You are on page 1of 1361

TEVEKKL

) ( Allaha gvenip dayanma anlamnda terim. Szlkte Allaha gvenmek anlamndaki vekl kknden treyen tevekkl birinin iini stne alma, birine gvence verme; birine iini havale etme, ona gvenme mnasna gelir. Birine gvenip dayanan kimseye mtevekkil, gvenilene vekl denir. Kaynaklarda ounlukla vekil kelimesi kefille e anlaml gsterilmise de Rgb el-sfahnye gre vekil kefilden daha geneldir; her vekil kefildir, fakat her kefil vekil deildir. Tevekkl din ve tasavvuf bir terim olarak bir kimsenin kendini Allaha teslim etmesi, rzknda ve ilerinde Allah kefil bilip sadece Ona gvenmesi eklinde tanmlanmaktadr (el-Mfredt, vkl md.; Lisnl-Arab, vkl md.; Tcl-ars, vkl md.; Gazzl, IV, 259). bn Teymiyye tevekkln kalbin yalnz Allaha gvenmesi anlamna geldiini belirterek bunun sebeplere bavurma ve mal biriktirmeye aykr olmadn syler (et-TufetlIryye, s. 185). Tasavvuf kaynaklarnda tevekkl hakknda deiik tanmlar yaplmtr (Kelbz, s. 101-102; Kueyr, I, 467-478; bn Kayyim el-Cevziyye, II, 119-122). Teslim (birine boyun eme, hkmne rza gsterme) ve tefviz de (ii birinin tasarrufuna brakma) tevekkle yakn mnada kullanlmakla birlikte baz limler tefvizin tevekklden daha geni kapsaml olduunu belirtir (bn Kayyim el-Cevziyye, II, 143-144). Kurn- Kermde tevekkl kavram krk yette deiik fiil kalplarnda, drt yette mtevekkil eklinde yer almakta, vekil kelimesi ou Allahn sfat eklinde yirmi drt yerde gemektedir. Baz yetlerde peygamberlerin inkrclara kefil olmad, onlarn yaptklarndan sorumlu tutulmayaca, drt yette de inkrclarn hirette kendilerini savunacak bir vekillerinin bulunmayaca belirtilmitir. Bir yette Allah tarafndan inkrc Kurey kabilesinin yerine inkra sapmayan baka bir topluluun getirilmesi, dier bir yette lm meleine can alma grevinin verilmesi tevkl kavramyla ifade edilmitir (M. F. Abdlbk, el-Mucem, vkl md.). Bu yetlerde insanlarn neticede Allaha snaca bildirilmekte, hkmn yalnz Ona varaca (Ysuf 12/67), Allahn bir topluluu helk etmek istemesi durumunda onlara hi kimsenin yardm edemeyecei (l-i mrn 3/160), inanarak Allaha snanlar zerinde eytann etkisinin bulunmad (en-Nahl 16/99), Allaha snanlar iin baka bir snaa ihtiya kalmayaca (et-Talk 65/3), nk Allahtan baka bir tanr olmad (etTevbe 9/129; et-Tegbn 64/13) ifade edilmektedir. Bu arada baz peygamberlerin inanlarndaki kararllklar ve tevekklleri rnek gsterilmektedir (mesel bk. Ynus 10/71; Hd 11/56, 88; Ysuf 12/67). Bir yette (l-i mrn 3/159) Resl-i Ekreme kamu ilerinde evresindekilerle istiare etmesi tlenmi ve ardndan, Kararn kesinleince artk Allaha tevekkl et, Allah kendisine tevekkl edenleri sever buyurulmutur. Talk sresinin balarnda Allaha tevekkl eden kimseye Onun kfi gelecei ve Allahn mutlaka emrini yerine getirecei bildirilmi, bu aklamalar tevekkl dncesinin meydana gelmesinde belirleyici olmutur. Tabernin kaydettiine gre Abdullah b. Mesd tevekklle ilgili bu yet iin, i Allaha havale etme hususunda Kurann en nemli yeti demitir (Cmiul-beyn, XII, 132). Tevekkl ve ayn kkten treyen eitli kelimeler hadislerde de gemektedir. Tirmiz (Zhd, 33) ve bn Mcenin (Zhd, 14) es-Snenlerinde tevekkl konusuna iki bab ayrlmtr. Hz.

Peygamberin, Devemi baladktan sonra m tevekkl edeyim yoksa balamadan m? diye soran bir sahbye, nce bala, sonra tevekkl et yolundaki cevab (Tirmiz, yme, 60) ilgili kaynaklarda tevekklden nce tedbir almann gerekliliine delil saylmtr. Hadislerde bildirildiine gre Allah, a karna sabahlayp akama tok ulaan kular doyurduu gibi kendisine tam bir teslimiyetle tevekkl edenlere de rzklarn verecektir (Msned, I, 30, 52; bn Mce, Zhd, 14; Tirmiz, Zhd, 14). Bir i iin evinden kan kimse, Bismillh, Allaha inandm, Ona dayandm, Ona tevekkl ettim; g kuvvet yalnz Onundur derse Allah onu en hayrl ekilde rzklandracak ve ktlklerden koruyacaktr (Msned, I, 66; benzer ifadeler iin bk. Eb Dvd, Edeb, 103; bn Mce, Du, 18). Reslullahn teheccd namaz srasnda yapt uzunca bir duada u ifadeler yer alr: Allahm! Sana teslim oldum, sana inandm, sana tevekkl ettim, sana yneldim (Buhr, Teheccd, 1; Mslim, Msfirn, 199; Eb Dvd, alt, 119). Dier bir hadiste Allaha tevekkl edip frklk, uur-uursuzluk, dalama eklindeki Chiliye kalnts uygulamalardan uzak duranlarn sorgusuz cennete girecei mjdesi verilmitir (Buhr, b, 17, 42; Mslim, mn, 273). Kelbz bu hadisi Allaha duyulan gven, tevekkl ve honutluktan dolay sebepleri terketmek diye aklamtr. Ancak Kelbz kiinin tevekkln zedelemedii, dinine zarar vermedii srece zenaat, ticaret, ziraat gibi ilerle uramay sflerin mubah grdn belirtir (etTaarruf li-mehebi ehlit-taavvuf, s. 24, 85). Hz. Peygamberin gl mminin zayf mminden daha deerli ve Allahn sevgisine daha lyk olduunu ifade ederek kiinin tam bir azimle faydal olan elde etmeye almasn, g bir durumla karlalmas halinde Allahn takdirine rza gstermesini tlemesi ve yaknmann eytann etkisine kap aaca uyarsnda bulunmas (bn Mce, Zhd, 14) tedbir ve almayla tevekkl ve takdiri birlikte gzetmek gerektiini ortaya koymaktadr. Kurn- Kermde ve hadislerde tevekkl, mminlere ait temel bir sfat eklinde ele alnp mtevekkillerden vgyle sz edildiinden slmn ana ilkeleri arasnda kabul edilmi, baz sflerin tevekkl anlayn iddetle eletiren bnl-Cevz, Takyyddin bn Teymiyye ve bn Kayyim el-Cevziyye gibi Selef limleri de bu dnceyi benimsemitir. Eb Hanfe el-Fhlekberinde mminlerin iman ve tevhidde eit, amellerde ise derece derece olduunu belirttikten sonra imann muhtevasn tekil eden mrifetullah ve Allah sevgisi gibi unsurlar yannda mminlerin tevekkl ynnden de birbirine eit sayldklarn, bunun tesinde ise derece farkllklarnn olacan belirtirken tevekkln inan boyutuna dikkat eker (mm- Azamn Be Eseri, s. 75). Allaha inananlarn Ona tevekkl etmesi gerektiine dair yetler tevekkln imanla alkasn, mminlerin Allaha tevekkl ederek inkrclardan gelen basklara kar direnmesini isteyen, bu hususta peygamberlerden rnekler veren yetler de kavramn amelle ilikisini gstermektedir. y ulmid-dnin otuz beinci blmn tevhid ve tevekkl konularna ayran Gazzlye gre tevekkl derin bir bilgi ve zorlu bir amel iidir. Tevekkln asl imandr; tevekkl var olan her eyin gerek yapcs ve yaratcsnn Allah olduu inancna dayanr (y, IV, 243, 245, 247). ehbeddin es-Shreverd de on makamdan biri olarak ele ald tevekkln derecesinin Allah hakkndaki bilginin derecesine gre deitiini syler; bu bilgi ne kadar tamsa tevekkl de o lde gl olur (Avrifl-marif, s. 238). Kiinin, kendini her durumda Allahn irade ve takdirine teslim ederek Ondan gelene rza gstermesi tevekkln zn meydana getirir. Hasan- Basr, Tevekkl rzadan ibarettir der (Eb Tlib elMekk, II, 8). Allahn takdirine rza ve teslimiyeti tamamen pasif bir hayat anlay, her trl tedbirin

terkedilmesi eklinde anlayan mutasavvflar olmusa da ounluk amel planda sebeplere bavurmay tevekkle aykr grmemitir. Tevekkln gassl nnde meyyit benzetmesiyle aklanmas tasavvuf literatrnde geni kabul grm, Gazzl de bunu tevekkln en yksek derecesi diye nitelemitir (y, IV, 261). Ancak Gazzl, sz konusu ifadeyi tasavvuf literatrndeki yaygn anlaytan farkl ekilde yorumlam ve bunu hibir durumda Allahn kudret, irade, ilim gibi sfatlarnn etkisi dna klamayaca ynnde bir uur hali olarak aklamtr. Bu uurla almak ve tedbir almak tevekkle aykr deildir. Tevekkln i grmeyi ve tedbir almay terketme biiminde yorumlanmas cahillerin kuruntusudur ve dinen haram saylmtr. Bu yanl telakki snnetullah bilmemekten kaynaklanr (a.g.e., IV, 262, 265). Dier baz limler de nakl deliller yannda kulun iradesini tamamyla ortadan kaldrma sonucunu douraca, sorumsuzlua ve karmaaya yol aaca, insanlar din ve dnya ilerinde tembellie sevkedecei gibi akl delillere dayanarak gassl nnde meyyit benzetmesini almay ve tedbiri bsbtn elden brakma diye yorumlamay reddetmilerdir. bn Teymiyye byle bir anlayn i ve alma dzenini bozacan, doru-yanl, iyi-kt gibi kavramlar yok edeceini ve bilgiyi faydasz hale getireceini syler (etTufetl-Iryye, s. 191-192). Tevekkl, yerine getirilmesi emredilen sebeplere bavurmay gereksiz klmaz; bu durumda, Allahn emrettii eyleri yapmadan kendisi hakknda mutluluk veya mutsuzluk olarak takdir edilen eye rza gsterme eklindeki bir anlaya gtrr. Yemeden imeden Allahn kendisini doyuracan syleyen kimse ahmak, sebepleri terkeden kimse cizdir (etTevekkl, s. 13-14, 16-17). bnl-Cevz, tevekkln kulun kendi gcn aan hususlarda iin sonunu Allaha havale etmesi olduunu syler. Nitekim Sehl et-Tster tevekkl eletirenin iman, almay eletirenin snneti eletirmi olacan syler (Telbs bls, s. 341-344). bn Kayyim elCevziyyeye gre slm limleri tevekkln sebeplere bavurmaya aykr olmad noktasnda gr birlii iindedir. bn Kayyim, Sehl et-Tsternin, Tevekkl Peygamberin hali, kesb de snnetidir; onun halini yaamak isteyen snnetini terketmez eklindeki szn de (Kueyr, I, 471) nakleder (Medrics-slikn, II, 121). slm limlerinin tevekklle iman ve tevhid arasndaki ilikiye dikkat ekmeleri nemlidir. nk tevekkl, her eyden nce kulun Allaha olan derin inan ve gveninin bir ifadesidir. Doru anlamyla Allaha tevekkl eden kul, bir ii baarmak iin sahip olduu imkn ve frsatlar Allahn bahettiine ve bunlarn kullanlmas iin yaratldna inanr; bu adan bakldnda sebepleri ihmal etmenin onlarn mnasz yere yaratld fikrini douracan dnr. Ayrca insann amel hayatyla ilgili pek ok yet ve hadis bulunmakta olup tevekkl bunlarn meydana getirdii sistem btnlnden kopararak sebeplere kar ilgisizlik ynnde yorumlamak, bu temel kaynaklardaki amel hayata dair buyruklarn ve aklamalarn anlamsz olduu sonucuna gtrr. u halde tevekkl, Allahn varlk ve olaylar dnyasnda sebep-sonu ilikisi eklinde kurduu genel dzenle Kuranda ortaya koyduu emirler sistemi erevesinde dnmek gerekir. Tevekkl, btn sebeplerin ve tedbirlerin zerinde niha belirleyici irade ve gcn Allaha ait olduu ynndeki uur ve inancn zorunlu bir sonucudur. Bu uur ve inan sayesinde kul, gerekli sebeplere ve tedbirlere bavurmasna ramen sonucun umduu ekilde kmamas halinde ilh takdirin yle tecelli ettiini bilerek kendisini veya sebepleri sulamaktan kanr; iyimser ruh halini korumay, moral kntsnden kurtulmay baarr. Kurn- Kermde, olu Ysufun kaybolmasndan dolay derin bir znt hali yaayan Hz. Yakbun buna ramen Allaha tevekkln dile getirerek yksek bir metanetle midini koruduu anlatlr (Ysuf 12/18, 67, 83, 86-87). Tecrbeler de inanl ve mtevekkil insanlarn baarszlklar karsnda daha metanetli ve mitli davrandn gstermekte, bu tesbit psikoloji ve pedagojide byk nem tamaktadr.

bn Ebd-Dny et-Tevekkl alellh adl eserinde tevekkle dair baz yetlerle hadis ve haberleri derlemitir (nr. Csim Sleyman ed-Devser, Beyrut 1987; Trkesi: Hseyin Kaya, Hadislerde Tevekkl, stanbul 2007). bn Teymiyyenin tevekkle dair fetvalarndan oluan bir derleme EblMecd Harek tarafndan et-Tevekkl alellh vel-a bil-esbb balyla yaymlanmtr (bk. bibl.). Ysuf el-Kardv e-ar ilallh: et-Tevekkl (Kahire 1995), Mirza Tokpnar, Hangi Doru Tevekkl: Hadisler Inda Yeni Bir Tanm (Ankara 2009) adl birer kitap; Hasan Karahasanolu, Kuranda Tevekkl Kavram (1998, A Sosyal Bilimler Enstits), Rabiye Solmaz, Din Eitimi Asndan Kuran ve Snnette Tevekkl Kavram (2006, M Sosyal Bilimler Enstits) isimli birer yksek lisans tezi hazrlamtr.

BBLYOGRAFYA

Wensinck, el-Mucem, vkl md.; Msned, I, 30, 52, 66; mm- Azamn Be Eseri (nr. M. Zhid Kevser, trc. Mustafa z), stanbul 1992, s. 75; Taber, Cmiul-beyn, Beyrut 1412/1992, III, 497; XII, 132; Kelbz, et-Taarruf li-mehebi ehlit-taavvuf, Beyrut 1407/1986, s. 24, 85, 101-102; Eb Tlib el-Mekk, tl-ulb, Kahire 1310, II, 2-38; Kueyr, er-Risle, I, 464-487; Gazzl, y, IV, 243-247, 259-293; Ebl-Ferec bnl-Cevz, Telbs bls, Beyrut 1414/1994, s. 340352; ehbeddin es-Shreverd, Avrifl-marif (Gazzl, y, IV iinde), s. 238; Takyyddin bn Teymiyye, et-Tevekkl alellh vel-a bil-esbb (nr. Ebl-Mecd Harek), Kahire 1413/1992; a.mlf., et-Tufetl-Iryye fil-amlil-albiyye (nr. Yahy b. Muhammed elHneyd), Riyad 1421/2000, s. 185-194; bn Kayyim el-Cevziyye, Medrics-slikn, Kahire 1403/1983, II, 116-148; L. Lewisohn, Tawakkul, EI (ng.), X, 403-405. Mustafa arc

Tasavvuf. Tevekkl tasavvufta bir makam ve hal olarak kabul edilir. Sfler tevekkln birok eidi ve mertebesinden bahsetmilerdir. Onlarn tevekkle dair tanmlar bu eit ve mertebelerle ilgilidir. Cneyd-i Baddnin, Tevekkl kalbin Allah Telya itimat etmesidir eklindeki ifadesi tevekkln genel bir tarifidir (Serrc, s. 79). Eb Nasr es-Serrc ve Hce Abdullah- Herev gibi sfler tevekkln biri btn mminleri kapsayan (avam), dieri mminlerden zel bir zmreyle ilgili olan (havas), ncs ok zel bir zmreye zg bulunan (ehassl-havas) mertebesinden sz eder. Mminler Allaha tevekkl etsinler melindeki yet (el-Mide 5/11) birinci, Tevekkl edenler Allaha tevekkl etsinler yeti (brhm 14/12) ikinci, Kim Allaha tevekkl ederse O ona kfidir yeti (et-Talk 65/3) nc mertebedeki tevekklle ilgilidir. Birinci mertebede kulun kulluun gereklerini yerine getirmeye gayret etmesi, kalbini rabbine balamas, Allahn kendisine yeterli olduuna inanmas, verdiine kredip vermediine sabretmesi esastr (a.g.e., s. 78). Znnn el-Msrnin, Tevekkl nefsin ald tedbiri terketmek, g ve kuvvetten soyutlanmaktr eklindeki

tanm tevekkln bu mertebesiyle ilgilidir. Tedbiri alan Allahtr (Ynus 10/3, 31; er-Rad 13/2; es-Secde 32/5). Kulun kendi tedbirini terkedip Allahn tedbiriyle yetinmesi rabbine gvenmesi anlamna gelir. L havle ve l kuvvete ill billh sz tevekkl bahis konusu olunca kulun gcn ve kuvvetini terketmesi demektir. Havas veya rif denilen mminlerin tevekkl Allah iin Allah ile ve Allaha tevekkldr. Bu tevekklde dnya ve hiret menfaatleri, bunlarla ilgili sebepler dikkate alnmaz. rifin nefsi bu mertebede gasslin nndeki lye benzetilmitir (a.g.e., s. 79; Gazzl, y, IV, 255). Bu mertebede sfnin biri Hakka, dieri halka bakan iki yn yoktur; onun tek yn vardr, sadece Hakka bakar. Ehassl-havas (sflerin en sekinleri) Allaha kaytsz artsz tevekkl eder, tevekkllerinde fni olur, tevekkllerini grmezler. bnl-Cellnn, Tevekkl her hlkrda sadece Allahn civarnda olmaktr ifadesi bu mertebeyle ilgilidir. Bu mertebede talep, dua ve niyazdan sz edilmez. Nemrd tarafndan atee atlaca zaman Cebril, Hz. brhime kurtulu iin dua etmesini syleyince onun, Allahn halimi bilmesi duama ihtiya brakmyor demesi buna rnektir (Gazzl, y, IV, 258). Bu tevekkln en mkemmel mertebesidir. Serrc bu mertebeye ulaabilenlerin ok az olduunu syler (el-Lma, s. 79). Gazzl bu halin devam etmediini, korku sebebiyle bir kiinin benzinin sararmas gibi gelip geici olduunu belirtir (y, IV, 255). Hamdn el-Kassr tevekkln bu derecesine eremediini, Eb Sleyman ed-Drn bu tr bir tevekkln kokusunu bile alamadn sylemitir. Sfler, iinde bulunduklar hal ve makamlara gre tevekkl konusunda farkl yorumlarda bulunmutur. Allahn btn canllara rzklarn verecei vaadine dayanan (el-Mide 5/114) baz sfler tevekkl rzk kaygs tamama biiminde anlamtr. akk- Belh tevvekkl, Elinde avucunda olandan ok Allahn vaadine gvenmendir eklinde tarif ederken rzk kastetmektedir. Eb Ali ed-Dekkk da, Tevekkl gnlk rzkla yetinmek ve yarnn kaygsn tamamaktr der. Baz sflerin yanlarna azk almadan llerde yolculuk yapmalar da rzk tevekkl konusu olarak grdklerini gsterir (a.g.e., IV, 260). Bununla beraber insann faydaland veya zarar grd her ey, btn hal ve davranlar geni anlamda tevekkln konusunu oluturur. Fidan diken bahvan, tohumu eken ifti Allaha tevekkl ettii gibi yolculuk yapanlar da Allaha tevekkl eder. Baz sflere gre tevekkl ilim ve mrifettir; kulun Allahn kendisine kfi olduunu bilmesidir (en-Nis 4/6, 45, 70, 79, 81, 132, 166, 171; ez-Zmer 39/36). Baz sfler ise, Tevekkl kazya rzadr, kaderin tecellilerini gnl holuuyla kabullenmektir demitir. Yahy b. Muz er-Rzye gre tevekkl insann kendisi iin Allahn vekil olduuna rza gstermesidir. Sehl et-Tsterye gre tevekkl kulun Allahn iradesiyle Allahla bulunmas halidir. Bu durumda iradesinden fni olan kul Allahn iradesiyle bki olur. Tevekkl iman kapsamnda gren ve tevhid bahsinde inceleyen Gazzlye gre dier tasavvuf kavramlarda olduu gibi ilim, hal ve amel tevekkln zn oluturur. Ona gre tevekklde temel unsur ilimdir. lim temel, amel netice, hal ise tevekkln kendisidir. limden maksat kalbin tasdikinden ibaret olan imandr; bu ilim kuvvetli ve kesin olursa yakn adn alr. Bundan dolay tevhid anlamna gelen tevekkln temeli yakndir. Tevekkl kalbin tam olarak vekile itimat etmesidir (a.g.e., IV, 240, 253). Sfler, tevekkl iman ve tevhidin yan sra muhabbet ve takv ile alkal bir konu olarak da grrler. Mmin iseniz Allaha tevekkl ediniz (el-Mide 5/23); Allahn huzurunda takv sahibi olun ve mminler yalnzca Allaha tevekkl etsinler (el-Mide 5/11) melindeki yetlerde bu hususlara iaret edildiine dikkat ekerler. Tevfik (baar) ve sabr gibi

kavramlar da tevekklle balantldr (Hd 11/88; en-Nahl 16/42; el-Ankebt 29/59; e-r 42/10). Tevekkl ahlk ilkesinin ve faziletin temeli, baarl olmann artdr. Mmin hayrl veya mubah bir ie Allaha tevekkl ederek azimli ve kararl bir ekilde giriir. Teebbsne zafiyet veren vehim, vesvese, phe ve tereddtten onu tevekkl kurtarr. Allaha tevekkl ettim diyen bir mmin giritii ii kararl biimde srdrr. akk- Belh tevekkln drt trnden (mala, nefse, halka ve Hakka gvenmek) bahseder. Mmin malndan, nefsinden ve halktan ziyade Hakka tevekkl etmekle ykmldr. Bu anlamda tevekkl btn mminlerin gnlden benimsemeleri gereken genel ve temel bir kuraldr. Bu mertebede sebep ve vastalar dikkate alnr. Allaha gvenmek artyla sebep ve vastalara sarlmak tevekkln bir parasdr. Tevekkl sika, tefvz, teslim-istislm kavramlaryla yakndan ilgilidir (Herev, Menzil, s. 18, 19). Bunlarn arasnda anlam farklar olmakla beraber kalbin Allaha gvenmesi hepsinde esastr. Eb Ali ed-Dekkka gre tevekkl ilk, teslimiyet orta, tefvz ise son haldir. Tevekkl ehli Hakkn vaadiyle, teslim ehli ilmiyle skn ve huzur bulur; tefvz ehli ise Hakkn hkmne raz olur. Tevekkl btn mminlerin, teslim evliyann, tefvz tevhid ehlinin halidir. Teslimiyeti Hz. brhimin, tefvzi Hz. Muhammedin nitelii olarak gsterenler de vardr. te yandan sfler tevekkl edilecek zaman konusunda eitli grler ileri srmtr. Herevye gre bir i iin tedbir alp teebbse gemeden nce, teebbs ve faaliyet esnasnda ve sonrasnda tevekkl gereklidir. Sebebe sarlp tedbir aldktan sonra Allaha gvenme haline tevekkl diyen Herev sebepten nceki ve sonraki gven haline tefvz adn verir. Ona gre tefvz tevekklden daha genel bir haldir. Sebebe sarlmadan ve tedbir almadan evvel de sonra da teebbs ve faaliyet esnasnda tevekkl gereklidir (a.g.e., s. 18). Tevekklle alp kazanma arasndaki iliki teden beri tartlagelmitir. Sfler Allaha tevekklle sebeplere sarlma, tedbir alma arasnda zt bir durumun olmadn, aksine tevekkln alma ve i hayatn daha verimli ve bereketli hale getirdiini syler. Tevekkl kalb, alma beden bir eylemdir. Kul her eyin Allahn takdiriyle olduu kanaatini tad srece kalpteki tevekkl hali beden ve organlarla faaliyette bulunmaya aykr dmez. Tevekkl Hz. Peygamberin hali, alp kazanmak ise snnetidir. Onun hali zere olan snnetini terketmez. almay ktleyen snneti ktlemi, tevekkl ktleyen de iman ktlemi olur. Kueyr, brhim el-Havvsn tevekkl konusundaki hassasiyetine ramen yola ktnda yannda matara, ine, iplik, makas bulundurduunu ve bu durumun tevekkle aykr olmadn belirttiini nakleder. Serrc da baz zmrelerin almay ktlediklerini, bir keye ekilip kendilerine gelecek sadakay beklediklerini anlatr ve bunlar eletirir (el-Lma, s. 524). Gazzl, tekke ve zviyelerde oturup almay terkeden ve vakf malyla geinenlerin bu halini tevekkle aykr bulur (y, IV, 262). Sfler tevekkl anlatrken sebepleri kesip atmaktan ve tedbiri terketmekten sz ederken ameli, ibadeti, alp kazanmay brakmaktan asla bahsetmemi, bunlarn gerekliliini vurgulamlardr. nsan bir ie giriirken ya Allaha veya nefsine (malna, gcne, nfuzuna, sanatna, ilmine) gvenir. Nefsine gvenen kii bir ii baardnda bunu kendisinden ve ald tedbirden bilir. Sflerin kandklar bu tr bir gven duygusudur. Bu durum bazan sebeplerin ilhlatrlmasna kadar gider ki buna tasavvufta irk-i esbb denilmitir. Tabiatlarn her eyi tabiat kanunlarna ve tabii sebeplere balamalar byledir. nsann iradesini kullanmadan her eyi Allahtan beklemesini tevekkl diye yorumlayan anlay tam bir lgnlk diye niteleyen Gazzl insanlarn tevekkl karsndaki davranlarn durumda inceler

(a.g.e., IV, 259). Belli bir sebebin belli bir netice vermesi ak ve kesin olur. Bu snnetullahtr, ilh bir dzendir. Bu durumda mmin ilim ve hal olarak Allaha tevekkl eder, ald gday Allahtan bilir, kalbi de Allaha itimat halinde olur. kinci durumda byk bir ihtimalle o sebep o neticeyi meydana getirir. nc durumda ise o sebebin o neticeyi meydana getirmesi zayf bir ihtimaldir. Bu durumda tedbir almak ve sebebe sarlmak snnetullahn gereidir. Bundan dolay yolcularn yanlarna azk almalar gelenek olmutur. Yolcunun yolda yiyecek bulmas da yanna ald az kaybetmesi de muhtemeldir ve alnan tedbirin istenen sonucu vermesi kesin deildir. Yola kan kimsenin yanna ald aza deil Allaha, sebebe deil sebepleri yaratana gvenmesi gerekir. nc durumda zayf sebepler ve ok dk ihtimaller zerinde gereinden fazla durulmas hrs ve tamahla aklanr, bunun tevekklle ilgisi yoktur. Tevekkln bir faydas da insan ihtirastan korumasdr. Gazzl sradan mminlerin, evliyann ve riflerin sebebe sarlma ve tedbir alma bakmndan farkl durumlar bulunduuna dikkat eker. Allahn fiillerinin tecellisini temaa eden baz sfler, Ondan baka fil yoktur derler. Bu hali yaayan sf ne tedbiri ne de herhangi bir sebebi grr, hatta kendini ve tedbirini bile gremez. Ancak bu hal getikten sonra sebepler ve vesileler leminde yaadn dikkate alr (a.g.e., IV, 240-256). Eb Tlib el-Mekk ve Gazzl gibi mellifler Allaha tevekkl esas olmak artyla ailenin geimini salamann, dilenmemek iin mubah bir geim yolu bulmann, zarardan saknmann, tehlikeden kanmann, mallar koruma altna almann, tedavi olmann, ihtiya duyulan besin maddelerini ve dier malzemeleri mkul oranda depolamann ciz olduunu belirtmiler, cevaz veya fazilet durumlarn da ayrntl biimde aklamlardr.

BBLYOGRAFYA

Muhsib, el-Rzul-ell ve aatt-tevekkl alellh (nr. M. Osman el-Hut), Kahire 1984; a.mlf., el-Meksib (nr. Abdlkdir Ahmed At), Beyrut 1407/1987; bn Ebd-Dny, et-Tevekkl alellh (nr. Csim el-Fheyd ed-Devser), Beyrut 1407/1987; Serrc, el-Lma, s. 78-79, 524; Kelbz, et-Taarruf, s. 151; Eb Tlib el-Mekk, tl-ulb, Kahire 1961, II, 3-76; Slem, abat, s. 556; Kueyr, Risle (Uluda), s. 257-268; Herev, Menzil, s. 18, 19; a.mlf., abat, s. 723; Gazzl, y ulmid-dn, Kahire 1358/1939, IV, 238-286; a.mlf., el-Maadl-esn, Kahire 1322, s. 93; Ahmed-i Cm, Miftun-nect (nr. Ali Fzl), Tahran 1347 h., s. 155-171; Eb Mansr el-Abbd, fnme (nr. Gulm Hseyin Ysuf), Tahran 1347, s. 110-114, 118; ehbeddin es-Shreverdi, Avrifl-marif, Beyrut 1966, s. 499; Muhyiddin bnl-Arab, elFttl-Mekkiyye, Kahire 1293, II, 264-268; Mevln, Mesnev, I, 89-93; II, 52, 199; III, 204; V, 129, 196, 233; bn Atullah el-skender, et-Tenvr f istit-tedbr, Kahire 1973; bn Teymiyye, etTevekkl alellh vel-a bil-esbb (nr. Ebl-Mecd Harek), Kahire 1413/1992; Abdlkerm elCl, el-nsnl-kmil, stanbul 1300, II, 111-116; Cm, Nefetl-ns (nr. Mahmd Abd), Tahran 1370 h., s. 1025; brhim Hakk Erzurm, Marifetnme, stanbul 1310, s. 354-370; Seyyid Sdk- Ghern, er-i Ilt- Taavvuf, Tahran 1368, III, 81, 93, 163-167, 306-337; Asgar Ddbih-Ali Ref, Tevekkl, DMT, V, 153-155; Mlik Hseyn v.dr., Tevekkl, Dninme-i Cihn- slm, Tahran 1383/2004, VIII, 586-594. Sleyman Uluda

TEVELL
() Devlet bakanl, dolaysyla siyas hkimiyet konusunda kendileri gibi dnenlerle dostluk iinde bulunma anlamnda mmiyye asnca benimsenen bir esas; teberrnin kart (bk. TEBERR).

TEVELLD
(bk. TEVLD).

TEVELLD
() Bitki ve hayvanlarn birbirinden ya da cansz maddelerden kendiliinden oluumu iin kullanlan felsefe terimi. Szlkte dourmak anlamndaki vild (vildet) kknden treyen tevelld domak, ortaya kmak, meydana gelmek demektir. Terim olarak bitki ve hayvanlarn erkek ve diisinin bir araya gelmesiyle remeyi (tevld) deil, erkek-dii ilikisi olmadan birbirinden (biogense) ya da cansz maddelerden meydana gelmeyi ifade eder (et-Tarft, Tevelld md.; Salb, I, 367). Canllarn embriyolojik bir sre dnda dorudan cansz maddelerden oluabilecei dncesi slm ncesi Greklere kadar gitmektedir. Aristoya gre drt unsur (hava, su, ate, toprak), uygun artlar altnda kendiliinden mineraller yannda bitkileri ve hayvanlar da tekil edebilir. Yine canllar bir anne babadan reyebildikleri gibi -bceklerde grld zere-topraktan ve rm bitkiden ya da hayvanlarn i organlarndan reyebilir. Aristo ar, sinek, balk ve salyangoz trnden canllarn her iki ekilde de teekkl edebileceini syler. Aristonun bu fikirleri Ortaa slm dncesini trl biimlerde etkilemise de (Kruk, XXXV/2 [1990], s. 270, 278), slm dnrleri doum, lm, olu, bozulu gibi doal olaylarn ilh ilim, irade ve kudretle meydana geldiini, dolaysyla bunlarn temelde Allahn fiilleri olduunu kabul ederek Aristonun ilh tesiri dlayan kendiliinden reme (generatio spontanea) fikrine katlmamlardr. Bu sebeple mslman dnrlerin normal fiziksel ve biyolojik sreler yaanmadan bitki veya hayvanlarn reyebilecei yolundaki tevelld dncelerini daima ilh fiille birlikte anlamak gerekir. slm dncesinde tevelld fikrine dair ilk bilgilere, konuyu daha ok eletirel bir tarzda ele alan Chizde rastlanmaktadr. Chizin anlattna gre baz kiiler farelerin Ktl nehrinin amurundan meydana geldii iddiasn reddetmi, normal artlar altnda canllardan oluan bir varln cansz bir maddeden olumasn mmkn grmemilerdir. Bu zmre, grlerini bitki ve hayvanlara gre daha alt seviyede bulunan madenlere kadar geniletip insanlarn mdahalesiyle bakrn altna, civann gme dnmesini de kabul etmemitir. iftleerek reyen canllarn kendiliinden teekkl edebilecei iddiasna Chiz de katlmaz (Kitbl-ayevn, V, 348-351); kirlenmi insan bedeninden bitin douunu mmkn grrse de (a.g.e., V, 371-375) balklarn ve kurbaalarn yamurdan veya buluttan olutuu iddiasn da reddeder. Ona gre bu canllar hava, su ve toprak zelliklerinin belirli oranda karm sonucu Allah tarafndan yaratlmaktadr (a.g.e., I, 156). Tevelld meselesini ele alanlardan biri de bn Vahiyyedir. Ona gre bitkiler, hayvanlar ve madenler farkl sreler iinde tevelld yoluyla meydana gelebilir; mesel fesleenden akrepler, hardal yapraklarnn rmesinden bcekler, aa dallarndan ipek bcei oluabilir, bir hayvan bir baka hayvann czlerinden teekkl edebilir. bn Vahiyye, bitki ve hayvanlarla benzer zelliklere sahip bulunduundan insann cansz maddeden teekkln de mmkn grmektedir (el-FilatnNabaiyye, II, 1312-1324). Cbir b. Hayyn da canl varlklarn yapay sreler sonucunda inorganik maddelerden eitli tekniklerle meydana getirilebileceini savunmutur. Ona gre ayn yntemle deerli metaller de elde edilebilir (Mutru resil, s. 341-346). bn Tufeylin mehur romannn kahraman Hay b. Yakzn, drt unsura ait niteliklerin (scaklk, soukluk, kuruluk, yalk) dengeli

biimde olutuu ortamda mayalanan organik zelliklere sahip amurun ruhla birleip canllk kazanmasyla meydana gelmitir (ay b. Yan, s. 26-27). Benzer bir sre bnn-Nefsin kahraman Kmilin tevelldnde de sz konusudur (er-Risletl-Kmiliyye, s. 151-153). Ancak bn Tufeylin Hay b. Yakzn ve bnn-Nefsin Kmili birer roman kahraman olup ilgili eserleri yaratma teorisi ynnden deil metafizik ve ahlk adan deerlendirmek gerekir. Tevellde rnek olarak genelde srngen ve haerat trnden hayvanlar gstermi; fare, san ve ylan gibi canllarn iftleme yoluyla reyebildii gibi iftleme olmadan organik maddelerden de meydana gelebilecei ileri srlmtr. Brnye gre birok hayvan ilk oluum aamasnda bitkilerden veya birbirinden treyebilmekte ve ardndan hayatna tensl yoluyla devam etmektedir (el-rl-bye, s. 228). Tevelld kabul edenler bir canlnn baka bir canlnn czlerinden teekkln de mmkn grmlerdir (mesel bk. bn Sn, s. 76; bn Tufeyl, s. 26-27). Bu tr bir oluum kk canllar yannda deve gibi byk hayvanlar iin de sz konusudur. hvn- Safnn kanaatine gre teekkln tamamlayan dii ve erkek canllarn tamam temelde cansz maddeden meydana gelmi, daha sonra varlklarn tensl yoluyla srdrmtr. Ekvatorun altnda maddenin her trl ekli almaya hazr bulunduu, gece ve gndzn birbirine eit olduu, iklimin daima rutubetli ve lman seyrettii bir blge vardr. Hz. dem ile Havv burada vcuda gelmi, ardndan onlarn iftlemesiyle insanlar domutur (Resil, II, 181-182). Cansz maddeden canl organizmalarn oluunu, basitten karmaa doru bir seyir izlemek zere bn Miskeveyh tarafndan da kabul edilir. Buna gre ilk unsurlarn birbiriyle karm neticesinde dnyada ortaya kan ilk bitki canszlk snrna en yakn olan otlardr (el-Fevzl-aar, s. 113-114). Bu gr Aristonun belirttii, her doann cisimlerden hayvana doru aama aama ilerledii tezine uygundur (Parts of Animals, IV/5, s. 333-335). te yandan ayn trlerin hem iftleme hem oluum yoluyla meydana gelip gelmeyecei hususunda ihtilf edilmitir. bn Sn, Horasanda saanak halinde yaan yamurlarn ardndan ok sayda ipekbceinin ortaya ktn ve bunlarn kozalar rerek kelebeklerin oluumunu saladn ileri srer. Ona gre insanlar canl trlerinin tkenmesine yol atklarnda iftleerek remesi mmkn grlmeyen trlerin tevelld yoluyla varlklarn srdrmesi sz konusudur (e-if, s. 384). Tevelld -ceninin anne karnndan, bitkilerin topraktan meydana geliinde olduu gibi-bir cismin dierinin barndan teekkln ifade eden bir kavram olarak aklayan Gazzl, cisim ve cevherlerin aksine arazlar konusunda bu durumu imknsz grmektedir (el-tid, s. 96). Fahreddin er-Rz, yeryzndeki canl hayatn kesintiye uratan tfanlardan sonra trler bozulduu iin bitki ve hayvanlarn tevelld suretiyle meydana geliini mmkn grmektedir. Buna gre incir ve fesleenden akrep, suya atlan salardan ylan, amurdan fare ve yamurdan kurbaa oluabilir; iftleerek reyen birok hayvan tevelld yoluyla da meydana gelebilir. nsan bedeninin cansz maddeden tevelld dahi mmkndr. nk insan bedeni czlerinde bulunan eitli unsurlarn zel biimde karmndan oluur (el-Mebil-meriyye, s. 226-227). Tevelldn imknyla ilgili yukardaki grler, o alarn tabiat bilimlerindeki snrl bilgi imknlar ve yzeysel gzlem artlar dikkate alnarak deerlendirilmelidir. Ayrca slm limlerinin cansz maddeden canl organizmann teekkln mmkn grmelerinde Kuranda yer alan insann amurdan (es-Secde 32/7-9; Sd 38/71-72), canllarn sudan (el-Enbiy 21/30; en-Nr 24/45) yaratldna dair bilgilerin etkili olduu sylenebilir. Bu sebeple sz konusu limler tevelld dncesinin Allahn yaratma sfatyla elimediini dnmlerdir. Zira maddeyi ve canllar

tevellde imkn verecek nitelikte yaratan Allahtr. Yaayan organizmalarn meydana gelii, ister normal reme ve oluuma uramadan cansz maddeden yaratlsn isterse birbirinden olsun her durumda Allahn yaratma fiili sz konusudur. Canllarn oluumunu salayan fiziksel-biyolojik sreleri, kendi dnemlerinin snrl bilgileri ve gzlem imknlar lsnde doal terimlerle anlatan slm limleri bunun kaynan ilh yaratmaya balamakta, bylece Aristonun spontanea generatio grn ilh ilim, irade ve kudretle irtibatl ekilde ortaya koymaktadr.

BBLYOGRAFYA

Aristotle [Aristo], Generation of Animals (trc. A. L. Peck), Cambridge 2000, XIII, 137, 171-173, 333, 357; a.mlf., History of Animals (trc. A. L. Peck), Cambridge 2000, XI/5, s. 97-103; a.mlf., Parts of Animals (trc. A. L. Peck), London 1961, IV/5, s. 333-335; bn Vahiyye, el-Filatn-Nabaiyye (nr. Tevfk Fehd), Dmak 1995, II, 1312-1324; Cbir b. Hayyn, Mutru resil (nr. P. Kraus), Kahire 1354/1935, s. 341-346; Chiz, Kitbl-ayevn, I, 156; V, 348-351, 371-375; hvn- Saf, Resil, Beyrut 1376-77/1957, II, 181-182; bn Miskeveyh, el-Fevzl-aar (nr. Slih Uzeyme), Tunus 1987, s. 113-114; bn Sn, e-if e-abiyyt (8), s. 67, 76, 384-386, 390; Brn, elrl-bye anil-urnil-liye (nr. C. E. Sachau), Leipzig 1923, s. 228 vd.; Gazzl, eltid fil-itid (nr. brahim Agh ubuku-Hseyin Atay), Ankara 1962, s. 95-96; a.mlf., elMann bih al ayri ehlih (Mecmat resilil-mm azzl iinde), Beyrut 1406/1986, s. 140-141; bn Tufeyl, ay b. Yan (nr. Albert Nasr Ndir), Beyrut 1993, s. 26-27, 29-32; Fahreddin er-Rz, el-Mebil-meriyye (nr. Muhammed el-Mutasm-Billh el-Badd), Beyrut 1410/1990, s. 226-227; bnn-Nefs, erRisletl-Kmiliyye fis-sretin-nebeviyye (nr. Abdlmnim M. mer), Kahire 1987, s. 151-153; Sami S. Hawi, Islamic Naturalism and Mysticism, Leiden 1974, s. 110-113; Ceml Salb, elMuceml-felsef, Beyrut 1982, I, 367; R. Kruk, A Frothy Bubble: Spontaneous Generation in the Medieval Islamic Tradition, JSS, XXXV/2 (1990), s. 265-282; a.mlf., Tawallud, EI (ng.), X, 378-379. Osman Demir

TEVESSL
) ( Slih amelleri veya baz kiileri vesile edinerek Allaha yakn olmaya almak, Ondan dilekte bulunmak anlamnda terim. Szlkte bir arac vastasyla madd veya mnev derecesi yksek birine yaklamay arzu etmek; iyi amellerle Allaha yaklamay ummak anlamndaki vesl kknden treyen tevessl bir mslmann iledii slih amelleri, Hz. Peygamberi yahut velleri vesile yaparak Allaha yakn olmaya almasn ifade eder. Vesle stn konumdaki birine yaklamaya arac olaca umulan ey veya kimsedir. Yardm istemek anlamndaki istine, istigse ve istimdd da ayn mnada kullanlr. Kurn- Kermde tevessl kelimesi gemez. Vesilenin yer ald iki yetten birinde Cenb- Hak, mminlere kendisine yakn olmaya vasta aramalarn ve kurtulua ermek iin Onun yolunda btn glerini harcamalarn emretmekte (el-Mide 5/35), dierinde ilh diye taplan ve dua edilen varlklarn da rablerine yakn olmak iin bir vasta aradklar belirtilmektedir (el-sr 17/57). Eb Mansr el-Mtrd bu yette sz edilen varlklar iinde meleklerin de yer alabileceini syler, zira meleklere ve gzle grlmeyen dier baz varlklara da yaratlmlk st konum tanyanlar olmutur (Tevltl-urn, VIII, 299-302). Allaha yakn olmak amacyla vesile aramann mahiyeti ilim ve ibadetle Onun yoluna girme, slm erdemlerle nitelenme eklinde aklanmtr (Rgb elsfahn, el-Mfredt, vsl md.). Farkl grler bulunmakla birlikte mfessirler vesileye mslman Allahn rzasna ulatran her trl ilim ve amel mnasn vermiler, nfile ibadetleri de bunun kapsam iinde deerlendirmilerdir (Taber, Cmiul-beyn, VIII, 405; bn Teymiyye, ide, s. 48). Hadislerde vesile ve tevessl kelimeleri yer almaktadr. eitli rivayetlerde belirtildiine gre kuraklk dnemlerinde ashap Hz. Peygamberle tevesslde bulunarak Allaha dua ediyor ve dualar kabul gryordu. Onun vefatndan sonra amcas Abbas ile tevesslde bulunulmutur (Buhr, stis, 3; Feil abin-neb, 11). Resl-i Ekrem, gzleri grmeyen bir sahbye kendisiyle tevesslde bulunarak Allaha dua etmesini sylemi, sahb yapt duadan sonra grmeye balamtr (Tirmiz, Daavt, 119; ayrca bk. Msned, II, 168; III, 83; Mslim, alt, 11). bn Cerr et-Taber, mslmanlar arasnda vuku bulan ihtilflar balamnda Reslullahtan sonra Allahn hcceti saylan din liderlerin bulunup bulunmad meselesinin tartldn belirtir; ayrca Allaha dua ederken peygamber ve veller hakk iin ifadesini kullanp tevesslde bulunmann ciz olmadna ilikin bir gr Eb Hanfeye nisbet eder (et-Tebr, s. 156; kr. M. Nesb er-Rif, s. 26). Bu tr nakillerden hareketle tevessl konusuna ilikin tartmalarn II. (VIII.) yzyln ilk yarsnda ortaya ktn sylemek mmkndr. Daha sonra Mlik b. Enese atfedilen baz grlerin yan sra hadis mecmualarnda zayf kabul edilen bir ksm rivayetlerin yer almasndan da bu meselenin erken dnemlerde gndeme geldii anlalmaktadr. Konu, tasavvuf ve tarikatlarn yaygnlamasnn ardndan bn Teymiyyeden itibaren Selef limleriyle dier Snn limleri arasnda nemli bir ihtilf mevzuu haline gelmitir. Tevessln eitlerini ve bunlarla ilgili grleri ylece zetlemek mmkndr: 1. Allahn zt, isimleri ve sfatlaryla tevessl. Kuranda Allaha en gzel isimleriyle dua edilmesi ve Onun vlp yceltilmesi emredilmi (el-Arf 7/180; Kf 50/39-40), Hz. Peygamber dualarnda

Allahn kendi ztna verdii isimlerle Ona niyazda bulunmu ve ashabna da bunu retmitir (Msned, I, 391, 452; Tirmiz, Daavt, 92). Kuran okuduktan sonra dua etmek de Allahn sfatlaryla tevesslde bulunma olarak kabul edilmitir, nk Kuran Allah kelmdr, Onun kelm ise sfatdr. Bu tr tevessln bidat saylmad hususunda ittifak vardr (M. Nesb er-Rif, s. 2551; Himyer, s. 39). 2. Hz. Peygamberle tevessl. Btn limler Hz.Peygamberle tevesslde bulunmay ciz grm, ancak onunla tevesslde bulunmann anlam konusunda farkl grler ileri srlmtr. a) Reslullah ile tevessl etmek onun Allah nezdindeki makam ve derecesinin hakk iin deil hayatta iken ondan dua etmesini istemek ve Allahtan onu kendisine efaati klmasn talep etmek anlamna gelir. Byle bir tevessl cizdir. Buna ramen huzurunda, gyabnda veya lmnden sonra zatyla tevesslde bulunmak ciz deildir. Nitekim bir kuraklk ylnda Hz. merin hayatta olmayan Resl-i Ekrem yerine Abbas b. Abdlmuttalib ile tevesslde bulunmas tevessln bir kimseden dua istemek mnasna geldiini gsterir. Reslullah ile tevessln bir baka anlam da kendisine itaat etmek, onun gsterdii yola uyduunu belirterek Allahtan talepte bulunmaktr. Zatyla tevessl ve kabrinin yannda yaplan duann mescidlerde yaplan dualardan stn olduunu ifade eden rivayetler zayftr. bn Teymiyye, Muhammed Abduh, M. Red Rz gibi Selef limler bu grtedir (bn Teymiyye, ide, s. 57-75, 113-114, 140-141; bn Ebl-z, I, 298-299; Red Rz, VI, 371-377). b) Hz. Peygamberle tevesslde bulunmak dnyaya gelmeden nce, hayatta iken ve lmnden sonra onun zat ve Allah katndaki derecesiyle Allahtan talepte bulunmak anlamna gelir. Kuranda mminlere Allaha yakn olmak iin vesile aramalar (el-Mide 5/35), Allah sevenlerin peygamberine itaat etmeleri emredilmi ve ona uyanlar Cenb- Hakkn sevecei bildirilmitir (l-i mrn 3/31-32). Allaha yaklama vesilelerinin banda Resl-i Ekrem gelir; ayrca sevgi ve itaat ancak Reslullahn zatna ynelik olabilir. Ashaptan itibaren fkh, kelm ve tasavvuf limlerinin Hz. Peygamberin zatyla tevesslde bulunmay ciz grmeleri de bu konuda bir delil tekil eder. bn Teymiyyeye kadar bu hususta limler arasnda herhangi bir ihtilf kmamtr (Reslullahn zatyla tevesslde bulunmann onun henz dnyaya gelmeden nce baladna dair telakkiler iin bk. Msned, IV, 138; Himyer, s. 303-318). Hz. merin Abbas ile tevesslde bulunmas sonuta Resl-i Ekremle tevessl etmek anlamna gelir. mam Mlik, Reslullahn kabrine ynelerek tevesslde bulunmakta bir saknca grmemitir (Sbk, s. 134-143; ls, VI, 128; Kevser, s. 11-12). Snn limlerin ounluu bu grtedir. 3. Amel-i slihle tevessl. man ve itaatten sonra Allahtan mafiret dilemeyi ifade eden yetlerin yan sra (el-Bakara 2/285; l-i mrn 3/193-194) Ftiha sresinde yer alan, Sadece sana tapar ve yalnzca senden yardm dileriz (1/5-6) cmlesinin ardndan hidayete eritirme niyaznda bulunmaya dair yet amel-i slihle tevesslde bulunmaya iaret eder. Bir maarada mahsur kalan mminlerin kurtuluunu haber veren rivayetlerde belirtildii gibi (Msned, II, 116; Buhr, Edeb, 5) amel-i slihle tevesslde bulunarak yaplan dualarn makbul olduu yolunda bilgiler mevcuttur. bn Mesdun teheccd namaz kldktan sonra, Allahm, emrettin itaat ettim, davet ettin icabet ettim, beni bala! eklindeki duas ashabn bu tr tevessle bavurduunu kantlayc niteliktedir. limlerin tamam bunu ciz grmtr (ls, VI, 127; M. Nesb er-Rif, s. 111-134). 4. Mttaki ve slih mminlerin duasyla tevessl. limler bunu da ittifakla kabul etmitir. Esasen

mminlerin duasn istemek Kuran ve Snnette tevik edilmitir. Nitekim Resl-i Ekrem umreye giden Hz. merden kendisi iin dua etmesini istemitir. Sahbler de skntlarnn giderilmesi iin Reslullahn duasna bavurup tevesslde bulunmutur (bn Teymiyye, ide, s. 66-69; M. Nesb er-Rif, s. 141-163). 5. Hayatta olan veller ve slih mminlerin zatyla tevessl. Bu konuda iki yaklam mevcuttur. a) Bu tevessl ciz grenler, bunun Kuranda Allaha yaklatran vesileler aramay emreden yetin (elMide 5/35) alanna dolayl biimde girdiini sylemitir. Nitekim melekler deme secde ederek Allaha yaknlk salam, iyi kullarn ilh rahmetin tecelli ettii hayr sahipleri olduu belirtilmi ve mminlere iyilerle birlikte lmeyi dilemeleri retilmitir (Kevser, s. 2-15; Ebl-Fazl, s. 17-18; Himyer, s. 139-142, 181-182). Hadislerde Reslullah ile tevesslde bulunmann tavsiye edilmesi ona tbi olan ve bunu tevik eden veller ve slihlerle tevessl de ciz klar. Hz. merin Abbas b. Abdlmuttalib ile tevessl etmesi de bu konunun bir delilini tekil eder (Sbk, s. 143-144; Kevser, s. 18). Slih amellerle tevesslde bulunmann mer kabul edilmesi bu amelleri yapanlarla tevessl de mer hale getirir. Zira zat asl, zata ait fiil ferdir, fer ile tevessl ciz ise aslla tevessl de cizdir (Himyer, s. 43-44, 71-72, 126). Allahn yaratmadaki snneti (det-i ilhiyye) baz vasta ve sebeplerle fiilleri gerekletirmesi eklinde tecelli eder. Onun hasta olan birine il vastasyla ifa vermesi gibi mnev hastalklara mptel olan birine vel ve slih kullar vastasyla ifa vermesi de snnetine uygundur (Muhammed el-Burhn, s. 3-8; Himyer, s. 22-23, 55-56). Mctehid limlerin vellerle tevessl ciz grp uyguladna dair rivayetler bu fiilin meruiyetine ilikin dier bir delil konumundadr. mam finin Ehl-i beytin yan sra Eb Hanfe ile, Ahmed b. Hanbelin de fi ile tevessl ettiine dair rivayetler sahih kaynaklarda mevcuttur. Fahreddin er-Rz, Tceddin es-Sbk, Teftzn, Seyyid erf el-Crcn gibi limler bu tevessl mer kabul edenlerden bazlardr. Burada veller, kendilerinden kaynaklanan bir gce sahip kiiler olarak deil Allahn bir sonucu yaratmasnn sebebi olarak grlmektedir (Kevser, s. 3-4; Himyer, s. 18-19, 265-266, 420425). Ear ve Mtrdlerin ounluu bu grtedir. b) Veller ve slih mminlerin zatyla tevessl ciz deildir, nk bu Allaha yaplan tzime benzer. Bu gr savunanlar tevesslle ilikilendirilen yetlerde zatla tevessle dair bir iaret bulunmadn, bu yetlerin mminleri slih amel yapmaya tevik ettiini syler. Onlara gre ilgili yetlerden hareketle ortaya konulan grler ar bir yorumdan ibarettir. Bata Hz. demin tevessl olmak zere Reslullaha nisbet edilen rivayetler de zayftr. Ashap, tbin ve mctehid limlere izfe edilebilecek byle bir uygulama sahih rivayetlerle nakledilmemitir. Selef limleri bu grtedir (bn Teymiyye, ide, s. 66, 133; ls, VI, 127-128). 6. Peygamberler, veller ve slihlerin zatyla Allaha yemin ederek tevesslde bulunmak. Bata Eb Hanfe olmak zere limlerin byk ounluu, Filn velnin veya slih kulun hakk iin senden unu niyaz ederim eklinde yemin mnasna gelebilecek ifadelerle tevessln ciz grlmedii yahut tahrmen mekruh olduu grnde birlemitir. ster neb ister vel veya Kbe gibi mukaddes bir mekn olsun Allahn adndan bakasyla yemin etmek mer deildir. Selef limlerine gre ise bu tr bir tevessl irke gtrr. Tasavvuf mensuplar bu tr tevessl ciz grmtr (bn Teymiyye, ide, s. 50-51, 114-115; ls, VI, 128; Red Rz, VI, 372-375). 7. Peygamberler, veller ve slih kullarla lmlerinden sonra tevesslde bulunmak. Bunu ciz grenlerle Selef limleri arasnda nemli gr ayrlklar bulunmaktadr. Eariyye, Mtrdiyye ve Sfiyyeye mensup limlere gre lmlerinden sonra da Allahn iyi kullaryla tevessl edilebilir.

nk tevesslle elde edilen sonucu yaratan Allahtr ve slih kulun diri veya l olmas durumu deitirmez. yi kullarla tevessln sebebi onlarn Allah nezdindeki dereceleridir. Dnyada eksik ruhlar tamamlama grevini yerine getiren iyi kullar bu fonksiyonlarn ldkten sonra da srdrebilir. Kuranda kfirlerin len yaknlarndan mit kestiinin (el-Mmtehine 60/13), ayrca lenlerin de nimet veya azap iinde bulunduunun belirtilmesi (bk. KABR) bunu kantlar niteliktedir. llere selm verilmesi onlarn da ruhen buna mukabele etmesini gerektirir. Temiz ruhlarn, kabirlerini ziyarete gelenlerin ruhlaryla iliki kurmas, onlar hayra yneltmesi ve nurlandrmas mmkndr. Nitekim fi Eb Hanfenin, bn Huzeyme Ali er-Rznn, Eb Ali el-Halll Ms elKzmn kabrine gidip tevesslde bulunmutur. Fahreddin er-Rz, Teftzn, Seyyid erf elCrcn gibi limlerin bu tevessl ciz grmesi ashaptan itibaren mslmanlarn uygulad bu fiilin merluunu gsterir (el-Melibl-liye, VII, 275-277; erul-Mad, II, 43; Kevser, s. 5-9). bn Teymiyyeden itibaren bu tevessl ciz kabul etmeyen Selef limlerine gre tarihte putperestlik len slih kiilerden yardm dilemekle balamtr. nce llerden Allaha arac olmalar istenmi, ardndan slihlerin putlar yaplarak bunlara taplmtr. slm dininde lye hitap ederek ondan dua isteme eklinde bir uygulama mevcut deildir. Eer llerle tevessl ciz olsayd Hz. mer, Reslullahn amcas Abbasla deil Peygamberle tevessl ederdi. Resl-i Ekremle sahblerden intikal eden uygulama mminlerin kabirlerini ziyaret edip onlara selm vermek ve dua etmekten ibarettir. llerden yardm istemek hristiyanlarn detidir, ayrca bu fiil kabirleri tapnak haline getirmeye yol aabilir. llerden yardm istemek ilh snnetin yan sra Resl-i Ekremin tebli ettii dinin ilkelerine de aykrdr. Bu tr tevesslle ilgili rivayetler uydurma olabilecei gibi yanlma ve eytan aldatmasnn rn de olabilir (bn Teymiyye, ide, s. 16-19, 142-171; bn Kayyim elCevziyye, I, 375; Red Rz, VI, 371-377; VIII, 20, 146-147). Sonu olarak slih amellerin yan sra hayatta olan iyi kullarn duasyla tevesslde bulunmann ciz grld hususunda ihtilf yoktur. Hayatta iken ve lmlerinden sonra Hz. Peygamberin, vellerin ve slih kullarn zatyla tevesslde bulunmay irk saymak ise isabetli grnmemektedir. Zatla tevessl konusunda kesin bir delil bulunmamakta, bu tevessl vesile yetinin yorumuna dayanmaktadr. Konuyla ilgili hadisler ise had niteliinde olup zayf kabul edilmitir. Hz. Peygamberin dualarnda baz tesbih lafzlarn zikrettikten sonra, Ruhun (Cibrl) ve meleklerin rabbi olan Allahm! diye niyaz edip Allah katnda yksek makam sahiplerini zikretmesi ise dikkat ekici bir uygulamadr (Mslim, alt, 223; Eb Dvd, alt, 147). Dier bir husus da Snn akdeye gre peygamberler ve Resl-i Ekremin kendilerini ismen cennetle mjdeledii sahbler dnda hi kimsenin slih diye nitelendirilip tevessl vastas kabul edilemeyiidir. Kii olarak slih kullarn kimler olduu belirlemek mmkn deildir; sadece Allahn emirlerine ballk dikkate alnarak onlar hakknda hsnzanda bulunulabilir. Dolaysyla iyi kiilerin zatyla tevessl etmek hsnzanna dayal olup zaman iinde ortaya kan bir uygulamadr. Tevessl irke dntren hususlarn banda Allahtan bakasna dua etmek, byle bir kiiye ulhiyyet nitelii atfetmek, kendisiyle tevessl edilen kimseye ar sayg gstermek gelir. Tevessle dair eitli eserler kaleme alnmtr: bn Merzk el-Hatb, et-Tevessl (Sleymaniye Ktp., Efgn eyh Ali Haydar Efendi, nr. 70); Muhammed Mekk stanbl, Tevessl: Kasde-i Brde erhi (Sleymaniye Ktp., Dml Baba, nr. 393); Muhammed b. Ahmed ed-Dimyt, el-adetdDimyiyye fit-tevessl bi-esmillhil-sn (Sleymaniye Ktp., Lleli, nr. 1588); Ahmed elMenn, timet istinzlin-nar bit-tevessl bi-hedi Uud vel-Bedr (Kahire 1281);

Abdlkdir b. Ahmed el-Fkih, snt-tevessl f ziyreti efalir-rusl (Sleymaniye Ktp., Thir Aa, nr. 79); bn Kemal, Risle fit-tevessl (Sleymaniye Ktp., Trnoval, nr. 1850); Eb Abdullah Muhammed b. Ms et-Tilimsn, Mibu-alm fil-mstan bi-ayril-enm (Sleymaniye Ktp., Reslkttb Mustafa Efendi, nr. 264); Ali Ahmed et-Tahtv, el-bdt f merril-ibtidt bidaun-nr ve-ebi vet-tevessl ved-du vel-ilf bi-ayrillh (Beyrut 1421/2000); Ahmed b. Zeyn Dahln, Risle f-m yetealla bi-edilleti cevzit-tevessl bin-neb (stanbul 1996); Ali Ata, Kelm ve Tasavvuf Asndan Tevessl (1993, doktora tezi, M Sosyal Bilimler Enstits); Sdk ez-Zehv, er-Red al mnkirit-tevessl vel-kermt vel-avri (stanbul 2001); Alev b. Ahmed el-Haddd, Mibul-enm cil-alm (stanbul 1996); Ms Muhammed Ali, aatt-tevessl vel-vesle al avil-Kitb ves-Snne (Beyrut 1985); Ebl-Fazl bns-Sddk, rml-mbtediil-ab bi-cevzit-tevessl bin-neb (Amman 1992); Nsrddin el-Elbn, et-Tevessl akmh ve envuh (Beyrut 1986, 1990); evkn, edDrrn-nad f il kelimetit-tevd (Beyrut 1932).

BBLYOGRAFYA

Lisnl-Arab, vsl md.; Msned, I, 391; II, 116, 168; III, 83; IV, 138; Taber, Cmiul-beyn (nr. Abdullah b. Abdlmuhsin et-Trk), Riyad 1424/2003, VIII, 405; a.mlf., et-Tebr f melimid-dn (nr. Abdlazz b. Ali e-ibl), Riyad 1425/2004, s. 156; Mtrd, Tevltlurn (nr. Halil brahim Kaar), stanbul 2006, VIII, 299-302; Fahreddin er-Rz, el-Meliblliye (nr. Ahmed Hicz es-Sekk), Beyrut 1407/1987, VII, 275-277; Takyyddin bn Teymiyye, Mecmatr-resil (nr. M. Red Rz), [bask yeri ve tarihi yok] (Lecnett-trsil-Arab), I, 10-31; a.mlf., ide celle fit-tevessl vel-vesle, Beyrut, ts. (Drl-ktbil-ilmiyye); bn Kayyim el-Cevziyye, Medrics-slikn, Kahire 1403/1983, I, 375; Takyyddin es-Sbk, ifssem f ziyreti ayril-enm, Bulak 1318, s. 133-195; Teftzn, erul-Mad, stanbul 1305, II, 43; bn Ebl-z, erul-Adeti-aviyye (nr. Abdullah b. Abdlmuhsin et-Trk-uayb elArnat), Beyrut 1408/1987, I, 294-299; Hsn, Defu behi men ebbehe ve temerrede (nr. Abdlvhid Mustafa), Leiden 1424/2003, s. 200-201, 391, 394, 403-414, 420-430, 450, 572-573; Emr es-Sann, Tahrl-itid an edrnil-ild (nr. Abdullah b. Ysuf), Kveyt 1404/1984, s. 22-23, 31; ls, Rul-men, VI, 127-128; M. Osman Abduh el-Burhn, ntiru evliyirramn al evliyi-eyn, Kahire 1318/1900, s. 3-24; Red Rz, Tefsrl-menr, tr.yer.; Elmall, Hak Dini, II, 1669-1670; M. Zhid Kevser, Maut-teavvl f meseletit-tevessl, Kahire 1369, s. 2-18; Ebl-Fazl bns-Sddk, tfl-ekiy bi-cevzit-tevessl bil-enbiy vel-evliy, Beyrut 1405/1984, s. 7-12, 17-18, 28-50; M. d el-Abbs, et-Tevessl envuh ve akmh, Beyrut 1986, s. 9-16, 32-36, 41, 50-56; M. Nesb er-Rif, et-Tevaul il aatittevessl, Halep, ts., tr.yer.; Dilaver Selvi v.dr., Kuran ve Snnet Inda Rbta ve Tevessl, stanbul 1994, s. 67; s b. Abdullah b. Muhammed b. Mni el-Himyer, et-Teemml f aatittevessl, Beyrut 2001, tr.yer.; Bekir Topalolu-lyas elebi, Kelm Terimleri Szl, stanbul 2010, s. 316-317, 337-338; Zekeriya Gler, Vesle ve Tevessl Hadislerinin Kaynak Deeri, Tasavvuf, sy. 10, Ankara 2003, s. 45-92. Yusuf evki Yavuz

TEVFK
() Allahn hayrl ilerde kiiyi baarl klmas anlamnda kelm terimi. Szlkte istee uygun olmak; istee uygun bulmak anlamndaki vefk kknden treyen tevfk farkl eyleri ortak bir ilgi araclyla bir araya getirmek; bartrmak mnasna gelir (Kmus Tercmesi, III, 1031-1033; el-Muceml-vas, vf md.). Terim olarak Allahn kullarn fiillerini sevdii ve raz olduu eye uygun klmas demektir (et-Tarft, vf md.). Benzer anlamlar tayan inyet, nusret ve lutf kelimeleri gibi tevfk de hayr ve iyilie ynelik davranlara zg klnmtr (Rgb el-sfahn, el-Mfredt, vf md.). Tevfk Allahn isyankr kullarndan yardmn kesmesi anlamndaki hzlnn kartdr. Kurn- Kermde vefk kavram drt yerde szlk anlamyla gemektedir. Hz. uayb kendi mmetine peygamberlik grevini ve sorumluluklarn anlatrken baarsnn (tevfk) ancak Allahn yardmyla gerekleebileceini sylemitir (Hd 11/88; bk. M. F. Abdlbk, el-Mucem, vf md.). Vefk kavramnn Ktb-i Sittenin yan sra Ahmed b. Hanbelin el-Msnedinde ve dier hadis kaynaklarnda yer ald grlmektedir (Wensinck, el-Mucem, vf md.). Namazda okunan Ftihann sonunda imamla birlikte min diyen kimsenin bu fiili meleklerin syleyiine denk geldii takdirde (muvfakat) gemi gnahlarnn affedileceine dair hadis birok kaynakta yer almaktadr. Bir hadiste Cenb- Hakkn hayr murat ettii kulunu lmeden nce slih amel ilemeye muvaffak kld bildirilmektedir (Msned, III, 106, 120, 230; Tirmiz, ader, 8). Hadislerde ayrca, Baar sadece Allahtandr (ve billhit-tevfk); Baary salayan Allahtr (Allh veliyyt-tevfk) gibi dua cmleleri bulunmaktadr (Nes, Eribe, 25, 48; Fey, 1). Resl-i Ekremin hilli grd zaman yeni ay sresince Allahn rzasn kazanmasnn nasip edilmesi yolunda dua ettii nakledilmektedir (Drim, avm, 3). Kelm ilminde erken devirlerden itibaren kader ve insan fiilleri, hidayet ve dallet gibi konular balamnda tevfk kavram da ele alnmaya balanmtr. Kelm limleri, filozoflarn inyet teorisine Allahn iradesine yeterli derecede vurgu yapmad gerekesiyle kar kp tevfk kavramn tercih etmilerdir. nsana ihtiyar fiillerinde yaratma gc nisbet eden ve lutuf kavramna zel bir yer veren Mutezile tevfki de bu anlay erevesinde aklamaktadr. Buna gre Allahn tevfki inanan kimseye verilen mkfat veya kiinin baarl olduuna Allahn hkmetmesidir, dolaysyla kfirin baarl klnmas sz konusu deildir. Cafer b. Harbe gre tevfk ve tesdd Allahn iki lutfudur, ancak bunlar herkes iin tecelli etmez. Eb Ali el-Cbbye gre ise tevfk Allah tarafndan bilinen bir lutuftur, O bu lutufta bulunduu zaman kii iman etmeye muvaffak olur (Ear, Malt, s. 262-263). Kd Abdlcebbr, tevfkin sevap veya mkfat ya da ilh hkm olduu biimindeki yorumu isabetli grmez. Ona gre sorumluluk tayan insann itaati semesi halinde lutuf kavram tevfk diye isimlendirilir (Mtebihl-urn, s. 735). Mutezileye ait bu grler dorultusunda tevfk, Cenb- Hakkn insana din gerekleri grp anlama ve iradesiyle onlar benimseme kabiliyeti vermesi, ayrca sz konusu gerekleri nceden aklamas ve kesin delillerini ortaya koymasdr (ehristn, s. 411). nsanlarn irad fiillerini ilh bir mdahale olmadan meydana getirme gcne sahip bulunmadn kabul eden Ear kelmclarna gre tevfk kula Allah tarafndan fiil annda verilir ve sadece hayr

ynnde kullanlabilir, ktle dnemez. Dier bir ifadeyle Allahn tevfki Onun insanlarda hayra ynelmeye elverili kudreti yaratmasdr (a.g.e., s. 412); dolaysyla tevfk iman etmeleri konusunda Allahn mminlere bir lutfu olup sadece onlar kapsar (Ear, el-bne, s. 68; bn Frek, s. 123). Tevfki hayr ilemesi iin kula verilen g eklinde aklayan bn Hazm hidayetin bir ksmnn ayn anlam tadn, buna teyd ve ismet de denildiini belirtir (el-Fal, III, 42, 56, 65). Fiile ilikin kudretin hayr ve er olarak iki ynde kullanlabildiini syleyen Hanef ve Mtrdlere gre tevfk Allahn insanlarda hayrl amelle onu yapabilme gcn bir araya getirmesidir. Allah mminin hayra olan isteini ve yneliini bildiinden onu bu ynde davranmaya muvaffak klar, bir anlamda onu sevkeder (Mtrd, Tevltl-urn, VII, 223; IX, 166). Nitekim Beyzzde Ahmed Efendi tevfkin insanlar iin yardm ve kolaylatrma demek olduunu kaydeder (rtl-merm, s. 233). Kelm limleri tevfk kavramn hidayet ve kader konularyla ilikilendirmi, ilh ilim, kudret ve irade sfatlarn aklarken bunun yannda kulun sorumluluunu temellendirmeye alm, onun irad fiillerdeki rolnn snryla ilgili farkl yaklamlar ortaya koymutur. Ancak slm limleri, kiinin dnyada ve hiretteki baarsnn ilh lutuf ve tevfkten bamsz ekilde gerekleemeyecei hususu ile iyilie ynelenlerin setikleri fiili ileme gcn Allahtan aldklar konusunda gr birliine varmtr. Bu durumda insana den grev, iyi ve gzel olana ynelerek bu yolda gayret gstermek ve hayrl sonucun gereklemesini Allahtan beklemektir; tevfk de bu beklentinin yerine gelmesi demektir.

BBLYOGRAFYA

Tehnev, Kef, II, 1501; Kmus Tercmesi, III, 1031-1033; Msned, III, 106, 120, 230; Ear, elbne, Beyrut 1418/1998, s. 68; a.mlf., Malt (Ritter), s. 262-263; Mtrd, Kitbt-Tevd (nr. Bekir Topalolu-Muhammed Arui), Ankara 1423/2003, s. 420-427; a.mlf., Tevltl-urn (nr. Hatice Boynukaln), VII, 223; (nr. Murat Sln), IX, 166; bn Frek, Mcerredl-Malt, s. 36, 106, 109, 123; Kd Abdlcebbr, el-Mun, XIII, 11-14; a.mlf., erul-Ulil-amse, s. 519, 780; a.mlf., Mtebihl-urn (nr. Adnn M. Zerzr), Kahire 1969, s. 184, 735; bn Hazm, el-Fal (Umeyre), III, 42, 56, 65; Cveyn, el-rd (Temm), s. 223-224; ehristn, Nihyetl-idm (nr. A. Guillaume), London 1984, s. 411-414; Beyzzde Ahmed Efendi, rtl-merm min ibrtilmm (nr. Ysuf Abdrrezzk), Kahire 1368/1949, s. 233, 266, 303; Tawf, EI (ng.), X, 386; lyas elebi, Hzln, DA, XVII, 419-420; a.mlf., Lutuf, a.e., XXVII, 239-241; Meryem Kiyn Ferd, Tevf, Dninme-i Cihn-i slm, Tahran 1383/2004, VIII, 553-557. Hlya Alper

TEVFK FKRET
(1867-1915) Edebiyt- Cedde airi. 24 Aralk 1867de stanbul Aksarayda dodu. Asl ad Mehmed Tevfiktir. Babas Hriciye Kaleminde memurluk ve eitli vilyetlerde mutasarrflk yapan ankrl Hseyin Efendi, annesi Sakz adas Rumlarndan mhted Hsrev Beyin kz Hatice Refa Hanmdr. renimine Aksarayda Mahmudiye Vlide Rdiyesinde balayan Mehmed Tevfik, mektebin Doksan Harbinin ardndan Rumeliden gelen muhacirlere tahsis edilmesi zerine Mektebi Sultnye (Galatasaray) gnderildi. Bu mektebin onun ahsiyeti zerinde byk etkisi vardr. Hacca giden annesi bir kolera salgnnda Hicazda ldnden (1879) Tevfikin genlik yllar bykannesinin yannda geti. rencilik yllarnda disiplini, alkanl ve kiiliiyle hocalarnn dikkatini ekerken bir yandan da mektep arkadalarnn sevgisini kazand. Galatasarayda devrin tannm hocalarndan Muallim Feyzi, Recizde Mahmud Ekrem ve Muallim Nciden ders grd. Edebiyata ve zellikle iire kar yetenei bu yllarda ortaya kt. Hocalarnn tevikiyle yazd eski tarzdaki ilk iirleri Muallim Feyzi vastasyla Tercmn- Hakkatta yaymland (1884-1885). 1888de Mektebi Sultnyi birincilikle bitirdikten sonra ayn yl Bbli Hriciye Odasnda almaya balad. Buradaki grevinden holanmad iin Sadret Mektub Kalemine geti; ancak verilen maa az bularak eski memuriyetine dnd (1889). 1890da daysnn kz Nzme Hanmla evlendi. 1891de smil Safnn nerettii Mirsad dergisinin at tevhd ve sityi-i hazret-i pdih yarmalarnda birinci seildi. 1892 ylna kadar devam eden memuriyeti srasnda Gedikpaadaki Ticaret Mektebinde Franszca ve hsn-i hat dersleri de verdi. 1894te arkadalar Hseyin Kzm Kadri ve Ali Ekremle (Bolayr) birlikte Malmt dergisini kard; burada baz iirleriyle tercmeleri yaymland. Ayn yl Mektebi Sultnde alan Trke muallimlii imtihann kazanarak bu okula tayin edildi. Ancak hkmetin memur maalarnda kesintiye gitmesi zerine istifa etti. Ardndan hayatnn sonuna kadar srdrecei Robert Collegeda Trke hocalna balad. 1896 yl balarnda edebiyatta yenilik yapmaya hevesli genlerle yeni bir edeb topluluk kurmay arzu eden Recizde Mahmud Ekrem, rencisi Ahmed hsan (Tokgz) yaymlamakta olduu Servet dergisini Serveti Fnn adyla edeb bir dergi haline getirmeye ve ardndan Tevfik Fikreti bu derginin bana gemeye ikna etti. Serveti Fnn bylece Tevfik Fikretin ynetiminde ubat 1896 tarihli 256. saysndan itibaren edebiyatta ve zellikle iirde yenilik yapmak isteyen genlerin topland bir edebiyat mahfili durumuna geldi. Toplulua katlanlardan Cenab ahabeddin, Hlid Ziya (Uaklgil), Mehmed Rauf, Hseyin Cahid (Yaln), Hseyin Suad, H. Nzm (Ahmet Reit Rey), A. Ndir (Ali Ekrem Bolayr), Ahmed uayb, brhim Cehd (Sleyman Nazif), Sleyman Nesib, Fik l (Ozansoy) ve smil Safnn yan sra Smipaazde Sezi ile Recizde Mahmud Ekrem ve Abdlhak Hmid Serveti Fnncular destekledi. Trk edebiyat tarihinde birinci ve ikinci Tanzimat neslinden sonra edebiyatta Batl anlamda asl yenilikleri gerekletiren

Serveti Fnn (Edebiyt- Cedde) topluluunun btn faaliyeti byk lde Tevfik Fikretin ynetimindeki bu dergi etrafnda gerekleti. Ancak bir sre sonra babasnn grevle Hamaya bir nevi srgne gnderilmesi, 1898de smil Safnn evinde yaptklar bir toplant sebebiyle birka gn tutuklanmas mizac ar derecede hassas olan Tevfik Fikreti bsbtn tedirgin etti. Bata kendisi olmak zere istibdat idaresinden ikyeti olan Serveti Fnncular, Yeni Zelandaya g ederek orada daha rahat yaama hayaline kapldlar; fakat hayallerini fiilen gerekletiremeyeceklerini anlayp bu teebbsten vazgetiler. Bu defa Hseyin Kzmn Manisa civarnda Saram kyndeki iftliine gitmeyi dndlerse de bu tasavvurlarn da gerekletiremediler. Fikretin Bir Mersiye ve Yeil Yurt adl iirleri hayalini kurduu bu kama dncesiyle ilgilidir. 1900 ylnda ngilterenin Gney Afrikada Boerleri malp etmesi zerine bu galibiyeti tebrik etmek, bu vesileyle lkede hkm sren istibdat idaresine kar ngilterenin bask uygulamasn salamak amacyla hazrlanp ngiliz sefretine verilen bildiride Tevfik Firketin imzasnn da bulunmas dolaysyla bir sre Mbeyin Dairesinde sorguland. Tedirginliini bsbtn arttran bu olaylarn arkasndan bir sre toplumdan uzaklat ve sadece iirle urat. Ayn yl, ilk iirleri dnda byk lde Serveti Fnn dneminde yazd iirlerden meydana gelen Rbb- ikesteyi yaymlad. Eser ilgi grnce hemen ikinci basks yapld. Ancak btn bunlar onun huzursuzluunu gidermeye yetmedi. Ayn gnlerde, topluluk mensuplarndan Ali Ekremin bata Cenab ahabeddin olmak zere dier Serveti Fnn airlerini ar bir dille eletirdii iirimiz adl makalesini baz deiikliklerle Serveti Fnnda neretti ve bu davran byk bir tepkiyle karland. Tevfik Fikretin makalede deiiklik yapmasna fkelenen Ali Ekrem yaznn asln Baba Thirin Musavver Malmt dergisinde yaymlaynca topluluk iinde ilk zlme balad. H. Nzm, Smipaazde Sezi ve Menemenlizde Thir, Ali Ekremi destekleyip Serveti Fnndan ayrldlar. Bir sre sonra idar bir mesele yznden Ahmed hsanla aralar alnca Tevfik Fikret de mecmuay terketti (1901). Hseyin Cahidin Franszcadan evirdii Fransz htilline dair Edebiyat ve Hukuk adl yazs yznden dergi hkmet tarafndan kapatld; bylece topluluk fiilen dalm oldu. Tevfik Fikret 1905 ylnda ksa aralklarla babasn ve kz kardeini kaybetti. Grnrde bir sebep yokken babasnn Anadoluya srgn edilmesi ve orada lmesi, Mftolu Ahmed Hikmetin kardei Refik Beyle evli olan kz kardeinin ackl lm Tevfik Fikretin straplarnn daha da artmasna yol at. Ayn yl Aksaraydaki konaklarn satp Rumelihisarnda Robert College yaknlarnda planlarn kendisinin izdii ve iyan adn verdii evi ina ettirerek burada bir nevi inzivaya ekildi. 23 Austos 1908de Taninde yaymlanan bir yazsnda heyecanl bir dille anlatt Robert Collegeda edindii yeni evre Fikret iin bir snak olmutu. zellikle iyana yerletikten sonra gerek istibdat rejimine gerekse iinde yaad evreye kar giderek artan bir kin ve nefret duymaya balad. lkede yaanan siyasal ve sosyal olaylar uzaktan takip ettii bu gnlerde II. Merutiyetin ilnna kadar elden ele dolaan Sis (1902), Sabah Olursa (1905), Trh-i Kadm (1905), Mz-t ile (1906) II. Abdlhamide bombal suikast hazrlayan Ermeni komitaclarn alklad Bir Lahza-i Teahhur (1906) gibi manzumelerini yazd. Bunlar arasnda zellikle II. Abdlhamid dnemi stanbuluna lnetler yadran slbuyla Sis edeb evrelerde geni yanklar uyandrd. Sabah Olursada olu Halkun ahsnda gelecek nesillerin kurtuluu midini besler. Mz-tide ayn fikir gelitirilirken dorudan doruya gemile gelecein mukayesesi yaplr. Bu yllarn en ok yank uyandran ve tenkit edilen baka bir iiri de Bir Lahza-i Teahhurdur. 21 Temmuz 1905 gn cuma namaznn ardndan Ermeni komitaclarnn II. Abdlhamide kar giritii suikastn

baarszlkla sonulanmas zerine bu iiri yazan Fikretin burada hain emeller peindeki Ermenileri alklamas hem o yllarda hem bu iirin yaymland II. Merutiyet sonrasnda ok eletirilmitir. 24 Temmuz 1908de II. Merutiyetin iln zerine byk bir sevinle inzivadan kan Fikret Millet arks adl manzumeyi kaleme ald. Daha nce dargn olduu bir ksm arkadalaryla bart ve yeni bir fikir hamlesine giriti. Eski arkadalar Hseyin Cahid ve Hseyin Kzmla birlikte adn kendisinin koyduu Tanin gazetesini yaymlamaya balad. Ksa zamanda devlet ynetimini ele geiren ttihat ve Terakk Cemiyeti, Tevfik Fikreti maarif nzr yapmak istediyse de o bunu kabul etmedi. Bir ksm rencileri ve yakn evresinin srar ile Galatasaray Mektebi Sultnsine mdr oldu (28 Aralk 1908). Ayn zamanda Drlfnun ve Drlmuallimnde ders verdi. Mektebi Sultnde o dneme gre modern eitim sistemi iin disipline dayal yeni bir dzen kurdu. Yapt yenilikler dolaysyla hakknda kan dedikodularn artmas yznden drt ay sonra mdrlkten istifa etti ve Robert Collegedaki hocalna dnd. Bu mnasebetle Hseyin Cahide yazd mektupta geen, Bugn say irfnm tebdl-i tbiiyyet etti ifadesi ve bir sredir genel anlamda din karsnda olumsuz bir tavr taknmas devrin muhafazakr evreleri tarafndan aleyhinde bir kampanyann balatlmasna yol at. Taninin ttihat ve Terakk Cemiyetinin yayn organ haline gelmesi zerine 1910da gazete ile btn ilikisini kesti; ayn yl Drlfnun ve Drlmuallimndeki grevlerini de brakt. 1912de Meclisi Mebsan kapatlnca Doksan Bee Doru ve ttihatlar aleyhine Hn- Yam gibi manzumelerini kaleme ald. Mhendislik tahsili yapmak zere 1909da skoyaya gnderdii olu Halk iin yazd iirleri Halkun Defteri adyla yaymlad (1911). Aleyhinde bir kampanya yrten baz evrelere kar kendisini mdafaa eden eski arkadalarna hitaben Rbbn Cevabn neretti (1911). Hece vezniyle ve sade bir dille ocuklar iin kaleme ald manzumelerden meydana gelen ermin ise (1914) Fikretin teden beri zlemini duyduu yeni insan tipiyle yakndan ilgilidir. Osmanl Devletinin I. Dnya Savana girmesine iddetle kar kan Tevfik Fikret, cihd- mukaddes iln edilerek girilen bu sava dolaysyla ve ironik bir slpla Fetv-y erfeden Sonra Sancak- erf Huzurunda adl manzumesini yazd. ttihd- slm taraftar Mehmed kifin [Ersoy], 1914te yaymlad Sleymaniye Krssnde, edebiyat evrelerinde elden ele dolaan Trh-i Kadm manzumesi dolaysyla Tevfik Fikret iin, tahkir edici dier szlerle birlikte zango tabirini kullanmas zerine Fikret, kendisinin dinsizliini ve genel anlamda btn semav dinlerin karsnda olduunu aka iln ettii Trh-i Kadme Zeyli kaleme ald. Uzun sredir eker hastalna mptel olduu anlalan Fikret, hastal zamannda tehis ve tedavi edilmediinden 1915 yl balarnda niden yataa dt ve 18-19 Austos gecesi ld. Cenazesi aile mezarlnn bulunduu Eypsultana gmld. Vasiyeti gerei mezar daha sonra stanbul Belediyesi tarafndan Edebiyt- Cedde Mzesi haline getirilen (1945) Rumelihisarndaki iyann bahesine nakledildi (1962). Kk yatan beri iirle ve resimle uraan Tevfik Fikretin ilk iir denemeleri divan edebiyat tarzndadr. Genlik yllarnda, eski iir anlayn srdrmeye alan Muallim Nci ve Muallim Feyziden etkilenmi, bu etki Recizde Mahmud Ekrem ve Abdlhak Hmidi tandktan sonra onlarn tarafna doru yn deitirmitir. Fikretin daha ok Mirsad, Malmt, Marif ve Mekteb dergilerinde kan bu dneme ait iirlerinde bir yenilik grlmez. Daha ziyade romantik ak ve tabiat

konularn iledii bu iirlerden bir ksmn Rbb- ikestenin Eski eyler blmne dahil etmitir. Tevfik Fikret bu taklit dneminin ardndan kendi ahsiyetini bulma yolunda baz denemelere girimi, tesadfen bir antolojide iirlerini okuduu Charles Baudelaire, Sully Prudhomme ve zellikle Franois Coppeyi tandktan sonra asl izgisini belirlemitir. Serveti Fnnun bana getii 1896 ylndan itibaren topluluun dalna kadar geen be yl iinde daha ok sanat iin sanat anlay dorultusunda ferdi n plana karan iirler yazmtr. Bu tarihe kadar hayata ve insanlara iyimser bir gzle bakan, Allaha inanan, din grevlerini yerine getiren, Tevhid ve Sabah Ezannda gibi iirler yazan Fikret, devrin karamsar havasnn da etkisiyle mizacnda meydana gelen birtakm deiikliklerle giderek ktmser olmaya, hayattan ve evresinden ikyet etmeye, dine kar kaytsz, hatta dmanca bir tavr almaya balam, zellikle aile hayatndaki mutsuzluk zamanla btn yaayn karartmtr. Hayata bakndaki bu kkl deiiklii baz edebiyat tarihileri ksmen irsiyet, ksmen eker hastalndan kaynaklanan strap ve istibdat rejimine kar duyduu kin ve nefretle aklamaya almtr. Mehmet Kaplan Rbb- ikestedeki iirleri Fikretin kendi benini ve duyu tarzn anlatt iirler, sanatla ilgili iirler, ktmserlik duygusunun hkim olduu iirler, hayal iirleri, ak iirleri, tabiat iirleri, olu Halk iin yazd iirler, portreler, merhamet ve efkat iirleri, vatan ve din konulu iirler olmak zere baz temalar etrafnda toplamtr. Tevfik Fikretin bu dneme ait Verin Zavalllara, Ramazan Sadakas, Hasta ocuk, Balklar ve Sarho gibi manzumelerinde insan temalar iledii dikkati eker. Giderek ktmser bir ruh hali iine girdii dnemde bu psikolojiyle yazd en dikkate deer iiri Gayy-y Vcddur. Burada hayat bceklerle, solucanlarla, ylanlarla dolu bir batakla benzetir; insan da bu bataklktan kurtulmak istedike kendisini bir girdap gibi eken hayat yaamak zorunda kalan zavall ve bedbaht bir varlk olarak niteler. Perde-i Tesell adl manzumesinde de bu temay ileyen air dnyay gremedii iin kr bir dilenciye hayranln ifade eder. Rbb- ikestenin veng-i Tesvr blmnde, etkisinde kald Baudelairein Les phares adl iirinde yapt gibi Fikret de sevdii baz airlerin (Fuzl, Cenab, Nef, stad Ekrem, Nedm, Hmid) portrelerini izer. 1897 Trk-Yunan sava dolaysyla devrin birok airi gibi Tevfik Fikret de bu konuda birka iir kaleme almtr. Yine Franois Coppe ve Sully Prudhomme etkisi grlen bu iirlerin en tannmlar Asker Geerken, Kenan, Hasann Gazs ve Kltr. Din muhteval iirleri arasnda en ok bilineni olan genlik dnemine ait Sabah Ezannda ezan sesinin tabiattaki yansmas zerinde durur. Tevfik Fikret, Serveti Fnn dnemine ait iirlerinde daha ok Fransz parnas airi F. Coppenin etkisinde kalm, duyu tarz bakmndan romantik olmakla beraber rnek ald parnasyenler gibi ekil mkemmelliine ar derecede nem vermitir. 1900 ylndan itibaren daha ok siyasal ve sosyal ierikli manzumeler yazm, Trh-i Kadm dnda bunlar Rbb- ikestenin 1908den sonra yaplan basksna dahil etmitir. Bu dnemin iirleri arasnda en ok dikkat eken Sistir. stibdadn btn arlyla hissedildii 1902 ylnn bir ubat gn Boaza sis ker ve akama kadar devam eder. Uzun zamandr evi hafiyelerin gzetimi altnda bulunan Fikret, Boazdaki sis ile yaanan hayattaki boucu havay iirinde birletirir. Burada nefret ettii II. Abdlhamid devri stanbuluna lnetler yadrrken bir yandan da toplumun ahlk zaaflarn teker teker sayar. 1908den sonra yazd Rcda ise Siste sylediklerinin bir ksmndan vazgemi grnr; orduyu ve vatann sekin evltlarn bir tr kurtarc olarak yceltir. Tevfik Fikretin yaanlan hayatn srekli deiimden ibaret olduunu dile getirdii Mz-t;

istibdat rejiminin ardndan ttihatlarla gelen hrriyet havasnn ksa bir sre sonra zorbala dnt, kanun, hrriyet, adalet gibi kavramlarn ayaklar altna alnd II. Merutiyet dneminin ar bir hicvi olan Hn- Yam ile Trh-i Kadm bu dnemin en dikkate deer rnekleridir. Fikret taraftarlarnca taassuba kar msbet ilim ve msbet dncenin mdafaas gibi takdim edilmeye allan Trh-i Kadmde tarihi batan baa kanl sahnelerden ve savalardan ibaret gren Tevfik Fikret burada aka dine ve Tanrya kar isyankr bir tavr sergilemitir. Kendisi gelenekten ve iinde yaad toplumun deer hkmlerinden tamamen uzaklam, mziyi korkun tablolardan ibaret grm, kahramanl da kmsemitir. Fikret mutlak anlamda bar ve adaletin hkm srd bir dnya zler, kul ile Tanry ayran bir dini kabul etmez. Hatta Allahn kendisine yaklalmaz olduunu, yeryznden ykselen feryat ve ikyetlerin cevapsz kaldn syleyecek kadar ileri gider. Mehmet Ali Ayni bu dncelere kar Reyblik, Bedbinlik, Lilhlik Nedir adyla bir eser kaleme alr. Mehmed kife cevap olarak yazd Trh-i Kadme Zeylde ise din inanlar tamamen reddeden Fikret, tarih ve din dmanln aka dile getirerek kendisinin panteizm diye adlandrlabilecek bir nevi tabiat dinine inandn syler. Fikretin hayatnda, mizacnn deimesinde ve hayata balanmasnda olu Halkun nemli rol vardr. 1895 ylnda doan Halk, Fikretin ksa bir sre de olsa hayata bakn deitirir ve zellikle II. Merutiyetten sonra yazaca iirlerde grlen gelecee mitle bakma dncesini uyandrr. Fikret Rbb- ikestede Halk iin be iire yer vermitir. ocuk sevgisi, strap ve merhamet duygularnn ilendii Halkun Bayramnda bayram dolaysyla yeni elbiselerini giymi, sevin ve mutluluk iindeki olu ile sefalet iindeki fakir bir ocuu mukayese eder ve oluna stndeki elbiseleri karp fakir ocua vermesini syler. Halku skoyaya gnderdikten sonra onun iin yazd manzumelerin bir ksmn bir araya getirdii Halkun Defterinde olunu lkede inklp yapacak genliin sembol olarak grr ve burada lkenin gelecei zerinde dnr. Halk gittii lkede ilim ve fen tahsil edecek, rendiklerini memleketine getirecektir. Kitaptaki en ok tartlan iirlerden biri olan Halkun mentsnde, mentdeki iman esaslarnn yerini tamamen dnyev inanlar almtr. Burada idealletirilen kii akla ve bilgiye, gelimeye, hakkn kuvvete stn geleceine, insanlar arasnda kardelie ve dnya birlii idealine inanan yeni bir insan tipidir. Hayatnn son yllarnda yazd ermin ise onun dorudan doruya zlemini ektii yeni insan tipiyle ilgilidir. Bu kitaptaki iirler yeni Trkiye iin Amerikan terbiyesine gre yetitirilmesini arzulad, pratik hayatta baarl olabilecek insan tipinin idealize edilmesinden ibaret grnmektedir. Bu insan tipinin yeni bir eitim metoduyla yetitirilebileceini dnen Fikret, arkada St Beyle birlikte Yeni Mektep adyla bir okul kurmak istemi, bunu gerekletiremeyince burada ileri srd baz dnceleri Galatasaray Mektebi Sultnsi mdrl srasnda uygulamaya almtr. Tevfik Fikretin Trk iirine getirmi olduu yeniliklerden biri iirin yapsyla ilgilidir. iirde beyit hkimiyeti yerine daha nce Abdlhak Hmidin denedii, anlamn iirin btnne yaylmas anlay Fikret tarafndan byk lde uygulanmtr. zellikle onun anlatma dayal manzumelerinde artk cmle ve dolaysyla anlam btnl tam bir serbestlik kazanr. Fikret, ayrca bata sone olmak zere Fransz nazm ekilleriyle birlikte eski iirin mstezadlarn hatrlatan serbest mstezad rneklerini denemitir.

Tevfik Fikret, edebiyat evresine ilk admlarn att tarihten itibaren edeb yazlaryla dikkat ekmitir. 1891 ylndan balayarak Mirsad, Malmt ve Marif dergilerinde yaymlanan bu tr yazlarn Tark gazetesinde Hafta-i Edeb balkl yazlar ile Serveti Fnndaki Mushabe-i Edebiyyeleri takip eder. Bunlarda daha ok iir dili, vezinler, nazrecilik, Trk edebiyatnda nesir meselesi ve roman okuyucusu gibi konular ele almtr. Btn almalarnda titiz bir sanatkr karakteri gsteren Tevfik Fikret, Halkun Defterini kendi el yazsyla bastrd gibi iirleri arasna da birtakm desenler izmitir. Ayrca portre, natrmort ve peyzaj tablolaryla olduka baarl bir yal boya ressamdr. Eserleri. Rbb- ikeste (stanbul 1316, 4. bs., 1327), Trh-i Kadm (stanbul 1321), Halkun Defteri (1327), Rbbn Cevab (1327), ermin (1330). Yeni harflerle de eitli basklar yaplan Rbb- ikestenin airin kitaplarna dahil etmedii dier iirleriyle birlikte Tevfik Fikretin Btn iirleri (haz. sm Bezirci, stanbul 1984) ve Tevfik Fikret-Btn iirleri (haz. smail ParlatrNurullah etin, Ankara 2001) adyla iki basks yaplm, dergilerde kalan dil ve edebiyatla ilgili makaleleri Dil ve Edebiyat Yazlarnda bir araya getirilmitir (haz. smail Parlatr, Ankara 1987). Tevfik Fikretin stanbul Belediyesi Arivinde bulunan evraknn bir ksm Mektuplarla Tevfik Fikret ve evresi (haz. M. Fatih And-Ylmaz Taolu-Hseyin Yorulmaz, stanbul 1999), Kartpostallarla Tevfik Fikret ve evresi (haz. M. Fatih And-Ylmaz Taolu-Hseyin Yorulmaz, stanbul 1999) adyla neredilmitir. iyan Mzesindeki yal boya, sulu boya ve karakalem resimleri izgiler ve Renkler Arasnda Tevfik Fikret ismiyle albm halinde baslmtr (stanbul 2005).

BBLYOGRAFYA

Kprlzde Mehmed Fuad, Tevfik Fikret ve Ahlk, stanbul 1918; Ahmed Naim, Tevfik Fikrete Dair, stanbul 1336; Ruen Eref [naydn], Tevfik Fikret: Hayatna Dair Htralar, stanbul 1919; Salih Nigr Keramet, Fikretin Hayat ve Eseri, stanbul 1926; Sabiha Zekeriya Sertel, Tevfik FikretMehmed kif Kavgas, stanbul 1940; Eref Edip Fergan, nklp Karsnda kif-Fikret, GenlikTanclar, stanbul 1940; a.mlf., Pembe Kitap: Tevfik Fikreti Be Cepheden Krk Muharririn Tenkitleri, stanbul 1943; Rza Tevfik Blkba, Tevfik Fikret: Hayat, Sanat, ahsiyeti, stanbul 1945; Kenan Akyz, Tevfik Fikret, Ankara 1947; Hilmi Yceba, Btn Cepheleriyle Tevfik Fikret: Hayat, Htralar, iirleri, stanbul 1959; smail Hikmet Ertaylan, Tevfik Fikret: Hayat, ahsiyeti ve Eserleri, stanbul 1963; Mehmet Kaplan, iir Tahlilleri: Tanzimatdan Cumhuriyete Kadar, stanbul 1969, s. 92-100, 158-163; a.mlf., Tevfik Fikret: Devir, ahsiyet, Eser, stanbul 1971; M. Kaya Bilgegil, Tevfik Fikretin lk iirleri, Erzurum 1970; Hikmet Tanyu, Tevfik Fikret ve Din, stanbul 1972; Orhan Okay, Edebiyat ve Sanat Yazlar, stanbul 1990, s.136-158; Mehmed Rauf, Edeb Hatralar (haz. Mehmet Trenek), stanbul 1997; Abdullah Uman, Edebiyat- Ceddeye Dair Ali Ekremden Rza Tevfike Bir Mektup, stanbul 1997; Hasan Akay, Tanzimat Sonras Trk Edebiyatnda Yeni Fikirler, stanbul 1998, s. 57-85; a.mlf., Yeni Trk iirinin Kurucularndan Tevfik Fikret, stanbul 1998; Serol Teber, Tevfik Fikretin Melnkolik Dnyas: iyandaki Khin, stanbul 2002; smail Parlatr, Tevfik Fikret, Ankara 2004; a.mlf., Tevfik

Fikret, TDEA, VIII, 330-338; Bir Muhalif Kimlik: Tevfik Fikret (haz. Bengisu Rona-Zafer Toprak), stanbul 2007; Hilmi Uan, Bat iiri ve Tevfik Fikret, Ankara 2009; Himmet U, Tevfik Fikretin Psikobiyografisi, Ankara 2009; Seyfi Kenan, II. Merutiyetle Gelen Yeni Eitim Araylar: Tevfik Fikretin Yeni Mektebi ve Eitim Felsefesi, 100. Ylnda II. Merutiyet: Gelenek ve Deiim Ekseninde Trk Modernlemesi Uluslararas Sempozyumu, Bildiriler (haz. Zekeriya Kurun v.dr.), stanbul 2009, s. 275-285; Muallim (Tevfik Fikret iin nsha-i mahssa), stanbul 1917; Dnce (Tevfik Fikret iin nsha-i mahssa), stanbul 1918; Nuri Salam, Serveti Fnna Kadar Tevfik Fikret ve Bilinmeyen iirleri, TDED, XXX (2003), s. 403-444; Biyografya (Tevfik Fikret zel says), sy. 7, stanbul 2006. Abdullah Uman

TEVFK el-HAKM
() Tevfk b. sml el-Hakm (1902-1987) Msrl oyun yazar, romanc. skenderiyede dodu. Kaynaklarda doumuyla ilgili olarak 1898 ile 1903 yllar arasnda deien tarihler verilir (Brugman, s. 277, dipnot 2). Babas basavclkta grev yapan geni arazi sahibi Msrl bir memur, annesi gl karaktere sahip Trk asll zengin bir hanmdr. Babasnn memuriyeti sebebiyle Msrn eitli ehirlerini dolat. lk eitimini Desktaki bir mektepte ald. lkokulu Demenhrda okudu. skenderiyede Rest-tn Lisesine devam etti ve Kahirede iki amcasnn yannda kalarak liseyi bitirdi. Annesi gelimesinde nemli rol oynarken onun anlatt binbir gece masallar ve Antere, Hamzatl-behlevn gibi hikyeler edeb zevkinin ilk tohumlarn oluturdu. Babas hikye ve roman gibi kitaplarla ilgilenmesini yasaklayp edeb zevkini klasik Arap iiriyle gelitirmesini istediyse de Tevfk kk yata iken Alexandre Dumas ve Ponson du Terrailin romanlarn gizlice okudu. Kahirede liseye devam ederken zellikle tiyatro eserlerini okudu. Georges Abyadn sergiledii oyunlar hayranlkla izledi. renciliinin ilk yllarnda Msr halk ngiliz igaline kar isyan balatmt. Bu dnemde ngilizlerin Msr igallerini eletiren iirlerle e-ayf-al adl oyununu yazd (1919). Oyunu sahneye koymak amacyla kk bir tiyatro topluluu oluturdu. Bu topluluk Msrn ilk tiyatrolarndan olan Tevfk el-Hakm Tiyatrosunun ekirdeini meydana getirdi. Yine bu dnemde Ukke Kardeler Tiyatrosu iin babasndan ekinmesi sebebiyle Hseyin Tevfk takma adyla birka oyun kaleme ald. Muhtemelen babasnn istei zerine 1921de Hukuk Fakltesine girdi. Franszcann Msr hukuku iin nemini kavrayarak Franszca renmeye ve bu dilde yazlm tiyatro eserleriyle eletirilerini okumaya balad (Sicnlumr, s. 154-155). 1924te Hukuk Fakltesinden mezun olduktan sonra babas onu hukuk alannda doktora yapmak zere Parise gnderdi. Ancak Pariste hukuk eitiminden ok tiyatro eserleriyle ilgilendi. Shakespeare, Goethe, Maeterlinck, Ibsen ve Pirandellonun oyunlarn izledi. Tiyatro yannda Fransz kltrne yneldi; Hippolyte Adolphe Tainenin yazlarn inceledi. Yazarlk maceras, kendi deyimiyle gerek kltrn kaynaklarndan iebildii Avrupaya ulamasndan sonra balad. Tevfk el-Hakm 1927de doktora yapmadan Msra dnd ve skenderiye adliyesinde greve balad. Ardndan savc vekili olarak tayin edildi; Tanta, Desk, Demenhr ve Friskr gibi ehirlerde be yl kadar bu grevde alt (1929-1934). 1933te yaymlad Ehll-kehf adl oyunundan sonra n artt. nce Eitim Bakanlnn aratrma blmnn (1934), ardndan Sosyal ler Bakanlnn bilgi servisinin (1939) yneticiliine getirildi. 1951de Drl-ktbilMsriyyenin genel mdr oldu. 1956 ylnda el-Meclisl-al lil-fnn vel-db yeliine seildi. 1959da UNESCOnun Msr temsilcisi sfatyla Parise gitti ve kendi isteiyle 1960ta geri dnd. 27 Temmuz 1987 tarihindeki lmne kadar el-Meclisl-al lil-fnn vel-db yeliini srdrd. Pek ok aratrmac Tevfk el-Hakmi Arap tiyatrosunun kurucusu kabul eder (Egypt Since the Revolution, s. 159; kr Gl, s. 27; Long, s. 195). Kendisi de karakterini romanc olmaktan ok oyun yazarl iin daha uygun bulur (Sicnl-umr, s. 170-171). Lise yllarnda tiyatro eseri

yazmaya balayan Tevfk el-Hakm 1933te kaleme ald Ehll-kehf Th Hseyin tarafndan, eski trajediyi ele alndaki baars ve dilin biimsel gerekliliklerini yerine getirmesi bakmndan Arap edebiyatnn nemli aamalarndan biri diye nitelendirirlir. Daha sonra konusunu yine kltr kaynaklarndan setii ehrzd (1934), Pigmalion (1942), el-Melik Udip (1949) gibi oyunlar yazar. Ancak bunlar ve dier oyunlarn olutururken iki sorunla karlar: Msrda oyunlarn sahneye koyacak ekibin bulunmamas ve edeb dille konuma dilinin farkll. Bunun zerine oyunlarn zihn tiyatro (thtre des ides) dedii ve mesrah-rivye (tiyatro-roman) kelimelerinden ksaltarak mesrivye adn verdii, sahneye konulmak iin deil okunmak iin kaleme alr. 1940larda gazete ve dergilerde yaymlanmak zere tek perdelik oyunlar yazar. Ardndan bunlar Mesraul-mctema (1950) ve el-Mesraul-mnevva (1956) adyla iki kitapta toplar. 1952 devriminden sonra kaleme ald oyunlarda bu dnemde Msrn deien politik ve sosyal gereklerini yazlarna aktarr. el-Eydin-nime (1954) ve es-Sulnl-ir (1960) bu dnemin oyunlarndandr. Yine ayn dnemin oyunlarndan e-afada (1956) edebiyat diliyle konuma dili arasndaki kmaz aabilmek iin kulland nc dil nerisiyle dikkat eker ve lebnelmesra adl eserinde (1967) bu meseleyi ele alr. ok nce yazd Zemmrda da (1932) halk dilini kullanmt. Pariste UNESCO yesi olarak bulunuunun ardndan almalarnda modern Bat tiyatrosunun, zellikle II. Dnya Savan yaayan insanln iine dt samalklarn, bouna abalarn sergilenmesiyle oluan absrd tiyatronun samalklara dayanan gldr oyunlarnn etkileri grlr. Nehrl-cnn (1935) ve Y lia-ecere (1963) bu tr oyunlarndandr. 1966 ylndan sonra halkn geliim ve deiiminden mitsizlie den Tevfk el-Hakm, Maru arr (1966), Kll ey f maallih (1966), Benkl-ala (1976) gibi alay ve ironi younluu tayan oyunlar yazar. Onun tiyatro eserleri ana hatlaryla u dnemlere ayrlarak incelenmitir: Elence tiyatrosu (on iki eser, 1919-1934), zihn tiyatro (alt eser, 1933-1944), sosyal tiyatro (yirmi bir eser, 1945-1950), denge (elence-fikir) tiyatrosu (sekiz eser, 1954-1966), absrd tiyatro ( eser, 1966-1967), yeni kalplar ( eser, 1967-1969). Son dnem teliflerinde basitletirilmi fasih dille halk dilinin karmndan oluan bir tiyatro dili nermi ve uygulamtr. Tevfk el-Hakmin kaleme ald romanlar, dnemindeki Avrupa roman dzeyinde yazlm ilk romanlardan kabul edilir. Avdetr-r (1933) adl otobiyografik roman, modern Msrn ilk roman olarak grlen Muhammed Hseyin Heykelin Zeynebinden sonra yaymlanm en nemli eser diye nitelendirilir. Sz konusu roman ayn zamanda yazarn i dnyasna ve ideolojik bak asna ilikin baz ipular verir. Kitap mellifin amcalaryla Kahirede geirdii genlik yllarn konu edinir. Ayrca Msrda 1919 isyanndaki kargaay ele alan almas ada Msr edebiyatnda ulusalc bir sylemle smrgecilie kar yazlm bir eser kabul edilir. Burada yazarn Avrupaya, o gnk Msra ve Firavunlar dnemine bakn grmek mmkndr. Eserinde Antik Firavunu Msrn kendi dnemindeki kylerinde yaatan yazarn romanna verdii isim Firavun dneminin ihtiamnn geri dn umudunu artrr: Ruhun geri dn. Avdetr-ru tahlil eden Brugman romandaki gen karakter Muhsinin, babasnn kendi insanna dnn Trk anneye deil Msrl Arap babaya dn arzusu olarak yorumlar (An Introduction to the History of Modern Arabic Literature, s. 282). Tevfk el-Hakmin Yevmiyyt nib fil-eryf (1937), Pariste yazd Ufr mine-ar (1938) ve Sicnl-umr (1964) adl eserleri dier nemli otobiyografik romanlarndan kabul edilebilir. Mellif Arap romanna ilk defa yevmiyyt (gnlkler/anlar), resil (mektuplar) ve hvr (diyalog) roman eklinde yeni anlaylar getirmitir. Tevfk el-

Hakm eserlerinde kendi dneminin Avrupasnda mevcut btn edeb akmlardan yararlanr. Nitekim Avdetr-rta klasisizm, romantizm ve gerekilik romann yapsn olutururken bir dostuna yazd mektuplar dizisi halinde yaplandrlm roman olan Zehretl-umr ve Ufur mine-ar gibi pek ok eserinde romantizmi, Yevmiyyt nib fil-eryfta gerekilii, e-ayf-aklde sembolizmi, Ehll-kehfte varoluculuu ve nihilizmi, Pigmalionda sanat sanat iindir anlayn uygulamtr. Eserleri. Tevfk el-Hakm yetmii akn tiyatro eseri, on bir roman ve yzlerce ksa hikye ile ok sayda makale ve htrat kaleme almtr. Eserleri pek ok dile evrilmi, Londra, Paris, Salzburg ve Budapetede sahnelenmitir. Madde iinde geenlerin dnda dier baz eserleri unlardr: Tiyatro, roman ve hikyeler: el-Meretl-cedde (Kahire 1924); Muammed (Kahire 1936; Tunus 1989; Hz. Peygamberin hayatn diyalog biiminde ele alan bir tiyatro eseridir); Pyraks ev mkiletl-km (1939, Kral Frk dnemini eletirir); Sleymn el-akm (1943, kudret-hikmet elikisine iaret eder); zs (1955, siyaset ve fikir adamlar arasndaki atmay ele alr); el-urc minel-cenne (1956, kadnn var olu sebebini erkee hizmet eklinde gren anlay eletirir); Lubetl-mevt (1957); Avdetl-vay (1974, Ceml Abdnnsr dnemini eletirir); Meclisl-adl (1974, adalet sistemini eletiren tiyatro eseridir); evret-ebb (1975, XX. yzylda nesil atmasn ele alr); el-Mmin ve-eyn; Allh ve sll-ayrn; Erin Allh (felsef bir hikyedir). Edeb, felsef, din, siyas, kltrel ve sosyal ierikli eserler: Fennl-edeb (1952); Teemmlt fis-siyse (1954); Rile beynel-areyn (1972, anlardan oluur); vr felsef (1974); ad maal-kevkeb (1974); Edebl-ayt (1976); Mutrt-Tefsril-urub (1979); Naart fid-dn (1979); Taaddiyt sene 2000 (1980); Mr beynel-ahdeyn (1983); et-Tedliyye fil-slm (1983); Ed maallh (1983, Msrn din limi ve idarecilerini eletirir); Fil-vati-i; Edlerb (din meselelere dairdir); Naart fid-dn ve-efe vel-mctema; Vei f ar; Beynel-fikr vel-fen; Ene vel-nn vel-fen. Tevfk el-Hakmin hayat, eserleri ve grleri hakknda ok sayda bilimsel ve akademik alma yaplmtr. Trkiyede smail Hocaolu Tevfk el-Hakm ve Avdetr-rh (1992, Gazi niversitesi Sosyal Bilimler Enstits), Hulusi Alptekin Modern Msr Edebiyats Tevfk el-Hakm ve Usfrun mine-ark Adl Eserinin ncelenmesi (2004, S Sosyal Bilimler Enstits) adyla yksek lisans tezi hazrlam, Aysel Ergl ada Msr Tiyatrosunda Tevfik el-Hakm ve Entellektel Tiyatrosu ismiyle doktora almas yapmtr (1995, Atatrk niversitesi Sosyal Bilimler Enstits). Muhammed Mendr Mesrau Tevf el-akm adyla bir eser yazm (Kahire 1961), Umberto Rizzitano tiyatro eserlerini talyancaya evirmi, ayrca eitli ynlerini ele alan almalar gerekletirmitir (hayat ve eserleri hakkndaki dier almalar iin bk. bibl.; Fud Devvre, Hamd Sakkt, Muhammed Seyyid Sue, John Funtan, Neble Halfe Cuma, J. Brugman).

BBLYOGRAFYA

Tevfk el-Hakm, Sicnl-umr, Kahire 1964, s. 150-155, 170-171; Ahmed Abdrrahm Mustafa, Tevf el-akm, Kahire 1952; evk Dayf, el-Edebl-Arabiyyl-mur f Mr, Kahire, ts. (Drl-marif), s. 288-299; Egypt Since the Revolution (ed. P. J. Vatikiotis), London 1968, s. 159; J.

Haywood, Modern Arabic Literature, London 1971, s. 197-204; kr Gl, evretl-mutezil: Dirse f edebi Tevf el-akm, Kahire 1973, s. 27; Hilary Klpatrick, The Modern Egyptian Novel: A Study in Social Criticism, London 1974, s. 41-58; brhim ed-Derdr, el-aad-dn f mesrail-akm, Kahire 1975; Mahmd Murd, Tevf el-akm ve-evretl-Mriyye, Beyrut 1975; Ahmed Osman, el-Medirl-klasikiyye li-mesrai Tevf el-akm, Kahire 1978; J. Fontaine, Mort-rsurrection: Une lecture de Tawfiq al-Hakm, Tunus 1978; R. Long, Tawfiq alHakim: Playwright of Egypt, London 1979, s. 195; Mahmd Emn el-lim, Tevf el-akm, Kahire 1984; J. Brugman, An Introduction to the History of Modern Arabic Literature in Egypt, Leiden 1984, s. 276-288; Fud Devvre, Mesrau Tevf el-akm, Kahire 1985-86, I, 291-293; II, tr.yer.; P. Starkey, From the Ivory Tower: A Critical Study of Tevfik el-Hakim, London 1987, tr.yer.; Mustafa Bedev, Modern Arabic Drama in Egypt, Cambridge 1987, s. 8-87; Fevz hin, Eerl-ms velfennt-tekl al mesrail-akm, Kahire 1990, tr.yer.; mdddin s, et-Tedliyye f edebi Tevf el-akm vel-edebeynil-Arab vel-lem, Kahire 1990, tr.yer.; P. Cachia, An Overview of Modern Arabic Literature, Edinburgh 1990, s. 152-170; Hamd es-Sekkt, Tevf elakm, Kahire 1998; W. M. Hutchings, Tawfk al-Hakm: A Readers Guide, London 2003, s. 239246; M. Seyyid e, 85 ema f ayti Tevf el-akm, Kahire, ts. (Drl-marif), s. 107-124; Neble Halfe Cuma, el-akm fil-Mektebtil-Emrkiyye, leml-kitb, sy. 15, Kahire 1987, s. 19-31; R. M. A. Allen, Tawf al-akm, EI (ng.), X, 386-388; J. Funtan, el-akm, Tevf, Mv.AU, VII, 105-111. kran Fazlolu

TEVFK PAA, Ahmed


(bk. AHMED TEVFK PAA).

TEVFK PAA, Hidiv


(1852-1892) Msr hidivi (1879-1892). 10 Receb 1268de (30 Nisan 1852) Kahirede dodu. Ad Mehmed Tevfik olup Msr valisi ve ilk hidivi smil Paann en byk oludur. renim hayatlarnn bir ksmn yurt dnda geiren kardelerinin aksine tahsilini nce Menyel, ardndan Techziyye medreselerinde tamamlad. Veliaht olarak yetitirilmeye alldndan Arapann yan sra Trke, Farsa, Franszca ve ngilizce rendi. Babasnn Msr dna yapt seyahatleri srasnda ona niblik yapt. On dokuz yanda iken Meclisi Huss reisliine getirildi ve 1879da ksa bir sre Meclisi Vzerda bakanlkta bulundu. Msrn giderek artan d borlarn deyememesi alacakl devletlerin Msr maliyesini kontrol altna alma abalaryla sonuland. Avrupallara kar yabanc dmanl ekline dnen tepkilerin artmas yznden zellikle ngiltere ve Fransann basklar sonucu II. Abdlhamid 26 Haziran 1879da Hidiv smil Paay azledip yerine olu Tevfiki tayin etti. Hidivlik fermannn hangi yetkileri ierecei meselesi Bbli ile Fransa ve ngiltere arasnda uzun tartmalara yol at. Bbli, hidiv deiiklii vesilesiyle smil Paa zamannda Sultan Abdlazizin verdii yetkileri geersiz klmak ve 1841de Mehmed Ali Paaya verilen ferman hkmlerine dnmek istedi. Ancak ad geen devletlerin itiraz yznden sadece ordu saysnn 18.000 ile snrlandrlmas konusunda anlamaya varld; veraset hususunda 1866, dier hususlarda 1873 fermannn hkmleri zerinde uzlama saland. Bylece hidivlik ferman 7 Austos 1879da verilebildi (Rgb Rif-Rauf Ahmed, s. 56-60). Tevfik Paann hidivlii srasnda karlat ilk nemli mesele, artmakta olan yabanc dmanlnn ynetimin ve toplumun eitli kesimlerini harekete geirmi olmasyd. O bir taraftan kendisinin greve gelmesini salayan Avrupal glerin taleplerini karlamak, dier taraftan Avrupallarn Msr maliyesini kontrol abalarna kar geliip glenen yerli muhalefeti kontrol etmek zorunda kalmt. Bu erevede gelien milliyet bilinci orduya da sirayet etti. Msr ynetiminde etkin olan Trk ve erkez unsurlarn Avrupallara kar Msrn haklarn yeterince koruyamadn dnen subaylarn muhalefeti giderek glendi. ngiltere ve Fransa temsilcilerinin Msr maliyesinin harcamalarn kstlamak amacyla sivil ve asker personeli azaltmak istemeleri muhaliflerin gcn arttrd. Ocak 1881de Ahmed Urbnin de aralarnda yer ald albayn erkez kkenli harbiye nzr Osman Rfk aleyhine giriimlerde bulunduklar srada tutuklanmalar zerine kendi alaylar tarafndan Harbiye Nezreti sarlarak kurtarlmalar bir dnm noktas oldu. Urb Paa, alaylarn bana geip bidn Sarayna gitti ve harbiye nzrnn grevden alnmasn istedi. Tevfik Paann bu istei kabul ederek muhalefete yakn isimlerden Mahmud Sm elBrdyi harbiye nzr tayin etmesi muhalefeti daha da cesaretlendirdi. 8 Ocak 1882de ngiltere ve Fransann Tevfik Paay desteklediklerini aklamalaryla muhalefet hidiv zerinde basksn arttrd. Muhammed erf Paa kabinesi istifa etti ve Mahmud Sminin kurduu yeni hkmette Urb Paa harbiye nzr oldu. Bu tarihten itibaren Tevfik Paa, ngiltere ve Fransa temsilcileriyle Urb Paann liderliindeki muhalefet arasnda skp kald. Muhalefetin giderek glendiini gren ngiltere ve Fransa, Mays 1882de ikinci bir nota ile Mahmud Smi Paa hkmetinin grevden

ayrlmasn salad, fakat Urb Paa harbiye nzrl grevini srdrd. Hidiv Tevfik Paann ynetime tam hkim olamamas kendisine mit balayan ngiltere ve Fransann g kaybna yol ayordu. Bylece Urb Paa liderliindeki kesimle ngiltere ve Fransa arasnda gerginlik srekli trmand. Gelimelerin endie verici boyutlara ulamas zerine iki lke Mays 1882de skenderiyeye sava gemileri gnderdi. Msr hkmeti de ayn ehre ynak yapmaya balad; haziranda meydana gelen ayaklanmalar yznden yabanclarn byk bir ksm ehri terketti veya limanda demirleyen ngiliz ve Fransz gemilerine snd. Ardndan ngiltere Tevfik Paay desteklediini, ancak Msr ordusunun skenderiyeye yapt yna kaldrmamas halinde asker harekt balatacan duyurdu. Urb Paa bunu reddedince ngiltere dzeni salama bahanesiyle temmuzda skenderiyeyi bombalad. 13 Temmuzda Msr hkmeti ngiltereye sava at. ki gn sonra Tevfik Paa, ngiltereye snarak Urb Paay si iln etti. Paristeki hkmet krizinden dolay Fransa asker harektta yer almak istemeyince ngiltere tek bana igal srecini balatt. 14 Eyll 1882de Urb Paann teslim olmasyla atmalar sona erdi ve Tevfik Paa ngilterenin himayesinde makamna dnd. galin hemen ardndan milliyetilerin nde gelen isimleri srgne gnderildi, orduda byk bir operasyon gerekletirildi ve Urb Paa liderliindeki hareketi destekleyenler eitli cezalara arptrld. Hidiv ise makamn borlu olduu ngiltere ile iyi geinmeye alt. zellikle Ekim 1883te Edward Maletten grevi devralan ve 1907ye kadar Msrn gerek yneticisi gibi davranan Sir Evelyn Baring (1891de ald Lord Cromer unvanyla bilinir) zamannda otoritesi sembolik kald. ngiltere hidivin otoritesini tesis ettikten sonra ekileceini iln etmekle birlikte Sudanda balayan Muhammed Ahmed el-Mehd isyan ve isyana mdahale eden Msr ordusunun Kasm 1883te yenilmesinin ardndan Msrdan ekiliini erteledi. Haziran 1885te muhafazakrlarn ngilterede iktidara gelmesiyle birlikte Msr igalini sona erdirme mzakereleri yeni bir ivme kazand. Osmanl Devleti ile ngiltere arasnda Ekim 1885te imzalanan antlama gereince ngiliz kuvvetlerinin Msrdan ekilmesi iin gerekli hazrlklar yapmak zere birer fevkalde komiserin tayin edilmesi kararlatrld. Osmanl Devleti, Kasm 1885te Gazi Ahmed Muhtar Paay Msr fevkalde komiserliiyle grevlendirdi. Fakat Osmanl ve ngiltere komiserleriyle hidiv uyumlu alamad ve aralarnda sk sk gerginlikler yaand. Her iki taraf kendi lkesinin karlarn koruma gayretiyle hareket edince Tevfik Paann son yllar ok skntl geti. Hidivin gl grd tarafn iradesini gerekletirme eilimini iyi deerlendiren Lord Cromer ynetimin btn alanlarnda istedii reformlar uygulatmaya alt. Tevfik Paann bu zaaf, ngilterenin teknisyen veya danman ad altnda her yere kendi adamlarn getirerek kontroln arttrmas ve Msra yerlemesiyle sonuland. Tevfik Paa 7 Ocak 1892de vefat ettiinde hidivlik makam ok zayflam, Osmanl otoritesi resmiyette kalm, ngilterenin fiil hkimiyeti glenmiti. Osmanl Devleti tarafndan yerine olu II. Abbas Hilmi tayin edildi.

BBLYOGRAFYA

BA, rade-Eyalet-i Mmtaze Msr (.MTZ.) (05), 22/962; BA, Y.A.Hus., nr. 161/69; BA, YEE, nr. 82/9, 84/4, 84/16, 116/5, 116/13, 116/78; Rgb Rif-Rauf Ahmed, Msr Meselesi, stanbul 1334,

tr.yer.; bnlemin, Son Sadrazamlar, s. 956-960, 1010-1014; A. Schlch, Egypt for the Egyptians, London 1981, tr.yer.; Abdurrahman er-Rfi, e-evretl-Urbiyye vel-itilll-ngilz, Kahire 1404/1983, tr.yer.; P. J. Vatikiotis, The History of Egypt, London 1985, s. 134-201; Rifat Uarol, Gazi Ahmet Muhtar Paa, stanbul 1989, s. 157-205; F. A. K. Yasamee, Ottoman Diplomacy: Abdlhamid II and the Great Powers, 1878-1888, stanbul 1996, tr.yer.; D. M. Raid, The Urab Revolution and the British Conquest, 1879-1882, The Cambridge History of Egypt (ed. M. W. Daly), Cambridge 1998, II, 217-238; M. W. Daly, The British Occupation, 1882-1922, a.e., II, 239-251; Selim Deringil, The Residual Imperial Mentality and the Urabi Paa Uprising in Egypt: Ottoman Reactions to Arab Nationalism, Studies in Turkish-Arab Relations, stanbul 1986, s. 31-38; a.mlf., The Ottoman Response to the Egyptian Crisis of 1881-1882, MES, XXIV/1 (1988), s. 3-24; D. Hopwood, Tawfi Paa, Muammad, EI (ng.), X, 388-389; Ysuf Emr Ali, Tevf, idv, el-Mevsatl-Arabiyye, Dmak 2003, VII, 164-165. it Tufan Buzpnar

TEVFK PAA, Mehmed


(1855-1915) Osmanl subay ve diplomat. stanbulda dodu. Daha ok Ftihli Mehmed Tevfik diye tannr. lk eitimini stanbulda tamamlad, yirmili yalara geldiinde ok sevdii askerlik mesleine girdi. 1877de kaydolduu Harbiye Mektebinden 1881de topu kurmay yzba rtbesiyle mezun oldu. Bu tarihten sonra eitli grevlerde bulundu. Mays 1882de Anadolu istihkmlarnn kefine ve ran (Kotur) snrna memur edildi. 4 Aralk 1882de de Erkn- Harbiyye-i Ummiyye Dairesi kinci ubesine tayin edildi. Rtbesi 13 Temmuz 1883te kolaalna ykseltildi. 20 Temmuz 1885 tarihinde Fransa Cumhuriyeti birinci ve ikinci ordular byk asker manevralarna katlmak iin yurt dna gnderildi. Ardndan II. Abdlhamidin maiyetindeki erknharp grevine getirildi. 31 Temmuz 1885te drdnc rtbeden Mecd nianyla taltif edildi ve 31 Austos 1886da binbala ykseltildi. 8 Nisan 1888de nc rtbeden Mecd nian verildi; Eyll 1888de Yunan snr keif memurluuna tayin edildi. 25 Ocak 1890da kaymakamla terfi etti. Bu tarihten sonra Paris Sefreti ataemiliterliiyle grevlendirildi ve Eyll 1890da yaklak be yl grev yapaca Parise gitti. 21 Austos 1891de kendisine ikinci rtbeden Osmanl nian verildi. Paristeki grevi devam ederken Nisan 1892de Londra deniz ataeliiyle birlikte Fransada icra edilecek yeni gelitirilen seri ateli toplarn tecrbesine memur edildi. 5 Eyll 1894te miralayla ykseldi. Yurt dnda uzun sreli eitli grevlerde istihdam edilen Tevfik Paa bir asker-diplomat olarak ne kt. Nitekim mevcut grevlerinin yan sra, Osmanl Devletinin kadastro haritalarnn iziminde kullanlmak zere Pariste yaptrlan alet ve edevatn imaltna nezaret etme grevi de kendisine verilmiti (Eyll 1895). Bu grevinin ardndan 11 Aralk 1895te mirlivla terfi ederek Harbiye Mektebi ders nzrlna tayini zerine Paristen stanbula dnd. stanbulda yaklak bir yl sren bu grevinden sonra 8 ubat 1897de Brksel ataemiliterliine tayin edildi ve Mart 1897de Belikaya gitti. 8 Austos 1903te ran Devleti tarafndan kendisine ikinci rtbeden r-i Hurd nian verildi, 8 ubat 1906da birinci rtbeden Mecd nianyla dllendirildi. Tevfik Paa dnemin birok gen subay gibi II. Abdlhamid muhalifi bir Harbiyeli idi. Bu yzden olsa gerek II. Abdlhamid dneminde genelde yurt dndaki grevlere yolland. ttihat ve Terakk Cemiyetinin ynetimde sz sahibi olmaya balad devirde stanbul ve evresinde nemli grevlerde bulundu. II. Merutiyetin ilnyla birlikte Belikadan stanbula dnd ve ksa bir sre sonra 26 Austos 1908de Erkn- Harbiyye-i Ummiyye Dairesine tayin edildi. 12 Ekim 1908de feriklie terfi ettirilerek eski kinci Orduya mensup Edirnedeki Nizamiye Yirmi Birinci Frka kumandanlna ve 23 Kasm 1908de ayn ordunun Nizamiye nc Frka kumandanlna getirildi. 26 Mart 1909da Mektib-i Harbiyye nzrlna, Ocak 1910da Terbiye ve Tedrst- Askeriyye mfettiliine tayin edildi; bu grevi esnasnda altn ve gm imtiyaz madalyasyla dllendirildi (Temmuz 1910). ttihatlarn gvendii isimlerden biri olan Tevfik Paa 6 Ocak 1914te emekliye ayrld. Hayatnn son zamanlarnda sarlk hastalna yakaland ve 17 Aralk 1915 tarihinde vefat etti. Tevfik Paa edebiyat ve sanata olan ilgisi, zarafet ve kibarlyla dikkat ekmitir. Harbiye Mektebinden kt zaman Franszcaya vkf, edebiyata ve zellikle Nmk Kemale tutkun

vatanperver bir kimseydi. Bu zellikleriyle Parisin en sekin cemiyetlerinde yer almt. Ayn zamanda tarihi ve yazard. Trh-i Osmn Encmeninin yardmc yelerinden olup ilim, fikir ve zeksyla temayz etmitir. Eserleri. 1. Telhs-i Trh-i Osmn (stanbul 1302). Ebzziya ve Mavyan matbaalarnda iki defa daha baslan eser (1304) ders kitab olarak okutulmutur. 2. Osmanl Trihi (stanbul 1328, 1330). dd mekteplerinde ders kitab olarak okutulmutur. 3. Estr-i Ynniyyn (stanbul 1332). 4. ehzade Cem (stanbul 1327). Cem Sultann siyas hayatndan bahseden kk bir risledir. 5. nibl (stanbul 1303). Kartacal Hannibal hakknda bir inceleme olup biyografi eklindedir. Bunlardan baka eitli gazetelerde tarihe dair makaleleri, II. Viyana Kuatmasna ve stanbulun fethine dair incelemeleri bulunmaktadr.

BBLYOGRAFYA

BA, rade-Askeri, nr. 1327 Z-53; Osmanl Mellifleri, III, 35; Gvsa, Trk Mehurlar, s. 381; Babinger (ok), s. 433-434; Ahmed Refik, Tevfik Paa, TOEM, V/33 (1331), s. 564-569. Davut Hut

TEVFK PAA, Vidinli


(bk. HSEYN TEVFK PAA).

TEVFK et-TAVL
() (1909-1991) Msrl bilim ve fikir adam. Muhammed Tevfk Kahirenin Bulak semtinde dodu. Devlet memuru olan babasyla birlikte birok vilyet gezdi. Buheyrenin bir kasabasnda ilkokulu bitirdikten sonra 1930da Prens Frk (RavzulFerec) Lisesinden, 1934te Cmiatl-Fudil-evvel (Kahire niversitesi) Edebiyat Fakltesinden mezun oldu. niversitede iken Msrn tannm bilim ve fikir adamlarndan Mustafa Abdrrzk ve brhim Medkrun talebeleri arasnda yer ald. Eb Rde ve Necb Mahfz gibi nl ahsiyetlerle tanp ilikiler kurdu. 1939da Kahire niversitesi Edebiyat Fakltesinde asistan, 1942de skenderiye niversitesi Edebiyat Fakltesinde retim grevlisi oldu. 1962de Kahire niversitesi Edebiyat Fakltesinde ahlk bilimi dalnda profesrle ykseltildi. 1964-1968 yllar arasnda Kahire niversitesi Edebiyat Fakltesi Felsefe ve Psikoloji Aratrmalar Blm bakanln, ayrca fakltenin dekanln stlendi. 1968 retim yl sonunda Kveyt niversitesine geti. Bir yandan bilimsel aratrmalar yaparken dier yandan yeni nesilden gl bir aratrmaclar kadrosu oluturmaya alt. Birok Arap niversitesinde akademik grevlerini byk bir sorumluluk duygusuyla yrtt. 1960-1962 yllarnda Libya niversitesinde, 1968-1974 yllar arasnda Kveyt niversitesinde profesrlk yapt. 1967de misafir hoca sfatyla Badat ve Basra niversitelerinde, 1977de Devhadaki Katar niversitesinde bulundu. 1981de Kahiredeki MecmaullugatilArabiyyeye ye seildi. niversite rencilii yllarndan itibaren kurduu derneklerde sosyal ve kltrel alanlarda alt. Dnemin ilim, fikir, sanat adamlarn ve edebiyatlarn bir at altnda toplamay baard. 1984te sosyal bilimler alannda devlet dlne lyk grld. Daha sonra elMeclisl-al lis-sekfeye genel sekreter ve el-Meclisl-kavmiyye el-mtehasssaya ye seildi. 12 ubat 1991de vefat etti. Nobel edebiyat dl sahibi Necb Mahfzun el-hiretl-cedde adl romannn kahraman Memn Rdvn tiplemesi rnek ahsiyeti, hayat tarz ve mslmanlarn g ve erefini slmda gren, ada dnyann btn sorunlar iin zmn slmda aranmas gerektiine inanan ideal kiiliiyle Tevfk et-Tavli temsil eder. Geni bir ilm ve fikr birikime sahip Tevfk et-Tavlin asl uzmanlk alan ahlk felsefesi olup Arap dnyasnda bu alann nde gelen isimlerindendir. En nemli eseri Felsefetl-al: Neeth ve teavvrh adl kitabdr. Tevfk et-Tavl, Grek felsefesinde ahlkn bir l bilimi sayldn belirtir ve bu gre kendisi de katlr. Ona gre geleneksel anlamda ahlk ilminin misyonu insann hayat tarzn dzenleyen kurallar, hayr ve erri birbirinden ayran genel ller koymaktr. Ahlk alannda Sokratn akl mirasn gzden geiren bir tarihi, onun irdeledii byk problemlerin gnmzde bile dnrleri megul edecek nemde olduunu grecektir. Ahlkta idealizm akmn benimseyen Tevfk et-Tavl, Yunan mirasyla din ve modern dnceler arasnda bir denge kurmaya almtr. Tavlin bu semeci idealizmine gre insan evresinden ve toplumdan kendini soyutlayarak ahlk kemalini gerekletiremez. Ahlk, znde kiiyi dnyev deerleri aarak stn

ruh deerlere ykseltmeyi hedefleyen bir nefis mcadelesidir. Ancak insanolu bedensel isteklerden nefret etmemeli, mkul ve mer olan arzularn ihmale kalkmamaldr. Yetkinleme istei insanlarda doal bir eilimdir. Bununla birlikte hayatn gerekleriyle balar kopararak kemale ulalamaz. Felsefe tarihine de nem veren Tevfk et-Tavl ssl-felsefe adl kitabnda bu bilimin alan, metotlar, douu ve geliimiyle farkl dnemlerini ele alp n yargsz incelemi, her birinin olumlu ve olumsuz ynlerini gstermeye almtr. Ona gre felsefeyle uraanlar insanln bu nemli birikiminden yararlanm ve bu sayede yeni dehalar yetitirmeyi baarmtr. Tavlin felsefe almalar onun iindeki zgr eletiri ruhunu uyandrm, geree olan sevgisini yceltmi, doruluk, iyilik ve gzellik gibi stn deerlere smsk sarlmasn salamtr. Tevfk et-Tavl felsefe-din ilikisi zerinde durmu, at-r beyned-dn vel-felsefe adyla bir eser kaleme almtr. Tavle gre insanlk tarihinde her zaman banaz din adamlar zgr dnceyi savunan filozoflar aalam ve zaman iinde seslerini ksabilmitir. Ancak bu zgr insanlarn her ortamda ekinmeden gerei savunmalar dncelerini lmsz klmtr. nk dncelerin doruluu zaman ve meknla snrlanamaz. Tavl dinin tabiatnda felsefe ve bilimle hibir eliki bulunmadna inanm, aralarnda sadece metot fark olduunu sylemitir. Tevfk et-Tavl, Hristiyanlkta ve slmda din baskdan sz edilemeyeceini belirtir ve atlihdid-dn fil-Mesiyye vel-slm adl eserinde bu dinleri baskdan tenzih etmek gerektiini syler. Dinde asl olan kinci ve kavgaclara sevgi mesaj vermek, sava isteyen ve kan dkme merakls olanlar bara davet etmek, iddet ve intikam peindeki insanlara merhamet ve hogr arsnda bulunmaktr. Ona gre Hz. s mridlerini sevgiye ard halde sonradan onun izgisinden saptrlan Hristiyanlk insanlk tarihinde Hz. s adna en byk sular ilemitir. slmiyetin kl gcyle yayld iddiasn ne srenler, mminlerin kfirlere kar sava ama sebebinin dinlerini fitneye kar savunmaktan ibaret olduunu bilmeyenlerdir. Sevgi mesajlarnn oka yer ald Kurn- Kerm ayn zamanda hogry benimsemi, dinde dayatma ve zorlama bulunmadn (el-Bakara 2/256), Hz. Muhammedin grevinin Allahn vahyini insanlara zor kullanmadan tebli etmek olduunu (el-Giye 88/21-22) bildirmitir. Dinde esas olan imanla hogry bir arada yrtmektir. manla taassup birlemez. Ancak hogr dinden uzaklamak, din emirleri ihmal etmek ve savunmamak anlamna gelmez; aksine inanc savunup korumay ve din grevleri arlk ve taknlktan uzak bir ekilde yerine getirmeyi ifade eder. Vicdan zgrl insanlarn kazand en nemli deerlerden biridir. Dmanlarna kar saldrgan davranlar bir yntem biiminde kullanan banazlar, insanlarn byk bedeller deyerek kazand bu zgrl yok etmeye alrken kendi dinlerine zndk ve mlhidlerden daha fazla zarar vermilerdir. Tevfk etTavlin en ok megul olduu konulardan biri de Arap kltr miras meselesidir. Arap-slm medeniyetinin asaleti zerinde nemle durmu, bu medeniyetin dnya medeniyetleri zerindeki etkilerini, zellikle slm ilimlerinin Batdaki bilimsel gelimelere katksn gstermeye almtr. Eserleri. Telifleri: atl-kif beyne Roma ve arcenne (Kahire 1936); et-Taavvuf f Mr ibbnel-fetil-Omn (Tavlin 1938de tamamlad yksek lisans tezi olup 1946da Kahirede yaymlanmtr); el-Alm fil-fikril-slm (doktora tezidir, Kahire 1945); e-arn: mmttaavvuf f arih (Kahire 1945); et-Tenebb bil-ayb inde mfekkir el-slm (Kahire 1945); at-r beyned-dn vel-felsefe (Kahire 1947); atl-ihdid-dn fil-Mesiyye vel-slm (Kahire 1947); ssl-felsefe (Kahire 1952); Mehebl-menfaa el-mme f

felsefetil-al (Kahire 1953); Mesil felsefiyye: el-lzml-ulu ve madaruh (ortak alma, Kahire 1954); Mkilt felsefiyye: el-stir vel-bail-ilm (ortak alma, Kahire 1955); elArab vel-ilm f aril-slm e-eheb (Kahire 1961); Felsefetl-al: Neeth ve teavvrh (Kahire 1960, 1979); el-Fikrd-dn el-slm f mietil-mil-are (Beyrut 1967); ay min ribil-felsefe vel-ilm (Kahire 1986); el-aratl-slmiyye vel-aratlEvrubbiyye-dirse murine (Kahire 1990); Episte Mological Scepticism, Apresentation and Aproposed Refutation (Cambridge 1949). Tercmeleri: Trl-slm (Alfred Guillaumen The Traditions of Islam adl eserinin evirisidir, Kahire 1936); leml-ayb fil-lemil-adm (Cicerodan tercmedir, Kahire 1949); Tru ilmil-al (Cambridge niversitesi Ahlk Felsefesi Krss Bakan Henry Sidguicktan eviridir, skenderiye 1949); Efln vel-aademiyye (George Alfred Lon Sartondan tercmedir, Kahire 1961). Tevfk et-Tavl birok dergi ve gazetede felsef, edeb vb. konularda aratrma ve makaleler yazm, mlkat yapm, konferanslar vermitir. Kahire niversitesi Edebiyat Fakltesinde Tevfk et-Tavl htrasna bir armaan kitap yaymlanm (el-Kitbt-Tikr lil-merm el-st ed-duktr Tevf e-avl, Kahire 1995), el-Meclisl-al lis-sekfe adl kurum da ed-Duktr Tevf e-avl mfekkiren Arabiyyen ve riden lilfelsefetil-ulyye adyla bir anma kitab neretmitir (Kahire 1995). Ayrca el-Ktibl-Arab, Mecelletl-Arab el-Kveytiyye, Mecelletl-bd, Mecelletl-Mnted, Mecelletl-hire, Mecellet lemil-kitb gibi dergilerde hakknda makaleler kmtr.

BBLYOGRAFYA

Ahmed Abdlgaffr, ad fil-ktb, Kahire 1947, tr.yer.; Ahmed Fud el-Ehvn, Mznl-a, Kahire 1953, s. 41-54; Zek Necb Mahmd, Min Zviyetin felsefiyye, Kahire 1982, s. 25-26; M. Mehd Allm, el-Mecmaiyyn f amsne men, Kahire 1406/1986, s. 263-264; Hasan Fzl Cevd, el-Al min manrin fikriyyin Arabiyyin mur (yksek lisans tezi, 1988), Cmiat Badd, tr.yer.; ed-Duktr Tevf e-avl mfekkiren Arabiyyen ve riden lilfelsefetil-ulyye: Bu anh ve dirst mhdt ileyh (nr. tf el-Irk), Kahire 1995; elKitbt-Tikr lil-merm el-st ed-duktr Tevf e-avl, Kahire 1995; Ahmed Abdlhalm Atyye, Tevf e-avl ve dirstl-yem fil-Arabiyye, Kahire 2001; tf el-Irk, ay min ribil-felsefe vel-ilm, leml-ktb, sy. 14 (1978), s. 19-24; a.mlf., Rall-bi anilmeelil-uly, Mecelletl-hire, sy. 114 (1991), s. 46-50; Mirfet zzet Bl-Ahmed Abdlhalm Atyye, e-avl, Muammed Tevf, Mv.AU, XIX, 302-305. Sad Murd

TEVHD
() Allahn ztnda, sfatlarnda, mbud oluunda bir ve tek olduunu zihin ve kalp yoluyla kabul etme anlamnda terim. Szlkte tek ve bir olmak anlamndaki vahd (vahdet, vhd) kknden treyen tevhd bir eyin bir ve tek olduunu kabul etmek demektir. Mtrd kelmclarna gre ilh fiiller Allahn ztyla kim ve kadm mnalar olduundan tevhidin anlam iinde yer alr. Ancak sz konusu fiiller tanm bakmndan sfat kavram iinde mtalaa edilmitir. Mutezileye gre ilh fiiller hdis olup zt- ilhiyyeye nisbet edilmez. Earler ise fiilleri mstakil bir sfat kabul etmeyip kudretin taalluku erevesinde dnmtr. Tevhidin kart irktir. Bu sebeple Kuranda Allahn birliini konu edinen kavram ve ifadelerin yannda Onun erikinin bulunmadn belirten beyanlar da vardr, bunlarn says dierlerinden ok fazladr. Kurn- Kermde tevhid kelimesi gemez, ancak vahd kknden gelen vhid, ahad, vahde(h) yer alr. Eariyye kelmcs Eb Abdullah el-Halmye gre Kuranda ve hadiste Allaha nisbet edilen kf (kulunun btn ihtiyalarn karlayan) kelimesinin yan sra al, azm, ref gibi isimler Onun birliini telkin eder (el-Minhc, I, 190) Ayrca Tevhd ad da verilen hls sresindeki samed (ihtiyalar sebebiyle herkesin yneldii ulular ulusu mstani) ismini de bunlar arasnda zikretmek gerekir. Aslnda Kurn- Kermde yaratlmlara zg acz ve eksiklik bildiren btn sfatlardan zt- ilhiyyeyi tenzih eden ve says ok fazla olan yetler tevhid ilkesini akla kavuturan deliller konumundadr. eitli hadis kaynaklarnda tevhid kelimesinin yan sra bu kkten treyen fiil kalplar, ayrca vahdeh, vhid kelimeleriyle (Wensinck, el-Mucem, VII, 157-159) ahad ve samed isimleri (bn Mce, Du, 10; Eb Dvd, Vitir, 23; Nes, Ceniz, 117) yer almaktadr. Kinat yaratan ve yneten en yce varln mevcudiyeti inanc insann selim ftratnn nemli bir zelliini tekil ettii gibi (er-Rm 30/30) Onun bir ve tek oluu kanaati de beer trnn ayrlmaz bir vasfdr. Bezm-i elestte yaratllar srasnda Allah ile insanlar arasnda yaplan szlemede demoullarnn irke dmemeleri de art koulmutur (el-Arf 7/172-173). Kuranda putlarn onlara tapanlar tarafndan Allah katnda efaatlar diye nitelendirildii (Ynus 10/18) ve putlarn kendilerini Allaha yaklatraca (ez-Zmer 39/3) vehmini tadklar ifade edilmitir. Yine Kuranda insanlarn selim ftratlarna, vicdanlarna hitap edilerek tabiatn yaratl ve insan hayatnn devamna elverili hale getirilmesinin hangi varlk tarafndan gerekletirildii sorulurken uurun perdelenmesine frsat vermeyen dehetli bir olaya mruz kalan bir kimsenin kimden yardm istedii, bu kiinin feryadna hangi varln cevap verdii de sorulur. Bylece irkin insann ruh yapsnda ireti bir psikolojik halden ve bir dejenerasyondan ibaret olduu vurgulanr (en-Neml 27/60-64). Bir yette insanlara tebli edilmek zere her peygambere, Allahtan baka hibir ilhn bulunmad ve sadece Ona ibadet edilmesinin gerektii yolunda vahiy gnderildii belirtilir (elEnbiy 21/25). Dier baz yetlerde Nh, Hd, Slih ve uaybn kendi kavimlerine tevhid inancn tebli ve telkin ettikleri haber verilir (el-Arf 7/59, 65, 73, 85). slmiyetin ve dier ilh dinlerin inan esaslarna gre Allahtan baka bir varla yaratlmlk st bir konum verilmesi, ona hayatnda veya lmnden sonra yaratlmlk st sayg gsterilmesi

tevhid ilkesini bozan davranlardandr (kr. e-r 42/13). Bu sebeple slmiyetin ilk dnemlerinde Hz. Peygamber kabir ziyaretini yasaklam, daha sonra buna msaade edip kabirlerin temiz tutulmasn tlemekle birlikte kabirlerin ibadet yeri haline getirilmesini ve orada hayvan kesilmesini menetmitir (Eb Dvd, Ceniz, 68; bk. Wensinck, Miftu knzis-snne, ubr md.). Yine tevhid inancn koruyup irk tehlikesini ortadan kaldrma balamnda Allahtan bakasnn zerine yemin edilmesi yasaklanm (Msned, II, 69; Tirmiz, Nr, 8), Allahtan bakas adna kesilen hayvann etinin yenmesi haram klnmtr. Resl-i Ekremin gemi peygamberler dahil btn insanlarn en faziletlisi olduu hem naslar hem mmetin icmyla sabittir. Allah sevmek ve Onun affna erimek iin Peygambere uyulmas emredilmi, Reslullaha itaatin Allaha itaat mnasna geldii belirtilmitir (l-i mrn 3/31; en-Nis 4/80). Bununla birlikte onun beer st bir konumunun bulunmad naslarda vurgulanmtr. Kurn- Kermde tevhid dinine bal olan yahudilerin zeyirin, hristiyanlarn Mesh snn Allahn olu olduunu syledikleri zikredilir. Onlarn lnetlenmesine yol aan bu telakkinin nceki kfirlerin szlerine benzedii ve haktan btla dn nitelii tad bildirilir (et-Tevbe 9/30). Bu ilh beyan karsnda Hz. Peygamber yle buyurmutur: Hristiyanlarn Meryem olu sy insan st vasflarla vdkleri gibi siz de beni vmeyin. Ben sadece Allahn bir kuluyum; benim iin Onun kulu ve resul deyin (Msned, I, 23, 24, 47, 55; Buhr, Enbiy, 48; Drim, Ri, 68). Kitap ve Snnette tevhid ilkesine byk nem verilmesi, madd ve mnev zellikleri bakmndan yaratlmlarn en stn olan insann vicdan hrriyetini salama hedefine yneliktir. nsan yalnz en yce varla boyun emelidir; Ondan baka hibir mevcudu kutsamamal ve ona kulluk etmemelidir. Allaha kul olmak en byk eref, bakasna kul olmak en byk zillettir. nsann, zgrl asndan Allaha da kul olmamas gibi bir iddia ontolojik bakmdan geersizdir; zira insann bir yere dayanma, bir varlkla iliki iinde bulunma psikolojisiyle badamaz. slm dininde imandan sonra en nemli ibadet namazdr. Namazlarda gnde krk defa okunan Ftiha sresinin balang ksm hamd ve sen, son ksm dua ve niyazdr. Arada kalan yet kulluun yalnzca Allaha yaplacan ve yardmn sadece Ondan isteneceini belirtir. Bu da mslmann zihninin younlat, gnlnn Allaha yneldii gnn be vaktinde bezm-i elestte Cenb- Hakkla yapt ahidlemenin tazelenmesinden ibarettir. slm Dncesinde Tevhid. Allahn birlii konusuna akaid/kelm literatr iinde ilk defa yer veren kii Eb Hanfe olmutur. Drt halife dneminden itibaren hzla gelien fetihler sonunda kendilerini slm dnyas iinde bulan, eitli inan ve dncelere mensup insanlar arasnda ok tanrl sistemi, ayrca antropomorfizmi benimseyen gruplar mevcuttu. Eb Hanfe, Cenb- Hakkn orta bulunmamas anlamnda bir olduunu, cisim ve arazlardan teekkl etmediini, denginin veya zddnn bulunmadn, kendisiyle dier varlklar arasnda benzerlikten sz edilemeyeceini ifade etmitir (el-Fhl-ekber, s. 301-302; Beyzzde, s. 107-111). Mtrd tevhid konusunu tarih, akl ve kozmolojik delillerle temellendirmeye almtr. Tarih delil olarak gemi zamanda yaayan insanlarn byk ounlukla tabiat yaratan ve yneten bir yaratcnn varlna inandn sylemi, bunlarn iinde ok tanr inancn benimseyenlerin de aslnda tek tanrnn mevcudiyetini kabul ettiini, dier ilhlar efaat saydn belirtmitir. Esasen insanlk tarihinde ciddiye alnacak birinin tanrlk iddiasnda bulunduu ve peygamber gnderdii grlmemitir. Mtrdnin zikrettii akl delilin asln Enbiy sresindeki yet (21/22) tekil eder. Literatre burhn- temnu adyla geen bu delil, birden fazla tanrnn bulunmas durumunda

bunlarn arasnda yaanacak irade atmas yznden tabiat dzeninin bozulaca esasna dayanr. Kozmolojik delil de tabiatta grlen mkemmel henk ve dzendir (Kitbt-Tevd, s. 37-42). Ear ile daha sonra gelen kelmclar, genellikle tevhid yetleriyle (zellikle er-Rad 13/16; el-sr 17/42; el-Mminn 23/91) tebihi reddeden r sresindeki yetten (42/11) hareketle tevhid inancn pekitirmeye almtr. Mutezile kelmclarnn tevhid konusunda titiz davrand ve kendilerinin tevhid ehli olduunu ileri srdkleri bilinmektedir. Onlar, Allahn birlii ve yaratlmlarla Onun arasnda hibir benzerliin bulunmad konusundaki hassasiyetlerinden dolay Ehl-i snnete benimsenen mna sfatlarnn zt- ilhiyyeye nisbet edilmesine kar kmlardr (bk. SIFAT [Mna Sfatlar]). Mutezile mensuplarnn ihtiyar fiillerin meydana gelmesinde kulun tam kudret sahibi olup ilh bir mdahalenin bulunmad grn kabul etmesi -Snn limlerinin bazan arya varan eletirilerine ramen-tevhid inancn bozacak nitelikte deildir. a kelmclarnn tevhid anlay teorik adan Mutezile anlayna paraleldir. slm filozoflarndan Kind, Allahn birliini birden fazla tanr anlaynn aklen mmkn olmamas yoluyla ispat eder (Resil, s. 164). Kindnin kulland yntem dier slm filozoflar tarafndan benimsenmitir. Frb ayrca Allahn varl iin bavurduu ekmel-i vcd delilini Onun birlii iin de kullanm, bn Sn da vcibl-vcd-mmkinlvcd yntemini benimsemitir. bn Rd, Mtrdden itibaren delil olarak kullanlan yetlerle istidllde bulunduktan sonra temnu delilinin kelmclarca kullanlan eklinin halk tarafndan anlalamayacan belirtmi, Mtrd gibi temnu yetinden ilham alarak evrene hkim olan nizam delilini ne karmtr (el-Kef, s. 70-77). eitleri. Allaha nisbet edilen birlik herhangi bir say dizisinin ilk basama anlamna gelmeyip czlerden mrekkep bir varlk olmayan, benzeri ve dengi bulunmayan, yegne tapnlacak varlk demektir. Tevhidin eitleri ulhiyyette tevhid, rubbiyyette tevhid balklar altnda ele alnabilir. Kelime-i tevhid ile Ftiha sresinin 5. yeti bu iki tevhidi ifade eder (her ikisiyle ilgili yetler iin bk. M. Fris Berekt, s. 28-53). 1. Ulhiyyette Tevhid. Allahn ztnda, sfatlarnda ve fiillerinde bir, yegne ve benzersiz olduunu benimsemektir. a) Ztta tevhid. Allahn zt kendisi demektir. Onun ztnda tevhid kendisini tek ve yegne kabul etmek anlamna gelir. Aslnda bu zellik insann ftratnda mevcuttur. Ancak bilgisizlik ve olumsuz etkenler kiinin bu niteliini rtebilmektedir. Kfr kelimesinin szlk anlam da rtmektir. slm tarihinde, slm dairesinin dnda bulunmakla birlikte mslman olduunu ileri sren ok az kimse tanrlk iddiasnda bulunmu, fakat bu iddialarn hibiri ciddiye alnmamtr. b) Sfatlarda tevhid. Sfat Allahn ztna nisbet edilen bir mnadr. Sfatlarn bir ksmnn cizlik, eksiklik ve yaratlmlk zellii tadndan zt- ilhiyyeden nefyedilmesi (selb, tenzih), bir ksmnn da kemal ifade ettii iin zta nisbet edilmesi (sbt) gerekir: Varl bakasndan deildir, varlnn balangc ve sonu yoktur; ebed hayatla diridir, bilendir, g yetirendir gibi. Bunlarda tevhid tenzih sfatlar bakasna nisbet etmemek, sbt sfatlarda ise Allah ile yaratklar arasnda benzetme yapmamakla olur. Bu erevedeki tevhidi gerekletiren bir mmin Allah hakknda Onun anna yakacak saygl ve ll ifadeler kullanr; hibir insana beer st zellikler nisbet etmez, hibir nesneye kutsiyet atfetmez. Tarihte pek az mensubu olan Mebbihenin sfat anlay mslmanlarn genel tevhid anlaynn yannda bir nem tamaz. Ancak bir ksm tarikat mensuplarnn mrid kabul ettikleri kiilerin gayb bildii yolundaki iddialar gayb Allahtan baka kimsenin bilemeyeceini bildiren yetlerle (mesel en-Neml 27/65; el-Cin 72/26) badamaz. c) Fiillerde tevhid. Fiil sfatlar Cenb- Hakkn kinata ynelik tasarruflarn ifade eder. Kinat ilkin var eden, gelitiren, deitiren ve bu eylemleri her an devam

ettiren Allahtr. Ondan baka yaratc yoktur. Esm-i hsnnn yarsndan fazlas insanla ve kinatla ilgilidir. Mutezile kelmclarnn insanlara ait ihtiyar fiillerin meydana gelmesinde ilh mdahalenin bulunmad yolundaki grleri Snn limlerce kulu kendi fiilinin hlik durumuna getirdiinden eletirilmitir. Ancak bu eletiri meselenin z asndan ele alndnda isabetli grnmemektedir. ki grup arasndaki fikir ayrl inanca deil sistematik yaklama ve ifade ekline yneliktir. Nitekim Ear kelmclar mstakil bir fiil sfat grubu dzenleme cihetine gitmemi, ilh fiilleri kudret sfatnn ilerlii (taalluk) erevesinde dnmtr. 2. Rubbiyyette Tevhid. Allahtan bakasna tapmamak ve snmamak demektir. Buna ibadette tevhid veya amel tevhid de denir. Ulhiyyette tevhid zihn bir fonksiyondur ve imann teorik yann oluturur; rubbiyyette tevhid kalbin ameli olup imann gnl holuuyla kabuln tekil eder. man bu ikisinin birlemesinden meydana gelir. Amel tevhid kiinin kalbiyle Allah sevmesi, davranlaryla bu sevgisini ispat etmesidir. Ulhiyyette tevhid insann fikir hrriyetini, ibadette tevhid ise duygu hrriyetini salar. Rubbiyyette tevhide zarar veren eylerden biri Allah rzas iin olmas gereken amellerin ve ibadetin gsteri ve dnya menfaati iin yaplmasdr (riya). Dieri, Hristiyanlk gibi inanlara zg mistisizmin mmiyye asna nfuz etmesi gibi bir ksm tasavvuf erbabn etkilemesi ve onlarn mnev mertebelerini yksek kabul ettikleri kimselere kar beer st bir sayg gstermeleridir. Halbuki btn yaratklarn en faziletlisi olan Hz. Muhammed byle bir saygy kabul etmemi ve bunu yasaklamtr. Her iki eidiyle tevhid akdesinin zihinlerde ve gnllerde yerlemesi iin Kurn- Kermde birok kavram ve ifade ile tevhid inanc tebli edilmi, szl ve fiil snnet de bunu desteklemitir. Kelime-i tevhid/kelime-i ehdet, tekbir ve tesbih mslmanlarn hayatnda en ok tekrar edilen tevhid metinleridir. Gnde be vakit ezan okunmakta ve kmet getirilmektedir; namazlarn iinde ve bitiminden sonra alnan tekbirlerin says 450ye yaklamaktadr. Ayrca ramazan ve kurban bayramlarnda, hac ibadetinin yerine getirilmesi srasnda Allahn yceliinin iln edilmesi tevhid inancna, dolaysyla mslmann dnce ve duygu zgrlne yaplan vurgulardr (Topalolu v.dr., s. 86-90). Allahn ztn idrak etmek mmkn olmad gibi sfatlarnn mahiyetini anlamak da mmkn deildir. nk insann nesne ve olaylar alglayp tanyabilmesi madde dnyasyla snrl be duyunun verilerine baldr. Bilgi vastalarndan kabul edilen haber de duyu alglarnn naklinden ibarettir. Akl ise ya dorudan veya dolayl biimde elde edilen duyu bilgilerini deerlendiren bir mekanizmadr. Bundan hareketle slm tarihinde limler bu konuda iki gruba ayrlmtr. Bir grup tevhid ilkesini titizlikle korumak iin tenzih sfatlara arlk vermi, dieri Allah insann anlay alanna yaklatrabilmek iin sbt sfatlara vurgu yapmtr. Bununla birlikte tenzih taraftarlar hibir zaman Cenb- Hakkn sadece zihn bir varlk olduunu sylememi, dier grup da zt- ilhiyyeye cizlik, eksiklik ve yaratlmlk sfatlarn nisbet etmemitir. Bylece mslmanlar Allahn varl ve birlii inancn zihinlerinde ve gnllerinde yaatm, bunu ibadet ve davranlaryla gstermitir. Kurn- Kermin hak din olan slmiyetin -mriklerin houna gitmese de-btn dnya dinlerine hkim klnaca (et-Tevbe 9/33) ve Muhammed mmetinin orta yolu izleyen ll ve dengeli bir toplum olup hakikatin ahitlerini ve canl rneklerini tekil edecei (elBakara 2/143) eklindeki beyan fiilen gereklemitir. Baz tarikat mensuplarnn mridlerine kar gsterdii ar saygnn tevhid inancn zedeledii yolundaki kanaatlerde doruluk pay bulunmakla birlikte bu husus sz edilen genel tevhid akdesinin snrlarn amamaktadr. Bunda, kelmn ve

zellikle fkhn mistik zelliklerinden tecrid edilerek sadece zihne ve pratik hayata hitap eden disiplinler haline getirilmesinin pay bulunmaktadr. Kuranda Allaha nisbet edilen kayym, evvel, hir, zhir, btn sfatlarnda mahhas muhtevalarn bulunduu ynndeki iddia (A, I, 362), sz konusu kelimelerin gerek szlk anlamlar gerekse yer aldklar balam iindeki muhtevalar bakmndan isabetli deildir. Yine baz Batl yazarlarn ileri srdnn aksine hacca giden mslmanlarn orada Kbeye tapnmalar da sz konusu deildir (TA, I, 324). Nitekim, Mescidler Allahndr; yleyse oralarda Allahla birlikte baka bir eye tapmayn melindeki yette (el-Cin 72/18) her trl rubbiyyet irki yasaklanmtr. Literatr. slm limleri tevhide dair grlerini Kuran ve Snnete dayandrd iin tefsir ve hadis kitaplar tevhid hususunda vazgeilmez kaynaklardr. Bata Ktb-i Sitte olmak zere hadis kitaplarnn zellikle tevhid ve iman blmlerinde konuyla ilgili rivayetlere yer verilmi, II. (VIII.) yzyldan itibaren telif edilen akaid metinlerinde tevhid esas iman, kfr, nifak ve irk konular erevesinde ele alnmtr. Kelm kaynaklarnda ulhiyyet bahislerinin yan sra iman-kfr meselelerinin ilendii blmlerde tevhide de yer verilmitir. Erken dnemden itibaren kitblmn tr eserler yannda bn Huzeymenin ve son devirde Muhammed b. Abdlvehhbn KitbtTevd adl eserleri, Mtrdnin Kitbt-Tevd, brhim el-Leknnin Cevherett-Tevd gibi kelma ve Muhammed Abduhun Rislett-Tevd adl akaide dair eserlerinde sadece tevhid deil dier itikad konular da ilenmektedir. Tevhid konusunu mstakil olarak ele alan eserlerden bazlar unlardr: Muhammed Cevd Muniyye, Felsefett-tevd ven-nbvve (Beyrut 1984); Cafer esSbhn, et-Tevd ve-irk fil-urnil-Kerm (Beyrut 1986); Khidr Sunduk, Medal cedd il adetit-tevd (rdn 1989); Osman Bakar, Tawhid and Science: Essays on the History and Philosophy of Islamic Science (Kuala Lumpur 1991); smil Rc el-Frk, Tawhid: Its Implications for Thought and Life (Herndon 1992); Mevlt zler, slm Dncesinde Tevhid (stanbul 1995). Konuyla ilgili baz makaleler de ylece sralanabilir: Hakeem Abdul Hameed, Tauhd and Adl: Tauhd as the Guiding Principle of Mans Life (Studies in Islam, XV/5 [New Delhi 1978], s. 177196); Muhammed Nejatullah Siddiqi, Tawhd: The Concept and the Process (Islamic Perspectives; Studies in Honour of Mawln Sayyid Abul Al Mawdd [ed. K. Ahmad-Z. I. Ansari; Leicester 1979], s. 17-33); Tazimuddin Siddiqui, Tauhd: Onenes of God (Studies in Islam, XVI/2 [New Delhi 1979], s. 85-93); A. J. Omoyajowo, Monotheism in Christianity and Islam: Comparison and Evaluation (Orita, XIII/2 [1981], s. 39-49); smil Rc el-Frk, Tawhid: The Quintessence of Islam (Journal of South Asian and Middle Eastern Studies, VIII/4 [1985], s. 9-33); James E. Royster, Configurations of Tawhd in Islam (MW, LXXVII/1 [1987], s. 28-42); Mona Abdul-Fadl, Contrasting Epistemics: Tawhd, the Vocationist and Social Theory (American Journal of Islamic Social Sciences, sy. 7 [1990], s. 15-38); E. Dada Adelowo, The Concept of Tauhid in Islam (IQ, XXXV/1 [1991], s. 23-36); Zakaria Bin Stapa, A Discussion on Tawhid: The Viewpoint of the Sufis (HI, XIV/1 [1991], s. 53-66); M. O. Opeloye, The Unity and Tri-Unity of God: An Analytical Appraisal of the Biblical and Quranic Views (IQ, XXXVI/3 [1992], s. 179-191); John Sahadat, Tawhid: The Affirmation of Affirmations and the Negation of Affirmations (Muslim Education Quarterly, X/2 [Cambridge 1993], s. 24-34); Douglas Pratt, Christian-Muslim Theological Encounter: The Priority of Tawhd (Islam and Christian-Muslim Relations, VII/3 [1996], s. 271-284); Ramazan Altnta, slm Dncesinde Tevhid ve Tefrika (Cumhuriyet niversitesi lhiyat Fakltesi Dergisi, sy. 1 [1996], s. 111-121); Abdurrahim Gzel, Kelm ve Tasavvuf Asndan Tevhid (Erciyes niversitesi Sosyal Bilimler Enstits Dergisi, sy. 11 [2001], s. 193-209); Ahmet elik, Kurnda Tevhd Kavramnn Semantik Alanlar (AFD, sy. 17

[2002], s. 127-150); smail Abdullah, Tawhd and Trinity: A Study of Ibn Taymiyyahs al-Jawb alSahh (Intellectual Discourse, XIV/1 [2006], s. 89-106).

BBLYOGRAFYA

Seyyid erf el-Crcn, et-Tarft (nr. brhim el-Ebyr), Beyrut 1413/1992, s. 96; Msned, I, 23, 24, 47, 55; II, 69; Eb Hanfe, el-Fhl-ekber (Ali el-Kr, erul-Fhil-ekber iinde), Beyrut 1404/1984, s. 301-302; Kind, Resil, s. 164; Mtrd, Kitbt-evd (nr. Bekir Topalolu-Muhammed Arui), Ankara 1423/2003, s. 34-42; Frb, el-Mednetl-fla (nr. Albert Nasr Ndir), Beyrut 1986, s. 37-45; Eb Abdullah el-Halm, el-Minhc f uabil-mn (nr. Hilm M. Fde), Beyrut 1399/1979, I, 190; Kd Abdlcebbr, erul-Ulil-amse, s. 277-284; bn Sn, en-Nect, Kahire 1357/1938, s. 227-234; mml-Haremeyn el-Cveyn, e-mil f Ulid-dn (nr. Ali Sm en-Ner v.dr.), skenderiye 1969, s. 345; bn Rd, el-Kef (Felsefet bn Rd iinde, nr. Mustafa Abdlcevd mrn), Kahire 1388/1968, s. 70-77; Beyzzde Ahmed Efendi, rtl-merm min ibrtil-mm (nr. Ysuf Abdrrezzk), Kahire 1368/1949, s. 107111; M. Fris Berekt, el-Cmi li-mevi ytil-urnil-Kerm, Dmak 1379/1959, s. 28-58; Wensinck, el-Mucem, VII, 157-159; Bekir Topalolu v.dr., slmda nan Esaslar, stanbul 2006, s. 86-90; a.mlf.-lyas elebi, Kelm Terimleri Szl, stanbul 2010, s. 52; Bekir Topalolu, Allah, DA, II, 477-481; D. B. Macdonald, Allah, A, I, 362; mer Rza Dorul, lihe, TA, I, 324. Mevlt zler

TASAVVUF. I ve II. (VII ve VIII.) yzyllarda yaayan zhid ve bidlerin tevhid anlay btn mslmanlarca kabul gren anlaytan pek farkl deildi. lk sflerin fen, cem, yakn, muhabbet, mrifet, vecd ve sekr gibi kavramlarla dolayl ve mphem bir ekilde temas ettikleri tasavvuf anlamdaki tevhid III. (IX.) yzylda aklk kazanmaya balamtr. Slem, Badatta tevhid dili ve tasavvuf hallerin hakikatleri konusunda gr bildiren ilk sfnin Ser es-Sakat (. 251/865) olduunu syler (abat, s. 48). Daha sonra onun rencilerinden Cneyd-i Badd tasavvuf tevhidle ilgili grlerini geni biimde ortaya koymutur. Cneyde gre tevhid hlis ve tam yaknin addr (Kueyr, s. 57); muhabbet ve tevekkl tam olursa yakn hali gerekleir. Tevekkl kalbin ameli, tevhid ise kulun ikrardr. Cneyd, tevhidi elest bezminde ruhlarn Allahn rableri olduunu ikrar etmeleriyle de (el-Arf 7/172) aklar. Onun, Tevhid kulun olmadan evvelki gibi olmasdr eklindeki ifadesi (Serrc, s. 51; Kueyr, s. 49), tasavvuf mnadaki tevhide ulamak iin fennn zorunluluunu vurgular. Cneyde gre tevhid konusunda akln vard son nokta hayrettir. Bu hususta en doru sz udur: Tenzih ederim o Allah ki Onu tanmann biricik yolu Onu tanmaktan ciz olmaktr.

Sfler kendilerine has tevhid anlayna tevhd-i sfiyye, tevhd-i hl, hakkat-i tevhd, tevhd-i amel gibi isimler vermitir. Bu ifadeler onlarn tevhidi sadece bilgi ve sretten ibaret grmediklerini ortaya koymas bakmndan nemlidir. Sflere gre tevhid duygu ve sevgi arlkldr, keif ve ilhama dayanr ve slk gerektirir. Sfler tevhid konusunda kendilerine zg, anlalmas g bir dil kullanr. Bu dil vecd ehlinin iaret dilidir. Sfler bu dilin aklanmas ve yorumlanmas halinde daha kapal duruma geleceini syler. Tasavvuf tevhid ibadet, ahlk ve duygularla ilgili olduu iin ayn zamanda amel yn ar basan bir tevhiddir. Eb Bekir e-iblnin tevhidi beer ve ilh diye ikiye ayrp beer tevhidi cezadan korkmak, ilh tevhidi sayg duymak; Ruveym b. Ahmedin beerliin izlerini silmek, huylar deitirmek ve ezel olanla sonradan olan birbirinden ayrt etmek diye tanmlamas da bunu gstermektedir (Serrc, s. 51, 54). Tasavvufta tevhidin eitli mertebelerinden bahsedilir. Kuranda da iaret edildii gibi (l-i mrn 3/18) tevhid biri Allahn kendi birliine, dieri meleklerin ve ilim ehlinin Onun birliine ahit olmasdr. Hakiki ve mkemmel tevhid Hakkn kendisini tevhid etmesidir. Byle bir tevhid yaratklar iin mmkn deildir; yaratklar vecd suretiyle ksmetlerine den miktarda Onu tevhid eder. Burada geen hakikat ve vecd kelimeleri keif ve zevki esas alan tevhide iaret etmektedir. Tevhidin mertebelerini Ysuf b. Hseyin er-Rz avamn, hakikat ehlinin ve havassn tevhidi eklinde e ayrmtr. Bir mminin tevhidi, Allahn eriki ve benzeri bulunmadn kesin bir ekilde tasdik etmesiyle gerekleir. Hakikat ehlinin tevhidi sebepleri deil msebbip olan Hakk grme esasna dayanr. Havassn tevhidi kulun ruhu, gnl ve vecd haliyle Allahn huzurunda gibi durmas, kendisinde tasarruf edenin sadece Hak olmasdr. Bu durumda kul varlk alanna gelmeden nce elest bezminde olduu gibi olur (a.g.e., s. 50). Kueyr tevhidin trnden bahseder. Hakkn Hakk tevhid etmesi, Hakkn halka ynelik tevhidi, kulun Hakk tevhid etmesi (Risle, s. 582). Kulun Hakk tevhid etmesi ve Onun birliini idrak etmesi ne kadar mkemmel olursa olsun eksik ve kusurlu bir tevhiddir. Sfler Allahn birliinin kul tarafndan tam bilinemeyeceini eitli ekillerde ifade etmitir. nsan Allah ne kadar mkemmel tasavvur ederse etsin tasavvur veya hayal ettii ey Allah deildir; hakikat onun tesindedir. Tevhidi tasavvur eden onun kokusunu bile alamamtr (Kelbz, s. 135; Kueyr, s. 587). bn Atya gre tevhid tevhidi unutmaktr. Tevhide eren susar, ondan bahsetmez. Sfler Allahn zt hakknda tefekkr doru bulmaz. Onun zt bilinmeyince birlii de tam anlalamaz. Tevhid bir demek, bir grmek ve bir bilmektir diyen Hce Abdullah- Herev avamn ve havassn tevhidini anlattktan sonra Hakka has olan tevhidden bahseder ve bunun yannda dier iki tevhidin ok eksik kaldn syler (Menzil, s. 52; abat, s. 215). Gazzl tevhidin drt mertebesinden bahseder ve bunu ceviz rneiyle aklar. Cevizin biri yeil, dieri onun altnda sert iki kabuu; biri cevizin ii, dieri bunun iindeki ya olmak zere iki z vardr. Gazzlye gre inkr halinde dille l ilhe illallah demek mnafklarn tevhididir. Bunu syleyen kimse eran mslman saylr, ancak Allah katnda mslman deildir. Kelime-i tevhidi dille sylemek ve kalple tasdik etmek avamn tevhididir. Bu tevhid zere lenler hiret azabndan kurtulabilir. Bu anlamdaki tevhid gnah ve bidatlarla zayflar, birtakm tedbir ve arelerle kuvvetlenebilir. Tevhidin nc mertebesinde bulunan kii eyadaki okluu grr, fakat bu okluun birden kaynaklandn Hakkn nuruyla grr. Hakikat apak ortaya ktndan bu mertebedeki tevhid ehli Allahtan baka fil bulunmadn mahede eder. Drdnc mertebedeki tevhid ehli birden bakasn grmez, kl olan okluk deil bir olarak grr. Gazzl, tevhidde niha

mertebenin sflerin tevhidde fen dedikleri bu mertebe olduunu, bu mertebedeki muvahhidin tevhidde fni olmasndan dolay ne kendini ne tevhidini grdn syler (y, IV, 240). Gazzlye gre tevekkln temeli tevhiddir. Tevekkl de ilim, hal ve amelden meydana gelir. Kelime-i tevhidin ve, Mlk Onundur, hamd Onadr, O her eye kdirdir yetinin (et-Tegbn 64/1) anlam ve hkm kulun kalbinin ayrlmaz nitelii haline gelirse iman ve tevhid gereklemi olur. Aslnda tevhid mkefe ilmine dahil bulunduu iin onu gereinden fazla aklamak sakncaldr. Fakat mkefe ilmi ksmen hallerle olan ilikisi sebebiyle ayn zamanda amellerle de ilgili bulunduundan muamelenin gerektirdii kadar ondan bahsedilebilir. Gazzlye gre tevhidin drdnc mertebesi bir srdr ve ona dalmak sakncaldr (a.g.e., IV, 240-253). Gazzl, Miktl-envrda (s. 55, 57, 60) mecaz ukurundan hakikat semasna ykselen riflerin apak bir mahede ile varlkta Allahtan bakasnn bulunmadn, ayrca Onun vechinden baka her eyin helk olacan (el-Kasas 28/88) grdklerini ve bu konuda ittifak ettiklerini syler. Baz rifler bunu bir ilim ve irfan olarak, bazlar ise hal ve zevk olarak tecrbe etmitir. Kendilerinden okluk tamamyla zil olmu, mutlak teklik iinde mstarak olmulardr. Mnev sarholuk (sekr) hali iinde bulunduklarndan akllar balarndan gitmi, ne Allahtan bakasn ne kendilerini hatrlamaya mecalleri kalmtr. Bu durumda enelhak gibi athiye tr sz syleyenler de vardr; ancak bu halden kp Allahn yeryzndeki terazisi olan akln hkmne dndklerinde bunun bir ittihat deil benzeri bir hal olduunu anlarlar. Gazzl bu hali n sevgilisine, Ben senim, sen bensin demesine benzetir ve bu halin buna mstarak olan kimseye izfeten mecaz diliyle ittihat, hakikat diliyle tevhid diye isimlendirildiini belirtir. Genel olarak tasavvuf tevhidle ilgili gelimeleri anlatmak iin trl tevhidden bahsedilir. Kusd tevhid veya kusdda fen slikin kendi kastn ve iradesini Allahn iradesinde ifn etmesidir. Bu mertebede slik iradesini bir yana brakp btn ibadetlerinde ve ahlk davranlarnda Allahn iradesini ve rzasn esas alr. Bu tevhid ve fen, Mbudum, maksudum, matlubum sadece Allahtr eklinde ifade edilir. hd tevhid veya hd fenda slik Allaha olan muhabbeti ve ak sebebiyle Ondan bakasn grmez, her eyde Onu ve Onun tecellilerini temaa eder. Muhammed b. Vsiin, Hibir ey grmedim ki onda Allah grmemi olaym; iblnin, Her eyde Allah grdm ifadeleri hd tevhidi anlatr. Hcvr bunun shhatli bir yakn hali olduunu, baskn bir muhabbet ve cokulu bir mahedeyle gerekletiini syler (Kefl-macb, s. 428). Gazzlye gre bu mertebedeki slikin hali gz sevgilisinden baka bir ey grmeyen, her yerde ve her eyde sevgilisini gren n haline benzer. Bunlar l mehde illallah (grnen ancak Allahtr) derler (y, IV, 413-417). Byezd-i Bistmnin tevhidle ilgili szleri bu erevede deerlendirilir. Bu hal slikin, din his ve heyecanlarn galebesi altnda bulunduu zaman meydana gelir, geicidir. Ayn- vahdet veya vahdet-i hd denilen vahdet hali budur. Sfler, Her eyde Allahn birliine delil olan bir yet vardr szyle bu tevhidi kastederler. Vcd tevhid veya vcd fen mertebesinde her ey Hakkn ve Onun eitli seviyedeki tecellilerinden ibaret bilinir, grlr ve bu husus hal ve zevk olarak da yaanr. Vahdet-i vcdun tohumlar ve belirtileri daha nce de bulunmakla beraber onu ilk defa sistemli bir hale getiren Muhyiddin bnl-Arabdir. hd tevhid, Her ey Ondandr, vcd tevhid, Her ey Odur eklinde de ifade edilir. te yandan Allah fiilleri, sfatlar ve zt itibariyle tek ve esiz olduundan sfler tevhd-i efl, tevhd-i sft ve tevhd-i zt mertebelerinden bahsederler. Tevhd-i efl btn fiilleri ve hareketleri

Allahn fiillerinin tecellileri olarak grme anlamna gelir ve l file illallah ifadesiyle zetlenir. Tevhd-i sft btn kuvvet ve alglamalar, bunlara nisbet edilen sfatlar Allahn tecellileri eklinde grmektir. L mevsfe illallah ifadesi bunu anlatr. Tevhd-i zt varlkta sadece Allahn ve Onun eitli mertebelerdeki tecellilerinin bulunduunu mahede etmektir.

BBLYOGRAFYA

Hallc- Mansr, Kitb-avsn (nr. L. Massignon), Paris 1913; Serrc, el-Lma, s. 49-55; Kelbz, et-Taarruf, s. 63-67, 132-135, 136; Eb Tlib el-Mekk, tl-ulb, Kahire 1961, I, 261; II, 164-179; Slem, abat, s. 48, 178, 219, 303; Kueyr, er-Risle, s. 23-47, 49, 57, 581588, 601-609; Hcvr, Kefl-macb, s. 341, 354, 356-367, 428; Muhammed b. Ali es-Sehleg, en-Nr min kelimeti Ebi-ayfr (nr. Abdurrahman Bedev, aat-fiyye iinde), Kahire 1949; Herev, Menzil, s. 52; a.mlf., abat, s. 206-217, 332, 721-722; Gazzl, hy ulmiddn, Kahire 1358/1939, I, 110, 113; IV, 238-286, 413-417; a.mlf., el-Maadl-esn, Kahire 1322, s. 96; a.mlf., Miktl-envr (nr. Ebl-Al el-Aff), Kahire 1383/1964, s. 55, 57, 60; Aynlkudt el-Hemedn, Temhdt (nr. Aff Useyrn), Tahran 1962, s. 428, 465; Ahmed-i Cm, Miftunnect (nr. Ali Fzl), Tahran 1347 h., s. 75-83; Fahreddin er-Rz, Levmiul-beyyint (nr. Th Abdrraf Sad), Kahire 2000, s. 296-303; bnl-Arab, Fu (Aff), s. 356, 373; a.mlf., elFttl-Mekkiyye, Kahire 1293, II, 381-387, 763; Necmeddn-i Dye, Mirdl-ibd (nr. M. Emn Riyh), Tahran 1365 h., s. 316-339; Mevln, Mesnev, I, 245, 300; II, 102, 216; III, 102; V, 240, 270, 332; VI, 68, 129; bn Teymiyye, Mecmatr-resil, I-III, s. 178-191; IV-V, s. 3-112; bnl-Kayyim el-Cevziyye, Medrics-slikn, Kahire 1403/1983, III, 461; bnl-Hatb, Ravatttarf (nr. Abdlkdir Ahmed At), Kahire 1968, s. 577-612; bn Haldn, ifs-sil, s. 170179; a.mlf., Muaddime, Beyrut 1986, s. 423-427, 442-447; Abdlkerm el-Cl, el-nsnl-kmil, stanbul 1300, s. 18-38; Abdurrahman- Cm, Nefetl-ns (nr. Mahmd Abd), Tahran 1370, s. 13; a.mlf., Levmi (nr. rec Efr), Tahran 1360 h., s. 12-40; arn, el-Yevt vel-cevhir, Kahire 1305, s. 36, 80; smil Rush Ankarav, Minhcl-fukar, stanbul 1250, s. 265-278; zmirli, Yeni lm-i Kelm, II, 173-194; smail Fenni [Erturul], Vahdet-i Vcd ve Muhyiddin bn-i Arab, stanbul 1928, s. 4-61; Ksm Gan, Tr-i Taavvuf der rn, Tahran 1340, s. 111-150, 380-387; Ali Hasan Abdel-Kader, The Life Personality and Writing of al-Cunayd, London 1962; Ebl-Al el-Aff, et-Taavvuf: e-evretr-riyye fil-slm, Kahire 1963, s. 157-201; R. A. Nicholson, Fit-Taavvufil-slm ve trih (trc. Ebl-Al el-Aff), Kahire 1969, s. 108-170; a.mlf., slm Sfleri (trc. Mehmet Da v.dr.), Ankara 1978, s. 126-144; M. Cell eref, Dirst fit-taavvufilslm, Beyrut 1404/1984, s. 199-214, 235-262; M. Ysir eref, arekett-taavvufil-slm, Kahire 1986, s. 211-306; Seyyid Sdk- Ghern, er-i Ilt- Taavvuf, Tahran 1368, II, 77; III, 256-300; A. Schimmel, slmn Mistik Boyutlar (trc. Ergun Kocabyk), stanbul 2001, s. 150, 270, 492. Sleyman Uluda Dier Dinlerde.

Tevhid kavramnn Bat dillerindeki karl monoteizmdir (Gr. mono=tek; theos=tanr). Dnyann eitli kltrlerinde tezahrlerine rastlanan monoteizm (tek tanrclk), Tanrnn birliini/tekliini, mkemmelliini, evreni yoktan var eden ve onu kuatan mutlak g ve ahsiyet oluunu esas alan bir inan ve dnce sistemidir. Bu ynyle monoteizm, ilh varlklarn okluunu kabul eden sistemlerden (henoteizm ve politeizm) ayrlmaktadr. Tevhidin, felsefedeki karl teizmdir. Tanrevren ilikisi balamnda teizm deizmden de farkldr. Teizmde Tanr lemi yoktan yaratc eklinde aklanr. Yahudi, hristiyan ve slm dinlerinde kabul edildii ekliyle Tanr yaratt lemden ayr, zaman ve mekndan mnezzeh, ei ve benzeri olmayan, stn, mutlak bir g ve daima etkin bir varlktr. Deizme gre ise Tanr lemi kendi (tabii) kanunlaryla birlikte yaratm, sonra da onu kendi ileyiine brakmtr. Buna gre lemdeki hareket ve ahlk kanunlar ilh gcn tabii sonucu olarak grlmekte, mevcut lem tabiat kanunlaryla aklanmaktadr. Teizmle balantl bir dier kavram olan panteizmin Tanr-lem ilikisinde evrenin douu zuhur diye ifade edilmektedir. Buna gre grnen madd lem Tanrnn tezahrnden ve tecellisinden baka bir ey deildir. ok tanry tzim veya ok tanrnn varl kabul edilmekle birlikte bunlarn arasndan birinin yceltilmesi (henoteizm) karsnda tevhid inanc (monoteizm) tek tanrnn mutlak otorite ve gcn evrenselletirmekte, daha aa konumdaki ilhlarn varlna veya daha zayf ilh varlklarla g paylamna izin vermemektedir. Buna gre tek tanrnn otorite ve gc btn evrene, btn insanla ve iyi kt btn varlklara mil olmaktadr. Tevhid inanc her trl ok tanrcl dlamakta, ibadeti tek tanrya zg klmaktadr. Bu dnceye gre tanrnn deiik sfatlar olabilmekte, fakat bu sfatlar teist dalizme veya politeizme yol aabilecek dnce kaplarn kapatmaktadr. Tevhid inancnn tanrs daima btn gerein, hayr ve errin kaynadr. Tevhidci dnce errin, cin ve eytan gibi kt varlklarn da tanr tarafndan yaratldn ve Onun otoritesi altnda olduunu ngrr. Bu er varlklar veya gler tanrnn gcne ve otoritesine kar duran varlklar olmayp varln deiik grntleridir, okluktan teke ykselen idrakin kademeleridir. Ezel ve ebed olan ise sadece tek tanrdr. O lemi yoktan yaratm veya lem Onun varlndan sudr etmitir. O her yerde ve her zaman mevcuttur. yilikler Onun plannn bir parasdr. Onun icraat evrenin tarihinde kyamet ve hare doru ilerlemektedir. Bu mnada tek tanrclk genellikle yahudi, hristiyan ve slm dinleri ve buna bal felsefelerle ilikilendirilse de tek tanrc anlaya gtren eilimlerin insanlk tarihi boyunca varl kabul edilmitir. XIX. yzylda hkim olan evrimci-pozitivist anlaya karlk ilkel avc kabilelerinde rastlanan ulu Tanr fikri Avusturyal antropolog Wilhelm Schmidtin (. 1954) ilk(el) monoteizm (urmonotheismus) tezine ulamasna yol am; bu tez genel kabul grmese de daha sonra Afrika, Avustralya ve Amerikann yerli kabileleri zerine yaplan aratrmalarda gkle ilikilendirilen yce bir Tanr inancnn varl tesbit edilmitir. Bu tanr eski Trklerin gktanrsyla da benzemektedir. Evreni yukardan yneten, mutlak kudret sahibi, mutlak iyi ve saygya lyk varlk eklinde grlen bu yce Tanrnn yan sra kabilenin hayatnda dorudan rol oynayan kk ilhlarn ve ruhlarn varlna inanlmtr. te yandan ilkel zira toplumlarn dinlerindeki tabiat merkezli, tek tanrc yer/tabiat ana (gaia) kltnn varlna, tarih ncesi Anadolu ve Mezopotamya kltrlerine ait arkeolojik bulgularda da (Burdur-Haclar, Konya-atalhyk, Filistin-Eriha vb.) rastlanmtr. Tarih dnemlere gelindiinde tanr saysnn oald grlr. Bu oalma tanrlar meclisinin (panteon) ortaya kmas ve aralarndan birinin batanrla ykselmesi veya batanrnn e ve aile meclisini kurmas eklinde gereklemitir. Msrda Amon-Re, Hindistanda nceleri Varuna,

sonralar kozmik nizamn koruyucusu Vinu ve iva, Mezopotamyada Anu ve Asur, eski Yunan ve Romada kanun ve ahlkn vazedicisi Zeus ve Jpiter ne kmakla birlikte bu kltrlerde hibir zaman mutlak tek tanrcla ulalamam, ulalsa bile kalc olmamtr. ok tanrl yapsna ramen eski Msr dininde tek tanr inancnn zel bir ekline milttan nce XIV. yzylda rastlanr. Baz aratrmaclar tarafndan Ysuf kssasnn kahraman olan Hz. Ysufla ada kabul edilen Firavun IV. Amonefis (Amonhotep) dnemin yaygn ok tanrclna kar tek tanrl Aton dinini ortaya koymutur. Gne tanrs Atonu mevcut tek tanr, sadece Msrn deil btn evrenin hkmdar ve varlklarn cevheri kabul etmi, kendisini Ikhnaton (Atonun olu/sevdii) diye isimlendirmi ve dier ilhlarn heykellerini mbedlerden kaldrtmtr. Ancak lmnden sonra politeizmin eski kltleri ihya edilerek yeniden ok tanrcla dnlmtr. Eski Yunan dininin ok tanrclna karlk eski Yunan filozoflar kendi gelitirdikleri lemin birlii fikrine paralel bir tek tanr inancn dile getirmilerdir. Bu balamda ok tanrl eski Yunan inancn eletiren Ksenofanesin antropomorfik zelliklere sahip olmayan, kusursuz, yetkin ve lmsz tanr fikri, Heraklitin kinatn kayna olan logos fikri, Pisagorun her eyin kayna kabul ettii ve basit cevher diye grd tanr (monad) anlay, Efltunun srf iyiliin kayna ve hakikatin ls olan tanr fikri, Aristonun iyilikle zdeletirdii, her eyin prensibi olan ilk hareket ettirici tanr fikri tek tanr inancnn izlerini tayan grler biiminde anlalmtr. Hindularda yaygn halk inancnda ok sayda ilh tapnmas mevcut olsa da st tabakalar arasnda birlii esas alan monist inanlar gelimitir. Bu balamda tek tanr hkim g ulu varlk olarak grlm veya eitli tanrlar (ndra, Mitra, Varuna, Agni vb.) bu tek tanrnn tezahrleri (avatar), bazan da deiik isimleri/sfatlar diye yorumlanmtr. Baz Hindu inan ekollerince (Samkhya, Yoga, Vedanta vb.) en yce tanr kabul edilen vara ikincisi olmayan tektir, ezel ve ebeddir. Onun kinat ekillendirme hizmetindeki ustas (Demiurg) Brahmadr. Vinu taraftarlarna gre en yce tanr Vinudur. Krina, Vinunun avatar, onun kinat koruyan tezahrdr. iva taraftarlarna gre de en yce tanr ivadr. Kars Parvati (tabiat) onun tezahrdr; ulhiyyetin ve yenilenmenin (reenkarnasyon) yzdr. Ancak bu inanlar felsef alanla snrldr; sradan halkn gnlk hayatnda fazla rol oynamaz. Hindular yce bir tanrnn varln tanmakla birlikte tek tanr dnda ok sayda ilhn varln da reddetmezler; onlar yce tanrnn deiik sretlerdeki avatarlar kabul ederler. Ayrca Hindular arasnda tanr-evren ilikisi balamnda deiik anlaylar mevcuttur. 1. Teistler Tanry kinattan ayr, ruhlar ve maddeyi onunla birlikte ve onun emrinde sayar. 2. Panteistler, Tanry kinatn iindeki hareket ettirici hkim g ve varln bir ksm kabul ederler. 3. Adi ankarann (. 820) oluturduu Advaita Vedanta inancna gre ise Tanr obje ve sje ikiliinin zerindeki birlik, mekn, zaman ve nedensellik snrlamalarnn stndeki yce varlk Brahmadr. Budizm, kurucusu kabul edilen Budann (Sidharta Gotama) tanr konusundaki suskunluundan dolay tanr tanmaz (ateist) bir din kabul edilse de bilhassa Mahayana Budizminde Hinduizmde olduu gibi monist veya henoteist dnce hkimdir. Mahayana Budizminde buda ve bodhisatva diye adlandrlan aydnlanm kiilerin tek tanrl dinlerdeki tanrlara benzedii veya bu dinlerin etkisinin bulunduu dncesi mevcuttur. Genelde Mahayana Budizmi budalarn okluuna inanr, fakat baz ekollerde bunlardan birinin ne karak ibadet edilen ulu varlk haline geldii grlr. Zirveye karlan adibuda (ilk buda) evreni yaratan, fakat onunla dorudan temas olmayan tabiat st bir varlktr. Dier ilhlarsa dnya ileriyle ilgilenir. Yine amitabhann (sonsuz k budas) hir zamanda inananlara hidayet edeceine inanlr. Mahayana Budizminin bir kolu olan Vajrayana Budizminde (Tantrik Budizm) bir tanr-lem birlii gelimi olup btn kinat Mahavairokanann

(byk gne budas) bedeni, btn budalar ve bodisatvalar da bu ulu budada birlemi saylr. Ancak bu stn varln yan sra pek ok ilh varln mevcudiyeti kabul edilir. Bu adan Budizmde mutlak mnada tek tanr inancndan sz etmek gtr. Eski ran-Hint politeist kltr iinde doan Zerdtlik tek tanr olarak Ahura Mazday (her eyi bilen rab) yceltmi bir dindir. Dinin kurucusu kabul edilen Zerdte gre evreni yaratan tek tanr Ahura Mazda hikmet sahibi ve tarihin hkimi olan bir tanrdr; sadece iyi eyleri yaratr ve kullarna bar ve esenlik lutfeder. Zerdtn retisinde ayrca lmsz iki ruh arasnda zamann balangcndan beri var olan iyi ve ktnn mcadelesi inanc mevcuttur. yi ruh Spenta Mainyu (Hrmz), kt ruh Angre Mainyudur (Ehrimen). Bu iki ruhun ezel kayna Ahura Mazdadr. Ahura Mazdann kty kontrol etme gc vurgulanmasa da Zerdtlik, Ahura Mazdann mutlak ve gerek hkmranln kabul eder. yi ve kt arasndaki mcadele metafizik olarak anlalm, hkmran olan tanrnn isteini veya kt ruhun erre tevikini semenin insann tercihine brakld kabul edilmitir. Bununla birlikte Zerdtliin daha sonralar dier baz ilh varlklar da bnyesinde barndrd ve tek tanr inancndan ayrld grlr. Fakat bu dinin temel kutsal metni olan Gatalarda tek tanr inanc ve ahlk dalizmin tevhidci tahakkuku vurgulanmtr. Yce tanr fikrine tarih boyunca farkl din geleneklerde rastlanmakla birlikte tam anlamyla tevhid inanc en erken Yahudi geleneinde resm ve kalc bir tapnma biimi olarak uygulanmtr. Kitb- Mukaddeste ve Kuranda iaret edildii zere sriloullarnn tek tanr inancna zaman zaman evre milletlerin ok tanrl dinlerinin olumsuz etkisi grlse de niha mnada sriloullar dini tek tanrcl yceltmi bir din hviyetine sahip olmutur. Yahudiliin tevhidci tasavvuruna gre evrende sadece tek tanr vardr ve O lemin tesinde bir varlktr. Ahd-i Atkteki zel ismi Yahvedir. O evreni yaratan ve evrendeki btn olaylara hkmeden, her eyi bilen, dil, merhametli ve mutlak g sahibidir. Tanrnn sretinin yaplmas veya Ona sret isnad putlara tapma tehlikesine yol aacandan yasaklanmtr. badet yalnz Ona yaplr. Tanr istek ve emirlerini peygamberleri vastasyla eitli vahiy yollaryla insanlara iletmi, ayrca sriloullar ile zel ahid ilikisine girmitir. nsana bahettii hr iradenin hesabn da dnya hayatnn sonunda gerekletirecei hair ve kuraca ebed mahkemede soracaktr. Yahudilikte Tanr dnda melek veya eytan tarzndaki metafizik varlklarn medeniyeti kabul edilse de bunlar Tanrnn yaratt, Onun emrindeki gler olarak grlr. Yahudilik iinde doan Hristiyanln ya da s Mesh hareketinin tanr tasavvuru da phesiz tevhidciydi. Ancak s Mesh sonras teolojik gelimelerde yahudi kkenli ilk hristiyanlar ile (Ebionitler) sonraki Aryusularda tevhidci anlay korunurken Pavlusun liderliini yapt pagan kkenli hristiyanlarda snn ve kutsal ruhun Tanr ile ayn cevherden olduklar ve ilhln unsurlarn oluturduklar eklindeki teslsi tanr inanc monistik bir gelimeyi ortaya koymutur. Tanr, s Meshte ahslatrlm, Tanrnn tarihe etkisi, nebev vahyi, ahlk temelleri ierik deitirmi; s yaratc, hidayet ve lutuf datc ilh haline getirilmitir. Bu grler, Hristiyanln ilk ekmenik konsili olan znik Konsili ve onu takip eden dier konsil kararlaryla IV-V. yzyllarda resmiyet kazanmtr. Hristiyan kilise babalar ve teologlar tarafndan ortaya konan ilhlktaki tek cevher ve ahs birlii eklindeki geleneksel teslsi aklamalar, gnmzn baz modern teolojilerinde yahudi ve mslmanlar tarafndan yneltilen tenkitleri bertaraf etme abas dorultusunda oul snn ve kutsal ruhun Tanrnn sfatlar olduu yorumlarna dnmtr.

slmn tek tanr inancyla Hint geleneindeki maya, nirvana, tensh kavramlarn birletiren bir sentez dini mahiyetindeki Sih dininde de Nam diye isimlendirilen tek bir tanrya inanlr. Fakat bu tanrnn lml insan tarafndan yeterince kavranlamayaca kabul edilir.

