Professional Documents
Culture Documents
ZHN FELSEFES
Yazar
Do.Dr. Kamuran GDELEK (nite 1-10)
Editrler
Prof.Dr. Veli URHAN
Yrd.Do.Dr. Serdar USLU
ANADOLU NVERSTES
Zihin Felsefesi
ISBN
978-975-06-1011-0
1. Bask
Bu kitap ANADOLU NVERSTES Web-Ofset Tesislerinde 1.000 adet baslmfltr.
ESKfiEHR, Ekim 2011
iii
indekiler
indekiler
nsz ............................................................................................................
vii
3
4
5
5
7
7
8
9
9
9
10
12
13
15
16
17
18
19
20
21
2. NTE
23
24
25
26
27
28
29
30
31
31
38
39
40
41
41
42
1. NTE
45
49
50
3. NTE
iv
indekiler
4. NTE
5. NTE
61
63
63
64
65
65
66
67
67
69
70
72
75
76
77
78
79
79
6. NTE
52
54
55
56
57
57
58
81
81
83
83
84
86
87
88
93
94
95
96
96
97
99
100
102
103
104
indekiler
Aranedencilik (Occasionalism).....................................................................
dealizm ........................................................................................................
Epifenomenalizm (Epiphenomenalism) .....................................................
Nitelik Dalizmi (Property Dualism) ..........................................................
Materyalizm ..................................................................................................
Felsefi Davranfllk (Philosophical Behaviorism) .....................................
Zihin Beyin zdefllii Kuram .....................................................................
fllevselcilik (Functionalism) .........................................................................
Zihin Beden Sorununa Cevap: Ne Materyalizm Ne de Dalizm ...............
zet ...............................................................................................................
Kendimizi Snayalm .....................................................................................
Okuma Paras ........................................................................................... ..
Kendimizi Snayalm Yant Anahtar ............................................................
Sra Sizde Yant Anahtar ..............................................................................
Yararlanlan ve Baflvurulabilecek Kaynaklar ...............................................
105
106
106
107
108
108
109
109
111
112
113
114
114
115
115
7. NTE
117
117
119
120
121
122
122
122
123
123
123
124
124
125
127
128
129
130
130
131
133
133
135
135
136
137
137
138
140
140
142
8. NTE
vi
indekiler
SON SZ .......................................................................................................
zet................................................................................................................
Kendimizi Snayalm......................................................................................
Okuma Paras ..............................................................................................
Kendimizi Snayalm Yant Anahtar ............................................................
Sra Sizde Yant Anahtar ..............................................................................
Yararlanlan ve Baflvurulabilecek Kaynaklar ...............................................
9. NTE
10. NTE
145
146
147
148
149
150
150
153
154
155
157
158
159
160
161
162
163
163
164
165
166
167
168
169
169
170
173
173
177
178
179
180
182
183
184
185
186
187
187
188
nsz
nsz
Zihin Felsefesi felsefenin en yeni alt disiplinlerinden biri olmakla birlikte el att sorunlar itibariyle genifl bir dflnsel arka plana dayanr. Zihin Felsefesinin
bafllca kavramlar olan bilin, bilifl, kendilik, kiflilik, kiflisel zdefllik, bellek, zihin
gibi kavramlarn tarihsel sre iinde birok farkl anlamlar yklenerek oluflturulmufl kavramlar olduklar kuflku gtrmezdir. Bu yzden zihin felsefesinin, zihinbeden iliflkisi, bilin, yapay zek, kiflisel zdefllik, bilgi-zihin iliflkisi gibi bafllca
sorun alanlarnn felsefe tarihindeki arka planlarnn dikkatle izlenmesi nemlidir.
Elinizde tuttuunuz kitap Zihin Felsefesinin temel sorunlarn sistematik bir
btnlk iinde inceliyor olmasnn yan sra, Zihin Felsefesinin gnmzde el att sorunlarn ve kulland kavramlarn gemiflte nasl anlafllp kullanldklarn
tarihsel bir kronoloji iinde okurunun dikkat ve yararna sunmaktadr. Kitap, bu
esas zere befler niteden oluflan iki blme ayrlmaktadr. lk befl nitede zihin
felsefesinin temel sorunlar ve kavramlar felsefe tarihinin temel aflamalar boyunca incelenmekte ve tartfllmakta, dier befl nitede ise sistematik bir felsefe disiplini olan Zihin Felsefesinin bafllca sorunlar en adafl tartflmalar flnda ele alnp incelenmektedir.
Zihin Felsefesi, en genel anlamyla, gemiflte ruh ya da akl, gnmzde ise zihin
ya da bilin gibi szcklerle karfllanan insan gerekliini, kimlik, kiflilik, znellik, kiflisel zdefllik gibi kavramlar flnda ele alp tartflan bir felsefe disiplinidir. nsann
tm zihinsel zelliklerini, zihinsel nitelikleri ve olgular, zeknn ve bilincin neliini,
insan eliyle yapay bir zek yaratlp yaratlamayacan, bilinlilik adn verdiimiz olguyu, bilinlilik ile iliflkili biimde ele alnabilecek olan kiflilik, kendilik, kimlik, znellik gibi kavramlar, insan bireyinin teki bireylerle kurduu iliflkinin neliini, zihinle bilgi ve bilifl arasndaki iliflkiyi sistematik bir btnlkle incelemektedir. zellikle son birka yzyldr felsefede nemli bir yer edinen ve birok disiplinler aras
alflmay tetikleyip motive eden bu sorunlar, dalizm, etkileflimcilik, ara-nedencilik,
paralelizm, epifenomenalizm, materyalizm, davranfllk, ifllevselcilik gibi birok modern felsefe akm tarafndan farkl biimlerde yorumlanmfl ve tartfllmfltr.
Uzaktan retim tekniine uygun olarak hazrlanan ve Zihin Felsefesinin temel
sorunlarn yukardaki genel deerlendirmeler flnda tarihsel arka planyla birlikte ele alp tartflan elinizdeki kitap, Gazi niversitesi, Felsefe Blm retim
yesi Prof. Dr. Veli Urhan ve Anadolu niversitesi, Felsefe blm retim yesi Yard. Do. Dr. Serdar Uslu editrlnde a niversitesi retim yesi Do.
Dr. Kamuran Gdelek tarafndan kaleme alnmfltr. Kitab byk bir titizlikle hazrlayan yazarna flkranlarmz sunuyor, kitabn siz deerli rencilerimiz iin yararl olmasn diliyoruz.
Editrler
Prof.Dr. Veli URHAN
Yrd.Do.Dr. Serdar USLU
vii
ZHN FELSEFES
Amalarmz
N
N
N
N
Anahtar Kavramlar
Zihin
Bilin
Zihinsel nitelikler
Fiziksel Nitelikler
Bireysellik
znellik
Kendilik
Bilifl
Ynelimsellik
Zihin beden sorunu
indekiler
Zihin Felsefesi
Zihin Felsefesi
Nedir?
Zihin Felsefesi
nc sorunsal, zihinsel ve fiziksel niteliklere iliflkindir. Bu sorunsal, Descartes tarafndan 300 yl kadar nce ortaya atldndan beri, zihin felsefesinin temel
sorunsallarndan birisi olan zihin-beden sorunudur. Zihin-beden sorunu, insan
varlnn znde, salt fiziksel bir varlk m, yoksa znde dflnen bir varlk m
olduu sorunudur. Temelde bu sorun, mekanik kurallarla iflleyen bedenimizde,
yani salt fiziksel bir yapda, nasl olup da dfl dnyaya ait znel temsillerin yer alabildii sorunudur. Bu sorunsaln adafl felsefe literatrndeki tartflmalar tamamen elektro kimyasal srelerle iflleyen beynimizin nasl dflnme retebildii ya
da dflnme sreleriyle nasl iliflkili olduu zerinedir. Dolaysyla bu kitabn da
byk ksm bu sorunsaln betimlenmesine ve zmlenmesine ayrlmfltr. Bu sorun zihinsel yanmz ve fiziksel varlmz arasndaki ya da daha genel olarak, zihinsel ve fiziksel nitelikler arasndaki iliflkiyi ak hale getirme ve anlafllr klma sorunudur. Bedenimizin yani fiziksel yanmzn eylemleri zerinde duyumlarmzn,
isteklerimizin, inanlarmzn, yani zihinsel durumlarmzn etkisi besbellidir. Bedenimizde meydana gelen deiflikliklerin de ruhsal durumumuzu etkiledii hepimizin bildii bir fleydir. Zihin felsefesi genel olarak zihinsel ve fiziksel durumlar ve
sreler arasndaki karmaflk iliflkinin aklanmas zerinde younlaflmfltr.
SIRA SZDE
D fi N E L M
S O R U
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
TELEVZYON
NTERNET
Hoflunuza giden
yemek yediinizi dflnn. Bir de hi sevmediiniz veya beenmediiSIRA bir
SZDE
niz bir yemek yediinizi dflnn. Hoflumuza giden bir yemek yemek bizi mutlu ederken
beenmediimiz veya sevmediimiz bir yemek bizi mutsuz eder. Yediimiz yemekler nasl
D fi Ndurumumuzu
ELM
oluyor da ruhsal
etkiliyor?
ZHN FELSEFESNN
DER FELSEFE DSPLNLER
S O R U
ARASINDAK YER
Zihin felsefesinin dier felsefe disiplinleri arasndaki yerini belirlemek, yani zihnin
DKKAT
doasn incelemenin dier felsefi sorularla nasl balantl olduunu ortaya koymak, zihin felsefesinin kapsamn anlamak iin de gereklidir. Zihin felsefesi genel
SIRAiinde
SZDE merkezi bir yere sahiptir; zihin kavram zihin felsefesinin teolarak felsefe
mel kavram olmakla beraber epistemoloji (bilgi kuram), metafizik ve dil felsefesinin de temel kavramlarndan biridir. Zihin felsefesinin merkezi bir yere sahip olAMALARIMIZ
masnn bir baflka nedeni de zihin felsefesinin konular olarak dflnlen zihin beden sorunu, kendiliin doas, zihin ve gereklik iliflkisi gibi konularn, ayn zamanda felsefenin
sorunlar olarak deerlendirilmesidir. Ayrca zihinle ilgili
K T A temel
P
konular tartflmak iin nedensellik, zdefllik, anlam gibi ilk bakflta konuyla ilgisiz
gibi grnen kavramlardan yararlanmak gerekmektedir. Dolaysyla, zihin felsefesi felsefenin
dier disiplinleriyle birok noktada kesiflir. rnein; sanat felsefesi esTELEVZYON
tetik yaflantlarla, etik ahlaki yaflantlar, bilgi kuram duyum yaflantsyla, hukuk felsefesi gdler ve niyetlerle ve din felsefesi mistik deneyimlerle ilgilendii gibi, ayn zamanda zihin felsefesiyle rtflr.
N T E R N E T byk oranda rtflt alanlardan birisi dil felsefesidir. Dil
Zihin felsefesinin
felsefesi ve zihin felsefesinin kesiflim noktas, dilin dflnme iin gerekli olup olmad konusunda ortaya kar. Dilin dflnme iin gerekli olmad kabul edildiinde, dflnmenin ieriini aklayacak bir kuram ortaya koymak zere zihin felsefesinin alanna girilmifl olur. Ama zihin felsefesinin en ok rtflt alan metafiziktir, nk metafiziin en temel sorular zihnin dflndaki gereklikle iliflkisi
balamnda, zihinsel olgularn durumu ve doas zerinedir.
N N
Zihin felsefesi yalnzca zihinsel ve psikolojik kavramlarn felsefi zmlenmesiyle snrl deildir. Ayn zamanda geleneksel olarak metafiziin konusu olarak
DKKAT
dflnlen konularla da ok yakndan iliflkilidir. Geleneksel olarak btn felsefenin kk saylan metafizik gerekliin temel yapsnn sistematik bir incelemesidir.
SIRAkategoriler
SZDE
Metafiziin en nemli alt dallarndan birisi, varln hangi genel
iinde
var olduunu ya da var olabileceini inceleyen ontolojidir. Zihin felsefesi, deneyimin znelerinin ontolojik konumlar ve daha genifl var olanlar skalasndaki yerAMALARIMIZ
leri hakknda yorumlarda bulunur. Metafizikle zihin felsefesi, zellikle zihin ve
gerekliin doas hususunda kesiflir. Zihnin nasl olufltuu, zihin ve gereklik arasndaki iliflkinin doas hakkndaki sorularla balantldr.
K T A P
Ancak, deneyimin znelerinin felsefi olarak incelenmesinin ayrt edici zellii
nedir? Gnmzde sklkla psikoloji felsefesi adyla da anlan zihin felsefesi deneysel bir bilim olan psikolojiyle nasl iliflkilidir ve ondan hangi balamlarda
ayrlr? ZiTELEVZYON
hin felsefesinin esas ilgisi, ana sorumluluu, bilincin ve belli zihinsel olgularn kavramlarnn zmlenmesidir. Psikolojinin esas ilgisiyse kavramlarn, kendilerinin
kavramsal olarak incelenmesinden ziyade, bu kavramlarn ifade ettii olgularn de N T E Rbirinin
NET
neysel olarak incelenmesidir. rnek olarak bellei alalm; felsefe
bir fleyi
hatrladn ya da bir fleyi unuttuunu sylemek ne demektir, hatrlama kavram
ile unutma kavram birbiriyle nasl iliflkilidir. Bu ikisi renme, bilme, gemiflle ve
bylesi kavramlarla nasl iliflkilidir gibi sorular sorar. te yandan, psikoloji bellek
olgusunu, hangi koflullarda bir fleyin en iyi hatrlandn veya en kolay unutulduunu, bellek zerinde yafln, uygulamann ve dln etkisini vb. fleyleri inceler.
Bu, iki disiplinin birbiriyle hibir balants olmad anlamna gelmez. Kavramlarn anlafllmas, belli baz deneysel bilgileri gerektirir. Ayrca birisi, neyi inceledii
hakknda bir fikri olmadan, yani bellek kelimesinin ne anlama geldiine ya da bellek kavramnn ne olduuna dair hi deilse biraz bilgisi olmadan, bellek olgusu
zerine alflamaz.
SIRA SZDE
D fi N E L M
S O R U
Yunanca on szcnden,
yani olmak fiiline efldeer
olan einai fiilinin
DKKAT
ekiminden tretilmifl olan
ontoloji terimi, varlk kuram
demektir. Var olann bilimi
SIRA SZDE
olarak tanmlanan ontoloji
Aristotelesin ilk felsefenin
grevi olarak belirledii
varlk nedir, varln
z
AMALARIMIZ
nedir gibi sorular zerinde
younlaflr. Ontoloji terimi
ou zaman metafizik
terimiyle efl anlaml olarak
K T A P
kullanlr.
N N
Zihin Felsefesi
SIRA SZDE
D fi N E L M
ler kadar kiflilik zelliklerini de barndrr. sten alan, bir eyleyici olarak, znenin
sahip olduu arzular, gdler, kararlar, niyetler, abalamalar, eylemeler, yapar gibi grnmeler gibi, edimler ve davranfl zellikleridir. Bylece, bilifl kapasitesinin
altnda duyum algs, bellek, i gzlem, sezgi, karm ve dier bilgi kaynaklar bulunur. Duygulanmn altnda duyumlar, duygular, hisler, ruh halleri ve kiflilik zellikleri vardr. stencin altnda gdler, istekler, derin dflnme, karar vermeler, seimler, arzulamalar, abalamalar, eylemler ve istencin edimlerini sergileyen ve etkileyen her tr etkenler bulunur.
Bu kapasiteler eflitli zihinsel olgularn varln aklamaya yarar. Duyu alglarnn, bellein ve dier her trl zihinsel olgunun bu kapasitelerin gizil etkinliklerinin sonucunda ortaya kt varsaylr. Ancak bu varsaym adafl zihin felsefesi
anlayflnda geerliliini byk oranda yitirmifltir. nk; bu kapasitelere dair elimizdeki tek ipucu, kendilerinin aklamaya yeltendikleri zihinsel olgulardr. Ayrca zihinsel olgular, sadece kapasitenin altna alnamayacak kadar eflitlilik gstermektedir. rnein; inanma olgusu hangi kapasitenin altna girmelidir? Eer
inanmay bilifl kapasitesinin altna koyacak olursak, o zaman inanmann kardefl olgular olan iman sahibi olma, gven ya da emin olma, hangi kapasiteye ait olacaktr? Kendini gven, ya da ikna olma ya da emin hissetme hangi kapasiteye aittir?
Olan bir fleyden piflmanlk duyduumda, iki farkl durumda bulunurum, biri ne olduuna iliflkin inancm (bilifl) ve dieri de piflmanlk duygusu (duygulanm). Ama
piflmanlk duygusunu, o olayn olduuna iliflkin inancmdan bamsz hissedemeyeceime gre, iinde bulunduum bu iki durum birbiriyle balantldr. Zihni
byle basite temel kapasiteye ayrmann sakncalarna ve kstlamalarna dair
rnekler oaltlabilir.
Ayrca, bu snflandrmann ayn bafllk altnda birbirinden son derece farkl zihinsel olgular bir araya getirmek gibi de bir sakncas vardr. rnein; bilifl kapasitesi altnda, duyum algs yoluyla flu an iinde bulunduumuz ortamn bilgisi,
bellek yoluyla gemiflimizin bilgisi, karm yoluyla gelecee iliflkin bilgimiz, ie
bakfl yoluyla flimdiki ruhsal halimizin bilgisi ve karar verme yoluyla gelecekteki
eylemlerimizin bilgisi bulunur. Ama bu birbirinden farkl olgular ayn bafllk altna
koymak son derece yanltcdr.
Meselenin z fludur ki ne zihnin bu l snflandrmas ne de herhangi bir
baflka snflandrma zihin felsefesi bafll altnda ele alnan olgularn eflitliliini
ve farklln gereince veremez. Gnmzde zihin felsefesindeki genel eilim,
herhangi bir snflandrma yapmaktan kanmak ynndedir. adafl zihin felsefesinin en nemli katklarndan birisi, gemiflte ayn trden olduu dflnlen zihinsel olgular arasndaki nemli farkllklar gz nne getirmek olmufltur. rnein,
haz ve ac geleneksel olarak tek bir duyumun, yalnzca bir derece farkyla birbirinden ayrlan iki karflt ucu olarak dflnlmfltr. Ancak Gilbert Ryle gibi adafl
filozoflar acnn bir bedensel duyum olmasna ramen, hazzn tipik olarak hi
de bir duyum olmadn ileri srmfllerdir. Eer birisi, krek ekmekten dolay ac
hissediyorsa bedeninin neresinin acdn sormak mantklyken, ayn kifli, krek
ekmekten dolay haz duyuyorsa bedeninin neresinin haz duyduunu sormak hi
de mantkl deildir. Burada haz hofllanma anlamndadr ve bunun karflt ac
deil, hofllanmamadr.
Haz ve ac birbirinin
SIRA SZDEkarflt deilse, mazoflizm ad verilen, ac ekmekten zevk alma hastal olarak nitelendirilen psikolojik bozukluk iin ne diyebiliriz? Bir insann ac ekmekten haz almas tutarsz mdr?
D fi N E L M
S O R U
S O R U
DKKAT
DKKAT
Dflnme Kavram
Dflnme tamamen zihinsel bir eylemdir. Dflnme kavram altnda yer alan eylemler olduka genifltir. Dflnp taflnma, umma, karar verme, imgeleme, hatrlama, merak etme, lp bime, niyetlenme, inanma, inanmama, derin dflnme,
anlama, karm yapma, ngrme, i gzlem yapma hep dflnme kavram altnda
yer alan olgulardr.
Dflnmenin byk oranda dilde, bir dil araclyla gereklefltii dflnlr.
Bu dil Trke gibi konuflulan, gnlk bir dil olabildii gibi mantksal formllerden
oluflmufl yapay bir dil de olabilir. Dflnmenin zihinsel imgeler yoluyla da olduu
bilinmektedir.
Dflnme neyin dflnld ve ne dflndn dflnme olarak iki
farkl anlamda ele alnabilir. Dflnlen fleyin doru ya da yanlfl olmasna bal olarak, dflnme de doru ya da yanlfl olabilir. Yani dflndm fley doruysa dflncem dorudur ve dflndm fley yanlflsa dflncem de yanlfltr.
rnein; 2+2nin 4 ettiini dflnyorsam dflncem dorudur ama 2+2nin 5
ettiini dflnyorsam dflncem yanlfltr. Ayrca, dflnceler arasnda mantksal iliflkiler de vardr. rnein; bir dflnce bir dierinin mantksal sonucu olabilir ya da bir baflkasyla eliflebilir.
Dflnce her zaman iin bir fley zerinedir. zerinde dflnlecek bir fley yokken dflnme vardr demenin bir anlam yoktur. Eer dflnce varsa mutlaka zerinde dflnlen bir fley de vardr; bu durum eer dflnme flart veya soru kipinde yani doruluk deeri taflmasa bile geerlidir.
Bilin Kavram
Bilin zihin felsefesinin tanmlanmas en g kavramlarndan biridir. Bilin kavramn bir rnekle tanmlamak mmkn olabilir. Bir fleye, rnein flu anda okumakta olduunuz Zihin Felsefesi kitabnzn nnzdeki ak sayfasna baktnz varsayalm. Hakknzdaki baz fleyler tartfllmaz bir flekilde dorudur; flu anda varsnz, gzleriniz ak ve dikkatinizi bu sayfaya yneltmiflsiniz. Gzleriniz optik sinirler yoluyla beyninize balanmfl durumdadr. Sayfadan gelen flk dalgalar gznzn retinasna arpp oradan sinirler yoluyla beyne iletiliyor. nnzde ak duran beyaz sayfa dikdrtgen fleklindeki bir yzey, zerinde harf adn verdiimiz
siyah flekillerle dolu olarak duruyor.
Sayfaya bakma eyleminizin bu flekilde anlatlmasnda bize doru gelmeyen ya
da eksik olan bir fley var, ama bu eksiklik anlatmdaki baz detaylarn eksikliinden de kaynaklanyor gibi grnmyor. Bu tanmlamay eksik ya da hatal yapan
fley burada, sizin sayfann farknda oluflunuza dair hibir fley sylenmemesinden
kaynaklanmaktadr. Ben, sizin sayfay grflnze, sayfann fizyolojik zelliklerine
ve harflerin flekillerine iliflkin en ince fizyolojik detaylar da versem, hala durumun
esas niteliini, yani sizin sayfay gryor olmanz anlatmfl olamam.
Zihin Felsefesi
Burada eksik olan e bilintir. Bir fleyi grmek, o fleyin bilincinde olmay,
onun farknda olmay gerektirir. Gz bebeklerine gelen fizyolojik uyaran, yani
flk dalgalar, edilgin bir flekilde, nesneden gzbebeine doru iletilir. Ama kiflinin nesnenin bilinicinde olmas aksi ynde gerekleflir. Sayfay grdnzde
onun bilincindesiniz. Bu etkin iliflki fiziksel deildir. Sayfann bilincinde olmann bir flekli ya da sertlii yoktur. Bu sayfayla sizin aranzda gerekleflen fley
ruhsal, grlemez, hibir flekilde kelimelerle ifade edilemeyen bir iliflkidir. flte
bu iliflkiye bilin diyoruz.
Daha genel olarak, yalnzca sesler deil onlarn duyulmas, yalnzca kokular
deil onlarn koklanmas, yalnzca dokunma, ac duyumu deil ama onlarn hissedilmesi de vardr. Ve bir fleyi duymak, koklamak, hissetmek vb. saf bilinlilik durumunu ifade eder.
znellik Kavram
ncelikle burada sz konusu edilen znellik kavramnn epistemolojik olarak ele
alnan znellik nesnellik tartflmasndakinden farkl olduu vurgulanmaldr. Bu
tartflma bilginin nesnel olarak var olabilecei tartflmasdr. Buna gre, nesnel bilgi her trl nesnel olmayan bilgilerden ayr olarak, her trl znellikten, yani zneye iliflkin her trl yargdan arndrlmfl, gerekliin nesnel bir gstergesi olarak
ortaya konmufl bir bilgidir.
Gerek ya da olanakl btn zihinsel fleylerin deneyimlenmesini ieren bir terim olarak zne terimi ortaya atlabilir. zne terimi burada, genifl anlamda duyum,
alglama ve dflnme eylemlerini kapsayan, her trl deneyimi yaflayan bir birey
olarak kullanlmaktadr. Bu anlamda, zihin felsefesinin genel olarak deneyimin znelerinin felsefi olarak ne olduklarnn, nasl var olabildiklerinin ve dier varlklarla nasl iliflkili olduklarnn incelenmesi olduu sylenebilir.
zne olmak, deneyim yaflayabilme kapasitesine sahip olmak demektir. Deneyimler yaflamak, zne olmak iin hem gerekli, hem de yeterli kofluldur. Eer bir
fley bir deneyim yaflyorsa bunun mantksal olarak zorunlu sonucu, o fleyin bir zne olduudur. nk; bir fleyin bir deneyim yafladn ama, deneyim yaflama kapasitesine sahip olmadn sylemek eliflkilidir. Deneyimin znesi deneyimi yaflayandr ve deneyimin nesnesi de deneyimlenendir. rnein; algnn znesi alglayan biridir ve algnn nesnesi de alglanan fleydir.
znellik ksmen, bedenimizin yalnzca ksmi bir algsna sahip olmamzdan
kaynaklanr. rnein; flu anda gzleriniz ak ve bu kitab gryor, ama (ki iflte
nemli nokta da budur) kendinizi gremiyorsunuz. Benzer flekilde, arada bir burnumuzun ucunu grebildiimizi saymazsak, kendi baflmz grfl alanmz iinde
deildir. Bedenimiz bize omzumuzdan aflaya doru grnebilecek flekilde konumlanmfltr. Ayrca baflmzn ve bedenimizin arkasn da gremeyiz. Bu yalnzca gzlerimizin baflmzn nnde konumlanmasnn biyolojik adan daha elveriflli olmasyla aklanabilecek bir fley deildir. Gzlerimizin bu flekilde konumlandrlmasnn ok daha nemli bir sebebi varmfl gibi grnyor. Bu konumlandrma
ksmen bir zne olmamzn, kendi bedenlerimizin znesi olmamzn temelidir.
Bizim bir zne olmamz, znellie sahip olmamz, felsefi olarak flaflrtc ve anlafllmas g bir olgudur. Sadece kendimizi, dierleri arasnda bir kifli olarak dflnerek, znelliimizin farkna varmamz mmkn deildir. Dierleri bizim iin
sadece birer nesne olarak vardr; onlar deneyimlerimizin nesnesidir. Ayn flekilde
biz de dierleri iin, onlarn deneyimlerinin nesnesi olarak varz. Kendimizi ksmen zne, ksmen nesne olarak alglarz. rnein; kendimizi ksmen bedenimiz-
den bakyor olarak deneyimleriz, ancak kendi bedenimize bakyor olabiliriz. Bylesi znel olgular benim sadece bir beden mi olduumla, bir bedene sahip mi olduumla ya da bedenimin iinde mi olduumla ok da balantl deildir. znellik, ksmen kendimizi olduumuz kifli olarak gzlememize, ksmen de olduumuz
kifli olmamza baldr.
Bireysellik Kavram
Bireysellik, en genel anlamda bir birey olmaktr. Bir birey olmak, kiflinin olduu
kifli olmasdr. Bireysellik sorunu kiflinin kendi varoluflu sorunudur. Bireysellik
kavramn bir dflnme deneyiyle aklayabiliriz: Dnya zerinde flu anda milyarlarca insan yaflamakta, gemiflte dnyada milyarlarca insan yaflad ve gelecekte de
milyarlarca insan dnya zerinde yaflayacak. Gemiflte yaflamfl btn o insanlar
sraya girmifl olarak dflnn, o sraya flimdi yaflayan ve gelecekte yaflayacak olanlarn eklendiini dflnn. fiimdi kendinizi dflnn. Siz de yaflamfl, hala yaflayan
ve yaflayacak olan btn o insanlardan birisiniz. Yani, bir anlamda, tarihe kaznmflsnz. Bu nasl olabilir? Bunca insann arasnda nasl oluyor da siz de birisi oluyorsunuz?
Kiflinin kendi varoluflunun bilimsel, yani biyolojik bir aklamasn yapmak
mmkn deildir. rnein; belli bir ana babann ocuk sahibi olmas olgusundan
mantksal olarak ocuun belli bir insan, siz olduu ya da olaca sonucu kmaz.
Her fleyin kendi kendisiyle zdefl olmas gereklidir. Yani, her bir fleyin yalnzca
kendi olduu fley olmas ve baflka bir fley olmamas mantksal bir zorunluluktur.
Bu bireyler iin de geerlidir. Bireysellik sorunu her bir bireysel varoluflun nedeninin ve olduumuz kifli olmann kendimiz iin ne demek olduunun aklanmas sorunudur.
Kendilik Kavram
Kendilik kendi kendisinin bilincinde olan bir bireyin durumunu ifade eder. Yani,
bir kendilik, bir birey olduunun bilincinde olan bir bireydir. Bu kendilik olmak
iin gerekli olmasna ramen yeterli koflul deildir. nk; bir birey, ilkece kendisinin bilincinde olabilir ama, bunun bilincinde olduu fley olduunun farknda olmayabilir. Ancak, kendisinin bilincinde olmayan birey, hala kendisi olmasna ramen, bir kendilik deildir. Kendilik olmann yeterli koflulu, bir bireyin kendi olduu birey olduunun bilincinde olmas ve bunun bilincinde olan birey olduunun
bilincinde olmasdr.
Belki de kendilik beyinden, onun dflncelerinden ve deneyimlerinden baflka
bir fley deildir. Bunu grmek iin, znel kendilii dflnn; kendisi alglanamayan, alglayan zne, yani hibir zaman kendini alglayamayan kendilik. Bu tanma
en uygun adayn beyin olduunu syleyebiliriz. rnein; beynimizi hibir zaman
alglayamayz. Bu ksmen duyu organlarnn dzenleniflinin biyolojik koflullaryla
aklanabildii gibi, ksmen de eer kendimiz beynimizden ibaretse aklanabilir.
fiu anda bu sayfay gryorum. Peki gzlerimden bu sayfaya ne bakyor? Tartflmasz, beynim bakyor. Bu ben neyim? sorusuna deneyselcilerin verdii cevaptr.
Ama bu ben kimim?sorusunun cevab deildir. Ben kimim? sorusu zihin felsefesi ile metafiziin kesiflim noktasnda cevaplanabilecek bir sorudur.
10
Zihin Felsefesi
Bunlarn her birinin zihinsel olma olasl bellidir, genifl bir olgular yelpazesini
kapsar, ama bu kitabn sonunda greceimiz gibi, hi biri bizim normal olarak
psikolojik, zihinsel olarak kabul ettiimiz btn o farkl trden olaylar, durumlar, ifllevler, uygun bir lt gibi grnmemektedir. Ancak, belirgin baz ltleri gzden geirmek, geleneksel olarak, zihinsellikle badafltrlan temel baz fikirleri anlamamzda, zihinsel olgularn nemli zelliklerine flk tutmakta faydal olacaktr.
Epistemolojik lt
Diflinizdeki bir rk nedeniyle fliddetli bir difl ars ektiinizi dflnn. Diflinizin
durumu deil, ama yafladnz difl ars zihinsel bir olaydr. Bu ayrmn temeli nedir? Ayrm, iki olgunun bilgisini elde etme yolumuzdaki farkllktan kaynaklanr:
Dorudan (veya dolaysz) bilgi: Diflinizin ardn birtakm ipularna dayanarak veya karm yaparak bilmezsiniz. Diflinizin ardn karsayabileceiniz bir baflka olay ya da durum yoktur; yani diflinizin ardn dier bilgiler ve
inanlar araclyla da bilmezsiniz. Bunun en nemli gstergesi diflinin ardn nasl biliyorsun? sorusunun bize son derece anlamsz gelmesidir. Eer bu soruyu ciddiye alrsanz, verebileceiniz tek olas cevap sadece biliyorum olur.
Bu, burada kant aramann, ne kadar anlamsz olduunun gstergesidir. Diflinizin ard bilgisi, bu anlamda, dorudan ve dolayszdr. Ama diflinizin fiziksel
durumuna iliflkin bilginiz kanta, genellikle de difli tarafndan verilen kanta dayanr. Diflinin bilgisi de byk oranda ekilen rntgen filmine, diflinizin grsel
olarak incelemesine vb. fleylere dayanr. yle anlafllyor ki difllerinden birinde
rk olduunu nasl biliyorsun? sorusu anlaml bir sorudur ve bu soruya bilgiye dayanan bir cevap verilebilir.
Ama bizim basit fiziksel durumlara iliflkin bilgimiz de aynen difl arlar ya da
kaflntlar gibi dolaysz ve dorudan deil mi? nnzdeki bir duvara boyanmfl krmz byk bir daireye baktnz varsayn. nnzde, byk krmz bir
daire olduunu, dorudan ve baflka bir kanta gerek duymakszn biliyorsunuz gibi gelmiyor mu size? Ben de ayn flekilde nmde beyaz bir kat olduunu, ya da
hemen penceremin nnde bir aa olduunu dorudan herhangi bir kanta
gereksinmeksizin bilmiyor muyum?
Kifliye zel olma ya da birinci flahs ncelii: Yukardaki elefltiriye verilebilecek olas bir cevap, kendi zihinsel durumlarmzn bizim iin zel olduunu, yani herkesin bildii gibi, belli bir zihinsel duruma, onu deneyimleyen znenin kendisi tarafndan eriflilebileceini hatrlatmaktr. Difl ars durumunda, bylesi bir
ncelikli durumda olan kifli difliniz deil, sadece sizsiniz. Ama duvardaki byk
krmz daireyi grmemizde ayn fley geerli deildir. Eer siz duvarda byk krmz bir daire olduunu dorudan bilebiliyorsanz, ayn yerde uygun bir flekilde
duran herhangi birisi ya da ben de o dairenin duvarda olduunu dorudan bilebilirim. Kimse krmz byk dairenin bilgisine difl ars durumundaki gibi ncelikli bir flekilde ulaflmaz. Bu anlamda, belli zihinsel olaylarn bilgisi birinci flahs ve
nc flahs arasnda bir asimetri gsterir. Oysa fiziksel olaylarn veya durumlarn
bilgisi byle bir asimetri gstermez. stelik bu asimetri gemiflte olan zihinsel
olaylarn bilgisinde deil, yalnzca flu andaki zihinsel olaylarn bilgisinde ortaya kyor gibidir. Dn, bir hafta nce, iki yl nce diflinizin ardn, belleinizdeki
kantlardan (ki bunlar yanlabilir), gnlnzdeki kaytlardan ve diflinizin kaytlarndan vs. bilirsiniz. Byle bir asimetri kiflinin gelecee iliflkin zihinsel durumlar
iin de geerli deildir.
11
Zihinsel olana atfedilen bu epistemolojik zellikler gerekten de kuvvetli grnyor. Fiziksel olaylarn ve durumlarn bylesi zelliklere sahip olmamalar flaflrDKKAT
tc deildir, ama nemli olan soru btn zihinsel olaylarn bu zellikleri taflyp taflmad sorusudur. Her zihinsel olayn ve durumun bu bilgisel zelliklere sahip
SIRA SZDE
olmad aktr. lk olarak, davranfllarn etkiledii besbelli olduu
halde, kiflinin
farknda olmad, hatta zerinde dflndnde o zihinsel durumlar yafladn
reddettii bilindfl veya bilinalt inanlar, duygular gibi psikolojik durumlar
AMALARIMIZ
olduunu biliyoruz. kinci olarak, her zaman hissettiimiz duygunun gerekten ne
olduunu rnein utanma m, piflmanlk m yoksa vicdan azab m olduunu, ya
da imrenme mi kskanlk m yoksa kzgnlk m olduunu tam
K olarak
T A P bilmek kolay deildir. Ayrca, gerekten bir fleye inandmzdan veya onu istediimizden
ounlukla emin deilizdir. Baflbakann iyi alfltna inanyor muyum? Verici ve
nazik bir insan olduuma inanyor muyum? Acaba herkesle Tkolayca
arkadafl olan
ELEVZYON
kaygsz biri mi olmak istiyorum, yoksa biraz souk, yabanclardan uzak duran biri mi olmak istiyorum? Kendimize byle sorular sorduumuzda bu fleyleri istediimizden, bunlara inandmzdan o kadar da emin olmadmz grrz. Hatta bu
N T E R N Ebile
T emin desorular hakknda yargda bulunmay askya m almfl olduumuzdan
ilizdir. Bu kuflkumuz Bilgimizden emin olmadmz durumlar, duyumlar bala-
SIRA SZDE
D fi N E L M
S O R U
Freud bilinci buzdana
benzeterek bilin, bilinalt
ve bilindfl olarak
D KK A T
katmandan oluflan bir zihin
modeli ortaya koymufltur.
Buzdann su yzeyinden
SIRA SZDE
grnen ksm olan bilin
kiflinin bilincinde olduu,
yani farkndalk efliinin
stnde kalan
her trl
AMALARIMIZ
dflnce ve alglardr.
Bilinalt, buzdanda su
seviyesinin hemen altdr ve
kiflinin o an bilincinde
K T A P
olmasa da hemen bilince
taflyabilecei anlar ve
dnyaya iliflkin bilgileridir.
Bilindflysa buzdann
L E kalan
VZYON
suyun altndaT Egeri
ksmdr ve kiflinin bilincinde
ya da farknda olmad
korkular, cinsel ve saldrgan
drtler, mantk dfl
N Tutan
E R Nverici
ET
istekler, arzular,
deneyimleri barndrr.
N N
12
Zihin Felsefesi
mnda da ortaya kabilir. Bu duyum ar m yoksa youn bir scaklk m? Hissettiimizin, zellikle farknda olduumuz durumlar, en ok arlar, aclar ya da kaflntlar gibi duyumlar iin olasdr. Ama bu durumlarda yine her ar, ya da ac inanc yukarda incelediimiz epistemolojik ltlerin ngrd, kendine zg gvenilir olma zelliini taflmyor gibi grnmektedir. fiimdi hissettiim ar, az nce
dirseimde hissettiim ardan daha m fazla? Ar dirseimin tam neresinde?
Besbelli ki iebakflla bildiimiz durumlarda bile, hissettiimiz arnn birok zellii hakknda hataya dflebiliriz.
Bylece, zihinsel olaylarn kendine zg epistemolojik zelliinin nasl tayin
edilecei sorunu tartflmaldr, bu konuda filozoflar arasnda bir fikir birlii yoktur.
Ancak, tanmlamak her zaman kolay olmasa da zihinsel ve fiziksel olan arasnda
nemli epistemolojik farkllklar olduu besbellidir. Bu epistemolojik farkllklar
arasnda en nemlisi, yukarda szn ettiimiz birinci flahs nceliidir. Kendi zihinsel durumlarmza, en azndan nemli bir blmne zel bir flekilde, dolaysz
olarak eriflebiliyoruz gibi grnmektedir. Kendi zihnimize iliflkin bilgimiz tam olarak yanlmaz olmayabilir, zihinlerimizin kendimize tamamen fleffaf olmad da
flphe gtrmez. Ama yukarda szn ettiimiz farkllklar neyin fiziksel olduu
ve neyin zihinsel olduu konusunda olduka nemli niteliksel bir farklla iflaret
ediyor gibi grnmektedir.
Ren Descartes 17. yzylda zihinsel olan zsel olarak dflnrken maddesel
olan da zsel olarak, uzamsal bir fley olarak ayrmfltr. Descartesa gre, bunun
doal sonucu zihinselin, zsel olarak uzamsal olmayan bir fley olmas, maddesel
olann da zsel olarak, dflnme kapasitesinden yoksun olmasdr. Birok fizikalizm yanls filozof, zihinsel olann, dflnme olarak tanmlanabileceini kabul
ederken bu sonucu reddeder. Ancak belki de zihinsel olann uzamsal olmad fikri, fizikalizm sorusunu ak brakacak flekilde gelifltirilebilir.
Bir fleyin (Z diyelim) zihinsel bir fley olduunu sylemek demek, bu zihinsel
fleye sahip olan bir znenin, zorunlu olarak, uzamsal bir fley olmas anlamna gelmez. Zye sahip olan bir fleyin, gerekte, uzamsal olduunu sylemek de bununla
tutarldr. nk; zihinsellik kavram, zihinsellie sahip olan her hangi bir fleyin,
zorunlu olarak, uzamsal, maddesel bir fley olmasn gerektirmez. Ama gzlemlerimize dayanarak biliyoruz ki insanlar, dier biyolojik organizmalar gibi, zihinsellie sahip olan her fley, ayn zamanda uzamsaldr.
Dolaysyla birisinin ( diyelim), 4 saysnn ift say olduuna inandn sylediimizde nn, uzamsal bir fley olduunu sylemifl olmayz. Mantksal olarak
meleklerin dflndn, inanlar olduunu ve dier zihinsel durumlara sahip olduklarn dflnebiliriz. Ama bir fleyin, fiziksel bir nitelie sahip olduunu, yani, bir
flekli, rengi olduunu sylemek ve ayn zamanda uzamsal olmadn sylemek
mantksal olarak eliflkilidir.
Peki ya saylar ve nermeler gibi soyut nesneler iin ne demeli? 4e blnebilme niteliini dflnn. 16 says bu nitelie sahiptir, ama hibir say uzamsal deildir; saylar eer varsalar, fiziksel uzamda var olmadklar besbellidir. Dolaysyla
saylar, nermeler ve dier soyut nesneleri de gz nne alarak, uzamsal olmama
ltn flu flekilde dzenleyebiliriz: Bir nitelik (Z), ancak ona sahip olan fley ()
soyut bir nesne olmadnda, nn Zye sahip olduunu syleyen nerme, mantksal olarak, nn uzamsal olduu sonucuna gtrmyorsa zihinsel bir niteliktir.
13
yle grnyor ki uzamsal olmama lt, ancak Kartezyen zihin beden ayrm kabul edilirse ifle yaramaktadr. Kartezyen zihin beden ayrm ayrntl bir flekilde ilerleyen blmlerde tartfllacaktr.
Kartezyen felsefe
Descartesn cartesinden
adn alan bir felsefedir.
Descartesi felsefe
demektir. Ortaya att
felsefi dflnme yntemi ve
zne nesne ayrm ile 17.
yzylda modern felsefenin
kurucusu saylan
Descartesn izinden
gidenlerin oluflturduu
felsefe geleneidir.
D fi N E L M
Avusturyal filozof Franz Brentano, zihinselliin bu zelliini, psikolojik olgularn ynelimsel olarak varolufltan yoksun olmas olarak betimlemifltir
ve bu
S O R U
zelliin zihinsel olanla fiziksel olan ayran zellik olduunu iddia etmifltir.
Kendi ifadesi ile:
DKKAT
Her zihinsel olgu, Orta alarda Skolastik dflnrler tarafndan bir nesnenin ynelimsel (veya zihinsel) varolufltan yoksun olmas olarak nitelendirilen ve bizim, biraz
SIRA SZDE
mulak da olsa, bir ierie atfta bulunma, bir nesneye - ki burada fiziksel bir fley
olarak anlafllmamaldr - ynelme veya ikin nesnellik adn verebileceimiz bir
zellie sahiptir. Her zihinsel olgunun kendi iinde bir nesnesi vardr,
ancak her biAMALARIMIZ
rinin nesnesi birbirinden farkldr. Bir temsilde bir fley temsil edilmifltir, yargda bir
fley kabul edilmifltir veya reddedilmifltir, sevgide sevilmifltir, nefrette nefret edilmifltir,
K T A P
arzuda arzulanmfltr vb. (Brentano, 1973: 88).
N N
SIRA SZDE
D fi N E L M
S O R U
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
TELEVZYON
NTERNET
14
Zihin Felsefesi
edilmesiyle balantldr. Zihinsel durumlarmz, bir ierie sahip olduklar iin bizim dflmzdaki ve elbette kendi dfllarndaki fleyleri ve olgu durumlarn temsil
ederler. Tarlada iekler olduunu alglamam, tarlada iekler olduu olgusunu ya
da olgu durumunu temsil eder. Dn gece frtna olduunu hatrlamanz, dn gece
frtna olduu olgu durumunu temsil eder. Zihinsel durumlarmzn, kendilerinin
dflnda olan fleyleri temsil etme kapasitesi, yani temsil edici ierie sahip olmalar
onlara iliflkin en nemli olgudur.
Ama ynelimsellik tek baflna zihinsellik iflareti olarak alnabilir mi? Burada en
az iki glk vardr. Bunlardan ilki, baz zihinsel olgularn, zellikle ac, ar, gdklanma gibi duyumlarn, ynelimsellik tiplerinden hi birine uyuyor gibi grnmemeleridir. Ar duyumu ne bir fley hakknda dr, ne de inanlarn ya da niyetlerin sahip olduu gibi bir ierii vardr. Dizimdeki ar, dizimdeki liflerin yrtld anlamna gelmez mi? Ama burada, arnn liflerin yrtld anlamna gelmesi, nedensel bir iliflkiyi ifade eder; aynen tenimizin bronzlaflmasnn, hafta sonunu deniz
kenarnda geirdiim anlamna gelmesi gibi, dizimin ars da dizimdeki liflerimin
yrtlmfl olduu anlamna gelir. yle ya da byle, ynelimselliin her iki tipiyle de
sorunsuzca tanmlanmamfl zihinsel durumlar var gibi grnmektedir.
kinci olarak, zihinsel durumlarn ynelimsellik gsteren tek fley olmadklar
sylenebilir. zellikle, kelimeler ve cmleler fleyleri temsil ederler, ierie, anlama
sahiptirler. Ankara kelimesi Ankaray temsil eder ve Ankara byktr cmlesi
Ankarann byk olduu olgusunu olgu durumunu temsil eder, ona atfta bulunur. Bir bilgisayar verileri yapsndaki 1ler ve 0lar adnz ve adresiniz anlamna gelebilir ve byle diziler en sonunda fiziksel bir sistemin elektronik durumlardr.
Eer bu fiziksel eler ve durumlar, temsil etme zelliine ve bir ierie sahip olabiliyorsa nasl olur da ynelimsellik, sadece zihinsel olann bir nitelii olarak kabul edilebilir?
Bu elefltiriye iki farkl yant verilebilir. lk olarak, bazlarnn savunduu gibi, zihinlerimizin zihinsel durumlarmzn sahip olduu hakiki ve isel ynelimsellikle
kendi baflna ynelimsellie sahip olmayan nesnelere, durumlara atfta bulunduumuz uydurma ya da tretilmifl ynelimsellik arasnda ayrm yapabiliriz. Bylece,
yazcm Windows programlar ile alflmaya baylyor ama DOS programlarndan
nefret ediyor dediimde, yazcmn gerek anlamda beenileri ve nefretleri olduunu iddia etmifl olamam. Bu sadece dilin metaforik mfl gibi kullanmdr, makinede gerekten zihinsellik olduunu gstermez. Ayn flekilde, Ankara kelimesi
dili kullananlar tarafndan sadece Ankaray temsil etmek zere kullanld iin,
Ankaray temsil ettiini sylemek mantksz deildir. Eer onu stanbulu temsil etmek zere kullansaydk, Ankara deil stanbul anlamna gelirdi. Ankara yazs
dilde var olan bir kelime olmasayd, hibir temsil edici ifllevi olmazd ama, sadece
kat stnde anlamsz bir karalamadan ibaret olurdu. Ayn flekilde, Ankara byktr cmlesi, temsil ettii olgu durumlarn sadece Trke dilini kullananlar bu
cmleyi o olgu durumunu temsil etmek zere kullandklar iin temsil eder; rnein, bu cmleyi dorulamak zere, Ankarann byk olduu yargsn ifade ederler. Buradaki nemli husus, dilin ynelimselliinin dili kullananlarn ve onlarn zihinsel srelerinin ynelimselliine bal olmas ve ondan tretilmesidir. sel ynelimsellie, yani baflka bir fleyden tretilmemifl, dn alnmamfl ynelimsellie
sahip olanlar, zihinsel srelerdir denebilir.
kinci ve daha dorudan bir yant flu flekilde olabilir: baz fiziksel sistemlerin
fleylere atfta bulunduu, olgu durumlarn temsil ettii ve anlamlar olduu sylenebildii lde zihinsellik gsterdikleri kabul edilmeli, o temelde deerlen-
15
16
Zihin Felsefesi
zet
N
A M A
N
AM A
N
A M A
N
AM A
17
Kendimizi Snayalm
1. Afladakilerden hangisi zihin felsefesinin sorunsallar arasnda deildir?
a. Zihinsel ve fiziksel nitelikler ayrm
b. Zihin-beden sorunu
c. Bilginin olana
d. Bilincin doas
e. Zihinsellie iflaret eden olgular
8. Bir kifliye veya organizmaya inanmak, ummak, korkmak gibi psikolojik fiiller yardmyla atfedilen zihinsel
durumlara ne ad verilir?
a. Alglanmfl nitelik
b. fadesel tutum
c. Yaln his
d. Ynelimsellik
e. Birinci-flahs ncelii
9. Kifliye zel olma veya birinci-flahs ncelii gz
nnde bulundurulduunda afladaki ifadelerden hangisi yanlfltr?
a. Zihinsel durumlar kiflinin kendisi iin zeldir.
b. Belli zihinsel olaylarn bilgisi birinci ve nc
flahs arasnda bir asimetri gsterir.
c. Zihinsel olaylar sz konusu olduunda kifli onlar deneyimleyenin kendisi mi yoksa baflkas
m olduu konusunda yanlmaz.
d. Kiflinin nndeki byk krmz bir daireyi grdne iliflkin bilgisi birinci-flahs ncelii taflr.
e. Kiflinin diflinin ardn bilmesi birinci-flahs
ncelii taflr.
10. Afladakilerden hangisi zihinsellie iflaret eden ltler arasnda deildir?
a. Uzamsal olmamak
b. Kifliye zel olmak veya birinci-flahs ncelii
taflmak
c. Bilgiyi dolayl yoldan edinmek
d. Ynelimsellie sahip olmak
e. Bilgiye dorudan veya dolaysz bir flekilde
ulaflmak
18
Zihin Felsefesi
Okuma Paras
Sen Kimsin?
Birisi sen kimsin diye sorduunda hemen aklmza bunun apak cevabadmzgelir. Bunun zerinde dflnmeye gerek bile duymayz. Ama admz sadece bir
addr. Admz kendimiz demek deildir. Sen kimsin?
sorusundaki sen admz imlemez. Beni imler, bana gnderme yapar.
O zaman, sen kimsin?
Admzn yan sra ilgilerimiz, iflimiz, yafladmz yer
vb. fleyler var. Ama bunlar da kim olduumuzun zsel
belirleyicileri deildir. lgilerimizi, iflimizi, yafladmz
yeri kimliimizi veya kim olduumuzu deifltirmeden
deifltirebiliriz. Sen ilgilerini, iflini, nerede yafladn
imlemez. Peki, o zaman, sen kimsin?
Yaflmz, anne babamzn kim olduu, doduumuz
gnden flu ana kadar yaptmz eflitli fleyler, flu anda
nasl bir insan olduumuz, vb. fleyler de var. Bunlardan
hangisi seni imler?
Basit bir istek olarak bafllayan fley karmaflk bir bulmacaya dnd. Seni neyin imlediini bilmeden senin kim
olduunu bilemeyiz. Sen kimsin? sorusu basit ve ak
grnmnn altnda seni imlemenin ne kadar belirsiz
olduu olgusunu maskeliyor gibi grnyor. O halde,
senin hakknda bilinen bir fleyle bafllayalm. Seni imleyen ve cevaplayabileceimiz bir soru ile bafllayalm.
Cevaptan seni neyin imlediini anlayabiliriz.
Hepimiz yaflmz biliriz. Yaflmz kendimiz hakknda en
ak olarak bildiimiz fleylerden biridir. O halde, ka
yaflndasn?
Bu sefer, aklmza hemen bir isim deil de bir say gelir. zerinde dflnmeyiz bile.
Ka yaflndasn? sorusu kesinlikle senin hakkndadr.
Ve cevab da bilirsin. O halde ka yaflndasn? sorusundaki sen neyi imler? Aklna gelen cevap bedeninin
yafln imlediidir. O halde, belki de sen bedenini imler.
Bedenin sana geerli bir flekilde gnderme yapabilir.
Bedenlerimizin bizi imlemesi uygulamada ok yararldr, sonuta ben bedenimle bilinirim. Ama bedenimiz
bizi imleyen tek fley deildir. rnein, senin lmsz
bir ruhu imlediini iddia eden bir ruh hikayesi de
var, eer sen bir ruhu imliyorsa o zaman milyon yaflta
veya hatta sonsuzca yafll olabilirsin. Ayrca hissettiin
yafltasn ifadesini hepimiz biliriz; eer sen duygusal
veya psikolojik olarak ka yaflnda hissettiini imliyorsa, o zaman bedeninin yaflndan daha yafll veya gen
olabilirsin.
.....
Yaflmz yorumlamann standart yolu flu anda sahip olduumuz bedenimizle doduumuz bedenimizin ayn
olduunu varsaymaktr. Ama nce bir aynada kendinize bir de doduunuzda ekilmifl bir fotorafnza bakn. Aynadaki yzle fotoraftaki yzn ortak olarak
paylaflt tek bir hcre bile yok. Ama yine de biz yaflmzn bedenimizin yafl olduunu ve tm yaflammz
boyunca ayn bedene sahip olduumuzu varsayarz. . .
Biz kesintisizce var olan bir varlk olduumuza inanrz.
Sen birisisin? Kimsin?
Belki de sen zihnimize gnderme yapar. Ancak, nasl
bedenimiz kusursuz bir btn deilse, zihnimiz de kusursuz bir btn deildir. Bedenimiz fiziksel paralardan yaplmfltr, zihnimiz de zihinsel paralardan ibarettir. Bu zihinsel paralar bireysel zihinsel durumlardr:
duyumlar, duygular ve dflnceler. Senin zihnine gndermede bulunup bulunmadn sorduumuzda, senin
zihinsel durumlarn fiziksel temeline gndermede bulunup bulunmadn deil, senin duygularmza, duyumlarmza ve dflncelerimize gndermede bulunup bulunmadn sormaktayz.
rnein, eer sen zihinsel bir durum olan ar deneyimine gnderme yaparsa, o zaman sen o arnn fiziksel
temeline deil gerekte bilincinde olduumuz ar deneyimine gndermede bulunur. Eer sen byle zihinsel
durumlarn kendisine gnderme yaparsa, o zaman ka
yaflndasn? Duyumlarn, duygularn, dflncelerin ka
yaflnda? Belki onlar da yafln dflndnde otomatik
olarak aklna gelen say yaflndalar. Ama yle mi?
ocukluk fotorafnz bir kere daha dflnn. fiu anda
o fotorafta grdn tek bir molekl bile yok. fiimdi
fotoraf tutan el ile fotoraftaki el hibir ortak hcre taflmyor. Acaba o fotoraftaki kifli ile flu anda fotoraf
tutan kifli ayn duyumlar, duygular, dflnceleri paylaflyor mu dersiniz?
...
Sen kimsin sorusu belirsiz bir sorudur. Senin neyi imledii belirsizdir. Sen fiziksel ksmlarmza da zihinsel
durumlarmza da gndermede bulunabilir. Her iki durumda da kim olduumuza, yani her gn ayn insan
olarak kaldmza iliflkin inancmzn temeli kuflkuludur. Nasl ayn nehirde iki kere ykanamazsak, yani bir
nehrin srekli ayn nehir olarak kalmas mmkn deilse, ayn flekilde bir insann da srekli ayn insan olarak
kalmas mmkn deildir.
Zihinsel durumlarmzn fiziksel yapmzdan ok daha
kolay ve abuk deifltiine dikkatinizi ekerim. Dolay-
19
1. c
2. d
3. a
4. c
5. d
6. e
7. b
8. b
9. d
10. c
Yantnz doru deilse nitenin Zihin Felsefesinin Kapsam bafllkl ksmn yeniden gzden
geiriniz. Bilginin olana sorununun zihin felsefesinin sorunsallar arasnda yer almadn
greceksiniz.
Yantnz doru deilse nitenin Zihin Felsefesinin Dier Felsefe Disiplinleri Arasndaki Yeri
bafllkl ksmn yeniden gzden geiriniz. Sosyolojinin zihin felsefesi ile ilintili alanlar arasnda gemediini greceksiniz.
Yantnz doru deilse nitenin Zihin Felsefesinin Dier Felsefe Disiplinleri Arasndaki Yeri
bafllkl ksmn yeniden gzden geiriniz. Zihnin
doufltan fikirlere sahip olmadn iddia eden
grfle deneyselcilik ad verildiini greceksiniz.
Yantnz doru deilse nitenin Zihin Felsefesinin Temel Kavramlar bafllkl ksmn yeniden gzden geiriniz. Zihnin sahip olduu
temel kapasitenin duygulanm, bilifl ve isten
olduunu greceksiniz.
Yantnz doru deilse nitenin Zihin Felsefesinin Kapsam bafllkl ksmn yeniden gzden geiriniz. Zihin-beden sorununun fiziksel bir yap
olan bedende dfl dnyaya ait znel temsillerin
nasl yer alabildii sorunu olduunu greceksiniz.
Yantnz doru deilse nitenin Zihin Felsefesinin Temel Kavramlar bafllkl ksmn yeniden gzden geiriniz. Etkin olmann zihinsel
nitelikler arasnda yer aldn greceksiniz.
Yantnz doru deilse nitenin Zihin Felsefesinin Temel Kavramlar bafllkl ksmn yeniden gzden geiriniz. Her bir duyumun kendine zg ayrt edici bir hisse ve bizim tarafmzdan dolaysz olarak tanmlanabilen duyusal bir
nitelie sahip olmasnn alglanmfl nitelik (qualia) kavramyla ifade edildiini greceksiniz.
