Professional Documents
Culture Documents
VIRGINIA WOOLF 25 Ocak 1882'de 1-ondra'da dogdu. Roman trne yapugt zgn
katklarla edebiyat tarihine adn yazdrd. Ayn zamanda dneminin en nemli
eletirmenlerinden biri olatak kabul edilir. 1925Te yaymlanan Mrs. Dalloway (le
tiim Yaynlan, 1999) nl yazann adyla birlikte anlacak biline ak tekniinin
en baanl rneidir. Virginia Woolf, 28 Man 1941de iine dt ruhsal bir bu
nalm sonrasnda evlerinin yaknlanndaki bir nehre atlayarak intihar etti. letiim
Yaynlan yazann 20. yzyln cn iyi romanlan arasnda yer alan Mrs. Dalloway, De
niz Feneri, Orlando, Jacob un Odas, Dalgalar, Flash, Perde Aras, Kendine Ait Bir
Oda, Yllar, G ece ve Gndz ile Da Yolculuk adl kitaplann Toplu Eserleri bal,
altnda yaymlyor.
letiim Yaynlar
Binbidirek Meydan Sokak letiim Han No. 7 Caalolu 34122 stanbul
Tek 212.516 2260-61-62 Faks: 212.516 12 58
e-mail: iletisim@iletisim.com.tr * web: wwwiletisim.com.tr
VIRGINIA W OOLF
Da
Yolculuk
The Voyage Out
EVREN Zeynep Mercan
I. Blm
dek yanan, sonsuza dek yaral, yaltlm bir tmsek gibi gren
insanlara. Geminin gvertesinden, koskoca kent korkudan
bzlm bir suret, yerinden kprdamayan pintinin teki gibi
grnyordu.
Parm aklklara yaslanm yan yana dururlarken, H elen,
meyecek misin? dedi, Rachel ona yant verdi, Hayr...
Ne kadar gzel! diye ekledi bir an sonra. Gzle grlr pek
az ey vard - birka direk, urada bir kara parasnn karalt
s, burada kl bir pencereler dizisi. Rzgra kar ilerlemeye
altlar.
Esiyor - esiyor! dedi Rachel soluk solua, szckler boa
zna tklyordu. Yan banda mcadele eden Helen, birdenbi
re hareketin cokusuna kaplarak iki kolunu da salarna do
ru kaldrp, dizlerine dolanan etekleriyle yola koyuldu. Ne var
ki hareketin sarholuu ar ar kayboldu; rzgr sertleip se
rinledi. Perdedeki aralktan ieri baktklarnda yemek odasn
da uzun purolarn tttrlm ekte olduunu grdler; Bay
Ambrose sert bir hareketle sandalyesinin arkalna yaslanr
ken, Bay Pepperm yanaklarn ahaptan oyulmu gibi krtr
masn izlediler. Grleyen kahkahalar hayal meyal onlara ula
t; ular ulamaz da rzgrda bouldu. Sar kl skc odada
Bay Pepperla Bay Ambrose tm kemekee kaytszd; Cambridgedeydi onlar, muhtemelen 1875 yl dolaylarnda.
Eski dostlar," dedi Helen, bu grnt karsnda glmse
yerek. imdi, oturabileceimiz bir oda var m?
Rachel bir kapy at.
Odadan ok sahanla benziyor, dedi. Gerekten, karada
ki bir odann kapal, duraan grnnden eser yoktu bura
da. Ortaya bir masa tutturulmu, kenarlara oturaklar aklm
t. Neyse ki tropikal gneler duvar hallarn mavili yeilli so
luk bir renk alncaya dek aartmt ve zamann ar ar iler
ledii gney denizlerinde, kamarotun aknn eseri olan deniz
kabuu ereveli ayna, irkin olmaktan ok, acayipti. Krmz
dudaklaryla tek boynuzlu atn boynuzuna benzeyen bugulu
deniz kabuklar, ucundan birka topun sarkt mor bir pel
n kvrmlaryla rtlm mine rafn sslyordu. Gvere15
20
te, terk edecekleri beklentisiyle igdsel olarak dnp Rachela bir gz au. Rachel ayaa kalkt, belli belirsiz Helenin
yzne bakt ve o hafif kekelemesiyle, kp rzgrda b-bbayram edeceim, dedi.
Bayan Ambroseun en kt kukular dorulanmt; bir o
yana bir bu yana sendelerken kh sa kolunu kh sol kolunu
duvara siper ederek geitten aa indi; her sendeleyiinde s
tne basa basa baryordu, Kahretsin!"