BBLYOGRAFYA

H. von Glasenapp, Die Nichtchristlichen Religionen, Frankfurt 1957, s. 41, 58, 158; F. Heiler, Die Religionen der Menschheit, Stuttgart 1959, s. 99, 169 vd., 237, 398; W. Krickeberg, Die Religionen des Alten Amerika, Stuttgart 1961; H. J. Schoeps, Das Judenchristentum, Bern 1964; A. Adam, Lehrbuch der Dogmengeschichte, Gtersloch 1965, s. 165-321; skender Oymak, Zerdtlk, Elaz 2003, s. 99 vd.; H. J. Schoeps, Yahudi Hristiyanl (trc. Ekrem Sarkolu), stanbul 2010, s. 23, 73-79; M. Eliade, Dinler Tarihi (trc. Mustafa nal), Konya 2005, s. 63-147; Ekrem Sarkolu, Balangtan Gnmze Dinler Tarihi, Isparta 2008, s. 21-25, 27, 36, 41, 71, 78, 122, 134, 190, 255 vd. 302, 314, 317, 318; a.mlf., Dier nciller (Apokrif nciller), Isparta 2009; T. M. Ludwig, Monotheism, Encyclopedia of Religion (ed. L. Jones), Detroit 2005, IX, 6155-6163. Ekrem Sarkolu

TEVHD
( ) Trk-slm edebiyatnda Allahn varln, birliini, kudretini, esm ve sfat ile bunlarn kinattaki tezahrlerini ele alan manzum-mensur edeb tr. Edebiyatta tevhid Allahn zt, sfat ve fiillerinden sz ederek Onun birliini, tek ve esiz oluunu, kudretinin sonsuzluunu, ztnn yceliini, btn kinatn ve mahlkatn, zellikle insann aczini, yaratcsna, Onun lutfuna olan ihtiyacn ve yalnz Ona snmas gerektiini anlatan eserlere verilen addr. Manzum tevhidlerde kelm ve akaid ilminin metotlaryla terimlerinin kullanlmas ve baarl bir anlatm elde edilmesinde ounluu medrese tahsili gren veya tekkelerden yetien airlerin konu hakknda yeterli birikime sahip bulunmalar etkili olmutur. eyhlislm, kazasker ve mderrisler yannda tarikat eyhi olan birok sanatkr bu hususta st dzeyde bilgiye sahipti. Nitekim tevhidleriyle Trk edebiyatnda ayr bir yeri olan Fuzl akaide dair Malaul-itid adl bir eser de telif etmitir. Mutasavvflar da iirlerinde konuya tasavvuf dncesi asndan yaklamtr. airler bu bilgileriyle beraber bata insan hayretlere dren tabiat olaylar olmak zere ok eitli ve zengin bir malzemeden faydalanarak tevhid inancn airane hayaller, rifane duygu ve dncelerle anlatmay baarmtr. Tevhidlerde bata kaside olmak zere gazel, mstezad, musammat, terciibend, terkibibend, mesnevi vb. uzun nazm ekilleri yannda beyit, kta, tuyu, rub gibi nazm ekilleri de kullanlmtr. Mensur tevhidler ok defa ar ve tumturakl, bazan da sade ve samimi bir dille yazlmtr. Envrlkn, Mzekkin-nfs gibi eserlerin tevhid blmleri bu zellikleri tar. Ancak birok mellif konunun ciddiyet ve ihtiamna yakr biimde eserlerini ina denilen ar ve ssl bir slpla kaleme almtr. Bunun bir sebebi de konu ile ifade arasnda bulunmas gereken mutabakat gsteren berat-i istihll sanatdr. Ayrca mellifler eserlerinde yetler ve hadislerden iktibaslar yapmay, onlara telmihte bulunmay deta bir mecburiyet telakki etmilerdir. Kelm ilminin teekklnden sonra edebiyatta mezhebi kelm denilen ispat metoduna bavurarak szlerini glendirmi ve fikirlerini, terim zellii kazanan Arapa szler yannda Farsa zincirleme tamlamalarla uzun cmleler halinde anlatmlardr. Sinan Paann Tazarrunmesi bu ssl slba rnek gsterilebilir. slm telif geleneinde mukaddimelerin hamdele blmlerinde mensur tevhidlerin en derli toplu ekilleri bulunur. Bu mukaddimelerde yer alan tevhidle ilgili ifadeler manzum-mensur en gzel rnekleri tekil eder. Kelma ve akaide dair manzum eserlerdeki tevhid bahisleriyle bu konuda Arapa, Farsa, Trke yazlm mstakil manzumeler ve bunlarn erhleri konuyu daha da zenginletirmi ve tevhidlere kaynaklk etmitir. Buna, Ftih Sultan Mehmed devri ulemsndan Hzr Beyin el-adetn-nniyyesi ile manzum-mensur tercme ve erhleri rnek gsterilebilir. Ali b. Osman el-nin el-Emlsi de bu tr bir manzumedir. Otuza yaklaan erhi ve ondan fazla tercmesi bulunan bu manzumenin ilk blm ilhiyyt (tevhid) konularna ayrlmtr. Tevhidler muhtevalarna gre er (kelm) ve tasavvuf olmak zere ikiye ayrlabilir. Bu iki grup arasndaki esas farkllk, kelm ve tasavvuf ekollerinin konuyu ele almadaki metot ve bak asndan kaynaklanmaktadr. Ayrca bu trdeki manzumelerde btn peygamberlerin tevhid mcadelelerine yer

verilir, bu mcadelenin en son ve en baarl halkas olarak Hz. Peygamberden mutlaka sz edilir. Bu arada Hzr tevhid srlarnn kavranmasnda nemli bir isim olarak ayrca ne kar. Hzrnme adyla anlan manzum veya mensur eserlerin ana temas tevhidin kavranmasna ynelik olaylar anlatmaya dayanr. Hzrn Hz. Ms ile olan maceras bu srlarn anlalmasnda sk sk bavurulan telmih unsurlarnn banda gelir. Genelde bir tevhid muhteva bakmndan blme ayrlr. Birinci blmde Allahn selb ve sbt sfatlarndan bahsedilir. kinci blmde sbt sfatlarndan zellikle kudretinin kinattaki tecellileri ortaya konur. nc blm tekil eden mnctta Allahn ycelii, kinat idare etmesi, bunun karsnda aczini anlayan insann Ona snmas, kendisinden yardm istemesi anlatlr. Tevhidlerin ilk blm daha ziyade didaktik olur. kinci blmde Allahn kemal ve kudretinden sz edilirken hayretten doan bir heyecan grlr ve air bu duygular ortaya koyarken tabii olarak lirizme ynelir. nc blmde beerin aczi, gnahkrlndan kaynaklanan korku ve heyecann ifadesi lirizme daha ok imkn verir. er tevhidlerde fazla yorum grlmez; bunlar Kuran ve hadisten karlan esaslar, yani Ehl-i snnetin zhir akdesini ihtiva eder. Ancak bu iirlerde de baz tasavvuf esaslara yer verilir. Bunun bir sebebi tevhidin zamanla tasavvuf ve felsefenin de ilgilendii konular arasnda yer almasdr. Ayrca tevhid iinde bulunmakla birlikte tasavvufta daha da ne kan tevhd-i zt anlay nemlidir. er tevhidlerde tevhd-i sfat kavramyla kinat zerinde zellikle durulur ve bunun tam anlamyla kavranmas halinde buradan ulalan ve tasavvufun ana retisini tekil eden Allahn ztnn teklii (tevhd-i zt) ve Onda fni olma (fen fiz-zt) fikriyle konular i ie girer. Ali Nihat Tarlan er tevhidlerde yer alan bu tr tasavvuf hususlar yle anlatr: Kinat, knt kenzen mahfiyyen hads-i kudssinde ifadesini bulduu zere ulhiyyetin zuhur ve tecellisinden ibarettir. Bu husus gizliliinin kemalindendir; akldan ok ak ile kavranr. Ak msivdan kurtulmay gerektirir. Msivdan kurtulunca seven, sevilen ve sevgi birleir. Bu srra ulaan insan nsha-i kbr zellii kazanr. Ahmednin, mil makl akl k u mak u ak/Cmle sensin pes nereden geldi bunca kl kl//Cmle senindir hviyyet dahi nesne var diyen/Senden artk szleri btldr onun l mahal//Sen ol ol ftdeye iki cihanda destgr/nk sensin kamu halka ey Hak ml mel msralar bu anlay deta zetlemektedir. Tasavvuf tevhidleri de iki ksma ayrmak mmkndr. Birinci gruba giren eserler tasavvufun genel esaslarn Abdlkerm el-Kueyr, Ferdddin Attr, Sen, Muhyiddin bnl-Arab, ehbeddin esShreverd, Mevln Celleddn-i Rm gibi mutasavvflarn gr ve anlaylarndan hareketle onlarn kaleme aldklar tevhidlerden ilham alarak vahdet-i vcd ve ak anlaylar erevesinde ele alp ileyen eserlerdir. Mevleviyye, Nakibendiyye, Kdiriyye, Rifiyye ve Halvetiyye gibi Snn tarikatlara mensup air ve melliflerde bu gr ve duyu tarz hkimdir. Tasavvuf tevhidlerde konular ounlukla vahdet-i vcd ve ak anlay evresinde ilenir. Alevlik, Bektalik, Hurflik, Haydarlik, Kalenderlik gibi btn inanlarla ne kan mezhep ve tarikatlarn anlaylarn aksettiren tevhidlerde ise vahdet-i vcddan vahdet-i mevcda, hatta bazan tenshe, hull ve ittihada varan bir sapmadan sz etmek mmkndr. Nitekim Btn tarikatlar merep itibariyle sonradan kendi ats altnda birletirip gnmze ulatrd kabul edilen Bekta tarikatna mensup airlerin tevhidleri bazan fazlaca ironik bir slpla yazlm, lubali szlerle dolu metinlerdir. Bu manzumelerde Allah-Muhammed-Ali birliktelii eklinde ifade edilebilecek vahdet telakkisi vahdet-i vcdun ar yorumundan domu bir anlay aksettirir. Hatnin Allah bir Muhammed-Ali; Kul Himmetin Allah bir Muhammed-Ali diyerek; Kul Hasann Allah bir Muhammed-Ali akna

nakaratl manzumeleri bunlarn en tannm rnekleridir. Bu anlayn Hristiyanlktaki teslsi artrmas dikkat ekmektedir. Azmi Babann, Yeri g ins cinni yarattn/Sen ey mimarba eyvanc msn/Ay gn arh burcu var ettin/Ey mekn sahibi rahanc msn ktasyla balayan manzumesi yannda Edib Harbnin, Vahdet-nmesiyle, Y rab senin meknn yok/Yatan yok yorgann yok/Hem dinin hem imann yok/Her bir eyden mnezzehsin ktasyla balayan nefesi bu tr sapmalara yer veren iir rneklerindendir. Tasavvuf tevhidlerde er tevhidlere gre daha derin bir tefekkr, ince yorumlar, ince nkteler ve ahs teviller mevcuttur. Tekke ve derghlarda icra edilen zikirler esnasnda tevhid ilhileri denilen din msiki paralar okunurdu. Bunlarn yaplan zikrin eidine gre seilmi gfteleri vardr. C. Server Revnakolu tevhid, darb- esm, kuud tevhidi, kyam ism-i celli, cihangir tevhidi, murabba tevhid gibi adlarla anlan zikirlerde zellikle tevhid manzumelerinden bestelenmi eserler okunduunu Ynus Emrenin eserlerinden rnek vererek belirtmektedir. Seni ben severim candan ieri; Haktan gayri sevgili klli yalandr yalan; Yce sultnm derde dermnm bedende cnm h demek ister; Tevhid hoa nesne olur tevhid edenler mest olur bu ilhilerden bazlardr. Tevhidlerin divanlarn banda yer almas bir gelenektir; mukaddimesi bulunanlarda ise tevhidler bu ksmdan sonra yer almaktadr. Mesneviler tevhidle balad gibi bazan besmele manzumelerinin ardndan tevhide geilir. Ayrca bunlarda yer yer kaside, gazel, terciibend ve terkibibend eklinde tevhidler bulunur. eyhnin Hsrev rndeki, Kim yok bu diyr iinde deyyr/Var iste ki yrdr ne kim var vasta beyitli terciibendiyle Fuzlnin Leyl v Mecnndaki, Hayliyle teselldir gnl meyl-i visl etmez/Gnlden tara bir yr olduun k hayl etmez matlal gazeli bu tr eserlerdendir. Ahmed, eyh, Fuzl gibi airler birden fazla tevhid yazmlardr. Fuzlnin divanndaki gazellerin her bir harften kafiyeli ilk iiri tevhid eklinde yazlmtr. Gazellerin banda yer alan, Kad enral-ku lil-uk minhcel-Hud/Slik-i rh- hakkat aka eyler iktid mlemma matlal gazel bunlarn en tannmdr. Rh-i Baddnin, Dil-i sevd-zedemi cezbedeli hubb-i ilh/Bir oluptur nazar- himmetime kh ile kh matlal ve vasta beyti, Var mmdim ki edem ry-i dilrna nigh/Mazhar et nr-i tecellna beni y Allah mnct olan terciibendiyle Niyz-i Msrnin, Zih kenz-i haf kandan gelir her var olur peyd/Geh zulmet zuhr eder geh envr olur peyd matlal kasidesi; Nbnin, Telallah zih dvan trz- sret man/Ki cism-i lafz ile rh- mel eylemi peyd matlal iiri de tevhid trnn tannm rneklerindendir. Yeniehirli Avni Beyin, nk sen yne-i kevne tecell eyledin/z cemlin em-i ktan tem eyledin beytiyle balayan kasidesiyle Mehmed kif Ersoyun Safahatn bandaki, Tevhid yahud Feryad iiri de son dnemin dikkat eken rnekleri arasnda yer alr.

BBLYOGRAFYA

Sadettin Nzhet [Ergun], Bekta airleri, stanbul 1930, s. 2, 22-24, 82-85, 91, 145, 219, 230, 233234; Ali Nihat Tarlan, Divan Edebiyatnda Tevhidler, stanbul 1936; Seluk Eraydn, XVII. Asrda Yazlan Divanlardaki Tevhid ve Natlarda Tasavvuf Remizler (retim grevlilii tezi, stanbul 1971); a.mlf., Yr ve Tevhidi: Tevhidi Zt- Hdvend-i Kint, MFD, sy. 3 (1985), s. 329337; Mustafa sen-Muhsin Macit, Trk Edebiyatnda Tevhidler, Ankara 1992,

Giri; Ceml Kurnaz, Divan Edebiyat Yazlar, Ankara 1997, s. 453; Abdurrahman Gzel, DinTasavvuf Trk Edebiyat, Ankara 2000, s. 522; Rifat Okudan, Mesnevde Ak ve Tevhd likisi, Uluslararas Mevlna ve Mevlevlik Sempozyumu Bildirileri, anlurfa 2008, s. 199-206; Mehmet Aa v.dr., Balangtan Gnmze Trk Edebiyatnda Tr ve ekil Bilgisi, stanbul 2009, s. 429432; Meheddin spir, Fuzlnin Tevhid Kasidesindeki Bahariye Blm, Bu Almet ile Bulur Beni Soran: Fuzl Kitab (haz. Hanife Koncu-Mjgan akr), stanbul 2009, s. 221-232; a.mlf., Fuzulnin Tevhd Kasidesindeki Bahariyye Blm zerine Bir nceleme, EKEV Akademi Dergisi, X/28, Erzurum 2006, s. 247-256; a.mlf., Fuzlnin Trke Divannda Edeb Tr Olarak Tevhid ve lenii, Atatrk niversitesi Trkiyat Aratrmalar Enstits Dergisi, sy. 32, Erzurum 2007, s. 99-114; Necati Elgin, Dvd-i Halvetnin Glen-i Tevhdi, TDED, XIII (1964), s. 9198; Cemleddin Server Revnakolu, Ynusun Bestelenmi lhleri Nerede ve Nasl Okunurdu, TY, Yunus Emre zel says, V/319 (1966), s. 128-139; Necl Pekolcay, slm Trk Edebiyatnda Tevhidler ve Mnacaatlar, slm Medeniyeti Mecmuas, III/30, stanbul 1973, s. 17-19; III/33, s. 2325; III/34, s. 15-16; Mehmet Demirci, Tevhidden Vahdet-i Vcuda, KAM, X/1 (1982), s. 23-32; Rdvan Canm, Divan Edebiyatnda Tevhid Nat ve Mnctlar, slm Edebiyat, II/4, stanbul 1990, s. 9-11, 59; Abdrrahim Gzel, Kelam ve Tasavvuf Asndan Tevhid, E Sosyal Bilimler Enstits Dergisi, sy. 11, Kayseri 2001, s. 193-209; Vahit Gkta, Esat Efendi (1847/1931) ve Tevhid Risalesindeki Vahdet-i Vcd Gr, Tasavvuf, bnl-Arab zel says-1, sy. 21, Ankara 2008, s. 427-445; Tevhid, TDEA, VIII, 342. Mustafa Uzun

TEVHD LM
() Allahn zt ve sfatlar asndan birlii bata olmak zere inan esaslarn genellikle Selef akdesi erevesinde ele alan ilim. Hz. Peygamberin vefatndan sonra mslmanlar arasnda hilfet konusuyla ilgili farkl grler ortaya kmsa da a-i Mslimde kaydedildiine gre (mn, 1) itikad alannda ilk tartma ashap dneminin sonlarna doru kader hakknda balam, Cemel Vakas ve Sffn Savann ardndan bu anlamazlklarn kaderle ilgisi sorgulanmtr. ounluk olaylar ilh takdire balarken Gayln ed-Dmak ve Mabed el-Chennin temsil ettii Kaderiyye mensuplar bilhassa kt fiillerin insan iradesine dayandn ileri srmtr. Ancak bata ashap olmak zere Selef yolunu temsil edenler Kaderiyyeye kar kmtr. nk insanlarn kendi fiillerini kendilerinin meydana getirdii inancnn benimsenmesi halinde Allahn yaratma sfatnn snrlandrlmas, dolaysyla tevhid ilkesinin zedelenmesi sz konusudur. Cad b. Dirhem ile Cehm b. Safvn ise muhtemelen tevhid ilkesini koruma amacyla kat bir kadercilie dayanan grler ortaya koymu, bu sebeple bir taraftan kulun sorumluluunu mesnetsiz brakrken dier taraftan ilh adalet esasn zedelemitir. Kaynaklarda II. (VIII.) yzyln balarndan itibaren cebir (kader) konusunda yazlan baz eserlerin adlar zikredilir (bnn-Nedm, s. 227, 234, 256). Allahn zt ile sfatlar arasndaki mnasebet ilk dnemlerden itibaren limler tarafndan tartlmtr. Bu hususta ileri srlen grler Allaha sfat nisbet edilmesi ve tevhidin korunmas eklinde iki noktada belirginlemi, bunlarn birincisinde itidalin muhafaza edilmemesinin tebihe yol amasndan, ikincisinde ilh zt sfatlardan tecrit etme (tatl) anlayna gtrmesinden endie edilmitir. Zt-sfat mnasebetine dair ar dncelerin II. (VIII.) yzyln balarnda Cad b. Dirhem ile Cehm b. Safvnn tatl fikrini ileri srmesiyle balad kabul edilir. Cad, tenzihe dayanan tevhid ilkesine arlk verip Allahn harite (zihnin dnda) sfatlarnn bulunmadn ileri srmtr. Onun grleri Cehm b. Safvn, Vsl b. At, Amr b. Ubeyd gibi Mutezile mensuplarnca benimsenmitir. Tebihten kanmak amacyla Allaha vcd sfatn bile atfetmeyen Cehm b. Safvn ehl-i hads tarafndan tekfir edilmi ve bir ksm Mutezillerce de dalletle nitelendirilmitir (Hayyt, s. 92). Mutezile limlerinin ounluu, tevhid telakkilerinin gerei olarak tebihten kanmakla birlikte tatl grn benimsemeyen orta bir yol tutmaya almtr. Onlar Kuranda yer alan ve genellikle sfat kalbnda bulunan kavramlarn (mnev sfatlar) zt- ilhye nisbetinde tereddt gstermemi, fakat bunlarn kkn oluturan mna sfatlarn kabule yanamamtr (DA, XXXVII, 104-105). Yine Mutezile, tevhid ilkesini zedelemekten kanmak amacyla ryetullah ve halkul-Kurn gibi konularda farkl yaklamlaryla kendilerine kar youn bir muhalefetin meydana gelmesine yol amtr (elebi, s. 147-177, 254). III. (IX.) yzylda Kurana ve Snnete dayal Selef inancna sahip kma gayretiyle daha ok reddiye trnde eserler kaleme alan ehl-i hads Cehmiyyeden balayarak Mutezileye kar ilk reddiyelerini yazmtr. Ahmed b. Hanbelin er-Red alezzenda vel-Cehmiyye, Osman b. Sad ed-Drimnin er-Red alel-Cehmiyye ve er-Red alelBir el-Mers adl eserleri bunlar arasnda saylabilir. te yandan muhafazakr akde erevesinde

bir tevhid ilmi oluturma balamnda Ktb-i Sitte, mam Mlikin el-Muvaa ve Drimnin esSneni gibi hadis kitaplarnn mstakil blmlerinde itikadda bidattan saknp snnete uyma, iman, kader, kyamet almetleri, hiret hayat, cennet ve cehennem gibi konular ele alnmtr. Bunun yannda akaid hususunda nassn yan sra akl istidlle de yer veren, II-III. (VIII-IX.) yzyllarda yaayan Mutezileye mensup limlere ounluu gnmze ulamayan Kitbt-Tevd adl eserler nisbet edilmektedir (bnn-Nedm, s. 203, 206-208, 214-219, 224, 227, 233, 235). Bu eserlerde daha ok Allahn sfatlar, kader ve byk gnah konularnda kar grler eletirilmitir. Akaid veya akaid ilmi, slm dininin iman esaslarndan bahseden ilmin genel ad olmakla birlikte zel anlamda, tartmaya girmeden bu esaslardan ksaca sz eden ilmin ad eklinde de kullanlmtr. Bu sebeple baz limler kelmla akaidi birbirinden ayrmtr. Kelmda iman esaslar incelenirken naslarn yan sra akl istidlle de bavurulur, vesil diye isimlendirilen yardmc kltr ve malzemeler kullanlr. Muhaliflerin ileri srebilecei itirazlar tartlr, bunlar akl ve nakl delillerle rtlmeye allr. Akaid ilmi dinin asl hkmlerinden bahsettii iin usld-dn, en nemli konusunu Allahn birlii ve sfatlar tekil ettii iin ilmt-tevhd ves-sft adlaryla da anlmtr. Eb Hanfe genel anlamda fkh kiinin lehine ve aleyhine olan eyleri bilmesi eklinde tarif etmi ve akaid konularn fer hkmlerden ayrmak iin bu ilme el-fkhl-ekber demitir. II. (VIII.) yzyldan itibaren Snn akaide zemin hazrlayan telif faaliyetlerinin sistematik bir ierik tamad; slmn inan esaslarnn tamamn deil, daha ok Allahn birlii, sfatlar, tekfir ve kader meselelerini naslara dayanarak ileyen, ayrca bidat frkalarn eletirmeyi hedef alan, hadis ve fkh limleriyle mutasavvflarn itikad grlerini aksettiren risleler halinde olduu anlalmaktadr. Bu risleler genellikle akde, rislett-tevhd, el-fkhl-ekber, kitbl-mn gibi balklarla kaydedilmitir. Bu durumda Sadeddin et-Teftznnin de belirttii gibi (erulAid, s. 51-52) tevhid ilmi konu ve metot bakmndan muhafazakr akaid ilmi tanmna girmektedir. bn Huzeyme ile bn Mendenin Kitbt-Tevd adl eserlerini bu adan rnek olarak zikretmek mmkndr. Mtrdnin Kitbt-Tevdi ise kelm ynteminin hem ilk almas hem de temel eseridir.

BBLYOGRAFYA

Tehnev, Kef, I, 26; Hasan- Basr, Risle fil-ader (nr. Muhammed mre, Resill-adl vet-tevd iinde), Kahire 1971, I, 83, 85; bnn-Nedm, el-Fihrist (Teceddd), s. 203, 206-208, 214-219, 224, 227, 233-235, 256; Hayyt, el-ntir, s. 92; Teftzn, erul-Aid (nr. M. Adnn Derv), Beyrut 1411/1991, s. 51-52; lyas elebi, slm nan Sisteminde Aklclk ve Kad Abdlcebbar, stanbul 2002, s. 147-177, 254; a.mlf., Kitbs-Snne, DA, XXVI, 116; a.mlf., Sfat, a.e., XXXVII, 104-105; Ahmet Saim Klavuz, Akaid, a.e., II, 213-214; Yusuf evki Yavuz, Kelm, a.e., XXV, 196; Emrullah Yksel, Kitbt-Tevhd, a.e., XXVI, 116-117; a.mlf., Kitbt-Tevhd, a.e., XXVI, 119; Bekir Topalolu, Kitbt-Tevhd, a.e., XXVI, 118-119; a.mlf., Mtrd, a.e., XXVIII, 156.

Mustafa Sinanolu

TEVHDHNE
( ) Bamsz mescidleri olmayan tekkelerde yinin icra edildii, vakit namazlarnn klnd mekna verilen ad (bk. TEKKE).

TEVHD
(bk. EB HAYYN et-TEVHD).

TEVL
() Naslarda yer alan bir lafza tad muhtemel mnalardan birini tercih edip ykleme anlamnda terim. Szlkte dnp varmak, dnp gelmek anlamndaki evl kknden treyen tevl dndrmek; sz iyice inceleyip varaca mnaya yormak; bir eyi amalanan son noktaya ulatrmak demektir. Terim olarak naslarda geen bir lafz bir delile dayanarak asl mnasndan alp tad muhtemel mnalardan birine nakletmek diye tanmlanr (Rgb el-sfahn, el-Mfredt, evl md.; bnl-Esr, en-Nihye, evl md.; Lisnl-Arab, evl md.). Tevil Kurn- Kermde on yedi yerde geer (l-i mrn 3/7 [iki defa]; en-Nis 4/59; el-Arf 7/53 [iki defa]; Ynus 10/39; Ysuf 12/6, 21, 36, 37, 44, 45, 100, 101; el-sr 17/35; el-Kehf 18/78, 82). Kuranda tevil ileride vuku bulaca haber verilen bir olayn zaman gelince gereklemesini, rya tabirini ve bir szn tefsir edilip aklanmasn ifade eder (bnl-Cevz, I, 354). Hadislerde de tevilin tefsir anlamna geldiine iaret edilmitir. Hz. Peygamberin Cenb- Haktan Abdullah b. Abbasa tevili retmesini niyaz ederken Kuran aklama ilmini kastettii anlalmaktadr (Buhr, Vu 10; Mslim, Feil-abe, 138). Erken devirlerde tevile tefsir mnas verilmi ve Kuran tefsirine dair eserlerin isimlerinde tefsir karlnda tevil kelimesi kullanlmtr. bn Kuteybenin Tevl mkilil-urn ile Tabernin Cmiul-beyn an tevli yil-urn buna rnek gsterilebilir. lk dirayet tefsirinin mellifi olan Mtrd ise tefsirle tevil arasnda ayrm yapm, tefsirin ilh kelmn mna ve maksad hakknda kesin ifade kullanma anlamna geldiini, bunun nzl sebeplerini bilen ve hadiselere vkf olan ashap tarafndan yaplabileceini belirtmitir. Tevil ise szn varabilecei muhtemel mnalara yorulmasdr. Mtrdye gre tefsir tek ihtimalli, tevil ok ihtimallidir (Tevltl-urn, I, 3-4; III, 269-273). Bu anlayn sonraki dnemlerde grlen tefsir-tevil ayrmna esas tekil ettiini sylemek mmkndr. Selefiyyeye mensup limlerle baz ada aratrmaclar tevile tefsir mnas vermenin Kurandaki kullanma uygun dmediini sylemitir (Ick, s. 20-21). Elmall Muhammed Hamdi, Kurandaki mtebihlerin tevili konusunu aklarken tevilin lafzlara anlam verme ve lafzlarn mnalarn vuku bulan olaylara uygulama eklinde iki trnn bulunduunu syleyerek zellikle mtebih yetlerde, uzun sre Kuran bilgileriyle zihnini yourup belli bir derinlik kazandktan sonra sezilebilecek anlamlarn bulunduuna dikkat ekmi, Kurann ierdii bu tr kapal mnalara ulaabilmek iin tevile bavurulmas gerektiini belirtmitir (Hak Dini, II, 1048). Mtebih naslarn tevili konusunda limlerin benimsedii grleri ylece zetlemek mmkndr. 1. Tevil yoluna bavurmak ciz deildir, nk mtebih yetler tevil edilmesi iin deil insanlarn onlara inanmas, kulluk ve teslimiyetlerinin denenmesi amacyla Kuranda yer almtr. Bu tr yetlerin mnasnn yalnz Allah tarafndan bilindii hususu Kuranda beyan edilmektedir (l-i mrn 3/7). Bilhassa ilh sfatlara dair lafzlarn tevili mahiyetlerini sadece Allahn bildii bu sfatlar bilme iddias anlamna gelir ki bunun insanlar iin imknsz olduu aktr. Ayrca sz edilen yette mtebih naslar tevil etmeye kalkma ii knanm, bu husus sapma eilimi tamann almetlerinden saylm ve tevile girimeden yetlere inanan limler vlmtr. Hz. Peygamber ve ashab mtebih yetleri tevil etmedii gibi buna teebbs edenlere de izin vermemitir. Kuranda tevilin tefsir anlamnda kullanlmayp vuku bulaca haber verilen bir olayn gereklemesi

mnasnda gemesi, tevile lafzlarn tefsiri ve yorumu anlamnn limlerce sonradan yklendiini gstermektedir. Mlik b. Enes, fi, Evz ve Sfyn es-Sevrnin yan sra Selefiyyenin ounluu ile Hanefiyye-Mtrdiyyeye mensup baz limler bu grtedir (Taber, VI, 200-204; Takyyddin bn Teymiyye, s. 75-77; Elmall, II, 1045). Mtebihlerin teviline ilikin bu yaklam baz limlerce bir tr icml tevil kabul edilmitir; nk bu, naslardan anlalan zhir mnay tebihe dme endiesiyle de olsa benimsememektir (ls, XVI, 160). 2. Tevilin ciz saylp saylmamas, mtebih yetlere dair mnalarn insanlar tarafndan bilinir veya bilinemez oluuyla irtibatldr. Zira mtebih yetler farkl gruplardan oluur. Anlamlar sadece Allah tarafndan bilinen mtebihler tevil edilemez; buna karlk anlamlar ilimde derinlemi limlerce (rsihn) bilinmeye elverili olan mtebih yetlerin tevili cizdir. Mtebihlere inanmak btn mslmanlar iin farz olduu halde ilgili yette (l-i mrn 3/7) yalnz ilimde derinlemi limlere atf yaplmas, Hz. Peygamberin Allahtan tevil ilmini bn Abbasa retmesini niyaz etmesi ve kendisinin baz mtebihleri tevil edip bunlar ashaba retmesi, ashap devrinden itibaren limlerin mtebihler dahil btn yetleri tefsir etmesi, Kuranda insanlarn yetlerin mna ve muhtevas zerinde dnmeye davet edilmesi, kt niyetli kiilerce yaplan tevillerin reddedilmesine ve doru tevillerin bilinmesine ihtiya duyulmas, ayrca naslarn kesin olan akl bilgilerin nda anlalma zorunluluunun bulunmas bu gr glendiren deliller arasnda yer alr. yette mtebihleri tevil etmek isteyenlerin yerilmesi mtebihlere muhkem yetlere aykr den anlamlar vermeye ynelmeleri, dolaysyla dini yozlatrp btl gstermek gibi kt niyet tamalarndan trdr. Bir tevilin geerli saylabilmesi iin lafza verilen mnann szlk mnalar arasnda bulunmas arttr. Ayrca anlam kapal olmayan muhkem lafzlar tevil edilemez. Bu sebeple her tevil geerli, tutarl ve ilm deildir. Hasan- Basr, Buhr, Ahmed b. Hanbel, Eb Ali el-Cbb, Kd Abdlcebbr, Mtrd, Gazzl, Ebl-Mun en-Nesef, Fahreddin er-Rz ve Elmall Muhammed Hamdi gibi limlerin dahil olduu ounluk bu grtedir (erf er-Rad, V, 127-129; Kd Abdlcebbr, s. 600-601; Fahreddin erRz, s. 224-227; Ramazan b. Muhammed el-Hanef, s. 114). Her ne kadar Ahmed b. Hanbel naslarn tevilini ciz grmeyen birinci grup iinde zikredilmise de onun baz mtebihleri tevil ettii bilinmektedir (Takyyddin bn Teymiyye, s. 97-98; Sadreddn-i rz, s. 90-92). Kelmclar eletirmesine ve Selefiyyeyi temsil etmesine ramen bn Teymiyye de izf mtebih diye niteledii yetlerin tevil edilmesini ciz grmtr (Tefsru sretil-l, s. 83-92). 3. limde derinlemi olanlar btn naslar tevil edebilir. Bunlar Hz. Peygamber bata olmak zere Ehl-i beyte mensup limlerdir. Dier limlerce yaplan teviller ise gerei yanstmaktan uzaktr. i limleri bu grtedir (Hall Ysn, I, 16). 4. Naslar lafz-zhir mnalarna gre anlayp aklamak mmkn olduundan herhangi bir ekilde tevil edilmelerine gerek yoktur. Zira Kuranda ve hadislerde geen btn lafzlara ierdikleri lafz-zhir mnalarn verilmesi zorunludur. ayet bu lafzlarla ilk bakta anlalmayan baka anlamlar ifade edilmek istenseydi bunlar farkl anlalmaya elverili olmayan lafzlar kullanlarak belirtilir, bylece ihtilfa dlmesi engellenirdi. Mebbihe ve Mcessime gruplar bu grtedir (Ksm er-Ress, I, 105-110). 5. Naslar ancak ilh emirlere tam itaat etmek suretiyle kef ve ilhama mazhar olan ehlullah tevil edebilir. Kalplerini msivdan temizleyip zikrullah ile dolduran slih ve mttaki limler Allah katnda elde ettikleri derecelerine gre naslarn gerek tevilini yaparlar. Sfiyyeye mensup limler bu gr savunur (Sadreddn-i rz, s. 77-90; ls, XVI, 159-160). Tevil kelm ilminde ilh sfatlarn anlalmas, peygamberlerin ismet sfatyla baz naslar

arasndaki elikili grnmn giderilmesi, kyamet almetleriyle hiret hallerinin izah edilmesi, iman-gnah-tekfir meselelerinin yorumlanmas gibi birok konuda bavurulan aklc yntemin ana unsurlarndan birini oluturur. Ancak kelm limlerine gre naslarn tevil edilebilmesi iin lafzzhir mnann verilmesini imknsz klan nakl veya akl kesin delilin bulunmas, yaplan tevilin Arap dili kurallarna uygun olmas, dier muhtemel mnalar arasndan tercih edilen anlamn kastedildiini kantlayan bir delile dayanlmas, ayrca bu tr naslara dil ynnden iermedii bir anlamn yklenmemesi arttr. artlarna uyularak yaplan teviller sahih kabul edilmekle birlikte kesinlik arzetmez ve ilh maksad btnyle ortaya koyduu anlamna gelmez. Tevil tefsir ilminin de ana konularndan birini tekil eder. Zhir, mcmel ve haf olan lafzlarn tevil edilmesi mfessirlerin ounluu tarafndan kabul edilir. Mfessirler tefsirle tevil arasnda baz farklarn bulunduuna dikkat ekmitir. Buna gre tefsir metinden dorudan doruya ve aka anlalan, tevil ise metinden iaret yoluyla anlalabilen mnay aklamak veya tefsir Hz. Peygamberden nakledilen rivayetlere, tevil ise dil kurallarna ve akl bilgilere dayanlarak metni aklamak yahut tefsir yetleri paralara ayrp anlalr duruma gelmesini salamak, tevil ise onlarn ierdii genel anlama niha bir aklama getirmektir. Tevil sadece ilh kitaplarn yorumlanmas anlamna gelirken tefsir ilh olan ve olmayan btn metinlerin aklanmasn ifade eder (Rgb el-sfahn, s. 47-48; Hlid Abdurrahman el-Ak, s. 52-53). Tevil kavram tasavvufta da kullanlr. Kef ve ilhama bal olarak yapld ileri srlen ve ir tefsir diye adlandrlan yorumlar tevil kabul edilir. Sfiyye geleneine bal limler, zellikle vel kabul ettikleri sflere ait athiyytn zihinlerde uyandrd tereddtleri gidermek iin tevile bavurur. Abdlvehhb earnnin el-Fet f tevli m adara anil-kmmeli mine-a adl eseri bunun rneklerinden birini tekil eder. Gliyye iinde yer alan baz frkalar Allahn Hz. Peygambere tenzili, imamlara ise tevili indirdiini syleyerek tenzili zhir ilim, tevili de btn ilim saymlardr. limlerin ounluu, Kuran ve Snnetin doru ekilde anlalabilmesi iin tevile bavurulmas gerektiinde ittifak etmi, ancak btn tevillerin ciz olmadn ve bu tevillerin din bakmdan hibir deer tamadn srarla belirtmilerdir. Ayrca kurallarna uyulsa bile tevillerin kesin deil zan ifade ettiine dikkat ekmilerdir. Tevillere bu nazarla baklmas dinde esnek bir anlay salamas bakmndan byk nem tar. Tevil konusu kelm ve tefsir kitaplarnda ele alnm, buna dair mstakil eserler de yazlmtr: Gazzl, nnt-tevl (Kahire 1359/1940); bnz-Zbeyr es-Sekaf, Milkt-tevlil- bievil-ild vet-tal (Beyrut 1403/1983); Eb Bekir bnl-Arab, nnt-tevl (Beyrut 1990); bn Frek, Mkill-ad ve beynh: Tevll-abril-mkile (Dmak 2003); Muvaffakuddin bn Kudme, emmt-tevl (Kveyt 1995); Takyyddin bn Teymiyye, el-kll fil-mtebih vettevl (Kahire 1367); Salh Abdlfetth el-Hlid, et-Tefsr vet-tevl fil-urn (Amman 1996); Muhammed b. Abdurrahman Marv, el-Mfessirn beynet-tevl vel-ibt f yti-ft (Beyrut 2000); Hamdddin Ferh, et-Tekml f ulit-tevl (Azamgarh 1411/1991).

BBLYOGRAFYA

et-Tarft, Tevl md.; Tehnev, Kef, I, 376-377; Ksm er-Ress, Ull-adl vet-tevd

(nr. Muhammed mre, Resill-adl vet-tevd iinde), Kahire 1971, I, 105-110; Taber, Cmiul-beyn (kir), VI, 200-205; Mtrd, Tevltl-urn (nr. Ahmet Vanlolu), stanbul 2005, I, 3-4; III (nr. Mehmet Boynukaln), s. 269-273; erf er-Rad, aiut-tevl f mtebihit-tenzl, Tahran 1406, V, 127-129; Kd Abdlcebbr, erul-Ulil-amse, s. 600-601; Rgb el-sfahn, Muaddimet Cmiit-tefsr (nr. Ahmed Hasan Ferht), Kveyt 1405/1984, s. 47-48; Nesef, Tebratl-edille (Salam), I, 130; bnl-Cevz, Zdl-mesr, I, 354; Fahreddin erRz, Esst-tads (nr. Ahmed Hicz es-Sekk), Kahire 1406/1986, s. 224-227; Takyyddin bn Teymiyye, Tefsr sretil-l (nr. M. Bedreddin en-Nasn), Kahire 1323, s. 75-77, 83-92, 9798; Sadreddn-i rz, Mtebihl-urn (nr. Seyyid Celleddin tiyn), Tahran 1362, s. 7790, 90-92; ls, Rul-men, III, 80; XVI, 159-160; Ramazan b. Muhammed el-Hanef, eru Raman Efendi al eril-Aid, stanbul 1320, s. 114; Elmall, Hak Dini, II, 1045, 1048; Hall Ysn, Ev al mtebihtil-urn, Beyrut 1980, I, 16, 123-124; Hlid Abdurrahman elAk, Ult-tefsr ve avidh, Beyrut 1406/1986, s. 52-53; Iysa A. Bello, The Medieval Islamic Controversy between Philosophy and Orthodoxy: Ijm and Tawl in the Conflict between alGhazl and Ibn Rushd, Leiden 1989, s. 52-82; Yusuf Ick, Kuran Anlamada Temel Problem: Tevil, Konya 1997, s. 19-60; Salh Abdlfetth el-Hlid, et-Tefsr vet-tevl fil-urn, Amman 1416/1996, s. 21-35; I. Poonawala, Tavl, EI (ng.), X, 390-392. Yusuf evki Yavuz FIKIH. Fkh usulnde tevil, bir szn bir delilden hareketle zhir anlamnn terkedilerek tad dier bir mnaya gre anlalmas, kapal lafzlarn aklanmas mnasnda kullanlmtr. Terim olarak tevil en yaygn tanmlarndan birine gre lafzn bir delil sebebiyle mercuh ihtimale hamledilmesidir. Buna gre tevil ileminde lafzn ilk akla gelen belirgin (zhir) veya dier anlamlarna baskn (rcih) bir anlam bulunmakta, fakat bir delil dolaysyla bu anlam braklarak lafzn muhtemel olmakla birlikte akla hemen gelmeyen veya rcih olmayan dier anlam esas alnmaktadr. Gerek zhir mnann terkedilmesi gerekse umumun tahsisi eklinde gereklesin her tevil bir bakma szn hakiki anlamndan mecaza ekilmesi ilemidir. Bir delil sebebiyle muhtemel anlamlar ierisinde zhir/rcih olan deil mercuh anlama hamledilmi lafz mevvel diye adlandrlmaktadr. Bu tanma gre tevil szn muhtemel anlamlardan birine hamledilmesi olduu iin Gazzlnin bir delilin desteklemesi dolaysyla zhirin dellet ettii anlama galip gelen ihtimal eklindeki (el-Mstaf, I, 387) salt ihtimali tevil sayan tanm baz kelmclar tarafndan eksik bulunmutur (Bedreddin ez-Zerke, III, 438). Bkllnnin, Tevile ak olan lafz zhir lafzdr. Zhir ise hem hakiki anlam hem de mecazi anlam bulunan lafzdr. Byle lafzlar hakikati zere anlalrsa zhir, mecaz ynne gidilirse mevvel olur eklindeki kanaatini nakleden mmlHaremeyn el-Cveyn, yerine gre yaygn mecazi anlamn braklp hakiki anlama gidilmesinin de tevil saylacan syleyip onu eletirir. Cveynye gre dbbe lafznn kmldayan canl olarak anlalmas onun at anlamndaki yaygn mecazi anlamnn terkedilmesi sebebiyle bir tevil olup er lafzlar da byledir. Salt lafznn namaz olan er anlam braklarak dua olan hakiki anlamna hamledilmesi en zayf tevillerden biridir (el-Burhn, I, 280). Tevili zhir anlamn terkine hasreden yukardaki tanm zhir dndaki dier baz lafzlar tevil

dnda tutmas sebebiyle eletirilmitir. Gerek adlandrma gerekse tevile ak olup olmama noktasnda ekoller arasnda baz gr farkllklar varsa da zhir dnda tevile ak olan lafzlar bulunmaktadr. Hanefler haf, mkil ve mcmel gibi kapal lafzlarn kesin bir beyanla aklanmasn, yine mterek lafzn anlamnn kesin bir beyanla tayin edilmesini tefsir, bu lafzlarn zann yolla (rey ve ictihad) aklanmasn tevil olarak isimlendirirler. Haneflerin bu anlay gz nne alndnda biri zhir mnann terkedilmesine, dieri kapal bir lafzn mnasnn belirlenmesine ynelik iki tr tevilden bahsedilebilir. lk tevil tanm kapal lafzlarn tevilini kapsamaz. nk ikinci tr tevil ileminde zhir anlamdan baka bir anlama gidilmesi deil kapal lafzn anlamnn belirlenmesi sz konusudur. Bu adan kapal lafzlara ilikin tevilin temel gerekesi lafzdan kaynaklanm olmaktadr. Btn tevil ilemlerinin bulutuu nokta ise kelimenin etimolojisine uygun biimde lafzn niha anlamnn belirlenmesidir. Ancak tevil konusunda kelmc usulclerin izdii teorik erevenin daha yaygn ve belirleyici olduu sylenebilir. Baz tevil uygulamalarnda zhir anlam terkedilmemekle birlikte baka bir anlamn dikkate alnmasnn da tevil kapsamnda deerlendirildii grlr. Mesel, Krk koyunda bir koyun zekt vardr hadisi (Eb Dvd, Zekt, 5) gereince koyunun aynen verilmesi zhir mnann dikkate alnmas, koyunun kymetinin verilmesi baka bir mnann dikkate alnmas/zhirin tevil edilmesidir. Burada tevilin dayana, fakirin ihtiyacnn karlanmas noktasnda koyunun kendisinin verilmesiyle kymetinin verilmesinin edeer olduu dncesidir. Hanef ekolnde kabul gren bu tevil fi usulcleri tarafndan zorlama tevil eklinde nitelendirilmitir. Tevilin Alan. Naslarn dzenledii alanlar en genel ekliyle usul ve fr diye tasnif edildiinden tevilin imkn ve meruiyeti de bata bu iki alan asndan gndeme gelmektedir. badet ve hukuk meselelerinin incelendii fr konularnda tevilin mmkn ve mer olduu konusunda gr birlii bulunduu sylenebilir. Ancak akaid, usld-diynt ve yaratcnn sfatlarnn yer ald kelm konularnda tevilin cevaz tartlmtr (yk.bk.). Tevilin imknszln savunan grle tevili mmkn gren grler arasndaki ayrln sebepleri iinde Kuranda mnas bilinmeyen bir eyin bulunup bulunamayaca hususundaki tartma da vardr. Kuranda mnas anlalamayan bir ifadenin bulunabileceini mmkn grenler tevili ciz grmezken Kuranda mnas bilinmeyen bir eyin bulunamayacan savunanlar tevili mmkn grmlerdir. te yandan bn Teymiyye, szn in ve ihbar eklinde iki tr olduunu, in ierisinde yer alan emrin tevilinin emredilen eyin yaplmasndan ibaret bulunduunu ve bu adan snnetin de bu anlamda bir tevil saylabileceini syler (el-kll, s. 15). Tevile Elverili Lafzlar. Fr alann dzenleyen naslardan hangilerinin tevile ak olduu konusu, ekollerin lafzlarn yapsna ve delletlerine ilikin anlay ve terminoloji farkllna gre deiiklik gstermektedir. Genelde nas ve zhir biiminde ikili bir tasnifi benimseyen kelmc usulclere gre nas tevil ihtimali tamayan lafzdr ve sadece zhir lafzlar tevile elverilidir. Kelmc usulcler nceki fakihlerin nass ve zhiri birbirinin yerine kullanmalarn da eletirmiler, terimlerin anlamn belirginletirme yoluna gitmilerdir. Mesel mml-Haremeyn el-Cveyn, finin zaman zaman zhir lafzlar nas olarak adlandrdna iaret ederken (el-Burhn, I, 279) Gazzl, finin, nassn tevili kabul eden ve etmeyen eklinde ikiye ayrld yolundaki ifadesine katlmayarak nassn tevil kabul etmeyen lafz olduu grn tercih eder (el-Menl, s. 165). Kelmc usulclerin eserlerinde mevvelin zhirle ayn yerde anlatlmas onlara gre tevile elverili lafzn sadece zhir lafzlar olmas sebebiyledir. Nassn tevil edilemeyecei noktasnda birlemekle beraber uygulamada baz farkllklar bulunduu anlalmaktadr. Nitekim Cveyn zhir sanlarak tevile tbi tutulan birok

lafzn esasnda nas olduunu syler. Zhir lafzn kapsamna ne tr lafzlarn girdiinin belirlenmesi tevilin uygulama alannn netlemesi bakmndan nem arzeder. Zhir kapsamnda genel olarak umum ifade eden lafzlar (m), emir ve nehiy lafzlar, bir eyin yokluunu ifade eden lafzlar yer alr. Buna gre m lafzlarn tahsis edilmesi ve mesel, Allah alm satm hell kld yetinde geen (el-Bakara 2/275) alm satm lafznn umumunun nece, garar, satm zerine satm gibi alm satmlar yasaklayan zel hadisler sebebiyle terkedilmesi bir tevil saylr. Emrin vcb anlamndan nedbe, nehyin tahrim anlamndan kerahete hamledilmesi de birer tevildir. nk her iki durumda da emir ve nehiy lafzlar ilk akla gelen zhir anlamlarna (vcb ve tahrim) deil ikincil (mercuh) anlamlarna hamledilmitir. Ayn ekilde bir iin veya ibadetin yokluunu ifade eden er nefyin yokluk yerine kemalin veya faziletin yokluuna hamledilmesi de bir tevildir. Cveynye gre mefhumun alnmas zhir, alnmamas tevil olduu gibi harf-i cerlerin zhir anlamlarnn terkedilmesi de tevildir. Mesel il harf-i cerri tahdid ve gaye mnasnda zhir olup ceme hamledilmesi durumunda mevvel olur (el-Burhn, I, 280-281). Bunlarn yannda naslar arasnn uzlatrlmas ve mecazlar da tevil kapsamnda deerlendirilmekte, fakat mutlakn mukayyede hamledilmesinin tevil olup olmayaca konusunda farkl yaklamlar bulunmaktadr. Yine bir yetin neshedilmi veya tahsis edilmi olabileceinin sylenmesi de bir tr tevil saylmaktadr. tbnin, Bir tevile gre bakara kssas mensuh, bir tevile gre ise muhkemdir eklindeki ifadesi (el-Muvfat, II, 270) bir yetin mensuh olduunun dile getirilmesinin de bir tr tevil sayldn, daha dorusu nesih iddiasnn gerisinde bir tevil bulunduunu gsterir ki bu durum tevilin temel gerekesi olan uzlatrma veya tercih dncesiyle uyumludur. Bir yet veya hadisin neshedildii iddiasnn tevil saylmas, zerinde icm bulunmad srece bu iddiann en fazla, ne sren asndan bir zann- glib ifade edeceini de gsterir. Ak anlaml lafzlar zhir, nas, mfesser ve muhkem biiminde drtl tasnife tbi tutan fakih usulcler ise (Hanefler) hem zhir lafzlarn hem de nas lafzlarn tevil ihtimali bulunduunu, tevile ak olmayan lafzlarn sadece mfesser lafzlarla muhkem lafzlar olduunu savunurlar. Bu bakmdan farkl ekol mensuplarnn tevil konusundaki ifadeleri deerlendirilirken zellikle zhir ve nas terimlerinin tad farkl anlamlarn, hatta ayn ekol ierisindeki terimleme srecinde grlen farkllamann gz nnde tutulmasnda yarar vardr. Hanef usul literatrnde, mterek lafzn anlamlarndan birinin rey ve ictihad yoluyla belirlenmesinin tevil ve anlamlarndan biri taayyn eden mterek lafzn mevvel diye adlandrld grlr. Bu tevil her ne kadar rey ve ictihad yoluyla gereklemise de sonu itibariyle kelimenin dilde konulmu olduu anlama (vaz) ilikin bir belirleme sz konusudur. Bu belirleme yapldktan sonra zne belirlemeyi yapan deil dilin kendisi olmaktadr. Dolaysyla baz Hanef usulcleri mevvel lafz m, has ve mterek lafz yannda ayr bir lafz (nazm) kategorisi eklinde zikretmilerdir (bk. MEVVEL). Ancak Haneflere gre tevil bundan ibaret deildir ve baka tevil uygulamalar da vardr. Hanefler asndan da tevil edilen her lafz genel anlamda mevveldir. Onlara gre zhir lafzla nas lafzlarnn muhtemel olduklar baka bir anlama hamledilmeleri tevil olarak nitelendirildii gibi haf, mkil ve mcmel gibi kapal lafzlarn ictihad veya haber-i vhid yoluyla akla kavuturulmas da tevil diye nitelendirilmektedir. Btn bu durumlarda yaplan ilemlerin tevil eklinde deerlendirilmesi zann bir delilden hareketle yaplmalar sebebiyledir. Tevil sonuta rey kaynakl olduundan sz konusu lafz fr meselelerinde delil saylmaya devam eder. Ancak tevil edilmi zhir lafzn katiyyt konusunda zayf

kalaca belirtilmektedir (Gazzl, el-Mstaf, I, 87). Tevilin artlar. Yaygn bilinen anlamyla tevilin en temel gerekesi itibar edilmesi gereken, fakat mevcut halleriyle birlikte kullanlmalar mmkn veya yerinde olmayan iki delilin uzlatrlmas yahut birinin tercih edilmesi dncesidir. Bir lafzn zhir anlamnn dnda baka bir anlama ekilebilmesi, bu zhir anlamn alnmasna engel tekil eden veya zhir anlam yannda baka bir anlamn da dikkate alnabileceini gsteren bir delilin varlna baldr. Bu bakmdan tevilin tanmnda szn zhir/rcih mnasndan ayrlmann mutlaka bir delile dayanmas gerektii hususu nemlidir ve birinci temel art budur. nk ilke, szn meline gre deil zhirine gre anlalmasdr. Szn zhirine gre anlalmasn engelleyen bir delilin bulunmas durumunda zhir anlamn braklmas keyf terk ve tahakkm olmaktan kar. Tevili mmkn veya gerekli klan bir delilin bulunmas aslnda tevilin meruiyet gerekesidir. kinci bir art lafzn hamledilecei anlama muhtemel olmas, yani tevilin, dilin yapsna veya kullanm rfne yahut riin detine uygun bulunmasdr. Bu artn belli bir objektiflik niteliine sahip olduu sylenebilir. Dilin yapsn, dil ehlinin veya riin kullanm rfn dikkate almayan bir tevilin geerliliinden sz edilemez. Lafzn, sz edilen bu durum itibariyle muhtemel olmad bir anlama hamledilmesinin keyf bir tasarruf ve kiinin kendi dncesini riin lafzna giydirmesi olaca aktr. Bu bakmdan gnmzde yorum denilerek ortaya atlan baz grlerin tevilin teorik yapsna ne lde uyduu ve meruiyet kriterlerinin neler olduu sorgulanmaya ak grnmektedir. Tevili mmkn veya gerekli klan delilin/karnenin neler olabilecei ve geerlilii konusunda farkl anlaylar vardr. Genel kabule gre bu delil ilgili lafzn dnda bir delil olmal ve ikisiyle ayn anda amel etme imkn bulunmamaldr. Cveynye gre tevilin karnesi icm veya akln gerei yahut bu ikisi anlamnda dier eylerdir. Gazzlye gre tevilin delili bir karne veya bir kyas yahut bu zhirden kuvvetli baka bir zhir de olabilir. Bazlar karneyi akl karne, hal karnesi ve sz karnesi eklinde ksmda deerlendirir. Aklla nassn atmas durumunda nassn tevil edilecei genel bir ilkedir. Ancak burada aklla objektif akl ve burhann kastedildiini, bunun zan ve tahmine dayal akl yrtmeler olmadn unutmamak gerekir. Gazzl, sarhoa hitabn imknszlnn kesin akl delille sabit olduunu syleyerek, Sarho iken namaza yaklamayn yetinin (en-Nis 4/43) tevil edilmesi gerektiini belirtir ve muhtemel iki tevile iaret eder (a.g.e., I, 83-85). ehbeddin el-Karfnin kesin olan akl bir delil varken naslarn zhirlerine tutunulamayaca, bunlarn hccet eklinde kullanlamayaca ve tevile bavurmann taayyn edecei (el-Fur, II, 153), Seyfeddin elmidnin, teklife engel olan delille teklifi ngren yetin arasn uzlatrmak iin birtakm teviller yapmak gerektii biimindeki ifadeleri hep akl delilin tevili gerektirecei hususunu vurgular. Bir konuyu bir ekilde dzenleyen nassn yannda ayn konuyu farkl biimde dzenler grnen baka bir nassn bulunmas durumunda da ikinci nas tevili gerekli klan bir delil saylr. Bu tr tevilin kanlmaz olduunu ve ska uygulandn belirtmek gerekir. Tevilin szel karnesi ise ilgili nassn siyakdr. Kural olarak bir szn asl konulmu olduu anlama dellet etmesi zhir ve rcih bir durumdur. Szn asl anlamna dellet etmedii ynnde bir delilin bulunmas, zhir durumun esas alnaca ynndeki kabuln (zan) karsna baka bir kabul (zan) karmakta ve iki zan arasnda bir atma ortaya kmaktadr. Tevil ilemine giriilebilmesi iin tevili mmkn/gerekli klan delilden elde edilen zannn szn zhir/rcih anlama dellet ettii ynndeki zandan daha gl olmas gerekir. Bu durumda slm hukukunda yerleik olan, iki zandan hangisi daha glyse onunla amel etmenin

gereklilii kural da iletilmi olmaktadr. ki zannn teruz etmesi durumunda daha baskn/gl olan zanla amel edilmesinin doruluunu vurgulayan Bedreddin ez-Zerke bazan farkna varlmadan alkanlk, det ve taassup kaynakl zannn er delil kaynakl zanla kartrlmas ve delil kaynakl zan sanlmas tehlikesine iaret eder (el-Barl-mu, III, 438). bn Berhnn btn sapmalarn gerisinde fsid tevil bulunduu yolundaki ifadesi tevil konusunda titiz ve ihtiyatl davranmann gerekliliine dikkat ekmektedir. Tevilin sz edilen bu delilleri/karneleri yannda bata Hanefler olmak zere usulclerin bir uygulamasndan da bahsetmek gerekir. Hanefler, mezhep kurucularnn grlerine aykr olan yet ve hadislerin nesih veya tahsise hamledilecei, fakat tevil etmenin daha evl olduu grn benimsemilerdir (Kerh, s. 169). Kerhnin kurallatrd ve sonraki usulclerin benimseyip tekrarlad bu anlay sistematik mezhep grnn, aralarnda bir eliki olmas durumunda naslarn tevilini gerektirecek gte bir delil olarak deerlendirildiini gsterir. Ancak burada mezhep grn, herhangi bir ictihad gr yerine mezhepte kabul gren genel bir ilke veya kural olarak anlamak daha dorudur. Bu anlay sadece Haneflere zg deildir, bunu bata Hanbel ve Mlik ekolleri olmak zere bir ekol sistematiine sahip dier ekollerde de grmek mmkndr. Bu durum, fukaha tarafndan tevilin yetler ve hadislerin birbirleriyle atmas durumunda uzlatrma amacyla kullanlmas yannda, mezhep imamlarnn grlerinin naslara aykrlk tamas durumunda da kullanlabildiini gstermektedir. Tevilin bir delilden hareketle olabilecei kural benimsendiinden delile dayal tevilin sahih tevil, gerekte delil olmad halde delil sanlan bir eye dayanlarak yaplan tevilin fsid tevil ve bir delile dayanmadan yaplan ilemin tevil deil oyun olaca ifade edilmektedir (Bedreddin ez-Zerke, III, 437). Ayrca tevilin dayand delilin kuvvet derecesinin de tevilin sahihlii konusunda bir alt lt olarak iletildii grlmekte, delilin kuvvetli olmas durumunda sahih/yakn tevilden, zayf olmas durumunda fsid/zorlama tevilden sz edilmektedir. Ancak delilin kuvvet ve zaaf hususunda bak alarndan kaynaklanan farkl yaklamlar bulunduu iin tevil konusu baz uygulamalarnda sbjektiflikten kurtulamamtr. Tevili mmkn veya gerekli klan delilin ne olduu ve bunun kuvvet derecesinin neye, hangi lte gre belirlendii, daha dorusu byle bir ltn olup olamayaca son derece tartmal bir meseledir. Bu konuda ekollerin delil ve dellet anlaylar ile ekoln genel sistematiinin etkisi bulunduu gibi szn ilgili olduu konunun mahiyetinin ve hkmn konulu amacna ilikin kabuln de etkisi vardr. Tevilin, Tefsir ve ctihaddan Fark. Tevilin yakn anlam ilikisi iinde bulunduu terimler arasnda tefsir ve ictihad bata gelir. zellikle ilk dnemden itibaren tevil ve tefsirin ne olduu ve birbiriyle ilikisi konusunda farkl yaklamlar ve zengin deerlendirmeler ortaya konmutur. Bu deerlendirmeler incelendiinde aralarnda kkl farkllklar bulunduu ve ikisinin e anlaml grlmesinin neredeyse imknsz olduu sylenebilir. Tevil ve tefsir farkn gstermeye ilk girienlerden biri olan Mtrd tefsir iinin sahbeye, tevil iinin fukahaya ait olduuna iaret ettikten sonra tefsirin gerekte bir szden neyin kastedildiinin aklanmasna ynelik bulunduunu ve bu tr aklamann rey kaynakl olarak yaplamayacan belirtir; Hz. Peygamberin, Kuran kim kendi reyi ile tefsir ederse cehennemdeki yerine hazrlansn hadisini (Tirmiz, Tefsrl-urn, 1) bu balamda deerlendirir. Mtrdye gre sahbe, vahyin nzlne ahit olan tek nesil olduu iin gerekte Allahn muradna ilikin aklama yapma (tefsir) yetkisine sahiptir. Tevilin Allaha

nisbeti mmkn olmadndan rey ile tefsir konusundaki tehdit burada sz konusu deildir (Tevltl-urn, I, 3-4). Semnye gre tefsir ak anlamn belirtilmesi, tevil ise anlamn dnp dolap bir noktaya varmas demektir. Ona gre l raybe fh yetinin ayn anlam veren l ekke fh szyle aklanmas tefsirdir. sm Efendi, tefsirle tevilin farkn ifade ederken tefsirin yetin nzl sebebini aratrmak ve kelmn vaz yerini lugat itibariyle beyan etmek; tevilin ise yetlerin esrarn ve kelimelerin estarn inceleyerek yetin muhtemel grld anlamlardan birini tayin etmek olduunu syler (Kmus Tercmesi, evl md.). Tevil ve ictihad fark daha ok Hanef usul literatrnde vurgulanr. Hanef usulclerinden Serahs sahbenin tevilinin sonrakiler asndan bir hccet deeri tamadn, fakat sahbe ictihadnn bundan farkl olduunu syler ve bu farklll tevil ve ictihad faaliyetleri arasndaki farka balar. Ona gre tevil lugatn vecihleri ve kelmn mnalar zerinde dnmekle olur. Bu bakmdan sahbenin bir hadisin muhtemel anlamlarndan birini tayin etmesi hadisin bakalar tarafndan zhiri zere anlalmasna engel oluturmaz. nk sahbe bunu bir teville yapmtr ve onun tevili bakasna hccet tekil etmez. Hkm konusunda ictihad ise er hkmlerin asl olan naslar zerinde dnmekle gerekleir. Tevil hususunda sahbe ile dilin anlamlarn o lde bilenler arasnda hibir fark yoktur. ctihad ise tevilden farkldr ve ictihad etkileyen hric durumlar olabilir. Sahbenin vahyin ini srecini izlemi ve gzlemi olmas onlara ictihad asndan bir stnlk salar (emsleimme es-Serahs, II, 109). Sahbe tevilinin hccet deeri konusunda finin gr de Haneflerinkine benzer. Sahbenin tevilinin deeri konusu, hadisin mna olarak rivayeti hususuna da bir lde yansm ve mna rivayetinin shhatini hadisin tevile elverili lafzlardan olmamas artna balayan grler ileri srlmtr. Usulclerin byk ounluuna gre sahbe tevilleri dahil olmak zere nceki tevillerden farkl bir tevil aray her zaman mmkndr. nk icm ve ihtilfn cereyan ettii alan hkm alandr. Delille istidll veya teville amel ise bu alana girmez. Literatrde sahbenin ictihad ile tevili arasndaki fark vurgulanrken bu tartmada sahbenin tefsirine yer verilmemesi yaps itibariyle tefsirin tevil ve ictihaddan farkl olduunu, tevil ve ictihadn bir deer yargs ifade ederken tefsirin byle bir yapya sahip bulunmadn ima eder. Klasik literatrde tevili en iyi fukahann bilecei ynndeki yaygn kabul onlarn riin maksatlarn daha iyi biliyor olmalaryla gerekelendirilir ve bu anlay, tevilin tpk ictihad gibi bir deer yargs ierdiini ve fukahann ilgi ve faaliyet alanna girdiini gsterir. Tevil ile tefsirin farkn gsteren bir dier rnek, Haneflerin mterek lafzn anlamlarndan birinin tercih edilmesinin kayna konusundaki yaklamlardr. Bu yaklamda tefsir ve tevil ayrmnn dayandrld l, yaplan aklamann hakikatin ak bir ekilde ortaya kmasn salayp salayamaddr. Dorudan beyan sahibinin yapt bir aklama olduu iin tefsirin hakikatin ortaya kmasn salad kabul edilir, fakat yaps gerei rey ve ictihad kaynakl olan tevil iin bir hakikat iddiasnda bulunulamaz.

BBLYOGRAFYA

Lisnl-Arab, evl md.; Tehnev, Kef, I, 376-377, 492-493; Mtrd, Tevltl-urn (nr. Ahmet Vanlolu), stanbul 2005, I, 3-4; Kerh, Risle fil-ul (nr. Zekeriyy Ysuf), Kahire,

ts. (Matbaatl-mm), s. 169; Debs, Tavml-edille (nr. Hall Muhyiddin el-Meys), Beyrut 2007, s. 94-95; mml-Haremeyn el-Cveyn, el-Burhn f ulil-fh (nr. Abdlazm ed-Db), Mansre 1418/1997, I, 277-281, 336-365; Ebl-Usr el-Pezdev, Kenzl-vl (Abdlazz elBuhr, Kefl-esrr iinde, nr. Muhammed el-Mutasm-Billh el-Badd), Beyrut 1417/1997, I, 68-71; II, 49; emsleimme es-Serahs, el-Ul (nr. Ebl-Vef el-Efgn), Beyrut 1414/1993, II, 109; Gazzl, el-Mstaf, [bask yeri ve tarihi yok], (Drl-fikr), I, 83-85, 87, 106, 107, 384-410; a.mlf., el-Menl (nr. M. Hasan Heyto), Dmak 1400/1980, s. 165; Mzer, ul-mal (nr. Ammr et-Tlib), Beyrut 2001, s. 374-415; Seyfeddin el-mid, el-km f ulil-akm (nr. Abdrrezzk Aff), Riyad 1424/2003, III, 64-79; ehbeddin el-Karf, el-Fur (nr. Hall Mansr), Beyrut 1418/1998, II, 153; Tf, eru Mutaarir-Rava (nr. Abdullah b. Abdlmuhsin et-Trk), Beyrut 1407/1987, I, 558-579; Takyyddin bn Teymiyye, el-kll fil-mtebih vettevl (nr. Muhammed e-eym ehhte), skenderiye 2002, s. 15; Bedreddin ez-Zerke, elBarl-mu (nr. mer Sleyman el-Ekar), Kveyt 1413/1992, III, 437-453; tb, el-Muvfat, Beyrut, ts. (Drl-marife), II, 270; evkn, rdl-ful (nr. Eb Hafs Sm bnl-Arab elEser), Riyad 1421/2000, II, 753-759; Davut lta, Fkh Usulnde Mtekellimn Ynteminin Dellet Anlay (doktora tezi, 2006), E Sosyal Bilimler Enstits, s. 184-193; Tevl, Mv.F, X, 43-49. H. Yunus Apaydn

TEVLTl-KURN
() Eb Mansr el-Mtrdnin (. 333/944) Kurn- Kerm tefsiri. Kitabn ad yazma nshalarnda ve kaynaklarda Tevlt Ehlis-snne, Tevltl-Mtrdiyye, Tevlt li-Eb Manr el-Mtrd eklinde de gemektedir. Ancak mellif, gerek KitbtTevdinde gerekse bu eserinde Ehl-i snnet terkibini kullanmadna gre bunun yer ald isim doru deildir. Tevltl-urnn Mtrdye nisbeti, eitli kaynaklarn yan sra eser zerine alan Ebl-Mun en-Nesef ve eserden alntlar yapan dier limlerce dorulanmaktadr. Ayrca Kitbt-Tevd ile bu eser arasnda slp, ifade, ileyi ve istidll benzerlii, hatta yer yer aynlii grlmekte, Tevlttaki birok konunun Kitbt-Tevdin muhtevasyla rtmesi de her iki eserin ayn mellife aidiyetini kantlamaktadr. Nitekim Arf sresinin ryetullahla ilgili 143. yetinin tefsiri (VI, 48-58) ok az farkla Kitbt-Tevdde mevcuttur (s. 120-134). Ayrca bahislerin sonunda kullanlan baz cmleler (Vallh alem, ve billhit-tevfk gibi) her iki eserde de bulunmaktadr. Eb Mansr el-Mtrd, Kitbt-Tevd ile Snn kelmnn kurucusu vasfn kazand gibi (DA, XXVIII, 151) Tevltl-urn da onun diryet tefsirinin kurucusu olduunu ortaya koymaktadr. ada saylan bn Cerr et-Taber, Kuran mushaf tertibine gre rivayet yoluyla tefsir ederken kendisi ayn ii diryet yntemiyle gerekletirmitir. Mtrdden nce Ali b. Hamza el-Kis, Yahy b. Ziyd el-Ferr ve Eb Ubeyde Mamer b. Msennnn kaleme aldklar eserler belli kelimelerin szlk anlamlar ve gramer aklamalarn ieriyordu. Mtrdnin eseri ise kitabn banda yer alan tevil-tefsirle ilgili aklamadan anlalaca zere (I, 3-4; kr. a.e., III, 269-273) rivayeti de ihmal etmeyen bir diryet metoduyla yazlmtr. Tevltl-urn, Kitbt-Tevdin aksine mellifin kaleminden kmayp rencilerine yapt takrirlerden olumaktadr (Aleddin es-Semerkand, vr. 1b). Bu durum anlalmas g ifadeler, tekrarlar, bir yetin tefsirinin nceki veya sonraki yetin tefsiri iinde yer almas, benzer takdimtehirlerin ayn yetin iinde bulunmas gibi hususlarda kendini gstermektedir. Kurann tamamn tefsir eden Mtrd genelde nce kendi anlayn zikreder, ardndan umumiyetle isim ve kaynak belirtmeden szyle ilgili rivayetleri aktarr. Mellifin bu hacimli eserde isim vererek grlerini kaydettii limlerin says doksana yaklamaktadr (zde, s. 63-65). Mtrdnin tefsir anlay Kuran Kuranla, sahih hadis ve haberle, dil bilgisi kurallar ve akl istidllle aklamaktan ibarettir. Rivayetleri bazan deerlendirir, bazan olduu gibi zikreder ya da, Bu meselede aslolan udur ... diye balayp konuyla ilgili bak asn ortaya koyar ve ona gre bir sonuca ular. Kaynaklarda yer alan sriliyatla ilgili rivayetleri Mtrd de kaydeder, dinin kesin hkmleriyle badamyorsa bunlar eletirir, deilse irdelenmesinin gerekmediini syleyerek verilmesi istenen mesaj zerinde durur. Mtrd, insan psikolojisine hitap eden ve duyular tesine ait olan Kuran beyanlarnn lafz-vaz mnasnda alnmasn imknsz grr ve mecazi anlamlara ynelmenin zaruretine inanr. Yaplan tebliin hem akl hem gnl tatmin edecek mnasn bulmaya alr. Ancak bu tr yorumlarda kesin ifadeler kullanmayp baka anlam alanlarnn yolunu ak brakr. Tevltl-urnda tefsir ilmine, kelm, fkh ve fkh usulne, bata Mutezile olmak zere slm mezheplerine, ayrca dier

dinler, dnceler ve akmlarn grlerine temas edilir (bk. MTRD [Tefsir lmindeki Yeri]). Hz. Peygamber ve ashabndan, Mtrdden nceki mfessirlerden, kraat ve lugat limlerinden gelen rivayetler ihmal edilmemekle birlikte arlkl olarak diryet yntemiyle telif edilen Tevltl-urn ayn yntemle yazlan tefsirler iin rnek tekil eder. Kitabn nerinin tamamlanmasndan sonra yaplacak mukayeseli almalar eserin etkilerini ortaya koyacaktr. elKef adl tefsiriyle byk etki uyandran Zemahernin Tevlttan faydalandna muhakkak nazaryla baklmaktadr (zde, s. 84-85). Snn ulem arasnda Tevltl-urnn tannmamas sebebiyle diryet tefsirinin kurucusu kabul edilen Fahreddin er-Rz Kitbl-Erbande (I, 277) ve Meftul-aybn be yerinde (V, 163; VI, 200; XIV, 228; XXIV, 244; XXVII, 188) Tevlta atf yapm, Eb Hayyn el-Endels el-Barl-mute (III, 364) eseri zikretmitir. Tevltl-urnn bugne kadar otuz be nshas tesbit edilmitir. Bunlarn yirmi dokuzu stanbulda olup (on alts Sleymaniye Ktphanesinde, dierleri Kprl, Hac Selim Aa, tf Efendi, Nuruosmaniye ve Topkap Saray Mzesi ktphanelerinde kaytl) alts tam, dierleri eksiktir. Kayseri Rid Efendi, Konya Ysuf Aa (ok eksik) ve Tire Necip Paa ktphanelerinde de birer nsha vardr. Ayrca eserin Dmak Zhiriyye ve Kahire Drl-ktbil-Msriyye nshalarndan baka Berlin ve Londrada (sadece l-i mrn sresinin tefsiri) nshalar mevcuttur (Tevltl-urn, neredenin girii, I, 45-54). Muhammed Erolu Tevltn Ftiha ve Bakara srelerinin ilm nerini hazrlam (stanbul 1971; M lhiyat Fakltesi Ktp., Tezler-retim yeleri, nr. 488-489), brhim Avadayn-Seyyid Avadayn, Ftiha ile Bakara sresinin 141. yetine kadar olan blmn nerini gerekletirmi (Kahire 1971), Muhammed Mstef-zrrahman, Ftiha ve Bakara srelerini yaymlamtr (Badat 1983). Eserin Bekir Topalolunun ilm kontrolnde balayan neir almalarnda nce deneme mahiyetinde Ftiha sresi, yetl-krs, Bakara sresinin son iki yeti, Har sresinin son drt yeti ve Fl sresinden itibaren Kurann sonuna kadar on sre Ahmet Vanlolu tarafndan nere hazrlanm (yt ve sver min Tevltil-Kurn), Bekir Topalolu tarafndan tercme edilerek (Tevltl-Kurndan Tercmeler) bir arada yaymlanmtr (stanbul 2003). Eserin Ahmet Vanlolunun yan sra eitli uzmanlarca hazrlanmas esnasnda metnin anlalmasn gletiren rzalarn giderilmesi, metindeki takdim-tehirlerin dzeltilmesi vb. tashihler yaplmtr (stanbul 2005-2011). Bekir Topalolu Tevltn Bakara sresiyle ilgili blmn Trkeye evirmitir (stanbul 2007). te yandan bu neir almalarna baland srada Tevltl-urnn tamam Beyrutta baslmtr (Messesetr-risle-Nirn, 1425/2004). Ftma Ysuf el-Hyem tarafndan yayma hazrlanan bu baskda gerekli nshalara baklmad, eserin erhinden metnin anlalmasna yardmc olacak aklamalarn alnmad ve rzalarn giderilmedii grlmektedir. Mecd Basellmun yapt alma (Drl-ktbil-ilmiyye, Beyrut 2005), metinde yer alan nakillerin kaynaklarnn gsterilmesi bakmndan daha baarl ise de nsha farklar belirtilmemi ve metindeki rzalarn giderilmesi balamnda bir aba harcanmamtr. Mtrdnin talebelerinin talebesi olan Ebl-Mun en-Nesefnin Tevlt okuturken yapt aklamalar talebesi Aleddin es-Semerkand sonradan toplayp dzenlemi ve kendisine nisbet ederek kitap haline getirmitir. Semerkand, mukaddimede Tevltta zlmesi g ibarelerin ve kapal mnalarn bulunduuna ve limlerin ounun bunlara nfuz edemeyeceine dikkat ekmi, usld-dn ve usl-i fkhn yan sra sz syleme sanatlar ve lugat ilmiyle uraanlarn bunlar anlayabileceini kaydetmitir. eru Tevltil-urn (erut-Tevlt) diye adlandrlan eserde

bir taraftan anlalmas g ibareler aklanrken dier taraftan Hanef-Mtrd izgisinde ayrntl bilgiler verilmekte, eserin nshalarnda mevcut hatalarn ve takdim-tehirlerin dzeltilmesine imkn salanmaktadr. Ancak bu erhte Kehf sresinden itibaren aklama bulunmamaktadr. te yandan Tevltta mevcut baz ibarelere erhte temas edilmedii grlmektedir. erhin gnmze kadar dokuz nshas tesbit edilmitir. Bunlarn alts stanbul ktphanelerinde mevcut olup biri asl nshann te biri, ikisi altda biri hacmindedir. Ayrca Mekke, Takent ve Bankiprda birer nshann bulunduu kaydedilmektedir. Takent nshas sadece l-i mrn ile Nis srelerini iermektedir. Bankipr nshas hakknda bilgi edinilememitir. Tevlt zerine erh mahiyetinde yaplan ksm almalardan biri Osmanl limlerinden Llezrye aittir. Llezr, Ftiha sresinin 5. yeti hakkndaki aklamalarla ilgili el-Ytetl-amr adl bir erh yazmtr (Sleymaniye Ktp., Hafd Efendi, nr. 124, 130; bk. Tevltl-urn, neredenin girii, I, 45-56). Baz yksek lisans almalarnda Tevltl-urnn bir ksm sre ve yetlerinin neri gerekletirilmitir. Bunlar arasnda Nis ve Mmtehine sreleriyle l-i mrn sresinin 1-95. yetlerinin tefsiri yer alr (mam Mturd ve Maturidilik, s. 395). Hseyin Uysal Mtrdnin tevil anlay konusunda yksek lisans tezi hazrlamtr (a.g.e., s. 413). Muhammed Mstefzrrahman (An Edition of the First Two Chapters of al-Mtrid: Tawlt Ahl al-Sunna, 1970, University of London), M. Ragp mamolu (mm Eb Mansr el-Mtrd ve Teviltl-Kurndaki Tefsir Metodu, Ankara 1973) ve Talip zde (mam Mturdnin Tefsir Anlay, stanbul 2003) eser zerine doktora almas yapmtr. Tevltl-urnn baz zellikleri ve Mtrdnin mtebih yetlere bakyla ilgili makaleler yaymlanmtr (a.g.e., s. 424-427, 431).

BBLYOGRAFYA

Mtrd, Kitbt-Tevd (nr. Bekir Topalolu-Muhammed Arui), Ankara 1423/2003, s. 120-134; a.mlf., Tevltl-urn (nr. Ahmet Vanlolu), stanbul 2005, I, 3-4; ayrca bk. neredenin girii, I, 45-56; III (nr. Mehmet Boynukaln), stanbul 2005, s. 269-273; IV (nr. Erturul Boynukaln), stanbul 2006, s. 48-58; Aleddin es-Semerkand, erut-Tevlt, Sleymaniye Ktp., Hamidiye, nr. 176; Fahreddin er-Rz, Kitbl-Erban f ulid-dn (nr. Ahmed Hicz es-Sekk), Kahire 1406/1986, I, 277; a.mlf., Meftul-ayb, Tahran, ts. (Drl-ktbil-ilmiyye), V, 163; VI, 200; XIV, 228; XXIV, 244; XXVII, 188; Eb Hayyn el-Endels, el-Barl-mu, Kahire 1328, III, 364; Kef-unn, I, 335, 336; Brockelmann, GAL, I, 195; Suppl., I, 346; Sezgin, GAS, I, 605; a.e. (Ar.), I/4, s. 40-41; Talip zde, Mturdnin Tefsir Anlay, stanbul 2003, s. 63-65, 84-85; mam Mturd ve Maturidilik (haz. Snmez Kutlu), Ankara 2003, s. 395, 413, 424-427, 431; Bekir Topalolu, Mtrd, DA, XXVIII, 151, 158. Bekir Topalolu

TEVL MUHTELFl-HADS
() bn Kuteybenin (. 276/889) hadisilere ynelik sulamalara cevap verdii eseri. Mkill-ad adyla da bilinen eser, Mutezile gibi kelm frkalaryla baz fakih ve ediplerin hadisilere ynelik eletirilerini cevaplamak amacyla kaleme alnmtr. Eserin giriinde zetlenen bu eletirilerde hadisiler rivayet konusunda titiz davranmamak, rviler hakknda elikili hkmler vermek, uydurma rivayetleri nakledip mslmanlarn mezheplere blnmelerine yol amak, Kuran ve Snnete, akla ve tarih gereklere aykr rivayetleri kabul ederek slma zarar vermek ve din konularda bilgisiz olmakla sulanmaktadr. bn Kuteybe tenkitlere cevap verirken ncelikle bu eletirileri yapanlarn kusurlarn saymakta ve ayn ithamlarn onlar iin de geerli sayldn belirtmektedir. Mutezileden Nazzm, Ebl-Hzeyl el-Allf, Smme b. Eres, Chiz, ehl-i reyden Eb Hanfe ve mmiyyeden Him b. Hakem gibi hadisileri eletiren kiilerin Kuran tefsirinde yaptklar hatalardan, slma uymayan grlerinden ve yanl fetvalarndan rnekler veren bn Kuteybe, bunlardan bazlarnn din kurallara ve ibadetlere riayet etmediini, bazlarnn sahbeye dil uzattn sylemektedir. Mslmanlar arasndaki ihtilflarn farkl rivayetlerden kaynaklandn ileri sren bu kiilerin kendi aralarnda da ihtilfa dtklerini, tevhid, sfatlar, hiret ahvli gibi yalnz vahiyle bilinebilecek konularda bile anlaamadklarn sylemektedir. Hadisilerin rivayetleri tesbit etmek ve sahih olanlarn zayflarndan ayrmak iin gsterdikleri gayrete vurgu yapan bn Kuteybe her insan gibi muhaddislerin de hata edebileceini kaydetmektedir. Ona gre zndklar slm tahrif edip yanl gstermek amacyla birtakm akl d rivayetleri hadislerin arasna sokmulardr. Vizler ve kssaclar halkn dikkatini ekme bahanesiyle mnker, garb ve mevz hadisler rivayet etmilerdir. te yandan hadislere Chiliye devrinden kalma masallar, hurafeler ve hikyeler karmtr. bn Kuteybeye gre bu tr rivayetleri, sahihlerinden ayrp uydurma olduklarn ortaya koymak iin nakleden hadisileri sulamak doru deildir. Eserin byk blm Kurana, Snnete, akla, icma, geree ve tecrbeye aykr, tebih ve tecsim ifade ettii, birbiriyle elitii ileri srlen rivayetlerin yorumuna ayrlmtr. bn Kuteybe bu rivayetlerin tevil ve telifi iin nesih, rvilerden kaynaklanan hatalar, insan akln zorlayan aklamalardan sz etmekte, ayrca iir, lugat, gramer gibi edeb delillerden yararlanmakta, baz rivayetleri savunurken Tevrat ve ncilden delil getirmektedir. Mellif eserinde genellikle itikad konulardaki hadisleri edeb ve savunmac bir slpla ele almtr. Bunlar ou zaman muhteva asndan deerlendirmi, ndiren sened tenkidi yapmtr. Ona gre icm rvilerin dalgnl, hata, ihmal, phe gibi kusurlarla nesih ve tevil gibi ihtimallerden uzak olduu iin hakikatin tesbitinde rivayetlerden daha salkl bir yoldur; bu sebeple icma n planda, senede ikinci planda yer vermitir. bn Kuteybe, hadislere uydurma rivayetlerin kartndan ikyet etmesine ramen bazan uydurma haberlerle istidll etmi, tartmal yntemlere bavurup zorlama yorumlar yapmtr. Mesel Kurana aykr olduu iddia edilen baz rivayetleri aklarken Snnetin Kurana hkmedebileceini, ancak Kurann hadise hkmedemeyeceini, hadislerin de Kuran gibi vahye dayandn, bu sebeple Kuran neshedebileceini ifade etmitir. Akla aykrl ileri srlen

rivayetleri yorumlarken din konularn duyularla gzlemlenen olaylara kyasla aklanamayacan sylemitir. bn Kuteybenin eseri bir yandan takdir grm, bir yandan eletirilmitir. bns-Salha gre mellif baz yorumlarnda isabet etse de bazlarnda yetersiz kalm, bulunabilecek daha gzel ve salam rneklere yer vermemitir. Nevev, bn Kuteybenin ihtilfl hadislerin ounu deerlendirmekten kandn, Syt ise onun hadis yorumlayabilecek kapasiteye sahip bulunmadn belirtmitir. bn Kuteybe ayrca ar saldrgan bir slp kullanmak, bilmedii ve stesinden gelemeyecei konulara girmek, ayrca Mebbihe ve Kerrmiyyenin grlerine meyletmekle de sulanmtr (DA, XXI, 569). Yorumlarndaki baars bir yana Tevl mutelifil-ad, yazld dneme kadar hadise ve hadisilere ne tr eletirilerin yapldn gstermesi ve gnmzdeki hadis tartmalaryla mukayese imkn vermesi bakmndan ayrca nemlidir. bn Kuteybenin kendi zamanna kadar bu eletirilere cevap verilmediini sylemesi eserini daha da deerli klmaktadr. Ondan nce fi zellikle fkh konularyla ilgili rivayetler arasnda grlen ihtilflar ele almt. bn Kuteybenin eseri ise rivayetlere ynelik genel anlamdaki eletirileri cevaplayan, daha ok akdeye ve kelma dair rivayetlerde grlen ihtilflar ele alan bir tr tartma kitabdr. Bu sebeple eserde kar gr savunanlar hakknda sylenenlere ihtiyatla yaklamak gerekir. te yandan bn Kuteybenin eletirdii kiiler arasnda hadisiler tarafndan gvenilir saylan Basra Kads Ubeydullah b. Hasan ile Eb Hanfenin de bulunmas, bu dnemde hadisilerle fukaha ve kelmclar arasndaki gerginliin ileri boyutlara ulatn gstermektedir. Eserdeki en sert eletiriler Mutezileye yneliktir. Bundan dolay finin, hadisleri ihtirassz ve nazikne bir ekilde tartmasna karlk bn Kuteybenin sert bir slp kullanmasn kelm ve hadis ilimlerinin fi dneminde henz bir ekol haline gelmemi olmasyla aklamak yerine (Lecomte, V/1 [1981, s. 26) mihne sonrasnda yaanan gerginliklere balamak daha dorudur. Tevl mutelifil-ad, Muhammed b. Thir b. Muzaffer es-Sincr tarafndan el-Mu min Mutelifil-ad adyla ihtisar edilmitir (Kettn, s. 336). Mkill-adinde eserden yararlanan bn Frek, bn Kuteybeyi zaman zaman eletirmitir. M. Zhid Kevsernin bu esere Refur-reybe an teabbuti bn uteybe adyla yazd baslmam bir reddiyesi vardr (Malt, s. 39). Kevser, bn Kuteybenin Tevrat ve ncilden sahih olduunu syleyerek yapt nakilleri eletirmekte, Eb Hanfeye ynelttii ithamlar reddetmektedir. Eser birok defa yaymlanmtr (nr. Mahmd kr el-ls, Kahire 1323; nr. Mahmd ehbenderzde, Kahire 1326, 1362; nr. Seyyid Ahmed Sakr, Kahire 1378/1958, Beyrut 1393/1973; nr. Muhammed Zhr en-Neccr, Kahire 1386/1966, Beyrut 1393/1973, 1991; Beyrut 1405/1985; Mekke 1406/1986; nr. M. Abdlkdir Ahmed At, Beyrut 1408/1988; nr. M. Muhyiddin Asfar, Beyrut 1989, 1999; nr. M. Nfi Mustafa, Amman 2004; nr. Sad b. Muhammed Sinnr, Kahire 2006; nr. Eb sme Selm b. d, Kahire 2006; Beyrut, ts.; Kahire, ts.). Tevl mutelifil-ad, Grard Lecomte tarafndan Franszcaya (Le trait des divergences du hadit dIbn Qutayba, Dmak 1962) ve Mehmet Hayri Krbaolu tarafndan Trkeye (Hadis Mdafaas, stanbul 1979) tercme edilmitir.

BBLYOGRAFYA

bn Kuteybe, Tevl mutelifil-ad (nr. M. Zhr en-Neccr), Kahire 1386/1966, s. 3-13, 15, 21, 93-94, 138, 147, 155, 195, 199, 206, 208, 213, 229, 261, 282, 291, 314; bn Frek, Mkill-ad (nr. Abdlmut Emn Kalac), Halep 1402/1982, s. 20-21; bns-Salh, Ulml-ad, s. 285; bn Hacer, Lisnl-Mzn, III, 358; Syt, Tedrbr-rv (nr. Abdlvehhb Abdllatf), Medine 1379/1959, s. 387; Kettn, er-Risletl-mstetrafe (zbek), s. 336; M. Zhid Kevser, Malt, Kahire, ts. (Matbaatl-envr), Ahmed Hayrnin mukaddimesi, s. 39; Ayhan Tekine, Hadisleri Anlama Problemi, stanbul 2002, s. 283-292; M. Tayyib Oki, Dmaktaki Fransz Enstitsnn Son slm Neriyat, AFD, XIV (1966), s. 288-289; G. Lecomte, finin htilfl-hadsinden bn Kuteybenin Muhtelifl-hadsine (trc. brahim Kfi Dnmez), slm Medeniyeti, V/1, stanbul 1981, s. 6, 17, 26; Yusuf evki Yavuz, el-htilf fil-lafz, DA, XXI, 569. Hseyin Hansu

TEVL MKLl-KURN
() bn Kuteybenin (. 276/889) Kurn- Kerme ynelik itirazlara cevap verdii eseri. Kitabn ismi kaynaklarda Kitbl-Mkil, Mkiltl-urn, Kitb (Tevl) Mkilil-urn gibi farkl ekillerde yer almaktadr. bn Kuteybe de eserinden bahsederken f Kitbil-Mkil, f Kitbi Tevlil-mkil, kitb/kitbn, el-mellef f mkilil-Kurn gibi ifadeler kullanmtr (Tefsr arbil-urn, s. 39, 41, 42; Tevl mutelifil-ad, s. 63, 159; Edebl-ktib, s. 21). Mellifin Kuran ilimlerine dair yapt ilk alma olan eserde yer alan baz ifadelerden ve atflardan anlald kadaryla bn Kuteybe, Tevl mkilil-urn eserlerinin byk bir ksmn yazdktan sonra gzden geirerek baz ilvelerde bulunmu, Vchl-rt, arblurn ve Tevl mutelifil-ad gibi sonraki eserlerine iaret etmitir. Mellif eserini Kurana tanedenlerin, fitne karmak iin onun mtebihlerine uyanlarn Kuranda eliki, lahn ve nazm bozukluu gibi kusurlar bulunduu yolundaki iddialarna cevap vermek amacyla kaleme aldn belirtmektedir (s. 22-23). Tevl mkilil-urn ksa bir giriten sonra on yedi blme ayrlmaktadr. erdii mecaz, istiare, temsil, kalb, takdim ve tehirler sebebiyle Kurann tercmesinin mmkn olmad grn benimseyen mellif Kuranda kusur ve eliki bulunduunu iddia edenlerin delillerini tartmaktadr. Bu iddiay ileri srenler kraat farkllklarn da bir eliki gibi gstermeye almsa da bn Kuteybe bunlarn iddialarna karlk vermi; yedi harf, kraat farklarnn temel sebepleri, sahbe mushaflar arasndaki baz farkllklar ayrntl biimde ele almtr. Bu arada Kuranda birbiriyle elien yetlerin varl iddiasna da cevap verilmektedir. Kurandaki mtebihi Allahtan bakasnn bilip bilemeyecei hususunun tartld eserde mecaz konusu istiare ve maklb gibi alt blmleriyle birlikte geni yer kaplamaktadr. Kurn- Kermde bunlarla ilgili birok rnek bulunduu ve baz yetler hakknda itirazlar ileri srld iin konu etraflca ilenmitir. Eseri nereden Seyyid Ahmed Sakr kitabn en nemli ksmlarn bu blmlerin tekil ettiini syler. nk bunlar, Chizin kitaplar ile bnl-Mutezzin el-Bedi arasnda skp kalan belgat ilminin eksik yanlarn tamamlamaktadr (Tevl, neredenin girii, s. 82). Ancak mecazdan sonra hemen istiareye geilip tebihe yer verilmemesi bir eksiklik kabul edilebilir (Sellm, Eerl-urn, s. 116). Hazif ve ihtisar, tekrar ve ziyade, kinaye ve tariz, lafzn zhirinin mnasna muhalefeti ve hurf- mukattaa kitapta ele alnan dier konulardr. Srelerdeki mkil lafzlarn tevil ve tefsirini yapan mellif birden fazla anlam ieren kaz, hd, mmet, din, met, hisb gibi krk sekiz Kuran kavramn, keeyyin, eyyne, bel gibi yirmi dokuz edat, kde, tele, helmme gibi alt ekimsiz fiilin anlamn ve dil zelliklerini incelemektedir. Tevl mkilil-urn, mkil lafzlar aklanan otuz sekiz srenin mushaf tertibine gre sralanmamas ve ayn srenin tekrarlanmas gibi (mesel Bakara ve Enm sreleri drder, Nis ve Nahl sreleri er defa) sebeplerden tr eletirilmi, kark bir i dzene sahip olduu ileri srlmtr. Eserin kaynaklar arasnda Yahy b. Ziyd el-Ferrnn Menil-urn yannda Hall b. Ahmed, Sbeveyhi, Ali b. Hamza el-Kis, Mamer b. Msenn, Abdrrezzk esSann, Ahfe el-Evsat ve Eb Ubeyd Ksm b. Sellm gibi birok limin eserleri saylabilir.

Bata Taber olmak zere mfessir ve limler bn Kuteybenin yorumlarn eserlerine alm, bunlar ok defa isim belirtmeden nakletmitir. te yandan bn Frisin bn Kuteybenin eserinden etkilendii, Mucem meysil-lua adl eserinde tek lafzn birok anlama gelmesi konusunda bu etkinin aka grld, fkhl-luga (lengistik) ve Araplarn sz syleme yntemlerine dair eib f fhil-luay telif ederken Tevl mkilil-urndan yararland ifade edilmektedir. Ancak bn Fris bunu aka sylemekten kanm ve alntlarnda ounlukla mehul sgas kullanmtr (Tevl, neredenin girii, s. 83-84). Eb Bekir bnl-Enbrnin Tevl mkililurn eletirmek iin Risle fil-mkil adyla gnmze ulamayan bir eser kaleme ald (Sezgin, VIII, 163) ve bnl-Enbrnin Kitbl-Eddda bn Kuteybeye ynelik baz eletirilerde bulunduu belirtilmektedir (Tevl, neredenin girii, s. 70-74; Sellm, bn uteybe, s. 39). bn Mutarrif el-Kinn, Tevl mkilil-urn ile bn Kuteybenin bu eserini tamamlayc nitelikteki arbl-urnn mushaf tertibine gre dzenleyerek Kitbl-urayn adl eserini meydana getirmitir (Kahire 1355). Seyyid Ahmed Sakr, her iki eseri de bozduu ve kendi eserinde bn Kuteybeye nisbet edilemeyecek ifadelere yer verdii iin bn Mutarrifi sert bir dille tenkit etmitir (Tevl, s. 59, dipnot 1, neredenin girii, s. 84-85). ok sayda yazma nshas bulunan eser ilk defa Kahirede yaymlanm (1935), ilm neri Seyyid Ahmed Sakr (Kahire 1954, 1973, 1981), mer Muhammed Sad Abdlazz (Kahire 1989) ve brhim emseddin (Beyrut 2007) tarafndan gerekletirilmitir. Mustafa Kurt, Tevl mkilil-urn ve arbl-urna dayal olarak Hicri III. Asrdaki Tefsir almalar ve bn Kuteybenin Tefsir Anlay adyla bir doktora tezi (1990, M Sosyal Bilimler Enstits; bn Kuteybe ve Tefsir Anlay adyla baslmtr, stanbul 1996), Floyd MacKay (1991, Ibn Qutaybas Understanding of Quranic Brevity, MacGill University) ve Galip Kolcu (1999, bn Kuteybenin Tevl Mkilil-Kurnda Kurn Savunma Yntemi, A Sosyal Bilimler Enstits) yksek lisans tezi hazrlamtr. Ysuf Rahmnn Ellipsis in the Quran: A Study of Ibn Qutaybas Tawil Mushkil al-Quran balkl bir yazs bulunmaktadr (Literary Structures of Religious Meaning in the Quran, ed. Issa J. Boullata iinde, Surrey 2000, s. 277-291).

BBLYOGRAFYA

bn Kuteybe, Tevl mkilil-urn (nr. Seyyid Ahmed Sakr), Kahire 1393/1973, s. 22-23, 59, dipnot 1; ayrca bk. neredenin girii, tr.yer.; a.mlf., Tefsru arbil-urn (nr. Seyyid Ahmed Sakr), Beyrut 1398/1978, tr.yer.; a.mlf., Tevl mutelifil-ad (nr. Abdlkdir Ahmed At), Beyrut 1408/1988, s. 63, 159; a.mlf., Edebl-ktib (nr. Ali Fr), Beyrut 1408/1988, s. 21; bnnNedm, el-Fihrist (Teceddd), s. 86; Kef-unn, II, 1695; Brockelmann, GAL, I, 122; Suppl., I, 186; Sezgin, GAS, VIII, 162-163; IX, 158; M. Zall Sellm, bn uteybe, Kahire 1980, s. 39; a.mlf., Eerl-urn f teavvrin-nadil-Arab, Kahire, ts. (Drl-marif), s. 116; Ahmed Abdlbk, Min almi ulemil-Arab fil-arni-liil-hicr, Beyrut 1990, s. 139-164; Mustafa Kurt, bn Kuteybe ve Tefsir Anlay, stanbul 1996, s. 95-98, 127-133; G. C. Anawati, Textes arabes anciens dits en Egypte au cours de lanne 1954, 1969 a 1973, MIDEO, II (1955), s. 272-275; XII (1974), s. 122-123.

Abdlhamit Birk

TEVK
() slm devletlerinde hkmdarn karar, bunun yazl belgeleri ve mhr anlamnda resm yazma terimi. Szlkte dmek anlamndaki vak (vuk) kknden treyen tevk (yamur) topraa dmek, tesir ve icra etmek mnasna gelir. Terim olarak menur, pervne, ferman, berat, tura ve mhr anlamnda kullanlr. n sanatnda ilk defa Ssn imparatorlarnn tevkleri zikredilir. Emev halifeleri herkese ak divanlarda kendilerine takdim edilen arzlar (dileke) ktiplerine okutur ve bunlar hakknda verdikleri kararlar tevkt kelimesiyle ifade edilirdi. lk dnemde halifeler tevkleri kendi elleriyle yazarlard. Sonradan bu kararlar grevliler tarafndan baz usullere gre kaleme alnm ve bu ileme tevk alel-ksas denilmitir. Hrnrred, vezirlerin nfuzlarnn artmas zerine bu yetkiyi Cafer b. Yahy el-Bermekye tevdi etmitir. Tevk divan da ayn dnemde ortaya kmtr. Abbsler devrinde vezirler yannda Msr valileri de tevk yetkisine sahipti. Msrda Ftm divannda da dilekelerle uraan bir ktip vard. Bu ile grevli en yksek rtbeli ktibe muvakki denilmekteydi. IV. (X.) yzyln ikinci yarsndan itibaren Trk devletleri hkmdarlar ahs almetlerini kullanmada Abbs halifelerini takip etmitir. Gazneli Mahmudun tevki vallhu hvel-Mahmd, olu ve halefi Muhammedinki tevekkelt alellah idi. Dier Gazneli sultanlarnn da tevkleri mevcuttu (Mcmelt-tevr vel-a, s. 428-429). Meyhen, Byk Seluklularda iki trl tevkin bulunduunu, birinin nian (tura, almet), dierinin ferman iin kullanldn, nian iin olann el-hamdlillh al niamih, hasbiyellah vahdeh gibi Allaha hamdi ieren ibareler tadn, ferman iin olann mektubun maksadn anlatan ksa bir fasldan meydana geldiini syler (Destr- Debr, s. 29). Seluklu Sultan Turul Beyin balangtaki tevki omak eklinde olup bu iaret hnedann paralarnda da grlen Knk boyunun damgasdr. Turul Bey daha sonra itimd alellah ibaresini kullanmtr. Sultan Sencerin almeti altta tura kavsi ve stte dua cmlesi tevekkelt alellah eklindeydi. Seluklu sultanlarna ait tevklerin ksa birer dua biiminde oluu slm gelenee uymalaryla aklanmaktadr (dier Seluklu sultanlarnn tevkleri iin bk. Mcmelt-tevr vel-a, s. 429-430). Byk Seluklular dneminde ikt tevcihi sultann emir ve tevki olmadan yaplamyordu. Seluklularn dier kollarnda da tevk grlr. Tevk gelenei Seluklularn ardndan dier hnedanlara da gemitir. Hrizmah Muhammed b. Teki bir ara evraka tevk yazmaya vakit bulamam ve itimd alellah vahdeh eklindeki tevkini basmak zere kz Han Sultan grevlendirmiti. Nesev, Celleddin Hrizmah iin ssl bir tevk (tur-yi tevk) hazrlam, ancak sultan babasnn tevkini kullanmtr. Tevk ve almetin birbirinden farkl terimlere iaret ettii de ileri srlmtr. Tevkin balangta hkmdarn belge zerindeki imzas olduu, bundan dolay hkmdarn kendi eliyle yazd almetten ayrld kabul edilmektedir (A, XII/1, s. 217). Dier yandan Trk hnedanlarnda turann nc bir ilevi vard; tura genelde kabileye has bir iaret yerine almet olarak kullanlmtr. Byk Seluklularda grld gibi Hrizmahlara ait baz belgelerde tevk ayn zamanda mhr anlamna da

gelmektedir. Nitekim Sultan Sencerin bir fermannda, Bizim emir (ferman) ve mhrmz (tevk) olmadan hi kimseye bir tek buday tanesi ve altn dinar verilmesin denilmektedir (Mntecebddin Bed, s. 68-69). Bu ekliyle Trkmen hnedanlar ve XVII. yzyldan itibaren Safev belgelerinde de hkmdarn mhr mnasn tamaktadr. Anadolu Seluklularnda tevke dair ilk olaya II. Sleyman ah devrinde (1196-1204) rastlanr. Tevklere bir sefere klaca zaman askerlerin toplanmas istendiinde, eman verildiinde, tutuklular serbest brakldnda, bir greve tayin beratnda ve mezlim mahkemesi karar gibi fermanlarda tesadf edilmektedir. Buna gre tevk Anadolu Seluklularnda ferman ve menurlarda kullanlmaktayd. Anadolu Seluklu sultanlarnn tevklerinde el-minnet lillh, el-mlk lillh gibi ibareler yer alyordu. Bu tevkleri ketebe-yi dergh ve mnler yazard. Divan kararlarna vezirler tevk koyard. Memlkler idaresinde tevk alel-ksas usul devam ettirilmi, ilk zamanlar bu grev ktib-i derc (ktib-i dest) ad verilen grevliler tarafndan yrtlmtr. Daha sonra sr ktibi denilen Dvn- n reisinin balca grevleri arasnda saylmtr. Sultanlar bu grevliyi zaman zaman denetlerdi. Memlkler devrinde sultanlarn ikt menurlarna imza yerine gemek zere yazlan almetlere de tevk ad verilmekteydi. Bu tevkler mal divanlarn en yksei olan Dvnn-nazarda saklanrd. Memlkler dneminde tevk daha ok tayin menuru anlamnda kullanlmtr (bn Fazlullah el-mer, bk. ndeks; Kalkaend, bk. ndeks). Osmanl Devletinde hkmdara ait fermanlar nianc ve tevk denilen grevliler tarafndan hazrlanrd (bk. NANCI).

BBLYOGRAFYA

Mcmelt-tevr vel-a (nr. Muhammed Ramazn), Tahran 1318 h., s. 428-430; Mntecebddin Bed, Atebetl-ketebe (nr. Muhammed Kazvn-Abbas kbl), Tahran 1329 h., s. 68-69; Muhammed b. Abdlhli el-Meyhen, Destr- Debr (nr. Adnan Sadk Erzi), Ankara 1962, s. 29; Muhammed b. Ahmed en-Nesev, Sret-i Celleddn-i Mingburn (trc. Anonim, nr. Mcteb Mnov), Tahran 1344 h./1965, s. 32, 62, 72, 215; Bndr, Zbdetn-Nusra (Burslan), s. 91, 130, 150, 155-156; bn Fazlullah el-mer, et-Tarf bil-mualai-erf (nr. Semr edDrb), Kerek 1413/1992, tr.yer.; Esterbd, Bezm Rezm (nr. Kilisli Muallim Rifat), stanbul 1928, s. 281; Kalkaend, ubul-a, bk. ndeks; Uzunarl, Medhal, tr.yer.; a.mlf., MerkezBahriye, s. 214-227; brahim Kafesolu, Harezmahlar Devleti Tarihi, Ankara 1956, s. 211, 219; Osman Turan, Trkiye Seluklular Hakknda Resm Vesikalar, Ankara 1958, s. 24-25, 28, 179; H. Busse, Chalif und Grossknig: Die Buyiden im Iraq (945-1055), Beirut 1969, s. 305-309; M. Fuad Kprl, Bizans Messeselerinin Osmanl Messeselerine Tesiri (nr. Orhan F. Kprl), stanbul 1981, s. 61, 198; Mehmet Ayka, Abbsi Devletinin lk Dnem dar Tekiltnda Dvnlar: 132232/750-847, Ankara 1997, s. 45-46; Corc Zeydn, slm Uygarl Tarihi (trc. Nejdet Gk), stanbul 2004, I, 320-324; Nc Marf, et-Tevtd-tedrsiyye, Mecelletl-Klliyyetil-edeb, VI, Badad 1963, s. 5-52; Nejat Gyn, Tevk, A, XII/1, s. 217-219; F. Babinger-[C. E. Bosworth], Taw, EI (ng.), X, 392-393. Erdoan Meril

TEVK
() Alt eit yazdan biri. Szlkte almet, nian, tura, padiah turasn tayan ferman anlamna gelen tevk hat sanatnda sultanlara ait belgelerde kullanlan yaz eidinin addr. Aklm- sittenin ana slplarndan saylan tevk kalemi ktip ve air Ysuf Lakve tarafndan sls yazdan gelitirilmitir. Abbs Halifesi Memnun vezirlerinden Fazl b. Sehl (. 202/818) ok beendii bu yazya er-riys adn vermi, divandan kan ferman ve mektuplarn bu yazyla yazlmasn emretmitir. Daha sonra kalemttevkt denilen bu yaznn kalem az eni sls kalemi kadardr. Harflerinin yars dz, yars yuvarlak hatlardan oluur. Sls yazya gre boylar, anaklar ve kpleri daha kktr. Sls elifinin boyu kaleminin noktasyla yedi noktaya yaklarken tevkin elifi be noktadr. Bitimeyen harfleri de birbirine yaklaarak, ilierek bitiir. Tevk yazda harflerin kaide ve biimleri sls kalemine uymakla beraber aralarnda baz farklar vardr. Slse nisbetle tevkde harfler daha yuvarlaktr. Yaz satr izgisinde yaz bitimine doru ykselir. Ortada yazlan ayn, f, kf ve mm harflerinin dm genelde ak olup bazan silinir. Tevkde kullanlan r-y mukavvara (bitiminde yukarya doru ykselen r harfi), er-rl-betra (bitii ok ksa), vvl-mukavvara (kf gibi yukarya doru kavisli vv) el-vvl-betra ve aynl-betra (kp ksa) sls yazda pek kullanlmaz (Kalkaend, III, 100). IV. (X.) yzyln balarna kadar devam eden, el-hattul-mevzn diye adlandrlan dnemde tevk yaz Dvn- nda ok kullanlmas sebebiyle ilenip gelitirilmitir. Ayrca tevkden onun kurallarna uyan rik yaz (hatt- icze) karlmtr. Hat sanatnda el-hattul-mensb ad verilen dnemi balatan bn Mukle ve kardei Eb Abdullah Hasan yaz eitlerinde bir ayklama ve snflandrma yaparak ana slplar belli llere ve kurallara balamlardr. bn Mukle zellikle tevk yaznn estetik deer kazanmasnda byk aba harcamtr. bnl-Bevvb aklm- sittenin belirlenmesinde yeni bir r am, bnl-Hzin diye bilinen Ebl-Fazl Ahmed b. Muhammed edDnever tevk yaznn klasik llerini ortaya koymutur. Seluklu divanlarnda ve Osmanllarda Ftih Sultan Mehmed devrinde divan yaznn belirip gelimesine kadar tevk yaz kullanlmtr. Osmanl hat ekolnde mushafn sre balar, yet says ve nzil olduu yeri belirten ksmlarda ve hat albmlerinde tevk yaz snrl olarak yer almtr.

BBLYOGRAFYA

Kalkaend, ubul-a, III, 100; Abdurrahman b. Ysuf bns-Syi, Tufet lil-elbb f natil-a vel-kitb (nr. Hill Nc), Tunus 1967, s. 42; Mstakimzde, Tuhfe, s. 611-612; Mahmud Bedreddin Yazr, Medeniyet leminde Yaz ve slm Medeniyetinde Kalem Gzeli (haz. Uur Derman), Ankara 1972, I, 95; Nihad M. etin,

slm Hat Sanatnn Douu ve Gelimesi (Ykut Devrinin Sonuna Kadar), slm Kltr Mirsnda Hat Sanat (haz. M. Uur Derman), stanbul 1992, s. 22; Mbahat S. Ktkolu, Osmanl Belgelerinin Dili (Diplomatik), stanbul 1994, s. 58-59. Muhittin Serin

TEVLD
() stihd asrndan sonra ortaya kan kelimeler, yeni kelime tretimi ve mevcut kelimelere yeni anlam ykleme mnasnda filoloji, baka bir airin kelime, sz ve temasn farkl ekilde kullanma anlamnda belgat terimi. Szlkte dourmak anlamndaki vild (vildet) kknden treyen tevld dourtmak, bir eyden baka bir ey meydana getirmek mnasna gelir. Arap edebiyat ile Arap filolojisinde tevld yabanc unsurlarn Arap toplumuna girip onlarla birlikte yaamasn, mvelled ise bu snftan kiileri ifade etmek iin kullanlyordu. Daha sonra tevld, istihd asr Araplar arasnda yaygn olmayan yeni tabir ve kelimelerin Arapada yer almasn, mvelled yeni tabir ve kelimeleri belirtmeye balamtr. Tevld ve mvelledi bu anlamda kullanan ilk Arap dilcileri Eb Amr b. Al (. 154/771) ve Ynus b. Habbdir (. 182/798) (Hilm Hall, s. 157). I. (VII.) yzyln sonu ile II. (VIII.) yzyln banda mvelled ile e anlaml kullanlan dier bir kelime muhdestir (a.g.e., s. 159). Mvelled, dahl, muarreb, acem kelimeleriyle ayn ve daha dar anlamda Arapaya yabanc dilden giren kelimeleri de ifade ediyordu. Gnmz Arap filolojisinde bu sonuncu olgu eliktirzul-lugav bal altnda ele alnmaktadr (a.g.e., s. 73). Tevld ve mvelled zaman zaman her eit dil yanln ifade eden lahn kavramyla kartrlmtr. Mesel Saleb kelimede meydana gelen her trl deiimi mvelled eklinde nitelemitir (Syt, I, 310). ada dil bilimcilerden brhim Ens, Arap dili geleneindeki bu deerlendirme ve dellet biimini, slmla deien kelimelerin dierlerinden ayr tutularak mvelled saylmamasn eletirmektedir (Hilm Hall, s. 175, 176). slm terminolojide yerlemi kelimeler dnda kalan yeni kelimelerin bir tr bozulma diye grlmesi yaygn bir kabuldr. Muhammed b. Ahmed el-Ezher ile smil b. Hammd el-Cevhernin eserlerinde olduu gibi pek ok szlkte mvelled kelimelere yer verilmemi, eer yer verilmise bu kelimeler ya kusurlu saylm ya da nceki dnemde bulunmalarndan dolay alndklar belirtilmitir (Mevhb b. Ahmed el-Cevlk, s. 14). Bu ereveye giren bir kelime Arapann kalplarna uyum salamsa Arapa kabul edilmitir (Bakalla, s. 73). Syt bu dorultuda mvelled kelimelerin szlk ve gramer alannda delil olarak kullanlamayacan sylemitir (el-Mzhir, I, 304). Mvelled kelimeler konusundaki bu olumsuz yaklam Frzbd ile almtr. Frzbd, el-mslmute bu tr kelimelere ve bilimsel terimlere, zellikle fkh ve aruz terimlerine geni biimde yer vermitir (Hilm Hall, s. 178). Yaklak 150lere (767) kadarki devreyi kapsayan ihticc devrinden sonra yaam mvelled/muhdes ediplerin iirleri sz konusu dneme ait kelimeler gibi szlk ve gramerde referans deeri tamaz (bk. MVELLEDN). Arap dil bilimi almalarnda tevld bugn daha ok Bat dil bilimi almalarndaki neolojizm karlnda kullanlmaktadr (Vardar, s. 223). Batda neolojizm olgusu yeni kelimeler tretme ve mevcut kelimelere yeni anlamlar ykleme biiminde iki grupta deerlendirilmektedir (Darmesteter, s. 31-32). Arap filolojisinde lafz ve mna itikak eklinde ikiye ayrlan tretme yollar gnmzde pek ok Arap dilcisine gre bu tasnife uymakta, buna bal olarak Arapann btn geliim yollarn karlamak zere isrl-luga ve tenmiyetl-luga (dilin zenginletirilmesi ve gelitirilmesi) gibi terkiplerle birlikte tevld terimi de kullanlmaktadr. Tevld daha zel bir tretmeyi ifade eden ettevld bit-terceme ve belli ihtiyalar karlamaya ynelik olmad halde baz yazarlarn veya

konumaclarn dilde yenilik yapma hevesiyle kelime uydurmalarn anlatan et-tevldl-maraz gibi tabirler iinde de kullanlmaktadr (Hilm Hall, s. 182, 651). Belgatta Tevld. Belgatn bed dalnda hem lafz hem mna sanatlaryla ilgili olan tevld, kelimenin bir eyden baka bir ey retip meydana karmak anlamndan doup terim haline gelmitir. Yaygn anlamyla tevld, bir airin baka aire ait lafz veya mnay alp kendi iirinde ayr bir anlam ve temada kullanmas, bir anlam ve tema halinde ortaya koymasdr. Serika, intihal, tazmin, iktibas, nakil gibi trlerle de ilgisi bulunan tevldi nakil bal altnda ele alan ve airin bakasna ait belli temadaki kelimeyi iirinde farkl temaya naklederek kullanmas biiminde ilk tanmlayan kii Eb Ali el-Htimdir (. 388/998). Eb Hill el-Asker konuyu ilk defa, bakasnn gzel bir konumdaki ifadesini latife yollu irkin, irkin bir szn gzel yoruma dntrerek sunmak anlamnda telattuf adyla ele almtr (Kitb-nateyn, s. 482). bn Re ise bunu telattuf ve tevld diye anarak airin bakasna ait bir mnadan yeni bir mna retmesi veya ona ziyadede bulunmas biiminde tanmlamtr (el-Umde, I, 233). bn Mnkz, telattuf balyla ele ald tevldi bakasnn szyle kendi szn birletirerek onlardan nc bir sz retmek eklinde tarif etmi (el-Bed, s. 284), ayrca bakasnn anlamn farkl muhtevada kullanmak diye tanmlad nakil bal altnda (a.g.e., s. 205-212) yine bakasnn uzun, ksa, fasih ve fasih olmayan szlerini uzunu ksaya ve aksine, fasihi fasihe, fasihi fasih olmayana ve aksine evirmek eklinde ayr balklar altnda kaydettii nakil eitleri iinde de birok rnek vermitir (a.g.e., s. 183-193). bn Ebl-sba tevldi lafz ve mnaya ynelik olarak iki kategoride incelemi, Safiyyddin el-Hill, bn Hicce, bn Masm ve Abdlgan en-Nablus gibi mellifler de konuya bu balamda yaklamtr. Hatb el-Kazvn tevldi haf bir serika tr saym, onun TellMiftna erh yazan belgatlar da kendisine uymutur. Lafz tevldi bir tr serika ve intihal saylarak eletirilirken mna tevldi gzel ve bed kabul edilmitir. Lafz ve mna tevldine rnek olarak slm kahramanlarndan Musab b. Zbeyr atnn bir yanna udde (savaa hazrlk) damgasn, muhalifi Hacccn eline geen atn dier yanna Haccc lilfirr (kamaya hazrlk) damgasn vurmu, bylece vg konumundaki sz yergi konumuna aktarlmtr. iirden rnek balamnda mrulkays b. Hucrun / ( Bazan erkenden ava karm, kular henz tneklerindeyken, yaban hayvanlarnn kemendi olan mheykel bir atla) beytine nazre olarak yazlan / ( O dilberin yle bir cemali vardr ki deta gzleri kamatran kementtir. Akm o prhay cemal iinde dner dolar) beyti verilebilir. lk beyitte kaydl-evbid (vahilerin kemendi) ifadesi av temas balamndayken ikinci beyitte kaydn-nevzr (bakan gzlerin kemendi) eklinde nesib/gazel temasna dntrlm ve son beyit bu iki ifadeye dayanlarak retilmitir. Bakasnn mna ve temasn onun lafzlarn kullanmadan farkl mna ve temaya aktarmak ve bu ikisinden nc bir sz retmek biiminde tanmlanan mna tevldine rnek olarak Kutmnin, Aceleci olmayan muradna erer/Acele eden eceline gider anlamndaki beytiyle bundan esinlenen Slim b. Vbisann, Yapacan ileri orta bir seyirle bitir/Nitekim ahlk altrma dneminden sonra oluur beyti gsterilebilir. Burada ilk beytin muhtevas ikincinin ilk msranda zetlenmi, bu ikisinden son msran ierii retilmitir.

BBLYOGRAFYA

Eb Hill el-Asker, Kitb-nateyn (nr. Mfd M. Kumeyha), Beyrut 1404/1984, s. 482-485; bn Rei el-Kayrevn, el-Umde (nr. M. Muhyiddin Abdlhamd), Kahire 1353/1934, I, 233-235; Mevhb b. Ahmed el-Cevlk, el-Muarreb (nr. Ahmed M. kir), Kahire 1969, s. 14; bn Mnkz, el-Bed f nadi-ir (nr. Ahmed Ahmed el-Bedev-Hmid Abdlmecd), Kahire 1380/1960, s. 183-193, 205-212, 284-285; bn Ebl-sba, Tarrt-Tabr (nr. Hifn M. eref), Kahire 1983, s. 494-498; a.mlf., Bedul-urn (nr. Hifn M. eref), Kahire 1377/1957, s. 207-211; Safiyyddin el-Hill, erul-Kfiyetil-bediyye (nr. Nesb Nev), Dmak 1403/1983, s. 215-218; bn Hicce, iznetl-edeb (nr. Selheddin el-Hevvr), Sayda 1426/2006, II, 261-263; Syt, elMzhir, Kahire, ts. (Dru ihyil-ktbil-Arabiyye), I, 304, 310; Abdlkdir el-Badd, iznetl-edeb (Bulak), I, 21; bn Masm, Envrr-reb f envil-bed (nr. kir Hd kr), Necef 1388/1968, V, 323 vd.; A. Darmesteter, La vie des mots, Paris 1932, s. 31-32; Hilm Hall, el-Mvelled fil-Arabiyye, Kahire 1954, tr.yer.; M. H. Bakalla, Arabic Culture Through its Language and Literature, London-Boston 1984, s. 73; M. Hamse Abdllatf, Luat-ir: Dirse fi-arreti-iriyye, Kahire 1416/1996, s. 38-39; brhim b. Murd, Tevldl-mualaililmiyyil-Arabiyyil-ad el-ay vel-ikliyyt, el-Luatl-Arabiyye ve teaddiyytlarnil-d vel-irn, Tunus 1996, s. 35-58; Ahmed Matlb, Muceml-mualatil-belyye ve teavvrh, Beyrut 1996, s. 440-442; Berke Vardar, Aklamal Dilbilim Terimleri Szl, stanbul 2002, s. 223; Soner Gndzz, Arapada Kelime Tretimi: Kavramlar-Kuramlar-Kurumlar, Samsun 2005, tr.yer.; a.mlf., Arapann Potansiyeli: Arapada Kelime Tretim Yollarna likin Bir nceleme, Marife, IV/2, Konya 2004, s. 177-196; Selhaddin ez-Zabelv, el-ti, etTrl-Arab, III/9, Dmak 1982, s. 37-61; Mehmet Yavuz, Yabanc Kelimenin Arapada Kullanl veya Tannmasndaki ller, Nsha, I/2, Ankara 2001, s. 71-79. Soner Gndzz

TEVLD
() Kulun irad fiillerinin ilh bir tesir olmadan birbirini meydana getirdii esasna dayanan Mutezileye ait teori. Szlkte dourmak anlamndaki vild (vildet) kknden treyen tevld meydana getirmek, bir eyi baka bir eyden elde etmek mnasna gelir. Terim olarak kulun, ihtiyar fiillerini Allahn mdahalesi olmadan tabiattaki ileyi erevesinde meydana getirmesi eklinde tanmlanr. Bu yolla bir fiilin meydana gelmesine veya bir neticenin domasna tevelld denilir. Tevld Ehl-i snnet ile Mutezile arasndaki tartmal konulardan biri olan kaderle ilgilidir. Kiiler, kendi istek ve iradeleriyle gerekletirdikleri eylemlerin sonularndan hem dnyada hem hirette sorumlu tutulacaktr. slm mezheplerinin tamam Cenb- Hakkn btn nesne ve olaylaryla kinat yaratp ynettiini kabul eder. nsanlarn ihtiyar fiilleri de tabiattaki hadiselerin bir ksmn tekil eder. Ehl-i snnet kelmclar konuyu ilh ilim, kudret, irade ve yaratma sfatlarnn yetkinlii asndan ele alarak kullara ait fiillerin teekklnde ilh bir tesirin sz konusu olduunu sylemi, Mutezile kelmclar ise kulun sorumluluuna felsef bir zemin hazrlamak amacyla byle bir etkinin bulunmadn ileri srmtr. Onlarn bu kanaatlerini delillendirirken kullandklar kantlardan biri tevld teorisidir. Fiilleri dorudan (mbir) veya dolayl (mtevellid) olmak zere ikiye ayran Mutezileye gre dorudan fiil insann kudret alan iinde bulunup onun tarafndan balatlan, mtevellid fiil ise bir veya daha fazla vasta ile gerekletirilen eylemi ifade eder (Kd Abdlcebbr, el-Mun, IX, 3738; Ear, II, 402-409). Bir kimse tarafndan atlan ve baka birine isabet ederek lmne yol aan ta rneinde tan atlmas iradeli bir filden meydana gelmesi bakmndan vastasz fiil, tan hedefe ulamas ve ortaya kan lm vastaya bal fiildir. Bu durumda tan hareket edip sonu dourmas tevld, bu fiilin sonucu mtevelliddir. Kelm terminolojisinde fiilin sebebe bal olarak dourduu sonulara efl-i mvellede (mtevellidt) ad verilir. Mutezile kelmclarnn bir ksm tevld teorisini ilh fiillere uygulamtr. Bunlar, Allahn ol emriyle bir eyi dorudan yaratmas gibi o eyi sebepler araclyla da yaratabileceini sylemi, bitkilerin tozlamas olaynda rzgrn aracln buna rnek gstermitir (Kd Abdlcebbr, el-Mu, s. 396; Ear, II, 414). lk defa Bir b. Mutemir tarafndan ortaya atld sylenen tevelld (tevld) kavram (ehristn, I, 64), Hseyin b. Muhammed en-Neccr ve Ebl-Hseyin Muhammed b. Mslim es-Slih dnda btn Mutezile kelmclarnca benimsenmitir. Kiinin kendi iradesi dorultusunda meydana gelen fiillerin sonular ynnden fillerine nisbeti ve insan iradesinin mtevellid (edilgen, pasif) olamayaca konusunda ittifak eden Mutezile kelmclar tevelldn tanm, fili, hangi fiilleri kapsad vb. hususlarda farkl grler ortaya koymutur. Onlarn mtevellidin fili konusunda ileri srdkleri grleri ylece zetlemek mmkndr. a) Bir b. Mutemir, Hafs el-Ferd, Ebl-Hzeyl el-Allf, Hayyt, Eb Ali el-Cbb ve Eb Him el-Cbb ile Kd Abdlcebbrn da iinde bulunduu ounlua gre mtevellid fiillerin fili bu fiilleri balatan kiidir, dolaysyla dnyev ve uhrev sorumluluk ona aittir (Hayyt, s. 60-61; Ear, II, 402). Ebl-Hzeyl el-Allf tevelld sonucu

oluan sorumluluu, filin gerekletirdii fiilin meydana geli biimini ve douraca sonular bilme artna balamtr. Bu konuda irade sfatna dikkat eken Hafs el-Ferd filin iradesi neticesinde meydana gelen her fiilin ona ait olduunu sylemitir. Eb Ali ve olu Eb Him elCbb insann g yetirdii fiillerle kalbin fiilleri diye nitelenen fikir, irade, itikad, pimanlk ve bunlarn ztlarnn herhangi bir vastayla teekkl etmediini belirtmitir (Kd Abdlcebbr, elMun, IX, 13). Engeller ortadan kalktnda dorudan meydana gelen veya dolayl biimde gerekleen fiiller arasnda fark gzetmeyen Kd Abdlcebbra gre insann seme zgrl bulunan her fiil ona aittir ve bu fiilinden sorumlu tutulacaktr (a.g.e., IX, 37-38, 75). Dolayl fiillerde sorumluluk filin niyetine baldr; onun tarafndan kastedilmeyen bir fiil mtevellid diye adlandrlmakla birlikte o bundan dolay sorumlu deildir (erul-Ulil-amse, s. 393). b) Nazzma gre tevelld yoluyla meydana gelen fiiller eyay yaratmasnn bir gerei olarak Allaha aittir (Ear, II, 405). Bu da bir kimse tarafndan frlatlan ta Allah Telnn yneltildii istikamete doru gitme tabiatna brndrmesi anlamna gelir. c) Muammer b. Abbda gre hareket, skn, renk, tat, koku, scaklk, soukluk, kuruluk ve yalk gibi cisimlerde tevelld yoluyla meydana gelen zellikler hull ettikleri cismin tabii fiilidir. Araz trnden saylan bu fiiller zerinde Allahn kudreti yoktur; araz nitelii tamayan diriltme, ldrme ve renk verme fiilleri ise Allaha aittir. d) Drr b. Amra gre dvme sonucunda acnn meydana gelmesi ve atlan tan frlamas gibi dolayl fiiller hem Allaha hem insana aittir (a.g.e., II, 407-408). e) nsann irade d fiilinin bulunmadn syleyen Smme b. Erese gre bilgi edinme ve akl yrtme dahil btn fiiller mecaz yoluyla insana nisbet edilebilir (Kd Abdlcebbr, el-Mun, IX, 11; sferyn, s. 81). lye fiil isnat etmek mmkn olmad gibi insana da fil denemez. Fiilin kt bir sonu dourmas ihtimalinden dolay Allaha izfesi de muhaldir. Smme, bu dncesinden dolay gerek Ehl-i snnet gerek Mutezile kelmclar tarafndan iddetle eletirilmitir (Badd, el-Far, s. 103). Ehl-i snnet kelmclar tevelld, cansz varlklara fiil gerekletirme kudreti vermeye ve lemin ileyiinde sebep-sonu arasnda zorunlu bir ilikinin bulunduunu kabul etmeye yol atndan eletirmilerdir. Onlara gre Mutezile kelmclar, salam bir dzene sahip olan lemin cansz bir filden meydana gelmesini mmkn grerek dnemin materyalistleriyle ayn safta yer almtr (bn Frek, s. 133-134). Ehl-i snnet, Mutezilenin zerinde durduu fiillerin dorudan Allah tarafndan yaratldn kabul etmektedir; nk hdis kudret ancak kendi alan iinde etkili olabilir, bunun dndaki btn etkiler Allaha aittir (Bklln, s. 339; Cveyn, s. 206). Mtevellid fiille bu fiilin meydana geli sebebi arasnda zorunlu bir ilikinin varln kabul etmek Earlere ait lem anlaynn nemli unsurlarndan imkn prensibini yok saymak, mcize ve keramet gibi konular inkr etmek demektir. Bu ilikide Allah fil ile teekkl eden fiil (msebbeb) arasna girebilir. Mesel ok atma fiilinde kii okun gitmesini murat edip onu frlatt halde Cenb- Hak oku lm gerekletirmeyecek ekilde hedefine ulamadan durdurabilir; hatta ok hedefe isabet etse bile lm fiilini gerekletirmeyebilir (Badd, Uld-dn, s. 138). Mutezilenin tevelld dedii bu iliki, kulun sebebe bavurmasnn hemen ardndan Allahn bu konudaki ileyi kanununu yaratmasndan ibarettir. Bu durumda meydana gelen sonu kula nisbet edilir ve bundan sorumlu tutulur (Nesef, II, 680-685). bn Hazm ise Mutezileyi destekler nitelikte cansz varlklardan tevelld yoluyla fiilin meydana geldiine dair, Kuranda geen atein yzleri yalamas (el-Mminn 23/104), cehennemde suyun yzleri halamas (el-Kehf 18/29) gibi anlatmlar rnek gsterip bu tr fiillerin zuhur bakmndan kendisinden zuhur ettikleri varla, yaratma bakmndan Allaha ait olduunu syler (el-

Fal, V, 59-60). Mutezilenin tevld teorisi, Aristocu illiyet teorisinden ya da dnemin inkrc akmlarnn tabiat anlayndan ziyade modern dnemde ortaya kan vesileci (occasionnaliste) anlaya daha yakndr. nsan fiilinin dolayl sonularnn sorumluluk asndan durumunu zmeyi amalayan teori fille onun setii vasta arasnda herhangi bir zorunlu ilikiye yer vermez. Fil fiiliyle arasndaki vastay semekte zgrdr. Ancak bu noktadan sonra tevld yoluyla oluan fiil zorunlu bir fiil hkmndedir. Bylece Mutezile sebep-sonu arasnda illiyet bana ve lemde sabit kanunlarn varlna iaret etmitir. Tan atlmas hadisesinde insan ta ve onun yol aaca fiili seme konusunda zgr, tan tabiat kanunu gereince tevld ettii fiilden dolay sorumludur. nk sebebi meydana getirerek ona bal sonucu ortaya karmak ve bununla vgy ya da yergiyi hak etmek fiili yapan g sahibinin elindedir. Ancak Mutezile, sebebin varlyla birlikte sonucun ortaya kmasna engel bir durumun bulunmasn mmkn grm, sebep-sonu arasndaki zorunluluu engellerin ortadan kalkmas ve mahallin fiile msait olmas gibi artlara balamtr. Buna ramen Mutezile iinde tevld ve tevelldle ilgili farkl grlerin ortaya kmas ve bu teorinin ak ekilde izah edilememesi, konunun murzlar tarafndan anlalamamasna, hatta bu teoriyi benimseyenlerin kfre kadar varan ithamlara mruz kalmasna yol amtr. Tevld ve tevelld konusu mezhepler tarihi ve kelm kitaplarnda tartld gibi zellikle ilk dnemlerde hakknda mstakil eserler de kaleme alnmtr. Nazzmn Kitbt-Tevelld (bnn-Nedm, s. 206), Ebl-Hzeyl el-Allfn Kitbt-Tevld alen-Nam (a.g.e., s. 204) ve Abdlkhir el-Baddnin bll-avl bittevelld (DA, I, 246) bunlar arasnda saylabilir.

BBLYOGRAFYA

Lisnl-Arab, vld md.; Tehnev, Kef (Dahrc), I, 534; Hayyt, el-ntir, s. 46-47, 60-61; bnn-Nedm, el-Fihrist (Teceddd), s. 204, 206; Bklln, et-Temhd (mdddin), s. 334-341; bn Frek, Mcerredl-Malt, s. 131-134, 282-283; eyh Mfd, Evill-malt (nr. brhim elEnsr), Beyrut 1414/1993, s. 103-105; Kd Abdlcebbr, el-Mun, IX, 11-14, 20, 37-42, 49, 7071, 75, 79-80, 99, 161-162, 352, 392; a.mlf., el-Mu, s. 352, 380-385, 396; a.mlf., erul-Ulilamse, s. 387-388, 393; Ear, Malt (Ritter), I, 45-46; II, 380, 401-415; Badd, el-Far (Kevser), s. 77-78, 80, 103, 112, 127, 180; a.mlf., Uld-dn, stanbul 1346/1928, s. 138-139; bn Hazm, el-Fal (Umeyre), V, 59-60; sferyn, et-Tebr (Ht), s. 75-81; Cveyn, el-rd (Temm), s. 49, 206-207; Nesef, Tebratl-edille (Salam), II, 680-685; ehristn, elMilel (Kln), I, 64; Sleyman Hayri Bolay, Felsef Doktrinler Szl, stanbul 1979, s. 186-188; Ulvi Murat Klavuz, slm Dncesinde Dolayl Fiiller ve Davranlar: Tevlid-Tevelld (yksek lisans tezi, 2001), U Sosyal Bilimler Enstits; Bekir Topalolu-lyas elebi, Kelm Terimleri Szl, stanbul 2010, s. 320-321; Remke Kruk, Tawallud, EI (ng.), X, 378-379; Ethem Ruhi Flal, Abdlkhir elBadd, DA, I, 246. Osman Demir

TEVLYE
() Al fiyat veya maliyet zerine kr koymadan yaplan gvene dayal sat szlemesi; kamu grevine tayin. Szlkte yneltmek, bir kimseyi yetkili klmak, bir yere vali tayin etmek anlamndaki tevliye, terim olarak bir maln al fiyat veya maliyeti zerinde herhangi bir deiiklik yaplmadan satlmasn, ayrca bir kamu grevine tayini ifade eder. Tevliye gvene dayal satm trlerinden olduu iin murbaha ve vada ile ayn kategoride yer alr. Baz fkh kitaplarnda tevliye ile balantl biimde ele alnan irak (irket/itirak) terimiyle maln bir ksmn al fiyatna satma (mesel 10 liraya alnan bir maln yarsn 5 liraya satma) ilemi kastedilmekte ve tevliye ile ayn shhat artlarn tamaktadr. Baz aratrmaclar, fkh tarihinde tevliye ve irak kavramlarnn ieriinde deiiklikler meydana geldii kanaatindedir (Yanagihashi, A History, s. 149-163). Gnmzde zellikle maliyetine sat denilen satlar tevliye akdi kapsamnda deerlendirilir. Genel muhtevas ve hkmleri itibariyle satm akdinin bir tr sayldndan beyin meruiyet delilleri tevliye bakmndan da geerlidir. Ayrca hadislerde tevliye sat hakknda deliller vardr. Nitekim Resl-i Ekrem, Hz. Eb Bekirin hicret srasnda kullanmak zere satn ald iki deveden birini al fiyatna kendisine satmasn istemi (Abdullah b. Ysuf ez-Zeyla, IV, 31), bir baka rivayette tevliye satnda saknca olmad ifade edilmitir (Abdrrezzk es-Sann, VIII, 48-50). Baz kaynaklarda murbaha ile tevliyenin cevazna dair akl deliller erevesinde ticar tecrbesi bulunmayanlarn mal almada tecrbeli kiilerin yardmna ihtiya duyduklarna deinilir (Bedreddin el-Ayn, VI, 487-488; bnl-Hmm, VI, 497). Fkh eserlerinde bu ve benzeri delillere yer verilerek tevliyenin cevaz konusunda fakihler arasnda fikir birliinin bulunduu belirtilir. Tevliye akdinin geerlilii balamnda taraflarn irade beyanlarnn belirli kalplar iinde ifade edilmesi art koulmamakla birlikte bu beyanlarda akdin tevliye olduuna dellet eden sermayesi karlnda, aldm fiyata veya maln zerinde yazl olan fiyata gibi ibarelerin kullanlmas gerekli grlmektedir (Buht, III, 229). Shhat artlar ve hkmleri, zellikle al fiyat ve mala ilikin meseleler bakmndan genelde murbahaya benzeyen tevliyenin shhati iin u artlar aranr: a) Al ve sat fiyat mteri tarafndan bilinmelidir. Aksi takdirde tevliye sat fsit olur; ancak mteri akid meclisinde fiyat renip kabul ederse fesat ortadan kalkar. b) lk bedelin misl mallardan olmas gerekir; bu husus fiyatn tesbiti asndan gereklidir. c) Haneflere gre tevliye konusu edimlerin ikisi de para trnden olmamaldr. Zira bu durumda sarf akdi sz konusu olur ve bedeller taayyn etmeyip zimmete taalluk eder. Dier emanet akidlerinde olduu gibi satcnn maln ilk al fiyat, kendisine maliyeti ve maln durumu hakkndaki beyanlar tevliyenin hkmleri asndan zel nem tamaktadr. Bu balamda satcnn mal ve fiyata ilikin yanl bilgi vermesi alcya baz haklar salamakta ve maldan elde edilen kazancn hellliini olumsuz etkilemektedir. Gerek d beyann gveni ktye kullanmaktan veya hatadan kaynaklanmas durumlaryla, bunun anlalmas esnasnda tevliye konusu maln mevcut olup olmamas ihtimallerine gre mezheplerin konuya dair yaklamlar farkllk gstermektedir. a)

Yanl beyann cretin miktarn ilgilendirmesi durumunda, mesel mal 10 liraya aldn syleyen satc gerekte 9 liraya almsa Hanef ve filerde arlkl gre ve Hanbellere gre aradaki fark miktarnca mteri lehine indirim yaplr ve kendisine muhayyerlik tannmadan akid balayc saylr. Aksi takdirde sat tevliye olmaktan kar ve murbahaya dnr. Mliklere gre satc fazlalk miktarnca indirim yaparsa mteri mal almak zorundadr. Muhammed b. Hasan eeybnye gre mteri kendisine beyan edilen ilk fiyat karlnda mal alp almamakta serbesttir. b) Yanl beyan demenin niteliinde ise, mesel satc mal vadeli ald halde bunu alcya bildirmemise Hanef, fi ve Mliklere gre alc belirlenen fiyat karlnda mal alp almamakta muhayyerdir. Hanbellerde tercih edilen gre gre bu durumda mteri ilk sattaki vade ile deme yapar, kendisine muhayyerlik ve fesih hakk tannmaz. Satcnn yanl beyan, maln ksmen veya tamamen tketilmesinden veya iadeyi engelleyecek derecede aypl hale gelmesinden sonra ortaya karsa Hanefler ve Hanbellere gre akid yapld ekilde balayclk kazanr; Mliklere gre mteri doru fiyata veya maln piyasa deerine gre aradaki fark iade eder, ancak onun dedii miktar satcnn yanl beyan ile gerek fiyat arasndaki farktan ok olamaz; Eb Ysufa gre ise aradaki fark dlr. te yandan kamu grevlerine ynetici tayini tevliye kelimesiyle ifade edilir. Bu tr grevlendirmeler iin tevliyenin yan sra takld, tefvz, tevkl, istihlf gibi terimler de kullanlmtr. Grevi veya yetkiyi ifade etmek zere vilyet/velyet (vilyet-i mme), grevlendirilenler iin grevle ilgili zel terimlerin yan sra emr, vali, mvell gibi kelimelere de yer verilmitir (emrl-hac, vlissadakt, vlil-mezlim) (Mverd, s. 60, 154, 194; Ksn, IX, 253-254). Bu anlamda yirmiden fazla kamu yneticilii tr saylmsa da (Nezh Hammd, s. 34-49) kamu grevleri ve kurumlarnn says zamana ve ihtiyaca gre deiir. Genel olarak kamu grevlerine drt tr ynetici tayini sz konusudur: Coraf alan ve grev kapsam bakmndan genel (devlet bakannn seimi, devlet bakannn btn idar ve kaz yetkilerinde kendisine niybet etmek zere bir vezrizam tayin etmesi), coraf alan genel, grev kapsam zel (devlet bakannn belli bir grevde btn lke apnda kendisine niybet etmek zere bir vezir, kumandan veya genel mdr tayin etmesi), coraf alan zel, grev kapsam genel (devlet bakanna idar ve kaz yetkilerinde niybet etmek zere belli bir blgeye veya eyalete vali yahut emr tayin edilmesi), her iki bakmdan zel (belirli bir blgeye kad, vergi tahsildar, muhtesib tayini, hac dneminde hac emri tayini). Vakflarn idaresi iin grevli tayininde de tevliye kullanlm, zellikle Osmanllar dneminde vakflarn ynetimi iin mtevelli tayinine tevliyet denilmitir (ayrca bk. MTEVELL; VELYET).

BBLYOGRAFYA

Lisnl-Arab, vly md.; Abdrrezzk es-Sann, el-Muannef (nr. Habbrrahman el-Azam), Beyrut 1403/1983, VIII, 48-50; Sahnn, el-Mdevvene, IV, 83-85; Mverd, el-Akms-sulniyye, Beyrut 1415/1994, s. 60, 132, 134, 154, 171, 194-195, 203 vd.; Serahs, el-Mebs, XIII, 86-87; Ksn, Bedi (nr. Ali M. Muavvaz-dil Ahmed Abdlmevcd), Beyrut 1418/1997, VII, 172180, 185-189; IX, 253-254; bn Kudme, el-Mun, IV, 206-207, 210-211; Nevev, Ravat-libn (nr. Ali M. Muavvaz-dil Ahmed Abdlmevcd), Riyad 1423/2003, III, 184-185; Abdullah b. Ysuf ez-Zeyla, Nabr-rye, [bask yeri yok] 1393/1973 (el-Mektebetl-slmiyye), IV, 31;

Ahmed b. Muhammed el-Feyym, el-Mibul-mnr, Beyrut 1987, s. 258; Bedreddin el-Ayn, elBinye, Beyrut 1401/1981, VI, 486-506; bnl-Hmm, Fetul-adr, VI, 494-510; Zekeriyy elEnsr, Esnel-melib (nr. M. M. Tmir), Beyrut 1422/2001, IV, 226-229; emseddin er-Reml, Nihyetl-mutc, Beyrut 1404/1984, IV, 106-111; Buht, Kefl-n, III, 229-235; bn bidn, Reddl-mutr (nr. Ali M. Muavvaz-dil Ahmed Abdlmevcd), Riyad 1423/2003, VII, 349-387; Ali Haydar, Drerl-hkkm, stanbul 1330, I, 593-600; Abdrrezzk Ahmed es-Senhr, Medirl-a fil-fhil-slm, Kahire 1960, II, 166-174; Subh Mahmesn, en-Naariyyetlmme lil-mcebt vel-ud, Beyrut 1983, s. 427-428; Nezh Hammd, Naariyyetl-vilye fi-eratil-slmiyye, Dmak-Beyrut 1414/1994, s. 17-49, 100; Talip Trcan, Devletin Egemenlik Unsuru ve Egemenlikten Kaynaklanan Yetkileri, Ankara 2001, s. 204-207; H. Yanagihashi, A History of the Early Islamic Law of Property: Reconstructing the Legal Development, 7th-9th Centuries, Leiden 2004, s. 128-133, 149-163, 210; a.mlf., Tawliya and Ishrk in the Formative Period of Islamic Law, Annals of Japan Association for Middle East Studies, XIX/1, Tokyo 2003, s. 27-43; Tevliye, Mv.F, XIV, 195-202. smail Cebeci

TEVRAT
() Kurn- Kermde yahudilerin kutsal kitabna verilen ad. Tevrt kelimesinin kk Arap dilcilerine gre ver fiilidir; ancak vezin kalbyla ilgili ihtilf vardr. Basra ekolne gre bu kelime fevale vezninden vevrt ( )olup birinci vav t harfine dnmtr; nk bu vezin Arap dilinde daha yaygn kullanlr (Tcl-ars, vry md.; LisnlArab, vry md.). Kfe ekol ise tefile vezninden tevriye ( )olduunu ileri srmtr (Tcl-ars, vry md.; Lisnl-Arab, vry md.; Zebd, X, 389). Tevrat kelimesini kraat imamlarndan bazlar tevriye, bazlar da tevrt eklinde okumutur (Fahreddin er-Rz, VII, 159; Beyzv, I, 144). Buna karlk bir ksm limler tevrat lafznn Arapa olmadn ve kelimeye Arapa bir temel bulmaya almann gereksizliini vurgulamtr (Zebd, X, 389). i mfessiri Muhammed Hseyin Tabtab bu lafzn brnceden geldiini belirtmitir (el-Mzn, III, 9). Son dnem dilcilerinin ou tevratn brnce torah kelimesinin Arapalam ekli olduu kanaatindedir (Butrus el-Bustn, I, 176; Ahmed Rz, I, 414). Baz modern aratrmaclar ise tevrat brnce-rmce melez bir kelime diye nitelendirmektedir (EI [ng.], X, 393). Yahudi geleneinde tevrat reti, doktrin, klavuz, teori, hkm, kanun, din gibi anlamlar tamaktadr. Bu kelime, Hz. Msya verilen kitabn ismi olarak kullanld gibi Tanah (Ahd-i Atk), Mina, Talmud ve rabbilere (yahudi din limi) ait btn eserler iin de kullanlmaktadr. Yahudi geleneine gre bu klliyat Hz. Msya Snda vahyedilmi ve retilmitir (Berakot, 5a; Beba Metzia, 59b; Megillah, IV/1). Ancak tevrat kelimesi kutsal kitap sz konusu olduunda Ahd-i Atkin ilk be kitabn ifade etmektedir. Tevratn rulo halindeki el yazmas nshasna Sefer Torah, kitap halindeki nshasna Huma Torah (Hamia Humey Torah: esfr- hamse) denmektedir. Humata Ahd-i Atkin Peygamberler (Neviim) blmnden haftara denilen ekler bulunmaktadr. Tevratn her iki nshas da be kitaptan olumaktadr. Bunlar vahye dayandrlan geleneksel srasyla Tekvn (Bereit), k (emot), Levililer (Vayikra), Saylar (Bemidbar) ve Tesniyedir (Dvarim). Bu kitaplarda yaratltan Hz. Msnn vefatna kadar geen dnemde cereyan eden olaylar kronolojik srayla anlatlmakta, din, hukuk ve ahlk ahkm ayrntl biimde verilmektedir. Tevratn kitaplar arasnda slp birlii yoktur. Tekvn ve Tesniye normal bir metin zellii gsterirken k, Levililer ve Saylar vahiy slbu tamaktadr. Tekvnde Hz. Msdan nceki olaylar hikye edilmitir. Tesniye, Hz. Msnn kendi tecrbesinin bir rn gibi kaleme alnmtr. Hz. Ms bu kitabn 1-4. bablarnda Msrdan klarn, getikleri ve konakladklar yerleri anlatp nceki olaylarn bir zetini yapmaktadr. 5-29. bablarda sriloullarnn uymas gereken kanunlar bildirilmekte, 30. bab ile 31. babn yarsna kadar olan ksmda sriloullarna tavsiyelerde bulunulmaktadr. 32. babda Hz. Msnn bir ilhisi, 33. babda bir duas yer almakta, 34. ve sonuncu babda vefat ve defni anlatlmaktadr. Sefer Torah, Yahudilikte ve yahudi hayatnda byk kutsalla sahiptir. Sinagoglarda mihrabn yerini tutan kutsal blmede saklanr. zeri ekil ve yazlarla sslenmi iyi cins bir kuma klfla rtldr.

Pazartesi, perembe, sebt ve ayba ile bayram ve oru gnlerinde buradan karlr ve krsye konularak ehil bir okuyucu tarafndan ilgili paralar okunur. Sinagogdaki yeni yazlm bir Sefer Torah en az defa hata kontrol yapldktan sonra sinagog dna karlr. Sefer Torahn ehil yazclar tarafndan yazlmas gerekir. Hattat yahudi eriatna ok sk bal olmaldr. Yazm iine balamadan nce din kurallara gre hazrlanm temizlenme havuzuna dalarak temizlenmeli ve niyetinin Allah rzasn kazanmak olduunu belirtmelidir. Yazm srasnda bir rnek nsha kullanmal, her kelimeyi bu nshadan okuyarak sesli ekilde telaffuz etmeli, tek bir harfi dahi kendi ezberinden yazmamaldr. Yaz malzemesi olarak koer (kaer) kuralna uygun biimde hazrlanm hayvan derisi, siyah mrekkep ve kam kullanmaldr. Kurallara uygun yazlmayan Sefer Torah geersiz saylr. Tevratn yazmyla ilgili kurallar, Bbil Talmuduna sonradan eklenen Soferim ve Sefer Torah blmlerinde ayrntl biimde aklanmaktadr. Tevratta trl blmleme vardr. Bunlardan birincisi bab eklindedir. Hristiyan kaynakl olan bu blmleme usuln XIII. yzyln banda Canterbury Bapiskoposu Stephan Longton ortaya koymutur. XIV. yzylda yahudiler bu usul benimsemitir. Bu blmlemeye gre Tevrat 187 babdan meydana gelmektedir. Tekvn elli, k krk, Levililer yirmi yedi, Saylar otuz alt, Tesniye otuz drt babdr. Bablardaki cmlelerin dalm yahudi nshas ile hristiyan nshas arasnda bazan farkllk gstermekte, cmle numaralar birbirini tutmamaktadr. Yahudi kaynakl iki blmlemden ilki cmlelerin muhteva birliine gre yaplr. Sn kaynakl olduuna inanlan sz konusu blmleme usulne Tevratn yazmnda titizlikle uyulmas gerekir. Bu blmleme cmleler arasnda bo bir alan brakmak suretiyle yaplr; hristiyan nshalarnda ise ayn ilem paragraf eklinde uygulanmaktadr. Yahudi kaynakl blmlemenin ikincisi haftalk okuma paralarna gre yaplr. Buna gre Tevrat, her hafta sebt gnlerinde okunmak zere elli drt haftada hatmedilecek biimde elli drt blme ayrlr. Akenaziler blmlerin her birine sidrah, Sefaradlar ise paraa derler. Tevratn cmle ve harf says hakknda kesin bir rakam verilmemektedir. Talmuda gre Tevrat 5888 cmle ihtiva eder (Kidduin, 30a). ada Tevrat uzmanlarnn verdii bilgiye gre ise cmle says 5845tir. Tevratn harf says hakknda verilen rakamlar 300.000 ile 400.000 arasnda deimektedir (JE, XII, 196). Msdan nce Tevrat. Midra tr yahudi kaynaklarna gre Tevrat dnyann yaratlndan nce yaratlan yedi eyden biridir (Bereit Rabah, 1/4; Pirke de-Rabbi Eliezer, s. 10-11). Tevrat dnya yaratlmadan 974 nesil nce yaratlm (Eliyahu Zuta, s. 10; Mslimin el-Cmiu-ainde Tevratn Hz. demden krk yl nce yaratldna dair bir rivayet bulunmaktadr [ader, 15]), dnyann ve insann yaratlnda Tanrya danmanlk yapmtr (Pirke de-Rabbi Eliezer, s. 12-13). Tanr, dnyann yaratlmasndan Tevratn sriloullarna veriliine kadar gnn te birini Tevrat okumak ve onun yorumu olan Mina almakla geirmitir (Eliyahu Rabah, s. 14). Kaynaklarda dem, Nh, brhim ve Ysufun Tevratn btn hkmleriyle amel ettii zikredilmektedir (Megillah, I/11; Zohar, I/176b). Kuranda ise Tevratn brhim ve Yakbdan sonra indirildii belirtilerek bu rivayetten reddedilmektedir (l-i mrn 3/65, 93). Vahiy ekli. slm mfessirleri Tevratn bir defada (Zemaher, III, 287; M. Abdlazm ez-Zrkn, I, 52-53) levhalar halinde verildiini belirtir (M. Hseyin Tabtab, XV, 209). Tevratn vahiy ekli rabbiler arasnda tartmaldr. Rabbilerden bazlar Tevratn bir defada indiini, bazlar ise eitli zamanlarda para para vahyedildiini ileri srmtr (Hagigah, 6b; Sotah, 37b; Zebahim, 115b). Rabbilerin bu gr ayrlklarna ramen Tevratn bir defada Msya vahyedildii anlay genel

Rabbn inancn esasn oluturmutur (Berakot, 5a; Megillah, IV/1; Kurn- Kermde, Ehl-i kitap senden kendilerine gkten bir kitap indirmeni istiyor [en-Nis 4/153] yetiyle onlarn bu anlayna iaret edilmektedir). Yazlmas. Hz. Msnn Tevrat yazp yazmad tam olarak bilinmemektedir. Tesniyede Msnn Tevratn szlerini bir kitaba yazd ve bu kitab ahid sand*nn yanna koymas iin kohenlere teslim ettii ifade edilmektedir (31/9, 25-26). Buna dayanarak Tevrat Hz. Msnn yazdna inanlmaktadr. Deuteronomy Rabahta (IX, 9) ve bn Meymnun (Maimonides) Mine Tora (Giri, 1) adl eserinde Hz. Msnn on Tevrat nshas yazd, bunlarn on ikisini on iki kabileye verdii, birini de ahid sandnn iine koyduu zikredilmektedir. Bu rivayeti Ahd-i Atkin I. Krallar ve II. Tarihler kitaplar dorulamamaktadr. Bu kitaplarda Sleyman zamannda ahid sandnn ald ve iinden iki levhadan baka bir ey kmad belirtilmektedir (I. Krallar, 8/9; II. Tarihler, 5/10). Buna gre ya asl nsha kaybolmutur ya da kaynaklarda anlatlanlar gerek deildir. Mslmanlarla yahudiler arasndaki tahrif tartmalarn kapsaml biimde inceleyen H. Lazarus-Yafeh on nsha teorisinin mslmanlara kar uydurulduu kanaatine varmtr (IX [1995], s. 85). Bugnk Tevratn Oluum Sreci. Yahudi kaynaklarnda Hz. Msnn yazd sylenen Tevratn tahrif edildiine ilikin pek ok bilgi vardr. Kaynaklara gre gneydeki Yahuda Krallnn bana geen Hz. Sleymann olu Rehoboam ve kendisiyle birlikte btn Yahuda halk Tevrat terketmitir (II. Tarihler, 12/1). Daha sonra Yahuda krallarndan Ahaz (m.. 736-716) Tevrat okumay yasaklam ve mbeddeki Tevrat mhrletmi, Menasseh (m.. 687-642) Tevrattan Tanrnn isimlerini karp yerine putlarn isimlerini koydurmu (Sanhedrin, 103b), Amon ise (m.. 642-640) Tevrat yakmtr. Menassehin zamannda Hz. Msnn yazd sylenen ve mbedde muhafaza edilen asl nsha kaybolmutur (Albo, III/22). Kral Yoiya dneminde (m.. 640-609) mbedin tamiri srasnda tesadfen ortaya kan Tevrat, Bbil Kral Buhtunnasrn (Nebukadnezzar) Yahuda topraklarna girip Kuds kuatmas zerine mbeddeki mahzene saklanmtr. Kuds Talmudundaki rivayete gre Tevrat gnmzde hl sakland bu yerde durmaktadr (ekalim, VI/2). Bugnk Tevrat yazc-lim Ezra ortaya karmtr. Bbil srgn sonrasnda Ezra, sril topraklarnda yaayan yahudiler arasnda tamamen unutulan Tevrat szl yorumuyla birlikte yeniden oluturmutur (Sukkah, 20a). Talmuda gre Ezra yeni Tevratta baz deiiklikler yapmtr (Sanhedrin, 21b-22a; ekalim, V/1). Bunun yannda Tevratn yazlyla ilgili birtakm kurallar belirlenmitir. Masorah denilen bu kurallar daha sonra ortaya kan masorah uzmanlar tarafndan gelitirilmitir. Baaley hamasorah ad verilen bir grup haham milttan sonra VI. yzylda Taberiyede bu kurallar bir sisteme balamtr. Masorah uzmanlarnn sonuncusu X. yzylda yaayan Aaron ben Aerdir. Bugnk Tevratn yazm ekli, byk oranda Aaron ben Aer tarafndan tahminen milttan sonra 950 ylnda kaleme alnan ve Halep kodeksi diye bilinen nshaya dayanmaktadr. bn Meymn, Mine Torah adl eserinde Aaron ben Aerin nshasn esas aldn sylemi (Sefer Torah, VIII/4), onun bu aklamas nshann btn yahudi dnyasnda genel kabul grmesini salamtr. Masorah kurallar balangta nesilden nesile szl olarak nakledilmi, bunlar daha sonra Tevrat metinlerinin kenarlarna ve sonlarna kaydedilmitir. Tevrat zaman zaman kaybolduundan metin kenarna ve sonlarna yazlan bu masorah notlar da yok olmu ve unutulmutur. Bu yzden masorah kurallar her zaman ayn kalmamtr. Bundan dolay Talmuddaki Tevrat alntlar bazan Tevratta bulunana gre deiiklik gstermitir. Bunun sebebi Talmud

dnemindeki masorah kurallarnn sonraki kurallardan farkl olmasdr. Versiyonlar. Tevratn biri yahudilere, dieri Smirlere ait olmak zere iki versiyonu vardr. Smirlere gre Smir Tevrat nshasnn tarihi olduka eskilere, Hrnun ikinci gbekten torunu Abiaya dayanmaktadr. Smir tarihisi Ebl-Fethin verdii bilgiye gre Finehas olu Abia, sriloullarnn Kenn topraklarna hkim oluunun on nc ylnda Gerizm dandaki toplanma adrnn giriinde Tevrat yazmtr. Ebl-Fethin bahsettii Abia nshas Smir Tevratnn ilk nshas olup onun ifadesine gre kendi yaad dnemde (XVI. yzyl) mevcuttu (The Kitb alTrkh, s. 44-45). XX. yzyln balarnda Nablustaki Smir cemaatinin bakanln yapan Haham Yaakov ben Aron da Abia nshasndan bahsetmekte ve ayrntl bilgi vermektedir (Gaster, s. 191192). Smirlerin Tevrat ile yahudilerin Tevrat arasnda yaklak 6000e yakn farkllk vardr. Bunlardan bir ksm iki topluluk arasnda inan farkll oluturacak dzeydedir (bu farklar iin bk. Sadaqa, HHT). Bu sebeple yahudilerle Smirler birbirlerini tahrifle sulamtr (Sanhedrin, 90c; The Kitb al-Trkh, s. 95-98). Tercmeleri. Tevratn milttan nce III. yzylla milttan sonra IV. yzylda klasik birok dilde tercmesi yaplmtr. Gnmze ulaan baz tercmelerden en mehurlar Yunanca Septuagint ve rmce Targumdur. Tevratn rmce birok evirisinin yapld biliniyorsa da en mehuru bir mhtedi olan Onkelosun Targum Onkelos adl evirisidir. Bu evirinin yahudi din hayatnda nemli bir yeri vardr. Her cuma akam brnce Tevrattan sonra bu eviriden bir blm okumak gerekir (Berakot, 8a). Yunanca Septuagint Tevratn bilinen nshalarnn en eskisi olup milttan nce III. yzylda Msr Ptolemy Hnedanlndan II. Ptolemy zamannda gerekletirilmitir. Doudan ve batdan getirttii kitaplarla skenderiye Ktphanesini zenginletiren II. Ptolemy, Tevrat da bu ktphaneye kazandrmak iin Filistindeki yahudi cemaatine bir heyet gndermi ve kutsal metinleri Yunancaya tercme edecek uzmanlar istemitir. Heyetin iinde kardei Philocratese gnderdii mektupta bu olay anlatan Aristeas da vardr. Aristeasn belirttiine gre Ba Kohen Eleazer on iki kabileden altar kii olmak zere yetmi iki kii gndermi, bunlar Tevrat Yunancaya evirmitir. Yahudi kaynaklarna gre evirmenler Septuagintte on adet kastl deiiklik yapmtr (Megillah, 9a; Soferim, XI/1). Tevratn bu tercmesine yetmi iki kii tarafndan yapld iin Septuagint (yetmi) denmitir. Sz konusu tercme Yunanca konuan btn cemaatler arasnda yaylmtr (Josephus, s. 376-378 [Antiquities of the Jews, XII/2:11-15]). Tevratn Arapaya ilk evirisinin Sura Akademisinin bakan Saadiya Gaon tarafndan X. yzylda yapld kabul edilir. slm dnyasnda Sad b. Ysuf el-Feyym diye bilinen ve Mutezil grten etkilenen Saadiya, Arapa eviride Tevrattaki antropomorfik ifadeleri hafifletmeye almtr. Onun tercmesi Arapa konuan yahudiler arasnda kabul grmtr. Smirler ve Kopt kilisesi de Saadiyann evirisini esas almtr. Bu evirinin ilk basm 1546da stanbulda gerekletirilmitir. Tevratla lgili Dogmalar. Tevratn batan sona btn harf ve kelimeleriyle vahiyye dayand inanc klasik Yahudiliin temel dogmalarndandr. Rabbn kaynaklarndan Minada Tevratn vahiy mahsul olduunu inkr edenin hirette yerinin bulunmayaca belirtilmitir (Sanhedrin, X/1). Saadiya Gaon, Tevratn ilhliini temel dogma saymtr (The Book of Beliefs and Opinions, s. 335 [IX/4]). XII. yzylda bn Meymn tarafndan tekil edilen ve Ortodoks yahudilerinin ments kabul edilen on maddelik iman esaslarnn sekizincisinde bugn yahudilerin elindeki Tevratn Hz. Msya indirilen Tevrat olduu vurgulanmtr. bn Meymna gre mevcut Tevratn her sz Tanrya aittir. Tevratn tefsiri mahiyetindeki szl Tevrat da Tanrdan gelmitir. Tevratta vahye

dayanmayan kelmn bulunduunu syleyen kimse kfirdir (Selections from the Arabic, s. 35-36). XIV. yzylda yaayan Karai Rabbi Yisrael ben Samuel Ha-Magrib, Karler iin tesbit ettii iman esaslarnda benzer ifadelere yer vermitir. Ona gre Tanr Tevrat aracsz olarak Msya kelime kelime yazdrmtr. Tevrat btn ynleriyle sahihtir; onda hibir eliki yoktur ve olduundan phe edilemez. O neshedilmeyecek ve deitirilmeyecektir. Onun senedi kesintisiz ve sahihtir (Halkin, s. 151-152). Tevratta Nesih Meselesi. Rabbiler dogmaya ramen Tevratta neshin olup olmadn tartmtr. Rabbi Simlaye gre Hz. Msya 613 kanun verilmi, fakat Dvd bunlarn saysn on bire indirmitir (Mezmrlar, 15/2-5). Bu on bir kanunu daha sonra aya altya, Mika e ve Amos bire indirgemitir (Makkoth, 24a; Baba Batra, 24a; ayrca bk. Albo, III/284). Talmudun abbat blmnde nakledilen bir rivayete gre ise Rabban Gamalielin kz kardei ma alom babasndan kalan miras almak iin mahkemeye bavurur. Rabban Gamaliel, Tevratn olun sa olduu durumlarda kzn miras alamayaca hkmn (Saylar, 27/8) hatrlatr ve kz kardeinin isteine itiraz eder. Fakat hkim srgnden sonra Msnn Tevratnn neshedildiini, oul ve kzn eit miras hakkna sahip bulunduunu bildiren yeni bir kitabn nzil olduunu syleyerek itiraz reddeder (Sabbath, 116b). Tevrata Yneltilen Eletiriler. Tevrat ierii ve slbu bakmndan pek ok eletiriye uramtr. Tevrat ierii bakmndan eletiren ilk yahudi kral Menassehtir. Tevratn vahiy mahsul olduunu inkr edip Hz. Msnn yazdn iddia eden Menasseh onun ieriiyle alay etmitir. Hz. Msnn, Lotann kz kardei Timna idi (Tekvn, 36/22); Ve Timna Eliphaza criye idi (Tekvn, 36/12); Ve Ruben buday bime gnlerinde gitti ve tarlada lffah meyveleri buldu (Tekvn, 30/14) gibi sama eylerden baka yazacak ey bulamadn sylemitir (Sanhedrin, 99b). Muhtevasndan hareketle Tevrat eletiren ve onun vahiy mahsul oluunu reddeden bir baka yahudi Hivi elBelhdir. Tevrat hakkndaki szleri dolaysyla Rabbn yahudilerinin kendisine Hivi el-Kelb dedikleri Belh, Tevrat 200e yakn noktada tenkit etmitir (Davidson, s. 23-26). Heretiklerin yannda rabbiler arasnda da Tevrat eletirenler olmutur. Baz rabbilere gre Tevratn yazmnda kronolojik sra bakmndan yanllklar vardr. Midra Rabbahta Tevratta bu trden on yanln bulunduu bildirilmektedir (Ecclesiastes Rabbah, I/11). Rabbiler, kronolojik dzensizliklerin yannda Tevratta baz edeb hatalarn ve bilgi yanllklarnn yer aldn sylemitir. Hz. Nhun oullarnn yalar hakknda Tekvnde (11/10) verilen bilgileri tahkik eden rabbiler, Smn yann Tevratta verilenden iki ya daha fazla olmas gerektiini ileri srmtr (Sanhedrin, 69b). Kar smil el-Ukber, Tekvndeki (4/8), ... Ve Kain (Kbil) kardei Hevele (Hbil) dedi ifadesinin eksik olduu kanaatindedir. Ona gre bu ifade, Kalk, kra gidelim eklinde tamamlanmaldr. ktaki (20/15), Ve btn halk sesleri grd ifadesinin asl da Ve btn halk sesleri iitti olmaldr; nk ses grlmez, iitilir. Tekvndeki cmle de (46/15) hataldr. Bu cmlede Hz. Yakbun ocuklarnn says verilmekte, Kzlar ve oullar hepsi otuz idi denilmektedir. Ukberye gre Tekvnde adlar belirtilen Yakbun ocuklarnn says otuz deil otuz ikidir (Kirkisn, I/15:1; Tevrattaki bu hatay bn Hazm da farketmitir [el-Fal, I, 143-150]). Endls yahudilerinden Abraham ben Ezra (bn Ezra), Tevrat zerine yazd tefsirde bu kitaptaki tarih ve edeb yanllklara iaret etmitir (Friedlander, IV, 60-67). bn Ezrann bu tesbitleri yahudi filozofu Baruch Spinozaya ilham vermitir. Eletirileri dolaysyla 1656da Amsterdamda herem (aforoz) cezasna arptrlarak yahudi cemaatinden atlan Spinoza, Tevrat i ve d metin tenkidine tbi

tutmutur. Ona gre Tevratn tamamnn Hz. Ms tarafndan yazlm olmas mmkn deildir (A Theologico Political Treatise, s. 121-125). Aydnlanma filozoflarndan Moses Mendelssohn vahyi kabul etmekle birlikte Tevratn tamamnn vahye dayanmadn ileri srmtr. Ona gre vahiy statik deil gelime gsteren bir srece sahiptir. Yahudilik, dogmas bulunmayan bir dindir; din ideallere ulamak iin vahye ihtiya yoktur; akl bunun iin yeterlidir (Jerusalem, s. 137-138). Aydnlanmann bilimsel verileri altnda Tevrat deerlendiren Mendelssohnun bu grleri, daha sonra gelen reform yanls rabbiler tarafndan bir adm daha ileri gtrlmtr. Mendelssohnun takipilerinden biri olan ve Kurann kaynaklar zerine doktora tezi hazrlayan Abraham Geiger, Sn kaynakl sabit ve deimez vahiy anlayna kar gelime gsteren vahiy anlayn savunmutur. Ona gre vahiy bilimin keifleri ve akl sahibi insann bulularyla srekli yenilenmektedir (Judaism and Its History, s. 39-48). Tevrat bu anlay erevesinde ilk gelimelerin bir kayddr, fakat artk nemini yitirmitir. Onun kendi dnemine ait mcizev hikyeleri bugn iin ilkel mitolojidir (Bamberger, s. 280-281). Mendelssohnu takip eden reformist evrelerde henz Darwinizmin tannmad yllarda modern bilimin verileri nda Tevrat tenkit almalar balamtr. 1858de Bernhard Felsenthal, Tevratn harfiyen doru olmadn sylemi, 1869 Philadelphia Hahamlar Konferansnda mcizev hikyelerin Tevrattan karlmasn teklif etmitir. Tevratn hikyelerini insan rn ilkel mitoloji olarak gren David Einhorn ile Kaufman Kohler de Tevrattaki birok hata ve elikiye dikkat ekmitir. Darwinizmi iddetle savunan Emil Hirsch daha da ileri gitmi, Tevratn vahye dayanmad gibi Hz. Ms tarafndan da yazlmadn iddia etmitir (Cohen, IV/2 [1984], s. 124). Reformist hahamlarn Tevrata ilikin bu grlerinden bir ksmn, reformistlerle Ortodokslar arasnda orta bir yol benimseyen muhafazakr hahamlar da kabul etmitir. Muhafazakr teologlardan Jacob Agusa gre muhafazakrlk Tevrattaki her harfin ve her ifadenin Tanr tarafndan sylendii anlayn retmez. Tevrat, Tanr kelm ierir, fakat ayrntl emirler ak lafz ekilleriyle Tanrnn kelm deildir (Understanding American Judaism, s. 203). David Blumenthal, Rabbn Matan Torah (Tevratn verilii) dogmasn eletirdii bir yazsnda Tevratn Tanr tarafndan Snda verilmediini, onun btnnn Msya vahyedildiine ynelik bir kaydn Tevratta yer almadn sylemektedir (XXXI/2 [1977], s. 63). Dokman Teorisi. Tevrat hristiyan evrelerinde de eletirilmitir. Katolik Richard Simon, Spinozann tesbitlerinden hareket ederek 1678de Histoire critique du vieux Testament adl ilk tenkit almasn yaymlamtr. Simon eserinin birinci blmnde Tevratn brnce metninde yaplan deiiklikler zerinde durmu ve Tevratn tamamnn Hz. Msya ait olamayacan delilleriyle ispat etmeye almtr. Simon bu grleriyle daha sonra gelitirilecek olan dokman teorisinin de ilk tohumlarn atmtr. XVIII. yzylda Alman rahibi H. B. Witter ile Alman profesr J. G. Eichorn ve Fransz tp doktoru Jean Astruc, Tevratta iki farkl kaynak tesbit etmitir. XIX. yzyldan itibaren bu iki kaynak teorisi daha da gelitirilip drt kaynak teorisi ortaya atlmtr. Buna gre Tevratta yer alan farkl tanr isimleri, slp ayrl, tekrarlar, elikiler, anakronizm ve parantez ii aklayc cmleler gz nnde bulundurularak Tevratn drt farkl kaynaktan derlenip meydana getirildii ileri srlmtr. Bunlar, J (Yahvist), E (Elohist), D (Deuteronmy) ve P (Priestly Code) metinleri olarak adlandrlmtr. Dokman teorisi Alman bilim adam Julius Wellhausenla doruk noktasna ulamtr. slm Geleneinde Tevrat. Kuranda Tevrat ou ncille birlikte olmak zere on alt yette on sekiz defa gemektedir. Bu yetlerden Tevratn sriloullarna indirilen bir kitap olduu anlalmakla birlikte hangi peygamber vastasyla verildii meselesi ak deildir. ncilin sya, Zebrun

Dvda vahyedildii belirtilirken Tevratn vahyedildii peygamber ismi zikredilmemitir. Mfessirlerin hemen hibiri bu konu zerinde durmamtr. Mfessirler muhtelif yetlerde Hz. Msya verildii belirtilen kitab (el-Bakara 2/53, 87; el-Enm 6/154; Hd 11/17, 110; el-sr 17/2; el-Mminn 23/49; el-Furkn 25/35; el-Kasas 28/43; es-Secde 32/23; es-Sfft 37/117; Fusslet 41/45; el-Ahkf 46/12), suhufu (en-Necm 53/36; el-Al 87/19), elvh (el-Arf 7/145, 150, 154) ve furkn (el-Bakara 2/53; el-Enbiy 21/48) Tevrat eklinde yorumlamtr (ayrca bk. NMS; SFR). Kuranda Tevratn Hz. Msnn adyla birlikte zikredilmemesinin sebebi Medinedeki yahudilerin bu kelimeyi geni anlamda kullanmalar olabilir, bu kullanm yahudi gelenei iin de geerlidir. Rivayetlerden anlaldna gre Medine ve civarndaki yahudiler Tevrat btn Ahd-i Atke temil etmekteydi (bundan Zebru hari tutmu olabilirler; zira yahudi airi Semmk, Tevrat yannda Zebrdan da sz etmektedir [bn Him, III, 180]). Yahudilerin bu anlay muhtemelen Kb el-Ahbr ile Vehb b. Mnebbih kanalyla slm geleneine gemitir. Abdullah b. Abbas, Eb Hreyre, Abdullah b. Selm, Kb el-Ahbr, Vehb b. Mnebbih kaynakl rivayetlerde genellikle btn yahudi kaynaklar Tevrat kelimesiyle tanmlanmaktadr (kr. bn Kayyim el-Cevziyye, s. 135). bn Sadn e-abatnda yer alan bir rivayette (VII, 445-446) Kb yle demektedir: Babam bana Tevrattan bir kitap yazm ve onunla amel etmemi sylemiti. Dier kitaplar da mhrlemi ve mhrlerini amamam konusunda benden sz almt. slmn zuhurunda nefsim bana, Belki baban birtakm bilgileri senden gizlemitir dedi. Ben de mhrleri ap Tevratn dier kitaplarn okudum. Bylece Hz. Muhammed ve mmetinin vasflarn orada bizzat grdm ve mslman oldum. Eer bu rivayet doruysa Kbn babasnn Tevrattan istinsah edip ona teslim ettii kitap Ahd-i Atkin ilk be blm, mhrleyip saklad kitaplar ise midra tr yahudi kaynaklardr. Hadis kitaplarnda Tevrat Kuran iin de kullanlmakta ve Kurandan Tevrten hadseten eklinde sz edilmektedir. Syt, Kurana Tevrat ve ncil isimlerinin verildiini, fakat artk bu isimleri kullanmann ciz kabul edilmediini belirtmektedir (el-tn, I, 165). Yahudi kutsal metinleri sz konusu olunca hadis kaynaklarnda Tevratla bazan Ahd-i Atkin ilk be kitab (Mslim, udd, 28), bazan da tamam (Nes, Sehiv, 89) kastedilmektedir. bn Kayyim el-Cevziyyenin iaret ettii gibi Tevrat daha genel anlamda da kullanlmtr (Hidyetlayr, s. 135). Bununla birlikte Tevratn Hz. Msya verilmi bir kitap olduu hadis kaynaklarnda aka belirtilmektedir (Buhr, Tevd, 19; Mslim, udd, 28). lk dnem slm ulems, muhtemelen hadis kaynaklarnn etkisinde kalarak Tevrat btn yahudi metinlerini kapsayacak biimde kullanmtr. Nitekim Ebl-Fid bn Kesr, Selef ulemsndan ounun Tevrat Ehl-i kitap nezdinde okunan kitaplar iin genel ad olarak kullandn veya Tevratn bundan daha umumi bir lafz olduunu syler (el-Bidye, VIII, 531). bn Kesrin bu tesbiti Tevratla ilgili tefsir rivayetlerinde aka grlmektedir. Zemahernin tefsirinde naklettiine gre Tevrat yetmi deve yk hacminde indirilmitir. Sadece bir blmn batan sona okumak tam bir yl srmektedir. Bundan dolay Tevratn tamamn sadece Hz. Ms, Yeu, zeyir ve s okuyabilmitir (Kef, II, 157-158). Burada sz edilen Tevrat btn yahudi kaynaklarn kapsamaktadr. Tevrat inmeden nce srilin (Yakb) kendi nefsine haram kldnn dnda btn yiyecekler sriloullarna helldi (l-i mrn 3/93; kr. Tekvn, 32/32). Allah, Tevratta sriloullar iin cana can, gze gz, die di karlnda ksas farz klmtr (el-Mide 5/45; kr. k, 21/23-25; Levililer, 24/19-21; Tesniye, 19/21). Kurn- Kerm iinde hidayet ve nur bulunan Tevrat tasdik eder (el-Bakara 2/41; el-Mide 5/48; el-Ahkf 46/12). Onu Allahn indirdiini, iinde Allahn hkmlerinin bulunduunu, kendilerini Allaha teslim etmi peygamberlerin ve limlerin yahudilere onunla hkmettiklerini bildirir; yahudileri Tevratn iindekilerle amel etmeye (el-Mide 5/43-44) ve Tevratta vasflarn bulduklar peygambere iman etmeye arr (el-Arf 7/157). Tevratla amel etmeyenler kitap ykl

merkeplere benzetilir (el-Cuma 62/5) ve onunla amel etmedike hibir deerlerinin olmayaca bildirilir (el-Mide 5/68). Tevratn Hz. sya da retildii (el-Mide 5/110), onun tarafndan ieriinin tasdik edildii (l-i mrn 3/50; el-Mide 5/46) vurgulanr. Bu yetlerde Tevratn bir ahkm kitab olduuna iaret edilmektedir. Buna gre Kurandaki Tevratla Ahd-i Atkin ilk be kitabnn kastedildii anlalmaktadr. Zira bu be kitapta peygamber kssalarnn yannda bir ksmna Kuranda iaret edilen ahkm yetleri bulunmaktadr. Tevrat ile Kuran arasnda hem ahkm yetleri hem kssalar bakmndan byk benzerlik vardr. Tevrattaki baz konular Kuranda farkl bir slpla yer almaktadr. Tevrat kronolojik srayla dzenlenmi bir tarih kitab nitelii tadndan hadiseler birbiriyle balantl ekilde anlatlmakta, yer, zaman ve ahs isimlerine oka yer verilmektedir. Kuranda ise ama tebliidir ve kssalar sistematik biimde anlatlmamaktadr. Hadis kaynaklarnda yer alan, Tevrat getirip yaydlar ifadesinden anlaldna gre Hz. Peygamber zamannda yahudilerin elinde rulo halinde Tevrat nshalar vard; yahudi din adamlar bu rulolar yayarak okurlard (Buhr, Menb, 26). Eb Dvdun es-Sneninde mevcut bir rivayete gre (udd, 62) Resl-i Ekrem yahudilere ait bir medreseyi (Beytlmidrs) ziyareti srasnda Tevrata sayg gstermi, ona ve onu vahyedene iman ettiini sylemitir. Dier taraftan mslmanlar uyarm, yahudilerin Tevrattan verdikleri bilgileri ne dorulamalarn ne de reddetmelerini, sadece, Allaha ve Onun indirdiklerine iman ettik demelerini tlemitir (Buhr, Tevd, 51; Tefsr, 11). Tevratn tahrifi meselesi mslman limlerin Ehl-i kitaba kar zerinde en ok durduu konulardan biridir. Ebl-Fid bn Kesrin naklettiine gre mslman limler bu hususta ihtilfa dm ve farkl gr ortaya kmtr. Bazlar Tevratn tamamnn lafz ve mna bakmndan tahrif edildiini ileri srmtr. Aksi kanaate sahip olanlara gre ise tahrif ve tebdil Tevratn lafznda deil tefsirinde meydana gelmitir. nc bir grup Tevratn lafznn pek az ksmnn tebdil edildii, asl tebdil ve tahrifin tefsirinde meydana geldiini sylemitir (el-Bidye ven-nihye, III, 78-82; ayrca bk. TAHRF).

