Professional Documents
Culture Documents
Heinrich Zimmer
Myths and Symbols in Indian Art and Civilization
Bollingen Foundation, Princeton University Press, 1946
Hint Sanat ve Uygarlnda Mitler ve Simgeler Kabalc Yaynevi, 2001
(Akal Ajans araclyla)
Birinci Basm: Mays 2004
KABALCI YAYINEVI
Himaye-i Etfal Sok. 8-B Caalolu 34110 !STANBUL
Tel: (0212) 526 85 86 Faks: (0212) 513 63 05
www. kabalci.com. tr
yaynevi@kabalci.com.tr
HEINRICH ZIMMER
HNT
SANATI VE UYGARLIGINDA
MTLER VE SMGELER
EDTR: JOSEPH
CAMPBELL
KABALCI YAYINEVi
NDEKLER
EDiTRN NSZ, 7
BLM BiR
SONSUZLUK VE ZAMAN, 9
1. KARINCALAR'IN TREN
.............................................................................
.........................................................
..
..
17
.......... ....
27
BLM iKi
VINU MiTOLOJiSi, 33
1. VNU'NUN MAYA's
2. VAROLU SULARI
. 33
.............. ................................................................. .
. .
37
46
............................................................. .............
65
BLM
YAAMIN MUHAFIZLARI, 7 1
...... ......................... ...........
71
2. TANRILAR VE TAITLARl
...........................................................................
81
3. Y LAN VE Ku
. .
...............................................
.....................................................................................................
85
90
104
. .
125
BLM DRT
.................. ................
141
2. GENLEYEN BM GRNGS
3. YA-AKT
.....................................
149
156
...................................................................
4. YcE TANRl
.......................................................
5. vA'NN DANs
16 9
1 72
........................................................
6. GRKEMN EHRES
7. KENTN YKcs
........................................................
............................................................
1 98
20 9
BLM BE
TANRIA, 215
1. TANRIA'NIN KKEN
2. MCEVHERLER ADASl
215
.....................................................
......................................
SONU, 245
DiZiN, 251
RESMLER, 261
22 4
EDTRN NSZ
1942
]oseph Campbell
8
BLM BiR
SONSUZLUK VE ZAMAN
tndra ejderhay, cennetin sularn gbeinde esir tutarak bir bulut ylan
nn uzuvsuz ekliyle dalarda reklenmi dev titan vahice ldrd . Tanr,
yldrmn biimsiz bklnlerin tam ortasna frlatt; canavar kuru bir
saz
de
meti gibi parampara oldu. Sular serbest kald ve bir kez daha dnyann her
yerinde dolamak zere eritler halinde yeyznde akmaya balad.
Bu sel yaam seliydi ve herkese aitti. Tarla ve ormann zsuy ve damarlar
da akan kand. canavar hrsl, bencil, koca gvdesini gkyz ve yeyz
ara
snda tutarak herkes iin yararl olan eyi smrp durmu. ama imdi yok
edilmiti. Sular bir kez daha akyordu. Titanlar yeralt dnyasna ekiliyor, tan
rlar ise hkmranlklarn yeniden kurmak zere dnyann merkezindeki da
n zirvesine dnyordu.
Ejderhann egemen oldu dnem boynca tanrlarn yce kentinin gr
kemli kkleri yklp gitmiti. tndra'nn ilk ii bunlar yeniden yaptnnak oldu.
Gklerin btn tanrlar kurtarclar olarak ona vgler dzyordu. Zaferinden
duydu byk gurur ve kudretinin bilinciyle alabildiine coan tndra sanat
ve zanaat tanrs Vivakarman huzuruna ararak, tanrlarn kralnn ei ben
zeri olnayan ihtiamna yarar bir saray ina etmesini buyrdu.
ev
nnde eildi ve ocuk da onu can gnlden kutsad. Birlikte tndra'nn salo
nuna ekildiler; burada tanr bal, st ve meyve sunarak konuuna trensel bir
biimde ho geldin dileklerini sundu ve ona yle dedi: "Ey Mbarek ocuk,
buraya geliinin nedenini anlat bana."
Gzel ocuk, uurlu yamur bulutlarnn ar ar grldemesine benzer
derin ve yumuak bir. sesle yant verdi. "Ey Tanrlarn Kral, ina ettirdiin
muhteem saraydan haberdar oldum ve kafamdaki baz sorular sana sormaya
10
SONSUZLUK VE ZAMAN
gibi birbirini izleyen gemi alarnn saysn kim verebilir? Ve her biri kendi
Brahma'sn, Vinu'sunu ve iva'sn barndran, yan yana var olan evrenlerin
sonsuz genilik.teki uzayn kim aratrabilir? Btn bunlardaki lndralar kim
sayabilir- bu saysz dnyann her birinde ayn anda hkmranlklarn sr
dren, yan yana var olan btn o lndralar; onlardan nce gp gitmi olanla
r; hatta verili bir izgi halinde birbirini izleyerek birbiri ardna tanrsal kral ko
numuna ykselen ve birbiri ardna gp gidenleri? Tanrlarn Kral, senin
hizmetkarlarnn arasnda yeryzndeki kum tanelerini ve gkyznden d
en yamur damlalarn saymann mmkn olabileceini dnen baz
insanlar var, ama btn bu lndralar hi kimse sayamaz. Bilenler'in bildii ite
budur."
"Bir lndra'nn yaam ve krall yetmibir kainat devri srer ve yirnisekiz
lndrann sresi doldu zaman, Brahma'nn bir Gn ve Gecesi gemi olur.
Ancak bir Brahmi'nn varoluu, Brahma Gn ve Gecesiyle lldnde, yal
nzca yz sekiz yldr. Bir Brahma'y dier bir Brahma izler; biri batar, sonraki
ykselir; bu sonu gelmeyen dizi anlatlamaz. Bu Brahmfilarn saysnn bir sonu
yoktur - ndralarn saysndan sz etmeye bile demez."
"Peki, herhangi bir anda yan yana varolan ve her biri bir Brahma ve bir
lndra barndran evrenler: bunlarn saysn kim kestirebilir: En uzak grnn
tesinde, gelen ve giden, d uzay dolduran evrenler sayszdr. Vinu'nun be
denini oluturan dipsiz, saf sularda kck tekneler gibi yzerler. Bu bede
nin her bir gzeneinden bir evren kabarr ve szar. Bunlar sayabileceini mi
sanyorsun? Btn bu dnyalardaki -u anda varolan
ve
gemi dnyalarda
ve
dikkatlice bakt, ardndan anszn nlayan bir kahkaha att, ancak bunu he-
12
SONSUZLUK VE ZAMAN
men iddetli bir biimde hissedilen iednk ve dnceli bir skunet izledi.
"Neden gldn?" diye kekeledi lndra. "Bir ocuk kisvesi altndaki gizemli
varlk, kimsin sen?" Marur kraln boaz ve dudaklar kurumu, sesi atalla
mt. "Kimsin, ey yanltc sise brnm Erdemler Okyanusu?"
Grkemli ocuk yeniden konumaya balad: "Karncalar nedeniyle gl
dm. Ancak bu neden sylenemez. Bunu aklamam isteme benden. Keder
tohumu ve bilgelik meyvesi bu sr iinde sakldr. Bu, dnyasal kibir aacn bir
balta gibi sarsan, bu aacn kklerini skp karan ve onu yerle bir eden sr
dr. Bu sr, cehalet iinde el yordamyla yryenlerin lambasdr. Bu sr, btn
alarn bilgeliinde gmldr ve azizlere bile ok ender olarak gsterilir. Bu
sr, lml varolutan vazgeen ve bunu aan ilecilerin soluduu havadr; ar
zu ve gururun batan kartt dnyaperestlere gelince, sr onlar mahveder."
ocuk glmsedi ve sessizlie gmld. lndra ta kesilmi, ona bakyor
du. "Ey Brahma'nn olu" diye hitap etti, tavrnda artk yeni ve gzle grlr bir
alakgnlllk vard, "Senin kim olduunu bilmiyorum. Sen Bedenlenmi
Bilgelik gibi grnyorsun. alarn srrn, karanl datan bu akla bana."
Bylece retmesi istenen ocuk, sakl bilgelii tanrya at. "Karncalan
grdm ey lndra, uzun bir tren alaynda sra halinde yryorlard. Bir zaman
lar hepsi de birer tndra'yd. Tpk senin gibi; her biri bir zamanlar dindar amel
lerin erdemi sayesinde tanrlarn kral konumuna ykselmilerdi. Ama imdi,
pek ok yeniden doumdan sonra, her biri bir kez daha birer karnca oldu. Bu
ordu, eski tndralar ordusudur.
"Dindarlk ve yce ameller, dnyann sakinlerini gksel kklerin muhte
em krallna ya da Brahma ve iva'nn daha yce alanlarna, hatta Vinu'nun
en yce katna kadar ykseltir; ancak kt ameller onlarn ku ya da haarat
ol veya domuzlarn ya da vahi hayvanlarn rahminden veya aa ya da b
cek olarak yeniden bedenlenmesine yol ap, onlar aadaki dnyalara, strap
13
ev
rlarn kral, btn gksel ihtiamna karn, kendi nezdinde bile nemsizlie
indirgenmiti. Bu arada salonda baka bir artc grnt belirdi.
Yeni gelen, bir eit mnzevi grnmndeydi. Kafas keelemi ve birbi
rine dolanm salarla kaplyd; beline siyah geyik derisinden bir petamal dola
mt; alnna beyaz boyayla bir iaret yaplmt; otlardan yaplnu adi bir
gnelik kafasn glgeliyordu ve gsnde garip, dairesel bir kl demeti uza
mt: dairenin evresine el srlmemiti, ama ortadaki kllarn ou dklm
gibi grnyordu. Bir Azize benzeyen bu adam hemen lndra'ya ve ocua do
ru
yrd, ikisinin arasnda yere meldi ve bir kaya gibi hareketsiz ylece
kald. Ev sahibi tavrn biraz da olsa yeniden taknmay baaran kral lndra,
nnde eilerek ona saygsn gsterdi, ball eki st ve dier yiyeceklerden ik
ram etti; daha sonra tereddt ederek ama saygyla, bu hain konuundan ra14
SONSUZLUK VE ZAMAN
hatlamasn istedi ve ona ho geldin dedi. Bunun zerine ocuk kutsal adama
yneldi, bizzat tndra'nn sormak istedii sorular ona sordu.
"Nereden geldin ey Kutsal Adam? Adn ve. seni buraya getiren ey nedir?
imdiki evin neresidir ve bu ottan gneliin anlam nedir? Gsndeki o kl
tutam neyin alametidir: neden dairenin evresi o kadar younken, ortas nere
deyse plak? Ey Kutsal Kii, bu sorulara cevap verme nezaketini gster. ren
mek iin sabrszlanyorum."
Yal aziz sabrla glmsedi ve ar ar cevaplamaya balad. "Ben bir
brahminim. Adm Kll'dr. Ve buraya tndra'y grmek iin geldim. mrmn
ksa olduunu bildiim iin eve ait olmamaya, bir ev yapmamaya, evlenmemeye
ve bir geim kayna aramamaya karar verdim. Ba dilenerek yayorum. G
neten ve yamurdan korunmak iin bamn zerinde bu ottan gnelii tayorum."
"Gsmdeki kldan daireye gelince, o, dnyann ocuklar iin bir ac kay
nadr. Mamafih bilgelii de o retir. Bir ndra'nn dyle birlikte bir kl
kopar. Merkezdeki tm kllarn dklmesinin nedeni budur. u andaki Brah
ma'ya ayrlan dnemin dier yars da sona erdiinde, ben kendim de leceim.
SONSUZLUK VE ZAMAN
YENDEN
DoG U M
ARKI
<>
az
18
SONSUZLUK VE ZAMAN
19
(catuh-pdda)
(pada)
xaocruv, Platon ve Luka 12:3'deki gibi bir bireye ait olan bu Adaletin
uygun blm, bireyin "kendi-adaleti" (sva-dhanna), yani kendi yaratlnn
kendisi iin belirledii grev, toplumsal ilev ya da devdir -AKC.)
Editrn Notu:
malzemeye bir dizi aklayc not ekleme nezaketini gsterdi. Bunlar keli
20
SONSUZLUK VE ZAMAN
trefs,
three
tres,
Yunanca
dvi, dva,
Yunanca
'
'
ngilizce
deuce,
evrensel
yaam
21
harekete
22
SONSUZLUK VE ZAMAN
"' Sanskritede, bir sesli harften nceki u harfi v'ye dnr; bu nedenle
"'
ma
6.
23
o1>
SONSUZLUK VE ZAMAN
25
"
<1>
riina, "kadim, efsanevi" demektir) vardr ve her biri, bir dizi !kinci! Puranayla
(upapuriina) birbirine balanr. Byk destanlar, Riimayana ve Mahabluirata,
bu !kinci! Puriinalar arasnda saylmaktadr.
26
SONSUZLUK VE ZAMAN
btn varolu alanlan, hatta en yce dnyalar bile yok olur. Her ey
ilahi, ilksel Tz'de erir. Daha sonra bir baka Brahma yzyl iin b
tn bir yeniden zmsenme durumu geerli olur; bunun ardndan
311,040,000,000,000 insan yl sren yeni bir dng balar.
YAAM I N BiLGELG
Kat bir ekilde izgisel, evrimsel olan Ueoloji, paleontoloji ve
uygarlk tarihince szde kantlanan) zaman dncemizin modem in
sana zg bir ey olduunu unutmak, bizim iin son derece kolaydr.
Hindulannkinden ok bizim dnme ve alglama yollarmza ve bi
zim fiili geleneimize yakn olan Platon ve Aristoteles dneminin Yu
nanllar bile bylesi bir gr bizimle paylamyordu. Aslna bak
lrsa bu modem zaman dncesini ilk tasarlayann Aziz Augustine
olduu anlalyor. Onun bu anlay, daha nceden geerli olan kav
ram karsnda kendini ancak yava yava kabul ettirmiti.
The Augustinian Society'nin, Erich Frank tarafndan<!> yaymlanan
bir tebliinde gerek Aristoteles gerek Platon'un btn sanat ve bilim- .
lerin birok kez en yksek noktasna ulatktan sonra yitip gittiine
inandna iaret edilir. "Bu filozoflar" der Frank, "kendi dnceleri
nin bile, daha nceki dnemlerin filozoflarnca bilinen dncelerin
yeniden kefinden ibaret olduuna inanrlard." Bu inan sonsuza
uza-
"' E. Frank, Saint Augustine and Greek Thought [Aziz Augustine ve Yunan D
ncesi] (The _Augustinian Society, Cambridge, Mass., 1942, Harvard Coope
rative Society'den temin edilebilir), bkz. s. 9-10.
27
SONSUZLUK VE ZAMAN
SONSUZLUK VE ZAMAN
31
BLM K
VNU MTOLOJS
V i N u ' N u N MAYA's
Sonu gelmez tekrarlanma ve amasz yeniden retim grs, mu
zaffer lndra'nn kendisine ve hametine ilikin deneyimsiz anlayn
nemsizletirdi ve en sonunda yok etti. Onun devaml bytt ina
projeleri kendine gvenen, doal ve vakur bir ego kavram iin uy
gun bir ortam salamt. Ancak grnn dngleri geniledike,
binyllarn anlara, kainat devirlerinin gnlere dnt bilin d
zeyleri ald. nsann ve kendisi gibi grece nemsiz tanrlarn snr
l yaratl anlamn yitirdi. Egonun ykleri ve zevkleri, sahip ve
yoksun olduklar, insann mrnn btn ierii ve ileyii gerekd
nn iinde zld. Daha ksa bir sre nce ona nemli gibi gr
nen her ey, fiziksel varlktan yoksun imek gibi, doan ve
len fani bir hayalden baka bir ey deildi artk.
