Professional Documents
Culture Documents
BEKR ONUR
GELM
PSKOLOJS
Yetikinlik - Yallk - lm
Prof. Dr. Bekir Onur, 1944 ylnda Adana'da dodu. 1967'de Dil ve TarihCorafya Fakltesi Felsefe Blm'n bitirdi. 1969'da A.. Eitim Bilimleri
Fakltesi'nin akademik kadrosuna katld. Halen ayrn fakltede Eitimde
Psikolojik Hizmetler Blm'nde retim yesidir. Bekir Onur'un ocuk,
ergen ve yetikin psikolojisi alannda onu akn eviri ve telif yapt vardr.
Ankara niversitesi Oyuncak Mzesi (1990) ve ocuk Kltr Aratrma
Merkezi'nin (1994) kurucusu ve yneticisi olan Bekir Onur'un balca
yaptlar: Kadn, Genlik ve Cinsellik (1986), Toplumsal Tarihte ocuk (yay.)
(1994), ocuk ve Ergen Geliimi, (yay.) (1994), Ergenlii Anlamak (yay.)
(1995).
NC BASKIYA NSZ
Geliim Psikolojisi'nin ilk yaynlamndan bu yana yaklak on yl geti.
Geniletilmi ikinci basky, daha geniletilmi ve gzden geirilmi bu
nc bask izliyor. Ben de ergen, ocuk, yetikin derken, bir yandan
geliimin bellibal dnemlerinde geziniyor, bir yandan da yalanyorum.
Okuyucu biraz daha diini skarsa, benim yalla ve lme ilikin kendi
speklasyonlarm okuyabilir yaknda.
Oysa ben aradan geen unca ylda bu alandaki kitaplarn oalmasn ne
kadar dilerdim! Bir lkede yaklak yirmi be ylda yalnzca iki- ocuk
psikolojisi kitab, on be ylda yalnzca bir-iki ergenlik psikolojisi kitab, on
ylda yalnzca tek bir yetikin psikolojisi kitab yaynlanyorsa burada bir
sorun var demektir, hem bilim adna hem lke adna. Bu nedenle, bu
tabloya bakarak kendime vn pay karyor deilim. imdiye kadar drt
ergenlik, bir ocuk, iki yetikin psikolojisi kitab karm olmam bir
ayrcalk olarak deil, bir sorumluluun yerine getirilmesi olarak gryorum.
stelik ben derslerimde bir deil, , be, on geliim psikolojisi kitabn
kaynak olarak kullanmak isterim. Bilindii gibi, niversitede ok ey
retmek deil, temel konular ok iyi biimde retmek, ayrntlar
aratrmay da rencilere brakmak esastr; bunun yolu da rencinin ok
sayda kaynaa ulaabilmesinden geer.
Yirmi
birinci
yzyla
girmeye,
Avrupa'nn
kapsndan
gemeye
hazrlandmz u gnlerde bilgi andan, bilgi toplumundan, bilginin
gcnden, neminden yeniden sz etmeye gerek var m? Bakalar bilgi
bombardmanndan, bilginin dalar gibi birikmesinden, gibi artmasndan,
iletiim otoyollar kurulmasndan sz ederken, bizim bu bollukta hala
yoksulluk ekmemiz rktc geliyor bana. Elimizi abuk tutmazsak ne
acl olabileceiz, ne de onun vazgeilmez koulu olan bilimi
yakalayabileceiz. ok aratrmaktan, ok yazmaktan, ok okumaktan, hem
de bunlar hi durmadan, soluk bile almadan yapmaktan baka aremiz yok
akcas. Elinizdeki kitap ite byle bir kaygnn, abann, dilein rn.
Bekir Onur
Ankara, ubat 1995
BRNC BLM GR
GR
. GELM PSKOLOJS
Psikoloji, genellikle, insan davrannn ve zihin srelerinin bilimi olarak
tanmlanr. Bu geni alann incelenmesi birtakm alt dallarn ortaya
kmasn gerektirmitir. te geliim psikolojisi de bu temel uzmanlk
alanlarndan biridir. Ayrca, geliim psikolojisinin de hem temel aratrma,
hem de uygulama dallar vardr. A. T. Jersild'e (1979) gre, geliim psikolojisi
alanndaki almalar balca iki blmde toplanabilir. Birincisi, insan
geliiminin eitli ynlerini ele alan ve betimleyen aratrmalardr. kincisi,
geliime ilikin temel kavramlar, ilkeleri, kuramlar ortaya koyan
incelemelerdir. Geliim alanndaki en yararl almalar, kukusuz, olgu ile
kuram birletiren, bylece insan bilimlerine katks olan almalardr. Bu
adan, insan geliimine ilikin almalar biyoloji, sosyoloji, antropoloji,
tarih gibi dier bilim dallarn da ilgilendiren ok disiplinli ve disiplinleraras
bir alana yaylmaktadr. Bu nedenle gnmzde geliim psikolojisi ok ynl
bir aratrma ve inceleme alan olmak durumundadr.
1.Geliim Psikolojisinin Tanm
alnacaktr.
kinci sorun, davran deiikliinin sreklilii ya da sreksizlii sorunudur.
Geliim derece derece ve dzgn bir biimde mi ilerler, yoksa kendine zg
nitelikler gsteren birtakm evrelerden mi geer?
Evre kuramclar evrensel biyolojik temelli etkenlerin geliimde egemen bir
rol oynadn savunurlar; psikolojik srelerde hep ayn yapsal deeiimlerin
ortaya ktn ve davran deiimlerine greli bir sreksizlik verdiini ileri
srerler. Buna karlk, sreklilii savunan kuramclar toplumsal ve
yaantsal etkenlerin geliimdeki deimelerin temelini oluturduunu
savunurlar; renme, dereceli bir sretir.
Ancak bu gr ayrlna karn, btn kuramclar geliimde hem
sreklilik hem de sreksizlik olduu konusunda birlemektedirler. zellikle
kiilik psikolojisi alannda varlan sonu, kiiliin karmak ve ok ynl bir
yaps olduu, baz gelerinin sreklilik bazlarnn da sreksizlik gsterdii
biimindedir. Genellikle en byk sabitlik eitli zihinsel ve bilisel
boyutlarda (ZB, bilisel slup, benlik kavram gibi) ve en dk deimezlik
kiileraras davran ve tutumlarda ortaya kmaktadr.
Geliim psikolojisinde temel tartmalardan biri de bunalm (crisis) kavram
evresinde toplanr. Diyalektik bak asndan psikolojinin grevi, deien
dnyada deien bireyi anlamaya almaktr. nsan yaam kartlklar ve
atmalarla belirlenir. Her deiim kartlar arasndaki srekli bir
atmann rndr. Geliim, varolan kartlklarn zm ve sonunda
yeni kartlklarn ortaya k ile ilerler. Bireyin yaamndaki kart gler
arasndaki arpmann sonucu bir uzlama deil, tmyle yeni bir rndr.
Riegel'e (1975) gre, insan geliimi en azndan drt boyutta ezamanl bir
harekettir: 1) sel- biyolojik, 2) Bireysel-psikolojik, 3) Kltrel-sosyolojik, 4)
Dsal- fiziksel. Geliim, bu boyutlarn dengesi bozulduu zaman ortaya
kar. eitli boyutlardaki deiimler her zaman ezamanl olmad iin,
aralarnda atma geliir ve bir bunalma yol aar. Bunalm, bireylerin
davranlarn yeni koullara ayarlamalarn gerektiren son derece zorlayc
bir durumdur. Ancak diyalektik psikoloji asndan bunalmlarn mutlaka
olumsuz olaylar olmas gerekmez. Bu psikoloji, Piaget'in bilisel geliim
konusundaki grlerinin yeterli olmadn ileri srer. Piaget geliimin
dengenin olutuu anda ortaya ktn vurgulamaktadr. Oysa Riegel'e gre
geliimsel ilerlemenin temeli kart koullardr ve geliim sreci hibir zaman
sona ermez. Piaget geliimi denge ve uyumun periyodik dzeylere ulamas
olarak grd halde, Riegel bu geliim dzeyinin ancak ksa sreli
olduunu kabul eder. Riegel'e gre Erikson, bunalmlarn isel-biyolojik ve
kltrel-sosyolojik glerle birlikte belirlenmesini vurgulayan ilk modern
yazarlardan biridir, ancak Erikson da organizmann neden evreden evreye
geerek gelitiini aklamakta yeterince baarl olamamtr.
Riegel bunalm kavramna farkl bir aklama getirmektedir:
boyuttur.
Sz gelimi, yirmi yl nce niversite rencisi olan bir gencin ana babas
byk olaslkla Birinci Dnya Sava sonlarnda ve byk ekonomik
bunalmn ilk yllarnda domutur. O insanlar uluslararas dayanmay
renmiler, ama ekonomik gvenliklerinin ve maddi varlklarnn kendi
denetimleri dnda birden bire yok olabileceini de grmlerdir. Ekonomik
bunalm yllarnda okula giden o insanlar ilk toplumsal deneyimlerini,
ilerdeki tutum ve deerlerini etkileyen maddi skntlar iinde yaamlardr.
Belki kinci Dnya Sava'n yaamlar, hatta iinde bizzat yer almlardr.
1940'larda doanlar ise yalnz ekonomik bymeyi ve orta snfn gelimesini
deil, ayn zamanda hi eksilmeyen nkleer sava tehdidini de
yaamlardr. Son zamanlarda evre kirlenmesi ve nfus patlamas gibi
dier yok olma tehditlerini de yaamaya balamlardr. Bugnn dnyas,
yalnz teknolojik gelimeyi deil, dnyann klmesini ve uzaya gidilmesini
de yaamaktadr. Bilgisayarlarla yaama zorunluluunun getirdii sorunlar
da eklemek gerek!
Bu tr tarihsel-kltrel olaylarn bireylerin tutum, deer ve dnya
grlerini byk lde etkiledii bilinmektedir. Bu gelimeler insanlar
farkl yalarda farkl biimlerde etkiler. Ancak tarihsel olaylarn kuaklar
zerindeki etkisi yaa bal olmann yannda toplumsal kesimlere de
baldr. rnein A.B.D'de 1950'lerde uzay programlarnn nem kazanmas
o yllarda meslek seiminin eiinde bulunan genleri daha fazla etkilemi,
ounu fen ve mhendislik dallarna yneltmi, sonuta bu alanda igc
fazlas olumasna yol amtr.
Bireysel yaam dngs ile tarihsel zaman izgisi etkileiminin ilgin bir
rnei de kuaklararas atma olgusudur. Bu atmann genlerle
anababalarnn kua arasndaki deer, tutum ve yaam biimi
farkllndan olutuu kabul edilirse, iki farkl yorum getirilebilir: Geliimsel
ve tarihsel. Geliimsel olarak kuaklar arasndaki bu farkllk genlerin ve
anababalarnn yaam dngsndeki farkl evrelerden kaynaklanmaktadr.
Erikson'a gre gen insan Ben kimim?
Toplumla nasl bir iliki kurabilirim? gibi kimlik sorunlaryla urarken,
kendi deer ve tutumlarn oluturabilmek iin toplumun deerlerini
irdeledii ve anababa deerlerini ksmen reddettii bir evreden geer.
Anababalar ise, dnyada srekliliklerini salayan iaretler brakabilme
isteiyle, ekonomik ve duygusal bir kararllk salayarak, toplumun
deerlerini aktarmaya abaladklar bir geliim evresindedirler.
ki ayr evredeki insanlarn atmas bir tr insanlk durumudur ve bu
nedenle insanlk tarihi kadar eskidir.
Kuaklar arasndaki bu atma kuaklar boyunca ortaya kan toplumsal
deiimin mekanizmas da olabilir. zellikle, yallarn gelien daha
karmak ve yeni toplumsal yapya genleri hazrlayamadklar hzl
Gene de, en nemli sorun, eer ele alnan dnem ok genise, aratrmann
olanaksz lde ok zaman gerektirmesidir. Bir baka sorun, eer blk
farkllklar varsa bunlarn ortaya karlamamasdr.
nk sadece bir blk test edilmektedir, sonularn genellenebilirlii
kukuludur. rnein, ciddi bir ekonomik knt dneminde bym olan
bir blk sadece bu zamana zg belirli tutumlar yanstabilir; daha nceki
ya da sonraki blkler iin tipik olan vermez.
Srasal desen (sequential design), pek ok farkl doum blklerinin tekrar
tekrar test edilmesi yaklamdr. Bylece srasal aratrmalar kesitsel
yntemin temel sorununu (yan blkle kartrlmas sorununu), her ya
dzeyinde birden fazla bl ele alarak zerler; boylamsal yntemin
genelletirme sorununu da ayn yoldan zerler (Ph-G. Zimbardo, 1979).
Boylamsal ve kesitsel yntemler insan geliimi konusunda gzlem yapma ve
veri toplamann temel yollardr. Aratrmac, verileri ilikisel (correlational)
ya da etkensel (factorial) tekniklerle elden geirerek, niceliksel olarak
deerlendirilmi deikenler arasnda varolan anlaml ilikileri kefedebilir.
Aadaki tabloda (Tablo 2) boylamsal ve kesitsel yntemlerin karlatrmal
nitelikleri zetlenmektedir.
Tablo 2
Boylamsal ve Kesitsel Yntemlerin Karlatrlmas
BOYLAMSAL YNTEM
OLUMLU
lk ocukluk ile yetikin davranlar arasndaki sreklilii belirler.
Edeer olmayan rneklemle ilgili sorunlar nler.
Byme artlarn ve rntlerini betimler.
Dier aratrmalardan daha kesin biimde neden-sonu ilikisini belirtebilir.
OLUMSUZ
Zaman ve para asndan pahaldr.
Aratrma fonlar tkenirse nceki zaman ve para harcamalarn tehlikeye
sokar.
Harcamalarla ilgili periyodik yeni dzenlemeler gerektirir.
rneklem denek kayb nedeniyle giderek yanl hale gelir.
Aratrmaclarn yeniden test vermek iin ayn denekleri srekli olarak
yeniden bir araya getirmeleri gerekir.
Test dnemleri arasnda deneklerin evreleri kontrol edilemez.
Aratrmaclar vaktinden nce bir aratrma desenine ve kurama bal klar.
KESTSEL YNTEM
OLUMLU
olabilmektedir.
Yetikinlik ve yalla ilikin verilerin ou kesitsel aratrmalara dayand
iin, bu yaklamn ierdii glkleri de incelemek gerekmektedir. Kesitsel
bir aratrmann kltrel ve tarihsel deiimleri ya deiiminden
ayramad kolayca grlebilir; ya ile doum yl birbirine karmtr,
birinin sonular dierinden ayrt edilemez, bu nedenle ya farkllklar
gerekte yaa bal gncel etkenlerden ok, bireyin doum ylyla ilikili
olabilir. Doum yl na bal etkilere blk etkileri (cohort effects) ad
verilmektedir (bir blk aa yukar ayn zamanda domu bireylerin
oluturduu bir gruptur).
Boylamsal aratrmalar ise, doum yln sabit tutarak, kltrel- tarihsel
deiimlerin ya deiimiyle karmasn engellemek isterler.
Ancak bu aratrmalar da ya deikeni ile lm yl deikenini
birbirine kartrrlar. rnein, 1960-1980 yllar arasnda sigara imedeki
ani d yala birlikte azalan cier kapasitesi ile akabilir.
Genellikle boylamsal yaklamn kesitsel yaklama yelendii sylenebilir.
nk lm yllarna bal deiimlerin etkisi doum ylna bal olanlara
gre daha kolaylkla denetlenebilir. Doum ylna bal olarak ortaya kan
arpc tarihsel-kltrel etkenleri tam olarak kestirmek ve lmlerdeki
etkisini saptamak ok daha zordur (D.C.Kimmel, 1974).