BBLYOGRAFYA

Tehbl-lua, vry md.; Butrus el-Bustn, Mutl-mu, Beyrut 1870, I, 176; bn Him, es-Sre (nr. Mecd Feth), Tanta 1995, III, 180; bn Sad, e-abat, VII, 445-446; Yakb el-Kirkisn, Kitbl-Envr vel-merb (nr. L. Nemoy), New York 1939, I/15:1; bn Hazm, el-Fal, I, 143150; Zemaher, el-Kef (Kahire), II, 157-158; III, 287; Fahreddin er-Rz, Meftul-ayb, Tahran, ts. (Drl-ktbil-ilmiyye), VII, 159; Moses Maimonides, Mishneh Torah (trc. P. Birnbaum), New York 1974, Sefer Torah, VIII/4; ayrca bk. tercme edenin girii, s. 1; Beyzv, Envrt-tenzl, Kahire 1388, I, 144; bn Kayyim el-Cevziyye, Hidyetl-ayr f ecvibetil-yehd ven-nar (nr. Ahmed Hicz es-Sekk), Kahire 1407/1987, s. 135; Ebl-Fid bn Kesr, elBidye ven-nihye (nr. Abdullah b. Abdlmuhsin et-Trk), Cze 1417-18/1997, III, 78-82; VIII, 531; Yosef Albo, Sefer ha-karim (ed. ve trc. Isaac Husik), Philadelphia 1946, III, 22, 284; The Kitb al-Trkh of Abul-Fath (nr. ve trc. P. Stenhouse), Sidney 1985, s. 44-48, 95-98; Syt, el-tn (Bug), I, 165; Saadia Gaon, The Book of Beliefs and Opinions (trc. S. Rosenblatt), New HavenLondon 1976, s. 335 (IX/4); R. Simon, A Critical History of the Old Testament, London 1682; F. Josephus, The Complete Works (trc. W. Whiston), Nashville 1998, s. 376-378 (Antiquities of the

Jews, XII/2:11-15); M. Friedlander, Essays on the Writings of Abraham Ibn Ezra, London 1877, IV, 60-67; Selections from the Arabic Writings of Maimonides (ed. I. Friedlander), Leiden 1909, s. 3536; I. Davidson, Saadias Polemic Against Hiwi el-Belh: A Fragment Edited from Genizah MS, New York 1915, s. 23-26; Pirke de-Rabbi Eliezer (ed. G. Friedlander), London 1916, s. 10-13; K. Kohler, Jewish Theology: Sistematically and Historically Considered, New York 1918, s. 46; M. Gaster, The Samaritans: Their History, Doctrines and Literature, London 1925, s. 191-192; M. Abdlazm ez-Zrkn, Menhill-irfn, Kahire, ts., I, 52-53; B. de Spinoza, A Theologico Political Treatise (trc. R. H. M. Elwes), New York 1951, s. 121-125; Ahmed Rz, Mucem metnil-lua, Beyrut 1377/1958, I, 414; B. M. Casper, An Introduction to Jewish Bible Commentary, London 1960, s. 37; Avraham Sadaqa-Ratson Sadaqa, Hamisheh Humshei Torah, Tel Aviv 1964, IVIII; A. Suelzer, Modern Old Testament Criticism, The Jerome Biblical Commentary (ed. R. E. Brown v.dr.), London 1968, II, 596; M. Mendelssohn, Jerusalem and other Jewish Writings (der. ve trc. A. Jospe), New York 1969, s. 137-138; B. J. Bamberger, The Story of Judaism, New York 1970, s. 280-281; J. H. Hayes, Introduction to the Bible, Philadelphia 1971, s. 28; J. B. Agus, The Conservative Movement, Understanding American Judaism (ed. J. Neusner), New York 1975, s. 203; Tanna de be Eliyahu (trc. W. G. Braude-I. J. Kapstein), Philadelphia 1981, Eliyahu Zuta, s. 10; Eliyahu Rabah, s. 14; A. S. Halkin, A Karaite Creed, Studies in Judaica, Karaitica and Islamica (ed. S. R. Brunswick), Ramat-Gan 1982, s. 151-152; M. Hseyin Tabtab, el-Mzn, Beyrut 1983, III, 9; XV, 209; Mesakhtot Ktanot, London 1984 (Soferim, XI/1); A. Geiger, Judaism and Its History, New York 1985, s. 39-48; N. T. Lopes Cardozo, The Infinite Chain: Torah, Masorah and Man, Jerusalem 1989, s. 37; R. E. Friedman, Kitab Mukaddesi Kim Yazd? (trc. Muhammet Tarak), stanbul 2005, s. 18-44; H. Hirschfeld, Mohammedan Criticism of the Bible, The Jewish Quarterly Review, XIII, Philadelphia 1901, s. 222-240; D. R. Blumenthal, Revelation: A Modern Dilemma, Conservative Judaism, XXXI/2, New York 1977, s. 63; N. W. Cohen, The Challenges of Darwinism and Biblical Criticism to American Judaism, Modern Judaism, IV/2, Oxford 1984, s. 124; H. Lazarus-Yafeh, Tahrif and Thirteen Torah Scrolls, Jerusalem Studies in Arabic and Islam, XIX, Jerusalem 1995, s. 85; a.mlf., Tawrt, EI (ng.), X, 393-395; M. Schloessinger, Hiwi Al-Balkhi, JE, VI, 429-430; L. Blau, Torah, a.e., XII, 196; J. Horovitz, Tevrat, A, XII/1, s. 219-221; A. M. Habermann, Saadiah (Ben Joseph) Gaon, EJd., XVII, 612. Baki Adam

TEVRYE
() Yakn ve uzak iki anlama gelen kelimenin uzak anlamn kastetmek mnasnda bed terimi. Szlkte very kknden treyen tevriye gizlemek, szden ilk anlalacak mnay gizleyip baka bir anlam kastetmek demektir (Lisnl-Arab, vry md.). Kurn- Kermde rtmek; rtnmek, gizlenmek anlamnda ayn kkten treyen fiiller yer almaktadr (M. F. Abdlbk, el-Mucem, vry md.). Belgatn bed ksmnda mnay gzelletiren sz sanatlarnn en nemlilerinden olan tevriye biri kelime sylendiinde herkese anlalan, dieri sadece erbab tarafndan bilinen iki anlaml kelimeyi gizli bir karineye dayanarak uzak anlamnda kullanmay ifade eder. Tevriye dnlerek gereine ulalabildii iin estetik deeri yksek bir sz sanatdr. Tevriyenin yakn mna (rten unsur: mverr bih) ve uzak mna (rtlen unsur: mverr anh) eklinde iki temel esi bulunur. Yakn ve uzak mnalarn ikisi de hakikat veya biri hakikat, dieri mecaz olabilir. Tevriye geliim tarihi boyunca baka isimlerle de ele alnmtr. Abdlkhir el-Crcn ile ona uyan Fahreddin erRz, ayrca Eb Yakb Sekkk tarafndan kullanlan hm/tevhm (yanlgya drmek) sanatn muhtevasna en uygun isimlerden biridir. Tevch de (sz iki ynl olarak sylemek) sanata uyan terimlerdendir. Ziyeddin bnl-Esr muglata maneviyye (anlam yanltmacas) terkibini kullanmtr; ayrca ibhm, tahyl terimlerine de yer verilmitir (Safed, s. 152-161). Tevriye baz kategorilere ayrlr. 1. Mcerrede. bnn-Nzm, Hatb el-Kazvn ve Tel rihlerine gre sadece yakn anlamla, Safedden itibaren bn Hicce ve dier belgat melliflerine gre hem yakn hem uzak anlamla ilgili hibir kayt iermeyen tevriye tr olup bu da iki eittir. Birincisine rnek olarak u yetler zikredilebilir: Hz. Ysufun kardeleri babalarna, Vallahi sen hl eski dallinin iindesin dediler (Ysuf 12/95). Tevriye konumunda bulunan dallin yakn anlam arma, saptma ve uzak anlam sevgi ile ilgili kaytlar yoktur. Yine, Sizi vasat bir mmet kldk melindeki yette (el-Bakara 2/143) vasat tevriyesinin yakn anlam orta dzeyde, asl amalanan uzak anlam ise hayrl ile ilgili kayt mevcut deildir. iirden rnek olarak Muhyiddin b. Zeylkn, Sen bedr olmasaydn/Hediye etmezdi sana sevr hameli dizesinde bedr dolunay ve Bedreddin adl memduh, sevr kz ve boa burcu, hamel kuzu ve ko burcu demektir. Hem yakn hem uzak anlamla ilgili kayt bulunduu iin hi kayt yokmu (mcerrede) konumunda bulunan ikinci tre rnek olarak / u beyit gsterilebilir: ( Baklaryla bir ok frlatt/Onunla lr, onunla ryp gideriz; bn Mknis). Burada ok ve rrz mnalarna ihtimali olan nebl tevriyesinin yakn anlamyla ilgili sehm (ok), uzak anlamyla ilgili nemt (lrz) kaytlar mevcuttur. 2. Mreaha. Yakn anlamla ilgili kayt bulunan tevriyedir. Yakn anlam kelimenin ak mnas olduundan kayt onu akla kavuturmak iin deil pekitirmek iin getirilir. Bundan dolay mreaha (glendirilmi) sfatyla nitelendirilmitir. lgili kaydn tevriye kelimesinden nce veya sonra gelmesine bal olarak iki ekilde gerekleir. a) ( G kendi ellerimizle kurduk) yetinde (ez-Zriyt 51/47) mfessirlerin ouna gre eyd kelimesi kuvvet ve kudret eklinde yorumlandndan tevriye olup yakn anlam eller, uzak anlam kudrettir. daha ok

ellerle grld iin yakn anlamla ilgili kurduk fiili nce getirilmi bir kayttr. b) /( Dedi: Durun da dinleyin olan/Benim benime herkes tutkundur). Burada yakn anlam day, uzak anlam ben olan hl tevriyesinin yakn anlamyla ilgili amm (amca) kayd sonra gelmitir, uzak anlam ise herkestir. 3. Mbeyyene. Bu trde uzak anlamla ilgili kayt bulunur. Uzak anlam kapal ve gizli olup sadece erbab tarafndan bilindiinden kayt sayesinde akla kavumu olur. Kayt tevriye kelimesinden ( Bugn seni [Firavun] zrhnla kurtaracaz) yetinde nce veya sonra gelebilir. a) (Ynus 10/92) beden kelimesi vcut ve zrh anlamnda tevriye olup kendisinden nce zrh anlamyla ilgili kurtarma kayd yer almtr. b) / (Hfikayna mlik oldun da bbrlendike bbrlendin/ Halbuki onlar benim kalbimle senin kpenden baka bir ey deildir; bn Senlmlk). Burada yakn anlam dou ile bat, uzak anlam bir yer ad olan Hfikayn tevriyesinin uzak anlamyla ilgili kalp ve kpe kaytlar sonra gelmitir. 4. Mheyyee. Uzak veya yakn anlamla ilgili bir kayt kelimenin tevriye eklinde yorumlanmasna hazrlayc olur. Kelime bu kayt bulunmadan tevriye olarak yorumlanamaz. Bunun aksine mreah ve mbeyyen tevriyelerdeki pekitirici ve aklayc kaytlar olmadan da tevriye teekkl eder. Ayrca kaytlar tevriye kelimesi gibi iki anlama gelebilen lafzlardan meydana gelmez. Bu tr tevriye kelimesinden nce veya sonra bulunmas, iki veya daha ok tevriye kelimesinin birbirini desteklemesi biiminde konumda bulunur. a) bn Senlmlk asl ad mer olan, Eyyblerin Hama kolunun kurucusu el-Melikl-Muzafferi vd kasidesinde yle demektedir: / (Aramzda adann [Hz. mer] snnetini yaattn da/O gelenekten olarak bu ihsan farzettin). Beyitte yakn anlam farz, uzak anlam ihsan olan farz tevriyesi, ayrca yakn anlam gelenek uzak anlam ite tezlik olan nedb tevriyesinden nce bunlar tevriye yorumuna hazrlayc olarak snnet kayd gelmitir. b) Hz. Alinin Eas b. Kays hakkndaki, ( O sa eliyle rtler dikerdi) sznde yakn anlam sol el, uzak anlam rtler olan imal tevriyesinin hazrlaycs konumundaki yemin (sa el) kayd sonra gelmitir. c) ok tevriyeli. 1. ki tevriyeli. mer b. Eb Rebann, Ey Sreyyy Sheyle nikhlayan/mrne bereket, onlar nasl birleebilir ki/Sreyy mstakil olunca aml, Sheyl mstakil olunca Yemenlidir anlamndaki beyitlerinde sreyy ve sheyl tevriyelerinin yakn anlamlar yldz, uzak anlamlar Sreyy adl kadnla Sheyl adl erkek olup her biri dierini tevriye anlamn yklenmeye hazrlamtr. Sheyl yerine baka bir erkek ad anlsayd tevriyeli anlam olumazd. Ayrca burada nikhlayan ifadesi iki kelimenin uzak mnasn, aml ve Yemenli kaytlar yakn anlamn tevriyeye hazrlamaktadr. nk Sreyy am tarafnda kuzeyde bulunan yldzn ad, Sheyl de Yemen tarafnda gneyde bulunan ay menzilidir. 2. kiden fazla tevriyeli iin Harrnin u beyti mehur rnektir: ( Bir deve ki / nn harfi gibi bklm bklm olmu, ciere ciere vuran acmasz bir binici altnda/Yamurlarn deitirip anlarn izlerini sildii konak kalntlarna doru yn tutmu). Burada harf, r, dl, resm ve nakt kelimeleri birbirini tevriye yorumuna hazrlayc durumdadr. Yakn anlamlar harf, r, dl, yazmak, noktalamaktr. Asl maksat olan uzak anlamlar ise deve (harf), ciere vuran (r), yumuak davranan (dl: deldan), konak yeri kalnts (resm) ve yamur damlalardr (nakt). Tevriye mecazla kinayeden karinesinin gizli olmasyla, ayrca yakn ve uzak anlamlar arasnda bir

alka bulunmakszn balamdan ve lafzn kendisinden anlalmasyla ayrlr. Mecaz ve kinayede iki anlam arasnda bir alkann bulunmas arttr ve karine genellikle ak durumda olur. Tevriyenin lugazdan fark, tevriyede birden ok anlam olan kelimenin bulunmas ve lafzn delleti art iken lugazda art grlmemesidir. Safed ve bn Hicce gibi edipler yazdklar eserlerde tevriyeyi istihdm sanatyla birlikte ele almlardr. stihdm ve tevriye ortak anlaml kelimelerden meydana gelmekle birlikte istihdmda kelimenin kendisiyle bir anlam, zamir veya zamirleriyle baka anlam kastedildii iin tevriyeden farkldr. Tevriyenin belgat yn u zelliinde sakldr: 1. Asl anlatlmak istenen uzak anlamn yakn anlamn arkasndan ve perde altndan zuhur etmesi, gzel bir kadnn cemalinin peesinin altndan grnmesine benzer. 2. Muhatap tevriye szn iitince karine gizli olduu iin ilk anda yakn mnay anlar. Daha sonra dnerek uzak anlam bulduu iin ruhunda bir huzur hisseder. 3. Aka sylenmesi sakncal olan szlerin yalana bavurmadan rtl biimde dile getirilmesine imkn verir. Hicret srasnda Hz. Peygamber iin, Bu kimdir? diye soranlara ( bana lde yol gsteren bir rehber) eklinde tevriyeli cevap veren Eb Bekir bu suretle hem durumu saklam hem de yalana bavurmamtr. Bu szyle o yakn anlamyla yol gsteren rehber, uzak anlamyla slm yolunu gsteren peygamber demek istemitir. Szn bu ekilde anlalmasna Resl-i Ekremin konumu bir karine tekil etmektedir (bn Hicce, iznetl-edeb, II, 41). zellikle Kurandaki mtebih yetlerin ve hadislerle sahbe szlerinin yorumunda en iyi yardmclardan biri tevriyedir. Sekkk, Kurandaki mtebih yetlerin ounun tevriye slbunda olduunu belirtmitir (Miftul-ulm, s. 427). Eski Arap airlerinde tevriye sanat ndir grlr. Sekkknin aktard u dize kadm bir aire ( Onlarn hepsini zincirlere vurduk/Mzrak aittir: / darbeleriyle giysilerini paraladktan sonra). Buradaki dhm tevriyesinin yakn anlam yaz atlar, uzak anlam bukalar, zincirlerdir. Tevriye konusunda yeni airlerle edipler zellikle VII (XIII) ve VIII. (XIV.) yzyllarda gzel eserler ortaya koymu, stn maharet sergilemitir. Bunlardan Kd el-Fzl ile bn Senlmlkten balayarak bn Mknis ve Bedreddin bnd-Demminye kadar Msrl ve Suriyeli birok air anlabilir (rnekler iin bk. bn Hicce, iznetl-edeb, II, 46245). Tevriye kelimesini terim anlamnda ilk kullanan edibin Chiz (. 255/869) olduu sylenirse de Chiz tevriyeyi bir eyi dieriyle rtmek, gizlemek eklinde szlk mnasnda kullanmtr (Kitbl-ayevn, V, 277, 280). Tevriyeye terim ieriiyle belki de ilk defa yer veren bn Re elKayrevn onu iaret kapsamnda ve iaret yoluyla bir anlama dellet eden belgat eitlerinden saym ve kinayeye benzer bir tr olarak deerlendirmitir (el-Umde, I, 280). Daha sonra Abdlkhir el-Crcn, Fahreddin er-Rz ve Sekkk onu ihm adyla incelemitir. bn Mnkz konuyu tevriye adyla ele alm, belki de terim anlamna en yakn aklamay ilk defa o yapmtr. bn Mnkz tevriyeyi iki anlaml kelimeden kastedilen anlamn dier anlamla rtlp gizlenmesi diye tanmlamtr (el-Bed, s. 60). bn Ebl-sban, sz sahibinin kelimenin muhtemel iki anlamndan birini kullanp dierini ihmal etmesi ve asl muradnn ihmal ettii mna olmas eklindeki aklamas terim anlamna daha yakndr. ehbeddin Mahmd el-Haleb ile Nveyr, Kuranda da rnekleri bulunduu iin hm kavramn uygun bulmam, konuyu tahyl bal altnda ele almtr. Uzak ve yakn iki mnas olan kelimenin uzak anlamn kastetmek eklindeki yerlemi tevriye tanm Abdlkhir el-Crcn, Fahreddin er-Rz, Sekkk, bnn-Nzm ve Hatb el-Kazvn

izgisinde devam etmi, Tel rihleri de buna uymutur. Tevriyenin mcerrede ve mreaha trlerini muhtemelen ilk defa bnn-Nzm ortaya koymu, Kazvn de ondan yararlanmtr. Ancak her iki mellif mcerredeyi sadece yakn anlamla ilgili kayt tamamakla snrlandrmtr. Bu anlay Tel rihleri de srdrmtr. Tevriyenin drt trn ilk ortaya koyan Safed olmutur. Safed, Fal-itm anit-tevriye vel-istidm adyla bir eser yazm, bn Hicce ondan esinlenerek Kefl-lim an vechit-tevriye vel-istidm kaleme almtr. bn Hicce, tevriyeye 200 sayfadan fazla yer verdii iznetl-edebinde (II, 40-253) anlan eserinin muhtevasn yanstm olmaldr. Tevriye sanatnn youn biimde kullanld Endlste bn Htimenin divanndaki tevriye ieren iirleri rencisi bnz-Zerkle mstakil bir eserde toplamtr.

BBLYOGRAFYA

Chiz, Kitbl-ayevn, V, 277, 280; bn Re el-Kayrevn, el-Umde (nr. M. Muhyiddin Abdlhamd), Kahire 1353/1934, I, 280-282; bn Mnkz, el-Bed f nadi-ir (nr. Ahmed Ahmed el-Bedev-Hmid Abdlmecd), Kahire 1380/1960, s. 60 vd.; Fahreddin er-Rz, Nihyetlcz (nr. Bekr eyh Emn), Beyrut 1985, s. 291; Eb Yakb es-Sekkk, Miftul-ulm (nr. Nam Zerzr), Beyrut 1403/1983, s. 427; Ziyeddin bnl-Esr, el-Meels-sir (nr. M. Muhyiddin Abdlhamd), Beyrut 1411/1990, II, 203-210; bn Ebl-sba, Bedul-urn (nr. Hifn M. eref), Kahire 1392/1972, s. 102-103; a.mlf., Tarrt-Tabr (nr. Hifn M. eref), Kahire 1383, s. 268-274; bnn-Nzm, el-Mib fil-men vel-beyn vel-bed (nr. Abdlhamd Hindv), Beyrut 1422/2001, s. 252-254; ehbeddin Mahmd, snt-tevessl il natitteressl (nr. Ekrem Osman Ysuf), Badad 1400/1980, s. 248-251; Nveyr, Nihyetl-ereb, VII, 131-132; Hatb el-Kazvn, el- (nr. M. Abdlmnim el-Hafc), Kahire 1400/1980, s. 499-501; rut-Tel, Kahire 1937, IV, 322-326; Yahy b. Hamza el-Alev, e-rl-mteammin f esrril-bela, Kahire 1332/1914, III, 62-66; bn Kayyim el-Cevziyye, el-Fevid, Kahire 1327, s. 136 vd.; Safed, Fal-itm anit-tevriye vel-istidm (nr. M. Abdlazz el-Hinnv), Kahire 1399/1979, tr.yer.; Teftzn, el-Muavvel, stanbul 1304, s. 330-331; Zerke, el-Burhn, III, 445447; bn Hicce, Kefl-lim an vechit-tevriye vel-istidm, Beyrut 1312, tr.yer.; a.mlf., iznetl-edeb (nr. Selhaddin el-Hevvr), Beyrut 1426/2006, II, 40-253; bn Masm, Envrrreb f envil-bed (nr. kir Hd kr), Necef 1388/1968, V, 5-15; Besyn Abdlfetth Besyn, lml-bed, Kahire 1408/1987, s. 45-56; Ahmed Matlb, Muceml-mualatilbelyye ve teavvrh, Beyrut 1996, s. 433-437. smail Durmu TRK EDEBYATI. Tevriye klasik belgat kitaplarnda anlamla ilgili sanatlar arasnda zikredilmise de baka bir dile evrilmesi halinde sanat meydana getiren anlam okluu kaybolacandan lafz sanatlar arasnda da gsterilmitir (Cevdet Paa, s. 168; Bilgegil, s. 192). Baz belgat kitaplarnda tevriye hmdan

saylm, tahyl, tevcih, mugalata, zlvecheyn, cins- manev, kinaye ve ibham sanatlaryla birlikte incelenmitir. Recizde Mahmud Ekrem, dier bir eyi hatra getirmek iin bir ey sylemek biimindeki tanm altnda tevriye ve telmihi birletirmitir (Talm-i Edebiyyt, s. 273). Belgat kitaplarnda tevriye ve hm konusundaki farkllk airin maksadyla alkaldr. Buna gre tevriyede kelimenin yakn anlam ikinci planda tutularak uzak anlam hedeflenir. Vehme, pheye drmek anlamndaki hm ise airin veya edibin birden fazla anlama gelen bir kelimeyi hangi anlamda kullandnn kesin biimde bilinememesidir. zellikle Trke belgat kitaplarnda bazan her iki kavrama ayn anlama dellet etmek zere yer verilmitir (Cokun, s. 114-118). Tevriyeyi oluturan kelimenin yakn anlam ve uzak anlam vardr. Yakn anlam kelimenin akla ilk gelen temel anlam olup bu anlam dier kelimelerle desteklenir. Uzak anlam ise yine ifadedeki baz kelimelerin ynlendirmesiyle ortaya kar. Bu ikinci anlamla syleyi zenginletirilir. Mesel Hayl iin sylenen, Sz dilde hayli gzde kald msrandaki hayli kelimesiyle ilk kastedilen kelimenin temel anlamdr. Ancak bu kelimeyle airin mahlas da kastedilmek suretiyle msran anlam zenginletirilmitir. Msrada yer alan dil kelimesinin anlam Farsada gnl, Trkede lisandr. Hayli kelimesinin yakn anlam dil kelimesinin her iki anlamyla uyumaktadr. Bk, Minnet Hudya devleti dny fen bulur/Bk kalr sahfe-i lemde admz beytinde yakn anlam kalc olan, uzak anlam airin mahlasn ifade eden bk kelimesi tevriyeli kullanlmtr. Tevriyede bir sebebe/nkteye bal olarak maksat gizlenir. Zira maksad iaret yoluyla veya dolayl biimde anlatmak sz daha etkili hale getirir. Maksadn uzak mna ile ifadesi anlatma bir incelik katyorsa veya anlatm daha gl ve etkili hale getiriyorsa tevriyeye bavurulur. Bylece air bir tr zek oyunuyla sze anlam zenginlii kazandrm olur. Tevriye yaplna ve anlam zelliklerine gre eitlilik gstermektedir. Yapllarna gre tevriyeler drde ayrlr. 1. Mcerret tevriye. fadede tevriyeli kelimenin yakn veya uzak anlamndan birine ait bir iaret bulunmayan tevriyedir. Mcerret tevriyelerin bir ksmnda kelimenin uzak anlam niyet, muhatap, zaman ve mekn gibi ifade d unsurlarla belirlenir; buna hal tevriyesi denilebilir (a.g.e., s. 107). Mesel Hsnnin, Sordum nigr dediler ahbb/Semt-i Vefda doru yoldadr beytinde vefa ve doru yol kelimelerinde tevriye vardr. Vefa semti tamlamas yakn anlam olarak sevgilinin bulunduu yeri, stanbuldaki Vefa semtini, uzak anlamyla sevgilinin vefakr ve sdk olduunu belirtmektedir. Vefann yakn anlamnn semt ismi olmas iin sevgilinin Vefada oturmas ve orada oturduunun bilinmesi gerekir. Yine doru yoldadr sz yakn anlamyla sevgilinin evinin Vefa semtinde yol zerinde olduunu veya Doruyol caddesinde bulunduunu, uzak anlamyla sevgilinin iffet sahibi olduunu bildirmektedir. 2. Mreah tevriye. Tevriyeli kelimeden nce veya sonra yakn anlamla ilgili kelime ya da sz diziminin zikredilmesiyle meydana gelir. Mesel, Verdim gnl o gl-ruhun line aldanp/Etmezdi kimse eylediim rengi ben bana beytinde al kelimesi (krmz/hile, tuzak) tevriyeli kullanlm olup gl-ruh (gl yanakl) terkibiyle ikinci msradaki renk kelimesi (renk/hile, aldatmaca) al kelimesinin yakn anlamnn krmz olduunu gstermektedir. 3. Mbeyyen tevriye. Tevriyeyi meydana getiren kelimeden nce veya sonra uzak anlamla ilgili bir kelimenin zikredilmesiyle oluur. Nilnin, Kyunda nle kim dil-i mtktan kopar/Bir namedir hiczda uktan kopar beytinde hicaz (Mekke ve Medine/hicaz makam) ve uak (klar/uak makam) kelimeleri tevriyeli kullanlm, uzak anlam olarak da name kelimesiyle irtibatlandrlmtr. 4. Mheyyi tevriye. Tevriyeli kelimenin uzak mnasyla ilgili bir veya birka szn daha nce zikredilerek ikili anlama zemin hazrlanan tevriyedir. Keecizde zzet Mollann, Tecemmu eyleyip meydn- lahme/Tuz ekmek hini bir nice b/Koyup kaldrmadan ikide birde/Kazan

devrildi sndrd oca msralarnda air ocak kelimesini tevriyeli kullanm, uzak anlam yerine Yenieri Ocan hedeflemi, kazan devrildi szyle zihni bu algya hazrlamtr. Tevriye sanatnn en nemli kayna cinasl kelimelerdir. Bu sebeple baz belgatlar tevriyeyi cins- manev eklinde tanmlamaktadr (a.g.e., s. 108). Fuzlnin, Sakn gnlm ykarsn pendden dem urma ey nsih/Hev-y nefs ile bir mlk vrn eylemek olmaz beytinde Arap harflerinden nn, f, sn ile (n-f-s) yazlan kelime hem nefs hem nefes biiminde okunabilmektedir. Kelimenin birinci anlam nefistir (benlik). Beytin vezni ve genel anlam kelimenin nefs eklinde okunmasn gerekli klmaktadr. Buna ramen beyitteki hev ile (hava, nefes) dem (soluk, nefes) kelimenin nefes anlamn desteklemektedir. Yine Ztnin, Gl glse dim alasa blbl aceb deil/Zr kimine ala demiler kimine gl beytinde ikinci gl kelimesinde byle bir tevriye mevcuttur. Tevriye sanatn besleyen eler arasnda kelime ve deyimlerin asl anlam, yan anlam ve mecaz anlamlar nemli yer tutar. Bylece cmle iinde asl anlamyla kullanlan bir kelimenin yan anlam ve mecazi mnas tenasple artrlarak tevriye yaplabilir. Benzer ekilde mecazi mna ile kullanlan bir kelimenin yan ve asl anlam kastedilerek de yaplabilir. Bunun yannda tevriyeli kelimenin uzak ve yakn anlamlarnn her ikisi hakiki veya her ikisi mecazi olarak kullanlabilir. Mecazi anlam, yan ve asl anlama dayal tevriyeler cinasa dayal tevriyeler kadar etkili deildir. Ancak kelimenin temel anlamyla mecazi anlam arasndaki ilgi zayfladnda mecazl tevriyeler de cinasl tevriyeler kadar bed olur. Ziy Paann, Pek rengine aldanma felek eski felektir/Zr felein mereb-i n-sz dnektir beytindeki dnek kelimesinde mecaz anlamyla asl anlam birlikte kastedilmitir. te yandan deyimler tevriye sanatnn nemli kaynaklarndandr. Mecazi anlamyla kullanlan bir deyimin gerek anlamnn ifadeye uygun dmesi tevriye iin bir yoldur. Ynus Emrenin, Ben toprak oldum yoluna sen aur gzetirsin/u karma gs geren ta barl dalar msn beytinde tebih yoluyla oluturulan ta barl (acmasz/dalarn iinin ta oluu) deyimi tevriyeli kullanlmtr.

BBLYOGRAFYA

Muallim Nci, Edebiyat Terimleri: Istlht- Edebiyye (haz. M. A. Yekta Sara), stanbul 2004, s. 114-115; Ahmed Cevdet Paa, Belgat- Osmniyye, stanbul 1299, s. 168-169; Recizde Mahmud Ekrem, Talm-i Edebiyyt, stanbul 1299, s. 273-278; M. Kaya Bilgegil, Edebiyat Bilgi ve Teorileri-Belgat, stanbul 1989, s. 192-197; Thirlmevlev, Edebiyat Lgat, stanbul 1994, s. 159160; M. A. Yekta Sara, Klsik Edebiyat Bilgisi Belgat, stanbul 2000, s. 177-181; Menderes Cokun, Szn Bys Edeb Sanatlar, stanbul 2007, s. 104-128; skender Pala, Ansiklopedik Divan iiri Szl, stanbul 2007, s. 454; sa Kocakaplan, Aklamal Edebi Sanatlar, stanbul 2008, s. 184-187; Hasan Akta, Klasik Trk iirinde Edebi Sanatlar, Edirne, ts. (Yort Savul Yaynlar), s. 104-109. Meliha Y. Sarkaya

TEV
() Sz iinde ikil kipinin arkasndan onu aklayan bir ksm getirmek anlamnda men, iirde ayn vezindeki e ve szlere yer vermek mnasnda bed terimi (bk. ITNB; TATRZ).

TEVH
(bk. MVEAH; TER).

TEVH
( ) Trk din msikisinde bir form. Szlkte sslemek, dzenlemek anlamndaki tevh, Trk din msikisinde mevlid ve mirciyye gibi byk formda ve uzun eserlerin blmleri arasnda okunmak zere bestelenmi, gfteleri Hz. Peygamberi konu alan ilhilere verilen addr. Blmleri ssleyerek renklendirdii iin bu adla anlm olmaldr. Tevhler baz eski kaytlarda tevh ilhi, mevlid tevhi gibi ifadelerle anlmaktadr. Gfte bakmndan natlarla ayn nitelikleri tayan tevhler, ounlukla serbest ekilde (irticl) icra edilen natlardan besteli olmalar ve koro halinde okunmalar gibi zellikleriyle ayrlr. Szleri daha ok Trkedir, ancak Arapa ve Farsa yazlm tevhler de vardr. Gfteleri genellikle iki, , be, alt msradan ibaret bir kta olan tevhler ekseriyetle devr-i kebr, enber, evsat, zencr gibi byk usullerle llmtr. Tevh okuyanlara tevh-han denir. Tevh okuyuunda dikkat edilmesi gereken hususlar ylece zetlenebilir: 1. Mevlid bahirleri belli makam ve konular etrafnda okunduundan tevhin de okunacak bahrin makamna ve konusuna uygun biimde seilmesi gerekir. Mesel veldet bahrine rast makamyla girileceine gre bu bahirden nce okunacak tevh de rast veya rastn tertiplerinden; mirac bahri segh, hzzam veya rak makamlarndan okunacana gre tevhin de bu makamlarla olmas gerekir. Ayrca tevhin ve bahrin konusu arasndaki uyuma dikkat edilmelidir. 2. Tevh okurken dik akorttan mmkn olduunca kanmal, herkesin uyabilecei orta bir akort tercih edilmelidir. Bylece tevhhanla mevlidhan arasnda ortaya kabilecek akort problemine sebebiyet verilmemi olur. 3. Tevh okuyanlar arasnda ses birliine bilhassa nem verilmelidir. Bylece usul darblarna beraberce uyularak gftede meydana gelebilecek anlam bozukluklarna sebep olan hece blnmelerinin nne geilmi olur. Tevh formu bestekrlar arasnda byk rabet grm, ilhiden sonra en ok beste yaplan din msiki formu olmutur. Ancak gnmze ulaan tevh repertuvarnda pek ok eserin kaybolduu anlalmaktadr. Cumhuriyetten sonra gerekletirilen iki ayr nota neriyatyla bu tevhlerden bir ksm yaymlanmtr. Bunlardan ilki Rauf Yekt, Zekizde Ahmet Irsoy ve Ali Rifat aataydan meydana gelen tasnif ve tesbit komisyonu tarafndan belirlenen yirmi sekiz eserdir (stanbul 1931). Dieri Yusuf mrlnn yaymlad 193 adet tevhtir (stanbul 2007). Tevh repertuvar ierisinde en ok bestelenen gfte Dede mer Rennin, n doup tuttu cihan yzn hsnn gnei/Kim ola sevmeye bu vechile sen mhvei beytiyle balayan uzun manzumesidir. Bata Buhrzde Mustafa Itr Efendi olmak zere pek ok msikiinas tarafndan bestelenen eserin yirmi be ayr bestesi tesbit edilmitir. Aziz Mahmud Hdynin yazd ve yine kendisinin besteledii sylenen, Kudmn rahmeti zevk u safdr y Reslellah msrayla balayan rgh, Zeki Dedenin, Bir muazzam pdiahsn ki kulundur cmle h msrayla balayan evkutarab, Hac Fik Beyin, Merhab ey fahr-i lem merhab msrayla balayan hzzam tevhleri gnmzde ska okunan eserler arasndadr.

BBLYOGRAFYA

Trk Musikisi Klasiklerinden lhiler: Mevlut Tevihleri (stanbul Konservatuvar Neriyat), stanbul 1931, I, 1-48; Suphi Ezgi, Nazar-Amel Trk Musikisi, stanbul, ts., III, 76-77; TSM Szl Eserler, s. 102; Yusuf mrl, Rahmet Peygamberine lhler, stanbul 2007, tr.yer.; Halil Can, Din Trk Musikisi Lgat, MM, sy. 226 (1967), s. 19; a.mlf., Din Musiki, a.e., sy. 293 (1974), s. 19-20. Nuri zcan

TEVHUd-DBC
() Burhneddin bn Ferhnun Mlik limlerine dair eserine Bedreddin el-Karf (. 1008/1600) tarafndan yazlan zeyil (bk. ed-DBCl-MZHEB).

TEVVB
( ) Allahn isimlerinden (esm-i hsn) biri. Szlkte geri dnmek, rc etmek anlamndaki tevb (tevbe, metb) kknden treyen tevvb dn yapan, bu eylemi nicelik ve nitelik asndan oka gerekletiren mnasna gelir. Terim olarak tevvb insan iin kullanldnda ok tvbe eden, Allaha nisbet edildiinde tvbeleri ok kabul eden demektir (Rgb el-sfahn, el-Mfredt, tvb md.; Lisnl-Arab, tvb md.). Kurn- Kermde tvbe (tevbe) kavram fiil ve isim kalplaryla otuza yakn yette Allaha izfe edilmektedir. Tevvb ise Allahn bir ismi olarak dokuz yette rahm, bir yette hakm ismiyle, bir yette de tek bana gemektedir (M. F. Abdlbk, el-Mucem, tvb md.). Bu yetlerin ikisinde, Allah zaten ezelden beri tevvb olarak nitelenmitir (kne tevvben) ifadesi kullanlmakta (en-Nis 4/16; en-Nasr 110/3), tevvb bir yette insanlara nisbet edilmektedir (el-Bakara 2/222). Tbve kavram eitli hadislerde fiil ve isim kalplaryla yine Allaha nisbet edilmekte (Wensinck, el-Mucem, tvb md.), bn Mce ve Tirmiznin esm-i hsn rivayetlerinde de yer almaktadr (Du, 10; Daavt, 82). Abdullah b. merden nakledildiine gre Hz. Peygamberin sohbetleri esnasnda u duay 100 defa tekrar ettii grlmtr: Rabbim, beni bala, tvbemi kabul et! phe yok ki sen hatalarndan dnenlere lutfunla mukabelede bulunan ve btn gnahlar balayansn (bn Mce, Edeb, 57; Tirmiz, Daavt, 38). Tevvb ismini genellikle kullarn tvbeye muvaffak klan ve tvbelerini kabul eden eklinde yorumlayan limler bunun aklanmasnda kelimenin iki zelliine iaret etmitir. Bunlardan biri kk anlamnda bulunan dnme, rc etme unsuru, dieri mbalaa bildiren bir kalpta bulunuudur. Tvbe kavram insana nisbet edildiinde gnah ve msiyetten itaate dnmeyi anlatr. Buradaki msiyet kfr ve inkrdan balayp kk gnahlara kadar iner. Kulun dn hem kalp hem fiil asndan gerekleir. Kalbin dn Allaha ynelik olmak zere saygya (takv) brnm sevgi yoluyla olur ve pimanlk duygusu, bir daha tekrar etmeme niyetini de kapsar. Allaha nisbet edildiinde ise kelimenin kk anlam Allahn gazabnn rza ve muhabbete dnmesi biiminde anlalr. Nitekim bir yette Allahn tvbe edenleri sevdii ifade edilmitir (el-Bakara 2/222). Birok kaynakta yer alan bir hadiste Hz. Peygamber, kulun tvbe etmesinden Cenb- Hakkn duyduu honutluun (ferah), yiyecek ieceini ve her eyini tayan devesini lde kaybeden bir kiinin onu bulduunda duyduu sevinten ok daha fazla olduunu ifade etmitir (Buhr, Daavt, 4; Mslim, Tevbe, 1-8). Tevvb isminin mbalaa iermesinden dolay kazand muhteva zenginlii eitli ekillerde aklanmtr. Ebl-Ksm ez-Zecccye ait u yorum bunlar zetlemektedir: Tevvb, ok saydaki insann tekrarlanan saysz gnahn diledii kimseler iin gnahlarndan dnmeleri artyla her zaman balayan demektir (tiu esmillh, s. 62-65). Esm-i hsn iinde yer alan afv, gaffr, raf, rahmn gibi isimler de gz nnde bulundurularak tevvb ismini kulunu glkten kolayla, msiyetten taate, haramdan mubaha ve gazaptan rzaya eviren eklinde aklamak

mmkndr. Eb Abdullah el-Halmnin de belirttii gibi tevvb olan Allah kt yoldan dnen kuluna lutuf ve merhametiyle iltifat eder, onun nceki gnahlarn affederken iyi amellerini boa karmaz ve itaatkr kullarna vaad ettii lutuflardan onlar mahrum etmez (el-Minhc, I, 206). Allahn insanla ilgili fiil isim ve sfatlar iinde yer alan tevvb afv, gaffr, gafr, rahm, rahmn ve raf isimleriyle anlam yaknl iinde bulunur.

BBLYOGRAFYA

Ebl-Ksm ez-Zeccc, tiu esmillh (nr. Abdlhseyin el-Mbrek), Beyrut 1406/1986, s. 62-65; Hattb, end-du (nr. Ahmed Ysuf ed-Dekkk), Dmak 1404/1984, s. 90; Eb Abdullah el-Halm, el-Minhc f uabil-mn (nr. Hilm M. Fde), Beyrut 1399/1979, I, 206; bn Frek, Mcerredl-Malt, s. 55; Abdlkhir el-Badd, el-Esm ve-ft, Kayseri Rid Efendi Ktp., nr. 497, vr. 82a; Kueyr, et-Tabr fit-tekr (nr. brhim Besyn), Kahire 1968, s. 84; Gazzl, el-Maadl-esn (Fazluh), s. 150-151, 174. Bekir Topalolu

TEVVBN
( ) Hz. Hseyinin intikamn almak iin harekete geen ilk zmre. Ehl-i beyte byk sevgi besleyen mslmanlar derinden etkileyen Kerbel Vakas, Hz. Alinin ve oullarnn haklarn arama iddiasyla ortaya kan ve iliin zuhuruna zemin hazrlayan baz hareketlerin temelini oluturmutur. Kerbel Vakas yznden I. Yezde ve ynetimine kar dmanlk besleyen gruplarn banda Hz. Hseyini Kfeye davet ettikten sonra ona yardm etmeyen Kfeli taraftarlar gelir. Hseyine kar drst davranmadklar iin byk pimanlk duyan ve iledikleri bu gnahtan ancak onu ehid edenleri ve onlara emir verenleri ldrmekle kurtulabileceklerine inanan bu gruba Tevvbn (tvbe edenler) denilmitir. Tevvbn, amalarn gerekletirmek zere Hz. Alinin yaknlarndan sahb Sleyman b. Suradn evinde gizli toplantlar yapmaya balad. Sleyman b. Surad bakanlnda Mseyyeb b. Necebe elFezr, Abdullah b. Sad b. Nfeyl el-Ezd, Abdullah b. Vl et-Temm, Rifa b. eddd elBecelden oluan be kiilik bir heyet oluturuldu. Bunlar 61 (680) ylnda halk gizlice Hz. Hseyinin intikamn almak amacyla davet etmeye balad (Taber, V, 558). Silhl mcadele iin gerekli malzemeyi toplama almalar Yezd b. Muviyenin lmne kadar (64/683) srdrld. Yezdin lmyle birlikte hareketin lider kadrosunda bulunanlar Sleyman b. Suradn yanna gelerek ynetimin zaafa dtn belirttiler ve hemen harekete geip Hz. Hseyinin katillerini yakalayp cezalandrmay teklif ettiler. Sleyman onlara acele etmemelerini, katiller arasnda Kfe ileri gelenlerinin de bulunduunu, harekete getikleri takdirde bunlarn kendilerine kar koyarak Abdullah b. Zbeyre katlacaklarn syledi. Sleyman b. Surad, Sad b. Huzeyfe el-Yemna bir mektup yazarak faaliyetleri hakknda bilgi verdi ve Medindeki Ehl-i beyt taraftarlarn 65 yl Reblhir aynn ilk gnnde (15 Kasm 684) Nuhaylede yaplacak toplantya ard. Sad b. Huzeyfenin harekete hazr olduklarn bildiren cevab ve Basrada bulunan Msenn b. Mahrribe el-Abdnin destek sz onlar mitlendirdi. I. Yezdin lmnden alt ay sonra nce Muhtr es-Sekaf, ardndan da Mekkede halifeliini iln eden Abdullah b. Zbeyr tarafndan vali tayin edilen Abdullah b. Yezd el-Hatm Kfeye geldi. Hz. Alinin olu Muhammed b. Hanefiyyenin veziri sfatyla geldiini syleyip onun imaml iin davette bulunan Muhtr es-Sekaf halk Hseyinin katilleriyle savamaya tevik etmekle birlikte Tevvbn hareketine katlmad. Muhtr, Sleyman b. Surad ve arkadalarn savatan anlamayan, kendilerini bo yere tehlikeye atan bir grup diye eletiriyordu (a.g.e., V, 561). Bu srete Hz. Ali evld taraftarlarnn ounluu Sleymann yannda kald, Muhtra pek katlan olmad. Ayn gnlerde Kfe Valisi Abdullah b. Yezde Hz. Ali taraftarlarnn Sleyman b. Surad liderliinde isyan hazrl yapt, Muhtrla beraber olan az sayda bir topluluun bn Suradn faaliyetlerinin neticesini bekledii ihbar edildi ve onlara kar silh kullanmas istendi. Ancak vali, Hz. Ali taraftarlar silha bavurmadklar srece kendisinin de onlara kar g kullanmayacan syledi. Bu konuda haberlerin yaylmas zerine camide Kfe halkna hitap eden vali u anda onlara kar bir harekete gemeyeceini, Hseyinin

ldrlmesini kendisinin de bir facia kabul ettiini belirtti. Birbirlerinin kann dkmek yerine o srada zerlerine gelmekte olan Emev kumandan Ubeydullah b. Ziyda kar birlemeyi teklif etti. Hz. Hseyinin ve yanndakilerin katili olan Ubeydullahn ve babasnn valilikleri srasnda yaptklar zulm hatrlatp Ubeydullahn ehri ele geirmesi durumunda kendilerini kleletireceini ileri srd. Valinin ardndan konuan hara emri, Sleyman ve taraftarlarnn bir isyana kalkmalar halinde iddetle cezalandracaklarn syleyince byk tartmalar kt. Daha sonra Tevvbn liderlerinin valiyle grp zr dilemesiyle ortalk yatt (a.g.e., V, 563). 65 (684) ylnda Sleyman b. Surad, taraftarlarna isyan iin belirlenen gnde Nuhayledeki ordughta toplanmalarn emretti ve reblhir aynn ilk gnnde (15 Kasm) kendisi de oraya gitti. Sleymana biat edenlerin kaydedildii divanda 16.000 kiinin ad bulunduu halde sadece 4000 kiinin geldiini gren Sleyman Nuhaylede gn bekledi; adamlarn Kfeye gnderip szlerinden dnenlerin katlmn salamaya alt ve neticede 1000 kii daha kendisine katld. Mseyyebin gnlsz katlacaklardan fayda gelmeyeceini sylemesi zerine beklemekten vazgeti. Taraftarlarna da bu yola Allahn rzasn ve hiret sevabn kazanmak iin ktklarn, bunun dnda beklentileri olanlarn ayrlmasn bildirdi. Basra ve Medinden sz verdikleri halde kimse gelmedi (bn Kesr, XI, 697). Bu srada Sad b. Nfeyl, Hz. Hseyinin intikamn almaya mer b. Sad b. Eb Vakks gibi Kfede bulunan katillerinden balamay teklif etti. Ancak Sleyman ba dmanlar Ubeydullah b. Ziyda kar gideceklerini syledi. Tevvbnin harekete gemek zere olduunu duyan ve Kfeyi savunmak iin onlara ihtiyac bulunan Kfe Valisi Abdullah b. Yezd, Sleymana haber gndererek Kfede kalp bn Ziyda kar birlikte savamay yahut onun zerine gitmeyi teklif etti; ancak bu teklifleri reddedildi. 5 Reblhir 65 (19 Kasm 684) tarihinde yatsdan sonra Nuhayleden ayrlan Tevvbn mensuplar geceyi Deyrlaverde geirdi. kinci konaklama yeri olan Frat kenarndaki Aksasta 1000 kiinin ayrlm olduu ortaya kt. Sleyman b. Surad, Kerbelya doru hareket emrini verdi. Hz. Hseyinin kabrine varnca kendisini yardmsz brakmak suretiyle yaptklar hatadan derin pimanlk duyduklarn belirten Tevvbn gnahlarndan tvbe edip onun ehid edildii ideal uruna savamaya and iti. Kabrin banda bir gn kaldktan sonra Kerbeldan ayrlan grup Hassse, Enbr ve Sadd zerinden Kayyreye ulat. Bu srada Kfe valisinin Ubeydullaha kar birlikte mcadele etmeyi neren mektubu geldi, fakat onlar kararlarndan dnmediler. Karksiye civarna geldiklerinde ehre saldrmalarndan ekinip tahkimat yapan Abdullah b. Zbeyrin Karksiye Valisi Zfer b. Hris elKilbye sava maksadyla gelmediklerini bildirip kendileri iin bir ar kurmasn istediler. Bu teklifi kabul eden vali onlara gl bir Emev ordusunun Aynlverdeye gelmekte olduunu haber verdi; ehirde konaklamalarn ve ortak dmana kar glerini birletirmeyi teklif ettiyse de teklifi kabul edilmedi. Bunun zerine Zfer b. Hris, kendilerine Emev kuvvetlerinden daha nce hareket ederek Aynlverdede karargh kurmalarn tavsiye etti. Karksiyeden ayrlan Sleyman, Mseyyeb b. Necebeyi Emevlerin Rakkadaki ordughndan ayrlan Suriye nc birliklerinin zerine sevketti. Meydana gelen savata birliklerinin yenildiini renen Ubeydullah b. Ziyd, Husayn b. Nmeyr kumandasnda 12.000 kiilik bir takviye kuvveti gnderdi. Husayn nce onlar halifeye itaate davet etti. Sleyman b. Surad, Hseyinin katili olarak kabul ettikleri Ubeydullah b. Ziydn kendilerine teslim edilmesini, ayrca halifeliin Ehl-i beyte verilmesini istediklerini bildirdi. Anlama salanamaynca 22 Cemziyelevvel 65 (4 Ocak 685) tarihinde balayp gn sren sava Sleyman b. Surad, Mseyyeb b. Necebe, Abdullah b. Sad ve Abdullah b. Vlin de ldrlmesinin ardndan Tevvbnin ar hezimetiyle sonuland. Tevvbnin be liderinden sa kalan Rifa b. eddd gece karanlndan faydalanp dier sa kalanlarla birlikte Karksiyeye ekilmeyi baard (bk.

AYNLVERDE SAVAI). gn burada kaldktan sonra daldlar. O srada hapiste bulunan Muhtr es-Sekaf, Kfeye dnen Rifaya bir tziye mektubu gnderdi. syanlar dolaysyla onlar vd mektubunda Ehl-i beytin intikamn almakla grevlendirildiini bildirip kendisine katlmalarn istedi. lk i hareketlerinden olan Tevvbn hareketi bylece baarszlkla neticelendi. Harekete katlanlarn tamamna yaknnn Hricler gibi bedev kabilelerine mensup olduklarna dikkat ekilmektedir (Watt, s. 50; Flal, XXVI [1983], s. 351).

BBLYOGRAFYA

bn Sad, e-abatl-kbr (nr. Ali M. mer), Kahire 1421/2001, V, 196-198; VIII, 148; Taber, Tr (Ebl-Fazl), V, 551-563, 580-608; bn Asem el-Kf, el-Ft, Beyrut 1406/1986, III, 224248; bnl-Esr, el-Kmil, IV, 158-165, 175-188; Nveyr, Nihyetl-ereb, XX, 527-541; EblFid bn Kesr, el-Bidye (nr. Abdullah b. Abdlmuhsin et-Trk), Cze 1418/1998, XI, 684-688, 695-703; M. Ebl-Fazl brhim-Ali M. el-Bicv, Eyyml-Arab fil-slm, Kahire 1394/1974, s. 436-449; W. Montgomery Watt, slm Dncesinin Teekkl Devri (trc. Ethem Ruhi Flal), Ankara 1981, s. 50; Ethem Ruhi Flal, lk Olaylar: Tevvbn Hareketi, AFD, XXVI (1983), s. 335-352; Muhsin b. el-Arab, Eeru areketit-Tevvbn fil-edeb uab zamih ve resilhm, avliyytl-Cmiatit-Tnisiyye, sy. 28, Tunus 1988, s. 265-286; Mkrimin Halil Yinan, Aynlverde, A, II, 74; K. V. Zettersten, Sleyman, a.e., XI, 175-176; F. M. Denny, Tawwbn, EI (ng.), X, 398. smail Yiit

TEVZER
(bk. BNn-NAHV).

TEYAKKUZ
(bk. YAKAZA).

TEYEMMM
( ) Abdest alnamad veya gusl yaplamad durumlarda temiz toprak yahut yer cinsinden bir maddeye elleri srerek yz ve iki kolu meshetme. Szlkte kastetmek, ynelmek anlamndaki teyemmm Kurn- Kermde szlk anlamyla kullanlmtr (el-Bakara 2/267). Terim olarak teyemmm, suyu temin etme veya kullanma imknnn bulunmad durumlarda byk ve kk hkm kirlilii (hades) gidermek amacyla iki eli temiz toprak veya yer cinsinden saylan bir maddeye srerek yz ve iki kolu meshetmekten ibaret hkm temizliktir (farkl tanmlar iin bk. irbn, I, 87; Mv.F., XIV, 248). Abdest ve gusl, normal durumlarda su ile olan ve madd temizlenme zellii de tayan hkm bir temizlik iken teyemmm istisna hallerde bavurulan, abdest ve gusl yerine geen (bedel) sembolik bir ilemdir. slmda mkellefler iin byle bir imknn tannmas, hem bata namaz olmak zere ibadetlerin ifasna byk nem verilmesi hem de kolayln ilke edinilmesinin bir sonucudur. Yahudilikte baz dualarn okunmasndan nce su bulunamamas durumunda ellerin toprak, akl veya talaa srlebilecei hkm bulunmaktadr (The Babylonian Talmud, Berakoth, 15a). slmda teyemmmn meruiyeti, Ben Mustali (Mreys) Gazvesi dnnde (5/627) veya bir baka gazvede Hz. ienin gerdanln kaybetmesi dolaysyla Reslullah ve ashabnn susuz bir yerde konaklamas ve abdest alacak su bulamamas zerine nzil olan, Eer hasta olur veya yolculukta bulunursanz yahut sizden biriniz ayak yolundan gelirse veya kadnlara dokunup da su bulamazsanz o zaman temiz bir toprakla teyemmm edin; yzlerinize ve ellerinize ondan srn yeti (el-Mide 5/6; ayrca bk. en-Nis 4/43) ve Hz. Peygamberin kavl ve amel snnetiyle sabittir. Ayrca, Benden ncekilere verilmeyen be ey bana verildi: Yeryz benim iin mescid ve temiz klnd (Buhr, Teyemmm, 1; Mslim, Mescid, 5); On yl su bulamasa da temiz toprak mslmann temizlenme aracdr, suyu bulunca tenini ona dedirsin (Tirmiz, ahret, 92) gibi hadisler zikredilebilir. Bunlardan hareketle slm limleri teyemmmn belli durumlarda abdest ve gusl yerine geecei hususunda icm etmitir. artlar. A) Ciz Klan Durumlar. Teyemmm ciz klan zr suyun kullanlamamasdr. Bu da ya suyun bulunmamas veya bulunduu halde kullanmaya g yetirilememesiyle gerekleir. 1. Suyun bulunmamas. Yolculukta hi su bulamayan veya abdest iin yetecek miktarda bulamayan kii teyemmm yapar. fi ve Hanbellere gre su yetersiz miktarda ise yettii kadar kullanlr, sonra teyemmm yaplr. Yolcu yaknda su bulunabileceini dnyorsa nce suyu aramaldr, bulunmadndan eminse su aramas gerekmez. Teyemmmn ciz olmas iin su ile teyemmm yapacak kii arasndaki mesafenin takdiri hususunda farkl grler ileri srlmtr. Haneflere gre bu mesafenin en az 1 mil (yaklak 2 km.), Mliklere gre 2 mil, filere gre 400 kula (yaklak 200 m.) kadar olmas gerekir. Hanbellere gre, teyemmm yapacak kii suyu rfen yakn saylan mesafe iinde aramak zorundadr. Bakasnda su bulan kii normal saylabilecek bir fiyatla satlmas ve baka bir ey iin paraya ihtiyac olmamas halinde suyu satn almaldr; suyun ar fiyatla satlmas veya kiinin parasnn bulunmamas durumunda teyemmm yaplr. Mliklerle baz Hanbeller, yannda para olmayan kiinin borlanarak su satn almasn gerekli grr. Ekseriyete gre

hibe edilen suyun kabul edilmesi gerekir; ancak suyun kendisi deil paras hibe edilirse alnmas gerekmez. Yolcu olmayan kimse de (mukim) su bulamad takdirde teyemmmle namaz klabilir ve ounlua gre bu namaz iade etmez. Yannda su bulunduunu unutan yolcu, teyemmm edip namaza baladktan sonra suyu hatrlarsa namazn bozarak abdest almas gerekir. Namaz bitirdikten sonra suyu hatrlarsa namaz kaz etmez. Fakihlere gre namaz vakti kmadan su bulacan mit eden kiinin namaz vaktin sonuna kadar geciktirmesi efdaldir; aksi halde namaz vaktin banda klmas ounlua gre daha faziletlidir. 2. Suyu kullanamamak. Bu da ya hastalk, hastalk korkusu veya suyu kullanmaktan ciz olmakla gerekleir. Suyun kullanlmas durumunda lm, bir organn telef olmas, hastaln artmas veya iyilemenin gecikmesi sz konusu ise hastann teyemmm etmesi ittifakla ciz grlmtr. Hareket edemeyen ve kendisine yardm edecek kimsesi bulunmayan hasta da teyemmm yapar; imkn olan ve normal cretle yardmc tutabilen kiinin teyemmm yapmas ise ciz deildir. Amr b. s kumanda ettii Ztsselsil Seriyyesi esnasnda ihtilm olmu ve souktan korktuu iin teyemmm yaparak namaz kldrm, Hz. Peygamber de onun yaptn onaylamtr (Buhr, Teyemmm, 7; Eb Dvd, ahret, 124). Haneflerin ou souk gerekesiyle teyemmm yalnz cnplk halinde ciz grr; ancak abdest iin de ayn tehlikenin kesin hale gelmesi durumunda teyemmme cevaz veren Hanef limleri vardr. ounlua gre souk gerekesiyle teyemmm yapan kii namazn iade etmez; filerin bir ksmna gre ise iade eder. te yandan ikrah, hapis, balanma, hayvan veya dmandan korkma gibi durumlar da su yokluu hkmndedir ve ister yolcu ister mukim olsun kii teyemmm yapabilir. Yannda sadece imek veya yemek piirmek gibi zaruretler iin su bulunan kii de teyemmm edebilir. B) Temiz Toprak. Fakihler, teyemmm yaplacak yerin temiz yeryz paras olmas gerektii konusunda gr birlii iindedir. Ancak yette geen sad kelimesinin tefsirinde farkl grler vardr. Eb Hanfeye ve mam Muhammede gre yer cinsinden olan toprak, ta vb. her eyle teyemmm yaplabilir. Mlikler de bu grtedir; hatta Mliklere gre eritme imkn yoksa karada veya denizdeki buzla teyemmm cizdir. Eb Hanfeye gre teyemmm yaplan eyden elde bir para kalmas art deildir; Muhammede gre ise arttr. Dolaysyla Eb Hanfeye gre kaygan ta, kire, srme ta, toprak duvar, kirele svanm duvar, kaya tuzu, toprak kiremit, amur vb. maddelerle teyemmm yaplabilir. Eb Hanfeye ve Muhammede gre elbise, kuma, eyer vb. bir eye vurulunca kan tozla da teyemmm etmek cizdir. Yer cinsinden olmayan, tahta ve ot gibi yannca kl haline gelen veya demir, bakr, cam gibi stlnca yumuayp eriyen maden vb. maddelerle teyemmm yaplmaz. filer, Hanbeller ve Eb Ysufa gre yalnz temiz, vurulduunda elde toz brakan toprakla teyemmm edilebilir. filer ve bir rivayete gre Eb Ysuf ile Hanbeller kumu toprak hkmnde saymtr. Rknleri. Teyemmmn iki rkn/farz zerinde gr birlii vardr: Elleri yere vurmak ve belirli organlar meshetmek. Niyet ounlua gre rkn, Hanef ve Hanbellerin bir ksmna gre arttr. Yzn meshedilmesinde ittifak vardr. Hanef ve filere gre kollarn dirseklere kadar meshedilmesi gerekir; teyemmm abdest yerine getiinden kollar abdestte ykand yere kadar meshedilmelidir. Mlik ve Hanbellere gre ise ellerin bileklere kadar meshedilmesi farz, dirseklere kadar meshedilmesi snnettir. Hz. Peygamberden her iki ekil de rivayet edilmitir (Buhr, Teyemmm, 4; Eb Dvd, ahret, 121). Hanef ve filere gre yz ve kollar iin yere birer defa vurmak farzdr. Mlik ve Hanbellere gre ise birinci vuru farz, ikincisi snnettir. Bu konudaki ihtilflarn sebebi teyemmm yetinin kapal (mcmel) ynlerinin bulunmas ve konuyla ilgili hadislerin farkl ekillerde rivayet edilmesidir. Fakihlere gre topran meshedilen organn her

yerine ulatrlmas, bunu engelleyen yzk vb. eylerin karlmas gerekir. Parmak aralarnn svazlanmas Hanef ve Mliklere gre vcip, fi ve Hanbellere gre menduptur. Teyemmmde meshedilen organlar arasnda tertibe riayet edilmesi Hanef ve Mliklere gre mstehap, filere gre farzdr. Hanbeller ise yalnz kk hadesten sonra yaplan teyemmmde tertibi farz kabul etmitir. Hanef ve filer teyemmmde ara verilmeden organlarn pepee meshedilmesini snnet, Mlikler farz, Hanbeller ise yalnz kk hadesten sonra farz grmlerdir. Mliklere gre teyemmmle namaz vb. fiiller arasnda da beklenilmemesi vciptir. Snnetleri. Teyemmmden nce besmele ekmek Hanef ve filere gre snnet, Mliklere gre fazilet, Hanbellere gre vciptir. Hanef ve filere gre teyemmm iki defa yere vurarak birincisinde yzn, ikincisinde dirseklere kadar kollarn meshedilmesiyle yerine getirilir. Mlik ve Hanbellere gre ise yere bir defa vurmak ve yzle bileklere kadar elleri meshetmek yeterli olmakla birlikte yere iki defa vurulmas ve kollarn dirseklere kadar meshedilmesi efdaldir. Haneflere gre elleri yere vururken parmaklarn arasn amak, elleri yerde ileriye geriye doru oynatmak, ardndan elleri kaldrp silkelemek snnettir. Mliklere gre kbleye dnmek, sa kolu nce meshetmek ve parmaklarn arasn svazlamak fazilettir. filer ayrca abdestte olduu gibi teyemmmden sonra da kelime-i ehdet getirmeyi snnet kabul etmitir. Snnetlerin terkedilmesi ve meshin tekrarlanmas ittifakla mekruh saylmtr. Mliklere gre bo konumak, dirseklerden yukarsn meshetmek; filere gre ok toprak kullanmak, namaz kldktan sonra teyemmm tazelemek, namaz bitmeden teyemmm organlarndan topra temizlemek; Hanbellere gre iki defadan fazla topraa vurmak ve azsa topra flemek de mekruhtur. Teyemmmn Bozulmas. Abdesti ve gusl bozan her ey teyemmm de bozar. Zaruri ihtiyac dnda ve abdeste yetecek miktardaki suyu grmek veya kullanmaya g yetirmek Hanef ve Mliklere gre teyemmm bozar; fi ve Hanbellere gre su abdeste yetecek kadar olmasa da teyemmm bozulur. Namaz klarken suyu grmek Hanef ve Hanbellere gre namaz bozar, fi ve Mliklere gre ise bozmaz; ancak filere gre o yerde su bulma ihtimali yksek idiyse namaz bozulur. Namaz bittikten sonra vakit kmadan su bulunmas halinde ounlua gre namazn iadesi gerekmez; yalnz fi mezhebinde tercih edilen gre gre, mukim olan kii su bulma ihtimali yksek bir yerde teyemmm almsa namaz iade etmelidir. Teyemmm ciz klan durumun ortadan kalkmas, mesel dmann gitmesi, hastaln veya souun sona ermesi de teyemmm bozar. Mliklere gre teyemmmle namaz arasna uzun bir fsla girerse teyemmm yine bozulur. ounlua gre bir kimsenin suyun bulunmadn ve gusletme imkn olmadn bildii halde eiyle ilikiye girmesi mekruh deildir; Mlikler ve bir rivayete gre Hanbeller ise bir zarara yol ama durumu dnda su bulamayan kimsenin abdest veya gusl bozacak bir ey yapmasn mekruh grmtr. ounluk dinen mer grlmeyen bir amala yolculua kan kii iin de teyemmm ciz grr. Teyemmmle Yaplabilecek badetler ve Vakit Snr. Teyemmm su ile alnan abdest ve yaplan guslden bedel olup onlarn yerine getiinden abdest ve guslle yerine getirilen namaz, tavaf ve Kuran okuma gibi her ibadet teyemmmle de yaplr. mam Muhammed ve baz limler dnda ounlua gre teyemmm alan kiinin abdestli kiilere namaz kldrmas cizdir. Mlik, fi ve Hanbeller teyemmmn zaruret sebebiyle bedel olduunu, teyemmmle hkm kirliliin

kalkmadn, sadece namaz klmaya izin verildiini kabul eder. Haneflere gre ise teyemmm mutlak anlamda bedeldir; dolaysyla su bulunana kadar hadesi ortadan kaldrr. Bu gr ayrlnn sonucu udur: Haneflere gre vakit girmeden nce teyemmm yaplabilir ve teyemmm yapan kii bu teyemmmle istedii kadar namaz klabilir. Dier mezhebe gre ise belli vakti bulunan namaz iin vakit girmeden teyemmm yaplamaz; cenaze namaz, belli vakti olmayan nfile namaz veya kaz namaz iin kerahet vakitleri dnda teyemmm yaplabilir. Mlik ve filere gre her farz namaz iin ayr teyemmm gerekir, bu sebeple vakit namaznn yan sra kaz namaz klnamaz; ancak bir farz ile birden fazla nfile namaz klnabilir. Farz ve nfile namaz klndnda Mliklere gre nce farz klmak gerekir; filere gre byle bir kstlama yoktur. Hanbellere gre ise teyemmm yapan kii vakit kmad srece vakti giren namaz, kaz namazlarn ve nfile namazlar klabilir. Mliklere ve fi mezhebinde tercih edilen gre gre vaktin namazyla cenaze namazn ayn teyemmmle klmak cizdir. Haneflere gre bedeli bulunmayan farz veya snnet namazlarn, mesel cenaze, bayram, ksf ve husf namazlarnn abdest alnd takdirde karlmas ihtimali varsa teyemmm yapmak cizdir. Bedeli bulunan namazlarn, mesel cuma namaznn, cemaatle klnan vakit namazlarnn ve vitir namaznn karlmas tehlikesi bulunsa da teyemmm ciz olmaz. Cenazeyi ykayacak su bulunamamas veya su ile ykand takdirde dalacandan korkulmas, len bir erkei ykayacak erkek veya bir kadn ykayacak kadn olmamas gibi durumlarda cenazeye teyemmm yaptrlr. Su bulamad gibi teyemmm yapacak toprak vb. maddelerden de mahrum bulunan, mesel hapiste olan veya hastalk sebebiyle abdest alamayan yahut teyemmm yapamayan kii ounlua gre o haliyle namazn klar; Mlik mezhebinde tercih edilen gre gre bu kiiden namaz skt olur ve kaz etmesi de gerekmez. Hanef ve filere gre bu durumda klnan namazn kaz edilmesi gerekir; Hanbellere gre ise gerekmez. Abdest organlarnn bir ksmnda yara vb. su dedirmeye engel bir ey bulunan kii yarasz organlarn ykar, yaral organlar mesheder; fi ve Hanbellere gre ayrca teyemmm yapmas gerekir. Bu durumdaki kiinin organlarnn ou yaralysa Hanef ve Mliklere gre abdest ile mesh skt olur ve yalnz teyemmm yapmas yeterlidir.

BBLYOGRAFYA

Lisnl-Arab, ymm md.; The Babylonian Talmud, London 1978, Berakoth, 15a; Ksn, Bedi, I, 44-60; bn Rd, Bidyetl-mctehid, Kahire 1401/1981, I, 63-74; Muvaffakuddin bn Kudme, el-Mun (nr. Abdullah b. Abdlmuhsin et-Trk-Abdlfetth M. el-Hulv), Kahire 1406/1986, I, 310-358; Nevev, el-Mecm, II, 237-349; bn Czey, avnnl-akmi-eriyye, Kahire 1405-1406/1985, s. 39-40; bnl-Hmm, Fetul-adr, I, 121-142; Ali b. Sleyman elMerdv, el-nf f marifetir-rci minel-ilf (nr. M. Hmid el-Fk), Beyrut 1406/1986, I, 263-309; Hattb, Mevhibl-cell, Beyrut 1398, I, 325-361; irbn, Munil-mutc, I, 86-107; Buht, Kefl-n, I, 160-181; Kalyb, iye al eri Minhci-libn, Beyrut, ts. (Drl-fikr), I, 76-98; ah Veliyyullah ed-Dihlev, ccetullhil-blia, Kahire 1355, I, 180-181; Muhammed b. Ahmed ed-Desk, iye ale- eril-kebr, Beyrut, ts. (Drl-fikr), I, 147-162; evkn, Neyll-evr, I, 300-314; bn bidn, Reddl-mutr (Kahire), I, 229-260; Teyemmm, Mv.F, XIV, 248-273; Mehmet ener, Teyemmm, slmda nan, badet ve Gnlk Yaay

Ansiklopedisi (ed. brahim Kfi Dnmez), stanbul 2006, IV, 2048-2054. Mehmet Boynukaln

TEYM b. MRRE (Ben Teym b. Mrre)


) ( Kurey kabilesinin bir kolu. Kureyten Mrrenin Kilb ve Yakaza gibi kollarndan biri olup nesebi Teym b. Mrre b. Kb b. Ley b. Glib b. Fihr b. Mlik b. Nadr b. Kinne b. Huzeyme b. Mdrike b. lys b. Mudar yoluyla Adnna kadar ular. Kabile, Teym b. Mrrenin Sad adl olundan Kb b. Sad ve Hrise b. Sad kollar vastasyla devam etmitir. Teym b. Mrre, slmdan nce Mekkeli Araplarn yapt anlamalara (hilf) katld. Kbe grevlerinin taksimi hususunda yaplan Hilfl-mutayyebnde Abdddroullarna kar dier kabileyle (Ben Esed, Ben Zhre, Ben Hris b. Fihr) birlikte Abdmenfoullarnn yannda yer ald. Mekkede hakszla urayanlara yardm amacyla oluturulan, Hz. Muhammedin de itirak ettii Hilfl-fudl cmertliiyle nl Teymli Abdullah b. Cdnn ev sahipliinde kuruldu. Ad b. Kb, Ukl, Mzeyne, Dabbe ve Sevr kabileleriyle birlikte Hilfr-ribba katlan Ben Teym b. Mrre, Chiliye dneminde haram aylarda yaplan Ficr savalarnn drdncsne (FicrlBerrd) Kinnenin mttefiki olan Kureyin safnda kabilenin lideri saylan Abdullah b. Cdnn kumandasnda katld. Teym, slmdan nce kabilenin balca koluna adn veren Amr b. Kb b. Sad b. Teym, ribz-zeheb lakapl olu Osman b. Amr ve torunu Abdullah b. Cdn b. Amr gibi cmertlikleriyle tannan mensuplaryla bilinir (bn Habb, el-Muabber, s. 137; el-Mnemma, s. 371). Osman b. Amrn torunu sahb Talha b. Ubeydullah, olu Yakb b. Talha, Hz. Eb Bekirin soyundan Talha b. Abdullah b. Abdurrahman ve s b. Ms b. Talha b. Ubeydullah kabilenin slm devrinde cmertlikleriyle nl ahsiyetleridir (bn Habb, el-Muabber, s. 151-153). mir b. Amr b. Kbn torunu olan Hz. Eb Bekir, Talha b. Ubeydullah, Habeistan muhaciri Hris b. Hlid ve ei Reyta bint Hris gibi baz Teym mensuplar slmn ilk yllarnda mslman oldu. Talhann kardei Mlik b. Ubeydullah gibi bazlar ise Bedirde mriklerin safnda savat ve ldrld. Bir ksm da zamanla slmiyeti kabul etti. Hz. Eb Bekirin Teymli olmas sebebiyle Teym b. Mrre kabilesi, Hz. merin halifelii dneminde tertip ettirdii divan defterlerine Ben Himden sonra, Ben Ad b. Kbdan nce yazld (Taber, IV, 210). Hz. merin halifelie aday gsterdii alt kiilik ra yelerinden biri olan Talha b. Ubeydullah, Cemel Vakasnda Hz. ie ile birlikte hareket ederek Hz. Ali ordusu ile kar karya geldi. Talha b. Ubeydullah ve olu Muhammed dahil baz Teym mensuplar bu savata ldrld. Hz. Osman dnemindeki i ihtilflara ad karan Muhammed b. Eb Bekir, Cemel ve Sffnde Hz. Alinin safnda arpt ve onun tarafndan gnderildii Msr valilii srasnda Muviye b. Eb Sfyn taraftarlarnca 38 (658) ylnda katledildi. Baz Teymlilerin ismi Emevler dnemi isyanlarna kart. Hz. Eb Bekirin neslinden Eb Bekir b. Abdurrahman b. Abdullahn II. Mervn devrinde (744-750) Ssta kard isyan bastrld (Zbeyr, s. 279). Bir dier Teymli mer b. Ms b. Ubeydullah, bnl-Easn isyanna kartndan 83 (702) ylnda Emev Valisi Haccc tarafndan ldrld (Zbeyr, s. 290; Taber, VI, 374-375, 379-380; bn Hazm, s. 140).

Aralarnda Medinenin yedi mehur tbin fakihinden biri olan Ksm b. Muhammed b. Eb Bekir ve olu Abdurrahman b. Ksmn da bulunduu birok Teym mensubu Emevler ve Abbsler dneminde Medine, Mekke, Basra, Badat ve Msrda kadlk yapt; baz Teymliler ise zellikle Kfede urta tekiltn ynetti (bnl-Kelb, s. 79-84; Zbeyr, s. 275-295; bn Hazm, s. 135-140; Semn, I, 500). Mekke ve Medinede, ilk fetihler devrinde baz mensuplarnn verimli araziler elde ettii Kfe ve Basra civarnda yaayan Ben Teym b. Mrrenin bir ksm Suriye, Msr ve Kuzey Afrikaya yerleti. bn Hazm (. 456/1064) kendi dneminde Msrda yaayan, Hz. Eb Bekirin soyundan gelen Teym mensuplarndan bahsetmektedir (Cemhere, s. 137).

BBLYOGRAFYA

bnl-Kelb, Cemhere (Nc), s. 79-84; bn Sad, e-abat, III, 169, 214; IV, 128; Musab b. Abdullah ez-Zbeyr, Neseb urey (nr. E. Lvi-Provenal), Kahire 1982, s. 275-296; bn Habb, el-Muabber, s. 137, 151-153; a.mlf., el-Mnemma, s. 33, 50-51, 172, 187-189, 371; Taber, Tr (Ebl-Fazl), IV, 210, 429-430, 485, 524 vd., 555-557; V, 97; VI, 374-375, 379-380; bn Dreyd, elti, s. 96, 140-146; Ebl-Ferec el-sfahn, el-En (nr. Abdlemr Ali Mhenn-Semr Cbir), Beyrut 1986, III, 412; IV, 466 vd.; bn Hazm, Cemhere, s. 135-140; Semn, el-Ensb (Brd), I, 500; G. Levi Della Vida, Teym b. Mrre, A, XII/1, s. 224; M. Lecker, Taym b. Murre, EI (ng.), X, 401; Settr Avd-Seyyid Ahmed Him, Teym, Dninme-i Cihn- slm, Tahran 1383/2004, VIII, 803-804. Elnure Azizova

TEYM
() Arabistann kuzeybatsnda tarih bir ehir. Gnmzde Suudi Arabistann snrlar iinde kalan Teym, deniz seviyesinden 800 m. ykseklikteki konumu ve bol su kaynaklaryla geni bir vahadr. Medineden 400 km., Tebkten 265 km., Hicrden merhale (yaklak 110 km.), Vdilkurdan drt merhale uzaklktadr. Tarihi milttan nce 2000 yllarna kadar iner. Teymdan ilk defa bahseden milttan nce VIII. yzyla ait Akkad tabletlerine gre Kuzey Arabistan halk gibi Teymllar da gebe olup hayvanclkla urayorlard. Ayrca ticaret yollarn kontrol altnda tuttuklar iin zenginlemilerdi. Blgede bulunan milttan nce VI. yzyla ait tabletlerdeki ivi yazlarna gre Arap yarmadasnn kuzeyinden geen baharat yolunun zerinde nemli bir ticaret merkezine dnen Teymnn ekonomik kalknmasnda verimli topraklar yannda en nemli faktr, Bbil Keldn Hkmdar Nabonidusun (m.. 556-539) Arabistann kuzeyindeki ticaret yoluna hkim olmak ve Araplar Bbilin dier blgeleriyle uyumlu hale getirmek iin Harrandan Teymya gelip buray milttan nce 552-542 yllarnda ikinci baehir edinmesidir (Bawden, IV [1980], s. 72; The Oxford Encyclopedia, V, 160). Bu dnemde Teym, Nabonidusun tapt ay tanrs Sine ibadet edilen merkezlerden biri oldu. Ahamenler devrinde Teymnn ekonomik gelimesi devam etti. Nitekim Ahd-i Atkte milttan nce VI. yzyl Teymsndan nemli bir kervan ehri diye bahsedilmektedir (Eyub, 6/19-20; aya, 21/13-14; Yeremya, 25/23). Blgede mevcut rmce ok sayda kitbe Teymnn milttan nce I. yzylda Nabatlerin hkimiyetine girdiini ve Hristiyanln ilk dnemlerinde Nabat hkimiyetinde kaldn gstermektedir (Bawden, IV [1980], s. 71-73; The Oxford Encyclopedia, V, 160). slmiyetin douuna yakn dnemde Dmetlcendel, Eyle, Makn, Hayber, Vdilkur gibi Kuzey Arabistan ehirlerinden biri olan Teym, Meymn b. Kays el-Ann ve dnemin dier airlerinin iirlerinde, zellikle Semevel el-Ezd adl bir yahudiye ait Eblakul-Ferd gibi darbmesele konu olmu mstahkem kaleleriyle anlr (Bekr, I, 97; Ykt, I, 75-76). Yarmadann kuzeybatsndaki dier vaha ehirleri gibi slmn zuhuru srasnda gmen yahut mhtedi yahudiler tarafndan iskn edilen Vdilkur ve Fedekin 7 (628) ylnda fethedilmesinin ardndan Teym da ayn yl cizye karlnda bar yoluyla slm idaresine girdi (Vkd, II, 711; Belzr, s. 49). Teym yahudilerinin Hz. mer devrinde blgeden karldna dair eitli rivayetler ve grler bulunmaktaysa da (Belzr, s. 49; A, XII, 224; EI [ng.], X, 402) baz ilk dnem kaynaklarnda yer alan, halifenin Hicaz snrlar dnda olduu iin Vdilkur ve Teym halkn yerlerinde braktna dair rivayetler (Vkd, II, 711) daha doru kabul edilmektedir. Teym, IV. (X.) yzyl slm corafyaclar tarafndan Kuzeybat Arabistann en kalabalk yerleim blgesi diye tasvir edilir. bn Havkal, Teymnn Tebkten daha ok nfusu bulunan, blge Araplar iin ekonomik nemi haiz gelimi bir ehir olduunu belirtir (retl-ar, s. 33-34). Makdis, yarmadann kuzeyinde yegne ehir olarak nitelendirdii Teymnn bol su kaynaklarndan, eme ve kuyularyla geni araziye yaylm gzel bahelerinden, hurma aalarndan ve ardaki camiden bahseder (Asent-tesm, s. 252-253). V. (XI.) yzylda Eb Ubeyd el-Bekr zengin hurma, incir

ve zm balarnn yan sra yazlk bir yer oluuyla da tannan Teymnn 1 fersahlk Feyh nehri boyunca uzanan kale surlarndan bahsetmekte, ehrin Tay kabilesinin Cveyn ve Amr kollarnca iskn edildiini bildirmektedir (Mucem, I, 329-331). Daha sonraki dnemlerde de Teym, su kaynaklar dolaysyla Suriyeli ziyaretilerin hac yolu zerindeki duraklarndan biri olarak nemini korumaya devam etti. XIX. yzyln ortalarndan itibaren blgeye seyahat eden George Augustus Wallin (1848), Carlo Guarmini (1864), Charles Doughty (1877), Charles Huber (1880) ve Julius Euting (1883) gibi Batl seyyah ve arkeologlar Teymdaki tarih bulgularla blgenin eski tarihine dikkat ekti. zellikle Euting tarafndan 1883 ylnda Louvre Mzesine gtrlen, Teymnn eski din kltn aksettiren, milttan nce V. yzyla ait rmce yazl, Teym ta diye nl kitbe sonraki dnemlerde Batl arkeologlarn dikkatini blgeye evirdi. Bylece tarihinin eitli dnemlerine ait rm, Lihyn, Semd ve Nabatce yazlm kitbeleri, ou milttan nceye ait Eblak, Radum, Hamr gibi saraylar ve ehir surlarnn harabeleriyle Teym yarmadann dier blgelerine oranla ok daha eski tarihiyle yeniden nem kazand (Bawden, IV [1980], s. 80-88; The Oxford Encyclopedia, V, 160-161). Teym, 1830 ylndan itibaren yar bamsz halde Rummn ailesine mensup emrler arasnda sk sk el deitirdi. XX. yzyln balarnda Arabistan yarmadasn Sud ynetiminde birletirme abasndaki Kral Abdlazzle iyi ilikiler iinde olan son Teym emri Abdlkerm b. Rummnn yakn akrabalar tarafndan katledilmesinin (1950) ardndan Teym, Sud hkimiyetine geti (Philby, s. 72-103). 1958de Medine-Teym-Tebk yolunun asfaltlanmasyla Suriye yolu zerinde nemli bir durak yeri haline gelen Teym, Suudi Arabistann Tebk idar birimine (mntaka) bal olup 2004 yl saymna gre 26.587ye, 2010 yl tahminlerine gre 31.000e ulaan nfusuyla Medineyi rdne balayan yol zerinde nemli bir merkezdir.

BBLYOGRAFYA

Vkd, el-Mez, II, 711; Belzr, Fth (Fayda), s. 20, 48-49; Makdis, Asent-tesm, s. 250253; bn Havkal, retl-ar, s. 33-34; Hemdn, fat Cezretil-Arab (nr. D. H. Mller), Leiden 1884, s. 131; Bekr, Mucem, I, 97, 329-331; Ykt, Muceml-bldn, I, 75-76; H. St. J. B. Philby, The Land of Midian, London 1957, s. 72-103; G. R. D. King, Settlement in Western and Central Arabia and the Gulf in the Sixth-Eighth Centuries A. D., The Byzantine and Early Islamic Near East (ed. G. R. D. King-A. Cameron), Princeton 1994, II, 205; G. Bawden v.dr., Typological and Analytical Studies: A Preliminary Archaeological Investigations at Taym, Atlal, IV, Riyad 1980, s. 71-88; Fr. Buhl, Teyma, A, XII, 224-225; a.mlf.-[C. E. Bosworth], Taym, EI (ng.), X, 401-402; Peter J. Parr, Tayma, The Oxford Encyclopedia of Archaeology in the Near East, New York 1997, V, 160-161. Elnure Azizova

TEYM
() Ebl-Ksm Kvms-snne sml b. Muhammed b. el-Fazl et-Teym et-Talh el-sfahn (. 535/1141) Hadis, tefsir, Arap dili ve edebiyat limi. 9 evval 457de (13 Eyll 1065) sfahanda dodu. Annesi Talha b. Ubeydullah et-Teym elKurenin soyundan geldii iin Talh, Teym ve Kure nisbeleriyle anld. Daha ok Kvmssnne lakabyla mehur oldu (a.bk.). Baz limler, kendisini sfahanda cvz denilen kk bir kua nisbetle Cvz lakabyla kaydetmise de Teymnin bu lakaptan holanmad belirtilmektedir (Semn, II, 120). Babas Eb Cafer Muhammed devrin limlerinden hadis tahsil etmi bir zat olduu iin Teym, sfahanda erken yata Kurn- Kermi ezberleyerek renime balad. Hadiste ve dier slm ilimlerde sfahandaki limlerden yararland. Badat ve Nbura birok defa ilm seyahatler yapt; Rey, Kazvin ve bir yl mcvir kald Mekkedeki limlerden hadis rivayet etti. Hocalar arasnda babasnn dnda Eb Amr bn Mende, bns-Sabb, Ksm b. Fazl es-Sekaf, Ebl-Muzaffer es-Semn, Trd ez-Zeyneb gibi ahsiyetler saylabilir. Kendisinden Abdlkerm b. Muhammed es-Semn, Ebl-Ksm bn Askir, Eb Thir es-Silef, Eb Ms el-Medn gibi limler faydaland. Hayat talebe yetitirmek ve eser telif etmek, halk irat etmekle geen Teym mrnn son yllarnda hastaland. Talebelerinin belirttiine gre 10 Zilhicce 535te (17 Temmuz 1141) sfahanda vefat etti. Onun 536da (1142) ve 538de (1144) ldn syleyenler de vardr. Teymnin Muhammed adl bir olunun bulunduu, hadis ve Arap dili sahasndaki bilgisiyle tannan Muhammedin birok eser kaleme ald, fakat daha yirmi alt yanda iken sfahanda vefat ettii (526/1132) belirtilmektedir. Talebesi Eb Ms el-Medn Teymnin, devrindeki limlerin stad ve en mehuru olduunu sylemi, zellikle hadis, tefsir, Arap dili ve edebiyatnda mmtaz bir yeri bulunduunu, hadislerin metin ve senedleriyle ilgili konular ok iyi bildiini belirtmitir. Onun sz veya davranlarn eletirip kendisine itiraz eden birine rastlamadn, devrin sultanlaryla iliki kurmadn ve kimseden bir ey beklemediini, vaktini hadis okutmakla geirdiini ve 3500 iml meclisi akdettiini (dier talebesi Semn bu meclislerin 3000 kadar olduunu sylemektedir), bu meclislerde hadisleri bir metne bakmadan ezberinden yazdrdn ifade etmitir (Semn, II, 120; Zeheb, Almnnbel, XX, 82). Bir dier talebesi Abdlkerm es-Semn, Teymnin iml ettii hadisleri birok insann yazdn, onun iml meclislerini kendisinin de hi karmadn, hocasnn haftada bir gn evinde zel olarak hadis iml ettiini, ayrca haftada iki gn kraat usulyle ondan hadis okuduunu belirtmitir (el-Ensb, II, 120-121). Badatl limlerin Ahmed b. Hanbelden sonra Badata Teym gibi birinin gelmediini sylemesi (Zeheb, Almnnbel, XX, 82) dnemindeki ilim evrelerinin onu ne kadar benimsediini gstermektedir. Hadis hfz Eb Zekeriyy bn Mende, Teymnin salam bir itikada, dzgn bir yaaya sahip bulunduunu, pek az konutuunu sylemi, sfahanl hadis hfz Muhammed b. Abdlvhid edDekkk da onun din yaay bakmndan benzersiz kabul edildiine iaret etmitir. Ebl-Muzaffer

es-Semn, Irakta hadisi bilen ve anlayan iki kii grdn, bunlarn sfahanda Teym, Badatta Mtemen es-Sc olduunu zikretmitir. Hadis hfz Muhammed b. Sadn el-Abder ise Teymnin gl hfzasna ve tefsir, hadis, fkh, dil, edebiyat gibi ilimlerde sz sahibi oluuna dikkat ekmitir. fi mezhebini benimsedii belirtilen Teym hakknda Zeheb byk hadis hfz, eyhlislm ve kvmssnne gibi sfatlar kullanmtr. Teymnin menkbna dair Eb Ms elMednnin bir eser kaleme ald zikredilmitir (el-icce, neredenin girii, I, 37). Teymnin yaad V. (XI.) yzyln ikinci yars ile VI. (XII.) yzyln ilk dnemleri Havric, a, Kaderiyye ve Mutezile gibi frkalarn yaygnlat, Ahmed b. Hanbelin temsil ettii Selef inancna mensup kiilerin son derece azald bir devirdi. Selef metodu diye de bilinen ehl-i hads yolunu benimseyen Teym, Selef akdesini muhaliflerine kar savunmaya alm, el-icce f beynilmaacce ve eri adeti Ehlis-snne adl eserini bu maksatla kaleme almtr. Bu eserin mukaddimesinde (I, 83-84), slmn ayakta durmas (kvml-slm) snnete sarlmakla mmkndr dedii iin Kvmssnne lakabyla anlmtr. Eer bir istinsah hatas deilse bn Kd hbe (abat-fiiyye, I, 301) btn kaynaklarn aksine Teymnin lakabn Kvmddin olarak kaydetmi, Brockelmann da muhtemelen ona dayanp ayn lakab kullanmtr (GAL, I, 324; Suppl., I, 557). Kvmssnne terkibinin baz yeni almalarda kavvmssnne diye harekelendii grlmektedir. Eserleri. 1. Kitbt-Terb vet-terhb. Mellif eserin mukaddimesinde talebelerinin kendisinden slih amellere, gzel szlere ve hlis niyetlere tevik eden, kt ameller ve szlerden, bozuk niyetlerden sakndran bir kitap yazmasn istemesi zerine bu eseri kaleme aldn syler. Konuya dair daha nce yazlan kitaplarn fazlaca sened ihtiva etmesi, tekrarlar iermesi veya ok muhtasar olmas gibi sebeplerle yeterince faydal saylmadn, bunlardan arndrd eserinde konular iman, slm, birrl-vlideyn, tevazu, cihad eklinde alfabetik olarak sraladn belirtir. Eserde senedleri verilen, fakat kaynaklar belirtilmeyen rivayetlerin byk ounluu hadislerden, geri kalan ise slm byklerinin szlerinden ve baz davranlarndan seilmitir. Mnzir, adlarn zikrettii hadis kaynaklarnda bulunmayp Teymnin bu eserinde yer alan az saydaki hadislerin hepsini kitabna aldn, fakat ondaki mevz rivayetleri terkettiini sylemi (et-Terb vet-terhb, I, 4), Kettn de eserde mevz rivayetlerin olduunu belirtmitir (er-Risletl-msterafe, s. 57). Kitab Eymen b. Slih b. abn yaymlamtr (I-III, Kahire 1414/1993). 2. el-icce f beynil-maacce ve eri adeti Ehlis-snne. Teym, bu eserinde yaad devirde bidatn ve bidatlarn yaygnlatn, insanlarn Selef akdesinden uzaklatn, eserini snnete uymak ve bidatlardan uzak durmak isteyenler iin kaleme aldn ve bu sebeple almasna el-icce f beynil-maacce ve erittevd ve mehebi Ehlis-snne adn verdiini sylemitir. bn Kayyim el-Cevziyyenin eserde yer alan istivya dair bilgileri delilleriyle birlikte aynen nakletmesi (ctimul-cyil-slmiyye, s. 165-166), bn Hacer el-Askalnnin de tevhidin tarifinde Teymnin grn zikretmesi (Fetulbr, XIII, 357) ona verilen deeri gstermektedir. Baz kaynaklarda Kitbs-Snne adyla mellife nisbet edilen eserin el-icce olduu tahmin edilmektedir (Siyers-selefi-lin, neredenin girii, I, 114-115). Eseri Muhammed b. Reb b. Hd Umeyr el-Medhal neretmitir (I-II, Riyad 1411/1990). 3. Siyers-selefi-lin. Teym, sfahan Camiinde talebelerine iml ettii bu eserine aere-i mbeere ile balam, ardndan tbin, tebeut-tbini ve daha sonraki nesillerden zhd ve takvsyla mehur olanlar, babas gibi baz sfahanllar yannda faziletleriyle tannan her devrin nemli ahsiyetlerini alfabetik srayla zikretmitir. Kerem b. Hilm be nshasna dayanarak eser zerinde yksek lisans almas yapm (1991, Cmiatl-Ezher klliyyet dril-ulm), daha sonra

bu almasn rivayetlerin senedlerini karp yaymlamtr (I-IV, Riyad 1420/1999). 4. KitblMeba vel-mez. Eserde Resl-i Ekremin hayat ve fiil snneti incelenmekte, son drtte birlik ksmda Hulef-yi Ridnin hayatna ve menkbna geni yer verilmektedir. Bir nshas Kprl Ktphanesinde bulunan eserin (Fzl Ahmed Paa, nr. 1138) Hulef-yi Ridne dair blmn Kerem b. Hilm el-ulefl-erbaa eyymhm ve siyerhm adyla neretmitir (Kahire 1999). 5. rbl-urn. Bir nshasnn The Chester Beatty Libraryde bulunduu kaydedilmektedir (Zirikl, I, 323). 6. Deliln-nbvve. Eseri Eb Abdurrahman Msid b. Sleyman Rid yaymlam (I-IV, Riyad 1412), Mahmd b. Muhammed el-Haddd da kitabn fihristini neretmitir (Riyad 1409/1988). 7. el-Eml fil-ad (Drl-ktbiz-Zhiriyye, Mecm, nr. 41, vr. 24-37; m 4531, 1-8). 8. Ed mselselt. Abdlhay el-Kettnnin sekiz cz olduunu syledii eserin (Fihrisl-fehris, II, 657) baz blmleri Drl-ktbiz-Zhiriyyede (Mecm, nr. 34, vr. 146150) kaytldr. 9. el-Avlil-mrfet. Eserin son ksm eksik bir nshas Drl-ktbizZhiriyyededir (Mecm, nr. 105, vr. 116-133). 10. Tefsrl-fahn. Zeheb ve Ktib eleb gibi mellifler Teymnin birka tefsir yazdn, bunlardan el-Cmi (ul-kebr f melimit-tefsr) diye anlann otuz cilt, el-Mutemedin on cilt, el-Muvaa adl Farsa tefsirinin ise cilt olduunu zikretmekte (Almn-nbel, XX, 84; Kef-unn, I, 442; II, 1904), ayrca onun el- adl drt ciltlik bir tefsirinden sz edilmektedir (Kef-unn, I, 211). Ancak bunlarn gnmze ulap ulamad bilinmemektedir. Teymnin Tefsru sretil-Ar adl bir baka almasnn bir nshas stanbul niversitesi Ktphanesinde bulunmaktadr (Mecmua, nr. 7/378; Muceml-matilmevcde, s. 316]). 11. erul-Cmii-a lil-Bur ve erul-Cmii-a li-Mslim. Olu Eb Abdullah Muhammed bu iki eseri yazmaya balam, vefat zerine bunlar Teym tamamlamtr. Zehebnin kaydettiine gre Teym, Mslim erhini olunun mezar banda iml etmi ve eseri tamamladnda bir ziyafet vermitir (Almn-nbel, XX, 83). Bu iki eserin gnmze gelip gelmedii bilinmemektedir. 12. Ful mstarece min Kitbit-Tekire. Kaynaklarda vaaz ve irada dair olup otuz czden meydana geldii belirtilen eserin baz blmleri Sleymaniye Ktphanesinde bu adla kaytldr (Hekimolu Ali Paa, nr. 847/2).

BBLYOGRAFYA

Teym, el-icce f beynil-maacce ve eri adeti Ehlis-snne (nr. Muhammed b. Reb b. Hd Umeyr el-Medhal), Riyad 1411/1990, neredenin girii, I, 31-84; a.mlf., Siyers-selefi-lin (nr. Kerem b. Hilm b. Ferht b. Ahmed), Riyad 1420/1999, neredenin girii, I, 26-119; Semn, el-Ensb, II, 120-121; Mnzir, et-Terb vet-terhb (nr. Mustafa M. Amre), Kahire 1352, I, 4; Zeheb, Almn-nbel, XX, 80-88; a.mlf., Trul-slm (nr. Ber Avvd Marf), Beyrut 1424/2003, XI, 623-628; bn Kayyim elCevziyye, ctimul-cyil-slmiyye (nr. Fevvz Ahmed ez-Zemerl), Beyrut 1408/1988, s. 165166; snev, abat-fiiyye, I, 359-361; bn Kd hbe, abat-fiiyye, I, 301-302; bn Hacer, Fetul-br (Hatb), XIII, 357; Kef-unn, I, 123, 211, 400, 442, 554; II, 1904; Kettn, er-Risletl-msterafe, s. 57; Brockelmann, GAL, I, 324; Suppl., I, 557; Elbn, Mat, s. 192; Abdlhay el-Kettn, Fihrisl-fehris, II, 657; Zirikl, el-Alm (Fethullah), I, 323; Kays li Kays, el-rniyyn, I/1, s. 281-286; Muceml-matil-mevcde f mektebti stnbl ve

nl (haz. Ali Rza Karabulut), [bask yeri ve tarihi yok], s. 316-317; Hasan Ensr, Ebl-sm Teym, DMB, VI, 156-158. M. Yaar Kandemir

TEYMULLAH (Ben Teymullah)


() Adnnlere mensup bir Arap kabilesi. Bekir b. Vile mensup Salebe kabilesinin balca kollarndan biridir. Kabileye adn veren Teymullahn nesebi Teymullah b. Salebe b. Ukbe b. Sab b. Ali b. Bekir b. Vil b. Kst yoluyla Adnna kadar ular. Hris, Mlik, Hill, Abdullah, Htbe, Zimmn, Zhl, Mzin ve mir gibi birok alt kolu bulunan Ben Teymullahn soyu daha ziyade Hris ve Mlik b. Teymullah ile devam etti. Kabilenin bu iki kolu gerek Chiliye devrinde gerekse slmn ilk dnemlerinde daha fazla ne kt. Ben Teymullah, Chiliye Araplarnn mehur putlarndan biri olan Tifteki Lta nisbetle Teymullt (Ltn hizmetisi) diye adlandrlan, fakat slmdan sonra ismi Teymullah olarak deitirilen birok Arap kabilesinden biridir (dierleri: Teymullah b. Esed b. Vebere, Teymullah [Neccr] b. Salebe b. Amr, Teymullah b. Sad b. Futra, Teymullah b. Nemir b. Kst, Teymullah b. Nemir b. Vebere). Teymullah, slmdan nce Bekir b. Vilin Kays b. Salebe, cl ve Aneze gibi kollaryla birlikte Araplar iinde yaygn olan kabileler aras dayanma ittifak (hilf) kurdu. Bu ittifak, slmdan sonra Ben Bekirin dier nemli kollarndan Ben Hanfe, Zhl ve eybn kabilelerinin de dahil olmasyla geniledi (bn Abdrabbih, III, 314; sfahn, III, 279). Genellikle Yemme ve Bahreyn civarnda oturan Teymullah, mttefikleriyle beraber akraba Talib kabilesine ve Temme kar yaplan savalardan (eyyml-Arab) Yevm Tehlk, vre, Kadde, Zble, Nibc ve Taysal savalarna katld (bnl-Kelb, Cemhere, s. 517; bn Msenn, I, 46-47, 305, 358-368; II, 763-764, 917-919; sfahn, I, 496 vd.; bn Hazm, s. 215, 314). slmiyetin douu srasnda bir ksm Araplarn ou gibi putperest, dier ksm, oturduklar blge dolaysyla aralarnda Hristiyanln yaygn olduu Bekir b. Vilin baz kollar gibi hristiyan olan Teymullah, gerek ridde savalarnda gerekse ftuhatn ilk yllarnda mslmanlarn karsnda yer ald. Hz. Eb Bekir dneminde Bahreyn blgesindeki irtidad olaylarna ismi karan Teymullah, 12 (633) ylnda blge valiliine gnderilen Al b. Hadramnin kumandasndaki slm ordusu karsnda kendisi gibi Lehzime mensup cl, Kays ve Aneze kabileleriyle birlikte ar yenilgiye urad ve byk bir ksm slmiyeti kabul etti (Taber, III, 304-313). Ayn yl meydana gelen lleys savanda Hlid b. Veld karsnda hezimete urayan Ssn ordularndaki hristiyan birlikleri arasnda Bekirin cl ve Zubeya kollaryla birlikte Teymullahtan baz gruplar da vard (a.g.e., III, 355 vd.). slmn ilk dnemlerinde kabilenin baz mensuplar Horasan ve civarna vali ve kumandan olarak tayin edildi. Bunlar arasnda Hz. Ali tarafndan Rey ve Desteb valiliine getirilen, fakat grev ihlli yznden azledilince Muviye b. Eb Sfyna katlan Zeyd b. Hceyye (bnl-Kelb, Cemhere, s. 519), airliiyle tannan, Basrada kendisine nisbetle Kasru Evs adyla bilinen kasrn sahibi, 64-65 (684-685) yllarnda Herat valilii yapt srada Musab b. Zbeyrin gnderdii Abdullah b. Hzime kar bir yldan fazla savunduu Herat ehri yaknlarnda 65te (685) ldrlen Evs b. Salebe b. Zfer (Rukay) saylabilir (Taber, V, 545-551; Belzr, s. 495; bn Hazm, s. 316).

Teymullah, Sffn Savanda yesi bulunduu Lehzim kabileleriyle Lehzim Kfe ve Lehzim Basra olarak Hz. Alinin ordusunda Muviyeye kar savat (Dnever, s. 172). Emevler dnemi i savalarnda genellikle iktidarn yannda yer alan baz Teymullahllar 61 (680) ylnda Kerbelda Hz. Hseyinin ve aile fertlerinin katline itirak etti (Taber, V, 436, 451). 72de (691) Abdlmelik b. Mervnn Musab b. Zbeyre kar gnderdii yardmc kuvvetin banda yer alan Teymullahn Mlik kolundan Ubeydullah b. Ziyd b. Zabyn, Deyrlcselikte Musabn ldrlmesine bizzat katld. Onun kardeinin katili olduunu syleyerek kiisel dmanl sebebiyle ban kesip halifeye gtrd (a.g.e., VI, 153, 158-160; bn Hazm, s. 315). bn Habb, Ubeydullah b. Ziyd ile dier bir Teymullah mensubu Amr b. Ebcer b. Abbd mehur suikastlar arasnda zikretmektedir (elMuabber, s. 212-213). Kaynaklarda gerek Chiliye devrinde gerekse slmn ilk dneminde Teymullahn balca iki kolu olan Ben Hris ile Ben Mlike mensup ok sayda airden bahsedilmektedir: Osman b. Katde, Kays b. Abbd, Mceer b. Huleyd, Bceyr b. Ley, Hizyem b. Hris, Suayr b. Kilb, Nehr b. Tevsia b. Temm (bnl-Kelb, Cemhere, s. 518-521; bn Hazm, s. 315-316). Bunlardan Horasann mehur airi olarak ad geen Nehr b. Tevsia Mhelleb b. Eb Sufre, Kuteybe b. Mslim ve Cneyd el-Mrr gibi Emevlerin Horasan valilerine iirleriyle destek verdi. Cneyd, 112 (730) ylnda Semerkanttaki durumu bildirmek zere Nehr Him b. Abdlmelike gnderdi (Taber, VII, 7980; Atvn, s. 280-289). Fetihler dneminde Basra ve Kfeye yerletirilen kabileler arasnda bulunan Teymullah sonraki yzyllarda blgedeki varln devam ettirdi. Semn, Abbsler devrinde Teyml ve Teym nisbeleriyle anlan Teymullah mensubu birok limin adn vermektedir (el-Ensb, I, 497-500).

BBLYOGRAFYA

bnl-Kelb, Cemhere (Nc), s. 517-521; a.mlf., Kitbl-Enm (nr. Ahmed Zeki Paa), Kahire 1995, s. 16-18, 27; Mamer b. Msenn, en-Nei (nr. A. A. Bevan), Beyrut, ts. (Dru Sdr), I, 46-47, 305, 358-368; II, 763-764, 917-919; bn Habb, el-Muabber, s. 212-213; bn Kuteybe, elMarif (Ukke), s. 98; a.mlf., e-ir ve-uar, I, 537-538; Belzr, Ftul-bldn (nr. Abdullah Ens et-Tabb-mer Ens et-Tabb), Beyrut 1407/1987, s. 495; Dnever, el-Abrvl, s. 172; Mberred, Neseb Adnn ve atn (nr. Abdlazz el-Meymen er-Rckt), Kahire 1354/1936, s. 15; Taber, Tr (Ebl-Fazl), III, 304-313, 355 vd.; V, 436, 451, 545-551; VI, 153, 158-160, 355, 460-461, 479-480, 528, 619; VII, 79-80; bn Abdrabbih, el-dl-ferd, III, 314; Ebl-Ferec el-sfahn, el-En (nr. Abdlemr Ali Mhenn-Semr Cbir), Beyrut 1986, I, 496 vd.; III, 279; bn Hazm, Cemhere, s. 4, 167, 215, 300-301, 314-316, 346, 399, 453-454, 472, 486; Semn, el-Ensb (Brd), I, 497-500; Hseyin Atvn, e-irl-Arab bi-orsn fil-arilmev, Amman 1974, s. 280-289; G. Levi Della Vida, Taym Allh, EI (ng.), X, 400-401; Settr Avd, Teymullh, Dninme-i Cihn- slm, Tahran 1383/2004, VIII, 811. Elnure Azizova

et-TEYSR
() Eb Amr ed-Dnnin (. 444/1053) krat-i sebaya dair eseri. Dnnin yedi kraatle ilgili eserlerinin en mehuru olup adnn el-Myessir olduu da rivayet edilmitir (Ebs-Sedd, s. 116). Mellif mukaddimede, kendisinden limlerin sahih kabul ettii mehur rivayet ve tarikleri ihtiva eden yedi kraate dair muhtasar bir eser kaleme almasnn istenmesi zerine bu kitab hazrladn ifade etmektedir. et-Teysrde her imam iin mehur ikier rvinin rivayetleri esas alnm, bu rivayetler arasnda farkllk bulunduunda rvilerin, bulunmadnda imamn ad zikredilmitir. Nfi b. Abdurrahman ile Abdullah b. Kesrin ittifak ettii yerlerde Mekke ve Medine kraatlerini temsil eden bu iki imamn ortak okuyuunu anlatmak zere karaelHaremiyyn, Kfe imamlarndan sm b. Behdele, Hamza ez-Zeyyt ve Kisnin ittifak ettii yerlerde ise karael-Kfiyyn ifadesi kullanlmtr. Eserde konular yirmi alt blmde (bab) ele alnm, baz blmler alt balklara (fasl) ayrlmtr. lk blmde yedi kraat imamyla ikier rvisinin ksa biyografileri verilmi, yedi kraat imamnn her birinin Hz. Peygambere ulaan isnad zinciriyle mellifi bu imamlara ulatran senedler zikredilmitir. Daha sonraki blmlerde srasyla istize, besmele, Ftiha sresinin kraat vecihleriyle bu sreden itibaren belirli kurallar iinde toplanabilen kraat farkllklarndan idgm- kebr, h-i kinye, med ve kasr, hemzenin tek veya ift oluuna ve bulunduu konuma gre okunu biimleri, harekenin nakli, izhr ve idgam, fetih ve imle, h-i tens zerinde vakf, r ve lm harflerinin okunuu, kelime sonunda vakfetmenin kurallar, sekte, izfet ysnn okunuu gibi hususlar incelenmitir. Eserin en hacimli blm Ferl-hurf balkl yirmi beinci blm olup bu ksmda Bakara sresinden itibaren sreler sra ile ele alnm, genel kurallara uymayan, farkl vecihlerle okunan kelimeler zerinde durulmutur. Benzer nitelikteki kelimeler ilk getikleri srede bir arada zikredilip tekrardan kanlmtr. Srelerin sonunda y ile nihayetlenen kelimelerin kraat vecihleri topluca gsterilmi, eserin son blmnde tekbir ve tehll konusuna yer verilmitir. Mellif, gerek usul ksmnda gerekse Ferl-hurf blmnde sadece kurallar ve kraat farkllklarn zikretmekle yetinmemi, yer yer konularla ilgili tanm, tercih ve deerlendirmelerde bulunmu, gramer aklamalar yapm, kendi okuyuuyla ilgili baz rivayetler aktarmtr. bnlCezer, Dnnin et-Teysri el-tid adyla manzum hale getirdiini kaydetmekteyse de (yetnNihye, I, 505) dier kaynaklarda sz konusu kitabn ad zikredildii halde bu niteliine iaret edilmemitir (Zeheb, XVIII, 80; Kef-unn, I, 130). Daha sonra yazlan pek ok kitaba kaynaklk etmesi, zellikle e-biyye erhlerinin temel kayna olmas bakmndan nemli bir eser kabul edilen et-Teysri bnl-Cezer yedi kraate dair yazlm kitaplarn en ak ve sahihlerinden biri olarak deerlendirmi (Tabrt-Teysr, s. 10), en-Nerinde eseri birinci kaynak eklinde zikretmitir (en-Ner, I, 58). et-Teysr kraat retiminde esas alnan kitaplardan biridir. Dnyann eitli ktphanelerinde pek ok nshas bulunan eser, be yazma nshas ile bnl-Cezernin Tabrt-Teysri esas alnarak Otto Pretzl tarafndan neredilmi (stanbul 1930), daha sonra ofset

basklar yaplmtr. Eserin Hindistanda da basld zikredilmitir (Serks, I, 861). et-Teysr zerinde nazma ekme, erh ve ihtisar almalar yaplmtr. Ksm b. Frruh e-tb eseri rzl-emn ve vecht-tehn adyla manzum hale getirmi (DA, XXXVIII, 377), bnlCezer esere Eb Cafer el-Kr, Yakb el-Hadram ve Halef b. Him kraatlerini ilve ederek Tabrt-Teysr f rtil-eimmetil-aere adl kitabn yazmtr. Abdlvhid b. Muhammed b. Ali b. Ebs-Sedd el-Mlek et-Teysri ed-Drrn-ner vel-abn-nemr adyla erhetmi, bu erhi dil Ahmed Abdlmevcd ve Ali Muhammed Muavvaz eru Kitbit-Teysr lid-Dn filrt el-msemm ed-Drrn-ner vel-abn-nemr ismiyle yaymlamtr (Beyrut 1424/2003). 1994 ylnda Muhammed Hassn et-Tayyn tarafndan Dmak niversitesinde doktora tezi olarak hazrlanan eserin (www.diwanalarab.com) ed-Drrn-ner vel-abn-nemr f eri Kitbit-Teysr adyla ciltlik bir basks daha yaplmtr (Dmak 1427/2006). Sirceddin enNern el-Bedrl-mnr f erit-Teysri de eserin bir baka erhidir. Ebl-Abbas Ahmed b. Ali b. Muhammed b. kr el-Endels eseri ihtisar etmitir (bnl-Cezer, yetn-Nihye, I, 87). Abdsselm Ahmed Kenn, et-Teysrin zelliklerini kaydettikten sonra eletirilen ynlerini de belirtmitir (el-Medresetl-urniyye fil-Marib, s. 100-114). Dnnin dier eserlerinde bulunduu halde baz vecihleri et-Teysre almamas eletirilmi, Muhammed Hassn et-Tayyn bu eletirileri bir makalesinde cevaplandrmtr (bk. bibl.).

BBLYOGRAFYA

Dn, et-Teysr (nr. O. Pretzl), stanbul 1930; Abdlvhid b. Muhammed b. Ali b. Ebs-Sedd elMlek, ed-Drrn-ner vel-abn-nemr (nr. dil Ahmed Abdlmevcd-Ali M. Muavvaz), Beyrut 1424/2003, s. 116; Zeheb, Almn-nbel, XVIII, 80; bnl-Cezer, yetn-Nihye, I, 87, 505; II, 321; a.mlf., en-Ner, I, 58, 209-210; a.mlf., Tabrt-Teysr (nr. Abdlfetth el-KdM. Sdk Kamhv), Kahire 1392/1972, s. 10; Kef-unn, I, 130, 520; Serks, Mucem, I, 861; Abdsselm Ahmed el-Kenn, el-Medresetl-urniyye fil-Marib minel-fetil-slm il bn Ayye, Rabat 1401/1981, s. 100-114; M. Hassn et-Tayyn, Dif an kitbit-Teysr lid-Dn, MMLADm., LXVIII (1993), s. 346-361. Abdurrahman etin

TEYZE
Arapa karl hledir. Anne (m) kelimesi gerek anlamyla insan douran kadn, mecaz anlamyla insann st soyu kapsamndaki kiileri douran btn kadnlar ifade ettiine gre teyze de gerek ve mecaz anlamlaryla anne ve ninelerin kz kardelerini kapsar. Kurn- Kermde yerde oul eklinde geen hle (hlt) (en-Nis 4/23; en-Nr 24/61; el-Ahzb 33/50) birok hadiste yer almaktadr (Wensinck, el-Mucem, vl md.). Bir hadiste, Teyze anne derecesindedir buyurulmutur (Buhr, ul, 6; Eb Dvd, al, 35; Tirmiz, Birr, 6). ok gnah ilediini syleyip nasl tvbe edeceini soran bir kiiye Hz. Peygamber, Annen baban hayatta m? demi, Hayr cevabn alnca, Teyzen hayatta m? diye sormu, olumlu cevap alnca da, O zaman ona iyilikte bulun demitir (Msned, II, 14). Resl-i Ekrem bu tavsiyesini bizzat uygulayarak teyzesine bata bulunmutur (Eb Dvd, By, 41). te yandan Hz. Ysuf hakkndaki, Annesini babasn tahtnn zerine kartp oturttu yetinde (Ysuf 12/100) anne ile teyzenin kastedildii, Hz. Ysufun annesinin vefatndan sonra babasnn Ysufun teyzesiyle evlendii rivayet edilmitir (Syt, IV, 587-588). Teyzeyle ilgili fkh hkmlerin banda evlenme yasa gelir. Teyze yeeninin mahremi olup aralarnda ebed evlenme yasa vardr. Size anneleriniz ve teyzeleriniz haram klnd yetiyle (en-Nis 4/23) sabit olan bu yasan kapsamna ninelerin kz kardeleri de girer. Nesep yoluyla haram olan st emme yoluyla da haram olur hadisi gerei (Buhr, Nik, 20; Mslim, Ra, 1, 9) stteyze de evlilik yasa bakmndan gerek teyzeyle ayn hkmdedir. Dier taraftan bir kadnla teyzesinin ayn kiinin nikh altnda bulunmas Hz. Peygamber tarafndan yasaklanmtr (Buhr, Nik, 27; Mslim, Nik, 37, 39). Teyzenin mirastaki durumu sahbe arasnda tartlm, Zeyd b. Sbit miras olamayacan, Abdullah b. Mesd daha yakn miras bulunmad takdirde anne yerine saylarak miras alacan sylemi, Hz. mer teyze ve hala arasnda miras bltrerek teyzeye te bir, halaya te iki hisse vermitir. Hala ve teyzenin miras hakknda bana vahiy gelmedi; Hala ve teyzeye miras yoktur hadisleri (Abdrrezzk es-Sann, X, 281-282) zayf bulunmutur. Teyzenin zevil-erhm grubunda yer ald hususunda mezhepler gr birlii iindedir. Bu gruptan akrabalar, Hanef ve Hanbellere gre kar koca dnda belirli pay (farz) sahiplerinin ve asabenin yokluu halinde miras olabilirken Mlik ve filere gre miras olamaz; ancak mteahhir Mlik ve fi limleri bu grubun da miras alabilecei konusunda ittifak etmitir (bk. ZEVl-ERHM). Teyze belirli durumlarda kk yataki yeeninin bakm, gzetim ve eitimini (hidne) stlenme hakkna sahiptir. Reslullah, umretl-kazy tamamlayp Mekkeden ayrlaca srada Hamzann kz Ali b. Eb Tlibin peinden gitmi, o da ei Ftmaya, Amca kzn al demi ve Ftma kk kz kucana almt. Bunun zerine Hz. Ali, Cafer b. Eb Tlib ve Zeyd b. Hrise arasnda kk kzn velyeti hususunda ihtilf kmtr. Hz. Ali, Amcamn kzdr; Cafer, Hem amcamn kzdr hem de onun teyzesiyle evliyim; Zeyd ise, -Hz. Peygamberin bana karde yapt- kardeimin kzdr diyordu. Resl-i Ekrem, Teyze anne derecesindedir diyerek kz teyzesine vermitir. Fakihlerin ounluuna gre teyzenin yeeni zerinde nafaka hakk yoktur; Haneflere ve Hanbellerin bir ksmna gre mahrem akraba olmas sebebiyle teyzenin nafaka hakk vardr. Mtrd gibi baz limler kiinin ieri girip yemek yiyebilecei evler arasnda teyzenin evinin de saylmasn (en-Nr 24/61) ihtiya sahibi yeenin teyzesinden nafaka alabileceine delil gstermitir.

Stteyzenin miras, hidne ve nafaka hakk bulunmad hususunda ise gr birlii vardr. Teyzenin yeeni lehinde ahitlii byk ounlua gre geerlidir; yalnz Sfyn es-Sevrnin mahrem akrabann birbiri lehine ahitliini geersiz sayd nakledilmitir.

BBLYOGRAFYA

Msned, II, 14; Muhammed b. Hasan e-eybn, el-Cmiu-ar, Beyrut 1406/1986, s. 237; fi, el-m (nr. Rifat Fevz Abdlmuttalib), Mansre 1422/2001, VI, 11-13, 240; Abdrrezzk esSann, el-Muannef (nr. Habbrrahman el-Azam), Beyrut 1403/1983, X, 281-282; Sahnn, elMdevvene, II, 284, 357, 359, 362; Mtrd, Tevltl-urn (nr. Halil brahim Kaar), stanbul 2007, X, 206-207; Serahs, el-Mebs, V, 209-211; XXX, 18-20, 292, 298; Eb Bekir bnl-Arab, Akml-urn (nr. M. Abdlkdir At), Beyrut 1408/1988, I, 479; Ksn, Bedi, II, 262; IV, 33, 41-42; Burhneddin el-Mergnn, el-Hidye, Kahire 1400/1980, II, 37; Muvaffakuddin bn Kudme, el-Mun (nr. Abdullah b. Abdlmuhsin et-Trk-Abdlfetth M. elHulv), Kahire 1406/1986, IX, 82-89, 522-523; XI, 377, 420-426; XIV, 184; Syt, ed-Drrlmenr, Beyrut 1993, IV, 118, 587-588; irbn, Munil-mutc, III, 176, 180, 452-454; Muhammed b. Ahmed ed-Desk, iye ale-eril-kebr, Beyrut, ts. (Drl-fikr), II, 251, 527; evkn, Fetul-adr, Beyrut, ts. (Drl-marife), IV, 52-53; bn bidn, Reddl-mutr (Kahire), VI, 795797; Abdurrahman b. Muhammed en-Necd, iyetr-Ravil-mrbi, Beyrut 1403/1983, VII, 129-130; le, Mv.F, XIX, 10-11. Mehmet Boynukaln

TEZKR
() Ahmed Cevdet Paann (. 1895) vakanvislii srasnda yazd, dnemin olaylarn ieren htrat niteliindeki eseri (bk. CEVDET PAA).

TEZAT
) ( Birbirine kart iki enin bir szde, bir dizede veya beyitte bir araya getirilmesi anlamnda bed terimi. Szlkte zt, aykr, ters; e, benzer, denk anlamlarndaki zdd kknden treyen tezdd iki eyin birbirine zt olmas demektir (Lisnl-Arab, dd md.). Bugnk Trkede tezat iin yeni kelime olarak kartlk kullanlmaktadr. ada belgat yazarlarndan Ahmed Matlbun bu sz sanatnn ieriine en uygun adn tezat, Ziyeddin bnl-Esrin mukbele olduunu ifade etmesinin yan sra kadm belgat mellifleri sz konusu sanat daha ok mutbakat ve tbk adyla ele almlardr. bnl-Esr ve bn Masm, uyuma, uyum anlamndaki mutabakat ve tbkn trn muhtevasna uygun bir adlandrma saylmadn syler; ancak belgat limlerinin ou, ztlar bir araya getiren sz sahibinin onlarn arasnda bir bakma uyum saladn sylemitir. Mutabakat, tbk veya tatbk terimlerinin drt ayakl hayvanlarn yrrken veya koarken arka ayaklarn n ayaklarnn bast yere basmalar anlamndan hareketle tretilmesi de bu uygunlua iaret etmektedir. Eb Yakb es-Sekkkden (. 626/1229) itibaren belgatta yeri belirlenip bed ilminde anlama gzellik katan sanatlardan kabul edilen tezat (tbk) ksa bir szde, bir beyit veya msrada gerekten veya itibar olarak aralarnda bir tr kartlk bulunan iki enin zikredilmesidir. Bir kelime veya ifadenin anlamnn, zddnn kaydedilmesiyle daha ak biimde ortaya kaca, gzelliin zddyla daha iyi anlalaca dncesiyle ztlarn bir arada anlmas sz sanatlarndan kabul edilmitir. Mukabele sanat ikiden ok kart enin bir araya gelmesiyle tezada benzerken birbirine uyumlu elerin bir araya getirilmesiyle de gerekletiinden tezattan ayrlr. Tezat ayn kelimenin iki farkl anlamda tekrar edilmesi demek olan cinastan da farkldr. Bilindii kadaryla tezad mcveretl-ezdd (ztlarn yan yana gelmesi) adyla terim anlamnda ilk defa ele alan ve onu bir eyle zddn ayn szde birletirmek diye tanmlayan Salebdir (. 291/904) (avid-ir, s. 58-60). bnl-Mutez, el-Bedinde inceledii be temel sanat arasnda tezad mutabakat adyla nc srada zikretmitir. Daha sonra Ahfe el-Asgar mutabakat, Kudme b. Cafer ve Eb Cafer en-Nehhs tekf, Hasan b. Bir el-mid tbk, Eb Hill elAsker ve bn Re mutabakat, bn Sinn el-Hafc mutbk adyla konuyu ilemitir. Hafc tezatn cab, selb, tedbc (muhalif) ve tebdil ad verilen eitlerinden sz etmitir. Abdlkhir el-Crcn tezada tatbik adyla anlam kuram balamnda deinmitir (Esrrl-bela, s. 20). Sekkk Miftul-ulmunda tezad mutabakat ismiyle mna sanatlar kategorisine (bed mnev) dahil etmi, Hatb el-Kazvn ile Tell-Mift rihleri de bu izgiyi srdrmtr. eitleri. 1. Ztlarn kelime eitleri. a) ki zt kelime de isim; yetlerde geen eykz-rukd (uyank-uyuyan), am-basr (kr-gren), zulumt-nr (karanlklar-aydnlk) gibi. b) kisi de fiil; yetlerdeki yuhy-ymt (diriltir-ldrr), adhake-ebk (gldrd-alatt) gibi. c) kisi de harf; leh-aleyh anlamlaryla birbirine zt konumdaki lm ve al harf-i cerleri: Leh m kesebet ve aleyh mektesebet gibi (Kiinin yapt iyilik kendi lehine, yapt ktlk kendi aleyhinedir; el-

Bakara 2/286). d) Biri isim, dieri fiil. ( l iken dirilttiimiz kimse; el-Enm 6/122) gibi. cab tbknda ztlarn ikisi de olumludur, geen rneklerde grld gibi. 2. Selb tbk. Olumlu-olumsuz, emir-nehiy eklindeki tezattr: ... ... (... bilmezler ... bilirler; er-Rm 30/6-7) yetiyle ( sabredin ya da sabretmeyin; et-Tr 52/16) yeti gibi. 3. Terdd. Szn veya beytin ba ile sonunda bir ifadenin olumlu-olumsuz ekilde tekrar edilmesidir. Reddl-acz ales-sadr sanatnda ise ayn olan iki ifadeden her ikisi de olumlu veya olumsuz durumda bulunur. Meymn b. Kays el-A el-Ekberin u beytinde grld gibi: /( Dzeltemez insanlar onlarn bozduklarn, alsalar bile/Hayat boyu, bozamaz insanlar onlarn dzelttiini). 4. Kinaye veya tevriye anlamyla ayn szde birka rengin birletirilmesi demek olan tedbc de bir tr tezat kabul edilmitir. Renkler iinde gerek ztlk sadece ak ile kara arasnda olmasna ramen dier renkler arasnda da itibar bir ztln bulunduu kabul edilmitir. Eb Temmmn ehid den bir kumandan tasvir ettii, Krmz lm giysilerine brnd/Gece olmasyla bu giysiler yeil ipee dnd anlamndaki beytinde krmz elbise giymek ehid dmekten, yeil ipek giymek cennete girmekten kinayedir ve zt konumda kullanlmtr (bk. TEDBC). 5. Mreah/terh tbk. Tezadn baka bir unsur veya bed tryle glendirilmesidir: Dahil edersin geceyi gndze, dahil edersin gndz geceye; karrsn diriyi lden, karrsn ly diriden ve rzk verirsin dilediine hadsiz-hesapsz melindeki yette (l-i mrn 3/27) tezat sanat, ibareyi terse evirmeli ekilde ifade etmek demek olan aks/tebdil sanat ve bunlar yapan kudretin dilediini hadsiz hesapsz rzklandracan bildiren tekmil mbalaas ile glendirilmitir. mrulkays b. Hucrun atnn hzn tasvir ettii, / ( Hamle yapp kaar, ileri atlp geri gelir ayn anda/Selin dan zirvesinden aa yuvarlad kaya paras gibi) beytindeki tezat sanatnda hzn derecesi ayn anda ( )ifadesiyle tekmil mbalaas sretinde ve bir tebih istidrd ile glendirilmitir. 6. Mecazi mnalar arasnda tezat. Bazan iki kelimenin hem gerek anlamlar hem de asl anlatlmak istenen mecazi mnalar arasnda ztlk bulunabilir. l iken dirilttiimiz kimse ... yetinde (el-Enm 6/122) l ile dallet iinde olan, diriltilen ile hidayete erdirilen kii kastedildiinden hem gerek anlamlar olan lmyaam hem de asl kastedilen mecazi mnalar tekil eden dallet-hidayet arasnda ztlk bulunmaktadr. airin, ( huylar tatl, kendisi ac ve yiit) eklindeki vgsnde hulv-mr (ac-tatl) kelimeleri gerek anlamlaryla zt olduu gibi emil tatll yumuak huyluluk, kiinin merreti ise (acl) sertlii demek olduundan mecazi mnalarnda da ztlk sz konusudur. 7. Fsid tezat. Kart olarak getirilen iki kelimenin mnalar arasnda birbirinin gerei olabilecek (telzm) ekilde bir ilginin bulunmamasdr. Mtenebbnin, Kim iin talep edersin dnyalklar, onlarla muhibbi sevindirmeyecek, mcrimi cezalandrmayacak olduktan sonra anlamndaki beytinde muhibbin gerek zdd mbgz iken bunun yerine mcrim kelimesi getirilmitir. Halbuki mbgz-mcrim arasnda birbirinden ayrlmazlk ilgisi yoktur, nk mbgz mcrim olmayabilir. Fakat mbgz-mcrim arasnda iddiaya dayal bir telzm ilgisi var saylmas halinde tezat mmkn olur. Sanki air her mcrimin ancak mbgz olabileceini iddia ederek muhibmcrim ikilisini kart getirmitir. u iki nevi, tezat sanatna ek kabul edilmitir: 1. Gizli tezat. Mna tezad olarak da anlan trde bir eyin zdd deil o ztla sebep-msebbep, lzm-melzm gibi ilgisi bulunan e zikredilir. Ashabn niteliklerinden sz eden yette ( Kfirlere kar edit, birbirlerine kar merhametlidirler; el-Feth 48/29) buyurularak iddetle rahmet kart biimde anlmtr. iddetin gerek zdd lnettir (yumuaklk); yumuaklk ise merhametli davranmaya gtrr. Bu bakmdan asl zt olan lnet yerine onun sebep olduu rahmet anlmtr. 2. hm tezad. Gerek anlamlar arasnda

ztlk bulunan iki kelimeden birinin veya ikisinin mecazi mnada kullanlmasyla ztln bozulduu, muhatap yahut dinleyicinin ilk anda tezat varm yanlgsna drld sz sanatdr. bn Eblsba zt anlamlardan birinin mecazi mnada olduu tezada tekf adn vermitir. Dibil elHuznin, ama sen ey Selm bir adama ki bann ak salar gld de o yzden alayp gz ya dkt anlamndaki beytinde glmek ile alamak gerek mnalar bakmndan zt olmalarna ramen bataki ak salarn glmesi beyazlamas anlamnda mecaz (istiare) olduundan ztlk bozulmutur (bk. HM).

BBLYOGRAFYA

Saleb, avid-ir (nr. Ramazan Abdttevvb), Kahire 1995, s. 58-60; bnl-Mutez, elBed (nr. M. Abdlmnim el-Hafc), Beyrut 1410/1990, s. 124-140; Kudme b. Cafer, Nad-ir (nr. Keml Mustafa), Kahire 1979, s. 143-146, 162-163; mid, el-Muvzene (nr. M. Muhyiddin Abdlhamd), Kahire 1363/1944, s. 253-254; Eb Hill el-Asker, Kitb-nateyn (nr. Mfd M. Kumeyha), Beyrut 1404/1984, s. 339-353; bn Re el-Kayrevn, el-Umde (nr. M. Muhyiddin Abdlhamd), Kahire 1353/1934, II, 5-15; bn Sinn el-Hafc, Srrl-fea, Beyrut 1402/1982, s. 199-205; Abdlkhir el-Crcn, Esrrl-bela (nr. H. Ritter), Beyrut 1403/1983, s. 20; Hatb et-Tebrz, el-Vf fil-ar velavf (nr. mer Yahy-Fahreddin Kabve), Dmak 1399/1979, s. 258-260; bn Mnkz, el-Bed f nadi-ir (nr. Ahmed Ahmed el-Bedev-Hmid Abdlmecd), Kahire 1380/1960, s. 36-40; Abdrrahm b. Ali b. s el-Kure, Meliml-kitbe ve meniml-ibe (nr. M. Hseyin emseddin), Beyrut 1408/1988, s. 103; Eb Yakb es-Sekkk, Miftul-ulm (nr. Nam Zerzr), Beyrut 1422/2001, s. 210-211; Ziyeddin bnl-Esr, el-Meels-sir (nr. Ahmed el-HavfBedev Tabne), Riyad 1404/1984, III, 171-194; bn Ebl-sba, Bedul-urn (nr. Hifn M. eref), Kahire 1392/1972, s. 31-35; a.mlf., Tarrt-Tabr (nr. Hifn M. eref), Kahire 1383, s. 111-115; Nveyr, Nihyetl-ereb, VII, 98-101; rut-Tel, Kahire 1937, IV, 286-296; bn Hicce, iznetl-edeb (nr. Selhaddin el-Hevvr), Beyrut 1426/2006, I, 161-172; Besyn Abdlfetth Besyn, lml-bed, Kahire 1408/1987, s. 7-24; Ahmed Matlb, Mucemlmualatil-belyye ve teavvrh, Beyrut 1996, s. 367-371. smail Durmu TRK EDEBYATI. Trke belgat kitaplarna ztlklar bir arada bulundurma sanat olarak geen tezat, aralarnda bir ilgiden dolay birbirine muhalif iki mnay ayn ifadede toplayarak sze gzellik ve kuvvet katmann yollarndan biridir (dierleri bir uygunluu anlatmak iin kullanlan tbk, tatbik veya mutabakat, bir denklii [kfv] gstermek zere yaplan tekfdr). Tezadn Bat retoriindeki karl antitezdir (Bilgegil, s. 184).

Bir dnce zddyla veya mukabiliyle daha gl ifade edildiinden tezadn sz sanatlar ierisinde zel bir yeri vardr. Dil bilgisi bakmndan birbirinin kart olan kelimelerin bir araya getirilmesi bu sanat iin yeterli olmayp ayn kavrama iki zt ynden baklabilmesi veya iki zt ynn ayn kavrama balanabilmesi gerekir: nsan bilmedii eyleri ayann altna alsa ba ge erer (Hlet). Olaylara ve eyaya farkl ynlerden baklmas grlen ve duyulan daha etkili klaca iin kart kelime ve kavramlarn bir nkteye bal ekilde bir araya getirilmesiyle bu sanat oluur. Ynus Emrenin, Ger vuslata erdin ise bu derd ile firak nedir/Dostu yakn grdn ise bu baktn rak nedir beytinde vuslat ile firak ve yakn ile rak kelimeleri arasnda tezat vardr. Tezat her ne kadar sze gzellik verip etkisini arttrrsa da ska kullanlmas tekellfe ve mnasebetsizlie sebep olabilecei iin tavsiye edilmemitir (Recizde Mahmud Ekrem, s. 282). Tezat karlatrlan elerin niteliine gre farkllk gsterir. Mesel ztlk ieren kelimeler isim cinsinden olabilir: Ne siyh eylemi bu nsiyeyi/Sam bembeyaz eden bahtm (Abdlhak Hmid). Fiil veya fiilimsiler birbiriyle tezat oluturabilir: Cihnn yzn gldrm iken lutf u ihsnn/Adlar kahkaha eyler grh- dostn alar (Fzl). Ekler veya edatlar karlatrlarak tezat yaplr; b-savt b-kelm gibi. Anlam bakmndan birbirine zt olan ibare ve szlerin bir arada kullanlmas da tezat saylr (Cokun, s. 152). Yavuz Sultan Selime atfedilen, rler pene-i kahrmdan olurken lerzan/Beni bir gzleri hya zebn etti felek beytinde, aslanlar titreten kudret ile h gzl bir gzel karsndaki cizliin bir kiide birletirilmesi gibi. Birbirine zt iki kelimeyi bir arada ve ayn nesne iin kullanmaya birleik tezat denilir; tatl zalim, orijinal bir kopya, zulmet-i beyz gibi. Eski belgat kitaplar tezatla birlikte farkl terimleri de zikreder ve hepsini tbk bal altnda toplar (Bilgegil, s. 186). Tbk cab ve selb olmak zere ikiye ayrlr. Tbk- cb birbirinin zdd iki kelimenin ayn beyitte ya da ibarede kullanlmasdr (Kuru idik ya olduk aya idik ba olduk/Kanatlandk ku olduk utuk elhamdlillh [Ynus Emre]). Tbk- selb ise ayn fiilin olumlu ve olumsuz kiplerinin birlikte kullanlmasyla gerekleir: Bilen syler nikt- rz- hsn bilmeyen syler (Nb). Birbiriyle karlatrlan kelimelerin ikisi de hakiki veya ikisi de mecazi anlamlaryla kullanlabildii gibi biri hakiki, dieri mecazi anlamyla da kullanlabilir: Ak sal ban alp eline/Kara hlyalara dal anneciim (Necip Fazl Ksakrek). Tezat, tekabl veya mutabakat olarak da anlan mukabele sanat ile birlikte deerlendirildiinde tezattaki zt tasavvurlarn yerini mukabelede karlkl tasavvurlar alr. Buna gre zikredilen iki veya daha fazla kelimeyi bu kelimelerin anlamca mukabilleri (leff ner) veya ztlar ayn srada takip eder (sral tezat, Cokun, s. 161). Seyyid Nesmnin, Gh karm yeryzne seyrederim lemi/Gh inerim yeryzne seyreder lem beni beytinde karm ile inerim fiilleriyle gkyz ve yeryz kelimeleri, lemi seyretmek ve lem tarafndan seyredilmek arasndaki mukabele gibi. Mukabele sanatnda mutlaka zt unsurlarn karlatrlmas art aranmayp ztlk dndaki karlatrmalar da mukabeleye dahil edilebilir. Beni lerzende eden mevsimi serm-y firk/hara fasl-i reb dem-i nev-rz oldu beytinde mevsimi sermnn (k mevsimi) zdd sayf (yaz) iken beyitte rebin (bahar) zikredilmesi gibi. Fars edebiyatnda bu sanata tezat mutbk, mutbaka, tatbk ve tbk, tenkuz, tekbl ve tekf ad da verilmitir. Tezat iki ynden incelenebilir. a) Geleneksel bak. Tezat veya mutabaka mukabeleyle ayn eydir. Ztlar ztlkta birbirine benzerdir mantnca tezada tbk ve mutabaka da denir. Farsa

nesirde zellikle ssl anlatmda tezat ve tbkn nemli bir yeri vardr. b) Yeni bak. Bat edebiyatnn Fars edebiyatna etkisi ve yeni aratrmaclarn Batnn belgat konularna ynelmesi, onlarn grlerinden yararlanmas bu konuda farkl baklarn domasna yol amtr. Bunlarn en nemlileri unlardr: 1. Beyn- nakz. Ayn ifadede iki zt terimin artc biimde bir araya getirilmesidir. Bu iki kelimenin biri sfat, dieri isim ya da biri isim, dieri fiil olabilir. Kart iki terim ayn ifadede kart anlamlaryla bir araya gelir ve ayn konuyu, ayn gerei dile getirir; Gurusneg horden/alk yemek gibi. 2. Mtenkz-nm (paradoks). Grnrde garb bir mnay kullanarak zhir bir tezat ortaya karmaktr. Bu tr tezat tasavvuf, din akdeler ve edeb yorumlarda grlr. Buna hzr gyib: huzurdaki kayp ve harb-bd: ykntyla mmur gibi terkipler rnek verilebilir.

BBLYOGRAFYA

Ahmed Cevdet Paa, Belgat- Osmniyye, stanbul 1299, s. 155-156; Recizde Mahmud Ekrem, Talm-i Edebiyyt, stanbul 1299, s. 278-282; Thirlmevlev, Edebiyat Lgat, stanbul 1994, s. 173-174; M. Kaya Bilgegil, Edebiyat Bilgi ve Teorileri-Belgat, stanbul 1989, s. 184-190; M. A. Yekta Sara, Klsik Edebiyat Bilgisi Belgat, stanbul 2000, s. 142-149; Menderes Cokun, Szn Bys Edeb Sanatlar, stanbul 2007, s. 151-162; skender Pala, Ansiklopedik Divan iiri Szl, stanbul 2007, s. 455; sa Kocakaplan, Aklamal Edebi Sanatlar, stanbul 2008, s. 187-191; Ahmet Kartal, Trk Edebiyatnda Belagat almalar ve Tezad ile Telmih Sanatlarna Eletirel Bir Bak, irazdan stanbula, stanbul 2008, s. 399-403; W. P. Heinrichs, ib, EI (ng.), X, 450452; Asgar Ddbeh-Abdrrz Mderriszde, Ted der Edeb-i Frs, DMB, XV, 550-552. Meliha Y. Sarkaya

TEZEKKR
) ( Bir dnceyi veya teklifi kabul ya da reddetmeden nce onu iyice deerlendirme anlamnda terim (bk. DNME).

TEZHP
() Yazma kitap, levha ve murakkalarn bezenmesinde ezilmi varak altn ve eitli renklerin kullanlmasyla uygulanan ssleme sanat. Szlkte altnlamak anlamna gelen tezhb kitap sanatlarnn nemli bir daldr. Bu sanatla uraanlara mzehhib ad verilir. Tezyin sanatlarn temelinde deseni oluturan motifler yer alr. Tezhipte kullanlan motifler dier ssleme sanatlarnda grlen motiflerden daha kk ve sadedir. Mzehhip motifini tasarlarken setii modelin ana izgilerini ve bu izgilerin belirledii deseni koruyarak onu tahayyl ettii ekilde izer. Bylece modelin gerek grn, sanatkrn tasavvur derinlii iinde yeni bir yorumla biimlenerek motif zellii kazanr. Bu anlayla yaplan izimlere slplatrma, slba ekme, stilize etme ad verilir. Doadaki grnmleri slba ekilerek izilen bitki kaynakl motiflere haty grubu denir. Tezhip sanatnda kullanlan bu motifler k kaynan koruyacak kadar sade ve kk boyutta slba ekilmitir. Yaprak motifi, ieklerin ku bak grnnn slplatrlmasyla izilen pen, az gelimi ve gelimi ieklerin dikine kesitinin slba ekilmesiyle elde edilen goncagl ve haty bu gruptandr. Tezhipte bitki kl motiflerin bir ksm ieklerin d grnlerinin ksmen slba ekilmesiyle ortaya kmtr. Bu motifler haty grubuna gre daha az stilize edildiinden karanfil, lle, gl, siklamen ve meneke olduu gibi adn korumutur. XVI. yzyln ortalarnda ahkulunun talebesi ve dnemin sernakka mzehhip Kara Memi, bu motifleri dalnda yapra ile tezhip desenlerine sokarak kendi ismiyle anlan yeni bir slbu balatmtr. Ksmen slplam serviler, bahar am veya meyve vermi aalar da XVI. yzyl Kara Memi slbunun devamdr. XVIII. yzyln ilk eyreinden itibaren motif zelliini kaybetmeye balayan iekler daha ziyade minyatr zellii kazanarak kfe adyla Trk tezyin sanatlarnda ok yaygn biimde kullanlmtr (bk. KFE). Hayvan kl motifler iki gruptur. Bunlar Orta Asyadan gelen smurg (zmrdanka), ejder ve kilin (ejder at) gibi tamamen hayal rn hayvan motifleriyle geyik, ceylan, aslan, pars, tavan, ku, balk, leylek gibi ksmen slplatrlarak kimliini ve adn korumu hayvan motifleridir. ran ve Orta Asya ssleme sanatlarnda ok kullanlan bu motifler Osmanl kitap sanatlarnda, zellikle din yazmalarda, yet ve hadis yazl levha bezemelerinde yer almam, daha ok minyatrlerde veya yazsz pano biimindeki halkr ve rugan (lake) desenlerde grlmtr. Mnhan ve rm motiflerinin de hayvanlarn gvde, bacak ve kanatlarnn slplatrlm ekli olduu kabul edilmektedir. Bu motiflerin hayvan veya nebat kaynakl olduu hususu tartlmakla beraber mnhan tamamen eri izgilerle ekillenmi, XII, XIII ve XIV. yzyl kitap bezemelerinde ok yaygn biimde kullanlmtr. Desen iinde bir baka motifle birlikte bulunmayan mnhannin bir slp mu yoksa unsur mu olduu konusu da tartmaldr. Mnhannin sap stnde daha belirgin ekilde motif zellii kazanmas, mnhan tarznda rm ile desenlerde yer almas bu iki motifin ayn kaynaktan geldiini gsterir. Rm motifi, tarihi Orta Asyaya kadar uzanmakla birlikte ismini Rum (Anadolu) kelimesinden alr. Bu motif biimine gre hurdeli, ilemeli, dilimli, sarlma (pde), sencde, desen iinde kullanl amacna ve yerine gre ise ortaba, tepelik, ayrma, hurde rm gibi isimler alr. Tezhip desenlerinde oka rastlanan bir dier motif buluttur. in sanatndan geldii iin adna in

bulutu da denir. Orta Asyada ejderhann azndan kan fke veya gazabn sembol olarak kullanlm, fakat XV. yzylda Trk sanatna girdikten sonra daha natralist bir anlay iinde gkyzndeki bulut dnlerek izilmitir. Bulut motifinin desen iindeki yerine ve biimine gre yma bulut, dolant bulut, ayrma bulut, ortaba, gerdanlk, tepelik, hurde bulut gibi isimlerle bilinen eitleri vardr. Tezhipte az kullanlan ve kayna hakknda eitli grler ileri srlen gen biiminde daire ve iki dalgal izgiden meydana gelen intemaninin bazan sadece yuvarlak benek halinde veya beneklerin iine daireler izilerek hill eklinde, bazan da imek, bulut, dudak veya kaplan postu eklinde yorumlanan dalgal izgilerin tek olarak kullanld bilinmektedir. Bunlara Budann ruhan zelliini belirten Timuin damgas da denir; Osmanllarda g ve saltanat sembol kabul edilmitir. Desen. Tezyin sanatlarn btn dallarnda olduu gibi tezhip sanatnda da desen bezeme maksadyla yaplan tasarmn izgilerle ifadesidir. Sanatkrn hayal gcnn snrlarn ve eriebildii zenginlii, sahip olduu zevki, grg ve bilgi birikimini gsterir; eserin sanat deerini belirler. Desenin ileniindeki hner zanaat erbabna aittir. Desen bezenecek yere uygun tasarlanmaldr. nk desenin mkemmel olmas onu meydana getiren her unsurla birlikte yerine yakmas ile mmkndr. Tezyin sanatlarda kullanlan desenler kurulu biimleri bakmndan pano zellii tayan desenler, ulama (raport) desenler, geometrik (hendes) desenler diye grupta toplanr. Pano zellii tayan desenler snr belirlenmi bir alan iinde balar ve biter. Bu desen tipi kurulu biimine gre simetrisiz (serbest), simetrili, dnme hareketi gsteren desenler (arkfelek tarznda) olmak zere eitleri vardr. El yazmas kitaplarn zahriye, serlevha, sre ba, fasl ba tezhiplerinde ounlukla simetrili pano desenler tercih edilmi, buna karlk kede st, satr aras gibi yaz boluklarnda serbest desenler kullanlmtr. Tasarmndaki nihayetsiz genileme zelliiyle evrenin sonsuzluu iinde sanatn ve sanatkr tahayylnn bykln hatrlatan ulama desenlerin kitap sanatlarndaki en gzel rneklerine kitap kab ve zahriye sayfas, koltuk tezhibi iin tasarlanan desenlerde rastlanr. Ulama desenleri kuruluuna gre tam simetrili, ksmen simetrili, simetrisiz olmak zere grupta toplanr. Tam simetrili ulama desenlerde birim alann btn kenarlar simetri eksenidir. Desen her ynde bu kenarlardan katlanarak genilemeye elverilidir. Ksmen simetrili ulama desenlerde sadece karlkl iki kenar simetri ekseni zellii tar. Dier karlkl iki kenar boyunca desen simetrisiz ve eit aralklarla tekrarlanr. rneklerine daha ok inilerde rastlanan ve tezhipte ok kullanlmayan simetrisiz ulama desenlerde simetri eksenleri bulunmaz, desen her ynden eit aralklarla tekrar ederek geniler. XII, XIII ve XIV. yzyllarda btn slm lkelerinin kitap sanatlarnda ve dier bezemelerde hkim olan geometrik desenler ister pano zellii tasn, ister ulama tarznda dzenlenmi olsun kuruluundaki geometrik dzen en nemli ve hkim zelliidir. Desende motiflerin yerini geometrik ekiller almtr. Tasarm iki boyutlu geometri kurallarna dayanr. Merkezde bir noktadan balayarak pergel ve cetvelle belirlenen ekirdek ekil, eit alar ve paralel kaydrlan dorular yardmyla geometrik dzen iinde geniler. Devrinin sembol haline gelmi olan geometrik slp tezhip desenlerinin pafta ayrmlarnda da kullanlmtr. Paftalar ayran eritler birbirini alttan ve stten geip desene zenginlik kazandrr. El yazmas kitaplarn, kitap kab bezemelerinin, zahriye, serlevha, sre ba tezhiplerinin desenlerinde bu slbun mkemmel rneklerine rastlanr. Geometrik dzenle izilen desenlerin bir ksm ayn kalnlktaki eritlerin bir alttan, bir stten geerek eitli

rg ekillerini temsilen tasarlanr. Farsada kk zincir mnasna gelen zencirek erken devir kitap bezemelerinde dnemin sembol olacak kadar ok kullanlmtr. Gnmzde bu bezeme tarzna zencerek veya geme de denilmektedir. Bu ekillerin, kaytan adndaki ota halatlarnn rglerinden ilham alnarak bezeme amal mimaride kullanld ve bu yoldan kitap sanatlarna da girdii kabul edilmektedir. XVI. yzyl Osmanl tezhibinde geni alanlar iin tercih edilmeyen bu slp ara sularda (i pervaz) ve desen iinde pafta ayrmlarnda, hatta tlarda balayc veya yardmc unsur eklinde yer almaya devam etmitir. Bu desenler tam, yarm ve uzun noktalarla noktalara teet ve noktalarn merkezlerini birletiren anahtar izgilerden meydana gelir. Bu elemanlarn kullanl biimi ve izim tarz kendi iinde farkl bir dzene baldr. Tezhip edilmek zere klasik slpta tasarlanacak desen izimi iin dikkate alnmas gereken l ve zellikler bulunur. Bir desen izimi srasnda nce cetvellerin yerleri, kalnl ve says belirlenerek bezenecek alanlarn snr izilir. Alan ekline gre desenin eidi kararlatrldktan sonra varsa simetri eksenleri konur ve pafta biimleri tesbit edilir. Ardndan desen plan izilir, plan stne motifler yerletirilerek taslak tamamlanr. Demlenme sresinin ardndan son dzeltmeler yaplr. Tezhipte Kullanlan Teknikler. Tezhip edilmek zere hazrlanan desen kt zerine farkl tekniklerle ilenir. Bir eser tezhibinde desen ilenecei teknie uygun hazrlanmaldr. ok kullanlarak klasikleen bu tekniklerin deimeyen yapl sralar ve zellikleri vardr. 1. Zemini Boyal Klasik Tezhip (Dz Tezhip). Klasik tezhipte en ok kullanlan ileme tarzdr, ilenii belli bir sra takip eder. Sade ve kk motiflerden meydana gelen desenlerin ince samur fra ile temiz ekilde ve deseni bozmadan ilenmesi iin usta bir zanaatkra ihtiya duyulur. Bu iilikte nanssz izilen tahrirlerin ok ince, zemin renginin dalgasz, saplar oluturan dairev helezonlarn sa klna yakn incelikte ve ayn kalnlkta olmas, sap ve yapraklara srlen altnn parlamas yaplan iin baarsn ve kalitesini belirler. Kda temiz olarak geirilen desende ilk sap ve yapraklara, cetvellere, ipliklere parlatlacak altn srlr ve mhre ile parlatlr. ieklerin astar renkleri de srldkten sonra tahrirler ekilir. Ardndan zemin rengi ve ieklerin renkli tonlamas ilve edilir. Kuzu izilip stne tlar ilenerek bezeme tamamlanr. 2. Zerenderzer. Altn iinde altn mnasna gelen zerender-zer tabiri, altn mat ve parlak tonlarda kullanmak suretiyle yaplan tezhiplere verilen isimdir. Desen zemininde mat, sap ve yapraklarda parlatlm altn tercih edilir. Zerenderzerde ayn renk altn yerine sar ve yeil gibi iki renk altn da kullanlabilir. Tahrir ounlukla nans verilmeden ekilir. Eski zerenderzer rneklerinde eer kahverengiye alan tahrir grlrse bunun rastkl mrekkep kullanlarak ilendii anlalr. Altn hkimiyeti gze arpan bu tarz bezemelerde sadece ieklere hafif tonlarda renk konur. XVI. yzylda ok gzel rnekleri grlen zerenderzer teknii, daha sonraki yzyllarda urad kalite zaafn altn parltlaryla gizlemek kaygsyla XIX. yzyla kadar tezhip sanatnda kullanlmtr. Tahrirleri ine perdaht ile yaplm ender rnekleri de mevcuttur. 3. Halkr. Sulu altnla glgeli tarzda yaplan sslemedir. Halkrnin dier altnla yaplan bezemelerden fark ince tarama veya sulu altnla (zermrekkep) yapraklara verilen glgedir (bk. HALKR). 4. ift Tahrir (Haval). Tahrirleri birbirine paralel iki izgi halinde izilen desenlere verilen isimdir. ki izgi arasnda kalan boluktan dolay haval da denir. ki izgi arasnda braklan bu boluun motiflerin byklne uygun seilmesi nemlidir. Genellikle az renk ile ilenen ift tahrir tekniinde koyu zeminde ak, ak zeminde koyu tonlar tercih edilir. Motifleri kk ve ayrnts az olmaldr. Genellikle tek veya iki renk kullanlr. ift tahrir tekniinin svama ve taramal olmak zere iki ileni biimi vardr. 5. Zerefan (Altn Serpme). Tezhipte ska grlen zerefan, varak altnn kalbur eklinde delikli bir kutuya konulup iinde kuru frann hareket ettirilmesiyle altn paralarnn kalburun deliklerinden aaya dklmesi ilemidir. Kalbur

zerefan adyla bilinen bu ilem uygulanrken altn paralarnn farkl byklkte olmas iin kalburun delikleri irili ufakl alr. Den altn krntlarnn daha nce jelatinli su srlm slak zemine yapmas salanmaldr. Aksi halde altn paralar uup gider. Altn paracklarnn yzeyin her tarafna eit ve dengeli serpilmesine dikkat edilir. Zerefan yazma eserlerin kap ii ktlarnda, sayfa kenarlarnda ve kitap boaz ksmlaryla levhalarda her devirde kullanlmtr. Mzehhipler tarafndan kalbur zerefan kadar tercih edilmemi olmasna ramen fra zerefan da uygulanmtr. Ezilmi altn jelatinli su ile kartrlp fraya alnr ve belirli ykseklikten zemine serpilir. Kuruduktan sonra zermhreyle parlatlr.

BBLYOGRAFYA

K. Critchlow, Islamic Patterns, London 1976, s. 79, 80; D. James, Qurans of the Mamluks, London 1988, s. 166, 167, 194, 195; nci A. Birol-iek Derman, Trk Tezyn Sanatlarnda Motifler, stanbul 1992, s. 65; nci A. Birol, Trk Tezyn Sanatlarnda Desen Tasarm, izim Teknii ve eitleri, stanbul 2008, s. 110, 122, 192, 199, 312; iek Derman, Tezhip Sanatnda Kullanlan Terimler, Tabirler ve Malzeme, Hat ve Tezhip Sanat, Ankara 2009, s. 534. nci Ayan Birol

Tezhip Sanatnn Kullanm Alanlar. El yazmas kitaplarn zahriye, serlevha, unvan sayfas, sre ba, bahir ba, htime blmleri; hsn-i hat levhalarnn, murakkalarn durak, koltuk, satr aras, i ve d pervaz bezeme sahalar, yaznn iinde veya dnda kalan zemin boluklar; kitap kab bezemeleri ve minyatrlerin ayrntlarndaki zeminler tezhip sanatnn deiik teknik ve slplaryla bezenmitir. slm medeniyetinde Kurn- Kerme gsterilen saygnn sonucu hattn yan sra onu en gzel ekilde bezeme istei ve heyecan tezhip sanatnn ortaya kmasna vesile olmutur. Erken dnemde yazlan mushaflarda mslmanlar vahyin dnda hibir iaret ve sze yer verilmemesine byk zen gstermitir. Fakat zamanla sre balarna sre adnn yazlmas ve bezenmesi, yet sonlarna iaret konmas, mushafn cz, hizip ve arlara ayrlarak altnla bezenmesi ho karlanmtr. Yazma kitap ve mushaflarda XIII. yzyldan itibaren gelimeye balayan tezhip sanat Timurlular, Safevler ve Osmanllar zamannda en gzel rneklerini vermitir. Zahriye tezhibi. Zahriye, yazma kitaplarda esas metnin balad sayfann arkasndaki sayfa veya sayfalar iin kullanlan bir terimdir. Bu sayfalar bo brakld gibi tezhip de ilenebilir. Zahriye tezhibinin madalyon ve mekik eklinde olanlarnn iine yahut dna bir yet veya kime ait olduunu, kimin iin yazldn belirten ve temellk kitbesi denilen bir cmle yerletirilmitir. Kitap sahiplerinin imzalar veya mhrleri de bu sayfada yer alr. Seluklularda, mushaflar hari zahriyelerde eer kitap mevki sahibi birine aitse onun zel ktphanesinde bulunduu belirtilerek unvan yazlrd. Ancak zahriyede, mushaflara ve deerli yazmalara mahsus bu yazl tertibin yerine

btn sayfay dolduran bezemenin yapld, hatta bunun bazan karlkl bir ift sayfa eklinde dzenlendii grlr. Zahriye tezhibi mzehhibin btn hnerini gsterdii ksmdr. Karlkl ift sayfa olduunda renkler ve kompozisyon birbirinin ayndr. Bezeme alan dikdrtgense tezhibin dier sayfalardaki yaz sahasn amamasna dikkat edilir. Genellikle el yazmas kitaplarn ilk sayfalarnda yer alan zahriye tezhibi, mesnevi gibi ayn cilt iinde bulunan birka kitaptan veya blmden meydana geldiinde her kitabn veya blmn bana zahriye tezhibi yaplmtr (Sleymaniye Ktp., Hlet Efendi, nr. 174). Mushaflarda IV. (X.) yzyldan itibaren grlmeye balanan zahriye tezhibi XI. (XVII.) yzyldan sonraki rneklerinde eski inceliini kaybetmitir. Devirlere gre farkl slplarda ve kitaplarn boyuna uygun biimde farkl ekillerde uygulanmtr. Zahriye bezemelerinin dikdrtgen madalyon beyz, mekik kare eklinde rnekleri vardr. Serlevha (Dbce)/Unvan sayfas tezhibi. El yazmas kitaplarda metnin balad tezhipli sayfadr. Zahriyeden sonra en gsterili bezemenin bulunduu ve yazl alann snrl tutulduu, karlkl gelen iki sayfaya serlevha/dbce ad verilir. Tezhipli ksm, metnin balad ilk sayfada ve sadece yaz sahasnn zerinde yer alyorsa bu sayfaya unvan sayfas ad verilir (bk. SERLEVHA). Blm ba tezhibi (ara balk, bahir ba, fasl ba, sre ba). El yazmas kitaplarda fasl veya bahir ad verilen her blmn banda bulunan, mushaflarda ise her srenin balad yeri gsteren tezhipli sahalardr. Mushaflarn bu ksmlarnda srelerin isimleri, nzil olduklar yer, yet says ve kanc sre olduu yazldr. Sre ba tezhiplerinin en erken rneklerinde yaz alan cetvelsiz, bezeme srenin st tarafnda yatay dikdrtgen eklindedir. III-IV. (IX-X.) yzyl sre ba tezhipleri daha sade, hendes desenli, enli veya dar eritlerle yaplmtr. Sre bann bezemesiz, sadece altnla yazlarak uyguland rneklerde yaz sahas dna sre ban iaret eden daire veya armud bezemelerin (sre ba gl) yapld grlr. Bu rneklerde de yaz alanlar cetvelsizdir. VI. (XII.) yzyldan itibaren yaz sahas cetvelli rnekler grlmeye balar. Yeni bir blmn veya konunun balangcndaki bezemeli sahalarn yazld dnemin bezeme slbu ve renkleriyle tezhip edilmesi gelenei gnmzde de srmektedir. Durak tezhibi. Yazma eserlerde hattatn yet ve cmle sonlarnda brakt bolua yaplan, genellikle rozet biiminde tezyin noktalardr. Durak, okunurken ksa bir sre durulmas gereken yerleri iaret eder. Zamanmza kadar gelen ilk mushaflarda durak iareti her be (hamse) ve on (aere) yette bir konmutur. Harflerin noktalanmasnn ardndan mushaf zerinde yaplan ilk almalarda yet sonlarna nokta konularak yetlerin ba ve sonu belirlenmi, sahbe yet balarna noktadan baka bir ilvede bulunmamtr. III-IV. (IX-X.) yzyla ait mushaflarda yet sonlar, tezyin durak yerine gen meydana getiren krmz renk veya altnla yaplm noktalar topluluu ile gsterilmitir. Baz rneklerde duran iinde say yerine yet yazs bulunur. Tek daire eklindeki duraklar erken tarihli rneklerde hem satrn zerinde hem hizasnda ilenmitir. VII. (XIII.) yzyl sonlarndan itibaren yetler arasndaki mesafe alarak duraklar satr hizasna yerletirilmitir. V. (XI.) yzyl bana ait Dublin Chester Beatty Ktphanesindeki bir mushafta (MS, nr. 1431) yet sonlarna nokta ile durak iaretleri konulurken her be yette bir damla biiminde hamse, her on yette bir daire eklinde aere iareti yerletirilen rnekler de vardr. Hamse ve aere iaretleri dier duraklara gre daha byk yaplmtr. Zamanla hamse ve aere duraklar da dier duraklar gibi ilenmi, hamse ve aere iaretleri armud ve rozet eklinde daha da byyerek mushaf gl ad altnda kitabn hiye ksmnda yer almtr. VIII. (XIV.) yzyla kadar daha sade tezyin edilen duraklar sonraki devirlerde zenginlemeye balar. El yazmas kitaplar, ktalar, levhalar gibi nesir eklinde yazlan btn eserlerde kullanlan tezyin duraklarn rnekleri en ok grlen eitleri helezon, ehne, penhne,

mcevher (geme) ve mzehhep duraklardr. Satr aras tezhibi. Yazma eserlerde satrlar arasnda kalan boluklara yaplan bezemelerdir. Kymetli yazma kitaplarda, levhalarda satrlarn arasndaki boluklar bezenerek esere zenginlik katlmtr. Yaz sahas zemininde kirlenme, yrtlma gibi bir hasarn sz konusu olduu durumlarda bu ksmlar gizlemek ve satr arasnda gereinden fazla braklan boluklar gidermek iin de yaplr. Bu bezemeler tezhip sanatnn farkl teknik, slp ve desenleriyle ilenmitir. ounlukla dendanla snrlandrlan yazlarn etrafndaki sahalar, kt rengi veya sadece altn srlerek bezemesiz brakld gibi nokta ile doldurulan veya daha ok pembe rengin kullanld, sadece ince izgilerle kafes yahut dalga vb. eklinde taranarak yaplan rnekleri de vardr. Ferman, berat, menur gibi Dvn- Hmyundan kan ve bezenmesine gerek duyulan resm yazlarda satr aras tezhibi yaplmam, satr aralar bo braklarak metnin stnde bulunan turann evresinde ve zemininde bezemeye yer verilmitir. Fermanlarda tezhip sahas turann i blmlerinde veya etrafnda bulunabildii gibi st ksmna doru gen ekli meydana getirecek biimde de olabilir. Ferman vb. devlet yazmalarn tezhip bakmndan dier yazma eserlerden ayran en nemli zellik yazl alann hibir ekilde ereve iine alnmaydr. Turann blmleri ou zaman tezhibin paftalarn oluturur ve farkl renklere boyanarak deiik motiflerle desen ileme imkn kazandrr. XVI. yzyldan itibaren balayan tura bezemesi XVII. yzyldan sonra Bat etkisiyle tezyin vasfn gittike yitirmi, gzelliini kaybetmitir. Hz. Muhammedi tarif ve tasvir eden gzel yazlarn belli bir dzene gre levha haline getirilmi ekli olan hilye-i erife bezemelerinde satr aras tezhibinin yan sra bu tr levhalara has bamakam, gbek, drt halifenin isimleri, yet ve etek gibi yaz sahalar arasnda kalan deiik biimlerdeki zeminler tezhip edilmitir. Koltuk tezhibi. El yazmas kitap ve ktalarda sls, muhakkak veya tevk hattyla uzun tutulan ilk satrn altna nesih, reyhan yahut rik hattyla ksa olarak yazlan satrlar ayn hizaya getirmek iin iki tarafta kalan dikdrtgen veya kare eklindeki ksmlara talik hattyla eik biimde yazlm ktalarda yaz ile i pervaz arasnda kalan gen boluklara (muska koltuk) yaplan bezemelerdir (bk. KOLTUK TEZHB). Kenar suyu tezhibi. Yazma eserlerde yaz sahas dnda kalan sayfa kenarlarna uygulanan ve ereve tekil eden bezemelerdir. Birden fazla yapldnda i tarafta olanna ara suyu (i pervaz), en dta ve daha geni olanna kenar suyu (d pervaz) ad verilir. Erken dneme ait el yazmalarnda sayfa kenarlar mushaf glleri dnda bezemesiz braklrken daha sonraki dnemlerde ok kymetli kitaplarn sayfa kenarlar umumiyetle tezhip edilmitir. Bezemeler sayfalarda yaz sahasnn kenarn (bazan drt), levhalarda ise drt kenarn kaplar; hiyeli sayfalarda bu ksmlardaki yaznn arasnda kalan boluklara tezhip yaplr. VIII. (XIV.) yzyln sonlar ile IX. (XV.) yzyln balarna ait edeb eserlerde eik satrlarn arasndaki gen boluklara yaygn biimde bezeme yapld grlr. Sayfa kenarlarn bezeme gelenei eitli konulardaki yazma eserlerde sonraki devirlerde de srmtr. Mushaf glleri. Mushaflarda sayfa kenarna yaplan tezyin madalyonlardr. Yaz sahasnn dndaki sayfa boluuna okuyan yahut yazan kiiye kolaylk salanmas iin srelerin blnmesinde hamse, aere; czlerin blnmesinde hizip, nsf, cz; secde edilmesi gereken yerleri iaretlemede secde ibaresi yazlr. Metinden ayrlabilmesi iin renkli veya zer mrekkeple yazlan bu iaretlere madalyon, mekik, damla ve deiik geometrik biimlerde tezhip yaplrsa mushaf gl adn alr.

Bunlarn dnda erken devir mushaflarnda grlen zahriye, serlevha, sre ba ve htime sayfalarnn tezhibine has mushaf glleri de vardr. Mushaf glleri dnemin bezeme slp ve zelliklerine gre ilenmitir. Ayn sayfada sayca birden fazla mushaf gl olduunda ayn eksen zerinde tlarla birletirilmitir. Mushaf glleri ylece sralanabilir: 1. Hamse gl. Sayfann kenar boluuna satrn hizasnda her be yette bir konan tezyin madalyonlardr. nceleri her be yetin ardndan durak gibi konulan ve duraklara gre daha byk olan hamse iareti damla biiminde yaplm, daha sonra sayfa boluuna durakla ayn hizada armud hamse gl yerletirilmitir. Hamse gl yerinde bezemesiz yaz ile iaret edilen rnekler olduu gibi ortasnda hamse yazs bulunan veya yazsz bezemeli hamse glleri umumiyetle damla eklinde yaplmakla beraber daire eklinde de yaplmtr. 2. Aere gl. Sayfann kenar boluuna satrn hizasnda her on yette bir konan tezyin madalyonlardr. Her on yetlik blmn sonuna ar kelimesinin ilk harfi olan ayn konmu, bylece bu harf bir arn bittiini ve yeni bir arn baladn gsteren bir iaret olmutur. Daha sonra ayn harfi yerine bu harfle birlikte tezyin aere glleri kullanlmtr. IV. (X.) yzyldan itibaren grlen daire eklindeki aere gllerinin o dnemde her on yetin sonundaki aere iaretleriyle beraber tezhip edilmesi VII. (XIII.) yzyln sonuna kadar devam etmitir. VIII. (XIV.) yzylla birlikte br duraklara gre daha byk olan aere iaretleri dier duraklar gibi yaplmaya balanmtr. Her dnemde daire biimini koruyan aere glleri XI. (XVII.) yzyldan itibaren kullanlmayp zamanla ortadan kalkmtr. 3. Hizip gl. Mushafn otuz cznden her birinin drtte birini gstermek amacyla bu yerlerin bana konan tezyin madalyonlardr. VI. (XII.) yzyln sonu ile VII. (XIII.) yzyln banda mushaf hiziplere ayrlmtr. Erken dnem mushaflarnda da rastlanlan hizip glleri esas olarak IX. (XV.) yzyldan sonraki mushaflarda grlr. Bu yzyldaki hizip yerleri bazan gl, bazan yaz ile iaret edildii gibi armud veya yatay mekik yahut emse biiminde de ilenmitir. 4. Nsf gl. Mushafn otuz cznden her birinin yarsn iaret etmek iin bu yerlerin bana konan tezyin madalyonlardr. Erken dnem mushaflarnda nsf gl veya yazs grlmezken IX. (XV.) yzylda hem yaz hem glle nsf yerleri gsterilmitir. X. (XVI.) yzylda nsf gllerinin kullanlmasndan yava yava vazgeilse de sonraki dnemlerde bunlara rastlanmaktadr. Nsf gl bezemesi yarm czn ifadesi olarak yatay ve dikey eksen zerinde yardan blnm emse biimindedir. 5. Cz gl. Mushafn otuzda biri olan czlerin her birinin balad yeri belli etmek amacyla yaplan tezyin madalyonlardr. Erken dnem mushaflarnda da rastlanan cz glleri, IX. (XV.) yzyldan itibaren daire ve ska yatay eksen zerine yerletirilen emse biiminde sayfa boluklarnda yer almtr. 6. Zahriye gl. Kare veya dikdrtgen eklindeki zahriye sayfas tezhibine bitiik halde sayfa boluuna yatay eksen zerinde yerletirilen tezyin madalyonlardr. Erken dnem mushaflarnda damla yahut daire eklindeki bu madalyonlar 1/2 simetrilidir ve tezhipli sahaya uzun kenarn tam ortasndan balanmtr. Ayn kenar zerine biri altta, dieri stte iki adet zahriye gl yaplm olanlar da vardr. Zahriye glleri XIV. yzyldan sonra ok fazla grlmez. 7. Serlevha gl. Serlevha tezhibine bitiik olarak sayfa boluuna yaplan tezyin madalyonlardr. Serlevhann uzun kenarnn ortasna yerletirilerek yatay eksen zerine daire, yarm daire ya da armud biimde ilenmitir. Serlevha glleri XIV. yzyldan itibaren yava yava ortadan kalkmtr. 8. Sre ba gl. Mushaflarda sre ba tezhibine bitiik veya bezemesiz sre ba yazs hizasnda sayfa kenarnda yatay eksen zerine yerletirilen tezyin madalyonlardr. IX. yzyldan itibaren zermrekkeple yazlan sre balarna yatay eksen zerinde tutturulmu halde grlr. Erken dnem mushaflarnda damla yahut daire eklindeki sre ba glleri iri ve karmak desenlidir. XIV. yzyldan sonra ortadan kalkmtr. 9. Htime gl. Zahriye glnde olduu gibi kare veya dikdrtgen eklindeki htime sayfas tezhibine bitiik olarak yatay eksen zerinde sayfa

boluuna yerletirilen tezyin madalyonlardr. Erken dnem mushaflarnda damla yahut daire biimindeki htime glleri 1/2 simetrilidir ve tezhipli sahaya uzun kenarn tam ortasndan balanmtr. XIV. yzyldan sonra terkedilmitir. 10. Secde gl. Mushaflarda secde yetlerinin hizasnda sayfann kenar boluuna yaplan tezyin madalyonlardr. Secde yeti, Kurn- Kerm okuyann veya dinleyenin secde etmesini gerektiren on drt yerde bulunmaktadr. lk mushaflarda secde iareti yer almaz. VI-VIII. (XII-XIV.) yzyllara ait mushaflarda genellikle secde glne rastlanmaz, bunlarda secde yetlerinin yeri deiik renkte mrekkeple yazlarak belli edilmitir. XV. yzyldan itibaren tezyin secde glleri mushaftaki yerini almtr. Htime tezhibi (Ketebe veya fera kayd). El yazmas kitaplarda biti blmne yaplan bezemelerdir. Eserin zeti ve neticesi durumunda olan bu blm son szdr. Mushaflarda Ns sresinin devamnda hattat biti duasyla birlikte imzasn ieren ibareyi, kitabn yazl tarihini, nerede yazldn belirtir (fera kayd). Son sayfada bulunan yaz, yet veya hattatn imzas da olsa (ketebe) bitii genellikle ya ikizkenar yamuk veya gen eklinde bir yaz sahas iine yazlr. Yaz satrlar yanlardan eit miktarda ksaltlarak bitirilirken kenarlarda meydana gelen gen veya yamuk alanlarn ii tezhip edilir. Dikdrtgen ve kare biiminde yaplan htime tezhibi sk grlen rneklerdir; daire ve beyz olanlarna ise ndiren rastlanmtr. Htime tezhibinin kitabn zahriye ya da serlevha tezhibi gibi karlkl tam sayfa tezhipli rnekleri de yaplm ve deiik konulardaki el yazmas kitaplarda ayn usulde uygulanmtr.

BBLYOGRAFYA

R. Ettinghausen, Manuscript Illumination, A Survey of Persian Art (ed. A. U. Pope-Ph. Ackerman), London-New York 1936, III, 1937-1974; Oleg F. Akimushkin-Anatol A. Ivanov, The Art of Illumination, The Arts of the Book in Central Asia: 14th-16th Centuries (ed. B. Gray), London 1979, s. 48-50; Glnur Duran, Sleymaniye Ktphanesindeki Trk Mushaflarnda 16. Yzyl Serlevha Tezhipleri (yksek lisans tezi, 1990), M Sosyal Bilimler Enstits, s. 18-20; slm Kltr Mirasnda Hat Sanat (haz. Uur Derman), stanbul 1992, s. 180-203; Muhittin Serin, Hat Sanat ve Mehur Hattatlar, stanbul 2003, s. 46-54; a.mlf., Mushaf, DA, XXXI, 250-254; M. Lings, Splendours of Quran Calligraphy and Illumination, Liechenstein 2005, s. 38, 100, 120, 166; Lale Ulu, Trkmen Valiler, irazl Ustalar, Osmanl Okurlar: XVI. Yzyl iraz Elyazmalar, stanbul 2006, s. 371; Uur Derman, Ali Emr Koleksiyonundaki Berat ve Fermanlara Dair, Ali Emr Efendi ve Dnyas (haz. Ekrem In), stanbul 2007, s. 95; a.mlf., Hat Sanatnda Hilye-i erfler, Diyanet lm Dergi, Peygamberimiz Hz. Muhammed (SAV) zel says, Ankara 2000, s. 617-626; iek Derman, Osmanlda Klasik Dnem, Hat ve Tezhip Sanat, Ankara 2009, s. 351; a.mlf., Tezhip Sanatnda Kullanlan Terimler, Tabirler ve Malzeme, a.e., 525-534; a.mlf., Trk Tezhip Sanatnn Asrlar inde Deiimi, Trkler (nr. Hasan Celal Gzel v.dr.), Ankara 2002, XII, 292; Zeren Tannd, Balangcndan Osmanlya Tezhip Sanat, Hat ve Tezhip Sanat, s. 250, 260; a.mlf., Kitap ve Tezhibi, Osmanl Uygarl (haz. Halil nalck-Gnsel Renda), stanbul 2003, II, 882; Mehmet Emin Maal, Mushaf, DA, XXXI, 246-247. Glnur Duran

Tezhip Sanatnda slplar ve Sanatkrlar. Tezhip sanat Orta Asyada Uygur Trkleriyle ortaya km ve gelime gstermitir. Seluklularla ran zerinden Anadoluya ulaan ve burada daha nce yaam medeniyetlerin kalntlarn bulan tezhip sanat, onu uygulayan sanatkrlarn bu etkileri kendi mill zevklerine dntrmesiyle gelimesini srdrmtr. Bu gelime ve slplarn douunda Uzakdou ve randan eitli aralklarla gelen tesirler, Memlk sanat izleri, Anadolu Beyliklerinden kalan miras, fethedilen topraklardan gelen yeni zevklerin birleimiyle XVI. yzylda en st seviyeye ulamtr. Timurlular Devri Tezhip slbu. Timurlular devri tezhip sanatnn desen ve iilik bakmndan en yksek seviyede eserlerin grld bir dnemdir. Kendileri de sanatkr olan Timurlu hkmdarlar saray bnyesinde ktphane ve nakka-hne kurarak slm kitap sanatlarnn gelimesine imkn salamtr. Heratta sarayn destek ve himayesiyle hat, tezhip, minyatr ve cilt sanatlarnn en grkemli eserleri ortaya km, yeni slplar olumutur. Bu slbun nde gelen sanatkr mzehhip ve musavvir Hce Ali Tebrzdir. Eserlerinde hkim renkler altn arlkl olup bedah lciverdi, krmz ve siyah ana renklerdir. Motifler iinde mnhannin ayr bir yeri vardr. Dier motiflerle birlikte grlen ve canl renklerle tonlama yaplarak boyanan motif zengin rnekleriyle n plandadr. Bu dnem eserlerinde zahriye tezhibinin ounlukla daire biiminde yapld, ara sularnn beyaz, yeil ve mavi renklerde uyguland, altn zeminlerde fazla grlmemekle beraber ine perdaht yapld ve ekseriya nokta ile zeminlerin sslendii grlr. Timurlular devri tezhibinin ikinci altn a Hseyin Baykara dnemidir. Topkap Saray Mzesi Ktphanesinde korunan (Hrka-i Sadet, nr. 4) Heratta 1485 ylnda hazrlanm mushaf- erif Herat slbunun btn zelliklerini tamaktadr. Bu eserde her sayfada tezhip iin drder koltuk alan braklm ve harl zemin zerinde deiik mnhan motifleri canl renkleriyle ilenmitir. Bir serlevhaya ve birbirinden farkl yirmi sekiz sre ba tezhibine sahiptir. Tamamnda ayn mcevher duran ilendii eser Herat dnemi tezhip sanatnn mstesna rneklerindendir. Rugan kitap kaplarnn gnmze ulaan en gzel rnekleri Timurlular devrine aittir. Heratta hazrlanan, bugn Trk ve slm Eserleri Mzesinde bulunan (nr. 1905) Menevnin miklebli rugan kab Hseyin Baykara dneminin en gzel rnekleri arasndadr. Bu eserde i pervaz, emse, salbek ve kebentler mlemm tarzndadr. Seluklular ve Beylikler Devri (Konya) slbu. Konya merkez olmak zere Trklerin Anadoluya yerlemelerinin ardndan sanat faaliyetlerine ve kitap sanatna ilginin artt bilinmektedir. Mevcut vakfiye kaytlar, Konyada cami ve medrese bnyesinde ktphanelerin tesis edildiini gstermektedir. zellikle Menev bezemelerinde devrin mzehhipleri btn hnerlerini ortaya koymutur. Bunlarn en eskisi 677 (1278) tarihlidir ve mzehhip Muhlis b. Abdullah el-Hind tarafndan bezenmitir (Konya Mevln Mzesi, nr. 51). Bu mesnevi bezemesi zengin renkler ve cesur tasarmlarla hazrlanm olup sonraki dnemlerde de sren birok yeniliin ncs olmutur. Karaman ve Germiyan beyleri XIV. yzyln ilk yarsnda kitap sanatlarna ilgi duymu ve sanatkrlar himaye etmitir. Karaman Beyi Hall b. Mahmd Karamnnin emriyle hazrlanan 714 (1314) tarihli mushaf (Konya Mevln Mzesi, nr. 12) Yakb b. Gz el-Konev tarafndan bezenmitir. Dikdrtgen biimde zahriye sayfas, serlevha ve sre ba tezhipleriyle, metinde yeri

geldike sayfa kenarna ilenen glleri ve htime sayfasnda siyah zemine altnla konulan mzehhip imzasyla devrinde bir gelenein balangc saylmtr. Beylikler devri tezhip kompozisyonlarnda genelde geometrik desen hkimdir. Ayrca satrlar aras bezemesiyle zencirek kenar sularnn ska kullanlmas, genelde rm ve mnhan motiflerinin tercih edilmesi Beylikler devri tezhibinin ne kan zelliklerindendir. Bu dnemde Konya nakkahnesinde tezhip edilen kitaplar ekseriya byk boyutlarda altn, siyah, lcivert ve beyaz renkler kullanlarak hazrlanmtr. Bu eserlerde ok ince ve kvrak bir fra almas grlmemektedir. Dnemin sanat bilgi ve birikimi, ayrca Osmanl tezhip ekollerine hazrlk safhas ve temel olmas bakmndan nem tamaktadr. Karakoyunlu ve Akkoyunlu Dnemi slplar. Karakoyunlular, Kara Ysuf hkmdarlnda Horasan ve Azerbaycan dolaylarna yaylarak bir devlet kurmu ve tezhip sanatnda mstesna eserler ortaya koymutur. Bunlar arasnda dikkati eken Dvn- Ktib (TEM, nr. 1987), Pr Budak Sultann hazinesi iin 860 (1456) ylnda hazrlanm, kab ve tezhibi, desen, iilik ve renk olgunluu ile devrinin en mkemmel eserlerinden biri olarak kabul edilmitir. Akkoyunlu dnemi yazma eserleri iinde tezhibi, minyatrleri ve sanatl kabyla hnme-i Firdevs (TEM, nr. 1978) nemli bir yer tutar. Sultan Ali Mirza adna razda Trkmen slbunda iki cilt halinde hazrlanmtr. 1475-1500 yllar arasna tarihlenen yazma, kab, minyatrleri ve tezhibiyle Safev devri ncesi kitap sanatlarnn doruk noktasn tekil etmektedir. Osmanl Devri Tezhip slplar: Baba Nakka slbu. Ftih Sultan Mehmed devrinde hazrlanan yazma eserlerde grlen bezeme slbu Baba Nakka slbu diye tannr. Bu slbun zellikleri iri ve ayrntl izilmi haty motifinin youn kullanlmas, sade ve kk yapraklarn bulunmas ve desen iinde zemine serpitirilmi kk bulut paralarnn yer almasdr. ri hatylerin kendi stne katlanan ta yapraklarnda boyutlu grntleri bu dneme has bir zelliktir. Motifler iinde yekberk ska yer alr. Desenlerde rm motifi youn biimde kullanlmtr. Saz Yolu. Osmanl sanatnda uzun bir dnem beeniyle uygulanan saz yolu slbu, saray nakkahnesinde XVI. asrn ilk yarsnda yeni bir bezeme tarz olarak g Mrekin rencisi Tebrizli ahkulu tarafndan ortaya karlmtr (bk. AHKULU). Kara Memi slbu. Kann Sultan Sleyman dneminde saray nakkahnesi sernakka olan Kara Memi, ahkulunun rencisidir. Yar slplatrlm bahe iekleriyle meydana getirdii slp uzun zaman sevilerek uygulanmtr (bk. KARA MEM). Ali skdr slbu. XVIII. yzylda yaayan iek ressam ve mzehhip Ali skdr rugan tekniinde mstesna eserler meydana getirerek bir slp ortaya karmtr. Bu slpla kitap kab, yaz altl, yaz ekmecesi, kubur, kalemdan ve yay gibi rnekler hazrlamtr. Eserlerinde farkl desenler uygulamaya dikkat eden Ali skdr bazan birden fazla desen eidini ayn saha iinde kullanarak sanatn ortaya koymu, rugan ilerinde zellikle halkr ve ift tahrir tekniklerine yer vermeyi tercih etmitir. Kendinden nce yaplmam olan, sanat gc yannda uyumlu renkleri ve arpc motifleriyle bezedii rugan iilii kendinden sonraki yllarda bu yolda eser veren sanatkrlara rnek tekil etmitir. XVIII. yzyl rugan kitap kab sanatnn gze arpan en nemli zellii klasik slplarn, bilhassa saz yolu slbunun yeniden yorumlanmasdr. Bu dnemde yetien sanatkrlar Ali skdr yannda ker, Ahmed Hazne ve Abdullah- Buhrdir. Bu sanatkrlar, rugan slbunu gelitirmekle beraber Avrupa sanatnn etkilerini dikkate alarak baarl rnekler vermitir. At Yolu (Pesend slbu). Hezargrad Ahmed At tarafndan balatlan iekli bezeme tarzdr. XVIII ve XIX. yzyllarda yaayan At Efendi rokoko slbuna

Osmanl-Trk karakteri kazandrmtr. Esas fra tarama slbuyla tabii iek desenlerine dayanan bir tezhip tarznn sahibidir. ok youn biimde deta st ste yerletirilen eitli iekler, zemin ve saplar grlmeyecek haldedir. Canl ve zengin renklerle ilenen ve pesend tarz da denilen bu slp son derece dikkat ve sabr isteyen bir almayla yrtldnden bu slpta fazla eser verilememitir. At Efendinin 1252 (1836) tarihli mushaftaki imzasndan ( Ktp., AY, nr. 57) onun II. Mahmud devrinde saray sermcellidi olduu anlalmaktadr. Yesrzde Mustafa zzet Efendinin hazrlad hurde talik hilye kalbn ilk defa At Efendi zerendd olarak hazrlam, bu baarsndan tr At Efendiye Hatt mahlas verilmitir. Dublinde bulunan (Chester Beatty Library, S, nr. 1581) ve Muhammed Emn zzet tarafndan yazlan mushaf At Efendinin gzel eserlerindendir. Pesend slbunu XX. yzylda baarl ekilde uygulayan ve ndide eserler veren bir sanatkr da Muhsin Demironattr. lhanl ve Memlkler Devri Tezhip slbu. XIV. yzyln ilk yarsnda tezhip sanatnda lhanllar, XIV. yzyl boyunca da Memlkler hkim olmutur. Nakkahnelerde hazrlanan byk boy yazma eserlerde o dnemin kitap sanatlarnn olgun rnekleri grlmektedir. XIV. yzyln banda Badatta hkm sren lhanl Sultan Olcaytunun himayesinde alan Muhammed b. Aybek b. Abdullah adl sanatkr tarafndan bezenen mushaf lhanl tezhip slbunun zelliklerini tamaktadr. Kvrak ve temiz bir iilikle hazrlanm olan mushafn bilhassa zengin ve birbirinden farkl geometrik desenlerin uyguland dikdrtgen ift zahriye sayfalar eine az rastlanr gzelliktedir. XIV. yzylda Memlk devri mzehhipleri arasnda Sandal lakapl Eb Bekir, Muhammed b. Mbdir, Aydodu b. Abdullah el-Bedr ve brhim el-mid ne kan isimlerdir. Bilhassa elMelikl-Eref II. abn dneminin mehur mzehhibi brhim el-midnin bu yzyln ikinci yarsnda Kahire Drl-ktbil-Msriyyede (nr. 9) bezemesini yapt mushaf sanat asndan bir aheserdir. Bu mushafn tezhibinde motiflere haty grubunun dahil edildii, renklerin daha canl ve eitli olduu, mnhan motifinin baarl bir ekilde kullanld grlr. Safevler Dnemi Tezhip slbu. Safev dneminin nemli sanat merkezleri olan raz, Tebriz, Kazvin ve sfahan gibi ehirlerinde toplanan sanatkrlar nakkahnelerde gnmze ulaan eserler meydana getirmitir. Eski ran kltrnn etkisi altnda kalan ve bir ksm Trkmen asll olan bu sanatkrlar minyatr sanatnda daha ok younlamtr. zellikle XVI. yzyln ikinci yarsnda hazrlanan Safev kkenli minyatrl yazmalarn byk blm Osmanl saray hazinesine hediye olarak gnderilmitir. Bunlardan biri Abdullah- rznin Dvn- fdr (TSMK, Hazine, nr. 986). Abdullah- rz, brhim Mirzann himayesinde kitaphanede eser veren mehur bir mzehhip ve musavvirdir. Ayn sanatkrn tezhibini yapt bir baka imzal eseri zel bir koleksiyonda bulunan, Hill-i aatynin 989 (1581) tarihli ftl-n adl eseridir. 1514 aldran zaferiyle Yavuz Sultan Selim, Tebrizin fethinden sonra ah smilin saraynda alan Horasan ve Tebrizli nakkalar stanbul sarayna gndermitir. Bylece Herat-Tebriz ve stanbul nakkahne slplar harmanlanarak bu dnemin mstesna eserleri hazrlanmtr. hnme-i Firdevs (TSMK, Hazine, nr. 1510), Klliyyt- Cm (TSMK, Revan Kk, nr. 885) adl eserler ve Ali r Nevnin Garibs-sgar (TSMK, Hazine, nr. 983) bu slbun rnleridir. XVI. yzylda Safevlerin byk mzehhiplerinden biri de Hasan el-Badddir. ah Mahmudun yazd ve onun tezhip ettii mushaf (TSMK, Hrka-i Sadet, nr. 25) sanatkrn slbunu yanstan en gzel eserlerindendir. Safevler dnemi kompozisyonlarnda dier slplarda grlmeyen slplatrlm insan ve hayvan motifleri, halkrde efsanev hayvan motifleri ska ilenmitir. Genelde tezhip ve minyatr sanatnn

bir arada uyguland Safevler dnemi slbunda sanatkr imzasna nem verilmi ve desenin grnr yerine yazlmtr. 1580-1590 yllar arasnda raz el yazmalarnn sanat deeri doruk noktasna ulam, pahal malzeme kullanm yannda konularda da farkllk grlmeye balanmtr. Hazrlanan yazma eserlerde ebatlar deimi, byk boy yazma eserler tercih edilmitir. Rzbihn Mzehhib, Nakka Bihzd brhim, Mzehhib Abdullah- rz, Sadeddin Mzehhib bilinen Safevler dnemi tezhip sanatkrlarndandr. Tezhip saray bnyesi iinde yer alan, birok sanatkrn bir arada alt nakkahnelerde ve ustalarn zel atlyelerinde yaplrd. Buralarda usta-rak usulne gre yetitirilen talebeler sanat yalnz tarifle deil uygulamal olarak renirlerdi. Nakkahneden sorumlu sernakka gzetiminde birden fazla sanatkrn yardmyla yazma eserlerin bezemesi ksa zamanda tamamlanrd. har yapanlar, kt boyayanlar, desen izenler, cetvel ve tahrir ekenler, boya hazrlayanlar, altn ezenler hep ayn meknda bulunurdu. Bu eserlerde ounlukla imza bulunmaz, ender grlen mzehhip imzalar da sernakkaa ait olurdu. Sarayda ehl-i hiref diye adlandrlan sanatkr tekiltnn en nemli blklerinden biri olan nakkalar yalnz kitap sanatyla ilgili faaliyetlerle kalmaz, saray kklerinin, binalarn kalem ii, ini ve metal ileri desenlerini de hazrlar ve uygulard. Bunlar gnlk zerinden ayda bir maa alrd. Mcellit, mzehhip ve dier alanlarn aldklar maalar ve terfileri maa defterine yazlrd. Eser yapmnn youn olduu zamanlarda yetenekli kimseler ehl-i hiref iinde yer almyorsa ar esnaf arasndan cret karlnda usta sarayda altrlrd. Padiah, bayramlarda kendisi iin hazrlanan hediyeleri sanatkrlara kaftan veya para vererek dllendirirdi. alan sanatkrn ad, eserinin cinsi, karlnda ona denen parann tutar veya verilen kaftann cinsi inm defterine kaydedilirdi. Nakkahnede bulunan sanat ve zanaat sahiplerinin tayin, maa, terfi, k gibi ilemlerinin tahakkuku ve nakkahnede yaplmas istenen iin ehil sanatkra verilmesi sorumluluu hazinedarbana aitti. XIX. yzyln sonlarndan itibaren Sanyi-i Nefse Mektebine tezhip dersi konmusa da bu sanatn mstakil bir mektep ats altnda retilmesi ilk defa 20 Mays 1915te Bblide alan Medresetl-hatttnde balam ve 1936ya kadar devam etmitir. Ayn yl bu mektep Devlet Gzel Sanatlar Akademisine balanm ve Trk Tezyin Sanatlar ubesi ad altnda 1960larn sonuna kadar yrtlmtr. Talebesi bulunmad gerekesiyle kapatlan blmn eitim programlarnda yer alan sanat dallar 1980den sonra bir ksm Gzel Sanatlar fakltelerinin Geleneksel Trk Sanatlar Blmnde yer almtr.

BBLYOGRAFYA

A. Sheyl nver, Fatih Devri Saray Nakhanesi ve Baba Nakka almalar, stanbul 1958, s. 5-16; D. James, Qurans of the Mamluks, London 1988; slm Kltr Mirsnda Hat Sanat (haz. M. Uur Derman), stanbul 1992, s. 196; Filiz aman-Zeren Tannd, Osmanl-Safevi likileri (1578-1612) erevesinde Topkap Saray Mzesi Resimli El Yazmalarna Bak, Aslanapa Armaan (haz. Seluk Mlayim v.dr.), stanbul 1996, s. 37-62; Zeren Tannd, An Illuminated Manuscript of the Wandering Scholor Ibn al-Jazari and Wandering Illuminators Between Tabriz, Shiraz, Herat, Bursa,

Edirne, stanbul in the 15th Century, Turkish Art: 10th International Congress of Turkish Art. 17-23 September 1995 Geneve, Geneve 1999, s. 236-241; a.mlf., Anadolu Seluklu Sanatnda Tezhip: Mzehhip Muhlis b. Abdullah el-Hindi ve Halefleri, Arkeoloji ve Sanat Tarihi Aratrmalar: Yldz Demirize Armaan (haz. M. Baha Tanman-Uun Tkel), stanbul 2001, s. 141-150; a.mlf., Kitap ve Tezhibi, Osmanl Uygarl (haz. Halil nalck-Gnsel Renda), stanbul 2003, II, 871; a.mlf., Gilding and Binding in the Muslim World, Arts and Crafts in the Muslim World Proceeding of the International Congress on Islamic Arts and Crafts, stanbul 2008, s. 397-412; a.mlf., Karamanl Beyliinde Kitap Sanat, Kltr ve Sanat, III/13, stanbul 1991, s. 42-44; iek Derman, Osmanl Asrlarnda slp ve Sanatkrlaryla Tezhip Sanat, Osmanl, Ankara 1999, XI, 108-119; a.mlf., Trk Tezhip Sanatnn Asrlar inde Deiimi, Trkler (nr. Hasan Celal Gzel v.dr.), Ankara 2002, XII, 289-299; Glnur Duran, Ali skdr: Tezhip ve Rugan std iek Ressam, stanbul 2008, s. 26-29; Ali Alpaslan, Abdullah- rz, DA, I, 136-137; M. Uur Derman, Mustafa zzet, Yesrzde, a.e., XXXI, 307-309. F. iek Derman

TEZKRE
( ) Fars ve Trk edebiyatlarnda airlerin biyografilerine dair eserlerin ortak ad. Szlkte anmak, hatrlamak mnasndaki zikr kknden treyen tezkire (oulu tezkir) hatrlamaya vesile olan ey demektir. Terim olarak eski dnemlerde yazlan biyografik-antolojik eseri ifade eder. eitli ilim dallarnda yetimi limler ve airlerin biyografilerine dair eserler Arap ilim evresinde tabakt adyla ortaya km (bk. TABAKAT; TABAKT-UAR), Fars edebiyatnda zellikle airler iin yazlan tabakat kitaplarna tezkire ad verilmitir. slm telif geleneinde zamanla farkl zellikler kazanarak gelien tezkireler, esas nitelikleri bakmndan gnmzdeki biyografik/antolojik szlklere benzer zelliklere sahiptir. FARS EDEBYATI. Ferdddin Attrn 1220 ylnda yazd, yetmi iki sfnin biyografisine dair Tekiretl-evliys adnda tezkire kelimesi bulunan Farsa ilk biyografik eserdir. Fars edebiyatnda uar tezkiresi gelenei Avfnin Hindistanda 618de (1221) hazrlad Lbbl-elbb ile balamtr. Nizm-i Arznin ehr Malesi, Zekeriyy el-Kazvnnin rl-bild gibi tarih ve corafya kitaplarnda Avfnin eserini kaleme ald tarihten nce yaam airlerin hayatna dair bilgiler ve iirlerinden rnekler yer almaktadr. Farsa uar tezkiresi geleneinin en deerli ikinci rnei Devletahn 892de (1487) tamamlayp Ali r Nevye ithaf ettii Tekiret-uardr. Abdurrahman- Cmnin otuz sekiz airin tantld edeb ve ahlk eseri Bahristn ve bazlar air 600den fazla sfnin biyografisini ieren Nefetl-ns adl eserleri tezkire gelenei ierisinde anlmaktadr. Safevler dneminde hazrlanan ilk Farsa tezkireler Ali r Nevnin Dou Trkesiyle kaleme ald Meclisn-nefisin tercmesi ve devam niteliindedir. Meclisn-nefis, Sultan Muhammed Fahr-i Hert (Herev) tarafndan 928 (1522) ylnda Letifnme adyla Farsaya evirilip ah smile ve olu Sm Mirzaya ithaf edilmitir. Mtercim Meclisn-nefiste bulunmayan 188 airi esere ilve etmitir (Takent 1908). Avar Trkmenlerinden Sdk-i Kitbdrn 1007de (1598) tamamlad Mecmaul-havss da Nev tezkiresine zeyil olarak aatay Trkesiyle yazlmtr. Eserde ah smil dneminden XVI. yzyln sonlarna kadar yaayan Fars veya Trk asll 332 airin biyografisi verilmitir. Devletahn Tekiretuarsndan sonra tezkire yazcl ran snrlar dnda zellikle Hindistanda yaygnlk kazanm, bu blgede doksan kadar tezkire kaleme alnmtr. Bunlardan bazlar Hint asll, bazlar da Hindistanda bulunmu ran asll yazarlar tarafndan telif edilmitir. Fahr-i Hertnin 960 (1553) ylnda hazrlad Ravats-seln air sultanlarn biyografilerine yer veren ilk tezkirelerdendir (Tahran 1345 h./1966). Tacik asll ve Nisr mahlasl air Hasan- Buhrnin Mekkir-i Abb Nevnin Meclisn-nefisine 974te (1566) tekmile eklinde kaleme alnmtr. Eser XVI. yzylda yaam 276 airin hal tercmesini ihtiva eder (Delhi 1969).