Yantnz doru deilse nitenin Zihin Felsefesinin Temel Kavramlar bafllkl ksmn yeniden gzden geiriniz. Bir kifliye veya organizmaya inanmak, ummak, korkmak gibi psikolojik fiiller yardmyla atfedilen zihinsel durumlara ifadesel tutum ad verildiini greceksiniz.
Yantnz doru deilse nitenin Zihinselliin
Bir flareti Var mdr? bafllkl ksmn yeniden
gzden geiriniz. Kiflinin nndeki byk krmz bir daireyi grdne iliflkin bilgisinin birinci-flahs ncelii taflmadn greceksiniz.
Yantnz doru deilse nitenin Zihinselliin Bir
flareti Var mdr? bafllkl ksmn yeniden gzden
geiriniz. Bir fleyin bilgisine dolayl yoldan eriflmenin zihinselliin iflareti olmadn greceksiniz.
20
Zihin Felsefesi
Sra Sizde 4
Savafl esnasnda veya yarflma srasnda kifli iinde bulunduu ortamdaki yaflam kalm mcadelesine o derece odaklanmfltr ki gerekten de ar iinde olduunun
bilincinde deildir. Dolaysyla, eer arlarn kifliye zel
olduunu varsayyorsak, bu znelerin zihinsel bir olay
olarak hibir ar hissetmediklerini sylemeliyiz. Kiflinin kendi zihinsel durumlarnn kendisine zel olmas
ve kendisi iin yanlmaz olmas zelliklerini kiflinin zihninin kendisi iin saydam olmas olarak nitelendirebiliriz. Yarflma bittiinde veya muharebe getiinde kifli
arsn hissetmeye bafllayacaktr.
Sra Sizde 5
Var olmayan bir fleyi kesemez, tekmeleyemez ve onun
solunda olmazsnz. Bir fleyi tekmelemifl olmanz zorunlu olarak onun var olduunu ortaya koyar. Ama bir
fleye inanmfl olmanz zorunlu olarak onun varoluflunu
ortaya koymaz.
Yararlanlan ve Baflvurulabilecek
Kaynaklar
Ajdukiewicz; K. (1994). Temel Kavramlar ve Kuramlar (Felsefeye Girifl). eviren: A. Cevizci, Ankara:
Gndoan Yaynlar.
Brentano, F. (1973). Psychology from an Empirical
Standpoint. eviren: A.C. Rancurello, D.B. Terrell
& L.L. McAlister, New York: Humanities Press.
Denkel, A. (1981). Anlaflma: Anlatma ve Anlama, stanbul: Boazii niversitesi Yaynlar.
Getan, E. (2008) Psikanaliz ve Sonras, stanbul: Metis yaynlar.
Getan, E. (2004). Hayat, stanbul : Metis yaynlar.
Heil, J. (2004). Philosophy of Mind A Guide and Anthology, Oxford: Oxford University Press.
Kim, J. (1998). Philosophy of Mind, Boulder, Colorado: Westview Press.
Kolak, D & Martin, R. (1989). Wisdom Without Answers, Belmont, California: Wadsworth Publishing
Company.
Lowe, E.J. (2004). An Introduction to the Philosophy
of Mind, Cambridge: Cambridge University Press.
Priest, S. (1991). Theories of the Mind. Boston, New
York: Houghton Mifflin Company.
Wittgenstein, L. (2010). Felsefi Soruflturmalar. ev:
Haluk Barflan, stanbul: Metis.
21
ZHN FELSEFES
2
Amalarmz
N
N
N
Anahtar Kavramlar
Miletli dflnrler
Arkhe
Olufl
Ruh
Logos
Nous
Akl
Duyum
indekiler
Zihin Felsefesi
Pre Sokratik
Dflnrlerden
Platona Antikada
Zihin Kavram
Pre Sokratik
Dflnrlerden Platona
Antikada Zihin Kavram
ANTK YUNANDA ZHN FELSEFESNN
BAfiLANGILARI
adafl zihin felsefesi kuramlarnn pek ounun kkenleri Antik Yunan felsefesine kadar gtrlebilir. Yzyllar boyunca filozoflar, bilim adamlar, zihnin
doas zerine dflnmfl ve yazmfllardr. Bu yzden adafl zihin kuramlarn
anlayabilmek ve deerlendirebilmek iin bu grfllerin Antik kkenlerine bakmak gereklidir.
Sokrates ncesi Antik Yunan dflncesine baktmzda, birbirine paralel iki
dflnme biimiyle karfllaflrz. Bunlardan birincisi ilk rneklerini doa filozoflarnda grdmz, doalc bilimsel yaklaflmdr. kincisi, Antik an genel dflnme sistemine egemen olan mistik yaklaflmdr. Thalesden bafllayarak Miletli dflnrler, bir lde Eleallar, dorudan sorun edinmeseler de zihin ve bedenin birbirinden ayr olmadn, bir btn olduunu, btn gereklii tek bir tzden ibaret olarak grmenin mmkn olduunu gstermifllerdir. Buna karfln Pythagorasclar dou mistisizmini Yunan dnya grfln oluflturan, bugn bilimsel diye
adlandrlabilecek anlayflla birlefltirmifllerdir.
Bir kltrn, dnyaya bakflnn ipularn bulabileceimiz en dorudan kaynaklar, edebiyat alanna ait olanlardr. Bu noktada Antika Yunan dflncesinde, zihin
hakkndaki ilk tasarmlar bulabileceimiz bir kaynaa, Homerosun lyada ve Odysseus adl destanlarna ynelmek yararl olacaktr. zellikle Antikaa ait ilk yazl
eserlerden biri olan lyaday incelediimizde, lyadada bugn anladmz anlamda
bir zihin tasarmnn olmadn grmekteyiz.
Julian Jaynes lyadann diline baktmz zaman bugn kavrama, alglama,
hissetme, bilinli olma gibi zihinsel kavramlarn daha somut ve farkl anlamlarda
kullanldn ileri srmfltr. Sonralar ruh ya da bilinli zihin anlamna gelen
psyche kelimesi ou kere kan, can veya nefes gibi yaflamn zne iliflkin bir anlam taflr. rnein; lyadada len bir savaflnn psychesi topraa karflr ya da
azndan kar (lyada, 22: 362). Sonralar duygusal ruh, tutku gibi soyut bir anlamda kullanlan thumos kelimesi de lyadada sadece hareket ya da uyarlma
anlamndadr. Ama ayn zamanda thumos sanki kiflinin kalbi ya da yrei gibidir, nk Glaukos Tanr Apollona ne olur, tanrm, iyi et flu kt yaram, dindir aclarm, g ver bana diye yalvardnda Apollon onu dinlemifl, yreine
taptaze bir g salmfltr, Glaukos da bunu yreinde duymufl, sevinmifltir (lyada, 16: 525-529). Thumos bir insana yemeyi, imeyi, savaflmay syleyebilir. Bir
24
Zihin Felsefesi
Prometheus atefli
Tanrlardan alarak
insanlara verir ve iktidar
gcnn temsilcisi Zeus
tarafndan cezalandrlarak
Kafkas dann zirvesinde
lme terk edilir. Bir kartal
srekli Prometheusun
cierini yer, cier yendike
kendini yeniler.
Prometheusun acs uzayp
gider. En sonunda Herakles
gelip Prometheusun
aclarna son verir.
pasajda Diomedes, Akhilleus iin kendi bilir, ister kalr, ister gider, ya gsnde yrei onu iter, ya da bir tanr, hadi der, yr dediinde thumos, Akhilleusun gsnde onu iten yreidir. Ama bir yandan da thumos gerek anlamda
bir organ deildir ve belli bir yeri yoktur; frtnal bir denizin de thumosu vardr.
Benzer anlamda kullanlan bir baflka kelime de hemen her zaman anatomik olarak diyaframda konumlandrlan phren kelimesidir. Bu kelime de aynen thumos
gibi, sonralar yrek anlamnda kullanlmaya bafllanmfltr.
lyadada zihin kavram dorudan deil, ama bilin sahibi bir insann Tanrlarla iliflkisi erevesinde ele alnr. lyadann kahramanlarnn, bugn anladmz
anlamda, zerk bir bilince sahip bireyler olarak davranmak yerine, tanrlara ve kahinlere danflarak davrand grlr. Tanrlar kahramanlar bir takm eylemler
yapmaya kflkrtrlar ya da engellerler. Dolaysyla bireyin nerede kendi istenci,
zerk bilinciyle hareket ettii, nerede Tanrlarn ynlendirmesiyle hareket ettii
belli deildir. lyadann karakterlerini eyleme geiren fley, bilinli planlama, akl
yrtme ve gdlenmeden ziyade, tanrlarn onlara bildikleri dilde, bazen yakn
bir arkadafl, bir otorite figr, bazen de tanrnn kendisi fleklinde grnerek konuflmalar ve eylemleri gibi grnmektedir.
Homerosun dier destan Odysseia ise lyadann aksine Odysseusun dillere
destan tanrlara denk akl, yani bilinli bir zihin tasarm zerine kurulmufltur.
Odysseiann bafl kahraman Odysseusa tanrsal, Zeusun besledii gibi sfatlar
yakfltrlr ve Odysseusda metis ile phren, yani anlama, kavrama, dflnme yetisinin yan sra, hayatn karflsna kard glklere dayanp onlar yenmek iin are ve zm bulma gc vardr. Odysseusun metis ya da phren ile nitelenen dfln yetisinde, bugn akl ve zeka dediimizden baflka, bir de bilin kavram vardr.
Odysseus her olayn nereye varacan nceden sezer, anlar ve olay istedii yne
evirmek iin ne gibi tedbirlerin alnmas gerektiini dflncesiyle bulur ve uygular.
Odysseia destannn ardndan M. 4. yzylda Aiskhylos tarafndan yazlan Zincire Vurulmufl Prometheus tragedyas ile artk akln kiflilefltirilmesine tank olmaktayz. Akln, zihnin, fantezinin temsilcisi Prometheus, atefli Tanrlardan alarak
insanlara vermekle onlarn uygar topluma gemelerini salamfl, onlara teknolojiyi,
bilimlerii ve sanatlar retmifltir. Dolaysyla Prometheusda lyadada kendi aklndan ziyade tanrlarn aklna gvenen, onlarn ynlendirmesiyle eylemde bulunan
insann yerini, zerk aklyla doay dnfltrme, kendi amalar iin kullanma gcne sahip olan insan almfltr. Edebiyatn yan sra Antik Yunanda bugn felsefi
olarak nitelendirdiimiz ilk dflnrlerden elimize kalan fragmanlarda da zihinle
ilgili dflnceler bulunmaktadr.
SIRA SZDE
D fi N E L M
S O R U
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
HorkheimerSIRA
ve Adornonun
Aydnlanmann Diyalektii kitabnda gelifltirdikleri arasal
SZDE
akl elefltirisinin kkenleri Prometheusun atefli insanlara hediye etmesine kadar gtrlebilir. Prometheusun atefli insanlara vermesi ile akln arasallafltrlmas arasnda nasl
D fi N E L M
bir iliflki olabilir?
S O R U
DOA FLOZOFLARININ
ZHNLE LGL GRfiLER
Doa filozoflar insan ele almaktan ok varlk sorunuyla ilgilenmifller ve gerekliin doas zerinde dflnmfllerdir. Gerek nedir? ontolojinin yani, varlk felseDKKAT
fesinin sorusudur. Doa filozoflar bilginin kkeni ve doasna iliflkin sorular da
sormufltur. Ne bilebiliriz ve nasl biliriz? sorular epistemolojinin yani, bilgi kuraSIRA SZDE
mnn sorulardr.
N N
AMALARIMIZ
K T A P
yon dflnce geleneinde, varlk olarak insan, doann bir parasdr. Yap bakmndan insan, doasyla evren birbirlerine simetriktir nsan anlamak ve aklamak, evreni anlamak ve aklamak demektir. Onlar, akln sadece insan zihninin
zel bir yetisi olduunu (Horkheimer; 1994) dflnen gnmz aklclndan farkl bir akl anlayflna sahiptiler. Onlarda akl, gerekliin (evrenin) yapsnda bulunan bir ilke sorunu, ya da durumsallkt. nsan doadan bamsz, evrenin logosunun dflnda, kendine zg akl sahibi varlk olarak grmemifller ve insann bilme
yetisini de insan, doa karflsnda bamszlafltrp, doay ele geirerek, onun yapsna mdahale olana salayan bir yeti olarak dflnmemiflledir.
nsann antropolojisini, doann yapsnda var olan logosa ait niteliklerle aklamfllardr. Bu nedenle doa filozoflar, doa felsefesinden bamsz bir insan felsefesi gelifltirmemifllerdir. Onlar iin, her fleyin eflitlilik gsterdii, deifltii bu evrende oluflun nedenini ve ilkesini bulmak, insan nasl bilebilir ya da erdem nedir
gibi sorulardan ok daha nemli olmufltur.
Sokrates ncesi felsefeye damgasn vuran, iki temel felsefe sorunundan biri
olan deiflim sorunu ya da olufl ve bozulufl sorunu, bugn, zihin felsefesinin temel
sorunlarndan olan, duyu alglarnn gvenilirlii ve dflnceyle ilintisi sorununun
temelini oluflturur. lk doa filozoflar olan Miletli dflnr, tarihte ilk kez her
fleyin ilk temelini oluflturan temel tz ya da z sorununu ortaya atmfllardr. Bunlar takiben Herakleitos ve Empedoklesin felsefelerinde deiflim sorunu ve bununla balantl olarak da olufl ve bozulufl sorunu ortaya kmfltr. Sokrates ncesi felsefeye damgasn vuran ikinci temel felsefe sorunu, Sofistler dneminde, dflnen
bir varlk ve toplumsal bir varlk olarak, insan sorunudur.
25
Antik ada bugnk
Yunanistandan gelen yon
kavimleri M. 1000
yllarnda Bat Anadolu
kylarna gelmifller ve 12
flehir devleti kurduklar bu
blgeye kendi adlarn
vermifllerdir. Bu flehirler
arasnda yer alan Milet ve
Efes felsefe ve kltr
bakmndan dnemin belli
bafll merkezleri olmufltur.
26
Zihin Felsefesi
Herakleitos ve Olufl
Herakleitos her ne kadar Elea okulunu takip etmiflse de grflleri bakmndan Miletli dflnrlerle benzerlik gsterir. Her fleyin akfl iinde olduu savyla tannan
Herakleitos, ayn zamanda Miletli dflnrlerin maddeci (teki) felsefesini srdrerek, her fleyin deifltii evrende deiflmeyen bir dzen olduunu da savunmufl, bu
deiflmeyen dzenin ve varln temelini de ateflte bulmufltur. Ancak Herakleitos
Miletli dflnrler gibi kozmosun ortaya kfl ve doa olgularyla ilgilenmemifl,
insann kozmostaki yeri ve anlamyla, ahlak konularyla ilgilenmifltir.
Herakleitos, hi bir fleyin kendisi gibi kalmadn, fleylerin sonsuzluk iinde
akp gittiini ve srekli birbirleriyle yer deifltirdiklerini ne srmfltr. Hem doada, hem de insan yaflantlarnda, karfltlklarn bitip tkenmeyen bir mcadelesi
vardr. Ztlarn atflmas, kozmostaki oluflun nedenidir. Evrensel ilke karfltlktr.
Kozmosta hkm sren bu karfltlklarn atflmas, kaos anlamnda bir karfltlklar
atflmas deildir, aksine fleylerin znde ve kendi aralarnda gzlenen bu atflma, evrendeki oluflun ilkesidir. fieylerin arasnda hkm sren karfltlk, evrendeki byk uyumun da ilkesidir. Herakleitosa gre, gndelik yaflantmzda deneyimlerimizin sreklilik ve duraanlk gstermesi, fleylerin srekli deifltiinin farkna
varamayflmzn nedeni, deiflimin srekli olarak ayn dzeyde olmasdr. Dolaysyla Herakleitos, Antik Yunanda ilk kez, duyu organlaryla algladmz grnfller alemi ve esas gereklik alemi arasnda bir ayrm yapmfltr (Jones, 1970: 16).
Herakleitos, sadece duyularna gvenen ve grnfle aldanan insanlar iin,
uzlaflmaz fleylerin kendi aralarnda nasl uzlafltn anlamazlar. Karflt dnfllerin
uyumu; yay ve lirdeki gibi der (Herakleitos, Fr. 51). Kirifl ve ok tam olarak birbirlerine karflttr ve ok bakan kifliye hareketsizmifl gibi grnr. Dolaysyla Herakleitosa gre doadaki ve grnfller alemindeki duraanlk, denk ve zt gler
arasndaki atflmann bir sonucudur. Esas gereklik aleminin uyumlu nitelii duyularla deil, sadece logos araclyla anlafllabilir. Herakleitosun logosu duyular stdr, her fleye yn veren, her fleyi kuflatan evrensel akldr. Bu evrensel
akl, evrensel yasann, insann kaderinin, doann ve tanr kavramnn kendisidir.
Her fleyin kural ve yasas olarak dflnlen logos her fleyde bulunan, her fleye
ortak olan bir fley olarak deerlendirilir. Hakikatin bilgisi bu nesnel ve her fleye ortak olan logosa dayanmakla elde edilir. Dflnmenin (phrnsis) herkese ortak
olduunu syleyen Herakleitos (Herakleitos, Fr. 113), bundan her insann doru dflnecei ve hakikate uygun davranaca sonucunun karlamayacan da belirtir:
Logos her fleye ortak olmasna karfln, ounluk sanki kendilerine zel dflnceleri
varmfl gibi yaflarlar (Herakleitos, Fr. 2).
Herakleitos, doa filozoflar iinde, insana aklc bir varlk olarak akfln iinde
anlam ykleyen ilk dflnrdr. nsan evrensel ilke (logos) ile aklc bir iliflki iinde dflnen, insan akln arafltrma nesnesi yapan dflnr de Odur. Bu nedenle
insan, evrene organik olarak katmaya alflr. nsan ve logos hakkndaki dflncelerini temellendirirken etikle ilgili grfllerini de bu merkeze oturtmufltur. O, ahlakl olmay ya da olmamay, insann kendi mikrokozmosunda var olan karfltlklarn srekli atflmas iinde, kendi benini ifllemesi ve karfltlarn mcadelesi iinde tutumunu belirlemesi (seimi) olarak grmfltr. Fizik, metafizik ve etikle ilgili
felsefi dflncelerinin hepsi, temel bir kaynaktan doar; bu da, logos retisidir:her fley bu logosa gre olur (Herakleitos, Fr. 1).
Herakleitos evren zerine olduu kadar ruh zerine de dflnmfltr. Herakleitosa gre ilkesi, doa ve kendi bedeni olan canllarn ruhlar ilkeleri nedeniyle, ev-
rensel ruhun parasdr, ondan pay almfllardr. Akl balamnda insan, ilkesini iki
fleyden alr; dfl dnyadan ve kendi doasndan. Ama bireysel akl evrensel akldan
ayr dflnlemez ve ondan bamsz deildir. nk; lmsz olan ruh, bedenden ayrldktan sonra evrensel ruha (logos) geri dner. Olufl, ruhun buharlaflarak
bedenden ayrlfl durumudur. Herakleitosda, ruh ve akl, anlamsal balamda zdefltir. lmle bedenden ayrlan, hem ruhtur, hem de akldr. Buharlaflarak bedenden ayrlan ruh (akl), yeniden bir baflka bedende var olarak diyalektik anlamda
niteliksel bir deiflim geirir. Herakleitosun rmak argmannn anlam budur: Ayn rmaklara girenlerin zerinden farkl sular akar; ruhlar nemli olandan buharlaflr (Herakleitos, Fr. 12).
Onun iin en nemli olan atefl ve su ya da slak ve kuru arasndaki atflmadr.
Kendi kendine hakim olmann yolu ruhu kuru tutmaktan geer. nk; atefl daha
stndr. Ama ruh sla sever. Pythagorasclar gibi Herakleitos ruhlarn etrafmzda olduunu dflnmekteydi ama, bireysel varlklar olduunu kabul etmemifltir.
Herakleitos maddeci bir dflnr olarak, ruhun tek bir madde tr, yani atefl olduunu dflnmfltr. nsann ruhu tanrsal ateflin bir parasdr. Bu atefl ne kadar safsa ruh da o kadar mkemmeldir. Parlak ve kuru olan ruh, en iyi ve en bilgedir
(Herakleitos, Fr. 118). Herakleitosa gre nemli ve slak olmak, ruh iin, bilinsiz ve
kt durumda olmaktr. Kendine gerekli zeni gstermeyen, bilgece bir yaflam srdrmeyen birinin ruhu nemlenir ve slanr. Bedensel hazlar ve tutkularn bedelini
ruh nemlenerek der. Ruhlar nemlendiren haz ya da lmdr. Bedenimiz onlarn
lmn yaflar, onlar bedenimizin lmn yaflarlar (Herakleitos, Fr. 77).
Herakleitos; ruhun znn, varln derinliklerinde olduunu ve ruhun, insann
bedensel varlyla ile snrl bir fley olmadn dflnr. Kendi deyimiyle btn
yollarn yrsen bile ruhun snrlarna ulaflamazsn (Herakleitos, Fr. 45). yleyse
Herakleitosda evrensel logos, ruhun logosudur. Herakleitosun felsefesinde mikrokozmos ile makrokozmos arasndaki iliflkinin temeli burada bulunur. Evrensel
logosla ayn malzemeden (scak ve kuru, hava ve atefl) oluflan ruh, makrokozmosun kk bir modelidir ve logos olarak btn evreni kuflatr. nsan, ruhun, dolaysyla logosun, ancak kendinde olan kadarn bilmek olanana sahiptir. nsann yetileri, evrensel ruhun (logos) bilgisini edinmeye yeterli deildir. nsandan
ancak kendisinin bilgisine varmas umulabilir. Kendinin bilgisi de kendi logosunun
bilgisiyle snrldr. nsan kendini arafltrmaldr. nk; kendini arafltran insan,
kendi ruhunu (logos) tanr. Ruh, kendi kendini oaltan logosdan baflka bir fley
deildir (Herakleitos, Fr. 115; Capelle, 1994: 130).
Elea Okulu
Elea Okulu da Miletli dflnrlerle ayn dorultuda, varln znn tek bir cevherde bulunduunu savunmufllardr. Ancak Eleallar, Miletli dflnrlerin ortaya
att varln temeli olan cevherin ne olduu sorunsaln, bir adm daha ileri gtrerek tekil varlklarn okluu ve eflitliliinin, her fleyin temeli olan Birden
nasl ve ne flekilde meydana gelecei sorunsalyla uraflmfllardr. Birlik ve okluk, varlk ve olufl, hareket ve durgunluk sorunu Herakleitosun olduu gibi,
Eleallarn da bafllca tartflma konusu olmufltur. Ancak Eleal Parmenides Bir ve
Tek olann mutlak birliini ve gerekliini ne srd fliirinde Herakleitosun
grfllerine karfl kmfltr. Parmenides var olmayana karflt olarak var olan varlk fikriyle yola kmfl, var olan varln bir bafllangc olamayaca gibi bir sonu da olamayacan, onun flimdi var olduunu, srekli ve blnemez olduunu ne srmfltr.
27
28
Zihin Felsefesi
Parmenidesten nceki dflnrler, deneyimlerin dflnme yoluyla ifllenmesi zerinde dururken Parmenides, dfln tarihinde ilk defa, varolann niteliklerinin salt dflnme yoluyla irdelenmesi fikrini ortaya atmfltr. Dflnce de varlktan farkl deildir, nk varlktan baflka bir fleyin deil, bizzat onun dflncesidir. Doru olan yegane kavrayfl bize, her fleyde deiflmeyen varl, yani akl gsteren kavrayfltr; Dier taraftan varoluflu, yok oluflu ve deiflimi, fleylerin okluunu ve eflitliliini, yani
var olmayann bir varln taflyan duyular, her trl hatann kaynadr (Parmenides, Fr. 8.34ff; akt. Zeller, 2008: 80). Hem Herakleitos, hem de Parmenides duyularn
verilerine gvenmemifl, duyulara karflt olarak dflnmeyi temel almfllardr. Ancak
bunu birbirine zt yollardan yapmfllardr. Duyularn, varln kalclyla ilgili bir yanlsamaya yol atn iddia eden Herakleitos, her zaman deiflim halinde olan, z
deiflim olan atefli, deiflmeyen kalc tz olarak ortaya atmfltr. Buna karfln Parmenides, grnflteki olufl ve bozuluflun, duyularn yanlsamasndan kaynaklandn
grmfl, onun arkasndaki deiflmeyen hep var olan varl ne srmfltr.
Parmenidese gre, eer sz edilebilecekse yalnzca bir varlk vardr (Esti gar
einai). Bu deiflmeyen, hep var olan varlk, Parmenidese gre, her fleyin ortak temeli dir (Capelle, 1994: 145). Varlk deiflmeyen, ebedi, zaman dfl olandr. Bir
olan (varlk), domamfltr, yok olmayacaktr, deiflmez, sonu yoktur, sarslmazdr.
Var olan meydana gelmifl bir fley olsayd var olmayan, bir fleyden meydana gelmifl
olacaktr. Yok olsayd yerine, bir var olmayann gemesi gerekecektir. Dolaysyla
deiflmeden sz edilmez. nk; deiflme de ksmen yok olmadr. Bir, blnebilir de deildir, nk eer blnebilirse paralar arasna, bir olmayann girmesi
gerekir. Parmenidesin grfllerini flu dizeler zetlemektedir:
O vardr, olmamas olanakszdr; O yoktur var olmamas zorunludur.
Parmenides bu dizelerde ifade edilen amaz O ya vardr ya yoktur! bylece
yollardan birini dflnlemez ve ifade edilemez diye reddetmeye nk o doru
olan deildir, dieriniyse tek doru yol diye semeye kesin karar verilmifltir (Capelle, 1994: 147) diyerek aflar. Parmenidesin fliirlerinde tanra Parmenidese duyularndan ok mant izlemesini nk, sadece mantkla varln bir ve tek olduunun anlafllabileceini vurgular. Duyularsa sadece, fleylerin birbirinden nasl ayrldna ve saylarna iliflkin bilgi verir. Parmenidesin varln mkemmel bir btn, yani bir ve tek olarak salt dflnmeyle kavranlabilecei grfl, ilerde Platonun idealar kuramn gelifltirmesinde rol oynayacaktr. Parmenidesin fliiri, saf
varlk ve saf dflnme alann, alg ve kanlar dnyasnn tam karflsna koymufltur.
Bu alan, ayn zamanda, hakiki bilginin (episteme) zemini olan, Platonun deiflmez, kalc idealarnn ya da formlarnn alandr.
29
Nous Yunanca tin, zeka,
akl, us, zihin anlamlarna
gelir. Bafllanglarndan
itibaren hem Yunan
mitolojisinde hem de
felsefesinde evrende
dzenleyici bir ilke
arayflnn rn olarak
Anaksagoras tarafndan
ortaya atlmfltr.
30
Zihin Felsefesi
leri oluflturan atomlar srekli hareket ettike fleyler de titreyerek duyu organlarmza benzerlerini ve aknt ya da cereyan fleklinde ulafltrrlar. Ruhumuzu oluflturan atomlar, bir elek gibi alflarak, bu kopya atomlarn rntlerine gre ayrrlar. Demokritosa gre, atomlarn hareketi sonucu ortaya kan ses, flk ve dier
duyumlar, en ok belli duyu organlarmz etkiliyorsa da bedenimiz bunlar bir
btn olarak duyumsar. nk ruh atomlar da ayn trdendir, btn bedene yaylmfllardr. Bu gnmzde, temsili alg kuram olarak bilinir, buna gre, duyumlarmz ou kere yanltcdr.
Dolaysyla Demokritos, birisi hakiki, dieri yanlsamal olan, iki bilgi tr olduunu syler. Yanlsamal bilgi duyum algs yoluyla edinilirken dieri, zihinsel bir srele elde edilir. Atomlarn dnyas dorudan algya ak olmad iin onlarn bilgisi dier yoldan edinilir. Algsal bilgi dierinden dflktr. nk nesnenin kendisinde, varolmayan grnfllerin ve ikincil niteliklerin bilgisi vardr. Ses, flekil, tat gibi
duyusal nitelikler ve duyu organlarmz algladklarmz, atomlarn grntleridir.
Dolaysyla duyumlarmzla deneyimlediklerimiz gereklikten farkldr, nk kendi
kiflisel koflullarmzn rndr. Bu yzden zihinsel gr yoluyla edinilen inanlar
,duyum algsnn inanlaryla eliflirse ilki doru kabul edilmelidir.
Protagorasn Deneycilii
Sofistler M. 5. yzylda
Atinada para karfll
eitim veren gezgin
retmenlerdir. lgilerini
doada olup bitenlerin
gerek nedensel
balamlarn arafltrmaya
ynelten doa filozoflarnn
aksine sofistler ilgilerini
dflnen ve toplumsal bir
varlk olarak insana ve onun
eitimine yneltmifllerdir.
Protagoras, btn bilgimizin, yalnzca deneyimden geldiini savunan en nl sofistlerden biridir. Protagoras da dier sofistler gibi, hakikatin greceli olduunu,
yani bilginin ancak onu gzlemleyen kiflinin, kendine zg nitelikleri araclyla elde edilebileceini savunur. Protagorasn grecilii onu, znelci bir yaklaflma gtrmfltr. Protagorasa gre, herkesin deneyimi kiflisel, kendine zg olduu, kifli
yafllandka deifltii iin, ne kadar insan varsa en az o kadar da dnya vardr. Hakikat bafllkl kitabnn ilk cmlesinde syledii nl ifadesiyle: nsan her fleyin lsdr; var olan fleylerin varlklarnn ve olmayan fleylerin varolmadklarnn (akt.
Malone, 2009: 45). William Jamesin daha sonra yazd gibi, biz gittiimizde dnya da bizimle gider. Dnya alr, uzay dfler, dalar dalr ve her fleyin varl sona erer. Bunun sebebi gerekliiin bizim kendi kiflisel deneyimimizin rn olmasdr. Gerekliin ne olduunun belirlenmesinde insann pay vardr.
Platonun Theaitetos diyalounda Sokrates, Protagorasn bu ifadesini deerlendirir ve Protagorasn fleyler bana nasl grnyorsa yle, sana nasl grnyorsa
yledir (Theaetetos, 151e) demek istediini syler. Buradan hareketle de esen rzgarn kimisine scak, kimisine souk gelmesini rzgarn scak ya da souk olduu
fleklinde deil, flyenlere gre souk, ama tekiler iin yle olmad fleklinde yorumladmza gre, yleyse duyum, daima varla dayanr, yanlmaz. Yalnz bu
hal, duyum bilgi olunca gerekleflir (Theaetetos, 152a) sonucuna varr. Bu yorumdan anlafllaca gibi, Protagorasa gre bilgi, bilen kiflinin algsna dayanr ve zneldir. fieylerin bilgisini edinebilmek iin elimizdeki tek ara duyularmzdr.
Protagoras Demokritosun ussallndan, zellikle de Eleallardan, radikal bir
flekilde ayrlmfltr. Protagorasa gre, herkesin dnyasnn kendine zg olmasnn
sebebi, dnyay flekillendiren fleyin deneyim olmasnda yatar. Protagoras, Demokritosun iddia ettii gibi, gerek dnyann kendi kopyalarn, bizim bedenimizdeki bir takm ruhsal atomlar etkileyen atomlar biiminde gnderdikleri grfln
kabul etmez. Aksine, fleyleri belirleyen ve hakknda karar veren insandr. Sadece
duyular tarafndan alglanan fleyler vardr; duyularla alglanmayan fleylerse tz biiminde var olamazlar.
31
Pythagorasn retisi
Pythagoras, Antik a Yunan felsefesinde, mistisizm ile bilimi birlefltirerek yelerinin, kendilerini, belirli dini ve ahlaki ilkelere gre dzenlenmifl bir hayata baladklar bir tarikat kurmasyla meflhurdur. Pythagoraslkla birlikte Yunan dflncesinde esasl bir dnflm bafllamfltr. Bu unsur, ilk kez Orphik mistisizminde ortaya kmfl olan Helen doasna aykr bir klttr ve Pythagorasn insan ruhunun
lmsz olduunun ve ruh g inancnn temelindedir.
Pythagoras ruh g inanc, bununla balantl zihin beden dalizmi, daha sonra Platonu etkilemifl, Platonnun Phaidon diyalounda ve Devletin 10. kitabnda dile getirilmifltir. Pythagoraslarn amalar, duyumsal olandan arnmak olduu iin,
ncelikle matematik zerinde younlaflmfllar, varln temelinin say olduunu ileri
srmfllerdir. Onlar bu sonuca ulafltran, insanda yok olup giden bedenin karflsnda zsel ve temel bileflen olan ruhu, bedeni etkilerden arndrmak amacyla bilim ve
mzik alannda yaptklar alflmalardr. Gerekten de mziksel harmoninin belli matematiksel oranlara bal olduunu keflfetmeleri, onlar, maddenin kendisinde ierilmeyen duyum st ilkeye ulafltrmfltr. Matematiksel saynn evrenin ilkesi olmas
ok nemli bir dnflmdr. nk; bylece tamamen madde dfl zihinsel bir ilke
evrenin temelini aklamakta kullanlmfltr. Bu zihinsel dnflm daha sonra Platonun idealar kuramnn ve etikle ilgili grfllerinin temelini oluflturur.
Dolaysyla ruh ve beden dalizmi, madde ve form ya da onlarn ifade ettikleri
flekliyle snrl ve snrsz dalizmine kadar genifllemifltir. Pythagoras retide ruh
lmszdr. lmsz ruhun srekli hareket halinde olmas yaflamn temel ilkesidir. Pythagoras grfle gre, ruhun bedenle iliflkisine bal olarak bir sonraki hayatta, iine girecei bedenler deiflecektir. Hayat boyunca yapt iyi ve kt eylemle gre, bir adam tekrar bir adam, bir kadn, bir at, bir bcek veya herhangi bir
baflka hayvan olarak dnyaya gelebilir. Ruhun zne uygun bir yaflam, daha st
dzeyde, yeniden dnyaya gelmeyle dllendirilir.
Pythagoras ruhg retisinin ikinci dayana, doann birlii ve var olanlarn kardefllii retisidir. Pythagoraslar havann ruhlarla dolu olduunu, insann
bu ruhlar solumak suretiyle evrenle ve dier hayvanlarla iliflkili olduunu ileri srmfllerdir. Pythagoras retide doann birlii ve varln homojen olduu grfl, Cevizciye gre, sadece insanlar hayvanlara gerek bir akrabalk ba iinde
balamakla kalmaz, onlara kendilerinin en deerli paralarnn, zsel doalarnn
daha yksek bir fleyle yani evrensel ya da tanrsal ruhla zdefl olduunu da retir (Cevizci, 2009: 44).
32
Zihin Felsefesi
Platonun Phaidon diyalou, zihin beden ayrm konusundaki grfllerini, ayrntl bir flekilde ele ald nemli bir diyalogtur. Ge dnem diyaloglarndan birisi olan bu diyalogta Orphik-Pitagoras mistisizmi, idealar kuramyla birlefltirerek
ruh g ve ruhun lmszl zerine temellenen dalist varlk anlayfln serimlemifltir. Phaidon diyalou, Sokratesin ruhun lmszl zerine ve Cebes ve
Simmias adl iki Atinal dostunun karflt grfllerini rtmek zere sunduu kantlamalardan oluflur. Platon bu diyalounda, dalist felsefesini esas olarak ana
argman erevesinde serimler.
Ztlklardan gelme ve ztlklara gitme zerinde younlaflan, bu nedenle de dngsel argman olarak bilinen ilk argmanda, Pythagoras ruh g retisine dayanr. Karfltlarn birbirinden doduu genel prensibinden hareketle Sokrates, hayatn lmden, lmn hayattan doduu sonucuna varr. Bu sonucu yeniden doufl (reincarnation) iin delil olarak alr: ...iflte bu, l ruhlarnn ister istemez bir
yerde bulunduklarn, oradan da yeniden hayata dndklerini kabul etmemiz iin
yeter bir delildir (Phaidon, 72a). Ancak, Sokratesin bu argman, lmsz bir ruhun varln kantlamaya yeterli deildir. Canl olmann tam karflt, Sokratesin
iddia ettii gibi, lm deil, hayatta olmayan ya da cansz olabilir. Farz edelim ki yaflayan, yani canl olan bir insan ruhla bir iliflkisi olmayan tamamen fiziksel maddeden oluflmufl olsun, bu durumda, insan ldnde, hala lmsz bir ruh
olarak var olmaya devam ettiini gsterecek bir baflka argman gerekmektedir.
Platon da yukardaki elefltirinin farknda olsa gerek ki anmsama argman olarak bilinen argmanla insanlar domadan nce ruhlarn var olduunu gsterir. Bu
tez bizi aka dalizme gtrr. nk; eer birisinin ruhu, onun bedeni var olmadan var olabiliyorsa o zaman, bir insann ruhu ile bedeninin efldeer olmas imkanszdr. Bu argman Platonun bir ok diyalounda geer, ama en ok bilinen
Menon diyaloudur. Sokrates Kebesin azndan renme anmsamadan baflka
bir fley deildir (Menon, 73a) fleklinde Menon diyalounun sonucunu verir. Platon, l ruhlarnn bir baflka bedene girmeden nce, bir yerde bulunmalar gerektii sonucunu, tm bilgimizin, ruhumuzun bedensel varolufl ncesi tand idealar hatrlamasndan ibaret olduu grflyle besleyerek, ruhun lmszlne iliflkin argman flu flekilde ortaya koyar: fiimdi hatrladmz fleyleri baflka bir zamanda renmifl olmamza bu yeni bir delildir. Hem ruhumuz, bir insan bedeniyle
birleflmeden nce, bir yerde var olmamfl olsayd bu olamazd. Bundan ruhun
lmsz olduu sonucu kar (Menon, 73a).
Kebes ve Simmias bu argmana ok ak bir elefltiri getirirler. Her ne kadar bu
argman, gerekten de ruhlarn biz domadan nce var olduunu kantlamfl grnyorsa da biz ldkten sonra ruhumuzun yaflayacana iliflkin bir kant getirmiyor. Sokratesin bu elefltiriye cevab, lmden sonra yaflamaya iliflkin kantn ancak
hem dngsel argman hem de anmsama argman birlikte ele alnrsa elde edilebileceidir: zellikle de llerin yaflayanlardan doduu gibi yaflayanlarn da
llerden doduu ve doan fleylerin bir daire izercesine l fleylere hep tekabl etmesi (Phaidon, 72b) Sokratesin ruhun lmszlne iliflkin akl yrtmesinin can alc noktasn oluflturmaktadr.
Sokrates Kebes ve Simmiasn yukardaki argmann sonucundan pek tatmin
olmadklarn grnce ruhun lmszlne dair nc bir argman ortaya atar.
Argmana hazrlk olarak Sokrates Kebes ile Simmiasa flyle seslenir: ruhumuzun
domadan nce var olduu doruysa hayata kavuflmak ve tekrar domak iin ancak lmden doabildii gerekliyse sonradan hayata dnecei iin, lmden son-
33
34
Zihin Felsefesi
ra da var olabilmesi nasl gerekli olmaz?... Ruh tenden knca, hele lm durgun
bir zamana deil de frtnal bir havaya rastlaynca, rzgarn ruhu alp gtrmesinden, datmasndan ocuklar gibi korktuunuzu sanyorum. Kebes drste yantlar: belki iimizdeki ocuk bu gibi fleylerden korkmakta (Phaidon, 77e).
Burada sorun, ruhun yok olup olamayaca sorunudur. Eer ruhun yok olamayaca kantlanabilirse o zaman, bedenin yok olduu flphesiz herkes tarafndan
bilinen bir olgu olduuna gre zihin beden dalizmi doru demektir. Sokratesin
akl yrtmesinin altnda Leibniz Yasas iten ie ifllemektedir. Eer ruh bedenin
sahip olmad niteliklere sahipse, beden de ruhun sahip olmad niteliklere sahipse o zaman ruh ve beden birbirinden farkl fleyler olmaldr.
Sokratesin stratejisi hangi tr fleylerin yok olmaya, dalmaya yatkn olduu ve
hangi tr fleylerin olmadn sormaktr. Baflka fleylerin bir araya gelerek oluflturduu fleylerin dalp bozulduu, ama byle bir bileflime sahip olmayan fleylerin ise
bozulmad gerektir. Buradaki akl yrtme, bir bileflkenin bileflim yerlerinden krlabilecei ya da dalabilecei, ama bileflik olmayan, yani baflka fleylerin bir araya
gelerek oluflturmad bir fleyin, bu tr zayf noktalar olmad iin dalma ya da
krlma tehlikesinin olmaddr. Dalma, bu anlamda bileflimin zdddr. Bylece
bu argmann ana ncl daha nce bileflik olann dalabilecei, ama hibir zaman bileflmemifl bir fleyin dalamayaca, nk ortada dalacak bir fley olmaddr. Sokrates, bileflik olmayan varlklar varsa bu halden kurtulmak, yalnz onlara
mahsus deil midir? (Phaidon, 78c) diyerek dalmaya iliflkin sonucunu verir.
kinci ncl bileflik olan ve olmayan fleylerin zellikleriyle ilgilidir. Bileflik olmayan fleyler hep ayn olan, hep bir trl davranan (Phaidon, 78c) ve ayn zamanda
da gze grnmez ve flekilsiz (Phaidon, 78e) fleylerdir. Buna karfln, bileflik fleyler
hep deiflip hibir zaman ayn kalmayan, grlebilir, tutulabilir olan fleylerdir.
Bu argman Platonun idealar kuramna, yani genel mkemmel ideler ile fiziksel nesneler arasndaki ayrmna dayanmaktadr. Srekli deiflim gsteren fiziksel
nesneler, bileflik olmayan fleyler -ken genel ideler, gzle grlmez ve deiflmezler,
dolaysyla da mkemmeldirler. Sokrates, kendi olan, kendinde gzellik ve
kendinde eflit olan fleyleri, deiflmeyen fleylere rnek olarak verir. Kendinde kelimesi, genellikle sz konusu olgunun idesinin, ifade edildiini belirtir. Bu noktadan sonra istedii sonuca varabilmek iin Sokratesin yapmas gereken tek fley ruhun ve bedenin hangi kategoriye, bileflik mi, yoksa bileflik olmayana m girdiine
karar vermektir. Dolaysyla, idealar kuramn temele alarak ruh en ok tanrlk olana, lml olmayana, dflnebilene, yaln olana, dalmayana, her zaman ayn kalana benzer; ten de en ok insanlk olana, lml olana, dflnlemeyene, ok flekilli olana, dalana, asla kendinin ayn kalmayana benzer (Phaidon, 80b) diyerek,
ruhu ve bedeni kesin bir flekilde birbirinden ayran dalizmini ortaya koyar.
Bu argmann ne derece etkili olduu tartflmaldr. Sokrates, Kebese syle bakalm, flimdi bizde, gerekten biri ruh dieri ten olmak zere, iki fley yok mu? diye sorarak, kantlamak istedii ruh ve beden dalizmini varsaymfl olmaktadr. nk; beden ve ruhun birbirinden farkl niteliklere sahip olduunu tartflabilmek iin,
ncelikle bizlerin beden ve ruhtan olufltuumuz kabul edilmelidir. Bu n kabul,
Sokratesin bu sorusunda aka ifade edilmekte ve argman dngsel hale getirmektedir. nk; kantlanmak istenen fley ncl olarak kabul edilmifltir. Sokratesin
iddiasn insanlarn hem zihinsel, hem de fiziksel yanlar vardr fleklinde, daha yumuflak yaklaflarak deerlendirmek de mmkndr. Gerekten de byle bir iddia,
herkes tarafndan kabul grd gibi, kendi iinde bir eliflki de yaratmaz. Bizler,
belli fiziksel zelliklere sahip olduumuz gibi, ayn zamanda dflnen ve alglayan,
yani zihinsel zelliklere de sahip bireyleriz. ncl bu flekilde yorumlayarak, Sokratesin arzu ettii sonuca, dngsellie dflmeden ulaflmak mmkndr.
Ancak daha ciddi bir elefltiri Leibniz Yasasna getirilebilir. Elbette ki iki farkl
grnen fley, eer bir ve ayn fleyseler, yani efldeerseler o zaman birbirlerinin btn niteliklerini paylaflyorlar demektir. Sokratesin gstermek zorunda olduu fley,
beden ve ruhun kendileri iin karakteristik olan zellikleri paylaflmadklardr. lk
bakflta bir ve ayn fley hem psikolojik, hem de fiziksel nitelikler ierebilir (rnein, duyum) ya da hem tanrsal hem de fiziksel nitelikler ierebilir (rnein, peygamberler). Eer bu elefltiriye cevap, ruh bedenden sonra da varln srdrmeye
devam eder ve bedenin bir paras deildir fleklinde olacaksa o zaman da bu cevabn kendisi bir argman gerektirir. nk; bu durumda tekrar dngsellie dfllecektir. Dalizmi kantlayabilmek iin, ruhun beden yok olduktan sonra da var
olduunu kantlamak gereklidir. nk; ruhun bu nitelii bedenin hibir zaman
sahip olamayaca bir fleydir.
Ancak, Sokrates iin, ruhun bedenin lmnn ardndan varln srdrmeye
devam ettii olasln gstermek yeterlidir. Bedenin lmn ardndan hemen yok
olmadn, bir sre daha var olmaya devam ettiini ve yavafl yavafl daldn,
bylece ruhun bedenden daha uzun srede yok olmasnn olas olduunu syler.
Afladaki pasajda grlecei gibi, Sokratesin esas varmak istedii sonu, ruhun
sadece daha yksek dzeyde bir kesinlik ve sreklilik taflddr: Sonra Simmias,
Kebes, byle yetiflmifl ve tenden ayrlmfl bir ruh, hibir zaman, teni brakrken para para edilmekten, rzgarlarla darmadan gitmekten, her yana savrulmaktan,
savrulunca da bir yerde bulunmamaktan hi de korkmaz (Phaidon, 84b). Simmiasn bu sonuca cevab flyledir: Bu sz edilen meselelerde flimdiki hayat iinde
gerek bir bilgi edinmek imkansz deilse de son derece gtr. Sokratese Kebes
ve Simmias ayr ayr elefltiriler yneltirler.
Simmiasn elefltirisi bir analojiyi temele alr. Bir lirin ahengi grnmeyen ve fiziksel olmayan bir fleydir. Ama mzik aletinin kendisi hem fizikseldir, hem de krlabilir. Ama lirin krlmas ya da tellerinin kopmas sonucunda, ahenginin hala sreceini dflnmyoruz. Benzer olarak, ruhun gze grnmez ve fiziksel olmad iddiasndan hareketle bedenin lmnden sonra var olmaya devam ettiini ne
srmek yanlfltr. Simmiasn elefltirisinde dikkat edilmesi gereken husus, zihinsel
ve fiziksel olann farkl zellikler iermesinden hareketle zihinselin varlnn fizikselin varlna dayanmad sonucunu karmann doru olmaddr.
Kebes, benzeflme argmannn, ruhun lmsz olduunu kantladn dflnmez. Onun elefltirisi, ruhun bedenden daha uzun sre var olmaya devam etmesinin, onun sonsuza kadar var olacan gstermediidir. O da bir analoji yapar: bir
adamn dokuduu giysi, adamn lmnden uzun zaman sonra bile hala var olabilir, ama bu demek deil ki yn dokumalar lmszdr.
Sokratesin Simmiasa ayr cevab vardr. Bir kere analojinin ifllemesi, ancak
anmsama argmanyla ters dflerse mmkndr. Lirin kendi var olmadan nce
ahenginin var olmas mmkn deildir. Ahengin ortaya kmas ancak lir varsa
mmkndr. Eer ruh bedenden nce var olmasayd o zaman, idelerle iliflki kurarak edindii bilgileri hatrlamas nasl mmkn olacakt? Bunun sonucunda Simmias,
lir analojisiyle anmsama argman arasnda, seim yapmak zorunda kalr ve Sokratesin sonucunu kabullenir: Ne kendimin, ne de baflka birinin, ruhun bir ahenk olduunu sylemesine hakl olarak raz olmamak zorundaym (Phaidon, 92d).
kinci cevap biraz daha karmaflktr. Sokrates Simmiasn syledii gibi, ahengin
mzik aletinin paralarnn bir arada alflmasndan kaynaklandn ve lirin fizik-
35
36
nc halin imkanszl
akln ilkelerinden biridir. Bu
ilkeye gre, eer bir fley her
hangi bir nesne iin doru
ise o zaman o nesne iin
yanlfl olmasna imkan
yoktur. Bir baflka biimde
ifade edecek olursak, bir
fleyin ayn balamda ya da
belli bir fley bakmndan
hem ayn nitelikleri taflmas
hem de taflmamas
mmkn deildir.
Zihin Felsefesi
sel paralarnn ahengi etkilediini, ama ahengin lirin fiziksel paralar zerinde bir
etkisi olmadn kabul eder. Ama sonra, bunun hi de ruh ve beden arasndaki
iliflkiye benzemediini gsterir. rnein; ruh sklkla bedenin arzularn onlar dizginlemek suretiyle kontrol eder. Lir analojisinde, nedensel iliflki sadece tek ynldr. Fizikselden fiziksel olmayana doru, ya da analojiyi tam olarak iflletirsek, fizikselden zihinsele doru. Ama insanlar sz konusu olduunda, nedensellik iliflkisi, her iki ynde de geliflir.
Son olarak Sokrates, ruh ile ahenk arasnda bir baflka farklla daha iflaret eder.
Ahenkler deiflir. Ahenkli olma bir derece iflidir ve bir lir dierine nazaran daha
ahenkli olabilir. Ama en kk lde bile olsa, bir ruhun baflka bir ruhtan daha
ok ya da daha az olduu sylenebilir mi? (Phaidon, 93b). Ruha sahip olmak ya
da ruh olmak bir derece ifli deildir. Ruh ya vardr ya da yoktur.
Sokratesin Kebese cevab, ruhun lmszl iin Phaidonda verilen son
argmandr. Aynen dngsel argmanda olduu gibi Sokrates yine karfltlk kavramn kullanr, ama bu sefer biraz daha farkl flekilde. ddias karfltlklarn birbirini reddettiidir. rnein; eer bir say tek sayysa ift say olmas imkanszdr.
Eer bir fley doruysa o zaman o dorultuda yanlfl olmas imkanszdr, vb. gibi.
Bu yadsnamaz bir durum olmal, nk Sokrates Bir karflt asla kendi kendisine karflt olamaz (Phaidon, 103c). Burada idealar teorisini kullanarak tezini salamlafltrr. Ancak varmak istedii husus mantksaldr; nc halin imkanszl ilkesini kullanr.
Karfltlarn karfltln kurduktan sonra bir karflt asla kendi kendisine karflt
olamaz (Phaidon, 103c) grfln temele alan Sokrates, Kebesi karar vermeye
arr: Tenin canl olmas iin kendinde olmas gerekli fley nedir? (Phaidon,
105c). Kebes, ruh diye cevap verir. Ama lm yaflamn zdddr, o halde yaflam ve
lm birbirinin karfltdr. Sokrates, eer ruh bedene canllk, yaflam veriyorsa o
zaman, nasl bir tek say ift olamazsa ruh da lml olamaz, o halde lmsz olmal, sonucuna varr: nsana lm yaklaflnca, grndne gre, kendisinde
lecek olan lr. Fakat lmez olan, yani lmsz olan, yok olmaktan sapa salam kurtulur, ne ise yle kalr (Phaidon, 106e). Sokratesin son argman sadece
Kebesin elefltirisini cevaplamakla kalmaz, ayn zamanda, ncllerin doruluundan flphemiz yoksa ruhun sadece maddeden uzun yafladn deil, lmsz olduunu da gsterir.
Platon Devletin drdnc kitabnda doa filozoflarnn mikro kozmos makro
kozmos anlayflna sadk kalarak ruhun da devlet gibi ksmdan olufltuunu ileri srmfltr. Nasl toplumda ynetenler, savaflanlar ve para kazananlar varsa insan
ruhunda da akll, tinli ve arzulayan ksm vardr. Buna gre, insan ruhunda bir fleyi enine boyuna dflnme, bir fleyin bilincinde olma edimi vardr ki bu akll ksmdr. kinci olarak ruhta maddi fleylere karfl duyulan bir istek vardr ki bu da arzulayan ksmdr. Ruhun bu iki ksm arasnda uyumu salamak zere akla yardm
eden eylemde bulunma yan da tinli ya da iradeli ksmdr. Ruha zg ve onun iin
zsel olan ksm akldr. Bunlardan akl ve arzu, ruhun birbirine karflt eylem ve ynelimlerini ierirler.
Platon Phaidros diyalounda ruhun bu ksmn bir dizginleri elinde tutan bir
srcyle arabay eken siyah beyaz iki ata benzetir. Bunlardan src liderdir,
ruhun akll ksmn temsil eder ve ideal devletteki yneticiler ksmna karfllk gelir. Beyaz at cesaret, alakgnlllk, kontrol, sayg ve lll temsil eder ve
37
arabay idealar alemine doru ekmeye alflr. Siyah at ise gururlu, kendini beenmifl, sar, saygsz, serkefl ve elenceye dflknl temsil eder ve arabay yeryzne doru ekmeye abalar. Bu atlardan beyaz olan ruhun tinli ksmn ya da iradeyi temsil eder devletteki askerler snfna karfllk gelir, siyah at ise ruhun arzulayan ksmn temsil eder ve halka karfllk gelir. Eer arabac atlar kontrol edip
uyumlu bir flekilde dizginleyemezse kuvvetli at dengeyi bozacaktr. Dolaysyla
arabacnn, yani akln yapmas gereken fley atlar, yani iradeyi ve arzuyu kontrol
altnda tutmaktr: Akl madem lldr, iimizde olup biten her fleyi kollayp ynetmek ona dfler; tinin (iradenin) ifli de onu dinlemek, ondan yana olmaktr...
Bylece yetiflen, gerekten eitilen, ifllerini bilen, gren bu iki yan, iimizde en
ok yer tutan, doymak bilmeyen isteklere kumanda ederler (Phaidros, 441e-442a).
Platonun ruhun birbirine karflt iki yan olan akll ve arzulu ksmSIRA
uzlafltran
SZDE tinli ksm
ayrmyla Freudun id, ego, sperego ayrm arasnda bir benzerlik gryor musunuz?
Aklayn.
SIRA SZDE
D fi N E L M
D fi N E L M
S O R U
S O R U
DKKAT
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
N N
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
K T A P
TELEVZYON
TELEVZYON
NTERNET
NTERNET
38
Zihin Felsefesi
zet
N
AM A
N
A M A
N
AM A
39
Kendimizi Snayalm
1. Afladaki ifadelerden hangisi doa filozoflarnn grfllerini yanstmaz?
a. Doa filozoflar esas olarak varlk sorunu ile ilgilenmifllerdir.
b. Doa filozoflar akln sadece zihnin zel bir yetisi olduunu dflnrler.
c. Doa filozoflarna gre insan doas ile evren
birbirine simetriktir.
d. Doa filozoflar toplumsal bir varlk olarak insan anlamaya ynelmifllerdir.
e. Doa filozoflar deiflim sorunu ve bununla balantl olarak olufl sorunu zerinde durmufllardr.
2. Doa filozoflar iinde insana evrensel ilke (logos)
ile aklc bir iliflki iinde bir anlam ykleyen ilk dflnr
afladakilerden hangisidir?
a. Parmenides
b. Anaksimandros
c. Herakleitos
d. Empedokles
e. Anaksimenes
3. Afladakilerden hangisi Parmenidesin grfllerini
yanstmaz?
a. Dflnce Varlktan farkl deildir, nk bizzat
Varlkn dflncesidir.
b. Varolan Bir ve Tektir.
c. Varolan sreklidir ve blnemezdir.
d. Varlk Bir ve Tek olarak salt dflnmeyle kavranabilir.
e. Varln z deiflmedir.
4. Anaksagorasa gre evrendeki uyumu ve dzeni salayan ilke afladakilerden hangisidir?
a. Thumos
b. Nous
c. Arkhe
d. Logos
e. Phren
5. Dnyay deneyimin deimi flekillendir; sadece duyularla alglanan fleylerin var olduunu savunan dflnr afladakilerden hangisidir?
a. Herakleitos
b. Demokritos
c. Protagoras
d. Anaksagoras
e. Parmenides
40
Zihin Felsefesi
Okuma Paras
Sokrates: Syle bakalm flimdi, bizde gerekten biri ruh,
teki ten olmak zere iki fley yok mu?
Kebes: Elbette var, dedi.
Sokrates: O halde, ten bunlardan hangisine daha uygun, daha yakn?
Kebes: Herkes iyi bilir ki, hi deilse, grlebilene.
Sokrates: Ey, ruh nedir o halde? Diye sordu; grlen bir
fley mi, grlmeyen bir fley mi?
Kebes: Grlen bir fley deil, dedi; hi deilse, insanlar
iin, Sokrates.
...
Sokrates: yleyse, dedi, ruh grlmeze tenden daha
ok benzer; ten de grlebilene, ne dersin?
Kebes: Baflka trl olamaz ki, Sokrates, diye cevap
verdi.
Sokrates: Demin dememifl mi idik ki ruh bazen grme,
iflitme veya baflka bir duyumun araya girmesiyle bir meseleyi incelemek zere teni kullanr. nk bir duyum
yardmyla bir fleyin incelenmesi tenin kullanlmasdr.
O zaman, ruh asla ayn kalmayan fleyden yana ekilip
srklenir, deil mi? Kendinden saptr, altst olur. Sanki sarhoflmufl gibi bafl dner, nk tabiat gereince
bu trl durumdaki fleylerle iliflki halindedir.
