Professional Documents
Culture Documents
R. W. Connell
ngilizceden eviren
'.
Cem Soydemir
Yayma hazrlayan
OzdettArtkan
Son okuma
Mehmet Kk
Kitabn zgn ad
Gender and Pmver
Society, the Person and Sexuai Poiitics
>
: r
.'
:
l
,
Polity Press/1987
basmndan evrilmitir.
Blackwell
i;
\.
Sevin Allan
Kapak dzeni
|'
'j
t
' I'
'
Artan Kahraman
Dzelti
Sait Kzlsltan
: Basma hazrlk
.i
Bask ve cilt
Mart Matbaaclk Sanatlar Lid. t. Tel: (0212)212 03 3940
Birinci basm
Mart 1998
ISBN 975-539-193-2
AYRINTI YAYINLARI
Piyer Loti Cad. 17/2 34400 emberi ita-stanbul Tel: (0 212) 518 76 19 Faks: (0 212) 516 45 77
->
R. W. Connell
Toplumsal Cinsiyet
ve ktidar
Toplum, Kii ve Cinsel Politika
0 ; " j{ p $ $
R e f - K - ' r i ^ i
u~.^pnnesj
Oemrba No. ^ o D 5
Akdeniz niversitesi Merkez Ktphanesi
*028841*
H A Z I R L A N A N
K T A P L A R
W-
indekiler
NSZ.................................................. ..............................................9
L GR: BR RNEK O L A Y ...........................................................21
A. Ergenlik anda bir gen kz ve ailesi..................................... 22
B. Kamusal dnya: cret, eitim, i ............................................... 28
C. iddet, nyarg, devlet......................................................... ..... ...33
5
Birinci Ksm
T o p lu m s a l c i n s iy e t i l i k ile r i n in y a p s
V.
131
132
141
150
156
161
VI.
u.
* J,
165
165
167
173
181
184
190
194
194
203
213
nc Ksm
K a d n lk ve e r k e k l ik
yEL CNSEL KARAKTER.......... ..... ................ .................................. 225
imsel modeller ve cinsiyet farkll aratrmas..:.,....... 225
eB ik /k d m ir^
....V!......... 230
IX,
Drdnc Ksm
C in se l p o lit ik a
XI. CNSEL DEOLOJ....... .................................................................315
A. Sylem ve pratik...............................................
315
B. deolojik sreler...............................................................
321
C. Kltrel dinamikler...........................................................
.326
D. deologlar ve karlar................................................... ;......... ..331
XII. POLTKA PRAT.................................................
338
Cinsel politikann kapsam........................................................ 338
fi. karlarn ifadesi........................................................................ 343
fn . i snf fem inizm i.......... ........................ .............................346
$Q Kurtulu hareketlerinin douu ve dnm............ .......... 352
Xm. BUGN VE GELECEK................................................................361
A. Gnmz...............
361
B. Stratejiler........................................................
365
C. Sonu: Toplumsal cinsiyete dair toplum teorisiyle
kurulabilecek bir dnya zerine notlar.... .............................. 372
KAYNAKA................
-3 8 1
DZN..........................................................-.....................................400
nsz
s p f
t-
:
I
j
/
!
I
I
I
/
|
V_
kaynaklandr. Bunlarn dnda, Sue Kippax yeni sosyal psikoloji ile tanmam salad; Sheila Shaver da beni toplumsal cinsiyetin
refah politikasyla kesime noktalan hakknda bilgilendirdi. A ynca
tez danmanln yaptm birok doktora rencisinden de epey
ey rendim: Szgelimi, Teresa Brennan sayesinde feminist psi
kanalizle tantm; Clare BurtonTn Subordination (Tabiiyet) adl
kitab sosyalist-feminist dncenin ayrntl bir eletirisini sun
masndan tr benim iin ok faydal oldu; Tim CarriganTn
ecinsel kurtulu teorisi zerine yapt alma ve Carol O DonnellTn, emek piyasalar zerine The Basis o f Bargain (Pazarlk
Esas) adyla yaymlanan almasndan fazlasyla yararlandm; ve
son olarak mteveffa Di Courtun merkezi iktidar yaplan so
rununa dikkat eken feminizm ve devlet konulu almas bana bir
ok bakmdan k tuttu. eitli kuaklardan birok lisans renci
sinin srekli ilgisi, bu kitabn yazlmas ynnde beni yreklen
dirdii gibi, ortaya kan rnn snanmasn da salad.
Kitabn son eklini almas, 1. Blm deki ayrntlarn ounu
stlenen Thea W elshin ve Sovyet Komnist Partisine yelikten
Sydney Tiyatrosu'nun yakn tarihine kadar deien sorular ko
nusunda Pip Martinin aratrma srasndaki yardmlaryla mmkn
oldu.
almaya ait yazlara ve taslaklara birok kii olumlu tepkiler
verdi. zellikle Glynn Huilgol, Elizabeth Reid ve Hester Einsteinm yorumlan ok yardmc oldu. Gary Dowsett, Lynne Segal,
Rosemary Pringle, John Iremonger ve Venetia Nelson metnin ta
mamn olcuma zahmetine katlanarak deerli eletirilerini esirge
mediler. Balangta Heather WlliamsTn stlendii temize ekme
iinin byk bir ksmm, son birka yl iinde Helen Easson
srdrd. Bu insanlarn becerileri ve eletirel ilgileri olmasayd,
projenin gelimesi de mmkn olmayacakt. Son olarak, ilk tas
lan tmn evinde yazdmz Robyn Daseynin hogrs ve
dostluuna sonsuz teekkr borluyum.
jfeu kitabn ortaya kmas iin yaplan almann bir ksm,
Avustralya Aratrma Burslar Komitesi tarafndan Snf ve Ata
erkillik Teorisi ad altnda verilen bir aratrma bursuyla mali des
tele buldu. Tamamen teorik olan almalara nadiren burs verildii
iin belki de bu bursun veriliini kutlamak gerekir. Aratrmann
otlar
Bir erkein feminizm hakknda yazarken karlaabilecei sorunlara ilikin bir rnek iin bkz. Janet Bujra vd. (1984), David Bouchier'nin
The Feminist Challenge (Feminist Meydan Okuma) adl kitabna
ynelik eletirileri. Eitim konulu aratrmamzn toplumsal cinsiyetle
lgili ksmlar iin bkz. Kessler, Ashenden, Connell ve Dowsett (1982,
1985).
20
'
ilmedi; burada alt izilmesi gereken nokta daha olc, herhangi bir
bireysel yaamn anlalabilmesi asndan ayn tipte bir analize ih
tiya duyulacadr. Blmn ikinci ksmnda ise D eliamn iinde
bulunduu kolektif ortamlara, yani yaad ehre, eyalete, lkeye
ve dnyaya bakacaz. Bu aamada cinsiyet eitsizlii ve cinsel po
litikaya ilikin istatistiksel ve kurumsal kantlardan bazlarm tar
tacam. Bunun da konuyu aydnlatc olacana inanyorum. Ko
nunun ok geni olmas nedeniyle, tek bir blmde kantlarn
ancak kk bir ksmnn ele alnmas mmkn olabilir. Ama belki
de bu kadar bile toplumsal cinsiyetle ilgili konularn lsn ve
nemini gstermeye yetecektir.
A.
j
il||l;
1
?
!:;
1
ij;
!l;
I1
. P.
i: '.,1
''
: ;k : '
6'
i
;
!
f
j
/
Bat Almanya
Japonya
Msr
El Salvador
Kadnlarn creti
(erkekierinkinin y2desi olarak)
73
43
63
S
ekoslovakya
Polonya
Macaristan
; Latin Amerika lkeleri arasnda yaplan karlatrmada ise lke' lerin geim snrlan belirlenip kadn ve erkeklere ait yzdelerin bu
snrn altnda m yoksa stnde mi kald gsterilerek farkl bir
lt kullanlyor. Aadaki saylar, her lkede en dk gelir ka
tegorisine giren yzdeleri gsteriyor:
Kadn
% Al
% 27
% 34
. Erkek
%38
%1
%6
(1) ABD
(2) talya
(3) Polonya
(4) Hindistan
(5) Brezilya
(6) Endonezya
Erkek
(%)
Kadn
(%)
belirtilmemi
>
5
1
52
22
23
7
2
81
26
42
Kadn
m
Erkek
(%)
28
10
4
0,3
3
1
37
19
2
5
5
. 7
33
,
j
|
|
37
Kanada
Bat Almanya
Japonya
talya
% 97
% 97
%98
% 95
% 92
% 95
%99,9
% 95
Tarih
O rgan
(1) ABD
(2)
Japonya
(3) Sovyetler Birlii
(4) Hindistan
(5) Avustralya
1984
1985
1985
1985
1985
Kongre
(6) Kolombiya
1975
lke
M eclis yeleri
Yarglar
(1) ABD
1985
(2) ngiltere
1984
1984
1986
1985
(5) Avustralya
Generaller
(1) ABD
(2) Japonya
(3) talya
(4) Avustralya
Yksek Sovyet
(federal)
(federal ve eyalet
dzeyinde)
eyalet dzeyinde
ve federal
yksek, gezici ve
yerel mahkemeler
Halk mahkemeleri
tm federal
mahkemeler
1980lerm balar
1986
1986
1986
Yzde 1
4
4
33
9
9
7
3
36
2
5
0,6
0
0
0
se 1981de % 4 dzeyindeydi
Kathleen Newland, on yl nce, kadnlarn poltkadala yer
lerine ilikin dnya leindeki bulgulan mkemmel bir ekilde, udeledikten sonra, kadnlarm politik konumlannda kresel bir de
iimin y o l katettiini ne srmt. Yasal etblc (orneg
y
S o ) artk yerleti, uadan insanlarn politikaya karilimi youn
luk kazand. Ancak kadnlar ender olarak politik liderler arasnda
mt
sediyorlard; konuyu eksiksiz olarak ifade eden terim bu, ama yie
de kullansz bir ifade biimi. Toplumsal cinsiyet ilikileri man
tkl bir ksaltma ve tm alan belirtmek iin bunu kullanacam.
kinci varsaym ise, bu blmde tartlan olgunun iki dze
y in in , kiisel yaam ve kolektif toplumsal dzenlemelerin, birbirleriyle temelden ve btn oluturucu bir biimde balantl ol
duudur. Birini teoriletirmeksizin brnn teoriletirilmesi hi
bir ey ifade etmiyor. Bu blm bir rnek olay incelem esiyle
atm ama bunu istatistiksel verileri somutlatrma kaygsyla de
il, ynteme ilikin bu temel husus yznden yaptm. Byk
lekli toplumsal cinsiyet ilikileri de tpk Delia Prince ve ailesi
nin girdii trden pratiklerce oluturulur. Ama.bu pratikler serbest
e var olamazlar; hem sz konusu yaplarn oluturduu koullarca
kstlanrlar hem de bu koullara karlk vermek zorundadrlar.
Bu, teoride soyut bir nokta olmakla beraber bir yandan da so
mut bir gerekliktir. Delia ile ilgili son bir nokta buna aklk ka
zandracak. Delia bize veteriner olmak istediini sylemiti. Ana
babas onun bu isteini biliyor ve eitim masrafn karlamay
gnlden istiyorlard ki bu onlar iin hi de nemsiz bir konu de
ildi. Birka yl sonra olaylarn geliimini izleyip bir sonuca ulmak iin D eliann okuduu okula tekrar gittiimizde ilerin na
sl deitiini rendik. Delia nceden tahmin' ettii gibi onalt
yanda okulu brakarak bir ie girmiti. Hem cinsiyete dayal ge
nel iblm asndan hem de ana-babasma zg evlilik yks
asndan kayda deer bir iti bu. Veteriner olamamt ama ve
teriner hemiresi olmutu.
Kitabn III. Ksmnda da tartacamz gibi, bir yaam izgi
sinin tm ayrntlaryla ele alnmas gerekten nemlidir; ama sonulann tek bir olayn tesine getiini bilmek de o denli nem
tar. O nedenle bu aamada Princeleri bir kenara brakarak baka
kaynaklara yneleceim. Onlarla yaptmz mlakatlar sayesinde
gelitirdiimiz kiisel yaam yaklammz, tarihsel, psikanalitik ve
dier kantlarn ele alnmas asndan temel dzeyde kalmaktadr.
Toplumsal cinsiyet ilikileri alann tartmamzn odana ge
tirmek zordu, hl da yle. in iine gl duygular karyor.
ou insan iin bu rntleri tpplumsal olarak grmek bile kor
kutucu oluyor. rntlerin doal olduunu ve bu nedenle kiinin
41
r i
42
i'r
i .1
| |
otlar
GR
;
(s. 21). Tipik kzlar kliesiyle tanmlanmann ne kadar kolay olduu ko
nusunda bkz. Griffin (1985) Typicai G iri .
ERGENLK AINDA BR GEN KIZ VE ALE
(s. 22-28). Bu alma, Connell, Ashenden, Kessler ve Dowettta (1982)
anlatlan aratrmada yer alan baz mlakatlara dayanarak yapld. Ei
tim ve toplumsal cinsiyet odakl iki almaya da ayrca bkz.: Connell
vd. (1981) ile Kessler vd. (1985).
KAMUSAL DNYA: GELR VE SERVET
(s. 28-30). AvustralyalIlarn kazanlar ve uralarna ilikin istatistikler
*u kaynaklardan: Avustralya statistik Brosu (bundan sonra AB) Ka
talog no. 6101.0, Labour Satistics (1978), s. 71 ve AB Katalog no.
4101.0, Socia Indicators, 4 (1984), s. 171, 192, 213, 214. Hibir geliri
olmayanlara ilikin dzenlemeler, AB katalog no. 2443.0, C ensus Sum m ary C haracteristics o fP e rso n s and D w ellin g s,( 1983), s. 4-5, 15
ya zeri erkek ve kadnlara ait 1981 saym sonularna dayaldr.
ILOnun aratrmas W omen at W ork, 1 s. 4-5te zetlenmitir. Dou
Avrupaya ilikin veriler Molyneuxden (1981) alntlanm tr. 1968-72
dilimine ait saylar ieren Latin Amerika almas, Latin Amerikal
ve Karaypli Kadnlar Kolektifi (1980), s. 182de zetlenmitir.
ETM, EMEK PYASASI VE FNANS
(s. 30-33). Okuryazar olmama ve (yeniden hesaplanm) yksek renime
ilikin veriler UNESCO Statistical Yearbook, (1984) 1.3 ve 1.4 tab
lolarndan, her bir lke iin deiik yllardan derlenmitir. gcne ka
tlm istatistikleri, Dnya Bankas W orld Tables, (1980), s, 460-465.
Avustralyadaki mesleki ayrmclk verileri Social J n d ic a to rs, 4,
(1984), s. 178; buradaki emek piyasasndaki ayrmcln deerlendir
mesi iin bkz. Kadn Brosu Raporu, The R ole o fW o m e n in the Economy, (1981), s. 22-33. Uluslararas bilgiler ve alntlar, OECD yayn
Wom'en and E m ploym ent , (1980), s. 42. Newlandin (1980), dnya
leinde cinsel blmne mkemmel bir ksa girii var. Parasal ay
rmclkla ilgili bilgiler iin bkz. Niland (1983) veA u stra lia n 4 ubat
1983.
DDET SULARI
(s, 33-38). Aile ii iddet istatistikleri: ABD, Straus (1978), s, 446. skoya, Dobash ve Dobash (1979). Polis karakolu verileri, YGG Aile ii
43
im,
. i
t
M :
V
if
HOMOFOB
(s. 35-37). Mahkeme dosyalanyla ilgili Sydney ve YGG istatistiklerinin
kayna, Su statistikleri ve Aratrma Brosu (1978/9), s. 10, 33-37.
Ecinsellere ynelik bask rnts, YGG Ayrmclk Kart Kurul ta
rafndan hazrlanan dildcate deer^ ^
(1982) belgelenmitir. Karadadaki saldrlar iin bkz. B ody Politic, 94 (1983); 105 (1984); 117
(1985). Nevv Yorktaki dvme olay ve dier tacizler Rosen (1980-81)
tarafndan belgelenmitir. Ecinsel Acil Arama Hatt araclyla 19-21
Temmuz 1985 tarihleri arasnda dzenlenen soruturma, polis rg
tnn Ecinsel likiler Birimi tarafndan rapor edilmitir (YGG Polisi
Halkla likiler Brosu yaym).
POLS, CEZAEVLER, ORDU
(s, 37-39). Avustralya ile ilgili rakamlar iin bkz. S o cial ndicators,
(1984), s. 263, 273ten alnmtr. ABDye ait rakamlar iin bkz. Statistical A b stra ct (1980, 1985). Cezaevleri zerine uluslararas kar
latrma iin bkz. Heron House B ook o f N um bers (Londra; Pelham
Books,1979), s. 323. Ordu ile ilgili rakamlar: Avustralya, Year B o o k
A ustralia (1984), s. 45; NATO, Chapkis (1984), s. 88; ABD, Statistical
A bstract , (1980), s. 375.
RESM MAKAM SAHPLER
(s. 38-39). Tanmlar snrl da olsa, kadnlarn politik sisteme katlmlar
konusunda bulunmaz bir kaynak iin bkz. Nevriand (1975); alnt s. 33.
Veri salanan dier kaynaklar yle: Avustralya, Federal Mahkeme Ki
tapl; Saver (1985). ABD, Stille (1986); Hacker (1983) ve Congressional Q uarterly W eekly Report, (10 Kasm 1984). Hindistan, Ja
ponya ve talya bykeliliklerinden gelen mektuplar. Sovyetler
Birlii, Perchenok (1985). ngiltere, Merkezi Enformasyon Brosu,
W omen in B rita in , (1984).
44
Birinci Ksm
Toplumsal cinsiyetin
teoriletirilmesi
,t*J'J!'!
K'i'V'.;!!',
m \; .
'jM "
Ji
i:v v
1. Blm de sz edilen olgularn anlalmas ynnde yaygn olarak kabul edilen hibir ereve yok. Bu olgular incelemenin birbiriyle badamayan eitli yollar var. Dolaysyla nmzdeki
blmn hedefi, bu farkl yaklamlar ele alarak bunlardan, top*
lumsal cinsiyetin anlalmasna ilikin sistematik bir temel ortaya
karmak olacak.
lk adm, bu yaklamlarn nereden geldiklerini ve bugnk bi
imlerini nasl aldklarn aratrmak olacak. Ama bu blmn ana
fikrinin eksiksiz bir dnceler tarihi oluturduu sylenemez.
Kendi bana olduka byk bir giriim bu. Yine de toplum te
orisinin ilkesel olarak asla bolukta var olamayaca gerekesiyle
bir tr tarihsel ereveye ihtiya duyuyoruz, nk toplum te47
A. DNYEV AHLK
^Toplumsal cinsiyete dair toplum bilimsel teoriler, bildiim ka
daryla Bat icaddr ve kesinlikle modern bululardr. br uy
garlklarn, insan cinselliine ve cinsiyetler aras ilikilere ken
dilerine zg yaklam biimleri vardr. Szgelim i, Hint erotizmi
ve in aile kurallarnn gsterdii gibi, szn ettiimiz bu yak
lam biimleri, Batmn yaratm olduu herhangi bir ey kadar in
celikli ve teferruatl olabilir. Ancak bunlar farkl tipte kltrel olu
umlardr.';
Ayrca bu bak as, daha en batan, Avrupa kltrnn bir
paras olmamtr. Biyolojik ve toplumsal cinsiyet, Ortaa ve Re
form asy on aydnlarnn yazlarnda genellikle erkekler, kadnlar ve
Tanr arasndaki ahlki ilikilerle ilgili bir tartmann konular olarak sunuluyordu. Ama bu tr bir erevenin ille de kstlayc ol
mas gerekmez. Byle bir ereve iinde kalarak ihtirasn kar
maklklarn fark edip byk bir incelikle ele almak mmkn
olabilir pekl. Tristan ile Isoldenin akndan, Dantenin ka
leminden kan Paolo ile Francescann yksne veya Shakespearein Romeo ve Jlyetine dek pek pk yerde hsrana urayan
ak temalar bunu kantlyor. Yine de bu yklerin kayna,
ounlukla akn doasna dair bir meraktan ok, birbiriyle
atan ykmllklerin yaratt ikilemdi. Benzer, ekilde, te
ologlarn ve dnrlerin cinsiyet hakkndaki tartmalar da, in
sanlarn niin baka bir ey yaptklarn ele almaktan ok, ne yap
malar gerektiini art komay amalamt.
Bu erevedeki ilk byk deiiklik, Tanrnn kadnlara ve er
keklere izlemeleri iin bir yol ngrd ynndeki inann
rtlmesiyle yaand. Ayn temaya, Aydnlanma a entelek
tellerinde de rastlarz, ama bu sefer dnyevilemi ekliyle kar
karmza. Hkim konumdaki toplumsal cinsiyet dzenlemelerinin
ahlki adan onaylan ve (zellikle, yeni icat edilmi bir yaznsal
tr olan romanda karlalan) kurallar ineyen insanlarn ya48
49
B . B L M V E R A D K A L Z M
52
/j
X?
j
/terinden bir yant ortaya karmt bile. Bir aratrma silsilesi, kadmlar ve erkekler arasndaki psikolojik farkllklarn neler olduunu ve bunlarn nasl doduunu sorguluyordu. Hemen hemen
yzyln dnmnde A B D de arlk kazanan cinsiyet farkll
aratrmas, nitelik asndan son derece deiken ynler alm ol
makla beraber, nicel adan giderek byyordu. Bu gelenek
1930larda, erkeklik ve kadnln dorudan doruya psikolojik
bir kiilik zellii olarak llm esi giriimlerinde yeni, stan
dartlatrlm bir davram ve kiilik testleri teknolojisiyle kesiti.
Bylece erkeklik ve kadnla (E/K) ilikin test lekleri gelitirildi
ve toplumsal cinsiyet sapmalarnn tehis edilm esi amacyla derhal
uygulamaya koyuldu/
leklendirilen zelliklerin kaynaklarna bakldnda top
lumsal cinsiyetin leklendirilmesi grnte yanszd. Akademik
toplum bilimleri bu soruna baka terimlerle atfta bulunuyordu. Jessie Taft, kadnlarn kltrel olarak marjinallemesi fikrini ge
litirdi; bu, kayda deer bir yaklamd, nk toplumsal cinsiyete
dair toplum analizinin merkezine iktidar ve dlanmay yerletiri
yordu. Buna karn akademik dncenin ana izgisi, 1930larda
toplumsal rol kavramnn ortaya atlmasyla birlikte baka bir
yne sapt. Bireysel davram iin toplumsal olarak hazrlanm,
nce renilen sonra da sahnelenen bir senaryo nosyonu, rahatlkla
toplumsal cinsiyete de uygulanabilirdi.
1940lara gelindiinde cinsiyet rol, erkek rol ve kadn
rol terimleri yaygn olarak kullanlyordu. 1950lerin bandaysa,
Mirra Komarovsky ve Talcott Parsons gibi Amerikan sosyologlar,,
cinsiyet rollerine ve bunlar kuatan kltrel elikilere ilikin bir
ilev teorisi gelitirmilerdi. Bu grler, gelimekte olan da
nmanlk, evlilik rehberlii, psikoterapi ve sosyal yardm hiz
metleriyle ayn noktaya ynelm eye balad. Normatif bir cinsiyet
rol kavram ve bundan kaynaklanan eitli sapma rntleri,
sapknlarn iyiletirilmesinin pratik adan gerekelendirilmesini ve
bir btn olarak sosyal yardm mesleklerinin teorik adan hakl
karlmalarn mmkn klarak marnlamayacak lde etkili oldu.
Cinsiyet rol o zamandan beri akademik dncenin merkezi ka
tegorisi olarak kald, bu arada cinsiyet farkll literatr de gi
derek rol bal altnda toplanyordu.
56
57
1:
araclyla daha da glendirilir, lkesel olarak bu klielerin yok edilmesiyle, eitsizliklerin devre, d braklmas mmkn olabilir:
Szgelimi, kz ocuklara daha iyi bir eitim ve daha fazla eitlilik
ieren rol modelleri salanarak, fsatjeiiLprogramlar ve bunun
yan sra ayrmclk kart yasalar gelitirilerek veya emek, pi
yasalarn zgrletirerek eitsizliklerin yok edilmesi mmkn ola
b ilir/
Bu akm iinde geni bir literatr ortaya kt; bu literatr
byk lde akademik almalardan oluuyordu ama nemli bir
ksm da politika zerinde younlamt. Cinsiyet rol teorisi,
hzla, devlet bnyesinde gerekleen feminist reformun teorik dili
oldu (Avustralya Okullar K om isyonunun Giri, School and Society [Kz ocuklar, Okul ve Toplum] balkl nl 1975 raporunu
ve Women and Employment [Kadnlar ve stihdam] balkl 1980
OECD raporunu buna rnek gsterebiliriz). Hatta cinsiyet rollerine
ilikin teamllerin zgrletirilmesinin erkeklerin de yararna qlabilecei grld. Bylesi bir gr, M en's Liberation*n . (Er
keklerin Kurtuluu) yazar Jack N ichols gibi politika uzmanlar araclyla 1970,lerin ortalarnda A B D de boy gsteren 'erkek
kurtulu hareketinin iddiasyd.
Feminist hareketin daha radikal kanad ise ksa srede, cin
siyet rolleri kavramnn ve beklentilerin deitirilmesi stratejisinin
tesine gemeyi baard. Bu grler, iktidarn toplumsal cinsiyet
ilikilerindeki nemini gzden kardklar gerekesiyle yetersiz
bulunuyriard./Kadn kurtulu hareketi gruplan, erkeklerin ka
dnlar zerinde iktidar sahibi olmalar nedeniyle kadnlarn bask
altnda tutulduklarn ve kadmlann konumunun deitirilmesinin
v nce bu iktidara kar klmas, sonunda da bu ,iktidarn yklmas
anlamna geldiini ne sryorlard. Bu varsaymlardan yola kan
analizler balangta akademi dnyasnda ok ok az ve'brokra
side de olduka snrl kabul grd. Ancak toplumsal harekette
yaygnlaarak politik kampanya ve bilinlendirme gruplarnn ha
reket deneyimlerini kazandlar.
Toplumsal cinsiyete ilikin iktidar analizi en yaln haliyle, ka
dnlarla erkekleri, dorudan bir iktidar ilikisiyle birbirine balan
m toplumsal bloklar olarak anlyordu/Bu, deiiklie ynelik bir
strateji olarak kadnlarn erkelderinkine kar kendi ortak kar-
62 .
............ ...... m
E. TEPK VE PARADOKS
Radikal toplumsak cinsiyet teorileri sayca artp kollara ayrlrken,
deiim stratejileri hem daha gelikin hem de birbirleriyle daha
fazla atmak bir hale gelirken, kart bir tepki akm da giderek
g kazanyordu. Bu akmn dikkat eken ynleri arasnda krtaj
kart hareketin 1970lerdeki ykselii, ABD Anayasas iin ne
rilen Eit Haklar Ek M addesinin kl pay farkla reddedilmesi, ka
pitalist lkelerin ounda refah devletinin, (dolaysyla kadnlara
ynelik hizmetlerin) tkanmas ve 1980lerde AIDS yznden pat
lak veren uluslararas ahlki panik yer alyordu,
/B u hareketin teorik ifadesi, derme atmadr. retisi de
ounlukla dinsel bir dogma veya uzlamsal erkek ve kadn rollerinin biyolojik zorunMuu^yansttiij ve bu zorunluluktan ortaya kan toplumsal eitlenmelerin patolojik olmas gerektiini
F5N/Toplumsal Cinsiyet ve ktidar
65
66
I
f
|:
I
i
I
I
I
1
|
f
t
I
I :
I:
i
|
I
1
1
I
I :
I
I .
|,
1,.
j|.
I;;
I,
f
|
C:
I
"i::',
f
NOTLAR
(s. 47-51). Liberal feminizmin kkenleri iin bkz. Martin (1972) ve Rosenberg (1982). Bir cinsel radikal olarak Saden grleri tartlabilir,
SadeTn savunusu ise Carter (1979) ve Thomasta (1976) bulunabilir.
Sosyalist feminizmin ille gnleri iin bkz. Taylor (1983).
S E K S O L O J V E P S K A N A L Z
(s. 52-55). Weeks (1985), seksoloji tarihinin mkemmel bir zetini ve riyor; Corning O ut (1977) adl kitab, ecinsel hareketlerinin tarihi iin
temel bir yapt. Psikanalize ilikin yorumlarmn temelleri iin bkz.
Connel (1983), Dr. Freud and the course of history. Sol hareket ve
antropoloji arasindaki etkileim konusunda bkz. Robinson (1972).
S O S Y A L S T F E M N Z M
AKADEMK TEORLETRME
68
III
Mevcut ereveler
IS fS f
73
76
(Marksizm ile Feminizmin Mutsuz E vlilii) adl makalesi ile Zillah Eisensteinin C apitalist Patriarchy and the Case fo r Socialisi
Feminism (Kapitalist Ataerkil Dzen ve Sosyalist Feminizmin Sa
vunusu) adli derlemesi, daha sonra ikili sistem teorisi adn alacak olan yeni bir yaklam tanmlyordu. Temel dnce, ka
pitalizm ile ataerkilliin karlaan ve karlkl etkile-im iine
giren, birbirinden ayr ama eit lde kapsaml toplum-sal iliki
sistemleri olduudur. Karlkl etkileimlerinin u anki biimi ise,
Eisenstein n . kapitalist ataerkillik adm verdii toplumsal
dzendir. yleyse, ada dnyay anlamak, bu dnyann snf ve
toplumsal cinsiyet yaplarnn ezamanl analizini gerekti-rir. te
yandan, toplumsal cinsiyet analizi de, prensipte, mantksal olarak
snf teorisinden bamsz, isel bir teori gerektirmektedir.
Toplumsal cinsiyete ilikin u anki bilgilerimiz kapsamnda bu,
toplumsal yeniden retim teorilerinden daha iyi temellenmi tir.
Aynca toplumsal cinsiyet ilikilerinin, toplumsal pratiin tm alanlannda ve erken kapitalizmin ve belki de snfl topimlan tm
trlerinde ortaya kt gereiyle de badamaktadr. Yaklam,
Meulenbeltin, sruf politikasn terk etmeksizin tm arln ka
dnlarn cinsel politika deneyimlerine verilmesi ynndeki pratik
kriterini de karlamaktadr. Yine de iki nemli glkle kar karyayz. lki, bir sistem dncesi. Ataerkil sistemi neyin sis
tematik kld ve kapitalizm ile ataerkilliin hangi anlamda ayn
tr eyler olduklar dorudan doruya ak deildir. kinci glk
ise, kapitalizm ile ataerkillik arasndaki karlkl etk ileim in na
sl anlalacana ilikindir. Aralarndaki ba (Parsonsn sistem te
orisindeki anlamyla) bir snr alverii ya da yaplarn az ok ras
gele kesim esi olarak grlebilir. Ayrca bu gr, sosyalist-feminist teorinin varsaymsal olarak kendini adad greve, yani
basknn aklanmasna ve bir kurtulu stratejisinin gelitirilmesine
ok fazla nem vermez.
Bu glkler gerekten nemlidir. Hartmann ve Eisensteinnkiler gibi snf ve toplumsal cinsiyet probleminin formle edili biimlerinin, u anki terimleriyle ayakta kalabilmeleri olas
deil. Yine de, ynelimleri bir btn olarak doru gibi grnyor.
Eer bunlar, genel bir teori tipi iindeki ilk yaklamlar olarak de
erlendirirsek potansiyellerinin yeni biimlerde gelitirilmeleri
mmkn olabilir. Gereken ilk ey, yeterli bir isel toplumsal cin
siyet teorisidir. Bu nedenle blmn geri kalannda, isel teorinin
ana deikelerini ele alacam. '
Bu paraBpnrne^
tip insan davranna uygulahaM71st^k=beTn "dk enerdenT ^e^k^S^rflan^ a. Ders
'kitaplar, K irdili kompmTd^nnTn^^^^
tutun da bir astronotun iine dt darla kadar eitlilik
gsteren (rnekler Bruce Biddlem Role Theory [Rol Teorisi] adl
kitabndan alnmtr) rol rnekleri sralayarak insan davrannn
geniliine zellikle dikkat ekerler. Dolaysyla rol paradigmas,
toplumsal cinsiyet ilikilerine de eitli ekillerde uygulanabilir.
