Professional Documents
Culture Documents
Tm haklar sakldr. Tantm iin yaplacak ksa alntlar dnda yayncnn yazl izni
olmakszn hibir yolla oaltlamaz.
1. basm: 2004
9. basm: Aralk 2013, stanbul
E-kitap 1. srm ubat 2014, stanbul
Aralk 2013 tarihli 7. basm esas alnarak hazrlanmtr.
Yayna hazrlayan: Faruk Duman
Kapak tasarm: Aye elem Design
Kapak resmi: Murat Glsoy
ISBN 9789750721533
CAN SANAT YAYINLARI
YAPIM, DAITIM, TCARET VE SANAY LTD. T.
Hayriye Caddesi No: 2, 34430 Galatasaray, stanbul
Telefon: (0212) 252 56 75 / 252 59 88 / 252 59 89 Faks: (0212) 252 72 33
www.canyayinlari.com
yayinevi@canyayinlari.com
Sertifika No: 10758
MURAT GLSOY
BYBOZUMU:
YARATICI YAZARLIK
KURMACANIN BLNEN SIRLARI VE HLAL EDLEBLR
KURALLARI
NCELEME
durumlarn dntrrler.
Gelelim kitabn alt balndaki Yaratc Yazarlk kavramna. Kurmaca
metinler yazmaya baladm ilk gnden beri yazma sreci, kurmacann
olanaklar, yazarn yaratma n gibi konular hep gndemimde oldu. Hem
yazdm metinlere konu oldular, hem de yazma srecimi belirlediler. 1992-2002
yllar arasnda yaymladmz Hayalet Gemi dergisi, bir grup yazma meraklsnn
kolektif abasnn rnyd. On yllk dergicilik deneyiminin bana rettii en
nemli ey, edebiyatn sadece yalnz yaplan bir sanat olmad, ayn zamanda
paylalarak gelitirilen zihinsel bir etkinlik olduuydu. Hayalet Gemi mrn
tamamladktan sonra edebiyata ilikin kolektif alma ortamn nce bir radyo
program, daha sonra da Yaratc Yazarlk atlye almalar srasnda yakaladm.
Yaratc Yazarlk belki lkemiz iin yeni bir alan. ngilizceden birebir yaplm bir
eviri-kavram. Yaratc Yazarlktan benim anladm, edebiyat yazarldr.
Kurmaca bir dnya yaratma abasndaki edebiyat yazarln, dier yazarlk
trlerinden ayrmak iin kullanlan bir terim olduunu syleyebilirim. Bu konuda
verilen derslerin, seminerlerin ve kurslarn says her geen gn artmaktadr.
Yazarlarn ve okurlarn bu oluumlara yaklamlar genelde iki balk altnda
zetlenebilir: yazmann retilemeyeceine inanan, dolaysyla bu tr
etkinliklerin insanlar yanltan giriimlerden baka bir ey olmadn syleyenler
ve bu gr paylamayan, yani kurmaca yazarlnn retilebilir olduuna
inananlar.
Ben kurmaca metinler yazarken bunlarn nasl yaratld zerine de
aratran yazarlardan biri olarak yle dnyorum: Edebiyat bir sanat daldr.
Dolaysyla Yaratc Yazarlk eitimi de bir sanat eitimidir. Resim, yontu,
mzik gibi sanat dallar nasl retilebiliyorsa yazma sanat da retilebilir
olmaldr. Edebiyat sanatnn retilemez olduunu savunmak, ya da
genileterek syleyelim, herhangi bir sanatn retilemez olduunu savunmak,
bu sanatlarn doutan gelen bir yetenekle yapldn iddia etmek anlamna gelir.
Bu trden savlarn ounlukla dhi yazar / sanat hikyeleri ile sslenerek
sunulduuna tank oluruz. Ben yaratmann en temel insani zelliklerden biri
olduuna inanyorum. nsann yaarken kendi varoluunu gerekletirmesindeki
en deerli yollardan birinin yaratmak olduunu ve bunun nne birer engel
olarak dikilen efsanevi yaratc-sanat hikyelerinin insanlar sanata
yabanclatrmak dnda bir ilev tamadn dnyorum.
Elbette, her sanat eitiminde farkl yntemler benimsenebilecei gibi bu
alanda da nasl bir yol izlenecei eitmenlik roln stlenen kiiye gre deiir.
rnein resim renmek iin akademiye gidebileceiniz gibi, usta ressamlarn
atlyelerine de devam edebilirsiniz. Edebiyat da yaratclk asndan dier sanat
dallarndan farkl bir yerde durmuyor bana gre. Sanatsal etkinlii
gerekletirmek iin esin, iedou, yetenek ve adn koyamayacamz birok
zellik kukusuz pay sahibidir. Ancak en az bunlar kadar nemli olan, o sanat
dalnda kullanlan tekniklerdir. Teknikler retilebilir. Eitimi veren kiinin
izledii programa gre yazma teknikleri konusunda deneyim kazandrlabilir.
Ancak iin yaratclk ksm biraz daha farkl bir yerde duruyor. Kiinin psikolojik
mekanizmalar sz konusu olduu iin bu alanda ancak bir farkndalk
yaratlabilir, katlmclarn igr kazanmalarna yardmc olunabilir. Yaratclk
ayrcalkl bir insan grubunun tekelinde deildir. Herkes yazmay renebilir. Bu
tr bir eitim almak isteyen kiinin yazmaya gerekten hevesli olmas balang
iin yeterlidir. Ancak byle bir eitimden geen herkesin yazar olacan iddia
etmek de yersizdir. Her yl akademiden onlarca kii mezun olur. Hepsi ressam,
yontucu, besteci olabilir mi? Ama o sanat konusunda bilgili, deneyimli kiiler
haline gelirler. Bu da az ey deildir. Ayrca bu tr eitim programlar benzer
heyecanlar tayan insanlar bir araya getirdii iin de yararldr. Bu anlamda
yalnz olmamak kiiyi olumlu ynde besler.
Madalyonun bir de br yz var. Yaratc Yazarlk kavramnn ortaya
k, edebiyat alannn geici olarak durduu o bamszlk noktasndan
ticarilemeye doru evriliiyle yakndan ilgilidir. oksatarlk olasl, belli bir
sermaye birikiminin bu alana kaymasna neden olmaktadr. Ancak bu alana
parasal yatrmlar artarken entelektel yatrm geride kalmtr. Edebiyatn ciddi
bir sektr olduu Bat lkelerinde yazar adaylarnn bu alana ounlukla ticari
kayglarla girdiini ve Yaratc Yazarlk eitim programlarnn bu mteri
kitlesinin taleplerine gre ekillendiini syleyebiliriz. lkemizde durum nicelik
olarak farkl olmakla beraber, nitelik asndan benzerlikler gstermektedir. Yayn
piyasasnn palazlanmas ve Batl anlamda oksatarlk mekanizmalarnn
kurulma abalar, staryazarlarn medyada boy gstermeye balamas kimi
zaman edebiyat medyas tarafndan kyasya eletirilmekte, ancak bu gelimeler
yine de ok deiik kesimlerden insanlarn yazmaya eilimlerini besledii
gereini deitirmemektedir. Bu tr eletiriler, ok yazld, biroklarnn n,
para, toplumsal saygnlk gibi itkilerle kitap yaymlatma sevdasna giritikleri ve
ne yazk ki kendilerine benzer heyecanlara sahip yaynclar bulduklar iin
ortaln deersiz kitaplarla megul edildii noktalarnda odaklanmaktadr. Ben
bu tr eletirilere tam anlamyla katlmyorum. Gemi zamanlarn byk
yazarlarnn itkilerinin neler olduunu incelediimiz zaman bu tespitlerin yeterli
olmadn grebiliriz. rnein ehovun geim kaygsyla durmadan yazmasnn
(o kadar ki ehov kendisine bir yk fikri verene belli bir cret demeye kadar
vardrmtr ii) veya Dostoyevskinin kimi yaptlarnn avanslarn bile kumar
masasnda kaybeden biri olmasnn, ortaya koymu olduklar yaptlarn edebi
niteliklerine glge drdn syleyemeyiz. Belki bu nemli yazarlar gibi
itkilere sahip ama niteliksiz yaptlar reten niceleri vard; ya da tam tersine
kendini tamamen edebiyat akyla yazmaya adam nice Salieriler vard, ancak
biz onlar bugn hatrlamyoruz, bilmiyoruz. Kald ki yazarlar, byle anekdotlar
dzeyinde alglamann da edebiyata bir katks olmayacan eklemeliyim.
Gnmzde edebiyat ortam tm bu tartmalarn glgesinde kendini yeniden
retmektedir. Her ne nedenle olursa olsun ok yazlmas, herkesin yazmaya
heves etmesi tek bana olumsuz bir durum yaratmaz. Ancak sorun u ki bunca
yapt yazlmasna ramen, ne bu kitaplar yeterince okunmakta ne de (daha
usuz bucaksz sanat lkesinde yolculuk iin gven ve cesaret verir. Belki bu
bilinmeyen topraklarda hayatta kalabilmek iin baz teknikler... Ondan
sonrasnda kii yalnzdr. Bana neler geleceini kimse bilemez. stelik bu
teknikler ou zaman yazarn yolculuunda karsna engeller ve snrlar olarak
da kacaktr. Onlarla hesaplamak, onlar amaya almak da bu yolculuun
aamalarndandr. Sanat iin kurulan tm cmleler snanmaya, tanmlanan tm
kurallar ihlal edilmeye mahkmdur.
. H.E. Bates, Yaznsal Bir Tr Olarak Ksa yk, ev. Gken Ezber, Bilge Kltr
Sanat, stanbul, 2001.
. Ahmet Hamdi Tanpnar, Bizde Roman, Edebiyat zerine Makaleler, M.E.B.
Devlet Kitaplar, stanbul, 1969.
YAZMAYA BALAMAK
... Bir defter ve kalem... Ve tab ii yalnzlk...
Yazma ve yaratma srecinin incelikleri okurlar iin olduu kadar yazarlar
iin de gizemini koruyan konularn banda gelir. Bir yky ya da roman
okurken satrlardan zihnimize szan ve orada baka bir dnyann kurulmasna
neden olan eyin ne olduunu ou zaman anlayamaz, okuduumuz metnin bir
metin olduunu unutarak, zihnimizin gzyle izlemeye baladmz bu sanal
dnyann olaylarna ve kiilerine kendimizi kaptrrz. Zaten okumaktan alnan
zevk de bu kendini kaptrma halidir. En azndan balangta...
Yazma sreci, yazar iin de benzer bir yanlsamay barndrr. Yazan kii,
her ne kadar tm ayrntlarn kurgulam olsa da, hikyenin sonunda neler
olacan en bandan bilse de metnin bir sahnesini yazarken okurun kapldna
benzer bir yanlsamann iine girerek yazdklarn grmeye / grdklerini
yazmaya balar. Bu git-gellerin iinde yol almak tuhaf ama bir o kadar da zevkli
bir deneyimdir. An gelir yazdnz dnyann efendisi olduunuzu dnrsnz,
an gelir olaylarn denetiminizden kabilecei yanlsamasna kaplrsnz ya da
kimi zaman yarattnz kahramanlarn neler hissedeceklerini tasarlarken onlara
gerek insan muamelesi yaptnz fark eder, arrsnz. Bu deneyimi okur
olarak okuma-yazmay rendiimiz gnden itibaren yaamaya balarz.
Okuduka, metinleri zihnimizde canlandrmak daha da kolaylar; bir sre sonra
yetkin edebiyat metinlerini okuya okuya artk metinde anlatlan olaylar,
betimlenen sahneleri zihnimizde canlandrmann tesine geer, metnin bir btn
olarak iaret ettii baka metinlerle ya da dncelerle ilikiler kurmaya balar,
edebiyat yaptlarnn birden ok katman olduunu fark ederiz.
Peki, yazmaya kalktmzda, ok iyi bir okur olsak bile neden cmleler bir
kaynaktan fkryor gibi akmazlar? Neden o sevdiimiz yazarlar gibi kolaylkla
sayfalar dolduramayz? Neden yazdklarmz okuduktan sonra bize basit ve
zelliksiz grnrler? Bo kda bakarken neden tm gzel ve anlaml cmleler
bizden bucak bucak kamaya balar?
Tm bu sorular, yazmaya yeni balayanlar iin olduka tandk durumlar
iaret eder. Balamak... En zoru da budur zaten. Balamak. Hele yaratma
srecini barndran bir ie balamak, kurallar tanmlanabilir dier ilere gre ok
daha zordur.
Ben burada, yazmann ya da edebiyatn altn kurallarn, gizli formllerini
verme iddiasnda deilim. nk yaratma sreci, kurallar tam olarak
tanmlanabilen bir etkinlik deildir. Yaratmak daha nce var olmayan bir eyi
vcuda getirmek demektir. Kurallar ise ancak var olan eylere baklarak
retilmi ilikiler btndr. Dolaysyla henz yaratlmam bir eyin (henz
yazlmam zgn bir metnin) nasl var olacan tanmlamak da mantkd
grnmektedir. Ancak...
Ancak, edebiyat yaptlar ne kadar zgn olurlarsa olsunlar tamamen
heyecanla, kimi zaman da mahrem bir olaya tanklk etmenin verdii skntyla
ama hep merakla okuyorum. Hatta bu konuda bir ayrm da gzetmediimi
sonradan fark ettim. Sevmediim ya da hi tanmadm yazarlarn yazma
srelerini de en az sevdiklerim kadar heyecanla izliyorum.
Hzla, aniden defterime hamle ettiimi sylemitim. Byle zamanlarda
kalem aramakla dikkatim dalmasn diye bir sredir telli defterler ve bu
defterlerin tellerine sktrabileceim kalemler kullanyorum. Eer
dolmakalemim uzaktaysa hemen bu kalemle notlar alabiliyorum. Bu notlar
yazma ncesi bir dncenin doumuna karlk geliyor. Trensel bir yan yok.
Bir refleks gibi. Akp giden bilinakmn fotorafn ekiyorum sanki.
Bata, defter tutmaya baladm ilkgenliimde defterlerimin birilerinin
eline geecei korkusunu tardm. Yazdklarm benden habersiz okunabilir
kaygsyla onlar en gizli ekmecelerimde tutardm. Ama, bu tavrmla eliecek
biimde herkesin gz nnde yazardm. ay bahelerinde, kafeteryalarda...
Daha sonraki yllarda yazdklarm dosyalayp yaynevlerinde metinlerimi
deerlendirecek birilerini ararken edindiim olumsuz deneyimin etkisiyle olsa
gerek defterlerimi saklamaktan vazgetim. Nasl olsa onlar okunsun diye
yazyordum ve okutacak birilerini bulmakta zorluk ekiyordum. nsanlarn
sandm kadar merakl olmadklarn retmiti zaman. Zaten yazdklarm da
kiisellikten syrlmaya balamt artk. Yine bu duruma zt olarak artk gz
nnde yazmyorum. Garip deil mi?...
Gelelim dier yazma anlarma... almak iin masann bana
oturduumda yanma byk bir bardak su veya ay alrm. Eskiden kahve de
ierdim ama imdilerde ay daha iyi arkadalk ediyor. Mzik de oluyor ou
zaman. (Ama hep ayn mzikler... Bir tr klasik koullanma rnei.) Bir de
notlarmn olduu defter. Eer yeni bir metne balayacaksam her ey biraz daha
zor olurdu eskiden. lk cmlelerin, yazlacak metnin tm dokusunu belirledii
gibi bir saplantm vard. Bu nedenle de gerilirdim. Aklmdaki hikyeyi anlatmak
iin oturduum masann bandan tek satr yazmadan kalktm olurdu. O giri
ksmn, ilk cmleleri dnrken hikye zihnimde eskir, deerini kaybeder, artk
ilgimi ekmez bir hale gelirdi. Bunu amak iin daha az karmak bir teknik
denemeye karar verdim: Yazmaya balklama dalyorum. Bo bir sayfa ayorum
bilgisayarda ve hemen balyorum. lk cmleyi falan beklemeden. Bazen
yazdklarmn tamamn silip batan balyorum. Bazen hibir ey yazmam
olarak kapatyorum bilgisayar. Bazen de ayn metnin birden ok giri dosyas
oluuyor. Ama ou zaman, o eik atlandktan sonra su bardaklar hzla boalyor
(bunu sylemek utan verici ama mademki biz bizeyiz), kllkler doluyor, yaz
remeye balyor. Bazen beni bile hayrete dryor planladm, tasarladm,
kurallarn belirlediim yaznn iindeki dnyann benden bamsz bir gereklik
kazanmaya balamas... Bir sre sonra yazdmn ayrdnda olmadan, tek tek
szckleri, cmleleri dnmeden kendiliinden yaz akmaya balyor. Bu,
yazmann en zevkli ndr.
Bir baka yazya balama n: daha nceden baladm bir metni srdrmek
BR RYA: YARATICILIK
... Peki o kudu umuz nedir ki hayatmz de i tiriyo r...
Seminerlerimde genellikle Yaratc Yazarlk kavramnn ilk bileenini
tartmay sona ayryorum: yaratclk! Seminerlerime katlanlar bu konuyu sona
brakmamdan dolay zaman zaman serzenite bulunurlar. Keke bunlar batan
konusaydk diye. te imdi bu neriler dorultusunda belki de en sonunda
tartmam gerekenleri baa alyorum.
yk ya da roman yazma srecini her zaman rya grmeye
benzetmiimdir. Her ne kadar kitap boyunca kurmacay oluturan eitli
unsurlardan soukkanllkla sz etmeye alacaksam da bana gre yazmak hep
uykuyla uyanklk arasndaki o tuhaf blgede yaanan bir deneyim olmutur.
Her sabah uyandmda, grm olduum ryalar aknlkla gzden geiririm.
Hi gitmediim, daha nceden grmediim, zaten hi var olmam meknlarda,
ounlukla tanmadm insanlarla yaadm trl maceralarn nasl olup da
zihnimde sentezlenmi olduklarn hayretle ve hayranlkla dnrm.
Hayranlm kendi zihnime deil, insan zihninedir. O nedenle bakalarnn
ryalarn da ayn heyecanla dinler, yorumlamaya alrm. Ryalar ve
psikolojisi zerine geni bir bilimsel birikim olduunu tahmin edersiniz. Burada
amacm ne bu kuramlara bavurarak ryalar zerine dnce retmek ne de
bu konudaki znel grlerimle sizi skmak. Sadece Yaratclk dediimde neyi
iaret ettiimi anlatmaya alyorum. Zihnimizin ryalarda yaptn yaratc
buluyorum. Kurmaca yapmay uyankken rya grmeye benzetiyorum. Hepsi
bu.
Biraz nce uykuyla uyanklk arasndaki o tuhaf blgeden sz etmitim. En
az ryalar kadar ilgi ekmi hypnagogia ad verilen uyku ile uyanklk arasnda
yaanan deneyimler yaratclar iin ok da sr saylmaz. Hypnagogia terimi
Fransz Psikolog L.F. Alfred Maury tarafndan 1848de Yunanca hypnos (uyku)
ve agogeus (rehber veya lider) szcklerinden tretilmitir. ounlukla grsel,
kimi zamansa iitsel olabilen bu zengin hayaller geidi, yaanan deneyimin
bilindnn akm olduu dncesini akla getiriyor. J. Fowlesun Yaratk (A
Maggot) adl romannn5 nsznde anlatt romann dou n buna benzer bir
hayaldir: Aklk bir yerin ortasnda at srtnda yolculuk eden bir grup insann
hayali yazarn zihnine dtkten sonra roman yazlr. Aslnda yaratc yazarlarn
srlarn renmekte biz okur olarak ne kadar meraklysak, onlar da bu konuda
ketum davranmak konusunda o kadar kararldrlar. Ancak Fowles gibi usta bir
yazar bu srlardan en zararsz gibi grnenini azndan karyor o nszde. Bir
gndz dnden ok bir hypnagogiac imgeyi andran bir sahne betimliyor.
Yaratcl, yolda bir dme bulup sonra ona uygun bir elbise diktirmeye
benzetenler iin bu tarz bir sre ok yabanc olmasa gerek. Freud Ryalarn
sklan zengin kadnlarn ilgisini eken bir eydir. Zaman kaybdr. Bu grler
gemi yzyllarda Bat kltrnde yaygnd. Bizim toplumumuzda da benzer
bir bak as vardr. Tanpnarn aktard anekdotlar var. Kapcsnn onun
roman (bir Kafka romandr) okumasn eletirdiini anlatr: Romanlar hayali
eyler anlatr. Gerek tarihi hikyeler neyse de... Bu gr bugn de birok
okurda mevcuttur. Tarihi romanlarn her dzeyde byk bir okur kitlesi
toplamasnn ardnda bu tr bir bilgilenme (faydaclk) istei yatar. Bir dneme
damgasn vurmu olan Marksist bak asnn uzantlarna gre de durum farkl
deildir: Bilinci ykseltmek, baskc ideolojinin dzenin kendini yeniden
retmekte kulland yanlsamalar deifre etmek iin vardr edebiyat. Daha
farkl bir deyile: Ezilenlerin aclarn ve ezenlerin acmaszlklarn sergileyen bir
misyona sahip olmaldr yazar. Bu noktada emir kipi hkimdir. Ancak o zaman
sanatla uramann (kendini sanat sanmann) bir mazereti olabilir. nsan
utantan ancak o zaman kurtulabilir.
Burada bir eliki varm gibi geliyor nce. Yani yazar adaynn hem
yaknlar, ei dostu grecek diye d kopuyor hem de bu yazdklarn binlerce
kii okusun diye yaymlatmaya abalyor! Bu tamamen toplumsal
koullanmalarla ilgili bir durum. Bir yayncnn yazdklarnz yaymlamay kabul
etmesi metinlerinizin edebiyat snfna dahil olduunun ilk gstergesidir.
