmad takdirde ortaya kacak etki ve sonulara da odaklan
maktadr. Bir kez ifade edildii takdirde yaplmas gerektii aikardr, fa
kat doal varsaymdan bu ekilde bir sapmann ne kadar kapsaml ve
nemli etkilere neden olacann incelenmesi ok faydal olacaktr.
Bu durumda elimizde korkunun neden belli eylemlerle ilikili ol
duuna dair bir bilmece kalmaktadr. ncelikle, bir eylemin getirdii
etkilerden dolay tam olarak tazminat alacanz ve durumunuzun es-

108 birinci ksm - drdnc blm

kisinden daha kt olmayacan biliyorsanz, sizi korkutan ey ne ola


bilir ki? Daha kt bir duruma ya da daha dk bir farkszlk erisi
ne dmekten korkmuyorsunuzdur. Zira bu olmayacaktr. Beklenen
toplam paketi pozitif (herhangi birine kolunun krlabilecei ve bunun
karlnda tam tazminatn 500 dolar fazlasn alaca sylenmesi gibi)
olsa bile korku hissedilecektir. Problem, korkuyu ne kadar tazminatn
karlayacann belirlenmesi deil, beklenen toplam paketin arzulanan
dzeyde olmasna ramen korkunun neden mevcut olduudur. Korku
nun mevcut olmasnn sebebinin kiinin kendisine verilen zararn sade
ce krk bir kolla kalacandan emin olmamas ve bu snrlara uyulup
uyulmayacan bilmemesi olduu dnlebilir. Fakat ayn problem,
kiiye bana gelecek her eyin tazminatn alaca ya da ii salama al
mak iin bir kol krma makinesinin kullanlaca sylense bile ortaya
kacaktr. Bu tip garantiler verilen bir kii neden korksun ki? Arzula
nan dengeli bir toplam paketin bir paras olacaklarn bile bile insan
larn ne tr zararlardan kurtulduklarn b'ilmek istiyoruz. Korku global
bir his deildir. Btnle ilgili her eyi hesaba katan hkmlerden ba
msz olarak paketlerin blmlerine odaklanr. Tazmin edilebilen snr
ihlallerinin yasaklanmasna ynelik mevcut argmanmz, korku, endi
e, tedirginlik gibi hislerin global olmayan karakterine dayanmakta
dr. 10 Grlen zararlarn trlerini ortaya koyan bir yant, " fiziksel ac"
gibi sradan nosyonlardan ve "artlanmam saknma uyarclar" gibi
psikolojik teori nosyonlarndan elde edilebilir. (Fakat hemen, tazminat
denecei bilindii zaman sadece fiziksel zarar veya acdan korkulaca
ve endieyle karlanaca sonucuna varlmamaldr. Olay gerekle
tiinde tazminat denecei bilinse bile, insanlar aalanmaktan, utan
maktan, onur kaybna uramaktan, huzursuz olmaktan, vs. korkarlar.)
kinci olarak, bu tr korkularn, sosyal evrenin deiiklie uratlabi
len zelliklerine bal olup olmadn bilmemiz gerekir. Eer insanlar
belli eylemlerin geliigzel ve beklenmedik zamanlarda byk miktar10

Olayn belirsiz oluumu tarafndan iddetlendii gibi mi? Bkz. Martin Sclignn, .l., "llprr

dictable and Uncontrollable Aversive Events," Roben Brush, ed., Aversie Crdtwm .111.

Learning, Academic Press, 1971, s. 347-400, zellikle iV. Kesim.

yasaklama, tazminat ve risk 109

da icra edildii bir yerde yetitirilmise, bu eylemlerin gereklemesi ris


ki karsnda endie veya korku duyarlar myd ya da bu eylemleri nor
mal karlayp tolerans gsterebilirler miydi? (Eer endieleri umumi
bir gerginlik srasnda ortaya ktysa, bu endieleri tespit edip lmek
zor olurdu. ) nsanlarn genel olarak ne kadar tedirgin olduu nasl l
lebilir? Eer bylesine stresli bir ortamda yetien insanlar belli eylem
lere kar bir tolerans gelitiriyorlarsa ve ok az korku ve stres belirtisi
gsteriyorlarsa, belli eylemlerin neden yasaklandna dair (tazminat
dendii takdirde izin verilmesi dnda) derinlemesine bir aklama ge
tiremeyiz. Zira, bu eylemlerden dolay duyulan korkunun kendisi (ki
aklama buna dayanyor) derin bir olgu olamaz. 11
NEDEN HER ZAMAN YASAKLAMA GETRLEMEZ?
Umumi korkuya dayanan argman, tazminat denecei bilindii hal
de korkuya neden olan snr ihlallerinin yasaklanmasn hakl kar
maktadr. Dier bak alar u sonuta birlemektedir: tazminat
denmesi kaydyla snr ihlallerine izin veren bir sistem insanlar kul
lanlabilecek bir ara olarak grmektedir; bu ekilde kullanldklarn
ve planlarnn ve duygularnn keyfi olarak nlenebileceini bilmek in
sanlar iin bir maliyettir; baz zararlar tazmin edilemez; ve tazmi:. edi
lebilen zararlara gelince, eylemi gerekletiren kii, demesi gereken
taz"I'inatn kendi kapasitesinin stnde olduunu nasl bilebilir? ( By
le bir ihtimale kar tedbir alnabilir mi?) Bu grler, gnll takasn
menfaatlerinin haksz bir ekilde paylatrlmas ile ilgili olanlarla bir
letiinde, korkuya neden olmayanlar da dahil olmak zere dier tm
snr ihlallerinin yasaklanmasn hakl m karmaktadr? lk soru ile il
gili olarak bu blmn banda ortaya koyduumuz tartma -"Taz
minat denmesi halinde neden tm snr ihlallerine izin verilmesin? 11

Orta derinliin bir gerekesi, her ne kadar tm korkular olmasa da, herhangi bir sosyal ortam
da veya dierinde herhangi bir korkunun ortadan kaldrlabilir olmasna ynelik orta boyutta
olaslkla salanacaktr. unu belirtmeliyiz ki, sosyal ortamdaki bir deiiklikle baz zel korku
larn ortadan kaldrlamayacan kabul eden bir kii yine de bu korkularn sosyal politika ta
rafndan gz nne alnmak iin fazla irrasyonel olup olmadn merak edebilir. Her ne kadar
bedensel zarar korkusu gibi bir ey olmas durumunda bunu savunmak zor olsa da.

110 birinci ksm drdnc blm

bizi ikinci bir soruyu gndeme getirmeye yneltti- "Kurbann nceden


rza gstermemi olduu tm snr ihlalleri neden yasaklanmasn ? "
Kazara olanlar ve istenmeden yaplanlar da dahil olmak zere r
za gsterilmeden verilen tm zararlarn ceza kapsam iine alnmas in
sanlarn yaamna byk oranda risk ve gvensizlik getirir. nsanlar bir
eyi ne kadar iyi niyetle yaparlarsa yapsnlar, bunun sonucunda kazara
gerekleen eyler iin ceza grp grmeyeceklerinden emin olamaz
lar. 1 2 Birok kii, bunun da adil olmadn dnmektedir. imdilik bu
ilgin konular bir yana brakalm ve eylemi gerekletiren kiinin snr
ihlali olarak bildii davranlara temas edelim. nceden kurbanlarnn
rzasn alamam olanlar cezalandrlmamal mdr? i karmak hale
getiren ey, nceden rza almay engelleyen ya da bunu imkansz klan
baz faktrlerin mevcudiyetidir (kurbann kabul etmeyi reddetmesi d
ndaki faktrler) . Kimin kurban olaca ve bana tam olarak ne gele
cei bilinebilir, fakat geici bir sre onunla iletiim kurmak mmkn ol
mayabilir. Ya da herhangi biri veya bir bakasnn eylemin kurban ola
ca bilinebilir, fakat hangisinin olacan tespit etmek imkansz olabi
lir. Bu durumlarn hibirinde kurbanla anlama yapmak iin grme
de bulunmak mmkn deildir. Dier baz durumlarda bir anlamaya
varmak iin grme yapmak imkansz olmasa da ok pahalya mal
olabilir. Bilinen kurbanla iletiim kurulabilir, fakat bunun iin bu kii
ye bir beyin ameliyat yapmak, ya onu bir Afrika ormannda bulmu ol
mak ya da sessizlik veya i ilikilerinden uzak durma yemini ederek al
t aydr bir manastrda ekildii inzivay yarda kesmek gerekir.
Eylemin gereklemesinden sonra tazminat verilmesi artyla izin
verilebilecek her trl snr ihlali iin nceden rza almak imkansz ola
caktr ya da bununla ilgili grme yapmak ok pahalya mal olacaktr
(buna baz komplikasyonlarn, kazalarn, istem d eylemlerin, yanl12

Bkz. H. L. A. Hart'n makalesi: "Legal Responsibility and Excuses," Punishnent and Respm

sibility ii!'de (New York: Oxford University Press, 1968). 2. Blm. Bu maliyetlerin herh;:i
bir yere dmesi gerektii iin argman, ceza verilmesinden tazminat alnmasna geniletikcl.
Bu tr sorular iin, bkz. Walter Blum ve Harry Kalven, Jr., Public Law Perspectives m . l'r'<
te taw Problem: Auta Conpensation Plans (Baston: Little, Brown, 1965).

--

yosoklama, tazminat ve risk 111

--'--------

- - - - - -

tkla yaplan davranlarn gz ard edilmesi de dahildir). Fakat bunun


tersi olmaz. O zaman, eylemin gereklemesinden sonra tazminat veril
mesine kurbann rzas alnmadan hangi eylemlerde bulunulabilir. Da
ha nce tarif edildii ekilde korku uyandrc olanlar deil. * Bunu bi
raz daha daraltabilir miyiz? Tazminat denmesi kaydyla snr ihlali an
lamna gelen hangi korku yaratmayan faaliyetlere izin verilebilir? Kur
ban belirlemenin veya onunla iletiimde bulunmann imkansz olmas
ya da ok pahalya mal olmas arasndaki fark tam olarak ortaya koy
mak keyfi bir zellik tar. (Sadece verilen bir durumun hangisi olduu
nu bilmenin zor olmasndan deil. Eer bu grevi gerekletirmek iin
ABD'nin milli geliri kullanlsayd, ar ya da pahal m olurdu? ) Bu zel
yerde bir snr izmenin gerekesi ak deildir. Herhangi birinin bazen
tazminat karl snr ihlallerine izin vermek istemesinin sebebi (nce
den kurban belirlemek ya da onunla iletiim kurmak imkansz olduu
zaman) tahminen eylemin dourduu byk menfaatlerdir; buna deer,
yaplmas gerekir ve karl ahnr. Fakat bu tr sebepler bazen, nce
den belirleme ve iletiim mmkn olsa da eylemin getirdii byk men
faatlerden bile daha maliyetli olduu durumlarda mevcudiyetlerini ko
rurlar da. Karlkl grmelerin imkansz olduu durumlarda grl
d gibi, bu tr rza gsterilmemi eylemlerin yasaklanmas, bun\arn
getirdii menfaatlerden vazgeilmesi anlamna gelir. En verimli politika,
en az net menfaat getiren eylemleri bir yana brakan politikadr; eer
nceden anlamaya varmann maliyetleri sonradan yaplan tazminat
deme srecinin maliyetlerinden az da olsa daha fazla ise, nceden an
lama yapma art olmadan herkesin korkuya neden olmayan eylemler
de bulunmasna izin verir. (Kendisine eylemde bulunulan taraf hem taz
minat deme srecine hem de eylemin kendisine katlmasndan dolay
tazminat alr.) Fakat verimlilikle ilgili grlere gre, verilen tazminat,
takas menfaatleri sadece snr ihlalinde bulunann lehine olmayacak e
kilde tam tazminattan daha fazla da olsa, marjinal menfaatler iin ya( ) Eer azaltlan olaslk, korkuyu datrsa, olas bir neticeyi riske eden bir eylem korkuya neden
olmayabilir. Dier taraftan, bu neticenin gerekleecei kesin olarak bilinse korkuya neden ola
ca aikardr.

112 birinci k,.m drdnc blm

plan snr ihlallerinin cezalandrlmasn hakl karmakta yetersiz ka


lr. Daha nce bahsedilen, tazminat denmesi kaydyla snr ihlallerine
kar olan ilave grleri hatrlayn. Ancak ve ancak getirdii menfaat
ler "yeterince bykse" bu tr eylemlere izin verilmesi gerektiini sy
lemek, buna karar verecek bir sosyal mekanizmann olmamas nedeniy
le pek fazla ie yaramaz. Korku, takas menfaatlerinin bllmesi ve i
akdi maliyetleri dnldnde alanmz daralr. Fakat en son ve da
ha nce verilen meseleleri ieren kapsaml bir ilkeyi henz bulamad
mzdan dolay, detayl bir zme ulamaktan uzaktrlar.
RSK
Daha nce belirttiimiz gibi, riskli bir eylemin, herhangi bir kiiye kor
ku veya endie eklinde bir zarar verme olasl -ok azdr. Fakat bu
tr eylemlerden ok sayda gerekletii zaman kii korku duyabilir.
Her bir bireysel eylemin zarar verme olasl, endie iin gerekli sevi
yenin altnda yer alr. Fakat bu eylemler birletii zaman nemli bir za
rar olasl ortaya kar. Eer eitli eylemleri farkl insanlar yaparsa,
ortaya kan korkudan belirli bir kii sorumlu olmaz. Ne de korkunun
belli bir blmnden. Bahsettiimiz seviyeden dolay tek bir eylem
korkuya neden olmaz; ve daha kk bir eylem de korkuyu datmaz.
Daha nce belirttiimiz korku ile ilgili grlerimiz, bu tr faaliyetle
rin toplu olarak icrasn yasaklamak iin bir neden oluturmaktadr.
Fakat yeknn paralar herhangi bir kt sonu vermeden gerekle
ebileceine gre her bir eylemi yasaklamak ar kat olur. 13
Toplu olarak gerekleen bu eylemlerin hangi alt kmelerine
izin verileceine nasl karar verilecek? Her bir eylemin vergilendirilme
si, merkezi ya da birleik bir vergilendirme ve karar verme mekaniz
mas gerektirecektir. Ayn ey, hangi eylemlerin izin verilebilecek dere
cede deerli olduunun ve hangi eylemlerin yekn belli bir seviyenin
13

Risk unsuru tayan neticesi eer gerekten beklenirse korkuya neden olacak, korkuya nrdrn

olan benzer eylemlerin yekununun bir paras olabilecek, yekunun korkuya nedrn hJ> ln

d ka tane benzer eylemi ihtiva ettiine bal olan herhangi bir eyleme geirihrk hr yk
lama ile gerekten ok geni bir a atlm olacaktr.

yosaklama, tmlnat

ve

risk 113

altna drmek iin yasaklanacann sosyal olarak belirlenmesi iin


sylenebilir. rnein, madencilik veya tren kullanmnn izin verilmek
iin yeterince deerli olduuna karar verilebilir; her ne kadar her ikisi
de, oradan geen iin, yeterince deeri olmad iin yasaklanm olan,
tek bir mermi ve n sayda hazneden oluan mecburi Rus Ruleti kadar
risk getirse de. Tabiat halinde bu kararlar verecek ya da verme yetki
sine sahip merkezi veya birleik mekanizmann bulunmamasndan do
lay problemler bulunmaktadr. (Beinci Blm'de Herbert Hart'n
szde " hakkaniyet ilkesi "nin bu konuda yardmc olup olmadn tar
tyoruz. ) Eer herhangi bir grnmez el mekanizmasnn devreye gir
mesiyle tm durumlara ulalabilseydi problemler azalabilirdi. Fakat
bunu baarmak iin gerekli mekanizma henz tanmlanamamtr; ay
rca tabiat halinde byle bir mekanizmann nasl ortaya kabilecei
nin de gsterilmesi gerekir. (Burada, dier yerlerde olduu gibi, hangi
makro durumlarn ne tr grnmez el mekanizmalaryla retilebilece
ini gsteren bir teoriyi kullanmamz gerekmektedir.
Baka birinin snrnn ihlali riskini tayan eylemler, bir doal
haklar pozisyonu iin ciddi problemler getirmektedir. (Durumlarn e
itlilii, meseleleri daha da karmak hale getirmektedir: Hangi insanla
rn riske girecei ya da sadece birisine veya bir bakasna olaca bili
nebilir; zarar olasl tam olarak veya bir snr dahilinde bilinebilir, vs. )
Herhangi birinin haklarn ihlal eden bir zararn olma olaslnn ok
az olduunu empoze etmek de onun haklarnn ihlal edilmesi anlamna
m gelir? Tm zararlarn ortadan kaldrlmas olaslndan ziyade, bel
ki de ortadan kaldrma olasl ne kadar dkse zarar da o kadar id
detli olur. Burada kiinin gznde, hak ihlallerinin snrn belirleme y
nnde tm eylemler iin ayn olan bir deer canlanabilir; bir eylemin
herhangi biri iin beklenen zarar (yani, ona zarar gelme olaslnn o
zararn belli bir lsyle arpm) belirli bir deerden yksekse ya da
bu deere eitse, bu kiinin haklar ihlal ediliyor demektir. Fakat belirli
deerin bykl nedir? Bir insann doal haklarn ihlal eden en k
k eylemin meydana getirdii zarar m? Problemin bu ekilde ele aln
mas, herhangi birinden bir kuru, bir ine veya herhangi bir ey aln-

114 birinci ksm drdnc blm

masnn o kiinin haklarnn ihlali olduunu savunan bir gelenein _pek


iine yaramaz. Bu gelenek, kesinlikle gerekleecek eylemler iin dk
snrda bir zarar lt belirlemez. Doal haklar geleneinin hangT ola
slklarn bakalarna kabul edilmeyecek lde byk riskler empoze
ettiini ortaya koyacak izgiyi izebildii ilkeli bir yolu tasavvur etmek
zordur. Bu da doal haklar geleneinin bu durumlarda zerinde durdu
u snrlar nasl izdiini anlamann zor olduu anlamna geliyor. *
Eer henz hibir tabii hukuk teorisi riskli durumlarda insanla
rn doal haklarnn snrlarn izen kesin bir izgi belirlememi ise; ta
biat halinde durum ne olacaktr? Bakalarna kar bir snr ihlali riski
tayan herhangi bir eyleme bal olarak u olasl deerlendir
mekteyiz:
1. Herhangi bir snr ihlalinden dolay tazminat verilse ya da hibir s
nr ihlali olmad ortaya ksa bile bir eylem yasaklanabilir ve ce
zalandrlabilir.
2. Snrlar ihlal edilen insanlara tazminat verilmesi halinde eyleme
izin verilir.
3. Snr ihlalinin yapld ortaya ksn ya da kmasn, bir snr ihla
li tehlikesi yaayan herkese tazminat denmesi artyla eyleme izin
verilir.
( ) Herhangi biri, mantkl olarak, srekli deien olaslklarla balamann ve bir snr izilmesini
istemenin problemi yanl yorumlamak olduunu ve snrn herhangi bir konumunun keyfi ola
rak ortaya kmasn hemen garanti altna alacan dnebilir. Alternatif bir yntem de, ola
slklarla ilgili alanlara dik den durum deerlendirmeleri ile balamak ve bunlar teorik olarak
riskli eylemlerle ilgili sorulara bir cevap haline dntrmek olacaktr. iki farkl teori gelitirile
bilir. Teorilerden biri, bu konum keyfi bir grnm arz etmeyecek ekilde nerede bir snr izi
leceini belirleyebilir, nk her ne kadar bu snr olaslk boyutu iinde zel olmayan bir yere
gelse de, teorinin ele ald farkl boyularda ayrt edilir. Ya da dier bir reori, olaslk (veya bek
lenen deer ya da biru benzer) boyutta bir snr izilmesini gerektirmeyen riskli eylemler hak
knda karar vermek iin kriterler ortaya koyabilir. Bylece, izginin bir tarafnda olan eylemler
bir ekilde, dier tarafta olan eylemler ise bir baka ekilde ele alnr. Teoriyle ilgili durum de
erlendirmeleri, olaslkla boyutundan etkilenen eylemleri ayn ekilde ele almaz. Ayrca, eylem
leri, ayn snftanm gibi birim izginin ana blmlerine bir arada yerletirmez. Teorinin bir is
pat olarak ortaya koyduu deerlendirmeler, sadece soruyu farkl olarak ele almakta ve dolay
syla, bir eylem yasaklanrken daha yksek zarar beklentisi olan baka bir eyleme izin verilme
si sonucunu getirmektedir. Ne var ki, her iki tr iin de belli bir tatmin edici alternatif teori he
nz gelitirilmemitir.

yasaklama, taminat ve risk 115

nc alternatife gre, insanlar ikinciyi seebilir; snrlar ihlal


edilenlere tam olarak tazminat deyebilmek maksadyla ortaya kabi
lecek risk iin demelerini bir havuzda biriktirebilirler. nc alter
natif, belki de endie duyulduu ve bylece baka birinin korku duy
masna' neden olduu iin bu kiiye risk empoze etmek tazminat den
mesi gereken bir snr ihlali olarak grld takdirde mantkl bir al
ternatif halini alacaktr. * (Piyasada bu tr risklere gnll olarak ma
ruz kalan kiiler, risk geici olsun olmasn riskli ilerde altklar iin
daha yksek maalar alarak tazminata hak kazanm olurlar.)
Charles Fried, ksa bir sre nce, insanlarn birbirlerine " nor
mal" lm riskleri empoze etmelerine izin veren bir sistemi kabul et
meye hazr olduklarn ve bunu risk empoze edilmesini tamamen ya
saklayan bir sisteme tercih ettiklerini ifade etmitirY' Bu sistemde hi
kimse zellikle dezavantajl deildir. Her birinin karlar dorultusun
da bakalar zerinde riskli faaliyetler icra etme hakk vardr. Buna kar
lk, dierlerinin de ayn eyi kendilerine yapabilmelerini kabul eder.
Bakalarnn kendisine empoze etmek istedii bu riskler, kendi karla
r dorultusunda altna girmek stedii risklerdir. Bakalarna empoze
etmek istedii riskler iin de ayn ey geerlidir. Fakat yle bir dnya
da yayoruz ki, insanlar sk sk karlar iin bakalarna direkt olarak
kendilerine yaplmasn istemedikleri riskleri empoze etmek zorunda
kalrlar. Bu durum kendini zellikle ticarette gsterir. Fried'in argma
nn bir takas olarak ele alrsak baka bir alternatif ortaya kar: Ba
ka birine empoze edilen her bir snr ihlali riski iin kesin tazminat (yu
karda listelenen nc olaslk). Byle bir durum Fried'in daha b
yk hakkaniyet dorultusundaki risk havuzundan farkl olacaktr. te
yandan, demeleri fiilen yapma ve bakalarna empoze edilen gerek
riski ve uygun tazminat belirleme sreci anormal boyutta ilem mali14 An Anatomy of Values (Cambridge, Mass.: 1 larvard University press, 1970), 9. Blm.
( ) Eylemi gerekletiren kii, bu kiilere tazminat vermek yerine, riskin empoze edildii herkese bi
rer sakinletirici verip korku hissetmemelerini salarsa olur mu? Kendi kendilerini sakinletirse
ler ve bylece korku hissedip hissetmemeleri eylemi gerekletiren kiinin meselesi olmasa olur
mu? Bu konularda aydnlatc bir bilgi iin bkz. Ronald Coase, "The Problem of Social Coss",
Journal of Law and Economics, 1960, s. 1-44.

116 birinci ksm - drdnc blm

yeti getirecek gibi grnmektedir. Baz faydalar kolayca tasavvur edi


lebilir (rnein, her ay yaplan net demelerin merkezi olarak kaydnn
tutulmas gibi), fakat dzgn kamu aracnn olmamas nedeniyle bu i
anormal derecede zor olarak grlmektedir. Byk ilem maliyetleri
nin en adil alternatifi bile imkansz klmas nedeniyle, Fried'in risk ha
vuzu gibi baka alternatifler aranabilir. Bu alternatifler sabit kk
adaletsizlii ve byk adaletsizlik snflarn ihtiva eder. rnein, ken
dilerine empoze edilen geici lm risklerinden dolay len ocuklar,
riski empoze edenlerinkiyle kyaslandnda hibir menfaat elde etmez
ler. Her yetikinin ocukluunda bu riskleri yaam olmas ve her o
cuun yetikin olduktan sonra ayn riskleri baka ocuklara empoze
edebilecei gibi gerekler bu durumu hafifletmez.
Yalnzca riskleri gerekletirdii kiilere tazminat getiren bir sis
tem (yukarda listelenen ikinci olaslk) ok daha uygulanabilir olacak
tr ve riskin empoze edildii herkese tazminat getiren sistemden (yuka
rdaki nc olaslk) ok daha az ilem ve operasyon maliyeti ihtiva
edecektir. lm riskleri en g meseleleri oluturmaktadr. Zararn b
ykl nasl hesaplanabilir? Eer lm zarar tazmin edilemiyorsa, bir
sonraki en iyi alternatif, korku meselesini bir yana braksak bile, riskin
empoze edildii herkese tazminat demektir. Fakat her ne kadar len
kii dnldnde, akrabalara ya da hayr kurumlarna yaplan de
melerin, gsterili mezar tasarmlar yaplmasnn bir takm kusurlu
ynleri bulunsa da, bir birey, kurbanlarn yaknlarna lm sonras taz
minat demesi getiren bir sistemden menfaat elde edebilir. Saken bu
demeyle ilgili hakkn bu tr haklar satn alan bir irkete satabilir. Fi
yat, hakkn beklenen parasal deerinden fazla olmayacaktr (bu deme
nin olasl ile miktarn arpm); fiyatn ne kadar decei sanayideki
rekabetin derecesine, faiz oranna, vs. bal olacaktr. Byle bir sistem,
llen bir zaman iin herhangi bir kurbana tam bir tazminat vermeye
cektir; ve zarar grmeyen dierleri de haklarn satm olduklar iin
menfaat elde edeceklerdir. Fakat herkes bunu makul oranda tatmin edi
ci bir dzenleme olarak grebilir. (Daha nce demelerin bir havuzda
toplanmasnn ve nc olasln ikinciye dntrlmesinin bir yo-

yasaklama, tazminat ve risk 117

lunu tarif etmitik; burada ikinciyi ncye dntrmenin bir yolu


gsteriyoruz.) Bu sistem ayrca, bir bireye tazminat iin hakkn sa
tabilecei fiyat arttrmak ve tazminat kriterleriyle lld gibi haya
tnn parasal deerini arttrmak iin mali bir tevik salayacaktr. 15

TAZMNAT LKES
Tazminat denmesi halinde bir eyleme izin vermenin (yukardaki ikinci
ve nc alternatifler) riskli bir eylem iin onu yasaklamaktan daha
uygun olacann aikar olduu durumlarda bile, herhangi biri iin ya
saklanmas veya izin verilmesi konusu henz tam olarak zlememi
tir. nk baz insanlar ihtiya hasl olduunda gerekli tazminat de
mek iin yeterli fonlara sahip olmayacaktr. Bu insanlarn eylemde bu
lunmas yasaklanabilir mi? Bir eylemi tazminat deyebilecek konumda
olmayanlara yasaklamak, bu eylemi zarar grenlere tazminat denme
dii takdirde yasaklamaktan (yukardaki ikinci olaslk) farkl bir eydir.
nk ncekinde (fakat sonrakin'de deil) her ne kadar eylemi kimseye
zarar vermese ya da bir snr ihlali anlamnda gelmese de tazminat de
mek iin tedarikli olmayan kii eyleminden dolay cezalandrlabilir.
Riskleri karlamak iin yeterli kaynaklar ya da sigortas olma
dan bir eylemde bulunan kii bakalarnn haklarn ihlal mi ediyor
dur? Bakalarnn dt riski arttran anormal sayda eylem bulun
duundan, bu tr gizli olmayan eylemleri yasaklayan toplumlar zgr
bir toplum grnts vermemektedir. (rnein, insanlara zgrlk
varsaymndan yola kan ve bu arada da nceden belirlenmi ekiller
de sadece baka insanlara zarar vermeyen eylemlere izin verilen top
lumlar gibi.) Fakat insanlarn, ihtiya doduunda tazminat deyecek
durumda olmadklar dier insanlara risk empoze etmelerine nasl izin
verilebilir? Neden bazlar bakalarnn zgrlnn maliyetlerine
katlanmak zorunda kalsn? Fakat (mali olarak karlanamad ya da
15

Yaam yitirmenin karlnda denmesi gereken tazminatn miktarn belirlemeye ynelik kri
terlerle ilgili ekonomik olarak en olgun tartma E.J.Mishan'n u makalesinde bulunmaktadr:
"Evaluation of Life and Limb: A Theoretical Approach," Journa/ of Political Economy, 971,
s. 687-705.

118 birinci ksm - drdnc blm

ok riskli olduu iin) riskli eylemlerin yasaklanmas, bu tr yntem


ler ki mseye bir maliyet getirmese de, bireylerin eylem zgrln s
nrla maktadr. rnein, herhangi bir sara hastas kimseye zarar ver
l'dcn hayat boyunca araba kullanabilir. Bu kiinin araba srmesini
yasaklamak, dier insanlarn grd zararlar azaltmayabilir; ve her
kesin bildii gibi, azaltmyor da. (nceden hangi bireyin zararsz oldu
unu belirlemenin mmkn olmad dorudur fakat, yetersizliimizin
tm ykne neden katlanalm k i ? ) Otomobile baml toplumumuzda,
bakalarnn dt riski azaltmak iin herhangi birinin araba surme
sini yasaklamak o kiinin ciddi bir ekilde dezavantajl duruma dme
sine neden olur. Bu dezavantajlara are bulmak maliyetli olacaktr (bir
ofr tutmak ya da taksiye binmek gibi ) .
B u tr sebeplerden dolay herhangi bir faa1iyeti icra etmesi ya
saklanarak kendisine bir takm dezavantajlar getirilen bir kiiye tazmi
nat denmesi gerekip gerekmediini ele alalm. Balarna gelebilecek
risklerde azalma olacandan dolay menfaat elde edenler, davranla
r kstlanan dierlerinin zararlarn telafi etmek zorundadrlar. Byle
ifade edilse de kapsam ok genitir. Kendimi savunurken, benim ze
rimde Rus ruleti oynayan birisini durdurduum iin gerekten tazmi
nat demek zorunda mym? Eer herhangi biri bir mal retirken ok
riskli fakat verimli bir ilem kullanmak isterse, fabrikann civarnda
oturanlarn, bu kiinin szkonusu tehlikeli ilemi kullanmasna izin
verilmemesinden dolay doan zarar tazmin etme mecburiyetleri var
mdr? Elbette ki hayr.
Belki de kirlilik (baka insanlarn ev, giysi ve akcier gibi sahibi
olduklar eylerle, temiz ve gzel bir gkyz gibi sahip olmad fakat
menfaat elde ettii eylerin zerinde negatif etkilerde bulunulmas)
hakknda birka sz sylemek gerekir. Sadece sahip olunan eylere ya
plan etkilerden bahsedeceim. Herhangi birinin baka bir insann ml
k zerindeki gkyzn gri bir hale getirecek ekilde kirletmesi arzu
lanan bir ey deildir ve aada bahsedeceim eylerin dnda tutul
mamaktadr. Gkyznn grnn deitiren bir kiinin baka bi
rinin gzlerine etkide bulunduunu syleyerek ikinci tiir durumu birin-

yasaklama, tazminat ve risk 119

ciye dntrmeye almak pek fazla bir ey kazandrmaz. Bu notu ta


kip edenler eksik kalyor, zira ikinci tr durumu ele almamaktadrlar.
evreyi kirleten tm faaliyetlerin yasaklanmas ok fazla eyin
engellenmesi anlamna geldiine gre, bir toplum (sosyalist ya da kapi
talist) evre kirliliine neden olan hangi faaliyetlerin yasaklanp hangi
lerinin serbest braklacana nasl karar verilebilir? Belki de, maliyetle
ri iinde kirletme etkileri de dahil olmak zere, getirdii men(aatleri ma
liyetlerinden daha fazla olan kirletme faaliyetlerine izin vermelidir. Bu
net men(aatin en mantkl teorik testi, bu maliyetin kendini amorti edip
edemeyeceinin ve bundan men(aat elde edenlerin zarar grenlere yete
ri miktarda tazminat demek isteyip istemediinin tespit edilmesidir.
{Bu testte baarsz olan deerli herhangi bir faaliyeti benimseyen kiiler
buna yardm banda bulunabilirler). rnein, baz uak hizmetleri
havaalanlarnn etrafndaki evlerde grlt kirliliine neden olur. O ve
ya bu ekilde bu evlerin ekonomik deeri der {sat veya kira bedelle
ri, vs.). Ancak uak yolcularnn menfaatleri civardaki sakinlerin men
(aatlerinden daha bykse bu grltl ulam hizmeti devam edebilir.
Bir toplumun bir ekilde menfaatlerin maliyetlere ar basp basmad
n tespit etmesi gerekmektedir. kinci olarak, maliyetlerin nasl paylat
rlacana karar vermesi gerekir. Maliyetlerin dt yere dmesine
izin verebilir; rnein, mahalli ev sahiplerine. Ya da maliyeti tm toplu
ma paylatrabilir. Veya faaliyetten menfaati olanlarn srtna ykleyebi
lir: rnein, havaalanlar, havayollar, uak yolcular, gibi. Yaplabilir
se, en sonuncusu en adil olarak gzkmektedir. Eer bir evreyi kirlet
me faaliyetine getirdii men(aatlerin maliyetlerine ar basmasndan do
lay izin verilmesi gerekiyorsa, o zaman, bu faaliyetten men(aat elde
edenlerin kirliliin maliyetinden etkilenenlere tazminat demesi gerek
mektedir. Verilen tazminatn balangtaki kirlilik etkilerinin azaltlma
s iin kullanlan aralarn maliyetlerini de karlamas gerekir. Verdii
miz rnekte, havayollar veya havaalanlar bir evin ses yaltm masraf
larn deyebilir, daha sonra da bu evin ekonomik deeri ile civarda ila
ve grltden etkilenmedii iin ses yaltm yaplmam olan orijinal
halindeki bir evin deeri arasndaki fark tazminat olarak der.

120 birinci ksm - drdnc blm

Kirlenme kurbanlarnn her biri byk maliyetlerle kar kar


ya kalrken, her zamanki kt eylem olasl (tart liability) sistemi bu
sonucu vermek iin (ufak deiikliklerle) yeterli olur. Dier insnlarn
mlkiyet haklarn savunmak, bu gibi durumlarda kirlenmeyi makul
bir seviyede tutmak iin yeterli olacaktr. Fakat eer evreyi kirletenler
bireyler ise ve her biri buna kk oranlarda sebep oluyorsa durum
deiir. Eer herhangi birisi, ABD'de yaayan her bir bireye yirmi sent
lik bir maliyet yklerse, o zaman toplam maliyetin yksekliine ra
men, herhangi bir bireyin bu kiiyi dava etmesine demeyecektir; Eer
birok birey birbirlerine bu ekilde ufak maliyetler yklemeye balar
larsa, her bir bireye decek maliyet yksek boyutlara ular. Fakat bu
yksek maliyetin kayna tek bir kii olmad iin, maliyet yklenen
kiinin kirletenlerden herhangi birini dava etmesine de demeyecektir.
Ne kadar gariptir ki, kirlenme, genellikle bir zel mlkiyet sisteminin
zelliindeki kusurlar gstermek iin kullanlmaktadr. Dier taraf
tan, yksek ilem maliyetleri, kirlenme kurbanlarnn zel mlkiyet
haklarnn korunmasn engellemektedir. Buna getirilecek zmler
den birisi, evreyi kirletenlerin gruplar tarafndan dava edilmesi olabi
lir. Herhangi bir hukuk adam veya hukuk firmas genel toplam iin
hareket edip dava aabilir ve elde edilen miktarn belli bir blmn
bunda hakk olan topluluun yeleri arasnda paylatrabilir. (Ayn
kirletme eylemleri farkl insanlar farkl ekillerde etkiledii iin, hu
kukularn farkl gruplara farkl miktarlar vermesi gerekebilir.) Hu
kukularn geliri, hakkn aramayan/ardan ve doru bir ekilde hakk
n aramam olanlarn kazanlarndan gelir. Bu yolla bakalarnn b
yk gelir elde ettiini gren dierleri, "toplum temsilcileri" olarak ie
giriirler ve yetkileri dahilindeki tm kirletme demelerini almak ve
mterileri arasnda paylatrmak iin yllk cret alrlar. Byle bir
yntem, hzl hareket eden bir hukukuya byk avantaj saladn
dan, kirlenmeden etkilenenlerin karlarn korumak iin birok insan
alarma geecektir. Toplumdaki farkl insan gruplar iin birka kiinin
ayn anda dava amasn salayacak alternatif yntemler gelitirilebi
lir. uras bir gerek ki, bu yntemler yarg sistemine byk bir yk ge-

vsklama, talmlnat ve risk 121

tirirler, fakat bunlarn, maliyetlerin belirlenmesi ve paylatrlmasnda


herhangi bir devlet brokrasisinin almas kadar kontrol altnda tu
tulabilmesi gerekmektedir. *
Kabul edilebilir bir tazminat ilkesine ulamak iin talebin kap
sad cfavran snflarn snrlamamz gerekir. Baz davran biimle
ri genel olarak sergilenir, insanlarn yaamnda nemli bir rol oynar ve
kiiye ciddi bir dezavantaj getirmemesi iin yasaklamaya gidilmez. l
kelerden biri yle olabilir: Bu tr bir davran bakalarna zarar vere
bilecei ve bunu yaptnda zellikle tehlikeli olaca zaman herhangi
birine yasaklandnda, kendilerinin gvenlii iin bu yasaklamay ge
tirenler, yasaklamay getirdikleri kiinin dt dezavantajl durumu
tazmin etmek zorundadrlar. Bu ilke, gnlsz olarak icra edilen Rus
ruleti vakalarn ve zel retim ilemini bir yana brakrken sara has
tasnn araba srmesini yasaklamak anlamna geliyor. Altnda yatan
gr, hemen herkesin yapt fakat bazlarnn dierlerinden daha
tehlikeli yapt faaliyetlere odal<lanmaktr. Hemen hemen herkes ara
ba kullanr ama, Rus ruleti oynamak veya zellikle tehlikeli retim ii
ne girmek herkesin yaantsnn normal bir paras deildir.
Ne var ki ilkeye ynelik bu yaklam, eylemleri snflandrmak
() Sanrm burada verdiim neri, Frank Michelman'n yazm olduu, Guido Calebresi'nin "The
Costs of Accidents"in ( Yale Law ]ournal, 80 ( 1 917), pt.v, 661-683 ) bir eletirisi olan "PoUuti
on as a Tor" adl eserindeki deerlendirmelere kar olarak savunulabilir.
Yukardaki yntemi evre kirliliinin kontrol edilmesine bir zm olarak getirmiyorum.
Sadece meselenin bir rpda zlebilmesi ve vazifenin bu tr konularda zeki olan kiilere veri
lebilmesi iin kurumsal bir dzenleme yaplabilecei grn ifade etmek ve mantkl klmak
istiyorum. (Pollution, Property and Prices 'da J. H. Dales, belirli miktarlarda evreyi kirletebil
mek iin transfer edilebilen haklarn satlmasn nermektedir. Ne var ki bu zarif neri, arzu edi
lebilir toplam kirlenme miktar iin merkezi bir kararn verilmesini gerektirmektedir.)
Yaygn olarak yaplan tartmalar ou zaman evre kirlilii ile ilgili problemleri doal kay
naklarn korunmas ile ilgili alanlarla bir tutmaktadr. Yanl ynlendirilmi davrann en ak
rnekleri, zel mlkiyet haklarnn aka ifade edilmemi olduu yerlerde kendini gstermitir:
Kereste irketlerinin el koyduu kamu arazileri ve farkl kiilerin elindeki arazilerin altndaki
petrol rezervleri. Gelecekte insanlar, el dememi ormanlara ve vahi topraklara yaplan geziler
de dahil olmak zere arzularn gerekletirmek iin ne oranda para vermek isterlerse, gerekli
kaynaklar korumak da bazlarnn ekonomik karlarna olacaktr. (Bkz. Rothbard'n Power

and Market adl eserindeki tartmalar. (Menlo Park, Calif.: Jnstiute for Humane Studies, 1970)
s. 47-52 ve verdii referans kitaplar.

122 birinci ksm drdnc blm

iin kullanlan ynteme ok byk bir yk getirmektedir. Bir ki,inin


eylemini dier kiilerinkinden ayran bir tanm olmas gerei bu eyle
mi sra d ve ilkenin uygulama alannn dnda olarak snftamaz.
te yandan, hemen hemen herkesin somut bir rnekle temsil ettii bir
tanma uyan herhangi bir davrann sradan ve ilkenin kapsam iin
de olduunu sylemek ok iddial bir ifade tarz olur. nk sra d
faaliyetler de insanlarn normal olarak yaptklar eylemleri kapsayan
tanmlara uyabilir. Rus ruleti oynamak, dier insanlarn yapmasna
izin verilen daha tehlikeli bir elenme yntemidir; ve zel retim ek
li kullanmak daha tehlikeli bir para kazanma yntemidir. Hemen he
men her iki eylem, arka plandaki eylemler snflamasnda ayn veya
farkl alt kmelerin kapsamna girip girmediklerine gre ayn veya
farkl olarak nitelenebilir. Eylemlerin farkl killerde tanmlanmas
olasl, ifade edilen ilkenin kolay bir ekilde uygulanmasn engelle
mektedir.
Eer bu sorular tatmin edici bir ekilde aa kavuturulabilse,
ilkeyi baz sra d eylemleri kapsayacak ekilde geniletmek isteyebi
liriz. Eer tehlikeli ilemi kullanmak kiinin hayatn kazanmasnn
tek yolu ise (ve eer baka biri zerinde yz bfn hazneli bir silahla Rus
ruleti oynamak kiinin tek elence yntemiyse - bu iki rnein abart
l olduunu kabul ediyorum), o zaman belki de bu kiiye yasaklama
dan dolay bir tazminat verilmelidir. Bir kiinin hayatn kazanmann
tek yolunu yasaklamak, onu normal duruma kyasla dezavantajl du
ruma getirir. Dier taraftan bir bakas, en karl alternatifi kendisine
yasaklansa da normal duruma gre dezavantajl hale gelmez. Herhan
gi biri, bir dezavantaj teorisini "Tazminat lkesi" olarak formle et
mek zere kullanabilir: Sadece bakalarna zarar verebilecek eylemle
ri yapmas yasakland iin dezavantaj l duruma den kiilere, ba
kalarnn emniyeti iin zorla getirilen bu dezavantajlardan dolay taz
minat verilmelidir. Eer herhangi bir yasaklama sonucu insanlarn ar
tan gvenlii, yasaklama geti rilen kiilerin dezavantaj larndan daha
az menfaat getiriyorsa, o zaman potansiyel yasak lar yeterince byk
miktarda tazminat demesi yapamayacaklar ya da yapmak istemeye-

yasaklama, tazminat ve risk 12 3

ccklcrdir. Bu nedenle, bu durumda olduu gibi yasaklama empoze


edilmeyecektir.
Tazminat ilkesi, eylemleri snflandrma problemi ile ilgili kar
mak problemleri ihtiva eden daha nceki ifademizin ierdii durum
lar kapsamaktadr. Herhangi birinin zellikle dezavantajl olduu
artlarla ilgili tamamen benzer sorulardan uzak durmamaktadr. Fakat
bu sorular burada ortaya kt iin ele alnmas kolaydr. rnein, en
iyi alternatifini kullanmasna izin verilmeyen bir retici (her ne kadar
baka kar getirici alternatifler olsa da) bakalar her naslsa tehlikesiz
olarak nitelenen en iyi alternatiflerini kullanabiliyorsa, zellikle deza
vantajl mdr? Elbette ki deil.
Tazminat ilkesi, kendilerine yasaklanan riskli faaliyetlerden do
lay insanlara tazminat denmesini gerektirmektedir. Bu kiilerin risk
li faaliyetlerine yasaklama getirme hakknz olup olmad konusunda
bir itiraz gelebilir. Eer varsa, yapmaya hakknz olan bir eyi yapt
nz iin kimseye tazminat demek'zorunda deilsiniz. Eer yoksa, hak
sz yasaklamanz iin insanlara bir tazminat deme politikas formle
etmek yerine bu iten vazgemeniz gerekir. Her iki durumda da nce
yasaklayp sonra tazminat demek doru bir uygulama ak deildir.
Fakat, " ya yasaklamaya hakknz olduu iin tazminat dememenizin
gerekmesi ya da yasaklamaya hakknz olmad iin bu ii durdurma
nz gerekmesi" ikilemi ok ksa kalyor. Ancak yasaklama getirilen ki
ilere tazminat demeniz halinde bir eyleme yasak getirme hakkna sa
hip olursunuz.
Bu nasl olabilir? Bu durum, daha nce belirtilen, tazminat den
mesi halinde bir snr ihlaline izin verilmesi ile ilgili tartmalardan biri
midir? Eer yle ise, insanlarn baz riskli eylemleri yapmalarna getiri
len yasaklamalar snrlayan bir snr izgisi olacaktr. Bylece, arazisin
den geilen tarafa tazminat denmesi halinde izin verilebilecektir. Du
rum byle de olsa, tarttmz durumlarda yasaklama getirilen kiile
ri nceden belirleyebildiimize gre, neden bu kiilerle anlamaya va
rp, onlar riskli eylemleri yapmamaya ikna etmemiz gerekmiyor? Eyle
mi yapmaktan vazgemeleri iin neden bu kiilere bir tevik teklif etmi-

124 birinci ksm - drdnc blm

yonz, onlar kiralamyoruz ya da rvet vermiyoruz? Snr ihlali ile il


g li daha nceki tartmamzda, adil fiyatla ilgili zorlayc bir teorinin ya
da neden gnll takasn btn menfaatlerinin taraflardan birine gitti
inin zorlayc sebebinin olmadna deinmitik. Szleme erisinde
kabul edilebilir noktalarn hangisinin seileceinin ilgili taraflara den
bir mesele olduunu sylemitik. Bu deerlendirme, sonradan denecek
tam tazminatn nceden grlmesini destekliyordu. Fakat, mevcut
alt snfnda, szleme erisinin bir ar ucunun seilmesi uygun grn
mektedir. Her iki tarafn da menfaat elde ettii ve bu menfaatlerin na
sl paylalacann ak olmad takaslardan farkl olarak, bir tarafn
baka bir kiiyi tehlikeye drecek bir eylemden vazgemesi iin yap
lan grmelerde ilk tarafn almas gereken ey tam tazminattr. (Eyle
mi yapmasna izin verildii takdirde, ilk tarafm t?ylemden imtina etmek
iin zerinde grme yapaca deme, tazminat almasn gerektiren
yasaklamadan dolay, zararnn bir paras deildir.)
KARLI TAKAS
Eer senden bir mal veya hizmet satn alrsam, senn faaliyetinden
menfaat elde etmi olurum; onun sayesinde durumum daha iyi hale ge
lir; faaliyetinin olmamas ya da senin hi yaamam olma halinden da
ha iyi (Herhangi birinin genellikle zarar verdii bir kiiye hakiki bir
mal satmasnn getirdii karmak durumu bir yana brakmak kaydy
la). te yandan, bana zarar vermemen iin sana deme yapyorsam,
hi yaamam ya da bana hibir zarar vermeden yayor olsan sahip
olmayacam bir eyi kazanyor olmam. (Eer senden zarar grmeyi
hak ediyor olsaydm bu karlatrma bir ie yaramayacakt.) Kabaca
ifade etmek gerekirse, karl faaliyetler, satcnn bir iine yaramayan
eylerin alcnn durumunu dzelttii faaliyetlerdir. Daha somut olarak
yle diyebiliriz: Bu durum karl olmayan bir faaliyet iin yeterli olma
sa da gerekli bir art ortaya koyar. Eer yan komunuz arazisinde bel
li bir yap ina etmek isterse (ki buna hakk vardr), bu komunuz ya
amam olsa durumunuz daha iyi olurdu demektir. (Baka hi kimse
bu ucube yapy ina etmek istemezdi.) Fakat bu dncesinden vaz-

yasklama, taminat ve risk 12 5

gemesi iin para demeniz karl bir takas olacaktr. 16 Fakat bu kom
unuzun arazisinde byle bir yap ina etmeye niyeti olmadn farz
edelim; plann formle eder ve sadece bundan vazgemek iin gerekli
paray demeniz iin bilgi verir. Byle bir takas karl olmayacaktr;
yalnzca Sizi tehdit etmeyecek bir eyden kurtulmanz salar; bundan
kurtulmanz salayacak bir takas olasl olmasa bile. Bu nokta,
komunun arzusunun sadece size odaklanmad durumu genelletirir.
Plann formle edip bu eyi yapmamasnn karl olan paray dier
komulardan da almaya giriebilir. Kim satn alrsa alsn bu karl ol
mayacaktr. Bu takaslarn karl olmad ve her iki tarafa da menfaat
salamad u ekilde rneklenebilir: Eer bunlar imkansz olsayd ya
da zorla yasaklansayd ve bylece herkes bunlarn yaplamayacan
bilseydi, potansiyel takasn taraflarndan birinin durumu daha kt
olmazd. Karl takasn garip bir eidi de yasaklama sonucunda bir ta
rafn durumunun ktye gitmedii takastr. (Bir eyden vazgeilmesi
iin herhangi bir eyini feda etmeyen ya da komusunun eyleme devam
etmesi iin bir sebebi kalmad iin bunu yapmak zorunda olmayan
tarafn durumu daha iyiye gider. ) Her ne kadar insanlar bir antajcnn
susmasna nem verip bunun iin para verseler de, bu kiinin sessiz
kalmas karl bir faaliyet deildir. Eer antajc var olmasayd ve onla
r tehdit etmeseydi, kurbanlarnn durumu daha iyi olurdu. * Ve taka
sn kesinlikle imkansz olduu bilinse, durumlar daha kt olmazd.
Buradaki grmze gre, byle bir sessizlii satmaya alan kii,
meru olarak, sessiz kalarak neyden vazgeiyorsa onun fiyatn isteye
bilir. Vazgetii ey, bilgiyi aklamaktan vazgetii takdirde elde ede
bilecei paray ihtiva etmemektedir. Her ne kadar bilgiyi aklad
takdirde bakalarndan alabilecei demeleri ihtiva etse de. Bu neden
le, bir kitap yazan ve bu kitapla ilgili yapt aratrma, kitaba dahil
16

( )

Bu itiraz, koulu Ronald Hamowy'e yeterli olarak grmeme borluyum.


Fakat bu kii mevcut deilse, bu nemli bilgiye baka biri ans eseri ulap, susmak iin daha
yksek bir fiyat isteyemez mi? Eer byle bir ey olmu olsayd, asl antajcs mevcut olduu
iin kurbann durumu daha iyi olmaz m? Bu tr karmak durumlar hari tutmak iin konu
yu cam olarak aklamak, gerekli kld abaya demez.

126 birinci ksm - drdnc blm

edildii takdirde satlar arttracak baka biri hakknda elde edilen


bilgiye dayanan bir kii, bu belgenin gizli tutulmasn arzu eden baka
bir kiiden (hakknda bilgi toplanan kii de dahil olmak zere) bilgi
nin kitaba dahil edilmesinden vazgemek karl para talep edebilir.
Bitii fiyat, szkonusu bilgi kitaba dahil olduu takdirde kazanaca
para ile dahil olmad takdirde kazanaca para arasndaki fark ola
bilir; sessiz kalmas karl para deyecek olandan alabilecei en iyi
fiyat biemeyebilir. * Koruyucu hizmetler, " koruma harac" karl ol
masa da, karldr ve alclarna menfaat salarlar. antajclarn size za
rar vermekten kanmasnn karln vermek, durumunuzu byle bir
eyin hi olmam olmasndan daha iyi klmaz.
Bu nedenle, daha nceki, gnll takasn menfaatlerinin payla
lmas ile ilgili tartmamzn, sadece, her iki tarafn da karl faa iyet
lerin alclar olmak bakmndan menfaat elde ettikleri takaslar kap
sayacak ekilde daraltlmas gerekmektedir. Taraflardan birinin byle
bir menfaat salamad ve kar getirmeyen bir hizmet ald durumlar
da, eer dier taraf herhangi bir tazminat hak etmise, bu kiiye pek
az bir tazminat vermesi haka olacaktr. Karl olmayan takaslarn sa
dece ilk artnn (ikinci deil) yerine getirildii durumlarda ise, takasn
bir sonucu olarak X'in durumu, Y'nin hi mevcut olmam olmasn
dan daha iyi olmaz, fakat Y'nin vazgemesi karlnda para almak
tan baka bir gds vardr. Eer X'in, Y'nin bir faaliyetten vazgeme
si sonucundaki tek kazanc, snrnn ihlal edilmesi olaslnn azalma
s ise (kastl olarak edilmesi yasak olan bir ihlal), o zaman Y'nin, sa( ) Srlar aa kartmaktan zevk alan bir yazar veya baka bir kii, farkl bir fiyat belirleyebilir.
Bu konu, sadist ve yapt iten zevk alan biri de olsa, aada belirtilen antajcya yardmc ol
maz. Tehditte bulunduu faaliyet ahlaki snrlamalarla ayr tutulur ve ister yapsn ister yapma
sn, yasaklanr. Bu yazar rnei, " Zorlama" adl makalemin 34. dipnotundan alnmtr. (Phi

losphy, Science, and Method: Essays in Honor of Ernest Nagel ed. 5. Morganbesser, P.Suppes
and M.White. New York: St. Martin's Press, 1966, s. 440-472) antajla ilgili grmz, an
taj herhangi bir ekonomik maliyetle dengeli olarak gren aadaki grle karlatrn: " an
taj zgr bir toplumda yasad olamaz. nk antaj, baka bir kii ile ilgili herhangi bir bilgi
nin aklannamas hizmeti iin para alnmasdc Kiiye veya mala kar herhangi bir iddet ve
ya iddet tehdidi sz konusu deildir." (Murray, N. Rothbard, Man, Economy and State, vol. l,
s. 443-449.)

yasaklama, tazminat ve risk 12 7

dece riski bu anlamda yasaklamay hakl karacak kadar ciddi olan


faaliyetlerin yasaklanmas sonucu kendisine empoze edilen dezavan
tajlarn karl olan tazminat almas gerekir.
Riskli faaliyetlerin yasaklanmasnn meru olmad ve nceden
anlamal<\r ve ak grmeler yaplarak insanlarn gnll olarak fa
aliyetlerinden vazgemelerinin salanmas grn reddetmitik. Fa
kat, durumun zel tabiatnn nceden yaplacak grmeyi geersiz kl
mas artyla (karl bir takas szkonusu deildir) meselemizi sadece
baka birinin riskli eylemini koruyan bir snr ihlali iin tazminat de
mek olarak yorumlamamalyz. nk bu, hepsinin, yasaklama olursa
yer alaca farkszlk erisine neden iade edilmediini aklamaz; sade
ce yasaklama sonucunda dezavantajl duruma denlere tazminat veri
lecektir ve bu kiiler dezavantajlarndan dolay tazminat alacaklardr.
Eer riskli eylemlerle ilgili bir yasaklama herhangi bir kii ze
rinde iki farkl etkiye neden oluyorsa, bunlardan birincisi, dierlerine
kyasla dezavantajl olmasa da durumunu daha kt hale getiren etki,
deeri ise dezavantaj l klan etkidir. Ve tazminat ilkesi, sadece ikincisi
iin tazminat denmesini gerektirir. Fakat snr ihlalinin tersine, bu du
rumlardaki tazminatn kiiyi, takas ile karlamadan nceki durumu
na eit bir duruma getirmesi art deildir. Tazminat, tazminat ilkesi al
tnda herhangi bir snr ihlali iin sradan bir tazminat olarak ele ala
bilmek iin, snrn, herhangi biri tarafndan sadece dezavantajl oldu
u zaman geilebilecek ekilde yeniden tanmlanmas veya belirlenme
si yoluna gidilebilir. Fakat bu tazminatla ilgili grmz baka bir
gre asimile ederek bozmazsak, anlatmak istediimizi daha ak bir
ekilde anlatabiliriz.
Snr ihlali gibi bir tazminat durumuna asimile etmeme gerei,
elbette ki, tazminat ilkesini daha derin ilkelerden kartma anlamna
gelmez. Bu eserdeki amalarmzdan dolay byle bir eyi yapmamza
gerek yoktur. lkeyi tam olarak ortaya koymamza da gerek yoktur. Sa
dece baz ilkelerin, rnein, riskli faaliyetlere bir yasaklama getirenleri
bu yasaklama sonucunda dezavantajl duruma denlere tazminat de
meye mecbur klan tazminat ilkesinin doruluunu iddia etmemiz ge-

128 birinci ksm - drdnc blm

lkenin gelitirilmi ynlerinin zerinde duracamz ko


la rla bir ilgisi olduunu gsteren bir ey yoksa da, detaylarnn ze
rdc kapsaml bir alma yaplmam bir ilkeyi ortaya koymak ve
ora kullanmak pek houma gitmiyor. Biraz adil olmak gerekirse, sa
n r m balang olarak bir ilkeyi ok net bir halde brakamam olma
nn uygun olacan ifade edebilirim. Temel soru, aa yukar byle bir
ilkenin ie yarayp yaramayacadr. te yandan byle bir sav, bir son
rak i blmde incelenecek olan baka bir ilkenin destekileri tarafndan
souk bir ekilde karlanacaktr. Onlarn ilkelerine benimkinden daha
kat bir ekilde yaklayorum. ok kr henz bunu bilmiyorlar.
Hk cktcd i r.

BE NC BLM
Devlet

ADALETN ZEL OLARAK


YERNE GEiRLMESN YASAKLAMA
ir bamszn zel olarak adaleti salamas yasaklanabilir, nk
kulland yntemin ok riskli ve tehlikeli olduu, yani daha yk
sek oranda masum insan cezalandrma veya sulu bir insan gerein
den fazla cezalandrma riski ihtiva ettii dnlebilir veya kulland
yntemin riskli olmad bilinmeyebilir. (Eer kulland yntemin su
lu bir insan cezalandrmama ihtimali ok daha yksek olsa, bu yn
tem baka bir gvensizlik grnm sergilerdi, fakat bu onun zel ola
rak adaleti yerine getirmesini salamak iin bir sebep tekil etmezdi.)
imdi bunlar sra ile ele alalm. Eer bamszn yntemi hi
gvenli deilse (ve bakalarna yksek bir risk getiriyorsa), o zaman,
bunu sk sk yaparsa, herkesi, hatta kurban olmayanlar bile korku
iine drebilir. Kendini savunma durumunda kalan herkes, onun
bylesine yksek risk tayan faaliyetini durdurmaya alr. Fakat bu
bamszn, kulland gvenilir olmayan yntemle, haklarn on ylda
bir arayaca bilinirse, bu durum toplumda genel bir korku ve endie
yaratmayacaktr. O halde, uzun aralklarla kulland yntemi yasak-

130 birinci ksm beinci blm

l.ann sebebi, aksi takdirde mevcut olacak herhangi bir yaygn taz
in l0dilmemi endie ve korkudan kanmak deildir.

Eer hepsi de hatal bir ekilde cezalandrma eilimintie olan


\ c k sayda bamsz mevcut ise, herkes iin tehlikeli durumlarn orta
y. kma olaslklar artar. Bu durumda, dierleri bir araya gelip bir
grp oluturma ve bu faaliyetlerin tmn yasaklama hakkn elde
l'dcrler. Fakat bu yasaklama nasl ileyecektir? Bireysel olarak korku
yaratmayan tm faaliyetler yasaklanacak mdr? Tabii bir devlet iin
de hangi yntemle hangi faaliyetler devam etmek zere seilecek ve bu
kiilere bunlar yapma hakkn ne verecektir? Ne kadar egemen olur
sa olsun hibir koruyucu dernein byle bir hakk yoktur. nk bu
koruyucu dernein meru olarak kabul edilen yetkileri, sadece yeleri
nin veya mterilerinin dernee transfer ettikleri bireysel haklarn top
lamndan ibarettir. Herhangi bir yeni hak veya yetki ortaya kmaz.
Dernein her bir hakk, bakiyesiz olarak, tabii bir devlet iinde tek ba
na hareket eden farkl bireylerin ellerindeki bireysel haklara ayrp
dnebilir. Bir bireyler kombinasyonu, hibir bireyin tek bana yap
maya hakk olmad herhangi bir C eyleminde bulunma hakkna sa
hip olabilir. Bunun iin C'nin D ve E'ye denk olmas ve bireysel olarak
D'yi yapma hakk olan bireylerin E'yi yapma hakk olan bireylerle bir
lemesi yeterli olur. Eer bireylerin haklar u biimde ise: "Dierleri
nin % 5 1 'i veya % 85'i veya belli bir oran A eylemini yapma hakknn
olduunu kabul ediyorsa bu eylemi yapma hakkn vardr", o zaman
bir bireyler kombinasyonunun Ny yapma hakk bulunmaktadr. Fa
kat hibir bireyin haklar bu biimde deildir. Btn olarak kimin de
vam edeceine izin vermeye hibir kiinin veya grubun yetkisi yoktur.
Btn bamszlar grup oluturup buna karar verebilirler. rnein,
toplam tehlikeyi belli bir seviyenin altna drebilmek maksadyla
zel uygulamaya devam etmek iin belli bir sayda haklar tahsis et
mek zere rasgele bir yntem kullanabilirler. yle bir zorluk olabilir:
Eer ok sayda bamsz byle bir ey yaparsa, bu dzenlemeden ka
nmak bir bireyin karna olacaktr. nk dierleri kendi leri ni teh
like snrndan belli bir mesafe uzakta snrlayaca klar ve ona kendisi-

devlet 131

nin skabilecei bir yer brakacaklardr. Dierleri, onun faaliyetlerini


engelleyecek ekilde snrn yaknnda bir yerde olsa bile, bu kiinin fa
aliyetleri hangi sebeplere dayanarak yasaklanacak faaliyetler olarak
tespit edilebilir ki ? Ayn ekilde, tabiat halinde ortak anlamalarn uza
nda durmak her bireyin karna olacaktr; rnein, bir devlet kur
ma anlamas. Bir birey, bylesine ortak kabul gren bir anlamadan
elde edecei kazanc, ayr ikili anlamalarla da elde edebilir. Gerekten
herkesin katlmn gerektiren ve temel olarak ortak olan herhangi bir
szleme, herhangi bir birey buna katlsa da katlmasa da amacna hiz
met edecektir. Dolaysyla, byle bir szlemeye katlarak kendini ba
lamak iine gelmeyecektir.
" HAKKANYET LKES"
Herbert Hart tarafndan nerilen, hakkaniyet ilkesi diyebileceimiz
bir ilke, eer yeterli olsayd ok iimize yarayacakt. Bu ilkeye gre,
birka kii, adil, karlkl olarak avantaj getiren ortak bir giriimde
bulunup herkese avantaj getirecek ekilde kendi zgrlklerinden vaz
getikleri zaman, bu snrlamalara itaat edenlerin bu itaatlerinden
menfaat elde edenlerin de benzer itaati gstermelerini bekleme hakk
vardr. 1 Bu ilkeye gre, menfaatlerin kabul, herhangi birini mecbur
tutmak iin yeterlidir. Eer hakkaniyet ilkesine, kendilerine kar bel
li ykmllklerin bulunduu dierlerinin veya temsilcilerinin bu ilke
ile ortaya kan ykmllkleri tatbik edebilecei gr ilave edilir
se, o zaman, bir tabiat hali iinde belli eylemlere katlacak olan kiile
ri semek iin bir yntem zerinde anlaan insan gruplarnn "serbest
olarak hareket edenleri" yasaklamak iin meru haklar olacaktr.
Byle bir hak, btn anlamalarn bekas iin hayati neme sahip ola
bilir. Bylesine gl bir hakk son derece dikkatli bir ekilde inceleHerbert Hart, "Are There Any Naural Rights ?" Philosophical Review, 1 955; John Rawls, A

Theory of ]ustice (Cambridge Mass.: Harvard University Press, 1971), 1 8. Kesim. ilke ile ilgili
ifadem Rawls'un ifadesine yakn bulunmaktadr. Rawls'un bu ilke ile ilgili nerdii argman sa
dece daha dar bir sadakat ilkesi iin bir argman oluturuyor (samimi szlerin tutulmas gere
kir). Her ne kadar hakkaniyet ilkesine bavurmann dnda sadakat ilkesi ile ilgili "balayama
ma" zorluklarndan kanmann yolu yok ise de, hakkaniyet ilkesi iin bir argman olacaktr.

132 birinci

ksm - beinci blm

memiz gerekmektedir. nk bir tabiat hali iinde zorlayc bir_ yne


time oybirliiyle rza gsterilmesi zellikle gereksiz grnmektedir.
Fakat bunu incelemenin bir baka sebebi de, grup seviyesinde hibir
yeni hakkn ortaya kmayaca ve kombinasyon iindeki bireylerin,
mevcut haklarn yekunu olmayan yeni haklar yaratamayaca ile ilgi
li savma kar bir rnek getirilmesi olasldr. Dierlerinin davran
larna belli ekillerde snrlamalar getirme ykmllklerini tatbik et
me hakk, ykmlln herhangi zel bir vasfndan kaynaklanabilir
ya da bakalarna kar olan tm ykmllklerin tatbik ettirilebile
ceine dair bir genel ilkeden yola kt dnlebilir. Hakkaniyet il
kesi iinde ortaya kt varsaylan ykmlln yaptrm hakl
gsteren zel tabiatyla ilgili bir argmann olmamas nedeniyle, n
celikle tm ykmllklere yaptrm getirilebilecei ilkesini ele alaca
m ve sonra da hakkaniyet ilkesinin kendisinin yeterli bir ilke olup
olmad meselesine dneceim. Eer bu ilkelerden herhangi biri red
dedilirse, bu durumlarda bakalarnn da ibirliine girmeye zorlan
mas hakk geerliliini yitirir. Bu ilkelerin her ikisinin de reddedilme
si gerektiini savunacam.
Herbert Hart'n doal bir hakkn2 varl ile ilgili argman,
tm ykmllklerin yaptrma tabi tutulabilirlii ilkesinin teker teker
verilmesine baldr. Herhangi birilerinin A eylemini (size A eylemini
yapacaklarna dair sz vermeleri sonucu ortaya kabilir) yapmak ze
re size kar zel bir ykmllk altnda olmas, size, sadece A eylemi
ni yapmalar ilgili hakk deil ayn zamanda onlar A eylemini yapma
ya zorlama hakkn da verir. Hart, zel ykmllklerin sebep ve ama
cn sadece insanlarn sizi A eylemini veya yapmaya sz verebileceiniz
dier eylemleri yapmaya zorlayamayaca bir zeminde anlayabilecei
nizi ifade etmektedir. Hart'a gre, zel ykmllklerin bir sebep ve
amac olduundan, belli birtakm artlar gereklemeden bir ey yap
mamaya zorlanmamak doal bir haktr. Bu doal hak, zel ykml
lklerin mevcut olduu zeminin ayrlmaz bir parasd r.
2

Hart, "Are There Any Natura! Rights?"

devlet 133

Hart'n bu bilinen argmann anlamak gtr. Herhangi birini


bana kar A eylemini yapmaya zorlamamak gibi bir ykmllkten
kurtarabilirim. ( " imdi seni, bana kar benim A eylemini yapmam
zorlamama ykmllnden kurtaryorum. Artk beni A eylemini
yapmaya'zorlayabilirsin. " ) Fakat onu bu ekilde serbest brakmak be
ni ona kar A eylemini yapma ykmllne sokmaz. Hart, birine
kar A eylemini yapmak zere bir ykmllk iinde olmamn o kii
ye beni A eylemini yapmaya zorlama hakkn verdiini dndn
den ve bunun tersinin olmayacan grdmzden, birine kar bir
eylemde bulunma ykmll altnda olmamz ve bu kiinin bize
bunu yaptrtma hakk olmasn ele alabiliriz. (Herhangi bir " mantk
sal atomlara ayrma" sulamasyla karlamadan byle bir ayrlabilir
parann mevcut olduunu varsayabilir miyiz? ) Hart'n bir ykml
lk altnda olma nosyonu iinde zorlama hakkn ihtiva eden gr
n reddeden alternatif bir gre gre, bu ilave para, birinin bir eyi
yapmas iin mecbur tutulmasnn tm muhteviyatn kapsar. Eer bu
nu yapmazsam, o zaman (her ey eit olduundan) yanl bir ey yap
yorum demektir. Durumun kontrol o kiinin elinde olur. Eer baka
birine byle bir ey yapmayacana dair herhangi bir sz vermemise,
beni ykmllkten kurtarma yetkisi vardr. Belki de btn bunlar,
ilave yaptrm haklar olmad mddete ok ksa mrl gibi gzk
mektedir. Fakat yaptrm haklarnn kendileri de sadece haktrlar; ya
ni, bakalarna bir ey yapma izni veya mdahale etmeme mecburiye
ti getirme hakk. Evet, kiinin bu ilave ykmllkleri yerine getirme
ye zorlama hakk vardr, fakat zorlama haklarn kapsamann, herhan
gi birini bunun balang iin nemsiz olduunu varsaymas halinde
tm yapya gerekten destek olup olmayaca ak deildir. Belki de
sadece ahlaki alan ciddiye almak ve bir parann, yaptrmla bir ba
lants olmasa bile bir eye karlk geldiini dnmek gerekir. (Elbet
te ki bu, bu parann yaptrmla hibir zaman balants olmadn
sylemek deildir. ) Bu gr zerinde, zorlama haklarn gndeme ge
tirmeden ve bylece, kaynakland bir zorlama ykmll zemini
olduunu varsaymadan ykmllkler konusunu aklayabiliriz. (El-

134

birinci ksm - beinci blm

bette ki, Hart'n argman byle bir zorlamama ykmllnn


mevcudiyetini gstermese de, yine de mevcut olabilir.)
Btn zel ykmllklerin zorlama yoluyla tatbik edilebilece
i ilkesine kar ortaya konan bu deerlendirmelerin dnda da anla
lmas g durumlar ortaya kabilir. rnein, eer size herhangi bi
rini ldrmeyeceime dair bir sz verirsem, bu size beni byle bir ey
iin zorlama hakkn vermez, nk her ne kadar size belli bir ykm
llk getirse de, sizin zaten byle bir hakknz vardr. Veya, ihtiyatl bir
ekilde nce sizin, ben size byle bir eylemi yapacama dair sz ver
meden nce, beni byle bir ey yapmaya zorlamayacanza sz ver
meniz ve benim zellikle sizden bu sz almam konusunda srar eder
sem, o zaman, sz verirken, size beni zorlama hakkn verdiimi sy
lemek mantksz olur. (te yandan, tek tarafli olarak sizi bana verdi
iniz szden muaf tutmak gibi bir aptallk yaptm takdirde doacak
durumu dnn. )
Eer Hart'n zorlama olmamasnn gerekli olduu bir zeminde
zel haklarn anlamn kavrayabileceimiz savnn bir geerlilii olsay
d, o zaman, sadece izin verilen bir zorlam;. zemininde genel haklarn
anlamn kavrayabileceimiz savnn da geerlilii olurdu. nk
Hart'a gre, bir insann A'y yapmaya genel bir hakk vardr, ancak ve
ancak, P ve Q olarak nitelenen tm insanlar iin, P, Q'ya byle bir ey
yapmak iin zel bir hak vermemise, Q, P'nin A'y yapmasna mda
hale edemez veya onu A'y yapmaya zorlayamaz. Fakat her eylem
"A"nn yerini alamaz; insanlarn sadece belli trde eylemleri yapmak
iin genel haklar vardr. Bu nedenle, yle bir ey dnlebilir: Eer
genel haklara sahip olmann belli bir trdeki A eylemini yapma hak
larna sahip olmann veya bir bakasnn sizi A'y yapmaya zorlama
ma ykmllnde olmasnn bir anlam varsa, bunun kiilerin sizi
bir eyler yapmaya veya yapmamaya zorlamaktan kanma ykml
lnn olmad zt bir zemine, yani insanlarn genel eylemleri yap
mak iin genel bir hakk olmad bir zemine oturmas gerekir. Eer
Hart, zel haklarn kaynan oluturan zorlamaya kar bir varsay
mn sebeplerini ortaya koyabilirse, ayn ekilde, genel haklarn kayna-

devlet 135

n oluturan byle bir varsaymn da yokluunun sebebini ortaya


koyabilir. 3
Zorlama yoluyla yerine getirtilebilen ykmllklerle ilgili bir
argmann iki safhas bulunmaktadr: Birincisi ykmlln mevcu
diyetiyle ilgilidir; ikincisi ise, zorlama yoluyla tatbik ettirilebilirlii ile.
kinci safhay hallettiimize gre, dierlerinin faaliyetlerini snrlamak
iin ortak kararlara varmak zere ibirliine girme ykmllne
dnelim. Hart ve Rawls'dan kaynaklandn ifade ettiimiz hakkani
yet ilkesi, mahzurlu ve kabul edilemezdir. Diyelim ki, oturduunuz ci
vardaki insanlardan bazlar (sizden baka 364 yetikin daha vardr),
bir ses dzeni kuruyorlar ve toplu bir elence sistemi oluturmaya ka
rar veriyorlar. Bir listedeki isimleri, her gn iin bir kii olmak zere
postalyorlar. (Sizin isminiz de bunlarn arasnda bulunmaktadr.) Ken
disine tahsis edilen gnde (bu gnler deitirilebilir) bir kiinin ses d
zenini altrmas, eitli plaklar almas, haberleri okumas, duyduu
ilgin hikayeleri anlatmas vs. gerekmektedir. 1 3 8 gn sonra herkes s
tne deni yapm olur ve sra size gelir. Sranz geldiinde stnze
deni yapmak zorunda msnz? imdiye kadar siz bu sistemden fay
dalanmtnz. Sesi daha iyi duymak iin pencerenizi am, alnan
mziin zevkini alm ya da komik hikayelere glmtnz. Dier in
sanlar bu zahmete girmilerdi. Fakat sra size geldiinde arya cevap
vermek zorunda msnz? Elbette ki hayr. Bu dzenlemeden fayda sa
lam da olsanz, dierleri tarafndan salanan 364 gnlk tm elen
cenin sizin bir gnden vazgemenize demeyeceini dnebilirsiniz.
364 gnlk byle bir elenceye sahip olup bir gnnz harcamak ye
rine, byle bir elencenin tmyle ortadan kalkmasn ve bir gnnz
den vazgememeyi tercih edersiniz. Bu tercihlere bakldnda, size
planlanm zaman geldiinde buna katlmaya nasl zorlanabilirsiniz?
Cannn istedii zaman, belki de gece yars yorgunken, radyoda felse
fe ile ilgili konumalar dinlemek ho olurdu. Fakat ayn programda bir
3

Grlerimi, belli hak trlerine bir "nokta" olmas durumu eklindeki belli belirsiz nosyo
nu dikkate alarak formle ettim sanrm, bu Hart'n argmanna en mantkl yapy vermek
tedir.

136 birinci ksm - i><'lncl blum

konumac olmak durumunda kalmak ve koca bir gnnz harca


mak pek ho olmayabilir. Dier insanlar, ne istediinizi sormadan n
clk edip program kendileri balatarak sizi bir ykmllk iine so
kabilir mi ? Bu durumda, radyoyu amamak suretiyle bu menfaatten
imtina etmek yolunu seebilirsiniz; dier durumlarda menfaatlerden
kanmak mmkn deildir. Eer her gn baka bir kii tm soka s
pryorsa, sra size geldiinde ayn eyi yapmak zorunda msnz? So
ka temiz olmasn umursamasanz bile. Sokakta yrrken temiz so
kan getirdii menfaatten faydalanmamak iin sokan toz:lu olduu
nu mu varsaymanz gerekmektedir? Felsefe ile i lgili konumalar duy
mamak iin radyoyu amaktan kanmal msnz? Evinizin nndeki
imleri, komularnzn kendi imlerini bitikleri kadar bimek zorun
da msnz?
En azndan kii, hakkaniyet ilkesine, bir kiiye bakalarnn ey
lemlerinden gelen menfaatlerin kendi payna den menfaatlerden da
ha byk olmas artnn ilave edilmesini ister. Bunu nasl tasavvur
edeceiz ? Oturduunuz evredeki ses dzeninden yaplan gnlk ya
ynlardan zevk alsanz ama btn yl boyunca bu yaynlar dinlemek
yerine bir gnnz krlarda gezinerek geirmek isteseniz, bu artn
gerei yerine getirilir mi? Yayn yapmak iin gnnzden vazgemeye
zorlanmanz iin en azndan o gn, btn yl boyunca yaynlar dinle
meye tercih edeceiniz nemli bir iiniz olmas gerektii doru deil
mi? Eer yaynlar dinlemenin tek yolu yaplan dzenlemeye katlarak
gn harcamak ise, menfaatlerin maliyetlere ar basmas artnn ger
eklemesi iin, gnnz baka bir ey iin deil de yaynlar iin har
camay istemeniz gerekir.
Hakkaniyet ilkesi bu ok kuvvetli art ihtiva edecek ekilde de
itirilse bile sakncal olmaya devam eder. Menfaatler, paynza de
ni yapmanzn getirdii maliyetlere zar zor deebilir; fakat dier insan
lar bu kurumdan sizin elde ettiinizden ok daha fazla menfaat elde
edebilirler; hepsi de umumi yaynlar dinlemeye byk nem verirler.
Uygulamadan en az menfaat elde eden kii olarak dierleriyle ayn e
yi yapmak zorunda msnz? Veya belki de hepsinin baka bir giriim-

devlet 137

ibirlii yapmasn, icraatlarn snrlamasn ve bunun iin fedakar


l klarda bulunmasn tercih edersiniz. Sizin plannza uymamalar (ve
bylece elimizdeki dier seenekleri snrlamalar) halinde giriimlerin
den gelen menfaatlerin sizin iin ibirliinizin maliyetlerine deer oldu
u dorudrtr. te yandan, gz ard ettikleri veya en azndan size gre,
hak ettii deeri vermedikleri alternatif nerilerinize dikkatlerini ek
mekle ilgili plannzn bir paras olarak ibirliine girmek istemezsi
niz. (Mesela, onlarn radyoda felsefe deil de Talmud hakknda konu
malarn istiyorsunuz. ) Kuruma (onlarn kurumu) ibirlii desteinizi
vererek, sadece onun deimesini daha zor hale getireceksiniz. 4
de

Grnd kadaryla, hakkaniyet ilkesinin tatbiki sakncaldr.


Bana bir eyi, rnein bir kitab vermeye ve ondan sonra benden para
almaya, para harcayacak daha iyi bir alternatifim olmasa bile, karar
veremezsiniz. lle de fark aranacaksa, bana kitap veren faaliyetiniz si
ze de menfaat getirse bile para talep etmek iin yeterince sebebiniz ola maz; farzedelim ki egzersiz yapmak iin . bulduunuz en iyi yol, insan
larn evine kitap frlatmaktr veya yaptnz herhangi bir faaliyetin ka
nlmaz bir yan etkisi olarak insanlarn evlerine kitap frlatmaktas
nz. Bakalarnn evlerine frlattnz kitaplar iin para alamamanz
byle bir eylemi yapmanz anlamsz klsa da, ya da byle bir yan et
kisi olan bir faaliyete devam etmek ok pahalya mal olsa da hibir ey
deimez. Kim ne nerirse nersin, herhangi bir kii sadece insanlara
menfaat salayp sonra da karln talep etmek zere eylemde bu
lunmaz. Bu, grup halinde de yaplamaz. Eer nceden anlama yapma
dan saladnz menfaatlerin bedelini alamazsanz herhangi bir mali
yet getirmeden saladnz menfaatlerin de bedelini alamazsnz. n
sanlarn size herhangi bir maliyet olmadan bakalar tarafndan sala
nan menfaatlerden dolay para demesi muhakkak ki gereksizdir. Ad
4

Kurumu, tabiatn olutururken veya belirlerken haka bir ekilde sz hakknz olmayan bir e
kilde ortaya koymaktan kandm, nk burada Rawls bunun iki adalet ilkesinin gereklerini
yerine getirmedii ynnde itirazda bulunurdu. Her ne kadar Rawls, her mikro-kurumun iki
adalet ilkesinin gereklerini yerine getirmesini art komuyor olsa da (fakat sadece toplumun te
mel yapsn), bir mikro-kurumun, hakkaniyet ilkesinin altndaki ykmllkleri arttracaksa
bu ilkelerin gereklerini yerine getirmesi gerektii grnde gibi grnmektedir.

t JK hrlnrl k"m

' " '

11

beinci

blm

1 1 1 1 l n u birok insann saysz eylemi sonucu ortaya km_ ya

formlardan -ki bu form kurumlar, yntemleri ve dili ihtiva et


rk t l'dir- menfaat elde ettiimiz iin ksmen "sosyal rnle#'' olma1 1 1 1 1. gerei, mevcut toplumun toplayp cannn istedii gibi kullanabi
ll'l:ci genel bir bor iinde olmamz anlamna gelmez.
Belki de bu ve buna benzer zorluklardan bamsz farkl bir
hakkaniyet ilkesi ortaya konabilir. Kesin olarak grnen ey, byle bir
ilkenin (eer mmknse), kendisiyle ortaya kan ykmllklerin ta
biat hali iinde zorlamay meru klan zel bir ilke ile birletii:ilemeye
cek derecede karmak ve kompleks olmasdr. Bu nedenle, szkonusu
ilke herhangi bir itiraza meydan brakmayacak ekilde formle edile
bilse bile, dier insanlarn ibirlii yapmaya ve kendi faaliyetlerini s
nrlamaya rza gstermeleri iin duyulan ihtiyac gereksiz klacak bir
hizmette bulunmaz.
l ' ' vry.

USUL HAKLAR
imdi bamsz bireyimize geri dnelim. Dier bamsz olmayanlarn
korkular bir yana (belki de bu kadar ok endie duymayacaklardr),
ceza grmek zere olan bir insan kendini savunamaz m? Cezann ye
rine getirilmesine izin verip daha sonra bunun adil olmadn gster
dii takdirde tazminat almak zorunda mdr? Eer masum olduunu
biliyorsa hemen tazminat talebinde bulunup bunu alabilmek iin hak
larn kullanabilir mi ? Yntemsel haklarla ilgili suun kamu nnde
gereklemesi gibi nosyonlarn tabii devlet teorisi iinde hi de ak ol
mayan bir stats bulunmaktadr.
Her bireyin, suunun, suu belirleyen bilinen yntemlerin en az
tehlikeli olan, yani masum bir insan sulu bulma olasl en dk
olan ile tespit edilmesi hakknn bulunduu sylenebilir. Aadaki
formun iyi bilinen maksimleri bulunmaktadr: m sayda sulu insann
zgr kalmas n sayda masum insann cezalanmasndan daha iyidir.
Her bir maksim, her n iin m/n orannda bir st snr belirleyecektir.
unu syleyecektir: m daha iyi fakat m+I daha iyi deil. Bir sistem
farkl sular iin farkl st snrlar belirleyebilir. nandrc olmaktan

devlet 139

olduka uzak bir varsayma gre, diyelim ki her yntemler sisteminde


masum bir insann sulu 5 veya sulu bir insann masum bulunma ihti
mali olduunu biliyoruz. Bu nedenle, iki tr hatann uzun vadeli ora
n, aadan, kabul edilebilir olarak bulduumuz en yksek orana en
yakn geldii yntemleri tercih edeceiz. Szkonusu oran nerede belir
leyeceimiz pek ak deildir. Bir takm sulularn serbest kalmasnn
masum tek bir insann cezalandrlmasndan daha iyi bir ey olduunu
sylemek, ihtimal ki hibir ceza sisteminin olmamasn istemek anla
mna gelir. Herhangi birini cezalandran tm sistemlerde masum bir
insann cezalandrlmas riski bulunmaktadr ve byle bir sistem b
yk sayda insan kapsadnda bu durumun gereklemesi kanl
mazdr. Ve herhangi bir S sistemi, rnein bir rulet yntemiyle birle
tirilerek ve bylece S tarafndan sulu olarak tespit edilen bir kiinin
gerekten cezalandrlma olaslnn sadece I olmas salanarak, ol
duka byk bir oranda masum insann cezalandrlma olasl bulu
nan bir sistem haline dntrlebilir. ( Bu yntem tekrarcdr. )
Eer bir kii, bamsz kiinin ynteminin masum bir insan ce
zalandrma olasln ok arttrdn dnerek itiraz ederse, hangi ola
slklarn ok yksek olduu nasl tespit edilebilir? Her bireyin yle bir
mantk iine gireceini dnebiliriz: Yntemin verdii gvenceler ne
kadar byk olursa, adaletsiz bir ekilde sulu bulunma olaslm o ka
dar azalr ve sulu bir insann serbest kalma olasl da o kadar artar;
bu nedenle sistem o kadar az etkili bir ekilde suu caydrr ki benim bir
suun kurban olma ihtimalim artar. Bana verilen adil olmayan bir e
kilde cezalandrlmak veya bir suun kurban olmak gibi hak edilmemi
zararn tahmini deerini asgariye indiren sistem en etkili sistemdir. Eer
meseleyi cezalarn ve kurban olmann maliyetlerinin birbirlerini denge
lediini varsayarak ar basitletirirsek, bu gvencelerin mmkn olan
en titiz seviyede olmas istenecektir. Ceza ve kurban etme maliyetlerinin
dengelendiini varsayarak ii byk oranda basitletirirsek, sistemin g
vencelerinin en kat noktada olmas istenebilir. Bu noktada bunlarn se5

Yntemlerimizin kabul edilebilirlii bu bilgiye sahip olmamamza bal olabilir. Bkz. Lawrence
Tribe, "Trial by Marhematics," Harvard Law Review, 1 971.

140 birinci ksm blncl blum

viyesinin drlmesi, herhangi birinin adaletsiz bir ekilde cezala11d


rlma olasln bir suun kurban olma olasln drme oranna
(ilave caydrclk nedeniyle) kyasla daha fazla arttrr; ve gvencelerin
bir ekilde arttrlmas, herhangi birinin bir suun kurban olma olasl
n, bu kiinin masum olmasna ramen cezalandrlma olasln
azaltma oranna (azaltlan caydrclk nedeniyle) kyasla daha fazla art
trr. Elde edilen faydalar kiilere gre deitiinden, bylesine bir tah
mini deer hesaplamas yapan bireylerin benzer yntemler dizisinde bu
lumalarn beklemenin anlam yoktur. Ayrca, baz kiiler, sulu insan
larn cezalandrlmasnn kendi iinde nemli olduunu dnebilirler
ve bunu baarmak iin kendilerinin de cezalandrlmas riskine girmek
isteyebilirler. Bu kiiler bunu bir sakncadan daha te bir ey olarak ele
alacaklar ve sulularn ceza grmemesi ihtimalini arttracan dne
ceklerdir. Bylece, bu meseleyi caydrcla olan etkilerinin dnda he
saplamalarna dahil edeceklerdir. Tabiat kanununun getirdii herhangi
bir eyin, bu tr deerlendirmelere ne kadar nem verilecei meselesini
zp zmeyecei veya kiilerin, bir suun kurban olma (her ikisi de
bu kiilerin bana gelen ayn fiziksel eyi ihtiya etse de) ile kyasland
nda masum iken ceza grmenin ciddiyeti ile ilgili farkl deerlendirme
lerini uzlatrp uzlatrmayaca phelidir. En iyi niyetle yaklaldn
da, bireyler masum bir insann cezalandrlmas ile ilgili farkl olaslkla
r douran farkl yntemleri tercih edecektir.
Grld kadaryla, herhangi birinin bir yntemi kullanmas,
sadece optimal olarak addedilen yntemden daha yksek oranda ma
sum bir insan cezalandrma olasl getirdii iin yasaklanamaz. Bir
kere, sizin favori ynteminiz de bu bakmdan bir bakasnnkine dire
necektir. Birok insann da sizin ynteminizi kullanmas gerei mese
leleri deitirmez. Grld kadaryla, bir tabiat hali iindeki kiiler
kendi evrelerindeki yntemlerin kullanmna tolerans gstermelidir
(yani yasaklama getirmemelidir); fakat ok daha riskli yntemlerin
kullanmn yasaklayabilirler. ki grubun her biri kendi yntem lerinin
gvenilir olduuna ve dier grubun tehlikeli olduuna inanyorsa akut
bir problem var demektir. Bunlarn anlamazlklarn zmek iin hi-

devlet 141

bir yntem ie yaramayacak gibi grnmektedir. Ve hakl olan grubun


stn gelmesini (ve dier grubun teslimiyetini) ngren bir ilkeyi orta
ya koymak, her iki grup da kesinlikle kendilerinin hakl olduunu d
nd zaman bar salamaktan uzak gibi grnmektedir.
Samimi ve iyi insanlar farkllk gsterdiinde, bu kiilerin farkl
lklarn belirleyebilen ve her iki grubun da gvenilir veya adil olduun
da hemfikir olduu bir yntemin kabul edilmesi gerektiini dnme
eilimindeyiz. Burada bu anlamazln yntemler basamanda yukar
doru trmanma olasl olduunu gryoruz. Ayrca, kii, zellikle
yanl kararn bunu kabul etmeyi reddetmenin getirdii aksama ve ma
liyetlerden (kavga da dahil olmak zere) bile daha kt olduu ve yan
l kararn dier tarafla olan atmadan daha kt olduu zamanlarda,
meselelerin byle bir yntemin getirdii olumsuz kararla zlm ola
rak kalmasna izin vermeyi reddedecektir. Her biri, durumu, hakl ola
nn eylemde bulunmas gerektii ve dierinin vazgemesi gerektii bir
durum olarak grr. Tarafsz bir kiinin her ikisine " Bakn, her ikiniz de
hakl olduunuzu dnyorsunuz; bu nedenle, bu ilkeye gre hareket
edecekseniz, atmak zorundasnz. O halde, meseleyi karara balamak
iin bir yntem zerinde anlamaya varmanz gerekir" demesi kolay de
ildir. nk, her ikisi de atmann kaybeden taraf olmaktan daha iyi
olduuna inanr. * Ve taraflardan biri bunda hakl olabilir. Bu kiinin a( ) Hangisinin daha iyi olduuna dair hesaplamalar baar anslarn da iermekte midir? Bu at
ma sahasn, belli amalar iin su ileme ihtimallerinin suun kendisi kadar kt olduu bir du
rum olarak tanmlama eilimi bulunmaktadr. Olasln sularn manevi arl ile olan iliki
sini aklayan bir teoriye iddetle ihtiya duyulmaktadr.
Meseleyi, atmann menfaatlerinin maliyetlerine ar basp basmamas meselesi olarak ele
aldmzda, metin, konuyu ar derecede basitletirmektedir. Basit bir maliyet-menfaat ilkesi
yerine, doru ilke, bir eylemin atma iinde manevi adan balanabilir olmasn gerektirir.
nk, sadece manevi menfaatler manevi maliyetlere ar basmakta deil, ayn zamanda daha
az manevi maliyet getiren baka bir alternatif eylem bulunmamaktadr. yle ki, tasarlanm al
ternatif bir eylemin ilave manevi maliyeti ilave manevi menfaate ar basar. [Daha detayl bir
aklama iin benim yazm olduum "Moral Complications and Moral Structures," (Natura!
Law Forum, 1 968, s.1-50) adl makaleme ve zellikle 7. ilkeye baknz.] Byle bir ilkeyi, bu il
kenin ihtimal hesaplarnn aklkla gsterilmi bir versiyonunu elde etmek zere belirli bir ke
sinlikteki ihtimal ieren zarar ya da hatalarn ahlaki arlyla ilgili bir kuramla ilikilendiren
biri, eitli konulardaki tanmamz daha ileri bir dzeye getirebilecek konumdadr. Ben bura-

142 birinci ksm - beinci blm

tmaya girmesi gerekmez mi? Bu kiinin atmaya girmesi gerekmez


mi? (Doru. Her ikisi de bu kiinin kendisi olduunu dnecektir. ) Bu
zdrap verici konulardan uzak durmak iin sonu ne olursa olsun yn
temlere bal kalmay deneyebilir. (Yntemleri uygulamann herhangi
bir olas neticesi bu yntemlerin reddedilmesi iin bir gereke olabilir
mi?) Bazlar devleti ahlaki kararn nihai sorumluluunu bir tarafa ko
yan ve bylece bireyler arasnda bu tr atmalarn olmasn engelleyen
bir ara olarak grmektedir. Fakat ne tr bir birey byle bir feragatte
bulunabilir? Kim, sonu ne olursa olsun kabul ederek her karar harici
bir ynteme teslim eder. Byle bir atma olasl insana has bir du
rumdur. Her ne kadar tabiat hali iinde bu problemden kanmak
mmkn olmasa da, uygun bir kurumsal dzenleme yapld takdirde
bir devlette olduundan daha baskc olmas gerkmez.6
Hangi kararlarn harici bir btnletirme yntemine braklabile
cei konusu, masum olduunu bildii bir sutan dolay cezalandrlan
bir kiinin hangi ahlaki ykmllklere sahip olduu meselesi ile ba
lantldr. Adalet sistemi (farzedelim ki yntem asndan hibir haksz
lk unsuru tamamaktadr) bu kiiyi mr boyu hapse veya lm cezada akla kolayca gelmeyecek bir uygulamay vurguluyorum. ounlukla, pasifist tutumun id
deti yasaklayan ahlaki bir tutum olduu varsaylr. Pasifist yntemlerin etkinliini dikkate alan
herhangi bir pasifist pozisyon, ahlaki olmaktan ok, taktikseldir. Eer bir pasifist, etkinlii art

racak dikkate deer yntemler varolduu iin, savaa hazrlkl olmak ve gerektiinde savamak
ahlaki olarak yanltr derse (sivil direni, iddet iermeyen savunma vb.) kendisi anlalr ve pa
sifist yntemlerin etkinlii ile ilgili olgulara bakmay gerektiren ahlaki bir tutum ileri sryor
demektir. eitli eylemlerin (savalar, pasifist yntemler) etkilerinin herhangi bir kesinlik ta
mamas gz nne alndnda, pasifist olmayan eylemlerin ahlaki olarak izin verilebilir olup ol
mad zerine yaplacak ahlaki bir tartmay ekillendiren ilke, yukarda ksaca anlatlan ilke
nin ihtimal hesaplar yaplm (ilke VII) bir versiyonudur.
Bu Locke'un u grnn bir neticesidir: Her vatanda devletin en yce temyiz yntemi dikka
te alndnda bir tabiat halindedir, nk daha yksek bir temyiz makam yoktur. Bu nedenle
devlet dikkate alndnda, bir btn olarak bir tabiat hali iindedir. Ayrca vatandalar "ok ge
rekli grrlerse, ilahi adalete snma scrbestiyetine sahiptirler. Dolaysyla, insanlar toplumda
stn bir yetkiye sahip olup yarglk yapamayacak ve dierlerini sulu bulup cczalandramaya
caklardr. Fakat insanlarn yaptklar kanunlarn ok daha stnde olan bir kanun sayesinde, ki
ilerin ilahi adalete snpsnmamalarnn doru olup olmadn belirleme yetkisine dnyada
kimse sahip deildir. Kiiler bu haktan hibir zaman yoksun kalamazlar... ". Two Treatises of

Governent, ed. Peter Laslen (New York: Cambridge University Press, 1967),
ayrca bkz. 20, 2 1 , 90-93, 176, 207, 241, ve 242. Kesim'ler.

il,

168. Kesim;

devlet 143

mahkum etmise bu mahkum kaabilir mi? Kaabilmek iin bir


bakasna zarar verebilir mi? Bu sorular, baka birine haksz bir ekilde
saldrda bulunan bir kiinin, dier kii kendini savunurken saldrda bu
lunan kiinin hayatn tehlikeye drecek ekilde hareket ettii zaman
kendini savunmann bu kiiyi ldrmek iin geerli bir sebep olduunu
iddia edip etmeyecei ile ilgili sorudan farkldr. Bu soruya verilecek tek
bir cevap vardr: " Hayr. " ncelikle saldrgann saldrda bulunmamas
gerekir. Ayrca, bir bakasnn, saldrda bulunmad takdirde onu
lmle tehdit ediyor olmas da onun byle bir ey yapmasn hakl gs
termez. Onun grevi bu durumdan kurtulmaktr. Eer bunu yapamaz
sa, ahlaki adan dezavantajl bir durumda demektir. lkelerinin agresif
bir savaa girdiini bilen ve askeri bir mevziiyi savunmak iin uaksavar
silahlarnn bana geen askerler, saldrya urayan ve kendini savun
mak isteyen lkenin uaklarna ate atklarnda, bu uaklar balarnn
zerinde ve kendilerini bombalamak zere bile olsa, kendilerini savun
mak iin hareket ediyor olmazlar. Kendi tarafnn davasnn hakl olma
dn belirlemek bir askerin sorumluluudur. Meseleyi karmak, gizem
li ve artc bulursa, davalarnn hakl olduunu syleyecekleri kesin
olan liderlerini sorumlu tutmayabilir. Seici ve drst bir muhalif, sava
a katlmamann ahlaki bir sorumluluu olduunu iddia ederse hakl
olabilir. Eer hakl ise, emirlere uyan baka bir asker, yapmamas ahlaki
vazifesi olan bir eyi yapt iin cezalandrlamaz m? Bylece, her biri
mize baz sorumluluklarn kalmas konusuna geliyoruz ve baz askerle
rin kendileri iin dnmelerinin beklenemeyeceine dair ahlaki adan
elitist gr reddediyoruz. (Sava kurallar iindeki eylemlerinin tm
sorumluluundan syrldklar iin elbette ki kendi balarna dnmeye
tevik edilmiyorlar.) Ayrca, siyasi alann niin zel olduunu da anlam
yoruz. Neden herhangi bir kii, siyasi liderlerin emir ve direktifleri do
rultusundaki siyasi gdlerden dolay bakalar ile birlikte hareket etti
inde eylemlerinin sorumluluundan kurtulmu oluyor.7
sna

Bu paragrafta ele alnan konular, her ne kadar onlar olduka nemli bulsam da, metinde tart
lan konumla ilgili rahatszlm tam olarak sona erdirmiyor. Bu kitaba kar olarak, zel ah
laki ilkelerin devlere kar olarak ortaya ktn iddia eden okuyucular bu konuyu zerinde

144 birinci ksm beinci blm

u ana kadar baka birinin adalet yntemnn sizinki.nden


olumsuz ynde farkllk gsterdiini bildiinizi farz ettik. imdi farz
edelim ki baka birinin adalet yntemi hakknda gvenilir b1r bilgiye
sahip deilsiniz. Kendinizi savunmak iin onu durdurabilir misiniz?
Koruyucu biriminiz, sadece bu kiinin ynteminin gvenilir olup ol
madn bilmediinden veya bilmediinizden, sizin yerinize geebilir
mi? Sululuunuz veya samimiyetiniz ve greceiniz cezann gvenilir
ve adil olduu bilinen bir sistemle belirlenmesi hakkna sahip misiniz?
Ayrca kimin tarafndan bilinen? Bundan etkin olarak faydalananlar
onun gvenilir veya adil olduunu bilebilirler. Sululuunuz ve masu
miyetiniz ve greceiniz cezann gvenilir ve adil olduunu bildiiniz
bir sistemle belirlenmesi hakkna sahip misiniz? Herhangi birinin hak
lar, eer sadece ay yapraklarnn kullanmmn gvenilir olduunu
dnyorsa veya bakalarnn kulland sistemin tanm zerinde yo
unlaamayp bu sistemin gvenilir olup olmadn bilemiyorsa, ihlal
edilmi mi oluyor? Devletin gvenilirlik ve hakkaniyet ile ilgili phe
leri zme yetkisine sahip olduu dnlebilir. Fakat, elbette ki,
zeceinin bir garantisi yoktur. (Yale'in rek.t>r, Kara Panterler'in adil
bir ekilde yarglanabileceini dnmyordu) ve bunu baka bir ku
rumdan daha iyi yapabileceini dnmenin de sebebi yoktur. Doal
haklar gelenei, bir bireyin tabiat hali iinde tam olarak ne gibi yn
temsel haklara sahip olduu ve bireylerin nasl hareket edeceini belir
leyen ilkelerin bunlar nasl ifade ettii konusunda ok az klavuzluk
getirmektedir. Fakat bu gelenein iindeki insanlar yntemsel haklarn
olmad, yani herhangi birinin gvenilir veya adil olmayan yntem
lerle yarglanmaya kar kendini savunamayaca grnde deildir.
EGEMEN BRM NASIL HAREKET EDEBLR?
O halde egemen bir koruyucu birim dier bireylerin neyi yapmasn
yasaklayabilir? Egemen koruyucu birim, mterilerine uygulanacak
herhangi bir adalet yntemi hakknda hkm verme hakkn kendindurmas verimli bir konu olarak bulabilirler. Her ne kadar burada bir hata yapsam bile, bu ha
ta sorumlulukla ilgili bir hata olabilir devletle ilgili deil.

devlet 145

Jc sakl tutabilir. Gvenilir veya adaletli olmadn bildii bir ynte

mi mterilerine kar kullanmaya kalkan herkesi cezalandracak ve


mterilerini byle bir yntemin uygulanmasna kar koruyacaktr.
Mterilerinden birine kar cezalandrma srasnda gvenilir veya
adaletli olar'a k onay grmemi bir yntem kullanan herhangi bir kii
yi cezalandracan ilan edebilir mi? Kendisini mterilerinden birine
kar kullanlabilecek herhangi bir ynteme nceden izin verecek ekil
de organize edip, mterilerine kar kendisinin izin vermedii bir yn
temi kullananlar cezalandrabilir mi? Elbette ki bireylerin kendilerinin
byle bir hakk yoktur. Bir bireyin kendisine kar kullanlmasna onay
vermedii bir adalet yntemini kullanarak herhangi birini cezalandra
bileceini sylemek, herhangi birinin adalet yntemini onaylamay
reddeden bir sulunun, kendini cezalandrmaya teebbs eden kiiyi
cezalandrmasnn meru olduunu sylemek demektir. Bu anlamda
mterileri arasnda taraf olmad iin bir koruyucu dernein byle
bir ey yapmasnn meru olduu dnlebilir. Fakat bu tarafszln
bir garantisi yoktur. Ayrca, bireylerin nceden var olan haklarnn bi
leiminden byle bir yeni hakkn ktn da imdiye kadar hi grme
dik. Yegane egemen birim de dahil olmak zere, koruyucu birimlerin
bu hakka sahip olmadklar sonucuna varmalyz.
Her birey, kendisine uygulanan bir adalet ynteminin gvenilir
ve adil olduunu (veya kullanlan dier yntemlerden daha kt olma
dn) yeterince gsteren bilginin kamuoyuna ve kendisine aklanma
sn isteme hakkna sahiptir. Gvenilir ve adil bir sistemle ele alnd
n bilme hakk tannmad zaman kendini savunabilir ve nispeten bi
linmeyen bir sistemin kendisine empoze edilmesine kar direnebilir.
Gerekli bilgi kendisine veya kamuoyuna akland zaman, yntemin
gvenilirlii ve hakkaniyetlilii ile ilgili gerekli bilgiye sahip olmu
olur.8 Bu bilgiyi inceler ve sistemi gvenirlik ve hakkaniyet snrlar
8

Bilen bir konumda bulunan bir kii bilgiyi incelemek iin zaman bulamadn syleyebilir mi
ve yntemi kendisine kar uygulamak zere gelen birininkine kar kendini savunur mu? Eer
yntem iyi biliniyorsa ve fazla ksa sre nce ortaya kmamsa, belki de hayr. Fakat kim bi
lir, burada bile bu kiiye hediye olarak bir miktar ekstra zaman verilebilir.