21
II. Blm
yle olduunu haykrarak kitab aa att. Ardndan, Cowper'n Mektuplar n almt, babasnn tavsiye ettii klasik onu
skmt, yle ki, tesadfen bir cmlede adamn bahesindeki
katrtrna kokusuyla ilgili bir eyin gemesi zerine, Rachel,
annesinin cenaze treninin olduu gn Richmondda iekler
le doldurulmu olan kk sofay grd, yle ar kokuyorlar
d ki artk herhangi bir iek kokusu o mide bulandrc, kor
kun duyguyu geri getirir olmutu; byle yan iitir yar grr
34
Bylelikle Rachel, gzlerin bir topa ya da bir topuza sabitlendigi, dudaklarn kprdamay kestii o dnme aamasna
ulat, buna dnme denebilirse. Bir kavraya varma abalar
yalnzca halasnn duygularn incitmiti; denememenin daha
iyi olduu sonucu karlmalyd. Herhangi bir eyi gl bir
biimde hissetmek, belki kendileri de gl ama farkl eyler
hisseden bakalaryla kendi aranda bir uurum yaratmakt. Pi
yano alp geri kalan her eyi unutmak ok daha yedi. Sonu,
herkesi ok rahatlatt. Brak bu garip adamlarla kadnlar -h a
lalar, Huntlar, Ridley, Helen, Bay Pepper ve geri kalanlar- bi
rer simge olsun, - yalln, genliin, anneliin, bilginin sim
geleri, zelliksiz ama vakur ve ou kez sahne zerindeki in
sanlarn gzel olduu gibi gzel. yle anlalyordu ki hi
kimse hibir zaman demek istedii eyi sylemiyor ya da his
settii bir duygu hakknda konumuyordu, ama zaten mzik
de bunun iindi. Gereklik insann grd, hissettii ama
hakknda konumad eylerde barnrken, insan, yzeysel
olarak tuhaf bir ey olduunu dnmek dnda .ou kez
hakknda dnme zahmetine kallanmakszm, iinde eylerin
baka insanlara gre olduka tatminkr bir biimde dnp
durduu bir sistemi kabul edebilirdi. Kendini mziine kap
trdnda, payna deni honutlukla kabul ediyordu, belki
iki haftada bir hakl bir fkeyle alev alev yanyor ve imdi ya
tt gibi yatyordu, iinden klmaz bir biimde hlyal
bir karkla dalan zihni, keyifle genileyerek onlarla birle
mek zere gvertedeki beyazmtrak tahtalarn ruhuyla, deni
zin ruhuyla, Beethoven Op. l l l in ruhuyla, hatta orada, Olneyde, zavall William Cowperin ruhuyla paylama giriyor
gibiydi. Bir eytanarabas topa gibi denizi pt, ykseldi, ye
niden pt ve byle ykselip perek sonunda gzle grlmez
oldu. eytanarabas topann ykselip alalmas, kendi ba
nn ne doru ani bir bklyle temsil ediliyordu; o gze
grnmez olduunda Rachel da uyuyakald.
On dakika sonra Bayan Ambrose kapy ap ona bakt. Racheln sabahlarn geirme biiminin bu olduunu kefetmek
onu artmad. Odaya bir gz att, piyanoya, kitaplara, genel
36
37
III. Blm
41
alak sesle, Bayan Ambrosea. Helen aniden onun Parlamentoda bulunduunu anmsad.
Siyaseti hi skc bulduunuz olmuyor mu? diye sordu,
ne diyeceini tam bilemeyerek.
Richard, ellerini nne uzatp at, sanki avularnda oku
nacak yazlar vard.
Siyaseti hi skc bulduum olmuyor mu diye sorarsanz,
dedi, evet demek zorundaym; le yandan, btn olarak ele
alndnda hangi meslek yaamn iyisiyle ktsyle en zevk
li, en imrenilecek meslek yaam saydm sorarsanz, daha
ciddi olan yann saymazsak, bir erkek iin, Siyaset Adamnnkini demek zorundaym.
Avukatlk ve siyaset, katlyorum, dedi Willoughby. Para
nzn karln daha fazla alyorsunuz.
nsann tm yetilerinin bir rol vardr,"'dedi Richard.
Tehlikeli bir zemin zerinde yryor olabilirim; ama ozanlar
ve genel olarak sanatlar hakknda hissettiim u: Kendi ala
nnzda yenilmezsiniz - kabul; ama kendi alannzn dnda
-p f- ancak hogryle bireyler yapabilirsiniz, ite, herhangi
birinin beni hogrmek zorunda olduunu dnmek hi ho
uma gitmezdi.
Pek katlmyorum, Richard, dedi Bayan Dalloway. Shelleyi dn. nsann istedii hemen hemen her eyin Adonaiste bulunduunu hissediyorum.
Adonaisi mutlaka okuyun, diye kabul etti Richard. Ama
ne zaman Shelleyden sz edildiini duysam kendi kendime
Matthew Amoldm szlerini tekrarlarm: Nasl bir topluluk!
Nasl bir topluluk!*
Bu, Ridleynin dikkatini canlandrd. Matthew Arnold m?
Nefret edilesi bir fazilet zppesi!" diye laf patlatt.
Fazilet zppesi - kabul, dedi Richard; ama, bence, gr
m geirmi bir adam. Asl sylemek islediim de burada or( ) Shelley'nin zel yaamnn ahlakszca olduunu dnen Amold, Shelley"
balkl denemesini u szlerle bilirin Nasl bir topluluk! nasl bir dnyal
nsan. uygunsuz ilikiler konusundan sonsuza dek tiksindiini hissediyor." .n.
45
7toXXd xd Sevd,
ko8 ev
dv-
47
51
Yemekte sohbeti srdrm ek kesinlikle g t , dedi Richard. Neden o snftan kadnlar erkeklerden ok daha acayip
olur?
Aslnda hi de kt grnm yorlar -y a ln z - yle tuhaflar
ki!"
ikisi de ayn eyleri dnerek gld, bylece izlenimlerini
karlatrmalarna gerek kalmad.
G rdm kadaryla, Vinracee syleyecek epey szm
olacak, dedi Richard. Suton ve btn o topluluu tanyor.
Bana kuzeyde gemi yapmclnn koullan hakknda ok ey
anlatabilir.