Yaymlanmak, onaylanmak demektir. Toplumsal olarak tanmlanm otorite
merkezlerinden birinin metinlerinizi edebiyat olarak tescil etmesi sizi utantan
kurtaracaktr. Bir baka deyile, yazlan metinleri edebiyat olarak tanmlayan
hep bakalardr. nc sanat yaptlarnn hep ge onay grmesinin ok doal
olduunu belirtmeliyim. Ancak, er ya da ge, birileri tarafndan onay gelmek
zorundadr; bugn deilse yarn ya da daha uzak bir gelecekte...
Peki bu utan meselesinde hi doruluk pay yok mudur? Freuda gre
vardr. Freudun 1908de yaymlad Yaratc Yazarlar ve Gndz Dleri7
adl makale u sorularla balar: Yazarlarn bunca hikye yaratrken kullandklar
kaynak nedir, bunca hikyeyi nereden bulurlar, daha nceden varlndan bile
haberdar olmadmz duygularn canl izlenimlerini yaratmak iin nasl bir
yntem kullanrlar? Bu sorular bugn de sorulmaktadr. Hem de en
poplerinden en edebi olanna tm yazarlara istisnasz sorulan ve yant merak
edilen sorulardr bunlar. Yazarlarn bu sorulara verdikleri yantlarn da
ounlukla tatmin edici olmaktan uzak olduunu ekliyor Freud. Bu konuda da
zaman durumu deitirmedi. Yazarlarn, hatta nasl yazd zerine dnen
yazarlarn verdikleri yantlar bile tatmin etmez okurlar. (Hemen bir rnek
geliyor aklma. Nabokov, Lolitaya gelen eletirileri tartt bir yazda, romann8
nasl doduunu anlatr: Gazetede bir haber okur. Fransada doabilimleri
mzesindeki aratrmaclar bir maymunu resim izmeye zorlamlardr.
Maymun eline tututurulmu kmr parasyla kafesinin parmaklklarn
resmetmitir ilk olarak. Bunu okuduumda, der Nabokov, Lolita romannn
hikyesi dt aklma. Romann konusunu biliyor olmalsnz: Ergenlie bile adm
bilindii iin alakgnll bir yalvara dnr: Herkesin iinde bir air vardr.
Elbette bir yaratc yazarn ihtiyac olan malzeme herkesin iinde vardr ancak
bunlardan hikyeler dillendirme arzusu, taknts ve cesareti herkeste olmak
zorunda deildir.
. John Fowles, Yaratk, ev. Serdar Rifat Krkolu, Ayrnt Yaynlar, stanbul, 2000.
. Sigmund Freud, (1900) The Interpretation of Dreams. The Standard Edition of the
Complete Works of Sigmund Freud, 24 cilt, ed. James Strachey vd., The Hogart Press
and the Institute of Psychoanalysis, Londra, 1953-74, 4-5; Ryalarn Yorumu, ev.
hsan Krml, Alter Yaynclk, Ankara, 2011.
. Sigmund Freud, (1908) Creative Writers and Day-Dreaming. The Standard Edition of
the Complete Works of Sigmund Freud, 24 cilt, ed. James Strachey vd., The Hogart
Press and the Institute of Psychoanalysis, Londra, 1953-74, 9, 143-153.
. Vladimir Nabokov, Lolita: Beyaz Irktan Dul Bir Erkein tiraflar, ev. Fatih
zgven, letiim Yaynlar, stanbul, 2003. Sz konusu yaz bu basmn sonunda yer
almaktadr.
. Orhan Pamuk, Yeni Hayat, letiim Yaynlar, stanbul, 1996.
. Laurence Sterne, Tristram Shandy / Beyefendinin Hayat ve Grleri, ev. Nuran
Yavuz, YKY, stanbul, 1999.
giren ikinci kiiyle buluup bir izgi olmu, kalemimle ktlarn zerinden
karda kzakla kayan bir ocuk gibi kayp gidiyordum.
Bir anda iki olmak. Yaratma sreci, bu tr bir ifadeye indirgenebilir. Resim
yapan el ile onu hayranlkla izleyen akl arasndaki ztlk, bir benlik blnmesini
iaret ediyor. Yaratrken yaanan bu deneyim, tamamen farknda olarak
deneyimlenen bir sre. Ryalarda da byle olmaz m? Kimi ryalarda o
hikyenin hem kahraman hem de izleyicisi olduumuz ok belirgindir. Akln
izledii bir kendinden gei (kendinden kma deseydim daha doru olacakt) sz
konusudur. Hem o, hem teki olabilmek! in ilgin yan, yukardaki parada
anlatld gibi bu, son derece kendiliinden olan bir sre. Herhangi bir zorlama
ya da renme ile ilikili gzkmyor (tabii hner sahibi olacak kadar alm
olmas gerekiyor yaratcnn). Aslnda temelinde bir renme var. Resim
bittikten sonra dllendirilecei bilgisi, ocuun bu deneyimi zevkle yaamasna
neden oluyor. Ama burada anlatlan, dllendirilecei itkisiyle basit bir deve
artlanmak deil. Bir anda iki kii olma deneyimi anlatlyor. Psikolojiden dn
alacamz terimlerle dnrsek benliin iki ayr katmannn karlamasdr bu.
Tm olup bitenleri, yani hiten var eden hner sahibi elleri izleyen akl geriye
ekilmi gibi grnyor. Dikkat etmemiz gereken nokta: akln geriye ekilmi
gibi grnmesi, bir baka deyile var olan gereklii yaratcya hatrlatarak
oyunbozanlk yapmamas, oyunu izlemesi, tamamen ortadan kaybolmamas...
Kimi zihinsel durumu deitiren kimyasallarn neden olduu akl kaybn
hatrlatan bir yn var bu anlatmn. Ancak bu tr kimyasal deitiricilerin
etkisiyle retilen yaptlarn etkisi ne yazk ki kalc olamyor. Rollo May, Yaratma
Cesareti11 adl kitabnda ayrntlaryla tartr bu durumu: len yemeinde
iilmi yarm litre birann etkisiyle gevemi bir zihnin ekerleme yaparken
yazd iirler yine ekerleme yaparken okunacaktr. nk yaratma sreci
gerek bir dnm gerektirir. Kimyasal olarak zihinsel durumu deitirmek
aslnda sadece o kiinin zerinde geici bir etki yaratacak, o anlarda bir kendinden
kma (ex-statis) oluturacaktr. Paragrafa geri dnecek olursak, bir nemli
noktann daha altn iziyor yazar: zgrlk ve cesaret. Yaratmak iin neden
cesarete ihtiya duyalm ki?
3. Aklmla elim arasndaki bu blnmeyle, elimin aklmdan kopup sanki
kendi kendine hareket etmesiyle kafamn durup dururken bir hayal
dnyasna hzla gidivermesi arasnda duyumsal bir benzerlik vard. stelik
kafamn kurduu tuhaf dnyalarn tersine elimin yaptklarn saklamyor,
onlar herkese gsterip vg bekliyor, vgy alp gururlanyordum. Resim
yapmak, varlndan sululuk duymadm bir ikinci dnyaya sahip olmakt.
Rollo May, yaratmann her zaman bir sululuk duygusu ile ilikide
olduunu iddia ediyor. Bu, benim de gzlemlediim bir duygusal durumdur. 3.
anlamda sanatn yerini tanmlyor. Gerek deiller, ama yine de bir gereklikleri
var. Platona gre ressamn yapt i gerekliin en alt dzeyinde yer alr.
nk sanatlar gereklii, yani kendileri zaten idealarn birer yansmas olan
eyleri taklit etmektedirler. nl maara benzetmesini yineleyerek sylersek:
nsan, karanlk bir maarada, duvardaki bir atlaktan ieriye yansyan glgeleri
gerek sanmaktadr; gerek eylerin, idealarn birer glgesidir grd. O halde
sanat, bu maarann duvarlarna den glgeleri resmetmeye alan,
dolaysyla gereklikten gittike uzaklaan kiidir. 4. paragrafta iaret edilen
sanat yaptnn ierdii nesnelerin gereklikle ilikileri konusunda yaratcnn rol
olduka ilgin: Resmettiim ev sanki benim evim oluyordu cmlesiyle ifade
edilen tm sanat yaptlar iin geerlidir aslnda. Belki de tersten de kurulabilir
bu cmle. Tpk ryalarmzda grdmz nesneler, insanlar, meknlar gibi...
Onlar ne gerekliin soluk ya da bozuk kopyalardr ne de baka bir lemin
nesneleridir. Onlar ryay gren kiiye aittirler. Bir metin okurken yaadmz
deneyim de bu durumun benzeridir. Ancak yaratma srecinde bir fark vardr:
Resmedebildiim eye sahip olduumu hissediyordum. Sanat yaptnn hayali
dzleminde de olsa bir gereklik retiyorsanz, onun bilgisine de sahip
olduunuz varsaylr. Mkemmel bir aa resmi izen ressamn aac bildii
sanlr. Aslnda ressam aacn nasl izileceinin bilgisine sahiptir; bir baka
deyile izgiler ve renkler bir araya geldiklerinde nasl aa ekline brnrler,
bunu biliyordur. rnei karmaklatrmak mmkn ancak hibir durumda
ressamn gerek aacn bilgisine sahip olduunu syleyemeyiz. Ancak yeni bir
aa bilgisi ortaya koyduu sylenebilir. Bu paragrafn sonunda yaptn iki
sonucuna da deiniliyor: Yaratc sanat hem yeni bir dnyay yaratrken
kefediyor ve yaratt dnyay deneyimleyerek zevk alyor; hem de bu yeni
dnyay bakalarna gsterebiliyor. Bir baka deyile bu tr fanteziler kiinin
utan duymadan haz almasn salyor.
Yaratc Yazarlk Seminerlerimde yukardaki paragraflar tarttktan sonra
katlmclara, bu satrlarn yazar kim olabilir, diye sordum. Hakl olarak bir
ressam olabilir diyenler oktu. Ancak onun bir edebiyat yazar12 olduunu
sylediimde de hi armadlar. nk bu metinde anlatlan her ne kadar
resim yapma deneyimiyse de aslnda bu deneyimin zihnimizde baaryla
canlanmasna neden olan ey bu metnin yaznsal baarsnda gizliydi. Dorudan
sylersek, bir ressamn yapt ii yazl ya da szl bir metin araclyla
anlatmas ya da bu tr bir anlatmda baarl olmas zaten beklenmemeli.
Orhan Pamukun saptamalarn ilk okuduumda bu kitabn n hazrlklarn
yapyordum. Elbette Pamukun teki Renkler adyla yaymlad denemelerinden
oluan kitabn da okumutum. Ancak yukarda alntladm blmleri grnce
aradmn tam da byle bir iebak metni olduunu anladm. nk edebiyat
ie evrilmi bir gzdr. Hem gren hem de grlen kiidir sanat. Grd
kendisi olan, kendisinde grd bakalar olan biridir. Byle bir iebak
metninin, ben sana drstlk gstereyim, sen de bana efkat diyerek balanm
. Rollo May, Yaratma Cesareti, ev. Alper Oysal, Metis Yaynlar, stanbul, 1998.
. Orhan Pamuk, stanbul. Hatralar ve ehir, YKY, stanbul, 2004.
. Ahmet Hamdi Tanpnar, Romana ve Romancya Dair Notlar, Edebiyat zerine
Makaleler, M.E.B. Devlet Kitaplar, stanbul, 1969.
SINIRLARIN DYALEKT
... Yazar iki lem arasnda mekik do kuyan b ir hab erci g ib idir...
Bo bir sayfa... Az sonra yazarn kaleminden dklecek szckler belki yeni
bir Su ve Cezay ya da Hamleti vcuda getireceklerdir. Olaslklar sonsuz gibi
grnyor. Borgesin Babil Kitapl adl yksnde adeta bu durumun
tersyz edilmi olduunu grrz. Bu kitaplkta tm harf kombinasyonlarnn
basl olduu sonsuz sayda kitap vardr. Dolaysyla yazlm ve yazlabilecek
tm kitaplarn olduu bir kitaplktr bu. nmzde duran beyaz kt
barndrd sonsuz olaslklarla Babil Kitaplnn ta kendisi olduu iin kimi
zaman saatlerce o boluun iine doru bakarz. Aslnda bo bir kd
anlatmaktadr Borges.
Olaslklarn ak bfesinin nnde duruyoruz ve tabamz neyle
dolduracamz dnyoruz. Bize en yakn duran tatllarla m balayacaz,
yoksa dier seenekleri de deerlendirip sonra karar vermek zere biraz bfenin
nnde zaman m geireceiz? Aklmza gelen ilk cmleyle mi balayacaz,
yoksa bir satran oyuncusu gibi olas hamleleri zihnimizde tasarlayp m
harekete geeceiz? Olaslklarn sonsuz oluu, bir baka deyile snrszlk, bir
sre sonra aslnda bir trl dolduramadmz bir bolua da dnebilir. Hayal
etme yeteneimiz snrszlkla karlatnda gcn yitirmeye balar. nk
hayal gcmzn tpk dier zihinsel yetilerimiz gibi son derece yaamsal bir
ilevi vardr: sorunlara zmler retmek.14 nsann karlat tm snrlar
birer sorun oluturur. nsan, zgrln ve yaamn kstlayan tm bu
snrlarla baa kmak iin zihinsel ilevlerinden yararlanr. Neden-sonu ilikileri
kurmak, bunlardan en nemlisidir. Hemen beraberinde zaman duygusunu
getirir. Nedenlerden sz etmek gemi kavramn, sonulara atfta bulunmak
imdi ve gelecek kavramlarn gerektirir. Gelecei kestirmek insan iin ok
byk bir gtr. Ancak neden-sonu ilikilerini izleyen mantmz gelecek
karsnda ou zaman aresiz kalr. Bir an sonrasn, bir saat, bir gn, bir ay, bir
yl sonrasn hayal edebilmek iin hayal gcne ihtiya duyarz. Hayal gc,
bilindik mantk kurallarn askya alarak zihnin biraz rastlantsal, biraz
kendiliinden, biraz da bilind srelere yaslanarak durumlar tasarlamasdr.
Eldeki verilerle bir tmevarma ilemi yerine, hayali bir tmdengelim yntemi
gibi ya da samaya indirgeyerek durumlara farkl gzle bakmak gibi allmadk
yntemlerle snrlar zorlar insan zihni. Dolaysyla, hayal gcnn etkin hale
gelmesi iin ortada bir sorun olmas gerekir. Bir baka deyile snrlarn varldr,
insana te yeri hayal ettiren. Bo sayfa karsnda tutulup kalmamzn da en
byk nedeni snrszlk karsndaki gszlmzdr. Snrlar ile hayal
gcmz arasnda diyalektik bir iliki vardr. Biri olmadan teki oluamaz.
Ortada bir snr yoksa hayal edilecek bir snrtesi de yoktur.
O halde hayal gc ile etkileim iinde olabilecek bu snrlar tartalm.
Yazarn snrlar neler olabilir? Bu sorunun yantn vermek zor deil, her ey
. Rollo Mayin daha nce de alntladm Yaratma Cesareti adl kitabnn VI.
Blm, Yaratcln Snrlar zerine baln tayor. Bu blmde gelitireceim
dncenin temelinde Mayin o blmde ne srd tezler var.
. Not etmekte yarar var: Adorno bilimin organize olmasndan sonra edebiyatn
elinde kala kala insan psikolojisi gibi mulak bir bilgi alannn kaldn syleyenleri bile
hor gryor. Geri, bu kitapta sergilediim kurmaca anlay dramatik anlat
kuramlarna dayanyor; dolaysyla bu grlerin dramatik anlatm reddeden
kuramclarla tartlmas ok mmkn grnmyor. Ben edebiyat, anlatnn her
trn insan zihninin hikye etme yetisinin ve gereksiniminin bir uzants olarak ele
alyorum; Adorno ve benzeri kuramlar savunanlar edebiyat ok farkl bir noktada
tanmlyorlar.
. Jale Parla, Don Kiottan Bugne Roman, letiim Yaynlar, stanbul, 2000.
KURMACANIN UNSURLARI 1
... T ab ii b unlarn hepsi b ir yo rumdu...
Kurmaca denildiinde akla hzla geliveren hikye, olay rgs, karakterler,
zaman, mekn, betimlemeler, elikiler, zmler gibi unsurlar nceden tanmlamak
yerine bir metni zmlerken yeri geldiinde tartmay uygun buluyorum.
nce inceleyeceimiz metni yazarn belirtmeden aaya alntlyorum. Daha
sonra irdelemeye geeceiz.
EVDEK
Bugn kar arsaya yl kalaslar kaldrdlar. Kocaman kamyonlar onca kalas iki
saat iinde ald gitti. Hi ayrlmadm pencereden. Annem bir iki kere Ne
oturuyorsun, ortalk sprlecek, dedi: aldrmadm. On yl nceki arsay
dndm durdum. Okul dn bu pencereden top oynayan ocuklara bakardm.
Kz, koca m aryorsun orada? derdi annem, utanrdm. On yl nce annemi de
severdim. Hem byle kasabann insanlarndan korkmazdm. Ben de onlar gibiydim.
Erkeklerin yannda uslu uslu oturur, kadnlarn dedikodusunu dinlerdim. Okulu
bitirdiim yl karya kalaslar ydlar. Arsa sesini yitirdi. Pencereden hep o
kalaslar grdm yllarca. Kn stlerine kar yad, yazn gnete esmer esmer
yandlar. Bugn kaldrdlar onlar. imdi iimde bir umut var. Top oynamaa
gelecek ocuklar bekliyorum.
Annem aadan Yemek hazr, diye bard.
Ackmadm daha. Bekleme sen, ye! dedim.
Sokaa bakyorum. Tek tk geenler var. ou kadn. Yzleri ask, admlar sert.
Bir yerden kavgadan geliyorlar, ya da bir yere kavgaya gidiyorlar sanrsn... Ks ks
yryorlar. Hepsi de kendine gvenen kiiler, belli. Kusur balayacak gz yok
bunlarda. Bzlyorum; iimi bir korku kaplyor. u tokmak gibi herif bizim sokakta
oturan kasap deil mi? le yemeine geliyor olmal. Kime brakm dkkn?
Yetikin raklar vardr. Ceketi yamal bir adama kemikli yerinden yarm kilo eti
onlar yutturur imdi. Bu adam namaz klar m acaba?
Bir kadn geiyor. Tanrm onu, evleri bize yakn. Kocas bir bankada
alyormu. Kpkrmz boyanm. Neler sylyorlar onun iin komu kadnlar, ne
kt eyler. nanmyorum onlara. Hep birini ekitirirler. Gzleri ldar
anlatrken. Onlarn yanndayken kalkp gitmekten korkarm. Gider gitmez beni
ekitirecekler sanrm, inanmyorum onlara ama bu kadn da sevmiyorum. ok
konuur. Ara sra bize gelir. Bizimki dedii kocasn anlatrken bir bak vardr
bana, evlenmedim diye elenir gibi, acr gibi bir bak, sinirlendirir beni. Gene de
birey demem; anlamam gibi dururum. O boyuna konuur. Mdrlere gitmiler
geende. Bir kzlar var karde, bu kadar da olur mu? Neredeyse kucana oturacak
bizimkinin... O kza da acrm ben, u kadna da, kendime de. Neden bu darack
kasabadayz biz? Yoksa btn dnya byle mi? Kitaplarn dedii yalan m?
Kap ald. Baktm annem. Canm skld. Ne ii var burada? Yanmda olmad m
serin kanl dnyorum; acyorum ona. Yal kadn, onun dnyas da bir trl
diyorum. Yanma geldi mi tepem atyor. Aypm, umurumda deil. Sedire oturdu.
Yarn Fatmahanmlar gelecekmi seni grmee, dedi.
Yarn evde yokum ben.
Nereye gideceksin?
Hi, ama yokum evde. kmam. Ka kere syledim sana, evlenmek
istemiyorum ben.
Elalem ne diyor biliyor musun? Eksii var onun, diyor.
Ne derlerse desinler, istemiyorum. Kanc bu? stme varma benim.
Kaarm yoksa. Satarm babamdan kalan ba, tarlay; alr bam kaarm.
Gzleri byd. Kalkt, kapy arpt gitti. Dardan sesini duyuyorum. Rezil
etmiim onu ele gne. Herkes kendini dnyor, ileniyor bana, sesinden belli
alyor da. Ben de alamak istiyorum.
Kiminle evleneceim bu kasabada? Kim anlatyordu geende ip iip gecenin
bir vakti gelir eve. Ayan nme uzatr. kar unlar, der. Le gibi kokar ayaklar.
im bulanyor. Nasl yatlr byle bir adamla?
Sokak kaps alp kapand. Eildim baktm annem. Kim bilir hangi kocakarya
gidiyor? Yaknacak benden, iini dkecek, rahatlyacak. Bense hep burada kalacam,
kendi kendimle. nsan kendine acr m? Ben acyorum.
Kalktm aa indim. Ayakyoluna girdim. knca mutfakta ellerimi sabunladm.
Yemek dolabnda taze baklayla pilv var. Bir tabakta yourt. Yourtla pilv yedim
biraz. Pilv soumu. Olsun, souunu severim ben. Sonra gene odama ktm.
imdi daha iyiceyim. Dolaptan bir kitap aldm. Sedire uzandm. lk yaprakta daymn
ad yazl. ou onun bu kitaplarn, bana verdi. ki yl ngilterede okumu. Bana
ngilizce retirdi. Severdi beni. Kz, erkek olsaydn seni oraya yollardm, derdi.
Babam hi bilmiyorum. Daym da liseyi bitirdiim yl ld. Zaten herey o yl
olmad m? Kalaslar bile o yl geldi arsaya.
Nice sonra kap alnd. Kitab kapayp kalktm. Ayaklarm uyumu. Annem
anahtar m unuttu acaba? Basamaklardan ar ar indim. Necati mi yoksa? Ara sra
gelir, ngilizce devlerini yaptrr. Kapy atm. Oymu. Dmdz taram salarn.
Sar yznde hep o ergenlikler.
Naslsn abla? dedi.
yiyim. Girsene.
Girdi. Kapy kapadm.
Halam nerede? diye sordu.
Bilmem. Komuya gemitir.
Daymn olu bu Necati. Babasndan rendiimi oluna satyorum. Yukar ktk.