Alddevle el-Kazvn (. 998/1590dan sonra) Nefisl-meirinde ran ve Hint asll 350 aire yer vermitir. Tak-i Knin ulatl-er adl eseri 985te (1578) tamamlanm, 15851607 yllar arasnda mellif tarafndan yeniden gzden geirilmitir. Eserde 631 airin biyografisi vardr. Emn-i Ahmed-i Rznin Heft lminde yedi coraf blge esas alnarak bu blgelerde yetimi sultan, emr, lim, air ve mutasavvflardan 1560 kiinin biyografisi bulunmaktadr. Tacik asll air Sultan Muhammedi Mutribnin Tekiret-uar-yi Muribsinde XVI. yzyln ikinci yars ile XVII. yzyln ilk yarsnda yaam 350 Buharal air ve edip tantlmtr (Tahran 1377 h./1998). Tak-i Evhadnin Araftl-n adl eserinin Hindistanda yaayan, mellifin yakndan tand ran asll airlere ayrlan ksm tezkirenin en nemli blmdr (bk. ARAFTl-RFN). Eb Tlib Hann 1790-1792 yllarnda kaleme ald ulatl-efkr (Kalkta 1827), Lutf Ali Begin 1779dan sonra tamamlad tekedesi, Ali brhim Hann uuf-i brhmi, Hint asll Kudretullah Hn- Kupmevnin 1842 ylnda bitirdii Neticl-efkr air kadrosu zengin tezkirelerdendir. Muhammed Thir-i Nasrbdnin 1672-1680 yllar arasnda yazd Tekiret-uar (Tekire-i Narbd) adl eseri de Safevler dneminin nemli tezkirelerindendir (Tahran 1938). Bismil-i rznin Tekire-i Dilgs Feth Ali ah dneminde yaayan 185 air hakkndadr. Rz Kul Hann Riylrifni mutasavvf, lim ve airlerin biyografilerini ierir. Rz Kul Hann 1871de Nsrddin h Kaar adna yazd Mecmaul-fua ran iir tarihinin temel kaynaklarndan biridir. Genel tezkirelerden baka, bir blmnde kadn airlere yer verilen tezkireler olduu gibi yalnzca kadn airlere ait tezkireler de kaleme alnmtr. Farsa ilk kadn uar tezkiresi olan Cevhirlacib Fahr-i Hert tarafndan Ekber ahn clsundan (1556) sonra yazlmtr. Yirmi kadn airin tantld eser Tekiretn-nis adyla da anlr (Leknev 1873). r Ali Hn- Ldnin 1102de (1690) telif ettii Mirtl-ylinde on be kadn air yer almaktadr (Kalkta 1831). XVIII. yzyln nemli tezkirelerinden tekedenin birinci blmnn fr balkl ksm da kadn airlere ayrlmtr. Muhammed Sddk Ahundzde-i Herevnin Tekiretn-niss, Keverzi Sadrn Ez Rbia t Pervni, Ali Ekber Mr-i Selmnin Zenn-i Sulenveri (I-III, Tahran 1956-1957) kadnlara ait dier tezkirelerdir. Ayn nazm trnde iirleri olan airlerin hal tercmelerinin ve iirlerinden rneklerin bulunduu tezkireler de vardr. Abdnneb Fahrzzamn-i Kazvnnin Meynesi (Lahor 1926), Ahmed Gln-i Mannin Meynenin tekmilesi niteliindeki Tekire-i Peymnesi (Tahran 1980), Ali brhim Han Hallin ulatl-kelm (yazl 1784), g Ahmed Alinin Heft sumn (Kalkta 1873) bunlarn iinde yer alr. Saf-yi Zvrenin Encmen-i Reni (1852), Mirza Thir-i Dbcenigrn Genc-i ygn (Tahran 1856), Muhammed Bkr Mirz-yi Hsrevnin Kirmanah Valisi kblddevle-i Gfr adna methiyeler yazan airleri bir araya getirdii blnmesi (1901) Kaarlar dneminde yazlm zel ierikli tezkirelerdendir. Belli bir dnemde veya bir sultan dneminde iir yazm, bir blgede yahut ehirde yetimi airleri konu alan tezkireler de vardr. ah smilin olu Sm Mirzann 1550-1561 yllarnda yazd Tufe-i Smsi, eyh Ali Haznin 1691 ile eserin kaleme alnd 1752 yllar arasnda iir yazm bilginler ve ada airleri anlatt Tekiretl-murni, Ahmed Bigi Grcnin Encmenrs (Tebriz 1343 h./1964), Mahmd Mirz-yi Krn Sefnetl-Mamdu (1824), Meftn mahlasl Azerbaycanl Abdrrezzk Begin 1825te yazd Nigristn-i Drs (Tahran 1342 h./1963) bu tezkirelere rnek tekil etmektedir.

Mahall tezkirelerden zd- Bilgrmnin Serv-i zd, Hseyn-i lhnin azne-i Genci, Muhammed Hseyin u-i rznin ekeristn-i Prs (1313 h./1934), Muhammed Ali Terbiyetin Dnimendn- erbycn (Tahran 1314 h.), Nusretullh- Nhiynn Tekire-i uar-y Simnn (1958), Azz-i Devletbdnin Sanvern-i erbycn (Tebriz 1976), Erder Yezdnin Sanvern-i Yezdi, Emr Big-i Habbzdenin Genc-i Zerefn ve Genc-i Bedan, Muhammed Hseyin Rknzde-i demiyyetin Dnimendn ve San-seryn-i Frs (Tahran 1958-1961), Mehd-i Drahnn Bzrgn u San-seryn-i Hemedn (Tahran 1962) XIX. yzylda kaleme alnm bu tezkirelerin nemli rneklerindendir. XIX ve XX. yzyllarda Afganistan ve Tacikistanda Farsa iir yazan airler iin tezkireler kaleme alnmtr. Bunlar arasnda Kr Rahmetullah Vzh- Buhrnin Tufetl-abb f tekiretil-ab (1871), Efdal Mahdm Prmest-i Buhrnin Efalt-tekr f ikri-uaril-er (1904), Mge Rahmn-i Efgnnin Perdeninn- Sangyu (1950-1951), Ebl-Ksm Abdlhakm Rustknin Behr-i Afnsi (1350 h./1971) saylabilir. Muhammed Sadk Han Hmetin XIX. yzyln sonlarnda yazd Tekiret-uar-y Hmeti (Nme-i srevn), Abd-i Buhrnin 1904te hazrlad Tekiret-uar-y Mteairn-i Burs (Duanbe 1983), Nimetullah Muhterem-i Buhrnin 1908de tamamlad Tekiret-uar-y Muteremi (Duanbe 1975) ve erfcan Mahdm Sadr Ziynn Tekr-i Er (1905-1907) Tacikistanda Farsa iir syleyen airleri kapsamaktadr. Farkl corafyalarda Farsa iir yazan airlere dair ok sayda tezkire zerine almalar yaplm, bu almalarda tezkirelerin yzyllara gre dalmna ilikin rakamlar verilmitir. Buna gre XIII. yzylda bir, XIV. yzylda iki, XV. yzylda yedi, XVI. yzylda otuz , XVII. yzylda elli sekiz, XVIII. yzylda yetmi iki, XIX. yzylda 151 ve XX. yzylda 200 kadar tezkire yazlmtr (Hccetullah Asl, II, 329). Bunlardan 350 kadar baslmtr.

BBLYOGRAFYA

Devletah, Tekiret-uar (nr. Ftma Alka), Tahran 1385 h.; Ali r Nev, Meclisnnefyis (haz. Kemal Eraslan), Ankara 2001, I, bk. hazrlayann nsz; Tahmasb, Tezkire (trc. Hicabi Krlang), stanbul 2001; M. Thir Nasrbd, Tekire-i Narbd: Tekiret-uar (nr. Muhsin Nc Nasrbd), Tahran 1378 h., I-II; Rz Kul Han Hidyet, Tekire-i Riyl-rifn (nr. Ebl-Ksm Rdfer-Gt Udar), Tahran 1385 h.; Ali Rz Nakv, Tekirenvs-yi Frs der Hind u Pkistn, Tahran 1343 h.; Ahmed Gln-i Men, Tr-i Tekireh-yi Frs, Tahran 1353 h., I-II; Agh Srr Levend, Trk Edebiyat Tarihi, Ankara 1988, I, 236-240; Sepde Kt, Tekirenvs-yi Frs der sy-yi Miyne, Dninme-i Edeb-i Frs (nr. Hasan Ene), Tahran 1376-80, I, 286-292; Hccetullah Asl, Tekire, a.e., II, 329-330; M. Rz Rebiyn, Tekirenvs-yi Frs der ibh-i rre, a.e., IV/1, s. 743-760; Nimet Yldrm, Fars Edebiyatnda Kaynaklar, Erzurum 2001, s. 24-37; Efsne Mnferid, Tekirenvs-yi Frs, Dninme-i Cihn- slm, Tahran 1380/2002, VI, 772-774. Yusuf z

TRK EDEBYATI. Osmanl kltrnde tezkire denildiinde ncelikle air biyografilerini ieren eserler (tezkire-i uar/tezkiret-uar) akla gelmektedir (eitli konulardaki tezkire rnekleri iin bk. Kefunn, I, 338 vd.; ul-meknn, I, 271 vd.). Trke tezkirelere randa yetimi Avf, Ferdddin Attr, Abdurrahman- Cm, Devletah gibi melliflerin kitaplar rneklik ve kaynaklk ettiinden Trkedeki bu tr eserler Farsadakilerle ortak zelliklere sahiptir. lk Trke tezkireler Anadolu sahasnda yetien isimlerin bu eserlere yaptklar ilvelerle ortaya konulduundan tercme-eklemetelif denilebilecek bir yapya sahiptir. Abdurrahman- Cmnin Bahristn ile Nefetl-ns bata Ali r Nev ve Seh Bey olmak zere Trke tezkire melliflerini byk lde etkilemitir. Nevnin Nesyiml-mahabbe adl eseri Nefetn, 170 kadar Trk ve Hint sfsinin biyografisinin eklenmesiyle hazrlanm aatayca tercmesidir. Nefet, Lmi elebi tarafndan Fthul-mchidn li-tervhi kulbil-mhidn adyla ve baz ilvelerle Anadolu Trkesine evrilmitir. 927 (1521) tarihli bu eviri Anadolu sahasnda yazlm ilk mstakil biyografi kitabdr. uar tezkireleri genellikle airlerin mahlaslarna veya adlarna gre alfabetik dzenlenmitir. airleri devirlere ve tabakalara gre ayrarak ele alan, her tabakaya giren sanatkrlarn kendi iinde yine alfabetik olarak sraland tezkireler de kaleme alnmtr. k elebinin Meir-uars gibi ebced tertibinde dzenlenmi az sayda rnekler de vardr. Seh Beyin Het Bihiti gibi bazlarnn zel ad olmakla birlikte uar tezkireleri ounlukla mellifinin ismine nisbetle anlr. Tezkireler genelde mukaddime (dbce), airler hakkndaki bilgilere yer veren esas metin ve htimeden meydana gelir. Mukaddimelerde eserin sunulduu kii veya kiiler hakknda mensurmanzum bir methiye, tezkire mellifinin iir sanat, devrin sanat anlay ve zellikleri hakkndaki dnceleri ve bata sebeb-i telfi olmak zere eserin yazmyla ilgili bilgiler yer alr. Htimede ise eserin tamamlanma tarihi, yazmnda ekilen skntlar, ortaya konan almann zellikleri, devrin padiahna veya mellifin hmisine dualar, mevcut kusurlar iin af talepleri bulunur. Slim Tezkiresi gibi baz rneklerde eserin banda devrin ulem ve uars tarafndan yazlan takrizler yer almtr. Tezkirenin esasn oluturan biyografiler blmnde mmkn olduu lde sz konusu edilen airin ailesi, hayat ve yetimesi, hocalar, yakn arkadalar ve meslektalar, dier eserleri, bazan ilmedeb hviyetine dair bilgiler, hakkndaki rivayetler, devrinde ok beenilmi nkteleri, fikirleri ve sanat zerine eletiriler ve iirlerinden rnekler yer alr. Ancak btn tezkirelerde bunlarn hepsine rastlanmadn belirtmek gerekir. Bunda mellifin ulaabildii bilgiler yannda onunla ada veya arkada olmas, sosyal kiilii ve evresi de etkili olmaktadr. Tezkirelerde, biyografik mlmat yannda Trkenin Anadoluda edeb bir dil olarak geliim sreciyle ilgili dolayl bilgiler yannda, devrin iir dili ve iir anlayna dair nemli aklamalar da yer alr. Ayrca tezkire melliflerinin baz iirleri deerlendirirken yaptklar aklamalarda divan iiri dnyasn kavramaya yardmc bilgiler bulunabilir. zellikle mahall tabirler, kelimeler ve bunlarn mnalaryla ilgili aklamalar tezkirelerin deerini arttran hususlardr. Mesel kendisi de Kastamonulu olan Latf, tezkiresinde Nectden bahsederken onun Kastamonuya has baz kelimeleri iire kattn belirtip bunlarn dayand detlere dair bilgi vermekte, bunlar bilinmeden iirlerinin anlalamayacan sylemektedir. Dikkat ekici bir dier husus da tezkire melliflerinin iir dilinde mesel kullanm zerinde durmalardr. Nitekim Trk iir dilininin Fars etkisinden kurtulmasnda ve

halkn iire byk ilgi gstermesinde Nectnin iirlerinde ataszleri kullanmasnn etkisinin bulunduu Latf tezkiresinden renilmektedir. Ayrca Sf mahlasyla iir yazan Cezer Kasm Paadan bahsedilirken onun Anadoluda iirde ilk mesel kullanan kii olduu ve bu tarzn Nect Beyde kemaline erdiinin belirtilmesi de bu trden bir bilgidir. uar tezkirelerinde ve tezkire tr dier eserlerde kullanlan dil ve slp Farsa rneklerde grld gibi genellikle sadelikten uzak olup sanatkranedir. Bunlarn dili ve slbu Osmanl Trkesinde in dili olarak adlandrlan secili ve sanatkrane nesir zellikleri gstermektedir. Mesel Skb Dedenin Sefne-i Nefse-i Mevleviyyn, Esrar Dedenin Tezkire-i uar-y Mevleviyyesi Trk nesrinin en ar metinleri arasna girecek kadar secili ve tahkiyeye dayal bir in slbunda yazlmtr. Bu bakmdan klasik Osmanl nesrinde sanat gcn gstermek isteyen melliflerin tercih ettii estetik unsurlardan seci, aliterasyon, itikak, tezat, tenasp gibi sanatlara dair rnekler uar tezkirelerinde geni yer bulmutur. Anadoluda tezkire kaleme alma gelenei balamadan nce airlerin biyografileriyle ilgili bilgilere l Mustafa Efendinin Knhl-ahbr gibi genel tarih kitaplarnda ksaca yer verilmekteydi. Bu eserdeki airlere dair bilgilerin Mustafa sen tarafndan Knhl-ahbrn Tezkire Ksm (Ankara 1994) adyla kitaplatrlmas da tarih kitaplarndaki bu tr mlmatn tezkirelerle irtibatn gstermektedir. Ali r Nevnin (. 906/1501) Meclisn-nefisi Trk edebiyatnda bilinen ilk uar tezkiresi olup Osmanl tezkirelerine modellik etmitir. Biyografisine yer verilen airlerin byk ksm iirlerini Farsa kaleme ald iin her iki edebiyat bakmndan nemli bir kaynak olan Meclisn-nefis meclis adyla sekiz blme ayrlm, her blmde airler eitli gruplara ayrlarak ele alnmtr. Fahr-i Hert, Sm Mirza ve Sdk-i Kitbdr tarafndan zeyil yazlan eserin eitli neirleri yaplmtr (Takent 1908; nr. Suyima Ganiyeva, Takent 1961; nr. Hseyin Ayan v.dr., Erzurum 1995; nr. ve trc. Kemal Eraslan-Naci Tokmak, Ankara 2001) (bk. MECLSn-NEFS). Esere Sdk-i Kitbdrn Mecmaul-havs adyla yazd zeyilde daha ok hkmdar ve devlet adamlarndan iir syleyenler anlatlm, sekiz blmden ikisi Trk ve ran airlerine ayrlmtr. Anadolu sahasnda kaleme alnan ve hemen tamam mellif yahut eser adyla ansiklopedide madde ba olarak yer bulduundan aada haklarnda ksa bilgi verilecek balca uar tezkireleri unlardr: 1. Het Bihit (Seh Tezkiresi). 945 (1538) ylnda yazlan eser Osmanl sahasndaki ilk uar tezkiresidir. Bir mukaddime ve bihit (cennet) adn tayan sekiz blmle bir htimeden meydana gelir. Eserin ilk blm Kann Sultan Sleymana ayrlmtr. kinci blmde Kannye kadar iir yazm divan sahibi padiahlarla ehzadeler anlatlmakta, dier blmlerde devlet adamlarndan iir yazanlar, ulem snfndan airler ve tezkirenin yazl srasnda hayatta bulunmayan sanatkrlar tantlmaktadr. Tezkirenin en geni blm olan altnc tabaka mellifin bazlar ile bizzat grt airlere dairdir. Zikrn-nis bal altnda Zeyneb Hatun ile Mihr Hatunun tantld blm Sehnin kabiliyetli bulduu gen airlerin anlatld son tabaka izlemektedir. nce Mehmed kr tarafndan yaymlanan eseri (stanbul 1325) Necati Lugal ve Osman Reer Almancaya tercme etmi (stanbul 1942), tenkitli nerini Gnay Kut gerekletirmitir (Harvard 1978). 2. Tezkiret-uar (Latf Tezkiresi). Bir mukaddime, fasl ve bir htimeden olumaktadr. Tertip bakmndan daha sonra yazlan tezkirelerin ounda grlen bir gelenein kayna olmutur. Eser iki ana blme ayrlm, birinci blmde Trk ve ranl airlerle air padiah ve ehzadelere yer verilmi, ikincisinde eserin yazld tarihe kadar lm bulunan airlerle

dzenlendii srada hayatta olanlar anlatlmtr. Tezkireyi ilk defa kdamc Ahmed Cevdet yaymlam (stanbul 1314), Osman Reer Almancaya evirmi (Tbingen 1950), ilm nerini Rdvan Canm gerekletirmitir (Tezkiret-uar ve tabsratn-nuzem, Ankara 2000). 3. Gleni uar (Ahd Tezkiresi). Ahd, adnn ebcedle karl olan 971 ylnda (1564) yazmaya balad eserini ehzade Selime ithaf etmi ve Ktahyada kendisine sunmutur. Yalnz ada olan airleri ele almas bakmndan dier tezkirelerden ayrlan eserin ilk tertibinden sonra deiik zamanlarda yaplan ilvelerle air says deiiklik gsteren birbirinden farkl nshalar ortaya kmtr. Ahd nce blmden oluan kitabn yeni isimler ekleyerek drt blme karm ve mevcut bilgileri gelitirmitir (nr. Sleyman Solmaz, Ahd ve Glen-i uars, Ankara 2005). Esere deer kazandran en nemli taraf, baka hibir kaynaa gememi, byk ounluu Osmanl lkesinin dousunda yaam airleri tesbit etmi olmasdr. 4. Meir-uar (k elebi Tezkiresi). k elebinin 976da (1568) tamamlad eserde dier tezkirelerden farkl olarak dnemin sosyal hayat da anlatlmaktadr. Kitabnn ba tarafna uzunca bir mukaddime koyan k elebi nce iir ve airden bahsetmi, ardndan Osman Gaziden II. Selime kadar Osmanl padiahlarna yer vermi, bunlarn zamannda yaayan airler zerinde durmutur. Eserinin Latfnin tezkiresinden farkl olmas iin ebced tertibini tercih eden mellif, devrin tannm ahsiyetlerine yaknl ve babasnn arkadalaryla mnasebeti dolaysyla birok hususta nemli bilgilere yer vermektedir. Bunun yannda konaklar, baheler, hamamlar, buralarda kurulan iir meclisleri, sahaf dkknlar, baz tekkeler airlerin bir araya geldii yerler olarak tasvir edilmitir. k elebi hayatn Rumelide geirdiinden tezkirede yer alan airlerin byk ounluunu bu blgeden yetienler oluturmaktadr. Eserin 424 airin yer ald British Library nshas (Or., nr. 6434) k elebinin hayatna dair bir nsz ve indeksle birlikte G. M. Meredith Owens tarafndan yaymlanmtr (Meir-uar or Tekere of k elebi, London 1971). Bu neirde eserin yirmi yedi nshas tesbit edilmi, Filiz Kl doktora tezinde (Meir-uar: nceleme-Tenkitli Metin, I-III, stanbul 2010) eserin otuz nshasn belirlemitir. 5. Tezkiret-uar (Knalzde Hasan elebi Tezkiresi). 994 (1586) ylnda yazlan eser yer verdii air saysnn okluu bakmndan tezkireler arasnda ikinci srada gelmektedir. Mellifin, hocas Sdeddin Efendiye ithaf ettii eser blmden meydana gelmekte, birinci blmde air padiahlara, ikinci blmde ehzadelere, nc blmde dier airlere alfabetik srayla yer verilmektedir. na slbunu kullanan Hasan elebi dilinin sadeliinden dolay Latfyi eletirmekte, airleri anlatrken onlarn sanat seviyelerine uygun bir slp ortaya koyarak nesirdeki kudretini gstermektedir. Ayrca kendi zamannda yaayan airler hakknda baka yerlerde bulunamayacak bilgiler vermektedir. brahim Kutluk tarafndan tenkitli neri yaplan (I-II, Ankara 1978-1981) eser zerinde Aysun Sungurhan Eyduran bir doktora almas hazrlamtr (Knalzde Hasan elebi, Tezkiret-uar: nceleme-Tenkitli Metin, I-II, Ankara 2009). 6. Beyn Tezkiresi. Mustafa Beynnin 1000 (1592) ylnda tamamlad eser Knalzde Tezkiresinin ksaltlm eklidir. Beyn, daha sonra hret bulduu iin Knalzdede yer almayan baz airleri esere eklemitir. Aysun Sungurhan Eydurann yksek lisans almasna konu olan eseri (Beyn Tezkiresi: nceleme-Tenkitli Metin, Ankara 1994) brahim Kutluk yaymlamtr (Tezkiret-uar, Ankara 1997). 7. Riyz-uar (Riyz Tezkiresi). Mehmed Riyznin I. Ahmede ithaf ettii eserde balangtan tezkirenin yazld 1018 (1610) ylna kadar 424 aire yer verilmektedir. air padiahlar kronolojik srayla, dier airler alfabetik olarak kaydedilmitir. Riyz-uar, iir anlay ve airler hakknda dbcesinde mevcut deerlendirmeler yannda airlerin lmyle ilgili bilgiler ve drlen tarihlerin aktarlmasyla ne kmaktadr. Eser zerinde Namk Akgz yksek lisans almas yapmtr (1982, A DTCF). 8. Zbdetl-er (Fiz Tezkiresi). Kafzde Fiznin

514 air hakknda ksa notlar ve ok sayda iir rnekleri ieren antoloji niteliindeki eseridir. Bilinen nshas iinde en eskisi ve en ok aire yer veren yazmas Sleymaniye Ktphanesindedir (ehid Ali Paa, nr. 1877). 9. Tezkire-i Ymn (Ymn Tezkiresi). Mellifi Mehmed Slih Ymnnin lm zerine (. 1073/1662) yarm kalan eser yalnz yirmi dokuz airi ierir (nr. Sadk Erdem, Trk Dnyas Aratrmalar, sy. 55 [stanbul 1988], s. 85-112). 10. Tezkire-i Rz (Rz Tezkiresi). Seyyid Mehmed Rznn 1050 (1641) ylnda tamamlayp Sultan brhime sunduu eser Knalzde Hasan elebi Tezkiresinin zeylidir. kdamc Ahmed Cevdetin bastrd (stanbul 1316) eser zerinde Gencay Zavotu bir yksek lisans tezi hazrlam (1993, Atatrk niversitesi Sosyal Bilimler Enstits), M. Sadk Erda ise eski basksnn tpkbasmn gerekletirmitir (Ankara 2002). 11. Zeyl-i Zbdetl-er (sm Tezkiresi). Seyrekzde Mehmed sm tarafndan Kafzde Fiznin Zbdetl-erna zeyil olarak hazrlam olup tezkireden ziyade bir antoloji niteliindedir. Eserde 1620-1675 yllar arasnda yetien 124 air hakknda ksa bilgi verilmi, tannm olanlarndan bol rnek aktarlmtr. 12. Terft-uar (Gft Tezkiresi). Gft Alinin (. 1088/1677) ilmiye mensubu ada airleri manzum olarak tantt eser zerinde Kif Ylmazn hazrlad doktora tezi yaymlanmtr (Gft ve Terft-uars, Ankara 2001). 13. Tezkire-i Mcb (Mcb Tezkiresi). Mustafa Mcb 1122de (1710) yazd eserde IV. Murad ile 100 civarnda airi anlatmtr. Eserle ilgili Kudret Altunun hazrlad yksek lisans tezi baslmtr (Tezkire-i Mcb, Ankara 1998). 14. Nuhbetl-sr min fevidil-er (Safy Tezkiresi). Safy Mustafa Efendinin Damad brhim Paaya sunduu eser Rz Tezkiresinin zeylidir. Eserde 10501132 (1641-1720) yllar arasnda yaayan airlere yer verilmitir. Devrin ileri gelen limlerinden on sekiz kiinin takriziyle balayan tezkirede 486 airin alfabetik sraya gre biyografisi ve iirlerinden rnekler bulunmaktadr. Nuran Altuner eserin edisyon kritiini yapt bir doktora tezi hazrlam (1989, Sosyal Bilimler Enstits), Pervin apann edisyon kritik yapmadan hazrlad yksek lisans tezi baslmtr (Ankara 2005). 15. Tezkire-i Slim (Slim Tezkiresi). Slim Mehmed Emin Efendinin eyhnin Vekyiul-fuzals ile Safy Tezkiresinden faydalanarak hazrlad eserde 1099-1134 (1688-1722) yllar arasnda yaam 423 air yer almaktadr (stanbul 1315; nr. Adnan nce, Tezkiret-uar, Ankara 2005). 16. Nuhbetl-sr li-zeyli Zbdetil-er (Bel Tezkiresi). smil Belin Kafzde Fiznin tezkiresine zeyil olarak yazd eserde 1030 (1621) ylndan 1139 (1726) ylna kadar ou Bursada yetien 414 air hakknda ksa bilgiler ve iirlerinden rnekler mevcuttur. Mellif hatt tek nshas stanbul niversitesi Ktphanesinde bulunan tezkireyi (TY, nr. 1182) Abdlkerim Abdlkadirolu yaymlamtr (Ankara 1985). Belin Baldrzde Mehmed Efendinin Ravza-i Evliysn esas alarak hazrlad Gldeste-i Riyz- rfn ve Vefeyt- Dnivern- Ndiredn adl eseri de tezkire/tabakat nitelii tamaktadr. Eser eski yazyla baslmtr (Bursa 1302). 17. db- Zuref (Rmiz Tezkiresi). Rmiz Hseyin tarafndan 1198de (1784) Slim Tezkiresine zeyil olarak hazrlanan eserde 1132-1198 (1720-1784) yllar arasnda yetimi 376 air hakknda ayrntl bilgi verilir. Tezkire zerine Sadk Erdemin yapt doktora almas neredilmitir (Rmiz ve db- Zurafs: nceleme-Tenkidli Metin-ndeksSzlk, Ankara 1994). 18. Silhdar Tezkiresi. Silh-darzde Mehmed Eminin yazd eserde 11641204 (1751-1789) yllar arasnda vefat etmi airlerin ounun sadece adlar zikredilmekte ve iirlerinden rnekler aktarlmaktadr (Millet Ktp., Ali Emr Efendi, Tarih, nr. 795; Ktp., TY, nr. 2557). 19. Nuhbetl-sr min fevidil-er (Saffet Tezkiresi). Kemiksizzde Saffet Mustafa 1197de (1783) kaleme ald eserde Safy tezkiresindeki airlerin bir ksmn kararak ve aldklarn ksaltarak, bazlarna htra bal altnda fkralar ekleyerek 330 civarnda aire yer vermitir. Olunun yazd tek nshas stanbul niversitesi Ktphanesinde

kaytldr (TY, nr. 6189). 20. Tezkire-i uar-y Mevleviyye (Esrar Dede Tezkiresi). Esrar Dedenin (. 1211/1797) eyh Galibin istei zerine kaleme ald eser 200 akn Mevlev airini ihtiva etmektedir. Ali Enver tarafndan ksaltlarak Semhne-i Edeb adyla yaymlanan (stanbul 1309) tezkire zerine lhan Genin hazrlad doktora tezi baslmtr (Tezkire-i uar-y Mevleviyye, Ankara 2000). 21. Tezkire-i uar (efkat Tezkiresi). Seyyid Abdlfetth Badd (. 1242/1826), antoloji niteliindeki tezkirelerin son halkasn tekil eden bu eserinde I. Mahmud devrinden balayarak 1229a (1814) kadar gelen seksen drt yllk zaman diliminde yaayan 125 airi ele almtr. Murat nder eser zerinde efkat ve Tezkire-i uaras adyla bir yksek lisans almas hazrlamtr (2006, Kocatepe niversitesi Sosyal Bilimler Enstits). 22. Mecmatt-tercim (Tevfik Tezkiresi). Tevfik Efendinin 1242de (1826) yazd eser 1000 (1592) ylndan sonra len 542 airi ihtiva eder. Baz mehur Arap ve ran airlerine de yer verilen tezkirenin tek nshas stanbul niversitesi Ktphanesindedir (TY, nr. 192). 23. Bae-i Saf-endz (Esad Efendi Tezkiresi). Vakanvis Sahaflar eyhzde Esad Efendinin Slim Tezkiresine zeyil olarak yazd eserde onun brakt yerden itibaren 1135-1251 (1723-1835) yllar arasnda yaayan 205 airin ksa biyografileri kaydedilmektedir. Eserin giriinde bir uar tezkiresinde bulunmas gereken zelliklerle nemli tezkire yazarlarndan bahsedilir. Sleymaniye Ktphanesinde mellif hatt nshasndaki (Esad Efendi, Yazma Balar, nr. 185) baz kaytlardan eserin msvedde halinde kald anlalmaktadr (nr. Rza Ora, Esad Mehmed Efendi ve Bae-i Saf-endzu, Burdur 2001). 24. Tezkire-i uar (rif Hikmet Tezkiresi). eyhlislm rif Hikmet Bey eserde 1000-1252 (15921836) yllar arasnda yetien 203 airin hayatn anlatmakta ve iirlerinden rnekler vermektedir. Ali Emr Efendinin hattyla elde mevcut tek nshasnda (Millet Ktp., Ali Emr Efendi, Tarih, nr. 789) baz airlerden bir iki satrla sz edilmesi, iirlerinden rnek verilmeyip yerlerinin bo braklmas eserin tamamlanamadn dndrmektedir. rif Hikmet Beyin Buhara, Besni, Dastan, Dehlev, Hrizm, Kbil, Kerkk, Senandec gibi yerlerde yaam 132 airi de eserine almas tezkireyi nemli klmaktadr. 25. Htimetl-er (Fatn Tezkiresi). Fatn Efendinin 1853te tamamlad eserde Slim Tezkiresi sonrasndan 1269 (1853) ylna kadar yetimi 672 aire yer verilmitir (stanbul 1271). XVIII. yzyl sonras Trk edebiyat tarihi iin balca kaynak hizmeti gren Htimetl-er uar tezkirelerinin air says bakmndan en zengin olandr. Mehmed Sreyynn Sicill-i Osmnsinin balca kaynan tekil eden eserden bnlemin Mahmud Kemal Son Asr Trk airlerinde faydalanmtr. Htimetl-ern bir zellii de yenileme dnemi eitim tarihine dair malzeme ihtiva etmesidir. Bu eserle klasik tezkireler devri kapanm saylr. Ancak konu zerinde srdrlecek almalar yeni eserlerle karlamaya, tezkire literatrn zenginletirmeye msait grnmektedir. Nitekim Mesad Sveylim Ali e-mn, Medine rif Hikmet Ktphanesindeki yazmalar arasnda ehrebanl Hatb tarafndan kaleme alnm XVIII. yzyln ikinci yars ile XIX. yzyln balarnda Badat ve civarnda yaam yetmi be Trk airinden bahseden Tezkire-i uar-y Badd adl eseri tesbit etmitir. ou air hakknda tek kaynak olan tezkire Mehmet Akku tarafndan neredilmitir (stanbul 2008). Daha sonra da airlerle ilgili olarak tezkire trnde veya buna benzer antoloji-toplu biyografi zelliklerine sahip baz eserler kaleme alnmtr. Bunlarn balcalar arasnda Muallim Ncinin Osmanl airleri (stanbul 1307) ile Esmsini (stanbul 1308) zikretmek gerekir. Cemal Kurnaz tarafndan yeni yazya aktarlan ilk eserde (Ankara 1986) alfabetik sraya veya kronolojiye uyulmakszn yirmi alt air genie ele alnm, ikincisinde ise zeyliyle birlikte 700den fazla isimden bahsedilmitir. Hacbeyzde Ahmed Muhtar ise tezkirelerden derledii bilgilerle air

Hanmlarmz (stanbul 1311) adl eserinde yirmi be kadn air hakknda bilgi vermitir (nr. Adem Ceyhan, bk. bibl.). Bu grupta deerlendirilebilecek dier belli bal eserler unlardr: Kfile-i uar. aylak Tevfik (. 1311/1893) tarafndan yazlm olup Dervi maddesine kadar gelen eser, eski ve yeni 287 Trk airinin biyografisini ve eserlerinden rnekleri iermektedir; otuz dokuz ada air hakkndaki bilgiler bizzat kendilerinden alnd iin nem tar (stanbul 1290-1293). Mecma- uar ve Tezkire-i deb. Mehmed Sirceddinin hazrlad eser baslm (stanbul 1325), ayrca Mehmet Arslan tarafndan yeni harflere aktarlmtr (Mecma- uar ve Tezkire-i deb, Sivas 1994). Tezkire-i uar-y mid. Ali Emr Efendinin Diyarbakrda yetien 217 airin biyografisini ieren eserinin sadece yetmi airi kapsayan I. cildi yaymlanmtr (stanbul 1327). Mellifin kodra irleri de neredilmi (haz. Hakan T. Karateke, stanbul 1995), Yanya irleri, Osmanl irleri gibi kitaplar ise baslmamtr. Son Asr Trk airleri. bnlemin Mahmud Kemal tarafndan Fatn tezkiresine zeyil eklinde yazlmakla beraber 1800l yllarn daha ncesinden 1941 ylna kadar gelen eser Fatn Efendinin yaadklar halde kendilerinden haberdar olmad, haklarnda bilgi edinemedii iin tezkiresine almad airlerle biyografileri yetersiz kalm airleri de iine almaktadr. Bu hacimli eserde 566 airin hal tercmesine yer verilmektedir. bnlemin yapt aratrmalarla eserini salam bir zemin zerine kurmu, kolayca elde edilemeyecek bilgiler vermesi onu vazgeilmez bir kaynak haline getirmitir. Son Asr Trk airleri 1930 ylndan itibaren baslm, ardndan tpkbasm yaplm (I-IV, stanbul 1980), son olarak Kayahan zgl tarafndan gzden geirilip yeniden yaymlanmtr (Ankara 2000). Trk airleri. Sadettin Nzhet Ergunun uar tezkirelerini ve belli bal kaynaklar tarayarak hazrlad eser yazarn lm zerine (1946) yarm kalm olup 1074 air ve eserlerinden rnekler iermektedir (I-III, stanbul 1936). Bekta airleri (stanbul 1930). Yine Sadettin Nzhet Ergun tarafndan hazrlanm olup eserde alfabetik srayla airlerin ksa hal tercmelerine ve iirlerinden rneklere yer verilmektedir. Eklerle birlikte 180 ismin bulunduu kitap, mellif tarafndan 1944te geniletilip cilt halinde (I ve II. ciltler bir arada) tekrar yaymlanmtr. Tuhfe-i Nil. Mehmet Nil Tuman (. 1958) uar tezkireleri bata olmak zere birok kaynaktan yararlanarak hazrlad esere Cumhuriyet dnemi airlerini de eklemitir. Eser, Trk edebiyatndaki tezkirecilik geleneinin XX. yzyldaki son ve nemli rnei olup tek nshas stanbul niversitesi arkiyat Aratrmalar Merkezi Ktphanesinde kaytldr (nr. 3002/4091). Tuhfe-i Nil, Cemal Kurnaz ve Mustafa Tatc tarafndan neredilmitir (Divan airlerinin Muhtasar Biyografileri, Ankara 2001). Aratrmaclara kolaylk salamak zere yirmi sekiz tezkiredeki isimlerin bir araya getirilmesiyle oluturulmu Tezkirelere Gre Divan Edebiyat simler Szl (haz. Haluk pekten, Mustafa sen, Recep Toparl, Naci Oku, Turgut Karabey, Ankara 1968) adl eseri de zikretmek gerekir.

BBLYOGRAFYA

Kef-unn, I, 338 vd.; ul-meknn, I, 271 vd.; J. Steward-Robinson, Ottoman Tezkere-i uar Literature; its Development and its Value as Literary Criticism (doktora tezi, 1959), The University of Edinburgh; a.mlf., The Tezkere Genre in Islam, JNES, XXIII (1964), s. 57-65; a.mlf., The Ottoman Biographies of Poets, a.e., XXIV/1-2 (1965), s. 57-74; Agh Srr Levend, Trk

Edebiyat Tarihi, Ankara 1973, I, 249-396; Harun Tolasa, Seh, Latf, k elebi Tezkirelerine Gre 16. Yzylda Edebiyat Aratrma ve Eletirisi, zmir 1983; Halk pekten, Trk Edebiyatnn Kaynaklarndan Trke uara Tezkireleri, Erzurum 1988; a.mlf. v.dr., Tezkirelere Gre Divan Edebiyat simler Szl, Ankara 1988, s. 14; a.mlf. v.dr., air Tezkireleri, stanbul 2002; Pervin apan, 18. Yzyl Tezkirelerinde Edebiyat Aratrma ve Tenkidi (doktora tezi, 1993), Frat niversitesi Sosyal Bilimler Enstits; Mustafa sen, telerden Bir Ses: Divan Edebiyat ve Balkanlarda Trk Edebiyat zerine Makaleler, Ankara 1997, s. 1-75, 209-229; Filiz Kl, XVII. Yzyl Tezkirelerinde air ve Eser zerine Deerlendirmeler, Ankara 1998; a.mlf., Edebiyat Tarihimizin Vazgeilmez Kaynaklar: air Tezkireleri, Trkiye Aratrmalar Literatr Dergisi, V/10, stanbul 2007, s. 543-564; M. Fatih Kksal, Trke uara Tezkireleri zerine Yaplan almalar Bibliyografyas, Klsik Trk iiri Aratrmalar, Ankara 2005, s. 243-261; W. G. Andrews, Devletten mparatorlua: lk Klasik Dnem (1543-1600), Osmanl air Biyografileri (Tezkireler) ve Osmanl Edebiyat Eletirisi (trc. Yurdanur Salman), Trk Edebiyat Tarihi (ed. Talt Sait Halman v.dr.), Ankara 2006, II, 117-120; Mustafa Durmu, Osmanl Sahas Trke air Tezkirelerinin slup zellikleri (doktora tezi, 2007), Hacettepe niversitesi Sosyal Bilimler Enstits; a.mlf., Osmanl Sahas Trke air Tezkirelerinin Sz Varl zerine, Bilig, sy. 54 (2010), s. 93-114; Namk Akgz, Tezkirelere Gre 16. Asrn Sonuna Kadar Trk Edebi Kltr Hayat, Trkiye Gnl, sy. 11, Ankara 1990, s. 114-123; a.mlf., Tezkirelerde Yap ve Yap Terminolojisi, lm Aratrmalar, sy. 9, stanbul 2000, s. 7-22; Ahmet Kartal, Ali r Nevnin Meclisun-Nefis simli Tezkiresi ve XVI. Asrda Yaplan Farsa ki Tercmesi, Bilig, sy. 13, Ankara 2000, s. 21-65; Adem Ceyhan, Ahmed Muhtar Beyin air Hanmlarmz simli Eseri, Trkiyat Aratrmalar, sy. 8, Konya 2000, s. 299-350; Azmi Bilgin, Mehmed Tevfik Efendinin Mecmatt-terciminin Edebiyat Tarihimizdeki nemi, lm Aratrmalar, sy. 17 (2004), s. 83-88; srafil Babacan, 16. Asrda Osmanl Sahas irleri Hakknda Yazlm Tezkire-i Meclis-i uary Rm Adl Tannmayan Bir Tezkire, a.e., sy. 40 (2007), s. 1-16; Abdlkadir Karahan, Tezkire, A, XII/1, s. 226-230. Mustafa Uzun

TEZKRE
( ) Osmanl brokrasisinde kalemler ve kiiler adna yazlm zet belgelerin ad. Szlkte anmak mnasndaki zikr kknden treyen tezkire, Osmanl diplomatiinde eitli brolar veya kiiler tarafndan kaleme alnan ve konuyu zet halinde aklayan belgeler iin kullanlm olup pek ok tr vardr. Bunlar arasnda, 1830lu yllardan balayarak padiah adna Mbeyin baktibi tarafndan yazlan irade tezkireleri hem resm ve hususi hem de resen veya arz tezkiresi hmiine yazlanlar eklinde ayrlr. Tezkire-i marza da denilen arz tezkireleri yine ayn zamanda grlr. Bunlar bir konunun padiaha arz iin sadrazam tarafndan Mbeyin baktibine yazlan evraktr. Sadrazamn resm dairelere ve genellikle nezretlere gnderdii tezkirelere tezkire-i smiyye (sadret tezkiresi) ad verilir. Bu tezkirelerde de konu arz tezkirelerinde olduu gibi zetlenmitir. Nezretler veya eyhlislmlarca yazlan tezkireler tezkire-i aliyye adn tar ve yollayan kurumun zel kdna yazlmtr. Hemen altnda gnderilen messesenin ad bulunur. Divandan yazlacak emirlerin asllarnn kaleme alnmas iin ilgili kaleme yazlan tezkirelere emir (hkm) tezkiresi denir (BA, Cevdet-Maliye, nr. 8995). Bunlarda sadece emrin yazlaca kiinin ad veya sfat bulunur, fermanlardaki gibi uzun elkb ve dua cmlelerine yer verilmez, nakil ksmna geilirdi. Altna tarih konur, kdn arkasnda kt kalemi ve fermann yazl tarihini gsteren notlar yer alr. Berat tezkiresi de emir tezkiresi gibi beratn yazlmas iin ilgili kaleme gnderilen evrakt (BA, A. DFE, Dosya, nr. 1/96-1). Beratta yer alacak hususlar belirtildikten sonra tarih ve mhr konurdu. Davet tezkiresi eitli vesilelerle yaplacak toplantlarda bulunmas istenen kiilere yollanrd. Bunlarda davetin sebebi, tarihi ve yeri bildirilirdi. Davetiyelerin kimden kime yazlaca da nemli bir husustu. Davetiyelere kozak taklp krmz mumla mhrlenirdi. Osmanl mparatorluu iinde seyahat edecek yerli halk veya yabanclar Tanzimat ncesinde yol hkm, Tanzimat sonrasnda mrur tezkiresi almak mecburiyetindeydi. Bu tezkirelerde seyahat edecek kiinin ad, ekli, gidecei yer vb. hususlar kaydedildii gibi silh tayp tamad ve hastal bulunmad da belirtilirdi. Bu tezkire bir yere giri klarda gsterildiinde erh konup mhr baslrd. Esme (esm) denilen yenierilerin ulfe tezkirelerinde istihkak sahibinin adyla birlikte baba ad veya memleketiyle yevmiye miktar yazlrd; bunlarn zel bir yazl tarzlar vard. Tezkirenin altnda tarih kaydedilir ve yenieri aasnn beyz mhr baslrd. Memuriyet tevcihlerinde verilecek berat iin yazlacak tezkireye rus tezkiresi denmekteydi (BA, A. RSK, nr. 1201. 1. 13; D. BM, nr. 20/17, 46). Tezkirenin kime, niin verildii aklanr, alta zel bir ekilde yazlm tarih konur, bunun aasnda buyuruldu ve defterdarn kuyruklu imzas yer alrd. Ed tezkiresi bir bor, mesel mltezimin hazineye olan borcu veya kira gibi bir demenin yapldn belgelemek zere alan tarafndan verilen bir evrakt (TSMA, nr. E 10123/160). demelerin neye, ka ayla veya hangi taksite ait olduu stte siykat, altta divan krmas ile yazlrd. Maliyeden verilen tezkireler ekil bakmndan dierlerinden farkllk gsterir. Bunlardan hazineye giren paraya ait olan tahvil tezkiresi (BA, D. BRZ, Dosya, nr. 1/22, 26, 30) istisna edilirse dierleri hazineden yaplan

demelerle ilgilidir. Ebad dier tezkirelere nazaran kk olup 4-12 cm. eninde, 6-13 cm. boyundadr. Ait olduklar deme ekline gre isim almtr. Bu tezkirelerin ou tertip bakmndan birbirine benzerse de balang kelimeleri tezkirenin cinsini anlamaya imkn verir. Belli gruplara belli zamanlarda tahsis edilen eyann miktar ve cinsini gsterenler det; yabanc devlet elileri iin yaplan masraflar, hilat vb. demeleri iin hazrlananlar terif; bir kimseye ilk defa mevcib tahsisinde verilenler ibtid; gruplarn bir yahut birka kst mevciblerini toplu olarak gsterenler icml (BA, A.E, I. Ahmed, nr. 545); yaptklar bir i dolaysyla ihsan edilecek mkfatlar gsterenler inm (BA, D. BRZ, Dosya, nr. 1/59/70); vazifelilerin mevciblerindeki artlar iin hazrlananlar izdiyd (BA, D. BRZ, Dosya, nr. 3/38-15); mevcibe hak kazananlar iin verilenler mevcib (BA, A.E, I. Ahmed, nr. 545); bir grubun istihkakn belirtenler an cemat (BA, A.E, I. Ahmed, nr. 545) kelimeleriyle balard. Rznme kalemine kaydedilmek zere muhasebe, cizye ve mevkufat kalemlerinden kan tahvil tezkireleri an tahvil (BA, D.BRZ, nr. 1/26); hazineden para k iin dzenlenen hazine tezkireleri be-cihet (BA, D.BRZ, nr. 4/32-13); devlet dairelerinin ihtiyac olan maddelerin almnda kullanlan mhimmat tezkireleri ber-yi mhimmt; vazifelilerin yaptklar bir masraf iin hazrlanan tezkireler ber-yi masrif; baz kalemlere istihkaklar dndaki ihtiyalarn karlamak zere yaplan tahsisler iin dzenlenen tezkireler ber-yi taynt; hazineye henz teslim edilmemi meblalardan kalan borlar iin hazrlanan tezkireler der-zimmet (BA, D. BRZ, Dosya, nr. 1/25); eitli almlarda kullanlan tezkireler el-mbyaa szleriyle balar, ilk satrn genellikle son harfi satr sonuna kadar uzatlrd. Son harfi uzatlamayanlarda ise aradaki sn ve y gibi harfler uzatlr, sonraki harfler satr sonuna sktrlrd. Maliye tezkirelerinde st tarafta sada buyruldu ve sah, solda daha kaln kalemle yazlm verile emri bulunur. Tezkirenin altnda bazlarnda kuyruklu imza ve mhr vardr; mhrn arka yze konduu da olurdu. Muhtevalar asndan aralarnda baz farklar olmakla birlikte hepsinde denecek kiinin ad, ii, bazan bulunduu yer, borcun miktar, deme tarihi gibi hususlar yer alrd. Cizye tezkiresi ise hepsinden farkldr (TSMA, nr. E 10123/6, 8, 10). stte sadece cizye tezkiresi olduunu belirten bir yaz, onun altnda drt kede birer mhr bulunurdu. st sa kedeki cizye mkellefinin snfn (l, evsat, ed-n), soldaki cizyenin ait olduu hicr yl gsterirdi. Alttakiler defterdarla cizye muhasebecisinin ahs mhrleridir. Mkellefin ad ve ekli ise cizyenin topland yerde orta ksma ilve edilir, bunun altnda sah veya paraf, altta tarih ve cizye mlteziminin mhr yahut kuyruklu imza yer alrd.

BBLYOGRAFYA

Mustafa Mnf, Defteri Terft, Ktp., TY, nr. 8892, vr. 2a, 73a; Halil Nri, Trih, Ktp., TY, nr. 5996, vr. 40b, 41a; Uzunarl, Saray Tekilt, s. 68; a.mlf., Merkez-Bahriye, s. 45, 88, 350, 365; a.mlf., Osmanl Devleti Zamannda Kullanlm Olan Baz Mhrler Hakknda Bir Tetkik, TTK Belleten, IV/16 (1940), s. 495-544; Dndar Gnday, Ariv Belgelerinde Siyakat Yazs, zellikleri ve Divan Rakamlar, Ankara 1974, tr.yer.; A. Velkov, Vidove Osmanoturski Dokumenti, Prinos Kim Osmanoturskata Diplomatika, Sofia 1986, tr.yer.; Aliye nay, Tanzimat ncesi Merkez Evraknda Belgelerin Bal Bulunduu Dairelerin Tesbiti, Tarih Boyunca Paleografya ve Diplomatik Semineri: 30 Nisan-2 Mays 1986, Bildiriler, stanbul 1988, s. 85-94; Halil Sahilliolu, Ruzname, a.e., s. 113-139; Mbahat S. Ktkolu, Osmanl Belgelerinin Dili (Diplomatik),

stanbul 1998, s. 245-275; a.mlf., Arz, DA, III, 438-440; Nejat Gyn, XVI. Yzylda Rus ve nemi, TD, XVII/22 (1968), s. 17-34; B. C. Nedkoff, Osmanl mparatorluunda Cizye (trc. inasi Altunda), TTK Belleten, VIII/32 (1944), s. 599-652. Mbahat S. Ktkolu

TEZKRE-i UAR-y MEVLEVYYE


() Esrar Dedenin (. 1211/1797) Mevlev airlerinin biyografisine dair eseri (bk. ESRAR DEDE).

TEZKRETl-BNYN
() S Mustafa elebinin (. 1004/1595-96) Mimar Sinann hayatyla alt nemli eserine dair kitab (bk. S MUSTAFA ELEB).

TEZKRETl-EVLY
() Ferdddin Attrn (. 618/1221) evliya menkbelerine dair eseri. Mellif, 617 (1220) ylnda tamamlad eserin nsznde daha geni bir kitleye hitap edebilmek iin Farsa kaleme ald eserine Tekiretl-evliy adn koyduunu belirtmi ve yazl sebeplerini maddeler halinde sralamtr. Bunlar, vellerin Kuran ve Snneti en gzel ekilde aklayan szlerinden hem halkn hem limlerin faydalanmasn salamak, insanlar zerinde mnev etkisi bulunan bu szler vastasyla kalplere Allah sevgisinin yerlemesine vesile olmak eklinde zetlenebilir. Attr ayrca bu eserinden dolay, Kii sevdiiyle beraber olur hadisinin tecellisine mazhar olup evliyann ruhaniyetinden istifade etmeyi ve efaatlerine ermeyi mit ettiini syler. Cafer es-Sdka ayrlan blmle balayp Hallc- Mansr ile son bulan eser aralarnda mm- zam, mam fi, Ahmed b. Hanbelin de bulunduu toplam yetmi iki kiinin hayatna dair bilgilerle menkbe ve szlerini iermektedir. Her ahs iin bir blm ayrlm, her blmn bana zikr (anmak) kelimesi konulmutur. Mellif, mnev gcnden faydalanmak amacyla eserine Ehl-i beyt mensuplarndan tasavvufa dair en ok sz syleyen Cafer es-Sdk ile baladn belirtir. zellikle Veysel Karan ve Rbia el-Adeviyye hakknda verilen bilgiler baka kaynaklarda yer almamaktadr. Esere brhim el-Havvs ile balayp Muhammed el-Bkr ile sona eren yirmi be kiiyi ieren bir zeyil yazlmtr. Bu ilveleri kimin yapt bilinmemektedir. Jan Rypka, bunlardan yirmi nn XIII. yzylda Al-i Ts adl bir kii tarafndan yapld kanaatindedir (HIL, s. 239). Attr, eserin giriinde yararland kaynaklardan kendisine ait erul-alb adl eserle yazarlar bilinmeyen Kefl-esrr ve Marifetn-nefs adl eserleri zikretmitir. Tezkirenin kaynaklar arasnda Abdlkerm elKueyrnin er-Rislesi ve Hcvrnin Kefl-macbu da bulunmaktadr. Tekiretl-evliy esasen bir tabakat kitab olmakla birlikte baz tasavvuf terimlerini de iermektedir. Daha nce sflerin hal tercmesine dair yazlan ve muhtemelen Attrn kaynaklar arasnda olan Muhammed b. Hseyin es-Slemnin abat-fiyyesi ve Eb Nuaym el-sfahnnin ilyetl-evliy adl eseriyle Tekiretl-evliy arasnda benzerlikler vardr. Ancak sflerden nakledilen szlerle menkbelerin okluu ve bunlarn tasavvuf anlayna daha uygun biimde kaydedilmesi Tekiretlevliyy bu eserlerden farkl klmaktadr. Ayrca slbu kendisinden ncekilere gre daha sadedir. Bununla birlikte blm balarnda secili szlerle ar ifadelere de yer verilmitir. Soyut aklamalar ve akl yorumlar yerine saf duygu, dnce ve cokular zerinde durulduundan eser ok ilgi grmtr. Tekiretl-evliy, ilk defa Reynold Alleyne Nicholson tarafndan zeyliyle birlikte iki blm halinde neredilmitir (I-II, London 1905-1907; The Tadhkiratul-Awliy [Memoirs of the Saints] of Muhammad Ibn brhm Farudud-dn Attr). Mirza Muhammed Kazvnnin bir giri yazsn ieren bu neir eski nshalara dayanmad iin olduka eksiktir. Eserin Hindistanda yaplan basklarnda da (Delhi, ts.; Lahor 1306/1889, 1308/1891) birok yanl vardr. Mirza Muhammed Kazvnnin

baz dzeltmelerle gerekletirdii yaymla (Tahran 1346 h. [4. bs.]) Muhammed stilmnin eski yazmalar ve matbu nshalardan yararlanarak gerekletirdii yaymda da (Tahran 1346 h.) hatalar ve noksanlklar bulunmaktadr (trc. Sleyman Uluda, tercme edenin girii, s. 26-28). Eser, Timurun torunu Sultan brhim b. hruhun talebi zerine Hfz el-Allf tarafndan Farsa olarak nazma ekilip 821de (1418) sultana takdim edilmitir. Velnme ad verilen bu almann 24.000 beyit ierdii belirtilmektedir (nr. M. Edb el-Cder, neredenin girii, s. 33). Eseri Ahmed b. Muhammed et-Ts Esrrl-ebrr (ula-i Tekiretl-evliy) adyla ihtisar etmitir. Trke, Arapa, Franszca, svee ve Urducaya evrilen Tekiretl-evliynn mtercimi bilinmeyen Dou Trkesine tercmesi zerine Verdi Kankl doktora almas yapmtr (1972, Uygurca Tezkiretl-Evliy Tercmesi: Aratrma-Metin, Trkiyat Enstits, nr. 1300). Eserin 1511de Msrda Nreddin Ali tarafndan Dou Trkesine yaplan evirisiyle ilgili Mustafa Kuu tarafndan yksek lisans tezi hazrlanmtr (2006, M Trkiyat Aratrmalar Merkezi). Ali r Nev, Nefetl-nsn tercmesi olan Nesyiml-mahabbe adl eserine Tekiretl-evliynn baz blmlerini aatay Trkesine evirerek eklemitir. Eser Anadolu sahasnda Ahmed-i D, Ali Rz Karahisr, brhim b. Byezd, Mustafa Hemedn gibi mellifler tarafndan Trkeye evrilmi, Ahmed-i D evirisini II. Murada sunmutur. Eserin Anadolu sahasnda yaplm anonim tercmeleri de vardr. Bunlardan biri Aydnoullarnn kurucusu Mehmed Bey, bir dieri Candarolu Beyi sfendiyar Bey adna hazrlanmtr (Levend, I, 440). XIII. yzyln ikinci yarsna ait olduu tahmin edilen ve eksik varaklar sebebiyle tamamlanp tamamlanmad belirlenemeyen bir baka anonim tercme Orhan Yavuzun doktora almasna konu olmutur (Ferdddin Attar Tezkiretl-evliysnn Eski Trkiye Trkesi ile Tercmesi, Ankara 1988). Eserin Macar Bilimler Akademisinde bulunan 741 (1341) tarihli tercmesi (Trk F. 33), Gyrgy Hazai tarafndan Nuruosmaniye Ktphanesi ile (nr. 2299) stanbul niversitesi Ktphanesindeki (TY, nr. 937) nshalarla karlatrlarak Archivum Ottomanicum dergisinde yaymlanmtr (XX [2002], s. 274333; XXI [2003], s. 259-340; XXII [2004], s. 213-324; XXIV [2007], s. 229-335). XV. yzyla ait olduu sanlan anonim iki tercmeden biri M. Z. K. (Mehmet Zahit Kotku) (Ferdddin-i Attardan Tezkiretl-evliy, stanbul 1959), dieri Mahmut Sami Ramazanolunun (Ferdddin Attr, Tezkiretl-evliy, stanbul 1984) istinsah esas alnarak Latin harfleriyle neredilmitir. Sinan Paann Tezkiretl-evliy adl eseri Attrn eserindeki ilk yirmi sekiz blmn yer yer ksaltlp ilveler yaplarak hazrlanm bir tercmesi niteliindedir. Eserin ilm neri Emine Grsoy Naskali tarafndan gerekletirilmitir (Sinan Paa, Tezkiretl-evliy, Ankara 1987). Sleyman Uluda da eseri geni bir giri ve zeyliyle birlikte Trkeye evirmitir (stanbul 1984, 1991, 2007). Tekiretl-evliynn Muhammed el-Asl el-Vestn (. 836/1432-33ten sonra) tarafndan yaplan Arapa tercmesini Muhammed Edb el-Cder, Tahran Merkezi Dnigh Ktphanesindeki eksik nsha ile (nr. 337) Muhammed Riyd el-Mlihin zel kitaplndaki nshay karlatrarak neretmitir (Dmak 2009). Eser zerine doktora almas yapan Menl el-Yemen Abdlazz de Nicholson nerini esas alp eseri 2006da Arapaya evirmitir (nr. M. Edb el-Cder, neredenin girii, s. 32). Pavet de Courteille, tezkireyi Uygurca tercmesine dayanarak Farsa bir nshasyla mukayese edip Franszcaya tercme etmi ve Uygurca metniyle birlikte neretmitir (Tezkereh-i Evliy-Le mmorial des saints, Paris 1889-1890). Tezkireyi Mirza Jn (Envrl-ezkiy, Cawnpore 1914) ve Aturrahman Sddk tarafndan Urducaya (Lahor 1925), Baron Erik Hermelin iki cilt halinde sveeye evirmitir (Ur Tazkiratul-Awliy skrifven af Shaikh Faridud-Dn Attr, Stockholm 1931-1932). Eserin ayrca Bankey Behari (1965) ve Arthur John Arberry (Muslim Saints

and Mystics: Episodes from the Tadhkirat al-Auliy [Memorial of the Saints] by Farid al-Din Attar, London 1966) tarafndan ngilizceye ksm zet tercmeleri yaplmtr.

BBLYOGRAFYA

Ferdddin Attr, Tekiretl-evliy (nr. R. A. Nicholson), Leiden 1905, I, 2-9; a.e. (trc. Muhammed el-Asl el-Vestn, nr. M. Edb el-Cder), Dmak 2009, neredenin girii, s. 5-38; a.e. (trc. Sleyman Uluda), stanbul 2007, tercme edenin girii, s. 11-42; Ali r Nev, Nesyimlmahabbe min emyimil-ftvve (haz. Kemal Eraslan), Ankara 1996, s. 2; Osmanl Mellifleri, II, 223, not: 2; Saf, Edebiyyt, II, 1022-1023; Storey, Persian Literature, I/2, s. 930-933; Rypka, HIL, s. 239; L. Rsonyi, Feridddin Attar Tezkeret l-Evliyasnn Budapete Yazmas, XI. Trk Dil Kurultaynda Okunan Bilimsel Bildiriler (1966), Ankara 1968, s. 83-86; A. Bodrogligeti, Fardn Attar Tazkiratul-Avliy Adl Eserinin lk Trke Tercmesi Hakknda, a.e., s. 87-97; Agh Srr Levend, Trk Edebiyat Tarihi, Ankara 1973, I, 439-441; Ahmet Kartal, Attrn Tezkiretl-evliy simli Eseri ve Trke Tercmeleri, Dirizler Armaan: Prof. Dr. Meserret Diriz ve Haydar Ali Diriz Hatra Kitab (haz. M. Fatih Kksal-Ahmet Naci Baykoca), Ankara 2003, s. 383-405; Necl Pekolcay, Bir Tezkiretl-evliy Tercemesi Hakknda, slm Dncesi, sy. 1, stanbul 1967, s. 113-115; Kadem Ali Serrm, Ez Hergiz t Heme: Nigh Dbre be Tekiretl-evliy, Tat- slm, VII/2, Tahran 1371/1992, s. 113-134; G. Hazai, Vorstudien zur AltanatolischTrkischen Version des Takaratu l-Awliy von Farduddn Ar, Ar.Ott., XX (2002), s. 269-274; Helmuth Ritter, Attr, A, II, 10; M. Nazif ahinolu, Attr, Ferdddin, DA, IV, 97-98; Mustafa Kara, Istlhts-sfiyye, a.e., XIX, 210; Muhammed stilm, Tekiretl-evliy, Dninmei Cihn- slm, Tahran 1380/2002, VI, 781-783. Reat ngren

TEZKRETl-HUFFZ
() Zehebnin (. 748/1348) hadis hfzlarna dair eseri. abatl-uff adyla da bilinir; hadis hfzlaryla ilgili olarak kaleme alnan kitaplarn en mehurudur. Zeheb bu eserini, Endlsl lim Ebl-Veld bnd-Debbn abatl-uff min ehlil-ad, Ebl-Ferec bnl-Cevznin ikru kibril-uff ve zellikle Ali b. Mufaddaln Erban f abatil-uff adl eserlerini inceledikten sonra telif etmitir (Zeheb, Almnnbel, XXII, 67). Onun hadis ilmine yeni balayan talebeler iin hazrlad, yirmi yedi tabakadan 2424 hadis hfznn adlarn kaydettii el-Mun f abatil-muaddin isimli bir eseri daha vardr (Amman 1404). Tekiretl-uffda hadis ilminde otorite olan limlerle cerh ve tadl konusunda grlerine deer verilen 1176 kiinin biyografisi bulunmaktadr. Bu kiiler, sahbe tabakasndan mellifin hocalarna kadar yirmi bir tabaka halinde tasnif edilmitir. Birinci tabakada Hz. Eb Bekirden itibaren yirmi sahbnin, ikinci tabakada tbin byklerinden krk bir kiinin biyografisine yer verilmitir. Tbinin orta yallarna ayrlan nc tabaka Hasan- Basr ile balamakta, yirmi dokuz kiinin biyografisini iermektedir. Drdnc tabakada tbinden en son vefat edenler ve byk hadis hfzlar ele alnm olup elli yedi biyografiyi ihtiva etmektedir. Zeheb bu tabakalarda yer alan btn hadis hfzlarn zikretmemi ve eserini bunlardan ileri gelen 100 kiiyi almtr (Tekiretl-uff, I, 241). Abdlmmin b. Halef ed-Dimytden (. 705/1306) sonra biyografilerini yazd kiiler kendi hocalardr. Eserde son olarak mellifin hocas ve arkada Ysuf b. Abdurrahman el-Mizz (. 742/1341) kaydedilmektedir. Kitapta tam bir kronoloji gzetilmedii iin isimlerin hangi sisteme gre sralandn tesbit etmek zordur. Zeheb hadis hfzlarn tantrken isimlerini ve knyelerini tam olarak zikretmekte, hocalarn ve talebelerini anmaktadr. Tekiretl-uffda ahslarn kiisel zelliklerine deinilmekte, bilhassa rivayet konusundaki tutumlar deerlendirilmekte, hadis ilmine olan katklarndan sz edilip rivayetlerinden rnekler verilmekte, baz rivayetlerinin sahih olmad gsterilmektedir. Biyografi sahibinden kimlerin rivayette bulunduu, varsa eserleri ve iirleri nakledilmektedir. Bazan tarih olaylara temas edilerek tahliller ve tenkitler yaplmaktadr. Kiilerin faziletlerine dair nakledilen rivayetler sened bakmndan eletirilmekte, bizzat mellifin yer ald isnadlarla haberler aktarlmaktadr. Baz kiilerin evresinde oluan ekoller belirtilmekte, bu kiilerin lim, fakih, hfz, imam, eyhlislm, mukr, kad, bid ve zhid gibi sfatlarna zellikle iaret edilmektedir. Zaman zaman kaynak vererek hadis nakleden Zeheb sahb rviler hakknda nzil olan yetlere deinmekte, Eb Hreyre rneinde grld gibi kiilerle ilgili olumsuz iddialarda kendi kanaatini de zikretmektedir. Tbin tabakasndaki rvilerin biyografisinde kiilerin sosyal stats, etnik kkeni, siyasal eilimi ve ynetimle ilikilerinden sz edilmekte, bunlarn cerh ve tadl asndan konumu belirtilmekte, rivayetlerinin Ktb-i Sittede yer alp almadna temas edilmektedir. Esere Endls muhaddisleri de alnm olup on birinci tabakadan itibaren muhaddislerin vefat yllarnda len dier baz tannm kiilerin isimleri de anlmaktadr. Mellif, biyografilerine geni yer verdii baz

muhaddisler hakknda kendisinin dier eserlerine de baklmasn tavsiye etmektedir. Eserde her tabakann sonunda o dnemle ilgili genel bir deerlendirme yaplmtr. Zeheb, Tekiretl-uff telif ederken Vkd ve bn Saddan geni alntlar yapm, Mamer b. Rid, Abdrrezzk b. Hemmm, bn Eb Hayseme, Ktb-i Sitte mellifleri ve Hkim enNsbrnin eserlerine atflarda bulunmutur. Kaynaklar arasnda Fesev, Hamza es-Sehm, Eb Nuaym el-sfahn, Hatb el-Badd, Ebl-Ksm bn Askir, Ebl-Ferec bnl-Cevz ve Eb me el-Makdis gibi melliflerin eserleri de nemli yer tutmaktadr. Tekiretl-uffda ayrca bn Kuteybe, Llek, Ahmed b. Hseyin el-Beyhak, bn Mkl, Gazzl, Kd yz, bn Bekvl, Eb Bekir bnl-Arab, Abdlkerm es-Semn, Abdurrahman b. Abdullah es-Sheyl, Eb Thir es-Silef, bn Hallikn ve Mnzir gibi melliflere ve eserlerine atfta bulunulmutur. Tekiretl-uff ilk defa Hindistanda baslm (I-IV, Haydarbd 1333-1334), daha sonra Abdurrahman b. Yahy el-Muallimnin tashihiyle yeniden neredilmitir (I-IV, Haydarbd 13751377/1955-1958). Bu nerin Badatta (1386), Beyrutta (ts. [Drl-ktbil-ilmiyye]; ts. [Dr ihyit-trsil-Arab]) ve Kahirede (ts. [Drl-fikril-Arab]) ofset basklar gerekletirilmitir. Eseri Zekeriyy Umeyrt da yaymlamtr (Beyrut 1419/1998). Tekiretl-uffa birok mellif zeyil yazmtr. Bunlardan Ebl-Mehsin el-Hseyn eyl Tekiretil-uffnda (Dmak 1347; Beyrut 1390, 1419/1998) yirmi iki, Takyyddin bn Fehd Lal-el bi-eyli abatiluffnda (Dmak 1347; Beyrut 1419/1998) otuz iki ve Syt eyl abatil-uffnda (nr. Ali Muhammed mer, Kahire 1393; nr. Zekeriyy Umeyrt, Beyrut, ts.) krk yedi biyografi ilve etmitir. bn Nsrddin de yirmi alt biyografi ilve ettikten sonra eseri Bedatl-beyn an mevtil-ayn adl almasyla manzum hale getirmi ve bunu et-Tibyn li-Bedatil-beyn adyla erhetmi, Necmeddin bn Fehd de eseri zeyilleriyle birlikte yeniden dzenlemitir. bn Nsrddinin almasna bn Hacer el-Askaln yirmi sekiz biyografi daha eklemi, Sbt bn Hacer diye tannan Ysuf b. hn, dedesinin bu almas zerine Revnaul-elf bi-mucemil-uff adl bir baka zeyil kaleme alm, emseddin es-Sehv bu almaya baz ilvelerde bulunmutur (el-ln bit-tevb, s. 127). Ebl-Mehsin el-Hseyn, Takyyddin bn Fehd ve Sytye ait zeyilleri Zhid Kevser baz notlar ekleyerek Tevu-yl bi-fevidil-enr ven-nul ismiyle nere hazrlam, Ahmed Rfi et-Tahtv bu esere bir ksm ilve ve tashihlerde bulunarak almasna et-Tenbh vel- li-m f yli Tekiretil-uff adn vermi, bu alma mstakil olarak (Dmak 1347) ve Tekiretl-uff ile birlikte (Beyrut, ts. [Drl-ktbil-ilmiyye]; Beyrut, ts. [Dr ihyit-trsil-Arab]) yaymlanmtr. Tekiretl-uff bnl-Mibred Tekiretluff ve tebratl-ey, Syt abatl-uff (nr. Ali Muhammed mer, Kahire 1393; nr. Heyet, Beyrut 1403/1983) adyla ihtisar etmitir.

BBLYOGRAFYA

Zeheb, Tekiretl-uff, Haydarbd 1375-88/1955-58, I-IV, tr.yer.; ayrca bk. Abdurrahman b. Yahy el-Muallimnin girii; a.e. (nr. Zekeriyy Umeyrt), Beyrut 1419/1998, I-IV, tr.yer.; a.mlf., Almn-nbel, XXII, 67; ayrca bk. Ber Avvd Marfun takdim yazs, I, 99-102; bn Abdlhd, Uleml-ad, neredenlerin girii, I, 52-56, 59; emseddin es-Sehv, el-ln bit-

tevb (nr. M. Osman el-Hut), Kahire 1989, s. 127; Abdlvehhb brhim Eb Sleyman, Kitbetl-bail-ilm, Cidde 1403/1983, s. 252-253; Abdlvehhb es-Sbn, Uynlmelleft (nr. Mahmd Fhr), Halep 1413/1992, I, 59, 352; Syed Hashimi, The DairatulMaarif, IC, IV (1930), s. 637. Mehmet Emin zafar

TEZKRET-UAR
() Devletahn (. 900/1494-95 [?]) ran airlerine dair Farsa tezkiresi (bk. DEVLETAH).

TEZKYE
() Hayvanlarn din kurallara uygun biimde boazlanmas anlamnda fkh terimi (bk. HAYVAN).

TEZKYE
() Nefis, kalp ve ruhun mnev kirlerden temizlenmesi anlamnda tasavvuf terimi (bk. TASFYE).

TEZKYE
() ahidin adalet niteliinin soruturulmas anlamnda fkh terimi. Szlkte temizlemek, artmak, temize karmak anlamndaki tezkiye, fkh terimi olarak ahidin adalet vasfn tayp tamadnn hkim tarafndan soruturulmasn ifade eder. Gvenilir kimselerin ahit hakknda olumlu gr bildirmelerine tadl, olumsuz gr bildirmelerine cerh denir. Olumlu bildirim durumunda ahidin adalet vasfnn onaylanmas (temize karlmas) dolaysyla soruturma ilemine tezkiye adnn verildii anlalmaktadr. Tezkiyeyi yapan kii mzekk/muaddil diye adlandrlr. Tezkiye uygulamasnn ilk rneklerine sahbe dneminde rastlanr. Bu erevede Hz. merin alen tezkiyeyi uyguladna dair rneklerin yan sra Kd reyhin de ilk defa gizli tezkiye usuln balatt nakledilir. Abbsler devrinde Msrda 168 (784) ylndan itibaren ayn zamanda ahitleri soruturmakla grevli ashbl-mesil denilen zel grevlilerin tayin edildii, daha sonra Irakta da benzeri bir uygulamann yapld, zamanla mahkemelerde dil ahitlerin kayt altna alnmas ve ahitlerin adaletini soruturma, bu konuda gr bildirme, mzekklere yaz gnderme gibi ileri de bulunan dim grevliler olarak ashbl-mesilin tayiniyle birlikte tezkiyenin kurumsallat anlalmaktadr. Bunun yan sra, belli bir dnemden itibaren adalet artlarn tayan ahit bulma zorluunun haklarn zayi olmasna yol amas sebebiyle bir ksm davalarda fskn ahitliinin kabul edildii veya Marib Mlikliinde grld zere leff ehdeti (adalet art tamayan ok sayda kiiden oluan bir cemaatin ahitlii) gibi uygulamalarn ortaya kt ve bunlarn tezkiye messesesini olumsuz ynde etkiledii kaydedilmektedir. Bununla birlikte slm tarihinde yarg tekilt ve ilgili terimlerin geliimine ynelik yeterli dzeyde aratrma yaplmadndan tezkiye kurumunun tarih geliimi hakknda henz doyurucu bilgi bulunmamaktadr. Osmanllardan sonra kurulan ve Bat lkelerinin muhakeme hukukunu iktibas eden devletlerde tezkiye messesesi ilga edilmitir. Fkhta kii kural olarak aksi ispatlanncaya kadar dil ve drst saylr. Hz. merin Eb Ms elEarye yazd mehur mektubunda bu hususa iaret edilmektedir. Ancak ahitte adalet vasfna vurgu yapan ilgili naslar (el-Bakara 2/282; el-Mide 5/106; et-Talk 65/2) ve sosyal artlar dikkate alan fakihlerin ounluu, ahit hakknda aksine bir delil olmad srece adalet karinesiyle yetinilemeyecei ve aleyhine ahitlik edilen taraf talep etmese bile tezkiye ileminin gerektii grndedir. yle anlalyor ki toplumun ahlk seviyesinde grlen d ve yalanc ahitliin art bu fakihleri kaz hkmlerin salkl verilebilmesi ynnde yeni tedbirler almaya sevketmi, bunun iin de ahitte adalet vasfnn ayrca tesbiti art koulmutur. te yandan ahidin adalet veya fsk vasfyla hret bulan biri olmas yahut hkimin onu yakndan tanmas durumunda tezkiye ilemine gerek grlmemektedir. Tezkiye, mzekklerin beyannn yan sra aleyhine ahitlik yaplan tarafn beyan ve hkimin eitli kaynaklardan kendi soruturmas neticesinde elde ettii bilgiye dayanabilir. Had ve ksas gerektiren ceza davalarnda tezkiye ileminin gereklilii hakknda fakihler arasnda

gr birlii vardr. Dier davalarda ise hkim nce aleyhine ahitlik yaplan tarafa ahitlerin ahitliini reddedip etmediini sorar; eer reddetmiyorsa Eb Hanfeye gre ahidin zhir adaletine itibar edilerek ahitlii kabul edilir. Fakihlerin ounluuna gre ise bu durumda da tezkiye gerekir. Bu gr farkll toplumun ahlk seviyesinde ve dnemin artlarnda grlen olumsuzluklarla ve literatrdeki ifadesiyle zamann deimesinin ictihad da (hkm) deitirmesiyle aklanr. Davada aleyhine ahitlik yaplan taraf ahidi sulamadan sadece davayla ilgili ahitliini reddederse yine tezkiye ilemine bavurulur; adalet vasfn zedeleyici bir husus ileri srerek ahidin ahitliini cerheder ve bunu ispatlarsa hkim sz konusu ahitlii reddeder; ispatlayamamas halinde ise tezkiyeye bavurur. Genel kabule gre tezkiye ilemi, ahidin ahitliini eda etmesinden sonra ve hkimin hkm vermesinden nce yaplr. nk ahitlerde aranan dier vasflarda eksiklik bulunursa veya ahitliin edas srasnda ahitlerin ifadelerinde eliki ortaya karsa ahitlik reddedileceinden ayrca tezkiyeye gerek kalmayacaktr. Tezkiye gizli ya da ak olarak yaplabilir. Fakihler, genellikle gizli tezkiyenin yeterlilii grn benimsemekle birlikte yanl anlamalar ve suistimalleri nlemek amacyla nce gizli, ardndan alen ekilde tezkiye yaplmasnn daha uygun olacan ifade ederler. Alen tezkiyeyi asl, gizli tezkiyeyi mendup kabul eden fakihler de vardr (Muhammed b. Abdullah el-Hara, VII, 182). Gizli tezkiyede hkim mzekklere birer yaz (mestre) gnderir ve onlarn birbirinden etkilenmemesi iin gerekli tedbirleri alr. Mzekklerin ahidin dil ve ahitliinin makbul olduunu bildirmesi durumunda ahidin ahitliini kabul eder. dil deil, halini bilmeyiz, hali bilinmemekte, durumunu Allah bilir gibi aka veya dolayl biimde cerhi ifade eden bir szle cevap vermeleri yahut hibir ey yazmadan mestreyi geri gndermeleri halinde hkim ahidin ahitliini kabul etmez; ancak davacya getirdii ahidin cerhedildiini bildiremez, varsa baka ahit getirmesini ister. Bu durumda davac ahidin adaletini ispat edebileceini sylerse kendisine ispat imkn verilir. Alen tezkiyede ise mzekkler mahkemeye arlarak taraflarn ve hkimin huzurunda ahitlerin durumu kendilerine sorulur yahut bunun yerine bir mahkeme grevlisi taraflar ve ahitlerle birlikte mzekklerin bulunduu yere gnderilir. Haneflere ve Mliklerde bir gre gre gizli tezkiye bir tr haber olup bir mzekk yeterlidir; bununla birlikte en az iki kiinin tezkiyesine bavurulmas ihtiyata daha uygundur. filer, Hanbeller, Haneflerden mam Muhammed ile Mliklerde bir gre gre ise gizli tezkiye bir tr ahitlik sayldndan en az iki kiinin tezkiyesi gereklidir. te yandan alen tezkiyenin bir eit ahitlik olduu ve ahitlikte aranan say ve artlarn burada da aranaca konusunda gr birlii bulunmaktadr. Ancak Haneflerde mzekklerin ahitlik lafzn sylemeleri zorunlu grlmezken dier mezheplerde tercih edilen gre gre ahitlik lafzn kullanmalar gerekir. Tezkiye ilemi mcmel, genel ya da gerekeli ve ayrntl ifadelerle yaplabilir. Hkim tezkiyede bildirilen grn bir gerekeye dayandrlmasn isteyebilir. ahidin adalet vasf onun drst ve gvenilir olduuna dair mcmel ifadelerle de, adalet vasfn gsteren davranlarnn anlatmna dayal gerekeli bilgilerle de ortaya konabilir. Ancak fakihler sadece, dildir, salih bir kimsedir, onun bir ktln grmedik gibi genel szleri yeterli grmemi, ahitlii makbuldr gibi ak ve tekit ifade eden lafzlar art komutur. Aleyhine ahitlik edilen taraf ahidin adalet vasfndan mahrum, hfza gc zayf ve dikkatsiz bir kii olduu, davada bir menfaatinin bulunduu, bask altnda ahitlik yapt, daha nce de kendi hakkn

ikrar ettii, ahitle taraflardan biri arasnda yakn akrabalk veya husumet gibi bir ilikinin varl gibi gerekeler ileri srerek bu ahitlii reddedebilir. Genelde bunlarn hepsine cerh veya tan denildii gibi sadece fsk eklindeki ithama cerh, dierlerine tan denilmesi yolunda bir ayrm da sz konusudur (Ali Haydar, IV, 518-521). Fsk itham anlamnda cerh iki ksmda ele alnr. ahidin gnahkr, yalanc, kt, fsk biri olduu, iki, kumar ve faizcilik gibi kt alkanlklarnn bulunduu eklindeki genel ifadeler kullanlmsa buna mcerret veya mcmel cerh denilir. Mcerret cerh, kul hakk yahut Allah hakk dolaysyla muayyen bir ceza veya tazmin gerektirmeyen fsk isnadndan meydana gelir. Cerh ayrntl biimde yaplr ve ahidin cinayet, zina, hrszlk, rvet gibi belirli bir suu iledii iddiasn ierirse buna mrekkep, gayri mcerret veya mfesser cerh ad verilir. Mrekkep cerhte ahit aleyhine bir ceza veya tazmin gerektirici bir iddia sz konusudur. Haneflere ve Mliklerde bir gre gre mcerret cerh ahitliin reddini gerektirir. fi ve Hanbellerde tercih edilen gre gre tdil mcmel olabilirken cerhin mutlaka gerekeli olmas gerekir (Nevev, VIII, 156; Buht, VI, 351). Aleyhine ahitlik yaplan taraf mcerret cerhi gizlice yapar ve ispatlarsa bu ispat tezkiye ilemi sonrasnda bile olsa ahidin ifadesi reddedilir ve fsk gerektiren husustan dolay ahide tazr cezas uygulanabilir. Mcerret cerh aktan aa ispat edilmek istenirse bir gre gre tezkiyeden nce ispatlanrsa geerlidir; bir dier gre gre gerek tezkiyeden nce gerek sonra kabul edilmez. Kamuya veya kiilere ait haklar zedeleyici her trl msiyet mrekkep cerhe gereke tekil edebilir. Mesel ahidin ahitlik yapmak iin rvet ald iddia edilir ve ispatlanrsa ahit cerhedilmi olur. Eer ispatlanamazsa bu iddia kul hakkn ilgilendirdiinden ahide yemin teklif edilir ve yemin etmesi halinde tezkiye ileminden sonra ahitlii kabul edilir. Mrekkep cerhin ahitlerin tezkiyesinden nce ileri srlp ispatlanmas gerekir. Tezkiye ileminin tamamlanmasnn ardndan ileri srlen cerh iddialar dinlenilmez. nk hkim tarafndan tezkiye iin gerekli her trl giriim yapldktan ve ahidin gvenilirlii ortaya ktktan sonra davalnn cerh iddias inandrc ve iyi niyetin ifadesi olarak grlmez. Zhirlere gre ise hkim hkm verdikten sonra ahit cerhedilse de hkm feshedilir. nk hkim iin fskn haberini reddedip dilin ahitliini infaz etmek ve tanmad kimselerin durumlarn aratrmak farzdr (bn Hazm, IX, 429). Had ve ksas gerektiren ceza davalar dndaki hususlarda ahidin ahitlii eda etmesinden sonra vefat ile ahitlii dmez; hkim tezkiye ilemini yaparak ahitliini kabul eder. Tezkiye ileminde genellikle mzekklere ve mahkemece grevlendirilen soruturma grevlilerine bavurulur. Mzekklerin komular ve i evresi gibi ahidin durumunu en iyi bilebilecek kiilerden seilmesi gerekir (Mecelle, md. 1717). ahidin hal ve tavrlaryla tannm biri olmas dnda mzekklerin onun hakknda bakalarndan duyarak deil bizzat bilgi sahibi olmalar gereklidir. Hkim tarafndan talep edildiinde mzekknin ahitle ilgili bilgi vermesi dinen farzdr. Mzekklerin ahidi deerlendirebilecek ekilde gerekli bilgi ve olgunlua sahip, soy, frka taassubu yahut akdev tarafgirlik taassubundan uzak kiilerden seilmesinin gereklilii hususunda ittifak vardr. Bunun yan sra Haneflerde tercih edilen gre gre mzekknin gvenilir ve dil olmas yeterliyken Haneflerden mam Muhammed ile dier mezhebe gre ahitlik artlarn da tamas gerekir. Yine Haneflere gre gayri mslimler arasndaki davalarda tezkiye iin zimmlere bavurulabilir. ounlua gre ahitlerin birbirine ynelik tezkiyeleri kabul edilmez, mzekkler taraflar ve ahitler dndaki kiilerden seilmelidir. Haneflerde tercih edilen gre gre gizli tezkiyede ahitlik art aranmad iin ahitlerle yakn akrabalk ilikisi bulunmas mzekkye bavurulmasna engel deildir.

Mahkemece mzekklerden bilgi almak ve ahit hakknda aratrma yapmakla grevlendirilenlerin rolyle ilgili iki gr bulunmaktadr. Tercih edilen gre gre bunlar bilgi aktarmada ounlukla eli, baz durumlarda ise fer ahit durumundadr, dolaysyla ahidi bizzat tanmalar gerekli deildir; ancak zorunlu hallerde hkimin asl bilgi kayna durumuna geebilirler. Bir dier gre gre soruturma grevlileri mzekklerle ayn durumdadr, onlarn soruturma ve beyan cerh ve tdilde muteber kabul edilir (Mverd, II, 22-34). Bunlarn yan sra hkim, ahit hakknda kanaat sahibi olmak zere kamu yararna denetleme grevini yrten hisbe grevlileri, irketler hakknda aratrma yapan ticar istihbarat uzmanlar gibi bilirkiilerin grlerine de bavurabilir. Hkim mahkeme kaytlar ve mzekklerin beyanlarnn yan sra dier resm kaytlar da kullanabilir, fakat resm kaytlar tezkiye iin tek bana yeterli saylmaz. Hkim, daha nce bir baka dava yahut vka dolaysyla kendi katnda veya mahkeme kaytlarnda adaleti sabit olan yahut cerhedilen ahitler hakknda tezkiye ilemine bavurmayabilir. Fakihler bu durumda belli bir srenin konulmas, sz konusu vkann zerinden alt ay veya bir yl gibi bir sre gemise tezkiyenin yenilenmesi gerektii grndedir. Tezkiye ileminde farkl kaynaklarn grleri elitiinde izlenecek yollar zetle yledir: 1. Mzekklerin beyanlar birbiriyle eliirse cerh yn tercih edilir; fakat olumlu gr bildiren mzekknin ahidin cerh gerektiren halini slah ettiini syleyerek makbul bir aklama getirmesi halinde onun gr alnr. 2. Mzekklerin beyan hkimin eitli kaynaklardan kendi soruturmas neticesinde ulat kanaatiyle eliirse, a) Mzekklerin ahidin dil olduunu beyan etmelerine mukabil hkimin cerhi gerektiren bir sonuca ulamas durumunda cerh takdim edilir; b) Mzekklerin ahidi cerhetmelerine karlk hkim olumlu bir kanaate ularsa ya cerhi tercih eder veya tezkiye ilemini baka mzekklerle yeniler. 3. Mzekklerin beyan ile aleyhine ahitlik yaplan (daval) tarafn gr eliirse, a) Mzekkler cerheder, daval ahitleri kabul ederse cerh tercih edilir; b) Mzekkler tdil eder, daval cerhederse ve bu cerh tezkiye ileminden nce yaplrsa ispatlanmas artyla kabul edilir; tezkiye ilemi bittikten sonra yaplrsa gizli yaplan mcerret cerh dnda dinlenilmez. te yandan hadis usulnde tezkiye bir rvinin adlet ve zabt niteliklerini tad, gvenilir biri olduu anlamnda kullanlr (bk. MUADDL).

BBLYOGRAFYA

Mverd, Edebl- (nr. Muhy Hill es-Serhn), Badad 1392/1972, II, 3-58; bn Hazm, elMuall, IX, 393-395, 418, 429; Serahs, el-Mebs, XVI, 91-92; Ksn, Bedi, VII, 10-11; Muvaffakuddin bn Kudme, el-Mun (nr. Abdullah b. Abdlmuhsin et-Trk-Abdlfetth M. elHulv), Riyad 1417/1997, XIV, 43-51, 147-170, 188-189, 342; Nevev, Ravat-libn (nr. Ali M. Muavvaz-dil Ahmed Abdlmevcd), Riyad 1423/2003, VIII, 151-158; ehbeddin el-Karf, eare (nr. Muhammed B Hubze), Beyrut 1994, X, 198-209, 215-239; Bedreddin el-Ayn, elBinye (nr. M. mer), Beyrut 1411/1990, VIII, 134, 139-145, 172-187, 194-197; emseddin erReml, Nihyetl-mutc, Beyrut 1404/1984, VIII, 258, 263-266, 302; Buht, Kefl-n, VI,

350-353; Muhammed b. Abdullah el-Hara, eru Mutaar all, Beyrut, ts. (Dru Sdr), VI, 351; VII, 148-149, 158, 181-183; bn bidn, Reddl-mutr (nr. dil Ahmed Abdlmevcd-Ali M. Muavvaz), Beyrut 1415/1994, VIII, 179-184, 207-211; Mecelle, md. 1716-1727; Ali Haydar, Drerl-hkkm, stanbul 1330, IV, 506-525; Abdlaziz Bayndr, slm Muhakeme Hukuku, stanbul 1986, s. 181-191; Fahrettin Atar, slm Adliye Tekilt, Ankara 1991, s. 148-149, 203-205; vey Hiz Ali el-Mehmd, Adlet-hid fil-ail-slm, Beyrut 1416/1995, s. 377-431, 487-497; Tezkiye, Mv.F, XI, 238-250. Tuncay Baolu

TEZYL
() Bir cmlenin arkasndan onu pekitiren ve anlamn ieren bir baka cmlenin getirilmesi anlamnda men terimi (bk. ITNB).

TEZYNAT
() Szlkte sslemek anlamndaki zeyn kknden treyen tezyn sslemek, bezemek, donatmak demektir. Osmanllar bezek ve bezeme yerine tezynt kelimesini tercih etmilerdir. Trk sanatnda tezyinat kavram, Franszcadan Trkeye geen dekorasyondan (dcoration) ziyade ornementation anlamnda kullanlmakta, tezyinatla srf tezyin ekillerden ibaret olan sslemeler kastedilmektedir. Bu tarz bezemeye Arapada zahrafe denmektedir. Osmanllarda motiflere nak, motiflerle meydana getirilen desenler btnne resim (tarh), bunlar yapanlara ressam (tarrh) ad verildii bilinmektedir. Nakka kelimesi daha geni kapsaml olup ressam, musavvir, mzehhip ve kalemkr gibi sanatkrlar snfn iine almaktadr. Osmanl saraynda bu tr ileri stlenen Cemat-i Nakkn- Hssa, Hassa Mimarlar Ocana bal olarak almaktayd. slm dininin figrl bezemeyi ho karlamamas dolaysyla Trkler, Orta Asyada gelitirdikleri, ounlukla remz deer tayan hayvan bezemelerden uzaklaarak motiflerde slplatrma yoluna gitmilerdir. Bizans etkisindeki Emevlerin aksine Abbsler dneminde yaz ve hendesenin yannda ileri derecede slplatrlm bitki motiflerinin yaygnlk kazand grlmektedir. slm ve Trk sanat bundan sonra kendi yolunu slplatrma ynnde izmi ve gnmze kadar bu yolda ilerleyerek yaz ve hendesenin n plana kt, figrsz, ekseriyetle nebat bezemelerden meydana gelen tezyinat anlayn gelitirmitir. Sonsuzluk ve tevhid fikri slm sanatnn temel karakteristiini oluturmaktadr. Seluklu mimarisinde bilhassa cepheler bezemeyle doldurulurken Osmanl devrinde mimarinin bir hacim ve ktle sanat olduu dnlerek gzellik sadelikte aranm ve mimari tezyinatta arya gidilmeyip bidev yaplar yeter derecede bezenmitir. Sanatkrlarn malzeme ve teknik seeneinin ok olmas onlara zengin bezeme imknlar sunmutur. Bununla beraber tezyinatn yer ald btn yzeylerde kullanlan naklar ayn tarzda hazrlanm olup bunlarn ana retim merkezi hi phesiz saray nakhnesi olmutur. Burada desenler izilirken uygulanaca malzemeye gre kk baz deiikliklere urasa da temel prensiplere sadk kalnmtr. Eserler yalnzca malzemenin cevheriyle deil zerine uygulanan iilikle deer kazanr. Bu sebeple tezyinat konusunu, sanatta kullanlan malzeme-teknik ve kk farkllklarla btn malzemeye uygulanan bezeme unsurlar bakmndan iki ana balk altnda deerlendirmek gerekir. Malzeme ve Teknik. Trk mimarisi ve tezyinatndaki malzeme ve teknik an teknolojisine paralel bir geliim ve deiim gstermitir. Osmanllarn mimari tezyinatta kullandklar malzemelerin birounun eitleri gnmze ulaan ariv kaynaklarnda kaytldr. Ancak bunlarn nasl bir terkiple hazrlanp uyguland konusunda hl bilinmeyen eyler vardr. te yandan kitap sanatlarnda kullanlan malzemelerin hazrlanna dair kaynaklarda geni bilgiler bulunmasna ramen bu malzemelerin terkip ve tatbikindeki baz inceliklere dair bilgi de bugne kadar gelmemitir. Tezyinat malzemeye ve teknie gre ylece sralamak mmkndr: 1. Tula ilii (Benn). Topraktan piirilerek elde edilen tuladan yaplan rg malzemesinin geometrik biiminden faydalanlarak cephelerde ok hareketli ve canl bir grnm salanmtr. Bazan tula, henz hamur/balk halinde iken zel kalplarla ekillendirilerek deiik formlar meydana getirmek suretiyle tezyinatn etkisi bir

kat daha arttrlmtr. na malzemesi eklinde kullanlan tulalarn bir yz effaf renksiz veya renkli sra batrlp piirilerek bina cephelerinde ltl bir yzey elde edilmitir. Tula iilii, coraf artlara bal olarak daha ok Orta ve n Asya Trk ve slm mimarisinde yaygnlk kazanmtr. 2. Ta ilii (Sengtr-Haccr). Ta iilii Anadolu Trk mimarisini tekil eden ana unsurdur. Yaln haliyle asil bir durua sahip olan ta, oyma/kabartma ve ebekeli oymann yan sra kakma veya mnvebeli rme suretiyle mimariye belirgin bir incelik kazandrmaktadr. Sofalarda ve pencere nlerinde ska rastlanan, renkli talardan meydana getirilmi ta-mozaik yer demeleri ta iiliinin farkl bir eidini oluturmaktadr. Ta iiliinin en yaygn biimini oyma ve kabartmalar tekil eder. Ta zerine kabartma uygulanrken nakkan hazrlad resim ineleme ileminin ardndan kmr tozuyla ve silkme usulyle zemine aktarlr, fra veya kalemle tesbit edildikten sonra talar tarafndan ilenir. Seluklu mimari tezyinatnda ta malzemeye byk bir ustalkla uygulanan geometrik kompozisyonlar Osmanl mimarisinde yaplarn ikinci derecedeki elemanlarna indirgenmitir. Ta iiliinin kendini gsterdii yerler takaplar, mukarnaslar, intikal unsurlar, saaklar, stun balklar, ebekeler, minber, mihrap, alem vb. tli mimari unsurlardr. 3. ini (K-Sra) Bezeme. ini Trk ve slm mimarisinde tezyinatn vazgeilmez paras olmutur. Teknik farkllklardan dolay deiik zellikler gsteren ini sanat sanat zevki ve teknolojinin gelimesiyle her ada farkl slplarla ortaya kmaktadr (bk. N). 4. Ahap ilii. Trk-slm mimari tezyinatnda ahap iilii nemli bir yer tutmaktadr. lemeye elverili yapsndan dolay VIII. yzyldan itibaren kap ve pencere kapaklarnda, bilhassa minberlerde yaygn bir kullanm alan bulmutur. Taa uygulanan btn teknikler ahaba da uygulanm olup daha kolay ilenebildii iin ahap tatan daha zengin bezeme tekniklerine sahiptir. Eskiden ahap iiliiyle uraan sanatkrlara neccr denildii usta kitbelerinden anlalmaktadr. Eski belgelerden oymaclk iine malzemenin cinsine gre hakk, naht (nakr), oymacya da hakkk, nahht, nakkr denildii renilmektedir. Ahap zerine sedef ileme iine sedefkr, bu ii yapan ustalara sedefkr ad verilmitir. Ahap iiliinde en ok kullanlan malzeme sedir, ceviz, kestane, elma, armut, abanoz, imir, gl, kiraz ve bakkam aalardr. Kesildikten sonra su havuzlarnda bekletilen aalar z suyundan tamamen arndrlp kurtlanmaya kar kire kaymayla terbiye edilir. Aa, neme kar dayankl hale getirilmesi iin bezir ya vb. yalarla doyurularak ilendikten sonra sandal ya gibi koruyucularla beslenip cillanr (ayrca bk. AHAP; KNDEKR). 5. Al ilii. Al ile yaplan tezyinat Trklerin Anadoluya beraberlerinde getirdikleri bir bezeme tekniidir. Abbs devri mimarisinin en belirgin zellii olan al bezeme teknii Anadolu Seluklularnda da nemini korumutur. XIV ve XV. yzyllarda daha ok mihraplarda grlen al tezyinat Osmanllarn ilk dneminde tula malzemeye dayal mimari intikal unsurlarnda, kubbe ve tonoz ilerinde eitli prizmatik ekiller (mukarnas) oluturacak biimde kullanlmtr. Kalpla bask rneklerinin en gzel uygulamalar tabhnelerdeki takagz ve ocak yamaklarnda grlmektedir. Osmanl mimarisinin klasik devrinde al tezyinat daha ok hamamlarda uygulanmtr. Keten lifleriyle glendirilmi al kaytlar arasna cam paracklarnn yerletirilmesiyle meydana getirilen pencereler (revzen) Osmanl tezyinatnn vazgeilmez unsurlarndandr. Eski kaytlarda ilik pencerelere astar, dlk pencerelere yz dendii belirtilmektedir. Bu pencerelerin ileri derecede bezeli olanlarna revzen-i menk (mnakka revzen) ad verilmektedir. Osmanl sanatndaki al

kaytl pencerelerle kurun kaytl Bat tarz vitraylar birbirinden farkl tekniklerdir. Al iiliinin dier nemli ubesi, al sva zerine mala ile oyularak ilendii iin malakr ad verilen bezeme tekniidir. Genellikle kapal meknlarda, rt sistemlerinin iinde ya da duvarlarn i yzlerinde kullanlmaktadr. Sva tam kurumadan uygulanan bu bezeme tarznda ekseriyetle motifler kabark biimde ortaya karlr, alak ksmlar a krmzs ve ivit mavisi gibi koyu renklerle boyanr. Kabark ksmlar bazan altn varakla kaplanr. 6. Kalem i (Kalemkr). Binalarn el demeyecek kadar ykseklikteki ksmlarn bezemek iin sva zerine doal boyalarla yaplan sslemeye bu ad verilmektedir. Kuma zerine fra ile resim yapma teknii de ayn adla anlmaktadr. Sva yaken yaplan resimleme tarzna fresk denir. Daha ok sva zerine uygulanan kalem ii teknii ta ve ahap zerine de uygulanmtr. Ahap zerine uygulanan, zeri lake ile kaplanm edirnekr bezemeler kalem ii tezyinatn dier bir ynn oluturmaktadr. Malzemenin cinsine uygun ekilde naklar yal boya ya da tutkall boya ile uygulanr. Yan yana getirilen tahta paralarn zerine bez veya deri gerilerek zemin tesviye edildikten sonra desenler bazan altn varakl kabark alyla da zenginletirilir (bk. EDRNEKR; FRESK). Yaplar ssleyen kalemkr bezemeler sva zerine iki farkl biimde uygulanmaktadr. Birincisinde naklar zel kalplara izildikten sonra kalp zerindeki resimler ineleme ileminin ardndan sva zerine silkme yaplr. Ardndan naklar renklendirilerek etrafna tahrir ekilir. kinci tarzda ise kalp kullanlmadan sva zerine serbest fra ile desenler ilenir. Genellikle kemerlerde grlen renkli ta ve mermer taklidi bezemeler bu ekilde gerekletirilmitir. Gnmzde bu alanda farkl teknikler kullanlmakta olup nceden hazrlanan dii kalplar zerinden tamponla veya pskrtme yntemiyle de bezeme yaplmaktadr. 7. Maden ilii (Kakma, Kazma, Savatlama, Dkm, Nakr). Tun ve demirden yaplan sebil, trbe, adrvan, hnkr mahfili ve pencere parmaklklar dvme demir ya da pirin dkm tekniiyle meydana getirilmitir. Demir kap kanatlar, ahap kap, pencere ve dolap kapaklarnn kilit, reze, rezene, halka, zengi, kabara, pulbezek ve glmh gibi paralar maden ilerinin en gzel rneklerini tekil etmektedir. eme ve adrvanlarn kurnalarndan kubbelerdeki alemlere kadar maden sanatnn birok unsuru mimariye bal ekilde gelien tezyinatn paras olmutur. Gnlk eyalarn yan sra aydnlatmada kullanlan kandiller ve amdanlar da bal bana birer tezyin unsurdur. Bu tr maden eyalar daha ok dvme, kazma ve savatlama yoluyla bezenirken oyma/kabartma, kaplama ve ebekeli oyma teknikleriyle mcevher gibi ilenen rnekler de grlmektedir. Mifer, kl vb. maden eya zerine desenler kaznarak yuvalar alp iine altn ve gm teller yatrlarak ekile aklmak suretiyle yaplan tezyinat maden iiliinde yaygn grlr. Maden vb. eya zerine yaplan oyma iine nakr, bu ii yapan kiiye nakkr ad verilir. Kalpla dklm maden eya zerindeki desenleri kalemle dzeltme iine alma, zeminin kalemle kaznmasyla desenlerin meydana getirilmesine kazma denilir. Maden sanatnn farkl bir uygulama alan olan tombaklarn yan sra ska grlen dier bezeme teknikleri de dvme, savatlama ve telkrdir. Bezeme Unsurlar. Klasik Trk tezyinatnda cinsine gre kk farkllklar gsterse de hemen her trl malzemeye ayn disiplinde hazrlanm motif ve desenler ilenmitir. Mesel taa uygulanan bir nak, ini veya ahap zerinde grmek mmkndr. Bu desenlerin kkenleri farkl kaynaklara dayanmakla birlikte mslmanlar kullandklar naklar kendi zevklerine ve inan sistemine uygun hale getirerek kendilerine zg baz slplar gelitirmitir. Trk tezyinatnda naklar bezemenin

uyguland alan tamamen kaplamaz. stifler kesif olsa da tarhlara ayrlan saha iinde nefes alacak boluklar braklp eitli renk ve hareket farkllklaryla kompozisyon ferahlatlr. Desen Tasarmlar. Mimari ve tezyinat birok el sanatyla birlikte gelimi olup geirdii her slp devresi ve yayld her coraf alanda deiik grnmlere brnmtr. Osmanl tezyinatnda kullanlan motiflerin say ve eit bakmndan zenginlii bir tasnif yapmay gerektirmektedir. Temalarn kavranabilmesi, slp btnl, etki ve geliimin tesbiti iin Osmanl tezyinatnda tezyin elemanlar u ekilde ayrlabilir: 1. Hat. Trk tezyin sanatlarnn en mcerret ve asil olandr. Hat, mimari eserlerin kimlik kart grevini stlenen ina kitbelerinin yan sra yet, hadis, esm, dua ve kelmkibarlar ihtiva eden kitbe ve levhalarla mimari alana ekilerek tezyinata katlm, bir bakma Bat sanatndaki resimli anlatmn yerini almtr (bk. HAT). 2. Hendes (Geometrik). Geometrik desenler, hat sanatnda olduu gibi insan zihninin bulularndan rl soyut dzenlemelerdir. Hendese ilmine benzer ekilde hendes tezyinatta da l ve simetri esas alnmtr. Tasvirden uzak duran mslman sanatkrlar inanlarna uygun den bilim ve sanatn bulutuu hendeseye ynelmi, oklukta birlii ifade etmenin en gzel yolunu hendes ekillerde aramtr. Hendes ekiller arasnda daire sonsuzluk ifadesi olarak nemli bir yere sahiptir. Bu tr bezemenin arabesk diye adlandrlmas Batl aratrmaclardan gelen yanl bir grtr. Aralarnda baz farkllklar olsa da her kltrde eitli dnceleri sembol halinde anlatmada kullanlan geometrik ekiller mevcuttur. 3. Rm slbu (slm). Anadoluya ait olduu sylenen bu slp Karahanllarda, Gaznelilerde, Ftmlerde, Abbslerde, Memlklerde ve Endls Emevlerinde kullanlmtr. Buna gre ad geen bezeme slbunu yalnzca Anadoluya mal etmek doru grnmemektedir. Bununla birlikte rm adna tarih kaynaklarda aka rastlanmaktadr. Rmye Badat ve Tebriz gibi sanat merkezlerinde eslm, islm, selm ad verilmektedir. Bu nak Trkler Anadoluya gelmeden nce kullandklarna gre nakn meneini daha nceki tarihlerde ve Trklerin yaad geni corafyada aramak yerinde olacaktr. Menei itibariyle rmnin nebat mi hayvan mi olduu konusunda da iki farkl gr vardr. Trklerin slmiyeti din olarak kabul ettii, fakat slm inanlarnn sanat zerindeki tesirinin henz kendini gstermedii dnemlerde Trk sanatnn tematik eilimi hayvandir. Bu tarzn hayvan slbundan gelitiini ileri srenlere gre rm Orta Asya menelidir. Topkap Saray nakhnesinde almalarn yrten Blk-i Acemn ve Blk-i Rmiyn adl iki ayr sanatkr topluluu vard. Bunlar ayn zamanda Osmanl bezeme sanatlarnn iki ayr slbunu temsil etmekteydi. Bugn sz konusu bezeme slbuna verilen rm ad, vaktiyle saray nakhnesindeki Rmiyn Blnn icra ettii ileri ifade etmek iin kullanlmtr. Seluklu dneminde ndiren hayvan karakterli rmler grlrken sap zerinde yryen rmler ounluklu nebat karakterlidir. Osmanlda bu slp her ekilde kesinlikle nebat karakter arzetmektedir (bk. TEZHP). 4. Nebat Motifler. Trkler douya ve gneye doru ilerledike tantklar din ve kltrlerin etkisiyle nebat bezemeye biraz daha fazla yer vermeye balamtr. Bilhassa Maniheizm ve Budizmi benimseyen Uygurlarn Bezeklikteki duvar resimlerinde yer alan insan figrlerinin elinde ya da arka

plannda natralist anlaya ok yakn bezemelerin varl bilinmektedir. Abbsler mimari bezemelerinde, Akdeniz ve Orta Asya kltrn harmanlayp slm bir slplatrmayla gerekletirdikleri helezon zerinde yryen veya katlanarak oalan bitkisel naklar kullanmlardr. Bu naklarn banda yaprak motifi gelmektedir. Bezemelerinde daha ok geometrik slbu ve mnhan-yi kullanan Seluklularda nebat motifler ikinci planda grlmektedir. XIII. yzyln sonlarna doru mimari bezemede ve zellikle ta sslemelerde nebat motiflerde belirgin bir art dikkati ekmektedir. zellikle Bursa Yeiltrbe mihrabndaki ini levhada bulunan slplatrlm nebat motifler devrini aan bir gelime ortaya koymaktadr. Bunda Tebrizli k ustalarnn rol aktr. Nebat motifler Osmanl tezyinatnn en yaygn bezeme unsuru olup eitli bitkilerin sap, yaprak ve ieklerinin slba ekilmesiyle meydana getirilmitir. Bu grubun en yaygn eklini haty motifler oluturmaktadr. Anavatan Dou Trkistan olan haty slbu bezemede bitkiler ileri derecede slplatrldndan rneklerin hangi bitkilerden ilham alnp izildii kesin biimde tesbit edilememektedir. Aratrmalarda, haty motifinin Budizm kltrnde nemli bir yeri olan nilfer ieinden doduu yolunda yaygn bir kanaat mevcuttur. Osmanl kaynaklarnda haty ismi, bir nak ad olarak deil coraf blge ad olarak zikredilmektedir. Tarih kaynaklarda, bu tarz bezemeler berk (yaprak), gonca ve gl tabirleriyle anlatlmtr. Gnmzde haty olarak adlandrlan motif, zannedildii gibi bir iein dikine kesiti deil; hafife stten baklan alm bir iein effaflatrlarak slba ekilmi eklidir. Haty slbu ieklerin ku bak grnne pen veya merkezsel haty gibi isimlerin verilmesi yanltr. Saray sernakka ahkul-i Badd, haty slbunu ileyerek saz yolu tarzn gelitirmi daha sonra nakkahnedeki Blk-i Rmiynn gayretli almalar sonucu Osmanlnn klasik ana damgasn vuran stanbul slbu ortaya kmtr. Kara Memi, has bahenin ieklerini Osmanl tezyinatna tayarak kfe (iek) tarzn gelitirmitir. Son devirde Batl sanat akmlarnn tesiriyle slplatrmadan uzaklalm minyatr iek resimcilii yaygnlk kazanmtr. 5. Bulut (Ebr, slm-i Mr). Trk sanatnda XV. yzyldan sonra mstesna bir yere sahip olan bulut motifinin tezyinata in kltrnden getii bilinmektedir. in sanatnda bilhassa inanca dayal olarak ortaya kp gelien bulut XV. yzyl Herat ve raz mektebinde ska kullanlan bir bezeme unsurudur. Anadolu Seluklularnda imdiye kadar rastlanmayan bu motif, Trk sanatnda Bursadaki Sultan II. Murad Trbesinin saanda ve stanbul inili Kk inilerinde grlmektedir. Bu motife in bulutu denmesinin dier bir sebebi de izili biiminden kaynaklanm olabilir, zira n Farsada kvrm demektir. Bulut motifinin esasn kvrmlar tekil etmektedir. Osmanl kaynaklarnda bir motif ad olarak buluta XVI. yzyln sonlarnda, ilk rneine ise Ankara Ah erafeddin (Arslanhane) Camii (1290) mihrabnda al kabartma olarak rastlanmaktadr. Farslarn bu motife islm-i mr demelerinden, doudaki kkeninin buluta deil ylana/ejderhaya dayand anlalmaktadr. 6. Hayvan slbu. Orta Asyada hayvan slbunda motifler sap zerinde yrmeyip hayvan uzuvlarnn slplatrlmasyla meydana gelmitir. Seluklularda sembolik anlam tayan baz hayvan figrleri buna benzer zellikleri devam ettirirken Nide Sungur Bey Camiinde olduu gibi helezon zerinde kullanlan rm arasnda hayvan motiflerine az da olsa yer verilmitir. Osmanl bezemelerinde gerek hayattaki veya efsanev canl varlklar Orta Asya hayvan slbundan farkl ekilde kullanlmaya devam etmitir. Daha ok ta, maden iilii ve kitap sanatlarnda rastlanan hayvan figrl bezemelere Osmanl mimari tezyinatnda ok az yer verilmitir.

7. Benek ve Peleng. Tezyin sanatlarda kullanlan birok bezeme unsurunun bugn kesinlikle bilinmemesine ramen benek nak pheye yer vermeyecek kadar ak bir ifadeyle kaynaklarda oka zikredilmitir. Benek (pars benei), yalnz bana ya da bir yerde mstakil olarak kullanld gibi peleng ile de (kaplan izgileri) ska kullanlmtr. Aratrmalarda imek, bulut ve Budann dudana benzetilerek bse ad verilen dalgalarn aslnda kaplan postundaki dalgal izgilerden kaynakland Osmanl ariv belgelerinde zikredilmektedir. Bu naka eski belgelerde peleng denilmekte olup Farsada kaplana ait/kaplan gibi mnasna gelmektedir. Peleng kaplan postunu andran naklara verilen bir isimdir. Baz aratrmaclar benek ve peleng naklarn ekline bakarak Budist meneli intemani motifiyle kartrmlardr. Seluklularda rastlanmayan Osmanlnn bu kahramanlk sembol motiflerini Budann gzlerine ve dudaklarna benzeterek Uzakdounun mistik kltrne mal etmek byk bir hatadr. 8. Mimari ekiller, Eya ve Manzara Resimleri. Tezyinatn nemli bir ksmn kemer, stun, elibrnde, rten, kum saati biiminde ke stuneleri, ni, mukarnas gibi mimari karakterli unsurlarn yan sra kandil, amdan, saks, vazo, glbdan vb. tanabilir eya resimleri tekil etmektedir. ini sanatnda yaygn biimde grlen Kbe tasvirleri ikonografik adan zerinde durulmas gereken dier bir bezeme unsurudur. Son dnem yaplarnda ssleme olarak eitli manzara resimlerine yer verilmitir. Mukarnas ve Tli Mcessemiyetler (Mimari Plastik). Binalarn genel yapsna ait ktlev duruundan baka yardmc elemanlar da mimarinin birinci derecede slbunu ortaya koymas bakmndan nemli bezeme unsurlardr. Kemerler, sveler, stun balklar, alnlklar, silmeler ve saaklar gibi tli unsurlar, yapnn asl karakterini/slbunu ortaya koyan mcessemiyetlerdir. Mukarnaslar, slplatrlm bitkisel bezemeler ve hendes tezyinat gibi slm sanatn dier kltrlerin sanatndan ayran nemli unsurlardr. Sonu itibariyle canllar tasvir etmekten ekinen ve tabiattaki eyay olduu gibi taklit etmeyen mslman sanatkrlar, kendilerine has bir slplatrma yntemi gelitirerek dnya sanatlar arasnda tevhidi merkeze alan kendine zg bir yer edinmitir.

BBLYOGRAFYA

Halil Edhem [Eldem], Elvh- Nakiyye Koleksiyonu, stanbul 1340/1924; Cell Esad Arseven, Les arts dcoratifs turcs, stanbul, ts. (Mill Eitim Basmevi); SA, I-V, tr.yer.; Rfk Mell Meri, Trk Nak Sanat Tarihi Aratrmalar I: Veskalar, Ankara 1953; Oktay Aslanapa, Anadoluda Trk ini ve Keramik Sanat, stanbul 1965; D. Hill-O. Grabar, Islamic Architecture and its Decoration, London 1967; S. P. Seherr-Thoss-H. C. Sherr-Thoss, Design and Color in Islamic Architecture: Afghanistan, Iran, Turkey, Washington 1968; mer Lutfi Barkan, Sleymaniye Cami ve mareti naat

(1550-1557), Ankara 1979, I-II; Yldz Demiriz, Osmanl Mimarisinde Ssleme I: Erken Devir 1300-1453, stanbul 1979; a.mlf., slm Sanatnda Geometrik Ssleme, stanbul 2000; Seluk Mlayim, Anadolu Trk Mimarisinde Geometrik Sslemeler: Seluklu a, Ankara 1982; a.mlf., Deiimin Tanklar: Ortaa Trk Sanatnda Ssleme ve konografi, stanbul 1999; a.mlf., Osmanl Ssleme Sanat Aratrmalar, Uluslararas Kuruluunun 700. Yl Dnmnde Btn Ynleriyle Osmanl Devleti Kongresi, Bildiriler (haz. Aladdin Akz v.dr.), Konya 2000, s. 267-270; a.mlf., Seluklu Sslemeciliinde Tematik Snflama, DTCFD, Atatrkn 100. Doum Ylna Armaan (1982), s. 498; F. Banu Mahir, Osmanl Resim Sanatnda Saz slbu (doktora tezi, 1984), Sosyal Bilimler Enstits; erare Yetkin, Anadoluda Trk ini Sanatnn Gelimesi, stanbul 1986, s. 210; Semra gel, Anadolu Seluklularnn Ta Tezyinat, Ankara 1987; a.mlf., Anadolu Aa Oymaclnda Mail Kesim, STY, I (1965), s. 110-119; Gnl ney, slm Mimarisinde ini, zmir 1987; a.mlf., Anadolu Seluklu ve Beylikler Devri Ahap Teknikleri, STY, III (1970), s. 135-149; Nevber Grsu, Trk Dokumaclk Sanat: alar Boyu Desenler, stanbul 1988; Minako Mizuno Yamanlar, Haty Motifinin Menei, 9. Milletleraras Trk Sanatlar Kongresi Bildiri zetleri, Ankara 1995, III, 445; Sleyman Krmtayf, XV. ve XIX. Yzyllar Arasnda Osmanl Saray Sanat Tekilat (doktora tezi, 1996), stanbul Teknik niversitesi Sosyal Bilimler Enstits; Neslihan Snmez, Osmanl Dnemi Yap ve Malzeme Terimleri Szl, stanbul 1997; nci Birol-F. iek Derman, Trk Tezyin Sanatlarnda Motifler, stanbul l991; nci Birol, Klasik Devir Trk Tezyini Sanatlarnda Desen Tasarm izim Teknii ve eitleri, stanbul 2008; Aziz Doanay, Osmanl Tezyinat: Klasik Devir stanbul Hanedan Trbeleri (1522-1604), stanbul 2009; Ahmed Refik [Altnay], znik inileri, DEFM, VIII/4 (1932), s. 36-37; M. S. Dimand, Studies in Islamic Ornament, AI, sy. 4 (1937), s. 293-337; Erdem Ycel, Trk Mimarisinde Aa leri, Arkitekt, sy. 37, stanbul 1968, s. 25; G. Paquin, intamani, Hal, sy. 64, London 1992, s. 104-119; Yuka Kadoi, intamani: Notes on the Formation of the Turco-Iranian Style, Persica, XXI, s-Gravenhage 2007, s. 33-47; Eva Baer, Zarafa, EI (ng.), XI, 423-425; P. P. Soucek, Decoration, EIr., VII, 189-197. Aziz Doanay

THEODORE EB KURRE
) ( (. 812den sonra) Hristiyan Arap ilhiyats. Dou Hristiyanlnn Melkiyye mezhebine mensuptur. Abbsler dneminde Urfada (Edessa) yaad. Rivayete gre din eitimini Filistindeki Mr Saba Manastrnda alm, burada kendisinden nce yaayan Yuhann ed-Dmaknin ilhiyatla ilgili grlerini renmi ve bunlar eserlerinde ilemitir. Dmaknin takipisi ve dncelerini sistemletiren bir kii olmas dolaysyla hristiyan literatrnde onun talebesi olarak tannmtr. Dmaknin Eb Kurre zerindeki etkisi, Eb Kurrenin slma kar yazd eserlerde de grlr. 795-812 yllar arasnda Harran piskoposu sfatyla grev yapan Eb Kurre, Melk ilhiyatlar arasnda felsef grlere vukufu dolaysyla filozof ve hakm, Hristiyanln genel din literatrne vukufu sebebiyle de lim ve kilise yazar diye anlmtr. Kendisine Eb Kurre (teselli babas) lakabnn verilmesi mslmanlarn ynetimine geen Bizans topraklarnda yok olma tehlikesine mruz kalan hristiyan kltrnn kurtarcs gibi grlmesindendir. Bu erevede bir yandan slma kar Hristiyanl, te yandan dier hristiyan mezheplerine kar Bizans din kltrn temsil eden Melkiyye mezhebinin grlerini savundu. Kendisine ynelik baz sulamalar yznden Antakya Patrii Theodoret tarafndan Harran piskoposluu grevinden alnan Eb Kurre, bundan sonra Kuds Patrii Thomasa danmanlk yapmaya balad. Eb Kurrenin eserlerini bu dnemde kaleme ald kabul edilmektedir. Grlerini yaymak ve din tartmalara katlmak zere Msra, Ermenistana, Badata seyahat ettii ve Badatta baz Mutezile limleriyle tant bilinmektedir. Eb Kurrenin en nemli zellii hristiyan ilhiyatna dair konular ilk defa Arapa kaleme alp tartm olmasdr. Kendisine nisbet edilen yirmi sekizi Arapa, krk Yunanca yetmi bir eseri mevcuttur. Ayrca otuz risleden meydana gelen, fakat gnmze ulamayan Srynce bir eseri vardr. Baz aratrmaclara gre Yunanca metinler dorudan Eb Kurre tarafndan yazlmamtr; bunlar onun Arapa eserlerinin tercmesidir. Onun Melklii savunduu eserleri Dou Anadoluda ve Kafkaslarda yaayan hristiyanlar iin Grc diline evrilmi, bunlarda ilk alt konsilin ve zellikle Kadky Konsilinin kararlarnn doruluunu savunmutur. Srynce rislelerinin byk ksmn Monofizitlere (Yakbler) kar yazd bilinmektedir. Bu eserlerinde ikon kart (ikonoklast) dnceye muhalefet etmi; Tanrnn varl, sfatlar, irade hrriyeti ve kader gibi konularda grlerini aklamtr. Hem Kitb- Mukaddese hem kilise babalarnn metinlerine vkf olan Eb Kurre, mslmanlarla yapt tartmalarda Kurandan ve hadislerden kendi grlerini desteklediini dnd metinleri zikredebilecek kadar slm kltrne de inadr. O, Yuhann ed-Dmaknin slma kar yazd reddiyelerde kulland bu usuln yan sra mantk ilmi erevesinde diyalektiin btn imknlarndan faydalanmtr. Bunun en nemli sebebi, mslmanlarn Kitb- Mukaddesten yaplan alntlar tahrif edilmi olduu gerekesiyle kabul etmemeleridir. Eb

Kurrenin Arapa kaleme ald eserlerde slma kar daha ll ifadeler kulland grlmektedir. Kendisine atfedilen Yunanca eserlerde ise slma ve Hz. Muhammede ynelik aalayc ifadeler bulunmaktadr. Aratrmaclar, bunun sebebinin Arapa eserlerin mslmanlar tarafndan kolayca anlalabilecei endiesi olduunu belirtmektedir. Eb Kurre eserlerinde mslmanlarn dini iin slm, mslmanlar iin mslimn/mminn, diyalog eklinde kaleme ald eserlerinde ise slm temsil eden kiiler iin sarazen, smil, hacer, barbar ifadelerine yer vermitir. Bazan kulland ehl-i mn, men yedde el-mn, men yedde enne biyedih kitben mnzelen minellah ifadeleriyle dolayl biimde mslmanlara atfta bulunmutur. Eserlerinde sadece bir yerde Hz. Peygamberden bahsederken Muhammed ismini zikretmitir (Trait indit de Thodore Abou-Qrra, s. 16). Eb Kurrenin slma ynelik eletirileri genellikle Hz. Muhammedin mcize sahibi olmadndan peygamber saylmad, tek evlilik, snn ulhiyyeti, Tanrnn oul edinmesi, tesls, snn armha gerilmesi, Meryemin Tanrnn annesi olduu gibi konularla ilgilidir. Hristiyan inancn desteklemek amacyla Kuran yetlerini balamndan kopararak delil gstermeye alm, Hz. snn Allahn olu olduunu ispatlamak iin Kurandaki Allahn kelimesi terkibini (en-Nis 4/171) bu ynde yorumlamtr. Badat Mutezilesinin nde gelen kelmclarndan s b. Sabh el-Murdrn Eb Kurreye bir reddiye yazd bilinmektedir. Eb Kurrenin slma dair en derli toplu aklamalar Vcdl-li ved-dnl-avm adl eserinde bir paragraf halinde yer alr. Bu eserinde, doru dini tesbit etmek iin dada yaayan ve hibir eyden haberi bulunmayan bir kii olarak bir gn ehre indiini var sayar. ehirde eitli dinlere mensup insanlarla grr ve onlarn inanlaryla ilgili deerlendirmelerde bulunur. Mslmanlarn kendisine, dier din mensuplarnn Allaha irk kotuklar iin kfir ve mrik sayldklarn, Allah tarafndan Hz. Muhammed vastasyla insanlara gnderilen slmdan baka din olmadn, bu dinin tek Allaha ibadet etmeye ve Ona irk komamaya ardn, hell ileri ve hayrl ameli emrettiini, haram ve ktlk yapmay yasakladn, llerin dirileceini bildirdiini, iyilerin cennetle mjdelendiini, insanlarn arzulad iyi eylerle nimetlendirileceini, btn bunlarn zmrtten, yakuttan, altndan ve gmten saraylarda gerekleeceini, buna benzer dier eylerin ebed olarak verileceini, gnahkrlarn ise atei snmeyen cehennemle cezalandrlacan sylediklerini belirtir. Eb Kurrenin Arapa rislelerinden on tanesi Constantin Bacha tarafndan Les ouevres arabes de Thodore Abou-Kurra, vque dHarran (Maymir Thwudrus Abi Qurrah Usquf arrn) adyla yaymlanmtr (Beyrut 1904). Bunlar rade Hrriyeti, Tesls ve Tevhid, Meshin lm, ncilin Hakikati, Tanry Bilmenin Yollarna Dair, Kurtuluun Gerekliliine Dair, Oulluun Ezel Oluuna Dair, Yakb Dvda Mektup, eriat, ncil ve Kadky Konsilinin Doruluuna Dair, Tanrnn Bedenlemesine Dair risleleridir. Eb Kurrenin baz Arapa rislelerini Georg Graf Die arabischen Schriften des Theodor Ab Qurra, Bischofs von arrn ismiyle Almancaya (Paderborn 1910), John C. Lamoreaux Thodore Abu Qurrah ismiyle ngilizceye (Provo, UTAH 2006) evirmitir. Eb Kurrenin en nemli eseri kabul edilen Vcdl-li ved-dnl-avm Luvs eyho (Louis Cheikho) tarafndan el-Meri dergisinde yaymlanmtr (Mmer li-Tadurus Eb Kurre f vcdil-li ved-dnil-kavm, sy. 15 [1912], s. 757-774, 825-842). Bu eser zerinde G. Hanna Khoury doktora tezi hazrlamtr (Studia Patristica, Leuven 1993, XXV, 271). Eb Kurreye atfedilen Yunanca risleleri Jacob Gretser 1606da derlemi, bunlar J. P. Migne yeniden basmtr (Patrologia Graeca, c. 97, paragraf 1445-1610). Adel-Thodore Khoury, Eb Kurrenin Bir Sarazen ile Bir Hristiyan Arasndaki Tartma adl rislesinden baka Allahn Varl ve Teslsin spatna

Dair Diyalog, Tanrnn Oul Sahibi Oluuna Dair, Hristiyanln Gc Zayflnda Tezahr Etmektedir, Teslsin Eletirisine Kar Cevap, Meshin Ulhiyyetinin Eletirisine Kar Cevap, Meshin lm ve Uknmlarn Birliine Dair, Evharistiyaya Dair, Hakiki Dinin Kriterleri, Muhammedin Davetine Kar, Cine Tutulmu Muhammed, Tek Eliliin Mkemmelliine Dair adl rislelerini zikreder (Les thologiens byzantins et lIslam, s. 85-86).

BBLYOGRAFYA

Trait indit de Thodore Abou-Qrra (Abucara) sur lexistence de Dieu et la vraie religion (ed. L. Cheikho), Beyrouth 1912; A.-T. Khoury, Les thologiens byzantins et lIslam, Louvain 1969, s. 83105; Fuat Aydn, Harran Piskoposu Theodore Eb Kurra ve slam Anlay, I. Uluslararas Katlml Bilim Din ve Felsefe Tarihinde Harran Okulu Sempozyumu: 28-30 Nisan 2006 (haz. Ali Bakkal), Konya 2006, s. 215-226; S. H. Griffith, The Church in the Shadow of the Mosque: Christians and Muslims in the World of Islam, Princeton 2008, s. 60-64; a.mlf., Some Unpublished Arabic Sayings Attributed to Theodore Abu Qurrah, Le Museon, XCII, Louvain 1979, s. 29-35; a.mlf., Muslim and Church Councils: The Apology of Theodore Ab Qurrah, Studia Patristica, XXV, Leuven 1993, s. 270-300; a.mlf., The View of Islam from the Monasteries of Palestine in the Early Abbasid Period: Theodore Abu Qurrah and the Summa Theologiae Arabica, Islam and ChristianMuslim Relations, VII/1, Oxfordshire 1996, s. 9-28; a.mlf., Byzantium and the Christians in the World of Islam: Constantinople and the Church of the Holy Land in the Ninth Century, Medieval Encounters, III/3, Leiden 1997, s. 231-265; I. Dick, Un continuateur arabe de Saint Jean Damascene, Thodore Abuqurra, vque melkite de Harran, Proche orient chrtien, XII, Jrusalem 1962, s. 209223, 319-332; a.mlf., La discussion dAbu Qurra avec les ulmas musulmans devant le calife alMamun, Parole de lorient, XVI, Beyrouth 1991, s. 107-113; A. Guillaume, Theodore Abu Qurra as Apologist, MW, XV/1 (1966), s. 42-51; J. C. Lamoreaux, The Biography of Theodore Abu Qurra Revisited, Dumbarton Oaks Papers, LVI, Washington 2002, s. 25-40; Ednis el-Akrat, Tvdrs, Eb urre, MV.AU, IV, 371-376; Fyiz Ferct, Svdrs, Eb urre, elMevsatl-Arabiyye, Dmak 1998, I, 133. smail Tapnar

THOMSEN, Vilhelm
(1842-1927) Danimarkal dil bilimci, Trkolog. Vilhelm Ludvig Peter Thomsen 25 Ocak 1842de Kopenhagda dodu. 1859da babasnn isteiyle Kopenhag lhiyat Fakltesine kaydolduysa da ksa sre iinde Filoloji Fakltesine geti. Johan Nicolai Madvig, Westergaard, C. W. Smith ve Lyngby gibi dneminin nde gelen bilim adamlarndan dil, dil bilimi ve filoloji dersleri ald. Kk yata balad dil reniminde zel ilgisi ve yetenei sayesinde Sanskrite, Greke, Latince, Arapa, spanyolca, Rusa, Fince ve Macarca dahil on alt dil rendi. Hint-Avrupa dilleriyle urat, Dan diyalektoloji szlnn yazmna katkda bulundu. Aratrmalarn daha ok karlatrmal dil bilimi alannda yapt. Macar dilleri konusunu iledii ilk bilimsel almasn yaymladktan sonra (Det magyariske sprog og dets stammeslaegtskab, Tidskrift for philologi og paedagogik Aargang, VII [Kobenhavn 1867], s. 149174) Finlandiyaya gitti. Burada Fin dili zerine hazrlad teziyle (Den gotiske sprogklasses Indflydelse paa den finske. En Sproghistorisk undersogelse [Kobenhavn 1869]) doktor unvann ald; eserin Almanca tercmesiyle de (ber den einfluss der germanischen Sprachen auf die finnischlappischen [Halle 1870, 1967]) Berlin Bilimler Akademisi Sever Bopp dln kazand. 1869-1870 yllarnda Gneydou Avrupay dolaarak Slav ve Romen dilleri zerinde aratrmalar yapan Thomsen, talya ve Fransaya urad, ardndan lkesine dnd. Bir sre lise retmenlii yapt; 1871de Kopenhag niversitesinde karlatrmal dil bilimi dersleri vermeye balad; 1875te doent oldu. 1876da daha sonra bakanln yrtecei (1909) Danimarka Bilimler Akademisine ye seildi. 1887de profesrle ykseldi. 1913te emekliye ayrld; 12 Mays 1927de Kopenhag yaknlarndaki Valbyde ld. Trkoloji tarihine Orhon yaztlar zerine yapt almalarla geen Thomsen, Orhon ve Yenisey rmaklarnn kysndaki yazl talarn dilini zerek bunlarn Trklerden kaldn ispatlam ve 15 Aralk 1893te bunu bir bildiriyle aklamtr. Bildiriyi ertesi yl yaymladktan sonra (Dchiffrement des inscriptions de lOrkhon et lIenissei: Notice prliminaire, Bulletin, Kopenhag 1894) in ve Bizans kaynaklarn derinlemesine inceleyip 1896da Orhon yaztlarnn tamamn kitap halinde bir araya getirmitir. rencilerinden Kurt Wulfla birlikte Yenisey yaztlaryla ilgili aratrmalar da yapm, fakat bunlar yaymlanamamtr. Thomsen, Vilhelm Grnbech ve olu Kaare Grnbech gibi nemli renciler yetitirmitir. Alman dilcilerinden Willy Bang Kaupun Germanistik alanndan Trkolojiye gemesinde de onun almalar etkili olmutur. Danimarka kralnn elefan madalyas, Osmanl Padiah V. Mehmed Readn birinci rtbeden Mecd nian verdii, adna biri doktorasnn yirmi beinci, dierleri doumunun yetmiinci yl dnm mnasebetiyle armaan kitabn yaymlanp (Festshrift til Vilhelm Thomsen fra disciple, Kopenhag 1894; Festschrift Vilhelm Thomsen, Leipzig 1912; Studien ... Vilhelm Thomsen zum 70. Geburtstag gevidmet, Helsingfors 1912) sekseninci yl dnm iin balca yazlar tekrar baslan Thomsenin hayat ve almalar zerine eitli yaymlar yaplmtr. Thomsenin almalar toplu olarak Samlede Afhandlinger adyla neredilmitir (I-IV, Kobenhavn-Kristiania 1919-1931). Klliyatn III. cildi hemen tamamen Trkoloji alanndaki eserlerinden olumaktadr.

Trkolojiyle lgili Eserleri. 1. Inscriptions de lOrkhon dchiffres par Vilhelm Thomsen (Helsingfors 1896). Macar-Fin Derneinin nerettii Orhon yaztlarnn anlatld eserde Gktrk alfabesi, I ve II. yaztlarn eviriyazlar, Franszcalar, notlar, dzeltmeler ve dizin bulunmaktadr (Trke evirisi iin bk. bibl. s. 19-302). 2. Sur le systme des consonnes dans la langue ougoure (KSz., II [1901], s. 241-259). Makalede W. Radloffun Kutadgu Biligdeki (St. Petersburg 1890) yanllar da dzeltilmektedir. 3. Ein Blatt in Turkischer Runen Schrift aus Turfan (Sitzungsberichte der Berliner Akademie der Wissenschaften, 1910, s. 296-306). 4. Turcica, Etudes concernant linterprtation des inscriptions turques de la Mongolie et de la Sibrie (Helsingfors 1916). Thomsen bu almasnda Orhon ve Yenisey yaztlaryla ilgili son grlerine yer vermi, W. Radloffun ayn konuda yapt yaynn (Die Alttrkishen Inschriften der Mongolei, 1895) okuma ve anlamlandrma yanllarna dikkat ekerek Tonyukuk I-II yaztlaryla ilgili yeni neriler getirmitir. Byk ilgi uyandran eser Willy Bang Kaup, C. Brockelmann, Gyula Nmeth gibi Trkologlar tarafndan deerlendirme makalelerinde ele alnmtr. 5. Une inscription de la trouvaille dor Nagy-SzentMiklos (Hongrie) (Kobenhavn 1917). Macaristanda bulunan bir Peenek kitbesiyle ilgilidir. 6. Grammeltyrkiske indskrifter fra Mongoliet i oversatteelseog med indledning (Samlade Afhandlinger, III [Kobenhavn 1922], s. 465-516). Eski Trk yaztlar gzden geirilerek hazrlanan almada Gktrk tarihine dair bilgilerle yaztlarn Danca evirisi bulunmaktadr. Bu eviri Ragp Hulusi (zden) tarafndan Almancasndan Trkeye tercme edilmitir (Moolistandaki Trke Kitabeler, TM, III [1935], s. 81-118). 7. Aus Ostturkistans Vergangenheit (UAJ, V [1925], s. 124) (Trkesi: Kprlzde Ahmed Cemal, ark Trkistann Mzisine Dir, TM, II [1928], s. 33-59).

BBLYOGRAFYA

V. Thomsen, Orhon Yaztlar Aratrmalar (trc. Vedat Kken), Ankara 2002; A. Dilaar, Thomsen, Ankara 1963; a.mlf., skandinav Yurtlarnda Trkoloji, TDl., XXVII/257 (1973), s. 377-381; Hasan Eren, Trklk Bilimi Szl I: Yabanc Trkologlar, Ankara 1998, s. 315; a.mlf., Thomsen, Vilhelm Ludvig Peter, TA, XXXI, 174-175; Sten Konow, Obituary Notices Vilhelm Thomsen, JRAS (1927), tr.yer.; K. Wulf, Vilhelm Thomsen 25. Jan. 1842-12. Mai 1927, Arkiv fr nordisk filologi, XLVI, Lund 1930, s. 81-104; Abdlkadir nan, Vilhelm Thomsen, Trk Dili Belleten, sy. 18-20, Ankara 1943, s. 86-87; Erhan Aydn, Vilhelm Thomsenin Szl, lm Aratrmalar, sy. 17, stanbul 2004, s. 69-70; Zeynep Korkmaz, Vilhelm Ludvig Peter Thomsenin Hayat ve Trklk Bilimine Hizmeti, TK, XXXII/369 (1994), s.1-12; a.mlf., Vilhelm Ludvig Peter Thomsen (Hayat ve Trklk Bilimine Hizmeti), TDAY Belleten 1993, Ankara 1995, s. 1-11; Cemal Kurnaz, Vilhelm Thomsene Mecd Nian Verilmesi, a.e., s. 13-20; etin Cumagulov, Vilhelm Thomsenin almalar ve Krgzistanda Bulunan Gktrk Yaztlar, a.e., s. 99-114. A. Azmi Bilgin

TIBK
(bk. TEZAT).

TIBB- NEBEV
) ( Hz. Peygamberin salkla ilgili deerlendirme ve tavsiyeleri, bunlar zerine oluan literatr. Tbb- nebev tabiri, hastalklarn tedavisi ve saln korunmas hakknda Resl-i Ekremden nakledilen hadislerle bunlara dair literatr ifade eder. Bu literatre dahil eserlerde hadislerin yannda yetlere ve kadm dnemden balayarak eitli devirlerde yaam hekimlerin grlerine de yer verildii halde daha ok ilgili hadisler ele alnarak incelendii iin bu saha et-tbbn-nebev eklinde anlmtr. Bugnk bilim tarihileri, slm dnyasnda tarih boyunca gelimi tp ilmini genellikle et-tbbl-slm tabiriyle ifade etmektedir (slm dnyasnda bu alanda ortaya konan baz klasik metinler, Johann Wolfgang Goethe niversitesine bal Institute for the History of Arabic-Islamic Science tarafndan Fuat Sezginin editrlnde Islamic Medicine balyla yeniden neredilmitir: I-XCIX, Frankfurt 1995-1998). bb kk Arapada maharet sahibi olma anlamn ierdiinden maharetli ve kabiliyetli kiilere tabip denilmi, zamanla bu kelime tp alanndaki uzmanl belirten bir terim haline gelmitir. Ayn kkten treyen kelimeler tp ilmini bilme, tedavi usullerinde uzman olma mnasnda hadislerde geer (Wensinck, el-Mucem, bb md.; Miftu knzis-snne, s. 298-302). Tbba dair hadislerde saln nemi, tedavinin meruiyeti ve koruyucu hekimlikle ilgili tavsiyeler yer almakta, ayrca tedavi iin nerilen baz illar zikredilmektedir. Gnmzde hastala yakalanmamak iin gerekli tedbirleri nceden alp sal korumay ifade eden koruyucu hekimlik (hfzsshha) Hz. Peygamberin tp anlaynn en nemli yanlarndan biridir. Resl-i Ekremin, Birok insan u iki nimetin kymetini bilmez: Salk ve bo vakit (Buhr, Ri, 1); Hasta olmadan nce salnzn deerini bilin (Hkim, IV, 306); Bir yerde veba ktn duyarsanz oraya girmeyin; bulunduunuz yerde veba grlmse oradan ayrlmayn (Buhr, b, 30); Czzamldan aslandan kaar gibi kan (Buhr, b, 19) gibi szleriyle saln korunmasn tavsiye etmesi modern koruyucu hekimlik ve karantina anlayyla uyum halindedir. Bu tr hadisler tbb- nebev kitaplarnn yan sra hadis kitaplarnn taharet, namaz, oru, hac gibi fkhla ilgili blmlerinde de incelenmitir. Hadislerde illa ve dua ile tedavinin tavsiye edildii de grlmektedir. Buna bal olarak tbb- nebev kitaplarnda tedavinin din hkm, tedavi metotlar, ifal bitkiler, hastalklar, hastalklarn bulamas, zehirlenme, nazar demesi ve sihir gibi konularla ilgili hadislere yer verilmitir. Din metinler tp ilmine kavram ve usul asndan baz yenilikler getirmekle birlikte zellikle tbb- nebev eserlerinde hadislerin kaynaklarnn ve shhat durumlarnn gsterilmesi amalanmadndan o dnemde yaygn olan tp anlayna uyan baz zayf ve uydurma rivayetler de bu kitaplara girmitir. Tbb- nebev ile temel unsurlar kehanet, sihir, muska ve tlsm gibi eylerden meydana gelen o dnemin tp anlay arasnda baz farklar vardr. Hz. Peygamber en bata hastaln da ifann da Allahtan geldiine inanmak gerektiini bildirmi, bu konuda toplumda yaygn olan yanl telakki ve uygulamalar dzeltmi, irk almeti kabul edilen byye bavurmay yasaklam, hastalklardan korunmak iin muska ve tlsm kullananlar uyarmtr. Tpla ilgili hadisler incelendiinde Resl-i

Ekremin tedaviyi bir ilh emir olarak grd anlalr. Reslullah ifann Allah tarafndan yaratldn vurgulayarak dualarnda ifa talep etmi, ayrca tedavi iin hekimlere bavurulmasn istemitir. Ashabn, Biz eer tedavi olmazsak bundan dolay mesul tutulur muyuz? sorusu zerine, Ey Allahn kullar, tedavi olun! Allah her hastaln muhakkak aresini de yaratmtr; yalnz yalln aresi yoktur dedii rivayet edilmitir (Eb Dvd, b, 1). Hz. Peygamberin tp alanna yapt en nemli katk btn hastalklarn tedavi edilebileceini dile getirmesidir. Her hastaln bir sebepten kt ve sebep tesbit edildii takdirde hastaln giderilecei dncesi bir yandan tp uzmanlarn hastaln sebeplerini aratrmaya sevketmi, dier yandan hastalklarn kkeniyle ilgili btl inanlarn ortadan kalkmasn salamtr. Hastalklarn Allah tarafndan yaratldnn ifade edilmesi, baz hastalarn ve hastalklarn uursuz ve lnetli diye ktlenmesi gibi yanl anlaylar da engellemitir. Resl-i Ekrem tedavinin hukuk yn zerinde de durmutur. O, Tabbetten anlamad halde hekimlik yapan kii hastaya verdii zarar tazmin eder hadisiyle (Eb Dvd, Diyt, 23) hasta haklarn gvence altna almtr. Hz. Peygamberin bu uyars tp bilgisinin ve doktorluun toplumdaki nemini gstermektedir. Haram olan eylerle tedavi olmayn buyurarak (Eb Dvd, b, 11) il yapmnda kullanlmas dinen yasak olan haram maddelerin veya baz hayvanlardan elde edilen habis karmlarn kullanlmasn yasaklam, il yapmak iin kurbaalar ldrmek isteyen bir sahbye izin vermemitir (Eb Dvd, b, 11). Reslullah baz bitkilerin, yiyeceklerin ve meyvelerin tedavi edici ynne dikkat ekerek doal besinlerden yararlanlmasn tlemitir. te yandan kadm tp anlayn btnyle yanl saymam, onun baz prensiplerini kabul etmitir. Mesel salk iin perhizin nemine iaret eden ve eskiden beri bilinen, Her hastaln sebebi dolu midelerdir szn, Oru tutun, shhat bulursunuz ifadesiyle dile getirmi (Tabern, IX, 144), belirli hastalklardan mustarip olan sahblere perhiz yapmalarn tlemitir. Yine o dnemde yaygn tedavi yntemlerinden biri olan kan aldrmaya (hacamat) ehil eller tarafndan yaplmas artyla izin verip kendisi de kan aldrm, yarar kadar zarar da olabilen dalamaya ise mecbur kalnmadka bavurulmamasn istemitir. Tif ehrinde yaayan hristiyan hekim Hris b. Keledenin tp bilgisine gvenmi, baz sahbleri ona tedavi ettirmi, tp alannda yalnz uzman olanlarn faaliyette bulunmasn tembihlemitir. Bu sebeple tbb- nebev kitaplar slm dnyasnda yaayan gayri mslim hekimlerin grlerini, kadm tp geleneklerinin birikimlerini, Hipokrat ve Galen (Clns) gibi eski tp otoritelerinin tesbitlerini de ihtiva etmektedir. Hipokrat yemini baz tbb- nebev kitaplarnda zikredilmektedir (mesel bk. Zeheb, s. 65). Dier taraftan tabiplerin halk sal asndan yararl grd bilgilerin yet ve hadislerle birlikte aktarlmas bunlarn geni halk kitleleri tarafndan benimsenmesini kolaylatrmtr. Tp ilminden yararlanlmasn isteyen Resl-i Ekrem, illa tedavi olan kiinin duay ihmal etmemesi gerektiini de syleyerek duann tedavi edici gcne iaret etmitir. Duann yalnz Allahn isimlerini anarak ya da Kurn- Kermdeki ifa yetlerini okuyarak yaplmas gerektiini gstermi, insanlarn btl inan ve hurafelere yol aan uygulamalara kaplmasna izin vermemitir. Bir hadiste, Size ifal iki eyi, bal ve Kuran tavsiye ederim buyurduu rivayet edilmi (bn Mce, b, 7), bylece bedenin ifas ile ruhun ifasn birlikte zikretmitir. Hastalarn psikolojik adan desteklenmesi iin hasta ziyaretlerini tevik etmi, hastalarn yannda onlar zecek hususlardan sz edilmemesini tembihlemitir. Hastann yanna girdiinizde ecel konusunda onu rahatlatacak biimde konuun. Bu, onun ecelinin zamann deitirmez, ancak hastay rahatlatr demi (Tirmiz, b, 35), yine hastalar baklaryla rahatsz edenleri uyarm, Czzaml hastalara uzun uzun bakmayn

buyurmutur (bn Mce, b, 44). Nekahet dnemindeki hastalarn yemelerine imelerine dikkat etmeleri gerektiini vurgulayp hastalk sonras bakmn nemine iaret etmitir. Dier taraftan, Hastalarnz yemek yemeye zorlamayn, Allah onlar yedirir iirir szyle (Tirmiz, b, 4) hastaya bakanlarn hastann psikolojik durumuna zen gstermelerini istemitir. Tpla ilgili hadisler, Reslullahn sz olmalar bakmndan din bir deer tadklar gibi tp ilminin Asr- sadetteki seviyesini gstermeleri asndan tarih ve itima nemi haizdir. Resl-i Ekrem hastalarn tedavi olmasn istediinden tevekkl ve kadere rza gibi din gerekelerle tedavinin ihmal edilmesi doru deildir. Ancak tpla ilgili hadisler taabbud emirler deil, talil edilen dier ahkm gibi illetleri ortaya konularak deerlendirilmesi gereken naslardr. Mesel hadislerde dalamann meruiyetini gsteren ifadeler bulunmakla birlikte kan durdurmak iin baka yntem uygulamak da cizdir. Hz. Peygamber dalamaya o dnemde daha iyisi bilinmedii iin ve ancak zorunlu hallerde izin vermitir. Nitekim, Sizin kullandnz illarda bir ifa varsa ya hacamat bann kesiinde ya atein dalamasndadr; fakat ben dalama yaptrmay sevmem demitir (Buhr, b, 17). ifal bitkilerle ilgili baz tavsiyeleri ise bedev Araplar arasnda bilinen tedavi metotlarnn teyit edildii uygulamalardr. Resl-i Ekremin tp eitimi alm hekimlere ve tp alannda tecrbesi bulunan tabiplere itibar etmesi tecrb tbba verdii deeri gstermektedir. Literatr. slm ilimlerin teekkl devrinden itibaren tbb- nebevye dair eserler telif edilmitir. snaeriyyenin sekizinci imam Ali er-Rznn er-Rislet-ehebiyyesi (nr. Muhammed Ali elBr, Beyrut 1991), Halife Memn iin tbb tavsiyeler ieren kk hacimli bir eser olup bu sahann en erken rneklerindendir. Ancak Ali er-Rz hadislere neredeyse hi yer vermemi, daha ok kendi tecrbelerini aktarmtr. bn Habb es-Slemnin e-bbn-nebev diye tannan Mutaar fibb ise (bbl-Arab balyla e-b vel-ebb fil-Endelsil-slmiyye ierisinde, nr. Muhammed el-Arab el-Hattb, Beyrut 1988; nr. Camilo lvarez de Morales-Fernando Girn Irueste, Madrid 1992; nr. Muhammed Ali el-Br, Dmak 1993) iinde hadislerin bulunduu ilk tp eseri olarak bilinir (DA, XIX, 513). bn Habb, Yunan tbbndan bahseden bir blmn ardndan tpla ilgili hadisleri konularna gre tasnif etmitir. Tbba dair hadisler hadis kitaplarnda genellikle Kitb-b bal altnda verilmitir. Mlik b. Enesin el-Muvaa ile Abdrrezzk esSannnin el-Muannefi gibi nisbeten erken tarihli eserlerde bu balk altnda birer blm bulunmamakla birlikte gz demesi, veba, rukye, dalama, hacamat hakknda bilgi bulunan illar, hastalarn tedavisinin meruiyeti gibi alt balklar vardr. Ktb-i Sitteden Buhr, Eb Dvd, Tirmiz ve bn Mcenin eserlerinde Kitb-b blm yer almakta, Mslimin el-Cmiuainde tpla ilgili rivayetler Kitbs-Selm iinde verilmektedir (Ahmed Muhammed Zeble, Tarc ve dirset edi-bbin-nebev fil-mmehtis-sitte adyla bir yksek lisans tezi hazrlamtr [1988, Cmiat mmil-kur [Mekke]). Daha sonra bns-Snn, bn Habb enNsbr, Eb Nuaym el-sfahn, Mstafir, Aleddin Ali b. Abdlkerm el-Kehhl el-Hamev, Zeheb, bn Kayyim el-Cevziyye, Syt, emseddin bn Tolun, Ebl-Hasan bnl-Cezzr ve Kalyb gibi limler tbb- nebevye dair eserler yazmtr. bn Kayyimin Zdl-mednn tp blmn oluturan ve e-bbn-nebev adyla mstakil olarak birok defa neredilen eseri tbb- nebev literatrnn en mehur rneidir. Baz tbb- nebev kitaplarnda zayf ve uydurma rivayetlerin bulunmasna tepki gsteren bir ksm mellifler sadece sahih tp hadislerini cemetmek istemilerdir. Mesel Ziyeddin el-Makdis, e-aaynda geen konuyla ilgili hadisleri ebbn-nebev adl eserinde bir araya getirmitir. emseddin bn Tolun da eserinde tpla ilgili uydurma hadislere yer vermediini sylemektedir (el-Menhelr-rev, s. 7). Osmanl sahasnda

baslan tbb- nebev eserlerinden en ok bilineni Hseyin Remzinin Tbb- Nebevsidir (stanbul 1309, 1324). Gnmzde gerek Batda gerek slm dnyasnda tbb- nebev zerine birok aratrma yaplmtr. Bunlardan bazlar konuyu genel anlamda (mesel bk. Irmeli Perho, The Prophets Medicine, Helsinki 1995, Studia Orientalia, LXXIV, zel say) veya modern bilimsel veriler nda (mesel bk. Mahmd Nzm en-Nesm, e-bbn-nebev vel-ilml-ad I-III, Beyrut 1404/1984; Mohammad Ikram, Tbb-e-Nabawi and Modern Scientific Research, HI, XXVI/3 [1983], s. 3-35) deerlendirmektedir; bazlar ise eitli hadislerde geen tedavi yntemleri, illar ve tedavi amacyla okunan dualarla ilgili monografilerdir (mesel bk. Hall brhim Molla Htr, el-be f ati adi-bbe, Cidde 1405/1985; Ali Mnis, e-bbn-nebev f ilcil-meralcihzil-azm vel-kebd, Beyrut 1412/1992; M. Osman Nect, el-adn-nebev ve ilmnnefs, Kahire 1413/1993; Hassn ems B, e-if bil-abbetis-sevd, Beyrut 1419/1999; Midhat Muhammed Sbir Ali, Min Hedyir-Resl fil-viye minel-mara, Mecelletl-baililmi vet-tril-slm, III [Mekke 1400], s. 231-254; Nurdeen Deuraseh, Al-Ruqyah with the Quran and the Dua [the Prayer] in Islamic Medical Tradition, Journal of the International Society for the History of Islamic Medicine, IV/7 [stanbul 2005], s. 27-32). 5-9 Reblevvel 1407de [9-13 Kasm 1986] Kveytte dzenlenen el-Mtemerl-lem er-rbi anit-tbbil-slm sempozyumunda tbb- nebev hakknda birok tebli sunulmutur. Trkiyede tbb- nebevye dair tebli, makale, lisans, yksek lisans ve doktora tezi olarak birok alma yaplmtr. Doktora tezlerinden bazlar unlardr: Mahmut Denizkular, Tbb- Nebev (1979, U lhiyat Fakltesi, Peygamberimiz ve Tp adyla stanbul 1981, Kuran- Kerim ve Hadislerde Tp adyla stanbul 1982); nder aran, Ahmed-i D, Tbb- Nebev: ml-Fonetik-Morfoloji-Karlatrmal Metin (1992, nn niversitesi Sosyal Bilimler Enstits, stanbul 1996, Ahmed-i Dnin eseri hakknda bk. DA, II, 57); Mustafa Dnmez, Ebu Nuaym el-sfahnnin et-Tbbn-nebevi simli Eserinin Tahkiki (2005, U Sosyal Bilimler Enstits). Yksek lisans tezleri arasnda Abdullah Kenin Hadislerde Flebotomi (1984, M Sosyal Bilimler Enstits) ve Ahmet Turhanolunun Hadislerde Koruyucu Hekimlik (1996, M Sosyal Bilimler Enstits) adl almalar zikredilebilir. Ali Rza Karabulutun Tbb- Nebev Ansiklopedisi (Kayseri 1994), brahim Canann Hz. Peygamberin Snnetinde Tp (Tbb- Nebev) (Ankara 1995), Celal Yenierinin Hz. Peygamberin Tbb ve Tbbn Fkh (stanbul 2009) ile Veli Atmacann Hadislerde Rukye (stanbul 2010) isimli kitaplar da tbb- nebev konusunda yaymlanm Trke eserler arasnda saylabilir.

BBLYOGRAFYA

Miftu knzis-snne, s. 298-302; bn Habb es-Slem, Mutaar fi-b (nr. ve trc. C. lvarez de Morales-F. Girn Irueste), Madrid 1992, neredenlerin girii, s. 19-24; Tabern, el-Mucemlevsa (nr. Mahmd Tahhn), Riyad 1415/1996, IX, 144; Hkim, el-Mstedrek, IV, 306; Ziyeddin el-Makdis, e-bbn-nebev (nr. Mecd Feth es-Seyyid), Tanta 1989, neredenin girii, s. 19; Ali b. Abdlkerm el-Hamev el-Kehhl, el-Akmn-nebeviyye fi-nati-bbiyye (nr. Ahmed Abdlgan M. en-Necl el-Cemel), Beyrut 1424/2003; Zeheb, e-bbn-nebev (nr. Ahmed Rifat el-Bedrv), Beyrut 1410/1990, s. 65; bn Kayyim el-Cevziyye, e-bbn-nebev (nr.

Abdlgan Abdlhlik v.dr.), Beyrut, ts. (Drl-ktbil-ilmiyye), s. 10-18; Bedreddin el-Ayn, Umdetl-r, Kahire 1972, XVII, 363; Syt, el-Menhecs-sev vel-menhelr-rev fi-bbin-nebev (nr. Hasan M. Makbl elEhdel), Beyrut 1406/1986, neredenin girii, s. 22, 27-35; emseddin bn Tolun, el-Menhelr-rev fi-bbin-nebev (nr. Zheyr Osman el-Cuayd), Beyrut 1416/1996, s. 7; Mahmud Denizkular, Peygamberimiz ve Tp, stanbul 1981, s. 113-144; M. Ali el-Br, el-mm Al er-R ve risleth fi-bbin-nebev, Beyrut 1991, s. 5-9; el-Eb ve amll-mtemeril-lemiyyir-rbi ani-bbil-slm, Kveyt 1407/1986, tr.yer.; Rait Kk, Tbb- Nebev Literatr zerine Bir Deneme, lim ve Sanat, I/3, Ankara 1985, s. 6-8. Ayhan Tekine

TIBB- RHN
) ( Ahlkn bir ruh sal ilmi olduu dncesinden hareketle bu ilme verilen ad. slm dncesinde insann varlk btnlnn beden ve ruhtan (nefis) olutuu kabul edilmi, baz kaynaklarda beden saln korumay ve hastalklar tedavi etmeyi amalayan bilgi dalna tbb- cesedn, ruh saln korumay ve ruhu faziletlerle bezeyip erdemsizliklerden arndrmay amalayan bilgi dalna da tbb- rhn denilmitir. Seyyid erf el-Crcn tbb- rhnyi mnev mkemmellikleri, hastalklarla bunlarn tedavi yollarn, mnev saln ve itidalin nasl korunacan reten ilim eklinde tanmlar (et-Tarft, e-bbr-rn md.). et-Tabbrrhn dedii ahlk eitimcisini de irada ve mnev olgunlatrmaya muktedir uzman kii diye tarif eder (a.g.e., e-abbr-rn md.). Tehnev ayn tabirleri sflere mal ederek Crcnninkine yakn ifadelerle tanmlamtr (Kef, II, 899). Literatrde ahlk ilmi iin et-tbbr-rhn terkibinin kullanlmas Efltuna dayanan anlaytan kaynaklanmaktadr. Efltuna gre ktlk salkl bir davran olmayp bir tr ruh hastaldr ve bu hastalk gerek bilgi olan felsefe ile tedavi edilir (mesel bk. Gorgias, s. 60-65, 109-110; Timaios, s. 118-122, 125-126; benzer grler baka Yunan filozoflarnda da vardr, mesel bk. Clns, s. 4243; ayrca bk. Abdul Quasem, LXXI/3-4 [1981], s. 216-217). Grek mirasnn slm dnyasna aktarlmasndan itibaren bu anlay mslman dnrlerce de benimsenmitir. Nitekim Yakb b. shak el-Kind Risle fil-le li-defil-aznda ahlk bir ruhan tp olarak ele almtr. Kind, daha sonra Eb Bekir er-Rz ve dier melliflerin eserlerine ad olarak verecei bu terkibi kullanmamsa da kontrolsz fke ve ehvet gibi duygularn basksyla ortaya kan taleplerin ve znt, kayg, lm korkusu gibi tezahrlerin ruh hastalklarna yol amas yannda insann ahlk yetkinliine engel olaca ve onu mutsuz klaca fikrini ilemitir. Bilindii kadaryla slm dncesinde e-bbr-rn balyla eser yazan ilk dnr Eb Bekir er-Rzdir. Rz eserinde tp ilminin biri beden, dieri ruh eklinde iki dalndan bahseder. Bunlarn ilki fizyolojik hastalklar nlemeyi ve tedavisini, ikincisi ahlk hastalklardan korunmay, bunlar tedavi ederek insan erdemli klmay amalar. Rz bedenle ruh arasndaki ilikide ynetimin ruha ait olduunu dnm, insanda gelien psikolojik uyarmalarn ve ruhun ektii elemlerin fizyolojik belirtilerle aklanabileceini ifade etmi, bu sebeple beden tabibinin ayn zamanda ruh tabibi olmas gerektiini sylemitir. Bu maksatla mnev hekimlik iin baz kurallar koymutur (De Boer, s. 149). Rznin e-bbr-rnyi telif etmesinin sebebi beden hekimlikle mnev hekimlik arasnda bir ba grmesidir. Eserini, daha ok rezletlerin el alnd yirmi blme ayran Rz insann tutkularn akln buyruuna vermesi gerektiini dnr. Efltunda grld gibi nefsin melekelerini inceler ve nefsin kusurlarn bilmenin nemi zerinde durur. Cinsel ak, kendini beenme, kskanlk, fke, yalan, cimrilik, kayg, znt, hayszlk, ehvet dknl, bir eye kr krne bamllk gibi kt huylar tahlil eder ve bunlardan kurtulmann yollarn gsterir. Hamdddin el-Kirmn, Rznin eserini eletirmek amacyla el-Avl-ehebiyye fi-bbinnefsn balkl bir eser kaleme almtr. Ebl-Ferec bnl-Cevz de e-bbr-rn adyla

muhtasar bir eser yazm, otuz blmden oluan eserinin tamamnda Rznin e-bbrrnsinden bol miktarda faydalanmasna ramen ne onu ne de eserini anmtr. Ahlk tbb- rhn olarak ele alan dnrlerden biri de Kindnin rencisi Eb Zeyd el-Belhdir. Onun iki blmden meydana gelen Meliul-ebdn vel-enfs adl eserinin ilk blm beden salnn korunmasn ve fizyolojik hastalklarn tedavisini, ikinci blm ahlk sal koruma ve ahlk hastalklar tedavi etme yollarn gsterir. Belhnin bu kitab yazmasnn sebebi bedenle ruh arasndaki ilikinin ahlk sonularn incelemek olmaldr. Belh, kendisinden nce beden salna dair birok eser yazld halde ruh salnn ihmal edildiini belirterek eserinin bu alanda nc bir rol tadn ileri srmektedir (DA, V, 413-414). Ruhbeden ilikisi hakkndaki geleneksel anlay srdren Frb, ahlk iin et-tbbr-rhn terkibini kullanmamsa da konuya geni yer ayrd Full-medennin banda bu ilmi mnev tabbet olarak ele alm, et-Tenbh al seblis-sade adl eserinde de ayn yaklam sergilemitir. Buna gre beden gibi ruh iin de salk ve hastalk sz konusudur. Beden sal, bedenin ve beden unsurlarn yapsnn nefse fiillerini en mkemmel ekilde yapma imkn verecek biimde kusursuz olmasdr. Bunun gibi ruh sal da ruh melekelerin iyi ve gzel fiiller yapmaya elverili olmas, ruhun hasta olmas ise melekelerinin ktlkler ve irkin davranlar yapmasna yol aacak durumda bulunmasdr (Full-meden, s. 103). Beden hastalklar tedavi edecek tabibin ncelikle bedeni, onun organlarn tanmas, daha sonra bunlardaki hastalklar, bu hastalklarn nasl giderileceini bilmesi gerektii gibi nefsin tedavisiyle uraacak kiinin de nefsi ve onun eitli melekelerini tanmas, bunlarda kabilecek kusurlar ve sebeplerini bilmesi gerekir (a.g.e., s. 105). Bir siyaset felsefecisi olan Frb ahlk ilminin bir tabbet sayld eklindeki dncesini meden hayata uygulayarak toplumun da salkl veya hasta olabileceine iaret etmektedir. Toplumun salkl olmas halkn dengeli bir ahlk hayat yaamas, hasta olmas da bu hayattan sapmas demektir. Buna gre bireylerde ve toplumlarda ba gsteren mnev hastalklar iin bir tabibe gerek vardr. Frbye gre nefislerin tabibi meden insandr; buna melik de denir (a.g.e., s. 104-105). hvn- Safnn Resilinde nefsin arndrlmas ve ahlkn dzeltilmesinden bahsedilirken yanl inan ve dncelere kaplm insanlar aydnlatan kiinin onlar yumuaklkla tedavi etmeye alan bir tabip gibi davranmas gerektii belirtilir (Resil, IV, 10). hvn- Saf peygamberlerle sahblerini ve halifelerini ruh tabipleri diye niteler (a.g.e., IV, 16, 29). Bu ilk dnrlerden itibaren ahlkn bir ruh sal ilmi kabul edilmesi gelenek halini almtr. Mesel bn Miskeveyh, tp bilimiyle ahlk arasnda ba kurarak koruma tedbirleri ve tedavi asndan ahlk eitimde tptan yararlanlmas gerektiini sylemitir. Zira beden tp gibi ahlk tp da biri ahlk sal koruma tedbirleri, dieri bozulan ahlk iyiletirme faaliyetleri olmak zere ikiye ayrlr. Buna gre insan nefsi iyi ve erdemli olursa erdemlere kavumay sever, gerek ilimlere ve salkl bilgilere arzu duyar. O halde nefis akl dizginiyle kontrol edilmelidir (Tehbl-al, s. 151-152). Ahlk tpla ilikilendirme anlayn devam ettiren Gazzlye gre kt huylar kalbin hastalklardr. nsann ebed hayattaki mutluluunu yok edecek derecede tehlikeli olan bu hastalklarn tabipleri bedensel hastalklar alanndaki tabiplerden daha ar bir sorumluluk tar. Tbbn bu trn renmek her akl banda insan iin bir zorunluluktur (y, III, 49). Beden hastalklarla mcadele edip saln kazanmak gibi ruh saln korumak iin de kt huylar yok edip gzel huylar elde etmek gerekir. Ahlkta arlklardan kurtularak dengeli bir ruh yapya kavumak iin kt huylar ztlaryla, mesel cahillik hastal renimle, cimrilik hayr yapmakla,

kibir alak gnlllkle, ehvet de tutkular dizginlemekle tedavi edilir. Bedensel hastalklardan kurtulurken ac illara sabredildii gibi kalbin hastalklarndan kurtulmak iin de mchede ve sabrn aclna katlanlmaldr; nk bedenin hastal nihayet lmle son bulur, ruhun hastal ise lm tesinde de devam eder (a.g.e., III, 60-61). Gazzl eserinde yeme ime tutkusu, dnya tutkusu, cimrilik ve mal tutkusu, makam tutkusu, riya, kibir vb. konular derin psikolojik analizlerle incelemi, bunlarn iyiletirilmesi iin de il ve tedavi kelimelerini kullanmtr. Nasrddn-i Ts, geni lde bn Miskeveyhin Tehbl-alndan faydalanarak yazd Al- Nrde birinci blmn dokuzuncu faslnda gelenee uyarak biri tbb- ebdn, dieri tbb- nfs olmak zere iki eit tptan sz etmi, zellikle sosyal evrenin ahlk zerindeki etkisi dolaysyla erdemli bir evrede yaamay ve iyilerle iliki kurmay tlemitir. Onuncu blmde Gazzl gibi ahlk hastalklarn ztlaryla tedavi edilmesi gerektiine iaret ettikten sonra eitli erdemsizlikleri sralayarak bunlar iyiletirmenin yollarn gstermitir. Bu arada Kindyi izleyip znt ve kederi de birer hastalk kabul eden Ts bunlarn tedavi yollarn anlatrken Kindnin yan sra bn Miskeveyh ve Gazzlden geni lde yararlanmtr. Son dnem Osmanl limlerinden Mehmed Reid Hfz- Shhat-i Ahlk yahud Fezleke-i Tbb- Rhn balkl bir risle yazmtr (bk. bibl.). Rislede ahlk ilmine dair ksaca bilgi verildikten sonra ahlk salnn nitelii, ls, ahlk saln koruma ve gelitirme yollar anlatlmaktadr. te yandan tp ve sihir konularnn i ie getii baz eserlere de tbb- rhn ad verildii grlmektedir. Mesel Seyyid Mustafa Murtaz el-mil gz demesi, by gibi sebeplere dayandrd beden hastalklarn tedavisi iin eitli kaynaklardaki dualar toplayarak Blatlemel ile-ifil-cil bi-bbir-rn adyla bir eser meydana getirmitir (bk. bibl.). Mellife gre -gz demesinde grld gibi-ruh bedene tesir edebilir, hatta mala mlke zarar verebilir; sihirbazlarn da insanlar zerinde etkilerinin olduu bilinmektedir. mil, bu tr zararl etkenlerden doduunu ileri srd birok hastalk zikrederek bunlarn tedavisi iin sihir formlleri ve harf tlsmlarnn uygulanmasn, ifa yetleri ve dualarnn okunmasn nermekte, ayrca hastalklardan kurtaracan syledii yetlerle ilgili Hz. Peygamber, Ehl-i beyt ve a imamlarndan dualar aktarmaktadr. Ebbekir Nusret Efendiye ait Trke M Hadar fit-tbbir-rhn adl eserin ruhan tbba dair ilk blmnde de madd ve mnev ihtiyalarn karlanmasna ve skntlarn giderilmesine imkn salayacana inanlan yetler, dualar, tlsm ve sihir formlleriyle vefkler; cismn tbba dair olan ikinci blmde ise fizyolojik hastalklar iin eitli madd nesnelerden il formlleri gsterilmektedir. Mellifi mehul Risle fi-bbir-rn adl bir eserde de yer yer bn Snya atflar yaplarak birok fizyolojik ve psikolojik hastalktan bahsedilmekte, bunlara iyi geldii ileri srlen tbb ve sihr formller verilmektedir.

BBLYOGRAFYA

Tehnev, Kef, II, 899; Efltun, Timaios (trc. Erol Gney-Ltfi Ay), stanbul 1943, s. 118-122 (86b-88c), 125-126 (90a-d); a.mlf., Gorgias (trc. Reyan Erben), Ankara 1946, s. 60-65 (477e-480a), 109-110 (505a-b); Clns, el-Al (nr. P. Kraus, Mecellet klliyyetil-db, V/1 iinde), Kahire 1937, s. 42-43; Yakb b. shak el-Kind, zntden Kurtulma Yollar: Hle li-defil-ahzn (nr. ve

trc. Mustafa arc), stanbul 1998, tr.yer.; Eb Bekir er-Rz, e-bbr-rn (nr. P. Kraus, Resil felsefiyye iinde), Kahire 1939; ayrca bk. neredenin girii, s. 1-4; Eb Zeyd el-Belh, Meliul-ebdn vel-enfs (nr. Mahmd el-Masr), Kahire 1426/2005, tr.yer.; Frb, Fullmeden (nr. ve trc. D. M. Dunlop), Cambridge 1961, s. 103-105; a.mlf., et-Tenbh al seblissade, Haydarbd 1346, s. 9-15; hvn- Saf, er-Resil, Beyrut 1377/1957, IV, 8-32; bn Miskeveyh, Tehbl-al (nr. Hasan Temm), Beyrut 1398, s. 151-152; Gazzl, y, III, 49, 60-63; Ebl-Ferec bnl-Cevz, e-bbr-rn, Dmak 1348; Nasrddn-i Ts, Al- Nr (nr. Mcteb Mnov-Ali Rza Haydar), Tahran 1369 h., s. 155-202; Ebbekir Nusret Efendi, M Hadar fit-tbbir-rhn, stanbul 1303; Mehmed Reid, Hfz- Shhat-i Ahlk yahud Fezleke-i Tbb- Rhn, stanbul 1311; Risle fi-bbir-rn, Sleymaniye Ktp., Badatl Vehbi, nr. 1407; J. T. de Boer, Trul-felsefe fil-slm (trc. M. Abdlhd Eb Rde), Beyrut 1981, s. 149; Mustafa Murtaz el-mil, Blatl-emel ile-ifil-cil bi-bbir-rn, Beyrut 1416/1996; M. Abdul Quasem, Psychology in Islamic Ethics, MW, LXXI/3-4 (1981), s. 216-217; Seyfi Kenan, Ebu Bekr Zekeriya er-Rzinin et-Tbbur-ruhnisinde Davran Bozukluklar ve Islah, Tp Tarihi Aratrmalar, sy. 9, stanbul 1999, s. 91; lhan Kutluer, Belh, Eb Zeyd, DA, V, 413-414. Mustafa arc

TIBHNE-i MRE
(bk. MEKTEBi TIBBYYE).

TIFL AHMED ELEB


(. 1070/1660) Divan airi, meddah. eyh Mehmed Efendi, Mstakimzde, smil Bel ve Hammer doum yerini stanbul olarak gsterir. Ancak Safy, adn Ahmed diye kaydettikten sonra onun Abdlaziz Efendi adl bir zatn olu olduunu ve Trabzonda dnyaya geldiini syler (Tezkire, s. 358). iir yazmaya ocuk yalarnda baladndan Tfl mahlasn almtr. Memleket hasretiyle yazd baz iirlerinden stanbula sonradan geldii anlalmaktadr. Evliya elebi boyunun uzunluundan dolay ayrca Leylek Tfl lakabyla anldn belirtir (Seyahatnme, I, 671). iirleri ve meddahl ile dneminde sevilen bir kii olduu zikredilmektedir (Akbulut, s. 9). Her ne kadar tezkirelerde airlii vlyorsa da kendisi daha ziyade meddah ve nedim diye hret bulmutur. Tfl keskin zeks sayesinde ksa srede IV. Muradn hizmetine girerek onun meddah ve nedimi oldu. airin IV. Muradn meclislerinde ehnmeyi okumasnn yan sra mizah kssalar yazd da bilinmektedir. Ayrca sls, nesih, talik ve hurde talikte mhir bir hattatt; padiah ve devlet ricli iin birok kitap istinsah ettii kaydedilmektedir. Gmrk ve evkaftaki vazifelerinden elde ettii gelirle rahat bir mr srd, serbest ve rindne bir hayat geirdii belirtilmektedir. Buna ramen devlet ilerinin kt gidiini yer yer iirlerine aksettirdi ve siyas otoritenin bunlara kaytsz kaldn vurgulamaktan ekinmedi. Abdlbaki Glpnarl, Tflnin Melmiyye-i Bayrmiyyeye mensup, drs-i Muhtefye bal ve Sar Abdullah Efendinin sohbet arkada olduunu belirtmektedir (Melmlik ve Melmler, s. 132). airin lm tarihi hakknda eitli bilgiler bulunmaktadr. Safy, Nil Tuman ve Hammer vefat yln 1074 (1663-64) olarak gsterirken Mstakimzde ve eyh onun 1071de (1660-61) ldn syler. Ancak akrabasndan Nazm Mehmed Efendi ve Nilnin lmne drdkleri, Dedim gehvre-i cennette Tflye makm eyle ve Gehvre-i rhat ola Tflye lahd msralar ile divannn The British Library nshasnda kaytl (Or., nr. 7214, vr. 79b) tarihler Tflnin vefat tarihinin 1070 (1660) olduunu ortaya koymaktadr (nar, s. 25). Sleyman Fik Efendinin Mecmasna gre (vr. 61b) evi Kocamustafapaada bulunan airin mezar Silivrikap dnda Hazreti Bl civarndadr. Safy, Tflnin iirlerini belgat ve fesahat bakmndan vgye lyk bulurken Rz ve Gft onun tzeg olduunu syler. Kendisinden bahseden dier kaynaklarda da yksek mertebede iir yazd, hissiyatnda incelik ve edasnda metanet bulunduu belirtilir (Akbulut, s. 10). eyh Mehmed Efendi, Vekyiul-fuzalsnda herkesin bildii hikyeleri Tflnin farkl bir slpla anlattn kaydeder. iirlerine nazre yazan Nedm, Tflyi etrafndaki airlerden ayran zellikleri sebebiyle vgyle anar (Nedim Divan, s. 303-304). iirlerindeki orijinal imajlara ve yer yer grlen sebk-i Hind tesirine ramen slbu akc ve sadedir (nar, s. 36). Fehm-i Kadm, Bk ve eyhlislm Zekeriyyzde Yahy Efendiden etkilendii bilinen air pazar geceleri beraberce ehnme okuduklar Nef, Cevr brhim elebi, Arz, Nedm ve Uzlet gibi airlere tesir etmitir. Meddahl airliini glgede braktndan divan airleri arasnda hak ettii yeri alamamsa da Trk meddahlar

iinde byk bir ne sahip olmutur. M. Fuad Kprl onu Osmanl meddahlarnn en mehuru saymak gerektiini kaydeder. Kime ait olduu tam bilinmeyen Sansar Mustafa, Hanerli Hanm, Letifnme, Kanl Bekta vb. hikyeler ona atfedilir. Birok edeb gelenekten etkilenen Tflnin hikyeleri zamanla gelierek kendine zg trler oluturmutur (Sayers, bk. bibl.). Eserleri. 1. Divan. Trkiyede ve yurt dndaki ktphanelerde on drt nshas tesbit edilen divanda bir mesnevi (Sknme), yirmi sekiz kaside, bir terkibibend, bir mseddes, 197 gazel, drt rub, kta, alt mfred, yedi tarih manzumesi bulunmaktadr. Kprl, British Museum nshasnn sadece gazeliyyt ihtiva ettiini belirtirse de (A, XII/1, s. 234) bu doru deildir. Sleymaniye Ktphanesinde bir nshas olan (Hac Mahmud Efendi, nr. 3518) divan zerine bir bitirme (Kif Ylmaz, 1983, Atatrk niversitesi), iki yksek lisans (Berrin Uyar Akaln, 1991, Hacettepe niversitesi; Vildan zdingi, 1991, S) ve bir doktora (Bekir nar, 2000, Frat niversitesi) tezi hazrlanmtr. 2. Sknme. Divann baz nshalarnda yer alan (mesel bk. Sleymaniye Ktp., Hac Mahmud Efendi, nr. 3518) 241 beyitlik bir manzume olup mesnevi nazm ekliyle ve aruzun mefl mefiln feln kalbyla yazlmtr. airin Melmlikle olan bann ve tarikat silsilesinin kaydedilmesi bakmndan dikkat ekici olan bu eseri Ayntabl Ayn, Tflnin airliinin ispat eklinde grr. Bekir nar bu eser zerine bir makale yaymlamtr (Trklk Bilimi Aratrmalar, sy. 12 [Nide 2002], s. 111-153). Baz kaynaklarda, Eski Zaral Tarznin yazd 184 beyitlik hicviyye tarzndaki Vasiyyetnme (Nuruosmaniye Ktp., nr. 4967/1, vr. 61-66) Tflye atfedilir. Flgel, Katalogunda Tflnin birok iirinin yer aldn belirtir (I, 721). Millet Ktphanesindeki bir mecmuada da (nr. 624) Tflnin iirleri bulunmaktadr (nar, s. 55). David Selim Sayers, Tflnin hikyeleri zerine bir yksek lisans almas yapmtr.

BBLYOGRAFYA

Nedim Divan: Klliyat (haz. Halil Nihad Boztepe), stanbul 1338-40, s. 303-304; Rz, Tezkire (nr. Ahmed Cevdet), stanbul 1316, s. 63; Gft ve Terft-uars (haz. Kif Ylmaz), Ankara 2001, s. 166; Evliya elebi, Seyahatnme, I, 671; Mustafa Safy Efendi, Tezkire (haz. Pervin apan), Ankara 2005, s. 358; Bel, Nuhbetl-sr, s. 292; eyh, Vekyiul-fuzal, I, 677; Slim, Tezkire, stanbul 1315, s. 568; Mstakimzde, Tuhfe, s. 60; a.mlf., Mecelletn-nib, Ankara 2000, s. 304; Sleyman Fik Efendi, Mecma, Ktp., TY, nr. 3472, vr. 61b; Hammer, GOD, III, 449; Flgel, Handschriften, I, 721; Rieu, Catalogue, s. 198; Sicill-i Osmn, III, 252; Abdlbki [Glpnarl], Melmlik ve Melmler, stanbul 1931, s. 132; Pertev Naili Boratav, Halk Hikyeleri ve Halk Hikyecilii, stanbul 1946, s. 122; mer Akbulut, Trabzon airleri, Trabzon 1953, s. 9, 10; Bekir nar, Tfl Ahmed elebi, Hayat, Edeb Kiilii, Eserleri ve Divannn Tenkitli Metni (doktora tezi, 2000), Frat niversitesi Sosyal Bilimler Enstits, s. 25, 36, 55; Mehmet Nil Tuman, Tuhfe-i Nil (haz. Ceml Kurnaz-Mustafa Tatc), Ankara 2001, II, 589; David Selim Sayers, Tfl Hikyelerinin Trsel Geliimi (yksek lisans tezi, 2005), Bilkent niversitesi Ekonomi ve Sosyal Bilimler Enstits; Tfl, Ahmed elebi, TA, XXXI, 182; M. Fuad Kprl, Tfl Ahmed elebi, A, XII/1, s. 234-235. Bekir nar

TINER
() Eb Abdillh el-Hc Muhammed b. Mlik el-Mrr el-Grnt et-Tner (. 504/1110dan sonra) Endlsl ziraat limi, edip ve air. V. (XI.) yzyln ortalarnda Grnatann kuzeybatsndaki Tner kynde dodu. bn Mlik etTner ve el-Hc el-Grnt diye de anlr. Ben Mrre kabilesinden yneticilerle yakn ilikisi olan tannm bir aileye mensuptur. Hayatnn erken bir dneminde ailesiyle birlikte Grnataya g etti. nceleri oyun ve elenceyle geen bir hayat srerken daha sonra ilme yneldi; bn Bassl etTuleytlden ziraat (filha) renimi grd ve bu konuda uzman oldu. leriki yllarda gittii bliyede (Sevilla) tabip Ebl-Hasan ihb b. Muhammedden tp okuduu (494/1101) bilinmektedir. Grnatada hkm sren Zrler hnedannn son emri Abdullah b. Bulukkn ve Murbt Emri Temm b. Ysuf b. Tfnin hizmetinde bulundu. Ardndan tarm yntemleri ve tarm rnleri konusunda bilgisini gelitirmek iin dou slm lkelerine seyahate kt. Zehretl-bustn adl eserinde yer yer dile getirdii gibi Selya, Kalat Ben Hammda ve Kahireye urad; el-Hc diye anldna gre muhtemelen buradan Hicaza gidip hac farzasn eda etmitir. Daha sonra am blgesine geti ve Dmak, Askaln, Halep gibi ehirleri dolat. Ziraat konusunda geni tecrbe sahibi olarak dnd Grnatada vefat etti. Zehretl-bustn 504 (1110) yl civarnda yazdna gre bu tarihten sonra lmtr. Tarm alanndaki uzmanl yannda ada bn Bessm e-entern ve daha sonra Lisnddin bnl-Hatb gibi edip ve tarihiler onun iir ve edebiyat alanndaki yeteneine de iaret ederler. Tner, Grnata Valisi Temm b. Ysuf b. Tfne sunduu Zehret (Zehr)l-bustn ve nzhetlehn adl eseriyle tannmtr. Bilimsel tarm alannda gnmze ulaan nemli eserlerden biri olan Zehretl-bustn bir mukaddime ve 234 fasldan meydana gelmektedir. Mellif mukaddimede ziraata tevik edip ziraatla uraanlarn mnev mertebelerine iaret eden yet ve hadisleri zikrettikten sonra ziraatla ilgili baz er hkmlere deinir. Ardndan mevsimlerin, eitli blge ve lke topraklarnn zellikleri, insanlar, hayvanlar, bitkiler, aalar, meyveler ve rnek retim usulleri konusunda teorik ve deneysel bilgiler verir. Tner eski Yunanllarn, Araplarn ve dier milletlerin ziraata dair eserlerinden elde ettii bilgileri ahs tecrbeleriyle gelitirerek deerlendirmitir. Yer alt sularndan yararlanma, kuyu kazma, ekim ve hasat zaman ve yntemleri, bitki ve rnlerin verim ve kalitesini arttrma, bunlar fet ve hastalklardan koruma yollar eserde ele alnan dier konulardr. Kitapta ayrca bitkilerin ve tarmsal rnlerin hangi hastalklara iyi geldiine iaret edilmitir. Mellifin yararland kaynaklar arasnda bn Vahiyyenin el-Filatn-Nabaiyyesi, bn Basslin Kitbl-Filas, bn Vfid elLahmnin el-Mecm fil-filas, Eb Bekir er-Rznin el-vsi, Cbir b. Hayynn el-av ve e-lsmt adl eserleri, Ali b. Rabben et-Tabernin Firdevsl-ikmesi ve bn Mseveyhin eserleri anlabilir. Tner, eserini telif ederken Aristoya nisbet edilen Kitbn-Nebt, Kust b. Lknn el-Filatl-Ynniyyesi (el-Filatr-Rmiyye), Anatoliusun Kitbl-iznesi yannda Batlamyus, Clns, Democritos gibi filozof ve bilginlerin eserleriyle mellifini zikretmedii

el-Filatl-Hindiyye adl kitaba da bavurmutur. Zehretl-bustn, Expiracion Garcia-Sanchez (Madrid 2000) ve Muhammed Mevld el-Mehedn (Dmak 1422/2001) tarafndan neredilmitir. bn Liyn et-Tcbnin ziraata dair mehur manzumesinde bu eserin metnini esas aldn ileri sren Ahmed et-Thir onun Zehretl-bustn zerine yazd ihtisar da neretmitir (bk. bibl.).