Aratrma trlerini ve yntemlerini bir arada incelemekte yarar var (bk.
Tablo 3). Daha nce de belirtildii gibi, kesitsel desen, iki ya da daha fazla
ya grubunun ayn anda aratrlmas ve sonularn karlatrlmasdr. Bu
karlatrma ayn yaam dnemindeki farkl blkler (6 yandakiler ile 10
yandakiler) arasnda ya da farkl yaam dnemlerindeki blkler (18
yandakiler ile 60 yandakiler) arasnda olabilir. Kesitsel desenin sorunu,
yala birlikte ortaya kan farkllklarn geliimsel deiim mi, yoksa farkl
bln yesi olmann m sonucu olduunu belirleyememesidir. Sz gelimi,
yetikinlerde ZB puanlarn ele alan kesitsel bir aratrma zekda 40
yalarnda balayan dn olduunu dnmemize yol aabilir.
Oysa 1990 ylnda 80 yanda incelenen kiiler 1910'da domulard, 20
yanda incelenenler ise 1970'de. Blkler arasndaki bu zaman iinde
toplumsal ve kltrel evreler pek ok bakmdan deimitir, dolaysyla bu
deiimler zihinsel becerilerin geliimini ve korunmasn etkilemi olabilir.
Bu blk etkisi (cohort effect) sorunu ilgili blmlerde yeniden ele
alnacaktr.
Boylamsal desen'de ayn blkten olan insanlar haftalar, aylar, hatta yllar
boyunca izlenirler. Ayn insanlar kendi kendileriyle rnein 8 yanda ve 20
yanda karlatrlrlar. Bu durumda bireydeki deiimler aa kar;
blk farkllklar da aratrmann sonularn etkilemez. Ancak bu
aratrma trnn de kendine zg sorunlar vardr. Boylamsal aratrmalar
geliimi toplumun havasyla kartrabilirler. Sz gelimi, boylamsal bir
eder. Ancak Freud bir bireysel kiiliin ilevsel ynlerinin toplumsal bir
balam iinde biimlendiine de inanr. Freud'un geliimcilere en nemli
katks, tm yaam boyunca srecek rntlerin olumasnda erken yaam
deneyimlerinin nemini vurgulamasdr.
Toplumsal renme kuram (social learning theory) geleneksel davranl
aarak, kiisel ve evresel etkenlerin hepsinin birbiri iine girmi
belirleyiciler olarak etkide bulunduunu savunur. Davrann evreden
etkilendii dorudur, fakat evre de ksmen bizim tarafmzdan yaratlr. Bu
yaklam son derece etkili olmutur, nk toplumsal geliim srelerinin
etkisiyle dorudan ilikilidir.
Psikolojik geliimi kavramann bir baka yolu da dnme ve bilme
srelerinin geliimini aratrmaktr. Bilisel geliim kuram (cognitivedevelopmental theory)'nn en nemli ad Jean Piaget'tir.
Piaget'in almalar toplumsal
anlalabileceini gstermitir.
yaant arasndaki dinamik
geliimine ve zihnin simgesel
nem verir.
EVRE:
DOUM NCES EVRE Ya dnemi: Gebelikten douma Temel zellikler:
fiziksel geliim Bilisel evre PAGET: - Ruhsal-cinsel evre FREUD: - Ruhsaltoplumsal evre ERKSON: - Ahlak evresi KOHLBERG: - EVRE: BEBEKLK
Ya dnemi: Doumdan yaklak 18'inci aya
Temel zellikler: Gelimi hareket; basit dil; toplumsal balanma
Bilisel evre PAGET: Duyusal devinimsel
Ruhsal-cinsel evre FREUD: Oral; anal
Ruhsal-toplumsal evre ERKSON: Gven/Gvensizlik
Ahlak evresi KOHLBERG: Ahlak-ncesi (Evre 0)
EVRE: ERKEN OCUKLUK
Ya dnemi: Yaklak 18'inci aydan yaklak 6'nc yla
Temel zellikler: yi gelimi dil; cinsel tip; grup oyunu; okula hazrln
bitii
Bilisel evre PAGET: lem-ncesi
Ruhsal-cinsel evre FREUD: Fallik; Oedipal
Ruhsal-toplumsal evre ERKSON: zerklik/Kuku;
Giriim/Sululuk
Ahlak evresi KOHLBERG: taat ve ceza (Evre 1);
Karlkllk (Evre 2)
EVRE: GE OCUKLUK
Ya dnemi: Yaklak 6'nc yldan yaklak 13'nc yla
Temel zellikler: Birok bilisel sre yetikin dzeyinde (ilem hz hari);
oyun grubu
Bilisel evre PAGET: Somut ilem
Ruhsal-cinsel evre FREUD: rtl dnem
Ruhsal-toplumsal evre ERKSON: alkanlk/Aalk duygusu Ahlak evresi
KOHLBERG: yi ocuk (Evre 3)
EVRE: ERGENLK
Ya dnemi: Yaklak 13'nc yldan yaklak 20'inci yla
Temel zellikler: Erinlikle balar, olgunlukla biter; yksek bilisel dzeylere
ulama; anababadan bamszlk; cinsel iliki evreye gemeden nce zmek
Ahlak
evresi
EVRE: ORTA YA
Ya dnemi: Yaklak 45'inci yldan yaklak 65'inci yla
Temel zellikler: Meslekte en yksek dzey; kendini deerlendirme; bo
yuva bunalm; emeklilik
Bilisel evre PAGET: Ruhsal-cinsel evre FREUD: Ruhsal-Toplumsal evre ERKSON: retkenlik/Kendine dnklk
Ahlak evresi KOHLBERG: lkeli evre (Evre 6 ve 7, ikiside ender)
EVRE: LER YA
Ya dnemi: Yaklak 65'inci yldan lme
Temel zellikler: Aileden, baarlardan tad alma; bamllk; dulluk; kt
salk
Bilisel evre PAGET: Ruhsal-cinsel evre FREUD: Ruhsal-toplumsal evre ERKSON: Btnlk/Umutsuzluk
KOHLBERG: - EVRE: LM Ya dnemi: -
Ahlak evresi
boyunca yer alan srekli bir kiilik geliimi srecinden sz ederek Freud'un
kuramn aar. Piaget, bymekte olan ocuun iinde yaad dnyaya
nasl uyum salad sorununu temel olarak alr ve drt bilisel geliim
evresi saptar. Kohlberg, Piaget'i izleyerek, ahlak alannda alt evreli bir
geliim kuram oluturmutur.
Tablo 4'te, yaam sresinde ortaya kan geliim evreleri belli bal kuramlar
asndan, bu evrelerin yaklak yalar ve temel olaylar belirtilerek
gsterilmektedir; Tablo 5 kuramlar karlatrmaktadr.
Tablo 5
Geliim Kuramlar BYOLOJK KURAMLAR:
Geliimin Doas: Doa Rehber Sre: Olgunlama Birey: Etkin Geliimin
Biimi: Evre
Odak: Yapda
KURAMLAR:
ve
davranta
gzlenebilir
deiimler
PSKODNAMK
temel alr ve geliimi temsil edecek farkl bir analoji kullanr. Bylece,
geliimciler tarafndan temel alnan dnya gr onlarn geliimin deiik
ynlerini tanmlama, aratrma ve yorumlama yollarn etkiler. Perlmutter ve
Hall bellibal model olduunu sylemektedir:
Mekanistik, organizmik, diyalektik (baka yazarlarn baka snflamalar
yapt gzden karlmamal). Onlara gre bu modellerin hibiri ne doru ne
de yanltr; ama herbiri geliimi anlamada rehber olarak kullanlabilir (bk.
Tablo 6. Okuyucunun Tablo 5 ile Tablo 6'y birlikte incelemesi yararl
olacaktr).
Tablo 6
Geliime likin Dnya Grleri BENZETME:
Mekanistik:Makina
Organizmik:Organizma
Diyalektik:Orkestra mzii BREY:
Mekanistik: Genel olarak edilgin Organizmik: Etkin Diyalektik: Etkileimsel
ODAK:
Mekanistik: Davranta gzlenebilir deiimler Organizmik: Yapda isel
deiimler Diyalektik: Birey ile toplum arasnda iliki DEM TR:
Mekanistik: Niceliksel Organizmik: N iteliksel Diyalektik: N iceliksel ve
niteliksel Kaynak: Perlmutter ve Hall, 1992.
Mekanistik modeller makina benzetmesini kullanr ve geliimin de
makinann ileyiini yneten yasalar gibi dzenli yasalara bal olduunu
kabul eder. Geliimi d gler etkiler; davran gemiteki deneyimlerle ve
imdiki durumlarla biimlenir. nsanlarn duygular, dnceleri ve
eylemleri deiir, ama yaplar deimez (otuz yandaki biriyle yedi
yandakinin bilisel yaplar farkl deildir). Bu modelde davran
uyarlmann sonucudur, dolaysyla insanlarn eylemleri evreye tepkiler
dorultusunda aklanr. renme kuramclar davran aklarken ve baz
bili kuramclar zihnin ileyiini aklarken bu modeli kullanrlar. Bu
yaklamda insan edilgin bir varlktr (ancak, bu modelden kaynaklanan
toplumsal bili kuram nda birey aklc balamda etkin saylmaktadr).
Organizmik modeller insan etkin ve deien organizmalar olarak grrler.
nsanlar evreyle etkiletikleri iin kkl bir biimde deiirler. Dncedeki
gelime deneyimin basit bir sonucu deildir, yapdaki biyolojik temelli zel
bir deiimi yanstr (otuz yandaki birinin bilisel sreleri yedi yandaki
birininkinden niteliksel olarak farkldr). Organizmik yaklam geliimin
hedefiyle ve davrann rgtlenme biimiyle ilgilenir; davrann dsal
nedenini deil, bireyin iindeki deiim kurallarn tanma ve tm sistemi
betimleme amacn gder. Bu yaklamda birey etkindir, etkinliinin kayna
da kendisidir. Diyalektik yaklam insann srekli deien bir evreyle
ettiimiz
geliim
kuramlarn
birbiriyle
. YETKNLK PSKOLOJS
Bilimsel yaynlarda yetikinlik terimi genellikle bebeklik , ocukluk ,
ergenlik terimleri kadar ak ve somut deildir. rnein Freud, yetikin
yaam daha nce olumu kiilik yapsnn yzeyinde sadece bir
dalgalanma olarak grr. Piaget ergenlikten sonra nemli bilisel
deiimlerin olumadn varsayar; Kohlberg ahlak geliiminin erken
yetikinlik yllarnda tamamlandn kabul eder.
Bilim dnyas, Erikson, Bhler, Jung gibi psikologlar izleyerek, yetikinliin
tek bana duran, ergenlikle yallk arasnda ayrmlamam bir biimde yer
alan bir evre olmadn kabul etmeye balamtr. Yetikinliin bir varlk
durumu olduu anlay, yerini yetikinliin bir oluum sreci olduu
grne brakmaktadr.
1.Yetikinliin Tanmlanmas
Yetikin (adult) szc Latince bymek (adolescere) fiilinin gemi zaman
ortacndan tremitir, dolaysyla yetikin bir kii bym bir kii
saylr. Buradaki tanm sorunu, yetikinin sadece fiziksel zellikler
bakmndan deil, psikolojik zellikler bakmndan da dikkate alnmas
gereinden domaktadr. Yetikin kiinin fiziksel ve psikolojik bakmdan
olgunlam olduu varsaylr. Oysa fiziksel olgunlamay lmek gtr,
psikolojik olgunlamay tanmlamak bile gtr, nk birtakm psikolojik
sreler yallk yllarna dek gelimeyi srdrmektedir. Fiziksel ve psikolojik
olgunlamay lme gl nedeniyle birok geliimci sorunu atlam ve
sadece ya dzeyine dayal bir tanm benimsemitir. Oysa ya ve ya
snrlar konusunda da bir anlamann olduu sylenemez.
Birok toplumda yetikinliin balangc, renim yaamn bitirmi, tamzamanl bir ie girmi ve evlenmi olmakla tanmlanmaktadr.
Bununla birlikte, bir yetikin olmak toplumun farkl kesimleri iin ok farkl
bir konudur. stelik yetikinliin kendisi de toplumdaki farkl ya gruplar
iin farkl anlamlara gelir. Yetikinlik bir tek deil birok yaant ierdii iin
herkesin yetikinlik anlay nemli lde farkllar. Halkn yetikinlik
konusundaki duygular, tutumlar ve inanlar toplum iinde yetikin olan
bireylerin
oranndan
da
etkilenir.
Gnmzde
genlie
ynelik
vurgulamann eitli koullar dzeldike gelecekte yetikinlie ynelecei
beklenebilir.
te yandan, yetikinliin yallkla, biyolojik ve toplumsal deiimle bir
tutulmas da ortak bir ynelimdir. Biyolojik yalanma , insan
organizmasnn yap ve ileyiinin zaman iindeki deiimlerine dayanr.
Toplumsal yalanma ise, bir bireyin zaman iinde rolleri stlenmesindeki
ve terketmesindeki deiimlere dayanr. Bir birey, doumdan lme, hem
toplum tarafndan dzenlenmi evrelerden, hem de biyolojik evrelerden
geer. Dolaysyla, bireyin yaam dngs gei noktalaryla iaretlenmitir.
Toplumun gznde ya, yaam sresindeki belirli noktalarla balantl bir
davran beklentileri dizisidir. Toplum, deiik yalarda olunacak ve
yaplacak uygun eyleri tanmlar, buna ya normlar ad verilir. rnein
bir erkek ya da kadn iin en uygun evlenme, okulu bitirme, ocuk sahibi
olma, emekliye ayrlma yan toplum belirler. Bireyler kiisel isteklerini
(kendi isellemi ya normlarn) toplumun ya normlarna uydurmaya
ynelirler.
Ya normlar bir role ilikin resmi kurallarla dzenlendikleri zaman ok
aktrlar. rnein, seimlerde oy verme ya, emekliye ayrlma ya byledir.
Ya normlar deiik yalara uygun roller konusundaki beklentiler asndan
ise gayriresmi olurlar; kiilerin baz etkinlikler iin ok gen , ok yal
, tam yanda olduunu sylemek g gibi. Yana gre davran! uyars
yaam beklentilerinin ounu etkiler.
2.Yetikinliin Evreleri
Evre kuramclar ocuk geliimi gibi yetikin geliiminin de birbirini izleyen
evrelerden olutuunu kabul ederler. 1970'lerde Daniel J. Levinson ve Yale
aratrmaclar yetikinlikteki geliim evrelerini saptamaya altlar ve erkek
yetikinin geliiminde alt evre saptadlar. Levinson ve arkadalar
yetikinliin tcmel grevinin yaamboyu sren bir yap yaratmak olduunu
kabul ederler. Bir erkek, yeni bir yap yaratarak ya da eskisini yeniden
deerlendirerek yaamn dnem dnem yeniden kurmaldr. Levinson'un,
Erikson'un psikososyal kuramna dayanan geliim kuramnda yerleik
evreler ile gei evreleri birbirini dzenli bir sra iinde izler. Yerleik
evrelerde insanlar amalarn az ok sakin bir biimde izlerler; gei
evrelerinde ise insann yaam yapsnda byk deiimler olur.
lerde aklanaca gibi, Levinson'un evre kuramnda temel kavram yaam
yaps kavramdr. Yaam yaps, bireyin topluma girme yollar (roller,
yelikler, ilgiler, yaam slubu, amalar), ayn zamanda bireyin yaad
kiisel anlamlar, dlemler, deerler olarak tanmlanr.