Sakal tra da m oluyor ne, kt kt kokuyor. Baktm burun kanatlar oynuyor,
kokluyor. Bu oda evde kalm kza kokar sanrm. Almm ben, duymuyorum.
Masann nne oturdum.
Otursana, dedim.
Karma oturdu. Kitabn, defterini masaya koydu. Bu yl sk sk geliyor bize
Necati. Eskiden pek uramazd. Hem stnde bir sklganlk. Odaya girince hem
seviniyor, hem utanyor gibi. Byd artk, liseye gidiyor.
dev mi var? dedim.
Evet dedi.
Kitaba uzand.
Biliyor musun, karki arsadan kalaslar tadlar. Eskiden ocuklar top oynard
orada, dedim.
Sahi, dedi. (O yana bakt.) Syleyeyim arkadalara. Biz de gelir oynarz.
Kitab, defteri at. almaya baladk. Ben okurken, farkndaydm, dinlemiyor
pek. urama, burama bakyor. En ou gsme. Alt duda ar ar sarkyor. Hele
gzlerindeki bulak bak. Bu mu istek dedikleri? Kitab uzattm.
imdi de sen oku bakalm, dedim.
Topland, nce duda geldi eski yerine; ama gzlerindeki o bulaklk g
arnd. Okumas kt deil. Ben gzlerine bakyorum. Yeil, yeil ya, ipil bir yeil
bu. Tatsz. Nasl denir? te kurbaa yeili, souk. Ergenlikleri de var. nce keskin
dudaklar. Ne irkin ocuk. irkin ama bir ocuk krpelii var onda, ya da bir gen
erkek duyarl. Bacam ondan yana uzatsam diyorum. Uzattm. Kprdarken dizi
bacama srnd. Bir kelimeyi yanl okudu.
yi bak o kelimeye, dedim.
Dzeltti. Yzne kan kyor. imdi kalksam, arkasna gesem, kitaba eilsem,
gsm srtna bastrsam. Kprdamyorum. Ar bir hava var odada. Oysa ilkyaz
daha. Bungun, ar, skntl bir hava bu. Necati hep okuyor. Kurbaa sesi gibi. Nasl
da benziyor kurbaaya. Bir tiksinti, bir bulant kabaryor iimde. Kendimden
ireniyorum. Ses kesildi.
Kalktm pencereyi atm. u skntl hava dalsn.
Bugn hastaym ben Necati, dedim. Sen gelmeden yatyordum. Okuyuun
ok iyi. evirisini sen kendin yaparsn.
Kalkt.
Peki abla, dedi.
Gzlerinde o bulaklk yok artk.
Hava kararrken annem geldi. Aa indim. Mutfak masasnda yemek yedik. Hi
konumadk. Evin iinde yalnz bulak anaklara musluktan damlayan suyun sesi var;
p, p, p... Neden byle olduk biz? Ana-kz deil, sanki yabancyz. Sebebi ne
bunun? Garip treleriyle bu kasaba m, bakalar ne der tasas m?
Yemekten sonra radyo dinledim. Ge yattm. Yatakta kendi kendime yalnzm.
Uyuyamyorum. Oda karanlk. Pancurlar kapal. Gene de bir ocuk alamas
duyuluyor. Uzak, ok uzak bir yerden gelir gibi. Skntl. Sanki gelecek gnlerine
alyor, iim daralyor. Yorgann altna bzlyorum, iyi eyler dnmek
istiyorum. Uyusam da bari dte ksam bu kasabadan. Olmuyor. Biliyorum, bu
gece uykumda stme bir kurbaa srayacak, uzanp uzanp pmee alacak beni.
Dardan ayak sesleri geliyor. Bir sarho baryor. Uyyy, koca arkl Allah, uy!
diyor. Neden tam burada bard bu adam? Korkuyorum. yle bitkin, yle
elimsizim ki. imdi insanlar bana ne isterlerse yapabilirler. Sarho pencereyi ap
kalas iki saat iinde ald gitti. Hi ayrlmadm pencereden. lk iki cmlenin
nc cmlenin varlna hizmet etmesi iin kurulduuna inanan zihnimiz,
hi ayrlmadm pencereden cmlesine geldiinde dikkatini younlatrr. Bir
hikye kiisi ile karlatmz dnrz. Daha da tesi, bu kiinin hikyenin
anlatcs olduunu anlarz. Bu, ok nemli bir andr. Tm kurmaca metinlerin
ortak bir zellii de gerek yazarlar dnda anlatclarnn olmasdr. Kimi
zaman birden ok anlatc kullanlsa da (ki genellikle romanlarda denenen bir
anlatm biimidir) yklerde genellikle anlatc tektir. Tabii bunun birinci tekil
kii, nc tekil kii ya da baka bir kipte (bak as) olmas da nemlidir.
Birinci tekil anlatc her zaman inanlmas en kolay olandr. nk gerek
yaammzda ounlukla hikyelerimizi bu kipte anlatrz. Yukardaki metin
birinci tekil anlatc olduu iin ok daha rahat giriyoruz hikyenin iine. Kk
bir altrma olarak bu paragraf nc tekilden okuyalm:
Bugn kar arsaya yl kalaslar kaldrdlar. Kocaman kamyonlar onca kalas iki
saat iinde ald gitti. Hi ayrlmad pencereden. Annesi bir iki kere Ne
oturuyorsun, ortalk sprlecek, dedi: aldrmad. On yl nceki arsay dnp
duruyordu. Okul dn bu pencereden top oynayan ocuklara bakard. Kz, koca
m aryorsun orada? derdi annesi, utanrd. On yl nce annesini de severdi. Hem
byle kasabann insanlarndan korkmazd. O da onlar gibiydi. Erkeklerin yannda
uslu uslu oturur, kadnlarn dedikodusunu dinlerdi. Okulu bitirdii yl karya
kalaslar ydlar. Arsa sesini yitirdi. Pencereden hep o kalaslar grd yllarca. Kn
stlerine kar yad, yazn gnete esmer esmer yandlar. Bugn kaldrdlar onlar.
imdi iinde bir umut var. Top oynamaa gelecek ocuklar bekliyor.
lk bakta ok nemli bir anlam kaymas olmad gibi grnyor. Ancak tm
bunlar gren, kahramann zihninin iine girebilen bir anlatc olduunu
dndrtyor bize bu kipteki bir anlatm. Bana yle geliyor ki metnin zgn
halindeki kahramana yaknlmz bir para azalm oldu. nk biz de okur
olarak anlatcnn her eyi grd noktadan kahraman / hikyeyi izlemeye
baladk. Artk anlatlanlar sadece kahramann bize fsldad srlar deil.
Kahramanmz artk zgn metinde olduu konumdan biraz daha aada. Benanlatc olduu srada bu hikyenin devamn renmek iin kahramandan baka
gvenebileceimiz kimse yokken imdi baka bir anlatc var; stelik hikyenin
kahramanndan ok daha st bir konumda. Oysa yky okuunuz iin
hikyeyi biliyorsunuz, ok mahrem yerlere doru giden bir yolculuk var. O
nedenle de birinci tekil anlatc elbette daha ok etkileyecektir bizleri.
Gelelim kalaslara. yi bir edebiyat metninde hibir ey rastlantsal deildir.
Kurmaca rnlerde kaza olmaz. Bu nedensellik yazarn ok karmak bir hesap
yaparak yazd anlamna gelmez. Uykuyla uyanklk arasnda yaanan bir
deneyime benzer yazmak. Yazar da kimi zaman neyi neden yazdn, hangi
ayrntnn zerinde daha ok durduunu bilmez. Bazen hi ummadmz bir
biimde geliir yaratma sreci. rnein yazar sadece byle bir arsadan kaldrlan
bunlarda. Bzlyorum; iimi bir korku kaplyor. u tokmak gibi herif bizim sokakta
oturan kasap deil mi? le yemeine geliyor olmal. Kime brakm dkkn?
Yetikin raklar vardr. Ceketi yamal bir adama kemikli yerinden yarm kilo eti
onlar yutturur imdi. Bu adam namaz klar m acaba?
Bir kadn geiyor. Tanrm onu, evleri bize yakn. Kocas bir bankada
alyormu. Kpkrmz boyanm. Neler sylyorlar onun iin komu kadnlar, ne
kt eyler. nanmyorum onlara. Hep birini ekitirirler. Gzleri ldar
anlatrken. Onlarn yanndayken kalkp gitmekten korkarm. Gider gitmez beni
ekitirecekler sanrm, inanmyorum onlara ama bu kadn da sevmiyorum. ok
konuur. Ara sra bize gelir. Bizimki dedii kocasn anlatrken bir bak vardr
bana, evlenmedim diye elenir gibi, acr gibi bir bak, sinirlendirir beni. Gene de
birey demem; anlamam gibi dururum. O boyuna konuur. Mdrlere gitmiler
geende. Bir kzlar var karde, bu kadar da olur mu? Neredeyse kucana oturacak
bizimkinin... O kza da acrm ben, u kadna da, kendime de. Neden bu darack
kasabadayz biz? Yoksa btn dnya byle mi? Kitaplarn dedii yalan m?
Pencereden bakmaya devam eden kahramanmz bize grdklerini yine i
dnceleri yoluyla aktaryor. Duygu durumlarn ok ak biimde veriyor
yazar: Bzlyorum; iimi bir korku kaplyor. nce drstl kukulu bir
kasab gryoruz, ardndan da bir kadn. Her ikisi de ktcl bir bakla
anlatlyor. Kavgaya gider gibi sert olularndan ve dedikodularndan korkuyor
anlatc. Ancak ikinci tiplemede, kocasn anlatan kadn tipinde biraz daha
ayrntya giriyor yazar. Her ayrntda biz o kadn hakknda bir eyler renirken
aslnda kahramanmz biraz daha yakndan tanyoruz. Hem kahramann
sorunlarn hem de dierlerine bak asn anlamaya balyoruz. Burada nemli
bir ey daha oluyor (Bir kzlar var karde, bu kadar da olur mu? Neredeyse
kucana oturacak bizimkinin...), mstehcenlikle karlayoruz. yknn
dmnde yer alacak olan cinsellik aslnda bu noktadan bymeye balyor.
Kahramanmzn dnceleri ve hatta yaayacaklar, bu kadnn sokaktan
gemesi ve daha nce syledii o szlerle ate alm gibi. te bu, anlatmda
doall salayan, metnin akc ve inandrc olmasn salayan bir zellik.
Paragrafn sonu ise metnin geneline yaylm sorularla bitiyor: Neden bu darack
kasabadayz biz? Yoksa btn dnya byle mi? Kitaplarn dedii yalan m?
Edebiyat yaptlarn derinlikli klan, onlar nemli yapan ey sorduu
sorulardr. Edebiyat, yantlar retmekten ok, sorular oalttnda ilgintir.
Bizler de aslnda sorular sormay reniriz bu metinleri okuyarak. Bazen
yukardaki gibi, sorular aka sorulur, bazen de metni okuduktan sonra iinde
tek bir soru cmlesi olmad halde zihnimizde kendiliinden belirirler.
Yukardaki blmde sorular kahramanmzn aklna doal bir ekilde geliyor,
bilinaknn bir sonucu olarak ortaya kyor ve undan emin oluyoruz: Bu
sorular kahramanmzn sorulardr. Yazarn deil. Bu ayrm metnin
inandrclyla ilgilidir. Eer sorular, dnceleri, iddialar yazarn biz okurlara
iletmek iin yazdn hissedersek kurmacann bys bozulur ve inandrcl
azalr, okuma zevkini kaybedebiliriz. Tabii bunu bir slup denemesi olarak
kullanan yazarlar da vardr.
Devam etmeden nce son bir nokta: Kitaplarn dedii yalan m, sorusunun
iaret ettii bir bilgi daha var ki bunun gittike nasl nem kazandn greceiz.
Kahramanmzn kitap okuyan bir kz olduunu rendik.
Kap ald. Baktm annem. Canm skld. Ne ii var burada? Yanmda olmad m
serin kanl dnyorum; acyorum ona. Yal kadn, onun dnyas da bir trl
diyorum. Yanma geldi mi tepem atyor. Aypm, umurumda deil. Sedire oturdu.
Yarn Fatmahanmlar gelecekmi seni grmee, dedi.
Yarn evde yokum ben.
Nereye gideceksin?
Hi, ama yokum evde. kmam. Ka kere syledim sana, evlenmek
istemiyorum ben.
Elalem ne diyor biliyor musun? Eksii var onun, diyor.
Ne derlerse desinler, istemiyorum. Kanc bu? stme varma benim.
Kaarm yoksa. Satarm babamdan kalan ba, tarlay; alr bam kaarm.
Gzleri byd. Kalkt, kapy arpt gitti. Dardan sesini duyuyorum. Rezil
etmiim onu ele gne. Herkes kendini dnyor, ileniyor bana, sesinden belli
alyor da. Ben de alamak istiyorum.
Kiminle evleneceim bu kasabada? Kim anlatyordu geende ip iip gecenin
bir vakti gelir eve. Ayan nme uzatr. kar unlar, der. Le gibi kokar ayaklar.
im bulanyor. Nasl yatlr byle bir adamla?
Sokak kaps alp kapand. Eildim baktm annem. Kim bilir hangi kocakarya
gidiyor? Yaknacak benden, iini dkecek, rahatlyacak. Bense hep burada kalacam,
kendi kendimle. nsan kendine acr m? Ben acyorum.
Kendine acma izlei anneye acma ve kzma ile btnleerek bizi nemli
bir sahneye balad. Anne-kz tartmasna. Kahramanlar kurmaca metinlerde
bizler gibi karlkl konuurlar. Kimi zaman burada olduu gibi bu diyaloglar
konuma izgileriyle ayrlarak verilir, kimi zaman anlatmn iinde trnak
iaretleri ile kaynatrlarak. Diyaloglarn doal olmas metin iin byk nem
tar ama doal diyalog yazmak sanld kadar kolay deildir. rnein gndelik
konumalarmz bir teybe kaydedip sonra yazya dntrsek ortaya kan
diyaloglarn okunmasnn kolay, zevkli ve anlaml olmadn grrz. Yukarda
da ustalkla yazlm diyaloglara baktmzda dilbilgisi kurallarna uygun,
fazlal, tekrar, eksii olmayan bir konuma gryoruz. Bunu baarmann en
kestirme yolu, yazdnz diyaloglar yksek sesle okumaktr. Bir de tabii uzun
cmlelerden kanmak. kinci nemli nokta da diyaloglarn, kahramanlarn
karakterlerini anlamamz, dier kiilerle yaadklar elikileri gzlemlememiz
bakmndan stlendikleri ilevdir. Biz okur olarak, karakterleri kendimiz tanmak
isteriz. Onlar bir sahnede izledikten sonra haklarnda kendimiz karar
verdiimizde zevk alrz. rnein, bu konumalar anne-kz arasndaki gerginlii
bizim varlmz fark etmi ve bize doru konumaya balamtr. Bu, zellikle
okumakta olduumuz gerekilikte bir yk iin iyi bir ey deil. Ancak
yazarmz bu zayfl ustalkla rtyor: Zaten herey o yl olmad m? Kalaslar
bile o yl geldi arsaya. Her eyin o yl olmasyla bugnn neden nemli olduunu
bize yine kalaslar zerinden hatrlatyor yazarmz. Bylece kalaslar nemli
bir gei nesnesi olarak varlklarn srdryorlar. Srdrecekler de.
Nice sonra kap alnd. Kitab kapayp kalktm. Ayaklarm uyumu. Annem
anahtar m unuttu acaba? Basamaklardan ar ar indim. Necati mi yoksa? Ara sra
gelir, ngilizce devlerini yaptrr. Kapy atm. Oymu. Dmdz taram salarn.
Sar yznde hep o ergenlikler.
Naslsn abla? dedi.
yiyim. Girsene.
Girdi. Kapy kapadm.
Halam nerede? diye sordu.
Bilmem. Komuya gemitir.
Daymn olu bu Necati. Babasndan rendiimi oluna satyorum. Yukar ktk.
Sakal tra da m oluyor ne, kt kt kokuyor. Baktm burun kanatlar oynuyor,
kokluyor. Bu oda evde kalm kza kokar sanrm. Almm ben, duymuyorum.
Masann nne oturdum.
Kitaptan dayya, daydan olu Necatiye gei yapyoruz. Arada yine biz
okurlar bilgilendirme cmleleri olduunu syleyelim: Ara sra gelir, ngilizce
devlerini yaptrr. Bu tr cmleler birinci tekil anlatc iin biraz tuhaf nlyor.
Ancak nc tekil anlatc olsayd hi yadrgamazdk. nk o kipte btn
anlatm bu tr bilgi verici cmlelerden oluur.
imdi bu paragrafta kahramanmzn Necatiyi nasl alglad vurgulanyor.
Onun artk bym (dolaysyla bir erkek) olmas kt koku ile anlatlyor.
nceki blmde kahramanmzn bu kasabann erkeklerini beenmedii de yine
kt kokuyla anlatlmt. Bu anlatmda bir doku oluturuyor ve karakterin
izgilerini netletiriyor. in garibi Necati de kokluyor. Necatinin zerinden
bizler kahramanmzn kendine dair imgesini de zyoruz. Tabii Necatinin
koklama eylemi hayvans bir arm yaratyor ki, bu da nemli. Cinsellik izlei
devam ediyor.
Otursana, dedim.
Karma oturdu. Kitabn, defterini masaya koydu. Bu yl sk sk geliyor bize
Necati. Eskiden pek uramazd. Hem stnde bir sklganlk. Odaya girince hem
seviniyor, hem utanyor gibi. Byd artk, liseye gidiyor.
dev mi var? dedim.
Evet dedi.
Kitaba uzand.
Biliyor musun, karki arsadan kalaslar tadlar. Eskiden ocuklar top oynard
orada, dedim.
Sahi, dedi. (O yana bakt.) Syleyeyim arkadalara. Biz de gelir oynarz.
Burada kalaslar yknn imgesel omurgas olduunu iyice hissettiriyor.
Metne derinlik kazandryor. rnein kalaslar burada sradan bir konumann
iine yerletirilmi. nemsiz bir eyden sz eder gibi konuuyorlar. Oysa biz
kahramanmz iin o kalaslarn ne anlama geldiini ok iyi biliyoruz. Necatiye,
annesine ve de o kalaslarn nemini bilmeyen dier yk kiilerine kyasla biz
kahramana daha yaknz, srdayz.
Kitab, defteri at. almaya baladk. Ben okurken, farkndaydm, dinlemiyor
pek. urama, burama bakyor. En ou gsme. Alt duda ar ar sarkyor. Hele
gzlerindeki bulak bak. Bu mu istek dedikleri? Kitab uzattm.
imdi de sen oku bakalm, dedim.
ykde artmakta olan cinsel gerilimin balangc nemli bir soruya
balanyor. (Bu mu istek dedikleri?) Bu soruyu okuduumuzda iimizden yant
vermeye alrz. Evet, aslnda byle bir ey ya da hayr ama aslnda...
Bocalamaya balarz. Aklmzdaki yantlar bu soruyu karlamamaktadr. nk
soru o hikyenin zelinde ktcl bir tonda anlatlan Necati iin sorulmutur.
Topland, nce duda geldi eski yerine; ama gzlerindeki o bulaklk g
arnd. Okumas kt deil. Ben gzlerine bakyorum. Yeil, yeil ya, ipil bir yeil
bu. Tatsz. Nasl denir? te kurbaa yeili, souk. Ergenlikleri de var. nce keskin
dudaklar. Ne irkin ocuk. irkin ama bir ocuk krpelii var onda, ya da bir gen
erkek duyarl. Bacam ondan yana uzatsam diyorum. Uzattm. Kprdarken dizi
bacama srnd. Bir kelimeyi yanl okudu.
yi bak o kelimeye, dedim.
Dzeltti. Yzne kan kyor. imdi kalksam, arkasna gesem, kitaba eilsem,
gsm srtna bastrsam. Kprdamyorum. Ar bir hava var odada. Oysa ilkyaz
daha. Bungun, ar, skntl bir hava bu. Necati hep okuyor. Kurbaa sesi gibi. Nasl
da benziyor kurbaaya. Bir tiksinti, bir bulant kabaryor iimde. Kendimden
ireniyorum. Ses kesildi.
Kalktm pencereyi atm. u skntl hava dalsn.
Bugn hastaym ben Necati, dedim. Sen gelmeden yatyordum. Okuyuun
ok iyi. evirisini sen kendin yaparsn.
Kalkt.
Peki abla, dedi.
Gzlerinde o bulaklk yok artk.
Kahramann eliik bakn gstermesi asndan ilgin bir blm. Hem
irkin hem ekici bulduu bir delikanl var karsnda. Kurbaa benzetmesinin
doal bir ekilde ortaya kna tank oluyoruz burada. Finalde bu imgenin ne
KURMACANIN UNSURLARI 2
... Hang i zamanda ve nerede o ldu umuz b ellidir artk...
KPK
Saat beti.
Saatin sesi, duvarlara aslm geyik balarn, doldurulmu kular, yrtklar
zellikle onarlmam antika koltuk yzlerini, gmleri ve kristal aynalar bir
dokunuta geerek Bediann oturduu kk blmeye vard son hzla.
ff, saat be oldu, dedi Bedia. Hazrlanmal yava yava. Sonra kk, sedef
boyal trnaklarn kadife terliinin iinde gezdirdi: Kurumu. ff, kalorifer
yanmyor yine! Saat be oldu. Giyinme, boyanma derken... Kocaman sa
saracaklarnn stnde kaskat bir ltyla duran salarn elledi: Kurumu. Zeynepe
seslenmeli; banyoyu doldursun. Yava yava hazrlanmal. Hazrlanmak, bir
erkee, bir duruma, bir geceye hazrlanmak demek olan gnlerinin (bir yekpare
elmasn bir yln birbirlerini usulca tamamlayan ltl dilimleri: Yeil farlar,
simli oraplar, gl kurusu ruj kalemleri, sedefli trnak cilalar, yz temizleme
stleri, elma kokan kpkl sabunlar, siyah rugan pabular, leden sonralarnn
parlak iskambil katlar, arada gz atlan aynal pudriyerler; gece kulplerine, sabah
krlarna en uygun baklar; kylarda dalp dalp gitmeler, yeni kan arklar,
yamurda giyilen izmeler) herhangi biriydi bugn, yine de takvimde krmz ruj
kalemiyle belirtilmiti. ff!