Bir dorultuda roller ok zel olabilir. Szgelimi, Mirra Ko
ni arovskynin aile zerine yapt alma, kur yapma ve evlilikte
rol davranlarnn ayrntl bir betimlemesine giriir. Role Structure and the Anaysis o fth e Family (Rol Yaps ve Ailenin Analizi)
adl daha yeni bir kitapta ise bir grup^&merikan sosyolou, Ame
rikan ailesi iindFkefetHHeri'^bk savdaroTTsIriln/or, ocTbaJhrn rol, akriBiHk'rTu1' , cinsel rol, elendiricilik rol ve
^lbeT:fe""evepWa~Hrenv T e ^
~y<SjiIiy^
zler nne s erdii ey_i s e
rol paradigr n p m n T n i f f i ^ ---------'
7
Rol kavramlarnn toplumsal cinsiyet uyarlamalarnn ou
farkl tipteolyor. Bu uyarlamalarn anaTkri ise erkek veya kadn
~nlmmnarrHmrldlfmn1cnSye^^
r y e r i r ^ ^ r n ^ v c u t t u r : ErkdTrl
v^d T rT ^ de^ a^
--------
JCpplumsj^ cinsiyetten bu tarzda bahsetmek birok adan cazipfiKXincelMep@:H7TopumsaI~belclentilere yant verdikleri iin
l a dinin ve~erke!b"davranlarnn birbirinden farkl olduunu vurulayarak cinsiyet lafHdma^iniyoljk^/arsavi^
mT
^utfrgrrrzann^^
gcn rol dncesinden^lamen^ve"i'imKi aratrmalardan bazlar, sz konusu beklentilerin kitle ileti
im aralar kapsamnda tanmlanma biimlerine bakyordu.
78
nc olarak_cinaLyeLmlriemi,_bEj:efommolitika5i_i.inJl:.
keler nerir. Eerjcadmlarm tabi klnmalar byk lde, ka
dnlan v a ^ rd c v e ^ lib T ^ m ak tanmlayan ya da karakterlerini
pasif veya (arasal olmaktan ziyade) davurumcu olarak be-_
lrie^^^roTbedentilerimn sonucuysa, nmzdeki grev bu bek' lentiieri^^egjBrmek olacaktr. ada feminizm^
boylesi HfrieeHblIs iin ok faztaT^HenThmcat0. Bu aba, o79
kullardaki cinsiyetilik kart ders programlarnda, ayrm clk ka-anSafr s at. eitlii, dzenlemelerinde _ve
p o zltifliv n m ^
C insiyerrol
kavram T toplumsal klielem enin koektIF~5oyutuna dikkat
ektiinden, byk oranda liberal fem inizm alannda olsa da birey
zerindeki klasik liberal odaklanmann tesine geer. Y eni Gney
Galler Hkmeti stihdamda Frsat Eitlii Bakan Alison Zil
lerim gzlem ledii gibi: Pozitif ayrmclk plan... ayrmcln
aresinin bireylerce balatlan ikyet sistem ine bal olmad an
lamna gelir,
Teorinin bu meziyetleri kukusuz nemlidir. Dolaysyla cig*
siyet rol teorisinin, kendi literatrnn bykln a a n ^ e vHen lerle^ciddi bir IblejmaT l c s e T ^ ' t a l cjnsiyelJeorisL olarak kabul edilm esi gerekir. Yine de, szn ettiim iz bu m ezi
yetler, oldlc ciddi kavramsal glkler pahasna elde edilmitir.
Glkler, ou rol teorisyeninin en byk gleri olarak
grd eyle, yani beklentiler kavram yoluyla toplumsaln
zerine koyulan vurguyla balar. Psikologlar, bireylerin klielerde
tuzaa dme biimini vurgulayarak rol teorisini genellikle bir top
lum sal belirlenim cilik biim i olarak grrler. K lielem i kileraras beklentiler gerekten de toplumsal olgulardr ve rol te
orisinde, br insanlarn kendilerine uygunluu dllendirdikleri
ve kendilerinden ayrlmalar cezalandrdklar gryle etkin k l
nrlar. R ol jargonunda kart konumda bulunanlar, rol ileyim ini
yaptrma balarlar. Kk erkek ocuklar yrtc olmaya zen
dirilir, kz gibi davranmak alay konusudur ve bu uzar gider. Peki ama neden kar taraf yaptrmlara bavurur? Bunu, onlarn rol bek
lentileriyle aklayamayz; eer buna kalkrsak rol teorisini, son
suz bir geri ekilm eye indirgemek zorunda kalrz. Teori, yapt
rmlara bavurmaya ynelik tercihler etrafnda dolanarak hzla bir
bireysel irade ve eylem lilik sorununa geri dner. Bylece, rol te
orisinin toplumsal boyutu ironik bir ekilde iradecilie, yani in
sanlarn mevcut detlerini srdrmeyi setikleri ynnde genel bir
varsayma dnr.
yleyse rol teorisi sonuta bir toplum teorisi deildir. D o
rudan d o r u ^ f'to j u m s O e ^
so
runa, yani kiisel eylem lilik ile toplumsal yap arasndaki ilikiye
80
!t| i-
:j .
,.. L
I:
. sik'
8T
Toplumsak cinsiyetten bu tarzda bahsetmek birok adan caziptrTT)nceldeTTukTT^u msal belde ntk^^
kadnn v e ^ f e ttfdavramlarnn birbirinden faridTIdEunu^urglyur^cnsyet'TaridIma dair; biyojjkjvarsa^
JuhpmnzaroHhak tanr, itici gcn rol d ncesinden aaTTen ve*^n:nT~ra^HHHaHaH~~BazIar, sz konusu beklentilerin kitle ileti
im aralar kapsamnda tanmlanma biimlerine bakyordu.
78
f.
:,
L:
l;:
kullardaki cinsiyetilik kart ders programlarnda, ayrm clk kar B " p ^ ^ ^ 3 ^ k t p ^ s g ; n 3 ir f r s a t :eitlii dzenlem elenndeive
p ozitif ayrmclk >r kampanyalannda somutlayor. Cinsiyet rol
'kavfrnT^ toplumsal klielem enin ~kolektif~~boyutuna dikkat
ektiinden, byk oranda liberal fem inizm alannda olsa da birey
zerindeki klasik liberal odaklanmann tesine geer. Y eni Gney
Galler Hkmeti stihdamda Frsat Eitlii Bakan Alison Zil
lerim gzlem ledii gibi: Pozitif ayrmclk plan... ayrmcln
aresinin bireylerce balatlan ikyet sistem ine bal olm ad an
lamna gelir.
Teorinin bu meziyetleri kukusuz nemlidir. D olaysyla rig*
siyet rol teorisinin, kendi literatrnn bykln a a n je msal c i ^ y e l J e B T p 7
larak kabul edilm esi gerekir. Yine de, szn ettiimiz bu meziyefle?IbrduK ciddi'kavramsal glkler pahasna elde edilmitir.
Glkler, ou rol teorisyeninin en byk gleri olarak
grd eyle, yani beklentiler kavram yoluyla toplumsaln
zerine koyulan vurguyla balar. Psikologlar, bireylerin klielerde
tuzaa dme biim ini vurgulayarak rol teorisini genellikle bir top
lumsal belirlenim cilik biim i olarak grrler. K lielem i kiileraras beklentiler gerekten de toplumsal olgulardr ve rol te
orisinde, br insanlarn kendilerine uygunluu dllendirdikleri
ve kendilerinden ayrlmalar cezalandrdklar gryle etkin kl
nrlar. R ol jargonunda kart konumda bulunanlar, rol ileyim ini
yaptrma balarlar. Kk erkek .ocuklar yrtc olmaya zen
dirilir, kz gibi davranmak alay konusudur ve bu uzar gider. Peki ama neden kar taraf yaptrmlara bavurur? Bunu, onlarn rol bek
lentileriyle aklayanlayz; eer buna kalkrsak rol teorisini, son
suz bir geri ekilm eye indirgemek zorunda kalrz. Teori, yapt
rmlara bavurmaya ynelik tercihler etrafnda dolanarak hzla bir
bireysel irade ve eylem lilik sorununa geri dner, B ylece, rol te
orisinin toplumsal boyutu ironik bir ekilde iradecilie, yani in
sanlarn m evcut detlerini srdrmeyi setikleri ynnde genel bir
varsayma dnr.
yleyse rol teorisi sonuta bir toplum teorisi deildir. D o
rudan d oru y^ top lum sal te^nrniTlhaksrorrakTalad so
runa, yani kiisel eylem lilik ile toplumsal yap arasndaki ilikiye
80
8T
|n i
85
C. KATEGORK TEOR
iktidar v e ltar atmalarna daha nemli bir yer veren toplumsal
cinsiyet aklamalar, bu farlcndal genellikle belirli bir teori bi
im iyle dile getirirler. Ama bu teorinin bildik bir ad yoktur, bunun
1 nedeni de ksmen sz konusu teorinin mantnn, kltrel fe
minizm ve sosyalist feminizm arasndaki atma gibi bildik ay
rmlara kar kmasndan kaynaklanr. Ben bu yaklam ka
tegorik olarak adlandracam.
Bu teorinin temel zellikleri ncelikle cinsel politikadaki kart
karlar belirli insan kategorileriyle sk biimde zdeletir
mektedir. Jill Johnstonm erkekleri kadnlarn doal dman olaralc tanmlamas bunun etkili rneklerindendir. kinci olarak ar
gmann oda, kategorinin oluturulduu sreler ya da ka
tegorinin unsurlar veya eleri yerine bir birim olarak kategori
zerinde younlar. nc olarak bir btn halinde toplumsal
dzen birbirleriyle iktidar ve kar atmas araclyla ilikilen dirilen birka (genellik le1iki) temel kategori kapsamnda be
timlenir. Cinsiyet rol teorisi bireyciliin iinde eriyip gitme eilim indeyse, kateoricilik de byk bir tabloyla kalmakta ve kaln
bir frayla bu tabloyu boyamaktadr.
Cinsiyet rol teorisinde genel bir terminoloji, mantksal adan
farkl kavramlar bulankla tnmaktadr; bu teoride ayn temel
dnce birok farkl biimde ifade edilmektedir. lk kadn kur
tuluu teorisyenleri, ekonomi politik ve antropolojiden dn al
dklar kavram ve dnceleri kullanmlard. Shulamith Firestone
argmann bilinli bir ekilde MarxT kendisine rnek alp bi
imlendirerek cinsiyet snfndan sz ederken, Roxanne Dnbar
la kadnlarn daha dk bir kast olduunu ne sryordu. A ka
demik feministlerse terminolojilerini akademik toplum bilim
lerinden dn almlard. Myra Strober yeni bir bilimin, dimorfinin douunu kayda geirirken A lice Schlegel ve Janet Chafetz de cinsel tabakalamadan sz ediyordu. Strobern kulland
terim sanki dalga ^gemek iin uydurulmu gibi grnyor; ama
ciddiye alnm olmas gerei, teorik bir ereveye duyulan ih
tiyacn ne denli vahim olduunu gsterir. Ayn ekilde radikal fe
minizmdeki ataerkillik tartmas 1970lerin ortasndan beri, yay
86
'
Orta Snf
i Snf
Erkekler
Kadnlar
^
_______
otlar
DISAL TEORLER
(s. 70-76), nce sn f dogmatizmine, karlk verilemeyecek kadar
gl bir meydan okuma iin bkz. Delphy (1977) s. 25; aneak bu, sessi/ sedasz geip gitmitir. indeki aile politikas iin bkz. Stacey
(1979) ve Croll (1983). Toplumsal cinsiyete ilikin yeniden retim te
orilerinin en nemli aklamalar iin bkz. Mitchell (1975); Kuhn ve
Wolpe (1978); ada Kltrel Aratrmalar Merkezi Kadm Ara
trmalar Grubu (1978) ve Burton (1985). Buradaki eletirilerim,
ksmen Connell (1983) 8. Blmnde yer alan yeniden retim te
orisinin genel eletirisine dayanr. ngiliz Marksist feminizminin so
runlar Barrettta (1980) ustaca anlatlr.' Sosyalist feministlerin bu
lkedeki ie yarar kampanyalar iin bkz. Coote ve Campbell (1982);
Avustralya'dakiler iin bkz. Courta (1986) ve Stevens (hazrlanyor).
kili sistem kavramnn, grdm en yetkin eletirisi I. Young
(1981) tarafndan yaplm. Connell (1983) 3, 4, ve 5. blmlerdeki ka
pitalizm ve ataerkillik balants zerine daha ayrritl yazmtm.
KATEGORK TEOR ,
(s. 86-94). Johnstonm (1973) ayrlklk hakkndaki nkteli argman
lezbiyenliin politik bir sorun olarak kuruluuna yardmc oldu, alnt
s. 276*dan. Willis (1984), kadn kurtulu hareketinde toplumsal cin
siyete ilikin kategorik grlerin ortaya kyla lgili mkemmel bir
tariheye yer verir. retim ilikilerinin kategorik olarak ele aln
Bland vd.de (1978) dorua ular. Money (1970), sapmann biyolojik
belirlenimci incelemesine rnektir. Raymond (1979), kategorik politika
mant tarafndan biyolojik gerekircilie itilen teorinin dikkate deer
bir rneidir. Retorik olarak kategoricilk Spenderm (1982) alma
snda iyi anlatlm. Ailenin biimsel modelini temelden rten ok
sayda feminist almaya rnek: Baldock ve Cass (1983) ile Campbell
(1984). Erkeklik ve saldrganlk iin bkz. Farrell (1974), Dinnerstein
(1976) ve Kelly (1984); Connell (1985a), buradaki argmanlar ge
niletiyor. Dzmece evrenselcilik hakkndaki alnt Eisenstein (1984) s.
132den. Ecinsel kurtulu hareketinde karlarn mulakl ko
nusunda bkz. Ecinsel Sol Kuruluu (1980) ve Thompson (1985), 3.
Blm.
99
......
i v
< ^ f
100
p l a k m a y m u n v a r d r . D e i e n y a l n z c a is im le r : 'A v la n m a . y e r in e
a l m a , a v s a h a la r y e r in e i m e k n , b a r n a k y e r in e e v ,
if t le m e y e r in e e v lilik , if t le ile n e y e r in e e v le n ile n e" v d .
s z c k l e r i g e i r i l m i t i r .... U y g a r l n t o p lu m s a l y a p s n e k ille n d ir m i
o la n , b i l i n e n h e r e y d e n o k b u h a y v a n n b i y o l o j i k d o a s d r .
llklara ulamaktadr.
lci grup arasnda ortalamaya ilikin bir farkllk, ancak da
lmlardaki byk bir rtmeyle badaabilir. Birok psikologun
saldrganlk gibi kiilik, zelliklerini lmede baarabildikleri ka
daryla bulduklar ey, kadnlar ve erkekler arasnda ok sayda
rtme bulunduudur (bkz. 8, Blm). Byk bir rtme iinde
nemsiz bir ortalama farkllktan yola kmak ve 1. Blm'de
szn ettiimiz devlet ve i dnyas sekinlerine ilikin verilerde
de aka grld gibi, bir grup olarak kadnlarn esas politik otoriteden veya ekonomik iktidardan kurumsal dzeyde dlan
dklar sonucunu karmak inandrc deildir. Bu, sosyobiyologlar
bazen, toplumun iddetlendirdii doal cinsiyet farkllklarndan
sz etm eye yneltecek v e buna bal olarak da ksaca tartaca
m z ek ereveye doru gtrecek denli ciddi bir sorundur.
Bu yzden biyolojik indirgemeci argman, aklamaya alt
toplumsal fenomenlerin en azndan bazlar iin fazlasyla zayftr.
Am a baka alardan da fazlasyla gldr. Szgelimi^ bu ar
gman kapsamnda ne srlen bir gre gre, bireysel davran
n toplumsal sonularn son kertede belirleyen, hormon dzey
lerindeki farkllklardr, ama bu gr, hormonal farkllklarn bir
reysel davran ekillendiren karmak bir durumsal, kiisel ve or
tak belirleyenler szgecinden getiini kabul ederek fizyolojik ara.trmann gerekte bulmu olduundan ok daha gl bir
hormonal kontrol mekanizmasnn mevcut olduunu varsayar. F iz
yologlarn ulat tipik bir sonu, doum ncesi cinsiyet hor
monlarnn toplumsal cinsiyet balantl davran zerindeki et
kileri (akla yakn bir biimde hormonal etkilerin beklenebilecei
bir alan) konusunda yaplan aratrmann yakn tarihli incele
m esinde Anke Erhardt ve H eino Meyer-Bahlburg tarafndan b e
lirtiliyor. Bu iki aratrmac, belli lde hormonal etldnin sz k o
nusu olabilecei ama etkilerin kolayca fark edilem eyecei so
nucuna ulayor. uras ak ki asl etki, ocuun yetitirilm esini
kuatan toplumsal olaylardr: Toplumsal cinsiyet kim liinin g e
lim esi, byk lde ocuu yetitirenin cinsiyetine .bal gibi
grnyor, hormonal belirlenime deil:
Bu, toplumsal rntlere ilikin za y f bir biyolojik belirlenim
retisine yol aabilirdi; ama o bile speklatif olurdu. G etiim iz
106
smalar deildir yalnzca. Biyolojinin ortaya koyduu erevede iinde yaanabilir bir sr toplumsa! kurum vardr. En deer verdikleri
yaam biimlerini destekleyen toplumsal kurumlan semek ise in
sanlara baldr.
Bu paragrafn en arpc yan, tercihlerinde zgr bir etken olan
toplum gr ile biyolojik kstlamann gizli anlam arasndaki
elikidir. Eer toplumsal dzenlemeler, biyolojik kanlm az
lklarn yalnzca yansmalar d eilse, M accoby v e Jacklinin
zde byle olduklarn dndkleri yine de aktr. Bu paragraf,
Goldbergn hormona! biyolojik indirgemeciliine kar ne
srlen bir argmann rndr. Am a fark bu aamada belirgin de
ildir; temelde, Goldberg toplumsal eitimin doal farkll gdendirmesi gerektiini, M accoby ve Jacdin ise gerektirme-diini
dnr. Aslnda ereveleri ok da farkl deildir. Gerekten de,
sosyobiyolojinin barahibi W ilson, M accoby ve Jacklinin top
lumun tercihiyle ilgili argmann, doal farkllk temelinde ne
redeyse tamamen yeniden retir; W ilson taraf tutmadn itiraf et
mektedir.
- y le y se liberal fem inizm in eletirel ierii, doal farkllk kav
ramyla badamaktadr. Brek tarifini veya Playboy felsefesini
soyduumuzda geriye temel dzeyde bir toplumsal cinsiyet b i
iminin kaldn varsayar. T em ele ilikin.bu farklln ise doal
olduu iin baskc olm ad dnlr. Szgelim i, Betty Friedan
The Second Sage'de (kinci Evre) ailenin huzur verici eklini alan
bir fem inizm sonras gelecee ancak byle gvenebilir. Friedan v e
dier birok kii iin temel oluturan gereklik, doru olduu var
saylan bir cinsel ekini eldi olarak kar klmayan bir heteroseksellii ierir. yle grnyor d sanki yine aynalar
dnyasna adm atm gibiyiz.
ratmay srdrmektedir. Atletizmi kat bir ikilik olarak yeniden oluturma abalan, dikkat ekici bir rnektir. 1967de uluslararas
atletizmde kromozom testi uygulamas getirildi ve 1968 Meksika
Olimpiyatlaruda geni lde kullanld. Uluslararas Olimpiyat
Komitesi, kromozom yaplan arada kalan insanlan kadn ya
rmalarndan diskalifiye ederek erkek olarak tanmlyor.
Argman, toplumsal cinsiyet ikilii hakknda doru kabul et
tiim iz varsaym lann bize doa tarafndan dayatlmadna dikkat
ekm esi yznden bu noktaya kadar olumsuzdur. Argmann olumlu yan ise dorudan toplumsal srecin kendisiyle ilgilidir.
K essler ve M cKenna berdache, yani zellikle Amerikan Yerli toplum lannda kurumsallam tranvestitlik konusundaki antropolojik
literatr yeniden gzden geirirler. Sonuta, antropologlarn ikiye
blnm toplumsal cinsiyet yaktrmas zerinde temellenen alglamalar askya alndnda gsterildiinde, yaplan aratrmann,
toplumsal cinsiyetin ikiye blnm olm ad ve ille de biyolojik
kriterler kapsamnda saptanmad kltrel dnyalar aa vurdu
unu gsterirler. yleyse toplumsal cinsiyet seilebilir bireydir.
M ichel Foucault, Herculine Barbin rnek olayna ilikin ma
kalesinde ayn noktay vurgular. Kat bir cinsiyet ikilii ve yaam
boyu iki cinsten birinin yesi olma zorunluluu, Bat Avrupa
kltr tarihinin erken dnemlerinde, bugnk biim iyle varsayl
myordu.
ada Bat toplumlarnda tranvestitlik ve transseksellik ze
rine yaplan almalar, toplumsal cinsiyetin gndelik yaamdaki
toplumsal kuruluuna ilikin allmadk bir igr salar. Bu ko
nuyu ilk aratranlardan biri olan Harold Garfinkel, A gn es rnek
olay incelem esinde, bir erkek olarak yaama gzlerini aan kiinin
kadn kim liini srdrmek iin yapmak zorunda olduu ilerin
miktarm vurguluyordu: Bunlarn ounu, yaamna kz ocuu olarak balayanlar da yapyor ama bu durumda bunun bir i olarak
grlmesi ok zor - nk doru veya doal olarak kabul ediliyor.
Kessler ve M cKenna ise, trassekselliin kendisinin ikilii
varsayan doal tutum ,zerinde tem ellendiini ne sryorlar;
transsekselleri iddias ise gerekten teki cinsiyetin yesi ol
duklar ve anormallii dzeltme yollarn aradklar. Roberta Perkinsin Sydney trans sekselleri zerine yapt aratrmalarsa, du112
113
ncln .yapm-olan Gordon Childehn almalarnn temeli olan, doa ve tarih arasndaki iliirinin pratik dnmlerden biri o l
duu dncesindeki genilemi anlam grmek de mmkndr.
Bu ise hem doal dnyada tarihsel gelim enin her bir aamasn
mmkn lalan dnmlerin (bitkilerin v e hayvanlarn evcille
tirilmesi, metal elde etmek iin maden filizlerinin eritilmesi, buhar
makinelerinin icat edilmesi vs.) insan pratii tarafndan ger
ekletirildiini hem de toplumsal yapdaki byk geileri olas
lalan pratiin kendisindeki deiiklikleri ifade etmektedir. nsan
yaamnn dokusunu oluturan pratik dnmler yeni olaslklara
kap aar. Ama bunu yeni toplumsal basklar ve riskler yaratarak
yaparlar,
Kitaplarndan biri olan Kendini Yaratan nsan'm adnn da
gsterdii gibi Childe, toplumsal cinsiyet konularna kar tama
men duyarl deildir. Keza, Jrgen Habermasn son dnemlerde
bu konulan yeniden ele ald almalarda da toplumsal cin
siyetten fazla bahsedilmemelctedir. Ama bunun, toplum sal cinsiyeti
barndran toplumsal srelerin teki toplumsal srelere u y
gulanan ilkelere istisna tekil ettiini vurgulayacak herhangi bir
mantksal anlamdan daha ok, cinsellik ideolojisinin toplumsal teorisyenler zerindeki etkisinin bir sonucu olduunu ne sreceim.
Bu istisnai uygulamaya snmann hibir hakl gerekesi yoktur.
Beden, hi kukusuz, toplumsal cinsiyeti barndran srelerin bir
parasdr; ama yleyse beden her tr toplumsal pratiin de par
asdr. D oal dnya ise szgelim i em ek sreci v e bir ara olarak
bedenin ilevi araclyla snf ilikilerinin bir parasn oluturur.
Ama bu durum, snf ilikilerinin tarihsel olm asn engellem ez.
Ayn ekilde bedenin, cinsellik araclyla toplumsal cinsiyet ilikilerine dahil olm as da toplumsal cinsiyetin tarihselliini
grmemizi engelleyem ez.
Bunlar ileri srmek, toplumsal ve doal arasnda, herhangi bir
biimdeki biyolojik belirlenimden farkl bir iliki olduunu ima et
mektir zaten.. imdi de bu iliirinin nasl anlalabileceini ayrntl
bir eldlde aklamaya alacam.
114
B. A k i n l i k
v e o lu m su zla m a
Akm liktan sz edilm esi, nitel adan farkl bir eyin retilme
sini gerektirmektedir, Toplums al olan, kkl b iim d e^ d o alddr. (Belki doal-olm ayan daha tarafsz bir terim olabilir, ama
dhaTgl sezdirmelerin doru olduunu sanyorum.) Toplumsaln
yaps, asla doal yaplardan karsanamaz. Dnme maruz kal
mak, gerekten dntrlmektir.
Am a bu doaldlk, doayla tamamen balantsz olma ya da
doadan kkten biim de ayrlma anlamna gelm ez. Tersine, top
lumun doaldl doayla kurulan belirli tipte bir balantyla
(pratik araclyla kurulan bir balantyla) salanr. Emek pra
tiinde doal dnya insanlar tarafndan hem fizik sel olarak hem de
anlam kapsamnda tem ellk edilerek dntrlr. Belirli emek
pratiklerinde (rnein em zirm e gibi) olduu kadar cinsellik ve ik
tidar pratiklerinde de insan bedeninin kendisi bir pratik nesnesidir.
Nesnelerin doal veya toplumsal ncesi nitelikleri, bu nes
nelerle ilgili pratikler iin kesinlikle nemlidir. Szgelim i bir aaca
kahve ikram etm eyiz veya talala duvar boyam aya kalkmayz. Ben
zer biimde, kromozomlar itibariyle erkek olan birinden ocuk do
urmasn beklem em em iz gerekir. ndirgem eciliin yanlgya d
t yer, ite bu nitelikleri pratiin belirleyenleri olarak kabul et
mesidir. Bu durum, olgularn tamamen yanl yorumlanmasna yol
aar. Pratik, insandan ve yaplan iin toplumsal, ynnden kay
naklanr; bedenlerin biyolojik zellikleri de dahil olmak zere nes
nelerinin doal nitelikleriyle ilgilenir. Bunlara toplumsal bir be
lirlenim kazandrr. Toplum sal ve doal yaplar arasndaki,balant,
nedenselik deil pratik uygunluk ilikisidir.
Tam da bu nedenle kromozomlar yznden erkek bedenine sa
hip bir kiiye, bazen olduu gibi, toplumsal pratikte bir^ kabamlaralc davranlmas mmkn olabilir. Ama sz konusu kii yine de
ocuk duramayacaktr. K essler ve McKennamn toplumsal cin
siyet yaktrmasmn nceliini gstermeleri, pratik uygunluk
kavramnn belirli bir rnei olarak grlebilir. zellikle de be
denin belirli ynlerinin bilisel ve yorumlayc pratiklerce ierilm esii ve dntrlmesini betimler.
lgilenm ek tarafsz bir szck deildir. Pratiin rettii ey,
115
___
:-11(S\,',
I'
i', ''
! . v 1'"'1
,: . .---:)=
NOTLAR
DOAL FARKLILIK
:(s. 100-15). Stevensda (1984) cinselliin evrimsel tarihine sevimli bir
ksa giri bulabilirsiniz. Maccoby ve Jacklinde biyolojizmin ncelii iin bkz. Tieger (1980); biyolojik yatknlk tezinin saldrganlk zel
liinde bile tartlabilir oluu dikkat ekicidir. Kaba sosyobiyoloji alntlan Morris (1979), s. 74-75 ile Tiger ve Fox (1979) s. 20, 22den;
bilimsel sosyobiyoloji ise Wilson (1978), s. 139-140, 128. Doal cin
siyet farkllklaryla ilgili sosyobiyoloji ile IQ ve akl hastalklaryla il
gili szde bilimler arasndaki paralelliklere, genetik belirlenimciliin
: Lewontin, Rose ve Karnin (1984) tarafndan yaplan yararl eletirisinde deinilmiti. Ek alntlar Maccoby ve Jacklin (1975), s.
'.374.
AKINLIK VE OLUMSUZLAMA
(s, 115-21). Pratik aknlk tartmalar, Koscin de (1976) yardmyla,
byk oranda Sartre*dan (1976) geliyor; alkanlklar teorisinin ana
hattan iin bkz. Schmidt (1977). Kovelm (1981, s, 234-36), arzu ve alkanlklar arasndaki olumsuzlamay ilikin analizi buradaki ar
gmanla baz benzerlikler tayor, ama toplumsal cinsiyeti neredeyse
btnyle skalam - bir psikanalist iin byk ustalk. Alntlar
Rubin (1975), s. 169, 179-180de.
126
P R A T K D N M L E R
127
kinci Ksm
<#%.
Toplumsal cinsiyet
ilikilerinin yaps
p r
V-
V
Ana yaplar: Emek, iktidar, kateksis
.lsf
Buraya kadar yaptm tartma hep toplumsal cinsiyet teorisi alann ve bu teorinin Bat toplumsal dncesinde aamal olarak
ortaya kn izlem iti. Bu teorinin zerk olduunu ne srm
tm: Yani bu teori, mantm kendi dndaki bir kaynaktan alamaz, yle ki bu kaynak, ister doal farkllk, biyolojik reme ve
ya toplumun ilevsel ihtiyalar olsun isterse toplumsal yeniden
retimin zorunluluklar olsun, yine de fark etme^pYeterli bir top
lumsal cinsiyet teorisi, rol teorisinin rtk iradeciliinden ok daha
gl bir toplumsal yap teorisini gerektirir. Ama ayn zamanda,
kategoriciliin zorla kabul ettirdii karmaklklar fark edebilen
ve toplumsal cinsiyetin tarihsel dinamiini kavrayabilen bir yap
kavramna da ihtiya duyar,
131
Bu, betim leyici basit yap kavramlar karsnda byk bir ilerlemedir. Ama Ldvi-Straussun akrabalk teorisindeki gibi b i
imlerinde nemli sorunlar ierir. Yirmi yllk eletiriden ortaya
kan ana glk ise yapsalcln, toplumsal srecin z olarak
pratik kavramyla badamayan, dolaysyla toplum analizinde her
bakmdan eksiksiz bir tarihsellie ters den bir mantk zerinde
temellenmesidir. (Bu kavram iin 7. B lm e bakn.) Tarihsellik
olmakszn, bir dnm politikas akld olacaktr.
M itchell, pratik ile tarihi yeniden ileri srerek fem inist p o
litikann aklcln kurtarmaya aliyor. Bunu da, temel yapnn
(yani, kadnlarn mbadelesinin) ve bunun ortaya kard ataerkil
toplumsal dzenin, kapitalizm ama kadar evrensel kltr eleri
olduunu, ama artk bunun gerekmediini ne srerek yapyor.
M itchelln argman, 1970Terin ortasnda, zerk bir kadn ha
reketi iin teorik bir gerekenin salanmas asndan nemliydi.
Ama ayn zamanda, rtk bir biimde de olsa, ataerkil dzene kar
giriilen mcadelenin, tarihin tm nceki dnemlerinde akld o l
duunu ifade ediyordu. En hafif biim de syleyecek olursak bu,
keyfi grnmektedir. Tarihe byle bir izgi ekmekten kanmak iin, yapsalcln temel yap ve yzeysel pratik arasnda kurduu
keskin ayrm alt etmemiz gerekiyor.