Bu kuram ilk ve orta yetikinlikte ortaya kan eitli evreleri ve geileri
saptamaktadr. Betimlenen yaam ak, huzurlu ya da kargaal olabilen
geilerle kesintiye urayan grece kararl dnemlerden olumaktadr.
Gei'ler bir insann yaamn yeniden deerlendirmesine ve varolan ya da
yeni bir yaam yapsna yeniden balanmasna ilikin bir bunalm ierir.
Yeni bir yaam yaps seilirse meslekte, yaam slubunda, evlilikte
denemektedirler.
te yandan, yetikin geliiminde evre yaklamnn yetikin yaamn ar
lde basitletirdi ileri srlmektedir. Bernice L. Neugarten bu sava
kant getirmektedir. Birincisi, yaam olaylar zaman dizisinin gitgide daha az
dzenli olmas ve genel izgilerin daha akc bir yaam dngsne
ynelmesidir. kincisi, her yatan yetikinlerin bildirdii psikolojik temalarn,
tek bir sabit dzen iinde tipik bir biimde gelimeyen ve durmadan yeni
biimlerde ortaya kan temalar olmasdr. ncs, yaam sresi boyunca
pek ok isel deiimin evreye benzemeyen biimde yava yava ortaya
kmasdr.
Lawrence Kohlberg, doru bir evre kuramnn u drt nitelii tadn
savunmaktadr: 1) Bir evre kuram geliimin belirli noktalarnda yer alan
yaplarda niteliksel farkllklar ierir. 2) Bu farkl yaplar bireysel geliimde
deimez bir sra, dzen ya da ardarda geli gsterir; kltrel etkenler
geliimi hzlandrabilir, yavalatabilir ya da durdurabilir, ama srasn
deitiremez. 3) Farkl bir yapy oluturan deiik geler btnlemi bir
yantlar demeti olarak ortaya karlar.
4)Evreler hiyerarik bir btnleme gsterirler; daha yksek evreler daha
aa evrelerdeki yaplarn yerini alr ya da onlarla btnleirler.
Neugarten doru bir evre kuramnn bu niteliklerinin genellikle yetikinlie
uygulanamayacan ileri srmektedir. nk niteliksel deiimleri
farketmek ou zaman gtr; kat bir biimde belirlenmi biyolojik bir
zaman dzeni yoktur; nemli yaam olaylar ocukluktakinden daha
deiken bir dzen iinde ortaya kar.
Levinson da, bir evre kuramnn yetikinlerin bir dizi evre iinde deimez
admlarla ilerledikleri anlamna gelmediini kabul etmektedir.
Bir insann yaamndaki deiimin derecesi ve hz kiilikten ve evresel
etkenlerden etkilenir. Levinson, insanlarn farkll nedeniyle yetikinlikteki
geliimin dzenden yoksun olduunu ileri srenlere de katlmamakta,
grevinin insanlarn yaamnn zaman iindeki almnn temel ilkelerini
bulmak olduunu savunmaktadr (Vander Zanden, 1981).
3.Yetikinlik Kuramlar
Bu blmde aktarlacak kuramlar, aslnda tm yaam dngsn aklayan
ama (rnein Freud ya da Piaget'den farkl olarak) yetikinlik yllarda da
nemle eilen kuramlardr.
a.Bhler'in nsan Yaamnn Ak Kuram.
Dnemler
Evdeki ocuk, kendi belirledii amalardan
yoksun.
15 - 25
Genileme hazrl ve kendi belirledii amalar
deneme.
25 - 45
Ykselme: Amalann zel ve kesin biimde
kendinin belirlemesi.
45 - 65
Bu amalar iin abalamann sonularn kendinin
deerlendirmesi.
65 ve sonras
Doyum ve baarszln yaanmas: Kalan
yllarnn sregiden uralarla veya ocukluun
gereksinim giderici ynelimlerine geri dnle
geirilmesi.
Kaynak: A.J. Horner, 1968, aktaran Kimmel, 1974.
Drt yz yaamyksnn incelenmesine dayandrdklar aratrmalarnda
Bhler ve ekibi, bu be biyolojik dneme karlk olan be yaam dnemi
nermilerdir.
Bhler'in rencilerinden Frenkel geliimsel ilerlemeyi aadaki biimde
aklamaktadr:
ocukluktan -yaamn birinci dneminden- yeni kurtulmu gen insan
yaam konusunda ilk planlar yapar ve ilk kararlar alr; bu, ergenlikte ya
da hemen sonrasnda gerekleir. Hemen ardndan yaamn ikinci dnemi
balar.
Bu dnem gen insann gereklikle karlama -temas kurma- isteiyle
nitelenir. nsanlarla ve mesleklerle ilikisi bu amaca dnktr. Kiiliinde
bir 'genileme' olur. Yaamnn ne getireceini renebilmek iin
tutumlarnda gsterdii geicilik de karakteristiktir. kinci dnemin sonunda
bireyler yaama kar kesin bir tutum sahibi olmulardr. nc dnemde
canllk hala en yksek noktasndadr, ama artk belirli bir yn ve zellik
kazanmtr. Bu nedenle bu dnem ou zaman znel deneyimlerin en youn
olduu dnem olma zelliini tar. Drdnc dneme gei genellikle bir
bunalmla kendini gsterir, nk bireyin gittike alan gleri bu noktada
duraklamaya balamtr, fiziksel yetenee ya da biyolojik gereksinmelere
bal birok eyden vazgemesi gerekmitir. Biyolojik erideki ve onunla
balantl etkinliklerdeki de karn, bu dnem yaamn retkenlii ve
yararlar konusunda ykselen bir ilgi izgisi gsterir. Beinci dnem en ok
daralma. Yaamn ortalarnda bir yerde bu iki kart eilim arasnda byk
bir dnm noktas yer alabilir. Bhler bu dnm noktasn, orta yllarn yaklak 40-45 yalar- ykselme dnemini izleyen kendini deerlendirme
dneminde grmektedir. Kuhlen bu dnm noktasnn daha az belirgin
olduunu sylemektedir; bu nokta, ilk byme-genileme gdlerinin
doyurulmas sonucu yeni gdlerin ortaya kmas olabilir, fiziksel ve
toplumsal yitimler sonucu ortaya kabilir, belirli bir duruma kapanm
olma duygusundan doabilir, yaamn yarsn yaam olmann sonucu
olabilir. Byk olaslkla, bu dnm noktas biyolojik, psikolojik ve
toplumsal etkenlerin etkileiminden domaktadr. Bhler, aratrmalar
sonucunda, ama saptamadaki -ya da gdlenmedeki- bu deiiklik kadar
nemli bir dier konunun da, bireyin amalar dorultusunda doyuma ulap
ulamadn deerlendimmesi olduunu belirtmektedir; bu deerlendirme,
yallk uyumsuzluunda biyolojik gerileme ve gvensizlikten ok daha etkili
(kritik) olmaktadr.
b.Jung'un Yaam Evreleri Anlay
yaamda anlam olan her ey. Yaam aknn incelenmesinde, nce yaama
belirli bir zamandaki btn karmaklyla bakmak, btn gelerini ve
bunlarn btne etkilerini iermek zorunludur. kinci olarak bu btnn
zaman iindeki evrimini belirlemek gerekmektedir.
Yaam aknn incelenmesi, insan bilimlerinin her biri, kiilik, toplumsal rol
ya da biyolojik ileyi gibi yaamn bir ynn ele ald, dierlerini ihmal
ettii iin g olmaktadr. Her disiplin yaam akn ocukluk ya da yallk
gibi ayr paralara blmektedir. Bylece aratrmalar aralarndaki etkileimi
pek dikkate almadan, biyolojik yalanma, ahlak geliimi, meslek geliimi,
yetikin toplumsallamas, kltrlenme, yitirme ya da strese uyum salama
gibi eitli kuramsal alardan yaplmaktadr. Deiik kuramsal
yaklamlarn birbirinden yaltlm birimler deil, tek bir alann deiik
ynleri olduu gr yeni yeni kazanlmaktadr. Levinson'a gre, bireysel
yaam aknn aratrlmas insan bilimlerinde eitli disiplinleri birletiren
yeni bir ok-disiplinli alan olarak yakn gelecekte ortaya kacaktr.
Yaam dngs (life cycle). Yaam dngs dncesi yaam ak
dncesinin tesine gitmektedir. Dng imgesi insann yaam aknda
alttan alta bir dzenin var olduunu telkin etmektedir; her bireysel yaam
biricik olmakla birlikte, herkes ayn temel sra iinde yaar. Yaam ak
basit, srekli bir sre deildir; niteliksel adan farkl evreleri ya da
mevsimleri vardr. Yl iinde (rnein bahar yaam dngsnn ieklenme
mevsimidir) ya da gn iinde (rnein gndoumu, le vakti, alaca
karanlk, karanlk gibi) mevsimler vardr. Akta, savata, politikada, sanatsal
yaratta ve hastalkta da mevsimler vardr.
Yaam dngs imgesi yaam aknn belirli bir sra iinde gelitiini
dndrmektedir. Bir mevsim toplam dngnn byk bir parasdr;
btnn paras olsa da her mevsimin kendi zaman vardr, hibiri
dierinden daha iyi ya da nemli deildir, her birinin kendi gerekli yeri ve
btne zel katks vardr.
Yaam dngsnde nemli mevsimlerin neler olduu konusunda ne popler
kltr ne de insan bilimleri ak bir yant getirebilmitir. Modern dnya bir
btn olarak ve evreleriyle kurulu bir yaam dngs anlayna -bilimsel,
dinsel, felsefi ya da edebi- sahip deildir.
Yaam dngsnn eitli byk paralarn belirten standart bir dil de
yoktur. Egemen gr yaam dngsn blme ayrmaktadr:
a)ocukluu ve ergenlii ieren yaklak 20 yllk ilk blm (yetikinlik
ncesi); b) 65 yanda balayan sonuncu blm (yallk); c) bu blmler
arasnda yer alan, yetikinlik olarak bilinen biimlenmemi zaman.
Bir yzyldan beri insan geliiminde en nemli aratrma alann oluturan
yetikinlik ncesi yllar ok iyi bilinmektedir. Kabul edilen gre gre ilk
yirmi yl iinde btn insanlar ayn dnemleri izlerler: Doum ncesi,
bebeklik, ilk ocukluk, orta ocukluk, nergenlik ve ergenlik. Her ne kadar
60-65 yalar arasnda yer alan Son Yetikinlik Geii orta ve son yetikinlii
birletirir ve her ikisinin de parasdr. Levinson son yetikinlikle ilgili
grlerini daha nceki kitabnda (1978) tartmt.
Yaam yaps (life structure). Levinson ncelikle bir kiinin zel bir
zamandaki yaamnn doasyla ve bu yaamn yllar iindeki akyla
ilgilendiini belirtmektedir. Aratrmalarnn anahtar kavram olan yaam
yaps kavram, bir kiinin belirli bir zamandaki yaamnn temelini
oluturan rnty dile getirir. Levinson bu kavramn kendi yetikin
geliimi anlaynn temel direi olduunu sylemektedir.
Ona gre yetikin geliimindeki dnemler yaam yapsnn evrimindeki
dnemlerdir. Yaam yaps teriminin anlam kiilik terimiyle karlatrlarak
anlalabilir. Bir kiilik yaps kuram somut bir Ben ne tr bir kiiyim?
sorusuna verilen yant kavramlatrma yoludur. eitli kuramlar bu soruyu,
rnein zellikler, beceriler, dilekler, atmalar, savunmalar ya da deerler
dorultusunda dnme ve birini ya da dierlerini belirleme yollarn
sunarlar. Bir yaam yaps kuram ise daha fazla bir soru olan u anda
yaamm neye benziyor? sorusuna verilen yant kavramlatrma yoludur.
Bu soruyu dnmeye baladmzda baka pek ok soru da aklmza gelir:
Yaammn en nemli blmleri hangileridir ve aralarndaki iliki nasldr?
Zamanmn ve enerjimin ounu nereye harcyorum? Daha doyumlu ya da
anlaml klmak istediim ilikiler (e, ak, aile, meslek, din, bo zaman vb.)
var mdr? Yaamma katmak istediim eyler var m? Yaammda u andaki
yeri kk olan, ama daha fazla yer tutmasn istediim ilgiler, ilikiler var
m? Bu sorular dnrken d dnyann bizim iin en anlaml olan
ynlerini farketmeye balar, bunlarn her biriyle ilikimizi belirler ve eitli
ilikilerin mdahalesini deerlendiririz. Kendi ilikilerimizin bir tek rnt
ya da yapyla eksik biimde btnletiini grrz.
Yaam yapsnn birincil geleri kiinin d dnyada bakalaryla ilikiler
idir. Bakas bir kii, bir grup, kurum ya da kltr, zel bir nesne ya da yer
olabilir. Anlaml bir iliki, bir benlik yatrm (istekler, deerler, balanma,
enerji, beceri), dier kiinin ya da varln karlkl yatrmn, ilikiyi ieren,
biimlendiren ve onun bir paras olan bir ya da daha fazla toplumsal
balam iine alr. Her iliki zaman iinde hem istikrar, hem deiim gsterir
ve yaam yapsnn kendisinin deimesi nedeniyle kiinin yaamnda
deiik ilevleri vardr.
Bir bireyin pek ok deiik bakas ile anlaml ilikileri olabilir. Anlaml bir
bakas bireyin gndelik yaamndaki gncel bir kii olabilir. Dostlar,
sevgililer, eler arasndaki, ana baba ve onlarn deiik yalardaki ocuklar
arasndaki, amirler ve astlar, retmenler ve renciler arasndaki
kiileraras ilikileri incelememiz gerekmektedir. Anlaml bakas gemiten
biri ya da dinden, mitostan, d rnlerinden ya da zel dlemden alnm
simgesel ya da imgesel bir kii olabilir.
Bir grup, kurum ya da toplumsal hareket gibi bir kollektif varlk da bakas
olabilir: Bir btn olarak doa ya da okyanus, dalar, yabanl yaam, genel
olarak vadiler ya da zel olarak Moby Dick (nl balina) gibi bir doa
paras; bir iftlik, bir kent, bir lke, kiinin kendi odas ya da bir kitap ya
da tablo gibi bir nesne ya da yer.
Yaam yaps kavram, bir yetikinin btn anlaml bakalaryla ilikilerinin
doasm ve rntlemesini ve bu ilikilerin yllar boyunca gsterdii evrimi
incelememizi gerektirir. Bu ilikiler yaammzn rld kuma oluturur,
yaam akna biim verirler, onlar araclyla evremizdeki dnyaya -iyi ya
da kt biimde- katlrz. Bir yaam yaps herhangi bir zamanda birok ve
eitli geler ierebilir.
Ama sadece bir ya da iki -nadiren - genin bu yapda merkezi bir yer
tuttuu grlmektedir. ou zaman evlilik -aile ve meslek bir kiinin
yaamnn merkezi geleridir- Merkezi geler benlik iin en anlaml ve yaam
akm gelitiren gelerdir; bireyin zamanm ve enerjisini en ok bunlar alr
ve dier gelerin niteliini gl bir biimde etkilerler. Yan gelerin
deitirilmesi ya da braklmas kolaydr, bunlara benliin yatrm ok azdr
ve kiinin yaamna az bir etkiyle deitirilmeleri olanakldr.
lk ve orta yetikinlikte geliim dnemleri. Levinson erkeklerin ve kadnlarn
yaamndaki yaam yapsnn evrimini izlerken temel bir deimez rnt
bulduunu belirtmektedir: Yaam yaps yetikinlik yllar boyunca yaa
bal dnemlerle grece dzenli bir sra iinde gelimektedir. artc olan,
byle bir dzenliliin yetikin geliiminde ortaya kmas, ego geliiminde,
ahlak geliiminde, meslek geliiminde ve yaamn dier zel ynlerinde var
olmamasdr.