Zeynep, diye seslendi. Zeeeyneeep! Kzm brak u toz almay da banyoyu
doldur. abuk!
Geliyorum hanmefendi.
Zeynep kapnn yanndaki duvarda asl duran tfeklerin tozunu alyordu.
Geliyorum.
Brak ben alaym tozu, sen banyoyu doldur!
Hi olur mu hanmefendi?
Zeynepin baak rengi Sivasl yznde aknlk, pembelik halinde belirdi: Hi
olur mu?
Neden olmasn? dedi Bedia. Anlamn kendinin de zemedii o
kahkahalarndan birini att. Tutuk, gcn iinde gizliyen bir kahkaha; yava yava
hazrlanan bir gl, anszn alan bir glmseme. Bir keresinde, bir Nianta
dolmuunda (araba onarmdayd o sralar) az yeni inenmi taze simit kokan bir
delikanl dmt yanna. Eli yz dzgn, temiz giyimli bir gen. Elinde kaln bir
kitap vard. Dnemelerde, br eliyle n koltua akl kll kavryor, bacana
dememeye alyordu. Sonra bir yerde yol bitti, indi. nerken gzgze geldiler.
O an nmeyin, demek gelmiti Bediann iinden. Bu dolmu gitsin byle.
Sonra, ok sonra bu olay dndke kahkahay basard. te o kahkaha.
Bir keresinde, oday dolduran zengin konuklarn, gzel kadnlarn, ellerindeki
iki kadehleriyle kelerde oyalanan erkeklerin arasnda, naslsa fark edildiinde,
bunca hazrlanma abasn ustaca yok gsteren dz, siyah giysisiyle birden
belirdiinde, dudaklarndaki kahkaha: Kkrtc, gvenli, scak. Byle becerikli bir ev
kadn olmasaydn nasl bir kadn olurdun bilmem, der Macit arasra, Onun
konuklara dnp Karm halkn iinden gelme bir kadndr. Bakn, tarhana orbasn
hl kendi piirir, kimselere brakmaz, dedii zaman att kahkaha: Kkrtc,
gvenli, scak; biraz tutuk, biraz ksk belki ama mutlaka beklenmedik.
Bedia sabahtan beri gml durduu kuty yastklardan syrld, elini uzatt.
Hi olur mu hanmcm? dedi Zeynep. imdi biter.
Peki peki, dedi Bedia, yine yastklarn arasna gmld. fff! (Sonra, uzun
sredir amaktan kand bir konuyu yeni hatrlamasna) eyyy... eyi
soracaktm Zeynep. Kimmi o adam? Anlald m kim olduu?
Hangi adam hanmefendi?
O adam canm. Hani geende gelmi, beni sormu ya... Bedia hanm kata
gelir falan diye.
Anlalmad, dedi Zeynep. Bilmiyoruz kimmi.
Nasl biriydi, anlatsana.
Bilmem ki hanmcm. Dpedz bir adam ite.
Peki, nerden gelmi, nasl gelmi Hseyinin yanna? Kahveden karken nasl
gelmi de demi?
Zeynep bir olay birka kere anlatm birinin vazgeemedii, bilmeden
ezberledii szcklerle balad:
Hseyin tam kahveden kyormu...
Saat kam?
On felan herhal. O da kalkm peisra. Meer orada otururmu.
Hseyin grmemi yani daha nce. Oturuyormu ama onun ilgisini
ekmemi.
He ya.
Sonra?
Kalkm, peine dm bizimkinin. Hseyin hrsz sanm. Buralar belli
olmaz deil mi hanmcm? Bakarsn hrszdr.
Doru, doru. Ya konumas? Kyl gibi mi konuuyordu?
Birazck kylyd besbelli. Kasketi vard ama bilemeyeceim.
yi dnsene kzm, kafan altr biraz. Nereden tanyormu beni, syledi
mi? Bizim oradan m?
Bilmem ki hanmcm. Sormadk. Tanr misafiri. Bedia hanm greceim
dedi, ne zaman gelir dedi, o kadar. Biz de sormadk. Ama keke sorsaydk, ne biim
adamm o hanmefendi. Hi grmedim ylesini, hi duymadm. nanmayacan,
yatt araf, yastk yzn yudum durdum da yalar kmad. Yastn iine gemi
kir. Yepyeni yzler, pamuklar hep ya iinde kalm. Nasl yam, nasl kirmi bu
byle? Kabahat Hseyinin. Sen kalk tanmadn adam Tanr misafiri diye... Gne
ksn, pamuklar da ykayacam inallah. O ne biim adamm yle...
Zeynep bir yandan geyik balarnn, doldurulmu kularn, kapnn yanndaki
duvara asl tfeklerin tozunu alyor, bir yandan szldanyordu: O nasl kirmi yle...
saracaklarnn stnde kaskat bir ltyla duran salarn elledi: Kurumu. Zeynepe
seslenmeli; banyoyu doldursun. Yava yava hazrlanmal. Hazrlanmak, bir
erkee, bir duruma, bir geceye hazrlanmak demek olan gnlerinin (bir yekpare
elmasn bir yln birbirlerini usulca tamamlayan ltl dilimleri: Yeil farlar,
simli oraplar, gl kurusu ruj kalemleri, sedefli trnak cilalar, yz temizleme
stleri, elma kokan kpkl sabunlar, siyah rugan pabular, leden sonralarnn
parlak iskambil katlar, arada gz atlan aynal pudriyerler; gece kulplerine, sabah
krlarna en uygun baklar; kylarda dalp dalp gitmeler, yeni kan arklar,
yamurda giyilen izmeler) herhangi biriydi bugn, yine de takvimde krmz ruj
kalemiyle belirtilmiti. ff!
Bu paragrafta hemen kahramanmzla tanyoruz: Bedia. stelik onun
kendi kendine konumasn duyuyoruz ve bununla da kalmyoruz, zihninin iini
de duyuyoruz. Anlatcmz snrl nc tekil ahs bak asn kullanyor.
Daha nceki blmde incelediimiz Evdeki adl ykdeki birinci tekil
anlatcya ok benzeyen ama olanaklar biraz daha geni olan bir anlatm biimi.
Aslnda yazarn sesini duyuyoruz ve yazar kahramanna ok yakn bir noktadan
konuuyor. Onun dncelerini bize nnda aktaryor.
Yazar ayrntlar son derece dengeli kullanarak bize hemen yeni bilgiler
veriyor: Herhangi biriydi bugn, yine de takvimde krmz ruj kalemiyle
belirtilmiti. Neden bugnn nemli olduu belirtilir? Evdeki yksnn de
getii gnn kendine gre bir zelliinin olduunu hatrlayn. Anlatlacak
hikyenin herhangi bir gnn sradan akndan ibaret olmadnn, iine
gireceimiz dnyann ilgin bir nna tank olacamzn bildirilmesinin sk
bavurulan bir tarz olduunu o zaman da sylemitim. Belli ki bugn zel bir
gndr, hem kahramanmzn bildii nedenlerden dolay hem de henz bilmedii
bir nedenle zel bir gn.
Zeynep, diye seslendi. Zeeeyneeep! Kzm brak u toz almay da banyoyu
doldur. abuk!
Geliyorum hanmefendi.
Zeynep kapnn yanndaki duvarda asl duran tfeklerin tozunu alyordu.
Geliyorum.
Brak ben alaym tozu, sen banyoyu doldur!
Hi olur mu hanmefendi?
Zeynepin baak rengi Sivasl yznde aknlk, pembelik halinde belirdi: Hi
olur mu?
Bu diyalog bizi yardmc bir tip ile tantryor, o tip ile kahramanmzn
ilikisini gzler nne seriyor. Bedia ile Zeynep arasndaki mesafe bir snf
ilikisinin ifadesidir. Burada ok ho bir ayrnt olarak Zeynepi tfeklerin tozunu
alrken gryoruz. Hepimizin bildii bir kural vardr: Duvara asl bir tfek varsa
hikyenin bir yerinde o tfek mutlaka patlar. ehovun dile getirdii ve ondan
beri sylene sylene artk bir klie haline gelmi bu dnce ile ifade edilen,
kurmaca yaptlarda hibir eyin rastlantsal olmaddr. Baka bir rnek vermek
gerekirse: Kahramann bir zellii syleniyor, rnein doktor olduu belirtiliyor
ve bir daha bu zellik kullanlmyorsa kurmacann yapsnda bir zayflk
oluabilir. Yani kahramann doktor olmas hikyeye hizmet etmiyorsa bu fazla
bilgi anlatm zayflatr. nk siz bir kere bu bilgiyi verdiinizde okur bunu
belleinin bir kesinde tutmaya balar, tpk dier bilgileri tuttuu gibi. Eer bu
bilgi bir yere balanmazsa okur gereksiz bir ayrnty aklnda tutmu olur. Tabii
sylediim klasik anlamda bir anlat iin geerli. imdi biz de yknn banda
verilen bilgileri biriktirmeye baladk bile. Ama yknn tamamn
okuduumuza gre tfek meselesini hemen zebiliriz. O tfekler hi
patlamayacak. Evet, doru. Ancak yknn sonunda ucu ak braklm da olsa
bir cinayet ilenecei kesin. Ya da bize bunu dndrtecek bir yola giriyor yk.
te bu tfekler de bence orada atmosferin gerilimini hazrlayan rtl
imgelerden biri. Elbette unu diyemeyiz: O tfekler orada olmasayd yknn
sonu farkl biterdi. Hayr, bunu diyemeyiz ama unu syleyebiliriz: O tfekleri
algladmz andan itibaren bu evde bir cinayet ilenirse armayacamz bir
dnsel durumda okumay srdryoruz. Ek bir soru: Bu tfekleri yazar oraya
bizim yorumumuzun farknda olarak m koymutur? Bunu bilemeyiz. Bazen
yazarlar tasarladklarnn ok azn gsterme eilimindedirler. nk bu yntem
okurun zihninde hikyenin gerekliini pekitirir. Tabii yazarn o tfekleri oraya
yerletirmesi zerine baka yorumlar da yapabiliriz: Av merak Macitin snf
atlama hikyesinin taral kkenlerini hatrlatan iaretlerinden biridir. Ayrca,
ortamdaki doldurulmu hayvanlar, Bediann bir zamanlar kanl canl k bir
kadnken imdi ii boaltlm ve burjuva nesneler dnyasnn malzemesi ile
doldurulmu l bir kadna dnmesinin simgesi olarak da ilev grmektedir.
Ancak tm bu yorumlar tfeklerin gerilim atmosferine hizmet etmediini ifade
etmez. nk sanat yaptn oluturan unsurlarn yazar tarafndan nceden
belirlenmi tek bir ilevi yoktur. Bu unsurlarn ou zaman yazarnn bilinli
tasarmn aan rtk, gizil balar vardr.
Neden olmasn? dedi Bedia. Anlamn kendinin de zemedii o
kahkahalarndan birini att. Tutuk, gcn iinde gizliyen bir kahkaha; yava yava
hazrlanan bir gl, anszn alan bir glmseme. Bir keresinde, bir Nianta
dolmuunda (araba onarmdayd o sralar) az yeni inenmi taze simit kokan bir
delikanl dmt yanna. Eli yz dzgn, temiz giyimli bir gen. Elinde kaln bir
kitap vard. Dnemelerde, br eliyle n koltua akl kll kavryor, bacana
dememeye alyordu. Sonra bir yerde yol bitti, indi. nerken gzgze geldiler.
O an nmeyin, demek gelmiti Bediann iinden. Bu dolmu gitsin byle.
Sonra, ok sonra bu olay dndke kahkahay basard. te o kahkaha.
Zeynepin aknl ile dalga geen bu kahkahann anlam zerine
dnyoruz hep beraber. Bedia, yazar ve biz. Bir eyin anlamn zmenin en
. Richard Alewynin Edebi Kayg adl yazsn bu konuya daha ok ilgi duyan
okurlara nermek isterim. Korku ve Kayg (dzenleyen Hoimar von Ditfurth, ev.
Nasuh Barn, Metis Yaynlar, stanbul, 1991) adl bir tartma kitabnn ikinci
makalesi.
. Tomris Uyar, Kpk, demeler ve ahmeran Hikyesi, YKY, stanbul, 2003.
. Selim leri, Kpk, ADAM yk, Kasm-Aralk 1995, Say 1.
bitmitir. Ayrca bu olaylar Bediann evinde yaanmtr. Tek meknda geen bir
hikye. Ancak biz okur olarak sadece bu yarm saat iinde olup bitenleri mi
rendik? Hayr. Hem Bediann gemiine gidip onun kkenine dair bilgiler
edindik, hem geri dnlerle kocasn ve kendisini eitli ortamlarda gzlemledik,
hem de Bediann dier kiilik zelliklerini rendik. Neredeyse bu yarm saati
anlatan hikyede Bediann tm hayatn kavradk ya da bu izlenime kapldk.
yky okumay bitirdiimizde kahramanmz hakknda her eyi bildiimizi
varsaydmz bir dnsel duruma getik. Yani biri kp, Bedia aslnda bir
yandan da ok gzel resimler yapan yetenekli bir kadndr, derse kolayca
kabullenemeyiz bu yeni durumu. Byle bir bilgi bize verilmemitir. Peki bununla
eliecek bir bilgi var m? Yok. Ama bu yeni neri bizim zihnimizde yaratlm
olan Bedia ile elimektedir. Aslnda birka sayfa iinde Bediann kiisel
zellikleri hakknda ok az bilgi edindik ama bu bilgiler yle bir kurgunun iinde
zihnimize yerleti ki artk yk bittikten sonra yeni bir zellii Bediaya eklemek
istemeyiz. Onun karakteri kurulmutur. Karakter yaratmak, belki de
kurmacann en nemli parasdr. Zamann ve meknn kullanm, olay
rgsnn kurulma ekli, gereklii oluturmaya yarayan ayrntlar, ksacas her
ey kurmacada karakterleri yaratmaya hizmet eder. nk karakterler ete
kemie brnp ortaya kmazsa anlatlan hikye okurun zihninde canlanmaz.
Zaman, olaylarn neden-sonu ilikileri iinde kavranmasn salayan bir
unsurdur. Hikyede nce bir ey olur, sonra baka bir ey olur. Olan her ey ya
bir olayn sonucudur ya da baka bir olayn nedenidir. Bir baka seenek de var
tabii. Art arda gelen olaylar, nedensellik ilikisi barndrmamalarna ramen
zamansal bitiiklik ilikisi iinde bir btnsellik yaratabilirler. Bu konuda Hilmi
Yavuzun saptamalarna deinmekte yarar var. Yavuz, Garaudynin, bir sanat
yaptnda biimle ierik arasndaki dzmece, sahte kartln alabilmesi iin,
nce bu yaptn konusunu, onun ieriiyle bir tutmamak gerektiini belirttii
bir bildirisine atfta bulunarak balad makalesinde Vedat Trkalinin Bir Gn
Tek Bana adl romanndan u rnei verir: Romann kahraman Kenan, sevgilisi
Gnselin ondan polis diye kukulandn rendikten sonra intihar eder. Bu
roman okuyan birinin Yavuza bu hikyeyi gereki bulmadn sylemesi
zerine Yavuz bu durumun tipik bir konuyu ierikle zde tutma vakas
olduu saptamasn yapar. Yavuza gre, romann bir konusu, bir de ierii
vardr. nsan zihni Humeun ortaya koyduu gibi zamansal bitiiklii
nedensellikle kartrmaya yatkndr; dolaysyla birbiri ardnca gelen iki olgudan
ncekini neden, tekini sonu saymak gibi bir koullanmas vardr. Yavuz,
romanda Kenann sevgilisi onu polis sand iin intihar etmediini, polis
sandn rendikten sonra intihar etmi olduunu belirtir. Dolaysyla konu,
yani hikye o kadar da basit deildir. Bence makalenin en nemli saptamas
romann nedensellie indirgenmesi ile ilgili blmde gizli:
Roman, ematik bir nedensellie indirgemek, somut gereklie analitik bir
yaklam; bir btnsellik olarak temellendirmekse, diyalektik bir yaklam oluyor.
zaman harcyorlarsa, pornografik bir filmle kar karya olduumuzu kesin olarak
syleyebiliriz tabii bunun yan sra, cinsel eylemlerin de olmas gerekir; aksi
takdirde, drt saat boyunca bir kamyonda seyahat eden iki kiinin grld Wim
Wendersin Zamann Akndas gibi bir filmin pornografik olmas gerekirdi ki
deildir.29
Gerekten de ilgin bir saptama. Bizim burada tarttmz zaman
kullanm ile yakndan ilgili grnyor. Kurmaca yaptlar gerek yaamn aksine
odaklanm anlatlardr ve gereksiz cmlelerden, sahnelerden arnmlardr; bu
nedenle de okura btnlk duygusu verirler. Bu btnlk metnin estetii ile
yakndan ilgilidir. Dilin kullanm, metaforlar, simgeler, bulular kadar zamann
kullanm da estetik boyutu glendirmeye hizmet eder. Zaman boyutu
zerinde denetimimizi yitirdiimizde ortaya kan metnin ou zaman geveze
bir metin olduunu grrz, en hafifinden hikye sarkm deriz. Bu da
okumay skc bir hale getirir, ama daha kts ortaya kan yaptn estetik
btnlnn bozuk olmasna yol aar ki bu da hi istemediimiz bir
durumdur. Eco nun da vurgulad gibi, kurmaca yaptlarn hepsi hzldr.
Hikyeye hizmet eden sahneler birbiri ardna sralanrken zaman gerek
yaamdaki zamandan ok daha hzl akmak zorundadr. Ancak yazar, bazen
zaman yavalatabilir, nemli bir sahnede zaman uzatabilir ya da tam tersini
yapabilir. nk kurmaca yazmak bir anlamda zaman ynetmektir. Proustun
Kayp Zamann zinde adl romannn has edebiyatn ahikalarndan biri
saylmasnn nedeni de bu olsa gerek.
Anlatnn zamansal yaplandrlmasnn yan sra hikyenin i zamannn
tutarll da nemlidir. Bu tabii ok daha temel, aslnda zerinde uzun uzun
durmaya bile gerek olmayan yazan kiinin saduyusu ile kefettii ve uygulad
bir zelliktir. Anlatlan kahramanlarn (zellikle uzun zaman dilimlerini ieren
bir romanda) hangi ylda nerede, ne durumda olduklarn yazarn net bir ekilde
nceden biliyor olmas, anlatt hikyenin tutarll iin nemlidir. Bunu okura
dorudan yanstmak zorunda deildir, ancak hikyenin bir zaman cetvelinin
nceden karlm olmas ok ie yarar. Karakterler yaratlrken sadece onlarn
kiilik zellikleri, psikolojik altyaplar deil ayn zamanda eitim, meslek, snf,
aile zellikleri, bir baka deyile gemileri hayal edilir. Bunlarn arasnda uyum
yoksa karakter doru bir biimde ortaya kamaz. Gemii tasarlarken de
zamansal tutarllk gzetilir. Tabii anlatlan hikyenin getii zamana zg
ayrntlara hi deinmiyorum. rnein, tarihsel kurmaca ayrca youn bir
alma gerektiren bir alandr. Uygulamalarnn ok olmas bu trn sorunsuz
olduu anlamna gelmez. Hatta bana kalrsa en sorunlu trlerden biridir.
Kurmaca yazarnn tarihi yazarken almak zorunda olduu ideolojik konumun
sorunlarn hi katmadan sadece unu iaret etmek istiyorum: Gemite ya da
gelecekte geen bir hikye anlatlrken kullanlan dil byk bir sorun yaratr.
Yazar ne yaparsa yapsn bugnn diliyle yazmaktadr. Tabii aratrma yaparak
yazd dnemin diline dair incelikleri renip uygulayabilir ama bunu ne kadar
mkemmel yaparsa okunurluu o derece azalacaktr. nk gnmz
okurunun dilinden uzaklam olacaktr. Ayrca bu, szn ettiim mkemmel
bir aratrma ve uygulamann rn olduunu varsaydm metinler iin geerli.
Oysa pratikte yazarn birok bilgiye ulamas da mmkn olmayabilir. Fsun
Akatlnn, son yllarda yaymlanm olan tarihsel romanlarn sorunlarnn
tartld Osmanlya Romandan Bakmak30 adl deerlendirmesini okumanz
neririm.