BBLYOGRAFYA

Tner, Zehretl-bustn ve nzhetl-ehn (nr. E. Garcia-Sanchez), Madrid 2000; a.e. (nr. M. Mevld el-Mehedn), Dmak 1422/2001; bn Bessm e-entern, e-are, I/2, s. 805; bn Liyn, tirt min Kitbil-Fila (nr. Ahmed et-Thir), Drlbeyz 1422/2001, neredenin girii, s. 8-9, 21-22, 44-63; bnl-Hatb, el-a, I, 129; II, 282; Hediyyetl-rifn, II, 74; ulmeknn, I, 619; Sm Halef Hamrneh, Tru tril-ulmi-bbiyye indel-Arab velmslimn, Amman 1406/1986, s. 361; Ber Atyye, el-Kitbtl-Arabiyyetl-adme filfila, shmtl-Arab f ilmil-fila, Kveyt 1408/1988, s. 10, 20-21, 38-39; Abdllatf Ubeyd, el-Medresetl-filiyye bil-Endels fil-arneynil-mis ves-sdis lil-hicre, a.e., s. 407; E. Garcia-Sanchez, Agricultura y Legislacion Islamica: El Prologo del Kitb Zuhrat al-Bustn de al-Tighnar, Ciencias de la Naturaleza en al-Andalus: Textos y Estudios (ed. E. Garcia-Sanchez), Granada 1990, s. 179-193; a.mlf., al-inar, EI (ng.), X, 479-480; Zheyr Humeydn, Alml-aretil-Arabiyyetil-slmiyye, Dmak 1996, V, 479; J. Vernet, Fall-Endels al efetil-arb (trc. Nihad Rz), Dmak 1997, s. 24-69; Ahmed et-Thir, e-b vel-fila filEndels beynel-ikme vet-tecrb, Muhammediye 1997, s. 88-89, 91, 94, 100; S. M. Imamuddin, alFilhah (Farming) in Muslim Spain, IS, I/4 (1962), s. 55, 57-58, 59; G. S. Colin, Fila, EI (ng.), II, 901-902. Muhammed Him en-Nasn

TILSIM
() Aktif semav glerin pasif yer gleriyle temasa geerek onlar etkilemesinden sz eden sanal bir ilim. Arapaya Greke telesmadan gemi olup szlkte tabiat st glere, birtakm srlara sahip olan nesne, zlemeyen dm, anlam gizli ve kapal sz mnasna gelir. Arapada tlesm, tllesm, talsem, talism, tllism, tlsim ekillerinde kullanlr. Baz limler yanl olarak kelimenin Arapa tasalluttan geldiini sylemitir (Takprizde, I, 365; Kef-unn, II, 1114). Arapadan Bat dillerine talisman biiminde geen tlsm karlnda Latincede amulet kelimesi (takdis edilmi, tabiat st gce sahip nesne) yer alr. Trkler arasnda bu mnada hamail, efsun ve by kelimeleri yaygndr. Tlsm Anadolu folklorunda bynn etkisini salayan ara, define vb. gizli eyleri bulmaya, kapal kaplar amaya yarayan sz, kadnlarn nazardan ve ktlklerden korunmak iin balarna taktklar metal ss eyas mnasnda kullanlr. Tlsm terim olarak uygun zaman ve konumdaki aktif semav kuvvetlerin pasif yer gleriyle temasa geerek onlar etkilemesi keyfiyeti diye tanmlanr. bn Haldna gre beer nefisler semav glerden (feleklerin mizacndan), unsurlardan veya saylarn havassndan yardm alarak yahut yardm almadan unsurlar leminde etkili olabilir. Birincisine tlsm, ikincisine sihir denilir (Muaddime, III, 1147). Tlsmn ilm-i ncm ve sihirle ilgili iki trnn bulunduunu kaydeden Takprizde birincisini fiile uygun zaman ve konumda faal semav glerin edilgen yer kuvvetleriyle terkibi keyfiyetini konu edinen ilim, ikincisini tavize ad verilen yaprak, ta, deri ve kt gibi maddeler zerine yazlm/kazlm yaz, say, resim, izgi ve iaretlerin keyfiyetinden bahseden ilim diye tarif eder (Mevztl-ulm, I, 365). Ktib elebi ise kevn ve fesad leminde tlsmdan beklenen etkiyi salayacak olaan st ileri baarmak iin tts, buhur vb. ruhaniyeti arttrc yollara bavurulduunu, ilke ve sebepleri bilindii iin tlsmn kaynann sihre gre daha belirgin, faydasnn ise ak, ancak gerekletirilmesinin ok zor olduunu kaydeder (Kef-unn, II, 1114-1115). Seyyid erf el-Crcnye gre mknatsn demiri, kehribarn saman pn ekmesi, sirkenin ta eritmesi ve Trkler arasnda bilinen yamur eken ta rneklerinde grld gibi semav kuvvetlerle yer gleri arasndaki denge doru biimde kurulduunda tlsm gibi garip hadiselerin meydana gelmesi muhtemeldir (erul-Mevf, VIII, 237). Tehnev tlsm, yer gleri ile bir araya gelmesi neticesinde olaan st i yapabilme gcn kazanma keyfiyeti olarak tanmlar (Kef, II, 1138-1139). bn Hazm tlsmn eyann tabiatn deitirme ve gzbaclk faaliyeti olarak deil souun scakla, scan soukla giderilmesi rneklerinde grld gibi Allahn terkip ettii gler vastasyla vuku bulan tabii bir hadise olduunu syler; dolaysyla onun nlenmesi mmkn deildir. Ayrca ay akrep burcuna girdiinde bir mhr zerine akrep resmini kazyp stnde tayan kiiyi akrebin sokmayaca, bu yntemle Saraku blgesine (Marib) ylanlarn girmesinin nlendii eklindeki inanlara da yer verir (el-Fal, V, 4). Tlsm yapmak iin yldzlarn yerini ve tabiatlarn bilmek, fiile uygun zaman ve konumdaki yldz semek, yldzn dellet ettii, tlsmla yaplmak istenen iin niteliine uygun bir sembol edinmek gerekir. Bu semboller insanlar koruduuna veya uur getirdiine inanlan gz, el, sa, di, trnak, boynuz, kemik, ta gibi genelde hayvan ve insan vcudunun baz ksmlar ya da yzk, madalyon, at

nal, mermi, muska ve yaz gibi insan yapm objeler olabilir (TA, XXXI, 182). Tlsm ileminin dayankl ve ar ses karmayan objelerle yaplmas tercih edilir. nk ses konsantrasyonu bozar; kemik ve tahta gibi ryp bozulan nesneler ilemin etkisinin devamn engeller. Tlsm yaplrken ortamn ruhaniyetini glendirmek iin ttsler yaklr. Tlsmlarn zerinde ilh isimleri, melek adlar, Kuran yetleri, astrolojik semboller, kabalistik iaretler, by daireleri, fal iaretleri, insan ve hayvan figrleri gibi iaretler bulunur. Osmanl padiahlar dmandan korunmak amacyla savalarda zerinde deiik dualarn ve Kurandan srelerin yazl olduu tlsml gmlekler giyerlerdi. Tlsm objeleri gmlek eklinde giyildii, hamail eklinde tand gibi gen, drtgen, okgen ya da yuvarlak biimlerde yaplan cetvel veya muska olarak mahfazalar iinde anta ve czdanlarda tanr; tarla, at, eik zeri, yastk ve yorgan aras gibi yerlerde saklanrd. Tlsmclar tlsmn etkisinin insanlarla snrl kalmadn, vahi hayvanlar, kular ve haarata, hatta rzgr, deniz dalgalar ve yamur gibi tabiat hadiselerine de uzandn iddia etmektedir. Kaynaklarda bu etkilere ilikin birok rnek yer almaktadr. Chiz Kitbl-ayevnda (V, 397), Humus ehrini ziyaret ettiinde kendisine tlsm sayesinde ehirlerinde akrep bulunmadn, ayn sebeple Mednetlendelsiyeye ylanlarn girmediini sylediklerini kaydetmekte, ancak bu iddialar sama bularak bahsedilen ehirlerde akrep ve ylan olmamasn yaayacaklar uygun ortamn yokluuna balamaktadr. Ayrca kaynaklarda tlsm sebebiyle serelerin Ezher niversitesinde yuva yapamad, aylaklarn skenderiyeye giremedii eklinde inanlar da yer alr (el-mslslm, IV, 527-528). Kuzey Msrda Berr mevkiinde insanlarn giysilerini paralayan, ayrda otlayan koyunlarn karnlarn yararak barsaklarn yerlere seren becn (yaralayanlar, deenler) adnda sihirbazlar grdn kaydeden bn Haldn Hint, Sudan ve Trk topraklarnda iaretle insanlarn kalbini yerinden koparp yok eden, nar meyvesinin iindeki taneleri ortadan kaldran, bulutlar ynlendirip belirli topraklara yamur yadran kiilerin yaadnn kendisine nakledildiini belirtmekte, bu tr rneklere Eb Mesleme el-Mecrtnin yetl-akminde ve Fahreddin erRznin es-Srrl-mektmunda oka yer verildiini bildirmektedir (Muaddime, III, 1152-1155). Ne zaman ve nasl ortaya kt tam bilinmese de tlsmla ilgili inanlar, herhangi bir olgu ve onu sembolize eden nesne arasnda ayniliin bulunduuna inanlan animistik zihniyetin rettii sihr bir anlayn uzants biiminde dnlmektedir. Bylece herhangi bir eyi sembolize eden nesne onun orijinaline etki edecek sihr bir benzerlik/sempati tesirine sahip olmaktadr. Bysel ve mistik zihniyetin egemen olduu alarda ortaya kan bu gelenek, tarih artlar iinde yeniden dzenlenip ekillendirilmek gnmze kadar varln srdrmtr. Tlsmla ilgili ilk tarihsel referanslar Sumer uygarlnn III. Ur dnemine ait metinlerde ortaya kar. Bunlardan ilki Kral Gudeann olu Sukaln hastalktan kurtulmas iin yaplan ifa tlsmdr. Asur-Bbil dneminden kalan rnekler ise Nippurda bulunan metinlerden gelmektedir. Maklu ve upu, Uttuki Limnuti ve Lamatu adlaryla bilinen metinlerde birok eye ait tlsm formlasyonlar vardr. Gerek Sumer gerekse Asur-Bbil kltrnde tlsmlarn el veya ay figr, yuvarlak ekiller olmak zere tatan veya metalden yapld, boyuna, kola ve evlere asld bilinmektedir. Eski Msrda tlsm amacyla kullanlan en yaygn nesneler tatan veya metalden yaplm horusun gz, pislik bcei figrleri ve sis heykelcikleridir. Bu eyalar gndelik hayatta bedende veya evlerde kullanld gibi mumyalarn yanna da konurdu.

Eski Ahidde tlsm zellii tayan nesnelere ynelik ilk referans Tesniyede geen (6/8-9 ve 22/12) koruyucu figrlerdir. Hkimlerdeki (8/25-26), vcuda aslan hill eklinde nesnelerle kpeler de byk ihtimalle tlsm diye kullanlmaktayd. Talmudda tlsm anlatan kelime balamak anlamndaki kimiedir. Muhtemelen kt glerden gelen saldry nlemeyi ieren bu kavram Talmudda ska tekrar edilir. Bu balamda tlsm zellii olan nesneler kola, boyuna, kulaa veya omuza aslabilmektedir. Bu tlsmlarn hayvanlara da asld bilinmektedir. Tlsm zellii tayan nesnelerin ounlukla -sekler ve uhrev lemleri birbirinden koparan/ayran metal olma niteliine sahip var saymyla-demirden yapldna dair bilgiler vardr (Talmud, Sanhedrin, 22a, 15). Antikalardan gnmze kadar gelen en yaygn yahudi tlsm genellikle kap stlerine aslan Mezuzadr. Tlsm Yahudiliin mistik yaklamlara nem veren kabala ekolnde de yaygndr. Hristiyanlkta Yeni Ahidde veya ilk Patristik literatrde tlsmla ilgili fazla referans yoktur. Ortaalardan itibaren yaygnlaan tlsm biimleri ha motifleridir. Anglosakson ve Germen halklarnda ska rastlanan at nal ve drt yaprakl yonca motifleri daha ok yerel gelenei yanstr. te yandan tlsm kelimesinin kknn Yunanca oluu bu ilemin Yunan kltryle irtibatn ortaya koyar. Efltuna nisbet edilen Kitbn-Nevms, Kitb fiyat Efln, Kitb Elvil-cevhir, Kitb-ahril-fi ven-nrl-li; Aristoya nisbet edilen Kitb-lasmt, KitbtTimavus f ilmis-sir al arkatil-Ynn, Risletl-urf lil-muallimil-evvel; Aristo ve Batlamyusa nisbet edilen Kitbl-Kenzil-aam adl eserler bysel konular ieren literatr iinde zikredilir (Ullmann, s. 364-368). Halife Mutasm-Billh Ammriye Kalesini fethettiinde (223/838) buradaki Antiokos Manastrnda bir sandk bulunmu, Byk skendere ait olduu tahmin edilen bu sandktan Grek ve Roma dilleriyle yazlm bir kitap kmtr. Hermese dayanan bu kitap Belinus tarafndan Aristoya, onun vastasyla da skendere ulatrlmtr. On blmden oluan kitabn 5-7. blmleri tlsm konusuna ayrlmtr (a.g.e., s. 377). Ad slm dnyasnda Bulunys (Bulunys) eklinde geen bu kii (bnn-Nedm, s. 372) Tyanal Apollonios olup shibttilesmt lakabyla anlmaktayd. Kaynaklarda bu kiinin frtna, ylan, akrep vb. eylerden korunmak amacyla eitli tlsmlar gelitirdiine dair rivayetler yer almaktadr. Fuat Sezgin, Paris yazmalarnda Belns el-Ekber adna kaytl bir tlsm kitab bulunduunu sylemektedir (GAS, III, 77-91). slm dnyasnda Belns ismiyle birok eser yazlm olup bnn-Nedm bunlardan Kitb fm amileh bi-mednetih ve bi-memlikil-mlke yer verir. Belns, Pers Kral Kubdn emrinde Medin, Hemedan, Kum ve sfahan ehirlerini felketlerden ve zararllardan korumak iin eitli tlsmlar yapmtr. Olu Astumna iin yazd Kitb-alsimil-ekberde gndz ve gece saatlerinden, gnler, aylar ve yllardan koruyan semav varlklarn emir altna alnmas konu edinilmektedir. Muafl-ar adl rislesinde ise ayn yirmi sekiz menzili esas alnarak yaplan tlsmlara yer verilmektedir. Yine kaynaklarda Belnsa nisbet edilen ve Huneyn b. shak tarafndan Arapaya evirildii sanlan Kitbl-Medalil-kebr (el-Medall-kebr il Risleti-alsim) ve Risle f terir-rniyyt fil-mrekkebt ve amli-uver ve defil-emr ve ullih adl eserlerle Titmu el-Maribnin simya, tlsm ve kimya blmlerinden oluan Kitbl-Muhecil-Muhecinden (gizlinin gizlisi) sz edilir. Hintte de tlsm uygulanm olup Cildek, Tumtum el-Hindnin feleklerin ve yldzlarn sret ve derecelerini konu alan Kitb Kefil-knz adl eserinden sz etmitir. Ayrca Smr ve rsm adl iki kiiye bu konuda kitaplar nisbet edilmitir (Ullmann, s. 382). Trk toplumunda tlsm vb. uygulamalar slm ncesine uzanmaktadr; Anadoluda grlen ekli, Hristiyanlk ve ncesindeki yerli pagan inanlarn devam olarak kendini gstermektedir (Osman Cilac, VI, 218).

Chiliye Araplarnda fal oklar atmak, eitli anlamlara gelen talar dikmek, yldzlara bakarak anlam karmak, birtakm kareler iinde harf veya rakamlar yazarak tlsm yapmak yaygnd. slmiyet bu detlerin tamamn yasaklamtr. Buna ramen sz konusu uygulamalar, yerli geleneklerin ve kadm kltrlerin etkisiyle mslmanlarn arasnda varln srdrm, bu erevede kitaplar yazlm ve uygulamalar yaplmtr. Tlsm konusunda Arapa yazlm birok eserden sz edilebilir; bunlarn ilklerinden biri Eb Bekir er-Rznin Risle f anati-lasmtdr. Mesleme b. Ahmed el-Mecrtye gre bu risle insanlar arasnda dostluk temini, dili balama, idareci ve yneticilerin tevecchlerini kazanma gibi hususlar iermektedir (Ullmann, s. 383). Cbir b. Hayynn KitblBainde yldzlar, gezegenler, bunlarn zellikleri, bunlarla irtibata geerek tlsm yapma ve tlsm eitleri gibi konular ele alnmaktadr (a.g.e., s. 383-384). Eb Bekir bn Vahiyye el-FilatnNabaiyye, Kitbs-Siril-kebr (bnn-Nedm, s. 372) ve evul-mstehm (A, V/1, s. 172) adl eserlerinde tlsmla ilgili Bbil kaynakl bilgilerin byk bir ksmn toplamtr. hvn- Saf Rislelerinin 52. cz tlsma ayrlmtr. Endlste Mecrt yetl-akm ve eaun-netceteyn bit-tadm adl kitabnda astroloji, tlsm ve havas konularn ele almtr. Bu hususta nemli bir eser de Harllnin es-Srrl-mektm f muabeti-ems vel-amer ven-ncmudur. Eb Zts (Len-dt) el-Bbilnin Risle fi-lasmt da burada zikredilmelidir. Eserin blmleri Mushafz-Zuhal, Mushafl-Kamer gibi adlar altnda muhafaza edilmitir (Ullmann, s. 420). Ayrca Kirtonun talara resmi kaznan yldzlara ait ruhanleri anlatan Kitb Tefsri-lasmtirraniyyesi, Utrid b. Muhammed el-Ktibin Kitb avil-acr ve menfiih ve m yunau aleyh mine-lasm ve ayri like minel-menfi vel-avi-erfesi, Sbit b. Kurrenin Male fi-lasmt (a.g.e., s. 424), Ahmed b. Ali el-Bnnin lsml-esrr ve kenzl-envr ile emsl-marif ve letifl-avrifi, Ebl-Ksm el-Irknin Uynl-ai ve uari, Muhammed b. el-Hc et-Tilimsnnin msl-envr ve knzl-esrr zikredilebilir. Ayn konuda Sekkknin gzel bir kitabnn bulunduunu kaydeden Ktib elebi, Molla lysn lsml-avn fid-dev ve-avn anit-tn vel-veb adl eseriyle, mellifleri belli olmayan lsml-ebh f kenzil-erv ve e-lsml-man vel-lll-mazn adl eserlere de yer verir (Kef-unn, II, 1115). Bu eserlerin ierii, gk cisimlerinin canl ve faal olduklar ve yeryzne hkmettikleri telakkisine dayanr. Bazlar dorudan yldzlar ve felekleri devreye sokarken bazlar bunlarn yerine meleklere rol vermektedir. Eserde yllar, aylar ve haftann gnlerini yneten meleklerden sz edilmektedir. Ancak bu literatrde geen isimler Talih-lih, Kaytar-Maytar, Kinta-Yakinta eklinde tekrarlar olup slm kaynaklarndaki adlandrmalarla rtmemektedir. Sz konusu literatrde oka geen bir isim de Metatron diye adlandrlan ve bazan Mteri, bazan da Utrid gezegenini idare ettii kabul edilen melektir. Bazlar ise Kuranda adlar geen Hrt ile Mrtu tlsmla ilikilendirmektedir (bk. SHR). Genel olarak by trlerinden tlsmn Mezopotamyada, esrr- hurfun Yunanda, sihrin (cinleri kullanma suretiyle by yapma) Araplarda ve abezenin (nefsi glendirme suretiyle by yapma) Hintte ortaya kt kabul edilir. Bunlarn bir ksm yer kaynakl, bir ksm gk kaynakl saylmakta, tlsm gk kaynakllar arasnda yer almakta ve ilh dinlerin tahrifi sonucu ortaya km bir inan olma ihtimalinden sz edilmektedir. yle ki, balangta Allahn yaratma ve ynetmesine balanan olaylar daha sonra Allah yerine gk cisimlerine nisbet edilmeye balanmtr. Buradaki semavlik gk cisimleri kadar Allaha da iaret etmektedir. Bazlar ise tlsmla totemizmdeki mna gc arasnda irtibat kurmakta, tlsm iin kullanlan objelerde gizli g bulunduunu iddia etmektedir. Ayrca tlsmn toplumsal kabule ve psikolojik artlanmaya dayandn syleyenler de vardr. slm

dini bunlarn bir ksmn itikad, bir ksmn ahlk gerekelerle yasaklamtr. Kurn- Kermde ve hadislerde bynn btn eitleri menedilmi (Buhr, Vey, 23, b, 48; Mslim, mn, 145), Allah dilemedike kimsenin kimseye fayda veya zarar veremeyecei, bycde olaan st bir gcn bulunmad vurgulanmtr (Th 20/69). By eitlerini haramdan mubaha doru sralayan Fahreddin er-Rz ilk sraya tlsm koymutur. Ona gre tlsm yldz ve gezegenlere tapan, bunlar mdebbir kabul eden topluluklarn inanlarnn rndr (ats-sir, s. 39-46). bn Haldn ise abezenin aksine sihir ve tlsmn bir gerekliinin olduunu kaydetmekte, ancak bunlar yapanlarn Allaha gstermeleri gereken dua ve tzimi yldz ve gezegenlere gsterdikleri iin kfre dtklerini bildirmektedir (Muaddime, III, 1147-1158). slm limleri sihirden korunmak iin Muavvizeteyni okumay tavsiye etmektedir. Ayrca Ftiha, Ysn, yetl-krs (2/256) ve yetl-ar (9/129) gibi sre ve yetleri okumay veya yazl ekillerini yannda bulundurmay nermektedir.

BBLYOGRAFYA

Tehnev, Kef (Dahrc), II, 1138-1139; The Babylonian Talmud, London 1978, XII, 119-124; Chiz, Kitbl-ayevn, V, 397; Frb, l-ulm (nr. Osman M. Emn), Kahire 1350/1931, s. 43-44; bnn-Nedm, el-Fihrist (Teceddd), s. 369-373; bn Hazm, el-Fal, V, 4; Fahreddin er-Rz, ats-sir ves-seare fil-urnil-Kerm (nr. M. brhim Selm), Kahire 1985, s. 39-46; Ahmed b. Ali el-Bn, emsl-marifil-kbr, Beyrut, ts. (el-Mektebetssekfiyye), s. 2-5; bn Haldn, Muaddime, III, 1147-1158; Seyyid erf el-Crcn, erul-Mevf (nr. M. Bedreddin en-Nasn), Kahire 1325/1907, VIII, 237; Takprizde, Mevztl-ulm, I, 365; Kef-unn, II, 1114-1115; Sddk Hasan Han, Ebcedl-ulm (nr. Abdlcebbr Zekkr), Beyrut, ts. (Drl-ktbil-ilmiyye), II, 367; Elmall, Hak Dini, I, 442-443; Sezgin, GAS, III, 31-44, 77-91; Dinler Tarihi Ansiklopedisi, stanbul 1976, III, 606; M. Ullmann, Islamic Medicine, Edinburgh 1978, tr.yer.; Yusuf akar, Gizli limler, stanbul 2005, s. 49; H. H. Spoer, Notes on Jewish Amulets, Journal of Biblical Literature, V, London 1904, s. 23, 97-105; B. L. Goff, The Role of Amulets in Mesopatamian Ritual Texts, Journal of Warburg and Cowtauld Institutes, V, London 1956, s. 19, 192; TA, XXXI, 182; E. Graefe, Cedvel, A, III, 43; B. Carra de Vaux, Hamail, a.e., V/1, s. 172-173; a.mlf.-Ruska-[C. E. Bosworth], Tlsam, EI (ng.), X, 500-502; elmsl-slm, IV, 527-528; Osman Cilac, Tlsm, amil slm Ansiklopedisi, stanbul 1994, VI, 218. lyas elebi

TIMAR
(bk. TMAR).

TIMIVAR
Romanyada tarih bir ehir. Romence Timioara, Slav dillerinde Temvar, Macarca Temesvar, Almanca Temeshburg ve Temeschwar eklinde adlandrlr. Osmanl kaynaklarnda Tmvar/Temevar/Tamvar diye geer. Romanyann batsndaki Banat blgesinde bulunan, byk bir ekonomik ve kltrel merkez olan Tmvar ehri, Tunann kollarndan Tisaya ulaan Bega rma kysnda deniz seviyesinden 90 m. yksekte kurulmutur. Ad tarih kaytlarda ilk defa 1212 ve 1266da yer alr. ehir Macar Krall tarafndan 1030da ilhak edildi. 1307de Kral Charles Robert burada bir krallk saray yaptrd. XV. yzylda Erdel voyvodas ve Macar kral nibi Yano (Jnos) Hunyadi ehirde bir ato ina ettirip ailesini yerletirdi. Tmvara ynelik ilk Trk aknlar Yldrm Bayezid dneminde balad (797/1395) ve II. Murad dneminde devam etti. Bu olaylar anlatan Osmanl kaynaklar ehirden Dmkar diye bahseder. Macar Krallna Osmanllar tarafndan son verilip 1541de Budin beylerbeyilii kurulunca Osmanl Devletinin himayesinde ve haragzr statsnde Erdel Prenslii tekil edildi. Tmvar bu prensliin nemli bir ehri durumundayd. 954 (1547) yl antlamasna ramen Erdel zerinde Osmanl-Habsburg savalar srd. Bu erevede sava, Habsburg taraftar Vrad (Oradea) Piskoposu Giorgio Martinuzzi ile Osmanl taraftar Timi Kontu ve Kk Erdel Prensi Yano Zapolyann (Jnos Szapolyai) vassi olan Srp asll Peter Petrovics (Petar Petrovi) arasnda cereyan etti. Bu dneme ait bir Osmanl belgesinde Peter Petrovicsin Lipova, Tmvar Bekerek, Beil (Becse) blgesini sancak eklinde idare ettiine temas edilir. 1551de General Giovanni Battista Castaldo kumandasnda bir Habsburg ordusu Erdele girdi. Kralie Izabella ve olu Macaristan taht zerindeki haklarndan vazgemek zorunda brakld. Martinuzzi, General Castaldonun emriyle idam edildi. Bunun zerine Kann Sultan Sleyman 958 Recebinde (Temmuz 1551) Rumeli Beylerbeyi Sokullu Mehmed Paay buraya gnderdi; Sokullu ekim ay banda Tmvar kuattysa da alamad. Nisan 1552de ikinci vezir Damad Kara Ahmed Paa Erdele girdi ve ilk hedefi Tmvar tekil etti. haftalk direniten sonra 4 ban 959da (26 Temmuz 1552) kale garnizonu teslim oldu. Austosta Lugo (Lugoj) ve Karnebe (Caransebe) kaleleri fethedildi. Mure vadisi boyunca on be kale ele geirildi. Neticede eskiden Peter Petrovicse bir sancak olarak braklan topraklarda merkezi Tmvar olan beylerbeyilik kuruldu ( Austos 1552). 1552-1716 yllar arasnda durumunu koruyan Tmvar beylerbeyiliinin idar tekilt zamanla deiti. Genellikle eyalet alt ile on sancaa blnmt. Bunlardan en sabit ve bilinenleri unlardr: Tmvar, Gle (Gyula) ve Arad (birlikte), Modava, Lipova, enad ve Yanova (Romence: Ineu). XVI. yzylda Alacahisar, Vidin ve Vultrn sancaklar Tmvar beylerbeyiliinden ayrlp Rumeli beylerbeyiliine baland. Kprl Mehmed Paann sadrazaml esnasnda 1068 (1658) yl Erdel seferi sonunda Lugo ve Karnebe tekrar fethedilip Yanova sancana dahil edildi. Buralar Mekke ve Medine gelirinin vergi kalemleri oldu. Her yl 3000er altn ve toplamda 87.000 hasene (altn sikke) (yaklak 304,5 kilo altn) gnderiliyordu. Osmanllar, blgenin bu idar tekiltnda ve vergi sisteminde krallar zamannda veya krallar kanununa gre, yani nceki Macar Krall srasndaki idare ve vergi sistemini srdrmlerdi. Esasen Habsburglar da 1717den itibaren son Osmanl dneminde mevcut olan on kazay (sancak) ismen ve aynen muhafaza etmilerdi. Bu vergi sistemi ve sosyal hayat Osmanl kanunnmelerinde (Lipova, 1554; Tmvar ve Mudava, 1566; enad ve Gle/Gyula, 1579-1580) ok ayrntl biimde grlr.

stanbul, Edirne, Kahire kadlar gibi yevmiyesi 500 ake olan Tmvar kadl blge ve ehir iin son derece nemli bir kurumdu. Tmvar sancann tahrirleri 1554, 1568 ve 1579 yllarnda yapld (BA, TD, nr. 290, 364, 579). Bunlara gre Tmvar sancanda 1568de 560 meskn yer vard. ok gl olan Tmvar Kalesi, Timi ve Bega nehirleri ve bataklklar arasnda bulunup dier taraftan geni ovay sk kontrol altna almaktayd. Byk stratejik nem tayan bu kaleyi Osmanllar daha da glendirdiler, sk sk tamirat yaptlar. 986da (1578) i kalenin yldrmdan yklan kulesinin ta ve kirele tamirinin ve hisar erleri iin gerekli evlerin yaplmas istendi (BA, MD, nr. 33, 645). Habsburglara kar serhad kalesi olduundan burada fazla sayda asker bulunuyordu (genellikle 2500 kii civarnda). Mal-iktisad adan Tmvar eyaleti ok zengindi; ylda 350.000 ile 500.000 altn tutarnda gelirleri vard (BA, MD, nr. 40, s. 244, hk. 560; KK, nr. 1772, s. 80, 83, 167; MAD, nr. 6919, 15983, 15998). Bu gelirler hem yerel masraflara harcanr hem de stanbula ya da Budine gnderilirdi. Buna ramen 1116 (1704) ylnda olduu gibi kriz dnemlerinde Eflak Voyvodalnn cizye malndan para alnrd. Osmanllar Banat blgesinde, daha dorusu Tmvar vilyetinde (Denta mevkiinde olduu gibi) pirin retilmesine destek verdiler. 987de (1579) bir eltik emini ve 991de (1583) bir eltik muktaas birimine defterlerde rastlanr (BA, MD, nr. 36, hk. 577; nr. 49, hk. 103). Ayrca tuz, gherile, hububat retimiyle zengin ariv malzemesi vardr. Btn Banat ovasnn kontroln salayan nemli bir mevkide bulunan Tmvar, Viyana (1683), Budin (1686) ve Zenta (1697) malbiyetlerinden etkilendi. Prens Eugen von Savoya kumandasndaki Avusturya (Neme) kuvvetleri Ekim 1716da Tmvar vire ile teslim ald. Habsburg (1716) ve Avusturya-Macaristan (1867) hkimiyeti I. Dnya Sava sonuna kadar (1918) srd. Bar antlamalarna gre Banat blgesi Romanya ve Srbistan arasnda blld. Avrupada ilk sokak elektrik aydnlatlmas ve ilk at tramvay ile tannan Tmvar ehri Romanya Krallna katld. Komnizm rejimini ve avueskuyu deviren 1989 yl Romanya devrimi de Tmvarda balad. Bugn (2009 yl) Timioarann nfsunun %85,52si Romenler, %7,5i Macarlar, %2,25i Almanlar ve %4,73 dier milletlere ait unsurlardan oluur. Son istatistik bilgilerine gre blgede en byk yatrmlar talyanlarndr. ehirde birka niversite vardr. Bunlarn en nemlisi Universitatea de Vesttir. Ayrca Romen Teatrul National, Romen Opera Nationala, Alman Devlet Tiyatrosu ve Macar Devlet Tiyatrosu bulunmaktadr. 2004 yl tahminlerine gre 315.000 nfuslu bir ehir olan Tmvar gnmzde Romanyann idar birimlerinden Timiin merkezidir. Ayn zamanda nemli bir sanayi merkezidir; ehirde motor, metalrji, elektronik sanayii dnda gda, tekstil ve deri sanayii nemli yer tutar.

BBLYOGRAFYA

C. Fenean, Cultura Otomana a vilayetului Timioara: 1552-1716, Timioara 2004; Feridun M. Emecen, Osmanl Klasik anda Siyaset, stanbul 2009, s. 221-238; a.mlf., Kara Ahmed Paa, DA, XXIV, 357-358; Sadk Mfit Bilge, Osmanlnn Macaristan, stanbul 2010, tr.yer.; P. Fodor,

Das Wilajet von Temeschwar zur Zeit der Osmanischen Eroberung, Sdost-Forschungen, LV, Mnchen 1996, s. 25-44; G. Dvid, The Eylet of Temesvr in the Eighteenth Century, OM, XVIII/1 (1999), s. 113-128; a.mlf., Arad ve Gyula Sancakbeyleri, TDA, sy. 120 (1999), s. 55-70; a.mlf., Temevr, EI (Fr.), X, 446-447; Maxim Mihai, Lipova, DA, XXVII, 193-194; a.mlf., Modava, a.e., XXX, 221-222. Mha Maxm

TINAZ, Ali Rza Avni


(1931-1995) Trk msiki yazar, bestekr, mzik arivcisi ve hoca. zmirin Aziziye mahallesinde dodu. Babas Hseyin Avni Bey, annesi efika Hanmdr. Kurtulu sava esnasnda zmire ilk giren svari temeni olan babas Tnaz soyadn bu savata katld Afyondaki Tnaztepede arpmas sebebiyle alm, ancak Ali Rza Avni meslek hayat boyunca Tnaz soyadn pek kullanmamtr. 1935te babasnn memuriyeti dolaysyla Ankaraya yerletiler. lk ve orta renimini Ankarada tamamladktan sonra zmir Yksek Ticaret ve ktisat Mektebini bitirdi, ardndan Gaziemir kinci Ulatrma Mektebinde yedek subayln yapt. lk memuriyetine Salihlideki Demirkpr Barajnda balad. Trkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryollar 3. letme Mdrl Sosyal ler ve Basn Brosu eflii lokal mdrlnde bulundu. 1964te Trkiye Radyo ve Televizyon Kurumu (TRT) zmir Radyosunda greve balad. Burada Trk Mzii Yaynlar mdrl, TRT Genel Mdrl Trk Sanat Mzii Repertuvar Kurulu, Danma Kurulu yeliklerinde bulundu. Mart 1981de emekliye ayrld. 1985 ylnda Ege niversitesi Konservatuvarna retim grevlisi olarak tayin edildi; burada mzik tarihi ve form bilgisi dersleri verdi. 29 Mart 1995te vefat etti ve ertesi gn Buca Yeni Mezarla defnedildi. Ortaokulda mzik hocas Saip Egzden ald nota ve solfej dersleriyle msiki bilgisini arttran Ali Rza Avni 1945te bir sre Ankara Msiki Derneine devam etmi, burada Hayri Yenign, Mehmet Fehmi Tokay, Nuri Halil Poyraz gibi hocalardan faydalanmtr. Ayrca Refik Fersan, Mnir Nurettin Seluk, Yesri sm Arsoy, Reat Aysu gibi msikiinaslarla almtr. Devlet Demiryollarndaki grevi srasnda kurduu Trk msikisi korosuyla birok konser vermitir. Baz iirler de yazan Ali Rza Avni 1950 ylnda bestekrla balamtr. Besteledii ilk eser gftesi Seyyid Nizamoluna ait, Deldi barm blbl-i bre nlnn senin msrayla balayan nev ilhisidir. Onun 150nin zerinde eser besteledii bilinir. Gftelerinin ou kendisine, bazlar Bedri Noyana aittir. Mevlev yini, durak, tevih ve ilhi gibi din msiki formlarnn yan sra eitli makamlarda takm (perev, I. beste, II. beste, ar semi, yrk semi, saz semisi), kr ve arklar bestelemitir. Eserlerinden bazlar unlardr: Segh perevi; mhur, krdili-hicazkr, szidil saz semileri; Amt alevler gibi ehrendeki gller msrayla balayan szidil, Cnan okuyor akn ilh sesidir bu ve, Dtm bir yol sevdsna msralaryla balayan acem-airan, Mecnna demem sen niye Leylya vuruldun msrayla balayan rast, Sensiz geen anlar bize zindan gibi cn msrayla balayan nihvend arklar; Ten nihn olduka aktan bin nianlar vermi ol msrayla balayan rgh dura ve, Gster bana bambaka cihan gster ilh msrayla balayan neveser ilhi. Ali Rza Avni 1948-1988 yllar arasnda eitli gazete ve dergilerde bugn rneine pek az rastlanan 187 adet eletiri ve bilimsel makale eklinde mzik yazlar yaymlamtr. Bu gazete ve dergilerden tesbit edilebilenler unlardr: Demokrat zmir, Ege Ekspres, Yeni Asr; Musiki Mecmuas, Musiki ve Nota, Mzrap. Reat Aysunun krdili-hicazkr makamnda besteledii saz semisinin melodileriyle balayan Ses ve Saz Dnyamzdan adl radyo program 1961den itibaren

otuz yedi yl devam etmitir. En uzun soluklu program olmas dolaysyla Guinness rekorlar kitabna geen bu programdan baka Mzik Dnyamzdan Portreler, Bir Bestecimiz Var, Yaayan Bestecilerimiz ad altnda programlar dzenlemitir. Ali Rza Avninin en nemli yn arivciliidir. 1941 ylndan beri toplad, Trkiyedeki bestekrlarn deiik dnemlerine ait 4000den fazla fotoraf, 8000 ta plak ve 1400 makara bandn salnda Ege niversitesi Devlet Trk Msikisi Konservatuvarna balamtr. Vefatndan sonra geride braktklar konservatuvar ktphanesiyle odasnda korunmaktadr.

BBLYOGRAFYA

Mustafa Rona, Yirminci Yzyl Trk Musikisi, stanbul 1970, s. 683-686; Il Baolu, Ali Rza Avni (bitirme devi, 1996), Ege niversitesi Devlet Trk Musikisi Konservatuvar; Onur Akdou, Egede Mzikiler Ansiklopedisi (zmir ve leleri), zmir 1997, s. 274-275; Metin Ptmek, Trk Musikisinin Sessiz Devi-Ali Rza Avni, Musiki ve Nota, sy. 4, zmir 1983, s. 22-23; Gne Sabrl, Ses ve Saz Dnyasndan: Ali Rza Avni, Mzrap, sy. 30, stanbul 1985, s. 15; Sdka Ylmaz, Sesler ve Fotoraflarla Tarih inde Yolculuk, Blten Ege, sy. 2, zmir 1989, s. 5; Nilgn Dorusz, Ses ve Saz Dnyamzdan: Ali Rza Avni, Tarih: Trk Dnyas Tarih Kltr Dergisi, sy. 231, stanbul 2006, s. 51-53; ztuna, BTMA, II, 393-394; Mzik Ansiklopedisi (haz. Ahmet Say), Ankara, ts., I, 121. Nilgn Dorusz

TIP
() Arapada tbb mevcudu muhafazaya ve eksik olan (shhati) onarmaya iaret eder. slm ncesi dnemlerde bunun ism-i mefl olan matbb kelimesi bylenmi (meshr) anlamna geldii iin kelimenin kk ayrca sihr mnalar tamaktayd (Eb Bekir bnl-Enbr, s. 150-151). nsan iin beden sal nasl hayat bir nem tayorsa salkl olma yollarn aratrma da her zaman insann temel abalarndan biri olmutur. slm medeniyeti zirvede bulunduu gnlerde gpta edilen bir salk sistemi kurmu, VII. yzyldan XXI. yzyla kadar tp ilmi slm dnyasnn farkl blgelerinde olduka karmak ve deiik bir disiplin halinde gelime gstermitir. Farkl din, dil ve etnik kkene sahip olan hekimler bu ilmin geliiminde ortak tecrbelerini paylamakla birlikte tp lke ve inan snrn amtr. Ayrca evre kltrlerine, zellikle XII. yzyldan itibaren gelimeye balayan Avrupa niversite tbbna byk etkide bulunan slm tbb, daha da gelimi haliyle bugn pek ok slm lkesinde ve dnyann deiik blgelerine dalm mslman topluluklarda hayatiyetini devam ettirmektedir. slm medeniyetinde tp konusu gibi ok karmak bir olguyu, olduka snrl bir ansiklopedi maddesinin kapsam iinde yeterli ekilde deerlendirmek mmkn deildir. Dolaysyla burada kapsayc bir isimler ve eserler listesinden ziyade slm tbbnn yaratc ve ok ynl tabiatn ortaya koyacak dikkat ekici rneklerin verilmesiyle yetinilecektir. Kaynaklar. slm dini Arap yarmadasnda ortaya km olup bu dinin l hayatn yaayan ilk mntesipleri arasnda eitli tbb tekniklerin bilindii anlalmaktadr (Pormann, Islamic Crosspollinations, s. 77-79). slm ncesi ve erken dnem slm iirinde ksrk ve gz iltihab gibi hastalklarn yan sra kabile savalar srasnda meydana gelen yaralanmalara dair bilgiler yer almaktadr. Ayrca sonda (Ar. ml < Yun. mele) gibi Yunan tbbndan intikal eden baz aletler kullanlmaktayd. Bununla birlikte o dnemde tedavi biimleri ok basitti; mesel deve idrar ve baln kullanm olduka yaygnd. slmn zuhurundan nceki iki asr ierisinde Araplar, Ssnler ve Bizansllar gibi iki byk imparatorlukla ve ayrca kendi dindalarnca zndk iln edilerek yurtlarndan karlan, Srynce konuan hristiyanlarla irtibat kurmulard. Btn bu toplumlar olduka gelimi bir tp tecrbesine sahipti ve bunlarn ierisinde Yunanllarn tp bilgisi daha ileri dzeyde bulunuyordu. Bu sebeple slm dnyasnda ortaya kan tpla ilgili gelimeleri anlayabilmek iin antik dnemin sonlarndaki tp bilgisi hakknda fikir edinmek gerekir. skenderiye ehri hem tp hem felsefede nem kazanmt. ehrin ilim meclislerinde iatrosophist (tp profesrleri) denilen kimseler Hipokratn ve Galenin (Clns) yazdklarna dayanan metinleri retiyorlard. Galenin On Alt Kitab diye bilinen ve Galen tarafndan ou yeni balayanlar iin yazlm temel eserlerden oluan koleksiyon zellikle poplerdi (Pormann, Hippocrates and Medical Education, s. 419-442). Bylece Galencilik o zamann hkim tp ideolojisi haline gelmekle birlikte baz tp bilginleri de talebelerini hastann yannda eitiyorlard. Bu dnemde tp literatrnn iki tr bilhassa ne kmt: erh ve ansiklopedi. Hem erhte hem ihtisarda tp hocalar, konular rencilerin kolayca kavrayp hatrlayabilecei bir tarzda blmleme ve ayrtrma tekniklerini, hfzaya dayal blme (dihairesis) yntemini kullanyorlard (Pormann, Philosophy, Science and

Exegesis, II, 11-33). Tp ansiklopedileri ise mevcut tbb bilgileri kolaylkla eriilebilir bir formatta sunmay ama edinmiti. Aeginal Paulun daha sonra Araplar arasnda Knns-Sreyy diye bilinen Compendium of the Pleiadesi bu tre rnek tekil eder. Yedi kitaptan oluan bu almada temizlik (hijyen), koruyucu hekimlik ve diyet, hummalar, batan ayaa her tr hastalk, d hastalklar ve kurtuklar, zehirli hayvanlar, ameliyat, basit ve bileik illar ele alnmtr (Pormann, The Oriental Tradition of Paul of Aeginas Pragmateia, Leiden 2004). Genelde Sryn literatrnde olduu gibi Sryn tp gelenei de Grek mirasna ve zellikle ge dnem eski skenderiyesinin Galen tp geleneine ok ey borludur. Bir Yakb rahip olup skenderiyede tp ve felsefe okuyan Reslaynl Sergios, slm ncesi dnemin en nemli ahsiyetiydi. Sergios, pek ok felsef metni tercme etmesinin yannda Galenin On Alt Kitabn da evirmitir (Bhayro, III [2005], s. 147-165). ran tp gelenei de Yunan mirasna ok ey borludur (Hampel, bk. bibl.). Srynce konuan hristiyanlarla skenderiye tp okullar, bilgi alverii konusunda en nemli teebbslerden biri olan Greke-Arapa tercme hareketinde nemli rol oynamtr (Gutas, Greek Thought). IX. yzyl boyunca pek ok Greke tp metni ounlukla Sryn mtercimleri vastasyla Arapaya evrilmitir. ncelikle Btrk gibi mtercimler Yunancadan yaptklar tercmelerde daha ok aklayc bir yol izlemi ve dier dillere ok sayda teknik terim kazandrmlard. Huneyn b. shak ve evresi olduka yksek seviyede gelimi bir eviri tarz ortaya koymu, tp terminolojisini gelitirmi, bylece son derece karmak olan tbb dnceleri gelimi bir Arapada ifade etme imkn salamtr (Ullmann, Wterburch zu den griechisch-arabischen bersetzungen des 9. Jahrhunderts). IX. yzyldan itibaren Arapa olarak ulalabilen Grek tp literatr slm tbbnn geliiminde en nemli kayna tekil etmekle birlikte dier dillerden de baz metinler Arapaya evrilmitir. Mesel Sryn hekimi Yuhann b. Serbiyn tarafndan yazlan tp ansiklopedisi defalarca Arapaya tercme edilmi ve Ali b. Rabben et-Tabernin Firdevsl-ikme* adl eserinde Hint tp kltrne dair epeyce mlmat yer almtr. Ticaret ve seyahatler de slm tbbnn geliiminde nemli katk salamtr. lkeler arasnda kitaplarn ihrac ve ithali neticesinde sadece yeni metinler elde edilmemi, bunun yannda o zamana kadar bilinmeyen misk gibi maddeler tp pazarna ulamtr (Akasoy-Yoeli-Tlalim, III [2007], s. 217-240). Mslman hekimler tarafndan ska kullanlan blme yntemi ge dnem antik skenderiyesinde nemli bir ilke idi. Mesel tp sanat teori ve pratik olmak zere iki ksma, teori ayrca fizyoloji (ilmt-tabi), etiyoloji (ilmlesbb) ve semiyotik (ilml-almt), pratik de koruyucu ve tedavi edici hekimlik gibi alt blmlere ayrlmt. Galenin On the Sect for Beginners (F Firai-b lil-mteallimn) adl eseri zerine yaplan Alexandrian Summaries (Cevmiul-skenderniyyn) adl almada yer alan bu ayrm, slm tbbnn tematik yaps zerine genel bir bak iin rehberlik yapabilecek niteliktedir. Tp Teorisi. Hekimler ve filozoflar tbbn bilgi hiyerarisi ierisindeki yeri konusunda farkl grlere sahiptir. IX. yzyln ortalarnda yaayan shak b. Ali er-Ruhv gibi hekimlere gre tp, bilim dallar ierisinde anakronik bir ifadeyle insanla en ok yararl, en yce ve en nemli olandr. bn Sn gibi dierleri ise tbb ziraat ve astroloji ile ayn grupta deerlendirerek uygulamal ya da tretilmi bilimle ilikilendirmilerdir (Gutas, Before and After Avicenna). Fizyoloji. IX. yzyln ikinci yarsnda tohum (germ) teorisinin ortaya kna kadar slm dnyasnda ve Avrupadaki tbb syleme hmoral patoloji teorisi hkimdi. Hmoral patolojiye

gre salk vcuttaki kan, balgam, sar safra ve kara safra diye bilinen drt sv arasndaki dengeden oluur. Bu drt svnn her biri souk ve scak, kuru ve ya olmak zere drt temel nitelikten ikisine sahiptir. Mesel kara safra souk ve kurudur, kan ise scak ve yatr. Bu drt svnn (bk. AHLT- ERBAA) birinde dengesizlik meydana geldiinde hastalk ortaya kar. Bu durumda yaplacak tedavi, mesel kan toplardamardan almak (fasd) ve hacamat yoluyla ar svlar izle etmek yahut kan ve balgam yapc diyetler vb. yoluyla eksik svy tekrar oaltmak suretiyle dengeyi yeniden salamay amalamaktadr. Ortaa slm dnyasndaki hekimler de Yunanl ncleri gibi anatomiye (terh) byk ilgi duymulardr (bk. TERH). Ancak Yunanca anatom kelimesi gibi Arapa terh de hem insan fizyolojisini (imdi ngilizcede anatomy diye ifade edilir) incelemeye hem l ya da diri insan ve hayvan vcudunu kesip bimeye iaret etmesi sebebiyle bir belirsizlik tayordu. Modern anlamdaki anatomi olduka itibarl idi. Sadece hekimler bunun iyi renilmesi gerektiini srarla dile getirmekle kalmam, Gazzl gibi ilhiyatlar da Allahn inyetinin insan tarafndan kavranmasna vesile tekil etmesi asndan buna byk deer vermitir. Baka bir anlatmla insan bedeninin muhteem yaps Allahn maharetli tasarmn gzler nne sermektedir. Buna karlk terhin dier anlamnda kesip bime ameliyesi slm muhitinde dzenli biimde icra edilmemise de bunun insan vcuduna uygulanmasna engel olacak herhangi bir yasak mevcut deildir (Savage-Smith, Journal for the History, IV [1980], s. 147-204). Bununla birlikte mslman hekimlerin Galen anatomisine kar meydan okumalaryla ilgili elde baz mehur rnekler bulunmaktadr. Mesel hekim ve filozof bnnNefs, bn Snnn el-nnu zerine yazd erhte kann pulmonar geiini kefetmi olup gerekte de kan kalbin sa karncndan sol karncna aradaki bir menfez vastasyla deil akcierler yoluyla gemektedir (Meyerhof, XXIII [1935], s. 100-120). Etiyoloji. Hastalklarn tabii olan ve olmayan sebepleri vardr. Tabii sebepler vcutta bulunan svlardaki bir dengesizlie dayanr. Kiinin saln etkileyen ve tabii olmayan alt sebep ise unlardr: evredeki hava, yiyecek ve iecekler, uyku ve uykusuzluk, alma ve dinlenme, sv tutumu ve boaltm, zihn durum. Mesel gereinden fazla alma baka fizyolojik sonulara yol aabilecek vcuttaki ar snmaya sebep olur; uykusuzluk salk problemlerine yol aar. Tutma ve boaltma, hastann barsak ve idrar hareketlerine iaret ettii gibi kadnda ve erkekte meni boalmasnn meydana geldii cinsel iliki gibi dier ekillerde de olabilir (Pormann, O Ye Gentlemen, s. 115-127). Zihinle beden, zihinsel ve fiziksel durumlar arasndaki ba en salam olandr. Bir yandan znt, ac, keder, korku ve endie hastala yol aabilecek bedensel reaksiyonlara sebebiyet verirken dier yandan ruh durumlar bir insann beden terkibi ve tabiatnn neticesi olarak ortaya kabilir. Galen, Arapaya evrilmi olan That the Faculties of the Soul Follow the Mixtures of the Body (F enne uvan-nefs tevbi. li-mizcil-beden) balkl bir risle yazmtr. Bir hastaln kayna gereksiz ey (fazl/fuzl) veya hastalkl madde de olabilir. Mesel sindirim boyunca yiyecekler en nemlisi kan olan pek ok svya dntrlr. Ancak bu srete baz yan rnler de ortaya kmaktadr. Bunlarn bir ksm zararsz olup vcuttan kolayca atlmakta, hatta bunlarn olumlu bir etkisi bulunmaktadr. Fakat dier fazlalklar zararl olmakta ve vcudun svsnda bir dengesizlii tahrik ettiinden hastalk kayna maddeye dnmektedir. Btn bu farkl etkilerin bir araya gelerek bir hastala sebebiyet vermesiyle ilgili yle bir rnek sunulabilir: Melankoli (mlhuly) kara safrann yol at bir hastalktr. Kara safra melankoliye sebep olmakta ve safrann ortadan kaldrlmasyla gemektedir. Ancak bu rnek, medikal teorinin byle basit bir denklemin

nerisinden ok daha karmak olduunu gstermektedir. nk melankoli doutan gelmi veya daha sonra elde edilmi olabilir. Baz insanlar kendilerini melankoliye eilimli klan bir mizaca sahiptir. Onlardaki kara safra fazlal her zaman bir hastala yol amasa da kandaki kara safra -zellikle bahar mevsiminde-harekete geerse onu melankoli izler. Bu tr bir doal eilime sahip insanlar kll olmak, koyu deri, pelteklik, sarkk dudaklar ve frlak gzler gibi birok fiziksel zellie sahiptir. Melankoliye eitli yollarla mptela olunabilir. Yanl beslenme melankoliye sebep olabilir, fakat yanl yaam biimi ve ar dnme gibi baz faaliyetler de buna yol aar. eit melankoli mevcuttur: Kuruntuya dayal, beyinsel ve genel. Hastal tedavi iin uygulanan tedbirler basitten birleik illara, mzie, araba ve cinsel ilikiye doru sralanmaktadr (Refus of Ephesus On Melancholy, ed. P. E. Pormann, Tbingen 2008; Ishq. Ibn Imrn: Trait de la mlancolie, ed. A. Omrani, Tunis 2010). Melankoli, slm dnyasnda hekimlerin ok ynl kategoriler ve terapiler gelitirdikleri zihinsel rahatszlklardan sadece biridir. Bundan baka akl hastalklarndan ac ekenlerin tedavisi iin mzik ve hastahaneler zel bir rol oynamtr. Semiyotik. Bir hastal tedavi etmek iin ncelikle onun belirtilerini tanyarak tehis etmek gerekir. Mesel ten rengi, idrar ve nabz hekimlere hastann mustarip olduu hastal ortaya karacak iaretler vermektedir. Hastann bandan geenlerin renilmesi burada nemli bir yer igal eder ve tp ahlk zerine yazlan birka risle hekimlerin bu konuda izlemesi gereken yntemleri de ele alr. Bu alanda ayrca Hipokratn On Prognosis (F Tadimetil-marife) ve bu alma zerine Galenin erhiyle yine onun On Prognosisi (Nevdiru Tadimetil-marife) gibi Grek metinleri nemlidir. Hekimlerin Arapa yazdklar, Yunan modelinin tesine geip yenilik ortaya koyacak nitelikteydi. Mesel iek ve kzamk hastalklar yksek ate, kzarklk ya da ciltte ortaya kan kabarcklar gibi benzer belirtilere sahiptir. Klinik tedavi uzman Eb Bekir er-Rz her iki durumu birbirinden ayran, farkl tehisler iin teklifler nerdii el-Cder vel-asbe adl hacimli bir risle yazmtr. Bu risle sadece Douda deil XVIII ve XIX. yzyllarda yaplan Latince, ngilizce ve Franszca tercmeleriyle Avrupada da son derece etkili olmutur (Greenhill, bk. bibl.). Gz perdesi rneinde olduu gibi gz bilimi (oftalmoloji) alannda da yeni hastalklar kefedilmi ve bunlar daha nce bilinen hastalklardan ayrt edilmitir. Limbustan gelen kan damarlarnn korneay sard bu hastalktan klasik Yunan tp eserlerinde sz edilmemektedir. Bununla birlikte Yuhann b. Mseveyh ve rencisi Huneyn b. shak bunu gze dair eserlerine alm ve tedavisi iin tavsiyelerde bulunmutur (Savage-Smith, Journal for the History, IV [1980], s. 147-204). Tp Literatr. Eb Bekir er-Rznin el-Cder vel-asbe, Huneyn b. shakn el-Ar malt filayn adl almalar gibi tek bir konuyla ilgili yazlm eserler birer monografi olup tp literatr ierisindeki bir tr temsil eder. Oftalmoloji zerine Ali b. s el-Kehhl, Ammr b. Ali el-Mevsl ve Halfe b. Ebl-Mehsin el-Haleb gibi melliflerce pek ok monografi kaleme alnmtr (Augenheilkunde im Islam, ed. Fuat Sezgin). Cinsel salk konusunda Kind, Kust b. Lk, Eb Bekir er-Rz, bn Sn, Celleddin e-eyzer, bn Meymn ve Tf gibi mellifler monografiler yazmtr (Pormann, O Ye Gentlemen, s. 115-127). Bir dier popler tr de derinlemesine baklar sunan ksa ve zl ifadelere sahip zdeyilerdir (aforizma). Hipokratn aforizmalarnn (Aphorismi/Aphorisms; Ar. Kitbl-Ful) Arapa evirileri gl bir etkiye sahipti. Bunlarn ilki ve en mehuru udur: Hayat ksa, sanat uzun srelidir, frsat abuk kaar, tecrbe risklidir (Rosenthal, bk. bibl.). Hem Rz hem bn Meymn tbb zdeyiler zerine kitaplar yazmtr. Bunun gibi Galen rneini izleyerek bn Snnn rencisi

Ebl-Ksm Abdurrahman b. Ali b. Ebs-Sdk, bn Meymn, Abdllatf el-Badd, bnl-Kuf, bnn-Nefs gibi hekimler ve dierleri Hipokratn aforizmalaryla ilgili erhler kaleme almtr. Bu erhler, sadece limne veya bir metinden tretilmi almalardan ibaret olmayp bn Snnn elnnu zerine bnn-Nefsin yapt erhte grld gibi yeni bululara ve deiikliklere vesile tekil etmitir. Nitekim pulmonar gei ilk defa bu son erhte tanmlanmtr. erhler gibi soru ve cevap tarznda kaleme alnan risle tr de tp retimiyle yakndan ilikiliydi. Huneyn b. shak byle eser yazmtr. Bir tanesi genelde tp zerine (el-Mesil fi-b), biri oftalmoloji (el-Mesil fil-ayn), dieri de Hipokratn Epidemics (Mesill-bzimy) adl kitabna dair yapt almadr (Pormann, Arabic Sciences at Philosophy, XVIII [2008], s. 247-284). Bu tarzdaki dier kitaplar arasnda Abdlazz b. Abdlcebbr es-Slemnin mtinl-elibb li-kffetil-ebb adl eseri de saylabilir (Questions and Answers for Physicians: A Medieval Arabic Study Manual by Abd al-Azz al-Sulam, ed. G. Leiser and N. al-Khaledy, Leiden 2003). Arapa tp ansiklopedisi tr ge dnem Antikadaki iki eilimi izlemitir. Bunlardan biri malzemeyi kolay bir ekilde takdim iin blme yntemini kullanan muhtasar eserler, dieri konu zerinde kuatc bir bak salayan el kitaplardr. Ali b. Abbas el-Mecsnin mil-nati-bbiyye adl eserinden sonra bn Snnn el-nn fi-bb hi phesiz slm ve hristiyan dnyasnda tp alannda en byk etkiyi yapm, zerine pek ok ihtisar, erh ve hiye yazlmtr. Tp Uygulamas. Tbbn beli taksimi iinde amel tp, koruyucu ve tedavi edici tbb iermektedir. Her iki faaliyet iin diyet ok nemli bir rol oynamtr. Yiyecekler insan salnda dorudan bir etkiye sahiptir. eitli gda maddeleri hmoral patoloji ve birincil nitelikler sistemiyle btnlemitir. Bunlardan bir ksm kan gibi iyi svlarn olumasna imkn salarken dierleri baz hastalklarn ortaya kmasna yol amaktadr (Waines, bk. bibl.). Ayrca vcut arlnn kontrol dikkate deer bir rol oynam olup zayflatc bir diyet iin pek ok yemek tarifi ve tlimat mevcuttur. Hareket de sal korumada nemli bir husustur. Bylece hekimler, kiinin hastala yakalanmasn engellemek ya da hasta ise tekrar iyilemesini salamak iin tabii olmayan alt sebebi (yk.bk.) ustalkla kullanmtr. Hastaln tedavisi iin diyet bavurulan ilk arat. Ayrca il bilimiyle (farmakoloji) ilgili pek ok eser yazlmtr (bk. AKRBZN; ECZACILIK). Bu alanda basit illarla birleik illar birbirinden ayrlmaldr. Basit illar nane, bal, arsenik, afyon gibi hem birincil (kuru, slak, scak ve souk) hem dier (kanamay durdurucu, temizleyici) niteliklere sahip birleik olmayan maddelerdir. Galeni izleyerek bu nitelikler birden drde, bazan daha yksee doru derecelendirilmitir. Birleik illar birden fazla ecza ihtiva eder ve bazan ok karmak olabilir. Mesel nce ylan sokmalarna kar, daha sonra her trl derde deva gibi kullanlan tiryak yapmna dair baz formller zaman zaman tedariki ok zor onlarca farkl eczay iermektedir. Modern adan bakldnda baz eczann (mesel afyon) son derece etkili, dierlerinin faydasnn ise tartmal olduu grnmektedir (Tb, bk. bibl.). Kan hem damardan kan alma (fasd) hem bardak ekme (hacamat) yoluyla dar atlrd. Bu tekniklerden ilkinde hastann damarlarndan bir tanesi kesilir, bylece kan akard. Bazan kann akmasna hasta baylncaya kadar izin verilirdi. Hacamatta iki teknik sz konusu idi: Kuru hacamat ve ya hacamat. Her iki durumda da hacamat bardaklar hastalkl maddeyi ve bedenin fazla svsn emmek iin uygulanrd. Bu son durumda deri zerine kk kesikler alr ve oradan kann dar atlmas salanrd (bk. HACAMAT). Hekimler ve cerrahlar ska dalamaya da bavururdu. Kzgn bir demir ubuk derinin zerine konur, bu hem kanamay durdurur hem de bir yere kadar yaray mikroplardan arndrrd.

Krk kklk (cebr) ve ameliyat (cirha) Arapa tp eserlerinde tedaviyle ilgili hususlar arasnda ne kar. Bu eserlerde bazan son derece tehlikeli olan cerrah uygulamalar, mesel gbek ft ameliyatlar ayrntl biimde aklanmtr. Bununla birlikte bu tr ameliyatlarn yaplp yaplmad phelidir (Savage-Smith, The Year 1000, s. 307-321). Bu ise teorik el kitaplarnda tasvir edilen tedavi usullerinin de gerekte uygulanp uygulanmadndan ne derece emin olunabilecei gibi bir soruyu gndeme getirmektedir. Burada, vakalarla ilgili tutulan notlar hayat nem tamakta olup birka gnmze kadar gelmitir. Mesel Eb Bekir er-Rznin rencilerinin derlemi olduu Kitbt-Tecrib balkl bir kitap, Rznin gnlk uygulamalarnda tpla ilgili yazd eserlerde tasvir edilenlerden ok daha kstl illar ve tedavileri uyguladn gstermektedir (AlvarezMillan, s. 293-306). dba dair eserlerde mevcut bir dizi tbb anektoda karlk kaynaklarda hastalarla ilgili fazla bilgi yer almaz. Sadece birbirine srttan yapk olarak doan ve her eyi birlikte yapmak zorunda kalan Siyam ikizleri hakknda bilgi verilmekte; rahmindeki bir keneden dolay lmn eiine gelen ve bunun alnmasndan byk utan duyan kzdan sz edilmekte; yaad aclar sebebiyle aresiz kalarak ylan zehiriyle intihar etmeye alrken ans eseri Rz tarafndan kurtarlan birinin durumu anlatlmaktadr (Bray, bk. bibl.). Gazzl, y ulmid-dn adl eserinde bir hekimin ok iman bir kadna zayflamad takdirde leceini sylediini aktarr ki imdi bu kadnn ne hissettii hususunda tahminde bulunmak gtr. Tp ve Toplum. slm toplumlarnda hastalar ve pratisyenler geni bir sosyal alan ierisinde hareket etmitir. Mesel bir kii birka ekilde hekim olabilirdi. Baz renciler, Doudaki Buht ve Batdaki Ben Zhr ailelerinde olduu gibi tp sanatn dost ve akrabalarndan, dierleri ise rak olarak hizmet ettikleri tecrbeli hekimlerden renmitir. Fakat tp alannda kendi kendini yetitiren ve bn Rdvn ile bn Sn gibi bazlar byk bir hrete kavuan pek ok rnee de rastlanmaktadr. Rivayete gre bn Rdvn bir tp hocasnn cretini karlayamayacak kadar fakirdi, dolaysyla bu sanat kendi kendine renmek zorunda kalmt (Leiser, XXXVIII [1983], s. 48-75). X. yzyldan itibaren hastahaneler de tp eitiminin verildii nemli meknlar olmutur. Son zamanlarda yaplan aratrmalarn nemli bir konusu slm hastahaneleridir: Nerelerden etkilenmilerdir ve orijinal taraflar nelerdir? phesiz ge dnem Grek tbb gibi Bizans kurumlaryla Hristiyanln hayr severlik anlay da bu konuda byk rol oynamtr. slm hastahanelerini daha nceki kurumlardan ayran ve onlardan stn klan u faktrler saylabilir: slm hukukundaki vakflarn stats sayesinde elde edilen yasal ve finansal gvenlik, tbb tedavinin sekler karakteri, sekin pratisyenlerin mevcudiyeti, tbb aratrma ve tp retimi (bk. BMRSTAN). Btn bunlarn bir araya gelmesi hi phesiz yenilikler dourmutur. Eb Bekir er-Rz gibi hekimler de byk apta aratrmalar gerekletirmeyi ya da ndir hastalklarn stesinden gelebilmeyi ancak kurumsal destek alarak baarabilmitir (Pormann, In the Age of al-Frb, s. 95-118). Sekin hekimler, hem baarlaryla tp ortamnda mevcut dier pratisyenlerden kendilerini ayrmaya aba sarfetmi, hem de hekimlerin meslee balarken uzman olmalar gereken tbb bilgi iin bir ltn varln savunmutur. Mesel hekim eyzer, XIII. yzyla ait hisbe el kitabnda hekimlerin Huneyn b. shakn F Mineti-abb adl eserinde verilen tlimata gre snavdan geirilmelerini istemitir. Gz hekimleri Huneynin al-Ar malt fil-aynnn muhtevasndan, krk kklar Aeginal Pauln tp ansiklopedisinin altnc kitabndan ve cerrahlar Galenin On the Composition of

Simple Drugs according to Kindsimtihana adl kitabndan sorumlu tutulmutur. shak b. Ali er-Ruhv ve Sad b. Hasann tp ahlk zerine, Abdlazz es-Slemnin hekimlerin nasl imtihan edilecei konusunda yazdklar el kitaplar bu yndeki tavsiyeleri yanstmaktadr. Test edilebilir bilginin lt daha ok Arapaya evrilen Grek metinlerine dayanmaktayd. Mehur hekim ve filozof Abdllatf el-Badd kendi okuyucularna Hipokrat ve Galen rneine dnmelerini nermitir. Bylece tp ders kitaplarnn muhtevas bir mihenk ta tekil etmitir. Bununla birlikte tp ahlk ve hekimlerin imtihanyla ilgili bu el kitaplar, tp otoritelerinin rakiplerini saf d brakma konusunda ndiren baarl olduklarn gstermektedir. Nitekim Rz ve Sad b. Hasan gibi hekimler, hastalarn kendileri gibi bilgili hekimler yerine bilgisiz kadnlara ve ayak takmna yneldiklerini znt ile dile getirmilerdir (Pormann, Bulletin of the History of Medicine, LXXIX/2 [2005], s. 189-227). Erkek hekimlerin fkesine yol asa da slm toplumlarnda standart tbb muayenelerin ou muhtemelen kadnlar tarafndan yaplmaktayd. Anneler, kz kardeler, teyzeler, bykanneler, deneyimli kadnlar, hemireler ya da kadn hekimler tp konusunda nemli roller oynamtr. Ancak tp tarihiliinin daha ok erkeklerin egemen olduu bir alan ve toplumun genelde ataerkil olmas sebebiyle kadnlarn sesi yzyllar boyunca ok clz bir ekilde gnmze ulamtr. Yine de kadnlarn deiik kisveler altnda tpla uratklarna dair dolayl bilgiler mevcuttur. Kadnlarn sadece pratisyen deil ayrca hasta olmalar da sz konusudur. Her ne kadar kadnlar, erkek hekimler tarafndan tedavi edilirken zaman zaman utanma hissetseler de baz olaan st durumlarda erkek hekimlerin jinekolojik muayeneler gerekletirdikleri grlmektedir. Bu tr uygulamalar slm hukukundaki zaruret ilkesiyle mer saylyordu. Kadnlarn sal dier mlhazalardan daha nce gelmekteydi. XIV. yzyln mehur limi Zeheb bu meseleyi ele alarak kadnn erkei veya erkein kadn muayene edip edemeyeceini tartm, bir erkein yakn akrabas olmayan hasta bir kadn muayene etmesinin ve onu plak grmesinin, bir kadnn da hastalk durumunda kendisini tedavi edecek bir erkein veya mahremi bir kadnn bulunmamas halinde bir erkei muayene etmesinin, onu plak grmesinin mubah olduuna hkmetmitir (e-bbn-nebev, s. 242). slm dnyasnda tbb- nebev denilen bu tr bir tp literatr X. yzyldan itibaren gelime gstermitir. Fkh limleri din meruiyete sahip bir tp gelenei kurmak iin ncelikle hadis koleksiyonlarna bavurmu, bu telif tr XIII. yzyldan itibaren byk itibar kazanmtr. nsanlar zaman zaman tbb- nebev zerine yazlan bu kitaplarn Grek etkisini gidermek zere telif edildiini dnmtr. Aslnda bu kitaplarn ou hmoral patolojiyi reddetmekten ok bnyesine katmtr. Zeheb ve ada bn Kayyim elCevziyyenin eserleri Grek tp otoritelerine saysz referanslar iermektedir. Din ierikli bir giriten sonra Zeheb, eserine Grek ilkelerine uygun insan fizyolojisinin kapsaml bir aklamasyla balamaktadr: nsan yaps yedi unsurla ilikilidir. Birinci unsur drt temel elementtir. Scak ve kuru olan ate, scak ve ya olan hava, souk ve ya olan su, souk ve kuru olan toprak. kinci unsuru says dokuz olan karmlar tekil eder. Bu unsurlardan ilk gruptakiler ayn oranda dengelenmi olan, ikincisi eit oranda olmayan karmlardr ve belki de karmam olduu iin scak, souk, ya ya da kurudur (Elgood, XIV [1962], s. 49). Tbb- nebevye dair literatr, hmoral patolojinin sadece seviyeli tbb dnceler zerinde deil, din kavramlar zerinde de ne kadar derin bir etki braktn gstermektedir (Perho, bk. bibl.). Din ve by de tp konusunda farkl biimlerde rol oynamtr. Hastalkla karlaldnda pek ok mslman, hristiyan ve yahudi Tanrya dua ederek duygularn yanstm ve Onun yardmn istemitir. Ancak mslmanlar daha da ileri gitmi, bir kt zerine belirli bir sreyi yazarak onu bir kolye gibi tamlar; ya da baz Kuran yetlerinin yazl olduu kselerden su imilerdir. Bu

konuda ciz grlen din uygulama ile ciz olmayan bynn kullanm arasndaki izgi her zaman belirgin deildir. Her hlkrda Msrl lim Ahmed b. Ali el-Bnye nisbet edilen eser gibi by, efsun ve muska zerine yazlm el kitaplar mevcuttur (Magic and Divination in Early Islam, ed. E. Savage-Smith, London 2004). slm tp tarihilii iin limler IX. yzyl Badatnda sahaflk yapan bnn-Nedmin el-Fihristi, Kurtubal hekim bn Clcln abatl-ebb vel-kems, bnl-Kftye ait Trulkemnn Muhammed b. Ali ez-Zevzen tarafndan yaplan muhtasar, bn Eb Usaybiann Uynl-enb f abatil-ebbs ve Ktib elebinin Kef-unnu gibi biyobibliyografik eserlere ska ve gereinden fazla itibar etmitir. Son otuz yl boyunca ilim adamlar, gittike artan bir gayretle daha ok sayda ada kayna kullanarak slm tp tarihini yazmaya aba gstermektedir. Bununla birlikte bn Sn dneminden sonra bir gerileme ve d yaandna dair genel bir kanaat bulunmaktadr ki bu algnn etkin bir ekilde sorgulanmas gerekir (Joose-Pormann, LXXXIV/1 [2010], s. 1-29). Zira tp, bu szde klasik dnemden sonra Abbslerin altn a ile Osmanl Devletinin farkl blgelerinde uzun zaman geliimini srdrmtr. Suriyeli bir hekim olan Dvd-i Antk Tekiret lil-elbb vel-cmi lil-acebil-ucb adl bir eser yazmtr. Bu eserde sadece bn Snnn el-nnunda rnekleri verilen ilk dnem Grek-Arap tp geleneini resmetmi, ayrca baz Avrupa meneli reetelerle birlikte frengi hastal gibi yeni hastalklarn aklamasna yer vermitir. Bunun gibi saray hekimi olan bn Sellm Slih b. Nasrullah, e-bblcedd el-kimy adl eserinde kimyasal tpta Paracelsusun iki byk Alman takipisinin eserini tercme etmitir (Savage-Smith, Pharmacy in History, XXIX [1987], s. 3-28). Dolaysyla Dou ile Bat arasndaki fikir alverii herhangi bir zamanda kesintiye uramad gibi tp da hibir zaman durgunlamamtr. Hatta XIX. yzyl boyunca smrge tbbyla olan pek ok yzleme de Batnn stnln ortaya koymuyordu. Nitekim ayn yzyln ilk yarsnda Fransz hekimi A. B. Clot, Msrda mslman arkadalaryla pek ok fikir alveriinde bulunmutur (Moulin, s. 42-58). Ortaa slm tbbnn Ortaalarda ve Rnesans dneminde Avrupa zerindeki etkisi zerine ne sylense azdr. talya, spanya ve Antakyadaki birok Arapa tp metni Latinceye evrilmitir. Bu abalarda baarl iki kii Afrikal Konstantin (. 1087) ve Cremonal Gerard (. 1187) olmutur. Bunlar sadece Eb Bekir er-Rznin e-bbl-Manr (Liber ad Almansorem), Ali b. Abbas elMecsnin el-Kitbl-Melek (Liber regius) ve bn Snnn el-nn fi-b (Canon Medicinae) adl byk ansiklopedik almalarn tercme etmekle kalmam, bunlarn yannda shak b. mrnn Kitb fil-Mluly (De Melancolia), bnl-Cezzrn cins mnasebetle ilgili monografilerini de (De Coitu) evirmilerdir. Huneyn b. shakn el-Mesil fi-b adl eseri Latincede Isagoge Johannitii diye mehur olmu, bu eser XIII. yzyldan itibaren henz gelimekte olan Avrupa niversitelerinin pek ounda ders kitab olarak okutulmutur. Ayn ekilde Rnesans sresince bn Snnn el-nnu onlarca defa baslm olup -Kuranla birlikte-Arapa kitap pazar iin Avrupada baslan ilk kitaptr. Byk Rnesans anatomisti Andreas Vesalius, Rznin e-bblManrsi iin bir erh yazmtr. Dolaysyla Arapa kaleme alnan tp eserlerinin Latince evirilerinin Batdaki tp tarihi zerinde derin ve kalc bir etki braktnda hi phe yoktur. Bununla birlikte Rnesans sresince baz hekimler Arap tbbnn bu hkim konumundan memnun olmam, Araplarla mslmanlarn tbba olan katklarn ortadan kaldrmak iin iddetle mcadele etmitir (Pormann, Lire les mdecins grecs, s. 113-141). Bunlar o dnemde Arap ve slm mirasn tarih kitaplarndan karp atmada baarl olmularsa da gnmzde bu eilim tersine dnmtr.

slm tbb ayrca devam edegelen bir gelenektir. Pek ok mslman lkede bn Snnn metinleri ilgiyle okunmutur. arlarda eitli illar yapmak iin gerekli ecza satn alnabilmitir. Hint alt ktasnda bu tbb gelenek imdilerde Yunn tb olarak isimlendirilen bir biimde gelime gstermitir. En byk klasik tp gelenei olan Ayurvedann yannda mslman gmen cemaatler sayesinde gnmzde bu gelenek dnyann her kesine yaylmaktadr. Ayn ekilde tbb- nebev byk rabet grmekte ve bu konuda yazlm pek ok eser eitli basklar yapmaktadr. Sonu olarak, Yunan hmoral patolojisiyle modern (Batl) tbbn birbiriyle uyumlu birlikteliinin ticar bakmdan son derece baarl olduu, fzyon tbb denilebilen geni bir pazar da mevcuttur. Ortaa slm dnyasnda gelien tbb gelenek zamanmzda eitli yollarla yaylmaya ve bymeye devam etmektedir.

BBLYOGRAFYA

Eb Bekir bnl-Enbr, Kitbl-Edd (nr. M. Th. Houtsma), Leiden 1881, s. 150-151; Zeheb, e-bbn-nebev, Kahire 1996, s. 242; W. A. Greenhill, A Treatise on the Small-pox and Measles by Abu Becr Mohammed ibn Zacariya ar-Razi (commonly called Rhazes), London 1848; A. Siggel, Die indischen Bcher aus dem Paradies der Weisheit ber die Medizin des Al Ibn-Sahl Rabban a-abar, Mainz 1951, s. 1097-1152; Sezgin, GAS, III (Medizin-Pharmazie-Zoologie-Tierheilkunde Bis ca. 430 H.); M. Ullmann, Die Medizin im Islam, Leiden 1970; a.mlf., Islamic Medicine, Edinburgh 1978; a.mlf., Wrterbuch zu den griechisch-arabischen bersetzungen des 9. Jahrhunderts, Wiesbaden 2002; a.mlf., Wrterbuch zu den griechisch-arabischen bersetzungen des 9. Jahrhunderts, Supplements I-II, Wiesbaden 2006-2007; O. Temkin, Galenism: Rise and Decline of a Medical Philosophy, Ithaca 1973; H. H. Biesterfeldt, Galens Traktat Dass die Krfte der Seele den Mischungen des Krpers folgen, Wiesbaden 1973; J. Hampel, Medizin der Zoroastrier im vor Islamischen Iran, Husum 1982; J. M. Duffy, Byzantine Medicine in the Sixth and Seventh Centuries: Aspects of Teaching and Practice, Symposium on Byzantine Medicine (ed. J. Scarborough), Washington 1984, s. 21-27; Augenheilkunde im Islam: Texte, Studien und bersetzungen (ed. Fuat Sezgin), Frankfurt 1986, I-IV; N. G. Siraisi, Avicenna in Renaissance Italy: The Canon and the Medical Teaching in Italian Universities after 1500, Princeton 1987; M. W. Dols, Majnn: The Madman in Medieval Islamic Society (ed. D. E. Immisch), Oxford 1992; I. Perho, The Prophets Medicine: A Creation of the Muslim Traditionalist Scholars, Helsinki 1995; D. Gutas, Greek Thought, Arabic Culture: The Graeco-Arabic Translation Movement in Baghdad and Early Abbsid Society (2nd-4th/8th-10th Centuries), London 1998; a.mlf., Medical Theory and Scientific Method in the Age of Avicenna, Before and After Avicenna: Proceedings of the First Conference of the Avicenna Study Group (ed. D. C. Reisman), Leiden 2003, s. 145-162 (Islamic Medical and Scientific Tradition [ed. P. E. Pormann], London 2010 iinde tekrar yaymlanmtr); G. Leiser-N. al-Khaledy, Questions and Answers for Physicians: A Medieval Arabic Study Manual by Abd alAzz al-Sulam, Leiden 2004; P. E. Pormann, The Alexandrian Summary (Jawmi) of Galens on the Sects for Beginners: Commentary or Abridgment?, Philosophy, Science and Exegesis in Greek, Arabic and Latin Commentaries (ed. P. Adamson v.dr.), London 2004, II, 11-33; a.mlf., La querelle des mdecins arabistes et hellnistes et lhritage oubli, Lire les mdecins grecs la renaissance: Aux

origines de ldition mdicale, actes du colloque international de Paris, 19-20 septembre 2003 (ed. V. Boudon-Millot-G. Cobolet), Paris 2004, s. 113-141 (ngilizce tercmesi: The Dispute between the Philarabic and Philhellenic Physicians and the Forgotten Heritage of Arabic Medicine, Islamic Medical and Scientific Tradition iinde tekrar yaymlanmtr); a.mlf., Islamic Medicine Crosspollinated: A Multilingual and Multiconfessional Maze, Islamic Crosspollinations: Interactions in the Medieval Middle East (ed. A. A. Akasoy-J. E. Montgomery-P. E. Pormann), Oxford 2007, s. 76-91; a.mlf., Al-Rz (d. 925) on the Benefits of Sex: A Clinician Caught between Philosophy and Medicine, O Ye Gentlemen: Arabic Studies on Science and Literary Culture, in Honour of Remke Kruk (ed. A. Vrolijk-J. P. Hogendijk), Leiden 2007, s. 115-127 (Islamic Medical and Scientific Tradition iinde tekrar yaymlanmtr); a.mlf., Medical Methodology and Hospital Practice: The Case of Tenth-Century Baghdad, In the Age of al-Frb: Arabic Philosophy in the 4th/10th Century (ed. P. Adamson), London 2008, s. 95-118; a.mlf., Medical Education in Late Antiquity: From Alexandria to Montpellier, Hippocrates and Medical Education: Selected Papers Read at the XIIth International Hippocrates Colloquium, Universiteit Leiden, 24-26 August 2005 (ed. H. F. J. Horstmanshoff-C. R. van Tilburg), Leiden 2010, s. 419-442; a.mlf., Yuhann ibn Sarbiyn: Further Studies into the Transmission of his Works, Arabic Sciences and Philosophy, XIV (2004), s. 233-262; a.mlf., The Physician and the Other: Images of the Charlatan in Medieval Islam, Bulletin of the History of Medicine, LXXIX/2, Baltimore 2005, s. 189-227 (Islamic Medical and Scientific Tradition iinde tekrar yaymlanmtr); a.mlf., Case Notes and Clinicians: Galens Commentary on the Hippocratic Epidemics in the Arabic Tradition, Arabic Sciences and Philosophy, XVIII (2008), s. 247-284; C. Alvarez-Millan, Practice Versus Theory: Tenth-Century Case Histories from the Islamic Middle East, The Year 1000: Medical Practice at the End of the First Millennium (ed. P. Horden-E. Savage-Smith), Oxford 2000, s. 293-306 (Islamic Medical and Scientific Tradition iinde tekrar yaymlanmtr); E. Savage-Smith, The Practice of Surgery in Islamic Lands: Myth and Reality, a.e., s. 307-321; a.mlf., Ibn al-Nafss Perfected Book on Ophthalmology and His Treatment of Trachoma and its Sequelae, Journal for the History of Arabic Science, IV (1980), s. 147-204 (Islamic Medical and Scientific Tradition iinde tekrar yaymlanmtr); a.mlf., Drug Therapy of Eye Diseases in Seventeenth-Century Islamic Medicine: The Influence of the New Chemistry of the Paracelsians, Pharmacy in History, XXIX (1987), s. 3-28; a.mlf., Attitudes Toward Dissection in Medieval Islam, Journal of the History of Medicine and Allied Sciences, L (1995), s. 68-111 (Islamic Medical and Scientific Tradition iinde tekrar yaymlanmtr); a.mlf., ibb, EI (ng.), X, 452-460; S. Tibi, The Medicinal Use of Opium in Ninth-Century Baghdad, Leiden 2006; J. Bray, The Physical World and the Writers Eye: al-Tnkh and Medicine, Writing and Representation in Medieval Islam: Muslim Horizons (ed. J. Bray), London 2006, s. 215-249; P. E. Pormann-E. Savage-Smith, Medieval Islamic Medicine, Edinburgh 2007; P. Horden, Hospitals and Healing from Antiquity to the Later Middle Ages, Aldershot 2008; M. Shefer-Mossensohn, Ottoman Medicine, New York 2009; A. Marie Moulin, The Construction of Disease Transmission in Nineteenth-Century Egypt and the Dialectics of Modernity, The Development of Modern Medicine in Non-Western Countries: Historical Perspectives (ed. H. Ebrahimnejad), London 2009, s. 42-58; Islamic Medical and Scientific Tradition (ed. P. E. Pormann), London 2010; M. Meyerhof, Ibn an-Nafis (XIIIth Cent.) and His Theory of the Lesser Circulation, ISIS, XXIII (1935), s. 100-120; Cyril L. Elgood, TibbulNabi or Medicine of the Prophet, Osiris, XIV, Bruges 1962, s. 33-192; F. Rosenthal, Life is Short, the Art is Long: Arabic Commentaries on the First Hippocratic Aphorism, Bulletin of the History of

Medicine, XL (1966), s. 226-245; G. Leiser, Medical Education in Islamic Lands from the Seventh to the Fourteenth Century, Journal of the History of Medicine and Allied Sciences, XXXVIII (1983), s. 48-75 (Islamic Medical and Scientific Tradition iinde tekrar yaymlanmtr); D. Waines, Dietetics in Medieval Islamic Culture, Medical History, XLIII (1999), s. 228-240 (Islamic Medical and Scientific Tradition iinde tekrar yaymlanmtr); S. Bhayro, Syriac Medical Terminology: Sergius and Galens Pharmacopia, Aramaic Studies, III (2005), s. 147-165; A. A. Akasoy-R. Yoeli-Tlalim, Along the Musk Routes: Exchanges Between Tibet and the Islamic World, Asian Medicine, III (2007), s. 217-240; N. P. Joosse-P. E. Pormann, Decline and Decadence in Iraq and Syria after the Age of Avicenna? Abd al-Latif al-Baghdd (1162-1231) between Myth and History, Bulletin of the History of Medicine, LXXXIV/1 (2010), s. 1-29. Peter E. Pormann Osmanl Dnemi. Osmanl hekimleri XVIII. yzyln ilk eyreine kadar klasik slm tbbna bal kald. Huneyn b. shakn eserleri, bn Snnn el-nn fi-b, Ebl-Ksm ez-Zehrvnin Kitbt-Tarf, Eb Bekir er-Rznin el-v fi-b, smil b. Hasan el-Crcnnin are-i rizmh, bnlBaytrn el-Cmi li-mfredtil-edviye vel-aiye, bnn-Nefsin el-Mcez fi-b gibi tbba dair temel eserler okutuldu; ayrca bu kitaplardan Trkeye alntlar ve eviriler yapld. slm tbbnn temel eseri ve Osmanl hekimlerinin balca kayna olan el-nn fi-b, Mustafa b. Ahmed et-Tokad tarafndan Tahbzl-mathn adyla Trkeye tercme edildi. Ayn zamanda antik dnemin nde gelen isimlerinden Hipokrat, Galen (Clns), Dioskorides gibi ahsiyetlerin kitaplarndan eviriler ve alntlar zerinde aklamalar yaplarak tartmalar yrtld. Muhammed b. Mahmd e-irvn, Sabuncuolu erefeddin, Sinoplu Mmin b. Mukbil gibi hekimler eviri, erh ve telif eserlerin iine kendi tecrbelerini de kaydettiler. Kurulu dneminde limler tecrbe ve bilgilerini gelitirmek amacyla nde gelen ilim merkezlerinden Dmak, Badat, Kahire, Semerkant, Buhara, Tebriz ve Merga gibi ehirlere giderdi. Fethin ardndan stanbul bilim merkezi olunca Yahy b. Mahmd Engr, Nid, Abdlbk if, Emr elebi gibi az sayda hekimden baka ilim tahsili iin Anadolu corafyas dna pek kan olmad. Msr ve randan stanbula gelen hekimler yannda hkmdarlarn davetiyle saraya intisap eden nl tabipler de vard. XIV. yzyln sonlarndan XVII. yzyla kadar Fransa, Almanya ve zellikle spanyadan srlerek Osmanl Devletine snan ok sayda yahudi hekim de sarayda hizmet etti. Ayrca birok gayri mslim ve Avrupal hekim Osmanl topraklarnda serbeste mesleklerini icra etmekteydi. Osmanllarn hkm srd dnemde dnya bilim merkezi Doudan Batya kaymt. Avrupada gelimekte olan yeni tp XVI. yzylda rnlerini verdi. Bat tbbnda meydana gelen Rnesans XVII. yzylda Osmanl tbbna nfuz etmeye balad ve XVIII. yzylda somut etkileri grlmekle birlikte byk deiim XIX. yzylda gerekleti. A) Tedavi Kurumlar. 1. Klasik Dnem. Merkez Tekilt. Hekimbalk. Seretbb-yi hssa, seretbb-yi sultn ve resletbb ad verilen hekimbann ynettii kurumun hangi dnemde ortaya kt kesin ekilde belli olmamakla birlikte XV. yzyln balarnda varl bilinmektedir. Salk kurumunun en st makamnda bulunan hekimba sarayn ve lkenin salk ilerinden sorumluydu. ncelikli grevi hkmdarn salnn korunmas olup sarayn hastahane ve eczahaneleri ile

driflara nezaret eder, bunlarn mensuplarnn tayini iin tercihte bulunur ve almalarn denetlerdi. Son iki hekimba dnda btn hekimbalar ilmiye snfndand. Hekimbala kadlktan tayin det olduu gibi azledilenler de kad, mderris veya kazasker olarak grevlendirilirdi. XIX. yzylda salk tekilt Batllama dorultusunda yeniden yaplandrlnca 1837de Bb- Seraskerye bal Shhiye Dairesi, bir yl sonra da salgn hastalklarla mcadele iin Meclisi Umr- Shhiyye kuruldu. Salk mensuplarnn imtihan, il imalinin denetimi ve salkla ilgili sorunlarn zm gibi grevler 1840ta Mektebi Tbbiyyede kurulan Meclisi Umr- Tbbiyyenin yetkisine verildi. Yetki ve sorumluluklar eitli kurumlara datlan hekimbalk makamnn 1844te seretbb-yi ehriyr unvanyla hkmdarn batabipliiyle snrlandrlmasnn ardndan 1850 ylnda hekimbalk lavedildi (bk. HEKMBAI). Saray Hastahaneleri ve Salk Grevlileri. XVI. yzylda Sary- Bmrn, Oda-y Marz ve XVII. yzylda Dire-i Tmarhne, Endern- Hmyun Hastahanesi gibi kurumlarn varl kaynaklardan, minyatr ve gravrlerden renilmektedir. Topkap Saray Endern- Hmyun Hastahanesini Tmarhne aas (Bmarhne aas) denilen hadm aalar idare ederdi. Endern- Hmyun Hastahanesinde Has Oda, Hazine Odas, Byk Oda, Seferli Odas ve Kk Odaya ait blmler bulunurdu. Edirne Saraynda, stanbulda Sary- Atk ve Sary- Ceddde (Topkap Saray) Harem iinde Criyeler Hastahanesi olarak bilinen birer hastahane ve hasta hamam vard. Topkap Saray Harem Hastahanesi, hamam ve mutfa bugne gelebilen tek rnek yapdr. Sary- Atkte hastalar kethds kadn, hastalar ustas hanm ana, hastalar aasnn criyesi, hastalar kethdsnn criyesi ve hekim kadn (tabibe, tabip kadn, kar hekime), kbile (ebe kadn) unvan tayan kadn salklar grev yapyordu. Serbest alan ve saraya arlan kadn hekimler ve ebeler de vard. Sarayn eitli cemaatlerine bal olarak saray iinde ve dnda, zellikle stanbul, Bursa ve Edirnede ok sayda tabip, cerrah ve kehhl (gz hekimi) alrd. XIX. yzyln balarnda saray hekimlerinin says 100n stne kmt. Saraya tayin edilen tabiplerin ou driflardan ve Sleymaniye Tp Medresesinden nakledilirdi. Dierleri ise ya hekim ailelerinden gelmekte ya da nl bir hekimden iczetli bulunmaktayd. spanyadan g eden ok sayda yahudi tabibin saraya alnmas sebebiyle bir de yahudi tabipler cemaati (Cemat-i Etbb-yi Yahdiyyn) olumutu. Driflarn kendi vakfiyeleri dorultusunda ynetilmesine karlk tayinler bata olmak zere ileyii sarayn ynetim dzenine tbi idi. Tabip, cerrah ve kehhllerin meslekte ykselmeleri dorultusunda saray, drif ve tp medresesi gibi resm yerlere tayinlerinde bir silsile vard ve gerekmedike bu teaml bozulmazd. Sefer esnasnda saray ve drif tabip ve cerrahlarndan orduda grevlendirilenler olurdu. Orduda ve kalelerde tabip ve cerrah bulundurulur, seferde seyyar salk hizmeti verilirdi. XVIII. yzyl sonlarnda ve zellikle XIX. yzylda ordunun yeniden yaplandrlarak adalatrlmas faaliyetleri kapsamnda asker hastahaneleri kuruldu. Ulfeli tabipler izinle dkkn ap darda zel hasta da bakabilirdi. Dkkn ad verilen bu muayenehaneler ok deerliydi, nk bunlarn almas gedik denilen izne balyd. Dkkn gedii ancak ruslu bir hekimin lm, emeklilii ya da yer deitirmesiyle boaldnda baka bir hekime verilirdi. Hekimba Odas olarak bilinen Balala Kulesi ile Helvahne ve Glhane gibi yaplarda saray mensuplar iin eitli illar hazrlanrd. Hekimbann tarifiyle eczaclar balala, Enderun kullukusu ve zlfl baltaclarn gzetiminde il yapard. llar balala ve hekimba ile birlikte mhrlendikten sonra muhafaza edilirdi. Driflarda olduu gibi sarayda da ecza ve illar Kilr- Hssa Odasnda saklanp korunurdu. Kilr- Hssa Odasndan Hareme geildiinde sultana yemek piirilen mutfakla Harem eczahanesi vard. Saray

mutfann Helvahne ad verilen blmnde de ifal yiyecek ve iecekler, tiryak, cevri, erbet gibi mrekkep illar hazrlanr, byk kazanlar iinde urup, reel, helva gibi tatllar ve kokulu sabunlar yaplrd. Driflar. Seluklularda olduu gibi Osmanllar da fethettikleri yerlerde Anadolu snrlar iinde ve dnda hastahane kurma geleneini srdrdler ve Seluklu dnemi driflarndan yararlandlar. lk Osmanl drifsn Yldrm Bayezid Bursada tesis etti. stanbul driflarnn ilkini Ftih Sultan Mehmed, Ftih Klliyesi bnyesinde ina ettirdi. Osmanl baehirleri dndaki ilk drif ise Manisada yaptrld. XIV-XVII. yzyllar arasnda Anadoluda ina edilen driflar tarih srasyla unlardr: Bursa Yldrm Drifs (1399), stanbul Ftih Drifs, Edirne Beyazt Drifs, Manisa Hafsa Sultan Drifs, stanbul Haseki Hrrem Sultan Drifs, Sleymaniye Drifs ve Tp Medresesi, Atik Vlide Nurbn Sultan Drifs, Sultan I. Ahmed Drifs (1620). Osmanl driflar ok amal ve ok birimli klliye yaplanmas iinde yer alr. Klliyenin merkezinde cami, etrafnda medrese, imaret, hamam, drif ve ihtiyaca gre dier kurumlar bulunur. Klliye iindeki imarethnenin mutfanda piirilen yemeklerden klliye alanlarnn yan sra yoksullar, yetimler ve yolcular da yararlanrd. Baz driflarda tabhne denilen birim, nekhet dneminde olan hastalarn dinlendii bir mekn olmas sebebiyle ayrca nem tar. Klliyelerin bnyesinde drif ile dorudan ilikisi olan iki birim daha vardr ki bunlar sadece Sleymaniye Klliyesinde bulunur. Bunlardan biri tp medresesi (drttb), dieri drifnn karsnda yer alan ve drhne (drlakkr) ad verilen ecza evidir. Buras ecza deposu eklinde hizmet verir ve dier driflara da il salanrd. Hastahane ynetmelii niteliindeki vakfiyelerde drifnn ynetim kurallar ve gelirlerin hangi kalemlerde ne kadar kullanlaca aka belirtilmitir. alanlarn grev tanmlar ve grev dalm, hastalarla ilikide gzetilmesi gereken ahlk lleri, tayin edilecek grevlilerde aranan meslek bilgiler, beceri ve ahlk zellikleri, grevlilerin sorumluluu, beklenen bakm dzeyi vakfiyelerde ayrntlaryla ortaya konur. Bu salk kurumlar idar ve mal bakmdan mtevelli heyetine bal olmakla birlikte devletin gzetimindeydi ve zellikle salk grevlilerinin tayinleri saraydan yaplrd. Osmanl driflarnda hastalar cretsiz tedavi edilir, btn ihtiyalar ve illar devlete karlanrd. zellikle ihtiya sahiplerinin tedavi edilmesi ve tedavide zengin fakir ayrm yaplmamas vakfiyelerde art koulurdu. Klliyenin idaresiyle ilgilenen, vakf yneten mtevelli drif ynetiminden de sorumluydu. Gvenilir bir kii olmas gereken mtevelli genellikle devlet tecrbesine sahip, medrese mezunu ve st rtbeden ulem, asker, sancak beyleri, defterdarlar, sipahi aalar gibi devlet ricali arasndan seilirdi. Driflarda tabip, cerrah, gz hekimi, eczac, hasta bakc, a, kilerci, temizliki, bulak, amarc, kapc, vekilhar, ktip ve dier birok grevli alrd. Mescidi bulunan driflarda imam, mezzin, gassl, hamam olanlarda klhanc ve tellk gibi grevliler de vard. Tabip cretleri olduka yksekti. Gnlk hesaplanan ve nakit denen maan yan sra arpa, buday ve pirin olarak verilen ayn yardmlar da vard. Vakfiyelerde yer almayan yeni hizmetlerin cretleri herhalde mtevellinin takdirine braklmtr. Drifda bahekimin gndelik creti 20 ile 30 ake arasnda deiirdi. kinci tabibin gndelii 10-15 ake arasnda olup 25 akeye kadar kabilirdi. Birinci cerrahn gndelii 5-8 ake, ikinci cerrahn gndelii 3-4 ake, gz hekimininki 3 ile 8 ake arasnda deiirdi. XVI. yzylda Sleymaniye Drifs eczacsnn gndelii 3 ile 5 ake arasndayd. Drifya eczann temini, illarn hazrlanmas ve korunmasyla ilgilenen grevliler yaptklar ii

tanmlayan eitli sfatlar ve meslek adlaryla anlrd. Bitkilerden il yapan eczacya ab/saydaln, ham eczay dvp ezen eczac kalfasna edviyekb, erbet ad verilen sv illar hekimin reetesine gre hazrlayanlara erbeti/erbetiyn, macun yapanlara macunciyn denirdi. Sleymaniye Drifsnn gnlk il masrafnn 300 ake olduu kaydedilir. Drifdaki bir hizmet iin yaplan grevlendirmede belirli bir sre yoktu; lm, istifa ve azil gibi sebeplerle boaldnda yeni tayin yaplrd. Drifnn idaresi ve ihtiyalarnn giderilmesi vakfiye dorultusunda mtevelliye aitti. Gerek bir drifya tayin ve dkkn ama gerekse dkknsz gezgin salklarn almasna izin verme konusunda bir stada hizmet etmi ve iinin ehli olma ls aranrd. Hekimba veya saray hekimleri ya da o yrede bulunan beratl drif ve ordu hekimlerinin yapt soruturmann sonucunda meslee ehil olmad anlalan kiinin faaliyetine son verilirdi. Ameliyat veya tedavi ncesinde kad ve ahitler huzurunda hasta ya da vassinin rzas alnrd. Davac olunmasn nlemek amacyla yaplan rza szlemesi, hekimin kusuru veya bilinen yntemler dnda tedavisi sonucunda hastann zarar grmesi durumunda dava almasna engel deildi. Kadlar akl hastalarnn gzetim altna alnmas, hasta ve yaknlarnn ikyetleri, adl tp uygulamalar gibi eitli konularla da ilgilenirlerdi. Osmanl hekimlik tresinde din ve rk ayrm yaplmazd. Sarayda olduu gibi halk arasnda da mslman olan ve olmayann birbirini tedavi edebildii ariv belgeleri ve mahkeme kaytlarndaki szlemelerden anlalmaktadr (ayrca bk. BMRSTAN). Czzamhneler. Osmanllar, Seluklular gibi czzam hastalnn bulac olduunu dnr ve hastalar ehir dnda yaptrdklar czzamhnelerde tedavi ederlerdi. Driflara czzamllar yatrlmazd. Czzam hastalna yakaland tabip tarafndan belirlenen kii kanun gerei bir czzamhnede tecrit edilirdi. Czzamhneye Miskinler Tekkesi de denirdi. Seluklularn Kayseri, Sivas, Konya, Adana, Amasya, Kastamonu ve Tokatta kurduklar czzamhnelerden yararlanan Osmanllar ayrca Bursa, Edirne, stanbul, Kbrs, Sakz, Girit ve Smbeki (Nimz) adalarnda czzamhneler amt. Czzamhnelerden en nlleri Kayseri'deki Meczmn Zviyesi, skdar ve Konyadaki Miskinler Tekkesiydi. 1514te Yavuz Sultan Selimin Badat yolu kenarnda ehrin uzana ina ettirdii ve skdar Miskinler Tekkesi olarak tannan czzamhnenin i baheye bakan odalar, hamam, amarhanesi ve mescidi vard. Burada tecrit edilen czzamllar aileleriyle birlikte yaard (bk. CZZAM; MSKNLER TEKKES). 2. Modern Dnem. Sivil Hastahaneler. Klasik dnemde halka salk hizmeti veren vakf kurumlar olan driflarn yapm XVII. yzyldan sonra srdrlmedi. Depremler ve yangnlar yznden harap olmalar yannda zengin gelir kaynaklarnn XIX. yzylda kaybedilen topraklarda kalmas veya baka kii ve kurumlara devredilmesi gibi sebeplerle gereken onarmlar yaplamad ve kurulu amacna uygun olarak iletilemez duruma geldi. Dier yandan tp alanndaki yenilikler karsnda yetersiz kalmaya balayan, gelien yeni tbbn gereklerini karlayamayan yaplaryla driflar kurulutaki ilevlerini kaybetti. XIX. yzyln ilk yarsndan itibaren an tp uygulamalarna ve grev dalmna uygun biimde planlanan gureba hastahaneleri, yzyln ikinci yarsnda da belediye hastahaneleri almaya baland. Bylece genel hastahane hizmeti veren driflarda her eit hasta tedavi edilirken gureba hastahanelerinin kurulmasyla birlikte driflarda evinde baklamayan veya kimsesiz olan akl hastalarna bakld. Bunun sonucunda tmarhne ve bmar-hne tabirleri akl hastahanesi karlnda kullanld. Eski drif geleneinde olduu gibi gureba hastahanelerinde de ncelikle yoksul halka ve gelip geen yolculara hizmet verildi.

Mevcut bilgilere gre kimsesiz yoksullar (garipler/gureba) iin yaptrlan ilk hastahane, 1836da Edirnekapdaki Mihrimah Sultan Klliyesi Medresesinde alan Gureba ve Bekr Hastahanesidir. 1843 iek salgn esnasnda hastahanelerin yetersiz kalmas zerine Sultan Abdlmecidin annesi Bezmilem Vlide Sultann ina ettirdii, 1845te tamamlanan Bezmilem Vlide Sultan Vakf Gureba Hastahanesi (Gureb-yi Mslimn Hastahanesi) 1847de hasta kabul etmeye balad. Adnda ilk defa hastahane kelimesi kullanlan bu salk kurumu bir vakf eseri olmas bakmndan ayn zamanda Avrupallama dneminin ilk sivil salk kuruluudur. Anadoludaki eitli ehirlerin yan sra Balkanlarda, Ortadouda ve gnmzde srail, Suudi Arabistan, Yemen, Libya gibi lkelerin bulunduu Osmanl topraklarnda gureba hastahaneleri ald. Msr Valisi Kavalal Mehmed Ali Paann kz Zeynep Hanm ile ei Ysuf Kmil Paann kurduu Zeynep Kmil Hastahanesi (1862) vakf gelirleri olmadndan vrislerin tahsisatyla onarmlar yapld, zaman iinde zengin hastalardan cret alnarak yaatld; daha sonra askeriye, tp fakltesi ve belediye gibi eitli kurumlarca iletildi. Gnmzde kadn-doum ve ocuk hastalklar hastahanesi olarak faaliyet grmektedir. Islahat Ferman ile birlikte (1856) hapishane binalar ve salk koullar dzenlenmeye, bu balamda merkez hapishanelerde hastahaneler kurulmaya baland. 1880 ylnda karlan Hapishaneler ve Tevkifhaneler Nizamnmesi her hapishaneye bir hastahane binas ya da odasnn yaplmasn gerektiriyordu. 1865 kolera salgnnn ardndan Beyolunda kurulan Altnc Dire-i Belediyye Hastahanesi ilk belediye hastahanesidir. St. Vincent de Paul rahibelerinin de alt bu kurumda inan ve soy ayrm yaplmadan hastalar cretsiz tedavi edilirdi. 1874te bu hastahane Tophaneye tand ve daha ok Galata ve Beyolunda kavga edip yaralananlar geldiinden buraya Altnc Dire-i Belediyye Mecrhn Hastahanesi ad verildi. 1910da Messest- Hayriyye-i Shhiyye Mdriyetine devredilen bu hastahane erkeklere ayrlarak Beyolu Zkr Hastahanesi oldu. Gnmzde Beyolu Devlet Hastahanesi adyla faaliyetini srdrmektedir. XIX. yzyln son eyreinde kadnlar iin hastahaneler yaptrld veya hastahanelerin iinde kadnlara mahsus blmler ald, doumhaneler kuruldu. Frengi gibi bulac hastalklarn yaylmasn nlemek amacyla 1879da hazrlanan tlimatnme gerei Karakydeki bir konakta Altnc Dire-i Belediyye Nis Hastahanesi ald. zellikle kimsesiz olan veya zhrev hastalklara yakalanan kadnlar iin Beyolu Nis Hastahanesi (Emrz- Zhreviyye Hastahanesi) 1883te faaliyete balad. stanbulun ilk modern doumevi (vildethne, serriyyt- vildiyye) 1892de Glhane Bahesi iindeki bir binada ald, 1909da Kadrgaya tand. 1877-1878 Osmanl-Rus Sava (Doksan Muharebesi) sonrasnda Rumeliden g eden hastalar, sakatlar, dul ve yetimlere hizmet vermek iin 1891de Bursa Drlacezesi kuruldu. II. Abdlhamidin iradesi ve balaryla stanbulda 1896da alan Drlaceze Messesesinde inan ve soy ayrm yaplmadan muhta kimselere hizmet verildi. stanbul Drlacezesi rdahne (stocuu yuvas), yetimhane, mektebi ibtid, dilsiz ve mlar mektebi, imalthaneler, hastahane, doumevi, bakteriyolojihne, etv dairesi, amarhane, eczahane ve ibadethaneleriyle (cami, Rum ve Ermeni kiliseleri ve sinagogu) ok ynl hizmet veren, her ihtiyacn dnld komple bir salk ve sosyal yardm kurumudur (bk. DRLACEZE). Dnyann ilk ocuk hastahanelerinden olan Hamidiye Etfl Hastahne-i lsi, dnemin en ileri salk kurumu olarak II. Abdlhamidin 16 ubat 1898 tarihli iradesiyle yaptrld. Burada inan ve soy ayrm gzetmeden btn ocuklar cretsiz tedavi edilirdi. Trkiyede stetoskopun ilk kullanm, rntgen nlaryla kanser tedavisinin ilk uygulan ve

kaloriferle stma ilk defa bu hastahanede gerekleti. 1908 ylndan sonra ihmale urayan hastahanenin tarih yaplar 1968de ykld ve yaplan yeni hastahanenin ad da ili ocuk Hastahanesi oldu. II. Abdlhamid dneminde bulac hastalklara kar byk bir mcadele verilerek Avrupada kaydedilen mikrobiyoloji alanndaki bulular ve yenilikler yakndan izlendi ve en ksa srede uyguland. Karantina, tebhrhne, a retimi, bakteriyolojihne gibi kurumlarn yan sra hastahanelerde bulac hastalklarla ilgili ayr birimler oluturuldu; frengi ve kolera gibi hzla yaylan hastalklara mahsus hastahaneler tesis edildi. Hamidiye Etfl ve Haseki Nis (Hamidiye) Hastahanesi gibi byk hastahanelerde difteri, kzl, kzamk, verem, bomaca, ylanck gibi hastalklara ayrlan kou, baraka ve pavyonlar oluturuldu. Bu dnemde Karadenizden Orta Anadoluya doru yaylan, ayrca Loros, Silifke, Gazze, Yemen, Kuds gibi lkenin gney blgelerinde seyreden frengi salgnna kar frengi hastahaneleri yaptrld. stanbulda geici kolera hastahaneleri kuruldu ve hastalar tecrit edildi. 1893 kolera salgn esnasnda ehremneti tarafndan hastalar tedavi ve tecrit amacyla Cerrahpaa semtindeki Takyyddin Paa Kona satn alnarak hastahaneye dntrld. Buras 1910da Cerrahpaa Zkr Hastahanesi ad altnda erkekler iin bir belediye hastahanesi oldu. Yklan binann yerine 1912de, gnmzde biri Cerrahpaa Tp Fakltesi Mzesi, dieri dekanlk binas olarak kullanlan iki kgir bina yaptrld. Asker Hastahaneler. Osmanl ordusunda ve kalelerde tabip ve cerrah grevlendirilmesi eski tarihlere kadar gider. Tersaneye ve seferde donanma gemilerine tabip ve cerrah tayin edilir, sava alan dnda yaral ve hasta askerler klalarda hasta odalarnda iyiletirilirdi. Ordunun salk ileri ordu hekimbas ve cerrahbas sorumluluunda yrtlrd. XVIII. yzyln sonlarnda ve XIX. yzylda ordunun yeniden yaplandrlmas faaliyetleri kapsamnda Osmanl corafyasnn her yerinde asker hastahaneleri kuruldu. Savalarn ve salgnlarn younlat dnemlerde geici hastahaneler ald. III. Selim devrinde 1793te Nizm- Cedd ordusunun tekiliyle asker alanda balatlan yeni dzenlemeler daha sonra tp alann youn biimde etkiledi ve an gelimelerine uygun planlanp dzenlenen sabit asker hastahaneleri ina edilmeye baland. XVIII. yzyln sonlarnda kurulan Tophne-i mire Hastahanesi ilk asker hastahanesi olarak bilinir. Levent iftlii Hastahanesi ve Topta Askir-i Hssa-i Muhammediyye Hastahanesi de ilk kurumlar arasnda yer alr. Donanmaya mensup erler ve subaylar iin Kasmpaa Deniz Hastahanesi yaptrld (1795-1804). Osmanl corafyasnda asker hastahaneleri ileriki yllarda giderek artan saylarda ald. II. Mahmud devrinde kurulan hastahaneler arasnda Bb- Serasker Hastahanesi (1826), stanbulun en byk hastahanelerinden biri olan Maltepe Hastahanesi (Askir-i Mansre Hastahanesi, 1827-1828), Bahriye tekiltnn ilk hastahanesi Merkez Bahriye Hastahanesi (1827), Mhimmt- Harbiyye (Askeriyye) Hastahanesi (Cebehne Hastahanesi, 1828), Selimiye Hastahanesi (1833), Mektebi Harbiyye Hastahanesi (1834), Humbarahne-i Mamre Hastahanesi (1836), Liman- Kebr (Kavak) Hastahanesi (1838) saylabilir. stanbulda Hassa askerlerinin tedavisi iin Selimiye Klas yaknnda Haydarpaa Asker Hastahanesi (1846) ve stanbul yakasndaki topu askerlerin tedavisi iin Gmsuyu Asker Hastahanesi (1849) Sultan Abdlmecid dneminde ald. II. Abdlhamid zamannda Osmanl-Rus Sava (1877-1878) sebebiyle stanbul ve taradaki baz yaplar hastahaneye dntrld, askerler ve gmenler iin sabit ve seyyar hastahaneler yapld.

Mrgn (Emirgn), plikhne, Beylerbeyi hastahaneleriyle Serviburnu Asker Hastahanesi ve emsipaa Muhcirn Hastahanesi bu dnemde kuruldu. II. Abdlhamidin saray mensuplar ve muhafzlar iin 1884te tesis ettii Yldz Asker Hastahanesi en son tbb gelimelerin izlendii bir kurum olarak geliti. 1897de Osmanl-Yunan sava srasnda yarallarn tedavi edildii Yldz Asker Hastahanesinde dnyada ilk defa sava yarallarndaki mermilerin yeri ameliyat ncesinde rntgen ekimiyle tesbit edildi. anakkale savalar esnasnda stihlk-i Mill Cemiyeti Hastahanesi, Moda Asker Hastahanesi, Fenerbahe Asker Hastahanesi, Aa Hamam Hastahanesi, Makriky (Bakrky) Hastahanesi kuruldu. I. Dnya Savanda alan amlca Asker Hastahanesi, Davutpaa Asker Hastahanesi, Tel-i Nisvn Cemiyeti Hastahanesi, Pangalt Asker Hastahanesi dnda daha pek ok asker hastahanesi faaliyete geti. Osmanl Hilliahmer Cemiyeti (Kzlay Dernei) OsmanlRus, Osmanl-Yunan (1897), Trablusgarp ve Balkan (1912-1913) savalarnda yaral, hasta ve muhacirler iin seyyar ve geici hastahaneler at. Bu cemiyetin desteiyle Balkan Sava srasnda Demirkap ve Ayastefanos (Yeilky), Takla, Kandilli, ilide (Klemov) asker hastahaneleri kuruldu; Maka Hastahanesi ile Tuzla Asker Hastahanesi de ayn dnemde ald. Hfzsshha Kurumlar. Bulac hastalklarla mcadeleye XIX. yzylda byk nem verildi, hastalklarn yaylmasn nlemek iin eitli salk kurulular oluturuldu. Karantinalar kurulmadan nce salgn hastalklar srasnda Maltepe Hastahanesinde asker hastalar tedavi ve tecrit edilirdi. Hastahanenin yetersiz kalmas dolaysyla koleral hastalar 1831de Kzkulesi Matnn Hastahanesi ad altnda Kzkulesinde tecrit ve tedavi edildi. 1837de Meclisi Tehaffuz ad verilen karantina meclisi (Meclisi Umr- Shhiyye) kurulduktan sonra salgn hastalklarn yaylmasn nlemek amacyla stanbulda gerekli grlen yerlere karantinahaneler (tehaffuzhneler) ald. lk defa 1838de Kuleli Klas tehaffuzhne yaplarak gemiler burada denetlendi, yolcular bekletilerek izlendi ve hastalar tedavi edildi. Karantina hizmeti veren shhiye grevlileri burada eitildi. Tehaffuzhne 1842de Anadolukavana tand. 1867 tarihli Kolera Nizamnmesinden sonra Boazlarda yeni tehaffuzhneler ald. Koruyucu salk kurulular Mektebi Tbbiyye-i hnenin bnyesinde oluturuldu. Pasteurn bulduu kuduz asn hazrlamak ve salgn hastalklar aratrmak zere Dersadet Dlkelb ve Bakteriyoloji Ameliyathanesi ald (1887). iek as hazrlanmas iin Telkhhne-i hne (1892) kuruldu, hekimler ve hastahaneler burada retilen alar kulland. 1893-1894 kolera salgnnda hastalktan koruma ve tedavi sorumluluunu stlenen belediye dairelerince alan hastahanelerin yan sra bulac hastalklara yakalananlarn elbise ve eyalarnn, bulam meknlarn temizlendii tebhrhneler yaptrld. Gedikpaa, Tophane ve skdarda alan tebhrhnelerden skdar Tebhrhnesi gnmze kadar korunabilmitir. Bulac salgn hastalklar konusunda ok hassas davranan II. Abdlhamid, Demirkapdaki Mektebi Tbbiyye-i hnenin bahesinde bir Bakteriyolojihne-i hne yaptrd (1893). 1894te burada hekimlere, veterinerlere eitim verildi, Osmanl Devletinin serum ve alar retildi. 1894ten sonra sadece kuduz almalarnn yapld kuduz messesesine Dlkelb Ameliyathanesi denildi. 1922de bu kurumlar Kimyahne ve Shh Mze ile birlikte Hfzsshha Messesesi adyla birletirildi (bk. HIFZISSIHHA). Gayri Mslim ve Yabanc Hastahaneleri. Gayri mslim tebaa, Avrupa devletleri ve Amerikal misyonerler Osmanl corafyasnda eitli salk faaliyetlerinde bulundu, cemaatleri ve yurttalar iin hastahaneler kurdu. Karakyde alan Balkl Rum Hastahanesi, gemi yoluyla bulac hastalklarn tand limana yaknl dolaysyla 1753te Yedikulede sur dnda yaplan binalara

tand. Bu hastahane gnmzde de salk hizmeti vermeye devam etmektedir. stanbulda Rum Ortodoks cemaatine ait Yedikule Veba Hastahanesi (1753), Beyolu Veba Hastahanesi (1779) ve Gemici Hastahanesi (1762) ald. Taksimde Surp Agop (St. Jacques) Ermeni-Katolik Hastahanesi (1836) dnda stanbulun Ermeni hastahanelerinden biri de muhta hasta ve yallar iin 1838de Kazleme Yedikulede ina edilen Surp Prgi Ermeni Hastahanesidir. Balat Msev Hastahanesi diye bilinen Or-Ahayim Hastahanesi 1886da Balat civarndaki fakirlere hizmet verilen bir dispanser olarak kuruldu. 1898de hizmete alan Balat Ayvansaraydaki binasnda hizmet gren, vakf tarafndan ynetilen hastahane halen faaliyetini srdrmektedir. B) Tedavi Yntemleri. Hltlar Nazariyesi. Gnmz tehis aralarnn bulunmad driflarda hekim hastay gzler, ikyetlerini dinler ve hastalk belirtilerini izlerdi. Fizik muayeneyle hastada ate, terleme, sararma gibi belirtiler arar, ayrca el ile nabz yoklar, bakmak suretiyle idrar ve gita tetkiki yaparak hastaln tehisini koyar ve seyrini tahmin ederdi. Daha nceki slm tp gelenei dorultusunda Osmanl tbbnda da drt unsur/drt tabiat (miza) nazariyesi esas alnd. Buna gre tabiattaki drt unsurun (ate, su, toprak, hava) karlnda insanda bulunan drt hlt yani kan, balgam, sar safra ve kara safra farkl nitelikler (scaklk, kuruluk, soukluk, nemlilik) tar (bk. AHLT- ERBAA). Bu drt hltn karm mizac ekillendirir. Bir hltn niteliinin deierek bozulmas ya da miktarnn oalp azalmas hltlar arasnda dengesizlie ve sonuta hastala yol aar. Hastay tedavi iin fazla ya da bozulmu olan hlt vcuttan atmak gerekir. Hastala sebebiyet veren zararl hltlar idrar sktrc, mshil, kusturucu, terletici etkilere sahip eczalarla boaltlrd. Bozulduu dnlen kan unsuru hacamat ve slk uygulanarak vcuttan atlrd. Salkl Yaama ve Hastalktan Korunma. Klasik Osmanl tbb hastalklardan korunma zerinde younlamt. Tedavinin esas bozulan mizacn dzeltilmesine dayanrd. Osmanl tp kitaplarnda salkl yaama kurallarna byk nem verilir. Yiyecek ve iecekler, spor, uyku, hamamda ykanma ve duygularn insan sal zerindeki etkileri, salkl yaama yardmc olacak tedbirler anlatlr. Sal koruma ve salkl yaam iin nelerin yaplp nelerin yaplmayaca; mizaca, mevsime, zamana gre alnmas uygun gda eitleri ve nitelikleri; giysilerin sala etkisi; beden hareketinin ve dinlenmenin yarar ve zararlar, uykunun etkileri, hamamn yarar ve zararlar; cinsel ilikinin yarar ve zararlar; organlarn korunmas; kusturucular ve mshillerle bedenin temizlenmesi gibi konular ilenir. lla Tedavi. Klasik Osmanl tbbnda baz meyve ve sebzelerle hayvan rnleri ilenmeden il gibi dorudan hastalara verilirdi. Mesel elma, zm, tavuk, balk gibi besin maddeleri hastay tedavi amacyla reete edilirdi. Tabip hastann saln nce yiyecek ve ieceklerle korumaya ve tedavi etmeye alrd. Bunun yannda hastalar bitki, hayvan ve madenlerden elde edilen il ham maddesiyle ya da bunlardan terkip edilen illarla tedavi edilirdi. Hastaya uygun ilcn verilebilmesi iin eczalarn scak, souk, kuru veya ya olarak tanmlanan doal niteliklerini ve tbb etkilerini bilmek gerekir. Vakfiyelerde, drifda grevlendirilecek tabibin illarn terkip ve hazrlan konusunda usta ve tecrbeli olmas art koulurdu. Etkili maddeleri elde edilmek istenen iekler, tohumlar, kkler vb. eitli yntemlerle ilendikten sonra basit il haline getirilirdi. Farkl eczann kartrlmasyla hazrlanan illara mrekkebat ad verilirdi. l terkipleri macun, merhem-pomat, ya, koku, toz, hap, tablet, pastil, fitil, yak vb. ekillerde hazrlanrd. Tabipler ve cerrahlar il yapmay bilirdi. Ayrca illa uraan meslek snflar vard ve yaptklar iin mahiyetine gre adlar alrlard. Tbb yalar ve kokulu sular elde etme gelenei ve attarlk nemli bir ticaret alan olup

stanbulda XVII. yzyln ortalarnda 2000 civarnda attar dkknnn varl kaydedilmektedir. Osmanl ariv belgelerinde yer alan ecza ve il listelerinden 150-200 civarnda ham eczann pazarland renilmektedir. XIX. yzyla kadar hastalara verilen illarn byk ounluu driflarda imal edilirdi; birtakm erbet, tiryak, macun, merhem ve haplar dardan satn alnsa da bunlarn miktar ok azd. slm dnyasnda modern anlamda ilk eczaclk retimi stanbulda 1839 ylnda Mektebi Tbbiyye-i Adliyye-i hnede alan yl sreli eczac snf ile balad (ayrca bk. AKRBZN; ATTAR; ECZACILIK). Cerrah Tedavi. Klasik dnem Osmanl hekimliinde illa tedaviye gayret edilir, mecbur kalnmadka cerrah giriimde bulunulmazd. Anestezi ve antisepsi gibi tedbirlerin bulunmad bir ada byk ameliyatlardan kanlmas gerekirdi. Ameliyat ncesinde hasta veya yaknlarndan alnan rza senetlerinden anlalaca zere en sk rastlanan cerrah giriimler mesneden ta karma, ftk ve sraca (scrofulo) ameliyatlardr. Cerrah uygulamalarn byk ounluu hric tedavilerden oluurdu (bk. CERRAHLIK; TERH). Mzikle Tedavi. Drif tbb drt unsur nazariyesiyle yrtld gibi mzikle tedavi de drt unsur nazariyesine dayandrlrd. Mzik aletlerinin, teganni tarzlarnn ve makamlarn tesirinin mizalara ve hastalklara gre deitii kabul edilirdi. Dolaysyla her hastaya ve hastala uygun makamda icra yaplrd. Mesel tp yazmalarnda fel hastalna rast makamnn iyi geldii bildirilir. Gnn saatlerinin tedaviyi etkiledii kabul edildiinden kaynaklarda hangi msikinin gnn hangi saatinde, haftann hangi gnnde, hangi makamn hangi mizaca iyi geleceine dair ayrntl bilgiler ve izelgeler bulunur. Souk mevsimde scak namelerin, scakta souk tabiatl namelerin alnmas nerilirdi. Birok hastalkta nabz atlarnn eitli ritimler gstermesinden baz anlamlar karlr ve nabzla mzik nameleri arasnda ilgi kurularak nabz hareketlerinin her biri bir makamla ilikilendirilirdi. Ritmi aksayan, yava ya da hzl ritimli nabzlar hastalk belirtisi asndan tehiste nem kazand iin hekimin mzik bilgisine de sahip olmas beklenirdi. Amasya, Ftih, II. Bayezid ve Sleymaniye driflarnda szendeler ve hnendeler msiki icra ederek hastalarn tedavisine yardmc olurdu. Tadll-emzice adl eserinde mzikle tedaviye bir blm ayran Osmanl hekimi ur Hasan Efendi, Beyazt (II.) Drifsnda baz kiilerin mzikle tedaviyi elenceye dntrp grevlerini ihmal etmeleri ve baz hastalarn rahatsz olmas yznden bunun yasaklandn kaydeder. C) Tp Eitimi. nceleri driflarda tabip kirdi ad verilen renciler tabiplerin yannda raklk yoluyla ustalard. Bursa ve Ftih driflarnda bir eitimcinin bulunduu ve usta-rak usulyle hasta banda eitim gren tp rencilerine odalar ayrld ariv belgelerinden renilmektedir. kirdler cemat-i kirdn- etbb denilen bir snf tekil eder ve her biri gnde 5 ake alrd. Usta olduklarnda nc ve ikinci tabip sfatyla driflara gnderilirlerdi. Sleymaniye Klliyesi iinde yer alan Tp Medresesi (drttb) dnemin tp bilgi ve uygulamasnn retildii ilk Osmanl medresesidir. Balangta burada bir mderris, sekiz dnimend, bir mud ve bir noktac grevlendirilmiti. Daha nce klasik medrese eitimi alan ve dnimend ad verilen yevmiyeli renciler mezun olduunda ilmiye kadrolarna tayin edilebilirdi. Baarl dnimendlerden seilen bir mud yardmc retim grevlisi sfatyla mderrisin verdii dersleri rencilere tekrar ettirirdi. Noktac ise faaliyetleri tefti ederdi. Terfi eden dnimendler Ftih Drifsna kird olarak tayin edilir, terfi ya da becayi yoluyla drifya nc ya da ikinci

tabip olurdu. Ftih Drifs ve Sleymaniye Tp Medresesi driflara, saraylara ve orduya tabip yetitiren balca kurumlard. Sleymaniye Tp Medresesinden sonra sarayda yabanc hekim istihdam giderek azald. Driflarda hasta banda hekim eitiminin yan sra hekim muayenehanelerinde teorik ve uygulamal tp eitimi yaygnd. Modern Tp Eitimi. Osmanl hekimleri Bat dillerinden yaplan eviriler, Avrupada tp mekteplerinde tahsil gren Osmanl tebaas gayri mslimler ve Osmanl corafyasnda faaliyette bulunan Avrupal hekimler vastasyla Bat tbbyla temasa gemiti. Fakat Tp Medresesinde geleneksel slm tbb ve uygulamas retilirdi. XIX. yzyln banda Bat tbbn retecek okullara ihtiya dodu. ada tp retilmesi amacyla 1805te Rum tebaasna kurdurulan mekteple donanmada grevlendirilecek hekim ve cerrahlarn eitimi iin Kasmpaada 1806da Tersne-i mire Hastahanesinin (spitalya) yanna alan Tbhnenin mr uzun srmedi. Tbhne-i mire (Drttbb- mire) adyla anlan ve gnmz tp fakltelerinin balangc kabul edilen yeni tp mektebi II. Mahmud dneminde 14 Mart 1827 tarihinde resmen kuruldu. Bundan sonra slm tbbndan Avrupa tbbna gei hzland. Bu okula Tanzimatn ilnna kadar yalnz mslman renci alnrken 1839dan itibaren her cemaatten renci okula kaydedildi. 17 ubat 1839da Mektebi Tbbiyyenin Galatasaraydaki yeni binasnn al treni yapld. Ardndan yangn ve yetersizlik gibi sebeplerle bu okul faaliyetlerini deiik semtlerde srdrd. Krm savanda (1853-1856) orduda hizmet edecek yeterince hekim bulanamayp Avrupal hekimlere bavurulmas zerine hekim saysn arttrmak amacyla zel bir snf alarak Trke eitime geildi. 1866da bu mektebin iinde sivil bir tp mektebi kurulmas iin irade kt ve bir yl sonra ayr bir snf olarak Trke tp eitimine baland. Trke eitimin baarl olmas zerine orduya hekim yetitiren asker ksmda 1870te ilk snftan itibaren tedrisat Trkeletirildi. Bylece bu dnemde stanbulda an yeni tp eitiminin verildii biri asker (Mektebi Tbbiyye-i Askeriyye-i hne), dieri mlk (Mektebi Tbbiyye-i Mkiyye-i hne) iki tp mektebi faaliyette bulunuyordu. Haydarpaa Asker Hastahanesi 1870te Haydarpaa Tatbkt- Tbbiyye-i Askeriyye Mektebi olarak eitim hastahanesine dntrld; hekim, cerrah ve eczaclar, burada iki yl staj yaptktan ve imtihan edilip yeterlik belgesi aldktan sonra tabur ve hastahanelere tayin edilmeye baland. 1889 ylndan itibaren mezunlar ihtisas iin Berline gnderilmeye baland. Glhane Asker Rdiye Mektebi binas 150 yatakl bir hastahane durumuna getirilip 1898de Glhane Tatbikat Mektebi ve Serriyat Hastahanesi adyla aldktan sonra stajlar burada yapld. II. Merutiyetin ilnnn ardndan bu uygulama hastahaneyi ayr bir tp okuluna dntrd. Asker hekimlik derslerinin programa alnd bu okul 1941 ylnda Ankaraya tand ve gnmze kadar Glhane Asker Tp Akademisi olarak faaliyetini yrtt. Asker Tbbiyenin bulunduu Demirkap Klasnn yetersiz kalmas zerine 1895te II. Abdlhamidin iradesiyle Kadky Haydarpaada Asker Tbbiye iin Haydarpaa Asker Hastahanesi yanndaki geni araziye yeni bir binann yaplmas kararlatrld ve okul buraya nakledildi (1903). Bu binann karsna ina edilen be pavyon okulun eitim hastahanesi eklinde kullanld. Bu hastahane gnmzde Haydarpaa Numune Hastahanesi adyla faaliyet gstermektedir. 31 Austos 1903 tarihinde am Mektebi Tbbiyye-i Mlkiyyesi nc tp mektebi olarak ald. Suriye vilyetinin merkezi olan amda kurulan Mektebi Tbbiyye, stanbul dnda kurulan ilk ve tek tp okuludur. Merutiyetin ilnndan sonra stanbulda asker ve mlk iki tp okulunun durumu yeniden deerlendirildi ve Mektebi Tbbiyye-i Mlkiyye ile am Mektebi Tbbiyye-i Mlkiyyesi,

Maarif Nezretine baland. Yeni kadrosu ve yeni ekliyle Mektebi Tbbiyye-i Mlkiyye 1908de stanbul Drlfnununun bir ubesi olarak faklte haline getirildi. 1909da Asker Tbbiyenin de balanmasyla iki okul Drlfnn- Osmn Tp Fakltesi ad altnda resmen birletirildi (bk. MEKTEBi TIBBYYE). D) Literatr. Klasik Dnem. Klasik dnemin Osmanl hekimleri slm tbbnn Arapa ve Farsa kaynak eserlerinden dorudan ya da Trkeye evirilerinden yararlanmann yan sra telif eserler de meydana getirmitir. XV. yzyldan itibaren says hzla artan Trke tp kitab melliflerinin ou ana kaynaklarn belirtmi, kendi fikirlerini ileri srm ve tecrbelerini bildirmitir. Osmanl dneminde Dvd-i Antk, Hac Paa ve Muhammed b. Mahmd e-irvn gibi limler tarafndan Arapa ve Farsa tp kitaplar kaleme alnmtr. Erken dnem Trke tp kitaplar Trke tp dilini en st seviyede yanstmas bakmndan byk deer tar. Osmanl dnemine ait bilinen ilk Trke tp kitab Geredeli shakn 792de (1390) yazd Edviye-i Mfrededir. Bu eserde basit illar ve kullanldklar hastalklar, hltlar nazariyesi, salkl yaama artlar, cinsel iliki, ihtiyarlk gibi konularda dnemin tp bilgisi halkn anlayaca bir dille anlatlmtr. Bu dnemin Trke tp kitaplarndan bir dieri Abdlvehhb b. Ysuf el-Mrdnnin (. 823/1420den sonra) KitblMntehab fit-tb adl eseridir. Mrdn, amnnin bn Snya ait el-nnu ihtisar ettii nne fi-b adl eserini Tercme-i Knne adyla Trkeye evirmitir. Muhammed b. Mahmd e-irvn ise ilk dnem Osmanl tbbnn en ok eser veren mellifidir. irvn salkl yaam kurallarndan sz eden Sultniyyesini elebi Sultan Mehmede, Tuhfe-i Murdsini II. Murada ithaf etmitir. Eref b. Muhammed Hazins-sade adl eserinde koruyucu hekimlie dair bilgiler verir. Yine ilk dnem yazarlarndan Hac Paann (. 827/1424 [?]) Mntehab- ifsnda grld gibi tp bilgisinin yan sra dua, tlsm, muska formlleri vb. madde tesi uygulamalara yer verilmesi istisna bir durumdur. Klasik tp kitaplarnn neredeyse tamam hltlar nazariyesine dayanan ve madd tedavi yntemlerini ieren eserlerdir. Ktphanelerdeki yazma nshalarndan halk arasnda ok tutulduu anlalan baz Trke tp kitaplarnda genel bilgiler verilmekte, hastalklar ve tedavileri sade bir dille ifade edilmektedir. Osmanl medreselerinde ders kitab olarak okutulan bn erfin (Ali elebi) Ydigr fit-tbbnda (828/1425 ?) koruyucu hekimlie ait bilgilerle batan ayaa hastalklar ve tedavileri anlatlr. Nidnin Trke muhtasar kitab Menfiun-ns da halk arasnda ok tutulmutur. Enmzect-tb adl eserde klasik tp bilgisiyle hastalklar ve tedavilerini aklayan Hekimba Emr elebi, anatominin neminden ve anatominin seferlerde lenlerin cesetlerinden renilmesi gerektiinden bahseder. Kitabn son blmnde dier baz tp kitaplarnda olduu gibi Vesy-i hkem-i selef ve etbb-i halef bal altnda hekim ahlkndan sz edilir. Emr elebinin yardmcs iin hazrlad Netcett-tb bir el kitab nitelii tar. Zeynelbidn b. Hallin Ftih Drifs bahekimlii srasnda yazp II. Murada takdim ettii ifl-fud li-Hazreti Sultn Murd da ok tutulmu ve iki buuk asr sonra Bat tbbnn hkim olduu bir dnemde de basks yaplmtr (stanbul 1289; Bulak 1300). Osmanl hekimleri eczaclk konusuna byk nem vermi, genel tp kitaplarnda il tedavilerine daima geni yer ayrm, basit ve birleik illarla ilgili birok telif ve eviri kitap hazrlanmtr. bnl-Baytrn el-Mfredtnn tercmeleri Anadolunun bitki rtsn de kapsadndan ok nem tar. Mahmd b. lys e-rznin el-v f ilmit-tedvsinin evirisi olan Mecmatlmcerrebt adl eser organlara gre dhil ve hric hastalklarla ateli hastalklarn yan sra basit ve

birleik illara dair bilgiler ierir. Sabuncuolu erefeddin, smil b. Hasan el-Crcnnin are-i rizmhsinin Akrbzn blmn Trkeye evirmi ve ona iki fasl eklemitir. Sabuncuolu, meslek tecrbelerine yer verdii Mcerrebnme (873/1468) adl farmakoloji kitabnda illar hazrlan ekline gre snflandrm ve hangi rahatszlkta nasl kullanlacaklarn yazmtr. Mcerrebnme Trke yazlan ilk tecrb tp eseri kabul edilir. Hekimler veya hekim olmayanlarca yazlan Trke tp ve il terimleri szlkleri Osmanl tp literatrnn bir baka daln tekil eder. XVII. yzylda ansiklopedist Osmanl limi Hezarfen Hseyin Efendinin Lisnl-etbb f lugatil-edviye (Fihrisl-ervm f lisnil-etbb), Dervi Mustafa Siyhnin Lugat- Mkilt- Ecz, Hekimba Sakzl s elebinin droglarn Arapa, Farsa, Trke, Rumca, Srynce, Hinte ve Frenke karlklarn verdii Nizml-edviye adl eserleri vardr. XVIII. yzylda Haytzde kirdi diye tannan Eblfeyz Mustafann Risle-i Feyziyye f lugtilmfredtit-tbbiyyesinde droglar alfabe srasyla Trke ve Arapa olarak verilir; bazan da Farsa, Yunanca, Berberce, Latince, Hinte gibi dillerden karlklar zikredilir. Eblfeyz Mustafann mfret ve mrekkep devalar anlatan Dstrt-tabb f ameli mznit-terkb adl eseri ecza llerinin tantlmas bakmndan ayrca nemlidir. Muhammed Mmin Hseyn Tenkbnnin Tufetl-mminn adl, basit ve mrekkep devalar anlatan Farsa eseri Gevrekzde Ahmed-i Sn tarafndan Gunyetl-muhassln f tercemeti Tuhfetil-mminn ismiyle Trkeye evrilmitir. Maddelerin Yunanca, Srynce, Arapa, Farsa, Hinte, Trke karlklarnn verildii eser mtercimin erhleri ve tenkitleri bakmndan deerlidir. Hekim olmayan Yirmisekizelebizde Mehmed Said Paa Feridl-mfredt adyla bir ecza lugat hazrlam ve alfabetik srayla verdii Arapa, Farsa, Trke, az sayda Latince, Yunanca, Srynce drog isimlerinin Farsa, Trke, Arapa, daha az sayda Yunanca, Hinte, Latince, spanyolca, talyanca, Srynce karlklarn zikretmitir. Fazlzde Mehmedin Mfredt- Tbbnda alfabe srasyla Arapa, Farsa, az sayda Srynce drog adlarnn Trke, Arapa, Farsa, az sayda Frenk, Rum ve Msr dillerinde karlklar ve droglar hakknda ayrntl bilgi verilir. Osman b. Abdurrahman, slm ve Osmanl dnemi ecza bilgisinin balca kayna olan, Antika Yunan hekimi Dioscoridesi temel alan Pietro Andrea Matthiolinin Di Pedacio Dioscoride Anazarbeo della Materia Medicinale adl kitabn Kitbn-Nebt adyla Trkeye evirmitir (1184/1770). ok geni biimde ele alnan droglarn Frenke, Arapa ve Trke adlarnn Latince, Trke, Arapa, Bonaka, Yunanca ve az sayda Neme dilinde karlklar yazlr. Cerrah kitaplar arasnda en nemlisi, Amasya Drifsnda on drt yl hekimlik yapan ve birok renci yetitiren Sabuncuolu erefeddinin Cerrhiyyetl-Hniyye adl eseridir (870/1465). Trke en kapsaml cerrah kitab olan eser, Endlsl hekim Ebl-Ksm ez-Zehrvnin KitbtTarf li-men aceze anit-telf adl ansiklopedik tp kitabnn cerrah blmnn evirisi olmakla birlikte Sabuncuolunun tecrbelerine ve farkl cerrah alet izimlerine de yer verilmitir. Cerrhiyyetl-Hniyyede hastann durumunu ve ameliyat srasnda cerrah gsteren tasvirlerin bulunmas slm tp tarihinde bir ilktir. Dier cerrah kitaplar arasnda Eb Thir brhim b. Muhammed el-Gaznevye isnat edilen el-ula f fennil-cira isimli eserin Cerrah Mesud tarafndan yaplan evirisi, Muhammed b. Mahmd e-irvnnin Timurta Umur Beye ithaf ettii Cerrahnme adl eseri, cerrah brhim b. Abdullahn intar adl Yunanca/Srynce cerrah kitabn tercme ettii Alim-i Cerrhni dikkat eker. Alim-i Cerrhnde ayrca irvn, Hac Paa,

Sabuncuolu ve Akemseddin gibi Trk hekimlerinin il terkipleri bulunur. Yaralar, krk kklar, urlar, kanserler, arbon, dolama, ftk, apse ve frengi gibi konularn ele alnd eser ateli silh yaralarndan ve frengiden ilk defa sz eden kitap olarak bilinir. Bursal Ali Mn Efendinin Cerrahnmesinde de cerrah rahatszlklar ve tedavileri anlatlr. Osmanl dneminin en kapsaml gz hastalklar ve tedavisi kitab Muhammed b. Mahmd eirvnnin Mrid adl eseridir (841/1438). Sinoplu Mmin b. Mukbilin Mifthun-nr ve hazins-srrunda ban yaps ve hastalklarnn yan sra gz hastalklar ve tedavileri ele alnr. Mmin b. Mukbil, Zahre-i Murdiyye fit-tb adl eserinde (841/1438) eitli hastalklarn yan sra gz arlar, gz kapa ve gz tabakalar hastalklar ve tedavilerini anlatr; ayrca alet izimleri verir ve kendi tecrbelerini aktarr. Geleneksel Osmanl hekimliinin son temsilcisi kabul edilen Gevrekzde Hasan Efendinin (. 1216/1801), Sadaka b. brhimin gz hastalklarna dair elUmdetl-kliyye adl kitabnn Zbdetl-khliyye f terhil-basariyye adyla evirisinde modern gz anatomisi tasvirlerinin olmas dikkat ekicidir. Doum ve ocuk hastalklar konusunda ilk Osmanl eseri olan bn- ifnin (. 1116/1705) Tedbrl-mevld klasik slm kaynaklarndaki bilgiler yannda yazarn kendi tecrbelerini de ihtiva eder. Gevrekzde Hasann Netcetl-fikriyye f tedbri vildetil-bikriyyesi kadn ve ocuk hastalklar hakknda yazlan ikinci eserdir. Bahnme ad verilen kitap trnde ise cinsel gc arttrc afrodizyaklarn yan sra hamile kalma ve gebelikten korunma gibi konular ele alnr. Tfden ve Nasrddn-i Tsden yararlanarak yazlan Trke bahnmelerden Gelibolulu Mustafa lnin Rhatn nfs fil-bh, Takprizdenin Bhnme-i Pdih, Eblfeyz Mustafann Tuhfe-i Mteehhilni anlabilir. Bulac hastalklarla ilgili olarak Nidnin veba ve bundan korunma yollarna dair rislesi Rebus-selme klasik slm tbbna ve yazarn kendi tecrbelerine dayanr. Osman b. Ms Eskiehr el-Mn f meseletit-tn adl eserinde (1210/1795) bulac hastalklarla veba hakknda bilgiler verir. Gevrekzde Hasan Efendi, Abdsselm el-Mhtednin (liya/lys b. Abram) II. Bayezid iin kaleme ald Micennet-n vel-veby Trkeye evirmitir (1209/1795). slm tbbna bal olan Gevrekzde Hasan, Eb Mansr Hasan b. Nh elKumrnin Smn Hkmdar II. Mansr iin yazd el-n vel-mn adl dhil ve ateli hastalklara dair eserini Drre mensriyye f tercemetil-Mansriyye adyla Trkeye tercme etmitir. Belirli bir konuyu ele alan monografi niteliindeki eserler arasnda Ah elebinin (. 931/1524) kendi tecrbelerine de yer verdii, bbrek ve mesne talarnn sebepleri, belirtileri ve tedavisine dair Risle-i Hastl-kilye vel-mesne adl eseri ok nemlidir. Belirli konularla ilgili birden ok risle kaleme alan hekimler de vardr. Bunlardan Ktibzde Mehmed Refnin llet-i Sadr ve Rie, Evcul-mefsl, llet-i Mesne ile Pdzehr ve Anber ve Zafl-bh adl risleleri anlabilir. Gevrekzde Hasan da Risle-i Nikriste gut hastal ve tedavisini, Risle f marazil-iskorbtta C vitamini eksikliinden olan iskorbt hastaln, Risletl-Msikyye mined-devir-rhniyyede mzikle tedavi konusunu ilemitir. Seyyid Mehmed Said Efendinin Mzn- Nabznda nabzla tehis zerine klasik bilgiler verilir. Baz hekimler bilgilerin kolay aklda tutulmas iin manzum tp kitaplar yazmtr. Bunlardan Tutmac lakapl bir mellifin Aydnolu Umur Bey adna kaleme ald Tabatnme adl risle koruyucu hekimlie dairdir. Sabuncuolu erefeddinin rencisi Muhyiddin Meh, Hac Paann nazar ve amel tp konularn ihtiva eden Teshlini Nazmt-Teshl (Mfd) adyla manzum hale getirmitir. Mehur divan airi Ahmed dnemin tbbna dair Tervhul-ervh

adl mesneviyi yazm, Nid de II. Selime sunduu Drr-i Manzmu (Manzme-i Tb) kaleme almtr. Dervi Mustafa Siyh Mecmaut-tb ve Risle fit-tb adl manzum eserlerinde eitli konular anlatr. Baz kitaplar dorudan tpla ilgili olmamakla birlikte tbba dair meseleleri de ierir. Muhammed b. Mahmd e-irvn Cevhernmesinde baz deerli talarn tbb etkilerini tantr. Tuhfe-i Murdsinde ise talarn yan sra afrodizyaklar ve kokular ele alnr. Mustafa b. Seydnin Cevhirnme-i Murdsinde talar ve gzel kokulardan, Zaf Pr Mehmed b. Evrenosun Risle-i Cevhirnmesinde talardan sz edilir. bn- ifnin ifiyye fit-tb adl eseri de kymetli talar ve panzehirler zerinedir. Batllama Dnemi. Avrupa dillerini bilen Osmanl tebaas yahudi, Rum ve Ermeni tabip ve cerrahlarla Fransa, Hollanda, talya ve spanya gibi Bat lkelerinden gelerek Osmanl corafyasnda hekimlik yapan yabanclarn Avrupa tbbndaki bululara ina olduklar dnlse de XIX. yzyl ncesinde Osmanl hekimliine etkilerini gsteren eserlere ulalamamtr. XVII. yzyldan itibaren yazl metinlerde Avrupa tbbnn etkisi grlmeye balar. emseddn-i Itknin Terul-ebdn adl anatomi almasnda (1041/1632) slm dnemine ait anatomi izimlerinin yan sra Avrupa anatomi kitaplarndan rnekler aktarlmakta, ayrca mellifin kendi katklar yer almaktadr. Yeni anatomi bilgisinin tam aktarm ise nzde Atullah Mehmed Efendinin Mirtl-ebdn f terhi azilinsn adl eseriyle gereklemitir (stanbul 1235). XVII ve XVIII. yzyllarda Avrupa tbbnn Osmanl toplumuna ilk yaygn, fakat olumsuz etkisi svireli Paracelsus (T. B. von Hohenheim Paracelsus, . 1541) tbbyla gelmitir. Avrupa tbbn Osmanl hekimlerine aktaran melliflerden olan Hekimba Slih b. Nasrullah (bn Sellm el-Haleb), znikli mer b. Sinan, mer if Efendi, eski tbba bal Gevrekzde Hasan Efendi gibi Osmanl hekimleri Paracelsus tbbndan eviriler, alntlar yapm, Avrupadan aktarlan bu yeni tp tbb- cedd (tbb- cedd-i kimyev) adyla tannmtr. norganik illar ve zellikle minerallerle tedaviye nem veren, tbb kimya ile uraan ve hkem-i kimyiyyn diye anlan hekimlerin ncs olan Paracelsusun Osmanl tbbna etkisi XIX. yzyln balarna kadar srmtr. yetl-beyn f tedbri bedenil-insn adl eserinde Salernolu Nicolaus Myrepsosdan yararlanan Slih b. Nasrullah, inorganik birleikleri kullanarak kimyasal tedaviye nclk eden Paracelsusun grlerine geni yer verdii e-bbl-cedd el-kimyyi yazm, bu eser saray hekimi Hasan tarafndan Gyetl-mn f tedbril-merd adyla Trkeye evrilmitir. Slih b. Nasrullah, Senartusun farmakolojiye dair Latince kitab ile anlan eserinin zetini hassa tabiplerinden Nikola ile birlikte Tercme-i Akrbzn-i Cedd adyla tercmeye balam, vefat zerine bu alma Haytzde Damad Sleyman Efendi tarafndan tamamlanmtr. Yeni tbbn aktarld bu kitaplarn bir ksmnda il yapmnda kullanlan ara ve gerelerin izimleri ve resimleri yer almakta, ham eczann ilenmesi ve il haline getirilmesiyle ilgili tanmlar ve bilgiler bulunmaktadr. Bir yahudi mhtedisi olan Hekimba Haytzde Mustafa Feyz Hamse-i Haytzde (er-Resill-mfiye lil-emrzil-mkile) adl be kitaptan oluan eserinde J. Frenel, D. Sennert, H. Fabricus, Z. Lusitanus, R. Fonseca, F. Platter, Anton, A. Benivieni, G. Fracastoro gibi Batl yazarlara atflarda bulunur. Muhtemelen Giritli bir Rum mhtedisi olan Hekimba Nh b. Abdlmennn, Melchios isimli bir kiinin Yunanca eserinden olu mer Efendinin balad eviriyi Tercme-i Akrbzn-i Melikyu adyla tamamlam ve kitaba kendi tecrbelerini de eklemitir. mer if Efendinin Minhcif f tbbil-kimy ve Mridl-muhtr f ilmil-esrr adl eserleri, bata Paracelsus olmak zere

Avrupal hekimlerden aktarlan tbb kimya bilgilerini ierir. ifnin el-Cevherl-ferd f tbbilceddinde yeni tbba dayanan basit ve mrekkep illar ele alnr. ifnin talebesi Bursal Ali Mn Efendinin alfabe srasyla il terkiplerini kaydettii ve ifal maden sularndan sz ettii Bidatl-mbted, zehirlere kar tedbirleri anlatt Risle-i Pdzehir adl eserlerinin yan sra Adrian von Mynsichtden evirdii Tercme-i Akrbzn isimli kitaplar yeni tbbn rnleridir. Ali Mn Efendi monografi tarznda ele ald tbb bitkilerle ilgili risleleriyle de tannr. Abbas Vesim Efendinin Dstru Vesm f tbbil-cedd vel-kadm adl hacimli eseri teorik ve uygulamal bilgilere yer verilen, slm ve Avrupa tbbnn konu edildii, kendi tecrbelerini de kaydettii, eski tptan yeni tbba geii yanstan ok nemli bir almadr. Abbas Vesimin Macar Georgiostan evirdii Vesletl-metlib f ilmit-terkib birleik illara dairdir. Hekimba Abdlaziz Efendi, Herman Boerhaavenin Aphorismi de Cognoscendis et Curandis Morbis in Usum Doctrinae Domesticae Digesti adl kitabn Ktat nekve f tercemeti kelimti Boerhve balyla Trkeye evirmitir (1709). Bu eviri Latince birok tp teriminin aktarlmas bakmndan deerlidir. Avrupa tbbnn retildii Tbhne-i mire ve Cerrahhne-i mirenin kurulmasn salayan Hekimba Behcet Mustafa Efendi yapt tercmelerle Bat tbbndaki gelimeleri Osmanl tbbna aktarmtr. Mesel Antonio Caldaninin fizyolojiye dair kitabn Vezif-i Az, Jennerin iek asyla ilgili eserini Risle-i Telkh-i Bakar, Johannes von Plenchin frengiye ait kitabn Makle f emrzilfirengiyye ismiyle tercme etmitir. lk baslan Trke tp kitab Mustafa Reid Efendi ve Behcet Mustafa Efendinin birlikte hazrlad Tertb-i Eczdr (stanbul 1232). Bat tbbn aktaran en nemli kitap ise modern tbbn ncs nzde Mehmed Atullah Efendinin Hamse-i nzdesidir. Eser, Osmanl dneminin ilk modern anatomi almas Mirtl-ebdn f terh-i azil-insn, ilk modern fizyoloji kitab Uslt-taba, i hastalklarna dair Miyrl-etbb ( eser birlikte, stanbul 1235), Knnl-cerrhn (Bulak 1244) ve farmakolojiyle ilgili baslamayan Mznl-edviye olmak zere be kitaptan meydana gelir. Behcet Mustafann Almanca ve Arapaya da evrilen Kolera Rislesi (stanbul 1247), Karslzde Cemleddin Mehmedin snnetle ilgili Medebetl-htn (stanbul 1252), Resletbb smil Paann Kolera Rislesi (stanbul 1263) bunlar izler. Osman Sib Efendinin August Franois Chomelin Elements de pathologie gnrale adl kitabndan Ahkml-emrz adyla (stanbul 1252) yapt muhtasar eviri stetoskop, oskltasyon ve perksyondan sz eden ilk eserdir. lk doktora tezi olan Resletbb Hayrullah Efendinin Maklt- Tbbiyyesinde (stanbul 1259) Karl Ambras Bernardn diseksiyonlar aktarlarak ilk otopsi protokolleri verilir. Zeki Ali Beyin Havss- Biberiyyesi (stanbul 1269), Mustafa Hmi Paann Panzehirnme (stanbul 1271) ve Menfiulhccc (stanbul 1272) bu dnemde baslmtr. Eski tbbn tamamen terkedilmedii XIX. yzyln ikinci yarsnda ok az sayda da olsa bu alanda kitaplar baslmtr. Bunlardan biri bn Sellmun yetl-itn f tedbri bedenil-insnn Eblfeyz Mustafa tarafndan Nzhetl-ebdn f tercme-i Gyetil-itkn adyla yaplan erh ve tercmesidir (stanbul 1303). lk baslan tp kitab Tertb-i Eczdan sonra 1856 ylna kadar yirmi be civarnda eser neredilmitir. Bu tarihte tp retiminin Trkeletirilmesi iin tp kitaplarn Trkeye evirecek bir snfn tbbiyede almas, 1866da Cemiyyet-i Tbbiyye-i Osmniyyenin kurulmasyla eviri tp kitaplarnn yaymlanmas, 1867de alan Mektebi Tbbiyye-i Mlkiyyede Trke retim yaplmas ve 1870te Asker Tbbiyenin Trke tp retimine gemesiyle basl tp kitaplarnn

says hzla artmtr. 1844-1928 yllar arasnda sadece Mektebi Tbbiyye Matbaasnda 256 kitap ve dokuz sreli yaynn basld belirlenmitir. Tbbiye kitaplarnn ou ders kitab niteliinde temel tp bilimleri ve cerrah konularndadr. XX. yzyln balarnda bilimsel alt yapnn oturmasyla birlikte yaymlanan telif eser says da hzla artmtr. Mektebi Tbbiyye-i hne tarafndan karlan ilk Trke tp dergisi Vekyi-i Tbbiyye (1849) ayn zamanda ilk Trke bilim dergisidir. En uzun mrl tp dergisi olan Cerde-i Tbbiyye-i Askeriyye ile (1871-1921) Shhatnm ve Mirtl-ebdn onu takip eden tp dergileridir. Trabzonda neredilen Hekim (1910) stanbul dnda baslan ilk tp dergisidir.

BBLYOGRAFYA

zzet Kumbaraczde, Hekimba Odas, lk Eczane, Ba-Lala Kulesi, stanbul 1933; A. Galant, Mdecins juifs au service de la Turquie, Istanbul 1938; Osman Nuri Ergin, stanbul Tp Mektepleri Enstitleri ve Cemiyetleri, stanbul 1940; Sheyl nver, Osmanl Tababeti ve Tanzimat Hakknda Yeni Notlar, Tanzimat I, stanbul 1940, s. 932-967; Ekrem Kadri Unat, Osmanl mparatorluunda Bakteriyoloji ve Viroloji, stanbul 1970; Kemal zbay, Trk Asker Hekimlii Tarihi ve Asker Hastahaneleri, stanbul 1976; Nil Akdeniz (Sar), Osmanllarda Hekimlik ve Hekimlik Ahlak, stanbul 1977; a.mlf., Osmanl Hekimlii ve Tp Bilimi, Osmanl Devletinde Salk Hizmetleri Sempozyumu (haz. Adnan Ata-Bilal Ak), Ankara 2000, s. 21-87; a.mlf., Trkiyede Tarihi Salk Kurumlar-lker Erkenin Yorumu ve Frasyla, stanbul 2002; a.mlf., Ottoman Music Therapy, 39th International Congress on the History of Medicine (Bari, 5-10 September 2004) (ed. A. M. Somma), Bari 2006, III, 145-151; a.mlf., Osmanl Tbbnda Besinlerle Tedavi ve Salkl Yaam (Food as Medicine), Trk Mutfa (ed. Arif Bilgin-zge Samanc), Ankara 2008, s. 137-151; a.mlf., Mektebi Tbbiye (1827-1909), Kuruluundan Gnmze Cerrahpaa Tp Fakltesi: 1827-19672007 (ed. Nil Sar v.dr.), stanbul 2009, s. 7-28; a.mlf., Anadolu Darifalar/Anatolian Darifas, Tarihi Salk Kurumlarmz Darifalar (ed. Nil Sar), stanbul 2010, I, 17-116; a.mlf., Osmanllarda Tphanenin Kuruluuna Kadar Tp Eitimi, TDA, sy. 22 (1983), s. 152-182; a.mlf., Osmanl Darifalarna Tayin Edilecek Grevlilerde Aranan Nitelikler, Yeni Tp Tarihi Aratrmalar, sy. 1, stanbul 1995, s. 11-54; a.mlf., Osmanl Salk Hayatnda Kadnn Yeri, a.e., sy. 2-3 (1996-97), s. 11-64; a.mlf., Turkey and its International Relations in the History of Medicine, Vesalius, VII/2 (2001), s. 86-93; a.mlf.-Zlfikar Bedizel, The Paracelsusian Influence on Ottoman Medicine in the Seventeenth and Eighteenth Centuries, Transfer of Modern Science and Technology to the Muslim World (ed. Ekmeleddin hsanolu), stanbul 1992, s. 157-179; Abdlhak Adnan Advar, Osmanl Trklerinde lim (haz. Aykut Kazancgil-Sevim Tekeli), stanbul 1982; Turhan Baytop, Trk Eczaclk Tarihi, stanbul 1985; Glten Din, Arap Harfleri le Trke Baslm Tbbi Sreli Yaynlar zerine Bir nceleme (yksek lisans tezi, 1990), Salk Bilimleri Enstits; Osman evki (Uluda), Bebuuk Asrlk Trk Tabbeti Tarihi (s.nr. lter Uzel), Ankara 1991; a.mlf., Osmanl Saraynn Yabanc Hekimleri, YT, IV/38 (1936), s. 190-194; Gnl Cantay, Anadolu Seluklu ve Osmanl Darifalar, Ankara 1992; Esin Khya, Tanzimatta Eski ve Yeni Tp, 150. Ylnda Tanzimat (haz. Hakk Dursun Yldz), Ankara 1992, s. 289-302; a.mlf.-Ayegl Demirhan Erdemir, Medicine in the Ottoman Empire, stanbul 1997; Tuncay Zorlu, Sleymaniye Tp Medresesi (yksek lisans tezi, 1998), Sosyal Bilimler Enstits; Aydn Bedizel, 18inci Yzyla

Ait Trke Mfredat Kitaplar ve Trk Tp Tarihindeki Yeri (doktora tezi, 1998), Salk Bilimleri Enstits; Ali Haydar Bayat, Osmanl Devletinde Hekimbalk Kurumu ve Hekimbalar, Ankara 1999; a.mlf., eriye Sicilleri ve Tp Tarihimizde Rza Senetleri, TDA, sy. 79 (1992), s. 919; a.mlf.-Necdet Okumu, Osmanl Eczaclnn lk Telif Eseri Ravzatl-tr (-1430), Tp Tarihi Aratrmalar, sy. 10, stanbul 2001, s. 221-225; Ekmeleddin hsanolu, Suriyede Modern Osmanl Salk Messeseleri: Hastahaneler ve am Tp Fakltesi, Ankara 1999; a.mlf. v.dr., Osmanl Tbbi Bilimler Literatr Tarihi, stanbul 2008, I-IV; Nil Sar-Zuhal zaydn, Osmanl Devletinde Salk ve Sosyal Cemiyetler ve Hemirelik, Osmanl Devletinde Salk Hizmetleri Sempozyumu (haz. Adnan Ata-Bilal Ak), Ankara 2000, s. 233-248; Gl Akdeniz-Nil Sar-Ramazan Tu, Topkap Saray Mektebi ve Galata Saray Mektebi Hastaneleri, IV. Trk Tp Tarihi Kongresi (stanbul, 1820 Eyll 1996), Kongreye Sunulan Bildiriler, Ankara 2003, s. 187-202; Erhan Afyoncu, Osmanl Hekimbalar ve Hassa Hekimleri, Osmanllarda Salk (haz. Cokun Ylmaz-Necdet Ylmaz), stanbul 2006, I, 85-97; Abdlkadir zcan, Osmanl Ordusunda Salk Hizmetlerine Genel Bir Bak, a.e., I, 99-109; Ahmet Araka, Osmanl Tbbnn Kaynaklar, a.e., I, 133-163; Mahmut Toka, Osmanl Dnemi Trke Tp Yazmalar, a.e., I, 165-195; Osman etin-Mefail Hzl-M. Asm Yediyldz, Osmanl Kad Sicillerinin Tp Tarihi Aratrmalarndaki nemi, a.e., I, 321-333; Nuran Yldrm, Tp Eitimimizin Tarihsel Srecinde Eitim Modellerine Bak (1827-1933), Trkiyede niversite Anlaynn Geliimi: 1861-1961 (ed. Namk Kemal Aras v.dr.), Ankara 2007, s. 237-287; a.mlf., A Tour of the History of Medicine in Istanbul: Taksim, Beyolu, skdar, Istanbul 2008; a.mlf., stanbulun Salk Tarihi, stanbul 2010; a.mlf., Trke Basl lk Tp Kitaplar Hakknda, TUBA, III (1979), s. 443-459; Rfk Mell Meri, Osmanl Tabbeti Tarihine Ait Vesikalar I: Cerrahlar-Kehhller, TV, I/1 [16] (1955), s. 27-36; I/2 [17] (1958), s. 266-293; Ali hsan Gencer, stanbul Tersanesinde Alan lk Tb Mektebi, Tp Fakltesi Mecmuas, XLI, stanbul 1978, s. 732-747; Emine Atabek, Hollandal Hekim H. Boerhaavenin Aphorismalarnn Trk Tp Tarihindeki Yeri, Tp Tarihi Aratrmalar, sy. 1, stanbul 1986, s. 25-44; Kenan SverenUzel lter, lk Trke Tp Yazmalarna Genel Bir Bak, a.e., sy. 2 (1988), s. 126-142; Rengin Dramur, Topkap Saray Eczanesi in 18. ve 19. yyda Miskiba Tarafndan Verilen Ecza Listeleri, a.e., sy. 4 (1990), s. 107-113; Ramazan een, Ortaa slm Tbbnn Kaynaklar ve XVinci Yzylda Trkeye Tercme Edilen Tp Kitaplar, a.e., sy. 5 (1993), s. 11-20; Ayten Altnta, Tphane-i mire ve 14 Mart Tp Bayram, TT, XX/117 (1993), s. 45-56; Halil Sahilliolu, skdarn Mamure (Cedide) Mahallesi Ftk Cerrahlar, Yeni Tp Tarihi Aratrmalar, sy. 4, stanbul 1998, s. 59-66; a.mlf., 1700 Ylnda stanbulda Muayenehane Ama zni Olan Tabip ve Cerrahlar, Trk Dnyas Tarih Dergisi, sy. 136, stanbul 1998, s. 10-14; Nil Sar-Ali Haydar Bayat, The Medical Organization at the Ottoman Court, Studies in History of Medicine and Science, XVI/1-2, New Delhi 1999-2000, s. 37-51; Abdullah Ke, Devleti Aliyye-i Osmniyede Karantina Yani Usl-i Tahaffuzun Tarihesi, Osmanl Bilimi Aratrmalar, V/1, stanbul 2003, s. 89-119. Nil Sar

TIRD ez-ZEYNEB
() Ebl-Fevris el-Kmil Trd b. Muhammed b. Al ez-Zeyneb el-Him (. 491/1098) Irakl muhaddis ve nakbn-nkab. evval 398de (Haziran 1008) dodu. Abdullah b. Abbasn olu Alinin torunu Zeyneb bint Sleymann (. 218/833 [?]) soyundan gelen ailesi Zeyneb nisbesiyle anlmtr. Abbasoullarnn nakibliini yapan aile ilim ve faziletiyle tannr. Dedesi Ali ve muhaddis olan babas Muhammed de nakiblik yapmlard. Hepsi de lim olan be erkek kardeinden drd doksan yldan fazla yaad iin l isnad sahibiydi. En bykleri Eb Temmm Muhammeddir. Eb Mansr Muhammed, Vezir s b. Alinin rencisiydi. Eb Nasr Muhammed zhid, msnid Badd ve msnidl-vakt olarak anlyordu. Kardelerinden Eb Yal Hamza, Abbasoullarnn reisiydi. En kk kardei Eb Tlib Nrlhd ise Irak Haneflerinin nde gelen fakihlerinden olup ayn zamanda Buhrnin el-Cmiu-ainin Kerme bint Ahmed nshasnn o devirdeki en son rvisiydi. Trd ez-Zeyneb birok limden hadis dinledi. Uzun yaad iin mrnn son yllarnda aralarnda Eb Nasr b. Hasnn en-Ners ve Hseyin b. mer el-Gazzl gibi muhaddislerin bulunduu birok hocasnn hayatta kalan tek rvisi olup l isnadlara sahipti. Hocalar arasnda Ebl-Hasan bn Rizkaveyh, Ebl-Ferec bnl-Mslime, Hill el-Haffr, Hseyin b. Berhn, Ebl-Hasan bnlHammm ve Ebl-Hseyin bn Birn gibi muhaddisler saylabilir. Trdn talebeleri iinde oullar erefeddin Ali ve Muhammedin yan sra Muhammed b. Abdlmelik el-Hemedn, bn Nsr es-Selm, mer b. Abdullah el-Harb, Ahmed b. Mukarreb, Yahy b. Sbit, Teym, hde elKtibe, Sbtul-Hayyt ve Hibetullah b. Tvs gibi limler vardr. En son vefat eden talebesi Musul hatibi Ebl-Fazl Abdullah b. Ali et-Tsdir. Hanef mezhebine mensup olan Trd hadis ilminde sika-sebt ve sadk diye nitelenmitir. lm faaliyetleri yannda yneticiler katnda da tannan bir kiiydi ve halifenin en ok deer verdii limlerdendi. Kardei Nrlhddan sonra 452de (1060) Abbasoullarnn nakibliini stlendi; nce Basrada, ardndan Badatta nakiblik yapt ve Nakbn-nkab unvann ald. Bir dnem Badatta divan ktiplii grevinde bulundu. Halifeyi temsilen sfahana gnderildi. 481de (1089) hac farzasn ifa etmek zere Badattan ayrlan Abbs Veziri Eb c er-Rzrverye onun olu Rebbddevle ile birlikte veklet etti (DA, XXXIV, 501). Nakiblik grevi kendisinden oullar Aliye ve Muhammede geti. Msterid-Billh ve Muktef-Liemrillh dnemlerinde nde gelen devlet adamlarndan olan olu erefeddin Ali 523te (1129) vezirlik grevine getirildi. Yallnda da zihn melekeleri yerinde olan Trd l isnad arayan talebelere vefatna kadar rivayete devam etti. Onun Badattaki ilim meclisleri, Ahmed b. Hanbelin el-Msnedinin mehur rvisi Katnin derslerinden sonra en kalabalk meclislerdi. Yllarca Badatta Mansr Camiinde iml meclisleri kurdu; bunlardan yirmi bei zellikle mehur oldu (bn Hacer, s. 315). Trdn bu meclislerinde msteml sfatyla hadis hfz ve Hanbel fakihi Eb Ali Ahmed b. Muhammed

elBeredn grev yapyordu. Derslerine her kesimden, farkl ehirlerden birok talebe, lim ve devlet adam katlr, l isnadl hadisler rivayet edebilmek ve kendisinden iczet almak iin alrlard. Badat Kdlkudt Dmegn bunlardan biridir. sfahanda, Mekke ve Medinede de iml meclisleri kuran Trd ez-Zeyneb evval 491de (Eyll 1098) vefat etti. Badatta Basra Kaps mevkiindeki evine defnedilen naa Zilhicce 492de (Ekim 1099) ehidler kabristanna nakledildi. Trda elAvl (bn Hacer, s. 315; Kef-unn, II, 1178), el-Fevid (Kprl Ktp., Fzl Ahmed Paa, nr. 1584), Feil-abe (bn Hacer, s. 121) ve el-Eml (bn Hacer, s. 315) gibi eserler nisbet edilmektedir.

BBLYOGRAFYA

Semn, el-Ensb, VI, 345-347; bnl-Esr, el-Lbb, Kahire 1386, I, 518; Zeheb, Almnnbel, X, 238; XIX, 37-39, 352-355; XX, 149-151; a.mlf., Tekiretl-uff, IV, 1228; Ahmed b. Aybek ed-Dimyt, el-Mstefd min eyli Tri Badd (nr. Kayser Eb Ferah, Tru Badd iinde), Beyrut 1978, XIX, 132-133; Ebl-Fid bn Kesr, el-Bidye ven-nihye (nr. Abdullah b. Abdlmuhsin et-Trk), Cze 1419/1998, XVI, 165; bn Hacer el-Askaln, el-Muceml-mfehres (nr. M. ekkr el-Meydn), Beyrut 1418/1998, s. 121, 315; Kef-unn, II, 1178; Abdlkerim zaydn, Rebbddevle, DA, XXXIV, 501. Ayhan Tekine

TIRZ
() Halife, hkmdar ve devlet adamlarnn unvanlarn, lakaplarn tayan srma ileme ve yazlarla sslenmi elbise, bunlarn dokunduu atlye. Szlkte sslemek, bezemek anlamna gelen trz Arapaya Farsadan gemitir. Kelime her eyin iyisi ve gzeli anlamnda da kullanlr. Araplar zekice gzel sze trz derlerdi. Ta, maden ve ahap zerine ilenmi veya mozaik, cam ve ini ile oluturulmu yaz kuaklar ve eritler iin de trz kelimesinin kullanld grlmektedir. Makrznin el-anda (II, 79), taa ilenmi trz motifi ifadesine rastlanmaktadr. Gzel bir yer iin yeryznn trz denilmitir. bnl-Esr aslnda iyi kuma dokunan yere trz ad verildiini kaydetmektedir (en-Nihye, III, 266). Trz tarz, almet, iaret, sembol, damga, nak, iz gibi anlamlarda kullanlmtr. Bunlar bina, eya ve evrak zerinde olabilirdi. Bir devletin veya bir kurumun amblemine de trz denilmitir. Trz geleneinin Msr firavunlarna kadar uzand sylenebilir. Gnmze ulaan rneklerden Msrda Tinnste hkmdarn hazinesine bal trz imalthanesinin yannda halka ait bir imalthanenin de bulunduu anlalmaktadr. Msrn delta blgesinde dokunan kumalar Tinns, Dimyat veya Trz- Tinns, Trz- Dimyat gibi yapld yerin adna nisbetle anlmakta, Tinnste 5000 kadar tezghta kuma retimi yaplmaktayd. Bunlar arasnda halifeye ait bir kuma atlyesi de bulunmaktayd (bn Abdrrabbih, VII, 282; A, XII/1, s. 240). Tne, et, skenderiye, Debk, Behnes, Ferem ve Kahire gibi merkezlerde trzl kuma dokunmaktayd. Msrdan papa iin Vatikana deerli kuma gnderilmekteydi. Firavunlar, kendilerine sadk kimselere altn gerdanlk ve kymetli eyann yannda deerli elbiseler de hediye ederdi. Bu dneme ait mezarlarn duvar resimlerinde, buralardan karlan elbise, lahit ve papirslerde erit halindeki yazlara oka rastlanmaktadr. ok deerli kumalardan yaplan elbiselerin yaka kenarlarna, yenlerine, n veya arkalarna ilenen, genellikle kf bir yaz eridi biimindeki sslere trz, zerine trz ilenmi kumaa mutarraz, bu kuman retildii imalthanelere drttrz/turuz ad verilir (Hill b. Muhassin es-Sb, s. 26). Hill es-Sb Ahvaz, Tster, Cehrem ve Drbcirdi drttrzlarn bulunduu ehirler arasnda kaydeder (a.g.e., a.y.). Bu imalthaneler iin randa trz-hne/krgh kelimeleri de kullanlmtr. Emevler ve Abbslerde, daha sonra Trk-slm devletlerinde yaz ve almetleri kumaa ilemek zere bu tr imalthaneler kurulmutur. Hrnrredin, iinde Horasan eyaletinin Memna tevcihinden sz edilen vasiyetnmesinde trz imalthanesinden de bahsedilmesi (Ezrak, I, 236, 239) ve Dvnttrzn mevcudiyeti daha ilk dnemlerden itibaren slm devletlerinde trzn kazand nemi gstermektedir. Halifelere mahsus sembol ve yazlar tayan trzlar deerli kumalar zerine ilenirdi. bn Haldn hkmdarlarn ipek, db ve ibriimden elbiselerinin veya kaftanlarnn zerindeki srma eklindeki ilemeleri (trz) mlk, saltanat ve hnedanlarla ilgili geleneklerde grlen ihtiam ve debdebelerden biri olarak zikretmektedir (Mukaddime, I, 673). Eski ran ve Bizansta hkmdarlar elbiselik kumalar dokunurken zerine isim, resim veya zel almetlerini iletirlerdi. Bunlarn daha belirgin ekilde grlmesi iin altn srma veya kuman hkim rengine zt renklerde ipek iplikler kullanlrd.

Hilfetin veya hkmdarln almetleri arasnda saylan zel ilemeli, trzl giysilerin ran ve Bizans kltrnden mslmanlara getii anlalmaktadr. Resmi zemmeden baz rivayetlerin etkisiyle slm devletlerinde trz sembolik ekillerle isimlere, hayr ve bereket dualar ihtiva eden kf yazlara dnmtr. slm dnyasnda bu gelenei balatan Emev halifelerinin trzlarnda hristiyan Bizansn etkisi aka grlmektedir. Dokumacln gelimi olduu Msrda slm fethinden sonra hristiyan dokuma ustalar kumalarn zerine Greke trzlar ilemeye devam etmitir. Halife Abdlmelik, Msra vali olan kardei Abdlazz b. Mervna mektup gndererek kumalarn zerine Greke yazlan trzlarn terkedilmesini, tesls yerine kelime-i tevhidin ilenmesini ve trzlarn slma uygun hale getirilmesini istemi, eski gelenei srdrenlerin cezalandrlacan bildirmitir. Bizans imparatoru bunu haber alnca karardan vazgeilmesini talep etmi, aksi halde sikkeler zerine Hz. Peygambere hakaret ieren ifadeler konulacan sylemitir. Bu tehdit slm devletini kendi sikkesini darbetmeye, halife, devlet ricli ve askerlerin elbisesine hilfet almeti olarak trz koymaya yneltmitir. Bylece slm devletlerinde trz gelenei balam, sonralar trz hkimiyetin en nemli sembollerinden biri durumuna gelmitir. Devlete ba kaldran valiler halifenin egemenliini tanmadklarn gstermek iin adn hutbeden ve trzdan karrlard. Abbslerde bunun bir rnei Memn ile kardei Emn arasndaki hilfet mcadelesinde grlmektedir. Memn kardei Emne isyan ettiinde trzlardan ismini ve halife unvann karmt (bn Tar-berd, II, 175). lerinde VIII. yzyln ilk yarsna ait baz dokumalarn bulunduu ok sayda trz gnmze ulamtr. Bugn dnya mzelerinde muhafaza edilen trzlarn enleri 1 cm. ile 55 cm. arasnda deimektedir. Trzlarda genellikle besmele, kelime-i tevhid, hkmdarn ad, aile efrad, mrnn ve saltanatnn uzun olmas iin dua ibareleri yer alr. Ayrca trzn imal yeri, atlyeden sorumlu vezir ve memurun ad, ndiren dokumay yapan sanatkrn ad da zikredilir. Baz trzlarda sultann ismi yer almadan resm unvan ve hallede mlkeh, azze nasruh gibi dua cmleleri veya elmlk lillh gibi ifadeler yer almaktadr. Hkmdarlara ait trzlar byk bir titizlikle hazrlanr ve mhrlenerek trz reisi tarafndan halifeye arzedilirdi. Mslman hkmdarlarn trzlar Bat dnyasna rnek olmutur. Sicilyada trz gelenei mslmanlarn buradaki egemenliini kaybetmesinden sonra bir mddet devam etmitir. Sicilyaya hkim olan Norman krallar uzun bir sre trzlardaki Arapa kf hatlar ve muhtevay deitirmeden mslman hkmdarlar gibi giyinmilerdi. Halifelerin kuma imali iin saraylarnda ve dier yerlerde kurduklar drttrzlar shibt-trz denilen grevliler tarafndan ynetilirdi. Shibt-trz dokuma ustalar ve kuyumculara nezaret eder, kullanlan ara gereci saklar ve drttrzn dzgn almasn salard. Bu grevlere umumiyetle hnedann nde gelenleri ve onlara sadk zatllardan seilen kiiler tayin edilirdi (Makrz, I, 469). Endls Emevleri ve Ftmler drttrzlara byk nem vermitir. Ftmlerde drd-dbc adyla da anlan atlyelerde dokunan kumalar drl-kisve denilen atlyelere nakledilir, buralarda her tr elbise biilip dikilirdi. O dnemde atlyelerde bir ylda dikilen elbiselerin deeri 600.000 dinara kadar ulamt. Ftm halifelerinin kumandanlara verdikleri altn srmal elbise ve sarn deeri 500 dinar bulmaktayd. Tinns, Dimyat ve skenderiyedeki drttrzlarda dokunan ok deerli kumalar, bunlardan yaplan elbiseler hznetl-kisve denilen zel depolarda muhafaza edilmekteydi. Yksek memurlar arasnda zel dokuma atlyelerine sahip olanlar da vard. MuktedirBillh devrinde vali sfatyla bir taraftan Vstla Cndipra, dier taraftan Sstan ehrizora

kadar olan blgeyi yneten ve lmnde (301/913-14) byk bir servet brakan Emr Ali b. Ahmed er-Rsibnin, iinde kendisine ait kumalarn dokunduu seksen trz atlyesi vard (bn Tar-berd, III, 203). Endlste ilk trzl elbise II. Abdurrahman zamannda giyilmeye balanmtr (Syt, s. 522). Meriye (Almeria), Mrsiye (Murcia), bliye (Sevilla), Grnata ve Mleka (Malaga) bu alanda nde gelen ehirlerdi. randa Fars eyaletlerinde, el-Cezrede, Irak ve Yemende birok trz imalthanesi mevcuttu. Kbe rtleri Abbsler dneminde Badatta dokunurken sonralar Msrda dokunmaya balanmtr. Daha ok Tinnste dokunan trzl Kbe rtlerinin zerinde besmele, halifenin ad, saltanat iin dua cmlesi, halife adna yaptran kiinin ve dokunduu yerin ad yer alyordu. Ftm Devletinin gl zamanlarnda drttrzlardan baz gnlerde 200.000 dinara kadar ykselen nemli bir gelir elde edildii kaydedilmektedir. Ftmler zayflaynca drttrzlar eski nemini yitirerek yava yava kapanmakla birlikte trzl giysiden vazgeilmemi, trzlar bu defa esnaftan temin edilmitir. Endls Emev Devleti ve mlkt-tavifte, Ftmlerde ve Douda hkm sren slm devletlerindeki trz gelenei benzerlikler gstermektedir. bn Haldnun verdii bilgiye gre VI. (XII.) yzyln balarnda Maribe hkim olan Muvahhidler trz ve altn ilemeli ipek semboller kullanmamtr, ancak hnedann sonuna doru trza meyledenler olmutur. bn Haldn, kendi dneminde Msr ve Suriyede hkm sren Trk hnedanlarnn gzel bir trz ekline sahip olduklarn ve bunlarn zerke ad verilen sanatkrlar tarafndan imal edildiini belirtmektedir. Eyybler devrinde bata Kahire olmak zere Dmak, Halep ve Musul gibi merkezlerde saray ve devlet adamlar iin simli, yaldzl, ipekli, ynl, pamuklu ve keten kumalar retilirdi. Hilat ve terifler burada hazrlanr, paras Dvnl-mlden denirdi. Drttrzlarda nzr, mrif, mil ve ahit ad verilen grevliler vard (een, s. 200-201). Memlklerde trz gelenei srdrlm, el-Melikn-Nsr Hasann birinci saltanat dneminde 749 (1348) ylndaki byk veba salgnndan sonra usta bulunamadndan skenderiye Drttrz kapanmtr (bn Tarberd, X, 159). Trz geleneinin Douda hkm sren slm devletlerinde de devam ettii grlmektedir. Smnler dneminde Buharadaki beytt-trzda Abbs halifeleri adna kuma dokunup elbise dikildii bilinmektedir. Her yl Badattan gelen bir mil Buhara harac karlnda bunlar hilfet merkezine gtrmekteydi. Ayn gelenek blgede daha sonra kurulan Gazneliler, Byk Seluklular ve Hrizmahlar gibi Trk-slm devletlerinde devam etmitir. Katvn savandan (1141) sonra Horasan istil eden Hrizmah Atsz b. Muhammedin Nbur halkna hitaben kaleme ald bir mektupta hutbe, sikke ve trzn kendi adyla sslenmesini emrettii nakledilmekte, bylece onun hkmdarln resmen iln ettii anlalmaktadr. Trz retimi Trk-slm devletlerinde genelde saray yerine hususi imalthanelerde yaplrd. Byk Seluklularda trz bir hkimiyet almeti olup hkmdarn adnn, lakap ve unvanlarnn yazl olduu krmz renkte bir elbisedir. Bu elbise hkmdar tarafndan tbi hkmdarlara, devlet erknna, yabanc hkmdarlara verilen hediyelerin (hilat) en nemli unsuruydu. Anadolu Seluklu Devletinde XIII. yzylda sarayda bir trz imalthanesinin bulunduu bilinmektedir. Burada dokunan, zerine Sultan I. Aleddin Keykubadn adnn ilendii bir kuma gnmzde Lyon

Dokuma Mzesinde saklanmaktadr. Osmanllarda trz yerine serser st hilati veya terif kaftan kullanlmtr (bk. SMKEHNE). Trz geleneinin lhanl Devletinde de srd anlalmaktadr. Eflk, Gzn Hann Mevlnnn bir gazelini altn srma ile elbisesine ilettiini, tahta oturduu zaman bu elbiseyi iftiharla giydiini kaydeder. zerine lhanl Hkmdar Eb Sad Hann ad ve unvanlarnn altn srma ile ilendii bir kuma zamanmza ulamtr. Trz gelenei kumalaryla nl Hindistan blgesinde de grlmektedir. Delhi Trk Sultanlnda hkimiyet sembollerinden biri olmasndan dolay devrin tarihileri trz hkmdarlara mahsus elbise diye tanmlamlardr. Tuluklu hnedannn kurucusu Muhammed ah Tuluk zamannda sultann Delhideki drttrznda 4000 ipekli kuma ustasnn, 4000 kuyumcunun alt kaydedilmektedir.

BBLYOGRAFYA

bnl-Esr, en-Nihye, III, 266; Lisnl-Arab, rz md.; Ezrak, Abru Mekke (Melhas), I, 236, 239; bn Abdrrabbih, el-dl-ferd (nr. Abdlmecd et-Terhn), Beyrut 1403/1983, VII, 282; Hill b. Muhassin es-Sb, Rsm dril-ilfe (nr. Mhil Avvd), Beyrut 1406/1986, s. 26; Muhammed b. Hseyin el-Beyhak, Tr (nr. Ali Ekber Feyyz), Mehed 1375 h., s. 92, 172, 190, 763, 814, 823; Serahs, erus-Siyeril-kebr (nr. Selhaddin el-Mneccid), Kahire 1971, I, 282; Ahmed Eflk, Menbl-rifn (nr. Tahsin Yazc), Ankara 1980, II, 848; bn Haldn, Mukaddime (trc. Sleyman Uluda), stanbul 1982, I, 673, 675, 676; Kalkaend, ubul-a (emseddin), tr.yer.; Makrz, el-a, tr.yer.; bn Tarberd, en-Ncmz-zhire (nr. M. Hseyin emseddin), Beyrut 1413/1992, II, 175; III, 203; X, 159; Syt, Trul-ulef (nr. M. Muhyiddin Abdlhamd), Kahire 1389/1969, s. 522; E. Khnel, Catalogue of Dated Tiraz Fabrics: Umayyad, Abbasid, Fatimid, Washington 1952; Uzunarl, Medhal, s. 1, 2, 309, 332, 372, 457; C. Zeydn, slm Medeniyeti Tarihi (trc. Mmin evik), stanbul 1976, I, 185, 186, 187, 188, 189; Ramazan een, Salhaddn Devrinde Eyybler Devleti, stanbul 1983, s. 200-201; zden Ssl, Tasvirlere Gre Anadolu Seluklu Kyafetleri, Ankara 1989, s. 171-176; Abdlkerim zaydn, Sultan Berkyaruk Devri Seluklu Tarihi (485-498/1092-1104), stanbul 2001, s. 189-190; S. Haluk Kortel, Delhi Trk Sultanlnda Tekilt (1206-1414), Ankara 2006, s. 50-58; Erdoan Meril, Seluklularda Hkmdarlk Almetleri, Ankara 2007, s. 139-142; R. B. Serjeant, Indices to Material for a History of Islamic Textiles up to the Mongol Conquest, AI, XV-XVI (1951), s. 303; Pakaln, III, 494-495; A. Grohmann, Trz, A, XII/1, s. 235-249; Yedida K. Stillman-Paula Sanders, irz, EI (ng.), X, 534-538; Nasser Rabbat, irz (Architecture), a.e., X, 538; Priscilla P. Soucek, Krgh, Dictionary of the Middle Ages (ed. J. R. Strayer), New York 1989, VII, 214; Irene A. Bierman, Tiraz, a.e., XII, 61-62. Nebi Bozkurt

TIRZ, Mbeir
(bk. MBER et-TIRZ).

TIRHALA
Yunanistann Tesalya blgesinde tarih bir ehir. Yunanca Trikkala/Trikala adyla bilinmekte olup Orta Yunanistanda ayn adla anlan idar birimin (nomos) merkezidir. Tesalyann bat kesimindeki byk ovann kuzeybat ucunda yer alr. Trhala, kk Trikkalinos nehrinin kenarnda deniz seviyesinden 150 m. ykseklikte iyi korunmu Ortaa ve Osmanl kalesinin eteklerinde bulunur. Antik dnemde Trikka denilen Trhala, Yunanistann en eski ehirlerinden biridir. Kalede yaplan arkeolojik almalarda erken dnem Bronz andan gnmze kadar gelen malzemelere rastlanmtr. Buras milttan nce 352de Makedonya Kral Filip tarafndan ele geirildi. Milttan nce 146da Trhala ve btn Tesalya blgesi Roma mparatorluuna dahil oldu. Eski Trhala V. yzylda ve VI. yzyln banda Barbar kavimlerinin istillar srasnda ykld ve Bizans mparatoru Iustinianos idaresinde (527-565) tekrar ina edildi. Anna Comnenann eserinde Trikala ad, 1082-1083teki Normandiya igali vesilesiyle zikredilir. XIII ve XIV. asrlardaki kark, savalarla dolu yllarda Trhala yar bamsz Bizans despotluklar, Katalanlar, Epirdeki Franklar ve Bizans mparatorluu arasnda sk sk el deitirdi. 1349da btn kaleleriyle birlikte Bat Tesalya, Srp ar Stefan Duan tarafndan ilhak edildi. 1355te Duann lmnn ardndan i karklklar kt. yl sonra Duann vey kardei Prens Simeon, Trhalada imparator iln edildi. 1359-1393 yllarnda buras Bat Tesalyadaki kk Srp beyliinin ikametgh idi. Bizans-Srp Trhalas byk bir kale ile kuatlmt; bu kalenin eteklerinin gney tarafnda surla evrili olmayan bir mahalle bulunmaktayd. I. Bayezid ve Gazi Evrenos kumandasndaki Osmanl birlikleri Bat Tesalya ve Trhalay 795 (1393) sonu ile 796 (1394) balarndaki bir sefer srasnda fethetti. ehir zorla deil muhtemelen, mahall hristiyan nfusunun yerlerinde kalmas ve kiliselerinin muhafazas karlnda teslim olmalar sonucu ele geirilmitir. Bundan tr fetih sonrasnda Kalambaka manastrlarndaki rahiplere nemli imtiyazlar verildi, bu imtiyazlar daha sonraki padiahlar tarafndan da srekli biimde yenilendi. Osmanl idaresi altnda Tesalyann en gl kalesine sahip olan Trhala btn Tesalyay iine alacak biimde byk bir sancan merkezi haline geldi. 827de (1424) bu sancak zdin (Zitouni/Lamia) ve Badrackla (Neopatras/Ypate) verimli Sperchios ovasn iine alarak gney ynnde geniledi. 1402de Ankara Savandan sonra Tesalyann baz blmleri ksa bir sre iin de olsa elden kt. Bir ksm eski tarihiler, blgenin 1430da II. Muradn Selniki kuatmas srasnda Gazi Turahan/Turhan Bey kumandasndaki Osmanl kuvvetlerince tekrar zaptedildiini yazar, ancak bu bilgi yanl olmaldr. Zira bu dneme ait Tocco Kroniinde ifade edildii gibi 1410da Nardann (Arta) Arnavut hkimi Muriki Shpata, akrabas olan Paul Shpata ve Carlo Tocco ile savatnda Tesalyadaki Osmanl askerlerinden yardm sz almt. 859 (1455) tarihli bir tahrir defterinde babalar veya dedeleri Gazi Evrenostan (. 820/1417) timar alm olan pek ok sipahinin ad geer (BA, MAD, nr. 10). Osmanl tarihisi Kemalpaazde, Turahan Beyin 1394te Gazi Evrenosun mrhuru olarak faaliyet gsterdiini ve ehrin ilk dnemdeki ftihleri arasnda yer aldn zikreder. 857-858 (1453-1454) tahririne gre Trhala ehri sekiz mslman ve alt hristiyan mahallesine

sahipti (BA, MAD, nr. 10, vr. 1a-7b). Hristiyan mahalleleri iinde Arnavutlarn oturduu bir mahalle de vard. Bu srada ehrin 251 mslman, 212 hristiyan hnesi bulunmaktayd. Mslman mahalleleri Trikkalinos nehri boyunca uzanan dzlkte ortaya kmt ve eski Bizans yerlemesinin aasnda kalyordu. Mslman nfusun ounluu dokumac, deri iisi, ayakkab imalts, mleki, sabuncu, kasap ve kuyumcu olarak kaydedilmiti. Trhalann bir ticaret merkezi halinde ne ktna dair ehirden tahsil edilen vergilerin eitlilii ve hacmi nemli bir ldr. Btn verginin (41.939 ake) te ikisi pazar vergilerinden olumaktayd. ehirde ayrca koyun yetitirenlerin bulunduu ve toplam koyun saysnn 13.800e ulat kaytldr. Bu durumda hemen her hneye ortalama otuz koyun dmektedir. ehrin tarmsal rnleriyle ilgili vergileri iinde (10.089 ake) arap retiminin %74e tekabl ettii grlr. XV ve XVI. yzyllarda Trhala yava bir byme gsterdi, 1570te nfusu iki katna kt. Bu srete nfusun gelime seyri yledir: 871de (1466-67) 317 mslman, 205 hristiyan, toplam 522 hne (%62si mslman toplam 2300 kii) kaydedilmiti (BA, MAD, nr. 66, vr. 9a-b). Ayrca kalede bir dizdar ve on iki askerden meydana gelen bir garnizon mevcuttu. 912 (1506) tarihli deftere gre mslman nfus bir ncesine nisbetle d gsterdi ve 260 hneye indi. Buna karlk hristiyanlar 318 hneye kt. spanyadan gelen ve kendilerine zel bir stat tannan on dokuz hne yahudi de burada yayordu (BA, TD, nr. 36). ehir bu durumda yaklak 2600-2700 aras bir nfusa sahipti ve bu rakamlara gre Tesalya blgesinin en byk yerleme yeriydi. XVI. yzyln ilk eyreinde nfusta byme oldu. 1530 tarihli olup 1521 tarihli bir tahrir defterine dayanan icmal kaytlarnda mslmanlarn 322, hristiyanlarn 278 ve yahudilerin 181 hne olduu dikkati eker (toplam 781 hne). Bu hzl byme yine spanyadan snmac olarak gelen yeni bir yahudi yerleimci dalgasnn neticesiydi. Bylece nfus, garnizondaki askerler dahil %43 mslman olmak zere tahminen 3600 kiiye ulamt (BA, TD, nr. 167, s. 230-231). Bu srada Trhalada 1520lerde camiye evrilen eski bir mescid, zviye ve Gazi Turahan Bey Hamamnn kaydna rastlanr. 112 dkknn ve birka byk su deirmeninin kira gelirleri buralara vakfedilmiti. Trhalada slm hayatn gerek kurumlar ve buna bal fizik d grnm, Turahanolu mer Bey ve oullar ile onlarn voyvodalarnn uzun sreli idaresinde olutu. Turahanolu mer Bey, Trhalada bir medrese, bir muallimhne, iki tekke, bir imaret, mescid, bir hamam, iki kervansaray ve bir bedesten yaptrd. Bunlara bedestendeki dkknlarla dier 141 dkknn ve otuz yedi su deirmeninin kira gelirlerini vakfetti. 924te (1518) mer Beyin olu Mustafa Bey bir cami ve bir imaret, kz Fatma Hatun bir mescid, mer Beyin dier olu Hamza Bey bir cami ina ettirdi. Dier cami Lala Hamzann olu Mehmed tarafndan yaptrld. mer Beyin zatl klesi olan Cevher Aa iki mescid, bir okul ve Trikkalinos zerinde bir kpr, mer Beyin eski anigri Ayas bir mescid ve dier bir kpr, Hac Saruca b. Abdullah bir mescid ve bir kervansaray ina ettirdi. Giderleri daha ok su deirmenlerinin ve dkknlarn kiralaryla karlanan dier mescidler Ali b. Hrid, Baba Muhyiddin, Hac mer Bey, Dizdar Hokadem, lyas Suba, Kara Doan ve Karagz Bey tarafndan yaptrld. Bylece 927de (1521) Trhalada cami, on yedi mescid, kervansaray, bir bedesten, bir medrese, drt muallimhne, iki hamam, drt zviye ve Trikkalinos zerinde drt kpr mevcuttu. 977 (1569-70) tarihli kaytlara gre Trhalann nfusu biraz daha artt. Mslmanlar 333 hneye ykseldi, yahudiler ise 111 hneye geriledi. Ancak hristiyan unsurlar gzle grlr bir ekilde art gsterdi (1521de 278 hne iken 1570te 354 hne). ehir, aralarnda baz mslman ve yahudi ailelerinin mterek oturduu mahallelerin de bulunduu, yirmi be mslman, sekiz hristiyan ve iki

yahudi mahallesine blnmt (BA, TD, nr. 695). Mahallelerin adlarndan 1521-1570 yllar arasnda iki yeni caminin (brhim Bey ve skender Voyvoda) ve en azndan be yeni mescidin ina edildii anlalr. 1570ten hemen nce Osmanl Balkanlarnn en byk klliyelerinden biri burada yaptrld. Bu klliye Kann Sultan Sleymann yeeni olan, uzun sre Trhalann ve Mora yarmadasnn valiliini yapan Osman ah Beyin klliyesidir. Klliyede byk kubbeli bir cami, bir medrese, imaret, han, hamam, mektep, yedi kemerli ta kpr ve kurucusunun bidev trbesi bulunmaktadr. Osman ah Beyin 1571 Eyllnde Morann sancak beyi sfatyla grev yapt dikkati ekmektedir (BA, KK, nr. 665, s. 13). Osman ah Bey bu tarihten az sonra lm olmaldr. XVI ve XVII. yzyllarda Trhala Bahar (. 958/1551), Veys (. 1037/1628), Pre Prezde Ahmed Efendi gibi pek ok air ve mellifin doduu ya da yaad ehirdi. Nevizde At de iki defa Trhala kadl yapmtr. XVII. yzyl Osmanl Trhalasna ait en iyi tasviri, Kandiye kuatmasna katlmak iin Edirneden Girite giderken 1668 Maysnda yolu zerindeki bu ehre urayan Evliya elebi yapmtr. Trhala Kalesini ayrntl biimde anlatan Evliya elebi burada baheli ve tatan 2300 evin bulunduunu yazar. Trhalann on alt mslman ve sekiz hristiyan mahallesine ayrldn belirtirse de yahudilerden sz etmez. ehirdeki sekiz cuma camisinin adn verir (Mimar Sinann yaptrdn syledii Osman ah Bey Camii, Mustafa Paa Camii, Gazi Turahan Bey Camii, Lala Paa Camii, skender Beyin Alaca Camii ve Turahanolu mer Bey Camii). Ayrca alt medrese, hamam, be han ve en by Osman ah Beye ait imareti zikreder. Evliya elebi ehrin sekiz tekkesi arasnda mehur Nreddinzdenin bir mridi olan Mehmed Efendinin Halvet Tekkesinden bahseder. Evliya elebi, Turahanolu mer Bey Bedesteni ile Trhalann kiliselerini anlatmaz. XIV. yzyln ortalarndan kalma St. Stefanos Kilisesi hari dier alt kilise kalenin aasndaki yukar ehirde yer almaktayd. Bunlar XVI ve XVII. yzyllardan kalma, ou kymetli duvar resimleriyle boyanm ve ahap oymaclkla sslenmitir. XVII ve XVIII. yzyllarda ehrin gelimesini srdrd anlalmaktadr. 1749daki yangn Trhalann byk bir blmn imha etmi olsa da ehir hzla yeniden eski halini ald. 1770 ylnn felketli gnlerinde Morada Ruslarla savamaya giden 4000 kiilik dzensiz Arnavut birlii 3000e yakn kiinin lmne yol at. Bu olay srasnda Trhala tamamen talan edildi; yar yarya ykld, ancak daha sonra yeniden toparland. XIX. yzyln ilk dnemleri iin Trhalaya dair birka seyyahn verdii bilgiler birbiriyle elise de baz tesbitler yaplabilmektedir. 1806da ngiliz seyyah Martin Leake, Trhalann 1200 ile 1500 evi ve yedi sekiz camisi, pek ok kilisesi ve iki sinagogunun bulunduunu, Tepedelenli Ali Paa idaresinde hzl bir ke gemekle birlikte hl Yunanistann en byk ehirlerinden biri olduunu bildirir. Leake burada 1000 Trk, 200 Yunan ve elli yahudi ailesinin yaadn da belirtir. K aylarnda Ulah obanlar srleriyle dalardan inerek ehrin civarndaki alanlarda klar, el sanatlar ve ticaretle urarlard. lkbahar ve yaz aylarnda ehir k aylarna oranla daha az bir nfusa sahipti. ehir yresinde yine burada ilenen olduka yksek kalitede pamuk yetitirilmekteydi. Ynllerle ipek de retiliyordu. ehir kaliteli krmz kei deri imaltyla da mehurdu. 1813te ngiliz seyyah Henry Holland 2000 ev ve 10.000 ile 12.000 nfustan sz eder; yedi cami, on kilise, iki sinagogun, 600 ile 700 aras Yunan ailesi bulunduunu yazar (3500 Yunan ile 7500 civarnda Trk nfusu). Nfusun byk bir blm Trktr. Ayrca Holland da ovada olduka yaygn olan pamuk

yetitiriciliini zikreder. Martin Leake Tepedelenli Ali Paann yeni bir tekke yaptrdn yazar. 1249 (1833-34) tarihli bir Osmanl vakf defteri (BA, EV, nr. 9442), Ali Paann Sad dervileri iin byk bir tekke kurduunu ve buray zengin eyalarla donattn gsterir. Ayn defter, Trhala ehrinde bir cami ile Bekirzde Ali Medresesi, Gleniyye, Nakibendiyye, Kdiriyye ve Sadiyye tarikatlarna bal alt tekke/zviyenin yer aldna iaret eder. 1836da Ioannis Anastasios Leonardos ehirde 1500 ev, on kilise, yedi cami, Yunanllar, Trkler ve yahudilerden oluan 12.000 kiilik nfus bulunduunu belirtir. 1288 (1871) tarihli Yanya Vilyeti Salnmesi bir btn halinde Trhala kazasnn erkek nfusunu verir. Buna gre 44.544 erkek nfusunun sadece 1869u (3740 kii) mslmand. Kazada on be cami, yedi tekke ve trbe, buna karlk 440 kilise ve manastr, birka sinagog mevcuttu. 1881de Osmanllar, Alasonya (Elasson) hari btn Tesalyay yeni Yunan Krallna vermeye zorland. Alman etnograf Gustav Weigand 1880 ylnda Trhalann 2000 kiilik Trk nfusunun bulunduunu, ancak 1889da bunun otuz aileye indiini belirtir. ehrin slm eserleri de ayn hzla ortadan kaldrld. bidev mer Bey Bedesteni 1900den ksa bir sre sonra ykld. 1930larda btn ehir Avrupa planlarna gre tekrar ina edildi. Sadece byk cami ile Osman ah Bey Trbesi ayakta kald; Franz Babinger ve Anastasis K. Orlandosun giriimleri neticesinde bunlarn ykm nlendi. 1990larda her iki eser onarmdan geirildi. Ksmen Srp-Bizans, ksmen Osmanl yapm olan kale de bugne ulamtr. 2001de 51.900 nfusa sahip olan ehir bir Ortodoks piskoposluk merkezi durumundadr. Sanayi kuruluu olarak tekstil ve ttn iletmeleri vardr.