Sra, bir yap-kurma ve yap-deitirme dizisinden ibarettir. Yap kurma
(structure-building) dneminde ilk grevimiz bir yaam yaps oluturmak ve
yaammz onun iine koymaktr. Baz temel seimleri yapmak, onlarn
evresinde bir yap oluturmak, deerlerimizi ve amalarmz bu yapnn
dnda izlemektir. Bir yap kurmay baardmzda yaamn mutlaka rahat
olmas gerekmez. Bir yap kurma grevi ou zaman ok zahmetlidir ve
umduumuz kadar doyurucu olmadm grebiliriz. Yap-kurma dnemi
genellikle 5-7, en fazla 10 yl srer.
Bir gei dnemi varolan yaam yapsn sona erdirir ve bir yenisi iin olanak
yaratr. Her gei dneminin birincil grevleri, varolan yapy yeniden
deerlendirmek, benlikte ve dnyada deiim olanaklarm aratrmak ve
sonraki dnemdeki yeni bir yaam yapsna temel oluturacak nemli
seimleri yapmaya ynelmektir. Gei dnemleri genellikle be yl srer.
Yetikinlik yaammzn yaklak yars geliimsel geilere harcanr. Hibir
yaam yaps srekli deildir, periyodik deiim varoluumuzun doasnda
vardr.
Bir gei dneminin sonlarnda kii nemli seimler yapmaya, onlara anlam
depresyona girmektedir.
Stres, zellikle denetim duygusu and ya da toplumsal destek yitirildii
zaman ykc olmaktadr.
b.Zeka sorunu. Kiilikte olduu gibi zek alannda da deiim sorununu
bak asna gre yorumlamak olanakldr. Zekaya testlerdeki baar
asndan bakldnda yala birlikte dzenli bir ds grlr, buna karlk
deneyim bu tabloyu tersine evirmektedir. leri yalardaki birok yetikinin
retici etkinlii nicelik asndan azalmakta, ama nitelik asndan sabit
kalmaktadr.
Bilindii gibi, psikometrik lmlerdeki puanlar yala birlikte azalma eilimi
gstermekte, buna karlk yetikinlerin edimi (performans) yksek dzeyde
kalabilmektedir. u halde, yalnzca ZB puannn llmesi yetikin zeksnn
belirlenmesinde yeterli bir yol deildir.
Zekann eitli grnmleri farkl ynlerde deitiine gre, ayn bir ZB
puannn farkl yalarda farkl anlamlara gelecei sylenebilir. Kesitsel
aratrmalar, birok yetenein orta yalarn balarnda en st noktaya
ktn, sonra ellilerin sonlarna ya da altmlarn balarna kadar sren bir
platonun geldiini, bunu yetmilerden sonra hzlanan aamal bir dn
izlediini gstermektedir. Ancak zeknn btn ynlerinin ayn biimde
yalanmad puanlarn incelenmesinden ortaya kmaktadr. rnein,
birikimli zek'y len szel leklerin puanlar altml yalarn ortalarna
kadar artmay srdrmektedir. Buna karlk akc zek puanlar orta
yetikinlikte sabit kalmakta, ama yaamn geri kalan yllarnda d
gstermektedir. Klasik yalanma rnts ad verilen bu rntnn
evrensel olduu kabul edilmektedir; yani bu rnt cinsiyet, sosyoekonomik
dzey, toplumsal snf, etnik kken fark tanmakszn geerli grnmektedir.
te yandan, boylamsal aratrmalar zek blm puanlarndaki blk
farklklarn ve bireysel farkllklar gstermektedir. Hem zeknn farkl
ynlerindeki deiimler, hem de farkl aratrma trlerinin ortaya koyduu
farkl bulgular ilgili blmlerde ele alnmaktadr. Burada ele alacamz son
bir olgu sonul d kavramyla ilgilidir. Bu kavram salk ile zek blm
arasndaki balantya dayanmakta ve ZB puanlarnda lmden hemen nce
ortaya kan nemli d dile getirmektedir. Buradaki d yaa deil,
lmlle baldr ve ak bir biimde bedensel bozulmann ya da hasarn
sonucudur. Baz boylamsal aratrmalara gre bu keskin d lmden
nceki be yl sresince ortaya kmaktadr, bazlarna gre de yaamn son
on ay ile snrldr (Hoffman ve ark., 19*4).
gen
yetikinler
bu
geleneksel
kalpyarglar
grevleri,
devinimsel
(motor),
zihinsel
(intellectual),
duygusal
badatrmaya elverilidir.
G. Labouvie-Viefe (1985) gre, geleneksel olgun dnce modelleri nesnel,
mantksal dnceyi vurgulamakta, buna karlk znel duygulara ve kiisel
yaantya daha az nem vermektedirler. Oysa gerek olgun, uyumlu
dnce, soyut, nesnel dnme biimleri ile duruma duyarllktan doan
znel, anlatmc biimler arasndaki etkileimi ierir. Yetikinin bu bileimi
gerekletiren dnce biimine uyumsal dnce (adaptive thought) ad
verilmektedir.
Kimi kuramclar da biliin en ileri biimi olarak diyalektik dnce'yi
(dialectical thought) nermektedirler. Felsefi bir kavram olarak diyalektik
szc her dncenin, her dorunun kartn da ierdii ilkesine
dayanmaktadr. Her fikir ya da tez, kar fikri ya da antitezi de ierir.
Diyalektik dnce, bir fikrin iki kutbunu da ayn anda dnmeyi ve sonra
bunlar bir bileim iinde birletirmeyi, bylece zgn dnce ile onun
kartn btnletirmeyi salar. Dnyada yaanan sistemler kapal
olmaktan ok ak olduklar ve srekli deiimler kanlmaz olduu iin
diyalektik sre de sreklidir. Gndelik yaamda diyalektik dnce bir
insann inanlarnn ve yaantlarnn, karlat btn elikilerle ve
badamazlklarla srekli btnlemesi demektir. M. Basseches (1984)
diyalektik dnce aratrmasnda deneklere eitimin z nedir? gibi
dnceyi kkrtc sorular sormakta, sonra yantlar diyalektik dncenin
yirmi drt temel zelliine gre puanlamaktadr. Hem yaam deneyimleri
hem de eitim diyalektik dncenin ilerlemesini tevik etmekte, ama ikisi
de gelimesini garanti edememektedir. Gerekte, uyumsal dnce ve
diyalektik dnce normatif olmaktan ok ideal olarak grlmesi gereken
dnce biimleridir. nsanlarn ou soyut-sonras dnceyi hibir zaman
kullanamayaca gibi, ou da dzensiz olarak ya da yalnzca zel alanlarda
kullanabilecektir. (K.S. Berger, 1988)
Zihin geliiminde soyut ilem yetenei kiiyi yetikinlerin dnyasna girmeye
hazrlayan en nemli etkendir. Ancak soyut ilem yetenei geliirken bireyin
kiilik yapsn da gelitiini unutmamak gerekir; bu balamda, kiinin
kendini alglayndan ahlak anlayna kadar pek ok ey de deimektedir.
Yetikinlikte, hem ocukluun tmevarmc usavurma (inductive reasoning)
biimi, hem de ergenlikten itibaren kazanlan tmdengelimci usavurma
(deductive reasoning) biimi kullanlr. Ama btn yetikinlerin soyut
ilemlere tam anlamyla ulaamadklar da bir gerektir. Baka bir deyile,
en gelimi toplumlarda bile bireylerin hepsinin soyut dncenin en ileri
dzeylerine ulaamadklar grlmektedir. Bunun temel nedeni, belki bireyin
toplum tarafndan yeterince uyarlmamas, toplumdan yabanclama
nedeniyle bu dnme biiminden isteyerek ya da istemeyerek
uzaklamasdr. te yandan, zellikle gnmzde youn evre sorunlar
kimi bireyleri kent ve sanayi yaamndan uzaklatrrken, doal ve somut
olana yaklama balamnda, soyut dnme biimlerinden de kamaya yol
aabilmektedir.
ilikisi.
0Evlilik ncesi. Genellikle evlilikler bir seme sreci sonucunda gerekleir.
E seimi nde iki temel ilke vardr. Benzerlik ilkesi ne gre, snrl bir
bireyler grubu iinde, ya, rk, din, etnik kken, toplumsal snf, eitim ve
kiilik benzerliine dayanlarak seim yaplr. Benzerlik (homogami) ilkesi
benzerlerin birbirini ektii gerei zerine kurulmutur. Buna karlk
btnlenme ilkesi , elerin zellikle kiilik asndan farkl ve tamamlayc
zellikleri nedeniyle seildiini savunur. Bu ilke kartlarn birbirini ektii
gereine dayanmaktadr. Aratrmalar hangi ilkenin daha ok uygulandn
ortaya koyamamtr, ancak benzerlik ilkesinin daha geerli olduu yolunda
belirtiler vardr. Benzerlik ilkesinin daha geerli olmas, byle bir seimin
sosyoekonomik snf, din, eitim gibi alanlarda daha az atmaya yol
amas, zellikle evliliin ilk yllarnda karlkl toplumsallama srecinin
daha kolay olmas nedeniyle olabilir. Ayrca, anababa istei ve toplumsal
bask da benzerlik ilkesi dorultusundadr.
E seimi konusundan nce aratrlmas gereken temel bir sorun,
insanlarn neden evlendii sorunudur. Her eyden nce, evlenme ynnde
youn bir toplumsal bask vardr. Bireyin evlenmesi gereken an belirleyen
bir toplumsal saat bile vardr. Bu an geldiinde bireyin ailesi ve evresi
onun evlenmesini bekler. Psikolojik geliimi, cinsel ekim ve ak etkenleri de
evlilii artrr. Ancak psikoloji ve sosyoloji kitaplar ak konusuyla
dorudan ilgilenmemilerdir. McCurdy, cinselliin tmyle tartlmasna
karlk, iki konunun, yani dinin ve akn tartlmasnda gsterilen
ekingenlie dikkati ekmektedir. Kukusuz, Maslow ve Fromm gibi yazarlar
bu konuda nemli bir istisna oluturmaktadrlar; ayrca, kadn-erkek
ilikilerinde tabu konu tanmayan gnmzn feminist yazarlarn da
unutmamak gerekir.
Ak konusundaki dier bir ilgin tartma da Bat kltrndeki romantik
mitos zerindedir. Rougemont'a gre romantik ak ile Hristiyanlk inanc
arasnda dorudan bir iliki vardr ve bunun en gzel rnei de Tristan ve
zolde sylencesinde grlr: Ak, kirletilmekten ancak lmn
sonsuzluu iinde korunabilir! Romantik mitos Romeo ve &lyetde olduu
gibi saysz edebiyat rnne temel oluturmutur. Hepsinin ortak yn, iki
an nne geilemez ve deitirilemez bir nedenle birbirlerine
ulaamamalardr. Rougemont, ak olmann her zaman sevmek anlamna
gelmediini de ileri srmektedir; ak olmak bir durumdur, sevmek ise bir
eylemdir; hristiyanla bal ak anlay sadece bir durumu belirtmektedir
ve sevme eylemi deildir. nk romantik akn z, sevilen kiiyi son
derece deerli ve ulalamaz bir varlk olarak grmektir. Dnya yaamn
horgren Ortaa Hristiyanlk inancna gre insanca igdler ktdr,
gnah kaynadr, ahlakszlk belirtisidir. Cinsellii kirli sayan bu inanta
sevilen kiiyle cinsel ilikiye girmek olanakszd. Rnesansta ise ak platonik
ynn yitirmi, ama iirselliini srdrmtr.
kinci bir ocuk domu olabilir ve onunla ilgili sorunlar da nemli olabilir
(ama her dnemde ailenin ilk deneyimine dayanmakta aklama asndan
kolaylk vardr). Bu dnemin grevleri, eler arasndaki yakn ilikiyi
srdrrken, genileyen aile iin yer, maddi olanak bulmak ve ocuklar
yetitirmektir. ocuk yetitirme grevi zellikle nemlidir; besleme,
toplumsallatrma, en st dzeyde duygusal geliime olanak salama
grevlerini ierir. Anababalar, ocuklaryla tam bir insan olarak etkileime
girebilmek
iin
byyen
ocuklaryla
birlikte
deiebilmelidirler.
Toplumsallama sreci iinde anababalar ocuklarna toplumun deer ve
kurallarn
retirken,
kendileri
de
ocuklar
tarafndan
toplumsallatrlrlar. Nasl anababa olunacan renmenin karmak
sreci iinde ocuklar ve anababalar birlikte byrler. Bazen anababalar
ocuklarn en doru biimde yetitirme konusunda kayg duyarlar, bu doal
ve gereki bir kaygdr.
Ancak ocuklarn da olduka dayankl varlklar olduklarn ve g
koullarda bile byyp gelimeyi baardklarm unutmamak gerekir.
ocuklara mutlaka mkemmel anababalar gerektiini sylemek doru
olmaz. Belki anababalar iin en iyi yntem, kendileri ve ocuklar iin en
gereki ve etkili yolu kendilerinin semesidir.
-4Okula ailesi: Bu dnem ailenin en byk ocuunun okula
balamasyla balar. Bu dnemde sklkla grlen bir deiim annenin
yeniden ie dnmesidir. Hoffman, annenin almasnn anne-ocuk ilikisi
zerindeki etkilerini aratrm ve annenin alma karsndaki tutumunun,
ocuun anneye olan tepkisini ve annenin ocua kar davrann, alp
almamasndan daha fazla etkilediini bulmutur. Baka bir deyile,
alan ve ilerini seven anneler, ocuklarna daha iyi davranmakta, buna
karlk alan ve ilerini sevmeyen anneler ocuklaryla daha az
ilgilenmekte, ocuklar da anneye dman olmaktadrlar. Ayn gerek
almayan anneler iin de geerlidir, nk almadklar iin kendilerini
kapana
kslm
hissediyorlarsa
ocuklar
da
bundan
olumsuz
etkilenmektedir.
-5Ergen ocuklu aile: Bu dnem en byk ocuun erinlie ulamasyla
balar. Bu dnemde aile ekonomik ynden olduka dengelenmitir, aile
genellikle byklk snrlarna ulamtr, btn yeler ayn evde
yaamaktadr. Bu dnemin temel konular, ocuklar iin okul, meslek ve e
seimi zerinde younlar; ocuklarda cinsellik, bamszlk ve hareketlilik
gitgide artar; sigara, alkol, uyuturucu kullanma kayglar ortaya kar. Bu
sorunlar ailede bunalmlara yol aabilir, ergenlerle birlikte anababalar da
bundan etkilenir. Aile iindeki kuak atmas toplumdaki kuaklar
atmasndan daha kk apldr, nk ailedeki kuaklar birbirlerine
daha fazla benzerler. Aratrmalarda genler genellikle hem kendi
kuaklaryla, hem de aileleriyle dayanma duygusu iinde olduklarn
belirtmektedirler. Aile iindeki kuak farkll, -ailenin toplumsallama ve
NC BLM
YETKNLKTE ORTA YILLAR
YETKNLKTE ORTA YILLAR
Psikologlarn uzun yllar boyunca dikkatlerini yalnzca ocukluk ve ergenlik
dnemlerine ynelttikleri bilinmektedir. Yaamn sonraki yllar, sanki bu ilk
dnemlerin srekli yinelenmesinden ibaretmi gibi grlyordu. Oysa
saduyu ve yaam deneyimi bunun doru olmadn sylemektedir. Nitekim,
1970'lerden bu yana psikolojide yetikinlik dneminin ele alnmasna hz
verilmitir. Yetikinlik dnemi iinde en ok ilgi duyulan yllar da orta yllar
olmutur.