146 birinci k"m beinci blm

iinde bulursa sisteme uymak zorunda kalr. Eer gvenilir ve adil bul
mazsa, sisteme kar direnebilir. Sisteme uymas demek, bir bakasn
bu sistemi kulland iin cezalandrmaktan kanmas demektir. Her
ne kadar, masum olduu takdirde, varlan kararn kendisine empoze
edilmesine kar koyabilirse de. Eer bu sisteme uymay reddederse,
sistemin suunu veya masumiyetini belirleyen srecine katlmak zo
runda deildir. Sulu olduuna henz karar verilmediine gre, kendi
sine katlmas ynnde bask yaplamaz. Fakat ihtiyatl davranp ken
disini savunmak iin yaplan teklifi kabul ederse masum bulunma an
snn artacan dnebilir.
lke udur: Bir insan, eer bakalar kendisine gvenilir veya
adaletli olmayan bir adalet yntemi kullanrsa, kendini savunmak iin
direnebilir. Bu ilke uygulanrken bir birey, drsfe yapt deerlendir
me sonucunda, adalete ve gvenilirlikten uzak bulduu sistemlere kar
direnecektir. Bu birey koruyucu birimine, gvenilirliliini ve adillii
ni ortaya koymam herhangi bir yntemin empoze edilmesine kar
koyma ve adaletli veya gvenilir olmayan her trl ynteme direnme
haklarn kullanma yetkisini verebilir. kinci. Blm'de, belli bir blge
de bir koruyucu dernein egemenliine veya aralarndaki atmalar
bar bir ekilde zmek iin kurallar bulunan egemen bir koruyucu
birimler federasyonuna giden srelerden bahsetmitir. Bu koruyucu
birim, herhangi birinin, mterilerine kar gvenilirlii ve adillii hak
knda yeterince bilgi bulunmayan bir yntem kullanmasn yasaklaya
caktr. Bu, u demektir: lkeyi tatbik ettiklerine ve bunu yapmaya g
leri olduuna gre, dier kiilerin, koruyucu dernein yelerine kar,
koruyucu dernein adaletsiz veya gvenilirlikten uzak bulduu bir
yntemi kullanmas yasaktr. Sistemin ileyiinden kurtulma ihtimalle
rini bir yana brakrsak, bu yasaklamay ihlal eden herkes cezalandr
lacaktr. Koruyucu birim, adil veya gvenilir (veya tersi) bulduu yn
temlerin bir listesini yaynlayacaktr. Bu durumda, bu onay grm lis
tede bulunmayan herhangi bir yntemi kullanmak yrek isteyecektir.
Bir dernein yeleri, kendilerine kar gvenilir olmayan yntemler
kullanlmasn engellemek iin koruyucu dernein elinden gelen her e-

devlet 147

yi yapmasn bekleyecekleri iin, koruyucu birim, listesini, kamuoyu


nun bildii tm yntemleri ihtiva edecek ekilde gncel tutacaktr.
Yntemle ilgili haklarn mevcut olduu ile ilgili varsaymmzn
argmanmz ok basit bir hale getirdii iddia edilebilir. Baka birinin
haklarn ihhtl eden bir bireyin, bu olgunun adil ve gvenilir bir yntem
le belirlenmesini isteme hakk var mdr? Gvenilir olmayan bir ynte
min ok sk olarak masum bir insan sulu bulaca dorudur. Fakat,
sulu bir kiiye kar gvenilir olmayan bir yntem kullanld zaman
bu kiinin herhangi bir hakk ihlal edilmi mi olur? Byle bir yntemin
empoze edilmesine kendini savunmak iin direnebilir mi? Fakat kendini
neye kar savunacaktr? Bir cezay hak etme olasl ok mu yksektir?
te bu sorular argmanmz iin nemli sorulardr. Eer bir sulu bu tr
yntemlere kar kendini savunamazsa ve kendisine kar bu yntemler
den birini uygulayan bir kiiyi cezalandramazsa, o zaman, bu sulunun
koruyucu dernei, sonuta sulu olduu ortaya ksn ya da kmasn,
onu szkonusu yntemlere kar savunabilir mi veya bu yntemleri ken
disine kar kullananlar cezalandrabilir mi? Bir birimin sahip olduu
tek eylem haklarnn mterilerinin kendisine transfer ettii haklar oldu
u dnlebilir. Fakat sulu bir mterinin byle bir hakk yok ise, bi
rime byle bir transferde bulunmas szkonusu olamaz.
Elbette ki birim, mterisinin sulu olduunu bilmemekte; te
yandan, mterinin kendisi ise sulu olduunu bilmektedir. Acaba bu
bilgi farkll getirilen koulu farkl m klar? Bilgi yoksunu birimin,
mterisinin masum olduu varsaymndan hareket etmek yerine, bu
kiinin suu olup olmadn aratrmas gerekmez mi? Birim ile m
terisi arasndaki bu bilgi farkll yle bir duruma neden olabilir: Bi
rim, baz artlar altnda, bir yandan sulu olup olmadn dikkatli bir
ekilde aratrrken, mterisini empoze edilen bir cezaya kar savu
nabilir. Eer birim, cezalandran tarafn gvenilir bir yntem kulland
n bilirse, mterisinin sulu bulunmasn kabul eder ve mterisinin
masum olabilecei varsaymna dayanarak mdahalede bulunmaz.
Eer birim, yntemi gvenilir olmaktan uzak bulursa veya ne kadar ne
kadar gvenilir olduunu bilmiyorsa, mterisinin sulu olduunu

148 birinci ksm - beinci blm

va rsaymak zorunda deildir ve meseleyi kendisi soruturabilir. Eer


soruturma neticesinde mterisinin sulu olduunu tespit ederse, ce
zalandrlmasna izin verir. Koruyucu birimin srf kendi tannini iin
mterisinin suunu tespit ederken neden olduu gecikmenin getirdii
maliyetlerden dolay mstakbel cezalandrclara tazminat demek zo
runda olup olmad meselesi bir yana braklrsa, cezann empoze
edilmesine kar mterinin bu ekilde korunmas nispeten dorudur.
Koruyucu birimin, sebep olduu gecikmeden dolay ortaya kan de
zavantaj lar iin nispeten gvenilir olmayan yntemler kullananlara
tazminat demesi gerektii ortaya kmaktadr. Ayrca, yntemlerin
gvenli olduu ortaya karsa, gvenirlii bilinmeyen yntemler kulla
nanlara tam tazminat demesi, aksi durumda ise ortaya kan deza
vantajlar telafi etmesi gerekmektedir. (Yntemforin gvenilirlii mese
lesindeki ispat sorumluluu kimdedir? ) Birim, bu miktar masum ol
duunu beyan etmi olan mterisinden alabileceine gre, bu durum
yalan masumiyet beyanlar iin bir caydrclk getirecektir. *
Birimin, cezann verilmesine kar getirdii geici koruma ve sa
vunma grece aktr. Daha az ak olan :,y, bir ceza verildikten son
ra koruyucu birimin ortaya koyaca uygun hareket tarzdr. Eer ce
za verenin yntemi gvenilir bir yntem ise, birim ceza verene kar bir
eylem iine girmez. Fakat birim, gvenilir olmayan bir yntemi temel
alarak, mterisini cezalandran birini cezalandrabilir mi? Bu kiiyi,
mterisinin sulu olup olmadn dikkate almadan cezalandrabilir
mi? Ya da nce kendi gvenilir yntemini kullanarak mterisinin su
lu veya masum olup olmadn aratrmak ve mterisinin masum ol
duunu tespit ettii takdirde ceza verenleri cezalandrmak zorunda m() Eer mterinin kendisi, bilinli olmadndan, sulu veya susuz olduunu syleyebilecek bir
durumda deilse, hi phe yok ki, birimin mstakbel cezalandrcya demek zorunda olduu
tazminat miktarn telafi etmeyi kabul ederek birimine metinde tarif edildii ekilde hareket et
me yetkisi veriL Yalan masumiyet beyanlarna getirilen bu caydrclk, masum insanlarn aleyh
lerine olan delillerin ok gl olduu durumlarda, masumiyetlerinde srarc olmalarn da en
geller. Bu tr durumlarla ok az karlalacaktr fakat kesinlikle sulu bulunan bir kii, bir de
masum olduunu ifade ettii iin yalan beyandan dolay cezalandrlmazsa, bu arzulanmayan
caydrclk engellenebilir.

--

devlet 149

- ---------

Jr? (Eer sulu olduunu tespit ederse bunu yapabilir mi ? ) Koruyucu


birim, mterilerinin sulu veya masum olup olmadklarn dikkate al
madan, hangi hakla, gvenilir olmayan bir yntem kullanarak mte
rilerini cezalandran herkesi cezalandracan ilan edebilir?
Gverlilir olmayan bir yntem kullanan ve bunun neticesine gre
hareket eden bir kii, belli bir olayda yntemi hatal ksa da kmasa da
dier insanlara risk empoze eder. Baka birisine Rus ruleti uygulayan bir
kii, tetii ektiinde silah ate almasa bile ayn eyi yapm olur. Koru
yucu birim, riskli bir eylemde bulunan kiiye nasl bir tavr alyorsa, ada
leti gvenilir olmayan bir ekilde yerine getiren kiiye de ayn tavr alr.
Drdnc Blm'de, riskli bir eyleme gsterilen farkl tepkileri ortaya
koymu ve bunlarn farkl eylemler iin uygun olduunu belirlemitik:
Yasaklama, snrlar ihlal edilenlere tazminat ve snr ihlali riski altna gi
ren herkese tazminat. Adaleti gvenilir olmayan bir ekilde yerine geti
ren kii, dier insanlarn korktuklar ya da korkmadklar eylemlerde bu
lunur. Bu eylemlerin her ikisi de tazminat almak veya misillemede bulun
mak iin kullanlabilir.9 Gvenilir olmayan bir adalet yntemi kullanan
ve korku vermeyen bir eylemde bulunan bir kii, bu nedenlerden dolay
cezalandrlmayacaktr. Eylemde bulunduu kiinin sulu olduu ve al
nan tazminatn uygun olduu ortaya karsa, durum olduu gibi kala
caktr. Eer eylemde bulunan kiinin sulu olduu ve alnan tazminatn
uygun olduu ortaya karsa, gvenilir olmayan bir adalet uygulayan ki
inin bu kiiye eyleminden dolay tam bir tazminat demesi gerekir.
te yandan, adaleti gvenilir olmayan bir ekilde yerine getiren
kiinin korku duyulan neticeleri empoze etmesi yasaklanabilir mi? Ne
den? Bu tr gvenilir olmayan bir yntem, eer umumi bir korku ya
ratacak ekilde ok sk yaplrsa, yaratlan korkudan dolay denmesi
gereken umumi tazminattan kanmak iin yasaklanabilir. Nadir ola
rak yaplsa bile, adaleti gvenilir olmayan bir ekilde yerine getiren ki9

Korkutucu bir ekilde tazminat alm ile ilgili kategori kk olabilir fakat bo deildir. Tazmi
nat alna yntemi insanlar korkutan baz faaliyetleri ierebilir fakat tazminat olarak onlar a
lmaya zorlamay da ihtiva eder; kurban nceki farkszlk erisine ykseltebildiine gre; bu
sadece korkutucu bir neticenin direkt olarak empoze edilmesi bile olabilir mi?

150 birinci ksm beinci blm

i, masum bir insana bylesine korku duyulan bir neticeyi empoze et


tii iin cezalandrlabilir. Fakat adaleti gvenilir olmayan bir ekilde
yerine getiren kii nadir olarak eylemde bulunup korkuya neden olmu
yorsa, sulu olan bir kiiye korku duyulan bir netice empoze ettii iin
neden cezalandrlsn ki? Gvenilir olmayan cezalandrclar sulu in
sanlar cezalandrdklarndan dolay cezalandran bir sistem, bu gve
nilir olmayan yntemi herhangi bir kiiye kar, dolaysyla da masum
insanlara kar kullanmalarna engel olur. Fakat byle bir caydrcla
yardmc olacak her yntem kullanlamaz. Mesele, gvenilir olmayan
bir cezalandrcnn, sulu olduu ortaya kan birini cezalandrd
iin cezalandrlmasnn meru olup olmaddr.
Bir bakasna ceza verip vermeme konusunda karar vermek iin
gvenilir olmayan bir yntem kullanmaya kimsenin hakk yoktur. By
le bir sistemi kullandnda, dier kiinin cezay hak edip etmediini ke
sin olarak bilemez. Bu nedenle, onu cezalandrmaya hakk yoktur. Fakat
bunu nasl syleyebilir? Eer dier kii bir su ilemise, tabiat halinde
yaayan herkesin bu kiiyi cezalandrmaya hakk yok mudur? Bana y
le geliyor ki, burada haklara ynelik farkl deerlendirmelerin nasl b
tnletirilebilecei konusunda terminolojik bir mesele ile kar karya
yz. Bir kiinin, belli gerekleri bilmedii takdirde baz eyleri yapmaya
hakk olmadn m syleyeceiz, yoksa hakk olduunu fakat belli ger
ekleri bilmeden yapt takdirde hata yapm olacan m syleyeceiz?
Buna bir ekilde karar vermek iyi olabilir fakat hala daha istediimiz her
eyi baka bir tarzda syleyebiliriz. ki sylev tarz arasnda basit bir ter
cme vardr. 10 Biz ikinci konuma madunu seeceiz. Bu her durumda
argmanmzn daha az zorlayc olarak grnmesini salyor. Eer her
hangi birinin bir hrszn ald bir eyi alma hakk olduunu varsayar
sak, o zaman bu ikinci terminolojiye gre, alnm olduunu bilmeden
10

Gilbert Harman bir szel farkllk kriteri olarak basit evrilebilirlii nermektedir: "Quine on

Meaning and Existence," Review of Metaphysics, 21, no. l (Eyll 1967). Eer farkl dilleri ko
nuan ve ayn inanlara sahip olan iki insann sadece szsel olarak farkllk gsterdiini syle
mek istiyorsak o zaman Harman'n kriteri basit olarak, lisanlar arasndakiler kadar karmak
evirileri ihtiva edecektir. Bu davalarla ilgili olarak ne karara varlrsa varlsn, kriter mevcut du
ruma hizmet eder.

devlet 151

bir hrszdan alnt bir obje alan kiinin, objeyi almaya hakk vardr, fa
kat byle bir hakka sahip olduunu bilmediinden dolay, objeyi alma
s hatal ve balanmayacak bir hareket olmutur. nceki hrszn hi
bir hakk ihlal edilmemi de olsa, ikinci hrsz bunu bilmiyordu ve bu ne
denle hatal ve balanmayacak bir eylemde bulundu demektir.
Bu terminolojik yol ayrmn getikten sonra farkl bir snr ih
lali ilkesi ortaya koyabiliriz. Eer C art yerine gelmeden A eylemin
de bulunmak Q'nun haklarn ihlal ederse, C artnn yerine gelmesi
gerektiini bilmeyen kii A eylemini yapamaz. Sulu olmad takdir
de herhangi birine ceza verilmesinin o kiinin haklarnn i hlal edilme
si anlamna geldiini herkesin bildiini varsaydmza gre, daha za
yf bir ilke ile de idare edebiliriz: Eer herhangi biri, C art yerine gel
meden A eyleminde bulunmann Q'nun haklarnn ihlal edilmesine ne
den olacan biliyorsa, C art yerine gelmeden A eyleminde bulunma
yabilir. Daha zayf fakat amacmz iin yeterli olacak bir baka ilke de
u olabilir: Eer herhangi biri C art yerine gelmeden A eyleminde bu
lunmann Q 'nun haklarnn ihlal edilmesine nden olacan biliyorsa,
bu kii, en uygun konumda bulunarak C artnn yerine geldiini be
lirlememise, A eyleminde bulunmayabilir. (Neticedeki bu zayflama,
epistemoloj ik phecilikle ilgili eitli problemleri de ortadan kaldr
maktadr.) Bu yasaklamay ihlal eden bir kiiyi herkes cezalandrabilir.
Daha ak bir ekilde ifade etmek gerekirse, herkesin bir ihlalciyi ceza
landrma hakk bulunmaktadr; insanlar, ancak kendileri bakasnn
yasa ihlal ettiini belirlerlerse (bunu belirlemek iin en iyi konumda
bulunarak) bu ekilde hareket edebilirler.
Bu grte, bir kiinin ne yapabilecei yalnzca bakalarnn hak
lar ile snrlanmamtr. Gvenilir olmayan bir cezalandrc, sulu kii
nin hibir hakkn ihlal etmez; fakat yine de onu cezalandrmaya bilir. Bu
ekstra boluun nedeni farkl deerlendirmelerdir. ("Subjektif koul" ve
"objektif koul" hakkndaki deerlendirme bataklnda boulmaktan
kurtulunabilinirse, aratrma iin verimli bir alan meydana gelecektir.)
Dikkat edilirse bu yorumda, herhangi bir kii nispeten gvenilir bir yn
tem kullanlarak cezalandrlma hakkna sahip deildir. (Her ne kadar

152 birinci ksm beinci blm

can istediinde kendisi iin daha az gvenilir bir yntem kullanlmas


iin izin verebilse de.) Bu gre gre, yntemsel haklarn bir ou, ey
lemde bulunann kiinin haklarndan deil, daha ok eylemde bulunan
kii veya kiilerle ilgili ahlaki deerlendirmelerden kaynaklanmaktadr.
Bunun doru olup olmad benim iin ak deildir. Belki de ey
lemde bulunulan kiinin gvenilir olmayan bir yntem kullanan kiiye
kar byle yntemsel haklar bulunmaktadr. (Fakat bir sulunun g
venilir olmayan ve onu hatal bir ekilde cezalandrma olasl yksek
olan bir yntemle ilgili ikayeti nedir?) Koruyucu birimin mterisini
cezalandrmak iin gvenilir olmayan bir yntem kullananlar cezalan
drmas ile ilgili argmanmzn, durum byle olduu takdirde ok da
ha dzgn hale geleceini grdk. Mteri sadece, birimine yntemsel
hakkn korumak zere eylemde bulunma hakkn verecektir. Burada
ki alt-argmanmzn amalarndan dolay, yntemsel haklarla ilgili
varsayma destek olacak unsurlar ortaya koymaya gerek kalmadan bu
neticeye ulalabileceini gsterdik. (Bu tr haklarn mevcut olmad
n ima etmiyoruz.) Her iki durumda da, koruyucu bir birim, mteri
sinin sulu olup olmadn (sulu olsa bile) dikkate almadan, gveni
lir ve adil olmayan bir yntem kullanan kiiyi cezalandrabilir.
FL TEKEL
kinci Blm'de ksaca bahsettiimiz devletle ilgili kuram tasarlama ge
leneinde, g kullanm konusunda bir tekel olduunu iddia eden bir
devlet bulunmaktadr. Egemen koruyu birim ile ilgili anlatmmza he
nz herhangi bir tekel eleman girmi midir? Herkes kendini bilinme
yen veya gvenilir olmayan yntemlere kar koruyabilir veya bu tr
yntemleri kendisine kar kullanan veya kullanmaya teebbs edenle
ri cezalandrabilir. Koruyucu birim, mterisinin temsilcisi olarak, bu
nu mterilerinin yerine yapma hakkna sahiptir. Dernee katlmam
olanlar da dahil olmak zere her bireyin bu hakka sahip olduunu ka
bul eder. Belli bir noktaya kadar hibir tekel iddias olmaz. Daha kesin
bir ifadeyle, iddiann evrensel bir esi vardr: Herhangi birinin ynte
mini transfer etme hakk. Fakat bu hakkn tek sahibi olduuna dair bir

devlet 153

iddiada bulunulmadna gre, hibir tekel iddiasnda bulunulmuyor


demektir. Fakat kendi mterilerine bal olarak, herkesin sahip oldu
unu kabul ettii bu haklar tatbik eder veya ettirir. Kendi yntemleri
ni gvenilir veya adil olarak grr. Dier tm yntemleri, hatta baka
larnn uygulad ayn yntemleri bile gvenilir veya adaletli olmaktan
uzak olarak grme eiliminde olacaktr. Fakat dier yntemleri hari
tutacan farz etmemiz doru olmaz. Herkesin gvenilir ve adil olma
yan ya da olmad dnlen yntemlere kar kendini savunma hak
k vardr. Egemen koruyucu birim kendi yntemlerinin gvenilir ve adil
olduuna hkm verdiine ve bunun da genel olarak bilindiine inan
dna gre, herhangi birinin bu yntemlere kar kendini savunmas
na izin vermeyecektir. Bir baka deyile, bunu yapan herkesi cezaland
racaktr. Egemen koruyucu birim, durumu nasl deerlendiriyorsa ona
gre zgrce hareket edecek, te yandan baka hi kimse ceza grme
den byle bir ey yapamayacaktr. Herhangi bir tekel iddiasnda bulu
nulmuyor olsa da, egemen birim, sahip olduu. gce bal olarak ben
zeri olmayan bir konumda bulunur. Sadece kendisi, dierlerinin adalet
le ilgili yntemlerine yasaklama getirir. Bakalarna keyfi bir eklide ya
saklama getirme hakkna sahip olduu iddiasnda deildir. Yalnzca,
herhangi birinin mterilerine kar kusurlu yntemler kullanmasn
yasaklama hakk bulunduu iddiasndadr. Fakat kendini kusurlu yn
temlere kar eylemde bulunuyor olarak grd zaman, dierleri de
onu kusurlu olduunu zannettii eylere kar eylemde bulunuyor ola
rak grebilir. Bakas ne dnyorsa dnsn, kusurlu olduunu d
nd yntemlere kar tek bana zgrce hareket edecektir. Herke
se bahettii haklarla ilgili ilkelerin en kudretli uygulaycs olarak,
kendisinin doru olduu dnd eyleri tatbik ettirir. Mterileriy
le ilgili yegane uygulatc ve yegane yarg olma zellii bu gcnden
kaynaklanmaktadr. Sadece evrensel doru olarak hareket etme hakk
n ne srerek kendi dorularn uygular. Yalnzca kendi anlayna g
re hareket etme konumuna bir tek kendi sahiptir.
Bu benzersiz konum bir tekelleme anlamna m gelir? Egemen
koruyucu dernein tek bana sahip olduunu iddia edebilecei bir hak

154 birinci ksm beinci blm

yoktur. Fakat sahip olduu kudret, ona, herhangi bir hakk umumi
olarak tatbik eden yegane temsilci olma olana verir. Sadece herkesin
sahip olduunu kabul ettii bir hakkn yegane uygulaycs urumuna
gelmez; ayn zamanda, hakkn yle bir tabiat vardr ki, egemen g
ortaya ktnda hakk uygulayan sadece kendisi olur. nk hak,
bakalarnn hakk yanl bir ekilde tatbik etmelerini nleme hakkn
da ihtiva etmektedir. Dolaysyla, dier herkese kar bu hakk sadece
egemen g tatbik edebilecektir. Buras, bir fiili tekel nosyonunun uy
gulanmas iin tam yeridir. Bu tekel meru deildir, nk dierleri
benzer bir imtiyazdan mahrum edilirken benzeri olmayan kapsaml bir
hakkn bahedilmesinin bir sonucu deildir. Elbette ki dier koruyucu
birimler pazara girebilirler ve mterileri egemen koruyucu dernein
boyunduruundan kurtarabilirler. Onun yerine kendileri egemen hale
gelme teebbsnde bulunabilirler. Fakat halihazrdaki egemen koru
yucu biri m olmak bir birime mterilerle ilgili rekabette nemli bir pi
yasa avantaj verir. Egemen birim mterilerine dier hibir birimin ve
remeyecei bir garanti verebilir: " Mterilerimize sadece bizim uygun
grdmz yntemler uygulanacaktr."
Egemen koruyucu birimin etki alan, muteri olmayanlarn ara
larndaki atmalar kapsamaz. Eer bir bamsz, kendi adalet yn
temini baka bir bamsza kar kullanmaya kalkarsa, egemen koru
yucu dernein mdahale hakk olmayacaktr. Sadece, hepimizin sahip
olduu, haklar tehdit edilen bir kurbana yardm etmek iin mdaha
le etme hakkna sahip olacaktr. Fakat korumac bir ekilde mdahale
edemeyeceine gre, eer her iki bamsz da kendi adalet yntemle
rinden memnun ise, koruyucu dernein araya girmesinin bir mant
yoktur. Bu egemen koruyucu dernein bir devlet olmadn gster
mez. Bir devlet de, devletin sisteminin dnda kalmay tercih eden ta
raflarn arasndaki atmalardan uzak durabilir. ( Fakat insanlarn,
aralarndaki belli bir meseleyi zmek iin baka bir yntem kullana
rak devletin snrl bir ekilde dnda kalmalar daha zordur. nk
bu yntemi n ortaya koyduu zm ve onlarn buna gsterdii reak
siyon, tm ilgili taraflarn devletin ilgi alannda gnll olarak kart-

devlet 1 5 5

mad sahalar ihtiva edebilir.) Dolaysyla, her devletin vatandalar


na bu seenei salamas gerekmez mi?
BAKALARINI KORUMAK
Eer koruyutu birim, bamszlarn kendi haklarn korumak iin kul
landklar yntemleri mterilerine kar uyguladklar zaman yeterli,
gvenilir veya adil bulmazsa, byle bir uygulamaya girmelerini yasakla
yacaktr. Bu yasaklamann gerekesi, bamszlarn kendi balarna ge
tirdikleri yaptrmn mterilerine tehlike riskleri empoze etmesidir. Ge
tirilen yasaklama, bamszlarn, haklarn ihlal eden mterilere inan
lr bir cezalandrma tehdidinde bulunmalarn imkansz hale getirdii
iin bu kiilerin verilen zararlardan kendilerini koruma yetenekleri or
tadan kalkar ve gnlk yaam ve faaliyetlerinde ciddi olarak dezavan
taj l duruma derler. Kendi balarna getirdikleri yaptrm da dahil ol
mak zere bamszlarn faaliyetlerinin baka birinin haklarnn ihlal
edilmesine (yntemsel haklar meselesi bir yana braklrsa) gerek kalma
dan yrmesi de pekala mmkndr. Drdnc Blm'de verilen taz
minat verme ile ilgili ilkemize gre, bu durumlarda yasaklamay yrr
le koyan ve bundan menfaat elde eden kiiler, bu yasaklamadan do
lay dezavantaj l duruma denlere tazminat vermek zorundadrlar. O
halde, koruyucu birimin mterilerinin, bu kiilere kar kendi haklar
n korumak iin kendi balarna koyduklar yaptrmlara getirilen ya
saklamalardan kaynaklanan dezavantajlardan dolay bamszlara taz
minat vermeleri gerekir. Hi phe yok ki, bamszlara tazminat verme
nin en dk maliyetli yolu, bu kiilere, koruyucu birime para deyen
mterilerle olan atma durumlarn kapsayacak koruyucu hizmetler
salamak olacaktr. Bu, onlar, haklarnn ihlali durumunda korumasz
brakmaktan (bunu ypan herhangi bir mteriyi cezalandrmayarak)
ve daha sonra haklarnn ihlal edilmesinden dolay uradklar zarar te
lafi etmeye almaktan daha ucuza mal olacaktr. Eer daha ucuza mal
olmasa, o zaman insanlar, koruyucu hizmetleri satn almak yerine para
larn biriktirip zararlarn karlama yoluna girerler (belki de bir sigor
ta sistemi iinde ortak olarak bir havuzda biriktirerek).

15 6 birinci ksm beinci blm

Koruyucu dernein yeleri, bamszlara salanan koruyucu hiz


metler iin deme yapmak zorunda mdrlar? Bamszlarn hizmetleri
kendilerinin satn almas konusunda srarc olabilirler mi? Zaten kendi
balarna uyguladklar yntemler bamszlara belli bir maliyet getir
mektedir. Tazminat ilkesi, bir sara hastasnn araba srmesini yasakla
yanlarn onun tm taksi, ofr, vs. masraflarn karlamalarn art
komaktadr. Eer sara hastasnn kendi otomobilini kullanmasna izin
verilseydi, bunun da maliyeti olurdu; araba iin para, sigorta, benzin,
onarm masraflar ve araba srmenin getirdii sknt gibi. Empoze edi
len dezavantaj lar iin tazminat verirken, yasak koyanlarn, sadece ya
saklamann getirdii dezavantajlar ile yasaklama olmad zaman ya
sak getirilen tarafn harcamak zorunda olduu masraflarn miktar ara
sndaki farka karlk gelen miktar demesi gerekir. Tm taksi giderle
rinin denmesine gerek yoktur. Sadece taksiye verilen para ile kendi
otomobilini kullanmann getirdii masraflar arasndaki farkn denme
si yeterlidir. Empoze ettikleri dezavantajlar para yerine madde olarak
telafi etmeyi daha az pahal bulabilirler; para ile tazminat demesini sa
dece kalan net dezavantajlar iin yaparak, dezavantajlar ortadan kal
dran veya ksmen hafifleten bir faaliyet ime girebilirler.
Eer yasaklamay getiren kii, yasaklamaya maruz kalan kiiye,
empoze edilen dezavantajlarla faaliyetin izin verildii takdirdeki mali
yetleri arasndaki fark kapsayan bir miktar para tazminat olarak
derse, bu miktar, yasaklama getirilen tarafn dezavantajlarn stesin
den gelmesi iin yeterli olmayabilir. Eer yasaklanan eylemi yaparken
ortaya kan maliyetler parasal maliyetler ise, tazminat bedeli ile har
canmam olan bu paray birletirip buna karlk gelen hizmeti satn
alabilirler. Fakat maliyetleri direkt olarak parasal olmayp, enerj i, za
man gibi maliyetler ise, tek bana bu farkla ilgili parasal deme, ya
saklama getirilen kiinin yasaklanan eye denk den eyi satn alarak
dt dezavantajl durumun stesinden gelmesini salamayacaktr.
Eer bamsz kiinin kendini dezavantajl duruma drmeden kulla
nabilecei baka mali kaynaklar var ise, bu fark demesi, yasaklama
getirilen kiini dezavantajl durumunun ortadan kalkmas iin yeterli

devlet 157

olacaktr. Fakat bu kiinin bu ekilde mali kaynaklar yok ise, koruyu


cu birim ona en ucuz koruma politikas maliyetinden daha az bir mik
tar demeyebilir ve onu mterilerinin ktlklerine kar savunmasz
kalmak ve aradaki fark kapatmak iin para piyasasnda almak du
rumunda brakabilir. Bu mali olarak skk durumdaki yasaklama ge
tirilmi birey iin birimin yasaklanmam faaliyetin ona getirdii para
sal maliyetler ile empoze edilen dezavantajn stesinden gelinmesi ve
ya dengelenmesi iin harcanan para arasndaki fark telafi etmesi gere
kir. Yasaklama getirenin, dezavantajlarn stesinden gelinebilmesi iin
yeterince parasal veya maddesel destekte bulunmas gerekir. Kendisi
iin koruma satn alarak dezavantajl duruma dmeyecek bir kii iin
bir tazminat denmesine gerek yoktur. Yasaklanmayan faaliyetin pa
rasal masraf getirmedii yetersiz kaynak sahipleri iin birim, dezavan
taj gelmeden ayrabilecekleri kaynaklarla koruma maliyeti arasndaki
fark vermek zorundadr. Parasal maliyetleri olanlara ise dezavantajla
rn stesinden gelebilmeleri iin ilave yeterli mikta rda parasal tazminat
verilmesi gerekir. Eer yasaklama getirenler para deil de madde ola
rak tazminat verirlerse, mali olarak zor durumda kalm olan yasakla
ma getirilen taraftan bunun parasal bedelini isteyebilirler. (Bu bedel,
maln fiyatndan daha byk olmamak artyla, yasaklama getirilme
yen faaliyetin parasal maliyetleri kadardr.) 11 Tek etkili tedariki olan
egemen koruyucu birim, tazminat olarak, kendi koyduu fiyatla ya
saklanan tarafn parasal maliyetleri arasndaki fark teklif etmek zo
rundadr. Hemen hemen her zaman bu miktar bir koruma politikas
sat sonucunda ksmi deme olarak geri alacaktr. Bu uygulamalarn
ve yasaklamalarn sadece gvenilir veya adil olmayan yaptrm yn
temleri kullananlara uygulanabileceini sylemeye bile gerek yoktur.
Bu nedenlerle, egemen koruyucu birim, bamszlara, yani yap
trm yntemlerinin gvenilir veya adil olmad gerekesiyle mteri
lerine kar kendi balarna bir yaptrm getirmesi yasaklanan herkese,
mterilerine kar koruma hizmetleri salamak zorundadr. Gerekti11

Yasak koyucular, yasaklama getirilen taraf, yasaklama getirilen faaliyetin zaman, enerji gibi di
er maliyetlerini de karlama durumunda brakabilir mi?

158 birinci k"m Jlncl blm

inde baz kii lere bu hizmetlerin fiyatndan daha dk bir bedelle .


hizmet salayabilir. Elbette ki, bu kiiler bu paray demeyi reddedip
bu tazminat hizmetleri olmadan da idare etmeyi tercih edebilirler. 'Eer
egemen koruyucu birim bamszlara koruma hizmetlerini bu ekilde
salarsa, bu durum insanlar para demeden hizmetlerinden faydalan
mak iin birimi terk etmeye ynlendirmez m i ? ok fazla deil. nk
tazminat, sadece kendileri iin koruma satn alrken dezavantajl duru
ma denlere, sadece ssl olmayan bir hareket tarznn maliyeti, ken
di bana korunmann getirdii parasal maliyetlerin toplam ile kiinin
rahata deyebilecei miktarn bir araya getirilmesi sonucu ortaya
kan miktarda denir. Ayrca birim, tazminat dedii bu bamszlar
sadece bamszlarn kendi balarna yaptrm getirmeleri yasaklanm
olan kendisine para deyen mterilerine kar korur. Ne kadar ok
zgrce hareket eden insan olursa, birim tarafndan her zaman koru
nan bir mteri olmak o kadar cazip olur. Dierleriyle beraber bu fak
tr, zgr hareket edenlerin saysnn azalmasna ve dengenin evrensel
katlm lehine deimesine neden olur.
DEVLET
nc Blm'de yle bir grev belirledik: Bir blgedeki egemen ko
ruyucu dernein bir devlet haline gelmek iin iki hayati neme sahip
art yerine getirmek zorunda olduunu gstermek. Bunlardan birinci
si , blgede g kullanm konusunda tekel olmak, ikincisi ise, blgede
ki herkesin haklarn koruyor olmak (bu evrensel koruma sadece da
tmc bir yapda uygulansa da. ) Devletin bu ok elzem nitelikleri, bi
reyci anaristlerin devleti ahlakszlkla sulamalarnn sebebini olu
turmutur. Bu tekelleme ve yeniden datmla ilgili elemanlarn ahla
ki adan meru olduunu gstermeyi, bir tabii durumdan ultra-mini
mal bir devlete geiin ahlaki adan meru olduu ve kimsenin hakla
rn ihlal etmediini ve ultra-minimal devletten minimal bir devlete ge
iin de ahlaki adan meru olduunu ve kimsenin haklarn ihlal et
mediini gstermeyi kendimize vazife olarak belirledik.
Bir blgede egemen olan koruyucu birim, bir devlet olmak iin ge-

devlet 159

rekli iki art yerine getirir. Gvenilir olmayan yntemler kullanan ba


kalarna genel olarak etkin bir yasaklama getirecek tek gtr ve bu yn
temleri kontrol eder. Birim ayrca blgesinde mterilerine kendi balar
na yaptrm getirmelerini yasaklad mteri olmayanlar, mterileriyle
olan ilikilerinde korur. (Bu koruma mterileri tarafndan finanse edilse
bile.) Bunu ahlaki adan gerekli klan ey, kendi gvenliklerini arttrmak
iin eylemde bulunanlarn, daha sonra zararsz1 2 olduklar ortaya kan
riskli eylemlerde bulunmalarn yasakladklar kiilere, kendilerine em
poze edilen dezavantajlardan dolay tazminat demesini de gerektirir.
nc Blm'e balarken ifade ettiimiz gibi, bazlar iin di
erleri tarafndan koruyucu hizmetlerin salanmasnn datmc bir
uygulama olup olmad, bunun hangi nedenlerle yapldna baldr.
imdi gryoruz ki, byle bir uygulamann, datmdan ziyade tazmi
nat ilkesinden kaynakland iin datmc olarak nitelenmesine gerek
yoktur. ("Datmc" ifadesinin bir uygulama veya kurumla ilgili oldu
unu hatrlayn.) Bu konuyu daha da amak iin koruyucu birimlerin
iki tr koruma politikas nerdiini tasavvur edebiliriz: Mterilerini
adaletin riskli bir ekilde zel olarak uygulanmasna kar korumakla
ilgili olanlar ve byle yapmayan fakat sadece hrszlk, saldr, vs. gibi
eylemlere (bunlarn adaletin zel olarak tatbik edilmesi srasnda ol
mas artyla) kar koruyanlar. Dier kiilerin adaleti zel olarak uy
gulamalarnn yasaklanmas birinci politikada sz Ldilen mterileri il
gilendirdiine gre, sadece bu mterilerin zel adalet uygulamasn
dan men edilen kiilere kendilerine empoze edilen dezavantajlardan
dolay tazminat demesi gerekir. kinci tr politikayla ilgili olanlarn
dierlerinin korunmas iin demede bulunmasna gerek yoktur, zira
onlara tazminat demeleri iin bir sebep bulunmamaktadr. Adaletin
zel olarak tatbik edilmesine kar korunmay istemenin sebepleri zor
layc olduundan, korunma satn alan hemen herkes, ekstra maliyet
lere ramen bu tr korunmay satn alacak ve bu nedenle bamszla
ra korunma salanmas uygulamasna dahil olacaktr.
12

Burada, bu eserin dier yerlerinde olduu gibi, "zarar", sadece snr ihlalleri anlamna gelmek
tedir.

160 birinci ksm - beinci blm

Herhangi birinin haklar ihlal edilmeden tabiat halinden bir


devletin nasl ortaya ktn aklamakla ilgili grevimizi hallettik.
Bireyci anaristin minimal devlete olan ahlaki itirazlarnn stesinden
gelindi. Bu durum, bir tekelin adil olmayan bir ekilde empoze edilme
si deildir. Fiili tekel , herhangi birinin haklar ihlal edilmeden ve dier
lerinin sahip olmad zel bir hak iddiasnda bulunulmadan bir g
rnmez el sreci ve ahlaki olarak balanabilir vastalarla geliir. Ve
fiili tekelin mterilerini kendilerine kar kendi balarna yaptrm uy
gulamalarn yasakladklar kiilerin korunmas iin para demeye
mecbur etmek, ahlaki olmayan bir uygulama deil, tam tersi, Drdn
c Blm'de ksmen ifade edilen tazminat ilkesinin ahlaki adan art
kotuu bir uygulamadr.
Drdnc Blm'de, yaptklar eylemlerin muhtemel zararl ne
ticelerinden dolay dier insanlara tazminat vermek iin kaynaklar ol
madklar veya bu neticeleri telafi edecek zorunlu sigortaya sahip ol
madklar takdirde insanlarn bu eylemlerde bulunmalarn yasaklama
olasln detayl olarak incelemitik. Tazminat ilkesine gre, byle bir
yasaklamann meru olabilmesi iin, yasakla,ma getirilen kiilerin ken
dilerine empoze edilen dezavantajlardan dolay tazminat alabilmeleri
ve tazminat demelerini zorunlu sigorta alabilmek iin kullanabilme
leri gerekir. Sadece yasaklamadan dolay dezavantajl duruma den
ler tazminat alacaktr; yani zorunlu sigorta alabilmek iin aktaracak
lar baka kaynaklar olmayanlar. Bu kiiler aldklar tazminat deme
lerini zorunlu sigorta iin harcadklar zaman, zel zorunlu sigortay
tm topluma tedarik etmek iin gerekli miktara sahip oluruz. Sadece
karlayacak paras olmayanlara tedarik edilir ve sadece tazminat ilke
sinin kapsamad riskli eylemleri ihtiva eder -karl verilmedii za
man yasaklanmas meru olan yasakland zaman da kiileri ciddi
olarak dezavantajl klan eylemler. Byle bir sigortann salanmas, hi
kuku yok ki, bakalarna sadece normal bir tehlike getiren kiilere ya
saklamann getirdii dezavantajlardan dolay tazminat demenin en
ucuz yoludur. Bylece, zorunlu sigorta kapsamnda olmayan baz ey
lemlerin yasaklanmasnn meru olmas ve bu yasaklamann getirilme-

devlet 161

si halinde, kat li bcrteryen ahlaki ilkeler sayesinde devletin baka bir


datmc zelliinin ortaya ktn gryoruz.
Herhangi bir corafi blgedeki koruyucu birim bu blgenin
devleti mi oluyor? kinci Blm'de g kullanm zerinde bir tekel
nosyonunu tctm olarak aklamann ne kadar zor olduunu, bu neden
le net kar rneklere ihtiya duyulduunu grmtk. Genellikle ak
land gibi, bu nosyon sorumuza cevap bulmak iin emin bir ekilde
kullanlamaz. Herhangi bir metin iindeki bir tanmdaki kesin ifadele
rin ortaya kard bir karar kabul etmeliyiz. Ancak bu tanmn bi
zimki kadar karmak durumlar iin dzenlenmi olmas ve bu tr du
rumlar iinde test edilmi olmas gerekir. Kaza eseri ortaya km hi
bir snflama, sorumuza ie yarar bir cevap getiremez.
Bir antropologun aadaki tutarsz anlatmn ele alalm:
Tm fiziksel gcn merkezi otoritenin elinde toplanmas devle
tin temel fonksiyonudur ve onun olmazsa olmaz zelliidir. Daha
ak ifade etmek gerekirse, devletin, koyduu bir kuralla neler ya
pabileceini ele alalm: Devlet tarafndan ynetilen bir toplumda
hi kimse baka birinin cann alamaz, ona fiziksel zarar veremez,
malna dokunamaz ve devletin izni ve korumas altndaki adna le
ke sremez. Devletin memurlarnn can alma, lm eczas verme,
ceza veya haciz yoluyla mallara el koyma veya toplumun bir ye
sinin durumunu veya namn etkileme yetkisi vardr.
Bu, devletsiz toplumlarda can almann eczasz kalaca anlamna
gelmez. Fakat bu tr toplumlarda (rnein, Bushmen, Eskimo ve
Orta Avustralya kabileleri) ev halkn ktlk yapanlara kar ko
ruyan bir merkezi otorite mevcut deildir, zayftr veya danktr.
Ve Bat Plains'deki Crow ve dier kabileler arasnda duruma gre
uygulanmtr. Devletsiz toplumlarda hane halk veya birey, sarih
olmayan vastalarla, rnein ktlk yapana bask oluturmak
iin, toplu grup katlm ile korunur. Devletin toplumun ktlk
veya su olarak deerlendirdii eyleri zapt etmek iin aralar var
dr: Polis, mahkemeler, hapishaneler ve bu faaliyet alannda dolay
l veya dolaysz olarak grev alan kurumlar. Ayrca, bu kurumlar
toplum iinde sabit ve kalcdr.
Eski Rusya'da devlet kurulduu zaman prens para cezas, fiziksel

162 birinci ksm beinci blm

ceza ve lm cezas verme yetkilerini zerine alrken kimseye by


le bir yetki vermemiti. Yetkisini hibir insan veya kurumla payla
mayarak bir kez daha devletin tekelci tabiatn zerine almt.
Prensin izni olmadan bir kii tarafndan baka bir kiiye ceza veril
dii zaman bu bir ktlk olarak kabul edilir ve ktl yapan
kii cezalandrlrd. Ayrca, prensin yetkisi, bir baka kiiye, herke
sin gz nnde aktarlrd. Bylece korunan insan snf son dere
ce dikkatli bir ekilde tanmlanr ve hkmdarl altndaki tm in
sanlar bir ekilde korunurdu.
Hibir kii veya grup devletin yerini alamaz. Devletin faaliyetleri
sadece direkt olarak veya ekspres delegeler vastasyla yaplabilir.
Devlet, yetkisini bir bakasna verirken delegesini devletin bir tem
silcisi (organ) yapar. Toplumun kurallarna gre polisler, yarglar,
hapishane gardiyanlar g kullanma yetkilerini merkezi otoriteden
alrlar. Ayn ekilde vergi toplayclar, askerler, snr muhafzlar ve
benzerleri de. Devletin otoriter ilevi, ou gleri temsilcileri olarak

kullanmasna dayanmaktadr. 1 3

Yazar, listeledii zelliklerin devlette mutlaka olmas gereken


zellikler olduunu iddia etmiyor; bir zelliin olmamas, bir blgede
ki egemen koruyucu birimin devlet olmadn gstermiyor. Aslnda
egemen birim ortaya konan zelliklerin hemen hemen tmne sahiptir;
ve srekli var olan idari yaplar ve devaml alan uzman personeli
onu antropologlarn devletsiz bir toplum olarak niteledikleri eyden
byk oranda farkl klmaktadr. Yukarda verilen yazlarn ou dik
kate alndnda bunu bir devlet olarak grmek son derece normaldir.
Sadece birka kiiyi barndran byklkteki bir blgedeki ege
men koruyucu dernein o blgenin devleti olduu sonucuna varmak
pekala mmkndr. eyrek dnmlk arazisinde g kullanma teke
lini elinde bulunduran bir kiinin o arazinin devleti olduunu ya da
kck bir adackta yaayan kiinin o adacn devleti olduunu
iddia etmiyoruz. Bir devletin mevcut olmas iin gerekli nfus ve arazi
bykl ile ilgili artlar koymaya teebbs etmek bouna olur ve
hibir ama tamaz. Ayrca biz, blgedeki hemen hemen tm insanla13 Lawrence Krader, Formation ofthe State (Englewood Cliffs, N.J.: Prentice-Hall, 1968), s.21-22.

devlet 16 3

rn egemen birimin mterileri olduu ve bamszlarn birim ve m


terileriyle atma durumuna girdiklerinde daha az gce sahip olduk
lar durumlardan bahsediyoruz. (Bunun olabileceini tartmtk.)
M terilerin orannn tam olarak ne olmas gerektii ve bamszlarn
gcnn birim ve mterilerinin gcnn ne kadar aasnda olmas
gerektii olduka ilgin konular olabilir. Fakat benim bu konularda
syleyecek fazla ilgin bir eyim yok.
Bir devlet olmak iin gerekli art kinci Blm'deki tartmamz
daki Weberci gelenekten alnmtr: iddet kullanma yetkisi veren tek
otorite olduunu iddia etmesi. Egemen koruyucu birim byle bir iddi
ada bulunmaz. Egemen koruyucu dernein pozisyonunu tanmlad
mza ve antropologlarn nosyonlarna ne kadar uyduklarn grd
mze gre, Weberci art, iddetin izin verilebilirlii konusunda blge
de tek etkin yarg olan ve mesele ile ilgili hkmlerde bulunan ve do
ru olanlar eyleme dken fiili bir tekeli ihtiva edecek ekilde yumuata
maz myz? Bunu yapmak iin ok nemli nedenlerimiz vardr ve tama
miyle arzu edilen ve uygun olan bir ey olacaktr. Bu nedenle, tarif edil
dii gibi, bir blgede egemen olan koruyucu dernein bir devlet olduu
sonucuna varyoruz. Fakat, biraz yumuattmz Weberci artn oku
yucusuna yaptmz ii hatrlatmak iin egemen koruyucu birimi ara
da srada " devlet" yerine "devletsi bir varlk" olarak adlandracaz.
DEVLETLE LGL GRNMEZ EL AIKLAMASI
Bir tabiat hali iinde ortaya kan devletin grnmez el aklamasn yap
tk m? Devletin bir grnmez el aklamasn verdik mi? Devletin sahip
olduu haklara tabiat hali iindeki her birey sahiptir. Aklayc blm
lerde zaten yer aldklar iin bu haklarla ilgili grnmez el aklamas ve
rilmiyor. Ayrca, devletin kendisine zg haklar nasl elde ettiinin de bir
grnmez el aklamasn vermedik. yi ki byle oldu, nk devletin zel
haklar olmadna gre bu tr bir aklamaya da gerek yoktur.
Locke'cu bir tabiat hali iinde, byle bir ey akllarnda olmasa
da, kiilerin kendi karlarna ynelik rasyonel eylemlerinin corafi
blgeler zerinde tek egemen koruyucu birimlerin ortaya kmasna

16 4 birinci ksm - beinci blm

nasl neden olduunu akladk. Her blgede bir egemen birim veya fe
deral olarak birleip zde bir birim haline gelmi birka birim olacak
tr. Ayrca, baz haklarn sadece kendisine ait olduunu iddia etmedii
halde bir blgedeki koruyucu bir dernein nasl oluyor da benzersiz
bir konuma geldiini akladk. Her ne kadar her bireyin doru olarak
hareket edip bakalarnn haklarn ihlal etmesini yasaklama hakk ol
sa da ( hak ettii ispat edilmeden cezalandrlmama hakk da dahil ol
mak zere), sadece egemen koruyucu birim, hibir kstlama olmadan,
doru olarak grd ey iin yaptrm uygulayabilir. Gc onu do
ruluk konusunda sz sahibi yapar; neyin doru olmadn ve neyin
cezalandrlacan o tespit eder. Yaptmz aklama bu gc hakl
gstermez. Fakat, hi kimse gl olanlarn yasaklamalarla ilgili ken
di grlerinin gereklemesi iin zel bir yetkileri olduunu dnme
se de, g ve yasaklamalar tatbik edebilir.
Bu fiili tekel ile ilgili yaptmz aklamalar grnmez el ak
lamalardr. Eer devlet, ( 1 ) haklar koruyan, adaletin tehlikeli bir ek
lide zel olarak uygulanmasn yasaklayan, bu tr zel yntemleri ba
kalarna devreden, vs. ve (2) bir blge iie ( l )'de szkonusu edilen
hakkn yegane sahibi olan bir kurum ise, o zaman (2) iin nerilen bir
grnmez aklamas ile ( ( 1 ) deil), ksmen de olsa devletin varl g
rnmez el tarznda ortaya konmu olur. Daha kesin olarak ifade etmek
gerekirse, grnmez el tarznda ultra-minimal devletin varln ks
men de olsa aklam olduk. Peki, minimal bir devletin ortaya k
nn aklamas nedir? Tekel zelliine sahip egemen koruyucu derne
.
in ahlaki olarak, mterilerine kar kendi balarna faaliyette bulun
malarn yasaklad kiilere empoze etmi olduu dezavantaj lardan
dolay tazminat vermesi gerekir. te yandan, bu tazminat vermeyebi
lir de. Ultra-minimal bir devleti iletenlerin bu devleti minimal bir dev
lete dntrmeleri ahlaki olarak arttr, fakat bunu yapmamay tercih
edebilirler. Ahlaki olarak yapmalar gereken eyleri sadece insanlarn
yapacan tasavvur etmitik. Herhangi birinin haklar ihlal edilmeden
bir tabii hal iinden bir devletin nasl ktn aklamak, anaristin il
keli itirazlarnn doru olmadn kantlar. Fakat, tabiat hali nden bir

devlet 16 5

devletin nasl ortaya kt ile ilgili bir aklama, ultra-minimal bir


devletin neden minimal bir devlete dntrleceinin sebeplerini or
taya koyduu takdirde kendimizi daha rahat hissedeceiz. unu da be
lirtmeliyiz ki, ultra-minimal bir devletten minimal bir devlete gei iin
ahlaki olmay n tevikler veya sebeplerin yeterli bulunabildii durum
larda bile, (yaplan aklama arlkl olarak insanlarn moral motivas
yonlarna dayanmaktadr) insanlarn bir devlet oluturmakla ilgili he
deflerinin olup olmad ortaya konulmamaktadr. Bunun yerine in
sanlar kendilerini empoze ettikleri bir takm yasaklamalardan dolay
baz insanlara tazminat veren kiiler olarak grmektedir. Aklama,
. bir tr grnmez el aklamas olarak kalmaktadr.

ALTi NCI BLM


Devletle lgili Ek Deerlendirmeler

ir tabii halden meru olarak minimal bir devletin nasl ortaya k

Btn ayrntlandran argmanmz artk tamamlanm oldu. Buna

ilave olarak, argmanmza yaplan eitli itirazlar deerlendirmemiz


ve dier konularla ilikilendirerek ek yorumlar yapmamz gerekmek
tedir. Argmanmzn temel akn takip etmek isteyen okuyucular
dorudan bir sonraki blme geebilirler.
SREC DURDURMAK MI ?
Gvenilir veya adil olmayan yaptrm yntemlerinin tehlikelerine kar
, meru olan kendini savunma hakk herkese bakalarnn kendileri
ne kar haklar iin getirdikleri yaptrmlar kontrol etme hakkn ve
rir. Bu argmanmz fiili tekelin ortaya k ile ilgili raporumuzla bir
letirdiimiz zaman, ok fazla ey ispat eder. Fiili tekelin varl ( bir
eit haklar durumu iinde) bir g dengesizliine neden olur. Bu durum
bazlarnn gvenliini arttrrken bazlarn ise tehlikeye drr; biri
min izni olmadan bakalar tarafndan cezalandrlamayan egemen bi
rim mterilerinin gvenliini arttrrken, egemen birimin mterileri
nin veya birimin kendisinin adaletsizliklerine kar kendini savunma

1 68 birinci ksm - altnc blm

gleri daha az olanlar ise tehlikeye drr. Meru olarak kabul edi
len kendini savunma hakk, taraflarn her birine karlaacaklar risk
leri azaltmak iin dier tarafa yasaklama getirme hakknr verir mi?
Egemen koruyucu birim ve mterileri, kendilerini korumak iin hare
ket ederken dierlerinin rakip bir koruyucu birim ile ibirliine girme
lerini yasaklayabilirler mi? nk rakip birim, egemen birimi g ko
nusunda geebilir ve bylece egemen birimin mterilerini tehlikeye
drebilir veya konumlarn daha emniyetsiz klabilir. Byle bir ya
saklama egemen birimin mterilerine de getirilerek birim deitirme
zgrlkleri snrlanabilir. Her ne kadar hibir rakip birimin egemen
birimin gcn tehdit edebilecei dnlmese de, tek balarna daha
zayf olan birimlerin egemen birime kar birlemeleri ve bylece
nemli bir tehdit olmalar veya egemen birimden daha gl bir hale
gelmeleri ihtimali bulunmaktadr. Egemen birime, dier birimlerin bir
lemi halinden daha zayf bir hale dme ihtimalini ortadan kaldr
mak iin bu birimlerin belli bir orandan fazla glenmelerini yasakla
yabilir mi? Egemen birim, g dengesizliini muhafaza etmek maksa
dyla dierlerinin g kazanmasn meru . olarak yasaklayabilir mi?
Benzer sorular dier tarafta da ortaya kar: Eer bir tabiat hali iin
deki birey, dierleri birleip bir koruyucu birim veya birim oluturduk
larnda kendi gvenliinin tehlikeye deceini nceden grrse, di
erlerinin birlemesini yasaklayabilir mi ? Dierlerinin bir fiili devletin
kurulmasna yardmc olmalarna yasaklama getirebilir mi? 1
Locke'a gre insanlar kendilerini, dier eylerle beraber "ona air olmayan herhangi bir eye kar
daha fazla gvenlikte hissetmek iin" sivil bir toplumun veya koruyucu dernein iine koya
bilirler. Belli bir sayda insan bunu yapabilir nk byle bir davran dier insanlarn zgrl
ne zarar vermez; rabiar halinin zgrl iinde olduklar gibi kalrlar." Two Treatises of Go

vernment, ed. Perer Laslen (New York: Cambridge Universiry Press, 1967), il, 95. Kesim. (Ak
si belirtilmedii mddete bu blmdeki tm referanslar Second Treatise'e yaplmaktadr.) Sa
hip olduklar haklan azaltarak zgrlklerine zarar vermese de, onlarn gvenliklerine zarar ve
rir; nk kendi haklarn erkin bir ekilde savunamayacaklar iin adaletsizlie maruz kalma
olaslklar anar. Baka yerlerde Locke bu noktay fark etmekte ve bunu keyfi eylemler bala
mnda tarrmakradr. Her ne kadar bu sabit ve kamu tarafndan belirlenen kurallara gre ha
reket eden insanlara uygun dse de: Yz bin kiiye komuta eden bir kiinin keyfi gcline ma
ruz kalan kiinin, yz bin kiinin keyfi gcne maruz kalan kiiden ok daha kr durumda ol
mas ( 137. Kesim).

devletle ilgili ek deerlendirmeler 169

Bir birime bakalarnn kendi balarna yaptrm mekanizmala


rn kontrol altnda tutma olana veren kendini savunma hakk, bir
bireye baka bir bireyin koruyucu dernee katlmasn yasaklama hak
k verir mi? Eer bu hak bylesine gl ve kapsaml ise, o zaman bir
devletin kurulmas iin meru bir ahlaki kanal tekil eden hak da, di
erlerine kanaln kullanlmasn yasaklama hakkn vererek devleti za
yflatr.
Her iki bireyin tabii bir hal iinde birbirlerine bal olarak bu
lunduklar konum 1. Matris'te aklanmaktadr:

il.

Kiinin herhangi bir

il.

Kiinin baka bir

egemendir.

Kiinin koruyucu dernee

Kiininki de olabilir.

Kiiden daha fazla;

Kiinin dernei egemen

durumda. 1. Kii haklann

Kiinin olma ihtimali

Kii in dernei egemen

egemen

Kiinin koruyucu dernei

Kiinin dernei egemen

il.

Kii haklarn

il.

Kii haklarn

il.

Kii haklarn

durumda.

korunmasnda aa konumda.

iindeler.

korunmasnda aa konumda.

organize olmu bir tabiat hali

koruyucu bir dernee

iindeler.

katlmaz. 1. ve ll!'Kiiler

iki taraf da koruyucu dernee

organize olmu bir tabiat hali

Kiiler

alr.

il.

katlmasn yasaklamaya

katlmaz. 1. ve

iki taraf da koruyucu dernee

iindeler.

Kiiler
organize olmu bir tabiat hali

il.
iindeler.

katlmaz. 1. ve

iki taraf da koruyucu dernee

organize olmu bir tabiat hali

Kiiler

tamamen Locke'cu bir ekilde

il.

tamamen Locke'cu bir ekilde

katlmaz. 1. ve

ll, taraf da koruyucu dernee

korunmasnda aa konumda. korunmasnda aa konumda.

Kii haklarn

1. Kiinin dernei egemen

il.

durumda.

korunmasnda aa konumda.

durumda.

1. Kiinin dernei egemen

yasaklamaya alr.

1. Kiinin dernei egemen

korunmasnda aa konumda.

durumda.

1. Kiinin dernei egemen

izin verir.

tamamen Locke'cu bir ekilde

durumda. 1. Kii haklan n

il.

korunmasnda aa konumda.

durumda. 1. Kii haklann

il.

(b) il.

egemen

(a) 1. Kiinin Koruyucu dernei

G dengeli federal sistem ya da

1. Kiininki de olabilir.

1. Kiiden daha fazla;

il.

Blgede tek egemen acente;

dernee katlmasn
yasaklamaya alr.

Koruyucu bir dernee katlmaz Koruyucu bir dernee katlmaz


ve 1. Kiinin herhangi bir
ve 1. Kiinin koruyucu bir
koruyucu dernee katlmasna
dernee katlmasn

il. Kii

Koruyucu bir dernee katlr ve


1. Kiinin baka bir koruyucu

MATRiS

tamamen Locke'cu bir ekilde

Kiinin

i l.

il.

Koruyucu bir dernee

katlmaz ve

dernee katlmasna izin verir.

herhangi bir koruyucu

korunmasnda aa konumda.

il.

Kiinin

durumunda. 1. Kii haklarn

Kiinin dernei egemen

il.

il.

. Kiinin olma ihtimali

Blgede tek egemen acente;

(b) il.

egemendir

(a) 1. Kiinin koruyucu dernei

G dengeli federal sistem ya da

dernee katlmasna izin verir.

katlmaz ve

il.

A'

Koruyucu bir dernee katlr ve

1. Kiinin herhangi bir koruyucu

Koruyucu bir dernee

yasaklamaya alr.

koruyucu dernee katlmasn

ve

Koruyucu bir dernee katlr

izin verir.

koruyucu dernee katlmasna

ve

Koruyucu bir dernee katlr

1. Kii

1.

"'
c
3

CT

"
"'

[
3

3:
"
'"

CT

....
......
o

devletle ilgili ek deerlendirmeler 1] 1

Bir blgedeki gl egemen koruyucu birimin mterisi olma


nn olmamaktan daha iyi olduunu ve eer dier ahs mterisi deil
se egemen birimin mterisi olmann daha iyi olduunu farzedersek, o
zaman 1. Matris, il. Matris'te verilen yapya rnek tekil eder (saylar
arasndaki belli aralklar fazla ciddiye alnmasn.)
il.

MATRiS
il. Kii

1. Kii

A'

B'

D'

4,6

10,0

10,0

5,5

6,4

5,5

10,0

10,0

o,o

0,10

X,X

X,X

o,o

0,10

X,X

x,x

Eer bunu yasaklayan herhangi bir ahlaki snrlamaya bal


kalmazlarsa 1. Kii B'yi, il. Kii ise B "yi yapacaktr. Argman u ekil
de ortaya konabilir. B (B ) A (A ]'ya zayf bir ekilde baskn kmak
tadr; yleyse ben A ''y yapmayacam ve 11. Kii de A ''y yapmaya
cak. * C ve D ( C' ve D 1 beraber olduklarnda kerler. Bu yzden bun

larn sadece birini ele almamz gerekir. Genellii kaybetmeden C


(C ]'yi ele alrz. Ortada kalan mesele, bir bireyin B eylemini mi C ey
lemini mi seeceidir. (Dier kii A eylemini yaparsa iki taraf da kay

betmedii iin, sadece D (D / 'yi C ( C /'nin zerine kerten ve A ve

A ''y atlayan, kestirmeden giden III. Matrisi deerlendirmek gerekir.)


x < 1 0 olduu mddete, ki byle olduu aikardr (herhangi birine k

yasla organize olmu bir tabii halde olmak, dier kii deilken egemen

bir koruyucu birim iinde olmak kadar tercih edilmez), B C'ye ve B '
C ''ye gl bir ekilde baskn kar. Dolaysyla ahlaki snrlamalarn

olmad durumlarda iki rasyonel birey B ve B ''yi yapar. Eer

x >

10

( ) Karar kuramclarnn terminolojisinde, bir eylem dnyann hibir durumunda ondan daha k
t olmazsa ve dnyann en az bir baka durumunda ondan daha iyi olursa, o bakasna zayf
bir baatlk gsterir. Bir eylem, dnyann her durumunda ondan daha iyi olursa, o bakasna
gl bir baatlk gsterir.

172 birinci ksm - altnc blm

ise, bu egemenlik argman (B, B ) 'yi ortaya karmak iin yeterlidir.2


Eer ayrca

>

5 ise (rnein, 7):


111.

MATRiS
il. Kii

1. Kii

5,5

10,0

o,o

x,x

elinizde, iinde bireysel olarak rasyonel olan davrann bir arada iken
etkisiz olduu bir " mahkumlarn ikilemi" durumu var demektir. nk
bu durum, herkesin ellerinde mevcut dier (7,7fye kyasla daha az ter
cih ettii bir (5,5) sonucunu verir. 3 Bazlar hkmetin doru olan bir
fonksiyonunun da, kiilerin mahkumlarn ikilemi durumlarndaki ege
men eylemi yapmalarn yasaklamak olduu sonucunu ortaya atmlar
dr. Bu nasl olursa olsun, eer tabiat hali iindeki bir kii devletin farz
edilen bu fonksiyonunu zerine alrsa (ve dilerinin A ve B eylemleri
ni yasaklamaya kalkarsa), o zaman, dierleri ile ilgili eylemi C eylemi ol
maz; nk dierlerinin egemen eylemi yapmalarn yani bir koruyucu

dernee katlmalarn engellemektedir. O halde, kendi kendine devletin


yerini alan bu kii D eylemini yapar m? Bunu yapmaya alabilir. Fa

kat bu, bireysel olarak onun iin optimal deildir ve ayrca, koruyucu bi
rimler iinde birleen bireylere kar baarl olmas kolay deildir. n
k byk ihtimalle onlardan daha gsz olacaktr. Bir baar ans ola
bilmesi iin, eylemde bulunurken bakalar ile g birlii yapmas gere
kir (A veya B'yi yaparken). Bylece, kendisi de dahil olmak zere herke
si A veya B egemen eylemlerinden alkoymay baaramaz.

Egemenlik ilkesinin baz zmsz vakalara uyarlanabilirlii ile ilgili bir tartma iin bkz. be
nim yazdm "Newcomb's Problem and Two Principles of Choice," Essays in /lonor of

C.G.Hempel, ed. N. Rescher et al. (Holland: Reidel, 1969), s. 1 1 4-146 ve benim matematik
oyunlar stunum, Scientific American, Mart 1 974, s. 102-108.

"Mahkumlarn ikilemi" ile ilgili olarak bkz. R.D.Luce ve H. Raiffa, Games nd Decisions (New
York: Wiley, 1957), s. 102.108.

devletle ilgili ek deerlendirmeler 173

Bu

5 durumu, tabiat hali duyulan sradan ilginin zerinde


ve tesinde bir teorik ilgi uyandrmtr. nk bu durumda anarist
bir tabiat hali tm simetrik durumlar arasnda en iyisidir ve bu en iyi
ortak zmden sapmak isteyen tm bireylerin ilgi alan iindedir. Fa
kat bu ortak tn iyi zmn kendisini uygulamaya koymak iin yap
lan herhangi bir teebbs bu zmden sapmay da beraberinde geti
rir. Eer x > 5 ise, bazlar tarafndan mahkumlarn ikileminden kan
mak iin "zm" olarak takdim edilen devlet, zm olmaktan ziya
de, bunun talihsiz bir neticesi olacaktr.
Ahlaki snrlamalarn ilave edilmesiyle baz eyler nasl deiir
(eer deiirse) ? Ahlaki deerlendirmelerin siz ne yapyorsanz baka
snn da onu yapmasna izin vermenizi gerektirdii dnlebilir; du
rum simetrik olduuna gre, simetrik bir zm de bulunmaldr. Bu
na, (B, B )'in simetrik olduu gibi pheli bir cevap verilebilir ve bu
nedenle, B'ye benzeyen bir eylemde bulunan kii, dier kiinin de ben
zer eyi yapacan bilir. Fakat baka birini de a yn eyi yapacan
bilmek onun bunu yapmasna izin vermekle ayn ey deildir. B'ye
benzeyen bir eylemde bulunan bir kii bir (B, C] zm empoze et
meye alyordur. Hangi ahlaki hakla bu asimetriyi empoze etmekte,
dier insanlar kendisi gibi davranmaya zorlamaktadr. Fakat bu kar
cevab sonucu balayc olarak kabul etmeden nce, her bireyin
kendisini simetrik bir durumla kar karya grp grmediini sor
mamz gerekir. Her birey kendisi hakknda baka bir birey hakknda
bildiinden daha ok ey bilir. Her birey, eer kendini egemen g ko
numunda bulursa, bakasna saldrmamakla ilgili kendi niyetlerinden
bakasnn ayn niyetlerine kyasla daha fazla emin olabilir. (Acton'un
ardndan, herhangi birimizin emin veya makul lde olup olamaya
can merak edebiliriz. ) Her birey kendi niyetleri hakknda dier ta
rafn niyetlerinden daha fazla ey bildiine gre,4 her ikisinin de B'ye
benzeyen eylemin peinde olmas mantkl deil midir? Ya da, birey4

>

Benzer konularla ilgili olarak bkz. Thomas Schelling'in makalesi: "The Reciprocal Fear of Surp
rise Arrack," The Strategy of Conflict (Cambridge, Mass.: Harvard University Press, 1960), 9.
Blm.

17 4 birinci ksm - altnc blm

sel olarak rasyonel olduuna gre, bu asimetri, (A, A ) zm iin


simetriden ortaya kan ve (B, B ) zmne kar olan argman
rtmeye yaramaz m? Aka ifade etmek gerekir ki, iler !}ttike zor
layor.
Btncl duruma odaklanmaktan ziyade, B 'ye benzeyen eylem

lere zg bir eyin bu eylemleri ahlaki adan izin verilemez diye d


layp dlamadn sormak daha sonu verici olacaktr. Herhangi bir

ahlaki yasaklama, B'yi dlar m? Eer byleyse, B eylemlerini, getir


dikleri risk nedeniyle yasaklanan eylemlerden ayrmamz gerekir. Ba

kalarnn dier bir koruyucu birime katlmasn yasaklamay veya ba


ka bir birimin kendinden veya kendi biriminden daha gl olmasn
g kullanarak engellemeyi, bir birimin gvenilir bir yntem kullanl
madan mterilerinin cezalandrlmasn yasak.lamasndan (ve mte
rilerinin sulu olduu ortaya ksa da bu yasaklamaya uymayanlar ce
zalandrmasndan) farkl klan ey nedir? ncelikle yaygn olarak
f;rkllklar ortaya konan durumlar ele alalm.

BASKIN SALDIRI
Bilinen doktrine gre, baz artlarda bir X lkesi bir Y lkesine kar
bir igal saldrs veya nleyici bir sava yapabilir; rnein, X'e bir bas
kn saldrda bulunmak zere ise ya da eer Y, bunu ksa bir sre iin
de belli bir askeri hazrl tamamladktan sonra yapacan ilan etmi
se. Fakat bir X devletinin baka bir Y devletine, Y glendii iin ya
da glenince X'e saldrabilecei iin saldrabilmesi kabul gren bir
doktrin deildir. Kendini savunmann birinci durumu kapsad kabul
edilebilir fakat ikinci durumu deil. Neden?
Farkn sadece daha byk veya daha kk olaslktan kay
nakland dnlebilir. Bir devlet bir saldrya balamak zere oldu
unda veya belli bir hazrlk dzeyine ulatnda ya da ulat tak
dirde bunu yapacan ilan etmise, saldrda bulunma ihtimali yk
sektir. te yandan, gittike glenen bir devletin yeterince glendi
inde saldrma ihtimali o kadar yksek deildir. Fakat bu durumlar
arasndaki fark bu olaslk deerlendirmelerine dayanmaktadr. n-

devletle ilgili ek deerlendirmeler 17 5

k, tarafsz lkelerin uzmanlarnn tespit ettii Y'nin gelecek on yl

iinde X'e bir saldr balatma olasl (0.5, 0.2, 0.05) ne kadar d
k olursa olsun, alternatif olarak Y'nin imdi bilimsel laboratuarla
rndan yeni km sper bir silah kullanmak zere olduunu ve belli
bir olaslkla :X'i ele geireceini tahmin edebiliriz; dier yandan bu

olasln bir derece eksii durumunda bir ey yapmayacaktr. (Belki


de bu olaslk silahn alma olasldr ve silahn kendisi olasla

dayanmaktadr.) Silahn bir hafta iinde kullanlmas planlanmtr, Y


bu cihaz kullanmaya kararldr ve geri saym balamtr. X, burada

kendini savunmak iin saldrya geebilir veya silahn sklmemesi

halinde saldracana dair ltimatom verebilir, vs .. (Ya, geri saym bir


kenara brakp ertesi gn veya hemen saldrrsa.) Eer Y, bir rulet te
keri eviriyorsa ve X'e verilecek sava tahribat olasl 0.025 ise, X
kendini savunmak iin eyleme geebilir. Fakat ikinci durumda, olas

lk eit olsa bile, X, Y'nin silahlanmasna kar eyleme gemeyebilir.

Bu nedenle, sor'un, sadece olasln yksek olduu sorunu deildir.


Birinci tr durumla ikinci tr durum arasndaki fark, olasln b
ykl deilse nedir?
Fark, zararn, eer ortaya karsa, Y'nin daha nce yapt eye
nasl bal olduundan kaynaklanmaktadr. Fakat olaslklarla farkl

sonular veren baz eylemler iin, temsilcinin, (eylem gerekletikten


sonra) yapt veya sebep olduu bir neticeyi ortaya koymak iin ba
ka bir ey yapmasna gerek yoktur. ( Baz durumlarda dierlerinin ila
ve eylemlerde bulunmas gerekebilir; rnein, askerlerin komutann

emirlerine itaat etmesi gibi. ) Eer byle bir eylem yeterince tehlikeli bir
snr ihlali olasl tayorsa, dier taraf bunu yasaklayabilir. te yan

dan, baz sreler belli muhtemel neticelere neden olabilir. Fakat bun
larla ilikisi olan kiiler tarafndan ilave kararlar verilirse. Ele ald
mz durumlarda olduu gibi, sreler insanlar bir ey yapmak iin da
ha iyi bir konuma getirip bunu yapmak iin karar verme olasln art
trabilir. Bu sreler kiilerin verdii ilave nemli kararlar ihtiva et
mekte ve snr ihlalleri bu kararlara dayanmaktadr (sre iinde olma

ihtimali ykselmektedir). Kiinin baka bir ey yapmaya ihtiyac olma-

176 birinci ksm

ltnc

blum

d durumlarda nceki eylemlerin yasaklanmasna izin verilebilir, fa


kat sonraki srelerin deil.* Neden?
Belki de yle bir ilkedir: Eer bir eylem, ktlk ymak iin
ilave bir karar alnmad takdirde zararszsa (yani, temsilci, ilave yan

l karara kar olduu takdirde yanl olmazsa ), bir eylem kt deil


dir ve cezalandrlamaz. Sadece daha sonra yaplacak kt bir eylem

iin bir n adm olmas planlanyorsa yasaklanabilir. Bu ekilde ifade


edildiinde, ilke, eer eylemler kendi ilerinde zararszsa -mesela ban

kalarn alarm sistemlerinin planlarn yaynlamak gibi- dierlerinin k


t bir eylem yapmasn kolaylatran eylemleri kolaylatracaktr. Eer

dierlerinin yasa d bir eylem yapmaya karar vermeyecekleri bilinir


se, eyleme tolerans gsterilir. Bu eylemlerin arasnda yasaklamaya en
uygun adaylar, su unsuru tayan eylemleri kolaylatrmak dnda
yaplmas iin hibir neden bulunmayan eylemlerdir. Aka bakalar
nn ileyecekleri sular kolaylatrmak niyetiyle yaplan eylemlerin ya
saklanp yasaklanamayaca meselesini bir yana brakabiliriz. Bizim il
gilendiimiz eylemler, meru ve sayg duyulacak nedenlere dayanan ey
lemlerdir ve eer bir su ilenmek zere ise, eylemi yapann kendisinin
su ilemeye karar vermesini gerektirir.
.

Kat bir ilke, sadece sua neden olan son kararn cezalandrla

bilecei grnde olabilir. (Ya da, bir kme iindeki bir alternatif iin

gerekli son eylem. Hangisi gerekli ise.) yle bir gr ortaya koyan
bir ilke ise daha da kat olarak nitelendirilebilir: Yalnzca, su unsuru

tayan bir eylem iin gerekli son karardan geri dnlebilecek son ak
noktann geilmesi yasaklanabilir. Aadaki ilkelerin getirdii yasak
lamaya ise daha fazla serbestiyet verilir: Sadece sua ynelik kararlar

ve eylemleri (veya sua ynelik ilave kararlar gerektirmeyen tehlikeli


eylemleri) yasaklayn. Sadece, eylemde bulunann kendisinin daha
( ) ilk snf/grup, verebilecekleri zarar nemli yeni kararlar alnmasna dayanmayan, ama eskilerin

yeniden onaylanmasn gerektirebilecek srelerin balatlmasn ierir. nk bu durumlarda


yasaklama (yani, sonradan cezalandrma) ile nceden engelleme karmaktadr. Sazan sre
baladktan sonra, ama tehlike henz anlalmadan nce yaplan eylemin/alnan nlemin tehli
keli sreteki yasa ineyenleri cezalandrmak iin mi, yoksa tehlikenin gereklemesini engel
lemek iin mi yapld/alnd aklkla belli olmaz.

devletle ilgili ek deerlendirmeler 177

sonra yanl kararlar vermesini ve bilahare yanl eylemlerde bulunma


sn kolaylatrd veya bunun gerekleme ihtimalini arttrd gerek
esiyle yanl olan kararlara dayanan eylemler yasaklanamaz. Daha
zayf olan bu ilke bile bakalarnn koruyucu birimlerini glendirme
lerini veya dier bir birime katlmalarn yasaklamay hari tutmak
iin yeterli olduuna gre, burada hangi ilkenin en uygun ilke olduu

na karar vermemize gerek yoktur. (Elbette ki, daha gl olan iki ilke
de bu tr yasaklamalar hari tutacaktr. )
stnkr bir ekilde tanmlanan ilkelerin, herhangi bir A gru

bunun zor kullanarak B'nin koruyucu birimini glendirme srecine


mdahale etmesini yasaklayacak ekilde uygulanmamas gerektiine
itiraz edebilir. nk bu sre zel bir sretir; eer bu sre baarl

olursa, A kendisine yetki verildii zaman herhangi bir su unsuru ta


yan eyleme yasaklama getirmek iin yeterince gl bir konumda ola
mayacaktr. Daha sonra yeterince etkin bir ekilde kar koyamadn

da her trl ktln yaplacan bildii zaman A'dan, nceki saf


halarda yasaklama getirmekten kanmas nasl istenebilir? Fakat
B'nin srecinin ilk safhalar, daha sonra ktlk getirecek unsurlar
iermiyorsa ve B'nin bu eylemler iin iyi (saldrgan olmayan) sebeple
ri varsa, o zaman bakalarnn nceki ve kendi ilerinde zararsz saf
halara mdahale edemt>yecei grn ortaya atmak anlamsz olur
(byle bir eyden feragat etmek daha sonra onlar daha zayf bir ko
numa drse bile.) 5
Teorik adan nemli gibi grnen bir ayrm bulmu olduk. Bu
ayrm, bir koruyucu birimin, bakalarn adaleti gerekletirmek iin
mterileri zerinde gvenilir veya adil olmayan yntemler kullanma
s ile birincisine izin verildii takdirde izin verilebilecei dnlen di
er yasaklamalar ( bakalarnn ayr bir koruyucu birim kurmasn ya5

Hibir ey devletlerin liderinin tesinde olmadna gre, bir A devletinin B devletinin vatanda
larn koruma bahanesiyle B'nin silahlanmasn yasaklamas ve B'yi A'nn iine katmas ve by
lece bunun A'nn bu vatandalara kendilerine getirilen yasaklamann empoze ettii dezavantaj
lar telafi etme ykmllklerinin tannmasn ve yerine getirilmesi anlamna gelmesi artc ol
maz. A yapt eylemin mazur grlebilir olduunu iddia edecektir. Bu paravanann byle bir
saldrganl neden rtemeyeceini ifade etmek bir altrma olarak okuyucuya braklmtr.

178 birinci ksm - altnc blm

saklamak gibi ) arasndaki fark ortaya koyar. Bu eserdeki amalarmz


dan dolay, her ne kadar bu meseleleri aratrmak ksa srede ok
nemli sorular ortaya koymamz salayacak olsa da, bu fltrkn teme
lini oluturan ve nemini aklayan teoriyi ortaya koymamza gerek
yoktur. ok ey ispatlad iin argmanmzn baarsz olduuyla il
gili daha nce tasavvur ettii miz sulamay reddetmi olmak yeterlidir,
nk sadece egemen bir koruyucu dernein ortaya knn kabul
edilebilirlii deil, ayn zamanda bu dernein herhangi birini baka bir

yerde koruyuculuk konumuna girmemeye veya herhangi birinin ba

kalarn herhangi bir dernee girmemeye zorlamas iin bir gereke or


taya koyar. Argmanmz daha sonraki eylemler iin hibir gereke or
taya koymaz ve bunlar savunmak iin kullanlamaz.
Kendi ilerinde su tekil etmeyen, sadece eylemi yapan kiinin
henz vermedii dier yanl kararlara bal olan dier sularn ilen
mesini kolaylatran eylemleri hari tutan bir ilke ortaya koymu ol
duk. (Bu ifade, gl ve zayf ilkeleri kapsamas iin kastl olarak be
lirgin anlaml olmayan bir ekilde verilmitir.) Bu ilke, bakalarn su
ilemeye sevk ettii iin kimsenin sorumlu tlltulmayaca ve cezaland
rlmayaca iddiasnda deildir, nk bu teebbsn baars bakala

rnn su ilemeye ynelik kararnn olmasn gerektirir. Zira ilke, sua

yaplan saldrnn zaten yaplm olup olmadna veya bu kiinin

kontrolnden kp kmam olduuna odaklanr. lave bir soru da,


bakalarnn birtakm kararlarnn, orijinal teebbsn sonucu ile ilgi
li sorumluluunu elimine edip edemeyecei ve ne oranda elimine ede
bilecei ile ilgilidir. Srekli sorumlu tutulmak iin en byk adaylar,
bakalarn su ilemeye sevk eden teebbslerdir. (Hangi teebbs on

lar yanl bir karar almaya sevk ediyor?) (Bu durumda, orijinal eyle

min kendisi su deil midir ve ilkenin artlar altndaki yasaklamadan


korunmamas gerekmez mi? )

Kart gre gre, dierlerinin ilave kararlar, onlar belli bir

ekilde eylemde bulunmaya sevk eden teebbsnde baarl olan biri


nin sorumluluunun elimine edilmesi gerekir. Zira, her ne kadar onla

r ikna etse de, kandrsa da, yapmaya tevik etse de, bu eylemi yapma-

dvletle ilgili ek deerlendirmeler 179

may da tercih edebilirler. Aadaki model, bu grn altnda yatan


bir model olabilir. Modele gre, her eylem iin sabit bir sorumluluk

miktar vardr. Bu, eylem iin ne kadar ceza verileceine gre llebi
lir. Bir ey yapmak iin baka biri tarafndan ikna edilen bir kii eyle
minden dola}"'I tam bir ceza alabilir; kendisi karar alp kendisi eylemi
gerekletiren biri ile ayn cezay alabilir. Eyleme verilecek tm ceza ve
rilmi olduuna gre eylemin tm sorumluluu da kullanlm olur.
Baka bir kiiye decek bir sorumluluk veya ceza kalmaz. Bylece ar
gman u sonuca varr: Herhangi bir kiiyi bir ey yapmas iin ikna
eden bir kii eylemden sorumlu tutulamaz veya eylemin sonularndan
dolay cezalandrlamaz. Fakat bu modelde bir hata vardr. Eer iki ki

i nc bir kiiyi ldrmek veya bir kiiye saldrmak iin ibirlii ya


parsa, o zaman her iki saldrgann veya katilin de tam bir ceza grme
si gerekebilir. Her ikisi de tek bana eylemde bulunan kadar ceza alr,
rnein, n yl kadar. Her birine n/2 ylceza verilmesine gerek yoktur.
Sorumluluk, kovadaki su gibi, herhangi birine bir ksm verildikten
sonra kalan dier kiiye decek ekilde deerlendirilmez. Belli bir

olaydan sonra sorumluluun veya cezann belli bir ksm bir kiiye, ge
ri kalan ise dier bir kiiye decek diye bir ey olamaz. Dolaysyla,

bu model veya gr hatal olduuna gre, herhangi birini bir ey yap

maya ikna ettii iin kimsenin cezalandrlamayaca grnn


nemli bir destei ortadan kalkm oldu.6
6

Bu, konuma zgrl ile ilgili anayasal snrlamalarn olduundan daha dar kapsaml olma
s gerektii anlamna gelmemektedir. Fakat sorumluluk dierlerinin tercilerine bal olarak s
receine gre, belki de niversiteler, zel etkisi ve prestiji olan bir konumu igal ederek fakl
teler retim kadrolarna rencileriyle olan ilikilerinde uygun kabul edilebilecek daha kat
snrlamalar getirebilirler (acaba hala getiriyorlar m?). (Bunun yannda, bu blgedeki anaya
sal garantiden daha kati bir kurumsal standard desteklemek maksadyla, retim yelerinin
yapt iin kendilerini zellikle byk ciddiyete sahip fikir ve ifadeleri gerektirmesi grne
de sahip olunabilir.) Bylece, u dar kapsaml ilke gibi bir ilke savunulabilir: Eer bir niver
sitenin rencileri yaptklar iin cezalandrmas veya disipline etmesi meru kabul edilen ve
retim yelerini yaptklar iin disipline etmesi veya cezalandrmas meru kabul edilen eylem
ler var ise, o zaman bir retim yesi rencilere bu eylemleri yaptrmaya teebbs ettii ve ni
yetlendii takdirde niversitenin bu retim yesini cezalandrmas ve disipline etmesi meru
olur. Burada retim yesi byle bir eyi deneyip de kendi hatasyla veya baka bir nedenle
byle bir eyi baaramad takdirde ne yaplabilecei ile ilgili sorular gzard ediyorum. Ay-

18o birinci ksm oltnc blm

SRE NDE DAVRANI


Koruyucu bir dernein egemen hale geleceini nceden gren bir kiinin
bile dierlerinin bu dernee katlmasn yasaklamaya hakk olmadn
tartmtk. Kimsenin katlmas yasaklanamasa da, srenin sonunda
devletin ortaya kmamas iin herkes dernein dnda kalmay tercih
edemez mi ? Bir anarist grubu, koruma satn alan bireysel abalarn, bir
grnmez el sreci iinde nasl bir devlete yol atn fark edemez mi?
Devletin, kontroln kaybedecek ve minimal fonksiyonlaryla snrl

kalmayacak bir Franketayn canavar olduuna dair tarihi delilleri ve te


orik gerekeleri olduuna gre, ihtiyatl bir ekilde, bu yola girmemeyi
tercih etmezler mi? 7 Acaba anaristlere gre, devletin ortaya kyla il
gili grnmez el aklamas, kendi kendini rten bir kehanet mi?

Her birey, koruyucu bir dernee katlmann kendi bireysel ka


rna olacan ve katlp katlmamasnn devletin olumasn pek etkilemeyeceini dneceinden, birlikte tasarlanm byle bir abann
devletin olumasn engellemekte baarl olmas zor grnmektedir.

(nceki matrislerin B eylemleri egemendir. ) te yandan, zel motivas


yonlara sahip dier bireylerin bizim tarif ettiimiz ekilde davranma
yaca kabul edilmelidir. rnein, dinleri bir korunmay satn almay
veya korunmak iin bakalar ile birlemeyi yasaklayan insanlar; veya
baka insanlarla ibirliine girmeyi reddeden insan-sevmezler; kendile
rini savunmak iin olanlar da dahil olmak zere g kullanan herhan
gi bir kurumu desteklemeyi ve bu kuruma katlmay reddeden pasifist
ler. O halde, tabii bir halden bir devletin ortaya k ile ilgili savm
z, tarifini yaptmz grnmez el srecinin ilemesini engelleyen bu
zel psikolojik durumlar hari tutacak ekilde snrlamamz gerekir.

Her bir zel psikoloj ik durum iin, onu hari tutacak zel bir yan
cmlecii savmza ithal edebiliriz. Bylece: kendilerini savunmak iin
g kullanmay isteyen ve dierleriyle ibirlii yapmak ve onlar tutrca ilkenin hangi ikna kanallarn ihtiva ettiiyle ilgili karmak sorular da dikkate almyo
rum: rnein, kampste snfn dnda yaplan konumalar; fakat kasabann veya ehrin ga

zetesinde yazlan bir ke yazs deil.


Bu sorular Jerrold Kalz'dan aldm.

devletle ilgili ek deerlendirmeler 181

nak isteyen rasyonellerin bulunduu bir blgede ...

Beinci Blm' kapatrken, egemen bir koruyucu birimin bu

lunduu bir blgenin bir devleti ihtiva ettii argmann ortaya atm
tk. Acaba Locke byle bir blgede bir devletin veya sivil toplumun
hulunduunu kabul eder miydi? Kabul ettii takdirde, bunun sosyal
hir anlama ile ortaya ktn syler miydi? Ayn koruyucu dernein
mterileri, birbirlerine bal olarak ayn sivil toplum devleti iindedir
ler; mteriler ve bamszlar, bir tabii haldeki herhangi iki insan gibi,
birbirlerine kar tamamen ayn haklara sahiptirler. (Two Treatises of
Government, il. 87. Kesim) Fakat bamszlarn egemen koruyucu
dernein stn gc karsnda boyun emeleri ve bu dernein mte
rilerine kar (buna haklar olmasna ramen) tabii hukuku tatbik ede

cek ekilde hareket etmemeleri gerei, mterilerle karlatrldn


da Locke'cu bir tabii hal iinde olmamalar anlamna m gelir? Fiili de
il de yasal bir tabii hal iinde olduklar m sylenmelidir? Locke, her
iki insann birbirlerine kar bir sivil toplum ilikisi iinde bulunmad
bir blgede bile bir sivil toplumun olabileceini ima eden bir siyasal
veya sivil toplum nosyonu kullanr myd? Aslnda bu nosyonun siya

sal bir yn de olmas istenir; eer bir blgedeki birok bireyin arasn

da sadece ikisi birbirleriyle sivil toplum ilikisi iinde olursa, bu durum


o blgede sivil toplumun olumas iin yeterli olmaz.8
8

"Fakat hibir siyasal toplum o toplumda yaayanlarn tmnn sularn cezalandrmak iin ge
rekli mlk muhafaza etme gcne sahip olmadan var olamayacana veya varln srdre
meyeceine gre, o zaman elimizde sadece tm yeleri tabiat kanununun ihlallerine ynelik h
kmde bulunma ve cezalandrma ile ilgili tabii glerinden feragat etmi ve bu glerini kendi
si tarafndan konulmu olan hukuka bavurma hakkndan mahrum etmeyen toplulua brak
m bir siyasi toplum var demektir" (87. Kesim, italikler bana ait). Acaba Locke bamszlarn
mevcudiyetinin blgede siyasal bir toplumun olumasn engellediini mi, yoksa bamszlarn
blgede var olan siyasal bir toplumun yeleri olmadn m kast ediyor. (Meseleyi zmeyen 89.
Kesim'le da karlatrn.) Locke, "mutlakiyeri monari (ki baz insanlar bunun dnyadaki tek
ynetim ekli olduunu savunmaktadrlar), gerekten de sivil ropluma uygun dmemektedir ve
bu nedenle de asla sivil hkmet ekli olamaz" grndedir ve yle devam etmektedir: Ara
larndaki herhangi bir farkla ilgili karar iin bavuracak olan byle bir otorireye sahip olnayan
insanlarn bulunduu bir yerde yaayanlar hala tabiat halinde yayorlar demektir; ve egemen
liinde bulunanlarn asndan bakldnda, mutlak otoriteye sahip bir prensin durumu da by
ledir (90. Kesim) .

182 birinci

ksm altnc blm

Bir blgedeki bireylerin koruyucu hizmetler salayan farkl m


esseselerle ayr ayr anlama imzalad, sadece biri dnda btn bi

rimlerin bastrld veya hepsinin modus vivendi ye ulat (bir arada


'

i grd) bir sreci anlatm olduk. Bu sre, Locke'un " dier insan
larla birleip bir toplum oluturan", "bir toplum veya idare olutur
maya" rza gsteren veya bir ulus oluturmak iin anlamaya varan bi
reyler olarak dnd eye hangi oranda uymaktadr (eer uyuyor
sa ) ? Sre, bir idare veya devlet oluturmak iin oybirliiyle varlan or
tak anlama gibi bir eye hi de benzememektedir. Yerel koruyucu bi
rimlerinden hizmet satn alan hi kimsenin aklnda bylesine byk
bir ey yoktur. Fakat belki de, herkesin dierlerinin kabul edeceini
dnd ve herkesin bunun nihai sonucunu ortaya karmay d
nd ortak fikir birlii, Locke'cu bir anlama iin gerekli deildir.9

ahsen ben, " anlama" nosyonunu fazla uzatmak ve bylece ayr ayr
ylemde bulunan bireylerin farkl gnll eylemlerinde ortaya kan
her bir yap veya ilikiler btnnn, kimsenin byle bir ey aklnda

olmad halde, sosyal bir anlamann sonucu ortaya ktnn d


nlmesini salamay anlaml bulmuyorum. Veya, eer nosyon bylesi
ne uzatlrsa, bunun ak bir ekilde ortaya konmas gerekir ki baka
lar anlamn yanl yorumlamasn. Nosyona gre sosyal bir anlama
sonucu aadakilerden her birinin ortaya kaca aka belirtilmeli
dir: Kimin kimle evli olduu veya beraber yaadnn ortaya kard

toplam ilikiler btn; herhangi bir ehirde herhangi bir akam ki


min hangi sinemada nerede oturduunun dalm; herhangi bir gnde
bir devletin karayollarndaki belli bir trafik dzeni; herhangi bir bak-

Second Treatise'in 74-76, 105-106 ve 1 12. Kesim'leri kiiyi bizim verdiimiz durumun bir an
lama ihtiva ettiini dnmeye sevk edebilir. Her ne kadar Locke bu ksmlarda "anlama"
yerine "rza" szcn kullanyor olsa da. Eserin dier blmleri ve ana ksm kiiyi zt yn
de dnmeye sevk ediyor ve Locke'u yorumlayan kiiler de bu ynde temayl gsteriyor. Ki
i ayrca, Locke'un para ile ilgili tanmasn deerlendirdiinde (36, 37, 47, 48, 50, 1 80.
Kesimler), "parann icad", "kk sar bir metalin deeri konusunda hemfikir olunduunda ",
"karlkl rza ile", "fantastik hayali deer", vs. gibi ifadeleri nemsiz gibi gsterebilir ve bu
nun yerine, Locke'un tanmn kinci Blm'de verdiimiz hikayeye uydurmak iin "zmni sz
lemeyi" vurgular.

devletle ilgili ek deerlendirmeler

183

kaliyedeki mteriler kmesi ve yaptklar belli alveriler, vs. Bu da


ha geni nosyonun konumuzla hibir ilgisi olmadn iddia etmek ak
lmdan bile gemez. Bu daha geni nosyona uyan srecin ortaya kar
d devlet aslnda konumuzla ok ilgilidir.
Burada ifade ettiimiz grn baka grlerle kartrlmama
s gerekir. Grnmez el, yaps bakmndan sosyal anlama grlerin
den farkllk gsterir. Yaptrm haklar ve bu yaptrm gz ard etme
haklarnn birbirlerinden bamsz olarak mevcut olduunu ve bu hak
larn kk bir grupla snrl olmayp herkese ait haklar olduunu ve

tek etkili yaptrm gcn oluturma sreci ile otoriteyi gz ard etme

nin kimsenin haklar i hlal edilmeden ortaya kabileceini; kimsenin


haklarnn ihlal edilmedii bir sre sonucunda devletin ortaya kabi

leceini savunarak " fiili gcn devleti (meru) hakl kldn" ortaya
koymaya alan grlerden farkldr. Tarif edilen sre ile tabii bir
halden ortaya kan bir devletin artk tabii hal ortadan kalktna g
re bunun yerini mi aldn syleyeceiz, ya da bu devletin tabii bir hal
iinde yer aldn ve bu nedenle uyumlu olduunu mu syleyeceiz?
Hi phe yok ki, ilki Locke'cu gelenee daha iyi uyar; fakat devlet
Locke'un tabii halinden ylesine yava ve fark edilmeden ortaya kar
ki, kii, Locke'un kukularn gzard ederek ikinci opsiyonu tercih et
meye tevik olur: " . . . herhangi biri tabii hal ile sivil toplumun bir ve ay

r ey olduunu sylemedii mddete, ki bunu dorulayacak ekilde


byk bir anari destekleyicisi hibir zaman bulamadm . " (94. Kesim)

MERUYET
Haklarn koruma ve yasak getirilenlere tazminat verilmesi artyla
adaletin tehlikeli bir ekilde kiisel olarak yerine getirilmesini yasakla
ma hakk da dahil olmak zere, devletin anlatmnda normatif bir nos
yonun olmas gerektiini bazlar reddedebilir. Fakat bu devlete veya
temsilcilerinden herhangi birine dier insanlarn sahip olmad baz
haklar vermediine gre, anlatma dahil etmenin bir zarar yok gibi

gzkmektedir. Bu, devlete zel haklar vermemekte ve kesinlikle dev


letin tm kurall eylemlerinin mantken hakl olduu anlamna gelme-

184 birinci ksm - altnc blm

mektedir. Ayrca, devletin temsilcileri olaak hareket eden kiilere, ba


ka birinin haklarn ihlal ettiklerinde cezai bir dokunulmazlk verilme
sini de kastetmemektedir. Temsilcileri olduklar toplum omara zorun
lu sigorta verebilir veya sorumluluklarn garanti altna alabilir. Fakat,

dier insanlarla kyaslandnda sorumluluklarn azaltmayabilir. Ayr


ca, koruyucu birimlerin ve dier anonim irketlerin snrl sorumluluk
lar olmayacaktr. Anonim irketin iini yapma ekli byle ise, bu ir
ketle gnll olarak iliki iinde olanlar (mteriler, alacakllar, iiler
ve dierleri) szlemelerle irketin sorumluluunu aka snrlayacak
lardr. Bir irketin kendisiyle gnlsz olarak bir araya gelenlere kar
sorumluluu snrsz olacak ve mantken irket bu sorumluluu sigor
ta uygulamalaryla yerine getirecektir.
Tarif ettiimiz devletin meruiyeti var mdr? Meru olarak y
netimde bulunabilir mi? Egemen koruyucu dernein fiili gc vardr:

fii kimsenin hakkn ihlal etmeden bu gc elde etmi ve bu egemen


konumuna ulamtr; herkesin bekledii gibi bu gc etkili bir ekil
de kullanr. Bu gerekler onun yetkisini meru bir ekilde kullanmas

na katkda bulunur mu? " Meruiyet" siyasal .teoride kullanldna g


re, gc meru olarak kullananlara bu gcil kullanma yetkisi meru
olarak verilmi demektir. Egemen koruyucu birimin zel bir yetkisi
var mdr? Bir egemen birim ve hibir birime katlmam bir birey, di
er haklarn korumakla ilgili haklarnn doas bakmndan bir denge
iindedirler. Nasl olur da farkl yetkileri olabilir?
Egemen koruyucu birimin egemen olan birim olmaya yetkisi ol
duunu dnelim. Herhangi bir akam gitmeyi tercih ettiiniz bir res
toran sizi himayesine mi alm oluyor. Belki baz durumlarda bunu hak

ediyorlar; iyi yemek servisi yaparlarsa, ucuz hizmet verirlerse, gzel bir
ortam sunarlarsa ve bunu yapmak iin byk aba gsterirlerse. Fakat
( ) idarenin meruiyeti nosyonunu vatandalarnn tutumlar ve inanlarna gre ak lama teeb
bsleri, vatandalarn tutum ve davranlarnn tm ieriini aklamaya sra gelince, meruiyet
nosyonunu yeniden ortaya atmaktan uzak durmakta zorluk ekmektedir; her ne kadar daireyi
dzlkten daha geni hale getirmek ok zor olmasa da; meru bir idare, vatandalarnn ou
nazarnda meru olarak ynetimi elinde bulunduran idaredir.

dvletle ilgili ek deerlendirmeler

185

yine de sizi himayelerine alma haklar yoktur. 10 Baka bir yere gittii
nizde onlarn herhangi bir haklarn ihlal etmi olmazsnz. Oraya gi

derek onlara hizmet verme ve sizden para alma yetkisi verirsiniz. Size

hizmet verme yetkisine sahiptirler. Ayn ekilde, bir birimin belli bir
gc kullanmaya tek yetkili olmas ile gc kullanma yetkisi olmas
arasndaki fark ortaya koymamz gerekir. 11 O halde, egemen birimin

sahip olduu tek yetki, gc kullanma yetkisi midir? Yetki ile ilgili so

rulara, tabiat hali iindeki insanlarn durumunu detayl bir ekilde or


taya koyan baka bir yolla ulaabiliriz.
Koruyucu bir birim herhangi bir kiinin lehine veya aleyhine ha
reket edebilir. Bakalarnn haklarn ona zorla kabul ettirdiinde, onu
cezalandrdnda veya ondan tazminat aldnda ona kar hareket et
mi olur. Eer onu bakalarna kar savunursa, bakalarn ona tazmi
nat vermeye zorlarsa, vs., onun lehine hareket etmi olur. Tabii hal ku
ramclarna gre, herhangi bir sua maruz kalan bir kiinin bakalar
tarafndan tatbik edilebilen haklar bulunmaktadr. Fakat bu yetkiyi
vermi olmas gerekir. te yandan, kurbann, herhangi bir yetki verme
mi olmasna ramen dierlerinin tatbik edecei haklar da bulunmak
tadr. Tazminat alma hakk birinci trden bir haktr, cezalandrma ise
ikinci trden. Eer kurban tazminat almamay tercih ederse, kimsenin
onunyerine, onun namna veya kendi namlarna tazminat almaya hak
k yoktur. Fakat eer kurban tazminat almay isterse, neden sadece
onun yetki verdikleri onun adna tazminat alabilsin ki? Akas, eer
10

"Yetkilenme" ile "hak edi" arasndaki fark joel Feinberg tarafndan tartlmtr: "justice and
personal Desert," Doing and Deserving (Princeton, N.j.: Princeton University Press, 1970) s.5787. Eer meruiyet yetkilenme yerine hak etme ve hak kazanmaya balanrsa, o zaman egemen

11

bir koruyucu birim, egemen piyasa konumuna hak kazanarak ona sahip olabilir.
Aadaki birinci cmle a'nn yetkiyi elinde bulundurmaya yetkili oluunu ifade etmektedir;
te yandan, a'nn yetkiyi elinde bulundurmaya yetkili olmas 2 veya 3. cmlelerde ifade edil
mektedir.
1.

a, x bireyidir; yle ki, x , P gcn elinde bulundurmaktadr ve P'yi elinde bulundurmaya

2.

a, x bireyi olmaya yetkilidir; yle ki, x, P yetkisini elinde bulundurmaktadr ve x P'yi elin

yetkilidir ve P, mevcut (hemen hemen) tm yetkidir.


de bulundurmaya yetkilidir ve P, mevcut (hemen hemen) tm yetkidir.
3.

a,

bireyi olmaya yetkilidir; yle ki,

x,

P gcn elinde bulundurur ve x, P'yi elinde bu

lundurmaya yetkilidir ve x, P'nin mevcut (hemen hemen) tm yetki olmasnda yetkilidir.

186 birinci ksm altnc blm

suu ileyenden birka farkl kii tazminat alrsa, bu suu ileyen kiiye
kar bir adaletsizlik olur. O zaman, hangi kiinin eylemde bulunaca
na nasl karar verilecek? Kurban namna tazminat almak in harekete
gemek ilk harekete geene mi nasip olacaktr? Tazminat almak mak

sadyla birok kiinin birinci olmak iin rekabetine izin vermek, ihtiyat
l sulularla kurbanlarn uzun bir sre gereksiz yere kavgaya tutuma

srelerine girmelerine neden olacak ve bu srelerden sadece birinin

sonucunda tazminat demesi gerekleecektir. Alternatif olarak, belki


de tazminat almak iin ilk teebbs eden kii, bu alana hakim olur; ba

ka hi kimse srece katlamaz. Fakat bu durum sulunun kendisine,


bakalarnn tazminat almasn nlemek maksadyla tazminat ilemleri
ne ilk balayan olmak iin bir birlik oluturma olana verir. (Bu sonu
lar uzun, karmak ve belki de sonusuz olabilir.)
Teorik olarak, tazminat almak (veya baka birine tazminat al
ma yetkisi vermek) zere herhangi birinin seilmesinde keyfi bir kural
uygulanabilir -rnein, "tazminat alacak kii, blgedeki herkesin alfa

betik isim listesinde kurbandan hemen sonra gelen kii olacaktr. " (Bu,
insanlarn alfabetik listede kendilerinden hemen sonra gelen kiiyi kur
ban etmelerine neden olmaz m ? ) Tazminat alacak kiiyi kurbann se
mesi, en azndan tazminat srecinin neticesine batan raz olmas ve
ilave tazminat istemeyeceini taahht etmesi anlamna gelir. Kurban,
tabiat itibariyle kendisine kar adil olmayan bir sre setiini dn
meyecektir ya da buna inansa bile sadece kendisini sulayabilecektir.
Kurbann srece girmesi ve kendini adamas, sulunun avantajnadr,
nk aksi takdirde, kurban hak ettiini dnd eyin geri kalan
n elde etmek iin ikinci bir sre balatacaktr. Ancak, balangtaki
sre, kendini adad ve gvendii bir sre ise, kurbann ifte tehli

keye kar bir snrlamaya rza gstermesi beklenebilir. Fakat sulunun


oluturduu bir birlik balang hkmn vermise, bu durum gerek
lemez. te yandan, neticesi adil olmad takdirde cezalandrlan kii
kendi bana eyleme geeceine gre ifte tehlikenin sakncas ne ola
bilir? Ve, bir kurban kendisine kar su ileyen kiiyi, ilk sre kendi

sinin yetki verdii bir sre olsa bile, ifte tehlike altna neden dr-

devletle ilgili ek deerlendirmeler 187

mesin? Kurban, baka bir kiiyi hak ettii tazminat almak zere yet
kilendirdiini ve bu kii hak ettii tazminat alamadna gre, baka
birine daha bu yetkiyi verebileceini syleyemez mi? Eer suluya gn
derdii kii ona ulamay baaramazsa, baka birini gnderebilir; eer
bu kii suluya ularsa ve suludan rvet alrsa, kurban baka birini
daha yollayabilir. Eer birinci temsilci grevini tam olarak yerine geti
remezse, neden ikinci bir temsilciyi daha gndermesin ki? in doru
su, ilk temsilcisi tazminat almak iin teebbs ederken daha fazlasn
almak iin baka birini gnderdii takdirde, bakalarnn onun ilave
tazminat talebini haksz bulmas ve ona kar cephe almas riskine gi
rer. Fakat onun byle bir ey yapmamas iin baka gereke var mdr?
Genellikle tasavvur edildii gibi sivil bir hukuk sisteminde ifte tehli

keye kar kmak iin sebep yoktur. Elde edilen ey sadece tek bir
mahkumiyet olduuna gre, davann baarya ulaana kadar tekrar
tekrar srdrlmesine izin vermek adil olmaz. Bu durum tabii halle

badamaz. nk tabii halde mesele mutlak bir ekilde zlmez ve

kurbann temsilcisi veya birimi bir hkme vardnda bu herkes iin


balayc olmaz. Sivil bir sistemde davacya nihai ve balayc bir hk
me ulama hususunda ok fazla ans verilmesi adil deildir. nk,
herhangi bir seferde ans davacnn yzne glerse, sulu bulunan ki
inin tutunabilecei bir dal kalmayabilir. Dier taraftan, tabiat halin

de kendisine kar verilen karar adil bulmayan herkesin bavuraca


bir yardm arac bulunmaktadr. 12 Fakat, bir kurbann temsilcisinin
kararn kabul edilebilir olarak niteleyeceinin bir garantisi olmasa da,
bunu kabul edilebilir olarak nitelendirmesi bilinmeyen herhangi bir
12

Rothbard bir ekilde, zgr bir toplumda "herhangi iki mahkemenin sulu bulunan tarafa kar
eyleme geebilecek noktaya geleceini tasavvur etmektedir. Power and Market (Menlo Park,
Cali.: lnstitute for Humane Studies, 1970) s. 5. Bunu balayc olarak kim deerlendirecektir?
Aleyhine hkm verilen kii ahlaki olarak ona uymaya mecbur mudur? (Adaletsiz olduunu bil
se ya da bir hata sonucu verilmi olsa bile.) Bu iki mahkeme ilkesine nceden rza gstermi olan
bir kii neden ona uymak zorunda olsun ki? Acaba Rothbard iki bamsz mahkeme ayn kara
ra varmadan (ikincisi temyiz mahkemesidir) birimlerin eylemde bulunmayacan beklemek d
nda baka bir eyi mi kastediyor? Bu gerein kiinin bir ey yapmasnn ahlaki olarak ba
lanabilir olmas hakknda bir ey sylediini ya da atmalarn otoriter bir ekilde zlmesi ile
ilgili bir ey sylediini neden dnelim ki?

188 birinci ksm - altnc blm

nc tarafnkinden daha byk bir olaslktr. Ve tazminat alacak


kiiyi semesi, meselenin sonulanmasna giden bir admdr. (Karsn
daki kii de sonuca rza gsterebilir.) te yandan, kurbanH, tazminat
almak iin uygun eylem mahalli olmasnn baka bir (belki de en
nemli) sebebi vardr. Kurban, tazminatn denmesi gereken kiidir.
Sadece parann ona gitmesi anlamnda deil, ayn zamanda dier kii

nin ona deme ykmll olmas anlamnda. (Bunlar farkldr: Sa

na baka bir kiiye demede bulunacana sz verdiine gre, ona


demede bulunma konusunda sana kar bir ykmllm olabilir. )
B u yaptrm dahilindeki ykmlln borlu olunduu kii olarak
kurban, buna nasl bir yaptrm getirileceine karar verecek en uygun
kii olarak grnmektedir.