Hikye, ileriye doru akan dinamik bir yapdr. Okuma sreci boyunca kii
olaylarn akt, bir yere doru gittii hissine kaplr. Olaylarn ak okurun
ilgisini ayakta tutan bir gtr. Akkanlk diye de adlandrlan bu kavram,
hikyenin okunma srecini belirleyen kilit bir unsurdur. leriye doru
okunurken, anlama sreci geriye dnk olarak gereklemektedir. Zihin
okumaya balar balamaz, toplad verilerle hem bundan sonra olacaklar
tahmin etmeye alr hem de hikyenin gemiini renir. Her admda
gerekleen olaylar nceki olaylar anlamay kolaylatrr. Bir hikyedeki her olay
nemlidir. zellikle dramatik anlatlarda her olay bir eye hizmet eder. Bu da
akkanl artrr. kinci nemli kavram da hikyedeki kahramanlarn ve olaylarn
potansiyellerinin gereklemesidir. Bu enerji, metnin balangcnda okuru ileriye
doru ynelten temel gtr. Hikye ilerledike alr ve aldka
balangtaki potansiyeller okurun beklentileri ile uyum iinde gerekleir. Sona
doru yaklaldka muhtemel sonlar birer birer elenir, olas durumlar en aza
iner, bir kader gibi sona varldnda okur bekleyebilecei ama nceden bilmedii
gerekle karlar. Kahramanlar kaderleriyle giritikleri mcadeleyi
bitirdiklerinde karakterleri de tamamlanm olur. Herakleitosun u szn
hatrlatr bu durum: nsann karakteri onun kaderidir. Gerek yaamda kaderle
mcadele ancak lnce biter. Kurmaca bir yaptta ise metnin sonunda
mcadele belli bir noktada bitmi olur. Gerek yaamn bir finali yoktur ama
kurmaca yaptlarda finaller nemlidir. Yine de metnin iinde kahramann kendi
kaderiyle bir mcadele iinde olduunu gryoruz. Tanpnara gre bu, Bat
romann nemli klan, bizde olmayan bir zelliktir. Sahici karakterlerin
yaratlamaynn ve Batl anlamda byk romanlarn yazlamaynn ardnda bu
kltr farkll vardr:
Kadim Yunana hristiyan dnyasnn stn olduu tek nokta buras, bu ie doru
dntr. Onunla kadere kar koyma fikri tamamlanr. Yani kahraman hakiki
manasnda teekkl eder. nsan kendi btnln alr. Eski ark hikyesine byle
bir terbiye yardm etmemitir. Hristiyanlktaki cibilli gnah fikrinin dourduu
hrriyet mcadelesinin eski ark cemiyetlerinde olmad gibi.31
Kurmacada zaman boyutunu tartrken deinmemiz gereken bir baka
nokta da anlatmn kipidir. rnein Kpk adl ykde kullanlan anlatm
Olay rg s
Yaratc yazarlk ya da kurmaca zerine yazlm kitaplara gz attnzda,
kurmacann unsurlarnn kimi farkllklar gsterse de u altbalklarda
sralandn grrsnz: Karakter, Olay veya Hikye, Olay rgs, Zaman,
Mekn, Bak As, Diyaloglar, Ayrntlar veya Betimlemeler... Bu unsurlardan
kimilerine deindim. Kimilerini ise daha sonra ayrntlaryla ele alacamz
syledim. Aslnda yapmaya altm, bu unsurlar birbirlerinden ok ayr
balklar altnda incelemek yerine ilk blmlerde olduu gibi rnek metinler
zerinde tamamn bir arada incelemekti. nk kurmaca yaptlarda bu
unsurlar birer forml ya da yapta deildirler. Her yazar kendi dnyasn
yaratrken kendine zg bir yazma alkanl ile ve belki de dile dklmesi ok
da kolay olmayan bir yntemle alr. Hatta birok yazar, aklanmas mmkn
olmayan bir esinle, hibir plan yapmadan yazmaya giritiklerini, kendilerini
anlatnn akna braktklarn, gerek yaratma srecinin byle bir kendinden
geile mmkn olabileceini syler. Bu grn en ar ucundakiler yle der:
Yazar olunmaz, yazar doulur. Ben doutan gelen yeteneklerin bu derece
abartlmas karsnda hep tedirgin olmuumdur. Elbette kiiler aras farkllklar
nemlidir ve bunlarn byk bir blm doutan gelir ya da henz bilinli
olmadmz ocukluk yllarnda ekillenir. Bu kitabn giri blmlerinde hikye
etme yeteneinin herkeste var olan bir zihinsel ilevden kaynakland zerinde
durmutum. Ancak, edebiyat yaptlarnn sadece bu zihinsel ilevin yazya
geirilmi hali olduunu sylemek bir indirgeme olur. Romanlar ve ykler yazl
metinlerdir. Dolaysyla yaznn olanaklarndan yararlanarak szl hikye
etmenin ok zerinde karmaklkta yaplara sahip olabilirler. Konuurken ve
dnrken kullandmz dil edebiyat yaptlarnda alarak baka anlatm
biimlerine dnr.
Burada konuyu datmak pahasna bir parantez aarak szl kurmaca
olduu adamn kimliinden geriye doru iz srerek Bay Krmznn adresini bulur.
Cebinde ilk cinayetinde kulland tabancayla evin yolunu tutar. Ancak onu kt bir
srpriz beklemektedir. Bay Krmz byle bir olasla kar nlemini alm ve Bay
Sarnn eklini polise vermitir. Bay Sar yine de Bay Krmzy gafil avlar ve
ldrmeyi baarr ancak pusu kurmu olan polis Bay Sary kskvrak yakalar.
imdi bu hikyeyi zetlediim srada yazarsak olaylar dz bir izgi zerinde
ilerleyecektir. Buna standart olay rgs diyebiliriz. Birok popler roman bu
tr basit bir olay rgsne sahiptir. rnein oksatan gerilim romanlar yazar
Stephen King, kiisel olarak ileriye doru akan olay rgsn sevdiini sylerken,
okurun hep gelecekte neler olacan merak ettiini, olup bitmi olaylar
dinlemekten ok da zevk almadn, karakterlerin gemilerini ok uzun geri
dnlerle vermenin okurun ilgisini datacan iddia eder.35 Belki de byle
izgisel bir anlatm tercih etmek balang iin iyi bir yntemdir. imdi bu
izgisel standart olay rgsn zetleyelim:
1. Bay Sar iyerinde, patron tarafndan kovuluyor.
2. Bay Sar sokaklarda dolayor.
3. Bay Sar meyhanede. Bay Krmz ile tanyor. Dertleiyorlar ve cinayetleri
planlyorlar.
4. Bay Sar cinayet hazrlklar yapyor.
5. Bay Sar cinayeti iliyor.
6. Bay Sar gazetelerden cinayeti reniyor.
7. Bay Sar patronunun Bay Krmz tarafndan ldrlecei gece evinde davet
veriyor.
8. Bay Sar ertesi gn patronunun ldrlmediini reniyor.
9. Bay Sar bir hafta daha bekliyor. Bu srenin sonunda Bay Krmznn
kendisini aldatm olduunu anlyor.
10. Bay Sar Bay Krmznn izini sryor.
11. Bay Sar Bay Krmz ile karlayor. Bay Krmz nce af diliyor, sonra da
polislere onu tarif ettiini, bir an nce kamasn sylyor. Ama Bay Sar
tetii ekiyor.
12. Bay Sar yakalanyor ve hapse atlyor.
Bu olaylarn izgisel akyd. Siz yazar olarak istediiniz yerden anlatmaya
giriebilirsiniz. rnein 11. blmden balayabilirsiniz. Roman bir cinayet sahnesi
ile balyor. Bay Sar silahn Bay Krmzya yneltmitir, Bay Krmz
yalvarmakta, kendini kurtarmaya almaktadr. Ancak Bay Sar fke ve intikam
ile gz dnm biridir. Diyaloglardan tm hikyeyi renmek mmkn tabii,
ancak dier blmleri de yazmak istiyorsanz, burada diyaloglarda sadece baz
engeller atabilirsiniz. Bylelikle okur bu sahnenin ardnda uzun ve karmak bir
hikye olduunu anlar. sterseniz bu sahneyi tm metin iin bir ereve olarak
kullanr, yani Bay Sarya tetii ektirmez, byk bir geri dnle ilk blme
gidersiniz; Bay Sarnn iten atld blme. Dolaysyla olay rgs u
ekildedir: 11-1-2-3-4-5-6-7-8-9-10-11-12. Burada szn ettiimiz teknik
nemli: geri dn, flash back diye de bilinen analepsis. Sinemada ok sk
kullanlan bu anlatm teknii edebiyat yaptlarnda da karmza kar. Anlatnn
belli bir yerinde kahraman gemiteki bir olay sahneleriyle hatrlad zaman ya
da anlatcnn metin iinde olaylar anlatmay kesip, gemie dnp, oradaki bir
olay anlatp sonra kald yerden devam etmesi eklinde kullanm olana bulur.
Tersi, yani ileriye gidie de flash forward ya da prolepsis denilir.36
Bu olay rgs, hikyenin sona ok yakn bir noktadan balad bir
kurgulama biimidir. Daha da teden balatmak mmkndr tabii. rnein bir
hapishanede (ya da polis sorgusunda) Bay Sarnn bu iki cinayeti ilemesine
neden olan olaylar bir baka mahkma (ya da polise, avukata) en bandan
anlatt bir olay rgs. Bu durumda, tahmin etmesi g deil, olaylarn ak
yle olacaktr: 12-1-2-3-4-5-6-7-8-9-10-11-12. Byle bir olay rgsn tercih
ettiiniz zaman okurun en bandan sonunu bileceinin farknda olarak yazmanz
gerekecektir. Hitchcock sinemasnda bu, sklkla uygulanan bir yntemdir.
zleyici hikyenin esrarn bandan itibaren bilir ancak yine de olaylar akarken
gerilir. Zor ancak ustalkla uygulandnda sonu alnabilecek bir teknik. Bu tr
anlatlarda olaylarn esrar ve yaanlan macerann ayrntlarndan daha nemli
olan, kahramanlarn psikolojik durumlardr. O nedenle de gerilim hi tkenmez.
Bay Sarnn hikyesine geri dnelim ve baka olay rgleri oluturmaya
alalm. Bir baka balang noktas 7. blm olabilir. Kalabalk bir davet
sahnesi ile balatabiliriz hikyeyi. Bay Sarnn uzun zamandr grmedii
saygn davetlilerin kendi aralarndaki konumalardan kahramanmz hakknda
birok nemli bilgiyi edinebiliriz. Ayrca Bay Sarnn onlara kar taknd gizemli
tavrlar merak uyandrabilir. Konuklar zerinden yaratlacak olan yan hikyeler
roman zenginletirmeye yarayacaktr. Bir sonraki blmde Bay Sarnn tm
gazeteleri tek tek aratrdn, televizyon kanallarnda haberleri kovaladn, en
sonunda umutsuz bir ekilde bir telefon kulbesinden iyerini aradn
grebiliriz. Patronunun hayatta olduunu rendikten sonra kahramanmzn
dt durumu yine geri dnlerle anlatabiliriz. Bay Sarnn, aldatlm
olduunu anlamas iin o na kadar yaanm olan olaylar gzden geirmesi
gerekmektedir. te biz de bu sayede hikyenin ban renmi oluruz. Bu
noktada biz okur olarak Bay Sar ile bir hafta boyunca beraber dnr,
beraberce intikam planlar yaparz. Daha sonra da Bay Saryla beraber harekete
geeriz. Yani blmler u ekilde sralanabilir: 7-8-9-1-2-3-4-5-6-9-10.
Tabii baka sralamalar yapmak da mmkndr. rnein 5. sahne ile, yani
Bay Sarnn ilk cinayeti ile balamak okura gzel bir srpriz hazrlamak iin
doru bir yerdir. Okur, nce Bay Sary soukkanl bir katil olarak tanr, ardndan
bu cinayet yznden yakalanp yakalanmayacan dnrken ortaya Bay
Krmz ile yaptklar anlama kar. Sahneler u ekilde akabilir: 5-6-7-8-9-1-2-
3-4-10-11-12.
Tm bu olas kurgular yazarken sahnelerin ieriklerinin de aka uygun
olarak deiime urayacan belirtmeliyim. rnein hikyenin Bay Krmznn
Bay Sar tarafndan ldrlmesi ile balad ilk kurgumuzda geri dn
sahnelerini okurken sonunu biliyor olacaz. Dolaysyla meyhane sahnesini
yazarken sonraki iki kurguda olduu gibi Bay Krmzy yazamayz. Ayrca, olay
rgs dilediimiz blmleri daha ayrntl veya daha ksa yazmamza olanak
tanr. Tabii metnin uzunluu da nemli bir etkendir. Eer bu hikyeyi bir yk
olarak yazacaksak tm sahneleri eit uzunlukta vermemiz ok da yerinde
olmayabilir. nk ykde nemli olan, bir etki yaratmaktr. Ben bu tr bir
hikyeyi yk olarak yazacak olsam blmlerden birini asl mekn olarak
seerdim. rnein Bay Sarnn intikam almaya karar verdikten sonra Bay
Krmznn izini srd blmden balar ve yknn sonuna kadar o blmde
kalrdm. nk hem Bay Krmznn izini srerken gemi olaylar gzden
geirecektir hem de bu takip srasnda birok duygusal ini-k yaayacaktr.
Bou bouna katil olduu iin yeni bir cinayet ileyecek olmas zerinde
younlardm. Ama bu hikyeyi bir roman olarak yazacak olsam blmlere eit
arlk vermeyi isteyebilirdim.
Olas olay rglerinden sz ederken en ok geri-dn tekniine
deinmitim. Elbette ileri-gitme teknii de kullanmak mmkn. Henz
gereklememi olaylara giditen, gelecekteki sahnelerin nceden
bildirilmesinden sz ediyorum. Bu durumda anlatcnn tm olaylar bandan
biliyor olmas gerekir. Her eyi bilen bir tanr-yazar bunu yapabilir. Ya da
rneklediim ilk kurgudaki gibi Bay Sar olup bitenleri hapishanede birisine
anlatmaktadr ama biz gerei (Lolitada olduu gibi) romann sonuna
geldiimizde anlarz. Geri dn ve ileri gidi (analepsis ve prolepsis) dnda
deinmediim nk tm okurlarn sezgisel olarak bildiklerini dndm
birka teknik daha var. Biri ok sklkla kullanlan kesme tekniidir.
Daha nce (zaman konusunu tartrken) sylediim gibi tm anlatlar
gerek yaamla kyaslandnda hzldr. Hzl olmas zorunludur nk gerek
yaamdaki birok ayrnt anlatda gereksiz ve odak ddr. Hatta hikyenin
anlalmasn gletirir. Yine vurgulama gerei duyuyorum. Edebiyat tarihinde
bu sylediimin tersine rnekler bulmak mmkndr. Bir sokakta olup biten her
eyi (ama her eyi) anlatan bir romanla karlaabilirsiniz rnein. Yazar bir
kafeteryaya oturur ve belli bir zaman dilimi iinde sokakta grd her eyi,
herkesi kaydeder. Geri bu durumda bile gerek sokakta olup biten her ey
kda gememi olacaktr, yazarn algs ve yazma hzyla snrl bir durum
vardr ortada. Ama yine de yukarda szn ettiim anlatlar gerek yaamdan
hzldr teziyle elien bir yapt ortaya kmtr.
Kahramann her nn anlatmamz gereksizdir. nk kurmaca dnya
gerek dnyann aksine belli odaklanmalar, atmalar, younluklar zerine
kurulur. Anlatlan hikyeye hizmet etmeyen olaylardan sz edilmez. ok
sklkla karlarz: Kahramanmz belli bir olaydan sonra bir zaman atlamas ile
baka bir olayn iine girer; ya da anlat baka bir zaman ve meknda devam eder.
Yazar gerekli grd, hikyeye (ya da kitabnn ruhuna) hizmet ettiini
dnd sahneleri yazar, bazen bu blmlerde zaman genletirir, hatta
isterse dondurur, bazen de zaman hzlandrr birok olay atlar. Bir sahneden
dierine, bir blmden bir bakasna hibir aklama yapmadan atlyorsak, kesme
tekniini uyguluyoruz demektir. rnein Bay Sarnn hikyesinde davet
blmn yazdktan sonra ertesi gn Bay Sarnn gazete ve televizyonlarda
haberi arad sahneye getik diyelim. Arada davetin nasl sonlandn,
konuklarn tek tek gidiini, Bay Sarnn uyumasn, sabah uyann ve bunlara
benzer ayrntlar anlatmamza gerek yoktur. Kesip baka bir blme geebiliriz.
Ancak bazen kestiimiz blmlerde olup bitenlerin hikyeye katks olduunu
dnr, gstermediimiz sahneleri zetleriz. Buna da montaj teknii
denebilir.
Farkndaysanz bu blmde senaryo tekniklerinden sz ediyormuum gibi
oldu. Gstermekten, sahnelerden, montajdan sz ediyorum nk. Bu bir
rastlant deil. Aslnda gstermek ve anlatmak kavramlar en eski anlat
biimlerinden biri olan dramadan kaynaklanmaktadr. Yani salt sinemann
edebiyat zerindeki etkisi deyip geemeyiz. Ayrm Platona ait: Mimesis ve
Diegesis. Gstermek ve anlatmak. Dramada da iki anlatm kipidir bunlar. Olaylar
oyuncular tarafndan sahnede canlandrlyorsa yazar hikyeyi gsteriyor
demektir. Bir monolog ya da koro yardmyla olaylar zetleniyorsa yazar hikyeyi
anlatyor anlamna gelir. Yaratc yazarlk kitaplarnn hemen hemen tamamnda
bu ayrmn zerinde durulur ve yazar adayna byk harflerle ANLATMAYIN
(zetlemeyin) GSTERN denilir. Bu, kurmacann altn kurallarndan (!) biridir.
Peki ama bu kural ne ie yarar? Daha dorusu bu iki anlatm aracndan birinin
bu kadar iddetle nerilmesinin nedeni nedir? Aslnda bu sorunun yantn
ilerleyen blmlerde bulacaksnz. rnein ayrntlar / betimlemeler zerine
tartrken atmosferin, meknn ve dekorun ne kadar nemli olduuna
deineceiz. Karakter yaratmak ve diyaloglar blmnde yine sz edeceiz bu
kuraln neminden. Belki imdiden yant vermekte yarar var: Kurmaca bir
yaptta ama bir dnya yaratmaktr. Okur, bu dnyann sokaklar, caddeleri,
evleri, doas, insanlar ve tabii ki bu dnyada geen hikyelerin kahramanlar
gerekten varm hissine kaplsn istenir. Bu yanlsamay yaratmann en kolay
ve en geerli yolu gstermektir. Anlatmak okurun dncesine hitap eder,
bilgileri dorudan iletir ve okurun bu bilgileri belleine kaydetmesi beklenir.
Kurmaca bir metnin gc metni okurun zihninde ne kadar iyi canlandrdyla
yakndan ilgilidir. Olup bitenleri bilen birinin bize zetlemesi ile bizim olaylar
kendi gzlerimizle grmemiz arasnda ok nemli bir fark vardr. Okur olaylar
grerek, hissederek izlerse zevk alr. nk o zaman hikyeyi kendi zihinsel
aralaryla biimlendirecektir. Tpk gerek hayatta olduu gibi... okur
grdklerini yorumlayarak szer ve kendi zihninde bilgiyi sentezler. Bu
nedenle kendi bulduu gereklere daha kolay inanr. Dnyada olup bitenleri
izleriz. Neyin nasl olduuna dnyadan aldmz birok bilgiyi bir araya getirerek
doal tabii... Bu bir endstri. retilen de bir rn. Dolaysyla sanat yapt olma
iddias yok. O nedenle rahatlkla bu kadar u retim biimleri deneyebiliyorlar.
Popler sinemaya deinmemin nedeni, olay rgleri zerine sadece
edebiyat yazarlarnn dnmediinin; tam tersine youn olarak sinema
endstrisinin bu ie el attnn altn izmekti. Burada vurgulanmas gereken u
gerek var: Okurun kolay alglamasn istediiniz bir yapt yaratmak
peindeyseniz bu formller bir noktaya kadar ie yarar. Ya da tersten syleyelim:
Kolay tketilen kurmaca yaptlarn hemen hepsi bu ablonlara (ve daha pek
ok klieye) uygun olarak tasarlanmlardr. imdi belki de bu satrlarn
okurunun kendisine sormas gerekir: Ben ne yazmak istiyorum? Neden yazmak
istiyorum? Kimlerin okumasn istiyorum? Bu sorular da kliedir ancak
drstlkle vereceiniz yantlar sizin bir yazar olarak edebiyatnzn temelini
oluturacaktr.
ok sattrmay / izlettirmeyi amalayan yaklamlarn dnda, anlat
yaplarnn ve olay rglerinin snrl sayda olduu iddialarnda belli bir doruluk
pay da vardr. O da insan zihninin ve kolektif bilindnn belli arketipsel
hikyelerle yaplandrlm olmasndan kaynaklanr. Bu noktada sz Borgese
brakmak yerinde olacak:
D rt evrim40
yklerin says drttr.41 Biri, en eski olan, yiit adamlarn kuattklar ve
savunduklar kale kentin yksdr. Savunanlar kentin demire ve atee teslim
edileceini ve savalarnn yararsz olduunu bilirler; saldrganlarn en nls
Akhilleus, yazgsnn zaferi gremeden lmek olduunu bilir. Yzyllar bysel
eler eklemitir. Ordularn urunda can verdikleri Troyal Helenann gzel bir
bulut, bir glge olduu sylenir; Greklerin iine gizlendikleri tahta atn da bir
grnm olduu sylenir. Homeros da bu masal anlatan ilk ozan deilmi; XVI.
yzylda biri aklmdan hi kmayan u dizeleri brakm ardnda: The borgh
brittened and brent to brontes and askes. Dante Gabriel Rossetti, Troyann
yazgsnn, Parisin Helenaya olan ateli aknn doduu an belirlendiini
dlyordu herhalde; Yeats, Ledayla aslnda bir tanr olan kuunun birletii n
seecektir.
lkine bal bir bakas, bir dn yolculuunun yksdr. Tehlikelerle
dolu denizlerde babo dolatktan ve byl adalarda yolundan alakoyulduktan
sonra thakasna kavuan Odysseusun yks; yeryznn, ykldktan sonra,
yeil ve berrak, yeniden denizden ktn gren ve imenlerin ortasnda bir
zamanlar oynadklar satran talarnn kaybolduunu gren Kuzey tanrlarnn
yks.
ncs, bir arayn yksdr. Bunda, bir nceki biiminin bir
deikesini grmemiz mmkn. ason ve Altn Post; dalar ve denizleri ap
tanrnn ehresini, ilerinden her biri ve hepsi olan Simurgu gren, Acemin
otuz kuu. Gemite btn giriimlerin sonu iyiye varyordu. Biri yasak altn
elmalar aryordu; biri sonunda Graali kazanmay hak ediyordu. Bugn, aray
baarszla uramaya hkmldr. Kaptan Ahab balinay bulur ve balina onu
paralar; James ve Kafkann kahramanlar ykmdan baka ey umamazlar.
Yreklilik ve inantan ylesine yoksunuz ki, bundan byle happy-ending bir
reklam dalkavukluundan te deil. Cennete inanmamz olanaksz, olsa olsa
Cehenneme belki.