Ah, buna memnun oldum. Erkekler her zaman kadnlar
dan ok daha iyi oluyorlar.
insann kesinlikle her zaman bir erkee syleyecek bir eyi
oluyor, dedi Richard. Ama ok gemeden bebekler hakknda
ene almaya balayacanzdan kukum yok, Clarice.
ocuklar m var? Nedense yleymi gibi grnm yor.
ki tane. Bir olan, bir kz.
Bir kskanlk sancs Bayan D allow ayin yreini delip
geti.
Bir olumuz olmal, Dick, dedi.
Gzel Tanrm, gen erkekler iin artk ne frsatlar v ar! de
di Dallovvay, konumas onu dnm eye itmiti. Herhalde
Pittten bu yana bu kadar iyi bir al olmamt.
Kahraman da sensin! dedi Clarissa.
insanlarn nderi olm ak , diye kon utu Richard kendi
kendine. Gzel bir meslek bu. Tanrm - ne meslek!
Gs, yeleinin almda yavaa kabard.
Biliyor m usun, Dick, ngiltereyi dnm eden edem iyo
rum , dedi kars dnceli bir tavrla, ban onun gsne
yaslayarak. Bu gemide olmak sanki daha da canl hale getiri
yor - ngiliz olmann gereklen ne demek olduunu. nsan,
tm yaptklarmz dnyor, donanm am z, Hindistandaki
ve Afrikadaki insanlar, yzyllar yzyllar kovalarken kk
tara kylerinden delikanllar dar yollayarak nasl devam
etliimizi - ve senin gibi adamlar, Dick; bunlar dnnce
53
54
t m y le e le n c e li de k la c a k d o s tla rm z n (y a n i s e n in le
Jo h n m ) aram zda olm ay...
55
IV. Blm
57
hatrladn m?
O na dokunam az ve bir daha zulm edem ez
Dnyann ar lekesinin siray etin d en .*
62
lngilizler m i?"
Her ey gz nnde bulundurulduunda lngilizlerin pek
ok kiiden daha ak grndn, sicillerinin daha temiz oldu
unu kabul ediyorum . Ama, gzel Tanrm , sakn noksanlan
-k o rk u la n - orta yerimizde yaplan aza alnmaz eyleri grme
diim fikrine kaplmayn! Hibir yanlsamann etkisinde dei
lim. Herhalde pek az insann benden daha az yanlsamas vardr.
Bir fabrikada hi bulundunuz mu. Bayan Vnrace? -H ayr, san
m yorum - bulunmadnz umduumu syleyebilirim.
Racheln yoksul bir caddede pek az yrm l vard;
yrdndeyse hep baba, hizm eti ya da halalar ona elik
etmiti.
Diyecektim ki, evrenizde ne tr eylerin dndn gr
m olsaydnz beni ve benim gibi adamlar siyaseti olmaya
ilen eyin ne olduunu anlardnz. Biraz nce, yapmaya girili
im eyi yapp yapmadm sorm utunuz. Pekala, hayatm
gzden geirdiimde, gurur duyduumu itiraf ettiim bir ger
ek var; Lancashireda birka bin kz - v e onlardan sonra gele
cek olan binlercesi- benim sayemde her gn, annelerinin do
kuma tezgahlarnn banda geirmek zorunda olduu bir sa
ati, ak havada geirebiliyor. stelik, itiraf ederim, bu bana
Keatsle Shelleyi bilmekten daha ok gurur veriyor.
Keatsle Shelleyi bitenlerden biri olmak Rachela ac verme
ye balad. Richard Dalloway'den holanmt; o sndka Rachel da snyordu. Grne baklrsa sylediklerinde ciddiydi.
Hibir ey bilm iyorum !" diye bard Rachel.
Hibir ey bilmemeniz ok daha iyi, dedi Richard, baba
can bir tavrla, hem , kendinize hakszlk ettiinizden emi
nim. ok gzel aldnz sylyorlar; ynla derin kitap
okuduunuzdan da kukum yok.
Byklere zg latifeler artk Rachel durduramazd.
Birlikten sz ediyorsunuz, dedi. Anlamam salamak zo
rundasnz."
Karmn siyasetten konumasna asla izin verm em , dedi
Richard ciddi bir tavrla. Bu nedenle. nsanolunun, yaradl
gerei, hem savap hem de lklerinin olmas olanakszdr.
69
74
V. Blm
83
VI. Blm
Cobbold, Bay Grice, Willoughby, Helen, oradalard; mavi sveterli, lamdk olmayan, m innettar bir de adam vard.
Ah, zaman geldi, dedi Clarissa. Pekala, hoa kaln. Seni
sevdim, diye mrldand, Rachel perken. Aralarndaki insan
lar Richardla Racheln el skmasna gerek brakmamlard;
geminin yanndan aa inen karsnn pei sra gitmeden nce,
Richard ona bir saniye, ok resm bir ifadeyle bakmay baard.
Gemiden ayrlan sandal karaya doru ilerledi; Helen, Ridley
ve Rachel birka dakika parmaklklardan sarkp izlediler. Ba
yan Dalloway bir kez dnp el sallad; am a sandal kldke
kld, sonunda ykselip alalmay kesti; kararl iki sttan
baka hibir ey grnmez oldu,
E h , bu da bitti," dedi Ridley, uzun bir sessizlikten sonra.