HERKESE CEZALANDIRMA HAKKI


Sadece kurbann ve yetki verdii temsilcinin yapmas halinde uygun
karlad tazminat almna tezat olarak, tabiat hali teorisi, genellikle
cezalandrmay herkesin tatbik edebilecei bir fonksiyon olarak gr
mektedir. Locke, bunun " baz kiilere olduk'! garip bir doktrin olarak
_
grneceini" (9. Kesim) idrak etmektedir. Eer tabiat hali iinde hi
kimsenin bunu tatbik etme gc yoksa tabiat halinin bir anlam kal
mayacan ve tabiat hali iinde herkesin eit haklar olduuna gre,
herhangi biri onu tatbik edebiliyorsa herkesin tatbik edebileceini sy
leyerek savunuyor. (7. Kesim) Ayrca, eer bir sulu genel olarak tm
insanlk iin bir tehlike haline gelirse herkesin onu cezalandrma hak
k olduunu sylyor (8. Kesim) ve okuyucuyu bir lkenin kendi snr
lar iinde su ileyen yabanclar cezalandrmas iin baka bir gerek
e bulmaya zorluyor. Genel cezalandrma hakk bylesine sezgisellik
ten uzak mdr? Eer herhangi byk bir su bunu cezalandrmay red
deden bir lkede ilenmise (belki de idare bunun ibirlikisidir veya
bizzat kendisi yapmtr), sizin suluyu cezalandrmanz, ona eylemin
den dolay zarar vermeniz makul karlanmaz m? Ayrca, kii, ceza
landrma hakkn baka ahlaki deerlendirmelerden elde etmeye al
abilir: Bir sulunun ahlaki snrlarnn deitii gryle birlikte ko-

devletle ilgili ek deerlendirmeler 189

ruma hakkndan. Herhangi biri, szlemeye benzer bir ahlaki snrla

malar grne sahip olabilir ve bakalarnn snrlarn ihlal eden ki


ilerin kendi snrlarna sayg gsterilmesi hakkn kaybedeceini savu
nabilir. Bu gre gre, herhangi bir kiinin, belli yasaklamalar zaten

ihlal etmi olan (ve bundan dolay cezalandrlmam olan) dier kii
lere bir takm eyler yapmas ahlaki olarak bakldnda yasaklana
maz. Herhangi bir su unsuru tayan eylem bakalarna belli snrlar

geme hakkn verir (bunu yapmamak grevi yapmamak anlamna ge


lir). Bunun detaylar cezalandrma teorisinde olabilir. 13 Eer cezalan
drma hakkn, dierlerinin herkesin sahip olduu bir zgrlkten zi

yade, mdahale etmemeleri gereken bir hak olarak gl bir ekilde


yorumlarsak, bunun hakknda konuma garip kaabilir. Hakkn daha
kuvvetli bir ekilde yorumlanmas gereksizdir. Eer sulunun grevi
nin cezalandrmaya kar koymamak olduunu ilave edersek, cezalan

drma zgrl Locke'a ihtiya duyduu eyin ounu, belki de hep


sini verecektir. Genel bir cezalandrma hakk bulunduu savn daha
mantkl klmak iin yle bir deerlendirmeyi ilave edebiliriz: Tazmi
nattan farkl olarak, ceza kurbana borlu olunmaz (her ne kadar ger

eklemesine en ok ilgi duyan kii de olsa) ve zerinde zel bir yetki


si olduu bir ey deildir.
Bir ak ceza sistemi nasl alacaktr? Ak olarak almann na

sl olacan ele alrken karlatmz tm zorluklara bir ak cezalan


drma sistemini ele alrken de karlarz. Ayrca, ilave zorluklar da
bulunmaktadr. Bu, ilk harekete geenin araziye el koymas sistemi mi
dir? Sadistler dillerini ilk sokan olmak iin birbirleriyle yaracak m
dr? Bu durum, ceza verenlerin hak edilen cezann snrlarn amasn

nleme meselesini byk oranda arttrr ve arzu edilir bir ey deildir


(neeli ve yabanclamam iiler iin sunduu frsatlara ramen). Bir
ak cezalandrma sisteminde herkes af konusunda karar verecek bir
konumda olur. Baka birinin toplam cezann hak edilen cezay geme
mesi kaydyla ilave bir ceza vermesine izin verilebilir mi? Sulunun
13

Szlemeye benzer grn, yolsuzlua bulam bir yargcn haksz bir ekilde sularn sorum
lusu olarak bulunmasna izin vermeyecek ekilde dikkatli olarak ifade edilmesi gerekecektir.

190 birinci ksm - altnc blm

kendisini hafif bir ekilde cezalandran bir yardaks olabilir mi? Kur
bann adaletin yerini bulduu hissine kaplmas ihtimal dahilinde mi
dir? Ve benzeri ...
Eer bir sistem, cezalandrma iini, bunu kusurlu bir ekilde ya
pacak bir kiiye brakrsa, bu kadar ok istekli arasndan kimin ceza
vereceine nasl karar verilecek? Daha nce olduu gibi bunun kurban
ve onun yetki verdii temsilci olaca dnlebilir. Fakat her ne ka
dar kurban, bir kurbann mutsuz zel konumunu igal ediyor olsa da,

ona sadece tazminat borcu vardr, cezalandrma deil. Sulunun ceza


landrlmak konusunda kurbana kar bir ykmll yoktur. O hal
de kurbann ceza verme ve cezalandrc olma gibi bir hakk neden ol
sun ki? Eer ceza vermek iin zel bir hakk yok ise, cezann hi tat
bik edilmemesi veya affedilmesi ynnde bir ,tercihte bulunma hakk
var mdr? Herhangi biri, bir suun cezalandrlma ekline ahlaki ola
rak kar kan sua maruz olan tarafn isteklerine ramen cezaland
rabilir mi? Eer bir Gandi yanls saldrya urarsa, dierleri onu, onun

ahlaki olarak reddettii vastalarla savunabilir mi? Dierleri de etkile


nir; eer bu tr sular cezasz kalrsa, korky iinde ve daha gvensiz
bir hale gelirler. Kurbann sutan en ok etkllenen kii olmas, suluyu

cezalandrma hususunda ona zel bir stat kazandrr m? (Dierleri


sutan m yoksa sadece suun cezasz kalmasndan m etkilenirler?)

Eer kurban ldrlmse bu zel stat en yakn akrabaya m geer?


Yakn akrabalarn her biri ilk eylemde bulunan kii olmak iin bir ya
r iine girerek onu lmle cezalandrma hakkn elde etme yoluna gi

der mi? Belki de o zaman herhangi birinin ceza verebilecei veya sade
ce kurbann ceza vermeye yetkili olduu bir durum yerine, ilgili herke
sin (yani her bireyin) cezalandrmak iin veya herhangi birine cezalan
drma yetkisi vermek iin ortak hareket ettii bir zm halini alr. Fa
kat bu durum tabiat halinin iinde baz kurumsal dzenlemelerin ve
ya karar modlarnn bulunmasn gerektirir. Ve eer bunu, cezann ni
hai belirlenmesinde herkesin bir ey syleme hakk vardr eklinde ifa
de edersek, tabiat hali iinde insanlarn sahip olduu bu trden tek
hak olacaktr. Grnd kadaryla bir tabiat hali iinde cezalandr-

devletle ilgili ek deerlendirmeler 191

ma hakknn nasl ileyeceini anlamak kolay olmayacaktr. Kimin taz


minat alabilecei ve kimin cezalandrlabilecei ile ilgili bu tartmadan
bir egemen koruyucu birimin yetkileri meselesine giden baka bir yol
ortaya kar.
Egemen koruyucu dernee birok insan tarafndan kendileri
iin tazminat almak zere temsilcileri olarak hareket etme yetkisi ve
rilmitir. Onlarn yerine hareket etmeye yetkilidir. Dier taraftan k
k bir birim daha az sayda kiinin yerine hareket etmeye yetkilidir.
Bir birey ise sadece kendisi iin hareket etmeye yetkilidir. Daha byk
sayda bireysel yetkilendirmeler anlamnda bakldnda, egemen biri
min daha byk bir yetkisi bulunmaktadr. Tabii bir devlet iinde ce
zalandrma haklarnn nasl ileyeceinin ak olmadn ifade ettii
mize gre, bu konuda ilave bir eyler sylenebilir. Bir cezalandrma
hakkna talebi olan herkesin ortak olarak hareket etmesi ne oranda
mantkl olursa, egemen birim ceza vermeye o oranda yetkili olarak
grlecektir. nk hemen hemen herkes onun kendi yerlerine hare
ket etmesi iin yetki verecektir. Cezay verirken ok az kiinin cezalan
drma ile ilgili eylemlerine el koymu olur. Tek bana eylemde bulu
nan herhangi bir birey, dier tm insanlarn eylem ve yetkilerini dla
yacaktr. Oysa temsilcileri, yani egemen koruyucu birim eylemde bu

lunduunda pek ok insan yetkilerinin tatbik edildiini hissedecektir.


Bu durum, egemen koruyucu birimin veya bir devletin zel bir meru

iyeti olduunu dnmemize neden olur. Eylemde bulunmak iin da


ha ok sayda yetki almak demek, eylemde bulunmak iin daha ok

yetkili olmak demektir. Fakat, ne birim ne de herhangi biri, egemen bi


rim olmaya yetkili olmaz.
Bir eyin yaptrm gcn tatbik etmenin meru yeri olarak g

rnmesinin ilave bir olas kaynandan bahsetmemiz gerekir. Bireyle


rin bir koruyucu dernei semeyi, ayn eyde birlemenin getirdii
avantajlarla birlikte (her ne kadar hangisinin olduunun bir nemi ol

masa da), bir koordinasyon dzeni olarak grmesine bal olarak, bir

letikleri birim hangi birim olursa olsun korunma iin en uygun biri
min bu olduunu dnebilirler. Civarda genlerin bir buluma yerini

192 birinci k111m ltnc bOIUm

ele alalm. Herkes dierlerinin nerede buluacaklarn bilirse bu bulu

ma yerinin neresi olduunun pek nemi kalmaz. Bu yer bakalaryla

bulumak iin gidilecek yer halini alr. Baka bir yer ararsamz baar
sz olma ihtimaliniz yksek olur. Ayrca, nasl ki, buras dierlerini
menfaat elde ettii ve bel balad bir yerdir, sizin de ayn ekilde
menfaat elde edeceiniz ve bel balayacanz bir yer olacaktr. Top

lant yeri olmaya yetkili deildir; eer bu bir dkkansa, dkkan sahibi
dkkannn insanlarn bir araya geldikleri yer haline getirilmesinde
yetkili deildir. Bireylerin burada bulumalar mecburi deildir. Sadece
bulutuklar bir yerdir. Ayn ekilde, herhangi bir koruyucu dernein

korunulan bir yer haline geliini dnn. nsanlarn eylemlerini koor


dine etme ve hepsinin mterisi olaca bir koruyucu birimle bir araya

gelme teebbslerinin ne oranda olduuna bal olarak srecin bir g


rnmez el sreci olma zellii azalr. Ayrca baz ara durumlar da ola
caktr; bazlar onu sadece bir koordinasyon dzeni olarak grecek,
bazlar ise bunun farknda olmadan sadece mahalli sinyallere reaksi

yon gsterecektir. 14

Bakalarnn adaleti yerine getirmek .iin gvenilir olmayan


yntemler kullanmasn yasaklama hakkn tatbik eden tek bir birim

bulunduu zaman, bu birim de facto bir devlet halini alr. Bu yasakla


ma ile ilgili gerekemiz insanlarn ilgisizlii, kararszl ve bilgisizlii

dir. Baz durumlarda herhangi bir kiinin belli bir eylemi yapp yapma
d bilinmez ve bunu anlamak iin kullanlan yntemlerin gvenilirli
i veya adillii farkllk gsterir. Kusursuz bir geree dayanan bilgi ve
enformasyon dnyasnda, herhangi birinin meru olarak baka birinin
14 Schelling'in bir koordinasyon oyunu nosyonunun felsefi detaylar iim bkz. David Lewis, Con
vention (Cambride, Mass.: Harvard University Press, 1969): zellikle Lewis'in 3. Blm'deki
toplumsal szlemelerle ilgili tartmasna dikkat ediniz. Bizim devletle ilgili raporumuz, dier
baz insanlarla beraber yaplan eylemle ilgili olarak Mises'in yukarda 3. Blm'de tarif edilen
takas ortam ile ilgili raporuna kyasla daha az kasti koordinasyonu ihtiva etmektedir.
Burada takip edemediimiz enteresan ve nemli sorular, koruyucu bir birime sahip olduu
zel meruiyeti veren hangi mterilerin hangi artlar altnda dier insanlarn haklarnn, byle
bir ey yapma yetkisi vermedikleri halde ihlalinin sorumluluunu tamalar, bundan kurtulmak
iin ne yapmalar gerektii ile ilgili olan sorulardr.

devletle ilgili ek deerlendirmeler 193

sulu bir taraf cezalandrmasn yasaklama hakk olduunu iddia edip


edemeyeceini (bu hakka bir tek kendisinin sahip olduunu iddia et
meden) sorabiliriz. Bylesine somut bir anlamaya varlsa bile, her
hangi bir eylemin hak ettirdii cezann miktar ve hangi eylemlerin ce

zay gerektirdii'konularnda anlamazlklar bulunmaktadr. Bu eser


de mmkn olduunca ou topyac ve anarist kuramlarda mevcut
olan u varsaym sorgulamamaya zen gsterdim: yi niyetli her insan

tarafndan kabul edilmesi iin yeterince ak, zel durumlarda ak bir


ekilde rehberlik yapabilmek iin yeterince kesin, herkesin ne ifade et

tiini anlayabilmesi iin yeterince net ve ortaya kabilecek her trl

durumu kapsayabilecek ekilde yeterince kapsaml bir ilkeler seti bu

lunmaktadr. Devletle ilgili durumu byle bir varsaymn reddedilme

sine dayandrmak, insanln gelecekte gsterecei gelimenin byle


bir anlamay douracana dair umudu terk etmek anlamna gelirdi.

Ve devletin varolu sebebini aka sata karmak olurdu. Btn iyi


niyetli insanlarn liberteryen ilkeler zerinde uzlat gn ok uzak

grnmektedir. Ayrca u ana kadar ne bu ilkeler tam olarak ifade edil


mi ne de tm liberteryenlerin uzlat tek bir ilkeler dizisi ortaya k
mtr. rnein katksz telif hakknn meru olmas meselesini ele ala
lm. Baz liberteryenler bunun meru olmad savn ortaya atmakta
fakat etkinliinin salanmas iin yazarlarn ve yaynclarn szleme

de kitaplar sattklarnda yetkisiz basm yasaklayan bir provizyon ih


tiva etmeleri gerektiini iddia etmektedirler; baz insanlarn bazen ki
taplarn kaybettikleri ve bunlar bakalarnn bulduunu unuttuklar
aka grlmektedir. Dier liberteryenler ise ayn fikirde deiller. 15
Ayn ey patentler iin de geerlidir. Eer genel teoriye bu kadar yakn
olan kiiler bylesine temel bir konuda anlaamyorlarsa, iki liberter
yen koruyucu birim bunun iin atmaya bile girebilir. Birimlerden bi
ri herhangi birinin belli bir kitab yaynlamasna veya kendisinin tek
bana gerekletirmedii bir icad yeniden retmesine yasaklama ge-

15

ilk gr iin baknz Rothbard, Man, Economy and State, ikinci cilt (Los Angeles: Nash,
1971), s. 654; ikinci gr iin, rnein, baknz Ayn Rand, "Patents and Copyrights," Capita
lism: the Unknown ideal (New: York: New Arnerican Library, 1966), s. 125-129.

194 birinci ksm altnc blm

tirmeye teebbs edebilir (nk bu yazarn mlkiyet hakkn ihlal et

mek anlamna gelmektedir). te yandan, dier birim bunun bireysel

haklarn bir ihlali olduunu dnerek yasaklamaya kar.,savar. G


nlsz olmayan anaristlere gre, yaptrm getirilecek ey konusunda
ki anlamazlklar devletin tekili iin baka bir sebep oluturmaktadr;
aynen yaptrmda bulunulan eyin ieriinin bazen deitirilme ihtiya
cnn domasnn oluturduu gibi. Hakla ilgili grlerinin tatbik
edilmesi iin bar yollar tercih eden kiiler bir devlette birleecekler
dirler. Fakat elbette ki, eer insanlar bu tercihlerini herhangi bir ekil
de sapmadan savunurlarsa, onlarn koruyucu birimleri de birbirleri ile
savamayacaklardr.
NLEYC SINIRLAMA
Son olarak " nleyici alkoyma" veya " nleyici snrlama" meselesinin
tazminat ilkesi (Drdnc ve Beinci Blmlerdeki demede bulunma
yanlar iin bile ultra-minimal bir devletin salamas gereken kapsaml

koruma hakkndaki tartmamz) ile ne gibi bir ilgisi olduuna dikkat


edelim. Szkonusu nosyonun, bakalarnn !\aklarn ihlal etme riskini
azaltacak ekilde bireylere getirilen tm snrlamalar ihtiva etmek ze
re geniletilmesi gerekir. Bu nosyona, " nleyici snrlama" diyelim.
Nosyonun iinde u unsurlar bulunacaktr: Baz kiilere haftada bir, bir
devlet memuruna rapor verme zorunluluu getirilmesi (sanki artl tah
liye olmularm gibi), baz bireylerin belli saatlerde belli yerlerde bu
lunmasnn yasaklanmas, silah kontrol kanunlar, vs. (fakat banka
alarm sistemlerinin planlarnn yaynlanmasn yasaklayan kanunlar
deil). nleyici alkoyma, herhangi birinin, iledii bir sutan dolay
deil de suu ileme ihtimalinin normalden ok yksek olmas nedeniy
le hapse atlmasn ihtiva edecektir. (Onun nceki sular, ihtimalle ilgi
li bu tahminin temelini oluturan verilerin bir paras olabilir. )
Eer b u tr nleyici snrlamalar adil deilse, bunun sebebi,
olay gereklemeden nce tehlikeli olmasna ramen daha sonra zarar
sz olduu ortaya kan faaliyetlerin yasaklanmas deildir. nk,
adaletin bireysel olarak yerine getirilmesine yasaklamalar getiren bir

devletle ilgili ek deerlendirmeler 19 5

hukuk sisteminin kendisi nleyici tedbirlere dayanmaktadr. 16 Kendi


bana adaleti gerekletirmeyi yasaklayan tm hukuk sistemlerinin te

melini tekil eden bu tedbirlerin adil bir hukuk sisteminin varlyla


badamad iddia edilemez. nleyici snrlamalar adil olmamakla
ve her devletin hukuk sisteminin varlnn temelini oluturan bireysel
adalet uygulamalarna yasaklamalar getirilmesi konusunda yeterince
etkili olmamakla sulamann herhangi bir gerekesi var mdr? Adalet

asndan bakldnda, nleyici snrlamalarn, hukuk sistemlerinin te

melini oluturan dier benzer tehlike azaltc yasaklamalardan ne gibi


farkllklar gsterdiini bilmiyorum. Belki de bu ksmn bandaki,

sula ilgili hibir ilave kararn verilemeyecei eylemler ve sreler ile


kiinin daha sonra su ilemeye karar vermesi halinde suun olutuu
sreler arasndaki fark ortaya koyan ilkelerle ilgili tartmamz bize
yardmc olur. Baz insanlarn gelecekle ilgili bir karar veremeyecekle
ri dnld ve sadece su unsuru ieren eylemler yapacak (veya ya
pabilecek) ekilde faaliyete geirilmi mekanizmalar olarak grld
srece nleyici snrlamann meruiyet kazanma olasl artacaktr.
Dezavantajlar iin tazminat verilmedii mddete, nleyici snrlama
ya, bir hukuk sisteminin varlnn temelini oluturan benzer deerlen
dirmelerle izin verilecektir. (Her ne kadar dier deerlendirmeler bunu

kural d bulsa da.) Fakat eer kiinin yapabilecei ktlk, gerekten


henz vermedii sula ilgili kararlara dayanyorsa, nceki ilkeler, n
leyici alkoyma veya snrlamann meru olmad ve izin verilemeye
cek bir ey olduu hkmn getirebilir. *
Adalet asndan nleyici snrlama ile hukuk sistemlerinin teme
lini oluturan benzer yasaklamalarn fark ortaya konmasa da; tehlike
16

Bu tr sistemlerin ne olursa olsun altnda yatan gerekeyi yorumladmz gibi. Alan Dersho
witz bana, adaletin zel olarak yerine getirilmesini yasaklamak iin baz alternatif koruyucu
olamayan sebepler olabileceini hatrlatt. Eer bu tr sebeplerin inceleme sonucunda aksi ispat
lanmazsa, adaletin zel olarak yerine getirilmesini yasaklayan btn hukuk sistemlerinin baz
koruyucu deerlendirmelerin meruiyetini varsayd ynndeki gl sav yanl olur.

( ) Bu durum, snrlama getirenler sadece empoze edilen dezavantajlar iin tazminat vermek yeri
ne, snrlamaya maruz kalanlar, igal etmi olacaklar bir farkszlk erisinin ykseklii kadar
bir konuma dndrerek tam tazminat dese bile geerli midir?

196 birinci km altnc blm

riski, yasaklama yoluyla mdahaleye izin verilebilecek oranda nemli


olsa da, kendi gvenliklerini arttrmak iin yasaklama getirenlerin, ya
saklamalarla empoze edilen dezavantajlardan dolay yasaR:lama getiri
lenlere (ki bu kiiler belki de kimseye bir zarar vermeyeceklerdir) taz

minat demesi gerekir. Bu, Drdnc Blm'deki tazminat ilkesinden


kaynaklanmaktadr ve bu ilkenin getirdii artlardandr. Kk boyut
lu yasaklamalara ve icaplara gelince, byle bir tazminatn verilmesi ko
lay olabilir (ve belki de herhangi bir dezavantaj getirmemesine ramen

verilmesi gerekebilir). Baz insanlara getirilen sokaa kma yasaklar


ve faaliyetlerine getirilen zel snrlamalar da dahil olmak zere dier
tedbirler muazzam bir tazminat gerektirecektir. Toplum iin nleyici
bir snrlama olarak hapse atlan birine empoze edilen dezavantaj lardan

dolay tazminat vermek hemen hemen imkansz olacaktr. Belki de, em


poze edilen dezavantajlar iin tazminat denmesi artnn yerine getiri
lebilmesi iin, olduka tehlikeli olduklar kabul edilen bu tr insanlara,

itle evrilmi ve kontrol altnda olan fakat iinde tatil kyleri, dinlen
me tesisleri bulunan gzel bir mekan hazrlanmas gerekecektir. (Daha

nceki tartmamza gre, bu insanlara toplum iindeki normal kira ve


yiyecek cretlerinden daha fazla olmayan bir fiyat biilmesine izin ve
rilebilir. Fakat eer bu kiinin buradaki geliri darda iken elde edecei

gelirden az ise buna izin verilemez, zira istenen bu fiyat onun tm ma


li kaynaklarn tketecektir. ) Byle bir alkoyma merkezinin, iinde ya
amak iin cazip bir yer olmas gerekecektir. Eer ok sayda insan bu
raya gnderilmek iin aba gsterirse, bu insanlara toplumdaki dier
insanlarla birlikte yaamaktan mahrum edilmenin getirdii dezavantaj
lar iin verilmesi gereken tazminata kyasla ok daha fazla lksn su
nulduu sonucuna varlabilir. Burada byle bir dzenin detaylarn,

( ) Sadece dezavantajlar iin tazminat verilmesi gerektiine gre, belki de insanlarn tercih edecek
leri yerin biraz daha az kalitelisi yeterli olacaktr. Fakat, bir toplum iinde alkoyulmann ne ka
dar byk bir deiiklik olduu dnlnce, dezavantajlarn orannn tahmin edilmesi zor ola
caktr. Eer dezavantajl duruma dmek, engellenmek anlamna geliyorsa, dierlerine kyasla
baz faaliyetler iin alkoyulma gibi ciddi bir snrlama, dezavantajlar iin tam tazminatn den
mesini gerektirecektir. Belki de sadece insanlar cezbeden bir yer bu insanlarn dezavantajlarn
telafi edecektir.

devletle ilgili ek deerlendirmeler 197

teorik zorluklar (rnein, toplumdan uzaklatrlanlar arasnda bazla


r dierlerinden daha dezavantajl duruma decektir) ve olas ahlaki
itirazlar (rnein, dier tehlikeli insanlarla birlikte bir yere gnderildi

inde kiinin haklar ihlal edilmi olur mu? Salanan lksn arttrlma

s artan tehlikeyi telafi edebilir mi?) tartmyorum. nk ben tatil k


y gibi alkoyma merkezlerinden bahsederken, onlar teklif etme ama

cn gtmyorum. Sadece nleyici alkoyma taraftarlarnn dnmesi,

tasvip etmesi ve karln vermesi gereken eyleri gstermek istiyorum.

Toplumun meru olarak bu tr snrlamalar getirebilecei durumlarda,


empoze ettii dezavantajlardan dolay nleyici maksatla snrlama ge
tirdii kiilere tazminat vermek zorunda olmas, belki de toplumun bu
tr snrlamalar empoze etmesini ciddi bir ekilde kontrol altnda tuta
caktr. Belki de hemen, yeterli miktarda tazminat demesi getirmeyen
herhangi bir nleyici snrlama uygulamasn knama yoluna gidebiliriz.
nceki paragrafta vardmz sonularla birletiinde, bu, meru nle
yici snrlama iin ok az (o da, varsa) alan brakr.
Bu nleyici snrlama grne yaplan baz itirazlar ksaca tart
rsak, daha nce baka balamlarda ele aldmz deerlendirmelere y
nelmemiz mmkn olacaktr. Baz insanlarn nleyici amalarla baka

larn snrlamalarna izin verilip verilemeyeceini (bu kiilere empoze et


tikleri dezavantajlardan dolay tazminat verseler de) merak edebiliriz.

Bir nleyici snrlama yerine, dierlerinin nleyici bir ekilde snrlanma


sn arzu edenler bu kiilere snrlamalara maruz kalmalar iin para de
mek zoruna kalsalar olmaz m? Bu takas, "retken olmayan" takasn bi
rinci gerekli koulunu saladna gre (bkz. Drdnc Blm) ve (ta
kasn sonucunda dier tarafn hibir ey yapmamas durumundan daha

iyi hale gelmeyen) bir tarafn elde ettii tek ey kastl olarak yapldn

da yasaklanm bir snr ihlaline maruz kalma ihtimalinin azalmas oldu


una gre, takasn ortak menfaatlerinin datmnn piyasa tarafndan
belirlenmesi ile ilgili nceki argmanmz pek ie yaramaz. Bunun yeri
ne elimizde tazminat ile yasaklama iin bir adaymz vardr; (Drdnc
Blm' deki tartmamzda grld zere) sadece empoze edilen deza
vantajlar iin tazminat verilerek getirilen yasaklama. kinci olarak, bir-

198 birinci k$m ollnc blm

ok nleyici snrlama durumlarnda " rn" (yani snrlanmas) sadece


o taraf tarafndan tedarik edilebilir. Eer birinci kiinin fiyat ok yk
sek ise bunu size satacak baka bir kii veya rakip yoktur ve olamaz. Bu

retken olmayan takas durumlarnda (en azndan ilk gerekli koula g

re) tekel fiyatlandrmann neden menfaatlerin datm iin uygun model


olarak grlmesi gerektiini anlamak zordur. te yandan, bir nleyici
snrlama programnn amac dierleri iin toplam tehlike olasln bel
li bir seviyenin altna getirmek ise (bu toplam tehlikeye sabit bir minimal

katkdan daha fazlasn getiren her tehlikeli insan snrlamak yerine), o


zaman bu, bu kiilerin hepsine birden snrlama getirilmeden baarlabi
lir. Eer yeteri sayda insan cret karl tutulursa, para denirse, bu
bakalarnn getirdii tehlikeyi belli bir seviyenin altna indirir. Byle du
rumlarda nleyici snrlamaya aday olanlarn fiyat konusunda birbirle
riyle rekabet etmek iin bir sebepleri olacaktr, nk nispeten daha az

egemen bir piyasa konumunu igal edeceklerdir.


Snrlama getirenlerin, snrlama getirdikleri ile karlkl olarak

gnll bir anlamaya varmalarna gerek olmasa bile, bu kiilerin s


nrlama getirdiklerini en azndan daha dk bir farkszlk erisine ge
tirmeleri gerekmez mi ? Neden tazminatn sadece empoze edilen deza
vantajlar iin verilmesi gerekir? Dezavantajlar iin verilen tazminat
ulalan bir uzlama olarak grlebilir, nk iki cazip fakat birbirle
riyle badamayan konum arasnda tercihte bulunulamamaktadr: (1)
deme yaplmaz, nk tehlikeli insanlar snrlanabilir ve onlar snr
lamak bir haktr; (il) tam tazminat, nk kii snrlama grmeyerek

baka birine zarar vermeden yaayabilir ve dolaysyla onu snrlama


ya kimsenin hakk yoktur. Fakat dezavantajlar iin tazminat vererek
uygulanan snrlama, biri doru olan fakat hangisi olduunu bilmedi
imiz iki ayn ekilde cazip alternatif pozisyonun arasndaki bir orta
yol uzlamas deildir. Aksine, bana yle geliyor ki, her biri dikkatli bir
ekilde hesaba alndktan sonra zt arlktaki deerlendirmelerin (ah
laki) vektr uzantsna uyan pozisyon doru pozisyondur.

( ) Ya toplum snrlama gctirilmeyenlerin tehlike tekil edecekleri kiilere tazminat veremeyecek ka


dar fakirse ne olacak? Kendi yayla kavrulan bir ifti toplumu herhangi birine nleyici snr-

devletle ilgili ek deterlendirmeler 199

Bu ekilde, bu blmdeki minimal devlete ynelik argmanm


za gelen itirazlarla ilgili deerlendirmeler ve bu argmanda gelitirilen
ilkelerin baka konulara uyarlanmas sona eriyor. Anariden minimal
devlete ulatmz gre, bundan sonraki grevimiz daha fazla ileri git
memeyi karara balamak olacaktr.

lama getirmez mi? Evet getirebilir; fakat ancak snrlama getirenler tazminat demek iin yete
rince fedakarlk yaparlarsa ve kendi bozulan konumlar (mallarndan vazgeip tazminat havu
zuna koyduklar iin bozulan) ile snrlama getirilen insanlarn konumlarn denk tutarlarsa. S
nrlama getirilen kiiler yine de dezavantajl olurlar, fakat dierlerinden fazla deil. Bir toplum
da, eer snrlama getirenler, kendileri dezavantajl duruma gelmeden, empoze ettikleri dezavan
tajlardan dolay snrlama getirilenlere tazminat veremiyorsa, nleyici snrlama asndan bu
toplum fakir bir toplumdur. Fakir toplumlarn, snrlama getirenlerle snrlama getirilenlerin du
rumlar denk hale gelecek ekilde tazminat vermeleri gerekir. Buradaki "denklik" kavramna
farkl anlamlar verilebilir: mutlak konumda eit ekilde dezavantajl olmak; eit aralklarla du
rumlar ktlemek; ayn oranlarla durumlar ktlemek. Bu karmak konularn ak hale gel
mesi iin, bu kitabn asl ilgilendii konularla olan marjinal ilikilerinin tesinin incelenmesi ge
rekir. Alan Dershowite, baslmak zere olan hukuktaki nleyici deerlendirmeler konusundaki
kapsaml kitabnn ikinci blmndeki analizin bu sayfalardaki tartmalarn baz blmleri ile
paralellik tekil ettiini ifade etmektedir. Bu nedenle, okuyucuya bu konularla ilgili ilave deer
lendirmeler iin bu kitab okumalarn salk veriyoruz.

KNC KISIM
Minimal Devletin tesi

YEDNC BLM
Datmc Adalet

inimal devlet, kabul edilebilecek en kapsaml devlettir. Bundan

Mdaha geni yetkileri olan bir devlet insanlarn haklarn ihlal eder.

Fakat biroklar, daha kapsaml bir devleti destekleyen nedenler ortaya


koymutur. Bu kitabn kapsam iinde btn bu nedenleri incelemek
imkanszdr. Bu nedenle, genel olarak en nemli ve etkili olduu kabul
edilen nedenlere odaklanp hatal ynlerini ortaya karmaya alaca
m. Bu blmde daha kapsaml bir devletin mazur grlebilecei sav
n deerlendireceiz; nk datmc adaletin salanmas iin bu gerek
lidir. Bir sonraki blmde ise dier farkl savlar ele alacaz.
"Datmc adalet" terimi tarafsz bir terim deildir. " Datm"
kelimesini duyduu zaman birok insan herhangi bir ey ya da meka
nizmann bir takm eyleri paylatrmak iin bir ilke veya kriterden fay

dalandn dnr. Bu paylarn datm srecine herhangi bir hata


nfuz etmi olabilir. Yeniden datmn olup olmamas gerektii; daha
nce yaplm bir eyi tekrar yapp yapmamamz gerektii en azndan
yant ok ak olmayan bir sorudur. Fakat biz, kendilerine birisi tara
fndan birer porsiyon turta verilmi olan ama son dakikada yeniden
porsiyon ayarlamalar yaplan ocuklarn konumunda deiliz. Merkezi

204 ikinci ksm vdlncl blm

bir paylatrma olamaz. Hibir kii ya da grup, birlikte aralarnda na


sl bir paylatrma yaplacana karar vererek tm kaynaklar kontrol
etmeye yetkili deildir. Her ahsn ald ey, bakalarndan bir eyin
karl olarak ya da bir hediye olarak ald eydir. zgr bir toplum

da farkl insanlar farkl kaynaklar kontrol ederler ve gnll takaslar

ve kiilerin eylemleri sonucunda yeni edinler ortaya kar. Byle bir


toplumda paylarn datm, bireylerin aralarndan evlenecekleri kiile
ri setikleri e datmndan farkl deildir. Ortaya kan nihai sonu,
konuyla ilgili farkl bireylerin vermeye yetkili oldugu birok bireysel
kararn ortaya kard bir eydir. " Datm " teriminin baz kullan
lar n herhangi bir eyin nceden bir kriter kullanlarak hkme varlp

doru bir ekilde datmn kastetmedii dorudur (rnein, " ihtimal


datm " ) . te yandan, bu ksmn balna ramen ak bir ekilde
ntr olan bir terminoloji kullanmak en iyi hareket tarz olacaktr. n
sanlarn sahip olduu mlklerden bahsedeceiz; mlklerle ilgili bir ada
let ilkesi adaletin mlklerle ilgili bize neler sylediini tarif eder. nce
likle mlk adaleti ile ilgili olarak doru olduunu dndm gr
ifade edeceim ve daha sonra dier grlerden. bahsedeceim.1

BiRiNCi KESiM
YETKLENME TEORS
Mlk adaleti mevzusunun nemli konusu bulunmaktadr. Bunlardan
birincisi, mlklerin ilk olarak edinilmesi, kimsenin sahibi olmad ey
lerin zel mlkiyete geirilmesidir. Sahipsiz eylerin nasl sahipleri olabil
dii, sahipsiz eylere birileri sahip olurken geen sre veya sreler, bu
sreler sonunda sahip olunan eyler ve belli bir sre sonunda neye ne
oranda sahip olunduu konular bu konunun kapsam iindedir. Bu ko
nuyla ilgili karmak geree, elde etme ile ilgili adalet ilkesi diyeceiz.
Kitabn ilerideki blmlerine bakan ve bu ksmn ikinci kesiminin Rawls'un teorisini hatal bir
ekilde tarttn dnen okuyucu, ilk kesimdeki alternatif adalet teorilerine kar verilen her
bir gr ve argmann Rawls'un teorisini eletirmek maksadyla yapldn veya bunu bekle
diini dnebilir. Aslnda yle deil; eletirmeye deecek baka teoriler de bulunmaktadr.

datmc adalet 20 5

Burada herhangi bir formlasyon getirmeyeceiz. kinci konu, mlkle


rin bir kiiden bir baka kiiye transferi ile ilgilidir. Bu kii, hangi sre

lerle mlklerini bir baka kiiye transfer edebilir? Bir kii, baka bir ki
inin sahip olduu bir mlk nasl elde edebilir? Bu konunun iinde g
nll takas, hedrye ve dolandrcln genel tarifleri bulunmakta ve bu

nun yannda belli bir toplumla ilgili belli geleneksel detaylara temas edil
mektedir. Bu konuyla ilgili karmak geree, transferle ilgili adalet ilke
si diyeceiz. (Ve ayrca bu ilkenin bir insann bir mlk nasl brakp sa
hipsiz bir duruma getirebileceini de ihtiva ettiini varsayacaz.)
Eer dnya tamamiyle adil olsayd, aada verilen retici ta
nm, mlklerle ilgili adalet konusunu etrafl bir ekilde kapsard.
1 . Bir mlk, elde etme ile ilgili adalet ilkesine uygun olarak elde eden
bir kii, o mlk zerinde yetki sahibidir.

2. Bir mlk o mlk zerinde yetki sahibi olan baka birinden, trans
ferle ilgili adalet ilkesine uygun olarak elde eden bir kii o mlk
zerinde yetki sahibidir.

3.

1 ve 2. Koullar yerine getirmedii mddete hi kimse bir mlk


zerinde yetki sahibi olamaz.

Tam bir datmc adalet ilkesi ksaca unu ifade edecektir: Bir
datm, eer datma gre sahip olduklar mlkler zerinde herkes
yetki sahibi olursa adildir.
Bir datm, eer meru yollarla baka bir adil datmn sonu
cunda ortaya karsa adildir. Bir datmdan dierine meru olarak ge
menin yollar transferle ilgili adalet ilkesi tarafndan belirlenir. "' Meru

ilk "geiler", elde etme ile ilgili adalet ilkesi ile belirlenir. Transferle il
gili adalet ilkesi ile belirlenen deiim vastalar adaleti korur. Doru
anlam karma kurallar gerei muhafaza edici olduuna gre ve sa
dece doru nermelerden kan bu tr kurallarn tekrar tekrar uygu

lanmas yoluyla varlan herhangi bir sonucun kendisi de doru olduu-

( ) ilk edinimdeki adalet ilkesinin uygulamalar bir dalmdan dierine geerken de grlebilir. Hi
kimsenin sahip olmad bir ey grp ona sahip olabilirsiniz. Daha basitletirirsek, dei toku
yoluyla el deitirmelerden sz ettiimde edinimleri kastettiim anlalabilir.

206 ikinci ksm ydlncl blm


-

na gre, transferle ilgili adalet ilkesi ile belirlenen bir durumdan teki

ne gei vastalar adaleti koruyucu bir zellie sahiptir ve adil bir du


rumdan ortaya kan ilke ile uyumlu olarak tekrarlanan geiler sonu

cunda ortaya kan herhangi bir durum da adildir. Adaleti muhafaza


edici dnmlerle doruyu muhafaza edici dnmler arasndaki bu

paralelliin nerede baarsz olduunu ve nerede baarl olduunu ay

dnlatmaktadr. Doru olan nermelerden doruyu muhafaza edici va


stalarla varlan bir sonu, onun doruluunu gstermek iin yeterlidir.

Adil bir durumdan adaleti muhafaza edici yntemlerle baka bir duru
ma geilebilecek olmas bu son durumun adil olduunu gstermeye
yetmez. Bir hrszn kurbanlarnn gnll olarak ona hediye vermi
olabilecei gerei hrsza haksz yollarla kazan elde etme yetkisini

vermez. Mlklerle ilgili adalet, tarihsel bir adalettir; neyin olmu oldu
una dayanmaktadr. Bu konuya daha sonra dneceiz.

Her durum mlklerle ilgili iki adalet ilkesine gre ortaya k


maz: Elde etme ile ilgili adalet ilkesi ve transferle ilgili adalet ilkesi. Ba
z kiiler dier kiilerden alarlar, onlar dolandrrlar, onlar tutsak
ederler, ellerindeki mala el koyup onlar istedikleri bir ekilde yaam
srmekten mahrum ederler, ya da g kullanarak takaslar srasnda re
kabet etmelerine engel olurlar. Bunlarn hibiri bir durumdan tekine
izin verilebilir bir gei yntemi deildir. Ve baz insanlar, elde etme ile
ilgili adalet ilkesi tarafndan kstlanmam vastalarla mlk edinirler.
Gemiteki adaletsizliin mevcudiyeti (mlklerle ilgili iki adalet ilkesi
nin nceden ihlal edilmi olmas) mlklerle ilgili adaletin nc

nemli konusunu ortaya karr: mlklerle ilgili adaletsizliin dzeltil

mesi. Eer gemiteki adaletsizlik mevcut mlkiyet sahiplii durumla


rn eitli yollarla ekillendirmi ise bu adaletsizlikleri gidermek iin
bir eyler yaplmas gerekmektedir. Acaba ne? Adaletsiz uygulamalar

da bulunmu olanlarn, bu adaletsizlik olmasa durumlar daha iyi ol


mu olacaklara kar ne gibi ykmllkleri bulunmaktadr? Ya da,
tazminat denmi olsa durumlar daha iyi olmu olacaklara? Eer ada
letsizlikten yarar ve zarar grm olanlar, adaletsiz eylemin dorudan

taraflar deil de, bunu yapanlarn, rnein torunlar olsa ne gibi bir

datmc adalet 207

farkllk olurdu? Sahip olduu mlk dzeltilmemi bir adaletsizlie


dayanan birine yaplan byle bir ey adaletsizlik mi olur? Tarihsel ada
letsizlikleri temizlemek iin ne kadar geriye gitmek gerekir? Hkmet
leri adna hareket edenlerin yaptklar adaletsizlikler de dahil olmak
zere, kendilerite yaplan adaletsizlikleri dzeltmeleri iin adaletsizlik
kurbanlarnn neleri yapmalarna izin verilebilir? Bu konular kapsam
l ve teorik olarak ayrntl bir ekilde nasl alacam bilemiyorum. 2
Byk oranda idealletirildii takdirde teorik aratrmann bir dzelt
me ilkesi ortaya karabileceini farzedelim. Bu ilke, nceki durumlar
la ilgili tarihi bilgilerden ve bu durumlardaki adaletsizliklerden ve bu
adaletsizliklerin sonucunda gnmze kadar gerekleen olaylarla il

gili bilgilerden faydalanr ve toplumdaki mlk sahipleri ile ilgili bir ta


nm (veya tanmlar) ortaya koyar. Dzeltme ilkesi, mantken, "eer
adaletsizlik olmasa ne olurdu?" sorusuna cevap arayarak sonuca va
racaktr. Eer mlk sahiplikleri ile ilgili tanmn ilkenin ortaya koydu
u tanmlardan herhangi biri olmad ortaya karsa, o zaman ortaya
konan tanmlardan birisinin gerekletirilmesi gerekir.

Mlklerle ilgili adalet teorisinin genel hatlar u ekilde zetlenebi


lir. Bir kiinin sahip olduu mlkler, eer bu kii bu mlkler zerinde el
de etme ve transferle ilgili adalet ilkelerine veya adaletsizliin dzeltilme
si ilkesine gre yetki sahibi ise adildir. Eer her bir insann sahip olduu
mlkler adil ise, o zaman mlklerin toplam dalm kmesi de adildir. Bu
genel hatlar spesifik bir teoriye dntrmek iin mlklerle ilgili ada
let ilkesinin her birinin detaylarn belirlememiz gerekecektir: Mlkleri el
de etme ilkesi, mlkleri transfer etme ilkesi ve ilk iki ilkeye yaplan ihlal
lerin dzeltilmesi ilkesi. Fakat bu vazifeyi imdi stlenmeyeceim. (Loc
ke'un elde etme ile ilgili adalet ilkesinden aada bahsedilmektedir.)

Bkz. Boris Bittker, The Case for B/ack Reparations (New York: Random House,

973)

( " ) Eer ilk iki ilkenin ihlallerinin dzeltilmesi ilkesi mlk sahibi olmann birden fazla tarifini veriyor
sa, o zaman bunlardan hangisinin gerekletirileceine karar verilmesi gerekir. Belki de paylam
sa! adalet ve eitlikle ilgili benim kar ktm bu tr deerlendirmeler bu tali tercih iinde meru
bir rol oynamaktadr. Ayn ekilde, bir snr izmeleri gerektii halde belirli ve somut bir snr iz
medikleri iin baka kanlmaz deerlendirmelere yol aan ve bir yasann iinde barndrabilece
i keyfi zelliklerin hangileri olacana dair olan bu deerlendirmeler de dikkate alnabilir.

208 ikinci ksm vdlncl blm


.

TARHSEL LKELER VE NHA SONU LKELER


Yetki teorisinin genel hatlar datmc adaletin dier kavramlarnn

doasn ve kusurlarn ortaya koymaktadr. Datm adaletinin yetki


teorisi tarihseldir; bir datmn adil olup olmad onun nasl ortaya

km olduuna baldr. Bunun tersine, adaletle ilgili mevcut zaman


dilimi ilkeleri, adil datmla ilgili baz yapsal ilkelerin vard hkm
lerin nda bir datmn adil olup olmadnn bir takm eylerin na
sl datlm olduuna (kimin neye sahip olduuna) bal olarak belir
lendiini savunmaktadr. Hangisinin daha byk fayda yekn getir
diini grerek iki datm arasnda hkme varan ve eer yeknler eit
ise, daha eit datm tercih etmek maksadyla belirli bir eitlik krite
ri l<ullanan bir faydaclk yanls, bir mevcut zaman dilimi adalet ilke
sini savunacaktr. Mutluluk ve eitliin toplam arasndaki dengeleri
sabit bir programa oturtan herhangi biri gibi . . . Bir mevcut zaman di
limi ilkesine gre, bir datmn adil olup olmad konusunda hkm

verebilmek iin baklmas gereken tek ey sonuta kimin neye sahip ol


duudur. Herhangi iki datm karlatrrken sadece datmlar gs
teren matrise bakmak yeterli olur. Bir adalet ilkesine ek bir bilginin ila
ve edilmesine gerek yoktur. Herhangi iki yapsal olarak denk datmn
eit dzeyde adil olmas bu tr adalet ilkelerinin bir sonucudur. (Ayn
profili verdii mddete, iki datm yapsal olarak denktir; belli mev
kileri farkl insanlar igal etse de. Benim on taneye sahip olmam senin
se be taneye sahip olman ve benim be taneye sahip olmam ve senin
on taneye sahip olman yapsal olarak denk datmlardr. ) Refah eko
nomisi mevcut zaman dilimi adalet ilkelerinin teorisidir. Konunun sa
dece datmla ilgili mevcut bilgileri temsil eden matrislerde iledii d
nlr. Bu durum, ve bununla beraber genel durumlarn bazlar, tm
yetersizlikleriyle beraber refah ekonomisinin bir mevcut zaman dilimi
teorisi olmasn zorunlu klar.
Birok kii, mevcut zaman dilimi ilkelerinin datmla ilgili her
eyi yansttn kabul etmemektedir. Sadece ihtiva ettii datm deil
ayn zamanda bu datmn nasl ortaya ktn ele almak iin bir du
rumun adil olup olmadn deerlendirmenin geerli bir ey olduunu

dQtmc dalet 209

dnmektedirler. Eer baz insanlar cinayet veya sava sularndan


dolay cezaevinde iseler, toplumdaki datm adaletini deerlendirmek
iin sadece bu kiinin, o kiinin veya u kiinin u anda neye sahip ol
duuna bakmamz gerektiini sylemiyoruz. Herhangi birinin ceza
landrmay veya dk bir pay almay hak ettiren bir ey yapp yap
madn sormann gerekli olduunu dnyoruz. ou kii cezalar
la ilgili olarak ilave bilgilerin geerli olduu konusunda hemfikir ola
caktr. Arzulanan eyleri de ele alalm. Bir sosyalist gre gre, iile
rin, almalar sonucunda ortaya kan rnler ve kazanlar zerinde
haklar vardr. Bunu hak etmilerdir. ilere hak ettiklerini vermeyen
bir datm adaletsizdir. Bu tr hak ediler gemie dayanmaktadr. Bu

gr savunan hibir sosyalist, kendisine mevcut A datmnn arzu


lam olduu D datmyla yapsal olarak denk dt ve bu neden
le D kadar adil olduu sylendiinde kendisini rahatlam hissetmez;

iki datm arasndaki tek fark asalak kapital sahiplerinin A datmn


da iilerin D'de hak ettiklerini almas, iilerinse A dattm altnda
kapital sahiplerinin D altnda elde ettiini (yani ok az bir miktar) el
de etmesidir. Bana gre, bu sosyalist doru olarak hak etme, retme,
yetkilenme gibi kavramlar elinden brakmamakta ve sadece sonuta
ki edinler kmesini dikkate alan gnmz zaman dilimi ilkelerini red
detmektedir. ( Edinler kmesi neyin sonucunda ortaya kar? Edinle
rin nasl ortaya kt ve mevcut hale geldiinin hibir anlam olma
mas anlamsz deil midir? ) Onun hatas, ne tr retken srelerden ne
tr yetkilerin kt ile ilgili grnde yatmaktadr.
Gnmz zaman dilimi ilkelerinden bahsederek, tarttmz
konumu ok dar bir ekilde yorumluyoruz. Yapsal ilkeler mevcut za
man dilimi profillerinin zaman dizisine dayandnda, rnein, her
hangi birine nceki daha az ksa grl kazancn dengelemek iin

imdi daha ok verildiinde, hibir ey deimez. Bir faydac veya eit

liki ya da ikisinin zaman iinde bir karm, daha ksa grl olan
yoldalarnn zorluklarn miras alacaktr. Dierlerinin bir datm de

erlendirirken geerli olduunu dndkleri baz bilgilerin gemite


ki matrislerde yanstlm olmas ona yardmc olmayacaktr. Bundan

210 ikinci ksm yedinci blm


-

byle, gnmz zaman dilimi ilkeleri de dahil olmak zere, datmc

adaletin bu tr tarihsel olmayan ilkelerine nihai sonu ilkeleri veya ni


hai durum ilkeleri diyeceiz.
Adaletin nihai sonu ilkelerinin tersine, adaletin tarihsel ilkele
ri, insanlarn gemiteki durumlar veya eylemlerinin, onlarn bir ta

km eylerle ilgili ayrmsal yetkilerini veya ayrmsal hak edilerini be


lirleyebileceini savunmaktadr. Bir datmdan yapsal olarak denk
baka bir datma geilirken bir adaletsizlie neden olunabilir, nk
ikinci datm, ayn profile de sahip olsa, insanlarn yetkilerini veya

hak edilerini ihlal edebilir; tarihi gereklere uymayabilir.

KALIBA SOKMA
zerinde durduumuz edinlerle ilgili adaletin yetki ilkeleri, adaletin
tarihsel ilkeleridir. Bu ilkelerin gerek karakterini daha iyi anlamak
iin onlar baka bir tarihsel ilkeler alt kmesinden ayr tutacaz. r
nein, ahlaki erdeme gre datm ilkesini ele alalm. Bu ilkeye gre,
toplam datm hisseleri direkt olarak ahlaki erdeme gre farkllk gs
termelidir. Hi kimse ahlaki erdemi daha byk olan bir kiiden daha
byk bir hisse alamaz. (Eer ahlaki erdem sadece hiyerarik olarak
sralanmaya ek olarak ayrca bir aralk veya oran lt iinde lle
bilseydi daha gl ilkeler formle edilebilirdi.) Ya da nceki ilkedeki
"ahlaki erdemin" yerine " topluma yararl olmann" konmas sonucu
ortaya kan ilkeyi ele alalm. Veya, " ahlaki erdeme gre datm" ya
da " topluma olan yarara gre datm " yerine "ahlaki erdem, toplu
ma yararl olma ve ihtiyacn" toplam ile farkl eit boyutlarn arlk
l toplamna gre datm ele alalm. Eer bir datm ilkesi, bir da
tmn, herhangi bir doal boyuta, doal boyutlarn arlkl toplamna
veya doal boyutlarn sralamasna gre farkllk gsterdiini ifade

ediyorsa, bu ilkeye kalba sokulmu bir ilke diyelim. Eer bir datm,
kalba sokulmu bir ilke ile beraber anlyorsa, bu datma kalba so
kulmu datm diyelim. (Burada herhangi bir genel kriter olmakszn

doal boyutlardan bahsediyorum, nk her bir edinler seti iin bu

setteki dalm boyunca farkllk gsteren suni boyutlar gze arpabi-

datmc adale! 211

--=------

----- - -

lir. ) Ahlaki erdeme dayana datm ilkesi, kalba sokulmu bir tarihsel

ilkedir ve kalba sokulmu bir datm ortaya koyar. " IQ'ya gre pay

latrma " , paylatrma ile ilgili matrislerde bulunmayan bir bilgiyi ara

yan kalba sokulmu bir ilkedir. Ayrca tarihsel deildir, nk bir da


tm deerlendirmek iin ayrmsal yetkileri ortaya karan gemite
ki eylemleri dikkate almamaktadr. Sadece stunlar IQ skorlar ile eti
ketlenmi datmla ilgili matrisleri gerektirmektedir. te yandan, bir
toplumdaki datm, kendisi kalba sokulmadan, bu tr kalba sokul

mu datmlardan olumu olabilir. Deiik sektrler deiik kalplar


kullanabilir veya herhangi bir kalplar kombinasyonu bir toplum iin
de farkl oranlarda ileyebilir. Bu ekilde kk sayda kalba sokul
mu datmlardan oluan bir datm iin de " kalba sokulmu" teri
mini kullanacaz. Ayrca, " kalp" kelimesinin kullanmn, nihai du
rum ilkelerinin kombinasyonlarnn ortaya koyduu genel tasarmlar
da kapsayacak ekilde genileteceiz.
nerilmi olan hemen hemen tm datmc adalet ilkeleri kal

ba sokulmu ilkelerdir. Hepsi de ahlaki erdeme veya ihtiyalara veya


marjinal katk veya kiinin ne kadar ok aba gsterdiine veya devam

eden eylerin arlkl toplamna vs. dayanmaktadr. ncelemi olduu


muz yetki sahibi olma ilkesi ise kalba sokulmu bir ilke deildir. * Yet
ki sahibi olma ilkesine uygun olarak meydana gelen datmlara neden
olan bir doal boyut veya kk sayda doal boyutlarn arlkl top

lam veya kombinasyonu yoktur. Baz insanlar marjinal katklarn al-

() Herhangi bir kii, kalplamaya yol aacak aldatc bir zorunlu "transfer ilkesi" formle ederek
yetki kavramnn ats iine kalba sokulmu bir paylamsa! adalet kavram sokmaya alabi
lir. rnein, ortalama bir gelirin stnde gelir elde eden bir kiinin, bu gelirinin ortalamann s
tnde olan ksmn geliri ortalamann altnda olan kiilere verip bu kiilerin de ortalama gelir
seviyesine ulamasn salama ilkesi. Bu tr zorunlu transferleri kuraln dnda brakmak mak
sadyla transfer ilkesi iin bir kriter formle edebiliriz, ya da hii bir gerek transfer ilkesinin,
zgr bir toplumdaki hi bir transfer ilkesinin byle olmayacan syleyebiliriz. Byk bir ih
timalle ilk hareket tarz daha iyidir. Her ne kadar ikincisi de doru olsa da ...
Buna alternatif olarak, herhangi biri, sanki gerek deerli bir fonksiyonla llm gibi, bir
kiinin yetkilerinin greceli gcn ifade eden matris girdileri kullanarak yetki kavramnn bir
kalp iin rnek tekil ettiini gstermeye alabilir. Fakat her ne kadar doal boyutlarn snr
lanmas bu fonksiyonu hari tutmada baarsz olmu olsa da, ortaya kan grkemli yap, bel
li eylerle ilgili yetkilere ynelilc sistemimizi etkilemez.

212 ikinci ksm - yedinci blm

dklarnda, dierleri kumarda kazandklarnda, dierleri elerinin ge


lirlerinden bir pay aldklarnda, bakalar kurumlardan hediye aldkla
rnda, dierleri kendilerine hayranlk duyanlardan hediye aldklarnda,
dierleri yatrmlarnn karln aldklarnda, dierleri sadece kendi
leri iin altklarnda, dierleri bir takm eyleri bulduklarnda vs. or
taya kan edinler seti kalba sokulmu olmayacaktr. Bunun iinde
ar kalp paralar olacaktr; edinlerdeki farkllklarn byk blm
leri kalp deikenlerince belirlenecektir. Eer insanlarn ou, ou za
man, ellerindeki yetkilerden bazlarn bakalarna sadece onlarn elle
rindeki bir eyler ile takas etmek iin transfer etmeyi tercih ederse, o

zaman insanlarn sahip olduklar birok ey, dier insanlarn istedii


hangi eylere sahip olduklarna gre farkllk gsterecektir. Marjinal

retkenlik teorisinde daha fazla detay bulunmaktadr. Fakat, akraba


lara verilen hediyeler, hayr ileri, ocuklara braklan miraslar ve ben

zerleri, ilk bakta bu yaklamla ok iyi anlalmamtr. imdilik ka


lp paralarn bir yana brakarak, yetki sahibi olma ilkesinin iletilme
si sonucu elde edilen bir datmn herhangi bir kalba gre geliigzel

bir datm olduunu farzedelim. Her ne kadar ortaya kan edinler

seti kalba sokulmam da olsa, anlalmaz bir ey olmayacaktr, zira


kk sayda ilkelerin iletilmesi sonucu ortaya ktklar grlebile
cektir. Bu ilkeler, bir balang datmnn nasl ortaya kabileceini,
(elde etme ile ilgili adalet ilkesi) datmlarn nasl baka datmlara
dntrlebileceini (edinleri transferi ilkesi) belirler. Edinler k
mesini meydana getiren sre, her ne kadar bu srecin sonunda orta
ya kan edinler kmesi bir kalba sokulmam olacaksa da, anlalr
olacaktr.
F. A. Hayek'in yazlar datmc adaleti kalba sokmann neyi
gerektirdii konusuna genelde yaplandan daha az deinmektedir. Ha
yek'e gre, her bireye ahlaki erdemine gre pay vermek istediimizde,

her bir bireyin durumu hakknda yeterince bilgi sahibi olamayz (fakat

eer yeterince bilgimiz olsa adalet bizim byle davranmamz talep


eder miydi ? ) Ve yle devam ediyor: " bizim itiraz ettiimiz ey, ister bir
eitlik dzeni olsun, isterse bir eitsizlik, topluma kastl olarak seil-

datmc adalet 213

mi bir datm kalbnn empoze edilmesidir. " 3 te yandan, Hayek


yle bir sonuca varyor: zgr bir toplumda ahlaki erdemden ziyade
deere bal bir datm olacaktr; yani bir kiinin eylemleri ve baka

larna verdii hizmetlerin alglanan deerine gre. Kalba sokulmu da


tma! adalet kavramn reddetmesine ramen, Hayek'in kendisi de
mazur grlebileceini dnd bir kalb nermektedir: bakasna

salanan grnen menfaatlere gre datm. Hayek burada zgr bir


toplumun bu kalb tam olarak idrak etmediine dair ikayeti de gz
ard etmemektedir. zgr bir kapitalist toplumun kalba sokulmu bu
parasn da ifade ettikten sonra, " her bireye, kendilerine menfaat sa
layanlara menfaat salamak iin kaynaklara sahip dierlerine ne kadar
menfaat saladna gre" ifadesine ulayoruz. Kabul edilebilir bir
balang edin kmesi belirlenmeden veya sistemin ileyiinin zaman
iinde balang edin kmesinin nemli etkilerini sildiini savunma
dan byle bir ifadeyi ortaya atmak keyfi olur. Son duruma yle bir r
nek verebiliriz. Eer zaten hemen herkes Henry Ford'tan bir araba sa

tn almsa, parann ilk bata asl sahiplerinin kimler olduunun keyfi


bir konu olduuyla ilgili varsaym, Henry Ford'un kazanlarn aibe
li klmaz. Her halkarda Ford'un paray elde edii keyfi deil. Baka
larna salanan menfaatlere gre datm, Hayek'in doru olarak ifa

de ettii gibi, zgr kapitalist bir toplumun nemli bir parasdr, fakat

sadece bir parasdr ve bir yetkiler (yani miras, keyfi sebepler iin he
diyeler, ba, vs.) sisteminin tm ablonunu ortaya koymaz ve bir top

lumun uymas konusunda srar edilmesi gereken bir standart olamaz.


nsanlar kalba sokulmadna inandklar datmlar douran bir sis
teme uzun sre tolerans gsterirler mi?4 Hi phe yok ki, insanlar adil
3

F.A.Hayek, The Constitution of Liberty (Chicago: University of Chicago Press, 1960),

s.

87.

Bu soru, kalba sokulmu her darma tolerans gstereceklerini ima etmemektedir. lrving Kris
tol, ksa bir sre nce Hayek 'in grlerini tartrken, insanlarn, hak kazanmaktan ziyade de
ere gre kalba sokulmu darmlar onaya koyan bir sisteme uzun sre tolerans gstermeye
cekleri grn ifade etmitir. (" 'When Vinue Lost Ali Her Loveliness' - some Reflections on
Capitalism and 'The Free Society' " The Public lncerest, Sonbahar 1 970,

s.

3-15.) Kristol, Ha

yek'in baz grlerini takip ederek, hak kazanma sistemini adaletle denk tutmaktadr. Darm
la ilgili harici standart iin bakalarna salanan menfaate gre bir durum onaya konabildiine
gre, biz daha zayf olan (ve bu nedenle daha akla yatkn olan) hipotezi soruturuyoruz.

214 ikinci ksm yedinci blm

olmadna inandklar bir datm uzun sre kabul etmeyeceklerdir.

nsanlar toplumlarnn adil olmasn ve grnmesini isterler. Fakat

adaletin grn, temel tekil eden ilkelerden ziyade ortaya kan


ablona m dayanr? yle bir sonuca varacak konumdayz: Edinlerle
ilgili olarak bir yetki kavram ihtiva eden bir toplumda yaayan insan
lar bunu kabul edilemez bulacaklardr. Yine de, u da kabul edilmeli
ki, eer insanlarn sahip olduklarndan bazlarn bakalarna transfer
etme nedenleri her zaman mantksz veya keyfi olsayd, bunu rahatsz
edici bulurduk. (nsanlarn her zaman hangi edinlerini transfer ede
ceklerini geliigzel bir arala belirlediklerini farzedelim.) Tm trans

ferlerin belli nedenlerle yapld bir yetkilendirme sisteminin adaletini

savunduumuzda kendimizi daha rahat hissederiz. Bu, elde edilen tm


edinlerin hak edilmi olmas gerektii anlamma gelmez. Sadece u an
lama gelir: bir kiinin sahip olduu bir eyi o kiiye deil de bu kiiye
transfer etmesinin bir amac veya sebebi vardr; transfer edenin ne ka
zandnn dndn, ne amaca hizmet ettiini, hangi amalarn
gereklemesine yardmc olduunu dndn, vs. genellikle gre
biliriz. Kapitalist bir toplumda insanlar ou. zaman sahip olduklar
eyleri bakalarna bu kiilerin kendilerine ne kadar menfaat saladk
larna gre transfer ettiklerinden dolay, bireysel ilem ve transferlerin
meydana getirdii sistem byk oranda mantkl ve anlalabilirdir. *

(Sevdiklerine verilen hediyeler, ocuklara braklan miraslar, ihtiya


duyanlara yaplan yardmlar da sistemin keyfi olmayan unsurlarndan
dr. ) Hayek, datmn byk blmnn bakalarna salanan menfa
ate gre olmas gerektiini vurgularken birok transferin sebebini gs
termekte ve ayn zamanda yetkilerin transferi sisteminin sadece sahip
( ) Gerekten de menfaat elde ederiz, nk byk ekonomik tevikler bakalarnn para demeyi
isteyeceimiz eyleri tedarik ederek bize nasl hizmet edeceklerini bulmak iin ok miktarda

za

man ve enerji harcamasna neden olur. Kapitalizmin kendi yaamlarn idame ettirmekle ilgile
nen Thoreau gibi bireyselcileri deil de insanlara hizmet etmekle uraan ve onlar mteri ola
rak kazanan insanlar en iyi dllendiren ve cesaretlendiren sistem olduu iin eletirilip eleti
rilemeyeceini merak etmek sadece paradoks tellall yapmak deildir. Fakat kapitalizmi sa
vunmak iin iadamlarn en iyi insan tipi olarak dnmek gerekir. En iyinin en ounu alma
s gerektiini dnenler, dostlarn, kaynaklarn bu ilkeye gre transfer etmeye ikna etmeyi de
neyebilirler.

datmc adalet 2 1 5

olunan dililerin amaszca dndrlmesi olmadn ortaya koymak

tadr. Yetkiler sistemi, bireysel ilemlerin bireysel amalar ile ortaya


konduu zaman savunulabilir.

Hibir genel amaca ve datmla ilgili kalba gerek yoktur. Bir da

tmc adalet teorisinin vazifesinin "herkese

na gre" ifadesin

deki boluu doldurmak olduunu dnmek, byle bir kalb aramaya

nceden meyilli olmak demektir. Ve, "herkesten

na gre" gibi

bir farkl uygulama da retim ve datm farkl ve bamsz konular


imi gibi ele almak demektir. Bir yetkilenme grnde bunlar iki farkl

konu olamaz. Her kim sre iinde kullanlan bakalarna ait kaynakla
r satn alarak veya bunlarla ilgili szleme yaparak (sahip olduu eyle

rin bazlarn bu ibirliine ynelik faktrler iin transfer ediyorsa) bir


ey yapyorsa, onun zerinde yetki sahibidir. Olay sadece bir eyin ger

eklemesini salamak meselesi deildir. Ayrca bu ii kimin gerekleti


recei de nemlidir. retilen eylerin zerinde kiilerin yetkileri zaten

olumutur. Edinlerdeki adaletin tarihsel olarak yetki sahibi olma kav


na gre" ifadesini tamam
ramnn bak asna gre, " herkese
lamak zere ie koyulanlar bir takm eyleri sanki kendiliinden birden
bire ortaya km bir eylermi gibi ele almaktadrlar. Her ynyle tam
bir adalet ilkesi bu snrl durumu da ihtiva edebilir; ve belki de burada
datmc adaletin genel kavramlarndan faydalanabilir. 5 Elde etme ile
dzeltme faktrlerini gz ard ederek u ekilde ifade edebiliriz:

Herkesten yapmay tercih ettii eye gre, herkese kendisi iin


ne yaptna (belki de bakalarnn yardm ile) ve bakalarnn
onun iin ne yapmay tercih ettii ve ona daha nce kendilerinin
olup da ne kulland ne de transfer ettiklerinden neyi vermeyi ter
cih ettiine gre.

Bunun bir slogan olarak baz kusurlarnn olduunu dikkatli bir


5

Snr durumundan bizim kendi durumumuza deien durumlar bizi yetkilenmelerin altnda ya
tan gerekeleri onaya koyma ve yetkilenme ile ilgili deerlendirmelerin datmc adaletle ilgili
bilinen deerlendirmelerden anlambilimsel olarak nce gelip gelmediini ve bylece en kk
bir yetkilenmenin datmc adaletle ilgili bilinen teorilere ar basp basmadn deerlendirme
ye zorlayacaktr.

216 ikinci k"m . yedinci bolm

okuyucu fark etmitir. Dolaysyla, zet olarak ve byk oranda basit


letirerek (herhangi zel bir anlam olan bir kural olarak deil ) yle
bir ifade elde ederiz:
Herkesten tercih ettiklerine gre, herkese tercih edildiklerine
gre.

ZGRLGN KALIPLARI YIKMASI


Alternatif datmc adalet kavramlarn savunanlarn edinlerdeki yet
ki sahibi olma ile ilgili adalet kavramn nasl reddedebilecekleri ak
deildir. Bunun iin, bu yetki sahibi olmakla ilgili olmayan kavramlar
dan birinin destekledii bir datmn gerekletirildiini farzedelim.
Bunun sizin tercih ettiiniz bir datm olduunu farzedelim ve bu da
tma D diyelim; belki herkesin eit bir hissesi vardr, belki de hisseler
sizin deer verdiiniz herhangi bir boyuta gre deiiklik gstermekte
dir. imdi farzedelim ki, Wilt Chamberlein, basketbol takmlarnn al
mak istedii ve peinde kotuu bir oyuncudur. (Yine farzedelim ki sz
lemeler bir yl srmekte ve oyuncular istedikleri gibi davranabilmekte
dir.) Bir takmla yle bir szleme imzalyor: Kendi sahasnda yapla
cak her mata satlan bilet bana yirmi be sent alacaktr. Sezon bal
yor ve insanlar nee ile maa geliyorlar. Biletlerini satn alyorlar ve her
defasnda bilete dedikleri parann yirmi be sentini zerinde Chamber
lain'in isminin olduu zel bir kutuya atyorlar. Bu insanlar onu oynar
ken seyretmekten dolay ok mutludurlar ve dedikleri crete demek
tedir. Farzedelim ki, bir sezon boyunca bir milyon kii malar izler ve
Chamberlain 250.000 dolar kazanr. Bu miktar herkesin ortalama ka
zancnn ok ok stnde bir paradr. Bu gelir zerinde hak kazanm
mdr? Bu D datm adil deil midir? Deilse, neden? Her bireyin D 1
datm iinde sahip olduu kaynaklar kontrol etmeye yetkili olduu
nu mzakere bile etmeye gerek yoktur; nk, bu (argmann amala
rndan dolay) kabul edilebilir olduunu dndmz datmd (si
zin favori datmnz). Bu insanlarn hepsi de paralarnn yirmi be sen
tini Chamberlain'e vermeyi tercih etmilerdir. Bu paray sinemaya gide-

datmc adalet 217

rck, eker yiyerek, Dissent dergisini veya Monthly Review' alarak har
caya bilirlerdi. Fakat hepsi de (en azndan aralarndan bir milyon kii)
basketbol oynarken seyretmek karlnda bu paray Wilt Chamberla
in'e vermeyi tercih etmilerdir. Eer D adil bir datm idiyse ve insan
lar gnll olarak D datmnda elde ettikleri hisselerinin bir blm
n transfer ederek bu datmdan D datmna getilerse, D de adil
olmaz m? Eer insanlar zerinde hak sahibi olduklar kaynaklar elden
karma yetkisine sahip iseler (D altnda), bunu Wilt Chamberleain'a
vermek veya onunla takas etmek yetkisine sahip deil midirler? Hi
kimsenin adaletle ilgili bir ikayeti olabilir mi? D datmnda, hi kim
senin elinde bir bakasnn adalet talebinde bulunduu bir ey yoktu.
Herhangi biri bir eyi Wilt Chamberlain'e transfer ettikten sonra, n
c taraflar hata ellerindeki meru hisselere sahiptirler; onlarn hisseleri
deimemitir. ki kii arasnda byle bir transfer olduunda, transfer

den nce hibir hak talebi olmayan nc bir tarafn transferden son
ra bir hak talebi nasl olabilir? * Buradaki itirazlarn gereksiz olduunu

gstermek iin takaslarn sosyalist bir toplumda normal alma saatle


rinden sonra gerekletiini tasavvur edebiliriz. Wilt Chamberlain gn
lk basketbol oynama iini ya da ne i yapyorsa onu tamamladktan
sonra ilave para kazanmak iin fazla mesai yapmaya karar verdiini
(nce onun alma kotas konur, sonra da o, bu kotann stnde faz( ) Bir transferin nc bir tarafa, onun yaplabilir seeneklerini deitirerek yan enstrmantal et
kileri olamaz m? (Fakat ya transferi gerekletirenlerin amac bu ise?) Bu soruyu ilerde tart
yorum, fakat burada unu belirteyim ki, bu soru, transfer edilebilen, balca zgl enstrman
tal olnayan mallara ait paylamla ilgili grle uyumamaktadr. Ayrca yaplan transferin
nc bir taraf, baka bir kiiye kyasla durumu daha ktletirdii iin daha kskan klaca
na dair bir itiraz da gelebilir. Bunun nasl oluyor da bir adalet talebi ihtiva edeceinin d
nlebileceini anlalmas g buluyorum. Sekizinci Blm'de hasedikten bahsedeceiz.
Bu blmde, burada ve baka yerde, salt yntemsel adaletin unsurlarn birletiren bir te
ori, doru yerinde muhafaza edildii takdirde, yeni paylam hisseleri ile ilgili belli artlarn ye
rine getirilmesini salamak iin arka planda kurumlar mevcut ise, sylediim eyleri kabul edi
lebilir bulabilir. Fakat eer bu kurumlarn kendileri, insanlarn gnll eylemlerinin yekn ve
ya grnmez el sonucu deilse, empoze ettikleri snrlamalarn hakllnn ispat gerekir. Arg
manmz hi bir ekilde arka plandaki herhangi bir kurumu, insanlar cinayet, saldr, hrszlk,
dolandrclk, vs.'ye kar korumakla snrl bir devlet olan minimal gece bekisi devletininkiler
den daha kapsaml olarak varsaymamaktadrlar.

218 ikinci k>m yedinci blm

ladan alr) ya da onun insanlarn seyretmekten holand becerili bir


hokkabaz olduunu ve normal iini tamamladktan sonra bu ov iini
yaptn tasavvur edin.
htiyalarnn karlandnn dnld bir toplumda insanlar

mesaiden sonra niye alsnlar ki? Belki de baz eylere ihtiyalarndan

daha fazla nem verdiklerinden. Ben okuduum kitaplarn iine yazma


y seviyorum ve ok ge saatlerde kitaplar kartrmak iin daha kolay

frsat buluyorum. Widener Ktphanesi'nin kaynaklarnn evimin arka

tarafnda olmas ne ho ve uygun olurdu. Sanrm hibir toplum bu tr


kaynaklar, bunlarn kendilerine normal olarak tahsis edilmesinden mut
luluk duyacak kiilere ok yakn tutmak iin zel aba gstermez. Bu ne
denlerden dolay, insanlar istedikleri baz eyler olmadan idare etmek zo

rundadrlar ya da onlarn bu tr eyleri elde etmek iin ekstra bir eyler

yapmalarna izin verilmelidir. Ortaya kacak eitsizlikler hangi temele


dayandrlarak yasaklanabilir ki? una da dikkatinizi ekerim ki, sosya
list bir toplumda, yasaklanmad takdirde kk fabrikalar ortaya ka
caktr. (D iinde) sahip olduum baz kiisel eyalarm eritiyorum ve bu
maddeden bir makine yapyorum. Size veya bakalarna makinenin
krankn evirmeniz karlnda haftada bir felsefe dersi teklif ediyorum.
Makineden elde ettiim rnleri baka eylerle takas ediyorum, vs. (Ma

kine tarafndan kullanlan ham maddeler bana D iinde bunlara sahip


olanlar tarafndan ders dinlemeye karlk olarak veriliyor. ) Her insan D
iinde kendisine tahsis edilenin zerinde kazanmak iin katlmda bulu
nabilir. Hatta baz insanlar sosyalist endstrideki ilerini brakp tam gn
bu zel sektrde alabilir. Gelecek blmde bu konularla ilgili baka
eyler de sylemek istiyorum. Burada sadece, sosyalist D datm iin
de kendilerine verilen kaynaklarn bazlarn istedikleri gibi kullanmala

rn insanlara yasaklamayan sosyalist bir toplumda retim vastalarnda


bile zel mlkiyetin ortaya kabileceini ifade etmek istiyorum.6 Sosya-

Bkz. John Henry MacHay'in romanndan bir alnt: The Anarchists, Leonard Krimmerman and
Lewis Perry, ed., Patterns of Anarchy (New York: Doubleday Anchor Books, 1966) Burada bir
bireyci anarist komnist bir anariste u soruyu sormaktadr: 'zgr komnizm' dediin top
lum sisteminde, sen bireylerin emeklerini kendi takas vastalarn kullanarak takas etmelerini

. - - -

datmc adalet 219

-- -

list toplum, rza gsteren yetikinler arasndaki kapitalist eylemleri ya


saklamak zorunda kalacaktr.

Wilt Chamberlain rneinin ve sosyalist bir toplumdaki giri

imcinin ortaya koyduu genel nokta udur: nsanlarn yaamlarna

mdahale olmadan hibir nihai durum ilkesi veya datmc kalba so


kulmu adalet ilkesi srekli olarak gerekletirilemez. Destek gren
herhangi bir kalp, farkl ekillerde hareket etmeyi tercih eden bireyler

tarafndan ilkenin desteklemedii bir hale getirilebilir; rnein, malla

rn veya hizmetlerini baka insanlarla takas eden ya da tercih edilen


datmc kalba gre yetki sahibi olduklar eyleri bakalarna veren

insanlar tarafndan. Bu kalb muhafaza etmek iin ya srekli olarak


insanlarn kaynaklar canlarnn istedikleri gibi transfer etmelerini en

gellemek iin mdahale etmek ya da devaml olarak (veya periyodik


olarak) baz insanlardan dierlerinin herhangi bir sebeple onlara
transfer etmeyi tercih etmi olduklar kaynaklar almak iin mdahale
etmek gerekir. (Fakat eer insanlarn bakalarnn kendilerine gnll

olarak transfer ettikleri eyleri ne kadar sre ile muhafaza edebilecek


lerine dair bir zaman snr konmas gerekiyorsa, o zaman bu kaynak
larn herhangi bir zaman sreci iinde muhafaza edilmesine neden izin
verilsin ki? Neden hemen el konmasn ?) Btn insanlarn kalb boza
cak eylemlerden kanmay gnll olarak tercih edeceklerine dair bir
itiraz gelebilir. Fakat bu itiraz gereki olmayan bir ekilde, ( 1 ) hepsi
nin en ok kalb muhafaza etmeyi isteyeceklerini ( istemeyenlerin yeninler misin? Ve daha sonra da: Bir araziyi kiisel kullanmlar iin igal etmelerini engeller mi
sin?" Ve roman yle devam ediyor: "Soru kanlacak bir soru deildi. Eer 'Evet!' deseydi,
toplumun birey zerinde kontrol olduunu kabul edecekti ve her zaman heyecanla savunduu
bireyin zerkliini bir yana atm olacakt; te yandan, eer 'Hayr!' deseydi, henz stne ba
sa basa inkar ettii zel mlkiyet hakkn kabul etmi olacakt ... Daha sonra yle cevap ver
di: 'Anari' iinde herhangi sayda insan gnll bir birim oluturma ve fikirlerini uygulamaya
koyma hakkna sahip olmaldr. ... Fakat herhangi birinin nasl oluyor da iinde yaad arazi
den ve evden adil bir ekilde kartlabildiini anlayamyorum'." Bunun tersine Noam Chomsky
yle yazyor: "Her tutarl anarist, retim vastalarnn zel mlkiyette olmasna kar koyma
ldr," "o zaman tutarl anarist ... belli bir trde ... bir sosyalist olacaktr. " Chomsky'nin Sunu
yazs, Daniel Guerin, Anarchism: From Theory to Practice, New York Monthly Review Press,

1970, s. 13-15

220 ikinci km - yt'dlncl blum

den eitilmesi ya da zeletiriye zorlanmas m gerekecektir ?), (2) her


birinin hangi eylemlerinin kalb bozacan belirlemek maksadyla
kendi eylemleri ve dierlerinin sregelen eylemleri hakknda yeterince
bilgi toplayabileceini ve (3) farkl ve zt kutuplardaki insanlarn kal

ba uydurmak iin eylemlerin koordine edebileceklerini varsaymakta


dr. Piyasann insanlarn arzularna tarafsz yaklat, belli fiyatlar
karlnda farkl trlerde bilgi sunduu ve insanlarn faaliyetlerini

koordine ettii bir durumla karlatrma yapnz.


Kalba sokulmu (veya nihai durum) her ilkenin, ilkeye gre el
de ettikleri hisselerinin bazlarn transfer eden bireylerin gnll ey
lemleri tarafndan engellenme olasl bulunduunu sylemek belki de
fazla iddial bir ifade olur. nk belki de baz ok zayf kalplar bu
ekilde engellenmez. .. Eitliki bir unsura sahip herhangi bir kalp in

sanlarn bireysel gnll eylemleri sonucu zaman iinde yklabilir. Ay


n ey datmc adaletin zn tekil ettii sylenerek nerilmi yeter
li ierie sahip kalba sokulmu her art iin geerlidir. Yine de, baz
zayf artlarn veya kalplarn bu ekilde istikrarsz olmayabilecein
den bahsedildiine gre, szkonusu ilgin ve ierikti kalplarn ak bir
ta rifini yapmak ve bunlarn istikrarszl ile ilgili bir teoremi ispatla
mak iyi olacaktr. Kalba sokma ne kadar zayf olursa, yetkilendirme
( ) Kalba sokulmu ilke, sadece bir paylamn Pareto-optimal olmasn gerektirdiinde salam m
dr? Bir kii bir bakasna, bu kiinin bir nc kiiyle karlkl menfaatten dolay mbadele
edebilecei bir hediye verebilir ya da miras brakabilir. ikinci ahs bu mbadeleyi gerekletir
meden nce Pareto-optimal bir durum sz konusu deildir. ilave bir C ann yerine getiren Pa
reto-optimal durumlar arasnda tercihte bulunan bir ilke tarafndan salam bir kalp ortaya ko
nur mu? Herhangi bir kar rnein olamayaca izlenimi olabilir. nk bir durumdan kurtul
mak iin yaplan bir gnll mbadele, ilk durumun Pareto-optimal olmadn gstermez mi?
(Bu son iddiann, sz konusu miraslar olduunda anlamsz hale geldiini gz ard edin.) Fakat
ilkelerin artlar zaman iinde yeni olaslklar ortaya ktka yerine getirilecektir. Bir zamanlar
Pareto-optimallik kriterinin gereini yerine getirmi olan bir ilke, yeni olaslklar ortaya kt
nda (Wilt Chamberlain byr ve basketbol oynamaya balar) ayn eyi yapamayabilir; ve her
ne kadar o zaman insanlarn eylemleri yeni bir Pareto-optimal pozisyona ynelme eiliminde
olacaksa da bu yeni pozisyonun C artn yerine getirmesi gerekmez. C'nin srekli olarak yeri
ne getirilmesi iin srekli mdahaleye ihtiya duyulacaktr. (Bir kalbn, sapmalar ortaya kt
nda tekrar kalba uyan bir dengeye gelmesini salayan herhangi bir grnmez el sreci tara
fndan muhafaza edilmesinin teorik adan olabilirlii incelenmelidir.)

datmc adalet 221

sistcn iin onun artlarn yerine getirme olasl o kadar yksek ola
'andan, yle bir gr ortaya atlabilir: Herhangi bir kalba sokma
ilemi ya salam deildir ya da yetkilendirme sistemi tarafndan art
lar yerine getirilmitir.

SEN'N ARGMANI
Vardmz sonular Amartya K. Sen'in ksa sre nce ortaya koyduu
argman desteklemektedir. 7 Bireysel haklarn, iki alternatiften hangisi
nin sosyal bir alternatifler dzeninde daha yksek bir seviyeye konaca
n tercih etme hakk olarak yorumlandn farzedelim. yle bir za
yf koulu da ilave edelim: Eer herhangi bir alternatif, ittifakla baka
bir alternatife tercih ediliyorsa, o zaman sosyal dzen iinde daha yk
sek bir seviyeye konur. Farkl alternatif iftleri zerinde bireysel hakla
r olan iki farkl birey var ise, o zaman bireylerin tespit ettii alternatif
lerin baz olas tercih deerlendirmeleri iin izgisel bir sosyal dzey yok
demektir. nk, farzedelim ki A ahs (X, Y) arasnda tercihte bulun
ma hakkna, B ahs ise (Z, W) arasnda bir tercihte bulunma hakkna
sahiptir. Ve farzedelim ki bireysel tercihleri u ekildedir (ve baka bi
reyler yoktur): A ahs Wyi X'e, X'i Y'ye, Y'yi Z'ye tercih etmekte, B
ahs ise Y'yi Z'ye, Z'yi Wye ve Wyi X'e tercih etmektedir. ttifak ar
tna gre, sosyal sralamada W, X'e tercih edilmekte (nk her ikisi de
Wyi X'e tercih etmektedirler) ve Y, Z'ye tercih edilmektedir (nk her
ikisi de Y'yi Z'ye tercih etmektedir): Yine ayn sosyal sralamada A ah
snn bu iki alternatif arasnda tercih yapma hakkndan dolay, X, Y'ye
tercih edilir. Bu ikili sralamay birletirdiimizde yle bir sosyal s
ralama elde ederiz: W, X'e tercih edilmekte, X, Y'ye tercih edilmekte,
Y, Z'ye tercih edilmekte. te yandan, B ahsnn tercih hakkndan do
lay, sosyal sralamada Z'nin Wye tercih edilmesi gerekir. Bu artlar
yerine getiren geili bir sosyal snrlama yoktur ve bu nedenle, sosyal
sralama lineer deildir. Buraya kadar, Sen.
Sorun, bir bireyin alternatifler arasndan tercihte bulunma hak7

Collective Choice and Social Welfare, Holden-Day, ine.,

1970, 6. ve 6. Blmler

222 ikinci ksm - yedinci blm

knn bu alternatiflerin sosyal bir sralama iindeki greceli sralama

sn belirleme hakk olarak grlmesinden kaynaklanmaktadr. Birey


lere alternatif iftlerini sralattran ve bireysel alternatifleri sralayan
alternatif daha iyi deildir; iftlerin sralanmas, iftlerin sosyal srala
masn ortaya koyan bir tercihleri kaynatrma metodunun ortaya k
masna neden olur; ve sosyal sralamada en st seviyede bulunan if
tin iinde bulunan alternatifler arasndan tercihte bulunma hakkna
sahip olan birey tarafndan yaplr. Bu sistemde, herkesin setiinin d
oda bir alternatif de ortaya kabilir; rnein, A ahs, (X, Y)'nin ift
lerin sosyal sralamasnda bir ekilde en st seviyedeki ift olduu bir
yerde X'i Y'ye tercih eder. Oysa, A da dahil olmak zere herkes, Wyi
X'e tercih etmektedir. (Fakat A ahsnn yapt tercih sadece X ile Y
arasndadr. )

Bireysel haklarla ilgili daha uygun bir gr u ekildedir. Birey


sel haklar birlikte olabilir: Her ahs haklarn istedii gibi tatbik ede
bilir. Bu haklarn tatbiki dnyann baz zelliklerini belirler. Belirlenen

bu zelliklerin getirdii snrlamalar iinde, bir tercih, sosyal bir sra


lamaya dayanan sosyal bir tercih mekanizmas tarafndan yaplabilir;
eer bulunabilecek herhangi bir tercih kalmsa. Haklar sosyal bir s
ralamay belirlemezler. Bunu yerine, belli alternatifleri hari tutarak,
dierlerini belirleyerek, vs. sosyal bir tercihin yaplabilecei snrlar

koyarlar. (Eer New York veya Massachusetts'de yaamak konusunda


bir tercihte bulunma hakkm varsa ve Massachusetts'i seersem, o za
man New York'ta yaamam ihtiva eden alternatifler sosyal bir srala
maya dahil edilecek eyler olmaktan kar.) Herhangi birinin haklar
n dikkate almadan, ilk olarak tm olas alternatifler sraya konsa da,

herhangi birinin hakkn tatbik etmesi sonucunda hari tutulmayan s


ralamadaki en st seviyedeki alternatif uygulamaya konur. Haklar,
sosyal bir dzen iinde bir alternatifin konumunu veya iki alternatifin
greceli konumunu belirlemezler; bir sosyal sralamay, dourabilece

i tercihi snrlamak zere etkilerler.


Eer sahip olunan eylerle ilgili yetkiler onlar elden karma
haklar ise, o zaman bu haklarn nasl kullanacaklarna getirilen snr-

d&tmc ndnlI :z:z3

lamalar iinde bir sosyal tercihte bulunmak gerekir. Eer herhangi bir
kalba sokma eylemi meru ise, sosyal tercihin kapsam iine girer ve
bu nedenle insanlarn haklar tarafndan snrlanr. Sen'in vard so
nula baka trl nasl uyuabiliriz ki? ncelikle snrlamalar iinde

tatbik edilen haklarla bir sosyal sralama alternatifi, bir alternatif ol


maktan ok uzaktr. Neden sadece en st sradaki alternatifi seip hak
lar unutmuyoruz? Eer bu en st sradaki alternatif bireysel tercih iin
bir ak kap brakrsa ( tercih haklarnn girecei varsaylan yer bura

sd r), bu tercihlerin alternatifi baka bir alternatife dntrmesine


engel olmak iin bir eyler yapmak gerekir. Bu nedenle, Sen'in argn
man bizi yine " kalba sokma eylemi bireysel eylemlere ve tercihlere
srekli mdahaleyi gerektirir" sonucuna ulatrr.8

YENDEN PAYLAIM VE MLKYET HAKLARI


Aka grlyor ki, kalba sokulmu ilkeler, insanlara, gzde olan da
tmc D 1 kalb iinde zerinde yetki sahibi olduklar kaynaklar ken
dileri iin (fakat bakalar iin deil) harcamak konusunda tercihte bu
lunma olana vermektedir. nk, birka kiiden her biri D kaynak
larnn bir ksmn baka bir kii iin gzden karmay tercih ederse,
o zaman dier kii elindeki D hissesinden daha fazlasn elde etmi
olur ve gzde datmsal kalp bozulur. Bir datmc kalb muhafaza
etmek abartl bir bireyselciliktir. Kalba sokulmu datmc ilkeler in
sanlara yetkilendirme ilkelerinin verdiklerini vermezler. Sadece daha
iyi paylatrrlar. nk elindeki eyle ne yapacana dair tercihte bu
lunma hakkn vermezler; baka birinin durumunu iyiletirmeyi ieren
bir hedefi kovalamak zere bir tercihte bulunma hakkn vermezler. Bu
tr grlere gre, aileler rahatsz edicidir; nk bir aile iinde gzde
datmc kalb bozan transferler meydana gelir. Ya aileler datmn
gerekletii birimler olacak stunlarda yer alacak ya da sevgi ile ilgi
li davranlar yasaklanacak. Radikallerin gemiteki aileye ynelik e8

Eer arka plandaki kurumlar kalb olumsuz etkileyen bir takm eylemleri yasaklamazlarsa ve
bunun yerine onlar etkisiz hale getirerek icra edilmesini engellerlerse, bask daha az gze ar
pacakrr.

224 ikinci ksm yedinci blm

likili pozisyonlarna dikkat edin. Ailedeki sevgi balar gpta edilme


si ve tm topluma yaylmas gereken bir model olarak grlmekte, ay
n zamanda da yklmas gereken boucu bir kurum olarsk sulanmak
ta ve radikal amalarn gereklemesini engelleyen dar kafal grle
rin kayna olmakla itham edilmektedir. Toplumun geni kesimlerine

aile iindeki gnll olarak oluturulan sevgi balarn tatbik etmenin


uygun olmadn sylememize gerek var m ? * Sras gelmiken, sevgi,
tarihsel olan bir baka ilikinin de enteresan bir rneidir. nk (ada
let gibi) aslnda olduuna baldr. Bir yetikin bir bakasn bu kiinin

zelliklerinden dolay sevebilir; fakat sevdii ey kiidir, o kiinin zel


likleri deil. 9 Sevgi, ayn zelliklere sahip baka bir kiiye transfer edi
lemez (hatta bu zellikleri daha iyi olan kiilere bile). Ve sevgi, ortaya
kmasna sebep olan zellikler deise de varln srdrr. Sevginin

neden tarihsel olduu, zelliklerine deil de kiilerin kendilerine yne


lik olduu enteresan ve artc bir konudur.
Datmc adaletin kalba sokulmu ilkelerinin savunucular,

edinlere kimin sahip olacan belirlemek iin kullanlan kriterlere


odaklanmlardr. Herhangi birinin neden bir eye sahip olmas gerek
tiini ve edinlerin total grnmn ele almaktadrlar. Sra, vermenin
almaktan daha iyi olup olmadna gelince, kalplam ilkeleri savu
nanlar vermeyi tamamen gz ard etmektedirler. Mallarn, gelirin, vs.
dalmn ele alrken kullandklar teoriler alc adaleti ile ilgili teori
lerdir. Bir insann birine bir ey verme hakk olabileceini tamamen
gz ard etmektedirler. Kalba sokulmu adalet ilkeleri, her iki tarafn
( ) Bu blmn ikinci Kesirn'inde megul olduumuz Rawls'un farkllk ilkesinin ne kadar kat ol
duunun bir gstergesi de, birbirlerini seven bireylerden oluan bir aile iinde bile ynetsel bir
ilke olmaya uygun olmamasdr. Bir ailenin, en kt durumdaki ve en yeteneksiz ocuunun du
rumunu maksirnize etmek iin tm kaynaklarn seferber etmesi ve bu arada dier ocuklarn
geri planda tutmas veya sadece yaamlar boyunca en yeteneksiz kardelerinin durumunu mak
simize edecek bir politika uygulamalar artyla bu ocuklarn eitimi ve geliimi iin kaynak
ayrmas m gerekir? O halde bunun daha geni bir toplumda tatbik edilecek uygun bir politika
olduu nasl dnlebilir? (Aada Rawls'un cevabnn ne olabileceini tartyorum: mikro

durumlarda ie yaramayan baz ilkeler makro durumlarda ie yararlar.)


Bkz. Gregory Vlasros, "The Individual as an Object of Love in Plato" Platonic Studies (Prince
ton: Princeton University Press,

1973), s. 3-34.

datmc adalet 22 5

da ayn anda alc ve verici olduu takaslarda bile sadece alcnn rol
ne ve ngrlen haklarna odaklanmaktadr. Bu nedenle, insanlarn

miras brakma gibi bir haklar olup olmad veya bir eyi elde tutma

hakkna sahip olan insanlarn ayn zamanda bu eyi bakalarnn ken

di yerlerine elde 'tutmasn tercih etme hakk olup olmad yerine in


sanlarn miras almaya hakk olup olmadn tartmaktadrlar. Da
tmc adalet teorilerinin neden bu kadar alcya dnk olduuna iyi bir
aklama getiremiyorum. Vericileri ve transfer .edicileri ve onlarn hak

larn gz ard etmek, yntemleri ve onlarn yetkilerini gz ard etmek


le ayn eydir. Fakat btn bunlar neden gz ard ediliyor?
Datmc adaletin kalba sokulmu ilkeleri yeniden datmla il
gili faaliyetleri gerektirir. Herhangi bir zgrce ulalm kazanmlar di
zisinin verilen bir kalba uymas ihtimali dktr; ve insanlar takas et
tike ve bakalarna verdike kalba uyma ihtimali ise sfrdr. Bir yetki

lendirme teorisinin bak asndan bakldnda, yeniden datm, ger

ekten de, insanlarn haklarnn ihlalini gerektiren ciddi bir meseledir.


Emek sonucu elde edilen kazanlarn vergilendirilmesi ile zorla
altrma birbirleriyle ayr anlama gelir. * Baz kiiler bu savn tama

men doru olduunu dnmektedirler: n saatlik emein karl olan


kazancn alnmas kiiden n saatini almakla ayn eydir; bu, kiiyi ba
ka bir maksatla n saat almaya zorlamak gibi bir eydir. Dierleri bu
sav gln buluyorlar. Fakat bunlar bile isiz hippilerin ihtiya duyan
larn iyilii iin almaya zorlanmasna kar kacaklardr. * Ayrca
()

Aada sunacam argmanlarn bu tr vergilendirmenin zorla altrma olduunu gsterip


gstermediinden ve bu nedenle "ayn anlama gelir" ifadesinin "bir ekildir" anlamnda kul
lanlmas gerektiinden emin deilim. Ayn ekilde, argmanlarn bu tr vergilendirme ile zor
la altrma arasndaki byk benzerlikleri vurgulayp vurgulamadndan ve byle bir vergi
lendirmeyi zorla altrmann altnda ele almann mantkl ve aydnlatc olup olmayaca
ndan emin deilim. Bu son yaklam John Wisdom'n metafizikilerin iddialar ile ilgili g
rlerinden birini hatrlatyor.

( . . ) Burada veya baka bir yerde "ihtiyalardan" bahsederken ciddiyetsiz bir tavr takndm d
nmeyin. Ben sadece ihtiyalar ihtiva eden bir adalet kriterini reddettiimi vurgulamaya a
lyorum. Eer herhangi bir ey bu kavrama dayanrsa ciddi bir ekilde inceleyeceimden ku
kunuz olmasn. (Bkz. Kenneth Minogue, The Liberal Mimi, New York: Random House, 1963,
s. 102-1 12.)

226 ikinci ksm

yedinci

blm

her bireyi ihtiya duyanlarn menfaati iin her hafta ekstra be saat a
lmaya zorlamaya da itiraz edeceklerdir. Fakat insanlarn be saatlik

maalarn vergilendirme yoluyla alan bir sistem, onlara, herhangi bi


rini be saat almaya zorluyor gibi gelmeyecektir, nk bu sistem
zorlama getirilen kiiye eit olarak vergilendirmeden daha ok faali

yetlerde tercih olana tanmaktadr. (Fakat zorla altrma sistemleri

nin aamasn tasavvur edebiliriz: belli bir faaliyeti ngren zorla a


ltrmadan iki faaliyet arasnda tercih yapma olana veren zorla, a
ltrmay vs. ) Ayrca, insanlar, temel ihtiyalar iin gerekli miktarn
zerindeki her eye orantl bir vergilendirme getirilmesi gibi bir eyi
de tahayyl ederler. Bazlar bunun insanlar ekstra saatlerde alma

ya zorlamadn, nk insanlarn almaya zorland kesin bir ekst


ra saat says olmadn ve sadece temel ihtiyalarn karlayacak ka
dar alarak vergi vermekten kurtulabileceklerini dnyorlar. Bu,
karlatklar alternatifler byk oranda kt olduu zamanlarda in
sanlarn bir ey yapmaya zorlandn da dnen kiiler iin olduka

tuhaf bir zorlama grdr. Fakat bu iki gr de yanltr. Dierle


rinin, saldrganla kar bir yan snrlamay ihlal ederek, alternatifleri

vergi demek ya da asgari geim artlar iinde yaamaya snrlamak


iin g tehdidinde bulunmak zere kastl olarak mdahale etmesi,
vergilendirme sistemini bir tr zorla altrma haline sokmakta ve zor
kullanma ile ilgisi olmayan dier snrl tercih durumlarndan farkl
klmaktadr. 10

Temel ihtiyalar iin yeterli olandan daha fazla bir gelir elde et

mek iin daha ok almay tercih eden bir kii baz ekstra mallar ve
ya hizmetleri, almad saatlerdeki bo zamanlarna ve faaliyetleri
ne tercih ediyor demektir. Dier taraftan, ekstra zamanlarda alma
y tercih eden bir kii ise bo zaman faaliyetlerini daha ok alarak
elde edebilecei ekstra mallara veya hizmetlere tercih ediyordur. Eer
bir vergi sisteminin ihtiya duyanlara hizmet etmesi iin bir kiinin bo

zamanlarna el koymas meru deilse, o zaman, bir vergi sisteminin


10

Bu ifadeyle ilgili ilave ayrntlar u eserimde bulunmaktadr: "Cocrcion " , l'hlosr/hy, Sdm e,

and Method, ed. 5. Morgenbesser, P. Suppes, ve M. Whic (Ncw

York : S. M.1 1 1 111,

1 '11. 'I).

datmc adalet 227

ayn ama dorultusunda herhangi birinin mallarna el koymas nasl


meru saylabilir? Mutluluu belli maddi eylere veya hizmetlere daya
nan bir kiiye, neden tercihleri ve arzular bu tr eyleri mutluluu iin
gereksiz klan bir kiiyle ayn muameleyi yapalm ki? Gnbatmn sey
retmeyi tercih eden bir kiiye (bunun iin ekstra bir para kazanmasna

gerek yoktur) herhangi bir mecburiyet getirilmezken, bir sinemaya git


meyi tercih eden bir kii ( bilet almak iin fazladan almas gerekir),

neden ihtiya duyanlara yardm iin yaplan zorunlu arya ak ol


mak durumunda olsun ki? Gerekten de, yeniden datmclarn, ekst
ra bir alma yapmadan kolayca tatmin edilebilecek zevklere sahip

olan insanlar gz ard etmeyi tercih etmesi ve bu arada, holandkla


r eyleri gerekletirmek iin almak zorunda olanlara da ilave yk
getirmesi artc deil midir?. Byle bir ey olsa bile kii bunun tersi

nin olmasn bekler Neden maddiyata ve tketime dayanmayan bir ar


zusu olan kiiye en gzde alternatifini hibir engelleme ile karlama
dan gerekletirme olana verilir de, zevkleri veya arzular maddi ey
leri gerektiren ve ekstra para iin almak zorunda olan kiinin ger
ekletirebilecei eyler kstlanr? Belki de bazlar cevabn sadece uy
gunlukla ilgili olduunu dnmektedir. (Bu sorular ve konular, i h t i
ya iinde olanlara hizmet edilmesi ve gzde olan bir nihai durum ka
lbnn gereklemesi iin yaplan zorla altrmann kabul edilebilir

olduunu dnenleri rahatsz etmeyecektir. ) Daha kapsaml bir tart


mamzda argmanmza faiz, giriimcilik sonucu edilen kadar, vs.'nin

de ilave edilmesi gerekecektir. Argmanmzn bu ekilde gelitirilebi


leceinden phe edenler ve emek sonucu elde edilen gelirin vergilen

dirilmesi ile izgiyi izenler, datmc adaletle ilgili olarak daha kar
mak olarak kalba sokulmu tarihsel ilkeler ortaya koymak zorunda

kalacaklardr, nk nihai durum ilkeleri gelir kaynaklarn hibir e


kilde ayu:t etmeyecektir. imdilik, nihai durum ilkelerini bir kenara b
rakp kalba sokulmu ilkelerin; kar, faiz vs.'nin kaynaklar veya nc

rluuyla ilgili grlere nasl bal olduunu grelim. Fakat b giirii


lcr, a bii ki, yanl bile olabilirler.
Yasal olarak kurumsallam bir nihai durum kalb hlrhagi

228 ikinci ksm - yedinci blm

bir kiiye bakalarnn zerinde ne gibi bir hak verebilir? X ile ilgili bir
mlkiyet hakk nosyonunun z, nosyonun dier hangi paralarnn

aklanacana bal olarak, X ile ne yaplacann belirlenmesi hakk


dr; X ile ilgili snrlanm seenekler setinde hangi seenein gerekle
tirilecei veya gerekletirmeye teebbs edileceini tercih etm. hak
k. 11 Snrlamalar, toplum iin faaliyet gsteren dier ilkeler veya ka
nunlar tarafndan belirlenmektedir; bizim teorimizde ise, insanlarn

(minimal devlette) sahip olduu Locke'cu haklarla. Bam ile ilgili


mlkiyet haklarm bana onu canmn istedii yere brakma olanan
verir. Fakat sizin gsnze deil. Bakla ilgili kabul edilebilir see
nekler arasndan hangisinin gerekletirilecei konusunda tercihte bu
lunabilirim. Bu mlkiyet nosyonu, eski kuramclarn, insanlarn ken
dileri ve emekleri zerinde mlkiyet hakk olduunu neden syledikle

rini anlamamza yardmc olur. Bu kuramclar, her bireyin yaptklar


nn menfaatlerini alma hakk yannda kendisine ne olaca ve ne yapa
ca konusunda karar verme hakk olduunu savunmulardr.
Bu snrlanm alternatifler seti iinden gerekletirilecek alter
natifi seme hakkna bir birey veya ortak bir karara ulamak iin her
hangi bir yntem kullanan bir grup sahip olabilir; ya da bu hak elden
ele dolar ve X'e ne olacana bir yl ben karar verirken bir sonraki yl
siz karar verebilirsiniz. Ya da ayn zaman sreci iinde X'le ilgili baz
kararlar ben veririm, bazlarn da siz. Ve bu ekilde devam eder. Ara
larndan tercihlerin yapld seenekler setindeki snrlama trlerini s
nflamak ve karar glerinin hangi ekillerde belirlenebileceini, bl
nebileceini ve birletirebileceini kestirebilmek iin yeterli, verimli ve
analitik bir cihaza sahip deiliz. Bir mlkiyet teorisi byle bir snrla
ma ve karar yntemleri snflamalarn ihtiva edecek ve kk sayda
ilkeyi bir takm snrla ma ve karar modu kombinasyonlarnn sonu

ve etkileri hakknda birok enteresan ifade takip edecektir.


Datmc adaletin nihai sonu ilkeleri bir toplumun yasal yap
sna dahil edildiinde, bu ilkeler (dier kalba sokulmu ilkeler gibi )
11

Bundaki ve sonraki pragraftaki konularla ilgili olarak bkz. Annen Alchian'n yazlar.

dAtmc dlt 22?

her vatandaa toplam sosyal rnn bir ksm (yani, bireysel veya or
tak olarak meydana getirilen rnlerin toplamnn bir ksm) zerinde
hak iddiasnda bulunma olana verir. Bu toplam rn, alan, baka
larnn birikimleri sonucu ortaya kan retim aralarn kullanan,

retimi organize eden veya yeni eyler yaratmak iin ortam yaratan ya
da bir eyleri yaratmak iin yeni yntemler kullanan insanlar taraf
dan meydana getirilmitir. Kalba sokulmu datmc ilkeler, her bir
bireye bu bireysel faaliyetler zerinde hak talep etme olana verme

tedir. Her insann baka insanlarn faaliyetleri ve rnleri zerinde


hakk vardr. Bu hususta, dier insanlarn bu hak taleplerinin- ortaya
kmasna neden olan birtakm ilikilere girip girmemesinin ya da bu
hak taleplerini gnll olarak ba veya bir eyin takas anlamnda
zerlerine alp almadklarnn bir nemi yoktur.

ster maalara veya belli bir miktarn zerindeki maalara geti

rilen vergilendirme yoluyla yaplsn, veya isterse neyin nereden geldii

ve nereye gittiinin belli olmad byk bir sosyal kap kullanlarak

yaplsn, datmc adaletin kalba sokulmu ilkeleri, dier insanlarn


eylemlerinin dzene konmasn gerektirir. Herhangi birinin almas
nn sonularna el koymak, onun saatlerine el koymaya ve onu baka
faaliyetlere yneltmeye denk der. Eer insanlar sizi belli bir sre her

hangi bir karlksz almaya zorluyorlarsa, sizin ne yapacanza ve

yaptnz iin sizin kararlarnzn dnda hangi amalara hizmet ede


ceine karar veriyorlar demektir. Bu karar verme hakkn sizden alma

sreci, onlarn sizin ksmi sahibiniz olmasna neden olur. Aynen bir
hayvan veya bir nesne iin ksmi kontrol veya karar verme hakkna sa
hip olmak gibi.