Kebes: Pek doru, cevabn verdi.
Sokrates: Buna karfllk dedi, flunu bil ki o yalnz ve
kendiliinden bir fleyi incelediinde orada katksz, her
zaman var olan, hi lmez ve hi deiflmez fleylere doru atlr. O fleyler yaknl yznden, kendi kendisiyle
bafl bafla kaldka, bundan alkonulmadka her zaman
onlarla beraber kalr. O andan itibaren saptmadan, sz geen fleylerle birlikte deiflip bozulmadan, onlarla
temasndan tr her zaman ayn kalr. nk bu ruh
hali bizim dflnfl dediimiz fley deil midir?
Kebes: flte, dedi, tam yerinde ve gerek bir sz, Sokrates.
Sokrates: Peki, dedi, deminki dediklerimize olduu gibi flimdiki dediklerimize gre de, sence, ruh bu iki cinsten hangisine daha ok benzer, daha ok yakndr?
Kebes: Bence, Sokrates, dedi, en az kavrayfll bir kafa
da olsa, tuttuun yolu tutarak ruhun her zaman ayn
kalana, ayn kalmayandan daha ok benzediini kabul
etmeyecek hibir kimse yoktur.
Sokrates: Ya ten, diye sordu.
Kebes: Deiflene daha benzer, dedi.
Sokrates: fiimdi, dedi, baflka ynden bakalm. Ruh ve
ten beraber olduklarnda tabiat, sonuncuya klelii ve
boyun emeyi, birinciye komutanl ve efendilii verir.
Buna gre de, sence bu ikisinden hangisi tanrlk olana,
41
1. d
Sra Sizde 1
Akln arasallafltrlmas kavram Horkheimer tarafndan
Aydnlanma felsefesinin akl anlayfln elefltirmek zere
ortaya atlmfl bir kavramdr. Horkheimere gre, Aydnlanma dneminde znel akln nesnel akl karflsnda
ncelikli bir hale getirilmesiyle akl dflnsel kkenlerinden koparlarak teknik bir boyut kazanmfl, yani arasallafltrlmfltr. Horkheimere gre, nesnel akln grevi
olay ve olgular tarihsel btnl iinde anlayarak
ama belirlemek, znel akln grevi ise olay ve olgular pratik faydalar iinde anlamaya alflarak ara belirlemektir. Yani nesnel akl insanlara toplumsal bir bakfl
as kazandrmay hedeflerken znel akl hayatta baflarl olmalar iin gereken perspektifi kazandrmay hedefler (Horkheimer, 2000). Prometheus da tanrlardan
atefli alarak insanlara teknoloji, bilimler ve sanatlar
retmifl ve tanrsal akln yerine znel akl gemifltir.
Tanrlardan atefli alan insan kendi znel ve zerk aklyla doay dnfltrme ve kendi amac iin kullanma yeteneine sahip olmufltur. Aydnlanma felsefesinde yceltilen ve kapitalizmin bir formu haline gelen arasal
akl tam da Prometheusun teflvik ettii akldr.
2. c
3. e
4. b
5. c
6. e
7. a
8. b
9. d
10. c
Yantnz doru deilse nitenin Doa Filozoflar bafllkl ksmn yeniden gzden geiriniz.
Doa filozoflarnn insan toplumsal bir varlk
olarak ele almadklarn greceksiniz.
Yantnz doru deilse nitenin Doa Filozoflar bafllkl ksmn yeniden gzden geiriniz.
nsana evrensel ilke (logos) ile aklc bir iliflki
ykleyen ilk dflnrn Herakleitos olduunu
greceksiniz.
Yantnz doru deilse nitenin Doa Filozoflar bafllkl ksmn yeniden gzden geiriniz.
Parmenidesin varln znn deiflme olduunu kesinlikle reddettiini greceksiniz.
Yantnz doru deilse nitenin Doa Filozoflar bafllkl ksmn yeniden gzden geiriniz.
Anaksagorasa gre evrendeki uyumu ve dzeni
salayan ilkenin nous olduunu greceksiniz.
Yantnz doru deilse nitenin Doa Filozoflar bafllkl ksmn yeniden gzden geiriniz.
Dnyay flekillendiren fleyin deneyim olduunu
ve sadece duyularla alglanan fleylerin var olduunu savunan dflnrn Protagoras olduunu
greceksiniz.
Yantnz doru deilse nitenin Doa Filozoflar bafllkl ksmn yeniden gzden geiriniz.
Herakleitosun logos terimini eylem veya edim
anlamnda kullanmadn greceksiniz.
Yantnz doru deilse nitenin Platon ve Antik Biliflsel Psikoloji bafllkl ksmn yeniden
gzden geiriniz. Platonun zihin ve bedenin
birbirinden ayr olduunu savunan dalist bir
dflnr olduunu greceksiniz.
Yantnz doru deilse nitenin Platon ve Antik Biliflsel Psikoloji bafllkl ksmn yeniden
gzden geiriniz. Platonun ruh ile bedenin birbirinden tamamen ayr olduunu savunan dalist bir dflnr olduunu greceksiniz.
Yantnz doru deilse nitenin Platon ve Antik Biliflsel Psikoloji bafllkl ksmn yeniden
gzden geiriniz. Platona gre ruhun lmsz
olan ve gerek bilginin (episteme) ortam olan
ksmnn nous olduunu greceksiniz.
Yantnz doru deilse nitenin Platon ve Antik Biliflsel Psikoloji bafllkl ksmn yeniden
gzden geiriniz. Platona gre ruhun bedenin
lmesiyle lmediini greceksiniz.
Sra Sizde 2
Platonun ruhun birbirine karflt iki yan olan akll ve
arzulu ksm uzlafltran tinli ksm ayrmyla Freudun
zihni id, ego, sperego olarak e ayrmas arasnda bir
benzerlik kurmak mmkndr. Freudun l tipolojisinde de id, zihnin arzulayan ksmn sperego da isellefltirilmifl toplumsal kurallar temsil eder. Ego bu iki ksm arasnda arabuluculuk grevini stlenir. Bu yap
arzu, mantk ve vicdan olarak da dflnlebilir. Haz ilkesiyle hareket eden idin hemen doyurulmasn istedii arzular ile vicdan duygusuyla hareket eden speregonun basklar ve engellemelerine karfl gereklik ilkesiyle hareket eden ego, bu ikisi arasnda mantkl bir
zm yolu bularak idin arzularnn toplumsal deerlere uygun bir flekilde karfllanmasn salar.
42
Zihin Felsefesi
Yararlanlan ve Baflvurulabilecek
Kaynaklar
Aiskhylos (2009). Zincire Vurulmufl Prometheus.
(ev. F. Akderin), stanbul: TEM Yapm Yaynclk.
Capelle, W. (1994). Sokratesten nce Felsefe. (ev:
O. zgl), stanbul: Kabalc Yay.
Cevizci, A. (2009). Felsefe Tarihi Thalesden Baudrillarda. stanbul: Say Yaynlar.
Herakleitos (2005). Fragmanlar. (ev. C. akmak), stanbul: Kabalc Yaynevi.
Homeros (1975). lyada. (ev. A. Erhat), stanbul: Sander Yaynlar.
Homeros (1978). Odysseia. (ev. A. Erhat), stanbul:
Sander Yaynlar.
Horkheimer, M. (2002). Akl Tutulmas. (ev: O. Koak), stanbul: Metis Yaynlar.
Jaynes, J. (1976). The Origin of Consciousness in
the Breakdown of Bicameral Mind. Boston: Houghton Mifflin Company.
Kaufman, W.A. (1961). Philosophic Classics. Englewood Cliffs, NJ: Prentice Hill.
Malone, C. J. (2009). Psychology Pytagoras to Present. Cambridge, Massachusetts: The MIT Press.
Peters, F. E. (1994). Antik Yunan Felsefesi Terimleri Szl. (ev. H. Hnler), stanbul: Paradigma
Yaynclk.
Platon. (1973). Devlet. (ev. H. Demirhan), stanbul:
Hrriyet Yaynlar.
Platon. (1997). Phaidon. (ev. S.K. Yetkin; H.R. Atademir), stanbul: MEB Yaynlar.
Platon. (1997). Phaidros. (ev. H. Akverdi), stanbul:
MEB Yaynlar.
Platon. (2009). Menos. (ev. A. Cevizci), stanbul: Sentez Yaynclk.
Platon. (1986). Theaetetos. (ev. M. Gkberk), stanbul: Remzi Kitabevi.
Soccio, D. J. (2010). Felsefeye Girifl Hikmetin Yaptafllar. (ev. K.K. Karatafl), stanbul: Kakns
Yaynlar.
Timuin, A. (2000). Dflnce Tarihi I. stanbul: Bulut
Yaynlar.
Zeller, E. (2008). Grek Felsefesi Tarihi. (ev. A. Aydoan), stanbul: Say Yaynlar.
ZHN FELSEFES
3
Amalarmz
N
N
N
N
Anahtar Kavramlar
Ruh
Logos
Nous
Akl
Duyum
Anima
Mens
Animus
indekiler
Zihin Felsefesi
Aristotelesden
Thomas Aquinasa
Zihin Kavram
ARSTOTELES VE DE ANMA
MARCUS AURELUSUN ZHN
KAVRAMI
AUGUSTNUSUN ZHN KAVRAMI
THOMAS AQUNASIN ZHN
KAVRAMI
Aristotelesden Thomas
Aquinasa Zihin Kavram
ARSTOTELES VE DE ANMA
Platon, ruhun ve bedenin esas olarak birbirinden farkl olduunu, insann aslnda
lml bir bedende geici bir sre iin hapsolmufl, lmsz bir ruhla zdefl olduunu ne srmfltr. Buna karfln, Platonun rencisi Aristotelese gre ruh ve bedenin bir bileflkesi olan insan, aynen dier bireysel tzler gibi var olan birincil tzdr. Ruh ve beden farkl olmalarna ramen bireyin ayrlamaz parasdrlar. Aristoteles, insana has zellikleri, dier canl trlerinden ayrt edebilmek iin, son derece kapsaml bir teori gelifltirmifltir.
De Anima, Aristotelesin psikolojik konularla ve genel olarak Psyche ile ilgili
grfllerini ortaya koyduu kitaptr. Yunanca bir terim olan Psyche, literatrde
Aristotelesin kulland anlamda, kimi zaman ruh, kimi zaman da canllk ilkesi
olarak evrilmifltir. Aristotelesin kulland anlamda anima, ne teolojinin kulland anlamda ruhla ayn fleydir, ne de Platonnun iddia ettii gibi bedenden ayr bir
zihin anlamna gelir. De Animada Aristoteles, Platonun ruh anlayflndan iyice
uzaklaflarak, duyumsal etkinlie dayanan bir ruh anlayfl gelifltirmifltir (Malone,
2009: 73). Animann Aristoteles iin dinamizmi, eylemi ve sreci ifade eden ok
ynl bir kavram olduunu ve afladaki niteliklere sahip olduunu belirtir:
Anima bedenden ayrlamaz; salt bedenin iinde bulunan bir fley deildir;
[bedene ikindir].
Duraan bir fley deildir; biimlendirici bir gce sahiptir.
Yaflamsal ifllevlerin tmn ierir.
Bedene canllk veren ilkedir.
Bedendeki organlarn ifllevlerini yerine getirmesini salar.
Aristoteles, De Animada ortaya koyduu bu grfln, canl ve cansz varlklar arasndaki farklara dayanarak gelifltirmifltir.
evremize baktmzda baz fleylerin canl, bazlarnn cansz olduunu
Masalar,
SIRA grrz.
SZDE
sandalyeler, kar taneleri, dalar, tafllar cansz, iekler, kelebekler, kediler, kpekler canldr, ama bu saylanlarn hepsi de fiziksel nesnelerdir. Nasl oluyor da baz fiziksel nesD fi N E hepsi
L M de birbineler canlyken dierleri cansz olabiliyor? Ayrca, canl fiziksel nesnelerin
rine benzemiyor. rnein; hem papatyalar, hem de kufllar canl olmasna ramen birbirlerinden son derece farkllar. Papatyann aksine, kufllar hareket edebilir,
S O R Uevrelerindeki
fleyleri alglar, ac duyabilirler. Bu farkll nasl aklayabiliriz?
AMALARIMIZ
D fi N E L M
S O R U
DKKAT
DKKAT
SIRA SZDE
SIRA SZDE
N N
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
46
Entelekheia tamamlanma
ya da mkemmellik durumu,
edimsellik, kendini
gereklefltirme anlamna
gelen Yunanca bir terimdir.
Aristoteles bu terimi, ruhun
gizil g halinde varl
kendini gereklefltirmek
zere dzene sokmas ve
ynlendirmesi anlamnda
kullanmfltr.
Zihin Felsefesi
Aristotelese gre, insanlar, bitkiler ve hayvanlar ortak olarak canl olmay gerektiren baz zellikler taflmaktadrlar. Canl varlklar canl olmayan varlklardan
ayran zellik, canl varlklarn ruha sahip olmasdr. Peki yleyse nedir bu ruh?
Ruh canl olmakla ilgilendirilebilecek btn ifllevlerden sorumlu bir ilkedir. Bu ifllevler de beslenme, byme ve remedir. Ruhu bedenin formu, yani maddesel bedene her ne ise o olma zelliini kazandran ilke olarak tanmlayan Aristotelese
gre ruh entelekheiadr.
Aristotelese gre, ruh ile beden arasndaki iliflki daha ziyade bir heykel onun
formu arasndaki iliflki gibidir. Nasl bir heykelin flekli ya da formu heykelin kendisinden ayr ve bamsz olarak dflnlemezse ruh da ayn flekilde bedenden ayr ve bamsz bir varla sahip deildir. Aristotelese gre ruh ile beden arasndaki iliflki maddeyle form arasndaki iliflki gibidir, yani sakl olanan (potansiyel)
olann gerekleflmesi, varla gelmesidir: Ruh amatr ve canl cisimlerin biimsel
cevheri olarak da nedendir... nk; her fley iin varln nedeni biimsel cevherdir. Oysa btn canl varlklarda, onlarn varlklarn oluflturan fley hayattr; hayatlarnn nedeni ve ilkesi ruhtur (De Anima, 415b-10).
arpc bir metaforda Aristoteles gerekte eer gz bir hayvan olsayd, grme
onun ruhu olurdu: nk; gzn biimsel cevheri grmedir der (De Anima,
412b-20). Gz ve grme beden ve formdur; eer gz grmezse artk gz deildir,
gz bu durumda sadece bir isimden ibarettir. Bu grfle gre, ruh bedenin eylemde bulunmasdr, bedenin eflitli bilin halleridir, yani, duyumsama, arzulama, dflnme ve benzeri zihinsel durumlar sadece bedenin alflmasnn yan rnleridir.
De Animada ruhun bedenden ayr olamayacan net bir flekilde savunan Aristoteles, Platonu ve onu takip edenleri, ruh ve bedeni birbirine indirgenemez flekilde birbirinden ayrdklar iin elefltirir. Biz, der Aristoteles ruhun, doal ve organize olmufl doal bir cismin ilk entelekheias olduunu syleyeceiz. Bu nedenle
ruh ve bedenin tek bir fley olup olmadn arafltrmak zorunda deiliz; ayn flekilde bunu ne balmumu ve iz iin ne de genel olarak herhangi bir fleyin maddesi ve
biimi iin yapamayz (De Anima, 412b-5).
Aristotelese gre ruh yaflam aklamak iin gereklidir, ama ruhlar arasnda hiyerarflik bir snflandrma vardr. Aristoteles farkl yeteneklerine ya da kapasitelerine gre ruhun tr olduunu syler. Aristotelesin insan felsefesi ve etii, ruhlar hiyerarflisine ait bu genel fikir zerine kurulmufltur. En alt dzeyde ruh, en dflk gizil gce sahiptir. En ilkel ruh, bitkisel ya da besleyici ruhtur. Bitkisel veya
besleyici ruh btn hayat formlar iin geerli olan byme, beslenme, reme gibi hayatn devam ettirilmesine iliflkin ifllevleri ieren ruhtur. Bitkiler, hayvanlar ve
insanlar doar, byr, yemek yer, rer, vs., yani baz ortak zellikleri taflrlar. Aristoteles e gre aalar ve dier btn bitkiler yalnz beslenme yetisine ya da bitkisel ruha sahiptir (De Anima, 414a-30).
Hayvanlar ve insanlar, temel yaflam fonksiyonlarnn yan sra, aalarn ve bitkilerin sahip olamad dier baz ifllevlere de sahiptir. Kpekler, kediler, vs., evrelerini alglayabilirler, duyu organlar araclyla evrelerinin farkndadrlar. Kendi kendilerine hareket etme yetileri vardr. Duyu organlar yoluyla evrelerinden
aldklar uyaranlara eflitli flekillerde cevap verebilirler. Ayrca kediler, kpekler
ar hissederler, oysa aalar ar duymazlar. Bylece kediler, kpekler aalar, iekler arasndaki fark nasl aklamak gerektii konusuna Aristonun cevab kedilerin, kpeklerin yani hayvanlarn duyumlama yetisine ve dolaysyla isteme yetisine sahip olduklardr. nk; ifltahn, cesaretin ve iradenin kayna isteme yetisidir (De Anima, 414b-5). Duyusal ruh da aynen bitkisel ruh gibi, temel yaflam ifl-
levlerine sahip olmakla beraber evreyi alglama, duyumlama, mekn iinde yer
deifltirme gibi baz zelliklere de sahiptir.
Hayvanlar ve insanlar ayn yaflam fonksiyonlarna sahiptir. Hepsi de evrelerini alglarlar, duyu organlar yardmyla aldklar uyaranlara cevap verirler, hareket
edebilirler, ancak dier hayvanlardan farkl olarak insanlar akllarn kullanrlar. nsanlar, rnein Pythagoras teoremini anlarlar, greceliin ne anlama geldiini bilirler, bilimsel cmleler kurabilirler, karmaflk felsefi problemler zerine dflnp
tartflabilirler, tanrnn varln tartflabilirler, insann evrendeki yeri zerine ya da
kendilerinin bir ruha sahip olup olmad zerine dflnebilirler. Kpekler, kediler dier hayvanlar, bu tr ifllevlerde bulunmazlar.
O zaman hayvanlarla insanlar arasndaki farkllklar nasl aklayacaz? Aristotelese gre, farklln sebebi insanlarda akll ruh olmasdr. Ruh bitkilerde ve
hayvanlarda onlara canllk salayan ifllevlerin ilkesidir. nsanda bulunduu biimiyle ruh ise hareketin, dflncenin, yargnn ve alglamann ilkesidir (De Anima, 427a-20). nsan dier canllardan ayran, insan yapan zellii, ruhunun bir yannn, akln (logos) taflycs olmasdr. nk ruh, canl varlklarn hayatlarnn
nedeni ve ilkesi (De Anima, 415b-10) olarak insanda olduu gibi, bitkilerde ve
hayvanlarda da vardr ve onlara canllk verir.
nsann sahip olduu ruh, us (nous) ve usun bir rn olan dflnme gcyle
bitkilerde ve hayvanlarda bulunan ruhtan daha farkl bir yap oluflturur (De Anima, 413b-25). Yalnzca insanda bulunan biimiyle ruh, yaflamann ve alglamann
yan sra dflnmeyi de salar. nsan ruhuna dier canllardan farkl olarak dflnme ve yargda bulunma zelliklerini katan noustur. nsan, usu sayesinde uyarclara anlk tepkiler vermenin tesine geer, gelecee ynelik eylemlerde bulunabilir (Metafizik; 1071b-35). Bylece dflnce... yalnzca usa (nous) sahip olan bir
canlda ortaya kar (De Anima, 427b-10).
Aristoteles, bitkisel ve hayvani ruhun, fiziksel bedenden ayr ve bamsz bir
varlklar olduunu iddia etmez. Ruhun bedenden ayr bir ifllevi olmad kzgnlk,
cesaret, tutku, grme, dokunma gibi duyumlar iin de kesinlikle dorudur. Dflnmenin ruha ait olduu ve bedenden bamsz olduu kabul edilir, ama Aristoteles
dflnmenin byk oranda imgelemi ierdiini, bu sebeple de bedene ihtiya duyduunu syler. Bedenin duyum organlar olmakszn grsel ya da iflitsel bir imge
nasl olanakl olabilir? Ruhun bir etkinlii olan alglama da Aristotelese gre bedenin araclyla ruhta meydana gelen bir deiflmeden ibarettir, daha dorusu alglanan nesnenin formunun alglayan zneye iletilmesinden ibarettir.
Aristoteles dokunma, tatma, grme, koklama ve iflitme gibi zel duyulurdan tremifl olan ve onlarla birlikte bulunan ortak duyu adn verdii altnc duyudan sz
eder. Ancak hareket, dinginlik, biim, byklk, say, birlik gibi ortak duyulurlarn rengin grmeye ya da sesin iflitmeye ait olduu gibi, belli bir duyuma ait olmadklarn belirtir. Bu ortak duyulurlarn zel bir duyusu olsayd, onlar, dier duyulardan biriyle ilineksel olarak kavrardk; rnein, grme tatmay yalnzca ilineksel
olarak alglar. Bunun nedeni, zel duyulurlarn, yalnz kendilerini, z gerei alglayan duyuya etki etmeleridir. Ama ortak duyulurlar, befl duyuyla ilineksel olarak
alglanmazlar, onlar bir hareketle alglanr: Bykl ve ardndan flekli de bir hareketle alglarz, nk flekil belli bir byklktr, hareketsiz nesne, hareketin
yokluuyla... alglanr (De Anima, 425a-15). lineksel olarak duyuluru, hangi anlamda alrsak alalm, ortak duyulurlar ilineksel olarak deil, fakat z gerei duyulurlardan her biriyle duyumlanrlar, nk; ortak duyulurlar duyu zerine bir etkide bulunurlar (De Anima, 425a-25).
47
48
Zihin Felsefesi
SIRA SZDE
D fi N E L M
D fi N E L M
S O R U
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
AristotelesinSIRA
szn
SZDEettii zel duyular ve ortak duyulurlar ayrmyla ile 17. yy. da ilk defa Locke tarafndan yaplan birincil ve ikincil nitelikler ayrm arasnda bir balant kurulabilir mi?
Ortak duyunun ikinci ifllevi, hem ortak duyulurlar duyumlamas hem de duyumlamaktaSolduumuzu
duyumlamasdr. Biz bir fleyi sadece grmekle kalmayz
O R U
ama, ayn zamanda onu grdmzn de farkndayzdr. Ve hem grdmzn, hem de iflittiimizin farkndayzdr. Ayrca farkl duyumlar birbirinden ayraDKKAT
bilir ve farkl duyumlarn sonularn birbiriyle karfllafltrabiliriz (De Anima, 425b15-25). rnein; suya sokulmufl bir tahta paras eri grnr, ama dzgn olduSIRA
unu biliriz.
BuSZDE
tr bir farkndalk hibir duyumla balantl deildir (De Anima,
425a-27). Aristotelesin burada szn ettii bilin grfl, zihnin iflleyifline iliflkin
kuramn temellendirmektedir.
AMALARIMIZ
Aristotelese gre ruh akl (logos) anlamnda lmszdr. Her ne kadar kesin bir flekilde iddia etmese de Aristoteles, duyusal ruhun formu olduu bedene
bal olduu
bir flekilde bedeniyle beraber ldn, ancak akll ruK iin,
T A zorunlu
P
hun bedenden ayr ve bamsz bir varlnn olmasnn olas olduunu, dolaysyla bedenin lmnden etkilenmeden varln srdrmeye devam ettiini dflnmektedir (De
T E L EAnima,
V Z Y O N 430a-25). Aristotelese gre us (nous), ruhun bilmesini ve
anlamasn salayan yetidir (De Anima, 429a-10). Dflnme etkinliini gereklefltirme yetisi olarak usun, dflnme nesneleri karflsndaki konumu, alglama yetisinin, alg nesneleri karflsndaki durumu gibidir. Duyularn, alg srasnda, duyu nes N T E R Nbiimlendirilememeleri
ET
neleri tarafndan
gibi, us da dflnme nesneleri tarafndan
belirlenemez. Yani us, nesnelerden etkilenmeksizin, farkl trden nesnelerin bilgisini retebilecek, onlar dflnebilecek yapda bir bilme olana olarak ruhta mevcuttur. Bylece ruhun dflnmesini ve kavramasn salayan yeti olarak us, olanak halinde bir bilme yetisidir ve ancak dflnme etkinliinde bulunulduunda
gereklik kazanr. Byle bir yeti olarak da zerinde yazl hibir fleyin bulunmad bir tablet (De Anima, 430a) gibi olmas zorunludur. Dolaysyla bireyde dflnme kapasitesi, gerek dflnme eylemini nceler; insan dnyaya, potansiyel
olarak her fleyi almaya hazr olan, ama stnde hibir iz bulundurmayan, temiz yazlmamfl bir levha gibi olan bir zihinle gelir.
Aristotelese gre duyum ad verilen bilgi edinme yetisi iki aflamaldr; duyum
nce edilgin, sonra etkindir. Duyu organ nesnenin etkisiyle karfllafltnda edilgin
bir flekilde nesnesinin biimini edinir. Bunu takip eden etkinlik evresindeyse duyum nesnesiyle zdeflleflerek onu zmser, yani etkin bir flekilde nesnenin bilgisini edinir. Dflnme, akl yrtme ve anlama daha nceki duyum deneyimine dayanr ve bu gemifl deneyimlerin kalnts bellekte ve imgelemde saklanr. Ama
bunlar, belirli duyumsal nitelikler ya da belirli nesnelerle ilgili deil, daha ziyade
tmellerle ilgilidirler (De Anima, 417b-22). Aynen duyu organlarnn duyumsal niteliklerin formuna, madde olarak ynelmeleri gibi, zihin ya da akl (logos) da zlerin, evrensel dorularn formuna madde olarak ynelir. Bunu yapmak iin, kendisinin bir formu olmas gerekmez, yalnzca bilinebilecek herhangi bir fleyin formunu alabilecek kapasitede olmas gereklidir (De Anima, 428a-20). Bunu yapabilmek iin de bedenden bamsz olmaldr.
Zihnimiz bilgiye ulaflabilmek iin nesneden etki almak, yani duyum bilgisine
sahip olmak zorundadr. Bu nedenle Aristoteles De Animann son blmnde
usun (nous) iki yann, yani her fleye sebep olan ve her fley olan, bir baflka deyifl-
N N
K T A P
TELEVZYON
NTERNET
49
le, etkin ve edilgin olan, birbirinden ayrr. Aristoteles yaln bir bilme ve dflnme
yetisi anlamndaki usa edilgin us adn verir (pathetikos nous). Soyutlama yapan
yeti olarak us ise etkin ustur. Soyutlama yapmak usun gerek zdr. Ona gre
yalnz bu anlamdaki us lmsz ve ebedidir, tanrsaldr (De Anima, 430a-20). Bu
anlamda us, kavramlar arasnda bir ba kurma, birlefltirme ifllevi grr (De Anima,
430b). Edilgin us, duyu verilerini edinirken etkin us, insan evrensel bilgiye, bilime
ulafltrr, edilgin akl yoluyla edinilen duyu verilerini btnlefltirerek bilgiyi oluflturur. Bununla beraber dflncemiz, bireysel bir fley olarak, her iki yetinin birlikte etkinliinin sonucudur.
Aristoteles Nikomakhosa Etik bafllkl kitabnda usu (nous), yalnzca bir bilme yetisi ya da kavramlar arasnda balantlar kuran, soyutlama yetisi deil,
ama alglama yetisiyle balantl olarak, bir nesne hofl ya da hofl olmayan olduunda o nesneyi onaylayarak ya da reddederek, o nesnenin peflinden gitmeyi
ya da ondan kanabilmeyi de salayan insan eylemler alannda ynlendirme
gc olan bir yeti olarak tanmlar: Akl sahibi olmak da insann eylemleriyle
balantldr.
Aristotelesin De Animada yapt blmlemeye gre ruhun, aklla hibir ilintisi olmayan besleyici yan, aklla dolayl bir flekilde balantl olan duyusal yan,
ruhun akll yanna uyduund, bu yolla kifli, kendine egemen olduunda bir flekilde akla (logos) katlr. Bylece ruhta iki anlamda akl sahibi yan vardr: Biri asl
ve kendisi akl sahibi olan, tekiyse babann szn dinleyen [akl alan] yan anlamnda (Nikomakhosa Etik: 1985 1102a-1103a). Akl (logos), Aristotelese gre, tek
tek kifliler iin bir olanaklar btndr. Tek tek kifliler, eer dfl iyilerden yeterince pay alabilmifl ve yeteri derecede kendilerini eitebilmifllerse logosun tafld
olanaklar gereklefltirebilirler.
Aristotelesin zihni tabula rasa ise o zaman Aristoteles iin de Platon
gibiSZDE
renmenin haSIRA
trlama olduunu syleyebilir miyiz?
D fi N E L M
Marcus Aurelius bir Roma imparatoru ve Stoac bir filozoftur. Stoaclar felsefeyi
mantk, doa bilimleri ve etik olmak zere e ayrrlar ve aklcS ObirR Ufelsefe anlayflyla insann evrendeki yerini ve yazgsn, bu ynelim balamnda ortaya koymay hedeflerler. Herakleitosun logos retisini kabul eden Stoaclara gre evren,
DKKAT
Evrensel akl olan logosun rehberliinde dzenli bir flekilde ifller; insann akl da
evrensel akl olan logostan fflkran kvlcmlardr ve ancak, evrensel akl olan loSIRA SZDEgibi Marcus
gos ile uyumlu bireyler, bu dnyada huzurlu olabilir. Dier Stoaclar
Aurelius da evrenin logos ya da Evrensel Akl dhilinde ifllediine, var olan her fleyin de logos ile etkileflim halinde olduuna inanr. Evren ilahi
bir flekilde uyum
AMALARIMIZ
iindedir, bunu da sebebi Tanrnn akl olmasdr. Ancak bu ilahi akl, Antik a
Yunan dnyasnn kifliselleflmifl Tanrlar ya da tek tanrl dinlerin yaratc Tanrs
gibi olmaktan ziyade, evrendeki her fleyin oluflunu, bir plan dahilinde
K T A Pnceden belirleyen akll evrensel bir zihindir. Marcus Aurelius dnyay, her bir varln bir dieriyle balantl olduu, canllar lemi iindeki iflbirlii ve btnln, btn evrende ifllemekte olan akl ilkesinden kaynakland bir yer olarak
Marcus
T E L E V Zgrr.
YON
Aurelius iin doal olan, evrensel doann dzen ve aklyla uyumlu olandr. nsan
da akln kullanarak, doaya uygun hareket edebilir, kesintisiz bir uyum iinde bir
yaflam srebilir.
Stoaclk Roma
mparatorluu dneminde
S O R U
Eleal Zenon tarafndan
kurulmufl bir felsefe
okuludur. Zenon Stoa Poikile
D K KadA T
yani resimli veranda
verilen bir meknda
derslerini verdii iin
kendisinden sonra
SIRAretisini
SZDE
devam ettirenler de stoaclar
olarak tannmfltr.
N N
NTERNET
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
TELEVZYON
NTERNET
50
Zihin Felsefesi
51
larda ve hayvanlarda ortak olarak bulunan animadr. kincisi yalnzca insana ait
olan animustur. Mens insana ait olan ruhun en yce tarafdr. Bilgelik, dflnsel
bilgiyi ve bilimi ierir. Augustinus, bunlarn hepsinin stnde olan ve dierlerini
ieren spiritus adn verdii drdnc bir ruh olduunu syler. Spiritus akl ya da
zihin anlamnda ruh kavramdr. Platoncu bir etkiyle ruhun ve bedenin birbirinden
bamsz birer tz olduunu savunan Augustinus, bir yandan da Hristiyan dininin
etkisiyle ruhun bedenden bamsz bir yerde, dealar leminde gerek varln
srdrp bedende hapsolduu fikrini reddeder.
SIRA SZDE
Aristotelesin ruhlar derecelendirmesiyle Augustinusun ruhlar arasnda
yapt ayrm
karfllafltrnz.
D fi N E L M
N N
SIRA SZDE
D fi N E L M
S O R U
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
TELEVZYON
NTERNET
52
Zihin Felsefesi
duumdan flphe duysam bile, flphe duyabilmek iin var olmalym... Yanlyorsam varm (Si fallar sum) (akt. Kaufman, 1961: 601-602).
Thomas Aquinas Orta ada, Skolastik felsefenin en byk temsilcisi olarak bilinir. bn Sina ve bn Rfldn etkisiyle slam felsefesi araclyla Aristotelesin felsefesiyle tanflan Aquinasn felsefesi, dolaysyla hem yaflad dnemde etkin olan Platon ve Yeni Platonculuktan, hem de Aristotelesilikten izler taflr. Ancak Aquinas,
zellikle Aristotelesilii, Hristiyan inancyla badafltrmaya alflmasyla tannr.
Thomas Aquinasn felsefe tarihinde ver dolaysyla zihin felsefesi asndan da
nemi felsefeyi teolojiden ayrma abasyla insan bilgisini deneyci bir temelde
aklama abasdr. Deneyci yaklaflmna bal olarak Aquinas, Summa Theologicada ruhun bedenle birleflik durumdayken maddi fleyleri nasl bildii (akt. Akyol, 2005: 98) sorusunu, inancn doal bilgiyi varsaydndan hareketle aklar.
Aquinasa gre doal bilgi, duyum bilgisi (cognitio sensibilis) ve kuramsal bilgi
(cognitio intellectualis) olarak ikiye ayrlr. Maddi fleylerin, yani fiziksel dnyann
iinde yer alan, sadece duyularmzla farkna varabileceimiz fleylerin bilgisinin,
ruhun aklsal ksm tarafndan oluflturulduunu dflnen Aquinasa gre, bilginin
bulunduu yer akldr. Ancak Aquinas, mantksal olarak ve olufl bakmndan, dflsal nesnelere iliflkin duyusal bilginin, kuramsal bilgiye nsel olduuna inanr. Dolaysyla, Aquinas iin duyusal deneyim, din bilimdeki Tanr bilgisini edinmek iin
gerekli n kofluldur.
Aquinas algyla ya da duyusal deneyimle ilgili grfllerinde de Aristotelesi takip etmifltir. Nitekim tpk Aristoteles gibi, algnn madde olmadan salt duyusal formun alnmasndan olufltuunu kabul eder. Ama Aristotelesten ksmen farkl olarak, formun alnmas iflleminin sadece duyu organnda deil, esas ruhta bir deiflime yol atn dflnr. Aquinasa gre, duyusal imge ya da suretler, zihin tarafndan edilgin bir biimde alnrlar, ama onlar, dflsal nesnelerin suretleridir. Bu imge
ya da suretlerin, bizim onlarn farknda ya da bilincinde olmamz gibi, kendilerine
zg bir zellikleri bulunduunu ne sren Aquinasa gre, zihin bu imgelerden
genel zellikleri soyutlar, onlar yargda bulunurken kullanr. Bu yzden, duyularla zihin arasnda yakn bir iliflki olduunu ne sren Aquinas zihinde daha nce
duyularda olmamfl olan hibir fley bulunmadn (nihil est in intellectu quod non
prius in sensu) syler (akt. OConnor, 1964: 105). Bunun zorunlu sonucu, zihinde
doufltan hibir bilgi, hatta Tanrnn bilgisinin bile olmaddr. Buradan hareketle
Aristotelesin yeni doan bir ocuun zihninin doufltan zerine hibir fley yazlmamfl bofl bir levha olduuna iliflkin grfln tekrarlar: tabula rasa in qua nihil est scriptium (akt. OConnor, 1964: 105).
Summa Theologicada anlama, zihnin olanadr (intellectus est potential animae) diyen Aquinas, zihnin doufltan bofl bir levha olduunu kabul ederken bir
yandan da zihnin soyutlama yapma gcn ortaya koymaktadr. Anlama ediminde bulunmak Aquinas iin var olmann bir flartdr. Her bir var olan, kendi varoluflunu, ancak kendi zsel formu araclyla gereklefltirebilir ve insan da sadece
aklsal olduu srece insandr. Buradaki aklsallk, insann anlama yetisinde bulunmas ve yarg retmesidir (Akyol, 2005: 113). Aquinasa gre, sadece insanlarn sahip olduu ruhun yetkinlii, hakikatin bilgisiyle yakndan iliflkilidir ve hakikatin
bilgisine eriflmek ancak insandaki aklsal ruh ile mmkndr. Akln soyutlama etkinliinde bulunabilmesi iin, imgelerden hareket etmesi zorunludur. mgeler
Aquinasa gre bedenden ayr bir varolufla sahip olamadklar ve btn bilgimizin
bafllang noktas maddesel fleyler olduu iin ruhun, Platonun iddia ettii gibi,
bedenden ayr bir varoluflu olamaz. Aksine Aquinasa gre ruh, yetkinliini gereklefltirebilmek iin, bedenin bir formu olarak, bir bedenle birleflmifl olmaldr.
Aquinas, aklsal ruhun iki tr etkinlikte bulunduunu ileri srer. Akl oluflturan
ksmlardan birisi olan edimsel akl, aynen Aristotelesin De Animada sz ettii gibi, zihnin duyu nesnesini, duyu verileriyle alglamasn ifade eder. Ancak Aristoteles, edilgin akldan sz ederken duyunun, bir tr bilme ya da tanma edimi olduunu, bu edim srasnda edimsel olduunu ifade ederken Aquinasa gre edilgin
akl, herhangi bir fleyin kendisine katabilecei bir fleyi almas, bu kendisine katma
yznden de kendisinden herhangi bir fleyin kaybna uramayaca bir durumun
ifadesidir. Dolaysyla akl, duyu nesnelerini duyu verileriyle alglarken edilgindir.
Ancak Aquinasa gre, edilgin akln anlama edimini gereklefltirmek iin, duyu
nesnesinin, zihin nesnesi haline gelmesi gerekmektedir ki bunu da salayan etkin
akldr. Etkin akl, soyutlama ve imgeleme yetileri araclyla duyu nesnelerini anlafllr hale getiren bir gtr. Dolaysyla anlamak iin etkin akl gereklidir.
Birok ynden Aristotelesiliin etkisini taflyan Aquinas, insan grfl balamnda da Aristotelesi bir tavrla ruhun bedenin bir formu olduunu ve aynen
Aristoteles gibi bitkisel, duyusal ve aklsal olmak zere farkl dzeyde bulunduunu dflnr. Aynen Aristoteles gibi, metafiziin konusunun, var olan olarak,
var olan olduuna inanan Aquinas Summa Theologicada belirsiz maddeyle formun birleflerek oluflturduklar bileflik varln, gerek tz olduunu savunur. Dolaysyla Aquinasa gre, Platonun ruhun bir bedende hapsolmufl bamsz bir tz
olduu grflnn aksine, bir beden ve ruhun birlikteliinden oluflmufl bireysel insan tzdr. Aynen Aristoteles gibi bitkisel ruhu beslenme, byme, reme ifllevlerini salayan canllk ilkesi olarak, duyusal ruhu da insann hayvanla ortak olarak
paylaflt grme, iflitme gibi dflsal duyumlar ve duyusal bellek gibi isel yetileri
ieren hissetme gc olarak tanmlar. Yine aynen Aristoteles gibi aklsal ruhun
hem bitkisel, hem de duyusal ruhu afltn kabul eden Aquinas iin, aklsal ruha
sahip olmakla insan, meleklerle birlikte manevi tzler alanna dhil olur. Aklsal
ruh iki farkl g ya da yetiyle karakterize olur: Dnyay ya da nesneleri bilen yeti olarak bilgi gc ya da kuramsal akl ve nesneler karflsnda belli davranfllar sergileyen yeti olarak irade. Bu iki yetinin birbirinden farkl ama birbirine karfllkl
olarak baml olduunu ne sren Aquinasa gre, istediimiz fley bildiimiz fleyi, bildiimiz fley de istediimiz fleyi belirler (Cevizci, 2009: 347). Her ne kadar, zihin duyulardan stn de olsa, ieriini duyulardan ald iin, onun birincil ve asl
nesnesi duyumlanabilir fleylerde bulunur. Dolaysyla Aquinas iin, kendileri araclyla duyumlanabilir fleyleri, bildiimiz duyularmz rtlyken zihnimizin yetkin
bir flekilde yargda bulunmas mmkn deildir.
53
54
Zihin Felsefesi
zet
N
A M A
N
A M A
N
A M A
N
AM A
55
Kendimizi Snayalm
1. Aristotelese gre, hem hayvanlarn hem de insanlarn ortak olarak sahip olduklar ruh afladakilerden
hangisidir?
a. Duyusal ruh
b. Anima
c. Bitkisel ruh
d. Akll ruh
e. Animus
6. Augustinusa gre akl veya zihin anlamnda ruh kavram afladakilerden hangisidir?
a. Anima
b. Animus
c. Nous
d. Mens
e. Spiritus
8. Aquinasa gre, zihnin duyu nesnelerini duyu verileriyle alglayan ksm afladakilerden hangisidir?
a. Etkin akl
b. Duyum
c. rade
d. Edilgin akl
e. Aklsal ruh
5. Augustinusa gre yalnzca insana ait olan ruhun bilgelik, dflnsel bilgi bilimi ve bilimi ieren yan afladakilerden hangisidir?
a. Animus
b. Spiritus
c. Mens
d. Anima
e. Nous
10. Afladakilerden hangisi insan aklnn Evrensel akldan (logos) pay aldn savunur?
a. Aristoteles
b. Aziz Augustinus
c. Marcus Aurelius
d. Platon
e. Thomas Aquinas
56
Zihin Felsefesi
Okuma Paras
Ruhun Tanmlanmas
412a5 - 413a10
Ruh konusunda bizden ncekilerin geleneksel retileri hakknda (konuflma .n.) artk yeter. Sorunu bafllang noktasndaki flekliyle yeniden ele alalm ve ruhun
ne olduunu ve en genel tanmnn nasl yaplabildiini belirlemeye alflalm.
Varlk cinslerinin her birinin cevher olduunu sylyoruz; oysa cevherin ilk anlam madde, yani kendi kendisiyle belirlenemeyen fleydir; ikinci anlamda cevher, genel grnfl ve biim demektir; o zaman biimden dolay maddeye belirli bir varlk denir ve nc bir anlamda cevher, maddenin ve biimin bileflimidir. Oysa
madde g ve biim entelekheiadr (yetkin fiil) ve bu
son terimin iki anlam vardr: Entelekheia bazen bilim,
bazen de bilimin uygulamas olarak anlafllr.
Fakat zellikle ortak kannn cevherler olarak bildii
fley, cisimlerdir ve onlar arasnda da doal cisimlerdir,
nk doal cisimler dier cevherlerin ilkeleridir. Doal cisimlerden bazlar canl ve dierleri canszdr; ve
hayattan beslenme, byme ve yafllanma olgusunu
anlamaktayz. Buradan flyle sonu kar: Her doal
canl cismin bir cevheri, bileflik cevher anlamnda bir
cevheri olacaktr. Ve bundan baflka canlda, belli bir nitelii olan bir cisim, yani hayata sahip bir beden sz
konusu olduundan, beden ruha zdefl olmayacaktr;
nk canl beden, bir znenin bir yklemi deil, fakat
daha ok bizzat dayanak ve maddedir. Ardndan ruh,
zorunlu olarak cevherdir; bu, flu anlamdadr: Ruh bilkuvve (g halinde) hayata sahip doal cismin biimidir. Fakat biimsel cevher entelekheiasdr. Fakat entelekheiann iki anlam vardr: o bazen bilim, bazen de
bilimin uygulamas gibidir. Bylece ruhun, bilim gibi
bir entelekheia olduu aktr; nk uyku da uyanklk da ruhun bedende varln gerektirir. Uyanklk bilimin uygulamas gibidir ve uyku, uygulamasz bilime
sahip olmaya benzer. Oysa, treme srasnda, hatta ayn bireyde, bilimin, bilimin uygulamasna ncelii vardr. Bu nedenle ruh, kesin olarak bilkuvve (g halinde) hayata sahip olan doal bir cismin, yani organlaflmfl bir cismin bir ilk entelekheiasdr... Bu nedenle ruh
ve bedenin tek bir fley olup olmadn arafltrmak zorunda deiliz; ayn flekilde bunu ne balmumu ve iz iin
ne de genel olarak herhangi bir fleyin maddesi ve biimi iin yapamayz. nk Bir ve Varlk pek ok anlamda alnabilir; fakat onlarn temel anlam entelekheiadr.
57
1. a
Sra Sizde 1
lk alardan beri insanlar evrelerindeki canl varlklar cansz varlklardan ayran fleyin canl varlklarda bulunan ve onlara hayat veren bir zellik olduunu dflnmfllerdir. Bylece ruh Antik alardan beri canllk
ilkesi olarak tanmlanagelmifltir. Aristoteles ilk defa bir
bitkiyi bir hayvandan, hayvan da insandan ayran farkl zellikte ruhlar olduu fikrini gelifltirmifl ve bylece
ruh snflandrmasn yapmfltr.
2. d
3. b
4. a
5. c
6. e
7. a
8. d
9. b
10. c
Sra Sizde 2
Aristotelesin szn ettii zel duyular ve ortak duyulurlar ayrm ile John Lockeun 17. yzylda szn ettii birincil ve ikincil nitelikler ayrm znde ayn ayrma iflaret etmektedir. Aristotelesin ortak duyulurlar adn verdii hareket, dinginlik, biim, byklk, say, birlik gibi kavramlar belli bir duyuma ait deildirler, duyu
organlar ile ilineksel olarak alglanmazlar. Bu tam da
Lockeun birincil niteliklerden kast ettii fleydir. Buna
karfln zel duyular duyu organlarna bal olarak alglanr ve Lockeun ikincil nitelikler ayrmna karfllk gelir.
Sra Sizde 3
Aristoteles iin renmenin bir hatrlama olduunu syleyemeyiz. nsan zihninin doufltan bofl ama her fleyi
almaya hazr bir olanak olduunu syleyen Aristotelese gre insan doufltan fikirlere sahip olamaz, aksine
sahip olduumuz her kavram duyu deneyimlerimizle
elde edilir ve zenginlefltirilir.
Sra Sizde 4
Aristoteles ruhlar arasnda hiyerarflik bir snflandrma
yapar. Buna gre en ilkel ruh canllk ilkesi olarak bitkisel ruhtur. Bunun stnde hayvanlarda ve insanlarda
ortak olarak bulunan duyusal ruh vardr. En st dzeyde de sadece insanda bulunan ve akln (logos) taflycs olan akll ruh bulunur. Augustinus da aynen Aristoteles gibi ruhu bedenin yaflatcs olarak kabul eder bu
anlamda ruha anima adn verir. Ancak Augustinusa
gre hayvanlarn bitkilerden farkl olarak insanla ortak
olarak paylafltklar bir ruh yoktur. Daha sonraki animus, mens ve spiritus yalnzca insana ait olan ruhun
farkl yanlarn temsil eder.
58
Zihin Felsefesi
Yararlanlan ve Baflvurulabilecek
Kaynaklar
Akyol, F. (2005). Thomas Aquinas Hayat, Eserleri
ve Dflncesi, stanbul: Homer Yaynlar.
Aristoteles (1985). Nikomakhosa Etik. (ev: Saffet
Babr), Ankara: Ayra Yaynevi.
Aristoteles (1985). Metafizik Cilt II (ev. A. Arslan), zmir: Ege niversitesi Basmevi.
Aristoteles (2000) Ruh zerine (De Anima) (ev. Z.
zcan), stanbul: Alfa Basm Datm.
Aristoteles (2001) Fizik (ev. S. Babr), stanbul: Yap
Kredi Yaynlar.
Capelle, W. (1994). Sokratesten nce Felsefe (ev:
O. zgl), stanbul: Kabalc Yay.
Cevizci, A. (2009). Felsefe Tarihi Thalesden Baudrillarda, stanbul: Say Yaynlar.
Kaufman, W.A. (1961). Philosophic Classics, Englewood Cliffs, NJ: Prentice Hill.
Malone, C. J. (2009).Psychology Pytagoras to Present, Cambridge, Massachusetts: The MIT Press.
Marcus Aurelius. (2008) The Meditations Of The Emperor Marcus Aurelius Antoninus (Edt. Knud
Haakonssen), ndianapolis, IN: Liberty Fund, Inc.
Peters, F. E. (1994). Antik Yunan Felsefesi Terimleri
Szl (ev. H. Hnler), stanbul: Paradigma Yaynclk.
Soccio, D. J. (2010). Felsefeye Girifl Hikmetin Yaptafllar (ev. K.K. Karatafl), stanbul: Kakns Yaynlar.
Timuin, A. (2000). Dflnce Tarihi I, stanbul: Bulut
Yaynlar.
Wheelwright, P.E. (Ed.). (1935). Aristotle, Garden City,
NY: Doubleday.
Zeller, E. (2008). Grek Felsefesi Tarihi (ev. A. Aydoan), stanbul: Say Yaynlar.
ZHN FELSEFES
4
Amalarmz
N
N
Anahtar Kavramlar
Dalizm (ikicilik)
Ak seik ideler
Duygu
Panteizm
ifte yn retisi
Monizm (Tekilik)
indekiler
Zihin Felsefesi
Yeniada Zihin
Felsefesi: Descartes
ve Spinoza
DESCARTES VE DALZM
SPNOZANIN ZHN ANLAYIfiI
Descartesn flphecilii,
genel bir flphecilik deil,
aksine doruluundan ak
ve seik olarak emin
olamad bilgileri
ayklayarak insan bilgisine
flaflmaz, salam bir temel
bulmak amacyla takip
edilen bir yntemdir. Bu
yzden yntemsel flphecilik
olarak bilinir.
62
Zihin Felsefesi
Descartes, o ana kadar alflt eflitli disiplinlerden farkl yntemler rendiini, ancak bu yntemlerin hi birinin doru ve kesin bilgiye ulaflmakta yeterli olmadn ifade etmifltir. Ona gre, kyaslar mant, zaten bilineni ortaya koyar; geometri ve cebir de bir yandan yntemsel olarak kullanlamayacak kadar soyuttur,
te yandan sadece geometrik flekiller ve rakamlarla snrldr. Dolaysyla Descartes, evrensel olarak geerli olabilecek ksa bir yntemsel kurallar listesinin, doru
ve kesin bilgiye ulaflmada en iyi yol olacan dflnmfl ve ynteminin nl drt
kuraln afladaki gibi sralamfltr:
Birincisi, doruluunu apak olarak bilmediim hibir fleyi doru olarak kabul etmemek; yani aceleyle yargya varmaktan ve nyarglara saplanmaktan dikkatle kanmak ve vardm yarglarda, ancak kendilerinden flphe edilemeyecek derecede
ak ve seik olarak kavradm fleylere yer vermekti.
kincisi, inceleyeceim glkleri daha iyi zmlemek iin her birini, mmkn olduu ve gerektii kadar blmlere ayrmakt.
ncs, en basit ve anlafllmas en kolay fleylerden bafllayarak, tpk bir merdivenden basamak basamak kar gibi, en bileflik fleylerin bilgisine yavafl yavafl ykselmek
iin; hatta doal olarak birbiri ardnca sralanmayan fleyler arasnda bile bir sra
bulunduunu varsayarak; dflncelerimi bir sraya gre yrtmekti.
Sonuncusuysa hibir fleyi atlamadmdan emin olmak iin, her yanda eksiksiz saymlar ve genel kontroller yapmakt (Descartes, 1994: 21-22).
63
I. Meditasyon
I. Meditasyon kendilerinden flphe edilen fleyler hakkndadr ve Descartesn flphe ynteminin temel sorusuyla bafllar: Kesin olarak bildiim, doruluundan flphe edemeyeceim bir fley var mdr? Descartesn Meditasyonlar iin yazd zette belirttiine gre, I. Meditasyondaki sistematik flphe yntemi bizi, her trl peflin hkmden kurtarmaya, fleyler hakknda ak seik bilgiye ulaflmamza yarar.
Kesinlik arayflnda Descartes, o gne kadar sahip olduu inanlarnn, gerekten
hakikati yanstp yanstmadn sorgulamaya bafllar.
I. Meditasyondaki argmanlarn temelinde, felsefe tarihinde birincil ve ikincil
nitelikler olarak bilinen ayrm yatmaktadr. Bir nesneye, diyelim ki bir portakala
baktmzda, onun lezzetini ve kokusunu, yuvarlakln, rengini, tekliini alglarz. Descartes portakaln rengi, kokusu, tad gibi niteliklerinin gerekten kendisinde olmadn, aksine gzleyenin zihninde yer aldn ve nesneye atfedildiini dflnmektedir. Bu tr nitelikler geleneksel olarak ikincil nitelikler olarak bilinirler.
Buna karfln, portakaln yuvarlakl ve teklii gibi nitelikler gzleyenin zihninin
rnleri deil, aksine portakaln kendine zg zellikleridir. Bunlar birincil nitelikler olarak bilinir. Descartesa gre, ikincil nitelikler nesneye iliflkin duyumlardan
kaynaklanrken birincil nitelikler, nesneye zg matematiksel niteliklerdir. I. Meditasyonda bafllatt flphe srecinde Descartes, ikincil olduu kadar birincil niteliklerin doruluundan da emin olamadn gstermek zorundadr. I. Meditasyonun sonunda Descartes, hibir fleyin kesin olmad grflne varr.
II. Meditasyon
II. Meditasyon insan zihninin zn anlamaya ve zihni tanmann bedeni tanmaktan daha kolay olduuna iliflkindir. Descartes II. Meditasyona, flphesinin snrlarn sorgulayarak bafllar. Nasl Arflimet yer yuvarlan bulunduu yerden oynatmak iin sabit ve salam bir nokta istiyorsa Descartes da doru, flaflmaz bir felsefi
sistemin temelini atabilmek iin, kesin ve kendisinden flphe edilemez bir fley aramaktadr. Bu fley de kendi varldr; benim, ben varm nermesini her dile getiriflimde ya da her tasarlayflmda bunun zorunlu olarak doru olduu sonucuna
varmak gerekiyor (Descartes, 2007: 22). Descartes Yntem zerine Konuflmada
bu akl yrtme zincirini meflhur dflnyorum, o halde varm (cogito ergo
sum) ifadesiyle zetlemifltir.
Descartes bir kere var olduundan kesin olarak emin olduktan sonra ne tr bir
varlk olduunu sorgular. Descartes, kendi zn anlamaya iliflkin sorgulamasn
var olduumdan kesinlikle emin olan ben, ne olduumu yeter aklkla bilmiyorum ifadesiyle bafllatr (Descartes, 2007: 22). Kim olduuna iliflkin ilk cevab Aristotelesin akll hayvan dflncesidir. Ama bu dflnceyi hemen reddeder, nk;
bu onu, tanmlamas gereken bir baflka kavramlara gtrr ve iflin iinden kamaz
hale gelir. Grnflte hem fiziksel hem de zihinsel zelliklere sahip gibi grnmektedir. Ancak Descartes, kendisinin zihinle ya da ruhla efldeer olduunu kantlamak istemektedir. O yzden de bedenine ihtiya duymakszn, yalnzca ruhu araclyla yapabilecei bir fley olup olmadn incelemeye koyulur. Sahip olduu
her fleyin doruluundan flphe edebildii halde, flphe etme eyleminde bulunurken flphe etmekte olduu fikrinden flphe edemeyeceini anlar: Benim, ben varm, bu kesin; ama ne kadar zaman iin? Dflndm srece, zira ola ki dflnmeyi tamamen kesersem ayn zamanda var olmam da sona erdirmifl olurum
(Descartes, 2007: 24). Fakat kimdir ya da nedir bu ben? Descartes iin ben d-
64
Zihin Felsefesi
flnen bir fleydir, yani bir zihin, bir anlk ya da us (Descartes, 2007: 24). Bu, Descartesn Meditasyonlardaki genel bakfl asn belirleyen dflnen tz (res cogitans) ve uzaml tz (res extensa) arasnda yapt radikal ontolojik ayrmn bafllang noktasdr. ki tz, karfllkl olarak birbirini dfllar. Dflnen tz fiziksel deildir
ve z gerei ruhsaldr, buna karfln uzaml tz fizikseldir, ama dflnemez.
Descartes bu noktada, dflsal, fiziksel nesnelerin, bilgisinin herkes iin apak
olduu, kiflinin kendisine ynelik ben neyim? ya da kiflisel zdefllik sorusundan
ok daha kolay yantlanabilir olduu doruysa niye nce kendi varlnn bilgisinden baflladyla hesaplaflr. Descartes, dflsal fiziksel nesneler bilgisinin, kendini
bilmekten daha kolay olduunu kabul etmez. Kendi zmzn ne olduu, dflsal
nesnelerin algsndan daha ak seik ve kesin olduunu dflnr. Bunu kantlamak iin de balmumu rneini verir. Balmumunun nce belli bir flekli, kokusu
vardr, serttir, vurulunca ses verir, ama atefle yaklafltrlnca erir, flekli, kokusu kaybolur, vurulsa bile ses vermez. Btn bu deiflimlerden sonra bile onun ayn balmumu olduundan flphe etmeyiz. Ancak, balmumunun bu iki durumda da ayn
balmumu olarak kaldn ne duyumlarmza, ne de imgelemimize dayanarak iddia edebiliriz. Balmumumun btn deiflikliklere ramen ayn balmumu olduunu
anlayabilecek olan sadece anlmzdr (Descartes, 2007: 27-28). Ayn flekilde pencereden baktmzda sokakta grdmz paltolu, iki ayakl, yryen yaratklarn
insan olduklar yargsna varyoruz, bylece gzlerimizle grdmz sandmz fleyi, aslnda zihnimizde yerleflik olan, yarglama gcyle anlamfl, kavramfl
oluyoruz (Descartes, 2007: 29). Dolaysyla madem ki cisimler duyularla ve imgeleme yetisiyle deil ancak anlkla tam olarak bilinebiliyor ve grlp dokunulduklar iin deil dflnceyle anlaflldklar ya da kavrandklar iin tannyorlar
Descartes iin artk zihninden daha kolay bilinecek hibir fleyin [olmad] apaktr (Descartes, 2007: 30).