Bu dnm, lndra'nn bak asndaki bir kaymayla gerekle
miti. Perspektifin genilemesiyle, yaamn her cephesinde bir deer
kaymas olmutu. Bu tpk -yaklak yetmi yllk ksa insan mr
mz asndan bakldnda ebedi olan- dalarn, binlerce yllk bir
perspektiften grlmesi gibi bir eydi. Bylesi bir sre iinde dalar
bile dalgalar gibi ykselir ve alalrlar. Yerleik olan, hareketli olarak
grlebilir. Byk amalar gzler nnde erir gider. Deerli olarak
tanmlanabilecek btn deneyimler anszn ekil deitiriverir; zihin
33
4>
Sanskritede "o udur" ifadesi genellikle "o una dnr" eklinde kullan
lr (bhavati). Asti ("o udur") szcnn kullanm, daha ok mantksal
karmlarla snrl kalr (rnein tat tvam asi, "sen usun; u sensin"). Benzer
bir ekilde "dnya ya da evren" anlamna gelen Sanskrite szck, jagat sz
c, gam, yani "gitmek, hareket etmek" kknn deiime uram halidir;
jagat, "hareket eden, gelip geici, srekli deien" anlamna gelir.
'I'
34
V!NU MlTOLOJlSl
VINU MiTOLOJiSi
VA R O LU S U LA R I
Hindu mitolojisi Maya muammasn gzde canlandrlabilecek bir
biimde, barndrd felsefi ierimlere sradan zihnin bile ulamasn
salayacak resimli bir metinde ele alr. Masallar muazzam bir szl
iletiim geleneiyle kuaktan kuaa aktarlmtr; bunlar bugn ok
farkl biimlerde karmza kar. Bu farkl biimlerin byk bir b
lm edebi anlatlarda sabitlenmi ve deimez hale gelmitir; dier- .
leriyse yazya dklmemi folklorun akkan biimini korumaktadr.
Hikaye, yan-tanrsal bir ileci olan Narada'y anlatr. Narada, bir
zamanlar dorudan doruya Yce Varlk'tan, Maya'snn srrn kendi
sine retmesini istemi. Bu Narada, Hinduizm mitolojisinde, "ken
din.i adama yolunda" (bhakti-marga) gzde bir mmin rneidir.<1>
<>
ise, bu durumda
tannya kendi payn veren kiidir; zellikle kiinin kendisini vermesi eklin
de ortaya kan bu verme eylemi, tpk Mira Bai'nin nl dizelerinde olduu
gibi, ak ifade eder:
AKC]
VINU M!TOLOJ!Sl
kral fikrinde srar edip onu defalarca uyarnca Kfunadana u szlerle karlk
venni: "Sevgili babacm, ben tadm isme uygun ekilde yaamak istiyo
rum. Bana, hem bizi hem de dnyadaki her eyi sarp sarnalayan Vinu'nun
ilahi kudreti ifa edildi."
Soylu baba durumu yeniden gzden geirmek iin yalnzca bir an durakla
m ve hemen ardndan kurnazca, sunduu nedeni kiisel zevke dayandr
maktan vazgeip, vazifeden dem vunnaya balam. "Bir erkein evlenmesi ge
rekir" demi, "ocuklar olsun diye - bylece atalar alemindeki ecdadnn ruh
lar yeni nesillerin yiyecek sunulanndan yoksun kalmaz ve tarif edilemez sefa
let ve aresizlie dmezler."
"Sevgili babacm" demi delikanl, "Ben binlerce yaamdan geldim ge
tim. Yzlerce kez lmn ve yalln strabn yaadm. Kanlarn oldu, birlik
brahmin, bir kadn, bir erkek oldum. iva'nn gksel kklerinin saadetini pay
latm; lnszler arasnda yaadm. Aslna baklrsa insanst trler de dahil
.olnak zere biimini almadm tek bir tr bile kalmad. Bir iblis, bir goblin,
dnyasal hazinelerin bir muhafz oldum; nehir sularnn ruhu oldum; gksel
39
bir bakire oldum; iblis-ylanlarnn arasnda bir kral da oldum. Her defasnda
kozmos, Tann'nn biimden muaf z tarafndan yeniden zmsenmek iin
zlp eridi, ben de yok oldum ve ardndan evren yeniden dodu, bir baka
yeniden doum dizisinden gemek zere ben de varolua dahil oldum. Tekrar
tekrar varolu yanlsamasnn kurban oldum - ve bunu bir e alarak yaptm
da oldu."
"Brakn da size" diye szn srdrm delikanl, "sondan bir nceki
bedenleniimde bama gelen bir eyi anlataym. O varoluumda adm Suta
pas, yani 'ileleri Hayrl Olan'd; bir ileciydim. Vinu'ya, Evrenin Hakimi'ne
olan cokulu ballm bana onun inayetini kazandrd. Pek ok ada yerine
getirmemden holanan Yce Varlk, gksel ku Garuda'nn zerine oturmu
durumda, fani gzlerimin nnde beliriverdi. 'Sana bir ltufta bulunacam'
dedi. 'Dile benden ne dilersen!'"
"Evrenin Efendisi'ne yle cevap verdim: "Benden honutsan, izin ver de
Maya'n idrak edeyim."
"'Benim Maya'm anlayp da ne yapacaksn?' diye karlk verdi tanr. '.Bu
nun yerine sana uzun mr, toplumsal mevki, servet, salk, haz ve cesur ev
latlar vereyim.'"
"Bunlar, dedim, benim asl dileimin geitirilmesi olur."
"Tarn devam etti: 'Hi kimse benim Maya'm anlayamaz. Bugne kadar
hi kimse anlayamad. Onun sfrn idrak edebilecek kimse kmayacak. Uzun,
ok ok uzun zaman nce, Narada adnda, bir tanr kadar kutsal bir kahin ya
ard, tanr Brahma'nn z oluydu, bana byk bir cokuyla balyd. Tpk se
nin gibi o da inayetirni hak etti ve ben tpk imdi sana grndm gibi ona
da grndm. Ona bir ltufta bulunacam syledim, o da senin dile getirdi
in arzuyu dile getirdi. O zaman Maya'mn srrn daha fazla kurcalamamas
konuunda onu uyarmama karn, tpk senin gibi o da
srar
syledim: "tedeki suya dal, o zaman Maya'mn srrna ereceksin." Narada he-
40
VINU MiTOLOJiSi
men gle dald. Yeniden yzeyde belirdiinde artk bir gen kzn bedenindeydi."'
Narada sudan Benares mihracesinin kz Suila, yani "ffetli Olan" olarak
kt. Ve gen kzlnn balangcnda olduu o dnemde babas onu komu
Vidarbha mihracesinin oluyla evlendirdi. Bir gen kz bedenine giren kutsal
kahin ve ileci, akn tm zevklerini doyasya tatt. Zaman geldiinde Vidarb
ha'nn yal mihracesi ld ve Suila'nn kocas tahta kt. Gzel kralienin
birok olu ve torunu oldu ve ok mutluydu.
Lakin gel zaman git zaman, Suila'nn kocas ile babas arasnda byk bir
husumet ortaya kt ve bu dmanlk, korkun bir savaa kadar vard. ok
iddetli geen tek bir muharebede oullar ve torunlarnn birounu, babasn
ve kocasn kaybetti. Bu kym renince byk bir kederle bakentten ayrlp
muharebe meydanna gitti, burada grkemli bir yasa brnecekti. Ve devasa
bir odun yn hazrlanmasn, akrabalarnn, aabeylerinin, oullarnn, yeen
leri ve torunlarnn cesetlerinin bu yna yerletirilmesini, sonra da yan yana
olacak ekilde kocas ve babasnn bedenletinin ynn en tepesint.. konulma
sn emretti. Odun ynn tututurmak iin mealeyi kendi elleriyle att ve
alevler ykselmeye balad anda haykrd: "Olum, olum!" Alevler kkre
meye baladnda, kendisini muazzam atein iine att. Alevler hemen snd;
ate bir gle dnt. Ve Suila kendisini sularn ortasnda buldu
ama yeni
den kutsal Narada olarak. Ve azizi elinden tutan tanr Vinu, onu billur glden
kartt.
Tanr'yla azizin kyya kmasndan sonra, Vinu, mphem bir tebessmle
sordu: "lmne gzya dktn bu oul da kim?" Narada akn ve utan
m bir halde dikiliyordu. Tanr szn srdrd: "Bu benim Maya'mn sureti
dir, kederli, kasvetli, lanetlenmi. Ne nilferden doan Brahma, ne teki tanr
lar, tndra, hatta iva onun dipsiz derinliini anlayabilir. Anlalmaz olan sen
da, "Gstereceim. Beninle gel" diye yant vermi; ama gzel bir biimde kvr
lan dudaklarnda ayn mphem tebessm varm.
<>
The Sayings of Sri Ramakrishna (Mylapore, Madras, 938), Kitap IV, Blm 22.
42
VINU MiTOLOJiSi
saz
damlarn se
mu. Kutsal bir kii olarak itibarla, ama her naslsa, sanki bir yabanc deilmi
gibi karlanm; sanki uzun zamandr uzaklarda olan eski ve saygdeer bir
dostlarym gibi muamele grm. Onlarn sevin dolu ve soylu tavrlarndan
etkilenen Narada orada kalm ve kendini tmyle evinde gibi hissetmi. Hi
kimse ona geliinin nedenini sormam; ezelden beridir ailenin bir yesiymi
sanki. Ve bir sre sonra, kendisine kapy aan kz babasndan istemi; ailede
ki herkesin kendisinden bekledii de buymu zaten. Ailenin bir yesi olmu
ve bir kyl evinin bildik yknllklerini ve basit zevklerini onlarla payla
m.
On iki yl gemi; ocuu olmu. Kaynpederi lnce evin reisi olmu ve
ondan miras kalan topra ilemi, srlar beslemi ve tarlalar ekmi. Onikinci
yl, yamur mevsimi allmadk biimde iddetli gemi: nehirler kabarm, te
pelerden sular iddetle akm ve kk ky ani bir selle boulmu. Geceleyin
43
a.g.e., X
vb.
44
XI.
1 .6.1.,
VINU MiTOLOJiSi
bir imgenin yerine sunulan su dolu bir testidir. Su, ibadet sresince
tanrnn bir ikametgah ya da taht (pftha) olarak kabul edilir.
Bu iki Narada hikayesindeki en nemli zellik sularn gerekle
tirdii dnmdr. Bu, Maya'nn bir ileyii olarak da okunabilir;
nk sular, Vinu'nun Maya-enerjisinin balca maddelemesi olarak
grlr. Yamur, bitki zsuyu, st ve kan biiminde doada dolaan
yaam verici element sudur. Akkan deiim kudretiyle donatlm
maddedir. Bu nedenle mitlerin simgeciliinde suya dalmak, Maya'nn
gizemine dalmak, yaamn nihai srrnn peine dmek anlamna ge
lir. Bir insanolu olan mrit Narada bu srr renmek istedii za
man tanr, yant herhangi bir szl ifade ya da kuralla aklamad.
Bunun yerine yalnzca suyu iaret etti - bir erginlenme unsuru ola
rak.
Snrsz ve bozulmaz nitelikteki kozmik sular, ayn anda hem her
eyin kusursuz kayna hem de korkun mezardr. Bir z dnm
araclyla derinliklerin enerjisi aa kar ya da geici yaam ve s
nrl ego bilinciyle donanm bireysellemi biimler alr. Bir sreli
ine bunlar canlandrc bir zsuyla besler ve yaatr. Daha sonra
bunlar acmaszca ve ayrm gzetmeksizin, doduklar anonim ener
jiye geri dndrmek zere yok eder. Maya'nn, yani her eyi yutan
evrensel rahmin etkinlii, nitelii budur.
Bu korkun, ama iyicil ikirciklilik, Hindu simgecilii ve mitoloji
sinin tamamnda egemen bir zelliktir. Bu, Hindu ilahilik anlaynda
temel bir yere sahiptir. Yalnzca Yce Batanr ve onun Maya's deil,
bu muhteem gelenein kalabalk panteonlarndaki her tanr bir para
dokstur: hem yardmc olmaya hem de yok etmeye, hem ihsanlarda
bulunmaya hem de kyc bir darbeyle bunlar geri almaya mukte
dirlerdit.
45
H L K S U LA R !
Maya simgecilii, kudretli bir bilge olan Markandeya'nn, evrenin
zlp yok olmas ve yeniden yaratlmas arasndaki tezahr etmeme
dnemindeki akl d servenlerini betimleyen muhteem bir mitte
daha da gelitirilir. Mucizevi ve tuhaf bir rastlant sonucu, Markande
ya Vinu'yu bir dizi arketipal dnm iinde grr: nce kozmik
okyanusun gl grnmnde, daha sonra suda boylu boyunca uzan
m bir dev olarak, ardndan kozmik bir aa altnda tek bana oyna
yan ilahi bir ocuk olarak, son olarak da soluunun sesi dnyann ya
ratl ve yok oluunun byl ezgisi olan heybetli bir yabankaz
olarak.<t>
Mit, kozmik dzenin drt yuga boyunca yava, ancak geri dnd
rlemez bir biimde bozulmasnn gzden geirilmesiyle balar. Kut
sal Dharma, dnyadaki yaamda eyrek eyrek grnmez olur, ta ki
kaos ba gsterinceye kadar. nsanlar sonunda tamamen ehvet ve k
tlkle dolu hale gelir. Artk iinde aydnlatc iyilik (sattva) olan
kimse kalmaz: ne gerekten bilge bir insan, ne bir aziz vardr; haki
kati dile getiren ya da onun kutsal kelamna gvenen hi kimse kal
mamtr. Szde kutsal olan brahmin, bir aptaldan farkszdr. lleri
yan gerek bilgeliinden yoksun ihtiyarlar, genler gibi davranma
ya alrken, genler genliin drstlnden yoksundur. Toplum
sal snflar kendi ayrt edici, onurlandrc erdemlerini. yitirmilerdir;
retmenler, prensler, tacirler ve hizmetkarlar hepsi de genel bir pes
payelik iinde karmakark olmulardr. Ulvi yceliklere ykselme
<>
VlNU MiTOLOJiSi
Ona bakacak, onu anlayacak kimse yoktur; ona ilikin hibir bil
V!NU MiTOLOJiSi
inziva
mann bys altnda mym? Son derece thaf olan bu durum kesinlikle be
nim hayal gcmn rn olmal. nk bildiim ve uyumlu akn gzlemle
diim kadaryla dnya, imdi anszn urama benzedii byle bir yok oluu
hak etmiyor. Gne yok, ay yok, rzgfu yok; dalarn tm yok olmu, dnya
ortadan kaybolmu. Kendimi iinde bulduum bu evren de neyin nesi?" ...
Yuc kknden gelen yoga szc, "balamak, bir araya getirmek, boyun
durua sokmak, birlemek ya da kavumak, zihni younlatrmak ya da sa
bitlenmek, herhangi birine herhangi bir eyi vermek, ihsan etmek, bahet
mek" anlamna gelir. Yoga, kat bir ruhsal disiplindir; kiinin nefsinin gleri
zerinde hakimiyet kurmas, oklt gler kazanmas, doann baz zgl
gerine egemen olmas ya da son olarak (ve zellikle de) Tann veya Evren
sel Ruh'la birlemeyi baarmas iin yaplr.
Yogann temel aamas unlardr: () sabitlenmi dikkat (dharana), (2) te
fekkr (dhyana) ve (3) vecd (samddhi). [Bu aama, Avrupal consideratio,
contemplatio ve excessus ya da raptus ile rtr -AKC.] Dikkat, uzun bir s50
V!NU MiTOLOJiSi
[Sir john Woodroffe] giri ve yorumuyla yaymlanan iki temel eser, The Ser
pent Power, gz. ge. 3. bas., Londra, 931) betimlenir. Geni bir tanma iin
bkz. W. Y. Evans-Wentz, Tibetan Yoga and Secret Doctrines (Oxford Univer
sity Press, 935).
51
yaklamlar
r{'n,
bir ba
Bu nedenle saygl
VINU MiTOLOJiSi
<1> Hindu yaam dzeninin Drt Aamas (drama) unlardr: () renci (brah
macdri) aamas, yani genlik: ifa edilmi bilgelikte ustalam bir rahibin ru
hani klavuzluu altnda akirtlik, yaam ritelleri zerine ayinsel bir ergin
lenme olarak dinsel alma, iffet ve itaatle damgalanan bir aama; (2) ev sa
hiplii ve aile reislii aamas (grihastha), yani erkeklik: evlilik yaam, oluk
53
snda hibir korkuya kaplmadan neeyle oynadn grd. Aziz byk bir
meraka kapld, ama gzleri ocuun gz kamatrc ihtiamna dayanamad,
bu nedenle gvenli bir mesafede kalarak, bu zifri karanlkta yzerken onun
zerine kafa yormaya balad. Markandeya derin derin dnyordu: "Byle
bir eyi daha nce -ok ok nce- bir kez daha grdm hatrlar gibiyim."