Nihai durum ve datmc adaletin ou kalplam ilkeleri, in

sanlarn, eylemlerinin ve emeklerinin bakalar tarafndan sahiplenil

mesini kurumsallatrr. Bu ilkeler, klasik liberallerin kendi kendinin

sahibi olma kavramndan dier insanlar zerinde (ksmi ) mlkiyet


haklarna sahip olma kavramna geiini ihtiva etmektedirler.
,

Bu tr deerlendirmeler, nihai durum ve dier kalba sokulmu

adalet kavramlarn, seilen kalb gerekletirmek iin gerekli olan ey-

230

ikinci k,.m . vdlncl bolm

lcmlerin kendilerinin ahlaki yan snrlar ihlal edip etmedii sorusuyla

kar karya brakmaktadr. Eylemlerle ilgili ahlaki snrlam;;tlar olduu


nu ve tm ahlaki deerlendirmelerin gerekletirilecek olan nihai du
rumlara dahil edilemeyeceini savunan herhangi bir grn, amala
rndan bazlarnn ahlaki adan mazur grlebilen mevcut vastalardan
herhangi biriyle gerekletirilmeyecei olaslnn bulunduunu kabul

etmesi gerekir. Bir yetkilendirme kuramcs, edinlerin ortaya knda

adalet ilkelerinden sapan bir toplumda bu tr atmalarla karlar. Fa


kat bunun gereklemesi maksadyla ilkeleri gerekletirmek iin elde
mevcut yegane eylemlerin baz ahlaki snrlamalar ihlal etmi olmas ge
rekir. Adaletin ilk iki ilkesinden (elde etme ve transfer) saplmas baka
insanlarn haklar ihlal etmek zere direkt ve saldrgan mdahalelerine

neden olacandan ve ahlaki snrlamalar byle durumlarda savunmaya


veya cezalandrmaya ynelik eylemleri hari tutmayacandan, yetkilen
dirme kuramcsnn problemi nadir olarak ciddi bir boyuta ulaacaktr.
Ve ilk iki ilkeyi bizzat ihlal etmemi olan insanlar iin dzeltme ilkesini
uygularken karlat zorluklar, karmak dzeltme ilkesini doru ola
rak formle etmek maksadyla birbirleriyle atian deerlendirmeleri
dengelerken karlat zorluklardr. Dier taraftan, kalba sokulmu

adalet kavramlarn savunanlar, sk sk, bireylere yaplan muamelelere


getirilen ahlaki yan snrlamalarla bir nihai durumu veya gerekletiril

mesi gereken baka bir kalb ortaya koyan kalba sokulmu adalet kav
ram arasndaki ciddi atmalarla kar karya kalacaklardr.
Herhangi bir kii, bir nihai durum veya kalba sokulmu da
tmc ilkeyi kurumsallatrm bir lkeden g edebilir mi? Baz ilkeler
iin g etme teorik adan bir problem tekil etmez (rnein, Ha

yek'in ilkesi). Fakat dierleri iin bu zor bir meseledir. En fazla ihtiya

iinde olana yardm iin zorunlu bir minimal sosyal fon sistemine sa

hip olan bir lkeyi (ya da en kt durumdaki grubun durumunu mak

simize etmek zere organize olmu bir devleti) ele alalm. Buna hi
kimse katlmamazlk etmeyebilir. (Hi kimse unu demeyebilir: " Beni
bakalar iin katkda bulunmaya zorlamayn ve ihtiya duyduumda

bana bu zorunlu mekanizma ile yardmc olmayn. " ) Belli bir seviye-

datmc adalet 231

nin zerindeki herkes ihtiya iinde olanlara yaplan yardmlara katk


da bulunmaya zorlanr. Fakat bir lkeden ge izin verilirse, herkes zo
runlu sosyal fonu olmayan fakat dier ynlerden denk baka bir lke

ye g etmeyi tercih edebilir. Byle bir durumda kiinin lkeden ayrl


mak iin tek nedeni zorunlu sosyal fon sistemine katlmaktan kan
mak olacaktr. Ve eer ayrlrsa, ayrld lkedeki ihtiya iindeki in
sanlar ondan hibir (zorunlu) yardm almayacaktr. Hangi mantk ki
iye g etme hakkn verir de, lkesinde kalp zorunlu sosyal fon sis
teminin dnda durmasn yasaklar? Eer ihtiya iindekilerin ihtiya
larn karlamak her eyden nemliyse, bu lke iinde sistemin dn
da kalmasna izin verilmesi demektir. Fakat ayn zamanda da d ge
kar olmak demektir. (Acaba bu mantk, bir yerde zorunlu sosyal fon
olmadan yaayan insanlarn karlmasn ve toplum iindeki ihtiya
iindekilere yardma zorlanmasn da destekler mi ? ) Belki de sadece

belli dzenlemelerden kanmak iin ge izin veren, fakat bu arada

lke iinde kimsenin sistemin dnda kalmasna izin vermeyen bir po


zisyonun nemli paras lke iindeki kardelik hislerine verilen nem
dir. "Katkda bulunmayan, dier insanlarn durumunu umursamayan

insanlar burada istemiyoruz. " Bu durumda, szkonusu meselenin, zo


runlu yardmn yardm grenle yardm eden arasnda kardelik hisleri

douraca grne (ya da sadece, herhangi birinin veya bir bakas


nn bilinli olarak yardmda bulunmadnn bilinmesinin dostane ol
mayan hislere neden olaca grne) balanmas gerekecektir.

LOCKE'UN EDNME TEORS


Adaletle ilgili dier teorileri detayl olarak deerlendirmeden nce yet
kilenme teorisinin atsna ilave bir para karmaklk katmamz gerek
mektedir. Bunu yapmann en iyi yolu, Locke'un edinimle ilgili bir ada
let ilkesi belirleme giriimini ele almaktadr. Locke'a gre, sahipsiz bir
nesne ile ilgili mlkiyet haklar herhangi birinin ona emeini katmasy
la ortaya kmaktadr. (Fakat bu birok soruya neden olur. zerinde
emek harcanan nesnenin snrlar nedir? ) Eer bir astronot Mars'ta bir
alan temizlerse tm gezegen iin mi, tm evren iin mi, yoksa sadece o

232 ikinci ksm yedinci blim

alan iin mi emek harcam ve bylelikle sahibi olmu olur? Byle bir
eylem hangisini mlkiyet altna sokar? Bir eylemin entropiyi azaltt
minimal bir alana m sahip olunabilir? Baka bir yer olamaz m? Bakir
bir arazi bir Locke sreci iinde herhangi birinin mal olabilir mi? Bir
arazinin etrafn bir itle evirdiimiz zaman herhalde mantken sadece

ina ettiiniz itin (ve hemen altndaki topran) sahibi olursunuz.


Neden kiinin bir eye emek harcamas onu bu eyin sahibi ya

par? Belki de kii kendi emeinin sahibi olduundan; kendi sahip oldu

u ey daha nce kimsenin sahip olmad eye nfuz edince, kii bu e


yin sahibi oluyor. Emein bu sahiplik durumu o nesnenin geri kalanna

da szar. Fakat sahip olduum eyi sahip olmadm eyle kartrmam


sonucunda neden sahip olmadm eye sahip oluyorum da, sahip oldu
um eyi kaybetmiyorum ? Sahibi olduum bir kutu domates suyunu
denize dktmde, bu domates suyunun moleklleri denize eit olarak
yayldnda, denizin sahibi mi oluyorum? Yoksa domates suyunu ap

talca bir ekilde israf etmi mi oluyorum? Belki de bu gr, verilen

emein bir eyi gelitirmesine, onu daha deerli klmasna dayanmakta

dr ve her birey deerini yaratt bir eye sahip olmaya hak kazanabi

lir. (Bunu desteklemek iin almann ho olmad grn verebili


riz. Eer baz insanlar, The Yellow Submarine'deki izgi film karakter
leri gibi birtakm eyleri aba harcamadan yaparlarsa, retilmesi hibir
maliyet getirmeyen rnler zerinde daha az m hak talepleri olur?) Bu

arada, bir eye emek harcamann o eyin deerini drebilecei gere


ini de bir yana brakalm. (Bulduunuz bir para oduna sprey boya sk
manz gibi.) Herhangi birinin bir eyi hak etmesi, neden verdii emein
meydana kard ilave deeri deil de tm nesneyi kapsasn ki? u ana
kadar herhangi bir ie yarar ve tutarl bir katma deer mlk sistemi ku
rulmad gibi, byle bir sistemi kurma almalar da Henry George'un
teorisine yaplan itirazlara benzer itirazlara maruz kalacaktr.
Eer sahipsiz ve gelitirilebilecek nesne stoku snrl ise, bir nes

neyi gelitirmenin ona tam olarak sahip olma hakkn vereceine dair
()

Kullanlmayan enerji. Yazar burada kullanlmayan kaynan kullanlabilir hale getirilmesinden


sz ediyor - yay. haz.

datmc adalet 233

-- - -------- -------

gr mantksz olur. nk bir nesne herhangi birinin sahip olduu


bir ey haline geldiinde dier tm insanlarn durumunu etkiler. Daha
nce nesneyi Helfeld'in kulland anlamda serbeste kullanrlarken
artk kullanamayacaklardr. Bakalarnn durumundaki bu deiiklik
(daha nce sahipsiz olan bir objeyi serbeste kullanma anslarnn el

lerinden alnmas) onlarn durumunu daha kt hale getirmeyebilir.


Eer Coney adasndan bir kum tanesini kendime tahsis edersem, hi

kimsenin bu kum tanesi ile istediini yapma hakk olamaz. Fakat ay

n eyi yapmalar iin adada daha pek ok kum tanesi kalmtr. Ya da,
kum taneleri deil de baka eyler. Dier taraftan, kendime ayrdm
kum tanesi ile yaptm eyler dierlerinin durumunu dzeltebilir ve
bu kum tanesini kullanma zgrlnn kaybn dengeleyebilir de.

Burada nemli olan ey, sahipsiz bir nesneye el koymann dierlerinin


durumlarn ktletirip ktletirmediidir.
Locke'un getirdii dierleri iin "yeterince ve ayn iyilikte" kal
m olmas koulu, (27. Kesim) dierlerinin durumunun ktlememe
sini salamak iindir. (Bu koul salandnda; ek olan 'boa harcama
ma' kouluna gerek var mdr? ) Sk sk bu koulun bir zamanlar ie ya
rad fakat artk hkmn yitirdii syleniyor. Eer koulun geerli
lii kalmadysa, o zaman yle bir argman ortaya kar: Kalc ve mi
ras olarak alnabilecek mlkiyet haklarn meydana getirmek iin hi
bir zaman kullanlmam olmas gerekir. Kendisine yeterince iyi ve ka
fi miktarda bir pay kalmam olan Z birinci kiisini ele alalm. Pay
alan son kii olan Y, Z'nin nceki nesneyi kullanma zgrln elin

den alm ve onun durumunu ktletirmitir. Bu nedenle, Locke'un

kouluna gre Y'nin pay almasna izin verilmez. Bu durumda da bir

nceki son kii olan X'in pay almas Y'nin durumunu daha kt hale

getirmi olur. Bu nedenle X'in pay almasna da izin verilemez. Bu du


rum pay alan ilk kiiye kadar devam eder.

Fakat bu argman ok hzl ilerlemektedir. Herhangi biri, bir ba

ka kiinin bir eye sahiplenmesi sonucunda iki ekilde kt duruma d

er: ilk olarak, belli bir eye veya herhangi bir eye sahip olarak duru
munu iyiletirme frsatn kaybederek ve ikinci olarak, daha nce (sahip-

234 ikinci ksm - yedinci blm

lenmeden) serbeste kullanabildii bir eyi kullanamayarak. Herhangi


bir sahiplenme sonucunda baka bir kiinin durumunun ktlemesine
neden olmamak gibi kat bir koul getirilmesi, hibir ey frsattaki azal
may dengelemeyecekse birinci olumsuzluu ve hatta ikinci olumsuzlu
u bertaraf eder. Daha zayf bir koul ikinci durumu bertaraf eder, fakat
birinciyi deil. Daha zayf koulla, yukardaki argmanda olduu gibi
Z'den Nya o kadar abuk ilerleyemeyiz: nk Z kiisi her ne kadar ar

tk pay almasa da, daha nceki gibi kullanabilecei bir miktar nesne kal
m olabilir. Bu durumda Y'nin pay almas, daha zayf Locke koulunu
ihlal etmi olmayacaktr. (nsanlarn ellerindeki zgrce kullanabilecek

leri eyler azaldka, bu eyleri kullananlar daha fazla zorluk, kalabalk,


vs. gibi durumlarla karlaabilir. Bu durumda, belli bir noktada sahip

lenme durdurulmazsa, dier insanlarn durumu ktleebilir. ) Zayf ko

ulun korunduu durumda hi kimsenin kendisine daha az tahsisat ya


pld iin ikayet edemeyecei konusu tartmaya aktr. Fakat bu, da
ha kat olan koul durumu kadar ak olmadndan, Locke bu kat ko

ulu "yeterince ve ayn iyilikte" ifadesi kalacak ekilde ifade etmek iste
mi olabilir. Belki de argmann bu kadar hzll bir ekilde Nya kadar git
mesini yavalatmak iin boa harcamama koulunu getirmitir.
Sahiplenmeye ve kalc mlkiyete izin veren bir sistem, herhangi
bir eye sahiplenemeyen (nk kullanlabilecek ve ie yarar nesneler
kalmamtr) kiilerin durumunu ktletirir mi ? Burada devreye zel
mlkiyeti destekleyen bildiimiz farkl sosyal deerlendirmeler girer:

zel mlkiyet retim kaynaklarn bunlar en etkili (karl) kullanabile

cek insanlarn eline brakarak sosyal retimi arttrr; yeni tecrbeler te


vik edilir, nk kaynaklar farkl insanlar kontrol ettiinde yeni bir fik

re sahip olan herhangi birinin denemesi iin ikna etmesi gereken tek bir
insan veya grup olmaz; zel mlkiyet insanlarn stlenmek durumunda

olmak istedikleri model ve risk trleri konusunda karar vermelerini


salar; zel mlkiyet, baz insanlar kaynaklar gelecekteki pazarlar iin
saklamaya ynlendirerek gelecekteki insanlar korur; kendilerini ie al
malar iin herhangi bir kiiyi veya grubu ikna etmek zorunda olmayan

poplerlikten uzak insanlarn istihdam iin alternatif kaynaklar yara-

datmc adalet 235

tr, vb. Bu deerlendirmeler bir Locke'cu teoriye, zel mlkiyet tahsisi


nin "yeterince ve ayn iyilikte" koulunun arkasndaki niyeti tatmin et
tii iddiasn desteklemek iin girerler, mlkiyetin faydac bir ekilde
hakl gsterilmesi iin deil. Koul ihlal olduundan, Locke'cu bir s
re sonucunda zel mlkiyet iin tabii bir hak oluamayaca iddiasn

rtmek amacyla sunulurlar. Koulun yerine getirildiini gstermekle


ilgili byle bir argmanla uramann zor taraf, karlatrma yapmak
iin uygun bir ana hat belirlemektir. Locke'cu yaklam hangi durumla
karlatrldnda insanlarn sahiplenme sonunda durumunu ktle

tirmiyor? 12 Karlatrmada ta olacak ana hatt belirleme meselesinin


burada verebildiimizden daha detayl bir incelemesi gerekmektedir.
Farkl edinme teorileri ve ana hattn yerinin belirlenmesi teorileri iin
ne kadar yer kaldn grebilmek maksadyla ilk elde edinmenin genel
ekonomik neminin bir hesabnn yaplmas arzu edilebilir. Belki de bu
ekonomik nem, dntrlmemi hammaddelere ve kaynaklara (in

san eylemlerinden ziyade) dayanan tm gelirlerin, temel olarak da ara

zinin iyiletirme yaplmadan nceki deerini temsil eden kira geliri ve


zgn yerindeki hammaddenin fiyatnn oranna ve gemiteki bu tr

geliri temsil eden gnmz zenginliinin oranna gre hesaplanabilir. *


unu d a belirtmemiz gerekir ki, mlkiyet haklarnn nasl me

ru olarak ortaya kt ile ilgili bir teoriye ihtiya duyanlar sadece zel
mlkiyeti savunanlar deildir. Kolektif mlkiyete inananlar, yani belli

bir blgede yaayan bir grup insann o blgeye veya o blgedeki ma


den kaynaklarna ortak olarak sahip olduklarn savunanlar da, bu tr
mlkiyet haklarnn nasl ortaya ktyla ilgili bir teori ortaya koy
mak durumundadrlar. Arazi ve kaynaklarn ne ekilde kullanlaca
na neden o blgede yaayan insanlarn karar verebileceini ve baka
12

Bunu Robert Paul Wolff'un u eseriyle kyaslaynz: "A Refutation of Rawls' Theorem on jus
tice," Jounal of Philosophy, Mart 3 1 , 1966, 2. Ksm.

( ) Tam bir hesaplama grmedim. David Friedman (The Machinery of Freedom. N.Y.: Harper &
Row, 1973, s. xix-xv) bu konuyu tartmakta, ABD'nin milli gelirinin %5'inin bahsedilen ilk iki
faktr iin st snr olmasn nermektedir. Fakat gemiteki bu tr gelire dayanan gnmz
zenginliinin orann hesaplamaya teebbs ermemektedir. (Buradaki "dayanan" szcnn
belirsizlii bu konunun daha detayl incelenmesi gerekliliini gstermektedir.)

236 ikinci k11m dinci blm

yerlerde yaayanlarn veremeyeceklerini gstermeleri gerekir.

KOUL
Locke'un sahiplenme ile ilgili teorisi ortaya kabilecek zorluklar ele ala
bilsin ya da alamasn, bence, edinimle ilgili yeterli dzeyde herhangi bir
adalet teorisi, Locke'a atfettiimiz koullarn zayf olanna benzer bir ko
ulu ihtiva edecektir. Eer sonuta herhangi bir eyi artk zgrce kulla
namayan insanlarn konumu ktleiyorsa, daha nceden sahip olunma
yan bir eyle ilgili kalc bir miras braklabilir mlkiyet hakknn normal
olarak ortaya kmasna neden olan bir sre artk bunu gerekletirme
yecektir. Bu bakalarnn durumunun ktlemesi ile ilgili zel yntemin
belirlenmesi nemlidir, nk szkonusu koul dier yntemleri ihtiva
etmemektedir. Sahiplenme iin daha snrl frsatlara bal olan (yani yu
kardaki kat koula karlk gelen) ktlemeyi iermemektedir. Ayrca
yle bir eyi de iermemektedir: Bir satcnn durumunu, onun satt
baz eyleri yapt malzemelere sahip olarak ve sonra da onunla rekabe
te girerek nasl ktletirebilirim? Herhangi bir eye sahiplendiinde ko
ulu i lal eden bir .kii, bu sahiplenmenin sonucunda durumlar ktle
ecek olanlara tazminat vererek yine de istedii eye sahip olabilir. Eer
bu kiilere tazminat denmezse, edinimle ilgili adalet ilkesinin koulu ih
lal edilmi olur ve sahiplenme ilemi meru olmaz. Bu Locke'cu koulu
bnyesine alan bir edinme teorisi, yaam iin gerekli bir eyin tmne sa
hiplenmek gibi durumlar doru bir ekilde ele alacaktr.
( )

Fourier'e gre, medeniyet sreci toplumun yelerini belli zgrlklerden (toplama, otlatma,
anlamna gibi) mahrum etmi olduuna gre, bu kiilere tazminat iin sosyal olarak garanti al
tnda minimum yardm salanmas uygun olacaktr. (Alexander Gray. The Socialist Tradition.
New York: Harper&Row. 1968, s . 1 88) Fakat bu konuya ar bir ekilde yaklayor. Bu taz
minatn, medeniyet sreci iinde net zarar olan kiilere, yani medeniyet sonucunda elde ettik
leri, bu sre sonunda kaybettiklerini dengelemeyen kiilere verilmesi uygun olacaktr.

( rnein Rashdall'n ldeki tek suya birka mil uzaktaki dierlerinden daha nce gelip sahip
lenen kii ile ilgili anlatt hikaye. (Hastings Rashdall, "The Philosophical Theory of Pro
perty. " Property, Its Duties and Rights. London: Macmillan, 1 9 1 5.)
Ayn Rand'n mlkiyet haklar ile ilgili teorisine de deinmemiz gerekir. ("Man's Rights."

The Virtue of Selfishness. New York: New American Library. 1964, s. 94.) Bu teoride mlkiyet
haklar yaama hakkndan ortaya kmaktadr. Zira, insanlar yaamak iin fiziksel eylere ihti
ya duyarlar. Fakat yaama hakk insann ihtiya duyduu her eye hakk olmas anlamna gel-

datmc adalet 237

Edinimlc ilgili adalet ilkesinde bu koulu ihtiva eden bir teori


nin ayn zamanda transferle ilgili daha kapsaml bir adalet ilkesi de ih
tiva etmesi gerekir. Koulun sahiplenme ile ilgili baz yansmalar son
raki eylemleri snrlamaktadr. Eer belli bir maddenin tmn ilk edi
nip mlkiyetine geirmem Locke koulunu ihlal ediyorsa, o zaman, bi
razn sahiplenmem ve geri kalann dierlerinden elde etmem de ayn

ekilde bu koulu ihlal etmem anlamna gelir. Eer koul herhangi bi

rinin dnyadaki tm iilebilir suyu sahiplenmesini yasaklyorsa, bu su


yu.n dierlerinden satn alnmasn da yasaklyor demektir. (Daha zayf
da olsa, elindeki kaynaklara belli fiyatlarn konmasn da yasaklaya

caktr. ) Bu koul ( hemen hemen ? ) hibir zaman yrrle giremeye


cektir; bir insan nadir bulunan bir eyden ne kadar ok elde ederse, ge
ri kalann fiyat o kadar artacak ve tmn elde etmesi o kadar zorla
acaktr. Fakat yine de buna benzer bir eyin olduunu farzedebiliriz:

Herhangi biri bir nesnenin farkl sahiplerine ayn anda gizli teklifler
gtrr; bu kiilerin her biri dierlerinden kolayca satn alnabilecei
ni dnp elindekini satar; ya da doal bir felaket meydana gelir ve

bir kiinin elindekiler dnda herkesinki yok olur. Tm stokun balan..

gta tek bir kii tarafndan sahiplenilmesine izin verilemez. Daha sonra tm stoku elde etmesi onun balangtaki sahiplenmesinin koulu

ihlal ettiini gstermez. Locke koulunu ihlal eden ey, balangtaki


sahiplenme ile daha sonraki transfer ve eylemlerin toplamdr.
Bir eye sahip olan bir kiinin sahip olduu ey zerindeki yet
kisi Locke koulunun sahiplenme zerindeki tarihsel glgesini ihtiva
etmektedir. Bu durum, sahip olduu eyi Locke koulunu ihlal eden bir

kmelemeye transfer etmesini ve onu, bakalaryla beraber veya on


lardan bamsz olarak, bakalarnn durumunu ktletirmek maksamez. Dier insanlarn da bu eyler zerinde hakk vardr. (Bkz. szkonusu kitabn

3. Blm.)

Y<ama hakk, bakalarn haklarnn ihlal edilmemesi kaydyla sahip olma ve bunlar iin mca
dele erme hakkdr. Maddi eylerle ilgili mesele, bunlara sahip olunduunda dier insanlarn hak
larnn ihlal edilip edilmediidir. (O ana kadar sahip olunmayan ve mlkiyete geirilen her ey
iin bu geerli midir? Rashdall'n rneindeki su kuyusunu sahiplenmek iin de mi geerlidir?)
Maddi mlkiyede ilgili zel durrn lar ve deerlendirmeler olduundan dolay (Locke'cu koul gi
bi) kiinin yaama hakkn kullanabilmesi iin ncelikle bir mlkiyet hakk teorisine ihtiyac var
dr. Bu nedenle, yaama hakk bir mlkiyet haklar teorisinin temelini oluturamaz.

238 ikinci ksm yedinci blm

dyla kullanmasn yasaklamaktadr. Herhangi birinin bir eye sahip


olmas Locke kouluna ters dtnde, elindeki mlkle ne yapabile

cei konusunda kat snrlamalar getirilir. Bu nedenle, bir l<ii ldeki


tek su kuyusunu sahiplenemez ve bu su iin istedii fiyat koyamaz.

Ayn ekilde, elindeki su kuyusu dnda ldeki tm kuyular kurudu


u zaman da istedii fiyat koyamaz. Bu talihsiz durum - kabul edil
meli ki kendisinin bir kabahati yoktur -Locke koulunu devreye sokar
ve onun mlkiyet haklarn snrlar... Benzer ekilde, herhangi birinin
bir blgedeki tek adadaki mlkiyet hakk, bu kiiye adann aklarn

da batan bir gemiden kurtulan bir kazazedeye aday terk etmesini em


retme izni vermez; nk bu Locke koulunu ihlal etmektedir.
Dikkat ederseniz teori, sahiplerin bu haklar olduunu sylemek

ten ziyade herhangi bir felaketi nlemek iin haklarn hesaba katlmad
n sylyor. (Hesaba katlmayan haklar kaybolmazlar; tartlan rnek
lerde olmayan bir trde bir iz brakrlar. ) 13 Harici olarak daha nemli di
ye bir ey yoktur. Mlkiyet teorisinin, edinme ve sahiplenme teorisinin
iindeki deerlendirmeler byle durumlar ele almak iin gerekli vastala

r ortaya koymaktadr. te yandan, felakete benzer sonular ortaya ka

bilir. nk, bir zel mlkiyet toplumunun retkenliine kyasla karla

trma iin kullanlan izgi o kadar aadadr ki, Locke koulunun ihlal
edilip edilmedii meselesi sadece bir felaket durumunda ortaya kar.
Herhangi birinin dierlerinin hayatlarn srdrebilmesi iin ge
rekli olan bir eyin tmne sahip olmas, bu kiinin herhangi bir eye
sahiplenmesinin baz insanlar ana izginin seviyesinden daha kt bir
seviyeye getirdii (o anda ya da sonra) anlamna gelmez. Herhangi bir
hastal etkili bir ekilde iyiletiren yeni bir madde reten ve bu mad
deyi koyduu baz artlar gereklemedii takdirde satmay reddeden
bir tp aratrmacs, sahiplendii bir eyden mahrum ederek dier in( ) Eer elindeki su kuyusu, kurumasn nlemek iin zel tedbirler ald iin kurumamsa durum
deiir. Metindeki tartmamz Hayek'le (The Constitution of Liberty, s. 136) ve Ronald Ha
mowy'le ("Hayek's Concept of Freedom: A Critique". New Individua/ist Review, Nisan 1961,
s. 28-3 1 ) karlatrnz.
13 nemli blmn ve ahlaki izlerini "Moral Complications and Moral Structures," (Natura/
Law Forum, 1968, s. 150) adl makalemde tartyorum.

datmc adalet 239

sanlarn durumunu ktletiriyor anlamna gelmez. Dierleri onun sa


hipemli ayn maddelere kolayca sahip olabilirler; aratrmacnn
kimyasal maddelere sahiplenmesi veya satn almas bu maddelerde kt
la neden olmadna gre Locke koulunu ihlal etmemi demektir.
Herhangi birinin aratrmacnn rettii maddenin tmn satn alma
s da Locke koulunu ihlal etmez. Tp aratrmacsnn ilac retmek
iin kolayca elde edilebilen kimyasal maddeleri kullanmas, belli bir
ameliyat yapabilen tek cerrahn yaayabilmek ve almak iin enerji

toplayabilmek maksadyla kolayca bulunabilen yiyeceklerden yeme


sinden daha fazla Locke koulunu ihlal etmez. Bu da, Locke koulu
nun bir " nihai durum ilkesi" olmadn gsterir; sahiplenmeye yne
lik eylemlerin dier insanlar ne ekilde etkilediine belirli bir adan
odaklanmaktadr; ortaya kan sonucun yapsna deil. 14
Toplumun kulland bir eyin tmn alan bir kii ile kolayca

elde edilebilen malzemeleri kullanarak byle bir duruma gelen kii ara
snda, bir yerde bir eyin tmne sahiplenmesi bir ekilde dier insan
lar bundan mahrum etmeyen kii bulunmaktadr. rnein, herhangi

bir kii, insanlarn ulaamayaca bir yerde yeni bir madde bulur. Ve bu

maddenin bir hastal iyiletirdiini kefeder ve tmne sahiplenir. Bu


durumda kimsenin durumunu ktletirmez; eer bu maddeye rastla

mam olsayd hi kimse de rastlamam olacakt ve dier insanlar da o

olmadan idare edeceklerdi. Fakat zaman getike dierlerinin de bu


maddeyle karlama ihtimali artar; belki bu durumda madde ile ilgili

mlkiyet hakkna bir snrlama getirilebilir; rnein, maddenin miras


braklmasna kstlama getirilebilir. Herhangi birinin baka birinin du

rumunu, onu aksi takdirde sahip olaca bir eyden mahrum ederek k
tletirmesi patentlerle ilgili rnee de k tutmaktadr. Bir mucidin pa
tenti, dier insanlar mucit olmasa mevcut olmayacak bir nesneden
14

Tazminat ilkesi (Drdnc Blm) kalba sokmayla ilgili deerlendirmeleri onaya koymakra mdr?
Her ne kadar risklere kar gvenlik peinde olanlarn empoze ettii dezavantajlar iin tazminat ge
rekririyor olsa da, bu izin verilen bir ilke deildir. nk, dezavantajlara deil de yasaklamalarn
sadece bakalarna risk getirenlere gerirdii dezavantajlar kaldrmaya almaktadr. Yasaklama ge
tirilenlerin yasaklama getirenlere kar bulunduu herhangi bir ikayeri ortadan kaldrmak maksa
dyla, yasaklama getirenlere, kendi eylemlerinden kaynaklanan bir mecburiyet getirmektedir.

240 ikinci ksm vdlncl blUm

mahrum etmez. Fakat patentlerin nesneyi bamsz olarak icat etmek

isteyenler zerinde bu etkisi olacaktr. Bu nedenle, zerlerinde bamsz


kefi ispatlama sorumluluu olan bu bamsz mucitlerin Kendi icatla

rn istedikleri gibi kullanmalar (ki buna satmalar da dahildir) engel


lenmemelidir. Ayrca, tannan bir mucit, bamsz icatlarn gerekleme
ihtimallerini azaltr. nk belli bir icattan haberi olan insanlar genel
likle ayn eyi tekrar icat etmek istemeyeceklerdir ve bamsz icat nos
yonu karanlkta kalacaktr. Fakat orijinal icadn gereklemi olmas
durumunda bir sre sonra baka birinin ayn icad yapacan tasavvur
edebiliriz. Bu nedenle, patentlere bir zaman limiti konulmas nerilebi
lir. En azndan icattan kimsenin haberi olmad sre iinde. Bu hare
ket tarz bamsz icatlara katkda bulunacaktr.
Bir piyasa sisteminin serbeste faaliyet gstermesinin Locke ko
uluna ters dmeyeceine inanyorum. (Bir koruyucu birimin nasl
egemen birim ve fiili tekel haline geldiini, baka birimlerle atma
durumlarnda nasl g kullandn hatrlayn. Ayn ey dier i dn
yas iin sylenemez.) Eer bu doruysa, szkonusu koul, koruyucu
birimlerin faaliyetlerinde ok nemli bir rol oyrimayacak ve gelecek

teki devlet eylemi iin nemli bir frsat getirmeyecektir. Gerekten de,
nceki meru olmayan devlet eyleminin etkileri olmasa bu insanlar ko
ulun ihlal edilmesinin baka bir mantksal olaslktan daha nemli ol
duunu dnmeyeceklerdir. ( Burada deneysel ve tarihsel bir iddiada

bulunuyorum; buna itiraz olan herkes gibi. ) Bylece, Locke koulu


nun ortaya koyduu yetkilendirme teorisindeki komplikasyonlar gs
termi olduumuzu zannediyorum.

iKiNCi KESiM
RAWLS'UN TEORS
John Rawls'un konuyla ilgili yakn gemite yapm olduu katky de
tayl bir ekilde ele alarak datmc adalet zerinde yapm olduumuz
tartmamza yeni bir boyut kazandracaz. A Theory ofJustice1 5 (Bir

15

Cambridge, Mass.: Harvard University press, 1971.

dattmc adalet 241

AJalet Teorisi), siyaset ve ahlak felsefesi alannda John Stuart Mill'in


yazlarndan beri benzeri grlmemi, gl, derin, ustaca hazrlanm,
geni kapsaml ve sistematik bir eserdir. Gzel bir btn haline getiril
mi bir aydnlatc fikirler kaynadr. Siyaset felsefecileri, ya Rawls'un

teorisi iinde almak zorundadrlar ya da neden byle yapmadklar


n aklamak zorundadrlar. u ana kadar gelitirmi olduumuz deer
lendirmeler ve ortaya koyduumuz farkllklar, Rawls'un alternatif bir
kavram ustaca takdim ediinden byk oranda faydalanmaktadr.

Rawls'un sistematik vizyonuyla boutuktan sonra hiilii ikna olmam


olanlar bu eseri dikkatlice alm olmaktan dolay ok ey renecek
lerdir. Rawls'un kitabn okurken kendi grnzn etkilenmemesi
mmkn deildir. Ve bir ahlaki teorinin ne yapmaya ve birletirmeye
teebbs edecei konusunda yeni ve ilham verici bir vizyona ulama

dan bu kitab bitirmek imkanszdr. Bu kitab okurken btn bir teori


nin ancak bu kadar gzel olabileceini anlyorsunuz. Ben burada
Rawls'la olan baz anlamazlklarm ortaya koymak istiyorum, nk
eminim ki okuyucularm onun teorisinin birok hasletini kendileri ke
fetmi olacaklardr.

TOPLUMSAL BRLG
ncelikle adalet ilkelerinin roln deerlendireceim. Farzedelim ki
bir toplum, birbirleriyle olan ilikilerinde birtakm davran kurallar
n balayc olarak gren ve ou zaman bu kurallara uygun olarak
hareket eden bireylerin oluturduu kendi kendine yeterli bir topluluk
tur. Yine farzedelim ki bu kurallar, katlanlarn iyilii iin tasarlanm
bir ibirlii sistemi ngrmektedir. O zaman, her ne kadar bir toplum
ortak avantaj iin bir ibirlii giriimi de olsa, karlar olduu kadar
atmalar da iinde barndrmaktadr. Toplumda bir kar zdelii
vardr, nk toplumsal ibirlii herkesin tek bana yaamas halinde
sahip olacandan daha iyi bir yaama kavumasn salar. Toplumda
kar atmas vardr, nk insanlar katlmlar sonucunda elde edi
len byk menfaatlerin dier insanlarla beraber paylalmas gerei
ne ilgisiz kalmazlar ve amalarna ulamak iin daha kk yerine da-

242 ikinci k11m Y<"dlncl blum

ha byk hisseyi almay tercih ederler. Bu avantaj lar datmn belir


leyen farkl sosyal dzenlemeler arasnda tercih yapmak ve uygun da
tmc hisselerle ilgili bir anlamay sigorta etmek iin bir ilkeler seti
ne ihtiya duyulmaktadr. Bu ilkeler sosyal adalet ilkeleridir: toplumun
temel kurumlarndaki haklar ve grevleri takdir etmenin bir yolunu
ortaya koyarlar ve toplumsal ibirliinin menfaat ve ykmllkleri
nin doru bir ekilde datmn tanmlarlar. 16

n sayda bireyin birlikte ibirlii yapmadklarn ve kendi aba


laryla tek balarna yaadklarn farzedelim. Her i ahs, S; demesi,
geliri, iadesi, vs. alyor. Her bireyin tek bana hareket ederek elde et
tiklerinin toplam yle olur:

birlii yaplrsa T olan daha byk bir toplam elde edebilir


ler. Rawls'a gre, datmc toplumsal adaletin -"problemi, ibirlii so
nucu elde edilen bu menfaatlerin nasl paylatrlaca ya da tahsis edi

leceidir. Bu problem iki ekilde dnlebilir: Toplam T nasl tahsis


edilecektir? Ya da toplumsal ibirlii sonucu artan miktar, yani T-S
toplumsal ibirliinin menfaatleri nasl tahsis edilecektir? Son form

lasyon, her i bireyinin Tnin S alt toplamndan S; hissesini aldn var

sayar. Problemin iki ifadesi farkllk gstermektedir. birliiyle ilgisi


olmayan S datm ile birletiinde (her birey S; alrken), ikinci versi
yonda adil gibi grnen T-S, adil gibi grnen bir T datmna (ilk
versiyona) neden olmaz. Buna alternatif olarak, adil gibi grnen T
datm, herhangi bir i bireyine S; hissesinden daha azn verebilir.
(T;'nin i bireyinin Tdeki hissesi anlamna geldii T; S; snrlamas,
problemin ilk snrlamasna yant verirken bu olasl hari tutacak
tr. ) Rawls, problemin bu iki formlasyonu arasndaki fark ortaya
16

Rawls, Theory ofJustice, s. 4.

datmc adalet 243

koymadan, sanki ilki ile ilgileniyormu gibi, T toplamnn nasl payla

trlacan yazmaktadr. lk konuya odaklanlmasn salamak iin

yle bir sav getirilebilir: Toplumsal ibirliinin anormal boyuttaki


menfaatlerinden dolay, ibirliiyle ilgisi olmayan S; hisseleri, ibirlii
sonucu ortaya kan T; hisselerine kyasla o kadar kktr ki, sosyal

adalet problemini tesis ederken gz ard edilebilirler. te yandan, u


nu da ifade etmeliyiz ki, birbirleriyle ibirliine giren insanlar, ibirli

inin getirdii menfaatlerin paylatrlmas meselesini kesinlikle bu e


kilde ele almazlar.
Neden toplumsal ibirlii datmc adalet problemini ortaya

karr? Hibir toplumsal ibirlii olmad zaman, her birey hissesini

kendi bireysel abalar ile elde ettiinde hibir adalet problemi olmaz
m? Bir adalet teorisine ihtiya kalmaz m? Bu durumun datmc ada

letle ilgili sorular ortaya karmadn farzedersek (ki Rawls byle


yapyor), o zaman toplumsal ibirlii ile ilgili hangi gereklerden dola
y adaletle ilgili bu sorular ortaya kyor? Toplumsal ibirlii ile ilgili
olarak ne adaletle ilgili konular gndeme getiriyor? Birbirleriyle at
an taleplerin sadece toplumsal ibirliinin olduu yerlerde ortaya k
t, bamsz olarak retimde bulunan ve kendi balarnn aresine

bakan bireylerin birbirlerine kar taleplerinin olmayaca sylenemez.


Eer on tane Robinson Crusoe olsayd, bunlarn her biri iki yl boyun
ca farkl bir adada tek bana alsayd ve daha sonra yirmi yl nce
sinden kalma telsizlerle iletiim kurarak birbirlerini ve farkl paylara
sahip olduklarn kefetselerdi, bir adadan dier adaya mallarn trans
fer edilebileceini farzedersek, birbirlerinden talepte bulunmazlar my
d ? 17 En az hisseye sahip olan Robinson Crusoe, ihtiyac olduu gerek

esiyle, bulunduu adann doal adan en fakir ada olduu gereke

siyle, kendi bann aresine bakma ans en dk olan kii olduu ge


rekesiyle talepte bulunmaz myd? Adaletin gereklemesi iin dier
lerinin ona biraz daha vermesi gerektiini sylemez miydi? Bu kadar
az ey elde etmesinin, belki de sefil bir durumda olmasnn ya da alk
17

Bkz. Milton Friedman, Capitalism and Freedom (Chicago: University of Chicago Press, 1962)
s.

165.

244 ikinci ksm Ydlncl blm

ekmesinin adil olmadn iddia etmez miydi ? unu syleyerek dvam


edebilirdi: Farkl bireysel, ibirliksel olmayan hisseler farkl doal or
tamlardan kaynaklanmaktadr; bu da hak edilmemi bir eydir; adale

tin grevi bu elde olmayan gerekleri ve eitsizlikleri dzeltmektir.


Toplumsal ibirliinin olmad bir durumda hi kimsenin bu tr ta
lepleri olmayaca doru olsa da, belki de mesele bu tr taleplerin hak
edilmemi talepler olacak olmasdr. Bu talepler neden hak edilmemi
talepler olacaktr? Toplumsal ibirliinin olmad bir durumda, her
bireyin yardm grmeden kendi abalaryla elde ettii eyleri hak etti
i ya da baka hi kimsenin bu edince kar bir adalet talebi olamaya
ca sylenebilir. Bu durumda kimin neye yetkili olduu billur gibi
aktr ve hibir adalet teorisine ihtiya yoktur. Bu grte toplumsal
ibirlii sular bulandrmakta ve kimin neye yetkili olduu konusunu
karmak ve belirsiz hale getirmektedir. Bu ibirlii olmamas durumu
na hibir adalet teorisinin uymadn sylemek yerine ( byle bir or
tamda herhangi biri bir bakasnn rettiklerini alarsa adaletsizlik ol

maz m?), ben diyorum ki, bu durum, doru olan adalet teorisinin, ya

ni yetkilendirme teorisinin gayet gzel bir ekile uygulanabilecei bir


durumdur.
Toplumsal ibirlii baz eyleri nasl deitiriyor da ibirliinin
olmad durumlarla badaan ayn yetkilendirme ilkeleri ibirliinin
olduu durumlarla badamyor ve uygunsuz kayor? birliinde bu
lunan farkl bireylerin katklarnn birbirlerinden ayrlamayaca sy
lenebilir; her ey herkesin ortak rndr. Bu ortak rn zerinde ve
ya herhangi bir paras zerinde mantken herkesin eit oranda hakk
olacaktr. Kimsenin dierlerinden daha fazla hak talebi olamaz. Fakat
yine de ( bu gre gre) ortak toplumsal ibirliinin bu toplam rn
nn nasl paylatrlacana bir ekilde karar verilmesi gerekir. te, da
tmc adaletin problemi budur.
Bireysel yetkiler, ibirliiyle retilen rnn paralar ile bada
r m? ncelikle, bu toplumsal ibirliinin i blmne, uzmanla,

karlatrmal avantaja ve takasa dayandn varsayalm; her ahs el


de ettii girdiyi rne dntrmek iin tek bana alr ve rettii

datmc adalet 245

iiriin nihai mteriye ulaana kadar bu rn tekrar baka bir rne

dntren veya nakliyatn yapan dierleriyle szleme yapar. nsan


lar bir eyi yaparken ibirliinde bulunurlar fakat ayr ayr olarak a
lrlar; her birey minyatr bir firmadr. 18 Her bireyin rettikleri kolay
ca belirlenebilir ve takaslar fiyatlarn rekabeti bir ortamda belirlendi
i ak piyasalarda yaplr. Byle bir toplumsal ibirlii sisteminde bir
adalet teorisinin ne vazifesi olabilir? nsanlarn sonuta neleri elde ede
ceinin, takaslarn yapld takas oranlar veya fiyatlarna bal olaca
sylenebilir. Bu nedenle, bir adalet teorisinin vazifesi, "adil fiyatlar"
iin gerekli kriterleri belirlemektir. Buras adil fiyat teorilerinin viraj l
yollarn takip etmek iin uygun bir yer deildir. Bu meselelerin neden
burada ortaya kmas gerektiini de anlamak zordur. nsanlar, kar
lkl olarak kabul edilebilir bir oranda, herhangi biriyle ticaret yapma

zgrlklerine hibir kstlama gelmeden takaslar yapmay ve yetkile


rini transfer etmeyi tercih etmektedir. 19 nsanlarn gnll takaslar ile
kenetlenmi byle bir srasal toplumsal ibirlii, bir takm eylerin na
sl paylalaca konusunda baz zel problemleri neden ortaya kar
sn ki ? Neden uygun olan edinler dizisi, bu karlkl uzlama ile ya
plan takaslar sonucunda insanlar vermeye veya elinde tutmaya yetki
li olduklar eyleri vermeyi tercih etmeleri neticesinde ortaya kan
edinler dizisi deildir?
imdi, insanlarn bamsz olarak almas ve gnll takaslar
yoluyla sadece srayla ibirlii yapmas ile ilgili varsaymmz bir yana
brakalm ve bunun yerine birlikte ortak olarak alp bir ey reten
insanlar ele alalm. nsanlarn kendilerine ait katklarn birbirlerinden
18

Ekonominin neden (birden fazla kiiden oluan) firmalar ihtiva enii ve neden her bir bireyin di
erleriyle szleme veya yeniden szleme yapmadyla ilgili olarak bkz. Ronald H. Coase, "The
Nature of the Firm," Readings in Price Theory, ed. George Stiglerand ve Kenneth Boulding (Ho
mewood, ili.: Irwin, 1952); Armen A. Alvchian ve Harold Demsetz, "Producrion, bformaion

19

Costs and Economic Organization," American Economic Review, 1972, 777-795.


Fakat biz burada ve baka bir yerde, iktisatlarn "kusursuz rekabet" dedikleri suni modelde
ortaya konan koullarn yerine getirilmesini tasavvur etmiyoruz. Uygun bir analiz modu iin
bkz. lsrael M. Kirzner, Market Theory and the Price System (Princeton, N.J.: Van Nostrand,
1963): ayrca bkz. Israel M. Kirzner, Competition and Entrepreneurship (Chicago: Chicago
Universiry Press, 1973).

246 ikinci ksm yedinci blm

ayrmak imkansz mdr? Buradaki mesele marjinal retim teorisinin


haka veya adil hisseler iin uygun olup olmad deil, herhangi bir

tutarl ayrt edilebilir marjinal rn nosyonunun olup olmaddr.

Rawls'un teorisinin byle, mantken ie yarayabilecek nosyonun olma


dna dair gl bir sava dayanyor olmas mmkn grlmemekte

dir. Her neyse; bir kere daha elimizde ok sayda ikili takaslarn oldu
u bir durum var: Kaynaklarnn kullanm konusunda giriimcilerle
farkl anlamalara varan ve sonra da giriimciye bir paket sunan ii
gruplar, vs. nsanlar sahip olduklarn veya emeklerini serbest piyasa
larda genel olarak belirlenen takas oranlarnda (fiyatlar) transfer eder

ler. Eer marjinal retim teorisi mantksal adan yeterli ise, insanlar bu

transferler srasnda kabaca marjinal rnlerini elde ediyor olacaktr. *


Fakat marjinal rn nosyonu, faktrleri kiralayan veya satn

alanlarn ortak retim durumlarnda faktrlerin marjinal rnlerini


fark edemeyecei kadar etkisizse, o zaman sonutaki faktrlere gre
datm marjinal rne gre kalba sokulmaz. Marjinal retim teorisi
ni kalba sokulmu bir adalet teorisi olarak uygulanabildii bir yerde
gzleyen bir kii, bu tr ortak retim ve belirsiz marjinal rn durum
larnn, uygun takas oranlarn belirlemek zere bir adalet teorisinin
devreye girmesi iin bir frsat yarattn dnebilir. Fakat bir yetki
lendirme teorisyeni, taraflarn gnll takaslarnn ortaya kard

her trl datm kabul edilebilir bulacaktr. .. .. Marjinal retim teori( )

unu belinmeliyiz ki, bunu almak, kiinin onaya kard veya rettii eyin dengini almasy
la ayn ey deildir. F, . . . , Fn toplam rnne gre bir F biriminin marjinal rn dilek ki
pinde bir nosyondur; en verimli bir ekilde kullanlan F, . . . , Fn toplam rn ile F'in olma
d F, . . . , Fn'in en verimli bir ekilde kullanmnn toplam rn arasndaki farktr. Ve F 'in
dier faktrlere kyasla marjinal rn, yani herkesin bir fazla F rn iin deyecei rakam,
F'in F, . . . , Fn ile beraber deil, dierlerinin onun yokluunda en verimli ekilde dzenlen
dii durumda kyaslandnda, kendi bana yaratt farkllktr. Dolaysyla marjinal retken
lik teorisi gerekte retilen rnle ilgili bir teori olmak yerine, o faktrn (karlatrmal ta
nmlandnda) yaratt farkll gsterir. Eer, byle bir gr adalet ile ilikiliyse en iyi yet
kilenme teorisine uyar.

( .. ) Marx'n sermaye sahipleri ve iiler arasndaki mbadele ilikileri ile ilgili analizinin, gnll
mbadele sonucu onaya kan edinler dizisinin meru olduunu savunan grn daha ucu
za verdiine inananlar ve bu mbadeleleri "gnll" terimiyle ifade etmenin baz eyleri ar
ptma olduuna inananlar Sekizinci Blm'de konuyla ilgili baz deerlendirmeler bulacaktr.

datmc adalet 247

sinin ie yarayp yaramadyla ilgili sorular karmak sorulardr. 20 Bu


rada sadece kaynak sahiplerini marjinal rnde birletiren gl kii

sel drtden ve bu sonucun ortaya kmasna neden olan gl piyasa


basklarndan sz edelim. retim faktrlerinin iverenlerinin hepsi de

ne yaptklarn bilmeyen, sahip olduklar ve deer verdikleri eyleri ir


rasyonel keyfi bir ekilde bakalarna transfer eden ahmaklar deildir

ler. Gerekten de Rawls'un eitsizlikle ilgili ald pozisyon, ortak re

time yaplan farkl katklarn bir ekilde birbirlerinden izole edilebil

mesini gerektirmektedir. nk Rawls, eitsizliklerin, toplumdaki en


kt durumdakilerin konumunu ykseltmeye yaryorsa mazur grle
bilecei, eitsizlikler olmazsa kt durumdakilerin konumunun daha

da ktleecei savn zellikle vurguluyor. Szkonusu eitsizlikler ks


men de olsa bir takm kiilere farkl faaliyetlerde bulunmalar ya da
herkesin eit dzeyde iyi bir ekilde yapamad rolleri stlenmeleri
iin tevikler verilmesi ihtiyacndan kaynaklanmaktadr. (Rawls, eit

sizliklere herkesin eit dzeyde iyi yapabildikleri pozisyonlar doldur


mak iin ihtiya duyulduunu ya da en az beceriyi gerektiren en yavan
pozisyonlarn en yksek geliri getirmesi gerektiini dnmyor.) Fa
kat tevikler kime verilecektir? Hangi faaliyetlerin hangi uygulaycla
rna? Birilerine retimle ilgili faaliyetlerini icra etmeleri iin tevik ver

mek gerektiinde bireysel katklarn birbirlerinden ayrt edilmedii or


tak bir sosyal rnden hi bahsedilmemektedir. Eer rn zleme
yecek derecede ortak bir rn ise, ekstra teviklerin gerekten gitmesi
gereken kiilere gidip gitmedii ve imdi motive olmu bu kiilerin
yaptklar ilave retimin tevik iin yaplan masraflardan daha byk

olup olmad anlalamaz. Bu nedenle de, verilen teviklerin verimli

olup olmadn, net bir kazan veya net bir kayp getirip getirmedii
ni bilemeyiz. Fakat Rawls'un mazur grlebilir eitsizliklerle ilgili tar
tmas bunlarn bilinebilecei varsaymna dayanmaktadr. Ve byle20

Bkz. Marc Blaug, Economic

Theory in Retrospect (Homewood, Ill.: lrwin,

1968), 3. Blm ve

orada verilen referanslar. Sermayenin marjinal prodktivitesi ile ilgili daha gncel bir aratrma
iin bkz. G.C.Harcourt, "Some Cambridge Controversies in the Theory of Capital,"

Economic Literature, 7, no.2 (Haziran

1969), 369-405.

]ournal of

248 ikinci ksm - yedinci bltlm

likle, ortak retimin blnemez ve ayrt edilemez tabiat ile ilgili d


ndmz savn zldn, toplumsal ibirliinin datmc ada
letle ilgili yeni problemler kard yolundaki grlerin nedenlerinin
mulak ve hatta neredeyse anlalmaz olduunu grrz.

BRLGNN ARTLARI VE FARKLILIK LKES


Toplumsal ibirliinin datmc hisselerle olan balants konusuna
tekrar girdiimizde, bu sefer Rawls'un asl tartmasn ele almak du
rumunda kalyoruz. Rawls, rasyonel, birbirlerine kar nyargsz bi
reylerin belli bir durumda bir araya geldiini ve bir araya gelen bu bi
reylerin bu durum iin uygun olmayan dier zelliklerinden soyutlan
m olduklarn tasavvur ediyor. Rawls'un "orijinal pozisyon" olarak
adlandrd bu soyut tercih durumunda bireyler, daha sonraki tm
eletirileri ve kurumsal reformlar dzenleyecek bir adalet kavramnn
ilk ilkelerini seiyorlar. Bu seimi yaparken hi kimse toplumdaki ye
rini, snfsal konumunu veya sosyal statsn ya da tabii meziyetleri
ni ve kabiliyetlerini, gcn, zekasn bilmemektedir.
Adalet ilkeleri bir cehalet rtsnn arkasnda seilir. Bu, ilke
ler seilirken hi kimsenin doal ans veya sosyal artlarn tesadf
nn bir sonucu olarak avantajl veya dezavantajl duruma dme
mesini salar. Hepsi ayn ekilde konumlandrlm olduundan ve
hi kimse kendi durumunun lehine olan ilkeleri tasarlayamayaca

ndan, adalet ilkeleri, adil bir anlama ve pazarln sonucudut 2 1

lk durumdaki insanlar neyi kabul ederler?


Balang durumundaki insanlar iki ilkeyi tercih ederler: Bun
lardan birincisi temel hak ve grevlerin verilmesinde eitlii gerek
tirir; ikincisi ise sosyal ve ekonomik eitsizliklerin, rnein zengin
lik ve yetki eitsizliklerinin, ancak herkese ve zellikle toplumdaki
en az avantajl kimselere menfaat getirmesi halinde adil olduunu
savunur. Bu ilkeler, bazlarnn karlat glklerin toplam men-

2 1 Rawls, Theory ofJustice, s. 1 2.

datmc adalet 249

faatin daha byk olmas nedeniyle telafi olduu gerekesine daya


narak kurumlarn mazur grlmesini kural d sayar. Bazlarnn
dierlerini zenginlemesi iin daha az elde etmek durumunda kal
mas mnasip olabilir fakat adil deildir. Fakat, o kadar talihli ol
mayan kiilerin durumlarnn iyilemesine katkda bulunduu tak
dirde birka kiinin daha byk menfaatler elde etmesinde herhan
gi bir adaletsizlik yoktur. Ortaya kan sezgisel fikir udur: Herke
sin iyilii, o olmad takdirde hi kimsenin tatmin edici bir yaa
ma sahip olamayaca bir ibirlii sitemine bal olduu iin, avan
tajlarn datmnn konumlar daha kt olanlar da dahil olmak
zere herkesin ibirliine istekli olarak girmesine yol aacak ekil
de olmas gerekir. Fakat bunun olabilmesi iin mantkl artlar ne
rilmesi gerekir. Sz edilen iki ilke, ie yarar bir dzenin herkesin
refah iin gerekli bir art olduu durumlarda, daha ok gelir elde
edenlerin ve sosyal konum olarak daha talihli olanlarn, dierleri
nin istekli olarak ibirliine girmesini bekleyebileceklerini temel
alan adil bir anlama izlenimini brakmaktadr. 22

Rawls'un farkllk ilkesi olarak ifade ettii ikinci ilkeye gre ku


rumsal yap yle bir tasarlanmal ki, bu yap iindeki en kt durum
daki grup en az baka bir alternatif kurumsal yap iindeki en kt du
rumdaki grup kadar iyi durumda olsun. Rawls'a gre, ilk durumdaki
insanlar adalet ilkeleri ile ilgili nemli bir tercihte bulunurken mini
maks politikas gderlerse, o zaman farkllk ilkesini seeceklerdir. Bu
rada ilgilendiimiz konu Rawls'un tarif ettii konumdaki insanlarn,
Rawls'un ortaya koyduu belli ilkeleri minimaks edip etmeyecekleri
ya da tercih edip etmeyecekleri deildir. Fakat yine de, ilk durumdaki
bireylerin neden bireylerden ziyade gruplara odaklanan bir ilkeyi ter
cih edeceklerini sorgulamamz gerekir. Minimaks ilkesinin uygulanma
s, ilk durumdaki her bireyi, en kt durumdaki bireyin konumunun
maksimize edilmesine yneltmeyecek midir? in dorusu, bu ilke, sos
yal kurumlarn deerlendirilmesi ile ilgili meseleleri en mutsuz ve dep
resif durumdaki insanlarn nasl idame ettikleri meselesine indirgeye
cektir. Fakat gruplara (ya da temsilci bireylere) odaklanarak bundan
22 Rawls, Theory ofJustice, s. 14-15.

250 ikinci ksm - yedinci blm

kanlmas maksatl grnmektedir ve bireysel konumdakiler iin ye


terince motive olmamtr.23 Ayrca, hangi gruplarn uygun bir ekilde
ele alnd ak mdr? Depresiflerin veya alkolikle;in eya fellilerin

grubu niye hari tutulmaktadr?

Eer farkllk ilkesinin gerekleri bir J kurumsal ats tarafndan


yerine getirilmezse, o zaman J altnda yer alan G grubunun durumu,
ilkenin gereklerini yerine getiren baka bir l kurumsal atsnn altn
da bulunmasndan daha ktdr. Eer baka bir F grubunun durumu

J altnda, farkllk ilkesinin benimsedii l altindakinden daha iyi ise,


bu, J altnda " dierlerinin zenginlemesi iin bazlarnn az kazand

n " sylemek iin yeterli midir? (Burada insann aklna F'nin zengin

lemesi iin G'nin az kazand gelecektir. Ayn ifade l iin de sylene


bilir mi ? F, G'nin zenginlemesi iin l'nn altnda daha az m kazanr?)

Farzedelim ki bir toplumda aadaki durum ortaya kt.


1. G grubu A miktarna sahiptir ve F grubu B miktarna sahiptir. B
miktar A miktarndan byktr. Ayrca, G'nin daha ok miktarda
A'ya ve Fnin daha az miktarda B'ye ship olabilecei farkl bir d
zenleme yaplabilir. (Farkl dzenleme, baz edinlerin Fden G'ye
transferini salayan bir mekanizmay ihtiva edebilir.)

Bu, unu sylemek iin yeterli midir?


2. G kt durumdadr, nk F iyi durumdadr; G, Fnin iyi durum
da olmas iin kt durumdadr; Fnin iyi durumda olmas G'nin
kt durumda olmasna neden olmaktadr; G, Fnin iyi durumda
olmas nedeniyle kt durumdadr; F bu kadar iyi durumda oldu
u iin G kt durumdadr.

Eer byleyse, 2. fadenin doruluu G'nin F'den daha kt


durumda olmasna m baldr? Bu arada, baka bir olas K kurumsal

ats olabilir; bu kurumsal at kt durumdaki G 'nin sahip oldukla


rn F'ye transfer edip G'nin durumunu daha kt hale getirebilir. K
23

Rawls, Theory ofJustice,

16. Kesim, zellikle s.98.

dattmc adalet 2 51

olasl, ") altnda F' G'nin bu kadar iyi durumda olmas nedeniyle
(hala) daha iyi durumda deildir" ifadesini doru klar m?
Normal olarak bir dilek kipinin ( l 'de olduu gibi) bildirme ki
pi ile ilgili neden bildiren bir cmlenin (2'de olduu gibi) doruluu
iin tek bana yeterli olacam savunmuyoruz. Eer benim klem ol
may kabul edersen, balangtaki rahatszlklarmdan kurtulacak ve
birok ynden daha iyi bir hayata kavuacam. Benim mevcut duru
mumun nedeni senin benim klem olmaman mdr? Senin kendini da
ha fakir bir insana kle yapman onun durumunu iyiletirip senin du
rumunu ktletirecekse, fakir insann durumunun senin u anda iyi

durumda olmandan dolay kt olduunu, senin zenginlemen iin da


ha az kazandn m syleyeceiz?
3. Eer P, A eylemini yapsayd, Q, S durumunda olmazd.

ifadesinden u sonucu karrz:


4. P'nin A'y yapmamas Q'nun S durumunda olmasnn nedenidir;
P'nin A'y yapmamas Q'nun S'de olmasnn sebebidir.

Fakat bu sonuca varabilmemiz iin una da inanmamz gerekir:


5. P'nin A eylemini yapmas gerekir veya A eylemini yapmak P'nin gre
vidir; veya P'nin A eylemini yapma mecburiyeti vardr, vs.24

Grld gibi 3'ten 4'n anlamnn karlmas iin 5'in oldu


unu kabul etmek gerekir. 3'ten 4'e geiin 5'in elde edilmesi iin bir
adm olduu sav ortaya atlamaz. Belli bir durumda, bakalarnn zen

ginleebilmesi iin bazlarnn daha az kazanmas ile ilgili ifade, ou


zaman desteklemek maksadyla ortaya konan bir durum veya kurum24 Burada 5. ifadenin ieriini basidetiriyoruz, fakat amacmz mevcut tartmamza zarar vermek
deil. Ayrca doal olarak, 5'in dndaki inanlar, 3'le birletiinde, 4'ten kartlan anlam hak
l karacaktr; rnein, "Eer 3 ise, o zaman 4" maddi kouluna olan inan. Buradaki tart
mamz iin uygun olan 5 gibi bir eydir.

252 ikinci ksm yedinci blm

sal atnn deerlendirilmesine dayanmaktadr. Bu deerlendirme sade


ce dilek kipinden (rnein 1 veya 3) ortaya kmadna gre, bunun
iin bamsz bir argmann oluturulmas gerekir. *
Grld gibi, Rawls unu savunuyor:
herkesin iyilii, o olmad takdirde hi kimsenin tatmin edici
bir yaama sahip olamayaca bir ibirlii sistemine bal olduu
iin, avantajlarn datmnn, konumlar daha kt olanlar da da
hil olmak zere herkesin ibirliine istekli olara.k girmesine yol aa
cak ekilde olmas gerekir. Fakat bunur olabilmesi iin mantkl
artlar nerilmesi gerekir. Sz edilen iki ilke, ie yarar bir dzenin
herkesin refah iin gerekli bir art olduu durumlarda, daha ok
gelir elde edenlerin ve sosyal konum olarak daha talihli olanlarn,
dierlerinin istekli olarak ibirliine girmesini bekleyebileceklerini
temel alan adil bir anlama izlenimi brakmaktadr. 2 5

Hi phe yok ki, farkllk ilkesi, daha kt durumda olanlarn

ibirliine istekli olacana dayanan artlar getirmektedir. (Kendileri


iin daha iyi hangi artlar nerebilirler ? ) Daha kt durumda olanla
rn bakalarnn istekli olarak ibirliine girmes.i ni bekleyebileceklerini
temel alan bu anlama adil midir? Sosyal ibirliinden elde edilen ka
zanlara bakldnda durum simetriktir. Daha iyi durumda olanlar

daha kt durumda olanlarla ibirliine girerek kazanrlar ve daha k

t durumda olanlar daha iyi durumda olanlarla ibirliine girerek ka


zanrlar. Fakat tarafszlk ilkesi daha iyi ve daha kt durumda olan
lar arasnda tarafsz deildir. O zaman asimetri mi vardr?

Belki de bu simetri, her bir kiinin bu ibirliinden ne kadar ka

zandn sorduumuz zaman bozulur. Bu soru iki ekilde anlalabilir.

birliinin olmad bir dzende sahip olduklaryla karlatrldnda


insanlar toplumsal ibirliinden ne kadar menfaat elde ederler? Yani,
( ) Her ne kadar Rawls 2 ile 1 'in ve 4'le 3'n farklarn ak bir ekilde ortaya koymasa da, onun
meru olmayan bir admla bir sonraki dilek kipinden nceki bildirme kipine kaydn iddia et
miyorum. Byle de olsa, yaplan hataya dikkat ekmeye deer. nk, byle bir hataya dmek
ok kolaydr ve bizim kar ktmz pozisyonlar destekleyebilir.

25 Rawls, Theory of ]ustice, s. 15

datmc adalet 253

her i bireyi iin T;-S; ne kadardr? Ya da alternatif olarak, hi ibirlii


olmamas durumuyla deil de, daha snrl bir ibirliinin olmas duru
muyla kyaslandnda her birey genel sosyal ibirliinden ne kadar ka

zan elde eder? kinci soru genel toplumsal ibirliiyle ilgili olarak da
ha uygun olan sorudur. nk, genel toplumsal ibirliinin menfaatle

rinin nasl ele alnacan belirleyen ilkeler zerinde genel bir anlama
ya varlmamas durumunda, eer aralarnda uzlaabilen baz kiileri
(herkesi deil) kapsayan baka bir menfaat salayc ibirlii dzenle
mesi var ise, herkes ibirliinin olmad bir konumda kalmayacaktr.
Bu kiiler daha dar kapsaml olan bu ibirlii dzenlemesine katlacak
tr. Daha iyi ve daha kt konumda olanlarn ibirliinin getirdii men
faatlere odaklanabilmemiz iin, apraz ibirliinin olmad, iyi ko
numda olanlarn sadece birbirleriyle ibirliine girdii, kt konumda

olanlarn da sadece birbirleriyle ibirliine girdii daha az kapsaml b

lnm toplumsal ibirlii dzenlemelerini gzmzde canlandrmamz

gerekir. Her iki grubun yeleri de kendi gruplar iinde yaptklar ibir
liinden kazan elde ederler ve hibir toplumsal ibirlii olmamas du

rumundan daha byk hisselere sahip olurlar. Herhangi bir birey, daha

iyi ve daha kt konumdakilerin arasndaki daha geni kapsaml ibir


liinden, artan kazancnn oran nispetinde menfaat grr. Dier bir de

yile, genel ibirlii sisteminden snrl grup ii ibirliinden elde ettii


hisseden daha byk miktarda bir hisseyi elde ettiinde. Eer genel i
birliinden elde edilen kazan art (snrl grup ii ibirliiyle kyaslan

dnda) bir grupta dier gruptakilerden fazla ise, genel ibirlii daha iyi

veya daha kt konumda olanlar iin daha ok menfaat getirecektir.


Gruplarn kazan artlar ve bu kazanlarn gittii taraf arasn

da bir eitsizlik olup olmad konusunda speklasyon yaplabilir. Eer


daha iyi konumdaki grubun iinde, yeni icatlar yapabilen, retim ve
ya imalat yntemleri hakknda yeni fikirler ortaya koyabilen, ekono
mik faaliyetlerde yetenekli olan ve bu zellikleriyle dierleri iin byk

ekonomik avantajlar getiren bir takm eyler baarabilen kiiler var

ise, daha kt konumda olanlarn genel ibirliinden elde ettii men

faatin daha iyi konumda olanlarn elde ettii menfaatten daha fazla

254 ikinci ksm yedinci blm

olaca sonucuna varmaktan kanmak zor olacaktr. * Bu sonutan ne


kar? Daha iyi konumda olann, genel toplumsal ibirliinin yetkilen
me sistemi iinde elde ettiklerinden daha da fazlasn elde etmeleri ge
rektiini ima etmiyorum . * * Bu sonutan sonra ortaya kacak ey,

hakkaniyet adna, gnll toplumsal ibirliine snrlamalar getirilece

i ve bylece bu genel ibirliinin getirdii menfaatlerin zaten ounu


alanlarn daha da ok kazanacana dair derin bir phedir!

Rawls, kt konumdaki insanlarn yle bir ey syleyebilece


ini tasavvur etmemizi salyor: " Bakn, iyi konumdakiler; bizimle i
birlii yaparak kazanyorsunuz. Eer bizim ibirliimizi istiyorsanz,

bizim mantkl artlarmz kabul edeceksiniz. artlarmz yle: Ancak


olabildiince ok kazanrsak sizinle ibirliine gireriz. Yani, aramzda
ki ibirliinin artlarnn bize maksimal hisseyi vermesi gerekir. Eer
bize daha fazla verilmeye allrsa, sonuta daha az kazanacaz. "
nerilen bu artlarn n e kadar cmert olduu, iyi konumdakilerin
yapt simetrik kar neriye baklnca anlalabilir: " Bakn, kt ko
numdakiler; bizimle ibirlii yaparak kazanyo:sunuz. Eer bizim i( ) Bunlarn doutan

daha iyi donanm

olmalar gerekmez. Rawls 'un bu deyimi kulland ba

lamda, "daha iyi donanm"n brn anlam udur: Daha ok ekonomik deer yaratr [acconp

lishes],

bunu yapma gc vardr, yksek bir yan rn

[narginal product/

ortaya koyar, vb.

(Bunda nceden kestirilemeyen etkenlerin oynad rol, iki grubun batan ayrtn tasarlama
y karmaklatrmaktadr.) Metin, yalnzca onun kuramn desteklerken ileri srd dnce
leri eletirmek iin, kiileri "daha iyi" ve "daha kt" donanm diye snflamakta Rawls'u iz
lemektedir. Yetkilendirme [entitlement/ kuram, snflandrmann nemli, hatta mmkn oldu
u yolunda herhangi bir varsayma ya da herhangi bir sekinci sayltya [presupposition] dayan
mamaktadr.
Yetkilendirme kuramcs, kalplanm "herkese doal donanmna gre" ilkesini kabul etme
diinden, edinilmi bir donanmn piyasaya getirdii eyin, bakalarnn donanmlarna ve onla
r nasl kullanmay setiklerine, alclarn piyasaya yansm arzularna, onun sunduuna ne gibi
bir almak sunum olduuna ve bakalarnn onun sunduu eyin yerine neler koyabileceklerine
ve bakalarnn binbir trl seim ve eylemlerini kapsayan dier koullara dayandn teslim et
meye kolaylkla raz olacaktr. Benzer bir biimde, daha nce grmtk ki, Rawls'un emein

(Theory of
Justice, s. 308), her ne kadar yan rne gre kalplanm blm ilkesi savunucularnn kullan
yan rnn dayand toplumsal etkenler hakknda ileri srd benzer dnceler
dklar gerekeyi yksa da, bir mstehak olma kuramcsn rktmeyecektir.
( . . ) Kendilerini ve birbirlerini iyice tandklarn varsayarsak, bir grup halinde birleip bakalaryla
toplu pazarla girierek daha byk bir pay kopartmaya alabilecek lerdir. Szkonusu kiilerin
kalabalkl ve daha iyi donanm bireylerden bazlarnn sradan kmak ve daha kt donan-

datmc adalet 25 5

birliimizi istiyorsanz, bizim mantkl artlarmz kabul edeceksiniz.


artlarmz yle: Ancak olabildiince ok kazanrsak sizinle ibirlii
ne gireriz. Yani, aramzdaki ibirliinin artlarnn bize maksimal his
seyi vermesi gerekir. Eer bize daha fazla verilmeye allrsa, sonuta
daha az kazanacaz." Eer bu artlar insafsz artlar gibi grnyor
sa, ki zaten yle, neden kt konumdakilerin nerdikleri artlar ayn
grnmyor? yi konumdakiler birisi nerme cretini gsterse bile, bu

artlar neden dikkate almaya deer bulsunlar?


Rawls, kt konumdakilerin daha az aldklar iin ikayet etme
leri gerektiini aklamaya ok fazla nem veriyor. Yapt aklama y

le: Eitsizlik avantajna olduuna gre, kt konumdaki kiinin ikayet


etmemesi gerekir; eit olmayan sistemde eit olan sistemdekinden daha
fazla kazanmaktadr. (Oysa baka birinin kendisinin altnda olduu eit
olmayan dier bir sistemde daha fazla kazanabilir.) Fakat Rawls, daha
iyi konumdakilerin artlar kabul edip etmeyecei veya kabul etmesinin
gerekip gerekmedii meselesini aadaki metinde tartmaktadr. Bura
da A ve B iki gruptan iki temsilci olup, A daha iyi konumda olandr:
Zor olan ey A'nn ikayet iin hibir gerekesinin olmadn
gstermektir. Belki de kazanabileceinden daha azn kazanmaya
zorlanyor. nk onun daha ok kazanmas, B'nin zarar etmesine
neden olacakttr. Bu durumda, iyi konumdaki kiiye ne sylenebilir?
ncelikle, her ikisinin de iyilii iin bir toplumsal ibirlii sistemi
gerekir. Bu olmazsa hi kimse iyi bir hayat sremez. kinci olarak,
herkesin gnll olarak ibirliine girmesini isteyebiliriz. Fakat bumlarla ayr anlamalar yapmak iin bulacaklar tevik olanaklar gznnde tutulduunda, da
ha iyi donannlarn kuraca byle bir onaklk, ayrlanlara kar yaptrmlar uygulayamazsa,
zlecektir. Ortalkta kalmay seen daha iyi donanmlar, boykotu bir "yaptrm" olarak kul
lanabilir ve ayrlan biriyle ibirliine girmeyi reddedebilirler. Ortakl kertmek iin, daha az iyi
donanmllar, daha iyi donanml birine artk dier daha iyi donanmllarla ibirlii yapmamasn
dan urayaca kayb telafi etmeye yetecek kadar byk bir tevik olana sunmalar (ve buna
glerinin yetmesi) gerekecektir. Belki bir kimsenin ancak bycek bir ayrlanlar grubunun bir
paras olarak ortalktan ayrlmas karl olur - bu durumda, balangtaki ortakln yeleri, ay
rlanlar grubunu kk tutmak iin bireylere ondan ayrlmalar iin zel neriler yapmay dene
yebilirler, vb. Sorun karmaktr ve (bizim Rawls'un snflandrma terminolojisini kullanmamza
ramen) insanlarn donanmlar arasnda, hangi gruplarn oluacan belirlemek iin yararlan
labilecek kesin bir ayrm izgisi olmamasndan tr bsbtn karmaklamaktadr.

256 ikinci k"m vdlncl blm

nun iin sistemin artlarnn makul olmas gerekir. O halde, farkl


lk ilkesi, daha iyi konumda olanlarn ya da sosyal artlar itibariy
le daha talihli olanlarn, herhangi bir ie yarar dzeremenin her
kesin iyilii iin gerekli bir art olduu durumlarda dier insanla
rn kendileriyle ibirlii yapmasn bekleyebilecekleri haka bir sis

tem getiriyor gibi grnmektedir. 26

Rawls'un daha ok ayrcalkl nitelikleri olan kiilere sylendi

ini varsayd ey, bu kiilerin ikayet iin gerekeleri olmadn gs


termez, ve ayn zamanda, yaptklar ikayetlerin nemini azaltmaz.
! terkesin iyiliinin toplumsal ibirliine dayand ve bu ibirlii ol

mazsa kimsenin tatmin edici bir yaam sremeyecei, daha kt ko


numdaki insanlara da baka bir ilkeyi neren biri tarafndan sylene
bilir. Bu ilke iyi konumdakilerin durumunun maksimize edilmesini de

ihtiva edebilir. Ayn ey, sistemin artlar mantkl olursa herkesin g


nll ibirliini isteyebilmesi ile ilgili olarak da sylenebilir. Hangi

artlar mantkl olacaktr? Rawls'un u ana kadar sylendiini varsay


d ey sadece kendi problemini tesis ediyor; nerdii farkllk ilkesi
nin iyi konumdakilerin yaptn varsaydmz kar neri veya bir
baka neri ile olan farkn ortaya koymuyor. Bu nedenle Rawls, "o
halde farkllk ilkesi, daha iyi konumda olanlarn ya da sosyal artlar
itibariyle daha talihli olanlarn, herhangi bir ie yarar dzenlemenin
herkesin iyilii iin gerekli bir art olduu durumlarda, dier insanla
rn kendileriyle ibirlii yapmasn bekleyebilecekleri haka bir sistem
getiriyor," derken "o halde" ifadesini bulank bir ekilde kullanmak
tadr. Bundan nce gelen cmleler kendi nerisiyle baka bir neri ara
snda tarafsz kaldndan dolay, farkllk ilkesinin ibirlii iin haka
bir sistem getirdii sonucu, metindeki nceki ifadelerin neticesinde or

taya kmyor. Rawls sadece mantkl grndn tekrarlyor; man


tkl grnmediini dnenleri ikna edici bir cevap getiremiyor. *
26 Rawls, Theory of ]ustice, s.103.

() Sanrm Rawls'un buradaki aklamalarnda iyi ve kt konumdaki kiilerin kendilerinin byle ol


duklarn bildikleri farzediliyor. Alternatif olarak, bu deerlendirmelerin ilk durumdaki birisi tara
fndan da dnlecei tasavvur edilebilir. (Eer benim iyi konumda olduum ortaya karsa, o za-

datmc adalet 2 5 7

Rawls, B'nin alabileceinden daha ok almas iin, daha iyi ko


nnJa olan A'nn daha az almaktan ikayeti olmak iin hibir gerek
esi olmayacan gstermedi . Bunu da gsteremez, nk A'nn ika
yet etmek iin gerekeleri var. yle deil mi?
an . . . ; eer benim kt konumda olduum ortaya karsa, o zaman . . . ) Fakat b u yorum ie
yaramayacaktr. Rawls niye unu demek iin kendisini sksn ki: ki ilke, daha iyi konumda olan
larn veya sosyal artlar itibariyle daha talihli olanlarn, dier insanlarn kendileriyle ibirlii yap
masn bekleyebilmeleri iin temel tekil eden haka bir anlama gibi grnmektedir. O halde, bek
leme iini kim, ne zaman yapyor? Bu ilk durumdaki bir kiinin dnd dilek kiplerine nasl
dntrlebilir? Ayn ekilde, Rawls'un u ifadesiyle ilgili bir takm sorular ortaya kmaktadr:
"Zor olan ey A'nn ikayet etmek iin hi bir gerekesi olmad gstermektir. Belki de kazanabi
leceinden daha azn kazanmas gerekmektedir, nk daha fazla kazanmas B'nin zarar etmesi
ne neden olacaktr. O halde, daha gzde olan kii iin ne sylenebilir? . . . Farkllk ilkesi, daha iyi
konumda olanlarn dierlerini kendileriyle ibirlii yapmasn bekleyebilecekleri haka bir hareket
noktas oluturuyor gibi gzkmektedir."

(Bir Adalet Teorisi, s.

103) Bizim unu mu anlamamz

gerekiyor: ilk durumdaki bir kii, daha iyi konumdaki kii olma olasln dnrken, kendi ken
dine ne syleyeceini mi merak ediyor? Ve, kendisinin daha iyi konumda bulunma olasln d
nrken ve dnmesine ramen, farkllk ilkesinin ibirlii iin haka bir hareket noktas m
oluturacan sylyor? O zaman, ikayet etme olasln ne zaman dneceiz? Herhalde ilk
durumdayken deil. nk o zaman farkllk ilkesine katlmaktadr.ilk durumda dnme sre
cindeyken de daha sonra ikayet edecei konusunda bir endie tamaz. nk ilk durumda ras
yonel olarak hemen tercih edecei ilkenin etkileri konusunda daha sonra ikayet etmek iin bir ne
deni olmayacan kendisi de bilmektedir. Kendisiyle mi ilgili olarak ikayet edeceini dnece
iz? Daha sonra yaplacak herhangi bir ikayete yle mi cevap verecek: Sen bunu kabul ettin (ya
da ilk durumda olsan sen bunu kabul ederdin)? Rawls burada hangi zorluktan bahsediyor? Bunu
ilk durumun iine sokuturmak durumu daha da gizemli klmaktadr. Ve burada, belki manevi
nosyonlara sahip olup olmadklarn ve bu nosyonlar herhangi bir ekilde kullanp kullanmaya
caklarn bilmeyen ilk durumdaki kiilerin rasyonel olarak kendi kendilerine yaptklar hesaplama
larn ortasnda "haka anlama" veya "haka hareket noktas" ifadelerinin ne ii olabilir ki?
Rawls'un daha iyi ve kt konumdakilerin ibirlii artlar meselesinin ilk durumun ats
ve perspektifi iinde tutarl bir ekilde ele alnabilecei bir yol grmyorum. Bu nedenle, yapt
m tartma, Rawls'un burada ilk durumun dndaki kiilere, ya iyi konumdakilcre ya da oku
yuculara, hitap ettiini ve onlar farkllk ilkesinin adil bir ilke olduu konusunda ikne etmeye
altn deerlendirmektedir. Rawls'un eitsizlik zerine kurulmu bir toplumda en kt ko
numdaki bir kiiye sosyal dzeni mazur gstermeye alma eklini karlatrmak bakmndan
retici olacaktr. Rawls bu kiiye eitsizliklerin onun avantajna olacan sylemektedir. Ken
dini bilen kiiye u sylenmektedir: "Sosyal dzen herkese mazur gsterilebilir, hatta en az gz
de olanlara bile." Rawls unu sylemek istemiyor: "Kumar oynayp kaybedebilirdin" ya da
"bunu ilk durumdayken sen tercih ettin. " Ya da sadece ilk durumdaki kiiye hitap etmek iste
miyor. Rawls ayrca ilk durumun dnda da bir deerlendirme yapmak istiyor ve eit olmayan
bir toplumdaki kt konumunun farknda olan bir kiiyi de ikna etmeye alyor. "Benim zen
gin olmam iin senin daha az kazanman gerekli" demek kt konumdaki kiiyi ikna etmeye
cektir. Bu nedenle Rawls, hakl olarak bu ifadeyi kullanmay reddetmektedir.

2 58 ikinci k"m yt'dlncl bOIOm

ORJNAL KONUM VE NHA DURUM LKELER


Daha kt konumda olanlarn teklif ettii bu artlarn adil olduu na
sl dnlebilir? Herhangi bir porsiyonu iin hi kimsenin herhangi
bir hak talebinde bulunamayaca, hi kimsenin bir bakasndan daha
fazla hakka sahip olmad bir sosyal pastann bir ekilde ortaya k
tn farzedin; yine de bunun nasl paylalaca konusunda ittifakla
varlm bir anlama gereklidir. Hi phe yok ki, pazarlktaki tehdit
ler veya tehditlere direnmelerin tesinde, bir zm olarak eit bir da
tm nerilecek ve mantkl bulunacaktr. (Schelling'in ifadesiyle bu
bir odak noktas zmdr.) Eer herhangi bir ekilde pastann b
ykl belirlenmemise ve eit datm peinde komann sonucunda
dier hareket tarzlarna kyasla daha kk bir toplam pasta elde edi
lecei anlalmsa, insanlar, en kk payn bykln daha da art
tran bir eit olmayan datm zerinde anlamaya varabilir. Fakat her
hangi bir fiili durumda bu anlay, pastann paralarna ynelik farkl
hak talepleri ile ilgili bir takm eyler ortaya karmaz m? Pastay da
ha byk hale getirebilecek olup, kendisine daha byk bir pay veril
diinde bunu yapacak, fakat eit bir datm sisteminde kendisine di
erleriyle eit bir pay verilirse yapmayacak olan kimdir? Bu daha b
yk katky yapmas iin kime bir tevik verilmesi gerekir? (Burada ay
rlamaz derecede birbirine karm bir ortak retimden bahsetmiyo
ruz; teviklerin kime verilecei veya en azndan olay gerekletikten
sonra ikramiyenin kime verilecei bilinmektedir. ) Neden bu farkl kat
k farkl bir yetkilenmeye neden olmasn ki?
Eer bir takm eyler kutsal yemek gibi gkyznden dseydi,
bunlarn herhangi bir paras zerinde kimsenin zel bir hakk olma sayd, herkes belirli bir datm zerinde anlamadan kutsal yemek
dmeseydi, datma bal olarak miktar bir ekilde deiseydi, o za
man tehditlerde bulunamayacak veya zellikle byk hisseler iin di
renemeyecek ekilde yerletirilen insanlarn datmn farkllk ilkesi
kuralna rza gstereceini iddia etmek mantkldr. Fakat bu, insanla
rn rettikleri eylerin nasl paylatrlaca ile ilgili dnlecek uygun
bir model midir? Farkl yetkilenmelerin olduu durumlarda ve bunla-

------

datmc adalet 259


'-----

rn olmad durumlarda ayn sonularn elde edilmesi gerektii neden


Jnlmektcdir?
Kendileri veya gemileriyle ilgili hibir ey bilmeyen rasyonel in

sanlarn rza gsterecei datmc adalet ilkelerini ortaya koyan bir


yntem, adaletin nihai durum ilkelerinin temel alnmasn garanti alt
na alr. Bir faydaclk gr yanlsnn nihai durum ilkesinden bireysel
haklar, masumlarn cezalandrlmasna yasaklamalar getirilmesi gibi
durumlar ortaya karmaya almas gibi, nihai durum ilkelerinden
baz tarihsel adalet ilkeleri kartlabilir. Belki de btn argmanlar yet
kilendirme ilkesi iin bile oluturulabilir. Fakat grnd kadaryla
Rawls'un ilk durumuna katlanlar ilk bakta hibir tarihsel ilkeye rza
gstermeyeceklerdir. nk, kimin neyi alacana karar vermek iin bir
bilgisizlik peesi arkasnda bir araya gelen ve kiilerin sahip olabilecek
leri zel yetkiler konusunda hibir ey bilmeyen insanlar, her eyin gk
yznden gelen kutsal yemek gibi paylatrlmasn isteyeceklerdir. *
Farzedelim ki bir grup renci bir yl boyunca almlar, s
navlara girmiler ve henz bilmedikleri O'la 1 00 arasnda notlar alm
lardr. Bu renciler imdi bir araya geliyorlar ve birbirlerinin hangi
notu aldklar konusunda en ufak fikirleri yok. Kendilerinden notlar
aralarnda datmalar ve bu notlarn toplamn retmenlerinin verdi
i notlarn toplamna denk getirmeleri isteniyor. lk olarak, farzedelim
ki belli bir not datm zerinde ortak olarak karar vereceklerdir. Ara
larndan her birine belli bir not vereceklerdir. Burada birbirlerini teh
dit etme yeteneklerine belli snrlamalar getirilirse, belki de herkesin
ayn notu almasna, herkesin notunun toplam notun kii saysna b
lnmesi sonucu ortaya kan not olmasna rza gstereceklerdir. Elbet
te ki nceden alm olduklar bir takm not gruplarn kullanmayacak
lardr. Ayrca toplandklar yerdeki ilan panosuna YETKLENMELER
( ) Acaba ilk durumdaki kiiler her eyin nasl paylatrlaca konusunda karar verme hakkna sa
hip olup olmadklarn hi merak ederler mi? Belki de, bu soruya karar verdiklerine gre bunu
yapmaya yetkili olduklarn dnrler; ve bu nedenle, belli insanlar edinlerle ilgili belli yetki
lere sahip olamazlar (nk o zaman tm edinlerin nasl paylatrlaca hususunda hep bera
ber karar verme hakkna sahip olmayacaklardr); ve dolaysyla her eye meru bir ekilde gk
yznden gelen kutsal yemek muamelesi yaplabilir.

260 ikinci ksm yedinci blm

bal altnda herkesin isminin ve retmenin verdii notlarla ayn


notlarn bulunduu bir listenin aslm olduunu farzedelim. Fakat bu
datma da snavda baarsz olanlar rza gstermeyecederdir. " Yetki
lenmenin" ne anlama geldiini bilseler bile, (belki de, Rawls'un ilk du
rumundakilerin hesaplarna ahlaki etkenlerin girmemesinin bir yans
mas olmas iin, yetkilendirmenin ne anlama geldiini bilmediklerini
varsaymalyz), retmenin yapt paylatrmaya neden rza gstersin
ler ki? Buna rza gstermek iin kendileriyle ilgili ne gibi bir sebepleri

olabilir ki?
Ayrca varsayalm ki, oybirliiyle, belli bir not dalmna deil

de notlarn dalmn belirleyen ilkeler zerinde anlamaya varyorlar.

Hangi ilke seilecektir? Herkesin ayn notu almasn ngren eitlik il


kesinin dierlerine gre ans daha fazla olacaktr. Ve yeknn, nasl
blndne, kimin ne not aldna bal bir deiken olduu ve bir
birleriyle yar iinde olmamalarna ramen daha yksek bir notun

tercih edildii ortaya karsa ( rnein, her birinin farkl gruplarn ye


leri ile herhangi bir pozisyon iin mcadele etmesi ), o zaman en dk
notlar maksimize edecek ekilde notlar paylatrmak mantkl gr
nebilir. Bu kiiler nihai durum olmayan tarihsel datm ilkesine rza
gsterirler mi: kiilere notlarnn snavlarnn kalifiye ve tarafsz bir

gzlemci tarafndan deerlendirilmi bir ekilde verilmesi ? * Eer karar


veren tm insanlar belli bir datmn bu tarihsel ilke tarafndan orta
ya konacan bilselerdi, buna raz olmazlard. nk o zaman durum

belli bir datmla ilgili daha nce vardklar karara denk olurdu. Do

laysyla, daha nce de grdmz gibi, yetkilenme datmna rza


gstermezlerdi. O halde farzedelim ki, insanlar belli bir datmn ger( ) Btn retmenlerin byle olduunu ya da niversitelerdeki renimin nota dklmesini var
saydym kastetmiyorum. Btn istediim bir yekilenme rneidir. Bunun detaylar okuyucu
yu olaya aina klacaktr. Ve bunun sayesinde ilk durumda karar vermeyi inceleyebileceimizi
dnyorum. Not verme, basit fakat kusursuz olmayan bir rnektir. nk devam eden uygu
lamann hizmet ettii ne kadar nihai sosyal ama var ise hepsiyle btnlemitir. Bu komplikas
yonu gz ard edebiliriz, nk bu amalara etkin bir ekilde hizmet ettii gerekesiyle tarihsel
ilkenin seilmesi, aadaki temel ilgilerinin ve temel ilkelerinin nihai durum ilkeleri olduuna
dair grmz ortaya koymaktadr.

daltmc adalet 261

ekte bu ta rihsel ilkenin sonucunda ortaya ktn bilmiyorlar. Bu ta

ri hsel il keyi adil ya da haka grnd iin semeye ynlendirilemez

ler, nk bu tr kavramlarn orijinal ksmnda rol almasna izin veril


mez. (Aksi takdirde insanlar orada, burada olduu gibi adaletin neyi
erektirdii konusunda tartmaya girerler). Her birey bu tarihsel da
tm ilkesinin kendi karna olup olmadna karar verebilmek iin

bir hesaplama iine giriir. Tarihsel ilke altndaki notlar zekann tabi
atna ve geliimine, insanlarn ne kadar ok altna, rastlantya, vb.

dayanr. lk durumdaki kiiler bu faktrler hakknda hibir ey bilmez


ler. (Herhangi birinin, ilkeler hakknda bu kadar iyi mantk yrtt
ne gre entelektel adan iyi konumda olduunu dnmesi riskli

olur. Dierlerinin ne tr karmak argmanlar dndn ve belki

de stratej ik nedenlerden dolay susmadn kim bilebilir ki?) ilk du


rumdaki her birey, bu farkl boyutlar boyunca bulunduu yer iin ola

slk datmlar belirlemek gibi bir ey yapacaktr. Her bireyin olaslk

hesaplamalarnn, herhangi bir baka ilke yerine yetkilenme ilkesine

ynelmesi olasl yok gibidir. 'Tersine yetkilenme ilkesi' olarak ifade


edebileceimiz ilkeyi ele alalm. Tarihsel yetkilenmelerin byklk s

rasna gre bir listesinin yaplmasn ve herhangi birinin hak ettii en


ok eyin, o eyden en azn hak edene verilmesini, ikinci en ounun
ise ikinci en az hak edene verilmesini nerir. 27 Rawls'un ilk durumda
ki kendi karn dnen insanlarn yapt olaslk hesaplamalar,
szkonusu olan kendi karlar olduu zaman, yetkilenme ve tersine
yetkilenme ilkelerinin eit mertebede olduunu dnmelerine neden
olacaktr! (Hangi hesaplamalar, ilkelerden birinin dierlerine stn ol
duunu dnmelerine neden olabilir? ) Yaptklar hesaplamalar yetki
lenme ilkesini semelerine neden olmayacaktr.
Bir bilgisizlik peesinin arkasnda bir ilk durumda kiilerin ilke
lerle ilgili karar vermede karlatklar karar probleminin tabiat, onla
r datmn nihai durum ilkeleri ile snrlandrr. Kendi karlaryla ilgi
lenen herhangi bir birey, herhangi bir nihai durum olmayan ilkeyi ken27

Fakat yetkilenmenin byklklerini kullanmann neden yetkilenme ilkesini doru olarak kap
samadnn sebeplerini unutmaynz.

262 ikinci ksm - yedinci blm

di iine ne kadar yaradna gre deerlendirir. (Bu hesaplamalar vere


cei emekle ilgili deerlendirmeyi ihtiva eder. Bu durun;, not verme ile
ilgili rnekte, daha nce verilmi emein maliyeti dnda gzkmemek
tedir. ) lk durumu igal eden bir kii herhangi bir ilke iin, yneldii
mallarn D datmna, ynelebilecei D,

,Dn datmlar zerinde

ki bir olaslk datmna ve elde edeceini farz ettii her Di profili iin
her konumu igal etme olaslklarna odaklanacaktr. Kiisel olaslkla
r kullanmak yerine, karar teorisyenlerinin z.erinde tartt trden
baka bir karar kural kullanrlarsa durum yine ayn olur. Bu hesapla
malarda ilkelerin oynad tek rol mallarn (ya da deer verilen dier
eylerin) datmn ortaya koymak ya da mallarn datm ile ilgili bir
olaslk dalm ortaya koymaktr. Farkl ilkeler sadece ortaya koyduk
lar farkl datmlarn karlatrlmas yoluyla karlatrlrlar. Byle
ce ilkeler grnrden kaybolurlar ve kendi karyla ilgilenen her birey,

alternatif nihai durum datmlar ile ilgili deerlendirmeler yapar. lk


durumda insanlar ya dorudan doruya bir nihai durum datm ze

rinde anlarlar ya da bir prensip zerinde m4tabk kalrlar. Bu prensip

zerinde anlarlarsa bunu sadece nihai durum dorularyla ilgili mta


laalar temelinde yaparlar. Hepsinin zerinde anlamaya yaklaabile

cekleri temel ilkeler nihai durum ilkeleri olmaldr.

Rawls'un ortaya koyduu yap bir yetkilenme veya datmc

adaletin tarihsel kavramn ortaya koymakta yetersiz kalmaktadr.


Onun yntemiyle ortaya kan nihai durum adalet ilkeleri, fiili enfor
masyonla birletiinde, yetkilenmeyle ilgili olmayan bir adalet kavra

m altna den tarihsel yetkilendirme ilkelerinin tretilmesine abala


mak iin kullanlabilir. 28 Bu tr abalarn tarihsel yetkilenme ilkeleri
nin belli kvrmlarn nasl ortaya karacan veya nasl hesaba alaca
n anlamak zordur. Ve, elde etme, transfer etme ve dzeltme ilkeleri
nin en yakn benzerlerinin nihai durum ilkelerinden elde edilen trev28

Birka yl nce, Hayek (The Constitution of Liberty, 3. Blm) kapitalist bir toplumun zaman
iinde kt durumdakilerin konumunu herhangi bir alternatif kurumsal yapdan daha fazla iyi
letirdii savn getirmitir; mevcut terminolojiyi kullanmak gerekirse, ona gre bu, en iyi fark
llk ilkesi ile formle edilmi olan nihai durum ilkesinin gereklerini yerine getirmektedir.

datmc adalet

263

leri, kiide faydac arptmalarla, adaletin emrettii davran biimleri


nin tretilme abalarna benzer bir izlenim brakr: Arzulanan belli bir
sonucu ortaya koymazlar ve elde etmeye altklar trde bir sonu
iin yanl sebepler olutururlar. Eer tarihsel yetkilenme ilkeleri temel
ise, o zaman Rawls'un ortaya koyduu yap onlar iin yakn benzerler
ortaya karacaktr; onlar yanl nedenlerden ve bu yapdan retilen
sebepler bazen doru ilkelerin kendileriyle atacaktr. Rawls'un ilk
durumdaki ilkeleri seerken kiilerin kulland tm yntemlerde hi
bir tarihsel yetkilenme adalet kavramnn doru olmad varsaym
yer almaktadr.
Argmanmza, Rawls'un ynteminin adaletle ilgili btn
gerekleri ortaya koymak zere tasarlanm olduu sylenerek itiraz
edilebilir; onun teorisini eletirmek zere bamsz bir yetkilenme nos

yonu (teorisi <le ortaya koymamaktadr) bulunmamaktadr. Fakat

Rawls'un ortaya koyduu yapy eletirmek iin temel alnacak zel

olarak gelitirilmi bir tarihsel yetkilenme teorisine ihtiyacmz yoktur.


Eer bylesine temel bir tarihsel yetkilenme teorisi doru ise, o zaman

Rawls'un teorisi yanltr. Bu nedenle, Rawls'un teorisine alternatif


olacak belli bir tarihsel yetkilenme teorisini nceden formle etmeksi

zin, onun ortaya koyduu teori trne ve meydana getirdii ilkelere


yapsal bir eletiri getirebiliriz. Eer hibir yeterli tarihsel yetkilenme

teorisinin elde edilemeyeceinden emin deilsek, Rawls'un teorisini ve

onun meseleyi bir bilgisizlik peesi ardnda kendi karlaryla ilgilenen


rasyonel bireylerin tercih ettii ilkeler olarak grmesini kabul ettii
mizde yanl ynlendirilmi oluruz.
Rawls'un oluturduu yapda, adaletle ilgili bir tarihsel veya
yetkilenme kavram ortaya konmamas, bu yapnn baz zelliklerin
den dolaydr. Belli zel li kler zerinde odaklanmak ve bunun
Rawls'un ortaya koyduu yapnn adaletle ilgili bir yetkilenme veya
tarihsel kavram meydana karma yeteneini ortadan kaldrdn
sylemekle yetindik mi ? Bu, hibir etkisi olmayan bir eletiri olacaktr,
nk bu anlamda bu yapnn ilke olarak fiilen ortaya koyduu kav
ram dnda bir kavram ortaya koymasnn mmkn olmadn sy-

264 ikinci ksm - yedinci blm

lemi olacaktk. Eletirimizin bunun daha da derinine indii ak g


rnmektedir {ve umarm okuyucu iin de aktr.) Eletirimizi salam
latrmak iin unu da ilave edelim: Rawls bilgisizlik peesinin temeli
ni oluturan ana fikri ifade ederken {ki bu zellik bir yetkilenme kav
ram zerinde anlamann dlanmasnda en gze arpan zelliktir)
amac, herhangi birinin - ilkeleri kendi avantajna kullanmasn veya
kendi zel durumunu destekleyen ilkeler tasarlamasn engellemektir.
Fakat bilgisizlik peesi sadece bunu yapmaz; baz temel ahlak durum

larn yanstan bir durumda karar vermekle snrlanan bilgiden yoksun

ve deer yarglar olmayan bireylerin rasyonel hesaplamalarna yetki

lenme deerlendirmelerinin glgesinin bile girmemesini salar. Belki


de Rawls'un ortaya koyduuna benzer bir yapda, bilgisizlik peesin
den daha zayf bir koul, ilkelerin zel olarak uyarlanmasna engel ola
bilir veya belki de baka bir "yapsal zellik gsteren " tercih durumu
zellii formle edilebilir ve yetkilenme ile ilgili deerlendirmeler yan
stlabilir. Fakat grnd kadaryla, ilk durumdaki kiilerin duru
munda biimiyle bir formda hibir yetkilenme deerlendirmesi yans
mas yoktur. Bu deerlendirmeler, umursanm mak, baka deerlerin

tercihinden dolay gzard edilmek ya da farkl nedenlerle bir kenara

braklmak zere bile kullanlmamaktadr. lk durumdaki kiilerin du


rumunun yapsna en kk miktarda yetkilenme ilkesi konmadna

gre, bu ilkelerin seilme olasl yoktur; ve Rawls'un oluturduu ya


p bunlar meydana karacak ilkeden yoksundur. Elbette ki bu, yetki
lenme ilkesinin (ya da " doal zgrlk ilkesi " ) ilk durumdaki kiilerin
ele alaca ilkeler listesine yazlamayacan sylemek anlamna gel
mez. Rawls bunu bile yapmamaktadr, belki de o ilkeyi orada ele al
mak zere dahil etmenin bir anlamnn olmad ak olduu iin.
() Herhangi biri yetkilenme ilkesinin ahlaki adan kabul edilemeyecek bir ekilde zel olarak
meydana getirildiini dnebilir ve bylece bilgisizlik peesinin ortaya konan amacndan daha
fazlasn gerekletirdiine dair iddiam reddedebilir. ilkeleri zel olarak uyarlamak onlar adil
olmadan herhangi birinin avantajna olacak hale getirmek olduundan ve yetkilenme ilkesinin
hakkaniyeti meselesi konumuz olduuna gre, hangisinin meseleden katna karar vermemiz
zordur: bilgisizlik peesinin gc ile ilgili eletirim mi yoksa bu notta tasavvur ettiim bu ele
tiriye kar getirilen savunma m?

datmc adalet 26 5

MAKRO VE MKRO
Daha nce herhangi bir bamsz yetkilenme kavram olup olmad

konusunda pheler ieren itirazdan bahsetmitik. Bu, Rawls'un for


mle ettii ilkeleri sadece tm toplumun temel makro yapsnda uygu

lanabi lecei ve bunlara kar getirilen hibir mikro rnein kabul edi
lemeyecei konusundaki srar ile balantldr. Bu durumda, farkllk
ilkesi adil deildir (her ne kadar bu, ilk durumda karar veren kiiyi il
gilendirmese de); ve kolaylkla ele alnabilecek kk durumlara odak
lanmak zere birok kar rnek ortaya konabilir. Fakat Rawls, fark
llk ilkesinin her duruma uyarlanabileceini iddia etmiyor; sadece top

lumun temel yapsna uyarlanabileceini sylyor. Buna uyarlanp


uyarlanamayacana nasl karar vereceiz? Toplumun tm yapsnn
adaleti ile ilgili sezgi ve yarglarmza gven duyamayabileceimizden,
ok iyi anladmz mikro durumlara odaklanarak hkme varmay ko

laylatrmaya teebbs edebiliriz. oumuza gre, Rawls'un " dn

sel denge" olarak ifade ettii eye ulama srecinin nemli bir blm,
baz mikro durumlarda ilkeleri denediimiz dnce deneylerinden

ibaret olacaktr. Eer ele alnan hkmmzde uygulama imkan bulu


namyorsa, evrensel olarak uygulanma imkanlar yok demektir. Ve u

nu da dnebiliriz: Doru adalet ilkeleri evrensel olarak uygulanabi


lir olduuna gre, mikro durumlar ele alamayan ilkeler doru ola
maz. Platon'dan beri bu bizim geleneimiz olmutur; ilkeler byk l
eklerde de kk leklerde de denenebilir. Platon byk ilkelerin ko
lay alglanabildiini dnmtr. Dierleri bunun tersini dnebilir.
te yandan Rawls, sanki makro ve mikro balamlarda, toplu
mun temel yapsnda ve ele aldmz ve anladmz durumlarda fark
l ilkeler uygulanyormu gibi devam etmektedir. Adaletin temel ilkele
ri, blmlerinde deil de en byk toplumsal yapda uygulanabildiin
de, mi ortaya kar? Belki de paralar adil olmasa da btn bir sosyal
yapnn adil olduu dnlebilir, nk her bir blmdeki adaletsiz

lik bir ekilde baka biriyle dengelenir veya etkisini kaybeder. Fakat
herhangi bir blm, mevcut baka bir adaletsizlii dengeleme grevini
icra etmede baarsz olmas dnda, en temel adalet ilkesinin gerekle-

266 ikinci ksm - yedinci blm

rini yerine getirip ayn zamanda yine da aka adaletsiz olabilir mi?
Eer bir blm herhangi zel bir alan ihtiva ederse, belki. Fakat ok
fazla garip olmayan zelliklere sahip, dzenli, sradan ve her gn kar
lalan bir blm, adaletin temel ilkelerini yerine getirdiinde adil

olarak karlanabilir. Aksi takdirde zel aklamalarn getirilmesi gere


kir. Sadece temel yapyla badaan ilkelerden konuulduu ve bu ne
denle mikro rneklerden bahsetmeye gerek olmad sylenemez. Ba
ka ortamlarda kabul edilmeyecek zel ahlaki ilkeler temel yapnn
mikro durumlar tarafndan kapsanmayan hangi zellikleri dikkate
alndnda, uygulanabilir olurlar?
Sadece tarif edilen karmak btnlerin sezgisel adaleti zerine
younlaarak devam etmenin kendine zg dezavantajlar bulunmak
tadr. nk karmak btnler kolay kolay yakndan incelenemezler.
Konuyla badak her eyi kolayca izleyemeyiz. Btn bir toplumla il
gili adalet, belli sayda farkl ilkelerin gereklerini yerine getirmesine
bal olabilir. Ayr ayr kolaylkla kabul edilir olsalar da, bu ilkeler bir

araya geldiinde artc sonular dourabili_r. Dier bir deyile, kii,


sadece ve sadece hangi kurumsal yaplarn tm ilkelerin gereklerini ye
rine getirdiini grdnde akna dnebilir. ( Belli sayda farkl ve bi
reysel adan yeterlilik artlarn yerine getiren bir ey kefedildiinde
duyulan aknlkla karlatrnz; bu keifler ne kadar aydnlatcdr.)
Ya da belki de daha sonra daha kapsaml bir hale gelecek tek bir ba
sit ilkedir ve bu yapldnda bir takm eylerin neye benzedii ncelik
le ok artcdr. Ben byk kapsamlarda yeni ilkeler ortaya ktn
iddia etmiyorum, fakat byk kapsamlarda artlar yerine getirilen es
ki mikro ilkelerin ne kadar artc olabileceini sylyorum. Eer du
rum byle ise, btn hakkndaki hkmlere, kiinin ilkelerini kontrol
etmek iin tek ve en nemli veriler kmesini salyor olarak bakma
mak gerekir. Kiinin karmak bir btn hakkndaki sezgisel hkm
lerini deitirmek iin kullanaca temel yollardan biri de, kesin olarak
mikro seviyede bulunan ilkelerin daha byk ve ou zaman artc

etkilerini grmektir. Ayn ekilde, herhangi birinin hkmlerinin yan


l veya hatal olduunu ortaya karmak iin onlar ou zaman mik-

datmc adalet 26 7

ro seviyedeki ilkelerin kat uygulamalar ile devirmek gerekir. Bu ne


denlerden dolay; ilkeleri, onlarn mikro testlerini gz ard ederek ko
rumaya almak arzu edilen bir ey deildir.
Temel ilkelerin mikro testlerini gzard etmenin dnebildiim
tek nedeni, mikro durumlarda zel yetkilenmelerin bulunmasdr. Bu

argmana gre elbette ki, ele alnan temel ilkeler bu yetkilenmelerle

ters decektir, nk ilkeler bu yetkilenmelerden daha derin seviyeler


de faaliyet gsterecektir. Bu tr yetkilenmelerin temelini oluturan se

viyede faaliyet gstereceklerinden, yetkilenmeleri ihtiva eden hibir


mikro durum rnek olarak konamaz ve bununla bu temel ilkeler test
edilemez. Bu manta gre, Rawls'un yntemi, hibir temel yetkilenme
grn doru olarak kabul etmez ve baz seviyelerin hibir yetkilen
menin etkisi olamayaca kadar derin olduunu varsayar.
Btn yetkilenmeler nispeten yzeysel seviyelere indirgenebilir
mi; rnein, insanlarn kendi vcutlarnn blmleri zerindeki yetki

leri? En kt konumdaki kiilerin durumunu maksimize etmeye yne


lik ilkenin uygulanmas, vcut blmlerinin zor kullanarak yeniden
datmn ( " Bunca yldr grme yeteneine sahipsin; artk bir veya iki

gznn bakalarna nakledilmesi gerekmektedir. " ) ya da baz insan


larn gen yata lmelerini nlemek maksadyla vcutlarnn baz b
lmlerini kullanmak iin bir takm insanlar ldrmeyi ngrebilir. 29
Bu tr durumlar szkonusu etmek biraz abartl olur. Fakat Rawls'un

mikro kar rneklere getirdii yasaklamay incelerken bu tr ar r

neklere srklenmek durumunda kalyoruz. Sosyal ve kurumsal olma


yan bu tr yetkilenme ve haklara odaklanrsak, mikro durumlardaki
tm yetkilenmelerin suni olmad ve bu nedenle nerilen ilkelerin test

edilmesinde kullanlmak iin meru olmayan malzeme olarak yorum


lanamayaca ak olarak ortaya kar. Detaylandrlm zelliklerini
okuyucuya braktm bu durumlar hangi gerekelerle kabul edilemez
olarak nitelendirilebilir? Hangi gerekelerle adaletin temel ilkelerinin
sadece bir toplumun temel kurumsal yaps ile badamas gerektii id29

Bu, Rawls'un anlambilimsel olarak zgrlk ilkesini farkllk ilkesinin nne koymasnn sebep
!erinin zayfl dikkate alndnda zellikle (82. Kesim) ciddi bir durumdur.