Onlar bir daha hi grmeyeceiz, diye ekledi, kitaplarnn
yanna gitmek zere arkasna dnerken. zerlerine bir boluk
duygusu ve hzn km t; bittiini, sonsuza dek ayrldk
larn iten ie biliyorlard ve bu bilgi, ilerini, tanklklar
nn uzunluunun hakl gsterebileceinden ok daha fazla
kasvetle dolduruyordu. Daha sandal uzaklarken Dallowaylerin yerini baka grnt ve seslerin almaya baladn hisse
debiliyorlard; bu duygu yle naholu ki ona kar koymaya
alyorlard. nk ayn ekilde onlar da unutulacaklard.
Tpk alt katta kurumu gl yapraklarn tuvalet masasndan
sprmekte olan Bayan Chailey gibi, Helen da konuklar git
tikten sonra her eyi yeniden derleyip toplamak iin can at
yordu. Apak mecalsizlii ve kaytszl Rachel kolay bir av
haline getiriyordu; gerekten de Helen bir tr tuzak tasarla
mt. Bir ey olduundan artk neredeyse emindi; stelik, ye
terince uzun sre birbirlerine yabanc kaldklarn dnmeye
balamt; kzn nasl biri olduunu renmek istiyordu, el
bette bunun nedeni biraz da Racheln tannmaya hi hevesli
olmayyd. Bu nedenle, parmaklklardan ekildikleri srada
yle dedi:
Altrma yapmak yerine gel de benimle konu, ve katla
nr koltuklarn gnein almda uzand korunakl tarafa y
neldi. Rachel kaytsz bir tavrla onu takip etti. Zihni Ric85
94
VII. Blm
103
VIII. Blm
(*) The Mail: Londra'da, bat ucunda Buckingham SarayTun bulunduu cadde .n.
109
113
IX. Blm
ten gelen bir hrty fark etti - elbisesini yerine kaldran bir ka
dnd belli ki. Sa taramaya elik eden sese benzer hafif bir tkr
t bunu izledi. Dikkatini Preld zerinde younlatrmas ok
gt. Tkrt yapan Susan Warrington myd? Yine de kendini
zorlayp blm sonuna kadar okudu, sayfalarn arasna bir ia
ret koyup honutlukla iini ekti, sonra sndrd.
ekil itibaryla bir yum urta kutusunun dierine benzedii
kadar benzer olmakla birlikte, duvarn te yanndaki oda ok
farklyd. Bayan Allan kitabn okurken Susan W arrington sa
larm fralyordu. alar boyunca bu zaman, tm ev ii ey
lemlerinin bu en grkemlisi, kadnlar arasndaki ak sohbetle
rine adanmt; am a Bayan W arrington yalnz olduundan konuam yordu; sadece alabildiine kaygl bir tavrla aynada
kendi yzne bakabiliyordu. Ban iki yana evirerek sk buk
lelerini bir o yana bir bu yana savurdu; sonra geriye doru bir
iki adm alp ciddiyetle kendini gzden geirdi.
Ho g r n yo ru m , diye karar verdi. G zel deilim herhalde, srtn biraz dikletirdi. Evet - ok kimse alml ol
duumu syleyecektir.
Aslnda Arthur Venningin onun ne olduunu syleyeceini
merak ediyordu. Onun hakkndaki duygulan kesinlikle tuhaf
t. Ona k olduunu ya da onunla evlenmek istediini kendi
ne itiraf edemiyordu, yine de tek bana kald her dakika
onun kendisi hakknda ne dndn merak etmekle, bu
gn birlikle yaptklar eylerle nceki gn birlikte yaptklar
eyleri karlatrmakla geiyordu.
Beni oyuna armad ama kesinlikle peimden salona gel
di, diye dnd, akam zetleyerek. Otuz yandayd; abla
larnn says ve taradaki papaz konulunda yaamn yaltlml yznden henz hi evlenme teklifi almamt. Srlarn
paylald bu saatlerde ou kez kederleniyordu; salarna
kaba davranarak, bakalaryla karlatrldnda yaamn onu
grmezlikten geldii duygusuna kaplarak kendini yatana at
t biliniyordu, iri, orantl bir kadnd, yanaklarna krmzlk
fazla belirgin paralar halinde yaylyordu ama ciddi, kaygl
hali ona bir tr gzellik veriyordu.
115
122
124
135
X. Blm
149
XI. Blm
164
XII. Blm
Hangi trden olursa olsun, bir daha asla bir partiye gitme
yeceime hep yemin ediyorum, diye yantlad Helen, ve hep
yeminimi bozuyorum.
Sandalyesinde geriye yaslanp neeyle gen adama bakt.
Gerekten kzm, belki biraz da heyecanlanm olduunu g
rebiliyordu.
Bununla birlikte, dedi Hirst, yeniden en akrak ses tonu
na kavuarak, herhalde tek yaplmas gereken, bunu kabul
lenmek.
Neyi?
Dnyada konumaya deer be kiiden fazlasnn hibir za
man olmayacan.
Helenin yzndeki krmzlk ve parlt yavaa yok oldu;
her zamanki gibi dingin ve dikkatli grnyordu.
Be kii m i? dedi. Beten fazla olduunu syleyebilirim.
yleyse ok talihlisiniz, dedi Hirst. Ya da belki ben ok
talihsizim. Sustu.
Geinilmesi g biri olduumu syleyebilir misiniz? diye
sordu anszn.
Aklllarn ou genken yledir, diye yantlad Helen.
Ben de elbette - snrsz lde akllym, dedi Hirst. Hevvettan alabildiine daha akllym. Byk olaslkla, diye de
vam etti o tuhaf, duygusuz tavryla, gerekten nemli biri
olacam. Bu, akll olmaktan tmyle farkl bir ey, bununla
birlikle, insan, ailesinin bunu grmesini bekleyemez, diye
ekledi ac ac.