Ama sonra zihni, ucu buca olmayan okyanusun dipsiz derinliinin bilincine
vard ve dondurucu bir korkuya yenik dt.
tlahi ocuk klndaki tann yumuak bir sesle ona seslendi: "Ho geldin,
Markandeyal" Ses, uurlu bir yamur bulutunun ezgili gmbrtsnn de
rin, yumuak tonuna sahipti. Tanr onu yattrd: "Ho geldin Markandeya!
.ve ormandaki saf ve mutlu yaam terk etme, evsiz bir dilenci olma , yollarda
grnte amaszca dolaan, ama aslnda yeniden doumun dnyasal ba
ndan zgrleme yolunda olan dilenci azizin ilecilii .
54
VINU MiTOLOJiSi
var.
VlNU MiTOLOJiSi
sin"di.<1>
Markandeya ise farkl karakterde bir kutsal kiiydi. Uyuyan tanr
nn bedenindeki dnya-dne giren aziz, her zaman baki kalan aziz
hac olarak roln oynamaktan honut olmasna, insansal ilikilerin
ideal durumu nedeniyle sevin duymasna karn, pek ok kiilik
iinden yalnzca bir tanesiydi. Serabn mucizesini idrak ederek Mayii.
bysn amaya ynelik saplantl bir zlemi yoktu.
Markandeya tanrnn azndan dar kayd zaman anlalabilir
ve katlanlabilir varoluun dna dt. Kendisini Byk Hilik'le ay
n anlama gelen eyle, usuz bucaksz denizin muazzam lyle ba
baa buldu. Bildii dnya ortadan kaybolmutu. Birbiri ardna, tek
4>
57
(dharma), ben ileci gayretin (tapas) kor gibi yanan ateiyim, varoluun gerek znn kendini ortaya koyabilmesini salayan tm o grnmler ve er
demlerim. Ben Btn Varlklarn Yaratc ve retici Efendisi'yim (pracapati),
kurban ritelinin dzeniyim ve adm Kutsal Bilgelik Tanrs'dr. tahi k olarak
kendimi, rzgar ve toprak olarak, okyanuslarn suyu olarak ve drt bir yana
58
V!NU MiTOLOJiSi
uzanan, drt bir yanda aaya ve yukarya yaylan uzay olarak aa vururum.
Ben llksel Varlk ve Yce Snak'm. u ana kadar var olnu, var olan ve var
olacak her ey benden kaynaklanr. Evrende grebilecein, iitebilecein ya da
bilebilecein ne varsa beni orada ikamet eden O diye tanr. Birbirini izleyen
dngler sresince, kozmosun varolu alanlarn ve yaratklarn kendi zm
den retim. Bunu yreinle dn. Ezeli ve ebedi dzenimin yasalarna itaat
et ve bedenimin iindeki evrende mutlulukla dola. Brahma benim bedenimde
yaar ve tm tanrlar ve kutsal kahinler de. Beni tezahr eden, ama tezahr et
tiren bys tezahr etmemi kalan ve kavranamayacak olan O diye tan. n
sansal yaamn amalarnn -duyularn tatmini, refah peinde koma ve kutsal
grevlerin dindarca yerine getirilmesi- tesindeyim, yine de dnyasal varolu
un uygun hedefleri olarak bu amac gsteririm."
Sonra hzl bir hareketle llksel Varlk, kutsal Markandeya'y azna gtrd
ve yeniden devasa gvdesinde yitip gitsin diye onu yutt. Bu kez azizin yrei
uhrevi saadetle ylesine doluydu ki, daha fazla dolamak yerine tenha bir k
ede dinlenmek istedi. Burada tek bana sessizlik iinde kald ve "lmsz
Yabankaznn arks"n neeyle dinledi: balangta zar zor iitilebilen, gizli,
yine de ieriye ve darya yaylan Tanr'nn yaam soluunun evrensel ezgisi.
Markandeya'nn duyduu ark uydu: "Brndm pek ok biime. Ve kay
bolduunda gne ve ay gzden, yzerim sularn engin geniliinde zarif hare
ketlerle. Ben Yabankazym. Ben Tanrym. zmden meydana getiririm evreni
ve yaarm onu sona erdiren zaman dngsnde."
V!NU MiTOLOJiSi
VINU MiTOLOJiSi
verdi. Bizzat Evrensel olan En Yce Varlk eter, hava, ate, su ve topraktan olu
an be elementiyle evrenin biimini tasavvur etti. Usuz bucaksz ve zarif ok
yanusa durgunluk hakimdi. Suya giren Vinu okyanusu hafife hareketlendir
di. Su dalgaland. Dalgalar birbirini izledike aralarnda kk bir yank olutu.
Bu yark uzay ya da eterdi; gzle griilmez, elle tutulnazd, be element arasn
da en hafif olanyd; sesin elle tutulmaz, gzle grlmez duyu niteliinin tay
csyd. Uzay yankland ve bu sesten ikinci element olan hava, riizgfu' biimin
de ykseldi.
Rzgar, kendiliinden harekete geirici kudret, bymek iin uzay kul
land. Uzayn her yerine yayld, yorulnak bilmeden drt bir yana uzand, ge
niledi. iddetle eserek, vahice fleyerek sular kabartt. Meydana gelen kar
maa ve srtnmeden nc element ate -yolu is ve klle kararm gl
bir tanr- dodu. Gitgide byyen ate, kozmik sularn byk bir blmn
yuttu. Ve suyun ortadan kaybolduu yerde, geriye ok gl bir boluk kald
ve bu boluktan gkyznn yukar alan meydana geldi. Elementlerin kendi
znden kmasna izin veren Evrensel Varlk, imdi gksel uzayn oluumunu
sevinle seyrediyordu. Brahma'y dourmann hazrl iinde zihnini toplad.
Kozmik okyanusta kendi kendisinden zevk almak Yce Varlk'n doas
dr. imdi kozmik bedeninden lekesiz, gne gibi parlayan, som altndan bin
lerce yapra olan tek bir nilfer ortaya kartt. Ve bu nilferle birlikte Evrenin
Yarata Tanrs'n, genileyen ve iin iin yanan yaratm enerjisiyle ldayan al
tn nilferin ortasnda oturan Brahma'y dourdu . ...
ana
64
V!NU MiTOLOJiSi
4
H NT SANATI N DA M AYA
Hindistan'n bat kysndaki tepelerde, Bombay yaknlarnda bulu
nan Bhaca'da, l ikinci yzyldan kalma bir Budist maara manastr
vardr. Giriin sanda, tanrlarn kral lndra'y gsteren muhteem
bir kabartma bulunur. (Resim ). lndra, tm dnyasal fillerin gksel
atas, yamur getiren muson bulutunun hayvan biimli arketipi olan
dev fil Airavata'nn zerine oturmutur. Kabartmann st ksmnn
hemen hemen yarsnda grnen aadaki dnyayla karlatrld
nda tanr ve binei muazzam boyuttadr. Alttaki blm ufak, oyun
cak misali figrlerle kapldr. Ortada, etraf itle evrili bir kutsal
aa yer alr. Solda bir saray sahnesi grlr: emsiyenin altnda saz
dan rlm bir tahta oturan kral, mzisyen ve rakkaseleri seyret
mektedir. Havaya kalkm gvdesiyle gksel fil, frtnann kar ko
nulmaz fkesini simgeleyecek ekilde, yolunun zerinden skt b
yk bir aacri gvdesini tamaktadr.
Bu Bhaca kabartmas, belirgin bir "dsel slup"la yaplmtr ve
ta oymadan ok, plastik sanat rn bir resmi andrr. lnce, yine de
gz alc, akc, kuvvetli hatlarla, erken dnem belgeleri bugne ka
dar bulunamam uzun mrl bir kadim gelenee tanklk eder. Fi
grler kayadan doar ve bulut benzeri bir maddenin zarif kabartla
rymasna, ince, dalgalanan katmanlar halinde kayay kaplar; yle
ki, yekpare kayadan yontulduklar halde bir eit serab akla getirir
ler. Tan tz, sanki hafife yaylan akntlarn konturlarna dn
m gibidir. ekilsiz, farkllatrlmam, anonim kaya, sanki kendi
sini bireysellemi ve canl biimlere dntrme srecine girmi gi
bidir. Bylece temel Maya anlay bu sluba yansmtr. ekilsiz,
65
VINU MITOLOJ!Sl
<>
VINU MiTOLOJiSi
70
BLM
YAAMIN MUHAFIZLARI
Y LA N ,
V N U V E 8 U D H A' N I N DESTE K S
Doma ve zlme mitleri, insansal saadetin v e kederin byk
dnyasn sanal bir yok-varla indirgeyen souk ve acmasz bir gay
ri ahsiliin evresinde dnse de, geleneksel halk inanlar yaam ya
nlsamasna iten bir sempati duyan tanr ve cinlerle doludur. Bilge
Narada ile bilge Markandeya'ya, Maya'nn elle tutulamazlnn by
l deneyimleri ihsan edilmitir. te yandan milyonlarca insan d
andan bir kafes iersinde yaayp abalar. ilevleri, balangta dn
yay biimlendiren kozmogonik kudretin yerel ve srekli etkinliini
denetlemek olan ok sayda gsterisiz muhafz figrn elik ettii
yaamlarnda, bu figrler tarafndan ayartlr, kuatlr, desteklenir
ve rahatlatlrlar. Topran glerini, yeryznn mineral zenginlik
lerini, deerli madenleri ve mcevherleri temsil eden cinler (yaha);
gl ve gletlerin karasal sularn, rmak ve okyanuslar kiiletiren
ve ynlendiren ylan kral ve kralieler (naga, ndginf); kutsal rma
n, yai Ganga'nn (Ganj), Yamuna'nn (Canna), Sarasvati'nin tanr
alar; aa perileri, yani bitkiler dnyasnn koruyucu azizeleri olan
aa tanralar (vriha-devatd); balangta kanatl olan ve bulutlarla
arkadalk eden, yeryznde yamur getiren eski dostlarn cezbetme
glerini bugn bile koruyan kutsal filler (naga
71
A,
72
YAAMIN MUHAFIZLARI
YAAMIN MUHAFIZlARI
(moka, nirvana)
(ruhban
o>
YAAMIN MUHAFIZLAR!
YAAMIN MUHAFIZIARI
Maha-vagga, i.
1-3.
79
YAAMIN MUHAFIZLARI
TA N R I LA R V E TA ITLARI
lsa'nn doumundan nceki son yzyllardan kalma Budist antla
rnn -Hindistan ikliminin elverisizlikleri ve tarihin ini klar ne
deniyle gnmze ulaabildikleri kadaryla- olduka kesintisiz dizile
rileriyle karlatmz her yerde, ylan cin tasvirleri, bereketin, re
fahn ve dnyasal saln bir ok dier ilahi koruyucusuyla balant
l olarak karmza kar. Bunlar Budha'nn retisinin krd ve yok
ettii eitli ynleriyle -yararl ancak kr- yaam enerjisini kiileti
rirler. Dindarca younlama, derin inan ve vecd tutumlar iinde,
onlarn tesine giden zor yolu .iaret edenin tapnana bekilik eder-
Hinayana ve Mahayana Budizmi zerine bir tartma iin bkz. Ananda Coo
maraswamy, Buddha and the Gospel of Buddhism (New York, 1916).
81
YAAMIN MUHAFIZL\RI
<!>
Kar. s. 108-111.
84
YAAMIN MUHAFJZ!ARI
rna ait bir Sami yaz slubundan uyarlanmt ve Babil'e giden Hintli
tacirleri anlatan bir Budist masal vardr. Babil bu hikayede "Baveru"
olarak anlr. Hindistan'dan giden adamlarn, bir tavuskuunu sergile
yerek, bu batl kentin sakinlerini byk bir aknla drdkleri
anlatlr.
YI LAN V E Ku
Erken dnem Mezopotamya sanatndan gelen ve Hindistan gele
neklerinde bugne kadar varln koruyan motifler arasnda, birbiri
ne dolanm iki ylan deseni de vardr. Bu kadim figr, ylan cinler
iin dikilen adak levhalarnda yaygn bir biimde grlr. Nagakal
ad verilen, eitli ekillerde ylan biimleriyle sslenmi bu ta tab
letler, ocuk isteyen kadnlarn adak armaanlardr. Tapnak avlula
rna, ky ve kasabalarn girilerine, kk gllerin yaknna veya
kutsal aalarn altna yerletirilirler (Resim 8). Kk gllerde naga
larn yaadna inanlr.
Heykeltra bylesi bir ta tamamladktan sonra ta, su elementi
nin yaam gcyle dolmas iin alt ay kadar kk bir glde bekleti
lir. stelik ayn nedenle bu ta bir ritel ve byl yntemlerle
YAAMIN MUHAFIZIARI
parna), altn kanatl, grifon benzeri efendisi; her eyi besleyen topra
gn glendirici svsnn bedenlenii ve muhafzna iddetle, acma
szca ve sonsuzcasna saldrr. Kua, "nagalar ya da ylanlar ld88
YAAMIN MUHAFIZLARI
4
YI LAN I N D E N ETLEYCS O LARAK V N U
Vinuyu kozmik ylann antropomorfik karl olarak ele aldk
tan sonra imdi de onun, ylan gcnn denetleyicisi rolnde ortaya
kt nemli bir mitolojik epizodlar dizisini gzden geirmemiz ge
rekiyor.
Vinu'nun avatarlannn byk dngleriyle balantl olmayan ol
duka yaltlm bir mit Filin Kurtanl'dr.<1> Bu olayn bir tasviri,
Deogarh'n Daa-Avatar Tapnandaki bir kabartmada yer alr (Resim
13). Nilfer saplar ve kkleri arasnda yiyecek arayan muhteem bir
<>
YAAMIN MUHAFIZU\RI
4.
91
YAAMIN MUHAFIZLARI
A.g.e., V.
Kar. s. 21-2.
1 -4.
93
YAAMIN MUHAFIZLARI
daha zayf olan vey karde Balarama oldu - onun annesi de, Vasude
va'nn bir baka kans olan Rohini'ydi. Kamsa her ikisini de katlet
meye alt, ama mucizevi oyunlarla kurtarldlar. ocukluklarn,
inek obanlarndan oluan bir kabilede, dmandan saklanarak geir
diler. Burada, iyi ve yaln halkn ocuklar arasnda, srleri gderek
ve ormanlarda ve tarlalarda oynayarak, Hindu mit ve tefekkrnn
gzde bir temasna dnecek ekilde huzurlu yllar geirdiler. Bu
dnemle btnletirilen ocukluk eylemleri dngs, dnya mitoloji
leri arasnda en byleyici blmlerden biridir.
... Kk kurtarc, ocuk benzeri kisvesinden beklenmeyecek eylemlerde
bulunup obanlar defalarca hayrete drd, yine de tanrln onlara hi
aklamad. Sonunda uursuz depremi ve olmas yakn baka bir ktlk gibi
grngleri yanl yorumlayan topluluk -srlerini, arabalarn ve her eylerini
toplayp, kutsal Yamuna rmann kysna, Kamsa'nn bakenti Mathura'nn
tam karsndaki byk Vrindavana ormannn gvenliine gtler. <1> Burada,
arabalar ve itlerden oluan hilal biimli bir kamp kurdular, srlerini ayra,
ocuklarn oynamaya saldlar ve ezelden beri srdrdkleri yaanu devam et
tiler. llahi emanetleri Krina yeni evresini byk bir memnuniyetle karlad,
iyi yreklilikle orman kutsad ve ineklere iyilik ihsan etti. Yazn en acmasz
dneminde olmalarna karn, ayrlarda -sanki yamur mevsimindeymi gibi
taze otlar belirdi. ...