268 ikinci ksm yedinci blm

dia edilebilir? (Ve bir toplumun temel yaps ierisine vcut blmleri

veya insanlarn hayatlarn sona erdirme ile ilgili yeniden datma ait
uygulamalar ina edemez miyiz?)
Rawls'un teorisini, temel olarak adaletle ilgili tarihsel hak sahi
bi olma kavramlaryla arzettii tutarszlktan dolay eletirmemiz iro
niktir. nk Rawls'un teorisinin kendisi bir sonucu olan bir sreci ta
nmlamaktadr. Adaletle ilgili iki ilkesi iin kendilerini gerektiren dier
ifadelerden tmdengelimli dorudan bir argman sunmamaktadr.
Rawls'un argmannn herhangi bir tmdengelimli formlasyonu me

ta ifadeler, yani ilkelerle ilgili ifadeler ihtiva edecektir; rnein, insan


lar tarafndan belli bir durumda kabul edilen ilkelerin doru olduu. O
durumdaki insanlarn P ilkelerine rza gstereceini gsteren bir arg
manla birlikte ele alndnda P'nin doru olduu sonucuna varlabilir.
Argmann baz yerlerinde " P" trnak iinde gsterilmektedir; bunda
ama, argmann P'nin doruluu iin direkt bir tmdengelimli arg
mandan farkn ortaya koymaktr. Direkt bir tmdengelim argman
yerine bir durum ve sre belirlenir ve bu duru.m ve sreten ortaya
kan ilkelerin adaletle ilgili ilkeleri oluturduu kabul edilir. (Burada, ki

inin hangi adalet ilkelerini ortaya koymak istediiyle hangi balang


durumunu belirledii arasndaki karmak ilikiyi gz ard ediyorum.)
Nasl ki bir yetkilenme kuramcs iin meru bir sre sonunda ortaya
kan edinler dizisi adildir, ayn ekilde Rawls'a gre de, snrlanm
ittifak iinde anlama sreci iinde ilk durumdan ortaya kan ilkeler
dizisi, (doru) adalet ilkeleri dizisidir. Her iki teori de balang nokta
larn ve transformasyon srelerini belirlemekte ve her ikisi de ortaya
ne karsa kabul etmektedir. Her ;ki teoriye gre de, ortaya ne karsa
ksn, eceresinden ve tarihinden dolay kabul edilir. Belli bir srece gi
.
ren her teori, kendisi bir srecin sonu olarak ortaya konmam bir ey
le balamaldr (aksi takdirde ok daha geriden 'balamas gerekir) -ya
ni, srecin temel nceliini savunan genel ifadelerle veya srecin ken

disiyle. Hem yetkilenme teorisi hem de Rawls'un teorisi srecin kendi

siyle balamaktadr. Yetkilenme teorisi edinler setlerini ortaya koy


mak iin bir sre belirler. Bir srecin temelini oluturan adaletle ilgili

datmc adalet

269

ilkenin (elde etme, transfer ve hakszl dzeltme) temel konusu bu


sretir ve datmc adaletle ilgili nihai durum ilkeleri olmaktan ziya

de sre ilkeleridir. Nasl sonulanacan, dzenlemeden, karlamas


gereken harici olarak konmu herhangi bir kriteri ortaya koymadan,

devam eden bir sreci belirler. Rawls'un teorisi adalet ilkelerini ortaya

koymak iin bir P srecine ular. Bu P sreci, bir bilgisizlik peesi ar


dnda adalet ilkelerine rza gsteren ilk durumdaki insanlar ihtiva

eder. Rawls'a gre, bu P srecinden ortaya kan ilkeler adalet ilkeleri

olacaktr. Fakat adalet ilkelerini ortaya koymak iin mevcut olan bu P


sreci, daha nce de ifade ettiimiz gibi, sre ilkelerini temel adalet il

keleri olarak ortaya koyamazlar. P'nin nihai durum veya nihai sonu

ilkeleri ortaya koymas gerekir. Her ne kadar Rawls'un teorisinde fark


llk ilkesi mevcut olan ve devam eden bir kurumsal srece (ki bu s
re, ilke nda kuramsal beklentilerden tretilmi yetkilendirmeler ve
kurallar doruysa sonular doru kabul eden bir adalet anlay ilke

sinden tretilen unsurlar vs. ierir) uygulanmak zere bulunuyorsa da,


bir nihai durum ilkesidir (bir mevcut zaman dilimi ilkesi deil.) Farkl

lk ilkesi, devam eden srecin nasl sonulanacan belirler ve yerine


getirilmesi gereken harici olarak belirlenmi bir kriter ortaya koyar.

Kriterin testini karlamayan sre reddedilir. Bir ilkenin sregelen bir

kurumsal sreci dzenliyor olmas gerei tek bana onu bir sre il
kesi haline getirmez. Eer byle bir ey olsayd, faydac ilke, nihai so
nu ilkesi olmaktan ziyade bir sre ilkesi olurdu.
Bu nedenle Rawls'un teorisinin yaps bir kmaz ortaya koy
maktadr. Eer sreler o kadar nemliyse, Rawls'un teorisi kusurlu
dur, nk adaletle ilgili sre, ilkelerini ortaya koyamamaktadr. Eer
sreler o kadar nemli deilse, o zaman ilkelere ulamak iin
Rawls'un P sreci tarafndan ortaya konan ilkeler iin yeterince des
tek salanmyor demektir. Szleme argmanlar, belli bir sre sonu
cunda ortaya kan herhangi bir eyin adil olduu varsaymn ier
mektedir. Bu temel varsaymn gc, bir szleme argmannn gc
ne dayanmaktadr. O halde, hibir szleme argman, sre ilkeleri
nin bir toplumun kurumlar hakknda hkm vermek zere kullanlan

270 ikinci ksm - vdlncl blm

datmc adaletle ilgili temel ilkeler haline gelmesine engel olacak e


kilde yaplanmamaldr; hibir szleme argmannn. sonularnn,
dayand varsaymlarla ayn trden olmasn imkansz -hale getirecek
ekilde yaplanmamas gerekir. 30 Eer sreler, zerlerine bir teori ina

edilecek kadar iyi ise, teorinin olas sonucu olacak kadar da iyidirler.
Bu ikisinden birini kabul edip dierini kabul etmemezlik edemeyiz.
unu da belirtmeliyiz ki, farkllk ilkesi, kalplam nihai du

rum ilkesinin zellikle gl bir eididir. Diyelim ki, eer ilkeye gre,

adaletsiz bir datm, baz insanlarn ve onlarn yok saylmas sonucu,


ilkenin adil olduunu varsayd bir datmdan kaynaklanabiliyorsa,
datm ilkesi organiktir. Organik ilkeler genel yapya baml zellik
lere odaklanrlar. te yandan, " herkese belli bir doal D boyutunda

gstermi olduu performansa gre" formunun kalba sokulmu ilke

leri, organik ilkeler deildir. Eer bir datm bu ilkenin gereklerini ye

rine getiriyorsa, baz insanlar ve onlarn edinleri silindii zaman da


yerine getirmeye devam eder, nk bu silinme, geriye kalan insanla
rn edinlerini ve bu insanlarn D boyutundaki performanslarnn

oranlarn etkilemez. Bu deimeyen oranlar ayd ekilde olmaya ve il


kenin artlarn yerine getirmeye devam edecektir.

Farkllk ilkesi organiktir. Eer konumu en kt olan grup ve

edinleri belli bir durumdan karlrsa, neticede ortaya kan duru


mun ve datmn en kt konumdaki yeni grubun konumunu maksi

mize edeceinin garantisi yoktur. Belki de dipteki yeni grup, tepedeki


yeni grup daha da azna sahip olsa, daha fazlasna sahip olurdu ( her

ne kadar tepedeki gruptan nceki dipteki gruba transfer yolu bulun


masa da ).
Silme artnn (yani insanlarn ve sahip olduklar eylerin silin

mesi halinde bir datmn adil olarak kalmas) yerine getirilmemesi or30

"ilk durum fikri, kabul gren her ilkenin adil olmas iin haka bir yntem oluturmaya dayanmaktadr.

(")

Bu nedenle farkllk ilkesi iki kar atmasna neden olur: Tepedekiler ve diptekiler arasnda;
ve ortadakilerle diptekiler arasnda; nk diptekiler giderse, orta grup konumu maksimize edi
lecek dipteki yeni grup haline gelir ve farkllk ilkesi ortadakilerin konumlarn iyiletirmek iin
kullanlabilir.

datmc adalet 271

ganik ilkelerin farkn ortaya koyar. Bunun dnda, " eer iki datm
( farkl birey kmeleri zerinde) adilse, o zaman bu iki adil datmn
birlemesinden oluan datm da adildir" grn ortaya koyan ila

ve etme koulunu da ele alalm. (Eer dnyadaki datm adilse ve uzak


bir yldzn herhangi bir gezegenindeki datm da adilse, o zaman, iki
sinin datm toplam da adil olur.) " Herkese, doal D boyutundaki
performansna gre" eklindeki datm ilkeleri bu koulu ihlal ederler
ve bu nedenle, toplam ortaya koyucu deildirler. nk, her ne kadar
her iki grup iinde pay oranlar D'deki performans oranlaryla aksa

da, gruplar arasnda akma olmayabilir. Edinlerdeki adaletle ilgili


yetkilenme ilkesi hem silme hem de ilave etme koullarn yerine geti
rir. Bu ilke organik deildir ve toplam ortaya koyucudur.

Thomas Scanlon'un ilgi ekici ve ayn zamanda hatal olduu


nu dndm speklasyonundan bahsetmeden farkllk ilkesinin
zellikleri konusunu terk etmemeliyiz: " Farkllk ilkesinden ayr olan

ve onunla kat eitlik arasnda bir yerde bulunan mantkl bir ilke yok
tur. " 31 Mutlak eitlikten yoksun hibir mantkl eitlik ilkesinin, en
kt konumdaki insanlar iin biraz menfaat salamak amacyla b
yk eitsizlikleri yasaklamamas nasl olabilir? Bir eitliki iin eitsiz
lik bir maliyet, bir negatif faktrdr. Kat eitliki, hibir eitsizlie
msaade etmez ve bir eitsizliin maliyetinin sonsuz olduunu d
nr. Farkllk ilkesi, kt de olsa (en kt konumdaki iin) biraz men

faat salad takdirde, miktar ne olursa olsun bu maliyete msaade


eder. Bu ilke, eitsizlii nemli bir maliyet olarak grmez. Vardm
yorumlar u ilke ile ifade edeyim ( buna Genel Eitliki lke 1 diye
-

lim): Bir eitsizlik, ancak getirdii menfaatler maliyetlerinden fazla ise


mazur grlebilir. Rawls'u izleyerek, varsayalm ki bunun getirdii
31

Thomas Scanlon, Jr., "Rawls' Theory of Justice,"

University ofPennsylvania lAw Review, 121,

No. 5, Mays 1973, s. 1064.

( 0 ) Diyelim ki, ikinci grupta bireyler D boyutunda yarm performans gsteriyorlar ve birinci grup
ta buna kar gelen bireylerin elde ettiinin iki kat pay alyorlar. (Birinci grupta, iki bireyin
D'deki paylar ve performanslar arasndaki oranlar ayndr.) ikinci grupta herhangi iki bireyin
paylarnn oran ve performanslarnn oran ayn olacaktr. Fakat gruplar arasnda, bu oranlar
gereklemeyecektir.

272. ikinci ksm yt'dlncl

blm

menfaatler sadece en kt konumdaki kiileredir. Bunun maliyetlerini


(getirdii menfaatlerle karlatrla bilecek ekilde) nasl leceiz?

Maliyetlerin, farkl ekillerde ele alnabilecek biimde, toplumdaki


toplam eitsizlik miktarn temsil etmesi gerekir. Bu nedenle, varsaya
lm ki, belli bir sistemdeki eitsizliin lt (ve dolaysyla maliyeti)
en iyi konumdaki insanlarla en kt konumdaki insanlarn durumla
r arasndaki farktr. Diyelim ki, Xw, X sistemindeki en kt konum
daki kiini pay olsun; Xs de X'teki en iyi konumdaki kiinin pay. E,
etkin bir eitlik sistemi olsun (bu sistemde herkes, baka bir eit sis

temdekinden daha az bir pay almamaktadr.) (Es=Ew). Bylece, Genel


Eitliki ilke 1 'in aadaki ilk kuraln elde ederiz. (Dier kurallar
baka eitsizlik ltlerini kullanacaklardr.) Eer Us-Uw > Uw-Ew ise,
-

eit olmayan U sistemi mazur grlmez. (Ya da, 'mi olmaldr?) Bir

eitsizlik, ancak en kt konumdaki gruba getirdii menfaat (Uw-Ew),


eitsizliin maliyetinden (Us-Uw) daha byk olursa (ya da eit olur
sa m ? ) mazur grlr. (Dikkat edilirse, bu, bir aralkl ltte lm
ve kiiler aras karlatrmalar gerektirir. ) Bu, eitlikinin cazip bula

bilecei ara bir konumdur ve farkllk ilkesinden daha gl bir eit


liki ilkedir.

Kat eitlikilikten yoksun daha sk bir eitliki ilke bile vardr.


Bu ilke, ahlaki balamlar iin basit bir maliyet-menfaat ilkesinin red

dedilmesine ynelik deerlendirmelere benzer deerlendirmelerle des


teklenmektedir. 32 Bu bize Genel Eitliki lke - 2'yi verecektir: Eitsiz
olan bir U sistemi, ancak, (a) getirdii menfaatler maliyetlerine ar
basarsa

ve

(b) daha az eitsizlik getiren ve U'nun S'ye kyasla getirdii

ekstra menfaatlerin ekstra maliyetleri ar basmad baka bir S eit


sizlik sistemi yoksa, mazur grlebilir. Daha nce belirtildii gibi, Xs
Xw'yi bir X sitemindeki eitsizliin maliyetleri olarak ele aldmzda,
Genel Eitliki lke - 2'nin aadaki ilk kuraln elde ederiz: Eitlie
dayanmayan bir U sistemi, ancak ve ancak:

32 Bkz. benim "Moral Complications and Moral Structures," Natura/ Law Forum, 13, 1968, zel
likle

s.

1 1 -2 1 .

damc adale! 273

a)
b)

Uw-Ew

> Us-Uw ve
Ss-Sw < Us-Uw ve
Uw-Sw :5 (Us-Uw)-(Ss-Sw) durumunda bir sistem olmad takdir
de mazur grlebilir.

(Dikkat edilirse b) u anlama gelmektedir: U'dan daha az eit


sizlik getiren,yani U'nun S'ye oranla getirdii menfaatlerin, getirdii
ekstra maliyetlere gre daha az olduu bir S sistemi yoktur. )
Artan eitliki katlk aamas iinde elimizde unlar bulunmak
tadr: Farkllk ilkesi, Genel Eitliki ilke

1 'in ilk kural, Genel Eit


liki lke - 2'in ilk kural ve kat eitlik kural (E'yi tercih eden). Elbet
te ki, bir eitlik yanls, ortadaki iki kural farkllk ilkesinden daha ca
zip bulacaktr. (Byle bir eitlik yanls, ilk durumun yapsndaki ve bu
konumdaki kiilerin tabiatndaki hangi deikenlerin bu eitliki ilke
lerden birinin tercih edilmesine yol aacan deerlendirmek isteyebi
lir. ) Elbette ki ben, bu eitliki ilkelerin doru olduunu sylemiyorum
Fakat bunlarn gz nne alnmas, farkllk ilkesinin ne kadar eitlik
i olduunun tam olarak ortaya konmasna yardmc olur ve bu ilke
nin kat eitlikten uzak en mantkl eitliki ilkenin yerini tuttuu iddi
asn mantksz klar. (Fakat belki de, Scanlon demek istiyor ki, her
hangi daha kat bir eitliki ilke eitsizlik iin bir maliyet belirlemek
zorunda kalacaktr ve teorik olarak kesin maliyet belirlemek iin bir
alma yaplmamtr.)
Bununla beraber, Rawls'un ilk durumundan yola kabilecek
daha eitliki ilkelerden bahsetmeniz gerekebilir. Rawls, bir bilgisizlik
peesi ardnda kurumlarn ynetmek zere ilkeler seen rasyonel ve
kendi karn dnen kiiler varsaymaktadr. Kitabnn nc ks
mnda, bu ilkeleri ihtiva eden bir toplumda yetien insanlarn bir ada
let anlay ve belli bir psikoloji ( bakalarna ynelik tutumlar) gelitir
diini de varsaymaktadr. Buna argmann 1 . Aama's diyelim. Arg
mann 2. Aama's, 1 . Aama'nn ve bir toplumun 1 . Aama ilkelerine
gre yrtlmesinin sonucu olan bu insanlarn alnp orijinal bir ko
numa konmasn ihtiva edecektir. 2. Aama ilk durum, (sadece) rasyo
nel ve kendi karn dnen bireyleri deil, 1 . Aama'nn rn olan
-

274 ikinci ksm - yedinci blm

psikoloji ve adalet anlayna sahip olan bireyleri ihtiva eder. Artk


iinde yaayacaklar toplumun ynetimi iin ilkeleri bu kiiler tercih
ederler. 2. Aama'da tercih ettikleri ilkeler, dierlernn 1 . Aama'da
tercih ettikleri ilkelerle ayn m olacaktr? Eer olmazsa, 2. Aama il
kelerini ihtiva eden bir toplumda yetien bireyleri dnn; hangi psi
kolojiyi gelitireceini belirleyin ve 2. Aama'nn rnleri olan bu bi
reyleri bir 3. Aama ilk durumuna yerletirin ve daha nce olduu gi
bi sreci devam ettirin. Tekrar tekrar devam edilen ilk durumun bir ta

km P ilkelerini douracan syleyeceiz, fakat bunun iin u artla


rn gereklemesi gerekmektedir: 1 ) P'nin tercih edildii n Aama's ilk
durumu ve P'nin yine seildii n+l Aama's ilk durumu olmas ya da
2) ilk durumun her yeni aamasnda yeni ilkeler tercih ediliyorsa, bu
ilkelerin snrda P'de birlemesi. Aksi takdirde, tekrar edilen ilk duru
mun ortaya kard hibir ilke olmaz, yani, ilk durumun birbirini ta
kip eden aamalar iki ilkeler kmesi arasnda gidip gelir.
Rawls'un iki ilkesi, gerekten de yinelenen ilk durum tarafndan

ortaya konmakta mdr? Bir baka deyile, 2:- Aama'da Rawls'un iki

adalet ilkesinin ilemesi sonucu olarak tarif ettii psikoloj iye sahip

olan insanlar, orijinal bir konuma konduklar zaman ayn ilkeleri ken
dileri seerler mi? Eer yle ise, bu Rawls'un vard sonucu destekle
yecektir. Eer deilse, ilk durumun herhangi bir ilkeyi ortaya karp
karmad sorusuyla kar karya kalrz. Hangi aamada ortaya
konduu (ya da snrda m konduu); ve bu ilkelerin tam olarak neler
olduu. Bu durum, benim argmanlarma ramen Rawls'un izdii
ereve iinde almak isteyenler iin ilgin bir aratrma alan olacak
gibi grnmektedir.

DOGAL YETLER VE KEYFYET


Rawls, tabii zgrlk olarak ifade ettii tartmasnda yetkilenme te
orisine en yakn deerlendirmesini yapmaktadr.
Tabii zgrlk sistemi, verimli bir datm kabaca u ekilde
seer. Farzedelim ki, rekabete dayal bir piyasa ekonomisini tanm
layan standart varsaymlara dayanan iktisat teorisine gre gelir ve

dllmc dl 27 5

zenginliin verimli bir ekilde paylatrlacan ve herhangi hir za


man dilimi iinde ortaya kan belli bir verimli datmn, yetilerin
balangtaki datm tarafndan, yani gelir ve zenginliin ve doal
yetenek ve becerilerin balangtaki datm tarafndan belirlendi
ini biliyoruz. Her bir balang datm ile kesin bir verimli neti
ceye ulalr. Bu da u anlama gelmektedir: Eer neticeyi verimli ol
mann yan sra adil olarak kabul edeceksek, yetilerin balangta
ki datmnn zaman iinde belirlendii dayana da kabul etmek
zorundayz.
Tabii zgrlk sisteminde balang datm, becerilere ak
kariyerler kavramnda gizli dzenlemelerle dzenlenir. Bu dzenle
meler, arka planda zgrlk (ilk ilke ile belirlendii gibi) ve eit bir
serbest piyasa ekonomisi bulunduunu varsayyor. Resmi bir frsat
eitliini, herkesin avantajl sosyal konumlara ulamak iin ayn
yasal haklara sahip olmasn gerektirirler. Fakat, nkoul arka plan
kurumlarn muhafaza etme zorunluluu olmad mddete sosyal
artlarn eitlii veya benzerliini muhafaza etmek iin gayret gs
termeye gerek olmadna gre, belli bir dnem iin servetlerin ba
lang datm, byk oranda doal ve sosyal ihtimallerden etkile
nir. rnein mevcut gelir ve zenginlik datm, tabii yetilerin, yani
doal yeteneklerin ve becerilerin daha nceki datmlarnn km
latif etkisidir. Fakat bunlarn gelimesi ya da gereklememesi, des
teklenmesi ya da desteklenmemesi, sosyal artlara ve kaza ve iyi ta
lih gibi ans ihtimallerine dayanmaktadr. Tabii zgrlk sistemi
nin en ak adaletsizlii, datmc hisselerin ahlaki bir gre da
yanmayan bu keyfi faktrlerden uygunsuz bir ekilde etkilenmesi

ne izin vermesidir. 33

Raw/s'un bir tabii zgrlk sistemini reddetmesinin sebebi u


dur: Datmc hisselerin ahlaki adan bylesine keyfi faktrler tara

fndan uygunsuz bir ekilde etkilenmesine "izin vermesidir". Bu fak33 Rawls, Theory of]ustice, s. 72. Rawls onun iki adalet ilkesinin toplumsal olumsalln etkisini
elimine etmek zere tasarlanm olan fakat sezgisel olarak yine de zenginlik ve gelir dalmnn
yeteneklerin ve becerilerin doal dalm yolu ile belirlenmesine izin verdii iin kusurlu olarak
grnen liberal bir yorumu olarak nitelendirdii tartmasna devam ediyor: Datmsal hisseler
doal piyangonun sonucu ile belirlenir; ve bu sonu ahlaki adan keyfidir. Gelir ve zenginlik
dalmnn tarihsel ve sosyal zenginlikten daha ok tabii servetlerin dalmna gre zlmesi
ne izim verilmesinin sebebi yoktur. (s. 73-74)

276 ikinci km Vt'dlncl blm

trler, doal yetenek ve becerilerin nceden datmdr, ki bunlar za


man iinde sosyal artlar ve kaza ve iyi talih gibi ans ihtimalleri sonu
cu gelimitir. Dikkat edilirse, insanlarn kendi tabii yetilerini gelitir
meyi ne ekilde tercih ettikleri konusundan hi sz edilmemektedir. Bu

konu neden bir kenara braklmaktadr? Belki de bunun sebebi, bu tr


tercihlerin ayn zamanda kiinin kontrol dndaki faktrlerin sonu
lar olarak grlmesi ve " ahlaki adan keyfi " olarak nitelendirilmesi
dir. " Bir kiinin, yeteneklerini gelitirmesini mmkn klacak stn bir
karakteri hak etmesi de ayn ekilde problemli bir konudur; nk ki

inin karakteri, byk oranda, hak ettii konusunda hibir iddiada


bulunamayaca talihli bir aileye ve sosyal artlara dayanmaktadr. " 34
(Burada karakter ve onun eylemle ilikisi konusunda hangi gr var
saylmaktadr?) "Tabii yetilere balangta sahip olma ve onlarn ha
yatn banda bytlp gelitirilmesi ihtimalleri ahlaki adan bakl
dnda keyfidir. Herhangi bir kiinin gscermek istedii abay onun

tabii yetenek ve becerileri ile ona ak olan alternatifler etkiler. Daha

iyi konumda olanlarn, dier artlarn eit olmas! durumunda, sk bir


ekilde mcadele etme olaslklar daha yksektir. " 35 Bu argman, ve
eylemlerinin (ve bunlarn sonularnn) devreye girmesini engellemeyi

sadece kii hakkndaki kayda deer her eyi tamamiyle belli birtakm
d faktrlere balayarak, kiinin zerk tercihi baarabilir. Bu nedenle,
bir kiinin zerkliini ve eylemlerinden birinci sorumlu olmasn gz
ard etmek, dier taraftan zerk varlklarn onur ve kendine saygsn

desteklemek isteyen bir teori iin riskli bir yaklamdr. zellikle de ki

ilerin tercihler zerine bu kadar ok ey ( bir 'iyi' kuram da dahil ol

mak zere) ina edenini bylesine temel alan bir teori iin. Rawls'un
teorisinin varsayd ve dayanak olarak ald pek yksek mevkilere
konmayan insanolu tasvirinin, ynelmek ve iine almak zere tasar
land insan onuru gr ile uyumlu hale getirilebilecei konusunda
pheler uyanmaktadr.
Rawls'un tabii zgrlk sistemini reddetme nedenlerini incele34

35

Rawls, Theory of]ustice, s. 104.


Rawls, Theory ofJustice, s. 3 1 1-312.

datmc adalet 277

ncdcn nce, ilk durumdakilerin durumundan bahsetmemiz gerekmek


tedir. Tabii zgrlk sistemi, (Rawls'a gre) kabul ettikleri bir ilkenin

bir yorumudur: Sosyal ve ekonomik eitsizliklerin yle bir dzenlen


mesi gerekir ki, her ikisinin de herkesin avantajna olaca mantkl bir
ekilde beklensin ve herkese ak konumlara ve mevkilere balansn.
lk durumdaki kiilerin, bu ilkenin tm farkl yorumlar arasnda,

aka deerlendirme yapp tercihte bulunup bulunmadklar konusu

gizli kalmtr; her ne kadar bu en mantkl yol olarak grlecek olsa


da. (Rawls'un, 1 24. sayfadaki ilk durumda deerlendirilen adalet kav

ramlar listesi, tabii zgrlk sistemini i htiva etmemektedir.) Ak ola

rak ele aldklar bir yorum bulunmaktadr: o da farkllk ilkesi. Rawls,


tabii zgrlk sistemini deerlendiren ilk durumdaki insanlarn bunu
neden reddedeceklerini aklamamaktadr. Reddetme sebepleri, ortaya
kan datmn tabii servetlerin ahlaki adan keyfi bir datmna da
yanacak olmas olamaz. Daha nce de grdmz gibi, varsaymamz
gereken ey, ilk durumdaki kiilerin kendi karlarna ynelik hesapla
malarnn onlar yetkilenme ilkesini kabul etmeye ynlendirmediidir
(ve ynlendiremediidir). Fakat, biz ve Rawls, yorumlarmz farkl de
erlendirmelere dayandrmaktayz.

Rawls, ilk durumu ve onun tercih durumunu, edinlerin tabii

yetiler tarafndan etkilenmesine izin verme hususundaki olumsuz d


nsel deerlendirmesini ihtiva edecek ve somutlatracak ekilde ta

sarlamtr: " Rastlantsal tabii nitelik rastlantlar ve sosyal durum ih

timallerini geersiz klan bir adalet kavram aramaya karar verdiimiz


de .
.

" 36

(Rawls rastlantsal tabii niteliklere rastlantlar ve sosyal du

rum ihtimallerine farkl yerlerde atflarda bulun:naktadr. ) Bu bulma


giriimi Rawls'un teorisini ekillendirmekte ve ilk duruma getirdii ta
nmlamann temelini oluturmaktadr. Bu, tabii nitelikleri hak eden ki
ilerin, Rawls'un ilk durumuna yerletirildikleri takdirde, farkl tercih
lerde bulunacaklar anlamna gelmez. Daha ziyade, Rawls, byle kii
ler iin, onlarn karlkl ilikilerini belirleyen adalet ilkelerinin, bu ki36

Rawls, Theory of ]ustice, s.15.

278 ikinci ksm yedinci blm

ilerin ilk durumda neyi tercih ettiklerine gre belirlendii grnde


deildir. Rawls'un ortaya koyduu yapnn ne kadarnn bu temele da
yandn unutmamakta fayda vardr. rnein Rawls, bir takm eit
liki taleplerin kskanlkla motive edilmediini, daha ziyade iki ada
let ilkesi ile uyum gsterdiinden dolay adaletsizlie kar doan kz
gnlkla motive edildiini ifade etmektedir. 37 Rawls'un da idrak ettii
gibi, eer ( Rawls'un iki adalet adalet ilkesini elde ettiren) ilk durumun

temelini oluturan deerlendirmelerin kendileri kskanl ihtiva edi


yor ve kskanla dayanyorlar, bu argman gcn yitirir. 38 Bu ne
denle, Rawls'un alternatif kavramlar reddetmesini anlamay ve yetki

lenme kavram ile ilgili ne kadar gl bir eletiri yaptn deerlen


dirmeyi istemenin yan sra, teorisinin ihtiva ettii nedenler, bir adalet
kavramnn sosyal artlardaki ve tabii yetilerdeki farkllklar (ve bun
larn sonucunda ortaya kan sosyal artlardaki farkllklar) bertaraf
etmek zere dzenlenmesi gerektii artnn temelini aratrmak zere
motive edici bir zellik tamaktadr.
Neden edinler ksmi olarak tabii niteliklere bal olmasn? (Ay

n zamanda bu niteliklerin gelitiine ve ne kilde kullanldklarna


bal olacaktr.) Rawls'un yant ise yledir: Bu tabii yetiler ve nitelik
ler hak edilmemi olduklarndan "ahlaki bakmdan keyfi"dirler. Bu ya
ntn geerliliini anlamann iki yolu vardr: Tabii farkllklarn datm
c etkilerinin bertaraf edilmesi gerektii kuraln koyan bir argmann

paras olabilir, ki buna pozitif argman diyeceim; ya da tabii farkl


lklarn datmc etkilerini bertaraf edilmemesi gerektiini savunan
olas bir kar argman rten bir argmann paras olabilir, ki bu

na negatif argman diyeceim. Pozitif argman tabii farkllklarn da

tmc etkilerinin bertaraf edilmesi kuraln koymaya alrken, nega


tif argman sadece farkllklarn bertaraf edilmemesi gerektiini savu
nan bir argman rtmeye alr ve ( baka sebeplerden dolay) fark-

37
38

Rawls, Tbeory of]ustice,

s.

538-54 L

"Adalet ilkelerinin ksmen de olsa hasede dayandn gstermek iin ilk durumun bir veya bir
ka koulunun bu temaylden kaynaklandn onaya koymak gerekecekti .. (Tbeory of]ustice,
s.

538).

datmc adalet 279

!lklarn bertaraf edilmemesi olasln ak brakr. (Negatif argman

ayn zamanda tabii farkllklarn datmc etkilerinin bertaraf edilip

edilmemesini ahlaki adan kaytsz kalnabilecek bir mesele olarak b


rakabilir; bir eyin rnek olmasnn gerektii ile bir eyin olmamasnn
gerekmesinin art olmad ifadelerinin farkllklarna dikkat ediniz.)
POZ"IiF ARGMAN
Pozitif argmanla balayacaz. Tabii yetilerdeki farkllklardan kay
naklanan edinlerdeki farkllklarn bertaraf edilmesi gerektii kural

n getiren bir argmanda, tabii niteliklerdeki farkllklarn ahlaki ba

kmdan keyfi olduu gr nasl bir ilev grebilir? Bunlardan birin


cisi aadaki A argmandr:
1. Her birey sahip olduu edinleri ahlaki adan hak etmelidir; birey
lerin hak etmedii edinlere sahip olmamas gerekir.

2. Bireyler tabii servetlerini ahlaki olarak hak etmezler.


3. Eer bir bireyin X'i, ksmi olarak bu bireyin Y'sini belirliyorsa ve
X hak edilmemise, Y de hak edilmemi demektir.

Bu nedenle,
4. Bireylerin edinleri ksmi olarak tabii servetleriyle belirlenmemeli
dir.

Bu argman, dier benzer ve daha karmak argmanlar iin bir


vekil grevi grecektir. 39 Fakat Rawls, ak ve kesin bir ekilde ahlaki
hak edie gre datm reddetmektedir.
39

rnein:

1.

Herhangi iki kiinin edinleri arasndaki farklar ahlaki olarak hak edilmelidir; ahlaki a
dan hak edilmemi farkllklarn mevcut olmamas gerekir.

2.

Kiiler arasnda tabii servetlerdeki farkllklar ahlaki adan hak edilmemitir.

3.

Kiiler arasndaki hak edilmemi olan dier farkllklar tarafndan ksmen belirlenen fark
llklarn kendileri hak edilmemitir.
Bu nedenle,

4.

Kiilerin edinleri arasndaki farkllklar onlarn tabii edinleri arasndaki farkllklara g


re ksmi olarak belirlenmemelidir.

28o ikinci ksm - yedinci blm

Kamuoyunda gelir ve servetin ve genel olarak yaamdaki iyi


eylerin ahlaki hak edie gre paylalmas eilimi vardr. Adalet er
deme gre mutluluktur. Bu idealin tam olarak gerekleemeyecei
bilinse de, bu (kamuoyuna gre) uygun bir datmc adalet kavra
m, en azndan ilk bakta doru imi gibi grnen bir ilkedir ve
toplumun, artlar izin verdii mddete bunu gerekletirmeye a
lmas gerekir. 'Hakkaniyet olarak adalet' bu kavram reddetmek
tedir. Byle bir ilke ilk durumda tercih edilmeyecektir. 40

Rawls, bu nedenle, A argmanndaki ilk nerme gibi bir ner


meyi kabul edemezdi. Dolaysyla, bu argmann hibir farkl biimi,

tabii servetlerdeki hak edilmemi farkllklardan kaynaklanan datm


c hisselerdeki farkllklar reddetmesinin temelim oluturmaz. Rawls
sadece 1 . nermeyi reddetmemektedir; teorisi de onunla badama
maktadr. Eer bu durum en kt konumdakilerin durumunu geliti
recekse, kiilere tevik verilmesini desteklemektedir; ve tevik alp da

ha fazla hisseye sahip olacak kiiler ou zaman doal yetilerinden do

lay bunlar alacaklardr. Daha nce de belirttiimiz gibi, kalba sokul


mu bir adalet kavram olmad iin, edinlerle ilgili adaletin yetkilen

me kavram da datmn ahlaki hak edilere gre olmasn kabul et

memektedir. Herhangi biri bir bakasna yetkisi olduu bir edinci ve

rebilir ve bunu alan kiinin alc olmay hak edip etmemi olmasnn
bir nemi yoktur. " Herkese, meru bir ekilde kendisine transfer edi
len meru yetkilenmelere gre " ilkesi kalba sokulmu bir ilke deildir.
Eer A argman ve onun birinci nermesi reddedilirse, pozitif

argmann nasl ortaya konulaca ak olmaktan kar. imdi de B ar


gmann ele alalm:
1. Edinlerin ahlaki bakmdan keyfi olmayan bir kalba gre payla
trlmas gerekir.

2. Bireylerin farkl tabii servetlere sahip olmas ahlaki bakmdan key


fidir.

40 Rawls, Theory of Justice, s. 3 10. Bu ksmn geri kalannda Rawls, ahlaki hak edilere gre da
tm kavramn eletirmeye devam ediyor.

datmc adalet 281

Bu nedenle,
3. Edinlerin tabii servetlere gre paylatrlmamas gerekir.

Fakat tabii servetlerdeki farkllklar, ahlaki bakmdan keyfi ol

mayan ve datmc meselelerle ahlaki bir ilikisi olduu aikar olan

baka farkllklarla ilintili olabilir. rnein, Hayek'in savna gre, ka


pitalizmde datm genellikle bakalarna verilen hizmete baldr. Ta
bii servetlerdeki farkllklar, bakalarna verilen hizmetlerdeki yetenek
lerde farkllklara neden olacandan datmdaki farkllklarla tabii
servetlerdeki farkllklar arasnda bir ilinti olacaktr. Sistemin ilkesi da
tmn tabii servetlere gre olmas deildir; fakat tabii servetlerdeki
farkllklar, ilkesi bakalarna verilen hizmetlere gre datm olan bir

sistemde, edinler arasnda farkllklara neden olacaktr. Eer yukar

daki 3 neticesi bunu hari tutacak bir ekilde yorumlanacaksa, bunun


ak olarak ortaya konmas gerekir. Fakat ahlaki adan keyfi bir ba
datrlabilir tanm olan kalbn kendisinin de ahlaki adan keyfi ol
duu yolunda bir nermeyi eklemek fazla ileri gitmek olur, zira her ka
lbn ahlaki adan keyfi olduu sonucuna varlmasna neden olur. Bel
ki de nemli olan ey salt badaklk deil de ahlaki adan keyfi olan
zelliin datmc hisselerdeki farkllklara neden olmasdr. Bu ne
denle, C argmann ele alalm:
1. Edinlerin ahlaki bakmdan keyfi olmayan bir kalba gre payla
trlmas gerekir.

2. Bireylerin farkl tabii servetlere sahip olmas ahlaki bakmdan key


fidir.

3.

Bir kalbn neden edinler arasndaki farkllklar ihtiva ettiine ge


tirilen aklamann bir blm, kiilerdeki farkllklarn edinlerde
ki farkllklara neden olduu aklamasn getiriyorsa ve eer bu
farkllklar ahlaki bakmdan keyfi ise, o zaman kalp da ahlaki a
dan keyfidir.

282 ikinci km yt'dlncl blm

Bu nedenle,
4. Tabii servetlerdeki farkllklarn kiiler arasndaki edinlerde fark
llklara neden olmamas gerekir.

Hu argmann

3. nermesine gre bir kalbn temelini oluturan

herha ngi bir ahlaki keyfiyet, kalba szar ve ahlaki adan fazlasyla

kl"yfi klar. Fakat Rawls'un nerdii kalp da dahil olmak zere, her

hangi bir kalp, nasl ortaya ktnn bir aklamas olarak, bir takm
ahlaki adan keyfi gerekleri ihtiva edecektir. Farkllk ilkesi baz ki

ilere dierlerine gre daha fazla datmc hissenin verilmesini ng

rr; bu hisseleri kimlerin alaca, ksmen de olsa, bu kiilerle dier ki


iler arasndaki farkllklara, yani ahlaki bakmdan keyfi olan farkl
lklara dayanacaktr. nk zel tabii servetlere sahip baz kiilere, bu
servetleri belli ekillerde kullanmalar iin bir tevik olarak daha b
yk hisseler nerilecektir. Belki de, 3. nermeye benzer bir nerme for
mle edilebilir ve Rawls'un hari tutmak istedii ey, kendi gr d
lanmadan, hari tutulabilir. Yine de, ortaya kan 'argman, edinler
setinin herhangi bir kalba uymasn varsayacaktr.
Edinler kmesinin neden kalba sokulmas gerekir? Yetkilenme
teorisi ile ilgili sunumuzda grld gibi, kalba sokma, bir adalet te

orisinde vazgeilmez bir ey deildir: Bir edinler kmesinin yerine ge


tirdii bir kalptan ziyade edinler setlerini meydana getiren temel il
kelere odaklanan bir teori. Eer bu temel ilkelerin teorisinin sadece di
er alanlardan gelen farkl deerlendirmelerin bir kmesi olmaktan zi
yade farkl bir datmc adalet teorisi olduu yadsnrsa, o zaman
farkl bir teori gerektiren datmc adaletle ilgili farkl bir konu olup

olmad sorusu ortaya kar.

Daha nce verilen cennetten gelen kutsal yemek modelinde bir


kalp aramak iin daha kuvvetli bir neden olabilirdi. Fakat bir takm
eyler zaten sahip olunan eyler olarak ortaya ktna (ya da nasl sa

hip olunacaklar konusunda yaplm anlamalar olduuna) gre, sa


hip olunmayan edinler iin herhangi bir kalp aramaya gerek yoktur.

damc adalet 283

Ve tdinlerin ortaya kt veya ekillendii srecin kendisinin her

hangi bir kalba uymas gerekmediine gre, herhangi bir kalbn so


nu olarak ortaya kmasn beklemenin mant yoktur. Durum, un
lar merak etmek iin uygun bir durum deildir: "Bu eylere ne olacak;
onlarla ne yapacaz?" Cennetten gelen kutsal yemein olmad ve
her eyin insanlar tarafndan yapld, retildii ya da dntrld
dnyada, bir datm teorisinin, teorisi olaca farkl bir datm s
reci yoktur. Okuyucu daha nceki argmanmz hatrlayacaktr: Belli
bir kalba uyan herhangi bir edinler seti, kalp iindeki edinlere sa
hip olan kiilerin gnll takaslar, hediyeleri, vs. yoluyla kalba uy
mayan baka bir edinler kmesi haline dntrlebilir. nsanlarn,
ahlaki olarak sahip olduklar eylerle bile kalba ters decek eylemler
de bulunmay tercih edemeyecekleri sonucunu getirecei grldn
de, edinlerin kalba sokulmas gerektii grnn makul karlanma

olasl azdr.

Kalba sokulmu bir adalet kavramna ynelik bahsedilmesi ge

reken bir baka yol daha bulunmaktadr. Varsayalm ki, ahlaki adan

meru olan her gerein ahlaki olarak meru olduunu gsteren b


tncl bir aklamas vardr ve mantksal ilikiler, ahlaki adan me
ru olduu aklanmas gereken gerekler sahasna girmektedir. Eer p
ve q ahlaki adan meru gerekler ise ve ilgili aklamalar da P ve Q
olarak ahlaki adan meru ise, o zaman p"q da ahlaki adan meru
olarak aklanmaldr. Ve eer P"Q btncl bir aklama getirmiyor
sa (bunun yerine farkl aklamalar getiren bir mantksal ilikiden iba
ret ise), o zaman ilave bir aklamaya gerek vardr. imdi bunu edin

lere uyarlayalm. Varsayalm ki, benim bana ait edinlere sahip olmam

ve sizin size ait olanlara sahip olmanzn meruiyetini gsteren farkl

yetkilenme aklamalar bulunmaktadr ve u soru sorulmaktadr:


"Benim, benim sahip olduuma sahip olmam ve senin, senin sahip ol
duuna sahip olman neden merudur; bu ortak gerek ve iindeki tm

ilikiler neden merudur? Eer iki farkl aklamann balac, ortak

gerein meruiyetini btncl bir tarzda aklayacak ekilde kullanl


myorsa ( ki bunun meruiyeti, kendisini oluturan paralarn meru-

284 ikinci ksm yedinci blm

iyeti ile salanmamaktadr), o zaman onun meruiyetini gstermek ve


herhangi bir birimsel olmayan edinler kmesini meru klmak iin ka
lba sokulmu bir takm datm ilkeleri gerekli olacak gibi grnyor.
Belli gereklerin bilimsel aklamasnda genel uygulama, akla
nan gereklerin baz mantksal ilikilerini, farkl aklama gerektiren

mantksal ilikiler olarak deil de cmlecikleri balayan kelimeleri ak


lamak iin kullanlan balalar tarafndan aklanan mantksal ilikiler

olarak ele almaktr. (Eer E, e 'i aklyorsa ve E, e'yi aklyorsa, o

zaman EAE, eAe'yi aklyor demektir. ) Eer herhangi cmlecik


balayan iki kelimenin ve n- yerindeki balacn sadece farkl ve ilgisiz
aklamalarn balac ile deil de btncl bir tarzda aklanmas ge

rektii artn koysa idik, o zaman birok bilinen aklamay reddetmek


ve neyin farkl gerekler olarak ortaya ktn aklayan temel bir ka
lbn peine dmek zorunda kalrdk. (Elbette ki bilim adamlar, gr
nrde farkl olan gerekler iin btncl bir aklama nereceklerdi.)
lk bakta bile olsa, herhangi iki olguyu meru olarak ayrlabilir ola
rak, onlarn aklamalar iin mevcut olan bala sayesinde farkl ak
lamalar olduunu kabul ederek ele almay reddetmenin ilgin sonula
rn incelemek faydal olacaktr. Eer btn balalar iin btncl
aklamalar art koyarsak dnya ile ilgili teorilerimiz neye benzer? Bel
ki de paranoid insanlar iin dnyann neye benzediini kestirmek gibi
bir ey. Ya da, kimseyi kk drmeyecek bir ekilde ifade etmek ge
rekirse, belli trlerde uyuturucu tecrbelerine sahip insanlara nasl g
rndn. (rnein, marijuana itikten sonra bana grnd gibi . )
Byle bir dnya gr bizim normal olarak baktmz ekilden tama
miyle farkldr. Balalarn yeterlilii zerine getirilen basit bir koulun
byle bir eye yol amas ilk bakta artcdr, en azndan byle bir ye
terlilik koulunun derin ve tamamen kalba sokulmu bir dnya gr
ne yol amas gerektiini idrak edene kadar.
Ahlaki adan meru farkl olgularn balalarn ahlaki meru
iyetine ynelik aklamalarn yeterlilii konusunda getirilecek benzer
bir koul, genel anlamda kalplatrmay sergileyecek edinler dizisi ge

rektiren bir gre yol aacaktr. Byle bir yeterlilik ilkesini empoze et-

datmc adalet 285

mek iin zorlayc argmanlarn mevcut olmas olas deildir. Bazlar


bylesine btncl bir vizyonun sadece bir alanda makul olabileceini
dnebilir; rnein, sradan ahlaki olmayan aklama alan deil de,
edinler dizileri ile ilgili ahlaki alanda ya da tam tersi. Ahlaki olmayan

olgular aklamaya gelince, bylesine btncl bir teoriyi oluturmak


zor olacaktr. Herhangi biri yeni deerlendirmeler ortaya koyup yeni ol
gular aklamadnda (eskilerin balalarnn dnda) bunun kabul
edilebilirlii ynndeki karar zor alnacaktr ve byk lde eski ol
gular yeni ekilde grmzn ne oranda aklayc ve tatmin edici ol
duuna bal olacaktr. Farkl olgularn ahlaki adan meruiyetini gs
teren ahlaki aklamalara ve ifadelere gelince, durum farkllk arz et
mektedir. ncelikle, btncl bir aklamann uygun ve gerekli olduu
nu dnmenin (inanyorum ki) daha az sebebi vardr. Edinleri ortaya
koyan ayr temel ilkelerin farkl aklamalarda grnd zamanki ka
dar byk oranda aklayclk birlii szkonusu deildir. (Rawls'un,

saf yntemsel adalet diye nitelendirdii elemanlar ihtiva eden teorisi,


balalar aklamak iin gl bir yeterlilik koulunu yerine getirme
mekte, byle bir koulun yerine getirilemeyeceini ima etmektedir.)
kinci olarak, btncl bir aklamaya olan talebin aklanacak ahlaki
olgular ekillendirecei bilimsel durumdakinden daha fazla tehlike sz
konusudur. ("Her ikisinin de gerek olmas mmkn deildir, nk

her ikisini de ortaya karacak, btncl kalba sokulmu ifade yok

tur. " ) Bu nedenle, bylesine ciddi olarak ortaya konmu olgulara b


tncl bir aklama getirmede gsterilen baar, aklayc teorinin ne
kadar iyi desteklendiini net bir biimde ortaya koymayacaktr.
imdi, tabii servetlerin datmnn ahlaki adan keyfi olduu
ifadesinden datmc hisselerin tabii servetlere dayanmamas gerekti
i sonucuna varr gibi grnen son pozitif argmanmza dnyorum.
Bu argman, eitlik nosyonu zerinde odaklanmaktadr. Rawls'un ar
gmannn byk blm, eit hisselerden belli bir sapmay hakl ve
makul gsterdiinden (eer en kt konumdakilerin durumunu iyile
tirecekse, bazlar daha fazla elde edebilir), belki de merkeze eitlii

koyan argmann yeniden yaplandrlmas faydal olacaktr. Eer va-

286 ikinci ksm yedinci blm

rlan farkllklarn olmas gerektii sonucu iin herhangi bir argman

yok ise, insanlar arasndaki farkllklar ahlaki bakmdan keyfidir (ar


gmana gre). Tm bu farkllklara ahlaki adan itiraz edilmeyecek
tir. Byle bir ahlaki argmann olmamas, sadece, var olmalar artn
getiren ahlaki bir sebep olmad takdirde var olmamas gerektiine
inandmz farkllklarn mevcut olmas durumunda nemli olacaktr.
Ahlaki sebeplerden dolay umursanmayabilecek (etkisiz hale getirilebi
lir mi?) belli farkllklara kar bir karm olduu sylenebilir. Yeterin

ce arla sahip btn ahlaki sebeplerin olmamas durumunda eitlik

szkonusu olmaldr. Bu nedenle D argmanmz bulunmaktadr:

1. Eit olmamalarn gerektiren (gt) bir ahlaki neden bulunmad


takdirde edinlcrin eit olmas gerekir.

2. Bireyler, tabii servetler asndan dier bireylerden eidi ynlerden


farkl olmay hak etmemektedirler; bireylerin tabii servetler bak
mndan farkl olmalar iin bir ahlaki sebep yoktur.

3. Bireylerin bir takm kiisel zellikler asndan neden farkl olduk


larnn ahlaki bir sebebi yoksa, bu kiisel zelliklerdeki farkllklar,
baka zelliklerde de (rnein, edinler) fa rkl olmalarn gerektire
cek bir ahlaki sebep oluturmaz, oluturamaz.

Bu nedenle,
4. Bireylerin farkl tabii servetlere sahip olmalar edinlerin neden eit
olmamas gerektiine bir sebep tekil etmez.

5. Edinlerin neden eit olmamas gerektiinin baka bir ahlaki sebe


bi yok ise (rnein, kt konumdakilerin paylarnn arttrlmas),
bireylerin edinlerinin eit olmas gerekir.

nc nerme ile benzerlik tekil eden ifadeler fazla zaman


mz almayacak. Burada ncelikle birinci nermeye, yani eitlik ner
mesine odaklanalm. Eitlikten sapmak iin zel bir ahlaki sebep ol
mamas durumunda bireylerin edinleri neden eit olmaldr? (Edin

lerde belli bir kalbn olmas gerektii neden dnlyor? ) Kendisin


den saplmasna sadece ahlaki glerin sebep olabilecei eitlik neden
sistemin sonraki konumudur? Eitlikle ilgili birok argman sadece in-

datmc adalet 287

sanlar arasndaki farkllklarn keyfi olduu ve geerli nedenlerinin or

taya konmas gerektii savn getirmektedirler. ou zaman yazarlar


eitlik lehine u formda bir karm ifade etmektedirler: "nsanlara ya
plan muamelelerdeki farkllklarn hakl gerekelerinin ortaya konma
s gerekir. " 41 Bu tr varsaymn en ok kabul gren durumu, kiilere
arzularna ve geici heveslerine gre belli bir muameleyi ihsan eden bir

kiinin, sadece bir kiinin (veya grubun) herkese muamele yapt bir

durumdur. Fakat ben herhangi bir sinemaya gidersem (yanndakine


deil de), iki sinema sahibine yapm olduum farkl muamelenin hak
l gerekesini gstermek zorunda mym? Canmn bu sinemalardan bi
rine gitmek istemesi yeterli deil midir? Muameledeki farkllklar iin

hakl gereke gsterilmesi gerei ada idarelere uymaktadr. Burada,


geici hevese gre muamelede bulunma yetkisi olmakszn herkese kar
merkezi bir muamele sreci szkonusudur. te yandan, zgr bir
toplumdaki datmn byk bir blm hkmetin eylemleri sonucu
ortaya kmaz. Ve ayn zamanda, mahalli bireysel takaslarn sonula
rnn bertaraf edilmesindeki baarszlk da " devlet eylemini " olutur
maz. Belli bir muamelede bulunacak tek bir ey yok ise ve herkes iste
dii gibi edinlerini bakalarna vermeye yetkili ise, muameledeki fark

llklarn hakl gerekelerinin gsterilmesiyle ilgili kuraln neden kap


saml bir uygulama alan olmas gerektiinin dnld ak deil41

"Menfaatlerin eit bir eklide datm iin herhangi bir sebep gsterilmesine gerek yoktur, n
k bu doaldr, hakldr ve adildir ve hakl olduunu gstermeye gerek yoktur nk kendi iin
de hakl olduu orradadr. Varsayma gre, eitlik iin sebep yoktur, sadece eitsizliin sebepleri
aranmaldr; aynlk, dzenlilik, benzerlik ve simetrinin zel olarak dikkate alnmasna gerek yok
tur, fakat farkllklarn, simetrik olmayan davrann, icradaki deiikliklerin aklanmas gerekir.
Eer benim bir pastam var ise ve bu pastay on kii arasnda paylatrmam gerekiyorsa ve her bir
kiiye ram olarak pastann onda birini verirsem, bu davran mazur gstermek iin bir aba gs
termeme gerek yoktur; te yandan, eer bu eit paylam ilkesinden uzaklarsam bunun sebebi
ni gstermek gerekir. te bu nedenle, rtl de olsa, eitlik zsel olarak eksantrik olmayan bir fi
kir olarak grlmtr. " Jsiah Bertin, "Equality", yeni bask Frederick A. O lafson, ed. ]ustice and
Social Policy (Englewoog Cliffs, N.J.: Prentice-Hall, 1 96 1 ), s. 1 3 1 . Mekanikle ilgili analojiye de
vam etmek iin una dikkat edin ki bu, belli bir halin veya durumun herhangi bir aklamaya ih
tiyac olmadn, te yandan bundan olan sapmalar iin harici gler asndan aklama gerek
tiini belirten nemli bir kuramsal pozisyondur. Bkz. Ernest Nagel'in D'Alembert'in Newton'un
ilk hareket kanununa ynelik nsel bir argman ortaya koyma teebbs ile ilgili tartmas. [The
Structure ofScience, (New York: Harcourt, Brace, and World, 1961), s. 175-177.]

288 ikinci ksm - yedinci blm

dir. Bireyler arasndaki farkllklar iin neden hakl gerekeler gsteril


melidir? Deitirilebilecek, aresi bulunabilecek ya da telafi edilebile

cek herhangi bir eitsizlik iin deiiklik yapmak, are bulmak ya da


telafi etmek zorunda olduumuz neden dnlyor? Belki de sosyal

ibirlii burada devreye giriyor; her ne kadar btn insanlar arasnda


hibir eitlik karm olmasa da (rnein, temel konularda ya da in

sanlarn nem verdii eylerle ilgili), belki de birlikte ibirliinde bulu

nan insanlar arasnda byle bir karm bulunmamaktadr. Fakat bu


nun iin bir argman grmek kolay deildir; elbette ki ibirliinde bu
lunan kiilerin hepsinin de bu karmn karlkl ibirliinin artlarn
dan biri olduunu kabul etmesi beklenemez. Ve bunun kabul edilme
si, iyi konumdaki kiilerin ibirliinde blunmay ya da aralarndan bi
rinin, rnein, uzakta ve konum itibariyle biraz daha aada bulunan
kiilerin ibirliinde bulunmasn reddetmeleri iin talihsiz bir tevik
olacaktr. nk daha kt konumda olanlarn menfaatine olacak
olan byle bir sosyal ibirliine girmek, iyi konumdaki kiiler iin,

kendileri ve dier gruptaki kiiler arasndaki il_i kilerde eitlik getirece

inden zararl olacaktr. Bir sonraki blmde, baarsz olduu ortaya


kan, eitlikle ilgili en son nemli argman zerinde duracam. Bu
rada sadece unu belirtmemiz gerekiyor ki, D balant argman, tabii
servetleri hak etmemek ile datmc hisselerle ilgili bir takm sonular
arasnda gidip gelmektedir ve eitlii (sadece ahlaki bir sebep var ise
saplabilecek) bir norm olarak varsaymaktadr. Ve bu nedenle, D arg
man, eitlikle ilgili bir neticeye varmak maksadyla kullanlamaz.

NEGATF ARGMAN
nsanlarn tabii servetlerini hak etmedikleri iddias ile edinlerdeki
farkllklarn tabii servetlerdeki farkllklara dayandrlmamas gerekti
ine dair varlan sonu arasnda iliki kurmak zere ikna edici bir po
zitif argman bulmadaki baarszlmzdan sonra, imdi de negatif
argmana dnyoruz: Rawls'un grne getirilebilecek bir kar ar
gman rtmek zere insanlarn tabii servetlerini hak etmedikleri id
diasnn kullanm. (Eer D eitlik argman kabul edilebilir olsayd,

datmc adalet 289

olas kar deerlendirmeleri rtmekle ilgili negatif grev, bir eitlik

karmnn belli bir durumda bir yana braklmasnn mmkn olma

yacan gstermekle ilgili pozitif argmann bir parasn oluturur


du. ) Rawls'a getirilebilect>k u olas kar E argmann ele alalm:
1. Bireyler tabii servetlerini hak ederler.
2. Eer bireyler X'i hak ediyorlarsa, X'den ortaya kan herhangi bir
Y'yi de hak ediyorlardr.

3. Bireylerin edinleri tabii servetlerinden ortaya kar.

Bu nedenle,
4. Bireyler edinlerini hak ederler.
5. Eer bireyler bir eyi hak ediyorlarsa, o zaman ona sahip olmalar
gerekir (ve bu, o eyle ilgili olabilecek herhangi bir eitlik kar
mndan daha nemlidir. )

Rawls bu kar argman ilk nermeyi reddederek rtrd.


Ve bylece, tabii servetlerin keyfi olduu iddias ile datmc hissele
rin tabii servetlere bal olmamas gerektiine dair ifade arasnda bir
balant gryoruz. Fakat bu balantnn fazla byk bir nemi yok

tur. nk baka kar argmanlar da bulunmaktadr. rnein, F ar


gman u ekilde balamakta:
1.

Eer bireyler X'e sahipseler ve X'e sahip olmalar (hak edip etme
mi olmalarnn nemi yoktur) herhangi birinin X zerindeki
(Locke'cu) hakkn veya yetkisini ihlal etmiyorsa ve Y, baka bir ki
inin haklarn veya yetkilerini ihlal etmeyen bir srele X'den or-

( ) Eer kiinin X zerinde yetkisi var ise, Y zerinde de yetkilenmesini salayacak bir trden sre
(nceki cmlelere ilaveler yaparak glendirebiliriz). Burada "Locke'cu" hak ve yetkileri kulla
nyorum Amacm (Birinci Ksm'da tartld gibi) minimal devlette tannmas gereken g, do
landrclk, vs.'ye kar olan hak ve yetkilere atfta bulunmaktr. Bunlarn insanlarn sahip oldu
u tek hak ve yetkiler olduuna inandmdan (zel olarak elde ettiklerinin dnda), Locke'cu
haklarla ilgili zel bir aklamaya gerek olmayabilirdi. Baka birinin emeinin meyveleri zerin
de hakk olduunu iddia eden bir kii birinci nermeyi reddedecektir. Eer Locke'cu aklama ila
ve edilmemi olsa idi, 1. nermenin doruluunu kabul edip dierlerini reddedebilirdi.

290 ikinci ksm - yedinci blm

taya kyorsa, o zaman birey Y zerinde yetkilidir.


2. Bireylerin ellerindeki tabii yetilere sahip olmalar baka birinin
(Locke'cu) yetki veya haklarn ihlal etmez.

ve insanlarn yaptklar zerinde, emek verip rettikleri zerinde, ba


kalarnn kendilerine verdikleri veya takas ettikleri eyler zerinde

yetkili olduu savn getirmektedir. rnein, bir insann Y'yi hak et


mesinin (yapt resmi elinde tutma hakk, Bir Adalet Teorisi kitab
nn bir adalet teorisinin yazmndan dolay vg hakk gibi) Y'yi hak
etme sreci iinde kulland eyleri (tabii servetler de dahil olmak
zere) hak etmi olmasna bal olmas doru deildir. Kulland ey
lerin bazlar gayri meru olarak elde edilmi olmayabilir. Hak edilen
eylerin altnda bulunan temellerin kendilerinin hak edilmi olmasna
gerek yoktur.
En azndan hak edile ilgili ifadeler ile yetkilenme ile ilgili olan

lar arasnda paralellik kurabiliriz. Ve eer, ki dorusu da budur, hak

ettikleri sylenemese bile insanlar tabii servetleri zerinde yetkili ola

rak tanmlarsak, yukardaki E'ye paralel olan ve " hak etme" yerine
"yetki sahibi olma " ifadesini ihtiva eden argman ortaya kacaktr.
Bu da bize kabul edilebilir G argmann verir:
1. Bireyler tabii servetleri zerinde yetki sahibidirler.
2. Eer bireyler bir ey zerinde yetki sahibi iseler, ondan meydana
gelen bir ey zerinde de yetki sahibidirler (belli sre trleri vas
tasyla).

3. Bireylerin edinleri tabii yetilerden dolay meydana gelirler.

Bu nedenle,
4. Bireyler edinleri zerinde yetki sahibidirler.
5. Bireyler bir ey zerinde yetki sahibi iseler, o eye sahip olmalar ge
rekir (ve bu, edinlerle ilgili olabilecek her trl eitlik karmna
baskn kar.)

datmc adalet 291

nsanlarn tabii servetleri ahlaki bakmdan ister keyfi olsun, is

terse olmasn, onlar ve onlarn meydana kard eyler zerinde yet


ki sahibidirler. *
Daha nce grdmz gibi, baka insanlar zerinde, yeniden
datmla ilgili teorilerin genelde neden olduundan daha gl mlki
yet haklar getirecek olan farkllk ilkesinin kat bir ekilde uygulan
masndan kanmak iin insanlarn tabii servetleri zerindeki yetkilen
melerinin tannmas (G argmannn ilk nermesi) gerekebilir. Rawls,

ilk durumundaki insanlarn zgrlk ilkesine, farkllk ilkesine gre


(sadece ekonomik iyilemeye deil, ayn zamanda salk, yaam uzun
luu, vs. 'ye uyarlanm haliyle) daha fazla ncelik verdiinden dolay
bundan kandn dnmektedir (29. dipnota baknz). 42
Tabii servetlerdeki farkllklardan kaynaklanan edin farkllk
larn bertaraf edecek ya da minimum hale getirecek inandrc bir ar
gman bulamadk. nsanlarn tabii servetlerinin ahlaki bakmdan key

fi olmas temas farkl bir ekilde, rnein ilk durumun belli bir ekil

lenmesine gereke gstermek maksadyla kullanlabilir mi? Akas,


szkonusu ekilknme, tabii servetlerdeki farkllklardan kaynaklanan

edin farkllklarn bertaraf etmek maksadyla tasarlanyorsa, bu


ama iin bir argmana ihtiyacmz var demektir. Dolaysyla da,
edinlerdeki bu tr farkllklarn bertaraf edilmesi iin yaptmz ba
arsz yntem bulma giriimimize geri dnyoruz demektir. Bunun ye

rine, ekillendirme, ilk durumdaki katlmclarn kendi tabii nitelikle


rini bilmeleri hesaba katlmadan da yaplabilir. Bylece, tabii nitelikle-

42

Fakat bkz. Rawls'un bir kolektif servet olarak doal yeteneklere ynelik gr ile ilgili aadaki tartmamz.

( ) Keyfi olan bir eyden manevi bakmdan nemli olan bir ey kamazsa, hibir insann varl da
manevi bakmndan nemli olamaz, nk bir sr sperm kmesinden hangisinin yumurta hc
resini dlledii (bildiimiz kadaryla) manevi bakmdan keyfidir. Bu da Rawls'un konumunun
ruhuna ynelik baka ve daha belirsiz bir mtalaay gndeme getirir. Yaayan her insan, baa
rsz olan milyonlarca hcreden daha fazla hak etmedii halde bir sperm hcresinin baarl ol
duu bir srecin rndr. Rawls'un standartlarna gre "keke sre daha adil olsayd" m de
memiz gerekiyor? Btn eitsizliklerin dzeltilni olmasn m dilememiz gerekiyor? Bizim mev
cudiyetimizi kazandmz bir sreci manevi adan sulayan bir ilkeden endie duymamz gere
kir. yle bir ilke ki, varlmzn meruiyetini altst ediyor.

292 ikinci ksm yedinci blm


-

rin ahlaki adan keyfi olmas gerei, bilgisizlik peesinin empoze


edilmesine ve hakl gsterilmesine yardmc olacaktr. Fakat bu nasl
yaplabilir? Tabii niteliklerin farknda olunmas, neden ilk durumun
dnda braklmaldr? Belki de bunun altnda yatan ilke yle olacak
tr: Eer bir takm zellikler ahlaki bakmdan keyfi ise, ilk durumdaki

kiilerin bunlara sahip olduklarn bilmemeleri gerekir. Fakat bu, bil

dikleri her eyi hari tutmak anlamna gelecektir. nk, sahip olduk
lar zelliklerin her biri (rasyonellik, tercihte bulunma yetenei,
gnden daha uzun bir mre sahip olmalar, bir hafzaya sahip olmala
r, kendileri gibi organizmalarla iletiim kurabilmeleri), kendilerini
oluturan sperm ve yumurtann belli genetik zellikler tamas gere
ine dayal olacaktr. Fiziksel olan gerek udur ki, bir takm belli bir

ekilde bir araya gelmi kimyasal maddeleri ihtiva eden reme hcre
leri (aalarn ya da sanlarn deil, insanlarn genleri) ahlaki adan
keyfidir, rastlantdr. Fakat ilk durumdaki insanlarn, sahip olduklar

zelliklerden bazlarn bilmeleri gerekir.

Belki de rasyonel olduunu ve dier zelliklerini bilmeyi, srf bu


zellikler ahlaki adan keyfi gereklere dayandk/ar iin hari tut
makta acele ettik. nk bu zelliklerin de ahlaki nemi vardr. Bir
baka deyile, ahlaki gerekler bunlara dayanmakta ya da bunlardan
kaynaklanmaktadr. Bir gerein ahlaki bakmdan keyfi olduu ile il
gili ifadede bir anlam kargaas grlmektedir. Bir gerein neden by
le olduunun ahlaki bir sebebi olmad anlamna (da) gelebilir, ya da

bir gerein bu ekilde olmasnn hibir ahlaki nemi ya da ahlaki so


nular olmad anlamna da gelebilir. Rasyonellik, tercihlerde bulu
nabilme yetenei, vs., ikinci anlamda ele alndnda ahlaki adan

keyfi deildir. Fakat bu gereke ile hari tutulmazlarsa yle bir prob

lem ortaya kar: Rawls'un ilk durumda bilinmesini hari tuttuu ta


bii servetler de bu anlam dahilinde keyfi olmaktan karlar. Her hal
karda yetkilenme teorisinin ahlaki yetkilenmelerin bu gereklerden
kaynakland ya da bu gereklere ksmen dayand ynndeki sav
u andaki konumuzdur. Bylece diyebiliriz ki, tabii servetlerdeki fark
llklarn ortadan kaldrlmas kaynaklanan edin farkllklar konu-

datmc adalet 293

sunda etkin bir argmann olmamas nedeniyle, ilk durumdaki her


hangi bir eyin nasl olup da tabii servetlerdeki farkllklarn ahlaki ba
kmdan keyfi olduu savma dayandrlabildii ak deildir.

KOLEKTF SERVETLER
Grnd kadaryla, Rawls'un grne gre, herkesin btn olarak
tabii servetler zerinde bir takm yetki ve talepleri bulunmaktadr ve
kimsenin ayrcalkl talepleri olamaz. Tabii yeteneklerin datm bir
" kolektif servet" olarak grlmektedir.43
O zaman unu gryoruz. Farkllk ilkesi, tabii yeteneklerin or
tak bir servet olarak datm konusunda anlamay, sonuta ortaya
kan tm menfaatlerin datmn ngrmektedir. Tabiat tarafn
dan kayrlm olanlar, kim olursa olsunlar, sadece ve sadece tabiatn
cimri davrandklarnn durumlarn iyiletirmelerine katkda bulun
duklar srece kazanlarn arttrabilirler. Hi kimse daha byk
olan tabii kapasitesini hak etmemektedir ve toplumda dierlerinden
daha nde bir yerde balama hakkna sahip deildi: Fakat bu, bu
farkl zelliklerin yok edilmesi anlamna da gelmez. Bunlarla ilgilen
menin baka bir yolu vard: yle bir temel yap oluturulabilir ki,
bu nitelikler daha talihsiz olanlarn menfaatine kullanlabili: 44

nsanlar, tabii yetenekleri ortak bir servet olarak grme konu


sunda farkllk gstermektedir. Bazlar, Rawls'un,45 faydacla kar
ktnda syledii gibi, bunun " insanlar arasndaki ayrm ciddiye al

mad" konusunda ikayeti olacaklardr. Ayrca, insanlarn yetenek


ve becerilerini dier insanlar iin kaynak olarak gren yeniden yap
landrlm bir Kant yaklamn yeterli olup olamayaca hususunda

pheleri bulunacaktr. " ki adalet ilkesi, insanlar, bakalarnn refah

iin ara olarak grme eilimini bile kural d saymaktadr. " 46 Sade

ce, insanlarla; onlarn becerileri, servetleri, yetenekleri ve zel nitelik43 Rawls, Theory ofJustice, s.

179.

44 Rawls, Theory ofJustice, s. 102.

45 Rawls, Theorq ofJustice, s. 27.


46

Rawls, Theory of]ustice, s.

183.

294 ikinci ksm - yedinci blm

leri arasndaki farkn ok fazla vurgulanrsa. Farkn zerine bu kadar


ok gidildiinde tutarl bir insan kavram kalp kalmayaca ak bir
sorudur. Belli niteliklerle dolu olan bizlerin, iimizdet<i sadece bu ekil
de aklanm kiilerin ara olarak grlmesinden neden mutlu olmamz

gerektii de ak deildir.
nsanlarn beceri ve yetenekleri zgr bir toplum iin bir servet
tir. Toplumdaki dier insanlar bunlarn varlndan menfaat ederler,
nk bunlar baka yerde deil de o toplumun iindedir. (Aksi takdir
de onlarla iliki iinde olmak istemeyeceklerdi. ) Yaam, daha byk

yetenek ve abann daha ok kazanca neden olduu, bunun da baka


larnn kaybetmesi gerektii anlamna geldii bir sabit-toplam oyunu
deildir. zgr bir toplumda, bireyledn becerileri sadece kendilerine
deil, bakalarna da menfaat salar. nsanlarn tabii servetlerini ko
lektif bir kaynak olarak grmeyi mazur gstermesi beklenen ey ba
kalarna daha fazla menfaat salanmas mdr? Bu menfaat salanma

sn mazur gsteren ey nedir?

Hi kimse daha byk tabii kapasitesini ya da hnerlerini top


lumda daha iyi bir balang yeri olarak hak etmez. Fakat bu, bu
farkllklarn yok edilmesi gerektii anlamna gelmez. Bunlarla ilgi
lenmenin baka bir yolu vardr. yle bir temel yap oluturulabilir
ki, bu nitelikler daha talihsiz olanlarn menfaatine kullanlabilir.47

Ya " bunlarla ilgilenmenin baka bir yolu" yok ise? O zaman


bunlar ortadan kaldrmak m etmek gerekecek? Tabii servetler konu
sunda tam olarak ne yaplmas dnlecek? Eer insanlarn beceri ve

yetenekleri bakalarna hizmet etmek zere kontrol altna alnamaya


cak trdense, bu istisnai servetleri ve yetenekleri ortadan kaldrmak ya
da bunlar kiinin veya tercih ettii birinin menfaatine kullanmasn
yasaklamak iin bir ey mi yaplacaktr? (Bu snrlama, bakalarnn
yetenek ve becerilerini kendi menfaatlerine kullanmak zere kontrol
altna alamayan kiilerin mutlak konumunu gelitirmeyecek olsa da.)

47 Rawls, Theory of Justice, s. 102.

datmc adalet 29 5

Hasedin, bu adalet kavramnn temelini oluturduunu sylemek


mantkl olmaz m ? ""
Rawls'un teorisini derinliine incelemek iin edinlerdeki ada
letle ilgili yetkilenme kavrammz kullandk ve bu arada, yetkilenme
kavramnn ne ierdiini daha iyi anlamak iin onu, daha derin ve ss

l olan alternatif datmc adalet kavram ile karlatrdk. Ayrca, sa

nrm, Rawls'un teorisindeki derin boyutlu yetersizlikleri de inceledik.


Rawls'un bir teorinin tek bir zellii ile ya da bir blm ile deerlen
dirilemeyecei konusundaki srarl ifadelerine aynen katlyorum. Te
orinin bir btn olarak deerlendirilmesi gerekir. (Okuyucu Rawls'un
kitabnn tmn okumadan btn bir teorinin nasl bir ey olduunu
bilemez.) Fakat Rawls'un teorisinin nemli bir blmn ve onun kri
tik zellikler tayan temel varsaymlarn inceledik. Edinlerdeki ada

letle ilgili yetkilenme kavram hakkndaki tartmalarmn ne kadar s


tnkr olduunun herkes gibi ben de farkndaym. Fakat Rawls'un
faydacl reddedebilmeden nce tam bir alternatif teoriye ihtiya
duyduunu dnmediim gibi, Rawls'un faydacln yerine sunduu
( ) Rawls'un ilk durumundaki zgrlk iin ortaya att ncelik, farkllk ilkesinin servetler ve ye
tenekler konusunda bir kelle vergisi art getirmesini nleyecek mi? Bir kelle vergisinin meru
iyeti Rawls'un "kolektif servetler" ve "ortak servetler" ile ilgili ifadelerinde nerilmektedir. Ser
vetlerini ve yeteneklerini tam olarak kullanmayanlar, bir kamu servetini yanl kullanyorlar de
mektir. (Kamu maln arur mu etmektedirler?) Rawls bu kadar kuvvetli imalarda bulunmaya
bilir, fakat ilk durumdakilerin neden daha gl bir yorumu kabul etmeyecekleri konusunda da
ha ok ey duymaya ihtiyacmz vardr. Kelle vergisini hari tutup baka vergileri getirecek olan
zgrlk kavram iin daha detayl bir aklamaya gerek vardr. Servetler ve yetenekler bir ka
fa vergisi olmadan dizginlenebilir. "Dizginleme" uygun bir terimdir, nk bir at da arabaya
dizginlendii zaman hareket etmek zorunda deildir, ama hareket ettiinde arabay da eker.
Hasetle ilgili olarak, farkllk ilkesi A'nn 10 ve B'nin 5 almas ile A'nn 8 ve B'nin 5 alma
s arasnda bir tercih yapacaksa ikincisini tercih edecektir. Bu nedenle, Rawls'un grne ra
men (s. 79-80) farkllk ilkesi verimsiz kalmaktadr, zira bazen varolan durumu daha Pareto-iyi
fakat daha az eit bir datma tercih edecektir. Verimsizliin giderilmesi iin basit farkllk ilke
sinden, en kt konumdakilerin durumunun maksimizasyonunu neren ve bir sonraki kt ko
numdakilerin de durumunun maksimizasyonunu salamas beklenen bir hafifletilmi farkllk il
kesine gei gerekmektedir. Bu konuya A. K. Sen de ( Co/lective

Choice and Social Welfare,

s.

138) temas etmekte, bunu Rawls da belirtmektedir. Fakat byle bir hafifletilmi ilke, Rawls'un
kulland trde eitlik lehine bir karm iermemektedir. O zaman, Rawls hafifletilmi ilkeye
zg bir eitsizlii nasl en kt konumdakilere mazur gsterebilecektir? Belki de bu konular,
Rawls'un hafifletilmi ilkeyi kabul edip etmediinin ak olmamasnn temelini oluturmaktadr.

296 ikinci ksm - yedinci blm

kuku gtrmez byk gelimeyi reddedebilmek iin tam bir alterna

tif teori gelitirmek zorunda olduumuza inanmyorum. Mevcut en iyi

teorinin yetersizliklerini farkl bak alaryla ortaya koyan makul bir


alternatif gr taslandan daha iyi bir teoriye ulaabilmek iin daha

fazla neye ihtiya duyulabilir ya da ne yaplabilir? Bu konuda da, tp


k baka birok ey gibi, Rawls'dan yine bir eyler reniyoruz.
Bu blmdeki datmc adaletle ilgili aratrmamza, minimal
bir devletten daha kapsaml bir devletin datmc adaleti gerekletir

mek iin gerekli olmas ya da en uygun ara olmas gerekesiyle ma


zur gsterilebilecei iddiasn deerlendirmek maksadyla baladk.
Sunmu olduumuz edinlerdeki adaletle ilgili yetkilenme kavramna

gre, bylesine daha kapsaml bir devlet iin datmc adaletin ilk il
kelerine, yani elde etme ve transfer ilkelerine dayanan hibir argman
yoktur. Eer edinler dizisi doru bir ekilde ortaya konursa, datm
c adalete dayanan daha kapsaml bir devlet ifo argmana gerek kal
maz. 48 (ddia ettiimiz gibi, Locke'cu koul da daha kapsaml bir dev
let iin gerekli artlar hazrlamayacaktr. ) Fakat, eer bu ilkeler ihlal

edilirse, dzeltme ilkesi devreye girer. Belki de yaplacak en iyi ey, da


tmc adaletle ilgili baz kalplam ilkeleri, adaletsizliin dzeltilme
si ilkesinin uygulanmasnn genel sonularn tutturabilmek maksady

la kurulmu kabaca denetim kurallar olarak grmektir. rnein, ta


rihsel pek bir bilgiye sahip olunamadnda ve ( 1 ) adaletsizlik kurban
larnn genellikle kt durumda olduklarn ve (2) toplumdaki en k
t konumdaki gruptan olanlarn adaletsizliin kurban olmu olmala

r (ya da gemite adaletsizlie uram kiilerin imdiki nesil akraba


lar olmalar) ve dolaysyla adaletsizlikten menfaat elde etmi olanlar
dan (bu kiileri durumu iyi olanlar olarak varsayyoruz, fakat bazla
rnn durumu iyi olmayabilir) tazminat almay hak etmi olma ihtimal
lerinin ok yksek olduunu varsayarsak, o zaman adaletsizlikleri d
zeltmek iin getirilecek kaba denetim kural yle olabilir: Toplumu
48

"Fakat adaletin merhametle yumuatlmas gerekmez mi?" Devletin silahlaryla deil. zel ki
iler bakalarna yardm iin kaynaklarn transfer ettikleri zaman, bu durum adaletle ilgili yet
kilenme kavramna uygun der.

datmc adalet 297

yle bir organize edin ki, toplumda en kt konuma den grubun du

rumu maksimize edilsin. Bu rnek mantksz gelebilir, fakat her top

lum iin nemli bir soru u olacaktr: Toplumun belli tarihine bakld

nda, hangi i grebilir denetim kural, bu toplumda adaletsizliin d

zeltilmesi ilkesinin detayl bir ekilde uygulanmas sonucu elde edile


cek sonulara en ok yaklar? Bu konular olduka karmaktr ve
adaletsizliin dzeltilmesi ilkesi kapsaml bir ekilde incelendiinde ele
alnmaldr. Byle bir inceleme yaplp belli bir topluma uygulanmad
mddete hi kimse burada verilen analiz ve teoriyi, bunu hakl gs
terecek adaletsizliin dzeltilmesi ile ilgili deerlendirme ak olarak
ortada olmadnda, belli bir transfer demeleri uygulamasn eletir
mek amacyla kullanamaz. Her ne kadar, gnahlarmzn cezasn de
mek iin sosyalizmi getirmek arya kamak olacaksa da, gemiteki

adaletsizlikler o kadar byk olabilir ki, bunlar dzeltmek iin ksa


vadeli de olsa daha kapsaml bir devlete gerek duyulabilir.

SEKZNC BLM
Eitlik, Haset, Smr vs.

ETLK
addi artlarda daha fazla eitlii gerekletirmek iin sosyal ku
rumlar deitirmenin meruiyeti, sk sk varsaylmasna ramen
ender olarak gerekeleriyle desteklenir. Yazarlar, belli bir lkedeki n
fusun eri zengin yzde n'inin zenginliin n yzdesinden daha fazlasna
ve en fakir yzde n'inin ise n yzdesinden daha azma sahip olduunu,
en fakirler arasnda st yzde n'e ulamak iin dipteki yzde p'ye bak
mak gerektiini, vs. ( ki p, n'den ok daha byktr) ifade etmektedir.
Ve hemen, bunlarn nasl deitirilebilecei konusunda tartmaya ge
mektedirler. Edinlerdeki adaletle ilgili yetkilenme kavramnda devle
tin sadece datmc bir profile ya da buna benzer olgulara bakarak
durumu deitirmek iin bir eyler yapp yapmamas konusunda karar
verilemez. Bu, datmn nasl ortaya ktna baldr. Bu sonular
veren baz sreler meru olacaktr ve eitli taraflar ilgili edinleri ze
rinde yetki sahibi olacaklardr. Eer bu datmc olgular meru bir s
rele ortaya kmlarsa, o zaman kendileri de merudurlar. Elbette ki
bu, deitirilemeyecekleri anlamna gelmez (bakalarnn yetkilenmele
ri ihlal edilmedii takdirde). Belli bir nihai durum kalbn benimseyen

300 ikinci ksm sekizinci blm

kiiler, arzuladklar kalb (en azndan geici olarak da olsa) daha faz
la gerekletirebilmek iin edinlerinin bazlarn veya hepsini transfer
etmeyi tercih edebilirler.

Edinlerdeki adaletle ilgili yetkilenme kavram, eitlik ya da


baka bir genel nihai durum veya kalplatrma lehine bir nkabulde
bulunmaz. Eitliin herhangi bir adalet teorisinin iinde olmas gerek
tiini sadece varsaymak yetmez. Eitlikle ilgili olarak, tm kaplama

yan ve kalp iermeyen bir edinlerde adalet kavramnn temelini olu


turan deerlendirmelerle boy lebilecek argmanlarn says ala
cak derecede azdr. 1 (te yandan, eitlik lehine destek grmemi ka

rm ifadeleri hi de az deildir.) Yakn gemite filozoflarn en fazla


dikkatini ekmi olan argman ele alacam: Bu argman, The idea
of Equality2 adl eserinde Bernard Williams tarafndan sunulmutur.

(Hi phe yok ki birok okur her eyin bir baka argmana dayand
n hissedecektir. O zaman o argmann tam ve detayl olarak ortaya
konmasn tercih ederim.
Koruyucu tbb bir yana brakrsak, tbbi tedavinin esas gerek
esi kt salktr; bu bilinen bir gerektir. Gnmzde birok top
lumda salk bozukluu tedavi grmek iin gerekli bir koul olsa
da yeterli bir koul olamyor, nk hasta olan herkesin paras bu
lunmamaktadr. Bu nedenle yeterince paraya sahip olmak, tedavi
grmenin ilave bir gerekli koulu haline geliyor. Zenginliin tbbi
tedavi grmenin ilave bir gerekli koulu olduu bir durumda isek,
bir kez daha eitlik ve eitsizlik kavramlarn devreye sokabiliriz:
fakat iyi ve hasta olanlar arasndaki eitsizlik asndan deil de
zengin hasta ile fakir hasta arasndaki eitsizlik bakmndan. n
k ihtiyalar ayn olduu halde farkl muamele gren insanlarn
olduu bir durumla kar karyayz. Her ne kadar ihtiyalar teda
vi iin bir gereke olsa da. Bu irrasyonel bir durumdur. Bu sebepleEn temel seviyede olmayan eitlikle ilgili farkl argmanlarla ilgili faydal bir deerlendirme iin
bkz. Walter J. Blum and Harry Kalven, Jr., The Uneasy Case for Progressive Taxation, 2. Bas
2

k (Chicago: Chicago University Press, 1963.)


Bemard Williams, "The idea of Equality," Philosophy, Politics, and Society, ed. Peter Laslett ve
W.G.Runciman (Ozford: Blackwell, 1962), s. 1 10- 1 3 1 : yeni bask: Joel Feinberg, ed., Moral
Concepts (New York: Oxford University Press, 1969).

eitlik, haset, smr vs. )01

rin pek ie yaramad bir durumdur. Nedenlerle ve mantn ken


disiyle yeterince kontrol edilemeyen bir durumdur.3

Grnd kadaryla Williams unu tartmaktadr: Eer bu

faaliyete ynelik farkl tanmlar arasnda faaliyetin isel bir amacn

ihtiva eden bir tanm var ise, o zaman (ki bu olmazsa olmaz bir ger
ektir) faaliyetin icras ya da nadir olduunda tahsis edilmesi iin tek
geerli gereke, isel amacn etkin bir ekilde baarlmas olacaktr.
Eer faaliyet bakalar zerinde icra edilirse, faaliyeti paylatrmann
tek uygun kriteri bu kiilerin, eer varsa, buna duyduu ihtiyatr. Bu

nedenle Williams, tbbi tedavinin paylatrlmasnn tek geerli kriteri


nin tbbi ihtiya olduunu ifade etmektedir. O halde, buna bal ola
rak, berberlik hizmetlerinin datm iin en geerli kriter berber ihti

yacdr denilebilir. Fakat, faaliyetin isel amac, kiinin faaliyeti icra

etmedeki zel amacndan neden daha nemli olmak zorundadr? (Bu

rada, bir faaliyetin farkl isel amalar ihtiva eden iki ayr tanmn
olup olamayaca meselesini gz ard ediyoruz. ) Eer herhangi biri
farkl insanlarla konumaktan holand iin berber oluyorsa, onun

hizmetlerini konumaktan holand kimselere tahsis etmesi adalet

sizlik mi olur? Ya da okul parasn demek iin bir berberde alyor


sa, sadece iyi para deyen ya da bahi verenlerin mi san kesebilir?

Niin bu berber, bakalaryla ilgili isel ama tamayan hizmetler su


nan bir kiinin kulland kriterlerin tamamen aynsn kullanmasn?

Bir bahvann kendisine en ok ihtiya duyan imenlere mi hizmet


sunmas gerekir?
Doktorla ilgili durumun ne gibi bir farkll bulunmaktadr?

Neden faaliyetlerini tbbi tedavi gibi bir isel amaca gre tahsis etmek

zorundadr? (Eer bir " sknt " olmasayd, bazlar baka kriterler de
kullanarak tahsis edebilir miydi ? ) Ak bir ekilde grlyor ki, byle
bir ey yapmasna gerek yoktur. Neden, srf bu beceriye sahip olduu
iin arzulanan tahsisin maliyetlerine katlansn ki? Neden tp uygula
malar iinde kendi amalarn izlemek konusunda bakasndan daha

Williams,

"The idea of Equaliry,"

s.

121-122.

302 ikinci ksm - sekizinci blm

az yetkili olsun ki? Bu nedenle, doktorun, kendi amalarnn peinde


iken, ihtiyaca gre hizmet tahsisinde bulunabilnesi i.in gerekli dzen
lemeleri bir ekilde yapacak olan toplumdur; rnein, toplum ona bu
nu yapmas iin para der. Fakat neden toplum bunu yapmaldr? (Ay
n eyi berberlik iin de yapmal mdr?) Belki de tbbi tedavi nemli
olduundan ve insanlarn buna ok ihtiyac olduundan. Ayn ey yi
yecek iin de geerlidir, her ne kadar iftilik, doktorlukta olduu gibi
dier insanlara hitap eden bir isel amaca sahip deilse de. Williams'n
argmannn katmanlar teker teker kaldrldnda yle bir sava ula
yoruz: Toplum (yani, her birimiz organize ekilde beraber hareket
ederek) yelerinin tmnn nemli ihtiyalarn karlamaldr. Elbet
te ki bu sav, daha nce de birok kez ifade edilmitir. Grndnn
tersine, Williams bununla ilgili bir argman sunmamaktadr. Dier
leri gibi Williams da sadece tahsis meseleleriyle ilgilenmektedir. Tahsis

edilecek ve paylatrlacak eylerin ve eylemlerin nereden geldii soru

sunu gz ard etmektedir. Dolaysyla, bunlarn, zerlerinde hak iddia

edebilecek kiilerle ilintili olup olmadklarn ele almamaktadr (halbu


ki zellikle hizmetlerden, yani kiilerin hareketlerinden sz edildiinde
bu ok aktr). nsanlar, bir eyi kime, ne gerekeyle vereceklerine
kendileri karar verebilirler.

FIRSAT ETLG
Birok yazara gre frsat eitlii, (o da tartmaya deerse) sadece ok
zayf olduu iin sorgulanacak minimal bir eitliki amatr. (Birok
yazar, ailenin mevcudiyetinin, bu amacn gerekletirilmesini nasl n( ) Williams'n konumundan bahsederken, baz faaliyetlerin belli amalar ihtiva etmesinin gerekli

olduuna dair zaruriyeti grten sz etmedik. Bunun yerine, amalarla faaliyetlerin tanmla
r arasnda balant kurduk. nk zaruriyetilikle ilgili meseleler tartmay bulandrmaktan
ileri gitmez ve faaliyeti tahsis etmenin tek uygun gerekesinin neden zaruriyeti ama olduu ile
ilgili soruya aklama getirmez. Byle bir zaruriyeti sav meydana getirmek iin gereken gd,
herhangi birinin yle bir eyi sylemesini engellemektir: Doktorluk gibi "moktorluk" gibi bir
meslek de olsun ve bu meslein temel amac, icra edenin para kazanmas olsun. Acaba Williams
neden moktor/uk hizmetlerinin ihtiyaca gre tahsis edilmesi gerektii konusunda herhangi bir
neden sunmu mudur?

--- -----

---

eitlik, haset, smr vs. 303

lediini de grmtr. ) Byle bir eitlii salamaya teebbs etmenin

iki yolu bulunmaktad _; Direkt olarak frsat asndan daha talihli

olanlarn durumunu ktletirerek ya da daha talihsiz olanlarn duru


munu iyiletirerek. kinci yol, kaynaklarn kullanmn gerektirmekte
dir ve bu nedenle, bazlarnn durumunun ktlemesi anlamna gel
mektedir: Bakalarnn durumunu iyiletirmek iin edinlerinin bir ks
m elinden alnanlar. Fakat, bakalar iin frsat eitlii salamak iin
bile, bu insanlarn zerinde yetki sahibi olduu edinlerine el kona
maz. Elimizde sihirli bir denek olmadna gre, frsat eitliine ula
mak iin yaplacak tek ey insanlar edinlerinin bir ksmn bu ama
dorultusunda vermeye ikna etmek olacaktr.
Frsat eitlii ile ilgili tartmalarda sk sk bir dl iin yar
modeli kullanlmaktadr. Herhangi birinin biti izgisine daha yakn
bir yerden balad, bir bakasnn ar ykler tayarak ya da ayak
kablarnn iinde akl talaryla yarmaya zorland bir yar adil

bir yar olmaz. Fakat yaam, herhangi birinin koymu olduu bir
dl iin hepimizin yart bir yar deildir. Herhangi birinin hz ko
nusunda hkm verdii btncl bir yar yoktur. Bunun yerine, ayr
ayr olarak farkl insanlara farkl eyler veren farkl insanlar vardr.
Bunlar veren kiiler (her birimiz zaman zaman) genellikle hak edilip

edilmediini ya da rahatsz edici durumlar umursamazlar. Sadece as


lnda ne elde ettiklerini umursarlar. Hibir merkezi sre insanlarn el
lerindeki frsatlar kullanmas hususunda hkm vermez. Sosyal ibir
lii ve takas sreleri bunun iin deildir.
Herhangi bir frsat eitsizliinin sadece talihsizlik olmaktan zi

yade hakszlk olarak grnmesinin bir sebebi vardr, nk bazlar


her frsata sahip deildir. (Eer baka hi kimsenin daha byk avan
taj olmasa bile bu dorudur.) Bir edinci transfer etme yetkisine sahip
olan kii ou zaman bu edinci belli bir kiiye transfer etmek iin zel
bir arzu duymaz. Bu durum bir ocua braklan mirasla veya belli bir
kiiye verilen bir hediye ile ters der. Belli bir koulu yerine getiren
(rnein, karlk olarak kendisine belli bir mal veya hizmeti verebi
len, belli bir ii yapabilen, belli bir maa verebilen) bir kiiye transfer

304 ikinci ksm - sekizinci blm

etmeyi tercih eder ve ayn koulu yerine getiren bir baka kiiye de

transfer etmeye ayn ekilde istek duyar. Bir ta,afn transfer edilen e

yi almas, te yandan transferde bulunann koyduu koulu yerine ge


tirme frsat daha az olann onu elde edememesi adil bir durum mu
dur? Alcnn belli bir genel koulu yerine getirmesi halinde verici, ki
me transfer yaptn umursamayacandan, byle durumlarda alc
olmayla ilgili frsat eitlii, vericinin hibir yetkisini ihlal etmeyecektir.
Bu durum, daha byk frsata sahip olan kiinin de yetkisinin ihlali

anlamna gelmeyecektir, nk sahip olduu ey zerindeki yetkisi


baka birinin sahip olduu ey zerindeki yetkisinden daha byk de
ildir. Daha az frsata sahip olan kiinin eit frsata sahip olmas daha
iyi olmaz myd ? Eer herhangi biri, baka birinin yetkilerini ihlal et
meden onu donatabiliyorsa (sihirli denek ?) bunu yapmamal mdr?
Daha adil olmaz m? Eer daha adil ola caksa byle bir adillik, daha
dk frsatlara sahip olanlar daha eit bir rekabeti konuma getir
mek iin kaynak tedariki maksadyla baz kiilerin yetkilerini hesaba
almamay da mazur gsterebilir mi?
Sre, u ekilde rekabetidir. Eer daha byk frsata sahip
olan kii mevcut olmasayd, transferde bulunan kii daha kk frsa
ta sahip olan kii ile i yapacak ve bu artlar altnda bu kii mevcut i
yaplacak en iyi kii olacakt. Bu durum, farkl gezegenlerde birbirle
rinden habersiz olarak yaayan fakat birbirlerine benzeyen varlklarn
farkl zorluklarla karlat ve eitli amalarn gerekletirmek iin
farkl frsatlara sahip olduu bir durumla farkllk gsterir. Byle bir
durumda, birinin durumu dierinin durumunu etkilememektedir. Her
ne kadar daha kt olan gezegen, hali hazrda olduundan daha iyi ol
sayd (daha iyi olan gezegen olduundan daha iyi olsa da daha iyi
olurdu) bu, durumu daha adil klmazd. Ayn ekilde, bu durum, her
hangi bir kiinin elinde olduu halde baka bir kiinin durumunu iyi
letirmek istememesi durumuyla da farkllk gsterir. Tartma konusu
olan artlarda, daha iyi frsatlara sahip olan insanlar olmasa daha az
frsatlara sahip olan insanlarn durumu daha iyi olacaktr. Daha iyi fr
satlara sahip olan kii sadece daha iyi konumda olan biri veya yardm

eitlik, haset, smr vs. 30 5

etmeyi istemeyen biri olarak deil, ayn zamanda daha az frsatlara sa


hip olan kiinin daha iyi konuma gelmesini engelleyen biri olarak g
rlebilir.4 Takasta daha cazip bir partner olmak, sanki bir eyini al
mak gibi, baka birinin durumunun ktlemesi ile direkt olarak kar

latrlamaz. Fakat yine de, daha az frsata sahip olan kii, mazur g
rlebilecek bir ekilde, belli artlar yerine getirmek zere daha iyi fr
sata sahip olmay hak etmi bir kii tarafndan engellenmekten dolay
ikayeti olamaz m? (Baka birinin de kendiyle ilgili yapabilecekleri
benzer ikayetleri bir yana brakalm.)

nce yukardaki iki paragraftaki sorularn gcn hissederken

(onlar soran benim), bu sorularn kapsaml bir yetkilenme kavramn

altst ettiine inanmyorum. Eer daha sonra benim karm olacak ki


i baka bir talipliyi benim iin reddettiyse ve bunun sebebi ksmen de
olsa kendi abamla kazanmadm zekam ve yakkllmsa, daha az

zeki ve yakkl olan taliplinin bu durumdan adaletsizlik diye i Uyet


i olmas meru bir ey mi olur? Benim bu ekilde iiteki tali plinin ha

yan elde etmesini engelliyor olmam, o kiiye estetik a meliyat olmak


ve zel bir zeka eitimi almak ya da anslar eitlemek maksadyla lwn
de olmayan bir yetenei kazanmak iin bakalarnn kaynaklarn kul

!anma hakkn verir mi? (Burada, frsat eitlii salamak iin daha iyi

frsatlara sahip olanlarn durumunu ktletirmenin mazur gri.ie

mezliini tartlmaz varsayyorum; byle bir durumda onun tipini


bozmak ya da uyuturucu vererek veya grlt yaparak zekasn kul
lanmasn engellemek gibi. 5 ) Bu tr neticeler ortaya kmaz. (Reddedi

len talipli, kime ve neye kar meru bir ikayette bulunabilir?) nsan

larn istedikleri gibi yetkilenmeleri ni kullanmalarnn veya transfer et


melerinin birikmi etkilerinden farkl frsatlar da ksa bir ey dei
mez. Durum, bu tr l engelleme etkileri olduunun iddia edilmesi
4

Belki de Rawls'un sosyal ibirliini bu bir kii ile ilgili l nosyona dayandrmasn ve bu mak
satla ikinci kiiyle ilgilenirken nc kiinin ikinci kiiyle iliki kurmasn engellemesini anla
mamz gerekir.

Bkz. Kurt Vonnegut'un Welcome to the Monkey House (New York: Deli, 1970) adl derleme
sinden "Harrison Bergeron" balkl hikayesi.

306 ikinci km klzlncl blm

mmkn olmayan tketim mallar iin daha kolaydr. Bir ocuun


yzme havuzlu bir evde yetitirilmesi ve bu havu:;u hav,zsuz bir evde
yaayan bir ocuktan daha fazla hak etmedii halde her gn kullan
mas adaletsizlik midir? Byle bir durumun yasaklanmas m gerekir?
O zaman, yzme havuzunun miras yoluyla bir yetikine transfer edil
mesine neden bir itiraz gelmesi gereksin ki?
Her bireyin frsat eitlii, yaama, vs. gibi eitli eylerle ilgili bir
hakka sahip olmas ve bu hakknn korunmas konusuna yaplan te
mel itiraz udur ki, bu " haklar", cisimlerin, maddelerin ve eylemlerin
oluturduu bir alt yap gerektirir; ancak dier insanlarn bunlar ze
rinde hak ve yetkileri olabilir. Hi kimsenin, gerekletiinde, zerle
rinde baka insanlarn hak ve yetkileri olduu eylerin belli ekillerde
kullanmn gerektiren bir eye hakk yoktur.6 Dier insanlarn belli

eylerle ilgili (u kalem, onlarn vcudu, vs) haklar ve yetkileri ve bu


hak ve yetkileri nasl kullanacaklar konusundaki tercihleri, herhangi

bir bireyin harici ortamn ve elde edebilecei kaynaklar belirler. Eer


amac, bakalarnn zerlerinde haklar olduu kaynaklar kullanma
sn gerektiriyorsa, onlarn gnll ibirliini salamak zorundadr. Sa
hip olduu bir eyin nasl kullanlacan belirleme hakkn uygulamak

bile, hak elde etmesini gereken baka kaynaklar gerektirebilir. (rne


in, yaamas iin yiyecek). Dierlerinin de ibirliiyle, yaplabilir bir
paketi bir araya getirmek zorundadr.
Belli insanlarn sahip olduklar belli eyler zerinde belli hakla
r bulunmaktadr. Ayrca, siz ve bakalar bir anlamaya varabilmek
iin gerekli vastalar elde edebilirseniz, onlarla anlamaya varmak ko
nusunda da belli haklarnz mevcuttur. (Hi kimse bir bakasyla an
lamaya varabilmeniz iin size bir telefon tedarik etmek zorunda de
ildir.) Belli haklarn bu alt yapsyla atan hibir hak olamaz. Bir
amac gerekletirmeye ynelik snrlar iyi izilmi hibir hak bu alt
yapsyla olan uyumsuzluktan kanamayacandan, byle bir hak
yoktur. Bir takm eylerle ilgili zel haklar, haklar kmesini doldurur
6

Bu konuyla ilgili olarak bkz. Judith Jarvis Thomson, "A Defense of Abortion, "
(Sonbahar 1971), 55-56.

Public Affairs, 1, no.I

Philosophy &

eitlik, haset, smr vs. 307

ve belli bir maddi koulda olunmasn salayacak genel haklar iin yer
brakmazlar. Birok eyi belirlemek iin, kart teorinin, sadece ama
larn gerekletirilmesine ve belli bir maddi koulda olmaya ynelik bu

tr evrensel olarak kabul edilmi haklar alt yapsnda bulundurmas


gerekirdi. Fakat bildiim kadaryla bu kart teori konusunda ciddi bir
alma yaplmamtr.

KENDNE SAYGI VE HASET


Eitlik ve kiinin kendine saygs arasnda bir iliki kurulabilir.7 Haset sa
hibi bir kii baka birinin sahip olduu bir eye (yetenek vb.) kendi (de)
sahip olamadnda, bu eye dier insann da sahip olmamasn tercih
eder. Bu kii, dier kiinin sahip olup da kendisinin sahip olmamas du
rumu yerine ikisinin de sahip olmamas durumunu tercih eder. *
7

"insanlar byk lde kendileri iin ne hissediyorlarsa odurlar ve arkadalar kendileri iin
ne dnyorlarsa kendileri iin yle dnrler. Gemite daha barbarca olan eitsizliklerin
azaltlmas sonucu ortaya kan bireysel boyuttaki kendine saygda ve sosyal memnuniyetteki
gelime, medeniyete maddi artlardaki gelime kadar gerek bir katkda bulunmutur."