. ORTA YILLARA GENEL BAKI
Genellikle yetikin insann, zel ve olduka tutarl bir kiilii olan karmak
bir varlk olduunu kabul ederiz. Tutarl kiilik yaplar insanlarn dzenli
ilikilere girebilmeleri iin de gereklidir. Kiilik kavram, benzer durumlara
verilen tepkilerdeki bireysel farkllklar ve farkl durumlarda olduka tutarl
olan davranlar anlamamza da yardmc olur. Bir bakma kiilik, birey ile
sylenebilir.
a)Yntembilimsel yaklam. Geliim aratrmalarnn ounda kesitsel
yntem kullanlr. Geliim psikolojisinde kesitsel aratrmann egemenlii,
ocuklarn yetikinlerden, yallarn genlerden farkl olduu grnn
yerlemesine yol amtr. Berkeley'den psikolog Jack Block, Kiilik
aratrmalarnn belki yzde doksannn yntembilimsel bakmdan yetersiz,
kavramsal ierikten yoksun ve hatta aptalca olduu savn ortaya
atmaktadr. Kiilik aratrmalar, yeterince snanmam lmelerle (isteyen
herkes yarm gnde yeni bir kiilik lei gelitirebilir), kk
rneklemlerle ve rastgele hedeflenmi stratejilerle ( bilgisayara ver,
korelasyonlar al ) doludur. Dikkatli ve zenli boylamsal aratrmalar yok
denecek kadar azalmtr. u halde, insanlarn nceden kestirilemez olduu
gr, insan doasnn deil, insan doasn incelemekte kullanlan rastgele
yntemlerin rndr.
Bylece, deiim ve kararllk yanllar arsndaki anlamazln ounun
yntembilimden kaynakland grlmektedir. zelliklerin srekliliini
savunanlar genellikle kat kiilik testlerine, deiimi vurgulayanlar ise daha
niteliksel, klinik betimlemelere dayanmaktadrlar. Psikometrisyenler klinik
verileri gvenilmez saymakta, buna karlk klinisyenler de psikometrik
verileri sama bulmaktadrlar.
imdi, her iki trden aratrmalar gzden geirerek bir sonuca varmaya
alalm.
Jack Block, denekleri ortaokul yllarndan balayarak krk yana kadar
izleyen aratrmasnda 20 yl akn bir srede tutum listelerinden grme
kaytlarna kadar ok zengin bir veri arivi oluturmu, kiilik raporlarn
derinliine zmlemitir. Bylece Bock kiilikte dikkate deer bir kararllk
(stability) bulmutur. Deneklerin ortaokul yllarndaki ve daha sonra krk
yalarndaki puanlar arasnda istatistiksel bakmdan anlaml bir korelasyon
vardr. En zeletirici ergenler yine en zeletirici yetikinler idiler, neeli
genler krk yanda da neeli yetikinlerdi, okuldayken huylar dalgalanma
gsterenler orta yalarda da hala dalgalanma gsteriyorlard.
Kiiliin kararll konusunda Baltimor'lu psikologlar Paul T.Costa ve Robert
R. MeCrae'nin orta yllarla ileri yetikinlik yllarna ilikin bulgular da ilgi
ekicidir. Boston'da 25-82 yalar arasnda 400 erkek on yl arayla iki kez ve
Baltimor'da 20-76 yalar arasnda 200 erkek alt yllk aralarla kez
testten geirildi. Sonular bir ark sznden alnan balkla yaynland:
Bunca Yldan Sonra Ayn (1980). Bulgulara bir rnek olarak u verilebilir:
19 yanda kendini kabul ettiren 40 yanda da kendini kabul ettirmektedir,
80 yanda da. Minnesota niversitesi'den Gloria Leon ve arkadalar, 71
erkein 1947'de aa yukar elli yalarndayken ve 1977'de seksen
yandayken MMPI testi sonularn zmlediler ve on lekte yksek
korelasyon saptadlar. Berkeley'de Paul Mussen ve arkadalar 53 kadnla 30
ve 70 yalarnda yaplan grme sonularn rmleyerek iednklk-
2.Yetikinlikte Kiilik
Kiilik, hem oluum hem de ierik gelerini bir arada tayan, ayn ekilde
hem deiime hem de kararlla olanak tanyan karmak ve dinamik bir
sistemdir. Kiilik etkileen bir sistem olarak kabul edildiinde, herhangi bir
alandaki deiimin sistemin btnnde de deiime yol aaca aktr.
rnein, d alanlardaki (toplumsal evredeki) deiim toplumsal etkileimde
de deiime neden olur, o da toplumsal rol ve davranta deiime yol aar.
Bu rol deiimleri bireyin benlik algsn ve kavramn deitirir, bu da kiilik
zelliklerinin ve sluplarnn deiimine neden olur. Bu deiimin derecesi
toplumsal deiimin derecesine baldr. te yandan, kiilik sisteminin
kararll da sz konusudur; ayrca en zel ynler en az deiim gsterirler,
stelik yetikinlikteki roller de olduka tutarldr. D tutarllk kiilik
tutarlln da pekitirir.
Yetkikinin kiilik sistemindeki geliimsel deiimler merkezka bir zellik
tar, yani birey ierden darya doru dner. Yeni rollerin renilmesi, yeni
kiilik sluplarnn ve benlik kavramlarnn gelitirilmesi, birey ile genileyen
evresi arasnda uygunluk salama gereksinmesinden doar. Kuhlen
yetikinliin bu dnemindeki geliime genileme bymesi adn verir. Bu
dnem, baarya ulama, g kazanma, kendini gerekletirme ve yeterlilik
eiliminin en st dzeyde olduu dnemdir.
Yetikinliin orta yllarnda kiilik sistemi iinde bir denge durumu sz
konusudur. Hem bireyin toplumsal dnyas genileme hzn yitirmitir, hem
de birey genilemeyle baa kabilecek beceriler gelitirmitir. Ayrca, bireyin
kendine ilikin deneyimi de artm ve birey kiiliinin i ve d ynlerini daha
iyi btnletirebilir duruma gelmitir. Ancak, yan ilerlemesiyle birlikte d
toplumsal durumlar nemini yitirmeye ve isel sreler nem kazanmaya
balar. Birey yalandka toplumsal rollerinin says ve eitleri azalmaya,
toplumsal etkileim skl dmeye, kiiliin daha i zellikleri aa
kmaya balar. Orta yllarda elde edilmi yeterlilik duygusu, birey
yalandka yaanacak yllarn snrl olduu bilinciyle, giderek kendini
gerekletirme abasna yerini brakr. Bu gelimeyi vurgulayan yazarlardan
biri de Jung'tur (1933): Yalanan insanlar artk yaamlarnn artmadn ve
genilemediini farketmekte ve kar konulmaz bir i g yaam gitgide
daraltmaktadr. Gen bir insan iin kendi kendisiyle fazlaca ilgilenmek
neredeyse bir su, en azndan bir tehlikedir. Oysa yalanmakta olan bir
insan iin kendi kendisine ciddi bir ilgi gstermek bir zorunluluk ve grevdir.
Sonu
olarak,
toplumsal
renme
yaklam,
cinsiyet
rollerinin
kazanlmasnda dln, cezann ve gzlemsel renmenin nemini
vurgulamaktadr. Genellikle, gzlemsel renmenin en azndan pekitirme
kadar nemli olduuna inanlmaktadr. Bilisel etkenlerin gzlemsel
renmeye araclk ettii kabul edilmektedir.
c.Bilisel Geliim Kuram. Bu kurama gre, ocuklar ilk olarak kendilerini
erkek ya da dii olarak etiketlemeyi renirler ve sonra kendi cins
kategorilerine uygun den davranlar kazanmaya ynelirler.
Bu sre kendi kendini toplumsallatrma (self-socialization) olarak
adlandrlr. Kohlberg'e gre, ocuklar kalplatrlm bir erkeklik ve diilik
anlay (ar basitletirilmi, abartlm, karikatrletirilmi bir imge)
olutururlar. Daha sonra bu kalp imgeyi kendi evrelerini rgtlemede
kullanrlar. Kendi cins kavramlaryla uyuan davranlar seer ve
gelitirirler.
Toplumsal renme kuramnn gr u srayla zetlenebilir:
dl istiyorum. Olanlara zg eyleri yaptm iin dllendirildim.
Dolaysyla, bir olan olmak istiyorum. Oysa Kohlberg u srann izlendiini
ileri srmektedir: Ben bir olanm. Dolaysyla, olanlara zg eyleri
yapmak
istiyorum.
nk
olanlara
zg
eyleri
yapmak
dllendirilmektedir.
Kk ocuklarn cinsiyet farkllklarna ilikin dncelerinde genital
anatomi grece ok az bir rol oynamaktadr. ocuklar, 2-6 yalar arasnda,
her bireyin ya erkek ya da dii olduunu, deimez biimde olanlarn erkek
kzlarn kadn olacan, erkek ya da dii olmaya ilikin nitelemenin duruma
ya da kiisel gdlere gre deimeyeceini kavramaya balamaktadrlar. u
halde, bilisel geliim kuramnda cinsel kimliin kazanlmas evrede
ortaya kyor demektir.
ocuk yanda (birinci evre: cinsin zdelii) kendini doru olarak
etiketleyebilir ve bakalarnn cinsini de belirli bir dorulukla belirleyebilir.
Drt yanda (ikinci evre: cinsin kararll) cinsin deimeyecei gereine
ilikin ksmi bir bilin vardr. Bununla birlikte, aa yukar alt yana
kadar, ncelikle fiziksel cins farkllklarna dayanan kesin bir cinsel kimlik
kavram kurulmu deildir (nc evre: cinsin tutarll). Bu ilerleme genel
bilisel geliim rntsn izler ve cinsin deimezlii nesnenin
srekliliinin zel bir yn olabilir.
Kuramlarn topluca deerlendirilmesinde yarar var.
ocuklarn cinsel kimliklerini nasl kazandklar konusunda tm yaynlar
inceleyen E. E. Maccoby ve C. N. Jacklin, bilisel geliim kuramnn olgulara
en uygun den kuram olduu sonucuna varmaktadr. Psikanaliz ve
toplumsal renme kuramlarnn temel gl vardr. Birincisi,
aratrmalarn, ocuklarn davranlarnda ayn cinsten anababaya tam
byk bir hizmette bulunmu, ama bu yaanty cinsel bir olgu olarak
grmesi yznden anlamn arptmtr. Oedipus, temelde anneye cinsel
balln deil, cennetsi ortama duyulan zlemin, gvenlik gereksinmesinin
ve korunma isteinin anlatmdr. te yandan, kadnn kiilik geliiminde
penis zlemine bayerin verilmesi de iddetle eletirilmitir. Kadn doas
gerei baml, zsever, mazoist, itenlikle sevme yetenei olmayan, cinsel
bakmdan da souk bir varlk olarak tanmlamak en azndan tarihsel bir
snrllk iermektedir. Freud, kendi zamannn orta snf kadnnn, ataerkil
erkein cinsel tutumunun kanlmaz sonucu olan bu zelliklerini
evrenselletirmek yanlna dmtr. Btn kuramlarn, iinde ortaya
ktklar an ya da dnemin bilimsel verilerini olduu kadar kltrel
nyarglarn da yanstmak durumunda -hatta belki zorunda- olduklar
gerei kuramlar incelerken gzden karlmamas gereken nemli bir
noktadr. te yandan, bir kuramn btn ynleriyle doru ya da yanl
olamayaca gerei de ayn derecede nemlidir. Freud, Fromm'un deyiiyle,
devrimci bir kuram yaratmaya alm, ama ann tutucu grlerinin
etkisinden
kendini
kurtarmay
baaramamtr.
zellikle
cinsel
kalpyarglarn kanlmas g etkileri bu gr dorulamaktadr.
4.Cinslere likin Kalpyarglar
Kalpyarglar (stereotyps), gncel olarak kullanlsalar bile belirlenmi
buyruklar, normlar, standartlar olarak etkide bulunurlar. Toplumsallama
abalar toplumun btn yelerini kalpyarglara uygun olarak gelitirmeyi
amalar. rnein, olan ocuklar etkin, yarmac ve aklc, kz ocuklar ise
baml, duygusal ve edilgin olacak biimde yetitirilirler. Ayrca, Tresemer ve
Pleck'in belirttii gibi, cinsler arasndaki snrlar bireylerin nceden
belirlenmi cinsiyet rollerinde ilerleyebilecei biimde belirgin ve kat
tutulmaldr, vb.
Cinsler arasnda varolan farkllklar saptamaya tarih boyunca aba
gsterilmitir. Fiziksel zelliklerin farkll konusunda aa yukar bir
uzlama vardr, oysa psikolojik niteliklerin saptanmasnda ayn ak-seiklik
yoktur. Maccoby ve Jacklin cinslerin farkll konusundaki yzlerce
aratrmann sonularn zetleyerek, pek ok farklln gereklikte temeli
olmayan gncel kltrel sylenceler olduu sonucuna varmlardr. Maccoby
ve Jacklin'e gre yanl olan sylenceler unlardr: Kzlarn olanlardan daha
toplumsal olduu; kzlarn olanlardan daha telkin edilebilir olduu;
kzlarn baar gdsnden yoksun olduu; kzlarn katlmdan daha ok
etkilendii; olanlarn evreye daha ok yant verdii; kzlarn zsayglarnn
daha dk olduu; kzlarn ezberden renmede ve tekrarl grevlerde,
olanlarn yksek bilisel sreler gerektiren grevlerde daha iyi olduu;
olanlarn daha zmleyici olduu; kzlarn daha iitsel, olanlarn daha
grsel olduu... Maccoby ve Jacklin, bu alandaki aratrma bulgularnn ok
kark, belirsiz ve yarg gelitirmeye elverisiz olduunu da saptadlar.
Sonuta yalnzca drt alanda belirtilmi cinsiyet farkllklarn kabul ettiler
(Tablo 16). Ancak, daha sonra bu almaya da yneltilen eletirilerin
Yalar
szel
Olaslkla yaamn erken yllarnda elien bu
daha zellik. Okul ncesi yllarla ergenlik arasnda pek
az belirgindir, yetikinlie girildikten sonra gitgide
glenmektedir.
grsel
Bu zellik ergenlie kadar olumaz ve
yetenekte yetikinlikte srer.
Olanlar
uzamsal
stndrler.
Olanlar matematiksel
Bu zellik ergenliin ilk yllarnda balar ve
yetenekte stndrler. yetikinlikte geliir.
Olanlar
daha
Bu zellik 2 yalarnda balar ve niversite
saldrgandr.
yllarnda srer. Yetikinler asndan daha fazla
bilgi yok.
Kaynak: Maccoby ve Jacklin, The Psychology of Sex Differences, 1974,
aktaran Liebert ve Wicks-Nelson, 1981.