Sonuncusu, bir tanrnn kurban ediliinin yksdr. Frigyada Attis kendini
sakatlar ve ldrr; Odin Odine sunulmu olarak, Kendi Kendine, dokuz gece
boyunca aatan sarkar ve mzrak yaralar alr; say insanlar armha gererler.
yklerin says drttr. Bize kalan zamanda onlar anlatmay
srdreceiz, deitirerek.
. Tabii bir de story szcnn history (tarih) kavramyla olan etimolojik ba var.
Franszcada ise durum biraz daha farkl. yk kavramna karlk nouvelle szc
kullanlyor. Bir filmin ya da romann hikyesi anlamnda kullanacaklar zaman da
histoire szcn kullanyorlar ki bu szck tarih anlamna da geliyor. Ayn szck
(history) ngilizcede de var olmasna ramen, o dilde byle bir ilev yklenmiyor.
. E.M. Forster, Aspects of the Novel, New York: Harcourt Brace & World, 1927;
Roman Sanat, ev. nal Aytr, Adam Yaynlar, stanbul, 2001.
. Semih Gm, Yaznn Sarkac Roman, Can Yaynlar, stanbul, 2011.
. Stephen King, Yazma Sanat, ev. Pnar cal, Altn Kitaplar, stanbul, 2007.
. Anlat kuram hakknda daha fazla bilgi iin: H. Porter Abbott, The Cambridge
Introduction to Narrative, Cambridge University Press, 2002.
. Ronald B. Tobias, 20 Master Plots, Writers Digest Books, 2003; Roman Yazma
Sanat, ev. Mehmet Harmanc, Say Yaynlar, stanbul, 1996.
. Georges Polti, Thirty-Six Dramatic Situations, Kessinger Publishing, 2003.
. William Foster Harris, The Basic Patterns of Plot, Norman: University of
Oklahoma Press, 1959.
. Jorge Luis Borges, Drt evrim, Kaplanlarn Altn (1972); Glgeye vg, ev.
Mnir H. Gle, letiim Yaynlar, stanbul, 1994.
. Metin boyunca kullanlan yk szc bence hikye olmalyd. eviri olduu
iin deitirmedim. Bu blmn bandaki yk hikye ayrmna baknz.
BETMLEMELER VE AYRINTILAR
... Ayn cmle iki kez o kunmazdesek yeridir...
Gregor Samsa, bir sabah korkulu bir dten uyannca yatann iinde kendini
korkun bir hamam bcei olarak buldu. Arkas st yatmt. Srt demir bir levha
gibi kaskatyd. Ban yle bir kaldrnca karnn grd: Aman ne kocaman kmbetti
o: koyu renkli, koskoca, blk blk kavisli bir kmbet! Yorgan kmbetin st
blmnden aa doru kaym, nerdeyse yere decekti. Gregorun o koca
bedenine gre acnacak denli incelmi bacaklar rzgra tutulmu gibi titriyordu.
Ne bu bama gelen? diye dnd. D deildi bu. Odas o her zamanki
drt duvar iinde sessizdi. Dorusu, kckt ama, tam bir bekr odasyd.
Masann zerinde rneklik kuma paralar duruyordu. Samsa bir ticaret evinin
gezici memuruydu. Masann yukar blmnde, duvarda, son zamanlarda resimli
bir gazeteden kesip yaldzl gzel bir ereveye koyduu bir resim aslyd. Dimdik
oturmu bir kadn resmiydi bu. Kadnn banda kk krk apka, boynunda da bir
boa vard. Kollarn ta dirseklerine kadar, kabark tyl bir manona geirmiti.
Gregor, pencereye bakt. Yamur inko borulara tp tp diye dyordu. yle
biraz daha kestirsem de, u aptalca eyleri unutuversem, diye dnd. Ama,
olana var myd? Oldum bittim, sana yatmaya alkt. Bu berbat durumdaysa, bir
trl sana dnemiyordu. Davranp yle bir yan dnmee altysa da, her
seferinde, salland salland, arkas st dt. Titriyen bacaklarn grmemek iin
gzlerini yumdu. Belki yz kez yan dnmeyi denedi. En sonunda brne hafif,
ama iine iliyen bir ar sapland ve denemekten vazgeti.
Hay Allahm! dedi iinden, ne biim meslek semiim. Tanrnn gn, ha
babam dola dur! Yazhane yaamna ta karacak bir sr dert. Haydi u ticaret ii
neyse ne ama, u gezi belas ekilmiyor. Tren deitirmek, tren karmak, vakti
zaman belli olmyan, stelik berbat yemekler ekilir ey mi? Sonra, mrn
boyunca bir kere daha grmiyecein o bir sr yeni yeni yzler, ahbap olmaya
frsat bulamyacan bir sr insan! Hepsi de yerin dibine batsn!
Karnnn st blmnde hafif bir kant duydu. Ban daha rahata
kaldrabilmek iin, yatt yerde srne srne karyola demirine yaklat. yle
dikkatle baknca, tam kanan yerde bir anlam veremedii kck, beyaz noktacklar
grd. Ayacklarndan biriyle oray yle bir kayaym, dedi. Ayacn
dokundurmasyla ekmesi bir oldu. Gvdesini bir rperme kaplad.
Yine eski durumuna dnd. Kendi kendine: Hep byle erkenden kalkmak
kadar insan sersemleten bir ey olmaz, insan dediin yle doya doya uyumal. u
dnyada, harem kadnlar gibi gezenler de vardr, leden sonra, her ne zaman,
siparileri yazmak iin otele dnsem bylelerini grrm. Baylar daha hl kahvalt
bandadrlar, insanlk hali, ben de byle bir ey yapmaya kalkversem, kimbilir
neler der bizim ef? Pasaportumu verir elime muhakkak. Hem, belki de bylesi
daha hayrl olur. Anam babam dnp kendimi tutmasam, imdiye kadar oktan
basmtm istifay. Dosdoru gider dikilirdim patronun karsna, aardm azm,
iinde bir tane olaanst e kullann. Onun dnda her ey sradan gereklikle
rtsn. Eer birden fazla olaanst e kullanrsanz yazdnz fantastik bir
yk olmaktan kar ve binbir gece masallarna dnr. Bu saptamann
Poenun tek etki yaratmak tezi ile ne kadar gzel rttn de
hatrlayalm. Poe, yk trn edebiyat iinde tanmlarken, amacn bir
oturumda okunulup bitirilecek uzunlukta ve tek etki yaratmaya ynelik bir
metin yazmak olduunu syler. (Umarm bir oturumda okunup bitirilme
meselesi aklnza taklmtr; ileriki blmlerden birinde yk ve roman
karlatrrken bu konuya deineceiz.)
Edebiyatta kurmaca, szcklerle kurulur. Sinema filmlerinde veya tiyatro
oyunlarndaysa baka anlatm aralar vardr. Sahne, diyalog, dekor, k, oyuncu
seimi ve tabii ki oyuncularn performans (metnin dndaki) tiyatronun anlatm
aralar olarak saylabilir. Sinema da bu aralardan yararlanr. Bunlara kurgu,
mzik, kamera as, objektif seimi, alan derinlii, zel efektler gibi yeni
unsurlar eklendiini de sylemek gerekir.43 Oysa edebiyat anlatlarnda bu
unsurlardan hibirini (saysal ortamlarda yaratlabilecek hiper-metin
uygulamalarn konu dnda tutarsak) kullanamayz. Onlarn yerine eylemlerin
betimlenmesi, konumalarn alntlanmas, ayrntlarn seimi, yorumlar,
imgelem, gemie-gelecee gndermeler yapmak, dil ve szck seimi, olay
rgs hikyeyi anlatmak iin edebiyatta kullandmz aralardr. Aslnda tek
bir ara vardr da diyebiliriz: dil. Saydm unsurlar dilin ilevleri olarak da
grlebilir. Bizim burada meselemiz dilin hangi zelliklerinden yararlanlarak
kurmaca metnin yaratlabileceini tartmak olduu iin snflandrmalardan,
kavramsallatrmalardan yararlanyoruz.
Ik, ses, dekor, kamera as gibi grsel-iitsel sanatlarda kullanlan teknikler
edebiyatta yerlerini betimlemelere brakr. zellikle mekn bilgileri
betimlemeler sayesinde okurun zihnine kaznr. Betimlemelerin ilk ve en nemli
ilevi anlatlan hikyenin nerede yer aldn tanmlamasdr. Okur, birazdan
macerasna ortak olaca kahramann kim olduu ve o anda nerede bulunduu
konusunda hemen bilgi sahibi klnmazsa kurmacann etkileme gc dmeye
balar. Her kurmaca yapt betimlemelerle ilerler. Hikyenin geecei dekor
veya meknn betimlenmesi sadece kurmaca dnyann gerekliini
glendirmekle kalmaz, ayn zamanda kahramann o meknla ilikisini de
tanmlar. Kahramann mekn iinde konumlandrlmas ou zaman hikye
iinde konumlanmas ile zdetir. Oraya dardan gelmi bir yabanc mdr, bir
dman ya da bir konuk mudur, orann sahibi midir, oradan kamaya m
almaktadr gibi sorularn yantlar hikyenin olay rgsn de belirler. Bunlara
ek olarak, gl betimlemeler, karakterin davranlarnn inandrcln da
artrr, dolaysyla karakterin kurulma srecini de glendirir. Karakterin
yaratlmas konusunu en sona brakmtm. Bunun da nedeni tm dier
unsurlarn tek tek karakterin yaratlmas srecine yaptklar katklar nce
tartmakt. nk edebiyatta nihai amalardan biri ve belki de en nemlisi bir
Ktphane:
KOKU: Rutubet, kt, parfm, cilt, ahap, zamk, toner, toz, ter, sigara,
kolonya, kzartma, mrekkep, jle, sakz, slak giysiler.
DOKUNMA: Cilt, sayfa, masann yzeyi, metal raflar, klavye, masa altna
yapm sakz, deri / plastik / kuma sandalye, cep telefonu tular, yamurluk,
naylon, kalem ucu (sivri), parmaktaki kalem dzl, zamk, kt, anta,
giysiler, salar, ayakkablar, kimlikler, sunta, peete, mendil, mrekkep lekesi,
silgi paracklar, hal yzeyi.
GRNT: Kitap raflar, kitaplar, masalar, insanlar, pencereler, d grnt,
saatler, afiler, bstler, dergiler, merdiven, numaralar, rutubet lekeleri, renkler,
fotokopi makinesi, antalar, okuma odalar, yamurluklar, paltolar, vestiyer,
dn alma blm, asansr, kitap arabas, hal, antalar, ktphane
grevlileri, bilgisayarlar.
SES: Yere den kitap, fsltlar, ksrk, sayfa sesleri, ayakkab tkrts, parmak
trts, burun ekme, yamurluk hrts, damga sesi, glmeler, sakz
ineme sesi, fermuar, klavye tkrts, havalandrma, cep telefonu, fotokopi,
dardan grlt, ku sesi, kalem gcrts.
TAT: Mayonez, kzartma, simit, st, su, sakz, kurunkalem, sayfa
tkrkleme, trnak yeme, ila, gzlk sap.
imdi siz bu listeyi okuduunuzda mayonez, jle, fermuar, ku sesi,
yamurluk gibi ayrntlarn nasl olup da bu listeye girdiini merak etmi
olabilirsiniz. Kurmaca bir metin yazmak, bilimsel bir rapor yazmaktan ok
farkldr. Eer bilimsel bir metin yazyor olsaydk standart bir ktphanede
olmas gerekenleri listelerdik ve hi kimsenin itiraz edemeyecei ayrntlar
ortaya koyardk. Ancak kurmaca bir metin, yazarnn znel deneyimlerinin bir
rndr. Yani siz yazar olarak hikyenizin geecei ktphaneyi hayal
ederken, anszn merdivenden kan bir rencinin antasndaki mayonezli
sandviin kokusunu alabilir, yanndaki kzn sandaki jlenin parlaklna
taklabilir, masalardan birinde yaz yazan bir adamn parmandaki nasr
. Franz Kafka, Deiim, ev. Vedat Gnyol, Ata Yaynlar, stanbul, 1973.
. Elbette gerek tiyatroda gerek sinemada yeni araylar ve farkl anlatm aralarnn
kullanm sz konusudur. rnein tiyatroda mzik ve hareketli grntlerin
yanstlmas, ilk akla gelebilecek uygulamalardandr. Yukarda yaptm ayrm aslnda
edebiyatn anlatm aralarnn farklln sergilemek amacn tad iin sinema ve
tiyatro uygulamalarn tartmay gerekli bulmadm.
. John Gardner, The Art of Fiction: Notes on Craft for Young Writers, A. Knopf, 1984.
. Nursel Duruel, Geyikler, Annem ve Almanya, Can Yaynlar, stanbul, 2006.
. Bu arada ilgin bir ayrnt: Kafka, Deiimin basksndan nce yayncsn kesin bir
dille uyarr: Sakn kapakta bir bcek resmi kullanmayn!
BAKI AISI
... Biimsel aray larn g erekli e dair nermelerde b ulunmas...
Gndelik yaamda hikye etmenin ilevlerinden sz etmitim. Kendimizi ve
dnyay hikyelerle anladmz, bu yzden de hikyenin temel bir dil ilevi
olduunu ileri srmtm. Gerek yaamda karlatmz hikyelerin ou ya
birinci tekil anlatcdan ya da nc tekil anlatcdan kaynaklanmaktadr.
nsanlar aras ilikilerde dile gelen hikyelerde bak as anlatan kiiyle zdetir.
Ancak gazete haberlerinde olduu gibi genele anlatlan hikyeler nesnel bir bak
asyla dile getirilirler. Bu basit ayrm, edebiyat sz konusu olduunda kendini
gelitirerek srdrr, yazl ortamn getirdii olanaklarn kullanmyla daha da
karmak bir hale gelir. Hatta anlatnn asli unsurlarndan birine dnr.
Bak as, basite hikyeyi kimin anlattn aklayan bir terimdir. Tpk
olay rgsnn belirlenmesi gibi yazarn yazmaya balamadan nce karar
vermesi gereken bir unsurdur. Kurmaca metinlerde kullanlan belirli sayda bak
as vardr. Bu blmde bir basitletirme yaptm eklemeliyim. Anlatm
biimleri, zerinde ok allm geni bir konudur. Ancak ben daha ok ilham
vereceini varsaydm basit bir ema zerinden gideceim. Tabii bu konu
zerine derinlemek isteyen okurlar olacaktr. O yzden Genettein yapt
ayrm anmakta yarar var:47 Eer anlatc, anlatlan hikyenin karakterlerinden
biriyse buna homodiegetik anlatc; anlatc hikyenin karakterlerinden biri
deilse ve yine de hikyenin tamamn bilerek stten anlatyorsa ona da
heterodiegetik anlatc; homodiegetik anlatc anlatnn kahramanysa buna da
autodiegetik anlatc diyor. Bu tr snflandrmalarn eitlemeleri birok yerde
karnza kabilir. rnein bir baka yararl snflandrma: Grsel Ayta 48
romann anlatm biimini tartrken bir romancnn nce nc tekil kii (oanlatm) ya da birinci tekil kii (ben-anlatm) biimlerinden birini semesi
gerektiini, ardndan da anlatm konumunun belirlenmesi gerektiini sylyor.
Bu anlatm konumlarn snfta topluyor: tanrsal, yansz ve kiisel. Birazdan
okuyacanz snflandrmalarn ou her ne kadar anlat kuramclar tarafndan
ortaya atlm olsalar da edebiyat sz konusu olduunda tm snflandrmalar
bana Borgesin nl hayvanlarn snflandrmas rneini hatrlatr. Keyfiliin
mistik boyutlar kazanabildiini iaret eden ve bu durumun ironisini sergileyen bir
rnektir. Ben burada en kaba ayrm izgilerini izmek istiyorum. En sk
rastlanlan bak alar birinci tekil (ben-anlatc), ikinci tekil ve nc tekildir.
Bunlara biraz daha yakndan bakalm:
kartrsn sade. Miskin. stne bir de ar. Sekiz saatte bir bulan iinden
kamaz. Sonra da doymak bilmez. yi vallahi!
Geen gn de ne oldu. Annem misafirlie gitmiti de. Evde yalnz kaldk
bununla. Bizim komu imamn olu Recep evimizin nnden geti. Dnd gene
geti. Ondan sonra da oturdu kar kaldrma, ark sylemeye balad. Nasl da
baryor pis. Bu da oturuyordu sedirde. Bir frlad durup dururken yanmdan.
Korktum. Sonra merak ettim, ne oldu buna diye. Gidip baktm arkasndan. Mutfaa
girmi, pencereyi am el sallyor utanmaz. Anneme syleyeceim ama. Grr
gnn o. Lekeli entarimi sakladm yerden karp anneme gstermesini biliyor
ama. Ne yapaym. Dut lekesi ite. kmad. O kadar uratm. nallah bana bir
bela gelir de kurtuluruz. Allahm unu ldr!
(Vsat O. Bener, Havva) 49
Bu metnin anlatcs bir ocuktu. Naif anlatc da denilebilecek bu tip bir
anlatc ile hikye anlatmann ne kadar zor olduunu tahmin edebilirsiniz.
Dnyaya ilikin bilgileri snrl olan bir anlatcnn aktaraca hikyenin okuru
kucaklayabilmesi iin yazarn ok usta olmas gerekir. Her eyden nemlisi naif
anlatcnn dilidir. Okur hibir cmlede, ocuk byle dnmez ki,50 byle ifade
edemez ki dememelidir. Bu tip bir uygulamann son zamanlardaki baarl
rneklerinden birini aaya alntlyorum:
ben kbrayla ip atlyodum teyzem geldi fehime dedi kuadasna gemi gelmi
gene dedi yarn benle gel de kitap satalm turislere dedi ben istemiyom dedim
daha nce gittim ok yoruldum gel bak gelirsen sana lokma alcam dondurma alcam
dedi istemem dedim ama brs gn cep telefonumu vercem akama kadar
sende kalcak dedi o zaman peki dedim ok istiyodum bende kalsn cep telefonu
kbrayla mekdonalsa gidicektik fidan nurgl felan ileticektik telefonla bi
keresinde kbra babasnn telefonunu ald fidan ilettik kbra fidan arad ben
ebru all siz kimsiniz dedi fidan da inand herkese ebru all yanllkla beni arad
dedi sonra akam teyzem anneme biz yarn fehimeyle gemiye gitcez dedi
kuadasna turisler gelmi ok zenginlermi kitap satcaz dedi annem satamyonuz ki
kzm dedi geen sefer gittiniz de nooldu gitmeyin bu scakta dedi akuka yiyoduk
bahede babam kavedeydi tahir ben de gelcem dedi teyzem tamam gel dedi ne
kadar ok olursak o kadar ok satarz dedi sabah kalktk teyzem boyanyodu annem
ne o kz dedi kitap m satcan koca m bulcan salak tahir kitaplar ben tarm teyze
dedi antay ona verdik ok ard anta otobs duranda bi abi vard hep teyzeme
bakyodu otobste arkamza oturdu tahir kaa satcaz bunlar teyze dedi teyzem
gsterdi stnde cami olanlar be dolar kuru fasulye olanlar on dolar dedi daha
aaa verirseniz gebertirim dedi tahir vermeyiz dedi teyzem yolda bize retti
madam msy trki bok diycez tahir ok gld camiliyi gsterip fayf dolar diycez
kuru fasulyeliyi gsterip ten dolar diycez sonra kuadasna vardk otobsten indik
tahir bize ka para vercen teyze dedi dondurma yedircem ya salak dedi teyzem
bana ne satmam o zaman dedi tahir teyzem kzd dn o zaman kendi bana dedi
tahir ver para dneyim dedi teyzem bana ne dedi paran varsa dn otobsteki abi
(Ayfer Tun, Fehime) 51
Noktalama iaretleri metnin nasl okunmas gerektii konusunda okura yol
gsterirler. Dikkat ederseniz, yazar naif anlatcnn bilinak-gndelik konuma
slubunu tutturabilmek iin noktalama iaretlerini kullanmadan, yarm
cmlelerle anlatsn rmtr. Modern edebiyatn kimi rneklerinde (Ouz
Atay, Tutunamayanlarn bir blm, Joyceun Ulyssesinin bir blm) bu tr bir
yaklam grmekteyiz.
Naif diye nitelediim bu anlatc rnekleri bir yandan da gvenilmez anlatc
diye de adlandrlabilir. Gvenilmez anlatc derken anlattklarna kukuyla
baktmz bir anlatcdan sz ediyorum. Okuduumuz metnin dnyas bu
anlatcnn nesnel olmayan bak asyla arplmtr. Ya da en azndan byle bir
olaslk vardr. rnein birinci tekil anlatc bir lgn, bir yalanc veya bir
dzenbaz da olabilir. Bunlar hep gvenilmez birinci tekil anlatclardr. imdi bu
konuyu neden vurguladm da aklamalym. Kimi zaman metinler kimden
kaynaklandklarna bal olarak farkl biimlerde alglanrlar. Hatta
yorumlanrlar. rnein, Hayat bir trajedidir gibi bir cmle tek bana
okunduunda farkl alglanr; syleyen kiinin imzas bulunduunda ise o kiinin
kimliine bal olarak anlalr. rnein o cmlenin altnda Karl Marx yazyorsa
farkl alglarz, Groucho Marx yazyorsa ayr bir anlam ykleriz. Dolaysyla
edebiyat metinlerinde de anlatcnn (yazarnn demiyorum dikkat ederseniz) ve
dier karakterlerin syledikleri onlarn karakterleri ve hikye iindeki
durumlarna bal olarak alglanacaklardr. Gvenilmez anlatcnn dedikleri de
okur tarafndan onun gvenilmezliine kout olarak yorumlanacaktr.