Daha etkin bir balantnn nasl kurulabileceinin rnei, bir
baka akrabalk klasiinde grlebilir. M ichael Yng v e Peter
W illmottTn Fam ily and Kinship in East Lonon adl kitab, Bethnal Green kasabasndaki ii snf toplmunun ana odakl ak
rabalk yapsn betimliyor; yle ki bu yapda, anne, merkezi
ahsiyet olarak ve ana-kz ilikisi de ailenin ekseni olarak ele almyor. Bu yapnn, kurulu srecinde, ok etkin bir toplumsal pra
tikte srekli yaratlmakta v e yeniden yaratlmakta olduu gste
riliyor. K z ocuklar ve anneler, bazen gnde on iki kez, bir
birlerinin evlerine girip kyorlar; hastalkta bakm gibi hizmet alverilerini yerine getiriyor ve (kz ocuun evlilii de dhil o l
mak zere) dier aile ilikileri zerine gryorlar. Buradaki
yap kavram, her ne kadar deneyimde verili olmasa da, pratikten
soyutlanmam tr. Bethnal Green sakinleri, ana odakllk hak
knda hibir kavrama sahip deiller. Yap, gnlk pratikte yer alyla, kkl pratik deiikliklerine kar savunmaszdr. Young ve
134
'.................... .........--- -
W.-H
___ _
N ....
138
.. '
b--
lumun yapsal envanteri iin kullanacam. Bir okul ierisinde, oyunun cinsel politikadaki durumunu betim lem eye ynelik eitim aratrmamzda gelitirdiim iz toplum sal cinsiyet rejimi kavram
da, daha kk bir lekte (M atthew sunkiyle) ayn mant ieriyor. Bu terimi de, belirli bir kurumun yapsal envanteri iin
kullanacam.
Yapsal envanter ilem inin kabul edilm esi, farkl bir konular
veya balklar kmesini beraberinde getirmez. blm, iktidar
yaps ve kateksis yaps, her toplum sal cinsiyet dzeninin veya
toplumsal cinsiyet rejiminin ana unsurlardr. Yapsal modeller ve
yapsal envanterler, ilkesel olarak ayn olgulara bakmann birbirini
tamamlayan biimleridir. Uygulam ada her ikisi de, deien vur
gularla srekli olarak kullanlmaktadr. Bu ve bir sonraki blmde,
analiz, mantn vurgulamak am acyla bunlar ayr ayr, tar
taca m ,a m a bu ayrmann kesinlikten uzak olduunu da ek
leyeyim .
B. EMEK
-^Cinsel iblm, en basit anlamyla belirli i tiplerinin belirli insan
kategorilerine bltrlmesidir v e bu bltrmenin daha somaki
bir pratii kstlamas lsnde de toplumsal bir yapdr. Birbiriyle ilikili eitli biimlerde gerekleir. lkinde, insanlar a rasmda nceden tasarlanm bir iblm , insanlar ie bltren
toplumsal bir kurala dnr. Bir firm aya giren iiye, kadnsa X ii, erkekse Y ii verilir. Bu tr kurallarn ileyiine, toplumsal cin
siyet konusunu ele alan cretli istihdam aratrmalarnn hemen
hepsinde rastlanr ve bu, sadece dk teknolojili endstrilerde
grlen basit bir taknt deildir.>Ruth Cavendish, Women on the
Line (Montaj Bandndaki Kadnlar) adyla yaymlad, bir ngiliz
motorlu tat paralar montaj fabrikasna ilikin enfes etnografik
aratrmasnda, kadnlara ve erkeklere bltrlen iler arasndaki
neredeyse mutlak ayrm gsteriyor. Yazar bu gzlem ini u sz
lerle ortaya koyuyor: Daha iyi bir i iin sahip olm anz gereken
tek nitelik erkek olmak. Bu ok ak. Motorlu tatlar artk tek, nolojinin en gelikin noktas deil, ama bilgisayarlar yle. Game
141
zm lerden biri, Am atoyu, karm baanl bir biimde smryor olarak grmek oldu. Cinsiyete dayal geleneksel ib- :
lmnn gl kltrel desteklere sahip olduu fazlasyla ak.
R.E. Pahln ngilterenin gneyinde yapt yakn tarihli bir a- Y
ratrma, isiz erkeklerin ev lerine daha fazla katlmalarna
ynelik bir eilim olmadn gsteriyor; Graeme Russelm, ev i-'j
inde rollerin ters yz edilm esi zerine Avustralyada yapt a--,
ratrma ise kar ve koca arasnda ortaklaa ocuk bakm dzen
lemelerinin son derece dengesiz olduunu ortaya koyuyor.
Y ine de, bunu tersine evirm eye ynelik baz giriimler bu
lunduu gerei, bilgisayar gibi endstrilerde cinsiyete dayal yeni
bir iblmnn yaratlmasyla beraber, yapnn yalnzca bir
kstlam a olmadna, yan sra bir pratik nesnesi de olduuna iaret ediyor. yerlerindeki blnm eyi belgeleyen aratrma, ayn
zamanda onu ayakta tutan etkinlii, toplumsal em ei de belgeler.
Ruth Cavendishin aratrma yapt fabrikada ynetim erkeklerin
elindeydi, sendika da yle; bu yzden her iki hiyerarinin de, kadn
iilerin kendi konumlarn deitirm eye ynelik (sonunda uyarsz
bir greve kadar varan) giriimlerine kar km as bir rastlant de
ildir. D avid Collinson ve D avid Knightsbn yapt bir baka n
giliz iyeri aratrmas da, bir sigorta firmasnn bro ksmnda cin
siyete dayal iblmn ayakta tutan yntem leri gl bir
biim de gsteriyor. Ynetim deki erkekler, rutin bro iinin zerine
bir m evkiye terfi etmenin yollarn aratran kadnlarn gzlerini
korkutarak onlar aslnda kendilerinin de ulamak iin yrtndklar
bu em elden caydrmaya alyorlar, B ylece, kadnlarn sigorta iine uygun olmaylarnn eksiksiz bir minyatr ideolojisi an
lamna gelen ey salanm oluyor; ve yneticilerin kadnlara
ynelik gerek nyarglar, varsaymsal mterilerin nyarglarna
bavurularak rasyonelletiriliyor.
A m a bu iki iyerinde sz konusu olan toplumsal cinsiyet re
jim leri, birbirinden nemli lde farkldr; ayrca cinsel ibl
mn ayakta tutan mekanizmalarn fazlasyla kendine zg olmas
da olasdr. M ichael Kordanm, iyerindelci cinsel politikaya ilikin
Amerikan aklamalarnn ilklerinden biri olan M ale Chauvinism
(Erkek ovenizm i) adl kitab,, kadnlarn ezilm esini zellikle pat
ronlarn uygulad bireysel ayrmcln rn olarak sunuyor.
145 .
H-
2)
3)
4)
5)
C. KTDAR
iktidar ieren belirli ilemlerin gzlem lenm esi olduka kolaydr:
Vctoryen aile reisi B ay Barrett,.kznn evlenm esinTyasaHarr^parlamento, ecinsel ilikiyi su sayar; bir banka mdr, ek f 'blr
kadna kredi vermeyi reddeder; bir grup gen, triidklari b if kza
tecavz ederef.^Am bir iktidar ya p sn ^ belirli bir kapsam ve
sreklilii olan bir toplumsal ilikiler kmesine bireysel g veya
bask uygulanmasnn tesini grmek ounlukla gtr. |f i n e de,
sz edilen trde eylem ler, yap lmaksizih "analabil^ deildir.
Szgelim i, medyada srekli bireysel sapknlk olarak sunulan te
cavz, iktidar eitsizlikleri ve erkek stnl ideolojilerine kkl
biimde,yerlemi bir kiiden k iiye iddet biimidir. Toplumsal 150
150
younlatnld^^ S S ^ ^ ^ ^ S ^ ^ ^ ^ J ^ S ^ n L a p - Ijby
tayabiUm;. iktidarn evredeki daha dalm v ey a ekim eli ya- |F
pisinin tersine, toplumsal cinsiyeti banndran iktidar yapsnda bir
nve bulunur.
ada kapitalist lkelerde, bu nvenin drt tandk bileeni
vardr: (a)^Kunmsallam iddetin hiyerarileri ve igleri (asken^ e^ aram ^ ^
cezaevi sistem leri): (b) ar endstfinin hiyerarisi ve igc (rnein, e k v e le tr o l^
ve^ yu^ elT te k n o l^ e n d s M ^
hiyerariij^bikisayarlar, uzay);
(c) merkezi devletia-Panlama ve denetim m ekanizmas; (d) fizcsel gc_.v:e?. erkekkrirt m akinek
nemini vurgu layan ji f m f ^ X J ^ e i_
Yukardaki bileenlerden (a), (b) v e (c), arasndaki balantlar
yeterince tandktr. A B D de askeri sanayi kom pleksi iktidarna
ilikin uyarda bulunan Bakan E isenhow erd, tannm bir fe
minist deil. Benzer bir durum Sovyetler Birlii iin de sz ko
nusu. Joel M osesn Sovyetler B irliinde gzlem ledii gibi, her ilci lkede de kadnlarn asl siyaset yapma merkezlerinden
153
^ d y d e J e il^ k d ^
s u o ria T b ll^
T
i
---- *------
D. KATEKSS
iinT^dnceliHeYnH^
156
----------- - ---------------
Treud7vka h ^ ^
bir gr"vey^^
balanan psiik yk veya igSHHsel enerjiyi
belirtmek iin""kullanmt. B en de bunu, gerek dnyada ne- _
neler ile (yani, teki insanlarla) bir duygu yk ieren toplumsal iliskilanlcm ulm asna genelliyorum . Aynen Freudun kullanmnda
olduu gibi, duygusal balanmann yalnzca sevecen deil, ayn za
manda dmanca da olabileceine dikkat edilm esi nemlidir. Fiat ta
ayn anda hem dmanca hem sevecen, yani mphem (ift deerli)
olabilir. Yakn ilikilerin ou, bu karmaklk dzeyine sahiptir.
Kukusuz cinsel pratikler, ayn zamanda baka yaplar ta-
---- - ----------------------------- --
gferekb^VleteroekeL^^
deneyim temelinden ok bir tr karlklliKTemende"'biimlen
dirilir. Bu, em ek v e iktidar yaplannca retilenTdayanim
lirgin kartln iindedir. Burada sk sk dikkat ekilen rtk
eliki, getiim iz on yllk dnemde fem inizm de belirli bir nem e
sahip, politik bir konu olduu kadar romantik edebiyatn da te
masdr aslnda. Dahas cinsel farkllk, ilik iye erotik bir tat ka
zandran eyin byk bir blmdr. Bu yzden, hazz y o
unlatrma arac olarak vurgulanabilir. Bu, 4. ve 8. blmlerde ele
alnan toplumsal cinsiyet farkllklarnn sistematik biim de abartlmasn aklayacak bir yne doru gidiyor.
Am a farkllk mantksal bir terim ve toplumsal ilikiler de da
ha ykl. H eteroseksel bir iftin yeleri, yalnzca birbirlerinden
farkl olmakla kalmazlar, ayrca zel bir biim de eit olmayanlardr. Heteroseksel bir kadn, heteroseksel bir e rkekten
farkl biimde"T5ir nesne~olarak c m T e l^
kozm etik endstrisi v e kitle iletiim aralarnn ierii, bunun
gzle griiiihrTkantf^^
dergilerinin ve~erltek
diifgilernin kapaklarmdaki byleyici fotoraflar, nedense h erd k r
durumda da kadn resimlendir; farkllk ise modellerin giyinm e ve
poz verm e biimleHndedm""Geher ^
h eterbseksellildo^ ^
eit olmayan bir mbadele
zerinde temellenir. Emma Goldman in dikkat ektii gibi, ka
dnlarn eit olmayan ilikilere katlmalarnn som ut nedenleri var' dr. Erkeklerin ukuru gevek cinselliine izin veren ama bunu ka
dnlara yasaklayan ifte standartn, erkekler asndan daha fazla
arzuyla hibir ilgisi yoktur; ama daha fazla iktidarla her tr ilgisi
vardr.
K adnlan heteroseksel arzunun nesneleri olarak cinselletirm e
sreci^ tam da m oda tenminin
w standart^
ierir. Bunun etrafnda bir gerilim ler ve
elpaler karm aasoulunur. Her ne kadar dmanln tum bir
toplumsal cinsiyet kategorisine yneltilm esi mmkn olsa da, hatta
sklkla yneltilse de (kadn dmanl, erkek dmanl, homofobi), ekicilik iin ayn ey sylenem ez. Y apsal ilkeler olarak
158
:
;
161
otlar
KTDAR
(s. 150-56). Buradaki argman, toplumsal iktidarn deiik biimleri hak
knda Lukes (1974) tarafndan saptanan noktalan savunuyor. Ka
dnlarn iktidar alanlarnn izini sren Amerikan tarihsel aratrmalar iin bkz. Du Bois vd. (1980). Alntlayan Moses (1978, s. 334).
KATEKSS
(s. 156-61). Alntlayanlar Goldman (1972a, s. 145) ve Freud (1923, s.
33).
164
V%)
A. KURUMLAR
Toplumsal cinsiyet teorileri, neredeyse hi istisnasz insanlar arasmdaki bire bir ilikiler veya bir btn olarak toplum zerinde
younlar. A ile tartmalar dnda, toplumsal rgtlenmenin ara
dzeyi atlanr. Yine de bu, baz alardan anlalmas gereken en
nem li dzeydir. Gnlk yaam m zn byk bir blmn, bir
btn olarak toplumla ilikide yaylm ak veya'bire bir ilikiye sa
rlmak yerine ev, iyeri veya otobs kuyruu gibi ortamlarda ge
iririz. Cinsel politika pratii, byk lde kuramlara baldr:
irketlerde ie eleman alrken ayrmclk gdlmesi, okullarda cin
siyeti olmayan retim programlarnn uygulanmas gibi. M evcut
165
lyla karlamtk. H em renciler hem de okul personeli a-rasmda eitli kadnlk ve erkeklik trleri kuran pratikler mev
cuttur: Spor, dans, konu seim i, snf disiplini, ynetim ve dier
eyler. zellikle renciler arasnda aka, baz toplumsal cin
siyet rntleri --en yaygm saldrgan bir heteroseksel erkeldikhkimd, dierleri ise ikincil konuma itilmiti. Personel arasnda
cinsiyete dayal iblm v e renciler arasnda da, beeniler ve
bo zaman etkinliklerinde, cinsiyet farkllklar, kesin olmasa da,
belirgin bir ekilde gze arpmaktadr. Cinsel davran ve cinsel
karaktere ilikin, ounlukla birden fazla ideolojiye de rastlanr.
Bazen de, retim programndaki cinsiyetililt zerine, personel arasmdaki terfiler zerine ya da ocuklar arasnda itibar ve liderlik
zerine srdrlen ekim eler grlr. Btn bunlarla biimlenen
rnt okuldan okula deiir ama genelde Avustralya toplumundaki cinsel politika dengelerini, snrlar iinde de olsa yanstmak
tadr. rnein, hibir okul ak ecinsel ilikiye izin vermez.
Okullar gibi derli toplu resmi kurulular zellikle ak top
lumsal cinsiyet rejimlerine sahiptirler belki de, ama dierlerinde de
bunlara rastlandn belirtelim. Piyasalar gibi yaylm kurumlar,
devlet gibi byk ve dzensiz biimde yaylm kurumlar ve sokak
kesindeki arkadalk grubu yaam gibi gayri resmi toplumsal
evreler de toplumsal cinsiyet kapsamnda yaplanrlar v e sahip ol
duklar toplumsal cinsiyet rejimleriyle karakterize edilebilirler. Bu
blmde olay ele alacam. Sunacam tartmalarn zet ha
linde olduunu belirteyim, dolaysyla her rnek iin bir balan
gtan fazlasn yanstmyorlar. Ama toplumsal cinsiyetin ku
rumsallamasna ilikin.birtakm balantlar elde etmek asndan
yine de yeterli olacaklarn umuyorum.
B. ALE
| Muhafazakr ideoloji, aileden toplumun tem eli olarak sz eder,
geleneksel sosyoloji de onu ounlukla kurumlann en basiti, daha
ayrntl yaplarn yapta olarak grr. A ile, toplumun tem eli o l
mann tesinde* onun en karmak rnlerinden biridir. A ileye dair
basit hibir ey yoktur. Ailenin ii, tpk jeolojik katmanlar gibi
167
y.
Ib'-
C. DEVLET
D evlet konulu teorik literatr, aileye gre dier kutupta yer alr:
Hemen hemen hi kim se devleti toplumsal cinsiyetin kurumsal
lamas olarak grmez. D evlet, fem inist dncede bile, yalnzca
teorik bir sorun olarak gndem e gelir.
Yine de, devlete atfta bulunma nedenlerini bulmak kolaydr.
D evlet personeli, 1. B l m de belirtildii gibi son derece grnr,
hatta dikkat ekici biimlerde cinsiyet temelinde blnmektedir.
D evlet sekinleri, birka istisna dnda erkeklerden oluur. D evlet
erkekleri silahlandrr, kadnlarysa silahszlandrr. Szgelim i B a
kan Carter, A nayasada nerilen Eit Haklar Ek M addesini (ERA)
desteklem esine ramen, kadnlara orduda sava bir rol ver
m eyeceini aklamt. Byk devletlerin diplomatik, sm rgeci
ve askeri politikalar, 5. B l m de belirtildii gibi, sertlii v e gc
zendiren erkeklik ideolojileri balamnda biimlendirilir. Gney
Pasifik, imdilerde, Franszlardan bunun tipik biimde tantlan
masn reniyor: Muroroa A tolnde atom bombas denem eleri,
1985te Yeni Zelandada Rctinbow Warrior*m bombalanmas ve
Kanakyde (Yeni Kaledonya) Fransz gm enlerin uygulad ba-
K ;:V
T-'
175
177
kadnlardan alp daha sonra da birinin annesi, kars veya dulu olarak onlara yeniden dattna dikkat ekiyor. B,u noktalan bir a-;
raya koyduumuzda devleti, yirminci y zyl boyunca kadnlar ve
erkekler arasnda daha fazla dolaym l ve soyut ilikilerin ge
lim esine derinden kanm durumda grebiliriz. Bunu, yalnzca
dolaym l ve yabanclam bir cinselliin geliim iyle ya da rek
lam clk, pornografi ve kitle elencesinin ticari olarak standartla
m asyla balantlandrmaya kar koym ak gtr.
D. SOKAK
Sokak ounlukla bir kurum olarak dnlmez. Yrdmz, arabayla getiim iz veya fstklarn gezindii bir yerdir. Yine de,
srf hafif bir ironiyle, Street C orner S ociety (Sokak K esi Top
lumu) ad verilm i sosyolojik bir metin var ve ayn ca akgz so
kak ocuklaTndan sz ediyoruz. Sokak en azndan, belirli top
lum sal ilikilerin olduu, kesin snrlan olan bir toplumsal evre
dir.
Sokakta pek ok i yaplr. ocuklarla ilg ili ilerin hemen hep
si, rnein bebek arabalarnda ocuklar gezdirm ek gibi, kadnlar
tarafndan yaplr. Alveriin ve fahieliin byk bir ksm da
yle. Gazete, yiyecek ve dier kk nesnelerin sat ise karmadr.
Araba, kamyon ve otobs kullanma, kk sular ve polislik, araba
tam ircilii ve dorudan sokan kendisi, ncelikle erkeklere aittir.
Kadn otobs ofrlerine artk daha sk rastlanyor olsa da, byk
kamyonlar hl eril bir uzmanlk alannda bulunuyorlar.
Sokak, slk alp la f atma gibi grece hafif tacizlerden fiziksel
sarkntlk v e tecavze kadar, kadnlara ynelik pek ok sindirme
eylem inin gerekletii ortamdr. Eylem in ykseliinin nerede du
raca her zaman nceden kestirilemediinden, ehrin byk bir
blmnde kadnlar, zellikle hava karardktan sonra nadiren so
kakta yrrler. yleyse sokak, erkeklerin igali altda olan bir
blgedir. Gen yetikin erkeklerin younlat yerler ise en kor
kutucu ve tehlikeli olanlardr.
Bu tr younlamalar, Londrada Brbtton, S ydneyde Redfern
ve C hicagoda Gney Yakas gibi yksek isizlik ve etnik dlan
l
'
187
.J
i]
190
192
otlar
KURUMLAR
(s. 165-67). Toplum bilimleri ana akmnda toplumsal cinsiyet krlne
ilikin salam eletirileri iin bkz. Goot ve Reid (1975); Wilson (1977)
ve West (1978). Okullardaki toplumsal cinsiyet rejimlerinin analizi
Kessler vd. (1985) zerine temellenmi tir.
ALE
(s. 167-73). ngiliz aileleri zerine alntlar Davies (1977), s. 62 ve Burnett (1982), s. 72; Florida erotizmi zerine alntlar Morgan (1975), s.
94.
DEVLET
(s. 173-81). Feminizm ve brokrasi hakknda bkz. Eisenstein (1985) ve
Pringle (1979). Alntlayan, Touraine (1981), s. 108. Ordudaki er
keklikler arasndaki iliki zerine argman ConnelFda (1985a) ge
litirilmiti. Hitler'in toplumsal bilinci hakknda bkz. Bullock (1962).
SOKAK ,
(s. 181-84). Bu blm, temel olarak 1984 yl boyunca Brixtondaki
gzlem ve zlenimlere dayanr.
TOPLUMSAL CNSYET DZEN
(s. 184-90). Kanl Seim metninin tamam iin bkz. Harrs (1970), s.
239. 1980 ABD seimleri sonular Freidan (1982), s. 210; 1975 ve
1983 Avustralya federal seimlerinin sonular Morgan Gallup Ka
muoyu Aratrmalar, 102 ve 499A.
193
VII
Tarihsel dinamikler
-..ISfSf
A. TARHSELLK VE "KKENLER
1984 ylnda ngiliz hkmetinin kmr ocaklarnn kapatlmasn
ngren program, maden iileri tarafndan dzenlenen v e son za
manlarn en iddetli endstri muhalefetlerinden biri olan lke
apndaki bir grevi provoke etti. .Mcadele, madencilerin liderle
riyle ve hem encecik mao bir slup takmveren Ulusal Kmr Kom isyohuyla srdrlrken, m edya madencilerin karlarnn greve
nasl kar ktklar hakknda ykler anlatmaya balad. M a
dencilik sektrnde yaanan endstriyel anlamazlklar fazlasyla
bir cemaat m eselesi sayldndan, bu iddialar ok fazla tepki uyandrd. B az madencilerin karlar grevi desteklediklerini ka-
yani sabit bir mantn doal izahna olanak tanr. Nc var ki bu,
toplumsal yaplarn pratik tarafndan kurulduu gryle bada
mamaktadr. Toplumsal cinsiyet ilikilerindeki isel elikilere dair
herhangi bir anlayla badatrlmas da zordur, nk bu eli
kiler tarihsel sreksizliklerin ortaya kmasna yol amak zo
rundadr. Ayrca, 5. B lm de ne srlen yaplarn altblmlere
ayrlmas gryle de badamaz, zira farkl iliki mantklarnn
kabul edilm esinin bir sonucu da bu mantklar arasnda aa kan
elikilerin kabul edilmesidir. Eer 3.; 5. v e 6. blmlerde bir araya getirilen argmanlar ve kantlar herhangi bir arla1sahipse,
homojen tarih v e biimlendirici kken anlaylarnn kesinlikle gz
ard edilm esi gerekir.
Ayrca her ikisi de benzer bir homojenlik nermesi zerinde te
mellenen uzlam sal cinsiyet tarihi ve daha yeni olan cinsiyet
rolleri tarihini de reddetmemiz gerekir. Rattray Taylorn Sex in
H isto ry'si (Tarihte Cinsellik) gibi bildik metinler, alma ko
nularn, tem el tekil eden bir zn eitlilik gsteren ifadeleri olarak kavrarlar. Tarih ise bu ifade biimlerinin farkl koullar al
tnda nasl bakalatnn yksdr: Dinsel grlerin deimesi,
daha ar v ey a daha hafif sansr uygulanmas vb. gibii Ama cin
selliin kendisi, tarih kapsamnda biimlenmi olarak ve aslnda
hibir ekilde deiiyor olarak grlemez. Bu izgide yer alan e
cinsellik tarihisi Vern Bullough bunu ksa ama zl bir ekilde
yle ortaya koyuyor: Ksacas, ecinsellik her zaman bizim le bir
likte olmutur; tarihte bir sabit deerlidir. R.A. Padgug, cin
selliin tarih iinde kavramsallatnlm asna iliirin bir ma
kalesinde, deim eyen bir z grnn, cinselliin pratikle olan,
yani benim lcateksis yaps adn verdiim kategorilerin ve likilerin tarihsel oluumuyla olan balantsn gzden kardn
ne sryor.
A yns, 1 970lerin sonlarnda ortaya kan cinsiyet rolleri ta
rihi iin de geerli. Patricia Branann W omen in Europe Since
1750 (1 7 5 0 den Bu Yana Avrupada Kadnlar), Peter Stearnsn
Be a M ani ve Elizabeth ile Joseph Pleckin The American Man
(Amerikan Erkei) adl kitaplarnn, bu adan olduka nem li
rnekler olduklar sylenebilir. R ol erevesi de, toplumsal ta
nmlara ynelik bir ilgi olduunu aklar. rnein Stearns n ki199
tab toplumsal bir ina olarak erkek olm a zerine bir m akaleyle
balar. A m a 3. Bolm*deki analizin de aka gsterdii gibi cin
siyet rol teorisi, yalnzca dnsel adan toplumsaldr. Aslnda
eksik yapy tutum v e etkileim analizlerine ekleyen, toplumsal
ncesi bir cinsiyet ikiliine dayanr. C insiyet rol tarihi iin de ta
mamen ayns geerlidir. Szn ettiim iz bu metinler, deim ez
bir cinsiyet ikiliine -y a n i, kadnlarn tarihi art erkeklerin tarihiyaslanr ve kendilerini ncelikle ikilik karsndaki tutum ve bek
lentilerde var olan deiikliklerin haritasn karmaya adarlar.
Bulloughnunki gibi almalarn yerini alan yeni ecinsellik ta
rihi yaklamnda toplumsal cinsiyetin tarihselliinin ok daha kap
saml kavrandn grrz. E cinsellik tarihsel olarak zel bir
eydir v e ecinsel davran ile ecinsel kim lik arasnda bir ayrm
yaptmzda ecinselliin toplumsal olarak rgtlendii gerei aklk kazanr. K im i ecinsel davran biimleri evrensel olabilir El
ma bu durum, otomatik olarak, kendi kendini tanmlam veya ka
musal olarak yaftalanm ecinsellerin var olmasn gerektirmez.
A slnda kamusal olarak yaftalanm ecinseller, tarihsel bir aklama gerektirme asndan az rastlanr bir rnektir. Jeffrey
W eeks Corning O ut adl kitabnda erkek ecinselliinin Bat A v
rupada kendine zg modern anlamn ve toplumsal rgtlenme
biimini ondokuzuncu yzyln sonlarna dein kazanamadn
ne sryor. Sz edilen bu dnem, yeni tbbi snflandrmalarn
bulunmasna, ecinselliin 1870te Alman psikiyatrisi W estphal ta
rafndan bir pataloji olarak tanmlanmasna tank olmutu. A yn za
manda yeni yasal yasEiklamalar da sz konusuydu. Erkek ecinsel
davrannn tm, yzyln sonuna gelindiinde ngilterede yasal
yaptrmlara tabi tutuluyordu.
Bu tr tbbi ve hukuki sylem ler, zel bir kii tipi olarak e
cinsele dair yeni bir anlayn altn izdi. Alan Bray H om osexuaity in R enaissance'ta (R nesansta Ecinsellik), ecinsel top
luluklarn belirgin bir ekilde ortaya kt onaltnc ve onyedinci
yzyllarda, katlmclarn kesin bir toplumsal tanma sahip ol
madklarn gsteriyor. Bu yzden bu insanlara sistematik olarak
zulmedilmemitir, ama yine de zaman zaman frsat dtke
iddetli basklara maruz kalmlardr. Ecinsel davrann btn er
keklerin ehvetli doasnda potansiyel olarak mevcut olduuna
200
\
B. TARHN SEYR
Toplumsal cinsiyet ilikilerinin ilk geliim i, kkenler tartma
sndan balantsz olarak derinden derine bir kar 'meselesidir. As
lnda bir kkenin tanmlanp tanmlanmamas ok da nemli deil.
Tarih, toplum sal cinsiyet ilikilerini barndran yapya bir nebze ye
terli aklama getirebilecek lde arkeolojik bulgu toplandnda
balar ancak.
N e var ki, Yukar Paleolitik a ncesine ait olup da herhangi
bir arlk tayan hibir kant yoktur ve bundan sonra da olacakm
gibi grnmyor. nsann alet yapma ve gda retiminin ilk aamalar, ardnda el aletleri, kemik kalntlar ve ocaklar gibi mal
zem e brakmtr, ama bu nesnelerde, retildikleri toplumsal cin
siyet ilikilerini belirten herhangi bir ize rastlanmamtr. Arke
ologlar, sosyobiyologlar ve birok feministin de benzer biimde
203
i-}
ne srd, alet yapan ve avlanmaya giden erkekler ile top-layclk yapan ya da evd e kalan kadnlar arasnda cinsiyete dayal
keskin bir iblm olduuna ilikin uzlam sal varsayma dair
hibir salam kant yoktur. Ksacas bu basit bir tahmin olmaktan
teye geememektedir,
Yukar Paleolitik ala birlikte resim, kem ik oymalar ve l
gm m e biim ine dair kim i kantlar toplanabilmitir. Am a bu ka
ntlar, toplumsal gerekliin yanstlmas asndan ancak Playb o y un tek bir sayfas kadar mulak olsalar da, en azndan birer
s iaret niteliindedirler. Szgelim i Dou Ispanyada, cinsel or
ganlarn ve gslerin saptanabildii ve kadnlarla erkeklerin fark
l av sahnelerinde grld kimi kaya resimleri, cinsiyete dayal
bir iblmnn varlna dikkat ekiyor. ekoslovakyadaki,
D olni V estonice de mamut avclarnn yaam olduu blgede or
taya karlan bir mezar ve baka nesneler de, kadnlarn ritel ik
tidaryla baz balantlar olduunu iaret ediyor.
Bu tr paralarn tarihsel bir argmanla birletirilmesi ok fazla
alm a gerektirecektir; szn ettiimiz trden tekil rnekler,
tmyle yanltc olabilir. Bunun ykde tam da bir yeniden ina aamas olduunu gsterebilm ek iin bu rneklerden sz ettim.
Yaklak 10.000 yl nce -M ezopotam ya civarndaki kara par
asnda- Gneybat A syada ilk tarm toplumlarmn gelim esiyle
birlikte kantlar da giderek zenginleir.
Toplumsal cinsiyet tarihine ilikin kim i speklasyonlar, bit
kilerin ve hayvanlarn evcilletirilm esi ile giysi ve m lekiliin
bulunmas zerinde temellenen N eolitik ky toplumunda anaerkil
ya da en azndan eitliki bir aamann varlm saptyor. Kentler
veya gebe topluluklarla, sava ve krallkla balantl ataerkil bir
aama ise epeyce uzun bir zaman aralnda bunu izler. N e var ki,
sava-sonras kazlarn sonular, bu tasarnn tarm devrim i ile
kent devrimi arasnda izdii eski kesin ayrm yerle bir etmitir.
yle grnyor ki, ovalk bir alan kaplayan- M ezopotam ya ve
Msr uygarlklarndan ok nce ortaya kan Erjha kenti (Filistin),
Anadoludaki atalhyk ve orta Frattki A b | Hureyra gibi yer
leim birimleri bile, tarm ve hayvan yetitiriciliinin gelitirildii
dneme yakndr. ayet kent surlar savan bir em aresiyse,
Erihada sava, m lekilikten daha nce gelmektedir. Am a sa204
. =.*
Daha dk younluklu ekonomiler ise krsal (Orta Asya), avctoplayc (Kuzey Amerikann kuzeyi, A m azon, Avustralya) kent
sel olmamakla beraber tarmsal (M issisippi-B yk Gller, Bat
Afrika) v e daha birok sonsuz kom binasyondan oluuyordu. Bu
toplumlari (kkenler literatrnn byk bir ksmnda yapl-d
gibi) hayatta kalmaya alan ilkel topluluklar olarak, statik veya
insann gerek yksnn kysndaki oluum lar olarak grmek af
fedilem ez bir tarihsel hata olacaktr. B asil D avidsonm A f rica in
H isto rysi (Tarihte Afrika) gibi sentez niteliindeki almalar,
byk imparatorluklarn snrlan dndaki toplumlann tarihinin ne
denli hareketli ve karmak olduunu arpc bir biim de gsterir.