R.H.Tawney, Equality (New York: Barnes & Noble, 1964), s. 171. Eitlik ve kendine gven
arasnda izini sreceim biraz farkl olan balant ilk bakta dier kiilerin grleriyle uyu
mamaktadr.
( ) Siz, baka bir kii ve belli bir nesneye ya da zellie sahip olmakla ilgili olarak drt olaslk mevcuur:

1.
2.
3.
4.

o
sahip
sahip
sahip deil
sahip deil

Siz
sahip
sahip deil
sahip
sahip deil

3' 4'e tercih ederken, 4' de 2'ye tercih ediyorsanz, siz haset sahibi bir insansnz demek
tir. te yandan, 3 ve 4 arasnda pek fark olmadn dnp, 1 'i 2'ye tercih ediyorsanz, ks
kansnzdr. Temel fikir udur: bir eyi bakas ona sahip olduu iin istiyorsanz, kskan bir
kiisiniz. Daha zayf baka bir koul da u olabilir: bir eyi dier kii sahip olduu iin daha faz
la istiyorsanz kskansnzdr; yani l'i 2'ye, 3' 4'e tercih ettiinizden daha ok tercih ediyor
sanz. Ayn ekilde, hasetle ilgili daha zayf bir koul da konulabilir. ok fazla haset sahibi bir
insan, eer kendisi sahip deilse, baka birinin de sahip olmamasn tercih eder. Ksmi olarak ha
set sahibi bir kii bir bakasnn kendisinin sahip olamad bir eye sahip olmasn isteyebilir fa
kat, bunu, kendisinin sahip olduu bir eye sahip olmasn istediinden daha az ister; yani 2'yi
4'e, l'i 3'e tercih ettiinden daha az tercih eder. Eer 3' 4'e ve 3' l'e tercih ediyorsanz, baa
r istiyor ve dierinin baarsndan rahatszlk duyuyorsunuzdur. Eer 3' 4'e tercih ederken 4'

308 ikinci ksm - sekizinci blm

nsanlar sk sk hasedin eitlikiliin temelini oluturduunu id


dia etmektedir. Dierleri ise buna u ekilde kar kmlardr: Eitlik
i ilkeler ayr ayr olarak hakl grlebildiine gre eitliki iin hibir

reddedilemeyecek psikoloji atfnda bulunmamza gerek yoktur; o sa

dece, doru ilkelerin ortaya konmasn arzulamaktadr. nsanlarn


duygularn rasyonel hale getirmek iin tasavvur ettikleri ilkelerindeki
byk yaratcl dndmzde ve eitlikle ilgili argmanlar ken
di iinde bir deer kefetmedeki byk zorluktan dolay, bu yant is
patsz bir yanttr. (Bu, insanlarn eitliki ilkeleri bir kez kabul ettikle
rinde, bu genel ilkelerin bir uygulamas olarak kendi durumlarnn k
tlemesini destekleyebilecekleri gereiyle de ispatlanamaz.)
Burada, haset duygusunun tuhaflna odaklanmay tercih edi

yorum. Neden baz insanlar, bakalarnn iyiliine veya talihli olmas


na memnuniyet duymaktan ziyade onlarn belli bir boyutta daha iyi
bir skor elde etmemesini tercih etmektedirler? Neden sadece, en azn
dan, omuz silkmekle yetinmiyorlar? Burada bir durum zellikle dikkat
ekicidir: Herhangi bir boyutta belli bir skor elde eden bir kii, daha
yksek bir H skoru elde eden bir kiinin H'den daha dk bir skor
elde etmi olmasn ister; her ne kadar bu kendi skorunu ykseltmese
l'e tercih ediyorsanz kindarsnzdr. Eer 3' 4'e tercih ederken 1 ve 4 arasndaki farka nem
vermiyorsanz rekabetisinizdir.
Rekabeti bir insan baar ister ve dierinin baarsndan rahatszlk duyar Kindar bir in
san baar ister ve dierinin baarsndan rahatszlk duyar. Kskan olmayan (zayf koul anla
mnda) haset sahibi insanlar bulunmaktadr. Her ne kadar bu bir teorem olmasa da, ou ks
kan insann haset sahibi olmas mantkl bir psikolojik grtr. Bu arada, kindar insanlarn
haset sahibi olduklar psikolojik bir kuraldr.
Biraz farkl da olsa Rawls'un ortaya koyduu benzer ayrmlar karlatrrsak grrz ki,
Rawls'un haset nosyonu bizimkinden daha kuvvetlidir. i(X)'in yukardaki matriste x nesnesi iin
i'nci sra ve i(Y)'nin Y nesnesi iin i'nci sra olmasn salayarak onun nosyonuna yakn denk
likte bir nosyon formle edebiliriz. Rawls'un mantna gre, 4(X) ve 4(Y)'yi 2(X) ve l(Y)'ye
tercih ediyorsanz, yani dier kii X ve Y'ye sahipken sizin sadece y'ye sahip olmanz yerine iki
nizin de hi birine sahip olmamanz tercih ediyorsanz, haset sahibi bir kiisiniz. Fark ortadan
kaldrmak iin bir eyden vazgemek istiyorsunuzdur. :\izim kullandmz "baar isteyen fakat
dierinin baarsndan rahatszlk duyan" ifadesi iin Rawls "kskan" ve "baar isteyen fakat
dierinin baarsndan rahatszlk duyan" ifadelerinin her ikisini de kullanmaktadr ve "ks
kan" ifadesine tam karlk gelen bir ifade kullanmamaktadr. Buradaki "kin" kavrammz
onunkinden daha gldr. Ayrca "rekabeti" kavrammza karlk gelen bir kavram yoktur.

eitlik, haset, smr vs. 309

de. nk bu durumlarda, dier kiinin kendinden daha yksek bir


skor elde etmesi onun kendine gvenini tehdit eder veya zayflatr ve
dier kiiye kar bir aalk kompleksine girmesine neden olur. Bir
bakasnn faaliyetleri veya zellikleri kiinin kendine olan saygsn
nasl etki leyebi lir ? Benim kendime olan saygmn sadece benimle ilgili

gereklere dayanmas gerekmez mi? Eer herhangi bir ekilde deer


lendirdiim kii ben isem, bakalar ile ilgili gerekler nasl bir rol oy
nayabilir? Elbette ki yant yle olacaktr: Bir eyi ne kadar iyi yapt

mz deerlendirmek iin bakalarnnki ile, bakalarnn ne yapabil


dikleri ile kyaslamaktayz. Uzak bir da kynde yaayan bir kii y
zelli basket atndan onbeini basket yapyorsa ve kyde yaayan di
erleri ise sadece bir basket yapabiliyorsa, kendisini ok baarl ola

rak dnr. Bir gn bu kye nl basketbolc Jerry West gelir. Ya da,


bir matematiki uzun sre alr ve bir teoremi ispatlar. Daha sonra

sper zeki matematikilerin bulunduunu kefeder. Bir varsayma ula

r ve bu matematikiler bu varsaymn doru veya yanl olduunu is


pat ederler ve ok da baarl ispatlar ortaya koyarlar. Onlar da ok
derin teoremler bulurlar, vs.
Her iki rnekte de kii, bu gelimelerden sonra ok iyi veya yet
kin olmadna karar verir. Bakalaryla karlatrma yapmadan bir
eyi iyi yapm olmann standard konamaz. Leon Troki, Literature

and Revolution adl kitabnn sonunda komnist bir toplumdaki bir


kiinin sonuta neye benzeyeceini yle tarif etmektedir:
Kii llemeyecek boyutta daha gl, akll ve mahir olacak
tr. Vcudu daha dzenli, hareketleri daha ritmik, sesi daha mzik
sel olacaktr. Hayat formlar dinamik bir ekilde canl hale gelecek
tir. Ortalama insan tr bir Aristo, Goethe ve Marx dzeyine gele
cektir. Ve bu zirvenin stnde yeni zirveler ortaya kacaktr.

Eer byle bir ey olsayd bile, sadece Aristo, Goethe ve


Marx'n seviyesinde olan ortalama insan, belli faaliyetlerde ok iyi ya
da yetkin olduunu dnmeyecekti. Kendine sayg ile ilgili problem

leri olacakt. Tarif edilen basketbolcunun veya matematikinin artla-

310 ikinci ksm - sekizinci blm

rnda bulunan bir kii, dier kiilerin bu becerilerine sahip olmamala

rn ya da bu becerilerini en azndan kendi nnde devaml sergileme

yi brakmalarn tercih edebilir; nk bu eki d, kendine olan sayg

s zarar grmeyecektir.
Bu; gelirle ilgili, bir endstrideki yetki konumu ile ilgili ya da bir

giriimcinin altrd kiilerle olan yetki farkllklar ile ilgili eitsiz


liklerin neden bu kadar sorun yapldnn bir aklamas olabilir; bu

stn konumun hak edilmemi olmasnn dnlmesinden dolay de


il, hak edildiinin dnlmesinden dolay. Herhangi birinin kendine
olan saygsna zarar verebilir ya da baka birinin kendisinden daha ba
arl olduunu bilmekten dolay kendini daha deersiz olarak hisset
mesine neden olabilir daha nce kendileri gibi bir ii olan kiinin ya
nnda almaya balayan iiler, srekli olarak u dnceleri tarlar:

Neden ben deil? Niye ben sadece iiyan? te yandan, byle bir ki
iyle her gn karlamayan bir kii byle bir durumu ok daha kolay
bir ekilde yok sayabilir. Burada mesele, her ne kadar daha keskin de
olsa, baka birinin herhangi bir boyutta daha stn bir konumda ol
may hak ettiine bal deildir. Her ne kadar, iyi dans etmedeki zara
fetin byk blmnn doutan gelen tabii niteliklere dayandn

dnyor olsanz da, bir bakasnn iyi bir dans olmas, kendinizin

ne kadar iyi dans ettiinizle ilgili grnz etkileyecektir. Aadaki


basit modeli, bu deerlendirmeleri ihtiva eden tartma iin bir ere

ve olarak (psikoloji ile ilgili teoriye bir katk olarak deil) ele alalm.
nsanlarn deerli olarak grdkleri, kiilere gre farkl zellikler ta
yan birka deiik D,
. Dn boyutu bulunmaktadr. nsanlar, deer
.

li olduunu dndkleri boyutlara ve deerli olduu konusunda fikir


birliine vardklar boyutlara verdikleri neme gre farkllk gstere
bilirler. Her bir kii iin her bir boyuttaki objektif konumunu temsil
eden olgusal bir profil bulunacaktr. rnein, basket at boyutunda,
20 fit uzaktan 1 00 attan /sn basket yapabilme profiline sahip olabi
lir ve bu kiinin skoru 20, 34 veya 60 olabilir.
i basitletirmek iin varsayalm ki, herhangi birinin olgusal
profili hakkndaki dnceleri makul lde doru olsun. Ayn za-

manda bu kiinin olgusal profildeki kendi skorlarn temsil eden bir


deerlendirme profili bulunacaktr. Her boyut iin kendi ile ilgili de
erlendirmesini temsil eden deerlendirme snflandrmalar (rnein,
mkemmel, iyi, fena deil, kt, felaket gibi). Bu bireysel deerlendir
meler dier benzer varlklarn (referans grubu) olgusal profili ile ilgili
olgusal dncelerine, bir ocuk olarak kendisine verilen amalara, vs.

dayanacaktr. Tm bunlar arzularn ekillendirecektir. Ve bu arzular


da zaman iinde belli ekillerde farkllk gsterecektir. Her kii, kendi

siyle ilgili genel bir deerlendirme yapacaktr. En basit ekliyle bu, ken
di deerlendirme profiline ve boyutlara verdii neme bal olacaktr.

Herhangi bir eyin herhangi bir eye ne ekilde bal olduu, bireyden
bireye farkllk gsterebilir. Bazlar, btn boyutlardaki skorlarnn
arlkl toplamn alabilir. Dierleri, nispeten nemli bir boyutta baa

rl olduklarnda kendilerini yeterli olarak deerlendirebilirler. Bazlar

ise, herhangi nemli bir boyutta baarsz olduklarnda hibir eyi be


ceremediklerini dnebilir.
nsanlarn, genel olarak, baz boyutlarn ok nemli olduu ko
nusunda fikir birliine vard, bu boyutlarda insanlarn sralamasnda

farkllklar bulunduu ve baz kurumlarn insanlar umumi olarak bu


boyutlardaki yerlerine gre gruplad toplumlarda dk skor elde

edenler, daha yksek skor elde edenler karsnda aalk duygusuna


kaplrlar ve insan olarak kendilerini daha dk dzeyde hissedebilir
ler. (Bylece fakir olanlar, fakir insanlar olduklarn dnmeye balar
lar.) Herhangi biri, bu aalk duygularndan kurtulmak iin toplumu

deitirmeye ve bylece insanlar birbirinden ayrt etmeye yarayan bu


boyutlarn nemini azaltmaya veya insanlarn bu boyutlardaki kapasi

telerini uygulamaya koyma veya bakalarnn nasl bir skor elde ettik
lerini renme frsatlarn ortadan kaldrmaya alabilirler. ""
( ) Herhangi bir kiinin baarsz olup olmad direkt olarak belirlenemedii iin bir toplumun en

nemli boyutu kamuoyu tarafndan belirlenemiyorsa, insanlar, herhangi birinin bu boyuttaki


skorunun, greceli pozisyonlarn belirleyebildikleri baka bir boyuttaki skoruyla ilikili oldu
unu dnmeye balayabilirler. Bu nedenle, ilahi inayetin mevcudiyetinin en nemli boyut ol
duunu dnen insanlar, onun mevcudiyetini gsteren baka tespit edilebilir olgulara inanma
ya balarlar; rnein Dnya'da baar gibi.

312 ikinci ksm sekizinci blm

uras aka grlebilir ki, eer insanlar baz boyutlarda baa


rsz olduklar iin aalk duygusuna kaplyorlarsa ve sonra da eer
bu boyutlarn nemi azaltlrsa veya bu boyutlardaki skorlar eitlenir
se, artk aalk duygusuna kaplmayacaklardr. ("Elbette ki! " ) Aa
lk duygusuna kaplmalarnn temel nedeni ortadan kaldrlm olur.

Fakat bu durumda da, elimine edilenlerin yerine ( baka kiiler zerin


de) ayn etkilere sahip baka boyutlar devreye girebilir. Szgelii zen
ginlik gibi bir boyutun nemi azaltlrsa veya eitlenirse, o zaman top

lum genellikle baka bir boyutun en nemli boyut olduuna karar ve


rebilir, rnein, estetik gzellik, estetik cazibe, zeka, estetik yetenek,
insanlar arasndaki sempati dzeyi, orgazm kalitesi, vs. gibi ve byle
ce yukarda sz edilen durum kendini yineler.8
nsanlar kendilerini genellikle dierlerinden farkllk gsterdik

leri en nemli boyutlardaki konumlarn gre deerlendirir. nsanlar


zsayglarn, insan kapasitelerini, bunlara sahip olmayan hayvanlarla
karlatrarak elde etmezler. ( " Ben olduka iyiyim; bir baparmam
var ve konuabiliyorum. " ) nsanlar siyasi liderlere oy verme hakkna

sahip olduklar iin de zsayg kazanmazlar veya muhafaza etmezler.


Fakat oy verme hakkna herkes sahip olmadnda durum farkl olabi
lirdi. Birleik Devletler' de hi kimse okuyup yazd iin kendini deer
li addetmez. Her ne kadar tarihteki birok toplumda bu byle olmu
olsa da. Eer bir eye veya bir zellie herkes veya hemen hemen her

kes sahip ise, bu, zgven iin bir neden olamaz. Kendine sayg fark
llatran zelliklere dayanr; bu yzden kendine saygdr. Referans
gruplaryla ilgilenen sosyologlarn sk sk keyifle belirttii gibi, dier
insanlar grubu deikendir. Prestij sahibi niversitelerin birinci snfla
rndaki rencilerde, bu okullara gittikleri iin bir bireysel kymet duy

gusu vardr. Bu duygu gerekten de lisenin son iki aynda en ok ifade


edilen duygudur. Fakat evresindeki herkes ayn konumda iken bu
8

L.P. Hartley'in Facia/ Justice adl romanyla karlanrn; ve Blum ve Kalven, The Uneasy Case
for Progressive Taxation, s. 174: "Her tecrbe, hasedin kk salna" iin baka ve belki de da

ha az cazip yerler bulduuna dair karamsar hipotezi doruluyor gibi grnmektedir. " Bkz. Hel
mut Schoeck, Envy, ev. M. Glenny ve B.Ross (New York: Harcourt, Brace, Jovanovich, 1972).

eitlik, haset, smr vs. 313

okullara gitmenin kendine sayg iin bir temel oluturma zellii kal
maz. Sadece belki tatilde eve gittikleri zaman.

Bakalarnn nemli olduunu dnd btn boyutlarda,

belki de snrl kapasiteden dolay, d ierlerinden daha dk bir skor


elde eden (ve nemli veya deerli olduu dnlen hibir boyutta da
ha iyi bir skor elde etmeyen) bir bireyin zgvenini desteklemeye ne
reden balayabileceinizi dnn. Bu kiiye, her ne kadar mutlak
skorlar dk de olsa, (snrl kapasitesine bakldnda) yine de baa

rl olduunu syleyebilirsiniz. Sahip olduu kapasitelerinin byk bir


orann gerekletirmitir. Dierlerine kyasla kendi potansiyelinin b
yk bir blmn kullanmtr. Balad nokta dnldnde, ol
duka baarl olduu sylenebilir. Bu durumda baka bir karlatr
mal deerlendirme devreye sokulacaktr. Dierleriyle karlatrld

nda iyi bir i yaptn gsteren baka bir nemli boyut. *

Bu deerlendirmeler, kendine saygnn nemli oranda temelini

oluturduu belli bir boyuttaki konumlar eitleyerek kendine saygy

eitleme ve hasedi azaltma anslar konusunda kiiyi bir bakma p


heli klar. Kiinin haset duyabilecei, baka birinin sahip olduu eit
li vasflar dnrseniz, farkl zgven dzeyleri olumas iin ortaya
kan frsatlar farkedersiniz. Troki'nin, komnizm altnda herkesin
( ) Kiinin kendisini dierleriyle karlatrmasnda kullanmasnn doru olmayaca herhangi
nemli bir boyut var m? Timothy Leary'nin u grn deerlendirin. "Benim emelim dnya
daki en ok sevap ileyen, en akll, evreme en yararl kii olmak. Bu belki megalomani olarak
dnlebilir. Fakat neden byle alglanmas gerektiini anlayamyorum. Bugn dnyadaki her
bir kiinin byle bir emele neden sahip olmamas gerektiini anlayamyorum. Baka ne olmak
istemelisiniz ki? Ynetim Kurulu Bakan, Blm Bakan, ya da unun veya bunun sahibi mi?"
Politics of Ecstasy (New York: College Notes and Texts ine., 1968), s. 218. Mmkn olduu
kadar sevap ileyen, akll, yararl bir kii olmak istemeye kesinlikle bir itiraz yok. Fakat gn
mzde yaayan en akll, en yararl vs. kii olmak istemek biraz garip. Benzer bir ekilde, kii
mmkn olduu kadar (Dou gelenekleri asndan) aydnlanm olmay isteyebilir. Ancak zel
likle en aydn kii olmay istemek gariptir. Dierleri nasl olursa olsun, kiinin aydnlanma de
recesini deerlendirmesi sadece kendisine baldr. Bu bize, ok nemli ynlerin karlatrmal
deerlendirmeye ak olmadklarn gsterir. Eer bu son grdoruysa, metindeki karlatr
mal teori evrensel olarak geerli deildir. Ancak, istisnalarn doas gerei, kiisel adan ok
nemli fakat snrl sosyolojik deere sahip bir sonuca varm olduk. Ayrca, kendilerini dier
leriyle karlatrarak deerlendirmeyenler, belirli bir boyuta gre eit hale getirilmeyi kendileri
ne sayg iin nemli bir destek olarak grmeyeceklerdir.

314 ikinci ksm - sekizinci blm

Aristo, Goethe veya Marx'n seviyesine ulaaca ve buradan yeni zir


velerin doaca ile ilgili speklasyonunu hatrlayn. Byle bir nokta
daki birey, bir dili konuma kabiliyetine veya nesneleri kavrayabilmek

iin bir ele sahip olmaktan daha yksek bir zgveni veya daha deer
li bir birey olma hissini elde etmez. Hatta, baz basit ve doal varsa

ymlar, hasedin muhafaza edilmesi ilkesi diye bir ilkeye bile yol aabi
lir. Ve yle bir endie de ortaya kabilir: Eer boyutlarn says snr
sz deilse ve farkllklar elimine etmek iin byk admlar atlrsa, ya
ni farkl klan boyutlar klrse, haset, daha iddetli olacaktr. n
k farkl klan boyutlarn says azalnca, birok insan hibirinde ba
arl olmadn dnecektir. Her ne kadar bamsz olarak deiken
lik gsteren normal dalmlarn arlkl toplam normal olacaksa da,

eer her bir birey (her bir boyuttaki skorunu bilen), boyutlara dierle
rinden farkl nem verirse, farkl bireylerin farkl olarak nem verdii

kombinasyonlarn toplam yekn normal bir dalm gstermeyebile

cektir. Her ne kadar her bir boyuttaki skorlar normal dalm gster
se de. Herkes kendini bir dalmn st noktasnda grebilir, nk da
lm kendi vermi olduu neme gre deerlendirir. Boyutlarn say
s ne kadar dkse, bir bireyin daha yksek bir skor elde ettii bir bo
yuta daha byk arlk veren badak olmayan bir nem verme stra

tej isini zgven iin bir temel olarak baarl bir ekilde kullanma fr
sat o kadar azalr. ( Bu, hasedin ancak btn farkllklarn kkten or

tadan kaldrlmas ile azaltlabilecei anlamna gelir. )


Her ne kadar haset, bizim deerlendirmelerimizde kastedilenden
daha yumuak bir duygu ise de, dierlerinin haset ve mutsuzluklarnn

azalmas iin bir kiinin durumunun ktletirilmesi yolunda mdahale


etmek kabul edilemez bir eydir. Byle bir tutum, herhangi bir eylemi
(rnein, farkl rktan olan kiilerin el ele dolamas) yasaklayan bir tu
tumla kyaslanabilir, nk, burada sadece eylemin yapldnn bilinme
si bakalarn mutsuz klmaktr. (Bkz. Onuncu Blm) Burada benzer d
adnklk bulunmaktadr. Bir toplum iin zgvcndeki yaygn farkl
lklar bertaraf etmenin en etkili yolu, boyutlara ortak bir arlk verme
mektir; bunun yerine, farkl boyutlar ve arlklar ortaya konacaktr. Bu

eitlik, haset, smrO vs. 315

durumda bireyler, bakalarnn da nemli bulduu, kendisini makul l

de baarl olduu boyutlar bulma ansna sahip olacak ve kendisiyle


ilgili daha olumlu kanaatlara sahip olacaktr. Yaygn bir sosyal arln
bu ekilde paralanmas, merkezi bir aba ile nemli baz boyutlarn kal
drlmas ile mmkn olmaz. Bu aba ne kadar ok destek grrse, in
sanlarn zgvenlerine veya kendilerine sayglarna temel olacak genel
olarak kabul gren o kadar ok sayda katk ortaya kacaktr.

ANLAMLI ALIMA
ou zaman bir i ortamnda ast olmann, bir sosyo-psikoloj ik kanu
na veya u ekilde bir temel genellemeye bal olarak kendine saygy
olumsuz ynde etkiledii iddia edilmektedir: Uzun bir sre, kendi ter
cihi olmad halde, srekli emir almak ve bakalarnn otoritesi altn
da olmak kiinin kendine inancn azaltr ve aalk duygusuna kapl

masna neden olur; dier taraftan, bu durum, bu otoritelerin demok

ratik olarak seilmesinde ve onlara tavsiyede bulunma srecinde bir


rol oynama ans bulunduunda ve onlarn kararlarna gre oy verile
bildiinde bertaraf edilebilir.
Fakat bir senfoni orkestrasnn yeleri srekli olarak bir efin
emri altndadrlar ve yaptklar ilerin genel yorumu hakknda kendi
lerine fikir danlmaz. Fakat yine de kendilerine saygy muhafaza
ederler ve aalk duygusuna kaplmazlar. Orduya yeni alnm olan
lar srekli olarak emir alrlar, nasl giyinecekleri sylenir, dolaplarnda
ne bulunduracaklar sylenir, vs., fakat aalk duygusuna kaplmaz
lar. Fabrikalardaki sosyalist tekilatlar ayn emirleri almlardr ve di
erleriyle ayn kiilerin emri altnda bulunmulardr fakat kendilerine
saygy kaybetmemilerdir. Tekilat merdivenlerinde ykselen insanlar
zamanlarnn ounda emir alrlar fakat aalk duygusuna kaplmaz
lar. " Herhangi birinin ast konumuna dt bir dzen dk zg
vene neden olur" genellemesi iin birok istisnai durum bulunduu
dikkate alnrsa, dk zgvene sahip astlar, varlklar ile ilgili ger
ekleri kabullenmeye ve birey olarak kendi deerleri ile ilgili dnce
!erinin neye dayandn dnmeye (ki cevap bulmak kolay olmaya

316 ikinci ksm sekizinci blm

caktr) konumlar gerei zorlanmaya balayacaktr. Eer kendilerine


emir veren kiilerin stn bir kiilikten dolay !;,yle qir hakka sahip
olduklarna inanyorlarsa bir cevap bulmakta zellikle zorlanacaklar

dr. Yetkilenme teorisinde, elbette ki bunun byle olmasna gerek yok

tur. nsanlar, kaynaklar ve insanlarn bu kaynaklar kullanma artlar


zerinde karar verme yetkisine sahip olabilirler. Bunun sebebi onlarn

yksek seciyeleri deildir; bu tr yetkilenmeler onlara transfer edilebi


lir. Belki de farkl derecelerde olan kendine sayg yznden endielenen

okuyucular, yetkilenme teorisinin daha iyi tannmasna katkda bulu


narak bylece daha az zgven sahibi olmann bir gerekesini ortadan
kaldracan dnebilirler. Bu, elbette ki, bu tr gerekeleri ortadan
kaldrmayacaktr. Bazen bir kiinin yetkilenmeleri, aka kendi vasf
larndan ve nceki faaliyetlerinden kaynaklanacaktr ve bu durumlar
daki karlatrmalar yz yze gelmek ho olmayacaktr.
Anlaml ve tatmin edici alma meselesi ou zaman kendine

sayg ile ilgili tartmalarla btnlemektedir. Anlaml ve tatmin edici

almann u unsurlar ierdii sylenir: ( 1 ) kiinin yeteneklerini ve ka


pasitelerini sergileme, bamsz inisiyatif ve kendi kendine ynlendirme

gerektiren zorluklarla ve durumlarla kar karya gelme frsatlarna sa


hip olmas (bylece i tekdze ve skc olmayacaktr); (2) kiinin iin

de olmaya deer diye dnd bir faaliyet iinde olmas; (3) genel bir

amacn gereklemesinde yapt faaliyetin nemini bilmesi; ve (4) ba


zen yapt faaliyetle ilgili bir karar verirken iinde bulunduu daha b
yk bir sreci hesaba katma zorunda kalmas. Byle bir bireyin yapt
eyden ve bu eyi iyi yapmaktan dolay gurur duyaca sylenir. De

erli bir birey olduu ve deerli bir katkda bulunduu hissine sahip
olabilir. Ayrca, bu tr alma ve retkenlik ortamlarnn kendi bala

rna arzulanrl yannda, dier ileri yapmak bireyleri zayflatr ve ya


amlarnn tm alanlarnda daha az tatminli bireyler haline getirir.

Problemlerin sebeplerinin ne olmas gerektiini aratran norma


tif sosyoloji bizi her zaman byk oranda artmaktadr. Eer X kt
ise ve yine kt olan Y mantkl bir ekilde X'e balanabilirse, birinin
dierine neden olduu sonucuna kar koymak ok zor olur. Biz kt

eitlik, haset, smr vs. 317

bir eyin baka bir ey tarafndan neden olunmu olmasn isteriz. Eer
insanlarn anlaml iler yapmalysa, eer insanlarn byle olmasn isti
yorsak9 ve eer byle bir almann olmamasn (ki bu ktdr) baka
bir kt eye (genel inisiyatifin olmamas, pasif bo zaman faaliyetleri
vs.) balayabiliyorsak, o zaman mutlu bir ekilde ikinci ktnn birin
ci kt tarafndan neden olunduu sonucuna atlarz. Bu dier kt ey
ler, elbette ki, baka sebeplerden dolay var olabilirler; ve gerekten de,
belli i trlerine seilerek giri olduunda, dk bamsz faaliyet gs
termeye eilimli olanlarla bamsz gelimeye az olanak tanyan ilerde
almay tercih edenler arasnda bir korelasyon olduunu grebiliriz.
Bamsz inisiyatif iin ok az olanak brakan vazife taksimi, de
vaml faaliyet ve faaliyetin detayl olarak ortaya konmasnn kapitalist
retim modlarna zg problemleri olmad sk sk ifade edilmitir.

Sanayi toplumuna uygun olduu izlenimi brakmaktadr. Kapitalizm,


iilerin anlaml alma arzularna nasl cevap verebilir? Eer bir fab

rikadaki iilerin retkenlii, grevler daha anlaml olacak bir ekilde

paylatrldnda artyorsa, o zaman kar peindeki fabrika sahipleri

retken sreci yeniden organize edeceklerdir. Eer bu anlaml i bl


mnde iilerin retkenlii ayn kalyorsa, o zaman iileri ie alma
iin mcadele etme sreci iinde firmalar kendi alma organizasyon
larn deitireceklerdir.
Bu nedenle, dikkate alnacak tek ilgin durum, bir firmann i
vazifelerini anlaml blmlere ayrdnda, daha az anlaml bir bln
meye gre daha az verimli olduu (piyasa ltlerine gre) durumdur.
Bu azalan verimlilik ekilde (ya da birleimleri olarak) ortaya kar.
ncelikle, fabrikalardaki iilerin kendileri anlaml bir alma isteye
bilirler. Bu alma, teorisyenlerin atfta bulunduu tm erdemlere sa

hiptir. iler bunu idrak ederler ve anlaml olarak blnm ilerde


almak iin bir takm eylerden (maa) fedakarlk etmek isterler. Da
ha dk maalara alrlar fakat toplam alma paketinin (dk
maa, anlaml i) yksek maala daha az anlaml iten daha arzulana-

Bazlar hibir ile uramazken dierleri hibir dzenli dikkati gerektirmeyen ve hayal kurmak
iin birok frsat veren tekrarl bir ite alabilir mi?

318 ikinci ksm - sekizinci blm

bilir olduunu dnrler. almalarn anlaml klabilmek iin maa


larnda fedakarlk yapmaya hazrdrlar. Biroli kii bnzer eyi yapar:

mesleklerini sadece gelecek iin beklenen parasal kazanlarn iskonto


edilmi deerlerine gre semezler. Sosyal ilikileri, bireysel geliim

olanaklarn, enteresanl, i emniyetini, getirdii yorgunluu, bo za


man miktarn, vs. dnrler. (Birok niversite retim yesi sanayi
de alsa daha fazla para kazanrd. niversitelerdeki sekreterler, da
ha az stresli ve daha ilgin ortam sanayinin yksek cretlerine tercih
etmektedirler. Baka birok rnek verilebilir. ) Herkes ayn eyi istemez.
faaliyetleri arasnda kendilerine salanan menfaatler paketine gre
tercih yaparlar. Ayn ekilde, baka bir tekilat kendileri iin nemliy
se iiler, baz cretlerden fedakarlk yapp o tekilata girmek isteyebi
lirler. Ve hi phe yok ki, insanlar kendileri iin en nemli paketi su
nan tekilata girmeyi tercih ederler. Bir iftinin hayatnn ritmi mon
taj hatt iilerinkinden farkldr. Bu iilerin kazanc ve yaam da bir
dkkanda alan tezgahtarnkinden farkldr.
Fakat varsayalm ki, bir ii iin anlaml bir i o kadar nem ta
masn; bu ii bu ie sahip olmak iin dk crete raz olmayacaktr.
(Hayatnn hangi dneminde buna demez? Eer banda ise, o zaman

onun deerler lt anlamsz i yapmann rn deildir ve onun da


ha sonraki karakterini i tecrbelerine balarken ihtiyatl olmalyz.)

Dk verimliliin parasal maliyetlerine baka birileri katlana


maz m? Her ne kadar iinin kendisi iin o kadar nemli olmasa ve

parasal maliyetlere katlanmay tercih etmese de byle bir ey yapabi


lirler, nk davann nemli olduuna inanrlar. Bu nedenle, ikinci ola
rak, belki de mteriler aldklar eyler iin daha fazla demek yoluy
la maliyetleri ykleneceklerdir. Aramzdan bir grup bir araya gelebilir

ve sadece anlaml bir i blm yapan fabrikalarn rnlerini satn

alan bir mteri kooperatifi kurabilir. Ya da bunu yapmaya bireysel


olarak karar veririz. Bunu ne oranda yapacamz, dier mallardan da
ha fazla satn almamza ya da iindeki grevlin anlaml bir ekilde

paylatrlmad fabrikalardan daha ucuza mal satn almamza ve ta


sarruf ettiimiz paray daha deerli davalar desteklemekte kullanma-

eitlik, haset, smr vs. 319

mza (rnein, tbbi aratrma, hayat mcadelesi yapan sanatlara


yardm ya da baka lkelerdeki sava kurbanlar) kyasla bu faaliyet
lere vereceimiz destein ne kadarnn deeceine bal olacaktr.
Fakat ya iiler veya mteriler (sosyal demokrat hareketlerin
yeleri de dahil olmak zere) iin yeterince demezse? Elde hangi al
ternatif kalr? nc olaslkta iilerin i vazifeleri anlaml olarak
blnmemi fabrikalarda almas yasaklanabilir ya da mteriler bu
fabrikalarn rnlerini satn almaktan men edilebilirler. (llegal piyasa
larn olmad durumlarda, her yasaklama, fiili olarak yeni bir yasak
lamay dourur.) Ya da anlaml olarak blnm giriimin yrmesini
salayan para giriimsel karlardan karlanabilir. Son konu baka bir
ortama braklacak byk bir konudur. Fakat, hibir zel mlkiyetin
olmad firmalarda bile iilerin i vazifelerinin organizasyonunun

problem tekil edeceine dikkatinizi ekerim. Baz firmalar retimleri

ni organize ederlerken artan parasal karlar ortak olarak paylatrma


ya karar verecektir. Dier firmalar ise ya ayn eyi yapacaklar ya da i
ilerine az cret verecekler veya mterilerini daha fazla demeye ik
na etmek zorunda kalacaklardr. Belki de byle bir kurgu iindeki sos
yalist bir hkmet anlaml olmayan almay yasaklayacaktr; fakat
bunu nasl bir kanunla yapacaklarn bir yana brakn, baka amala

r olan iilere grlerini nasl empoze edeceklerdir?

LERN KONTROL
Kapitalist bir sistemdeki irketler, yeterince isteyenler iin anlaml iler

salayabilirler. Peki, benzer ekilde dahili demokratik otorite yaplarn


da salayabilirler mi? Belli bir oranda, evet. Fakat, demokratik bir e
kilde karar vermeye ynelik talep, sahip olma gibi yetkilere ynelik ta

leplere dnrse, hayr. Elbette ki, insanlar kendi demokratik olarak i


letilen kooperatif irketlerini kurabilirler. Mevcut bir fabrikay satn al
mak veya yeni birini kurmak ve istedikleri mikro-endstriyel sistemi
kurmak her zengin radikalin veya ii grubunun yapmakta serbest oldu

u eylerdir; rnein, ii kontrolndeki demokratik olarak iletilen ir


ketler gibi. O zaman fabrika rnlerini direkt olarak piyasaya satabilir.

320 ikinci ksm sekizinci blm

Burada daha nce zerinde durduum olaslklar szkonusudur. Byle


bir fabrikadaki dahili yntemlerin, piyasa kriterlerinin ngrd gibi
verimlilii drmeme olasl bulunabilir. nk, alma saatleri
azaltlm da olsa (baz alma saatleri karar verme srecine ayrlacak

tr), bu azaltlan alma saatlerinde iiler, kendi fabrikalar iin kendi

lerinin de sz sahibi olduklar projelerin gereklemesi maksadyla yle


sine verimli ve alkan bir ekilde alabilirler ki, piyasa standartlarn
da daha ortodoks olan rakiplerine kar stnlk salayabilirler (Louis
Blanc'n grleriyle karlatrnz). Bu durumda, mali adan baarl
bu trde fabrikalarn kurulmasnda zorluk ekilmemesi gerekir. Burada,
byle bir ii kontrol sisteminin nasl ileyecei ile ilgili bilinen zorluk
lar gz ard ediyorum. Eer kararlar fabrikadaki iilerin oylaryla al

nyorsa, bu durum projelerde yatrm azlna ve kar dnmlerinde

gecikmelere neden olacaktr. nk oy lullanan mevcut iilerin ou,

ya artk orada almadklar iin ya da sadece birka yllar kald iin,


paralarn mevcut datm iinde bulundurmaktan dolay menfaat elde
edemeyeceklerdir. Bu yatrm azl (ve neticesinde gelecekteki iilerin

durumunun ktlemesi), eer her bir ii, fabrika iinde daha sonra

satabilecei ya da miras brakabilecei bir hisseye sahip olursa, berta


raf edilebilir. nk o zaman, kazanlara ilikin gelecee ynelik bek
lentiler bu iinin hissesinin mevcut deerini arttracaktr. (Fakat o za

man . . . ) Eer her yeni ii, yllk net kardan eit bir yzde hakk elde
ederse (ya da eit bir hisse), bu durum, grubun yeni iiler alma konu
sundaki kararlarn etkileyecektir. Mevcut iiler, dolaysyla fabrika,

toplam kardan ziyade ortalama kar ( ii bana kar) maksimize etmeyi


tercih etme eiliminde olacaktr ve bylelikle karl bir ekilde ie alabi
lecei kadar kiiyi ie alan bir fabrikadan daha az ii altryor ola
caktr. * Genilemenin ilave sermayesi nasl tedarik edilecektir? Fabrika
larn iinde gelir farkllklar olacak mdr? (Bu farkllklar nasl belirle
necektir? ) Ve bunun gibi. Bir sendikac fabrikalar sistemi, (ii bana
( * ) Kendi kiisel karlarna ynelik olarak hareket eden iiler, ii koruldcki fabrikalarn ve
rimli almasn nlemek isteyeceinden, belki de bu tr fabrikalar bencil olmayan yelerle
doldurmak iin geni tabanl devrim hareketlerine ihtiya duyulnaktadr.

eitlik, haset, smr vs. 321

farkl sermaye oran ve farkl kar pay olan) farkl fabrikalardaki iiler

arasnda byk gelir farkllklar ihtiva ettiinden, eitliki nihai durum

yaplarn tercih eden kiilerin bu sistemi kendi vizyonlarnn uygun bir


ekilde gereklemi hali olarak grmelerini anlamak mmkn deildir.

Eer bu ekilde nrganize olmu ii kontrolndeki fabrika, piya


sa kriterlerine gre daha az verimli olacaksa ve bu nedenle, ucuz reti
me odaklanm ve dier deerleri ikinci plana itmi bir fabrika kadar
ucuza mal satamayacaksa, bu zorluk, daha nce de olduu gibi, bir ve

ya iki ekilde ele alnabilir (ya da her iki eklin birleimi ile). Birinci ola

rak, ii kontrolndeki fabrika her bir iiye daha az para deyebilir.


Bir baka deyile, kullandklar herhangi bir karar verme arac vasta
syla kendilerine daha ortodoks bir fabrikada alanlardan daha az pa
ra deyebilirler. Bylece, fabrikalarnn rnlerinin piyasada daha reka
beti fiyatlara sahip olmasn salayabilirler. Fakat, eer iiler dk

cretle almay reddederlerse, yani eer bu ekilde almann parasal

olmayan men(aatleri, baka bir yerde kazanacaklar ilave paradan da


ha az neme sahipse, o zaman ii kontrolndeki fabrika, ikinci alter
natifi, yani iilerine rekabeti cretler demeyi ve rnlerine daha yk
sek fiyatlar tespit etmeyi deneyebilir. Mterilerinden, bir fabrikann
rnne dediklerinden daha fazlasn demelerini isteyecekler ve on

lara, bu ekilde davranarak ii kontrolndeki bir fabrikaya destek ola


caklarn ve bylece sosyal adalete katkda bulunacaklarn syleyecek

lerdir. Buna baz mteriler olumlu bazlar ise olumsuz bakacaktr.


Eer fabrikay destekleyecek yeteri sayda insan olmaz ise, o zaman ba
arsz olacaktr. Eer yeteri sayda ii veya mteri olursa ve bu kiiler
bir ekilde parasal olmayan kriterleri kullanmak ve giriimi destekle
mek isterse, baarl olacaktr. Burada nemli olan nokta udur: zgr
bir toplumda insanlarn gnll eylemleri ile ortaya kartlabilecek i
i kontrol sistemini gerekletirebilecek bir vasta bulunmaktadr. *
Daha ok zel irketleri barndran bir toplumda ii kontroln(") Eer bunlar baarsz olursa, dier bir metot bulunmaktadr: nsanlar (iiler ve tketiciler) i
i kontrol sistemi ile ibirlii yapmaya ve aksi takdirde elde edebilecekleri ekstra mallardan ve
cretlerden vazgemeye zorlamak.

322 ikinci ksm sekizinci blm

deki fabrikalarn, verimli de olsalar faaliyete geirilemeyecei dn

lebilir. Fakat eer verimli olduklarna inanlrsa, piyasa ekonomisinde


bir tr destek bulabilirler. nk bu tr irketler ya da topluluklar bir

kez baarl oldular m, zel yatrm ilkesinden holanmasalar bile, ba

arlarndaki herhangi bir balang yatrmn geri deyebilirler. Ve


herhangi bir giriimin bymesini, baarl olduu takdirde yatrm
sistemini sona erdirecei veya ortadan kaldraca iin desteklemenin,
yatrmclarn snfsal karlarna ters dtn sylemeyin. Yatrm
clar bu kadar fedakar deildirler. Snfsal karlarna gre deil, kii

sel karlarna gre hareket ederler. te yandan, bir devlet sisteminde,

ii ve tketici olmay isteyen insanlarn mevcut olduu varsayldn


da, zel bir giriimin balatlmas iin yeterli kaynaklarn nasl bir ara
ya getirilecei daha problemli bir meseledir.

Dardan gelen yatrmn elde edihnesi, her ne kadar nceki pa

ragrafta belirtilenden daha zor olsa da, sendika hazineleri, verilen pa ray faiziyle geriye deyebilecek birok ii kontrolnde irketin ser
mayesini oluturacak yeterli fona sahiptir. Tpk zel mlkiyetilerin
banka kredileriyle ya da ii sendikas kredileriyle yapt gibi. O za

man neden baz ii topluluklar ve gruplar kendi ilerini kurmuyor

lar? iler iin retim vastalarna girmek, gerekli makine ve ekipma


n almak ve zel giriimci gibi davranmak iin ne kadar kolay bir yn
tem. Sendikalarn neden yeni iler kurmadklarn ve iilerin kaynak
larn neden bu ama dorultusunda bir havuzda toplamadklarn de
erlendirmek olduka aydnlatc olacaktr.
MARKSI SMR
Marks ekonomik teorinin kalntlar asndan bu soru nem ta
maktadr. Emee ynelik deer teorisinin kyle beraber onun ken
dine zg smr teorisinin destei de zlmektedir. Ve bu teorinin

smr tanmnn cazibesi ve basitlii de, tanma gre gelecekte daha


byk bir retimin (belki de nfus artndan dolay) cl(k edilmesi iin

yatrm yaplan bir toplumda ve almayan veya retime ynelik ola

rak alamayanlarn dierlerinin emekleriyle desteklendii herhangi

eitlik, haset, smr vs. 323

bir toplumda smrnn yer alacann anlalmasndan dolay kay


bolmaktadr. Fakat temelde Marksist teori smr olgusunu retim
vastalarna ulaamayan iilere atfta bulunarak aklamaktadr. i
ler emeklerini kapitalistlere satmak zorundadrlar ve tek balarna re
tememektedirler. Bir ii veya ii grubu retim vastalarn k i ralayp
rettiklerini birka ay sonra satmak iin bek leyent'z. M a k int'yt' sa hip

olmak iin ya da imdi rettikleri maln gelecekte gc i m.:t'Ai dir lrk

lemelerini salayacak yeterli para rezervlerine sa h ip dcildirllr. \:ik11


iiler ayn zamanda karnlarn doyurmak zorundadrlar. 1\1 1 ndr
le ii, sermaye sahibi ile iliki iinde olmak zorundadr. ( Ve 1,'.<>k .y
da isiz insann bulunmas, sermaye sahibinin iiler iin miicadlyr
girmesini ve emein cretini arttrmasn gereksiz klmaktadr. )
uraya dikkatinizi ekeriz k i , teorinin geri kalan dc rst'

Vl'

mrnn temelinde yatan ey retim aralarna ulaamamakla lr,l


bu nemli gerek ise, iilerin sermaye sahibi ile ilikide b11l 1111111. y.1
zorlanmad bir toplumda iilerin smrs olmaz. (ilerin d.l.
az merkeziyetilikten uzak baka bir grupla ilikide bulunmaya wrl.
np zorlanmamas ile ilgili meseleyi bir yana brakyoruz. ) ylcyr.
toplumun sahip olduu ve kontrol ettii, ayn zamanda genileyebill'
bir retim gereleri sektr var ise ve bunun iin almak isteyenler
bunu yapabiliyorlarsa, o zaman bu, emekilerin smrlmesini orta

dan kaldrmak iin yeterli olacaktr. Ve zellikle de bu kamu sektr


nn yan sra zel mlkiyette de bir sektr var ise ve bu sektrde a
lmay seen iileri istihdam ediyorsa, o zaman bu iiler smrlm
yorlard r. (Belki de, dier tarafta almalar iin ikna etme abalarna
ramen, daha yksek gelir veya cret elde ettikleri iin burada al
may tercih ediyorlardr.) nk, retim aralaryla ilgili zel mlkiyet
sahipleri ile ilikide bulunmaya zorlanmamaktadrlar.
Biraz bu konuya temas edelim. Varsayalm ki, zel sektr geli-

() retim aralar nereden gelmitir? Kim sonradan kazan salamak ya da onlar retmek iin,
cari tketimden nce davranmtr? Kim imdi, cretleri ve faktr fiyatlarn demekte cari t
ketimden nce davranmakta ve bylelikle, ancak ilenmi rn sarldktan sonra sonu almak
tadr/kar salamaktadr? Btn sre boyunca kimin atilc davranmasn olanakl klan giriimci
yetenekleri ilemektedir?

324 lklnd ksm eklzlncl blm

me eilimindedir ve kamu sektr gittike zayflamaktadr. Varsayalm

ki, gittike daha fazla sayda ii zel sektrde alman tercih etmek
tedir. zel sektrdeki cretler kamu sektrndekinden daha fazladr ve
srekli olarak artmaktadr. imdi varsayalm ki bir sre sonra bu zayf
kamu sektr tamamen tkenmi bir hale gelsin ve belki de btnyle

kaybolsun. Bunun doal bir sonucu olarak zel sektrde bir deiiklik
olacak mdr? (Hipoteze gre, kamu sektr zaten kk olduundan,

zel sektre gelen ii cretleri fazla etkilenmeyecektir. ) Smr teorisi,


nemli bir deiiklik olacan sylemektedir. Bu ifade inandrclktan

olduka uzaktr. (Bunun iin iyi bir kuramsal argman yoktur. ) zel

sektrde cretlerin seviyesinde veya yukar doru hareketinde bir dei


iklik olmadnda, o zamana kadar smrlmeyen zel sektr iileri

imdi smrlyor mu oluyorlar? Her ne kadar kamu sektrnn kay


bolmu olduunu bilmeseler ve buna pek dikkat etmemi olsalar bile,
imdi zel sektrde almaya, almak iin bir sermaye sahibinin ya
nna gitmeye zorlanm m oluyorlar? Fiili olarak smrlm m olu
yorlar? Teori, bu sorulara olumlu yantlar verecek gibi grnyor.
Ulaamama grnn gemiteki doruluu ne olursa olsun,

toplumumuzda alanlarn byk blmnn kiisel mlkiyetlerinde


para rezervleri bulunmaktadr ve ayrca ii emeklilik fonlarnda da

byk para rezervleri vardr. Bu iiler bekleyebilirler ve yatrmda bu


lunabilirler. Bu durum, bu parann neden ii kontrolndeki fabrika

larda kullanlmad sorusunu ortaya karmaktadr. Neden radikaller


ve sosyal demokratlar bunu tevik etmemektedirler?

iler, kar getiren faaliyetler iin olumlu frsatlar tespit etmek


ve bu frsatlar deerlendirecek irketleri kurmak iin gerekli giriimsel

yetenee sahip olmayabilirler. Bu durumda iiler, kendileri iin bir ir

ket kurup daha sonra yetkiyi bir yl iinde (asl sahip olan) iilere dev

redecek giriimci ve idarecileri tutmaya alabilirler. (Her ne kadar,


Kirzner'in de vurgulad gibi, kimin tutulacana karar verilirken gi
riimsel dikkate ihtiya duyulacak olsa da.) Deiik ii r,.r uplar, bu

hizmetlerin fiyat iin tekliflerde bulunarak giriimsel yetenek konu


sunda rekabet ederler ve bu arada sermaye sahibi giriimciler, gelenek-

eitlik, haset, smr vs. 32 5

sel mlkiyet dzenlemelerine gre ii tutmaya alrlar. Bu piyasada


ki dengenin neye benzeyecei sorusunu bir yana brakp, neden ii
gruplarnn byle bir eyi yapmadklar sorusuna dnelim.

Yeni bir irket kurmak risklidir. Yeni giriimci yetenekleri tespit

etmek kolay deildir. Birok ey gelecekle ilgili tahminlere, kaynakla

rn mevcudiyetine, grnmeyen engellere, ansa, vs. dayanmaktadr.


Sadece bu risklerle ilgilenmek zere uzman yatrm kurumlar ve giri
imsel sermaye kaynaklar ortaya kar. Baz insanlar bu risklere gir
meyi, yeni giriimleri desteklemeyi ya da kendileri yeni giriimler ba

latmay istemezler. Kapitalist toplum bu riskleri tamann dier faali


yetlerden ayrlmasna izin verir. Ford Motor irketinin Edsel fabrika
sndaki iiler giriim risklerine katlmadlar ve irket zarar ettiinde

maalarnn bir ksmn geri vermediler. Sosyalist bir toplumda, ya ki


i iinde alt giriimin risklerini paylamak zorundadr ya da her
kes merkezi yatrm yneticilerinin yatrm kararlarnn risklerini pay
lar. Kapitalist bir toplumda olduu gibi, kendini bu risklerin dnda
tutma ya da riskler arasnda bir tercihte bulunma ans yoktur.

ou zaman risklere katlanmay istemeyen insanlar, risklere

katlanan ve kazananlardan dl almay hak ettiklerini dnmekte

dirler; fakat yine bu kiiler, risklere katlanp zarar edenlerin zararlar


n paylaarak onlara yardmc olmak konusunda kendilerini ykml
hissetmemektedirler. rnein, kumarhanelerdeki krupiyeler, ok kaza

nanlardan iyi bir bahi beklerler, fakat zarar edenlerin zararlarnn bir
ksmn karlamak zere kendilerinden yardm istenmesini beklemez
ler. Bu tr asimetrik datma ait rnek, baarnn rasgele bir mesele ol
duu i dnyas iinde daha da zayftr. Neden bazlar geri planda ka
lp kimlerin giriimlerinin baarl olacan bekleyip baardan pay is
teyebileceklerini dnrler? Neden ayn kiiler, iler kt sonulann
ca zararlar paylamay kabul etmezler? Neden karlardan pay alabil

mek ya da giriimi kontrol edebilmek iin yatrmda bulunmalar ve


risk almalar gerektiini dnmezler?
Marksist teorinin bu tr riskleri nasl grdn karlatrmak

iin, bu teoride ufak bir gezinti yapmamz gerekir. Marx'n teorisi bir

326 ikinci ksm - sekizinci blm

eit deerle ilgili retim kaynaklar teorisidir. Byle bir teoriye gre,
bir X nesnesinin V deeri, X'de bulunan toplm.a ait retim kaynak
larnn genel toplamna eittir. Daha kullanl bir formda ifade etmek
gerekirse, iki eyin deerinin oran V(X) VIY, ihtiva ettikleri retim

kaynaklarnn miktarnn oranna, M (X'teki kaynaklar) / M ( Y'deki


kaynaklar) eittir. (Burada M miktar lsdr.) Byle bir teori, deer
leri aklanan V oranlarndan bamsz olarak belirlenen bir m lt
n gerektirir. Eer retim kaynaklar deer teorisini emein tek retim
kayna olan retim kaynaklar emek teorisi ile birletirirsek, deerin

emek teorisini elde ederiz. Emek deer teorisine yneltilen birok ele
tiri, herhangi bir retim kaynaklar teorisine de yneltilebilir.

retim kaynaklar deer teorisine alternatif bir teori retim


kaynaklarnn deerinin, son rnn deerinin bir ekilde iinde kul

lanlan kaynaklarn deerinden farkl olak belirlendii, kendilerin


den ortaya kan son rnlerin deeriyle belirlendiini ifade edebilir.

Eer bir makine X'i ( baka bir eyi deil) yapmak iin kullanlabiliyor

sa ve her ikisi de rnnn bir birimini yapmak iin ayn hammadde


yi ayn miktarda kullanyorsa ve X, Y'den deerli ise, o zaman her iki
makine de ayn hammaddeleri ihtiva ettii ve ayn zamanda rettii
halde birinci makine ikinci makineden daha deerlidir. Daha deerli
bir son rn olan ilk makineye, ikincisinden daha yksek bir fiyat
koyacaktr. Bu durum, kendisi daha deerli olduu iin rnlerinin de

daha deerli olduu yanltsna sebep olabilir. Fakat bu tersten bak


mak demektir. rnleri daha iyi olduu iin daha deerlidir.

Fakat retim kaynaklar deer teorisi, retim kaynaklarnn de


erinden deil sadece miktarlar hakknda bahsetmektedir. Eer sadece
bir retim faktr olsayd ve homojen olsayd, retim kaynaklar teori

si en azndan ayn noktada dnp durmadan ifade edilebilirdi. Fakat


birden fazla faktr olduunda ya da deiik trlerden bir faktr bulun
duunda, teorinin dolambal olmayan bir ekilde ifade edilmesi iin
bir m lt koyma problemi var demektir. nk, bir if..etim faktr
nn ne kadarnn baka bir faktrn belli bir miktarna denk saylaca
nn belirlenmesi gerekir. Bir yntem, son rnlerin deerlerine refe-

eitlik, haset, smr vs. 327

rans vererek lt belirlemek ve oran denklemlerini zmek olacaktr.


Fakat bu yntem, lt, son deerlerle ilgili enformasyonu temel ala
rak tanmlayacandan, girdilerin miktarlar ile ilgili enformasyonu te
mel alarak son deerleri aklamak iin kullanlmayacaktr. * Alternatif
bir yntem de X ve Y tarafndan retilebilecek farkl miktarlarda ortak
bir ey bulmak ve son rnn miktarlarnn orann girdi miktarlarn
belirlemek iin kullanmak olacaktr. Bu yntem, ncelikle son deerle
re bakmann dolamballndan kanr; ncelikle bir eyin en son ni
cel deerlerine baklr ve sonra da bu bilgi (m ltn tanmlamak
iin) girdinin nicel deerlerini belirlemek maksadyla kullanlr. Fakat
ortak bir rn olsa bile, farkl faktrlerin retimde bulunmak iin en
uygun faktrler olmamas ihtimali bulunmaktadr. Dolaysyla, onlar

karlatrmak iin byle bir eyi kullanmak yanltc bir oran verebilir.

Farkl faktrlerin kendi en iyi fonksiyonlarna gre karlatrlmas ge


rekir. Ayrca, her bir kaynaktan iki farkl ey yaplabiliyorsa ve miktar
larn oranlar farkl ise, kaynaklar arasndaki orant sabitini belirlemek

iin hangi orann seilecei problemi var dernektir.


Bu zorluklar, Paul Sweezy'nin basit, fa r k l olmayan l"llll"k sn
si aklamasn ele alarak gsterebiliriz. 10 Swcczy, itdikli l"llll" k l t i c
liksiz emein nasl eit tutulacan deerlendirmekte Vl' ac,: k laarak
ey bu olduundan byle bir eyi son rnn deerini tcd a l . r a k
yapmann dolambal bir yntem olacan kabul ct ck tldir. Swc

ezy'ye gre, beceri iki eye dayanmaktadr: Eitim ve doal fa rk l l k


lar. Sweezy, retmenin becerisini dikkate almadan, hatta iirc t en i
kendi eitimine ka saat ayrdn kabaca hesaplamadan (ve k e n d i ii
retmeninin kendisini ka saat eittiini bile hesaplamadan) eit imle,

eitime harcanan saatleri eit grmektedir. Sweezy doal far k l l k lar,


ayn ey yapan iki kiiyi dikkate alarak ortaya koymaya alm a k t a ,
10 The Theory ofCapitalist Development (New York: Monthly Review Press, 1956). Ayrca hk.
R. L. Meek, Studies in the Labor Theory of Value (London: Lawrence & Wishart, 1 958),
s.168-173.

() Fakat baz son rnlerin deerleri belirlenmise, m ltn belirlemek iin oran denklemleri
kullanlabilir ve bu lt dier son rnler iin deerler ortaya koymak maksadyla kullanlabi
lir ve bylece teori, bir kapsam ihtiva eder.

328 ikinci ksm sekizinci blm

miktarlarn ne eit farkllklar gsterdiine bakmakta ve onlar eitle


mek iin gerektiine inand oranlar bulm:ktadr. . Fakat, herhangi
bir eit nitelikli emek, niteliksiz bir emein rettii ayn rnn daha

hzl bir ekilde retilmesi olarak grlmekten ziyade daha iyi bir rn
retilmesi olarak grlrse, o zaman m ltn tanmlamak iin kul
lanlan bu yntem ie yaramayacaktr. (Rembrandt'n becerisini be
nimkiyle kyasladnzda, onu benden stn klan ey resmi benden

hzl yapmas deildir.) Deerle ilgili emek teorisine standart kar r


nekler getirme iini yeniden yapmak skc bir i olacaktr: Bulunmu

doal nesneler (onlar elde etmek iin harcanan emekten daha kymet
li olanlar); snrsz miktarda retilemeyecek nadir bulunan eyler (Na
polyon'un mektuplar); farkl yerlerdeki benzer eyler arasndaki deer
farklar; becerili emein rettikleri arasndaki farklar; arz ve talepteki
oynamalarn neden olduu farkllklar; Aretimi iin uzun zaman ge
mesi gereken yllanm rnler (arap) vb. 11
Buraya kadar bahsedilen konular, llecek dier eylere kar

birim meydana getirecek basit, ayrm yaplmayan emek sresinin ta


biat ile ilgilidir. imdi ilave bir karmak konuyu dile getirmemiz ge
rekmektedir. nk Marksist teori, bir objenin deerinin, o objenin

retimi iin harcanan farkllamam emek sresi ile orantl olduunu

savunmamaktadr. Daha ziyade, bir objenin deerini, o objenin reti

mi iin gerekli basit, farkllamam sosyal emek sresi ile orantl ol


duu grndedir. "" Emek sresinin sosyal olarak gerekli olmas iin

Bkz. Eugene Von Bhm-Bawerk, Capital and lnterest, Cilt 1. (South Holland, 111.: Libertarian
Press, 1959), 12. Blm; ve onun yazd Kari Marks and the Close ofHis System (Clifton, N.J.:
Augustus M. Kelley, 1949).
() "Sosyal olarak gerekli emek sresi, bir eyin normal retim artlarnda ve herhangi bir toplumda
ki herhangi bir zamandaki ortalama emek becerisi ve younluunda retilmesi iin gerekli sre
dir." Kari Marx, Kapital, 1. Blm. (New York: Modem Library, n.d.), s. 46. Dikkat edilirse, nor
mal retim artlarnn neden byle olduunu ve belli bir emek becerisi ve younluunun neden bel
li bir rnn retimi iin kullanldn aklamak istiyoruz. nk geerli olan, becerinin toplum
da yaygn olan ortalama deeri deildir. ou insan, rn retirken ortaya koyduu beceriden
daha fazlasna sahip olabilir fakat yapacak daha nemli bir eyi olduundan becerisini bu ie ayr
maz. Geerli olan ey, salt rn retmek iin emek harcayanlarn becerisidir. Belli bir rn mey
dana getirirken farkl becerilerle alan kiileri belirleyen bir teoriye ihtiya vardr. Burada, bu ko
nulardan bahsetmemin sebebi, bunlarn alternatif bir teori ile cevaplanabileceidir.

11

eitlik, haset, smr vs. 329

ilave zorunluluk niye? Bu konuda biraz daha yava ilerlemekte fayda

bulunmaktadr.

Bir nesnenin ie yaramas koulu, ama belli itirazlar bertaraf


etmek ise, deerle ilgili emek teorisinin gerekli bir parasdr. Varsaya
lm ki, bir kii hi kimsenin istemedii, kesinlikle hibir ie yaramayan
bir ey zerinde alyor. rnein, zamann byk bir dum yap
mak iin verimli bir ekilde kullanyor ve bunu da baka hi kimse bu
kadar sratli yapamyor. Bu nesne onca zaman deerli mi klacaktr?

Bir teorinin byle bir sonuca varmamas gerekir. Marx, byle bir so

nucun ortaya kmamas iin u ifadeyi kullanyor: "e yaramad

mddete hibir eyin deeri olamaz. Eer bir ey ie yaramyorsa,


onun iin harcanan emek de ie yaramyor demektir. Emek, bir emek
olarak grlmez ve bu nedenle, deer tamaz." 12 Bu, geici bir snr

lama deil midir? Teorinin geri kalanna bakldnda bu kime uyarla


nabilir? Neden verimli olarak ortaya konan her trl emein bir dee

ri olmasn? Eer bir eyin insanlar iin faydal olduunu ve insanlarn

istedii bir ey olduunu ispatlama mecburiyeti var ise (diyelim ki, ie


yarayan bir eydir fakat onu kimse istememitir), o zaman belki de sa

dece isteklere bakarak her art altnda varlmak zorunda olan tam bir
deer teorisi elde edilebilir.
Bir nesnenin ie yaramas ynnde geici snrlamada bile baz
problemler bulunrnaktadr. nk, varsayalm ki, herhangi biri ok az
ie yarayacak bir ey zerinde (ve bunu daha verimli klmann hibir
yolu yoktur) 563 saat alyor. Bu durum nesnenin biraz olsun ie ya
ramas ile ilgili deerine ynelik gerekli koulu yerine getirmektedir.

Bu nesnenin deeri, onu meydana getirmek iin harcanan zamana g


re mi belirlenecektir? Bu durumda, inanlmaz lde deerli olduu

ortaya karsa ne olacaktr? Hayr. " nk bu mallar zerinde harca

nan emek, onlarn insanlarn ne kadar iine yaradna gre deerlen


dirilir," diyor Marx. 13 Ve devam ediyor: " Emein dier insanlar iin
faydal olup olmad ve rnn bu insanlarn isteklerini karlayp
12 Kapital, 1. Ksun, 1. Blm, 1. Para, sayfa 48.
13 Marx, Kapital, 1. Cilt, 2. Ksun, s. 97-98.

330 ikinci ksm - sekizinci blm

karlamad, ancak takas eylemi ile ispatlanabilir. " Eer Marx'n


sylediini, faydann gerekli bir koulu oldu&u ve emek miktarnn de
eri belirledii eklinde deil de, fayda derecesinin, nesne zerinde har
canan emein ne kadar (faydal) olduunu belirleyecei eklinde yo
rumlarsak, emee dayal deer teorisinden olduka farkl bir teori el

de ederiz.

Bu konuya baka bir ynden yaklaabiliriz. Varsayalm ki, ie


yarar nesneler, olabildiince verimli bir ekilde fakat ou belli bir fi
yattan satlmak zere retilmektedir. Piyasada hakim olan fiyat, bu
nesnelerin grnrdeki emek deerlerinden dktr. Bunlarn retil

mesi iin insanlarn (saat bana belli bir fiyat zerinden) demek iste
diinden daha fazla saat harcanmtr. Bu durum, belli bir fiyat getiren
bir nesneyi retmek iin harcanan ortalama saat saysnn bu nesnenin

deerini belirleyemeyecei anlamna m gelir? Marx bu soruya yle


bir cevap vermektedir: Eer piyasann belli bir fiyatn dna kama
yaca ekilde ar bir retim szkonusu ise, o zaman, emein kendi
si verimsiz olmasa da, emek verimsiz olarak kullanlm demektir. Bu
nedenle, emek iin harcanan saatlerin tm sosyal adan gerekli emek
sresini oluturmamaktadr. Nesne, kendisi iin harcanan sosyal a
dan gerekli emek saatlerinden daha az bir deere sahip deildir, nk
bu nesnenin retimi iin gzle grnenden ok daha az sosyal adan
gerekli emek saati harcanmtr.
Varsayalm ki, piyasadaki her bir para keten kuma sosyal
adan gerekli olandan daha fazla emek sresi iermemektedir. Bu
na ramen, bir btn olarak alnan tm paralar iin ar miktar
da emek sresi harcanm olabilir. Eer piyasa, tm miktar yard
bana iki ilinlik normal fiyattan kaldramyorsa, bu, reticilerin
toplam emeinin byk bir ksmnn rme iine ayrlm olduu
nu ispatlar. Eer her bir rc kendi rn iin sosyal adan ge
rekli olandan daha fazla emek sresi harcam ise, etki yine ayn
olur. 14

14 Marx, Kapital, s. 120. Neden "mide"?

eitlik, haset, smr vs. 331

Bu nedenle Marx, bu emein btnyle sosyal adan gerekli


olmadn savunmaktadr. Sosyal adan gerekli olan ey nedir? 15 Bu
nun ne kadar piyasada olanlar tarafndan belirlenir? Art emee yne
lik bir deer teorisi bulunmamaktadr. Sosyal adan gerekli emek s
resi nosyonu temel olarak sreler ve rekabeti piyasann takas oran
lar ile belirlenmektedir.16

imdi, daha nceki konumuz olan ve emekle ilgili deer teorisi

ni rekabeti piyasalarn sonularna gre tanmlanan baka bir teoriye


dntrdn dndmz yatrm ve retim risklerine dnm

oluyoruz. Basit, ayrma dayanmayan, sosyal adan gerekli emek sa


atlerine gre yaplan bir deme sistemini ele alalm. Bu sistemde, bir
retim sreci ile ilgili riskler srece katlan her bir iinin omuzlarn
dadr. Ne kadar uzun sre ile ve ne kadar verimli bir ekilde alrsa
alsn, sosyal adan gerekli ka saat altn bilemeyecektir. Ta ki
belli bir fiyatla rnn almak isteyen ka kii olduu ortaya kana
kadar. Bu nedenle, sosyal adan gerekli emek sresine dayanan bir
deme sistemi, ok fazla alan baz emekilere hemen hemen hibir
gelir getirmeyecek (modas getikten sonra hula-hop reticilerine ve
Ford Motor irketi'nin Edsel fabrikasnda alanlara), bazlarna ise

ok az bir gelir getirecektir. ( Sosyalist bir toplumdaki byk ve hi de

artc olmayan yatrm ve retim kararlarna ynelik yetersizliklere


bakldnda, byle bir toplumda yneticilerin iilere " sosyal adan

gerekli" emek srelerine gre deme yapmasn beklemek hayal ola


caktr. ) Byle bir sistem her bir bireyi, zerinde alt rn iin gele
cekteki piyasay nceden tahmin etmeye zorlayacaktr. Bu olduka ve
rimsiz bir uygulama olacak ve rnlerinin gelecekteki baarsndan
15 Karlanrn: Emest Mandel, Marxist Economic Thory, 1 . Cilt (New York: Monthly Rcview Press,
1969), s. 161. "Bir maldaki emein miktarnn sosyal olarak gerekli bir miktar olup olmadn
kefetmek ancak rekabetle mmkn olur. ... Belli bir maln arz o mala olan talepten fazla olursa
bu, belli bir dnem iinde bu mal retmek iin sosyal olarak gerekli miktardan daha fazla insan
emei harcanm olduunu gsterir. ... te yandan, arz talepten daha az ise bu, szkonusu mal
retmek iin sosyal olarak gerekli olandan daha az insan emei harcanm olduunu gsterir.
16 Bu konunun tartmasn karlatrn: Meek, Studies in the Labor Theory of Va/ue (London:
Lawrence & Wishart, 1958), s. 178-179 ..

332 ikinci ksm sekizinci blm

pheleri olan kiilerin iyi yaptklar bir ii brakmalarna neden ola


caktr. Gelecekten emin olan dierleri ise faaliyetlerine devam edecek
tir. Gerekten de, kiilere, stlenmek istemedikleri riskleri baka taraf
lara kaydrma ve kendilerine belli bir miktarda deme yaplmas ola

na veren bir sistemde, riskli srelerin sonular ne olursa olsun b


yk avantajlar bulunmaktadr. * Risk almadaki uzmanlamaya frsat
olanaklar vermede byk avantajlar bulunmaktadr. Bu frsatlar ka
pitalist toplumun tipik yapsn oluturur.

Marx, u Kant soruya cevap vermeye almaktadr. Kar na

sl elde edilebilir? 17 Eer her ey tam deerini alrsa ve hibir kazkla


ma olmazsa nasl kar edilebilir? Marx' a gre, bunun cevah emek g
cnn benzersiz tabiatnda yatmaktadr: Onun deeri, onu retmenin

maliyetidir (onun iin harcanan emek), fakat onun kendisi de, sahip
olduundan daha fazla deer retebilir: ( Bu, makineler iin de geer
lidir.) Bir insan organizmasn meydana getirmek iin harcanan bir L
emei, L'den daha byk bir miktarda emek retebilen bir eyi orta
ya karr. Bireyler, emeklerinin rnlerinin satndan gelen kazan
lar beklemek iin yeterli kaynaklara sahip olmadndan, kendi ka

pasiteleri sonucu ortaya kan bu menfaatleri elde edemezler ve kapi


talistlerle ilikiye girmek zorunda kalrlar. Marksist ekonomik teori
ile ilgili zorluklara bakldnda, Marksistlerin, " burjuva" ekonomist

leri tarafndan formle edilenler de dahil olmak zere, kar mevcudi


yeti ile ilgili alternatif teorileri dikkatli bir ekilde incelemi olmalar
17

Teorisinin detayl bir tartmas iin bkz. Marc Blaug, Economic Theory in Retrospect (Home
wood, lll.: lrwin , 1962), s. 207-271.
( ) Bu gibi risklere kar her projede gvence (sigorta) salanamaz. Bu riskler hakknda farkl tah
minler yaplacaktr; bunlara kar gvenceler kurulunca da (sigortalannca da), en yararl see
nei gerekletirmek iin gerektii kadar g harcamak bakmndan daha dk bir zendirme
durumu doacaktr. Dolaysyla, gvenceleyen kiinin, "manevi tehlike" denilen eyden sakn
mak iin, yaplan eylemleri gzlemesi ya da denetlemesi zorunlu olacaktr. Bkz. Kenneth Arrow,
Essays in the Theory of Risk-Bearing (Chicago: Markham, 1971). Akhian ile Demsetz, Ameri
can Economic Review ( 1972), s. 777-95'teki makalelerinde, denetlen cctkinliklerini tartmak
tadrlar; onlar bu soruna risk ve gvence (sigorta) stne ileri srlen dncelerden gelmemi
lerdir, ortak etkinliklerde "girdi"leri denetlemekle yan rnn nasl kestirilebileceini dnr
ken bu konuya girmilerdir.

eitlik, haset, smr vs. 333

beklenir. Her ne kadar ben risk ve belirsizlik konularna odaklanm


da olsam, yenilik (Schumpeter) ve daha nemlisi, dierlerinin henz

fark etmemi olduu ipak alm-satm (geni anlamyla) iin yeni ola

naklara hazr olma ve bunlar aratrma zerinde de durmam gere


kir. 18 Yeterli ve aklayc bir alternatif teori, muhtemelen Marksist

ekonomi teorisinin temelini oluturan bilimsel motivasyonun byk


bir blmn ortadan kaldracaktr. Ortaya, Marks smrnn as
lnda insanlarn ekonomi ile ilgili bilgisizliini smrd gr

kabilir.

GNLL TAKAS
Baz okuyucular, baz eylemlerin (rnein iilerin belli bir creti ka
bul etmesi), bir tarafn olduka snrl seeneklerle kar karya kal
mas ve bu arada dier tm taraflarn onun tercih ettiinden ok daha
kt koullarda bulunmas nedeniyle, aslnda gnll olmad gerek
esiyle sk sk gnll takaslardan bahsetmeme itiraz edecektir. Bir ki
inin eylemlerinin gnll olup olmad, onun alternatiflerini snrla
yan eyin ne olduuna baldr. Eer bunlar tabii gereklerden kaynak
lanyorsa, eylemler gnlldr. (Uarak gitmeyi tercih edeceim bir
yere gnll olarak yardmsz bir ekilde yryerek gitmeyi tercih ede
bilirim.) Dier insanlarn eylemleri, kiinin mevcut olanaklarna snr
lamalar getirir. Bunun, kiinin sonutaki eylemini gnlsz klp kl
mad, dier kiilerin yaptklar eylemi yapmaya hakk olup olmad
na baldr. u rnei ele alalm. Diyelim ki, hepsi de evlenmek iste
yen 26 kadn ve 26 erkek bulunmaktadr. Her bir cinsiyet iin o cinsi
yetin tm yeleri, kar cinsin 26 yesini e olarak arzu edilebilirlik de
recesi asndan ayn sralamaya koymak konusunda hemfikirdirler.
Azalan tercih srasna gre bunlara A'dan Z'ye ve A'dan Z'ye diyelim.
A ve A ' gnll olarak evlenecektir. Her ikisi de birbirini baka bir ee

tercih edecektir. B, A , ile ve B ', A ile evlenmeyi tercih etseler de, A ile

A'nn birbirleriyle evlenmek istemeleri bu seenekleri ortadan kaldr18 bkz. Israel M. Kirzne;
1973).

Competition and Entrepreneurship (Chicago: Chicago University Press,

334 ikinci ksm kllncl blm

mtr. B ve B ' evlendiklerinde, sadece yapm olmay tercih edecekleri


baka bir seenek olduundan gnlsz bir tercilte buh,nmu olmala
r szkonusu deildir. Bu ikinci en ok tercih edilen seenek, haklar ol
duu halde ibirliine girmemeyi tercih eden dierlerinin ibirliini ge
rektirir. B ve B ', A ve A 'in sahip olduundan daha az sayda seenek
arasndan tercihte bulunurlar. Seenekler dizisindeki bu klme Z ve
Z'ye ulaana kadar devam eder. Ta ki, biri dieri ile ya da henz ev
lenmemi olanla evlenmeyi tercih etme durumunda kalana kadar. Her
biri, Z ve Z'ye ulaana kadar kendi tercihleriyle dier 25 eten biriyle

evlenerek kendilerini deerlendirme dnda brakrlar. Z ve Z', gnl


l olarak birbirleriyle evlenmeyi tercih ederler. Onlarn alternatifleri
nin daha kt olmas, dierlerinin haklarn belli ekillerde uygulama
y tercih etmi olmalar ve bu nedenle Z ve Z'nin tercihte bulundukla
r seeneklerin harici ortamn ekillendirmeleri, Z ve Z'nin gnll
olarak evlenmedikleri anlamn dourmaz.
Benzer deerlendirmeler iiler ve sermaye sahipleri arasndaki

para takaslarna de uyarlanabilir. Z, almak ya da alk ekmek du


rumu ile kar karyadr. Tm dier insanlarn tercih ve eylemleri
Z'nin baka bir seenee sahip olmasna katkda bulunmaz. (Belki de,
baka bir i seenei olabilirdi . ) Burada Z, gnll olarak m alm
oluyor? (Ya ssz bir adada sa kalmak iin almak zorunda olan bir
kii ?) Eer A'dan Y'ye dier bireyler gnll olarak ve haklar iinde

hareket etmilerse, Z gnll olarak tercihte bulunuyor demektir. O


zaman, dierleriyle ilgili soruyu sormamz gerekir. Bunu, belli ekiller
de eylemde bulunan ve bylece C'nin tercihte bulunduu harici tercih
ortamn ekillendiren A'ya ya da A ve B'ye ulaana kadar aadan

yukar srayla sorarz. Sonra D'nin tercih ortamn etkileyen C'nin g


nll tercihine ulamak iin A'dan aa doru gideriz. Daha sonra,
E'nin tercih ortamn etkileyen D'nin gnll tercihine ulamak iin
A'dan aa doru ineriz. Bu byle devam eder. Ta ki Z'ye ulaana ka

dar. Bir kiinin farkl derecelerde hazmedilmeyecek altern!tifler arasn


dan yapm olduu tercih, dierlerinin gnll olarak tercihte bulun

duklar ve haklar iinde hareket ettikleri iin o kiiye daha hazmedi-

eitlik, haset, smr vs. 335

lebilir bir tercih ans bulunmadklar gereine baklarak gnlsz


olarak nitelendirilemez.
Gnll takaslar da dahil olmak zere, dier insanlarla ilikide
bulunmaya ynelik haklarn yapsnn ilgin bir zelliine de deinme

miz gerekiyor. * Belli bir ilikiye girme hakk, herhangi biri ile ya da bu
ilikiye girmek isteyen ya da tercihte bulunan biri ile ilikiye girmekle
ilgili bir hak deildir. Daha ziyade, bunu, bu ilikiye (bu ilikiye girme
hakkna sahip baka biriyle . . . ) girme hakkna sahip olan biri ile yap

ma hakkdr. likilere veya muamelelere girme haklarnn engelleri

bulunmaktadr. Bu engeller baka birinin hakkndaki denk den en


gelle bal olmaldr. Herhangi bir mahkum toplumdan izole edildiin
de ve beni duyamadnda konuma zgrlm ihlal edilmi olmaz.
Ayn ekilde, bu mahkumun benimle iletiimde bulunmaktan men

edilmi olmas, benim bilgi edinme hakkm ihlal etmez. Edward Eve
rett Hale'in " lkesiz adam", yazdklarndan bazlarn okumaktan
men edildii zaman medya mensuplarnn haklar ihlal edilmi olmaz.

Ya da Josef Goebbels idam edilip ilave okuma malzemesi ortaya koya


madnda okuyucularn hakk ihlal edilmi olmaz. Burada verilen her
bir rnekte szkonusu edilen hak, kendisinin de dier tarafla byle bir
ilikiye girme hakk bulunan biri ile ilikiye girmekle ilgili bir haktr.
Yetikinler normal olarak bu hakka sahip olan baka bir yetikinle
byle bir ilikiye girme hakkna sahiptir. Fakat su unsuru tayan ey
lemlerin cezalandrlmas szkonusu olduunda, bu haktan mahrum

edilebilirler. Haklar arasndaki balant ile ilgili bu komplikasyon, tar


ttmz her rnek iin geerli olmayacaktr. Fakat baz olas etkileri
vardr. rnein, kamuya ait bir yerde konuma yaplmasna getirilen
engellemenin, sadece baka insanlarn, dinlemekle ilgili tercihleri ne

olursa olsun, dinleme haklarn ihlal etmek anlamna geldii gereke

siyle, byle bir engellemeye hemen sulama getirilmesini zorlatrr.

Eer ilikilerde bulunma haklar iki taraf arasnda orta noktada bulu
nan bir ey ise, dier insanlarn holarna giden grleri dinleme hak() Bu konudan emin olmadmdan dolay, bu paragraf, sadece ilgin bir varsaym olarak srn
kr yazyorum.

336 ikinci ksm - sekizinci blm

k bulunmaktadr. Fakat sadece kendileri ile iletiimde bulunma hak


kna sahip olan kiileri. Eer konumacnQ <;iierleriyle bir araya gele
bilmek iin gereh olan imkan yok ise, dinleyicilerin haklar ihlal edil

miyor demektir. (Konumac, sylemek istedii eylerden dolay deil


de, yapm olduu bir eyden dolay byle bir haktan mahrum olmu
olabilir.) Ben burada engellemeyi hakl karmak iin aba gstermiyo
rum. Sadece, sulamalar iin basit gerekeler ngrldne dikkat
ekmek istiyorum.
HAYIRSEVERLK
Bireylerin, olumlu baktklar faaliyet trlerini, kurumlar veya du
rumlar destekleme konusunda nasl tercihte bulunabilecekleri konu
suna daha nce deinmitim. (rnein, ii kontrolndeki fabrikalar,

dier insanlar iin olanaklar, fakirlitn azaltlmas, anlaml alma


durumlar. ) Fakat bu davalar destekleyen insanlar bile, vergi ykleri
kaldrld zaman dahi, bakalar iin bu tr balarda bulunmay

tercih edecekler midir? Fakirliin, anlamsz almann elimine edil

mesini ya da ortadan kaldrlmasn istemezler mi? Yaptklar katk

sadece okyanusta bir damla deil mi? Bakalar bir ey vermedii hal
de kendileri verirken kendilerini enayi gibi hissetmeyecekler midir?

Kendilerine bir zorunluluk getirilmediinde zel olarak balarda


bulunmamalarna ramen hepsi zorunlu yeniden datm destekliyor

olam'.1z m?
Evrensel olarak kabul gren, zenginlerden fakirlere transferle
rin yapld zorunlu bir yeniden datmn mevcut olduu bir duru
mu varsayalm. Fakat yine varsayalm ki hkmet, belki de transfer
maliyetlerini drmek maksadyla her zengin bireyin zerine den
miktar kimliini bilmedii ve kendisini tanmayan bir bireyin posta
kutusuna posta ekiyle gnderdii bir zorunlu sistem iletmektedir. 19
Toplam transfer, bu bireysel transferlerin toplamna eittir. Ve hipotez
19

Ya da n sayda farkl para havalesini n sayda farkl ahya gnderir; ya da n sayda zengin in
sann her bir belli bir alcya bir miktar gnderir. Bu, argmanmza bir etkide bulunmadna
gre, n sayda zengin ve fakir bireyi ihtiva eden basitletirilmi varsaymda bulunacaz.

eitlik, haset, smr vs. 337

olarak, demede bulunan her bir birey zorunlu sistemi desteklemek


tedir.

imdi de bu zorunluluun kaldrldn dnelim. Bireyler bu

transferleri yapmaya gnll olarak devam edecekler midir? Daha n


ce her bir ba belli bir bireye destek olmutu. Dierleri balarna
devam etseler de etmeseler de o, bireye destek olmaya devam edecek
midir? Neden birisi artk bunu yapmak istemesin? Dikkate alnmas

gereken iki eit sebep bulunmaktadr: ncelikle, yapt ba zorun


luluk sistemindekine kyasla probleme daha az etkide bulunur; ikinci
olarak, bata bulunduunda, zorunluluk sistemindekine kyasla da
ha fazla fedakarlkta bulunmu olur. Zorunluluk sistemi iinde yapm
olduu demenin getirdii olumluluklar onun iin bu demeyi yapma

ya deer anlamna gelmektedir. Bu ba ona daha az ey getirdiinden


ya da daha ok maliyet getirdiinden, artk bir gnlllk esas iinde
bata bulunmaz.
Dier balarn bir ksmnn ya da tmnn kaybolmas duru
munda bu kiinin yapt ban etkisi neden azalr? ncelikle, bu ki
i fakirliin (anlamsz almann, insanlarn ast pozisyonlarnda bu
lunmasnn, vs. ) ortadan kaldrlmasna, her bir bireyin fakirliinin so
na erdirilmesinin ok zerinde veya tesinde bir gzle bakyor olabi
lir. 20 Fakirliin tamamen ortadan kaldrlmas idealinin gereklemesi

nin onun iin bamsz bir deeri bulunmaktadr. * (Sosyal verimsizlik

durumu dnldnde bunun tam olarak gereklemesi mmkn


20

n sayda birey fakir iken, hi kimsenin fakir olmad durumda bu kiinin faydas:
n

L u (i bireyi, geri kalan herkes fakirken fakir durumda deildir.)


i=1

daha byktr.
Bu ifade, bir koullu fayda nosyonu kullanmaktadr. Bu konuyla ilgili olarak bkz.yaynlan
mam doktora tezim, "The Normative Theory of Individual Choice" (Princeton University,
1963, 4. Blm, 4. Ksm); ve R. Duncan and David Krantz, "Conditional Expected Utility,"
Econometrica, Mart 1 97 1 , s. 253-271 .
( ' ) Bazen, gerekten de, bir eyin evrensel olarak ortadan kaldrlmasna byk deer veren, fakat
bu eyin baz zel durumlarda ortadan kaldrlmasna hi bir deer vermeyen bireylerle karla
labilir. insanlar soyut olarak umursayan baz bireyler, sra somut kiilere gelince byle bir
umursama sergilemezler.

338 ikinci ksm - sekizinci blm

grlmemektedir.) Fakat dierleri bata bulunduu srece bata


bulunacana (ve yapt ban, dierleri bata bulunduu srece
ok nemli olduunu dneceine) gre, bu, herhangi bir bireyin ba
ta bulunmaya son vermesine neden olacak bir motivasyon unsuru
olamaz. Belki de kiinin baz kt eylerin elimine olmasn neden is
tediini, baz kt eylerin neden istenmedii ile ilgili ne gibi sebepler
olduunu hatrlatan bir takm eylere ihtiya duyulabilir. Bir ktl
n iki olaydan bir olaya indirilmesi, bir olaydan sfr olaya indirilme
si ile ayn eydir. Bir ideologun zelliklerinden biri bunu reddetmektir.
Bu tr ideologlarn evrelerini kuatm olmalarndan dolay zorunlu
ba iin almaya meyilli olanlar, vatandalarnn soyut genelleme
lerini daha ayaklar yere basar hale getirmeye alsalar daha iyi olur.
Ya da en azndan iinde (zorunluluk sistemini destekleyen) bu tr ide
ologlar ihtiva eden bir zorunl ulu k sistemini desteklemeleri gerekir.
Zorunlu ba sistemini desteklerken, bu sistem sona erdiinde
gnll baa son vermenin ikinci ve daha geerli bir sebebi de, orta
dan kaldrlacak olgunun dahili olumsuz etkileimleri ihtiva etmesidir.
Ancak tm paralar ayn anda ele alnrsa herhangi bir paraya yap
lan bir muamele bir sonu verir. Byle bir muamele hem belli bir par

aya katkda bulunur hem de dier paralarn durumunun ktleme

sine neden olma olasl azalr. Fakat her bir dier bireydeki harici k

tlemedeki bu azalma olduka dk ve dikkat ekmeyecek bir sevi

yede olabilir. Byle bir durumda, dier birok kii, sizin bata bulun
duunuz kii ile etkileimde bulunan dier bireylerin tmne veya o

una n miktarda dolar verirken sizin de bu bireye n miktarda dolar


vermeniz onun zerinde olduka byk bir etki yaratabilir. Bu neden
le,

miktardaki dolarnzdan vazgemeye deecektir. te yandan, bu

kiiye n miktarda dolar verirken yalnz kaldysanz, bu banzn pek


bir etkisi olmayacaktr. Sonuta ortaya kacak olan etki, verdiiniz n
miktardaki dolara demeyecei iin gnll olarak bata bulunmak

istemeyeceksiniz. Fakat, yine de bu, bata bulunanlarn bu iten vaz

gemeleri iin bir sebep olamaz. Fakat, dierleri balara son verdi
inde bata bulunmaya son vermenin bir sebebidir. Ve yine bu ne-

eitlik, haset, smr vs. 339

denle, byle bir genel ba sistemini balatmak zor olacaktr. Bu zo


runluluk sistemini kurmak iin alan insanlar tm enerjilerini koor
dineli bir balangcn oluturulmasna adayabilirler. Bu vazife, eer in
sanlar sadece bir ktln ortadan kalkmasn istemekle kalmayp,
ayn zamanda buna yardmc olmak ve bu srecin bir paras olmak
istedikleri zaman kolaylar. stekleri, " bedavaclk" * problemini orta
dan kaldrr.
imdi (zorunluluk sisteminde dedii miktarla ayn miktar
dedii halde) kiinin bann kendisine daha fazla maliyet getirebi

lecei meselesine dnelim. D ierleri hibir ey yapmazken zel feda

karlklarda bulunanlarn sadece " enayiler" ve " avanaklar" olduu


hissine kaplabilir. Ya da greceli konumdaki bu ktleme, onu, is

tedii bir eyi elde etmede (dierlerine kyasla) daha kt bir rekabet
pozisyonuna sokabilir. Bir grupta bulunan her kii, kendi veya dier
leriyle ilgili olarak bu tr eyler hissedebilir ve bir gnlllk sistemi
yerine herkesin zorunlu katkda bulunaca bir sistemi tercih edebi
lir. * * Bu dnceler daha nce belirtilen dier iki sebeple birlikte de
yer alabilir. )
te yandan, eer herkes dierlerinin tm bata bulunursa
bata bulunmay tercih ediyorsa, o zaman hepsi birden dierlerinin

balarna katkda bulunmak zere ortak bir szleme yapabilir. Di

erleri bata bulunduu takdirde bata bulunmamay tercih ede


ceklerin olabilecei mmkn grlmemektedir. nk fonlar alcla
ra direkt olarak kanalize eden sistem (demeyi alan alclar arasnda
rasgele bir seim yaparak) " bedavaclk" motivasyonlarn asgariye in
dirir. Zira, her bir kiinin ayr bir etkisi olacaktr. Bazlarnn bu tr
(

"Free rider" karlnda kullanlmtr. Bir hizmetin maliyetine katlmadan, o hizmetten yarar
lanmak anlamna gelir - yay. haz.

( ) Her ne kadar herkes gnlllk sistemi yerine zorunluluk sistemini tercih etse de, herkesin en
ok destekledii ya da herkesin gnlllk sistemine tercih ettii bir zorunluluk sistemine ge
rek yoktur. Nisbi bir vergiyle fonlar oluturulabilir. Ya artan oranl farkl vergiler konabilir. Bu
nedenle, belli bir sistemin nasl ortaya kacana dair topyekn bir uzlamann nasl gerekle
ecei ak deildir. ("Coercion", in S. Morgenbesser, P. Suppes ve M.White, eds.,

Science and Method (N.Y.:

St.Martins Press, 1969, s. 400-72, say 47.)

Philosophy,

340 ikinci ksm - sekizinci blm

motivasyonlar olsa bile, eer dierleri, bazlarnn olmamas duru

munda rahatszlk durmayacak ve kendilerini drda brakmayacak


kadar byk bir grup oluturuyorlarsa, dierlerinin yapt balara

katkda bulunmak zere szleme yapabilirler. O halde ele alnmas

gereken rnek olay, dierleri bulunsun ya da bulunmasn, belli bir ge


lir grubunda olup da bata bulunmay reddeden baz kiileri ihtiva
etmektedir. Serbest src olmay istememektedirler; src olmak da
umurlarnda deildir. Fakat dierleri, ancak gc yeten herkes bata
bulunduu zaman bata bulunmaya zorlanmasna rza gstermeye
ceklerdir. Bu nedenle, hipotezimize ters olan yeniden datmla ilgili
hareket bir Pareto-iyi konum deildir.21 Edinleri zerinde yetkili olan
kiiler arzular dnda bata bulunmaya zorlanmak manevi snrla

malar ihlal etmek anlamna gelecei iin, byle bir zorlamann ele

manlarnn insanlar gnll ba sistemine katlmay istemeyen nis

peten az saydaki kiiyi gz ard etmeye ikna etmeleri gerekir. Ya da,

her ne kadar byle bir eyi tercih etmeseler de, enayi yerine konulmak

istemeyenler tarafndan bata bulunmaya zorlananlar nispeten

unluu mu oluturuyorlar?
KENDN ETKLEYEN BR EY ZERNDE SZ HAKKI
Daha kapsaml bir devleti desteklemeye ynelebilecek bir baka gr
e gre, insanlarn, hayatlarn nemli lde etkileyecek kararlarla il
gili sz haklar bulunmaktadr.22 (O zaman bu hakkn gereklemesi
iin daha kapsaml bir hkmete ihtiya olduu ve bu hkmetin bu

hakkn icra edilebilecei kurumsal formlardan biri olduu dnlebi21

Daha nceki rnek olaylarla ilgili olarak dnld gibi. Bkz. H.M.Hockman and James D.
Rodgers, "Pareto Optimal Redistribution," American Economic Review, Eyll 1969, s. 542556. Ayrca bkz. Robert Goldfarb, "Pareto Optimal Redistribution: Comment," American Eco

nomic Review, Aralk 1 970, s. 994-996. Bu kiilerin zorunlu datmn baz durumlarda daha
verimli olduuna dair argmanlar bizim direkt kiiler aras transferle ilgili ortaya koyduumuz

22

hayali sistemle daha karmak hale gelmektedir.


(Etki derecesi ile doru orantl olmas gerekmeyen oy says ile) kullanlan llt-arlkl oylama
sistemi ile yaamlar fazla etkilenmeye kiiler neden olmasn ki? Bkz. benim notum, "Weighted
Voting and 'ne man One-Vote' " Representation, ed. J.R Pennock ve John Chapman (New
York: Atherton Press, 1969).

lir.) Yetkilenme kavram, insanlarn yaamlarn iil'nl ol\ ll' 11 l r


yen vastalar inceleyecektir. Yaamlarn nemli lde etki lcym la.
yntemler onlarn haklarn ihlal eder ve bu nedenle manevi olarak ya

saklanr. rnein, insan ldrmek, kolunu kesmek, gibi. Dier insan


larn yaamlarn nemli lde etkileyen dier yntemler, etkide bu

lunann haklar iinde yer almaktadr. Eer bir kadna drt erkek bir
den evlenme teklifinde bulunuyorsa, onun verecei karar, bu drt kii
nin, kendisinin ve bu drt kiiden biri ile evlenmek isteyen dier kii
lerin yaamlarn nemli lde etkiler. Acaba herhangi biri, be kii
nin, kadnn kiminle evlenecei konusunda oy kullanmasn nerebilir
mi? Bu kadnn ne yaplaca konusunda karar verme hakk bulun
maktadr ve dier drt kiinin, hayatlarn nemli lde etkileyecek

kararlarla ilgili sz hakk yoktur. Bu kararlarla ilgili syleyecek hibir

eyleri bulunmamaktadr. Arturo Toscanini, New York Filarmoni Or


kestrasn ynettikten sonra Symphony of the Air adl bir baka or

kestray ynetmiti. Bu orkestrann mali adan kazanl bir ekilde fa

aliyetini srdrmesi onun ef olmasna balyd. Eer emekli olursa,


dier mzisyenlerin baka bir i aramas gerekecekti ve ou da byk
bir ihtimalle daha kt bir ie girecekti. Toscanini'nin emekli olup ol

mamakla ilgili karar bu mzisyenlerin yaamlarn byk lde etki


lediine gre, bu kiilerin szkonusu kararla ilgili sz hakk olamaz

myd ? Thidwick, Byk Kalpli Kanada Geyii, boynuzlarnda yaa


yan hayvanlarn verdii oylara uygun hareket edip yiyecein bol oldu
u gln kar tarafna gememek zorunda mdr? 23
Diyelim ki sizin bir station wagon'unuz veya otobsnz var ve
bu aracnz lke dnda bulunacanz bir yl iin bir grup insana
dn veriyorsunuz. Bu bir yl boyunca bu insanlar sizin aracnza son
derece baml bir hale gelmitir ve bu ara hayatlarnn bir paras ol
mutur. Bir yl sonunda geri dnp de aracnz geri istediinizde, bu ki
iler, sizin bu kararnzn yaamlarn nemli lde etkileyeceini ve
otobsn geleceiyle ilgili sz haklar olduunu sylyorlar. Elbette ki
23

Dr. Seuss,

Thidwick, The Big-Hearted Moose (New York: Random House,

1948).

342 ikinci ksm sekllncl blm

bu iddia mesnetsizdir. Otobs size aittir. Bir yl boyunca onu kullanmak


durumlarn iyiletirmitir. nk btn faaliyetlerini onun zerine
kurmular ve ona baml hale gelmilerdir. Otobs alr durumda
muhafaza etmi olmalar ve onarm olmalar hibir eyi deitirmez.
Eer byle bir mesele daha nce ortaya km ve byle bir sz hakk
szkonusu edilmi olsayd bile, siz ve onlar bir yl sonra karar verme
hakknn size ait olaca konusunda anlardnz. Bir yl boyunca kul
lanmalar iin verdiiniz ey bask makineniz olsayd ve bunun sayesin
de olduundan daha iyi bir yaam standardna ulam olsalard da du
rum deimezdi. Baka birinin (kadn, Toscanini, Thidwick, otobs sa
hibi, bask makinesi sahibi) verme hakk olduu ve kendilerini nemli
lde etkileyen kararlarla ilgili olarak hi kimsenin sz hakk yoktur.
(Bu, karar verme hakkna sahip olan kiinin, bu kararnn dier insan
lar nasl etkileyeceini dnmemesi gerektii anlamna gelmez.) *
Dier insanlarn verme hakkna sahip olduu kararlar, bana

kar saldrgan eilimler tayan ya da bana ait bir eyi almaya yne
lik, dolaysyla (Locke'cu) haklarm ihlal eden eylemleri, vs. deerlen
dirme d braktktan sonra, geriye kalan kararlar iinde beni nemli

lde etkiledii iin sz sahibi olup olmadma dair bir meselenin or


taya kabilecei bir karar kalp kalmad ak deildir. Gerekten de,

eer zerinde konuulacak bir ey kaldysa da, nemli bir etkisi olacak
bir ey deildir.

dn verilen otobsle ilgili rnek, bazen ortaya atlan baka


bir ilkeye aykr dmektedir: Bir kii belli bir sre bir eyden faydala
nyorsa, onu kullanyorsa veya igal ediyorsa, o ey zerinde bir hak
elde eder. Byle bir ilke, kira kontrol kanunlarnn belki de temelini
oluturmaktadr. Bu kanunlar, herhangi bir apartman dairesinde otu

ran bir kiiye bu dairede belli bir kira ile oturma hakkn verirler, her
ne kadar piyasadaki daire kiralar byk oranda artm olsa da. Kira

( ) Ayn ekilde, eer herhangi biri Locke'cu koul ihlal etmeyecek bir ekilde, arazisif:l, bir kasa
ba kurarsa, buraya tanmak ve orada kalmak isteyen insanlarn bu kasabann nasl ynetilece
i konusunda bir sz haklar yoktur. Eer kasaba sahibi, bir takm karar prosedrleriyle onla
ra bu hakk vermemise.

eitlik, haset, smr vs. 343

kontroln destekleyenlere dosta bir tavsiyede bulunmak istiyorum.


Piyasa mekanizmalarn kullansnlar. Kira kontrol kanunlarndaki ku
surlardan birisi etkisiz olmalardr. Aslnda apartman dairelerini yan
l bir ekilde paylatrmaktadrlar. Diyelim ki ayda 1 00 dolar deye

rek belli bir sre bir apartman dairesinde oturuyorum ve piyasa fiyat
200 dolara kyor. Kira st snrn belirleyen kontrol kanununa daya
narak, ayda 1 00 dolara apartman dairemde kalmak iin srarc oluyo

rum. Fakat diyelim ki siz, daire iin ayda 200 dolar demeye hazrs
nz. Dahas, ayda 200 dolar alrsam apartman dairesinden vazgeme
yi de tercih edebilirim. Daireyi ylda 2400 dolara size devren kirala
rm; 1 200 dolarn ev sahibine veririm ve ben de piyasadaki 1 50 do
larlk bir daireye tanrm. Bu durumda baka eylere harcayabilece
im ayda ilave 50 dolarm olur. Apartman dairesinde oturmak (ve ay
da 1 00 dolar vermek) benim iin bu dairenin piyasa deeri ile st sn
r belirli kiras arasndaki nakit farkna demez. Eer bu fark alrsam,
daireden gnll olarak vazgeerim .
Eer daireyi istediim gibi piyasa fiyatna devren kiralamama
izin verilirse bunu kolayca yapabilirim. Devren kiralama hakk getir
meyen kira kontrol kanunlarna kyasla bu tip bir dzenleme benim

durumumu daha iyi hale getirir. Beni kullanmaya zorlamasa da, bana
ekstra bir seenek salar. Sizin de durumunuz daha iyi hale gelecektir.

Zira vermek istediiniz 200 dolarla istediiniz evde oturacaksnz. Bu


nu, devren kiralamaya olanak vermeyen kira kontrol kanunlaryla ya
pamazdnz. (Belki siz de bir baka kiiye devren kiralayabilirsiniz.)
Daire sahibinin durumu da ktlemez. Zira her iki durumda da yl
da 1 200 dolar alacaktr. Devren kiralama olana getiren kira kontrol
kanunlar, insanlarn gnll takas yoluyla durumlarn iyiletirmele
rine imkan verir. Bu tr olanaklar salamayan kira kontrol kanunla
rna gre daha stndrler. O halde neden insanlar devren kiralama
ya izin veren bir sistemi kabul edilemez bulmaktadr? * Bu sistemin ku() Kiracnn kma olasl her halkarda vardr; bylece kiracdan devren kiralayan kii daha az
kira deyecektir. Kiracnn nc bir ahsa kiralamasna verilecek izin yalnzca kiralanm olan
yeri terk etmeyecek olanlarla snrlandrlabilir.

344 ikinci ksm sekizinci blm

suru, daire sahibinin ksmi el koyma hakkn belirgin hale getirmesidir.


Devren kiralanan dairenin getirdii ekstra paray neden dairenin sahi
bi deil de kiracs alsn ki? Bu deerin bina sahibine gitmesinden ziya
de kira kontrol kanunuyla kendisine verilen bu mali destei neden al
mas gerektii meselesini gz ard etmek daha kolaydr.

TARAFSIZ OLMAYAN DEVLET


Ekonomik durumdaki eitsizlikler siyasal gteki eitsizliklere neden
olduuna gre, ekonomik eitsizliklerin ou zaman balantl olduu
siyasal eitsizlikleri bertaraf etmek iin daha byk bir ekonomik eit
lie (ve bunu baaracak daha kapsaml bir devlete) ihtiya duyulamaz
m ? Minimal olmayan bir devlet iinde ekonomik olarak iyi konum
daki kiiler daha byk siyasal g isterler, nk bu gc kendilerine
ayrcalkl ekonomik menfaatler salamak iin kullanabilirler. Byle
bir gcn mevcut olduu bir yerde, insanlarn bunu kendi amalarn
gerekletirmek iin kullanmalar artc deildir.
Bir devletin kiisel amalar iin ekonomik menfaatler dorultu
sunda gayri meru olarak kullanm, devletin dier insanlar feda ede
rek bazlarn zenginletirmeye ynelik daha nceden de var olan bir
gcne dayanmaktadr. Farkl ekonomik menfaatler salayan bu me
ru olmayan gcn ortadan kaldrlmas halinde, siyasal gce sahip ol
ma arzusu da ortadan kaldrlm ya da byk oranda snrlanm olur.
Baz insanlarn siyasal gce susaml olduu ve dier insanlara hk
metmekten iin iin tatmin duyduu dorudur. Minimal devlet, zellik
le makul lde bilinli bir vatandalkla birletiinde, g veya ekono
mik menfaat isteyenler tarafndan devletin ele geirilme ya da kull_anl
ma olaslklarn en baarl biimde azaltr; nk byle bir el koyma
veya kullanma iin minimal olarak arzulanabilir bir hedeftir. Byle dav
ranarak fazla bir ey elde edilmez. Byle bir ey olsa da vatandalara
getirdii maliyet minimum dzeyde olur. Toplumun belli bir kesimi ta
rafndan kullanlmasn nlemek maksadyla devleti gi.lendirmek,
onu, mevki sahibi bir kiiye arzu ettii bir eyi teklif edebilen herkese
yolsuzluk iin daha deerli ve daha ekici bir dl haline getirir. Daha

eitlik, haset, smr vs. 345

ince bir ekilde ifade etmek gerekirse, bu iyi bir stratej i deildir.
Minimal devletin vatandalarna kar tarafsz olmad da d

nlebilir. Bir kere szlemeleri, saldrganla ve hrszla getirilen

yasaklamalar ngrmektedir ve bu srecin sonunda insanlarn eko

nomik durumlarnda farkllklar meydana gelir. te yandan bu yap


trmlar olmazsa, neticede ortaya kan datm farkllk gsterir ve
baz kiilerin greceli konumlar tersine dnebilir. Baz kiilerin dier
lerinin mallarn almay ya da el koymay veya kamulatrmay iste

diklerini varsayalm. Bunu nlemek iin g kullanan ya da g kul


lanma tehdidinde bulunan minimal devlet aslnda tarafszln yitir
mi olmuyor mu?
nsanlara farkl menfaatler getiren her yasak uygulamas devleti
tarafl klmaz. Baz erkeklerin potansiyel tecavzc olduunu ve hibir
kadnn ise erkeklere veya hemcinslerine kar potansiyel tecavzc ol

madn varsayalm. Tecavze getirilecek bir yasaklama tarafl bir ya


saklama m olacaktr? Hipotez olarak, insanlara farkl menfaatler geti

recektir, fakat tecavzclerin yasaklamalarn cinsiyetler arasnda ay

rmclk getirdiine dair ikayetleri gln olacaktr. Tecavze yasakla


ma getirmek iin bamsz bir sebep bulunmaktadr. (Bu sebep udur:)

nsanlarn vcutlarn kontrol etme, cinsel ilikiye girecekleri partnerle


rini seme ve fiziksel zorlamaya ve tehdide kar emniyette olma hakk

vardr. Bamsz olarak mazur gsterilebilen bir yasaklamann farkl ki

ileri farkl olarak etkilemesi, onu tarafsz olmamakla sulamak iin bir
sebep tekil etmez. Kurumsallat, kendisini mazur gsteren sebeple
re uyduu ve farkl menfaatler salamak zere kullanlmad srece.
(Eer bamsz olarak mazur gsterilebiliyorsa, bu yasaklama nasl al

glanmaldr?) Bir yasaklamann veya kuraln tarafsz olmadn iddia

etmek onun adaletsiz olduunu iddia etmek anlamna gelir.


Ayn ey minimal devletin yasaklama ve yaptrmlar iin de ge
erlidir. Byle bir devletin, farkl edinlere sahip insanlarn iine gelen
bir sreci muhafaza etmesi ve korumas, getirdii kural ve yasaklama
lar bamsz olarak mazur gsteren sebepler yok ise, tarafsz olma
makla sulanmas iin yeterlidir. Fakat vardr. Ya da en azndan, mini-

346 ikinci ksm - sekizinci blm

mal devletin tarafsz olmadn iddia eden kii, bu devletin yapsnn


ve kurallarnn ieriinin bamsz olarak . mazu grlebilir olup ol
mad meselesinden kaamaz. ..

B u ve bir nceki blmde, bir devletin minimal devletten daha

kapsaml olmasn hakl gsterdii dnlebilecek deerlendirmelerin


en nemlilerini ayrntl olarak inceledik. Detayl olarak incelendiin

de bu deerlendirmelerin (ve birleimlerinin) hibirinin bunu baara

mad grlmektedir. Minimal devlet, kabul edilebilecek en kapsaml


devlet olarak dikkat ekmektedir.

YENDEN PAYLAIM NASIL LER?


Bu iki blmdeki normatif vazifemiz artk tamamlanmtr. Fakat ye
niden datm programlarnn iletilmesi hakknda baz eylerin sy
lenmesi gerekebilir. Laissez-faire kapitalizm taraftarlar ve radikallerin
sk sk tank olduklar gibi, Amerika Birleik Devletleri'ndeki fakir in
sanlar, hkmet programlarnn tmnn ve ekonomiye yaplan m
dahalelerin net yararlanclar deildir. Hkmetin ekonomi ile ilgili
dzenlemelerinin ou mevcut irketlerin konumunu rekabete kar
korumak zere meydana getirilmitir. ou programlar en ok orta s
nfa menfaat getirmektedir. Bu hkmet programlarn eletirenler
()

Belki de, devletin ve onun kanunlarnn, temelindeki retim ve mlkiyet ilikilerinin ortaya
kard bir st yapnn paras olduu gr, onun tarafsz olmadnn dnlmesine katk
da bulunmaktadr. Byle bir grte, bamsz deikenin (alt yap) baml deiken (st ya
p) ortaya konmadan belirlenmesi gerekir. Fakat sk sk "retim modunun", retimin nasl or
ganize edildiini ve ynlendirildiini ihtiva ettii ve bu nedenle mlkiyet, sahiplik, kaynaklar
kontrol etme hakk vb. nosyonlar ierdii ifade edilmitir. Temelindeki alt yap ile aklanabi
len bir st yap fenomeni olduu farz ve kabul edilen yasal dzeni kendisi ksmen alt yapdr.
Belki de retim modu, yargsal nosyonlar devreye sokmadan ve bunun yerine sadece "kont
rol" gibi siyasal bilim nosyonlarndan bahsederek ortaya konabilir. Yine de, kaynaklar asln
da kimin kontrol ettii zerinde odaklanmak, Marksist gelenei, retim aralarna kamunun
sahip olmasnn snfsz bir toplum yaratacan dnmekten kurtarabilirdi.
Tek bana bir st yapy belirleyen bir alt yap olduu gr doru bile olsa, st yapnn
paralarnn bamsz olarak mazur gsterilebilir olmadn gstermez. (Aksi takdirde, teori ile
ilgili problemler ortaya kar.) O halde, ne eit bir st yapnn mazur grli,ilcccinin d
nlmesi aamasna gelinebilir ve buna uyan bir alt yapnn kurulmas iin allr. (Aynen unun
gibi: Her ne kadar mikroplar hastalklara neden oluyorsa da, biz nce nasl hissetmek istedii
mize karar verelim ve ondan sonra buna sebep olan alt yapy deitirmek iin alalm.)

eitlik, haset, smr vs. 347

(soldan saa ) , bildiim kadaryla, en ok menfaat elde edenlerin neden

orta snftakiler olduuna bir aklama getirmemilerdir.