Bylece Descartes yntemsel bir flphe sreci bafllatmfl, her fleyden flphe
edebildiini, ama kendinden, zihninden, flphe eden benden flphe edemeyeceini bulmufltur.
III. Meditasyon
III. Meditasyon Tanrya ve Tanrnn varlna iliflkindir. Descartesn zihin zerine
dflnmesi onu, III. Meditasyonda Tanr zerine dflnmeye sevk etmifltir. II. Meditasyonda kendi varl zerine dflndnde varln, kesin ve ak seik bildiini ortaya koyan Descartesn bu meditasyonda stratejisi, Tanrnn varln ve kesinliini, kendi zihninin kesinliinden hareketle kantlamaktr. Bu yeni bir fikirdir.
Descartesa gre, insan dflnceler, ideler, istemler, duygulanmlar ve yarglar
gibi, farkl dflnme biimlerine sahiptir. Bunlarn arasnda sadece yarglarn doruluk deeri vardr. Yanlglarmzn ou da idelerimiz hakkndaki yarglarmzdr.
deler de doufltan gelen ideler (ideae innatae), zihnin kendi rettii ideler (ideae factitiae) ve dflardan gelen ideler (ideae adventitiae) olmak zere trldr.
Dflardan gelen ideler duyu verilerine dayanr. Zihnin kendi rettii idelerdeyse
imgelem devrededir, bunlar gerek ve saf olmayan idelerdir. Doufltan gelen idelerse kesin ve apaktr, bunlarn nesnel olgusall vardr. Dolaysyla Descartes
nesnel olgusalln dfl dnyada deil, insan zihninde olduuna inanr.
Zihnindeki Tanr fikrini gzden geiren Descartes, zihnindeki tanr idesine nasl sahip olduunu arafltrmaya koyulur. Tanr idesini duyular yoluyla elde etmifl
olamayaca iin, Tanr idesinin kaynann kendisi olup olmadn inceler. Ancak, kendisi sonlu bir varlk olduu iin, kendisine iliflkin idesi sonlu ve m-
kemmel olmayan bir tz idesidir. Dolaysyla tanr idesini zihin de retmifl olamaz.
Bu noktada yeterli neden ilkesine yani bir fikrin nedeni de en az kendisi kadar
gereklik taflmaldr ilkesine dayanarak bizdeki sonsuz mkemmellik idesinin,
kendisi sonsuz ve mkemmel olan bir varlk, yani Tanr tarafndan verilmifl olmas gerektii sonucuna varr (Descartes, 2007: 41). O halde Tanr vardr, nk O,
Descartesn zihnindeki Tanr idesinin tek yeterli sebebidir.
IV. Meditasyon
IV. Meditasyon doruya ve yanlfla iliflkindir. IV. Meditasyon insanlarn yaptklar
hatalarn kkenini arafltrmaya ve bu yanlfllklardan ve hatalardan Tanrnn sorumlu olmadn gstermeye yneliktir. Varln bir nceki meditasyonda kantlad
Tanr, onu yanltyor olamaz, Tanrnn bize verdii akl iyi kullanacak olursak hibir zaman yanlmamza olanak yoktur. Ancak, yanlmann bir eksiklikten baflka bir
fley olmadn, yanlabilmek iin snrl ve sonlu olmann yeterli olduunu belirten
Descartes, daha sonra, yanlmann kendi yarglama yetisinden kaynaklanp kaynaklanmadn arafltrmaya koyulur (Descartes, 2007: 50-51). Bu olasl reddettikten sonra Descartes, hata yapmasnn kendindeki bilme yetisi, seme yetisi, baflka deyiflle anl ve onunla birlikte iradesinin birlikte ifl grmesinin sonucu olup
olmadn inceler (Descartes, 2007: 52). Bu yetilerden hibirini yapt hatalardan
sorumlu tutamayacana karar verir.
Meditasyonun son ksmnda Descartes, Tanrnn bizi yaratmfl olmasna ramen
bizim yanlfllarmzdan sorumlu olmadn gsterir. Bilgimizin snrl olmasndan,
irademizin bilgimizden daha genifl olmasndan dolay ya da hataya dflmekten bizi alkoymad iin Tanry sulayamayz. nk; asla yanlmamak alflkanln
kazanmak elimizdedir. rademizin, bilgimizin tesine gittii, yanldmz nceki
durumlar hatrlayarak, sadece ak ve seik bildiimiz fleyler hakknda yargda bulunma alflkanln kazanabiliriz. Descartes bu meditasyonda, sadece yanlmalarmzn sebeplerini gstermekle kalmamfl, ayrca doru bilgiye ulaflmann yollarn
da vermifltir.
V. Meditasyon
V. Meditasyonda, maddesel fleylerin znn, bir kere daha Tanr ve Tanrnn varlna iliflkinliidir. lk nce kendi beninin, oradan da Tanrnn bilgisine ulaflan
Descartes, yanlgnn kayna sorunu erevesinde, dfl dnyann bilgisini nasl
edinebileceini arafltrr. Descartes, benin tanrya iliflkin bilgisinden hareketle dfl
dnyaya ynelir. Dolaysyla dfl dnyann bilgisine, dflnyorum o hlde varm nermesine ulaflt gibi sezgiyle deil, tmdengelim yntemi ve duyumlarna dayanarak ulaflr.
Descartes, meditasyonun baflnda, maddesel fleyler zerine kesin ve flphe gtrmez hibir fleyin bilinip bilinmediini arafltrmaya koyulmadan nce, bu fleylerin kendi zihnindeki idelerinin, srf yalnzca dflncesinde var olan ideler olarak ne
kadar ak ve seik olduklarn grmek gerektiini syler (Descartes, 2007: 59).
Bylelikle Descartesn dfl dnyada bilgisine ulaflacak olduu fley, onda bulunan
nesnelerin zlerinin bilgisidir. nk; fleyleri bilmek, onlarn zlerini bilmek demektir (16. nerme). te yandan, geometri de dahil olmak zere, herhangi bir fleyin mutlak bilgisi Tanrnn varlndan edindiimiz kesinlie baldr. Aksi takdirde, belirsiz ve karanlk bilgilerden baflka bir fleye sahip olamayz. Dolaysyla Tanry bilmeden zlere iliflkin herhangi bir bilgiye sahip olmak mmkn deildir.
65
66
Zihin Felsefesi
VI. Meditasyon
VI. Meditasyon, maddesel fleylerin varlna ve insann ruhuyla bedeni arasndaki
gerek ayrla iliflkindir. Descartes buraya kadar, birok konuda kesinlie sahip
olduunu gstermifltir; var olduu, varlnn z, nedensel ilke, Tanrnn varl,
Tanrnn onu yaratmfl olduu, Tanrnn onu aldatmayaca, ak ve seikliin hakikatin belirleyicileri olduu, zgr iradeye sahip olduu, hatalarn kayna ve
Tanrnn zorlu bilimsel kantlarn doruluunun kayna olduudur. VI. Meditasyonda iki amac vardr; ilki, maddesel fleylerin var olduunu gstermek, ikincisi
zihnin bedenden ayr olduunu gstermek.
Descartes, daha nce algnn birincil nesneleri (matematiin nesneleri) ve algnn ikincil nesneleri (duyum nesneleri) arasnda yaplmfl ayrma atfta bulunarak,
maddesel nesnelerin var olup olmadn incelerken iki soru sorar: (1) Birincil nesneler var mdr? (2) kincil nesneler var mdr? lk soruyu cevaplarken Descartes,
imgelem ile salt anlama ya da kavrama (anlk) arasnda ayrm yapar. Anlk zorunlu olarak insana zg bir yetidir, ama imgelem deildir. Biz birincil nesneleri dflnebildiimiz iin, bu nesnelerin var olmas olanakldr. Bu nesneleri ayn zamanda imgeleyebildiimiz iin bu nesnelerin var olmas olasdr, ama onlarn var olup
olmadndan emin olamayz (Descartes, 2007: 68-69). kincil nesnelerin varl da
duyum algsna bal olduu iin, onlarn da bilgisinden emin olunamaz.
Descartes, insanlarn zsel niteliklerinin dflnme, isteme ve imgelem gibi tamamen ruha iliflkin nitelikler olduunu ve bedenle hibir ilgisi olmadn syler.
Buna karfln duyum algs, yer deifltirmek, eflitli durum ve konumlar almak gibi
bir beden gerektiren nitelikler ruhumuzun deil, bedenimizin nitelikleridir ve zmz oluflturmazlar. Bunlarn arasnda en fazla ilgilendii yeti edilgen duyma, yani duyulur fleylerin kavramlarn alma ve bilme yetisidir (Descartes, 2007: 73). Bu
yeti kendisinde, kendinden baflka birinde, sz konusu ideleri oluflturan etkin bir
gcn olduunu gsterir. Descartes, kendisinin ya da Tanrnn, bu ideleri etkin bir
flekilde oluflturan kaynak olamayacan, bunun kaynann maddesel fleyler olduunu syler.
Descartes, her ne kadar, alglarnn dflsal nesneler tarafndan oluflturulduundan eminse de hala duyum algsnn gvenirliinden flphe duymaktadr. Bu konuyu, doann kendisine dflsal nesneleri nasl farkl flekillerde rettiini anmsayarak gndeme getirir. En genel anlamda, doadan kast zaten Tanrnn kendisinden veya yaratlmfl fleylere verdii durum dzenden baflka bir fley deildir (Descartes, 2007: 75). Daha zel olarak kendi doas da Tanrnn ona verdii btn
fleylerin derlenip toparlanfl tarzndan baflka bir fley deildir. Doann bize rettii baz nemli hakikatler vardr. Doann kendisine en srarl ncelik ve en canl
duyarlkla rettii fley ac duyduunda rahatsz olan, acktnda susadnda yemek ya da imek istei gibi fleyler duyan bir bedene sahip olduudur (Descartes,
2007: 75). Doa, ikinci olarak, ona ruhuyla bedeninin nerdeyse bir btn oluflturacak kadar karflmfl ve kaynaflmfl olduunu (Descartes, 2007: 75) gsterir. Doa, nc olarak, ona kendi etrafnda dflsal nesneler olduunu retir. Doann
btn bu hakikatleri bizim, bir zihin ve bedenden oluflmufl olduumuz gereine
dayanr.
Meditasyonlar Descartesn zihin beden problemine odakland eseridir. Meditasyonlarda kendi beninin varlnn temel ilkesi olarak ortaya koyduu cogitonun Descartesn felsefesinin dier alanlarndaki yansmasn bulabildiimiz bir
yer ak seik idelerdir.
67
68
Zihin Felsefesi
baflln taflyan ilk blmde Descartes ihtiraslarn genel olarak zelliklerini ve zihin beden iliflkisini nasl aydnlattn ele alr. htiraslarn says ve sras adn taflyan ikinci blmde ihtiraslarn genel bir snflamasn verir. zel ihtiraslar baflln taflyan nc blmdeyse belli ihtiraslar ve onlarn ahlaki yaptrmlar zerinde durur. Ancak burada Descartesn ihtiras terimini gnlk dildeki fliddetli tutku, aflk anlamnda kullanmad belirtilmelidir. Eserin ilk blmnde belirttii gibi ihtiras, Descartesa gre her meydana gelen fleye filozoflar tarafndan, olayn
kendinde meydana geldii nesne ya da zne gz nne alndnda verilen isimdir. Dolaysyla zne, bir anlamda, etkinin edilgen bir alcs durumundadr.
Descartes ruhumuzda bir ihtiras olan fley, bedende bir etkidir (madde 2) diyerek, zihin ve beden arasndaki ayrm anlamann en etkili yolunun ihtiraslarn
doasn anlamak olduunu belirtir. Descartes her ne kadar Ruhun htiraslarnda
genel olarak ihtiraslar (bedenin eylemleri yoluyla ruhun hissettii fikirler) algsal
fikirler, bedensel duyumlar, ihtiras ya da duygular olarak snfa ayrsa da dier
eserlerinde farkl snflamalara gitmifltir. Altnc Meditasyonda alk, susuzluk ve
acy; kt olandan kanma, iyi olana ynelmeyi salayan fiziksel koflullarla ayn
snfa koymufltur. Bu snfa ayn zamanda hepsini deilse de baz bedensel duyumlar ve yine hepsini deil ama nefle, keder, hiddet gibi baz duygular da eklemifltir. Bunlar hem algsal duyumlar hem de ak seik ideleri kapsayan zihinsel ideler snfndan ayrmfltr (Descartes, 1998: 241). Ancak Descartesn Ruhun htiraslarndaki ynelimi ve amac Meditasyonlardan farkldr. Meditasyonlarda Descartesn amac, esas olarak, doa ve deneyimin bize rettiklerinin geerliliini
kurmak, duyum bilgisinin ne kadar gvenilir olduunu irdelemek olduu iin, Meditasyonlar asndan, korku ihtiras veya duygularla alk, susuzluk gibi bedensel
duyumlar arasndaki ayrm nemli deildir. Ama Ruhun htiraslarnda Descartesn ilgisi tamamen ihtiraslar ve bedensel duyumlar arasndaki ayrm zerinde younlaflmfltr; dolaysyla burada ifllevsel rolleri asndan bedensel duyumlar ve ihtiraslar ayrmak Descartes iin nemlidir (Gdelek, 2007: 45).
Descartes, zihin beden dalizmi temelinde, ihtiraslarn; bedenin korunmasna,
devamnn salanmasna ynelik olmakla birlikte, insanlarda zellikle ruhun kontrol altnda olduklarn syler. Descartesa gre, bizi hayvanlardan ayran en
nemli farkllk insanlarn gerek ve ak iyiyle kty birbirinden ayrt edebilme
yetisidir. Hayvanlarn aksine insanlar, ihtiraslarn temsil ettikleri iyilikler kadar ktlkleri de olduundan... iyiyi ktden ayrt etmek ve kendilerini hibir fleye aflrca srklememek ve bylece gerek deerlerini tanmak iin deneyim ve akldan
faydalanmak zorundadr (madde 138).
Ruhun htiraslar, genel anlamda, eflitli ihtiraslar deneyimleyebilme yeteneimizi, neyin iyi, neyin kt olduuna iliflkin yarg verme gcmzle bir araya getirmeyi amalar. Aslnda Descartesn ruh anlayfl, onu, ruh, soyut akl yrtme ve
irade gibi eylemlerde bulunduunda, bedenin de iflin iine girdiini kabul etmeye
zorlar. Descartesa gre sadece tek bir ruh vardr ve bu ruh da hibir flekilde blnr deildir (madde 47). Bu ruh ya da zihnin z imgeleri iermeyen saf dflnmedir. Descartesa gre imgeleri iermeyen saf dflnme ya zihnin kendi zerine
ya da Tanr zerine dflnmesidir; yani Descartes, dflnme dendiinde, ilk elden
akla gelecek biliflsel eylemleri kastetmez. Descartesn grflne gre ruh, hibir
flekilde blnr olmad iin, saf dflnmenin dflnda kalan btn dflnmler,
bedeni ve beyni, bir tasarmlama arac olarak grmek durumundadr.
Descartesn duygularla ilgili zmlemesi, VI. Meditasyonda yapt zihin beden ayrmyla bedenle ruhun karfllkl etkileflimini anlamamz kolaylafltrr. Duy-
69
gular, bedenin eylemleri yoluyla ruhun hissettii ihtiraslar olarak tanmlamas, soyut akl yrtme ve irade gibi zihinsel etkinliklerde bedenden gelen etkilerin de
katksnn olmas Descartesn felsefesinin ak gstergesidir.
Panteizm tm tanrclk
demektir. Panteizme gre,
Tanr her fleyde, doada,
nesnelerde, insan
dnyasndadr. Tanrnn
evrenden bamsz ve ayr
bir varl yoktur; evren Tanr
ile doludur; evren Tanrnn
kendisidir.
SIRA SZDE
D fi N E L M
S O R U
Tekilik (monism)
D Kbtn
KAT
gerekliin esas anlamyla
tek bir tzden ibaret
olduunu ne sren
grfltr. AntikSIRA
adaSZDE
doa
filozoflarnn teki evren
anlayfllarndan sonra
modern ada monist bir
AMALARIMIZ
felsefe sistemini ilk defa
ortaya koyan dflnr
Spinozadr.
N N
K T A P
TELEVZYON
NTERNET
70
Zihin Felsefesi
SIRA SZDE
D fi N E L M
S O R U
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
TELEVZYON
NTERNET
Ancak snrl bir kavrayfla sahip olan insan zihni bedenler (cisimler) ve dflnme tavrlarndan baflka hibir tikel fleyi duyamaz ve tasarlayamaz (II: Aksiyom V,
s. 79). Buna gre, tek tz olan Tanr, iki ana nitelik, yani uzam ve dflnme sfatlaryla yer kaplayan tz ve dflnen tz olarak ifade edilebilir. Dflnen tz ve yer
kaplayan tz; flimdi bu ana nitelik, baflka bir zaman flu ana nitelik altnda kavranan bir ve ayn tzdr. Spinozann panteist sistem anlayfln temel alarak tek bir
tzn, dflnen tz ve uzamsal tz olarak iki farkl dnya anlayfln ortaya koymas ifte yn retisi olarak da bilinir. Buna gre, fiziksel dnyayla zihinsel dnya,
ruhla beden tek bir tzn sfat ya da ana niteliidir. Spinozann bedenden (cisim)
anlad fley, uzaml bir fley olarak grlmesi bakmndan, Tanrnn zn belirli
ve gerektirilmifl bir tarzda ifade eden tavrdr (II: Tanm I, s. 78). Ruh dediimiz fley
de Tanrsal tzn dflnme niteliine gre grdmz bir tavrdr. Uzam ve dflnme hibir ortak nitelik taflmad iin, zihin ve beden alanlar nedensel olarak
kapal sistemlerdir. Uzaml her fley yalnzca uzam niteliinin bir sonucudur. Her
bedensel olay, sonsuz bir bedensel olaylar dizgesinin parasdr. Yalnzca uzamn
doas ve yasalar tarafndan belirlenir. Benzer biimde, her ide zorunlu olarak dflnme niteliinden kar. Spinoza III. Tanmda fikir (ide) deyince, Ruhun dflnen bir fley olduu iin teflkil ettii bir ruh kavramn anlyorum der. Kavram diyorum, fakat alg demiyorum, nk alg kelimesi, Ruhun bir nesneden duygulanmfl olduunu, edilginliini iflaret eder, kavramdaysa ruhun etkinlii ifade ediliyor
gibi grnyor (II: Tanm III, Aklama, s. 78) diye ekler. Buradan hareketle ruhun, bizim nesnelerle iliflkimizi etkin tarzda kavramsallafltran (idelefltiren) fley
(Sunar, 2008: 28) olduu sonucuna varabiliriz. Her ide sonsuz bir ideler serisinin
btnsel bir parasdr, yalnzca dflnmenin doas ve kanunlar tarafndan belirlenir. Bir baflka deyiflle, ne ruh beden zerinde etkilidir, ne de beden ruh zerinde etkilidir. Ancak, zihinsel ve bedensel durumlar arasnda srekli bir karfllkl iliflki ve paralellik vardr.
DescartesnSIRA
ve Spinozann
dalist grfllerini zihinsel ve bedensel durumlar arasndaki
SZDE
iliflki bakmndan karfllafltrn. Nasl bir farkllk gryorsunuz?
fi N E L M
BedeninD Bir
desi Olarak Zihin
Spinozann zihin grflne gemeden nce, zihin teriminin, onun felsefesinde taS O R bakmakta
U
fld anlamlara
fayda vardr. Etikay gzden geirdiimizde, zihin konusunda eflitli saptamalar bulmaktayz. Zihin, genel olarak dflnr (II: tanm III), daha zelD olarak
K K A T kavramlar oluflturur (II: III aklama); alglar (II: XI nerme sonucu); bedeni (II: nerme 12 ve 13) olduu kadar, dier btn bedenlerin doasn da (II: nerme 16 kantlama) alglar, hatrlar (II: nerme 17 kantlama). Bir fleSIRA SZDE
kilde kendisini (II: nerme 23) ve bedeni (II: nerme 19) bilir, ama bir yandan da
bilmez (II: nerme 23 ve 24). Tanrya iliflkin upuygun bilgisi vardr (II: nerme 47),
AMALARIMIZ
imgelem kurar
(II: 17 scolie). Olumlar, olumsuzlar (II: 49 scolie) ve duygulanfllar
snrlar (III: nerme 56 aklama). Spinozaya gre fikirlerin dzen ve balants,
fleylerin dzen ve balantsnn ayndr (II: nerme VII, s. 82). Bu nermeden haP
reketle her Kbir TtekA cisme
karfllk gelen, ondan gerekte ayr olmayan bir ide olduu ve bir adm daha ileri giderek, her bir bileflik cisme karfllk gelen, ondan gerekten ayr olmayan, bileflik bir ide olduunu syleyebiliriz. Her maddesel fley onu
TELEVZYON
temsil eden
ya da ifade eden kendisine zg bir ideye sahiptir. nk; bu ide Tan-
N N
NTERNET
rnn sonsuz sfatlarndan biri olan dflnmenin belli bir halidir ve sonsuz ideler serisi Tanrnn zihnini ya da sonsuz bir zihni oluflturur.
Spinoza, ister tek ister bileflik olsun, bu ideleri birer zihin olarak dflnr. Doadaki her cisme karfllk gelen bir ide olduu, her ide iin de ideye karfllk gelen
bir cisim olduuna gre, bu cisim insan varl iin bedendir, yani yer kaplama ana
niteliinin bir halidir. nsan Ruhunu teflkil eden fikrin (idenin) nesnesi cisimdir
(bedendir), yani fiil halinde (actu) var olan uzamn bir tavrndan baflka bir fley deildir (II: nerme XIII, s. 89). Burada nemli olan Spinozann ruhu ya da zihni
uzam olan bir fleyle ya da bedenle iliflkilendirmifl olmasdr. nsan bedeninin idesi de dolaysyla zihindir. Eer beden, gerekten insan Ruhunun nesnesi olmasayd, bedenin duygulanmlarnn (affection) fikirleri (ideleri) ruhumuzu teflkil etmeleri bakmndan Tanrda var olmayacaklardr... Halbuki bizde bedenin duygulanfllarnn fikirleri (ideleri) vardr, o halde insan Ruhunu teflkil eden fikrin nesnesi beden veya fiil halinde var olan cisimdir (actu) (II: XIII Kantlama, s. 89). Zihin de
dier ideler gibi, Tanrnn sonsuz sfatlarnn belli bir tarzdr. Buna gre, zihin ve
beden, zaman zaman dflncenin ana nitelii, zaman zaman da yer kaplama ana
niteliiyle deerlendirilen, bir ve ayn bireydir (Sunar, 2009: 524).
Dflnme alannda bedenin ifadesi olan insan zihni, birok basit idenin, olduka karmaflk bir bileflkesi olarak, bedeni yanstr ve dier hayvanlarn zihinlerinin
ok tesine giden algsal yetilere sahiptir. nerme XIVde insan zihninin, bir yandan bedenin, kendi dflndaki nesnelerle etkileflimini, bir yandan da kendi isel devinimini algladn syler. Spinoza bir sonraki nermede de insan teninin (bedenin) dfl cisimlerle herhangi bir tarzda duygulanmfl olduu fikir (ide) insan teninin
(bedenin) tabiat ile dfl cismin tabiatn kuflatmaldr (II: nerme XVI, s. 96) diyerek bizim dfl dnyay zihnimizle alglamamzn bedenimizin dfl dnyayla karfllaflmasna bal olduunu ifade etmektedir. Bunun sonucu, beden bir dfl cismin tabiatn kuflatacak flekilde duygulanmfl olduunda, ta ki beden bu dfl cismin var
olufluna engel olan baflka bir duygulanflla duygulanana kadar zihin bu dfl cismi
fiil halinde veya kendisine hazr gibi greceidir (II: nerme sonucu XVII, s. 97).
Bunun anlam, zihnin dflsal nesnelere ait kavramlar beden araclyla edindii ve
nesnelerin var oluflunun zihnin dflnda kalmasnn yegane sebebinin, bedenin o
nesnenin alglanmasn dflarda brakacak flekilde baflka bir nesne tarafndan etkilenmesi olduudur.
Zihnin kendi bedenini bilmesi ve bedeninin varolduunun farkna varmas da
ancak bedenin duyguland duygulanfllarn fikirleri (II: nerme XIX, s. 100)
araclyladr. Hatta Spinozaya gre, ruh, kendi kendisini ancak bedenin duygulanfllarnn fikirlerini kavramas bakmndan bilir (II: nerme XXIII, s. 102). nk ruhun fikri veya bilgisi beden fikri veya bilgisiyle ayn tarzda Tanrdan kar ve
Tanrya nispet edilmifltir (II: XXIII kantlama, s. 102). Spinoza ruh ve bedenin birbiriyle birleflmifl olduunu da kantlar. Asl ruh bedenle nasl birleflmiflse, bu ruh
fikri de ruhla ayn suretle birleflmifltir (II: nerme XXI, s. 101). Spinoza bu nermeyi XIIInc nermesinin sonucundan hareketle kantlar: ruh bedenle (can tenle) birleflmifltir, nk beden ruhun nesnesidir ve bundan dolay ayn sebepten,
ruh fikri, kendi nesnesiyle birleflmelidir, tpk ruhun bedenle birleflmifl olduu gibi
asl ruhla birleflmifl olmaldr (II: XXI Kantlama, s. 101). Bylelikle, Descartes iin
nemli bir sorun olan zihinsel ve maddesel tzn badaflmaz ayrl Spinozann
sisteminde ortadan kalkar.
71
72
Zihin Felsefesi
Spinoza, duygulanfl deyince, bedenin etkileme gcnn artmasna, eksilmesine, tamamlanmasna ya da indirilmesine sebep olan deiflklikleri ve o deiflikliklerin idelerini anlar. Duygulanfllar, etkiler ya da eylemler (actions) ve edilgiler ya
da tutkular (passions) olmak zere ikiye ayrlr. Bu duygulanfllardan birinin upuygun sebebi olabildiimiz zaman, duygulanfl bir etkidir (eylem), baflka durumlarda
bir edilgidir (tutku) (III: Tanm III, s. 131). Ya bizde ya dflmzda bizim upuygun
nedeni olduumuz bir fley meydana geldii zaman, yani tabiatmzdan, ya bizde
ya dflmzda yalnz baflna ak ve seik olarak bilme gcnde bir fley kt zaman, etkili (aktif) [oluruz]. Tersine olarak, bizde iten ya da dfltan ancak ksmi
olarak paral nedeni olduumuz bir fley meydana geldii zaman edilgin (tutkulu) [oluruz] (III: Tanm III, s. 131). Etkin olduumuzda da edilgin olduumuzda
da zihinsel ya da fiziksel yetilerimizde, Spinozann etki etme gcmzde ya da
varlmz devam ettirme gcmzde, bir artfl ya da eksilifl olarak nitelendirdii
bir deifliklik meydana gelir. Spinoza btn varlklarn doal olarak byle bir yetiyle donatlmfl olduunu dflnr. Bu yeti, en temel ve ilk ilke olan, varlmz
koruma ilkesidir: Her fley kendi varln devam etmek iin, elinden gelen btn
abalar gsterir (III: nerme VI, s. 137). Tm tutkularn temeli de kendini ortaya koyma arzusudur.
Blmn bafllangcnda ruhun baz fleylerde etkin, baz fleylerde edilgin olduunu (tesir ettiini ya da tesir aldn), yani upuygun fikirleri olduu zaman zorunlu olarak etkin, fikirleri upuygun olmayan fikirler olduundaysa zorunlu olarak
edilgin olduunu (III: nerme I, s. 131) ve ruhun upuygun olmayan (bulank) idelere sahip olmas bakmndan edilgin (tutkulu) ve yalnz upuygun olan idelere sahip olmas bakmndan etkin olduunu (III: nerme III, s. 136) kantlayan Spinoza buradan hareketle duygulanfllar genel olarak ruhun upuygun olmayan (bulank) ideleri olarak tanmlar (III: Aklama, s. 195). Spinozaya gre, ruhun edilgisi
(tutkusu) denilen bu duygulanfl yle bir bulank fikirdir ki onunla Ruh, kendi bedeninin varlna ait bir kuvveti, onun ncekinden daha byk, daha kk bir
ksmnn bir kuvvetini kabul eder. Ve onun hazr bulunmasyla asl Ruhun falan fleyi deil de filan fleyi dflnmesi gerektirilir (III: aklama, s. 195).
Dolaysyla, duygulanfl her ne kadar bulank da olsa zihnin daha byk ya da
daha az yetkinlie erifltii bir etkinliini ifade eden, dflnme tarzdr. Duygulanfllar, sahip olduklar fikrin uygunluuna bal olarak, zihnin kendisini yneten glerin ve kendi kendisinin farknda olmadan tamamen pasif olduu tutkulardan zihnin sahip olduu fikirlerin ak seik bilgisine sahip olduu gcnn ve yetkinliinin en st noktasnda olduu Tanrsal anlayfla kadar giden bir izgide dflnlebilirler. Spinoza insann kendi duygulanfllarn yneltme ve azaltmadaki gszlne klelik adn verir ve duygulanfllarna bal olan insann kendi kendine
bal olmadn (IV: nsz, s. 197) syler. Tutkularn klesi olmaktan kurtulmann yolu, zihnin edilginlikten etkinlie gemesinde ya da bir baflka deyiflle imgelem yoluyla elde edilen bilgiye karfllk onlarn ak seik bilgisine sahip olmaktan
geer. Edilgi olan bir duygulanfl, onun hakknda ak ve seik bir fikir edinir
edinmez, bir edilgi, bir pasif hal olmaktan kar (V: nerme III, s. 267) ve buna
bal olarak, Spinoza bir duygulanfl bizce ne kadar iyi bilinirse, bu duygulanfl o
kadar az bizim gcmzdedir ve Ruh onun etkisinde o kadar az kalr, o kadar az
edilgin olur (V: nerme sonucu, s. 267).
73
74
Zihin Felsefesi
D fi N E L M
Aristotelesteki
SIRAetkin
SZDEve edilgin ruh anlayflyla Spinozadaki etkin ve edilgin ruh anlayfl
arasnda bir balant olduunu dflnyor musunuz? Sizce Aristoteles iin de Spinozada
olduu gibi, ruhun etkinlii ve edilginliiyle erdem arasnda bir balant var mdr?
D fi N E L M
S O R U
S O R U
DKKAT
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
N N
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
K T A P
TELEVZYON
TELEVZYON
NTERNET
NTERNET
75
zet
N
A M A
N
A M A
76
Zihin Felsefesi
Kendimizi Snayalm
1. Varln maddesel ve ruhsal olarak birbirine indirgenemeyen iki tzden olufltuunu savunan grfl afladakilerden hangisidir?
a. Materyalizm
b. Panteizm
c. dealizm
d. Dalizm
e. Monizm
2. Descartesn Meditasyonlar yazmaktaki amac afladakilerden hangisidir?
a. fiphe yntemini ortaya atmak
b. Matematiksel akl yrtme biimini matematiksel olmayan alanlarda verilen yarglara taflmak
c. Felsefeyi tamamen mutlak bir temele dayanan
bir bilim haline dnfltrmek
d. Duygularn beden zerindeki etkisini ortaya
koymak
e. Ak seik ideler kavramn ortaya atmak
3. Afladakilerden hangisi Descartesn metafizik bakmdan ikici (dalist) bir dflnr olarak nitelenmesinin sebeplerinden biridir?
a. Zihni ve maddeyi birbirine indirgenemeyen iki
tz olarak kabul etmesi
b. Felsefeyi mutlak bir temele dayanan bir bilim
haline dnfltrmek istemesi
c. Tanry bilen zneye dayanarak kantlamak istemesi
d. Kendi varoluflunu bilen zneye dayandrmas
e. Kendi zihnini kavramann bedeni kavramaktan
daha kolay olduunu gstermesi
4. Descartesn zihin anlayfl gz nne alndnda
afladakilerden hangisi yanlfltr?
a. deler zihnin nesneleridir.
b. Ben varm nermesi kesin ve kendinden flphe edilmez bir bilgidir.
c. Ben dflnen bir fleydir, yani bir zihin, bir anlk
veya ustur.
d. Ruhumuzda bir ihtiras olan fley, bedende bir etkidir.
e. Zihinsel sreler bedensel srelerin bir sonucudur.
77
Okuma Paras
9. Afladakilerden hangisi Descartes ile Spinoza arasndaki ortak zelliklerden biridir?
a. Maddesel fleylerin dzeni ile zihinsel fleylerin
dzeninin ayn olmas
b. Zihnin bedenin idesi olarak kabul edilmesi
c. Benin kendini aracsz bilmesinin bedenin de
bilgisinin temelini oluflturmas
d. Zihin ve beden arasnda karfllkl etkileflim olmas
e. Zihin ve beden hakkndaki bilginin Tanrya bal olmas
10. Spinozann felsefesinde duygularn rol bakmndan afladakilerden hangisi yanlfltr?
a. Ruh dflnmenin gerektirilmifl bir tavrdr.
b. rade ve zihin tek ve ayn fleydir.
c. nsann duygusal ve iradi yan doann kanunlarna bal deildir.
d. Duygulanfllar genel olarak ruhun upuygun olmayan ideleridir.
e. Duygulanfllar etkiler veya eylemler ve edilgiler
veya tutkular olmak zere ikiye ayrlr.
78
Zihin Felsefesi
1. d
2. c
3. a
4. e
5. e
6. d
7. c
8. a
9. b
10. c
79
Yararlanlan ve Baflvurulabilecek
Kaynaklar
Sra Sizde 1
Spinozann tz anlayflna gre sadece bir tane tz vardr. O da Tanrdr. Zihinsel ve maddesel fleyler de Tanrnn zn belirli bir tarzda ifade eden sfatlar veya niteliklerdir. Eer zihinsel ve maddesel dnya Tanrnn
sfatlarysa, bunun zorunlu sonucu Tanrnn zihinsel ve
maddesel her fleyde olmas, yani panteizm grfldr.
Sra Sizde 2
Descartesn dalist grflne gre, zihin ve beden birbirine indirgenemeyen iki ayr tzdr ve srekli olarak
karfllkl bir etkileflim iindedir. Buna karfln, Spinozann ifte yn retisi olarak adlandrlan dalist grflne gre zihin ve beden Tanrnn iki ana nitelii veya sfatdr. Zihin ve bedenin karfllkl olarak etkileflmesi sz konusu deildir, ancak bu iki ana nitelik arasnda srekli bir paralellik vardr.
Sra Sizde 3
Aristotelesin etkin ve edilgin akl anlayfl ile Spinozann etkin ve edilgin ruh anlayfl arasnda bir balant kurulabilir. Aristotelesde akln edilgin yan sadece
duyumlardan gelen bilgileri almakla yetinirken etkin
akl eylemlerle ilgilidir. Etkin akl bireysel kiflisel iin
bir olanaklar btn olarak gren Aristoteles kiflinin
eylemleriyle akln bu olanan gelifltirebileceini syler. Aristotelesin bu sylemi Spinozann etkin ruhu
upuygun fikirler balamnda eylemde bulunmak olarak
tanmlamasyla rtflr.
ZHN FELSEFES
Amalarmz
N
N
Anahtar Kavramlar
Deneycilik
Deneyim
dealizm
zlenimler
Transendental bilin
Transendental idealizm
indekiler
Zihin Felsefesi
Yeniada Zihin
Felsefesi: ngiliz
Deneycileri ve Kant
SIRA SZDE
D fi N E L M
D fi N E L M
S O R U
S O R U
DKKAT
DKKAT
82
Zihin Felsefesi
83
S O R U
AMALARIMIZ
D fi N E L M
S O R U
Descartes a gre; zihin, kesin bilgiye, insan zihnine tanrnn yerlefltirdii kavramlar araclnda bilen znenin kavramasyla ulaflrken Locke,
D Kkavramlarmzn
KAT
ierii deneyden geldii halde, zihnin bu deney verilerini iflleme yetisine sahiptir
ve dolaysyla kesin bilgi retebileceini gstermifltir. Lockea gre zihin, sadece
SIRA SZDE
duyudan gelen bilgileri, edilgin bir flekilde almann tesinde duyu verileri zerinde etkin bir flekilde alflarak, bilgi retme kapasitesine sahiptir.
David Hume
SIRA SZDE
N N
David Hume deneyci zihin anlayflnn en nemli ve tutarl temsilcisidir. Kendinden nce gelen Lockeun grfllerini daha teye taflmfl, kendinden
btn
K T A nceki
P
metafizik kurgular hedef alan elefltirel deneyci bir felsefe gelifltirmifltir. Lockeun
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
TELEVZYON
TELEVZYON
NTERNET
NTERNET
84
Zihin Felsefesi
deneyciliini, elefltirel bir bakfl asyla btn metafizik tortulardan arndracak flekilde sistematik olarak yeniden biimlendirmek amacyla nsan Anl zerine Bir
Denemeyi yazmfltr. Kant daha sonra bu eserin kendisini dogmatik uykusundan
uyandrdn sylemifltir.
Hume, Denemenin bafllangcnda, moral felsefe ya da insann doal yaps bilimini iki ayr tarzda ele alndn belirtir. Bunlardan birincisine gre, insan aslnda eylem iin domufltur, lleride beenilerle duygular tarafndan belirlenir...
br tr filozoflar ise (Descartes ve dier usular) insan akl sahibi bir varlk olarak grrler, davranfllarn ifllemekten ok, anlama yetisini biimlendirmeye alflrlar (Hume, 1976: 3). Bu iki grfl arasnda bir senteze varmay hedefleyen Hume, Lockeun ve Berkeleyin metafiziinden de uzaklaflarak, insann bilgi kapasitesinin snrlarnn doru bir biimde belirlenebilmesi iin, yepyeni bir temel zerine infla edilecek, tam bir bilimler sistemi kurmay hedeflemifltir.
deler ve zlenimler
Hume Denemenn ikinci blmn, idelerin kaynan arafltrmaya ayrr. Ancak
burada ortaya koyduu ideler kuram, Cevizcinin (2009) hakl olarak belirttii gibi alglar kuramdr. Bir insann aflr scakln acsn ya da lkln hazzn duyduunda ve bu duyumu sonradan belleine getirdiinde, bu zihin alglar arasnda nemli bir fark (Hume, 1976: 13) olduunu belirten Hume, zihin alglarnn
gllk ya da canllklarna gre iki snf ya da iki tre ayrlabileceini syler.
Daha az gl ve canl olanlar, genellikle dflnceler ya da idealar (ideler) diye
adlandrlr... zlenimler daha canl alglarmzn hepsidir; yani iflittiimiz, grdmz, hissettiimiz, sevdiimiz, nefret ettiimiz, arzuladmz ya da istediimiz andaki alglardr (Hume, 1976: 13-14).
Dolaysyla Humea gre, izlenimlerle ideler arasnda, niteliksel deil, sadece
bir derece fark vardr. deler soluk, daha az canl, daha az gl izlenimlerdir ve
ancak izlenimler zerinde dflnldnde sonradan fark edilirler. Aynen Locke da olduu gibi Hume iin de doufltan ideler yoktur. Daha nce duyu organlaryla alglamadmz, zihnimizde hissetmediimiz hibir fleyin idesine sahip
olamayz ve her ne kadar dflnme, nesneleri doru bir flekilde temsil ederse de
bu temsiller, kendilerine dayanak teflkil eden orijinal alglardan, daima daha zayf ve donuktur (Soccio: 2010: 500). Locke ve Berkeley gibi Hume da deneyimin, btn elerinin duyularla edindiimiz bilin ierikleriyle snrl olduunu
syler. Buna gre, altnda dflncesi, zihnin sahip olduu iki tutarl ide olan altn ve da idelerinin birleflmesidir. Lockeda zihnin sahip olduu ideleri birlefltirerek, onlardan yeni ideler elde etmesini, dflnm (reflection) yetisiyle aklamflt. Humea gre ise zihnin bu yaratclk yetenei, duyularn ve deneyimin
verdii malzemeleri birlefltirmek, yerlerini deifltirmek, byltmek ya da kltmek yetisinden baflka bir fley deildir. Ksacas dflnmenin btn malzemesi,
i ya da dfl duygumuzdan gelmedir. Bunlarn sadece karflm ya da bileflimi zihin ve istemeye aittir (Hume, 1976: 14).
Dolaysyla Hume, Lockeun idelerin temsil kuramn, bir adm daha ileri gtrerek deneyci bir anlam lt gelifltirmifltir. zlenimlerin dilin kullanmnda nemli bir role sahip olduunu kabul eden Humea gre, ideler dflncelerdir, her hangi bir flekilde bir ideyle balantl olmayan hibir kelime, anlaml bir flekilde kullanlamaz. Duyu deneyimine, yani izlenimlere geri gtrlemeyen inanlar, hibir
flekilde dflnce olamaz ve yalnzca anlamsz bir ifade olarak kalr. Zihin idealar
arasndaki benzerlik, zamanda ya da yerde yaknlk, neden ya da etki (nedensel-
lik), balant ilkeleriyle idealar birlefltirebilir, daha karmaflk idealar ve dflnceler ortaya koyabilir (Hume, 1976: 18). Humea gre her ne kadar altnda ya da kanatl at gibi eflitli karmaflk ideler var olsa da bunlarn duyumsal bir karfllklar,
bunlara karfllk gelen bir izlenim yoktur, dolaysyla bu ideler tamamen anlamszdr. Bu flekilde, hatal bileflik idelere rnek olarak da neden, etki ya da nedensellik idesiyle kendilik idesini verir.
Humea gre insan aklnn ikinci temel nesnesi olan olgu sorunlar hakkndaki
akl yrtmelerimizin hepsi neden, etki ya da nedensellik iliflkisine dayanr. Sadece bu iliflki yoluyla bellek ve duyularmzn tanklnn tesine geebiliriz (Hume,
1976: 24). Humea gre, her ide mutlaka bir izlenim zerine dflnmekle sonradan ortaya ktna gre, neden ve etki bilgisine nasl ulafltmzn soruflturulmas gerekir.
Ona gre neden, etki idesine (a priori) akl yrtmelerle ulafllamaz, aksine insanlar belirli nesnelerin, srekli bir arada olduklarn grerek (Hume, 1976: 24)
neden, etki idesini tretir. Ama insan, etkiyi, deneyim olmakszn, sadece akln ifllemesiyle hayal etmeye yatkn bir varlktr. Bu yatknlk da baz nesneleri (ve olaylar) hep bir arada gre gre edindiimiz alflkanln rndr. Bu alflkanlk da
en st derecede olduu iin yokmufl gibi grnr. Oysa zihin, en dikkatli incelemelerinde de neden saylanda etkiyi bulamayacaktr. nk; her etki, nedeninden ayr bir olaydr. Bu yzden de neden de bulunamaz ve etkinin bafllangta (a
priori) uydurulmas ya da kurulmas tmyle rastgele olmak zorundadr (Hume,
1976: 27). Humea gre, insan akl ancak analoji, deneyim, gzlem yoluyla akl
yrterek, bir ok belirli etkiyi, birka genel nedene indirgeyebilir, ama bu, genel
nedenlerin bilgisine gelince... bu en son kaynak ve ilkeler, insan merakna ve soruflturmasna tmyle kapaldr (Hume, 1976: 27).
Hume, yalnzca algyla snrl olan deneyimlerimizin, benzer olabilecek olgu sorunlarna nasl yaygnlafltrlabildiini, yani tmevarmn temellerini de sorgular.
Ona gre, byle bir sonuca, akl yrtme sreciyle ulafllamaz. nk; btn akl
yrtmeler, tantlama ve ide iliflkileri hakkndaki akl yrtmeler ve moral veya olgu sorunlaryla var olufl hakkndaki akl yrtmeler olmak zere iki eflide ayrlabilir (Hume, 1976: 30-31). Humeun nedensellik ilkesini, alflkanla indirgeyerek
aklamasnn sonucu olarak bilgiyi, bu flekilde snrlamas Hume atal olarak bilinir. Hume atalna gre, ide iliflkileriyle ilgili olan bilgi tr, hi deneye ve gzleme dayanmayan (a priori) nermelerden meydana gelir ve dnyaya ait bilgimizi
arttrmayan analitik bilgi trdr. Olgu iliflkileriyle ilgili olan bilgi tryse tamamen
deneye ve gzleme dayanan (a posteriori) nermelerden meydana gelir ve dnyaya dair bilgimizi arttran olas bilgi trdr.
Bu iki akl yrtme tarzndan Olgu Sorunlar ve Moral Sorunlar zerine olanlar ide iliflkilerindeki gibi, kesin tantlayc sonulara ulafllamaz. nk; var olufl
hakkndaki btn bilgimiz neden, etki iliflkisine dayanr ve bu iliflki hakkndaki
btn bilgimiz de yalnzca deneyimden gelir. Bylece deneysel olarak karlan
sonular da gelecein gemifle uygun olaca sansndan hareket eder. Buysa bir
ksrdngdr: Deneyimden sonu karmak neden, etki iliflkisine dayanr. Oysa
deneyim zaten bu iliflki zerine kuruludur. Tersten sylersek, neden etki iliflkisi
ancak deneyim yoluyla bilinebilir, oysa deneyim edinmeyi salayan zaten neden
etki iliflkisidir.
Humeun benlik ya da kendilik idesinin de aynen, nedensellik idesi gibi, duyumsal bir karfll olmadn, dolaysyla anlamsz olduunu savunur. Hume iin
gerekten var olduundan ve bilgisinden emin olabileceimiz tek fley izlenimler-
85
86
Zihin Felsefesi
dir. Kendilik idesini incelediimizde de onun hibir izlenime dayanmayan, karmaflk bir ide olduunu grrz. Hume, kendilik dediimiz fleyin kendimize ait bir takm duyumlarn, alglarn dflnda, baflka bir fleyle bir ideyle balantl olmadn
syler: Bana kalrsa ben, benlik dediim fleyin en yaknna girecek olursam, her
zaman scaklk ya da soukluun, flk ya da glgenin, sevgi ya da nefretin, ac ya
da hazzn flu ya da bu tikel algsna arparm. Hibir zaman, benliimi bir alg olmakszn yakalayamam, hibir zaman algdan baflka bir fley gzleyemem... bende
byle hibir ilke olmadndan eminim (Hume, 2009: 174). Humeun kendilie
iliflkin bu saptamas, yani grme, iflitme, koklama, dokunma duyumlarndan ve
duygulardan bamsz olarak, tek baflna bir kendilik idesinin nasl elde edilecei
sorusu, zihin felsefesi literatrnde, kiflisel zdefllik sorunu olarak bilinir ve kitabnzn yedinci blmnde ayrntl bir flekilde incelenecektir.
Locke gibi, insann anlama yetisinin snrlarn ve yapsn incelemek isteyen
Hume, bir adm ileri giderek, nedensellik ve zorunluluk gibi deneyden gelmeyen
bir takm kavramlar olduunu ileri srmfltr. Ama, her kavramn bir izlenimi olmas gerektiini syleyen Hume, nedensellik kavramnn da aynen kendilik idesi gibi, zihnin iki olay birbirine balama alflkanlnn sahte bir izlenim yarattn syler.
SIRA SZDE
D fi N E L M
SZDE
DescartesnSIRA
fiziksel
nesnelerle ideler arasnda kurduu analojiden yola karak, onun da
deneyci dflnrler gibi, ideyi zihnin bir algs ya da imgesi anlamnda kulland varsaylabilir mi?
D fi N E L M
George Berkeley
S O Rdnyann
U
dealizm
ve
varoluflun dflnmeye ve
bilince bal olduunu,
tinsel,
D Kruhsal
K A T veya zihinsel
srelerin fiziksel gereklii
belirlediini savunan bir
retidir.
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
TELEVZYON
NTERNET
S O RveU Humeun nceli olan Berkeley, her ne kadar onlarla birlikte nLockeun ardl
giliz deneycileri arasnda saylsa da deneycilii, en st noktaya kadar ilerleterek
idealizm noktasna
D K K A T varmfltr. Lockeun bir insann, algladn alglamakszn, alglamas imkanszdr, yani insan ancak bilincinin iinde olup biteni bilebilir, dflncesini kendisine kfl noktas yapan Berkeley, buradan hareketle fiziksel dnSIRA SZDE
yann zihnin dflnda bir gereklii olmadn, maddesel gerekliin zihne bal olduunu ileri srmfltr. Bu sylemiyle Lockeun deneyciliini en st noktaya kadar taflmflAMALARIMIZ
ve idealist bir dflnr olarak bilinegelmifltir. Berkeley maddenin var
olmadn, gerekten var olan tek tzn ide olduunu ortaya att iin Berkeleyin idealizmi, maddetanmazclk (immaterialism) olarak bilinir. Aynen Locke gibi, Descartesn
doufltan ideler kuramna karfl kan Berkeley, LocK T aklclna,
A P
kedan bir adm daha te giderek hem Descartesn ikiciliini, hem de Lockeun bir
fiziksel nesnenin sahip olduu niteliklerin nesneye ait olduunu, bu nitelikleri taflyacak maddesel
T E L E V Z Ybir
O N tz olmas gerektiini ileri srerek, epistemolojik temelde kabul ettii ikicilik anlayfln reddetmifltir.
Berkeley, aflr deneyci bir tavrla sadece duyumlar araclyla edindiimiz deneyimlerimizi, bilebileceimizi ne srmfltr. Duyu organlarmz yoluyla da an N T E R N E T idelerimizi, alglarmz bilebiliriz (Berkeley, 1977: 73). Dolaycak duyumlarmz,
syla duyumlarmz, zihnimizin dflnda olan, alglanmamfl fleylerin bilgisini veremezler. Berkeley, ryada ve sanrlarda olduu gibi, zihnimizin dfl dnyada var olmayan fleyleri deneyimlemesinden, fleyleri zihnimizde imgelememizden hareketle
fleylerin zihnimizin dflnda var olduundan emin olamayacamz syler (Berkeley, 1976: 76). Zihnimizin dflnda fiziksel fleylerin var olduunu iddia etmek, imgelenmemifl nesneleri imgelemeyi, kavranmamfl fleyleri kavramay gerektirir ki bu
da apak bir eliflkidir. Bylece Berkeley, Lockeun materyalizmini ve dfl dnya-
N N
87
nn, fiziksel nesnelerin gerekliini temele alan temsil kuramn hedef almfltr. Lockeun temsil kuramna gre, deneyimlerimiz, duyu organlarmz yoluyla nesnelerden aldmz alglarn, zihnimizdeki kopyalardr.
D fi N E L M
N N
SIRA SZDE
D fi N E L M
S O R U
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
K T A P
TELEVZYON
TELEVZYON
88
Zihin Felsefesi
dan Descartesn zemedii zihin beden iliflkisi sorununu zdn, bir yandan da bilinemeyen ama var olan maddeyi, tamamen ortadan kaldrdn syler
(Berkeley, 2007: 7).
Berkeleye gre, kendi zihnime ya da benime iliflkin olarak dorudan bir algsal deneye sahip olamadm, ama dorudan ve aracsz olarak, yalnzca zihnimin eflitli niteliklerini ya da faaliyetlerini algladm iin, benim, kendi zihnime ya da benime iliflkin bir ideye sahip olduum sylenemez. Bununla birlikte, Humeun ne srd gibi, zihinden ya da benden sz etmenin anlamsz olduu sonucuna varlamaz. nk; sonsuz sayda ideye ek olarak, bu ideleri bilen, alglayan bir fley, alglama, isteme, imgeleme, anmsama gibi faaliyetlere ek olarak, bu faaliyetleri gereklefltiren aktif bir varlk vardr, bu da zihin,
ruh ya da bendir.
ngiliz deneycilerinin ilk dflnr olan Locke, Descartesn aklclna ve doufltan idelerin var olduuna karfl karak, btn bilgimizin deneyden geldiini,
ama zihnin de edilgen bir alc, almann tesinde, aktif bir flekilde deneyim malzemesini iflleme yeteneine sahip olduunu ne srmfltr. Hume, Lockeun deneyci grfln daha ileri taflyarak, zihnimizin, ne deneyden gelen, ne de doufltan
var olan nedensellik, arflm gibi ilkeler araclyla deneyim bilgisini ifllediini
gstermifltir. Berkeley, deneycilii en st noktaya taflyarak, alglayan bir zihnin tasarmlarnn dflnda, hibir maddi gereklik olmadn ileri srmfltr. Dolaysyla
Spinoza ve Leibniz gibi aklc dflnrlerin Descartes gelenei srdrerek, duyusal bilgilerin gerekliini reddederek ulaflt idealizme Berkeley, btn var olanlar alglayan bir zihne bal klmakla ulaflmfltr.
Kant, felsefe tarihinde, gerek bilgi, gerekse de etik alandaki dflnceleriyle hakl
bir ne sahiptir. Kantn zihin felsefesi asndan nemiyse, onun, metafiziin bir
bilim olarak olanakl olup olmadn arafltrd, Saf Akln Elefltirisi (Kritik der reinen Vernunft) adl kitabndan kaynaklanr. Kant bu kitabnda (ve daha sonra bu
kitabn ksa bir zeti olarak hazrlad Prolegomenada), metafiziin, andaki
durumundan hareket ederek, metafizik profesr olarak, bilim olma iddiasndaki
metafiziin, bilim olma koflullarn ortaya koymaya alflr. Metafizik, kavram gerei, insan aklnn deneye hi baflvurmadan elde ettiini ileri srd bilgilerden
oluflmaktadr. Kantn sorusu da tam bu noktada ortaya kmaktadr: Bir fleyi deneye hi baflvurmadan bilmek, zihnin byle bir bilgiyi ortaya koymas nasl olanakldr? Bu soru, insan zihninin bylesi bilgiler retip retmedii sorusu deildir. nk; Kanta gre insan zihni, deneye hi baflvurmadan yeni bilgiler ortaya koyabilir. Saf matematik olup biten her fley, her zaman, var olan yasalarn bir nedeni araclyla nceden belirlenmifltir trnden yarglar veren saf doa bilimi, bylesi
yarglarn varln gsterir. Dolaysyla sorun, bir varlk sorusu deil, insan zihninde varl apak olan bylesi bilgilerin nasl olanakl olduu sorusudur. Kant bylesi bilgimizi geniflleten, deneyden gelmeyen yarglar veren bir yeti olarak insan
zihninin yapsn aydnlatmay amalar.
Kanta bu arafltrmasnda, yol gsteren en nemli ipucu, Humeun nsan Anl zerine Bir Soruflturmasndan gelir. Kant Humeun neden etki idesi ve zorunlu balant idesi hakkndaki dflncelerine ksmen katlr. Ona gre, gerekten de
deney bilgisi neden etki idesi gibi ideleri oluflturmak konusunda bize yardm edemez. Ne var ki Kant, Humeun bu idelerin kayna olarak nerdii zm kabul
edilmez bulur ve nesnel olarak btn insanlarda bulunan bir kavramn znel bir
kayna (alflkanlk) olamaz. Kanta gre zihnimiz, bylesi deneyimden kaynaklanmayan ideler retme kapasitesine sahiptir. Hume, Kant dogmatik uyuklamasndan uyandrmfltr. Ama Kant, zihin hakkndaki bu arafltrmasnda, kendine yeni
bir yol infla eder: Bu transendental felsefedir.
Kant Descartesn cogitosndaki, bilen zneden hareketle Tanrnn, dfl dnyann varln kantlamaya alflmasna karfl kar. Her fleyi tamamen ruh ve beden
olarak iki tze indirgemesini doru bulmaz. Buradan hareketle Descartesn hibir
zaman ruh ve bedenin etkileflimini ve dfl dnyann varln yeterince aklayamadn savunur. Descartesdan sonra gelen aklc dflnrlerin de Descartesn izinden giderek, hi deneye dayanmayan, tamamen (a priori) bilgiye dayanan felsefe
sistemleri kurmasn elefltirmifltir. te yandan Kant, ngiliz deneycilerinin zihni, sadece edilgen bir flekilde izlenimlerden ve deneyden kaynaklanan verileri alan bir
fley olarak tanmlamalarna da karfldr. Kant, Leibniz ve Lockea karfl insan zihninde hibir fley yoktur, insan zihninden baflka fleklindeki elefltirisinden etkilenmifl grnmektedir.
Kant, eserlerinde zihin kavramn deil, akl kavramn kullanr. Kant akldan
sz ederken sylediklerine zihin felsefesi asndan baklmal, akl, zihin kavramnn karfll olarak grlmelidir.
Akln deneye hibir flekilde baflvurmadan ifllemesine dayanan bilimler, eer gerekten bir bilim olacaklarsa kavramlarn zmlenmesinden te, bilgimize yeni baz eklemeler de yapmal, bilgimizi geniflletmelidirler. Kantn ifadesiyle sylenirse,
sentetik olmal (Kant 1995: 15) ve deneyden ve hatta btn duyu uyaranlarndan
bamsz (a priori) yarglar vermelidirler. Kant, bu trden yarglara, sentetik (a
priori) yarglar adn veriyor. Eer metafizik, bir bilim olacaksa bu trden sentetik
a priori yarglar retebilen bilimleri rnek almaldr. Saf doa bilimi ve saf matematik, bu tr yarglar kullanr. Bylece, akln ve anlama yetisinin, deneyimden bamsz olarak, neyi ne lde bilebileceklerine iliflkin soru saf akln devi olarak flu
biimi alr: sentetik (a priori) yarglar nasl olanakldr? (Kant, 1960: B20).