B ylei bir durumlar alannn toplum sal cinsiyet dzenlerinde
olup bitenleri tam olarak anlayabilmek gtr, bu yzden yalnzca
birka neride bulunmakla yetineceim . Bu konuda en fazla umutlandnc kaynaklar, yazl kltrlerde barnan seyyahlann bu
toplumlara ilikin yazl betimlemeleridir. Snrlarda yaayan bar
barlar anlatan Roma ve in betimleri, neyin esas tehlike olarak al
glandnn, yani disiplinsiz savalarn abartl erkekliinin altn
izmektedir ki bu anlalabilir bir eydir. Toplumsal cinsiyet ilikileri hakknda bu tr kaynaklardan edinilen aklamalar, sis
tematik olarak tarafl olma eilimindedir; yleyse gereklik ok
farkl olabilir. G eim lik tarmda, erkek v e kadnlarn karlkl ba
m ll, muhtemelen kadnlara nem li iktidar kaynaklarnn ve
rilmesini olanakl klar. Yksek ham ilelik oranlan art yksek be
bek lm oranlan, yakn anne-ocuk ilikilerinin, Philippe Ariesrin
Ortaa Avrupas iin ne srdne benzem edii ve kadnln,
bam llk ve ocuk bytme etrafnda kurulamayaca anlamna
gelir. Kyl kadnlarn, kent kltrne b al duyarllklar .asndan
kat olduklan bir klieden ibarettir; buna dair makul nedenler
mevcut. Son olarak, kent kltrnn kylarnda barnan top
lum lann kahramanlk edebiyatlarnn erkeksi iddeti vurgulamakla
birlikte kadnlan basite tabi klnm olarak tasvir etmemesi kayda
deer bir noktadr. rnein H ristiyanlk ncesi Anglo-Sakson m i
tolojisinde, B eow u lf canavar Grendel karsnda zafer kazand
nda Grendelin annesi ile daha iddetli bir m cadeleye girer. Bu
arada, Vikingler de, yumuatlm modern uyarlamalanndakinden
FMN/TopJumsal Cinsiyet ve ktidar
? .0 Q
C. KRZ ELMLER
N otlar
TARHSELLK VE KKENLER
(s. 194-203). Engels tartmalar neredeyse. daima, aratrmalarnn ta
rihsel balamn gz ard eder. Ondokuzuncu yzyl Mezopotamya ar
keolojisi iin bkz. Lloyd (1954). Tarihncesi avclk zerine alnt
Clark ve Piggott (1965), s. 40; kken avclnn eletirisi de Delphy
(1977), s. 53-60, 59. Ecinsellik her zaman bizimle birliktedir, bkz.
Bullough (1979), s. 62. Ecinsel tarih zerine argmanm iin bkz. Carrigan vd. (1985). ngilterede ecinselliin dnm iin, metinde
sz edilenler yannda, Mclntoshun nc (1985) almas. Ecinsel
kurtulu teorisinin paradoksu in bkz. Johnston (1982) ve Sargent
(1983).
Tarihsellik zerine argmanm Touraine (1981) ile birtakm ko
utluklar gsteriyor. Ama, ondaki yapsal deiim anlay aslnda snf
dinamiklerine hapsolmu durumda ve olduka kesin tarihsellik ta
nmn da toplumsal cinsiyete kadar geniletmek zor. Benim yak
lamm ise Collingwood (1946) ve Carrdan (1961) tretildi. Kanta
dayal mantkl yeniden oluturma konusunda duyular ve duygularn
iktidarszln savlayan, bylelikle tarih ve psikoloji arasna kaln bir
izgi eken argmannda Collingvvooddan hzla uzaklayorum. Ben,
hem psikoterapi pratiinin hem de modern toplumsal tarihin Collingv/oodu yalanladm ve ayrca psikolojinin de tai'ihin bir dal ol
duunu ne sreceim. Kateksis yapsnn tarihsellii buna bamldr.
Birok feminist yazda ataerkillie, tarihar bir olgu ya da evrensel
kltr" gibi yaklalmas burada formlletirilen toplumsal cinsiyet ilikileriyle uyumsuzluk gsterir. Ama bu, tarihsel yaklamn top
lumsal cinsiyeti srekli bir ak halinde tanmlad anlamna gelmez.
Daha ok, deimeyenin de deien kadar tarihsel kant, analiz ve aklama gereksinimi olduu anlamndadr.
TARHN SEYR
(s. 203-13). Paleolitik sanatta toplumsal cinsiyet konusu iin bkz. Pericot
(1962) ve Cucchiari (1981); Doln Vestonice mezar iin bkz. Klima
(1962). Tarihncesi Bat Asyaya ilikin taslam, Bumeyyi (1977) te
mel ald. Eriha iin bkz. Kenyon (1960-83); atalhyk in bkz. Mellaart (1967), alntlar s. 225. Smer ve Msr uygarlklarnda kadnlarn
konumu iin bkz. Krame(1963) s. 153-166; Wilsona (1951), s. 202
-203; Akh-en-Aton hakknda s. 206-235 ve Trigger vd. (1983), s. 79
-312. Glgam destan iin bkz. Pritchardda (1950), s. 72-99; ilgili di220
er mitlerle birlikte evrildi. Amiral Nimitzin duvar yazs Costellodan (1985), s. 366 alntland. Gentle Invaders Ryan ve Conlon
(1978) tarafndan yazld.
KRZ ELMLER
(s. 213-20). Yeni Sa cinsel ideolojisinin toplumsal anlam iin bkz. Poole
(1982). Boanma davalarnda ecinsel kart nyargnn deien
nemi, YGG Ayrmclk Kart Kurul tarafndan (1982), s. 252-287
zenle analiz edilmitir. gcne katlan evli kadnlara ilikin is
tatistikler Edgar ve Ochiltreeden (1982) alnd.
'T
.A
itnc Ksm
Kadnlk ve erkeklik
Toplumsal cinsiyet psikolojisinde en yaygn anlay, birer grup o. larak kadnlann ve erkeklerin farkl kiilik zelliklerine sahip ol
duunu varsayar: Kadnlar ve erkekler, yaradllar, karakterleri,
; d grnleri, dn biimleri, yetenekleri ve hatta tm kiilik
yaplan asndan birbirlerinden farkldr. Kadn ve erkek arasn
daki farkll belirten bu kavram, kabul edilm i baka hibir terim
: olmadndan, cinsel karakter olarak adlandracam. Bunu,
David R iesm ann toplumsal karakter teriminden yola karak
. kurduum bir benzerlik sonucu buldum; ou kullanmnda ifade
^ edilmek istenen gr, cinsiyetle zellikle balantl olduundan,
i- portom.-!----<->
rastlant sonucu olmayan bir farklln var olma olasl test edildiinden, bizzat 'nem testinin (significance testing) kendisi, aratrmay blok farkllklar, zerinde younlamaya zorlar. Dergi
makalelerinden ders kitaplarna v e en ok satan popler psikoloji
kitaplarna giren trde bir sonu ise, kadnlarn szel yetenei da
ha fazladr veya erkekler daha saldrgandr biimindedir. Eer
istatistiksel adan nem li bir blok farkllk ortaya kmyorsa, aratrmac byk bir olaslkla hayal krklna urar v e syle
yebilecek bir eyi olm ad sonucu karldndan aratrma ya
ymlanmaz. Sydneydeki ergenler hakknda, veri taramasna dayal
bu tarz bir makale yazm tm ve bu trde det olduu zere, cin
siyet farkllnn phe gtrm eyecek biim de belirgin olduu
ksmlar titizlikle ele alrken, cinsiyet farkllklarnn grlmedii
daha fazla saydaki olguya ok dikkat etmemitim.
B lok farkllklar grldnde bunlar, genellikle kadnlan er
keklerden ayran baz temel kiilik zellikleri araclyla -d ier
bir deyile, birimsel bir cinsel karakter an layyla- aklanrlar.
Cinsiyet rol grleri ounlukla, cinsel karakterin nasl b i
im lendiine dair saduyulu bir aklama getirme amacyla yar
dma arlrlar. B ylece, bu tr rnekleri oaltabiliriz, szgelim i
bam lla ynelik olarak toplumsallatklan iin kadmlann er
keklerden daha az baar ynelim li olduklar sylenir. ounlukla
cinsiyet farkllklarm cinsiyet rollerinden ayrmak olduka gtr;
bu ikisi birlikte tek bir kavramda bulanklamaktadr.
Eleanor M accoby ve Carol Jacklin, 1970lerin ortalarnda bu
tarz aratrmalarn aynntl bir derlemesini yapmlard. D e r -
lemenin ad The Psychology o f Sex D ifferences'd (Cinsiyet Fark
llklarnn Psikolojisi) ve kadnlarla erkekler arasndaki (genellikle
beyaz, zengin, K uzey Amerikal yksekokul rencileri iinde)
blok farkllklarn szel, gorsel/uzamsal yetenekler, matematik y e
tenei ve saldrganlk asndan baz kiilik zellikleri alm a
larnn sonularna olduka uygun olduunu ortaya kan-yordu.
Daha fazla kiilik zelliini (sokulganlk, etkilenirlik, kendini be
enmilik, renme tipleri, idrak biimleri, baar m otivasyonu,
duyusal kalplanmalar gibi) irdeleyen almalarda ise o denli fazla
uyum gsteren hibir blok farkllk bulgusu yoktu. Yazarlar, baka
kiilik zelliklerine dair -dokunsal duyarllk, utangalk, etkinlik
228
230
------------- k-----------
B. ERKEKLK/KADINLIK LEKLER
----------------------------------------------------------------- :------------------- k
n/in
D. YAPILARIN ETKS
f^Buraya kadar, cinsel karakter retimini sanki toplumsal evreler
birbirinden bam szm gibi tarttm. Artk bu toplumsal evreleri
birbirine balayan (6. Blm) ve tarihsel kom pozisyonlarn bir
; btn olarak topluma ait bir toplumsal cinsiyet dzenine yerletiren
(7. Blm ) yaplarn analizine sra geldjJ
Konuya iktidar yapsyla girecek olursak, 5. B lm de inceledi imiz trden iyeri almalar, yz yze ilikilerin, iverenler ve
fl alanlar arasndaki genel iktidar durumuyla ve belirli alma
srelerinde bunun somutlamasyla gl bir biim de koullan
dn gstermektedir. dnyasnda rastlanan zel sekreterlik
: meslei bu acdan k a v d S ^ e ^ l i i ESn^BrrYhetici ile {'genellikle
L erkektir) zel sekreter (hemen her zaman kadndr).. arasndaki,
t gofnte olduka bireysellem i olan karlkl bam llk ve
dstriyel adan kolay zedelenebilir konumu ve genelde bir btn
riSN/TopIumsal Cinsiyet ve ktidar
'7/M
'j
i
T
j
i
I
!
'!
E.
HEGEMONK ERKEKLK VE
N PLANA IKARILAN KADINLIK
..........................................................,.................................................................. ;................ ....................yr">v.......
kuuz t>u yeni bir gzlem deil. V iola ICleinn kadn karakterinin kavran biimlerine dair tarihsel almas, belli bal
teorisyenlerin kadn karakterinin ne olduu konusunda ne denli
az gr birliine varabildiklerine ac bir biimde dikkat ekmiti:
Yalnzca belirli noktalarda bir uyumazlkla karlamakla kal- J
myoruz, ayn zamanda eitli otoritelerin kadnlarn zellii olarak deerlendirdii kiilik zelliklerinin artc farkllyla da
karlayoruz. Daha yakn bir dnemde Fransz analist Luce Irigaray, nl makalesi Hepsi Bir Olmayan Bu Cinste, ataerkil bir
toplumda kadnlarn erotizminin ve imgelem inin ak seik bir ta
nmnn bulunmadna dikkat ekmiti.
Bununla beraber, kitlesel toplumsal ilikiler dzeyinde kadnlk
biimleri yeterince ak bir ekilde tanmlanmaktadr. Farklla
mann asl temelinin kurulmasn salayan ise, kadnlarn erkeklere
.
kresel dzeyde tabi klnmasdr. Biimlerden biri, bu tabi kln
maya boyun ei etrafnda tanmlanr ve erkeklerin kar ve arIzulanna hizmet etm eye ynlendirilir. Bunu n plana karlm
kadnlk olarak adlandryorum. Dierleri de, ncelikle direni
stratejileri veya boyun em em e biim leriyle tanmlanr. Boyun
| em e, direnme ve ibirliinin karmak stratejik birleimlerince ta
nmlananlar da vardr,. Bunlar arasndaki etkileim, bir btn olarak toplumsal cinsiyet dzeninde barnan deiim dinamiklerinin
tem el bir parasdr.
ffBu blmn geri kalannda, tabi klnm ve marjinallemi bi
imlere dair ksa yorumlarda bulunarak hegem onik erkeklik ve n
plana karlan kadnlk,rneklerini daha yakndan inceleyeceim .d*
On plana karlan kadnl, daha sonra 10. ve 12. blmlerde telc^
rar ele alacam.
temelen, hegem onik erkeklik ve n plana karlan kadnlk arasmda bir tr uyum vardr. Bu uyumun im ledii eyse erkeklerin
kadnlar zerindeki egem enliini kurumsallatran pratiklerin ko
runmasdr#^ anlamda hegemonik erkeklik, kadnlarla ilikide ba
arl bir ortak stratejiyi cisimlendirmek zorundadr. Toplumsal cin
siyet ilikilerinin karniakl dnlecek olursa, karmak olma
yan .ya da tek tip bir stratejinin mmkn olduu sylenemez: Bir
karm kanlmazdr, yleysejfK egem onik erkeklik, olduka tu
tarl bir biimde, evcim enlie ynelik almlar ve iddete ynelik
almlar, kadn dmanlna ynelik almlar ve heteroseksel
ekim e ynelik almlar ayn anda barndrabilir^
H egem onik erkeklik, kadnlarla ve tabi klnm erkekliklerle ilikili olarak ina edilir. Bu teki erkekliklerin aka tanmlanm
olm as gerekmez. (Aslnda hegem onyann baarlmas tam an
lam yla seeneklerin, seenek olarak tannma ve kltrel tanm ka
zanmalarnn nlenm esine, onlarn gettolara, yalnzla ve bilindm a yerletirilmelerine dayanyor olabilir.)
/^ ^ a d a hegem onik erkekliin en ayrt edici zelliiyse, hereroseksel oluu, yani evlilik kurumuyla sk slaya balantl oluudur; dolaysyla, tabi klnm erkekliin en nem li biim i de
ecinsellik oluj^^h tabi klnma, hem dorudan etkileimleri hem
de bir tr ideolojik sava gerektirir^ z konusu etkileimlerden
bazlarn 1. B l m de betimlemitik: Polis ve yasal taciz, sokak
iddeti, ekonom ik ayrmclk. Bu tarz davranlar, hegem onik er
kekliin ideolojik ambalajnn paras olarak grlebilecek e
cinsellie ve ecinsel erkeklere ynelik km seme ile skca bir
birine balanmaktadr. AIDS korkusu, ecinsellere hastaln asl
kurbanlar olarak anlay gstermekle deil, daha ok yeni bir teh
likenin tayclar olarak dmanca bir tutum taknlmasyla ifade
edilmektedir. M edyann asl ilgi odaysa, ecinsel vebasnn
masum, yani normal, kurbanlara bulap bulamayacadr.
Tabi klnm erkekliin teki rneklerinde grlen durum g e
icidir. Cynthia ockburnn Londradaki matbaa iilerine dair
mkemmel alm as, kadnlarn yan sra gen erkekler zerinde
de stnlk kurulmasn ieren bir hegemonik erkeklik uyai'lamasn betimler. iler, raklk dnemlerini zor ve skc bir
almadan getikleri ve srekli aalandklar bir dnem olarak a249
otlar
ERKEKLK/KADNLIK LEKLER
Gn ndaki esrar
Toplumsal cinsiyet oluumu ve psikanaliz
A. TOPLUMSALLAMA
G etiim iz yirmi yllk dnemde hem akademik toplum bi
limlerinde hem de toplumsal cinsiyeti konu alan popler literatrde
en yaygn yaklam, toplumsal biimlendirm e ya da toplumsal
lama* (sosyalizasyon) kavramlar araclyla gelitirilmiti.
Bu yaklam n balca argman, ematik olarak u ekilde
ilemektedir: Y eni doan ocuun biyolojik bir cinsiyeti vardr, ama henz toplumsal bir cinsiyete sahip deildir. ocuk byrken
toplum da, ocuun nne cinsiyete uygun bir kurallar, ablonlar
ya da davran modelleri dizisi koyar. Belirli toplumsallatrma et
kenleri ya da failleri -zellik le aile, medya, arkada gruplar v e ok u l- sz konusu bu beklentileri ve modelleri somutlatrarak ocu
un bunlar sahiplenecei ortamlar hazrlar. Etkenlerin sralamas
nemli olabilir ve bu kapsamda ounlukla birincil ve ikincil top
lum sallama ayrmlar yaplr. Yan sra eitli renme m e
kanizmalar da iin iine girmektedir: artlanma, retim, model
alma, zdelem e, kurallar renme gibi. Toplumsal cinsiyettoplumsallama literatrnde bu mekanizmalarn greli nem ine ilikin pek ok tartma bulunmaktadr. Toplumsal modeller ya da
kurallar, ayrntlar ne olursa olsun, az ya da ok iselletirilirler.
Bunun sonucunda, normalde belirli bir cinsiyetin toplumsal bek
lentileriyle rten bir toplumsal cinsiyet kim lii ortaya kar. Baz
durumlarda ise, bir toplumsallatrma etkeninin olaand ileyii
(rnein babasz bir aile) ya da allm adk bir biyoloji yznden
bir sapma yaanr. Bu tr sapmalarn rnleri ise ecinseller,
transsekseller, ift cinsiyettiler ve toplumsal cinsiyet kimlii ken
di cinsiyetleriyle alldk biimde rtmeyen dier kiilerdir.
Toplumsallama kavramlar ile cinsiyet rol teorisi arasnda
byk bir yaknlk bulunduu aktr. Toplumsal kurallar oun
lukla norm v e toplumsal renme srdci de rol renme, rol
kazanma v e cinsiyet rol toplum sallamas olarak adlandrlr.
255
cinsiyet sorunu giderek gndem dna atlyordu. A sl ilgi oda ise, kapitalizmin psikolojik tem elleriydi.
1930"lar ve 1940larda, liberal kapitalizmden faizm in ortaya
kmas zerinde duruluyordu. Kari Mannheim, faist hareketlerin
yaygn baarsn anlama abasyla, Yeniden na anda nsan ve
Toplum adl kitabnda psikanalitik argmanlar sosyolojiye yer
letirmiti. W ilhelm R ech, F aizm in K itle Ruhu A nlay*nda daha
sol bir perspektiften yola karak benzer bir ey yapm t. P si
kanalizi yeniden ina edilen bir M arksizm le birletirm eye ynelik
ayrntl bir aratrma program da, Frankfurt okulu tarafndan
balatld: Horkheim ern Studien ber A utoritt und F am ilie (O to
rite ve A ile zerine ncelem eler) adl derlemesi, Erich From m un
zgrlk K orkusu v e hepsinin arasnda en nls olan A dom o ve
dierlerinin The A uthoritarian P erso n a litysi (Otoriteryan Kiilik).
Frankfurt okulunun bu almalar, karakterbilimi dorultusunda ilerliyordu ve kastsz olarak bir erkeklik tipolojisi kurmaya
balamt. Y ksek ve dk toritecilinr nl rnek-olay in
celem eleri M ack ve Larry, k eza birbirine zt erkekliklerin oluumuna ilikin almalar olarak da okunabilir pekl.
Frankfurt okulunun baka bir yakasnda da Herbert Marcuse,
Freudun uygarln geliim iyle ykselen bastrma dzeyine likin
argman zerinde duruyordu. M arcusenin E ros ve U ygarlk, bu
nun bir ksm nn smrc bir sn f toplumunu ayakta tutmak iin
gerekli olan "art deer bastrmas olduunu ve zellik le ken
diliinden erotizm i daraltarak cin sel organlarla ilgisiz bir cinsellii
ezdiini ne sryordu. M arcuse, Tek Boyutlu nsand& ise kendi
yoluna gitm eyi seiyor ve gelikin kapitalizmin artk basklarn d e
netimli bir gevetim ine izin verdiini ne sryordu. Am a Mar
cuseye gre bu, toplum sal dzeni paralayan deil, dengeleyen b i
imlerde oluyordu. gdsel drtlerin toplumsal olarak baskc
alaltlmas ise bunun sonucuydu..
Bu argman tarzlarnn ikisi de ayn amac gtmektedir, ben bu
nu bir yerletirme teorisi olarak adlandracam. Bu argmanlarn
amac, faizm gibi bir toplum sal hareketin ya da gelikin ka
pitalizm gibi bir toplum sal sistem in, nasl olup da bilind zi
hinsel srelerle balantlar kurabildiini, akldl v e 'y k c l
na ramen bu yolla kitlesel destek bulabildiini aklamaktr.
266
i^
!ri
............ ......
A n a Y a p sa l E tk ileim
273
M
: '
!
t
nem e sahiptir. Life A gainst D e a th 'tc (lm e Kar Hayat) Norman Brown, E ro s ve U ygarlk v e zgrlk zerine B ir D enem e'de
Marcuse v e S exuality an d C lass S iru ggle'da (Cinsellik ve Snf
M cadelesi) R eim ut Reiche, toplum sal cinsiyeti byk lde gz
ard eden yorumlar ne srerler. A m a ayn temalar, Dorothy Dinnerstein tarafndan kadn kurtuluuna, H om sexual: Oppression
a n d L ib era tio n 'da Dennis Altm an v e H om osexuality and L i
beration' da M ario M ieli tarafndan ecin sel zgrlemeye uy
gulanr.
yleyse bastrma kavram, tamamen belirlem em ekie birlikte
zgrlem eye dair erotik bir boyutu iaret etmektedir. Buraya ka
dar szn ettiim iz almalarn tm, zgrleme srecini for
m le etm ek am acyla psilcanalitik erevenin dna km aya zor
lanr, Tamamen ruhsal bir zgrlem eye ulalm as bir hayli
zordur. Y erleik toplumsal dzen ve aile yapsn kabul ettii gz
nnde bulundurulursa, Freudun kendi terapi am alan da kastl olaralc snrlyd.
Eer kadnlk v e erkeklik rntleri bastrma rntleri olarak
oluturulursa, toplum sal cinsiyetin yeniden inas da, erotik
balanm ve davurumun yeniden allm asn ierecektir. M ie,
bunu ilk ecin sel kurtulu hareketinin genellikle yapt gibi yim ser v e sam im i olarak grr. Dinnerstein ise insanlarn ya
amlarm srdrebilmek iin sahip olduu ansa yakn olduunu
kabul etm ekle birlikte cinsel zgrlk projesi konusunda daha
karamsardr. Fem inizm deki nem li bir eilim , nlerindeki yolu ka
dnlarn duygusal ballnn ve enerjilerinin, teki kadnlar
zerinde younlam ak zere erkeklerden geri ekilm esi olarak
grr. Bu stratejilerden herhangi biriyle uyumak iin uzun bir yol
olsa da getiim iz yirm i yln politik deneyim i psilcanalitik teori ile
en azndan iki adan uyum iindedir. Erotik balanm rntleri,
derine kk salm olduklarn ve kolay kolay deim eyeceklerini
kantlamlardr. Bu rntleri deitirm e giriimi, politik olduu
kadar kiisel dzeyde de gl ve karmak direnilere yol aar.
Bastrma kavram, psikanalizin cin sel karakter kavramna kat
t ana gln merkezinde yatar, nk bastrma sreci bilindm oluturur. 8. B l m de tarttmz cinsel karakter an
laylar (ekirdek bir toplumsal cinsiyet imlii gryle
ili)
:' '
?. :
.:
*;
anlalrln aklar. Cynthia C ockbum un B roth ers da, pskanalitk paradigma iinde yer ald sylenem ese bile, iyerinde
cin sel politikaya ilikin kolektif tasar yaplarnn bazlarn ok ak bir, biim de belgeler.
Aynen bireysel tasar gr gibi k olek tif tasan gr de, hem
zgrle hem de sorumlulua dikkat eker. En azndan, katlp
katlmama zgrl ile yaplan seim in sorumluluunu kasteder.
Fem inizm den etkilenen erkekler iin, girilen yoldan kmann zor
olduu kantlanmtr. Fem inist ataerkillik eletirisinin kabul edilm esi genellikle ypratc bir sululuk duygusuna v e bu duygudan
kurtulma arzusuna y o l aar. te, erkekler arasndaki cinsiyetilik
kart politikalarda sk sk ortaya kan fem inist eilim buna
baldr. Bu, kendi ek ici tarzyla, eitsizlik olgularnn erkek ba
k ile yadsnm as kadar sahtedir. B aka yetikinlerin u anda ya
da gem ite yapt eylerin sorumluluunu stlenm ek baha an
lam sz geliyor. Y alnzca kendi yaptm eylerin v e bunlarn so
nularnn sorumluluunu stlenirim. Yaptm ey e ilikin kesin
gr, bu kitabn, tmnde sunulan argmann da gsterm eye al
t gibi, eylem lerim in baka insanlarn eylem leriyle etkilem e ve
k olektif bask tasarsn ayakta tutma y a da ykm a biim ini ieriyor.
A m a bu k olektif tasarnn sorumluluunu stlenm ek ve bu .yzden
de sululuk duygusu hissetm ek, bir dzeyde paranoyaka baka bir
dzeyde de felce uratc olacaktr. G etiim iz onbe ylda pratik
adan etkili bir politika biim ine de k esinlik le y o l amamtr,
A m a erkekler ve kadnlar arasndaki ilikinin ayn zamanda bir
ak tasars da ieriyor olm as, um utlandnc. Bu tam anlam yla bir
tasan, benliklerin birbirlerine balanm , etrafnda pratiin rgt
lendii bir iliki. Sonulan dallanp budaklanan ve yaam izgisi
boyunca gelien, genellikle de balangtaki ilikinin grnmn
derinden deitiren, biim lendirici bir balanm .
Akn nefret ve baskyla badam ad varsaylr genellikle.
Kadnlarn fem inizm i reddedebilm esinin nedenlerinden biri de budur, nk ak erkeklerden gelecek (v e onlara yn elik) bir ey ola
rak yaantlarlar ve (Sheila Rowbotham , Dorothy Dinnerstein ve
Barbara Sichtermann gibi heteroseksel fem inistlerin ateli ya
zlarna ramen) fem inizm i bu gerei yadsyan ya da reddeden bir
reti olarak grrler. Gereklikte ise ak, basla tasarsyla i ie
285
otlar
TOPLUMSALLAMA
(s. 255-61). Cinsiyet rollerinin toplumsallamas literatrndeki tart
ma, esas olarak farkl elde etme mekanizmalar ya da paradigmalaryla
lgilidir; Constantinople (1979) ve Cahili (1983) bu konuda yararl de
erlendirmeler yapmtr. Cahill'in toplumsal etkileim paradig
mas, ocuun eylemselliini allmtan fazla vurgulamaya yardmc
olsa da, btn bu literatr, metinde eletirilen ereve iinde yer alr.
Ellen Keynin deyimi ve balam iin bkz. W. F. Connell (1980), s. 92
ve devam; ve sz geen dayak cezas saylan iin bkz. W. F. Connell
vd. (1975).
KLASK PSKANALZ
(s. 261-79). Alntlar, Freud (1930), s. 123-4, 132-3; Adler (1956) s. 55;
Dinnerstein (1976), s. 230-1; Freud (1918), s. 47. Oidipus kompleksinin
evrensellii zerine tartmalar iin bkz. Parsons (1964); bu alma,
zm doru izgide olmakla birlikte tamamlanmam ve feminist
psikanalitik literatrde ne yazk ki nemsenmemitir. Kzl Kolektif ta
rafndan ortaya atlan psikanalitik tedavi politikas sorunu, kendisini
fazlasyla tedaviye adayan ama toplumsal cinsiyeti de pek fazla yan
stmayan ICovel (1981) tarafmdan yakn tarihte detaylaryla akland.
VAROLUU PSKANALZ
;
(s. 279-86) Gn ndaki esrar iin, bkz. Sartre (1958), , 571. teki aIntlar: De Beavoir (1972), s, 79, 83. Kolektif tasar- gr, Sartren girift analizlerine kyasla fazla basit kayor, ama u anki amalarn zetlenmesini mmkn klabilir. Eksiksiz geliimi, bu kitabn
II. Ksmnn konusunu kapsamaktadr.
287
A.
289
i
F
\
--------------............................................................................. ................................ -v
karmaktadr, Sullivanm deyiiyle Kii ancak sen ve ben olaralc kii olur; yleyse, kiisel dnya bantsakr.
Bu kitapta kullanlan terimlerle kiiliin, toplumdan ayr bir
kendilik olarak deil, bizzat toplumsal pratik olarak grlmesi ge
rekir. Kiilik, tpk toplumsal ilikilerin insanlarn yapt ey ol
mas gibi, yine insanlarn yapt bir eydir ve yaplan eyler de ta
mamen ayndr. Yine de, kiilii tutarl (btnlkl) bir alma
nesnesi klan bir farkllk sz,konusudur. Kiilik, belirli bir adan
grlebilen.bir pratiktir, :ben bu aya yaam yks ya da tarihesi
perspektifi adm veriyorum. Vaka incelemesini temel anlay bi
imi olarak gsteren kiilik psikolojileri, bu nedenle toplum analizi
asndan nemli kaynaklardr. John Dollardn hemen hemen unutulmu olan kitab C r ite r ia f o r th e L ife H is to r y (Yaam yks
ltleri), bu noktay gzel bir ekilde gsteren ilk kiilik psi
kolojisi versiyonlarnn baarl bir zetidir.
Dinamiklerin rnee tmyle isel olduunu varsayan, kiinin
gemiine ilikin vaka yks aratrmalarnn ounda bireyci bir
hava.hkimdir. Bu ise yaam yksnn pratiin anlalabilecei
tek biim olarak grlmesi sonucunu douruyor. Oysa H. Ksmda
sunulan yapsal ve kurumsal analizler, bir toplumsal cinsiyet anali
zi asndan bylesi bir grn savunulamayacan kantlyor.
Dollardn C a s te a n d C la s s in a S o u th e r n T o w n (Bir Gney Ka
sabasnda ICast ve Snf) adl almas da dahil olmak zere, rnek .
olay incelemesi aratrmalar arasnda en etkili olanlar, yaam
izgisi.mantn kurumsal analiz mantyla birletirenlerdir.
En azndan bizim tplumumuzda ihsanlar kendilerini ve pra
tiklerini en kolay bir yaam yrngesi kapsamnda, yani kiisel bir
gemi ve kiisel bir gelecek kapsamnda deney imlerler. Kiisel
zaman d yine bir yaam dngs kapsamnda kavranabilir ve
bu erevede aileye, bymeye ve yalanmaya ilikin pek ok akademik aratrma yaplmtr. Ama tarih dngsel olamaz ve ki
isel tarih de bir aklama deildir. Bir ina, ksacas yaplan bireydir ancak.
Yaplan eyse kesin biimde, kiinin toplumsal ilikilerinin
zaman araclyla tutarl, anlalr ve yaanlr klnmasdr.
Sartren btnleme, yani bir btnlk haline gelme olarak
kiisel yaam gr bu adan nemlidir. Byle bir gr olmak-290
290
----
!-
L ; v ,s
David Riesmann The Loneiy C ro w d lda. (Yalnz Kalabalk) sun dugu geleneir^ne^
ve teki ynelimli^ ka
rakter tipler^F trihsek tipolojilerin klasik diziliidir. Charles
ReichTn I., II. ve I. bilin, John Carrolln priten, paranoyak ve blayc/feragat edici ,(remissive) tipolojileri ve
geleneksel/modern kartl temasnn saysz kullanm, bu294
;!
l - ...i.
|!__T
''"'r
^almasnda daha zekice bir yaklam g ze arpar. Erich Fromm
zg rl k KorBZs'Mhda otoriter karakter yapsnn kapitalizmin ekonm ik ve k u lt
yaratt yabanclafrria sorirhlm^
vnin p sik o l jik b z m M ^ ^
iriim d e ffi
ettiim iz The AuthorUarian
P erso n a lity d e kat v e nyarglJkaralcter, ayn tarihsel ortamda
relilen.tki karakterlerle karlatrlr. 9 f B l m de"sunulaai, top
lum sal cinsiyet oluumunun okkatl yollar bulunduuna ilikin
gen el argman, son noktada kiilie iliirin okkatl bir rt ne
sryordu.