5.Cinse Bal zelliklerin Sreklilii
Kiiliin sreklilii tartmalarnda grld gibi, baz aratrmalar,
erkeklerin ve kadnlarn yaam sresi boyunca kart ynlerde ilerledikleri
sonucuna varmaktadrlar. David Gutmann, Neugarten'in Kansas City
aratrmasndaki erkek denekler ile drt ayr kltrdeki erkekleri
karlatrarak bu savn doruluunu aratrd. Gutmann, bu drt
kltrdeki 35-44 yalarndaki erkeklerin i enerjilerine ve yaratc
yeteneklerine gvendiklerini ve bundan holandklarn buldu. Bu erkekler
yarmac, saldrgan ve bamsz olmaya yneliyorlard. 45 ve daha yukar
yataki erkekler ise daha edilgin ve kendine dnk olmaya yneliyorlard,
bakalarn etkilemek iin yalvarc ve uymac tekniklere bavuruyorlard.
yana
kadar
ya
John Horn, Cattell'in daha nce szn ettiimiz iki tr zek anlayn
yeniden ele almtr. Akc zek her yne doru hareket edebilir.
Ksa sreli bellek, soyut dnce, ilem hz gibi temel zihinsel yetenekleri
ieren bu zek trnde kii szck, say, bilmece gibi konularda hzl ve
yaratcdr. Birikimli zek daha salamdr; eitimle ve deneyimle gelen olgu,
bilgi, renme stratejisi birikimiyle olumutur.
Uzun sreli bellek, szck daarc genilii bu zek trnn zellikleridir.
Akc zeknn temelde genetik; birikimli zeknn ise temelde renilmi
olduu kabul edilmitir nceleri. Ancak John Horn bugn bu doa-kazanm
ayrmnn geersiz olduunu dnmektedir.
nk birikimli zeknn kazanlmas ksmen akc zeknn niteliinden
etkilenmektedir. rnein, bir kiinin szck daarcnn gc, ksmen
okuma hznn ve szckler arasnda mantksal armlar kurma
yeteneinin sonucudur; bu ikisi de akc zekyla ilgilidir. Horn yetikinlikte
akc zeknn nemli lde azaldna inanmaktadr. Bu d birikimli
zekdaki artla geici olarak gizlenmektedir.
Dnme hz akc zeknn nemli bir gesidir. Standart zek testlerinin
ounun tepki hzna nem verdii de bilinmektedir.
olduka
Genel olarak, meslek basamaklarnda her yeni adm, yeni bir evre getiren
her terfi, yeniden toplumsallamay gerektiren her yeni i benlikte
deiimlere neden olur ve bu deiimler her zaman yeni benlikle isel
benliin btnleme srecini harekete geirir.
B.Emeklilik
Emeklilik orta yllardan yalla geii belirleyen toplumsal bir dnm
noktas olduu iin yetikin geliiminde nemli bir aamadr. Emeklilikteki
gei erinlikteki geie benzetilebilir; ancak, erinlikte biyolojik etkenlerin ar
basmasna karlk, emeklilikte toplumsal etkenler daha nemlidir. Emeklilik
ayrca, almann sona ermesiyle bo zaman dneminin balamasn da
belirler.
Carp'a gre emeklilik olgusunun temel yn vardr: Olay, stat ve sre
olarak emeklilik. Emeklilik her eyden nce bir gei noktasn gsteren bir
olaydr. retimin artmas emeklilik yan indirmekte, yaam sresinin
uzamas da emeklilik sresinin uzamasna neden olmaktadr. Bir toplumsal
konumdan dierine bu gei bir tr gei treniyle de belirlenebilir,
kimilerinin emekliye ayrl basna da yansyabilir. Yine de emeklilik kesin
bir toplumsal anlam olmayan bir toplumsal olaydr; anlam daha ok bireyin
toplumsal yaam alan ile snrldr. te yandan, emeklilik bir stat olarak
da deerlendirilebilir. Emeklilik olaynn ardndan birey, kendine zg rolleri,
beklentileri ve sorumluluklar olan yeni bir toplumsal konuma geer. Bu
deiim stlenilen rollerde ve yaam standardnda bir d de ierir.
Bu nedenle, emekli statsne gei toplumsal konumda olumsuz bir
deiimdir. Azalan rollere ve artan bo zamana karn toplumsal deiim
olumsuz yndedir. Buna karlk, emeklilik iin gerekli alma sresinin
azalmas ve yaam sresinin uzamas nedeniyle bu statde yaayanlarn
says da gittike artmaktadr. Dolaysyla, gelecekte emeklilik statsnn
daha doyurucu olmas beklenebilir. Toplumun btn yalar iin bo zaman
etkinliklerine verdii nem arttka, emekli insanlar evrelerine yararl yeni
roller stlendike emekliliin toplumsal deeri de ykselecektir. Emeklilik bir
sre olarak da kabul edilebilir. Bu sre yeni statye hazrlanlmasn ve bu
stat deiikliinin getirdii yeniden toplumsallamay iermektedir. Bu
bak asndan, emeklilik srecindcki biyolojik, psikolojik ve toplumsal
etkenlerin nemi vurgulanabilir. Bu sreci anlamak, sadece olayn etkisini
deil, ayn zamanda bireyin zelliklerini, gemekte olduu yeni statnn
zelliklerini de anlamay gerektirir.
a.Biyolojik Etkenler. Emekliye ayrlmada biyolojik etkenlerin nemli bir pay
vardr. Emeklilerin hemen hemen yars kt salk koullar nedeniyle
emekliye ayrlm kiilerdir. En kts de, bu kiilerin ayn nedenle bo
zaman etkinliklerine katlamamalardr.
Bireyin emeklilikte yeterince doyum bulabilmesinde biyolojik d nemli
bir etkendir; te yandan, hastalk da biyolojik de bal temel bir
etkendir. Eer belirli bir hastalk yoksa yaa bal deiim de az olmaktadr.
rnein, emeklilikten sonra balayan akl hastal ou zaman fiziksel bir
hastaln ardndan gelir ve hastaln yol at toplumsal yaltlmlk
emeklilikten ok hastala baldr.
Benzer biimde, emeklilikten sonra ortaya kan depresyon geici bir
durumdur ve fiziksel hastal birka yl sonra izleyen depresyonun aksine
hastanelik dzeye gelmez. u halde, hastalk ok nemli bir biyolojik
etkendir ve insann fiziksel sal emeklilikteki doyumlarn, rollerini,
kendini alglayn etkiler. Emekli kii srekli tbbi bakma gereksinme
gsteriyorsa, bamszlk duygusunu, zsaygsn, yeterlilik duygusunu,
anlamllk duygusunu korumas da olduka gleecektir.
Ancak, tp bilimi henz emekliye ayrlma ile hastalk balangcn birbirinden
kesinlikle ayrabilecek dzeyde deildir.
b.Sosyo-kltrel Etkenler. Birey iin emekliliin anlam, byk lde,
emekliliin toplumsal etkenlerinden ve kltrel tanmndan etkilenmektedir.
rnein, emeklilik rollerde ani deiime neden olduundan, bu deiimin
isteyerek ya da zorunlu olarak ortaya kmas emekliliin bireyin gzndeki
anlamn da etkileyecektir. Bu deiimin anlam emeklilik statsnn
zelliklerinden de etkilenecektir. Aratrmalar, yksek gelir, eitim ve
mesleki stat sahibi kiilerin uzun sre altklarn; emeklilii isteyenlerin
emekli olmaya istekli olmayanlardan daha nce emekli olduklarn,
kadnlarn emeklilii erkeklerden daha az istediklerini ortaya koymaktadr.
Bu karmak rntler emekliliin ancak bireyin yaam alan iinde
kavranabileceim' gstermektedir. rnein, emeklilikteki yzde elliye yakn
gelir dne karn emeklilik gelirinin yeterli bulunmas, ileri yalarda
ortaya kabilecek hastalklarn dikkate alnmamas yznden olabilir.
Deneklerin yeterli gelir kavramlar genliklerinde yaadklar ekonomik
skntlardan
etkilenmi
olabilir
(cohort-blk
etkisi).
Yararszlk
duygusunun art sz konusu ise de, emeklilerin ou byle bir duygudan
sz etmemektedirler; yaam doyumu duygusunda emekli olanlarla
olmayanlar arasnda hi fark bulunamamtr. Erken emekli olanlar ge
olanlara oranla emeklilikten daha honut olma eilimindedirler. Yaam
doyumunda, emeklilikten nce emeklilik konusundaki duygular, emekliliin
istemli ya da zorunlu olmasndan daha etkilidir. Aratrmalar, emeklilik
konusunda yaygn olarak beklenen olumsuz sonular dorultusunda
bulgular vermemektedir. Tam tersine, emekli insanlarn toplumdaki yeni
konumlarna bal olumsuzluklara hogryle baktklar ortaya kmaktadr.
Bunun nedeni, emeklilik deiiminin daha nceki deiimlerden farkl ama
daha korkun olmamas olabilir. stelik emekliler, Darwin'ci anlamda, daha
nceki btn deiimleri, bunalmlar, glkleri atlatabilmi en gllerdir.
Kukusuz, emeklilik srecindeki baz deiiklikler bu olay travmatik hale
getirebilir. Emeklilik srasal bir dzen iinde ilerleyen bir meslek yaamnn
son aamas ise ve birey mesleini tamamlam olma duygusuyla emekli
oluyorsa sorun yoktur; ama, emekliliin dzensiz bir biimde ortaya kmas,
belirli bir gei sresine olanak vermemesi durumunda bunalm sz konusu
olabilir. Yine de, kt bir iten ayrlnyorsa ve daha iyi eyler yaplabilecekse
emeklilik olumlu bir gei olabilir. Emeklilik ve aile ilikilerinin etkileimi de
nemlidir. E yayorsa emeklilik ifti daha youn bir ilikiye sokabilir.
Genel olarak iftler iin emeklilik yllarnn mutlu getii sylenebilir. Ancak
bazen de tersi olmakta, daha nce biriken nefret su yzne kmaktadr.
Daha nce kendi i dnyasnda yaayan erkek emeklilikle birlikte karsnn
yaam alanna girer ve bu alann paylalmasnda sorunlar belirebilir.
Emeklilik aratrmalar emekliliin nceden planlanmasnn nemini
vurgulamaktadr. Bu planlama, emeklilik sonras gelir kaynaklarn, bo
zaman ilgilerini, evrede stlenilecek yeni rolleri ve ilikileri dzenlemeyi ve
emeklilie ilikin bir bilin gelitirmeyi iermektedir.
Bu sre zaman ald iin nceden planlanmas gerekli grlmektedir.
c.Psikolojik Etkenler. Emeklilik dneminde bireyin meslee ve aileye
katksn deerlendirmesi nem tar. te ve ailede nemli eyler retmi
olmaya bal doyum duygusu sonraki dneme tanacak nemli bir etkendir.
Ketlenme ve verimsizlik duygusu ise emeklilii zorlatracaktr. retkenlik
olana emeklilikle sona ermez; btnlk duygusu da sadece emeklilik
sonrasna rg deildir. Yaam dngsnn evreleri birbiri stne gelir ve
temel yaantlar birbirini btnler. rnein emeklilik Erikson'un kuramnda
sonraki dnemin zellii olan btnle kar umutsuzluk bunalmnn
nemini arttrr.
Emeklilikle birlikte birey, iinde nemli bir rol oynad ve kararlar verdii
karmak dnyadan daha az karmak bir dnyaya geer.
Daha ok bo zaman, daha az grevi vardr. Bu geiin etkisini, nceden
planlama kadar, kiilik zellikleri de belirler. Reichard, Livson ve Peterson,
emeklilie iyi uyum gsteren kiilik tipi ve kt uyum gsteren iki kiilik
tipi ayrt etmektedirler. yi uyum salayan kiiliklerden birincisi olgun diye
adlandrlan kiiliktir. Bunlar yalla kolaylkla giren, kendilerini gereki
bir biimde kabul eden, kiisel ilikilerinde ve etkinliklerinde doyumlu
kiilerdir.
kinci
grup
salncakl
sandalye
insanlar
diye
adlandrlmaktadr;
bunlar
edilginlikleri
nedeniyle
emeklilikteki
sorumluluktan kurtulma olanan sevinle karlayan ve kelerine
ekilmeyi yeleyen insanlardr. Zrhl olarak adlandrlan nc grup,
anksiyeteye kar dzenli ileyen bir sistem gelitirerek yalln edilginliini
ve aresizliini atlatabilen, fiziksel gerilemeyi yenebilmek iin srekli etkin
olmay yeleyen kiilerden oluur; bu insanlar gl savunmalaryla
yalanma korkusundan kurtulmulardr. Yalanmaya kt uyum
gsterenler arasnda en byk grubu kzgnlar ad verilen insanlar
oluturur. Daha nce amalarna ulaamam olmaktan dolay kzgn,
dlerini gerekletiremedikleri iin bakalarn sulayan, yalanmakla
zellik
Emeklilie duygusal bakmdan hazrlanma
Emeklilik ncesi dlemlerin gerekletirilmesi
Gereki seimlerin aratrlmas
Emeklilie baarl uyum
almaya yeniden dnme ya da hasta ve zayf olma
rolne snma
Kaynak: Atchley, 1976. Aktaran Hoffman ve ark., 1994.
3.Toplumsal evre
Orta yallkta insanlarn toplumsal ilikileri bir bakma onlarn
toplumsallama yeteneklerinin de anlatmdr. Toplumla ilgili etkinliklerin
pek ok tr vardr: Siyasal, dinsel etkinlikler, dernek ya da kulp yelii,
elence toplantlar, vb. Bu etkinlikler sosyo-ekonomik dzeyle yakndan
ilikilidir. Gelir dzeyleri yksek olanlarn toplum iinde daha etkin
olduklar bilinmektedir.
Orta yalln geliim grevlerinden biri de arkadalk sanatna
ulamaktr. Orta yallkta kii arkadalk konusunda daha seici olmakta,
ama arkadalktan beklentilerini daha ok gerekletirmektedir.
zellikle streslerle dolu dnemlerde yetikinler iin arkadalk ok nemli
olmaktadr. Yakn arkada yetikinin en gvendii ve nem verdii kiidir.
Knox yetikin arkadalnn temel boyutlar olarak unlar gstermektedir:
1) En nemli boyut yaant benzerlii dir ve deneyim, etkinlik, ilgi
paylamn ierir. 2) kinci boyut karlkllk tr ve destek olma, ballk,
kabul edicilik ve gvenirlik zelliklerini ierir. 3) nc boyut birlikte haz
duyma zelliini ieren uyuabilme boyutudur. 4) Drdnc boyut
yapsal dr ve corafi yaknl, sreklilii ve uygunluu ierir. 5) Beinci
boyut, kimi arkadalarn yarattklar hayranlk ve saygnlk nedeniyle model
olma, rehberlik etme zelliiyle ilgilidir (Schiamberg ve Smith, 1982).
Neugarten (1980), gnmz Amerikan toplumunda orta yallarn belki
Amerika'nn sahip olduu ilk gerek bo zaman deerlendiricileri olduunu
sylemektedir. Bo zamann toplum ve bireyler iin ne anlama geldii
sorulabilir. Bo zaman, daha fazla TV izlemek, daha fazla yolculuk yapmak
ya da arkadalarla daha fazla birlikte olmak demek midir? Yoksa eitime,
sanatlara, toplumsal hizmetlere daha fazla zaman ayrmak anlamna m
gelmektedir? Bu sorular, her bireyin kendi bo zamann deerlendirme
Erkek
72,1
71,3
71,2
71,2
70,8
70,3
69,3
69,0
68,9
68,9
68,6
67,8
67,6
67,6
67,5
67,2
66,8
64,0
62,8
59,9
57,6
50,7
46,9
41,9
Kadn
77,5
77,6
76,3
77,2
76,3
76,2
76,4
74,9
74,2
75,1
76,4
74,2
74,1
74,2
70,7
73,6
73,8
74,0
66,6
63,3
61,1
51,3
51,2
40,6
2. Yallk Kuramlar
a)Zek
Zeknn deerlendirilmesi ve llmesi en iyi koullarda bile belirsiz ve kesin
olmayan bir sretir. Bu gln bir blm zeknn tanmlanmasndan
kaynaklanmaktadr. Zek, zek testlerinde baarl olmak mdr? Zek,
insanlarla iyi ilikiler kurmak, birok arkada olmak mdr? Zek, ok para
kazanmak mdr? Tanm kimin yaptna bal olarak zeknn aslnda hibir
anlam olmad bile sylenebilir.