Helen, Ailenizi geinilmesi g m buluyorsunuz? diye
sormakta bir saknca grmedi.
Dayanlmaz... Benim bir kraliyet danman ve lord olmam
istiyorlar. Buraya bir bakma bu meseleyi zmek zere geldim.
Bunun zlmesi gerek. Ya baroya gireceim ya da Cambridgede kalmam gerekecek. Her ikisinin de apak sakncalar var
elbette, ama akl kesinlikle Cambridgeden yana gibi geliyor ba
na. Bu tr bir ey! elini kalabalk balo salonuna doru sallad.
Tiksinti verici. Byk duygulanm glerimin de olduunun
farkndaym. Hewet kadar hassas deilim elbette. ok dkn
177
186
XIII. Blm
Szckler hi bu kadar canl, bu kadar gzel olmamt Mutlu Arabistan - Etiyopya. Ama bunlar tekilerden, dayankl
barbarlardan, ormanlarla bataklklardan daha soylu deillerdi.
Szckler, ta dnyann balangcna kadar geri giden, iki
yanndaki bulvarlarda tm zamanlarn ve lkelerin halklarnn
durduu yollar aar gibiydiler; bu yollardan gemekle tm bil
giler onun olacakt; dnyann kitab ta ilk sayfasna geri dn
yordu. imdi nnde almakta olan bilgi olaslklar karsnda
yle heyecan duyuyordu ki okumay kesti; bir meltem sayfay
evirdi, Gibbonn kapaklan tatl tatl krp birbiri zerine ka
192
193
X IV. Blm
196
Flo Graves - sana anlattm kz, u korkun Bay Vincenlla nianl olan, dedi Susan. Bay Hutchinson evli mi?
diye sordu.
Zihni imdiden dostlan hakknda iyi niyetli taanlarla me
guld, daha dorusu bir tek muhteem tasaryla -k i bu da ba
sitti- hepsi evlenecekti -ayn zamanda- Susan dner dnmez,
Evlilik, evlilik, doru olan ey buydu, tek ey, tand herkesin
gerekli grd zm; derin dnmelerinin ou, yalnzl
n, rahatszln, salk bozukluunun, doyurulmam hrslann, huzursuzluun, aynksln, bireyleri ele alp tekrar b
rakmann, toplum iinde konumann ve insansever etkinlik
lerin her bir rneinin, erkekler bakmndan ve zellikle de
kadnlar bakmndan, evlenmek istedikleri, evlenmeye altk
lar, evlenmeyi baaramadklar gereine dek izini srmekle
geiyordu. Eer, kabul etmek zorunda olduu gibi, bu belirti
ler kimi zaman evlilik ertesinde de sryorsa, bunu, yalnzca
bir tek Arthur Venningin ve onunla evlenebilecek yalnzca bir
tek Susann var olduunu buyuran o -talihsiz doa yasasna
balayabilirdi sadece. Kendi rnei, elbette, kuramn tama
men destekliyordu. ki yldr evde belli belirsiz bir rahatsz
197
siz de evlilie falan inanmayanlardan msnz? Buraya bakn hakszlk bu, hep ben anlatyorum, sizse hibir ey anlatm
yorsunuz. Belki siz de tpk dostunuz gibisiniz - ona kukuy
la bakt; belki beni sevmiyorsunuz?
Sizi tanmyorum, dedi Hewet.
Ben bir insandan holandm onu grr grmez anlarm!
Daha ilk gece, yemekte, sizden holandm anlamtm. ok
yazk, diye devam etli sabrszlkla, keke insanlar dn
dkleri eyleri dosdoru syleselerdi, ne ok skntdan kurtu
lurlard! Benim yapm byle. Elimde deil.
Ama bunun glklere yol at olmuyor mu? diye sordu
Hewet.
Bu, erkeklerin suu, diye cevap verdi Evelyn. Hep bunu
iin iine kartryorlar - ak yani.
Demek teklif zerine leklif alp durdunuz, dedi Hewe.
ou kadndan daha fazla teklif almammdr herhalde,
dedi Evelyn, ama inanmadan konuuyordu.
Be, alt, on? diye sonnaya cret etti Hevvet.
Evelyn doru saynn belki de on olduunu, ancak bunun
aslnda yksek olmadn sezdirir gibi konuuyordu.
Kalpsiz, fingirdek biri olduumu dndnze inanyo
rum, diye yaknd. Ama yle olsa da umurumda deil. Hi
kimsenin benim hakkmda ne dnd umurumda deil.
Srf merakl olduu iin, erkeklerle arkadalk edip onlarla da
kadnlarla konutuu gibi konumaktan holand iin insana
fingirdek diyorlar.
Ama Bayan Murgatroyd-
Bana Evelyn demenizi isterdim, diye szn kesti Evelyn.
On tekliften sonra erkeklerin kadnlarla ayn olduuna i
tenlikle inanyor musunuz?
tenlikle, itenlikle, - bu szckten nasl nefret ediyorum!
Hep fazilet zppeleri kullanr, diye haykrd Evelyn. yle
olmalar gerektiine itenlikle inanyorum. nsan bu kadar
dknklna uratan da bu. insan her seferinde yle olmaya
can sanyor ve her seferinde yle oluyor.
Dostluk Peinde," dedi Hewet. Bir komedi bal."
210
213
XV. Blm
lardr byle srp gidiyor; keke, keke, keke buna bir son
verebilsem, nidalarna hi nem vermedi.