Saf akln devi olarak ortaya konan sorun, sentetik (a priori) yarglar kullanarak ifl gren bilimlerin kendilerinin nasl olanakl olduklar sorusunu da dourur. Sentetik (a priori) yarglara iliflkin soru drt alt soruya ayrlr (Kant 1995: 29):
1. Saf matematik nasl olanakldr?
2. Saf doa bilimi nasl olanakldr?
3. Genellikle metafizik nasl olanakldr?
4. Bilim olarak metafizik nasl olanakldr?
Bu sorular, insan bilgisinin, deney alanndan bafllayarak saf bilgilere kadar uzanan yolunu aydnlatmay amalar. Sorun, insan zihninin hem deney dnyas, hem
de deney dnyasndan bamsz bilgilerinin, nasl ortaya konduunun aydnlatlmasdr. Bu drt sorudan ilk ikisinin yant, insann zihin yapsnn bir btn olarak ortaya konmas anlamna gelir. nc sorunun yantlanmas, insann bilme isteinin rnlerinden biri olan metafiziin, insann doasna gml kklerinin aydnlatlmasna gtrr. Drdnc sorunun yantysa metafiziin, yzyllardr yrd yoldan, nasl dndrlebileceini gsterir.
Metafiziin bir bilim olarak olanakl olup olmadn arafltran Kantn, saf matematik nasl olanakldr? sorusuna verdii yant, insann zihninin bilme yetilerinin
ilk basama olan duyusalln yapsn ortaya kartr. Saf matematiin olana,
fleyleri (a priori) grmemizi salayan, duyusal grnn sadece biiminden (saf grlerde) kaynaklanr (Kant 1995: 32).
89
Transendental szc
yalnzca Kant felsefesi
iinde anlam olan, uydurma
bir szcktr. Transendent
szc aflkn anlamna
gelir, ama transendent al
szc, bir terim olarak,
bilgimizin herhangi bir fleyi
aflmasn deil, bilme
yetimiz hakkndaki bilgiyi
anlatr.
90
Zihin Felsefesi
Bu nedenle nesneleri kendi baflna olduklar gibi deil, duyularmza grndkleri gibi biliriz. Bylece alglarmza verildii biimiyle dnya deneysel bir grnn belirsiz nesnesi olarak grnfl adn alr (Kant, 1960: B34).
Saf doa bilimi nasl olanakldr? (Kant 1960: 20-24; 1995: 29) Sorusunun yantlanmas, insana zg bilme tarznn, ikinci urann, aydnlatlmas demektir.
Saf doa bilimi fleylerin doal yapsnn a priori olarak bilinebileceini gsterir.
Bu olanaksa deneyi olanakl klan koflullarn arafltrlmasyla aydnlatlabilir.
Kanta gre, deneye iliflkin bilgileri ortaya koyabilmemiz, zihnimizin iki kaynandan gelir. Birinci aflamada, kendinde fleyler tarafndan uyarlan duyusallmzn
oluflturduu tasarmlarla bir nesne bize verilir, ikinci aflamadaysa bu tasarm (verilmifl nesnenin tasarm) belirli bir iliflki iinde dflnlr. Kant zihin anlayflnn
ikinci esinin karflmz kt nokta burasdr. Kant anlayfla gre insan zihninin
ilk esi, dnyayla iliflkiye geebilmemizi salayan uzam ve zaman, grme biimlerinin (grlerinin) sahibi olan duyusallktr. Ancak, duyusallktan gelen veriler,
kendi bafllarna yarg vermek anlamna gelmezler. nsan yalnzca dnyay alglayan
bir varlk deildir, insan zihni dnya hakknda yarg da verir. Zihnin dnya hakknda yarg vermesi, dflnme etkinlii, anlama yetisinin saf kavramlar ile gerekleflir. Kant, saf doa biliminin olanan, bu kavramlara borlu olduunu savunur.
Kanta gre anlama yetisinin saf kavramlar, grden ya da duyusallktan gelmez,
dflnmeye ve anlama yetisine aittirler (Kant, 1960: B89).
Kantn ok alntlanan deyifliyle sylenecekse Duyusallk olmadan bize hibir
nesne verilemez ve anlama yetisi olmadan hibir fley dflnlemez. eriksiz dflnceler bofl, kavramsz grler krdr (Kant, 1960: B75).Anlama yetisinin iini
dolduran bu kavramlar, deneyimden gelmemelerine ramen yalnzca deneyime
iliflkin olarak kullanlabilir. (Kant, 1960: B296-297). Doann genel yasalar olarak
kategoriler, deney araclyla doadan edinilen yasalar deildirler, tersine, doann kendisi, genel olarak deneyi olanakl klan yasalardan karlr.
Kant zihin tasarmnn ilk iki esi, dfl dnya ile nasl iliflkiye getiimizi anlatr. Ne var ki insan, yalnzca dnyann iinde yaflayan bir varlk deildir. nsan,
sahip olduu zihnin yapsna uygun olarak, salt dnya iinde, salt fiziksel dnya
iin yaflayan bir varlk deildir. Dnya insan zihnine sabilecek kadar byk deildir. Bu noktada Kant zihin anlayflnn nc esi karflmza kar: Akl. Bu
noktada aklanmas gereken nemli bir balam sz konusudur. Kant iin Akl
szc, bir yandan belirli bir zihinsel yetiye, dnyay kendisine yeterli bulmayan
yetiye karfllk gelir. Dier yandan da dnya ile iliflkili yetiye, anlama yetisine karfllk gelir. Akl szc nc olarak dnya ile snrl zihin yetisi olan anlama yetisi ve dnyay kendine yeterli bulmayan akln birleflimi olan btnlk iin kullanlr. Dolaysyla kant zihin anlayfl hem tek tek yetilere, hem de bu yetilerin btnlne karfllk gelir.
lk iki aflamada zihnin retti bilgiler yalnzca bir tasarmdr. Dnya, insan zihni
iin, gerek duyusallk, gerekse anlama yetisi anlamnda bir tasarmdan ibarettir. nsan zihni dnyay tasarm olarak kuran yetidir. Bu anlamda zihin, tasarmlama yetisidir. Kant dnyann bir tasarm olduu anlayflyla Berkeleyin dnyann insan
zihninin bir kurgusu, tasarm olduu anlayfl arasnda kkl farkllklar vardr.
Berkeley iin insan zihni dflnda, bir dnyann varlndan sz edilemez. Kant tasarm anlayfl da dnyay bir tasarm olarak grr, ama bu tasarmlarn kayna
olan bizce bilinmese de varolan bir dnya vardr. Ancak Kant zihin anlayflnn
ngiliz deneycilerinden nemli bir farkll da vardr. ngiliz deneycilerinin vahye
dayandrdklar tanr ve lmsz ruh kavramlar da insan zihninin tasarmlardr.
Yani, insan zihnin sahip olduu tasarmlar yalnzca dnyann tasarmlar deildir.
nsan zihni, anlama yetisindeki kavramlar kullanarak, sadece bu kavramlara dayanarak, baflka hibir veriye dayanmadan da tasarmlar retebilir.
Deneye iliflkin yasalara dayanarak, grnfllerin eflitliliini kavramlar araclyla birlefltirmenin, anlama yetisinin ifli olmas gibi, deneye iliflkin btn anlama
yetisi etkinliklerinin birliini sistematik klmak da akln iflidir (Kant, 1960: B359)
Akln bu ifllevi, akln saf kavramlarnn retimini salar. Kant saf akl kavramlarna
transendental ideler adn verir. Bylelikle akl da ideleri reten yetinin ad olur
(Kant, 1960: B366-368). Saf akln kavramlar deneyle snrl kavramlar deildirler.
Bu kavramlarn karfll hibir deneyde bulunamaz. Bizde grnn malzemesini
ifllemek, dflnmenin en yksek birlii altna sokmak iin, akldan daha yksek bir
yeti bulunmaz (Kant, 1960: B355).
Kant, transendental idelerin, snf oluflturduu sonucuna varr: Bunlardan
birincisi dflnen znenin mutlak (koflulsuz) birliini, ikincisi grnfl koflullar dizisinin mutlak birliini, ncs de genel olarak dflncenin btn nesneleri koflulunun mutlak birliini ierir. (Kant, 1960:B392). Btn insansal bilgi grlerle
bafllar, oradan kavramlara geer ve idelerde sona erer (Kant, 1960: 730).
Kant, anlama yetisi kavramlarnn, idelerin kendi bilgisinin elde edilmesi amacyla kullanlmasna aflkn kullanlfl adn verir. Anlama yetisi kavramlarnn deney alan dflnda kullanlmas aldatc ve temelsiz karmlara yol aar (Kant,
1960: B671). Tanr, ruh ve evren gibi, anlama yetisi varlklar (noumena) hakknda
ne saf grlerle, ne de saf anlama yetisi kavramlaryla belirli hibir fley bilemeyiz
(Kant, 1995: 67). Kantn Tanr, evren ve ruh olarak belirledii bu aflkn ideler zihnin koflulsuz birlik ilkeleri arama eiliminin bir sonucudur. Buna gre, saf akl btn psikolojik eylemlerimizi bir birlik halinde dzenleyecek ya da sentezleyecek
bir ruh ya da ben idesi ne srer: lk dzenleyici ide, dflnen yap ya da dflnen ruh olarak bendir... kendi kendini idame ettirebilen zeka idesidir. Akl, btn saptamalar tek bir znede temsil ederek, btn gleri mmkn olduunca
tek bir temel gten kaynaklandrarak, btn deiflimin tek ve ayn deiflmeyen
varln halleri olduunu kabul ederek alflr (Kant, 1965, A 683, B 711: 557).
nsan zihni bu nesneler hakknda pozitif bilgi edinemez, onlarn ne olduunu nesne edinemez. Akln bu flekilde snrlandrlmas, Kanta gre akln elinde
salam bir lt oluflturur. Bu bilgiyle akl duyular dnyasna kapanp kalmad
gibi, dflnda da fluraya buraya koflmaz; kendini srf bu snrn dflnda olann onun
iinde olanla balantsn bilmekle snrlandrr (Kant, 1995: 116). Szgelimi dnya, kavram, bu dnyann iinde edinebileceimiz tm bilginin dflnda olan bir
varlkla yalnzca ilgisi konusunda yargda bulunmakla yetinirsek, bu snrda duruyoruz demektir (Kant, 1995: 111). nsan zihni bu nesneleri bilemez ama onlarn
dnya ile iliflkisi hakknda konuflabilir.
Descartes felsefe tarihinin en nemli krlma noktalarndan birini oluflturmasna
ramen keflfettii cogito alannn boyutlarn kavrayamamfltr. Bu alann yaps
18. yzylda yeniden ele alnr. Lockeun ve Humeun anlama yetisi, Kantn
akl hakknda yrttkleri arafltrmalar bir bakma, Descartesn iflaret ettii bir
alann arafltrlmas olarak grlebilir. Kant ve Descartes arasndaki temel ayrm
noktalarndan birisi Bene yaklaflmlarnda ortaya kar. Descartesda Ben somut, rtlemez bir flekilde dolaysz bir sezgi yoluyla asli gc iinde kavranan
bir gereklikken Kantta btn kavramlara efllik eden yaln bir bilinten ibarettir.
91
92
Zihin Felsefesi
Kant iin Ben gereklikten yoksun, yalnzca bilgi iin gerekli (a priori) bir durumdur. Kanta gre dflnmek yarg vermekle ayn fleydir, yani sentetik bir
edim yoluyla birleflmekle ayn fleydir. Dolaysyla farkl tarzlarda dflnmek zorunlu olarak farkl tarzlarda yarg vermeye, yani birleflmeye karfllk gelecektir. Bylece, bilimlerden kategorilere, kategorilerden de onlarn arac olan Bene, ve
Ben dflnyorumdan zneye, yani kendiliindenlii bu birleflmelerde ortaya
konan Bene varlr. Kanta gre, dflnmenin kalc znesi yalnzca mantksal bir
znedir, ama biz bu zneyi gerek zne olarak dflnme eilimindeyizdir. Bizim
bu zneyi gr yoluyla kavramamz imkanszdr, nk her grleme gerekte
duyum yaflantsna karfllk gelir. Dolaysyla onu bilemeyiz, nk bir fleyi bilmek
her zaman iin kesinlikle olanakl grlere sahip olmaktr. Dolaysyla zne deneyimlenmez, yalnzca kabul edilir.
93
zet
N
A M A
N
A M A
94
Zihin Felsefesi
Kendimizi Snayalm
1. Deneycilii en u noktasna taflyarak sonunda idealist olan dflnr afladakilerden hangisidir?
a. Locke
b. Hume
c. Berkeley
d. Kant
e. Descartes
5. Humea gre, olgu sorunlar hakkndaki akl yrtmelerimiz hangi iliflkiye dayanr?
a. Alflkanlk
b. arflm
c. Neden-etki veya nedensellik
d. Analoji
e. Deneyim
7. Afladakilerden hangisi dfl dnyann zihinden bamsz bir gereklii olamayacan savunur?
a. Locke
b. Berkeley
c. Hume
d. Descartes
e. Kant
Okuma Paras
dealarn Kayna zerine
Herkes kolaylkla kabul edecektir ki, bir insan aflr scakln acsn ya da lkln hazzn duyduunda ve
bu duyumu sonradan belleine getirdiinde ya da onu
hayal gc ile nceden duyduunda, bu zihin alglar
arasnda nemli bir fark vardr. Hayal gc ve bellek
yetileri, duyularn alglarn taklit veya kopya edebilir:
ama hibir zaman ilk duyumun gcne veya canllna
ulaflamaz. En fliddetli flekilde ifllerken bile, onlar hakknda syleyebileceimiz, olsa olsa fludur: objelerini o
kadar canl temsil ediyorlar ki, neredeyse asl objeyi
duyuyor ya da gryor gibiyizdir. Fakat, zihnin hastalk
ya da delilik ile arplmfl olmas bir yana, bu alglar tmyle ayrt edilmez klacak bir canllk dzeyine varamazlar. fiiirin btn renkleri, ne kadar canl olurlarsa
olsunlar doal nesneleri, tasvirleri bir gerek manzara
yerine geecek flekilde izemezler. En canl dflnce,
en snk duyumdan daha afla kalr yine de.
.. .
yleyse burada, btn zihin alglarn, gllk ya da
canllklarna gre, iki snf ya da tre ayrabiliriz. Daha
az gl ve canl olanlar genellikle d fl n c e l e r
veya i d e a l a r diye adlandrlr. teki tr iin bizim
dilimizde ve birok baflka dilde hazr bir ad yok; nk
95
96
Zihin Felsefesi
1. c
Sra Sizde 1
Lockeun zihni tabula rasa olarak tasvir etmesiyle Aristotelesin zihin anlayfl arasnda bir paralellik kurmak
mmkndr. Aristoteles Lockedan ok nce zihni bir
Tabula Rasa olarak tasarlamfltr. Aristotelese gre, akl
ruhun dflnmesini ve kavramasn salayan yeti olarak olanak halinde bir bilme yetisidir ve ancak dflnme etkinliinde bulunulduunda gereklik kazanr.
Byle bir yeti olarak da zerinde yazl hibir fleyin bulunmad bir tablet gibi olmas zorunludur. Dolaysyla, insan dnyaya potansiyel olarak her fleyi almaya hazr olan ama stnde hibir iz bulundurmayan, temiz
yazlmamfl bir levha gibi olan bir zihinle gelir.
2. b
3. e
4. a
5. c
6. d
7. b
8. e
9. a
10. c
Yantnz doru deilse nitenin ngiliz Deneycilerinde Zihin Felsefesi bafllkl ksmn yeniden gzden geiriniz. Deneycilii en u noktasna taflyarak sonunda idealist olan dflnrn
Berkeley olduunu greceksiniz.
Yantnz doru deilse nitenin ngiliz Deneycilerinde Zihin Felsefesi bafllkl ksmn yeniden gzden geiriniz. Lockea gre insan zihnindeki idelerin doufltan olmadn greceksiniz.
Yantnz doru deilse nitenin ngiliz Deneycilerinde Zihin Felsefesi bafllkl ksmn yeniden gzden geiriniz. Lockea gre insanlarn
dfl dnyay hibir zaman dorudan alglamadklarn greceksiniz.
Yantnz doru deilse nitenin ngiliz Deneycilerinde Zihin Felsefesi bafllkl ksmn yeniden gzden geiriniz. Humea gre zihnimizdeki idelerin doufltan gelmediini greceksiniz.
Yantnz doru deilse nitenin ngiliz Deneycilerinde Zihin Felsefesi bafllkl ksmn yeniden
gzden geiriniz. Humea gre olgu sorunlar hakkndaki akl yrtmelerimizin neden-etki veya
nedensellik iliflkisine dayandn greceksiniz.
Yantnz doru deilse nitenin ngiliz Deneycilerinde Zihin Felsefesi bafllkl ksmn yeniden gzden geiriniz. Berkeleye gre bilincimizin nesnelerinin dfl dnyann nesneleri olamayacan greceksiniz.
Yantnz doru deilse nitenin ngiliz Deneycilerinde Zihin Felsefesi ve Transendental Bilin Olarak Zihin: Kant bafllkl ksmlarn yeniden gzden geiriniz. Berkeleyin dfl dnyann zihinden bamsz bir gereklii olamayacan savunduunu greceksiniz.
Yantnz doru deilse nitenin Transendental Bilin Olarak Zihin: Kant bafllkl ksmn
yeniden gzden geiriniz. Bilginin btn etkin
ilkeleri nsel olarak zihinde bulunmakla birlikte bilginin ieriinin deneyim araclyla edinildiini savunan grfln transendental idealizm
olduunu greceksiniz.
Yantnz doru deilse nitenin Transendental Bilin Olarak Zihin: Kant bafllkl ksmn
yeniden gzden geiriniz. Kant zihin anlayflnda nesnelerin uzam ve zaman grleri balamnda algland ksmn duyusallk olduunu
greceksiniz.
Yantnz doru deilse nitenin Transendental
Bilin Olarak Zihin: Kant bafllkl ksmn yeniden gzden geiriniz. Kanta gre insan zihnindeki tasarmlarn kayna olan, bizce bilinmese
de varolan bir dnya olduunu greceksiniz.
Sra Sizde 2
Aslnda bu soru Lockeun birincil niteliklerin kiflinin
duyumundan bamsz ve nesneye ait olduu fikrini
rtmek amacyla adafl William Molyneux tarafndan sorulmufltur. Molyneux bu kiflinin sadece grme
duyusuyla daha nceden dokunma duyumuyla bildii
kp ve daireyi birbirinden ayrt edemeyeceini syler.
Locke da buna aynen katlr ve ilk bakflta kiflinin gerekten de hangisinin kp hangisinin daire olduunu
ayrt edemeyeceini syler. Ancak nesneleri btn alardan grme flans verilirse doru bir flekilde ayrt edebileceini syler.
Sra Sizde 3
Hayr varsaylamaz. Hem aklclar hem de deneyciler
szcklerin ideleri temsil ettii hususunda birleflirler,
ancak ideyi deneyciler imge olarak ifade ederken aklc dflnrler kavram olarak ifade ederler.
Sra Sizde 4
Berkeleye gre ssz bir ormanda dflen bir aa onu
alglayan kimse olmasa da ses karacaktr. nk Tanr hi kimse alglamad zamanlarda da nesneleri srekli alglamakta ve dolaysyla nesnelerin varlnn srekliliini salamaktadr.
Yararlanlan ve Baflvurulabilecek
Kaynaklar
Berkeley, G. (1996). Hylas ile Philonous Arasnda
Konuflma, (ev: K. S. Sel), stanbul: Sosyal
Yaynlar.
Cassirer, E. (1988). Kantn Yaflam ve retisi,
(ev:D. zlem), zmir: Ege niversitesi Yaynlar
Cevizci, A. (2009). Felsefe Tarihi Thalesden
Baudrillarda, stanbul: Say Yaynlar.
iekda, C. (2007). Berkeleyin Hylas ile Philonous
Arasnda Konuflma Metni zerine Bir
Deerlendirme, Kayg, 9: 185-213.
Gdelek, K. ve Ketenci, T. (2010) Kantn ve Husserlin
Descartesa Bakfl, Baykufl, 6: 281-296.
Hanratty, G. (2002) Aydnlanma Filozoflar Locke,
Hume ve Berkeley, (ev. T. mamolu ve C.
Byk), Ankara: Anka Yaynlar.
Hume, D. (1976). nsann Anlama Yetisi zerine Bir
Soruflturma, (ev. O. Aruoba) Ankara: Hacettepe
niversitesi Yaynlar
Hume, D. (2009) nsan Doas zerine Bir nceleme,
(ev. E. Baylan), Ankara: Bilgesu Yaynclk.
Kant, I. (1965). Critique of Pure Reason, (ev. N. K.
Smith), New York: St. Martins Press.
Kant, I. (1995) Prolegomena, (ev. I. Kuuradi ve Y.
rnek), Ankara: Trkiye Felsefe Kurumu Yaynlar.
Locke, J. (1999). nsann Anlama Yetisi zerine Bir
Deneme (I.-II. Kitap), (ev. M. Delikara Topu),
Ankara: teki Yaynevi.
Soccio, D. J. (2010). Felsefeye Girifl Hikmetin
Yaptafllar (ev. K.K. Karatafl), stanbul: Kakns
Yaynlar.
Zelyt, S. (2003). Drt Adal Hobbes-Locke-BerkeleyHume. stanbul: Paradigma Yaynlar.
97
ZHN FELSEFES
Amalarmz
N
N
N
Anahtar Kavramlar
Epifenomenalizm
Materyalizm
Davranfllk
fllevselcilik
indekiler
Zihin Felsefesi
100
Zihin Felsefesi
arl, ne boyutlu yaps, ne flekli, ne rengi dokusu vardr. Oysa fiziksel nesneler olarak bu zellikleri taflmalar gerekmektedir. Bu durum, zihinsel fleylere de
genel bir tanmlama getirmeyi, son derece glefltirmektedir.
Bundan dolay, fiziksel ve zihinsel olana iliflkin genel bir kuram ortaya atmak
yerine, iki ayr tr nesnenin, yani fiziksel insan bedeniyle fiziksel olmayan insan
zihni ve ruhun, farkllklar zerinde durmak daha akllca olacaktr. Bir insan bedeninin belli bir ktlesi, arl, boyutlu bir yaps, flekli, dokusu ve rengi vardr. Bu zellikleri olduu iin insanlar, bedenleri grebilir ve hissedebilirler. Buna
karfln, fiziksel olmayan zihin ve ruh yukarda sz edilen zelliklerin hi birine sahip olmayan, bu nedenle de hissedilemeyen, grlemeyen, bamsz olarak var
olan (var olma kapasitesine sahip) bir nesne olarak dflnlr.
Bir olgunun zihinsel mi, yoksa fiziksel mi olduunu, rtk bir flekilde belirleyen belli yklemler vardr. Aflada bu yklemlerin listesi verilmektedir. Bu yklemlerin zihinsel olan, fiziksel olandan doru bir flekilde ayrd ya da herkesin
onlar ayn anlamda kulland dflnlmemelidir. Bunlar daha ziyade insanlarn
gnlk kullanmda, bunlara atfettikleri anlamlar belirtmektedirler:
ZHNSEL NTELKLER
FZKSEL NTELKLER
zamansal
uzamsal-zamansal
zel
genel
dzeltilemez
dzeltilebilir
isel
dflsal
tek
ok
bamsz
belirlenmifl
etkin
edilgin
ben
teki
kutsal
kutsal olmayan
blnemez
blnebilir
uzam olmayan
uzaml
flekilsiz
flekle sahip
grlemez
grlebilir
ynelimsel
ynelimsel olmayan
znel
nesnel
101
lk olarak, duyumlarla ilgili zihinsel olgular ayr bir snfa koymak mmkndr. Ar, ac, kaflnma, gdklanma, ardflk grnt (afterimage), yuvarlak yeflil bir
leke grmek, arabann lastiklerinin asfaltta tfln duymak, bafl dnmek vb. gibi
durumlar bu snfa girecektir. Bu tr zihinsel durumlarn nasl hissedildiine, fleylerin nasl grndne ya da grnfle geldiine bal olarak olgusal ve niteliksel ynleri olduu dflnlr. Bylece, arnn, acnn kendine zg ayrt edici
bir nitelii vardr; ac ar verir. Yeflil bir lekeye baktnzda, leke size ayrt edici
bir flekilde yeflil grnr, sizin grsel deneyiminiz bu yeflil grnm ierir. Ve elbette kaflnt ve gdklanma gdklandrr. Byle duyumlar kendine zg ayrt edici
bir hisse ve bizim tarafmzdan dolaysz bir flekilde, dorudan tanmlanabilen duyusal bir nitelie sahiptir. Yaln his ve alglanmfl nitelikler (qualia) ifadeleri de bu niteliksel zihinsel durumlar ifade etmekte kullanlr.
kinci olarak, bir kifliye ya da organizmaya psikolojik filler yardmyla atfedilen
zihinsel durumlar vardr. rnein; baflbakan seimi kazanacan umuyor, ana
muhalefet partisi baflkan onun kazanma flansnn olmadna inanyor ve birok
kfle yazar baflbakann istediini elde edeceinden korkuyor. Bu tr zihinsel durumlara ifadesel tutumlar (propositional attitues) ad verilir. Bu tr durumlar znenin ifadeye (rnein, referandum onaylanacak veya tavuk eti krmz etten
daha salkldr gibi) karfl sahip olduu bir tutum (rnein, inanma, korkma, umma, dflnme gibi) hakkndadrlar. Bu ifadeler ifadesel tutumlarn ieriini oluflturur. Dolaysyla baflbakann umudunun ierii seimi kazanacadr, bu ierik ayn
zamanda ana muhalefet partisi baflkannn inanmamasnn ve baz kfle yazarlarnn korkusunun ieriidir; ve bu ierik seimi kazanacak ifadesiyle ifade edilir.
Bu zihinsel durumlara ayn zamanda ynelimsel durumlar da denir. Peki, bu zihinsel durumlarn olgusal, niteliksel bir yan da var mdr? Genellikle inanlarn ve
arzularn, sahip olduklar ifadesel ierikten bamsz olarak, kendine zg bir nitelii olduunu dflnmeyiz. Yani havann scak olacana inanyor olmamn kendine zg bir nitelii, kendine zg bir inan hissi yoktur. Gnlk hayatmzdaki
psikolojik dflnmelerimiz ve kuramlarmz, byk oranda ifadesel tutumlarmzdan oluflur. Gnlk hayata iliflkin kuramlarmz arasnda da inanma ve arzu etme
(isteme) en temel ifadesel tutumlardr.
Bunlarn dflnda ok genifl, bir lde belirsiz, hisler ve duygular bafll altnda toplanabilecek eflitli zihinsel durumlar vardr. Bunlar kzgnlk, sevin, znt,
knt, coflku, utanma, piflmanlk, vicdan azab duyma vb. gibi duygulardr. Kzgnlk ve kskanlk gibi baz duygularn genellikle kendine zg niteliksel bir hissi varsa da btn duygularn hislerin ayn flekilde kendilerine zg bir hissi ya da
nitelii olduunu, her bir ana duygu tipiyle balantl bir tek kendine zg duyusal his olduunu sylemek mmkn deildir.
Bunlarn dflnda niyetlenme, karar verme, isteme gibi isten durumlar vardr.
Bu durumlar ifadesel tutumlardr; niyetlerin ve kararlarn ierii vardr. rnein;
yarn Ankaraya gidecek akflam trenine binmeye niyet edebilirim; burada ierik
yarn Ankaraya gidecek akflam trenine binme ile ifade edilmifltir, ama cmlenin
tam ierii yarn Ankaraya gidecek akflam trenine binmeye niyetliyim cmlesiyle
ifade edilir. Her ne olursa olsun, bu zihinsel durumlar eylemlerle yakndan iliflkilidir. fiimdi kolumu kaldrmaya niyet ettiimde, flimdi kolumu kaldrma eylemini
gereklefltirmeliyim; kifli bir fleyi yapmaya niyet ettiinde, karar verdiinde ya da
yapmay istediinde kendini o fleyi yapmaya hasretmifl olur. Dolaysyla kifli, yalnzca o fleyi gereklefltirmeye doru gerekli admlar atmaya hazrlanmakla kalmaz, ama gerekten de o fleyi, uygun zamanda gereklefltirmek zorundadr. Bu ki-
Alglanmfl nitelikler
(qualia) felsefi, literatrn
en etrefil ve karmaflk
kavramlarndan biridir.
Krmz bir fley grp
krmz dediimizde, yahut
soyut olarak bir krmzlk
dflndmzde,
beynimizin ya da gzmzn
herhangi bir yerinde krmz
herhangi bir fley
bulunmadn biliyoruz.
Peki ama benim krmz
algmla sizin krmz algnz
ayn m? Krmz bir fley
grdmzde, beynimizde
ayn sreler mi olufluyor?
flte bu sorular felsefede
alglanmfl nitelikler
sorunsalna iflaret eder.
fadesel tutum bir insanla
bir ifade arasndaki biliflsel
iliflkilere iflaret eden bir
zihinsel durumdur. fadesel
tutumlar genellikle doru
veya yanlfl olabilen
dflnme ieriklerini ifade
ederler. Bir tutum olarak,
insann her hangi bir ifadeye
karfl inanma, isteme veya
umma gibi farkl zihinsel
ynelimlere sahip
olabileceine, dolaysyla
ynelimsellie iflaret ederler.
102
Zihin Felsefesi
flinin fikrinin deiflmeyecei mutlaka baflarl olaca anlamna gelmez; burada ifade edilmek istenen fley, kiflinin eylemi gereklefltirme zorunluluundan kurtulmak
iin nce, niyetini deifltirmek zorunda olduudur.
Eylemler tipik olarak bedenlerimizin hareketini ierir, ama salt bedensel hareketler saylmazlar. Varsayn ki siz de ben de kolumuzu kaldryoruz. Ancak, siz kolunuzu kaldrrken benim kolumu bir baflkas tutup kaldryor. Sizin kolunuzu kaldrmanz bir eylemdir; sizin yaptnz bir fleydir. Ama benim kolumun kalkmas
bir eylem deildir; o benim yaptm bir fley deil, aksine bana yaplan bir fleydir.
Sizin kolunuzu kaldrmanz benim kolumun salt kalkmfl olmasndan ayran zihinsel bir fley var gibi grnyor; belki de bu sizin kolunuzu kaldrmaya niyet etmifl
olmanz ya da kaldrmay istemenizdir. Eylemleri salt bedensel hareketlerden ayran fleyin tam olarak ne olduuna iliflkin tartflma, zihin felsefesinin ana konularndan biridir. Frndan ekmek almak gibi bir eylemi dflnn. Frndan ekmek alma
eylemine giriflen birisinin kafasnda belli bir takm fikirler ve inanlar olaca apaktr; ilkin, ekmek almay istemektedir ya da en azndan bir fley satn almak istemektedir (nk kifli almak istedii fleyin ekmek olduunu sanarak yanlfllkla ekmek alabilir). Bir fleyi satn almak iin, kiflinin, satn almann nasl bir fley olduunu, onu almaktan ya da dn almaktan neyin ayrdna dair bir bilgiye, inanca
sahip olmas gerekir. Burada sylenmek istenen fley, sadece ilgilendii konu her
neyse ona iliflkin inan ve bilgi sahibi olan varlklarn sosyal yaflama uygun eylemlerde bulunabilecekleridir. zr dileme, kutlama, sz verme gibi eylemler, sosyal
iliflkileri ve adetleri anlamay gerektirdii gibi, zengin, karmaflk, inanlar, arzular
ve niyetler sistemine sahip olmay gerektirir.
Kiflilik zellikleri (drst, takntl, flakac, ie dnk olmak), alflkanlklar ve eilimler (alflkan, dakik olmak), zihni yetenekler, artistik beceriler vb. gibi fleyler, genelde psikolojik nitelikler bafll altnda yer alrlar. Ama bunlar ayn zamanda dolayl olarak ya da karm yoluyla zihinsel olarak da kabul edilebilirler. Drstlk zihinsel bir zelliktir; nk; belli trden arzularn oluflmasna (rnein, doruyu
syleme arzusu, dierlerini kandrmama arzusu gibi) ve buna uygun flekilde davranlmasna (zellikle, insann inand fleyi sylemesi) sebep olan bir eilimdir.
SIRA SZDE
D fi N E L M
Btn bu kavramlar
hangi anlamda psikolojik ya da zihinseldir? Bunlarn hepsinin ziSIRA SZDE
hinsel olarak kabul edilmesini salayan tek bir zellik, nitelik ya da olabildiince basit bir
zellikler dizisi var mdr?
D fi N E L M
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
Descartes, zihin
sorunu tartfllrken belki de en ok referans gsterilen filoS O Rbeden
U
zoftur. Descartesa gre iki tz vardr, zihin ve madde. Her tzn de belirleyici bir
nitelii vardr. Zihnin belirleyici nitelii dflnme, maddenin belirleyici nitelii yer
DKKAT
kaplamadr. Descartesn grflne iliflkin zellikle vurgulanmas gereken husus,
ona gre, bu iki tzn hibir flekilde ortak bir nitelik iermemesidir. nk; eer
SIRA SZDE
ierirlerse birbirlerinden
esas itibaryla ayr olamazlar. Zihin beden sorunu, byk
oranda, bu tz grflnden kaynaklanr, nk; eer zihin ve beden hibir ortak
nitelik iermiyorsa, o zaman, nasl olur da etkileflimde bulunduklar sylenebilir?
AMALARIMIZ
Bu, zihin beden etkileflimi sorunu olarak bilinir.
Birok modern dflnr, zihnin ve bedenin birbirinden ayr iki tz olduu grfln reddetmesine
ramen, zihin konusunda realist (gereki) tavrn srdrK T A P
mfltr. Bunun sonucu olarak, beyin sreleriyle zihinsel durumlar arasnda kesin
bir indirgemeci zdefllik kurmann olana zorlaflmfltr. Buna cevap olarak, zihnin
N N
TELEVZYON
TELEVZYON
NTERNET
NTERNET
103
kendine zg niteliklerini, Descartesn tz dalizmini kabul etmek zorunda kalmadan aklayan kuramlar ortaya atlmfltr. Bu kuramlar epifenomenalizm, ifllevselcilik, indirgemeci olmayan fizikalizm ile nitelik dalizmi ve paralelizm gibi eflitli dalist kuramlardr.
104
Zihin Felsefesi
Psikofiziksel paralelizm zihinlerin ve bedenlerin nedensel olarak etkileflmediklerini ama zihinsel ve fiziksel olaylarn bir insan varlnda iliflki iinde olduunu
iddia eden dalist grfltr. Paralelizm grfln savunanlar Descartesn yapt
yer kaplayan maddesel tz ve dflnen zihinsel tz olarak ayrmn kabul ederler,
ancak bu iki tzn nedensel olarak etkilefltiini reddederler. Paralelizm grflnn
en nde gelen temsilcisi bir 17. yzyl dflnr olan Leibniz dir. Leibniz, zihinsel
olaylarn zihinsel etkileri ve fiziksel olaylarn fiziksel etkileri olduunu kabul etmekle beraber, fiziksel olaylarn zihinsel etkileri veya fiziksel olaylarn zihinsel etkileri olduu fikrini reddeder. Leibniz zihin ile beden arasndaki iliflkiyi zaman
tam olarak bildiren iki saatin alflmas analojisiyle aklar. Tanr zihindeki zihinsel
olaylar zincirini bafllatandr, ayn flekilde Tanr nceden kararlafltrlmfl bir uyum
iinde saatin iindeki fiziksel olaylar zincirini bafllatandr. Bu bafllang zihinsel ve
fiziksel olaylar arasnda bir dzen olmasn salar ve bu dzen de bizim hatal bir
flekilde zihinsel ve fiziksel olaylar arasnda bir nedensellik iliflkisi kurmamza neden olur.
Dolaysyla, paralelizm grfln savunanlara gre, zihin ile beden arasnda
gerekte bir nedensellik iliflkisi olmad halde sanki nedensel olarak birbiriyle etkileflimleri varmfl gibi grnr. Aslnda, zihinle ilgili olaylar kendi nedensellik zinciri iersinde ve bedenle ilgili olaylar da kendi nedensellik zinciri iersinde birbirine paralel bir flekilde gerekleflmektedir. Tekrar ivinin stne oturma rneine
dnecek olursak, paralelizme gre ivinin stne oturmanz (fiziksel olay) yerinizden sramanza (fiziksel olay) sebep olacaktr. ivinin stne oturduunuz anda
duyduunuz ac hissi (zihinsel olay) yerinizden srama arzusu (zihinsel olay) yaratacaktr. ivinin stne oturmanz sadece zamansal olarak ac hissinden ncedir,
ancak onun nedeni deildir. Zihinle ilgili olaylarn bedenle ilgi olaylarla dzenli
bir flekilde birbirine paralel olarak gerekleflmesi aralarnda bir nedensellik ba
olduu anlamna gelmez.
Ancak, paralelizm grfln savunanlar, aralarnda bir nedensellik ba olmadan zihinsel olaylarn ve fiziksel olaylarn nasl olup da her zaman birlikte ortaya
ktklarn aklamak durumundadr. Bu soruya verilebilecek bir yant bunun, iinde yafladmz dnyaya iliflkin sebebini tam olarak aklayamadmz bir olgu olduudur. Bu yantn doyurucu olmaktan uzak olduu ortadadr. Her fleyin bir ak-
105
lamas olmaldr ve zihinsel olaylarla fiziksel olaylarn srekli birbirine paralel olarak ortaya kmasnn sebebine iliflkin en doyurucu aklama aralarnda nedensellik iliflkisi olmasdr. Ama bu aklama paralelizm fikrinin reddedilmesi demektir.
Zihinsel ve fiziksel olaylar arasndaki paralelizmi aklamak zere Leibniz gibi
Tanrya baflvurulabilir. Tanrnn zihinsel ve fiziksel olaylar arasndaki paralellii
nceden ayarlad ve dnyadaki dzeni bu flekilde yaratt fikri akla yakn gelebilir. Ancak bu zm de sorunsaldr. Tanrnn kendisi, fiziksel olmayan bir tzdr. Hatta, Descartes Tanry, zihinsel ve fiziksel tzn tesinde, nc bir tz,
sonsuz tz olarak tanmlamfltr. Ama bu durumda da fiziksel olmayan bir tz olan
Tanrnn, nasl olup da fiziksel olaylar srecini etkiledii sorgulanabilir. Dolaysyla paralelizm de tz dalizminin iine dflt sorunlardan kurtulamaz.
Aranedencilik (Occasionalism)
Aranedencilik de bir paralelizm eflididir. Paralelizmden fark, Tanrya daha etkin bir rol vermesidir. Aranedencilik btn olaylarn tek gerek nedeninin Tanr
olduunu ne sren, insana neden gibi grnen btn br fleylerin, Tanrnn istencini yanstan birer araneden olduunu savunan, bir dalizm eflididir. 17. yzylda yaflamfl olan Fransz dflnr Nicholas de Malebranche tarafndan savunulmufltur. Malebranche, bedenlerin zihinleri, zihinlerin de bedenleri etkileyemeyeceine, ama yine de hem zihinlerin, hem de bedenlerin var olduuna ve hibir bedenin zihin, hibir zihnin de beden olamayacana inanr. Malebranche n grflne gre, ne zihin bedene bal olarak var olur, ne de beden zihne bal olarak
var olur, ancak her ikisi de Tanrda var olur. Zihinsel ve fiziksel srelerin, birbirine paralel var olmalarnn sebebi ve bu paralelliin devam Tanr ya baldr. Paralelizm, zihinsel ve fiziksel srelerin birbirinden bamsz bir flekilde, birbirine
paralel gereklefltiini savunurken aranedencilik, zihinsel ve fiziksel olaylarn, birbirine paralel olarak var olmalarndan Tanrnn, aktif bir flekilde sorumlu olduunu savunur. Aranedencilie gre, bir ivinin stne oturduunuzda Tanr, zihninizde bir ar hissi duymanza sebep olur. Ayn flekilde yerinizden sramanz da
Tanrnn istencinin bir sonucudur.
Malebranche ile Leibniz in paralelizm grflleri arasndaki fark flu flekilde ifade
edilebilir: Leibniz e gre Tanr, iki nedensel zincirin hareketini bafllatr ama, sonradan onlarn hareketine karflmaz. Buna karfln Malebranche Tanrnn, iki nedensel zincirin hareketini bafllattn, her etkinin esas nedeni olarak, bu iki zincirin
hareketini srekli olarak kontrol ettiini kabul eder. Bylece, Malebranchea gre,
insanlara gerek nedenlermifl gibi gelen olaylar, aslnda ilahi adaletin sebep olduu olaylardr. Ancak, aranedenciliin ne paralelizmin iine dflt glklerden
syrld, ne de Descartesn tz dalizmine yneltilen elefltirilerden kand sylenebilir.
Paralelizm ve aranedencilik, zihinlerin ve bedenlerin, nedensel olarak birbirine
bal olduunun bir yanlsama olduu konusunda hemfikirdir. Elinizi sallamak istiyorsanz, sonunda elinizi sallyorsunuz. Elinizi sallamak istemeniz, elinizi sallama
hareketinizin nedeniymifl gibi grnyor. Ama paralelizm ve aranedencilie gre
bu sadece bir yanlsamadr; gerekte, elinizi sallamanz Tanrnn istemesiyle gerekleflmifl bir olaydr. Zihin beden etkilefliminin, bir yanlsama olduu fikrini bir
adm daha ileri gtrdmzde, btn fiziksel dnyann aslnda bir yanlsama olduu fikrine varrz ki bu idealizmdir.
106
Zihin Felsefesi
dealizm
dealizm yalnzca zihinsel
olaylarn var olduunu,
maddesel olaylarn onlar
alglayan ya da dflnen bir
zihnin dflnda varl
olmadn ileri sren bir
kuramdr.
dealizm yalnzca zihinsel olaylarn ya da zihinlerin var olduunu ileri sren grfltr. dealizm hem zihinsel, hem de fiziksel olaylarn ve fleylerin, birbirinden bamsz var olduunu ileri sren dalizm grflne taban tabana zttr. Ancak, idealizme gre fiziksel olaylarn ve fleylerin var olmadn sylemek, yanlfl ve yanltcdr. dealizm zihinsel olmayan hibir fiziksel olay ve fleyin olmadn savunur.
dealistler fiziksel dnyadaki nesnelerin var olduunu reddetmezler, yalnzca onlarn kendilerini alglayacak, dflnecek bir zihnin dflnda, var olduklarn reddederler. Bedenler zihinlerin dflnda var olmayacana gre, zihin ve bedenin nasl
etkilefltii sorunu da ortadan kalkar. nk; bu durumda zihin ve beden arasnda,
ne nedensel bir iliflki, ne de paralellik kurulabilir.
dealizmin en nemli temsilcisi Berkeleydir. Berkeleye gre, dfl dnyadaki fiziksel fleylere iliflkin bilgimizin tek kayna deneyimlerimizdir. Ancak, deneyimlerimiz, fiziksel nesnelerin zsel nitelikleri olarak dflndmz iki konuda, bize
hibir dayanak salamaz. Deneyimlerimiz bize, fiziksel nesnelerin, bizim onlar alglamamzdan nce ve sonra, var olduklar hakknda bilgi vermedii gibi, deneyimlerimize dayanarak, fiziksel nesnelerin, maddesel tzden yaplmfl olduklarn
syleyemeyiz. Biz sadece bize nasl grndn, nasl hissettiimizi, nasl duyduumuzu, benzer duyumsal deneyimlerimizi biliriz. Berkeley, fiziksel nesnelerin,
bir insan tarafndan alglanmad durumda, nasl var olabilecei sorununu, srekli alglayan Tanrsal bir zihin yoluyla zmfltr.
Bir ivinin stne oturma rneine dnecek olursak, idealizme gre, bir ivinin stne oturma deneyimimiz, ac hissimiz, yerimizden srama arzumuz ve yerimizden srama deneyimimiz, her fleyin, belli bir dzende oluflmasn salayan
Tanrnn, srekli alglamasnn bir sonucudur. dealizm, fiziksel fleylerin var oluflunu, zihinsel fleylere balamakla zihin beden etkileflimi sorununu kesinlikle bertaraf etmifl olur; ancak aklamfl olmaz. Ayrca, fiziksel nesnelerin, alglayan bir zihnin dflnda var olmad fikri, gnmzde kabul gren bir grfl deildir.
Epifenomenalizm (Epiphenomenalism)
Epifenomenalizm zihinsel
olaylarn mekanik beyin
srelerinin yan rn
olduunu ileri sren dalist
bir kuramdr.
Epifenomenalizmde
nedensellik tek ynldr,
yalnzca fiziksel olaylar
zihinsel olaylarn nedeni
olabilir.
Descartes, zihinsel olaylarn, maddesel dnyayla nedensellik iliflkisi iinde olduunu dflnr; maddesel dnyadaki olaylar, zihinde bir takm yaflantlar meydana getirir, ayn flekilde zihinsel olaylar da bedenin eflitli flekillerde hareket etmesine sebep olur. Ama, yukarda grdmz gibi, bu iki tarafl nedensellik iliflkisi, bamsz bir maddesel dnya anlayfl, yani her maddesel olayn mutlaka nedensel bir
nedeni olmas gerektii anlayflyla uyuflmamaktadr. Etkileflimcilikle balantl
ama, onunla mantksal olarak uyuflmayan bir dalizm eflidi olan epifenomenalizm (epiphenomenalism), maddesel olaylarn nedensel olarak bamsz olduklarn, ancak, zihinsel sonulara yol aabileceklerini kabul eder. Epifenomenalizm,
zihinsel olaylarn mekanik beyin srelerinin yan rn olduunu ileri sren bir
kuramdr. Bu grfle gre zihinsel olaylar, beynin iflleyiflinin nedensel sonucudur,
ama hibir zihinsel olay ve sre, fiziksel olay ve durumlarn nedeni olamaz. Epifenomenalizmde nedensellik tek ynl ifller; zihinsel olan fiziksel olana, nedensel
olarak baldr. Epifenomanalizm, zihinsel olaylarn varln reddetmez, onlarn
yalnzca belli maddesel nedenlerin etkileri olduunu syler. T. H. Huxleyin meflhur rneinde fabrikann bacasndan kan dumann, fabrikann alflmasnn sonucu olarak ortaya kmas gibi, zihinsel olaylar, sadece fiziksel olay ve durumlarn bir sonucu, epifenomenidir.
107
Epifenomenalizm sklkla hatal bir anlayflla bir eflit materyalist grfl olarak
yanstlr; dalizmin yanlfl olduunu kantlamak iin, insanlar ou kere epifenomenalist grfl ortaya atar, zihinsel durumlarn fiziksel durum ve srelerin sonucu olarak ortaya ktn iddia ederler. Ancak bu hatal bir yaklaflmdr. fiimdi, farz
edelim ki gerekten de zihinsel durumlar fiziksel durumlarn sonucunda oluflurlar.
Bu durum, dalizmin yanlfl olduunu gstermez. Eer A ve B arasnda nedensel
bir iliflki varsa bunun mantksal sonucu, A ve B nin birbirinden ayr varlklar olduudur: A, B deildir, B de A deildir. Eer bu doruysa o zaman, eer zihinsel
olaylar fiziksel olaylara nedensel olarak balysalar bu durum, dalizmi yanlfllamaz, aksine dorular. Nedensel iliflkiler, ancak birbirinden ayr ve farkl bireyler
arasnda oluflur. Bylece epifenomenalizmin iddia ettii gibi, zihinsel olay ve durumlar fiziksel srelere nedensel olarak balysa bunun zorunlu sonucu, zihinsel
ve fiziksel olaylarn birbirinden ayr, farkl varlklar olduudur. Zihinsel olaylar fiziksel olaylar deildir; onlarn zihinsel etkileridir. Bafllangtaki rneimize dnecek olursak, epifenomenalizme gre, ivinin stne oturmanz ac duyumuna ve
ayn zamanda beyinde belli bir olaya yol aar. Beyinde meydana gelen belli olay
yerinizden srama arzusu uyandrr ve yerinizden sramanza neden olur.
Epifenomenalizm, zellikle sinir bilimciler tarafndan kabul gren bir grfltr.
Eer zihinsel sreler, yalnzca beynin mekanik iflleyiflinin etkisiyse o zaman, beynin iflleyiflini incelerken, zihinsel olgularn niteliksel zelliklerini tamamen gz ard ederek, yalnzca beyindeki fiziksel sreler ve mekanik iflleyiflle ilgilenmek yeterlidir. Ancak, epifenomenalizm de kendi iinde, baz sorunlar taflmaktadr. ncelikle, fiziksel olandan zihinsel olana doru tek ynl iflleyen nedensellik iliflkisinin nasl iflledii belirsizdir. Epifenomenalistler fiziksel olaylar zihinsel olaylara neden olurken zihinsel olaylarn hibir fleye neden olmadna inanrlar. Ama, zihinsel olaylarn dier zihinsel olaylara neden olduu bilinen bir olgudur. Ancak, zihinsel olaylarn, kendi iinde nedensellik balarna sahip olduunun kabul edilmesi epifenomenalizm ile eliflir. nk; bir zihinsel olay, dier bir zihinsel olaya
neden olabilirse o zaman, baz zihinsel olaylarn, kendi var olufllar, var demektir.
Ama, bir zihinsel olayn kendi baflna var olmas epifenomenalizmin zne aykrdr. nk, epifenomenalizm grflne gre zihinsel olaylar, yalnzca fiziksel olaylarn bir yan rndr.
SIRA SZDE
D fi N E L M
D fi N E L M
S O R U
S O R U
DKKAT
DKKAT
108
Zihin Felsefesi
Nitelik dalizmi, tz dalizmi ve materyalizm arasnda yer alan, bir dalizm eflididir. Materyalizm gibi, nitelik dalizmi de yalnzca fiziksel tzn var olduunu
savunur. Ama materyalizmin aksine, zihinsel durumlarn fiziksel durumlara indirgendiini kabul etmez. Nitelik dalizmine gre zihinsel durumlar indirgenemezler;
zihnin tamamen fiziksel bir zmlemesi yaplamaz. te yandan, nitelik dalizmi,
tz dalizminin aksine, fiziksel dnyasyla etkileflim iinde olan, fiziksel bedeni harekete geiren lmsz zihinlerin var olduu grflne de karfldr.
Dolaysyla nitelik dalizmi, yalnzca tek bir tzde (fiziksel tzn) fiziksel ve zihinsel olmak zere iki tr niteliin var olduunu savunur. Bedenlerimiz, kilo ve
uzunluk gibi fiziksel niteliklere, inanlar ve arzular gibi zihinsel niteliklere sahiptir. Bu grfl, dalizmin ve materyalizmin iine dflt sorunlardan kanmay baflarmfltr. nk; bir yandan zihinsel nitelikleri tamamen fiziksel niteliklerden daha st dzeyde bir yere yerlefltirerek indirgemeci materyalizmin iine dflt eliflkilerden kanr. Dier yandan, zihinsel niteliklerin, bamsz olarak var olan
lmsz bir tz temsil ettiklerini varsaymad iin, tz dalizminin, iki birbirinden bamsz tzn nasl etkilefltiini aklayarak karfllaflt sorunlardan kanr.
Materyalizm
Materyalizm ya da fizikalizm yalnzca tek bir tzn, fiziksel tzn var olduunu savunan grfltr. Materyalistler iin en nemli sorun, zihinsel olaylar tamamen fiziksel terimlerle aklayabilme abasdr. Dolaysyla materyalistler, ou kere zihnin, indirgemeci bir zmlemesini vererek zihinsel durumlar tamamen fiziksel
srelerle aklamak zorunda kalrlar. Bylesi indirgemeci bir tutum taknan materyalizm eflidi, davranfllktr.
Davranfllk zihinsel durum ve olaylar, belli bir davranfl eilimli olma haline
indirgemeye alflan grfltr. Davranflla gre, dflarda yamur yadna inanmak (zihinsel durum) dflar karken flemsiye alma, asl amaflrlar toplama vb.
eilimiyle zdefl kabul edilir. Felsefi bir grfl olarak davranfllk, psikolojide, bilimsel yntemin psikolojiye uyarlanmas amacyla ortaya atlan, davranfllk ekolnden farkldr. Felsefi bir grfl olarak davranfllk zihnin nasl tanmlandna,
zihinsel terimlerin anlamna iliflkindir. Felsefi davranflla gre, her hangi bir zihinsel terimin anlam, onun dflardan gzlenebilen davranfllara ve durumlara iliflkin terimlerle balantsna gre belirlenir. Dflnme, umma, alglama, hatrlama,
benzer zihinsel kavramlar ya davranfl ya da belli bir davranfl gstermeye eilimli olmayla tanmlanrlar. Davranfltan bamsz bir zihin sz konusu deildir.
Felsefi davranflln en nemli temsilcisi Gilbert Ryle, Zihin Kavram (The
Concept of Mind) adl eserinde zihin beden sorununun, klasik grfl olarak adlandrd, Descartesn dalist anlayflndan kaynaklandn iddia eder. Ryle, zihnin bedenin iinde, bedenden ayr ontolojik varla sahip olan bir fley olarak tasarlanmasn makinann iindeki ruh kavramyla elefltirir. Kartezyen dalizmini kategori hatas yapmakla sular. Rylea gre, gnlk dilde zihinsel terimlerin, zihinsel durumlar sanki zel, gizli ve bedenin iflleyiflinden farkl bir zellie sahipmifl
gibi tanmlamalarn, kategori hatas olarak nitelendirir. Ona gre, kategori hatalar zel tr hatalardr; bu hata, zihinsel yaflama iliflkin olgular, aslnda belli bir kategoriye aitken bir baflka kategoriye aitmifl gibi tasarlamaktan kaynaklanr. Rylen
kategori hatasna verdii rneklerden birisi Oxford ya da Cambridge niversitesini ziyaret eden hayatnda hi niversite grmemifl birinin btn faklteleri, rektr-
109
l, derslikleri, yemekhaneyi ktphaneyi, idari ve akademik blmleri gezdikten sonra, btn bunlarn dflnda, ayr bir de niversite binas aramasdr. Oysa,
niversite, btn bu binalarn, bunlardaki iflleyiflin tmnn genel addr. Dolaysyla burada yaplan hata, niversite teriminin yanlfl bir kategoriye konulmasndan
kaynaklanmaktadr. Zihni, davranflla ortaya konan ve ifade edilen fleylerden baflka bir fley olarak tasarlamak, ayn flekilde bir kategori hatasna dflmek demektir.
Davranflln iine dflt sorunlardan en nemlisi, gerek zihinsel durumlarla sahte zihinsel durumlar birbirinden ayramamasdr. nk; gerek zihinsel
durumlar da sahte zihinsel durumlar da tamamen, ayn davranfl eilimleriyle ifade
edilirler. Gnmzde davranfllk, ne psikolojide, ne de felsefede geerlilii olan
bir grfl deildir.
fllevselcilik (Functionalism)
Davranfllk grflne nazaran daha geliflmifl bir materyalizm grfl ifllevselciliktir. fllevselciler belli bir zihinsel durumu, belli bir ifllevsel rolle tanmlarlar. rnein; dflarda yamur yadna inanmak, dflar kyorsak yanmza flemsiye al-
110
Zihin Felsefesi
mamza, asl amaflrmz varsa onlar toplamamza sebep olan bir durum olarak
tanmlanr. Bu ifllevsel rol yerine getiren her durum, yamur yadna inanmak
olarak kabul edilir.
fllevselcilik, zihinsel durumlar, bilimsel psikolojik bir dille ortaya koyabilecek
felsefi bir ereve salar. Ancak, ifllevselcilerin ounun, ayn zamanda materyalist
olduklar kesindir. Zihnin ne olduu sorusunun, zihnin ne ifle yarad sorusuyla
ayn fley olduunu dflnen birisi, ayn zamanda zihinsel durumlarn, aslnda fiziksel durumlar olduunu, bir insann olduka karmaflk bir fiziksel nesne olduunu
da dflnyor demektir. O yzden ifllevselcilik ile materyalizmin iliflkisine dair bir
fleyler sylemekte fayda vardr. fllevselcilik materyalizmle ayn fley demek deildir. fllevselcilie gre, zihinsel bir durum, bir algnn sonucu ve bir davranfln nedenidir. Zihinsel durumlar da birbirinin nedeni ve sonucu arasndadr. Materyalizm
ise her zihinsel durumun fiziksel bir durumla beynin ya da sinir sisteminin bir durumuyla zdefl olduunu syler. fllevselcilerin materyalist bakfl asndan etkilenmesi doaldr. nk; duyum alglarnn sonularn, davranfllarn nedenlerini, beyin durumlaryla aklamak, birbiriyle nedensel iliflkiler iindedir. Ama ifllevselciliin tek baflna materyalizmi gerektirdii sylenemez. Kendine zg nedensel rol
olan zihinsel durumlarn var olduunu sylemek, mantksal olarak, bu zihinsel durumlarn fiziksel durumlar olduunu sylemek demek deildir.
Eer btn nedenlerin ve sonularn fiziksel olduu sav yanlfl o zaman ifllevselcilik, yukarda sz edilen dalist kuramlarla ve hatta materyalizmle tutarl demektir. nk; btn nedenler ve sonular fiziksel olmad halde, zihinsel durumlarn fiziksel durumlar olduu sylenebilir. fllevselciliin kendisiyle tutarl olmad tek kuram davranfllktr. nk; davranflla gre, zihinsel bir durumda olmak, davranflsal bir durumda olmak demektir. Zihinsel bir olay ve durum,
belli bir flekilde davranmak davranma eilimi gstermek demektir. Bu, ifllevselcilikle tutarl deildir. nk; ifllevselcilie gre, zihinsel olan, davranfl olarak deil,
davranfln nedeni olarak tanmlanr. Davranflla gre, zihinsel bir durum, davranfla iliflkin olgularla zdefl olarak tanmlanrken ifllevselcilie gre, zihinsel bir
durum, davranflla ilgili olgular aklayan bir durumdur.