Bugn, Canna kysnda, Muttra'nn tam karsnda yer alan modem Brin
daban kenti. Buras, Vinu-Krina ibadetinin byk bir merkezidir.
96
YAAMIN MUHAFIZLARI
98
YAAMIN MUHAFIZlARI
baktn grd. O anda Krina'nn ilahi yaratlna ilikin gizli bilgisi nedeniy
le, Balarama, ie ileyen bir biimde bakarak, ona seslendi: "Tanrlarn tlahi
Efendisi, neden bu insansal zaaf gsteriyorsun? Kendi ilahi znn bilincinde
deil misin? Sen evrenin merkezisin, tanrlarn dayana, yaratc, yok edici ve
dnyalarn muhafzsn. Evren senin gvdendir. insanlarn yanna iniimizden
beri akraban olan bu insanlar, sr obanlar ve karlar, umutsuzluktan kah
roldular. Onlara ac! Bebek ve ocu oynadn; insansal zayfl gsterdin. Ar
tk sonsuz kudretini sergile; dorul ve gl dmanna itaat ettir!"
Bu szler Krina'nn kulaklarnda nlad. Ona gerek zn hatrlatt. Y
znde bir glmseme belirdi ve gzleri ar ar ald. Kollar kprdand; elleri,
btn bedenini saran bklmleri dvmeye balad. iddetli bir silkinile ba
caklarn ylan bklnlerinden kurtard ve serbest kalrken ayan ylan kraln
zerine koydu. Dizini kaldrd ve bu kudretli ban zerinde dans etmeye ba
lad. canavar ne zaman boynunu geriye ekmeye alsa, gksel ocuk onu ezi
yordu; bu defalarca tekrarland, ta ki sonunda ylan gittike gszleip ken
dinden geinceye kadar. Krina, byk kral kan kusuncaya ve bir sopa gibi
hareketsiz ylece uzanncaya kadar dansn srdrd.
Efendilerinin inenmi kanl kafasn seyreden kralieler o anda Krina'ya
u szlerle yalvardlar: "Tanrlarn tahi Efendisi, Evrenin stn Hkmdar,
seni imdi tandk! Dnyay aan bykln vmeye kim layk olabilir? in
saf et, kralmzn hayatn bala!" (Resim 14).
Bitip tkenen Kaliya, bu dua zerine biraz toparland ve kekeleyen bir ses
le muzaffer olana yakard: "Ben yalnzca doamn gereini yapyordum. Beni bu
kadar gl yaratan, beni zehirle donatan sensin; ben de buna uygun davran
dm. Eer tersini yapsaydm, her yaratn kendi trne uygun ekilde davran
mas gerektiine ilikin senin koydun yasay inerdim; evrenin dzenine
meydan okurdum ve bu nedenle cezay hak ederdim. Oysa imdi, bana vurur
ken bile, beni en yce nimetle, elinin dokunuuyla kutsadn. Gcm krld,
99
YAAMIN MUHAFIZLARI
YAAMIN MUHAFIZI.AR!
N L F E R
tlahi yaam tz evreni dourmak zereyken, kozmik sularda g
ne kadar parlak, som altndan, bin yaprakl bir nilfer byr. Bu,
evrenin rahminin kaps ya da geidi, onun girii ya da azdr. Bo
YAAMIN MUHAFIZLARI
"' [Daha dorusu, zgl olarak bir tanna olarak yer almaz. Ancak Vasitha,
yani Agni, Uva!'nin dnyasal karl olan nilferden doar, bu nedenle
Agni'nin deimez lakab "nilferden doan"dr (kar., Rig Veda VI. 16. 13 ve
VII. 33. 1i) ve bu nilfer daha sonra tanra Padma olur -AKC.]
'I' Khila, rio. 8. Kar., I. Scheftelowitz, "Zeitschrift der Deutsch-Morgenliindisc
hen Gesellschaft," Bd. 75 (1921), s. 37 vd.: Burada ilahi evrilmi ve zmlen
mitir.
105
YAAMIN MUHAF!ZlARI
Kar. s. 84-5.
"' Sir john Marshall, Mohenjo-Daro and the Indus Civilisation (Londra, 1931), ok
geni ciltlik bir eser. Emest Mackay, The Indus Civilisation (Londra, 1935),
ok daha ksa bir anlat.
108
YAAMIN MUHAFIZIARI
<>
YAAMIN MUHAFIZ1ARI
<>
s.
144-8.
Bitkiler aleminden
YAAMIN MUHAFIZlARI
ana
4>
dilerinden gelmeyen bir bilgiyi ima eer: Sanu:nii, yani gzlem yoluyla edini
len amprik bilgi yerine a priori bilgi -AKC] ile balantldr.
1 13
YAAMIN MUHAFIZLARI
'iA.A.MlN MUH\HZ.lARl
Fil
llahi glerin antropomorfik simgelerinin altna yerletirilen bir
"belirleyici" olarak fil, Bharhut'daki erken dnem Budist kabartmala
rnda grlen yaygn bir zelliktir. Tanrlarn ounun adlar belir
tilmemitir ve tanmlanamazlar; bazlar belirli yakalarn ve yakinl
lerin -bereket ve varln koruyucusu olan dii ve erkek toprak cinle
ri- adn tar. Bir ift filin Nilfer tanras figryle btnletiril
mesi de, ikinci ve birinci yzyl Budist sanatnn (Bharhut ve San
i; kar., Resim 1 5) bir zelliidir. Buradan itibaren, Hindu ve Budist
ikonografisinin muazzam ak iinde, gneyin ge dnem Hindu ta
pnaklarna kadar izi srlebilir. Bu Hindu minyatrlerinde ve gn
mz popler resimlerinde srekli olarak ortaya kan bir motiftir.
Dahas Mohenco-Daro'nun -yalnzca Hindistan'n deil , insan uygarl
nn erken dnem sanat eserlerinden olan- ilk dnem mhrlerinde
bazen bir yemliin nnde duran bir fil betimlenmitir; ancak hayva
nn simgesel anlamna ilikin hibir ipucu verilmez. Elbette unu so
rabiliriz: bu heybetli biimin ilevi ve yananlam nedir?
Bu soruyu yantlama konusunda dinsel antlar pek yardmc ol
maz, ama filin evcilletirilmesi ve bakmn anlatan geleneksel tp an s
YASAMIN MUHAFIZI.ARI
.
ediliyorlard - ar ve son derece hareketli svari birlikleri, bir eit
ayakl zrhl tmen olarak hizmet ediyorlard; bunun dnda, devlet
binei ya da by amal olarak hizmet etmek zere kraliyet ahrlar
na yerletirilen filler de vard.<1>
Konuya ilikin allm ansiklopedi Hastyayurveda, yani "Fillerin
"' [Vedalarda fil kraliyet ihtiamnn bir simgesidir ve lndra "sanki bir fil gibi
dir;" bu simgecilik, Ganea'da da varln srdrr ve Budha, birden ok
kez fil diye adlandrlr -AKC.]
"' Mcitangalflci, I. Der. T. Ganapati Shastri, Trivandrum, Sanskrit Series, No. X,
1910 (Almancaya eviren, H. Zimmer, Spiel um den Elefanten, Mnih ve Berlin,
1929). Hastyciyurveda'nn Shivaddattasharman tarafndan bir derlemesi,
Anandashrama Sanskrit Series, No. 26, Poona, 1894.
1 19
1 20
YAAMIN MUHAF!ZlARI
oldular.<1> Bunlar, drt bir ynden ve drt nokta arasnda evreni des
teklerler.
Filler, evrenin karyatidleridir. Bu zellikleriyle, Elra'daki kaya
oyma iva tapna, "Kailasa Da Tanrsnn Tapna"nda (Resim
26) sekin yerlerini alrlar. Bu tapnak, Hindu dinsel mimarisinin b
yk klasik antlarndan biridir. l sekizinci yzylda yaplmtr.
Baka hibir yerde filin -gergedan, su aygr ve teki kaln derili hay
vanlardan daha eski alara ait olan kadim bir dev mastodon trnn
hayatta kalmay baaran tek temsilcisinin- grkem ve ihtiamnn bu
kadar uygun ve vakur bir ifadesi yoktur. Bu figrlerde, hem gereki
hem de antsal olan filin karakterim; ilikin, Hindularn bu gl hay
vanla uzun ve yakn yoldaln kantlayan canl bir duygu vardr.
Airavata ve ei Abhram'nun kkenine ilikin bir baka ve tmy
le farkl anlat da nl Samanyolu Okyanusu'nun alkants mitinde
kendini gsterir."' Tanrlar ve titanlar bin yl boyunca devlerini ye
rine getirdikten sonra, evrenin stnden ilgin bir kiiletirmeler ve
simgeler karm domaya balad. llk figrler arasnda Nilfer tan
ras ve st beyaz fil Airavata vardr. Son olarak, st beyaz bir a
nakta Amrita'y, yani lmszlk iksirini tayan tanrlarn hekimi
belirdi.
"Beyaz fil" denilen -aslnda ak renk ya da pembemsi benekler ta
yan albinolar olan- bu fillere zel bir deer verilir, nk Evrensel
St'ten doan atalarnn kkenini hatrlatrlar. Bunlara, filin zel b
ysel erdemiyle yksek bir mertebe bahedilmitir, bu erdem, bulut-
<1> Sanskritede, szck sonundaki k harfi, bataki bir sesli harften nce g'ye
'I'
"' Matangalrla, .
122
YAAMIN MUHAFIZIAR!
'I'
ek.)
6
Ramiiyana, V. 1 .
<>
"' Bkz. The ]ataka, ar Stories of the Buddha's Former Births, Piili dilinden birok
evirmen tarafndan yaplan eviriyi derleyen, E. B. Cowell, cilt 1-IV (Camb
ridge, 1895-1 907). Yukandaki hikaye sonuncu ciltte yer alan # 54]'dir.
v. 22.
124
YAAMIN MUHAFIZLARI
KUTSAL 1 R M A K LA R
Dnyasal bolluk gleri arasnda ar derecede kudretli olanlar
rmaklar, zellikle de Ganj , Canna ve SarasvatI'nin heybetli sular
dr. Hindularn Prayag adn verdikleri Allahabad kentinde Ganj'n
ak sar sular, Yamuna'nn koyu mavi sularyla karr; buras, bin125
!erce yldr nemli bir hac yeridir. Irmaklar diil tanrsal varlklar,
yiyecek ve yaam veren analardr; bu nitelikleriyle de klasik dnemin
sanat yaptlarnda en yaygn tasvir edilen tanrsal varlklar arasnda
ne kmlardr. Ylan pren.sler ve teki doga cinleri gibi tapnak gi
rilerinde kap muhafzlarnn alakgnll rolnde yerletirilir ya da
kutsal mahallerin iindeki nilerde yer alrlar. Su kular ve yaban
kazlarnn eliginde, kaplumbagalarn, deniz canavarlarnn ya da ni
lferlerin zerinde, ateli bagllk (bhakti), tatl istirahat ya da merha
metli koruma durularndaki heykelleri, kimi zaman tanra ri-Lak
mi'nin heykellerinden ayrt etmek ok g olur.
Ge ortaag Bengal sanatnn, onikinci yzyl Sena hanedan slu
bundaki muhteem bir megi, zarif bir agrballk ve merhametli
bir istirahat duruunda tanra Ganga'y tasvir eder (Resim 7). Ben
gal heykeltralgnn baat malzemesi olan siyah sabuntandan yon
tulmutur. Ganga, "hem zenginlik (sukha-da) baheden hem de sela
met (moka-da) saglayan ana" olarak tannr; (bu dnyada) mutlulugu
ve (tednya iin de) umudu temsil eder. Klleri ya da cesedi sularna
atlan kiiyi btn gnahlarndan arndnr ve onun gksel bir saadet
aleminde tanrlar arasnda yeniden dogmasn temin eder. Byk Ben
gal eyaletinin ana can damar, insanlarn saglk ve zenginliginin kay
nag olarak Ganj , insanlarn kapsnn eigine kadar gelen somutla
m ilahi inayettir. Pirin yetitirilen topraklara bereket getirir ve
gndelik sabah ritelinde onun verimli sularnda ykanan mminin
yregini saflkla doldurur.
Bizzat iva, Puranalardan birinde onu ven bir ilahi syler."' " O ,
baglanmann kaynagdr. . . . Bir gnahkarn milyonlarca dogumu
<1>
126
13
vd.
YAAMIN MUHAFIZLARI
YAAMIN MUHAFIZLARI
<1> Ramiiyana, I. 38-44; aynca Mah.bh.rata, Vana pavan 108-109; yine Bhagavata
Purana, IX, 9.
129
la nldr. rnein,
... bir ko biimine giren ve kendisinin kesinlikle hazmedilmez olduuna
inanan bir eytan, zalimce bir hile gelitirmiti: kendisini bir et yemeine d
ntren bu habis yaratk, erkek kardeinin kendisini zavall bir kurbana
sunmasna izin veriyordu. Ve dmannn midesine ulat anda, yemei su
nan kardei banyordu: "Haydi, dar karde!" Bunun zerine eytan anszn
dar frlyor ve kurban patlyordu. Ancak bu hileyi Agastya'ya kar denedi
inde aldanan kendisi oldu; nk -bir ekilde gne enerjisi ve onun
130
YASAMIN MUHAFIZIARI
... stencini gksel gler zerine dayatmaya ve onlar gksel Ganj' serbest
<1>
'!'
<1>
YAAMIN MUHAFIZIARI
balantldr.
[Tapas coku, gayret, akkor haline gelmedir; ancak asla gnahlan silme, "ke
faret," anlamna gelmez; gne "sdan kzaran (tapati)"dir. Tapas, ille de fi
ziksel ileleri gerektirmez, zihinsel veya mesleki etkinlikleri de anlatabilir. ]a
iminiya Upaniad Brahmana !II. 32. 4'den, gelien snn, "l Benlik" (antarit
man), Philo'nun isel vou;, Evt}Epov xa nrnvpooEvov nvrna. (Fug.
133) gibi yanan bir ate olduu aktr; s, bizim i Gneimizin ssdr. Nihai
etki, altnn yksek sl bir fnnda saflatnlmasna benzer ekilde, "suttee"
uygulamas, kendiliinden yanp kl olmas bir mimesis olan ilk SatI'nin (i
va'nn kans) rneinde olduu gibi ve ykseldii rece bedeni tkenen
Dabba'nn ge ykseliinde (Udana 93) olduu zere bedeni tketmek
olabilir -AKC.]
Bugn Tibetli Budist yog'iler tarafndan uygulanan s retme ve depolama
sanat (kar. tapas, tibet, turno) betimlemesi iin bkz. Alexandra David-Neel,
Mystiques et magiciens du Tiibet (Plon, Faris, 929).
[Fiziksel snn retimi, baz Avrupal mistikler tarafndan da deneyimlenmi
tir, ancak bu etkinin denetim altnda tutulmas yalnzca Dou'da baanlm
gibi grnmektedir -AKC.]
1 33
YAAMIN MUHAFIZIARI
dan nce gelen bir sahne vardr. Burada, nnde melmi bir azizin
bulunduu bir tapnak grrz (Resim 28). Bu aziz, yoga duruunda,
oru tutmaktan sskalam, younlamaya gmlm, Brahma'nn
ltfunu kazanmaya alan Bhagiratha'dr. Belirgin ve zarif bir slupla
yaplm, ayn anda hem gl hem de ince olan, ayrntdan kanan,
inandrc ve etkili bu tasvir, ileci cokunun son derece etkileyici bir
betimlemesidir. Bhagiratha, burada tipik Pallava sluplu kk bir ta
pnak olarak betimlenen Gokama'nn tapnann nnde melmi
tir. stte, kapal, ssl pencereli, yksek kubbeli atl, yatay bir ya
p vardr. At nal biimli pencere pervazlarndan dary izleyen yz
ler grnr. Bunlar, tanrlarn gksel saraylarnn sakinlerinin melek
yzleridir (gandharvamuhha). Tapnak anlamna gelen devahu!a, de-u!,
"bir tanrnn evi" demektir: bir tapnak, tanrnn gksel konutunun
dnyasal bir kopyas ya da simgesidir.