Beyaz m? Yoksa yalnzca kahverengi m i? Kahverengilerin
arasnda parlakl kuku uyandran bir sa telini incelerken
kendisi de byle mrldanyordu. Sa telini ekip tuvalet masa
snn stne koydu. Aynann biraz uzanda durmu, gururla
ve hznle kendi yzne bakarak grnn incelemekte,
daha dorusu beenmekteydi ki, kocas zerinde gmleiyle,
yz bir havlunun arkasnda yar gizlenmi olarak kap aral
nda belirdi.
Bana hep hibir eyin farkna varmadm sylersin, dedi.
yleyse syle bana, bu beyaz bir sa m ? diye yantlad
Helen. Sa kocasnn eline koydu.
Banda bir tek beyaz sa yok, diye bard kocas.
Ah, Ridley, kukulanmaya baladm, diye iini ekti He
len; karar verebilmesi iin ban kocasnn gz hizasnn alt
na edi, ama denetleme yalnzca salarnn ayrlma izgisinin
uzand yere kondurulan bir pckle sonuland; sonra kar
koca, arada srada mrldanarak odann iinde hareket etmeyi
srdrdler.
Ne sylyordun? dedi Helen, nc kiilerin anlayama
yaca bu sohbetin ardndan.
Rachel - Rachela gz kulak olman gerek, dedi kocas an
laml anlaml; Helen, salarm taramaya devam ederken koca
sna bakt. Onun gzlemleri genellikle doru kard.
Gen beyefendiler bir amalar olmadan gen kadnlarn
eitimiyle ilgilenmezler, diye aklad Ridley.
Ah, Hirst, dedi Helen.
Hirs ve Hewet, benim iin hepsi bir hepsinin stnde le
keler var, diye yantlad Ridley. Ona G ibbon okumasn
tlemi. Bunu biliyor muydun?
Helen bunu bilmiyordu, ama gzlem gc bakmndan ko
casndan aada olduunu kabul edecek deildi. Yalnzca y
le dedi:
Hibir ey beni artmaz. Dansl partide tantmz o
korkun uan adam bile -Bay Dalloway b ile- ey b ile -
215
221
230
XVI.Blm
Hevvetla Rachel, aaya, denize doru baktnzda denizanalanyla yunuslara rastlayabileceiniz, uurumun kenarndaki o
yere oklan ulamlard. te yana baktklarnda topran u
suz bucaksz enginlii, ne kadar geni olursa olsun ngilte
redeki hibir manzarann veremedii bir duygu uyandryor
du; orada kylerle tepelerin birer ad vard ve ufkun en uza
ndaki tepeler ou kez alalarak bir sis izgisi gibi grnen
denize karrd; buradaysa gnein kuruttuu sonsuz bir top
rak manzaras vard, kuleler biiminde sivrilen, engin engeller
biiminde ylan toprak, denizin snrsz zemini gibi genile
yerek uzaklara, daha da uzaklara yaylan toprak, gndz ve
gecenin ypratp enlendirdii, nl kentlerin kurulduu, in
san rklarnn ilkel kara derililerden uygar beyazlara dnp
yine ilkel kara derililere dnd, farkl blgelere ayrlan top
rak. Belki de damarlarndaki ngiliz kan yznden bu gr
nm onlara rahatsz edici lde duygusuz ve dmanca
geliyordu, yzlerini bir kez o yana evirdikten sonra denize
dndler ve kalan sre boyunca denize bakarak oturdular. Bu
rada dalgalanmaya ya da kudurmaya gc yetmezmi gibi g
rnen kpkl, clz bir suya dnen deniz, sonunda daral
yor, saf, uuk rengi grilerle buulanyor, dar kanallar boyunca
231
237
247
X V II. Blm
vp raz olan kalabalk dinleyici srs onu nasl kzdryorsa, imdi de yle kvranyor, hiddetleniyordu, yalnz burada,
yar kapal gzlerle ve bzlm dudaklarla zoraki ciddiyet
havas fkesini artrmaktayd. Drt bir yannda, hissetmedik
leri bir eyi hissediyormu gibi yapan insanlar vard, oysa ba
nn stnde bir yerlerde ilerinden hibirinin kavrayamad,
kavrar gibi yapt o fikir uuuyordu, hep ulalamayacak bir
yere kaan gzel bir fikir, kelebee benzeyen bir fikir. Dnya
da bu sarsak abann ve yanl anlamann durmakszn srp
gittii .devasa, kat, souk bLn kiliseler birbirinin pei sra
gznn nnde belirdi; aka gremeyen, sonunda grme
abasndan vazgeen, gzlerini yan kapatp dudaklarn bze
rek uysalca vgye ve raz olua geri dnen saysz erkekle ve
kadnla dolu kocaman binalar. Bu dncede, hep basl say
fayla gzlerin arasna giren buu tabakasnn neden olduu ra
hatszlkla ayn trden bedensel bir rahatszlk vard. Ayin de
vam ederken, o tabakay syrp tapnlacak bireyler hayal et
mek iin elinden geleni yapt, ama Bay Baxin fikri arptan
eyler syleyen sesi ve meleyen anlamsz insan seslerinin, drt
bir yanna dklen nemli yapraklar misali kard mrlt y
znden hep yolunu arp baarsz oldu. Bu aba yorucu ve
moral bozucuydu. Dinlemeyi brakp gzlerini yakndaki bir
kadnn, adanm dikkat ifadesi ne olursa olsun tatmin duydu