K iiliin tarihsellikrioplumsal ilikikr_dinamii aralyla,_lriilik geliim indeki ve k iisel yaam politikasndaki gerilim nokt a r im r iy e m d e ^
anlalabilir. Motva^yh' ve"1
kiilik rgtlenm esindeki deiurileri'ah
iin ille de
hkim karakter tiplerinin ardlc olarak birbirlerini izlediini var-,
saym ak gerekm ez. B yle bir analiz, ierisinde k iiliin fiili eit
liliinin oluturulduu, gelim ekte olan bir basklar ve olaslklar
km esinin kavranmas yoluyla da yaplabilir.
Bu yaklam n cinsel karakter analizine uygulanmas, prensipte
anlalr, uygulamada^ise^Jkarmaktr.^Bu,.kanhad<;hklar^ve^o, laslklan, kadnln yakn tarihine ilikin bir dnce izgisiyle
rneklendirmek istiyorum. ...
O tobiyografisinden 8. B l m de sz ettiim iz B im Andrew s,
Doru yaam a biim i hangisidir? sorusu n u j p r t a ^ ^ r im ^ K en
disi de^kadTolari Andfevvs^un alglad .alternatif kadnlklar her
ne kadar kendi iTerinde ilgin Sa^da7eT df|t ekici gerek
A n d fe \^ rirbriWb
yatar. B im ri
dnyas, doal karakteri veya kanlm az yazgs olarak kendisine
tek bir rnt sunmaz. 1920lerin Cam bridgeinde bir hizmetinin
kz olarak yetien Bim , Ceminist bir ortamda bymemitir. N e var
ki toplum sal cin siyet ilikileri ve kadnln sorgulanmkszm kai i
295
bul edilm esi, nceki kuan yetitii Gney ngilterede kar^mcank bir haldeydi. K adhS55I5em e^ve seihnjoJaldaJha^
reketinm v ar att huzursuzluk, bunun grrm U ekrite
^Dierleri ise y e ni kadna ilikin kt zerindeM tartsm.alaiZI-...
Dnya Sava boyunca ii snf kadnlarnn ar en ^ strid e. y e ^ ^
niden istihdam edilm esi ve baz kadn ii gruplanln ^
ve kooperatif hareketindeki seferberliiydi. Am a belki de en
n^mlsiVii shifi~aiIelenh~Ez^^culdarnn ilkokul dzeyinde de
vam ettii v e bu sayede sayca az da olsa bir ksmnn orta eitim e
ulaabildii zorunlu bir kitlesel eitim sistem inin m evcudiyetiydi.
Snfn en parlak rencileri arasnda yer alarak herkesi utandnan v e on drt buuk yam a kadar okulda kalanlardan biri de
Bim A n d rew stu. Bu deneyim , annesinin B im i, okul arkada
larnn maruz kaldklar gelecein iyi birer ei ve annesi olunmasn ngren uzlaanlardan uzak tutmaya ynelik sabit fik
riyle balantlym gibi grnyor. Nitekim , B im annesinin bu
abasn y le ifade ediyordu: Annem beni hep ev ilerinin
dnda tutmaya alrd.
B im in deneyim i istisnadr belki, ama mnferit bir rnek de
ildir. Sonuta, kapitalist dnyann grece daha zengin k sm
larnda kadnln inasna ilikin tarihsel bir deiim in parasdr.
Kerreen Reiger, Jill M atthews, M ichael Gilding, Ann Game ve Rosemary Pringle gibi sosyologlar ve toplum tarihilerinin son
dnemli alm alarnn yardm yla ayn deiim in izlerini, biraz
daha ayrntl bir ekilde, A vustralyada srebiliriz. Bu aratr
malar, yirm inci yzyln ilk yarsnda aile, devlet, em ek piyasas ve
m esleki alanlardaki toplumsal cinsiyet ilikilerini etkileyen bir ku
rumsal deiim ler btnn belgelem ektedir. B im A ndrew su et
kilem i olan deiim ler de kesinlikle bunlarn arasndadr: K z
ocuklarna sunulan eitim in yaylm as ve ieriinin yeniden ta
nmlanmas; hane halk bileim inde ve ksa bir sre sonra k itlesel
bir m eslek olarak hizm et iin i yok eden ev ii iblm nde ya
anan deiim ler; bro ilerinin kadnlar iin giderek daha fazla y e
kolay elde edilebilir hale gelm esi.
Bir btn olarak bu kurumsal deiim ler, gen kadnaruya=.~amlarnda ergenlik v e ilk yetikinlik dneminde kadnln in- ..
anda zlm esi gereken konularn yeniden tanmlanmasna yol.
'2 9 6
^ m f e Bunlar arasnda ze l l d e _ , ^
lunuypr .I lld .g n m ^ ^
bu-
/ve
'
!'
vj
bilecekti. Y uva yapma nispeten hali y aktiyerinde-kadnlan kenr~3sneledef^In R ea d ers D ig e st gibi dergilerin srekli vurgulad
b irJcavramffr^Rekabet konusu da, ^erkeklerin alanndan d lanan
kdnTr^^
yatrm ve kltrel desteklem e araclyla
zellik le buzdolab gibi yen i Teknolojiler biim inde tazmin ed il
m esi sonucu, yine bu kadnlarn kendileri taraHnHI E M uebnirffi^
B u nedenledir ki m edya m odern ev kadnn yen i bir ey olarak ifade ediyordu. ArnTynrzLma^^
p a y lalan ^ ve- bilinli olarak rekabetten arndrlm yeni^B r
m terek yaam alanr tanmlamyordu: ! 9 5 0 Terin evlilie ilikin
popler literatr, *Tamirni/scaldiCT
ve her eyi
arlkl bir ekilde n plana kanyprdT"
Bir dzeyde B, yeni k itle iletiim ve ikna etme teknikleri k ul
lanarak byle bir zlm eden, byle lde de ev aygtlar en
dstrisinden fayda salam ay bekleyen toplumsal karlar ta
rafndan kadnlarn tevik edilm esi zerinde kurulmu bir m odeldi.
B aka bir dzeydeyse, birok kadnn itenlikle benim sedii m es
lek ve rekabet konularnn gerek anlamda zlm esiydi.
A m a te yandan, tarihsel olarak deikenlii kantlanm bir
zlm eydi de. 1 9 7 0 lere gelindiinde yeni fem inizm in ana gc,
1 9 5 0 lerde yetim i olan kadnlardan oluuyordu. Dorothy D innerstein The M er m a id, a n d he M in otau dda bu gelim enin
A B D deki psikodinam iklerine likin m kem m el bir aklama su
nar. Dirinerstein burada, hem devlet ve dzenle atan ama er
keksi imtiyazlarndan vazgeem eyen 1960lann Y eni S o lu bnye
sindeki erkekleri, hem de niversite kampslerinde ve sava kart
hareketler iinde radikallem elerine ramen politik iktidardan
dlanmalarn kendilerine dert edinen kadnlan reten lib era l.
ocuk halam nn m phem liini vurgular.
Okullardaki aratrmamz srasnda mlakat yaptm z A vust
ralyalI retmen Faye Taylor, fem inizm i reten bir lde daha
kukucu bir diyalektik gr neriyor. Bir noktada da, kendi aile
gem iini (tarihini) kafaya takyor;
T'-;";-:
C. KLK POLTKASI
K iilikten bir politika nesnesi olarak sz etmek, bataklkta g e
zinm eye benzer; buna kalk tmzda lotaliteryanizm konusuna
ok yaklam oluruz. Yirm inci yzyldaki otoriter ikna etm e re
jimlerinin tm, yurttalarnn yetim e v e grnlerini ek illen
dirmeye ynelik giriim lerde"yatmaktadr. Hanah Arendt inici gibi
totaliteryanizmi h ed ef alan liberal' eletiriler, en etkili urak
larna k iisel yaamn parti devleti tarafndan istila edilm esini bel
gelediklerinde ve bu istilay reddettiklerinde ulamlardr.
Bununla birlikte liberal rejimler de hemen hem en ayn eyi yap
mlardr
nsan'da M arcuse, A B D deki kltrel ve
psikoloj ik m an ip la sy o h ^ fecin k h
gm anv okul gibi belirirkrmlarlcm^
JdtleseL o^nm Y ustem i, yirminci y zyln sonlarndan bugne kadar rejim kartlarna kar rejim lehinde srdrfen amansz propogandayla karakterize edilm itifr Kk bir rnek verm ek iin,
1 9 5 9 da N ew Y orkta devam ettiim (grece liberal) lised e olcutulan bir tarih ders kitabnn baz blm balklarn aada v e
riyorum:
DOKUZUNCU NTE (1920-1945): AMERKALILAR SORUNLU
BR DNYADA DEMOKRASY SAVUNDULAR
28 Ulus bir dnya buhran tehlikesiyle kar karya
29 Birleik Devletler, dostluk ilikilerine nem veren yi bir kom
udur
30 Birleik Devletler, II. Dnya Savanda dnyann her kesinde
savat
300
j r etlsl^ d ey letin kiisel yaam zerindeld etkisini ne yok edebilm i ne de__ciddi ld e ^ z n !ta H |m i rr^ ^deceT^ T e ^ S i ^
yn n dei ^
W ilson, Lois BrysiPve ^artirTHwbray in ne srd g ib i,.sosyal yardmlarn kstlan m as
ve hastalarn, yallarn ve sorunlu insanlarn bakm nn cem aate
veya aileyeT^ade edim esik aslnda .kadmlar zerine fazladan
cretsiz em ek yklenm esi anlamna gelir. B ylelik le, cinsiyete.da^_
yal iblm ve toplumsal cinsiyet eitsizlikleri pekitirilir. V ergi
' yk-nn azaltlm as, geneldfe^jrtand^
ar
trm az rTedHiTei^dev arally 1a datlan gelire bam l gruplar
karsnda, (iilere kar sermayedarlar, isizlere kar alanlar,
kadnlara kar erkekler olarak) piyasa araclyla datlmakta lan gelirden faydalanan gruplarn avantajlarn artrr.
A sl sorun ise politikann k iisel yaamdan karlp karla
mayaca d eil, kiisel yaama ne tr bir politikayla yatrm ya
plabilecei ve bunun ne denli demokratik veya eitliki olabilece
idir. En nem lisi ise, kiiliin tabandan biim lendirilip yeniden
ina edilip ed ilem eyeceine ilikin politik sorundur.
Bir btn olarak dnlrse, radkaUhareket.ler bu sorunlara,.
ortak olduu konuunu ele^almada baarlyd, ama bu dcncyimlcrn farkllanas konusunda elinden pek B ir'ey"^ gelniyojrdku
Ciddi atm alar yaandnda bilin. . . . . grubun,uiL.*,jcialm asn nlemek iin ok fazla ey yaplamyordu. T p k .p si
kanalizin ortaya att konuma tedavisi gibi, iyi bir eitim alm
ve hali vakti verinde olan kadnlar iin elveriliyk en ,Ji snf ka
dnlar arasnda hibir zaman ok fazla rabet grm edi. B ilin y|seltm e gruplarnn ounlukla ne srd bir kouk olarak er
keklerin dlanm as, heteroseksel ilikilerin yalnzca bir, uta ele
alnma eilim inin tand anlamna geliyordu. B ilin ykseltm e
teknii, bilind srelere,, veya -kurucu balanmlara^asm ada
k baarl deildi ve bu yzden, .duygusal konul an yaln ,z c a
y zeysel bir dzeyde veya ok dar.sjmrlar. ierisinde-ele^alabiliyordu. L ezbiyen feministlerin altn izd ii gibi bu tr bir snr, heterosekselliin sorgulanmas asndan bilin ykseltm e grup
larnda ok yaygn rastlanan bir baarszlkt.
Ecinsel olarak ortaya km a/kendini tantma sreci, b i
linlendirme alm alaryla kesin biim de ztlaan bir yeniden ina
biim iydi. lk ecin sel politikay karakterize etmi olan, nem siz
rtk bir'figr^eTnkuk reformu aray stratejisi, 1960lara
sonlarnda y a anan kolekti f ortaya kma srecinde,.ecinselliin-akaT^certmesiyle yer deitirm iti. Ecinsel gururun ka
musal dzeyde sergilenm esi, ou ecin sel kurtulu etkinliini karriaval-havasma-br ndr-en^=bi eki"ldB~ g e l ^ _yklrnasjLV e yenklen_hij^arayr_getirilm^
kadn .klna girmeler,
ecinsel dnler, pem be ii tulumlar vb.), yani toplumsal cin
siyete ilikin bir oyunbazlkla srdrld. rnein S ydn eydeki
Mardi Gras karnaval gibi kamusal kutlamalar, ecin sel politikann
vazgeilm ez paras olm aya devam etti.
Bireysel olarak ortaya km a, ok da olaand bir ey d e
ildir, ama yine de belirgin bir kopu ierir. Bir heteroseksellik
varsaym zerinde ykselen btn bir etkileim ler tarihinin - a ile
lerde, iyerlerinde v e sokaktaki- yadsnm as anlamna gelir. B ilin
ykseltme almalarnda esasl hibir ey ierilm ez. B ilin yk
seltme eylem lerini yumuak hale getiren iki ey vardr. lk olarak,
ortaya kma, tpk bir dn gibi, tek bir kez olan bir ey de
ildir; Doum , lm ve Ortaya kma Kaytlar yoktur. Oto304
305
cin sel kim liin eksiksiz bir yapbozum u, bunun temelini andracak ve ortak sorunlar ele alma ve ecinsellerin hl kar
lamakta olduu dmanlkla m cadele etm eye ilikin kiisel ve
ortak kaynaklarn yok edilm esi riskini tayacaktr. AID Sin, has
tala yakalananlarn desteklenm esi, hastaln yaylmasn nle
m eye ynelik stratejilerin gelitirilm esi ve korku taciri medyayla
baa klm as ynnde bir ihtiya yaratarak yaylm as, bu kay
naklarn ne denli nem li olduunu kantlyor. E cinsellik tanm
toplumsal cinsiyet ilikilerinin toplumu kuatan byk yaps iinde ayakta tutulduu srece, ecin sel insanlar bu tanm arzu et
tikleri gibi benim sem ede v e reddetmede tam anlam yla zgr ola
mayacaklardr.
Buna ramen, kiisel yaamn yeniden inas yine de her zaman
bask ve teh|ike altnda srdrlmektedir. B ilin ykseltm e grup
lar, yeterince derine inm edikleri ynndeki eletirilere kar sa
vunmaszdr. A yn ekilde, ortaya km a grn, benim seyen
kiilik politikalar da deiim in miktarn ve grnmn kst
lam aya ynelik gl itkiler ierirler.
Kadn ve ecinsel kurtulu hareketlerinin douu, yalnzca heteroseKsueT efkejd ^ m j pffiSfarna meydan okumakla kahajji^m '
larm erkekliklerinin deerine de kar kyordu. Bu meydan 6kmn^ghlkl gz ard ed ilm i|f"veya gzdehTcm lm olsa a
Taz kiiler bundanTTazlasyla etkilendi; bu, V ic Seidlern M en
and Fem inism (Erkekler ve Fem inizm ) balkl m akalesinde ok iyi tanmlanan bir deneyim di. U nbecom ing M en in (Erkeklikten
Syrlmak) yazarlarndan biri, kz arkadann ilk fem inist kon
feranslardan birine gittiini grp de kendisinin artk eylem den uzalc durduunu fark ettiinde Amerikan S o lunda tarihsel bir u
raa gelinm iti. Bu deneyim in sonucunda kalem e alnan W omen
Together and M e A lon e (Kadnlar Bir Arada, B en Bir Bam a)
balkl makale, bir karma duygular klasiidir. Karma bilin yk
seltm e gruplaryla yaanan baz ilk deneyim lerden sonra fem inizm ,
erkeklere neredeyse, pnce kendi e v le n n e e j r ij ^
SylyordumSonunda OTtya lcan erkek hareketinin kar
makark kamu politikasn 12. B l m de ele alacaz; burada
zerinde duracamz nokta ise bu hareketin, erkekliin_kiisekbir^
dzeyde yeniden inas iin gelitirm i olduu.iki pratik.
310
NOTLAR
311
Drdnc Ksm
Cinsel politika
TSfSf
\\
XI
Cinsel ideoloji
A. SYLEM VE PRATK
Mary W ollstonecraft, kadnlarn haklarn dile getirmek ve sa
vunmak iin_kalemini eline aldnda, aklnda ncelikle ideolojiyle
ilgili konular vard: A h lk, adap, eitim ve din. Bu "konular, o za
mandan beri toplumsal cinsiyet literatrnn ayrlmaz bir paras
olagelm i; v e ok az sayda yazar ideolojinin gcnden phe et
mitir. Em m a Goldman kadar gl bir materyalist bile kadnlan
sendikalatrmann gln u ekilde aklamaktan honuttu:
Bir kadn, ii olarak konumunu, nne kan ilk frsatta terk edecei
geici bir konum olarak grr. Erkeklerle karlatrldnda kadnlan
315
316
'
K eza ada teoride de, ideolojiyi cinsel politika alan olarak ele
almaya ynelik gl bir eilim .mevcuttur. Szgelim i, Julia Kristeva, cinsel ve sem boliin koparlamaz birlikteliinden yeni fe
minizm in alan olarak sz eder. Juliet M itchell ve Roberta Hamilton da, ataerkillii snf ilikilerince ynetilen" bir retim alan
nn aksine, bir ideoloji alan olarak ele alrlar. Fransz gstergebilim ve sylem teorisi zerinde tem ellenen gl literatr,
ataerkil sem bolizm ve dili, etkili bir ekilde, kendine yeterli, kapal
bir sistem olarak analiz ederler.
K ayda deer bir aratrma silsilesi de, klielere ilikin bildik aratrmalarn tesine geip toplumsal cinsiyete dair tm sylem le
rin rtk yapsna ynelerek kadnlarn ve erkeklerin sem bolletirilmesi zerinde younlam tr. Jo S p en cein W hat do People
do ali D ay? (nsanlar Btn Gn N e Yaparlar?) ve W endy H ollw a y in Gender D ifference and the Production o f Subjectivity
(Toplum sal Cinsiyet Farkll ve znelliin retilmesi)^ balkl
makaleleri gibi, bu aratrmann en etkili rnekleri, deiim ve
elikinin izlerini sem bolik tem sil srecinde aramaya ynelm ek
tedir.
Bu aratrmalarn sonular birok adan nemlidir. Am a ideolojiye veya gstergebilim sel analize mutlak bir ncelik veren
ve sylem i kapal bir sistem olarak ele alan teorik bir programla il
gili ciddi sorunlar vardr. Lynne Segal, son donem fem inist te
oride idealizm e ynelik bir kayma yaandndan sz ediyor ve dil
gibi konularn gereinden fazla vurgulanmas yznden fem inist
hareketin temel olgularnn marjinalletiine dikkat ekiyor. T e
orik bir perspektiften bakldnda da bu literatrn byk bir
blmnn yine hayret verici ekilde tek ynl olduu grlyor.
Kurumlarm, ekonominin ve politikann rutin uygulamalarnn gz
ard edilm esi ise ideoloji analizlerinin genellikle hem iktidar hem
de kii ve grup aras ilikilere dair ham kategorik varsaymlarn en
tepesine yerletirildii anlamna geliyor. Sem bolletirm e analizi ne
denli gelikin olursa olsun bu yzden byk lde deer kay-
bediyor.
Bunun nne gem enin yolu ise kurumlara, ekonomiye v e ben
zerlerine hak ettikleri nem in verilm esinden gem iyor yalnzca. Bu
anlamda, bizzat sylem ve sem bolletirm enin, teki pratiklerle ya
psal balants olan ve teki pratik biim leriyle pek ok benzerlik
ieren birer pratik olduunun farkna varlmas tem el nem tayr.
K eza onlarn da, balam n, kurumsallamann v e grup oluumunun
hesaba katlarak analiz edilm eleri gerekiyor. Bunlara hangi grup
larn dahil olduunun ve bu tr pratiklerde toplumsal cinsiyet ilikileri kapsamnda toplumsal uzmanlamann nasl kurulduunun
deerlendirilm esi nem li grnyor. Halihazrdaki toplumsal cin
siyet tartmasnda tad nem e karn ideoloji analizine, yapsal
ve kiisel bir toplum sal cinsiyet analizi erevesi hazrlanana kadar
kalkm am olmamn nedeni de bu.
Dilin pratik balam v e kurum sallamas, bir pragmatizm so
runu olmaktan, yani m evcut szd izim sel ve anlamsal yapnn u y
gulam a ve kullanm na ilikin bir sorun olmaktan daha fazlasn ierir. Tarihsel zaman kapsam nda dnlecek olursa pratik,
szdizim i v e anlam bilimin de kurucu esidir. rnein dil ta
rihileri, modern dnem balarnda ngilizcede eril zamirlerin hem
erkek hem kadnlar iin kullanlm asnda grld gibi, giderek
artan d ilsel cin siyetilie dikkat ekerler. Casey M iller ve K ate'
Sw ift in iddia ettii gibi bunun, d il otoriteleri olarak faaliyet
gsterebilen ve cinsiyeti kullanm lar standart halinde dayatabilen
entelektellerin (Dr. Johnson bunlardan biriydi) tarihsel geliim i
balam nda dnlm esi gerekir. Bu ynde icat edilen nem li aralardan biri de szlkt. lk^ szlklerin, ksm en renimin ikam esi olarak kadnlarn eitim ini am alam olm as, zerinde d u
rulmas gereken bir noktadr.
t
Toplum sal balam n, kltrn benim senm esi, dier bir de
y ile ideoloji elerinin sahiplenilm esi ve kullanlmasndaki ne
mi, gepi bir koullar alan iin belgelenebilir. Angela M cRobb ienin ngilterede kadnlk kltr zerine yapt aratrma,
yapsalc teoriyi tem el aldndan zellik le inandrc bir rnektir,
M cR ob bienin yapt alan aratrmas, ergenlik andaki yenyetm e ii snf kzlarnn iinde bulunduklar yoksulluk, kstlam a v e
basla ortamnn, kadnsl abartan v e evlilii yaamn asl amac
317
B. DEOLOJK SRELER
Toplum sal cin siyet ilikileri, toplum sal pratiin cinsiyet ve cin
sellik etrafnda yaplanmasn ierir. C insel ideolojide en yaygn
sre ise toplum sal pratii doallatrm a yoluyla eleri tek bir
btn halinde birletirerek sz konusu yapnn kertilmesini ier
mektedir.
lgintir ama toplumsal cinsiyet ilikilerinin doal olgular oiarak yorumlanmasna olaanst sk rastlanr. C insiyete dayal
iblm leri, hi istisnasz srekli bu ek ild e yorumlanr. rnein
Cockburn kadnlarn, aslnda matbaa m akinelerini altrabildikleri halde, bu makineleri altrmaya doal olarak yetersiz o l
duklar konusunda, nasl kandrldklarna dikkat eker. ocuk bakmndaki iblm ne iliirin tartmalarda kadnlarn annelie ve
ocuklara ynelik doal arzusu sorgulanm akszn kabul edilm ek
tedir. M ekanizm a ayn lde gl bir biim de kateksis yaps
zerinde de ilerlik gsterir. H eteroseksel ekim , daima doal bir
ey olarak yorumlanr ztlarn birbirini ekm esi ve toplumsal olarak yasaklanm ilikiler, zellikle de ecinsellik,' doal 'o l-'
mayan bir ey. olarak yorumlanr. Her ne kadar sre bu sefer,
teki iki yap iin s z konusu olduundan daha az srarc grnse
de, iktidar yaps bile (rnein sosyob iyolojid e) doallatnlm aktadr.
Son derece zt toplum sal ilikiler farkl zaman ve meknlarda
doallatrldmda bu srecin derin bir ekilde politik olan ka
rakteri de su yzne kar. Szgelim i, onsekizinci ve ondokuzuncu
yzyl Avrupa soyluluk kltrnde kadnlar doal olarak narin ka
bul edilirken, ou tara kltrnde doal olarak sert kabul edilirler. Doallatrm a mekanizm as bazen toplumsal d eim eye ilikin argmanlarda da kullanlmaktadr. E it oy haklc hareketinin,
politika alannn kadnlarn doal merhamet v e saflk vasflarnn
takviyesine ihtiya duyduu yolundaki argmann buna rnek
* gsterebiliriz. Bir tr ada eko-fem inizm in buna ok yakn o l
duu sylenebilir.. Bununla birlikte, doallatrmann ana etkisi muhafazakr olm a ynndedir; ilerici kullanm larysa, doalla
trmann anonim lem esi riskini tar. T oplum sal ilikilerin doal
bir ey olarak yorumlanmas tem elde bu ilikilerin tarihselliinin
i-
322
I
3
bastrlmasna yol aar. Bu ise, insan pratiinin insanl yeniden
yaratma olanann ortadan kaldrlmas anlamn tar. Verena
S tolck eun ve Marie de Lepervanchem eitsizliin doallatrlmasna ilikin almalar, bu srecin toplumsal cinsiyetle
balants ile rklk gibi dier toplum sal eitsizlik biim leriyle oi
an balants arasnda yaknlklar olduunu gstermektedir. A s
lnda bunlar birbirlerinin koulu olurlar. S tolck eun iaret ettii g i
bi, biyolojzm rksal saflk adna kadnlarn cinselliini denetle
m eye ynelik bir drtnn ortaya km asna yol aar.
' "yleyse, doallatrma biyolojik bilim in neyi aklayabildii
veya aklayamadna ilikin naif bir hata deildir. K olektif bir
dzeyde, biyolojik ^olgular yrekli gz ard eden fazlasyla
gdlenmi ideolojik bir pratiktir. D oa, aklamadan ok, hakl
karmak iin kant olarak ne srlr. S z konusu hakl karma
nn mmkn olabilm esi, b iz za t,doann kendisinin basitletiril
m i, em atikletirilm i ve ahlkiletirilmi olarak- bir dzen iinde
kavranmasna baldr.
B ylece d oallatrma, cinsel ideolojide ikinci bir tem el sreci,
toplumsal cinsiyet dnyasnn b ilisel arndrlmasn gerektirir.
f
Bunun en bildik biim i ise Patricia Edgar'n M edia She'si (M edya
Kadn) gibi kitle iletiim almalarnda belgelenen Jdieletirmedir. Gerek pratikler dank ve karmakark bir halde bulunur,
bunlarn ideolojik, tem silleri ise tertemizdir. T elevizyon rek
lamlarnda aileler hepten mutludur, babalarn hepsi almaktadr
1
ve anneler de ev iini gerekten severler. Ekranda dans eden gen
kzlarn hepsinin uzun bacaklar, bem beyaz dileri, kamayan
oraplar vardr ve akamlar kesinlikle bo olurlar. ocuklarn ki
taplar, Bob D ix o n m Catching hem Young'da (Aa Yaken E i
lir) ayrntl olarak gsterdii gibi, rk ve sn f mesajlaryla dolu ol I
duu kadar k lielem i toplumsal cinsiyet im geleriyle de doludur. :
Jo Spencein kadnlarn fotoraf imajlarna ilikin alm as,
klieletirm e srecinin tekil birimin tesine gem eyi nasl ba
ardm gsterir. Bir reklam veya haber film i topluluu bir kme Jv
olarak ele alndnda, bir kadnn,yaamnn rtk anlats nkurduklar grlr; yle ki tekil birimler bu anlatya yerletirilmekte
ve anlatnn mantna bavurmaktadrlar. S pencein 1970lerde aratrd n giliz popler medyasnda bu anlat, kadnlar erkeklere 32
l
J!
C. KLTREL DNAMKLER
Cinsel ideolojinin tanhselligi, yalnzca kahramanln ierii gibi
ayrntlarda grlmez, ayn zamanda byk lekte rgtleniinde
de gze arpar. Kapitalizm ncesinde v e modern Avrupann ilk
dnemlerinde cinsel ideoloji, dinsel bir dnya grnn paras olaralc rgtleniyordu. Cinsel politika konulan, vahiy yoluyla veya
dini otoriteye bavurarak karar verilecek ahlki m eseleler olarak
kuruluyordu. Modern ada Avrupa kltrnde gerekleen m u
azzam modern seklerleme, baka alanlarda olduu kadar cinsel ideolojide de yaand. C insellie dair d oa bilim leri ile toplumsal
cinsiyete dair toplum bilimlerinin retilmesi, bu geliim in teorik
ehresini oluturdu.
'
K itlesel pratik perspektifinden bakldnda, asl nem li g e
lim e dinsel olandan bilim sel bir soyutlam a biimine, gei deil,
otoritenin deien temelidir. Seklerlem e, papazlarla piskopos326
..
gem onya m cadelesi olduunu gzler nne serdi. Sz konusu olan, toplumsal cinsiyet sorunlarnn kavranabilecei v e atm a
larn m cadeleyle halledilebilecei terimleri hazrlama gcyd.
Sekizinci B lm de erkeklikleraras ilikiler iin vurgulad
m z gibi hegem onya, topyekn bir kltrel denetim kurulmas ve
alternatiflerin yok edilm esi dem ek deildir. Bu dzeyde bir de
netim, uygulamada gereklem ez. G enelde cin sel ideolojide ar
basan gereklik tanm lan, her zaman iin eksik ve ,bir lde da
im a rekabet halindeki atlmlar olarak grlmelidir.
A slnda bunlan, karlanna dikildikleri: alternatifler tarafndan
ksm en tanmlanm olarak grm eliyiz. rnein, tbbiletirilm i,
toplum sal cinsiyet ideolojileri, K ilise gibi alternatif otorite bi
im lerine kar ksm en tanmlanrlar. te, cinsel politikaya ynelik
psikiyatrik mdahalelerde olduu gibi, pratik ahlkn gerek yar
glarnn neler olduuna dair bilim sel gerekeler gsterm e ih
tiyacnn nedeni budur. Bu gerekeler, genellikle teknik bir dil kul
lanarak rtk biim de ne srlr. Tbbi ideolojiler ayn zamanda
iyiletirm e denetimini insanlarn kendilerine brakmaya ynelik g i
riimlere kar da tanmlanr. M eslekten olanlarn doru yarglan ile m eslekten olmayanlarn cahillii ve yanlglar arasnda gl
bir ayrm ne srme ihtiyacnn nedeni de budur. Bu noktada tp,
aslnda K ilisenin dilini dn almaktadr.*
yleyse ekim e ideolojinin aynlm az bir parasdr. Ortaya
kard sem bolik kartlk biim leri, rnein erotik yaynlarda,
girift ve etkileyicidir. Burada, sadece tek bir ekim e rntsn,
7. B l m de tartlan kriz eilim lerinin izgilerini izleyen rnty ele alacam.
Kari Mannheim, ideolojiler, yani yerleik dzenle btnle
mi dnya grleri ile yerleik dzenin tesine geen topyalar
eklinde nl bir ayrm yapmt. Sade ama etkileyici bir ambalaj;
hegem onik cinsel ideolojinin ekim eli konumuna ilikin olarak
henz ne srdmz argman ise bu tabloyu iyice karmak
latryor. M evcut toplumsal cinsiyet dzeniyle byk lde ba
daan perspektifler ve ereveler , ile badamayanlar birbir* ng ilizce de , tp m e sle in de n o lm a y a n la r iin ku lla n la n la y kelim esi Y u n a n ca
Ja iko s'tan (h alk, halktan) g e lir ve esas o la ra k kilise y a d a ruhban m e n su b u o l
mayanlar belirtir, (y.h.n.)
i*
328
'.E
330
D. DEOLOGLAR VE IKARLAR
Stratejik argman, ksm en doru olsa bile, kltrel biimleri ye
niden retmekle uraan insanlarn nem ini vurgulamaktadr. Cin
sel ideoloji tartmalar, ideologlarn varln dikkate deer bir
lde g z ard etmektedir. A m a bunun dnda tutabileceimiz
birka istisna var v e V iola K lein m The Fem inine C haracter da
bunlardan biri. M annheim m b ilgi sosyolojisinden kaynaklanan
yaklam K lein, bilgiyi formle eden kiilerle, bu kiilerin top
lum sal konum lan ve dillendirdikleri karlarla ilgilenm eye ynel
tiyor. Bu ilginin sonucunda ortaya kan alm a, bugn 40 yl son
ra bile cinsel ideolojinin en nem li analizlerinden biri olmay sr
dryor.