SIRA SZDE
D fi N E L M
S O R U
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
fllevselcilikle
nitelik
SIRA
SZDEdalizmi arasnda bir balant gryor musunuz? Sizce bu iki kuram, hangi balamda birbirinden farkldr ve hangi balamda birbirine benzerdir?
D fi Nbir
E L anlamda
M
fllevselcilik
zihin beden sorununu bertaraf etmeye alflr. Zihinsel
bir durumda olmak, ifllevsel bir durumda olmak demektir. Bunun mantksal sonucu da o ifllevsel
olabilen her varln, ne olursa olsun, o zihinsel durumS O Rdurumda
U
da da olabilmesidir. ster insan, ister Marsl, ister bilgisayar olsun, her hangi bir varlk belli bir ifllevsel durumu gereklefltirebiliyorsa o zaman, belli bir zihinsel duruDKKAT
mu da gereklefltiriyor demektir. Bu noktada varln ne cins olduunun nemi
yoktur.
N N
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
K T A P
TELEVZYON
TELEVZYON
NTERNET
NTERNET
111
112
Zihin Felsefesi
zet
N
A M A
N
A M A
N
A M A
113
Kendimizi Snayalm
1. Afladakilerden hangisi fiziksel olgularn zihinsel
olgulardan farkl olarak sahip olduklar fleyler arasnda
deildir?
a. Yer kaplama
b. -boyutlu olma
c. Tasarmlama
d. Arlk
e. Gzle grnme
2. Afladakilerden hangisi duyumlarla ilgili zihinsel olgular arasnda deildir?
a. Gdklanma
b. Yeflil bir leke grme
c. Kaflnma
d. Ar
e. nanma
3. Duyumlarla ilgili zihinsel olgular ifade eden kavram
afladakilerden hangisidir?
a. Alglanmfl nitelikler
b. Fiziksel nitelikler
c. Zihinsel nitelikler
d. Hisler
e. fadesel tutumlar
4. Bir insanla bir ifade arasndaki biliflsel iliflkilere iflaret eden zihinsel durumlara ne ad verilir?
a. Zihinsel nitelikler
b. Fiziksel nitelikler
c. fadesel tutumlar
d. Alglanmfl nitelikler
e. Hisler
5. Kzgnlk, sevin, znt, coflku, utanma gibi zihinsel durumlar hangi genel bafllk altnda toplanr?
a. Hisler
b. Zihinsel nitelikler
c. fadesel tutumlar
d. Duyumlar
e. Fiziksel nitelikler
6. Zihin ve beden arasnda karfllkl nedensellik iliflkisi olduunu varsayan grfl afladakilerden hangisidir?
a. Nitelik dalizmi
b. Tz dalizmi
c. Psiko-fiziksel paralelizm
d. Epifenomenalizm
e. Aranedencilik
7. Felsefi davranfllkla ilgili olarak afladakilerden
hangisi yanlfltr?
a. Zihinsel durumlar belli bir davranflta bulunma
eilimi ile ayn fleydir.
b. Davranfllk indirgemeci bir materyalist kuramdr.
c. Davranfltan bamsz bir zihin sz konusu deildir.
d. En nemli temsilcisi Gilbert Ryledr.
e. Zihin bedenden ayr ontolojik bir varla sahiptir.
8. Dflarda yamur yadna inanmak dflar karken
yanmza flemsiye almamza sebep olan bir durumdur
diyen grfl afladakilerden hangisidir?
a. Felsefi davranfllk
b. Nitelik dalizmi
c. Zihin-beyin zdefllii
d. fllevselcilik
e. Kartezyen dalizm
9. Nitelik dalizmiyle ilgili olarak afladakilerden hangisi yanlfltr?
a. Epifenomenalizme benzer ama onunla badaflmayan bir grfltr.
b. Zihinsel ve fiziksel olaylar arasndaki balanty
salayan Tanrdr.
c. Zihinsel olaylar fiziksel olaylarn zel niteliklere
sahip paralardr.
d. Yalnzca fiziksel tz vardr.
e. Materyalizm ve tz dalizmi arasnda yer alr.
10. Epifenomenalizmle ilgili olarak afladakilerden hangisi yanlfltr?
a. Materyalist bir kuramdr.
d. Dalist bir kuramdr.
c. Yalnzca fiziksel olaylar zihinsel olaylarn nedeni olabilir.
d. Fiziksel olaylar nedensel olarak bamszdr.
e. Zihinsel olaylar mekanik beyin srelerinin yan
rndr.
114
Zihin Felsefesi
Okuma Paras
II. BLM -Klasik Grfl
Byk oranda Descartesn felsefesi ile balantl olan
klasik grfl flyle bir fleydir. Her insan bir beden ve bir
zihinden oluflmufltur, yalnz bebeklerin ve aptallarn
bunun dflnda saylmas da flphelidir. Bazlar her insann hem bir bedene hem de bir zihne sahip olduunu sylemeyi tercih ederler. nsann bedeni ve zihni
doal olarak bir aradadr, ama bedenin lmnden sonra zihin varln srdrmeye devam edebilir.
...
Bylece, bir insan iki birbirine paralel tarihe sahiptir,
birisi bedeninin yafladklarna iliflkin tarihi, dieri de
zihninin yafladklarnn tarihidir. Bunlardan ilki herkese
ak, dieri ise zeldir. lk tarihteki olaylar fiziksel dnyada yer alan olaylardr, ikinci tarihte yer alanlar ise zihinsel dnyadadr... Bu iki dnyann ve iki yaflamn ayrlmas genellikle insann kendi bedeni de dhil olmak
zere, fiziksel dnyada yer alan olaylarn dflsal olduu
ama kendi zihninde yer alan olaylarn ise isel olduu
fleklinde ifade edilir... nsanlar birbirlerini bedenlerini
grebilir, duyabilir ve dokunabilirler, ama bir baflkasnn zihninde ne olup bittiini ne duyabilir ne iflitebilirler, ne de onlara karflabilirler.
...
Klasik grfl ana hatlaryla byledir. Ben, sklkla bu
grfl, saldrgan bir tavrla makinedeki Ruh dogmas
olarak isimlendireceim. Bunun tamamen yanlfl olduunu, ayrntlarda deil, ilkece yanlfl olduunu gstermeyi umuyorum. Bu yalnzca belli hatalarn bir araya
gelmesinden ibaret deildir, aksine byk bir hatadr
ve zel bir tr hatadr. Bu kategori hatasdr. Bu, zihinsel yaflamn olgularn, ait olduklar kategori iersinde
deil, sanki bir baflka mantksal tipe veya kategoriye
aitlermifl gibi ifade eder. O halde dogma, bir felsefecinin mitidir. Bu miti ortaya koyarken, belki de insanlarn
zihinsel yaflamna iliflkin herkese bilinen olgular reddedeceim. ncelikle kategori hatasnn ne anlama geldiini anlatmalym. Bunu bir dizi rnekle yapacam.
Oxford veya Cambridgei ilk defa ziyaret eden bir yabancya faklteler, ktphane, spor sahalar, blmler
ve idari ofisler gsterilir. Ama sonra o iyi de niversite binas nerede? diye sorar. Fakltelerdeki akademik
ve idari personelin nerede oturduunu, rektrl, laboratuarlar ve derslikleri grdm, ama hala niversitenizin akademik ve idari personelinin ofislerinin olduu
niversite binasn grmedim. O zaman ona niversi-
tenin btn bu grd faklteler, laboratuarlar, derslikler, ktphane, spor sahalar dflnda bir baflka bina
olmadnn anlatlmas gerekir. niversite btn bu
grd binalarn bir btn olarak bir araya gelmesidir. Btn bu binalarn ve bunlardaki iflleyiflin anlafllmas niversitenin anlafllmas demektir. Onun hatas
niversitenin de Christ Kilisesi, Bodlerian Ktphanesi, Ashmolean Mzesi gibi dier birimlerin ait olduu
snfn ekstra bir yesi olduunu varsaymasdr. O yanlfllkla niversiteyi dier kurulufllarla ayn kategoriye
koymaktadr.
...
Kategori hatasnn bu rnekleri dikkat edilmesi gereken ortak bir zellie sahiptir. Bu hatalar niversite, takm ruhu, tmen kavramlarn nasl kullanacan bilmeyen insanlar tarafndan yaplmfltr. Onlarn hatas
ngilizcedeki belli baz terimleri yanlfl kullanmalarndan kaynaklanmaktadr.
...
Benim ykc amacm iki-yaflam kuramnn belli bir radikal kategori hatas trnden kaynaklandn gstermektir. Bir bireyin bir makinede gizemli bir flekilde yerleflmifl bir ruh olarak temsil edilmesi bu hatann sonucudur. nk, bilindii gibi, bir insann dflnmesi,
duygulanmas ve bir niyetle hareket etmesi sadece fizik, kimya, biyolojinin terimleriyle betimlenemez, o halde bunun karflt olan terimlerle betimlenmelidir. Nasl
insan bedeni karmaflk bir dzene sahip bir birimse insan zihni de bir baflka karmaflk bir dzene sahip birimdir, ancak insan zihni bedenden farkl bir yapya ve ierie sahiptir.
Kaynak: The Concept of Mind, Gilbert Ryle, New York:
Barnes & Noble, 1968, sf: 11-18.
115
1. c
Sra Sizde 1
Btn bu kavramlar bedenimizin hareketi olmamalar
ve kendi iimize dndmzde farkna vardmz fleyler olmas bakmndan benzerlik gstermektedir. Ancak
zihinsel olaylar ve durumlar yle genifl bir yelpazede
yer almaktadr ki hepsini ierecek tek bir ortak zellik
bulmak kolay deildir.
2. e
3. a
4. c
5. a
6. b
7. e
8. d
9. b
10. a
Yantnz doru deilse nitenin Zihinsel ve Fiziksel Nitelikler Ayrm bafllkl ksmn yeniden
gzden geiriniz. Tasarmlamann fiziksel olgularn zihinsel olgulardan farkl olarak sahip olduklar fleyler arasnda olmadn greceksiniz.
Yantnz doru deilse nitenin Zihinsel Olgu
Trleri bafllkl ksmn yeniden gzden geiriniz. nanmann duyumlarla ilgili zihinsel olgular arasnda olmadn greceksiniz.
Yantnz doru deilse nitenin Zihinsel Olgu
Trleri bafllkl ksmn yeniden gzden geiriniz. Duyumlarla ilgili zihinsel olgular ifade etmekte kullanlan ifadenin alglanmfl nitelikler
olduunu greceksiniz.
Yantnz doru deilse nitenin Zihinsel Olgu
Trleri bafllkl ksmn yeniden gzden geiriniz. Bir insanla bir ifade arasndaki biliflsel iliflkilere iflaret eden zihinsel durumlara ifadesel
tutumlar ad verildiini greceksiniz.
Yantnz doru deilse nitenin Zihinsel Olgu
Trleri bafllkl ksmn yeniden gzden geiriniz. Kzgnlk, sevin, znt, coflku, utanma
gibi zihinsel durumlarn hisler genel bafll altnda toplandn greceksiniz.
Yantnz doru deilse nitenin Zihin beden
Etkileflimi Sorunu bafllkl ksmn yeniden gzden geiriniz. Zihin ve beden arasnda karfllkl nedensellik iliflkisi olduunu varsayan grfln tz dalizmi olduunu greceksiniz.
Yantnz doru deilse nitenin Zihin beden
Etkileflimi Sorunu bafllkl ksmn yeniden gzden geiriniz. Felsefi davranflla gre zihnin
bedenden ayr ontolojik bir varla sahip olmadn greceksiniz.
Yantnz doru deilse nitenin Zihin beden
Etkileflimi Sorunu bafllkl ksmn yeniden gzden geiriniz. Dflarda yamur yadna inanmak dflar karken yanmza flemsiye almamza sebep olan bir durumdur diyen grfln ifllevselcilik olduunu greceksiniz.
Yantnz doru deilse nitenin Zihin beden
Etkileflimi Sorunu bafllkl ksmn yeniden gzden geiriniz. Nitelik dalizmine gre zihinsel
ve fiziksel olaylar arasndaki balanty Tanrnn
salamadn greceksiniz.
Yantnz doru deilse nitenin Zihin beden
Etkileflimi Sorunu bafllkl ksmn yeniden gzden geiriniz. Epifenomenalizmin materyalist
bir kuram olmadn greceksiniz.
Sra Sizde 2
Bir fleyin kendi parasnn veya niteliinin nedeni olmas mantksal olarak imkansz olduu iin bu grfl
epifenomenalizmle badaflmaz. Ama bir fley herhangi
bir nitelii veya paras ile efldeer olamayaca iin bu
grfl dalist bir grfltr. Ancak nitelik dalizmi aynen
epifenomenalizm gibi materyalizmle karfltrlr.
Sra Sizde 3
Nitelik dalizmine gre, ar, tasarmlama, inanma gibi
zihinsel sreler ve durumlar fiziksel durumlar deil,
aksine salt zihinsel durumlardr. Oysa ifllevselcilie gre, zihinsel durumlar veya en azndan zihinsel nitelikler
fiziksel durumlar ve niteliklerle zdefltir. Ancak hem nitelik dalizmi hem de ifllevselcilik zihinsel durumlar
onlarn ifllevsel, psikolojik rolleriyle tanmlarlar.
Yararlanlan ve Baflvurulabilecek
Kaynaklar
Ajdukiewicz, K. (1994). Temel Kavramlar ve Kuramlar. (ev. A. Cevizci), Ankara: Gndoan Yaynlar.
Heil, J. (2004). Philosophy of Mind A Contemporary
ntroduction. New York and London: Routledge.
Kim, J. (1998). Philosophy of Mind. New York: Westview Press Inc.
Ryle, G. (1976). The Concept of Mind. New York: Barnes & Noble.
ZHN FELSEFES
Amalarmz
N
N
N
N
Anahtar Kavramlar
Yapay zeka
Turing makinesi
Turing testi
Zayf yapay zeka
indekiler
Zihin Felsefesi
Yapay Zek:
Makineler
Dflnebilir mi?
118
Zihin Felsefesi
D fi N E L M
S O R U
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
N N
K T A P
TELEVZYON
NTERNET
119
Buna karfln zayf yapay zeka diye adlandrlan grfl, dijital bir bilgisayarn
anlaml fleyler syleyecek flekilde programlanmasnn onun akl yrtme, dflnme, anlama yetilerine sahip olduu anlamna gelmediini ileri srer. Zayf yapay
zekaya gre, dijital bir bilgisayar, zekay incelemek ve bunun iin gereken tekno-
120
Zihin Felsefesi
lojiyi reten bir aratr. Rzgarn oluflturduu hortumu taklit etmek zere gelifltirilmifl bir meteorolojik bilgisayar programnn kendisi bir hortum deilse alflan bir
yapay zeka program biliflsel srelerin bir taklididir, ama kendisi biliflsel bir sre
deildir.
Gnmzde yapay zeka alanndaki alflmalara bakldnda her iki grfl de
benimseyen arafltrmaclar olmasna ramen, alflmalarn daha ziyade zayf yapay
zeka ynnde olduu grlmektedir. Gerekten de Herbert Simonun 1958 ylnda yapt konuflmasnda ngrd Deep Blue adl bir bilgisayar program, 1997
ylnda dnya satran flampiyonluunu, Garri Kasparovun elinden almfltr. Ancak,
Deep Blue yapay zekann tarihesinde nemli bir yer tutsa da Deep Blue bilgisayar
yazlmnn satran oyunsusu insanlar kategorisinden ok, hesap makineleri kategorisine girdii sylenebilir... [Deep Blueya atfedilen] nemin bir ksmnn, Deep
Bluenun satran anlayflnn geliflmiflliinden ok, biz insanlarn satranca bakflndan kaynaklandn sylemek daha gereki olacaktr (Gzeldere, 1998: 36-37).
Gnmzn teknolojisi kuvvetli yapay zekann uygulanabilmesi iin ok yetersiz
grnmektedirfiu anda gereklefltirilen yapay zeka uygulamalarnn hepsi zayf yapay zekay kullanmaktadr.
Zayf ve kuvvetli yapay zeka ayrm, bu ayrm erevesinde ortaya atlan tartflmalar, aslnda geleneksel olarak zihin beden sorunu olarak bilinen sorunun, bilgisayar teknolojisi araclyla ifade edilmesidir. Zayf yapay zeka, zihin-beden sorunuyla balantl olarak, zellikle materyalist ve ifllevselci grfllerin iine dflt
sorunlara zm sunabilir. nk; psikolojik olgular bilgisayarda taklit etmek, bir
anlamda, bu tr zihinsel durumlarn fiziksel bir yapdan nasl kaynaklandn aklamay olanakl hale getirmektedir. Searle kuvvetli yapay zeka anlayflna karfl kanlar arasnda en ok tannanlardan biridir.
SIRA SZDE
D fi N E L M
Sizce makineSIRA
ve insan
SZDE etkileflimi konusunda kuvvetli ve zayf yapay zeka anlayfln savunanlar insan bir makine midir?, makineler dflnebilir mi? ve makinelerin duygular
olabilir mi? sorularn nasl cevaplar?
D fi N E L M
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
TELEVZYON
NTERNET
John Searle, Sr
O R Uaan Zihinler, Beyinler ve Bilim adl kitabnda, zihin beden sorununa zm olarak nerilen, ifllevselci ve indirgemeci materyalist kuramlara karfl,
indirgemeci olmayan bir materyalizm ne srer. Searlee gre kuvvetli yapay zeka
DKKAT
grflnden karlacak sonu, insan zihninde biyolojik hibir enin bulunmaddr:
N N
SIRA SZDE
Bu durumda, insan beyni sonsuz sayda bilgisayar donanmndan oluflan ve bu donanmlar ile eflitli programlar ieren zekadan ibarettir. Bu grfle gre, doru girAMALARIMIZ
di ktlar
barndran programa sahip herhangi bir fiziksel sistemin de sizin veya benim zihnimden farksz bir zihni olacaktr. rnein, eski bira kutularndan yel deirmeninin gc ile alflan bir bilgisayar yaparsnz; eer doru programlandysa,
Tzihni
A P olmas zorunludur. Bu noktada, sonu bu bira kutularnn donun daK bir
flnce ve duygulara sahip olmasndan ziyade, bunun kanlmazldr. Duygu ve
dflnceleri ortaya karan bir tek fley kalr; kutular doru flekilde programlamak
E L E V Z57-58).
YON
(Searle,T1998:
121
program odur (Searle, 1998: 57) fleklinde zetlenebilir. Kuvvetli yapay zekaya
gre, Searle, bilgisayar, zihni incelemek iin sadece bir ara deildir, aksine uygun programlanmfl bir bilgisayar gerekten de bir zihindir, yle ki doru programa sahip bilgisayarn gerekten de dflnd ve dier biliflsel durumlara sahip olduu sylenebilir (Searle, 1980: 417). Searle kuvvetli yapay zekay zayf yapay zekayla karfllafltrr. Zayf yapay zekaya gre, bilgisayarlar dflnmeyi yalnzca taklit ederler, onlarn anlyormufl gibi grnmeleri gerek anlama deildir (yalnzca ms gibi anlamadr), dflnyormufl gibi grnmeleri mfl gibi dflnmedir
vb. Ama yine de, bilgisayar taklidi (simulasyonu) zihni incelemek iin ok faydal bir tekniktir.
Searle, bilgisayar programlarnn, salt biimsel ve szdizimsel zellii olduunu
bu zelliklerinden dolay da zihinsel srelerden farkl olduunu savunur. nk;
Searlee gre zihinsel durumlarmz, salt biimsel ve szdizimsel sralamann tesinde, tanmlar gerei belli bir ierie sahiptir. nk; bu sralarn kendi ilerinde
bir anlam olamaz. Searle, dflncelerim herhangi bir fley ile ilgiliyse bu sralamalarn, bir dflncemi o dflnceyle ilgili klan bir anlam olmas gerekirder. Ksaca
zihin, szdizimin tesinde anlambilimi de barndrr. Hibir bilgisayar programnn
zihne sahip olmamasnn nedeni, bilgisayar programlarnn szdizimsel, zihinlerinse hem sz, hem de anlamdizimsel olmalardr. Zihinlerin biimsel yaplarnn
tesinde ierikleri vardr (Searle, 1998: 59).
122
Zihin Felsefesi
dili ince olan bir insann verdii cevaplardan hibir fark yok. Ama odadaki kiflinin yapt sadece kilitli odada ince sembolleri efllefltirip gelen ince sembollere
karfllk dflar ince semboller gndermek. Her ne kadar odadaki kifli dflardakilere ince anlyor gibi gelse bile, aslnda bir kelime bile ince bilmemekte ve anlamamaktadr (Searle, 1998: 59-60).
SIRA SZDE
D fi N E L M
S O R U
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
TELEVZYON
ince odasndaki
kifliye ince deil de ngilizce olarak yafl, renim durumu, zgemiSIRA SZDE
fliyle ilgili sorular sorulduunu varsayn. Bu durumda ngilizce ile ince arasndaki fark
nedir?
D fi N E L M
Searlen ince odas deneyiyle kantlamak istedii fley, doru bir bilgisayar
yazlmn insann
S O R Uince anlamasn salayamad gibi, bilgisayarn da ince anlamasn salayamayacadr. nk; ince odas deneyinde, odada kilitli kifli bir bilgisayar gibi, davranarak program alfltrmfltr. Bilgisayarn tek sahip olduu fley,
DKKAT
bu deneydeki gibi ince sembolleri iflletebilecek biimsel bir programdr. Bilgisayarn ince anlad sylenemez.
SIRA SZDE
Searle, ince
odas deneyinde anlamadan, zekice ve anlaml ktlar veren bir
sistem betimler. Searle bu karfl rneiyle Turing testinin geersizliini gstermeyi
hedefler. nk; ince odas, gerek anlamda hibir fley anlamad halde, Turing
AMALARIMIZ
testini kolaylkla geebilir. Ama Searlen ince odasna, karfl kuvvetli yapay zeka
tarafndan eflitli cevaplar ve karfl argmanlar gelifltirilmifltir. Searle, bu cevaplarn
hepsinin yetersizlikleri
olduunu syler. nk; ince odasnn tezi basit bir manK T A P
tksal geree dayanr; szdizimi anlam iin yeterli deildir, bilgisayarlar sadece
szdizimine sahiptirler (Searle, 1998: 61).
N N
TELEVZYON
NTERNET
N T ince
E R N E T anlamaz ama program, oda, sembollerle dolu sepetler, progOdadaki kifli
ramlar bulunduran defterler ve kifliden oluflan btn sistem ince anlar. Bu cevaba karfl Searle, kiflinin program ve btn aradaki sonular ezberleyerek btn
sistemi isellefltirmesini salamay nerir ve bunun gerekleflebileceini varsayalm
der. Ama bu durumda bile onun ince anladndan sz edemeyiz; ayn flekilde
sistemin de ince anladndan sz edemeyiz, nk zaten sistemdeki her fley
onun kafasndadr. Eer kifli ince anlamyorsa, sistemin anlamasna hi olanak
yoktur, nk zaten sistem onun bir parasdr. Ayrca, Searlee gre, odadaki kiflinin kendisi ince anlamazken, o kiflinin birka kat paras ile birlefliminin ince anladn iddia etmek son derece komiktir (Searle, 1980: 420). Searlen kuvvetli yapay zekaya karfl kmaktaki temel dayana bu cevap iin de geerlidir. Searlee gre, sistemin szdiziminden anlam dizimini karmasna imkan yoktur.
Robot Cevab
Eer bir bilgisayar bir robotun iine yerlefltirilirse ve etrafn alglayabilmesi ve evresi ile balant kurabilmesi iin duyu organlar verilirse o zaman insanlar gibi anlayabilir. Bu cevaba karfllk olarak Searle ufak bir deifliklikle ayn deneyin robot
iin de geerli olduunu ileri srer. Searlee gre, ince odasn ve Searlein kendisini bir robotun iine koysak ve ince odasna gelen sembollerin bir televizyon
kamerasndan geldiini varsaysak ve Searlen dier ince sembolleri dflar verirken robotun iinde bir motoru alfltrarak robotun el ve ayaklarn hareket ettirdi-
123
124
Zihin Felsefesi
Searlenin buna verdii cevab, cevabn esas noktay gzden karddr. Searle, burada sz konusu olan benim dier insanlarn biliflsel durumlara sahip olduunu nasl bildiim deil, aksine ben onlara biliflsel durumlar atfettiimde, onlara
atfettiim fleyin ne olduudur (Searle, 1980: 420-21). Searlen burada vurgulamak istedii fley, bizim dier insanlarn dflndne, anladna hkmetmemizi
salayan fleyin, sadece biliflsel sreler ve bunlarn sonucunda ortaya kan uygun
tepkiler olmaddr. nk; biliflsel sreler ve uygun davranflsal tepkiler, ortada gerek bir anlayfl olmadan da gerekleflebilir (Searle, 1980: 421).
ki, beynin zihnin nedeni olduudur. Buna gre, zihni oluflturan tm zihinsel srelerin temeli beyindeki srelerdir. kinci temel nermesi szdiziminin anlamdizimi iin yeterli olmamasdr. Bunu tamamlayan nc nermeye gre, bilgisayar
programlar sadece biimsel ve szdizimsel yaplaryla tanmlanr. Son nerme de
zihnin zihinsel, ve anlamsal bir ierii olduudur. Bu son sav zihnimizin nasl alfltn aklayan bir gerektir. Dflncelerimiz ve isteklerimiz ya bir fleyle ilgilidir,
ya bir fleye gnderme yapar ya da dnyann haline yneliktir; bunun nedeni de
ierikleridir (Searle, 2005: 39).
Son ncl zorunlu olarak hibir bilgisayar program tek baflna bir sisteme
zihin vermeye yetmez. Programlar zihin deildirler ve tek bafllarna zihin olamazlar (Searle, 2005: 39) sonucuna gtrr. Tek baflna bu sonu ,kuvvetli yapay zeka projesinin gerekleflemeyeceini gstermeye yeter. Bu sonucu ilk nclle beraber aldmzda beyinsel srelerin zihinsel olana yol amas yalnzca bilgisayar
programlarnn kullanlmasyla salanamaz (Searle, 2005: 40) sonucu elde edilir.
Bu sonucun nemi, beynin sadece bilgisayar olmaktan te bir fley olduu, beynin
hesaplama yetilerinin, onun zihinsel sreleri oluflturmasn aklamaya yetmemesidir. lk nclden karlabilecek nc bir sonu da fludur: zihne neden olabilecek herhangi bir baflka fleyin, beyninkine eflit nedensel gce sahip olmas gerekir (Searle, 2005: 40). Bu sonu ilk ncln basit bir sonucudur. Programlarn yetersiz olduunu belirten ilk sonutan, bir baflka sistemin beynin nedensel gcne
eflit gc olmas gerekliliinden hareketle drdnc sonu kendiliinden kar:
insann zihinsel durumuna efl, zihinsel durumu olan bir yapay sistem iin, bir bilgisayar programnn yrtlmesi tek baflna yeterli deildir. Daha dorusu, bir
programn insan beyninin gcne efl gce sahip olmas gerekir (Searle, 2005: 41).
Colin McGinn, Searle gibi materyalist bir bakfl asndan, zihnin fiziksel bir temele sahip olduunu savunur. Ama Searlein aksine, eer zihnin fiziksel bir temeli varsa o zaman, bilinli bir makine yapmann olanakl olduunu savunur.
McGinnin vurgulamak istedii husus, insan beyniyle bilgisayar arasndaki niteliksel farkllktr. McGinne gre, say sayan bir makine yapmay bilmek demek, bilinli bir makine yapmay bilmek demek deildir. Searle, insan beyninin bilin
oluflturabilecek, anlayfl salayabilecek gerekli nedensel gce sahip olduunu savunurken McGinn, insan beyninin deil, herhangi bir makinenin bilin retebileceine inanr; ancak McGinn flu andaki bilgimizle doal olarak beynin hangi zelliinin bilin rettiini bilemediimiz iin, beynin bilin retme yeteneine sahip
bilinli bir makineyi nasl yapabileceimizi bilmiyoruz. Bu, bir makinenin bilinli
olamayaca [dflnemeyecei] anlamna gelmez. Bu makine, yalnzca beyin hangi tr bir makineyse o tr bir makine olmak zorundadr (McGinn, 1989: 287).
MAKNELER DfiNEBLR M?
Bir gn, uygun karmaflklkta bir makinenin, Turing testini geebileceini dflnmek, uzak bir olaslk gibi grnmyor. Ancak, byle bir makinenin Turing testini
gemesinin onun zekaya ya da bilince sahip olduunun yeterli ve gerekli kant
olup olmayaca tartflmasnn daha uzun sre felsefe camiasn meflgul edecei de
bir o kadar kesin grnyor. Yapay zeka alanndaki alflmalar iki temel kategoriye ayrlabilir. Bunlardan ilki sembolik yapay zeka olarak nitelendirilebilecek zihni
taklit etme anlayfldr. Sembolik yapay zeka sistemleri yukardan aflaya bir dzenle akl yrtmeyi, bilmeyi ya da her ikisini birden taklit edecek flekilde programlanmfllardr. Sembolik yapay zekada kullanlan en yaygn anlayfl retim sistemi anlayfldr. Bir retim sistemi genellikle ksmdan oluflur. retim kurallar ad
125
126
Zihin Felsefesi
verilen eer ise-o zaman formunda bir kurallar listesi; belli kuraln ne zaman, nasl uygulanacana karar vermekte kullanlan bir kontrol mekanizmas; ve alflan
bir bellek, kullanlan atefllenen kurallarn sonularnn yazld bir karatahta.
Sembolik yapay zeka anlayfl erevesinde, Deep Blue gibi, insan alt edebilen
makinelerin yaratlmfltr. Deep Blue, kendisine yklenmifl olan retim kurallarn,
satran pozisyonlarnn stratejik deerini, deerlendirmek zere bir araya getirir.
Deep Bluenun baflars, satrantaki olas atak dzenlerinin kapsaml ve hzl bir flekilde gzden geirilmesine dayanmaktadr. Gnmzde bilgisayarlarn hzl arama, genifl bellek kapasitesi gibi nitelikleriyle hem gnlk hayatmzda, hem de bilimsel arafltrmalarda vazgeilmez bir yere sahip olmasnn yan sra, insann sorun
zme ve akl yrtmesini taklit etmek zere de programlanmaktadrlar.
SIRA SZDE
D fi N E L M
S O R U
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
TELEVZYON
NTERNET
Sizce sembolik
SIRAyapay
SZDEzeka sayesinde makinelere, insanlarn yapamad zeka gerektiren
iflleri yaptrmak mmkn olabilir mi? Eer mmknse rnek verebilir misiniz?
D fi Nalanndaki
ELM
Yapay zeka
ikinci alflma alan, beyni taklit eden balantl ya da
yapay sinirsel sistemler yaklaflmdr. Bu yaklaflmn kfl noktas, beynin yaps
zerine yaplan
Beynin en gze arpan zellii, sinir hcreleri araS O Ralflmalardr.
U
sndaki youn balantdr. Bu yaklaflm savunanlara gre, eer sinir hcrelerini
temsil eden birok basit ifllemci youn bir flekilde birbirine balanrsa milyonlarca
DKKAT
satrlk kodlar yazmak zorunda kalmadan beyin benzeri davranfl elde edilebilir.
Zeka ya da dflnme, birok ifllemcinin birbirine balanmasyla kendiliinden orSIRAYapay
SZDE sinirsel sistemlerin dikkate deer zellii, sembolik yapay zetaya kabilir.
ka gibi programlanmfl deil, aksine eitilmifl olmalardr. Makinelerin renebilmesi, zeka davranfl elde etmekte can alc bir husustur. Deep Blue renemez;
AMALARIMIZ
eer satran tahtasnn boyutlar deifltirilirse fazladan bir sra ya da stun eklenirse baz satran tafllarna ekstra hamle verilirse Deep Blue oyunu kaybeder, ama bir
insan, yeni Kduruma
T A Pve kurallara uyum gstermeyi renebilir. Sinirsel bir ada renme, tepkiyi belirleyen arlklarn rntsn deifltirmekle gerekleflir. Yapay
sinirsel sistemler, rnt ister grsel olsun, ister daha soyut bir flekilde yaplansn,
rnt tanmlama
konusunda mkemmeldirler. Ama aklc, mantksal dflnme
TELEVZYON
gerektiren sorunlarn zmnde, sembolik yapay zeka sistemleri mkemmelken
yapay sinirsel sistemler, daha az baflarl olmaktadr.
Yapay sinirsel sistemlerin dflnme ya da zeka retmesi, ok fazla sayda sinir
T E R N E T birbiriyle balantlarnn, taklit edilmesini gerektirecektir. Ama
hcresinin, Nonlarn
sorun, sadece taklit edilen sinir hcresi saysnn artmas deildir; salt uyarlma efliinin taklit edilmesinin tesinde, sinir hcresinin kendisini de daha detayl bir flekilde
taklit etmek ve biyolojik bir sinir hcresinin ifllevine zg karmaflkl yakalamak
gerekir. Ayrca tek bir tip sinir hcresi olmad da unutulmamaldr. Belki Searlein
ngrsnn aksine, insan beyninin nedensel glerini taklit eden bir yapay sinirsel
sistem kurmak mmkn olabilir, ama McGinnin ok hakl bir flekilde belirttii gibi,
flimdiki teknolojimiz byle bir sistem oluflturmamz iin yeterli deildir.
N N
127
zet
N
AM A
N
AM A
N
AM A
N
A M A
programnn insann ince bilmesini salayamayacan,ayn flekilde bir bilgisayarn da anlamasn salayamayacadr, nk szdizimi tek baflna anlam iin yeterli deildir.
ince odas deneyine birok cevap gelmifltir. Sistemin genel olarak ince anlad, bir robotun iine yerlefltirilmifl bilgisayarn etrafn alglamas iin
duyu organlar da verildiinde insanlar gibi anlayabilecei, program gerekten de beyindeki btn sinir hcrelerinin atefllenmesini taklit edebiliyorsa o zaman ince anlayabilecei ve eer silikon devreler yerine sinir hcrelerine benzer aralar kullanlrsa o zaman anlam retmenin olanakl olabilecei fleklinde tepkiler gelmifltir. Bir cevap
da eer ince odasnda anlama olmadn iddia
ediyorsak o zaman, dier insanlarn anladndan
nasl emin olabiliriz fleklindedir. Searle btn bu
cevaplar, ayr ayr cevaplamakla birlikte, hepsinin ortak noktasnn karfl kmaktaki yetersizlikleri olduunu ve esas noktay, yani szdiziminin
tek baflna anlam iin yeterli olmad hususunu
gzden kardklarn syler.
Searle, zihin beden iliflkisine iliflkin grfllerinin
kuvvetli yapay zekaya iliflkin grflleriyle bir araya gelmesinin zihin, beden ve bilgisayarlarn etkileflimi ve iliflkisi konusunda gl bir tanm vereceine inanr. Buna gre, hibir yapay zeka
program beynin nedensel gcne efldeer olamaz ve dolaysyla dflnemez.
Makinelerin dflnp dflnemeyeceini tartflmak.
Yapay zeka alanndaki alflmalar, bafllca iki kategoriye ayrlabilir. Turing testinin bafllangcn oluflturduu ilk kategori, sembolik yapay zeka anlayfldr. Sembolik yapay zeka sistemleri zihnin iflleyiflini, akl yrtmeyi, bilmeyi taklit etmek zere
programlanmfllardr. Bu anlayfln en tannmfl rnei Rus satran flampiyonunu yenen Deep Blue
isimli bilgisayardr. Ama Deep Blue esas itibaryla
programnn dflna kamayan ok hzl ve genifl
kapasiteli bir hesap makinesidir.
Yapay zeka alanndaki ikinci eilim, beyni taklit
eden balantl ya da yapay sinirsel sistemler yaklaflmdr. Bu yaklaflmn kfl noktas, beynin yaps
ve sinir hcreleri arasndaki youn balantdr. Birbirine youn bir flekilde bal olan ifllemcilerle programlanmfl deil, eitilmifl yapay zeka sistemleri gelifltirmek mmkndr. retilebilen makineler anlayfl makinelerin dflnebilecei olasln arttrmakla birlikte henz byle bir makine yaratabilecek teknolojik geliflmeden yoksun grnyoruz.
128
Zihin Felsefesi
Kendimizi Snayalm
1. Afladaki ifadelerden hangisi yapay zeka iin doru
deildir?
a. Yapay zeka bilgisayar biliminde bir alt alandr.
b. nsan gibi dflnen, zeki makineler yaratmak
mmkndr.
c. Yapay zeka ad ilk defa 1956 ylnda John
McCarthy tarafndan kullanlmfltr.
d. nsan zihnini bir makineyle taklit etmek mmkn deildir.
e. nsan satranta yenen makineler yaratmak
mmkndr.
2. Makinelerin dflnp dflnemeyeceini ilk defa bir
testle len kifli kimdir?
a. John Searle
b. Alan Turing
c. Colin MCGinn
d. John McCarthy
e. Lady Lovelace
3. Afladakilerden hangisi Turing testi iin doru deildir?
a. Alan Turing tarafndan makinelerin dflnp dflnmediini lmek zere gelifltirilmifltir.
b. Bir sorgucunun bir bilgisayar ekran araclyla
bir bilgisayar ve bir insan ayrt etmesi zerine
kurulu bir testtir.
c. Sorgucu bilgisayar insandan ayrt edemezse o
zaman bilgisayarn dflnd sylenebilir.
d. Bir bilgisayarn insan gibi davranarak sorgucuyu
insan olduuna inandrmas olanakldr.
e. Bir bilgisayar biyolojik bir organizma olmad iin
dflnme yetisine veya duyguya sahip deildir.
4. Kuvvetli ve zayf yapay zeka ayrmn ilk kim yapmfltr?
a. John Searle
b. Alan Turing
c. Colin MCGinn
d. John McCarthy
e. Lady Lovelace
5. Afladakilerden hangisi kuvvetli yapay zeka yaklaflm asndan dorudur?
a. Yalnzca biyolojik organizmalar dflnme
yetisine ve duyguya sahiptir.
b. nsan zihninin dijital bir bilgisayar tarafndan
taklit edilmesi mmkn deildir.
c. Bir bilgisayarn insan zihnini taklit etmesi kendisinin bir zihne sahip olduu anlamna gelmez.
d. Dijital bir bilgisayar insan zekasna ve duygularna sahip olabilir.
e. Dijital bir bilgisayar zekay incelemek ve bunun
iin gereken teknolojiyi retmek iin ifle yarayan bir alettir.
129
Okuma Paras
Bir nceki blmde, zihin- beden sorunu olarak adlandrlan sorunun zmnn taslan izdim. Her ne
kadar beynin fonksiyonlarn tm detaylar ile bilmesek
de, beyin ve zihin ifllemleri arasndaki genel iliflkiyi tartflacak kadar bilgi elimizde mevcut. Zihinsel ifllemlere
beynin elerinin davranfllar sebep olur. Ayn zamanda, bu ifllemler zihinsel elerin oluflturduu btnn
ierisinde meydana gelir. Bence bu tanm, biyolojik fenomenlere ait biyolojik yaklaflmlara uygun dfler. Gerekten,dnyann nasl iflledii konusundaki bilgimizi
gz nnde bulundurursak, bu olduka basit ve ak
bir tanmlama. Buna ramen,aznln savunduu bir
grfl. Felsefe, psikoloji ve yapay zeka alanlarndaki
yaygn grfl, insan beyni ile dijital bilgisayarlarn iflleyiflleri arasndaki benzerlikleri vurguluyor. Bu grfln
en u temsilcileri, insan beyninin dijital bir bilgisayar,
zihnin ise sadece bir bilgisayar program olduunu savunuyorlar. Bu grfl ben gl yapay zeka, ksaca
gl YZ olarak adlandryor ve flyle zetliyorum:
Beyin iin zihin ne ise, bilgisayar donanm iin program odur.
Bu grflten karlacak sonu, insan zihninde aslen
biyolojik hibir enin bulunmaddr. Bu durumda,
insan beyni sonsuz sayda bilgisayar donanmlarndan oluflan ve bu donanmlar ile eflitli programlar
ieren zekadan ibaret. Bu grfle gre, doru girdi
ktlar barndran programa sahip herhangi fiziksel
sistemin de sizin veya benim zihnimden farksz bir
zihni olacaktr... Ancak programlarn salt biimsel ve
szdizimsellik zellii, programsal ve zihinsel srelerin ayn olduu grflne tamamen karfldr. Bunun
sebebi ksaca aklanabilir: Bizim zihinsel durumlarmz, tanmlar dolaysyla belli ieriklere sahiptirler.
Eer ben Kansas Cityi dflnyorsam veya iecek souk bir bira istiyorsam veya faiz oranlarnda bir dflfl
olup olmayacan merak ediyorsam, bu durumlarn
hepsinde biimsel zelliklerin yannda farkl zihinsel
ierikler mevcuttur. Yani dflncelerim belli sembol
sralar halinde olufluyorlarsa bile, soyut sralamalarn
tesinde bir anlamlar vardr, nk bu sralarn kendi ilerinde bir anlam olamaz. Eer dflncelerim herhangi bir fley ile ilgili ise, bu sralamalarn bir dflncemi o fley ile ilgili klan bir anlam olmas gerekir.
Ksaca zihin szdizimin tesinde anlambilimi de barndrr. Hibir bilgisayar programnn zihne sahip olamamasnn sebebi bilgisayar programlarnn yalnzca
szdizimsel, zihinlerin ise hem sz hem anlam dizim-
130
Zihin Felsefesi
1. d
Sra Sizde 1
Yapay zeka sayesinde makineler insanlarn yapabildii
zeka gerektiren birok ifli yapabilmektedirler. Bunlara
birka rnek olarak trafikte taflt kullanm, simltane
tercme, oyun oynama gsterilebilir.
2. b
3. e
4. a
5. d
6. c
7. a
8. b
9. c
10. e
Sra Sizde 2
Makine ve insan etkileflimi konusunda insan bir makine midir? sorusuna kuvvetli yapay zeka evet derken
zayf yapay zeka hayr der. Makineler dflnebilir mi?
sorusuna kuvvetli yapay zeka evet, zayf yapay zeka
hayr diye cevap verir. Makineler duygulara sahip olabilirler mi? sorusuna kuvvetli yapay zeka evet, zayf
yapay zeka hayr der.
Sra Sizde 3
ince odasndaki kifliye ince deil, ama kendi dilinde,
yani ngilizce olarak yafl, renim durumu, zgemifli
ile ilgili sorular sorulduunda ince ile ngilizce arasndaki fark sembollerin anlaml olup olmamasdr. Odadaki insann ngilizce sorular anlamasnn sebebi bu
sorularn anlamn bildii semboller araclyla kendisine verilmesidir. Ayn flekilde cevap verirken de kendi
anlamn bildii sembolleri kullanarak cevap verir. Oysa, sz konusu ince olduunda bunlarn hibiri geerli deildir. ince durumunda, odadaki kifli sadece biimsel sembolleri bir bilgisayar programna gre iflletir
ve sembolleri hibir anlam ile badafltrmaz.
Sra Sizde 4
Sembolik yapay zeka sayesinde makinelere insanlarn
yapamad zeka gerektiren iflleri yaptrmak mmkn
olabilir. Gnmzde sembolik yapay zeka sistemleri ile
donanmfl bilgisayarlar en uygun uak biletinin ok ksa bir srede bulunmas, web zerinde arama yapma,
dinamik en uygun ordu veya filo lojistii gibi insanlarn
yapmas mmkn olmayan iflleri yapabilmektedirler.
Yararlanlan ve Baflvurulabilecek
Kaynaklar
Gzeldere, G. (1998). Yapay Zekann Dn, Bugn, Yarn. Cogito 13, 41, stanbul: Yap Kredi Yaynlar.
McGinn, C. (1987). Could a Machine be Conscious.
Mindwaves (Ed). C. Blakemore ve S. Greenfield),
Oxford: Basil Blackwell, Ltd. sf: 279-287.
Saygn, A.P., iekli, ., Akman, V. (2000). Turing Test
50 Years Later. Minds and Machines, 10 (4), sf:
463-518.
Searle, J. (1980). Minds, Brains, and Programs. Behavioral and Brain Sciences 3, sf: 417-424.
Searle, J. (1998). Bilgisayarlar Dflnebilir mi? eviren: L. Amado, Cogito, 13, 57-65, stanbul: Yap Kredi Yaynlar.
Searle, J. (2005). Akllar, Beyinler ve Bilim. eviren:
K. Bek, stanbul: Say Yaynlar.
Turing, A. (1950). Computing Machinery and Intelligence. Mind, 59 (236), sf: 433-460.
131
ZHN FELSEFES
Amalarmz
N
N
N
N
Anahtar Kavramlar
Kifli
Kendilik
Kiflisel zdefllik
Bundle kuram
Kimlik
Btnlk
Bellek
indekiler
Zihin Felsefesi
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
N N
SIRA SZDE
D fi N E L M
S O R U
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
134
Zihin Felsefesi
135
Ego Kuram
Platon ve zellikle Descartesn dalist grfllerinden kaynaklanan ego kuramna
gre kiflisel zdefllik, maddi olmayan, uzamsal olmayan, lmsz ruha dayanmaktadr. Kartezyen dalizm anlayfl, zihnin ve bedenin birliini varsayar. Bu grfle
gre zihin, kiflinin zihinsel yaflamnn gereklefltii yerdir ve bedenin iinde yer
alan zihnin etkinlikleri, kendini bedenin eylemlerinde gsterir. Ancak tz dalizmi, zihnin, bedenin yokluunda da var olacan varsayar. Descartes zihni ve bedeni birbirine indirgenemez iki tz olarak tanmlarken birbirlerinden bamsz var
olabileceklerini ne srmfltr. Kartezyen dalizm duyum bilgisinin kesinliinden
flphe ederek, kesin bilginin kayna olarak akl ve sezgiyi grr. zellikle Kartezyen dalizme dayanan ego kuram, kiflinin varlnn srekliliini, belirli bir egonun ya da kiflinin sahip olduu deneyimlerin znesinin varln yadsyarak aklayamayacamz ngrr. Kiflinin yaflantlarnn btnl, bu yaflantlarn ayn kifli tarafndan yaflanmfl olmasna, yaflantlarn znesine baldr.
136
Zihin Felsefesi
Bu noktada Hume, kendilik tasarmna karfl farkl bir elefltiri daha gelifltirir ve
kendilik tasarmna iflaret eden bir izlenim olmad gibi, kendilik tasarmnn herhangi bir izlenimden de retilemeyeceini ne srer. Humea gre, benlik tasarmn ortaya karabilmek, btn hayatmz boyunca ayn kalan bir izlenim olmaldr, nk; kendiliin bu flekilde var olmas gerekir (Hume, 2009: 173). Oysa srekli ve duraan hibir izlenim yoktur. Ac ve haz, znt ve sevin, tutkular ve
duyumlar birbirini izler, hibir zaman tm ayn zamanda var olamaz (Hume,
2009: 173).
Kendiliin tanm gereince, kendilik tasarm, kendilik izleniminden elde
edilemez. Ayn zamanda hibir izlenim, hayat boyu srekli ayn kalamayaca
iin, herhangi bir baflka izlenimden de elde edilemez. Dolaysyla gerek bir kendilik tasarmna sahip olamayz. Ama, alglarmz bir araya getirecek, sreklilii
olan gerek bir kendilik tasarm yoksa o zaman, bu birbirinden farkl ve ayr var
olan alglar, nasl bir araya gelmektedirler? Humea gre tm ayr alglarmz ayr varolufllardr ve zihin, hibir zaman ayr varolufllar arasnda gerek bir balant alglamaz (Hume, 2009: 420-21). Yani birbirinden ayr alglarmz arasnda
gerek bir balant yoktur, ama biz, yine de onlarn birbirine bal olduunu dflnrz. Hume benzerlik, bitifliklik ve nedensellik iliflkilerine dayanarak, bu
farkl alglar arasnda onlar birlefltiren bir balant olduunu hissettiimizi, kiflisel zdefllik fikrinin de tmyle dflnce yetisinin balantl bir tasarmlar zinciri boyunca, yukarda aklanan ilkelere gre przsz ve kesintisiz bir flekilde
ilerlemesinden kaynaklanan (Hume, 2009: 179) hayali, uydurma bir tasarm olduunu syler.
Kiflinin eylemlerinin znesi olarak kendiliin varln reddeden ve kiflisel zdefllik tasarmnn bir yanlsama olduunu ne sren bundle kuramna karfl Thomas Reid, kiflinin yalnzca izlenim ve tasarmlarn bir araya gelmesinden ibaret bir
fley olduu fikrini fliddetle elefltirmifltir. Reide gre, kiflisel zdefllik, kiflinin kendim dedii blnmez fleyin srekliliini zorunlu klar. Reid kendilii dflnen, tasarmlayan, sorun zen, eyleyen, ac eken bir fley olarak tanmlar ve ben dflnce deilim, ben eylem deilim, ben his deilim. Ben dflnen, davranan ve hisseden bir fleyim (Reid, 1975: 109) der. Reide gre, dflncelerimiz, eylemlerimiz,
duygularmz her an deiflse de bunlarn hepsinin kendisiyle iliflkili olduu kendiliimiz kalcdr ve btn bu zihinsel durumlarn, benim zihinsel durumlarm olmasn salayan fleydir.
SIRA SZDE
D fi N E L M
SIRA
SZDE m kifli olma kapasitesine sahiptir? Yoksa hayvanlar ve makineler
Sizce yalnzca
insanlar
iin de kifli kavramn kullanabilir miyiz?
D fi N E L M
S O R U
D Kzdefllik
K A T sorunu, hem
Kiflisel
farkl deneyim ve
yaflantlarn nasl olup da
SIRAkiflinin
SZDE
ayn
deneyimleri
olabildii, yani btnlk
sorunu, hem de kifliyi zaman
iinde ayn kifli yapan fleyin
AMALARIMIZ
ne olduu, yani kimlik
sorunudur.
KfiSEL DZDEfiLK
SORUNU
KKAT
Kiflisel zdefllik sorusu, bir yandan Humeun bir takm filozoflar iin sz konusu
ettii kiflisel zdeflliin, kiflinin kendi bilincinde olmasndan kaynaklanp kaynakSIRA SZDE
lanmad sorusunu, dier yandan da kimin kim olduu sorusunu, genel olarak
nasl cevapladmz sorusunu iermektedir. Bu sorular srasyla btnlk sorusu
ve kimlik AMALARIMIZ
sorusu olarak sralanabilir.
N N
K T A P
K T A P
TELEVZYON
TELEVZYON
Btnlk Sorunu
Btnlk sorunu ksaca flyle dzenlenebilir: nsan yaflam boyunca birok duyumlara, duygulara, dflncelere, hatralara vb. sahiptir. Btn bu deneyimlerin
ortak olarak paylafltklar tek husus, hepsinin o kiflinin deneyimleri olmas, hepsinin o kiflinin zihninde olmalardr. Ama, bu farkl deneyimlerin, ayn kiflinin deneyimleri olarak, ayn at altnda toplanmas nasl mmkndr? Bir kiflinin flimdiki
deneyimleriyle gemifl deneyimlerini birbirine balayan fley nedir? Bu btnlk,
btn bu deneyimlerin bir ve ayn bilinli kendilie bal olmasndan m kaynaklanr, yoksa bunlarn hepsinin kendileri iin bir nevi zemin oluflturan, kesintisiz bir
flekilde sre giden, bir ve ayn deneyimle iliflkili olmalarndan m kaynaklanr?
Farkl deneyimleri, bir ve ayn bende bir araya getiren btnlk ilkesi nedir?
Kimlik Sorunu
Kimlik sorusuysa flu flekilde dile getirilebilir: Biz karflmzdaki insan eflitli flekillerde tanrz, ama en yaygn olarak karflmzdaki insan fiziksel grnflnden hareketle tanrz. Telefonda ounlukla karflmzdaki kifliyi sadece bir alo dediinde
sesinden tanrz. Polis teflkilat, parmak izi ya da DNA testleri gibi, daha da geliflmifl zel tekniklere sahiptir. Ancak; bedensel zellikleri karflmzdaki kiflinin kim
olduu konusunda bize yeterince doru sonular verse de bir takm sorunsal durumlar tasarmlayabiliriz. rnein; Alinin beynini Velinin bedenine aktardmzda, Alinin beynini Velinin bedeninde taflyan kifli kimdir? Geneleksel olarak syleyecek olursak, esas olarak kiflisel zdefllii salayan fley nedir?
Hume Denemede, bu sorular deneyci ilkeler flnda cevaplamaya, zihnimizdeki kendilik idesini dayandrabileceimiz deneye dayanan izlenimler bulmaya alflr. Fakat bu konudaki baflarszln kitabn sonuna yazd Ekte ancak kiflisel
zdefllik ile ilgili blmn daha ayrntl bir gzden geirilifli zerine kendimi yle
bir labirentin iinde buluyorum ki artk nceki grfllerimi nasl dzelteceimi de
onlar tutarl hale nasl getireceimi de bilmediimi itiraf etmem gerekiyor (age.:
419) fleklinde dile getirir.
Humeun iine dflt labirent incelenecek olursa kiflisel zdefllikle ilgili olarak bafllangta sorduu, bir bireyin sahip olduu kendilik tasarmnn gerekten
de alglar arasnda var olan gerek bir balant, bir izlenim mi, yoksa eflitli izlenim ve tasarmlarmzn, onunla ilgisi olduunu sandmz fley mi olduu sorusunun son derece makul olduu grlr. Humeun sorusu, birisinin kim olduuyla
ilgili olarak, neleri gzlemlediimizdir. Ancak; sorunun bu flekilde sorulmas, dier
kiflinin alglarnn, tarafmzdan gzlenmesi anlamna gelir. O zaman da sorulacak
soru, bir baflkasnn alglarnn nasl gzlemlenebilecei sorusudur. Byk ihtimalle o kifliye sorarak. Ama bunu o kifliye sormak demek, daha soruyu sormadan, soracak kifliyi nceden belirlemifl olmak demektir. Bu da onu kendi alglarna dayanmadan, bir flekilde tanmfl olduumuz anlamna gelir. Bu kifli tandmz bir kifliyse, onu grdmzde bedensel olarak tanrz. Eer tandmz birisi deilse, o
zaman da kiflinin kendisine ya da bir baflkasna kim olduunu sorarz. Eer karflmzdaki kifliyi bedensel olarak tanyorsak, o zaman, kim olduuna iliflkin alglarnn sorgulanmasnn gerei nedir?
Karflmzdaki kiflinin kim olduunun tanmlanmasnda, bu bedensel ipucu o
kadar aktr ki Hume da mutlaka bunun farknda olmufl olmaldr. O zaman Hume, kiflisel zdefllik sorunuyla neyi kastetmifl olmaldr? Bu sorunun cevabn yine
Ekte flu flekilde belirtir:
137
138
Zihin Felsefesi
Pek ok felsefeci kiflisel zdeflliin bilinten doduunu ve bilincin de zerinde dflnlen bir tasarm ya da algdan baflka bir fley olmadn dflnmeye yatkndr. yleyse bu felsefenin, bu dzeye dek umutlandrc bir yan vardr. Ancak sra ardflk
alglarmz dflncemizde ya da bilincimizde birlefltiren ilkeleri aklamaya geldiinde, tm umutlarm kaybolur gider. Bana bu konuda doyum veren hibir kuram
bulamam (age.: 420).
Besbelli ki Hume iin kiflisel zdefllik sorusu, birbirini takip eden ardflk alglarn nasl bir araya getirildii sorusudur. Ancak; kendimize iliflkin ardflk alglarn
nasl bir araya geldii sorusunun arkasnda, kiflisel zdeflliin bilinten doduu
varsaym yatar. Kiflisel zdeflliin bilinten domas demek, kendiliimizin bilincinde olmamz demektir. Bu da hayatmzda sre giden deifliklikler boyunca, yani hayatmz oluflturan ardflk deneyimler boyunca kendimizi ayn kifli olarak hissetmemiz demektir.
Grld gibi, kiflisel zdefllik sorununa iki temel yaklaflm sz konusudur.
Bir kiflinin, zaman iinde ayn kifli olarak srekliliini salayan fleyin ne olduuna
bal olarak, iki temel kiflisel zdefllik lt vardr. Bunlar bedensel sreklilik ve
zihinsel sreklilik ltleridir.
BEDENSEL SREKLLK LT
Bedensel sreklilik ltne
gre, kiflinin zaman iinde
ayn kifli olarak kalmas,
ayn bedende yaflayan insan
varl olarak kalmasyla
mmkndr.
Felsefi olarak zdefllik sorunu, her ne tr fley iin olursa olsun, hibir fley zaman
iinde ayn kalmadnda ortaya kar. Fiziksel fleyler, byk oranda olmak zere
zaman iinde deiflirler. Felsefi olarak sz konusu sorun, bir fleyin ayn fley olmamas iin, ne kadar ve ne trden bir deifliklie uramas gerektiidir.
Herhangi bir fleyin, zaman iinde ayn fley olarak kalp kalmadnn bir lt
arandnda, ilk aklmza gelen fley, o fleyi kendisi yapan fleyin ne olduuna bakmaktr. nk; bir fleyin, kendine zg niteliklerini koruyabilmesi iin, tek para
halinde ve o zsel niteliklerini ierecek flekilde, varln srdrmesiyle mmkn
olduunu dflnrz. Dolaysyla bir elmay ayn elma yapan fley, bafllangta ona
elma olma zelliklerini kazandran zsel niteliklerini korumasdr. Yani elma, aacndan kopartlmfl bir meyva olma zelliini koruduu mddete nmzdeki
meyva bir elmadr.