Yallktaki bilisel ilevler konusundaki aratrmalar birok deiim yn
olduunu gstermektedir. Geliim psikolojisinde uzun yllar boyunca
zeknn yallkta azald gr benimsenmitir. Ancak bugn bu grn
tmyle doru olmad ortaya kmaktadr. zellikle boylamsal
aratrmalarn kesitsel aratrma bulgularn tam anlamyla dorulamad
grlmektedir. Zihinsel ilevlerin yetikinlikte azalmaya balad inanc
kesitsel aratrmalardan kaynaklanmtr. Boylamsal yntemi kullanan
Blum, Jarvik ve Clark gibi aratrmaclar ZB'nin ancak 65-85 yalar
arasndaki bireylerde deitiini saptadlar. Zeka testi puanlarnda 55-73
yalar arasnda sadece kk bir azalma olduunu, daha fazla azalmann
ancak 73-85 yalar arasnda olduunu buldular. Green gibi onlar da
Kiiliin ele alnnda her insann tek ve biricik olduu gereini her zaman
aklda tutmak gerekir. Bununla birlikte, bir kiilik tipolojisi yapmak da
olanakldr. Nitekim, yal kiileri inceleyen gerontologlar belirli kiilik tipleri
saptamaktadrlar.
Reichard, Livson ve Peterson 55-84 yalar arasndaki 87 erkei inceleyerek
belli bal kiilik tiplerini ortaya karmlardr. yi uyum salam olanlar
olgun , salncakl sandalyeli ve zrhl kategorilerinde, daha az uyum
salam olanlar ise kzgn ve kendinden nefret eden kategorilerinde
snrlanmlardr. Olgun tip yaamdan zevk alr, kendini kabul eder,
etkinliklerinde ve bakalaryla ilikilerinde doyum arar, gemite olanlara
yazklanmadan iinde bulunduu durumda en iyisini yapmaya alr.
Salncakl sandalyeli tip de yallk yllarnda baarldr, ancak yaama
olgun gruptan daha edilgin bir biimde yaklar, emekli olduuna ve
sorumluluktan kurtulduuna sevinir. Zrhl tip yalanmann
sonularndan korkar, bu konuyla yzlemekten kaar, duygularn denetim
altnda tutar; mutlu grnd iin yalanmada ksmen baarl saylr.
Kzgn tip, kendi kendisiyle bark olmayan, yalandna kzan ve
lmden korkan tiptir.
Kendinden nefret eden tip yalanmann sonularna bozulan, gndelik
sorunlarda kendini knayan, lm kendi sefilliinden kurtulu gibi gren
tiptir.
Yallktaki kiilik tiplerini aklayan bir baka aratrmada yukardakilere
benzer drt yal tipi bulunmutur. Neugarten'in bu aratrmas kiilii
yaam doyumu ve etkinlik dzeyi ile ilikisi iinde ele almaktadr.
Denekler 70-79 yalarnda 59 erkek ve kadndan olumaktadr. Tipler,
btnlemi , zrhl-savunmac , edilgin-baml ve btnlememi
kategorilerinde toplanmaktadr.
Btnlemi kiilikler, egolar yeterli, bilisel yetenekleri tam, yaam
doyumlar yksek, i yaamlar grece karmak kiilerdir. Bu kiiliklerde
tip ayrt edilir: 1) Yeniden rgtleyici ler srekli etkinlik iindedirler ve
yaamlarn eski etkinliklerin yerine yenilerini koyarak yeniden dzenlerler.
2) Odaklanm kiiler, birincilerin aksine, enerjilerini bir ya da iki rolde
younlatran kiilerdir, 3) Kopmu kiiler, dk bir etkinlik dzeyi
gstermeleriyle ilk iki kiilikten ayrlrlar ve kendi dnyalarna ekilmi
olarak yaarlar.
Zrhl-savunmac kiilikler abac baar gdleriyle ve genellikle saknml
duygularyla belirlenir. Bu kiilikler iki tipe ayrlrlar: 1) Sebatl model,
orta ya yaam biimini ve etkinliklerini olanak lsnde koruyan ve
srdren tiptir. Etkinlik dzeyi yksek ya da orta, yaam doyumu fazladr.
2) Daralm tip, yallk tehdidine kar toplumsal ilikilerini snrlayarak
kendini savunmaya alr. Orta bir etkinlik dzeyinin elik ettii olduka
yksek bir yaam doyumuna sahiptir.
Edilgin-baml kiilikler: 1) Bavurucu-arayc kiiliin yksek dzeyde
bamllk gereksinmesi vardr, olduunca uzun sre balanacak birini
bulduunda yaamdan daha fazla honut olur. 2) Duygusuz kiilik grece
edilgin ve kaytsz bir yetikinlik yaar, yaam doyumu ortayla dk
arasndadr.
Btnlememi kiilikler yksek derecede zlm, rgtlenmemi bir
yallk rnts gsterirler. Duygusal bozukluklar ve dnce srelerinde
genel bir gerileme ieren psikolojik sorunlar vardr. Hem etkinlikleri hem de
yaam doyumlar aa dzeydedir.
Daha nce de sz edildii gibi, Neugarten'e gre, insanlar yalandka iel
dnce ve duygulara d etkenlerden daha fazla baml olmaya
ynelmektedirler. Neugarten bu deiimi etkinlikten edilginlie gei olarak
grmektedir. Dnyay edilgin bir adan grmeye balayan yetikinler d
dnyadan i dnyaya gemeye balamaktadrlar. Yetikinlerin kendi i
dnyalaryla uramalar gitgide artmakta, dier insanlarla duygusal balar
da azalmaktadr. Btn bunlara karn, eskiden kendilerini nasl
gryorlarsa yle grmeyi srdrmektedirler. Dolaysyla, ileri yetikinlikte
benlik-kavramnda dramatik deiimlerden ok kararlln olduu
sylenebilir. Atchley'e gre benlik-kavramndaki bu kararlln iki nedeni
vardr: 1) Yallar bakalarndan gelen tepkilere daha az, kendi i llerine
daha fazla bamldrlar. 2) Yallar deiime karn kendilerini nceki
rolleriyle dnmeyi srdrrler (rnein emeklilikten ok sonra da
kendilerini retmen, avukat, mhendis olarak dnmektedirler). Benlik
kavramnn kararlln koruma yetenei, Liberman'a gre, ileri
yetikinlikteki rol deiimlerine olumlu uyum salamakla ilikilidir
(Schiamberg ve Smith, 1982).
Yallktaki kiilik konusuna geliim grevleri asndan da baklabilir.
Erikson'a gre umutsuzluun kart olan ego btnl ileri yetikinliin
olumlu niteliidir. Baka yazarlar yalln geliim grevi olarak, baarl
alkanlklarn srdrlmesini, gemile btnlemeyi, olgunluktan bilgelie
geii, yallktaki olgunluk deiikliini kabul etmeyi, yaamn sona
ermesini onaylamay, deimi idealler edinmeyi vb. gstermektedirler.
nerilen grev ne olursa olsun, yallk yllarnn getirdii deiimler
genellikle lme hazrlanma greviyle ilgilidir. te yandan, yallar, artan
edilginliklerini ve bamllklarn, artk katlmac olmaktan ok izleyici
a.Demografik zellikler
Ailedeki deiimler genelde nfus ylmalarn yanstr niteliktedir.
Nfustaki ya dalm ileri yalara kaynca ailenin yelik profili de ayn
zellii gsterir olmutur. Demografik srelerdeki deiimin aile yapsnda
yaratt deiikliklerin srmesi beklenmektedir. Gelimi lkelerde en
nemli deiim ailenin ya kompozisyonunda ortaya kmtr. ocuklar
artk ailenin kk bir blmn oluturmakta, yallarn oran artmakta,
gen insanlara baml yallarn says oalmaktadr. Byk anababaln
orta yalara kaym olmas, torunlarn kendi ocuklarn byk
anababalarn yaam sresi iinde bytmelerine olanak salamaktadr.
Shanas'n belirttii gibi, 65 ve daha st yalara ulam insanlarn yars 4
kuakl bir aileye sahip olabilmektedir. Evlenme ve ocuk sahibi olma
yalarnn dmesi de kuaklar arasndaki mesafeyi azaltmaktadr. Bu
deiimler ailenin ortalama yan da ykseltmekte, aileyi daha yal
klmaktadr. Kadnlarn yaam sresindeki deiimler, anneyi yitirmenin
orta yatan emeklilik ncesine doru kaydn ve kadnn ortak yaama
sresinin erkeinkinden uzun olduunu ortaya koymaktadr. Doum
orannn azalmas nedeniyle yallara den gen saysnda da nemli bir
azalma olmaktadr.
lm oranlarndaki d ve kadnlarn kendilerinden byk erkeklerle
evlenmeleri, kadnlarn dulluk deneyimlerini kanlmaz klmaktadr.
ABD'nde yaayan 65 ve daha st yalardaki kadnlarn sadece V41'inin
yaayan ei vardr, erkeklerin ise sadece V 14'nn eleri lm durumdadr
(ABD, Nfus Brosu, 1981). ok genel olmamakla birlikte, yal erkeklerin
kadnlara oranla yeniden evlenme olaslklar 5 kat daha fazladr. 65 yan
stndeki erkeklere oranla bekar kadn says kat daha fazladr. Bu
saysal avantaj erkeklerin daha gen kadnlarla evlenmeleri gibi toplumsal
bir normla da desteklenmektedir. Btn bunlara karn kadnlarn eleriyle
geirdikleri sre artmtr. Ortalama evlenme yanda (kadnlar iin 22,
erkekler iin 25) evlenenler arasnda kadnlarn V 64' kocasnn lmnden
nce 40 yllk bir evlilik dnemi yaamaktadr. Bu durumda, ilk ocuksuz
yllar da dikkate alndnda, evliliin yaklak te biri bo yuva da
gemektedir.
b.Psikososyal zellikler
nsanlar yalandka akraba olduklar insan says da artmaktadr, aileye
yeni yeler ve yeni kuaklar eklenmektedir. Ancak, yelerdeki art belli bir
davran rntsnn olumas demek deildir. Doum oranndaki d
her ocua verilen ilgiyi arttrm, karde kavgasn azaltmtr. Gemite
bebek lmleri yksekken anababalar, ocuklarna duygusal olarak fazlaca
balanmamaya alyorlard, ayn neden imdi de yallarn yeniden
evlenmelerini engelliyor olabilir. lm oranndaki d imdi insanlarn
daha kkl kuaklararas ilikiler kurmalarna, geliimsel bunalmlara
dayanakl gl balar oluturmalarna yol amaktadr. ounluk yal
Bunlar kadar somut olmamakla birlikte ayn derecede nemli olan dier
sorunlar, eitim, i, emeklilik sonras roller, tinsel gereksinmeler, gvenlik
vb. gibi sorunlardr. Btn bu sorunlarn zm yal kiileri toplum iinde
tutma amacn destekleyecektir.
nsann toplumsal bir yaratk olduu ve insanln dile getirecek toplumsal
aralara gereksinmesi olduu herkese bilinmektedir. Yalanan bir kiinin
yalla uyum salamas ile topluma uyum salamas arasnda yakn bir
ba olduu da sylenebilir. Uyum kuramlar ite bu sorunu aklamaya
almaktadr.
a)liki kesme kuram (disengagement theory). Elaine Cumming ve William E.
Henry'nin gelitirdii bu kuramda, yallk, fiziksel, psikolojik ve toplumsal
adan toplumsal dnyadan derece derece geri ekilme sreci olarak
grlmektedir. Fiziksel dzeyde, insanlar etkinliklerini yavalatr ve
enerjilerini elde tutarlar. Psikolojik dzeyde, geni dnyayla olan ilikilerini
ncelikle kendilerini ilgilendiren yaam alanlarnda odaklatrmaya
ynelirler. Dardaki dnyaya ynelttikleri dikkatlerini kendi duygu ve
dncelerinin i dnyasna evirirler. Toplumsal dzeyde, karlkl bir geri
ekilme sz konusudur, bylece toplumun dier yeleriyle yal kii
arasndaki etkileim de azalr. Birey toplumdan geri ekilir, toplum da
bireyden elini eker. Cumming ve Henry'e gre iliki kesme, toplumu ve
bireyi tedavi edilemez hastaln ve lmn sonul iliki kesmesine nceden
hazrlayan ilerleyici ve karlkl doyum verici bir sretir. Yallar iin iliki
kesme, istenen ve oynanan rollerin, kurulan ilikilerin azaltlmasyla
gerekletirilen bir sretir. Bunun sonucu olarak, yallar lmle rahata
kar karya gelebilirler. Toplum da kendi ynnden iliki kesmeyi
destekler, nk bylece yallarn gelitirdii birtakm ilevleri genlere
aktarabilir.
liki kesme kuram hem ok saldrya uram, hem de geni lde
savunulmutur. Her iki ynde yaplan kesitsel aratrmalar ise kuak
farkllklarn ya farkllklaryla kartrmak asndan eletirilmitir. te
yandan, en azndan 75 yan altndakiler iin yallk, eitli rgtlere
gnll olarak katlma dzeyinde kararllk ve sreklilik gsteriyor
grnmektedir. Ancak ok yal kiilerin birok yeliklerini azalttklar ve
gruplarda etkin katlmdan ekildikleri sylenebilir.
Sonu olarak, iliki kesme kuramnn, yal kiilerin daha nceki
yaamlarnn anlaml ynlerinden ayrlmalarn ve yaltlmalarn abartt
ileri srlebilir.
b)Etkinlik kuram (activity theory). Etkinlik kuram, iliki kesme kuramna
alternatif olarak, sosyolog Robert J. Havighurst, Bernice L. Neugarten ve
Sheldon S. Tobin tarafndan gelitirilmitir. Bu kurama gre, kanlmaz
biyolojik ve salksal deimeler dnda, yal kiiler temelde ayn olan
psikolojik ve toplumsal gereksinmeleriyle orta yal kiilerle ayndrlar. Bu
adan bakldnda, yall belirleyen toplumsal etkileim azl toplumun
biimde azalr. Gelecek yakn bir tatil ya da yakn bir olayla snrldr; ocuk
bu olaylar hzlandrmak iin aba harcar. Daha nceki uzun vadeli plan ve
amalardan. rnein byynce ne olacandan hi sz edilmez. Yetikinler
zamana baktaki bu gereki deiim karsnda zor duruma derler.