unu kantlar gibi grnen bir hastane hemiresinin yzne
dikti. Ama ona dikkatle baknca, hastane hemiresinin yalnz
ca kr krne raz olduu, tatmin olmu grnmnn hi
de iinden gelen muhteem bir Tanr kavrayndan kaynak
lanmad sonucuna vard. Gerekten, onunki gibi sradan,
ufak tefek devlerle ufak tefek garezlerin izgiler brakt k
k yuvarlak krmz bir yz olan, cansz mavi gzleri yo
unluktan, bireysellikten yoksun bakan, yz hallan bulank,
duyarsz, nasr tutmu bir kadn nasl olur da kendi deneyimi
nin ok dndaki herhangi bir eyi kavrayabilirdi? S ve ken
dini beenmi bir eye tapyor, bir denizminaresinin gayret
keliiyle ona tutunuyordu, dediim dedik az bunun kan
tyd; hibir ey onu kendi erdemine ve dininin erdemlerine
257
269
X V III. Blm
275
X IX . Blm
296
X X . Blm
301
310
X X I. Blm
324
X X II. Blm
329
in verdii o yalnl, kendini beenmilii ve acmaszl Terencen kafasn kartryordu; nianlanmann onun zerindeki
etkisi byle olmamt; dnya farklyd, ama bu biimde deil; o
yine her zaman istedii eyleri istiyordu; zellikle dier insanla
rn ahbapln. Mektuplar Racheln elinden alarak itiraz etti:
Elbette bunlar sama, Rachel; elbette bunlar srf bakalar
yle sylyor diye sylyorlar, ama yle bile olsa, Bayan Allan
nazik bir kadn; bunu inkr edemezsin; Bayan Thornbury de
yle; ok fazla ocuu var, kabul, ama ilerinden yarm dzinesi
amaz biimde tepelere trmanmak yerine kt olana ynelmi
olsa bile -Bayan Thornburynin bir gzellii yok m u - Flushingin syleyecei gibi, bir tr ilkel yalnl yok mu? Aygnda mrldanan iri, yal bir aaca ya da durmakszn akp giden
bir nehre benzemiyor mu? Bu arada, Ralph, Carroway Adalannn valisi olmu - grevdeki en gen vali; ok iyi, deil mi?
Ne var ki o srada Rachel dnya ilerinin ounun onun
yazgsna bir iplikle bile bal olmakszn srp gittiini kav
rayabilecek durumda deildi.
Benim on bir ocuum olmayacak, dedi kesin bir tavrla.
Gzlerim, yal bir kadnn gzleri olmayacak. nsana tepe
den trnaa bakyor, tepeden trnaa, sanki atm sn gibi.
Bir olumuz olmal, bir de kzmz, dedi Terence, mektup
tan brakarak, bizim ocuklarmz olmann paha biilmez s
tnl bir yana, ok da iyi yetitirilecekler. Kusursuz eiLimin bir taslan yapmaya getiler - kzlarnn, sonsuzlua
dair dnceler antrmak zere maviye boyanm, byk
kare bir kartona bebeklikten balayarak uzun uzun bakmas
salanacakt, nk kadnlar fazla saduyulu yetitiriliyorlar
d; oullarna gelince - byk adamlara, yani sekin, baarl
adamlara, nianlar takan ve kendi aalarnn tepelerine trma
nan adamlara glmek ona retilmeliydi. Hibir bakmdan
(diye ekledi Rachel) St. John Hirst andrmamalyd.
Bunun zerine Terence, St. Joh n Hirste duyduu byk
hayranl ilan etti, iyi nitelikleri zerinde dne dne
bunlara ciddi olarak ikna olmutu; onun zihni, diye aklad,
yalanlan hedef alan bir torpil gibiydi. O ve onun gibiler olma
330
sa blzler nerede olurduk? Yabani ollara boulmu; Hristiyanlar, yobazlar, - aa, Rachel da elinde yelpazesiyle, rehavet k
tnde erkeklere arklar syleyen bir kle olurdu.
Ama sen bunu hibir zaman grmeyeceksin! diye bard;
nk tm erdemlerine ramen varlnn her bir dokusuyla
hakikatin peine dmek umurunda deil, hibir zaman da ol
mayacak! Olgulara hi saygn yok, Rachel; znde kadnssn.
Rachel bunu inkr etme zahmetine katlanmad, Terencen
hayranlk duyduu meziyetlere kar, tek ve kesin kantn ne
srmenin de iyi olacan dnmyordu. St. Joh n , Racheln
ona k olduunu sylemiti; bunu asla balamayacakl;
ama bu bir erkein dikkate alaca bir kant deildi.
Ama ondan holanyorum, dedi; kendi kendine ona ayn
zamanda acdn da dnd, iinde gezindiimiz deiim
lerle, mucizelerle dolu, scak, gizemli krenin dnda kalan o
talihsizlere acdmz gibi; dnyordu da, S. Joh n Hirs ol
mak ok skc olmalyd.
Pek olas olmamakla birlikte o bunu istese bile kendisinin
onu pmeyeceini syleyerek onun hakkndaki duygularn
zetledi.
Terence, Racheln ona verdii pckten lr Hirstn
zr dilemesi yerinde olurmu gibi itiraz etli:
Hem Hirstn yannda ben kusursuz bir yardmc soytar
ym.*
Saat on bir yerine on ikiyi vurdu.
Sabah boa harcyoruz - benim kitabm yazmam, seninse
unlar yantlyor olman gerekirdi.
Tam olarak sadece yirmi bir sabahmz kald, dedi Rachel.