Bhagiratha, iednk bir durutadr. Tanrnn belirmesi iin yal
varmaktadr. Tapnak kapsnn teki yannda, yoga duruunda otur
mu iki ileci daha vardr. (Balar bugn tahrip olmu durumdadr.)
Bunlar, Bhagiratha'nn ileci eitimde onu izleyen rencileri ya da
hizmetkarlardr. Temrinlerin en can alc anna ulalmtr. Azizin
sebatkar younlamasndan etkilenen tanr, tapnan karanlk i kesi
minden o anda blirmitir.
Hindistan'n gneyindeki Gokama'da, bu Brahma'ya yakar sahne
si, kabartmann alt kenarna yakn bir yere yerletirilmitir. En ste
doru, ortadaki yarn solunda, Himalaya'nn tepesinde iva'ya yaka
r tasvir edilmitir. (Bu, Resim 2ide grlebilir.) Sakall aziz yine
Bhagiratha'dr. Oru tutmaktan bir deri bir kemik kalm bedeniyle,
tapas-yogann tipik durularndan birinde, parmaklar sk sk birbi
rine kenetlenmi olarak kollarn havaya kaldrm (rdhavabahu),
135
YAAMIN MUHAFIZ!ARI
nusu olan, Hindu felsefe ve mitinde her yerde karmza kan monis
tik yaam grnden esinlenmi bir sanattr. Her ey canldr. Evre
nin tamam canldr; deien tek ey yaamn dereceleridir. Her ey
ilahi yaam tz ve enerjisinden geici bir bakalam halinde kar.
Hepsi de, Tanr'nn Maya'snn evrensel gsterisinin bir parasdr.
Sol tarafn en alt dzeyinde, gksel rman suyunun iddetle akt
yere yakn bir yerde bir grup insan tasvir edilmitir. Bunlar, rma
n kysna gelen gen brahminlerdir. Ortadaki brahmin, omzunda
su dolu bir testi tar. Gnahn tm lekelerini silip atan kutsal suda
az nce ykanan bir baka brahmin, uzun salarn burarak kurutmak
tadr.
Irman kar kysnda bir fil ailesi, devasa bir erkek file elik
eden daha ufak bir dii fil ve anne-babalarnn bacaklarnn arasna s
nm bir grup fil yavrusu vardr. Byk filin ilerisinde, sarp bir
kayalk zerinde tnemi, kaytsz ve younlam halde suyun ak
n seyreden bir ift maymun vardr. Bunlarn stnde, ku bacaklar
ve kanatlaryla yar insan, yar ku olan, kinnara ya da kimpurua'lar
denen, adlar "ne eit (kim) insanolu (nara, purua)" anlamna gelen
bir ift efsanevi yaratk vardr. Kinnaralar gksel mzisyenlerdir. Bu
trden yaratklarn, kusursuzlua (siddha) ulaan dnyasal azizlerin
insanst varlklarla arkadalk ettii Himalayalar'n ykseklerindeki
yan-gksel bir blgede yaadklar kabul edilir. Daha da stte, ele
riyle birlikte hzla uarak yaklaan baka kinnaralar ve tela iindeki
tanr kmeleri grnr.
Bu kabartmalardan birka yzyl nce yaplan Bhaca'daki lndra ka
bartmasnda olduu gibi<!> kaya kendisini , k saan bulut kmesi mi-
137
sali srklenen, uarcasna geen canl figrlerin son derece etkili bir
geidine dntrr. Anonim, farkllamam tz kendisini tm var
lklarda ortaya koyar. Figrler, ilahi zle retilir ve harekete geiri
lir, tannnn kozmik dnn serap-kiilikleri, yaamdaki kr bir
zevkle, Maya'nn bys ya da cazibesiyle ldarlar. Tann ve tanna
lardan oluan gksel iftler, hafife ilerlerler. Dnyasal yaratklarn
arlk ve csselerini paylamazlar. Zarif zihinsel malzemeden (k
aldklar
zevktir.
Onlarn
bedensel
bedensizlii,
YAAMIN MUHAFIZLARI
139
BLM DRT
ivA'NIN KOZMK HAZZI
<1>
"' Agni szc, etimolojik olarak igneous [atele ilgili], ignite [tututurmak/tu
'I'
ra), Zirvenin Tanrs (ikharevara), Hekimlerin Tanrs (vaidyandtnat yaptlannn yan sra Puranik ve Tantrik metinlerde, byk Destaniarda
ve Upaniadlann baz pasajlarnda kantland zere) birlikte, Brahma ke
sinlikle Vinu ve iva'nn altnda yer alr. Modem Hindu ya Vinu'nun, ya i
va'nn ya da Tanna'nn mminidir; ciddi ibadette Brahma'nn artk hibir
rol yoktur.
144
<I>
Kar.
s.
111-2.
145
146
can
<>
'I'
24-5.
147
reden dodun? Burada ne yapyorsun? Ben btn varlklarn ilk atasym; Ben
Kendi Kendisinden Doanm."
Vinu ayn fikirde deildi. "Tam tersine" diye itiraz etti, "evrenin yartcs
ve yok edicisi olan asl benim. Onu zaman zamar yaratr ve yok ederim."
ki kudretli varlk, birbirinin iddialarn snamaya ve tartmaya baladlar.
Ve ebedi bolukta ekiirken, o srada okyanustan alevle talanm bir linga
mn doduunu fark ettiler. Lingam hzla byyerek sonsuz uzaya yayld. ki
tanr, tartmaya son vererek, aknlkla ona baktlar. Ne yksekliini ne de
rinliini lebiliyorlard.
Brahma dedi ki: "Sen aaya doru dal; ben de yukarya doru uacam.
Haydi, iki ucnu kefetmeye alalm."
ki tanr iyi bilinen hayvan biimlerini aldlar; Brahma yabankaz, Vinu da
yabandomuzu oldu. Ku gklere utu, domuz diplere dald. Ters ynlerde iler
lediler ve ilerlediler, ama ikisi de ucna ulaamad; nk domuz inerken ve
Brahma trmanrken, lingam bydke bymt.
Az sonra, bu muazzam fallus
G E N LEYE N B M G R N G S
imdi bu mitolojik dncenin tasvir edildii anta bir gz atalm
(Resim 30). Birka yl nce, o srada mzenin yeni sahip olduu bu
sanat yaptn grmek zere Paris'teki Musee Guimet'yi ziyaret ettim.
Bu anta ilikin miti nceden biliyordum. Ve nnde durup baktm
srada, anszn teki Hindu ant ve simgelerinin de karakteristik zel
lii olduunu kavradm bir eyin -zel bir slup grngs- far
knda olduumu yava yava anladm, bu en arpc ve en nemli
Hindu yaptlarndan bazlar dnda hibir yerde karlamadm es
tetik bir etkiydi. Bunu, "byyen ya da genileyen biim grngs"
diye adlandrmak istiyorum.
Artk bu zel antn, duraan, deimez, somut boyutlara sahip
bir ey olarak grlmek, okunmak ya da anlalmak amacyla yapl
madndan ok eminim. Daha ok masalda ne srlen eye uygun,
byyen bir ey olarak anlalmak zorunda. Brahma-yabankaz yuka
rya uar ve Vinu-yabandomuzu aaya dalarken, bu stun hala
uza
<>
153
ss.
tznden grn
155
i VA-AKT
Mutlak'n uzlamaz, ama yine de ibirlii yapan zt iftlerine ay
rurlmasn betimlemenin eitli yollar vardr. En eski ve en yay
gnlarndan biri, cinslerin ikiliine dayanr: Gk Baba ve Toprak
Ana, Uranos ve Gaia, Zeus ve Hera, in felsefesinde Yang ve Yin gibi.
Bu, Hindu ve ge dnem Budist geleneklerde zel olarak vurgulanarak
gelitirilmi bir uylamdr; bu geleneklerde ekillerdeki dsal sim
geletirme her ne kadar arpc lde erotikse de, btn biimlerin
yananlamlar neredeyse tmyle alegoriktir. Bu canl, resimli kutsal
yazlara ilikin okumalarn en ayrntl ve aydnlatc olanlar, Tantra
lardr - Hinduizmin en ge byk dneminin ivac okullarn temsil
eden dinsel metinler. Varlk alanlarn reten ilk iftte ilahi zn,
retken ynyle kiiletirildiini ve verimli zyansma iin kutupla
trldn gzden karmamalyz.'!'
<1>
bu
kabartma,
Tannln
(lvara,
kuris olarak)
mi olan"n (vyaktavyakta), yani tek bir zn iki doasnn birlii olan ilk
zn, Sadaiva'nn tasviridir. Bu "Yce Kimlik"te, btn kartlar ekimek
sizin barnr, rnein sat ve asat; 'tO uv ve 't'O T] ov ve bu durum (moka),
ayn ekilde "zt iftlerden", rnein insann Cennetten Kovulma sonucu el
de ettii iyi ve kt bilgisinden gelir -AKC.]
'I'
[Kar. Heinrich Zimmer'in "Some Aspects of Time in Indian Art," joum. Indi-
156
'I'
160
<>
161
s. 34-7.
162
'I'
163
"' ["Ezeli ve Ebedi Benlik": Yani benliin lmsz Benlii ve Lideri, belirli bir
erkek ya da kadndaki Ortak lnsan; btn ibadetler nihayetinde ona yne
liktir. "O sensin." "Kim ki, 'O biridir, bense bir bakas' diye dnerek her
hangi bir tanrya 'teki' olarak snr, o bilmez." (Brihadaranyaka Upaniad, !.
o.) "Kimi basit insanlar vardr ki, Tanr'y orada, kendilerini de burada diye
dnrler. Bu byle deildir; Tanr ve ben biriz." (Meister Eckhart, Pfeiffer,
4.
s. 469) -AKC.]
164
<!>
'I'
Kar. s. 104-118.
Ayn ekilde Yunan szckbilimcilerine gre Yunanca delta harfi (yukan
ya bakmakla birlikte) diili simgeler: "El.ta., Etool.ov yuva.xnov" Aynca
Avrupa ingeneleri, simge dillerinde, kadn cinsini genlerle belirtir; bu, on
lara kadim anavatanlan olan Hindistan'dan gelen bir kullanmdr. Bir evin
sakinlerinden ne bekleyebileceklerini arkadalanna haber vermek iin evin
itine ya da kap pervazna gizlice koyduklan iaretler arasnda, ierideki ka-
167.
168
4
YcE TAN R I
Eril ve diil ilkelerin bu kutupsall, Hindu simgesel sanatnn
en muhteem belgelerinden birinde, l sekizinci yzylda yaratlan,
klasik dnemin bir bayapt olan byk Elephanta'nn iva-Tesli
si'nde ifade edilmitir (Resim 33). Bu yapt, tapnan ana idol deil
dir; tapnaktaki temel ibadet nesnesi Resim 29'da grlen ta lingam
dr. <1> Aslnda ana tapna kuatan, yeraltndaki bu muazzam kaya oy
ma salondaki bir dizi kabartmadan yalnzca bir tanesidir. Buna karn
kolay kolay bir benzeri bulunamayacak bir sanat yaptdr. Tasvir et
tii ey, tam olarak Mutlak'n grngsel varoluun dalitelerinde
kendini ortaya koyma gizemidir; bunlar eril ve diil kutupsall
tarafndan insan deneyiminde kiiletirilir ve doruuna vanr.
l imgenin ortadaki ba, Mutlak'n tasviridir. Grkemli ve y
ce olan bu ba, dier ikisinin iinden kt ilahi zdr. Bu varln
sa omzunun zerinden, iva'nn, Yce Tann'nn (mahadeva) eril pro
Bkz. s.
146'claki tartma.
169
iVA' N I N DAN S I
Lingam'n efendisi, akti-Devi'nin kocas olan iva ayn zamanda
Nataraca, yani "Danslarn Kraldr."
Dans kadim bir by biimidir. Dans normal tesi glerle do
natlm bir varla dnerek glenir. Kiilii dnme urar. Yo
ga gibi, dans da esrimeye, vecd haline, ilahinin deneyimlenmesine,
kiinin kendi gizli doasn kavramasna, ilahi zle birlemeye yol
aar. Hindistan'da dans, meditasyon tapnaklarnda uygulanan kor
kun ilelerle -oru, nefes altrmalar, mutlak iebak- yan yana
172
nein sava dans, onu icra eden erkekleri sava lara dntrr; on
larn savala ilgili erdemlerini uyandrr ve onlar korkusuz kahra
manlara evirir. Avn baarl gemesini uman ve bunu temin eden av
seferi dans-pandomimi, btn katlmclar iyi nianc avclar yapar.
Doa gleri uyuukluk halinden verimlilie arlr, danslar bitki
rts, cinsellik ve yamur tanrlarm taklit eder.
Dans, bir yaratm eylemidir. Yeni bir durumu dourur ve dans
y yeni ve daha yksek bir kiilie davet eder. Kozmogonik bir ilevi
vardr; bu ileviyle, dnyay biimlendirebilecek uyku halindeki
enerjileri uyandrr. Evrensel bir lekte, iva, Kozmik Dans'dr;
"Dans Eden Tezahr"nde (nritya-mrti), kendisi kendisinde tecessm
eder ve ayn anda Ezeli ve Ebedi Enerji'nin tezahrn ortaya koyar.
lgnca, srekli dnnde toplanan ve yanstlan gler, dnyann
evriminin, devamllnn ve zlp yok oluunun gleridir. Doa
ve btn yaratklar, onun ezeli ve ebedi dansnn sonulardr.
iva-Nataraca, IS on ve onikinci yzyllara ait, Gney Hindis
tan'daki bir dizi ok gzel bronz heykelde tasvir edilmitir (Resim
<1> Tamil dilindeki ad, yine dncesizlik ya da unutkanlk anlamna gelen Mu174
yalaka'dr.
'!'
175
ti), dan dkme ya da ama , (2) Koruma (sthiti), srme, (3) Ykm
(samhara), geri alma ya da yeniden zmseme, (4) Gizlenme (tiro
bhava), Hakiki Varlk'n grn maskeleri ve kisvelerinin, mesafeli
liin, Maya'nn gsterisinin ardnda gizlenmesi ve (5) Mminin iyi
likle (anugraha) kabul, yoginin dindarca abasnn onaylanmas, 'ifa
eden bir tezahr araclyla huzurun bahedilmesi. llk ve son
ikisi, ibirlii halindeki karlkl uzlamazlk gruplar olarak eleti
rilmilerdir; tann hepsini birden sergiler. Ve bu sergileme yalnzca
ezamanl olarak deil, birbiri ardna da yaplr. Bunlar, tanrnn elle
ri ve ayaklarnn durularnda simgeselletirilir - yukardaki el s
rasyla "yaratma ," "koruma" ve "ykm;" Unutkanlk'a saplanm ayak
"gizlenme" ve havadaki ayak "iyilik"tir; "fil eli" bu nn dier iki
siyle balantsna iaret eder ve bu ilikiyi deneyimleyen ruha huzur
vaat eder. Be etkinliin her biri, her ann nabzyla ezamanl olarak
ve zamann deiimleri aracliyla birbiri ardna tezahr ettirilir.
Elephanta'nn iva lemesi'nde grdmz, yaratc gcn ku
tupsalln temsil eden iki etkileyici profil, Mutlak'n dinginliini
anlatan tek, suskun, merkezi bala dengeleniyordu. Ve biz bu simge
sel ilikiyi Sonsuzluk ve Zaman elikisinin belirtisi olarak okuduk:
dingin okyanus ve hzla akan su sonuta ayn deildir; yok edilemez
Benlik ve lml varlk zde ayndr. Bu harika ders, salnan uzuvla
rn ard arkas kesilmeyen, muzafferane hareketinin, ban dengesi ve
maskeye benzer ehrenin hareketsizliiyle arpc bir kartlk iinde
olduu iva-Nataraca figrnden de karlabilir. iva, Kala'dr, yani
"Siyah Olan"dr, "Zaman"dr; ama ayn zamanda, Maha-Kala, yani
"Byk Zarnan"dr, "Sonsuzluk"tur. Nataraca, yani Danslarn Kral
176
177
an
lamaya hazr olanlar iin Mutlak ve onun Mii.yii.'sn tek bir dal-tesi
biim olarak tasvir eder. Biz ve Ilahi, tek ve aynyzdr, tpk bu sal
nan uzuvlarn canllnn, anlan savuran Dans'nn kesin ilgisizli
iyle tek ve ayn olmas gibi.