K lein m analizinin grnrdeki eksii, bir toplumsal yap olarak toplumsal cinsiyet kavramndan yoksun oluudur. Ayns,
cin sel ideoloji kapsamndaki hareketleri ele alan daha yeni dnce
tariheleri iin de geerlidir. Bunlar arasnda, Paul Robinsonm
The Sexual R a d ica ls7n (Cinsel Radikaller), Christoper Laschm
H a y en in a H eartless W orld,nx\ (K alpsiz Bir Dnyadaki Smak)
ve M ichel Foucaultnun C inselliin T a rih i7ni sayabiliriz. Bu aratrmada yapsal kategoriler m evcut olduu srece bunlar, de
netim siz bir eldlde snf analizinden treyecelderdir. Bunun so
nucu ise aratrmann tam ortasnda 90 derecelik bir dnle
sahnede boy gsterecek, dncelere dair bir toplum analizi olacaktr. Argman ise hi durmakszn, sn f ekseninden ayrlarak
cinsiyet ve toplum sal cinsiyet konusuna ynelm ek zorundadr.
N iin cinsel politikayla ilgilenen entelektel gruplarnn ortaya
km as gerektii ise anlalmaz bir giz olarak kalr.
Bununla beraber bu almalar, toplum sal cinsiyet ilikilerine
dair aklamalar getiren entelektellerin nemini vurgulamaktadr.
Entelektelleri anlamak iin, M annheim ve Gramsci geleneklerin
de entelektellere iliirin m evcut teorilerden yararlanmak mmkn
olabilir; hatta belki de, Gouldner ve Konrad ile Szelenyi gibi, en
telekteller zerinde younlaan yen i s n f teorisyenlerinden de
yararlanlabilir. A m a bu dncelerin basit bir tercmesi sz ko
nusu olamaz; nk hepsi de, bir snf erevesi iinde kurulmu
v e toplumsal cinsiyet yapsn gz ard etmilerdir. yleyse en331
'
333
Tablo 5 E n t e le k t e lle r v e t o p lu m s a l c in s iy e t d z e n i
Toplum sal
cinsiyetle
ilgili
asli p ra tik
Y n le n d ir m e
fa d e e tm e
R e k la m c la r P s ik iy a t r is t le r
P o lit ik a c la r
T a s a r m c la r F ilm y a p m c la r M z is y e n le r
T e o r ile t ir m e
R o m a n c la r A k a d e m is y e n le r
R a h ip le r
H areket
e y le m e d e n
A k t r le r /
a k tr isle r
H areket
te o r is y e n le r i
335
336
N otlar
SYLEM VE PRATK
,
(s. 315-21). Alntlar, Goldman (1972b); s. 163; Kristeva (1984), s. 21.
(s.
DEOLOJK SRELER
321-26). Cancian ve Ross (1981) haberlerde kadnn mar
jinalle (irilmesi ve bunun zaman iinde deiimini gsteren iletiim aralar aratrmasn aklyorlar, sko tarihi konusu iin bkz. Smout
(1969). Londra konferans konusu iin bkz. Cooper (1968). Amerikan
Psikoloji Birliinin cinsiyeti olmayan dil kurallar iin bkz. A m e ric a n
P sy c h o io g ist (Haziran 1977).
DEOLOGLAR VE IKARLAR
(s. 331-36). Kleinn eserine, toplumsal analiz konusunda hl az gelikin
olmakla birlikte detaylar konusunda gelime gsteren, Rosenberg
(1982) gibi detayl dnce tarihlerini imdi ekleyebiliriz. Harriet
Kidd'in biyografisi Davies (1977) tarafndan yazld.
337
xn
Politika pratii
!
r
!
'
Gnlk sradan konumada politika seim ler, parlamentolar,
bakanlar ve parti dmanlklar anlamna gelen dar ve kt nam
salm bir terimdir. Politikac, istismar artran bir terim;
politik de gvensizlii ifade etm ek iin kullanlan bir sfattr. te
yandan, toplum bilimleri olum suz izlenim leri gereksiz, dar ta
nmlamalar da dayanaksz bulur.
Politikann ardndan gelenin, ne iyi ne de kt olduu var
saylr, bu, toplumsal yaamn ayrlmaz ve ok yaygn bir par
asdr, o kadar. irketlerde, hayr kurulularnda ve devletsiz top
lamlarda, devlette ve devletin etrafnda meydana gelenlerle ayn
trden sreler yaanr: ktidar ekim eleri, koltuk devir mekaniz338
1......
taya kmaktadr. Avustralya hkmetinin vergileri dolaylandrmaya yn elik yasa tasarsna,kar kan 1985 Kadn Vergi Zir
v e si kayda deer bir rnektir.
yerleri ve piyasalara dair politika btn bunlarla rtr. K a
dnlarn istihdam na getirilen yasaklan veya terlilerine ilikin
k tlam alan krmaya ynelik kampanyalar hl srmektedir. r
nein, 1 9 8 5 te kadnlann W ollongongda elik fabrikalannda
dlanm alannn yasad olduu ilan edilm iti. Kadn alanlar
zerinde erkekler, zellikle de kendi patronlan tarafndan uygula
nan cin sel bask artk cinsel taciz olarak tanmlanyor ve bu yzden
mahkem elerde birok dava alyor ama sonu, Jocelynne
Scuttm bir dnm noktas olarak 1983 ylnda A vustralyada
grlen bir dava iin gsterdii gibi her zaman olum lu olmuyor.
Eskiden beri sregeldii zere kadnlarn ii sendikalarnda
ynetim den dlanmalarna v e sendikalarn da bununla rtr bi
imde kadn yelerinin karlarna kar kaytsz kalna da ayn
lde kar klyor. Jenny G eorge 1983te Avustralya i Sen
dikalar K onseyi ynetim kuruluna seilen ilk kadn , olmutu;
1979d a . ngilterede i Sendikalar K ongresi, krtaj haklarn
desteklem e amacyla kitlesel bir gsteri dzenlem iti. Tm bir emele piyasas zerinde egem enlik kurmak, belirli bir iyeri ze
rinde etki sahibi olmaktan daha zordur, ama yin e de bu tr g i
riimler grlr. Szgelim i, gen kzlar rakla almay, beceri
gerektiren zanaatlerde n plana kartlan cinsiyete dayal kat
iblmn krmay, orta ve yksek renim de daha fazla sayda
gen kz m esleki eitim e ynlendirm eyi amalayan programlar
mevcuttur.
retim sistem inin ierii ve br kltrel em ek alanlar bir
mcadele odana dnmektedir. Y eni fem inizm , cinsiyeti bir
dille kaleme alnm ders kitaplarnn'.yeniden yazlm asn tevik
etmekte ve ayrimc materyalleri, eitim programlarndan ve k i
taplklardan karmaya ynelik abalar desteklemektedir; daha az
sonu alnmasna karn ecinsel kurtulu hareketi de benzer k o
nulan ortaya atmaktadr. Sa grl politikaclar ise bunun tersini
gerekletirmeye alr; rnein 1978de Q ueensland hkmeti,
ailenin kutsallna zarar verdii gerekesiyle M ACO S tem el eitim programnn kullanmn yasaklamt. K itle iletiim arala
340
B. IKARLARIN FADES
Politikann toplumsal dinamiinde can alc an, ile arlarn ku
ruluudur. 6. B l m de karlar, toplum sal cinsiyet ilikileriyle ku
rulan eitsizlikler kapsamnda tanmlanmt. Bu dzeyde karlar
atldr ve pratii yaplandrsalar bile, pratiklerin teki ulara
ynelen d koullar olarak var olurlar yalnzca. Bu anlamda rtk
karlardan ve eylem lilii sona ermi politikalardan sz edebiliriz. ,
Am a pratik^ nesnesi olarak bu koullara yneldiinde, kar da
ortak bir tasarda ifade olunur. Bunun en belirgin rnei, ecinsel
veya kadn kurtuluu gibi bir toplum sal harekettir. 9. B l m de ne
srld ekliyle ortak bir tasar, ayn zamanda kurumsallam
bir biim e de brnebilir. Ya da bir brokrasinin ileyiin e veya bir
em ek piyasasnn yapsna yerleebilir ve bu kurumsal dzenlem e
lerin savunulm asna ynelik bir tasan olarak srdrlebilir. Genel
olarak cinsel politikada heteroseksel erkeklerin karlar bu
ekilde ifade edilir. Ataerldllii savunmak iin ille de kurtulu kar
t bir harekete gerek yoldur.
Bir karn kolektif bir tasar olarak kurulmas, eitsizliklerin ve
bu eitsizliklerin tanmlad toplum sal kartlklarn farknda olun
masn gerektirir. Bu farlcndala herhangi bir olay sonucu bir po
lis baskn, bir g zellik yanm as vb.ulalabilir belki ama zlm esi ve korunabilm esi ancak dnsel abayla olur. Uygulamada
bu, byk lde uzmanlar (II. B l m de tartlan gruplar) ta
rafndan yaplr. B y lece entelekteller, toplum sal karlarn ku
rulmasnda genellikle stratejik bir rol oynarlar. Organik entelek
tel gr en iy i bu ekilde anlalabilir.
Onbirinci B l m de nerilen entelekteller snflandrmas ise
C. SINIFI FEMNZM
Hem hukuk hem de genel ahlk ilkelerine gre kadn, aile iinde ak
a hl kocann altndadr. ncelikle ekonomik bamszlktan yok
sundur Ve" b yzden hukuk, ister yi isterse kt olsun, erkee kadn
zerinde korkun bir iktidar verir. Ksmen bu nedenle, ksmen de uy
garlmzn dayanksz eteklerine yapmay srdren her trden yar
uygar eski inan yznden, alan kadnn yaam ile asli grevle
rinin ba ve sonu, hl evin tm balcm, erkein arzularnn 'tatmin edilmesi ve ocuklarn yetitirilmesi olarak kabul edilir. Yine de bunun
btn ii snf evlerinde byle olduunu veya evlilik yaam
zerinde ok fazla dnp dncelerini hayata geiren yzlerce ko
ca olmadn syleyemeyiz. Syleyebileceimiz tek ey, bu grlere
yaygn olarak, genellikle de bilinsizce sahip olunduu ve ne iyi bir
erkek ne de iyi bir koca olan yzlerce erkein bunlardan yarar
salad; kastl bir kt niyet veya acmaszln olmad yerlerde
bile bu grlerin, kadnlarn haddinden fazla alp, fiziksel ac
ekmesinden ve ileriki ksmlarda hakknda daha fazla konuacamz
zere ok sayda ocuk dourmasndan sorumlu olduudur. *
Yetm i yl n ce yazlan bu dikkat ekici paragrafn yazan , n
giltere'deki Ortak Kadn B irliinin (W om ens Co-operative
Guild) genel sekreteri ve hem fem inizm in hem de sosyalizm in ta
nd en etkili rgtlerden biri olan Margafet L lew elyn Da346
litiriyorlar.
v vByk lde aile iinde retilip srdrlen bir politikann ailey e ilikin bir sorun ortaya atma olasl ok dktr. Ka
dnlarn cretlerinin dk dzeyde oluu v e ocuk bakm iin or
tak bir hkmn bulunm ay, kendine bir ev satn alacak paras
veya iyi bir i bulmak iin yeterli vasf olm ayan -am a genellikle de
baklmas gereken ocuklar o la n - kadnlar iin, bir koca ve bir k o
cann geliri olm akszn yaam srdrmeyi neredeyse imknsz ha
le getirir. D olaysyla ii snf yaam nda bir kurum olarak aile,
kendisiyle ok da m cadele edilen bir ey deildir. S z konusu so
runlar ise aile ilikilerinin faaliyet gsterdii kapsamlardr.
Bayan Markham bir fabrikada alyor, Elaine de okula g i
diyor; her iki mekn da kendi toplum sal cinsiyet rejimlerine ve
bunlar kuatan politikalara sahip. cret, iktidar ve daha nce sz
edilen koullar asndan ierdii eitsizliklerle iyeri, ii snf fe
m inizm inin ikinci tem el alandr. Ruth C avendishin aratrmasn
yrtt fabrikadaki montaj bant iileri, ok gen el olduundan
phe ettiim bir ekilde sz konusu eitsizliklere karlk v e
riyorlar. T em elde erkekler konusunda hayal k m k l yayorlar ve
erkeklerin adil olmayan ayrcalklarna ilikin femifiist, argman
lardan haberdarlar. Fabrikadaki alm a ve koullara ilikin gnlk
m cadelelerde, kendilerini denetleyen v e ynetici konumunda bu
lunan erkeklere kar birbirlerini sistem atik olarak kolluyorlar. o
unun evinde cinsiyete dayal kat bir iblm yaanyor ve k o
calarndan aldklar ok az yardmla ev i ekip evirm ek zorundalar;
bu yzden, srekli yoruluyor ve kendilerine ayracak bo zaman
bulamyorlar. Her iki olgu da rgtlenm eyi zorlatryor. Sendikay
kontrol altnda tutan erkekler oluyor ve olaan zamanlarda kadn
iiler iin neredeyse kllarn b ile kprdatmyor, greve g i
dildiinde de onlar yz st brakyorlar. Sendika, K entsel Ara
trma ve Eylem M erkezinin, B ut I W ouldn,t W an t m y Wife to
W ork H ere (Am a Karmn Burada alm asn stem ezdim ) adl
almada, grt gm en kadnlarn, M elbourne fabrikala
rndaki gibi iletm enin paras olarak grlm esi eilim ini tayor.
Burada ortaya kan genel tabloysa, sorunlarn karlkl da
yanm a pratiinin tesinde da vurulm asn nleyen, olaanst
kstlayc bir durumda gelien bir cinsel eitsizlik bilinci. Bu
349
350
D. KURTULU HAREKETLERNN
DOUU VE DNM
Kadn kurtulu hareketinde karlarn ifade edilii, ii snf fe
minizm indeki ifadesinden eitli alardan farkllar. T em el
zellii, farkl ortamlar, ilikiler ve yaam alanlar boyunca ka
dnlarn mcadelelerinin genelletirilm esi tem asn tayan kolektif
bir tasarnn ina edilmesidir. ok dar bir toplumsal tem elde ortaya
km, ama cinsel politikada benzersiz bir ballk younluu ve
zbilinlilik dzeyine ulamtr.
Bu hareketin, ortodoks Marksistlerin genellikle liberalizm le bir
likte burjuva fem inizm i olarak damgalad birok orta s n f
zelliine biim verilmitir. Kadn kurtulu hareketinde her zaman
ii snfndan eylem ciler bulunsa da, asl toplumsal taban inkr edilem ez. lk eylem cilerin ou beyaz, yksekrenim grm, be
lirli bir kuaktan, byk ehirlerde yaayan, varlkl ailelerden g e l
me veya retmen, gazeteci, toplum sal hizm et grevlisi v e benzeri
m esleklere sahip, iyi cretli ilerde alm a beklentileri olan k i
ilerdi. Gnmzde ikinci bir eylem ci kua m evcut olsa da, o za
manlar hareket baka alanlardan daha ok yksekrenim gen
liinden oluuyordu. G enel konuacak olursak, vasfl m eslek
352
358.
otlar
SINIFI FEMNZM
(s. 346-52). Alntlar Davies (1978), s. 7-8; ngiltereye ilikin dier ka
ntlar iin bkz. Reeves (1913) ve Rice (1939). Metinde tartlan Avust
ralya aratrmas Lillian Rubinin Amerika almasyla (1976) kar
latrlmaldr; sonra da ii snf kadnlarnn, Amerikan tarihinin
daha erken dnemlerindeki politik hareketleriyle karlatrlabilir;
Dancis (1976).
KURTULU HAREKETLER
(s. 352-59). Kadn kurtulu hareketi, hem devrimci bir bak asn li
beral feminizmin uzlamalarndan ve aamaclmdan hem de feminist
ncelikleri erkeksi sol nceliklerinden ayrmak iin 1960Jarn so
nunda bu ad alan radikal feminizm anlamna geliyor. Hareket, son
radan sosyalist feminizm, kltrel feminizm, evreci feminizm olarak
blnecek eilimler ieriyordu. Radikal feminizm terimi daha uygun
olacakt, ama 1970ler boyunca zellikle ayrlk grlerini sosyalist
feministlerden ayrnnak isteyen bir kadn kurtulu eilimi tarafndan
kullanld. Ellen Willisin bu konudaki argman yle: Bu dar kul
lanm, erken dnem kadn kurtulu hareketinde radikalizmin sahip ol
duu gteki gerilemenin grlmesini nler.
Kadn kurtulu hareketiyle ilgili grdm en iyi deerlendirme
Coote ve Campbell (1982); ABDdeki erken dnemle lgili olan Willis
(1984); nkoullar anlatan Segal (1983). ngilteredeki ecinsel kur
tulu hareketinin tarihi iin bkz. Gay Left Collective (1980); ABdeki
\^ iiin
i bkz. D Emilio (1983); Avustralyadaki iin bkz. Thompson
'.(1985). ngiliz Ecinsel Eitlik Kampanyas konferansyla ilgili ra
kamlar Lumsdenden (1985) alnd. Erkek hareketi zerine baklabilecek kaynaklar, lehte Hanisch (1975); aleyhte Bristol' Cinsiyetilik Kart Erkekler Konferans (1980); akllca bir btnletirme
iin bkz. Lyttleton (1984).
360
XIII
Bugn ve gelecek
p 8
A. G N M Z
LMarx_da poplerletirdi... Szn ettiim, bir ba
langc, bir zorunlu aamalar dyS^GgTve bir.doruu Hegelde cUk devlet, Mrata snfsz toplum^ olan tarihsel emalatrma.
^T oplum sal cinsiyet ilik ileri tarihi de ayrna8^ k id e *Tfemalatrln a y a zen d riK S ^ ^
yzden, iktidar ele geirerek ataerkil
bir tophrn~~kran erkeklerin datt, amtTari^
m inist bir devrrm"o^ im I|tr 3h^lk^^^
emalatrmadan nasibini alyo^ Y a ^ d a r d o u r a r r T y ^
retkenliin dk ve yaamn ^ s a oldu~ 3 onem lerde kadinra
^ ^ e n d d r i-J so n n ^ L ^ n d a n kaynaklad gr artk terk_.edebilir. nk tek n olojll^ egrp m rk d n lar, yaamlarn srekli
"TeGeHeryleTlgTE^
^ m n lu lu g u n d ^ ^
^ T h d f T T S i ^ ^ n r ^ B j d e T S r ^dn"^trzndar doruk
lardan biridir ya da belki afaktan hem en nceki karanlktr ve
gem i de im dinin bir tr hazrl. Ara dnem de basklar ve hak
szlklar yaanm olabilir ama bir anlamda bunlar, tarihsel adan
birer zorunluluktur da; sonuta iyi toplumun olgunlam asn
mmkn klarlar. Gerekten de, u anki pek ok ktlk, tarihin
dlyatamdan iyi toplumun ortaya km asn olanakl klaca iin
mazur grlebilir pekl.
H egelci dn ayartcdr: im diki basklara saygnlk,
gem ie bir balantllk hissi v e gelecein tecellisini gr gc
kazandrr. Am a ayn zamanda biraz paranoyaktr da.^Einde y a
s a m z u an, tarihsel adan, herhangi bir olas geieceim izden daha zorunlu bir gelim e deildi. Bunlu reten, kozm ik,
tirSbiTrroclaF^baiHnh^ve^ev^ilen^
dengesini salayarak yetikinler arasnda istenen lde bl
trecek b ilgi v e kaynaa sahip bulunuyoruz. ok fazla sayda er
kek ve kadn, nfusun azalmas tehlikesiyle kar karya kal
m akszn, ocuk sahibi olmamay seebilir; kateksis biimlerinin
zgr seim i genel bir olaslk olabilir. Saysal olarak denetlenen
retim aletleri, otomatik veri ilem e v e m akinelem i tarmn sz
konusu olduu bir ada, cinsiyetler arasndaki ortalama fiziksel
ve psikolojik farkllk, retimin verim lilii zerinde herhangi bir
etkiye sahip olmayacaktr. B ylelikle, cinsiyete j &yalriboliinnn toptan_ortadan kaldrlmas hibir~ekonom ik fedakrl gereEfiHr^fficektir. Hegemonil erkeklik, 3'aam mcadelesinde artk^
k olektif bir deer deildir ve hatta g e n e y rir^^
ErkekliMminrpl'ihM]' hiyerrpsT ve b ylece n plana karlan
bir kadnlk tanm da, ortadan kaldrlabilir.
Dnyann geri kalanndaki durum ise farkldr ve Batl top
lu n ls T cn syerlIIp ]^ ^
m odellerini retmek
zorunda olduklarn dnmek iin hibir neden yoktur. n c
Dnyadaki durum hakknda o kadar az ey riliyorum d, bu ko^
'tttrirTrisr~geecedere~H^
sylem eye ekiniv?mTnT~^tma~lcesi n olan teiTbir~sev~vr'Ei o da, dnyann artk krlldbatenTilTTojrium^
Bu, toplumsal
Cinsiyet- dinamrive^obri3^pd^rtTrde~'eefli7~Cinsiye Le dayal
iblmnn dnya leinde yeniden kurulmas bunu oktan ka
ntlad. Toplumsal cin.siv.eLiliskerini eit hale getirm eye ynelik
dk teknolojili y ntem lerin ncelM e^kr^lkelerde n km as
hi de~mkansz deil. B yle bir gelim e, zengin lkelerde top
lum sak cinsiyet ilikilerinin kartrlm asyla mmkn klm an bir
kaynak ktanm araclyla gl bir biim de desteklenebilir.
364
B. STRATEJLER
Peki ama bu kurulabilir bir dnyaysa ayet, oraya ulamak i^ n iz
lenebilecek yollar neler olacaktr? C insel politikann yakn tarihi;
genel anlamda, youn v e yaygn o^akl'mm lana^
strateji neriyor.
G etiim iz yirmi yllk dnem de radikal politikalara katlm
toplumsal alarda, her bakmdan tam bir eitlik zerinde te
m ellenen haneler ve cinsel ilikiler ina etm eye ynelik giriimler
bulunduundan s z etm itim . Bu, n celik le ekonom ik kaynaklar
jyejearar alma gcn eitlerinnc^yelarnn b lu n m a sm icsrmek-
365
rektirir ve tkenm eyle son blur ya da in samstJm erdem i n_koul olarak gerektirir ve d krklyla sonulanr^ F eminizm elejtfm en lef^ ^
ataerkil erkekler kadar kaba~davrandklarn (d kukusuz bazlar gerekten de byle
clvTanm^
etmekten zevk alrlar, Benzer biim de,
e^cinser kurtl HareketiJ_indej?enikyeya duyarsz kim seler o l
duu gibi, cinsiyetilik jcart baz heteroseksel erkekler de bit
kileri v e bebekleri sevm e konusunda mitsizce.baarszdr. G rece
kurtarlm bir blge, 1 0 . B lm de zetlenen k iilik politikasn ele~~larak~ bu knularlir zerine g tmeG jrsitO riniEZ A
a gerekli
destei de s a p ^ Radikalpolitikann ana kayna eylemcileridir.
Politik pratik byk lde kiisel olarak talep ediliyor, kiisel bir
grnm taknyor ve kiisel dzeyde zarar veriyor olabilir. Cin
siyeti iadamlaryla veya brokratlarla gnlk karlamalar, du
yarl kiiler iin katlanlr ey deildir. nsan kaynaklarn koruma
ve verilen hasar onarma yollarnn bulunm as byk nem ta
maktadr.
Btn radikal hareketlerin aina olduu konular bunlar, ama
cinse l politika benzersiz bir kiisel boyut barndrr. Toplum sal cin
a y e t sistem inin yklm as, bir deT H nT n^ndi duygularnn en
nem li bileeninin yok edilm esi v e toplum sal uzamda eksik alclanm, tuhaf yerlere yerleilm esi anlamna gelir. ^Feministlere
ynelik en eski alay, onlarn, kadmla erkeklere v e erkekleri de^lcaHnara dntrmeye~^altklar GfeldindedfT" Bir ^ardamda bu
d^rcfur; iblmnn yeniden b i im le n m e sir T adnlarm " zl am sal o l a r F ^ eksTsylan ilen yapm as anlamna gelm elidir.
Y ine de yetm ilerin balarnda genellikle savunulan trden rolleri
temine gevneT,Grr~strafejT (amk yetersiz olduunu kantlam tr
Fem inizm , talrtklSrm^
de, uzlam sal olarak kadns
olduu dnlen nitelikleri ve uygulamalar da elinde tutmaya
almaktadr. B y lece hareket kendisini, iblm ve cinsel ka
raktere ait uzlam sal toplumsal cinsiyet snrlar boyunca ortaya
koyduu v e biseksellilc de kendisini cin sel bir pratik olarak ne
srd lde, lcateksis yapsnn snrlar boyunca ilerler bir hal
de bulmutur.
B az teorisyelere gre snr lk esi olarak adlandrlabilecek
bir yere yerlem ek, temel bir strateji gibi grnmektedir. rnein,
367
369
toplumsal bir y a zg deil, yalnzca remedeki ilevsel bir btnleyiciliktir, Bunun duygusal ilikileri yaplandrmas iin hibir ne
den yoktur, dolaysyla heteroseksel ve ecinsel kategorileri ke
sinlikle nem sizleir. Karakteri yaplandrmas iin de hibir neden
yoktur, dolaysyla kadnlk ve erkeklik de gp gidecektir, .
- B yle bir gelecek , ecinsel kurtulu teorisinin yapbozumcu ka
nadnda dile getirilm ektedir ve. anlk bir strateji olmaktansa nihai
bir hedef olarak daha inandrcdr. En byk m eziyeti, toplumsal
cinsiyet eitsizliklerinin temellerini y ok etmesidir. B iyolojik fark
llk ve benzerliin toplumsal eitsizlik yaplarnn paras olmas,
doann kendisini deil doaya ilikin ikilem lerim izi yaratr.
Adaletsizlikleri kurumsallatran pratikleri, bu hakszlklar sa
vunan politikalar ve yine bu hakszlklar onaylayan ideolojileri
reten karlarn toplum sal kurulu tem eli eitsizliktir. Kurtulu, ki
iseld a v ra n la r zerindeki kstlamalarn ortadan kalkmas an
lamnda zgrlemeyle deil, eitlik le ilik ili bir kavramdr.
Bunu sylem ek kolaydr belki ama, bu kitapta ele alnan birok
ayrntnn da gsterdii gibi, kk ortamlarda bile almas g e
reken kk bir glkten daha fazlas sz konusudur. Eitlik so
nuta mutlak bir kavramdr. Ama bununla birlikte, iyi tasarlanm
hibir nitelii olanakl klmaz. Eer eitlik, derhal ulalabilecek bir
durum olarak eksiksiz eitlii gerektirseydi, pratik iin bir kriter olarak tmyle gerekd olacakt. III. K sm da kiiliin srekli
liine ilikin dile getirilen argmanlar, en yakn seenek olarak g e
nel yapbozuma dair herhangi bir gr ykm aya yeterlidir. Ama
gl bir eitlik kavram, herhangi bir uzlamaya varlmakszn
pratie dair bir kriter olabilir, tabii asla vazgeilm eyecek bir h a
reket dorultusu Olarak kabul edilirse. Ksacas, btn pratiklerin
eitlik kriteri, pratiklerin balangta iinden ktklar koullardan/
daha fazla eitlik retmeleri, ama bunu, retilen koullar karsnda
ylm am acasna yapmalar ynndedir. Bu anlamda, toplumsal cin-:
siyetin yapbozumu, uygulanabilir bir etik programdr. Politik pra
tik kriteri b ylece, toplumsal pratiin daha sonraki bir noktada bu-.,
lunan alannn reme karmaasyla balantsnn koparlmas halini
alr.
Tpk snflarn kaldrlmasna kar ne srlen geleneksel ar
gman gibi, toplum sal cinsiyetin ortadan kaldrlmasna kar ne
373
376
rnektir. Eer .cinsiyete dayal iblmnden kaynaklanan eitsizliklerin kklerini kazmak istiyorsak, erkeklerin ak ve kesin
bir^ ekilde gebelik, doum ve bebek bakmyla ilikili ey ilerinin
ounu stlenmeleri zorunludur. rnein babalk izni, szm ona
krlgan bu endstriyel kayram, ok daha gl bir tanm kazan
drlmas gereken bir deiiklikle gndem e gelen kk bir balan
g noktasdr.
zgrlk anlaynn yeniden yaplandrlm asyla yitirilecek olan, toplum sal cinsiyet ilikilerindeki unsurlarn, bir yanda ku
rumsallam eitsizlikle te yanda da biyolojik farkllkla olan zo
runlu balantlardr. Bu deiim deki derinliin hafife alnmamas
gerekir. Bu, iinde yaadm z kltrn derinlerine kk salm bir
kouldan, toplumsal cinsiyetin yazg olduunu ngren anlaytan
tem el bir kopu olacaktr.
Gnmzde bu anlay, benzer bir biim de im gelem ve eylemin
iin e szarak toplumsal cinsiyet pratiinin tm alanlarna kk sal
maktadr. C insel ideolojinin tem el m ekanizm as toplumsal cin
siyetin doallatrImasLdr. K asvetli bir yazg iblmn kuatr:
Kadn i i, erkek sorumluluklar. Daha keskin ulu bir kateksis
yazgs, M e d e a dan K a za b la n k a ya kadar, Bat kltrnn ak te
masna yaklam biim inin merkezine yerlem itir. Cinsel karakter
retisinde psikolojik bir toplumsal cinsiyet yazgs anlay ifade
edilmektedir.
Bu gz nnde bulundurulacak olursa, toplumsal cinsiyeti ye
niden oluturarak cinsiyet eitsizliini ortadan kaldran bir toplum,
farkl bir duygulanm yapsn barndrmak zorundadr. Kltrel
mirasn byk bir blm bu durumda ancak tarih olarak fark l,
dnce erevelerine yapan bir deiiklikle kurtarlabilecektir.
Bu ereveler tmyle farkl deillerdir kukusuz; yaam ilgin
klan sevgi, nefret, kskanlk ve ihanetler yine olacaktr. Ama bun
lar, ortak bir yazgdan ok k iisel tasarlar arasndaki ilikiler oarak yaanacaktr. Bu, daha az kltrel iktidar olaca anlamna
gelebilir. Y azg anlay, edilgen bir bilinlilik deil, yaant ve ey
lem i etkilem ek iin kullanlan bir ara, (metaforu deitirecek olursak) bir ac v e nee retecidir. Eer bu deiiklik dnyay da
raltacak olursa, ayn zamanda baz blmlerini daha youn bir hale ,
getirecektir,
:
! '
'M
m
380
Kaynaka
Commission),
381
Avustralya Salk Bakanl (1984) A lc o h o l in A u stra lia : A S u m m a ry o f R ea ted Statistic s (Canberra: Australian Government Publishing Service).
Bachofen, J. J. (1967) M y th , R e lig to n a n d M o th er R ig h t: S e e c te d w ritin g s (Londra: Routledge and Kegan Paul).
Baldock, C. V. ve Cass, B., der. (1983) W o m en , S o c ia W e lfa re a n d the S ta te (Sydney:
George Ailen and Unwin).
Barbour, J. (1973) That Thing of Silk, R efra cto ry G irl, 2, s. 25-29.
Bamsley Women Against Pit Closures (M aden O ca kla rn n K a p a tlm a sn a K a r K a
d n la r) (1984) W o m e n A g a in s t P it C lo su res (ngiltere: WAFC).