Yeniden datm programlar ile ilgili anlalmas g bir baka


ey daha vardr: Oy verenlerin yzde 5'ini tekil eden en kt konum
dakiler neden iyi konumdaki yzde 49'u feda ederek kendi konumla
rn byk lde iyiletirecek yeniden datm politikalarna oy ver
miyorlar? Bunun onlarn uzun vadeli karlarna yarar getirmeyecei
dorudur; fakat bundan saknmalarna bir aklama getirmemektedir.
Dipteki ounlukta organizasyon, siyasal beceri, vs.'nin olmamasna

atfta bulunarak da yeterli bir aklama getirilememektedir. O halde,


bylesine kapsaml bir yeniden datma neden oy verilmemitir? Dip
teki yzde 5 1 'in oy veren tek ounluk olmad fark edildiinde bu
gerek artc olmaktan kacaktr. Bunun yannda, rnein stteki
yzde 5 1 vardr. Bu iki ounluun hangisinin stn gelecei ortadaki
yzde 2'ye baldr. Ortadaki yzde 2'yi kendi taraflarna ekmek iin
programlar yapmak ve desteklemek stteki yzde 49'un karna ola
caktr. stteki yzde 49 iin, ortadaki yzde 2'nin desteini satn al
mak, alttaki yzde 49'a sahip olduklarnn bir ksmn vermekten da

ha ucuza mal olacaktr. Dipteki yzde 49'un kendi taraflarna ekmek

iin ortadaki yzde 2'ye tepedeki yzde 49'un verdiini verme an:>
yoktur. nk alttaki yzde 49'un ortadaki yzde 2'ye teklif ettii ey
(politikalar uygulandktan sonra) tepedeki yzde 49'dan gelecektir.

Buna ilave olarak, alttaki yzde 49, stteki yzde 49'dan gelenlerden
bir ksmn kendilerine alacaktr. stteki yzde 49, ortadaki yzde 2'ye

alttaki yzde 49'un teklif ettiinden biraz fazlasn her zaman teklif
edebilir ve kendilerini salama alabilir. nk bylece alttaki olas
yzde 5 1 koalisyonun geri kalanna, yani alttaki yzde 49'a deme

yapmak zorunda kalmayacaktr. Tepedeki grup, haklarn ciddi bir e

kilde tahdit edecek tedbirlere kar savamak iin ortadaki kararsz


yzde 2'nin desteini her zaman satn alabilecektir.
El bette ki ortadaki yzde 2'den bahsetmek ok sarihtir. nsan
lar hangi yzdeye ait olduklarn tam olarak bilemezler ve politikalar
da ortada bir yerde olan yzde 2'ye kolay kolay odaklanamaz. Bu ne-

348 ikinci ksm - sekizinci blm

denle yzde 2'den olduka byk bir orta grubun stteki oy koalisyo
nu iin daha fazla menfaat getirecei beklenecektir. * Alt blmde bir
oy koalisyonu olumayacaktr, nk st grup iin ortadaki kararsz
grubu satn almak bu koalisyonun olumasndan daha ucuza mal ola
caktr. Bir bilmeceye cevap verirken sk fark edilen baka bir geree
olas bir cevap buluyoruz: Yeniden datm programlar ana olarak or
ta snfa menfaat getirmektedir. Eer doru ise, bu aklamaya gre,

politikalar demokratik seimlerle ortaya kan toplumlar, yeniden da


tm programlarnn en ok orta snfa menfaat salamasn kolay ko
lay engelleyemezler. * *

()

Eer dierleri dipteki grubun oran olarak daha a z o y kullanmasna bel balyorlarsa, b u du
rum ortadaki kararsz semen grubunun yerini deitirecektir. Bu nedenle, hayati neme sahip
kararsz gruba girmek maksadyla, en alttaki grubun oyunu elde etme abalarn desteklemek,
halihazrda menfaat elde eden grubun hemen altnda bulunanlarn karna olacaktr.

( . . ) Argmanmzla ilgili detaylarn zerinde daha sonra durabilirim. Neden ortadaki yzde 5 1'den
bir koalisyon olumasn (stteki 75,5 eksi stteki 24,5)? Bu grubun ihtiya duyduu kaynak
lar tepedeki yzde 24,5'den gelecektir. Bu yzde 24,5'1ik grubun durumu, eer bir orta koalis
yon oluursa daha kt olacaktr. Bu nedenle, kendilerinden sonra gelen yzde 26,5'1ik grubu
satn almak menfaatlerine olacaktr. Tepedeki yzde 2 iin durum farkl olacaktr. Fakat tepe
deki yzde 1 iin deil. Hemen altlarnda bulunan yzde 50'lik grupla bir koalisyona girmek
istemeyecekler fakat her ikisini de dlayan bir koalisyonun olumasn engellemek iin tepede
ki yzde 1 ile ortak alacaktr. Gelir ve zenginlii paylam ile ilgili bir ifadeyi bir koalisyon
oluturma teorisiyle birletirdiimizde, ounlua dayanan bir sistemde ortaya kan gelir pay
lam hakknda sarih bir tahmin yapmamz gerekir. Bu tahmin, insanlarn l;ni yzdeye ait
olduklarn bilmemeleri ve fizibilitesi olan yeniden paylam aralarnn henz

nam

olmalar gi

bi zorluklar da ilave edildiinde genileyecektir. Deiime uram bu tahmin gereklere ne ka


dar uyacaktr?

DOKUZUNCU BLM
Demoktesis

inimal devletin stnln ortaya koyduk, bireyci a.1 1 t 1 1 1


itirazlarnn stesinden geldik ve daha kapsaml veya 111, 111 l t

devlet iin ne srlen ahlaki argmanlarn yetersizliini tp

rt k .

Buna ramen baz okuyucular minimal devleti dayanaksz ve i'.a y f ol.


rak grmeye devam edeceklerdir. 1 Onlara gre salamlk, dcv lt (111 1 1 1
birlikte oluturan bireyler) ve ona (ve onlara) bal olarak tabiat h a
linde kalan bir birey arasndaki haklardaki b i r miktar asimetridcn iba

ret olacaktr. Ayrca, salam bir devletin savunma fonksiyonlarnda


daha gl ve daha byk bir meru hareket sahas olacaktr. 'fabii
halden minimal devletin douu ile ilgili hikayemizi sadece hi kinsl'
nin haklarn ihlal etmeyen meru admlarla modern bir devlete daha
ok benzeyen bir eye ulatrmak zere srdrmemizin bir yolu v.r

"Egemen ulus, devletin d ve i gvenliin salanmas yada yasal dzenin geteklcirl111r' 1 lr


snrlandrlmas maksadyla, son yaplan analizde, bireylerin zgrln ve mallarn vr

lik altna alan bir sigorta toplumu seviyesine indirgenmitir." Otto Gierke, Natura/ /,a ,,,,, ti
Theory of Society 1500-1 800, cilt 1 (New York: Cambridge Universiry Press, 1934),

11

ll

na ilave olarak Gierke bu ikayeti bir blgedeki egemen koruyucu birimle ilgili olark Y (l
erleri bunu bir vg olarak grrken).

3 50 ikinci k"m dokU1uncu blm

mdr?2 Eer hikayenin devam salanrsa, insanlarn iinde yaad

daha kapsaml devletlerin nemli zelliklerini aydnlatmak, tabiatlar

n btn plaklyla sergilemek mmkn olacaktr. Bu ynde daha


alakgnll bir yaklam teklif edeceim.

TUTARLILIK VE PARALEL RNEKLER


Fakat ncelikle, herhangi birinin paralel bir rnek ortaya koyarak
yapt durum deerlendirmesini deitirmeye ikna etmenin zorluklar
ile ilgili olarak bir eyler sylemek gerekir. Diyelim ki benim yaptm
durum deerlendirmesini bu ekilde deitirmeye ikna etmeye al
yorsunuz. Eer paralel rneiniz yakn deilse, onunla ilgili deerlen
dirmenizi kabul edebilirim ve ayn zamanda orijinal durum deerlen
dirmemi pheli olarak kabul edip muhafaza edebilirim. Paralel rnek
ne kadar yakn olursa, onu orijinal deerltwdirmenin filtresinden gr
meye o kadar eilimli olurum. (Hi de o kadar kt deil, nk ay
n . . . ) Tmdengelimsel argmanlarda da benzer bir zorluk vardr,
nk kii, houna gitmeyen bir sonucu kabul etmek yerine daha n
ce kabul etmi olduu bir nermeyi reddebilir. Fakat bu zorluk o ka
dar nemli deildir. nk, uzun bir tmdengelim mantk zinciri, ki
inin olduka uzak bir yerden, emin olduu ve varlan sonucu reddet
mesi ile ilgili filtre vastasyla grmeyecei nermelerle balamasn
salar. Dier taraftan, ikna edici bir ekilde paralel olan bir rnein
ok yakn olmas gerekir. (Elbette ki, mantk zinciri ne kadar uzun
olursa, kii varlan sonutan phe duymaya o kadar eilimli olacak
tr ve bir insan kabul ettii ifadeleri, onlar neyin takip ettiini grdk
ten sonra tekrar gzden geirebilir.)
Etkilenen eyle ilgili yargm veya deerlendirmemi balang
noktas alnzla ilgili yarg veya deerlendirmemi, bir dizi rnek vere
rek izole etmeyi deneyebilirsiniz (bylece uzun bir mantk zinciri etki2

Minimal devletten daha kapsaml bir devlete giden alternatif bir gayri meru yol iin bkz. l'ranz

Oppenheimer, The State (New York: Vandguard, 1926). Her ne kadar bu ese rde LocK'e'un da

ha gl bir devlete giden yolunu ksm ksm incelemek uygun olsa da bu son derece yorucu
olacaktr. stelik ayn eyler bakalar tarafndan yaplmken.

demoktesis 3 51

si oluur.) ok ilgisiz bir rnekle balar ve adm adm tartma konu


su olan eye yap olarak tamamen paralel bir eye ularsnz. Balan

gtaki (szkonusu olayla olan mesafesi, onun olayn perspektifinden


grlmesi ile ilgili kirlenmeden koruyan) ilgisiz rnek ile ilgili olarak

sizinle ayn fikirde olan benim iin zor olan bir ey, adm adm ikili
benzer rnekler dizisi iinde nerede ve niin yargm deitirdiimi
aklamak olacaktr. Fakat bu tr snr belirlemedeki zorluklar nadir

olarak kiiyi ikna eder. (Snr belirlemenin bir problem olduunu ka


bul ediyorum, fakat nerede izilirse izilsin, szkonusu olan savla ilgi
li ak olarak ortaya koyduun yargmn te tarafnda olmaldr.)
Sizin en gl savnz, kendi asndan tamamiyle ak, tama
men paralel bir rnekle ortaya konan savnzdr. Bu nedenle, balang
taki bununla ilgili yargm, tartma konusu olan savla ilgili yargm ta

rafndan ekillendirilmez veya tekzip edilmez. Bu derece gzel rnekler


bulmak anormal lde zordur. Byle bir rnek bulsanz bile, o zaman

da kendisiyle paralel olandan ne gibi fark olduunu aklama duru


munda kalrsnz. Bu nedenle ben, bir tane onunla ilgili, bir tane de pa
ralel olanla ilgili yargda bulunurum. Ayrca, bu fark gstermek, arg
mann maksatlar asndan, savlarn paralel olmadn gstermez. 3

Byk oranda " Bu sav tekinden nasl ayryorsun ? " sorusuna


dayanan tutarllk argmanlar ile ilgili daha byk bir muamma bu
lunmaktadr. Filozoflar sk sk iddia etmektedirler ki, herhangi bir ve
ri grubunun sonsuz sayda aklamas bulunmaktadr; d'ye olan E
aklayc ilikisi iinde sonsuz sayda alternatif aklama yer almakta
dr. Neden byle bir ey sylendii konusu zerinde fazla durmayaca

z. (Sadece sonlu sayda nokta arasnda sonsuz sayda eri olduunu

sylemek gerekten yeterli olur m u ? ) Bildiim kadaryla, her veri gru

bu iin en azndan bir aklama olduunu (sonsuz saydan ok daha


az) gsteren bir argman yoktur. E ilikisi iin yeteri miktarda akla
ma olmad zaman savn doru olmadn anlamak zordur. Eer eli3

Bu son konularla ilgili olarak bkz. benim, "Newcomb's Problem and Two Principles of Cho
ice," Essays in Honor of C.G.Hempel, ed. Nicholas Rescher et al. (Holland: Reidel, 1969), zel
likle s. 135-140.

352 ikinci k.,m dokuzuncu blm

mizdeki her ey E iin gerekli koullar olsa, belki de yeterlilie ula


mak iin ilave koullarn empoze edilmesi E'yi ylesine snrlayacaktr
ki, d ile E arasnda sonsuz sayda ey olmayacaktr.'
Aklamadaki genel koullarn d'ye E'de bulunan eylerin hu
kuksal veya teorik bir ifade iermesi gerekir. Ahlaki rnekte hukuki
ifadelere karlk gelen ifadeler manevi ifadelerdir. Herhangi bir mane
vi yarglar kmesinin sonsuz sayda (hepsi doru olmayan) alternatif
ahlaki ilkelerle aklanabileceini dnmek ayn ekilde mantkl de
il midir? Ahlaki ilkelerde zel isimlerin, iaret etme ifadelerinin bu
lunmamas koulu, filozoflarn getirdii temel hukuksal ifadelerin ko
numsal yklemler iermemesi kouluna denk dmektedir.4 Sadece bir

genel ahlak ilkesinin byk saylarda zel ahlaki hkmlerle uyum

gstermesini saptamak iin genelleme koullar kullanma midi, her


hangi bir veri grubunu aklamak iin sasece bir temel hukuksal ifa

denin gerektiini varsaymak ile benzerlik gstermektedir. Ve herhangi


birinin, vard belli bir hkm varmay reddettii baka bir hkm
den ayrt etmeye zorlayarak bu hkmden vazgemesini, yani vard
zt hkmle uzlamasn ummak, mantksal olarak tutarl bir veri gru
bu iin hibir aklama getirici temel hukuksal ifade ya da ifadeler k

mesi olmadn varsaymakla benzerlik tamaktadr.


Bu varsaymlar ok gldr ve herhangi birinin gsterdii her
hangi bir eyin ok tesindedir. O zaman herhangi biri, etikdeki genel
leme argmanlaryla ne ispatlamay umabilir? Bir insann vard h

kmlerin her ikisine birden aklama getiren hibir temel ahlaki ifade

nin olmad inancndan daha akla yatkn olan inan, sadece o kiinin
elindeki kavramlar kullanan hibir temel ahlaki ifadenin aklama ge
tirmediidir. Eer kii, vard hkmleri aklamak iin, en azndan
kendi manevi evrenindeki temel ahlaki ifadeyi ortaya koymazsa, yani
sadece kendi manevi kavramlarn kullanmazsa, byle bir talepte bu
lunmasnn makul olabileceini dnebilir. Bunun byle olacann
bir garantisi yoktur; ve sadece yle bir karlk vermeyebileceini id4

Bkz. C.G.Hempel, Aspects of Scientific Explanation (New York: Free Press, 1965), s. 266-27-.
Burada "temel"i 1. Blm'dekinden ziyade Hempel'in kulland anlamda kullanyorum.

demoktesis 353

dia etmek mmkndr: " Herhangi bir dahi yeni manevi kavramlar ve
teorik terimler bulabilir ve bunlar vastasyla benim tm zel hkm

lerime sadece temel hkmler yoluyla aklama getirebilir." Bir insa


nn neden baz temel manevi kural veya kurallarn (u veya bu kav
ramlar kullanarak) vard tm hkmlere aklama getirdii inanc

ile beklemeye geemeyeceini aklamak ve bunun sebeplerini ortaya


karmak zorunluluu bulunmaktadr. Bu ii baarmak mmkn gibi

grnmektedir.
Yukarda ifade edilen paralel rneklerle ilgili zorluklar mevcut
prosedrmzde de grlmektedir. Bir sav, baka bir savla i lgili yerle

ik bir gre gre deerlendirilebildiinde varlan hkmn kirlenme


sine ynelik bir eyler yaplabileceine dair muhtemelen boa mit ile
ilgili olarak okuyucudan kendisini yle bir eyi dnrken kontrol

etmesini rica ediyorum: " Fakat bu o kadar kt deil, nk ayn u


na benziyor . . . ". imdi, minimal devletimizden daha kapsa ml bir

devletin ortaya kn grelim.

MNMAL DEVLETTEN DAHA

K A PS A M I .i S i N i N

ORTAYA IKII

Varsayalm ki, tabii halde mlk, ba l a ng t a c:ldc tt c i l t lgl .d. ll't


ilkesine gre edilmekte, daha sonra ise transfcrk ilgili adaltt ilkt-si c
gre sahip olunan mlkn (ya da hizmetlerin vey a taallii t leri ) t a ka
s ile, hediye verilmesi yolu ile elde edilmektedir. Be l ki de ii lkiyct
haklar kmesinin kesin snr davurumlarn en etkin bir biimde er

ternalize edilmesi (minimum faaliyet, vs.) ile ilgili deerlendirmelerle


ekillenmektedir. 5 Bu kavramn biraz incelenmesinde fayda vardr.
Bakalarnn mlkiyet haklar, onlarn mlkiyetlerini etkileyen faa li

yetlerinizden dolay bu kiilere tazminat demek zorunda olduunuz


mddete, sizin faaliyetlerinizin negatif davurumlarn iselletirir. Si
zin mlkiyet haklarnz, faaliyetleriniz zerinde mlkiyet haklar elde
edebileceiniz eylerin deerini arttrd mddete, bu faaliyetlerinizin
5

Bkz. Harold Demsetz, "Toward a Theory of Property Rights," American Economic Review,
1967, s. 347-359.

354 ikinci ksm dokuzuncu blm

pozitif davurumlarn iselletirirler. Snrlar izildiine gre, kaba ve


soyut bir ekilde, btn negatif dladkla,r enternalize eden bir siste

min neye benzeyeceini grebiliriz. Tm pozitif davurumlarn tam


bir iselletirilmesi neyi ihtiva edecektir? En gl haliyle, her bir bire
yin bakalarna ynelik yapt faaliyetlerin getirdii tm menfaatleri

elde etmesini ihtiva edecektir. Menfaatlerin yaratlmas zor olduun


dan, bunun, menfaatlerin bakalarndan size transfer edilmesini ihtiva
ettiini ve onlar sizin faaliyetlerinizin olmamas halinde ayn farksz

lk erisine geri dndrdn varsayalm. (Snrsz olarak transfer

edilebilen bir hizmetin olmamas durumunda, bu iselletirmenin biri


min bu iselletirme olmad zaman alcnn elde edebilecei menfa
atin ayn miktarn elde etmesini salayacann garantisi yoktur. ) n
celikle, bu tr internalizasyonun toplumda dier insanlarla birlikte ya
amann getirdii tm menfaatleri ortachn kaldraca dnlr, n
k bakalarndan elde edilen her bir menfaat ortadan kaldrlr ya da
onlara iade edilir. Fakat insanlar meydana getirilen menfaatlerle ilgili

bu geri demeyi almay arzulayacaklar iin, zgr bir toplumda in


sanlar arasnda bakalarna menfaat salama iin rekabet oluacak
tr. Bu menfaatleri salamann getirdii piyasa fiyat, alcnn demek
isteyecei en yksek fiyattan daha dk olacak ve tketicideki bu faz
lalk, bir toplumda bakalar ile birlikte yaamann getirdii bir men
faat olacaktr. Toplum zgr olmasa da, bir menfaati potansiyel ola
rak salayacaklar arasnda fiyat rekabetine izin vermese de ( bunun ye
rine, menfaati kimin salayaca konusunda baka bir seim arac kul

lansa da), toplumda bakalar ile birlikte yaamann getirecei menfa


atler olacaktr. Elde edilen menfaatlerle ilgili tam geri demenin oldu
u her durumda, bakalarna salanan menfaatler iin tam bir alnt da
olacaktr. Dolaysyla, byle bir toplumda yaamann avantaj baka
larnn size salad menfaatler deil, sizin onlara saladnz menfa
atler karlnda yapm olduklar geri demelerdir.

Fakat burada, bu sistem baka bir seviyeye gtrildnde tu


tarszlk ortaya kar. nk siz, bakalarnn kendilerine saladnz
menfaatlerden dolay size geri deme yapt bir toplumda yaamak-

demoktesis 355

tan menfaat salamaktasnz. Bakalarnn mevcudiyetinin size sala


d bu menfaatin de enternalize edilmesi ve bylece sizin bunun iin

tam bir geri deme yapmanz m gerekir? rnein, bakalarndan el


de etmeniz beklenen geri demeler iin geri deme yapar msnz? Bu
soru sonsuz kere tekrar edilebilir ve geri deme almak bakalaryla
birlikte yaamann getirdii bir menfaat olduuna gre, tm pozitif d

avurumlar enternalize etmenin getirdii sabit bir sonu olamaz. Fa

aliyetleri ne karmakla ilgili deerlendirmeler, Y'nin X'e, Y'nin


X'ten, X'in var olmas ve Y'ye sradan sistem iinde demede bulun
mas nedeniyle elde ettii menfaatler nedeniyle geri demede bulundu
u bir sistemden ziyade X'in Y'ye Y'nin salad sradan menfaatler
iin geri demede bulunduu bir sisteme yol aacaktr. nk konu
edilen sistemde menfaatler balangta salanmayacaktr. Ayrca sra
dan olan srtnda tadndan onun yerini alamaz. Sradan sistemin
ve geri deme menfaatlerin olmamas durumunda ilk sistemin ileme
sini gerektirecek bir neden kalmaz.
Ekonomistlerin pozitif davurumlarn enternalize edilmesi ile
ilgili tartmalar, menfaatlerin tam olarak geri denmesiyle ilgili kat
ilke zerinde younlamamaktadr. Onlar daha ok, pozitif davu
rumla faaliyetini icra eden kiinin biriminin maliyetlerini karlamak
iin yeterli olandan daha fazla geri deme yaplmasyla ilgilenmekte

dirler ve dolaysyla da faaliyeti ne karacaklardr. Ekonomik verim

lilik iin yeterli olan, ekonomi literatr.nn (pozitif) davurumlarn


enternalize edilmesi ile ilgili konusunu oluturan ey bu zayf geri de
me biimidir.
Minimal devletten daha fazlasnn ortaya kna dnersek: n

sanlar mlkiyeti, bir eye sahip olmak olarak deil de teorik olarak ay
rlabilir ( belki bir eyle ilgili) haklara sahip olmak olarak grmektedir
ler. Mlkiyet haklar, bir eyle ilgili belirli bir kabul edilebilir seenek
ler dizisinin hangisinin gerekletirileceini belirlemekle ilgili haklar
olarak grlmektedir. Kabul edilebilir seenekler, bir bakasnn mane
vi snrn ihlal etmeyen seeneklerdir. Bir rnei tekrar kullanmak ge
rekirse, bir bakla ilgili mlkiyet hakk, onu bir bakasnn gsne,

356 ikinci ksm - dokuzuncu blm

arzusu dnda, (kesinlemi bir suun cezalandrlmas, kendini savun


ma vs. gibi bir durum szkonusu deilse)._saplam_a hakkn ihtiva etme
mektedir. Herhangi bir kii bir eyle ilgili baka bir hakka sahip olabi

lir. Baka bir kii de ayn eyle ilgili baka bir hakka sahip olabilir. Bir

evin hemen yaknnda oturan komular, bu evin d yznn ne renk


olacan belirleme hakkn satn alabilir. Fakat, bu evin iinde yaayan

kii, binann iinde ne olacan belirleme hakkna sahiptir. Ayrca, ay

n hakka birka kii ortak olarak sahip olabilirler ve hakkn nasl uy


gulanacan belirlemek iin herhangi bir karar yntemin kullanabilir
ler. nsanlarn ekonomik durumuna gelince; piyasann serbest olarak

faaliyet gstermesi, baz insanlarn gnll olarak birlemesi, vs. kii


sel yoksulluu azaltr. Fakat bunun tam olarak ortadan kaldrlmad
ya da baz kiilerin daha fazla mal ve hizmet iin byk bir istek duy
duklarn varsayabiliriz. Arka planda 11\.itn bunlar var iken, minimal
bir devletten daha kapsaml bir devlet nasl ortaya kabilir?
Daha fazla para kazanmak isteyen bu insanlarn bazlar arala

rnda ibirliine gitmek ve hisseleri kendi aralarnda satarak paray

arttrmak gibi bir fikre kaplrlar. O zamana kadar her bireyin tek ba
na sahip olduu haklar uzun bir farkl haklar listesi haline gelecek
ekilde blerler. Bunlar, hayatn kazanmak iin nasl bir meslekle u

raacana karar verme hakkn, ne tr bir kyafet giyeceini belirleme


hakkn, kendisi ile evlenmek isteyenler arasnda kiminle evleneceini
belirleme hakkn, nerede yaayacan belirleme hakkn, marijuana

iip imemeye karar verme hakkn, istedii kitab okuma hakkn vb.
ihtiva eder. Bu insanlar, bu geni haklar yelpazesinin bir ksmn, daha
nce olduu gibi, kendileri iin elde tutmaya devam ederler. Dierleri
ni ise piyasaya karrlar. Kendilerine ait bu zel haklarla ilgili farkl
mlkiyet haklarn satarlar.

ilk bata sadece bir aka veya deiik bir ey olsun diye, insan

lar bu tr haklarn bir ksmna sahip olmak iin para derler. Baka bir
kiiye, kendine veya nc bir kiiye ait stoktan gl J1 hediyeler ver

mek bir moda halini alr. Fakat bu geici moda yava yava etkisini yi

tirmeden nce dier insanlar daha ciddi olaslklar grrler. Kendileri-

demoktesis 3 5 7

ne ait olup da bakalarna gerekten fayda ve menfaat salayabilecek


haklarn satmay teklif ederler: Belli hizmetleri kimlerden alabilecekle
rine karar verme hakk (mesleki lisans haklar); hangi lkelerden mal

alacana karar verme hakk (ithalat-kontrol haklar); LSD, eroin, t

tn, calcium cyclamate kullanp kullanmamaya karar verme hakk


(uyuturucu haklar); gelirinin ne kadarlk blmnn kendi grle
rinden bamsz olarak farkl maksatlar dorultusunda kullanlmasna

karar verme hakk (vergi haklar); izin verildii ekliyle ve tarzyla cin

sel bir yaam tercih etme hakk (arpk cinsel iliki haklar); kiminle ne
zaman kavga edip, ldrp ldremeyeceine karar verme hakk (zo

runlu askerlik haklar ); takas edebilecei fiyatlar belirleme hakk (ma

a-fiyat-kontrol haklar); kararlar kiralamada, dn vermede veya


satmada hangi gerekelerin meru olduuna karar verme hakk (ayrm
cla kar koyma hakk); insanlar belli bir yarg sistemine katlmaya
zorlama hakk (mahkemeye ar haklar); daha fazla ihtiya duyanla
ra transplantasyon iin vcut organlarn talep etme hakk (fiziksel eit
lik hakk),

vs.

Birok farkl nedenden dolay, dier insanlar bu haklar

talep ederler ya da uygulamak isterler. Bu nedenle, anormal sayda his

se satlr ve satn alnr. Bu i iin byk paralar denir.

Belki de hibir insan kendini klelie decek ekilde satmaz


yada belki de koruyucu birimler bu tr szlemeleri zorlamaz. Ne

olursa olsun, sadece birka tam anlamyla kle bulunmaktadr. Bu tr


haklar satan hemen hemen herkes, toplam yeknn mlkiyete belli

bir snr getirecei bir oranda sat yapar. Bakalarnn ellerine geen
haklara bir takm snrlamalar geleceinden, tam anlamyla kle duru

muna dmezler. Fakat birok insan kendilerine ait zel haklarn sa


ta karr ve bu haklarn hepsini birden baka bir kii veya kk
grup satn alr. Bu nedenle, her ne kadar mlkiyet sahiplerinin yetki

lenmelerinde bir takm snrlama(lar) olsa da, bu kiiler, hisse sahiple


rinin arzularna bal olarak byk bir bask altna girerler. Baz kii

lerin dier kiiler tarafndan bir takm meru aamalardan, gnll ta


kaslardan ve adaletsiz olmayan bir balang durumundan sonra bu
ekilde byk bir egemenlik altna alnmas adaletsiz bir ey deildir.

358 ikinci ksm - dokuzuncu blm

Fakat adaletsiz olmasa da, bazlar byle bir tolerans gsterilemeyece


ini dnmektedir.
ilk defa ibirliine giren kiiler her bir sermaye ile ilgili artlara,
o sermayenin hisselerinin belli bir miktarndan fazlasna sahip olanla
ra satlmamas koulunu getirmektedirler. (artlar ne kadar snrlayc
olursa sermaye o kadar az deerli olacandan, say kmesi fazla k
k deildir.) Zaman iinde, bir kiiye ait balangta kk olan hol

ding irketleri zlrler. Bunun sebebi, ya mlk sahiplerinin ekono


mik ihtiyatan dolay hisselerini dank bir ekilde satmas ya da bir

ok insann, nihai mlkiyet seviyesinde byk ve olduka yaygn his


selere sahip olmak iin holding irketlerindeki hisseleri satn almalar

dr. Zaman ilerledike, herkes elindeki haklar satar, fakat bu arada

her hakla ilgili bir hisseyi elinde tutar. Bunda ama, istediklerinde his

sedarlar toplantsna katlabilmektir. (Bu toplantlarda verdikleri oyla


rn etkisizliine ve arada srada yaptklar konumalarn dikkate aln
mamasna bakldnda, belki de hisseleri ellerinde tutmalar sadece
duygusal nedenlere dayanmaktadr. )
Anormal sayda hisse ve bu hisselerin mlkiyetinin dalmas,
byk oranda kaosa ve verimsizlie neden olur. Harici determinasyo
na maruz kalan farkl kararlar almak iin srekli olarak byk hisse
dar toplantlar yaplr: Bir kiinin sa stiliyle ilgili, dieri yaam tarz
ile ilgili, vs. Baz kiiler zamanlarnn ounu hissedar toplantlarna
katlarak geirirler ya da bakalarna imzal vekalet verirler. blm

yapmak, tm zamanlarn farkl toplantlarda geiren hissedarlarn


temsilcisinin zel bir ura alan haline gelir. " Birlik hareketleri" de
nilen eitli reform hareketleri devreye girer; bunlarn iki eidi sk sk

denenir. Bireysel birletirici hissedarlar toplantlar dzenlenir. Bu top


lantlarda herhangi bir kii zerindeki herhangi bir hakla ilgili herhan
gi bir sermaye hissesine sahip olan tm hissedarlar bir araya gelip oy
kullanrlar, her defasnda bir sorun iin oy kullanrlar. Her bir sorun
iin sadece o sorun iin gerekli koullara sahip olanlar 't'/ kullanabilir.
(Bu birliktelik verimlilii arttrr, nk herhangi bir kiiye ait baka
haklardan da hisse sahibi olmaya eilimlidirler. ) Bunun yannda, her-

demoktesis 359

hangi birine ait belli bir hakla ilgili hisseleri ellerinde bulunduran kii
lerin bir araya gelip oy kullandklar birleik hissedarlar toplantlar
yaplmaktadr. rnein, her bir kii iin pei sra oylarn verildii

uyuturucu oturumlar gibi. (Burada verimlilik artar nk, herhangi


bir kiideki belli bir haktan hisse alan kiiler, baka insanlara ait ayn
haktan hisse elde etmeye meyillidirler.) Yine de, btn bu birlemelere
ramen, bu, imkansz derecede karmak bir durumdur ve ar zaman
alr. nsanlar hisselerini satmaya ve bu arada her eitten bir hisseyi
elinde tutmaya alrlar. Bunu bir ey syleme hakkna sahip olmak
iin yaptklarn ifade ederler. nsanlar sat yapmaya altka her bir
hissenin fiyat byk oranda der ve bu durum dier insanlarn elle
rinde olmayan hisseleri satn almasna neden olur. (Bu hisseler beyzbol
kartlar gibi dei-toku edilir. nsanlar tam koleksiyon oluturmaya
alrlar. ocuklar, gelecekteki hissedar rollerine almalar iin topla
maya tevik edilirler.)
Hisselerin bu ekilde byk oranda dalmas, bir kiinin baka
bir kiinin veya kk grubun hkmranl altna girmesine byk
oranda son verir. nsanlar artk baka birinin parmann altnda de
ildir. Bunun yerine, onlar hakknda herkes karar vermekte ve hemen
hemen herkes hakknda da onlar karar vermektedir. Bir bireyin zerin
de bakalarnn elde tuttuu yetkilerin kapsam klmemitir. Sadece
elinde tutanlar deimitir.
Bu noktadaki sistem hala daha ok zaman tketici ve hantal bir
sistemdir. Bunun aresi byk bir birleik oturumdur. Her taraftan bir
ok insan bir araya gelir, hisse alverii yaparlar ve heyecanl bir
gnn sonunda, her kiinin, kendisi de dahil olmak zere her bir ba

ka kii zerindeki her bir hak iin tam olarak bir hissesi olur. Bylece
artk herkes iin her ey hakknda karar verilen, her bireyin kendisinin
kulland ya da vekalet verdii tek bir oya sahip olduu sadece bir

toplant yaplabilir. Her bireyi tek tek ele almak yerine, herkes iin ge

nel kararlar verilir. Balangta her kii ylda bir yaplan hissedarlar

toplantsna katlp oylarn kullanabilir: Kendi oyu ve bakasnn ken


dini vekil tayin ettii oyu. Fakat katlm ok byk olur, tartma ok

360 ikinci ksm - dokuzuncu blm

skc bir hal alr ve herkes bir ey sylemek ister. Sonunda, byk his
sedarlar toplantsna sadece 1 00.000 oy vermeye yetkili olanlarn ka
tlmasna karar verilir.
nemli bir problem de buna ocuklarn nasl dahil edileceidir.
Byk irket Hissesi, deerli ve hazine gibi saklanan bir edintir. Bu
olmadan kii izole olmu, hissesiz ve dierleri zerinde gc olmayan
bir birey haline gelir. ocuklar iin anne ve babalarnn lmn bek
lemek ve bylece hisseleri almak onlar yetikin hayatlarnn ounda
hissesiz brakr. Ve her ailede iki ocuk yoktur. Hisseler kklere ve

rilemez. Kiminki verilebilir? Dierleri kendi hisselerini satn alrken


Byk irket Hisseleri'ni elden karmak haka mdr? Bylece gen
insanlarn hissedarlar birliine girmelerini salamak iin blnme dev
reye sokulur. Bir nceki ylda bir yaplan hissedarlar toplantsndan
bu yana m sayda hissedar lmtr ve n sayda kii uygun yaa gel
mitir. m sayda hisse Ynetim Kurulu'na geri dner ve tedavlden
kalkar. Geriye kalan tasfiye edilmemi
+

saydaki hisse, her biri iin ( s

n) / s olarak blnr. Burada elde edilen kesirler birletirilir ve

sa

yda yeni hisse elde edilir. Bu hisseler yeni katlan genlere paylatrlr.

Bu hisseler onlara bedava olarak deil de (adaletsizlik olur) irkete ka

tlmalarnn ve ellerindeki sermaye hisselerini tmn irkete devret

melerinin karl olarak verilir. Ellerindeki sermaye hisselerine kar

lk her biri Byk irket Hissesi elde eder ve hissedarlar birliinin bir

yesi olur: irketle ilgili ortak karar verme hakknn bir hissedar ve di

er bir kiinin de ksmi sahibi. Eski sermaye hissesinin her biri bln
me durumundadr, nk birlie katlan yeni insanlarn akn akn gel
mesi her bir sermaye hissesinin daha fazla kiide bir hisse haline gel
mesi anlamna gelir. Bylece insanlarn katlmas ve stokun blnmesi

birbirlerini mazur gsterir.


nsanlar takas tamamiyle eit bir ticaret olarak grrler. Takas

tan nce bir insann kendinde tam bir hissesi varken dier kiide ks

mi bir hissesi bile yoktur. s + n - I sayda dier bireykrle beraber her


birey, s + n sayda hisseye ortak olur ve bu hisselerin her birini Yne
tim Kurulu'na devreder. Bu takas sonucunda toplumdaki dier

s +

n-

demoktesis 361

saydaki kii iinde

/s

n'nci hisseyi ve kendindeki ayn hisseyi el

de eder. Bylece, her biri, toplumdaki

s +

n sayda hisseye sahip olur.

Bu kiinin elindeki hisselerin saysyla, her bir hissenin temsil ettii bir
kiideki mlkiyetin kesrini arptmzda, I'ya eit olan ( s + n) (/ / s +
n)'yi elde ederiz. Takas sonucunda elde ettii ey, Ynetim Kurulu'na
devrettii eyin tam karl olan bir tam mlkiyettir. nsanlar, " her
kes herkese sahip olduunda, hi kimse hi kimseye sahip olmaz" de
mekte ve byle dnmektedir.6 Her birey baka bir bireyin bir tiran

dan ziyade tamamen kendisiyle ayn olduuna ve ayn konumda bu

lunduuna inanr. Herkes ayn gemide olduuna gre, hi kimse duru


mu bir dominasyon durumu olarak grmez. Gemide byk sayda

yolcu bulunmas, bu gemiyi tek kiilik bir kayktan daha kabul edile
bilir klar. Kararlar herkesi eit olarak ele aldna gre, kii, insanla
rn kuralndan ziyade kiisel ve keyfi olmayan dzenlemelerle kar
karyadr. Her bireyin, bakalarnn akllca ynetme abalarndan
menfaat elde ettii, bu teebbs iinde herkesin eit olduu ve eit sz
syleme hakk olduu dnlr. Bu nedenle, her hisse sahibinin bir
oya sahip olduu oturmu bir sistem ortaya kar. Ve belki de, insan
lar ayrlamaz ekilde birbirlerine balandklarn anladklarnda kar
delik hisleri ortaya kar ve her bir eit hisse sahibi dier kiinin aa

beyi pozisyonuna gelir.

Arada srada, az da olsa baz honutsuz kiiler Byk irket


Hisseleri'ni kabul etmeyi ve hissedarlar birlii yelik Belgesi'ni imzala
may reddederler. Birbirlerine Ballk Bildirgesi'ne imzalarn atmay
reddederek sistemin bir paras olmak istemediklerini ve kendilerine ali

bir paray sisteme vermeyi reddettiklerini ifade ederler. Bunlarda l .


zlar irketin paralanmasn isteyecek kadar ileri giderler.

Y ilw 1 1 1 1

Kurulu'ndaki tez canllar onlarn bir yere kapatlmasn talep l"k in,
fakat genlerin ibirliine girmemesi dikkate alndnda, giin l ,
kadaryla kurula bunu yapma hakkn vermemilerdir. Baz k n l y6

" Her biri kendini herkese verir ... bylece o kendisini hi kimseye verme.; ve lrr l r11t l

bir birim yesinden her birim yesinin kendisinden elde etmesi iin ne ka dr l.l "'

dar elde eder.... " Jean Jacques Rousseau, Toplumsal Szleme, 1. Kiap, 6. llol

"

362 ikinci ksm dokuzuncu blm

leri, genlerin, irketin kanatlar altnda bymenin menfaatlerini ka


bul ederek ve onun etki alan iinde katara 1< , zmni bir ekilde ortak ol
may zaten kabul etmi olduklar ve ilave bir eyleme gerek kalmad
grndedirler. Fakat herkes zmni rzann zerinde yazld kat ka
dar bile deeri olmadn idrak ettiinden, bu gr destek bulma

maktadr. Kurul yelerinden biri der ki, btn ocuklar anne-babalar


tarafndan meydana getirildiine gre, anne-babalar onlara sahiptir,
bu nedenle kurulun anne-baba zerindeki mlkiyet hisseleri ocuklar
zerinde de mlkiyet hisselerine sahip olmalarna neden olur. Bu yeni
izgi, onun bylesine hassa bir andaki kullanmna zarar verir.
Locke'un anne-babann ocuklar zerindeki mlkiyeti ile ilgili
grlerini deerlendirmek maksadyla dramatik hikayemize ksa bir
ara veriyoruz.7 Locke'un Filmer'i detayl olarak tartmas gerekmekte
dir. Sadece alternatif bir merakl gr sa:hasn temizlemek iin deil,
ayn zamanda bu grn kendi grnn elemanlarn takip etmedi
ini (bazlar takip ettiini dnebilir) gstermek iin. Second Treati
yazarnn birincisini yazmaya devam etmesinin sebebi budur.8 Ki

se 'in

inin yapt eyle ilgili mlkiyet haklar Locke'cu mlkiyet teorisinden

kaynaklanyor gibi gzkmektedir. Bu nedenle, eer dnyay yaratan ve


sahibi olan Tanr, Adem'i dnyann tek sahibi yapt ise, Locke byk
bir problemle kar karya demektir. Her ne kadar Locke byle bir e

yin olmadn dndyse ve iddia ettiyse de (Drdnc Blm), by


le bir ey olsa ne gibi neticeler ortaya km olabileceini dnm ol
mal. Grlerinin, byle bir ey olsayd o zaman dierlerinin fiziksel
7
8

Bkz. Locke, First Treatise of Government; 6. Blm, Locke'un anne-babann ocuklarnn sahi
bi olmas ile ilgili gre getirdii eletiri iin; ve 9. Blm bu tr durumlardaki sahipliin ge
iken olduuna dair deerlendirmeye yapt itiraz iin.
Locke'un standan basksnn giri ksmnda (Two Treatises of Government, ikinci bask, New
York: Cambridge University Press, 1967) Peter Laslett, Locke'un neden First Treatise'i yazma
ya devam etmi olduu ile ilgili hibir dahili aklama getirmemekte ve bu durumu gariplik ola
rak nitelendirmektedir (s. 48, 59, 6 1 , 71). Locke'un mlkle ilgili kendi gelitirdii grlerinin
onu Filner'i bu kadar detayl bir ekilde deerlendirmeye ve kendisini ayr ti'\maya yneltmi
olmas, Laslett'in 69. sayfadaki Locke'un mlkle ilgili grne ynelik savyla ters dyor

olarak grnebilir, fakat Lasett'in 34 ve 59. sayfalardaki ifadeleri dikkali hir ekilde incelendi
inde bu savn byle bir neticeyi ortaya koymad anlalr.

demoktesis 36 3

olarak varlklarn srdrmek iin Adem'in mlkn kullanmak zere


ondan izin almas gerekeceini icap ettirip ettirmediini merak etmi ol
mal. (Eer byleyse ve eer bir hediye balanabilirse, o zaman ... )
Tatmin edici sonuca varmas (bazlarnn bakalarnn egemenlii altn
da olmamas), baka trl olma olasl da bulunan (Tanr'nn Adem'e
byle bir hediye vermemesi) bir tesadfe bal olan grlerin, bu g
rlere sahip olan bir kiiyi ok rahatsz etmesi gerekir. (Burada Tan

r'nn iyi olduuna ve bu nedenle byle bir hediye vermemesinin bir te


sadf olmadna dair bir cevab dikkate almyorum. Tesadfi olarak

gzken olaylarla yklmaktan kanmak iin bu yolu izlemesi gereken


bir manevi gr gerekten de ok sallantdadr. ) Bu nedenle Locke, her
bireyin " baka trl varln srdrme ans olmadnda, baka birin
de bol miktarda olan bir ey zerinde hakk olmas ve bunun onu ar

istekten korumasndan" (I, 4 1 . , 42. Kesim'ler) bahsettii zaman teori


sinin nemli bir unsuru zerine tartmtr.
Locke'un ayn ekilde anne-babalarn neden ocuklarnn sahi
bi olmadn da aklamas gerekir. Onun temel argman (I, 52. 54.
Kesimler), kii yapt bir eye, ancak onu yapma srecinin tm b
lmlerini kontrol edip anlayabiliyorsa sahip olur grne dayanmak
tadr. Bu kritere gre, arazilerine tohum eken ve onlar sulayan kiiler
filizlenip byyen aalarn sahibi olamazlar. Elbette ki, oumuzun
yapt ey, tam ileyiini anlamadmz, tam olarak tasarlayamad
mz bir sonu veren srelere mdahale etmek ya da bu sreleri ba
latmaktr. Fakat birok buna benzer vak'ada Locke rettiimiz eyle
rin sahibi olmadmz sylemek istemektedir.
Locke ikinci bir argman sunmaktadr. "Tanr'nn insanolu
zerinde tatbik ettii g bile babal k hakkndan gelen gtr, fakat bu
babalk dnyada yaayan anne-babalarda olmayan bir babalktr; n
k o Kral'dr ve hepimizin yaratcsdr; hibir anne-baba ocuklarnn
yaratcs olduunu iddia edemez" (I, 54. Kesim). Bu muammay z
mek zordur. Eer burada zerinde durulan nokta insanlarn, kendile
rine de sahip olunduu iin kendi ocuklarna sahip olamamas ve bu

nedenle mlkiyet yeteneinden mahrum olmas ise, bu durum, meyda-

364 ikinci ksm dokuzuncu blm

na getirmi olduu her ey iin geerli olacaktr. Eer konu Tanr'nn


anne-babadan ok daha te ocuun yaratcs olmas ise, bu durum
Locke'un sahip olunabileceini dnd dier birok ey iin de ge
erli olur ( bitkiler, hayvanlar); ve belki de her ey iin. Dikkat edilirse
Locke, ocuklarn, tabiatlarndan dolay, onlar anne-babalar meyda
na getirmi de olsa, onlarn mlkiyetinde olamayacan iddia etmek

tedir. (Yaama haklarn kaybettirecek derecede adil olmayan hibir


ey yapmam olan) (23. , 1 78 . Kesimler) insanlarla ilgili bir eyin, ken
dilerini meydana getirenin mlkiyetini engellediini iddia etmemekte
dir; nk Locke'a gre Tanr, insan kendi bahettii btn doal
zellikleriyle yaratt iin ona sahiptir (6. Kesim).
Locke, ( 1 ) kiilere zg bir eyin, onlar meydana getirenlerin
kendilerine sahip olmasn engellediini (anne-babalarn ocuklarnn

sahibi olduu sonucundan kanmak in) savunmadna gre, ya (2)

retim srelerinde mlkiyet haklarnn nasl ortaya kt ile ilgili te


ori iindeki bir koulun anne-babalarn mlkiyet hakkna neden ola
cak ekilde ocuklarn meydana getirmesini dlad ya da (3) anne
babalarla ilgili bir eyin onlarn mlkiyet ilikisi iinde bulunmalarn
engelledii ya da (4) anne-babalarn aslnda ocuklarn meydana ge
tirmedii argmann getirmesi gerekir. Locke'un (2), ( 3 ) ve (4) zerin
de yapt almalardaki problemleri grmtr. Son iki argman pek
geerli deildir. Locke'cu grteki birinin 1 ve 2'nin bir varyasyonu
zerinde al111a s gerekecektir.
Dikkat edilirse, Locke'un anne-babalarn ocuklarn yaratt
n kuvvetle reddetmesi, anne-babalarn ocuklarnn bakm ile ilgili
sorumluluklarn oluturan temellerden birini kaldrmaktadr. Bylece
Locke, tabiat kanununun bu tr ebeveyn bakmn (56. Kesim) zalim
bir manevi gerek olarak gerektirdiini sylemeye indirgeniyor. Fakat
bu, neden anne-baba bakmn gerektirdiini ve bunun neden herhan
gi birinin "zerinde hibir hakk olmad baka birinin aclarnn
menfaatini" elde etmesiyle ilgili baka bir vaka olmadn aklanma

m olarak brakyor ( 34. Kesim) .

Artk hikayemizi bitirmenin zaman geldi. GcPl\;lerle ilgili ola-

demoktesis 365

rak, onlarn hissedarlar birliine katlmak zorunda olmadna karar


verilmitir. Menfaatleri reddedip, hibir kt his duymadan irket sa
hasn terk edebilirler. ( Fakat Mars'ta alt aydan daha uzun sre hihir

yerleim varln srdremediine gre, dnyada kalp bir hissedar ol


mak iin gl nedenler vardr. ) Onu sevmeye ya da terk etmeye davet

edilenler u ekilde bir savla cevap verebilirler: irket tm arazinin sa


hibi olmadna gre, herkes irket sahas iinde bir arazi satn alabi

lir ve burada istedii gibi yaayabilir. Her ne kadar irket tm araziyi


kendi satn almam da olsa, byk birleme oturumunda herkesin ka
bul etmi olduu orijinal irket kurallar arazinin irket kontrolnden
kmasn yasaklyor olarak kabul edilir.9 irket, ortasnda baka bir
irketin domasna izin verebilir mi? zole olmu hissedar olmayan bi
reylerden gelecek tehlikelere tolerans gsterebilir mi?

Bazlar, itaatsiz insanlarn irketin dnda kalmasna fakat ara


zi iinde bulunmasna izin verilmesini nermektedir. Neden irketin
ortasnda kalmalarna ve bu arada irketle istedikleri szlemeleri yap
malarna, kendi kiisel hak ve grev paketlerini dier insanlar ve ir
ketle yz yze formle etmelerine, elde ettikleri bir takm eyler iin

demelerde bulunmalarna, bamsz bir ekilde yaamalarna izin ve


rilmesin? 10

Fakat dierleri bunun byk oranda kaos yaratacan syleye


rek yant verirler ve bu ayn zamanda irket siteminin altn oyar. n
k dierleri de hissedarlar birliinden istifa etmeye tevik edilebilirler.
O zaman kim kalr? Sadece kendilerini en az savunabilenler. Ve peki

onlara kim gz kulak olacaktr? Ve o ayrlanlar balarnn aresine na


sl bakacaklardr? Evrensel hissedarlk olmadan ve tm insanlar bir
birlerine yardm etmeye zorlanmadan bu kadar byk bir kardelik
ortaya kar m? Tarihsel deneyimlerine dayanarak hemen herkes, her
9

Locke'un benzer bir argman 1 1 6. ve 1 17. Kesimlerde nasl sunduunu karlatrnz ve bkz.
120. Kesim: Burada Locke gayri meru bir ekilde, herhangi birinin toplumdan, kendi maln
gvenlik altna almasn ve korumasn istemesinden toplumu kendi mal zerinde tam olarak
yasal ynden yetkili klmasna gei yapmaktadr.

10 Bkz. Herben Spencer, Social Statics (London: Chapman, 1 8 5 1 ), 19. Blm, "The Right to lg
nore the State," (Bu blm Spencer tarafndan bir sonraki baskda kaldrlmtr.)

366 ikinci ksm - dokuzuncu blm

bireyin bakalarnn hayatlar zerinde sz syleme hakkna sahip ol

duu bu sistemin hayal edilebilecek en jyi ve eq adil sistem olduu g


rndedir. Onlarn sosyal kuramclar, onlarn demoktesis sisteminin,
insanlarn insanlar tarafndan ve insanlar iin mlkiyetinin en yksek
sosyal yaam biimi olduu ve dnyadan silinmesine izin verilmemesi
gerektii konusunda hemfikirdirler.
Bu hikayeyi sslerken, sonunda, vatandalar zerinde geni ve
grkemli yetkileri olan ve modern bir devlet olarak alglanan bir sis
teme ulam olduk. Gerekten de, demokratik devlete ulatk. Hibi
rine itiraz edilmeyecek bir dizi bireysel admla hi kimsenin haklarn
pervaszca ihlal etmeden, byle bir devletin minimal bir devletten na
sl doaca ile ilgili varsaymsal yaklammz, bizi bu devletin temel
doasna ve onun kiiler arasndaki temel iliki moduna odaklanmak
ve zerinde dnmek iin daha iyi bi't konuma getirmitir. Buna de
mitir.

Bazlar adil olmayan kkenlere sahip baka hikayeler de anla

tabilir. Aada verilen bir dizi durumu ele alalm. Bunun, sizin hika
yeniz olduunu hayal edin:
1. Tamamiyle acmasz sahibinin kaprislerinin insafna kalm bir k
le vardr. Sk sk zalimce dvlmekte, gece yarlarnda dar arl
maktadr, vs.
2. Sahip daha naziktir ve kleyi nceden ifade edilmi kurallar ihlal
ettiinde (stne den ii yapmamak, vs.) dvmektedir. Kleye bi
raz bo zaman vermektedir.
3. Sahibin bir grup klesi vardr ve gzel gerekelerle bir taLm eyle
rin onlara nasl paylatrlacana karar verir ve bunu yaparken on
larn ihtiyalarn, hnerlerini, vs. dikkate alr.
4. Sahip, klelerin haftann drt gnn istedikleri gibi geirmesine
izin verir ve onlarn sadece gn arazisinde almasn art koar.
Kalan zaman onlarndr.
5. Sahip, klelerinin gidip ehirde (veya istedikleri yerde) cret kar
l almalarna izin verir. Sadece cretlerinin 3/7'sini kendine
gndermelerini art koar. Ayrca, arazisiyle ilgili acil bir durum or
taya ktnda, onlar ekim alanna geri arma yetkisini ve ken
disine verilmesini art kotuu 3/7'lik miktar arttrma veya azalt-

demoktesls 367

ma yetkisini elinde tutar. Bunun yannda, kleleri, kendi mali ka


zancn tehdit ederilecek tehlikeli faaliyetlerden (daa trmanma,
sigara ime) men et .e hakkn elinde tutar.
6. Sahip, sizin dnzdaki 1 0.000 klenin tmne oy verme hakk ve
rir ve orta!.: k:rarlar tm tarafndan alnr. Aralarnda aka tar
tabilirler ve almaya karar verdikleri sizin/ve onlarn) kazanlar
nn herhangi bir yzdesini ne ekilde kullanacaklarna karar verme
yetkisine sahiptirler.

Sermaye hissesi almakla ilgili rnek olaylar dizisine bir ara ve


relim. Eer sahip, geri alamayacak ekilde bu yetki transferi szle
mesini imzalarsa, sahibiniz deimi olur. imdi bir yerine on bin sa

hibiniz var demektir; daha dorusu on bin bal bir sahibiniz. Belki
de on bin sahip, ikinci rnek olaydaki iyi kalpli sahipten daha nazik

olacaktr. Yine de, onlar sahibinizdir. Fakat buna ramen daha fazla
s yaplabilir. Nazik olan tek sahip (2. rnek olaydaki gibi) klesinin
( klelerinin) fikirlerini ifade etmesine izin verebilir ve onu belli bir
karar vermeye ikna etmeye alabilir. On bin bal sahip de bunu
yapabilir.
7. Her ne kadar hala oy verme hakkna sahip olmasanz da, on bin ki
inin arasndaki tartmalara girmekte zgrsnz (ve bu hak size
verilmitir) ve onlar eitli politikalar kabul etmeye, size ve kendi
lerine belli ekillerde davranmaya ikna etmeye alabilirsiniz. Da
ha sonra geni yetki alanlar iindeki politikalar zerinde karar ver
mek iin oy kullanrlar.
8. Tartmaya yaptnz faydal katklardan dolay, on bin sahip, k
maza girdikleri zaman size oy verme hakk verirler. Kendilerini bu
ynteme adarlar. Tartmadan sonra oyunuzu bir kada iaretler
siniz ve onlar kp oy verirler. Sonuta eer herhangi bir konuda
be bin kii lehte ve be bin kii aleyhte oy vermise, sizin verdii
niz oya bakarlar ve hesaba katarlar. imdiye kadar byle bir ey ol
mamtr. (Tek bir sahip de kendisini ilgilendirmeyen bir konuda
klesinin karar vermesine izin verebilir.)
9. Sizin oyunuzu kendi oylaryla birlikte atarlar. Eer tam olarak eit
oy kullanmlarsa sizin oyunuz meseleyi zer. Aksi takdirde seim
sonucuna etkisi olmaz.

368 ikinci ksm - dokuzuncu blm

u soru sorulabilir: 1 . rnek olaydan 9. rnek olaya hangi ge


i, hikayeyi bir kle hikayesi olmaktan karmtr? 11

FARAZ GEMLER
Bir boykot sreci sonucu minimal devletten daha byk bir devlet or
taya kabilir mi? Byle bir devleti isteyen kiiler, bu devletin ilave d
zenine (katlmda bulunmayanlarn boykotu da dahil olmak zere) ka
tlmayan kiilerle ticaret yapmay, iliki kurmay reddedebilirler. Kat
lmda bulunmayanlar boykot edenlerin says arttka, bu kiilerin el
lerindeki frsatlar da o derece azalr. Eer boykot tam anlamyla uygu
lanrsa, sonuta herkes minimal devletten daha kapsaml devletin ila
ve faaliyetlerine katlmay tercih edebilir ve gerekten de ona kendile
rini istekleri dnda zorlama izni verirler.
Ortaya kan bu dzende, hethl.ngi biri, kendisine yaplan boy
kot ne kadar etkili olursa olsun direnmeyi kafasna koyarsa, ilave s
relere ve snrlamalara girmeyi reddedebilir veya dnda kalabilir;
herkesin katlmda bulunmaya zorland minimal devletten daha kap
saml bir devletten farkl bir dzen ortaya kar. Minimal devletten da
ha kapsaml bir devletin kurumsal zelliklerini yanstan bu dzen, in
sanlarn tercih edebilecekleri baz koordineli eylemlerin haklar her
hangi bir ekilde ihlal etmeden nasl belli sonular gerekletirebilece
ini gstermektedir. ok sayda insandan oluan bir toplumda burada
tarif edilen bir boykotun gereklemesi olasl ok dktr. lave
dzene kar olan birok insan olabilir ve bu insanlar ilikide buluna
bilecek yeterince insan bulabilirler ya da bir koruyucu birim kurabilir
ler. Bylece bamsz bir kuatk topluluk (corafi bir blge olmas art
deildir) iinde boykota direnebilirler; ayrca boykota katlan bazlar
na bir takm tevikler vererek boykotu sona erdirebilirler (belki de giz
li olarak boykotu srdrenlerin tepkisini nlemek iin). Boykot baa
rsz olacaktr, nk boykotu brakan kiilerin bundan kar ettiini g
ren daha fazla kii de boykotu brakacaktr. Minimal devletten daha
11

Bkz. Herbert Spence; The Man Versus the State (Caldwell, Idaho: Caxton Printcrs, 1960), s. 4 1 -43.

demoktesis 369

kapsaml devlet analou, ancak toplumdaki hemen herkes minimal


devletten daha byk devlet idealine balanrsa, onun getirdii ilave
snrlamalar kabul ederse, boykotu etkileyecek kiisel kazanca direnir

se ve amac gerekletirmek iin i likilerini srekli ve tutarl bir ekil

de belli bir kalp iinde tutarsa gerekleir. Ancak, her bireyin katlp
katlmama tercihini muhafaza ettii bir minimal devletten kapsaml
devlet analou merudur; ancak tarif edildii ekilde ortaya karsa.
Farazi gemiler bir toplumun kurumsal yaps ile ilgili mevcut
yargmz nasl etkilemelidir? Bu tereddtl konulara deinmeme mii
saade edin. Eer mevcut bir toplum adil olan bir gemile ortaya ' k

msa, bu toplum adil bir toplumdur. Eer mevcut bir t o p l u m u n ge\


mii adil deilse ve bu toplumun yapsn o rt aya koya n h i , l i r f. ra11
adil gemi yok ise, bu yap adil deildir. Fak a t daha k a r a k d r n
lar da ortaya konabilir. Ornein, bir top l u m u n gl\ii adl oln . y. l

lir, fakat onun mevcut yapsn ortaya \'. k a ra n t a razi a d i l hr l'.l'

olabilir ( her ne kadar mevcul edinleri ve onlarla i lgi l i k o l . r o l .


sa da). Eer farazi adil gemi asl gemie " y a k n " i sl ve o ad.ll't
'

sizlikleri toplumun tekilinde nemli bir rol oynamam sa, h yap a d l

bir yap olarak nitelendirilir.

Eer farazi adil gemi her bir bireyin kurumsal yapya ve k u


rumsal yapnn onun haklarna getirdii kstlamalar rza gstermesini
gerektiriyorsa, o zaman eer herhangi bir kii rza gstermezse, bu ku
rumsal yapnn adil olmadnn dnlmesi gerekir. Eer kurumsal
yap, bu yapya herkesin rza gstermesini gerektirmeyen bir farazi
adil gemile ortaya kabilirse, o zaman kiinin bu yap ile ilgili deer
lendirmesi, bu kiinin szkonusu yapy oluturan srele ilgili deer
lendirmesine bal olacaktr. Eer bu sre, asl gemiten daha iyi ola
rak nitelendirilirse, bu durum kiinin yap ile ilgili deerlendirmesine
olumlu ynde katkda bulunacaktr. Adil bir srecin sadece aalk bi

reylerle kurumsal yapy oluturmu olmas, kiinin o kurumsal yap


ile ilgili deerlendirmesine katkda bulunmayacaktr.
Bireylerin rzasn gerektirmeyen adil bir sre sonucu ortaya
kan bir yap, onlarn haklarna snrlamalar getirmeyecei ya da sahip

370 ikinci k"m dokuzuncu blm

olmadklar haklar ortaya karmayaca iin, konu haklar olduu za

man, manevi yan snrlamalarn belirledii bireysel haklarn balang


noktasna daha yakn olacaktr; bu nedenle, onun haklar yaps adil
olarak grlecektir. Asl gemilerindeki adaletsizlik sabit tutulduun
da, manevi yan snrlamalardan dolay bireylerin sahip olduu hakla

ra daha yakn olan kurumsal yaplar, daha uzak olan kurumsal yap

lardan daha adil olacaktr. Sadece bireysel haklar ihtiva eden bir ku
rumsal yap adil olmayan bir ekilde ortaya kabilirse, kii ona, on
dan ortaya kan baka bir kurumsal yapya dnse de, dnmesine
izin verse de (belli konum ve edin adaletsizliklerini dzelterek) bal
kalmak isteyecektir. te yandan, bir kurumsal yap, manevi yan snr

lamalarda ihtiva edilen bireysel haklardan saparsa, kii onun faaliyeti


ne devam etmesine izin vermek istemeyecektir; farazi bir adil gemi

sonucu ortaya km olsa da. nk hardarla ilgili mevcut snrlama

lar, onun sonucunda ortaya kacak eyi byk oranda etkileyecek ve


belki de mevcut snrlamalara bile rza gsterilmeyecektir. Bireysel
haklarla ilgili durumun yeniden gzden geirilmesi gerekecektir.

NC KISIM
topya

ONUNCU BLM
topya in Bir ereve

inimal devletten daha kapsaml hibir devlet matur gsterile

Mmez. Fakat minimal devlet fikri ya da ideali ihtiamdan yoksun

deil midir? nsanlarn kalplerini heyecanla doldurabilir mi ya da on


lara mcadele etmeleri veya fedakarlkta bulunmalar iin ilham vere
bilir mi? Onun bayra altnda herkes barikat kurabilir mi? 1 En uta

ki ekstremi almak gerekirse, topyac kuramclarn umut ve hayalle


riyle kyaslandnda soluk ve yavan kalmaktadr. Deerleri ne olursa
olsun, aka grlmektedir ki minimal devlet bir topya deildir. O

halde topyac teoriye yaplacak bir incelemenin, siyaset felsefesinin


neticesi olarak minimal devletin kusurlarna ve eksikliklerine dikkat
ekmekten daha fazlasn yapacan bekleyebiliriz. Byle bir inceleme
"Gerekten ahlaki adan tarafsz olan, kanun ve dzeni tesis etmek dnda btn deerlere ka
ytsz olan bir devlet, varln srdrmek iin yeterince sadakat bulamaz. Bir asker Kralie veya
lke iin cann verebilir fakat Minimum Devlet iin asla. Bir polis, Tabiat Kanunu'na ve dei
mez doru ve yanla inanyorsa, silahl bir kanun kaayla ilgilenir. Fakat kendisini tedbirli bi
reylerin ihtiyatl szlemeleri sonucu ortaya km bir Karlkl Koruma ve Teminat Toplumu
nun bir alan olarak grrse bunu yapmaz. zgr ibirlikleri olmad takdirde devletin var
ln srdremeyecei kiilere ilham vermek iin baz ideallere gerek vardr." J. R. Lucas, The
Principles of Politics (Oxford at ehe Clarendon Press, 1966), s. 292. Lucas, minimal devletin a
lanlarnn kendilerini bu devletin koruduu haklara adayamayacaklarn neden dnyor?

374 OOncO ksm onuncu blm

zsel olarak da ilgi ekici olacaktr. O halde, topya teorisini gittii ye


re kadar izleyelim.
MODEL
topya olma zellii tayan toplumlar, empoze etmek istediimiz art
larn toplam bir btn olarak alndnda tutarszdr. Btn sosyal ve
siyasal menfaatlerin ayn anda ve srekli olarak gerekletirilmesinin
im kansz olmas, insan kouluyla ilgili olarak, aratrmaya ve yaknma
ya deecek ekilde znt verici bir gerektir. Fakat buradaki konu
muz, olas tm dnyalarn en iyisidir. * Kimin iin? Benim iin olas b
tn dnyalarn en iyisi, sizin iin en iyisi olmayacaktr. Tasavvur ede

bildiim tm dnyalar iinde yaamay en ok tercih edeceim dnya,

tam olarak sizin tercih edeceiniz dnya olmayacaktr. Oysa topya


nn, snrl bir anlam iinde, hepimiz iin en iyi dnya olmas gerekir.
1 fer

birimiz iin tasavvur edilebilecek en iyi dnya. * * Bu hangi anlam-

Olas e n iyi dnya kavramnda bir belirsizlik bulunmaktadr. Karar teorisyenlerinin tartt
farkl karar kriterlerine karlk gelen kurumsal tasarmla ilgili farkl ilkeler vardr. Kt insan
larn kafalarnda az zarar verebilecei kurumlarn tasarlanmas ve demeler dengesi ile ilgili g
rn bir minimax ilkesinin ya da daha doru bir ifadeyle, daha az kat bir ilkeye sokulan mi
nimax deerlendirmelerin tevik ettii bir gr olduu yorumlanabilir. [Bkz. Kenneth Arrow
ve Leonid Hurwicz, "An Optimaliry Criterion fr Decision Making Under lgnorance", Uncer
tainty and Expectations in Economics, ed. C.F. Carter ve J.L. Ford (Clifton, NJ.: Augustus M.
Kelley, 1972), s. 1-11] Meseleyi ele alan herkes, bir ok olas neticesi arasnda herhangi bir ba
ka mevcut eylemin herhangi olas neticesinden daha iyi bir neticesi olan maksimax ilkesi ze
rinde hemfikirdirler. Kurumlar bu tr vahi iyimserlikle alanm olan herhangi bir toplum
kmeye mahkumdur ya da iinde yaanmas son derece tehlikeli bir toplumdur.
Fakat maksimax ilkeleriyle kalplam kurumlar olmayan bir toplum maksimax bir toplu
mun (artlar uygun olursa) ulaabilecei yksekliklere ulaamayacaktr. Olas en iyi toplum han
gisidir? En elverili ortamn gerekletii maksimax toplum, kurumsal tasarmn en iyi ilkeleri ile
oluturulmu bir toplum mu, yoksa her eyin en iyi olarak ortaya kt olas toplumlardan bi
ri midir? Belki de hi kimsenin topya nosyonu bu soruya cevap vermek iin yeterli deildir.
topya bir yana, burada bizi ilgilendiren soru kurumsal tasarmn en iyi ilkelerinin ne olduu
dur. (Belki de, temel kurumlar yeniden yaratmann olas ve arzulanabilir olduunu kastetmemek
iin, tasarmdan ziyade kurumsal deerlendirme ilkelerinden bahsetmemiz gerekmektedir.)
( . . ) Benim en iyi dnyamn senin en iyi dnyan olmamas, bazlarna gre ikimizden birinin bozuk
luunu ve dejenere olduunu gstermektedir. Yine onlara gre bunun sebebinin topya ile ye
titirilmemi ya da ekillenmemi olmamz olmas artc deildir. yleyse onun kusursuz sa
kinleri olmamz nasl beklenebilir? Bu nedenle topyac yazlar genlerin belli bir kalba sokul()

topya iin bir ereve 37 5

da gerekleebilir? inde yaanacak olas bir dnyay hayal edin: Bu


dnyann u anda yaayan herkesi ihtiva etmesine gerek yoktur ve as
lnda hi yaamam insanlar ihtiva edebilir. Bu dnyada yaadn ta
savvur ettiiniz her rasyonel * yaratk, iinde yaayaca olas bir dn
ya hayal etmede (iinde yaayan tm rasyonel sakinlerin ayn hayal et
me hakkna sahip olduu bir dnyada) sizinle ayn haklara sahip ola
caktr. Hayal ettiiniz dnyann dier sakinleri, kendileri iin yaratl
m olan dnyada kalmay tercih edebilirler ya da onu terk etmeyi ve
kendi hayal ettikleri bir dnyada yaamay tercih edebilirler. Eer sizin
dnyanz terk edip baka bir dnyada yaamay tercih ederlerse, sizin

dnyanz onlarsz kalr. Artk gmenleri gitmi olan hayal ettiiniz


dnyay terk etmeyi tercih edebilirsiniz. Bu sre byle devam eder.

Dnyalar yaratlr, insanlar onu terk eder, yeni dnyalar yaratrlar, vs.

Bu sre sonsuza kadar devam edecek midir? Buna benzer tm


dnyalar ksa sreli midir ya da orijinal tm nfusun iinde kalmay
tercih edecei daha istikrarl dnyalar var mdr? Eer bu srecin so
nunda daha istikrarl dnyalar ortaya kyorsa, bunlarn her biri han
gi ilgin genel koullar yerine getiriyor?

Eer istikrarl dnyalar var ise, bunlarn her biri, dnyalarn ne

ekilde kurulmu olduuna dair olduka tatmin edici bir tanm getir
mektedir. Bir baka deyile, dnyada yaayanlarn hibiri, iinde yaa
may tercih edecekleri, tm rasyonel yaratklarn ayn g etme ve hayal
kurma haklarna sahip olduu takdirde varln srdrecek (srdrece

ine inand) alternatif bir dnyay hayal edemezler. Bu tanm ylesine


mas hususuna odaklanmaktadr. Bu kiiler topyay bulacaklardr. Bizden ne ekilde farkldr
lar? Belki de, bizim gibi insanlardan bu gibi insanlara ksa, gzel bir gemi braklmaldr.
topya bizim torunlarmzn yaayaca yerdir. Ve ifte nesil farkll ylesine ufak olacak ki,
hcpimz birden ayn aileye mensup olduumuzu mutlu bir ekilde idrak edeceiz. nsanlar
transforme edilmeyecek. Onlarn topyasnn maymun tarifi u ekilde balamaz: "nce evrim
geiririz, sonra .... " Ya da yle: "nce yerde srnen domates olarak hayata balarz ve son
ra da ..... "
(')

"Rasyonel" ve "rasyonel yaratk " terimlerini, insanlarn sahip olduu tm haklara sahip ol
mak iin gerekli zelliklere sahip olan varlklar nitelemek iin kullanyorum. Burada, bu zel
liklerin neler olduunu sylemek gibi bir niyetim bulunmamaktadr. Konu ile ilgili genel bilgi
nc Blm'de mevcuttur.

376 nc ksm - onuncu blm

caziptir ki, bu tr tm istikrarl dnyalarda ortak olan dier zelliklerin

ne olduunu grmek byk oranda ilgi uyandrr. Srekli olarak uzun

tanmlar tekrarlamak zorunda olmadmza gre, tm rasyonel sakin


lerinin hayal edebildikleri baka bir dnyaya gitmek iin terk edebilecek
leri bir dnyaya bir birim diyelim; ve rasyonel sakinlerinin bazlarn ha

yal edebildikleri baz kurumlara g etmeleri iin izin verilmeyen derne


e bir dou bedin diyelim. Bylece, orijinal cazip tanmmza gre, istik
rarl bir dernein hibir yesi, istikrarl olan (olduuna inand) ve bir
yesi olmay tercih edebilecei baka bir dernei hayal edemez.
Byle istikrarl birimler neye benzerler? Burada sadece biraz
sezgisel ve ar basit argmanlar sunabilirim. Tm rasyonel sakinleri
ni istedii gibi smrebilen mutlak bir monark olduunuz bir dernei
kuramayacaksnz. nk o zaman onlar sizin iinde olmadnz bir
dernei tercih edecek ve en azndan tm birden, sizin olmadnz bir
dernei sizin derneinize tercih edecektir. Herkesin kendi birimlerine
gitmek iin hep birlikte terk edecekleri hibir istikrarl birim yoktur.
nk bu durum, orijinal dernein istikrarl olduu varsaymna ters

decektir. Bu mantk, iinde bulunan dier kiilerin, onlar olmad


zaman durumlarnn daha iyi olacan dnd iki, veya veya n
sayda kii iin de geerlidir. Bylece, istikrarl birimler iin yle bir
koul elde ederiz: Eer A, istikrarl bir birimdeki bir kiiler kmesi ise,
A'nn, yle ki sadece S'nin yelerinden oluan bir birimde bulundu
unda her bir yesinin durumu A'dakinden daha iyi olan uygun bir S
alt kmesi yok demektir. nk eer byle bir S alt kmesi olsayd, bu
alt kmenin yeleri A'dan ayrlr ve kendi birimlerini kurarlard. *
Farzedelim ki siz benim hayal ettiim ve yarattm dnyadaki
( * ) Ayrntl bir analizde u sorular da dnmek zorunda kalrdk: yeleri kendi aralarnda belir
li bir blm stne anlaamadklar iin, A'da kalmay yeleyen bir S grubu olamaz myd ya
da karmak etkileimleri hepsinin A'da kalmas sonucunu verecek, (kiinin hangisine katlaca
n bilemedii) stste akan byle birok S altdizileri olamaz myd?
Bizim tanmladmz durum, bir oyunun z kavramna ilikindir. Bir tahsis, bir S koalis
yon grubu yelerinin her birinin daha karl klacak ve o S grubu yelerinin baka kiilerden ba
unsz olarak (S'in ilgili tamamlayclarndan bamsz olarak) salayabilecekleri bir baka tah
sis olursa, o S grubu tarafndan engellenebilir. Bir oyunun z, herhangi bir koalisyonla engel-

topya iin bir vo 377

(benim dmda olan) tm rasyonel varlklar adna konuan bir kiisiniz.


Benim

A1 '

A1

derneimde kalmakla benim dmda herkesi ihtiva eden bir

dernei kurmak arasnda vereceiniz karar, zaten ait olduunuz bir


beni yeni bir ye olarak (gelimi A 1 ' 'de A 1 'deki ayn rol

A 1 ' derneine

vererek) kabul edip etmemekle ilgili vereceiniz kararla ayndr. Her iki
durumda da karar belirleyen asl gerek ayndr; yani, benimle mi yoksa
bensiz mi daha iyi durumda olursunuz? Bu nedenle, benim hayal edebi

leceim birok A , A, . . . dnyann hangisinin rasyonel yelerinin tm


nn A 1 ', A ', . . . gibi benim dmdaki herkesi ihtiva eden birimler olu
turmak yerine benimle beraber ayn birim kalmasn salayacan belir

lemek iin tm, A 1 ', A ' birimlerinin zaten var olduunu dnebiliriz ve
hangisinin ne koullarda beni yeni ye olarak kabul edeceini sorabiliriz.
Eer birimden verdiimden fazlasn alyorsam, hibir birim be
ni kabul etmeyecektir. Beni kabul ederek zarar etmeyi tercih etmeye

ceklerdir. Birimden ne aldm, ondan ne elde ettiimle ayn ey deil


dir. Aldm ey, mevcut dzenlemeye gre bana verdikleri eye ne ka
dar deer verdikleri, elde ettiim ey ise yeliime ne kadar deer ver
diimdir. Bir an iin grubun btnlemi olduunu ve (Uy(x), x'in y
lenmeyen btn bu tahsislerden oluur. Bir ekonomide ise z, tketicilere, ekonomideki dier
tketicilerden bamsz olarak, hibir tketiciler altdizisinin kendi aralarnda paylarn yeniden
blerek her bir yenin durumunu daha iyiletiremeyecekleri biimde yaplan tam da bu tah
sisleri ierir. zdeki her tahsisinin Pareto-optimali olduu besbelli bir sonutur ve rekabeti bir
piyasada her denge tahsisinin zde olduu da ilgin bir theorumdur. Ayrca, zdeki her tahsis
iin, onu bir denge tahsisi olarak ortaya Y.aran, mallar bir balang durumu blm iin
de olan rekabeti bir piyasa vardr.

Bu sonular iin bkz. teoremleri kantlamaya gerekli koullarda kk deiikliklerle, Gc

rard Debreu ve Herbert Scarf, "A Limit Theorem on the Core of an Economy", Intem.tio11.l

Ecoromic Review, 4, no. 3 (1963); Robert Aumann, "Markets with a Continuum of Tradcrs ",
Econometrica, 32 (1964) ve (zn bo olmamas iin yeterli koullarn sralanmas iin7 1 kr
bert Scarf, "The Core of an N-Person Game", Econometrica, 35 ( 1 967). Bu makaleler, 11<11i hr
yaznn retilmesine yol amtr. Bkz. Kenneth Arrow ve Frank Hahn, General Comfrt/11"
Analysis (San Francisco; Holden-Day, 1971 ). Bu yazarlarn inceledii z kavram, hiw 11111111
kn-dnyalar konumuz asndan besbelli merkezi bir nem tad iin, onlarnkine yak '"
nularn bizim durumumuza da uyaca umulur. Mmkn-dnyalar modeline degin h.ka y
rarl ve yeni fikirler esinleyici malzeme, u kitapta toplanntr: Gerard Debrru, Throry of V,
/ue (New York: Wiley, 1 959). Ne yazk ki, bizim mmkn-dnyalar modelimi ki h.kl.r
dan, bu kaynaklarn incelediklerinden daha karmaktr; o yzden, onlarn sonular hr111r ve
dorudan doruya bize tanamaz.

378 nc ksm - onuncu blm

iin faydas olduu durumda) bir fayda fonksiyonu ile gsterilebildii


ni farzedersek, bir A; ' dernei beni a(1':ak u .k oulla kabul edecektir:
UAi ' (beni kabul eden) UAi ' (beni dlayan),
yani,
UA; ' (Ai'de olan) UA/ (A i ' 'de olan)
yani,
( Ai ' de olanlarn benim yeliimden elde ettii menfaat) (benim
ye olmam iin bana vererek yaptklar fedakarlk)

Hibir birimden benim katkmn deerinden daha deerli bir ey elde

etmem mmkn deildir.

Herhangi bir birimden bundan daha azn m kabul etmem ge


rekir? Eer bir birim, benim varlm sonucu elde edeceinden daha

azn teklif ediyorsa, benim varlma ayn ekilde deer veren baka

bir dernein, birinci birim yerine kendi birimlerine katlmam iin bi

rinciden daha fazla bir ey teklif etmesi (kazanacaklarndan az da ol


sa) avantajna olacaktr. Ayn ekilde nc bir dernein ikinci derne
e kyasla daha fazlasn teklif etmesi gibi. birimler arasnda bana ya
plan demeyi dk tutmak iin bir ibirlii yaplmas olasl y9k

tur, nk iine girebileceim birok birim tasavvur edebilirim ve by


lece birimler bana yaptklar teklifleri arttrmak durumunda kalrlar.
Elimizde iktisatlarn rekabeti piyasa modeli bulunuyor gibi

grnmektedir. Bu ok arzulanan bir durumdur, nk bize gl, de


tayl ve kapsaml bir teori ve analize derhal girme olana vermektedir.

Benim yeliim iin rekabet eden birok birim, beni ie almak iin re

kabet eden birok firma ile yapsal olarak ayndr. Her iki durumda da
marjinal katkm elde etmekteyim. Bylece, grld kadaryla, (her
istikrarl birimde bu sonucu elde ederiz) her birey marjinal katksn el
de eder. Rasyonel yelerinin dnyalar hayal edebildikleri ve onlara

g edebildikleri bir dnya ve hibir rasyonel yesinin iinde yaama


ya tahamml edebilecekleri baka bir dnyay hayal edemedikleri bir

dnyada her birey dnyaya yapt marjinal katksn elde eder.


u ana kadar verdiimiz argman sezgiseldi. Burada herhangi bir

topya iin bir ereve 379

resmi argman sunmayacaz. Fakat modelin ierii hakknda daha faz

la ey sylememiz gerekir. Model, istediiniz eyi, sadece bakalarnn da


ayn eyi kendileri iin yapabilmeleri ve sizin hayal ettiiniz bir dnyada
kalmay reddedebilmeleri artyla semenize izin vermek zere tasarlan

mtr. Fakat bu tek bana, modelde haklarn tatbikindeki eitlik koulu


trnde bir eyi meydana getirmemektedir. nk, bu insanlardan baz
larn siz hayal etmi ve yaratm olabilirsiniz fakat onlar sizi hayal etme
mitir. Onlar belli isteklerinize gre ve zellikle sizin yarattnz belli bir
karakterle bir dnyada yaamay ok ister bir ekilde olarak hayal etmi

olabilirsiniz. Her ne kadar byle bir dnyada sradan bir kle konumun
da olsalar da. Byle bir durumda, daha iyi bir dnya iin sizin dnyan

z terk etmeyeceklerdir, nk onlarn grne gre daha iyi bir dnya


olamaz. Baka hibir dnya, sizin iyiliiniz iin baarl bir ekilde reka

bet edemez ve bylece onlarn dlleri rekabeti bir piyasada arttrlmaz.


Bu sonucu nlemek iin, hayal edilen varlklarn neye benzeye

cekleri konusunda hangi doal ve igdsel snrlamalar getirilmelidir?


Hayal edilen insanlarn neye benzedikleri ile ilgili kstlamalar tanm
layan bir cephe taarruzunun karkln bertaraf etmek iin u kst
lamay empoze ediyoruz: Dnya mantksal olarak ( 1 ) sakinlerinin (ya
da onlardan birinin) en ok (ya da n'inci en ok) onun iinde yaama

y istedii veya (2) sakinlerinin (onlardan birinin) belli bir (tr) kii ile

birlikte iinde yaamay en ok (ya da n'inci en ok) istedii, onun her


dediini yapaca, vs. bir yer olarak hayal edilemez. Her iki ekilde de
problem kabilecei iin, bu durumu dnr dnmez bir kstlama
koulu ile bu problemi aka dlayabiliriz. Ve bu yapnn yklmas
iin snrl sayda yl bulunduu mddete bu yntem iimize yaraya
caktr. Bu kstlamay empoze etmek, yapmzn nemini azaltmaz.

nk, marjinal katkya gre deme ile ilgili sonuca ynelik argma

nmz (ekonomi teorisinin ve oyun teorisinin) ilgin bir teorik admdr;


belli insanlara ya da belli bir olas dnyaya ynelik odaklanm istek

ler, bizim balang noktasndan sonuca gidiimize bir engel tekil ede
cektir; sonucun derivasyonunu nlemesi dnda bu odaklanm istek
leri elimine etmenin bamsz sezgisel nedeni bulunmaktadr; ve bu is-

38o nc ksm - onuncu blm

tekleri bertaraf etmek iin balang durumuna getirilen snrlamala

rn, detaylarn bamsz ilgi alanla c;lma o/asl azdr. Bu nedenle,


bu istekleri dlamak en iyisidir.
Durumun epistemolojisinin bizi rahatsz etmesine gerek yoktur.
Hi kimse sadece "izlemek" kavramnn etkili bir kavram olmad
gereine dayanarak snrlamadan kaamaz. nk ( 1 ) ve (2)'in (ya da
ilave bir koulun) izledii renilir renilmez hayal edilen dnya d
lanr. Mantksal olarak izlemese de bir eyin nedensel olarak izleyebi
lecei problemi daha ciddidir. Bu durum, bu hayal edilen insanlardan

birinin en ok X'i istediini aka sylemeyi gereksiz klar. steklerin


ortaya k ile ilgili nedensel bir teori, rnein bir operant artlanma

teorisi gz nne alnrsa, kii, herhangi birinin, deneysel teorisinin

kendisine dier istediklerinden daha gl olan X'e olan isteini neden


sel olarak meydana getirdiini 'syreyen gemi tarihini henz yaam
olduu tasavvur edebilir. Ayn ekilde, eitli geici snrlamalar kendi
lerini gsterirler, fakat en iyisi, hayal kurann, hayal ettikleri dnyay
ve insanlar, daha sonra nedensel bir ekilde yle olacaklarn bilir bir
ekilde tanmlayamama kstlamasnn ilave edilmesidir. Daha sonra

neyin olacan bildii eyi dlamak istiyoruz. Onun hayal ettii eyi

byle bir eyin izlememesi artn getirmek ok arya kamak olur.


Eer onun hakknda bilgisi yoksa, onu menfaati iin kullanamaz.

Her ne kadar dnyay hayal eden kii, dier insanlar kendi ko

numunu gelitirmek zere tasarlayamazsa da, dierlerini belli genel il


keleri kabul edecek ekilde hayal edebilir. (Bu genel ilkeler onun konu
munu destekleyebilir. ) rnein, kendi de dahil olmak zere dnyada
ki herkesin, dnyadaki her bireyin eit hisseye sahip olmasn gerekti
ren retimin eit datm ilkesini kabul ettiini hayal edebilir. Eer bir

dnyadaki herkes bir (dier) P genel datm ilkesini ittifakla kabul


ederse, o zaman o dnyadaki her birey, marjinal katks yerine P his
sesini elde edecektir. ttifak arttr, nk baka bir P ' genel datm il

kesini kabul eden her muhalif, sadece P' 'i kabul edenlerin bulunduu
bir dnyaya g edecektir. Elbette ki, bir marjinal katk dnyasnda
herhangi bir birey, hissesine denin bir ksmn baka birine hediye

topya iin bir ereve 381

olarak vermeyi tercih edebilir; ancak, ( her ne kadar bunun neyi moti
ve edeceini tahmin etmek zor ise de) onlarn genel datm ilkesi, da
tmn marjinal katkya gre olmasn gerektirebilir ve hediyelere kar
bir koul ihtiva edebilir. Bu kiiler bylece marjinal rnlerinden
fazlasn elde etmi olurlar. Ya da herkes ittifakla baka bir genel da
tm ilkesine rza gsterir. Bu durum, btn dnyalarn arzu edilir ol

madnn bir gstergesidir. Herhangi bir dnyadaki tm yaayanlarn


destekleyecei tasavvur edilen zel bir P ilkesi olduka rahatsz edici
olabilir. Bizim hayali sistemimiz insanlar arasndaki ilikilerin sadece
belli ynlerine odaklanmak zere tasarlanmtr.

Sistemin belli detaylar sadece birinin varln talep eden son


suz sayda topluluu deil de, ayn zamanda onlarn sonsuz sayda
adayn dahil olmasn hayal etmesine de izin vermekte midir? Bu talih
siz bir ey olur, nk arz ve talebin sonsuz olduu bir piyasada fiyat
lar teorik olarak belirlenemez. 2 Fakat bizim sistemimiz her bireyin
dnyasnda kendiyle birlikte sonlu sayda dier kiilerin ikamet etme
sini ngrmektedir. Eer bu kiiler ayrlrsa, sonlu sayda bakalarn
hayal edebilir. Ayrlan ilk insanlar artk grnt dna kmlardr.
Kendi dnyalarn oluturma ile megul olduklarndan yeni gelenlerle
rekabet etmezler. Her ne kadar bir kiinin sre iinde hayal edebile
cei saynn sonlu bir st snr olmasa da, hibir dnyada hisseler iin
rekabet eden insanlar iin bir sonsuzluk szkonusu deildir. Ve d ko
ullardan dolay, bir kiinin marjinal katksnn dk olduu bir dn
yann hayal edilmesi, o kiinin bu dnyada hayal edilmesi, o kiinin bu
dnyada kalmay tercih etme olasln sona erdirir.
Acaba istikrarl dnyalar var mdr? Bir birimde olduka dk
2

Arzn her zaman snrl olduuna dair varsaym "sradan bir takas ekonomisi iinde ok fazla
geerli deildir; nk her bireyin ticaret yapacak snrl miktarda mal stoku vardr. retimin
olduu bir ekonomide konu daha karmaktr. Rasgele verilen bir fiyatlar kmesi iinde bir re
tici snrsz sayda bir arz sunmay karl bulabilir: Elbette ki, planlarnn gereklemesi onun ay
n zamanda sonsuz miktarda bir retim faktr talep etmesini gerektirir. Bu tr durumlar do
al olarak denge ile badamamaktadr, fakat burada tartlan konu dengenin kendisinin mev
cudiyeti olduuna gre, analizin hassas olnas kanlmazdr. " Kenneth Arrow, "Economic
Equilibrium," lnternational Encyclopedia of the Social Sciences, 4. Cilt, s. 381.

382 OOncO ksm onuncu blm

bir katk elde eden bir kii, bu birim yerine daha ok katk elde ettii

alternatif bir dernei hayal edecek ve ilk dernei terk edecektir (onu is

tikrarsz klarak). Bu mantkla bakldnda, katksnn (ve deneinin)

en fazla olduu dernei hayal edip bu birimde yaamay tercih etme


yecek midir? Herkes derneini maksimal olarak kadirinas birim arka
dalaryla doldurmayacak mdr? Karlkl olarak maksimal derecede
kadirinas olacak herhangi bir varlk grubu ( birim kmelerden daha

byk) var mdr? Yani, her bir x yesi iin, G-{x)'in x'in varlna,
baka bir olas insan grubunun verdiinden daha fazla deer veren bir
G grubu? Eer byle bir G grubu olsa bile, herkes iin bir tane var m

dr? f fer kii iin yesi olduu kar lkl olarak maksimal derecede ka
dirinas bir grup var mdr?

yi ki rekabet o kadar keskin deil. Her bir x yesi iin, G-{x)'in


x'in varlna, baka bir olas insan grubunun verdiinden daha fazla

deer veren G gruplarn dnmek zorunda deiliz. Sadece, her bir x


yesi iin, G-{x}'in x'in varlna, baka olas insan grubunun verdiin

den daha fazla deer veren karlkl olarak maksimal derecede kadiri
nas bir gruptur. Aka ifade etmek gerekirse, " istikrar" ile ilgili bu do
lambal aklama ie yaramayacaktr; ve bu gruba "devam edecek ve

hi kimsenin g etmeyecei bir grup" demek, enteresan sonular ver


mek iin, (rnein, istikrarl gruplarn olmas) teori, ykl kavramlara
yeterince sk bir ekilde bal deildir. stikrarl koalisyonlarla ilgili ben
zer problemlerle sadece ksmen baarl olan oyun kuramclar karla
mtr ve bizim problemimiz teorik olarak daha zordur. (Gerekten de,
istikrarl bir sonlu grubun mevcudiyetini garanti altna almak iin yeter

li koullar henz empoze etmedik, nk, herhangi bir ltte, herhan

gi bir n saysnn zerinde, n saydaki yeleri

n2 olan bir topluluun

fayda geliri ile ilgili olarak tm sylediklerimizle uyumludur. ) Eer top


luluk fayday eit olarak blerse, belirsiz bir ekilde byyecek ve insan
lar her bir toplumu terk edip daha byk bir topluma gireceklerdir.
Her bir bireyin sadece dier bireylerin ona braktn elde etti
i varsaymn ok gl olduunu idrak ettiimizde, istikrarl birimler
le ilgili beklentilerimiz artar. Bir dnya bir insana, dier insanlarn ona

topya iin bir ereve 383

braktklar eye verdikleri deerden daha fazla deer verebilir. Bir in

san dier insanlarla bir dnyada bir arada yaayarak ve normal sosyal

an bir paras olarak nemli bir menfaat salayabilir. Ona menfaat


salamak esas olarak bakalarnn fedakarln gerektirmeyebilir.
Bylece, bir dnyada bir insan onun varlna en ok nem veren is
tikrarl birimden ald dlden kendisi iin daha deerli bir eyi elde
edebilir. Onlar daha az feda etse de, o daha fazla elde eder. Bir insan
elde ettii eyi maksimize etmek istediine gre, hi kimse, varlklar
iin kendisinin hayati sahip olduu aa seviyede yaratklardan olu
an maksimal olarak kadirinas bir dnya hayal etmeyecektir. Hi
kimse bir kralie ar olmak istemeyecektir.
stikrarl bir birim ayn boyutlarda ncelik kazanmak iin reka
bet eden narsist insanlardan da olumayacaktr. Aksine, farkl mkem
mellikleri ve becerileri olan, her biri dierleriyle birlikte yaamak a
menfaat elde eden, her biri dierleri iin faydal ve nu l u l u k vr
olan, onlar tamamlayan fa rkl insanlar i ht i va edccek i r. Vt lwr 1 1 1 , . 1 1 1
kendininkilere eit farkl yetenek v e lwxri lerl" sa h i p 1 . r k l l r 1 1 1\.1 1 1 1 11
..

dusuyla kuatlmay, nispeten vasat hir havu.d. pa rl y a r k k l


.

ma alternatifine tercih eder. 1 lerkes hir d i t ri i 1 1 hirtysd lAw l . y .


lk duyar, dierlerini nispeten gelimi o la r zel l i k V l" po a 1 1siydlr 1 1 1 1 1 1
tam olarak gelimesinden zevk duyar. 3

Burada izdiimiz modelin detayl olarak incelenmesinde fa yd.


bulunmaktadr. zgl olarak ilgin, derin sonular vaat eden, tm ola

s dnyalarn en iyisine doal yoldan yaklaan, rasyonel temsilcilerin


(karar teorisi, oyun teorisi ve ekonomik analiz) tercihi ile ilgili en ge
limi teorilerin uygulamas iin bir alan tekil eden ve siyasal felsefe
ve ahlakbilim asndan nemli bir ara durumunda olan bir modeldir.
Bu teorileri, sadece ilgili olduklar alanlardaki sonularn kullanarak
deil, bu durumu kuramclarn ele aldndan farkl olarak tartarak
uygulanmaktadr.
3

Bkz., John Rawls, A Theory of]ustice (Cambridge, Mass.: Harvard University Press, 1971), 9.
Ksm, 63. Blm, "The idea of a Social Union." Ve Ayn Rand, Atlas Shrugged (New York:
Random House, 1957), ili. Ksm, 1., 2. Blmler.

384 nc ksm onuncu blm

DNYAMIZA YANSITILAN MODEL


Gerek dnyamzda, olas dnyalar modeline karlk gelen ey, insan
larn kabul edildiklerinde girebilecekleri, istediklerinde terk edebile

cekleri, isteklerine gre ekillendirebilecekleri geni ve farkl bir toplu


luklar dizisidir; topya denemelerinin yaplabildii bir toplumda fark
l yaam tarzlar srdrlebilir ve bireysel olarak veya ortak olarak al
ternatif iyilik grleri kabul edilebilir. Bu dzenlemenin, ereve diye
ceimiz detaylar ve faziletlerinin bazlar, ilerde ortaya kacaktr.
Modelle modelin gerek dnyadaki yansmas arasnda nemli farkl
lklar bulunmaktadr. Gerek dnyadaki erevenin uygulanmas ile il
gili problemler, yerkreye baml gerek hayatmz ile tarttmz
olas dnyalar modeli arasndaki farkllklardan kaynaklanmakta,
modelin kendisinin gereklemesinin ideal olup olmad, onun soluk

yansmasnn burada yapabileceimiz en iyi ey olup olmad sorusu


nu ortaya karmaktadr.
1.

Modelin tersine, varlklarn arzuladmz tm insanlar yaratama


yz. Bu nedenle, sizi ihtiva eden olas bir karlkl olarak maksimal
derecede deer veren bir birim olsa bile, onun dier yeleri mevcut
olmayabilir; ve beraber yaadnz dier insanlar sizin en iyi fan
kulbnz oluturmayacaktr. Bunun yannda, iinde yaamak is
teyeceiniz belli bir trde topluluk olabilir, fakat byle bir toplu
lukta yaamak isteyecek baka insanlar olmayabilir ve baki kala
cak bir nfus oluturamayabilirsiniz. Modelde, menfaat gzetme
yen bir farkl topluluklar dizisi iin her zaman iinde yaayacak ye
terince insan bulunmaktadr.
2. Modelin tersine, gerek dnyada topluluklar birbirlerinin haklar
n ihlal ederler, dilerine ve savunmaya ynelik problemlere neden
olurlar ve topluluklar arasndaki atmalar nlemek iin yargsal
modlar gerektirirler. (Modelde ise, bir birim dier bir dernein
haklarn sadece baz yelerini ekerek ihlal eder.)
3. Gerek dnyada, dier topluluklarn ne olduunu, neye benzedik
lerini bulmakla ilgili enformasyon maliyetleri ve bir topluluktan di
erine gitmek iin tanma ve seyahat masraflar bulunmaktadr.
4. Ayrca, gerek dnyada, baz topluluklar yelerini, katlmak iste
yebilecekleri dier alternatif topluluklarn tabiat konusunda ha-

topya iin bir ereve 385

bersiz brakmay, bylece kendi topluluklarn zgrce terk edip


baka bir toplulua katlmalarn engellemeye alabilirler. Bu du
rum, bazlar kstlamak istediinde, tanma zgrlnn nasl
kurumsallatrlaca ve tatbik edilecei meselesini ortaya kar
maktadr.

Gerek dnya ile olas dnyalar modeli arasndaki byk fark


llklar dikkate alndnda, bu fantezinin gerek dnya ile ne ilgisi ola
bilir? Burada veya baka bir yerde bu tr fantezilerde fazla aceleci ol

mamak gerekir. nk durumumuzla ilgili pek ok eyi aa kart

maktadrlar. Fantezi isteklerimizden ne saptklarn bilmeden fizibilite


si olan alternatiflerimiz arasnda baardmz eylerden ne kadar tat
min olacamz kimse bilemez; insanlarn mevcut fizibilitesi olan al
ternatiflerinin menzilini geniletmeye ynelik abalarn, ancak bu tr

istekleri ve onlarn gcn gzmzde canlandrdmzda anlayaca


z. Baz topyac yazarlarn dald detaylar, gerekten tahmin edilen
ler bir yana, fantezi ve fizibilite arasndaki bulank izgileri ortaya

karmaktadr; rnein, Fourier'in denizlerin limonataya dnecei ve

dost canls anti-aslanlarn ve anti-kaplanlarn reyeceine dair gr


. Tpk Edebiyat ve D evrim inde ifade edilen Troki'nin umutlar gi
'

bi. En vahi mitler ve tahminler bile, atlmas halinde portremizi

boyutlu halde brakacak aclar ve zlemleri ifade eder. Sadece gerek

dnyann tesine giden ve gelecek iin fizibilitesi olduunu dnd


mz deil olabilirliin tesine giden isteklerimizi ierdiine de gl
myorum. Fanteziyi de aalamyorum ya da olabilirlikle snrl olan
aclar minimize etmiyorum.

Muhtemel dnyalar durumunun gereklemesi eitli koullarn

yerine getirilmesini gerektirir; bu koullarn hepsini yerine getiremeyiz


fakat bir ounu yerine getirebiliriz. Onlarn hepsini yerine getirmek
en iyi durum olsa bile, yerine getirilmesi mmkn olanlarn hepsini ye
rine getirmemiz gerektii de ak deildir; bunlar hep birlikte yerine
getirmek mmkn olsa da. Belki de btnn kl pay yerine getireme
mek byk sapmalardan daha ktdr; belki de dier deerlendirme
lerin bazlarnn ihlali iin telafide bulunmak veya ayarlama yapmak

386 nc ksm onuncu blm

maksadyla, yerine getirilmesi mmkn olan koullarn bazlarn ka


stl olarak ihlal etmemiz gerekir.4

ereve iin alternatif argmanlarla ilgili deerlendirmemiz ve


ona gelen itirazlarla ilgili tartmamz, yle bir nerme iin durum
oluturacaktr: ereveyi gerekletirmek, olas dnyalar modelinden

daha bile sapkn olan alternatifleri gerekletirmekt;n daha iyidir. u


nu da ifade etmemiz gerekir ki, erevenin olas dnyalar modelinden
sapt ekillerin bazlar, her ne kadar ereveyi olas dnyalar mode
linden de az arzulanabilir klsa da, bunu baka bir gerekletirilebilir
durumdan daha arzulanabilir hale getirir. rnein, erevenin gerek
dnyadaki uygulamasnda sadece snrl sayda topluluk olacaktr. y
le ki, hibir topluluk deerler asndan tam olarak birbirine benzeme
yecektir. ereve iinde her bir birey, kendisi iin en nemli olan eyi

en yakn oranda gerekletiren toplul.kta yaamak ister. Fakat her


hangi birinin deerlerine tam olarak uyan hibir toplumun olmamas
problemi, sadece insanlar deerleri ve verdikleri nem konusunda an
lamazla dt iin ortaya kar. (Eer hibir anlamazlk olma
sayd, tam olarak arzu edilen toplumu oluturmak iin yeterince insan

mevcut olurdu.) Bu nedenle, bir deerler kmesi tatmin edilse bile, bir
den fazla insann deerlerinin tmn tatmin etmenin yolu bulunma
yacaktr. Dier insanlarn deerleri yaklak olarak tatmin edilecektir.

Fakat eer bir farkl topluluklar dizisi var ise, o zaman (kabaca ifade

etmek gerekirse) daha fazla sayda insan, istedikleri gibi bir yaama
yaklaacaktr. Bu durum tek eit toplumda o kadar kolay deildir.
EREVE
Eer belli bir topya tanmnn yeterlilii konusunda sadece bir arg
man veya ilintili sebepler kmesi olsayd, bu rahatsz edici bir ey olur
du. topya yle ok arzu grubunun odadr ki, ona ynelen baz ku
ramsal geitlerin olmas gerekir. imdi bu farkl, birbirlerini karlkl
4

Bkz. Richard Lipsey, Kelvin Lancaster, "The General Theory of Second Best, " Review of Eco
nomic Studies, 24 (Aralk 1956). Bu eser literatr olduka etkilemitir.

topya iin bir ereve 387

olarak destekleyen yollarn bazlarn inceleyelim. *


lk yol insanlarn farkl olduu gereinden hareket eder. Tabi
atlar, ilgi alanlar, entelektel yetenekleri, arzular, tabii eilimleri,
ruhsal zellikleri, arzuladklar yaam tarzlar asndan farkllk gs
terirler. Sahip olduklar deerlerde farkllk gsterirler ve paylatklar

deerlere farkl nemler verirler. ( Farkl ortamlarda yaamak isterler bazlar dalarda, bazlar ovalarda, bazlar llerde, bazlar deniz ke

narlarnda, bazlar ehirlerde, bazlar kasabalarda. ) Btn insanlar


iin ideal olan bir topluluk olduunu dnmek iin bir sebep yoktur.
Bu topluluun olmadn dnmek iin ok sebep vardr.
Aadaki tezlerin farklln ortaya koyabiliriz:

I.

Her kii iin, objektif olarak en iyi olan bir hayat tarz vardr.
a. nsanlar yeterince birbirine benzemektedir; hu nedenle on
larn her hiri iin objektif olarak en iyi olan bir hayat tam
vardr.
b. nsanlar farkldrlar; h cdt lr herkes i\'111 c lrk t l c l.r.k
en iyi olan bir hayat tarz y ok r, v r
1. Farkl ha y a t a rLr y ctrrLT lrlrlrr 111r l r r ll" k t r
dir; b nlclc oljt k l c l.r.k lt k n 1\ 111 t' l l y c l.
bir t r tcpllk vardr.
2. Farkl ha y at tar.lan lirbi rlcri dt iiy ltsim fa rkldr k ,
herkes iin ohjcktif olarak en iyi olan lir tiir topllk
yoktur (farkl yaamlarn hangisinin onlar iin c iyi
olduunun nemi yoktur.)

il.

Her kii iin, iyilikle ilgili objektif kriterlerin syleyebildii ka


dar (bunlar bulunduu mddete), en iyi olarak nitelendirilebi
lecek ok sayda farkl hayat tarzlar vardr; bu hayat tarzlarn
dan objektif olarak daha iyi olan bir hayat tarz yoktur ve bu
hayat tarzlarn benimseyen hi kimse iin dierlerinden objek
tif olarak daha iyi denemez.5 Ve objektiflikten uzak bir ekilde

Karlatrn; John Rawls, A Theory of Justice, 63. Kesim, no. 1 1 . Rawls'un sonraki meminin,
bu konuyu ak bir ekilde ortaya koymak iin yeniden gzden geirilip geirilmemesi gerektii
ak deildir.

( ' ) Tartmay bu kitabn ilk iki ayrm.ndan bamsz tutmak iin, burada bireysel zgrlkten ya
na kantlar stnde durmuyorum.

388 nc ksm onuncu blm


-

alt dzeyde olarak nitelendirilen yaamlarn, kmeler ailesinin


her bir tercih kmesinin yaamas iin objektif olarak en iyi
olan bir topluluk yokt1r.

Bu noktada bizim maksatlarmza Ib2 veya il hizmet edecektir.