Fiziksel sreklilik bir baflka adan da ele alnabilir. rnein; bilgisayarm, dn
kullandm bilgisayarla ayn bilgisayar yapan fley nedir? Benim bilgisayarmn niteliksel olarak tpatp ayns olan bilgisayarlar var, ama onlar benim bilgisayarm
deil. Dolaysyla bugn kullandm bilgisayar dn kullandm bilgisayarla ayn
yapan fley sadece niteliksel zellikleri olamaz. Bilgisayarm dnkyle ayn bilgisayar yapan fley, byk olaslkla bugnden dne doru geen zaman iinde bilgisayarmn masamn stnde ya da antasnda olduunu, kesintisiz olarak takip
edebilmemdir.
Kiflisel zdeflliin bedensel lt, fiziksel nesnelerin, zaman iindeki srekliliine iliflkin ltlerin, kiflilere uyarlanmasdr. Buna gre, bir kiflinin, zaman iinde ayn kifli olarak kalmas, ayn bedende yaflayan insan varl olarak kalmasyla
mmkndr. Kiflinin bedeni, yllar iinde, ne kadar deifliklie urarsa urasn,
eer flimdiden gemifle doru, o kiflinin, yaflayan bedeninin uzamsal varl, kesintisiz bir flekilde takip edilebildii srece o kifli, ayn kifli olmay srdrr. Bedensel
sreklilik ltne gre kifli estetik ameliyatlar geirebilir, korkun bir trafik kazas ya da fiziksel grnmn bozan bir hastalk sonucunda grnts tamamen
deiflebilir, zihinsel bir rahatszlk ve kaza sonucunda kim olduunu, ne olduunu
139
unutabilir. Ama doduu andan beri, ayn bedende yaflayan ayn insan varl olmay srdrd mddete ayn kiflidir. Dolaysyla kiflisel zdefllik dflsal bir kavramdr. Yani kiflinin dflsal zelliklerinin tannmasna ve fiziksel zelliklerine iliflkin
ltler, ayn zamanda, zihinsel bir varlk olarak da kifliyle ilgilidir. Gnlk hayatta bedensel zdefllik, kiflisel zdeflliin tesis edilmesinde byk rol oynamaktadr.
zellikle bir baflkasnn ayn kifli olduunun ilk gstergesi; ayn bedende olmas,
alflldk hareketlerde bulunmasdr. Kiflinin parmak izi ve fotoraf, polis kaytlar
iin temel kimlik aralardr.
Bedensel sreklilik ltne gre, zaman iinde, ayn yaflayan bedene sahip olmak, kiflisel zdefllii salamak iin yeterli kofluldur. Buna gre, kiflinin flimdiki zamanndan doduu zamana kadar, btn deiflimlere ramen, ayn bedene sahip
olmas o kiflinin, btn o farkl zamanlarda ayn kifli olmas iin yeterlidir. Ama ayn zamanda gerekli midir? Kiflinin bir baflka bedende ayn kifli olarak yaflamn srdrmesi olanakl mdr?
SIRA olarak
SZDE yenilendiBedendeki beyin hcreleri hari, dier btn hcrelerin ldke srekli
i bilinen bir olgudur. Dolaysyla yetiflkin bir insann, bedenindeki hcre demetleriyle ocukluundaki hcre demetleri birbirinden son derece farkldr. Hcreler dzeyinde bedeD fi N E L M
nimizin srekli olarak eskisiyle yer deifltirdiini syleyebiliriz. Bu durumda ocukluktaki kifliyle yaflllndaki kifli ayn kifli midir?
SIRA SZDE
D fi N E L M
S O R U
S O R U
Bedensel sreklilik ltnn kiflisel zdefllik iin gerekli bir koflul olup olmadn test etmek zere, eflitli dflnrler tarafndan beyin nakli
olarak
D Kameliyat
KAT
isimlendirilen dflnce deneyleri ortaya atlmfltr. John Perrynin (1975) rneinde,
bir kanun tasarsn geirmek iin uraflan bir senatr, sabah uyandnda kendini
SIRA SZDE
farkl bir bedende bulur. Aynaya baktnda kendisini, bu kanun tasarsnn gemesini istemeyen rakibinin bedeninde olduunu grr. Tam bu srada birisi odada gler ve dndnde karflsnda kendini grr. Karflsndaki
kifli aynen kendisi
AMALARIMIZ
gibi oturmakta, kendi sesiyle konuflmaktadr. Karflsndaki kendi bedenindeki kifli
glerek merhaba senatr der, dn akflam evine girdik ve beyin cerrah olan kardeflim senin beynini benim bedenime, benim beynimi senin bedenine
K T A Ptafld, baflarl bir beyin nakli ameliyat oldu diyebilirim. Artk sen benim bedenimde yaflayacaksn ve ben senin bedeninde senin yerine bu kanun tasarsnn gememesi iin
oy vereceim der (Perry, 1975: 5).
TELEVZYON
Yukardaki rnekteki gibi durumlarn, bize kafa karfltrc gelmesinin sebebi, doal olarak karflmzda duran insan, karflmzda duran canl bedenle bir
tutma alflkanlmzdr. Yukardaki gibi rnekler, karflmzdaki insann karfl N T E R N E T dflnce
mzda duran beden olduu inancn sarsmaktadr. Ancak; yukardaki
deneyinin de ok arpc bir flekilde gsterdii gibi, kiflisel zdefllik sz konusu olduunda, salt ayn bedenin varl deil, o bedende alflageldiimiz psikolojik zelliklerin sreklilii de nemlidir. Kiflisel, psikolojik zelliklerimiz, var
olmak iin bir bedene ihtiya duymaktadr. Ayrca yukardaki dflnce deneyinde, bir bedenden dierine taflnan organ, yine bedenin bir paras olan beyindir. Beyin, psikolojik zelliklerin taflycs olarak zel bir yere sahip olmakla beraber, su gtrmez bir flekilde bedenin bir parasdr. Bylece, kiflisel zdefllik sz konusu olduunda bedenin, zellikle de beynin, kiflisel zdeflliin
taflycs olarak nem tafld sylenebilir.
DKKAT
N N
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
TELEVZYON
NTERNET
Beyin: kiflisel, psikolojik
zelliklerimizin taflycs
olarak zel bir yere sahiptir.
Bu yzden bedensel
sreklilik lt, ou kere,
beynin sreklilii lt
olarak dflnlr.
140
Zihin Felsefesi
Dolaysyla, bedensel sreklilik ltnn yetersizliklerine karfl beynin sreklilii lt ne srlmfltr. Buna gre, beynin tamamnn deilse bile, yeterli bir
ksmnn zaman iinde ayn kalmas, kiflisel zdefllii salar. Ancak David Wiggins
(1980), Godfrey Vesey (1974), Sydney Shoemaker (1984) gibi arafltrmaclar beynin
srekliliinin kiflisel zdefllii salamada ne derece etkili olabileceini test etmek
amacyla beyin nakli dflnce deneyini deifltirip beyni ikiye ayraraak, her bir blm, farkl iki insana nakledersek sonu ne olur diye sormufllardr.
Vesey, dflnce deneyinde; Guy Fawkesin beynini alp sa ve sol lop olmak
zere ikiye bldkten sonra, Charles ve Robert adl iki kiflinin beyinlerini karp, Charlese Guy Fawkesin beyninin bir yarsn, Roberte da dier yarsn yerlefltirdiimizi varsaymaktadr. Ameliyattan sonra hem Charles hem de Roberts
Guy Fawkesn hayatn kendi hayat gibi hatrlayacak ve Guy Fawkes olduunu
iddia edecektir. Bu durumda hem Charlesn, hem de Robertn Guy Fawkes olduunu sylemek sama olacaktr. nk; Guy Fawkesn ayn anda iki yerde olduunu sylemek de iki ayr insann birbiriyle zdefl olduunu, sylemek de
samadr. Ayrca ilerinden birinin Guy Fawkes olduunu dierinin olmadn
sylemek iin de bir sebebimiz yoktur. nk; eer Guy Fawkesn beyninin tamamn, Charlesn bedenine yerlefltirmifl olsaydk, ameliyattan sonra Charlesn,
Guy Fawkes olduunu sylemekte tereddt etmezdik. O halde flimdi Charlesn
Guy Fawkes olduunu sylemek niye sama olsun? (Vesey, 1974: 85-86). Ayn
fley Robert iin de geerlidir.
Bu tr dflnce deneyleri, bedensel sreklilik ya da beynin sreklilii ltnn
tek baflna, kiflisel zdefllik iin, bir lt oluflturamayacan ortaya koymaktadr.
PSKOLOJK SREKLLK LT
Psikolojik sreklilik ltne
gre, kiflisel zdefllii
oluflturan fley, zihinsel
durumlarn kalcl ve
srekliliidir.
Bedensel sreklilik ltnn aksine, psikolojik sreklilik lt, zihinsel durumlarn srekliliinin ve kalclnn kiflisel zdefllii oluflturduunu ileri srer. Her
birimiz, zsel bilince sahip zihinsel varlklar olarak, varlmzn yaflayan bedenimize, zellikle de beynimize bal olduunun bilincindeyiz. Ancak bu, ruhsal varlmzn bedenimiz yok olduktan sonra eer kendisinin yerini alabilecek bir alet
yaplrsa beynimiz olmasa da devam etmeyecei anlamna gelmez. Belki de ileri
teknoloji rn bir makinenin, beynin ya da btn bedenin yerini almasyla kiflilerin varlklarn srdrmesi mmkn olabilir. Psikolojik sreklilik ltnn en
nemli ve ilk temsilcilerinden birisi John Lockedur.
zihinli bir varlk olarak tanmlayan Locke kifli bunu, dflnmenin ayrlmaz
paras ve bana gre zsel olan bilinle gereklefltirir der (Locke, 1999, 2, 27,
11: 447).
Lockeun kiflisel zdefllik kuram, psikolojik ltn btn adafl rneklerinin
bafllang noktasn oluflturur. Lockeun kiflisel zdefllik sorununu, bellek lt altnda tanmlama abas, bu konuda, daha sonra yaplan alflmalara byk lde
esin kayna olmufltur. Lockea gre, kiflisel zdeflliin asl lt olan bilin, gemifl yaflantlara uzatlabildii lde, kifli gemiflini hatrlayabildii lde, kiflinin
eylemlerini, ayn kendilik altnda bir araya getirebilir. Bylece, flimdiki ve gemiflteki eylemlerinin bilincine sahip olan kiflinin, zdeflliinden bahsedilebilir. yle
ki flimdi ve gemifl eylemlere iliflkin bilince sahip olan her neyse her ikisinin de ait
olduu ayn kiflidir (Locke, 1999, 2, 27, 18: 455). Locke, kiflinin eylemlerinin bilincinde olmasnn koflulunu, o eylemleri kendine ait eylemler olarak hatrlayabilmesi olarak tanmlad iin, Lockeun kiflisel zdefllik lt bellek lt olarak bilinir. Ama aslnda Lockeun kiflisel zdefllik asndan esas vurgulamak istedii fley,
salt kiflinin gemiflini hatrlamas, yani bellek deil, ama kiflinin gemiflteki eylemlerinin farknda olmasdr:
Bilin hep dflnmeye efllik ettii ve herkesin ben dedii, dolaysyla da kendini tm
dier dflnen fleylerden ayran fley yaptndan, kiflisel zdefllik, yalnzca bir akll
varln aynlnn bilincinde aranmaldr. Bu bilin gemiflteki bir eylem ya da dflnceye gtrld zaman da o kiflinin zdeflliine varr ki o zamanki ben flimdiki ben ayndr ve flimdiki benle ayn ben gemiflteki o eylemi yapmfltr ((Locke, 1999,
2, 27, 11: 448).
Lockea gre, kiflisel zdefllii bilincin dflnda bir fleyde aramak, bilincin uzamnn tesine gtrmek boflunadr. Lockeun kiflisel zdefllik kuramna gre, zaman iinde ayn bedene sahip olmak, kiflisel zdefllik iin ne yeterli, ne de gerekli kofluldur. nemli olan, ayn bilince sahip olmaktr. Kiflisel zdefllik iin hem yeterli, hem de gerekli koflul, kiflinin gemiflte yaflad olaylar ve duygular o zaman, sahip olduu z bilinle hatrlyor olmasdr.
Lockeun kiflisel zdefllikte psikolojik bir lt olarak bellei vurgulamas, bir
dizi elefltiriye maruz kalmfltr. Lockeun bellek ltne ilk karfl kan Reid, Lockeun kiflisel zdefllik, kiflinin bilincinin gittii yere kadar gider anlayfl kabul edilirse bir insan ayn anda, hem gemiflte belli bir eylemde bulunan kifli olabilir,
hem de olmayabilir (Reid, 1975: 114) diyerek bellek ltnde deifliklik yaplmas gerektiine iflaret etmifltir. Reid, meflhur rneinde, cesur bir askerin ocukluunda elma bahesinden elma alarken yakalanp dayak yediini, savafltaki baflarlarndan dolay madalya aldn ve ileri yaflnda general olduunu varsayn
der. Bu general madalya aldnda, elma alp sopa yediini hatrlyordu ve general olduunda da madalya aldn hatrlyordu, ama elma alp sopa yediini tamamen unutmufltu. Lockeun kuramna gre Reid, elma alp sopa yiyen ocukla
madalya alan asker ayn kiflidir ve madalya alan askerle general olan kifli de ayn
kiflidir. Bunun mantksal sonucu da generalin elma alp sopa yiyen ocukla ayn
kifli olduudur. Ama generalin bilinci kesinlikle elma alma olayna kadar gitmiyor; o halde Lockeun kuramna gre, general elma alan ocukla ayn kifli deildir. O halde, general elma alan ve sopa yiyen ocukla hem ayn kiflidir, hem de
ayn kifli deildir (Reid, 1975: 114-115).
141
142
Zihin Felsefesi
lek zinciriyle birbirine balanmfl kifli durumlarnn, birbirine geiflli bir flekilde var
olmasyla salanr. Eer kifli ve durumu kendinden nceki bir kifli ve durumuna ait
bir bellek izlenimi, kiflisel zellik vb. gibi bir psikolojik durumunu kendi varolufl
nedeni olarak gryorsa, o zaman bu iki kifli ve durum dorudan balantldr, yani psikolojik olarak sreklilik gsterir.
Shoemaker, kendi ortaya att farkl zamanlardaki kifli ve durumlarnn nedensel bir flekilde, psikolojik zellikler balamnda, birbirine geiflli olmasna dayanan
kiflisel zdefllik grfln desteklemek zere, bir dflnce deneyi ortaya atmfltr.
Buna gre, Mr. Brown ad verilen bir kiflinin beyninin, Mr. Robinson ad verilen bir
kiflinin kafasna nakledildiini varsayalm. Ameliyatn sonunda Mr. Brown hemen
lr, Robinsonnun bedenini ve Brownun beynini taflyan Brownson adn vereceimiz kifli yaflamay srdrr. Ameliyattan sonra, bilinci yerine gelir gelmez,
Brownson Brown olduunu iddia eder, Brownun gemiflini kendi gemifli olarak
hatrlamakta ve Browna ait her fleyi birinci tekil flahs kipinde anlatmaktadr. Shoemaker, Brownsonun Brownun beynine sahip olmas, Brownsonun ameliyattan
sonra sahip olduu psikolojik zelliklerle ameliyat ncesi Brownun sahip olduu
psikolojik zelliklerin birbirine nedensel bir flekilde bal olduunu varsaymamz
iin yeterlidir(Shoemaker, 1984: 90). Shoemaker, psikolojik sreklilii, hem psikolojik zelliklerin benzerlii, hem de bellek izlenimlerinin geifllilii balamnda,
kiflinin sahip olduu zihinsel durumlarn ifllevsel olarak birbirine balanmas olarak ele alr.
Shoemakerin psikolojik sreklilik anlayfl yukarda szn ettiimiz Guy
Fawkesin beyninin ikiye blnd ve ayr ayr Charles ve Robertsn bedenine
yerlefltirildii dflnce deneyine nasl cevap verecektir? Shoemakern bu dflnce deneyine verecei cevap, orijinal kifli Guy Fawkesn leceidir. Shoemaker,
beyin ikiye blnd iin bu ayn zamanda psikolojik srekliin de blnmesi
demektir. Dier iki kifli aynen Guy Fawkes gibi olabilir, ama Guy Fawkesn kendisi olamazlar. Psikolojik sreklilik, hibir blnmenin yaflanmad durumlar iin
geerlidir.
Aynen Shoemaker gibi, psikolojik srekliliin kiflisel zdeflliin temel lt olduunu, kiflisel zdeflliin farkl zamanlardaki zihinsel durumlarn birbiriyle geiflli iliflkiler iinde olmalarndan kaynaklandn kabul eden Derek Parfitde zaman
iersinde, kiflisel zdeflliin birbirine yakn nedensel olaylar zinciri temeline dayal olduunu syler. Parfite gre, ameliyattan sonra hem Charlesn, hem de Robertsn ayr ayr Guy Fawkes olduunu iddia ettikleri bu dflnce deneyinde orijinal kifli Guy Fawkesa ne olur? sorusunun olas cevab vardr: 1) Guy Fawkes
artk yoktur; 2) Guy Fawkes ya Charlesn ya da Robertsn bedeninde yaflamaya
devam eder; 3) Guy Fawkes hem Charlesn, hem de Robertsn bedeninde yaflamaya devam eder (Parfit, 1975: 201).
Her cevabn da teker teker sakncalar olduunu ve doyurucu bir cevap veremediklerini syleyen Parfit, daha genel lt nererek istek, niyet, inan ve bellein eflitli durumlaryla psikolojik balantlar kurmann ve ayn zamanda fiziksel
srekliliin gerekliliini vurgular. Parfite gre, kiflisel zdefllik teke tek bir iliflkidir. Yukardaki dflnce deneyinde olduu gibi, beynin blnerek, psikolojik srekliliin de blnd durumlarda, kiflisel zdeflliin korunmas sz konusu olamaz (Parfit, 1975: 207).
Hem psikolojik, hem de bedensel ltlerin, kiflisel zdefllik sorununu aklamakta yetersiz kaldn gren Parfit, Humeun yn (bundle) kuramna dnfl
yapmfl, bilincin btnln ve kiflisel zdefllik tasarmn kifliye dayanarak deil,
143
144
Zihin Felsefesi
ayr olduunun farkndadr: birini dflnrken dierinde ne yaptm bilmiyordum (Parfit, 1975: 202) der.
Bu dflnce deneyinde sz konusu olan, bilincin blnmesini nasl aklayacaz? Parfite gre, bu blnme esnasnda iki yeni insann varla geldiini sylemek
tamamen samadr. Burada sylenebilecek fley, kiflinin geici olarak birbiriyle iliflkisi olamayan iki farkl bilin alanna sahip olduudur. Buradan karlacak sonu,
kiflinin sadece deneyimlerin znesi olmad, bilincin btnln, kiflisel zdefllii aklamakta yetersiz kalddr. Kiflisel zdefllik, ayn bedende yaflanan dflnceler, duyumlar gibi, zihinsel olaylarn ve durumlarn, zincirleme flekilde birbirine
nedensellik bayla balanmasna dayanr.
SON SZ
Kiflisel zdefllik tasarm, btnlkl bir kendilik kavram, bir insann btnl
tartflmal zihinsel hayatn aklamak zere ortaya atlmfl, kiflinin kendinden bamsz, soyut bir nitelik deildir; aksine sz konusu btnln anlaml bir derecede var olduunu gsteren bir iflarettir. Ancak zihinsel birlikten sz edebilmek
iin gereken minimum btnlk derecesinin ne olduu sorusu sorulduunda bunu belirleyecek bir siyah beyaz izgisi olmad grlmektedir.
145
146
Zihin Felsefesi
zet
N
AM A
N
AM A
N
A M A
N
AM A
147
Kendimizi Snayalm
1. Kiflisel zdefllik sorununu afladaki ifadelerden hangisi belirtir?
a. Ben neyim? sorusunun felsefi literatrde ele
alnfl fleklidir.
b. Ben kimim? sorusunun felsefi literatrde ele
alnfl fleklidir.
c. Varolufl amacm nedir? sorusunun felsefi literatrde ele alnfl fleklidir.
d. Kifli olmann koflullarnn neler olduunun arafltrlmasdr.
e. Yaflamn anlam nedir? sorusunun felsefi literatrde ele alnfl fleklidir.
2. Afladaki ifadelerden hangisi kifli kavramn ifade
etmez?
a. Kifli baflkalar tarafndan gzlenen bireydir.
b. Kifli bedensel olarak ayrt edilen sosyal bireydir.
c. Kifli ynelimsel ve niteliksel zihinsel durumlarn
znesi durumunda olan bireydir.
d. Kifli isel olarak btn yaflantlarn birlik ve btnlk iinde bir araya gelmesidir.
e. Kifli olmay belirleyen en temel koflul zihinsel
bir varlk olmaktr.
3. Afladaki ifadelerden hangisi kifli kavram sz konusu olduunda doru deildir?
a. Kifli olmay belirleyen en temel koflul zihinsel
bir varlk olmaktr.
b. Kifli bedensel olarak ayrt edilen sosyal kifliyi tanmlar.
c. Turing testini geen bir bilgisayar kifli olarak kabul edilebilir.
d. Kifliler zsel bilince, yani kendilik bilincine sahip olan varlklardr.
e. Kifli hissettiklerinin, dflndklerinin, duyumsadklarnn farknda olan varlktr.
148
Zihin Felsefesi
Okuma Paras
7. Farkl deneyim ve yaflantlarn nasl olup da ayn kiflinin deneyimleri olabildii sorunu afladakilerden hangisidir?
a. Kimlik sorunu
b. Zihin-beden sorunu
c. Btnlk sorunu
d. Bedensel sreklilik sorunu
e. Psikolojik sreklilik sorunu
8. Kiflisel zdeflliin bedensel sreklilik lt sz konusu olduunda afladakilerden hangisi yanlfltr?
a. Bedensel sreklilik fiziksel srekliliktir.
b. Bedensel sreklilik zihinsel durumlarn sreklilii ve kalcldr.
c. Bir fleyi zaman iinde ayn yapan fley bafllangta sahip olduu zsel niteliklerini koruyor olmasdr.
c. Zaman iinde ayn yaflayan bedene sahip olmak
kiflisel zdefllik iin yeterlidir.
d. Kifli doduu andan itibaren ayn bedende yaflyorsa ayn kifli olmay srdrr.
e. Beynin sreklilii bedensel sreklilik ltnn
farkl bir uyarlanmasdr.
9. Kiflisel zdeflliin psikolojik sreklilik lt sz konusu olduunda afladakilerden hangisi dorudur?
a. Psikolojik sreklilik fiziksel srekliliktir.
b. Zaman iinde ayn yaflayan bedene sahip olmak
kiflisel zdefllik iin yeterlidir.
c. Zihinsel durumlarn sreklilii ve kalcl kiflisel zdefllii oluflturur.
d. Kifli doduu andan itibaren ayn bedende yaflyorsa ayn kifli olmay srdrr.
e. Beynin sreklilii psikolojik sreklilik ltnn farkl bir uyarlanmasdr.
10. Kiflisel zdeflliin bellek lt sz konusu olduunda afladakilerden hangisi yanlfltr?
a. Kiflisel zdeflliin z kalc, deiflmeyen dflnen tzdr.
b. Bilin kiflisel zdeflliin taflycsdr.
c. Kiflisel zdefllik kiflinin gemiflteki ve flimdiki eylemlerinin bilincinde olmasdr.
d. Kiflisel zdefllik kiflinin bilincinin gittii yere kadar gider.
e. Zaman iinde ayn bedene sahip olmak kiflisel
zdefllik iin ne yeterli ne de gerekli kofluldur.
mizi saptran trden bir bilinliliin bulunmayfldr. flte btn bu durumlarda bilincimiz kesintiye uradndan ve gemiflteki kendilerimizi gzden yitirdiimizden, ayn dflnen fley, yani ayn tz olup olmadmz
konusunda kuflkular doar. Bu kuflku hakl ya da haksz da olsa, bunun kiflisel zdefllikle ilgisi yoktur. nk sorun, kifliyi neyin ayn kifli yaptdr; yoksa ayn kiflide her zaman dflnen fleyin ayn zdefl cisim olup
olmad deildir ve burada bunun nemi de yoktur;
nk cisimsel deiflmeleri iindeki zdefllii ayn srekli yaflamn birliinde salanan bir hayvanda, deiflik
bedenler nasl ayn yaflam yoluyla birleflebiliyorsa, deiflik cisimler de ayn kiflide, paylafltklar ayn bilin yoluyla birleflebilirler. Bir insan kendisi iin kendi yapan
fley ayn bilin olduuna gre, bu bilin ister bir tek bireysel cisimle birleflsin, isterse varln birok cismin
ardflklnda srdrsn, kiflisel zdefllik yalnzca ona
baldr. Bir dflnen varlk, gemiflteki bir eyleminin
idesini hem ilk idedeki bilinle hem de flimdiki bir eylemindeki ayn bilinle yinelemeyi baflarabildii srece
o ayn kiflisel kendiliktir. nk, o flimdiki dflnce ve
eylemleri zerindeki bilgisiyle kendisi iin kendidir ve
ayn bilin gemiflteki ya da gelecekteki eylemlerine
uzanabildii srece ayn kendi olacaktr; bir kimsenin,
bugn dnknden baflka bir elbise giydi ve arada ksa
ya da uzun bir sre de uyudu diye nasl iki ayr insan
olmas gerekmezse, o kimsenin, zaman uzakl ya da
cismin deiflimiyle iki kifli olmas gerekmez; nk bedenlerin eylemlere katklar ne olursa olsun, ayn bilin
deiflik zamanlardaki eylemleri ayn kiflide birlefltirir.
(nsan Anl zerine Bir Deneme, John Locke (ev.
Vehbi Hackadirolu), stanbul: Kabalc Yaynevi, 2004)
3. c
4. a
5. e
6. d
7. c
8. b
9. c
2. d
10. a
149
150
Zihin Felsefesi
Yararlanlan ve Baflvurulabilecek
Kaynaklar
Sra Sizde 1
lk bakflta kifli nedir? sorusunun cevab ok ak grnyor. Bir kifli bir insandr. nsan olmak ve kifli olmak
ayn fleyin iki farkl flekilde dile getiriliflidir denebilir.
Ancak, Fregenin anlam ve referans arasndaki meflhur
ayrm hatrlanacak olursa insan ve kifli ayn fleye karfllk gelmekle, yani referanslar ayn olmakla beraber ayn anlama gelmedikleri kesindir. nsan bir organizma
olarak hayvanlar ailesi iinde bir tre iflaret ederken kifli biyolojik bir anlam taflmaz.
Sra Sizde 2
Eer siz bir ego kuramcs iseniz o zaman bir kifli olmak
iin tek yeterli ve gerekli koflulun maddeden bamsz
bir lmsz ruha sahip olmak olduunu syleyeceksiniz. Dolaysyla, bir ego kuramcs iin yalnzca insanlar
lmsz bir ruha sahip olabildii iin hayvanlar veya
makineler kifli olma kapasitesine sahip deildir. Bundle (yn) kuramcs iinse byle bir soru anlamszdr,
nk insanlar iin bile kiflinin eylemlerinin znesi olarak kalc, srekli bir kendilikten bahsetmek bir yanlsamadr.
Sra Sizde 3
Bedensel sreklilik ltn tam olarak uyguladmzda, bedenin kesintisiz ve ayn flekilde devam etmesi kiflisel zdefllii salayan lttr. Bu durumda hcreler
dzeyinde beden ocukluktan yafllla kadar tamamen
deifltii iin znde ayn beden deildir, dolaysyla
ocukluktaki kifliyle yaflllktaki kiflinin ayn kifli olduunu syleyemeyiz. Bedensel sreklilik ltnn bu
tr sorunlara yol amasndan dolay psikolojik sreklilik lt ortaya atlmfltr. Kiflisel sreklilik ltne
gre, bedendeki tm hcreler yenileriyle yer deifltirmifl de olsa kiflinin zihinsel durumlar arasnda bir sreklilik olduu mddete yaflllnda kifli ocukluundaki kifli ile ayn olacaktr.
ZHN FELSEFES
Amalarmz
N
N
N
N
Anahtar Kavramlar
Bilin
Farkndalk
Ynelimsellik
Ayrcalkl eriflim
znellik
Kendilik bilinci
ndirgemeci olmayan materyalizm
Panpsiflizm
indekiler
Zihin Felsefesi
Bilin Sorunu
BLN NEDR
ZNELLK VE BLN
YNELMSELLK VE BLN
BLN SORUNUNA FELSEF
YAKLAfiIMLAR
BLN: ZMSZ BR BLMECE
M?
Bilin Sorunu
BLN NEDR
Bilin kavram zihin beden sorununun merkezinde yer alr. nk; zihin beden
sorunu esas itibaryla bedenden bamsz bir bilinliliin olup olamayacadr. Bilin ok karmaflk ve anlafllmas g bir kavramdr. Ama bir o kadar da hem gnlk dilde hem de bilim dilinde kullanlan bir kavramdr. Baz felsefeciler, bilinli
olmann, duyarl olmak; etrafndaki dnyann farknda olmak, duyabilmek, hissedebilmek ve duyumlara uygun tepkiler verebilmek demek olduunu dflnmfllerdir. Ancak; duyarl olmak, son derece dikkatle kullanlmas gereken bir kavramdr. Karncalar, balklar, hatta aalar duyarl deil mi? Ayrca duyarllk, kimisinde
daha az, kimisinde daha ok olabilen bir kavramdr, rnein; aalar insanlara gre daha az duyarldr. Ama bilin, bu flekilde, belli derecelerde sahip olunan bir
zellik gibi deildir. Bir varlk ya bilinlidir ya da deildir. Bilinci tam anlamyla
aklamak yzyllardr filozoflar urafltran en etrefilli konulardan birisidir. Bilincin ne olduunun aklanmas, bizzat zihnin ne olduunu aklamay gerektirir.
Bilin terimine bugnk anlamn kazandran 17. yzylda yazd nsan Anl
zerine Bir Deneme sinde terimi ilk kez kiflinin isel, zihinsel durumlaryla ve znellikle balantl bir flekilde kullanan John Lockedr. Locke bilinci, kiflinin kendi
zihinsel durumlarnn, ie bakfl yntemiyle dolaysz olarak farknda olmas, olarak
tanmlamfltr. Bilin terimi, tek baflna tanmlanmas g bir terimken bir de znel
yaflantlarla balantl olarak kendilik bilinci sz konusu olduunda, ifl daha da
karmaflk bir hal almaktadr.
Alglama, hissetme, isteme, niyet etme, dflnme, hatrlama gibi zihinsel eylemler, insan bilincinin paradigmatik rnekleridir. Bilin, bu zihinsel eylemlerden bamsz deildir. Bilin hakknda farkl alardan ok farkl tanmlamalar yaplmfltr.
David Chalmers, bilinle ilgili sorunlarn eflitliliini belirtirken bilincin, tek bir olguyla iliflkili olmamasndan ve anlamnn bulank olmasndan kaynaklandn syler. Chalmersa gre, bilinle ilgili sorunlarn ou, bilincin aklamaya alflt olgularla ilgili sorunlardr. Chalmers bunlar flyle sralar:
evresel uyaranlar birbirinden ayrt etme, snflandrma ve tepki verme becerisi.
Biliflsel bir sistem yoluyla bilginin birlefltirilmesi.
Zihinsel durumlarn dfla vurulabilirlii.
Bir sistemin kendi isel durumlarna eriflebilme becerisi.
Dikkatin belli bir noktada odaklanabilmesi.
Bilin tanmlanmas en g
kavramlardan biridir, genel
olarak etrafndaki dnyann
ve kendinin farknda olmak,
duyabilmek, hissedebilmek,
duyumlara uygun tepkiler
verebilmek olarak
tanmlanabilir.
Bilin az ya da ok olmaz;
bir varlk ya bilinlidir ya da
deildir.
154
Zihin Felsefesi
Farkndalk
Farkndalk bilinle en
balantl kavramdr.
Farkndalk nelerin
bilincinde olup nelerin
olamayacamz sorunudur.
Kendi zihnimizde ya da
bedenimizde olanlar zel bir
flekilde, birinci flahs
bilgisiyle biliriz. Buna
dolaysz farkndalk ya da
ayrcalkl eriflim ad verilir.
Farkndalk sorunu bilinle ilgili en temel sorundur. Farkndalk sorunu, bir kiflinin nelerin farknda olup, nelerin farknda olamayaca arasndaki farkn ortaya
konulmasdr. Buna gre, insan, hayvan ya da makine, evresindeki fleylerin farkndaysa ve onlara zihinsel olarak tepki veriyorsa o zaman bilinlidir. Burada sz
edilen bilinlilik, bir odada bulunan insann, odada baflka birinin bulunduunun
farkna varmas ya da etrafta tehlikeli bir durumun (rnein, bir hrsz) olduunun
farkna varmasdr.
Ancak; dolaysz farkndalk ya da ayrcalkl eriflim terimleriyle ifade edilen
farkndalk, yalnzca dflardaki herhangi bir nesnenin farkna varmamz anlamnda deil, ama zihnimizde ve genel olarak bedenimizde olup biten fleylerin farkna varmamz anlamnda kullanlr. Bu anlamda, akflam yemee kmay ummak,
bir arkadafln yafl gnn hatrlamak, bir gln kokusunu duyumsamak, bir yemein tadn hatrlamak gibi zihin halleri, kifli tarafndan dolaysz olarak bilindiinde, kifli, bu zihin hallerinin bilincinde demektir. Ancak, baz fleyler, bilincimize hemen girdii halde, baz fleylerinse bilincinde olamayz. rnein; bu sayfadaki kelimeleri okuduunuzun bilincindesiniz, ama alg srecinin, gzn retinasn
beyindeki grme merkezine balayan srecin farknda olamazsnz. Belki de bunun evrimsel bir sebebi vardr; bir kaplan grdnz varsayn, yaplacak en
akllca fley, alglama sreci zerinde dflnmeden hemen kamaktr. Ama kaplan grme srecimizin farknda olsaydk o zaman, grdmzn gerekten bir
kaplan m, yoksa zihnimizdeki bir kaplan imgesi mi olduunu anlamaya alflmak
bize vakit kaybettirirdi.
Bilinle ilgili ikinci sorunsal, farkndalk sorununda olduu gibi, bir kiflinin neyi bilinli olarak kontrol edebildii, neyi bilinli olarak kontrol edemediinin ayrlmas sorunudur. Bir yanda, isteyerek, bilinli bir flekilde niyet ederek yaptmz
davranfllar vardr, dier yanda, kontrol etmek istesek de kontrol edemediimiz istemsiz davranfllar vardr. rnein; srf belli bir duyguyu hissetme karar aldmz
iin ya da yle istediimiz iin o duyguyu hissetmemiz hi de kolay deildir. Hint
fakirleri gibi, normalde istemsiz davranfllar zerinde daha fazla bilinli kontrole
sahip olan insanlar da vardr. Ancak, burada bir sorunsal olarak aklanmas gere-
155
ken fley, nasl oluyor da bir organizma davranfllarnn yalnzca bir ksmn kontrol
edebiliyor sorusudur.
156
Zihin Felsefesi
bir nrolojik hastalkla ilgili bulgulardan gelmektedir. Her iki grup hasta renme
ve rendiini uygulama ynnden yeteneklerini kaybetmemifl olsalar da, bunu
yapabildiklerinin farkna varamamaktadrlar. Amnezi hastalar, btn algsal ve biliflsel becerilerini, normal olarak korumalarna ramen, bir dakika nce ne yaptklarn ya da kim olduklarn hatrlayamamaktadrlar.
Ancak; her zihinsel durumun, mutlaka kiflinin bilincinde olmadnn en arpc rneini, kr gr hastalar oluflturmaktadr. Nrolojik bir bozukluk olan kr
gr hastalnda, hastann grfl alanndaki baz blgeler, hasta iin grlemez
olur. Larry Weiskrantz (1989) tarafndan yaplan deneylerde hastaya, kr grs
olan blgeye renkli bir flk yanstlarak ne grd sorulur, hasta samimi bir flekilde, bir fley grmediini syler. Ama, grmemesine ramen bir tahmin yapmas istenirse kare gibi bir fley olabilir, krmz bir flk olabilir gibi, geree gelifligzel tahminin tesinde uygun tahminlerde bulunabilir. Bu hastalar aslnda duyum
bilgisini beyinlerine almakta, ifllemekte ve neyi grdklerinin bilgisine sahip olmaktadrlar. Ancak bu sre tamamen bilinlerinin dflnda gerekleflmekte, yani
bildikleri fleyi grdklerinin farkna varamamaktadrlar. Hasta grmektedir, ama
bu grme, nitelerden yoksundur, nk; hasta grd rengin nitesinin, yani krmz fln krmzsnn farknda olamamaktadr. Weiskrantz bunu, bilinte meydana gelen bir hasar olarak deerlendirmektedir (Weiskrantz, 1989).
SIRA SZDE
D fi N E L M
S O R U
S O R U
DKKAT
Yoksun nite (absent qualia)
kavram,
kiflinin hi bir nitel
SIRA SZDE
zihin halinin, yani
alglanmfl niteliin
bilincinde olmadnn
AMALARIMIZ
varsayld bir dflnce
deneyidir. Bunlara zombi ad
verilir.
Weiskrantzn kr gr hastalaryla yapt deneylerdeki btn nitel zihin halleri, yani alglanmfl niteliklerin tamam, hastann bilincinin dflnda olursa ne olur,
DKKAT
sorusunu akla getirmifltir. Bu konuda gelifltirilen dflnce deneyi, zihin felsefesi literatrnde yoksun nite (absent qualia) olarak geer. Bu dflnce deneyinde,
SIRA SZDE
hastann btn
duyularnn mkemmel iflledii, ama grme, iflitme, koklama, tat
alma gibi duyularnn hibirinin nitel bir algs olmad varsaylr. Literatrde zombi ad verilen byle bir hasta, koklar ama kokladn bilmez, grr ama grdAMALARIMIZ
n bilmez, tat alr ama tat aldn bilmez, yani dflardan baklnca normal bir insandan ayrt edilemeyecak flekilde ok eflitli zihin hallerine sahipmifl gibi grnr, ama bilinten
K T A yoksundur.
P
N N
K T A P
SIRA SZDE
2
TELEVZYON
D fi N E L M
NSTOE RRNUE T
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
Bir zombinin,
dflardan baknca normal bir insan gibi grnen ve davranan, ama
SIRAyani
SZDE
nitel zihin Tdurumlarnn
E L E V Z Y O N bilincinden yoksun olan bir varln, kifli olabilmesi mmkn
olabilir mi?
D fi N E L M
Weiskrantzn deneyleri ve zombiler bylesi bilinsiz ama zeki, yani Turing tes NST OE RRNkapasitede
UE T
tini geebilecek
makinelerin ve robotlarn var olabilecei fikrini akla
getirmektedir. Bununla balantl olarak, zihin felsefesinin en can alc sorularndan birisi gerekten de hepimizin birer zombi olup olmadmz sorusudur. BuraDKKAT
daki sorun, z bilince sahip kifliler olarak her birimiz, kendimizin zombi olmadmz biliyoruz, ama karflmzdakilerin de kendimiz gibi grnen ve davranan biSIRA
rer robot ya
daSZDE
zombi olmadndan nasl emin olabiliriz? sorusudur. Bu sorun
son blmde baflka zihinler sorunu olarak ele alnacaktr.
N N
AMALARIMIZ
K T A P
157
ZNELLK VE BLN
Bilincin yalnzca kiflinin zihinsel durumlarnn iebakfl yoluyla farknda olmas anlamnn yannda, kiflinin zihinsel durumlarnn btnlne iflaret eden bir anlam
da vardr. Buna gre bilin, izlenimler, dflnceler, duygular gibi zihinsel durumlarn ve olaylarn belli bir btnln, kiflinin bilinli varln oluflturan durumlarn btnln ifade eder. Bu anlamda bilin, kendilik bilinciyle (z bilin) ok
yakndan iliflkilidir. Kiflinin bilinli varl, z bilince sahip olmasyla belirlenir.
znellik sklkla bilincin z olarak dflnlr. znellik, bir anlamyla kiflinin,
kendi zihinsel durumlarnn bilgisine nasl erifltiiyle balantldr. Bilinle ilgili yaplan eflitli tanmlarn ortak zellii, bilinci fenomenolojik ve davranflsal ynden
znel deneyimin nasl ifade edildii bakmndan ele almalardr. Bu genellikle
dorudan ya da dolaysz farkndalk ya da ayrcalkl eriflim diye adlandrlan
bilin durumudur. rnein; karnmza fliddetli bir ar saplandnda bu ary
dorudan birinci flahs formunda hissederek biliriz. Ya da bir seyahate gitmek istediimizi dorudan kendi arzularmz zmleyerek biliriz. Kendi alglarmz, duygularmz, isteklerimizi, dflncelerimizi, niyetlerimizi, anlarmz bilmek iin, bir
takm davranflsal, szel ipularna dayanmak ya da karsama yapmak zorunda
deilizdir. Bunlar bizim ilk elden, aracsz edindiimiz deneyimlerdir. Biz bunlar
kendimiz deneyimlediimiz iin, dolaysz olarak ayrcalkl bir eriflimle biliriz.
Bilin, znel deneyimle balants olmas bakmndan kiflinin kendi eylemleri
ve alglarnn farknda olmas, yani z bilin veya kendilik bilinci olarak da tanmlanr. ou iebakfl ya da igr olarak da ifade edilen z bilin, ikinci dzey
bir bilin durumudur. zellikle insanlara has olduu, insanla hayvan ayran en temel zellik olduu dflnlr. z bilin ya da kendilik bilinci de denilen bu ikinci dzey bilin durumunda, bilincimizin ierii ya da kendiliimiz, bilincin nesnesi haline gelir. rnein; karnmza fliddetli bir ar saplandn bilmemiz, ayrcalkl eriflim yoluyla dorudan yafladmz bir bilin deneyimidir. Ama bu ar deneyimini bacama sanki binlerce ine batyor fleklinde ifade ettiimizde, bu bilinli halin kendisi, bilincin ierii haline gelmifl olur. Acktmz hissederiz ve biliriz.
Bu, birinci dzey bilin durumudur. Acktmz bilmek, bunu ifade etmekse ikinci dzeyden bir bilin durumudur. Ksaca, kiflinin kendi eylemlerinin farknda olmas olarak tanmlanan bu ikinci dzeydeki bilin, belirleyici nitelii ynelimsellik
olan her trl znel farkndalk durumunu ifade etmek zere kullanlr.
Zihinsel durumlara ayrcalkl eriflim ya da dolaysz farkndalk, bu zihinsel durumlarn birinci flahs ya da nc flahs olarak bilinmesi arasndaki fark yanstr.
Yalnzca kifli kendi zihinsel durumlarnn birinci flahs bilgisine, ayrcalkl eriflim
yoluyla sahip olabilir. Ama bir baflka insan sz konusu olduunda, o kiflinin, nc flahs szel bilgisine baflvurmak ya da davranfllarn gzlemek zorunda kalrz.
Kiflinin kendi zihinsel durumlarnn bilgisinin ayrcalkl olmas, birinci flahs ve
nc flahs bilgisi arasndaki asimetriye iflaret eder.
Bilincin zsel nitelii olarak znellik, kiflinin birinci flahs bakfl asn da temsil eder. Thomas Nagel (2004) What Is It Like To Be A Bat? (Yarasa Olmak Nasl Bir fieydir?) isimli klasik arafltrmasnda bilinci, dnyann znel deneyimine sahip olma yetisi olarak tanmlamfltr. Buna gre bir yarasa, yarasa olmakln znel
deneyimine sahip bir varlk olarak bilinlidir. Yarasann dflnda hibir varlk, yarasa olmann kendine zg deneyimine sahip olamaz. Bu anlamda bilin, dnyaya
znel bir bakfl asdr. Burada, keflfedilmesi gereken sorun, bir insann dier bir
insann bilin durumunu, kendi bilin durumuna bakarak karsyor olmas ve
158
Zihin Felsefesi
Kendilik Bilinci
Kendilik bilinci, kiflinin kendi
kendinin, yani kendi isel,
zihinsel durumlarnn
farknda olmasdr.
Bilinle ilgili en temel sorunsal, kendinin farknda olma, yani z bilince sahip olmadr. Bir yandan, dnyada neler olup bittiinin farknda olabiliriz, dier yandan
kendimizin dnyada bir fleyler yaptnn ya da kendimizin farknda olduumuzun
farknda olabiliriz. z bilin, kiflinin kendisinin bilincinde olmasn ifade eder.
Kendilik bilinci, ayn zamanda kiflinin kendi zihinsel durumu ve davranfllarnda
yansyan zihinsel sreleri hakknda bilgi sahibi olmas, kendilik bilgisiyle de balantldr.
Kant, z bilince sahip bir kendilik anlayfl gelifltirmifl, kiflinin sahip olduu eflitli, farkl deneyimlerin, bir ve ayn kendilik altnda toplanmasnn mmkn olduunu gstermifltir. Kant, kendiliin srekliliinin bilinte bulunamayaca, farkl
deneyimler boyunca bir ve ayn kalan kendiliin, bir deneyim nesnesi olamayaca konusunda Hume ile ayn fikirdedir. Hume bana kalrsa ben, kendilik dediim
fleyin en yaknna girecek olursam, her zaman scaklk ya da soukluun, flk ya
da glgenin, sevgi ya da nefretin, ac ya da hazzn flu ya da bunun tikel algsna
arparm. Hibir zaman kendiliimi bir alg olmakszn yakalayamam, hibir zaman
da algdan baflka bir fley gzleyemem (Hume, 2009: 174) derken i duyumun kendisine, bir ve ayn kalan bir kendilik algs vermediini ifade etmektedir. Kant da
nl yapt Saf Akln Elefltirisi nin Aflknsal (ya da Transendental) Analitik blmnde, Humea benzer bir yargda bulunur:
Durumumuzun belirlenimine gre zbilin i algda, yalnzca deneysel ve
her zaman deiflkendir; i grnfllerin bu akflnda salam ya da kalc hibir kendilik olamaz; ve bu zbilin genellikle i duyu ya da deneysel tam
alg olarak adlandrlr. Sayca zdefl olarak tasarmlanmas zorunlu olan fley,
deneysel veriler yoluyla byle bir fley olarak dflnlemez. Byle bir aflknsal varsaym geerli klmak iin, tm deneyimi nceleyen ve onun kendisini olanakl klan bir koflul olmaldr (Kant, 1965: A 107).
159
Kanta gre kendilik bilinci
sayesinde, zne yetileri
araclyla kurduu
tasarmsal dnyay ve
bilgisini, bir birlik iinde,
ayn kendilik altnda tutar.
YNELMSELLK VE BLN
Birok bilin durumlar znde ynelimseldir. Dnyay, belli bir ierikle deneyimleriz, deneyimimiz fleyleri, belli bir flekilde temsil eder. rnein; eer bana, hemen
yanmda duran masalar, sandalyeleri gryor gibi gelmese, benim flu andaki masa ve sandalye grdme iliflkin algm, masa ve sandalye grme algs olmazd.
Her bilin edimi ynelimsel deildir, ve her ynelimsellik bilinli deildir, ama
her bilin ve ynelimsellik ou kere birbirinin yerine kullanlr. Felsefe literatrnde ynelimsellik kavram, deneyimin ynelimsel ieriini, kiflinin znel deneyiminin orada gerekten var olan fleyi yanstmadn, ifade etmek zere kullanlr.
Belki de ben, yanmda masa ve sandalyeler olmad halde, onlar varmfl gibi gryorum, nk; itiim kahvede algy bozucu bir ila vard. Ponce de Lenun
genlik eflmesini bulmak istemesi, hibir zaman bulamamas, ynelimsellik konusunda verilen klasik rneklerden biridir. Ponce de Lenun genlik eflmesini bulmas zaten beklenemezdi, nk; yle bir fley yoktur. Ama genlik eflmesinin gerekte var olmamas, Ponce de Lenun, gerekte hibir fley aramad anlamna
gelmez. O bir fley aryordu. flte bu yzden onun arayflnn ynelimsel bir nesnesi olduunu syleriz. Ama bakt fley, yani arayflnn ynelimsel nesnesi, gerekte yoktur.
160
Zihin Felsefesi
rnein; aa, noema olarak bir anlamdr. Dfl dnyadaki aa yanabilir, ama aacn noema s yanmaz. Bu durum, Husserlin gznde btn eylemler iin de aynen geerlidir. Bir eylemle karfllafltmzda, grdmz bedensel harekete dayal olarak, ortada bir eylem olduunu karamayz. Nitekim Husserl, nesnenin verili olarak deneyimlendii her trden edim iin, gr terimini kullanmaktadr.
Bilincin fenomenolojik bir biimde, saf fenomen olarak, grnd flekliyle incelenmesi gerektiini syleyen Husserle gre fenomenoloji, gzlemden ok, algy ierir. Bilin akflnn bireysel bileflenlerini gzlemek yerine, zihinsel fenomenlerin zn, sezgi yoluyla kavrar. Her ne kadar her ikisi de bilinle ilgili olsalar da
Husserl, fenomenolojiyi gerekten de bilincin bilimi olan, ama yine de psikoloji
olmayan bir bilim, bilincin doa biliminin karflsnda bir bilin fenomenolojisi
(Husserl, 1980: 23) olarak tanmlar.
Husserl iin, modern felsefe akmlarnn hemen hepsinin kkenlerinin, Descartesn Meditasyonlarndaki radikal grlerden kaynaklandn sylemek, kendi fenomenolojisinin kabulnden ok daha te bir anlam taflr. Kesinlik iin bir
kriter bulmakta, uygun bir alan olarak znelliin seilmesi, bylesi bir aba iin,
daha nceki anlayfllarn, uygun olmadklar gerekesiyle terk edilmesi, Husserl
iin zahmetli, ama bir o kadar da dllendirici bir maceradr. Gerekten de Descartesda kurucu bir zne eylemiyle belirlenen cogito, Husserlin tranzendental fenomenolojisinde, fenomenolojik indirgeme ad verilen bir tutumla varln, genellikle nesnelerin, ynelimsel bilin edimlerinin gerekleflme alan olan bir transandantal bilince dnflmfltr. Ancak; Husserlin bakfl asndan bakldnda Descartes, Ego cogitonun anlamna ve nemine iflaret etmekle birlikte ego cogito
nun asl anlamn, Husserlin felsefesinde kazanabilecei zellikleri grmekten
uzak kalmfltr. Baflka bir ifadeyle yolu amfl, ama o yolda yrmekte pek de baflarl olamamfltr:
yle anlafllyor ki Husserl iin bilincin, zsel olarak ynelmifllii zerine kurulan btn fenomenolojik sistemin flphe gtrmezlii, Kartezyen cogito da bulunabilir. Ancak; Husserlin fenomenolojisinde, bilincin zsel olarak ynelmifllikle
belirlenmifl olmas cogito ya, Husserlin felsefesinde tam anlamn kazandrmfltr.
Husserle gre, Descartesn en nemli hatas, cogito dan hareketle tzsel znenin
varln karsamaktr. Bunun yerine Descartes, sadece bilincin verileriyle yetinseydi, o zaman cogito da, yalnzca znelliin zn bulurdu. Cogito, Descartesda
olduu gibi, ego nun tzsel apaklnn bir gstergesi deildir. Aksine ego su olmakla bilinli olmann, ayn fley olduunun gstergesidir. Husserle gre egosu olmak zne olmaktr. Ego cogito, tek baflna ele alndnda bofltur, ancak ego cogito
cogitatum olarak ifade edildiinde bir anlam kazanr. Bu aslnda, Descartesn zne ve nesneyi hi birleflemez flekilde ayrmasna karfln Husserlin, bu ikisini birbirleriyle karfllkl balants iinde yeniden tanmlama abasdr. Husserl, zne ve
nesneyi tekrar birlefltirme amacnda deildir; o, bir nesnenin nesne olma zelliini yalnzca bir zne araclyla kazandn, ayn flekilde bir znenin de zne olduunu ancak bir nesne araclyla bildiini, dolaysyla da zne ve nesnenin birbirinden asla ayrlamayacan, nk; birbirleriyle karfllkl iliflkileri iinde anlam
kazanacaklarn iddia etmektedir.
161
162
Zihin Felsefesi
men bilinsiz olduumuz durumlar var mdr? Bir robot bilinli olabilir mi? Hayvanlar ve hatta bitkiler bilinli midir? Bu soruyu biraz daha farkl sorarsak, bizim dflmzdaki dier trlerin zihinsel yeterlilikleri, bizim gibi zihinsel yaflantlar olmasna
bal mdr, deil midir?
Bu tr sorularn cevaplanmas, ncelikle bilin olgusunun ana hatlaryla aklanmasna baldr. Bilincin tanmlanmas ve aklanmasyla ilgili en nemli sorunlardan birisi, fiziksel bir evrende bilincin nasl olanakl olduudur. Thomas Nagel
The View From Nowhere (Hibir Yerden Bakfl) adl eserinde, bu ikilemi zmek
zere, bilinli bir organizma olarak insan varln, kimyasal elerden oluflmufl
ve uzayda yer kaplayan, ama ayn zamanda dnyaya iliflkin bireysel bir bakfl asna, kendisine iliflkin farkndala sahip fiziksel bir sistem olarak ele alan bir bilin kuramna ihtiya olduunu belirtir (Nagel, 1986: 51). Ancak Nagel, byle bir
bilin kuramn gelifltirmekten henz ok uzak olduumuz kanaatindedir.
Yeni Gizemciler
Beynin bilincin nedensel
temeli olduunu kabul eden,
ama bu balantnn
doasnn, bizler iin bir giz
olduunu iddia eden
arafltrmaclara yeni
gizemciler ad verilir.
Bir bilin kuramnn, hangi tr olgular zerinde younlaflmas gerektii konusunda tam bir uzlaflm olmamas, Colin McGinn (1991) gibi baz dflnrleri de Nagel
gibi, bilincin, henz zmekten uzak olduumuz bir mit olduu dflncesine itmifltir. McGinn gibi beynin, bilincin nedensel temeli olduunu kabul eden, ama bu
balantnn doasnn, bizler iin bir giz olduunu iddia eden arafltrmaclar yeni
gizemciler olarak bilinir. McGinn de bir yeni gizemci olarak, bilin sorununu, insanlarn, zihin ve beden arasndaki iliflkiyi yapsal olarak anlama kapasitesine sahip olmamalarna balar:
Biz, ok basit bir flekilde, bilinli durumlarn, dnyann alglanmasnn sonucu olarak ortaya kan uzamsal dzenlenifle bal olduu fikrini anlamyoruz... Benim bu konudaki duruflum, ayn zamanda hem iyimser, hem de ktmser. Zihin beden sorununun zleceine dair bir umut olduu konusunda ktmserim, ama felsefi kafa karflkln ortadan kaldrmay umduum
iin de iyimserim... Ben, belli bir bilimin, psikofiziksel balanty tam olarak
ve hi de gizemli olmayan bir flekilde aklayabileceine, ama bu bilimin, ilkece bizim anlayflmzn dflnda olduuna inanyorum... Felsefi kafa karflkln yaratan fley, sorunun bir flekilde bilimsel olduunu, bu konuda ortaya
atlacak bir bilimin fleyleri, mucizevi bir flekilde ifade edeceini varsaymamzdr. Bunun zm, mucizenin dnyadan deil, kendimizden geldiinin farkna varmamzdr. Gerekte, beynin bilince nasl yol atnn gizemli bir yan yoktur. Metafizik bir sorun yoktur (McGinn, 1991: 12-18).
Yukardaki pasajdan da anlaflld gibi, beyin sreleri ve bilinli deneyim arasndaki iliflkiyi gizemli klan fley, aralarnda iliflki olmas deil, yalnzca bizim bu
iliflkinin doasn anlayabilecek durumda olmamamzdr. McGinn, aynen dier yeni gizemciler gibi, bilincin bir flekilde doal niteliklere dayanarak aklanabileceini, bilincin tam da biz insanlarn sahip olduu trden bir beyinden kaynaklandn dflnr. H2O molekllerinin birleflmesiyle suyun oluflmas gibi, bilin de sinir
sisteminin belli fiziksel niteliklerinden kaynaklanr. McGinn, nropsikoloji ve biliflsel bilim alannda yeterli alflmalar yaplmadan, bizim flu andaki bilgimizle bu iliflkiyi anlayamayacamza, bizim iin metafizik bir bilmece olarak kalmaya devam
edeceine inanr.
163
ndirgemeci Olmayan
Fizikalizm (Supervenience)
bilincin tamamen beynin
durumlarn izleyerek, onlara
bal olarak, ortaya ktn
varsayar.
164
Zihin Felsefesi
Heterofenomenoloji, Daniel
C. Dennettin bilincin znel
bir deneyim olduunu ve bir
baflkas tarafndan nesnel
bir olguymufl gibi
tanmlanamayacan ne
sren Kartezyen teze karfl
gelifltirdii bir yntemdir.
Heterofenomenolojiye gre,
isel yaflantlar doabilimi
erevesinde incelemenin
tek yolu, bu i yaflantlar
kiflinin davranflna,
konuflmasna yansyan
ynyle ele almaktr.