BBLYOGRAFYA

Hicr 859 Tarihli Sret-i Defteri Sancak- Trhala (nr. Melek Delilba-Muzaffer Arkan), Ankara 2001, I-II, tr.yer.; bn Kemal, Tevrh-i l-i Osman, IV, s. 220-227; Evliya elebi, Seyahatnme, VIII, 201-208; H. Holland, Travels in the Ionian Islands, Thessaly, Macedonia etc. 1812 and 1813, London 1815, s. 246-248; W. M. Leake, Travels in Northern Greece, London 1830-35, I, 427; IV, 279-287; I. A. Leonardos, Neotati tis Thessalias Chorografia, Pest 1836 Larissa 1992, s. 58; G. Weigand, Die Aromunen, Leipzig 1895, s. 172-175; Gibb, HOP, III, 208-218, 232-242; Fr. Babinger, Aufstze und Abhandlungen zur Geschichte Sdosteuropas und der Levante, Mnchen 1966, II, 96-98; a.mlf.-[T. Gkbilgin], Trhala, A, XII/1, s. 249-251; J. Koder-F. Hild, Tabula Imperii Byzantini I: Hellas und Thessalien, Wien 1976, s. 277-278; S. Lauffer, Griechenland, Lexikon der historischen Sttten, Mnchen 1989, s. 690-691; Glru Necipolu, The Age of Sinan: Architectural Culture in the Ottoman Empire, London 2005, s. 442-444; A. K. Orlandos, I Arhitektonik tou tsamou Osmn Sh ton Trikklon, Praktik tis Akademas Athinon, IV, Atina 1929, s. 319-325; N. Beldiceanu, Un acte sur le status de la communaut juive de Trikala, REI, XL/1 (1972), s. 129-138; a.mlf.-P. Nasturel, La Thessalie entre 1454-55 et 1506, Byzantion, LIII/1, Bruxelles 1983, s. 104-106; smail Hakk Uzunarl, Yavuz Sultan Selimin Kz Hanm Sultan ve Torunu Kara Osman ah Bey Vakfiyeleri, TTK Belleten, XL/159 (1976), s. 467-478; Alexandra Yerolimpos, Tirla, EI (ng.), X, 539-540. Machel Kel

TIRIMMH
( ) Eb Nefr (Eb Dubeybe) et-Trmmh el-Hakem b. Hakm b. el-Hakem b. Nefr et-T (. 125/743 [?]) Emevler devri airi. 50 (670) yl civarnda kltrl bir ailenin ocuu olarak Dmakta dodu ve burada yetiti. Ban kaldrp kendini beenen bir eda ile yrdnden Trmmh (uzun ve yksek) lakabyla tannmtr. Ancak Trmmhn onun asl ad olduunu belirten kaynaklar da vardr. Trmmh b. Ad el-Ekberden ayrlmas iin Trmmh el-Asgar diye de anlr. Byk dedesi Nefr airdi. Onun babas sahb Kays b. Cahder b. Salebe, Htim et-Tnin teyzesinin oludur. Trmmh askerlik yana gelince Emev ordusuna katld. Kfeye intikal eden askerlerle birlikte 70 (689-90) ylndan sonra Kfeye g etti ve Ben Teymullah b. Salebe kabilesi arasnda kald. Burada yal bir Hricnin etkisiyle Hric inancn benimsedi. Dier Hric airlerinin aksine iirlerinde savatan sz etmemesi, sava tahriki yapmamas, Hricler dndaki mslmanlar tekfir etmemesi, zellikle bir Adnn olan i airi Kmeyt el-Esed ile dostluk kurmas gibi hususlar onun Hriclerin lml kolu Sufriyyeye mensup bulunduu grn glendirmektedir. Bunun yannda Ezrikadan olduunu ileri sren kaynaklar da vardr. Divannda Hric inancn yanstan iirleri, beyit says on yediyi gemeyen bir kaside ile iki ktadan ibarettir. Bu sebeple bazlar onun Hric saylmamas gerektiini syler. Hriclerde kabile deil mezhep asabiyeti bulunmasna ramen Trmmhn Adnnlere kar Kahtnleri savunmas da bu iddiay teyit etmektedir. Kfede ordudan ayrlp kendini ilim tahsiline verdi; zellikle dil, nahiv, edebiyat ve iirle megul oldu. Bata Kfe Camii olmak zere eitli yerlerde birok lim ve airle grp onlardan faydaland. Recez airi Accc gibi fasih bedevlerden fasih lugatlara, garb ve ndir kelimelere dair bilgiler rendi. ube b. Haccc uzunca bir sre iir konusunda ondan ders ald. Kendisi hazar bir air olduundan l hayatn bizzat yaamad iin kadm l airlerine zenerek l tasvirlerinde garb kelime ve tabirleri oka kullanmasn Eb Ubeyde et-Teym ile Asma yersiz bulmutur. Trmmh ile Kmeytin bedev iirine, garb ve ndir kullanmlara ilgisinin sebebi yazdklar iirlerin bakalar tarafndan hid olarak gsterilmesi arzusudur. Trmmh Kfede Selm adl bir hanmla evlendi, ondan Dubeybe, Samsme ve Nefr adnda olu oldu. bnt-Trmmh diye tannan torunu Eb Mlik Emn b. Samsme air, dil ve edebiyat limi olup Mhelleblerin yannda ktip sfatyla alt. Ailesini Kfede brakp geimini salamak iin veya baka sebeplerle uzak ran ehirleri Kirman, Kazvin ve Reye giderek bir sre buralarda kalan Trmmhn Reyde ocuklara verdii dil ve edebiyat derslerinin ilgiyle izlendiinden sz edilir. Bu dnemde aile, ocuk, vatan zlemini dile getiren iirler yazd (Dvn, s. 94, 98, 100-103). Basraya giden Trmmh, Him b. Abdlmelikin Irak valisi Hlid b. Abdullah el-Kasrye sunduu bir methiye karlnda 20.000 dirhem ald (Ebl-Ferec el-sfahn, X, 152). Abdlmelik b. Mervnn Horasan valisi Yezd b. Mhelleb elEzd ile Horasanda grt; onu ven, sava ve fetihlerini tasvir eden iirler kaleme ald (Dvn, neredenin girii, s. 17). Bu gezilerden sonra Kfeye dnd ve hayli yalanm olarak burada vefat etti.

Trmmh asab ve gururlu bir kiiydi, kendisinde byklk ve stnlk gryordu (a.g.e., s. 246). Ayrca soylu Tay kabilesinin itibarl bir ailesine mensuptu. Fahr konusundaki iirlerinde Tay kabilesinin erdemleri nemli bir yer tutmaktadr. air Zrrumme ile Hammd er-Rviye, Asma ve Eb Ubeyde et-Teym gibi dil ve edebiyat limleri onun iirlerinden vgyle sz etmitir. Erken slm dneminin nde gelen airlerinden olan Trmmhn iirlerinin ounu fahr ve hicviyeleri tekil eder. Fahriyelerinde Kahtn ile onun kollar olan Tay ve Ezd kabilelerine balln dile getirmi, onlarn cmertlikleri, stnlkleri, erdemleri, Chiliye ve slm dnemindeki etkinlikleriyle vnmtr. Hicivleri arasnda Ferezdak ve kabilesi Temm iin yazdklar nemli bir yer tutmaktadr. Dnemin iki nemli ahsiyeti olan, kendilerinden destek grd Yezd b. Mhelleb elEzd ile Hlid b. Abdullah el-Kasryi vm, onlarn yiitliklerini dile getirmitir (a.g.e., s. 219220, 223). Ancak bundan madd bir karlk beklemedii anlalmaktadr (a.g.e., neredenin girii, s. 30). Trmmhn iirlerinde oka yer verdii dier bir konu tasvirdir. zellikle l hayvanlar ve l manzaralar, ova, vadi ve tabiat olaylaryla ilgili tasvirleri nemli bir yer tutmaktadr. Zhd ve hikmet konusunda on civarnda beyti vardr. iirlerinde kulaa ho gelen bir msiki hengi hissedilmektedir. Birok lim Trmmhn iirlerinin derlenmesi ve erhi konusunda alma yapmtr. Bunlarn banda Eb Sad es-Skker ve Ebl-Hasan Ali b. Abdullah et-Ts gelmektedir. bnn-Nedm ok sayda limin bu konuda altn sylemekte, fakat isim vermemektedir (el-Fihrist, s. 84). Trmmhn divan 328 (940) ylnda Eb Ali el-Klnin ktphanesi iinde Endlse gtrlmtr (bn Hayr, s. 396). Divann ilk neri, nemli bir ksm eksik olan British Museumda kaytl nsha esas alnarak Fritz Krenkow tarafndan gerekletirilmitir (London 1927). Krenkow ayrca eitli kaynaklarda rastlad ona ait iirleri toplam ve esere ilve etmitir. Bu ilveye ramen sz konusu neir Trmmhn iirlerinin ancak yarsn iermektedir. Krenkow esere bir girile eitli dizinler eklemi ve divan ngilizceye tercme etmitir. Divann ilm bir nerini orum l Halk Ktphanesindeki nsha ile (nr. 2262) Krenkow nerini esas alp giri, indeksler ve notlarla birlikte zzet Hasan yapmtr (Dmak 1968; Beyrut 1994). zzet Hasan ayrca Trmmhn kaynaklarda bulunan iirlerini toplayarak uygun yerlere yerletirmi veya divann sonuna eklemitir (s. 305-321). Trmmhn hayat ve iirleriyle ilgili olarak Ali M. Ali el-Hubb (e-rmm b. akm: ayth ve iruh, 1969, skenderiye niversitesi Edebiyat Fakltesi), Ceml Abdlhfz Mansr (e-rmm b. akm: ayth ve iruh, 1972, Kahire niversitesi Edebiyat Fakltesi), Ali Abdurrahman Hseyin Feth (et-Tebh f iri-rmm, 1991, Ezher niversitesi Arap Dili Fakltesi) ve Mustafa M. E. Thn (iru-rmm: Dirse slbiyye, 1995, Menfiye niversitesi Edebiyat Fakltesi) yksek lisans tezi hazrlamtr.

BBLYOGRAFYA

Trmmh, Dvn (nr. zzet Hasan), Beyrut 1414/1994, tr.yer.; ayrca bk. neredenin girii, s. 5-41; bn Kuteybe, e-ir ve-uar, s. 585-590; Saleb, Meclis (nr. Abdsselm M. Hrn), Kahire 1949, s. 158, 216; Ebl-Ferec el-sfahn, el-En (nr. Ahmed e-inkt), Kahire, ts., X, 148-153; bnn-Nedm, el-Fihrist (Flgel), s. 78, 84, 158, 234; bn Hayr, Fehrese, s. 396; Syt,

Buyetl-vut, s. 200; Sheyr el-Kalemv, Edebl-avric, Kahire 1945, s. 1, 99, 120-122, 125; Sezgin, GAS, II, 351-352; IX, 280; hsan Abbas, irul-avric, Beyrut, ts. (Drs-sekfe), s. 235-239; evk Dayf, Trul-edeb, II, 311-314; Abdrrezzk Hseyin, irl-avric, Amman 1986, s. 143-156; Hall Merdem Bek, e-rmm b. akm e-, MMADm., XVII (1942), s. 49 vd.; F. Krenkow-[Taeb el-Achche], al-irimm, EI (ng.), X, 541-542. Zlfikar Tccar

TIRNOVA
Yunanistann Tesalya blgesinde tarih bir kasaba. Yunanistann Tesalya blgesindeki Larissa (Yeniehir) idar blmnn snrlar iinde bulunmaktadr; bugnk ad Tyrnavostur. XV. yzyln ikinci yarsnda Osmanllar tarafndan Tesalya ovasnn kuzey kenarndaki Milona geidine yakn bir mevkide yeniden kuruldu ve Osmanl dneminde Tesalyann en byk kasabas haline geldi. XVIII. yzylda slm hayatn etkili olduu bir yer durumundayd. Bu gelimede Turahanolu mer Beyin byk vakfnn bir paras eklinde imtiyazl bir statye sahip bulunmas rol oynad. XVIII. yzyla ait Gazi Turahan Beyin yar efsanev Menkbnmesinden hareketle Trnova kasabasnn 1420 yl civarnda Gazi Turahan Bey tarafndan Tesalyal Yunanllar iin gvenli bir snak halinde kurulduu belirtilir; Turahan Bey de Tesalyann ftihi olarak kabul edilir. Buna gre byk Tesalya ovasnn kuzey dalarnda yaayan sava Ulahlar ve Bulgarlarn saldrlarna kar Turahan Bey, Konyadan gelen sava Trk gebelerinden (Konyar) meydana gelen on iki kyden ibaret bir dizi ky kurdu (aylar, Deliler, Dereli, Karacaolan, Kara Demirli, Kazaklar, Kufala/Kulfallar, Ligara, Misallar, Palamut, Radgun ve Tatar). Bunlara Turahan Bey tarafndan verilen nemli imtiyazlar II. Murad onaylamtr. Anadolu meneli stn kaliteli dokumaclk ve kuma boyamacl sayesinde yeni yerleim yeri byyp Tesalyann en mreffeh kasabas haline gelmi, yeni kasaba kzlar aasnn ynetimi ve korumas altna alnmtr. Gazi Turahan Bey, Trnovada bir cami ve hristiyanlar iin Agios Nikolaos Tourahan adl bir kilise yaptrmtr. Ancak Trnovann gerek tarihi daha farkldr. zellikle Osmanl tahrir kaytlar burann gelimesiyle ilgili nemli bilgiler sunar. Kasabann ismi Trkede dikenlik anlamna gelen Slavca trnovo kelimesinden gelmektedir. Bizans kaynaklar 950 yl civarnda ve 1277de Trnovadan bir ky diye sz eder. Kazlarda bulunan Bizans ve Frank seramikleri, XIV. yzyln erken dnemlerinde yklan ve boaltlan bu blgenin XII ve XIII. yzyllardaki varln kantlar. Trnova yeniden kurulan bir ky olarak ilk defa 859 (1455) tahririnde zikredilmi olup bundan nce mevcut deildi. Buna gre elli bir hnesi bulunmaktadr ve sancak beyi Turahanolu mer Bey hassnn bir parasdr. 887 Zilhicce ay ortalarnda (1483 Ocak sonlar) II. Bayezid, Trnova kylerini ve Tatarlar Turahanolu mer Bey Vakfna brakt. 912 (1506) yl tahriri Trnovada sadece yeni imtiyazlarla aklanabilecek olan 384 hnelik bir art gsterir. Bu vakf defterinde Trnovada herhangi bir mslman nfustan, camiden, mescidden ve kiliseden sz edilmemektedir. Defterde zikredilen bedesten ise baka bir mer Bey tarafndan yaptrlmt. Yine Larissann mehur ta kprs de Gazi Turahan deil onun torunu Hasan Bey tarafndan XVI. yzylda ina ettirilmiti. Nitekim ilk Osmanl kaynaklar da burada herhangi bir Bizans kprsnden bahsetmez. Yalnz dar bir ahap kprden Henry de Valenciennes 1209da sz etmi, daha sonra buras ortadan kalkmtr. 1484te seyyahlar mer Bey Vakf tarafndan tedarik edilen sandallarla karya geebilmiti. XVI. yzyln ikinci yarsna ait mhimme defterleri, Tesalyann Turahanoullarna mensup sancak beyinin byk vakflarnn artlarnn

deitirildiini gsteren eitli notlar ihtiva eder. Bu sebeple vakflar kzlar aasnn gzetimine verildi. 1506, 1521 ve 1570 tahrirlerinde burada Konyar diye adlandrlan on iki gebe ky hakknda bilgi yer almaz. Bu durum sz konusu kylerin bu yzylda mevcut olmadn ortaya koyar. 1506-1570 yllar arasnda Trnovadaki hne says 384ten 1290a (ya da 2000 dolayndan 6500e) kt. Bu sonuncu rakam Trnovann, o srada 800 hneye sahip sancak merkezi Trhaladan ve Yeniehirden (Larissa) daha byk bir yerleme haline geldiine iaret eder. ehirde camileri bulunmasa da bu tarihte alt hneden meydana gelen kk bir mslman cemaati ortaya kmt. XVII. yzylda Osmanl Balkanndaki pek ok ehrin ortadan kaybolduu dnemde Trnova bymeyi srdrd. 1668de Evliya elebi, Trnovay 3500 evi bulunan (olduka abartl bir rakam), kiliseler, manastrlar ve dindar hristiyanlarla dolu bir yer diye tasvir eder. Ona gre Trnovadaki mslmanlar sadece bir camisi ve hamamlar olan, slmiyeti semi blge halkna mensup kiilerdir. Evliya elebiden az nce Edward Browne, Trnovay byk ve ho bir ehir olarak anmtr. 1092 (1681) tarihli Avrz Defteri 1529 hristiyan hnesi (tahminen 7500 kii) halkn zikreder (BA, KK, nr. 2716). 1691-1692 tarihli bir cizye kaydnda Trnovada 2284 yetikin erkekten ve 279 nefer perakendeden sz edilir. Bu rakamlar yaklak 7800 kiiye tekabl eder. XVIII. yzylda Trnova gerek fizik gerekse nfus ynnden biraz daha fazla slm bir zellik kazanmaya balar. XVIII. yzyln son eyreinde makine yapm ucuz tekstil rnlerinin ithalt Tesalya pazarlarnn canlanmasna yol amakla beraber Trnova ve Tesalyann tekstil retimi yapan dier yerlerini (Aghia, Ambelakia vb.) olumsuz etkiledi. Bunun sonucunda ekya gruplar ortaya kt, gvenlik sarsld. 1806da Leake, Trnovada yetmii mslman 1500 ailenin varlndan sz eder. Bununla birlikte ehirde gemite daha byk mslman cemaatin varlna iaret eden alt cami bulunmaktayd. Nitekim kendisine daha nce ehrin 4000 evi bulunduunun sylendiini yazar. Pek ok kalnt, bo ve insansz ev gren Leake bu saynn doru olabilecei kanaatini belirtir. Johannes OikonomouLarissaios 1817de Trnovada on drt-on be kilisenin, iki manastrn ve drt be caminin yannda 1000 ev bulunduunu yazar. 1239 (1823-24) tarihli Cizye Defteri Trnovada 1143 yetikin erkein varln kaydeder. Yunanistann bamszln kazanmasndan (1830) ve kuzey snrlarnn Tesalyaya ulamasndan sonra Trnovann asker nemi artt. Buraya kalabalk bir Osmanl asker garnizonu yerletirildi. Bu garnizon ehrin hemen dnda nehrin gneyindeki geni klaya konuland. Tesalyann Yunanistana terkedilmesinden hemen nce 1880 tarihli bir Yunan asker raporunda yer alan bilgiye gre Trnovada 950 mslmann yannda 4500 Yunanl ahali bulunmaktayd. 1882de Trkler Trnovay terketti, geride kalan camiler ise hibir iz braklmadan ortadan kaldrld. 1881den itibaren 1981e kadar geen yzylda Trnovann nfusu 4337den 11.118e ancak ulat. 2002de ounluu arap ve peynir retiminden geimini salayan 15.000 kiilik bir nfus kaydedilir. nceden zikredilen btn kiliseler hl ayakta olup hepsi XVII. yzylda ina edilmi, zengin freskler, yaldzlarla sslenmitir. ehrin dndaki klann hamam ksm 1990l yllarda restore edildi.

BBLYOGRAFYA

Hicr 859 Tarihli Sret-i Defteri Sancak- Trhala (nr. Melek Delilba-Muzaffer Arkan), Ankara 2001, I, 9; Evliya elebi, Seyahatnme, VIII, 192; Odoiporik Iperou ka Thessalas par tn Stratiotikn, Athens 1880; S. Sdrolia, Oi metavyzantino nao tou Tyrnvou, Praktik tis prtou synedrou Tyrnavitin spoudn, Tirnavos 1991, s. 75-92; A. Petronotis, Ottoman Structures in Thessalian Tirnavos, a.e., s. 217-228; M. Kiel, Das Trkische Thessalien, Etabliertes Geschichtbild versus Osmanische Quellen, Ein Beitrag zur Entmythologisierung der Geschichte Griechenlands, Die Kultur Griechenlands in Mittelalter und Neuzeit (ed. R. Lauer-P. Schreiner), Gttingen 1996, s. 109-196; Guide to the Prefecture of Larissa 2002 (ed. V. Panagou), Larissa 2002, s. 202-206; E. Kanetaki, Othomanika Loutra Ston Elladiko Horo, Athens 2004, s. 126, 180-181. Machel Kel

TIRNOVA
Bulgaristanda tarih bir ehir. Bulgaristann kuzeydousunda Balkan dalarnn kuzey yamalarndan karak Tuna nehrine ulaan Yantra suyunun taraal yamalar zerinde kurulmutur. 1965 ylndan beri ad Veliko Trnovodur. Konumu bakmndan Trnova btn Bulgaristann en arpc ve en ilgi ekici ehri durumundadr. Buras Osmanl dneminde (1393-1878) Nibolu sancana bal bir kaza merkezi olup XVII ve XVIII. yzyllarda kalabalk mslman Trk nfusuna sahipti. XX. yzyln ikinci yarsna ait literatrde Ortaa Bulgar ehri olarak Bulgar milliyetilii iin kutsal bir yere dntrlm ve ok fazla yceltilmitir. Trnovann tarihi, Roma dnemine kadar iner. Ancak ehir VII. yzyln balarnda ortadan kalkmtr. 1946dan beri yaplan kaz almalarndan kan ilk Bizans sikkelerinin zerindeki tarihler mparator Herakleios dneminde (610-641) sona erer. Bulunan Aleksios Komnenosa (1081-1118) ait paralarn okluu, buradaki yerlemenin 400 yldan daha eskiye gittiine iaret eder. Ortaalarda Trnova kk, fakat kanl bir gemie sahip bir devlet olan II. Bulgar mparatorluunun merkezi idi. XI. yzylda Yantra suyunun sarp kayalk ve kademeli yamalar zerinde etraf evrili, saldrya uramas imknsz derin uurumlardan oluan bir istihkm halindeydi. Bulgar arlarnn yaad, Bulgar patriinin oturduu, nde gelen asillerin evlerinin bulunduu kltrel bir merkez durumundaki ehir dier Avrupa baehirlerine oranla olduka kk kalyordu. Buras paraya blnmt. Bunlar 12,80 hektarlk bir alan kapsayan Tsarevets tepesi, 7,7 hektarlk Trapezitsa tepesi ve Yantra suyunun her iki yakasnda bulunan bu tepeliklerin eteklerindeki dar bir alanda yer alan aa kasaba blmleriydi. Her para toplam 26,5 hektarlk bir alan kaplyordu. Her hektara 130 ile 150 kiilik bir nfus decei kabul edilirse toplam nfusu 3800 ile 4200 arasnda tahmin edilebilir (Kln veya Novgradda 45.000). XV ve XVI. yzyl Osmanl Trnovas daha da kkt, ancak 1580de tekrar XIV. yzyldaki seviyesini yakalamtr. Trnova, 790-791 (1388-1389) yllarnda Vezrizam andarl Ali Paa kumandasndaki Osmanl ordusunun k seferi srasnda atma olmadan ele geirildi. Osmanl vasal ar iman Ivann affedilmesinin ardndan Trnova tekrar kendisine teslim edildi. Bununla birlikte drt yl sonra Yldrm Bayezid uzun ve iddetli geen bir kuatmann arkasndan ehri tekrar zaptetti (17 Haziran 1393). Bu olay esnasnda Tsarevets tepesindeki pek ok bina ykld ve asilzadelerin bir blm ortadan kaldrld. Bulgar kilisesinin ba olan Patrik Evtimi, rencisi Grigori Tsamblakn belirttiine gre padiahtan byk itibar grd, ancak daha sonra srgn edildi. Ayn ekilde Trnova nfusunun bir blm ehirden karld, yerlerine Trk gmenleriyle Rumlar yerletirildi. Yldrm Bayezid, Tsarevets Kalesinde kk bir asker birlik brakt. Burada yer alan kilise camiye dntrld, ehirde bir zviye (ardndan medrese) ina ettirildi. Pek ok Bulgar sanats, kilise nderi ve yazar ehri terketti. Bir blm Tuna nehrini geerek snd Eflakta resim, edebiyat ve mimarinin geliimine byk katkda bulundu. Bulgar tarihiliinde Osmanl fethinden sonra Ortaa Bulgar Kralln hatrlatr ekilde her eyin acmaszca ve sistemli biimde ortadan kaldrldndan sz edilir, bylece Bulgar mill kimliinin

yok edilmesinin hedeflendii belirtilir. Tsarevets tepesindeki saraylar, evler ve kiliseler gerekten yklmt. Ancak 1185te II. Bulgar mparatorluunun iln edildii yerdeki Aziz Demetrios Kilisesi, 1230da Byk ar II. Ivan Asenin Klokotnitsada Bizansllara kar elde ettii zaferin ansna ina ettirdii Yantradaki Krk ehid Kilisesi Manastr i stunlarndaki olduka nemli kitbelerle birlikte gnmze kadar ayakta kald. Ayrca tahta gemesi ve tannmas sebebiyle ar Kaloyan (1195-1206) tarafndan yaptrlan Aziz Peter ve Paul kiliseleri de mevcuttur. Peter ve Paul kiliselerini Yldrm Bayezid katedral vazifesi grmeleri iin Patrik Evtimie verdi ve Osmanllarn son dnemine kadar Bulgarlarn elinde kald. Aziz Georg Kilisesi gibi ar Ivan Aleksandern ina ettirdii Aziz Demetrios Kilisesi de hristiyanlara brakld. Krk ehid Kilisesi Manastr XVIII. yzyln sonuna kadar varln korudu. Eer Osmanl Devleti Bulgar kimliine ve kltrne kar gerekten imha plan yrtm olsayd son derece nemli olan bu mill sembollerin ayakta kalmas imknszlard. XV. yzyln ilk yarsnda Yldrm Bayezidin oullar arasndaki i savatan sonra Trnova yeniden imar edildi ve slm bir ehir niteliine brnd. Bu sre II. Murad zamanndan kalma gl devirme beylerinden biri olan, 1435te tek kubbeli zarif bir cami, iki mescid, imaret, medrese, mektep, hamam, kervansaray, Yantra zerine bir kpryle pek ok dkkn ve su deirmeni yaptran Fruz Bey b. Abdullah tarafndan hzlandrld. Bu binalarn tamam Trnova yaknlarnda ikisi Trkler, ikisi Bulgarlarla meskn drt zengin kyn vergi geliriyle desteklenmiti. Kaledeki cami dnda dier btn binalar eski kalenin gneyinde Yantra nehri boyunca uzanan ak alanda yer almtr. ehrin gelimesi 1444te Hal ordusunun bir blmnce Trnovaya yaplan saldr neticesinde duraklad, ancak Hallar Tsarevets Kalesini alamadlar. Bu hadiseye ahit olan Hans Mehrgast, Macar Kral Vladislavn Trnovay yamalamas iin 500 kiilik bir mfreze gnderdiini, fakat mfrezenin Trk savunmaclar tarafndan byk bir kayba uratldn belirtir. Ayn ekilde bu dneme ait Gazavt- Sultn Murd b. Mehmed Hnda kraln Trnova Kalesinin kuatlmas ve acmaszca ele geirilmesi yolunda emir verdii, bu amala iki birlik gnderdii anlatlr. 1444 ylndan itibaren ehirde bir buuk asrdan daha fazla bir sre huzur ve refah hkim oldu. Trnovann nfusuna ve yaplarna dair ilk bilgiler 884 (1479) tarihinden kalma bir defterde yer alr. Buna gre ehirde yirmi sekizi kalenin ierisinde olan 132 mslman hnesi bulunmaktadr; hristiyanlar ise 372 hnedir. Toplam 504 hnede %26s mslman olan 2300 kii civarndaki nfusuyla Trnova 1393 ylndaki durumuna henz ulamamt. 922 (1516) tarihli tahrir defteri 1479 tahririne gre mslman nfusunda nemli miktarda bir art gstermektedir (BA, MAD, nr. 11, vr. 272b-279b). Buna karlk hristiyan hne saysnda ok az bir ykselme oldu. Bu tarihte iki camisi ve alt mescidi bulunan dokuz mslman mahallesi mevcuttu. Mslman hne says 257, Ortodoks hristiyanlarn hne says on bir papazla birlikte 397 idi. Bu durumda %36s mslman 3300 ile 3500 arasnda bir nfusu vard. ehirde ayrca Dubrovnikten gelmi tccarlardan yirmi be kiilik bir Katolik grup bulunuyordu. Bu durum Trnovann bir ticaret merkezi olarak nemini ortaya koyar. 1540ta Trnova, Hadm Sleyman Paann haslarna dahil edildi. Burada be cami, on bir mahalle, alt mescid, bir imaret ve yine imareti olan Kavak Baba Zviyesi vard. 270 mslman, 309 hristiyan ve on sekizi Dubrovnikli tccardan meydana gelen 847 hne yaklak 4400 kiilik bir nfusa sahipti (BA, TD, nr. 416, s. 511-524). Mslmanlarn says kendi iindeki art yannda mahall Bulgar nfusunun slmlamasyla da ykselmiti. Bu ekilde mslman olanlarn oran %24 dolayndayd.

Yerli mslmanlar Trnovann slm yaamna iyi uyum salad; pek ou iki imarette ya a ya frnc ya mezzin ya da bir vakfn nzr olarak grev yapt. 987de (1579) Trnovadaki mslman ve hristiyan nfusu daha da artt. Mslmanlar 294, hristiyanlar 425 hneye ulat; bununla birlikte mslmanlarn oran %45ten %36ya geriledi (TK, TD, nr. 58, vr. 274a-279b). XVI. yzyln sonlarndaki savalarn etkisiyle 1598de Trnovadaki hristiyanlar isyan etti. Resm Bulgar tarihlerine gre bu isyan kanl bir ekilde bastrld, hristiyanlarn te ikisi Osmanl ordusu tarafndan ldrld ve mahalleleri yerle bir edildi. Aslnda, Trnovada kalan Nibolu sancak beyi Hfz Ahmed Paa kumandasndaki Osmanl vilyet askerleri, isyan iin deil si Eflak Voyvodas Mihalin saldrsna kar buray korumak iin ehirde bulunuyordu. Bunun yannda 1008 (1599-1600) tarihli Mufassal Cizye Defterindeki kaytlar herhangi bir isyan veya katliam olmadn gsterir (BA, MAD, nr. 14290). Nitekim Trnovada cizye deyen 374 hristiyan hnesi mevcuttu. 1580de ad geen mahalleler hl yerindeydi ve meskn durumdayd. Onlarn dnda iki yeni hristiyan mahallesi kurulmutu. XVI. yzyln sonlarnda cereyan eden bunalmlarn ardndan kaledeki camiden (daha nce katedral) artk fazla sz edilmemektedir. Tsarevetsin eski kalesi terkedildi ve nfusun ounluu aadaki yeni mslman blgelerine tanmak zorunda kald. 1027 (1618) tarihli Sofya Cizye Defterinde ehirde 340 hristiyan hnesinin bulunduu kaytldr. Hristiyan nfustaki bu yava d, ehirde giderek byyen mslman varln basksndan dolaydr. 1640ta bir Katolik piskoposu, Trnovann Yunanca ve Bulgarca konuan 2000 Ortodoks hristiyan hnesine sahip olduunu ve nfuslarnn 10.000e ulatn belirtir. Ayrca bunlarn sekiz kilisesi ve bir manastrlarnn mevcut bulunduunu ifade eder. ehrin gneyindeki dz alanda kurulmu Marnopole mahallesinde ikinci bir Katolik kilisesi ve 860 kiiden meydana gelen bir cemaat vardr. Bunlarn yannda 10.000 nfusa sahip 2000 Trk hnesi ve yedi byk cami mevcuttu. Bu rakamlar olduka abartl grnmekle birlikte ehirdeki mslman-hristiyan dengesi hakknda bir fikir verir. 1659da Nibolunun Katolik piskoposu olan Philip Stanislavov, Tarnovium Civitas adyla kaydettii Trnovay ziyaret ederek burada Ortodoks kilisesinin bir bapiskoposluk makam, bir Katolik kilisesinin yannda Ortodoks kilisesinin daha bulunduunu yazar. Bulgarlarn hne says 700, Katoliklerin sadece on yedi idi ve bu sonuncular Dubrovnikten gelen tccarlard. Yedi camisi olan Trkler 3000 kiiydi. 1071 (1660-61) tarihli bir rznmede Trnovann Kavak Baba, Yldrm Han, Seyyid Halil Kad (ilk defa 1540 tarihli vakf defterinden zikredilmitir), Ali Paa ve lyas Kethd adl be medresenin olduu kaytldr. Aziz Georg Kilisesi ile Aziz Peter ve Paul Katedralinde mevcut yksek kalitedeki freskler Trnovadaki hristiyan nfusunun kltrel dzeylerini gsteren iaretlerdir. Fakat bu durum Trnovaya birka kilometre mesafede platodaki Arbanassinin (Arnavutky) grkemli geliimi sebebiyle gerilemitir. Bulgar tarihlerine gre daha nce nemli bir kasaba olan bu yerde Arnavutluktan gelen Bulgarlar oturuyordu ve Bulgar arlarnn yazn dinlenme yerleriydi; bu mlkiyet daha sonra dorudan padiah haslarna evrildi. Gerekte Arnavutky, 1500 ylndan ksa bir sre sonra Arnavutluktan gelen kk bir yerleimci grup tarafndan kurulmutu. 1516 tahririnde burann hepsi Arnavut ad tayan dokuz hnelik bir ky olduu dikkati eker. Kasaba, Gney Arnavutluktan buraya pek ok yerleimci getiren Vezrizam Rstem Paann mlk haline geldi. 1540 tarihli Vakf Defterine gre Arnavut adlar tayanlarn hne says altm e ulamt. Rstem Paa buray imtiyazl bir stat vererek derbenti ky yapt ve ardndan vakf statsne

geirdi. Deien statnn etkisiyle nfusu artt. 1540ta toplam 166 hnesi varken 1579da 271 ve 1642de 408 hneye ykseldi. 1770te 1000 evin varlndan sz edilir. O tarihten itibaren buras Trnova, Lofa, Rusuk piskoposlar ve Msrdaki Sn danda mehur Saint Katerinadan gelen temsilciler iin yazlk durumundayd. Arnavutkyn tccarlar talya, Polonya, Macaristan ve Rusya ile ticaret yapyordu. 1787-1792 Trk-Rus savan izleyen kark dnemde Krcali sileri tarafndan yamaland ve ksmen tahrip edildi (1798). Gnmzde pek ok eski evin ve kkn yannda XVI-XVII. yzyllar arasnda ina edilen ve geniletilen alt kilisesi, iki manastr bulunmaktadr. Arnavutkyde olduu gibi Trnova civarnda da evre yerleim birimleri geliti ya da yeniden kuruldu. 1516da Ljaskovets, Dolna Orjahovitsa ve Gorna Orjahovitsa adl kyde toplam seksen iki hne vard. Ramazan 972de (Nisan 1565) Kann Sultan Sleyman ky hass- hmyun olarak kz Mihrimah Sultana verdi. Bu kylerin nfusu 1579da niden ykseldi, hne says 493e kt. 1642de 559 hneye ulat. Pek ok hne sahibi Arnavut ad tamaktayd. Yaylak-Arbanassi ile birlikte drt ky Arnavut karyeleri eklinde tannd. 1873te bu vakf ky 1840 hne ve 8977 kiilik nfusuyla gerek kasabalara dnt (Tuna Vilyeti Salnmesi 1290, s. 247). Trnovann hemen gneyindeki Kilifarevo ky de hzla geliti (1516 ylnda otuz , 1642de 256, 1873te 918 hne). XVI. yzyln son eyreinde II. Selim Trbesi iin (daha sonra III. Murad ve III. Mehmed) tahsis edilen zengin vakfn paras oldu ve imtiyazl statye kavutu. Trjavna kasabas derbend ky olarak sultann emriyle 1565 Nisannda kuruldu (BA, MD, nr. 6, s. 453); 1579da krk hne nfusu vard. Kilifarevo gibi buras da trbelerin vakfna dahil edildi ve hzl bir gelime gsterdi. 1607de 123, 1647de 341 hneye sahipti. Yarm yzyl ierisinde byyerek nfusu 260tan 1700e kt. Trnova civarnda Osmanl zamannda yeni ina edilen, Bulgar kltr ve edebiyat asndan nemli bir merkez hviyetinde Kilifarevski, Preobraaenski ve Azize Troitsa adl byk manastr bulunuyordu. 1686da Osmanllarn Macaristan ve Erdeli kaybettii, hristiyan mttefik ordusunun Balkanlarn ilerine doru girmeye alt dnemlerde Trnovadaki hristiyanlarn Osmanllara kar ikinci bir isyan dzenledikleri kabul edilmitir. Bu isyan gerek bir eylem olmaktan ziyade birtakm plan ve komplolarn rndr. 1102 (1691) tarihli bir kaytta hristiyan nfusu 348 nefer diye gsterilmi, ancak Trnovadaki 234 neferin orada yerleik nfusa ait bulunmadna dair notlar dlmtr. Nitekim en az yirmi be nefer Tuna boyundaki Rahova kynden, bir dzine Vidinden, yine ayn miktarda Lofadan (Lovets) ve sancak merkezi Semendireden gelmiti. Birka kii gneydeki Filibeden buraya ulamt (BA, MAD, nr. 4023). Nfus hareketlilii burann ekonomik gcne iaret eder. Bu kaytta ehirde ou tccar olan on neferlik bir Ermeni grubu gsterilmi, bunlarn cemaatleri zamanla bymtr. 1710da hazrlanan bir vakf tahrir defterine gre Trnova II. Mustafa ve III. Ahmedin annesi Gln Emetullah Sultan vakf durumundayd. Bu srada Trnovada 506 mslman, 411 hristiyan erkek nfusu vard, her iki grubun aile lei ise ok kkt. Bu rakamlara gre ehrin %55i mslman olan 3000 ile 3200 civarnda bir nfusu bulunmaktayd. XVIII. yzylda Trnovada nfus daha da artt. 1164 (1751) tarihli Mufassal Avrz Defterinde 886 hnesi olan on drt mslman, 314 hnesi bulunan yedi hristiyan mahallesi kaydedilmiti. Nfus 5500 ile 5700 civarndayd (BA, KK, nr. 2813). Defterdeki kaytlar mahall hristiyan nfusu iinde slmlama eilimine de iaret eder.

Trnova mslmanlarnn %15inin mhtedi olduu tahmin edilebilir. Ayn yzylda Trnova ehri ve civarnda ipekilik yaplmaya baland. 1710da Trnovada ve ehir yresindeki yayla kylerinin ounda ipek retimi yaygnlat. Ayrca arap retimi ehrin ekonomisinin temelini tekil ediyordu. te yandan 1178 (1765) ylndan ksa bir sre nce Ali Efendi, Trnovada yeni bir ktphane kurdu (BA, Cevdet-Maarif, nr. 402). Bu yzyln sonunda Krk ehid adl mehur kilise kullanlmaz hale gelince zviyeye dntrld. 1851 ylna ait bir belge burasnn Halvet dervilerine tahsis edildiini gstermektedir. 1828de Max Thielenin el kitabnda Tirnava eklinde belirtilen ehrin Nibolu sancana bal olup bir taraf mslman-Trk, dier taraf Rum, Ermeni ve yahudilerden meydana gelen iki mahalleye ayrld, sekiz camisi, birka Rum kilisesi, sinagoglar ve hamamlar bulunan bir kasaba olduu ifade edilir. ehir 8000 kiilik bir nfusa sahipti. 1800 ylnda Hac Ali Aa ehrin Trk tarafnn merkezine avlusunda yedi hcresi, ayr bir ktphanesi olan kubbeli bir cami ina ettirdi. Bu yzylda ehir daha byk bir hzla geliti ve stn bir refaha ulat. Vilyet idaresinin yeniden dzenlenmesi esnasnda Trnova, Tuna vilyetine bal sancak merkezi haline getirildi. Yeni kiliselerin ve kklerin yannda yeni yaplan pek ok idar bina ortaya kt. 1286 (1869) tarihli Tuna Vilyeti Salnmesi, Trnovay 453 ky ve %41i mslman 175.900 nfusu bulunan bir sancak eklinde tasvir eder. ehirde ise 3091 hne, yirmi bir cami, on drt kilise, yedi medrese, drt tekke, hamam ve 1056 dkkn mevcuttu. 1290 (1873) salnmesi ehrin nfusunu %45i mslman 15.000 kii civarnda gsterir. 1875 ylnn ilk yarsnda Trnova-Yanbolu demiryolu hatt tamamland. 24 Haziran 1877 tarihinde Doksan Harbi esnasnda Rus ordusu Trnovay ele geirdi. Trk nfusunun byk blm ehirden kat. Da kylerindeki pek ok Bulgarn ehre yerlemesine ramen nfustaki d srd. 1877de sadece 688i Trk olan 11.314 kiilik nfusa geriledi. 1895te Kurunlu Cami Klliyesi yktrld, ktphanesindeki zengin kitap koleksiyonu ortadan kayboldu. 1913te korkun bir deprem ehri yerle bir etti ve pek ok tarih bina ciddi ekilde zarar grd, camiler ykld. Ortaadan kalma Aziz Demetrios ile Aziz Peter ve Paul kiliseleri, yarm yzyldan fazla bir zamanda muhteem duvar resimli sslemeleriyle birlikte rmeye terkedildi. zellikle 1960tan sonra Trnova ok geni arkeolojik kazlara, ok kt yenileme almalarna yahut Tsarevets tepesindeki kalntlar bir Ortaa Disneylandna ve Bulgar milliyetiliinin mbedine evirecek olan ok kaba restorasyonlara ahit oldu. Buna karlk Osmanl miras bu ideolojik ortamda kendine hi yer bulamad. Kalntlar tamamen ortadan kaldrld gibi kitaplarda da gz ard edildi. 1990larn sonlarnda yetien gen Bulgar arkiyatlar ehrin gemiindeki mnev hayatla ilgili pek ok nemli alma yaymlad. Sadece ehrin eski banliylerinde kerpiten ve ahaptan mtevazi bir cami bugne kadar ayakta kalabildi ve az saydaki mslman-Trk cemaatine hizmet vermeye devam etti. Gnmzde Bulgaristann nemli bir turizm merkezi olan Trnova ayn zamanda el sanatlar, ticaret ve sanayi merkezi niteliindedir.

BBLYOGRAFYA

Gazavt- Sultn Murd b. Mehemmed Hn (nr. Halil nalck-Mevld Ouz), Ankara 1978, s. 46-47; M. F. Thielen, Die Europische Turkey, Ein Handwrterbuch, Wien 1828, s. 284; Tuna Vilyeti

Salnmesi 1290, s. 247; C. Jireek, Das Frstenthum Bulgarien, Wien 1891, s. 398-406; B. Filov, Die Altbulgarische Kunst, Bern 1919, s. tr.yer.; . ankov, Geografski Renik na Balgarija, Sofia 1939, s. 464-466; E. Turdeanu, La littrature bulgare du XIVe sicle et sa diffusion dans les pays roumains, Paris 1947, tr.yer.; S. Bossilkov, Tarnovo, gradat i negovoto izkusstvo, Sofia 1960; a.mlf., Tarnovo, Die Stadt und ihre Kunst, Sofia 1960; Antike und Mittelalter in Bulgarien (ed. J. Irmscher-V. Beevliev), Berlin 1960, s. 272-278; Tsarevgrad Tarnov, Dvoretsat na balgarskite tsare prez vtorata balgarska darava (ed. K. Miyatev v.dr.), Sofia 1973; K. Miyatev, Die Mittelalterliche Baukunst in Bulgarien, Sofia 1974, s. 124-144; G. avrkov-K. Tanev, Balgarski Manastiri, Sofia 1978, s. 104-112, 138-139, 142-149; Lyuben Prakov, Tsarkvata Rodestvo Hristovo v Arbanasi, Sofia 1979; M. Staynova, Osmanskite biblioteki v Balgarskite zemi XV-XIX vek, Sofia 1982, s. 143147; A. Popov-Velizar Velkov, Kulturata na srednovekovniya Tarnovo, Sofia 1985; G. Tsamblak, Eulogy to Euthemeios, Patriarch of Turnovo by Gregory, Archbishop of Russia, Monumenta Bulgarica: A Bilingual Anthology (trc. Thomas Butler), Ann Arbor 1996, s. 281-285; S. Prveva, aviyeto Kavak Baba i rkvata Sv. etirideet Menitsi, Mjusjulmanskata Kultura po Balgarskite Zemi (ed. R. Gradeva-S. Ivanova), Sofia 1999, s. 324-408; K. Mutafova, Sredite na Islamskiya Mistitsizm v Starata Stolitsa Trnovo, a.e., s. 409-450; Z. Genova, Ote Vedn za Tsrkvata Sv. etirideset Menitsi i nejnata sdba prez stoletiyata na Osmansko vladiestvo, a.e., s. 451-458; K. korpil, Plan na starata blgarska stolitsa V. Trnovo, Izvestiya na Balgarskoto Arheologiesko Druestvo, I, Sofia 1910, s. 120-146; P. Miyatev, Les monuments Osmanlis en Bulgarie, RO, XXIII (1959), s. 7-28; A. Zajaczkowski, Materialy do epigrafiki osmnsko-Tureckiej z Bulgarii, a.e., XXXVI/2 (1963), s. 7-47; N. Angelov, Srednovekoviyat grad Trnovo spored izvorite ot 12-14 vek i doseganite arheologieski razkopki, Izvestiya na Muzeya v Tarnovo, II, Sofia 1964, s. 1-18; M. Kemal zergin, Eski Bir Rznmeye Gre stanbul ve Rumeli Medreseleri, TED, sy. 4-5 (1973-74), s. 263-290; A. Popov, Obitelite na Tsarevets prez XII-XIV v., Vekove, V (1977), s. 35-40; V. A. Mutafov, Za etnieskiya, socialniya i stopanskiya oblik na selo Arbanassi prez 17. vek, Glasnik Etnografskog Muzeja u Beogradu, V, Beograd 1979, s. 83-95; M. Kiel, Zur Grndung und Frhgeschichte der Stadt Trjavna in Bulgarien, Mnchner Zeitschrift fr Balkanknde, VII-VIII, Mnchen 1991, s. 191-218; K. Totev-I. okoev, Istorija na prouavaneto na nekropol na Tarnovskata tsarkva Sv. etirideet Menitsi, Izvestiya na Istorieski Muzej Veliko Tarnovo, XI, Veliko Tarnovo 1996, s. 165-174; Aye Kayapnar, ki Balkan ehri Trnova ve Vidinde Trkler, Abant zzet Baysal niversitesi Sosyal Bilimler Enstits Dergisi, sy. 9, Bolu 2004, s. 117-141; Svetlana Ivanova, Tirnowa, EI (ng.), X, 547. Machel Kel

TITVN
() Fasn kuzeyinde Akdeniz sahiline yakn tarih bir ehir. Fasn kuzeyinde Akdenize paralel uzanan Rf dalar srasna ait Derse dann eteinde, milttan nce III. yzylda Kartacallarn bir ticaret merkezi olan ve daha sonra Romallar tarafndan tahrip edilen tarih Tamda ehrine 8 km. mesafede dz bir plato zerinde bu platoyu yaran Martl rma kysnda kurulmutur. Bat dillerinde Tetuan, Ttouan, Tetteguin biiminde geer. Arapa kaynaklarda genellikle Ttvn eklinde yazlmakla beraber Tttvn (Bekr, II, 776) ve Tittvin (erf el-drs, II, 531) olarak da kaydedildii grlmektedir. Kelime su kaynaklar (uynl-m) anlamnda olup bugn ehrin batsndaki bir mahalle Hayyluyn adn tamaktadr. Ttvnn kuruluu II. (VIII.) yzyln ikinci yarsna kadar karlmaktadr. Martl rmann denize dkld yerdeki Ttvn Liman korunakl bir limandr. Akdeniz sahiline 10 km. uzaklktaki ehir Cebelitrk Boazna yakn stratejik bir noktada bulunmas sebebiyle tarih boyunca, bilhassa Sebte ve civarndaki sahil ehirlerinin spanyol ve Portekizlilerin eline gemesinden sonra ticar ve asker bakmdan nemli rol oynad. Mslman tarihiler bu ehrin adn ilk defa drslerin ilk dnemleriyle ilgili olarak anmaktadr. bn Eb Zer, II. drsin lmnn (213/828) ardndan lkenin oullar arasnda paylalmas srasnda Ksma den Sebte, Tanca gibi ehirlerin arasnda Ttvn da sayar (el-Ensl-murib, s. 51). Daha sonra Eb Ubeyd el-Bekr, Masmdeden Ben Skeynin merkezi olan Ttvn dan eteinde bol sular ve deirmenleriyle nl mstahkem bir ehir diye tantr (el-Meslik, II, 814). Ttvn 338 (949) ylnda Endls Emevlerinin hkimiyetine girdi. Blgeye sefer dzenleyen Ftm kumandan Bulukkn b. Zr, Endls Emev kuvvetleri karsnda geri ekilmek zorunda kald (369/979). Ardndan ehir Murbtlarn hkimiyetine geti. Sultan Tfn b. Alinin hristiyan birliklerinin kumandan spanyol asll Reverter, Muvahhidlerin nnden kaarken Ttvna snd, bu srada onu kabul eden ehir halkndan 800 kii ldrld (544/1150). Ttvn, Mernler zamannda mstahkem bir ehir haline getirildi. Eb Yakb Ysuf b. Yakb en-Nsr, 685te (1286) Cmiulkasba denilen mevkide ehir merkezini (kasaba) ina ettirdi. Sultan Eb Sbit mir, 707de (1308) Sebte fethi hazrlklar srasnda Ttvnda byk bir kale yaptrd. slm tarihileri onun zamannda ehrin byk bir imara tbi tutulduunu ve deta yeniden kurulduunu zikreder. Kaynaklarda, Ttvn Limannda stlenen denizcilerin Kastilya gemilerinin Akdenizde dolamn engellemeleri ve lkesi iin bir tehdit oluturmalar gerekesiyle Kral III. Henrinin 1400 yl civarnda Ttvn Limanna saldrd, bu srada ehrin tahrip edildii, byk bir katliamn ardndan ok sayda mslmann esir alnd, bu tahribat dolaysyla l bir ehir haline gelen Ttvnn doksan yl kadar ssz kald belirtilmektedir (Selv, IV, 89-90). Ancak Portekizli tarihiler Gomes de Azurara ve Baltazar de Osorio, bu tahribatn 839da (1435) Portekiz egemenliindeki Sebte hkiminin gnderdii byk bir ordu tarafndan gerekletirildiini, ehrin surlarnn ve gvenliini salayacak btn yaplarnn bu srada ykldn belirtir (Muhammed b. Azzz Hakm, VII, 24012402). Grnatann dnden sekiz yl kadar nce 888 veya 889 (1483 veya 1484) ylnda Endlsten

Kuzey Afrikaya g eden kafileler Ttvn ssz halde buldular. Onlarn geliinden itibaren ehir tekrar imar edildi; Vattslerin hkimiyetindeki ehir bu srada yeniden kuruldu. Grnatann 1492de dmesinin ardndan Runde (Ronda) ve Besta (Baza) gibi Endls ehrinden pek ok gmenin Ttvn ve civarna geldii bilinmektedir. Bunlarn arasnda bulunan Ebl-Hasan Muhammed b. Ali el-Manzar, Vattslerin efven Emri Ali b. Rid tarafndan 898den itibaren (1493) Ttvna kumandan tayin edildi. Burada kendisine katlan yerli halkla birlikte gcn arttran Manzar nce ehrin imarn ele alarak Endls tarz camiler ve binalar yaptrd, ehri kale ve surlarla tahkim edip bir kale-ehir haline getirdi. Ardndan Portekizlilerin elindeki Sebte ve Tancaya kar seferler dzenlemeye balad. Onun Portekizlilere kar elde ettii baarlar, 1500l yllarn banda Endlsten g etmek zorunda kalan mslmanlardan nemli bir ksmn Ttvna ynlendirdi. Binalarla donatlan ve Grnataya benzeyen Ttvn blgenin nemli ehirlerinden biri haline geldi. Buraya Endls yahudilerinden de gelenler oldu. Ebl-Hasan el-Manzarnin vefatnn ardndan yerine geen yeeninin 924te (1518) lmnden yedi yl sonra ehrin ynetimi efven Emri brhim b. Ridin kz kardei Sittlhrreye verildi. 931-949 (1525-1542) yllarnda Sittlhrre tarafndan ynetilen Ttvn 949-975 (1542-1567) arasnda tekrar Manzar ailesinin elinde kald. Ardndan Sadlerin hkimiyetinde bir kltr ve sanat merkezi olarak bir mddet daha bar ve skn iinde yaayan ehir 1600l yllardan sonra kabileler arasndaki mcadelelere sahne oldu. 1041-1051 (1631-1641) arasnda Ayynin elinde kald. 1642de Diliyye Zviyesinin, 1072 (1662) ylnda Hzr b. Gaylnn eline geti. 1078den (1667) itibaren Fill egemenliine girdi ve Mevly smil zamannda kuzey blgesi ordu merkezi haline getirildi. 1830lu yllarda Fransa tarafndan igal edilen Tilimsn ve Vehrn halk youn biimde Ttvna g etti. 1860ta Ttvn igal eden spanyollar 1862 ylnda yaplan antlamayla ehri boalttlar. spanya 1913te Ttvn dahil blgeyi tekrar igal etti. Ayn yl iinde kraln Kuzey Marib vekili sfatyla grevlendirdii Mevly Mehd b. smil ve ardndan onun olu tarafndan idare edilen ehir spanyann Nisan 1956da Maribin istikllini tanmasyla birlikte Fasa ilhak edildi. Ebl-Abbas Ahmed b. Muhammed er-Ruhn Umdetr-rvn f tri Tvn, Muhammed Dvd Tru Tvn (Ttvn 1959) ve Abdlazz esSud Tvn illel-arnit-tsi aer (Ttvn 1996) adyla birer eser kaleme almlardr. Ttvnda bugn daha ok Arapa konuan Berberler, Araplar ve az sayda spanyol ve yahudi yaamaktadr. Eski ehri taraftan eviren ve yedi kaps bulunan, 5 km. uzunluunda ve 1,20 m. yksekliindeki bir sur kuatr. Ttvn, Endls/Grnata tarz tarih binalar ve muhteem sslemeleriyle 1998de dnya insanlk kltr miras olarak kabul edilmitir. ehirde bir niversite (Cmiat Abdilmelik es-Sad) ve havaalan bulunmaktadr; ayrca Fasn en zengin ktphanelere sahip ehirlerinden biridir. Ttvnda deniz ticareti yannda sanayi de gelimitir (kt, imento sanayii). Martl nehrinin sulad ehrin evresindeki verimli arazileriyle (portakal, badem ve nar baheleri) nemli bir tarm ticaret merkezi olan Ttvn, Fasn byk ehirlerinden olup nfusu 2004 ylnda 320.539 olarak tesbit edilmitir. Bu nfus 2010 ylnn balarnda 352.000 civarnda tahmin edilmektedir.

BBLYOGRAFYA

Bekr, el-Meslik, II, 776-777, 784, 814; erf el-drs, Nzhetl-mt, Beyrut 1409/1989, II, 531; bn zr, el-Beynl-murib, I, 222; bn Eb Zer, el-Ensl-murib, Rabat 1973, s. 51, 392393, 407; Hasan el-Vezzn, Vaf fryye, I, 318, 322-323; Selv, el-sti, I, 172; III, 96-97; IV, 89-90, 124-125; VI, 22-23; IX, 84-94; ayrca bk. ndeks; A. Joly, Ttouan, Archives marocaines, Paris 1906, VII, 161-264; Muhammed Dvd, Tru Tvn, Ttvn 1379/1959, I, 37-129; Seyyid Abdlazz Slim-Ahmed Muhtr el-Abbd, Trul-bariyyetil-slmiyye fil-Marib velEndels, Beyrut 1969, tr.yer.; G. S. Colin, Tetuan, A, XII/1, s. 202-204; Halima Ferhat, Twn, EI (ng.), X, 549-550; Ahmed Kadr, Tvn, Malemetl-Marib, Rabat 1415/1995, VII, 2399-2400; Muhammed b. Azzz Hakm, Tru Tvn, a.e., VII, 2400-2405; Mustafa Hc brhim, Tvn, el-Mevsatl-Arabiyye, Dmak 2002, VI, 570-571; Pervz Emn, Tvn, DMB, XV, 562-563. Nadir zkuyumcu

TIYERE
(bk. UURSUZLUK).

TBET
in snrlar iinde zerk blge. I. FZK ve BEER CORAFYA II. TARH III. BLGEDE SLMYET Tibet (Xizang), aslnda coraf bir mekn (plato) ad olup bugn in Halk Cumhuriyetinin gneybat snrnda yer alan zerk blgenin ismidir. Yzlm 2.200.000 km, nfusu 2000 yl saymna gre 2.616.329 idi. Toplam nfuslar 4.590.000 (1990) olan Tibetlilerin byk ksm dank halde baka idar blgelerde, bir ksm da yurt dnda (350.000i Hindistanda) yaamaktadr. Tibetin baehri denizden 3630 m. ykseklikteki Lhasadr (Lasa, 2000 ylnda nfusu 109.936 idi). Dier nemli ehirleri Xigatze (Shigatse), Gyantse, Qamdo (Chamdo) ve Nedongdur. I. FZK ve BEER CORAFYA zerinde yer yer dalar ykselen Tibet yeryznn en yksek platosudur (ortalama 4000 m.) ve Himalaya, Karakurum, Kuenlun gibi yine yeryznn en yksek dalaryla evrilmitir. Everest zirvesi (8842 m.) Nepal snr zerinde bulunur. Bundan dolay blgeye corafya literatrnde dnyann ats denilmektedir. Kurak ve az yal bir blge olan Tibette yan yllk ortalamas batda 200 mm., gneyde 400 mm. civarndadr. Kn iddetli souk ve kar frtnalar, yazn kum frtnalar ile dnyann en zor yaanlan iklimine sahiptir; bu sebeple nfus younluu ok azdr. Tibet platosunun kuzeyinde herhangi bir aas bitki grlmez. Yazn bir miktar otsu bitki kar; kara arpa, buday ve fasulye yetiir. Dou ksmn vahi ormanlar kaplar. Tibetin en byk rma dBus Gtsang blgesinde, Himalaya ve Kailas dalar arasndaki dar uzun bir vadiyi takip ederek platonun gney ksmn dou-bat istikametinde kesip geen Ya Lu Gtsang Podur. Ayrca buradan ndus nehrinin kayna olan Sengge ve Glang Po rmaklar akar. Asyann en byk nehri olan Yange, Mekong ve Saluenin kaynaklar saylan Bri Chu, Lancangjiang ve Nujiang da Tibetin dousundan kar. Tibet bir gller lkesidir. En ok bilinen gller arasnda Gnam Mtsho (Namuhu), Yar Drog Gyu Mtsho ve Ma Pham Mtsho bata gelir. Halkn kulland dil in-Tibet dillerinin Tibet-Birman grubuna dahil Tibetedir. Baz Sanskrit hece iaretleri rnek alnarak VII. yzyln ilk yarsnda icat edilen ve sonradan defa dzeltilen Tibet yazs soldan saa doru yazlr. Tibetliler, Budizmin Mahayana mezhebine baldr. Btn blgede ok miktarda Budist manastr bulunmaktadr. ktisad faaliyetlere hem tarm hem hayvanclk hkimdir; tarm balca Ya Lu Gtsang Po havzasnda younlamtr. Hayvanclkta Tibete has, iddetli soua dayankl yak (bir kz tr) ve Tibet koyunlar egemendir. Yak derisinden adr, ayakkab ve giysi yapmnda yararlanlr. Sanayi retimi gda, tekstil, deri, kereste, kimya, inaat malzemeleri ve ta kmr sektrlerine dalmtr. Ticaret pek gelimi deildir. in snrlarndaki en fakir blge saylan Tibet her yl hkmetin byk miktarda yardmna muhta kalmaktadr. II. TARH

VII. yzylda Srong Btsan Sgam Po adnda yetenekli bir kral ve onun ok bilgili veziri mGar Stong Btsann gayretleriyle Sanskrite renmek zere Hindistana renciler gnderildi. Bu renciler dndkten sonra Tibet yazsn icat ettiler, kltrel ve asker konularda eitli yenilikler yaptlar. Sonuta Tibet dnemin Asyasnda kuvvetli lkelerden biri durumuna geldi; baehir Lhasa kuruldu. Bir konfederasyon olan devletin snrlar batda Amur havzasna, douda inin Tang sllesinin (618-906) snrn oluturan Long dalarna, gneyde ndus nehrine ve kuzeyde ungar havzasna ulat. Kral Khri Srong Lde Btsan dneminde (742-797) Budizm lkenin resm dini olarak kabul edildi. Sonraki krallar da byk sayda manastr yaptrdlar ve Budizmin kutsal kitaplarn Tibeteye evirttiler; srekli biimde Budistlerin siyas mevkiini ykseltmeye altlar. Bu abalar sonucunda yerli din Bon-Po ile Budizm arasnda hem siyas hem din ynde iddetli atmalar meydana geldi. Aristokratlarla kral ailesinin ayr dinleri desteklemeleri neticesinde IX. yzyln ortalarnda konfederasyonu ayakta tutan hnedan ykld ve Tibet karanlk bir dneme girdi. lkenin btn din inanlar tahrip oldu, siyaseti istikrarszlk iinde kald. Toplum ektii sarsntlar atlatmaya alrken savalar srp gidiyordu. arpmalar srasnda devlete ait btn kaytlar, arivler ve kral mezarlar zarar grd. XI. yzyln ortalarnda mehur Hintli rahip Atisann Tibete davet edilmesinin ardndan Budizm tekrar canlanmaya balad ve eitli mezhepler ortaya kt. Bunlar, XIII. yzyln ikinci yarsnda Moollarn siyas nfuzu yaylncaya kadar birbiriyle rekabet etti. Bu dnemde Tibet, in mparatorluunun bir paras halinde dorudan doruya Yuan (Kubilay) hnedan tarafndan idare edildi. Bir asr sonra Yuan hnedan zayflaynca Budist mezhepleri tekrar i sava balattlar. atmalar neticesinde merkezi dBus blgesinde olan Phag Mo Gru Pa mezhebi galip geldi ve idarenin bana geti (1354). dBus blgesinin Neu Gdong ehrini bakent edinen yeni ynetim iktidarda uzun sre kalamad. Bu dnemde tamamyla Tibet Budizmini benimseyen Moollar, Dge Lugs Pa mezhebini desteklediler. Bu mezhep nce Dou Trkistanda, ardndan inghai blgesine yerleen Mool Koshot kabilesi sayesinde Tibet zerinde egemenlik kurdu; fakat lke sonuta Mool idaresi altna girdi. 1720de Ching hnedan ynetimindeki in blgeyi ele geirdi ve askerlerini yerletirerek lkeyi dorudan ynetmeye balad. 1751de bir mahall hkmet organize etti; kurduu bu vasal devlet araclyla bilhassa 1893ten itibaren Tibet zerinde ok daha geni boyutta egemenlik salad. XIX. yzyln sonunda Batl emperyalist gler Tibet iinde yaylmaya balad. 1904te ngiliz kuvvetleri Lhasaya girdi ve ok sayda Tibetli ldrld. 1908de ngilizlerin ekilmesinin ardndan inliler lkeyi igal ettiler. II. Dnya Sava srasnda Tibetliler, ngilizlerin de yardmyla in imparatorluk askerlerini lkeden kardlar. Fakat 1950de in Halk Cumhuriyeti topraklarnn ayrlmaz bir paras sayd Tibeti igal edip resmen ilhak etti; ertesi yl yerel bir devlet olarak tanyp zerklik verdi (23 Mays 1951). zerkliin kt zerinde kaldn gren Tibetliler, halen snd Hindistanda ikamet eden on drdnc dalai-lama Tenzin Gyatsonun rgtledii, zaman zaman ok kanl arpmalarn meydana geldii bir bamszlk mcadelesi balattlar. 1959-1985 yllar arasnda dalai-lamaya gre 1.200.000, in hkmetine gre ise 87.000 kii hayatn kaybetti. III. BLGEDE SLMYET

Tibet ismi slm corafya kitaplarnda Tubbet (bn Hurdzbih, s. 17; Kazvn, s. 79) ve Tibbet (Ykt, II, 10) eklinde geer. mer b. Abdlazzin hilfeti dneminde (717-720) Tibetli eliler, Horasan Valisi Cerrh b. Abdullaha gelerek kendilerine slm retmesi iin birinin gnderilmesini istediler, vali de Selt b. Abdullah el-Hanefyi grevlendirdi (Yakb, KitblBldn, s. 77). Yakbye gre Abbs Halifesi Mehd-Billh (775-785), Tibet Kral Ha Horn ile iyi ilikiler ierisindeydi. inin Tang hnedannn (618-906) ilk dnemlerine ait kaynaklar da Araplarn Tibetlilerle iyi ilikiler kurduunu dorulamaktadr. Ancak 785te Orta Asyada Araplarla Tibetliler arasnda snr atmalar meydana geldi (Yakb, Tr, II, 397-398). 805 yl civarnda Semerkant Emri Rfi b. Leys, Halife Hrnrrede kar ayaklandnda toplad ordunun iinde Tibetli askerler de bulunuyordu (a.g.e., II, 420, 435, 436). Yakbye gre Halife Memn zamanndaki (813-833) Tibet kral slm kabul etti ve bunu kantlamak iin sarayndaki altndan yaplm Buda heykelini halifeye gnderdi; halife de onun mslman olduunu halka gstermek amacyla heykeli sergiledi. 372de (982-83) yazlan uddl-lemden baehir Lhasada bir mescidin bulunduu renilmektedir. Mslmanlarn kkenlerine dair elde kesin bilgiler bulunmamakla birlikte dardan gelenlerin ounun XII. yzylda Kemir ve Ladakhdan gelen tccarlar olduu sanlmaktadr. slm teblilerinin, gerekleen evliliklerin ve sosyal etkileimlerin mslman nfusun baehir Lhasa civarnda artmasnda rol oynad anlalmaktadr (Arnold, s. 296). Sosyal etkileimler arasnda Tibetin klasik mzik trlerinden nangmann blgeye mslmanlar tarafndan getirildiine inanlmaktadr. Yuan hnedannn k srasnda balayan i savatan galip kan Koshot Moollar lkeyi beinci dalai-lamann (1617-1682) ynetimine braktlar. Kendilerine hogryle yaklaan ve yapmak istedikleri bir mescidin arsasn veren beinci dalai-lama dneminde mslmanlar byk bir rahatla kavutular, saylar da hzla artt. Topluluk geniledike ocuklarn din eitimi iin medreseler ald. Eitim dili olarak Urducay kullanan mslmanlarn o dnemde Lhasa ve Shigatsede iki medresesi bulunuyordu. Tibetli mslmanlar beinci dalai-lamann dnemini izleyen asrlarda da herhangi bir sknt yaamadlar. Fakat Komnist in igaliyle birlikte durum deiti ve pek ok mslman lkeden ayrlmak zorunda kald. Hindistana gemeyi baaranlar nce Kalimpong, Darjeeling ve Gangtok gibi snr ehirlerine yerleip sonradan aamal biimde atalarnn geldii Kemire tandlar. Bu dnemde dardaki mslmanlar tekiltlanarak bir araya gelmeye baladlar. Dalai-lama onlarla ilikilerini srdrd ve 1975te Srinagar ziyaret ettiinde bir mlteci yardmlama rgt kurmalarna destek verdi. Bu rgt, mlteci mslmanlarn ekonomik ve sosyal bakmdan gelimesi iin projeler yapmaya balad. Bu arada geri dnmek isteyenlerin yeniden Tibete yerlemesi iin 1985 ylnda tamamlanan 144 ev ve bir caminin yapm gerekletirildi. Tibette kalan mslmanlarn says kesin olmamakla birlikte 1990larda 3000, dardakilerin says 2000 civarnda idi. ou Snn olan mslmanlar Hanef mezhebine mensuptur. Halen Tibette drd Lhasada olmak zere (dierlerinden biri Tsetany, ikisi Shigatse kentindedir) toplam yedi cami bulunmaktadr. Mslmanlarn Budistlerin kutsal aylarnda uygulanan et yasandan muaf tutulmas ayrcal devam etmektedir.

BBLYOGRAFYA

Yakb, Tr, II, 397-398, 420, 435, 436; a.mlf., Kitbl-Bldn (yet), s. 4, 7, 64, 77, 145-147; bn Hurdzbih, el-Meslik vel-memlik, Tahran 1991, s. 17; uddl-lem (Minorsky), s. 24-25, 34-35, 92-94; Ykt, Muceml-bldn, II,10-12; Zekeriyy b. Muhammed el-Kazvn, rlbild, Beyrut, ts. (Dru Sdr), s. 79-80; W. D. Shakabpa, Tibet: A Political History, New Haven 1967; Ali Tanolu, Beer Corafya: Nfus ve Yerleme, stanbul 1969, s. 123; R. A. Stein, Tibetan Civilization, Stanford 1972; H. Hoffmann, Tibet: A Handbook, Bloomington 1975; T. W. Arnold, The Preaching of Islam, Lahore 1979, s. 296; G. Tucci, The Religion of Tibet, London 1980; K. Lin, A Study on Khri Srong Ide Btsan, Taipei 1989; Abdul Waid Radhu, Islam in Tibet: [and] Tibetan Caravans, Louisville 1997; A. H. Francke, Islam Among the Tibetans, MW, XIX (1929), s. 134140; D. M. Dunlop, Arab Relations with Tibet in the 8th and 9th Centuries A.D., TED, V/1-4 (1973), s. 301-318; Christopher I. Beckwith, Tibet and the Early Medieval Florissance in Eurasia, CAJ, XXI/2 (1977), s. 89-104; Triloki N. Sharma, The Predicament of Lhasa Muslims in Tibet, JIMMA, X/1 (1989), s. 21-27; Christopher Beckwith, The Location and Population of Tibet According to Early Islamic Sources, AOH, XLIII (1989), s. 163-170; Th. Zarcone, Sufism from Central Asia Among the Tibetan in 16-17th Centuries, The Tibet Journal, XX/3, Dharamsala 1995, s. 96-114; W. Barthold, Tibet, A, XII/1, s. 252-255; a.mlf.-[C. E. Bosworth], Tubbat, EI (ng.), X, 576-578; M. Gaborieu, Tubbat, a.e., X, 578-580. N. Chang-Kuan Ln

TB
() Eb Muhammed erefddn Hseyn b. Abdillh b. Muhammed et-Tb (. 743/1343) Mfessir, muhaddis, dil ve edebiyat limi. Aslen ranl olup Vst ile Hzistan arasnda bulunan (Ykt, IV, 53) ve muhtemelen doum yeri olan Tb kasabasna nisbetle Tb diye anlr. Ticaretle uraan varlkl bir aileden gelmektedir. Hayatna dair bn Hacerin ed-Drerl-kminesinde yer alan snrl bilgiler sonraki melliflerin ou tarafndan tekrar edilmitir. Tb, fi fakihi ve dil limi rperdden ders ald. rencileri arasnda Miktl-Meb mellifi Hatb et-Tebrz ile kendisine ait et-Tibyn fil-men velbeyn adiul-beyn f erit-Tibyn adyla erheden Ali b. s el-Erdebl bulunmaktadr (Tb, et-Tibyn, neredenin girii, s. 21-24). mr boyunca renim ve retimle megul olan Tb tanmad kiilere dahi kymetli kitaplarn dn verecek kadar cmertti. Ailesinden kalan serveti rencilerine ve ihtiya sahiplerine harcad; bu sebeple mrnn sonlarnda muhta duruma dt. Yallnda gzleri iyice zayflad. Tb hay sahibi, cmert, mtevazi biri olarak tannd (bn Hacer, II, 68-69). Kendisinin de yaad Tebrizi merkez edinen lhanllarn desteiyle reva bulan felsef akmlara ve bidat ehline kar Ehl-i snnetin grlerini savundu. Tefsir, hadis ve Arap dili alanlarnda ileri gelen bir lim kabul edilen Tb, Kuranda ve hadislerdeki dil inceliklerini farketmesiyle hret buldu. Sabahtan leye kadar tefsir, leden ikindiye kadar hadis dersleri verdi, derslerini hayatnn sonuna kadar hi aksatmad. Kalabalk bir grup tarafndan takip edilen hadis derslerinde Buhrnin el-Cmiu-aini okuttu (a.g.e., II, 69). Kendisine ait baz eserler zerine ihtisar ve erh tr almalar yapmalar iin rencilerine tlimat verdii gibi baz rencilerinin eserlerini bizzat erhetti. Muhtasar bir hadis usul telif etti. Ayn zamanda kuds hadisi terim anlamnda tanmlayan ilk kii olarak bilinir (DA, XXVI, 318). 13 ban 743 (11 Ocak 1343) tarihinde vefat eden Tbnin nerede ldne dair ak bilgi bulunmamakla birlikte Tebrizde yaadna gre burada vefat etmi olmaldr. Her gn yapt gibi sabahleyin tefsir dersi verdikten sonra Buhrnin el-Cmiuaini okutmak zere evinin yaknndaki camiye gittii ve le namazn beklerken niden ld kaydedilmektedir (bn Hacer, II, 69). Eserleri. 1. el-Kif an aiis-snen (eru/iyet Miktil-Meb). Tb, talebesi Hatb et-Tebrzyi Ferr el-Begavnin Mebus-snnede eksik brakt baz ksmlar tamamlamas iin grevlendirmi, bunun zerine Hatb et-Tebrz, Begavnin sahih ve hasen balklar altnda tasnif ettii hadisleri yeniden dzenledikten sonra kitaba onun artlarna uygun nc bir blm eklemek suretiyle Miktl-Mebi kaleme almtr. Tb de bu eser zerine el-Kif an aiis-snen adl erhini yazm, hiye olarak da anlan eser eru-b al Miktil-Meb adyla hret bulmutur (nr. Nam Eref ebbr Ahmed v.dr., I-XII, Karai 1413/1992; nr. Abdlhamd Hindv, I-XIII, Riyad 1417/1997; her iki neirde grlen eksiklikler hakknda Muhammed Rifat Zencr tarafndan kaleme alnan tenkitler iin bk. bibl.). Eseri hazrlarken

daha ok Nevevnin el-Cmiu-a erhinden faydalandn syleyen Tb erhte alnt yapt kaynaklar ksaltmalarla gstermitir. Mebus-snnede grlen ve ona gre Arapay ve hadis rivayetini yeterince bilmeyen rvilerin tasarrufundan kaynaklanan ifade bozukluklarn da dzelten Tb eserin mukaddimesine hadis usulne dair bir muhtasar dercetmitir (Tb, el-Kif, I, 35-36). Bu muhtasar onun el-ula f ulil-ad adl eseriyle byk oranda benzerlik gstermektedir. eru-b al Miktil-Meb zerine Seyyid erf el-Crcnnin bir telhis yapt kaydedilmektedir (Leknev, s. 559-561, ayrca bk. neredenin girii, s. 6). Muhammed Rifat Zencr, el-Fnnl-beyniyye fil-Kif an aiis-snen lil-mmi-b balyla hazrlad yksek lisans tezini (1410, Cmiat mmil-kur) geniletip neretmitir (Kuala Lumpur 1998). 2. elula f ulil-ad. bns-Salhn Muaddimesi, Nevevnin et-Tarb vet-teysri, Bedreddin bn Cemann el-Menhelr-revsi gibi eserlerden zetlenip bnl-Esrin Cmiul-ulnden baz bilgilerin ilvesiyle oluturulmutur (nr. Subh es-Smerr, Badat 1971; Beyrut 1985). Hibetullah b. At b. Ahmed el-Hseyn hmr tarafndan erhedilen eseri (Brockelmann, VI, 238) Seyyid erf el-Crcn el-Mutaar f ulil-ad (ed-Dbcl-mheb) adyla ihtisar etmitir (nr. Abdlgaffr Sleyman, Kahire, ts.; nr. Fud Abdlmnim Ahmed, skenderiye 1983; Kfiyecnin el-Mutaaryla birlikte Risletn f mualail-ad adyla nr. Ali Zevn, Riyad 1987; nr. Akl b. Muhammed b. Zeyd, Beyrut 1413). Crcn el-uladaki mevz hadislerle ilgili rnekleri, rvi isimlerini, knyeleri ve lakaplar hazfetmi, baz konularda kendi grlerini ekleyerek esere ayn zamanda bir hiye nitelii kazandrmtr. Crcnnin muhtasar Abdurrahman b. Muhammed el-Hanef, emseddin Muhammed el-Hanef et-Tebrz ve Leknev tarafndan erhedilmi olup bunlarn en mehuru, Leknevnin aferl-emn bi-eri Mutaaris-Seyyid eerf el-Crcn f mualail-adidir (nr. Takyyddin Nedv, Luknov 1304; Dbey 1995; Crcnnin muhtasaryla ve Nedv nerine dair tenkitlerle birlikte nr. Abdlfetth Eb Gudde, Beyrut 1416). 3. Ftul-ayb fi (ve)l-kef an nir-reyb (eru/iyetl-Kef). Henz yaymlanmayan bu alt ciltlik eser (yazmalar iin bk. el-Fihris-mil, I, 389-394), Zemahernin el-Kefnn en gzel hiyelerinden saylmaktadr. Kraat vecihlerinin zikredilmesi, hadislerin ve rivayetlerin doru biimleriyle verilmesi, kelimelerin anlamlarndaki ince noktalarn dikkatle ele alnmas gibi konularda beenilen ve meseleleri ele al tarz baarl bulunan eser, zellikle beyn ilmine dair inceliklere gerektiinden fazla arlk verdii gerekesiyle eletirilmitir (Kef-unn, II, 1478). te yandan bn Hal-dna (Muaddime, II, 366) ve bn Hacere (ed-Drerl-kmine, II, 69) gre Tb bu eserde Zemahernin Mutezil grlerini tenkit etmekte, Kurann beyn zelliklerinin Ehl-i snnetin prensiplerine gre yorumlanmas gerektiini sylemektedir. Kutbddin er-Rz eseri Tufetl-erf f eril-Kef adyla ihtisar etmi (el-Fihris-mil, I, 417), bu ihtisar zerine Cemleddin Aksary bir hiye yazmtr (a.g.e., I, 423). Ftul-aybn Feth sresine kadar olan ksm Sadeddin et-Teftzn tarafndan zetlenmi olup (Kef-unn, II, 1478) bu zet Telu Ftil-ayb fil-kef an nir-rayb adn tamaktadr (el-Fihrismil, I, 394). Ftul-aybn eitli blmleri Arap lkelerindeki niversitelerde yksek lisans ve doktora tezi olarak yayma hazrlanmtr (rnekler iin bk. Zeyd b. Abdlmuhsin l Hseyin, II, 150). 4. et-Tibyn fil-men vel-beyn. Tbnin 725 (1325) ylnda yazd bu eseri 737de (1337) erhettii kaydedilmi (Brockelmann, VI, 239; ayrca bk. bn Hacer, II, 69), bugn herhangi bir nshas bilinmeyen bu erhten Takprizde alnt yapmtr. et-Tibyn zerine Tbnin talebesi Ali b. s el-Erdebl adiul-beyn f erit-Tibyn (Sleymaniye Ktp., Crullah Efendi, nr. 1839; orlulu Ali Paa, nr. 387; Esad Efendi, nr. 2986; Ftih, nr. 4602, 4604; ehid Ali Paa, nr. 2235; Yozgat, nr. 782) ve Abdllatf el-Kirmn el-Hanef erut-Tibyn li-b (Abdullah Muhammed el-Habe, I, 528-529) adyla birer erh yazmtr. Abdssettr Hseyin Mebrk Zemmt

tarafndan hakknda bir doktora tezi hazrlanan eserin (1977, Ezher niversitesi) muhtelif neirleri vardr (nr. Tevfk el-Fl-Abdllatf Lutfullah, Kveyt 1986; Abdssettr Hseyin Mebrk Zemmt, Beyrut 1996; nr. Hd Atyye Matar el-Hill, Beyrut 1407/1987; nr. Abdlhamd Ahmed Ysuf Hindv, Mekke, ts.). 5. Leift-tibyn f ilmeyil-men vel-beyn. Hindvye gre (Tb, etTibyn, neredenin girii, s. 49) et-Tibynn erhi deil ayr bir kitap olan eser, Sekkknin Miftul-ulmunun ve Fahreddin er-Rznin Nihyetl-cznn zeti mahiyetindedir (nr. Abdlhamd Ahmed Ysuf Hindv, Mekke, ts.; nr. Halfe Hasan Halfe, Kahire 1990). 6. Muaddime f ilmi isbil-yed. Tbye nisbet edilen eser (Slih Zeki, II, 279-280; Kadr Hfz Tkn, s. 434-435) matematiin temel ilemlerine dair otuz drt sayfalk bir risledir (Beyazt Devlet Ktp., Bayezid, nr. 4503). 7. Tefsr. bn Hacer, Tbnin bir tefsir yazmaya baladn sylemekte, ancak eserin tamamlanp tamamlanmadna dair bilgi bulunmamakta, Syt de Tbnin bir tefsir kaleme aldn zikretmektedir. 8. ade. 727de (1327) yazlm olup ahlk ilmine dairdir (Sleymaniye Ktp., Ayasofya, nr. 2446). 9. eru esmillhil-sn (Nuruosmaniye Ktp., nr. 2206, 2880). 10. Tefsru yeti hel yenurne ill en tetiyehml-melike. Sleymaniye Ktphanesinde (ehid Ali Paa, nr. 2725) Tala al Tefsri hel yenurne ill en tetiyehml-melike balyla Dervi Muhammed el-Kirmn adna kaytl olan bu risle baz kaynaklarda Tbye nisbet edilmektedir (el-Fihris-mil, I, 389). Baz kaynaklarda Tbye izfe edilen Esm riclil-Mikt adl eser ona deil talebesi Hatb et-Tebrzye aittir. Abdlhamd Ahmed Ysuf Hindv e-b ve chdhl-belyye adyla bir yksek lisans tezi hazrlam (1991, Kahire niversitesi) ve bunu el-mm erefddn e-b tecddth ve chdhl-belyye ismiyle neretmitir (Mekke, ts.).

BBLYOGRAFYA

Tb, el-Kif an aiis-snen (nr. Nam Eref v.dr.), Karai 1413, I, 35-36; a.mlf., et-Tibyn fil-men vel-beyn (nr. Abdlhamd Ahmed Hindv), Mekke, ts. (el-Mektebett-ticriyye), neredenin girii, s. 49; a.e. (nr. Abdssettr Hseyin Zemmt), Beyrut 1416/1996, neredenin girii, s. 21-24; Ykt, Muceml-bldn, Beyrut, ts. (Drl-kitbil-Arab), IV, 52-53; bn Haldn, Muaddime (nr. Abdsselm eddd), Drlbeyz 2005, II, 366; bn Hacer, ed-Drerl-kmine, II, 68-69; Syt, Buyetl-vut, I, 522; Takprizde, Miftus-sade, II, 456; Kef-unn, II, 1478; evkn, el-Bedr-li, I, 229; Leknev, aferl-emn (nr. Abdlfetth Eb Gudde), Beyrut 1416, s. 559-561, ayrca bk. neredenin girii, s. 6; Slih Zeki, sr- Bkye, stanbul 1329, II, 279-281; Kadr Hfz Tkn, Trl-Arabil-ilm fir-riyiyyt vel-felek, Beyrut, ts. (Dr-rk), s. 434-435; Brockelmann, GAL (Ar.), VI, 237-239; el-Fihris-mil: Ulmlurn, matt-tefsr ve ulmh (nr. el-Mecmaul-melek), Amman 1989, I, 389-394, 417, 423; M. Rifat Zencr, el-mm-b, Kuala Lumpur 1998, s. 11-19; a.mlf., el-Kif an aiis-snen lil-mmi-b, ta ve dirse Abdlamd Hindv, leml-ktb, XXI/2-3, Riyad 2000, s. 185-198; Zeyd b. Abdlmuhsin l Hseyin, Dellr-resilil-cmiiyye fil-memleketil-Arabiyyetis-Sudiyye, Riyad 1998, II, 150; Abdullah Muhammed el-Habe,

Cmiu-r vel-av, Ebzab 1425/2004, I, 528-529; Hayati Ylmaz, Kuds Hadis, DA, XXVI, 318. Halit zkan

et-TBYN f AKSMl-KURN
() bn Kayyim el-Cevziyyenin (. 751/1350) Kurn- Kermdeki yeminlere dair eseri. lk basklarndan itibaren bu adla tannan eserin bn Kayyimin dier kitaplarndan farkl olarak bir mukaddime ihtiva etmedii gerekesiyle ona ait baka bir eserin paras olmas ihtimalinden sz edilmise de (et-Tibyn f asmil-urn, s. 6) bu dncenin eserin eksik nshalarna dayanlarak ileri srld anlalmaktadr. Zira mukaddime sayfasn da ieren Princeton nshasn nereden Abdullah b. Slim el-Batt, onun hem mstakil bir eser hem de adnn mukaddimede getii ekliyle et-Tibyn f eymnil-urn olduunu ortaya koymutur (bk. bibl.). bn Kayyimin baz kitaplarnda Eymnl-urn ve Asml-urn adlaryla bu eserine atfta bulunmas (mesel bk. ed-D ved-dev, s. 56, 309), emseddin bn Tolunun bu eseri ulatt-tibyn f eymnil-urn adyla ihtisar etmesi ve eitli kaynaklarda mellifin byle bir eserinden sz edilmesi de ayn gerei gstermektedir (Syt, IV, 46; Kef-unn, I, 341). 151 fasla ayrlan eserin mukaddimesinde Kuranda geen yeminler, bunlarn, zerine yemin edilen hususlarla irtibat, yeminlerin mezkr ya da mukadder cevaplaryla bu yeminlerdeki srlar ve hikmetler zerinde durulaca belirtilmitir. Ba tarafta Kuranda yeminin mevcudiyeti, eitleri ve faydas gibi konularda genel bilgilerden sonra tek tek yeminlerin aklanmasna geilmitir. Ancak bu ksmda sz konusu edilen yeminler sadece Cenb- Hakka ait ak yeminlerin bir blmnden ibaret olup yaratlmlardan hikye yoluyla aktarlan ya da gizli olan yeminler zerinde durulmamtr. Bunun yannda incir ve zeytinin faydalar, gece ve gndz, rzgr, kalem eitleri ve insann yaratl gibi hususlarda zaman zaman uzun bilgilere yer verildii dikkati ekmektedir. Yeminlerin izahnda ilgili yetlerin zerinde Arap dili ve edebiyat, ebh ve nezirle kraatler asndan durularak bata Selef limlerinden olmak zere nakiller yaplm, yetlerden eitli hkmler karlarak grler ortaya konmu, ayrca felsefe, kelm ve tabiat limlerine cevaplar verilmitir. eitli hadis derlemelerinin yan sra Muktil b. Sleyman, Yahy b. Ziyd el-Ferr, Zeccc, Mamer b. Msenn ile Vhidnin tefsirleri et-Tibynn kaynaklar arasnda saylabilir. Eb Amr bn Zekvna nisbet edilen Asml-urn ve cevbh adl alma dnda (DA, XX, 462) et-Tibyn modern dneme kadar Kurandaki yeminler konusunda yazlm tek eser olma zelliini korumu ve bu durum bn Kayyimin eserini vazgeilmez bir bavuru kayna haline getirmitir (et-Tibynn eitli kaynaklar zerindeki etkisi ve ondan yaplan iktibaslar iin bk. etTibyn f eymnil-urn, s. 57-58). Bununla birlikte eser konuyla ilgisiz uzun aklamalara yer verildii, sisteminde baz karklklarn bulunduu ve yeminle ilgili yetlerin sadece bir ksmna temas edildii gerekesiyle eletirilmitir (Ferh, s. 35; Selm, s. 16; Hl, s. 40). eitli basklar bulunan eserin (Mekke 1321; nr. Muhammed Hmid el-Fk, Kahire 1352, 1388/1968; nr. Tah Ysuf hin, Kahire 1388/1968; Beyrut 1402/1982, 1994; Sayda 2003) ilm nerini Muhammed Zhr en-Neccr (I-II, Riyad 1399/1979), Muhammed erf Skker (Beyrut 1409/1988), sm Fris el-Haristn (Beyrut 1414/1994), Eb Abdurrahman dil b. Ahmed Hmid Muhammed (skenderiye 2002) ve et-Tibyn f eymnil-urn adyla Abdullah b. Slim el-Batt (Mekke 1429) gerekletirmi, ayrca Hamza b. Muhammed b. Ali Useyr tarafndan ayn isimle hazrlanan iki ciltlik

yksek lisans tezinde (1422, Mekke mmlkur niversitesi) eserin tahkiki yannda ilm analizi yaplmtr (et-Tibyn f eymnil-urn, s. 59-60).

BBLYOGRAFYA

bn Kayyim el-Cevziyye, et-Tibyn f asmil-urn (nr. Th Ysuf hin), Beyrut 1402/1982, s. 6; a.mlf., ed-D ved-dev (nr. Ali b. Hasan el-Haleb el-Eser), Demmm 1419/1999, s. 56, 309; a.mlf., et-Tibyn f eymnil-urn (nr. Abdullah b. Slim el-Batt), Mekke 1429, neredenin girii, tr.yer.; bnl-Cezer, yetn-Nihye, I, 405; Syt, el-tn (Ebl-Fazl), IV, 46; Kefunn, I, 341; el-Fihris-mil: Ulml-urn, matt-tefsr ve ulmh (nr. elMecmaul-melek), Amman 1989, I, 602; Abdlhamd (Hamdddin) Ferh, mn f asmilurn, Dmak-Beyrut 1415/1994, s. 35-38; Muhammed el-Muhtr es-Selm, el-asem fil-lua ve fil-urn, Beyrut 1999, s. 14-18; Emn el-Hl, Arap-slam Kltrnde Yeniliki Yaklamlar (trc. Emrullah ler-Mehmet Hakk Suin), Ankara 2006, s. 40; Tayyar Altkula, bn Zekvn, Eb Amr, DA, XX, 462. Mehmet Suat Mertolu

TBYN TEFSR
Ayntb Mehmed Efendinin (. 1111/1699) Kurn- Kermin ilk Trke matbu tefsiri olan eseri. Mehmed b. Hamza ed-Debb Ayntabda dodu. Ayntb ve Sivs nisbeleriyle, ayrca Tefsir Mehmed Efendi lakabyla anlr. Temel ilimleri memleketinde tahsil etti. mid, Trablusam, Dmak ve Kahire gibi ehirlerde bulundu. Yirmi yanda iken Sivasa yerleti ve krk yl bulan renim hayatn burada tamamlad. Akl ilimleri Ali b. Muhammed el-Grn ve Zeynelbidn b. Muhyiddin el-Grnden tahsil etti. Nreddin e-ebrmellis gibi hocalardan tefsir ve hadis okudu. Ayrca Sivasta mftlk yapan Ayntbnin talebeleri arasnda Kazbd, Saaklzde Mehmed Efendi, Tosyal Mustafa b. Ali el-Hayr ve Darendereli Hamza Efendi gibi isimler bulunmaktadr (Arpa, s. 21-24). Ayntb, tefsirinin mukaddimesinde eyhlislm Minkrzde Yahy Efendinin kendisini huzur dersleri iin stanbula ardn, bu derslerden birinde Sultan IV. Mehmedin Kuran Trkeye tercme ve tefsir etmesini istediini, kendisine drt adet tefsir ve on lugat kitab hediye ettiini belirtir. Bunun zerine Ayntb, Hdr b. Abdurrahman el-Ezdnin et-Tibyn f tefsrilurn adl eserini esas alarak iki yl iinde tercme-telif karm bir eser hazrlad, mellif hattndan birini padiaha sundu, dierini halkn okumas iin vakfetti. Eserden bahseden kaynaklarn tamamna yakn telif tarihini 1110 (1698) olarak gsterir; IV. Mehmed 1099da (1687) tahttan indirilmi ve 1104te (1693) vefat etmitir. Buna gre ya mellif eserini IV. Mehmede takdim edememitir veya 1698 tarihi yanltr. Ayntb, stanbulda 1662-1669 yllar arasnda bulunduuna (Nafiz RdvanUzunarl, s. 136-137), eserin telifine IV. Mehmedin isteinin hemen ardndan balayp iki ylda tamamladna ve hkmdara takdim ettiine gre (Tercme-i Tefsr-i Tibyn, I, 4) tefsirin bu yllarda kaleme alnm olmas kuvvetle muhtemeldir. Nakibend tarikatna mensup olan Ayntb, Sivasa dnmek isteyince oradaki ifiye Medresesinde grevlendirildi. 1100 (1689) ylnda da eyhlislm Debbazde Mehmed Efendi Medresesine tayin edildi. Ayntb 22 Reblevvel 1111 (17 Eyll 1699) tarihinde Sivasta vefat etti (eyh, II, 158). Kabri Kabakyazs Mezarlnda iken I. Dnya Sava srasnda Aa Camii hazresine nakledilmitir. Mellifin Tibyn Tefsiri dnda iyet Envrit-tenzl lil-Beyv, iye al eri iyetil-ayl lil-Aidin-Nesef, iye al iyeti Mr Ebil-Fet, iye al Zdil-mtezevvicn f eri uhril-mteehhiln, iye al iyetis-Seyyid al eri Mutaari bnil-cib ve Risle fil-man gibi eserleri vardr (eserleri iin bk. Arpa, s. 24-26). Tibyn Tefsiri mukaddimesinde Tercme-i Tibyn eklinde adlandrlm ve Tercme-i Tefsr-i Tibyn, Tefsr-i Tibyn adlaryla da anlmtr. Eserde bata Ferr el-Begav, Kd Beyzv ve Fahreddin er-Rznin tefsirleri olmak zere birok kaynaktan faydalanlm, yer yer Ebl-Leys esSemerkandnin Tenbhl-filn ve Bustnl-rifni, Sytnin el-tn, Gazzlnin ys ve Muhyiddin bnl-Arabnin el-Fttl-Mekkiyyesi gibi tefsir d kaynaklara bavurulmutur (kaynaklar iin bk. a.g.e., s. 34-40; yibilgin, s. 27-42). Bylece Ezdnin diryet arlkl eseri rivayet arlkl bir tefsire dnmtr. Ayntb yer yer Ezdnin grlerini terkederek kendi grn n plana karmtr. Mesel Ezd mtebih yetlerin tevilini yalnz Allahn bildiini sylerken (et-Tibyn, vr. 46b) Ayntb ilimde derinlemi olanlarn da bunlar bilebileceini savunmutur (Tercme-i Tefsr-i Tibyn, II, 241). Yine Ezdnin eserinde yer alan lugav ve nahv

tahliller, cz, belgat, edeb sanatlar ve kraat farkllklar gibi hususlar tercmeye alnmamtr. Olduka serbest bir yntem benimseyen Ayntb ou zaman yeti tefsir etme yerine tefsir tercme ile yetinmitir. Tefsirde halkn seviyesini aan ilm tartmalara girmekten kanm, dil tahlillerine ve edeb sanatlara yer vermemi, buna karlk Ezdnin eserinde ksaca geen, halkn ilgi duyaca kssalar uzunca anlatm, baz sriliyat tr rivayetlere, gnlk hayatla ilgili fkh konulara yer vermitir. Srelerin faziletleriyle ilgili olarak Zemaher ve Beyzvnin tefsirlerinde bulunan ou zayf ve uydurma rivayetlerin benzerleri bu tefsire de alnmtr. Eser avam bir slpla yazld iin Osmanl toplumunun din hayatna ve Kuran anlayna byk lde tesir etmi, geni halk kitlelerinden rabet grm, Cumhuriyetin ilnna kadar en ok baslan ve okunan tefsir olma zelliini korumutur. Arap harfleriyle ilk matbu tefsir olmas, slbunun kolayl, muhtevasnn Osmanl toplumunun geleneksel slm anlayyla uyumas ve muhtasar bir tefsir nitelii tamas esere gsterilen rabetin balca sebepleridir. Mustafa Kemal Atatrkn Antkabir ve ankayada korunan ktphanesindeki Kuran evirisinden birinin bu eserin 1317-1318 (1899-1900) tarihli basks olduu belirtilmitir (Cndiolu, s. 167). Eser gnmzde de okunmakta, son dnemlerde Latin harfleriyle yaplan neirleri bu ilgiye iaret etmektedir. sim, nisbe ve knyelerdeki benzerlik sebebiyle Badatl smil Paa eserin eyhlislm Debbazde Mehmed Efendiye (. 1114/1702) ait olduunu zikrederken pek ok ktphane kaydnda Ayntb Mehmed Mnb Efendiye (. 1823) nisbet edilmektedir. eitli ktphanelerde 100n zerinde nshas bulunan eser ilk defa Msrda baslm (Kahire 1257, 1266, 1279), daha sonra stanbulda pek ok neri yaplmtr (basklar iin bk. Cunbur, s. 123; World Bibliography, s. 465-469; Arpa, s. 32-33). Ancak zerinden uzun yllar geince dilinin arl ve slbu eletiri konusu edilmi (Ergin, V, 1928; antay, I, 6; Miras, II/38 [1949], s. 195), son basksndan elli yl kadar sonra Sleyman Fhir tarafndan baz sadeletirme, ksaltma ve ilvelerle birlikte Latin harfleriyle yaymlanmtr (stanbul 1956, 1963). Ahmet Davudolu tefsirin Sleyman Fhir tarafndan yaplan nerini gzden geirmi ve baz eklemelerle tekrar yaymlamtr (I-IV, stanbul 1980-1981, 1988). Eser zerine yksek lisans ve doktora almalar yaplmtr (bk. bibl.).

BBLYOGRAFYA

Hdr b. Abdurrahman el-Ezd, et-Tibyn f tefsril-urn, Nuruosmaniye Ktp., nr. 244, vr. 46b; Ayntb Mehmed Efendi, Tercme-i Tefsr-i Tibyn, stanbul 1306, I, 3-4; II, 241; eyh, Vekyiulfuzal, II, 158; Nafiz Rdvan-smail Hakk Uzunarl, Sivas ehri Anadolu Trk Tarihi Tedkikatndan, stanbul 1346/1928, s. 136-137; ul-meknn, I, 140; Mjgan Cunbur, Kurn- Kerimin Trk Dilinde Baslm Tercme ve Tefsirleri, Ankara 1961, s. 123; Osman Nuri Ergin, Trkiye Maarif Tarihi, stanbul 1977, V, 1928; Hasan Basri antay, Kurn- Hakm ve Mel-i Kerm, stanbul 1980, I, 6; World Bibliography of Translations of the Meanings of the Holy Quran (haz. smet Binark-Halit Eren), stanbul 1406/1986, s. 465-469; Dcane Cndiolu, Matb Trke Kurn evirileri ve Kurn evirilerinde Yntem Sorunu, 2. Kurn Sempozyumu: Tebliler, Mzakereler (haz. Mehmet Akif Ersin v.dr.), Ankara 1996, s. 167; Recep Arpa, Ayntb Mehmed Efendinin Tibyn Tefsiri ve Osmanl Toplumundaki Yorum Deeri (yksek lisans tezi, 2005), U

Sosyal Bilimler Enstits; Orhan yibilgin, Ayntbnin Tercme-i Tibyn Tefsirinin Muhteva ve Metod Bakmndan Deerlendirilmesi (doktora tezi, 2008), M Sosyal Bilimler Enstits; Kmil Miras, Kuran Tercmesi Hakknda Tarihi Hatralar ve lm Hakikatler, SR, II/38 (1949), s. 195. Recep Arpa

TBYN VESLl-HAKK
() Harrzdenin (. 1882) tarikatlara dair ansiklopedik eseri. Tam ad Tibyn vesilil-ai f beyni selsili-ari olup slm dnyasnda ortaya kan tarikatlar hakknda yaplm en geni kapsaml almadr ve otuz iki yanda vefat eden Harrzdenin krk birinci telifidir (Tibyn, III, vr. 304a). Tibyn Hseyin Vassfn Sefne-i Evliys, Sdk Vicdnnin Tomar- Turuk- Aliyyesi, Hocazde Ahmed Hilminin Hadkatlevliys gibi kitaplarn ana kaynaklarndandr. Eserin 1297 (1880) ylnda eyh Bekir Sddk tarafndan istinsah edilmi, 1016 varaktan oluan ciltlik yegne nshas Sleymaniye Ktphanesindedir (brhim Efendi [Ftih], nr. 430-432). Yenikap Mevlevhnesi eyhi Osman Selhaddin Dede ile Abdllatf el-Halebnin takrizleri ve mellifin takdim yazsyla balayan eserin mukaddimesinde zikir telkini, biat, vasiyet ve ahid alma, hrka giyme, izin, iczet ve hilfet gibi konular cevher bal altnda hadisler ve mutasavvflarn szlerinden nakillerle incelenmitir (I, vr. 3a-11a). Eserde eitli kollar ve ubeleriyle mkerrerler dahil toplam 199 tarikat (tekrarlar hari 167) alfabetik sra ile tantlmtr. Medyeniyyenin bir ubesi olup Ebl-Abbas Ahmed b. Muhammed elEndelsye nisbet edilen Abbsiyye ile balayan eser, eyh Ahmed ez-Zhr el-Kayserye izfe edilen ve Halvetiyye-i Sinniyyenin Muslihiyye kolunun bir ubesi olan Zhriyye tarikatyla sona erer (tarikatlarn zet halinde tantm iin bk. iek, Harrzde Mehmed Kemleddin: HayatEserleri ve Tibyn vesilil-hakk f beyn selsilit-tarik. Muhtevas ve Kaynaklar, I, 99-237; II, 238-366). III. cildin sonunda smil Hakk Bursevnin ok sayda tarikatn ortaya kmasnn sebeplerini konu alan Tamml-feyz ve Abdlgan en-Nablusnin Envrs-slk f esrris-slk adl risleleri yer alr. Mellif eserini kendisine nisbet ettii Kemliyye tarikatndan, hayatndan ve silsilesinden sz ederek tamamlar. Harrzde aslnda bir tarikat olmayp ilk dnem sflerine nisbet edilen Muhsibiyye, Cneydiyye, Hallciyye, Tayfriyye gibi akmlar da tarikat sayp eserine alm, ayrca tarikat kurucusu olmadklar halde baz kiilere, mesel mm- zama ve Gazzlye tarikat nisbet etmi, fiilen tarikat halinde teekkl etmemi silsileleri de hesaba katarak tarikat saysn oaltmtr. Harrzde tarikatlar kol ve ubeleriyle ayr ayr tantm, sz konusu tarikatn hangi tarikatn kolu veya ubesi olduunu belirtmitir. Mesel Halvetiyyeyi drt ana kolu ve yaklak krk ubesiyle mstakil balklar altnda incelemitir. Ana maddelerde tarikat kurucusunun tam adn ve knyesini vefat tarihiyle birlikte kaydettikten sonra hayat, eserleri, tasavvuf kiilii, menkbe ve kerametlerini, baz grlerini, tarikatn temel anlayn ayrntlaryla ele alm, sened bal altnda tarikatn silsilesini aktarm, genellikle tarikatla ilgili kaynaklar da belirtmitir. Birden fazla isimle bilinen tarikatlar mehur adlaryla alnm, dier isimlerinden buraya atfta bulunulmutur. Mellifin birok tarikat silsilesini kendisine ulatrarak bu tarikatlara mensubiyetini iddia etmesi eletiri konusudur. Kitabn en dikkate deer ynlerinden biri tarikat usulleri, tasavvuf konular ve kavramlara dair zengin malzeme iermesidir. Mesel Celvetiyye maddesinde tarikatn usulne dair bilgiler smil Hakk

Bursevnin Tamml-feyz adl eserinden aktarlarak aklanm (I, vr. 240a), Melmiyye maddesinde bnl-Arabnin fikirlerine bavurularak melmet ve melmetler (III, vr. 141b-142a), Halvetiyye maddesinde celvet ve halvet kavramlar zerinde durulmutur (I, vr. 349a). Eserde tasavvufa ve slm ilimlere dair yaklak 240 kitaba bavurulmu, 116 civarnda Arapa, Farsa ve Trke risle aynen iktibas edilmitir. Bu rislelerin nemli bir ksm seyr slk db ile vird, hizib ve dua metinlerinden olumaktadr (Tibynn kaynaklar ve iktibas edilen rislelerin listesi iin bk. iek, Harrzde Mehmed Kemleddin: Hayat-Eserleri, II, 370-415).

BBLYOGRAFYA

Harrzde, Tibyn vesilil-ai f beyni selsili-ari, Sleymaniye Ktp., Ftih, nr. 430432; a.mlf., el-Mevridl- bil-av f tefsri sretil-l (nr. Yakup iek), stanbul 1996, neredenin girii, s. 49-63; Hseyin Vassf, Sefne-i Evliy (haz. Mehmet Akku-Ali Ylmaz), stanbul 2006, I, s. XLIII; Yakup iek, Harrzde Mehmed Kemleddin: Hayat-Eserleri ve Tibyn vesilil-hakk f beyn selsilit-tarik. Muhtevas ve Kaynaklar (retim yelii tezi, 1982), SAM Ktp., nr. 3572; a.mlf., Harrzade Mehmed Kemaleddin Efendi, MFD, sy. 7-10 (1995), s. 407-484; Mustafa Akar, Tasavvuf Tarihi Literatr, Ankara 2001, s. 210-216. Yakup iek

TCN, Abdullah b. Muhammed


( ) Eb Muhammed Abdullh b. Muhammed b. Ahmed et-Ticn et-Tnis (. 718/1318den sonra) Seyahatnmesiyle tannan lim, edip ve tarihi. 1272-1276 yllar arasnda Tunusta dodu. Marib-i Aksda yaayan Ticn kabilesinden olan babasnn byk dedesi Ebl-Ksm, Muvahhidler ordusu iinde frkyeye gelerek Tunusa yerlemiti (555/1160). Babasndan, babasnn amcasnn oullar Ebl-Hasan Ali b. brhim etTicn ve mer b. brhim et-Ticn, Eb Bekir b. Abdlkerm el-Avf es-Sefkus, mer b. Muhammed b. Ulvn el-Hzel ve Ebl-Ksm b. Abdlvehhb b. Kid el-Kelden ders ald. Hafs Sultan II. Eb Asde Muhammed zamannda (1295-1309) babas ve dier baz yaknlar gibi in ktipliine getirildi. Tarihi bnt-Tavvh, ilk acemilik zamanlarnda in konusunda sk sk kendisine gelerek yardm istediini kaydeder. Sultan Eb Asdenin eyhl-muvahhidn (bavezir) makamna getirdii Emr Eb Yahy Zekeriyy b. Ahmed el-Lihyn, Ticnyi kendi ktipleri arasna katt ve Cerbe adasn ele geiren spanyollarla savamak zere 14 Cemziyelevvel 706 (21 Kasm 1306) tarihinde sefere ktnda onu yanna alarak Dvnr-resilin bana getirdi. Ticni, Tunus ve Libya topraklarnda 708 Muharremine kadar (Temmuz 1308) sren bu seferde bnl-Lihynye elik etti; emrin hacca gitmeye karar vermesi ve kendisinin hastalanmas sebebiyle Trablusgarptan 22 Muharrem 708de (12 Temmuz 1308) ayrlp 15 Safer 709 (25 Temmuz 1309) tarihinde Tunusa ulat ve Dvnr-resildeki grevine devam etti. Bu seyahat eserinin sonunda kaydettiine gre 975 gn srmtr. Sultan Eb Asde 709 (1309) ylnda lnce hnedan mensuplar arasnda taht kavgalar balad. Eb Yahy Zekeriyy bnl-Lihyn de bu srada hacdan dnm ve Trablusgarpta gelimeleri izlemeyi tercih etmiti. Nihayet Receb 711de (Kasm 1311) kendisini destekleyenlerin yardmyla Tunusta Kim-Biemrillh unvanyla Hafs tahtna knca Ticnyi tekrar Dvnr-resil reisliine tayin etti. bnl-Lihyn, 717de (1317) olu Eb Darbe II. Muhammed el-Mstansr adna tahttan ekildi. Ertesi yl Hafslerin bat blgelerinin hkimi Emr II. Eb Yahy Eb Bekir el-Mtevekkil, Tunus zerine yrd ve Eb Darbeyi malp ederek Hafs tahtna oturdu. Hasan Hsn Abdlvehhb, bu tarihten sonra Ticnnin ve dier yakn akrabalarnn hayatyla ilgili bilgi bulunmadn, Mtevekkilin Tunusu ele geirdii srada rakibinin yakn evresinde bulunan bu aile mensuplarn ldrtm olabileceini yahut Ticnlerin ondan kap saklandklarn kaydeder. Nitekim Ticnnin hocas Ebl-Hasan Ali b. brhim et-Ticnnin olu Ebl-Fazl Muhammed b. Ali et-Ticn bu srada meydana gelen savata katledilmitir (RilettTicn, Hasan Hsn Abdlvehhbn takdimi, s. 28-29). Ticnnin bugne ulaan eserlerinden ve zellikle seyahatnmesinden ok sayda kitap ihtiva eden bir ktphaneye sahip olduu, ayrca grevi dolaysyla saray ktphanesinden faydaland anlalmaktadr. Eserleri. 1. Rilett-Ticn (er-Rilett-Ticniyye). Mellif eserini, Emr Eb Yahy bnlLihyn ile birlikte kt yolculuu boyunca tuttuu notlardan hareketle kaleme almtr. Ticn, kuzeyden gneye doru Tunusu ve Libyada Trablusgarp ile evresini dolat yolculuu srasnda urad btn yerleim merkezleri, bu yerlerin coraf zellikleri, nfus yaplar, tarihleri, burada yaayan kabileler, etnik, sosyal ve din gruplar, rf ve detleri,

sosyal ve ekonomik durumlar, tarih eserleri, lim, edip, eyh, kumandan gibi ahsiyetleri hakknda yazl kaynaklardan ve ifah olarak elde ettii bilgileri ve mahedelerini derlemitir. VIII. (XIV.) yzylda Tunus blgesi hakknda ilk elden verilen bilgiler bakmndan byk nem tayan eser nce William Marais tarafndan neredilmi (Tunus 1345), daha sonra Hasan Hsn Abdlvehhb tarafndan mellif ve eserleri hakknda yazd geni mukaddime ve indekslerle birlikte yaymlanmtr (Tunus 1377/1958, 1402/1981). Eser Batl aratrmaclarn dikkatini ekmi, Michele Amari baz ksmlarnn talyanca tercmesini Biblioteca arabo-siculada neretmitir (Leipzig 1857, 45. blm). Alfred Bel, Les Benou Ghnya adl eserinde (Paris 1903) seyahatnmenin bir blmn evirisiyle beraber yaymlam, ksm bir tercmesi de M. Alphonse Rousseau tarafndan Journal Asiatiquete neredilmitir (Voyage du Scheikh El-Tidjani dans la rgence de Tnis, 4. seri, XX [1852], s. 57-208, 5. seri, I [1853], s. 101-168, 354-425). Eserin Mehdiye ehriyle ilgili blmn F. Soudan notlarla birlikte Franszcaya evirmitir (bk. bibl.). 2. Tufetlars ve nzhetn-nfs. Kadn-erkek ilikileri, ailede karlkl haklar ve sorumluluklar, evlenmenin nemi ve bununla ilgili din hkmler, iffet, kadnlarn zellikleri, huylar, cinsel ilikinin nitelii, db, fayda ve zararlar, kskanlk, sslenme, cinsel konularla ilgili anekdotlar vb. konulara dairdir. Eserde ayrca fkh hkmlere, edip ve bilgelerin szlerine, eitli iirlere yer verilmitir. Yanllkla mellifin babasna nisbet edilerek yaymlanan eserin (Kahire 1301; nr. Eb Hcer, Kahire 1987; nr. Fud kir, Kahire 1990; nr. Cell Atyye, London 1992; nr. Salh EbsSud, Kahire 2003) A. Rousseau tarafndan yaplan Franszca tercmesi (Touhfat el arous ou le cadeau des poux, Algiers-Paris 1848) eksik ve son derece hataldr. 3. el-Vef bi-beyni fevidi-if. Kd yzn mehur eseri zerine yazlm nemli bir erh olup iki cilt hacmindeki bir blm Tunus Zeytne Camii Ktphanesindedir (nr. 1321). 4. Almetl-kerme f kermetil-alme. Tura (alme) grevi ve turake makamna gelen ktipler hakkndadr. bnemm bu eserden nakillerde bulunmutur (el-Edilletl-beyyine, s. 51, 55). 5. Nefetn-nisrn f muabeti bn ibrn. Tunusta grt Grnata kads ve edip Muhammed b. Ahmed b. ibrn elCzm es-Sebt ile birbirlerine yazdklar iir ve mektuplar ierir (Rilett-Ticn, s. 164-170). 6. Tayd al ai Mslim. Mellif bu eserini, Trablusgarpta bulunduu 707 (1307) ylnda Abdlazz b. Abdlazm es-Sebbden (bn Ubeyd) a-i Mslimi okuduu srada kaleme almtr (a.g.e., s. 255). 7. Tayd al ail-Bur. Ticn bu eseri de Trablusgarpta ad geen hocadan a-i Mslimden sonra a-i Buryi okuduu srada yazmtr (a.g.e., s. 256). 8. Akm mabil-aefe. Mellif, Tufetl-arsta (s. 342) kaydettiine gre bu eseri 702 (1302) ylnda daha gen yata iken hocas Hzelnin cinsel ilikiyle ilgili din hkmleri ihtiva eden eserini tamamlamak amacyla kaleme almtr. 9. Edl-lzim f eri Mareti zim. Hzim elKartcennnin Hafs Hkmdar I. Muhammed Mstansr kutlamak ve vmek iin yazd elMare adl eserinin erhidir. 699 (1299) ylnda yazlan eser gnmze ulamamtr (RilettTicn, Hasan Hsn Abdlvehhbn takdimi, s. 32). Bu erhin Kartcennnin talebesi ve Ticnnin hocas Ebl-Hasan et-Ticnye ait olduu da kaydedilir (DA, XXIV, 519). 10. ed-Drrn-nam fil-edeb vet-tercim. Muhtemelen Hafsler dnemi ediplerine dair olup mellif seyahatnmesinde bu eserine atfta bulunur (Rilett-Ticn, s. 366).

BBLYOGRAFYA

Ticn, Rilett-Ticn, Tunus 1377/1958, s. 5, 164-170, 254-256, 263-264, 306, 312, 316-320, 366, 370, 381, 393, ayrca bk. Hasan Hsn Abdlvehhbn takdimi, s. 19-46; a.mlf., Tufetlars ve nzhetn-nfs (nr. Eb Hcer), Kahire 1987, s. 342; bnt-Tavvh, Sebkl-mal lifekkil-il (nr. M. Mesd Cbrn), Beyrut 1995, s. 167; bn-emm, el-Edilletlbeyyinetn-nrniyye f mefirid-devletil-afiyye (nr. Thir b. Muhammed el-Mamr), Tunus 1984, s. 51, 55; Serks, Mucem, I, 650-651; Brockelmann, GAL, II, 334; Suppl., II, 368; Sarton, Introduction, III/1, s. 806; Mahfz, Terciml-mellifn, I, 209-213; Hann el-Fhr, Truledebil-Arab fil-Marib, Beyrut 1982, s. 283-294; Abdurrahman Hamde, Almlcorfiyynel-Arab ve muteaft min rihim, Dmak 1416/1995, s. 529-535; Muhammed enNeyfer-Ali en-Neyfer, Unvnl-erb amm neee bil-bildit-Tnisiyye min limin edb, Beyrut 1996, I, 283-292; Nsrddin Sadn, Minet-trit-tr vel-corf lil-arbil-slm, Beyrut 1999, s. 142-149; Fud Kndl, Edebr-rile fit-tril-Arab, Kahire 1423/2002, s. 482487; F. Soudan, al-Mahdiyye et son histoire daprs le rcit de voyage dal-Tign, REI, LVIII (1990), s. 135-188; M. Plessner-[Taeb el Achche], al-Tin, EI (ng.), X, 462-463; Muhammed el-Ezher By, et-Ticn, Eb Muammed Abdullh b. Muammed, Mv.AU, IV, 403-406; smail Durmu, Kartcenn, DA, XXIV, 519. Ahmet zel

TCN, Ahmed b. Muhammed


( ) Ebl-Abbs Ahmed b. Muhammed b. Muhtr b. Slim et-Ticn (. 1230/1815) Ticniyye tarikatnn kurucusu. 1150de (1737) Cezayirin Tilimsn (Tlemsen) blgesindeki Aynimz kasabasnda dodu. Blgeye g eden dedesi burada yaayan Berber Ticne kabilesinden bir kadnla evlendiinden ailesi Ticn nisbesiyle tannd. Hayat hakkndaki bilgilerin byk bir ksm halifelerinden Ali Harzimin 1217 (1802) ylnda tamamlayp kendisine sunduu Cevhirl-men ve yine halifelerinden bnlMrnin Kitbl-Cmi adl eserlerine dayanmaktadr. Kendi ifadesine gre soyu Hz. Hasana ular. Ticn on alt yanda iken Aynimzde mderrislik yapan babasn ve annesini veba salgnnda kaybetti. Kuran, hadis, Mlik fkh ve edeb ilimleri Tilimsnda okuduktan sonra Fasa gitti. Burada Kdir, zel, Nsr tarikatlarnn zikir halkalarna katld. Fasta eyh Ahmed Habb b. Muhammedin, Sahr ehirlerinden Abdde be yl sreyle Sd Abdlkdir b. Muhammedin hizmetinde bulundu. Ardndan Tunusa gidip Azvv Zviyesinde Halvet eyhi Mahmd b. Abdurrahmann sohbetlerine devam etti. Bir yl sonra Kahirede Halvet eyhi Mahmd el-Krd ile tant. evval 1187de (Aralk 1773) Mekkeye ulap hac grevini yerine getirdi ve iki yl Mekkede kald. Bu srada Hindistanl eyh Ahmed b. Abdullah ile tant. ki aylk beraberliin ardndan vefat eden Ahmed b. Abdullah, Ticnyi yerine halife olarak brakt. Medinede Muhammed b. Abdlkerm es-Semmn ile grp kendisinden Semmniyye iczeti ald. Hac dn tekrar Msra urayan Ticn, eyhi Mahmd el-Krdden iczet alp halife sfatyla Cezayire dnd. Tilimsnda sohbet ve irad hizmetleriyle dikkati eken Ticn, faaliyetlerinden kukuya kaplan Osmanl Cezayir Beyi Muhammed b. Osman tarafndan tutukland. Ardndan Cezayir ehirlerinde ikamet etmemesi artyla serbest brakld. 1782de Tilimsndan ayrlan Ticn, Sahr blgesine gidip Sdebsemgn kasabasna yerleti. Bu arada Tze ehrinde Derkviyye tarikatnn pri Eb Hmid Mevl Ahmed el-Arabyi ziyaret etti. Ticn ayn yl Sdebsemgnda mnev kefe nil olduunu, tarikatna ait evrd ve ezkrn ryasnda bizzat Hz. Peygamber tarafndan kendisine retildiini syler. Olayn gerekletii 1782 yl Ticniyye tarikat mensuplarnca tarikatn kurulu tarihi olarak kabul edilir. Ticn, Sahrda yeterince yayldn dnd tarikatn daha geni corafyalara ulatrmak amacyla Fasa gitmek iin Ekim 1789da Ebsemgndan ayrld. Fasa yerletikten birka yl sonra bir mridini Fas Sultan Mevly Sleymana gndererek Cezayir ynetiminden duyduu rahatszlktan dolay lkesine sndn ve kendisiyle grmek istediini bildirdi. Mevly Sleyman Ticnye zel konut tahsis etti ve kendisi de mridleri arasna katld. Sultann Ticnye duyduu sayg ve gsterdii itibar Fas ulemsn rahatsz etti. Ulemdan bn Krn onun eyhlik iddiasn yalanlad. Ulemnn bu dmanca tutumuna ramen Ticniyye tarikat Fasta iyice kkleti. 1814te Aynimzyi ziyaret edip tekrar Fasa dnd. Fasta ikamet ettii yaklak yirmi alt yl boyunca halifeleri

vastasyla tarikatn btn Kuzey Afrikaya yayd ve yerine halifelerinden Sd Ali b. s etTemmsyi tayin etti. Tarikat eyhliinin Temms ailesiyle kendi oullar arasnda mnvebe ile srdrlmesini vasiyet eden Ticn Fasta vefat etti ve buraya defnedildi. Ticn erken yalarda evlendii hanmndan ksa bir sre sonra ayrld. Ardndan evlendii einden byk olu Muhammed el-Kebr, dier bir einden kk olu Muhammed (Habb) es-Sagr dnyaya gelmi, bunlar tarikatn tarihinde nemli fonksiyonlar icra etmitir. Ahmed et-Ticn eser sahibi olmad iin grleri, bata Ali Harzim olmak zere halifelerinin yazd kitaplar araclyla gnmze ulamtr. Bu eserlerden onun Muhyiddin bnl-Arabnin kutub, kutbl-aktb, hteml-velye, hakkat-i Muhammediyye gibi fikirlerinin etkisi altnda bulunduu, kendisini bu makamlarn vrisi olarak grd, bu sebeple ulem tarafndan tenkit edildii, onlara sert cevaplar verdii renilmektedir. Ticn ile gren tarihi Abdsselm enNsr onun ok etkili bir ahsiyet olduunu, din emirlerin yerine getirilmesini ve kiinin zhiri kadar btnn da temizlemesini temel ilke edindiini belirtir. Bir mridine gnderdii mektupta insann stn mnev derecelere ulasa da kulluk snrndan dar kamayacan syler ve Allahn emirlerine aykr hareket etmekten kanmay, gece gndz istifarda bulunmay tavsiye eder. Hz. Peygamberin cennete ilk gireceklerden olacana dair kendisine gvence verdiini, kalbinde kendisine kar zerre kadar sevgi besleyenlerin de bu daire iinde yer aldn, dmanlk edenlerin bu kurtulutan nasip alamayacan syler (Jamil M. Abun-Nasr, The Tijaniyya, s. 43-44). Zhidne bir hayat yaamak iin btn maln tasadduk etmek isteyen zengin bir mridine hayr severlikte ifrata kamamasn, servetini korumasn, ancak servetin kendisini Allahtan koparmamasna dikkat etmesini, mridlerine de bu dnyada mutlu ve zengin olmaya almalarn sylemesi onun zhd anlayn yanstmas bakmndan nemlidir. Ticniyye Tarikat. Ahmed et-Ticn, eyhi Mahmd el-Krdden Halvetiyye hilfeti alp Cezayire dndnde bir Halvet eyhi sfatyla irad faaliyetine balam, Ebsemgnda mnev kefe nil olup Hz. Peygamber tarafndan kendisine irad yetkisi verildiini syledikten sonra hibir tarikatla ilgisi bulunmadn bildirip tarikatna Tarkat- Ahmediyye/Muhammediyye adn vermitir. Bu sebeple Ticn kaynaklarnda tarikatn bir silsilesi olduu kabul edilmez, silsile Hz. Peygamber ve Ahmed et-Ticn ile balatlr. Bu sebeple mensuplar Ticniyye diye anlmaya balanm ve bu ad yaygnlk kazanmtr. Osmanl tasavvuf kaynaklarnda Mahmd el-Krdnin silsilesi eyh Hifn, Kutbddin el-Bekr, Karaba Vel, bn- Vel vastasyla Halvetiyyeye ulatndan Ticniyye Halvetiyyenin bir kolu olarak gsterilmektedir (Tomar-Halvetiyye, s. 85). Bu silsileyi Ali Harzim, Ahmed et-Ticnnin teberrken ald Halvet silsilesi diye kaydeder (Cevhirl-men, I, 43-44). mer b. Sad el-Ft de Ahmed et-Ticnnin nceleri bir Halvet eyhi iken bizzat Hz. Peygamber tarafndan irad grevi verildikten sonra tarikatn kurduunu ve adnn Tarkatl-Ahmediyye Muhammediyye-brhmiyye/Hanfiyye/Ticniyye olduunu syler (Rimu izbir-ram, I, 190191). Sa veya l dier tarikatlara mensup herhangi bir velnin ziyaret edilmesinin yasak olmas Ticniyyenin kayda deer bir zelliidir. Ticniyye tarikatnda db ve erknn temelini Ahmed et-Ticnnin Hz. Peygamberden ald kabul edilen Saltl-ftih ve Cevheretl-keml adl iki ksa salavat oluturur. Ticn dervilerinin uygulamakla ykml olduklar evrd tr vardr. Bunlarn ilkine vird, ikincisine vazife, ncsne hadra (hazret) ad verilir. Vird sabah ve akam gnde 100 istifar, 100 salavt- erife, 100 kelime-i tevhid okumaktan ibarettir. Herhangi bir salavat okumak ciz olmakla birlikte Saltl-

ftihi okumak daha faziletlidir. Otuz defa estafirullhil-azm ellez l ilhe ill hvel-hayylkayym, elli Saltl-ftih, 100 kelime-i tevhid ve on iki Salt cevheretil-keml okumaya vazife denir. Vazife gnde bir veya iki defa okunur. Ahmed et-Ticn, Cevheretl-kemlin gnde yetmi defa tekrarlandnda Hz. Peygamber ve drt halifenin orada mnen hazr bulunup evrdn okunuuna katldklarn syler. Hadra cuma gnleri ikindi namaz cemaatle klndktan sonra gerekletirilir; bu srada 1000 veya 1500 defa kelime-i tevhid yksek sesle zikredilir. Hz. Peygamberin rettii Saltl-ftih ve Cevheretl-kemlin dier tarikatlarn mensuplarnca okunan virdlerden daha faziletli sayldna ve Ticn olmayanlarn bunlar okusalar dahi faydalanamayacaklarna inanlr. Ahmed et-Ticnnin vefatndan sonra vasiyeti zerine yerine geen Sd Ali b. s et-Temms, Ticnnin oullar Muhammed el-Kebr ve Muhammed es-Sagrin Fastan Aynimzye gitmelerini istemi, kendisi, doum yeri olan Gney Cezayirin Sf blgesinde Temmsn ehrindeki Tamalhat Zviyesine gidip irad faaliyetine balamtr. Onun eyhlii dneminde gnderdii halifeler vastasyla Ticniyye Tunusun Cerd blgesinde, Tevrik vastasyla Sahr kabileleri arasnda yaylmtr. te yandan Aynimzde Ticnnin oullar evresinde geni bir Ticn dervileri grubu olumu ve Aynimz, Ali b. s et-Temmsnin banda yer ald Tamalhat Zviyesinden sonra tarikatn blgedeki ikinci merkezi haline gelmitir. Bu srada Cezayire hkim olan Osmanl idarecileri Ticnlerin gvenini kazanmak iin Muhammed el-Kebri grmeye davet etmi, ancak Muhammede Trklerin kendisini ldrmeyi planlandnn bildirilmesi zerine, daha nce babasnn Osmanl yneticileri tarafndan Cezayirden karldn hatrlayan Muhammed el-Kebr bu davete uymamtr. Aynimz 1820 ve 1822 yllarnda Osmanl kuvvetleri tarafndan kuatlm ve ehir Osmanllarn kontrol altna girmitir. Bu durum Ticnlerle Osmanl yetkilileri arasndaki gerginliin artmasna yol amtr. Osmanl yetkililerinin vergilerini dzenli biimde demeyi srdrdkleri mddete Ticnlere birtakm imtiyazlar vermesine ramen gerginlik giderek trmanmtr. Muhammed el-Kebr, 1826da Osmanllara kar asker bir harekt balatmak amacyla Masharaya gitmi, burada Emr Abdlkdir el-Cezirnin babas, Kdir eyhi Muhyiddine bal Ben Him kabilesi reisleriyle Cezayir valisine kar isyan iin anlamtr. Ben Him ile Ticnler arasndaki ittifak renen Cezayir Valisi Hasan Paa, Garis vahasna gelmi ve Ben Him kabilesinin bir ksmn isyandan vazgemeye ikna etmitir. Kendisini destekleyen Ben Erba kabilesinden 300 kiiyle yalnz kalan Muhammed el-Kebr ve birka mridi savaa girmekten ekinmemitir. Muhammed el-Kebr yakalanp bir sre hapsedildikten sonra idam edilmi, klc stanbula II. Mahmuda gnderilmitir (1827). Kardeinin lm zerine Muhammed es-Sagr, Ticniyyenin Aynimz kolu eyhi olmutur. 1830 ylndan itibaren Cezayirin Osmanllarn kontrolnden kmas, lkenin gneyinde bir Ticn devleti kurmak isteyen Aynimz Ticnlerini memnun etmitir. 1832de Emr Abdlkdir, Fransz igaline kar yrtlecek savata Cezayirdeki kabileler tarafndan lider seilmitir. Fakat Muhammed el-Kebrin Abdlkdirin mensup olduu Ben Himin kendisini terketmesinden dolay ldn dnen Aynimz Ticnleri, Emr Abdlkdirin otoritesi altna girmeyi kabul etmemitir. Emr Abdlkdir, Muhammed es-Sagrden Aynimzye vekil olarak tayin ettii el-Hc el-Arabye itaat etmesini istemi, Muhammed es-Sagr bunu kabul etmeyince Aynimz, Emr Abdlkdire bal kuvvetler tarafndan kuatlmtr. Alt ay sren kuatma sonunda taraflar arasnda anlama salanmtr (1838). ehri terkeden Muhammed es-Sagr ertesi yl tekrar direni balatm ve Emr Abdlkdire kar Franszlarn desteini almaya almtr. Muhammed es-Sagr, babasnn kendi

yerine tayin ettii Tamalhat Zviyesi eyhi Sd Ali et-Temmsnin 1844 ylnda vefatnn ardndan Ticniyye tarikatnn ikinci postniini olmu ve ayn yl Tamalhat ziyaret etmitir. Muhammed esSagrin bu srada Marib sultannn oluna gnderdii, Fransz igal glerinden duyduu rahatszl dile getiren mektuplarn Franszlarn eline gemesi, onun Cezayir halklarn kendilerine kar kkrtmasndan ekinen Franszlar tedirgin etmitir. Fransz smrge idaresi bakan 1847de Aynimzyi ziyaret etmi ve Muhammed es-Sagr tarafndan arlanmtr. Muhammed es-Sagrin lmnden (Receb 1270 / Nisan 1854) sonra Sd Ali et-Temmsnin byk olu Sd Muhammed el-d tarikatn liderliine seilmesiyle Ticniyye eyhlii tekrar Temms ailesine gemitir. Sd Muhammed el-d de babas gibi Fransz igal gleriyle atmaya girmek yerine iyi ilikiler srdrmeyi tercih etmitir. te yandan Aynimz Zviyesinin eyhliine Muhammed es-Sagrin olu Sd Ahmed gemi, onun Aynimz Zviyesi postuna oturmasyla Muhammed es-Sagrin Franszlarla kurduu bir anlamda zoraki temaslar gerginlemeye balamtr. Evld- Sd e-eyh kabilesinin Franszlara kar balatt direnii Ticnler de desteklemitir. Bunun zerine ubat 1869da Aynimzye hcum eden Franszlar, Sd Ahmed ve kardei Beri almtr. Sd Ahmed, 1870te Fransz makamlarnn kendisi hakknda duyduu kukular gidermek amacyla Parise gitmi, Aurel Picard adl bir kadnla evlenip ertesi yl Cezayire dnmtr. 1876da Tamalhat Zviyesi eyhi Muhammed el-din lmnden sonra Aynimz Zviyesi mensuplar Sd Ahmedi Ticniyyenin tek lideri olarak iln etmi, bu giriim karsnda Temmsn Ticnleri, Muhammed el-din kk olu Muhammed esSagri eyhlik makamna getirmitir. Sd Ahmed, tarikatn tek merkezden ynetilmesini salamak amacyla grmeler yapmak zere kardei Beri 1884te Temmsne gndermitir. Ticn ailesiyle Sd Ali et-Temms ailesi arasnda eyhlik konusunda mnvebe yoluyla sregelen iyi ilikiler, Tamalhat Zviyesi mensuplarnn Sd Ahmedin tek liderliini kabul etmemeleri zerine bozulmutur. Sd Ahmed vefat edince (Nisan 1897) Aynimz Ticnleri kardei Sd Beri tarikatn yeni eyhi semi, Sd Beir aabeyinin lmnden sonra Madame Aurel ile evlenmitir. 1933te len Aurelin hayatnn son yllarnda mslman olduu bildirilmektedir. 1870li yllarda Tamalhat Zviyesi Ticnleri ile Aynimz Zviyesi Ticnleri arasnda meydana gelen ihtilf XX. yzylda da devam etmitir. Ancak bu ihtilfa ramen Ticniyye zayflamayp bu iki zviyeden bamsz eyhler vastasyla Afrikada ok geni bir corafyaya yaylma imkn bulmutur. Ticniyye, Tunusta Ahmed et-Ticnnin halifelerinden Mahmd el-Men ile lim ve air brhim er-Riyh tarafndan yaylmtr. Riyh 1828de Tunus bamfts, daha sonra Zeytne Medresesi bamderrisi olmutur. Bata Mehmed Sdk Paa olmak zere Tunus beyleri tarikatna intisap ederek onu desteklemitir. XIX. yzyln sonunda btn Marib ehirlerinde Ticn zviyeleri kurulmu, Merake, Ticniyyenin Maribdeki en nemli merkezi haline gelmitir. Ancak tarikat daha ok Berberlerin meskn bulunduu Ssta Muhammed b. Ahmed el-Kanssnin gayretleriyle yaylmtr. Marib Ticnleri, Aynimz ve Temmsn zviyeleri arasnda gerginliin olutuu dnemde bamsz hareket etmeye almtr. te yandan Ahmed et-Ticnnin Tilimsn Zviyesine tayin ettii Sd Thir, Ticnnin lmnn ardndan eyhliin kendisine getiini sylemi, Ahmed et-Ticnnin soyuna mensup Aynimz eyhlerinin Franszlarla iyi ilikiler iinde bulunmasna ve izledii siyas izgiye kar km, yazd risleleri Fas blgesindeki Ticnlere gndererek onlar bu duruma tepki gstermeye armtr. Senegalin gneyindeki Halvarda doan el-Hc mer el-Ft, Ticniyye tarihinin en nemli

isimlerinden biridir. 1825te hac srasnda Mekkede Ahmed et-Ticnnin Hicaz blgesi halifesi eyh Muhammed el-Glye intisap ederek yl hizmetinde bulunduktan sonra Bat Afrikaya halife sfatyla gnderilen mer el-Ft etkili bir irad faaliyeti sonunda mridlerinden oluturduu 30.000 kiilik ordusuyla 1852 ylnda Franszlara kar cihad hareketi balatm, cihad ve fetih seferleri neticesinde binlerce putperestin mslman olmasn salamtr. Ticniyyeyi Senegalden Tinbkt ve Sierra Leoneye kadar yayan el-Hc mer, Tekrr Devleti diye anlan bamsz siyas bir birlik meydana getirmi ve 1864 ylnda Msnda cephede savarken ehid dmtr. el-Hc merin Rimu izbir-ram al nri izbir-racm adl eseri Ticniyyenin temel kitaplarndan biridir. Kurduu devlet oullar tarafndan Franszlarn blgede hkimiyeti ele geirdii 1893-1894 yllarna kadar varln srdrmtr. Ticniyye, Moritanyaya bu blgede doan Muhammed el-Hfz el-Muhtr tarafndan gtrlmtr. Mekkeden dnnde Fasta Ahmed et-Ticnye intisap eden Muhammed el-Hfz (. 1830), irad faaliyeti iin gnderildii lkesinde Ticniyyeyi Hz. Ali soyundan geldiini iddia eden dev Ali kabilesi mensuplar arasnda yaymtr. Ticniyye tamamen Ticn olan bu kabilenin yan sra dier kabileler arasnda da yaylarak Moritanyann mill tarikat haline gelmitir. dev Ali kabilesi Ticniyyenin Bat Sudan ve Senegalde yaylmasnda nemli rol oynamtr. dev Ali Ticnleri, tarikatn dier lkelerdeki temsilcileriyle temas kurmak amacyla Msr ve Marib ehirlerine seyahatler dzenlemitir. Ahmed b. Emn e-inkt (. 1913) Moritanyal nemli Ticn lim ve melliflerindendir. el-Hc mer el-Ftnin yan sra el-Hc Mlik Siy ve Muhammed Hfzn halifesi Mevld Fl, Ticniyyenin Senegalde yaylmasn salayan nemli isimlerdir. el-Hc Mlik Siy, Fransz hkimiyeti altnda bulunan lkesinde eitimini stlendii modern eitim kurumlar tesis etmeye alm, halifelerinin faaliyetleriyle Ticniyye XX. yzylda Senegalde gl bir siyas akm haline gelmitir. Moritanya, Nijer, Nijerya, Gambia, Gine Bissau, Fildii Sahili, Gana ve Togoda geni bir mrid kitlesi bulunan brhim Niys da Senegalli nemli bir Ticn eyhidir. Bat Afrikada etkili olan Ticn eyhlerinden eyh Hamallah, Franszlara kar mcadeleye girien Ticniyyeye dier mslman gruplarn katlmas iin almtr. 1935 ylnda gzaltna alnp Fransaya gtrlen eyh Hamallahn iki yl sonra lkesine dnmesine izin verilmitir. 1940ta Cezayirde tutuklanp on yl hapse mahkm edilmi, 1942de Cezayirden Fransaya gtrlm ve ertesi yl burada kaldrld hastahanede vefat etmitir. eyh Hamallah, mensuplarnca Ticniyyenin Hamliyye kolunun kurucusu kabul edilir (bk. HAMLYYE). Ticniyye, II. Abdlhamidi ziyaret eden baz Ticn eyhleri vastasyla stanbulda ok snrl da olsa tannma imkn bulmutur. Ticniyyenin Sudanda yaylmasn salayan eyh Muhammed Muhtr, Drfr Sultan Ali Dnrn elisi olarak stanbula gelmitir. II. Abdlhamidin Ticniyyenin btn Afrikadaki yaygnlndan slm birlii siyaset balamnda yararlanmak istedii, 1897de stanbula gelen Sd Muhammed el-Ubeyd ile grt ve stanbulda bir Ticn zviyesi ald kaydedilmektedir. Ancak son dnemlerde hazrlanan stanbul tekkelerine dair listelerde Ticniyye tarikatna ait bir tekke grnmemektedir. Bununla birlikte 1342 (1923) ylnda stanbulda baslan Risle-i Evrd- Ticniyyenin kapanda, rislenin Eyp Baba Haydar mahallesindeki Ticn dergh postniini, Fetvhne-i l msevvidlerinden Mehmed Can Zeki Efendi tarafndan hazrland kaydedilmektedir. Bu bilgiye dayanlarak ad geen derghn

stanbulda faaliyet gsteren ilk ve tek Ticn dergh olduu sylenebilir. stanbula gelen dier Ticn eyhi Muhammed b. Fzh, Abdlhamid tarafndan karlanm, padiah kendisine btn Osmanl eyaletlerinde seyahat etme hakk tanyan bir belge vermitir. Ticniyye Trkiyede, 1906da Ankarada doup hukuk tahsili yapan Kemal Pilavolunun Ticn eyhi olduu iddiasyla 1940l yllarda ortaya kmasndan sonra gndeme gelmitir. Mridlerinin giritii baz siyasal ve provokatif eylemler sebebiyle 1952de yarglanp mahkm edilen Kemal Pilavolu mecburi ikamete tbi tutulduu Bozcaadada vefat etmitir (1977). Ticniyye zerine Batda ok sayda alma yaplmtr (nemlileri iin bk. bibl.).

BBLYOGRAFYA

M. Tayyib b. M. el-Hasen, el-fdetl-Amediyye li-mrdis-sadetil-ebediyye, Kahire 1971; Ali Harzim el-Marib, Cevhirl-men ve bulul-emn f feyi seyyid Ebil-Abbs etTicn, Kahire 1397-99/1977-79, I-II; mer b. Sad et-Ft, Rimu izbir-ram (Ali Harzim elMarib, Cevhirl-men iinde); Harrzde, Tibyn, I, vr. 210b; M. Rinn, Marabouts et Khouan: Etude sur lIslam en Algrie, Alger 1884, s. 416-452; M. el-Arab es-Sih, Buyetl-mstefd lieri Mnyetil-mrd, Kahire 1393/1973; Tomar-Halvetiyye, s. 85; Mehmed Can Zeki, Risle-i Evrd- Ticniyye, stanbul 1342; Hseyin Vassf, Sefne, IV, 207-212; Ahmed b. Muhyiddin etTicn e-inkt, el-Fttr-rabbniyye fit-terbiyetit-Ticniyye, Kahire 1952; J. S. Trimingham, A History of Islam in West Africa, Oxford 1970; a.mlf., The Sufi Orders in Islam, Oxford 1971, tr.yer.; a.mlf., The Influence of Islam upon Africa, London 1980; Ahmed el-Ay Skeyrec, Refun-nib bade kefil-icb ammen tel maa-ey et-Ticn minel-ab, Rabat 1971; Seyyid Muhammed e-inkt, Mevlidt-Ticn, Kahire, ts.; B. G. Martin, A Short History of the Khalwati order of Dervishes, Scholars, Saint and Sufis (ed. N. R. Keddie), Berkeley-Los Angeles 1972, s. 275-305; a.mlf., Smrgecilie Kar Afrikada Sufi Direni (trc. Fatih Tatllolu), stanbul 1988, s. 65-67, 91-129; a.mlf., Ticnler ve Muhalifleri: Gana ve Togodaki slamla lgili Yeni Gelimeler, slm Dnyasnda Tarikatlar (nr. A. Popovic-G. Veinstein, trc. Osman Trer), stanbul 2004, s. 541-558; Mervyn Hiskett, The Development of Islam in West Africa, London 1984, s. 250-254; L. Brenner, West African Sufi, London 1984, s. 35-45; Amadou Makhtar Samb, Introduction la Tariqah tidjaniyya, ou voie sprituelle de Cheikh Ahmad Tidjani, Dakar 1994; Abdlazz el-yid et-Ticn, el-Beyn vet-tebyn al enne-eyet-Ticn min ekbiril-rifn (nr. Ahmed M. Hfz et-Ticn), Kahire 1996; Abdelaziz Benabdellah, la Tijnia: Une voie spirituelle et social, Marrakech 1999; la Tijniyya: Un confrrie musulmane la conqute de lAfrique (ed. J.-L. Triaud-D. Robinson), Paris 2000; Ahmed el-Ezm, e-aratt-Ticniyye filMarib ves-Sdnil-arb, Muhammediye 1421/2000, I-III; Jamil M. Abun-Nasr, The Tijaniyya, London 1965; a.e.: Son Dnem Tasavvuf Akmlarndan Ticniyye ve Tekrr Hareketi (trc. Kadir zkse), Ankara 2000; a.mlf., al-Tin, EI (ng.), X, 463-464; a.mlf., Tiniyya, a.e., X, 464466; Mustafa Tekin, Ticanlik, Modern Trkiyede Siyas Dnce: slmclk (haz. Yasin Aktay), stanbul 2004, s. 260-263; Abdurrahman Kn, el-c mer el-Ft ve areketh f arbi fra: 1797-1864, Dakar-Senegal, ts.; Ubeyde b. Muhammed et-Tt, Mizbr-rametir-rabbniyye fitterbiye bit-taratit-Ticniyye, Beyrut 2008; W. M. Johnson, The Tijaniyya Sufi Brotherhood Amongst the Idaw Ali of the Western Sahara, The American Journal of Islamic Studies, I, Plainfield

1984, s. 79-81; S. M. Lliteras, The Tijaniyya Tariqa in Cape Town, Journal for Islamic Studies, XXVI, South Africa 2006, s. 71-91; R. Seeseman, Three Ibrhms: Literary Production and Remarking of the Tijaniyya Sofi Order in Twentieth-Century Sudanic Africa, WI, XLIX (2009), s. 299-333; Pervne Urcniy, Ticniyye, Dninme-i Cihn- slm, Tahran 1380/2002, VI, 557560; Ali Rz brhim, Tcniyye, DMB, XVI, 616-620. Kadir zkse

TCN, Muhammed b. Ahmed


( ) Eb Abdillh Muhammed b. Ahmed b. Muhammed b. Ebil-Ksm et-Ticn et-Tnis (. 712/1312) Dvnr-resil ktibi, edip ve air. Tunusta dodu; birok lim ve devlet adam yetitiren kkl bir aileye mensuptur. Marib-i Aksda yaayan Ticn kabilesinden olan byk dedesi Ebl-Ksm, Muvahhidlerin ordusu iinde frkyeye gelerek Tunusa yerlemiti (555/1160). Babas Ahmed ve amcas brhim, Hafs saraynda nemli grevler stlenmilerdi. Olu Abdullah, Rilett-Ticn mellifi mehur seyyahtr. Muhammed et-Ticn babasndan ve bnl-Ebbr, Eb Muhammed bn Brtule, Ebl-Abbas bnlGammz el-Belens, Hasan b. mer el-Hevvr et-Trablus gibi limlerden ilim tahsil etti. bnlEbbrdan btn eserlerini rivayet iczeti ald. Muhtemelen Tunus Hafs saraynda turake (ktibl-alme) olan hocas bnl-Ebbr vastasyla daha gen yata iken Dvnl-inda ktip olarak grev ald. Cezayirin Bicye ehri Hafs Emri Eb Zekeriyy Yahy b. Eb shak brhimin istei zerine 684 (1285) ylnda oraya gitti ve turakelik grevine tayin edildi. bnl-Ahmerin Ticnye grev veren Bicye emri olarak zikrettii Abdlazz b. brhim, Eb Zekeriyynn kardei Eb Fristir. Eb Frisin 682de (1283) bn Eb Umre ile yapt savata ldrlmesinden iki yl sonra Eb Zekeriyy Bicyede istikllini iln etmitir (bn-emm, s. 78; Brunschvig, s. 117118, 134). Sultan Eb Asde II. Muhammed zamannda (1295-1309) Emr Eb Yahy Zekeriyy b. Ahmed el-Lihyn bavezirlie tekabl eden eyhl-muvahhidn makamna gelince Ticnyi tekrar Tunusa arp ona Dvnr-resilde yksek bir grev verdi; Ticn muhtemelen vefatna kadar bu grevini srdrd. bnl-Ahmer, Ticnnin lm tarihini vermez. Ticnnin arkada Ebl-Ksm b. Abdlvehhb b. Kid el-Kelden onun vefat srasnda bile iir yazdna dair bir nakilde bulunan bnt-Tavvh 712 (1312) ylnda ldn kaydeder (Sebkl-mal, s. 168). ada aratrmaclardan Hasan Hsn Abdlvehhb kaynak gstermeden Ticnnin 710da (1310-11) vefat ettiini syler (Rilett-Ticn, Hasan Hsn Abdlvehhbn takdimi, s. 18). Hafs sarayndaki resm grevleri yannda edip ve air olarak tannan Ticnnin iirlerinden baz paralar eitli kaynaklarda gnmze ulamtr. Tarihi bnt-Tavvh ondan ders almamakla birlikte kendisiyle ok grtn, umumi ve mutlak iczet aldn, edebiyat dnda bir meziyeti bulunmadn, iyi bir air olduunu ve ok sayda methiye yazdn belirtir ve bir mersiyesini kaydeder (Sebkl-mal, s. 68; baz kasideleri iin bk. Ticn, s. 129-130, 198, 234; Ahmed etTavl, s. 267-272). Kadn-erkek ilikileri ve cinsel konulara dair olu Abdullah et-Ticn tarafndan yazlan Tufetl-ars ve nzhetn-nfs adl eser yanllkla babasna nisbet edilerek yaymlanmtr (Kahire 1301; nr. Eb Hcer, Kahire 1987; nr. Fud kir, Kahire 1990; nr. Cell Atyye, London 1992; nr. Salh Ebs-Sud, Kahire 2003).

BBLYOGRAFYA

Ticn, Rilett-Ticn, Tunus 1377/1958, s. 129-130, 198, 234; ayrca bk. Hasan Hsn Abdlvehhbn takdimi, s. 17-19; bnt-Tavvh, Sebkl-mal li-fekkil-il (nr. M. Mesd Cbrn), Beyrut 1995, s. 67-68, 165-168; bnl-Ahmer, Mstevdaul-alme (nr. Muhammed etTrk et-Tnis-Muhammed b. Tvt et-Ttvn), Ttvn 1384/1964, s. 34; bn-emm, elEdilletl-beyyinetn-nrniyye f mefirid-devletil-afiyye (nr. Thir b. Muhammed elMamr), Tunus 1984, s. 78; Ayy, er-Riletl-Ayyiyye, Rabat 1397/1977, II, 252; Serks, Mucem, I, 650-651; Brockelmann, GAL, II, 334; Suppl., II, 368; Muhammed el-Ars el-Matv, esSalanatl-afiyye, Beyrut 1406/1986, s. 254, 286, 292, 298; R. Brunschvig, Tru fryye filahdil-af (trc. Hammd es-Shil), Beyrut 1988, s. 117-118, 134; Muhammed en-Neyfer-Ali enNeyfer, Unvnl-erb amm neee bil-bildit-Tnisiyye min limin edb, Beyrut 1996, I, 279-283; Ahmed Haddd, Rilet bn Reyd es-Sebt, Rabat 1424/2003, I, 328; Ahmed et-Tavl, el-Edeb bi-Tnis fil-ahdil-af, Tunus 2004, s. 267-272; M. Plessner-[Taeb el Achche], alTin, EI (ng.), X, 462-463; Mnr Ruveys, et-Ticn, Eb Abdillh Muammed b. Amed, Mv.AU, IV, 401-403. Ahmet zel

TCNYYE
() Ahmed et-Ticnye (. 1230/1815) nisbet edilen tarikat (bk. TCN, Ahmed b. Muhammed).

TCARET
Kr amal mal mbadelesi mesleine ticret, bu meslein mensubuna tcir (oulu tccr) denir. Bir gre gre ticaret Arapaya rmce ve Srynceden gemi olup asl tiggr ve tgrtdr. Akkadcada tcir, ithalt, acente anlamnda t/damk/gru ve Sumercede damgr kelimeleriyle de ilikilidir (Jeffery, s. 90-91). Baz kaynaklardan Chiliye Araplarnn ticareti iki alm satmyla zdeletirdii anlalmaktadr (bnl-Esr, I, 181). retim-tketim balantsn salayan ara iktisad aamay oluturan ticaretle bey ve ir kelimeleri arasnda umum-husus ilikisi vardr. Ticaret kelimesi yedisi Medinede inen sekiz yette dokuz yerde geer (el-Bakara 2/16, 282; en-Nis 4/29; et-Tevbe 9/24; en-Nr 24/37; Ftr 35/29; es-Saf 61/10; el-Cuma 62/11) ve genel hukuk dzenlemeden sz eden ikisi hari (el-Bakara 2/282; en-Nis 4/29) bu yetlerde, ticaretin simgeledii ksa vadeli dnyev kazanca odaklananlar uyarp hiretteki gerek kazanma ynlendirme ve ticar ilemlerin mminleri Allah hatrlamaktan alkoymasn engelleme amac n plandadr. Nis sresinin 29. yetinde insanlara, karlkl rzaya dayanan ticaret imkn varken haksz yollara tevessl edilmemesi uyars yapldktan sonra hukuk ve ticar ilemlerin aldanma ve aldatmadan uzak, ak ve gvenilir biimde taraflarn bilgi ve hr iradesiyle gerekletirilmesi ilkesi vurgulanr. Bu anlamda ticaret slmda vlm ve Hz. Peygamber, Gvenilir, drst tcir peygamberler, sddklar ve ehidlerle beraberdir (Msned, III, 437; bn Mce, Ticrt, 1; Tirmiz, By, 4); Rzkn onda dokuzu ticarettedir (bn Hacer el-Askaln, VII, 352) buyurmutur. Muhakkak Allahtan korkan, iyilik yapan ve doru olanlar dndaki tcirler kyamet gn fcirler olarak diriltilecektir melindeki hadis (Msned, III, 428, 444; bn Mce, Ticrt, 3; Tirmiz, By, 4; Drim, By, 7), ticar ilemlerde harama dmeme konusunda zami dikkatin gsterilmesi uyarsn yanstmaktadr. Usulne uygun yapldnda ticaret hell kazancn en yaygn, tabii ve mer yolu olduu gibi insanlar arasnda mallarn mbadelesini salad, ihmali durumunda herkesin zarara urayaca gz nne alnarak bu meslein icras farz- kifye, tcirin meslek hkmlerini renmesi farz- ayn saylmtr. Nitekim Hz. mer ahkmn bilmeyenleri ticaretten sakndrmtr. Halifenin sahbeye ticareti yabanclara veya klelere kaptrp onlarn egemenlii altna girmemeleri konusundaki tavsiyesi de bu balamda ele alnmaldr. slm ticaret hukuku erevesinde hr iradeyi tam yanstmayan faizli ve hileli muameleler, kumar/ans oyunu niteliindeki mlmese, mnbeze, mzbene gibi ve garar ieren muhkale, muhdara gibi Chiliye ticaret usullerinin yan sra aldatc reklamclk, yalan yere yemin, musarrt (sata karlaca iin st bir mddet salmam hayvan) ve alnt mallarn piyasaya srlmesi haram klnmtr. Pazara mal getirenlerin yolda karlanp piyasa fiyatn renmeden mallarn ellerinden ucuza alma (telakkir-rukbn), ihtikr*, nece, devam eden bir pazarlk zerine pazarlk (bk. MSVEME), bir satta iki sat, maln aybn gizleme ve etiket bilgilerinde sahtekrlk yasaklanmtr. Bunlara sala zararl ierie sahip rnlerin ticareti de katlabilir. Esasen sz konusu yasaklar standart rnlerin bulunmad, dolaysyla ticaret metnn bata fiyat, kalite ve lsnden phe edildii, yeterince aklk ve bilgi dolamnn bulunmad o piyasalarda bilinmezlik ve belirsizliin yan sra -bununla da balantl biimde-fhi haksz kazanlar dourmas mmkn btn ilemleri iermektedir. Hr insan; meyte, iki, domuz, kan, put, kumar ve falclk aletleri gibi tketimi veya kullanm haram klnm necis eyler; mdum ve ihraz edilmemi sahipsiz mallar ile mstehcen neriyat ticareti yasak olan kalemlerdir. Fkh kitaplarnda alm satmla balayan ayr ayr akid trleri ve konu balklar altnda ayrntl biimde ele alnan mumelt

blm, bir btn halinde ayn zamanda ticar ilemlerin temel fkh erevesini din ve ahlk ynyle beraber izmekte, bu alandaki temel yasaklama ve snrlamalarn yan sra kural ihlllerinin hukuk sonularn da vermektedir. Ticaret mallarnn zekta tbi olmas, zektn sarf yerleri arasnda yolda kalmlarla borlularn da saylmas ve deme imkn bulunmayan borlara devlet destei salanmas giriimcilerin dayanma ruhunu ve risk yklenme cesaretini arttrc unsurlardr. slm lkesinde ehirler aras ticaretten alnan i gmrkler Hz. Peygamber tarafndan yasaklanmtr. slm hukukular, yabanc tccarn deyecei gmrk vergisi veya diplomatik temsilcilerin sahip olaca imtiyazlar konusunu tartm, genelde Hz. merin uygulamasna dayanarak mukbele bil-misl ilkesini benimsemitir. Herkesle ticaret yaplmas mer kabul edilmekle beraber stratejik neme sahip at, silh gibi asker levazmn ve kleletirilen sava esirlerinin dman lkelerine ihracnn yasaklanmas gerektii vurgulanmaktadr. Buna gre sz konusu mallara gmrklerde el konularak bedellerinin sahiplerine iadesi icap eder. Ayrca sz konusu metn darya karlmas snr boylarndaki nbetiler tarafndan nlenmelidir (mesel bk. Eb Ysuf, s. 206; kr. Sahnn, IV, 270; Mevvk, IV, 253-254). Bylece muhtemel bir savata mslmanlar aleyhine kullanlabilecek siyas-asker adan hassas mallar iin kontroll ticaret rejimi nerilmektedir. Hz. Peygamber ticareti de kapsayan casusluk ve kar casusluk faaliyetleri zerinde de durmutur. Zira slmdan nce Arabistan ticaretini ele geiren Kurey bata olmak zere btn Arap kabileleri, hayatlarna ve mal varlklar ile kervanlarna ynelik her trl saldry nlemek iin casuslua nem vermilerdir. Kurey slmdan sonra bu faaliyetleri mslmanlara yneltmitir. Bunun en mehur rneklerinden biri, Eb Sfyn nderliinde Suriyeden gelen Kurey kervannn ald istihbarat sayesinde hem Resl-i Ekremin gnderdii casuslar hem de orduyu atlatarak Mekkeye ulamasdr. Hz. Muhammed ile ei Haticenin hayatlarn kazandklar ticarete slmn olumlu bak, dier dinlerde ve felsefelerde ounlukla ktlenen bu meslein en erefli meslek saylmasn (mesel bk. Cafer b. Ali ed-Dmak, s. 69; emseddin bn Mflih, III, 290-294) ve mslman toplumlarda uluslar aras dzeyde gelimesini zendirmitir. Bununla beraber mslman dnrler mevcutlar arasnda hangisinin asl veya stn meslek olduu hususunu tartmtr (Muhammed b. Hasan eeybn, s. 70-72; Eb Hayyn et-Tevhd, III, 60-62; Aleddin Ali bnl-Lebbd, s. 142, 144145). Reslullahn ticarete balandnda dua edilmesini vurgulayan hadisleri (Drim, stin, 57; Tirmiz, Daavt, 36) mslmanlarca mnferiden uyguland gibi bir pazar riteline dnen toplu niyazlar da yaplmtr. Nitekim ftvvet geleneinin ve Ahlik tekiltnn ticaret hayatna hkim olduu eski devirlerde baz i merkezlerinde esnafn sabahlar dkkn amadan nce bir yerde toplanp dua ettii bilinmektedir. XVI. yzylda arastalarda dua kubbeleri ortaya knca esnaf sabah namazndan sonra arnn bu blmnde toplanr, sekin bir kiinin nderliinde doruluk yemini ile hell ve bereketli kazan iin dua ederek dkknlarn aard. Tarih. zellikle en eski medeniyet havzalarn oluturan Ortadou ile in ve Hindistan arasndaki ticaret antik alardan beri insanln ortak yaamnn, i blmnn, mal, inan, dil, kltr ve medeniyetin taycsyd. Nitekim Kuranda ve dier kutsal kitaplarda Asyann batsndaki kle nakliyatn da ieren ok ynl ticarete yer yer atfta bulunulur. Mesel Hz. Ysufu kuyuda bulup Msrda satan ticaret kervan develerle Gileaddan Msra baharat, pelesenk ve mr gtren Medyenli smillere aitti (Ysuf 12/19; Tekvn, 37/25, 28, 36). Yine gece gndz gven iinde kervan seferleri dzenledikleri yerleim birimleri ana sahip Sebe kavmi daha uzak yerlerle ticaret

yapmaya balaynca dalmtr (Sebe 34/18-19; ayrca bk. I. Krallar, 10/2). Bbilin son kral Nabunaid (Nabonidus, m.. 556-539) Kuzey Arabistandaki Teymy ikinci baehir edinerek blgeyi nfuzu altna almaya alm ve yarmadann zellikle bat kys boyunca kervan ticaretini gelitirmitir. Eski Ahidde Teym kervanlarndan sz edilmesi (Eyub, 6/19; aya, 21/13-14) Hicaz kafilelerinin burada bir sre konakladn gsterir. Yarmadann kuzeyinde Hre ile Petra ve orta kesimdeki Necran gibi ehirler zenginliklerini bu kervanlara borlu olmutur. Medeniyet batya doru yayldka Ortadou transit ticarette nemli rol oynam, bu akta devletlerin, zellikle de imparatorluklarn dou ve batlar uzak mesafeli ticaretin gvenlii asndan byk nem tamtr. slmn zuhurunda Mekke, Arap yarmadasnn din ve ticar merkezi konumundayd. Gerek evresinde eitli panayrlarn kurulmas gerekse Kuranda da iaret edildii gibi (Kurey 106/1-4) yazn kuzeye, kn gneye giden kervanlarn urak yeri olmas Mekkeyi canl bir ticaret merkezi haline getirmiti. Mekkeliler iinde hr iradeyi tam yanstmayan faizli vb. ilemler, byk lde hile, garar ve kumar unsuru ieren ticar muameleler olduka yaygnd. Hak ve adalet ilkesinden uzak, ksa vadeli kara dayal ve glden yana ticar ilikiler toplumun yozlamasna sebebiyet vermiti. Dolaysyla Mekk sreler sadece dinitikad meselelere hasredilmemi, insan ilikilerindeki yozlamann iktisad hayattaki yansmalaryla ilgili eitli yetler de inmi, Hz. Peygamber bu yasaklar aklayp ticareti salkl bir yapya kavuturarak zendirmitir. Bylece ticaret Hicaz blgesinin ve slm toplumunun iktisad ve kltrel hayatnn ana unsurlarndan biri konumuna gelmitir (Kallek, s. 3-25). slm ticaret tarihini kronolojik olarak iktisad, hukuk ve teknik aralar, para ve pazar artlar, kaynak trleri ve siyasal kaymalarn belirledii dneme ayrmak mmkndr. I-IV. (VII-X.) yzyllar arasn kapsayan ilk dnemin belirgin zellii nce ksa bir sre iinde hkim olunan Dou Akdeniz ve Kuzey Afrika sahilleri, Basra krfezi ve Uman denizi kylarndaki ticaretin mslmanlarca ele geirilmesi, ardndan Asya ve Uzakdou ile iktisad ilikilerin gelitirilmesidir. slm fetihlerin arkasndan Afrika-Avrasya kara ktlesinin siyas haritasnn yan sra ticaret kalplar da nemli lde deimitir. Akdeniz ticaretinin uzun sre kesintiye urad iddias Avrupal tccar iin isabetli saylabilirse de mutlak ekilde doru deildir. nk ksa sre iinde bu boluu, deniz ar ticareti Iustinianos devrinden beri kontrolnde bulunduran Suriyeli ve Msrl tcirlerin elinden alan ilk mslman kuak doldurmaya balamtr. Nitekim sahbe arasnda Sad b. Zeyd el-Kure, Talha b. Ubeydullah, Osman b. Affn gibi Akdenizde ticaret gemileri altranlara, deniz ar ve ehirler aras, hatta uluslar aras ticaretle uraanlara rastlanmaktadr. Daha mer dneminde Dou Akdeniz sahillerinin byk blmnn fethedilmesi ve buralarn denizden gelecek tehlikelere ak bulunmas bir deniz gc hazrlanmasn gerektirmitir. Ayrca ticaretin eskiden beri yaygn olduu Suriye ve Msrn valileri, blgenin ve Akdeniz ticaretinin korunmasndaki nemini abucak kavradklar donanmay hemen kurmutur. Zira her iki blgenin Akdeniz sahillerindeki tersaneleri ele geirilerek burada yaayan denizci halktan gerekli mrettebat kolaylkla salanmtr. Bu kylardaki eski tersanelerden ve Fenike geleneini srdren ustalardan yararlanp ticaret gemilerini gasbeden korsanlara kar savaan mslman denizciler iin de gemiler yaplmtr (Makdis otuz alt farkl gemiden bahseder; Asent-tesm, s. 31-32). Nitekim Hz. mer zamannda deniz seferleri ksmen, Basra krfezi ve Uman denizi kylarnda sk grnen korsanlarn faaliyetlerine ynelmitir.

Ayrca ticaret filolar ile donanma arasnda yakn bir iliki salanm, dolaysyla ksa srede yeni gvenli bir ticar birlik kurulmutur. Emev hkimiyeti altndaki Akdeniz Suriyesinden Abbslerle beraber douya doru Irak ilerine kayma olurken Basra krfezine alan Badat, Akdenize bakan Dmaka oranla ok daha etkin bir yerel ve uluslar aras ticaret merkezine dnmtr. Badat, Basra, Srf, Kahire, skenderiye ve Hicaz yolu zerindeki Kfe ile Dmak da nemli ticar merkezlerdi. Bu dnemde Basra zellikle deniz ticaretinde ok mhim bir yer edinmitir. Dicle ve Frat nehirleri Basra krfeziyle Akdenizi birbirine balayarak Irak transit ticarette stratejik bir yere oturmutur. Msr iin ayn ilevi Kzldeniz ile Akdenizi birletiren Nil nehri grmtr. nsanlk tarihinin ilk dnya medeniyetine ev sahiplii yapan slm topraklar 750lerden itibaren Afrika-Avrasya zerinde Eski Dnyann oda konumuna gelmitir. Bilhassa II ve III. (VIII ve IX.) yzyllarda Akdeniz medeniyeti esasen mslmanlarn hkim olduu kylarda gelimitir. Endls Emevleri ile Abbsler arasndaki ticar ilikiler mslman gemilerinin serbest dolamn salarken bu devirde Dou mallarnn Batya tanmas mnasebetiyle byyen Akdeniz ticareti dengeyi Batllar aleyhine bozmutur. Dolaysyla spanyada Emev Devletinin kurulmasyla (756) balayan dnemde Akdeniz -hristiyan dnyasnn varln srdrd kuzey ksmlar hari- mslmanlarn egemenliinde kalmtr. Ege ve Adriyatik denizlerinin Bizansllarn kontrolnde bulunmasna ramen mslmanlarn Akdenizdeki hkmranl Avrupa ile ticaretin daha kolay yaplmasn salam, dou slm beldelerinin Endls ve Sicilyann yan sra dier Avrupa lkeleriyle ticareti IV. (X.) yzylda byk gelime gstermitir. Milletler aras ticarette Kuzey Afrika ve Endls, slm dnyas ile Bat Avrupa arasndaki gei kprlerinden biriydi. Mslmanlar Fransa ile ticareti srdrm, Amalfi ve Venedik gibi talya ehirleriyle olan iliki ise onlarn slm dnyasndan salanan mallarn tamacln yapmas eklinde devam etmitir. eitli sebeplerle yollar kesilmi veya kapanm olan maden ocaklar slm hkimiyetinden sonra tekrar faaliyete geirilmitir. Orta ve Gney Afrikadan Kuzey Afrikaya gelen altn tozu buradaki darphneleri beslemeye balamtr. Altaylardan, Urallardan, Kafkaslardan, hatta Dekken yarmadasndaki maden ocaklarndan slm dnyasna deta altn akmtr. Mslmanlarn aknlar bir sre Avrupay ekonomik bakmdan iine kapanmaya zorlamsa da slm leminin kereste, demir ve krk gibi mallara olan yksek talebi ok gemeden Avrupay da dnya ticaretine sokmutur. Mslmanlarn genellikle spanya zerinden talep ettii sz konusu mallar karlnda verdii, Avrupa kaynaklarnda 778 ylndan itibaren mancussos (Arapa menk) vb. kelimelerle anlan slm sikkelerinin Batdaki tedavl zamanla artmtr. Charlemagne da temel para ve l birimlerini slm birimlere balama politikas gtmtr. rann mslmanlarca fethinin ardndan Hazar denizinden de faydalanlmaya balanmtr. II-VII. (VIII-XIII.) yzyllar arasnda mslman devletlerin kuzey snrnn bir blmn oluturan Hazar denizindeki ve ona dklen dil, Ural ve Terek gibi nehirlerdeki beskn, Derbend, Bak, Gln, Deylem, ml gibi limanlarn Rusya, Bulgaristan, Crcn ve Taberistann ban ektii yerlerle ticar faaliyetlerinde byk canllk yaanmtr (Mesd, I, 168; bn Havkal, II, 332-333, 340, 378379, 382, 385). Mslmanlar Basra, blle, hatta Kzldeniz ve Aden limanlarndan Hindistan, Serendb (Seylan) ve ine ticar mallar sevkediyordu. Hindistanda ve Serendb adasndaki ticaret merkezleri arasnda Arap sleri ok nemliydi. Bu topraklarda zellikle Gucert, Maldiv ve Malabar kylarnda mslmanlarn siyas hkimiyet kurmasndan nce de youn Arap yerleimi vard.

Mslmanlar, in ve Uzakdou yollar zerindeki yerli halklarla kararak ticar birer s vazifesi gren barl yerleim alanlar oluturmutur. Mesel Hindistann gney sahillerinde zellikle Kerala-Malabar blgesinde Arap tcirlerinin yerli kadnlarla evliliinden Moplahlar (Mappilla) denen melez bir mslman topluluk meydana gelmitir. Coraf yaknl dolaysyla Araplarn slm ncesinde ticar ilikilerinin bulunduu blgeye mslmanlar hicretin hemen ardndan gelmeye balamtr. Moplahlarn nvesini oluturan bu ilk yerleimden sonra slmiyet yerli halk arasnda yaylmtr. Bat Asya ile in ve Uzakdouyu balayan deniz yollarnn zerinde yer almas ve Hint alt ktasna yaknl sebebiyle daima uluslar aras ticaretin bir paras olan Serendb adasnn kuzeybat sahilindeki Mahahitta Liman VII. yzyln balarndan itibaren Arap ve Fars asll tcirlerin urak merkeziydi. Ticaretle uraan mslmanlar adann kuzeyindeki yerli Tamil kadnlaryla evlenip burada yerlemitir. Zamanla adann d ticareti, Portekizlilerin X. (XVI.) yzyl boyunca sahil blgelerinin kontroln ve ihracatn tekelini ele geirmesine kadar mslmanlarn denetimine girmitir (DA, XXXVII, 426). Bu dnemde Afrika-Uzakdou arasndaki deniz ticaretinin younluu baz adalar g alan ticar sler haline getirmitir. Mesel zaman zaman Dou Afrikallarla Endonezyallarn ilk gmen sakinlerini oluturduu Madagaskara slmn douunun ardndan yerleen mslman tcirler de zellikle adann kuzeybat, gneydou ve dou kylarnda ticaret merkezleri kurmutur. in kaynaklarna gre mild V. yzylda Araplarn inhindi yarmadasna kadar ticar seferler yapmalarna karlk sadece Kamboya, Annam ve Tongkin blgelerinden ok az sayda inli Ortadouya gidiyordu. VI. yzylda in ile Arabistan arasnda Seylan zerinden kurulmu bir ticaret mevcuttu. 14 (635) ylnda Hz. mere gnderilen bir belgede o senenin ramazan veya ban ayndaki fethinden sonra blleye Uman, Bahreyn, Fars ve Hindistann yan sra inden de ticaret gemilerinin geldii bildirilmektedir (Dnever, s. 117). bnl-Kelb, Arabistann iki byk limanndan biri olan Debdaki panayra Sind, Hint ve in tcirleriyle Dou ve Bat milletlerinin geldiini sylemektedir. Hz. Osman zamannda Tang sllesi hkimiyetindeki (618-907) in baehrine bir heyetin gnderilmesiyle (31/651) balayan in-Arap siyas mnasebetleri yannda ticaret balar da gittike kuvvetlenmitir. I. (VII.) yzylda, zellikle deniz yolunun kullanld inran-Arabistan arasndaki ticaretin daha da gelimesi sonucu Basra krfezindeki Srf blgesi inli, indeki Khanfu (Kanton) Liman ise Arap tcirler iin nemli birer ticar merkeze dnmtr. Bu ilikileri bozan Talas Savann (133/751) ardndan mslmanlarn ilerlemesini nlemek amacyla vergi vererek bar yapmak zorunda kalan Tang iktidar, 755te kan byk bir isyan bastrabilmek iin Abbslerden yardm istemi, gnderilen 4000 kadar savann ine yerlemesine izin verilmitir. Malaka yarmadasnn gneyine urayarak in limanlarna ulaan birok mslman Arap bu ticar ilikiler sonucu Khanfu ve Hainan ehirlerinde kalp ticaret sleri kurmutur. Mesdnin Mrc-eheb adl eserinde inlilerin mallarn yelkenlilerle Dou Arabistana kadar getirdikleri, Uman limanlarna urayp Basraya kadar gittikleri kaydedilmektedir. Arap ticaret gemileri Srf-Maskat-HindistanSeylan-Malaya yarmadas-Malaka-Siyam krfezi-Pulu Kondor adas-in denizi rotasn takip ederek Khanfuya ulayordu. Tang hnedan ile Abbs hilfeti imparatorluk gvencesi altna aldklar Atlantik-Pasifik ticaret yollarna byk ilerlik kazandrmtr (Curtin, s. 105). Tang devrinden Sung devrine (907-1297) kadar geen srede ine gelen ranl ve Arap tcirlerin says gittike artmtr. Bu sralarda Badatta ipekli kuma, porselen, ay ve ham ipek gibi in

mallarn satmak iin zel pazarlar kuruluyordu ki bunlarn varl uzmanlam ticarete iaret eder. Ayn ekilde Tangn baehri Changandaki dkknlarda Arap ve ranllarn deerli talar, fildii, baharat, cam, inci gibi rnleri satlyordu. Hkmet lkenin gneydou blgesindeki baz limanlar yabanclarla ticarete tahsis etmiti. Zamanla inin gneydou blgesindeki mslmanlarn nfusu artm ve yabanc lkelerden gelenler arasnda ilk sray Araplar almtr. VII. yzyln ortalarnda Dou Asyaya deniz yoluyla yaptklar ticar seyahatler srasnda ine ulaan Arap ve ranl mslmanlar, muhtemelen orada tantklar Koreli tcirlerle birlikte Silla hnedannn hkm srd Koreye de gitmitir. ine gelen mslman tccar says arttka onlara ynelik ilemleri yrtecek merkezler kurulmu, mslmanlarn topluca bulunduklar Khanfu, Zeytun, Hang-chou ve Ming-chou gibi limanlarda deniz ve gemi ilerine ait brolar almtr. Ancak in ynetimine kar bir isyanda zaptedilen Khanfuda ounluu Arap ve ran asll mslmanlardan oluan on binlerce tccar ve zanaatkr katledilmitir (879). Kaanlar inhindi yarmadasna veya Malaya limanlarna doru yaylm, indeki ticaret merkezlerini zellikle Malaya yarmadasnn bat sahilindeki Kalah (Kedah) ehrine tamtr. Khanfuda din ve sivil otonomiye sahip olan mslmanlar, burada da nemli bir merkez kurduklar iin muhtemelen ayn toplumsal tekiltlarn srdrmtr. Deniz ticaretini byk lde baltalayan bu hadiseden sonra mslman tcirler Sung hnedan kuruluncaya kadar (907) fazla bir ticar teebbste bulunamamtr. Tang ve Abbs iktidarlarnn salad frsatlar, Akdenizdeki mslman-hristiyan ekimesinin dnda kalabildikleri lde yahudiler deerlendirmitir. Rzniyye (muhtemelen Farsa rhdndan [yol bilen] tremitir) ad verilen Gney Fransal yahudi tcirleri IX. yzyl balarnda Avrupay ine balayan ticaret gzerghlarnda etkili olmutur. Bunlar Avrupadan Kuzey Afrika, Gney Rusya, Ortadou, Horasan, Mvernnehir, Hindistan ve ine kadar gider ve Franszca, Slavca, Greke, Arapa, Farsa konuurlard. Eskia ve Ortaada ticaret yollar vastasyla in, ran, Hindistan, Rus stepleri ve Baltk lkelerine balanan Mvernnehir VIII. yzylda iktisad adan byk gelime gstermitir. Orta Asyadaki tcirler nehir yoluyla kuzeye ilenmi mal gtrp buralardan ham madde ve krk alrd. skandinav, Rus ve Baltk lkeleriyle ticarette dil Bulgarlar ve Hrizmliler su yollar zerinden byk rol oynamtr. slm lkelerinden gelen tcirler vastasyla slmiyet ksa zamanda Bulgarlar arasnda yaylm, mslman olan Bulgar Kral Alm Han, 920de Badata eli gndererek slm retecek din limleriyle cami ve kale yapacak mimarlar istemitir. Halife Muktedir-Billhn 922de Bulgar lkesine gnderdii Grgenten 3000 deve ve 5000 kiiyle yola kan elilik heyetinde bulunan bn Fadln bu yolculuu seyahatnmesinde anlatmtr. Sibirya dzlkleri, ran, in ve Hindistan ile Avrupadaki Gney Rusya ve skandinav lkelerini birbirine balayan ana yollarn kavak noktasnda bir ticaret merkezi konumuna sahip Hrizmin de bu devirde zellikle Detikpak ve Aa Volga arasnda eya nakliyatndaki yeri nemliydi. Hrizmdeki Kuzey ve Dou Avrupa ile Gney Rusyada da faaliyet gsteren mslman tcirlerin sz konusu ticaret yollarndan getirdii eitli emtia Hrizm pazarlarnda satlrd. Moollarn btn ark slm dnyasn istil etmelerinin sebebi de ticaretti. Rusya, Polonya ve skandinavyadaki arkeolojik kazlarda bulunan ok sayda Smn-slm sikkesi, IX. yzylda mslman tccarn zlandaya kadar gittiini veya en azndan etki alann genilettiini gsterir. Sz konusu bulgular Mvernnehirin de ad geen yerlerle canl ticar ilikilerin varln ispatlar. Dolaysyla bu dnemde serbeste ve youn biimde tedavl edebilen mal-para birimlerinin dnya ticaretini kolaylatrd sylenebilir. lgili verilerin kantlad zere slm dnyasnda pyitaht dndaki blgesel darphneler yaknlklarna gre ya maden ocaklar civarnda veya nemli yerel idar ve ticar merkez durumundaki ehirlerde

kurulmutur. Bu balamda zel sermayeyi olduka likit ve hareketli hale getiren, devlet gelirlerinin transferini ve resm demeleri kolaylatran kymetli ktlarn da uluslar aras ticaretteki rol vurgulanmaldr. Bunlardan hamiline dzenlenebilen ve ciro edilebilenlerin tedavl kabiliyeti yksekti. Hz. Peygamber devrinden beri kullanlmakta olup 18 (639) ylndan itibaren Cr Limannda istihkak senedi niteliine brnen sukk neticede bir eit murbaha endeksli varla dayal tahvil gibi ilem grebilmitir. Yeni slm devletinin Resl-i Ekrem ve ilk halife gibi bizzat ticaret yapm idarecilerce ynetildii gerei, kymetli evrakn idar kademelerde yaygn biimde benimsenmesinde rol oynam olabileceini dndrmektedir (Morony, XX [1993], s. 699). slm tarihinde ilk birka yzyl iinde iktisad ve ticar hayatn canlanmasyla beraber demeyi kolaylatran, alacak veya borcun bir yerden baka yere naklini salayan bor senedi, deme emri/ek, polie niteliindeki baz kymetli evrak IV. (X.) yzylda iyice yaygnlam, zerindeki deerler artm ve merkezleri Badatta, ubeleri dier ehirlerde bulunan sarraflar/cehbezler bunda nemli roller oynamtr. Bu ticaretin gelimesi bir eit bankerlik kurumunun domasna zemin hazrlam, sarraf btn mslman pazarlarnn vazgeilmez unsuru haline gelmitir. IX. yzylda sarraflar zengin tccara ve devlete finans hizmetleri vermitir. Faiz haram olduu iin bu ii daha ok gayri mslimler yapmtr. Batl lkeler, slm dnyasndan gerek Hal seferleri srasnda Ortadou gerekse ber yarmadas zerinden kymetli evrak hukukunun ba ektii ok ey renmitir. Batda check/chque, traffic, tariff, risk, tare, calibre, magazine, wechsel, wissel, douane gibi kelimelerle ifade edilen ara ve kurumlar genelde Hal seferleri srasnda Avrupaya aktarlmtr. Hallar slm ss eyalarnda lkelerine tamtr. Dokuma, seramik, cam, deri, lake, pirin mmullerinde talyan Rnesans tarzndaki rneklerin dnyada n kazanmasndan sonra bile mslman sanat rnlerinin toplanp ucuz sanayi taklitlerinin yaplmas ii srdrlmtr. Abbs idaresi altnda devrin btn medeniyet havzalarna komu ve ana arac konumunda olan mslman tcirler hepsinden tecrbe, mlmat ve mal alarak adalar arasnda en geni bilgiyi edinmekle kalmayp birinden dierine de aktarm, slm topraklarnda gelitirilen ticaret kalplar Romallar ve Perslerinkileri amtr. Deniz ve kara gzerghlar coraf artlarca belirlenmi olduundan pek deimemekle beraber slmn kentsel geliimi, hukuk dzenlemelerle akidlerin ve mal aralarn salanp uygulanabilir bir yapya kavuturulmas, mslmanlarn ticaretini besleyen retim lei gibi noktalarda ciddi farkllklar vardr. Romallar ve Persler, Dou ticaret metnn sadece belli ehirlerden gemesine izin vermi, gelen rnlere yksek gmrk uygulam, ihracat tarm rnleri ve baz mmul mallarla snrlamtr. Buna karlk slm gmrk vergilerinin genelde dkl, giri-k kaplarnn fazlal ok daha geni kapsaml, karmak ve youn ticaret kalplarnn varlna kanttr (EI [ng.], X, 470). Mslmanlarn balangta siyasal, daha sonra kltrel birlie dayanan ve Atlantik kylarndan in snrna, dil havzasndan Sahrya kadar yaylan drlislmn tamamn kapsayacak ekilde bir ortak pazar oluturup bu geni blgede ticaret yollarn konaklama tesisleriyle donatmalarnn nemli bir kresel aktr olmalarnda rol byktr. Bilhassa ticar gzerghlardaki yaplar ticaret merkezleriyle taray birletiren en nemli unsurdur. Abbs hilfeti ulam gvenliini salad gibi kervan yollar zerinde kuyular ve kervansaraylar yaptrm, ticaretin gelimesini hzlandrm, bu sayede kara ve deniz ticareti ksa srede gelimitir. Neticede bu dnem iin her ticaret yolunun Badata kt ve dnya eya fiyatlarnn tesbitinde Badat ve

skenderiye pazarlarnn esas alnd sylenebilir. Gerek devlete gerekse tccar ve haclara lkeler hakknda bilgi ounlukla mslman corafyaclar tarafndan verilmitir. in, Hint, Orta Asya ve Kuzey Afrika rnlerinin el deitirdii ticaretin hacmi ve eitlilii hakknda Chizin III. (IX.) yzylda yazd et-Tebaur bit-ticre adl eserde nemli bilgiler vardr. Sleyman et-Tcir adl bir tccarn ayn yzyln ortalarnda kaleme ald Abr-n vel-Hind adl seyahat gnl niteliindeki ndir kitaplarda da bu tr bilgiler bulunmaktadr. Ticaret taifesinin veklt-tccr/emnt-tccr denilen reisine bilhassa ran ve Hindistanda verilen melikt-tccr unvan, dier blgelerde farkl anlam kazanarak yabanc lkelerdeki bir nevi ticar temsilciye verilmeye balanmtr. Benzer ekilde zellikle Venedikli tccarn lke dnda ticaret kolonileri oluturmasyla beraber bunlarn korunmas ve idar-hukuk ilemlerinin kolaylatrlmas iin konsolosluk grevi ihdas edilmitir. Muhtemelen, ilk konsolos XII. yzyln balarnda skenderiyede grev yapm olup kendisine Venedik Devleti deme yapard. Ortaa talyan ehir-devletlerinin deniz ar ticar faaliyetlerinin ortaya kard konsolosluk kurumu diplomatik elilik deil bir ehrin yabanc lkelerdeki ticaret temsilciliiydi. Tcirlerin aralarndan setii bir mmessil konsl olarak mahall hkmetlerle ileri yrtr, sorunlar zer, vatandalarnn noterliini yapar, kendi lkelerine seyahat etmek isteyenlerin vize ilemlerini gerekletirirdi (DA, XXVI, 178-179). V-VII. (XI-XIII.) yzyllar arasndaki ikinci dnem Uzakdou ve Gney Avrupada deien blgesel ve uluslar aras artlar ierir ki bunlar doudan tekrar Akdenize doru bir iktisad, siyas ve coraf kaymay yanstr. Bunda X. yzyldan sonra Abbslerin zayflamas ve XI. asrdan itibaren slm dnyasnn eitli cephelerde igale mruz kalmasnn, zellikle Asyadan batya ynelen Tatar aknlarnn kara yollarn bir sre tkamasnn byk rol olmutur. Paralanan mslman birlii iktisad istikrarn bozulmasna, yeni kurulan devletikler de snrlarn, dolaysyla transit kara ticaretinde vergilerin artmasna yol amtr. Artk Asya ar ticaret, Moollarn blgeyi iktidarlar altnda yeniden birletirip dzeni salamalarna kadar yaklak drt asr aksayacaktr. Btn Kuzey Afrikaya hkmran olup Akdeniz egemenliini ellerine geiren Ftmler, Bizansn Dou Akdenizdeki faaliyetlerini nlemek iin Kahire, Dimyat ve skenderiye gibi ehirlerdeki tersaneleri gelitirip donanmay glendirmitir. Ancak Msr zerinde Ftm ve ardndan Eyyb hkimiyeti altnda yerli retime dayal ticaretin pekimesinin yan sra Msrla beraber Sicilya, Tunus ve Endls liman ehirlerinde younlaan sk bir Akdeniz ticaret a olumutur (EI [ng.], X, 470). Ali b. Osman el-Mahzmnin el-Minhcnda VI. (XII.) yzyln ortalarnda skenderiye, Tenns, Dimyat gibi uluslar aras limanlarda yk veya yolculardan alnan gmrkle rhtm vergi, resim ve harlarnn dkm yaplmakta; ithal, ihra ve transit ticaret mallarna ilikin ayrntl bilgi sunulmakta; bu limanlarda uygulanan idar-mal sisteme ve personele dair bilgiler verilmektedir. Ftmler, daha nce Mezopotamya ve Basra krfezi zerinden yrtlen ticareti Msr ve Kzldeniz hattna kaydrm, ticaretin arln Irak ve Uzakdoudan Akdenize ekerek mmul mallar zerine younlatrmtr. Kzldenizin tarihten bugne uzanan nemi hac yollar ve Avrupa-HindistanUzakdou ticaret yolu zerinde olmasndandr. Hint Okyanusundan gelen gemiler Adenden sonra Cidde, Yenbu (Cr), Hudeyde ve Masavva gibi limanlara urar, ardndan Svey veya Akabe krfezlerine ynelirdi; Akdeniz limanlarna ulatrmak zere getirdikleri mallar ise kervanlarla buralara tanrd. Bylece Kzldenizi kontrol eden siyas g eline ticaret ve hac yollarna hkimiyet gibi nemli bir avantaj geirmi olurdu.