Wittgenstein, Elizabeth Taylar, Bertrand Russell, Thomas Mer
ton, Yogi Berre, Allen Ginsberg, Harry Wolfson, Thoreau, Casey Sten
gel, The Lubavitcher Rebbe, Picasso, Musa, Einstein, Hugh Heffner,
Sokrates, Henry Ford, Lenny Bruce, Baba Ram Dass, Gandi, Sir Ed
mund Hillary, Raymond Lubitz, Buda, Frank Sinatra, Kolomb, Freud,
Narman Mailer, Ayn Rand, Baron Rothschild, Ted Williams, Thomas

Edison, H. L. Mencken, Thomas Jefferson, Ralph Ellison, Bobby Fisc


her, Emma Goldman, Peter Kropotkin, siz ve sizin ebeveynleriniz. Bu in

sanlarn her biri iin en iyi olan bir yaam tarz gerekten var mdr? De

tayl olarak tanmn grm oWuunuz herhangi bir topyada bu in


sanlarn hepsinin birden yaadn farzedin. Btn bu insanlarn iinde
yaamas iin en iyi olan toplumu tarif etmeye aln. Bu bir kr toplu
mu mu yoksa ehir toplumu mu olur? Temel ihtiyalar byk bir mad
di lks iinde mi yoksa sade ve tutumlu bir ekilde mi karlanacaktr?
Kar cinsler arasndaki ilikiler nasl olur? Evlilie benzer bir kurum
olur mu? Tek elilik mi olacaktr? ocuklar anne-babalar tarafndan
m yetitirilecektir? zel mlkiyet olacak mdr? Tamamiyle emniyetli

bir yaam m olacaktr, yoksa macera, tehlike ve kahramanlk frsatla


ryla dolu bir yaam m olacaktr? Bir, birok veya herhangi bir din ola
cak mdr? Dinin insanlarn yaamndaki nemi ne olacaktr? Yaamla
rn nemli lde zel giriimlere veya kamusal eylemlere ve kamu po
litikasna odaklanm olarak m greceklerdir? Tek amal olarak ken

dilerini belli baar trlerine ve ie ya da elinden her i gelen kiilere ve

zevklere mi odaklayacaklardr veya btnyle bo zaman faaliyetlerine


mi konsantre olacaklardr? ocuklar serbest bir ekilde mi yoksa kat
bir ekilde mi yetitirilecektir? Spor insanlarn yaamnda nemli bir yer
tutacak mdr? Ya sanat? Duygusal zevkler mi yoksa entelektel faali
yetler mi ar basacaktr? Yoksa baka bir ey mi ? Giyim kuamla ilgili

moda olacak mdr? Gzel grnmek iin byk aclar ekilecek midir?

topya iin bir ereve 389

lme ka tutum nasl olacaktr? Teknoloji ve teknolojik aygtlar top


lumda nemli bir rol oynayacak mdr? Ve bunun gibi.
Bu sorularn hepsine bir tane en iyi yantn bulunduu, herkesin ya
amas iin bir tane en iyi toplum olduu fikri bana inanlr gelmemekte
dir. (Ve onu tarif etmek iin yeterince bilgiye sahip olduumuz fikri, eer
varsa, daha da inanlmazdr.) Hi kimse yakn gemite, rnein, Shakes
peare, Tolstoy, Jane Austen, Rabelais ve Dostoyevski'nin eserlerini tekrar
okuyarak insanlarn ne kadar farkl olduunu hatrlamadan bir topyay
tanmlamaya kalkmamaldr? (Bu, onlarn ne kadar karmak olduunu
da anlamalarna yardmc olacaktr; bkz. Aada verilen nc yol.)
Her biri kendi vizyonlarnn erdemlerinden ve tekil dorulukla
rndan ok emin olan topyac yazarlar arasnda, yknlmesi iin
sunduklar kurumlarda ve yaam tarzlarnda farkllklar bulunmakta

dr. Her ne kadar her birinin sunduu ideal toplum grnts ok ba


sit de olsa (aada tartlan e toplumlar iin bile), farkllklarla il
gili gerei ciddiye almalyz. topyac yazarlarn hibirinde, toplum
daki herkes tamamen ayn yaam srdrmez ve tamamen ayn faali
yetler iin ayn miktarda zaman ayrmaz. Neden? Bu sebepler sadece
bir eit topluluk iin de geerli olamaz m?

Varlacak sonu u olabilir: topyada tek bir eit toplum ola

maz ve tek bir yaam tarz srdrlemez. topya, topyalardan ve in


sanlarn farkl yaam tarzlar srdrdkleri birok farkl ve aykr top

luluklardan oluacaktr. Baz tr topluluklar ou insan iin dierlerin

den daha ekici olacaktr Topluluklar gittike byyecek ve kle


cektir. nsanlar bazlarn terk edip dierlerine gidecek ya da tm ya

amlarn birinde geirecektir. topya, topyalar iin bir erevedir. n


sanlarn zgrce ve gnll olarak bir araya gelip ideal bir topluluk
iinde kendilerince iyi olan bir yaam tarzn srdrmeye alacakla

r, fakat hi kimsenin kendi topya vizyonunu bakalarna empoze


edemeyecei bir yerdir.6 topya toplumu topyanizm toplumudur.
6

Byle bir yklemenin altnda yatan baz teoriler J.L. Talmon tarafndan The Origins of Totali
tarian Democracy (New York: Noron, 1970) ve Political Messianism (New York: Praeger,
1961) adl eserlerinde tanlmtr.

390 nc ksm - onuncu blm

(Elbette ki bazlar bulunduklar yerden honut olabilir. zel deneysel


topluluklara katlmay herkes istemeyecektir. Bu topluluklara balan
gta katlmaktan ekinen bir ou, onlarn olumlu ynleri ortaya k
tktan sonra katlacaktr. ) Burada ortaya koymak istediim gerek
topyann meta-topya olduudur: topyac deneylerin yaplabilecei
ortam, insanlarn kendi ilerini yapmakta zgr olduu ortam; eer
daha zgn topyac vizyonlar istikrarl bir ekilde gerekletirilecek
se, byk oranda ilk bata gerekletirilmesi gereken ortam.

Bu ksmn banda belirttiimiz gibi, eer iyi olarak nitelendiri


len her ey ayn anda gerekletirilemezse, baz dengelemelerin yapl

mas gerekecektir. kinci teorik yola gre, tek bir dengeleme sisteminin

evrensel olarak kabul grmesini beklemek iin ok az sebep bulun


maktadr. Her biri karmlardan olumu farkl topluluklar, her bire
ye, rekabet eden deerler arasnda kendi dengesini en iyi tutturan top
luluu seme olana veren bir dizi topluluk sunar. (Rakipleri buna s

kandinav yemeine benzeyen topya kavram diyeceklerdir. Onlar sa

dece bir akam yemei veren restoranlar ya da tek bir eit yemek su
nan tek restoranl bir kasabay tercih edeceklerdir. )

TASARIM VE FLTRE VASITALARI


topya erevesine giren nc yol insanlarn karmak olduu ger
eine dayanmaktadr. Tpk aralarndaki muhtemel iliki alarnda
olduu gibi. Varsayalm ki (hatal olarak ), nceki argmanlar hataly
d ve tek bir eit toplum herkes iin en iyisidir. Bu toplumun nasl bir
toplum olacan nereden bileceiz? Bunun iin iki yntem bulunmak
tadr. Bunlara tasarm vastalar ve filtre vastalar diyeceiz.
Tasarm vastalar bir eyi (ya da tanmn), temel olarak kendi
trnden olan dier vastalarn ina etme tanmlarn ihtiva etmeye bir
yntemle ina eder. Bu srecin sonucunda bir obje ortaya kar. Bunu
toplulara uyarlarsak, bu tasarm srecinin sonunda, oturup en iyi top
lumun ne olduunu dnen insanlarn elde ettii tek bir toplum tan
m ortaya kar. Karar verildikten sonra, her eyi bu tek model zerin
de kalplatrrlar.

topya iin bir ereve 391

nsann anormal karmakl, arzular, dilekleri, drtleri, h


nerleri, hatalar, aptallklar dnldnde; birbirine karm ve
ilikili seviyelerinin, ynlerinin ve ilikilerinin younluu dnld
nde ve kiiler aras kurumlarn ve ilikilerin karmakl ve birok
insann eylemlerinin koordinasyonunun karmakl dnldn
de, ideal bir toplum kalb olsa bile, bu nsel moda iinde buna ula
mann anormal lde g olduu anlalacaktr. Byk bir dahinin
byle bir taslakla ortaya ktn varsaysak bile, bunun ie yarayaca
ndan kim emin olabilir?

Tarihteki bu son safhada oturup kusursuz bir toplumun tanm

n dnmek elbette ki sfrdan balamakla ayn ey deildir. Elimizde,


aada tarif edilecek olan filtre vastasnn ksmi uygulamas da dahil
olmak zere, tasarm vastalarnn uygulama sonular ile ilgili ksmi
bilgi mevcuttur. Maara insanlarnn hep beraber oturup srekli en iyi
olas toplumu dndklerini ve sonra da bu toplumu kurmaya koyul
duklarn tasavvur etmek ie yarar bir eydir. Buna glmcmi.e wden
olan sebeplerden hibiri bize uyarlanamaz m?
Filtre vastalar, byk alternatifler kmesinden birok eyi di
mine eden bir sreci ihtiva eder. Nihai sonucun (sonular n) iki temel
belirleyicisi, filtreleme srecinin kendine zg tabiat (ve buna kar

setii nitelikler) ve etkide bulunduu alternatifler kmesinin (ve bu

kmenin nasl meydana geldiinin) kendine zg bir tabiatdr. Filtre


leme sreleri zellikle arzulanan bir nihai rnn tabiatn tam ola
rak bilmeyen snrl bilgiye sahip tasarmclar iin uygundur. nk o,

ihlal edenleri ayklayan yargsal bir filtre ina ederken, ihlal edilmesini
istemedikleri spesifik koullarla ilgili bilgilerinden faydalanmalarn

() Bildiim hibir kii veya grup (veya siz) kiisel olarak ve kiiler aras ilikilerde bu denli karma
k olan bir roplum iin yererli bir planla orraya kamaz. [Aslnda, hibir ahlakl insann, ka
ma olana varken her koulda iinde yaamaya rza gsrerecei bir ropya ranm yaplmam
tr." Alexander Gray, The Socia/ist Tradition (New York: Harper & Row, 1968) s. 63] bu ba
kmdan, rm roplumu rek bir kalba gre ramamen yeniden yararmak isreyen gruplar bu kalb
derayl bir ekilde onaya koymamakla ve yaptklar deiikliklerden sonra ilerin nasl yrye
ceine dair bizleri karanlkra brakmakla kurnazlk ermekredirler. (Taslak yok). Onlar rarafrar
larnn davranlarn anlamak daha zordur, fakar belki de grnr ne kadar bulank olursa, in
sanlar o kadar bunun ram olarak arzuladklar ey olduunu dnmekredirler.

392 nc ksm - onuncu blm

salar. Uygun bir filtre tasarlamann imkansz olduu ortaya kabilir


ve bu tasarm vazifesi iin baka bir filtre sreci denenebilir. Fakat ge
nel olarak, (arzu edilen bilgi de dahil olmak zere) uygun bir filtre

meydana getirmek iin gerekli olan bilginin, sfrdan bir rn meyda


na getirmek iin gerekli olan bilgiden daha az olduu grlmektedir.

Ayrca, eer filtreleme sreci, nceki filtreleme faaliyetleri de


vam ederken geriye kalan yeler gibi kaliteleri gelien yeni adaylar
meydana getiren deiken bir metodu ihtiva eden trdense ve ieri al

nan adaylarn kalitesi ykseldike daha seici olan deiken bir filtre

de ihtiva ediyorsa (yani daha nce filtreden baaryla geen baz aday
lar reddediyorsa), o zaman srecin uzun ve srekli uygulanmas sonu
cunda kalacak olan eylerin meziyetlerinin gerekten ok yksek ol
mas meru olarak beklenebilir. Kendiniz de filtreden getiimiz iin
filtre srelerini sonula.flndan -ol< daha fazla kibir duymamalyz. Bi
zi toplumlarn inasnda bir filtre srecini nermeye ynelten deerlen

dirmelerin hakim bir noktasndan bakldnda, evrim; yaratmak iste


dii varln tam olarak neye benzeyeceini bilmeyen alak gnll bir

ilahi varlk tarafndan uygun olarak seilen yaayan varlklar yarat

mak iin bir sretir. *

( ) Bunu Ginsburg'un u ifadesiyle karlatrn: "Tanr'nn ilk yaratt, bu insanlarn yaad dn


ya deildir. Tanr, bizimkinden nce birok baka dnya yararm, fakat bizimkini yaratncaya
kadar hibirinden honut kalmad iin hepsini yok etmitir. " (Louis Ginsburg, Legends of the
Bible (New York: Simon & Schuster, 1961), s. 2.
Btn bu belirlenimci ve stokastik szgeler ve bunlarn nasl farkl iler iin farkl farkl ol
malar gerektii konusu son derece ilgintir. Bildiim kadaryla, (ilerine uygunluk asndan) op
timal szgeler ve niteliklerinin ayrntl bir kuram yoktur. Byle bir genel kuram oluturmak
iin, balangta evrimin matematik modelleri (ve evrimci kuramn kendisi) stne almalarn
yararl ve esinleyici olaca unulur. Bkz. R. C. Lewontin, "Evolution and Theory of Games", Jo
urna/ of Theoretical Biology, 1960; Howard Levene, "Generic Diversiry and Diversiry of Envi
ronments: Mathematical Aspects", Fifth Berke/ey Symposium, cilt 4 ve orada yaplan gnderme
ler; Crow ve Kimura, Introduction o Population Genetics Theory (N. Y.: Harper & Row, 1 970).
Bir baka rnek olarak, genetik mhendislii konularn ele alalm. Birok biyolog, soru
nun bir tasarm sorunu olduunu dnme eilimindedir; yani en iyi insan tipleri belirlenmeli
dir ki, biyologlar bunlar retmeye giriebilsinler. Dolaysyla, onlarn kaygs, ne tr kiilikler
olaca ve bu sreci kimin denetleyeceidir. Belki, ylesi kendi rollerinin nemini azaltaca iin,
anababa adaylarnn ( belirli ahlak snrlar iinde) bireysel isteklerde bulunabilecekleri bir "ge
netik spermarket) sistemi kurmay dnme eiliminde deillerdir. Ne de insanlarn tercihleri-

topya iin bir ereve 393

Bir toplumu belirlemek iin akla gelebilecek filtreleme srele


rinden biri, ideal toplumu planlayan insanlarn, en iyi olarak kabul et
tikleri topluma ulaana kadar birok farkl trde toplumu deerlendir
mesi, bazlarn eletirmesi, bazlarn elimine etmesi, dierlerinin ta

nmlarn deitirmesi srecidir. Hi phe yok ki herhangi bir tasarm


ekibi bu ekilde alr. Bu nedenle, tasarm vastalarnn filtreleme

zelliklerini dlad varsaylmamaldr. (zellikle meydana getirme

sreci srasnda filtreleme vastalarnn tasarm zelliklerini dlamas


na da gerek yoktur.) Fakat nceden hangi insanlarn en iyi fikirlerle or
taya kaca bilinemez ve nasl olduklarn grmek iin btn fikirle
rin denenmesi gerekir. Sadece bilgisayar simlasyonuna da bakmak
yetmez. ) * Ve baz fikirler sadece biz, birok insann eylemlerinin spon
tan koordinasyonu sonucu ortaya kan kalplar tanmlamaya alr
ken ortaya kacaktr.
Eer fikirlerin denenmesi gerekiyorsa, farkl kalplar deneyen
birok topluluun bulunmas gerekir. erevemizin ihtiva ettii filtre
leme sreci, topluluklar elimine etme sreci ok basittir: nsanlar e
itli topluluklarn iinde yaamay denerler ve terk ederler ya da honin stnde birleecekleri (o da, eer birleme olursa) snrl kii tipleri saysnn ka olacan
dnmektedirler. Bu spermarket sisteminin byk erdemi, gelecekteki insan tipini belirleyen
herhangi bir merkezi karar dlamasdr. Baz nemli oranlarn, rnein kadn-erkek orannn
deiebileceinden endie ediliyorsa, hkmet genetik ayarlamann ancak belirli bir orana uy
gun olarak yaplabileceini syleyebilir. i basitletirmek iin arzu edilen orann 1: 1 (bire bir)
olacan varsaym; hastane ve klinikler (en azndan muhasebe gerei), iftlere istediklerini ger
ekletirmeleri iin yardm etmeden nce, erkek ocuk isteyen bir iftin yansra kz ocuk iste
yen bir iftin kmasn bekleyeceklerdir. Bir seenei daha ok ift isterse, iftler kart ift ol
malar iin bakalarna deme yapacaklar, bylelikle gelecek ocuun cinsiyetinin ne olacana
aldrmayanlarn ekonomik yarar salayaca bir piyasa oluacaktr. Byle bir makro orann salt
liberteryen bir sistemde srdrlmesi, daha g olacaa benzer. Orada ya anababalar son za
manlarda doan ocuklar hakknda bilgi veren bir kaynaa abone olarak hangi cinsiyetin daha
az ktn (dolaysyla ilerideki yaamda daha ok isteneceini) renecekler, ona gre etkin
liklerini dzenleyeceklerdir ya da ilgilenen bireyler oran tutturmak iin dller veren bir hayr

rgtne katkda bulunacaklardr yahut oran 1 : 1 olmaktan kacak, yepyeni aile ve toplum ka
lplar geliecektir.

( * ) Baz yazarlar iin en ilgi ekici grler her eyi dndklerini zannettikten ve kurguyu yap
maya baladktan sonra ortaya karlar. Bazen bu safhada, bak asnda bir deiiklik olmak
ta ya da yazar, farkl bir ey yazma ihtiyac duymaktadr. Yaplan plan ile bir toplumdaki yaa
mn detaylar arasnda da byk farklar olacaktr.

394 nc ksm onuncu blm

lanmadklar ( kusur bulduklar) topluluklarda ufak deiiklikler ya


parlar. Baz topluluklar terk edileektir1 dierleri mcadeleye devam
edeceklerdir, bakalar blnecektir, kimi zenginleecektir, yeni yeler

kazandracaktr ve baka yerlerde kopya edilecektir. Her topluluk ye


lerinin gnll balln kazanmak ve muhafaza etmek zorundadr.
Hibir kalp herkese empoze edilemez ve ortaya tek bir kalp kmas
iin ancak ve ancak herkesin topluluun o kalbna gre yaamay g
nll olarak tercih etmesi gerekir. 7
Tasarm vastas, iinde yaanacak ve denenecek spesifik toplu

luklarn meydana geli safhasnda devreye girer. Herhangi bir insan


grubu bir kalp oluturup dier insanlar bu kalptaki bir topluluun

deneyimine katlmaya ikna etmeye alr. Hayalperestler ve kaklar,

manyaklar ve azizler, keiler ve hovardalar, kapitalistler ve komnist


ler ve katlmc demokratfar, falanj taraftarlar (Fourier), emek saray

lar ( Flora Tristan), birlik ve ibirlii kyleri (Owen), datmc toplu


luklar (Proudhon ), zaman dkkanlar (Josizh Warren), Bruderhof,8
7

Benzer filtre sisteminin almas ve erdemleri ile ilgili aydnlatc bir alma iin bkz. F. A. Ha
yek, The Constitution of Liberty (Chicago: University of Chicago Press,

1960), 2., 3. Blmler.

Baz topyac giriimler buna bir oranda uymutur. " (Filistindeki Yahudi komnal yerleimleri
nin orijinlerinin dokriner olmayan karakteri] tm temel hususlarda gelimelerini de belirlemi
tir. Yeni formlar ve yeni ara formlar tamamen zgrce srekli olarak dallara ayrlmaktayd. Her
biri, bunlara ortaya ktka, tamamen zgrce belli sosyal ve ruhsal ihtiyalar sonucunda mey
dana gelmitir. Ve hepsi, hatta balang safhalarnda, tamamen zgrce kendi ideolojilerini
edindiler. Farkl formlarn ampiyonlar syleyeceklerini sylediler. Her bireysel formun olumlu
ve olumsuz ynleri samimi ve iddetli bir ekilde tartld . ... Bu ekilde farkl zamanlarda ve
farkl durumlarda ortaya kan farkl formlar ve ara formlar farkl sosyal yap trlerini temsil
ettiler. ... deiik formlar deiik insan tiplerine karlk geldiler ... ve nasl ki orijinal Kvuza'dan
yeni formlar kt, orijinal Chaluz tipinden de yeni formlar kt. Bunlarn her birinin zel var- 1

!k modlar vard ve her biri kendi gerekleme trlerini talep ettiler... " Martin Buber, Paths in

Utopia (New York: Macmillan, 1950), s. 145-146.


Katlan insanlarn olas en iyi topluluu bulmaya almas gerekmez; sadece kendi durum
larn gelitirmeye alyorlar. te yandan baz insanlar bilinli olarak en iyi topluluk olarak
dndkleri eye ulamak iin insanlarn tercihlerinin filtreleme srecini kullanmaya ve daha
etkin hale getirmeye koyulabilir. Kari Popper'in bilinli olarak kullanlan ve katlmda bulunu
lan bilimsel metotla ilgili filtreleme srecine ynelik raporunu karlatrn {Objective Knowled
ge (New York: Oxford University Press, 1972)}. Filtreleme srelerine (ya da denge srelerine)
katlan baz insanlar nihai amaca ulamak gibi bir hedefe sahip olurlarken dierleri olmayaca
na gre, grnmez el sreleri nosyonunu tekrar gzden geirebiliriz.
Bkz. Benjamin Zablocki, The ]oyfu/ Community (Baltimore: Penguin Books,

1971).

topya iin bir ereve 395

kibbutizm,9 kundalini yoga ashrams, vs., hepsi birden kendi vizyonla


rn oluturmaya ve batan kartc bir rnek oluturmaya alabilir
ler. Denenen her kalbn ak bir ekilde yeniden tasarlanacann d
nlmesi gerekir. Bazlar, zaten mevcut olan topluluklarn hafif de
olsa deitirilmi hali olarak planlanacaktr ve belli miktarda esneklik
salayan topluluklarda spontan bir ekilde birok detay oluturula
caktr. Topluluklar, iinde yaayanlar iin gittike daha cazip hale gel
dike, daha nce en iyi olarak kabul edilmi olan kalplar reddedile
cektir. Ve insanlarn iinde yaad topluluklar gelitike, yeni toplu
luklarla ilgili fikirler de sk sk geliecektir.
Burada topya iin savunduumuz erevenin ilemesi, bu e
kilde, filtre ile meydana geli srecinin baki kalan rnleri arasnda ge
lien etkileimi kapsayan bir filtreleme srecinin avantaj larn realize
eder. Bylece, meydana getirilen ve reddedilmeyen rnlerin kalitesi
artar. * Ayrca, insanlarn tarihi anlar ve kaytlar da dikkate alnd
nda; daha nce reddedilmi olan bir alternatif (ya da hafife deiti
rilmi hali) tekrar denenebilir. Belki de bunun sebebi, yeni veya dei
en koullarn onun daha uygun veya cazip olarak grnmesine neden
olmasdr. Bu durum, daha nce reddedilen mutasyonlarn koullar de
iince kolay kolay tekrar geri alnmad biyolojik evrime benzeme

mektedir. Bunu yannda, evrimciler, koullar byk oranda deitiin


de genetik heterojenliin (politipik ve polimorfik) avantajlarna dikkat

ekmektedirler. Benzer avantajlar, farkl izgilerde tekilatlanm ve


belki de farkl karakter tiplerini ve farkl yetenek ve becerileri tevik

eden bir farkl topluluklar sistemi iin de szkonusudur.

Gncel bir aratrma iin bkz. Haim Barkai, "The Kibbutz: an Experiment in Micro-soci
alism, "Israe/, the Arabs, and the Middle East, ed. Irving Howe ve Cari Gershman (New York:
Bantam Books, 1972).

() Bu ereve, arzulanabilir olan veya en iyi topluma ulama vazifesi iin tek olas filtre sreci de
ildir (her ne kadar bylesine byk oranda zel etkileim deerleri olan baka bir sreci bula
masam da). Bu nedenle, filtre srelerinin tasarm vastalar zerindeki genel erdemleri bu ko
nud.a fazla tartma gerektirmez.

396 nc ksm - onuncu blm

TOPYACI ORTAK ZEMN N EREVE

Bireylerin belli topluluklar i_inde. ya<l:mak veya bu topluluklar terk


etmek iin verdikleri bireysel kararlara dayanan bir filtre vastasnn

kullanm zellikle uygundur. nk topyac yapnn nihai maksad


insanlarn iinde yaamak isteyecei ve iinde yaamay gnll olarak
tercih edecekleri topluluklara ulamaktr. Ya da en azndan bu, baa
rl topyac yapnn bir yan etkisi olmaldr. nerilen filtreleme sre
ci bunu baaracaktr. Ayrca, insanlarn kararlarna baml olan bir

filtreleme vastasnn mekanik olarak ileyen bir vastaya kyasla belli

avantajlar bulunmaktadr. zellikle, ortaya kan ok eitli, karma


k durumlarn tmn nceden yeteri ekilde ele alan ilkeleri ak ola
rak formle etmede baarsz olduumuz dnlrse. nceden ilke

ile ilgili tm istisnalar belirleyebildiimizi dnmeden, sk sk doru

imi gibi grnen ilkeler ortaya koyarz. Fakat, ilke ile ilgili istisnalar
tarif edemesek bile, ou zaman, bize verilen belli bir durumun bir is
tisna olduunu fark edebileceimizi dnrz. 10
Ayn ekilde, reddedilmesi gereken her eyi veya yalnzca redde

dilmesi gerekenleri reddedecek bir filtreleme vastasn nceden oto


matik olarak programlayamayacaz (objektif olarak ya da imdiki
grmze gre ya da o zaman ki grmze gre) . nsanlarn her
bir zel durum hakknda hkm vermesi iin frsat tanmak durumun
da kalacaz. Bu, her bireyin kendisi iin hkmde bulunmas iin bir

argman deildir. Ne de, mevcut hukuk sistemimizde aka grld


gibi, herhangi bir uygulama politikas olmakszn tercihler tam ola
rak baml bir sistemin iletilmesi ile ilgili ak olarak formle edilmi
kurallarn mekanik olarak uygulanmasnn tek alternatifi deildir. Bu
10

Yani, eer bize belli bir ilke ile ilgili istisnalar kmesinin mnferit yeleri sunulursa, ou zaman
(her zaman olmasa da), her ne kadar bu zamana kadar teklif ermi olduumuz istisnalarn her
hangi bir ak tanmna uymasa da, bunun bir istisna olduunu syleyeceiz. Belli bir durumla
karlamak ve bunun ilke iin bir istisna olduunu idrak ermek bizi ou zaman ilkeye olan is
tisnalar yeniden ak bir ekilde ortaya koymaya sevk edecektir; yine de tm istisnalar ortaya
koyamayacaz. Belli ahlaki yarglar olan fakat istisnas olmadna emin olduu ahlaki ilkele
ri ifade edemeyen bir kiinin ahlaki grlerinin bir olas yaps, benim u makalemde tartl
mtr: "Moral Complicarions and Moral Srrucrures," Natura/ Law Forum,

13, 1968, s. 1-50.

topya iin bir ereve 397

nedenle, istisna iermeyen ilkelerin nceden ifade edilememesi veya

programlanamamas gerei, kendi bana, benim herkesin tercihine

ynelik tercih ettiim alternatife ulamak iin yeterli deildir ve nce


den hibir uygulama politikas belirlenemez (bu tercih edilen argma
n koruyan uygulama politikalar dnda.)

Herkes ve her birey iin en iyisi olan tek eit bir topluluk olsa

bile, kurulan erevenin topluluun tabiatn bulmak iin en iyi ara

olduunu iddia ettik. Herkes iin en iyi olan bir toplum olsa bile, er
evenin iletilmesinin, ( 1 ) toplumun neye benzedii ile ilgili kafasnda
belli bir resimle gelen herhangi biri iin en iyisi olduuna, (2) bu res

min gerekten de en iyi toplumlardan birine ait olduuna ikna olmak

ta olan biri iin en iyisi olduuna, ( 3 ) bu ekilde ikna olmakta olan b


yk saylarda insanlar iin en iyisi olduuna ve (4) bu zel kalp iin
de emniyetli ve dayankl bir ekilde yaayan insanlardan oluan by
le bir toplumu istikrarl klmak iin en iyi yol olduuna dair gre y
nelik daha birok argman sunabilir ve sunmaldr. Bu argmanlar u
anda burada sunamyorum. (Ve bunlarn tmn birden baka bir
yerde de sunamam. ) Fakat, unu da ifade etmek istiyorum ki, burada
ereve ile ilgili olarak bahsedilen ve teklif edilen argmanlar, herkes
iin en iyi olan bir eit toplum olduuna dair (yanl) varsaym terk
edersek ve bylece eldeki problemi her bir bireyin iinde yaamas ge
reken tek bir topluluu tespit etme problemi olarak ele almay brakr
sak, ok daha gl hale gelecektir.
erevenin dier topya tanmlarna kyasla iki avantaj bulun
maktadr: ncelikle, kendi vizyonu ne olursa olsun, gelecekteki her
hangi bir noktadaki hemen hemen her topyac iin kabul edilebilir
olacaktr; ve ikinci olarak, her ne kadar herhangi bir topya vizyonu
nun gereklemesi veya evrensel baarsn garanti etmese, hemen he

men tm topya vizyonlarnn gereklemesi ile de uyum iindedir. *

Bizim erevemizin iyi insanlardan oluan bir toplum iin uygun bir

ereve olduunu her topyac kabul edecektir. nk, topyacya g-

( ) Hemen hemen her topyac ve hemen hemen btn topya vizyonlar diyo um, nk bu, g
ve hakimiyetle ilgili topyaclar iin kabul edilebilir v ya badak de.ldir.

398 nc ksm - onuncu blm

re, iyi insanlar eer kendisi kadar rasyonel iseler ve bu nedenle onun
mkemmelliini ayn derecede grebiliyorlarsa, onun destekledii ka
lbn iinde yaamay gnll olarak tercih edeceklerdir. Ve ou top
yac, bizim erevemizin zaman iinde herhangi bir noktada uygun bir
ereve olduu konusunda hemfikir olacaktr, nk herhangi bir nok
tada ( insanlar iyi olarak yaratldktan sonra) destek gren bu kalp

iinde yaamay gnll olarak tercih edeceklerdir. * Bylece ereve


miz, geni bir topyac ve onlarn rakiplerinden oluan grup iinde,

eninde sonunda uygun bir ortak zemin olarak kabul edilir. nk hep
si kendi zel vizyonlarnn bu kalp iinde gerekleeceini dnr.
Farkl topya vizyonlarna sahip olup erevenin kendi vizyon

larna giden uygun bir politika olduuna inananlar, farkl tahminleri


ve alglamalar da olsa, onun gereklemesi ynndeki abalara itirak
edebilirler. Onlarn farkl eklertileri, ancak belli bir kalbn evrensel

olarak gereklemesini ihtiva ettiinde atrlar. farkl topya viz


yonundan bahsedebiliriz: Herkesi tek bir topluluk kalbna girmeye

zorlayan emperyalist topyaclk; herkesi bir eit topluluk iinde ya


amaya ikna etmeyi mit eden misyoner topyacl; evrensel olarak

olmasa da belli bir topluluk kal bnn var olmasn ve bylece bunu
yapmak isteyenlerin ona uygun olarak yaayabilmesini uman varolu
u topyaclk. Varoluu topyaclar, ereveyi tm kalpleriyle des
tekleyeceklerdir. Misyoner topyaclar, arzular evrensel de olsa, ere

veye verdikleri bu destekte onlara katlmn olmas gerektii grn

benimseyeceklerdir. Fakat, erevenin birok farkl olasln ayn an


da gereklemesine izin veren ilave zelliine zellikle hayranlk duy() u olas pozisyondan dolay "ou topyaclar" diyorum:

1. P kalb, sadece yolsuzlua bulamam insanlar iin deil, ayn zamanda yolsuzlua bula

2.
3.

m insanlar iin de en iyisidir.

Fakat yolsuzlua bulam insanlar P kalb iinde yaamay gnll olarak tercih ermeye
ceklerdir.
Ayrca, bizden ve toplumumuzdan balayarak yolsuzlua bulamam insanlara ulamann
yolu yoktur ve bu deneysel olarak ispatlanm talihsiz bir gerektir.

4.

5.

Bu nedenle, ou insann P kalb iinde yaamay isteyecei bir duruma asla ulaamayz.
Dolaysyla,

P herkes iin (yolsuzlua bulam ya da

bulamam) en iyi kalp olduuna

gre, devaml olarak ve eninde sonunda empoze edilmesi gerekecektir.

topya iin bir orv 399

mayacaklardr. te yandan, emperyalist topyaclar, dier bazlar on


larla ayn fikirde olmad mddete ereveye itiraz edeceklerdir.
(Herkesi tatmin edemezsiniz; zellikle eer herkes tatmin olmad
takdirde tatmin olmayacaklar var ise.) ereve iinde herhangi zel
bir topluluk oluturulabildiine gre, bu tm zel topya vizyonlar ile
badamaktadr ( hibirini garanti etmese de). topyaclarn bunu ok
byk bir deer olarak grmesi gerekir; nk onlarn kendilerine ait
grleri, kendilerininki dndaki topya sistemleri iinde o kadar iyi
ilemeyecektir.

TOPLULUK VE MLLET
erevenin ileyiinde, liberteryen vizyonda insanlarn bulduu er
demlerin bir ou ve kusurlarn ok az bulunmaktadr. Zira, her ne
kadar topluluklar arasnda tercihte bulunmada byiik bir iizgiirliik
var ise de, birok topluluk liberteryen zemin lerde azr gilnkmyr
cek snrlamalara sahip olabilir; y a n i , mrkci'.i lir d v lc orga . r.
fndan empoze edildiinde liberteryclrri pki gii,1 t1Tng 'rl . .
lar. rnein, insanlarn yaamlarna y a p l k r mH d. la lt-, l op
luluk iinde baslan kitaplara ge i r i k k s l. . l. r, l m.d davr. .
.

itlerine getirilen snrlamalar, vb. Fa k a l, ili'.gi r lr oplda sa


larn, hkmetin yasal ola ra k kendilerine pozc edemeyecei t,:l'il l i
snrlamalar kabul edebileceklerinin baka bir ifade eklinden baka
bir ey deildir. Her ne kadar ereve liberteryc ve /aissez faire de ol
sa, iindeki bireysel topluluklarn byle olmasna gerek yoktur ve bel
ki de iindeki hibir topluluk byle olmay tercih etmeyecektir. Bu ne
denle, erevenin zelliklerinin bireysel topluluklar zerinde de hakim

olmasna gerek yoktur. Bu laizzes faire sistemde, izin verilmesine ra


men gerekten ilev gren hibir kapitalist kurumun ortaya kmama
ihtimali de vardr; ya da baz topluluklarda olacak ve dierlerinde ol
mayacak ya da baz topluluklarda bazlar olacak vs. *
( ) Tabiatla uyum iinde olan ve akntya gre gitmeyi ve doal eilimlerine kar gelen eyleri zor
lamamay mit eden genlerin bir ounun devleti grlere ve sosyalizme kaplmalar ve den
ge ve grnmez el srelerine kar olmalar ok gariptir.

400 nc ksm - onuncu blm

nceki ksmlarda, bir kiinin belli dzenlemelerle ilgili baz pro


vizyonlar arasnda seim yapmasndan bahsetmitik. Peki imdi neden
belli bir toplulukta deiik snrlamalarn empoze edilebileceini syl
yoruz? Topluluun, yelerine bu snrlamalar arasndan seim yapma

hakk vermesi gerekmez mi? Hayr; kk bir komnist topluluun ku


rucular ve yeleri, olduka uygun bir ekilde, byle bir eyi dzenle

mek mmkn de olsa, eit datm seenek d brakma iznini kimse

ye vermeyi kabul etmez. Her topluluk veya grubun fizibilitesi olan her
eyin zsel olarak seenek d braklmasna izin vermesi gerektiine

dair genel bir ilke yoktur. nk bazen bu tr zsel eliminasyon gru


bun arzulanan karakterini deitirebilir. Burada nemli bir kuramsal
problem bulunmaktadr. Bu millet veya koruyucu birim, bir toplulukla
dier bir topluluk arasnda yeniden datm empoze edemez, fakat bir
kibbutz gibi bir topluluk kndi iinde datma gidebilir (veya baka bir
toplulua ya da dardaki bireylere verebilir) . Byle bir topluluun
yelerine, bir yandan topluluun bir yesi olarak kalrken dier yandan

bu dzenlemeleri seenek d brakma frsatn vermesi gerekmez. Fa

kat, daha ncede tarttm gibi, bir milletin bu frsat vermesi gerekir;
insanlarn, bir milletin getirdii koullar seenek d brakma hakk
vardr. Bir toplulukla bir millet arasndaki fark buradadr; yelerine
belli bir kalb empoze edebilmenin meruiyeti arasndaki fark.

Bir kii, yeteri sayda baka insanlar alternatif bir paket olutur
maya katkda bulunmaya ikna etmenin maliyetleri de dahil olmak ze

re, P paketinin daha byk maliyetlerini bertaraf edebilecek arzulana


bilir farkl bir paket mevcut olmad zaman, farkl bir paket (tamamen
farkl bir paket veya P'de yaplan baz deiiklikler) satn almak yerine,
topluluk iinde btn olarak arzu edilebilir olan bir P paketinin (koru

yucu bir dzenleme, bir tketici mal, bir topluluk) kusurlarn iine sin
dirmek durumunda kalacaktr. Milletlerin maliyet hesaplamalarnn z
sel eliminasyona izin verecek ekilde olduu varsaylabilir. Fakat iki se
bepten dolay mesele bu kadar basit deildir. ncelikle, bireysel toplu
luklarda da kk bir idari maliyetle (demek isteyebilecei) zsel eli
minasyon dzenlemesi yapmann fizibilitesi olabilir, fakat bunun her za-

topya iin bir ereve 401

man yaplmasna gerek yoktur. kinci olarak, bireyin kendisinin, aksi


takdirde zorunlu koul ihtiva edecek paketlerin bazlarnn eliminasyo

nunun idari maliyetlerine katlanmak durumunda olmayaca iin mil

letler dier beeri nitelerden farkllk gsterirler. Dier kiilerin, elimi


ne etmek istemeyenlere bavurmak durumunda kalmamak maksadyla
zorunlu dzenlemelerin ince bir ekilde tasarlanmasna ynelik maliyet

leri karlamas gerekir. Az sayda birok millet var iken birok alterna
tif topluluk eidi bulunmas, bu farkll bir mesele haline getirmez.
Hemen hemen herkes komnist bir topluluk iinde yaamay istese ve

ortada komnist olmayan hibir topluluk kalmasa bile, hibir toplulu

un iinde yaayan bir kiiye ellerindeki datm dzenlemesini seenek


d brakma izni vermesine de gerek yoktur (verilmesi mit edilse de. )
Otoriteye ciddi bir ekilde kar olan bir bireyin buna uymaktan baka
bir alternatifi yoktur. Yine de, dierleri onu buna uymaya zorlamazlar
ve haklar ihlal edilmemi olur. Kendi uyumsuzluunu mmkn klmak
iin dierlerinin ibirlii yapmas gibi bir koul yoktur.
Bence anlan farkllk, yz yze bir topluluk ve millet arasnda
ki farktan kaynaklanmaktadr. Bir millet iinde, kii, uyumsuz bireyler
olduunu bilir, fakat bu bireylerle ve onlarn uyumsuzluu ile direkt
olarak kar karya gelmesine gerek yoktur. Kii, dierlerinin uyum
suzluunu kendisine kar bir saldr olarak da grse, uyumsuz kiile
rin varln bilmek onu mutsuz klsa da, bu, bakalarndan zarar gr

mek veya haklarn ihlal edilmesi anlamna gelmez. te yandan yz y


ze bir toplulukta, kii, kendine bir saldr olarak grd bir eyle di
rekt olarak kar karya gelmekten kurtulmaz. Kiinin bulunduu or
tamdaki yaam tarz etkilenir.
Yz yze bir toplulukla byle olmayan bir topluluk arasndaki

fark genel olarak baka bir farkla paralellik tekil etmektedir. Yz y


ze bir topluluk, yeleri tarafndan ortak olarak sahip olunan bir arazi
parasnda varln srdrebilir, fakat bir milletin arazisi byle ola
maz. Dolaysyla, topluluk, arazisinde hangi kurallara uyulacan bir
btn olarak belirleme yetkisine sahiptir. te yandan, bir milletin va
tandalar araziye ortak olarak sahip deildirler ve onun kullanmn

402 nc ksm onuncu blm


-

dzenleyemezler. Eer arazi sahibi tm farkl bireyler, ortak bir dzen

lemeyi empoze etmek maksad)iia eylemlerini koordine ederlerse (r


nein, gelirinin yzde n'ini fakirlere balamayan hi kimse bu arazi
de yaayamaz), sanki millet bunu gerektiren bir yasay kabul etmi gi
bi ayn etki elde edilir. (Kusursuz derecede meru olan) kincil derece
deki boykotlara ramen, ittifak sadece en zayf ba kadar gl oldu
undan, bazlarn terk etmeye ikna edecek eylemler karsnda byle
bir ittifak koalisyonunu srdrmek mmkn olmayacaktr.
Fakat, yz yze topluluklarn bazlar ortak olarak sahip olunan
bir arazide bulunmayacaktr. Kk bir kydeki oy verenlerin ounlu
u, kamuya ait sokaklarda yaplan ve beenmedikleri eyleri yasakla
yan bir yasal dzenlemeyi getirebilirler mi? plakla, gayri meru cin

sel ilikiye, sadizme ya da farkl rklardan olan iftlerin sokakta el ele


dolamasna yasak getiren- bir kanun kartabilirler mi? Herhangi bir
zel mlk sahibi, kendi grleri ynnde istedii dzenlemeyi yapabi
lir. Peki ya insanlarn kt olarak grdkleri manzaralardan kolay ko
lay kanamadklar kamuya ait yollar? Byk ounluun kk azn
la kar kendilerini kapatmas m gerekir? Eer ounluk, kamu iin

deki alglanabilir davranlarn snrlarn belirleyebiliyorsa, o zaman,

elbise giymeden kimse toplum iine kamaz kouluna ilave olarak, ge

lirinin yzde n'ini ihtiya iindekilere baladn gsteren bir rozeti


takmayfl hi kimsenin (bu rozeti takmayanlara bakmann utan veri
ci olduu gerekesiyle) toplum iine kamayacana karar verme hak
k var mdr? ounluk, buna karar verme hakkn nereden alacak? Ka
muya ait olmayan yer ve yollar olacak m? kinci Blm'de belirtildii
gibi, bu tehlikelerin bazlar, Yedinci Blm'deki Locke'cu koulla gide
rilebilir.) Bu meseleler arasnda yolumu ak olarak bulamadm iin,
bu konular, onlar terk etmek iin burada ayorum.
DEGEN TOPLULUKLAR
Bireysel topluluklarn erevenin uygulanmas ile badaan bir karak

teri olabilir. Eer bir kii belli bir topluluun karakterini kabul edile
bilir bulmazsa, onun iinde yaamak zorunda deildir. Bu, girecei

topya iin bir ereve 403

topluluk zerinde karar verme durumunda olan bir birey iin iyi bir
eydir. Fakat varsayalm ki, bir topluluun karakteri deimekte ve bir
bireyin holanmad bir hale gelmektedir. " Buradan holanmyorsan,
girme" ifadesi " Buradan holanmyorsan, terk et" ifadesinden daha
kuvvetlidir. Hayatnn ounu bir toplulukta geirmi olan, arkada
lklar kurmu olan ve toplulua katkda bulunmu olan bir bireyin
toplanp buray terk etmesi zor bir eydir. Byle bir topluluun yeni bir

snrlama getirmesi ya da eskisini yrrlkten kaldrmas veya karak


terini ciddi olarak deitirmesi yelerini bireysel olarak, kanunlarn

deitiren bir devletin vatandalarn etkilemesi gibi etkileyecektir. Bu


nedenle, iilerini dzenleme konusunda topluluklara bylesine byk
hareket zgrl vermekte isteksiz mi olmak gerekir? Devlet tarafn
dan empoze edildii takdirde bireysel haklarn ihlali anlamna gelecek
kstlamalar empoze etmelerine snrlama getirmek gerek ez i ? z
grlk dostlar, Amerika'nn varlnn arlk Rusya'sn uygula a
!arn meru kldn hi dnmemilerdir. Topluluklarla ilgili verilc
rnekte neden farkl trler olmas gereksin. 11
Deiik areler bulunmaktadr; bunlardan bir tanesinden ba h
sedeceim. Herkes, istedikleri yeni bir topluluu (erevenin uygula n
masyla uyumlu olan) oluturmaya balayabilir. nk hi kimsenin

bu topluluuna girmesine gerek yoktur. (Korumac gerekelerle hihir

topluluk dlanamaz veya insanlarn karar verme srecindeki varsay


lan kusurlar gidermeye ynelik daha az korumac snrlamalar empo
ze edilemez - rnein, zorunlu enformasyon programlar, bekleme dii
nemleri . ) Halihazrda mevcut olan bir toplulukta yaplacak olan de):i
imin baka bir konu olduu dnlmektedir. Daha geni olan top
lum, topluluklar iin bir miktar tercih edilen zsel yapt see b i lir v
topluluklara, bu yapya getirilen deiikliklerden ve yapmay tcrl'il r
tikleri deiikliklerden dolay topluluklarn muhaliflerine bir <;ti .1 1
minat deme koulu getirebilir. Probleme getirilebilecek bu ilzii .
11

Burada bir topluluktan yaplan glerle ilgili meseleden bahsediyoruz. unu lrl 11111 lr11 ,
herhangi biri katlmak istedii bir topluluktan, bireysel gerekelerle ya d a topl11lA1111 ...t lo
karakterini oluturan baz snrlamalara uymad iin ret cevab alabilir.

404 nc ksm - onuncu blm

rif ettikten sonra, bunun gereksiz olduunu gryoruz. nk, ayn

amac gerekletimek iin bireyl_erin, sadece, girdikleri toplulukla

yaptklar anlamaya (szlemeye), ak bir ifade ile (kendileri de dahil


olmak zere) her yenin belli koullara gre oluturulmu belli bir ya
pdan olan sapmalardan dolay (toplumun tercih ettii norm olmas
art deildir) tazminat almas koulunu dahil etmesi gereklidir. (Tazmi

nat, topluluu terk etmenin maliyetini de finanse etmek zere kullan

labilir. )

BTNSEL TOPLULUKLAR
ereve iinde, yelik asndan snrl da olsa, tm yaam zellikleri
ni ihtiva eden gruplar ve topluluklar olacaktr. (Sanrm byk bir ko
mne ya da komnler federasyonuna herkes girmek istemeyecektir.)
Yaamn baz ynleri ile ilgili baz eyler herkesi ilgilendirir; rnein,
herkesin ihlal edilmeyecek haklar ve rzas olmadan geilemeyecek s
nrlar vardr. Baz insanlar, baz insanlarn yaamlarnn tm ynleri
nin ve tm insanlarn yaamlarnn baz ynlerinin bu ekilde kapsan
masn yetersiz bulacaklardr. Bu insanlar, tm insanlar ve yaamlar
nn tm ynlerini kapsayan her iki taraf iin de btnsel btnsel bir
iliki arzulayacaktr. rnein, tm insanlarn (prensip olarak herkesi
kapsayan) tm davranlarnda, sevgi, merhamet ve yardmseverlik
duygular sergilemeleri; hepsinin, ortak ve nemli bir vazife iin bir
araya gelmesi.
Hepsi de iyi oynayan bir basketbol takmnn elemanlarn d
nn. (Kazanmaya altklar gereini bir yana brakn. Acaba ba
kalarna kar birleildiinde bu tr duygularn ortaya kmas bir
rastlant mdr? Temel olarak para iin oynamazlar. Temel, ortak bir
amalar vardr ve herkes bu ortak amac gerekletirmek iin stne
deni yapar ve aksi takdirde yapaca saydan daha az say yapar.
Eer her birinin en nemli goln att ortak bir ama dorultusun
da bir faaliyet iinde ortak katlmla birbirlerine balanrlarsa, koru
mac bir duygu ortaya kacaktr. Birleecekler ve bencil duygularn
bir yana brakacaklardr. Tek bir btn olacaklardr. Fakat basketbol

topya iin bir ereve 40 5

oyuncularnn, elbette ki, ortak bir en yce amac yoktur; farkl aile
leri ve yaamlar vardr. Fakat yine de, herkesin ortak bir en yce
amac gerekletirmek iin birlikte alt bir toplum hayal edebili
riz. ereve iinde her insan grubu bir araya gelip bir hareket olutu
rabilir, vs. Fakat yapnn kendisi farkldr; herkesin birlikte peinden
kotuu herhangi bir ortak amac olacan temin veya garanti etme
mektedir. Byle bir konu zerinde dnrken, " bireysellikten" ve
"sosyalizmden" bahsetmenin uygun olup olmad akla gelmektedir.
nsanlarn hsmlk duygularn birletirmeye alabileceklerini syle
meye gerek olmayabilir, fakat umut ve arzular ne olursa olsun, hi
birinin kendi birlik vizyonlarn dierlerine empoze etmeye hakk
yoktur.

TOPYA VASITALARI VE HEDEFLER


"topyanizme" yaplan bildik itirazlar, burada sunulan kavramla ne
kadar ilikilidir? Pek ok eletiri, topyaclarn vizyonlarn gcrckk
tirmek iin ne gibi vastalar kullanacaklarn aklamamalarna veya
hedeflerini gerekletiremeyecek vastalara younlamalarna odak
lanmaktadr. Eletirmenler zellikle topyaclarn ou zaman yeni ko
ullar oluturabileceklerine ve topluluklarnn idamesini toplumun
mevcut yaps iindeki gnll eylemlerle salayabileceklerine inan
dklarn iddia etmektedirler. Buna, sebepten dolay inanmaktadr
lar. ncelikle, belli insanlarn veya gruplarn, idealden uzak bir de
vamllnda bir kar olduu zaman (nk bunun iinde imtiyazl
bir konumlar vardr ve kalptaki adaletsizliklerden ve kusurlardan
menfaat elde etmektedirler) bu insanlarn ideal kalplar ortaya kar
maya yarayacak eylemleri (karlarna ters olan) gnll olarak ya p
maya ikna edebileceklerine inanmaktadrlar. topyaclar, argma nlar
ve dier rasyonel vastalarla, insanlar ideal kalbn arzulanabilir v r
adaletli olduu ve onlarn tm imtiyazlarnn adaletsiz ve haksz old
u konusunda ikna etmeyi ve bylece onlar farkl ekilde harrkl't et
meye yneltmeyi ummaktadrlar. Eletirmenlere gre, ikinci olar. k ,
topyaclar, mevcut toplumun erevesi, toplumdaki kusur vt a d . k t

406 nc ksm - onuncu blm

sizliklerden menfaat elde etmeyenler tarafndan toplumda byk bir


deiiklie neden olmaya yetecek ortak gnll eylemler icra edilme
sine izin verdii zaman bile, zerklikleri tehdit altnda olanlarn bu u

ray ve deiiklikleri ezmek iin aktif, iddetli ve zorlayc bir ekilde


mdahale etmeyeceine inanmaktadrlar. nc olarak, eletirmen

ler, topyaclarn, zellikle imtiyazh olanlarn ibirlii gerekmedii, bu


insanlarn srece iddetle mdahale etmekten kandklar zamanlarda

bile, ou zaman denemenin amalarna kar dmanca bir tutum ser

gileyen ok farkl harici ortamda belli bir gerekletirmenin mmkn

olduuna inanmakta saflk rnei sergilediklerini iddia etmektedirler.


Kk topluluklar, btn toplumdan gelen bir taarruza nasl kar ko
yabilirler? zole olan denemeler baarszla mahkum deil midir? Bu
son konu ile ilgili olarak, Sekizinci Blm'de, zgr bir toplumda ii
kontroll bir fabrikar11: nasl -oluturulabileceini grmtk. Konu
genelleiyor. zgr bir toplumda insanlarn gnll eylemleri ile fark
l mikro durumlarnn gerekletirme yollar bulunmaktadr. nsanla
rn bu eylemleri yapmay tercih edip etmeyecekleri baka bir mesele
dir. Fakat, zgr bir sistemde, byk ve popler bir devrimci hareke
tin hedeflerine ulamas iin de byle bir gnlllk srecinin olmas
gerekir. Bunun nasl ilediini ne kadar ok insan grrse, o kadar ok

sayda insan ona katlmak veya desteklemek isteyecektir. Bylece, ay


n dzen iindeki herkesi, ounluu veya herhangi birini zorlamaya

gerek kalmadan byyecektir. *


Bu itirazlarn hibiri geerli olmasa bile, bazlar, insanlarn g
nll eylemlerine gven duyulmasna itiraz edecek ve yle bir gr
savunacaklardr: Gnmz insanlar ylesine yolsuzla boulmular( ) zin verilmesi, baarl olma ans olmas ve dierlerinin karmamasna ramen, baka bir or
tamda yer alacak bir denemenin baarl olamamas iin bir neden daha olabilir. Eer toplum
btnyle zgrlk bir ereveye sahip deilse, bu erevenin zgr bir kesinde uygulanan
deneme, tamamen zgr bir erevede baarl olabilecek olmasna ramen, var olan erevede
baarl olamayacaktr. nk var olan erevede hi kimse denemenin baarl olmas iin ya
plmas gereken bir eyi yapmaktan alkonmasa bile, baka bir kstlama, kiilerin denemenin
baarl olmas iin gerekenleri yapma olaslklarn iyice (neredeyse sfra kadar) azaltabilir. A
r bir rnek verilirse, herhangi bir kiinin bir meslekte olmasna izin verilebilir, ancak o meslek
iin gereken vasflar dierlerinin ona retnesi engellenebilir.

topya iin bir ereve 407

dr ki, adalet, erdem ve iyi yaam meydana getirmek iin yaplan u


ralara gnll olarak katlmay tercih etmeyeceklerdir. (Bunu yap
may tercih etseler bile, uralar, tamamiyle gnll bir ortamda ba

arya ulaacaktr. ) Ayrca, yozlam olmasalar ibirliine girerler. Ar


gman u ekilde devam eder: nsanlarn iyi kalba gre hareket etme
ye zorlanmas gerekir; onlar eski bir kt yola sevk etmek isteyen ki
ilerin susturulmas lazmdr. 12 Bu konunun kapsaml bir ekilde tart
lmas gerekir. Bunu burada yapmak mmkn deildir. Bu grn

taraftarlarnn kendileri bile aka hata yapabildiklerine gre, tahmi


nen ok az kii onlara, kt olduunu dndkleri grleri bertaraf
etmek iin gerekli diktatrlk yetkileri vermeye veya sahip olmalarna
izin vermeye yanaacaktr. Arzulanan ey, idealden ok uzak olan in
sanlar iin optimal olan, ok daha iyi insanlar iin de optimal olan bir
organizasyondur. Bu yle bir organizasyondur ki, bunun iinde yaa
mak bile insanlar daha iyi ve ideal hale getirebilir. Tocqueville'nin in
sanlarnn, sadece zgr olduunda zgr insanlara zg erdemlerini,

kapasitelerini, sorumluluklarn ve yarglarn gelitirebilecekleri ve

tatbik edebilecekleri, zgr olann byle bir gelimeyi tevik ettii ve


gnmz insanlarnn buna ekstrem bir istisna oluturacak kadar bo
zulmu olduklar grne inandmzda, gnll erevenin son de

rece uygun olduunu idrak ederiz.


topyac gelenekteki yazarlarn vastalar ile ilgili grlere y
nelik eletirilerin ne derece adil olduu bir yana, biz, insanlarn, direkt
veya hkmet araclyla gayri meru mdahalelere dayanan imtiyaz
l konumlarndan gnll olarak baka insanlarn yaamlarna ekile
bilecei konusunda hibir varsaymda bulunmuyoruz. Bunun yannda,
haklarnn ihlal edilmesini reddeden insanlarn balanabilir gnll
eylemleri ile karlaldnda, gayri meru imtiyazlar tehdit altna gi
ren dier insanlarn bar bir ekilde bekleyeceklerini de varsaymyo
ruz. Meru olarak ne yaplabileceini ve byle durumlarda hangi tak

tiklerin en iyisi olduunu burada tartmadm dorudur. Okuyucu12

Bkz. Herbert Marcuse, "Repressive Tolerance," A Critiqe of Pure Tolerance, ed. Robert P.
Wollf et al. (Baston: Beacon,

1969).

408 nc ksm onuncu blm

lar, liberteryen ereveyi kabul edene kadar byle bir tartma ile ilgi
lenmeyeceklerdir.
Yaplan zel eletirilerin pek ou topyac gelenein yazarlar
nn zel amalar ve tarif ettikleri zel toplumlara ynelik olarak ya
plmtr. Fakat iki eletiri, hepsine uyarlanabilir grnmektedir.

ncelikle topyaclar toplumun tmn nceden formle edi


len ve daha nce yanna bile yaklalmam tek bir detayl plana gre

oluturmak istemektedirler. Kendilerine hedef olarak kusursuz bir


toplum almakta ve bylece hibir deiiklik veya gelime frsat veya
beklentisi olmayan ve iinde yaayan kiiler iin yeni kalplar seme
frsat bulunmayan statik ve kat bir toplum tarif etmektedirler. (n
k eer bir deiiklik daha iyiye giden bir deiiklikse, o zaman top

lumun nceki durumu, yerini baka bir ey alabildiine gre, kusur

suz deildi demektir;

ve

efr bir deiiklik daha ktye giden bir de

iiklik ise, toplumun nceki durumu, ktlemeye imkan tandna

gre, kusursuz deildi demektir. Ve neden etkisiz olan bir deiiklik


yaplyor.)

kinci olarak topyaclar, tarif ettikleri toplumun belli problem


ler ortaya kmadan varln srdreceini, sosyal mekanizmalarn ve

kurumlarn ilevlerini tahmin ettikleri gibi srdreceklerini ve insanla


rn belli motiflere ve karlara gre hareket etmeyeceklerini varsay
maktadrlar. Dnya tecrbesine sahip herhangi birinin karlaabilece
i belli ak problemleri gz ard etmektedirler ya da bu problemlerin
nasl bertaraf edilecei ya da bu problemlerden nasl kanlaca ko

nusunda ar iyimser varsaymlarda bulunmaktadrlar. (topyac ge


lenek maksimakstr.)
Toplum iindeki her bir topluluun karakterini detaylandrm

yoruz ve bu alt topluluklarn tabiatnn ve kompozisyonunun zaman

iinde deitiini varsayyoruz. Aslnda topyac yazarlarn hibiri,


topluluklarndaki detaylarn tmn belirlememektedirler. ereve
ile ilgili detaylarn belirlenmesi gerektiine gre, bizim yntemimiz
onlarnkinden ne gibi bir farkllk gstermektedir? Onlar, nemli sos

yal detaylarn tmn nceden belirlemekte sadece umursadklar ve-

topya iin bir ereve 409

ya koyduklar ilkeye hibir katks olmayan nemsiz detaylar belirsiz


brakmaktadrlar. Dier taraftan, bizim grmzde, farkl toplu

luklarn tabiat ok nemlidir ve bu sorular ylesine nemlidir ki,

herhangi biri tarafndan baka biri iin zlmemesi gerekir. Fakat


biz, karakter olarak sabit ve deimeyen erevenin tabiatn spesifik
detay iinde tarif etmek mi istiyoruz? erevenin problemsiz olarak
ileyeceini mi varsayyoruz? Ben, eitli trde tecrbelere olanak
salayan bir ereve trn tarif etmek istiyorum. * Fakat erevenin
detaylarnn tm birden nceden ortaya konmayacaktr. (Bunu yap
mak, kusursuz bir toplumun detaylarn nceden tasarlamaktan daha
kolay olurdu.)
Ben, ereve ile ilgili problemlerin tmnn zldn de
varsaymyorum Burada birka tanesinden bahsetmek istiyorum Mer
kezi bir otoritenin (ya da koruyucu dernein) oynayaca rolle ilgili
(eer varsa) problemler olacaktr. Bu otorite nasl seilecektir. Otorite
nin, sadece yapmas gereken eyi yapmas nasl salanacaktr? rne

in, baz topluluklarn dierlerini, kiiliklerini veya niteliklerini igal


edip el koymalarn nlemek iin oynanacak temel rol, grdm ka

daryla, erevenin ilemesi ile ilgili yaptrm uygulamaktr. Ayrca, ba

r yollarla zlemeyen toplumlararas atmalar makul bir ekil


de yarg yoluyla zecektir. Byle bir merkezi otoritenin en iyi formu
nun ne olduu konusunu burada incelemek istemiyorum. Bir eyin ka

lc olarak sabitlenmemesi ve detaylarda gelime olmas iin olanak


salanmas arzu edilir olarak grnmektedir. Burada, uygun fonksi
yonlar icra edebilmek iin yeterince gl merkezi bir otorite zerin
deki kontrol mekanizmalar ile ilgili zor ve nemli problemleri gz ar( * ) Baz yazarlar, bir zgrlk sistemini, optimal oranda tecrbe ve yenilie yol aacak bir sistem
olarak geerli klmaya almaktadr. Eer optimum, bir zgrlk sisteminin dourduu bir ey
olarak tanmlanrsa, sonu ilgi ekici olnaz ve eer optimum ile ilgili alternatif bir karakterizas
yon nerilirse, yenilik yapmayan ve tecrbe etmeyenleri daha iddetli bir ekilde zorlayarak in
sanlar yenilik yapmaya ve tecrbe etmeye iterek en iyi baarnn elde edilnesi olasl vardr.
Bizim nerdiimiz sistem bu tr tecrbe etme faaliyetlerine olanak salamakta fakat bunlar art
komamaktadu; insanlar istedikleri kadar yenilik yapabilecekleri gibi istedikleri kadar da dei
ime direnebilirler.

410 nc ksm

onuncu

blm

d ediyorum, nk federasyonlar, konfederasyonlar, merkezi otorite


nin kltlmesi, gler dengesi, vs. konularnda mevcut literatre ila

ve edeceim zel bir ey yokrir. 1 3


Daha nce sylediimiz gibi, topyac dnmenin srarc bir y

n de, iyi niyetli tm insanlar tarafndan kabul edilecek kadar ak, bel
li durumlarda rehberlik yapacak ekilde kesin, ne dedii herkesin anla
yaca ekilde ak ve gerek hayatta ortaya kacak tm problemleri

kapsayacak ekilde tam bir ilkeler dizisi olduuna inanmadr. Byle ilke
lerin olduunu varsaymadm iin, siyaset aleminin de ortadan kalka
can varsaymyorum. Bir siyasal dzenin detaylarnn karkl ve na
sl kontrol edilebileceinin ve snrlanabileceinin detaylar, dzgn ve

basit bir topya sistemi ile ilgili beklentilere kolayca uymamaktadr.


Topluluklar arasndaki atmalar bir yana, merkezi dzenin
veya birimin, bir bi.reyi: 9ir topluluu terk etme hakkn tatbik etmek

gibi baka vazifeleri olacaktr. Fakat bir birey, ayrlmak istedii toplu
luun yelerine baz eyleri borlu olan bir kii olarak grlrse, baz
problemler ortaya kacaktr: rnein, belli bir maliyetle ve ak ola
rak yaplm bir anlama ile, elde ettii beceri ve bilgileri kendi toplu
luu iinde kullanmak zere eitilmi olabilir. Ya da, topluluk deitir
dii zaman terk etmi olaca belli aile ykmllkleri edinmitir. Ya

da, btn balar olmadan ayrlmak istemektedir. Giderken yannda ne


gtrebilir? Ceza gerektiren bir su iledikten ve topluluk kendisini ce

zalandrmak istedikten sonra ayrlmak isteyecektir. Gerekten de ilke


ler olduka karmak olacaktr. te yandan, ocuklarla ilgili problem
ler daha da karmak olacaktr. Bir ekilde onlara dnyadaki alterna13

Probleme gerekten tatmin ediq teorik zm yoktur. Eer bir federal hkmet, federasyonun
bir yesi olarak devletin grevleriyle ilgili performansn garantiye almak maksadyla bir devle
tin hkmetine g kullanarak mdahale etmek iin anayasal bir otoriteye sahipse, federasyo
nun enerjik ve kararl bir hkmet tarafndan federasyona dntrlmesine kar hibir ana
yasal engel yoktur. Byle bir otoriteye sahip olmad takdirde, enerjik ve kararl hkmetler
kendi yollarna gitmek iin anayasal zgrlklerinin tm avantajlarndan faydaland zaman,
federal hkmetin sistemin karakterini srdrmesinin yeterli garantisi yoktur. Arthur W. Mac
Mahon, ed., Federa/ism: Mature and Emergent (New York: Doubleday, 1955), s. 139. Ayrca
bkz. Federalist Papers. Martin Diamond, "The Federalist's View of Federalism, "i Essays in Fe
dera/ism'de (lnstitute for Studies in Federalism, 1961) enteresan bir eklide tartmaktadr.

topya iin bir ereve 411

tiflerle ilgili bilgi verilmesi salanmaktadr. Fakat yaadklar topluluk,

genlerin, 100 mil ileride byk bir cinsel zgrlk salayan bir top
luluktan haberdar olmasn istemeyebilir. Ve benzeri. Bu problemler
den bahsediyorum. nk bir erevenin detaylarn ele alrken neleri
dnmek gerektiini gstermek ve tabiatnn tam olarak nasl ortaya
konabildiini aka ifade etmek istiyorum. *

Her ne kadar erevenin detaylar ortaya konmasa da, baz ka

ti snrlar konamaz m? Baz eyler alternatifsiz olarak sabitlenemez


mi? Deiik yaam tarzlarn zorla dlamaya olanak tanyan gnll

olmayan bir ereveye gei mmkn olacak mdr? Eer bir ereve
gnllle dayanmayan bir ereve haline dntrlemiyorsa, onu
kurumsallatrmay ister miyiz? Byle bir kalc ekilde gnllle
dayanan genel ereveyi kurumsallatrrsak, bir ekilde baz olas ter
cihleri devre d brakm olmaz myz? nsanlarn belli bir ekilde ya

amay tercih edemeyeceklerini nceden sylemi olmaz myz? nsan

larn hareket sahalarn snrlam ve statik topyaclarn gcnckle yap


t hatalar yapm olmaz myz? Bir bireye ynelik benzer bir soru da,
zgr bir sistemin ona kendisini kle olarak satna imkann verip ver
mediidir. Ben bunu verdiine inanyorum. (Dier yazarlar ayn fikir

de deiller. ) Ayn ekilde, ona hibir ekilde byle bir uygulamaya gir
meme hakkn da verecektir. Fakat, bireylerin kendileri iin tercih ede
bilecekleri baz eyleri bakalar iin tercih etmeyecektir. Katln sevi

yesi belirlendii ve hangi yaam tarzlarna ve topluluklara izin verildi


i ortaya konduu mddete cevap, " Evet, erevenin gnllle da
yal bir ekilde belirlenmesi gerekir" olacaktr. Fakat unutmayalm ki,
her birey kendisi ile ilgili zel bir szleme yapabilir ve gnllle da
yanan ereveyi kendisini szleme dnda tutmak iin kullanabilir.
(Eer tm bireyler bunu yaparsa, gnlllk erevesi yeni nesil gele
ne kadar bir ie yaramayacaktr. )

( ) Elbette ki, bir lkenin farkl kesimlerinde biraz farkl ereveler deneyebilir ve her kesimin bi
raz farkl bir ereveye sahip olmasna imkan tanyabiliriz. Fakat yine de, asl karakteri kalc
olarak belirlenmemek artyla, ortak bir ereve olacaktr.

412 nc ksm onuncu blm


-

NASIL BR TOPYA?
Her ey tam olarak nasl olacak? nsanlar hangi ynlere dalacak ?

Topluluklarn bykl n e olacak? Byk ehirler olacak m ? Toplu


luklarn byklklerini belirlemek iin ne gibi ekonomik tedbirler al
nacak? Tm topluluklar corafi mi olacak? kinci derecede nemli bi

rimler olacak m? ou topluluklar belli topya vizyonlarn m takip

edecek? Yoksa birok topluluk ak m olacak ve byle bir vizyona


bal olmadan m varln srdrecek?
Bilmiyorum ve ereve iinde yakn gelecekte ne olacana dair
tahminlerimi ciddiye almamanz gerekir. Uzun vadeye gelince, byle
bir tahminde bulunmaya almam.

O zaman sylenecek tek ey topyann zgr bir toplum oldu


u mudur ? topya sadece bu erevenin gerekletii topluluk deil
dir. nk ereve gereletikten 10 dakika sonra topyaya ulaaca
mza kim inanabilir? O zaman eyler, imdikinden fazla farkl olma
yacaktr. Detayl olarak konumamz gereken ey, uzun bir sre sonun
da insanlarn bireysel tercihlerinde ne gibi spontan deiiklikler olaca

dr.(Srecin belli bir safhasnn odakland bir nihai durum olmas


deil.) topya sreci, dier statik topya teorilerinin ortaya koyduu
nihai durumun yerini almaktadr. ) Birok topluluk birok farkl kriter
lere ulaacaktr. Bu erevenin 150 yllk uygulamas sonucunda toplu
luklarn snrlar ve karakterleri zerinde sadece bir aptal veya kahin
kehanette bulunmaya alr.

Burada hibir role brnmeden, sunduumuz topya kavram


nn ikili tabiatn vurgulayarak konuyu kapatmak istiyorum. Bir top

ya erevesi vardr ve erevenin iinde belli topluluklar bulunmakta


dr. Ortaya kacak toplulukla ilgili belli bir tanm vermemi olmam,

bunun nemsiz, daha az nemli ve ilgi ekici olmamasndan deildir.


Bu nasl olabilir ki? Biz belli topluluklar iinde yayoruz. Kiinin ide

al ve iyi bir toplumla ilgili emperyalist olmayan vizyonunun ortaya ko


naca ve gerekletirilebilecei yer burasdr. erevenin esas fonksi
yonu bize bu olana salamasdr. Belli arzulanan zelliklere sahip
belli topluluklar yaratmaya zorlayan ve canlandran bu tr vizyonlar

topya iin bir ereve 413

yok ise, ereve yaamdan yoksun demektir. Birok farkl insann viz
yonlar ile birletiinde, ereve, bizim tm olas dnyalar iinde en
iyisine ulamamz salar.

Burada talep edilen pozisyon, iinde herkesin yaad ve gnl

lle dayal topyac denemelere olanak tanyan ve gelimeleri iin ge

rekli ortam salayan bir topluluu detayl olarak ve nceden planla


may reddetmektedir. Alnan bu pozisyon topyac m, yoksa anti-top

yac mdr? Bu soruya yant bulmakta karlatm zorluk, beni ere

venin her pozisyonunun erdemlerini ve avantajlarn ihtiva ettiini d

nmeye sevk ediyor. (Fakat eer her ikisinin hatalarn, kusurlarn ve

yanllarn birbirine kartrp ortal bulandrrsa, zgr ve ak tar


tmann getirdii filtreleme sreci konuyu akla kavuturacaktr.

TOPYA VE MNMAL DEVLET


Tarif ettiimiz topya erevesi minimal devlete denk dmektedir. Bu
ksmdaki argman Birinci ve kinci Ksmlardaki argmanlardan ba
msz olarak ele alnm fakat baka bir ynden minimal devlete ula
mtr. Bu blmdeki tartmamzda, ereveyi, minimal devletten da
ha byk bir eymi gibi ele almadk fakat koruyucu birimlerle ilgili
nceki tartmalarmzn zerine bir ey ina etmedik. (nk iki ba
msz argmann ayn noktaya ulamasn istedik. ) Buradaki tart
mamzla daha nceki egemen koruyucu birimlerle ilgili tartmamz
birletirmemiz gerekir. Bunu yaparken, insanlarn merkezi otoritenin
(zerindeki kurumsal mekanizmalarn, vs. ) rol ile ilgili vardklar so
nular ne olursa olsun, mterileri olmay tercih edecekleri koruyucu
birimlerin (zsel) form ve yaplarn ekillendireceini ifade etmenin
tesinde bir eyi amaladk.
Birinci Ksm' da minimal devletin manevi adan meru olduu
nu tarttk; kinci Ksm'da daha kapsaml bir devletin kabul edileme
yeceini ve bireylerin haklarn ihlal edeceini syledik. imdi gryo
ruz ki, bu manevi olarak destek gren devlet, manevi olarak tek me
ru devlet ve manevi olarak tek tolerans gsterilebilecek devlet, ismi
konmam hayalcilerin ve vizyon sahiplerinin topyac arzularn en

414 nc ksm - onuncu blm

iyi gerekletiren qevlettir. topyac gelenekten muhafaza edeceimiz


her eyi korumakta ve ayn gelenein geri kalan unsurlarn bireysel ar
zularmz iin ak tutmaktadr. imdi bu kitaba balarken sorduu
muz soruyu hatrlayalm. Minimal devlet, yani topyann erevesi, il

ham verici bir vizyon deil midir?


Minimal devlet bizi bakalar tarafndan ara, vasta, malzeme
veya kaynak olarak kullanlabilecek haklar ihlal edilmeyen bireyler
olarak grmektedir. Bize bireysel haklar olan ve bir onura sahip kii

ler olarak muamele eder. Haklarmza sayg gstererek bize sayg gs


termi olur. Ayn saygnla sahip dier bireylerin gnll ibirliiyle,
bize, bireysel olarak setiimiz biriyle beraber, kendi yaammz tercih
etme ve amalarmz ve kendimizle ilgili dncelerimizi gerekletir
me olana verir. Herhangi bir devlet veya bireylerden oluan bir grup
bundan fazlasn yapamaz. Azn da.

Kaynaka
Akhian, Armen, "Uncertainty, Evolution, and Economic Theory", Journal of Poli
tical Economy, 58 ( 1 950), s. 21 1-221 .
Alchian, Armen ve Ailen, W. A., University Economis, 2 . bask, Belmont, Cal.:
Wadsworth, 1971.
Alchian, Armen ve Demsetz, Harold, "Production, Information Cost, and Econo
mic Organization", American Economic Review, 62 ( 1972), s. 777-795.
American Law Institute, Conflict of Laus; Second Restatement of the Law, Propo
sed Official Draft, 1 967-1969.
Arrow, Kenneth, " Economic Equilibrium", International Encyclopedia of the So
cial Science, 4, New York: Macmillan, 1968, s. 376-89.
Arrow, Kenneth, Essays on the Theory of Risk-Bearing, Amsterdam: North Hol
land, 1970.
Arrow, Kenneth ve Hahn, Frank, General Competitive Ana/ysis, San Fransisco:
Holden-Day, 1 971.
Arrow, Kenneth ve Hurwicz, Leonid, "An Optimality Criterion for Dccision-Ma
king under lgnorance", C. F. Carter ve J. L. Ford (ed.), Uncertainty and J::x/Jec
tation in Economics, Clifton, N. j.: Augustus Kelley, 1972.
Ashcroft, Richard, "Locke's State of Nature", American Politica/ Science Reiew,
62, no.3 (Eyll 1968), s. 898-915.
Aumann, Robert, "Markets with a Continuum of Traders", Econometrica, 32
(1964), s. 39-50.
Barkai, Haim, "The Kibbutz: An Experiment in Micro-Socialism" , lrving Howc ve
Cari Gershman (ed.), lsrael, the Arabs, and the Middle East, New York: Ban
tam Books, 1 972.
Bedau, Hugo, "Civil Disobedience and Personal Responsibility for Injusticc", The
Monist, 54 (Ekim 1 970), s. 5 1 7-35.
Bentham, Jeremy, An lntroduction to the Principles of Morals and Legislatio11,
New York: Hafner, 1 948.
Bedin, Isaiah, "Equality", in Frederick A. Olafson (ed.), Justice and Social l'o/icy,
Englewood, N. J.: Prentice-Hall, 1 9 6 1 .
Bittker, Boris, The Case for Black Reparations, New York: Random Housc, 1 973.
Blaug, Marc, Economic Theory in Retrospect, Chicago: lrwin, 1 962.
Blum, Walter ve Kalven, Harry, Jr., Public Law Persectives on a Private Lav l'rf
lem: Auto Compensation Plans, Boston: Little, Brown, 1 965.
Blum, Walter ve Kalven, Harry, Jr., The Uneasy Case for Progressive Taxatim, 2.
bask, Chicago: University of Chicago Press, 1 963.

416 kaynaka

Bohm-Bawerk, Eugene von., Kari Marx and the Close of His System, Clifton, N.
J.: Atgstus Kelley, 1949.
Bohm-Bawerk, Eugene von., Capital and lnterest, South Holland, III.: Libertarian
Press, 1 959.
Boulding, Kenneth, Conflict and Defense, New York: Harper & Bros., 1962.
Brozen, Yale, "Is Government the Source of Monopoly?" The lntercollegiate Re
view, 5, no.2 (1968-1 969).
Buber, Martin, Paths in Utopia, New York: Macmillan, 1 950.
Calabresi, Guido ve Melamed, A. Douglas, "Property Rules, Liability and Inali
enability", Harvard Law Review, 85, no.6 ( 1 972): 1089-1 128.
Chomsky, Noam, Daniel Guerin'in Anarchism: From Theory to Practice adl kita
bna yazd "Giri'', New York: Monthly Review Press, 1970.
Coase, Ronald, "The Nature of the Firm ", Goerge Stigler ve K. Boulding (ed.), Re
adings in Price Theory, Chicago: Irwin, 1952.
Coase, Ronald, "The Problem of Social Costs", Journal of Law and Economics, 3
( 1 960): 1-44.
Crow, Jahes ve Kimura, Motoo, lntroduction to Population Genetics Theory,
New York: Harper & Row, 1 970.
Dales, J. H., Pollution, Property and Prices, Toronto: University of Toronto Press,
1 968.
Debreu, Gerard, Theory of Value, New York: Wiley, 1959.
Debreu, Gerard ve Scarf, Herbert, "A Limit Theorem on the Core of an Eco
nomy", International Economic Review, 4, no.3 ( 1 963).
Demsetz, Harold, "Toward a Theory of Property Rights", American Economic Re
view, 62 ( 1 967): 347-59.
Deutsch, Kari ve Madow, William, " Notes on the Appearance of Wisdom in Lar
ge Bureaucratic Organizations'', Bebavioral Science (Ocak 1961): 72-78.
Diamond, Martin, "The Federalists's View of Federalism'', Essays in Federalism,
Institute for Studies in Federalism, 1 96 1 .
Feinberg, Joel, Doing and Deserving, Princeton, N . J.: Princeton University Press,
1 970.
Fiacco, Anthony ve McCormick, Garth, Nomlinear Programming: Sequential Un
constrained Minimization Techniques, New York: Wiley, 1968.
Fletcher, George P., "Proportionality and the Psychotic Aggressor", Israel Law Re
view, 8, no.3: 367-90.
Fried, Charles, an Anatomy of Values, Cambridge: Harvard University Press,
1 970.
Friedman, David, The Machinery of Freedum, New York: Harpet & Row, 1973.
Friedman, Milton, Capitalism and Freedom, Chicago: University of Chicago Press,
1962.

kaynaka 417

Gierke, Otto, Natura/ Law and the Theory of Society, 1 500-1 800, Carnbridge:
Cambridge Univcrsity Press, 1934.
Ginsburg, Louis, Lcgends of the Bible, Philadelphia: The Jewish Publication Soci
ety of America, 1 956.
Goffman, Erving, Relations in Public, New York: Basic Books, 1 971 .
Goldfarb, Robert, "Pareto Optimal Redistribution: Comment", American Econo
mic Review ((Aralk 1 970): 994-96.
Gray, Alexander, The Socialist Tradition, New York: Harper Torchbooks, 1 968.
Hanowy, Ronald, "Hayek's Concept of Freedom: A Critique" , New Individnalist
Review (Nisan 1961): 28-3 1 .
Hanson, Norwood Russell, Patterns of Discovery, Cambridgc: Cambridge Univer
sity Press, 1 958.
Harcourt, G. C., " Somc Cambridge Controversies in the Theory of Capital", Jo
urnal of Economic Literature, 7, no.2 (Haziran 1 969): 369-405.
Harman, Gilbert, "The Inference to the Best Explanation", The Philosophical Re
view, 74, no. l ( 1 965): 8 8-95.
Harman, Gilbert, "Quine on Meaning and Existence", The Review of Metaphy
sics, 1 1 , no. 1 ( 1 967): 124-51 .
Harman, Gilbert, Thought, Princeton: Princeton University Prcss, 1 973.
Hart, Herbert L. A., "Are There Any Natura! Rights?" Philosophical Review, 64
( 1 955): 175-91.
Hart, Herbert L. A., The Concept of Law, Oxford: Clarendon Press, 196 1 .
Hart, Herbert L . A . , Panisbment and Responsibility, Oxford: Oxford Univcrsity
Press, 1 968.
Hartley, L. P. Facia/ Justice, Londra: Hamilton, 1960.
Hayck, Frederick A., The Constitution of Liberty, Chicago: University of Chicago
Press, 1 960.
Hayek, Frederick A., Studies in Philosophy, Politics and Economics, Chicago: Uni
versity of Chicago Press, 1 967.
Hempel, Carl G., Aspects of Scientific Explanation, New York: Free Press, 1 965.
Hernstein, Richard, I. O. in the Meritocracy, Boston: Atlantic Monthly Press,
1 973.
Hockman, H. M. ve Rodgcrs, James D., "Pareto Optimal Redistribution", Ameri
can Economic Review, 49, no.4 (Eyll 1969): 542-56.
Hospers, John, Libertarianism, Los Angeles: Nasl, 1 971.
Hospers, John, " Some Problems About Punishment and the Retaliatory Use of
Force", Reason (Kasm 1972) ve (Ocak 1973).
Jacobs, Jane, The Death and Life of Great American Cities, New York: Vantage
Books, 1 963.
Kant, Immanuel, Groundwork of the Metaphysic of Morals, Translated by H. J.

418 kaynaka

Patan as The Moral Law, Londra: tIutchinson, 1956.


Kant, Immanuel, The Metaphysical Elements ofJustice, eviren: John Ladd, Indi
anapolis: Bobbs-Merrill, 1965.
Kessell, Reubin, "Price Discrimination in Medicine", fournal of Law and Econo
mics, l, no. 1 (Ekim 1958): 20-53.
Kim, Jaegwon, "Causation, N omic Subsumption, and the Concepr of Event", The
Jornal of Philosophy, 70, no.8 (Nisan 26, 1973): 217-36.
Kirzner, Israel, Market Theory and the Price System, Princeton: D. Van Nostrand,
1 963.
Kirzner, Israel, Competition and Entrepreneurship, Chicago: University of Chica
go Press, 1973.
Krader, Lawrence, Fomation of the State, Englewood Cliffts, N. J.: Prentice-Hall,
1968.
Krimmerman, Leonard ve Perry, Lewis, Patterns of Anarchy, New York: Anchor
Books, 1 966.
Kristol, Irving, " '\Vhcn Virtue Loses Ali Her Loveliness' - Some Reflections on Ca
pitalism and 'The Free Society' " , The Pblic Interest, 1 7 (Fall 1 970): 3-15.
Leary, Timorhy, The Politics of Ectasy, New York: College Notes and Texts, 196 8 .
Levene, Howard, "Genetic Diversity and Diversity o f Environrents: Mathematical
Aspects", Lucian Le Cam ve Jerzy Neyman (ed.), Fifth Berke/ey Symposium on
Mathematical Statistics, Berkeley: University of California Press, 1967.
Lewis, David, Convention, Cambridge: Harvard University Press, 1969.
Lewontin, R. C., " Evolution and the Theory of Games" , Journal of Theoretical Bi
ology ( 1 96 1 ): 3 82-403.
Lipsey, Richard ve Lancaster, Kelvin, "The General Theory of 5econd Best", Revi
ew of Economic Studies, 24 (Aralk 1956): 1 1-32.
Locke, John, Tvo Treatises of Government, Edited by Peter Laslett, 2. bask,
Cambridge: Cambridge University Press, 1967.
Lucas, J. R., The Principles of Politics, Oxford: Clarendon Press, 1966.
Luce, R. D. ve Krantz, David, " Conditional Expected Utility", Econometrica, 39
(Martl 1 971): 253-71.
Luce, R. D. ve Raiffa, Howard, Games and Decisions, New York: Wiley, 1 957.
Mach!up, Fritz, The Political Economy of Monopoly, Baltimore: Johns Hopkins
Press, 1952.
Mandcl, Ernst, Marxist Economic Theory, New York: Monthly Review Press,
1 969.
Marcuse, Herbert, "Repressive Tolerance", Marcuse, Herbert et al., A Critique of
Pure Tolerance, Boston: Beacon Press, 1 965.
Martin, James J., Men Against the State: The Expositions of Individualist Anarc
hism in America, 1 827-1 908, Dekalb, III.: Adrian Ailen, 1 953.

kaynaka 419

Marx, Kari, Das Capital, I. New York: Modern Library, n.d.


Meek, R. L. Studies in the Labour Theory of Value, Londra: Lawrence ve Wishart,
1958.
Michelman, Frank, "Pollution as a Tort", The Yale Lav ]ournal, 80 ( 1 971).
Minogue, Kenneth, The Liberal Mind, New York: Random House, 1 963.
Mises, Ludwig von., Human Action, New Haven: Yale University Press, 1 949.
Mises, Ludwig von., Socialism, 2. bask, New Haven: Yale University Press, 195 1 .
Mises, Ludwig von., The Theory o f Money and Credit, 2. bask, New Haven: Yale University Press, 1953.
Mishan, E. ]., " Evaluation of Life and Limb: A Theoterical Approach" , Journal of
l'olitical Economy, 79, no.4 ( 1 971): 687-705.
Nagel, Arnest, The Structure of Science, New York: Harcourt, Brace & World, 196 1 .
Nelson, Leonard, System o f Ethics, New Haven: Yale University Press, 1 956.
Newman, Peter, The Theory of Exchange, Englewood Cliffs, N. J.: Prentice-Hall,
1965.
Nozick, Robert, " Newcomb's Problem and Two Principles of Choice" ,N. Rescher
et al., eds., Essays in Honor of C. G. Hempel, Holland: D. Reidel, 1 969, s. 1 1 446.
Nozick, Robert, "The Normative Theory of Individual Choice", Pl. D. dissertati
on, Princeton University, 1963.
Nozick, Robert, "Moral Complications and Moral Structures'', Natura/ Law Fo
rum, 1 3 ( 1968): 1-50.
Nozick, Robert, "Corercion" , S. Morgenbesser et al., ed. Philosophy, Science and
Method, New York: St. Martin's Press, 1969, s. 440-72.
Nozick, Robert, "Weighted Voting and One-Man One-Vote", J. R. Penock ve R.
Chapman, ed. Representation, New York: Atherton Press, 1969.
Nozick, Robert, "On thc Randian Argumet", The Personalist, 52 (Bahar, 1971):
282-304.
Oppenheimer, Franz, The State, New York: Vanguard Press, 1926.
Popper, Kari, Obiective Knowledge, Oxford: Oxford University Press, 1 972.
Proudhon, P. J. General idea of the Revolution in the Nineteenth Century, Londra: Freedom Press, 1923.
Rand, Ayn, Atlas Shrugged, New York: Random House, 1 957.
Rand, Ayn, The Virtue of Selfishness, New York: New American Library, 1965.
Rand, Ayn, Capitalism: The Unknown ideal, New York: New American Library,
1966.
Rashdall, Hastings, "The Philosophical Theory of Property" , Property, lts Duties
and Rights, Londra: Macmillan, 1915.
Rawls, John, A Theory ofJustice, Cambridge: Belnap Press of the Harvard Univer
sity Press, 1971.

420 kaynaka

Roberts, Adam (ed.), Civilian Resistance as a National defense, Baltimore: Pengu


in Books, 1 969.
Rothbard, Murray, Man, Economy and State, 2 cilt, Princeton: D. Van Nostrand,
1 962.
Rothbard, Murray, Power and Market, Menlo Park, Cal.: Institute for Humane
Studies, 1 970.
Rothbard, Murray, For a New Liberty, New York: Macmillan, 1 973.
Rousseau, Jean Jacques: The Social Contract, Londra: Everyman's Library, 1 947.
Scanlon, Thomas M. Jr., "Rawls" Theory of Justice" , University of Pennsylvania
Law Review, 121, no.5 ( 1 973): 1 020-69.
Scarf, Herbert, "The Core of an N-person Game'', Econometrica, 35 ( 1 967): 5069.
Schelling, Thomas, The Strategy of Confict, Cambridge: Harvard University Press,
1960.
Schelling, Thomas, "Models of Segregation", American Economic Review, 54
(Mays 1 969): 488-93.
Schoeck, Helmut, Envy, New York: Harcourt, Brace and World, 1 966.
Seligman, Martin, "Unpredictable and Uncontrollable Aversive Events", Robert
Brush, ed., Aversive Conditioning and Learning, New York: Academic Press,
1 971, s.347-400.
Sen, Amartya K., Collective Choice and Social Welfare, San Francisco: HoldenDay, 1 970.
Seuss, Dr., Thidwick, the Big-Hearted Moose, New York: Random House, 1 948.
Sharp, Gene, The Politics of Non-violent Action, Boston: Porter Sargent, 1 973.
Singer, I. B., In My Father's Court, New York: Farrar, Straus ve Gireaux, 1 966.
Singer, Peter, "Animal Liberation", New York Review of Books (Nisan 5 , 1973):
1 7-21 .
Slobodkin, Lawrence, Grouth and Regulation o f Animal Populations, New York:
Holr, Rinehart ve Winston, 1966.
Spencer, Herbert, Social Statics, birinci bask, Londra: Chapman, 1851.
Spencer, Herbert, The Man Versas the State, Ohio: Caxton, 1 960.
Spooner, Lysander, A Letter to Grover Cleveland on His False Inaugural Address:
The Usurpation and Crimes of Lawmakers and ]udges, and the Consequent
Poverty, Ignorance, and Servitude of the People, Boston: Benjamin R. Tucker,
1 886.
Spooner, Lysander, Natura/ Law, Bostan: Williams, 1 882.
Spooner, Lysander, No Treaso11: The Constitution ofNo Autbority, Larkspur, Col.:
Pine Tree Press, 1966.
Spooner, Lysander, The Collected Works of Lysander Spooner, Weston, Mass.: M
and S. Press, 1 971.

kaynaka 421

Sweezy, Paul, Theory of Capitalist Development, New York: Monthly Review


Press, 1 956.
Talmon, J. L., The Origins of Totalitarian Democracy, Londra: Secker ve Warburg,
1 952.
Talmon, J. L., Political Messianism, Londra: Secker ve Warburg, 1 960.
Tandy, Francis, Voluntary Socialism, Denver: F. D. Tandy, 1 896.
Tannehill, Morris ve Tannehill, Linda, The Market for Liberty, New York: Arno
Press, 1972.
Tawney, R. H. Equality, Londra: Ailen ve Unwin, 1 938.
Thomson, Judith Jarvis, "A Defense of Abortion", Philosophy and Public Affairs,
1, no.2 (Gz, 1 971): 47-66.
Tribe, Laurence, "Trial by Mathematics" , Harvard Law Review, 84 ( 1 971): 1 32993.
Troki, Leon, Literature and Revolution, New York: Russell and Russell, n.d.
Tucker, Benjamin, Instead ofa Book, New York, 1 893.
Tucker, Benjamin, Individual Liberty, New York: Vangard Press, 1 926.
Vlastos, Gregory, Platonic Studies, Princcton: Princeton University Press, 1 973.
Vonncgut, Kurt, Welcome to the Monkey House, New York: Deli, 1 970.
Weber, Max, The Theory of Social and Economic Organization, Glencoe, i l i . : Frcc
Press, 1 947.
Weber, Max, Max Weber on Law in Economy and Society, Edited by M. Rhcins
tein, Cambridge: Harvard University Press, 1954.
Williams, Bernard, "The idea of Equality" , Peter Laslett ve W. G. Runciman (e<l.),
Philosophy, Politics and Society, 2nd series. Oxford: Basil Blackwell, 1 962.
Wohlstetter, Roberta, Pearl Harbor: Warning and Decision, Stanford, Cal.: Stan
ford University Press, 1 962.
Wolff, Robcrt Paul, "A Refutation of Rawls' Theorem on Justice" , Journal of Phi
losophy, 63, no.7 (Mart 3 1 , 1 966).
Zablocki, Benjamin, The ]oyful Community, Baltimore: Penguin Books, 1 971.

Dizin

Acton, J.E.E.D., 173


aklayc siyaset teorisi, 34, 37
adalet ilkeleri, 215, 241 , 248, 249,
265, 266, 268, 278
adaletsizliin dzeltilme ilkesi, 207
adaleti muhafaza edici dnmler,
206
adaletin tarihsel ilkesi, 21 O
adalet teorisi, 236, 244, 245, 290
ademi mdahale politikas, 43
adil fiyat teorileri, 245
Afrika, 1 1 0
ahlakbilim 22, 23, 87, 383
ahlaki erdeme gre datm ilkesi,
2 1 0, 2 1 1
ahlak felsefesi, 241
ahlak teorisi, 37, 83
Alchian, A., 53
alc adalet ile ilgili teoriler, 224
alternatif datmc adalet kavramlar,
216
A.B.D., 71, 9 1 , 1 1 1 , 120, 3 12, 346,
403
anarist tabiat hali, 173
anlaml alma, 315, 3 1 6, 336
Aristo, 309, 3 1 4
art emee ynelik deer teorisi, 331
Austen, J., 389
Avusturya teorisi, 53
baskn saldr, 1 74
balang datm, 275
balang edin kmesi, 2 1 3
bedavaclk, 339
Bentham, J., 76
Beyaz Vatanda Meclisleri, 55

Bir Adalet Teorisi, 241 , 290


bireyci anarist(ler), 88, 158, 1 60, 349
bireyselcilik, 223, 405
Blanc, L., 320
Bruce, L., 388
Bruderhof, 394
Buda, 388
Bushman Kabileleri, 1 6 1
cezalandrma kuramclar, 1 00
cezalandrma teorisi, 99, 100, 1 07
Chemberlain, W., 216, 2 1 7
Cohen, M., 55
Crow, J., 52
Crow Kabilesi, 1 6 1
Crusoe, R., 243
arlk Rusya's, 403
datm ilkesi, 2 1 0
datm teorisi, 2 8 3
datmc adalet, 203, 208, 209, 2 1 0,
212, 220, 240, 243, 248, 262,
269, 270, 280, 282, 295, 296
datmc adalet ilkesi, 205, 2 1 1 , 259
datmc adaletin kalba sokulmu
ilkeleri, 219, 224, 225
datmc adaletin nihai sonu ilkeleri,
228
datmc adalet teorisi, 215, 225, 282
datmc toplumsal adalet, 242
deer emek teorisi, 326, 328, 330
demokratik devlet, 366
demoktesis sistemi, 366
dengeleme ilemleri, 54
Deutsch, K., 53

424 dizin

doal haklar gelenei, 1 14, 144


doal yetiler, 274
doruyu muhafaza edici dnmler,
206
Dostoyevski, 389
dzeltme ilkesi, 207, 230, 262, 269,
296

Edebiyat ve Devrim, 385


edinleri transfer ilkesi, 212
edinimle ilgili adalet teorisi, 236, 237
edinme teorileri, 235, 236, 238
Edison, T. , 388
egemen birim, 145, 167, 1 85, 240
egemen koruyucu birim, 46, 144, 152,
153, 157, 158, 163, 168, 171,
1 8 1 , 1 84, 1 9 1
Einstein, A . , 3 8 8
elde etme ile ilgili adalet ilkesi, 204,
205, 206, 207, 212, 230, 262,
269, 353
elitist hiyerarik teori, 83
Ellison, R., 388
emperyalist topyaclar, 399
epistemoloji 22, 32
epistemolojik phecilik, 1 5 1
eiclik, 285, 286, 287, 2 8 8 , 289, 290,
299, 300, 307
eicliki ilkeler, 2 73, 308
eitliki nihai durum yaplar, 321
eitsizlik, 272, 273, 288, 300, 3 10,
344
Eskimo kabileleri, 1 6 1
evrim teorisi, 5 2
Falanj taraftarlar, 394
farazi adil gemi, 369, 370
farazi gemiler, 368, 369
farkllk ilkesi, 248, 249, 250, 252,
256, 258, 265, 270, 273, 277,

282, 291, 293


faydaclk, 74, 75, 76, 77, 78, 100,
208, 259, 295, 296
faydac teori, 87
faydac caydrclk teorisi, 100
frsat eitlii, 302, 303, 304, 306
fiili devlet, 16 8
fiili tekel, 154, 160, 163, 164, 1 67,
240
filtreleme ilemleri, 54
filtreleme sreleri, 391, 392, 393,
395, 396
filtre vastalar, 390, 391, 393, 396
Filmer, 362
Fischer, B., 388
Ford, H., 2 1 3, 388
Ford Motor irketi, 325, 331
Fourier, 385, 394
Freud, S., 388
Frey, F., 53
Fried, C., 1 15, 1 1 6
Friedmanvari makbuz plan, 59
Gandi, 190, 388
genel datm ilkesi, 381
genel eitliki ilke, 272, 273
genel toplumsal ibirliinin yetkilenme
sistemi, 254
George, H., 232
Ginsberg, A., 388
gizli el aklamas, 51
Godwin, 33
Goebbels, J., 335
Gocthc, 309, 314
Goldman, E., 388
gnll takas, 334, 335, 343
grnmez el aklamalar, 49, 50, 5 1 ,
54, 163, 164, 1 65, 1 80
grnmez el mekanizmas, 1 1 3
grnmez el sreci, 160

dizin 425

g dengeli federal sistem, 170


hak faydacl, 6 1
hakkaniyet ilkesi, 1 13, 1 3 1 , 1 32, 1 35,
136, 137
Hale, E. E., 335
Hart, H., 24, 1 1 3, 1 3 1 , 1 32, 133,
134, 135
hase 307, 308, 313, 314
Hayek, F. A., 54, 212, 213, 214, 230,
281
hayrseverlik, 336
hayvanlar iin faydaclk insanlar iin
kantlk, 74, 76, 77
hayvan nfuslarnn denetiminin
ekolojisi, 52
Heffner, H., 3 8 8
Helfeld, 233
Hempel, 35
Herrnstein, R., 53
Hillary, E., 388
Hobbes'u tabiat hali, 33
ihtimal datm, 204
Jacobs, J., 53
Jefferson, T., 388
kalba sokulmu datm ilkeleri, 210,
2 1 1 , 213, 223, 227, 229, 230
kalba sokulmu adalet kavramlar,
230
kalba sokulmu adalet teorisi, 246
kalba sokulmu tarihsel ilkeler, 227
Kant, 66, 332
Kantlk, 74, 76
Kant ilke, 64
Kant yaklam, 293
Kant yan snrlama gr, 84
kapitalist(ler), 323, 394

kapitalist sistem, 3 1 9
kapitalist toplum, 1 1 9, 2 1 3 , 214, 325,
332
kapitalist retim, 317
kapitalizm, 281
Kara Panterler, 144
karar teorisi, 3 8 3
kat eitilik, 271 , 272
kat eitlik kural, 2 73
katlmc demokratlar, 394
Katolik, 53
kendine sayg, 307, 309, 310, 312,
313, 315
keyfiyet, 274, 282
kibbutizm, 395
kibbutz, 400
Kimura, M., 52
kiinin dernei, 1 70
klasik liberal teori, 58, 69
Klu Klux Klan, 55
kolektif mlkiyet, 235
kolektif servet, 293
Kolomb, C., 388
komnistler, 394
komnist topluluk, 401
komnist toplum, 309
komnizm, 3 1 3
koruma politikas, 157
koruyucu birim(ler), 42, 43, 46, 48,
91, 93, 94, 1 30, 144, 145, 146,
147, 148, 149, 152, 1 54, 155,
157, 158, 1 6 1 , 1 62, 1 68-174,
177, 1 84, 1 85, 1 92, 1 94, 240,
357, 368, 409, 413
Koruyucu Birimler Federasyonu, 145
koruyucu hizmetler, 60, 126, 159, 1 82
kt eylem olasl sistemi, 120
Kropotkin, P., 388
Kundalini Yoga Ashrams, 395

426 dizin

laissez-faire, 346, 399


liberteryenler, 193, 399
liberteryen ahlaki ilkeler, 161, 1 93
liberteryen grler, 22
libertery::a koruyucu birim, 1 93
liberteryen yasaklamalar, 69
liberteryen yan snrlamalar, 67, 68
Literature And Revolution, 309
Locke, J., 23, 37, 40, 49, 91, 94, 96,
1 8 1 , 1 82, 188, 1 89, 207, 231,
232, 233, 236, 290, 342, 362,
363, 364
Locke'un edinme teorisi, 231
Locke'u gelenek, 1 83
Locke koulu, 233, 234, 236, 237,
238, 239, 240, 296, 402
Locke'u mlkiyet teorisi, 362
Locke'u teori, 235 ,
Locke'un sahiplenme ile ilgili teorisi,
236
Locke'un tabiat hali, 37, 38, 40, 48,
1 63, 170, 1 8 1
Lubitz, R . , 3 8 8
Madow, W., 5 3
Mailer, N . , 388
marjinal retkenlik teorisi, 212, 246,
247
Marx, K., 309, 3 1 4, 329, 330, 331,
332
Marx' smr teorileri, 24
Marx' smr, 322, 333
Marksist ekonomik teori, 332, 333
Marksist teori, 323, 325, 328
Mencken, H. L., 388
Merton, T., 388
metafizik, 22
metodolojik bireyselcilik, 54
metodolojik bireysel pozisyon, 55
mevcut zaman dilimi adalet ilkesi,

208, 209
Mili, J. S., 241
millet, 400, 401
minimaks ilkesi (kriter), 32, 33, 249
minimal devlet, 21, 24, 48, 59, 88, 89,
158, 1 60, 164, 1 65, 167, 1 99,
203, 228, 296, 344, 345, 346,
349, 353, 355, 366, 368, 369,
373, 413, 414
minimal devlet yaps, 24
minimal olmayan devlet, 344
misyoner topyaclar, 398
Musa, 388
mlk adaleti, 204
mlkiyet hakk nosyonu, 228
mlkiyet teorisi, 228, 238
mlkiyet elde etme ilkesi, 207
mlkiyet transfer etme ilkesi, 207
mlklerle ilgili adalet teorisi, 207
mlklerle ilgili adaletsizliin
dzeltilmesi, 206
Napolyon, 328
New York Filarmoni Orkestras, 341
nihai durum, 229, 230
nihai durum ilkesi, 2 1 1 , 219, 220,
227, 239, 258, 259, 262, 269, 270
nihai durum kalb, 227
nihai sonu ilkesi, 210
normatif sosyoloji, 3 1 6
objektif koul, 151
Orta Avustralya kabileleri, 1 6 1
Orwell, 74
Owen, 394
oyun teorisi, 383
nleyici alkoyma, 194, 1 97
nleyici snrlama, 1 95, 1 97, 198
zel koruyucu birimler, 57, 89
zel mlkiyet, 235

dizin 427

paternalist, 96
Pearl Harbour, 53
Pcter ilkesi, 5 3
Picasso, P., 388
piyasa ekonomisi, 275, 322
piyasa tazminat, 103, 106
Platon, 265
Proudhon, 394
psikolojik teori nosyonlar, 1 08
Rabelais, 389
Ram Dass, B., 388
Rand, A., 388
Rawls, J., 24, 135, 240, 241 , 242,
243, 246, 247, 248, 249, 252,
254, 255, 256, 257, 259, 260,
261, 262, 263, 264, 265, 267,
268, 269, 272, 273, 274, 275,
276, 277, 278, 280, 282, 285,
288, 291, 292, 293, 295, 296
refah ekonomisi, 208
rekabeti piyasa, 378, 379
Rembrandt, 328
Rothschild, B., 388
Rusya, 1 6 1
Russell, B., 388
saf yntemsel adalet, 285
sahiplenme teorisi, 238
Scanlon, T., 271, 273
Schelling, T., 52, 258
Schumpeter, 333
Second Treatise, 37, 362
Sen, A. K., 221
Shakespeare, W, 389
Sinatra, F., 388
sivil toplum, 49, 91, 1 8 1 , 1 83
sivil toplum devleti, 1 8 1
siyasal felsefe, 383
siyaset felsefesi, 22, 31, 32, 37, 65, 241

Slobodkin, L., 52
Smith, A., 50, 53
Sokrates, 388
sosyal adalet ilkesi, 242
sosyal bilimler felsefesi, 54
sosyal dnce teorisi, 24
sosyal tercih, 222, 223
sosyalist datm, 2 1 8
sosyalist toplum, 2 1 7, 2 1 8, 2 1 9, 325,
331
sosyalizm, 297, 405
sosyoloji, 32
smr teorisi, 324
statik topya teorileri, 412
subjektif koul, 1 5 1
Sweezy, P., 327
tabii devlet, 1 91
tabii hal, 1 67, 349, 353
tabii hal kuramclar, 1 85
tabii zgrlk, 274
tabii zgrlk sistemi, 274, 275, 277
tabii servet, 277, 279, 280, 28 1 , 282,
285, 286, 288, 289, 290, 291,
292, 293, 294
tabii yetenekler, 276, 278, 279, 290,
293
tabiat hali, 38, 40, 42, 91, 1 1 3, 1 3 1 ,
138, 140, 1 4 1 , 144, 160, 168,
1 8 1 , 1 85, 1 87, 190
tabiat hali teorisi, 31, 32, 35, 1 8 8
tabiat kanununun stats ve temeli,
37
Talmud, 137
tam tazminat, 106
tarafszlk ilkesi, 252
tarihsel adalet ilkesi, 259
tarihsel datm ilkesi, 261
tarihsel yetkilenme, 261 , 262, 263
tasarm vastalar, 390, 394

428 dizln

Taylor, E., 388


tazminat deme politikas, 123
tazminat ilkesi, 1 1 7, 121, 122; 123,

127, 156, 159, 1 60, 1 94, 1 96


temel sosyal filtreleme ilemleri, 55
tersine yetkilenme ilkesi, 261
tesadfi mutasyon, 52
The death and Life of Great American
Cities, 53
The idea Equality, 300
Thidwick, 341, 342
Thoreau, H., 388
Tocqueville, 407
Tolstoy, L., 389
toplam faydac menfaat, 74
topluluk, 399, 400, 401, 402, 403,
410, 412
toplumsal ibirlii, 242, 243, 244,
245, 248, 252, 253, 254
Toscanini, A., 341, 342
transfer ilkesi, 230, 262, 269, 296
transferle ilgili adalet ilkesi, 205, 206,
207, 353
Tristan, F., 394
Troki, L., 309, 313, 385
ultra-minimal devlet, 59, 60, 63, 88,

89, 90, 158, 164, 165, 1 94

usuli haklar, 138

topya sistemi, 41 O
topya teorisi, 24, 374
topyac gelenek, 407, 408
topyac teori, 373
topyac ve anarist kuramlar, 1 93
topyanizm, 389
retimin eit datm ilkesi, 380

retken olmayan takas, 197, 198


varolucu topyaclar, 398
Warren, J., 394
Weber, Max, 55
Weberci gelenek, 163
Wcberci art 163
West, j., 309
Williams, B., 300, 301, 302
Williams, T., 388
Wittgenstein, 388
Wohlstetter, R., 53
Wafson, H., 388
Yahudiler, 53
Yale, 144
yan snrlama teorisi, 83
yeniden datm, 225, 227, 291, 340
yeniden datm programlar, 347,

348

yeniden paylam, 346


yerel koruyucu birimler, 182
yeterlilik ilkesi, 285
yetki sahibi olma ilkesi, 211, 212, 215
yetki sahibi olma ile ilgili adalet
kavram, 216
yetki teorisi, 208
yetkiler sistemi, 215
yetkilerin transferi sistemi, 214
yetkilenme, 230, 246, 260, 262, 264,

265, 267, 280, 283, 295, 296,


299, 300, 305, 3 1 6, 341
yetkilenme gr, 215
yetkilenme ilkesi, 223, 259, 263, 271,
277
yetkilenme teorisi, 204, 225, 240,
244, 268, 274, 282, 292, 316

You might also like