Ancak Gney Hint bronz heykellerinde tasvir edildii ekliyle
dans tanrs hakknda sylenecek daha baka eyler de var.
iva'nn salar uzun ve kark, ksmen aaya salnm, ksmen
bir eit piramite tutturulmu haldedir. Bu, tanrlarn rnek yogisi
nin sadr. By kudretine ulaan normal tesi yaam enerjisi, ma
kas dememi san bu yabanllnda barnr. Benzer ekilde plak
elleriyle bir aslann enesini paralayan ve bir putperest tapnan a
tsn deviren Samson'un nl kudreti de kesilmemi sandadr. Dahas, bylerini konser sahnesinde icra eden bycleri, cinleri ve
harikulade tlsmlara sahip iblisleri dnecek olursak, mziin afsu
nu, aslan yeleli bir virtz gerektirir. Kukusuz Ezeli ve Ebedi Di
i'nin, das Ewig-Weibliche, le charme eternel'in kadns ekiciliinin,
ehvetli cazibesinin byk blm gzelim salarnn kokusunda,
dalga dalga dklnde, ihtiamndadr. te yandan bitkiler-hayvan178
<1>
179
entsagt . . .
Kafann kaznmasnn nemine ilikin bir ders, Budha'nn "byk
180
aynl nn
"
181
birinci yzyla ait iki heykelinde tasvir edilir. (Resim 44-5). Budha,
prenslik bayla uzun ve gzel salarm kesti.il> En eski kanonik Bu
dist kaytlarnda, l ikinci yzylda Seylan'da yazld sanlan Pali
Kanonu'nda, bu olay aadaki muazzam anlatmla dile getirilir:'!'
... Dnd ki, "Benim bu rglerim bir kei iin mnasip deil; ama bir
Mstakbel Budha'nn san kesmeye uygun kimse de yok. Bu nedenle onlan
klcmla kendim keseceim." Ve sa eliyle bir palay kavrayarak, sa topuzunu
sol eliyle yakalad ve tacyla birlikte kesip att. Bylece salar iki parmak uzun
luunda kald. Yaad srece bu uzunluk deimedi ve sakal da bununla l
lyd. Ve bir daha hi san ya da sakaln hi kesmesi gerekmedi.
Ardndan Mstakbel Budha sa topuzunu ve tacn yakalad ve havaya fr
latarak u szleri syledi:
"Eer bir Budha olacaksam, gkyznde kalsnlar; olmayacaksam, yere
dsnler." .
Sa topuzu ve mcevherli sar havada bir fersah kadar ykseldi ve orada
durdu. Ve Sakka,0 tannlann kral, ilahi gzleriyle bunlar grd, uygun bir m
cevher kakmal mahfazaya yerletirdi ve mahfazay "Ta Tapna" olarak
Otuz Tanr'nn Cenneti'ne koydu . ...
"' [Birok dier szel ya da grsel kural gibi Bodhisattva'nn kaznm kafas
nn da Brahmanik ilk rnekleri vardr; "Sa topuzunu, 'Dnya cennetine
daha hzl ulaabilelim" diye dnerek, baar iin kestiler." (Taittirtya Sam
182
183
<1>
turuncu-sar cbbesiyle deitirdikten sonra, sadk arabacsnn gitmesine
izin verir: "anna, git anneme ve babama syle, ben iyiyim." anna da Mstak
bel Budha'ya itaat eder ve onu sa tafafna almaya dikkat ederek, yanndan
"'
ayrlr. Ancak orada duran ve olup bitenleri dinleyen at, yani Kanthaka, bu
acya dayanmay baaramaz. Oradan uzaklatrlrken, "Efendimi bir daha asla
gremeyeceim" diye dnr, kalbi durur ve lr. Otuz Tanr'nn Cenne
ti'nde, tanr Kanthaka olarak yeniden doar ...6
.
'I'
Bu, saygdeer bir kii, guru, aziz, ikon, tann ya da tapnma nesnesine yak
Warren, s. 67.
"
184
<>
185
btn
'I'
186
4>
Kar. s. 132.
189
190
"' l<ar., Sir john Marshall, Mohenjo-Daro and the Indus Civilization (Londra,
1931), c. l, :s. 52-6'daki tartma.
'I'
191
["Meru bir simgenin bin yl boyunca canl kalmakla kalmayp, binlerce yllk
bir kesintiden sonra yeniden yaama dnebileceine aran kii kendisine,
simgenin bir parasn oluturan ruhani dnyadan gelen gcn ezeli ve ebe
di olduunu hatrlatmaldr. . . . Bu, bilen ve isteyen ve zaman geldii anda
ve yerde kendisini ortaya koyan ruhani gtr." (Walter Andrae, Die ionische
1933,
Schlusswort) -AKC.]
192
193
'I'
194
195
196
byleyici,
<1>
197
G R K E M N EH RES
Bir zamanlar Calandhara adnda byk bir titan kral vard. Nefsine uygula
d srad ilelerin sayesinde, kendisinde kar konulmaz gler biriktirmiti.
,z,
198
[Bu, ok karmak qir konudur. Bkz. rnein Wlly Hanner, "The Pseudo
planetary Nodes of the Moon's Orbit in Hindu and Islamic lconographies,"
Ars Is!amica iinde, V, 1 938 ve benim, Yakas, II, Washington, 1931 , Bl. 4, The
Makara. Gne ve lm olarak ocuklarn hem reten hem de yiyen tann
nri Korkun Yz olarak Kirttimukha, Yunanca Gorgoneion ve ince T'ao
t'ieh, "Obur"la e anlamldr. -AKC.]
199
terk etme noktasndayd. Tanra, yani iva'nn lmsz akti'si, ondan bir
dnem ayr kaldktan sonra, ksa bir sre nce, da kral Himalaya'nn gzel,
aya benzer kz Parvati ad ve biimiyle yeniden domutu. Uzun, nilfer gzle
riyle ok gzel yzl, zarif belli ama geni kalal, birbirine yaslanan kusursuz
yuvarlak gsleriyle -"tpk ykl bir meyve aac gibi, gslerinin ikiz kre
lerinin arlyla iki bklm olmu"- Evrenin Hanmefendisi, ezeli ve ebedi
Efendisi olan Tanr'nn ahsyla yeniden birlemek ve Sava Tanrs olacak bir
olu, Skanda'y dourmak iin bu insansal bedene girmiti. Haberci lliihu'nun
getirdii meydan okuma mesaj, iva'nn ltl bir mcevher olan gelininden,
"Btn Dnyalarn En Gzel Bakiresi"nden vazgemesini ve daha fazla patrt
etmeden onu varoluun yeni efendisine, titan zorba calandhara'ya vermesini
bildiriyordu. ...
200
meru, hatta son derece gereklidir ve buna doal bir ey olarak bakl
maldr. nk eer ta mcevheri, yani Kadn da kazanlmayacaksa
evrenin fethinin ne yaran olur ki?>
Bir lke ya da kent fethedildii zaman yamalanr ve kazanlan ga
nimet nesneleri "kadnlar ve altn"dr. Fethedilen topraklarn diil il
kesinin temsilcilerinin -Toprak Ana'y, fethedilen topran bereketini
tecessm ettiren ilkenin- mlkiyetini ele geirmeksizin fatih kendini
pek de muzaffer gibi hissedemez. Fethedilen lkenin rahmini trensel
bir biimde dllemelidir;
mitsel
dnceye gre,
askeri
fethi
<1> [Dolaysyla bizzat lndra sk sk, zaferin onun ele geirilmesine bal olduu
201
sonsuz yaamn altn elmalarnn muhafz olan Freya'ya sahip olmaya yne
lik Eddik-Wagnerci ekimeyle karlatnn.
202
<1>
Bu bizi din bilginlerinin ok ender olarak birinci elden r veya sanat ret
mi olduu gzlemine gtrr. Yaamn belirsiz ve kararsz zelliklerine ba
klar, dogmatizmleri nedeniyle daralmtr. (Eitimlerinin bir sonucu ola
rak) mitlerle uraan her kii iin temel zorunluluklar olan kinizmden ve o
samimi ve ocuksu, tehlikeli masumiyetten yoksundurlar. Kii eer nceden
belirlenmi nyargya kaplmak ve baz yaamsal, son derece ironik ve rahat
sz edici igrlerle temasn koparmak istemiyorsa, onun entelektel ve
sezgisel kalbnn hi deilse bir ksmn oluturmas gereken "ahlakdlk"
yetisinden de yoksundurlar (ve bu yoksunluk onlarn zorunlu erdemi, g
revidir).
203
<>
Vinu mitolojisinde de buna benzer bir an vardr; Altn Giysi adnda bir iblis
kral (hiranya-kaipu) tannnn kudretine meydan okur. Vinu, kraln saray
nn bir stunundan "Yan nsan, Yan Aslan" bir tezahr (narasimha, Vi204
her eyi kle dntren ve ardndan sel gibi akan yamur tarafndan
sndrlen kozmik atein gazab ve aldr. Bu nedenle bu fantastik
manzara, tanr iin ho ve temel bir anlama iinde olduu bir grn
tyd. Memnuniyet iinde, "Sen benim sevgili olumsun" diye ses
lenmi olabilir,
... "senden son derece honudum." Bu kan donduran, kabusumsu sah
neyi sessizce, ama mthi bir zevkle izledi, ardndan, kendi tznn kendini
yok edici gcnn bu canl tezahrnden duyduu memnuniyetle, kendi ga
zabnn bu yaranna -kendi bedenini, yz dnda tm paralarn tek tek
yok eden bu yarata- glmsedi ve merhametle yle dedi: "Sen bundan by
le, 'Grkemin ehresi' (kirttimukha) olarak anlacaksn ve sana bundan byle
srekli benim kapmda yaaman emrediyorum. Kim ki sana ibadeti ihmal
eder, benim inayetimi kazanamaz."
<1>
Skanda Purana, Cilt II, Vinukanda, Karttikamasa Mahatmya, Blm 17. Kar.
Rpam I (Kalkta, ubat 1 920), s. 11-19.
'!'
<>
Kutsal iplik (upavrta), btn st-snf Hindular tarafndan taklr. Bu, sol
omuzdan sa kalaya kadar bedeni saran lifli pamuklu bir ipliktir. llk
olarak, genellikle sekiz ila on iki yalannda gerekleen erginlenme trenin
de gurusu tarafndan ocua taklr.
[Cabala Upaniad da akland gibi "kutsal iplik" Stratman'n, Iplik-tinin
dsal ve gzle grlen simgesidir; evrendeki tm bireysel varolular, tpk
mcevherler gibi bu iplie asldr ve tm de kopmz bir biimde kaynak
lanna baldr -AKC.]
'
207
ma
ti), yalnzca yaam yollar kapal kalanlarn bildii obur dilerini ser
gileyen tyler rpertici, vahi bir canavardr. Bu canavar Kirttimuk
hadr, "Grkemin ehresi"dir, kutsal olan iin bir koruma, dinsiz
iin ise, Rahu'ya ynelene benzer bir gazap iaretidir.
Kirttimukha'ya Vanaspati,<1> yani "Ormanlarn Efendisi-Tini, Yaba
nlln Koruyucusu, Bitkiler Aleminin Kral" ad verilir. Orman, ev
tanrlar ve ky tanrlarnn himayesi altndaki ky ve evin gvenli
blgelerinin aksine her eit tehlikeyi ve iblisleri, dmanlar ve has
talklar barndrr. Kirttimukha, caydrc ve koruyucu bir simge i
levi grd Cava tapnaklarnda sevilen bir sslemedir. Bu canavar
her trl ktle kar bire birdir. Etkileyici amelinde simge
letirilen ilke bir kez zihinle kavrandktan ve duyu organlarnca
zmsendikten sonra insan dnya canglnn en derin karanlklarnda
gerek ruhsal gerek fiziksel felakete kar koruyacaktr. Felaket annda
Tanr'nn varln, onun mdahale etmeye ve dmanlarn bile sun
duu korumayla rahatlatmaya hazr oluunu, lmdeki yaam eliki
sini ve kiinin kendini Tanr'ya teslim etmesindeki bilgelii temsil
eder.
K E NT N Y I K I C I S I
Devi'nin, "Tanra"nn gizemlerine dnmeden nce, "Sabit veya
Temel Figr" lingam olan yce tanrnn "enlik Ynleri"nden birine
<1>
210
Ate Tanrs Agni, Rzgar Tanrs Vayu, hepsi de etkili, iyi uzmanlar
d, ama byle bir greve uygun deillerdi. Byk tanrlarn, artk
cennetlerinden korkun bir srgn boluuna yollanan Meru Dann
parlak sakinlerinin hibiri, bu savunmalar paralama gcn toparla
may umut bile edemiyordu.
Yedik gelenee gre iva uzun zaman nce bir avcyd ve bir ok
ve yayla silahlanmt. ok erken bir dnemde -iskan edilmemi can
gldan farkl olan insan yerleimlerinin koruyucular- Tanrlar
dann sakinlerinin saygn ve yce topluluunun hala dnda olduu
zamanlarda iva, ormann tanrs, yaban hayvanlarnn efendisi olarak
kabul edilirdi.'!' Bu ilkel silahyla ormanda gezinirken, onlarn antro
pomorfik koruyucusu olarak grlrd. Ayn zamanda buralara yer
leen ve ky binalarnn tesini ok tehlikeli yerlere dntren haya
letler ve hortlaklarn da efendisiydi. Maiyeti, l ruhlardan oluuru
ve bunlar, uluyarak onun peinden giderlerdi.<!>
iva'nn yay gemite iyi bilinen ameller gerekletirmiti. rne
in yaratklarn ilksel babas Pracapati, kz, gzel bakire afak'la en
sest ilikiye girmeyi arzuladnda (ilk baba ile ilk kzn ok ok eski
bir yks), tanrlar tarafndan mdahale etmesi ve yayn kullanarak
snrlarn aan atay cezalandrmas iin arlan iva olmutu. Ve
'I'
213
BLM BE
TANRIA
TAN RI A' N I N K K E N
Kittimukha'nn hikayesi, bir tanrnn iddetli duygusunun, zerk
bir canavar eklinde yanstlabilecegini veya dsallatrlabilecegini
gsterir. Bu tr grnlere, Hindistan'n mitolojik tarihsel kaytla
rnda bol bol rastlanr. iva'nn ykm gc, onun gazap dolu "ordu"
gruhunun evresine toplanmasn hzlandm: Tanrnn Vedik adlan
drlmasna uygun olarak "Rudalar" diye tannan bir sr mini mini
iva'dr bunlar. Devl'nin, Yce Tanra'nn fkesi, gz dnm bir
aslan ya da kaplan olarak yanstlabilir. Resim side, insanlar yok
eden gazabnda bir sava meydanna ehvetle saldran kara bir iblis
eklinde grnr; bu, Dnyann Anas'nn yok edici ynnn cisim
lemesidir. Ayn ekilde bir lanet de kiiletirilebilir. Vedik sonras,
brahmanik din bilginleri dneminde gelien iyi bilinen bir mite gre
tanrlarn kral lndra, kozmosun sularn bklmleri arasndan kur
tarmak iin kol ve bacak gibi uzuvlar olmayan ejderha Vritra'y
vahice katlettigi zaman korkun bir gnah iledi. Tanr ve titanlar
brahmin kastnn bir yesi olarak kabul eden bu yorumcular, Vrit
ra'nn katledilmesinde, lndra'nn mmkn olan tm sularn en utan
vericisinden, yani bir brahminin katlinden sorumlu oldugu hkmn
verdiler. Suunun lanetinin kiilemesi olan azl bir ogre tarafndan
215
'l'
[Ayn zamanda yaratm eylemi olan ilk kurbanda, Vritra'nn paralanmas ki bu ekilde "tek" olan "birok"a dntrlmtr- lndra'nn ve tannla
nn ilk gnahdr (hilbia); bu gnah nedeniyle Regnum, "Brahmanlann So
ma'yla ima ettikleri, belli bir iecein tzsel dnm dnda kimsenin tat
mad eyi imekten uzak tutulmutu"r; bu gnahn, biroun bir tekin
iinde nihai olarak yeniden btnletirilmesiyle telafi edilmesi gerekmekte
dir. Evrim ve ie kapanma sreleri, bir kiinin yaam boyunca ister ritel
olarak grnr bir biimde icra edilsin ister zihinsel olarak gerekletirilsin,
Kurban'da srekli yeniden temsil edilir.