Birinci tekil anlatc bak asnn iki zel uygulamasna da deinmekte
yarar var. Her ikisi de kendi balarna bir tr olabilecek kadar nemli ve
kklemi anlatm biimleridir: biri gnlk, dieri de mektup biiminde yazlm
kurmaca metinler.52 Bu biimler hem romanda hem ykde sklkla
kullanlmaktadr. Bir sreklilik kurmakta kolaylk salad iin romanlarda daha
sk karmza kmas doaldr. imdi bunlara ksaca gz atalm:
Gnlk
Bu biimde kaleme alnm bir metin gereklik duygusunu kendiliinden
yaratr ancak oluan gereklik dzeyi dier kurmaca yaptlardan biraz
farkldr. Anlatc gnln yazardr (tabii eitli ereve hikyeler gnlk
metinlerini sarmalyor olabilir). Dolaysyla okuduumuz kurmaca yapt bir
metinden ibarettir. Yazl bir metin olduunu saklamayan, tam tersine bunun
altn izen bir biimdir. O halde okurun zihninde oluan ilk gereklik dzlemi,
bu metnin bir gnlk metni oluu ile snrldr. Yani o gnlk metninin iinde
anlatc bir sahne anlatyorsa biz dier kurmaca metinlerde dolaysz olarak
kurulan sahneleri okur gibi okumayz. Hep bir defterin sayfalarnda
olduumuzu biliriz. Elbette yazar ustaca bir anlatmla bu gereklik dzlemini
unutturup, diledii sahnelerin okurun zihninde canlanmasn salayp ardndan
tekrar gnl anmsatabilir.
ounlukla bir deftere yazlmaktadr okuduumuz metin. Biz okur olarak,
kiinin gnl yazma nndayzdr. Hikyeleri onun gnlne yazd
biimiyle reniriz. Anlatcnn baka insanlar ve olaylar zerine yapt
yorumlar kadar kendi i dnceleri ve hesaplamalar da metinde yer alr.
Ancak ne anlatcnn ne de anlatlan hikyedeki teki karakterlerin zihinlerinin
iine girme deneyimini yaarz. Teknik olarak gnlk yazmak, yazan kiinin
zdenetiminde olan bir anlat biimidir. Oysa birinci tekilden kaleme alnm bir
metinde ounlukla okur anlatcnn onunla konuan sesini duyar; kimi zaman da
zihninin iini dinler. Gnlk biiminde kurgulanm bir metinde ise kahramann
bilinli olarak defterine yazmay setii duygu ve dnceleri reniriz. Dolayl
bir anlatmdr bu. Bu bence nemli bir zelliktir.
16 kasm cuma
Bir kadn birdenbire gnlk tutmaya balamsa, ya k olmutur ya
terkedilmitir, demiti Suzan. Defterler evinde da gibi ylmt. Hepsi abimi
unutmak iin. imden yak bunlar Suzan demek geti. Deli deli glyordu
defterlerini gsterirken. Her birinde birka sayfa karalanm. Ne ksa aklar.
Alayacak sandm.
nsan ya kendi kendine konuur, ya kendi kendine yazar. Kendi kendine
konumay makbul saymazlar. Oysa ne fark var ki arada?
Benim yine gnlk tutmaya balamam hi hayra alamet deil.
lk defa Kbrs sava srasnda gnlk tuttum. lkokuldaydm. Babaannem
radyonun bandan ayrlmyordu. Camlar mavi ktla kaplamtk. Sava bitmeden
gnlk tutmay braktm. Ne sama eyler yazmtm gnlme: Sevgili gnlk!
Bugn komandolarmz Kbrsa kt. Yavru vatan Kbrs lkemizin gneyinde,
Akdenizde bulunan byk bir adamzdr. Bir de haritasn izmitim Kbrsn,
stnde Trk bayra dalgalanyor. Yurdumun Akdenizde bir sevinci var!
Unutmuum bir kede gnlm. Abimin eline geti bir gn. Bula bula bunu
mu buldun saklayacak? diyerek duvara frlatt.
Ama o zamanlar ilkokuldaydm abicim!
Sonra 12 eylln ertesinde gnlk tutmaya baladm. nlem stne nlem
koyarak. ki ana tema: Bir, sevgili gnlk! Tarihi gnler yayoruz!! Katil oligari
ynetime el koydu!! ki, abimle Suzan yine benden gizli buluacaklar. Yunustaki
evde, biliyorum.
Bir kaln do, bir ince do, gaml defterim benim; ince do sevgili gnlk, kaln do
katil oligari.
Mektup
Mektup da gnlk gibi tanm gerei bir metindir. Yani mektup biiminde
yazlm bir kurmaca yapt okurken, bir metin iinde metin okuduumuzun
farkndayzdr. Yazar da kurmacasnn metin iinde yazl bir metin olduunu
aklndan karmadan yazar. Yazl iletiimin kurallarna uymak durumundadr.
iin farkl anlatm dilleri yaratmaktr. ok sayda karakterin yer ald bir
romanda da benzer bir durum vardr ancak orada karakter yaratmak iin birok
unsurdan yararlanrz. rnein, Oya Baydarn Erguvan Kaps57 adl roman drt
ayr karakterin bak alarnn blmler halinde pe pee verildii bir yapya
sahiptir. Bir baka rnek Yekta Kopann imde Kim Var58 adl kitab. Bu roman
da farkl karakterlerin bak alarndan oluan blmler halinde kurgulanmtr.
Burada andm her iki roman da oklu bak as ile yazlmtr; ancak
romanlarn olay rgs, zellikle de zamandizimsel yaps birbirinden ok
farkldr. rnein imde Kim Var, Orson Cezminin olu Metin Konurun
yamurlu bir gece boyunca evinde babas hakknda dncelere dald bir
ereve hikyenin kucaklad farkl karakterlerin gznden yazlm
blmlerden oluur. Dolaysyla, her bir blmn i zaman romann ereve
hikyesinin zamanndan ve birbirlerinin zamanlarndan farkl akmaktadr. Oysa,
Erguvan Kapsnda blmler dorusal bir zaman ekseninde ilerlemektedir.
zetle, oklu bak as da dier teknikler gibi kurmacann tm unsurlaryla
etkileim iinde yapt belirler.
kinci tekil ki i
Bunlar gideceimiz yerde anlatrsn, deyip kesti.
Gidecektiniz demek, gtreceklerdi. in skt.
Perdelerin altlarn gzden geiren kara kuru sska adama dnd,
Bu kitaplarn hepsini gtreceiz, dedi.
Efendim, yasaklanm bir tek kitap, bir tek dergi bulamazsnz bunlar arasnda,
diyebildin.
Karma sen! dedi sarn. Kes sesini!
ok ey bildiini, tam iz zerinde olduunu, seni sust yakaladn belirtmek
istercesine bakt gzlerine. Odann ortasnda kendine byk nemler vererek bir
(Erdal z, Yaralsn) 59
Birinci tekil ya da nc tekil gibi karmza sk sk kmayan, ok zel bir
anlatm biimidir ikinci tekil anlatc. Okurun zerinde, zellikle ksa metinlerde
hipnotik bir etki yaratabilir. Bir tr telkin gibi... rnein, yukarda ksa bir
blmn alntladm Erdal zn Yaralsn adl roman bu bak asndan
yazlmtr. Birinci tekil ile ayn stnlklere ve zayflklara sahip bir bak as
olduunu syleyebilirim. Alntladm blm olduka dramatik bir sahneyi
anlatyor. Yalnzca karlkl konumalar deil eylemler de var. Dolaysyla
nc tekil anlatc kullanlarak da anlatlabilirdi. Ancak bu roman, bir
hesaplama hikyesi olduu iin kahramann kendi kendine sylenmesi,
yaamna ve gemiine mesafe almaya abalamas ile ok gzel rtyor.
Kahraman kendisini karsna alm konuuyor gibi. Dolaysyla gnlk, mektup,
bilinak ve bunlara benzer dier birinci tekil anlatm biimlerinden farkl bir
stnl var: Kimsenin tank olmad bir hesaplama atmosferi yaratlm
oluyor. Zaten, anlatm teknii ile anlatlan hikye zgn bir uyumu yakalamsa
biz okur olarak acaba bu hikye baka trl nasl anlatlabilirdi diye sormayz.
S nrl nc tekil
Kurmaca yaptlarda en ok kullanlan bak asdr. Tm hikye
kahramann gznden anlatlr. Anlatc-yazar kahramannn omuz bana
yerletirilmi bir kamera gibi (kamerann kahramana uzakl elbette yazarn
tercihidir ve anlatm, slubu, kurguyu etkiler) onun grdklerini aktarr, o
dnyay nasl gryorsa okura o biimde aktarlr. Zaman zaman kahramann
zihninin iine girip onun dncelerini ve duygularn aktarmas da mmkndr.
Anlatlan olaylar bu kahramann alglaryla snrldr. Yazar, dier hikye
kiilerinin zihnine giremez, onlarn dncelerini ve duygularn dorudan
anlatamaz. Ancak nc tekilden anlatlan kahraman bakalar hakknda
karmlarda bulunabilir. Dolaysyla okur da bu kahramann bildikleriyle
snrldr. Yukarda incelediimiz Tomris Uyarn Kpk adl yks de bu bak
asna rnektir.
S nrsz nc tekil
Anlatc, hikyenin tm unsurlarn bilen, istedii anda istedii kahramann
zihninin iine girerek onlarn dncelerini ve duygularn anlatabilen bir tanr
gibidir. Hikyenin getii dnyann tm bilgisine hkim olduu gibi
kahramanlarn gemileri ve gelecekleri hakknda da bilgi sahibi olabilir.
Anlatc-yazar snrsz bilme hakkn kullanarak birden fazla karakterin gznden
anlatabilir hikyeyi. Dolaysyla ok olanakldr. Ancak karakterlerin bak alar
arasnda geiler ok hzl olursa okur hikyeyi izlemekte zorlanabilir.
Nesnel b ak as
Anlatcnn sesi ok gerilerdedir, hatta ou zaman fark edilmez bile.
Anlatc hibir kahramann zihninin iine girerek anlatmaz. Hep dardadr.
Sadece grlebilir ve duyulabilir nesnel dnyay okura aktaran tarafsz bir
konumdadr. yle ki bir anlatcnn olduu ounlukla unutulur. rnein salt
diyaloglardan oluan bir metin... Tiyatro oyunlar (ve tabii senaryolar) bu bak
asndan yazlr. Oyun metninde anlatcnn sesi hissedilmez. Tragedyalarda
kahramanlarn i dnceleri monologlarla, anlatcnn dardan sylemek
istedikleri koro, yardmyla aktarlrd. Ancak sahneler sz konusu olduunda
diyaloglar ve mizansenler yardmyla metin okurun / izleyicinin gznde
canlanr. Senaryolarda da benzer bir anlatm dili vardr. Sinemadaki d ses ve
tiyatrodaki koro, modern dnemde yabanclatrma etkisi yaratmak iin, metnin
asli anlatm aralarndan biri olarak deil de metnin metin olduunu fark
ettirmek ya da gemi anlatm biimlerine gnderme yapmak amacyla zaman
zaman kullanlmaktadr. Bu bak asyla yazlan metinlerde okur kahramann
hareketlerini izleyerek, konuulanlar dinleyerek karakterler ve olaylar
hakknda bilgi sahibi olur. Yarglarn kendisinin oluturduu yanlsamasn yaar.
Yanlsamasn diyorum nk ortada bir anlatc yokmu gibi dursa da aslnda
geride tm kurguyu yapan bir yazar vardr.
uultular olduu zamanlar. Onun gibi dnmeyi bilmek isterdim. Bana belli
etmemeye alarak izliyor beni. ekiniyor. Acele etmeliyim yleyse. Feneri yakn
bir yere tuttu; annesiyle babasnn resimleri. Aralarnda eski bir ayakkab torbas,
krk birka lamba. Neden hi sevmediler birbirlerini? lecekler diye ylesine
korkmutum ki. Torbay kartrd: Tuvaletle gittiim ilk baloda giymitim bunlar.
Her gece biriyle dar kardm, dansetmek iin. Aman Allahm! Nasl yapmm
bunu? Ellerinin tozunu elbisenin stne sildi. Mor ayakkablarna bakt:
Burumular, kflenmiler. Sol ayana giydi birini: llerim hi deimemi.
Utand; gene de karamad ayandan. Topallayarak bir iki adm att. Sonra
resimlere yaklat, diz kt, yan yana getirdi onlar. Dirseiyle tozlarn sildi biraz.
Beni de, kendilerini de anlamadlar. Ne kadar alamtm. Aada onlara bir yer
bulabilir miyim? Koridorda, sandk odasnda... samalyorum. Onlar unutmadm,
onlar unutmadm. Babasnn yznde gururlu bir somurtkanlk vard. Ayn duvara
asamam onlar. Evin dzenini hzla gznn nnden geirdi. Yan yana olmak
istemezlerdi; mezarda bile.
(Ouz Atay, Unutulan) 60
Bu rnekte nc tekil anlatc ile birinci tekil anlatcnn kaynaarak akc
bir anlatm dili yarattn gryoruz. Bak as ve kullanlan kip anlatnn eitli
blmlerinde farkl ilevler de yklenebilir.
Modern edebiyatta sk sk bavurulan anlatm biimlerinin banda gelen
bilinak teknii, ilk kez 1892de William James tarafndan, bilin durumunu
birbiriyle sk bir nedensellik ilikisi iinde olmakszn armlar yardmyla
dncelerin ak olarak tanmlamak iin kullanlmtr.61 Faulkner, Joyce,
Woolf gibi yazarlar bu teknikte ok nemli yaptlar retmilerdir. Bizdeki en
yetkin rneklerini Ouz Atay romanlarnda bulabiliriz.
Gnmz edebiyatnda gitgide kahramann toplumla veya baka insanlarla
mcadelesi geri planda kalmaya balam, kendisiyle giritii hesaplamalar ve
kahramann psikolojik gerilimi odak noktas haline gelmitir. Edebiyat metnini
yetkin klan zellii, dnya yaratmada gsterdii baardr. Oysa bilinak
teknii kahraman evreleyen dnyadan daha ok kahramann i dnyasn ve
zihinsel srelerini gzler nne serer. Bu bir eliki midir? Hayr. Bu sefer de,
yaratlan i dnyann inandrc olmas beklenir. O nedenle bilinak teknii
farkl yazarlarn elinde mthi bir bilin aratrmas arac haline gelmitir.
Deiik psikolojik boyutlaryla karakterlerin ruhsal deneyimleri edebiyatn
alanna girmitir.
Burada bir noktaya dikkat ekmek istiyorum. Yukarda zetlemeye
altm bak asnn kullanm ve anlatm teknikleri her yazarn kaleminde
ayr bir biim kazanacaktr. Bu teknikler edebiyat metninin dnda bir yerde
duran ve yazarlarn alp kullandklar kendi balarna var olabilecek denli snrlar
belirli nesneler gibi dnlmemeli. Kurmacann teki unsurlaryla organik bir
KARAKTER
... O zaman s zckten insanlar da b izler g ib i ete kemi e
b rnrler...
Kurmaca edebiyat metninin iki ana bileeni vardr: Hikye ve Sylem. Bak
as, olay rgs, zaman ve dil gibi unsurlar sylemi; olaylar ve varlklar da
hikyeyi oluturur. Varlklar, hikyenin karakterleri ve mekndr. Olaylar ise
olular ve eylemlerdir. u na kadar bu basit snflandrmann ierdii unsurlarn
hepsine az ok deinmeye altm. imdi de karakterden sz edeceim.
Kurmaca metinlerin nemli bir blm, insanlar arasnda geen olaylar
anlatr. ok az sayda farkl rnekle karlarz. Onlarda bile belli bir dzeyde
karakterden sz edebiliriz. Karakterler, szckten insanlardr. Onlar da insan
yapan davranlar ve dnceleridir. Ancak kurmaca bir metin ile gerek yaam
arasndaki varolusal farklar her eyi deitirir. rnein gerek yaamda
karmza kan insanlarn hepsinin bir karakteri vardr. Edebiyat metinlerinde
(veya baka anlatlarda) ortaya kan insanlar ise kimi zaman karakterdirler.
Bazen onlarn tip olduklarn syleyebiliriz. O halde tip ile karakter arasndaki
fark netletirerek balayabiliriz.
Tip, ait olduu kategorinin zelliklerini tayan bir rnektir. Romann ya da
yknn bir yerinde ortaya kan bir doktor veya bir serseri ait olduu bu
kategoriye uygun bir davran sergiler ve olaylarn akna yardmc olur. nemli
olan onun belirli bir doktor ya da belirli bir serseri olmas deil, herhangi bir
doktor veya herhangi bir serseri olmasdr. Bu kiilerin kurmaca iindeki rolleri
oalrsa, anlatlan hikyenin seyrini deitirecek kadar g kazanrlarsa karakter
zellikleri tamaya balarlar. Ancak bazen rolleri ok olmasna ramen tip
dzeyini ap karakter olamayan kiilerle de karlarz. Bu, kimi zaman yazarn
seimidir. Geri yazarlarn bu konuya yaklamlar da ok eitlilik gsterir. Kimi
yazarlar karakter merkezli bir kurmaca anlayn srdrrken kimi yazarlar
olay rgsne arlk veren bir tarz benimserler. Dolaysyla karakterin
yaratlmas sreci bu iki yazar grubu iin farkllklar gsterecektir. Anmakta
yarar var: Hemingway, Yazar roman yazarken yaayan insanlar yaratmaldr,
karakterler deil, insanlar; karakter bir karikatrdr, diyerek tavrn ak bir
ekilde koyar. Bana kalrsa biz bu sz gereki karakter yaratma abas olarak
alglamalyz. Sorumuz geerliliini srdrmektedir: (Hemingwayin
syleyiiyle) Kurmaca bir metin iinde yaayan insanlar nasl yaratabiliriz?
Karakter ya da kahramann nasl yaratlaca hikyenin yapsyla yakndan
ilintilidir. Yukarda Olay rgsnden sz ederken hemen hepsinin dengeatmay hazrlayan gelimeler-dengenin bozulmas ve atma-zirve-zm
izgisini izledii iddiasna deinmitim.62 Bu atma sreci iinde kahramann
davranlar, verdii kararlar, tepkileri ve duygular onun karakterini oluturur.
Dolaysyla anlatnn tamam neredeyse o karakterin olumasna hizmet eder.
Hatta bu yaklamn kendine zg bir terminolojisi de vardr. rnein, hikyenin
tek bir ana karakteri varsa (ki bu tr bir olay rgs oklukla tek ana karakterin
maceras olarak kendini gsterir) bu hikye kiisine protagonist denir. Genellikle
olumlu ana karakterdir. Ona kar olan, yani protagonistin amacna ulamasna
engel olmaya alan bir hikye kiisi varsa ona da antagonist denmektedir. Her iki
terim de eski Yunanca agon kknden tremitir. Agon, yani atma! Bu adan
baktmzda karakterin yaratlmas sreci tamamen hikyeye ve onun
metindeki karl olan olay rgsne baldr. Protagonist ya da ana karakterimiz
bir elikiyle kar karyadr ve iinde bulunduu etrefil durumu zme sreci
zaten hikyenin kendisidir. Kahramanmz doayla, baka kahramanlarla veya
toplumla, ya da modern edebiyatta daha sklkla karlatmz gibi, kendileriyle
atabilirler. rnein igr eksiklii nemli bir atma balangcdr, karakter
kendini yeterince tanmyordur ve yanl iler yaparak kendini sorunlarn
ortasnda bulur. Bir baka atma nedeni, kahramann ahlaki olarak yanl bir
davranta bulunmas ve bu davrann yaratt sorunlar olabilir. Kahramann,
toplumun genel olarak kabul ettii dzenin dna kma eiliminde olmas da bir
tr atma balatabilir. Tabii kahramanmz, affederek, uzlaarak, bedelini
deyerek, igr kazanarak ya da intikam alarak bir zme ynelebilir. Bu liste
elbette uzatlabilir ama benim buradaki amacm, kurmaca yazarln belli bir
yapnn iine oturtmak deil, okurda ynteme dair dnceler canlanmasna
neden olacak ipularndan sz etmektir. Kimi kaynaklarda bu atma ve zm
tiplerini tablolar halinde bulabilirsiniz.
Karakterleri ete kemie brndrmenin en nemli yolu onlarn kim
olduklarn zetlemek deil onlar eylem halinde gstermektir. Yine karmza
Mimesis / Diegesis ayrm kyor. Platonun yapt bu ayrm bana kalrsa
geerliliini halen srdrmektedir. Edebiyatta XIX. yzyl romannda altn
an yaam olan Mimesis, yani hikyenin gsterilmesi en saf eklini tiyatro
sahnesinde (imdi sinemada) bulur; hikyenin kahramanlar izleyicinin gz
nnde hareket etmekte ve konumaktadrlar. Edebiyat metninde farkl anlatm
durumlar vardr: diyaloglar, eylemin bildirilmesi, betimleme ve yorum. Bunlar
Mimetikten Diegetike doru sraladm. diyaloglar, okurun karakterleri
dorudan bir yolla grmesini ve duymasn salar. Dolaysyla en iyi
gsterme yollarndan biridir. Yorum ise anlatcnn zetledii dncelerdir ve
dolaysyla okurun grmesine hizmet etmez. Baka insanlarla karlamalarn,
konumalar, olaylar iinde gsterdikleri davranlar izleyen okur bir sre sonra o
karakter hakknda kendisi bir yargda bulunur. Elbette yazarn aklnda o
karaktere ilikin yarglar nceden vardr. Ancak yazar bunlara sk skya bal
kalmak yerine, yaratmakta olduu karakterlere belli bir lde zgr irade
vererek metnini kurmaldr. O zaman szckten insanlar da bizler gibi ete
kemie brnrler. Modern edebiyatta anlatcnn yorum yapmas neredeyse
terk edilmi bir tekniktir. Okurdan beklenen metnin iinde yaratlm dnyay
kendisinin yorumlayarak yapta katlmasdr. Bu tekniin modern edebiyat
yazarlarnca reddedilmesinin bir nedeni de, Yorumun ahlaki ve ideolojik dnce
ama yaanm olduu roman, belki de, belirli bir insansal ynsemenin, son
kertesine kadar gidecekmi gibi grnrken, buraya varmad, bir yerlerde
takld, giderek tersine evrilmeler gsterdii bu tr bir sahihlik duygusunu ierir.