Evrimsel psikoloji; bilincin, akllarmz dier insanlarn akllar iin birer model
olarak kullanabilmemizi, onlarn davranfllarn nceden tahmin etmeyi salamak
amacyla ortaya ktn ne srer. Evrimsel psikolojinin bir disiplin olarak ortaya
kmasndan ok nce Steven Rose, bilincin insanolunun ortaya kfl yolunda,
bir dizi evrimsel deiflim ierisinde geliflen, zgn beyin yaplarnn evriminin, kanlmaz sonucu olduunu sylemifltir (Rose, 1976: 162). Nicholas Humphrey
(1984) ise bilincin, bireyin ait olduu grubun dier yelerinin hareketlerini tahmin
edebilmesini salayacak biliflsel bir hile olarak evrimlefltii fikrini savunur. Bu anlamda bizler, kendi bilincimizi, baflkalarnn bilincini anlama konusunda bir model
haline getiririz. Bilin, Humphreye gre, karflmzdaki insann nasl bir i dnyaya
sahip olduu konusunda zihnimizde bir model oluflturabilme, giderek daha genifl
anlamda, bir problemi zmek iin, gemifl ve gelecei ayn anda zihinde canlandrabilme yeteneidir. nk; Humphrey, bilincin, sosyal zekann bir paras olarak insan iliflkileri iersinde evrimlefltiini savunur (Humphrey, 1984: 48-51). fiempanzelerle yaplan deneyler de Humphreyin savn destekler flekilde flempanzelerin de aynen insanlar gibi birbirlerinin niyetini kestirdiklerini, yani bir lde birbirleri yerine dflnebildiklerini gstermektedir Dawkins, (1998).
Daniel Dennett Consciousness Explained (Bilinci Aklamak) (1991) bafllkl
klasik alflmasnda bilincin, en basit canl formlarndan evrilerek insandaki bilin
dzeyine erifltiini savunur. Bilincin, kiflinin ayrcalkl eriflimle ulaflt ve doruluundan emin olduu zihinsel durumlarla aklayan geleneksel grfllere karfl
Dennett, kendi zihinsel durumlarmzn, birinci flahs bilgisine sahip olmamzn,
onlara ayrcalkl eriflimle ulafltmz anlamna gelmediini syler. Biz zihnimizde
gerekte ne olup bittiini bilmeyiz, bize nasl geliyorsa yle biliriz. rnein; biz,
kendimiz, herhangi bir fleyi kskandmz ya da sevdiimizi bilmezken bunu bize
baflkalarnn davranfllarmzdan hareketle anlayp bize gsterdii ve bizim de ister
istemez doruladmz durumlardr.
Dennett, heterofenomenoloji adn verdii bir yaklaflmla bilinci, ayrcalkl
eriflim, yani birinci flahs bilgisiyle deil, aksine nc flahs bilgisiyle eriflilen bir
fley olarak aklamaya alflr. Heterofenomenoloji kendi bilincini deil, baflkasnn
i yaflantsyla ilgili olarak sylediklerini, tanmlarn ciddiye alp, bunlar hakknda
bilgi sahibi olmaya alflma esasna dayanr. Dennett, Descartesn kiflinin kendi
zihninin ieriklerini flpheye dflmeyecek bir flekilde ve dolaysz olarak bildiini,
beyinle sngersi bez (pineal gland) adn verdii bir yerde etkilefltii fikrini, Kartezyen Tiyatro olarak isimlendirir ve reddeder (Dennett, 1991: 107). Buna karfln,
Dennett, insan bilincini, beynin deiflik blgelerinin ayn anda deiflik ifller yapt, olaylar kendine gre yorumlad, bir eflit yaratc kargafla olarak grr. Dennett bunu flyle aklar:
Zihinsel ierikler, beyindeki zel bir blmeye girerek deil, ayrcalkl ve gizemli bir ortama aktarlarak da deil, davranfl kontrolne egemen olmak
iin, uzun sre devam edecek etkilere kavuflmak iin ya da yanltc bir ifadeyle sylersek, bellee girmek iin dier zihinsel ieriklere karfl girdikleri yarfllar kazanarak bilinli hale gelirler (Dennett, 1999: 171).
Dennett bilinci, kafamzn iinden dflarya bakan, onu anlamaya alflan bir insan olarak canlandran tm klasik grflleri ters yz ederek, bilince yepyeni bir ba-
kfl as getirmifltir. Heterofenomenoloji, bilincin davranfllk ekol gibi yok saymadan ya da elemeci materyalizm gibi tamamen sinirsel ve fizyolojik srelere indirgemeden, doabiliminin yntemleriyle incelenebilmesini olanakl klar. Merkezi ve btnlkl bir kendilik bilinci fikrini reddeden Dennett, bunun bir yanlsama
olduunu syler. Btnlkl ve ayrcalkl eriflimle kiflinin bilgi sahibi olduu bir
kendilik bilinci yoktur. Merkezi ve tm isel yaflantlarn anlaml bir btn oluflturacak flekilde bir araya geldii bir kendilik bilinci olduunu varsaymak, tm bireylerinin ortak bir amaca doru ynelerek, bir btnn paralar gibi hareket ettii
termit (akkarnca) kolonilerinde, bir grup ruhu olduunu varsaymaya benzer. Termit kolonilerinde bir grup ruhu yoktur. Ancak; nceden programlanmfl bir sistemle alflan ve reten karncalarn ortak alflmas, byle bir grup ruhu varmfl izlenimi yaratr.
Dennett, bilincin klasik 17. yzyl yntemleriyle ve kavramlaryla anlafllamayacan ok arpc bir flekilde gstermifltir. Ancak; Dennettin heterofenomenoloji
yaklaflm bilinci, nc flahs bilgisiyle ulafllabilen bir olgu olarak ele alndnda, bilincin znel doasnn gzden karld fleklinde elefltirilmifltir. nk; Dennette gre, doa bilimi erevesinde bilincin, kiflinin davranfllarna, sylemine,
hafzasna vs. yansyan, eriflilebilir ve gzlenebilir yn dflnda, zgn fenomenal
bir ierii olduunu sylemek anlamszdr.
165
166
Zihin Felsefesi
zet
N
A M A
N
A M A
N
A M A
N
AM A
167
Kendimizi Snayalm
1. Bilin terimine bugnk anlamn kazandran dflnr kimdir?
a. Rene Descartes
b. John Locke
c. Daniel C. Dennett
d. Thomas Nagel
e. David Chalmers
2. Chalmersa gre afladakilerden hangisi bilinle ilgili kolay sorunlar arasnda deildir?
a. Biliflsel bir sistem yoluyla bilginin birlefltirilmesi
b. Kiflinin zihinsel durumlarnn dfla vurulabilmesi
c. Kiflinin kendi isel durumlarna eriflebilmesi
d. Kiflinin znel deneyimler yaflayabilmesi
e. Kiflinin evresel uyaranlarn farknda olmas ve
ayrt etmesi
3. Kendi zihnimizin iindekileri zel bir flekilde, birinci flahs bilgisiyle bilmemiz afladaki kavramlardan hangisi ile ifade edilir?
a. Dolaysz farkndalk
b. Ynelimsellik
c. Duyarllk
d. e bakfl
e. Kendilik bilinci
4. Weiskrantzn kr gr hastalar ile yapt deneyler,
bilinle ilgili hangi olguya iflaret eder?
a. Bilin her zaman bir fleyin bilincidir.
b. Bilincin ierikleri dolaysz olarak bilinir.
c. Bilinli olmayan zihinsel durumlar vardr.
d. Bilin beyindeki sinirsel ve fizyolojik srelerin
yan rndr.
e. Alglanmfl niteliklerin deneyimi bilinli deneyimdir.
5. Kiflinin kendine ynelik farkndalna ne isim verilir?
a. Ayrcalkl eriflim
b. Dolaysz farkndalk
c. Ynelimsellik
d. znellik
e. Kendilik bilinci
6. Afladakilerden hangisi Thomas Nagelin bilinle ilgili grflleri sz konusu olduunda doru deildir?
a. Hem fiziksel hem de zihinsel durumlar yalnz
onlara sahip olan kifli tarafndan bilinirler.
b. znellik bir kiflinin birinci flahs bakfl asn
temsil eder.
c. Bilin dnyann znel deneyimine sahip olma
yetisidir.
d. Ancak bir yarasa, yarasa olmann znel deneyimine sahiptir.
e. Her bir znel olgu tek bir bakfl asyla balantldr.
7. Kanta gre, znenin kendi bilincine varmasna, kendini bilinli alglamasna ne isim verilir?
a. Ynelimsellik
b. Kendilik bilinci
c. Aflkn ben
d. Dolaysz farkndalk
e. Tam alg
8. Bilincin her zaman bir fleyin bilincinde olmas ne
demektir?
a. znellik
b. Ynelimsellik
c. Tam alg
d. Farkndalk
e. Aflkn ben
9. Bilincin her zaman, her yerde olduunu savunan
grfl afladakilerden hangisidir?
a. Heterofenomenoloji
d. ndirgemeci olmayan materyalizm
c. Panpsiflizm
d. Fenomenoloji
e. Yeni Gizemciler
10. Dennettin bilinle ilgili grflleri gz nne alndnda afladakilerden hangisi doru deildir?
a. Bilin en basit canl formlarndan evrilerek insandaki bilin dzeyine ulaflmfltr.
b. Biz zihnimizde ne olup bittiini bilmeyiz, bize
nasl geliyorsa yle biliriz.
c. Kiflinin isel yaflantlar nc flahs bakfl asyla bilinebilir.
d. Kifli kendi znel yaflantlarna ayrcalkl eriflimle
ulaflr.
e. Merkezi ve btnlkl bir kendilik bilinci yoktur.
168
Zihin Felsefesi
Okuma Paras
Hibir yaratk henz dflnemiyorken, kaba ve dflnmeyen bir ynelimsellie sahip, ne yaptklarndan ya
da neden yaptklarndan zerre kadar haberi olmayan
basit takip ve ayrt etme aralar olan varlklar vard.
Ama bu aralar gayet iyi iflliyordu. Varlklar izliyor, onlarn kvrlfl ve dnfllerine gvenilir tepkiler veriyor,
ounlukla hedefleri zerinde sabitlenmifl oluyor, nadiren ifllerinin baflndan ayrlyor ve uzun sre baflbofl
gezmiyorlard. . . Koflullar deifltike, aralarn tasarmlar da yeni koflullara uygun tepkiler verecek flekilde
deiflti ve sahiplerini gerekelerle bunaltmadan, onlarn
iyi donatlmfl bir durumda kalmalarn salad. Bu yaratklar avland, ama avlandklarn dflnmediler; katlar, ama katklarn dflnmediler. htiyalar olan
know-how a sahiptiler. Know-how bir tr bilgeliktir,
bir tr yararl bilgidir, ama tasarmlanmfl bilgi deildir.
Daha sonra baz yaratklar hem ieriye hem de dflarya
iflaretler koyarak-sorunlar dnyaya ve beyinlerinin sadece dier ksmlarna ykleyerek-evrenin kontrol edilmesi en kolay ksmn artmaya baflladlar. Tasarmlar oluflturmaya ve kullanmaya baflladlar, ama yle yaptklarn
bilmiyorlard. Bilmeye ihtiyalar yoktu. Tasarmlarn bu
tr bilmeden kullanmn dflnmek olarak adlandrmal myz? Adlandrmalysak, bu yaratklarn dflndklerini ama dflndklerini bilmediklerini de sylemek
zorunda kalrz! Biz bunun zekice ama dflncesizce bir
davranfl olduunu syleyebiliriz, nk dflnsel olmamasnn yan sra zerinde de dflnlemiyordu.
Biz insanlar dflnmeden pek ok zekice ifller yaparz.
Dflnmeden difllerimizi fralar, ayakkablarmz balar, araba kullanr, hatta sorular yantlarz. Ama bizim
bu etkinliklerimizin ou farkldr, nk biz bunlar
hakknda, dier yaratklarn dflncesiz ama zekice etkinlikleri hakknda dflnemedikleri bir biimde, dflnebiliriz. Aslnda, araba kullanmak gibi dflncesiz etkinliklerimizin pek ou, ancak aka zbilinli olan
uzun bir tasarm geliflimi dneminden getikten sonra
dflnmeden yaplan bir etkinlie dnflebilir. Bu nasl
baflarlr? Dilimizi rendiimizde beynimize yklediimiz ilerlemeler, kendi etkinliklerimizi gzden geirmemizi, anmsamamz, yinelememizi ve yeniden tasarlamamz mmkn klarken, beynimizi eflitli yank blgeleri haline getirir ve bylece, aksi taktirde bellekten
silinip gidecek ifllemler bir yerlerde asl kalp kendi ilerinde bamsz nesnelere dnflebilirler. En uzun sre sebat eden ve sebat ettike etkili olanlar, bilinli dflncelerimiz olarak adlandryoruz.
169
1. b
Sra Sizde 1
Normal, yani kr gr hastas olmayan kiflilerde deney
araclyla ortaya kan bu olgu normal flartlar altnda
da zihnimizde bilincimizde olmayan zihinsel sreler
olduunu aka gstermektedir. Bu tr deneylerin can
alc noktas zihnimizde zellikle bilgi iflleme srelerinin tamamen bilinli alglamamzn dflnda olduunu,
ama son derece youn bir flekilde bilinli alglamamz
flekillendirdiini ortaya karmasdr.
2. d
3. a
4. c
5. e
6. a
7. e
8. b
9. c
10. d
Sra Sizde 2
Bir zombinin kifli olabilmesinin olana farkl felsefi ynelimlere gre deiflir. fllevselciler asndan karflmzdaki varln bir zombi mi yoksa bir makine mi olduu
fark etmez, eer aynen biyolojik bir yapya sahip ve nitel zihinsel durumlar olan bir insan gibi davranyorsa o
zaman onun da bir kifli olma olana var demektir. Ama
Descartes, Locke ve Kant gibi dflnrler asndan kifli olmak nitel zihinsel durumlarn eflitliliinin ayn kendilik bilinci altnda toplanmasna bal olduundan bir
zombinin kifli olma olana yoktur.
170
Zihin Felsefesi
Yararlanlan ve Baflvurulabilecek
Kaynaklar
Chalmers, D. (2004). Facing up to the Problem of
Consciousness (John Heil, Philosophy of Mind A
Guide and Anthology iinde), Oxford, New York:
Oxford University Press.
Dawkins, R. (1998) Hayvanlarn Sessiz Dnyas, Ankara: Tubitak Yaynlar.
Dennett, C.D. (1991) Consciousness Explained, Boston: Little Brown and Company.
Dennett, C.D. (1992) The Self as a Center of Narrative
Gravity (K.P. Cole ve D. Johnson (Edt.) Self and
Consciousness: Multiple Perspectives iinde),
Hillsdale, NJ: Erlbaum Publishers.
Dennett, D.C. (1999). Akln Trleri Bir Bilin Anlayflna Doru. (ev. H. Balkara), stanbul: Varlk Yaynlar.
McGinn, C. (1991). The Problem of Consciousness,
Oxford: Blackwell Pub.
Hume, D. (2009). nsan Doas zerine Bir nceleme, (ev. E. Baylan), Ankara: Bilgesu Yaynclk.
Humphrey, N. (1984) Consciousness Regained, Oxford: Oxford University Press.
Husserl, E. (1997) Kesin Bir Bilim Olarak Felsefe, ev.
A. Kayg, Ankara: T. F. K.
Husserl, E. (1980) Ideas: Phenomenology and the Foundation of the Sciences, ev. T.E. Klein ve W.E. Pohl,
The Hague: Nijhoff.
Kant, I. (1965). Critique of Pure Reason, (ev. N. K.
Smith), New York: St. Martins Press.
Kant, I. (1995) Prolegomena, (ev. I. Kuuradi ve Y.
rnek), Ankara: Trkiye Felsefe Kurumu Yaynlar.
Locke, J. (2004). nsan Anl zerine Bir Deneme
(ev. V. Hackadirolu), stanbul: Kabalc Yaynevi.
Nagel, T. (1986). The View from Nowhere, Oxford:
Oxford University Press.
10
ZHN FELSEFES
Amalarmz
N
N
Anahtar Kavramlar
Kendilik
Deneyimin znesi
Eyleyici
ebakfl
Benzerlik argman
indekiler
Zihin Felsefesi
Kendilik Kavram
Bir organizmann kendilik olduunu sylemek, aslnda o organizmann, kendisi
ve dierleri arasnda ayrm yapabilme kabiliyeti olduunu sylemektir. Hepimiz
genel olarak insann bir kendilik olduuna inanrz. Her insan hayata zigot ad verilen tek bir hcreden tamamen fiziksel bir organizma olarak bafllayp, kendi kendisinin farknda olan ve kendine iliflkin bir kendilik kavramna sahip kifli haline gelir. Ancak her ne kadar bir makinenin bilinli olabileceini kabul etsek de Turing
testini geen bir bilgisayara bir robota kendilik atfetmeyiz. Bilin sahibi olduunu
bildiimiz hayvanlara, st dzey memelilere de kendilik atfetmeyiz. Bir insan dier bilinli varlklardan ayran bir kendilik olabilmesini salayan koflullarn ne olduunun anlafllmas, kendilik kavrammzn nelerden ve nasl olufltuunu anlamamz iin gereklidir. Kendilik olmann koflullarn arafltrmak, ne tr bir bilinliliin
bir kendilik olmak iin zsel bir flekilde gerekli olduunu arafltrmak demektir. Bir
kendilik olma kapasitemiz, kendilik bilincine sahip varlklar olmamzdan kaynaklanmaktadr.
Kendilikle ilgili felsefe literatrnde yaplan tanmlamalar ve kullanmlara bakacak olursak, kendilik hakknda birka temel zelliinin ne ktn grrz.
Bunlar kendiliin bir fley olduu, zihinsel olduu, belli bir zamanda ve zaman iinde tek olduu, hem dier fleylerden, hem de kendi dflncelerinden, deneyimlerinden varlksal olarak farkl olduu, bireyin deneyimlerinin znesi olduu, bir eyleyici olduu ve belli bir kiflilie sahip olduudur.
Kendiliin Bir fiey Oluflu: Kendilik genellikle bireyin kafasnn iinde var
olan bir fley olarak dflnlr. Bu anlamda kendilik, bir fleyin paras, nitelii, bir
olay ya da sre deildir. Kendilik, bir masa, bir sandalye gibi bir fley olarak dflnlmez, ama yine de kendi varl olan bir fley olarak tasarlanr. Kendilik, belli fleyler yapabilen belli fleylere maruz kalabilen zel bir tr fley olarak dflnlr. Rahip Berkeleyin dflnen aktif bir ilke tanm, kendilik hakknda, bu anlamda yaplan en iyi tanmlardan biridir.
174
Zihin Felsefesi
Kendiliin Zihinsel Oluflu: Kendiliin zihinsel olmas da bir fley olmas kadar
belirsiz bir nitelemedir. Kendilik bir fley, dflnen bir ilke olarak ele alndnda,
zellikle zihinsel bir olgu olan bir fley olarak tasarlanr. Yani, kendiliin bir fley olmas onun, zellikle zihinsel bir doas olmasna dayanr. Materyalist ynelimli dflnrlere gre, kendiliin zihinsel olmayan bir doasnn olduu da varsaylabilir.
Ancak; kendiliin bir fley olarak tasarlanmas, onun zihinsel bir fley olmasyla temellenir. Kendilik zihinsel bir fleydir.
Kendiliin zihinsel bir fley olmas, zorunlu olarak, lmsz bir ruh inancn da
beraberinde getirmez. Burada vurgulanan husus zellikle, kendiliin zihinsel bir fley
olduudur. Ayrca insanlar, kendilerini, doal olarak, zsel olarak hem zihinsel olan,
hem de zihinsel olmayan niteliklere sahip, canl varlklar olarak grrler. Kendimizde doal olarak var olduunu dflndmz zihinsellik kendiliimizdir.
Kendiliin Zaman inde ve Belli Bir Zamanda Tek Oluflu: Kendilii bir
fley olarak tasarlamak, doal olarak, onun tek bir fley olduunu varsayar. Ama burada sz konusu olan fley kendiliin ne anlamda tek olduudur. Kendiliin teklii,
onun bir fley olmas gibi, onun zihinsel doasndan kaynaklanr. Kendiliin materyalist bir yaklaflmla zihinsel zelliine ek olarak, zihinsel olmayan zellikleri de
olduu ya da hibir flekilde zihinsel olmad dflnlebilir. Ama bu durumda da
kendiliin teklii onun zihinsel olmayan doasna, yani tek bir beyin olmasna
bal deildir, kendiliin zihinsel zellikleriyle balantldr.
Ayrca 8. nitede kiflisel zdefllik konusunda grdmz gibi, kendiliin,
hem zaman iinde var olan bir fley olarak, hem de belli bir zamanda var olan bir
fley olarak tek olmas, bizim tek bir kifli olarak varlmz srdrebilmemizin zdr. Kendilik hakknda ortaya atlan klasik sorulardan birisi, kendiliin tek ve blnmez mi olduu, yoksa oklu ve paralanmfl m olduudur. Bir bedende birden
fazla kendilik olduu fikri kulamza lgnca gelebilir. Ancak; dikkatli baknca etrafmzda blnmfl ya da oklu kifliliklerin; umduumuzdan daha fazla olduunu
grebiliriz. Gemifl atalaryla konuflanlar, ruhlarla iliflki kuran medyumlar ya da daha nce yafladn iddia eden, flimdiki yaflamnda hi duymad dilleri konuflan,
deneyimleri aktaran insanlar, bu tr blnmfl ya da oklu kendiliklere rnek
oluflturmaktalar. Ancak; bu u durumlar bir yana brakacak olursak, benzeri bir
durum gnlk hayatta, gnmzn gnmze, saatimizin saatimize uymad durumlarda kendini gsterir. Kendimizi ya da bir baflkasn, o anda ne dflndm,
bilmiyorum, onu yapan ben olamam gibi fleyler sylerken yakaladmzda, farknda olmadan, konuflan kifliden farkl birinin varln kabullenmekteyiz.
Aslnda felsefe ve psikoloji tarihinde, insan zihninin esas olarak oul olduu,Antik Yunandan beri eflitli filozoflar ve psikologlar tarafndan dile getirilmifltir.
Platon, Phaidros diyalounda, psifleyi akll ksm, irade ya da tinli ksm, arzulayan ksm olarak ayrp, beyaz at ile temsil edilen irade ve siyah at ile temsil edilen
arzulayan ksmn, akll ksm temsil eden src tarafndan srldn sylerken insan zihninin oulluuna iflaret etmekteydi. Aziz Augustine de tiraflarnda,
eski Pagan kendiliinin, geceleri ortaya kp, kendisine iflkence yaptndan yaknr. 20. yzylda Freudun id, ego, superego modeli, bilinli zihinle bilindfl zihni, yatay olarak ikiye ayrmfl ve onu takiben Jung da arketipler kuramyla bilindflnda birbirinden ayr gl baz varlklar olduunu iddia etmifltir. adafl psikiyatri kuramlar da ayn gelenei devam ettirmifltir. rnein; nesne iliflkileri kuramnda dflsal nesnelerin isellefltirilerek bir nevi kiflilie brnebileceini savunur.
Eric Berne tarafndan gelifltirilen transactional analizde ocuk, yetiflkin ve ebeveyn
olmak zere, isel varlk kavramna incelemifl.
175
176
Zihin Felsefesi
fleylerden varlksal olarak ayr olduu dflnlr. Yaygn inanfla gre kendilik, dflncelere, duygulara, deneyimlere sahiptir, ama kesinlikle onlarla ayn fley deildir. Onlardan yaplmfl da deildir. Hatta bu grfl bir adm daha ileri gtrerek,
kendiliin inanlar, tercihler, hatralar, kiflilik zellikleri gibi, kiflinin doufltan eilimsel zihinsel zelliklerden de ayr olduu sylenebilir. Kendiliin; inanlar, istekleri, hatralar, kiflilik zellikleri vardr, ama onlarla ayn fley deildir, onlardan
yaplmfl da deildir.
David Humeun bu grfllerden ilkine getirdii elefltiri meflhurdur. Humeun
yn (bundle) kuramna gre, kendilik, zihnin iinde bilinli olarak olan bitenlerden varlksal olarak ayr deildir, aksine eer var olduu sylenebilirse zihinde
olup bitenler serisinden baflka bir fley deildir.
Bu konuda nc grfl, materyalizmi reddeden dalist ve idealist yaklaflmlardan gelir. Buna gre, zihinsel olan kendilik, fiziksel olan her fleyden ayrdr. Ama kendiliin zihinde olan bitenlerden ve kiflinin eilimlerinden varlksal
olarak ayr oluflu, lmsz bir ruha beden ldkten sonra zihnin varln srdreceine inanmay gerektirmez. Tanr tanmaz bir materyalist de bu grfl
savunabilir.
Kendiliin Deneyimin znesi Oluflu: Bu varsaym, kendiliin bir fley olarak
dflnlmesiyle balantldr. Kendilik, bir fley olarak ortaya konduunda, akla ilk
gelen soru nasl bir fleydir? sorusudur ve bu sorunun da ilk akla gelen yant deneyimin znesidir. Deneyimin znesi nedir diye sorulacak olursa bu sorunun cevab, her birimiz iin ok ak ve yaln grnr. Susan Greenfieldin (2000) iflaret
ettii gibi, her birimiz, kendimizin tek olduundan ve znel bilince sahip olduumuzdan hareketle bir deneyim znesi olmann nasl bir fley olduunu biliriz.
SIRA SZDE
D fi N E L M
S O R U
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
TELEVZYON
NTERNET
SIRA SZDE
Kendilik, deneyimin
znesi olarak dflnlebilecek tek fley midir?
Kendiliin Bir Eyleyici Oluflu: Kendiliin ift kutupluluu bilinen bir zelliD fi N E L M
idir. Bir yandan edilgin bir bal olma anlam vardr; deneyimin zneleri deneyime baldrlar, onu yaflarlar. te yandan, etkin bir anlam da vardr; deneyimin veS O R U her zaman iin, zsel olarak etkin bir fley, bir amac olan bir eyya bilincin znesi,
leyici olarak dflnlr ve bu eyleyicilik fikri kesinlikle bizim alflldk zihinsel kendilik anlayflmzn
bir parasdr.
DKKAT
William James, zelikle kendiliin, bu eyleyicilik niteliini vurgular. James Zihinsel kendilik, btn bilinteki etkin edir... dikkat ve abann kaynadr, iraSIRA SZDE
demizin, kararlarnn
kaynakland yerdir; bu btn zihinsel etkinliin merkezindeki etkin kendiliktir (James, 1950: 297-98). Jamese gre, kendiliimizin ekirdei ve merkezi,
bizim bildiimiz flekliyle yaflammzn mabedidir, belli isel duAMALARIMIZ
rumlarn yaptklar eylemlerin anlamdr. Bu isel eylemlerin anlam, Ruhumuzun
yaflayan tznn dorudan doruya kendini gstermesidir (James, 1984: 163).
Kendiliin bir
K eyleyici
T A P olmas, kesinlikle gnlk hayatta kendimizi kendi eylemlerimiz, dflncelerimiz ve duygularmz zerinde ynlendirici ve dzenleyici bir aktr olarak hissetmemize kofluttur. Bu anlamda kendilik, evreden srekli etkin bir
flekilde evreden
alan, dzenleyen, bununla balantl olarak da deneyimT E L E V Z Ybilgiler
ON
lerimizi yaplandran bir fleydir.
Kendiliin Bir Karaktere ya da Kiflilie Sahip Olmas: Kendiliin bir kiflilie sahip olmas, bir insann btn olarak bir kiflilie sahip olmasyla ayn fleydir.
N T Eolmas,
R N E T hi de flaflrtc deildir. nk; insann kifliliinin, zihinsel
Bunun byle
olarak, onun nasl bir kifli olduunun gstergesi olduu dflnlr. Dolaysyla bir
N N
177
Kendilik Bilgisi
Bir organizmann bir kendilii olmas demek, o organizmann, kendisini dierlerinden ayrt etme kapasitesine sahip olmas, kendini ayr bir kifli olarak bilmesi demektir. Yaflammz boyunca kendimiz hakknda, kendimizi baflkalarndan farkl klan kiflilik zelliklerimiz, ilgilerimiz, tercihlerimiz hakknda bilgiler toplarz. Antik
Yunanda Delphi Tapnandaki kendini bil ifadesinde de ortaya konduu gibi,
kiflinin kendini bilmesi, kendi zihninden geenlerin farknda olmas, kifliye doufltan ak olan ve kendiliinden edinilen bir fley deildir. Aksine kiflinin bilinli bir
flekilde zerinde alflarak edinebilecei bir bilgidir. Kendilik bilgisini edinmek iki
farkl sre olarak dflnlebilir. Bir anlamda, etkin bir eyleyici olarak, kendiliin
dierleriyle dier insanlarla ve nesnelerle iliflkisini deerlendirmesini ierir. Dier
yandan kiflinin, kendi zerine, kendi dflnceleri, eylemleri zerine dnk dflnmesi kendilik bilgisinin nemli bir yann oluflturur.
Bu noktada ie bakflla zihinsel durumlarmz hakknda ne bilebileceimiz sorusu akla gelir. ngiliz deneycilerine gre, bizim yanlmaz bir flekilde bildiimiz isel ya da zihinsel durumlarmz psikolojik kelimelerin anlamlar olarak vardr. Ancak; daha sonra davranfllarn gsterdii gibi, zihinsel durumlarmz daha ziyade
davranfllarmzla ve zellikle de szel davranfllarmzla tanmlanrlar. rnein;
yeflil duyumu znenin yeflil olarak grd, nesnenin kendisinde uyandrd
deneyimi tanmlar. Bunun dflnda ne tr bir deneyin, tam olarak, bunun gibi bir
deneyim olduuna dair bir fley sylemez. Dolaysyla biz, iebakflla zihinsel terimlerin anlamn bilemeyiz.
Ancak; iebakflla bu terimlerin ifade ettii zihinsel durumlarn ya da olaylarn
bilgisini edinmemizin mmkn olup olmad sorulabilir. Bu soru, kiflinin iebakflla kendi zihninin ieriklerinden baflka, bunlarla balantl duygulara ve hislere
iliflkin bir fley de bilip bilemeyecei sorusudur. Yani yeflil duyumu ifadesinin benim iin, nasl bir duyum hissine karfllk geldii ya da benim arm ifadesinin,
nasl bir duyguya iflaret ettii, iebakflla bilinebilir mi?
Lockea gre, iebakflla znel bilinli durumlarn dflnda, o durumlar deneyimleyen, zne olarak, bilinli kendiliimizi de bilebiliriz. nk; insan kendisi
iin kendi yapan fley, ayn bilintir ve insan flimdiki dflnce ve eylemleri zerindeki bilgisiyle kendisi iin kendidir (Locke, 2004, II, 27, 10: 234). Buna karfln
bana kalrsa ben, kendilik dediim fleyin en yaknna girecek olursam, her zaman
scaklk ya da soukluun, flk ya da glgenin, sevgi ya da nefretin, ac ya da hazzn flu ya da bunun tikel algsna arparm. Hibir zaman benliimi bir alg olmakszn yakalayamam ve hibir zaman algdan baflka bir fley gzleyemem (Hume,
2009: 174). Hume, iebakflla kiflinin kendi znel bilincine iliflkin bir bilgi edinemeyeceini savunur. Humea gre btn o bilinli durumlarn ve srelerin tesinde,
o bilinli durumlara sahip bir varlk olarak, bir kendilik yoktur.
Kant ise Humeun aksine deneysel olmayan, ama her deneyimin olanann zorunlu koflulu olmas anlamnda, aflkn olan bir kendilik ne srer. Kanta gre,
kendilik, her dflnme, alg, duygulanm deneyimin zorunlu mantksal znesidir.
Kendilik deneyimin bir nesnesi deildir. Aksine btn deneyime aflkndr ve deneyim tarafndan varsaylr. Kantda kendilik, zihnin sahip olduu dnyaya iliflkin btn tasarmlarn nceleyen ve onlarn ayn kendilik bilinci altnda sentezlenme-
178
Zihin Felsefesi
sini, bir araya gelmesini salayan aflkn bir idedir. Ancak Kantn kendilik grfl,
kendiliin nasl bir tasarm olduu, bylesi bir tasarma nasl sahip olduumuz konusunda pek yardmc olmamaktadr.
Kendilik tasarmnn, kendilik bilgisiyle yakndan balantl olduu anlafllmaktadr. Kihlstrom ve Cantorun (1984) gelifltirdikleri kendilik anlayfl, biliflsel ve sosyal psikolojik bir perspektiften, kendilik tasarmnn kendilik bilgisiyle balantsn
gsterir. Onlarn yaklaflmna gre, nasl kifli fikirler, nesneler, olaylar, durumlar ve
onlarn zelliklerine iliflkin bir takm zihinsel tasarmlara sahipse ayn flekilde kendi zihinsel tasarmna da sahiptir. Kiflinin kendine iliflkin zihinsel tasarm hem kiflinin kendine ait olan zelliklerin soyut bir bilgisini, yani kendilik kavramn, hem
de kiflinin yaflamfl olduu deneyimlerinin, eylemlerinin ve dflncelerinin kesin
bilgisini ierir. Buna gre kendilik, kiflinin, kendine iliflkin zihinsel tasarm olarak
tanmlanabilir. Kendilik bir zihinsel tasarmdr ve kiflinin dier zihinsel tasarmlarndan da ilkece bir farkll yoktur.
Kihlstrom ve Cantorun kendilik anlayfl, kendilii dzenleyici bir ide olarak
tasarmlayan Kant grflle birlefltirerek, kendilik tasarmnn nasl olufltuu sorusuna doyurucu bir yant verilebilir. Kendilik, kendimize iliflkin btn farkl deneyimlerimizin, dflnce ve bilgilerimizin anlaml bir btn oluflturacak flekilde
bir araya gelmesiyle oluflan bir zihinsel tasarmdr. Bu kendilik tasarm, tek bir
tasarm deildir. Kendiliimizin bize ve dierlerine, tek ve btnlkl grnmesi, btn bu farkl tasarmlarn, anlaml bir flekilde bir araya gelmesinin yaratt
bir durumdur.
Bylesi bir kendilik tanm, Humeun, hibir zaman benliimi bir alg olmakszn yakalayamam ve hibir zaman algdan baflka bir fley gzleyemem (Hume,
2009: 174) ifadesini dorulamaktadr. Aslnda Hume, kendi iine bir kendilik tasarm bulmak midiyle bakp da sadece eflitli izlenimler, flunun ya DA bunun algs ve bir takm hatralardan baflka bir fley bulamadndan yakndnda son derece haklyd. Aslnda tek ve belli bir kendilik tasarm aramak, bir futbol takmnn
takm ruhunu, ayr ve grebileceimiz belli bir fley gibi sahada aramaya benzer.
Oysa takm ruhu, takmdaki oyuncularn ahengi, birbirleriyle paslaflmalar, oyuna
aslmalar gibi teker teker deil, ama bir araya gelince bir anlam ifade eden eflitli
durumlarn, bir araya gelerek yarattklar soyut bir tasarmdr. Takm oyuncularnn, birbirleriyle uyumlu bir flekilde oynamalarnn dflnda bir takm ruhu aramak,
Rylen deyimiyle bir kategori hatas yapmaktr.
179
da aynen bizimki gibi benzer zihinsel durumlarla iliflkili olduunu, kendi duygu
ve davranfllarmzdan hareketle karsama eilimindeyizdir. Genellikle karflmzdaki bir varln davranfllarn, zellikle de szel davranfllarn gzleyerek, onun
dflnen, bilinli bir varlk, yani bizimkisi gibi bir baflka zihin olduuna karar veririz. Bedendeki hasar ve inlemeden ary, glmsemeden ve kahkahadan mutluluu karsarz.
Bu tr karmlar neye dayanarak yaptmz sorguladmzda, baflka zihinler
sorunuyla karfl karflya kalrz. Gzlenen belli davranfllardan hareketle belli zihinsel srelerin varln karsamak, dflsal davranfllarla isel zihinsel sreler arasnda, genel olarak birbirine karfllk gelen bir balant olduunu varsaymaktr. Bu
tr genellemeler genellikle Humeun, nedensellik ilkesi adn verdii, bizim iki olayn art arda gelmesini alflkanlkla birbirine baladmz ve aralarnda neden sonu iliflkisi olduunu varsaydmz, deneysel durumlar iin geerlidir. rnein,
eer gk grlerse yaknlarda bir yerde flimflek akmfltr veya akacaktr genellemesi bu trden gk grlemesiyle flimflek akmasn, her zaman art arda grmemizden kaynaklanan nedensel bir karmdr. Ancak; elimizdeki tek gzlem kendi
davranflmz olduunda, kendimizin dflndaki bir baflka varln isel zihinsel durumlaryla ilgili karmlarmza ne kadar gvenebiliriz?
Baflka zihinlerin de bilinli olduuna inanmak onlarn davranfllarndan karm
yapmay gerektirir. Bu tr karmlar, ancak onlarn yaflantlarna dayandklarnda
dorulanabilirler. Oysa byle bir durumda, bizim genelleme yapmak iin kullanabileceimiz tek yaflant, kendi yaflantmzdr. Baflka zihinler sorununa, en yaygn
olarak nerilen benzerlik argman, birok elefltiriye aktr. Sadece kendi zihnimizi rnek alarak, baflkalarnn da benzer zihinsel srelere sahip olduuna karar
vermek, yeterince gl ve salam bir karm deildir. Bu yzden, zellikle felsefi davranfllk ekol iinde Wittgenstein, Strawson gibi dflnrler tarafndan bu
probleme eflitli zm yollar nerilmifltir.
Benzerlik Argman
Baflka zihinler sorununu zmek zere nerilen en klasik yaklaflm benzerlik
argmandr. Bu argman, kiflinin zihinsel sreleriyle davranfllar ve bedensel
durumlar arasnda balant olduu grflne dayanr. Kendi bedenimizde bir
hasar olduunda, bir yerimizi kestiimizde ya da derimize bir fley battnda, bedenimizdeki hasar sonucunda, zihnimizde oluflan ac ve ar duyumunu iten,
birinci flahs bilgisiyle biliriz. Bunu sonucunda, nasl hareketlerde bulunduumuzu ve nasl sesler kardmz biliriz. zellikle Kartezyen bakfl asyla kendi zihinsel durumlarmz hakknda yaptmz genellemelerde yanlmfl olma ihtimalimiz yoktur. Birinci flahs bilgisi kifliye zeldir ve yanlmazdr. Eer kendimiz hakknda yaptmz genellemeler doruysa, dier bir kifli de bedeninde bir hasar olduunda, bizim kardmz gibi sesler karp ayn davranfllar sergilerse, benzerlie dayanarak, onun da bizim hissettiimize benzer zihinsel durumlar iinde
olduunu karsayabiliriz.
Benzerlik argmanna getirilen ilk elefltiri, argmann sonucunun zorunlu olmamasdr. Bu elefltiriye gre, zihinsel ve fiziksel durumlar arasnda gzlenen
balantnn, benzer durumlarda da ayn flekilde olduu sonucuna varabilmek iin,
nce ok sayda ve eflitli rneklerde, bu balantnn gzlenmesi gerekmektedir.
Ama, benzerlik argmannda, baflka zihinlerin varlna iliflkin karmmz, sadece tek bir rnek olan kendi durumumuzdan hareketle yaplan tmevarmsal bir
genellemedir. Ayrca dier davranfl ve zellikleri, bizimkinden kesinlikle farkl-
180
Zihin Felsefesi
D fi N E L M
D fi N E L M
Ludwig Wittgensteinn
Benzerlik Argmanna Elefltirisi
Wittgenstein, benzerlik
argmann, bu yaklaflmda
S O R U
doru olan ve doru
olmayan tanmlamay
birbirinden ayrt edecek bir
lt
D olmamas
K K A T temelinde
elefltirir.
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
K T A P
TELEVZYON
NTERNET
Kiflinin ncelikle
kendilik fikrine sahip olmadan benzerlik argmann kullanmas mmSIRA SZDE
kn mdr?
N N
NTERNET
181
Bir menekfle dokusunda olan fleyler her zaman o kiflinin mavi dedii ideyi, bir kadife iei kokusundaki fleyler de her zaman sar dedii ideyi reteceine gre, o bu grntler nasl olursa olsun fleyleri dzenli biimde seebilmek iin bu grntlerden
yararlanabilecek, sanki zihnindeki, bu iki iekten alnmfl grntler ve ideler baflka kimselerin zihnindeki idelerle tam olarak aynymfl gibi, mavi ve sar adlarnn
imledii bu seiklikleri anlayp inceleyebilecektir (Locke, 2004, II, 32, 15: 273).
Lockeun ve Wittgensteinn verdikleri rnekler Wittgensteinn benzerlik argmanna ynelttii elefltirinin zn sergilemektedir. Ben kendi zihinsel durumlarm hakknda konuflurken kullandm kelimelerin ne anlama geldiini bilirim.
nk; ben, bu kelimelere anlamlarn veren zel zihinsel deneyimlerime, dolayszca eriflebilirim. Sorun, aynen benim gibi zihinsel durumlar olan, onlar hakknda konuflabilen dier varlklar olup olmadn bilip bilemeyeceim sorunudur.
Wittgensteinn elefltirisinin z, benzerlik argmannn varsayd bafllang noktasnn buna cevap vermeye olanak salamamasdr. Kiflinin yalnzca kendi zihninin kendine zel ierii araclyla zihinsel terimler daarc edinmesi ve sonra
da salt kendi zihnimin ieriklerinden hareketle dierlerinin de ayn durumlara sahip olmas gerektiini varsaymas mmkn deildir.
182
Zihin Felsefesi
Wittgenstein zelikle, salt kendi znel deneyimlerimizden hareketle dierlerinin zihinsel durumlar ve deneyimleri hakknda bilgi sahibi olabileceimiz savn
elefltirir. Wittgenstein, baflkalarnn zihinsel durumlar, kiflinin dorudan deneyiminin dflnda yer alyorsa o zaman, benim dflmdaki zihinsel durumlar ifadesinin,
ne anlama geldiini sorgular. Bu sorun, eer kiflinin btn bilebildii kendi zihninin duyusal verileri ve zihinsel imgelerinden ibaretse o zaman, bamsz olarak var
olan bir dflsal dnyann varlndan nasl emin olabiliriz sorusuyla paraleldir. Bu
sorun, dfl dnyann var olduunu bilebilmek sorunundan ziyade, anlamn kiflinin
kendi deneyiminden almyorsa o zaman dfl dnya teriminin ne anlam ifade ettii sorunudur. Kifli, dfl dnyaya ya da kendi dflndaki dier zihinlere iliflkin dolaysz bir bilgiye sahip deilse dfl dnyaya ve kendinden baflka zihinlere iliflkin terimlerin iini dolduracak bir fley yok demektir, bu durumda o kelimelerin anlam
olduu sylenemez. Kantn Saf Akln Elefltirisinde syledii meflhur ifadesinde olduu gibi grsz kavramlar, yani uyarlanabilecekleri olanakl deneyim durumlarndan yoksun kavramlar bofltur.
Wittgensteine gre, zihinler hakknda, hatta kiflinin kendi zihni hakknda, sadece birinci flahs perspektifinden hareketle sz etmek olanakszdr. Aksine, kiflinin zihinsel durumlarnn kendisine mal edebilmesi, dier insanlarla iliflkisinden,
yani nc flahs perspektifinden edinilmifl zihinsel kelime daarcyla mmkndr. nsanlarn, zihinsel kelime daarcklarn, yalnzca kendi znel zihinsel deneyimlerinden edindiklerini dflnmesi, bir yanlsamadr.
P. F. Strawsonun benzerlik argmanna ynelttii elefltiri, Wittgensteinn grflleri flnda, zihinsel terimleri nasl edindiimiz ve kullandmza iliflkin bir bakfl
as da sunar. Individuals (Bireyler) isimli eserinde kiflinin kendisine bilin durumlar, deneyimler atfetmesinin zorunlu koflulu, kiflinin, ayn durumlar kendisinden baflka bir kifliye atfederken de ayn flekilde davranmasdr (Strawson, 1959;
Maslin, 2001: 236) diyen Strawson, kiflinin kendisine zihinsel durumlar atfetmesinin ancak baflkalarna zihinsel durumlar atfetmesiyle olanakl olduunu vurgular.
Strawsona gre, zihinsel durumlar sz konusu olduunda, bir bireye zihinsel durumlar atfedebilmek iin, ayn niteliin anlaml bir flekilde atfedilebildii dier kiflilerin varl zorunludur. Kifli, kendi ve teki fikrine sahip olmadan, zihinsel bir
nitelik fikrine sahip olamaz. Ancak; kendilik fikri, zihinsel ve fiziksel niteliklerin
znesi fikriyle ayn fley olduundan, zihinsel niteliklere iliflkin bir fikri olmadan
kendilik fikrine sahip olmak imknszdr. O halde, kifli zihinsel niteliklere sahip bir
zne fikrine sahip olmadan bir kendilik fikrine sahip olamaz. Ama, bu da kiflinin,
dier znelerin bu tr zihinsel niteliklere nasl sahip olduunu bilmesiyle mmkndr. Bu durumda, kifli kendi durumundan bafllayamaz, nce kendine zihinsel
durumlar atfedip, sonra da baflkalarnn ayn zihinsel durumlara sahip olup olmadklarn dflnmek imknszdr. Yalnzca dierlerinin zihinsel durumlara sahip olduklarn bildiinde ya da onlara zihinsel durumlar atfetmeye hazr olduunda kifli, kendine iliflkin zihinsel durumlar fikrine sahip olabilir. Oysa benzerlik argmanna gre kifli, ncelikle kendisinin ve kendi zihinsel durumlarnn dolaysz bilgisine sahiptir, kendisinden hareketle baflkalarnn da kendisi gibi zihinsel durumlara sahip olabileceini keflfedebilir.
Hem Wittgenstein, hem de Strawson benzerlik argmanna ynelttikleri elefltirilerinde, baflkalarnn zihnini gz nne almadan, kiflinin kendi zihnini bilmesinin
olanakl olmadndan hareket ettikleri iin, her iki grfl de davranfllkla dam-
183
galanmfltr. nk; baflkalarna zihinsel durumlar atfetmek, esasta onlarn davranfllarnn gzlenmesine dayanr. Gerekten de benzerlik argmanna getirilen
elefltirilerden sonra, baflka zihinler sorununa karfl retilen zmlerden en bilineni ve zerinde en ok tartfllan, davranfllk ekol iinde nerilen zmdr.
SIRA SZDE
D fi N E L M
D fi N E L M
S O R U
S O R U
DKKAT
DKKAT
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
N N
SIRA SZDE
AMALARIMIZ
184
Zihin Felsefesi
zet
N
A M A
N
A M A
185
Kendimizi Snayalm
1. Afladakilerden hangisi zihinlerin nasl bilinecei
sorusunun iinde yer alr?
a. Kendilik bilgisi sorunu
b. Makinalar dflnebilir mi sorunu
c. Baflka zihinler sorunu
d. a ve b
e. a ve c
2. Afladakilerden hangisi kendiliin zellikleri arasnda yer almaz?
a. Zihinsel olmak
b. Belli bir zamanda ve zaman iinde tek olmak
c. Dflnceleri ve deneyimleriyle varlksal olarak
ayn olmak
d. Kiflinin deneyimlerinin znesi olmak
e. Bir eyleyici olmak
3. Afladakilerden hangisi kendilik hakknda ortaya
atlan klasik sorulardan birisi deildir?
a. Fiziksel olup olmad
b. Tek bir fley mi yoksa oklu mu olduu
c. Blnmfl olup olmad
d. Zamanda sreklilik gsterip gstermedii
e. Bir fley olup olmad
4. Kendiliin eyleyicilik zelliini vurgulayan dflnr
afladakilerden hangisidir?
a. Sigmund Freud
b. John Locke
c. David Hume
d. William James
e. Ludwig Wittgenstein
5. e bakflla zihinsel durumlarmz hakknda afladakilerden hangisi bilinemez?
a. znel bilinli durumlarmz
b. Zihinsel terimlerin anlam
c. Bilinli kendiliimiz
d. Zihinsel durumlarn bilgisi
e. Kiflilik zelliklerimiz
6. Bir baflkasnn kendimiz gibi bir zihne sahip olduundan nasl emin olabiliriz sorunu afladakilerden
hangisidir?
a. Baflka zihinler sorunu
b. Bilin sorunu
c. Kendilik bilgisi sorunu
d. Makineler dflnebilir mi sorunu
e. Zihin-beden sorunu
186
Zihin Felsefesi
Okuma Paras
Felsefi Soruflturmalar I
272. zel deneyim konusunda nemli olan fley, gerekten, her kiflinin kendi rneine sahip olmas deil,
baflkalarnn da buna ya da baflka bir fleye sahip olup
olmadklarn kimsenin bilmemesidir. Bylece insanln bir ksmnn bir krmz duyumuna, br ksmnn
da baflka bir krmz duyumuna-dorulanmasa da-sahip
olduu tahminini yrtmek olanakl olur.
281. Ancak, sylediiniz flu olmuyor mu: Szgelimi, ar-davranfl olmakszn ar yoktur. Bu fluna varr: nsan sadece canl bir insann ve canl bir insana benzeyen (benzer davranan) fleyin duyumlar olduunu; grdn; kr olduunu; duyduunu; sar olduunu;
bilinli ya da bilinsiz olduunu syleyebilir.
293. Eer ben, yalnzca benim kendi durumumdan dolay ar szcnn ne anlama geldiini bilirim dersem-baflkalar iin de ayn fleyi sylemem gerekmez
mi? Ve tek bir durumu byle sorumsuzca nasl genellefltirebilirim?
fiimdi biri bana arnn ne olduunu yalnzca kendi durumundan bildiini sylyor!-Herkesin, iinde bir fley
olan bir kutusu olduunu dflnn; buna bir eki diyelim. Kimse bir baflkasnn kutusuna bakamyor ve
herkes bir ekicin ne olduunu yalnzca kendi ekicine
bakarak bildiini sylyor. Burada, herkesin kutusunda
farkl bir fley olmas tamamen olanakl olur. Hatta byle bir fleyin srekli olarak deifltii bile dflnlebilir.Ancak, ya eki szc bu insanlarn dilinde bir kullanma sahip olduysa?-Eer byle ise o, bir fleyin ad
olarak kullanlmaz. Kutudaki bu fleyin dil-oyununda
hibir yeri yoktur; hatta bir fley olarak bile; zira kutu
bofl bile olabilir.-Hayr, insan kutudaki fleyi, o her neyse, tamamen ksmlara ayrabilir; iptal edebilir.
302. Eer insann, baflka birinin arsn kendininkinin
modeli zerinde dflnmesi gerekliyse bu hi de kolayca yaplacak bir fley deildir: Zira benim duyduum ar modeli zerinde, duymadm ary dflnmem gerekir. Yani yapmam gereken sadece hayal gcnde, bir
ar yerinden dierine bir geifl yapmak deildir. Eldeki ardan koldaki arya gemek gibi. nk onun bedeninin bir blgesinde ar duyduumu dflnmem gerekmez (Olanakl olabilse de.)
Ar davranfl arl bir yere iflaret edebilir-ama arnn
znesi onu ifade eden kiflidir.
303. Ben birinin ar duyduuna yalnzca inanabilirim ama kendimin ar duyup duymadn bilirim.Evet, insan O ar duyuyor yerine Onun ar duydu-
187
1. e
Sra Sizde 1
Aslnda insann da ve insanlarn dflnda dier hayvanlarn da btn olarak deneyimin zneleri olduu sylenebilir. Yani deneyimde bulunan karflmzdaki belli bir
insan veya belli bir hayvandr, bir kendilik deildir.
Ama yine de, insanlar sz konusu olduunda, deneyimin znesinin her fleyin tesinde zihinsel bir kendilik
olmas gerektiini dflnrz. Deneyimin znesinin
kendilik olduunu dflndmz zamanlar genellikle
yalnz olduumuz ve dflndmz zamanlardr, belki de bu yzden insanlar sz konusu olduunda kendilii deneyimin znesi olarak dflnme eilimindeyiz.
Bu byle olsun veya olmasn, sadece zihinsel bir kendiliin deneyimin znesi olduu fikri, zihinsel kendilie genel olarak verdiimiz anlamn temelini oluflturur.
2. c
3. a
4. e
5. b
6. a
7. e
8. b
9. c
10. d
Yantnz doru deilse nitenin Kendilik Kavram ve Kendilik Bilgisi bafllkl ksmn yeniden gzden geiriniz. Hem kendilik bilgisi sorununun hem de baflka zihinler sorununun zihinlerin nasl bilinecei sorusunun iinde yer
aldn greceksiniz.
Yantnz doru deilse nitenin Kendilik Kavram ve Kendilik Bilgisi bafllkl ksmn yeniden gzden geiriniz. Dflnceleri ve deneyimleriyle varlksal olarak ayn olmann kendiliin
zellikleri arasnda yer almadn greceksiniz.
Yantnz doru deilse nitenin Kendilik Kavram ve Kendilik Bilgisi bafllkl ksmn yeniden gzden geiriniz. Kendiliin Fiziksel olup
olmadnn kendilik hakknda ortaya atlan klasik sorulardan olmadn greceksiniz.
Yantnz doru deilse nitenin Kendilik Kavram ve Kendilik Bilgisi bafllkl ksmn yeniden gzden geiriniz. William Jamesin kendiliin eyleyicilik zelliini vurgulayan dflnr olduunu greceksiniz.
Yantnz doru deilse nitenin Kendilik Kavram ve Kendilik Bilgisi bafllkl ksmn yeniden gzden geiriniz. e bakflla zihinsel terimlerin anlamnn bilenemeyeceini greceksiniz.
Yantnz doru deilse nitenin Baflka Zihinler
Sorunu bafllkl ksmn yeniden gzden geiriniz. Bir baflkasnn kendimiz gibi bir zihne sahip
olduundan nasl emin olabiliriz sorununun baflka zihinler sorunu olduunu greceksiniz.
Yantnz doru deilse nitenin Baflka Zihinler Sorunu bafllkl ksmn yeniden gzden geiriniz. Benzerlik argman sz konusu olduunda sadece kendi zihnimizdeki fleyleri birinci flahs bilgisiyle bildiimizi, baflkalarnn zihnindekileri kendi zihnimizdekilerden hareketle
karsadmz greceksiniz.
Yantnz doru deilse nitenin Baflka Zihinler Sorunu bafllkl ksmn yeniden gzden geiriniz. Wittgensteinn benzerlik argmanna
elefltirisinin zihinsel ve fiziksel durumlar arasnda gzlenen balantnn zorunlu olmamasn
hedef almadn greceksiniz.
Yantnz doru deilse nitenin Baflka Zihinler Sorunu bafllkl ksmn yeniden gzden geiriniz. Wittgensteinden nce Kartezyen zihin
anlayfln elefltiren dflnrn John Locke olduunu greceksiniz.
Yantnz doru deilse nitenin Baflka Zihinler
Sorunu bafllkl ksmn yeniden gzden geiriniz. Wittgenstein ve Strawsonun benzerlik argmanna ynelttikleri elefltirilerden dolay davranfl olmakla itham edildiklerini grecesiniz.
Sra Sizde 2
Hayr, mmkn deildir. Kifli beli bir bedene-diyelim
kendi bedenine-scak t dediinde ac bekleneceini
renebilir. Bir baflka benzer bedene de t dediinde ac bekleneceini ngrebilir. Ancak, ksa bir sre
sonra sonucunun hatal olduunu anlayacaktr, nk
kendi bedeninden baflka bir bedene scak t dediinde kendisi ac hissetmeyecektir.
Sra Sizde 3
Zihin-beden zdefllii kuram zihinsel olaylarn beynin
fiziksel ve nrolojik iflleyiflinin tesinde ve dflnda bir
fley olmadklarn, yani zihinsel olaylarn fiziksel olaylarla ayn fley olduunu iddia ettii iin indirgemeci bir
kuramdr. Ancak, zihinsel olaylarn fiziksel olaylarla ayn fley olduu doru bile olsa, zihinsel olaylarn fiziksel
olaylarn dflnda ve tesinde var olduunu da kantlamak gerekir. Oysa, zihin-beyin zdefllii kuram zihinsel ve fiziksel olaylar arasndaki iliflkiyi aklamakta yetersizdir. Dolaysyla bir baflkasnn kiflinin kendisiyle
ayn beyin durumlarna sahip olmas onun kendisiyle
ayn zihinsel durumlara sahip olacann garantisi olamaz. Baflka zihinler sorununu baflka beyinler sorunu
olarak dzenlemek baflkalarnn da bizim gibi zihinsel
srelere sahip olup olmad sorusunu yantlayamaz.
188
Zihin Felsefesi
Yararlanlan ve Baflvurulabilecek
Kaynaklar
Dennett, C.D. (1992) The Self as a Center of Narrative
Gravity (K.P. Cole ve D. Johnson (Edt.) Self and
Consciousness: Multiple Perspectives iinde),
Hillsdale, NJ: Erlbaum Publishers.
Greenfield, S. (2000) nsan Beyni/Bedenimizin Kumanda Merkezinde Bir Gezi. stanbul: Varlk
Yaynlar.
Hume, D. (2009). nsan Doas zerine Bir nceleme, (ev. E. Baylan), Ankara: Bilgesu Yaynclk.
James, W. (1950) The Principles of Psychology, Vol
I. New York: Dover Publishers.
James, W. (1984) Psychology: Briefer Course, Cambridge, Mass: Harvard University Press.
Locke, J. (2004). nsan Anl zerine Bir Deneme
(ev. V. Hackadirolu), stanbul: Kabalc Yaynevi.
Maslin, K.T. (2001). An Introduction to the Philosophy of Mind, Oxford: Polity Press.
Strawson, P. F. (1959). ndividuals: An Essay in Descriptive Metaphysics, New York: Methuen.
Wittgenstein, L. (1998). Felsefi Soruflturmalar, (ev.
D. Kant), stanbul: Kyerel Yaynlar.