Mcirhandeya Purcina, 81-93- Bu Purana, Tanna'nn karakterini ve amellerini
betimleyen birok mit derlemesinin en nlsdr.
216
TANRIA
(tripura-sun
218
TANRIA
duraklad, sakin tavryla esritici, canlandrc ilahi yaam gc ikisiyle dolu bir
ana dudaklarna gtrd ve bu benzersiz ikiyi yudumlarken gzleri kpkr
mz
219
kendi
220
TANRIA
bysdr.
Bu sylediklerimiz doru olduu srece, fkeli ve sava halindeki
Hindu tanrlar tarafndan yanstlan ekiller ve figrler son derece
aklayc bir psikolojik igry temsil ederler; aslnda bunlar bir
felsefe ve bir metafizik olarak tanmlanabilir. En Yce Varlk,
Maya'nn tanrs ve efendisidir. Geriye kalan bizler -daha kk tan
rlar, iblisler, insanolu- kendi bireysel Maya'mzn kurbanlaryz.
Krl, tutkusu ve saplantlaryla bize bulaan kendi canllmzn
kurbanlar oluyoruz. Bu bynn psiemizdeki sreleri bizim dene
timimizin tesindedir; bunlara olan tepkilerimiz zorunlu olarak yap
tmz eylerdir. Dolaysyla durumumuz, Maya-akti'nin yaam
destekleyen, yaam hzla aktan bysne bir klelik ya da baml
lk olarak tanmlanabilir. Durum byle olmasayd, bizim bireyler ol
mamz da olanakszd; ne bir tarihe sahip olabilirdik ne de yaamy
ksne. Kiisel yaammzn z, bizim yaam yanlsamamzdr.
lndra, kendi kiisel Maya's tarafndan, kendi ihtiamna inanmaya
srklendi ve kendisini kraliyet sarayn gittike b.yyen boyutlarda
ina ettirmeye zorunlu hissetti. nsan bylesi bir byden, kendi i
aktisinin esaretinden, varoluun amalan ve hedeflerinin Maya'sn
dan, evresindeki nesnelerin rengini belirleyen ltl ekicilik ve r
ktclk, korku ve haz tonlarndan kurtarmak btn byk Hint fel
sefelerinin temel amacdr. nsan dncesinin ieriini aklayan, s
nflandran, tanmlayan ve sistemletiren, katksz anlamda anlaksal
uralar olan ada Bat felsefelerinin tersine, yogann dnceyi a
knlatran deneyimlerine dayanan Hint bilgelii, insan doasnn b
tnyle yapsal dnmn ve kiinin gerek kendisine gerek dnya
ya ilikin yepyeni bir farkndala ulamasn amalar. Hint dnce
si, insanlar, kendi aktilerinin yanstma ve dsallatrmalarndan 221
222
TANRIA
223
M C EV H E R LE R A DAS I
iva ve Devi, iva ve pek ok adl zevcesi -Kali, Durga, Parvati,
andi, amunda, Uma, Sati, vb.- Mutlak'n ilksel ikili-kiilemesi
olarak kabul edilir. iva ve Devi, ntr Brahman' eril ve diil ilkele
rin ztlgna ilk dntrenlerdir. Edebi dinsel Tantra gelenegi, bir
birlerine dnml olarak greten ve sorular soran bu ikisi arasnda
sonu gelmez bir diyalogu temsil eder. Bu diyalog araclgyla Brah
man'n gizli z insan zihnine aklanr ve bu ze ritel ve yogayla
yaklama aralar hakknda bilgi verilir - Maya'nn aktisi tarafndan
glgelenen bireysellemi insan bilincinin doal, doutan snrllk, larnn tesine geen yoga ve bu snrllklar iinde kalan ritel.
Tekte-lki'nin kutsal birliinin birok tasviri vardr. Resim 34'
daha nce ele almtk. Resim 60, iva ve kralie-zevcesini Kailasa da
ndaki da evlerinde otururken gsterir. iftin kusursuz dinginlii
ve sonsuz uyumu, bu kabartmada, bir iblisin onlarn Tanrlar Da'n
sarsma giriimine gsterdikleri tepkiyle vurgulanr. Bu yapttaki k
t karakter, Ramayana'da Rama'nn dman olan Ravana'dr; ilahi
glerin byk bir dman olarak yeralt dnyasna hapsedilmi ve
iva'nn kule gibi ykselen dann arlyla orada tutulmaktadr.
Burada anszn kamaya alrken grlr. Da sallamakta, yaratt
sarsnt hissedilmektedir. Tanra zarif, yan-yatar durumda, sanki ani
bir korkuya kaplm gibi iva'nn kolunu yakalar. Ancak yce tanr
kprdamaz ve soukkanllkla ayan smsk basmaya devam eder.
Parvati'nin canl kayg jestine karn, evreni yirmi koluyla sallayan
iblisin bozamad bir gvenlik havas hakimdir. llahi iftin karakte
rinin kant olarak burada kozmogonik dngnn tekrar tekrar ortaya
224
TANRIA
225
226
TANRIA
228
TANRIA
229
230
TANRIA
<1>
Ok ve yayn bir baka simgesel anlam daha vardr. Yay, zihin anlamna gelir;
be ok gnderir - be duyu organ. Bunlarn her biri, kendisine tekabl
eden ses, dokunma, k, tatma ve koku nesnesine gnderilir. Duyular ve
bunlara karlk gelen nesneler zde unsurlardan oluur, yani: Eter (iitme
ses), hava (dokunma-dokunulabilirlik), ate (gr-k), su (tatma-tat) ve
toprak (koklama-koku). Be duyu organnda barnrken bu unsurlarn, "za
rif madde" (kma), maddi, elle tutulabilir alanda karlaldnda "kaba
madde" (sthla) halinde olduu sylenir. Bu temel benzeme ve ortak kay
naktan geln;eleri nedeniyle duyu organlarnn her biri kendi nesnesini kav
rama yetisindedir.
231
232
TANRIA
f iareti
i,
<f
Ttrcf,
eklenir:
llf
a, 9
iin
fiareti
vi Dolaysyla iva
fveya
i olmakszn iva
233
mologie des Geistes) o mthi sonu blmnde, ayn Nihai'ye das leblo
se Einsame, "cansz Tek Bana Olan" diye gnderme yapar. Dolaysy
la ava durumunda, Maya'dan yoksun Brahman olarak kabul edilen
iva, (Tezahr sz konusu olduu srece) hibir ey yapamaz; o hi
bir eydir; o, en saf Hilik'tir.
Mcevherler Adas'nn taht odasnn resminde, stteki diil figrle
bedensel temas halindeki Sakala iva'nn tersine, Nikala iva krmz
yaam enerjisinden kopmutur. Diil enerjiden ayr olmas nedeniyle
o i'den yoksun olandr, ava'dr, bir cesettir. Bu nokta, resimde oldu
u gibi, retide de vurgulanr. Vurgu, Tanra'nn arball ve
yce erdeminin altn izer. O , dnyay reten Maya'dr; bizim birey
sel, hzla geip giden yaamlarmzn anasdr. Bunun anlam udur,
her ne kadar her eyin bir sonunun olduu ve aclar ve sululukla,
kusurlar, gaddarlklar ve absrd ballklarla dolu olan yeniden do
um girdabna yakalansa da yaamlarmz yine de ilahi enerjinin esiz
tezahrdr. Evrensel yaam sreleri araclyla ilahi, grngsel
gereklie dnmektedir. Bizim algladklarmz ya da deneyimle
diklerimiz ne olursa olsun ve biz onlar nasl alglyor olursak olalm
-ister grkemli, ister kasvetli- gerek kendimiz gerek dnyamz, her
ey ilahi enerjinin gerek sonsuzluunun kendini ortaya koyuudur.
Dolaysyla -o na ifade ederse etsin, ne olursa olsun Maya'nn yce
kutsalldr.
Kanlmaz olarak strap eksek de, btn eksikliklerimizle, yine
de bu bereketli gsterinin paralarn olutururuz. Bizler Mutlak'n
yaylmalar, ocuklaryz: bizler onun . iinden ktk; bizler onun ku
candayz; yitirilemeyiz. Bireysel olarak her eit felaketten geer ve
sonunda yok oluruz. Ayn zamanda bireysel olarak Tanr'nn lmge-
234
TANRIA
235
va'dan doar ve bylece cansz beden, tpk tam bir kre halindeki ay
236
TANRIA
rine yatm olarak, ister yukarya ister aagya dogru , bu sraya gre,
evreni ortaya karmas ve yeniden zmsemesi srasnda Mutlak'n
evrilii ve iine kapan olarak yorumlanabilir. Nikala iva, Mut
lak'tr, olayn ve degiimin tesinde, hareketsiz, uykuda, bo olan,
kendi iinde ve kendi bana ilahi zdr. Sakala iva, Mutlak'n evre
nin farkllamasna ynelik sonsuz gizilgcn gsterdigi durumdur.
akti-Maya, Mutlak'n kendisini ortaya koymasn, duragan yatnn
retken enerjiye dnmesini saglayan enerjidir. Dolaysyla resmi
aagdan yukarya dogru yorumladgmzda Mutlak, yn ya da aa
ma araclgyla evrilir: eylemsizlik, tam hareketsizlik ve boluk kut
bundan, sonsuz etkinlik ve hareketli farkllama kutbuna, yaratkla
ryla dolup taan ve her eit biimi barndran evrene dogru. te
yandan yukardan aagya dogru yorumlandgnda bu figr, ksaca
ergin-yoginin normal bilinten, Benlik'in kavranna dogru gelime
sini ifade eder. Duyularn deneyimlerinden, anlagn farkndalgndan,
nce bireysel-st bilincin tamlgna, Sakala iva'nn ltl ve katk
sz zne ve sonra da nihayet katksz Boluk'ta, yce suskunlugunda
kendi kendinin bilind olan Nikala iva'da tam bir ie gmlmeye
dogru giden yolun ana hatlarn izerler.
Bu simgesel rnt btn zelliklerin, snrlamalarn ve niteleme
lerin tesinde tam bir ie dnme srecinde, ergin-yogi'ye klavuzluk
etmeyi amalar. Bu psikolojik sre zaman ve uzayda gerekleir. An
cak zaman ve uzay bizim bireysel, snrl bilincimizin snflandrma-
larndan, insansal alglama ve kavraymzn en ilkel snrlamalarn
dan baka bir ey degildir ve akn Mutlak'a uygulanamazlar. Usta
yoginin insansal zihnine -normal bireysel bilincin Maya'sndan (en
.
tepedeki akti) balayp en yce Benlik'in deneyimine (alttaki ava)
ilerleyen- uzlamaz durumlarn bir dizisi ya da evresi gibi grnen
237
layacaktr. Kendi iinde lml olan ile yok edilemez olann tek oldu
unu bilecektir. Deien eyin, deiimin zerinde olan eyle rt
tn kefedecektir. Bylece sonunda kendi geici, krlgan varolu
unun Maya'snn, Ezeli ve Ebedi-Benlik'in hareketli bir yansmas ol
duunu kabul etmeyi renecektir.
Mcevherler Adas resminde akti, yani ilahi enerji, elinde tuttu
u el yazmasnn, yani Vedalarn kutsal bilgeliinin buyruklar do
rultusunda evreni ortaya karan demiurgos Brahma'nn allm otu
ruuna benzer bir ekilde oturur. Dolaysyla Tanra burada yce ya
am enerjisinin ok olumlu, ar derecede iyiliksever, katksz an
lamda yaratc ynn gsterir. O "Dnen akti" (vimara-akti),
yani evrenin yava yava ilerleyen evrimini zmleyip tasarlayandr.
Ancak yaam enerjisi sonu olarak yaratc olduu kadar ykcdr da:
Tanra da yledir. Yaam, yaamdan beslenir. Sonunda, her yaratk
bir bakasnn yiyeceine dnr. Yalanan ve len kuan yerini,
hi zaman kaybetmeden daha gen olan kuak alacaktr. Tanra iyi
likle birine ihsan ettii eyi, bir bakasndan geri alacaktr. Bu zengin
ve anlaml Mani-dvipa rntsnn simgesini, Mcevherler Adas
Tanras'n incelerken, insan bir eyin eksik kald hissine kaplabi
lir - en azndan Mutlak'n bak asndan; nk Brahma'ya benzer
Vimara ynyle Tanra son derece iyicil, hayrsever ve parlaktr.
akti-Maya yaam gcnn yalnzca olumlu ynn sergiler. Artk
madalyonun arka yznn Hint mit ve sanatnn korkusuz dnyasnda
nasl betimlendiini de grmemiz gerekiyor.
238
TANRIA
O, "yiyecekle dolu olan, aza atlr her eye bol bol sahip olan"dr
239
Baka bir deyile, yaratc ve ykc ilke tektir. Her ikisi de, evre
nin yaamyks ve tarihi srecinde tezahr eden ilahi kozmik enerji
iersinde uyum iindedir.
Yrtc Kara Kali'nin saysz tasviri, Evrensel Ana'nn, Alma Ma
ter'in, "lmn Glgesi"nin bu tmyle olumsuz ynn betimler.
Resim 68'de sskalam, kemikli parmakl, frlak dili, doyurulamaz
bir ekilde a, tyler rpertici bir acuze gibi grnr - soukkanl,
benmerkezci, yalln bencillii iinde, inat bir khnemilik iin
de ve saplantl derecede oburdur. mrmzn sonuna kadar hepimi
zi penesine alan -irin bebei alatan ve annesinin tatl yaam st
n imek iin onun memesine yaptran- yaama ynelik alk, bura
da kendisini en tiksindirici, iren ama yine de, o irin bebein se
vimli jesti kadar kendiliinden, "doal" ve masum dnm iinde
gsterir. Tanra, kurbannn i organlaryla beslenmektedir. Ve do<>
TANRIA
(kalpa) sona eriiyle her eyi kle dntren evrensel yangnn dille
ridir. Ancak bu diller, daha da teye giderek, dnyay dur durak bil
meden yalar: nk yaam, yaamla beslenir. Her yeni doan yarat
n dnyaya girmesiyle, bir bakas topraa geri dnmektedir.
Tpk Yaratc gibi Ana akti de bir okyanusla evrelenmi ve
onunla destekleniyor olarak tasavvur edilir. Tantra metinlerinde,
onun bilinen eklinin ayrntlarm veren ok canl bir betimleme var
dr. akti, bir kan okyanusunda yzen teknede ayakta durmaktadr.
Kan, dourduu, yaatt ve yeniden yuttuu dnya ocuklarnn da
marlarndaki yaam zsuyudur. Orada dikilir ve doynak bilmez du
daklarna gtrd bir kafatas1-anaktan, bu sarho edici lk kan-i
kiyi yudumlar. Bu, Mcevherler Adas'nn ve billur berraklndaki
mavi sularnn krmz hanmefendisinin "teki yz"dr.
Tanra'mn tek bir ynnden ok, onun znn btnnn tasvi
rin konusunu oluturduu her seferde, tasvir edildii biimde onun
bu ikircikli karakterinin kendini gstermesi zorunludur. Baka bir
deyile olumsuz, lmcl zelliklerin vurgulanmas gerekir. "Evre
nin Alannn En Gzeli" olarak, bir ve tek "dii," bu grkemli,
harikulade figr, irsnn arzular ve zevklerinin tecessm, tm z
lemlerin ve btn dncenin arketipal nesnesidir. akti-Maya'mn
TANRIA
243
simgesi aralarndaki ilikinin bir baka iaretiyle, "Yar Dii iva "yla
244
245
kabullenme de var.