VI. (XII.) yzyldan Memlk sultanlarnn baharat ticaretini tekellerine aldklar IX. (XV.) yzyln ortalarna kadarki dnemde Msrn dou ticaretinde Rzniyye tcirlerinin yerini, zellikle Hint Okyanusu ve Kzldenizde faaliyet gsteren ve Krim denen siyas himayeye mazhar tccar snf almtr. Krimler, bu ticaretten kendilerinden nceki tccarla kyas kabul etmeyecek kadar servetler kazanmtr. Bunlarn kebrt-tccr/rest-tccr unvan verilen bakanlarnn Memlk sultanlar huzurunda byk saygnlklar vard; yle ki nzrl-bahr vel-krim onlarn karlarn korumakla da sorumluydu (Curtin, s. 115; EI [ng.], IV, 640-643). Her ne kadar Krimlerin etkinlik alanlarn Maribden ine kadar genilettiklerine dair kaytlar varsa da VII. (XIII.) yzyln sonlarna doru Kuzey Hindistan ekonomisi glenmeye balaynca Arap ve ranl denizciler Hint Okyanusundaki stnlklerini ounluu Hindu olan Gucertllara kaptrmtr. Nitelikli i gc sayesinde Endls, yaanan btn olumsuz gelimelere ramen V. (XI.) yzylda da Avrupann en mreffeh blgesi olma zelliini koruyabilmitir. Maribde hkm sren Murbtlar ve Muvahhidler zamannda bilhassa Endlse nakliyecilik yaplm, gl donanmalarla Bat Akdeniz blgesi kontrol altnda tutulmutur. Bununla beraber XI. yzylda hristiyan Bat mslman Dou ile temaslarn arttrm, Bizansl ve Sicilyal tcirler Msr limanlarna sk sk uramtr. Endls mslmanlarnn giderek zayflamas yznden ve zellikle Hal seferleri srasnda hristiyanlar Akdenizde serbeste dolamaya balamtr. Venedik ve Cenovann, tccar snfnn devlet gcn sistematik biimde arkalarna alarak Adriyatik ve yon denizlerindeki etkinliklerini Akdenize tamalar Hallarn deniz yoluyla Filistine ulamalarn kolaylatrmtr. Kuds Hal Krallnn Dou Akdeniz sahil ehirlerini ele geirmesi bilhassa Venediklilerle Cenevizlileri glendirmitir. Avrupallar, zira ve sna bakmdan daha ileri seviyedeki slm dnyasnn rnlerini almak iin Dou Akdeniz limanlarna gelmi, Latin Hal devletleri Antakya, Trablusam ve Kudste ticar sler kurmu, bylece Akdeniz Dou mallarnn Avrupaya nakledildii bir ara ticaret blgesine dnmtr. 1043-1100 yllar arasndaki dnemde mslman ve Bizans donanmalar zellikle talya ehirlerinin donanmalarna galip gelirken XII. yzyln banda Avrupallar Korsika, Sardinya, Sicilya, Gney talya ve hatta Filistin ile Suriye sahillerindeki mslman hkimiyetini krmtr. Akdenizde Sicilya Normanlar, Venedik, Cenova, Piza, Napoli, Amalfi gibi btn Ortaa boyunca siyas ve ticar alardan gl denizci devletler kurulmu, Avrupann irtibat noktalarn oluturan Tunus ve Sicilya ayn yzylda yerini kademeli biimde talya ticaret ehirlerine kaptrmtr. Avrupann bu devirde balayan Akdeniz hkimiyeti XVI. yzyldaki Osmanl hkmranl dnda varln srdrmtr. Avrupallar, Abbs Devletinin kyle (656/1258) Osmanl Devletinin kuruluu arasndaki boluu iyi deerlendirmitir. Mslmanlarn ve Bizansn bu rekabette geriye dmelerinin sebepleri arasnda slm lemindeki mcadeleler, Bizansn Malazgirt yenilgisi, Endlsteki i kavgalar saylabilir. nk bu srada Bat Avrupa dndaki Akdeniz-Karadeniz lkeleri d istillarn etkisinde kalmtr. Genelde Akdeniz mslman denizciliinin zayflamas temaylne ramen bahriye aralar, Arapa seyrsefer rehberleri, gemilerin eitlilii ve donanm, liman ehirlerindeki tersanecilik hizmetleri, IX ve X. yzyllarda zirveye ulaan denizcilik sanayiinin ve grkemli ticaret filosunun hl varln srdrdn gsterir. V. (XI.) yzyla ait kaynaklar gemilerden bir tanesinin direk uzunluunu 23 m., kargo kapasitesini 300 ton olarak kaydeder. Hafif teknelere sahip olan tccar da nehir nakliyatna katkda bulunmutur. Ancak tersanecilikteki gelime XI. yzylda kereste ktl, tersaneler zerindeki

devlet tekeli, angaryaclk gibi sebeplerle neredeyse durmutur. Buna ramen mesel VI. (XII.) yzylda mslmanlar dmeni icat edebilmitir. Bu dnemde hukuk sistemi ticaretin yan sra ak deniz ve ky seferlerini, gemi kiralama szlemelerini, mevsimsel iilikleri, kra ve zarara katlm ortaklklarn, safra ve enkazla ilgili meseleleri daha ayrntl biimde dzenlemitir (EI [ng.], X, 471-472). Parasal sistemin birletirilmesine ramen blgesel sikkeler tamamen yok olmamtr. Nitekim bir blgenin paralar kolayca dierlerinin birimleriyle deitirilebilmitir. Ancak ticaret XI. yzyldan itibaren dirhemlerin ktl ve tezyifinden zarar grm, bylece Akdeniz blgesinde dirhem-dinar kurunda ciddi dalgalanmalar yaanmtr. Hallar ve spanyadaki hristiyan idareciler tarafndan srekli slm sikkesi kesilmesi bu parann salam dinar ve dirhem peindeki uluslar aras ilemlerde oynad roln gstergesidir (a.g.e., X, 471). V. (XI.) yzyldan balayarak gerek ticar mnasebetler gerekse Hal yamas sebebiyle Bat Avrupaya bol miktarda altn sikke girmitir. Bunun bir ksmnn Batllarn slm dnyasyla yaptklar ipek, baharat vb. ticaret karlnda slm dnyasna geri geldii sylenebilir; byk ksm Bizansa gidiyor ve oradan nomisma olarak yeniden slm dnyasna geiyordu. Anadolunun slm dnyasna katlmas ve Seluklularn ticar ilikileri engelleyenleri bertaraf etmek iin seferler dzenleme, mal ve can gvenliini salama, saldrya urayan tcirlerin zararlarn karlama, vergi muafiyeti ve indirimi gibi politikalaryla kuzey-gney ve dou-bat ticaret yollar alm, ini Orta Asya ve ran zerinden Mezopotamyaya, oradan Akdeniz kysndaki Antakya ve Sr limanlarna balayan pek yolu canlanmtr. Anadolu, Horasan ve Irk- Acemden Kirmana gelen kervanlar mallarn blgenin Tiz, Hrmz gibi limanlarndan Uman, Bahreyn, Hindistan, in, Zengibar, Habeistan, Msr ve dier yerlere gtryordu. Ticaret kervanlar Mvernnehir, Hrizm, ran, Azerbaycan, Irak, Suriye ve Anadoluda gvenli bir ekilde sefer yapabiliyordu. Zira Anadolu Seluklular bu yollar zerinde seyahat emniyetini salamak, yolcu ve kervanlarn istirahatini temin etmek gibi amalarla kervansaray/ribt ad verilen kale benzeri konaklama tesisleri kurmu, bunlar uluslar aras ticaretin gelimesine yardmc olmutur. Haberleme iin kurulan menziller ticaretin vazgeilmezleri arasndaki iletiim ve ulama devlet tarafndan verilen nemi gstermektedir. Anadolu Seluklular i ve d ticareti gelitirmek amacyla nemli liman ehirlerinden Karadeniz sahilindeki Samsun ve Sinopu, Akdeniz kysndaki Antalya ve Alanyay fethedip Sinop ve Alanyada tersane kurmularsa da Venedikliler ve Kbrs Franklarna imtiyazlar verip denizlerdeki ticar hkimiyeti onlara brakmlardr (DA, III, 127). Halbuki Memlkler 690da (1291) son Hal kalesi Akky alnca IV. Nicolastan balayarak papalar mslman hkmdarlarla yaplan ticaret anlamalarn, hatta slm lkelerinde seyahat etmeyi dine aykr sayan bir dizi emirnme yaymlamtr. V. (XI.) yzyln ortalarndan itibaren mslman tccar Hazar lkesine ska ziyaretlerde bulunmutur. Mehur ticaret yollarnn kesitii milletler aras bir ticaret merkezi olan dilden hareket eden tcirlerin Endls ve ine ulatklar bilinmektedir. Hazarlar ile mslmanlar arasndaki ticaret Badat-Rey-Berdea-Derbend-dil yolu; Crcndan balayan ve Hazar denizinden dile ulaan, Don ve dil nehirleri vastasyla skandinavyaya uzanan ticaret gzergh; Hrizmden Hazar topraklarna ve oradan Bulgarlara giden yol zerinden yaplyordu. Her milletten tccarn gelip yerlemesine ve mesleklerini icra etmesine izin verilen Hazar topraklarnn Bat Avrupa, Yakndou ve Uzakdou arasndaki transit ticarette byk nemi vard. Elde edilen gmrk vergisi Hazar Hakanlnn en mhim gelirini oluturduundan tcirlerin her trl gvenlii salanyordu. Merkez dildeki en kalabalk tccar snfn 10.000 kiiyle mslmanlar tekil ediyordu. Hazar

lkesinde oturan ve buraya gelip giden mslmanlarn hukuk ilerine bakmak zere hakan tarafndan hz unvanl bir memur grevlendirilmiti (DA, XVII, 119-120). XI. yzyl balarnda Hazarlarn glerini kaybedip Kumanlarn kuvvetlenmesiyle birlikte mslman lkelerle kuzey stepleri arasnda deniz ticareti yava yava kesilme noktasna gelmitir. Bununla beraber mslmanlarn elinde bulunan gney limanlarnda bu sektrde bir aksama olduu sylenemez. VI. (XII.) yzylda Bizansn izniyle Karadenize geen Venediklilerle Cenevizliler de Hazar denizi yolunu ticaret amacyla kullanmtr. Mool istils ve Altn Orda Devletinin slmiyeti kabul etmesinin ardndan Hazar blgesi politik ve kltrel birlie kavumu, deniz ticaretinde ciddi byme salanarak Hazar denizi, Avrupann Karadeniz zerinden Orta Asyaya ve Hindistana giden byk ticaret hattnn nemli bir balantsn oluturmutur. Mool istilsndan hemen sonraki yllarda Cenevizliler, Glndan ipek tamacl ile balayp sahilde retilen dier mallarla srdrdkleri ticarette Hazar kullanmlardr (a.g.e., XVII, 110-111). Altn Orda Devletinin idaresi altndaki Karadenizin kuzey kesimiyle Msr arasnda VII ve VIII. (XIII ve XIV.) yzyllarda ticar balar olduka sklamt. 1260l yllardan itibaren Latin tcirleri ve zellikle Cenevizliler Karadenizde n plana km, Kefken, Amasra, Sinop, Samsun, Fatsa, Trabzon, Balaklava, Kefe ve Sudakta nemli ticaret kolonileri kurmutu. Akdeniz ile Baltk denizi arasndaki ticar faaliyet Karadenizdeki limanlarda kesiirdi. Azak ve Tuna deltasnda bulunan limanlar da hayli hareketlenmiti. Cenevizliler, Galatadaki kolonileri vastasyla ticar a ynlendiriyordu. Bu dnemlerde her tarafta konuulan Trke anlama dili olarak n plana akm bulunuyordu. XI. yzyldan itibaren Arap, Hint ve ran asll mslmanlar deniz yoluyla Burmaya (Birmanya) gelerek yerlemitir. Budizmin koruyucusu olan pagan krallar, dier lkelerden gelen ve yerli halk arasnda Pathi/Kala adyla tannan mslman yerleimcilerin din uygulamalarna ve yerli kadnlarla evlenmelerine izin vermiti. IX. yzyldan itibaren Arap, Hint ve ran asll mslman tcirler, Basra krfezinden ve Kzldenizden Uzakdouya kadar yaptklar deniz ticareti srasnda su ve dier ihtiyalarn karlamak iin bazan Burma sahillerine uramlardr (DA, XXXII, 254). Bu dnemde ticaret politikasn sistemletiren Sung hkmetinin yabanclar koruyan tedbirler almas mslmanlarn ine akn etmesini yeniden hzlandrm, zellikle Zeytun, Khanfudan daha nemli bir milletler aras ticaret merkezine dnmtr. VIII. (XIV.) yzyln balarnda blgeye gelen bn Battta, Gney Sung devrinden (1127-1279) beri Zeytunun dnyann en byk liman olduunu, burada 100den fazla byk ve ok sayda kk gemi bulunduunu kaydetmektedir. Yan imparatorlar (1271-1368), zellikle vergi toplanmasnda ve milletler aras ticaret ilerinde tecrbeli mslmanlar tercih etmilerdir. in ile Orta Asya, ran, Ortadou ve Avrupa arasndaki pek yolu ticaretinde de mslmanlar nemli rol oynamtr. Bunlar deve, at, hal ve yeim gibi deerli talar ithal edip inden ipek, seramik, porselen ve baharat ihra ediyordu. inliler mslmanlarn zevkine uygun biimde retim yapmaya dikkat ederlerdi. Mslmanlarn ticar faaliyetleri kadar mslman tcirler birlii sistemleri de Yan ekonomisi iin deerli hizmetler yapmtr. Bu sistem, kervanlarn sermayelerini toplamak ve Mool aristokratlarnn krl yatrmlarna yardmc olmak amacyla kurulmutu (DA, VIII, 324-326). Baz mslman tcirler zaman zaman Kore ve Japonyaya kadar gitmitir. Mslmanlarla olan ilikilere deinen ilk resm kaytlar Koryo hnedannn kroniklerinde bulunmakta ve 1024te Rz adnda birinin ynetiminde 100 kiiden fazla Arap (Tashi) tccarnn Koreye geldiinden bahsetmektedir. 1231 ylnda Moollar, Koreyi kontrolleri altna aldklar srada mslman gmen ve tcirler lkenin birok yerinde yerlemiti (DA, XXVI, 200).

Bu dnemde slm lkelerindeki piyasalarn durumuyla ilgili deerlendirmeye gelince, mesel V. (XI.) yzyl limlerinden Mverd, Allahn insanlarn yararlanmas iin drt eit retim ve kazan yolu yarattn syler; bunlardan ziraat ve hayvancl asl, ticaret ve snaati fer meslekler diye niteler. Ona gre ticaret iki trldr: Yerli ticaret frsatlk ve karaborsacla uygunluu sebebiyle saygn kiilerce tercih edilmez. D ticaret ise klfetinin ve riskinin ykseklii, byk sermaye gerektirmesi bakmndan bir cesaret ii olup ncekinden daha faydaldr (Edebd-dny, s. 305311). Ortadou ve Akdeniz ticaretinin altn an tasvir eden Cafer b. Ali ed-Dmak tccar snfn e ayrr: Toptanc/istifi (hazzn); ithalt (rakkd) ve ihracat (mcehhiz). Dmak, mal ucuzken alp istifleyen ve pahalannca piyasaya sren tcire fiyat dalgalanmalar konusuna dikkat etmesini tlemektedir. thalt, zellikle yolculuk ve tamacln glklerine ve beklenmeyen aksaklklara kar nlem almal, piyasalar ve gmrk tarifeleri konusunda nceden bilgilenmeli, eteleler tutup kaytlarn gncellemelidir. hracat gerekletirildii beldelerdeki gvenilir acentelerce yrtlr; temsilciler de kr ortakl usulyle tcirin ve kendilerinin karlarn gzetirler. Dmak ayrca satlan mala ait demelerin belirli bir tarihte taksitle veya krediyle yaplmasna gre ticaret ekillerini tasnif eder (el-re, s. 70-75; kr. bn Haldn, s. 366). Mverd ehirleri de ilevlerinin eitliliine ve younluuna gre zira ve giriimci/ticar olmak zere ikiye ayrr. Ona gre gelimiliin gstergesi ve iktidarn aynas konumundaki giriimci ehirler tara kentlerinin ortasnda, dzenli alclar barndran ticaret merkezlerine yakn olmal, tamacla imkn veren su ve kara yollar zerinde bulunmal, ulam gvenlikleri salanmal, rsm ve vergileri hafif tutulmaldr (Teshln-naar, s. 211-213). Onun tasvir ettii bu dzenli, hiyerarik, ok ilevli kentler anda tccar, gerek esnafn gerekse iftinin istisn ve selem gibi ilemler vastasyla fason retim yapmasna, giriimci/ticar ehirle dierleri, kyle kent, ham madde ve ara mal reticisiyle sanayici arasnda balant kurulmasna araclk etmi, merkeze siyas tbiyeti de kapsayan karlkl bamlla katkda bulunmutur. Bu vesileyle, tccarn selem szlemesini bir riskten korunma (hedging) yntemi olarak kulland sylenebilir. VIII-X. (XIV-XVI.) yzyllar arasndaki nc dnemin en arpc zellii Avrupal tccarn slm pazarlarna youn biimde nfuz etmesi ve nce Dou Akdeniz ticaretine, X. (XVI.) yzyldan itibaren dnya ticaretine hkim olmaya balamasdr. talyanlar Fransa, ngiltere, Danimarka, spanya, Portekiz ve Hollanda izlemi, bu devletler, gemiin aksine Akdeniz kylarndaki slm topraklarn devaml tehdit edip buradaki ticareti ellerinde tutmutur. Aslnda bu sre, daha VI. (XII.) yzylda slm topraklarndan geen transit ticaret mallarnn veya yerli mahsuller yahut yar mmul rnlerin gerek Batya gerekse mslman lkeler arasnda Avrupa gemilerinde tanmasyla balamt. Bylece mslmanlar, transit ticarette arac konumuna derken ham madde ve yar mmul mallarn ihracatn ksmen koruyabilmitir (EI [ng.], X, 472). Hallar, talyan ehirlerinin ticaret kalplarnn deiiminden byk lde sorumludur. Aslnda Akdenizdeki slm ticar yaplar daha nce mslmanlarn pek giremedii, byyen Avrupa pazarlarnn etkisiyle anp deiiyordu. Esasen Piza, Cenova, Venedik tcirleri Hal seferleri ncesinde ve bu seferler srasnda mslmanlarn Uzak ve Yakndou ticaretine mdahale ediyor, bazan da ortak oluyorlard. Bunlar Hal ordularn tamalar ve deniz savalarndaki araclklar sayesinde zellikle Yafa, Askaln, Kayseri, Akk, Sr, Sayda, Beyrut ve Antakya gibi igal altndaki ehirlerde imtiyazl konum kazanm, kimden yana olsalar ayrcalk ve yurttalar iin konsolosluk himayesi kapmtr. Hallarn ekilmesinden sonra talyanlarn blge ticaretine inalklar ve yerel piyasalarda tuttuklar kpr balar, kendilerinin Kuzey Avrupann baharat ve dier Dou mallarn talep eden pazarlaryla balant salamalarna imkn vermitir. Akdeniz tamaclndaki stnlkleri

sayesinde mslmanlarn blgesel ticaretinden -deien siyas artlarn da yardmyla- nemli bir pay kapp slm topraklarndaki faaliyetlerinin hacmini arttrm, konsoloslar ve noterleriyle kalc hale gelmitir (a.g.e., X, 473). zellikle Hallar ve Avrupallar arasndaki birlii nlemek ve gelir kaynaklarn arttrmak iin XII. yzyldan itibaren uluslar aras ticarette nemli roller stlenen Batl tcirlere ve irketlere geni kapsaml imtiyazlar tannmaya balanmtr. Hrizmahlar, Memlkler, Seluklular, lhanllar, Osmanllar, Safevler, Bbrller gibi slm devletleri ayrcalklar vermede birbirlerini izlemitir. Dou-Bat ticaret yollar zerinde bulunduklar iin slm devletlerinin Hindistandan ine kadar Doulu tccara da imtiyazlar bahettii grlmektedir. Ayrcalklar, veren lkeden ziyade alann karlarna hizmet etmi, mtekbiliyet esasna dayanan imtiyazlardan asker, siyas ve iktisad g sahibi Avrupallar smrgeletirme politikalarn gerekletirmek iin yararlanmtr. Buna karlk Avrupada korumac Merkantilist politikalar benimsenmitir. Osmanllarda zamanla kapitlasyon zellii kazanan ticar ayrcalklar, yerli tcirlerin Avrupa tccar statsnden yararlanabilmek amacyla imtiyaz sahibinin himayesine girmesine sebep olacak boyutlarda bir haksz rekabet ortam dourmas bakmndan mill hkimiyeti zayflatc rol oynamtr. ran ve Irakn Moollarca istils, zellikle Uzakdou baharat ticaretinde Irak ilerinden Basra krfezine ve Msrn istikrarl bir k noktas oluturduu Kzldenize doru bir kaymaya yol amtr. Mslman tccar daha nce rekabeti olarak dorudan girmedii geliip dnen Kuzey Avrupa pazarlarndan yararlanamamtr. Sonuta Avrupal tcirler, kendi pazarlarn doyurmak iin Dou Akdeniz ticaretinden nemlanmaya baladklarnda mslman meslektalar sadece ithal edilen baharatn yeni piyasalara arzndan mahrum kalmam, ayrca kendi blgesel pazarlarn da kaptrmtr. Avrupal tccarn Bat Akdeniz limanlarna girii, VI. (XII.) yzylda Tunusu ele geiren Muvahhidlerin Piza ile antlamalar imzalayp sistemli ticaret tarifelerini oturtmasyla beraber dzenli bir hal almtr. talyan ehirleri karlkl ticaretle Tunus ve Cezayir limanlarnn kalknmasna katk salam, Marsilyallar, Katalanlar ve Portekizliler, Maribin Akdeniz ve Atlantik limanlaryla ticaret yapmtr. Maribin byk altn fazlas bulunduu, Mernlerin VIIVIII. (XIII-XIV.) yzyllarda Kastilya valyelerini ve Aragon gemilerini kiralamak iin dzenli biimde dedikleri bol altn ve dinarlardan anlalmaktadr. Aragon, Kastilya ve Cenova krallklar Enfda (Kazablanka) -IX. (XV.) yzylda Portekizliler tarafndan tahrip edilene kadar-dim temsilci bulundurur ve ticaret gemileri limana gelip giderdi. nemli iktisad gelimelerin grld Mernler dneminde hristiyan lkeleriyle ticaret Sebte, Sel, Asle ve Enf gibi liman ehirlerinden yaplyordu. hra rnleri arasnda yer alan ynl kumalar Avrupada merino(s) ismiyle mehur olmu, ayrca lkenin stn kaliteli deri rnleri Batda Maribe nisbetle maroquin/maroquinerie adyla n kazanmtr (DA, XXIX, 197). Bu dnemdeki gelimeleri Osmanllarn konumu etkileyip dengelemi ve gerilemeyi geciktirmise de talyanlar Dou Akdenize yerleirken Trk tcirleri ancak IX. (XV.) yzyln sonlarnda talya topraklarna ayak basp Venedikte ticarethane amtr. Buna ramen Akdenizdeki Osmanl hkimiyeti dneminde Avrupa deniz ticareti ancak Osmanl Devleti ile yaplan anlamalar sayesinde varln srdrebilmitir. Akdeniz, Avrupa lkelerinin Kuzey denizindeki gemiciliklerini ve teknolojik faaliyetlerini ilerletmeleriyle yeni gelimelere sahne olmutur. spanya ve Portekizin mitburnunu kefederek Atlas Okyanusuna almas Dou ticaret yollarnn deimesinde ve

Akdenizin ikinci plana dmesinde rol oynam, Avrupada merkez iktidarn feodaller karsnda tccarla i birlii yapt bu sre gerek ticaret gerekse retim kalplarn yeniden ekillendirmitir. zellikle VIII. (XIV.) yzylda ticaret gzerghlarn aan igalci ordular ve salgn hastalklar bilhassa ehirleri ve buradaki vasfl zanaatkr nfusunu krm ve Memlk ekonomisine byk zarar vermitir. En nemli gelir kaynaklar uluslar aras ticaret olan Memlkleri bir baka gelime daha olumsuz etkilemitir. Papalk hristiyanlarn Memlk topraklaryla ticaretine genel bir ambargo koymutur ki bu tutum 1345 ylna kadar iki taraf arasndaki alverii nemli oranda snrlam, ambargoyu delme giriimleri cezalandrlmtr. Buna karlk slmiyet, Ehl-i kitapla belli artlarda ilikiye ve anlamaya, mstemen saylanlara baz kolaylklar ve haklar tanmaya imkn veriyordu. Bu tarihten sonra ksmen gevetilen ambargo 1370te kaldrlm, talyan devletleri Msrda da ticaret yapma hakkna kavumutur. Giderek bu lke ulam ve ticarette Dou Akdenizin kilit noktas olmutur (a.g.e., XXVII, 146-147). Moollarn 1240-1360l yllar arasndaki Asya hkimiyeti Dou-Bat ticaretinde Avrupallara ambargodan doan kayplarn telfi imkn veren yeni almlar sunmutur. Mool istils srasnda Dou-Bat arasndaki ticarette tek emniyetli yol olarak Kzldeniz ve Msr zerinden geip denizden Avrupaya ulaan gzergh kalmtr. Bu durum Memlk devlet adamlarn d ticareti gelitirmeye yneltmi, ticar merkez haline gelen byk ehirlerde geni ar ve pazarlar yannda yabanc tccar iin hanlar, oteller, temsilcilikler kurulmutur. Ming hnedannn ine girii kstlad 1370lerden Portekizlilerin mitburnunu dolamalarna kadar Asya-Avrupa arasnda mal ak Memlkler ve Venediklilerin zerinden geiyordu. Bu arada mslman araclarn devreden karlmas Avrupal tccara hem yeni pazarlar hem daha fazla kr salam, talyanlar ticaretlerini Dou Akdenizden Karadenize kaydrmtr. Hnedann Bahr-Burc Memlkleri arasnda el deitirmesinin de etkisiyle VIII. (XIV.) yzyln sonlarnda Memlk gemicilii gerileyince Venedik-Msr aras deniz tamacl Venedik filosunun eline gemitir. Ekonomik skntlar, IX. (XV.) yzyln banda Suriyeyi harabeye eviren Timur igalinden kaynaklanan uzun sreli istikrarszlkla iyice iddetlenmi, ar vergiler i ve d ticarete byk darbe vurmutur. Sultanlarn vergilendirme politikas yznden zorda kalan Avrupal tccarn Dounun mallarn mkul fiyatlarla elde etmek iin gsterdii aba mitburnunun kefiyle sonulannca Msr ve Suriyenin d ticareti btnyle kmtr. X. (XVI.) yzyln balarnda Portekizlilerin Dou ticaret yolunu kesmelerinden dolay Msr nemli miktarda vergi geliri kaybna uram, bu yzden msdere sistemi yaygnlatrlrken tccar, muktaa sahipleri ve esnaftan alnan arlatrlm vergiler bir yl ncesinden toplanmtr. Ayar dk sikkeler kestirilip devlet hazinesi doldurulmaya allm, bu yzden Msr, Suriye ve Hicazda merkez hkmete kar isyanlar kmtr (a.g.e., XXIX, 96). slm ticaret tarihi baar ile balamakta ve Ortaada mslman topraklarnn genelde yoksullamas, nfusun, zira retim ve imaltn azalmas, kaynak ktl ve teknik duraanlktan doan, devletin reticiyi ve tccar istismar, ar vergilendirmesi, sat tekeline almas ve zel giriimi caydrmasndan beslenen bir d eklinde tanmlanmaktadr. Belki de bu yzden bn Haldn devletin ticaret ve tarmla uramasna kar kmtr. Zira ona gre devlet, elindeki byk madd imknlar ve siyas gc kullanarak tccar ve iftilerle haksz rekabete girer; buna dayanamayan zel kesim faaliyetlerini durdurmak zorunda kalr, alp retme evki krlr ve sonunda iktisad istikrar bozulur. Ayrca ticaretle urap fiyatlarn ykselmesine yol aacak olan devlet sonunda zararl kar. nk zel teebbsn

gerilemesinden doacak vergi kayb devletin iktisad faaliyetlerden salayaca kazanc aacaktr. te yandan devletin siyas erkine iktisad gcn eklenmesi otoriter uygulamalara yol aarak ferd hak ve hrriyetler iin tehlike oluturur (Muaddime, s. 257-259). Ticaret mevcut piyasalar iin retimi zendirmek ve yeni pazarlar amak, deiik imalt sektrleri arasnda irtibat salamak, ham madde ve yar mmul mallar tedarik etmek, ithal rnler iin talep oluturmak suretiyle ekonomiyi canlandrc bir rol oynamtr. slm ekonomisinin imalt sektrnde eitlilik ieren, geni, salam yapl bir retim dzeni vard. blm kalc olup geni lde gelimiti, sanayi retimi slm ncesine gre ok daha byk ve sabitti. Tekstil sanayii bu mekanizmann ileyiinin gzel bir rneidir. ehirli tccar taradaki tekstilcilerden talepte bulunur, yerli retim boya ve tabaklama maddelerini Msrla dier blgeler arasnda naklederdi. Ticaretin btnletirici rol blgesel ekonomilerdeki demeler dengesine byk katk salamtr. Blgesel ticaret ilevini grd mddete transit ticaret yerel dengeleri bozamamtr. Toptanclk, perakendecilik, pazarlama ve finansman kapsayan geni imalt hizmetleri yelpazesi ve ehir merkezlerindeki ok gelimi nakliyat sistemi tarafndan desteklenmitir. Ziraat, imalt ve hizmet kesimlerini, merkezd dnya ilikisinden ziyade blge-evre ilikisi modeline dayanan dengeli bir iktisad sistem bnyesinde birletiren ticaret kentleme srecinde ve mslman toplumlarn iktisad kalknmasnda merkez bir rol oynamtr. Ancak son dnemde ticaretin btnletirici rol zayflam, katlmc blge ekonomileri dengelerini yitirmitir. Mslmanlarn ticareti d pazarlara deil i byme ve blgesel btnlemeye dayal iktisad kalknmay ilerletmitir (EI [ng.], X, 473-474). Avrupal tccar ve irketler iin VII. (XIII.) yzyln sonlarndan itibaren uluslar aras piyasalardaki rnler, fiyatlar, para ve l birimleri, gmrk tarifeleri gibi pek ok bilgiyi ieren yzlerce ticaret rehberi yazlm, talyanlar, Dou Akdenize giden tcirler iin klavuz szlkler hazrlatmtr. XIII. yzyln sonlarnda Sudakta dzenlenen Codex Cumanicus bu tr eserler iinde nemli bir yer tutmaktadr. Latince-Farsa-Kumanca olan szlk ticarette kullanlan 2500 Kumanca kelimeyi iermektedir. Osmanllarn blgeye hkim olmas zerine buna benzer Trke-talyanca lugatlar hazrlanmtr. Bunlar yeterli bulmayan Venedikliler kendi genlerine Trke retmeye ynelmitir. Szlkler dnda Dou Akdeniz lkelerindeki ller, paralar ve mallara dair bilgi veren rehberler de yazlmtr. Bunlarn banda, 1324te Bardi firmas adna Douya gnderilen F. Balducci Pegolottinin hazrlad La Pratica della Mercatura adl eser gelmektedir (DA, XXVII, 146-147). te yandan talya tccar Hazar denizine de iyice ina olmutu. Ancak Timurun 798de (1395-96) Astarhan ve Saray ele geirmesi Hazar denizi ticaretine ar darbe vurmu, bu tarihten sonra talyanlar ipei daha ok Sultniye yoluyla karadan tamtr. Buna ramen XV. yzyln sonunda Derbend-Astarhan arasnda daha ok yaz aylarnda belirli miktarda ticaret yaplabiliyordu. Osmanllar zamannda II. Selimin ticar amala Karadeniz ile Hazar bir kanalla birletirme fikri uygulamaya konulmamtr. Hazarn ulatrma ve ticaret bakmndan tad nem, mitburnu yolunun kefedilerek Hindistana aktarma yapmaya gerek kalmadan yalnz denizden gidilmeye balanmas zerine azalmtr (a.g.e., XVII, 111). VIII. (XIV.) yzyln banda Trabzondan, hatta bir ara Kefeden karlan Cenevizliler yine de Karadenizdeki ticar faaliyetlerini ksmen srdrmtr. zellikle Samsun, Fatsa ve Trabzonda kendilerine ait zel blgeler bulunuyordu. Venedik, ky kesimlerine hkim Trkmen beylikleriyle ilikilerini gelitirip Karadenize yerlemeye balam, ticar nemi byk limanlar zerinde Trkmen beyliklerinin de kart Venedik-Ceneviz ekimesi ba gstermitir. 1364te Anadoluda

Trkmen beylikleri ve Msrda Memlklere kar hazrlklar yaplan genel bir Hal seferi erevesinde papa endljanslar datarak para toplad gibi Trklerle ticaret yapan hristiyanlar aforoz etmeye balamtr (a.g.e., XXXI, 158). Karadeniz ticaretinin nemli mevkilerinden biri olan Tanada Cenevizliler gibi Venedikliler de VIII. (XIV.) yzyln ilk yarsnda baz ticar messeseler am ve bir konsolos bulundurmutur. Altn Orda Han zbek Han, ehirde bir mahalle oluturmak isteyen Venediklilere 1333te belli bir vergi karlnda izin vermitir. Bu arada Karadenizin gney kylarna ulaan Osmanllar, elebi Mehmed zamannda bat sahillerine doru uzanm, ancak sonuta Osmanl gl olan Karadeniz ticaretinden yahudi, Balkan hristiyanlar ve Ermeniler yararlanmtr. IX. (XV.) yzyln sonlarna kadar Asya-Avrupa ilikileri karadan salanrken bu tarihlerde, iki ktay balayan kara ticaret yollarnn getii blgelerde mslmanlarn hkimiyet kurmalar Avrupallar Asyann gney sahillerine ulatracak baka bir yol aramak mecburiyetinde brakmtr. Portekizli Vasco de Gamann 1497de Bat Afrika kylarn izleyip Gney Afrikay dolaarak Arabistann gney sahillerinden Hindistana ve Seylana ulamas Asyann tarihinde yeni bir dnemin balangc olmu, bu yolu kullanan Portekizliler, Kzldeniz hkimiyetini ele geirmitir. 923te (1517) Msr fetheden Osmanllar, Portekizin faaliyetlerini engellemek amacyla Adeni alnca Kzldenizin ticaret yolu olma zellii zayflamtr. Avrupann devlet-kilise-tccar dayanmas iinde Uzakdou pazarlarna dorudan eriimini mmkn klacak deniz yollarn ve Amerikay kefine, dolaysyla tarihte ilk defa Yeni Dnya ile Uzakdou ekonomilerini kendileriyle ve birbirleriyle balamasna, X. (XVI.) yzylda dnya ticareti arlnn Atlantike kaymasna ramen slm hkimiyet alanndaki ticar hareketlilik srm, ancak ikincil konuma dmeye balamtr. Hint Okyanusu deniz gc ve zellikle baharat ticareti XVI. yzyldan itibaren Avrupaya kaptrlmtr. Hindistana ulanca (1498) yaylmac bir politika gden Avrupallar uzun zaman i blgelere nfuz edemeden kylarda kurduklar ticaret kolonilerinde yaam, Portekizliler ktada nce Kaliktte yerleip yeni yerler igal etmitir. Portekizlilerin Avrupa baharat pazarn ele geirmek amacyla Hindistanda ve Malakka takmadalarnda kurduklar koloni ve ticaret merkezlerinin en nemlileri Gneybat Asyada Hrmz, Gney Asyada Goa ve Gneydou Asyada Malaka olup bunlara Di, Hugly, Kolombo ve Makao da katlmtr. Asyadaki zenginlikleri Batya tamay amalayan Portekizliler, Hrmzden Japonyaya kadar etkili olmutur. Gneydou Asyann zenginliklerinin arpc rnei Malaka, 1510 ylnda blgeyi ziyaret eden Portekizli seyyah Tome Pirese gre yaklak 2,4 milyon cruzado (Portekiz altn) deerinde ticaret hacmine sahip olup en nemli dnya ticaret merkezlerindendi. Avrupann o dnemde en zengin ticaret ehirlerinden saylan Sevillann (bliye) ticaret hacmi XVI. yzyln sonunda ancak 4 milyon cruzadoya ulayordu. Fakat 1511de Portekizlilerce ele geirilen Malaka eski ticar stnln srdrememi, yabanc tccar, yksek gmrk vergilerinden ve resm yolsuzluklardan kurtulmaya alrken mslman tcirler daha ok Portekizlilerin rakibi olan Sumatradaki Ae Limann tercih etmitir (a.g.e., XXVII, 466-467). Avrupal mstemlekeci devletler Uzakdou ticareti iin nemli atlama talarn da smrmeye girimitir. X. (XVI.) yzyln balarnda ulatklar, Hindistan denizyolu zerinde bulunmas sebebiyle stratejik nem tayan Madagaskarn hkimiyetini ele geirebilmek iin mcadele iine girmilerdir. Bu zaman zarfnda zellikle kle ticaretinin buraya ektii Avrupal tccar, maceraperest ve misyonerler sahil blgelerinde baz antrepo ve yerleim merkezleri

kurmutur. Madagaskarn smrgeletirilmesi XI. (XVII.) yzyln ortalarnda Fransa tarafndan gerekletirilmitir. Portekizliler, Uzakdou ticaretinin nemli bir baka atlama ta olan Seylana geldiklerinde Kolomboda gven ve refah iinde yaamakta olan kalabalk mslman tccar nfusunu kendilerine hem din hem ticar adan rakip grerek 1526-1626da liman ehirlerinden atp d ticareti ellerine geirmilerdir (a.g.e., XXXVII, 427). Avrupa dnyann mallaryla kendisininkileri deil Yeni Dnyadan ald gm deitiriyordu. nk henz d dnya ile rekabet edebilecei sanayi rnleri olmad gibi ucuz i gc salayacak nfusu da yoktu. XVI. yzylda Amerika ktasnn kefi zerine Meksika ve Perudaki madenlerden Eski Dnyaya byk miktarlarda altn ve gm akmaya balamtr. Avrupallar, Dou Akdeniz ve bilhassa Asya ile olan ticaretlerinde ok byk aklar vermi ve aradaki fark Amerikadan gelen altn ve gmle karlamaya ynelmitir. Bylece Gney Amerikada veya Avrupada kesilen altn, zellikle de byk boy gm sikkeler (gross) ok kullanlan birer deme arac olarak btn dnyaya yaylm, XVI. yzyln ortalarndan itibaren Balkanlar zerinden Osmanl piyasalarna da kuru ad altnda girmitir. Btn dnyada yaanan parasal alkantlara Osmanl Devletinin kendi mal glkleri ve savalar eklenince 1050lerden (1640) itibaren Osmanl darphneleri birbiri ardna kapanm, bu tarihten balayarak yaklak elli yl boyunca tedavlde pek grnmeyen ake bir hesap birimi konumuna dmtr. Bu dnemde Osmanl piyasalarnda deme arac olarak kurularn ban ektii eitli Avrupa sikkeleri kullanlmtr (a.g.e., XXVI, 458). Avrupa, ucuz i gc sorununu zme ve smrgecilik yapma uruna kleletirmeyi daha nce grlmeyen boyutlarda gelitirmi, kleler reterek teknik ve bilimsel aratrmalar iin yeterince bo zaman kazanmtr. 1880 ylna kadar Batya sadece Kongo civarndan milyonlarca kle tanmtr. XIII. yzylda Atlas Okyanusu sahilinde kurulan Kongo Krall 1482de ilk defa Portekizlilerle ticaret anlamas yapmtr. 1498 ylndan itibaren Amerikaya Afrikal klelerin tanmas blgedeki ticareti bu alanda younlatrm, XVI ve XVII. yzyllar boyunca Hollandallarn da baz noktalar ele geirmesiyle Kasai ve Katanga gibi i kesimlerden kle ticareti aralksz srmtr. Kargo kapasitesi yk hayvan katarlar ve nehir botlarnn tama gcn kat kat aacak seviyelere ulat iin artk ykte ar pahada hafif mallar da tayabilen okyanusa dayankl kalyonlarn ve ticar slerin XIV. yzyldan itibaren -top, tfek ve barut fiyatlarndaki ucuzlamayla birlikte-daha dk maliyetle silhlandrlabilmesinin yan sra Amerikan gm-silhlanma sarmalnn verimlilii Avrupann kresel hkimiyetinde nemli rol oynamtr. Silh sanayiinin rnleri sadece devlete deil zel kesime de satlm, bylece bu sektr byd gibi gemilerin silhlandrlmas ticaret yollarnn kontroln de kolaylatrmtr. Ayrca kresel ticaretin yaygnlamasna ve sanayilemeye paralel olarak bireysel sermaye birikimlerinin zamanla rekabet gcn kaybetmesiyle byk irketlerin ve -risk paylam, piyasa denetimi, geni hacimli finansman imkn salayabilmesi, dev ticaret filolar ile nceki dnemlerde kendilerine tahsisli funduk, vekle, han gibi kk lekli duraklara karlk kalc silhlandrlm ticar sler kurulabilmesi, byk parti almlarla fiyat ve kurlar belirleyebilmesi, uluslar aras iletiim a oluturabilmesi gibi pek ok ilevi bulunan-tccar birliklerinin hkimiyeti pekimitir. Batda borlarndan dolay yalnz mmelekiyle snrl sorumlulua sahip anonim irketlerin gelitirilip yaygnlatrlmas bu sreci hzlandrmtr. Dou Akdeniz ve Dou Hint kumpanyalar gibi uluslar aras ortaklklar kuran kapitalistler zamanla dnya ticaretini tamamen ele geirmitir. Bunda okyanus tesi byk hacimli, ok krl ticareti finanse edecek piyasa, kurum ve aralarn hzla gelimesinin de nemli katks olmutur. Fakat slm ticaret

hukukunun erevesi yerel, blgesel ve uluslar aras kurumsal, tzel, anonim i birliklerini gerekletirecek ekilde gelitirilememitir. slm miras hukukunun bu srete mslmanlarn aleyhine rol oynadna dair iddialar doru deilse de irketler hukukunun yetersizliine dair eletirilere hak verilebilir.

BBLYOGRAFYA

bnl-Esr, en-Nihye, I, 181; v. Soden, AHW, III, 1314-1315; Msned, III, 428, 437, 444; Buhr, By, 1-2, 6, 9, 11, 35-36, ac, 149; Eb Dvd, Mensik, 5, 7; Eb Ysuf, Kitbl-arc (nr. Muhibbddin el-Hatb), Kahire 1396, s. 206; Muhammed b. Hasan e-eybn, el-Kesb (Risletn fil-kesb iinde, nr. Sheyl Zekkr), Beyrut 1417/1997, s. 70-72; Sahnn, el-Mdevvene, Beyrut, ts. (Dru Sdr), IV, 270; Chiz, et-Tebaur bit-ticre (nr. Hasan Hsn Abdlvehhb), Kahire 1414/1994; bn Ebd-Dny, Ilul-ml (nr. Mustafa Mflih el-Kudt), Mansre 1410/1990, s. 259-275; Dnever, el-Abr-vl, s. 117; Mesd, Mrc-eheb (Abdlhamd), I, 168; bn Havkal, retl-ar, II, 332-333, 340, 378-379, 382, 385; Cesss, Akml-urn (Kamhv), I, 386; V, 66; Makdis, Asent-tesm, s. 31-32; Eb Hayyn etTevhd, el-mt vel-munese (nr. Ahmed Emn-Ahmed ez-Zeyn), Beyrut 1373/1953, III, 60-62; Mverd, Edebd-dny ved-dn (nr. Mustafa es-Sekk-M. erf Skker), Beyrut 1408/1988, s. 305-311; a.mlf., el-Akms-sulniyye (nr. Ahmed Mbrek el-Badd), Kahire-Kveyt 1409/1989, s. 272-273; a.mlf., Teshln-naar ve tacl-afer (nr. Rdvn es-Seyyid), Beyrut 1987, s. 211-213; Cafer b. Ali ed-Dmak, el-re il mesinit-ticre (nr. el-Bir e-rbac), skenderiye 1397/1977, s. 69-75; emseddin bn Mflih, el-db-eriyye vel-mineulmeriyye, Kahire, ts. (Messeset Kurtuba), III, 260-261, 290-294; bn Haldn, Muaddime (nr. Derv el-Cveyd), Beyrut 1416/1996, s. 257-259, 366-371, 380-381; bn Hacer el-Askaln, elMelibl-liye (nr. Hseyin b. Ysuf b. Mustafa mer Sebhte), Riyad 1419/1998, VII, 352; Mevvk, et-Tc vel-ikll, Beyrut 1398, IV, 253-254; Veners, el-Miyrl-murib (nr. Muhammed Hacc), Beyrut 1401/1981, VIII, 302-303; Aleddin Ali bnl-Lebbd, Fall-iktisb ve aml-kesb ve dbl-mae (Risletn fil-kesb iinde, nr. Sheyl Zekkr), Beyrut 1417/1997, s. 142, 144-145; Ch. C. Torrey, The Commercial Theological Terms in the Koran, Leiden 1892, s. 43; Mecelle, md. 44; H. Pirenne, Economic and Social History of Medieval Europe (trc. I. E. Clegg), New York 1937, s. 1-38, 44-49, 86-166, 206-219; a.mlf., Mohammed and Charlemagne, London 1954, s. 164 vd.; A. R. Lewis, Naval Power and Trade in the Mediterranean: A.D. 500-1100, New Jersey 1951, s. 54-249; G. F. Hourani, Arab Seafaring in the Indian Ocean in Ancient and Early Medieval Times, Princeton 1951, s. 46-114; R. S. Lopez, The Trade of Medieval Europe: The South, Cambridge Economic History of Europe, Cambridge 1952, II, 257-354; a.mlf. v.dr., England to Egypt, 1350-1500: Long-term Trends and Long-distance Trade, Studies in the Economic History of the Middle East (ed. M. A. Cook), London 1970, s. 93-128; A. Jeffery, The Foreign Vocabulary of the Qurn (ed. B. Bhattacharyya), Kahire 1957, s. 90-91; C. Issawi, The Decline of Middle Eastern Trade: 1100-1850, [bask yeri ve tarihi yok], s. 1-31; H. L. Adelson, Medieval Commerce, Princeton 1962, s. 126-129, 138-145; A. K. S. Lambton, The Merchant in Medieval Islam, A Locusts Leg: Studies in Honour

of S. H. Taqizadeh (ed. W. B. Henning-E. Yarshater), London 1962, s. 121-130; Samir M. Zoghby, The Impact of the Western Sudanic Empires on the Trans-Saharan Trade: Tenth to Sixteenth Century (doktora tezi,1966), Georgetown University, tr.yer.; Shlomo dov Goitein, A Mediterranean Society: Economic Foundations, Berkeley 1967, I, 148-352; a.mlf., The Rise of the Middle-Eastern Bourgeoisie in Early Islamic Times, Studies in Islamic History and Institutions, Leiden 1968, s. 217241; a.mlf., Mediterranean Trade Preceding the Crusades: Some Facts and Problems, Diogenes, XV/59 (1967), s. 47-62; B. Spuler, Trade in the Eastern Islamic Countries in the Early Centuries, Islam and the Trade of Asia (ed. D. S. Richards), Oxford 1970, s. 11-20; a.mlf.-W. Floor, Commerce, EIr., VI, 57-89; A. S. Ehrenkreutz, Monetary Aspects of Medieval Near Eastern Economic History, Studies in the Economic History of the Middle East, s. 37-50; a.mlf., Strategic Implications of the Slave Trade between Genoa and Mamluk Egypt in the Second Half of the Thirteenth Century, The Islamic Middle East, 700-1900: Studies in Economic and Social History (ed. Abraham L. Udovitch), Princeton 1981, s. 335-345; a.mlf., Al-Bzajn (A.D. 939-997) on the Masr, JESHO, VIII (1965), s. 90-92; Abraham L. Udovitch, The Law Merchant of the Medieval Islamic World, Logic in Classical Islamic Culture (ed. G. E. von Grunebaum), Wiesbaden 1970, s. 113-130; a.mlf., Commercial Techniques in Early Medieval Islamic Trade, Islam and the Trade of Asia (ed. D. S. Richards), Oxford 1970, s. 37-62; a.mlf., Credit as a Means of Investment in Medieval Islamic Trade, JAOS, LXXXVII (1967), s. 260-264; Subhi Y. Labib, Egyptian Commercial Policy in the Middle Ages, Studies in the Economic History of the Middle East, s. 6377; a.mlf., Krim, EI (ng.), IV, 640-643; Cl. Cahen, Economy, Society, Institutions, CHIs., II, 511-538; a.mlf., Quelques mots sur le dclin commercial du monde musulman la fin du moyen ge, Studies in the Economic History of the Middle East, s. 31-36; a.mlf., Commercial Relations between the Near East and Western Europe from the VIIth to the XIth Century, Islam and the Medieval West: Aspects of Intercultural Relations (ed. Khalil I. Semaan), Albany 1980, s. 1-25; a.mlf., Monetary Circulation in Egypt at the time of Crusaders and the Reform of Al-Kamil, The Islamic Middle East, 700-1900: Studies in Economic and Social History, s. 315-333; W. Heyd, Yakn-Dou Ticaret Tarihi (trc. Enver Ziya Karal), Ankara 1975, s. 29-617; A. Mez, The Renaissance of Islam (trc. Salahuddin Khuda Bakhsh-D. S. Margoliouth), Delhi 1979, s. 470-484; V. Christides, Navies, Islamic, Dictionary of the Middle Ages (ed. J. R. Strayer), New York 1982, IX, 73-77; E. A. Zachariadou, Trade and Crusade: Venetian Crete and the Emirates of Menteshe and Aydin (1300-1415), Venice 1983; Ph. D. Curtin, Cross-cultural Trade in World History, Cambridge 1984, s. 105-106, 115; Faruk Abu-Chacra, Trade and Trade Routes of the Quraysh, Asian Trade Routes: Continental and Maritime (ed. K. R. Haelquist), London 1991, s. 38-42; Cengiz Kallek, Hz. Peygamber Dneminde Devlet ve Piyasa, stanbul 1992, s. 3-25; Muhammad al-Faruque, Some Aspects of Economic History of Iraq during the Early 4th/10th Century (295-335/908-945): The Role of Trade in the Economy (doktora tezi, 1993), University of Toronto, s. 168-251; O. R. Constable, Trade and Traders in Muslim Spain: The Commercial Realignment of the Iberian Peninsula 9001500, Cambridge 1994, s. 1-258; Chau Ju-Kua, His Work on the Chinese and Arab Trade in the Twelfth and Thirteenth Centuries, Entitled Chu-fan-Ch (trc. F. Hirth-W. W. Rockhill, ed. Fuat Sezgin), Frankfurt 1996, s. 114 vd.; D. Abulafia, The Impact of the Orient: Economic Interactions between East and West in the Medieval Mediterranean, Across the Mediterranean Frontiers: Trade, Politics and Religion, 650-1450 (ed. D. A. Agius-I. R. Netton), Turnhout 1997, s. 1-40; J. L. Meloy, Mamluk Authority, Meccan Autonomy and Red Sea Trade, 797-859/1395-1455 (doktora tezi, 1998), The University of Chicago, s. 35-88; K. N. Chaudhuri, Trade and Civilisation in the Indian Ocean: An Economic History from the Rise of Islam to 1750, Cambridge 2002, s. 9-220; R. E. Mack, Dou

Mal-Bat Sanat: slam lkeleriyle Ticaret ve talyan Sanat 1300-1600 (trc. Ali zdamar), stanbul 2005, s. 32-54; M. Rashid Akhtar Nadvi, Industry and Commerce under the Abbasids, JPHS, I/2 (1953), s. 118-126; Joseph de Somogyi, The Part of Islam in Oriental Trade, IC, XXX/3 (1956), s. 179-189; Eliyahu Ashtor, Krim Merchants, JRAS (1956), s. 45-56; a.mlf., The Volume of Levantine Trade in the Later Middle Ages (1370-1498), Journal of European Economic History, IV, Roma 1975, s. 573-612; a.mlf., Observations on the Venetian Trade in the Levant in the XIVth Century, a.e., V (1976), s. 533-586; a.mlf., The Volume of Medieval Spice Trade, a.e., IX (1980), s. 753-763; a.mlf., The Wheat Supply of the Mamluk Kingdom, AAS, XVIII/3 (1984), s. 283-295; S. Maqbul Ahmad, Commercial Relations of India with the Arab World (1000 B.C. upto Modern Times), IC, XXXVIII/2 (1964), s. 141-155; N. A. Stillman, The Eleventh Century Merchant House of Ibn Awkal (A Geniza Study), JESHO, XVI/1 (1973), s. 15-88; L. Kinberg, Compromise of Commerce: A Study of Early Traditions Concerning Poverty and Wealth, Isl., LXVI (1989), s. 193212; J. M. Rogers, To and fro Aspects of Mediterranean Trade and Consumption in the 15th and 16th Centuries, Revue du monde musulman et de la Mditerrane, sy. 55-56, Aix-en-Provence 1990, s. 57-74; M. Morony, Commerce in Early Islamic Iraq, Asien, Afrika, Lateinamerika, XX (1993), s. 699-720; E. A. Congdon, Venetian Merchant Activity within Mamluk Syria (886-893/14811487), al-Masaq, VII, Leeds 1994, s. 1-33; J. Schacht, Bay, EI (ng.), I, 1111; Heffening, Tira, a.e., IV, 747-751; Ch. Pellat, al-Rniyya, EI (ng.), VIII, 363-367; C. E. Bosworth v.dr., Tira, a.e., X, 466-475; Yusuf Halaolu, Anadolu, DA, III, 127; Cemil Hee-Soo Lee, in, a.e., VIII, 323-326; a.mlf., Kore Cumhuriyeti, a.e., XXVI, 199-200; Syed Muhammad Naquib al-Attas, Endonezya, a.e., XI, 194-197; Xavier de Planhol, Hazar Denizi, a.e., XVII, 110-111; Ahmet Taal, Hazarlar, a.e., XVII, 119-120; Ali brahim Sava, Konsolos, a.e., XXVI, 178-179; evket Pamuk, Kuru, a.e., XXVI, 458; erafettin Turan, Levant, a.e., XXVII, 145-147; smail Hakk Gksoy, Malaka, a.e., XXVII, 466-467; a.mlf., Myanmar, a.e., XXXII, 254; a.mlf., Sri Lanka, a.e., XXXVII, 426-427; smail Yiit, Memlkler, a.e., XXIX, 96; smail Ceran, Mernler, a.e., XXIX, 197; Halil nalck, Murad I, a.e., XXXI, 158. Cengiz Kallek Ticaret Ahlk. Eski alardan beri ekonomi alannda birka temel meslekten biri olan ticaret, madd getirisi yannda sosyal konumu ve ilevi, retilen mallarn ihtiyalara gre dalmn salamas, geni bir i ve istihdam alan amas gibi sebeplerle insanlk tarihinde nemini hep korumu, retim, ihtiya ve tama imknlarnn artmasna paralel olarak gittike ilgi grp gelien bir meslek halini almtr. Bu srece paralel olarak, dier sosyal faaliyet alanlarnda olduu gibi ticarette de insanlarn ortak yararlarn, toplumsal huzur ve gven ortamn korumay, insanlarn hak ve menfaatlerinin zarar grmesini nlemeyi hedefleyen hukuk dzenlemelerin yannda ahlk kurallarnn oluturulmas da gerekli olmutur. Nitekim balangtan itibaren btn din metinlerde ticaretin belirli ahlk ilkeleri ve kurallar iinde yaplmas zerinde durulmu ve ticaret ahlknn meslek ahlknn en eski trn meydana getirdii belirtilmitir (Aktan, I/1 [2008], s. 100). Mekkenin nemli bir ticaret merkezi olduu ve Mekke toplumunun geni lde ticaretle urat bilinmektedir. Kurn- Kermde Kurey kabilesinin sknt ekmeden yaz k gvenlik iinde ticar yolculuklar yapt bildirilerek bunun Allahn onlara bir lutfu olduuna iaret edilir (Kurey 106/1-4). Bizzat Hz. Peygamber ve

birok sahb ticar faaliyette bulunmutur. Ber b. zib, Zeyd b. Erkam, Eb Sad el-Hudr gibi sahbler ticaretle urayorlard (Buhr, By, 8, 20). Eb Hreyre, dier sahblerden daha ok hadis rivayet etmesini muhacirlerin ar pazarda ticaretle, ensarn mal mlkle megul olmasna ramen kendisinin srekli Reslullahn yannda bulunmasyla izah etmitir. Abdurrahman b. Avf, kendisini malna ortak etmek isteyen mnev kardei Sad b. Rebin bu teklifini kabul etmemi, ondan arnn yolunu gstermesini istemi (Buhr, By, 1) ve zamanla byk bir tccar olmutu. Gazzl ashabn kara ve deniz ticareti yaptn syler (y, II, 63). te yandan, slm ncesi Arap toplumunda haksz kazan yollarnn yaygnlna karlk ticar ilikilerde adalet ve hakkaniyetin gzetilmesini salayacak etkinlikte bir hukuk ve ahlk dzeninin bulunmad bilinmektedir. Kuran ve Snnetten balayarak slm kltrnde ticar faaliyetlerin temel ahlk ilkeleri ve kurallar erevesinde yrtlmesini, ticaretin sadece bir kazan arac eklinde grlmemesini, bunun yannda insanlarn ihtiya duyduu maddeleri onlara ulatrmak suretiyle Allahn rzasn kazanmaya vesile olarak deerlendirilmesini telkin eden bir ahlk zihniyeti ortaya konmutur. Nitekim baz slm limleri ahlk sorumluluk bilinciyle srdrlen ticareti farz- kifye saymtr (a.g.e., II, 83; deiik grler iin bk. Muhammed b. Hasan e-eybn, s. 96-101). Kurn- Kermde ticaret kelimesinin getii sekiz yetin beinde kelimenin insanlar arasndaki alm satm ilikisini ifade ettii, nde de mecazen (evkn, I, 512) Allah-insan ilikisi balamnda kullanld grlr. lk gruptaki yetlerden biri hukuk ilemlerle alkaldr (el-Bakara 2/282). Bir yette insanlarn karlkl rzaya dayal ticaret yolu varken birbirinin mallarn haksz yollarla elde etmeleri yasaklanmakta, bu tutum haddi ama ve zulm diye nitelendirilmekte, uhrev cezasnn cehennem atei olaca belirtilmektedir (en-Nis 4/29-30). Dier bir yette insann yaknlarn, dnya maln ve dnya ticaretini Allahtan daha ok sevmesinin uhrev tehlikesine iaret edilmekte (etTevbe 9/24), bir yerde de ticarete ibadetten daha ok ilgi gsterilmesi eletirilmektedir (el-Cuma 62/11). Nr sresinde (24/36-37) sabah akam Allah tesbih eden bir grup insandan sz edilerek hibir ticaret ve alveriin onlar Allah zikretmekten, namaz klmaktan ve zekt vermekten alkoymayaca bildirilmekte, Allahn o kiileri yaptklarnn daha gzeli ve fazlasyla dllendirecei mjdelenmektedir. Bylece Kurn- Kerm insann ticar ve din hayat arasnda bir denge kurmu, ticareti din ve ahlk kurallaryla ilikilendirerek ticar aba ve kayglarn kiilerin mnev hayatn glgeleyecek bir boyuta varmasn nlemeyi amalamtr. Nitekim Buhrde nakledildiine gre (By, 8, 10) Asr- sadette mslmanlar ticaretle urarlard, ancak bu faaliyet onlar Allah zikretmekten, Ona kar grevlerini yerine getirmekten alkoymazd. Muhyiddin bnl-Arab, namaz klan bir kimsenin hem bedeni hem ruhu ile ibadet halinde olmas gerektiini ifade ettikten sonra kulun diliyle, Yalnz sana ibadet ederim (iyyke nabd) derken eer akl dkknnda, ticaretinde ise Allahn ona, Yalan syledin; btn varlnla bana ynelmen gerekirdi diyeceini belirtir (el-Ftt, VI, 292-293). Ticaret kelimesinin Allah-insan ilikisi balamnda mnev kazan anlamnda kullanld yetlerin birinde, Allahn kitabn okuyup namaz klan ve Allahn verdii mal Onun yolunda harcayanlarn asla zarar etmeyecek bir ticareti umabilecekleri ve Allahn onlara yaptklarnn karln fazlasyla deyecei belirtilmitir (Ftr 35/29-30). Mfessirler buradaki ticaret kelimesini amel ve itaatin sevab diye aklar (mesel bk. Taber, X, 410; evkn, IV, 399). Dier bir yette (es-Saf 61/10), Ey iman edenler! Size elem dolu azaptan kurtulmanz salayacak bir ticaret gstereyim mi? denildikten sonra mminlerin Allaha iman edip mallar ve canlaryla Onun yolunda cihad etmeleri halinde Allahn onlar balayarak

cennete kavuturaca mjdelenmekte ve bunun byk bir kurtulu olduu ifade edilmektedir. Bakara sresinin balarnda (yet: 8-16) mnafklarn ikiyzllklerinden sz edildikten sonra, Onlar hidayete karlk dalleti satn alanlardr; ancak bu ticaretleri kendilerine kr getirmemi, onlar hidayete erememitir buyurulur. Kuranda bey ve ir kavramlar, madd alandaki alm satm yannda din ve ahlk balamda olumlu ya da olumsuz bir davranta bulunup karlnda mnev ynden iyi veya kt bir sonuca ulamay ifade etmek zere de kullanlmtr. Baz yetlerde ir kavramyla hirete karlk dnyay (el-Bakara 2/86; en-Nis 4/74), imana karlk inkr (l-i mrn 3/177), hidayete karlk dalleti ve mafirete karlk azab (el-Bakara 2/16, 175) satn alanlar yerilmektedir. Ayn ekilde din konusunda ahidlerini yerine getirmeyenler Allahla olan ahidlerini ve yeminlerini az bir bedel karlnda satanlar (l-i mrn 3/77) ve Allahn kitabn az bir bedel karlnda satanlar (l-i mrn 3/187; et-Tevbe 9/9) ifadesiyle knanmaktadr (benzer kullanmlar iin bk. M. F. Abdlbk, el-Mucem, ry md.). Kar kocann arasn bozmak amacyla sihir renenlerin knand bir yette (el-Bakara 2/102) bu tutum insann bir ktlk karlnda kendini satmas diye nitelendirilmekte ve bunun ok irkin bir alveri olduu bildirilmektedir. Buna mukabil Allahn rzasn elde etme karlnda kendini Ona satan kii vgyle anlr (el-Bakara 2/207). Bey ve ir kavramlarnn din balamda kullanmna en gzel rneklerden biri olan bir yette (et-Tevbe 9/111) Allahn cennet karlnda mminlerden canlarn ve mallarn satn ald ifade edildikten sonra, Yapm olduunuz bu alveriten dolay sevinin, ite byk kazan budur denilir. Bey kknden isim olan biat kelimesi de Kuranda bir kiinin Hz. Peygambere gelerek onun nbvvetini tanyp slma girdiini bildirmesini, bunun karlnda dnyev ve uhrev imkn ve nimetlerden yararlanma hakkn kazanmasn ifade eder (el-Feth 48/10, 18; el-Mmtehine 60/12). Nitekim Taber bu yette geen, Sana biat edenler aslnda Allaha biat etmitir melindeki ifadeyi aklarken, nk onlarn Peygambere verdikleri sze sadakat gstermeleri karlnda Allah kendilerine cenneti vermeyi taahht etmitir der (Cmiul-beyn, XI, 338-339). Kurn- Kermde keyl (lme, l), vezn (tartma, tart) kavramlar da ticar ahlk balamnda gemektedir. Balca din ve ahlk grevlerin sraland baz yetlerde (mesel bk. el-Enm 6/151-153; el-Arf 7/85; e-uar 26/181-183) l ve tartda drstlk emredilmekte, baka bir yerde (el-Mutaffifn 83/1-3) l ve tartya hile kartranlar knanmaktadr. Hadislerde ayn kavramlar hukuk ynleri yannda ticaret ahlk bakmndan da ska gemektedir. Bu hadislerden anlaldna gre Hz. Peygamber ticareti gerekli grp tevik etmi, kendisi de nbvvetten nce ticaretle megul olmutur (Msned, III, 425). Sahbenin ticaretle uratn anlatan hadisler de vardr. Hangi kazan daha gzeldir? sorusuna Resl-i Ekrem, Kiinin emeiyle kazand cevabn vermi ve arkasndan alm satm iinin makbul sayldn belirtmitir (a.g.e., IV, 141). Kaynaklarda oka zikredilen dier bir hadiste, Drst ve gvenilir tcir kyamet gnnde peygamberler, sddklar ve ehidlerle beraber haredilecektir buyurulur (bn Mce, Ticrt, 1; Tirmiz, By, 4; Drim, By, 8). Reslullah, nemli tler ieren uzun bir konumasnda en hayrl tcirin borcunu gzellikle deyen, alacan gzellikle isteyen, en kt tcirin de borcu demede ve alacan istemede kt davranan kimse olduunu belirtmitir (Msned, III, 19). Alm satmda kolaylk salamay tavsiye eden ok sayda hadis vardr (Wensinck, el-Mucem, bya, tcr, ry md.leri). Bunlardan birinde, Satarken, alrken, alacan isterken kolaylk gsterene Allah merhametiyle muamele eder denilmektedir

(Buhr, By, 16). Hadislerde zellikle sknt iinde bulunan borluya kolaylk gstermenin, hatta alacan balamann byk fazilet kabul edildii bildirilmi (mesel bk. Msned, IV, 118; Buhr, By, 17, 18, stir, 5; Mslim, ikir, 38); buna karlk mteriyi aldatmak iin iyi mal ste, kt mal alta koyma (Msned, II, 50), sk sk yemin etme (a.g.e., V, 176; Eb Dvd, By, 1, 63; Nes, Zekt, 77), maln kusurunu saklama (bn Mce, Ticrt, 45), l ve tartda hile yapma (Drim, By, 7) gibi davranlar yasaklanmtr. Bir hadiste ticaretle uraanlarn kyamet gnnde gnahkrlar olarak diriltilecei ifade edildikten sonra mnev sorumluluktan korkan, iini gzel ve drste yapan tcirler bunlarn dnda gsterilmitir (Msned, III, 428, 444; Tirmiz, By, 4). Tehzbl-ahlk, Tedbrl-menzil, Tedbrl-medne eklindeki l sisteme gre yazlan ahlk kitaplarnda ticaret konusu tedbrl-menzil blmnde (mesel bk. Nasrddn-i Ts, s. 210-215; Knalzde Ali Efendi, II, 7-8), bu sistemin dndaki eserlerde ise ounlukla kesb veya iktisab kavramlarnn yer ald balklar altnda incelenir (Rgb el-sfahn, s. 375-416; Gazzl, II, 6087). Burada insann sosyal bir varlk olduu, bunun toplumsal sonular, alp kazanmann faydalar, tembelliin zararlar, i ve meslek eitleri, i blmnn ve deiik mesleklerde uzmanlamann gereklilii gibi konular ele alnr. Baz ahlk kitaplarnda Aristoya ait fikirlerin (thique Nicomaque, s. 236-245) slm ahlk literatrne yansmas neticesinde parann ticar ilemlerde sessiz hkim veya dil kanun olduu belirtilerek parann i ve ticaret alanndan ekilmesi hkimi hapsetmeye benzetilir (mesel bk. bn Miskeveyh, s. 110-112; Nasrddn-i Ts, s. 134-136; Knalzde Ali Efendi, I, 77-78). Baz limler, altn ve gm saklayp Allah yolunda harcamayanlara ac bir azab haber veren yetleri (et-Tevbe 9/34-35) parann insanlarn geimini salayacak ekilde i ve ticaret hayatnda kullanlmas gerektii eklinde yorumlamtr (Rgb elsfahn, s. 388; Gazzl, IV, 91-92). Klasik kaynaklarda insann parayla ilgili tutumu kazanma, koruma ve harcama ynnden ele alnm, balca mer kazan yollar ticaret, sanat ve ziraat eklinde sralanmtr (Devvn, s. 195; Knalzde Ali Efendi, II, 7). Bunlara hayvancl da ekleyen Mverd insanlarn temel geim kaynaklarnn retim ve ticarete dayandn, ticaretin ziraat ve imaltn bir alt dal olduunu belirtir (Edebd-dny ved-dn, s. 207). Ahlk kitaplarnda hangi kazan yolunun daha faziletli sayld zerinde de durulmutur. Rivayete gre drst ve gvenilir tciri ven hadisle ilgili gr sorulan brhim b. Edhem, Bence drst tcir ibadetle megul olandan daha deerlidir demi, ticarette drst kalma abasn eytana kar verilen sava olarak deerlendirmitir (Gazzl, II, 62; deiik grler iin bk. Muhammed b. Hasan e-eybn, s. 101-106). Shhati tartmal bir hadiste, Size ticareti tavsiye ederim, nk rzkn onda dokuzu ticarettedir denilmitir (hadisin kaynaklar ve shhati konusunda bk. Gazzl, II, 62). Zebdye gre ticaretin bu nemi rzk yollarnn ounun ticaretle ilikili bulunmas ve rnlerin ihtiya duyulan yerlere ulatrlmasnn ticar faaliyetlerle mmkn olmasndan ileri gelmektedir (tfs-sde, V, 416). Birok mfessir, Fusslet sresinin 10. yetinde geen, Allahn yeryzndeki geim aralarn, besinleri uygun llerle yarattna dair ifadeyi, Allah bir lkede bulunmayan rzklar baka blgede takdir etmitir ki insanlar lkeden lkeye ticaret yoluyla mal tayarak birbirlerinin ihtiyalarn karlasnlar eklinde aklamtr (Taber, XI, 89; Mverd, s. 204; evkn, IV, 580). Mverd, uzak yerlerle yaplan ticareti hem en krl hem de erdemli kiilere en lyk faaliyet eklinde deerlendirir (Edebd-dny ved-dn, s. 207). Muhyiddin bnl-Arabye gre eer bir tcir, bencillik duygusunu aarak ticar rnleri ihtiyac olan lkelerdeki insanlara ulatrp skntlarn gidermeyi kendisi iin bir grev bilir ve

sosyal sorumluluk bilinciyle ticar faaliyette bulunursa hirette peygamberler, sddklar ve ehidlerle birlikte dllendirilecei bildirilen erdemli tcirler arasna girer. bnl-Arab insanlar kurtulua erdirecek ticaretten bahseden yeti (en-Nr 24/37) buna delil olarak gstermektedir (el-Ftt, VII, 364-365). slm limleri arasnda ticaret ahlkn en yetkin biimde ileyenlerin banda Gazzl gelir. Krk blmden oluan y ulmid-dnin on nc blmn Kazanma ve Maiet Salama db balyla i ve ticaret hayatna ayran Gazzl bey, rib, selem, icre, krz ve erike tarzndaki ticar ilemlere dair fkh hkmleri zetlemektedir. Ardndan mer ticar tutumlar derecede deerlendirmekte, en alt derecesini adalete riayet, ikincisini ihsan, en yksek derecesini tcirin dinini esirgemesi (ticar faaliyetlerinde din vecbelere ballk gstermesi) eklinde kaydetmektedir. Gazzl, ticar ilemlerde adalete riayet edip hakszlktan saknmann yollarn incelerken ticarette haksz uygulama trlerini zarar topluma ve bireye ynelik olmak zere ikiye ayrm, birincisinde ihtikr ve kalp para konularn ele alm, ikincisinde zarar satc veya alcyla snrl kalan ticar davranlar sralamtr. Buna gre ticaretin taraflarndan birini zarara sokan tutum zulmdr. Gazzl bu husustaki en genel lnn, Kendin iin istemediin bir eyi kardein iin de istememelisin eklindeki mehur prensip olduunu belirtir. Bu prensip drt ahlk greve riayeti gerektirir. 1. Sat yaplan mal onda bulunmayan niteliklerle vmekten saknmak. Zira bu bir yalan ve aldatma olup haramdr. Ancak mal sahibinin maln gerek nitelikleriyle tantmasnda saknca yoktur. Ayrca Gazzl satcnn her durumda yemin etmekten, Allahn adn basit dnya menfaatine alet yapmaktan saknmas gerektiini zellikle vurgular. 2. Maln gizli veya ak btn kusurlarn belirtmek. Maln kusurunu saklamak da zulm ve aldatma olup haramdr. Nitekim Hz. Peygamber tahln slak olann alta, kuru olann ste koyan bir satcy, Bizi aldatan bizden deildir szyle uyarmtr (Mslim, mn, 164; Tirmiz, By, 74). 3. Maln miktarn tam olarak bildirmek, l ve tartda hile yapmamak. Gazzl, eksik lp tartanlar iddetle eletiren yetleri (elMutaffifn 83/1-3) ve Hz. Peygamberin bir dn (Msned, IV, 352; Nes, By, 54; Drim, By, 7) zikrederek bu hususta sorumluluktan kurtulabilmek iin l ve tartda satcnn mteri, alcnn da satc lehine fedakrlk gstermesini tavsiye eder. 4. Zamann normal piyasa usullerine riayet etmek. Resl-i Ekrem, satcnn yolda karlanarak pazardaki fiyat renmesine frsat verilmeden malnn ucuza kapatlmasn (Buhr, By, 68, 71, 72; Mslim, By, 11, 19) ve pazarlk srasnda satcyla alc arasna girip yapay fiyat art yapmak suretiyle alcnn zarara uratlmasn (Buhr, By, 60; Mslim, By, 13) yasaklamtr. Gazzl, Ticar Muamelede hsan bal altnda alc ve satcy kar tarafn menfaatini en az kendisininki kadar dnmeye tevik eden aklamalar yapmaktadr. Burada u hususlar yer alr: Satc maln mkul bir fiyatn stnde satmamaldr. Mteri zayf ve yoksul olan satcya maln deerinden daha yksek bir fiyat vermelidir. Satc mteriye deme kolayl tanmaldr. Alc borcunu gzellikle demelidir. Taraflardan biri cayarsa dieri bunu kabul etmelidir. Yoksul borluya mhlet verilmelidir. Gazzl ynn Tcirin Dinini Esirgemesi balkl konusuna girerken u uyarlarda bulunur: Tcir dnyada geimiyle urarken hiretini unutmamaldr; aksi halde mrn boa harcam, ticaretinin sonu hsranla bitmi olur. Akll insan kendine kar merhametli davranr; kendine merhamet eden kimse asl sermayesini kurtarr. nsann asl sermayesi dini, asl ticareti de din hayattaki kazancdr. Daha sonra Gazzl tcirin ticaret hayatnda dinini esirgeyebilmesi iin riayet etmesi gereken artlar

yle sralar: Ticar hayata iyi niyetle ve salam bir inanla balamak; sadece kazanmay dnmeyip yapt iin bir farz- kifye ve insanla hizmet olduunu bilmek; dnya pazarna dalp hiret pazar olan camileri unutmamak; bir yandan ticaretle megul olurken dier yandan Allah zikir ve tesbih etmekten geri durmamak; ticarette ar kazan hrsna kaplmamak; sadece haramlardan deil pheli ilemlerden de saknmak, fkhtaki fetvalarla yetinmeyip vicdannn fetvasn almak; her trl ticar muameleden hesaba ekileceini bilip bunun iin hazrlkl olmak (ayrca bk. KESB).

BBLYOGRAFYA

bnl-Esr, en-Nihye, I, 181; M. F. Abdlbk, el-Mucem, bya, tcr, kyl, vzn md.leri; Wensinck, el-Mucem, kyl, vzn md.leri; Msned, II, 50; III, 19, 425, 428, 444; IV, 118, 141, 352; V, 176; Aristoteles, thique Nicomaque (trc. J. Tricot), Paris 1994, s. 236-245 (1132b1133b); Muhammed b. Hasan e-eybn, el-Kesb (nr. Abdlfetth Eb Gudde), Halep 1417/1997, s. 71-106; Taber, Cmiul-beyn, Beyrut 1412/1992, X, 410; XI, 89, 338-339; bn Miskeveyh, Tehbl-al (nr. bnl-Hatb), Beyrut 1398/1977, s. 110-112; Mverd, Edebd-dny veddn (nr. M. Ebl-Hayr es-Seyyid-Muhammed e-erkv), Beyrut 1425/2004, s. 203-207; Rgb elsfahn, e-era il mekrimi-era (nr. Ebl-Yezd el-Acem), Kahire 1405/1985, s. 374416; Gazzl, y, II, 60-87; IV, 91-92; bnl-Arab, el-Ftt, VI, 292-293; VII, 364-365; Nasrddn-i Ts, Al- Nr (nr. Mcteb Mnov-Ali Rza Haydar), Tahran 1369 h., s. 134136, 195, 210-215; Devvn, Al- Cell, Leknev 1334, s. 195; Knalzde Ali Efendi, Ahlk- Al, Bulak 1248, I, 77-78; II, 7-8; Zebd, tfs-sde, V, 416; evkn, Fetul-adr, Beyrut 1412/1991, I, 512; IV, 399, 580; Cafer b. Ali ed-Dmak, Kitbl-re il mesinit-ticre, Kahire 1318, s. 45-47; Ysuf smil en-Nebhn, Dellt-tccr il all-ayr, Limasol 1408/1987; Cokun Can Aktan, Meslek Ahlk ve Sosyal Sorumluluk, Ahlk Dergisi, I/1, stanbul 2008, s. 100. Mustafa arc

TIETZE, Andreas
(1914-2003) Avusturyal Trkolog, Trk dili ve halk edebiyat limi, szlk. 26 Nisan 1914te Viyanada dodu. Yahudi kkenli bir aileye mensuptur. Babas Hans Tietze, Avusturya Eitim Bakanl Mzeler ve Antlar Dairesinde yksek rtbeli bir brokrat olarak alrken ayn zamanda Viyana niversitesinde kadrosuz profesr sfatyla ders veriyordu. Annesi Erica Conrat, Rnesans ve barok sanat aratrmacsyd. Lise yllarnda Latince, eski ve modern Yunanca, ngilizce, Franszca ve Rusa renen Tietze, Viyanada Piaristengymnasiumda okurken bir snf atlayarak 1932de mezun oldu. 1932-1937 yllar arasnda Viyana niversitesinde tarih (zellikle Dou ve Gneydou Avrupa tarihi) ve yabanc diller okudu. Viyana Dou Dilleri Okulunda Trke, Arapa ve Farsa rendi. 1935te ilk Trkiye gezisinden sonra 1936 ve 1937de birka arkadayla birlikte maceral bir Anadolu seyahati yapt. 1937de talya ekonomi tarihiyle ilgili doktorasn tamamladktan sonra Osmanl tarihiyle alkal almalar yapmak iin yirmi yl kalaca stanbula yerleti. Tietze, stanbul niversitesinde Almanca ve ngilizce dersleri vererek hayatn kazanrken (1938-1952, 1953-1958) Robert Anhegger, Hellmut Ritter, Abdlhak Adnan Advar, Vedat Gnyol gibi ilim adamlar, Trk yazar ve aydnlaryla akademik i birlii yapt. 1940 ylndan itibaren yerli ve yabanc dergilerde modern Trk ve Osmanl edebiyatlar ile Trke retimi ve dil bilimi hakknda makale ve kitaplar yaymlamaya balad. Avusturya ve Alman edebiyatndan Trkeye eviriler yapt; Trkenin leksikoloji ve etimolojisiyle ilgili nemli makaleler yazd. 1952-1953 akademik ylnda Illinois niversitesinde misafir retim yesi sfatyla bulundu. 1952de Sheyla Uyarla evlenerek drt ocuk sahibi olan Tietze, stanbul yllarnda deerli bir Trkoloji ktphanesine sahip oldu. 1958de Gustave Edmund von Grunebaumn daveti zerine California niversitesi (UCLA) Yakndou Dilleri Blmnde Trke ve Farsa doentliine getirildikten sonra 1960ta Trke profesr olarak tayin edildi. Engin bilgisinin yannda stn retmenlik yeteneiyle ileri seviyede Trke iin eitim materyalleri gelitirdi. California niversitesinde grev yaparken Heath W. Lowry, Donald Quataert, Ralph Jaeckel, Talat Tekin ve Gnl Alpaya (Tekin) hocalk yapt. 1950li yllarda almaya balad XIV. yzyla ait el-Ferec bade-idde adl eserin metnini yayma hazrlad, ancak yaynevinin bir hatas yznden kitap imha edildi. Bunun zerine Tietze eserin yaymndan vazgeti (eserin transkripsiyonlu metni ve tpk basm, Tietzenin lmnden sonra 1960 tarihli nemli giri blm de eklenerek Gyrgy Hazai tarafndan yaymlanmtr, a.bk.). Tietze, 1971-1972 akademik ylnda Trkoloji Krssnde misafir profesr sfatyla bulunduu Viyana niversitesinin Trkoloji ve slm Bilimleri Krssne 1973 Martnda kadrosuyla birlikte geti. 1984teki emekliliine kadar leksikoloji ve etimolojiyle halk edebiyat (zellikle Karagz, bilmece) almalarna devam ederken tamamlad kitap ve makalelerini yaymlad. ok sevdii Gelibolulu Mustafa lnin dili zerine almalar yapt. 1973ten itibaren Wiener Zeitschrift fr die Kunde des Morgenlandesin (WZKM) editrln stlendi ve 1975te Gyrgy Hazai ile beraber ilk uluslararas Trkoloji bibliyografyas olan Turkologischer Anzeigeri (TAnz.) karmaya balad. Emekliliinden sonra Viyana niversitesinde seminer vermeye devam etti. Yeni bir aratrma

konusunu Dou Trkistan (Sincan), Anadolu abdallar ve dilleri oluturdu. Ya ilerlediinden ders vermeyi brakp kendini tamamen Trkenin tarih ve etimolojik szlne verdi. Ancak alt cilt ve bir indeks cildi olarak yedi cilt halinde planlanan eserin birinci cildini yaymladktan sonra 22 Aralk 2003te Viyanada ld, 7 Ocak 2004te ayn ehirdeki Neustift Mezarlnda topraa verildi. Tietzenin ktphanesi, 1990l yllarda Lefkoedeki Kbrs niversitesinde kurulan Trke ve Ortadou Blm tarafndan satn alnd. Kitaplarn bir ksm Lefkoeye gnderildi, bir ksm henz Viyanadaki Avusturya Bilimler Akademisinde bulunmaktadr. Tietzenin adna yaymlanm armaan kitaplar unlardr: Festschrift Andreas Tietze zum 70. Geburtstag: gewidmet von seinen Freunden und Schlern/WZKM (LXXVI, 1986); Humanist and Scholar: Essays in Honor of Andreas Tietze (stanbul-Washington 1993); Armaan: Festschrift fr Andreas Tietze (Praha 1994). Eserleri. Tietze, Trkenin biim ve anlam bilimiyle tarihsel geliimi, etimoloji, metin neri, halk edebiyat ve biyografi gibi alanlarnda birok eser ve 100e yakn makale yaymlamtr. Balca eserleri unlardr: 1. Trkisches Lesebuch fr Auslnder: Ecnebiler in Trke Okuma Kitab (stanbul 1943, S. G. Lisie ile birlikte). Tietzenin R. Anhegger ve W. Ruben ile beraber 1943-1946 yllar arasnda yaymlad on alt kitaplk Istanbuler Schriften-stanbul Yazlar serisinin ilk kitabdr. 2. Malte Laurids Briggenin Notlar (stanbul 1948, Rainer Marie Rilkeden eviri, Behet Necatigil ile birlikte). 3. Venedikte lm (stanbul 1952, Thomas Manndan eviri, Behet Necatigil ile birlikte). 4. The Lingua Franca in the Levant: Turkish Nautical Terms of Italian and Greek Origin (Urbana 1958, W. Henry ve R. Kahane ile birlikte). Trk denizcilik dilinin Yunan ve talyan kkenleri bakmndan nemli olan eser birok almaya kaynaklk yapmtr. 5. Turkish Literary Reader (Bloomington 1963, 1968). 6. The Koman Riddles and Turkic Folklore (Berkeley 1966). Eserde ada Trk bilmeceleriyle Codex Cumanicustaki bilmeceler karlatrlmtr. 7. Advanced Turkish Reader: Texts from the Social Sciences and Related Fields (Bloomington 1973). 8. Bilmece: A Corpus of Turkish Riddles (Berkeley-Los Angeles-London 1973, lhan Bagz ile birlikte; Trkesi: Trk Bilmeceleri, I-II, Ankara 1993; Trk Halknn Bilmeceleri, Ankara 1999). 9. Muaf ls Description of Cairo of 1599 (Wien 1975). 10. The Turkish Shadow Theatre and the Puppet Collection of the L. A. Mayer Memorial Foundation (Berlin 1977). 11. Muaf ls Counsel for Sultans of 1581 (I-II, Wien 1979-1982). 12. Eremya Chelebi Kmrjians ArmenoTurkish Poem The Jewish Bride (Wiesbaden 1981, Avedis K. Sanjian ile birlikte). XVII. yzyl melliflerinden Eremya elebi Kmrciyann manzum bir ak hikyesidir. 13. Akabi Hikyayesi: lk Trke Roman (1851) (stanbul 1991). Vartan Paann kaleme ald, Ortodoks ve Katolik Ermenileri arasndaki ihtilflar yanstan bir ak hikyesidir. 14. Die Abdal (ynu) in Xinjiang (Wien 1994, W. O. Ladsttter ile birlikte). Dou Trkistanda kk bir grup olan Eynu ya da Uygur abdallarnn yalnzca erkekleri tarafndan kullanlan bir dilin kken aratrmasdr. 15. Ottoman Melodies, Hebrew Hymns: A 16th Century Cross-Cultural Adventure (Budapest 1995, J. Yahalom ile birlikte). Eserde, XVI. yzyl stanbulunda yahudi bestekr-airlerinin brnce tasavvuf ilhileri klasik Trk mzii makamlarna uyarlamalar anlatlmaktadr. 16. Wrterbuch der griechischen, slavischen, arabischen und persischen Lehnwrter im Anatolischen Trkisch: Anadolu Trkesindeki Yunanca, slavca, Arapa ve Farsa dnlemeler Szl (der. Mehmet lmez, stanbul 1999). 1955-1967 yllar arasnda yazd be makalenin bir araya getirilmesinden olumaktadr. 17. Tarih ve Etimolojik Trkiye Trkesi Lugat (A-E, I, stanbul-Wien 2002; II, F-J Wien 2009). Tamamlanmas beklenen bu eseriyle Tietze Trkenin szlklk tarihinde zel bir yer edinmitir.

18. Ferec bade e-idde (ein frhosmanisches Geschichtenbuch): Freund nach Leid (I-II, Berlin 2006, G. Hazai ile birlikte). Balca Makaleleri. Die Geschichte vom Kerkermeister-Kapitan: en trkischer Seerauberroman aus dem 17. Jahrhundert (AO, XIX [1942], s. 152-403); Azz Efendis Muhayyelt (Oriens, I [1948], s. 248-329); Die formalen Vernderungen an neuren europischen Lehnwrtern im Trkischen (Oriens, V [1952], s. 230-268); The Use of Spoken Russian in Azerbaijani Literature (Slavic Review, XXII [Seattle 1963], s. 727-733); Ein slavisches Lehnwort in den frh-osmanichen Chroniken (WZKM, LXV-LXVI [1973-1974], s. 219-222; Mustaf l of Gallipolis Prose Style, Ar.Ott., V [1973], s. 297-319); Zum Argot der anatolischen Abdal (Gruppe Teber) (AOH, XXXVI/1-3 [1982], s. 521-532); Die fremde Elemente im Osmanisch-Trkeitrkischen (Handbuch der trkischen Sprachwissenschaft, ed. G. Hazai, Budapest 1990, s. 104-118); Der Einflu der Trkischen auf andere Sprachen (Handbuch der trkischen, s. 119-145). Tietze, iki yeni Redhouse szlnn (Yeni Redhouse Lgati: ngilizce-Trke, stanbul 1950; Redhouse Yeni Trke-ngilizce Szlk, stanbul 1968, 1974) yaym projesinin fikir babas olmu ve hazrlama ekibi arasnda yer almtr. Ayrca Hellmut Ritterin 1924-1953 yllarnda Almanca tercmesi ve notlarla beraber yaymlad byk ciltlik Karagz edisyonunun III. cildi (Karags: trkische Schattenspiele, Wiesbaden 1953) onun katklaryla gereklemitir (eser ve makalelerinin tam bir listesi iin bk. Anetshofer, XXX/1[ 2005], s. 334-344).

BBLYOGRAFYA

E. J. Zrcher, Two Young Ottomanists Discover Kemalist Turkey: The Travel Diaries of Robert Anhegger and Andreas Tietze, JTS, XXVI/2 (2002), s. 359-369; M. Khbach, In Memoriam Andreas Tietze (1914-2003), WZKM, XCIV (2004), s. IX-XXIII; S. Faroqhi, In Memoriam Andreas Tietze (1914-2003), Turcica, XXXVI, Paris 2004, s. 5-11; Mehmet lmez, Trkenin Yorulmaz Aratrcs Andreas Tietzenin Ardndan, Toplumsal Tarih, XX/122, stanbul 2004, s. 50-53; Sevim Ylmaz nder, Andreas Tietzenin Biyografisi zerine Bir Deneme, a.e., XX/122 (2004), s. 54-55; Hasan Eren, Yitirdiklerimiz: Andreas Tietze (1914-2003), TDl., LXXXVII/626 (2004), s. 169-174; G. Hazai, Abschied van Andreas Tietze, Ar.Ott., XXII (2004), s. 9-22; L. Johanson, Andreas Tietze, a.e., XXII (2004), s. 55-60; Helga Anetshofer, Long Live Ottoman Studies, Andreas Tietzeyi (1914-2003) Hatrlarken: Erinnerungen an Andreas Tietze (1914-2003), JTS, XXX/1 (2005), s. 315-350; R. Jaeckel, Andreas Tietze: Remembered by a Former Student, http://www.isop.ucla. edu/cnes/people/article. asp?parentid=12112. Helga Anetshofer

TF
() Ebl-Abbs (Ebl-Fazl) ihbddn (Sabhuddn/erefddn) Ahmed b. Ysuf b. Ahmed el-Kays el-Kafs et-Tf (. 651/1253) Tunuslu kad, bhnme yazar, kymetli ta uzman. 580de (1184) Tunusun Kafsa ehrinde dodu; birok lim ve edibin yetitii ailesi Cezayirin dousunda bulunan Tf kkenlidir. ocukluk yllarn babasnn kadlk yapt Kafsada geirdi ve ilk eitimini burada ald. Tunus Zeytne Camiinde edebiyat ve riyz ilimler okudu. Kahire ve Dmakta Abdllatf el-Badd ve Ebl-Ymn el-Kind gibi hocalarn yannda tp, felsefe, tabiat bilimleri ve Arap dili arlkl bir renim grd; memleketine dndnde Kafsa kadlna tayin edildi. Bir sre sonra kadlktan azledilmesi zerine vatanndan ayrlp Dou slm lkelerinde bir yere yerlemek niyetiyle hazrlk yapt srada ei vefat etti; mlkn satp ocuuyla birlikte skenderiyeye giderken kan iddetli kasrgada ocuklarn kaybetti. skenderiyeye ulatnda bandan geenleri renen Msr Eyyb Hkmdar el-Melikl-Kmilden yakn ilgi grd ve onun yaknlar arasna girdi. Kahirede bir sre Mlik kadl yapan Tf 630 (1233) yl civarnda Dmak, Halep, mid, Harran, Musul, Cezre-i bn mer ve Fars kapsayan bir seyahat yaptktan sonra dnnde nl lim ve ediplerle tanarak kendini bilimsel almalara ve eser yazmna verdi. Hayatnn sonlarna doru iitme ve grme duyularn kaybettiyse de kendi kendini tedavi edip yeniden grmeye balad ve almalarn srdrd; ancak pepee ald mshiller lmne yol at (13 Muharrem 651/15 Mart 1253). Tf ok geni kltr sahibi bir limdi, eitli ilim ve sanatlardan anlyordu. zellikle kymetli talarn cinsi, kalitesi ve deeri konusunda uzmand. Onun bu hususta yazd kitap uzun yllar kaynak olarak kullanlmtr. Eserleri. 1. Ezhrl-efkr f cevhiril-acr (Kitbl-Acril-mlkiyye). Kymetli talar konusunda slm leminde yazlm eserlerin en nemlilerindendir. Tf bu kitabnda yirmi be eit kymetli ta daha ok gittii lkelerde grdklerine, bizzat kendi tecrbe, tesbit ve gzlemlerine dayanarak ele alm, bunlar nitelik ve zellikleri, faydal olduklar alanlar, ticar kymetleri gibi ynleriyle incelemitir. Bu arada gvenilir kabul ettii uzman kiilerle ticaret erbabnn ve Belinus, Yuhann b. Mseveyh, Aristo, Frb gibi limlerin grlerini aktarrken yer yer baz yanllklar eletirmitir. Eserde panzehirlerin eitleri ve zelliklerine de yer verilir. Beylek el-Kpk, 681de (1282) yazd Kitb Kenzit-tccr (ticr) f marifetil-acr adl eserini byk lde bu kitaba dayandrm, bnl-Ekfn de Nuab-eir f marifetil-cevhiri yazarken bundan yararlanmtr. lk defa bir blm el-Acrllet tced f azinil-mlk ve zeirir-res adyla S. F. Ravius tarafndan yaymlanan eseri (Utrecht 1784) daha sonra S. F. Ran (Latince tercmesiyle birlikte, Utrecht 1818), A. R. Biscia (Florence 1818; Bologne 1906), Ahmed Fris eidyk (el-Cevib gazetesinde, stanbul 1298/1881) ve Muhammed Ysuf Hasan ile Mahmd Besyn Hafc tahkik ederek neretmitir (Kahire 1977; bu neir hakknda Mongia Mensia bir tantm [IBLA, XL/140 [1977], s. 347-352], Muhammed s Slihiyye bir tenkit yazs [MMMA,

XXVII/2 [1983], s. 667-672] kaleme almtr). XV. yzyl Osmanl hekimlerinden Muhammed b. Mahmd irvn eseri yeni bilgiler ekleyip Cevhernme adyla Trkeye tercme etmitir (Leipzig Senato Ktp., nr. K. 231, vr. 1b-55b; Viyana Kraliyet Ktp., nr. 1448). ngilizceye de evrilen eser (trc. Samar Najm Abul Huda, Best Thoughts on the Best of Stones, New York 1997) ve mellifi hakknda Abdlkdir Zimme bir makale yazmtr (RAAD, XXXIX [1964], s. 12-26). 2. e-if fi-bbil-msned anis-seyyidil-Muaf. Eb Nuaym el-sfahnnin Hz. Peygamberin tpla ilgili tavsiye ve uygulamalarna dair rivayetleri ieren Kitb bbin-neb adl eserindeki rvilerin ve tekrarlanan hadislerin karld bir almadr. Tbba dair kitaplarn tertibine gre yedi blm (makale) halinde hazrlanan eseri Abdlmut Emn Kalac tahkik ederek yaymlamtr (Beyrut 1408/1988). Eseri Ahmed-i D de Trkeye tercme etmitir ( Tp Tarihi Ktp., nr. 90). 3. Kitb f ilmil-bed. Ba taraf eksik bir nshas Halep Mahedt-trsil-ilmde kaytldr (nr. 183/n 36). Mellif eserde yetmi blme ayrd bed ilminin her eidine Kuran, hadis ve Arap iirinden rnekler vermitir. 4. Nzhetl-elbb fm l yced f kitb. Cinsel hayat ve cinsel sapklklar hakkndadr. Bir mukaddime ile on iki babdan oluan eser Rhatn-nfs adyla Trkeye evrilmi (Sleymaniye Ktp., ehid Ali Paa, nr. 2014, Esad Efendi, nr. 2475; Rid Efendi Ktp., nr. 1320), Ren R. Khawam tarafndan Franszcaya tercme edilerek yaymlanmtr (Les dlices des coeurs ou ce que lon ne trouve en aucun livre, Paris 1981). Daha sonra ksmen ngilizceye de evrilen kitabn Ceml Cuma (London 1992) ve D. Cell Azzne (Tunus 1997) tarafndan tahkikli neirleri gerekletirilmitir. 5. Rcu-ey il b fil-uvveti alel-bh. Bata Bulak (1309) ve Kahirede (1316) olmak zere on kadar neri vardr; mtercimi bilinmeyen ngilizce evirisinin de (The Old Man Young Again, Paris 1898) birka basks yaplmtr. Ktib elebinin eserin Kemalpaazde tarafndan Yavuz Sultan Selimin emriyle Trkeye evrildiini belirtmesine (Kef-unn, I, 835) ve baz ktphane kataloglarnda Kemalpaazde adna kaydedilmesine ramen (Sleymaniye Ktp., Hamidiye, nr. 1012) mevcut nshalarda buna dair bir iaret bulunmamakta ve Kef-unndaki bilginin esere meruiyet kazandrmak iin eklendii dnlmektedir (DA, XXV, 245). Kitabn Mr Mustafa (Nat) Paaya ait Trke bir tercmesi vardr (TSMK, Revan Kk, nr. 1702; Ktp., TY, nr. 9631). 6. Fall-ib f medrikilavssil-ams lilil-elbb. Bir ansiklopedi niteliindeki eserin yazm 630 (1233) yl civarnda tamamlanmtr. Tfnin, urunda mrn tkettiini syledii krk czden meydana gelen eser onun lmnden sonra kaybolmu, otuz alt cz 690 (1291) ylnda bn Manzr tarafndan bulunarak Srrn-nefs bi-medrikil-avssil-ams adyla iki cilt halinde ihtisar edilmitir (nr. hsan Abbas, Beyrut 1400/1980). bn Manzr ayrca muhtasarn I. cildini Nirl-ezhr fil-leyl vennehr (nr. Ahmed Fris e-idyk, el-Cevib, stanbul 1298/1881), II. cildini alll-esr alelclnr fil-hev ven-nr ve cemi m yad beynes-sem vel-ar minel-r adyla tehzb etmitir. Tfnin e-if, Ezhrl-efkr ve Mtatl-esm gibi baz mstakil eserlerinin Fall-ibn blmleri olduu da kaydedilir. 7. Mtatl-esm f ilmis-sem. Mellif hatt nshas Tunusta Muhammed Thir bn r Ktphanesinde bulunan eser msiki ve halk danslaryla ilgilidir. Baz blmlerini Muhammed b. Tvt et-Tanc (e-ari vel-elnlmsyye f fryye vel-Endels, Mecelletl-eb, XXI/2-4 [Beyrut 1968], s. 93-116), Red es-Selm (afaht min Kitbi Mtatil-esm f ilmis-sem, el-ayt-efiyye, sy. 12, Tunus 1980, s. 146-152) ve Mahmd Kattt (Minel-matil-msyye, Mecelletl-fikr, MartNisan 1986, s. 40-48, 114-120) neretmitir. 8. Meliul-bdr f menzilis-srr (Bibliothque Nationale, nr. 1176). 9. Risle fm yatc ileyhir-ricl ven-nis f istimlil-bh mimm yeurru ve yenfa. Baarl bir cinsel hayatla ilgili olan eser H. M. el-Haw tarafndan tercme edilip yaymlanmtr (Erlangen 1970). 10. Secul-hedl f abrin-Nl. Nil havzasnn corafyas ve

burada yaplan tarm zerine kaleme alnan eser Sytnin snl-muarasnn kaynaklarndandr. Tfye nisbet edilen dier eserler unlardr: Kitbl-Meslik, el-Mn minel-heleke (tehlke) f defi merris-semimil-mhlike, ed-Drretl-fia f mesinilefria, Drretl-lel (l), ed-Dbcl-srevn f iri bn Hn, dimetl-cen f dbinnik, Kitb fit-tr, Mikt envril-ulef ve uyn abri-uref, Tefsr.

BBLYOGRAFYA

Tf, Ezhrl-efkr (nr. M. Ysuf Hasan-Mahmd Besyn Hafc), Kahire 1977, neredenin girii, s. 7-17; a.mlf., Nzhetl-elbb (nr. Cell Azzne), Tunus 1997, neredenin girii, s. 5-23; bn Sad el-Marib, Rytl-mberrizn ve ytl-mmeyyizn (nr. M. Rdvn ed-Dye), Dmak 1987, s. 266-268; bn Ferhn, ed-Dbcl-mheb, I, 247-248; Kef-unn, I, 72, 233, 620, 742, 835; II, 979, 1055, 1260, 1305; L. Leclerc, Histoire de la mdecine arabe, Paris 1876 Rabat 1980, II, 237-239; Mahlf, eceretn-nr, s. 170; Serks, Mucem, I, 651-652; Brockelmann, GAL, I, 652; Suppl., I, 904; Sarton, Introduction, II/2, s. 650; M. Ullmann, Die Medizin in Islam, Leiden 1970, s. 196-197; M. Plessner-F. Klein-Franke, al-Tfsh, DSB, XIII, 407-408; Mahfz, Terciml-mellifn, I, 272275; een, Fihris mati-bbil-slm, s. 154-156; Abdlvehhb b. Mansr, Almlmaribil-Arab, Rabat 1406/1986, IV, 132-140; Ebl-Ksm Muhammed Kirr, Mstedreklfehresit-tr lil-melleftit-Tnisiyye, Beyrut 1988, s. 62-64; Necv Osman, Amed b. Ysuf et-Tf ve rhl-ilmiyye, Ebn-nedvetil-lemiyyetir-rbia li-tril-ulm indel-Arab (nr. Mustafa eyh Hamza), Halep 1412/1992, I, 75-89; J. Ruska, Tf, A, XII/1, s. 263-264; a.mlf.-[O. Kahl], al-Tfsh, EI (ng.), X, 476; E. K. Rowson, al-Tfsh, Encyclopedia of Arabic Literature (ed. J. S. Meisami-P. Starkey), London 1998, II, 772; M. A. Yekta Sara, Kemalpaazde, DA, XXV, 245. Kasm Krbyk

TFLS
Grcistan Cumhuriyetinin baehri. Grcistann dou kesiminde Kr (Kura) nehrinin dalar arasnda at dar ve dik yamal vadide nehrin iki yakasnda yer alr. ehrin ad kaynaklarda Tphilisi ve Thbilisi eklinde geer. Bu isim 1936dan sonra Tbilisi olarak deitirilmitir. ehir adn, Mtabarinin kuzeydou yamalarndan kan scak su kaynaklarna izfeten Grcce tbili (scak) kelimesinden almtr. Tiflisin ne zaman kurulduuna dair kesin bilgi yoktur. Arkeolojik kazlar milttan nce IV-III. binlerde bir yerleim yeri olduunu gsterir. lk defa IV. yzylda Pers hkimiyeti altnda iken bir belgede ad geer. Buna gre, Grcistann (Kartli) idare merkezi Mtshetann Pers saldrlarna uramas zerine buray savunmak amacyla Tabor danda 380li yllarda bir hisar yaplm, buras daha sonra uriziche (Karkale) adn alm, hemen civarnda dan eteinde Kral Wahtang Gorgaslani (446-499 [?]) Tiflis kale ehrini tesis etmitir. ehrin kurulu tarihi ihtilfl olup 455, 458 ve 469 yllar ne srlr. Kral Wahtangn Perslerle savalar esnasnda kale ve Tiflis kasabas (Sopheli) tahrip edildi. Wahtangn olu Dai (499-514) Tiflis surlarnn yapmn tamamladktan sonra baehri Mtshetadan Tiflise tad. Tiflis, Grc Kral Gurgeninin 523te Perslilere yenilmesiyle onlarn idaresine girdi. Bu srada Bizansllarla Perslilerin Karadeniz kys hkimiyeti iin yaptklar savalarda ranl valilerin ikamet yeri oldu. Kral Guaram zamannda ehir nemli lde geliti, sarayn etraf ta duvarlarla rld, kale geniletildi. Daha sonra Bizans mparatoru Herakleios, Trklerle ittifak yaparak ehri kuatp ele geirdi (628). Bir yl sonra Hazarlarca yamaland. Tiflis, Hz. mer devrinde balayan Kafkasyaya ynelik asker harekt neticesinde Hz. Osman dneminde fethedildi. 22 (643) ylnda blgeye gnderilen Srka b. Amr, Habb b. Meslemeyi Tiflis zerine sevkettiyse de olumlu sonu alnamad. Halife Osman devrinde Habb b. Mesleme, rmniye fethiyle grevlendirildi ve Duvni (Dvin) fethettikten sonra Tiflisi kuatt. Bu srada Grc kralna bar teklif ederek slm hkimiyetini kabul etmesini istedi. Teklifi kabul eden Grc kral deerli hediyelerle birlikte bir elisini Habb b. Meslemeye yollad. Yaplan antlamaya gre Tiflis halknn canna, ibadethanelerine dokunulmayacak, buna karlk onlar da her aile iin 1 dinar deyecek, mslmanlarla dost kalacak, dmanlarna kar dmanlk edeceklerdi (Belzr, s. 289). Habb b. Mesleme ayrca, Grc kralndan gelen hediyelerin deerini tesbit ettirip bunu yllk cizye miktarndan dtn bildirdi (Ykt, II, 36). Bylece Tiflis slm hkimiyetine girdi (25/645-46). Habb b. Meslemenin Tifliste slm tebli iin grevlendirdii Abdurrahman b. Cez esSlemnin faaliyetleri neticesinde halkn nemli bir ksm Mslmanl kabul etti. lk fetihlerin ardndan Tifliste bir garnizon yerletirilerek emniyet saland ve blgeye mslman topluluklar iskn edildi. Daha sonraki yllarda blge Emevlerle Bizansllar arasnda hkimiyet mcadelelerine sahne oldu. Emev kumandanlarndan Mervn b. Muhammed blgede slm hkimiyetini pekitirdi. 683-764 yllar arasnda Grcistana ynelik Hazar aknlar srasnda Tiflis bir ara Hazarlarn eline geti. Abbslerin ilk dneminde Tifliste shak b. smil bir slm emirlii kurdu ve Halife Mtevekkil-Alellah devrine kadar devam etti (833-852). shak b. smilin hkimiyet alann geniletmesi ve bamsz hareket etmeye balamas yznden Mtevekkil-Alellah Trk kumandan Boa el-Kebri onun zerine gnderdi. Boa, shak ve olunu esir alp ldrtt (238/852). Bu kuatma srasnda ehir yakld ve ok sayda insan ldrld (Taber, IX, 192). Bylece Tifliste slm emirlii sona erdi ve mslmanlarn blgedeki etkinlikleri azalmaya balad.

III-IV. (IX-X.) yzyllarda Grcistanda hkm sren ailelerden Ben Cafer, adn Tiflis Valisi Cafer b. Aliden almaktadr. Cafer b. Ali ve halefleri Abbs halifeleri adna para bastrd ve onlar metb tand. IV. Bagrat dneminde 1032de Kartlinin ileri gelenlerinden Thrialth hkimi Liparit Orbeliani ve Ivane Abazasdze, Tiflis Emri Caferi ele geirdilerse de IV. Bagrat onu serbest braktrd ve ardndan Tiflisi kuatma altna ald, fakat daha sonra Emr Caferle yeniden anlama yapt. 1046da Tiflis Emri Caferin lm zerine Tiflisliler IV. Bagrat ararak ehri ona teslim ettiler. slm corafyaclar Tiflisin ok eski, gzel ve byk bir ehir olduunu, etrafnn iki kat surla evrildiini, Kr nehrinin her iki yakasna kurulan ehrin (veya be) kaps bulunduunu, doal scak sularyla tannan ehirde ok sayda hamamn yer aldn, mslmanlar ve hristiyanlarn bir arada yaadn, bir taraftan ezan seslerinin dier taraftan an seslerinin duyulduunu, evresinde msr vb. tahl rnlerinin yetitiini, bal, cva, sprge otu, kee, yn ve ipek kumalarn retildiini kaydederler (bn Havkal, s. 340; Ykt, II, 35-37; Kazvn, s. 518-519). XI. yzyln ilk yarsndan itibaren rann dousundan Kafkasyaya Trk aknlar balad. 1063te Seluklu Sultan Alparslan Grcistan ele geirdi. Fakat ardndan Bagrat kalelerinin byk ksmn geri ald. 1068de Alparslan ve mttefikleri Tiflis ve Kartliyi yerle bir ettiler. Ar k artlar Alparslan Grcistan terketmeye zorlarken Tiflis ve Rustaviyi Gence Sultan Fazlna verdi. Bagrat, Alparslann ekilmesinden sonra Emr Fazln ve ordusunu yenip Tiflise girdi ve buray belli miktarda vergi demek artyla emrin miraslarna brakt. Ancak II. Giorgi zamannda (10721089) Kartli tekrar Seluklu hkimiyetine girdi. II. David, Kuzey Kafkasya ve Gney Rus steplerinden 45.000 Kpak ailesiyle anlaarak bunlar 1118den itibaren Grcistana getirdi ve onlarn yardmyla 1121de Tiflisteki Seluklu hkimiyetine son verdi; Ben Cafer ailesi de buradan srld. Tiflis, Kralie Tamara zamannda en grkemli dnemini yaad. Celleddin Hrizmah Reblhir 624te (Nisan 1227) Tiflisi ele geirdiyse de hkimiyeti ksa srd; ancak 627de (1230) tekrar ehri zaptetti. 1231de ehirde Mool idaresi kuruldu. lhanllar dneminde burann hkimiyeti Grclere brakld. Timur 1386da Tiflisi ald. V. Bagratn slmiyeti kabul etmesi zerine idaresini yeniden ona verdi. Fakat Tiflisteki yneticilerin itaatsizlikleri dolaysyla 1393-1403 yllarnda buraya be defa saldrd. Bu durum ehrin gerilemesine yol at. Timurun lm zerine I. Alexandre 1413te Tiflisteki Timurlu hkimiyetine son verdi. 1440ta Karakoyunlu Cihan ah Tiflisi zaptetti. Ardndan Akkoyunlu Uzun Hasan 1458de Atabegler yurdunu istil edip Tiflisi yamalad. 1473te Osmanllarla yapt savata kendisine yardm etmeyen Grc Kral Bagrata kar 1477de bir baskn dzenledi ve Tiflise hkim oldu. Onun lmnden sonra tekrar Grc idaresi kurulduysa da Akkoyunlu Hkmdar Sultan Ykub 1486 sonbaharndan 1489a kadarki seferleri neticesinde Tiflise girmeyi baard. Ardndan blgede Osmanl nfuzu giderek artmaya balad. 1521de Grcistana kar sefer dzenleyen ah smil ayn yl Tiflisi ele geirdi. Burada bir cami yaptrd ve ehri glendirdi. lmnden sonra Grcler Safev askerlerini ehirden kardlar. I. Laursabn Tifliste hkm srd dnemde (1534-1558) Grcistana drt byk sefer dzenleyen Safev ah Tahmasb, Grc vekyinmelerine gre 1536da ehri yerle bir etti. Ardndan I. Laursab ehre tekrar hkim olduysa da Tahmasbn basks karsnda kamak zorunda

kald (1548). I. Laursab mcadeleye devam ederek i Kartlideki kaleleri Safevlerin elinden alnca Tiflis Kalesini elinde tutan Trkmenler, Karaba hanndan yardm istediler. Karaba han 1558de byk bir orduyla Tiflis zerine yrd. Garnisideki arpmada I. Laursab ldrld ve yerine Simon geti. Bu arada Simonun kardei David 1564te maiyetiyle birlikte Kazvine gidip ahn huzuruna kt ve mslman oldu. ah da ona Tiflis ehriyle Aa Kartli blgesini verdi. Fakat Simon kardeini iki defa yenilgiye uratarak lkeden kard. Daha sonra ah Tahmasb, David/Dvud Hana destek salamak amacyla ordu gnderdi ve 1569da Simon esir alnd. 1578de balayan Osmanl-Safev mcadelesi srasnda Lala Mustafa Paa kumandasndaki Osmanl ordusu 24 Austosta Tiflise ulat ve boaltlm kaleyi ele geirdi. 29 Austos Cuma gn padiah adna iki kilise ve Kr nehrinin kar yakasnda serdar adna bir kilise camiye evrildi. ehrin muhafazasna beylerbeyi pyesiyle Kastamonu sancak beyi Mehmed Bey tayin edildi. Bu arada eski Tiflis hkimi Dvud Hann Tiflise dzenledii saldrlar neticesiz kald. Tiflis alndktan sonra idar taksimat yapld ve eyalet haline getirildi. 1588de Tiflis otuz alt kyn bal olduu Gori Kalesi, on alt kyden ibaret Tiflis Kalesi, otuz drt ky bulunan Tumans Kalesi ve yirmi ky olan Lori Kalesi merkez olmak zere drt sancaa ayrld. Osmanl hkimiyeti ah Abbasn Safev tahtna gemesinden sonra giderek sarslmaya balad. 1603te Tiflis ah Abbasn eline geti. Ardndan Kartli Kral X. Georginin lmyle yerine ah Abbas tarafndan II. Laursab getirildi (1606-1616). Daha sonra bu blgede Safev nfuzu etkili oldu. 1623te Kartli Han Simon Hana yardm etmek amacyla grevlendirilen mslman Giorgi Saakadze, Tifliste Safevlere kar ayakland, fakat 1624te isyan bastrld. Ardndan Osmanl Devletinden yardm aldn iddia eden Tahmuras isyan balatp Kartliyi ele geirdiyse de Safevlerin mdahalesiyle Tiflisten ekilmek zorunda kald. 1643te Kartlinin idaresine tayin edilen Rostom/Rstem Keyhsrev Tiflisi glendirdi; hamam, kervansaraylar ve bir saray yaptrd. Onun yerine evltl ah Navaz V. Vahtang geti. Vahtang zamannda 1709da Tiflise matbaa getirildi ve yeni bir yasa hazrland. 1722de Afgan saldrs srasnda rann yardm talebini kabul etmeyen Vahtang, Ruslarla i birlii yapmak istiyordu. Bu arada Kahetya Valisi Mehmed Kuli Han (VIII. Konstantin) Lezgilerle birlik olup Tiflisi yamalad. ran-Afgan sava esnasnda Afganllarn ran igal etmeleri ve Ruslarn Kafkasyaya asker gndermeleri zerine Osmanllar da harekete geip 23-24 Haziran 1723te Tiflise girdiler. ehrin ynetimi VI. Vahtangn ihtida eden olu brhim Bey/Bakar/ah Navaza verildi. Tiflis beylerbeyilii ad altnda blge yeniden yaplandrld. Tiflis ve yresinin tahriri yapld. 1728 tarihli tahrir kaytlarndan Tiflisin Baratl, Payndr/Baydar, Demrc-Hasanlu, Tumans nahiyelerinin bal olduu merkez liv yannda Somhurut/Somhit, Acakale, Kazak, Gori, Tryaled ve Kaygulu livlarndan meydana geldii anlalr. Bu taksimde nceki tekilttan farkl olarak Lori, Gence eyaletine balanmtr. Ndir ahn glenmesinin ardndan 12 Austos 1735te Tiflisi yeniden ele geiren ran birlikleri, KartliKaheti valiliine Ali Mirza/Aleksandreyi getirdi. Ndir ah Tiflisi ele geirince buradaki Osmanl idar sistemini deitirdi; Lori, Boral ve emseddini Kartliye balad. Tiflis daha sonra Ruslarn tehdidi altnda kald. 1768-1774 Osmanl-Rus sava esnasnda Todleben kumandasndaki Rus ordusu Grcistana girdi ve 1772ye kadar buradan kmad. Gittike glenen Rusya ile 24 Temmuz 1784te Georgeivskte antlama imzalad. Bu antlama ile Grcistanda Rus himayesi devri balad. Fakat 1787-1792 yllar arasnda Osmanl-Rus-Avusturya savalar srasnda Ruslar Grcistandan birliklerini geri ektiler. Osmanl-Rus savann ardndan rann yeni ah Aa

Muhammed ah, Grcistan zerindeki hkimiyet iddilarn dile getirdi ve II. Irakliden (Irakl/Heraklius) kendine tbi olmasn istedi. stei kabul edilmeyince Eyll 1795te dzenledii seferde Tiflisi tahrip etti. Mart 1796da rana sava aan arie II. Katerina, Rus birliklerini Kafkasyaya gnderdi. Burada pek ok yeri igal eden Rus birlikleri Katerinann 16 Kasm 1796da lmesinden sonra yerine geen olu I. Pavel tarafndan geri arld. Fakat Kaarlarn basks karsnda XII. Georg, Rusyann kendilerini koruma altna almasn istedi ve Ruslar 1801de Kartliyi ilhak etti. 1917 Rus ihtilline kadar stats deimeyen Tiflis zer, Grc ve Ermenilerden oluan ve 22 Nisan 1918de bamszln iln eden Kafkas Federal Devletinin merkezi oldu. Osmanl birliklerinin Brest-Litovsk Antlamasyla (3 Mart 1918) elde ettii Kars, Ardahan ve Batumu almak iin ilerlemesi karsnda 26 Maysta Kafkas Federal Devletinden ayrlan Grcler ayn gn Almanya himayesinde bamsz Grcistan Devletini kurdular ve Tiflisi baehir yaptlar. Buras Mtarekeden sonra nce ngilizler, ardndan ubat 1921de Kzlordu tarafndan igal edildi. galden sonra Tiflis 1922-1936 yllar arasnda Transkafkas Sovyet Federe Sosyalist Cumhuriyetinin baehriydi. 1936da bu cumhuriyetin datlmasyla Tiflis, Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri Birliinin bamsz bir yesi olan Grcistan Sovyet Sosyalist Cumhuriyetinin baehri olmay srdrd. Grcistann 1991 ylnda bamszln iln etmesiyle Tiflis yeni Grcistann baehri oldu. Eski bir yerleme yeri olan Tiflis, Arap corafyaclarna gre olduka byk bir ehirdi ve ta kapl toprak surlarla evrilmiti. Gda maddeleri bakmndan zengin ve ahalisi son derece misafirperverdi. Buras ayrca en ileri mslman karakolu nitelii tayordu. Zekeriyy el-Kazvn, Mool hkimiyeti srasnda ehirde hristiyanlarn ounlukta olduunu, mslman ve hristiyanlarn rahata din ibadetlerini yapabildiklerini syler. Tiflisi 1647de ziyaret eden Evliya elebi, Kr nehrinin kysnda birbirine kar iki kale bulunduunu, byk kalenin nehrin sa yakasnda, knn sol yakasnda olduunu belirtir. Ona gre byk kalenin evresi 600 adm, duvarnn ykseklii 60 zirdr ve yetmi bur vardr. Byk bir kaps olup hendei yoktur. Kalenin su ihtiyacn karlamak iin Kr nehrine bal suluk kule yaplmtr. Byk i kalede han saraynn da bulunduu st toprak daml, basz bahesiz 600 ev mevcuttur. Camisi, han, hamam ve kk bir pazar vardr. Kk kale yaln kaya zerinde drt kelidir. Kale iinde 300 ev ve cami yer alr. Her iki kalenin 3000 kiilik bir garnizonu bulunur (Seyahatnme, II, 160). Bu bilgiler Tifliste toplam 6000 dolaynda sivil nfusun varlna iaret eder. 1701de Tiflisi gren Tournefort burann gneyden kuzeye doru uzandn, byk ve kalabalk bir ehir olduunu, evlerin alak, ounlukla kerpi ve tuladan yapldn, kalede mslmanlarn aileleriyle birlikte oturduunu, kalenin ehrin ortasnda, han saraynn ise kalenin altnda bulunduunu ve saray bahelerinin grmeye lyk olduunu belirtir. Ayrca kk boyasnn nemli bir ihra maddesi tekil ettiini zikreder (Tournefort Seyahatnmesi, s. 158-160). 1772de Tifliste bulunan Gldenstaedt ehrin dousunda ufak Narin Kalenin, batsnda ardahtnn yer aldn ve Tiflisin kaplcalar arasnda konumlandn ifade eder. ki kalenin birbirine uzaklnn 600 kula, btn ehrin uzunluunun 3 verst (3 kilometreden biraz fazla) veya 1500 kula olduunu belirtir. ehrin dousunda Kr rma zerinde ina edilmi kpryle ufak bir kale olan soldaki Metehiye ulaldn, kaplcalarn arasnda Garethubaninin (eski Tiflis ehri) bulunduunu yazar. Ayrca ehir

ve varolarda grlmeye deer meyve baheleri ve balarn rmak boyunca 5 verst (5,3 km.) uzandn belirtir (Reisen nach Georgien, s. 128). Tiflisi Ruslarn ilhak etmesinden sonra 1830lu yllarda gren Karl Koch ehrin Garethubani ksmnn tamamen Rus yerleimcilerden olutuunu ve en gzel binalarn burada yer aldn syler. ehir, 1870li yllardan itibaren demiryolu ulamnn gelimesiyle hem Karadenize (1872) hem Hazar denizine (1873) balanarak nemli bir ticar merkez haline gelmitir. Tiflisin nfusunun 1614te ah Abbasn istilsna kadar 60.000 kii olarak kaydedilirse de bu abartl bir rakamdr. XVII. yzyl ortalarnda Evliya elebinin verdii hne says burann orta byklkte olduuna iaret eder. 1701deki nfus yaklak 20.000 gsterilir. Bunun 14.000i Ermeni, 3000i mslman, 2000i Grc menelidir (Tournefort, II, 160). Gldenstaedt da nfusu yaklak 20.000 olarak verir; 1770te kan vebadan 4000 kiinin ldn belirtir. O da nfusun ounluunun Ermenilerden, kalannn Grc ve mslmanlardan meydana geldiini ifade eder (Reisen nach Georgien, s. 128). Tiflisi 1808 Ocak aynda ziyaret eden Klaproth nfusun yaklak 18.000 kii olduunu yazar (Reise in den Kaukasus, I, 737). Nfus 1830da 25.000, 1850de 34.800e ulamtr. zellikle sanayinin ve ulamn gelimesiyle birlikte Tiflisin nfusu hzl bir ekilde artmaya balar. 1865te 70.000e, 1897de 167.000e kmasnn ardndan 1917de 231.000e, 1922de 233.000e ykselir. Bu nfusun ounluunu Ermeniler, Grcler, Ruslar, yahudiler, ranllar, zerler ve Almanlar oluturur. 1926da 294.000 olan nfus, 1939da 519.200, 1959da 694.664, 1970te 889.000 ve 1977de 1.042.000dir. Tiflisteki Ermeni, Rus ve yahudiler 1979-1989 dneminde azalmtr. 1991de Tiflisin nfusu 1.279.000 olarak tesbit edilmitir. 2010 yl tahminlerine gre Tifliste 1.400.000 kii yaamaktayd. Bunlarn %60 Grc, dierleri Ermeni, zer, Rus, Yunan vb. aznlklardan meydana gelmektedir. ehirde Grc Ortodoks, Ermeni-Grc Katolik ve Protestan kiliseleri yannda bir cami, adet sinagog ve dier ibadet yerleri bulunmaktadr. Ayn zamanda bir kltr ehri olan Tifliste 35.000 rencisi olan bir niversite, teknik ve yksek okullar ve gzel sanatlar akademisi mevcuttur. Tiflisin eski kesimleri Kr rmann sa yakasnda daha dik yamal kesimde bulunur. Nehir kenarnda 400 m. civarnda olan kesimlerden 550 metreye kadar ykselen mahallelere kmak iin kablolu tramvaydan (fnikler) faydalanlr. Tiflisin yeni kesimleri ise nehrin sol yakasnda demiryolu (Bak-Batum hatt) boyunda gelimitir. Gemite Tiflis ekonomisinde pamuk yetitiricilii, ipekilik, tahl retimi, baclk nemli yer tutmaktayd, ayrca ticaret hayli gelimiti. Tiflis civarnda zengin demir ve gm madenleri bulunmaktayd. Bugn en nemli sanayi dallar kt, makine, gda, dokuma, kimya ve kereste sanayiidir. Tifliste tarih eserler asndan kayda deer olarak IV. yzylda yaplan, XVI ve XVII. yzyllarda tamir edilen Narin Kale, VI. yzylda ina edilen Anishati Da Kilisesi, Kral Wahtang Gorgaslani tarafndan balatlan ve 620de Kral Andreas tarafndan tamamlanan Sion Katedrali, Meteh Mbedi (1276-1293) ve Rstem Hann yaptrd saray ve hamam (1638) zikredilir.

BBLYOGRAFYA

Belzr, Fth (Fayda), s. 224, 278, 289-290; bn Hurdzbih, el-Meslik vel-memlik, s. 122, 162163; Taber, Tr (Ebl-Fazl), IV, 157, 162; VIII, 7, 27; IX, 188, 192-193; Ali b. Hseyin elMesd, Mrcz-zeheb: Altn Bozkrlar (trc. Ahsen Batur), stanbul 2004, s. 97, 98, 101; bn Havkal, retl-ar, s. 340-342; uddl-lem (Minorsky), s. 144; Ykt, Muceml-bldn, II, 35-37; bnl-Esr, el-Kmil, III, 29; Zekeriyy b. Muhammed el-Kazvn, rl-bild, Beyrut, ts. (Dru Sdr), s. 518-519, 597; Evliya elebi, Seyahatnme (Dal), II, 160; Joseph de Tournefort, Tournefort Seyahatnmesi (ed. Stefanos Yerasimos, trc. Teoman Tundoan), stanbul 2005, II, 155160; J. A. Gldenstaedt, Reisen nach Georgien und Imerethi (ed. J. von Klaproth), Berlin 1815, s. 128-132; W. von Freygangs, Briefe ber den Kaukasus und Georgien nebst angehaengsten Reisebericht ber Persien vom Jahre 1812, Hamburg 1817, s. 94-108; R. Lyall, Travels in Russia, the Krimea, the Caucasus and Georgia, London 1825, I, 507, 510-521; J. F. Gamba, Voyage dans la Russie mridionale, Paris 1826, II, 51-55 vd.; J. von Klaproth, Reise in den Kaukasus und nach Georgien: Unternommen in den Jahren 1807 und 1808, Berlin 1812, I, 732-737; A. S. Pukin, Die Reise nach Arzrum whrend des Feldzugs im Jahre 1829 (ed. P. Urban), Berlin 1998, s. 37-47; K. Koch, Reise durch Russland nach dem kaukasischen Isthmus in den Jahren 1836, 1837 und 1838, Stuttgart 1843, II, 253-260, 299-306; P. Josselian, Kurze Geschichte der Stadt Tiflis, Archiv fr wissenschaftliche Kunde von Russland (ed. A. Erman), Berlin 1845, IV, 24-34; A. F. von Haxthausen, Transkaukasia, Leipzig 1856, I, 42-43, 45-46, 80-86, 89; M. F. Brosset, Grcistan Tarihi (trc. H. D. Andreasyan, haz. Erdoan Meril), Ankara 2003, tr.yer.; J. Marquart, Osteuropaeische und Ostasiatische Streifzge, Leipzig 1903, tr.yer.; W. E. D. Allen, A History of the Georgien People, London 1932, tr.yer.; Osmanl-ran-Rus likilerine Ait ki Kaynak (trc. ve nr. H. D. Andreasyan), stanbul 1974, s. 2, 42, 46-47, 55; M. Fahrettin Krzolu, Osmanllarn KafkasEllerini Fethi: 1451-1590, Ankara 1976, s. 3, 8-10, 19, 37, 98 vd.; Fyiz Necb skender, elFttl-slmiyye li-Bildil-Krc, skenderiye 1988, tr.yer.; Bekir Ktkolu, Osmanl-ran Siys Mnsebetleri: 1578-1612, stanbul 1993, s. 58, 97, 102, 111, 120-122, 133; N. Berdzenivili-S. Canaia, Grcistan Tarihi (trc. Hayri Hayriolu), stanbul 1997, s. 86-87, 106, 111 vd.; Nebi Gm, XVI. Asr Osmanl-Grcistan likileri (doktora tezi, 2000), M Sosyal Bilimler Enstits, s. 30-33, ayrca bk. tr.yer.; M. Sadk Bilge, Osmanl Devleti ve Kafkasya, stanbul 2005, s. 38-41; Kalankatl Moses, Alban Tarihi ve Alban Salnamesi (trc. Yusuf Gedikli), stanbul 2006, s. 161, 304; M. I. Artamonov, Hazar Tarihi (trc. Ahsen Batur), stanbul 2008, s. 202, 203, 329; Mustafa Aydn, Byk Gcn atma Alan Kafkaslar, stanbul 2008, s. 60-64; Ali hsan Bilgili, Osmanl ve Safevi Hkimiyetlerinde Tiflis (XVIII. yzyl), Trk Kltr ncelemeleri Dergisi, sy. 21, stanbul 2009, s. 22-62; B. M., Tiflis, Entsiklopedieskii Slovar, St. Petersburg 1901, XXXIII, 267-271; V. Minorsky, Tiflis, A, XII/1, s. 264-279; a.mlf.-[C. E. Bosworth], Tifls, EI (ng.), X, 478-479; Tbilisi, Azerbaycan Sovet Ensiklopediyas, Bak 1986, IX, 178-180; Tiflis Emirliyi, a.e., IX, 290. Mustafa Aydn

TGN
(bk. TEGN).

TH
(bk. SN).

THME
( ) Arabistann Kzldeniz sahilindeki dar ky ovas. Kuzeyde Akabe krfezinden balayarak gneyde Yemende Adene kadar hemen hemen kesintisiz biimde devam eder. Dou snr Kzldenize paralel Sert srada silsilesinden oluur; alak ky eridi kuzeyde dar ekilde balayarak gneye doru geniler ve baz kesimlerde genilii 80-100 kilometreye kadar ular. Szlkte kt koku, ar scaklk, durgun rzgr anlamna gelen tihme kelimesi bu ky eridi iin yksek blge mnasndaki Necidin kart olarak alak blge anlamnda kullanlmtr. Blgeye Gavr (ukurluk) ad da verilmektedir. Tihme, Bbil brncesi gibi dier baz Sm dillerinde denizin derinlii ve kt koku mnasna gelir, Sebe kitbelerinde ise dzlk, ova anlamnda geer (EI [ng.], X, 481). Tihme, kuzeydeki balang noktasndan Lse kadar uzanan ksm Hicaz Tihmesi, Ls ve Czn arasnda merkezi Ebh olan Asr Tihmesi ve Czndan Bblmendebe kadar uzanan, merkezi Zebd olan Yemen Tihmesi eklinde ksma ayrlr. slm corafyaclar tarafndan Arabistann drt (veya be) coraf blgesinden biri diye gsterilmitir. Blgenin kuzey kesimi Suudi Arabistan, daha az yer tutan gney kesimi Yemen Cumhuriyeti snrlar iinde kalr. Scak ve kurak iklimin hkim olduu, doal bitki rts asndan l ve lms bozkr grnmndeki Tihme coraf bakmdan farkllk arzetmektedir. Gerideki dalara doru basamak basamak ykselir ve genellikle yeni tortullardan meydana gelir. Cidde, Yenbu, Czn, Hudeyde, Meh, Kahme ve kayk gibi liman blgeleri dnda Kzldeniz kylar daha ok mercan kayalklaryla kapldr ve gemiler iin tehlikelidir. Sahilden ieriye doru farkl bozkr tipleri yer almaktadr. Kuzeyde talk bozkr, gneye doru tuzlu bozkr ve kumlu l bozkr hkimdir. Bozkr bitkilerinin yetimesine uygun ky arazileri kakts, kfur, ivit gibi ky ve yar sahra bitkileriyle kapldr. Sert dalarna yakn yksek ve dalk topraklar daha bol ya aldndan tarma elverilidir. zellikle kuzeyden gneye doru Mevza, Heys, Harad, Mevr, Surdud, Sehm, Rima, Risyn, Gayl ve Zebd gibi vadilerde dar, susam, karpuz, muz, mango, hurma ve pamuk gibi rnler yetitirilir. Tihme, Sert dalarndan batya doru akan, ancak denize ulamayan derelerin sulad vadileri dolaysyla nemli bir tarm blgesidir (Stone, I, 286-287). Yemen Tihmesi ehirlerinden olan Cre, slm ncesinde yarmadann belli bal tarm merkezleri arasnda saylmaktayd (bn Him, s. 1081; Taber, III, 131). Tarmn yan sra blgenin balca iktisad faaliyetleri balklk, denizcilik, belli lde inci ve snger avcl idi (Stone, I, 287). Suriye ile Yemen arasndaki ticareti salayan iki ana yoldan biri olan ve Hadramut-Tihme-Hicaz zerinden Suriyeye ulaan ticaret yolu sebebiyle Tihme ticar bakmdan byk nem tayordu. slm ncesinde Arabistann mehur panayrlarndan Hube, Yemen Tihmesinde kuruluyordu. Hz. Peygamberin Hatice ile yapt ticar i birlii srasnda buraya da gittii bildirilmektedir (Taber, II, 281). slmn zuhurunda kuzeyde Huza, gneye doru Ezd ve Kinnenin eitli kollar, Ak, Ear, Devs gibi kabileler Tihme blgesinde oturuyordu. Himoullar ile Huzann baz kollar arasndaki dostluk antlamas dolaysyla Huzadan baz kiiler ilk mslmanlar arasnda yer ald. Huzann

kollarndan Eslemlilerin byk ounluu Uhud Gazvesi srasnda mslman olmutu. Hz. Peygamberin Huzann Bdeyl, Bsr ve Amr kollarna yazd mektupta, kendilerini Tihme halk iinde en ok takdir ettii ve akrabalk ynnden kendine en yakn bulduu kabileler eklinde tavsif ettii grlmektedir (Vkd, II, 750-751; bn Sad, I, 272). Huzann kollarndan Ben Mustali, Kureyle ittifak bulunan kabileler topluluu (Ehb) ierisinde yer almt. Bu kabilelerin Uhud ve Hendek savalarnda Mekke ordusunun nemli bir ksmn tekil ettii zikredilmektedir (Taber, III, 500, 570). Yemen Tihmesinde yaayan Devs kabilesinden Tufeyl b. Amr ed-Devs, Mekke devrinin ilk yllarnda Hz. Peygamber ile grp mslman oldu. Ardndan kabilesine dnerek Devslileri slma davet etti. nceleri zorluklarla karlatysa da onun gayretiyle Devsliler arasnda Mslmanlk yayld. Tufeyl, 7 (628) ylnda yetmi seksen mslman aile ile birlikte Medineye geldi. Earlerin slm dnemde tarih sahnesine ilk k da 7. yla rastlar. Yaklak elli kiilik bir heyet mslman olduunu bildirmek iin Medineye gitmek zere denize ald. Fakat gemileri frtna yznden Habeistana srklenince buradaki muhacirlere katld. Cafer-i Tayyr ve arkadalaryla birlikte Medineye geldi. Mekke fethinin ardndan Hz. Peygamber, 9 (630) ylnda Tihmede yaayan Ben Hasam zerine Kutbe b. mir kumandasnda bir seriyye gnderdi. Devs, Ear, Ezd gibi blge kabileleri Medineye heyet yollayarak slm kabul ettiler. Daha sonra blgeye gnderilen valilerin idare ettii Yemen Tihmesindeki kabileler, Reslullahn salnda peygamberlik iddiasyla ortaya kan Esved elAnsye destek verdiler. Hz. Eb Bekir dneminde Ben Ak ve Ear kabileleri gibi blgenin gney taraflarndaki baz kabileler tekrar irtidad olaylarna katldysa da itaat altna alndlar. Bu tarihten sonra Hicaz Tihmesi ve Asr Tihmesinin tarihi genellikle Hicaz blgesinin tarihiyle i iedir. Yemen Tihmesinde Abbsler dneminden itibaren baz hnedanlar kuruldu veya blge baz byk devletlerin hkimiyeti altna girdi. Halife Memn zamannda Yemen Tihmesinde karklk ortaya kt. Ear ve Ak kabilelerinin kard isyanlar kontrol altna alnamad. Bunun zerine Emevlerin mehur valilerinden Ziyd b. Ebhin torunlarndan Muhammed b. Abdullah b. Ziyd vali olarak tayin edildi ve nemli bir asker birliin banda blgeye gnderildi (203/818). Halifenin emriyle idar merkez olarak Zebd ehrini kuran Muhammed yl iinde blgeyi Hadramuta kadar hkimiyet altna ald. smen Abbs hilfetine balln srdren Muhammedin kurduu Ziydlerle birlikte (818-1018) Yemen Tihmesi blgesinde mstakil hnedanlar dnemi balad. Ziydlerin yklnn ardndan blge srasyla Nechler, Sleymnler, Hemdnler ve Mehdlerin (1159-1174) elinde kald. 1174-1229 yllar arasnda Eyyblerin hkimiyetinde olan blgede Resller ve Thirler (1454-1517) hkm srd. Bu devletlerin genellikle Zebdi baehir edinmeleri sebebiyle ehir yaklak drt asr boyunca Tihmenin kltr ve ilim merkezi roln stlendi. XVI. yzylda Osmanl topraklarna katlan Tihme, XVIII. yzylda blgede Vehhbliin yaylmas yznden isyanlara ve siyas istikrarszlklara sahne oldu. 1840ta Sudlerin kontrolne giren Tihme 1849da Osmanllar tarafndan geri alnd. Yemenin 1918de bamszlna kavumasnn ardndan Yemen Tihmesi Yemen topraklarna dahil edilirken tartlan bir siyas blgeye dnen Asr Tihmesi, Mays 1934te imzalanan Tif Antlamas ile Suudi Arabistan topraklarna katld.

BBLYOGRAFYA

Lisnl-Arab, vr, thm md.leri; Tcl-ars, vr, thm md.leri; Vkd, el-Mez, II, 722, 750-751; bn Him, es-Sretn-nebeviyye (nr. Mustafa es-Sekk v.dr.), Dmak-Beyrut 1424/2003, s. 1081; bn Sad, e-abat, I, 272, 304, 321-359; II, 117, 162; Taber, Tr (EblFazl), II, 281; III, 22, 130-131, 134-136, 230-231, 313-328, 500, 570; Hemdn, fat CezretilArab (nr. Muhammed b. Ali el-Ekva el-Hivl), Riyad 1397/1977, s. 58-59, 98-100; Bekr, Mucem, I, 203; erf el-drs, Nzhetl-mt, Beyrut 1409/1989, I, 136-156; Ykt, Muceml-bldn (Cnd), II, 74-75; G. R. Smith, Politische Geschichte des islamischen Jemen bis zur ersten trkischen Invasion, Yemen, Frankfurt 1987, s. 136-154; a.mlf., Studies on the Tihmah, JRAS, sy. 1 (1986), s. 30-39; a.mlf., Tihma, EI (ng.), X, 481-482; Francine Stone, Tihme, el-Mevsatl-Yemeniyye, Beyrut 1412/1992, I, 286-289; Abdurrahman Hadram, Tihme fit-tr, el-kll, I/2, Sana 1980, s. 41-82; Gaysn b. Ali, Bild Tihme ves-Sert mn fecril-slm attes-seneti-niye aere lil-hicre, el-Mecellett-triyyetl-Mriyye, XXXVIII, Kahire 1995, s. 43-65; A. Grohmann, Tihme, A, XII/1, s. 280-282; Settr Avd, Tihme, DMB, XVI, 437-440. Elnure Azizova

TK END
() Lle Tk end Bahr (. 1180/1766dan sonra) Farsa szlk yazar ve air. Hayatna dair fazla bilgi yoktur. Mehur eseri Bahr- Acemi yazd 1152 (1739) ylnda elli yanda olduuna gre 1100 (1689) yl civarnda domu olmaldr. Kehteri, Brahmen veya Zerger Kehteriyn kabilelerinden birine mensup bulunduu rivayet edilmektedir. Memleketi Delhide Nevvb Sadet Hann yakn dostlar arasna girdi. ok iyi Arapa bilmesi ve Farsay edeb ekilde kullanmas iyi bir eitim aldn gstermektedir. Bahr- Acemde eyh Ebl-Hayr Hayrullah Vefy ve Sirceddin Ali Han rz adl iki hocasndan bahsetmekle birlikte rz onu arkada diye anmaktadr. Feth Ali Hseyn Gerdz ve Mr Muhammed Mr ile dostluk kurduu bilinmektedir. Bahr mahlasn kullanan Tk endin Urduca ve Farsa iirlerinden gnmze sadece otuz bir beyit ulamtr. Abdullah Vreste-i Siylktnin 1180de (1766-67) yazd Mualat-uarnn Bahr- Acemin kaynaklar arasnda yer almas ve Mr Gulm Hasann 1188 (1774) ylnda kaleme ald Tekire-i uar-y Urd adl eserinde Bahrdan lm kiiler arasnda sz etmesi onun bu yllar arasnda vefat ettiini ortaya koymaktadr. Eserleri. 1. Bahr- Acem. Farsadan Farsaya bir szlktr. Mellifin, zerinde yirmi iki yl altn syledii, 10.000 civarnda madde ieren ve alfabetik dzenlenen eserde basit ve mrekkep kelimeler, terimler, kinayeler, mecazlar, istiareler ve ataszleri yer almaktadr. Baka szlklerde bulunmayan Farsa kelimeler yannda Arapa ve Hinteden Farsaya geen kelimeleri de szlne alan mellif Farsa divan ve mesnevilerden rnekler zikretmitir. Dihhudnn Luatnmesi ve Seyyid Ceml Sehsevnnin iznetl-lut gibi birok szln temel kayna olan Bahr- Acem mellifi hayatta iken birka ta basks yaplm, daha sonra da eitli neirleri gerekletirilmitir (Delhi 1269, 1274; nr. Mevlev Hd Ali, Leknev 1312; Bombay 1334; nr. Kzm Dizfliyn, I-III, Tahran 1380 h./2001). 2. Nevdirl-medir (Delhi 1272). Farsa masdarlar ve fiil isimleriyle ilgili bir eserdir; bir mukaddime, yirmi drt bab ve bir htimeden olumaktadr. Masdarlar alfabetik srayla dzenlenmi ve ardndan trevleri verilmitir. 3. Cevhirl-urf (Kanpr 1267). Bir mukaddime, iki bab ve bir htimeden meydana gelen eser Farsadaki mfred ve mrekkep harflerle ilgili olup harflerin deiimi, etimoloji ve edatlar bakmndan nemli bir almadr. 4. bl-i arret. Belgata dair bir eserdir. Zarret-i iir konusunu ileyen kitap Glib Dihlevnin notlaryla baslmtr (Delhi 1268). 5. er-i Nisb- Bed. Muhammed erfe ait eserin erhidir. Yazllar ayn, mnalar farkl olan Arapa ve Farsa kelimelerle ilgili bu eserin bir nshas Bankipr Patna Ktphanesinde bulunmaktadr (Catalogue, IX, 50). 6. Bahr- Bostn. Sad-i rznin eserine yazlan Farsa bir erh olup son olarak 1927de Leknevde baslmtr.

BBLYOGRAFYA

Tk end Bahr, Bahr- Acem (nr. Kzm Dizfliyn), Tahran 1380 h./2001, I-III; Sirceddin Ali Han rz, Tekire-i Mecmaun-nefyis (nr. Mihr Nr Muhammed Han-Zbnnis Ali Han), slmbd 2006, II, 577; Mr Gulm Hasan, Tekire-i uar-y Urd (nr. Habbrrahman irvn), Aligarh 1940, s. 60; Mr Muhammed Mr, Nikt-uar (nr. Mahmd lh), Leknev 2003, s. 13; Ali Hasan Han, ub-i Glen, Bopl 1295, s. 69; Rieu, Catalogue of the Persian Manuscripts, II, 502-503; Feth Ali Hseyn, Tekire-i Rhte-gyn, Haydarbd-Dekken 1933, s. 21-24; ehriyr- Nakv, Ferhengnvs-yi Frs der Hind u Pkistn, Tahran 1341 h., s. 152-157; Seyyid Abdullah, Edebiyyt- Frs mn Hinduvn k ia, Lahor 1967, s. 162-169; rif Nevh, Fihristi Kitbh-yi Frs-yi p-i Seng va Kmyb-i Kitbne-i Gencba Merkezi Tat- Frs-yi rn u Pkistn, slmbd 1406/1986, I, 293, 335, 606; M. Debr-i Siyk, Ferhengh-yi Frs ve Ferheng-i Gneh, Tahran 1368 h., s. 164-167; a.mlf., Bahr- Acem, Dninme-i Cihn- slm, Tahran 1377/1999, IV, 712-713; Catalogue of the Arabic and Persian Manuscripts in the Khuda Bakhsh Oriental Public Library, Patna 1994, IX, 50; H. Blochmann, Contributions to Persian Lexicography, JRAS, XXXVII/1 (1868), s. 28-30; Mercn Afriyn, Bahr- Acem, DMB, XIII, 101; Vahd Kurey, Bahr Lle Tk end, Dninme-i Cihn- slm, Tahran 1377/1999, IV, 697-698. rif Nevh

TLVET
() Kurn- Kermin tecvid ve tertl zere okunmas anlamnda terim. Szlkte okumak, tbi olmak anlamndaki tilvet masdar olup ayn kkn tlvv (tilvn) masdar da izlemek, pei sra gitmek, uymak demektir (Lisnl-Arab, tlv md.). Bir kelm ve zellikle Kuran okumay ifade eden tilvet terim olarak Kurn- Kermi hem okumak hem de emir ve yasaklarn, tevik ve uyarlarn hayata geirmek suretiyle Allahn kitabna uymak eklinde tanmland gibi mnasn anlamak ve gereince davranmak zere onu tecvid ve tertl zere dikkatlice okumak eklinde de tarif edilir. Kkn tad izlemek anlamndan hareketle tilvete Kuran takdim ve tehir yapmadan mushaftaki tertibe gre okumak diye mna verenler de olmutur (Tehnev, I, 171; Kerm, I, 256). Tilvet kraatle e anlaml gibi grnse de bazan okumak, bazan da uyarlarna uymak suretiyle Allahn indirdii kitab izlemek mnasna geldiinden her tr okuma iin kullanlan kraate gre daha zel anlam tar; bu bakmdan her tilvet kraattir, fakat her kraat tilvet deildir (Rgb el-sfahn, el-Mfredt, tlv md.; bk. KIRAAT). Tilvet kk Kurn- Kermde biri masdar (el-Bakara 2/121), biri ism-i fil (es-Sfft 37/3), dierleri fiil kalbnda olmak zere altm yerde gemektedir (M. F. Abdlbk, el-Mucem, tlv md.). Ayrca Ynus sresindeki (10/30) tebl kelimesini kraat imamlarndan Hamza ez-Zeyyt, Kis ve Halef b. Him tetl eklinde okumaktadr. bnl-Cevz kelimenin Kurn- Kermde kraat, ittib, inzl, amel, rivayet olmak zere be mnada kullanldn kaydetmektedir (Nzhetl-ayn, s. 221-222). Kuran yava yava, dnerek okumak anlamndaki tertl ile (el-Furkn 25/32; el-Mzzemmil 73/4) okumak mnasna gelen kraat (el-Arf 7/204; en-Nahl 16/98; el-sr 17/106; el-Kyme 75/18; el-nikk 84/21) tilvetle yakndan ilgilidir. Tilvet hadislerde de genellikle Kuran okumay ifade eder. Ayn anlamda hadislerde tertl, tahsn, tezyn, kraat, lahn vb. kelimeler de yer alr (Wensinck, el-Mucem, rtl, sn, zyn, re, ln md.leri). Kuran okumayla ilgili terimlerden biri de eddr. Kuran tecvid kaidelerine gre okuma anlamndaki bu kelime kraat ilminde kriin kraati hocasndan ahzetmesi eklinde tarif edilir (Tehnev, I, 171). Kurn- Kermde, Allahn kitabn okuyanlar, namaz klanlar ve kendilerine verdiimiz rzktan Allah iin-gizli ve ak sarfedenler asla zarara uramayacak bir kazan umabilirler melindeki yette (Ftr 35/29) Kuran tilvetinin nemi vurgulanmaktadr. Ayrca Bakara sresinde yer alan (2/121) hakka tilvetih ifadesi bn Mesd, bn Abbas, Mchid b. Cebr, krime el-Berber, Hasan Basr, Katde b. Dime gibi mfessirlerce okunan ilh kitaba uymak, onunla hakkyla amel etmek, hellini hell, haramn haram kabul etmek, muhkemiyle amel edip mtebihine iman etmek, inzl edildii gibi okumak, kastedilen mnann dnda baka bir ekilde yorumlamamak, mnasn dnerek tane tane, hakkn vererek, hu iinde tefekkr ve tedebbrle okumak eklinde yorumlanmtr (Taber, I, 519-521; Fahreddin er-Rz, IV, 32; Frzbd, s. 14). Kuran okumay tevik eden birok hadis bulunmaktadr (mesel bk. Buhr, Feill-urn,

20); bunlar genellikle Feill-urn, evbl-urn, Menfiul-urn gibi balklar altnda toplanmtr. Hz. Peygamberin Kuran yava yava, tane tane, tefekkr ve tedebbrle okuduu (Tirmiz, Feill-urn, 23; Eb Dvd, Vitir, 20), tecvid kaidelerini uygulad (Buhr, Feill-urn, 29), gece kld namazlarda bazan ayn gecede Bakara, l-i mrn ve Nis srelerini okuduu, mjde yetine geldii zaman dua edip dilekte bulunduu, korku yetleri geldiinde Allaha snd (Msned, VI, 92), namaz srasnda okuduu bir sreyi tertl zere yava yava okuduu iin o srenin sanki uzun srelerden daha uzun hale geldii (a.g.e., VI, 92) nakledilen rivayetler arasndadr. Ayrca, Kuran seslerinizle ssleyiniz (Eb Dvd, Vitir, 20; bn Mce, met-alt, 176); Yce Allah Peygamberine Kuran teganni ile okumasna (terennm) msaade ettii kadar hibir eye msaade etmemitir (Buhr, Feill-urn, 19; Mslim, altl-msfirn, 232-233) melinde hadisler bulunduu gibi kendisinin de gzel ve etkili bir okuyula okuduu (Buhr, Tefsr, Sret-r, 53; Mslim, alt, 177), Eb Ms el-Ear ve Slim Mevl Eb Huzeyfe gibi Kuran gzel sesle okuyanlar takdir ettii (Buhr, Feillurn, 31; bn Mce, met-alt, 176) bilinmektedir. Kurann makamla okunmas hususunda farkl grler ileri srlmekle birlikte harflerin mahre ve sfatlarn gzetip dier tecvid kaidelerini uygulayarak makamla okumak ciz grlmtr. Ancak tatrb (ses perdelerini deitirmek, medleri gereinden fazla ekmek, medli olmayan yerleri uzatmak), terks (sesi oynatmak, skine hareke vermek) ve terd (okurken sesi titretmek) eklinde nitelenen okuyu biimleri, lahn kapsamna giren dier okuma eitleri ve mzik aletleri eliinde tilvet ciz kabul edilmemitir (bnl-Cezer, et-Temhd, s. 55-57). Tilvet eitleri. Kurn- Kerm yavatan hzlya doru tahkik, tedvr ve hadr olmak zere ekilde okunmutur. a) Szlkte bir eyin hakkn tam vermeye zen gstermek anlamna gelen tahkik okumann en yava eklidir. Harfleri mahrelerinden karp sfatlarna riayet ederek ve medleri gerei kadar uzatarak; hareke, ihf, izhar, iklb, gunne vb. tecvid kurallarn yerine getirmeye zen gsterip durulmas gereken yerlerde durarak Kuran okumaya tahkik denir. Ancak bu okuyuta harekeleri uzatmamaya, skine hareke vermemeye, harflerin arasnda sekte yapmamaya dikkat edilmelidir. Bu tr okuyua yakn bir de tertl tarz vardr ki bu da Kuran acele etmeden yava yava okumaktr. Tahkik tertli de iine alan daha geni bir anlama sahip olduundan her tahkik tertldir, fakat her tertl tahkik deildir. Tahkik tlim ve temrin iin, tertl ise tefekkr ve istinbat iindir (bnl-Cezer, en-Ner, I, 208-209). b) Szlkte bir eyi dndrp evirmek, sra ile yapmak mnasna gelen tedvr tahkikle hadr arasnda orta bir okuyu biimidir. c) Sratli olmak anlamndaki hadr Kurn- Kermi tecvid kaidelerine uymak kaydyla en hzl okuyu biimidir (a.g.e., I, 207). Hadrdan daha sratli okuma ekline hezreme (yrmek, hzl ve anlamsz konumak; Kuran tecvid kaidelerini gz ard edip harfleri birbirine katarak okumak) veya tahlt (bozmak, kartrmak) denir. Bu tr okuyuta harfler mahrecinden kayar, sfatlarn kaybeder; heceler birbirine karr; bu tr okuyu ciz grlmemitir. Eb Amr ed-Dn (et-Tadd, s. 73) ve bnl-Cezer (etTemhd, s. 62), hezremeyi hadr ile e anlaml gibi kullanmlardr. Hz. merin hezremeyi en kt okuyu olarak nitelendirdii bilinmektedir (Zemaher, IV, 175). Tilvet db. Gazzl ve Nevev gibi baz limler Kurann tilvet dbyla ilgili birok hususa dikkat ekmilerdir. Kuran okurken abdestli olmak, temiz bir yerde bulunmak, kbleye ynelmek, okumaya istize ve besmele ile balamak, sadece Allah rzasn gzetmek, tecvid kurallarna riayet ederek tertl ile ve hu iinde okumak, mushafn tertibini gzetmek, mehur kraatlerden sadece biriyle okumak, yetler zerinde dnmek ve okuduklaryla amel etmek, rahmet yetleri gelince

Allahn rahmetini istemek, azap yetlerinde Ona snmak, secde yetlerinde secde etmek bunlar arasndadr. Baz yetlerde geen Allah doruyu sylemitir anlamndaki sadakallah ifadesi (li mrn 3/95; el-Ahzb 33/22) ve Hz. Peygamberin hatim duasnda ayn ibareyi kullanmasyla ilgili mnkat ve zayf bir rivayet (Beyhak, II, 372) dikkate alnarak Kuran okumay tamamlaynca sadakallhl-azm demek de tilvet dbndan saylmtr (Kurtub, I, 27-28; XVI, 222). Ancak bunun Hz. Peygamber ve sahbe uygulamasnda bulunmayp bidat olduu ynnde grler vardr (Fetv, IV, 118-119). Ayrca Kurann mushafa baklarak ve bakalarn megul etmeyecekse sesli okunmas, her gn Kurandan bir miktarn okunmasnn det haline getirilmesi, ezberlenen yerlerin unutulmamas iin ska tekrarlanmas tavsiye edilmitir. Kuran okurken glmek, konumak ve lzumsuz eylerle uramaktan kanmak da dikkat edilecek hususlar arasndadr. Gazzlye gre Kuran hakkyla okuyabilmek iin dilin, akln ve kalbin i birlii iinde olmas gerekir. Buna gre dil okumal, akl okunanlar tercme etmeli, kalp de bunlardan gereken dersleri almaldr (y, I, 339). Tilvet ve dbna dair bilgilere hadis kitaplarnn Feill-urn, evbl-urn, Menfiul-urn blmleriyle fezill-Kurna dair eserlerde yer verilmitir. Muhammed b. Ahmed el-Kurtubnin et-Tekr f efalil-ekr (nr. Ahmed b. Muhammed b. Sddk el-Gammr, Kahire 1355/1936), Nevev ile (bk. bibl.) Ebl-Fid bn Kesrin Feill-urn (Beyrut 1407/1987), Leknevnin Kuran tilveti srasnda yaplan bidatlara dair almas (DA, XXVII, 135), Ahmed Madazlnn Krat db (doktora tezi, 1973, E lhiyat Fak.), Eb Thir Abdlkayym b. Abdlgafr es-Sindnin et-Teshl f avidit-tertl (Mekke 1415), Abdllatf Fyiz Deryann et-Tebyn f akmi tilvetil-kitbil-mbn (Beyrut 1420/1999), Sad b. Ahmed b. Ali el-Anebtvnin Znetl-ed eru ilyetil-urr f akmit-tilve vettecvd (erheden: Mahmd Ahmed Mrh Mustafa, Amman 1420/1999), Abdullah Aydemirin Hz. Peygamber ve Sahbenin Dilinden Kurn- Kermin Faziletleri (zmir 1981) ve Mehmet Besim smailefendiolunun Kuran- Kerim Tilavetinde Edeb (yksek lisans tezi, 1987, M Sosyal Bilimler Enstits) adl almalar konuyla ilgili eserlerden bazlardr.

BBLYOGRAFYA

Tehnev, Kef, I, 171; Msned, VI, 92; Taber, Cmiul-beyn, Kahire 1388/1968, I, 519-521; Dn, et-Tadd fil-itn vet-tecvd (nr. Gnim Kaddr Hamed), Badad 1407/1988, s. 70-95; Ahmed b. Hseyin el-Beyhak, uabl-mn (nr. M. Sad b. Besyn Zall), Beyrut 1410/1990, II, 372; Gazzl, y ulmid-dn, Beyrut, ts. (Drl-ktbil-ilmiyye), I, 321-347; Zemaher, el-Kef (Kahire), IV, 175; bnl-Cevz, Nzhetl-ayn, s. 220-222; Fahreddin er-Rz, Meftul-ayb, IV, 32; Kurtub, el-Cmi, I, 27-28; XVI, 222; Nevev, et-Tibyn f dbi ameletil-urn (nr. Muhyiddin e-m), Beyrut 1407/1986, s. 26-87; Frzbd, Tenvrlmibs min tefsri bn Abbs, Kahire 1370/1951, s. 14; bnl-Cezer, en-Ner, I, 205-210; a.mlf., et-Temhd f ilmit-tecvd (nr. Gnim Kaddr Hamed), Beyrut 1407/1986, s. 55-62; Syt, eltn f ulmil-urn, Beyrut 1973, I, 104-113; Hasan Sad el-Kerm, el-Hd il luatil-Arab, Beyrut 1411/1991, I, 256-257; Fetval-lecnetid-dime lil-buil-ilmiyye vel-ift (nr.

Ahmed b. Abdrrezzk ed-Dvey), Riyad 1412/1992, IV, 118-119; Hayreddin Karaman v.dr., Kuran Yolu: Trke Mel ve Tefsir, Ankara 2006, I, 201; Richard C. Martin, Tilwah, ER, XIV, 526-530; Abdurrahman etin, Music in Qurnic Recitation, Encyclopaedia of the Holy Qurn (ed. N. K. Singh-A. R. Agwan), Delhi 2000, III, 947-955; brahim Hatibolu, Leknev, DA, XXVII, 135; Cevz avli adaallhl-am bade retil-urn, http://darulfatwa.org.au/content/view/1538/235/. Abdurrahman etin

TLVET SECDES
() Kuranda secde yetinin okunmas veya dinlenmesi halinde yaplmas gereken secde. Hz. Peygamberin szl ve fiil snnetiyle sabittir. Reslullah, demolu secde yetini okuyup secde edince eytan alar ve, Yazklar olsun bana! demolu secdeyle emrolundu da hemen secde etti, cennet onundur; ben secdeyle emrolundum, ama secde etmekten kandm, bana da cehennem vardr diyerek oradan uzaklar melindeki hadisiyle konunun nemine dikkat ekmi (Mslim, mn, 133; bn Mce, met-alt, 70), secde yetlerini okuyunca secde etmi, onunla birlikte ashab da secdeye varmtr (Buhr, Scdl-urn, 8, 9; Mslim, Mescid, 103, 104). Secde yetleri. Kurn- Kermde Allaha secde etmeyi tevik eden, secde edenleri ven ve secde etmeyenleri knayan birok yet bulunmaktadr. Resl-i Ekremin bunlardan bir ksmnn okunmas zerine secde ettiine ve secde edilmesini buyurduuna dair rivayetler nakledilmi, bunlarn secdeyle ilgili yetlerin asllar ve nde gelenleri (azims-scd) olduu sylenmi, bu sebeple secde yetleri sz belli saydaki yetleri ifade eden bir tabir haline gelmitir. Bu yetlerin ortak zellii dorudan emir sgasyla veya secde etmeyenleri knama yoluyla secdenin emredilmi olmas yahut yerlerde ve gklerde btn varlklarn, mminlerin, meleklerin veya peygamberlerin Allaha secde ettiinin haber verilmesidir. Secde yetlerinin muhtevas da gz nne alndnda bu yetleri okuyan veya dinleyen kimsenin secde etmesinin, hem emre uyma hem de secde etmekten kananlara muhalefet etme anlamna geldii anlalr. Kurandaki secde yetlerinin says hakknda erken dnemde farkl grler ileri srlmse de rivayetlerin derlenmesinden sonra slm limleri arasnda hkim gr bunlarn on bir-on be arasnda olduudur (Ayn, VII, 139). zerinde geni mutabakat bulunan en uzun listeye gre on be secde yeti unlardr: el-Arf 7/206, er-Rad 13/15, en-Nahl 16/49, el-sr 17/107, Meryem 19/58, el-Hac 22/18 ve 77, el-Furkn 25/60, en-Neml 27/25, es-Secde 32/15, Sd 38/24, Fusslet 41/37, en-Necm 53/62, el-nikk 84/21, el-Alak 96/19. Bu listeye Hicr 15/98. veya Furkn 25/64. yetleri ekleyenler de bulunmakla birlikte bu gr genel kabul grmemitir. Hanefler, filer, Hanbeller, Sfyn es-Sevr, bn Hazm ve Zeydlere gre secde yetlerinin says on drt, Mliklerde bir rivayete ve Caferlere gre on be, Mliklerde tercih edilen kavle gre on birdir. Hanefler, Sevr ve bn Hazm biri hari (el-Hac 22/77) dierlerini kabul ederken filer ve Hanbeller Sd sresinin 24. yetinin kr secdesiyle ilgili olduu grndedir. Mliklerde sayy on bir kabul edenlere gre secde yetleri Haneflerle ayn olup sadece listedeki son yet secde yeti deildir. Sonu olarak Hac sresinin 77. yeti ile Sd, Necm, nikk, Alak srelerindeki yetler hakknda yetlerin ieriklerinin tilvet secdesini gerektirip gerektirmeyeceine dair farkl yorumlar veya Hz. Peygamberden gelen farkl rivayetler sebebiyle ihtilf bulunmakla birlikte geriye kalan on yet zerinde gr birlii vardr. Bunun yannda bazlarnda secde cmlesinin biti yerleri hakknda da gr ayrlklar mevcut olup secde yerinin Nahl sresinin 49. yeti yerine 50. yeti veya her ikisinin birden secde yeti olduu, sr sresinin 107. yeti yerine 109, Neml sresinin 25. yeti yerine 26, Fusslet sresinin 37. yeti yerine 38. yetlerde secde edilecei eklinde grler vardr (bnl-Arab, II, 829-833; bn Kudme, II, 352358).

Hkm. Tilvet secdesi Haneflere ve bn Teymiyyeye gre okuyana ve dinleyene vcip, dier Snn mezhebe, bn Hazma ve Zeydlere gre snnettir. Caferler ise Secde, Fusslet, Necm ve Alak srelerindeki secdenin farz, dierlerinin snnet olduu grndedir (Ts, I, 114). Hanefler, vcip hkmn delillendirmek zere baz hadislerin yan sra, Byleyken onlara ne oluyor da inanmyorlar ve kendilerine Kuran okunduu zaman secde etmiyorlar? melindeki yetlerde (elnikk 84/20-21) tilvet secdesine iaret edildiini ve secdeyi terketmenin knandn sylerler. Dier mezheplerde ise Hz. Peygamberin secde yetlerinde bazan secde edip bazan etmediine dair rivayetlerle (Buhr, Scdl-urn, 6; Mslim, Mescid, 106) Hz. mer ve Abdullah b. mer gibi sahblerin grleri (Buhr, Scdl-urn, 10) delil alnr. artlar. Tilvet secdesinin artlar ve rknleriyle ilgili hkmler genellikle namaza veya kraate kyas yoluyla verilmitir; dolaysyla gr farkllklar kendisine benzetilen asla gre deiiklik gstermektedir. A) Vcb artlar. Secdenin vcip veya snnet olmasnn sebepleri okuma, dinleme ve iktiddr. Dolaysyla okuma, okuyan, dinleyen ve namazda iktid ile ilgili baz artlar vardr. 1. Okuma. Haneflerde bir gre gre yetin ounun, tercih edilen gre gre ise secdeye dellet eden kelime ile nceki veya sonraki bir kelimenin birlikte okunmas secdenin vcbu iin yeterlidir. filere gre yetin tamamnn okunmas ve okumann mer olmas (yet okumann mekruh kabul edildii yerlerde okuma secdeyi gerektirmez), okuma kastnn bulunmas, Ftihay okuyamama sebebiyle onun yerine okunmu olmamas gerekir. Tercmesi okunan veya iitilen secde yetleriyle ilgili iki farkl gr vardr. Secde yetinin hecelenmesi veya sesli okunmadan yazlmas, grlmesi yahut gzle takip edilmesi secdeyi gerektirmez. 2. Okuyana secdenin gerekmesi iin dinen mkellef saylmas art aranr. Dinleyen asndan Haneflere ve filere gre okuyann sadece temyiz ehli olmas yeterlidir; Mslmanlk, bul, tahret gibi artlar aranmaz; mecnun, baygn, uykudaki kiinin tilvetiyle vcip olmaz. filere gre sarholuk ve cnplk gibi yet okumann haram olduu durumlarda dinleyene hkm gerekmez; ayrca okuma kast da bulunmaldr. Mliklere gre dinleyene hkmn gerekmesi iin okuyann mkellef ve dinleyene imamlk yapmaya ehil saylmas, Hanbellere gre bunlarn yannda okuyann okumann ardndan secde etmesi gerekir. Radyo ve teyp gibi nakil ve kayt letleriyle nakledilen okumalarn secdeyi gerektirip gerektirmeyecei hususunda farkl gr ileri srlmse de bunlar sesi btn zellikleriyle naklettiklerinden secde yaplaca gr ar basar. 3. Dinleyene secdenin gerekmesi iin mkellef olmas art aranr. filer ile Haneflere gre iitme yeterlidir; dier mezheplere gre ise dinleme kast da bulunmaldr. Tilvet secdesi ibadet ieriinin tesinde bir inan anlam tadndan abdestsiz olanlarn ve hayzl kadnlarn bile hemen secdeye kapanarak itaat ettiklerini gstermelerinin uygun olacan syleyenler varsa da limlerin ounluu abdest artn gerekli grr; abdesti olmayanlar abdest aldktan sonra secde ederler; hayz veya nifas gibi bir zr bulunanlardan ise namaz gibi secde de der. 4. ktid. Cemaat okunan iitmese bile imama uyarak secde yapar. Namazda olan kii namaz dnda veya baka bir namazda olann okumasna uyarak secde yapamayaca gibi imama uyan kii namazda okuduu secde yeti sebebiyle de kendi bana secde yapamaz. B) Ed artlar. Tilvet secdesinde namazdaki gibi tahret, kble, setr-i avret, vakit ve niyet artlar aranr. yet namaz dnda okunmusa Haneflere gre vakti geni olup namaz klmann mekruh olduu vakit dndaki btn vakitlerde yaplabilir; ancak unutulabilecei iin uzun sre ertelememek gerekir. filere gre mekruh vakitler dahil her vakitte secde yaplabilir; ancak okumadan hemen sonra secde edilmeli, araya uzun sre girmemelidir. Hanbellere gre tilvetle

secde arasnda rfen uzun saylabilecek bir sre bulunmamaldr. te yandan bn Hazm kyas reddettiinden rivayetle desteklenmeyen tahret, kble, vakit gibi artlar kabul etmez. bn Teymiyyeye gre de tahret efdal olmakla birlikte art deildir. yet namazda okunursa tilvet secdesinin namaz iinde yaplmas gerekir, namaz dnda kazs yoktur; sehven terkedilmise selmdan hemen sonra namaza aykr bir fiil ilenmedike yaplabilir; namaz sonrasna ertelenmesi Haneflere gre tahrmen mekruhtur. Rknleri ve Yapl. A) Secde yeti namaz dnda okunursa Haneflere, Mliklere, bn Teymiyyeye ve Hanbellerde bir gre gre tilvet secdesinin tek bir rkn vardr, o da secdedir; elleri kaldrmakszn bir defa Allhekber denilerek secdeye varlr; secdede defa sbhne rabbiyel-al denildikten sonra yine tekbirle kalklr. Secdede tesbih, hamd ve dua edilebilir (iki farkl dua iin bk. Mslim, altl-msfirn, 201; Eb Dvd, Scdl-urn, 7; ayrca bk. el-sr 17/108). Secdeden kalkarken Semin ve etan gufrneke rabben ve ileykel-masr yetinin okunmas (el-Bakara 2/285) mstehaptr. Otururken yeti iiten kii ayaa kalkmadan secdeye gidebilir; secdeden sonra da ayaa kalkmas gerekmez; ancak her iki durumda da ayaa kalkmak mstehaptr. Topluluk iinde secde yeti okunduunda tek tek veya cemaat halinde secde edilebilir. Cemaat halinde secde edilecekse saf olma zorunluluu yoktur. filere gre secdenin yan sra niyet, iftitah tekbiri ve selm vermek de tilvet secdesinin rknlerindendir; niyetten sonra eller kaldrlarak iftitah tekbiri alnr, ardndan eller kaldrlmadan ikinci bir tekbirle secde yaplr, secdeden sonra herhangi bir dua okunmakszn ksa sre oturulup selm verilir. Mliklerden Eb Bekir bnl-Arabye gre de tekbir ve selm rkndr (Akml-urn, II, 831). Hanbellere gre ise secdeye varmak, secdeden kalkmak ve ilk selm rkndr; tek tekbir alnr ve eller kaldrlr. Hatip minberde iken bir secde yeti okursa minberden iner ve cemaatle birlikte secde eder. Seferde nfile namaza kyasla hangi tarafa dnlrse dnlsn binek stnde secde cizdir; seferlik dnda ise Mliklere gre binekten inmek gerekir. Ayn secde yeti birden fazla okunursa Haneflere gre meclis birlii esastr, hepsi iin bir secde yeterlidir; dier mezheplerde de hepsinin sonunda olmak artyla bir secdenin yeterli saylaca eklinde grler vardr. Farkl yetler okunursa ayn mecliste olsa bile her biri iin ayr secde yaplr. B) Namazda okunduunda kraatin sonunda ise Haneflere gre rk secde yerine geer; dierlerine gre ayr bir secde yapmak gerekir. Haneflere gre secde yetinden sonra en fazla ksa yet daha okunacaksa namazn rku veya secdesiyle yetinilir (bn bidn, II, 586-587). Kraatin ortasna rastgelirse yet okunduktan sonra eller kaldrlmadan tekbir alnarak dorudan secdeye varlr, ardndan tekrar tekbir alnarak kalklr ve kraate devam edilir. Mliklere gre farz namazda iinde secde yeti bulunan bir blm okumak mekruhtur. Namaz klan kii namaz dndaki birinden yet duysa secdeyi namaz dnda yapar. Namazda olmayan birinin namaz klandan yeti iitmesi halinde ise secde namaz dndaki gibidir. Namaz bozan hususlar tilvet secdesini de bozar. Ancak Haneflere gre namazdan farkl olarak kadnlarn erkeklerle ayn hizada namaza durmas (muhzt) secdeyi bozmad gibi glmek de abdesti bozmaz, yalnzca secde iade edilir. Haneflere gre bozulan secdenin kazs gerekir. Snnet hkmn veren dier mezheplerde ise ifsat edilen nfilenin kazsn gerekli grenlere gre secde de kaz edilmelidir. filere gre vakit darl vb. bir sebeple secde yapamayacak durumda olan kii tahiyyetl-mescid yerine tesbihte bulunduu gibi bu durumda da tesbihte bulunabilir. Mushaflarda secde yetlerini gstermek iin secde iareti koyma uygulamasnn ilk defa ne zaman balad bilinmemekle beraber erken devirlerden itibaren bu tr iaretlerin konulduu

anlalmaktadr. Secde yetinin yeri, genellikle sayfa kenarna ve yetin hizasna ssl bir motif iine ibaresi yazlarak gsterilir. Secde gl de denilen bu motifler basit bir daire, bir mescid gibi veya baka bir ekilde olabilir. Baz mushaflarda secde iareti yetin bittii yerde yet numarasndan nce, ibaresi de sayfa kenarna konulmaktadr.

BBLYOGRAFYA

bn Hazm, el-Muall, V, 105-111; Eb Cafer et-Ts, el-Mebs f fhil-mmiyye (nr. M. Tak el-Kef), Tahran 1387, I, 113-114; Eb Bekir bnl-Arab, Akml-urn (nr. Ali M. elBicv), Kahire 1394/1974, II, 829-833; Ksn, Bedi, I, 179-194; Muvaffakuddin bn Kudme, el-Mun (nr. Abdullah b. Abdlmuhsin et-Trk-Abdlfetth M. el-Hulv), Riyad 1417/1997, II, 352-372; Kurtub, el-Cmi, VII, 357-359; X, 63; Nevev, el-Mecm, III, 551-569; ehbeddin elKarf, e-are (nr. Sad Arb), Beyrut 1994, II, 410-416; Takyyddin bn Teymiyye, Mecmatl-fetv (nr. mir el-Cezzr-Enver el-Bz), Mansre 1426/2005, XXIII, 83-105 (bu blmn mstakil basks iin bk. Scdt-tilve menh ve akmh [nr. Fevvz Ahmed Zemerl], Beyrut 1426/2005); bnl-Murtaz, el-Barz-zer (nr. Abdullah b. Abdlkerm elCrf), Sana 1409/1988, I, 342-345; bn Hacer el-Askaln, Fetul-br (nr. Eb Kuteybe Nazar b. Muhammed el-Fryb), Riyad 1426/2005, III, 439-454; Bedreddin el-Ayn, Umdetl-r (nr. Abdullah Mahmd M. mer), Beyrut 1421/2001, VII, 136-164; bn bidn, Reddl-mutr (nr. Ali M. Muavvaz-dil Ahmed Abdlmevcd), Beyrut 1415/1994, II, 575-597; Muhammed b. Ahmed edDesk, iye ale-eril-kebr (nr. Muhammed l), Beyrut, ts. (Drl-fikr), I, 306-312; Vehbe ez-Zhayl, el-Fhl-slm ve edilleth, Dmak 1405/1985, II, 109-127; H. Yunus Apaydn, Tilvet Secdesi, lmihal, Ankara 2006, I, 352-354; Fehd b. Abdlazz el-Fzl, Secedtl-urn: Akm ve tevcht, Mecelletl-Buil-slmiyye, sy. 71, Riyad 142425/2004, s. 93-193; Scdt-tilve, Mv.F, XXIV, 212-233; Beir Gzbenli, Tilvet Secdesi, slmda nan, badet ve Gnlk Yaay Ansiklopedisi, stanbul 1997, IV, 375-379. Abdurrahman etin

TLMSN
() Cezayirde bir ehir ve bu ehrin merkez olduu idar birim. Cezayirin kuzeybatsnda Fas snrna yakn blgede yer alr. Tilimsn (Tlemsen) blgedeki Fas, Vehrn, Vcde gibi ehirler iinde ticaret yolu zerindeki merkez konumuyla ne kmaktadr. Modern dnemdeki Cezayir ehri merkezli idar taksimatn olumasndan ok nce Tilimsn, bugn Orta Marib denilen tarih Marib-i Evsatta Murbtlara ve Abdlvdlere baehirlik yapan ok nemli bir ehirdi. Atlas dalarnn bir ksmn oluturan ve ehirle ayn ad tayan, 1842 m. rkma sahip Tilimsn dann kuzey eteinde 806 m. ykseklikteki noktada meyve baheleri arasnda kurulmu olup etraf ormanlarla evrilidir. Fas ehriyle Vehrn arasnda ve Akdenizden Sahrya gei noktasnda denize 50 km. ku uuu mesafede bulunur. Blgede Maribin incisi ve ok sayda tarih eserleri dolaysyla mze ehir diye bilinmektedir. V. (XI.) yzylda Eb Ubeyd elBekr ve VI. (XII.) yzylda erf el-drs gibi slm corafyaclar burann hamamlarndan ve su deirmenlerinden bahseder. Tilimsn kelimesinin menei hakknda daha ziyade szl gelenekle aktarlan farkl rivayetler ileri srlmektedir. Berbercede su kayna anlamnda tilmas kelimesinin oulu olarak tilimsndan geldii gr en yaygn olandr. Yine Berbercede Agdir (ambar) ve Tagrart (ekirdek) diye isimlendirilen tarih iki ehrin arasnda kurulup onlarla birlikte hepsine Tilimsn (tohum ambar) denildii ileri srlr. Coraf olarak denizle karann, lle dalarn kesime noktasnda yer aldndan, Berberlerin Zente kolu lehesinde toplanma karlnda talam ve iki anlamnda sn kelimelerinin birlemesiyle iki farkl zelliin bulutuu yer karlnda Tilimsn ad verildii gr de vardr. Baz kaynaklarda Tilimsnn bulunduu yer iin aynl-hacer, aynl-ht, aynl-muhcir gibi tabirler kullanlr. Avrupa kaynaklarnda ehrin ad Tlemcen olarak geer. Agdir, Tagrart, Cidr, Tilimsn ve Mansreden Tilimsn dndakiler tarih birer adlandrma eklinde kalmtr. En eski alardan beri yerleim yeri olduu anlalan blgede Romallar II. yzylda bugnk ehrin yaknndaki Agdiri kurdular ve buraya Latince baheler anlamnda Pomaria adn verdiler. 456 ylnda Kuzey Afrikadaki Roma hkimiyetini sona erdiren Vandal istilsnn ardndan Berber kabileleri arasnda paylalarak idare edilen ehir daha sonra Agdir adyla tannd. bn Haldna gre Emevler dnemindeki fetihler ncesinde buras Berberlerin Zente kolundan Ben fren ve Marve kabilelerinin yurdu idi. Agdir Kalesini Ben fren ina etti. Tilimsn ve evresi, Emevler devrinde 55-62 (675-681) yllar arasnda frkye valilii yapan Ebl-Muhcir Dnr tarafndan fethedildi. Daha sonra Tilimsn, Hriclerin Sufriyye kolunun merkezi oldu. Abbsler dneminde devletin Kuzey Afrikadaki snrlarnn en u noktasn Tilimsn yaknndaki elif vadisi oluturuyordu. Sufriyye koluna mensup Ben fren kabilesi, Eb Kurre nderliinde btn Marib Hriclerini 154te (771) buradan hareketle toplayarak byk bir direni balatt. drslerin kurucusu I. drs, 174 (790) ylnda Zente Berberlerini itaat altna almak iin Marvenin reisi Muhammed b. Hazer el-Marvnin desteiyle Tilimsn ve evresini ele geirdi. Bir sre burada kalp imdiki Tilimsn byk camisinin temellerini att. Ardndan kendisi Marib-i Aksya giderken Tilimsna kardeini vali tayin etti. 199da (814) II. drs yl burada kalarak

byk camiyi tamamlad. Ftmler, Mehdiyeden douya doru ilerledikleri srada 931 ylnda kendileriyle i birlii yapan Tilimsna girerek drs valisini uzaklatrdlar ve ehri 955 ylna kadar ellerinde tuttular. Endls Emev Halifesi III. Abdurrahman, Ftm idaresindeki Marib-i Evsat ele geirip burasn btn Zentelilerin emri olan Ben frenden Yal b. Muhammede verdi, kendisini Tilimsn valisi yapt. Ancak ehrin valisi Ftm kumandanlarndan Cevher es-Skll tarafndan ldrlnce Maribde karklklar ortaya kt. Maribin Ftmlerin elinden kmas ve ardndan Ben Hill Araplarnn blgeye akn etmesiyle Tilimsn hkimiyet mcadelelerine sahne oldu. 1080 ylnda Murbt Hkmdar Ysuf b. Tfn, Tilimsn ve evresindeki Zente Berberlerinin hkimiyetine son verip ehrin merkezini Agdirden biraz daha batda kurduu Tagrarta tad. Murbtlarn nemli merkezlerinden olan bugnk Moritanya, Fas ve Cezayirin bats ile Bat Sahr blgesindeki yerler bir sre buradan ynetildi. Tilimsn ismi de ilk defa bu dnemde kullanlmaya baland ve ksa zamanda Agdir ile Tagrart birleerek gnmzdeki ana ehrin teekkl tamamland. Murbtlar dneminde refah seviyesi ykseldi. Muvahhid Devletinin kurucusu Abdlmmin el-Km 540 (1145) ylnda Tilimsnn surlarn ykp burann halkn katletti ve yerlerine bakalarnn gelip yerlemesini tevik etti. Ardndan Tagrart ve Agdir glendirildi, birinde memurlar, dierinde halk oturuyordu. Tilimsn stratejik konumu dolaysyla blgenin merkezi oldu; saraylar, byk evler ve salam surlar ina ettirildi. Muvahhidler burada darphne kurup para bastrdklar gibi kervansaraylar ve Akdeniz sahilindeki Huneyne bir iskele ina ettirdiler; Akdeniz ile Bildssdan arasnda ticareti canlandrdlar. Muvahhidlerin eitli kaleler yaptrdklar Tilimsn, Marib-i Evsatn birinci derecede ynetim ve ticaret merkezi haline geldi. ki surla evrili ehrin i kale ksmnda devlet grevlileri ikamet ederken ikincisinde halk yaamaktayd. Muvahhidlerin zayflad bir dnemde Tilimsnda Ben Abdlvd Berberlerinin reisi Yamurasan b. Zeyyn tarafndan Abdlvdler (Zeyynler) hnedan kuruldu (632/1235). asrdan fazla hkm sren bu hnedan dneminde Tilimsn ksa srelerle Mernler, Sadler, Hafsler ve spanyollarn igaline urad. Bunlardan zellikle Mernlerin uzun sreli kuatmas nemlidir. Tilimsn, 1299 yl Mays ayndan 1307 yl ortalarna kadar Ben Mern tarafndan muhasara altnda tutuldu. bn Haldnun bildirdiine gre kuatma esnasnda 120.000 Tilimsnlnn lmesi pahasna ehir teslim edilmedi. 1248de Tilimsna getirilen, Hz. Osman dneminde oaltlan yedi Kuran nshasndan biri bu muhasara srasnda kayboldu. 1304-1308 yllarnda hkm sren I. Eb Zeyyn Muhammed kuatmann yaralarn sarmaya alt. Ardndan yerine geen kardei I. Eb Hamm Ms yklan surlar onard ve Mernleri Vcdenin batsna kadar ekilmeye zorlad. Cezayirin en batsndaki bu ehirden en doudaki Kostantneye kadar snrlarn geniletti. Abdlvdler ehirde saraylar, ktphaneler, okullar, hanlar yannda gzel baheler, byk parklar ve sulama iin kanallar ina ettiler. Bu dnemde ilim ve sanat ok geliti. Tilimsn, Abdlvdler dneminde Endlse nemli lde mhimmat ve asker yardm sevkeden ehirlerden biri oldu ve Nasrlerin spanyol igaline kar direnmesine byk katk salad. Esasen Tilimsnda Eb Tfn gibi Zeyyn veliahtlarnn ou eitimlerini Elhamra Saraynda Nasrlerin himayesinde tamamlyordu. Grnata ile Tilimsn halk konumada, giyimde ve daha birok alanda ayn zellikleri tayordu. Gemiyle iki gnlk mesafede bulunan Maribdeki Huneyn ile spanya tarafndaki Mrsiye (Murcia) limanlar en ksa irtibat hattn tekil ediyordu. XIII. yzylda Muvahhid

hkimiyetinin sona ererek birok kk emirliin olutuu dnemde de Grnata ile irtibat Tilimsn ile salanyordu. Tilimsnl mehur air bn Hams mrnn byk bir ksmn Grnata Saraynda geirdi ve orada vefat etti. Bu ilikilerin temelinde, Endlste spanyol hristiyan krallarnn saldrlarndan bunalp Tilimsna gelen Endlsl mslmanlarn burada saraylar, camiler, medreseler ve evler ina ettirmesi, ehri geride braktklar medeniyetin yeni yz haline getirip Tilimsna gerek bir baehir grnm kazandrmas yatyordu. Sadece Kurtuba (Cordoba) emirliinden buraya g edenlerin says 50.000i gemiti. Son Nasr Sultan Eb Abdullah esSagrin annesi de btn saray erknyla birlikte Tilimsna snd ve burada vefat etti. XV. yzyln sonlarnda spanyollar, Nasr hnedann yktktan sonra Kuzey Afrikaya geip birok yeri ele geirerek harabeye evirince Abdlvd hnedan tehlikenin farkna vard. Tilimsnn 1511 ylnda igali zerine Abdlvdler Cezayir, Bicye, Annbe gibi ehirlerin evresinde etkili olan Oru Reisten yardm istediler. Oru Reis 923te (1517) ehri spanyol igalinden kurtard ve Sd Dvd Kapsnda halk tarafndan cokuyla karland. Hapisteki Abdlvd emri serbest brakld. Oru Reis bir yl burada kalarak Endlsl mslmanlar korudu, Fas sultan ile grmeler yapt. Fakat ok gemeden Zeyyn hnedan Oru Reise kar tavr ald ve spanyollarla i birlii iine girdi. arlken, kendisinden yardm isteyen Abdlvd emrine Vehrndaki Marki de Comares kumandasnda 10.000 kiilik bir ordu gnderdi. Tilimsnda bulunan Oru Reis ve adamlar bu kalabalk orduya kar savaa giritiler, sonunda ehid oluncaya kadar arptlar. Hzr Reis (Barbaros Hayreddin) 1529da Tilimsn zaptedip burann idaresini II. Eb Muhammed Abdullaha brakt. Ancak Hzr Reis, 1534te Tunusta Ben Hafs Devletiyle i birlii yapan spanyollara yenilince Tilimsn emri de spanyollarla beraber hareket etmeye balad ve 1541 ylna kadar Osmanllar ile spanyollar arasnda iki yzl bir siyaset takip etti. Eb Muhammed Abdullah lnce spanyol taraftar Eb Abdullah ile Osmanl taraftar Eb Ahmed adl iki olu arasnda taht kavgas kt. Halk Eb Ahmedi emr seti; Eb Abdullah, Vehrndaki spanyollara snd. 1543te Vehrndan hareket eden spanyol ordusu ile Eb Ahmedin ordusu arasndaki savata Tilimsnllar yenilerek i kaleye snd; ahalinin nde gelenleri de Eb Abdullaha itaat ettiklerini bildirdiler; bunun zerine spanyollar i kale hari ehri ele geirdiler. Yirmi gn boyunca ehri yamalayan spanyollar halka byk ikenceler uyguladktan sonra geri ekildiler. Halk Eb Ahmedi ehre alp kardeini kovunca o da tekrar spanyollara snd; onlarla bir defa daha saldrya getiyse de ar bir yenilgiye urad. Ardndan yakalanp ldrld. Daha sonra Fas Sultan Abdullah Tilimsna gz dikti. Harrn ve Abdlkdir adl oullarn 30.000 kiilik bir ordunun banda buraya gndererek ehri kolayca ald; Eb Ahmed Tilimsndan kat. 960ta (1553) Cezayirden byk bir ordu sevkedilince Tilimsn ehri Slih Reis kumandasndaki Osmanl ordusu tarafndan kesin biimde ele geirildi. Bylece asrdan fazla sren Zeyyn hkimiyeti sona ermi oldu. Osmanllarn Tilimsndaki idaresi zaman zaman kesintiye uramakla birlikte 1833 ylna kadar devam etti. zellikle Fas sultanlar frsat bulduka bu mstakil vilyeti almak istediler. Sad sultanlarndan Mevly Muhammed e-eyh el-Mehd, Tilimsn zaptetme konusunda ok srarlyd. Slih Reisin vefat zerine harekete getiyse de ikinci defa beylerbeyi olarak Cezayire gelen Hasan Paa, 1557de kuatma altndaki Tilimsna 14.000 kiilik bir ordu gnderip kid Sefay ve muhafzlar kurtard. 1624 ylnda Cezayir beylerbeyi olan Hsrev Paa, Kostantneden Tilimsna kadar her taraf gezerek vergiye balad. Ardndan bir murbt halk isyana tevik edip

Tilimsnllar ayaklandrnca zerlerine 1200 kiilik bir birlik gnderildi; kendisi etkisiz hale getirildii gibi etrafndakiler de datld. 1658de Mevly Muhammedin Tilimsn alma giriimi burann kidi elebinin ehri iyi muhafazas sayesinde etkisiz kald. Mevly smilin en byk hedefi de Tilimsn ele geirmekti. Bu amala 1673, 1681 ve 1693 yllarnda saldr dzenlediyse de Osmanllar karsnda baarl olamad. Tilimsn halk Trkler, Araplar ve Endlsllerden olumaktayd. Kuloullar her nn karmndan meydana gelen bir toplumdu. Kuloullar 1746da Tilimsn kidi Ysuf Beyi ehirden uzaklatrp idareyi ellerine alnca Cezayir days brhim bunlarn zerine yrd ve ynetimi tekrar ele geirdi. Onun 1748 ylnda Kuloullarn cezalandrmaya hazrland bayram gn niden lmesi zerine zehirlendii iddialar ileri srld. 1790dan itibaren Cezayirin batsnda giderek mridlerini arttran Derkviyye eyhi Mstegnim, Muasker ile Vehrn hari her taraf zaptetti. 1805te vuku bulan bu ayaklanma srasnda Tilimsndaki Osmanl muhafzlar Mever Kalesine snd. syan, Vehrndaki Garp sanca beyi Mukalle lakapl Mehmed Bey tarafndan ar bir ekilde bastrld. Tilimsnda nemli grevlerde bulunan Osmanllar iinde zaman zaman Cezayir beylerbeyi olan Ysuf Paa ve 1553 ylnda Tilimsn beyi iken Cezayir days olan Kl Ali Paa gibi nemli ahsiyetler yetiti. Fransz Smrgecilii. Tilimsndaki Fransz igali iki aamal oldu. Osmanl askerlerinin ve Kuloullarnn Mever Kalesine sndklar bir dnemde Emr Abdlkdir el-Cezir 1833te Tilimsn alarak kendi topraklarna katt. 1836da Franszlar her ne kadar ehri ksmen ele geirdilerse de 1837 yl Mays aynda yaplan Tfn Antlamas ile buralar tekrar Emr Abdlkdire braktlar. Ancak 1842de antlamay yok sayp ikinci igal dnemini balattlar. Bu tarihten itibaren bata Osmanllar Fransz igalini kabul etmeyen ok sayda insan ehri terkedip farkl yerlere gitti veya ge zorland. Smrge idaresinin baz nemli tarih eserleri yok etmesine ramen Tilimsn, Cezayir ehirleri iinde igalden en az etkilenen yerlerden biridir. Fransz smrgeciliiyle beraber bamszla kadar en fazla g veren yer Tilimsn oldu ve buradan Fasa genlere ok byk ayrcalklar tannd. Balarna nakib tayin edildii gibi kendilerinden r alnmad; nde gelenlerine sultan tarafndan her yl hediyeler verilmekteydi. kinci byk g dalgas o dnemde Osmanl idaresindeki Suriyeye yapld. Bunlar ou Rahmniyye tarikatna mensup yaklak 3000 aileden meydana geliyordu. 1911deki gte Trablusgarpn talyann saldrsna uramas, 1914 ylndakinde Osmanl halifesinin cihad ars etkili oldu. Gleri durdurmak iin Fransa 1903-1904 ve 1910-1912 yllarnda hacca gidileri yasaklad. Tilimsndaki Fransz hkimiyeti Cezayirin 1962de bamszln kazanmasyla sona erdi. Tarih Eserler. Bbvehrn, Bblhadd, Bbsdbmedyen, Bblciyd, Bblkarmadn ve Bblhmis isimli alt kaps bulunan Tilimsnn en nemli tarih eserlerinden biri Mever adl i kalesidir. Yamurasan b. Zeyynn yaptrd bu kalenin duvarlar gnmze kadar muhafaza edilmitir. Ancak smrge idaresi dnemindeki ehir dzenlemesi esnasnda istinat duvar dnda pek fazla bir iz kalmamtr. Mever Kalesi ile ayn dnemde, 1269da ina edilen ve kk bir yapya sahip olan Sd b. Hasan Camiinin sslemeleriyle dikkat eken mihrab nemlidir. Abdlvd Emri I. Eb Tfn (1318-1337) sadece Tilimsna be adet saray ina ettirmiti. naat srasnda altrd iiler Ben Merne kar gerekletirdii savalarda ele geirdii esirlerdi ve tamamna yaknnda Mern sanatnn zellikleri grlmekteydi. Ebl-Abbas Ahmed (1430-1431) yklan i kale surlarn yeniden yaptrmtr. Fransz igali sonrasnda burada yaamaya devam eden Trk

soylu aileler 1870 ylndan itibaren baka yerlere gnderilmitir. Halen Tilimsn ve evresinde Bendimurd ve Benhabb gibi soy adlar tayan Trk kkenli aileler bulunmaktadr. Mernler, Tilimsna kar yaplan saldrlar esnasnda genelde birliklerini ehre 5 km. mesafedeki balarn arasnda toplamaktayd. Sultan Eb Yakb Ysuf en-Nsr 1299da orada kurduu bu klaya Mansre adn vermi, iine bir saray, byk bir cami ile 40 m. yksekliinde minare ina ettirmi, 1302de buray surla evirtmitir. Bu kla, ehrin surlar, yklan caminin yar harabe halindeki minaresi ve dier kale kalntlar gnmze kadar korunmutur. Tilimsnn tarih dokusunda Berber, Arap, Endls, Trk ve Fransz dnemlerinin etkisi grlr. lerinde en etkin olan Endls sanatdr. Tilimsn, Cezayir ehirleri iinde mahall detlerini, din bayramlarn ve halk trenlerinin gemile zdeleen kutlamalarn en iyi muhafaza eden ehirdir. Tilimsndaki elCmiul-Kebri 1082de Ysuf b. Tfn ina ettirmi, olu Ali buray yeniden yaptrarak geniletmitir. Yamurasan camiye bir blmle 25 m. yksekliinde bir minare ilve etmitir. Sd Bmedyen Camii, XIV. yzylda Mern Sultan Eb Yakb Ysuf tarafndan Endls mimari tarznda ina edilen bir eserdir. Minaresi tula ve ok renkli seramikle sslenmitir. Tilimsnda gnmze herhangi bir izi kalmayan Tfniyye, Haldniyye ve Ubbd medreseleri gibi nemli eitim kurumlar bulunuyordu. 1370te Tilimsn ile Fas ehri arasnda balayan sava srasnda bn Haldn bizzat ehre gelerek Abdlvd Emri II. Eb Hammya iltica etmi, kendisine verilen saray hciblii grevini kabul etmi ve Biskre ehrine gidip Arap kabilelerinden asker toplanmasna yardm etmitir. bn Haldn, Tilimsna urad farkl zamanlarda Sd Eb Medyen Camiine yakn Ubbd mahallesindeki Haldniyye Medresesinde ders verirdi. XV. yzylda Tilimsn Maribin en nemli merkezlerinden biri olmu, buradaki be ayr medresede ok sayda mslman genci eitim grmtr. Sarayda kendilerine itibar edildii iin limler ve sanatkrlar buraya akn ediyordu. ehirde yetien limler arasnda Tilimsn kadl da yapan fakih Ukbn, matematikilerden Muhammed b. brhim b. Ahmed el-Abder ile Habbk diye bilinen Muhammed b. Ahmed b. Eb Yahy, Kdir tarikatn Sahralt Afrikasnda yayan Muhammed b. Abdlkerm elMegl ve mehur kelm limi Muhammed b. Ysuf es-Sens saylabilir. 1926da kurduu Kuzey Afrika Yldz adl tekiltla mcadeleye balayan, Cezayir bamszlk hareketinin nclerinden Messali Hc, Tilimsn doumlu olup Trk kkenli bir aileden gelmektedir. 1850 ylnda Franszlar tarafndan kendilerine sadk kalacak mslman din grevlileri yetitirmek iin Cezayir ve Kostantne ehirleriyle Tilimsnda medrese almtr. Bamszlk sonras balayan eitim hamleleri srasnda temelleri 1984te atlan enstit 1998de niversiteye dntrlmtr. Bugn Tilimsn Eb Bekir Belkid niversitesi adyla lkenin bata gelen yksek retim kurumlarndan biridir. ehirde yaayan yahudiler iin buras Maribin Kuds kabul ediliyordu. Bu topluluk XIV. yzyln sonuna kadar ehrin evresinde yaam, 1393 ylnda ilk defa haham Ephram Enkaouaya surlarn iine girme izni verilmi, o tarihten Fransz igaline kadar sur iindeki bir mahallede kapal bir topluluk olarak varln srdrmtr. Arap-Endls msikisinin en iyi icra edildii Cezayir ehri Tilimsn olup burada yetien mzisyenler lke mziini temsil ediyordu; bu anlamda Grnata mziinin vrisi gibidir. XVII. yzylda Ben Messibin nclnde ekillenen Endls kkenli havz msikisinin ana merkezi de Tilimsn olup her yl burada festival dzenlenmektedir. Ayrca Tilimsn ve evresinde bir tr

kahramanlk ve sava mzii olan allv yaatlmaktadr. ehirde tabii ve tarih krk be ayr mekn bulunmaktadr. Huneyn, Tilimsn ve Nedrmedeki (Nedroma) Murbtlar dnemine ait camiler, Ubbd Medresesi, sonradan mzeye evrilen Sd Belhasan Camii, Sd Halv Camii, Mever Saray, Ben Sens Camii, Mernlerce kurulan, adna medne, arzul-cidr denilen Mansrenin heybetli kalntlar, Aynfezze maaralar, Agdir Minaresi ve Llle Setti yaylas belli ballardr. Tilimsnda sahbeden Sd Vehhbn, X. yzylda yaayan vellerden Sd Dvdun, Sd elHalvnin ve zellikle Endls asll olup ehre gelerek yerleen Sd Eb Medyenin kabirlerine byk sayg gsterilmektedir. ehirdeki halk genelde sanatkrlar, tccarlar, renciler ve askerler olmak zere drt snfa mensuptur. Tilimsnda, gemite Bildssdan olarak bilinen gnmz Bat Afrikasndaki mslman toplumlarla Akdenizin kuzeyinde bata Endls olmak zere hristiyan Katalan Krall, Cenova, Piza, Venedik, Napoli gibi ok sayda krallkla ticar ilikiler kurulmutur. Yamurasan b. Zeyyn devrinde Tilimsnda binlerce Avrupal tccar ikamet etmeye balamt. Sahr blgesinden getirilen altn, kle, fildii, deve kuu ty, zamk ve amber gibi pek ok ticaret malna kar Avrupadan sevkedilen dokumalar, tahl, ss eyalar, silhlar ve zellikle slm dnyasndan gelen kitaplarn ticareti yaplmaktayd. 180 (797) ylnda Abbs Halifesi Hrnrred adna Tilimsnda para baslm, Osmanl Padiah II. Selim zamannda drt keli ve 15 karat ayarnda, zerinde padiahn adnn yazld 974 (1566) tarihli paralar kesilmitir. Tilimsn ehrindeki Zente-Messaji Hac Havaalan uluslar aras uulara ak olup nde gelen havaalanlarndan biridir. zm balar ve zeytin aalar ile evrilen Tilimsn dericilik, halclk ve dokumaclk rnleriyle mehurdur. Gnmzde ayn ad tayan idar birimin merkezi olan Tilimsn ehrinin nfusu 1987de 110.242, 1998de 120.155 ve 2010 ylnda 122.122 idi. ehir 2011 ylnda slm Kltr Bakenti seilmi ve bu amala pek ok faaliyet dzenlenmesi planlanmtr.