Tiplerin verilmi ya da yaanm olmasndaki lt, tipin gereklik duygusunu
deil ama sahihlik duygusunu getirmi olmasdr. Bu duygu, tipin verildii deil
ama yaand romanda, anlatlan bireysel tarih, kesitini, nceden varsaylan son
kerteye ulalmay amalayan bir dolgu olmaktan karr.
Forstern snflamasyla rten bu ayrmda gereklik duygusuna kar
sahihliin konmas kayda deer. Ortaya kan yaptn derinlii hakknda nemli
bir kstas neriyor Yavuz.
Bugne dek okuduumuz yk ve romanlar bu snflandrmalar gz
nnde tutarak dnrsek ne gibi sonulara varrz? ada romanlar sz
konusu olunca, hikyenin asl kahramanlarnn genellikle dinamik, dier
karakterlerin ve yardmc tiplerin dz olduklarn syleyebiliriz. ykde ise bu
ayrm ok netletirmek mmkn grnmyor. Daha ksa bir metin olduu iin
ounlukla gerek hikye zaman asndan gerek olaylarn younluu asndan
daha az yerimiz olduu iin bir romandaki gibi ana karakterin psikolojik ve
ahlaki geliimini grmemiz pek kolay deildir. ykde n planda olan, hikyenin
kahramannn yaad deiimden ok, hikyenin yarataca etkidir. Bu etki
romanda olmad kadar vurucudur. ykde genellikle bir olay zerine
odaklanm bir kurgu olduu iin tek bir olayla kahramann karakterinde byk
bir deiim olmas yky farkl bir noktaya getirir. Kssadan hisse karmak iin
anlatlan mesellere benzemeye balar, yaratlan dnyann inandrcl azalr,
metnin arkasnda gizlenen mesaj grnr hale gelir. Elbette her zaman olduu
gibi tersine rnekler bulunabilir.
Hikyelerin kahramanlarnn eylem glerinden hareketle yaplm bir
baka snflamaya gz atalm:
Northrop Frye, hikyelerin kahramann, bizimkinden daha byk, daha kk ya
da kabaca ayn olabilen eylem gcyle snflanabileceini ileri srer. Buna gre:
Kahraman hem dier insanlara hem de dier insanlarn ortamna tr olarak
stnse, ilahi bir varlktr ve onunla ilgili hikye, bir tanr hakkndaki hikye
anlamnda bir mittir.
Dier insanlara ve ortamna derece olarak stnse, kahraman tipik romans
kahramandr; yaptklar olaanstdr ama kendisi bir insan olarak tanmlanr.
Dier insanlara derece olarak stnse ama kendi doal ortamna stn
deilse, kahraman bir liderdir... Birok destan ve tragedyann... kahramandr.
Ne dier insanlara ne de kendi ortamna stnse, kahraman bizden biridir...
Bu bize birok komedi ve gereki kurmacann... kahramann verir.
Bir klelik, beceriksizlik ya da samalk sahnesine tepeden baktmz hissini
YK VE ROMAN
... Daha tesi? Daha tede edeb iyatn ve insan ruhunun karanlk
co rafyas b a lar...
Aslnda kurmacann unsurlar hakknda sylemek istediklerim bir nceki
blmde son buldu. Daha fazlasn tartmak bu kitabn snrlarn amak
anlamna gelecektir. Amacm, bata da belirttiim gibi kurmaca metinler
yaratmak isteyenlerle beraber dnmekti. Birtakm formller nermek deildi;
ancak baka yazarlar tarafndan iaret edilmi kimi ipularn ve genellemeleri de
tartmaktan geri kalmamaya zen gsterdim. imdi bu kitabn okurlar, Yaratc
Yazarlk konusunda yazlm herhangi bir kitab ellerine aldklarnda yabanclk
ekmeyecek; benim bu kitapta ele aldm konularn ounun belki baka
arlklarda ve farkl sralamalarla yinelendiini grecekler ancak klieler ve
genellemeler konusunda uyank olacaklardr. Amacm, bu konuda eletirel bir
sunum yapmakt.
Kurmaca metinler yazmak isteyenlerin, en azndan bu kitabn okurlarnn ve
seminerlerimin izleyicilerinin amacnn yk veya roman yazmak olduunu
biliyorum. Yine de bu kitap boyunca gerekmedike yk ya da roman demeden,
genel olarak kurmacadan sz etmeye altm. Byle yapmamn en byk
nedeni, yk ve roman trlerini birbirlerinden ok da ayr dnmeyiim. ok
farkl olduklarn iddia edenler, kukusuz iddialarn destekleyecek ok sayda
yk ve roman rnei bulup getireceklerdir. yk ve roman, tek bir ad altnda
toplamak iin kurmaca demem belki biraz anlam kaydrmas yaratmtr. nk
tiyatro ve sinema sanatlar da kurmaca tanm altnda incelenebilir ki ben zaman
zaman aydnlatc olacan dndm rnekleri dnda bu sanat dallarn
dorudan mercek altna almadm.
yk ve roman ayr trler olarak grmediimi sylyorum. Hem det
yerini bulsun diye hem de az sonra okuyacanz blmn anafikrini gzel
yansttn dndm iin bu grm paylaan nemli bir yazardan alnt
yapmama izin verin:
Bu, yknn, romann kk biimlisi olduu anlamna m geliyor? Evet, roman
ile iir, roman ile tiyatro arasnda bir fark vardr, ama yk ile roman arasnda
ontolojik bir fark yoktur. Szck daarcnn olaslklarnn kurban olan bizler, ayn
sanatn, byk ve kk, iki biimini kapsayabilecek bir tek szckten yoksun
bulunuyoruz.70
Yine de bu kadarn syleyip gemek istemedim. Aada yk ve roman
zerine elenceli olduuna inandm grleri zetleyerek, bu konuda
zihinlerde var olan yarglar tekrar sorgulamaya davet ediyorum.
kadar hangi kla girerse girsin hikyenin varln ve ilevini hep srdrdn
gryoruz.
Heykel-resim ayrm
ORourkeun omurgal-kabuklu ayrm, boyut meselesini gndeme
getirmektedir. Boyut farkll, roman ve yk trlerini karlatrrken ikinci bir
alm salar. Okurun yk ile kurduu iliki bir cisme bakan kiinin o cisimle
kurduu ilikiye benzer. Bir heykele bakan kii heykeli btnyle bir anda
grebilir. nk heykel btnln bir anda gzler nne serer; somut,
dokunulabilir ve boyutludur. Yaps kendisidir. Oysa resim romana
(omurgalya) benzer, iskeleti iindedir, grnen ksm ile rtlmtr, iki
boyutludur. ki boyutlu oluu ona zeminde sonsuza doru devam etme olana
verir. Bir resmi bir bakta gremememiz gibi romann da tamamn deil
paralarn grebiliriz. skeleti metinle sarmalanmtr. Oysa yknn tamam
gzler nndedir. Frank OConnorn dedii gibi: Romann biimi uzunluu
tarafndan belirlenir; ksa ykde ise uzunluk biiminin bir sonucudur.73
S ermaye-yo un / emek-yo un
ORourkea gre: retim sreci asndan yk yazmak sermaye-youn bir
sretir. O ksalkta zgn bir edebiyat yaptn ortaya karmak iin yazarn ok
yandan da ilgin almlara gebe bir tanm: rnein -drt saatlik bir yolculukta
soluk solua okunan bir oksatar kitap, kapanda roman yazsa bile Poenun bu
tanmnn iine giriveriyor! Bir baka akla gelebilecek konu: Bu tanm yazma
zaman asndan yapmak olas mdr? Yani, bir oturumda yazlabilecek kadar
ksa diye bir tanm gelitirmeye kalksak... Saatte en fazla ka sayfa yazlr diye
bouna hesap yapmayn; kimi ar uyuturucu mptelas yazarlar bir
oturumda roman denemelerini yllar nce gerekletirdiler, hem de daktilolarna
kesintisiz kt rulolar takarak. Ayrca o zamanlar bilgisayar ve kelimeilemciler yok! aka bir yana, Poenunki zerine dnlesi bir tanmlama...
Ayrca yukarda alntladm, zetlediim ve deindiim grler yk ve
roman arasnda yaplan karlatrmalarn sonularyd. Oysa roman, tanm
gerei bir kitaptr; yk de tanm gerei (!) bir kitap deildir. O halde
karlatrma yaplabilecek bir baka dzey daha var: roman ile yk kitabn
karlatrmak! u sorular sorabiliriz rnein: Romanlarla yk kitaplarn ayran
genel eilimler nelerdir? yk kitabndaki yklerin birbirleriyle ilikileri
sklatka kitap bir romana m yaknsar? Ya da bir romann blmleri
birbirlerinden uzaklatka, roman yk kitabna m evrilir? Ya bir ereve
hikyenin iine yerletirilmi yklerden oluan romanlar? Ya da bir ereve
hikyenin iine yerletirilmi yk kitaplar? Bu sorular yantlamann ok kolay
olmadn dnyorum. nk, her iki trn de sradan rnekleri zerinden
reteceimiz tm olas yantlarmz zorlayacak sra d rnekler vardr. Ayrca
ykler dergilerde, antolojilerde karmza kt zaman bu sorular aklmza
gelmeyecektir. yk kitab olarak elimize aldmzda durum farkllayor. Kimi
yk kitaplar, yazarnn birbirinden bamsz olarak farkl zamanlarda yazd ve
kimi zaman da dergilerde yaymlatm olduu yklerden oluurken; kimi yk
kitaplar da yazarnn kurgusunu nceden tasarlad biimde ve zgn
balantlar ieren bir dizi ykden oluuyor. Ama, yk kitaplarn
deerlendirirken, kitab hazrlayan bu znel koullar bilmek mmkn olmad
iin trler ve metinlerarasln damgasn vurduu gnmz edebiyatnda
yazarnn kendi kitabn nasl tanmlad tek belirleyici olarak karmzda
durmaktadr. Bu tanmlama hi kukusuz yazarn trlere ve edebiyata bak
asna gre biimlenecektir ve metni bir yere kadar balayacaktr. Sonras
okurlara kalmaktadr.
Bu blmn balna bakp da roman kuram ya da roman ve yk
trlerine ilikin kuramsal yaklamlar bekleyen okurlarn hayal krklna
uradnn farkndaym. Ancak benim bu kitaptaki yaklamm bu tr
irdelemelere izin vermeyecek denli farkl bir zeminde duruyor. Anlatm
tekniklerini kullanarak kendinize zg yk ve romanlar yazarken zaten eletiri
kuramlarn ok da dnmemenizi neririm. Edebiyat ile yaratc yazarn ilikisi
genellikle dier kurmaca metinler zerinden kurulur. Yani yazacanz bir
romana ilham kayna genellikle baka romanlar, baka kurmaca yaptlar ya da
yaamdr. Elbette eletiri kuramlar da kimi zel durumlarda yaratclnz
kkrtabilir. zellikle biimsel araylar sz konusu olduunda... Okuduunuz
. Milan Kundera, Saptrlm Vasiyetler, ev. zdemir nce, Can Yaynlar, stanbul,
1994.
. W. ORourke, Morphological Metaphors for the Short Story: Matters of
Production, Reproduction, and Consumption, Short Story Theory at a Crossroads, ed. S.
Lohafer ve J.E. Clarey, Louisiana State University Press, 1989.
. A. Moravia, Man as an End: A Defense of Humanism, New York, 1966.
. Frank OConnor, The Lonely Voice: A Study of the Short Story, The World
Publishing Company, Cleveland, 1963.
. Kalkls matematiinin trev ilemine karlk gelir.
. H. Bonheim, The Narrative Modes: Techniques of the Short Story, Cambridge,
Eng., 1982; A. Leslie Willson, Constancy and Variation: The Short Story in
Germany, in Wendell M. Aycock (ed.), The Teller and the Tale: Aspects of the Short
Story, Lubbock, Tex., 1982.
. rnein, Berna Moran, Edebiyat Kuramlar ve Eletiri, letiim Yaynlar, stanbul,
1999; Jale Parla, Don Kiottan Bugne Roman, letiim Yaynlar, stanbul, 2000.
Sonsz
... g ere inden fazla ko nu tum...
Bybozumu bitti.
Temel olarak hikye etmenin insan zihninin ilksel ilevlerinden biri
olduunu, sanat yaptlarnn kaynanda insan ruhunun elikilerinin
bulunduunu, yaratc dncenin kiiyi evreleyen snrlarla kuraca diyalektik
iliki iinde filizlendiini syledim. Yaratc Yazarlk kurslar ve ilgili kitaplarn77
ise eletirel bir gzle okunmas gerektiini savundum. Bu tr kaynaklar yabanc
dillerde ok daha fazladr. Birok kaynakta yk yazmann sekiz aamas, on
admda karakter yaratmak, 100 gnde romannz yazn gibi elenceli
formllere rastlayabilirsiniz.78 Ben bu tip nerileri ciddiye almasam da
okumaktan zevk alrm. rnein John Brainein Bir Roman Nasl Yazlr79 adl
yazsndaki neriler olduka elenceli, zetleyerek alntlyorum:
1. Roman yazn: nce blm blm sinopsisini karn, ardndan 80000
szckten oluan bir blmn yazp ne kadar zamanda yazdnz ln,
bir program yapp ona uymaya aln ve yazabileceiniz kadar ok sayda
szckle yazp bitirin, dzeltmekle uramayn. Romannzn ilk taslan ne
kadar abuk bitirdiinize siz de aracaksnz.
2. Deneyimlerinize dayanarak yazn: evreniz ve yaantnz ne kadar skc
olursa olsun, tek kaynanz deneyimlerinizdir.
3. Asla otobiyografik olmayn: Sakn yazarlar (ya da sanatlar) hakknda
yazmayn.
4. Romannzdaki eylemleri ve olaylar iyi aydnlatlm bir sahnede
gznzn nnde oluyormu gibi anlatn: Okur grsn.
5. Yazdklarnz konuma dili gibi rahat okunabilmeli: Yksek sesle
okunamyorsa kark olmu demektir.
6. Diyaloglar karakterin aynasdr.
7. Roman, bir hikye anlatmaldr.
8. Dramatize edin: elikiler, kartlklar, srprizler olmal.
9. 9. Romanlar propaganda yapmamal.
10. Gerektii zaman bu kurallar krmaktan kanmayn.
Bence bu listenin en gzel nerisi 10. maddesi! Bu gibi ksa yoldan ifade
edilmi ipularnn yararl olup olmadn snamann bir yolu yok. En byk
tehlikesi de sadece bu tr nerileri okumann yazmaya yeterli olaca
yanlsamasna kaplmak. Byle bir liste yerine Oscar Wilden u dncelerine
kulak vermenizi tavsiye ederim:
Sanat gzel eyler yaratandr.
Tolstoy, uzun zaman bir Fransz muharririnden her sabah tercme yaparm;
srf onun sanatn kavrayabilsin diye. O halde bizim romanclar, garpllar okumak
ve onlarn tesiri altnda kalmakla neye itham ediyoruz? Tesir etmeyen, iz
brakmayan okumak neye yarar? nsan kendisine ilave etmek iin okur, unutaym
diye deil.
Ayn konular ve teknikleri kullanan ama baarsz olan yazarlar
bilmediimizi, bize byk yazarlarn ulatn syledikten sonra yle devam
eder:
Halbuki tem ayn tem, ema ayn emadr. Arada mevcut fark kk bir fert
farkdr; Dostoyevskinin hvviyetidir, sarasdr, muvazenesizliidir, hastalklardr
ve hilkatn o eriilmez srr, dehasdr.
Daha sonra bence kltr yaammzn kalbinde duran bir sorunu deer:
Roman yazmak isteyen gen bir arkadam bir gn (Anadoluya gidip, kylerde
dolama, kyl ve halk psikolojisini tetkik etmei) istediini syledi. Ne
yapacaksnz? diye sordum: (Roman yazacam ve bu memleketin halkn bu
romanda konuturacam). Hatrma Zolann Paris amele mahallelerinde st ak
ve zarif bir araba ile dolamas geldi. Fakat bu asil hsnniyet karsnda phesiz
ki, bir ey denemezdi. Hatta bu Anadolu ocuuna, Anadoludan daha dn geldiini
bile sylemedim. Dostum, Anadoluda uzun uzadya dolat. Kyly grd, kk
kasabal ile konutu, notlar ald, fotoraflar ekti. Fakat romandan eser yoktu,
sordum, mbhem bir iaretle ve birka kelime ile bahsi kesti. Hakikat u idi ki,
dostum bir vehme kaplmt. Evvel onun anlad gibi bir kyl roman
yaplamazd, belki yeni Rus muharrirlerinin denedii gibi, kyn bir nevi
epopemsi roman yaplabilirdi. Kylden yahut kk ehir halkndan tipler
meydana karabilirdi, bilhassa Gorkinin hikyelerinde yapt gibi. Bunun iin de
Anadoluyu gezmek kifyet etmezdi. nk o hayat sun bir sanat mukavelesi ile
grmek bakadr, onu tabi ekilde yaamak yani baka trl yaamak mmkn
olmad iin o hayat yaamak bakadr. Sonra da hakikaten romanc doan bir
adam, bunu kendi odasnda da yapabilirdi. Dostum, Anadoluda be halk masal
dinledi ve bir nevi etnografya tedkiki yapt ve nihayet mevsime, iklime, tesadf
ettii ruh haletlerine ve kendi hlet-i ruhiyesine gre bir yn da kabl hkm
peyda edip dnd ve roman kald. Kendisine btn ktleyi konuturmak vazifesini
veren bu dostum, bu seyahat yerine kendini derinletirseydi, kendi mtenaks
hakikatlerini ortaya atsa idi, Trk romancl eminim ki, yn- dikkat bir eser
kazanacakt ve belki de yapmak istediini bilmeden yapacakt.
Son olarak da, her okuduumda bana yazma istei, cesareti ve gveni veren
u szleri yazar:
Fakat dostum bu yanl admda hakl idi. Btn genliinde ona bunu tavsiye
etmilerdi: Halka karn, kye, kasabaya gidin... Yalnz orada hakikat vardr... Hi
kimse ona dememiti ki, Sen, tek bana bir realitesin, bu realiteyi bize anlat.
Yaadn saati, duyduun gn, her gn iini paralayan szlar ve her akam sana
yaamak akn veren mitleri anlat, ayrldn yzler, grdn manzaralar... hasret
ve gurbetlerin bize yeter, nk biz biliyoruz, senin benliinde btn bir Trk
iklimi, btn bir Trk cemiyeti, hatta bunlarn arasnda btn bir insanlk var,
onlar konutur, yani kendini konutur. Syleyecein yalan bile bizim iin bir
kymettir. Elverir ki, gzel yazasn. Madem ki roman yazacaksn, evvel, her eyden
evvel bir roman iisi ol. Hayr bunu ona hi kimse dememiti.83
stanbul,1994.
. Ahmet Hamdi Tanpnar, Edebiyat zerine Makaleler, M.E.B. Devlet Kitaplar,
stanbul, 1969.
Dizin
A
Abasyank, Sait Faik 7, 175
Abbott, H. Porter 149, 197
Adorno, Theodor W. 61
Ahmed Midhat 175
Akatl, Fsun 132
Alewyn, Richard 119
Aristoteles 35, 206
Atay, Ouz 16, 180, 196, 197
Atlgan, Yusuf 99
Ayta, Grsel 174
B
Bates, (Herbert Ernest) 15, 16, 139
Baydar, Oya 189
Bener, Vsat O. 178
Bolat, Salih 223
Bonheim, Helmut 219
Borges, Jorge Luis 57, 158, 159, 164, 174, 187
Brahms, Johannes 35
Braine, John224
C
Cangz, Alper 179
Cervantes Saavedra, Miguel de 63
Coleridge, Samuel Taylor 35
ehov, Anton 15, 16, 19, 111, 185
D
Dal, Salvador 35
Dennett, Daniel C. 68
Dickens, Charles 35
Dostoyevski, Fyodor Mihaylovi 19, 229
Duruel, Nursel 170, 171
E
Eco, Umberto 126, 130
Edison, Thomas A. 35
Einstein, Albert 35
Erbil, Leyla 187
Ercan, Enver 227
F
Faulkner, William 197
Ford, Henry 35
Forster, Edward Morgan 143, 203, 204
Fowles, John 34
Freud, Sigmund34, 35, 37-45, 47, 50-52
Frye, Northrop205
H
Harris, William Foster 156, 200
Hemingway, Ernest 54, 200
Herakleitos 133
Hitchcock, Alfred 150
Homeros 159
J
James, William197
Joyce, James 180, 197
K
Kafka, Franz36, 160, 163, 171
Keats, John 35
King, Stephen 69, 70, 100, 148
L
Lisle, Holly 209
M
Manfred, Jahn 206
Martens, Lorna 181
Marx, Karl 181
Maury, L.F. Alfred 34
May, Rollo 49, 50, 58, 62
McConkey, James123
Moran, Berna222, 227
Moravia, Alberto 215
Myers, Ronald 67
N
Nabokov, Vladimir 35, 38
Nietzsche, Friedrich Willhelm 35
O
OConnor, Frank217
ORourke, William 215, 216, 218
nemli, dil 227
z, Erdal 192
P
Pamuk, Orhan 43, 45, 53, 190
Parla, Jale 64, 222
Poe, Edgar Allan 35
Polti, Georges 156
Proust, Marcel 131
Puccini, Giacomo 35
R
Randall, William L. 206
Rosenau, Pauline Marie 25
S
Sartre, Jean-Paul 13
Sevim Gndz223
Sperry, Roger W. 67
Sterne, Laurence 45
Streep, Meryl 73
T
Tanpnar, Ahmet Hamdi20-22, 36, 54, 133, 228, 231
Tobias, Ronald B. 156
Tolstoy, Lev Nikolayevi 229
Tun, Ayfer 180, 183
Trkali, Vedat 128
V
Von Ditfurth, Hoimar 119
W
Wagner, Richard 35
Wilde, Oscar 226
Wilson, A. Leslie 219
Woolf, Virginia 197
Y
Yavuz, Hilmi 127, 128, 203
Ylmaz, Cem 140, 141
Ycel, Tahsin 125
Z
Zola, mile42, 229