Barett, M. (1980) W o m e n 's O p p ressio n T o day (Londra: Verso). G n m zd e K a d n a
U yg u la n a n B a sk, Pencere Yay.
BaiTy, K. (1979) F e m a le S e x u a l S la ve ry (Englewood Cliffs, New Jersey: Prentice-Hall).
Bateson, <3. (1973) S tep s io a n E co lo g y o f M in d (S t Albans: Paladin).
Beauvoir, S. de (1972 [1949]) The S e co n d S e x (Harmondsvvorth: Penguin). K a d n -,
ev.: Bertan Onaran, Payel Yay., 1993; K a d n -2, 1993; K a d tn -3 , 1993.
Bebel, F. A. (1904) W o m e n u n d e r S o c ia lism (New York: Labor News Company). K a d n
ve S o sy a lizm , ev.: S ali ha N. Kaya, nter Yay., 1991.
Bell, C. ve Newby, H. (1976) Husbands and Wives: The Dynamics of the Deferential
Dialectc", der, S. Ailen ve D. Brker, D e p e n d e n c e a n d E x p lo ita tio n in W o rk a n d
M a rrta g e (Londra: Longman).
Bellamy, E. (1888) L o o k in g B a c k w a r d (Boston: Ticknor and Co.).
Bem, S, L. (1974) "The Measurement of Psychological Androgyny, J o u rn a l C o n su lt.
C lin . P sykh o L , 4 2 ,2 , s. 155-162.
.
Bertaux, D. (1981) B io g r a p h y a n d S o ciety! T h e L ife H sto ry A p p ro a c h in the S o c ia t S c i
en ces, Beverley Hills: Sage, Sage Studes n International Socology, 23.
Biddle, B, Jj (1979) R o le T h e o ry (New York: Academic Press).
Birlemi Milletler ICadm ve Kalknma Asya ve Pasifik Merkezi (1979) D r a f t R e p o r t o f
In te rn a tio n a l W o rk sh o p on F em in ist Id e o lo g y a n d S tr u tu r e s in the F ir st H a l f o f the
D e c a d e f r W o m en , 2 4 -3 0 H a zira n 1979 (Bangkok: Birlemi Milletler).
Bland, L., Bnmsdon, C Hobson, D. ve Winship, J. (1978) "Women inside and Outside
the Relations of Production, Centre for Contemporary Cultural'Studies, Womens
Studies Group (ada Kltrel Aratrmalar Merkezi, Kadn Aratrmalar Grubu),
W o m en T a k e Issu e: A s p e c ts o f W o m e n s S b o rd in a tio n (Londra; Hutchinson), s.
35-78.
.
.
.
Bottomley, G, (1979) A fte r the O d yssey; A stu d y o f G r e e k A u stra lia n s (St Luca; University of Queensland Press).
Bourdieu, P. (1977) O u tlin e o f a T h e o ry o fP r a c tic e (Cambridge: Cambridge University
Press).
Bowlby, J. (1953) C h ild a re a n d the G row th o fL o v e (Harmondsworth: Penguin).
BowIes, S. veGintis, H. (1976) S c h o o lin g in C a p ita ls tA m e r ic a (Londra: Routiedge and
Kegan Paul).
Brana, P. (1978) W o m en in E u ro p e sin ce 1750 (Londra: Croom Helm),
Bray,A, (1982) H o m o se xu a lity in R en a issa n ce E n g la n d (Londra: Gay Mens Press).
Bristol Anti-Sexist Mens Conference (Cinsiyetilik-kar Erkekler Konferans )(1980)
"A Minimum Self-Definition of the Ant-Sexist Mens Movement, A h ille s H e el;
4, s. 2-3.
Brohm, J-M. (1978) S p o rt - A P rison o fM e a s ir e d T im e (Londra: Ink Links).
Broker, M, (1976) I May be a Queer, But at Least I am a Man: Male Hegemony and
Ascribed versus Acheved Gender, der. D. Leonard Barker ve S, Ailen, S e x u a l D i-
'382
383
. .
Connell, R. W. (1983) W hich W a y is Up? (Sydney: George Ailen and Unwn).
Connell, R. W. (1985a) "Masculinity, Violence and War, der. P. Palton ve R. Poole,
W a rlM a sc d in ity (Sydney: Intervention), s. 4-10.
Connell, R. W. (1985b) T e a c h ers' W o r k (Sydney: George Ailen and Unwin).
Connell, R. W., Ashenden, D. J., Kessler, S. & Dowsett, G. W. (1982) M a k in g the D i f feren ce; S c h o o ls, F a m ilie s a n d S o c ia l D iv is io n (Sydney: George Ailen and Unwn).
Connell, R. W., Doyvsett, G. W., Kessler, S. & Ashenden, D. J. (1981) Class and Gen
der Dynamics in a Ruling-Class School, In te r c h a n g e , 12, 2-3, s. 102-17.
Connell, W. F. (1980) A H is to r y o f E d u ca tio n in the T w e n tie th C e n tu ry W o rld (Can
berra: Curriculum Development Centre).
Connell, W. F. vd., (1975) 12 to 2 0 (Sydney: Hicks Smith).
_
Constantinople, A. (1973) Masculinity-Femininity: An Exception to a Famous Dictum?, P sychological B u lle tin , 80, 5, s. 389-407.
Constantinople, A. (1979) Sex Role Acquisition: In Search of the Elephant, S e x R o le s ,
5,2, s. 121-33.
.
Cook, P., Davey, I. ve Vick, M. (1979) Capitalism and Working Class Schoolmg m
Late Nineteenth Century South Australia, A u stra la n a n d N e w Z e a la n d H isto ry o f <
E d u c a tio n S o c ie ty J o u rn a l, 8,2, s. 36-48.
Cooper, D. (1968) T h e D ia lec tic s o f L ib era tio n (Harmondsworth: Penguin).
Cooper, D. (1971) The D e a th .o f the F am ily (Londra: Ailen Lane). Ailenin lm, ev.
384
386
7. Ecinsel Sol Kolektif, der. (1980) H o m o se x u a lity ; P o w e r a n d P o litics (Londra: Allison and Busby),
Fairweather, H. (1976) Sex Dfferences in Cognition, C ognition, 4, 3, s. 231-280.
Fanon, F. (1967) B la c k S k in , W hite M a sks (New York: Grove Press).
Fanon, F. (1968) T h e W re tc h e d o f the E a rth (New York: Grove Press).
Farrell, W. (1974) T h e K ib era te d M an (New York: Random House).
Fendrich-SaJowey, G., Buchanan, M. ve Drew, C. (1982) Mathematics, Quanttative
and Attitudinal Measures for Elementary School Boys and Giri, P sy ch o lo g ica l
R ep o rts, 51, 1, s. 155-62.
Fembach, D. (1981) T h e S p ira l P ath (Londra; Gay Mens Press).
Firestone, S. (1971) T h e D ialectic o f S e x (Londra: Paladn), C in se lli in D iya lekti i,
ev.: Yurdanur Salman, Payel Yay., 1. basm, 1979.
Fotcault, M, (1980) Introduction, H ercu ln e B a r bin (Brighton: Harvester).
Foucault, M. (1980) T h e H isto ry o f S e x u a ! it y (New York: Vintage), 1. cilt: In tro d u c tio n .
C in se lli in T a r ih i 1, ev,: Hlya Tufan, stanbul: Afa Yay,, 1993, ilk basm 1986.
Franzway, S. ve Lowe, J. (1978) Sex-Role Theory: Political Cul-de-sac?, R efra c to ry
G irl, 16, s. 14-16.
Freud, S, (1905) Fragment of an Analysis of a Case of Hysteria", C o m p le te P sy c h o
lo g ica l W o rks, standart bask (Londra: Hogarth, 1953), 7. cilt, s. 1-122.
Freud, S. Three Essays on the T h e o ry of Sexuality, C o m p le te P sy c h o lo g ic a l W o rk s ,
standart bask (Londra: Hogarth, 1953), 7. cilt, s. 123-243.
Freud, S. (1908) Civlized Sexual Morality and Modem Nervous Illness", C o m p le te
P sych o lo g ica l W o rk s, standart bask (Londra: Hogarth, 1959), 9, cilt, s. 177-204.
Freud, S. (1913) Totem and Taboo", C o m p lete P sy c h o lo g ic a l W o rks, standart bask
(Londra: Hogarth, 1953), 13. cilt, s. 1-161, T otem ve T a b u , ev.: Niyazi Berkes,
Remzi K,, 1993,
Freud, S. (1918) From the History of an Infantile Neurosis, C o m p le te P s y c h o lo g ic a l
MVorks, standart bask (Londra: Hogarth, 1955), 17. cilt.
Freud, S, (1923) The Ego and The id, C o m p le te P sych o lo g ica l W o rks, standart bask
(Londra: Hogarth, 1961), 19. cilt.
Freud, S. (1930) Cvilization and.its Discontents, C om plete P sy ch o lo g ica l W o rk s,
standart bask (Londra: Hogarth, 1961), 21, cilt.
Friedan, B, (1963) T h e F e m i n ine M y stiq u e (New York: Norton). K a d n l m G izem i,
ev.: Tahire Mertolu, E Yay., 1981.
Friedan, B. (1982) T h e S e c o n d S ta g e (Londra: Michael Joseph).
Friday, N. (1979) M y M o th e r IM y S e l f (Glasgow: Fontana/Collins),
Fromm, E. (1942) T h e F e a r of, F re ed o n (Londra: Routledge and Kegan Paul). z
g rl kten K a , ev.: emsa Yein, Payel Yay., 1993.
Gagnon, J. H. ve Simon, W. (1974) S e x u a t C o n d u c t: T h e S o c ia l S b u rc e s o f H u m a n S ex u a lity (Londra: Hutchinson).
Gamarnikow, E. (1978) Sexual Division of Labour; The Case of Nursing, der. A.
Kuhn ve A-M. Wolpe, F e m in ism a n d M a teria lism , (Londra: Routledge and Kegan
Paul), s. 96-123.
Game, A. ve Pringle, R. (1979) Sexuality and the Suburban Dream, A u stra lia n a n d
N e w Z e a la n d J o u r n a l o f S o c io lo g y , 15, 2, s. 4-15.
Game, A, ve Pringle, R. (1979) The Makng of the Australian Family, In terve n iio n ,
12, s. 63-83.
Game, A. ve Pringle, R. (1983) G e n d er a t W o rk . (Sydney: George Ailen and Unwin).
Garfinkel, H. (1967) Passing and the Managed Achievement of Sex Status in an In-
387
tersexed Person, Part 1 S td ie s in E th n o m eth o d o lo g y (Englevvood Cliffs, New Jersey: Prentice-Hall), s. 116-85,
Genet, J. (1966) O u r L a d y o f (he F lo w e rs (St Albans: Panther).
Giddens, A. (1979) C e n tra l P ro b lem s in S o cia l T h e o ry (Londra: Macmillan).
Giddens, A. (1984) T h e C o n stitu tio n o f Society (Cambridge: Polity Press),
Gilder, G. (1975) S e x u a l S u ic id e (New York: Bantam).
Gding, M. (1984) T h e o ry a n d H isto ry o f the F a m ily . A C ase S tu d y: S y d n e y f r o m the
1 8 7 0 s to the 1 9 3 0 s, doktora tezi, Socology, Macquarie University.
Gilman, C, P. (1979 [1915]) H e rla n d (Londra: Womens Press).
Godelier, M. (1981) The Origins of Male Domination, N e w L e ft R eview , 127, s. 3-17.
Goffman, E. (1979) G e n d e r A d vertisem en ts (Cambridge, Massachusetts: Harvard Uni
versity Press).
Goldberg, H. (1976) T h e H a za rd s o fB e in g M a le (New York: Nash).
Goldberg, S. (1973) The Inevitablity o f P a tr ia r c k y (New York: Wiiliam Mo!row).
Goldhamer, H. (1949) Public Opinion and Personality, A m e ric a n J o u rn a l o f So, cio lo g y , 55, s. 346-54,
Goldman, E. (1972a) "The Trafflc in Women, R e d E m m a S p e a k s (New York: Vintage), s. 143-157. H ayatm Y a a rk en -!, ev.: Beril Eybolu,' Metis-Kaos Yay.,
1996: H a y a tm Y aa rken -//, ev.: Emine zkaya. Kaos-Metis Yay.. 1997.
Goldman, E. (1972b) "Marriage and Love, R e d E m m a S p e a k s iinde (New York: Vintage), s. 158-67.
Goldmann, L. (1964) The H id d e n G o d (Londra: Routledge and Kegan Paul).
Goldmaru, L. (1977) C u ltural C re a tio n in M o d e rn S o c ie ty (Oxford: Basil Blackwell).
Goode, W,J. (1982) Why Men Resist, der. B- Thorne ve M. Yalom, R e th in k in g th e
F a m ily (New York: Longman), s. 131-150,
Goot, M. ve Reid, E. (1975) W o m e n a n d V oting S tu d ie s (Londra: Sage Publication),
Sage Professional Papes in Contemporary Political Socology, 1. cilt.
Gordimer, N. (1979) B u r g e r 's D a u g h te r (Harmondsworth: Penguin).
Gough, K. (1971) The Origin of the Family, J o u rn a l o f M a rria g e a n d th e F a m ily , 33,
s. 760-71.
Gouldner, A. W. (1979) T h e F u tu r e o f ln te lle c tu a ls a n d th e R ise o f the N e w C la ss (New
York: Seabury Press). E n te le k t e lin G e lec e i, ev.: A. zden, N. Tunal, stanbul,
E, 1993.,
Gramsci, A. (1971) S e le ctio n s f r o m the P riso n N o te b o o k s (Londra: Lawrence and Wshart). H a p ish a n e D e fte rle ri, ev.: Kenan Somer, Sol-Onur Yay., 1986.
Greene, G. ve Greene, C. (1974) S-M: T h e L a s t T a b o o (New York: Grove Press).
Greer, G. (1970) T h e F e m a le E u n u ch (Londra: McGibbon and Kee). d i E d ilm i
Kadn. ev.: Mefkure Bayatl, Pencere Yay., 1996.
Griffn, C. (1985) T y p ic a l G ir i ? (Londra: Routledge and Kegan Paul).
Griffin, S. (1980) W o m a n a n d N a tu r e (New York: Harper).
Griffin, S. (1981) P a rn o g ra p h y a n d S ilen ce: C u ltu r e 's re v en g e a g a in st n a tu re (Londra:
Womens Press).
Habermas, J. (1976) L eg itim a tio n C risis (Londra: Heinemann).
Habermas, J, (1979) C o m m unication a n d the E vo lu tio n o f S o c ie ty (Londra: Heinemann).
Hacker, A. (1983) US: A S ta tistica l P o rtra it o f the A m e rica n P e o p le (New York: Viking).
Hail, R. (1974 [1928]) T he W ell o f L o n e lin e ss (Londra: Corgi).
Hail, R. (1978) M a r ie Sto p es: A B io g ra p h y (Londra: Virago).
Hamil ton, A. (1981) A CompIex Strategcai Situaton: Gender and Power in Aboriginal
388
Australia, der. N. Grieve ve P. Grimshaw, A u stra lia n W o m en : F e m in ist P ers(Melbourne: Oxford University Press), s. 69-85.
Hamilton, R. (1978) T h e L ib e ra tio n o fW o m e n (Londra: George Ailen and Unwn).
Hanisch, C. (1975) Mens Liberation, F e m in is t R ev o lu tio n (New York: Redstockings), s. 60-64.
Hargreaves, D. H- (1967) S o c ia l R e la tio n s in a S e c o n d a r y S c h o o l (Londra: Routledge >
and Kegan Paul).
Haper, J. ve Richards, L. (1979) M o th e rs a n d W o rk in g M o th e rs (Melbourne: Pengin).
Harr, R. (1979) S o c ia l B e in g (Oxford: Basil BIackwell).
!
Harr6, R. (1983) P e r so n a l B e in g (Oxford: Basil Blackwell).
Harris, J. (1970) T h e B itte r F ig h t (St Lucia: University of Queensland Press).
Hartmann, H.I. (1979) The Unhappy Marriage of Marxism and Feminism; Towards a
More Progressive Union, C a p ita l a n d C la ss, 8, s. 1-33.
j
Hartsock, N. (1979) Feminist Theory and the Development of Revoiutionary Strategy", der. Z. Esensten, C a p ita l s t P a tr ia r c h y (New York: Monthly Review
Press), s. 56-77.
!
Haug, F. (1987) S e x u a liza tio n o f the B o d y (Londra: Verso).
Henriques, J., Hollway, W., Unvin, C., Benn, C. ve Walkerdine, V. (1984) C hanging
th e S u b je c t: P sy ch o lo g y, S o c ia l R eg u la tio n a n d S u b jec tiv ity (Londra: Mctluen).
Herdt, G.H. (1981) G u a r d a n s o f th e F l t e s: Im a g e s o f M a s c u lin ity (New York:
McGraw Hill).
Heron House, der. (1979) T h e B o o k o f N u m b e rs (Londra: Pelham Books).
Hicks, N. (1978) T h is S in a n d Sca n d a : A u s tr a lia 's P o p u la tio n D e b a te 1891-1911 (Can
berra: Australian National University Press).
Hirschfeld, M. (1942) S e x u a l A n o m a lie s a n d P e r v e r s io n s (Londra: Torch).
Hoch, P. (1979) W h ite H e ro , B la c k B e a s t (Londra: Pluto Press).
Hodson, P. (1984) M en ... A n In v e stig a tio n in to th e E m o tio n a l M a le (Londra: BBC Publications).
HoIlway, W. (1984) Gender Dfference and the Production of Subjectivity, 3. Henriques vd., C h a n g in g th e S u b je c t (Londra: Methuen), s. 227-63.
Horkheimer, M., der. (1936) S tu d ie n b e r A u to r it t u n d F a m ilie (Paris: Alcan).
Homey, K. (1967) F e m in in e P sy c h o lo g y (Londra: Routledge and Kegan Paul)! K a d n
P sik o lo jis i, ev.: Seluk Budak, teki Yay., 1995,
j
8. Avustralya Temsilciler Meclisi, Yerli leri Srekli Komitesi (1979) A b o rig in a l H e
a lth (Canberra: AGPS).
Howe, L.K. (1977) P in k C o lla r W o rk ers: n s id e the W o rld o f W o r n e n s W o rk (New
York: Avon).
Hunt, P. (1980) G e n d e r a n d C la ss C o n sc io u ste ss (Londra: Macmillan).
Hyde, J. S. (1981) How Large are Cognitive Gender Differences?, A m e r ic a n P sy c h o lo g ist, 36, 8, s. 892-901.
Ingls, A. (1974) N o t a W h ite W o m a n S a f e " : S e x u a l A n k ie ty a n d P o litic s in P o rt M o resb y, 1 9 2 0 -1 9 3 4 (Canberra: ANU Press).
Irigaray, L. (1981) This Sex Which Is Not One, der. E. Marks ve I. de CourtiVron,
N e w F re n c h F e m in ism (Brighton: Harvester), s. 99-106.
9. ngiltere Merkezi Enformasyon Brosu (1984) W o m e n in B r ita in (Londra: CO).
Janeway, E. (1971) M a n s W ortd, W o m a n s P la c e (New York: Dell).
Johnson, O. ve Harley, C. (1980) Handedness and Sex Differences in Cognitive Tests
of Brain Laterality, C o rte x t 16, 1, s. 73-82.
'
Johnston, C. (1982) "Foucault and Gay Lib, A r e n a , 61, s. 62-70.
p e c tiv e s
389
|
|
|
|
I
1
. 1
Lyttleton, N. (1984) Mens Liberation, Men Against Sexism and Majr Dividing
Lines" R e s o u rc e s f o r F em in ist R esearch, 12, 4, s. 33-34.
Maccoby, E.E. ve Jacklin, C.N. (1975) T h e P sy c h o lo g y o f S e x D iffe re n c e s (Stanford:
Stanford University Press).
Mclntosh, M. (1968) The Homosexual Role", S o c ia l P ro b le m s, 16, 2, s. 182-92.
391
Mclntosh, M. (1978) The State and the Oppression ofWomen", der. A. Kuhn ve A-M.
Wolpe, F em inistti a n d M a teria lsm (Londra: Routledge and Kegan Paul), s. 254289.
. _
. .
MacKenzie, W. J. M. (1967) P o litic s a n d S o c ia l S c ien ce (Harmondsworth: Pengun).
MacKinnon, C. A. (1982) Feminism, Mantism, Method and the State: An Agenda for
Theory", S i g n s . l , 3, s. 515-44.
McRobbie, A. (1978) Workng class giri and the culture of femimnity, Centre for
Contemporary Cultural Studies, Womens Studies Group, W o m e n T ake Iss u e
(Londra: Hutchinson), s. 96-108.
Magarey, S. (1985) Condons for the Emergence of an Activist Femmsm n Late Ni
ne teenth Century Australia, Sociological Association (Sosyoloji Birlii) kon
feransnda sunulan tebli, Brisbane.
Mahler, V. (1981) Work, Consumption and Authority vvithin the Household: A Moroc'can Case, der. K. Young vd., O f M a rria g e a n d the M a r k e t (Londra: CSE
Books), s. 69-87.
Malnowski, B, (1955) S e x a n d R ep ressio n in S a va g e S o c ie ty (New York: Mendan).
lk e l T o p la m la rd a C insellik ve B a sk , ev.: Hseyin Portakal, Kabalc Yay., 1989.
Mannheim, K. (1940) M an and S o c ie ty n a n A g e o f R ec o n strtcto n (Londra: Kegan
Paul, Trench, Trubner).
Mannheim, K. (1954) Id e o lo g y a n d V to p ia (Londra: Routledge and Kegan Paul).
Mannoni, O. (1964) P ro sp ero a n d C a lib a n : T h e P sy c h o to g y o f C o lo n iza tio n , 2. bask
(New York: Praeger).
Marcuse, H. (1955) E ro s and C iviliza tio n (Boston: Beacon Press). E ro s ve U yg a rlk,
ev.: Aziz Yardml, dea Yay., 3. basm, 1998.
Marcuse, H. (1964) O ne D im e n sio n a l M a n (Londra: Routledge and Kegan Paul). Tek
B o y u tlu n s a n , ev: A. Yardml, st, dea, 1990, 2. Basm, 1986.
Marcuse, H.
A n E ssa y on L ib e ra tio n (Harmondsvrorth; Penguin).
Marks, E. ve.de Courtivron, I. (1981) N e w F re n ch F e m in ism s (Brighton: Harvester).
Marshall, T.H. (1950) C itizenship a n d S o c ia l C la ss (Cmbridge: Cambridge University
Press).
. . .
392
393
Pericot, L. (1962) The Social Life of Spanish Palaeolithic Hunters as Shown by Levantne Art, der. S.L. Washburn, S o d a ! L ife o f E a rly M an (Londra: Methuen), s.
194-213.
'
Perkins, R. (1983) T h e "P r a g Q u e en " S c en e : T ra n ssex u a ls in K in g s C r o s s (Sydney:
George Ailen and Unwin).
Piaget, J. (1962) P la y, D rea m s a n d Im ita tio n in C h ild h o o d (New York: Norton).
piaget, J. (1971) S tru d u ra lism (Londra: Rouedge and Kegan Paul). Y a p sa lc lk, ev.;
Fsun Akatl, DostKitabevi Yay., L Bask, 1982.
Pleck, E. H. ve Pleck, J. H. (1980) T h e A m e ric a n M a n (Englewood Cliffs, New Jersey:
Prence-Hall).
Pleck, J. H (1976) The Male Sex Role: Definitions, Problems, and Sources of Change, J o u r n a l o f Social Is s u e s , 32, 3, s. 155-64.
Pleck, Jf. H. (1981) T h e M yth o f M a sc u lin ity (Cambridge, Massachusetts: MIT Press).
Plomin, R. ve Foch, T. T. (1981) Sex Differences and Indivdual Differences, C h iid
D e v e lo p m n t, 52,1, s. 383-85,
Plummer, K cjer. (1981) T h e M a k in g o f th e M o d e rn H o m o se x u a l (Londra: Hutchin son).
Plummer, K. (t 983) D o c u m e n ts o f L ife (Londra: George Ailen and Unwin),
Pogrebin, L. O, (1973) Rap Groups: The Feminist Connection, M s, 1, 9, s. 80-83, 98104. ' I
Polatnick, M. (1973-4) Why Men Don't Rear Children: A Power Analysis, B e r k e te y
J o u rn a l o f S o c io lo g y ,-W , s. 45-86.
Poole, R. (1982) Markets and Motherhood: The Advent of the New Right, In terve n tio h , 16, s. 37-52.
Povver, M. (1975) The Making of a Womans Occupation, H e ca te , 1, 2, s. 25-34.
Prngle, R. (1973) Octavius Beale and the Ideology of the Birth-Rate: the Royal Commissons of 1904 and 1905, R e fra c to ry G irl, 3, s. 19-27.
Pringle, R. (1979) Feminists and Bureaucrats: The Last Four Years, R e fr a c to r y G irl,
18/19, s. 58-60.
Pritohard, J. B., der. (1950) A ncien t N e a r E a stern T exts (Princeton: Pinceton Umversity
Press).
Ram, IC. (1981) Sexual Volence in India, R e fra c to ry G irl , 22, s. 2-8.
394
395
i. r
i
; -i
396
t.
t
Press),
- '
Spence, J. (1978/9) What do People Do ali Day? Class and Gender in Images of
Women ,S c r e e n E d u ca to n , 29, s. 29-45.
.
Spence, J. T. ve Helmreich, R. L. (1978) M a sculinity' a n d F eniininity (Austin; Universty of Texas Press).
Spender, D. (1982) W o m en o f l d e a s a n d W h a t M e n ha ve D o n e to Them (Londra: Routledge and Kegan Paul).
.
Stacey, J. (1979) When Patriarchy Kowtows: The Signficance of the Chinese Family
Revpluton for Feminist Theory, der. Z.R. Eisenstein, C a p ita list P atriarchy a n d
th e C a s e fo r S o c a h s t F em ih ism (New York: Monthly Review Press), s. 299-348.
Stapledon, O. (1937) L a s t a n d F ir st M e n (Londra: Penguin).
Stearns, P. N. (1979) B e a M a n ! M a le s in M o d e rn S o c ie ty (New York; Holmes and
Meer).
Steinmann, A. ve Fox, D. S, (1974) T h e M a le D ile m m a (New York: Aronson),
Stevens, G .L. (1984) The Flowering of Sex", T h e S c ie n ce s, 24, 3, s. 28-35.
Stevens, J. T h e F ir st T en Y e a rs (yayna hazrlanyor).
Stille A. (1985-6) Election v. Appointment: Who Wins?, N a tio n a l L a w J o u rn a l
(ABD), (30 Aralk 1985 - 6 Ocak 1986), s. 1-9.
Slol<;kc y : J 1981) Womens Labours: The Naturalisation of Social Insquulity and
Wmens Subordination, def. K. Young vd., f M a rr ia g e a n d the M arket (Lond- '
ra: CSE Books), s. 30-48.
Stoller, R. J. (1968, 1976) S e x a n d G e n d e r (Londra: Hogarth Press and nsttute of
Psychoanalysis), 1. cilt: O n th e D e v e lo p m e n t o f M a sc u lin ity a n d Fem ininity; 2, cilt:
T h e T r a n ssex u a t E xp e rm e n t (New York: Aronson).
Straus, M.A. (1978) Wife Beating: How Common and V/hy?" Victim ology, ! , 3-4, s. '
Strober, M.H. (1976) Toward Dimorphics: A Summary Statement to the Conference !
on Occupaonal Segregation, Signs, 1, 3, 2. ksm, s. 293-302.
Strouse, J. (1975) W o m e n a n d A n a ly s is (New York: Laurel).
,,
Sullivan, E. V. (1984) A C riic a t P sy c h o lo g y (New York: Plenm).
I
Szasz, T. S. (1978) T h e M yth o f M e n ta lIlln e s s , y.b. (New York: Harper and Row).
,
Taylor, B. (1983) E ve a n d the N e w J e r u s a le m : S o c ia lism a n d F em ini sn i iti the N in eteen th C en tu ry (Londra: Virago).
Taylor, G. R, (1959) S e x in H isto ry , 2. bask (Londra; Thames and Hudson).!
Tenson, E. (1978) Y o u D o n t N e e d a D e g r e e to R e a d the W riting on the W all (Londra:
No Press).
;
V
Tlomas, D. (1976) T h e M a rg u s d e S a d e (Londra: Weidenfeld and Nicolson),
Thomas, W. I. (1907) S e x a n d S o c ie ty (Chicago: University of Chicago Press).
Thompson, D. (1985) F la w s in th e S o c ia l F a b rc : H o m o se xu a ls a n d S o ciety n S y d n e y (Sydney: George Ailen and Unvvn),
Thompson, E. P, (1968) 77e M a k in g o f th e E n g lish W orking C lass, 2. bask (Harmondsworth: Penguin).
Thompson, E. P. (1978) T h e P o v e rty o f T h e o r y (Londra: Merlin Press). T eo rin in S e
fa le ti, Alan Yay.
Tieger, T. (1980) On the Biological Basis of Sex Differences in ggression", C h ild
D e v e lo p m e n t, 5 1,4, s. 943-63.
Tiger, L. (1969) M en in G ro u p s (Londra: Nelson).
Tiger, L. ve Fox, R. (1971) T h e Im p e r ia lA n im a l (New York: Holt, Rinehart and Winston).
397
398
' M'
W . (Harmondsworth:
PraCttCe *
- Schools",
t ? * ? ? , ? reA
V Grubu <1981>R e p o rt (Sydney; Hkmet MatbaaS1).
Brsu <1978-9
>
o s'
J198,1) Beyond the Unhappy Marriage: A Critiqne of the Dual Systems Theory detJU Sargent, W om en a n d R ev o iu tio n (Boston: South End Press), s. 43-69.
Young, K. (1978) Modes of Appropriation and the Sexual Divison of Labour: A Case
Study from Oajcaca, Mexico, der. A, Kuhn ve A-M. Wolpe, F em inistti and Ma~
(eria lsm (Londra: Routledge and Kegan Paul), s. 124-54.
Young, K.f Wolkowifcz, C, ve McCullagh, R der. (1983) O f M a rr ia g e a n d the M arket;
W o m en s S u b o rd m a tio n in In tern a tio n a I P e r sp e c tiv e (Londra: CSE Books).
Young, M, ve Willmott, P. (1962) F a m ily a n d K in sh ip in E a st London (Harmondsworth: Penguin).
Zaretsky, E.
C a ptalsm , the F a m ily a n d P e r so n a i L ife (Londra: Pluto Press).
*
Ziller, A. (1980) A ffirm a tiv e A cto n H a n d b o o k (Sydney: Revievv of NSW Government
Admmstraton).
Zmroczek^e. (1984) Womens Work: Laundry and Techncal Change in the Last '5
Years , Bntsh Socological Association (Britanya Sosyoloji Birlii) konferan
snda sunulan tebli, Bradford.
.
Y o U n g };
Dizin
A
1 7 5 0 'd e n B u Y a n a A v r u p a 'd a K adnlar
199
ABD (1970) 12
ABD 153, 301, 354
Abu Hurcyra 204...................... ................