Gelecein bir biimi olarak lmden sonraki yaam umutsuz hasta
ocuklarn konumalarnda yer almaz. Yal ve hasta yetikinlerde grlen
dnleme ilkesi ne ocuklarla yaplan aratrmalarda rastlanmamtr;
ocuklar her trl mutluluun ya da doyumun abuk gelmesi gerektii
dncesini ortaya koymulardr.
lm olasl ile bir bireyin gelecek gr arasnda alglanan iliki, ou
zaman, yallar asndan ya da hi olmazsa yaam gzden geirmesi ve
lmln kabul edebilmesi iin yeterince mr olanlar asndan
tartlmtr. Yaamsresi boyunca zaman kavram konusunda bilinenler,
gelecek kavram ile lm kavramnn en azndan orta ocukluk yllarndan
itibaren birbirini etkilediini ortaya koymaktadr (Kastenbaum, 1983). Her
bireyin, ileri yaa ulamadan ya da lm olaslyla karlamadan nce,
gelecek ve lm kavramlarn oluturduu kiisel bir gemii vardr.
ocuklar lme ilikin dnce ve duygularn ksmen kiileraras ilikileri
iinde oluturmaktadrlar. Masters'in gzden geirdii yeni aratrmalar,
biliselliin kiisel olgunlama balamnda olduu kadar toplumsal
balamda da gelitiini ortaya koymutur. Bilisel ve toplumsal geliim
konusundaki genel bilgilerimiz lme ilikin dncelerin rol dikkate
alnmadka tamamlanm olmayacaktr: ayn ekilde, lm dncesinin
yaam sresince geliimine ilikin bilgimiz daha geni psikososyal
olgunlama balamna yerletirilmedike eksik kalacaktr. Yetikinlikteki ve
yallktaki lm dncelerinin anlalmas bireyin kiileraras balam
dikkate alnrsa kolaylaabilir ve zenginleebilir. rnein, lmle ilgili
yaantlar kiminle paylalyor, birey bakalarnn tepkisinden ya da
tepkisizliinden nasl etkileniyor sorularnn yantlar aranmaldr.
Ergenlik aratrmalar ergenlik dnemini pek ok boyutlaryla ele ald
halde, ergenlikteki lm kavramn genellikle ihmal etmitir.
Ergenlik psikolojisi alannda otorite saylan yazarlar lm , 'lmek ,
lmllk konusuna hi yer vermemilerdir. lmn yalla zg
olduu kalpyargs ergenlik aratrmalarn da etkilemi grnmektedir.
Aratrmalar lm korkusunun ergenlikte en st dzeyde olduu grn
dorulamamaktadr. lm korkusunun, toplumsal destek, zihinsel
olgunluk, bireysel deneyimler gibi baka deikenlerden etkilendii
sylenebilir. Ayrca, ergenlikte gerek lm, lm duygusundan ve
dncesinden ok daha belirgindir. Amerika Birleik Devletleri'nde btn
nedenlerle lme oran ergenler ve gen yetikinler arasnda gitgide
artmaktadr. ntihar ve kendini mahvetmenin dolayl biimleri gitgide daha
fazla sorun olmaktadr. ntihar yaam sresi boyunca inceleyen Maris
(1981), insanlarn ergenlik gibi gei dnemlerinde daha duyarl ve
deildir. Ciddi biimde hasta olan ve sonra iyileen kiiler ayn deiimleri
gstermemektedir. Lieberman ve Coplan, lmlerinden bir yl ya da daha az
sre nce incelenen bireylerin, lmden yl ya da daha fazla uzak
olanlara oranla daha zayf zihinsel baar, daha az igzlem eilimi, kiilik
testlerinde daha az saldrgan ve daha fazla uysal benlik imgesi
gsterdiklerini bildirmektedir.
Bir yl iinde lenlerin birka yl sonra lenlere oranla zek lmlerinde
d gsterdikleri de bulunmutur. Psikomotor baar testleri, depresyon
lekleri ve salk bildirimleri nceden kestirim salayabilmekte ve doktorlar
gelecekteki bozukluklar konusunda uyarabilmektedir.
Sosyolog Robert Blauner, modern toplumlarn brokratik dzenlemelerle
lm olayn denetim altna aldklarn belirtmektedir. Amerika'da daha
birka kuak nce insanlar evlerinde lyorlard; bugn yallar yurdu ve
hastaneler ileri derecede hasta olanlarla ilgilenmekte ve lm bunalmlaryla
uramakta, cenaze evleri de topraa verme iini stlenmektedir. Birok
insan iin gitgide daha yabanc bir yaant olduundan lmle nasl baa
klaca da gitgide daha az renilmektedir.
Ne lmekte olan kii, ne de ailesi ve arkadalar lm yaantsyla uramay
salayacak anlay ve bilgiye sahiptirler.
Amerika Birleik Devletler'inde, len kiilerin V 70'inin son yllarn
bakmevinde ya da hastanede, ou zaman ac iinde ve yalnz olarak
geirdii saptanmaktadr. Onuruyla lme hareketinin savunucular
saldrgan tbbi bakmn -yaamn ne pahasna olursa olsun korunmasnninsanlar hzl ve doal lmden alkoyduunu srarla vurgulamaktadrlar.
Amerikan halk iinde salkl lme istemi gitgide artmaktadr. Bu gre
gre acdan ve travmadan olabildiince uzak bir lm yeterli deildir;
umutsuz bir hastalktan ac eken bireyler, kendi tm yaam sluplarna
uygun den ve kimlikleriyle btnleen (rnein romantik bir lm,
kahramanca bir lm, vb.) zel bir ayrlma slubu seebilmelidir.
Sudnow kurumlarn sistemli bir rgtlemeyle lme yakn olanlar ve
lenleri nasl gizlediklerine deinmitir; Watson yal ve hasta olmann ayn
gizleme srecini balattn ortaya koymutur. Aktif tedavinin kesilmesi
karar ok hasta olanlar ve lm halindeki hastalar iin alnmaktadr.
Ancak, ok hasta ve lm halinde kavramlar yallarda genellikle
birbirine karmaktadr. Aktif tedavinin kesilmesinin yansra, kiisel ilikiler
de birden azalmaktadr; bu da baz durumlarda hasta fakat lmcl
olmayan hastalarn tedavisinin kesilmesiyle sonulanmakta ya da hastalar
psikiyatrik hasta olarak snrl hastane kelerine atlmaktadrlar. Oysa
Miller'in saptadna gre, umutsuz olarak damgalanan yal hastalarn
dikkatli ve duyarl bir bakmla iyileebildikleri grlmektedir. yilemesi
olanakl hastalarn toplumsal, duygusal ve teknik bakmdan terkedilmesi
lmle sonulanmaktadr. lme srecine ilikin evrelerin eletirisiz kabul
edilmesi de bakmn srmesini engellemektedir. Kbler-Ross'un kuram
Yasl kiiler, hastalk, kaza, lm, isizlik ve dier hasar grm yaam
belirtilerini daha fazla gstermektedirler. On ay sren bir izleme
aratrmasnda yal kiilerin V 32'sinin salk bozukluklar gsterdikleri kontrol grubunda sadece V 2- bulunmutur. Dul kadnlar dulluklarnn ilk
ylnda ayn yataki dul olmayan kadnlara oranla kat daha fazla doktora
grnmekte, yattrc ilalar yedi kat daha fazla kullanmaktadrlar.
Yas iindeki yetikinler tipik olarak birtakm evrelerden gemektedirler.
Birinci evre ok, uyuukluk, yadsma ve inanmama evresidir.
En youn duygu olan ok ve uyuukluk genellikle birka hafta srmekte,
yadsma ve inanmama ise gnlerce ve hatta aylarca srebilmektedir.
kinci evre zleme, hasretini ekme ve depresyon evresidir.
Genellikle 5-14 gn arasnda doruk noktasna kmakta, ama daha uzun
srebilmektedir. Bu evredeki yaygn duygular, alama, umut, gerek
olmama duygusu, empati, insanlardan uzak durma, ilgi yokluu, lenin
ansna balanma, vb.'dir. Dier belirtiler fke, kzgnlk, korku, uykusuzluk,
itahszlk vb. olabilir. len kiiyi lkletirmeye de yas tutanlarda ok
rastlanmaktadr. Yasn nc evresi sevilen kiiden kurtulma ve yeni
koullara uyum salamadr. Bu dnemde birey kaynaklarn harekete geirir,
insanlarla ve etkinliklerle yeniden ilgilenir, yeni bir denge kurmaya alr.
Kimileri iin bu evre 6-8 hafta, kimileri iin de aylar hatta yllar
srebilmektedir. Drdnc evre kimliin yeniden kurulmas evresidir. Kii
yeni ilikiler gerekletirir ve sevdii biriyle yeni roller stlenir. Geride
kalanlarn yaklak yars bu evrede yas yaantsndan baz yararlar ya da
deneyimler edindiklerini bildirmektedir.
Dul erkekler konusunda pek az bilgiye sahibiz. 45 yan stndeki dul
erkeklerin lm orannn evli erkeklerin orannn iki kat olduu, dullarn
intihar riskinin de ok yksek olduu bilinmektedir.
46-65 yalar arasndaki dul erkeklerin yarsndan fazlas yeniden
evlenmektedir. Salkl dullar grece daha abuk evlendii iin, dullar
arasnda yksek lm oran saptayan istatistikler ncelikle daha az salkl
dullara uygulanabilir. Dul kadnlara ilikin bilgimiz dul erkeklerinkinden
daha fazladr. Sosyolog H.Z. Lopata'ya gre, dul kadnlarn yaklak yars
tamamen yalnz yaamakta, ou da byle yaamay yelemektedir.
Aratrmalar, dulluun uzun sredeki olumsuz sonularnn, dul olmann
kendisinden
ok,
sosyoekonomikyoksunluklardan
kaynaklandn
gstermektedir (Vander Zanden, 1981).
YARARLANILAN KAYNAKLAR
ADLER A., Yaama Sanat, Say Yay., stanbul, 1984.
AZENBERG R. ve TREAS J., The family in late life: Psychosocial and
demographic considerations , BRREN ve SCHAE, 1985 iinde.
ALLPORT Gordon W., Structure et Developpement de la Personnalite,
Delachaux et Niestle, Neuchatel, 1970. ngilizcesi 1961.
ARLN Patricia, Cognitive development in adulthood: A fifth stage?
Developmental Pscyhology, cilt 11, no. 5, 602-606, 1975.
Avrupa Dergisi, say 93, Eyll 1984.
BALTES Paul B, Theoretical propositions of life-span developmental
psychology: On the dynamics between growth and decline , Developmental
Psychology, cilt 23, say 5, 611-626, 1987.
BASSECHES M., Dialectical thinking as metasystematic form of cognitive
organization , M. L. COMMONS ve ark., (yay.), 1984 iinde.
BERGER Kathleen Stassen, The Developing Person Through the Life Spain,
Worth Publisher, Inc., New York, ikinci bask, 1988.
BRREN James E. ve SCHAE K. Waner (yay.), Handbook of the Psychology of
Aging, Van Nostrand Reinhold Colp., New York, ikinci bask, 1985.
BSCHOF Ledford J., Adult Psychology, Harper and Row Publishers, New
York, 1969.
BRUBAKER Timothy H., Developmental tasks in later life , American
Behavioral Scientist, cilt 29, say 4, 1986.
BUTLER Robert N., Succesful aging and the role of the life review , S. H.
ZART (yay.), 1977 iinde.
COMMONS M. L. ve ark. (yay.), Beyond Formal Operations: Late Adolescent
and Adult Cognitive Development, Fraeger, 1984.
CRAN William, Theories of Development: Concepts and Application,
Englewood Cliffs, N.S., Uarentice Hall, 1980.
CRAN William C., Erikson: Yaamn Sekiz Evresi , Bekir Onur (yay.), 1986
iinde.
DATAN Nancy ve GNSBERG L.H. (yay.),
Psychology, Academic Press, New York, 1975.
Life-Span
Developmental
1984
YAVUZER Haluk, Ana-Baba ve ocuk, Remzi Ktb., stanbul, 1988.
YRKOLU Atalay, Deien Toplumda Aile ve ocuk, Aydn Ktb., Ankara,
1984.
GELM PSKOLOJS SZL
Ahlak geliimi (moral development). ocuun belirli davranlar doru ya
da yanl olarak deerlendirmesine ve kendi eylemlerini bu dorultuda
gerekletirmesine rehberlik eden ilkeleri benimseme sreci.
(bk. zerk ahlak, baml ahlak).
Aile terapisi (family therapy). Bir ailenin btn yeleriyle terapiye alnd
grup terapi tr; aileyi etkileen kiilikler birimi olarak kabul eden etkileim
kuramna dayal.
Akc zek (fluid intelligence). likileri vestratejileri alglama,
sorunlarla baakma yetenei; insan fizyolojisiile insann ilk
deneyimlerinin etkileimi sonucu olan, eitimdenbamsz temel zihinsel
yetenek (bk. Birikimli zek).
Alzheimer hastal (Alzheimer's disease). Bunamann en yaygn biimi.
Beyindeki baz deiikliklerin yol at, bellein ve kiiliin derece derece
bozulmasyla karakterize hastalk. Alzheimer hastal normal yalanma
srecinin bir blm deildir. (bk. Bunama).
Androjenlik
(androgyny).
Erkein
ve
kadnn,
davranlarnda hem diil hem eril olma yetenei.
tutumlarnda
ve
zelliklerin
genler
araclyla
anababadan
ocua
kimlik oluumu srasnda kimlik arayna bir sre ara verme, kimlik
sorununu askya alma. Psikososyal alanda olduu gibi, psikoseksel alanda
da yaanabilir.
Oedipus karmaas (Oedipal complex). Freud'u psikanalizin temel
kavramlarndan biri. Erkek ocuun annesine cinsel bir ak, babasna da
dmanca rekabet duygulan duymas, bu yzden de cezalandrlmaktan
korkmas. Kz ocuktaki karl Elektra karmaas (bk. dilik karmaas).
Normlar (norms). nemli zelliklerin ve becerilerin ortaya kt yaklak
yalar betimleyen tipik byme ya da edim rntleri.
Olgunlama (maturation). Organizmada bymenin salad yeni ilevlerin
ve yeteneklerin yerlemesi sreci; organizmadaki gizilglerin ilev grmeye
hazr duruma ulamalar. Olgunlama dzeyi renmenin lsn ve
niteliini etkiler (bk. renme, kritik dnemler).
Olgunluk (maturity). Bireylerin, yaamn gereklerine ve zorunluluklarna
baaryla uyum salama ve bunlarla esnek bir biimde baedebilme
dorultusunda srekli deiime urama yetenei.
Olumsuz kimlik (negative identity). Kimlik araynda kendinin ve evresinin
beklentilerine ters den davran ve rollere girme; kimlik bunalmn
zemeyince hi kimliksiz kalmaktansa olumsuz rollere girme (bk. Kimlik,
kimlik bunalm).
Orta ya bunalm (midlife crisis). Orta yan geliim grevleri bir kiinin isel
kaynaklarn ve toplumsal desteklerini ama tehdidini yarattnda ortaya
kan fiziksel ve psikolojik rahatszlk durumu.
renme (learning). Bir bireyin evre iindeki yaantlarndan kaynaklanan
az ok srekli davran deiimi (bk. Olgunlama).
rnek olay yntemi (case study method). Boylamsal aratrmann bir grup
denek zerinde olmaktan ok bir tek birey zerinde odaklaan zel bir tr
(bk. Boylamsal yntem).
zerk ahlak (autonomous morality). Piaget'in ahlak geliimi kuramnda
ikinci evre. Bu evrede ahlak yarglar, karlkl saygya ve ibirliine dayal
eitliki ve demokratik bak asndan kaynaklanr (bk. Ahlak geliimi,
baml ahlak).
zgecilik (altruism). Bir bakasna bir d dl beklemeden yararl olma
davran.
zmleme (assimilation). Piaget kuramnn temel kavramlarndan biri.
Bilisel geliimde, yeni bir bilgiyi ie alma ve onu sregiden bir dnya
emasna (zihinsel modele) uygun olacak biimde yorumlama sreci;
uyma'nn kart (bk. ema, uyma).
Penis zlemi (penis envy). Freud'un kadn psikolojisi kuramnn temel
szl
yalnzca
bu
kitaptaki
konular
iin