Babam da bir iki gne kadar burada olacak.
Yine de, bir mrekkepli kalemle bir kd kendine doru
ekip zahmetle yazmaya balad,
Eveleynci im -
331
340
X X III. Blm
Rachel artk ona glmeyi becerebiliyordu. St. Jo h n a Gibbon hatrlatt; ilk cildi hl bir yerlerde duruyordu; eer
Evelynin eitimini stlenecekse snav kesinlikle Gibbon ol
malyd; Amerikan Ayaklanmas hakknda Burkeun yazdkla
rnn da nemli olduunu duymutu, - Evelynin her ikisini
ayn zamanda okumas gerekecekti. St. John, Racheln at
tartmadan kurtulup aln giderdikten sonra, otelin, onla
rn yokluunda ortaya kan, bazlar birbirinden sarsc tr
den rezaletlerle alkalandn anlatmaya geti; kendini iyiden
iyiye kendi trn aratrmaya vermiti.
Evelyn M., rnein - ama bu bana sr olarak anlatlmt.
Sama! diye araya girdi Terence.
Zavall Sinclair! siz de duydunuz mu?
Ah, evet, Sinclair! duydum. Bir altpatlarla birlikte maden
ocana kapanm. Her gn Evelyne intihar etmeyi dnd
n yazyormu. Ona Sinclairin yaam boyunca hi bu ka
dar mutlu olmadna dair gvence verdim; o da bana katl
yor.
Dier yandan, Perrottla ban derde sokmu, diye szle
rini srdrd St. John; ayrca, koridorda grdm bir ey
den tr, Arthur'la Susann aralarnda her eyin olmas ge
rektii gibi olmadn dnmek iin nedenlerim var. Geen
lerde Manchesterdangen bir hanm geldi. Kanmca, ilikileri
bilerse ok iyi olur. Onlann evlilik hayat hayal edilemeyecek
kadar korkun bir ey. Ah, bir de yatak odasnn kaps nn
den geerken yal Bayan Paleynin birbirinden korkun k
frler savurduunu ak seik duydum. Babaa kaldklarnda
hizmetisine ikence ediyor olmal - bu hemen hemen kesin,
insan bunu gzlerindeki baktan anlyor.
Seksen yama gelip de gut hastal etlerini cmbzla yolun
ca sen de bir svari gibi kfredeceksin, dedi Terence. ok
iman, ok huysuz, ok aksi olacaksn. Onu hayal edebiliyor
musunuz - torbaya benzeyen pantolonu, benekli kk boyunba ve i gbeiyle su tavuu gibi kel bir adam?
Bir duraklamann ardndan, Hirst, kepazeliin belerini he
nz anlatmadn belirtti. Helena dnp anlatmaya balad.
344
350
X X IV . Blm
363
X X V . Blm
389
Peor ve Baal'ler
Lo tapnaklarm terk ettiler,
Filistin in o iki kat harap Tanrsyla
Ve aysar A staro th -*
391
Terence dierlerini aralarnda kprdamadan dikilen Dr. Lesagela birlikte oturur durumda brakarak derhal ayaa kalkt.
Chailey dardaki geitteydi, durmadan st ste tekrarl
yordu; eytanca - eytanca.
Terence ona hi dikkat etmedi; ne sylediini duyuyordu,
ama szler zihnine hibir anlam iletmiyordu. Yukan karken
kendi kendine, Bu benim bama gelmedi. Benim bama gel
mesi mmkn deil, diye sylendi.
Trabzanlarn zerindeki kendi eline garip garip bakt. Basa
maklar ok dikti; trmanmas ok uzun zaman alm gibi geli
yordu. Gl duygular iinde olmas gerektiini bildii halde
hibir ey hissetmiyordu. Kapy atnda yatan yanbamda
oturan Heleni grd. Masann zerinde perdelenmi klar
vard; pek ok eyle doluymu gibi grnmekle birlikte oda
ok dzenliydi. Ortalkta naho olmayan hafif bir dezenfektan
kokusu vard. Helen ayaa kalkp sessizce sandalyesini ona
verdi. Birbirlerinin yanndan geerlerken gzleri garip, sakin
bir bakta birleti, Terence onun gzlerinin srad berrakl
na ve ilerinde barnan derin dinginlikle zntye hayretle
bakt. Yatan yambana olurdu; bir an sonra kapnn He
lenin ardndan usulca kapandn iitti. Rachel'la yalnzd; es
kiden yalnz brakldklarnda hissettikleri rahatlama hissinin
lgn bir yansmas onu etkisine ald. Rachela bakt. Onda
korkun bir deiiklik fark etmeyi bekliyordu, ama yoktu.
ok zayflamt; grebildii kadaryla ok da yorgundu, ama
her zaman naslsa aynen yleydi. stelik onu grd ve tand.
Ona glmsedi ve Merhaba Terence," dedi.
Bunca zamandr aralarna ekilmi olan perde bir anda gz
den kayboldu.
Ee, Rachel," diye yantlad Terence her zamanki sesiyle,
bunun zerine Rachel gzlerini kocaman ap o tamdk g
lmsemesiyle glmsedi. Terence onu pt, elini tuttu.
Sensiz her ey perian bir haldeydi, dedi.
Rachel hl ona bakarak glmsyordu, ama ok gemeden
gzlerine hafif yorgunluk ya da kafa karkl ifade eden bir
bak yerleti ve gzlerini tekrar kapatt.
392
394
X X V I. Blm
408
X X V II. Blm
416