Ackroyd, P. 375
det grme 120, 227
Adler, A. 119, 264,265, 273, 274, 279
Adomo, T. 266, 267
Aenas 325
A a Y a ken E ilir 322
ar endstri 153
ahlk 326, 346
ahlk ve bilimsellik 328
AIDS 65,174, 177,249,307
aile 64,71, 104, 110, 154, 155, 166-173,
196,212-218,256-258,262,263,265,
273, 275, 291, 293, 298, 318, 339-347,
349, 353
aile geliri 211, 370
aile ii iddet 33, 34
A iled e T o p lu m sa lla m a ve E tk ile im
Sreci 57
A ile le r K en t Ynetim ine K a r 256
akademik disiplinler 13
akademisyenler 333, 336
akademizm 56, 60
Akdeniz 206, 208
Akhilleus 325
A k l H a s ta l M iti 282
akl hastal 282
400
65
267
annelik 117,178,226,251,267, 321,345
Anthony, S. B. 180
antifemizm 101, 294, 345
antropoloji 57,233, 258
A krabaln Tem el Yaplar 133
B
baba hukuku 268
babalar 260
babalk izni 377
Baclefen51
bamllk 211 ,
balayc/feragat edici 294
ballktan kama 218
Barass, R. 247
Barbin, H. 112,201
Barbour, J. 121
F26N/Toplumsal Cinsiyet ve ktidar
Barret, M, 136
Bany, K. 91
bask 9, 308, 309
baskc sistem 14
basklar 256, 260
bastulma 212,262
bastmla 159,179, 263, 266, 267, 271,
274-277,278
BaDman 62
bakalar iin varolan kadn 303
Bateson, G. 170
Ban 48, 131
Bat Asya 208
Batl aile 22
Beale, O, 125
Beauvoir, S. de 57-59, 235, 236, 279,
281,282,286
bebek bakm 364
bebek lmleri 151
Bebel, F. A, 51, 74
beden 114,115,120-124,126,241
beden eitimi 125
beden politikas 125 ^
Be,C, 155,169
Bellamy, E. 379
Bern, S. L, 77, 234
benlik 289
benzerlikler 229
beslenme 151
Beyaz K ahram an, Siyah C a n a v a r 295
beyazlar 213
byk 244
Biddle, B. J, 78, 83
B ildiim iz H aliyle Yasam 347
bilgi sosyolojisi 320
bilgisayar teknolojisi 153
bilimse] sosyobiyoioglar 104
bilin ykseltme grubu 302-304, >308, 354
bilind 275-280,281
bilind kiilik 276
Bim, S. 60
B ir O rtaokulda T oplum sal likiler 239
>
biyolojik indirgemecilik 66
biyolojik/toplumsal cinsiyet sistemi 191
biyolojizm 89,101,106-108,115,119,
322
B iz im B ild i im iz Y aam 72 B izim ra d e m ize R a m en 62
blok farkllklar 228, 229 .
Bogart, H. 247, 248..
bo zaman 349, 353
boanma 216,341
Bottomley, G. 171
Bourdieu, P. 73,95, 135, 136, 188
Bowie,D. 375
Bowlby, J. 265
Boy Geore 375
boyun eme 251, 252
blnme 282, 292,357
B l n m B e n lik 283
Brana, P. 199
Bray, A. 2 0 0 ,'
B ria n 'n K a risi, Jehny'nin A n n e s i 72
Broadway mzikali 325
Broker, M. 370
Brown, N. 275.
Brownmiller, S. 62, 87, 89
Bruce Lee 325
Bryson, L. 302
budu nmerke^ilik 91
Bullough, V. L. 199, 200
B u r g er'in K z 94
Burgess, G. 248
Burgmann, M. 242
burjuva feminizmi 352
Burton, C. 62, 198
brokrasi 178, 179
btnleme 290
, B t n l k l K a d n 170
'53
C in se lli in P sik o p a to lo jisi 52
C in se lli in T a r ih i 175, 201, 331
C in se llik v e F a n te z i 227
C in se llik ve H o n u ts u z lu k ta n 156
C in se llik ve zg rle m i E rk e k 309
C in se llik ve S n f M c a d e le si 115
228
>
C-
Califia, P. 244, 375
Campbell, B. 150
Carey, G. 160, 300
Cavendish, R. 75,141,143, 145, 219,
349, 353, 355
cemaatlemeler 305, 356
cesaret 182
cezaevleri 37, 153
Chadorow, N.
Chafetz, J. S. 86, 87402
402
Chesler, P. 172
Childe, G. 113,114,196,206
Chodorow, N. 88, 226, 267, 268, 270,
272, 368
Chomsky, N. 121, 140
C in se l D a v ra n 156
C in se l n tih a r 66
C in se l R a d ik a lle r 331
cinsel ayklama 52
cinsel bask 362
cinsel farkllk 158
cinsel iliki 120
cinsel karakter 77,225, 230, 236,243
cinsel politika 9, 10, 14,16,94,174, 189, *
339,378
cinsel politika pratii 165
cinsel pratikler 156
cinsel tabakalama 86, 87
cinsel taciz 340, 350
cinsel toplumsal ilikiler 156
cinsel yolla reme 100
C in se lli in D iy a le k ti i 13, 62
... .
60,101,
'
C in siye t R o lle r i 60
C in siy e t T e o r is i zerin e D e n em e
C in siy e t ve F a n te zi 101
53
C in siyetili e K a r O la n E rk ek le r in
308
cinsiyetilik 309, 317,318,362
cinsiyete dayal iblm 55
cinsiyetlerin duygusal farkllklar 101
cinsiyetlerin eitlii 14
C in slera ra s D u y g u s a l F a r k llk la r 226
cinslerin sava 94
Clark, W. 186
Clff, T, 71
Cockbum, C. 63, 148, 249, 285, 318, 319,
321
Collinson, D. 143
Comer, L. 64
Connell, W. F. 169
Connell, R. W. 12-18
Constantinople, A. 232, 234
Cooper, D. 64
Costa, M, 75
Crockett, D, 212
Curthoys, A. 149
a lm a Y a a m n d a T o p lu m s a l C in siy e t
17
a lm a y r e n m e k 239
amarhaneler 145
atalhyk 204, 205
ekicilik 158, 159
ekirdek aile 58, 64,71, 82, 83, 89, 108,
149,297
elik irketi 153
elikiler 260, 261
kar oluumu 219
karlar 188,189, 203, 335, 336, 343,
344, 345, 347, 351, 352, 353,. 356, 357,
370
p la k M a y m u n 101,102
plak maymun 103
raklk 249
ift deerlilik 159
ifte standart 158
iftler 157, 158
ilecilik 211
in 71, 206, 208,209^
ocuk 106, 107, 118, 119, 169, 252, 255,
258-262,264, 265,270,272, 273,274,
341,349,350
ocuk bakm 149, 159, 162, 177, 209,
268, 269, 298, 318, 321, 332, 364, 365;
370
!l'
D
dalm ehvet 160
Dahrendrf, R. 79, 291
Daly, M. 62, 87, 91
D a m z lk K zn y k s 380
Darwtn, C. 52
Darwinizm 66
Davidson, B, 209
:
Davies, M. L. 72, 346, 347
davran kalplan 243
davran modelleri 255
dayak 260
\
dayanmaclk 306
dekolonizasyon 215
j
D e lilik, A k lllk ve A ile 168
' 4,
Delphy, C. 62 ,7 1 , 88, 148, 188,197
demokratik kiilik 274
denetim 174, 176, 350 ; '
D e n izk z ile M in o ta u ru s 13
' 'll
destanlar 325,326
'
V
destek 354
D e v le t 379
devlet 40, 173-181,206, 207,210,215, :
301, 302, 338, 339, 342, 356, 358, 359
devlet personeli 173
devlet planlama ve denetimi 153
dlanma 243, 284, 324, 350
dsallatrma 212
dil 317
dimorfi 40, 86
'
din 48, 205, 206, 326
Dinnerstein, D. 13, 62, 268, 269, 270,
272, 275, 2?7, 285, 286, 2 9 8 ,3 6 8 /
dinsel ahlklk 50
D ir ty H a r r y 248
dii/erkek 100
Dixon, B. 322
D iy a le k tik A k im E le tirisi
1 S
dizisellik 118
'403
doa 262
doa ve tarih 114
doa/kltr 263
doal benzerlik 116,117
doal farkllk 101,102,108-111,113,
116,117
doal olmayan 321
doal tutum 111
doaldlk 115
doallatrma 321, 322, 330, 377
doru yaama biimi 295
D o u L o n d r a 'd a Aile ve Akrabalk 59
doum kontrol 125,178, 216, 334, 341,
350
dourma 190, 3 4 6 ,3 6 3
doktorlar 327
dokunma 227
Dollard, J. 290
. . Dolto, F. 256........................ ..................
Don Juan 211
Donzelot, J. 152, 175, 201,299
Dowsett, G. 376
dng sellik 192
Duffy, M. 121
dul aylklar 180
Dunbar, R. 86, 87
duygusal balanm 281
duygusal eliki 269
duygusal ikilemler 272
duygusal ilikiler 139
duygusallk 156,157,159,212
dnyevi ahlklk 50
drtler 263, 278, 294
dzenleme biimi 299
dzmece evrenselcilik 90
Dworkin, A. 62, 87, 89, 333, 336
Easlea, B. 90
Ebing, K. 52
Edgar, P- 322
Edwards, A. 81, 82
Ego ve d 159
eitim 213, 216
Ehrenreich, B. 7 5 ,1 8 9 ,2 1 7 ,2 4 8 ,3 2 7 ,
332
Eisenhovver 153
Eisenstein, H. 90,101, 353
Etsenslein, Z, 76, 176
404
E rk ek le rin K u rtu lu u 6 1
E rk ek le rin Y rek leri 189
E rk ek li in S n r la n 2 3 6
E r k e k lik M iti 60
E r k e k lik ve K a d n lk
231
erkeklik 90,122,123, 124, 154,207, 226,
345
,
erkeklik biimi 243, 244
erkeklik hegemonyas 363
erkeklik klt 242
erkeklik modelleri 247
erkeklik rnts 150
erkeklik terapisi 309
erkeklik tipleri 236,238
erkeklik tipolojisi 295
erkeklik/kadnlk 232
erkeklik/kadnlk lekleri 230 - 232, 234 ,
erkeklik/kadnlk tipleri 239, 241
207
erkeksi protesto 265, 274
erkeksi/kadms 244
E ro s ve U y g a rlk 160, 266, 275 374
eros 121
erotik yaynlar 328,342
E sk i T o p lu m 51
Esterson, A. 167, 168, 256, 280, 282, 2S4
ecinsel kapitalizmi 305, 358
ecinsel kimlik 65
ecinsel maoluk 65
ecinsel sol 64
E cin sel: B a sk ve K u r tu lu 64
ecinseller 35, 36,42,53,54, 59, 64, 65
93, 104, 108, 113, 117, 119, 154, 157
159, 161, 162, 174, 177, 178, 183, 187,
199, 200,201, 202,244, 248, 249, 265
286,304-307, 327,324,341 342
356-358
E c in s e llik ve K u rtu lu 64
ecinsellik 187, 324, 341
eeyli reme 100
eeysiz reme 100
Eit Haklar Ek Maddesi 355
eit haklar retisi 50
eit cret 350
eitlik; 175, 362, 373, 374,377, 379
eitsizlik bilinci 349
eitsizlik ve bask 13
E rk e k lik te n S y r lm a k
eitsizlikler 343
etek 244
etik devlet 361 ,
!
etnograf 198
etnometodoloji 95, 233
ev btesi 350
ev ii emei 63, 145, 147, 169, 180 184
211,218,243
F
F lei 235
fahielik 146, 157, 181, 183
fallus 272
Fanon, F. 213, 293
fantezi 227, 248, 259
F a rk ll n G e le c e i 102
F a r k llk Y a ra tm a k 16
farkllk 102
Farrell, W. 248, 308, 309
fastfood 149
faizm 179, 266, 274
;1''
"
379
femokratlar 174
Fembach, D. 65, 96, 161 ,176, 207, 306,
368
fetiizm 122,161
fetiler 212
frsat eitlii 378
film yapmclar 333
Firestone, S. 13, 62, 86, 87, 270, 286, 293
Flaubert, G. 280
Flynn, E, 244
Foch, T, 229
Foucault, M. 65, 112, 156,175,201,212
291,299,327,331
Fox,R. 103 ,
Frankfurt okulu 235, 266, 274,295
Fransz Devrimi 49
Franzway, S. 81
Frenbach, D, 372
Freud, S. 53, 54, 57, 64,79, 101, 119,
156, 159, 171,226,235, 259,261-266,
268,270-281,289,291
Freudcu Sol 13, 175
Friday, N: 159, 160
Friedan, B. ,60, 79,110,257
Fromm, E. 266, 267, 295
G
Gable, C. 334
Gagon, J. H. 156
Gamamikow, E. 144
Game, A. 63, 142, 147, 296
Gandhi, . 214
Garfnkel, H. 112
gazeteciler 333
gazeteler 152
gebe kalma 364
gebelik yardm 364
geimi salayan koca 211
gelenek 294
geleneksel/modem 294
gelir 148, 349
G eliim H a lin d e k i Y aam lar
G en B e n c ild ir 101 , .
H
'
291
- t.
101
haz 341
310
Hegel, G. W. F. 361, 362
Hegelcilik 379
hegemonik erkeklik 154, 245-251, 325,
326
hegemonik cinsellik 16
hegemonik heterosekseUik 217
hegemonya 152, 176, 179, 189, 210, 219,
246-249,328,355
Helmrech, R, 231, 232, 234
H61o'fse ve Ablard 286
hemirelik 144, 243
Henriques, J. 289
Herdt, G. 108
Herrick, R. 121
hesapl erkeklik 210
heteroseksizm 92
heteroseksel erkekler 14, 15
heterosekseUik 110, 157-159, 162, 187,
211,217, 218, 244, 249,304, 359
Heyer, G. 324
hrnlk 227
Hindistan 206
Hirschfeld, M. 54, 357
Hiter, A. 180
hiyerari 237, 364, 366
Hoch, P, 295
Hollywork251
Holywood 334
homo/hetero 92
homoerotizm 52
homofobi 92, 152, 158, 324, 341
homojenletirilme 282
Horkheimer, M. 266
hormonlar 105 ,106
Homey, K. 265
hosteslik 146
Howe, L. K. 63
hukuk 346
Humphries, M. 329
Hunt, P, 155, 167, 168,318
H e -m a n
I-
Inglis, A. 213
Irigaray, L. 246, 268
rk 378
v*
155
: r
ie ynelik 294
:
isel farkllama 137
iselletirme 255, 271
id ve ego 276
ideoloji 74,174, 198, 316-324, 326-333
336,344
ideolojiler 328
d i E d ilm i K a d n 318
iki insann birlii 120
ikici modeller 136
ikili emek piyasas 63
i.
ikili sistem teorisi 76
ikilikilik 111-113, 324, 325
ikizler 104 ,187
iktidar 58, 61, 62, 73, 81, 90, 94, 105,123,
138, 139, 141-146, 148, 149,150-153,
155, 158, 160, 170-172, 178, 192,202,
216, 217, 241, 248, 250, 261, 264,270,
272,282, 284, 286, 293, 329, 333,338,
339, 350, 356
iktidar hiyerarisi 242
ilgilenmek 115
ilikiler sistemi 95
ilkeller 209
l yada 205, 325
n sa n D a v ra n n n A kla n m a s 289
n sa n D o a s z e r in e 104
n sa n n T reyii 52
n sa n la r B t n G n H e Y a p a r la r 316
iradecilik 80
sk o H a lkn n T a r ih i 323
isteklilik 251
sve cimnastii 125
iblm 58, 75, 82, 88, 105, 138,139,
141-150, 161, 167, 168,172, 178, 184,
196, 204,206, 213, 243,267, 270, 272,
296, 302, 334, 340, 348, 349, 350, 364,
370
i S n fn n E v K a d n la r 124
i kesimi kltr 242
ii snf evreleri 153
ii snf evi 347
1
ii snf feminizmi 347, 349, 350, 351,
352
ii snf okullar 22
zd ra p D nyalar
407
K a d n la r, D e m o g ra f ve K a lkn m a
K a d n la r, D ire n i ve D e vrim 202
K a d n la r; E n U zun D e v rim 137
K a d n la ra H k m e d ilm e si 49
293
J
Jacklin, C. N. 60, 101, 109, 110,228, 229
James Bond 325
James, S. 75
Janeway, E. 211
Jardine, A. 102
jenital performans 160
J in tE k o lo ji 62, 94
Johnson, O. 229
Johnston, J. 86, 218
' Jones, E. 294..............................................
Jones, G. 375
Joyce, J. 260
Ju liette 49 1
Jtng, C. 159, 235, 273,274, 276, 277
Ju stin e 49
K
kaba sosyobiyoloji 102
ka ve red 281, 282
K a d n 57,235,279
K a d n B ilin c i, E r k e k D n ya s 323
K adn H a k la r n n S a vu n u su 49
151
>
70
kadnlarn mesleinin yaratlmas 144
K a d n l n G ize m i 60, 257
kadnln inas 296
kadnln tarihsel nas 96
kadnlk 184, 209, 226, 252
kadnlk biimleri 246, 250
kadnlk kltr 317
kadnlk tipleri 236
kadnlk uyarlamas 242
K a d n s K a ra k te r 320
kahramanlk 325, 326
kaltmsallk 107
K a lp siz B ir D n y a d a k i S n a k 331
K a m a S u tra 160
kamusal politika 351
kamusallk 247, 248, 251, 324
K a p ita list A ta e r k il D z e n ve S o sy a list
F em in izm in S a v u n u su 76
kapitalist ataerkillik 76
kapitalist lkeler 153
kapitalizm 63, 70-76, 139, 146, 147, 173,
184,206,210,266
K a p ita lizm , A ile ve K i is e l Y a a m 147
K a p ita lizm d e C in se l P o litik a 156
K a p ita lizm d e C in se llik P o litik a s 277
kr 147,176
K a ra D e ri, B e y a z M a sk e le r 213
karakter 289, 294 ,295, 310, 348, 373
K a ra n l n S o l E li 379
karar alma gcii 365
kardelik 250
krllk 148
karlkllk 158
kas 244
kastrasyon kompleksi 119
kategoricilik 345
kategorik teori 86, 88, 89, 92, 93, 131, 187
kategoriler 373
o -
O'Dell, F. 188
ODonnell, C. 63, 142
Oidipal dnem ncesi 272, 277
Oidipus kompleksi 53, 159, 171,261,
263,270-273
okul 256, 257, 319,320
okullar 167, 168
okuryazarlk 30, 31
olumsuzlama 250
olumsuzlamalar 118 ,119
ontoformatif 279
ordu 38,153,173, 206, 207
organik entelekteller 332, 343
orgazm 120
, '
Orta Amerika 206
Ortaa Avrupas 209
ortaya kma 306
Orvvell, G. 55
O th e llo 374
O to rite ve A ile zerin e n c e le m e le r 266
otorite 153, 178,250, 326-328, 332, 348,
350,363,380
O to riterya n K i ilik 266
otoriteryan karakter 274
Owen, R. 51
oy hakk 50,180
oyun yazarlar 333
oyunculuk 251
retm e n a h m a s 17
renci eylemcilii 353
renci eylemleri (1960) 13
rntU 133
teki 294 _
ylesin e y k le r 198
i ; ^
zbilgi 280
, ;
zbilinlilik 280
zdeleme 271
, .
: zel mekn 365
zgrleme 275, 286
zg rlem i E r k e k 248
zgrlemi kadn 240
z g rl k K o rk u su 295
,
zg rl k zerin e B ir D enem e T l S
' '
; ;
j
,
>
:- -'
Padgug, R. A. 199
; 1(,
Pahl, R. E. 143, 169, 293
y L
Paolo ve Francesca 286
.
Papa 216
1
,
papazlar 326, 334
[
P a ra la rd a n te 366
y
, yy,;'
paronayak 294
.....
Parsons, A. 172, 192,273,
j;.' ;
Parsons, T, 56-60, 66, 76, 79, 84, 95, 108,,
166,217,226,227 . f
,
Pateman, C. 176, i 79
V
} ,
Paulus 292 '
v
'
paylam 292
:
P a zarlk E sa s 18
P em be Y akal s ile r 63
y- r
penis 123,271,281 '
t;
P erile r K ra liesi 121
Perkins, R. 112
persona 274
petrol irketi 153
1i .
j
peygamberler 333
'
Paget, J. 132, 140, 375
'
Platon 379
, 411
I 10, 204
playboy 295
Pleck, J. 60
Pleck, J. ve E. 199
PIomin.R. 229
Polatnck, M, 149
polis 153, 177, 182 ,185, 249, 342
politik 338, 352
politika 186, 302,338, 345,358 ,
politikac 333, 338
pornografi 62, 87, 122, 160, 342
P la y b o y
P o rn o g ra fi: E rk e k le r K a d n la ra Sahip
O lu y o r 62
P o rtfo lio 74
postyapsalclk 278
Power, M. 88, 144
pozitif ayrmclk 80
pragmatizm 317
pratik temelli teori 94, 97 !
pratik teorisi 11
pratik uygunluk 115, 116
pratik-eylemsiz 118, 335
prehistorya 196
Pringle, R. 63, 42, 147, 296
profesyonellik 242, 243
proletarya 71
proletarya kadnlan 63
Protestanlk 50
P sika n a liz v e F em in izm 62, 268
psikanaliz 53, 5/4,"57, 101, 71,233,254,
257,261-267, 270, 272, 274, 276,278,
280,282,286
psikiyatri 327
'
psikiyatristler 333
psikologlar 258 i
P siko lo jid e K ii 233
psikolojik yap 119
psikometri 232, 233
psikoterapistler 334
psikoz 282
Puccini 160
piriten 294, 295
R
Rabin, G. 133
radikal benlik 353
radikal politika 367
radikalizm 55
rahibeler 260
412
S-
sa modeli 117
samala ndirgeme 234
Sade, M. de 49
sa politika 342, 345
S a c K a d n la r 333
Sahlins, M. 102,104
sahte-benlik 306
saldrgan pazarlama 146
saldrganlk 105, 1 0 6 , 124,228,248,250,
262, 310
saldrganlk avantaj 66
, ' '
Samoa 57
sanallk 136, 140
sanat 341
S a n a t n n B ir G e n A d a m O la ra k
P o rtre si 260
sapklar 247
sapknlk 211, 258, 374
sapmalar 255
sarkntlk 81
S a r m a l Y o l 65
Sartre, J. P. 95, 118, 187, 259,277,
279-282, 284, 290-92, 335
sava 204, 208
sava erkeklik 209, 210
Sayers, J. 104
Schlegel, A. 86
Scott, J. 211
Scutt, J. 340
Secord, P. 289
seim yapma 279
Segal, L. 142,316,353
Seidler, V. 307
sekreterlik 146 ,241
seksoloji 52
sektilerleme 326, 327
sembolik etkileimcilik 95
sembolletirme 316, 317
semptom 276
sen ve ben 290
sendikalar 54, 149, 340, 350
Seneca Falls (1848) 49
Sennett, R, 256
serbest harcama 350
sermaye 148
serdik 146,173,310
sevgi 244 .
S e x R oles 60
seyyahlar 209
Shakespeare, W. 48
Shaver, S. 152 ,180
snma evleri 216
S n f M ca d elesi ve K adnlarn K urtuluu
71
snf 378
snf devleti 175
snf ilikileri 74, 146
snf mcadelesi 70, 71
snf sistemi 124
snf smrs 75
snfsallk 331
snfsz toplum 361
snr lkesi 367, 368
Sichtermann, B. 285
Siegfried 325
silahlanma 173
SIversteiri, M. 259
simgeletirme 278
Simon, W. 156
sistem 162
sistematiklii bozma 163
sistematiklik 214
siyasal parti 180
Smith, C. 326
Smith-Rosenberg, C. 153
Smout, T. C. 145
Snodgrass, J. 308, 329
sokak 181-183, 343
S o k a k K e si T o p lu m u 181
sokak eteleri 182
sokak tiyatrosu 183
'f
'
347
sorumluluk 281, 285
sosyal yardm meslekleri 56
sosyalist feminizm 55,63,75, 264, 333
sosyalizm 13, 55,147
sosyobiyoloji 66, 104, 108-110
sosyologlar 258
sosyoloji 57, 58
S o v y e t S a n a y i isi 188
Sovyetler Birlii 39, 71, 153,188
sylemler291, 317
szde^ biyolojik 103
S o n D e re c e N ezih n sa n la r
413
T
tabi klnma 153,155,162, 207, 209, 215,
246, 248,249,250,282, 284,286
tabi klnma/tabi klma 137
tabi klnm erkeklik 154
T a b iiy e t 18
taciz 181,249
Taft, I. 56
taklar 117
T a m B ir K a d n 333
tam bir kadn 333
414
tanralar 207
tarm devrimi 204
tanm-ticaret toplumu 208,209
tarihsel eitsizlik 137
tarihsel sre 264
tarihsellik 116,119,126,134-136,140,
187, 189, 195,199,202, 203,261, 326
T a rih te A fr ik a 209
T a rih te C in s e llik 199
T a rih ten S a k la n a n 202
Tarzan 325
tasanmclar 333
Taylor, R. 199
tecavz 34, 87, 150, 157, 176, 181
T e k B ir B e y a z K a d n E m n iye tte D e il 213
T e k B o y u tlu n sa n 266, 300
tekelilik 152
teknoloji 250
teknolojik deiim 362, 363
T e k ra r a l S a m 248
temizlik 366
teoloji 334
teoriler 12
terapiler 310
testosteron 105
Thatcher, M. 214
T h e G u a rd ia n 152
Thompson, G. 95
tbbi model 327
tbbi sylem 201
tbbiletirme 327, 328
Tiger, L. 102, 103, 197
Tilly.L. 211
Tolkien, J. R. R. 324
Tolson, A. 72, 92, 236, 38
Tomasetti, G. 347
T o o tsie 251
T o p lu m S zlem esi 262
toplum teorisi 16
T o p lu m s a l C in siy e t F a rk ll ve
zn elli in retilm esi 316
T o p lu m s a l C in siy e t ve S n f B ilin c i 155
T o p lu m s a l C in siy e t: E tn o m e to d o lo jik B ir
Y a klam 111
T o p lu m sa l C in siy e te D a y a l R e k la m la r
117
289
toplumsal cinsiyet 14-16, 75, 78, 89, 102,
112, 113, 190-192, 245, 260, 321,372
T o p lu m sa l V a r lk
konuma 121
i
konuma tedavisi 280
e'
Korda, M. 143, 144,318
.p
Kosik, K. 95,116, 279
:
kozmetik 158,240
kkenler 195,198,199,203,209
kktendinciler 342
," e ;
kt niyet 281
;
kyl kadnlar 209
P , ,
Krafft-Ebing, R. von 52,212
-h
Kristeva, J. 316
kriz eilimleri 214, 217 ,219,344, 363,
370,379
; .,
Lacan, J. 74,268
Laftte, P. 233
Laing, R. D. 167, 168, 170, 233, 256, 259,
280,282,292,339
Lancelot 325
Lane,D. 188
Lasch, C. 331
L a t i f stila c ar 213
Lefebvre, H. 161
LeGuin, U. 379
Lepervanche, M. de
Lessing, D, 94
Lette, K. 160,300
Ldv-Strauss, C. 74, 95, 132-134, 140, 268
Levvis, G, 244
^,
Leycrvanche, M. de 322
/ ;
lezbiyenler 35, 65, 216, 217, 306; 357
lezbiyen kesintisizlik 96
i 1
409
'
M
Maccoby, E. E. 60, 101, 109, 110, 228,
229
MacKinnon, C. 176
maoluk 242
M a d e n O c a kla rn n K a p atlm asna K ar
K a d n la r 195
Magarey, S, 297
mahkemeler 342
Mahler, V. 172
makyaj 117, 244
Malinovvski, B. 57
manevra sava 344
Mannheim, K. 266, 328, 329, 331
Mannoni, O. 213, 293
Marcuse, H. 97, 121, 160, 175,218,263,
266,275,300,374
marjinalleme 252
marjinalletirilme 324
Markham, E. 355
Marksist feminizm 175,191
Marksist yapsalclk 93
Marksizm 13, 62, 63, 146,197, 379
M a rksizm le F em in izm in M u tsu z E vlili i
76'
Marksizm ve feminizm 71
Marrison, P. 308
Marshall, T. H. 215
Marx, K. 64, 86, 361
mastrbasyon 292
Matthews, J. 96, 140,296
M a vi Y a ka lla rd a E vlilik 59
. May, R. 101,227
M aysta K ra 250
Mclntosh, M. 175
McKenna, W. 111-113, 115
McRobbie, A. 317
Mead, M. 57, 58, 60,108, 166, 236
410
322
medya 78,79, 158, 212, 244, 249, 256,
298,322, 323, 341
medya imajlar 248
mekanizm 279
Mellaart, J. 205
meslek 169,172, 297, 298
Metcalfe, A. 329
Melenbelt, A. 75, 76, 94, 161,334
meydan okuma 307
Meyer-Bahlburg, H, 106
Mezopotamya 204
Msr 204-207
Mieli, M. 218, 275, 306, 368
Miles, K. 70, 71
Mili, 3. S. 49, 180
Miller, C. 317
Miller, P. 256
Miller, S. M. 259
Millett, K. 339
Mitchell, J. 62, 72, 88, 95, 133, 134, 137
202,268,270,274,316
miza 107, 109
mobilyalar 227
moda 158, 240, 375
model alma 257
modernizasyon 310
Money, I. 82
Monroe, M, 251
M o n ta j B a n d n d a k i K a d n la r 141
Morgan, M. 51, 170, 171, 172. 251,333
334,336
Monis, D. 102, 103
Morris, J. 183. 153
Mowbay, M, 302
M s 74
M s. L o n d o n 240
muhafazakrlk 66, 167, 168,213,215,
341
Muhammed Ali 247
Muroroa Atol 173
mutlak kadn 251
mbadele 133, 134
mlkiyet 365
mzisyenler 333
M e d ya K a d n
N
nafaka 341
Napolyon 210
u-
ucuzluk modas 241
Ulrichs, K. 54
ulusal karakter 236
ustalk ve eitim 142
U ta n B itti 94
264
uygarlk 262, 263
uygulanabilirlik 366
uyuturucu 182 ,
uzay teknolojisi 153
uzlamsal erkeklik 13, 282
U zun B l n m e 256
U y g a rlk ve B u n a lm la r
373
* :y
.'
' '
: v
varoluu fenomcnoloji 57
varoluu psikanaliz 257,261,28-282
Vatikan 186
Vatsyayana 160
velayet 341
vergi 302, 339, 340
' <
Vergilius 325
Victoria dnemi 136
Vikingler 209
W
Wajcman, R. 350
1,1
Ware, H. 151
,Wayne, J. 154,244,247
WCTU 50
Weeks, J. 156, 175, 200, 327
> !
Welch, R. 334
Wesson, G. 72
1 1;
westemler 325
W estphaI200
White, P. 94, 269, 334
W hite,R. 169,291 r
/
W iide,0. 54
WUUams, C. 75,155
Willis, P, 239, 242
Willmott, P. 59,134
Wilson, E. O. 104, 105, 109, 110, 302
Wollstonecraft, M. 49, 50, 180, 315
VVylie, P. 324
Y- Z
Y a b a n T o p lu m d a C in sellik
ve B a sk 57
415
yabanclama 281,326 7- a, , V
yerletirme teorileri 267, 269, 270
yabanlla.-261
: ,7
Yeryznn L anetlileri 213
yaknlatrma gruplan 32;
7
yetenek 107
Y a ln z K a la b a lk 294 -V .
1
'A
yetikin270 ,
>!
yanl evrcnsclcilik 353
. V 1?;
yoksulluun kadnlatrlmas 185
yap 133-135, 137, 139, 162
,V o a
Young, K. 40, 173
<v
- y .;/
yap ve pratik 135,y136,138, 160 "'7>77 > . Yoing, VI. 59, 134 , 77 , , y , 7
yapbozumcular30, 373, 358, 374 i
Yukan Paleolitik a 203, 204
yaplatrma teorisi 135 ;^ b. , j,
Yukars N e T a rq fA 7 a
Y e n i B ir E r k e k lik S o sy o lo jisin e D o r u
.:
17
>,<v'
, 7>,( -
Y en i K a d n n A y a k ta K a lm a sn a D a ir
K a ta lo g 354 77v;;7.
7y,7'
Yeni Kaledonya 173 r
4'16
B n ||p
^ g g /r
................ [
:
AKDENZ NVERSTES
KT. Ve DOK. DARE BK.
DN VERME ADE F
S n f.N o :
/p rih i
0 f\.
12.
J ? o II
I h ? ! Ocak M
r
/ / -Uid 2011
//
- 2
1 h -flfi- M13
/M e
/1
.25 -10-.281?
T m
^ *i
^ " i'!
r a
1 8 -12- 2013
2 6 -02- '2015
0 8 -0 4 - 15
--------------\
^ar:
..... .........................................
' E.Ad:
1 1 ^ 2 0 1 P.
i.U72