Antik an en aydnlanm, erdemli ve dindar ruhlar, putperest
olmalarna ve vaftizden ve Tanr'nn lncil'inden yoksun kalmalarna
karn cehennem kuyusunun sakinleri deillerdi. Yeralt dnyasnn
evresinde gezinen Dante, onlarla eytani Cehennem'in tyler rperti
ci i kesimlerinin giriinde, ama yine de oradan tmyle ayr, bir e
it iirsel, Cennetsel lobide karlat. O d evrede Sokrates ve Pla
ton'u, Demokritos, Diyogenes, Anaksagoras ve Thales'i, Empedokles,
Heraklitos, Zenon, Diyoskoridos, Orpheus, Cicero, Livius, Seneca,
Euclid, Ptolemaios, Hippokrates ve Galenos'la birlikte Helenistik fel
sefe ve bilim zerine Mslman otoriteleri lbn Sina ve lbn Rd',
sonra bunlarn yan sra Nuh ve Musa'y, lbrahim, Habil, Kral Da
vud, Yakup ve oullarn , Rael'i, hatta bilge Mslman hkmdar
Selahaddin Eyyubi'yi grd; dahas Yunan mitolojisinin birok kahra
man ve dindar figr de oradayd: Troyal Hector, .Aeneas ve Caesar,
Penthesilea, Electra, Lucretia ve daha pek oklar.<1>
Kurtarcy armha geren Yahudiler, ehitleri idam eden Romal
lar, Hallarla savaan Mslmanlar gibi, Hristiyanln tarihsel d
manlar arasnda bile erdem, bilgelik ve esin bulunduu gerei -baz
dar fikirli, fanatik, Kalvinist kaynakl belirli Protestan mezhepler ta
rafndan reddedilse de- ortaa Hristiyanlnn geni fikirli, orto
doks retisince hep kabul edilmi, bugne kadar, Roma Katolik Kili
sesi tarafndan savunulmutur. Rnesans dneminde, ortodoks seici
liinin son duvarlarnn yklmaya yz tuttuu Ovidius, Homeros,
Kabala ve Kur'an'n Hristiyan hareketin kutsal yazlaryla temel bir
uyum iersinde grlmeye baland (Pico della Mirandola figrnde
<1>
SONU
arpc biimde tasvir edilen) bir zaman dilimi bile yaanmt. Sim
geler eitliliinin ardnda evrensel dzeyde tutarl, muazzam derece
de ince ve karmak bir insansal bilgelik gelenei sevinle tannd ve
neredeyse "Tek Gerek lnan"n muhafzlarnca bile resmen kabul
grd.<1>
Bu kitaba, Hassidi geleneinde, "gentile" [Yahudi olmayan] din ve
yaam dnyalarnda geni dnceli, korkusuz bir servene kan
bireye nihai, zarif bir anlay sunan mizahi bir Yahudi meselini anla
tarak son vermek istiyorum. Bu hikayeyi'!' on yl kadar nce ilk oku
duum zaman, neredeyse on yldr -Tantralar ve Puranalardaki ara-
.>
[Extra ecclesiam nulla salus, au pied del la lettre olarak alnmamas gereken,
zor bir Hristiyan retisidir. Unutulmamaldr ki, "Kim tarafndan sylenmi
olursa olsun, Kutsal Ruh'tai gelen her ey gerektir." (St. Ambrose, Korin
toslulara Birinci Mektup, 2:3., Aziz Akinal Thomas tarafndan da onaylan
mtr, Sum. Theol. 1-II, og l ve .]; buna uygun olarak Aziz Thomas bile put
perest filozoflarn retilerinden Hristiyanlk gereklerinin "dsal ve olas
kantlarn" salyor diye sz edebilmiti ve ayn ey o gnlerde haklarnda
hi bilgi olmayan Hint ve in metafizikileri iin de geerlidir. Tm temel
dinbilim nermeleri, rnein "tek z ve iki doa" (srasyla alamaz ve ala
bilir), ardndan yine "iimizde iki yn olmas" (srasyla lmsz ve lml)
retisi tm ortodoks geleneklerde ortaktr. "Btn Yaztlar, benlikten z
grleilmesi iin yalvarr." (lnsansal yorumlamann yanlabilirliine maruz
olan) dinler zorunlu olarak vurgu ve sluplar asndan farkllk gsterir,
ancak tmnn aklad yanlmaz hakikat ise tektir ve hangisi olursa ol
sun, "folklor" de dnda kalmamak zere, ortodoks kaynaklara dayanan
bir Philosophia Perennis (et Universalis) Summa'snn [(Evrensel) Ezeli Hik
met Kitab] yazlmas gereken zaman gelmektedir. Aldous Huxley'in Philo
sophia Perennis'i, bu ynde bir adm oluturur; baka bir deyile "kiliselerin
yeniden birletirilmesine," ama bu terimin genellikle kullanldndan daha
geni bir anlamda birlemeye doru atlm bir admdr -AKC.]
.., Manin Buber, Die Chassidischen Bcher (Hegner, Hellerau, 928), s. 532-3.
247
... Bir gece, bu dindar ve inanl Rabbi Eisik uyurken bir d grd; d
onu ok uzaklara, Bohemya'nn bakenti Prag'a gtrp, ona Bohemya krallar
nn atosuna giden byk kprnn altnda gml gizli bir hazineyi kefet
mesi gerektiini gsterdi. Rabbi aknd ve gidiini geciktirdi. Ama ayn d
.
bir kez daha grd. nc ardan sonra cesurca cbbesini kuanp yola
koyuldu.
Gidecei kente varan Rabbi Eisik, kprde askerlerin gece gndz nbet
beklediini kefetti; bu nedenle kaz yapmaya cesaret edemedi. Ancak her sa
bah oraya dnd ve kprye bakarak, nbetileri seyrederek, dikkat ekme
den ta ustaln ve topra inceleyerek karanlk kene kadar oralarda aylak
aylak dolat.
En
sonunda
nbetilerin
kumandan,
yal
adamn
mi
eskitmenin tek nedeni bir d? Akl banda bir insan bir de inanr
m? Bak imdi, ben de dlere inanan biri olsaydm, u anda yaptm iin tam
tersini yapyor olnalydm. Seninki kadar budalaca, phesiz ayn derecede
bo bir hac yolculuu yapmam gerekiyordu - seninkinden tek fark, tam tersi
248
SONU
Parann bir ksmyla, bugne kadar ismini tayan bir dua evi ina ettirdi.
en
249
250
DiziN
Aristoteles, 27
Asklepios, 88
Assur, 83
Asur, 83
Ava-ikitsita, 1 23
Ava-vaidyaka, 123
Avin, 74
Ate, 63, 142, 174
Okyanusu'nun alkants
Aiskhylos, 52
Akdeniz, 107
Alaeddin, 67
Alkmene, 87
Allahabad, 125
AUM, 175
Avalokitevara, bkz. Padmapani
avatar, 24, 38, 73, 90, 91, 102, 103,
Babil, 85
Badat, 109
251
Boehme, jakob, 34
Bombay, 65, 145, 151
Bosch, F. D.K., 146
Boluk, 81, 118, 132, 172, 237, 242
Brahma, 12, 23-7, 30, 40, 47, 48. 59,
60, 63, 64, 73 . 102, 104, , 115,
119, 120, 127, 135, 141-4, 147-9, 152,
154, 192, 212, 216, 217, 226, 238
Brahman, 117, 141 , 144, 162, 168, 172,
175, 213, 224, 234
Brahman-Atman, 163, 172, 177, 213
Brahma Purana, 147
Brahmavaivarta Purana, 126, 17
alukya, 50
anhu-Daro, 108, 193
anna, 183, 184
ileciler, bkz. Agastya, BhagTratha,
ihtiyar Bilge Adam, Narada,
Markandeya, iva, Sutapas, Vyasa
in felsefesi, 156
ingeneler, 167
Dabba, 133
252
DiZiN
Euripides, 52
Evans-Wentz, W. Y., 51
Evren, 28, 40, 48, 50, 55, 56, 57, 59,
62, 63, 66, 67, 68, 91, 99, 114, 137,
174, 188, 200, 210, 217, 219, 241,
247
Evrensel Budha, 115, 116
Evrensel Dng, 1 1 , 14, 19, 22, 258,
56-9, 62, 64, 67, 79, 91, 92, ll 6,
179, 183, 189, 212
Evrim, bkz. Evrensel Dng
Ewig-Weibliche, das [Ezeli ve
Ebedi Dii], 36, 170, 178, 242
Ayrca bkz. le charme eternel
Ezeli ve Ebedi Dii, 241
Aynca bkz. das Ewig-Weibliche,
Devaki, 95
Devi, bkz. Tanra, DevT-mahatmya
Devi-mahatmya, 216, 217
Dharma, 20-3, 28, 37, 46, 74
Dicle-Frat, 84, 108
Aynca bkz. Mezopotamya
Dionysos, 155, 211
Dioskur, 74
Diil I!ke, 87, 159, 169, 170, 201 , 224,
225, 232, 239
Draupadi, 74
le charme eternel
Vinu
Endonezya, 88
Eril I!ke, 36, 159, 169, 224
Enunna (Teli Amar), 109
Eter, 63, 88, 174, 232
253
Ganymede, 89
Garuda, 40, 89, 90, 91 , 95, loo , 107,
119
Gokama, 131, 135
Gorgon, 207
Gotama Siddharta (tarihsel
Budha), 79, 1 14, 183
Gk Baba, 86, 87, 104, 146, 156, 166
Gksel Kkler, 9, 13, 16, 39, 185
"Grkemin ehresi", bkz.
KTrttimukha
Gtterdammerung, 228
Gucarat, 66
Gudea (Laga Kral), 86, 87
Gne Hanedan, 131
Gne-Ku, bkz. Garuda
Gne-Tann, bkz. M itra, Vivasvant
Gvalior Udayagiisi, 92
Veda
Havva, 36
Hayvanlann Efendisi (Paupati iva'nn Tezahr),. 191, 194
DiZiN
Iokaste, 201
Ira, 1 20
Iran, 24
Iravati, 1 20
Irravadi, 1 20
Isa, 26 : 81 , 104, 146, 1 94
jouveau-Dubreuil, G.,
Kinnara, 137
Kirttimukha, 159, 204, 206 , 207,
209, 215, 219
147
159, 1 77
Kaivalya, 68
Kala (iva'nn tezahr), 176
Kalanemi, 94, 95
Kala-Rudra (iva'nn tezahr) ,
154
170,
Kwannon, 1 1 2
Kwan-yin, 1 1 2
222, 22 6
Kamsa, 94
Kanthaka (Budha'nn at), 1 83,1 84
kaos, bkz. Kozm ik G ece
Karadeniz, 107
Kanal, 83, 86, 87, 88, 89
Aynca bkz. G aruda
Kayapa (Yal Kaplumbaa
Adam), 1 1 , 120
Ken Arak, 1 1 7
Kendini Adama, 37, 38
Lohanlar,
179
241
Maya-akti-Devi, 172
Aynca bkz. Maya, akti, Tanra
Maya-akti-Devi, 36
Madras, 128
Mahayana, 81, 195
Mah:ibhiirata, 25, 26, n 121, 129, 195
Mahavira, 66, 195
Mahayana, 81, 113
Mahevarananda, 1 56
Mahia, bkz. manda-iblis
makara (deniz canavarlan), 1 27,
207
Mamallapuram, 1 28
manda-iblis, 218, 219, 222
Mandala, 248
Aynca bkz. rT-Yantra, Yantra
Mani-Dvipa, bkz. Mcevherler
Megha, 125
Meru (Sumeru), 64, 93, 95, 211
Mezopotamya, 83-8, 93, 107-9, 110
Msr, 77, 84, 108, 109, 110
Mitra, 129, 141
Moka, bkz. Aydnlanma
Mohenco-Daro, 109, 1 10, 1 1 1 , 118,
145, 190, 191, 193
Mon-Kmer, 80, 186
Mualinda, 80
Musa, 246
Musee Guimet, 147, 149, 187, 188
Mutlak, 23, 77, 78, 90, 104, 105, 141 ,
142, 1549, 162, 165-9, 172, 174-8,
183, 189, 190, 200, 203, 213, 220,
224, 227, 231-8, 242
Aynca bkz. Bindu, Brahman
Adas
Muyalaka, 175
Mslmanlk, 66, 77, 246
Mcevherler Adas, 224, 228, 230-5,
238, 241 , 242
Ayrca bkz. Kutsal Evlilik, Ztlar,
Kutupsallk, iva-akti, Yantra
Mysore, 85
nada (Kudretin Sesi), 232
Naga, bkz. Ylan Cinler
256
DiZiN
Nagakallar, 85
Nagarcuna, 115
Nagini, bkz. Y lan Ci n ler
Nairancana, 79
Nakula, 74
Nalanda, 75
Nanda, 98
Nandi, 157
Narada, 37, 38, 40-5, 56, 62, 71
Ruanveli, 78
Rudra (iva'nn tezahr), 143
a, 16, 183
akti, 35, 167, 168, 200, 202, 204,
217, 220, 228, 232-8, 241 , 242
akti-Devi, 172
ankaraarya, 240
ava (iva'nn tezahr), 233, 234,
237, 242
ea, 103
iu (iva'nn tezahr), 189
iva, 12-6, 30, 39, 41, 59, 64, 73. 78,
82, 83, 94, , 121, 126-8, 131-6,
142-8, 150-9, 168, 169, 172-8, 188,
189, 190-9, 200-8, 210-9, 220, 2228, 231 , 233, 234, 241 , 242
iva Puriinalan, 154
ivac panteon, 208
iva-akti, 164, 168
iva-Teslisi, 169
i-Lakmi, bkz. N ilfer Tanras
rt Yantra, 160, 163, 167, 168
DiZiN
Tanras
207
Upapurc'ina, 26
Uranos, 146, 156
Urvai, 105
Vacra, 166
Vacradhara, 166, 167
Vacrasattva, 166, 167
Vacrayana, 166
Vahana, 82, 83, 84, 89, 157, 208
Vaikuntha, 89, 127
Vairoana, 165
Vanaspati, bkz. KTrttimukha
259
Yuga
Dvapara, 20, 21 , 23, 25, 93
Kali, 20, 22, 23, 38, 174
Krita, 20, 23
Maha-, 23, 25, 177
Treta, 20-2
Yunan mitolojisi, 86, 87, 88, lOo,
108, 146, 203, 207, 246
Yce Varlk, bkz. Benlik, Vinu
Ylan Cinler, 74, 81, 85
Aynca bkz. Ananta (ea),
Kaliya, M ualinda
Zerdt, 90
Zeus, 86-9, 104, 146, 156, 211
Ztlar, 58, 146, 155, 224, 225, 228, 229
260
RES MLER
15 yaklak
600.
g.
Myso
XII-XIV.
VII.
1 7.
Ganga (tanra
"Ganj"); siyah sabunta
heykel, Bengal, s XII.
yzyl.
1 9 . Aa Tanras
(vriha -devata) ;
Bharhut'taki Stpa
nn kalntlarndan,
s II-1. yzyl.
10
cm), Mohenco-Daro
IS VII.
yzyl balan.
3 .
Vinu'nun
beinci
Avatan
32.
iva-teslis ve Hizmetkarlar;
lak 600.
yzyl.
IS Vlll.
yzyl.
IS XVIII.
yzyl.
36. rI-Yantra.
38.
iva,
(natariica);
Dans
Tanrs
bronz, Gney
\:\.\\.\.l\.\s
. \.\., \S '..\\'l
1..-
heykel,
Harappa
Uygarl),
3000-2000.
45 . Sa topuzunun mucizesi;
Ananda Tapna, Pagan (Burma),
s x. yzyl.
s XI-XII.
yzyl.
s XIII.
yzyl.
yaklak 875.
53-
yl.
Ganea; Hindistan,
s XVII.
yz
55.
XVIII.
60. Kailasa dann altnda esir tutulan Ravana'yla birlikte iva ve Parvati; El
ra'daki kaya-oyma Kailasanatha tapnandan, 15 VIII. yzyl.
15 yaklak
1 800.
XVII-XVIII.
yzyl.
70. iva-Ardhanar ("iva, ya dii"); bir biim iinde birlemi iva ve Parvat,
Kangra, IS XIX. yzyl balan.