BBLYOGRAFYA

Ykt, Muceml-bldn (Cnd), II, 51-52; bn zr, el-Beynl-Murib, I, 21-22; bn Eb Zer, el-Ensl-murib, Rabat 1972, bk. ndeks; bn Haldn, el-ber, tr.yer.; Kalkaend, ubul-a, V, 144-146; Hasan el-Vezzn, Vaf fryye, II, 7-10; Selv, el-sti, I, 80 vd.; ayrca bk. ndeks; Aziz Samih lter, imali Afrikada Trkler, stanbul 1936-37, I-II, tr.yer.; Ch. A. Julien, Histoire de lAfrique du nord. Des origines 1830, Paris 1966, s. 156-161; Abdurrahman b. Muhammed elCll, Trul-Ceziril-m, Beyrut 1400/1980, I, 151, 155, 183, 185; II, 8, 17, 106-107, 109, 185 vd.; I. Hrbek, La dsignation de lunit politique du Maghreb, Histoire gnrale de lAfrique, Paris 1983, IV, 101-139; Hamdan Khodja, Le Miroir, Paris 1985, s. 81-83; Roger le Tourneau, Fs avant le protectorat, Rabat 1987, tr.yer.; Hseyin Mnis, Trul-Marib ve areth, Beyrut 1412/1992, I, 209-223; J. Ganiage, Histoire contemporaine du maghreb, Paris 1994, s. 258-260; Mouloud Gaid, Trkler daresinde Cezayir (trc. Faik Melek), Ankara 1996, s. 23; N. Kubisch, Le Maghreb: du Maroc la Tunisie: Architecture, lIslam: arts et civilisations (ed. Markus HattsteinPeter Delius, trc. Anne-Brit Piper), Cologne 2008, s. 314-321; Charles-Robert Ageron, Les

migrations des musulmans algriens et lexode de Tlemcen (1830-1911), Annales: Economies, socits, civilisations, XXII/5, Paris 1967, s. 1047-1066; J. Berque, Les capitales de lIslam mditerranen vues par Ibn Khaldoun et les deux Maqarr, AIsl., VIII (1969), s. 71-79; R. I. Lawless, Tlemcen, Capital City of the Abd al-Wdids: A Study of the Functions of a Medieval Islamic City, IQ, XVIII/1-2 (1974), s. 14-20; Semre er-Revf, Mednet Tilimsn alen-nudilArabiyye, el-Meskkt, sy. 12-13, Badad 1981-82, s. 159-169; Alfred Bel, Tlemsen, A, XII/1, s. 393-398; a.mlf.-[M. Yalaoui], Tilimsn, EI (Fr.), X, 534-535; Necde Ham, Tilimsn, elMevsatl-Arabiyye, Dmak 2002, VI, 829-831. Ahmet Kavas

TLMSN ULUCAM
475 (1082) ylnda ina edilmeye balanan, XIII. yzylda yaplan ilvelerle son eklini alan, Murbtlar ve Muvahhidler dnemine ait cami (bk. MARB [Sanat]).

TLMSN, Affddin
() Ebr-Reb Affddn Sleymn b. emsiddn Al b. Abdillh el-Km et-Tilimsn (. 690/1291) Ekberiyye mektebine mensup sf mellif. 610da (1213) Cezayirin Tilimsn ehrinde dodu. Aslen Berber olup Tilimsnn bat kesiminde yerlemi bulunan Kme kabilesinin Ben bid kolundandr. Baz kaynaklarda yer alan, Km nisbesinin Kf eklinde okunup Kfe doumlu olduuna, 613 (1216) veya 616da (1219) dnyaya geldiine, babasnn Kfeden Tilimsn ehrine g ettiine dair bilgiler doru deildir (mer Ms B, s. 200-201). Tilimsnda bir sre tasavvuf evrelere devam ettikten sonra mrid aramak iin lkesinden ayrld. Anadoluya gittiinde Konyada Sadreddin Konevnin ders halkasna dahil oldu. Konyada krk defa halvete girdi (Safed, XV, 408); ancak Zeheb bu rivayeti abartl bulmaktadr (Trul-slm, s. 407). Konevnin 643 (1245-1246) ylnda amdan ikinci defa Msra gittii seyahate katld. Kahirede eyhyh emseddin el-Eyknin sahibi olduu Sads-sad (Salhiyye) Hankahnda Eyknin de hocas olan Sadreddin Konev ile birlikte kald (Ktb, II, 73). Konevnin dier talebesi Sadddin el-Fergn ile beraber hocalarnn bnl-Frzn el-adetttiyyesini Farsa olarak erhettii derslerini takip etti. Muhammed Abdrraf el-Mnv, Tilimsnnin Kahirede Konev ile birlikte anne tarafndan dedesi olan bn Sebn ile tantn rivayet eder. bn Sebn, kendisine yneltilen bir soru zerine Konevnin tevhid ilminde muhakkik sflerden sayldn, Aff et-Tilimsn denilen gencin ise bu hususta Konevden daha mahir olduunu sylemitir (bnl-md, V, 412; M. Abdrraf el-Mnv, II, 89). Tilimsn, Kahireden ailesiyle birlikte ayrldktan sonra 665-670 (1267-1271) yllar arasnda ama gidip Ksiyn da eteklerindeki Slihiyede ikamet etmeye balad. Kald mahalle gnmzde Aff diye anlmaktadr. Memlk Sultan Kalavun zamannda hazine vergilerinin toplanmasndan sorumlu bir greve tayin edildi. Bir yandan da tasavvuf faaliyetlerine devam etti. mrnn sonuna kadar hazinedarlk grevinde bulunan Tilimsn 5 Receb 690da (4 Temmuz 1291) Dmakta vefat etti ve Sfiye Kabristanna defnedildi. ld gn kendisini ziyarete gelip halini soran eyh Burhneddin el-Ktbye, yiyim; Allah bilen kimse Ondan nasl korkar? Ben de Allah bildiimden beri Ondan korkmadm. Allaha kavutuumdan dolay mutluyum eklinde karlk verdii belirtilmektedir (bnl-md, V, 412). Kendisi gibi air olan, bbzzarf lakabyla mehur emseddin Muhammed adl tek olunun Sads-suad Hankahnda ikamet ettii srada 661de (1263) doduu, 688de (1289) babasyla birlikte gittii Dmakta vefat edip Sfiye Kabristanna defnedildii rivayet edilmektedir (mer Ferruh, III, 656; bbzzarf et-Tilimsn, neredenin girii, s. 6). Ksa bir sre nce de kardeini kaybeden ve arkasndan tek olunun lmyle sarslan Affddin her ikisi iin ac dolu bir mersiye yazmtr (Dvn, s. 17). bbzzarfin iirlerinin babasnn iirlerinden daha gzel olduu sylenmektedir. Affddin et-Tilimsn, Muhyiddin bnl-Arab ve Konev gibi bir olan varln Haktan, var olduu zannedilen btn varlklarn ise Hakkn mutlak varlnn grnmlerinden ibaret bulunduunu savunan vahdet-i vcd anlayna bal muhakkik bir sfdir. Bu anlay zellikle iirlerinde

dorudan ifade etmi ve Hak ile lem arasnda her trden ayrma iaretten kanan szlere ska bavurmutur. Tilimsn, sadece Hakkn vahdniyyetinden konuan kimsenin tahkik makamnda bulunduunu, bu kimsenin lemde Hakkn varlndan, gcnden, kudretinden, iradesinden, ilminden baka bir ey mahede etmediini syler. Zeheb ve Takyyddin bn Teymiyye, dncelerinin ittihd ve hull ierdii iddiasyla Tilimsnyi zndklkla itham etmitir. Bir rivayete gre kendisine, Nusayr misin? diye sorulduunda, Nusayr benden bir paradr diye cevap verdii iin dinden sapanlar zmresinden saylmtr (Zeheb, Trul-slm, s. 406). Abdurrahman- Cm bu cevabn cem makamnda verildiini, yi kt her ey derviin czdr sznn de iaret ettii gibi bu makam sahibinin varln btn paralarn kendisinin ksmlar ve tafsili olarak mahede ettiini, Tilimsnnin, Her hakikatin tavrnda benim bir yolum var/Her mertebede ve zevkte bir yol tutarm/evremdeki felekler benimle dner/Felekleri kuatan daireler benimle hareket eder beyitlerinin de bu makamda dile geldiini belirtir. ada olan bn Teymiyye, Tilimsnyi bnl-Arab, bn Sebn, bnl-Frz ve Abdullah el-Belyn ile birlikte Cehmiyye frkasndan kabul eder. bn Teymiyyeye gre Tilimsn ittihd ve hullde arya gitmi, bnl-Arab gibi vcd ile sbtu, Sadreddin Konev gibi mutlak ile muayyeni birbirinden ayrmam, her adan msivy nefyetmi, perdeli kimsenin lemi greceini, perde kalktktan sonra lemin ortadan kalkacan, dolaysyla eriatn yasaklarnn deceini savunmutur. Tilimsnnin Niffernin el-Mevfna yazd erhteki abdniyyet mevkfna dair grleri, eserlerine dayanmadan baz rivayetlerden hareketle onu itham eden bn Teymiyyeye bir tr cevap mahiyetindedir. Tilimsnye gre Allaha kulluk makam (abdullah) slkte ulalacak son mertebedir. Bu mertebeye varan slik btn sfat mertebelerini aar ve Hakkn ztn mahede eden zt evliyasndan olur. Msiv ile sfatlanmay aan kimse varlkta sadece Allah grr (eru Mevfin-Niffer, s. 466-467). Tilimsn, Kahireden ama gittiinde sf zmreleri arasnda byk itibar grm, onunla birlikte Safed, Beytlmakdis, Acln ve amn dier blgelerinde vahdet-i vcd anlay yaygnlk kazanmtr. bn Ebl-sba kendisinden dil ve edebiyat dersleri almtr. Burada onun tasavvuf anlayn benimseyen bir grup olumu, nderliini Mahmd b. Tay el-Aclnnin yapt bu grubun yeleri Tilimsnnin divann ezberlemeyi det edinmitir. Safeddeki mntesiplerinde baz sapkn davranlar grlm, ancak bunlar daha sonra terkedilmitir. Tilimsnnin grleri kendisinden ok sonra da srdrlmtr. Htim b. Ahmed el-Ehdel el-Yemen (. 1013/1604) Kitbt al Dvnil-Aff et-Tilimsn adl eseriyle onun takipileri arasndadr (a.g.e., neredenin girii, s. 31). mer Ms B, el-Aff et-Tilimsn: irl-vadetil-mulaa adyla hakknda bir monografik alma yaymlamtr (Dmak 1982). Tilimsnnin hristiyan dnyasnda baz ruhbanlar zerinde de etkisi olduundan bahsedilmektedir. Eserleri. 1. eru Menzilis-sirn (nr. Abdlhafz Mansr, I-II, Tunus 1989). Hce Abdullah- Herevnin tasavvuf makamlarna dair eserinin erhidir. Bu eserin ilk rihlerinden olan Tilimsn kitapta yetlerin yan sra elli kadar hadise yer vermi, Byezd-i Bistm, Cneyd-i Badd, ibl, Gazzl, Kueyr, Niffer gibi sflerin grlerinden faydalanmtr. erhin talebelerine okuttuu Menzil dersleri srasnda meydana geldii sylenebilir. 2. eru Mevfin-Niffer (nr. Ceml elMerzk, Kahire 2000; nr. sm brhim el-Keyyl, Beyrut 2007). Muhammed b. Abdlcebbr enNiffernin yetmi yedi blmden oluan, tasavvuf remizlerle ykl kitabna yaplan ilk erhtir. 3. Dvn. Tilimsnnin ilh muhabbet ve vahdet-i vcda dair iirlerinin topland eser bnl-

Frzn divanyla birlikte en ok okunan divanlardandr. lk basklar Kahire (1281, 1287, 1308) ve Beyrutta (1885) yaplmtr. Ysuf Zeydn divann birinci ksmn bir incelemeyle birlikte neretmitir (skenderiye 1990; Kahire 2008). Tam metni el-Arab Dahou tahkik etmi (Dvn EbirReb Afifddn et-Tilimsn e-f, Cezayir 1994), skender el-Marib eseri Franszcaya evirmitir (Le diwan dmour du Cherif Souleiman, 1911). 4. eru Fuil-ikem (Sleymaniye Ktp., ehid Ali Paa, nr. 1248, vr. 1b-151b; Yahy Efendi, nr. 2654, vr. 1a-75b). bnl-Arabnin eserine dlen hiyelerden ibarettir. Dbcesinde eserin yazlmasna sebep olarak Ebl-Ksm Abdlkerm b. Hseyin b. Eb Bekir et-Taber ismi zikredilmektedir. 5. eru Esmillhil-sn (Sleymaniye Ktp., Lleli, nr. 1556, vr. 1-67; Dokuz Eyll niversitesi lhiyat Fak. Ktp., nr. 11342). lh isimlerin Kurann bandan sonuna kadar yetlerde zikredili srasna gre erhidir. simlerin nce hangi yette getii belirtilmi, ardndan erhi yaplm, Eb Bekir Muhammed elBeyhak, mam Gazzl ve Ebl-Hakem Berrecn el-Endelsnin grlerinden faydalanlmtr. Eseri Selahattin Alpay Trkeye evirmitir (stanbul 1996). 6. eru Tiyyeti bnil-Fr. Konevnin el-adett-tiyye derslerine katlp not tutanlardan biri olan Tilimsnnin yapt erhin Fergnnin Meriud-derr adl erhine nisbetle ok muhtasar olduu rivayet edilmektedir (Kef-unn, I. 266). 7. eru Ayniyyeti bn Sn. bn Snnn bir iirinin erhi olup el-Kef vel-beyn f marifeti ilmil-insn adyla da kaytldr (am Zhiriyye Ktp., nr. 6648; Drlktbil-Msriyye, nr. 2410). 8. Risle f ilmil-ar (Berlin Ktp., nr. 7128).

BBLYOGRAFYA

Affddin et-Tilimsn, eru Mevfin-Niffer (nr. Ceml el-Merzk), Kahire 2000, s. 466-467, ayrca bk. neredenin girii, s. 31; a.mlf., Dvn (nr. Ysuf Zeydn), Kahire, 2008, s. 9-39; Sadreddin Konev, Tercme ve Metn-i Kitbl-Fkk (nr. ve trc. Muhammed Hcev), Tahran 1371 h./1413, s. 24-26; bbzzarf et-Tilimsn, Dvn (nr. kir Hd kr), Beyrut 1405/1985, neredenin girii, s. 6-9; Takyyddin bn Teymiyye, Mecmatr-resil, Kahire 1323, I, 145; Zeheb, Trul-slm: sene 681-690, s. 406-412; a.mlf., el-ber, III, 372-373; Ktb, FevtlVefeyt, II, 72-76; Safed, el-Vf, XV, 408-409; Ebl-Fid bn Kesr, el-Bidye ven-nihye (nr. Ahmed Eb Mlhim v.dr.), Beyrut 1987, XIII, 345; bn Tarberd, el-Menhel-f, VI, 38-43; Abdurrahman- Cm, Nefehtl-ns: Evliy Menkbeleri (trc. Lmi elebi, haz. Sleyman UludaMustafa Kara), stanbul 1995, s. 784-785; Kef-unn, I, 266; bnl-md, eert, V, 412; M. Abdrraf el-Mnv, el-Kevkibd-drriyye (nr. Abdlhamd Slih Hamdn), Kahire, ts. (elMektebetl-Ezheriyye), II, 79-96; mer Ferruh, Trul-edeb, III, 656-659; mer Ms B, Trul-edebil-Arab: el-Arl-Memlk, Dmak-Beyrut 1409/1989, s. 200-205; Ysuf Zeydn, el-Mtevliyt, Kahire 1998, s. 119-149; Mahmud Erol Kl, Fergn, Sadddin, DA, XII, 379; Erhan Yetik, Menzils-sirn, a.e., XXIX, 122; Hd Nazar Munazzam, Tilimsn, DMB, XVI, 126-127; Hasan Seyyid Arab, Tilimsn, Affddn Sleymn, Dninme-i Cihn- slm, Tahran 1383/2004, VIII, 123-125. Semih Ceyhan

TLMSN, brhim b. Eb Bekir


() Eb shk brhm b. Eb Bekr b. Abdillh el-Ensr es-Sebt et-Tilimsn (. 690/1291) Mlik fakihi, air ve edip. 609 yl Cemziyelhir aynn son gecesinde (26 Kasm 1212) Cezayirin Tilimsn ehrinde dodu. Aslen Endlsn kuzeyindeki Veka (Huesca) ehrindendir. Dokuz yanda iken babas tarafndan gtrld Grnatada yl tahsil grd. Daha sonra Endlsn gney sahil ehirlerinden Mlekaya (Malaga) gitti. Burada Eb Bekir bn Desmn, Eb Slih Muhammed b. Muhammed ezZhid, Eb Abdullah bn Hafd, Eb Bekir bn Muhriz ve Ebl-Hasan Sehl b. Mlikten ders okudu; ayrca Ebl-Hasan ed-Debbc ile Eb Ali e-elevbnden kitbet yoluyla iczet ald. Ardndan Mernlerin egemenliinde parlak bir ilm hayatn hkm srd Fasn nemli ehirlerinden Sebteye (Ceuta) yerleti. Sebtede Ebl-Abbas bn Usfr ve Ebl-Mutarrif bn Umeyre elMahzm, Ebl-Berekt mer b. Mevdd el-Fris ve Eb Yakb Ysuf b. Ms el-Gumr gibi limlerin talebesi oldu. air ve edip Ebl-Hakem bnl-Murahhalin kz kardeiyle evlendi ve lnceye kadar bu ehirde yaad. Dier kaynaklarn aksine bn Ferhn vefat tarihini 697 (1298), Mahlf 699 (1300) olarak verir. Dil limi, edip ve air kimlii yannda rt, hesap ve feriz alannda derin bilgisiyle tannan Tilimsnnin yetitirdii talebeler arasnda tarihi ve edip bn Abdlmelik el-Merrk, Ksm b. Ysuf et-Tcb ve Ebl-Abbas Ahmed b. Abdullah er-Rusf anlmaktadr. Eserleri. 1. Urczett-Tilimsn fil-feri. Mellifin Tebratl-bd fil-feri ve tekiretdil-mecdil-fr adn verdii eser (Tcb, s. 276; kr. Menn, Varat, s. 300, 327) elManmet (el-Urczet)t-Tilimsniyye fil-feri, el-adett-Tilimsniyye, et-Tilimsniyye diye de anlr. Mstakil halde (Kahire 1324) ve baz erhleriyle birlikte baslm olup Faure-Biguet tarafndan Franszcaya tercme edilmitir (la Tlemsaniya, Valence 1905). Eser zerine birok erh yazlmtr. Eb Abdullah bn Cbir el-Gassn el-Miknsnin eru Manmetit-Tilimsn filferi, Ebl-Abbas bn Zg et-Tilimsnnin eru Urczetit-Tilimsn fil-feri, Muhammed b. akrn b. Hibetullah et-Tcb et-Tilimsnnin erut-Tilimsniyye, Yakb b. Ms esSeytnnin Mntehel-bn ve mrteal-men f eri Ferii Eb s et-Tilimsn, EblHasan Ali b. Yahy el-Asnn el-Meglnin erul-Urczetit-Tilimsniyye (nr. Abdllatf Zekk, Beyrut 2009) ve Ali b. Muhammed elKalesdnin el-urrett-Tnisiyye f eril-ManmetitTilimsniyye adl eserleri bunlardan bazlardr (bn Meryem, s. 261; bu erhlerin yazma nshalar iin bk. Brockelmann, GAL Suppl., I, 666; Abdlazz Binabdallah, s. 151, 152, 189; Menn, Varat, s. 301, 327, 346-347, 531; Muhammed Hacc, s. 162; Abdullah Muhammed el-Habe, I, 648-649). bn Merzk el-Hafd manzumeyi Mntehel-emn adyla ihtisar etmitir (Ahmed b. Ali elBelev, s. 293). Ali b. Yahy el-Asnn el-Meglnin erhi zerine Ms Mifth Ahmed Bebi, Hartum niversitesinde doktora tezi hazrlamtr (lml-feri ulh-eriyye ve tabthl-ameliyye: erul-Urczetit-Tilimsniyye nmecen, 2007). 2. Netcetl-yer ve mzletl-yer f namil-mez ves-siyer. Escurial Ktphanesinde (nr. 390/3) bir nshas mevcuttur (Derenbourg, I, 258-259; Brockelmann, GAL Suppl., I, 666). Mellifin talebesi Tcb,

Netcetl-yer ve mzletd-yer f vafi mez Reslillh ves-siyer adyla kaydettii eserin yaklak 700 beyit olduunu ve manzumeyi bizzat mellifinden okuduunu belirtir (Bernmec, s. 137). 3. Telu namin f ali ilmil-cebr vel-mubele. Selda Subayhiye Ktphanesinde bir nshas bulunmaktadr (Muhammed Hacc, s. 480). 4. ade fil-mevlidil-kerm. Kad ve muhaddis EblAbbas Ahmed b. Muhammed es-Sebt el-Azefnin ed-Drrl-munaam f mevlidin-nebiyyilmuaam adl eserinin manzum hale getirilmi eklidir. 185 beyitten ibaret olan kasidenin baz beyitleri eitli eserlerde nakledilmitir (Menn, Varat, s. 291, 531). 5. el-Muaertlariyye f medi ayril-beriyye. Tcb bu manzumede btn mehur vezinlerin kullanldn ve dokuz beyitten sonra mehur bir aire ait ayn vezinde hid beyit getirildiini syler (Bernmec, s. 289). Eser baz kaynaklarda el-Muaert al evznil-ar eklinde de kaydedilmitir (Menn, abes, II, 784; bir ksm eserlerde arz kelimesinin yerine Arap veya Marib kelimeleri yazlmtr). Bunlarn yan sra kaynaklarda Tilimsnye Male f ilmil-arid-dbeyt, eru bnil-Cellb, Kitbl-Lma fil-fh gibi eserler nisbet edilmektedir.

BBLYOGRAFYA

bn Abdlmelik, e-eyl vet-tekmile li-kitbeyil-Mevl ve-la (nr. Muhammed b. erfe), Rabat 1984, I, 280; II, 521; ayrca bk. neredenin girii, I, 30; bnz-Zbeyr es-Sekaf, lat-la (nr. Abdsselm Herrs-Sad Arb), Muhammediye 1416/1995, V, 355-356; Tcb, Bern-mec (nr. Abdlhafz Mansr), Libya 1981, s. 137, 172, 173, 276, 289; bnl-Hatb, el-a, I, 326-329; Burhneddin bn Ferhn, ed-Dbcl-mheb (nr. Memn b. Muhyiddin el-Cennn), Beyrut 1996, s. 147-148; Hlid b. s el-Belev, Tcl-mefri (nr. Hasan es-Sih), Muhammediye, ts. (hyttrsil-slm), II, 96; Eb Cafer Ahmed b. Ali el-Belev, ebet Eb Cafer (nr. Abdullah elmrn), Beyrut 1403/1983, s. 293; bn Meryem, el-Bustn f ikril-evliy vel-ulem biTilimsn (nr. bn Eb eneb), Cezayir 1326/1908, s. 55-56, 261; H. Derenbourg, Les manuscrits arabes de lEscurial, Paris 1884, s. 258-259; Mahlf, eceretn-nr, s. 202; Brockelmann, GAL, I, 482; Suppl., I, 666; Hifnv, Tarfl-alef bi-riclis-selef, Beyrut 1402/1982, I, 13-15; Abdlazz Binabdallah, Malemetl-fhil-Mlik, Beyrut 1403/1983, s. 24, 151, 152, 189; Muhammed Hacc, Fihrisl-iznetil-ilmiyyeti-ubayiyye bi-Sel, Kveyt 1406/1985, s. 162, 480; Menn, abes min ail-mail-Marib, Beyrut 1999, I, 214; II, 772, 784; a.mlf., Varat an aretil-Merniyyn, Drlbeyz 1420/2000, s. 291, 300-301, 327, 346-347, 531; B. A. RosenfeldEkmeleddin hsanolu, Mathematicians, Astronomers and Other Scholars of Islamic Civilization and Their Works (7th-19th c.), Istanbul 2003, s. 227; Abdullah Muhammed el-Habe, Cmiu-r vel-av, Ebzab 1425/2004, I, 648-649; Muhammed el-Kdir-Muhammed Mel, Fihrislmabtil-aceriyyetil-Maribiyye, Drlbeyz 2004, s. 72-73. Muharrem Kl

TLMSN, Muhammed b. Ahmed


( ) Eb Abdillh e-erf Muhammed b. Ahmed b. Al el-drs el-Alvn et-Tilimsn (. 771/1370) Mlik fakihi, ok ynl lim. 710 (1310-11) ylnda Cezayirin Tilimsn ehrinde dodu. Aslen Alvn (Alviyyn) kynden olup Hz. Hasann soyundan (drs eriflerinden) gelen ilim ehli bir aileye mensuptur. Babas blgede tannan bir Mlik fakihiydi. Orta Maribin (Marib-i Evsat) merkezi ve Abdlvdlerin baehri olan Tilimsnda yetien erf et-Tilimsn, Eb Zeyd Abdurrahman b. Yakb es-Sanhcden ilk Kuran eitimini ald; kk yalarndan itibaren ehirdeki ilim meclislerine ve ders halkalarna katld. Eb Muhammed Abdullah b. Abdlvhid el-Mcs, Eb Abdullah Muhammed b. mer et-Temm, Eb Abdullah Muhammed b. Hediyye elKure, Eb Abdullah bnn-Neccr Muhammed b. Yahy, mrn b. Ms el-Meeddll, Eb Abdullah Muhammed b. Abdnnr en-Nedrm gibi limlerden ders grd. zellikle imamn iki olu diye tannan Eb Zeyd Abdurrahman bnl-mm Muhammed b. Abdullah et-Tinns ve kardei Eb Ms sdan fkh, fkh usul ve kelm okudu. Daha sonra Eb Abdullah Muhammed b. brhim el-bilnin ihtisas rencileri arasnda yer ald ve onun akl ilimlerdeki birikiminden faydaland. rencilik yllarnda bir sre Fasta bulundu ve Eb Fris Abdlmmin el-Cntden Mlik fkh okudu. Akl ve er ilimlerde gl bir birikim elde eden Tilimsn, o dnemde Maribde aklfelsef ilimlerle usul merkezli Mlik fkh anlaynn gelitii en nemli merkez durumundaki Tunusa gitti (740/1339-40). Tunusta Eb Abdullah Muhammed b. Ali es-Sett ve Tunus Bakads bn Abdsselm el-Hevvr ile grt; daha nce okuduu bn Snnn e-ifs ve bn Rdn Aristo erhlerini bn Abdsselm ile mzakere etti. Tilimsna dnmesinin ardndan ders vermeye balayan erf et-Tilimsn ksa zamanda blgenin en tannm limleri arasna girdi. ehrin ikinci defa Mernlerin eline getii 752 (1351) ylnda Sultan Eb nn Fris tarafndan dier Tilimsnl limlerle birlikte baehir Fasa davet edildi ve saraydaki Ulem Meclisinin yesi oldu. Saray mensuplarnn ocuklarna zel dersler verdi. Bu dnemde Marib ve Endls evresinden Fasa gelen rencilerin derslerine en ok ilgi gsterdii hocalardan saylan Tilimsn, Tilimsna dnmek isteyince (756/1355) Sultan Eb nn ile aras ald. Tilimsnnin blgedeki baz rakip sultanlarla da ilikisinin olduu ynnde baz bilgiler edinen Sultan Eb nn onu ekemeyen Fasl limlerin de tevikiyle Tilimsnyi tutuklatt. Birka ay tutuklu kaldktan sonra serbest brakld ve tekrar Ulem Meclisine katld. Sultan Eb nnn lmne kadar (759/1358) Fasta kald. 1359da Tilimsn tekrar zapteden Abdlvd Sultan II. Eb Hamm Msnn davetiyle memleketine dnd. Sultan Tilimsnyi kzyla evlendirdi ve babas Eb Yakb ile baz aile byklerinin kabirlerinin yanna onun iin el-Medresetl-Yakbiyyeyi yaptrd (765/1363). Tilimsn bu medresede vefatna kadar (4 Zilhicce 771/29 Haziran 1370) mderrislik yapt ve lmnde medresenin yanna defnedildi. bn Haldn, Lisnddin bnl-Hatb, bn Merzk el-Hatb gibi adalarnn aksine kitap yazmaktan

ok renci yetitirmeye nem veren erf et-Tilimsnnin rencileri arasnda iki olu Eb Muhammed Abdullah ve Eb Yahy Abdurrahman, bn Zmrek, bn Kunfz, bn Abbd er-Rund, Eb Yahy bns-Sekkk, Eb shak brhim el-Masmd, Muhammed b. Ali el-Mayurk, Eb Abdullah el-Kays, Ebl-Ksm Muhammed b. Muhammed el-Mrr, Eb Abdullah Muhammed b. Ysuf esSr saylabilir. Kaynaklarda brhim b. Ms e-tb de onun rencileri arasnda zikredilir (bn Meryem, s. 166; Ahmed Bb et-Tinbkt, s. 432), ancak Tilimsnnin Grnataya gittiinden sz edilmez (kr. bn Haldn, et-Tarf, s. 129). Grnata dna hi kmad bilinen tbnin kendisinden yazma yoluyla faydalanm olmas muhtemeldir. Ahmed Bb et-Tinbktnin, Bir Grnatal tarafndan sorulmutur diyerek naklettii (Neyll-ibtihc, s. 441-445; ayrca bk. bn Meryem, s. 178-184), Tilimsnnin mrt- hilf konusundaki grn renmek iin yazlm mektup tbye ait olmaldr. Nitekim tb ayn meseleyi benzer ifadelerle hocas Kabbba ve bn Arafeye de yazarak sormutur (Veners, VI, 365-366). Kaynaklarda ayrca bn Haldn ve kardei Eb Zekeriyy, Tilimsnnin rencileri arasnda saylmakla birlikte bn Haldn otobiyografik eseri et-Tarfte (s. 62) ondan hocas deil arkada ve akran diye sz eder. Tilimsnnin Tunusta bulunduu yllarda grm olmalar mmknse de bn Haldn, Tunustaki hocalar arasnda onu saymaz (a.g.e., s. 15-23). Tilimsnnin faaliyetleri ve yetitirdii renciler zellikle mantk ve felsefenin Marib ve Endlsteki geliiminde nemli pay sahibidir. VII. (XIII.) yzyldan itibaren Fas ve evresinde hl tepkiyle karlanrken Tunusta Ksm b. Eb Bekir b. Zeytn, bn Abdsselm el-Hevvr ve bn Arafenin almalaryla zirveye kan bu ilimlerin Tilimsndaki en nemli temsilcisi imamn iki olundan sonra erf et-Tilimsndir (bn Haldn, Muaddime, s. 403; Makkar, Ezhrr-riy, III, 24-38; avuolu, s. 92-96). Mantk, matematik, astronomi, mzik, tp, anatomi ve ziraat gibi dnemin btn akl ilimlerinde otorite kabul edilen Tilimsn bu ynyle bn Abdsselm ve bn Arafenin vgsn kazanmtr. bn Merzk el-Hafd, Tilimsnnin dnemin en byk limi olduu konusunda icm bulunduunu syler. Akl ilimlerdeki stnlnn yannda fkh, usl-i fkh, feriz, kelm, Kuran ilimleri, tefsir, tasavvuf, Arap dili ve edebiyat ile tarih alanlarnda da ok gl olan Tilimsn, Marib blgesinde Mlik mezhebinin nde gelen fakihlerindendi. Mezhepte mctehid imamlardan saylrd. Gl tercihleri ve ictihadlar vard, ancak fetvada ihtiyatl davranrd. Fkh gr ve fetvalarna dnemin Mlik kad ve mftleri byk itibar gsterir, zmnde zorlandklar fkh meseleler hakknda yazl olarak kendisine bavururlard. Endlsl tarihi ve edip Lisnddin bnl-Hatb telif ettii her kitab kendisine gnderir ve gzden geirmesini isterdi. te yandan hocalk hayat boyunca hi ara vermeden srdrd tefsir derslerine rencilerinin yan sra meslektalar ve devlet adamlar da katlmtr. VII. (XIII.) yzyldan itibaren Msrda ortaya kan Mlik muhtasarlarnn Kuzey Afrika ve Endlsteki fkh eitimine byk lde hkim olduu bir dnemde yaayan Tilimsn, bu gelimenin fr-i fkh ile usl-i fkh arasndaki irtibat giderek zayflattn farkedip almalarn usul arlkl olarak yrtmtr. Mehur iki kitabndan biri srekli derslerinde okuttuu Hnecnin mantk eseri el-Cmelin erhi, dieri de fr-i fkh alanndaki mezhepler aras ihtilflarn usul diliyle ifade edildii Miftul-vldr. Bu sebeple bn Haldn onun hilfiyyt sahasndaki stnlne zellikle vurgu yapar (et-Tarf, s. 63). Fkh derslerinde daha ziyade elMdevvenetl-kbry okutmu olmas (bn Meryem, s. 172; Ahmed Bb et-Tinbkt, s. 437) Kabbb, tb ve bn Haldn gibi Tilimsnnin de muhtasarlara dayal fkh eitimini yetersiz bulduunu ve fkhn, ictihad kabiliyetini gelitiren erken dnem eserlerinden renilmesi gerektii

grn benimsediini gstermektedir. Tilimsnl bir lim, erf et-Tilimsn ile ardndan onun hretini srdren iki olu hakknda bir menkb kaleme almtr. Ahmed Bb et-Tinbkt bu eseri el-avll-mnf f tercemetil-mm Eb Abdillh e-erf adyla ihtisar etmi ve bir ksmn Neyll-ibtihcda nakletmi (s. 432-445), bn Meryem de bu blm Neyll-ibtihcdan aynen aktarmtr (el-Bustn, s. 166-184). Eserleri. 1. Miftul-vl il binil-fr alel-ul. Fr-i fkh ile usl-i fkhn irtibatn kurmak, mezhepler arasndaki fr ihtilflarnn usuldeki karln gstermek ve bu konuda birtakm genel kurallara ulamak amacyla kaleme alnan, fkh kitaplar arasnda ayr bir tr kabul edilen tahrclfr alel-usl edebiyatnn tannm rneklerindendir. Zencn ve snevnin yalnzca Hanef ve fi mezheplerinin gr ve yaklamlaryla snrl kalan eserlerinden farkl ekilde Tilimsn, Mlik mezhebi bata olmak zere dier mezheplerin grlerine de yer verir ve konular fkh usul sistematiiyle ele alr. Mlik fakihlerince daha nce yazlm hilf ve kavid eserlerinde bu konulara temas edilmekle birlikte Miftul-vl, mezhep grlerini savunmaktan ziyade frusul irtibatn kurmay hedefleyen bu trn Mlik mezhebinde bilinen tek rneidir. Tilimsn, Mern Sultan Eb nnn daveti zerine Fasa gittikten sonra kaleme ald ve 29 Cemziyelhir 754te (1 Austos 1353) tamamlad eserini sultana ithaf etmitir (Miftul-vl, s. 296-297, 756-757). Birok basks yaplan kitabn (Tunus 1346; nr. Eb Bekir Mahmd Kumm, bask yeri ve tarihi yok [Mektebetl-klliyytil-Ezheriyye]; Kahire 1962; nr. Abdlvehhb Abdllatf, Beyrut 1403/1983) Muhammed Ali Ferks tarafndan gerekletirilen nerinde (Kitb Mertil-ala fil-edille ile birlikte, Beyrut 1419/1998) Venersnin istinsah ettii 888 (1483) tarihli nshaesas alnmtr. Abdl-hamd b. Bdsin ders kitab olarak okuttuu ve erhettii eser (Miftul-vl, neredenin girii, s. 283), Abdullah b. Muhammed b. Osman el-Flt (Elfiyyetl-ul ve binl-fr aleyh adyla) ve Eb Abdullah Muhammed b. Abdullah e-inkt (Nam Miftil-vl adyla) tarafndan manzum hale getirilmitir (a.g.e., s. 285-286). 2. erul-Cmel. Marib evresinde ok okunan ve itibar gren bu kitap Hnecnin el-Cmel fil-man adl eserinin erhidir (elMektebetl-vataniyye, Cezayir, nr. 1388; ez-Zviyetl-Hamzviyye, el-Maribl-aks, nr. 45 [mecm iinde]). 3. Kitb Mertil-ala fil-edille. Mantk yanllarna dair olan eser, konu hakknda Tilimsnye sorulan sorulara (muhtemelen Mern Sultan Eb nn tarafndan) cevap olarak ve Miftul-vlden sonra kaleme alnmtr. Kitapta akl ve fkh kyasla ilgili mantk yanllar lafz ve mnev yanllar olmak zere iki blme ayrlarak rneklerle anlatlr; sonunda Aristo, Frb ve bn Snnn konuyla ilgili grleri zet halinde verilir. Risle hacmindeki eserin her iki nerinde de (nr. Mustafa el-Vazf, Drlbeyz 1411/1991; nr. Muhammed Ali Ferks, Miftul-vl ile birlikte, Beyrut 1419/1998) Tilimsnnin bir rencisinin 771de (1369) mellif nshasndan istinsah ettii bir nsha kullanlmtr. Kaynaklarda Tilimsnnin ayrca Kitb fil-a vel-ader, Fetv ve Kitb fil-Mut (veya Kitb fil-Muvet) adl eserinden sz edilir. Bunlardan ncs para bozumu ve deiimi, cretler, vergiler, kr-zarar paylam gibi mumelt problemlerinin zmnde kullanlan hesap yntemine (hisbl-mumelt) dair, Endls evresinde benzerlerine oka rastlanan trden (bn Haldn, Muaddime, s. 469) bir kitap olmaldr. Ahmed b. Muhammed el-Makkar, Tilimsnnin dier kaynaklarda zikredilmeyen erul-Umde adl bir eserinin mukaddimesinde yer alan hamdeleyle ilgili bir tartmaya atfta bulunur (Nefu-b, V, 272273).

BBLYOGRAFYA

Muhammed b. Ahmed et-Tilimsn, Miftul-vl (nr. M. Ali Ferks), Beyrut 1419/1998, s. 296297, 756-757; ayrca bk. neredenin girii, s. 51-292; bnl-Hatb, el-a, II, 303; III, 169; bn Haldn, Muaddime (nr. Derv el-Cveyd), Beyrut 1416/1996, s. 403, 469; a.mlf., et-Tarf bibn aldn (nr. Muhammed b. Tvt et-Tanc), Kahire 1951, s. 15-23, 62-64, 129; bn Kunfz, elVefeyt (nr. dil Nveyhiz), Beyrut 1983, s. 368; Veners, el-Miyrl-murib (nr. Muhammed Hacc), Beyrut 1401/1981, VI, 365-366; IX, 321; XII, 224-225; bn Meryem, el-Bustn f ikrilulem vel-evliy bi-Tilimsn (nr. bn Eb eneb), Cezayir 1326/1908, s. 127-129, 164-184; Ahmed Bb et-Tinbkt, Neyll-ibtihc (nr. Abdlhamd Abdullah el-Herme), Trablus 1408/1989, s. 430-445, 474; Makkar, Nefu-b, V, 272-273, 342; VI, 25; VII, 147, 166; a.mlf., Ezhrr-riy (nr. Mustafa es-Sekk v.dr.), Kahire 1359-61/1940-43, II, 9, 15; III, 23-38; Mahlf, eceretn-nr, I, 234; Yahy B Azz, Alml-fikr ve-efe f Ceziril-marse, Beyrut 1995, II, 9-10, 63-70; Ali Hakan avuolu, Irak Mlik Ekol (doktora tezi, 2004), M Sosyal Bilimler Enstits, s. 92-96; Ahmad Atif Ahmad, Structural Interrelations of Theory and Practice in Islamic Law, Leiden 2006, s. 59-62; Nail Okuyucu, Tahrcl-fr alel-usl Edebiyat, MFD, sy. 38 (2010), s. 114-124; H. Bencheneb, al-Sharf al-Tilimsn, EI (ng.), IX, 343-348. Ali Hakan avuolu

TLMSN, bbzzarf
() emsddn Muhammed b. Affiddn Sleymn b. Al el-Km et-Tilimsn (. 688/1289) Suriyeli Arap airi. 10 Cemziyelhir 661 (21 Nisan 1263) tarihinde dodu. Cezayirdeki Tilimsn ehrinin bat kesiminde yerlemi Kme kabilesine mensuptur. Meziyetleri ve zarif hareketleri dolaysyla bbzzarf (kibar gen) lakabyla tannd. Babasna nisbetle bnl-Aff diye anlr. Affddin Sleyman VII. (XIII.) yzyln ortalarnda Tilimsndan Kahireye g etmi, burada evlenmi ve olu emseddin Muhammed bu ehirde domutur. Babasnn Dmakta vergi ilerinde grev almas zerine Tilimsn 665-670 (1267-1271) yllarnda ailesiyle birlikte Kahireden ayrlp Dmaka geldi ve hayatn burada geirdi. inde bulunduu ilim ve kltr ortamnn yardmyla ksa zamanda yetime imkn buldu ve erken yata edeb hayata balad. lk hocas ayn zamanda mutasavvf ve air olan babas Affddindir. Dmakta babasyla birlikte Muhyiddin b. eref en-Nevevden onun fi fkhna dair Minhc-libn adl eserini okudu, Nevev her ikisine de iczet verdi. Ancak babasn vd bir iirine dayanlarak Tilimsnnin bu eseri ondan okuduu da sylenmektedir (Dvn, kaside nr. 95). Yine iirlerinde vd tarihi ve fakih smil b. Ahmed bnl-Esr el-Haleb; kad, edip ve tarihi bn Abdzzhir ile Kd Muhyiddin Muhammed b. Yakb bnn-Nehhs da faydaland hocalar arasnda yer alr. Tilimsn, dneminin nde gelen ahsiyetleriyle grt ve onlar iin methiyeler yazd. Bunlarn banda Msrl edip, air ve kad bn Abdzzhir, Emr Alemddin ed-Devdr, Bakad Hsmeddin el-Hanef er-Rz, Hama sahibi el-Melikl Mansr Seyfeddin Muhammed ve am Valisi Nsrddin Muhammed b. ftihr el-Harrn gelmektedir. airin adalar ve zellikle am blgesindeki edipler Tilimsnnin iirini takdir ve ilgiyle takip etmekle birlikte onu kskananlar kendisini eletirmeye balad, hatta vd kiilerin huzurunda kk drmeye alt, zaman zaman moralini bozup mitsizlie sevketti. Ayrca babas, yaay tarzndan ve iirlerinde yer alan baz hafifliklerinden memnun kalmad iin ar eletiriler ieren t niteliinde bir iir yazd (mer Ms B, s. 245). Skntl ve mcadeleli bir hayat geiren Tilimsn 14 Receb 688 (3 Austos 1289) tarihinde Dmakta vefat etti ve burada Sfiye Kabristanna defnedildi. Ksa bir sre nce kardeini kaybeden, arkasndan tek olunun lmyle sarslan Affddin Sleyman her ikisi iin ac ve deta ate dolu bir mersiye yazmtr (Safed, III, 135). Daha ok mzikalitesi yksek, ksa ve hafif aruz bahirlerini kullanan Tilimsnnin an iir anlay gerei youn bed sslerle rd, lafz ve mna inceliklerine sahip iirlerinin byk bir ksm medih, gazel ve hamriyyt temalarndadr. Bu zellikleri sebebiyle iirleri kolay ezberleniyor ve hfzalardan abuk silinmiyordu. ok gl bir tasvir kabiliyeti vard. Hem gze hem gnle hitap eden tasvirleri fil diinden yaplm biblolar andryordu. Methiyelerinin ok abartl olduu, hatta kabul edilebilir snrlar at, ancak gazellerinde ve hamriyytnda hibir airi taklit etmeyip zgn bir tavr sergiledii kaydedilir. Bu iirlerinde olumsuz ynleri dahil btn hayatn

tasvir etmi ve ada olan baz kimselerden bahsetmitir. Gen yana ramen etrafnda onun metodunu ve sanatn takip eden bir airler halkas meydana gelmitir. Din ve tasavvuf heyecann, yer yer felsef dncelerin yer ald iirlerinde babasndan ald geni kltrn etkisiyle din ve tasavvuf terimleri ok kulland, insan ve kinat zerinde durduu, insan bir resme benzetip kinatn ruhu olarak telakki ettii grlmektedir. Tilimsn bir haz denizi gibi alglad hayattan zami derecede zevk almak gerektiini ifade etmekte, dolaysyla hazc Epikryen bir felsefeyi benimsedii anlalmaktadr. Bu anlayn sonucu olarak iki vb. eylerin haram saylmad, nk Allahn zararl olan eyleri yaratmayaca gibi iddialar ortaya atmtr (mer Ms B, s. 266267). Onun dikkat eken bir yn de Memlkler dneminde yaamasna ramen Araplna vurgu yapmas ve hibir Memlk sultann vmemesidir. Eserleri. 1. Dvn. Tilimsn erken yata ok iir yazm ve hayatta iken kendi el yazsyla divann oluturmutur. Divan ok beenilip ilgi grm, ksa zamanda tannmtr. Safedden naklen bnlFurt, hocas Eb Hayyn el-Endelsnin de Tilimsnnin kendi hattyla yazlm divann grdn ve ok beendiini kaydetmektedir (Tr, VIII, 85). Ancak bu divan gnmze kadar gelmemitir. Mevcut divann Eb Hayyn el-Endelsnin asl divandan yapt semelerden olutuu kaydedilmektedir (Dvn, neredenin girii, s. 11-12). Onun, airliini beenen birok arkadann iirlerini toplad ve alfabetik biimde dzenlemeye alt tahmin edilmektedir (mer Ms B, s. 248-249). Divann eitli basklar yaplm (Kahire 1274, 1281, 1308; Beyrut 1885, 1891, 1325/1907), ilm neri ise kir Hd kr tarafndan gerekletirilmitir (Necef 1387/1967; Beyrut 1405/1985). Nir, Eb Hayyn el-Endels nshasna baz kaynaklarda rastlad iirlerini de eklemi, bylece eser 373 para ve 2247 beyti bulmutur. Nir Tilimsnnin baka kaynaklardan derledii iirlerini ayrca neretmitir (Mlem yner min iri-bbi-arf, el-Mevrid, VII/3 [Badat 1978], s. 221-238). Divan Selhaddin el-Hevvr de yaymlamtr (Beyrut, ts. [Drlktbil-Lbnn]). 2. Mamtl-u. Diyalog eklinde yazlan edeb nesir denemesidir. Tilimsn babasn memnun etmek iin yapt bu almada kendi hayatn anlatm, mukaddimesinde baheler arasndaki bir gezintide tabiat ve grd kadnlar tasvir etmi, edebiyat, iir ve hitabetten bahseden bir grubu, bunlar arasndaki k genci ve aklarn anlatmtr. Sz konusu gencin her biri iin ayrd blme makme adn vererek yazy bir mukaddime ve blmden oluturmutur. Mamtl-u, Muhammed b. Ysuf et-Telafr divanyla birlikte (Beyrut 1310/1892) ve Muhammed Selm el-nsnin tashihiyle (Beyrut 1311/1893) neredilmitir. Eser ayrca Tihm e-erk tarafndan yksek lisans tezi olarak tahkik edilip Franszcaya evrilmitir (1983, Vehrn niversitesi [Cezayir]). 3. Mametn: a) Featl-mesb f melatil-ma, b) el-Mametl-Htiyye ve-rziyye (Ahlwardt, VII, 539). 4. ubet tald. Bir greve tayiniyle ilgili alayl bir slpla yazlm hitbedir (Brockelmann, GAL, I, 300). 5. Mecmur-resil velmesil. airin baz rislelerini kapsayan bu mecmuay P. Nwyla yaymlamtr (Mecmurresil vel-mesil, Mecelletl-Mahedil-Ferens lid-dirsti-aryye, XXX [Dmak 1978], s. 127-145).

BBLYOGRAFYA

bbzzarf et-Tilimsn, Dvn (nr. kir Hd kr), Beyrut 1985, neredenin girii, s. 5-21;

Ykt, Muceml-bldn, II, 44; Safed, el-Vf, III, 129-136; Ktb, Fevtl-Vefeyt, Bulak 1299, I, 228; II, 263, 422; bnl-Furt, Tr (nr. K. Zreyk-Necl zzeddin), Beyrut 1939, VIII, 8586; Kalkaend, ubul-a, V, 149-150; bn Tarberd, en-Ncmz-zhire, VII, 381; VIII, 29; Kef-unn, II, 1786; bnl-md, eert, VII, 708-709; Ahlwardt, Verzeichnis, VII, 539; Ahmed el-skender v.dr., el-Mufaal f tril-edebil-Arab, Kahire 1936, II, 190; Brockelmann, GAL, I, 300; Suppl., I, 458; C. Zeydn, db, III, 129-130; mer Ms B, Trul-edebil-Arab: elArl-Memlk, Dmak-Beyrut 1409/1989, s. 241-274; F. Krenkow, Tilimsn, A, XII/1, s. 286; J. Rikabi, bn al-Aff al-Tilimsn, EI (ng.), III, 697. Zlfikar Tccar

TMAR
Osmanllarda devlete ait topraklarn asker ve idar gayelerle tahsisine dayal sistem. Trkede dirlik (dirilik) ile e anlaml kullanlan timr (tmar) kelimesi szlkte bakm, ilgi anlamna gelir. Terim olarak, Osmanl merkez vilyetlerinde bir svari birliini ve asker-idar hiyerariyi desteklemek amacyla yaplan ve tevars yoluyla gemeyen tahsisat ifade eder. Timar sistemi, imparatorluun sadece asker-idar tekiltlanmasnn temel direi olmakla kalmam, ayn zamanda mr arazi sisteminin ileyiinde, kyl-iftilerin statleri ve deyecekleri verginin belirlenmesinde ve imparatorluun klasik anda (1300-1600) tarmsal ekonominin ynetiminde esas belirleyici faktr olmutur. Timar sistemiyle ilgili belgeye dayal ilk atf Orhan Bey dnemine kadar gitmektedir. Osman Gazi tarafndan kumandanlarna datlan timarlarn daha ok yurtluk (apanaj) kabilinden veya Dou Anadolu Trkmen devletlerindeki tiyl ya da lke eklindeki yurt tarznda olduu anlalmaktadr. lke veya yurt terimleri, Osmanllarn ynetimine getikten sonra ayn blgelerde kaltsal yurtluklar iin kullanlmaya devam etmitir. Bununla birlikte Seluklu ynetimindeki randa ve Memlk ynetimindeki Msrda bile Osmanl timar sisteminin belirli temel zellikleri grlebilmektedir. kt sahibi tarafndan sava meydanna getirilecek yardmc kuvvetlerin says iktnn miktaryla orantlyd; bu, Osmanl timar sisteminde ve daha ncesinde Bizans mparatorluunda da bulunan (pronoia) bir uygulamadr. yle anlalyor ki Seluklu ynetimindeki Anadoluda apanaj tarz timar ve ayn ekilde Osmanl timarna benzer asker tahsisat mevcuttu. Genel olarak belirtmek gerekirse nakit ekonomisi ve merkez hazinenin gerektii ekilde gelimedii, ordunun byk lde svarilerden olutuu bir devlette feodal sistem veya tahsis sistemi zorunlu biimde ortaya kmaktadr. Svarilerin ihtiyalar byle bir durumda ancak krsal bir evrede karlanabilirdi ve devlet gelirlerinin ana kayna olmak zere toprak mahsulnden alnan onda bir vergi yalnz yerel bir pazarda toplanabilir ve nakde evrilebilirdi. Bu temel faktrlerin belirledii feodal tahsis sistemi kadm ran, Bizans mparatorluu, Bat Avrupa, slm devletleri ve Trk- Mool devletlerinde hkim oldu. Osmanl Devleti, muhtemelen birbirini izleyen genileme dnemlerinde bu feodal sistemlerin her birinden baz unsurlar alp kendine zg bir timar tekiltlanmas gelitirmitir. Genelde at ve silh, profesyonel sipahi snfn vergiye tbi ekonomik faaliyetlerle uraan halktan ayran temel zelliklerdi. Bu iki snfn birbirine karmamas son derece sk takip edilen bir esast; bu husus toplumsal adalet dzeni ilkesi kabul ediliyordu. Osmanllar, Balkanlarda pronoia (batina) sahibi profesyonel silhl svari snfyla karlamlard ve onlar, vergi deyen reydan ayr sipahiler veya asker sekinler diye kabul ederek sultana bal olmalar beklentisiyle kendi timarl ordular iine hibir ayrmclk yapmadan dahil etmilerdi. Ksaca sipahi meslei ve snf, 1593-1606 yllarnda Avusturyallara kar yaplan sava srasnda tfek kullanan birliklere duyulan ihtiyacn maal asker istihdamn zorunlu klmasna kadar Osmanl asker sisteminin temel birimini oluturuyordu. Kadm randa bilinen ekliyle silhl svariler randa lhanl, Akkoyunlu ve Safev ordularnn sekin birliklerini tekil etmiti. Osmanl timar sisteminde kullanlan cebe, gecim gibi hepsi Moolcadan geen terimler mevcut etkinin ispat eklinde grlebilir. Osmanl timar

sisteminin daha sonraki geliiminde Bizansn pronoia sisteminin etkisi ayn biimde farkedilebilmektedir (timar, bakm kelimesi Yunancadaki pronoia kelimesinin tam karldr). te yandan Osmanllar, Memlklerle dorudan ilikiye girdiklerinden ikt sistemini de byk bir ihtimalle biliyorlard. II. Murad dneminde hazrlanan timar icmal defterleri, Osmanl timar sisteminin btn temel ilkelerinin ve XVI. yzyl kanunlarndaki tasvirlerde grlen zelliklerinin daha o dnemde tamamen ekillendiini gsterir. Tipik Osmanl vilyeti timar sisteminin yrrlkte olduu bir yerdir. Gelirleri timar eklinde datlmayan vilyetler (Msr, Badat, Yemen, Habe, Basra, Lahs, Cezayir, Trablusgarp ve Tunus) slyneliydi. Beylerbeyi ynetimindeki bir vilyet/eyalet, sancak beyi ynetimindeki sancaklara ve her bir sancak suba yahut zam kontrolndeki subalklara veya zemetlere blnmekteydi. Zamlerden biri seilerek kendisine alay beyi unvan verilir ve bu kii sancak iindeki sipahilerle ilgili btn ilerden sorumlu tutulurdu. Bunlarn hepsi bey unvan tayan kumanda kademesinden grevlilerdi. Aslnda sancak temel idar veya asker birimdi, fakat beylerbeyilik blgesi sancaklarn eklenmesiyle yahut karlmasyla deiebilmekteydi. Bir sipahinin balangtaki sancanda kalmas temel bir kurald ve onun timarndaki deiiklikler sadece bu sancak iinde uygulanmak zorundayd. Bir sancaktan dierine nakil istisna bir durumdu. Genellikle mart veya nisan aylarnda sefer mevsimi baladnda eribalar zemetteki sipahileri toplayarak subaya katlrlard. Ardndan subalar sancak beyi ile buluurdu. Sipahileri sancaklardan derleyip kumandas altnda birletiren beylerbeyi Ordu-y Hmyunla buluma yerine varmadan nce birliklerini tefti ederdi. Gvenilir bir kaynak olan drs-i Bitlisnin Het Bihiti 1473te timarl Anadolu ordusunu 20.000, Rumeli ordusunu 24.000 civarnda tahmin etmektedir. Bu rakamlara yardmc kuvvetler durumundaki cebeliler dahil olmaldr. 933-934 (1527-1528) tarihli resm kaytlarda timarl ordu 37.521 kii olarak verilmektedir. 37.521 timar sahibi iinden 9563 hisar eriydi (kale muhafz), geri kalanlar seferlere katlan svarilerdi (ekinci). Timar sistemi uygulanmayan Msr gelirleri darda brakldnda kamu gelirlerinin hemen hemen yarsnn timarlara tahsis edildii ortaya kar. Her bir timar, zemet ve has sahibi, sefer iin timaryla orantl sayda cebeli veya tam tehizatl yardmc atl asker getirmek zorundayd. Bir zet veren Ali avu Kanunnmesi 1063 (1653) tarihli ise de kaynaklar 1560-1580 dnemine ait olmaldr. Tablo IIdeki rakamlar genelde cebelilerin saysnn timar sahiplerinin iki katna ulatn ima etmektedir. Timar sahiplerinin tehiz edip toplanma yerine getirmek zorunda bulunduklar cebelilerin tam saysn belirlemek zordur. Kanunlara uygun ekilde 730 ake gibi kk timar sahibi bir cebeli sipahi bir cebe giymek zorundayd; cebe genellikle metal plakalardan oluan basit bir zrhtr. Ancak 3000 akeyi getikten sonra cebeli bir brme, yani birbirine tutturulmu elik halkalardan oluan ve anlald kadaryla daha pahal ve ie yarar olan bir zrh-ceket giyebilirdi. Timar tekiltlanmasnda snflar ilev ve kaltma gre ayrtrlmaktayd. levsel olarak timarlar temelde kategoriye ayrlmt: Has, zemet ve timar. Has (hs; oulu havs) iki trdr: Havss- hmyun ve havss- vzer (mer). Prensipte padiaha ait olsa da aslnda hazine iinde yer alan havss- hmyun gelirleri esasta dier btn kategorilerden ayrlmtr. En zengin ve gvenilir gelir kaynaklar bu kategori iin tahsis edilmiti; fakat her zaman onlar baka kategorilere kaydrmak mmknd. Havss- vzer hkmet yeleriyle vilyet yneticileri, sancak beyleri/mirlivlar ve beylerbeyileri/mr-i mrnlar iin ayrlmtr. 835 (1432) tarihli Arvanid Defterinde timarlar sadece

has ve timar olmak zere iki snf eklinde gemektedir. Subalarn tahsisleri timarn byklne gre deil onlarn asker hiyerarideki konumlarna gre ya timar ya da has olarak adlandrlmaktayd. cmalde 20.000 ake diye kaydedilen timarlara ancak daha sonralar zemet ad verilmi, onlardan faydalananlara bey lakab tayan kumanda kademesinde grevli kii anlamnda zam veya suba denmitir. Bir zemet terfiler ve ykseltmelerle yaplan ilvelerle 100.000 akeye kadar kabilirdi. Sancak beyleri ve beylerbeyilerine tahsis edilen hassn 100.000 akeden balad var saylrd. 1609 ylna doru bir sancak beyinin en dk hass Eilli bir Krt beyine ait olan 96.750 ake tutarndayd; en yksei ise 652.500 ake tutarnda Bosnadaki Klis sanca hass idi. Bir beylerbeyine ait en yksek has Diyarbekire ait 1.200.660 ake, en d Kbrsa ait 600.000 ake idi. cmal defteri hazrlamakla ykml olan grevli her bir has ve zemet birimini yle dzenlemiti ki sz konusu timarn blmleri, kyleri veya hisseleri sancak veya zemet arazisinin eitli ksmlarna datlmt. Dolaysyla gvenlikten sorumlu sancak beyi veya zam sancak yahut zemetinin deiik ksmlarn bizzat dolamak ihtiyac hissediyordu. Sradan bir timardaki hisseler de farkl kylere datlmt. Bu dzenleme, gvenliin yannda devletin timar sahibinin ky kendi kiisel mlkne dntrmesini nleme kaygsndan domu olmaldr. Bylece haslar, zemetler ve timarlar beylerbeyilik snrlar iinde bir mozaik tekil etmekteydi. Sancak beyi ve zam yetki alanlarnda bulunan yerleri dzenli biimde dolamak, sulular kovuturmak, mer hukuk sreci izleyerek kaddan karar karttktan sonra onlar cezalandrmak durumundayd. Asker sefere knca geride gvenlik amacyla bir sipahi birlii braklrd. Ceza rsmun bu snf arasnda bllmesi sk sk ihtilflara sebep olmu ve devlet zel dzenlemelerle hisseleri paylatrmaya almtr. cmal defterinde kaytl bir timar timara dahil kylerinkilerle uyumlu snrlara sahip, kl ad verilen mal ve asker bir birim oluturmaktayd. Ayn zamanda bu snrlar iinde kaytl iftiler (hne) hukuken timar sahibinin reysyd. lenmemi ya da bo arazi ve timar dahilindeki dier btn doal kaynaklar timar sahibi tarafndan kullanlabilir, timar dndan baka iftileri getirerek buralara yerletirebilirdi. denmesi zorunlu olan btn vergiler yeni bir tahrir yaplncaya kadar timar sahibince toplanrd. Dolaysyla timar sahibi, bir veya daha fazla sayda kye timar eklinde sahip olduunda bu bir timar nitesi, timar topra diye nitelendirilebilirdi. Timar sahibine shib-i arz (shib-i raiyyet) denilirdi; nk buradaki arazi ve ifti zerinde mr arazi ve rey ile ilgili kanunlarda belirtilen artlar uygulamada tam yetkiye sahip tek kiiydi. Bu kanunlar inedii takdirde soruturmaya tbi tutulurdu ve hakkn kaybetme tehlikesiyle kar karya gelirdi. Kanun koyucu ift resmi ve ispene gibi kiisel vergileri shib-i raiyyete, r ise ilenmi arazi zerinde hak sahibi olan sipahiye brakmt. Topran ekilmemesi ve rn tahakkuk etmemesi durumunda sipahi ift bozan vergisi de alrd. iftinin topran terketmemesi gerekirdi. Timar sahibinin kaan iftiyi on yl (daha sonra on be yl) iinde geri getirme yetkisi vard. Bu art verimlilii salamak ve timar sahibinin gelirini gvence altna almak iin konulmutu. Ardndan kanunlar bu alanda daha fazla serbestlik vermitir. lke olarak Osmanl rejimi, iftinin emeinin mahall otoritelerce suistimal edilmesine ve asker snflarla iftiler arasnda kiisel ilikilerin kurulmasna karyd. Rey retimle ilgili faaliyetlerini yapmakta serbestti ve timar sahibine kanunun belirttiinden fazla veya kanuna aykr vergi vermezdi. Bu anlamda Osmanl kyls hrd ve sipahi onu kendi istekleri dorultusunda zorla altramazd. Devletin sipahinin atna saman

vermek, onun hassa iftliinde, inaat iinde almak, toplanan rlerin pazara gtrlmesine yardm etmek gibi Osmanl ncesi feodal sistemden kalma baz angaryalar devam ettirdii dorudur. Ancak bu hizmetlerin ou Osmanl sisteminde crete tbi ilere dntrlmtr. Bizans-Balkan balamnda olduu gibi Osmanl timar bir mal birimdi. cmal defterinde her timarn sonuna konulan hsl (timar gelirinin ana toplam) bizzat timara iaret etmekteydi. Genelde timar sahibiyle kyller arasndaki iliki her an bozulmaya msaitti. nk her iki taraf kendi karn gzetiyor veya ykmllklerinden kamak iin aba harcyordu. Sipahi karsnda reynn haklar kanunnmelerde ayrntl biimde belirlenmitir. Osmanl kanun koyucular, sipahilerin saysnda istikrar salamak amacyla timarlarn blgesel ve mal birliini koruyacak eitli nlemler almtr. Her timar birimi (kl) icmal defterlerinde ayr bir madde halinde kaydedilmi ve bu birimler deitirilmemeye allmtr. cmal defterlerinde kabul grd ekliyle timar tekiltnn ve kl birimlerinin saysn kontrol etmek iin devlet belirli kurallar koymutur. Defterde kaydedildii ekliyle bir timar birimi hisse olarak paralanamaz ve balanamaz ya da btn halinde bir baka birime katlamazd. Bir sipahinin olu babas hayatta iken -istisna baz durumlar hari- timar sahibi olamazd. Timarn bir oula aktarlmas (fer) durumunda genelde sadece orijinal kl birimi verilirdi ve bir kl birimine birden fazla sipahi tasarruf edemezdi. Ancak II. Murad dnemi kaytlaryla daha sonraki kaytlarda grld zere uygulamada bir timar birden fazla sipahiye verilmitir. Bu durumda sipahiler birlikte veya srayla (benevbet) sefere kabilirlerdi. Mterek uygulamas, timar bekleyenlerin basks ve devletin sava meydannda daha fazla insan gcne ihtiya duymas neticesinde domu olmaldr. Osmanl timar sisteminin Batl feodal uygulamalardan farkl temel zelliklerinden biri miras yoluyla miraslara gememesidir. Bununla birlikte Osmanl hukuku, erkek ocuun len babasnn timarnn bir blmne balang timar orannda ya da erkek ocuklarn tamamnn ortaklaa babann timarnn btnne hak sahibi olduklarn kabul etmekteydi; bu uygulamaya genellikle erken dnem kaytlarnda rastlanmaktadr. stimlet (gnl kazanma) politikas gerei Osmanllar fethedilen topraklarda timar sisteminin deitirilen eitli ekillerini uygulamtr. Mesel Balkan fetihleri srasnda daha nceki pek ok pronoia sahibini bu pronoialarnda Osmanl timar sahipleri eklinde devam ettirmitir. Mslman olma bir Osmanl sipahisi iin n art deildi. Hristiyan timarlarnn says baz sancaklarda toplam sipahilerin %35i gibi yksek bir orana ulamt. Anadoluda Karaman ve Dulkadr sancaklarnda sipahi snfnn yeleri, Osmanl hnedanna sadk kalmaya karar verdikleri her an timar bayla dllendiriliyordu. yle anlalyor ki Osmanllar iin sipahilik miras yoluyla geebilen bir zellikti. Yerleik asker ailelerin ocuklarna ocakzade denilmekteydi (bk. OCAKLIK). Yavuz Sultan Selim, kzlba ve Trkmenlere kar mcadelesinde sadakatlerini gvence altna almak amacyla Diyarbekir beylerbeyiliine bal dokuz Krt sancak beyinin yurtluk arazilerindeki mlkiyet ve i ilerinde bamszlk haklarn (ocaklk, hkmet) tanm, daha kk airet beyleri de zam kabul edilerek yurtluk ve ocaklk stats elde etmitir. Onlarn zemet ve timarlar aile yeleri arasnda miras yoluyla geebiliyordu. Yurtluk-ocaklk sistemi dier beylerbeyiliklerde de mesel Vanda sekiz sancakta, Halepte bir sancakta, ldrda drt sancakta, ehrizolda bir sancakta ve Kuzey Irakta baz yrelerde

uygulanmtr. Yurtluk-ocaklk stats Karaman (Konya) beylerbeyiliindeki baz Trkmen kabilelerine de tannmtr. Ocaklk-timarlar zamanla Bosnada yaylmtr. XVI. yzyln sonundan itibaren Avusturya ordusunun srekli igal tehdidi sebebiyle devlet, Bosna sipahilerinin timar veya zemetlerinin sadece erkek ocuklarna deil erkek ocuun olmad durumda ailenin dier erkek yelerine miras yoluyla gemesi ynndeki taleplerini kabul etmek zorunda kalmtr. Bu timar sahibi aileler ocak diye tannmakta ve onlarn timarlarna da ocaklk denmekteydi. Bu imtiyazn verilmesi karar I. Ahmed dnemine kadar (1603-1617) geri gider; karar Sultan brhim tarafndan 1644te teyit edilmitir. Serbest ad verilen baka bir timar kategorisi belirli dokunulmazlklar ihtiva eder. Beylerbeyi, sancak beyi, alay beyi, zamler, eriba (serasker), dizdar ve avu dahil yetkili klndklar alanda asayiin teminiyle vazifeli grevlilere ait btn has ve zemetler bu snfa dahildi. Onlar para cezalar, evlilik vergisi ve kaak klelerin satndan elde edilen vergi gelirlerini baka otoritelerle paylamak zorunda deildi. Btn yurtluk-ocaklk timarlar da ayn dokunulmazlklara sahipti. Arpalk, hkmet, ocaklk tipi timarlar ve zemetler, mefrzl-kalem ve maktul-kadem ad verilen bir yapda belirli bir otonomiye sahip olmalar bakmndan normal timar ve zemetlerden ayrlmaktayd. Dier bir ifadeyle su ileyenlerin takibi ve para cezalarnn toplanmas sz konusu olduunda onlarn blgelerine ehl-i rfn karmasna izin verilmezdi. Yaya, msellem, yrk, aknc ve voynuk gibi ocaklarda tekiltlanan gruplarn reislerine ve kalelerdeki kumandanlara ait timarlar ve zemetler de ayn ekilde arpalk snfna kaydedilmiti; nk reislik ancak grup iinde aktarlabilirdi. Kad, imam, metropolit, papaz gibi din grevlilerine balanan timarlarn da arpalk trnden olduu anlalmaktadr; zira onlar hep ayn grevi ayn timarda devralmaktayd. Osmanl timarnn yerel artlara uyarlanm dier biimleri mlikne, ekincili, benevbet ve mterek timarlardr. lve birliklere ihtiya duyan Ftih Sultan Mehmed, yurt benzeri hak veya mlk arazisi sahiplerinden ekincili ad verilen yardmc asker tehiz ederek kendi seferlerine gndermelerini istemitir. Bunlar icmal defterlerine dahil edilmitir. Ftih Sultan Mehmed ayn zamanda byk lekli toprak reformu yapm ve pek ok kullansz evkaf ve emlk arazisini sipahilere yeni timarlar amak iin ortadan kaldrmtr. Timar bykln temel alan bir dzenleme, timar sahibinin sefere birlikte getirmekle ykml tutulduu tehizat tr ve cebellerin, yani tam tehizatl silhl atllarn ve olanlarn/gulmlarn (gen devirmeler) saysn belirlemitir. Daha 835 (1432) yl civarnda bu kanunlar tam olarak yrrlkteydi. Mesel 1000 akeden balayan veya 2000 akenin altnda kalan btn timar sahipleri seferde bir cebe ile hazr bulunmalyd; 2000e terfi ettirildiinde ise ayn zamanda kendisiyle birlikte bir gulm da getirmek zorundayd. Olan bir sipahi tarafndan yakalanm ya da satn alnm bir kleydi. yle grlyor ki belirli bir hizmet sresi sonunda bir gulm cebel konumuna ykseltilirdi. Kaak gulmlar genellikle kaynaklarda zikredilmitir. Basit bir sipahi, timarnn her bir fazla 3000 akesi iin bir cebel tehiz etmek mecburiyetindeydi, ancak 20.000 ake deerini aan timar sahibi grevliler (suba ve daha yksek rtbeliler), her bir 5000 ake iin bir cebel getirirdi. Bylece Osmanl sipahi ordusu btnyle silhl svari gcnden olumaktayd. Fakat Osmanllar Trkmen, ranl ya da Memlk silhl svarileriyle karlatklarnda asker stnlklerini genelde ateli silhlar ve toplarla salyorlard. 3000 akeli timar sipahisi bir brme giymek ve kendisiyle birlikte bir cebel, 5000 akelik timar sahibi ise bir brme giymek ve bir cebel, bir gulm, bir de adr getirmek zorundayd. Zamanla sipahiler fakirleti. Bir sipahi sefer iin ihtiya duyduu btn ekipman ve yiyecei yanna almak durumundayd. Timarlarn deerindeki d yannda gerekli

ekipmann fiyatnn ykseklii bir timarlnn uzun mesafeli seferlere katlmasn imknsz hale getirmi ya da zorlatrmtr. 1584 sonrasnda timarlarn deeri ayn kalmasna ramen enflasyon %100e ulamtr. Osmanl ariv kaynaklar, sipahilerin gittike artan oranda kyllerden zorla vergi aldklarn ve pek ounun haydut etelerine katldn gsteren bilgiler ierir. Rey statsnden birinin sipahi snfna girmemesine ve timar sahibi olmamasna son derece dikkat edilirdi. Ancak sava olarak seferlere katlan rey kkenli gnlller ve garip-yiitlerle aknclar ve kale garnizonu mensuplar kumandanlar tarafndan timar iin tavsiye edilebilirdi. 1578-1618 arasnda Avusturya ve rana kar yaplan uzun seferler yznden adama olan ihtiyacn artmas zerine kumandanlar bu hususta daha hogrl davranm, binlerce Anadolulu Trk, Krt ve dier rey imtiyazl sipahi snfna dahil olma frsat bulmutur. Dardan sipahilie girenler hakkndaki ikyetler daha Kann Sultan Sleyman dneminde padiah fermanlarnda dile getirilmitir. Bunun ardndan bavuranlarn sipahi kkenli olmasna ynelik sk kurallar konuldu. Timarlarn hukuken hak sahipleri yannda mlzimler, yani mzuller, grevden alnm sipahiler, timar almak midiyle sefere katlan sipahilerin ocuklar da (eli-emirliler) vard. Bylece timara hak iddia edenler sabrsz, kargaa karmaya meyyal ve her an merkez hkmete kar isyan hareketlerine katlmaya hazr bir grup tekil ediyordu. Btn bu kiiler ve rahatsz sipahiler 1416da eyh Bedreddin Simv, 1511de ahkulu Baba Tekeli ve XVI. yzylda kzlba isyanlar gibi ayaklanmalara katld. II. Bayezid ve Kann Sultan Sleyman dneminde babalarndan sonra tahta kmak iin mcadele eden rakip Osmanl ehzadeleri kendilerini destekleyenlere timar sz vermilerdi; nihayet 1593-1609da Anadoludaki Cell zmreleri de benzeri unsurlardan meydana geliyordu. Bir kiinin elinden timarn alnmasnn sebepleri arasnda ncelikle sefere katlmama geliyordu. Beylerbeyi tarafndan sefer srasnda yoklama yaplrd ve katlmayanlarn kayd devlet merkezine gnderilirdi. Ayn Ali bu kaytlarn hangi timarlarn bo olduunu belirlemek, ifte tahsis ve ihtilflar nlemek iin son derece nemli sayldn vurgulamtr. Timarn kaybedilmesinin gerekeleri arasnda adam ldrme veya hrszlk gibi byk bir su ilemi ya da reyya kar zalimane bir eyleme katlm olma da vardr. Mzul bir timarl, tekrar timar hakk elde edebilmek iin mlzemet maksadyla beylerbeyinin kumandasnda sefere itirak etmek zorundayd. Hakkn kaybettikten sonraki yedi yl iinde seferdeki orduya katlmazsa bu kii sipahilii kaybeder ve vergiye tbi basit bir rey haline gelirdi. Dolaysyla sipahilik tam mnasyla kaltsal deildi. Azil devlet tarafndan, bekleyenlere yer amak ve timar sahiplerini seferlere katlmaya tevik amacyla ska uygulanan bir yoldu. Bununla birlikte pek ok sipahi, timar gelirlerinin destekleyemeyecei kadar pahal ve uzun mesafeli seferlere katlma konusunda isteksiz davranyordu. Padiahn itirak ettii 1596 tarihli nemli sefere katlmayan Anadolulu sipahiler sipahilik mesleinden ebediyen atlm, bu durum imparatorluk iinde byk karklklara yol amtr. Devletin kadro boalmasn bekleyen pek ok sipahi iin mlzemet yoluyla rotasyon sistemi uyguladn gsteren hibir delil yoktur. XVI. yzyln son on yllarnda ok yaygn olan rvet ve kayrmaclk yznden pek ok mzul sipahi dier isyanc gruplara katlmtr. Ayrca, Avusturya ordusunun giderek artan ateli silh gcyle karlatklarnda sava meydannda yetersizlikleri ortaya kan sipahiler seferlerde gittike artan oranda yenieri, sekban ve saruca paral askerleriyle deitirilmi, bu sebeple timar sistemi gerilemitir. Hkmet timar gelirinin byk blmn merkez hazineye ve baka yerlere kaydrm, bunlar daha sonra sarayn tercih ettii kiilere tahsis edilmi maalara veya merkezdeki avu, mteferrika yahut ktip gibi nfuzlu kiilerin timar ve zemetlerine

dnmtr. 1030 (1621) yl seferinde 2882 avu ve avu olu, doksan drt gedikli avu, 681 mteferrika ve mteferrika olu, 522 ktibin timar sahibi olduu kaytlardan anlalmaktadr. Bu husus ok sayda timarn sipahi ordusu dndaki ahslara gittii yolundaki ikyeti dorulamaktadr. TABLO III XVII. yzyl seferlerinde timarl sipahiler Beylerbeyilik/1025 (1616) 1030 (1621) 1065 (1655) eyalet seferi seferi seferi Anadolu 3864 3447 1897 Karaman 814 974 639 Sivas 1250 1558 471 Rumeli 4633 4157 2696 Dier 4306 4922 349 Toplam 14.867 15.058 6052 XVII. yzyln sonlarndan itibaren timar sistemi giderek asker fonksiyonunu iyice kaybetmeye balad. Merkez idare de timar gelirlerini hazineye aktarmaya ynelik yeni tedbirleri devreye soktu. 1127 (1715) Erzurum yoklamasnda 2119 timar ya kylerin harap oluu ya da sipahilerinin yoklamaya gelmemesi zerine hazineye intikal ettirildi. Bu temayl hazinenin ihtiyalar dorultusunda daha da artt. Bununla beraber sistemi slah yolunda baz teebbsler yapld. I. Abdlhamid dnemindeki nizamnme (1191/1777) baz yenilikler getirdi. Suistimaller nlenmeye alldysa da bundan nemli bir sonu elde edilemedi. 1206 (1791) tarihli nizamnmede sancak dahilinde ikamete mecbur olmak, sefere katlmayanlarn timarlarna el koymak, alaybeylerini tevcihte ne karmak, kadrolar dondurmak vb. tedbirlere yer verildi. Fakat seferlerde bunlardan hibir fayda salanamayaca kesinlemi gibiydi. Sistemin tasfiyesi de bu dnemde gndeme geldi. 1827de Rumeli ve Anadoludaki elli sancaktan 5200 kadar timarl sipahi timar gelirleriyle birlikte Askir-i Mansre svarisi haline getirildi. Ancak timar gelirleri onlarn geimlerini salamaktan uzakt. Bunlarn tlim iin stanbula celpleri nemli zorluklara yol ayordu. Bu yzden bir ksm timarlar ellerinden alnp aylkl haline getirildi. Emekli olmak isteyenlerin cebel bedeli alnmak artyla timarlarna dokunulmad. Bu gibi timarllardan mahall inzibat ilerinde yararlanlmas dnld. Tanzimat dneminin getirdii yeni mal uygulamalar, inzibat grevlisi haline gelen timar sahiplerinin kendi blgeleriyle alkalarn iyice kesmiti. Son sipahinin vefatyla timarlar tasfiye edilecekti. Bunlarn oullarndan yalar msait olanlar merkezde zbit olarak yetitirilecekti. Bu ekilde timar rejimi tarihe kart, timar topraklaryla ilgili mahall problemler ise Cumhuriyet dnemine miras kald.

Timar ileriyle ilgili merkez rgtlenmede brolarn banda mufassal ve icmal tahrir defterlerinin tutulduu defterhne gelir (bk. DEFTERHNE). Tahvil Kalemi tahvil tezkirelerinin (tahsis belgeleri) teslim edildii brodur. Hazrlanan tahvil tezkireleri Beyliki Kalemine sevkedilir, burada berat veya nian dzenlenir ve kendisine tahsis edilen kiiye teslim edilirdi. Tahvil Kaleminin doksan bir defteri 1024-1335 (1615-1916) dnemini kapsar. stanbulda Osmanl Arivindeki timar tahvil veya rznme defterlerinin says II. Bayezid dneminden balayarak 2000 civarndadr (Howard, TSAB, X/1 [1986], s. 11-18; Gyn, TTK Belleten, LX/227 [1996], s. 127-138). Timar sisteminin temel kaynaklar defteri hkn kaytlar ve zellikle icmal defterleridir (Babakanlk Osmanl Arivi Rehberi, Ankara 1992, s. 126-142, 186-230; Babakanlk Osmanl Arivi Kataloglar Rehberi, Ankara 1995, s. 118-123, 253-254). cmal timar birimleri temelinde dzenlenmi has, zemet ve timar sahipleri (icmall) arasnda gelirlerin paylatrlmasn gstermek amacyla dzenlenmi defterdir. Osmanl Arivindeki en eski icmal kaytlar II. Murad dnemine aittir (Hicr 835 Tarihli Sret-i Defteri Sancak-i Arvanid, nr. Halil nalck, Ankara 1954). Timar tezkere defterlerinin bir rnei, Babakanlk Osmanl Arivi Maliyeden Mdevver Defterleri 17893 numarada yer almaktadr ve II. Bayezid dnemiyle ilgilidir. Yine Babakanlk Osmanl Arivinde Timar ve Zemet Tevcih Defterleri adyla mstakil bir tasnif oluturulmutur (923-1079/1517-1668 dnemini kapsar). Arivde Kmil Kepeci (KK) tasnifinde de Dvn- Hmyun Tahvil Kalemi ksmnda timar mumeltyla ilgili defterler bulunmaktadr (Ariv Rehberi, s. 52-69). Ayrca ayn tasnifte ve Maliyeden Mdevver Defterler tasnifinde eitli adlarla kaytl timar mumeltyla alkal birok defter mevcuttur.

BBLYOGRAFYA

Hdavendigr Livas Tahrir Defterleri (haz. mer Lutfi Barkan-Enver Merili), Ankara 1988, I, tr.yer.; Ayn Ali, Kavnn-i l-i Osmn, tr.yer.; Cevdet, Trih, II, 61-251; Barkan, Kanunlar, s. 267-271; a.mlf., Feodal Dzen ve Osmanl Timar, Trkiye ktisat Tarihi Semineri (haz. Osman Okyar-H. nal Nalbantolu), Ankara 1975, s. 1-32; a.mlf., Mlikne-Divn Sistemi, THTM, II (1939), s. 119-184; a.mlf., Trkiyede Servaj Var myd?, TTK Belleten, XX/78 (1956), s. 237246; a.mlf., Timar, A, XII/1, s. 286-333; Halil nalck, Fatih Devri zerinde Tetkikler ve Vesikalar I, Ankara 1954, s. 137-184; a.mlf., The Problem of the Relationship of Byzantine and Ottoman Taxation, Akten des XI. Internationalen Byzantinisten-Kongresses 1958, Mnchen 1960, s. 237-242; a.mlf., Osmanllarda Raiyet Rsmu, TTK Belleten, XXIII (1969), s. 575-610; a.mlf., Military and Fiscal Transformation in the Ottoman Empire 1600-1700, Ar. Ott., VI (1980), s. 283337; a.mlf., Osmanl Brokrasisinde Aklm ve Mumelat, Osm. Ar., sy. 1 (1980), s. 1-14; a.mlf., Comments on Sultanism: Max Webers Typification of the Ottoman Polity, Princeton Papers in Near Eastern Studies, I, New Jersey 1992, s. 49-72; L. Fekete, Die Siyaqat-Schrift im der trkischen Finanzverwaltung, Budapest 1955, tr.yer.; Hazim abanovi, Kragjiste Isa-Bega Ishakovic zbirni katarstarski popis iz, 1455 godine, Sarajevo 1964; N. Beldiceanu-I. Beldiceanu-Steinherr, Recherches sur la province de Qaraman au XVI sicle, tude et actes, Leiden 1968; V. P. MutafievaStr. Dimitrov, Sur ltat du systme des timars des XVIIe-XVIIIe ss., Sofia 1968; K. Rhrborn, Unterschungen zur Osmanischen Verwaltungsgeschichte, Berlin 1973; Selami Pulaha, Defteri i

regjistrimit t Sanxhakut t shokedrs i vitit 1485, Tirane 1974; D. Bojani, Vidin i Vidinskijat Sandjak pres 15-16 vek., Sofia 1975; N. Beldiceanu, Le timar dans ltat ottoman, Wiesbaden 1980, s. 13-17, 102-104; Feridun M. Emecen, XVI. Asrda Manisa Kazas, Ankara 1989, s. 288-297, 326-390; Ahmet Akgndz, Osmanl Kanunnmeleri ve Hukuk Tahlilleri, stanbul 1990-94, I-VIII; Sofyal Ali avu Kanunnmesi (haz. Midhat Sertolu), stanbul 1992; An Economic and Social History of the Ottoman Empire: 1300-1914 (ed. Halil nalck-D. Quataert), Cambridge 1994; Nejat Gyn, Timar Tevcihleri Hakknda, Osmanl-Trk Diplomatii Semineri (30-31 Mays 1994): Bildiriler, stanbul 1995, s. 67-74; a.mlf., Timar Ruznme Defterlerinin Biyografik Kaynak Olarak nemi, TTK Belleten, LX/227 (1996), s. 127-138; D. Howard, The Ottoman Timar System and its Transformation, 1536-1656 (doktora tezi, 1987), Indiana University; a.mlf., The Life and Career of Ottoman Sipahi, Aspects of Altaic Civilization (ed. D. Sinor), Bloomington 1990, III, 45-57; a.mlf., The BBA Ruzname Tasnifi: A New Resource for the Study of the Ottoman Timar System, TSAB, X/1 (1986), s. 11-18; a.mlf., The Historical Development of Ottoman Imperial Registry (Defteri Hakan), Ar.Ott., XI (1988), s. 213-230; a.mlf., Ottoman Administration and the Tmr System: ret-i nnnme-i Omn Bery- Timr dden, JTS, XX (1996), s. 46-124; N. Moaanin, The Complex Origins of the Bosnian Ocaklk Timar, Halil nalck Armaan-I (haz. Takn Tak-Sunay Aksoy), Ankara 2009, s. 142-167; Mustafa Akda, Timar Rejiminin Bozuluu, DTCFD, III/4 (1945), s. 419-429; Hamid Hadzibegi, Rasprova Ali aua iz Sofije timarskoj organizaciji u XVII stoljecu, Glasnik Zemaljkog Muzeja, II, Sarajevo 1947, s. 39-205; V. P. Mutafieva, Sur la caractre du tmr ottoman, AOH, IX (1959), s. 55-61; Nedim Filipovi, Bosna Hersekte Timar Sisteminin nkiafnda Baz Hususlar, FM, XV (1954), s. 154-188; a.mlf., Ocaklk Timars in Bosnia Hertzegovina, POF, XXX (1986), s. 149-180; M. Tayyip Gkbilgin, Kanun Sultan Sleymann Timar ve Zemet Tevcihi ile lgili Fermanlar, TD, sy. 22 (1968), s. 37-43; lhan ahin, Timar Sistemi Hakknda Bir Risale, a.e., sy. 32 (1979), s. 906-935; V. Bokov, Ein Nian des Prinzen Orhan, WZKM, LXXI (1979), s. 127-152; I. Beldiceanu-Steinherr, Loi sur la transmission du timar (1536), Turcica, XI, Paris 1979, s. 78-102; a.mlf. v.dr., La crime ottoman et linstitution du timar, AION, XXXIX (1979), s. 523-562; Zeki Arkan, Hamid Sancandaki Timar Dzenine likin Aratrmalar, TED, XII (1982), s. 101-111; G. Veinstein, Lhivernage en campagne, propos des sipahi de Rumelia en 1559-1560, St.I, LVIII (1983), s. 109-148; C. Rmer, Drei Urkunden Murds III. Zu Timrangelegenheiten, Osm. Ar., sy. 12 (1992), s. 289-306; Halil Sahilliolu, Zemet, A, XIII, 477-479. Halil nalck

TMBKT
(bk. TNBKT).

TMUN
(bk. CENGZ HAN).

TMUR
(. 807/1405) Timurlu hnedannn kurucusu ve ilk hkmdar (1370-1405). 25 ban 736da (8 Nisan 1336), on iki hayvanl Trk takvimine gre San ylnda Ke (ehrisebz) yaknlarndaki Hoca Ilgar kynde dodu. Babas yredeki Barlas kabilesinin emri Turagay, annesi Tekina Hatundur. Timur doduu srada aatay Hanl kmeye yz tutmutu ve hkimiyet Cengiz Han soyundan gelen hanlardan ok kabile reislerinin elinde bulunuyordu. Bat aatay ulusunda beylik Barlaslar ve Celyirlilerin elinden kp Karaunaslarn (itibar olmayan, melez ve kark) eline gemiti. lk defa 761 (1360) ylnda adndan sz edilen Timur, aataylar ve Moollar arasndaki atmalara katld, sk sk saf deitirdi. Yarar dokunacan mit ettii kimselerle akrabalk balar kurdu. Kendine mttefikler salamak suretiyle on yllk mcadeleden sonra Mvernnehire hkim olarak Semerkantta tahta oturdu (12 Ramazan 771/9 Nisan 1370). Onun baarsnn en nemli sebebi blgede kabileler arasndaki mcadeleler ve ciddi bir rakibinin bulunmamas idi. Kendisinin Aksak veya Lenk diye anlmas da bu mcadele dneminde sa kolu ve sa bacandan yaralanmasndan dolaydr. Timur hkimiyeti ele geirdiinde ran paralanm haldeydi. Merkezi Herat olmak zere Horasanda Kertler, merkezi Sebzevr (Beyhak) olmak zere Horasann bat taraflarnda Serbedrler, merkezi Crcn olmak zere Esterbd, Damgan ve Simnn yresinde Toga Timurlular, merkezi raz olmak zere Fars ve Kirman taraflarnda Muzafferler, merkezi Badat olmak zere Irk- Arab, Irk- Acem ve Azerbaycan blgesinde Celyirliler hkm sryordu. 1380de Serbedrler, Toga Timurlular, Kertler ve Muzafferler arasndaki mcadeleler yznden Horasan kark bir durum arzetmekteydi. 1370-1372de Fergana vadisine sefer yapan ve nfuzunu bu ynde yaymaya alan, 1373te Hrizme kar harekete geen Timur, hemen ardndan Horasann iinde bulunduu blgenin artlar zapt iin uygun grerek olu Mrn ah Horasana gnderdii gibi kendisi de arkadan gidip Kertler, Toga Timurlular ve Serbedrlerin varlna son verdi. Horasana seferleri srasnda rann vaziyetini daha yakndan gren Timur 788de (1386) buraya yrd. yllk sefer diye anlan (1386-1388) bu harekt srasnda Mzenderan, Luristan ve Grcistan zerinden Azerbaycana giderek Karabaa ulat. Onun Kuzey ran ve Azerbaycan ele geirmesi, vaktiyle Cuci ulusu ile lhanllar arasnda olduu gibi blgede atmalarn yeniden balamasna yol at. Timurun desteiyle Altn Ordada hkimiyeti ele geiren Toktam Han ona kar gelmeye balad. Her ikisinin de zengin Azerbaycan kendi istekleriyle terketmeyecei akt. Toktam Han, Kahireye Memlk sultanna bir elilik heyeti yollayp Timurun randa kuvvetlenmesi ihtimaline kar onunla ittifak hazrlna giriti. 1387 baharnda Toktamn askerlerinin Derbendi geerek Samur suyu kysna ulamalar karsnda Timur, olu Mrn ah blgeye gnderdiyse de taraflar arasnda ciddi bir arpma olmad ve Toktamn askerleri geri ekildi. Azerbaycana sevkettii ordunun baarszlndan sonra Toktam Han, Timurun yokluundan yararlanp douya doru yneldi. Timur bu srada Gney randa raz kuatmakla meguld; Toktam, Siriderya kysndaki ehirleri ele geirmeye kalknca Semerkanta dnd. 793 (1391) yl banda buradan hareketle Otrar, Yesi, Karauk,

Sayram zerinden bozkr at ve Receb 793te (Haziran 1391) Kundurca (Kunduzca) mevkiinde Toktam Han yenilgiye uratt. Ardndan daha nce boyun edii halde yeniden muhalefete kalkan randaki baz yerli hkmdarlara kar yrd ve 1392 yl Haziran aynda be yllk sefer denilen (1392-1396) sefere kt. Ceyhunu geerek Mzenderan ve Luristan yoluyla raza varp Muzafferler hnedanna son verdi (795/1393); bylece Badat kaplarna dayand. Bu srada Anadoluda ve Suriye kesiminde Memlkler dnda kendisine ciddi rakip olabilecek bir g yoktu. Osmanllar Anadoluda henz tam anlamyla hkim durumda deildi. Sivas-Kayseri blgesinde Kad Burhneddin, Osmanllarla sava halini srdren Karamanoullar, Dou Anadoluda Erzincan Emirlii ve Karakoyunlular, Mara dolaylarnda Dulkadroullar ve kurulu aamasndaki Akkoyunlular bulunuyordu. Hkimiyetleri Malatyaya kadar uzanan Memlkler, Anadoludaki siyas gelimelerde sz sahibi durumundayd, fakat i mcadeleler bu devleti de ypratmt. 1393 yl Austos aynda Timurun Badata inmesi karsnda Osmanl, Memlk, Altn Orda ve Kad Burhneddin devletlerinde baz tedbirler alnrken Anadolu beyliklerinde sevin havas esmeye balamt. Badat ele geirdikten sonra (20 evval 795/29 Austos 1393) kuzeye doru hareket ederek Tikrte ulaan Timur Erzincan emri, Karamanolu, Dulkadrolu, Karakoyunlu ve Akkoyunlu beyleriyle Kad Burhneddine haber gnderip itaat etmelerini istedi, Memlk sultanna da bir elilik heyeti yollad. Ancak gelecek cevaplar beklemeden kuzeye yneldi; Musul, Mardin ve Diyarbekiri ald, Van gl kuzeyindeki Aladaa ulat. Bu srada Memlklere gnderdii elilerin ldrld haberini alnca Suriyeye yrme karar ald. Bu durumda tehlikeyi hisseden Kad Burhneddin ona kar cephe kurmaya alt. Yldrm Bayezid, Memlk Sultan Berkuk, Altn Orda Han Toktam ve Kad Burhneddin arasnda bir ittifak kuruldu. Timur bu ittifak paralamak amacyla Sivasa doru ilerledi ve Erzuruma ulat, ancak Toktamn hareketini duyunca onun zerine yrd. Timurun amac kuzeyde Toktam ile gneyde Memlk Sultanl arasndaki ba kesmekti. Zira 1394 ve 1395 yllarnda Toktam Han btn gayretini Berkuk ile salam mnasebetler kurmaya sarfetmi, Timurun kendileri iin ayn derecede tehlikeli olduunu belirterek yardm istemiti. Timur nce Grcistanda fetihlerde bulundu. 1394 yl gznde Kuzey Azerbaycanda ekide iken Altn Orda kuvvetlerinin Derbendi geip irvan yresini yamalad haberini ald. Bunun zerine Toktam Hana kar yrd. 23 Cemziyelhir 797de (15 Nisan 1395) Terek rma kysnda yaplan sava kazandysa da Toktam ele geiremedi. Toktamn kuvvet toplayarak yeniden mcadeleye girimesinden ekindii iin z (Dinyeper) rma taraflarna gidip Toktamla i birlii yapm olan baz kabileleri cezalandrd; onlar Balkanlara doru srd ve kuzeye Ten (Don) rmana yneldi. Moskova yaknlarna ulaarak etraf yamalad ve dn yolunda zengin ehirler olan Azak, Hac Tarhan (Astarhan-Ejderhan) ve Berke Sarayn yamalayp yakt. Berke Sarayn-da yaplan kazlarda bu yangnn izlerine rastlanmtr. Timurun amac bu seferle Altn Ordaya kesin bir darbe indirmekti. Bylece Altn Orda Hanln paralad. Ayrca bu sefer Orta Asya, Gneydou Avrupa, Baltk lkeleri ve Rusya bakmndan nemli sonular dourdu; Ruslarn glenmesinin n alm oldu. Timur 1396 yl gznde Derbend, Azerbaycan ve ran zerinden Semerkanta dnd. Baehrini dnyann en byk ehri haline getirme dncesiyle fethedilen lkelerden getirdii mimar ve ustalara Semerkantn imarn emretti. Be yllk seferden sonra Hoten ve in taraflarna ynelme

dncesiyle torunu Muhammed Sultan hazrlk yapmas iin douya gnderdi. Ancak fikrini deitirerek Hindistana gitmeye karar verdi. Bunun sebebi tam bilinmemekle beraber ileride yapmay tasarlad seferlerine madd kaynak salama amac tad sylenebilir. Nihayet kfirler ve putperestlerle cihad ad altnda Receb 800de (Mart-Nisan 1398) Semerkanttan hareket etti. O srada Pencap ve Sind blgeleri, merkezi Delhi olmak zere Tuluk Hkmdar II. Mahmud Nsrddin Hann hkimiyetindeydi. Timur yolu stndeki Hindulara ar kayplar verdirdi; ardndan Delhi yaknnda Tuluk hkmdar ile karlat ve onu yenilgiye uratt, Delhide byk bir yama ve katliamda bulundu. Bol ganimet ve fillerle 29 Nisan 1399da Semerkanta dnd. Timurun Anadoludan ekilip Toktam Han yendikten sonra Hindistana ynelmesi kendisine kar oluturulan drtl ittifakn zlmesine yol at. Timur, Toktam ikinci defa malp ettii srada irvanda iken Yldrm Bayezide bir mektup gndererek Berkuk ile Kad Burhneddine haddini bildireceini yazm, zmnen ona ittifaktan ayrlmasn ihtar etmiti. Fakat ittifak yeleri arasndaki balar geveyince mttefikler, Timuru Anadolu ve Suriye zerine yrmeye tevik eden veya onunla i birlii yapanlarla mcadeleye girdiler. Bu arada Karakoyunlular ve Celyirliler de eski yurtlarn elde etmek iin Timurlularla mcadeleye balamlard. Kad Burhneddinin 1398 yaznda Timura taraftar olan Akkoyunlu Beyi Karaylk Osman Bey tarafndan ldrlmesi blgede salanan i birliinin sonunu getirdi. Yldrm Bayezidin Anadoluda Karamanoullarna kar giritii mcadele neticesinde Konya, Lrende ve Aksaray gibi ehirleri ele geirmesi, Kad Burhneddinin ldrlmesiyle nce Amasyay, ardndan Sivas kendi topraklarna katmas, 1399da Memlk sultannn vefat zerine Frat blgesine inerek Malatya, Darende ve Divriiyi igal etmesi sz konusu ittifakn tam anlamyla kmesi demekti. Timur bu durumdan faydalanacakt. Hindistan seferinin ardndan bir sre Semerkantta kalan Timur rana yneldi. Kafkaslarn gneyindeki Grc ve Ermenilerin yeniden etrafa saldrlarda bulunduklarn renmi, daha nce Hlg Han tahtna gnderdii olu Mrn ahn uygunsuz davranlarndan haberdar olmutu. Kad Burhneddin ile Berkukun ardarda lmleri, Berkukun yerini ocuk yataki Ferecin almas ve Memlk Devleti iindeki mcadeleler, Bayezidin Anadoluda birlii silh zoruyla salamasnn yaratt honutsuzluk Timurun byk bir glkle karlamayacan gsteriyordu. Timur, 8 Muharrem 802 (10 Eyll 1399) tarihinde yedi yllk sefer diye adlandrlan (1399-1404) batya doru son seferine kt. 1399-1400 yl kn Karabada geirdikten sonra Bingle ulat. Anadolu ve Suriyeyi istil etmek iin siyasal ortam ok uygundu. Timurun Azerbaycana gelmesiyle yurtlarn terkeden Karakoyunlu Ysuf Bey ile Celyirli Sultan Ahmed, Timurun Sivasa gitmek niyetinde olduunu iittiklerinden Memlklere snmaya karar vermiler, ancak bu gereklemeyince Timurun Sivas ele geirmesinin ardndan gneye doru indiini grp Bayezide snmlard. Timur ile Yldrm Bayezid arasnda gidip gelen eliler herhangi bir anlama zemini oluturamad. Yldrm Bayezidin Timurun mttefiki Mutahhartenin merkezi Erzincana yrmesi Timura Anadolu zerine tasarlad seferi iin mer bir sebep hazrlad. Fakat Timur, emanla teslim olduu halde btn halkn kltan geirdii Sivas zaptettikten sonra nce gneye Memlklere yneldi. Suriyede Halep, Hama, Humus ve Dmak gibi ehirleri ald. Memlklere ar bir darbe indirdi, ardndan tekrar Tebrize dnd. Bu srada Yldrm Bayezide gnderdii tehdit mektubunda kendi baarlarn sayp dkt ve onun kendisine itaat etmesini istedi.

Buna karlk Bayezid de kendi soyunu ve zaferlerini sayarak sava iin hazr olduunu bildirdi. Timur bu cevaba kar aralarnda dostluk salanmas gerektiini, bu dostluun kfirlere kar slmn gcn arttracan yazd; Bayezidin oullarndan birini rehin olarak gndermesini ve kendisinin yollad hilati giymesini istedi. Bu aka Bayezidin kendisine tbi olmay kabul etmesi anlamna geliyordu. Bu arada ordusunu takviye eden Timur, geride kalan son nemli rakibi Bayezid ile savaa karar verdiinden ona kabul edilemeyecek tekliflerde bulunmay srdrd. nceki talepleri yannda Anadolu beylerinden alnan yerleri eski sahiplerine geri vermesini, Kara Ysufun kendisine teslim edilmesini istedi. Bayezid btn teklifleri reddetti. Timur bylece Bayezidi sulayp savan sorumluluunu ona ykleme siyaseti izliyordu. 7 evval 804te (10 Mays 1402) hareket eden Timur Kemah, Sivas, Kayseri, Krehir zerinden gelip Ankaray kuatt. Bu srada Yldrm Bayezid de Ankaraya yaklam bulunuyordu. Savan cereyan ettii saha douda ubuk ay vadisi (Ankara Esenboa ubuk Haclar ky); batda Kuuda, Mireda, Ova ay, Klack deresi; kuzeyde Cankurtaran; gneyde Karacaviran, Kuuda arasnda kalmaktayd. Asl vuruma, ubuk ayndan itibaren batya doru yaklak 6 km. kadar uzanan Kzlcaky deresinde cereyan etti. Taraflarn kuvvetleri hakknda deiik rakamlar verilmektedir. Osmanl ordusunun 70.000 kii, Timur ordusunun ise bundan daha fazla olduu bildirilmekteyse de Timurun ordusunun daha kalabalk oluu dnda bu rakamlar gvenilir deildir. Savan gn iin 27 Zilhicce 804 (28 Temmuz 1402) Cuma genelde kabul grmtr. Timur, Ankara Savanda Osmanl ordusunu malp etti. Yeni ele geirilmi Anadolu beyliklerinin askerleri Timurun yanndaki beylerinin tarafna gemiti. Bozgundan dolay herkes bir an nce kendi yurtlarna dnmeye bakyordu. Devlet ileri gelenlerinden her biri bir ehzadeyi yanna alarak kam ve yalnz kalan Bayezid esir dmt. Bu durum Osmanl Devletinde byk bir krize yol aacak ve fetret devri balayacakt. Timur, savan ardndan bata Bursa olmak zere Anadolunun eitli yerlerine asker sevketti; kendisi Ktahya, Denizli, Aydn, Ayasuluk, Tire yoluyla zmire gitti. XIV. yzyln ortalarndan beri Trklerin elinden km bulunan zmiri ve etrafndaki baz kaleleri ald, ehri Aydnoullarna brakt. Buradan Rumeliye gemek niyetinde olduu anlalmaktadr. Nitekim Bizans mparatoru Manuel Palaiologostan Rumeliye gei iin gemi hazrlamasn istemiti. Manuel, Timurun stanbul zerine yryecei ihtimalini dnerek eli ve armaanlar gnderip balln bildirmiti. Fakat Timur bundan vazgeti, zmirden tekrar douya dnd. Denizliden Akehire doru yneldii srada Yldrm Bayezidin Akehirde ld haberini ald (Mart 1403). Bir yl kadar Anadoluda kalp Anadolu beyliklerini canlandran Timur, Ankara Sava srasnda kendi saflarna geen Orta Anadoludaki Kara Tatarlarn byk bir ksmn grerek Muharrem 807de (Temmuz 1404) Semerkanta dnd ve bu seferindeki zaferlerini kutlamak iin toylar, ziyafetler dzenledi. Artk sra ine gelmiti. Timuru in zerine bir sefere iten sebepler tam olarak belli deildir. Kendisi bunu mriklere ar bir darbe indirmek maksadyla aklamt. 23 Cemziyelevvel 807de (27 Kasm 1404) Semerkanttan ayrlarak Siriderya rman buzlarn stnden geip Otrara vard, fakat burada hastalanarak 17 ban 807de (18 ubat 1405) ld ve Semerkanttaki trbesine defnedildi. Geriye iki olu Mrn ah ile hruh kalm olmakla birlikte kendisi torunu Pr Muhammedi veliaht tayin etmi, fakat buna ramen kimse onun hkmdarln tanmamt. Delhiden Moskovaya, inden zmire kadar uzanan seferleri ve fetihlerine ramen lmnde vrislerine brakt lke o kadar geni deildi. lm oullar ve torunlar arasnda iddetli taht

mcadelelerine yol am, sonunda kk olu hruh hkimiyeti ele geirmitir. Byk bir cihangir olarak tannan Timur onunla gren Clavijoya gre sade grnl, banda krk bal bulunan azametli bir hkmdard. Olduka zeki ve kurnazd. Her eyden nce gebe kabilelerin balln kazanp zamana ve zemine gre deien siyas bnyeyi gelitiren, kalabalk ordular fetihlere ynelten etkili bir devlet adam, asker bir taktiki ve strateji uzmanyd. Daha bandan itibaren durumunu glendirip meruiyet kazanmak iin kukla bir han tahta oturtup onun adna devleti idare etmek suretiyle bir taraftan Cengiz Han soyunun destekleyicisi tavrn srdrrken Cengiz Han soyundan bir kadnla (Saray Melik [Mlk]/Bb Hanm) evlenip Kregen (han gveyisi) unvann kullanmaya hak kazanmt. Mslman bir evrede doup byyen Timur eski Trk ve Mool geleneklerini yaatmaya alm, bu arada tre/yasay da ihmal etmemiti. bn Arabaha gre yasay eriata tercih ediyordu ve bu yzden baz ulem tarafndan kfirlikle sulanmt. Gerek kssahanlardan dinledikleri gerekse ulem ile sohbetlerinden edindii bilgilerle slm dini hakknda mlmat sahibi olmutu. Ulemya Snnlik-ilik meselelerine dair tartmalar yaptrr, bu tartmalara bizzat kendisi de katlrd. Horasanda i Serbedrlerin reisi Hce Ali b. Meyyed ile grmesinde Snnlii destekleyen, Mzenderanda i seyyidlerini cezalandran Timur, am blgesinde Ali taraftarl tavrn taknm ve Snnlerce koyu bir i diye nitelenmiti. Bir ii yapmak istediinde kendini hakl gstermek iin Kurandan yetler okuyabilecek derecede bilgiliydi. Tarihi Nizmeddn-i mnin naklettii bir olay Timurun dncesi hakknda fikir vericidir. Timur, ran ve Turan lkesinden toplad ulem ile slmiyet hakknda konuurken eski devrin ulemsnn hkmdarlar irad ettiini, gerekli uyarlarda bulunduunu, kendilerinin ise bunlar yerine getirmediini sylemi, buna karlk onlar da kendisinin davranlar ile herkese rnek olup insanlarn tlerine ihtiyac bulunmadn belirtmilerdi. eriatn yasaya stnlk kazand olu hruh zamanndaki tarihilerin Timuru olduundan daha ok dindar gsterme eilimi tamalar tabiidir. Aslnda din, onun iin siyas emellerine eriebilmek amacyla kulland bir vastadan baka bir ey deildi. Zaman zaman Hz. Ali taraftar imi gibi bir tavr taknmasna ramen onun on iki imam iliine balln ileri srmek iin hibir delil yoktur. Sikkelerinde drt halifenin ad yer almakta, oul ve torunlar arasnda mer ve Eb Bekir adlarna rastlanmakta, ancak Ali ad hi grlmemektedir. Seferlerinin Trk-slm devletleri zerine yneltilmi olmasndan dolay Timur ar eletirilere uramtr. Aslnda bu faaliyetleri o dnemin hkimiyet anlay dnlerek deerlendirilmelidir. Cihan hkimiyeti fikrine sahip bulunan Timurun amac o zamann dnyasna kendi idaresini tantmakt. Tarihi Yezd ona, Dnya iki hkmdara yetecek kadar deerli ve byk deildir; Allah nasl bir tane ise sultan da bir tane olmaldr szn isnat eder. Timurun, hkimiyetini kabul etmeyenlere ok sert ve zalimce davrandna, sfahandan Delhiye, Tebrizden Sivasa, Astarhandan Badata kadar ele geirdii baz ehirlerde byk tahribat ve katliam yaptna dair dnemin kaynaklarna yansyan birok rivayet vardr. Hatta onun zulmlerine dair mstakil kitaplar yazlmtr. Btn eletirilere ramen Orta Asya gebelerinin slmIamasnda Timurun byk hizmetler grd inkr edilemez bir gerektir. Hkmranl sresince btn gc kendi elinde tutmu, sayg duyduu insanlardan, ulem veya eyhlerden hibirinin siyas bir gcnn bulunduu grlmemitir. ktidar ve fetih hrsn hibir zaman dizginleyememi, seferlerini daima kendisi ynetmi, eitli kabilelere mensup beylerin ve soylarnn glenmesini nlemek iin onlar

kontrol altnda tutmutur. Bu durum, lmnden sonra haleflerinin hkim olduu blgelerde hkm srmelerini gletirmi, vrisini zor duruma sokmu, vasiyetinin yerine getirilmesini de engellemitir. Timurun tekilt bir lider nitelii tad anlalmaktadr. Devlet tekilt ve ordu sisteminde bunun izleri grlr. Bozkr kltrnn hkm srd blgelerden ok ehir kltrnn hkim olduu memleketleri ele geirme amacn tayan Timur gebelerce ho karlanmayan bir harekette bulunup Semerkant baehir yapm ve burada binalar ina ettirmitir. Ele geirdii lkelerden getirdii usta ve sanatkrlara Semerkant civarnda Dmak, raz, Sultniye ve Badat adlarn verdii kyler kurdurmu, ehrin dnda ba ve baheler yaptrmtr. Semerkantta Timurun bizzat ilgilenerek ina ettirdii yaplarn en muhteemi Bb Hanm Mescidi ad verilen Semerkant Camiidir. Onun Semerkanttaki byk yaplarndan biri de Gk Saray olup daha ok devlet hazinesinin saklanmas iin kullanlmtr. Kendisi ve hnedan mensuplarndan bazlarnn gml olduu trbeyi de (Gr- Emr) Timur yaptrmtr. Onun ina ettirdii eserlerin en nemlilerinden bir dieri Ahmed Yesev Hankahdr. Yezdnin kaydettiine gre Timur lke iinde tarma elverili hibir yerin bo kalmasna raz deildi. Bu dnceyle ele geirilen lkelerden birok aireti baka yerlere grerek o zamana kadar iskn edilmemi yerleri iskna am, Horasanda Murgab, Azerbaycanda Beylekn olmak zere lkenin pek ok yerinde kanallar kazdrmtr. Anadoludan g ettirilen 30.000 adr Kara Tatarn ounu Isk Gl dolaylarnda yerletirmitir. Clavijonun ifadesine gre Timur baehrini dnyann en mkemmel ehri yapmak iin ticareti daima tevik etmitir. Bu dnceyle 1402de Fransa kralna gnderdii mektupta karlkl ticaretin tevik edilmesini, tccarlara glk karlmamasn, zira dnyann tccarlar sayesinde bayndr hale geldiini yazmtr. Timur, baarlarnn yazlarak ahsnn lmszletirilmesini arzu ettiinden seferleri srasnda ktiplerine Trke ve Farsa gnlk tutturuyordu. Bu sebeple Nizmeddn-i m ve erefeddin Ali Yezdnin afernmeleri onun hayat iin en nemli kaynaklardr. Timurun, ele geirdii lkelerden Semerkanta gtrd sanatkrlar iinde baz msikiinaslar da bulunuyordu. bn Arabahn Timur devri hnendeleri arasnda sayd Abdllatf Damganl, Mahmud ve Cemleddin Ahmed Hrizmli, Abdlkdir b. Gayb Meragal olup Celyirli sarayndan getirilmiti. Bu dnemde msikide zellikle iki kiinin adndan stat diye sz edilir. Bunlardan biri Endicanl Ysuf, dieri Abdlkdir-i Mergdir. Timurlular devri resim sanatnn kayna Badat, Tebriz ve raz okullardr. Timur bu ehirleri ele geirdikten sonra buralardaki sanatkrlardan bazlarn Semerkanta gtrm, daha sonra onlardan bir ksm torunu Gyseddin Baysungur tarafndan Heratta toplanmt. bn Arabah, Timur devrinin en byk nakka olarak Badatl Abdlhay Hceyi anmaktadr.

BBLYOGRAFYA

Nizmeddn-i m, afernme (nr. F. Tauer), Prague 1937, I; a.e. (trc. Necati Lugal), Ankara 1949; Tcs-Selmn, Tarihnme (trc. smail Aka), Ankara 1988, tr.yer.; R. G. de Clavijo, Embassy to Tamerlane: 1403-1406 (trc. G. le Strange), London 1928, tr.yer.; Hfz- Ebr, Zbdett-tevrh

(nr. Seyyid Keml Hc Seyyid Cevd), Tahran 1372 h., I-II, tr.yer.; bn Arabah, Aciblmadr, Kahire 1285; erefeddin, afernme (Abbs); Abdrrezzk es-Semerkand, Matla- Sadeyn (nr. Muhammed ef), Lahor 1946-49, I-II, tr.yer.; Gyseddin Ali Yezd, Sadetnme y Rznme-i azavt- Hindustn (nr. rec Efr), Tahran 1379 h., tr.yer.; M. M. AlexandrescuDersca, La campagne de Timur en Anatolie, Bucharest 1942; W. J. Fischel, Ibn Khaldn and Tamerlane, California 1952; Munddn-i Natanz, Mnteabt-tevr (nr. J. Aubin), Tahran 1336 h., tr.yer.; H. Horst, Timur und Hoga Ali, Wiesbaden 1958; Abdlhseyin Nev, Esnd ve Mktebt- Tr-yi rn ez Timr t h sml, Tahran 1341 h., tr.yer.; K.-P. Matschke, Die Schlacht bei Ankara und das Schicksal von Byzanz, Weimar 1981; H. R. Roemer, Tmr in Iran, CHIr., VI, 42-97; a.mlf., Persien auf dem Weg in die Neuzeit: Iranische Geschichte von 1350-1750, Beirut 1989; a.mlf., Timurlular, A, XII/1, s. 346-370; B. F. Manz, The Rise and Rule of Tamerlane, Cambridge 1989; a.mlf., Timurlenk: Trk Mool Kltr Harmannda Bir mparator (trc. Zuhal Bilgin), stanbul 2006; a.mlf., Power, Politics and Religion in Timurid Iran, Cambridge 2007; a.mlf., Temr and the Problem of a Conquerors Legacy, JRAS, VIII/1 (1998), s. 21-41; a.mlf., Timur ve Hakimiyetin Sembol (trc. Musa amil Yksel), TD, XV (2000), s. 257-272; a.mlf., Tamerlanes Career and its Uses, Journal of World History, XIII/1, Honolulu 2002, s. 1-25; a.mlf., Tmr Lang, EI (ng.), X, 510-513; J. E. Woods, The Timurid Dynasty, Bloomington 1990; a.mlf., Timurs Geneaology, Intellectual Studies on Islam: Essays Written in Honor of Martin B. Dickson (ed. M. M. Mazzaoui-V. B. Moreen), Salt Lake City 1990, s. 85-126; a.mlf., The Rise of the Tmrid Historiography, JNES, XLVI/2 (1987), s. 81-108; smail Aka, Timur ve Devleti, Ankara 1991; a.mlf., Timurlular, Ankara 1995; a.mlf., Makaleler (haz. E. Semih Yaln-arika Gedikli), Ankara 2005, I, 9-12; a.mlf., Timurlular Devleti Tarihi, Ankara 2010; a.mlf., Timurun Ankara Sava (1402) Fetihnmesi, TTK Belgeler, XI/15 (1986), s. 1-22; a.mlf., Timur Sdece Bir Asker mi di?, TTK Belleten, LXIV/240 (2001), s. 453-466; a.mlf., Timur, Din ve Ulem, TTK Bildiriler, XIV (2005), I, 107-111; T. Nagel, Timur der Eroberer und die islamische Welt des spten Mittelalters, Mnchen 1993; Jean-Paul Roux, Timur (trc. Ali Rza Yalt), stanbul 1994; Feridun Emecen, lk Osmanl Kroniklerinde Timur maj, Prof. Dr. smail Aka Armaan, zmir 1999, s. 2736; senbike Togan, Trklerde Devlet Oluum Modelleri: Osmanllarda ve Timurlularda, a.e., s. 71-84; Halil etin, Timurun Anadolu Seferi ve Ankara Sava (doktora tezi, 2005), Hacettepe niversitesi Sosyal Bilimler Enstits; J. Marozzi, Timurlenk: slmn Klc, Cihan Fatihi (trc. Hlya Kocaoluk), stanbul 2006; M. E. Subtelny, Timurids in Transition, Leiden-Boston 2007; Osman F. Sertkaya, Timur Bekin Toktam Hana 1391de Yapm Olduu Seferin Arap ve Uygur Harfli Kitabeleri (Karsakpay Yazt), lmnn 600. Ylnda Emir Timur ve Miras Uluslararas Sempozyumu, Bildiriler (ed. Abdulvahap Kara-mer bilir), stanbul 2007, s. 31-40; Claudio Rubini, Samarkand. The City of the Timurid Power, a.e., s. 331-344; Mehmet Tezcan, Timur Devrinde Din-Devlet likileri ve Timurun Din Adamlarna Bak, a.e., s. 419-450; Musa amil Yksel, Timur, Tarih ve bn Haldn, a.e., s. 89-106; a.mlf., Timurlularda Din-Devlet likisi, Ankara 2009; a.mlf., Arap Kaynaklarnda Timur, Bilig: Trk Dnyas Sosyal Bilimler Dergisi, sy. 31, Ankara 2004, s. 85-126; a.mlf., Dnemin Arap Kaynaklarna Gre Ankara Sava, TD, XXV/1 (2010), s. 351-369; M. Fuad Kprl, Yldrm Byezidin Esareti ve ntihar Hakknda, TTK Belleten, I/2 (1937), s. 591-603; a.mlf., Yldrm Byezidin ntihar Meselesi, a.e., VII/27 (1943), s. 591-599; Zeki Velidi Togan, Timurs Osteuropapolitik, ZDMG, LXXVIII (1958), s. 279-298; a.mlf., Emir Timurun Soyuna Dair Bir Aratrma (trc. smail Aka), TD, sy. 26 (1972), s. 75-84; A. A. Semenov, Gr-i Emir Trbesindeki Timurun ve Ahfadnn

Mezar Kitabeleri (trc. Abdlkadir nan), TTK Belleten, XXIV/93 (1960), s. 139-163; Yaar Ycel, Timur Tarihi Hakknda Aratrmalar, a.e., XL/158 (1976), s. 249-285; XLII/166 (1978), s. 239299; Ashirbek Muminov-Bakhtiyar Babadzhanov, Amr Temur and Sayyid Baraka, CAJ, XLV/1 (2001), s. 28-62; Mustafa Da, Bizans Kaynaklarnda Timur maj, TD, XX/2 (2005), s. 43-58; Mustafa Kafal, Timur, A, XII/1, s. 336-346; Halil nalck, Bayezid I, DA, V, 231-234. smail Aka

TMUR TRBES
(bk. GR- EMR).

TMURHSAR
(bk. DEMRHSAR).

TMURLULAR
Orta Asya ve randa hkm sren slm hnedan (1370-1507). Timur tarafndan kurulduu iin onun adna nisbetle Timurlular eklinde anlr. Timurlular, Semerkant merkezli geni bir corafyaya yaylmtr. Hnedann egemenliindeki ana corafya Cengiz Hann olu aatayn payna den ksm iine alr. Timurun doduu tarihlerde (1336) aatay Hanl sarsnt geirmekteydi. Hkimiyet Cengiz Han soyundan gelen hanlardan ok kabile reislerinin elinde bulunuyordu. Timur 1370te Mvernnehire hkim olarak Semerkantta tahta oturdu. 782de (1380) Ceyhunu (Amuderya) geip Horasana yapt, yllk sefer diye anlan (1386-1388) asker harekt sonucu Azerbaycan ele geirdi ve Iraka kadar topraklarn geniletti. Daha sonra Altn Orda Hanln paralayarak bu kesime, oradan Anadolu ve Suriyeye ynelip Badata kadar ilerledi, bylece ok geni bir alanda hkimiyet kurdu. Timur, 1399-1400 dneminde Memlkleri ve ardndan Osmanllar yendi; blgedeki eski beylikleri tekrar canlandrp onlara egemenliini kabul ettirdi. 807de (1405) vefat srasnda geride ok geni snrlar olan bir imparatorluk brakt. Ancak kurduu siyas birlik hnedan mensuplar arasndaki kavgalar yznden ksa srede paraland ve yaklak bir asr sonra ortadan kalkt. Timurun lm byk bir hkimiyet mcadelesinin balamasna yol at. Veliaht Pr Muhammed, olu hruh ve Mrn ahn olu Halil Sultan hkmdarlklarn iln ederek saltanat mcadelesine giritiler. Semerkant ele geiren torunu Halil Sultan ehri muhafaza edemedi. 1409da hkimiyeti ele geiren Timurun kk olu hruh 823 (1420) ylna kadar batda ciddi bir teebbste bulunamad. Timurun lmnn zerinden yl gemeden Karakoyunlular, Azerbaycanda hkim olmak suretiyle Timurlular iin bir rakip haline geldiler. te yandan Ankara Savann ardndan paralanan Osmanl Devleti yeniden toparlanmt. Osmanllarn Timurun canlandrd Anadolu beyliklerine kar tutumu da ho karlanmyordu. Vaktiyle Timura olduu gibi imdi de hruha Anadoluya gelmesi yolunda arlar yaplyordu. Zaman zaman hruhun, babasnn daha nce ele geirdii yerleri yeniden istil edip Boazlar zerinden Balkanlara ve Krmdan tekrar Azerbaycana dnme niyetini tad syleniyordu. Hem Ortadouda gcn gstermek hem de kendisine bir trl ba emek istemeyen Karakoyunlulara ar bir darbe indirmek iin hruh 1420, 1429 ve 1434 yllarnda Azerbaycana ve Dou Anadoluya kalabalk ordusuyla seferler dzenledi. lk iki sefere Belh, Tohristan ve Fars valilii yapan olu brhim Sultan da katld. Ancak Karakoyunlu Trkmenleri meselesi onun salnda zlemedi. Bu tehlike ileride daha da byyerek Cihan ah zamannda Karakoyunlularn Timurlu topraklarnn byk bir ksmn ve Herat ele geirmelerine kadar vard. te yandan devaml ekilde Mvernnehire aknlarda bulunan zbekler (eybnler), bu faaliyetlerini gittike arttrp hruhtan sonra ortaya kan mirzalar arasndaki mcadelelerde faal bir rol oynadklar gibi devleti ortadan kaldran balca unsur oldular. hruh, 1446da kendisine kar ayaklanan torunu Sultan Muhammed zerine gittii srada Rey yaknnda ld (12 Mart 1447). hruhun olu brhim Sultan ve dier erkek ocuklar daha nce vefat etmilerdi. Yerine olu Ulu Bey geti (1447-1449). Babas zamannda hkimi bulunduu Semerkanttan baehir Herata seyahatinden baka lkenin dier yrelerine gitmemiti. Babasnn batya ynelik seferlerine onun gnderdii yardmc birlikler katlyor, fakat kendisi blgesine yakn yerlerde cereyan eden savalarda bile yer almyordu. Babasnn salnda tek erkek evlt

olduundan veraset konusuyla ilgilenmemiti. ki yllk saltanat mcadeleler iinde geti, olu Abdllatif tarafndan ldrlnce lkede karklklar daha da artt, devlet Herat ve Semerkant merkezli iki kola ayrld. Abdllatif devri (1449-1450) Ulu Bey devriyle kyaslanacak olursa din adamlar iin iyi, ahali ve asker iin kt bir devir oldu. Onun suikast sonucu ldrlmesinin ardndan brhim Sultann olu Mirza Abdullah (1450-1451) hapisten karlarak tahta oturtuldu. Semerkantta Abdllatifin iddete dayanan idaresinden sonra nisbeten daha yumuak bir dnem balad. Ulu Bey zamanndaki dzen deta geri geldi. Fakat devlet idaresindeki bu deiiklik zellikle din adamlarnn yaad Buharada ho karlanmyordu. Abdllatifin lm haberi zerine ehrin daruga ve kads esir bulunan Eb Saidi serbest brakarak ona biat etmilerdi. Eb Said Mirza Han, zbeklerden yardm salamak suretiyle Semerkanta yrd ve aataylar yenilgiye uratt, ehri ele geirip tahta oturdu. Eb Said Mirza Hann saltanat ise (1451-1469) Ulu Beyinkinin aksine din adamlarnn hkimiyet devriydi. Eb Said, Semerkanta Ulu Beyin deil Abdllatifin cn almak zere girmiti. Bundan sonra Semerkantta Ulu Beyin krk yl bulan hkimiyeti yerine Eb Saidin Takentten davet ettii Nakibend eyhi Hce Ubeydullah Ahrrn yine krk yl srecek olan mnev hkimiyeti balam oluyordu. Trkistanda bu olaylar cereyan ederken Horasan ve Irk- Acemde Timurlu mirzalar arasndaki ekimelerden yararlanan Karakoyunlu Hkmdar Cihan ah, 862de (1458) Horasana yryp Herat ele geirdi. Cihan ah artk sadece Mvernnehir hkimi Eb Saidden endie duymaktayd. Eb Saidin Herata doru ilerlediini renen Cihan ah, bu srada olu Hasan Alinin Tebrizi ele geirerek hkmdarln iln ettiini renince Horasanda daha fazla kalamad, Eb Said ile anlap dnmeye karar verdi. Cihan ahn Horasan boaltmas, Irk- Acem, Fars ve Kirmann Karakoyunlularda kalmas artyla bar yapld. Fakat bir sre sonra Cihan ahn ldrlmesi zerine Eb Said, rann bat blgesini ele geirmeye karar verdi. Esasen Cihan ahn olu Hasan Ali babasnn cn almak iin Eb Saidden yardm istiyordu. Eb Said, Akkoyunlu Uzun Hasan Beye kar harekete geen Hasan Aliye yardm etmek ve batda Trkmenlerin elindeki topraklar geri almak dncesiyle yola kt, ancak bu sefer onun lmyle sonuland (1469). Eb Saidin lmyle Timurlular, Horasann batsnda kalan topraklar Akkoyunlulara terketmi oldular. Eb Saidin lm haberi Herata ulanca Hseyin Baykara (1470-1506) ehre girdi. Hseyin Baykara daha ok oullar ile uramak zorunda kald gibi zamannda siyas, idar ve mal glkler ortaya kt. En byk sknt mal hususlarda kendini gsterdi. Buna are olarak eitli kimseler vezirlik makamna getirildi. Zaman zaman iki kii ayn anda vezir olduysa da bu durum trl aksaklklara yol at. Bu sralarda baehir Herat, Ortaalarn dier merkezleri olan Dmak, Badat, Kahire ve stanbul gibi hem yksek bir medeniyet hem elence merkezi durumuna gelmiti. Bu genel rehavet ve ciddi anlamda gelir azalmas trl siyas alkantlara yol at. zbeklerin zaferini kolaylatran, Bbrn htralarnda anlatt, Hseyin Baykarann lmnden sonra birbirinden nefret eden oullar Muzaffer Hseyin ile Bedzzamann ortak sultan iln edilmesi son derece tehlikeli bir gelime oldu. Mvernnehirde durumunu kuvvetlendiren Muhammed eybn Han Mays 1507de Herat ele geirdi. Ahlk telkkileri zaafa uram, canlln kaybetmi bir ehir toplumunun ypranmam zbekler karsnda tutunmas zaten beklenemezdi. ah smilin 916da (1510) eybn Han ldrmesinden yararlanan Bbrn btn gayretlerine ramen lke zbek istilsndan kurtarlamad. Timurlu sllesi ancak Bbrn Hindistanda kurduu devlet

sayesinde varln srdrebildi. Devlet Tekilt. Timur devlet tekiltn eski Trk ve Mool geleneklerine gre oluturmutu. bn Arabaha gre Timur yasay eriata tercih ediyordu. Timurlu tarihileri olu hruhu ise eriata bal bir hkmdar diye anarlar. Ulu Bey babasnn aksine devlet idaresinde dedesi Timuru taklit etmiti. Ulu Beyden sonraki hkmdarlar hkimiyeti ele geirmek veya srdrebilmek iin din adamlarna daha fazla ilgi gstermitir. Abdllatif, Eb Said ve olu Sultan Ahmed eriata gre hareket ediyorlard. Hseyin Baykara daha serbest dnceli bir hkmdard. Timur, devletini bir dnya hkimiyeti fikri erevesinde tasarlamt ve dnyann iki hkmdara yetecek kadar byk olmadn sylyordu. Cengiz Han ailesiyle akrabala zel bir nem veren Timur 1370te Gzn Hann kz Saray Mlk Hanm nikhna alm, ancak bu hanmdan olu olmamt. Timur lnceye kadar Cengiz Han soyundan birini -kukla dahi olsa-han sfatyla yannda bulundurmu, kendisi bey unvan ile yetinmiti. Daha sonra Ulu Bey de Cengiz Han soyundan gelen kiileri hanlk tahtna oturtmu, ancak hruh zamannda buna gerek duyulmamtr. Dier Trk devletlerinde grld gibi Timurlularda da belli bir veraset usul yoktu. lke hnedann ortak mal kabul ediliyor ve btn mirzalar ayn ekilde yetitiriliyordu. Bir eyalet merkezine gnderilen mirza orada devlet merkezindeki saray ve idare tekiltn aynen kurar, deta bir hkmdar gibi blgeyi idare ederdi. Mirzalarn hukuk durumlar ve devletin hnedann ortak mlk kabul edilmesi sk sk ayaklanmalara ve taht mcadelelerine yol amtr. Trk-Mool unsurlar ile yerli ran ve slm unsurlarnn karmasndan meydana gelen Timurlularda devlet merkezinde asker ve idar-mal ilere bakan balca iki divan mevcuttu. Tavac Divan ad da verilen Dvn- Bzrg-i Emretin beyleri dier btn grevlilerin nndeydi. Trkler ve Trklemi Moollarla ilgilenen bu divana Trk Divan da deniliyor, ktiplerine ise bah veya nvsendegn- Trk ad veriliyordu. Divann banda bir divan beyi bulunuyordu, ayrca pek ok tavac emri mevcuttu. Geni yetkilere sahip tavaclar askeri topluyor, ordunun nizam ve inzibat ile urayor, ganimeti paylatryor ve hkmdarn nnde geit resmi yaptryordu. Hkmdarlarn hassa alay 1000 kiilik Kavin Bl idi. Bunun dnda hkmdarn yaknlarndan iki, inak, yasavul ve ehreler vard. Ordu tmen (10.000), binlik (hezre) ve yzlklerden (kounlar) meydana geliyor, sa kanat, sol kanat ve merkezle nc ve art ksmlarna ayrlyordu. Ordunun silh ihtiyacn karlamak zere cebehne (kurhne) bulunmaktayd ve bunun idaresi kur beyine aitti. Savata yararllk gsterenler dllendiriliyor, kendilerine soyurgallar veriliyordu. Hkmdarn hizmetindekilere bir ihsan olan bu tabirle daha ok dirlik gibi arazi kastediliyordu. Soyurgal sahibi btn vergilerden muaf tutuluyor, devlet hazinesine denen vergileri toplama hakkn kazanyordu. Soyurgallar zamanla veraset yoluyla intikal etmeye balam, din adamlar ve ibadet yerleri iin de verilmitir. Trk-Mool topluluklar dndaki halkn ileriyle ve mal hususlarla ilgilenen ikinci divan Dvn- Ml (Sart Divan) diye adlandrlyordu. Divann banda bir divan beyi bulunuyor, ktiplerine vezir veya nvsendegn- Tcik deniliyordu. Bu divann beyleri terifatta tavac emrleriyle vilyetlerin darugalar arasnda yer alyordu. Balca grevleri vergi ilerini yrtmek, tarm retimiyle ilgilenmek, ehirlerin imaryla uramak ve gelirlerin arttrlmasn salamakt. Para bastrlmas, hesaplarn tutulmas, vergilerle ilgili yolsuzluklara dair ikyetler de bu divann grev alanna giriyordu. En yksek para birimi tmen olmakla birlikte en ok kullanlan para biriminin kepek dinar ile dirhem ve tenge olduu anlalmaktadr. 1 tmen 10.000 dinar karlyd. Gm kepek

dinarnn 2 miskal (yaklak 9 gr.) tam ayar gm olduu kaydedilmektedir. Timur zamannda tarmn canlandrld dikkati eker. Timur ilenebilecek hibir yerin bo braklmasn istemiyordu. Bu maksatla pek ok kabileyi baka yerlere grerek iskn edilmemi yerleri iskna am, lkenin eitli yerlerinde kanallar kazdrmtr. Bu etkinliklere hruh zamannda da devam edilmitir. hruh 1410 ylnda Mool istilsndan beri harap durumda bulunan Merv ehrinin imarn emretmi, 1435te Kazvine geldiinde Azerbaycan ve Irk- Acemin imarn istemi, bo kalan topraklarn ilenmesini salamak iin kyllerden be yl sreyle vergi alnmayacan iln etmitir. Devletah, her ne kadar Ulu Bey dneminde arazi vergisinin en dk seviyeye indirildiini ve bunun kylnn refahn arttrdn, sfizr de Hseyin Baykara zamannda halkn kendini tamamen ziraata verip tarma almayan arazi kalmadn ifade ediyorsa da kylnn sknt iinde yaadn dile getiren kaytlar da mevcuttur. Ticar faaliyetlere gelince Semerkantta pek ok dokuma imalthanesi bulunuyor ve ehir baharat ticaretine merkezlik ediyordu. Clavijonun yazdna gre Timur ticareti daima tevik etmi, bu dnceyle Fransa kralna gnderdii mektupta karlkl olarak ticaret yaplmasn istemitir. Tccarlar koruma siyaseti hruh zamannda da srdrlmtr. Tebriz ve Sultniyenin ticar nemi devam etmi, Sultniye milletleraras bir pazar konumuna ykselmitir. Gneydeki Hrmzn de ticaret merkezi olduu anlalmaktadr. Menei Uygurlara kadar giden, Moollar devrinde canlandrlan, devlet sermayesine dayal ortaklk kurumu bu dnemde de etkiliydi. Devlet hazinesinden yardm alan ortaklara byk imknlar salanyor, bunlara tarhanlk verilerek vergiden muaf tutuluyordu. Hissedarlar arasnda hkmdar ailesinin ve ileri gelenlerin bulunduu bu ortaklklarda faizle bor verme usul de uygulanm, bu uygulama eriata aykr olduundan zaman zaman anlamazlklara ve ulemnn itirazlarna yol amtr. Baehir Herat devlet gelirlerinin topland yerdi. Hseyin Baykara devrinde Heratta biriken servet iktisad faaliyetleri arttrm, eski ar ve pazarlar yeni ilvelerle bytlmtr. Herata balanan ticaret yollar zerinde yeni ribtlar yaplmtr. Din ve Kltr. Timurlu sllesi mensuplar balangta Snn olduklar gibi halkn ounluu da Snn idi. Ancak Gln, Mzendern, Hzistan ve Sebzevr blgelerinde ilik ar basmaktayd. Medreselerde Snn sistemine gre eitim yaplmasna ramen iliin yaylmasna ve Rfiz cereyanlara engel olunamamtr. Hurfler, Nurbahler ve Maaalar bu cereyanlarn balcalar idi. Snn tarikatlarn en yaygn Nakibendlikti. Nakibend tarikatna adn veren Baheddin Nakbend, Timura ada olmasna ramen kaynaklarda Timur ile Buharal eyhler arasndaki mnasebete dair hibir bilgi yoktur. Timur, slm dini ve tarihi hakknda epeyce mlmata sahipti. Seferlerini gaz diye adlandrmakla birlikte din, Timur nezdinde siyas amalarna eriebilmek iin kulland bir aratan baka bir ey deildi. eriat hkmlerine uymaya ve emirlerini uygulamaya alan hruh ise yaay ve davranlarndan dolay her asrn banda bir din mceddidinin gelecei yolundaki hadise dayanarak tarihi Abdrrezzk es-Semerkand tarafndan asrn mceddidi olarak gsterilmitir. Sadr, eyhlislm, kad ve mderris gibi devlet hizmetindeki grevlilerle halk kitlelerinin temsilcileri durumundaki tarikat eyhleri ve dervileri arasnda mcadele eksik olmazd. Timurlu hkmdarlarnn Snn olmas ve Snn tarikatlarn bilhassa hruhun ahsnda byk bir koruyucu bulmasna ramen ilik cereyan gittike glenerek XV. yzyln sonunda byk atmalara yol amtr. Nihayet Snnliin temsilcileri ilie kar giriilen mcadelelerde baar gsteremeyecek duruma dm ve randa ilik din grlerini mutaassp taraftarlarndan

saladklar asker gle birletiren, balangta Snn esaslara sahip, ancak zamanla ilie intisap eden Safevlerin ve rann resm mezhebi haline gelmitir. Timur seferleri esnasnda gnlk tutturuyordu. lhanllarda byk gelime gsteren tarihilik Timurlular zamannda da himaye grmtr. Nizmeddn-i m ve erefeddin Ali Yezdnin afernmeleri Timurun baarlarn anlatr. hruhun saltanatnn ilk yllarnda Natanznin telif ettii Mnteabt-Tevr-i Mun genel bir tarihtir. hruh devrinin en byk tarihisi hi phesiz Hfz- Ebrdur. Onun hruha takdim ettii Mecma ile Zbdett-tevr-i Bysungur (Mecmaut-tevr) adl eserleri mehurdur. Abdrrezzk es-Semerkandnin Mala- Sadeyn ve Mecma- Bareyn adl eseri 830 (1427) ylndan sonra verdii bilgiler asndan deerlidir. Hseyin Baykara ve veziri Ali r Nev, Herata hkim olunca Timurlu saray yeniden bir ilim merkezi haline gelmi ve tarih alannda nemli eserler yazlmtr. Bunlardan ilki Mrhndn Ravat-af adl yedi ciltlik kitabdr. Mrhndn torunu Hndmrin abbs-siyeri de deerli bilgiler ihtiva eder. Hseyin Baykara dnemindeki Heratta gnlk hayat Vsfnin Bedyiulveyi adl eseri sayesinde renilmektedir. Bu devirde Farsa iir gerilemeye yz tutmutur. Balca temsilciler olarak Hfz- rz ve Abdurrahman- Cm saylabilir. Ayrca Nimetullh- Vel, Ksm- Envr tasavvuf iirin nemli temsilcileridir. Zengin ehir merkezlerinde ran airlerini tanm olan Timurlu mirza ve beyleri kendi dilleriyle de iirler yazlmasn arzu ediyordu. Bu sayede yazlan iirler, Ali r Nev ile klasik ran rneklerinin mkemmelliine eritii gibi Nev Muhkemetl-lugateyn adl mehur eserini kaleme almtr. XV. yzyl aatay edebiyatnn ilk mhim simas olan Sekkknin divan bugne ulamtr. Fars hkimi Mirza skender adna kaleme ald Mazenl-esrr adl mesnevisiyle tannan Hrizmli Haydar Tilbe Trk-gy lakabyla hret kazanmtr. XV. yzyln ilk yarsnn en gl airi Lutfdir. airleri himaye eden mirzalarn kendileri de Trke iirler yazyordu. Bunlar arasnda Seyyid Ahmed, skender ve Eb Bekir zikredilebilir. Baz beyler adna Uygur alfabesiyle eserler telif edildii de grlmektedir. Mansr Bah 1435te Bahtiyrnmeyi, Melik Bah 1436da Miracnmeyi kaleme alm, yine ayn yllarda Tezkiretl-evliy yazlmtr. Zamanlarnn byk bir ksmn seferlerde geiren Timurlu hkmdar ve beyleri elenceden de geri kalmyorlard. Timurun seferleri srasnda ele geirerek Semerkanta gnderdii sanatkrlar iinde baz algc ve okuyucular da bulunuyordu. bn Arabah, Timur devri hnendeleri arasnda Abdllatif, Mahmud, Cemleddin Ahmed ve Abdlkdir-i Mergnin adlarn sayar. Clavijonun da anlatt gibi kadn ve erkeklerin katld toylar veriliyor, bu arada alglar alnp arklar syleniyordu. Hseyin Baykara devrinde Heratta biriken servet ve bunun salad refah msiki meclisleri dzenlenmesini ve msikiinaslarn oalmasn salamtr. Yine seferler esnasnda Semerkanta gtrlen sanatkrlara ait mimari eserler ve onlarn duvarlarn ssleyen resimler kaynaklarda zikredilir. bn Arabah, Timur devrinin en byk nakka olarak Badatl Abdlhay Hceyi zikretmektedir. Kendisi de hattat olan Mirza Gyseddin Baysungur, Herattaki konan zamann sanat akademisi haline getirmitir. Daha sonra Hseyin Baykara ve Ali r Nevnin ahsnda yeniden koruyucu bulan sanatkrlar ortaya km, tabiat manzaralarn geleneksel unsurlarla birletirerek kitap ressamlnda bir yenilik yapmay baaran Bihzd yetimitir. Yine devlet adamlarnn sanatkrlar korumas sonucunda meydana gelen eserler Batda Timurlu rnesans tabirinin domasna yol amtr.

TMURLU HKMDARLARI Timur 771 (1370) Halil Sultan 807 (1405) hruh 811 (1409) Ulu Bey 850 (1447) Abdllatif 853 (1449) Mirza Abdullah 854 (1450) Eb Said 855 (1451) Ahmed 873 (1469) Mahmd b. Eb Sad 899-906 (1494-1501) Ulu Beyden Sonra Horasanda Hkm Srenler Bbr 853 (1449) Mahmd b. Bbr 861 (1457) Eb Said 863 (1459) Ydigr Muhammed 873 (1469) Hseyin Baykara 875 (1470) Bedzzaman 911-913 (1506-1507)

BBLYOGRAFYA

Nizmeddn-i m, afernme (nr. F. Tauer), Prague 1937; Tcs-Selmn, Tarihnme (trc. smail Aka), Ankara 1988; R. G. de Clavijo, Embassy to Tamerlane: 1403-1406 (trc. G. le Strange), London 1928; Hfz- Ebr, Zbdett-tevrh (nr. Seyyid Keml Hc Seyyid Cevd), Tahran 1372 h., I-II; a.mlf., Mecma, TSMK, Badat Kk, nr. 282; Bbr, Vekyi (Arat), I-II; bn Arabah, Acibl-madr, Kahire 1285; erefeddin, afernme (Abbs), tr.yer.; Ahmed b. Hseyin b. Ali Ktib, Tr-i Cedd-i Yezd (nr. rec Efr), Tahran 1345 h.; Eb Bekr-i Tihrn, Kitb-

Diyrbakriyye (nr. Necati Lugal-Faruk Smer), Ankara 1962-64, I-II; Abdrrezzk es-Semerkand, Mala- Sadeyn (nr. Muhammed ef), Lahor 1946-49, I-II; Cafer b. Muhammed el-Hseyn, Tr-i Kebr, St. Petersburg Public Library, Pers. now. serija, nr. 201; a.e.: Der Bericht ber die nachfolger Timurs aus dem Tar-i kabr des afar ibn Muammad al-Husain (trc. Abbas Zaryab), Mainz 1960; Cm, Nefet, tr.yer.; Devletah, Tezkire-i Devletah (trc. Necati Lugal), Ankara 1963-67, I-II; Abdullah Mervarid, eref-nme, Ktp., nr. F. 87; a.e. (trc. ve faksmile nr. H. R. Roemer), Wiesbaden 1952; Mrhnd, Ravat-af, tr.yer.; Hndmr, abbs-siyer (nr. Celleddin Hm), Tahran 1333 h.; Nizamh, Tr-i ub (nr. Mchid Hseyin Zeyd), New Delhi 1965; Hasan b. ehbeddin Yezd, Cmiut-tevr-i asen, Sleymaniye Ktp., Ftih, nr. 4307; Muizzl-ensb, British Museum, Or., nr. 467; Barthold, slm Medeniyeti, s. 126-128, 131, 142, 239; a.mlf., Hert unter Husein Baiqara dem Timuriden, Leipzig 1938; a.mlf., Orta Asya Trk Tarihi Hakknda Dersler (haz. K. Yaar Kopraman-smail Aka), Ankara 1975; a.mlf., Ulu Beg ve Zaman (trc. smail Aka), Ankara 1997; Munddn-i Natanz, Mnteabt-tevr (nr. J. Aubin), Tahran 1336 h.; Abdlhseyin Nev, Esnd ve Mktebt-i Tr-yi rn ez Timr t h sml, Tahran 1341 h.; Aydn Sayl, Ulu Bey ve Semerkanddaki lim Faaliyeti Hakknda Gysddn-i Knin Mektubu, Ankara 1960; B. Gray, Persian Painting, Geneva 1961; H. Gottfried, Der Historische Gehalt des Nma-yi Nm von Hondamir, Gttingen 1968; Abdlhay Habb, Hner-i Ahd-i Timriyn, Tahran 1356 h.; T. Allen, Timurid Herat, Wiesbaden 1983; B. S. Amoretti, Religion in the Timurid and Safavid Periods, CHIr., VI, 610-655; H. R. Roemer, Tmr in Iran, a.e., VI, 42-97; a.mlf., The Successors of Tmr, a.e., VI, 98-146; a.mlf., Persien auf dem Weg in die Neuzeit: Iranische Geschichte von 1350-1750, Beirut 1989; a.mlf., Timurlular, A, XII/1, s. 346-370; L. Golombek-D. Wilber, The Timurid Architecture of Iran and Turan, Princeton 1988; B. F. Manz, The Rise and Rule of Tamerlane, Cambridge 1989; a.mlf., Family and Ruler in Timurid Historiography, Studies on Central Asian History in Honor of Yuri Bregel (ed. D. DeWeese), Bloomington 2001, s. 57-78; a.mlf., Power, Politics and Religion in Timurid Iran, Cambridge 2007; a.mlf., h Ru, EI (ng.), IX, 197-198; a.mlf., Tmrids, a.e., X, 513-527; J. E. Woods, The Timurid Dynasty, Bloomington 1990; a.mlf., Timurs Geneaology, Intellectual Studies on Islam: Essays Written in Honor of Martin B. Dickson (ed. M. M. Mazzaoui-V. B. Moreen), Salt Lake City 1990, s. 85-126; a.mlf., The Rise of the Tmrid Historiography, JNES, XLVI/2 (1987), s. 81-108; smail Aka, Timur ve Devleti, Ankara 1991; a.mlf., Mirza ahruh ve Zaman (1405-1447), Ankara 1994; a.mlf., Timurlular, Ankara 1995; a.mlf., Timurlular Devleti Tarihi, Ankara 2010; a.mlf., XV. Yzyln lk Yarsnda Timurlularda Zira ve Ticar Faaliyetler, TED, sy. 10-11 (1981), s. 111120; a.mlf., hruh, DA, XXXVIII, 293-295; Timurid Art and Culture: Iran and Central Asia in the Fifteenth Century (ed. L. Golombek-M. Subtelny), Leiden 1992; Shiro Ando, Timuridische Emire Nach dem Muizz al-ansb, Berlin 1992; a.mlf., The Shaykh al-Islm as a Timurid Office: A Preliminary Study, IS, XXXIII/2-3 (1994), s. 253-280; a.mlf., Die Timuridische Historiographie II, SIr., XXIV (1995), s. 210-246; Hseyin Mir Cafer, Tr-i Taavvlt-i Siys, ctim, tid ve Ferheng-yi rn der Devre-i Tmriyn ve Trkmenn, Tahran 1379 h.; Hayrnnisa Alan, Bozkrdan Cennet Bahesine Timurlular (1360-1506), stanbul 2007; M. E. Subtelny, Timurids in Transition, Leiden-Boston 2007; a.mlf., Centralizing Reform and its Opponents in the Late Timurid Period, Ir.S, XXI/1-2 (1988), s. 123-151; Musa amil Yksel, Timurlularda Din-Devlet likisi, Ankara 2009; a.mlf., Timurlu Siyaset (Devlet) Teorisinde Sultan, TAD, XXVIII/46 (2009), s. 231247; a.mlf., Trk Kltrnde Levirat ve Timurlularda Uygulan, Turkish Studies, V/3 (2010), s. 2027-2058; W. Hinz, Timuriler Tarihi Hakknda Menba Tedkiki (trc. M. Altay Kymen), TTK Belleten, VI/21-22 (1942), s. 85-120; F. Tauer, Timurlular Devrinde Tarihilik (trc. Ahmet Ate),

a.e., XXIX/113 (1965), s. 49-69; M. Haidar, The Sovereign in the Timurid State, Turcica, VIII/2, Paris 1976, s. 61-82; M. Rogers, Centralization and Timurid Creativity, OM, XV [LXXVI/2] (1996), s. 533-550; Mustafa Kafal, Timur, A, XII/1, s. 336-346; Halil nalck, Bayezid I, DA, V, 231-234. smail Aka Timurlu Sanat. XIV. yzyln sonlarndan XVI. yzyln balarna kadar Orta Asya ve Dou ran topraklaryla bugnk Afganistan iine alan sahada Timurlular nemli sanat faaliyetleri meydana getirmitir. Bilhassa mimari ve kitap sanatlar olarak da minyatrn deer kazand Timurlu devri sanat ran, Orta Asya, Afganistan ve hatta Bbrller devrinde Hint slm sanatnn gelimesinde rol oynamtr. slm sanat bakmndan nemli eserlerin meydana getirildii bu dnem iinde tam bir merkezlikten bahsetmek mmkn olmasa bile Timurlular devri sanat, mahall farkllklarn bir btn meydana getirecek biimde bir araya getirilmeye alld geni kapsaml bir sentez tekil etmesiyle dikkat ekmektedir. Gz alc eserlerin yapld yerler arasnda Timurlu sanatnn genel anlay erevesinde ayr ve bamsz tavrlar gsteren sanat merkezleri domutur. Bylece Semerkant, Herat ve bir lde raz deiik tutumlarn sergilendii sanat merkezleri haline gelmitir. Baehir Semerkantta ran ve Orta Asyal sanatlarn yan sra Hindistan, Anadolu ve Suriyeden getirilmi sanatlar da bulunuyordu. Timur devrinde yegne sanat merkezi olan Semerkant nemli eserlerle donatlmtr. Timurlu sanatnn ikinci parlak devri Timurun kk olu hruhun tahta kyla balar ve onun hkimiyeti boyunca devam eder. hruh dnemi Timurlularn siyasal, kltrel ve sanat faaliyetleri asndan en gl devridir. Zira hruhun bizzat kendisi ve hanm Gevher ad bata olmak zere oullar dnemin nde gelen sanat hmileri durumundadr. hruhun oullar arasnda zellikle babasnn nibi sfatyla Semerkantta otuz sekiz yl hkm sren Ulu Bey ve Heratta babasna yardm eden Gyseddin Baysungur nde gelmektedir. hruh devrinde baehir hkmdarn daha nce nib olarak bulunduu Herata nakledilmise de Ulu Bey, Timurlularn bu gzde ehrinin itibarn srdrmesine destek olmutur. hruh ve Ulu Beyin vefatnn ardndan meydana gelen karklklar yznden duraklama geiren sanat faaliyetleri Semerkantta Sultan Eb Said Mirza Han ve Heratta Hseyin Baykara devrinde yeniden canlanmtr. Hseyin Baykarann lmnden sonra oullar Muzaffer Hseyin Mirza ile Bedzzamann ortak dneminde devletin varl son bulmutur. Ancak Timurlu Bbrller Hindistanda, Safevler randa bu devrin izlerini srdrerek sanatta yeni gelimeleri gerekletirmilerdir. Mimari. Timurlu mimarisi kendine has zellikleri hemen tehis edilebilen bir yapya sahiptir. Orta Asya ve randa daha nceki devirlerde hkm sren devletlerin sanatlarndan etkilenen Timurlu mimarisi bilhassa geni klliyeler oluturan eserleriyle tannmaktadr. Genelde trbe, mescid ve medrese, dergh gibi blmleri i ie barndran bu eserlerin bata gelen zelliklerinden biri nceki dnemlere gre ok daha fazla srl tula, mozaik ve inilerle renkli ve zengin biimde tezyin edilmi olmas, bunun dnda yksek kasnaklar zerinde yer alan soan biiminde gsterili d kubbe ve ierideki yksek i kubbeden meydana gelen kubbe sisteminin Timurlulara has bir zellik kazanmasdr.

Timurlu mimarisi iinde hi phesiz ilk srada gelen yaplar trbelerdir. Timurlu trbe mimarisinin en erken ve muhteem rneklerini barndran Semerkanttaki h- Zinde Klliyesi, Timurlulardan baz nemli kiilerin trbelerini barndrmaktadr. Kusem b. Abbasn trbesi etrafnda teekkl etmi olan trbeler, mescidler ve medreselerden oluan bu klliye 1371-1436 yllar arasnda mimari faaliyete sahne olmutur; zengin mozaik ve srl iniler, ayn zamanda yaygn biimde kullanlan srl tula tezyinatyla gz alan yksek kasnakl trbeleriyle mehurdur. Klliyede yer alan takaplar, Timurlu mimarisinin byk ehemmiyet verdii bu mimari elemann en gzel rnekleri arasnda yer almaktadr (bk. H- ZNDE). Semerkantta 1380-1390 yllarna tarihlenen Ruhbd Trbesi kare planl bir alt mekn zerinde sekizgen tamburun tad bir kubbeyle rtldr. Timurun hkimiyeti esnasnda yaplan trbe ve ona bal mimari blmlerden meydana gelen eserlerin en mehuru Gr- Emrdir. Klliye hankah, medrese, trbe ve deiik blmlerden oluan bir btndr. lk inasna 1399da balanmtr. Timurun gzde torunu Muhammed Mirzann naann defnedilmesi iin bir trbe ina edilmesine Timurun emriyle 1404 ylnda karar verilmitir. Timurlu hnedanndan en nemli kiilere ait kabirlerin bulunduu trbeye 1405teki vefatnn ardndan Timurun naa da gmlmtr. Trbede ayrca Timurun oullar Mran ah ve hruh ile birlikte dier iki torunu Pr Muhammed Mirza ve Ulu Bey, hocas Aziz Nur Seyyid Bereke gmldr (bk. GR- EMR). Timurun Hindistan seferini ebedletirmek iin bir mehed olarak yaptrd Bb Hanm Camii (1399-1405) yksek kubbeleri, eyvanlar, dier mimari elemanlar ve muhteem tezyin ini kalntlaryla gz dolduran bir yapdr (bk. BB HANIM CAM). Semerkantta 1417de Ulu Bey tarafndan inas balatlan ve 1420de tamamlanan, o zamanlar bir klliye tekil ettii bilinen medrese slm mimarisinde mstesna bir yere sahiptir. Drt eyvanl medrese planna uyularak yaplan bina, Ulu Beyin 1417de Buharada ina ettirdii baka bir medrese rnek alnp yaplmtr. Binann kelerindeki kubbeli dershanelerin tekil edilii ve devs llerdeki cmle kaps, kelerinde bulunan minarelerle ihtiaml bir grne sahip olan binann gz alc ini mozaik tezyinat da istisna hususiyetler gstermektedir. Ulu Beyin Semerkantta yaptrd eserler arasnda 1409 tarihli rasathne de nemli ilm faaliyetlerin gerekletirildii bir yapdr. Gevher ad tarafndan Mehedde mimar Kvmddin b. Zeynddin rzye ina ettirilen Gevher ad Camii 821de (1418) tamamlanmtr. Drt eyvanl cami bir trbe ile ilikili olarak yaplmtr. Zengin mozaik ini ve srl tezyinata sahip caminin kble n meknn rten kubbesi ve kble eyvan byk lleriyle ihtiaml grnmektedir (bk. MEHED ULUCAM). Gevher adn ayn mimara yaptrd dier bir bidev eser olan Gazurgh Herattadr ve Pr-i Herat (Abdullah- Ensr) Trbesiyle irtibat halinde mescid ve derghtan meydana gelmektedir. Drt eyvanl medrese planndan ilham alnarak dzenlenen bina 829da (1426) tamamlanm olup allmn dnda bir mimari tertibat vardr. Yksek bir cmle kaps bulunan eserde zengin mozaik ini tezyinata rastlanmaktadr. Heratta Gevher ad tarafndan Kvmddin rzye yaptrlan dier bir eser de Gevher ad Medresesidir (1434). Bugn harap haldeki drt eyvanl medresede bir trbeye de yer verilmitir. Gevher ad ve Sultan hruhun olu Gyseddin Baysungur burada defnedilmitir. hruh devri mimarisinin en nemli yaplarndan biri de drt eyvanl plan ile deerli bir eser kabul edilen Hargirddeki Gysiyye Medresesidir (1438-1445).

Anavda Cemleddin Klliyesi (1452-1456) Timurlu mimarisinde son dnemin en nemli eserlerinden biridir. Gnmzde iyice harap durumda bulunan klliye zellikle caminin rt sistemi ve cephe dzenlemesiyle dikkat ekicidir. 864 (1460) ylndan sonra ina edilmesi muhtemel Belhteki Eb Nasr Farsa Klliyesi de Timurlu geleneine bal kalan bir eserdir. Timurlu mimarisinin son devrinin dikkate deer eserlerinden biri olan Semerkanttaki rethne, Sultan Eb Saidin hanmlarndan biri tarafndan sllenin kadnlarnn defnedilmesi iin yaptrlm bir trbedir (1460-1464). Bu eser, merkez bir kare orta mekn ve ona balanan dikdrtgen biiminde iki yan mekndan meydana gelmekte, orta meknn stnde Timurlu geleneine uygun yksek kasnakl kubbe yer almaktadr. Yksek cmle kapsyla da dikkat eken binann orta meknna balanan yan ksmlardan biri mescid, dieri miyanhnedir. Boyal stuko tezyinata sahip yapnn dikkate deer zellii eitli kemerler ve bunlar tayan desteklerle salanan farkl mimari rt sistemidir. Hemen hemen ayn tarihe ait olmas muhtemel Semerkanttaki Aksaray ismiyle tannan okgen planl trbenin de benzeri bir rts vardr. 1460-1502 yllar arasnda ina edilen Gaznedeki Ulu Bey olu Abdrrezzk Trbesi bir orta mekn ve ona balanan yan ve ke meknlaryla Tac Mahalin ncsdr. Timurlu saraylar hakknda tarih kaytlarda ve seyahatnmelerde eitli bilgilere rastlanmaktadr. Bunlar arasnda Timurun Semerkant ve civarnda yaptrd, Gk Saray adyla anlan drt katl kk, B- Dilg adl bahede bulunan byk kkle birlikte Nak-i Cihn, B- enr, B- iml ve B- Bihit ile Semerkant evresinde Kete ehrisebzdeki saray hakknda bilgi edinilebilmektedir. ehrisebzdeki sarayn kalntlar halen mevcut olup saraya ait bir eyvan kemeriyle birlikte ayaktadr. Tuladan yaplan eyvann srl tula ve ini mozaik tezyinat gz alcdr ve Timurlu saraylarnn da kamu binalar ve trbeler gibi tezyin edildiini gstermektedir. Tarih kaytlarda ad geen dier bir saray Ulu Beyin, Semerkantta yaptrd Bmeydan iinde yer alan ve ihilstun ismiyle bilinen kkdr. Mimari Tezyinat, Hat, Minyatr ve El Sanatlar. Timurlular, blgenin mimari geleneinde nemli bir yeri olan tula malzemeyle ina ettikleri yaplar deiik tekniklerle retilmi ini ve srl tulalarla sslemitir. Mozaik inilerle birlikte sr alt ve sr st tekniiyle yaplm para, levha ve pano iniler yaygn olmakla birlikte kalplanm ve srlanm kk ve byk para tulalar da tezyinata byk lde katk salamtr. Kullanlan ini ve srl tula malzemeye bal ekilde ok renkli bir tezyinat gsteren Timurlu mimari eserlerinde kompozisyonlarn esasn bitki, yaz ve geometrik motifler tekil etmektedir. Bunun yannda din d binalarda minyatr benzeri resimlere de yer verildii anlalmaktadr. Timurlu mimarisinin bina ilerinde stuko sslemeler de kullanlmtr. Yaplar zengin renkli boya ve kalem ii tezyinata sahiptir. Hemen hemen btn mimari eserlerin en nemli tezyin eleman olan hat rnekleri bata kf deiik tarzlarda yazlmtr. Hattatla byk deer veren Timurlu hnedan iindeki birok ahsiyetin bizzat hattat olmas dikkat ekicidir. zellikle Timurun torunu ve hruhun olu Baysungurun yazd bilinen hat rnekleri bugne ulamasa da kaynaklarda bunlardan vgyle sz edilmekte, onun hattatla ve minyatr sanatna ilgi duyarak nakka ve hattatlara bakanlk yapt kaydedilmektedir. Kaynaklarda ad geen dier bir hattat brhim b. hruh Sultandr. Tarih kaytlarda zikredilen birok hattat arasnda zellikle Baysungurun emrinde alan Cafer-i Tebrz hem hattat hem Mirzann kurduu kitap atlyesinin miri sfatyla dikkat ekmektedir. Dier bir hattat olarak Heratta Hseyin Baykarann saraynda alan Mr Ali Mehed n plana kmaktadr.

Timur devrine ve Timura atfedilebilecek rnek pek bulunmasa da Timurun resim ve minyatre alka duyduu bilinmektedir. O dnemde yaplm baz trbelerde rastlanan manzara resimleriyle birlikte tarih kaytlarda Timurun B- iml, B- Dilg kklerinin resimlerle tezyin edildiinin bildirilmesi nem tamaktadr. Saraylarda mevcut resimlerin Timurun kendisinin, oullarnn, hanmlarnn, askerleri ve silh arkadalarnn portrelerini, savalarn ve ald ehirleri gsterdii anlalmaktadr. B- Dilgdaki resimlerin zellikle Hindistan seferi iin yapld kesinlikle bilinmektedir. Bu resimleri izen kiinin Badattan getirilen Abdlhay Hce adl bir minyatrc olduu ve Timurun hizmetinde faaliyet gsteren atlyenin banda bulunduu tesbit edilmektedir. Minyatr sanatnn en gl devri hruhun hkimiyetine rastlamaktadr. Baehir Heratta kendisine ait kitap yazma ve resimleme atlyesi olduu gibi olu Baysungurun da kendi idaresi altnda nakkalar ve hattatlardan mteekkil bir atlyesi vard. Herattaki bu faaliyet yannda razda nce Timurun torunlarndan skender Sultann, daha sonra dier torunu brhim Sultann ynetiminde bir atlye mevcuttu. Bu ehirlerdeki minyatr okullarndan razn daha serbest ve ahs anlayna kar Herat resm ve ciddi bir ifade biimini kabul etmiti. Heratta da iki atlyenin birbirinden farkl anlaylar ortaya koyduu eserlerden anlalmaktadr. 1434te Baysungurun vefat zerine emrinde alan nakka ve hattatlar dalm, bir ksm Semerkanta Ulu Beyin yanna gitmitir. Bu devirde faal olduu tarih kaytlarda bildirilen hattat ve nakkalar arasnda Emr h, Gyseddin Nakka, Mevln Hall (Emr Hall) ve Sultan Ali Bverdnin isimleri ne kmaktadr. ok istisna bir sanatkr diye nitelendirilen Mevln Hall ile 1420-1423 in sefret heyetinde yer alan ve grdklerini resmetmesi istenen Gyseddinin mevkileri dikkat ekmektedir. Timurlu minyatr sanatnn son parlak devri, XV. yzyln son eyreinde Hseyin Baykarann idaresi altnda Heratta ortaya km olup slm ve ran minyatrnn en mehur sanatkrlarndan biri saylan Bihzdn ismiyle btnlk arzetmektedir. 1467den itibaren faal olduu bilinen Bihzd, Timurlularn yklnn ardndan Safevlerin hizmetine girmi, Timurlu minyatr anlayn bu hnedana naklederek ok nemli bir grev ifa etmitir. nceleri Celyirlilerden gelen etkilerle teekkl edilen Timurlu minyatr sanat, XV. yzyln ilk eyreinde inle artan mnasebetler dolaysyla in resminden de tesirler alm ve yeni bir sentez ortaya kmtr. Bihzdn temsilciliini yapt son dnemde btn bu etkilerle ve onun kendi ahs tutumuyla farkl bir slp domutur. Orta Asya ahsiyetinin daima kendini hissettirdii Timurlu minyatrleri iir sanatnn nemli lde etkisine ak kalm olup sf kaynakl mistik bir ifadecilii benimsemitir. Bu devirde nisbeten daha dnyev bir hususiyet kazanmakla beraber Timurlu minyatrlerinde ifade edilen lem grnmeyen lemin hayalinden baka bir ey deildir. Timurlu hal ve kumalar hakknda bir fikir ileri srmek ok zordur. Ancak bu sanat kollarnda da faaliyette bulunulduu ve gzel rneklerin ele alnd minyatrlerden anlalmaktadr. Halclkta nceleri geometrik sslemeler ve motiflerin hkim olduu, kf kitbeli bordrlerle desteklenen hallarn yerine XV. yzyln son eyreinden itibaren bitki ve kvrml dal motiflerinin yer ald bir baka uygulamaya geildii grlmektedir. Minyatr sanatndan nemli lde tesirler alan son devir hallar Safev halcl iin nemli bir k noktas tekil etmitir. Timurlu metal sanat da gzel rneklerle temsil edilmektedir. in etkilerinin aka belli olduu bir grup metal eserle birlikte bilhassa dkme pirin kaplar Timurlu anlayn aksettirmektedir. Dkme pirin kaplar zerinde mevcut bitki ve geometrik sslemeyle beraber kullanlan yaz rnekleri Timurlu tezyin anlayna ok uygun bir karakter gstermekte ve yazlarda stnde bulunduu kabn grevi hakknda bilgi verildii gibi iirlerden alnan ibarelerle birlikte mistik ifadelere de rastlanmaktadr. ini ve srl tula

tekniklerinde ok ilerlemi bulunan Timurlu sanat ortamnda seramiklerin de nemli bir yer igal ettii muhakkaktr. Fakat elde mevcut snrl miktardaki eserlerden ancak XV. yzylda in etkisiyle yaplan seramiklerle ilgili bilgi edinilebilmektedir.

BBLYOGRAFYA

L. Binyon v.dr., Persian Miniature Painting, New York, ts. (Dover Publication), s. 49-61; R. Byron, Timurid Monuments in Afghanistan, 3rd International Congress of Iranian Art and Archaeology, Leningrad 1935, s. 34-38; a.mlf., Timurid Architecture, A Survey of Persian Art (ed. A. U. PopePh. Ackerman), Tehran 1977, II, 1119-1164; S. N. Polupanov, Arkhitekturnye Pamiatniki Samarkanda, Moskva 1948; E. Khnel, Dou slm Memleketlerinde Minyatr (trc. Suut Kemal Yetkin-Melahat zg), Ankara 1952, tr.yer.; a.mlf., Die Baysonghar-Handschrift der Islamischer Kunstabteilung, Jahrbuch der Knigliche Preussischer Kunstammlungen, LII, Berlin 1931, s. 135152; I. V. Stchoukine, Les peintures des manuscrits tmrids, Paris 1954; R. Pinder-Wilson, Persian Painting of the Fifteenth Century, London 1958; a.mlf., Timurid Architecture, CHIr., VI, 728-759; G. A. Pugacenkova, Semerkand-Buhara, Moskva 1961; a.mlf., Chefs-doeuvre darchitecture de lAsie centrale: XIVe-XVe sicle, Paris 1981; a.mlf., The Architecture of Central Asia at the Time of Timurids, Afghanistan, XXII/3-4, Kabil 1970, s. 15-27; K. A. Shakurin, Eshcherieraz o porabenii Timura, Materialni po storii Uzbekistana, Tashkent 1963, s. 114-122; D. Hill-O. Grabber, Islamic Architecture and Its Decoration, Chicago 1964, tr.yer.; Iu. Z. Shvab, K istorii slozheniia severnoi gruppi ansambliia Shahki-zinda, storiia Material noi Kulturi Uzbekistana, Tashkent 1964, s. 139-154; a.mlf.-N. B. Nemtseva, Ansambl Shahkh-i Zinda, Tashkent 1979; T. W. Arnold, Painting in Islam, New York 1965, tr.yer.; I. E. Pletnev, Formirovanya slozhinikh arkhitekturnikh kompleksov u mavzoleev Qusam ibn Abbasi i Gur Emir, Materiali i issledovaiia po istorii i restauratsii arkhitekturnikh pamiatnikov materialnoi kulturi, Tashkent 1967, s. 43-62; C. P. Haase, Temuridische Baukunst, Westturkestan Referate zur Turkologischen Exkursion 1966, Hamburg 1968, I, 120-159; H. Liele, Das Observatorium Ulugh Beys in Semerkand, a.e., I, 160164; Y. N. Aleskerov-G. I. Babacanova, Samarkand, Samarkand 1970; Y. Aleskerov-I. Oumniakov, Samarqand: Guide illustr, Moskva 1973; B. N. Zasypkin, Voprosy izucheniia i restavratsii ansamblia Shakhi-Zinda, Zodchestvo Uzbekistana, Tashkent 1970, II, 72-108; D. Brandenburg, Samarkand, Berlin 1972; E. Knobloch, Beyond the Oxus, Archeology, Art and Architecture of Central Asia, London 1972, tr.yer.; Nosratallah Meshkati, A List of the Historical Sites and Ancient Monuments of Iran (trc. H. A. S. Pessyan), [bask yeri ve tarihi yok], tr.yer.; R. Grousset, Bozkr mparatorluu (trc. M. Reat Uzmen), stanbul 1980; T. Allen, A Catalogue of the Toponyms and Monuments of Timurid Herat, Cambridge 1981; L. Golombek, From Tamerlan to the Taj Mahal, Essays in Islamic Art and Architecture in Honor of Katharina Otto Dorn (ed. Abbas Daneshvari), Malibu 1982, s. 43-50; a.mlf., Tmrids, EI (ng.), X, 519-523; a.mlf.-D. Wilber, The Timurid Architecture of Iran and Turan, Princeton 1988, I-II; L. P. Elwell-Sutton, A Royal Timurid Nativity Book, Logos Islamikos: Studia Islamica in Honorem Georgii Michaelis Wickens (ed. R. M. SavoryD. A. Agius), Toronto 1984, s. 119-136; Architecture of the Islamic World (ed. G. Mitchell), London 1984, tr.yer.; Suut Kemal Yetkin, slm lkelerinde Sanat, stanbul 1984, s. 52-54, 81-83, 96-97,

164-167, 196-197; J. Hoag, Islam, Stuttgart 1986, s. 137-151; F. Spuhler, Carpets and Textiles, CHIr., VI, 698-728; B. Gray, The Pictorial Art in the Timurid Period, a.e., VI, 843-877; a.mlf., Painting under the Timurids, Journal of the Iran Society, I (1950), s. 23-29; A. P. Kolbincev-L. Y. Mankobskaya, Po Drevnim Groda Uzbekistana, Moskva 1988; T. W. Lentz-G. D. Lowry, Timur and Princely Vision: Persian Art and Culture in the Fifteenth Century, Los Angeles 1989; Z. SchubertSoldern, Das Grab Timur in Samarqand, OA, I (1911), s. 131-139; N. A. Nemtseva, The Origins and Architectural Development of the Shah-i Zinda, Iran, XV, London 1977, s. 51-73; B. Brentjes, Grabungen am Schah-i Sinda im Samarkand, Das Altertum, XXIV, Berlin 1978, s. 95-96; J. Feeney, Memories of Samarkand, Saudi Aramco World, XXXV/4, Houston 1984, s. 34-41; J. Lawton, The Golden Road, a.e., XXXIX/4 (1988), s. 27-35. A. Engin Beksa

TMURTA, Faruk Kadri


(1925-1982) Trk dili bilgini, yazar. Kiliste dodu, Kara Timurta Paa torunlarndan Avukat Kadri Beyin oludur. lk renimini Kiliste yapt. 1942de stanbul Kabata Lisesinden, 1946da stanbul niversitesi Edebiyat Fakltesi Trk Dili ve Edebiyat Blmnden mezun oldu. eyhnin Hsrev rini adl almasyla doktorasn verdi ve ayn blmde asistanla tayin edildi (1950). 1954-1956 yllarnda Pariste Bibliothque Nationaledeki Trke yazmalar zerinde aratrmalarda bulundu. Dnnde eyh ve adalarnn Eserleri zerinde Gramer Aratrmalar adl teziyle doent oldu (1959). Bu arada Osmanl Trkesi ve Eski Anadolu Trkesiyle ilgili ders kitaplar hazrlad. Osmanlca Grameri adl almasyla profesrle ykseltildi (1967). Edebiyat Fakltesinde Trk dilinin tarih dnemlerine ait dersleriyle birlikte ktisat Fakltesi Gazetecilik Enstits, Yksek retmen Okulu ve Trk Msikisi Devlet Konservatuvarnda Trk dili ve edebiyat dersleri verdi; eitli dergilerle baz gazetelerde yazlar yazd. Trk Kltr Oca, Muallimler Birlii, Kilis Kltr ve Dayanma Dernei bakanl yapt; Trk Kltrn Aratrma Enstitsnn kurucular arasnda yer ald; Trkiyat Enstits mdr yardmcl grevinde bulundu. Mill Eitim Bakanlnn 1000 Temel Eser Serisi ile Kltr Bakanlnn eitli yayn komisyonlarnda alt. Demirta olan soyadn 1953te Timurta olarak deitiren Faruk Kadri Timurta 25 Ocak 1982de geirdii ksm bir felcin ardndan 4 Temmuz 1982de vefat etti; Edirnekapda Sakzaac ehitliine defnedildi. Kltrl bir aileden gelen Timurta kk yatan itibaren babasndan faydalanm, daha sonra Kilisin tannm limlerinden eyh Vkf Efendi ile Hac Mustafa Efendiden din ve tasavvuf bilgilerle Farsa dersleri almtr. Lise yllarnda Hatemi Senih Sarptan felsefe, mantk ve sosyoloji; Hfz Tevfik Gnensay, Faruk Nafiz amlbel ve Nihad Smi Banarldan edebiyat okumutur. Hisar, stanbul, stanbul ehremneti, arkiyat Mecmuas, Trk Yurdu, Trkiyat Mecmuas, Tercman ve Son Havadis gibi gazete ve dergilerde Trk dili, Trk edebiyat, mill kltr ve lke meseleleri zerine birok yaz yazm, zellikle eski Trk kltrnn gen nesillere tantlmas ve aktarlmas yolunda gayret gstermitir. Trkenin yozlamas ve fakirlemesine kar km, bu konuda yazlar yazm, konferanslar vermi, o dnemde belli bir zihniyetin ynetiminde olan Trk Dil Kurumu yerine tarafsz bir dil akademisinin kurulmas iin mcadele etmitir. Bunun yannda mill, din ve kltrel deerlerin yaatlmas yolunda yazlar kaleme alm, bu dorultuda zaman zaman bir ksm yazarlarla polemiklere girmitir. Faruk Kadri Timurtan asl deeri bir ilim adam olmas kadar bir fikir ve dava adam olmasndan, ilme, kltre, treye, rf, ahlk ve dine dayal bir milliyetilik anlayn savunmasndan kaynaklanmaktadr. Lise yllarndan itibaren hece ve aruz vezniyle iirleri yaymlanm olmasna ramen sonraki yllarda iiri brakarak bir ksm denemelerle sanat, edebiyat, dil ve kltr meseleleri zerinde yorumlar yapm, farkl grler ileri srmtr. Trk edebiyatnn eski dnemlerinden balayan ve 1970lerin aktel sorunlarna kadar uzanan ilgi alan yeni yaymlanan kitaplar, sahnelenen oyunlar, edebiyat dlleri, edeb ahsiyetlerin lm ve lm yl dnm, edebiyat toplantlarn da iine almaktadr.

Eserleri. Ali r Nevnin Trk Diline Hizmetleri (stanbul 1962), Mehmed kif ve Cemiyetimiz (stanbul 1962), Osmanlca I: Eski Yaz-Gramer-Metinler (stanbul 1962), eyhnin Hsrev rini: nceleme-Metin (stanbul 1963, 1980), Osmanlca Grameri: Eski Yaz ve ml-Arapa, Farsa, Eski Anadolu Trkesi, Aruz (stanbul 1964; Osmanlca I: Eski Yaz-Gramer-Metinler adl kitabn baz blmlerini geniletmek ve yeni blmler ilve etmek suretiyle yaplm basksdr), Dil Dvs ve Ziya Gkalp (stanbul 1965), eyh-Hayat ve Eserleri: Eserlerinden Semeler (stanbul 1968), kinci Dil Kongresi ve Akademi (stanbul 1969), Sleyman elebi, Mevlid: Vesletn-nect (Ankara 1970), Peyami Safadan Semeler (stanbul 1970, Ergun Gze ile birlikte), eyhnin Harnmesi (stanbul 1971, 1981), Mill niversite ve Reform (stanbul 1972), Yunus Emre Divan (stanbul 1972), Tarih Trkiye Trkesi Aratrmalar I: Yeni Osmanlca Metinleri (stanbul 1972), Tarih Trkiye Trkesi Aratrmalar II: Klsik ve Eski Osmanl Trkesi Metinleri (stanbul 1974), Trkemiz ve Uydurmaclk (stanbul 1977), Eski Trkiye Trkesi: XV. Yzyl, Gramer-MetinSzlk (stanbul 1977, 1981, 1994), Trk Dili (Ankara 1977, Muharrem Ergin ve Mehmet Kaplan ile birlikte), Tarih Trkiye Trkesi Aratrmalar II: Osmanl Trkesine Giri, Eski Yaz-GramerAruz-Metinler (stanbul 1977; Tarih Trkiye Trkesi Aratrmalar I: Yeni Osmanlca adl kitabn, gramer ve aruz konular ilve edilmek suretiyle geniletilmi basksdr), Uydurma Olan ve Olmayan Yeni Kelimeler Szl (stanbul 1979), Tarih Trkiye Trkesi Aratrmalar III: Osmanl Trkesi Grameri Osmanlca Grameri (Eski Yaz ve ml-Arapa, Farsa, Eski Anadolu Trkesi) (stanbul 1979), Tarih inde Trk Edebiyat (stanbul 1981), Dil Dvs (Burhan Bozgeyikin Faruk Kadri Timurtala yapt mlkat, stanbul 1981, 1995), Bk Divanndan Semeler (Ankara 1987), Diller ve Trkemiz (haz. Mustafa zkan, stanbul 1996), Sanat-Edebiyat Dnyasndan (haz. Mustafa zkan, stanbul 1997), Makaleler, Dil ve Edebiyat ncelemeleri (haz. Mustafa zkan, Ankara 1997).

BBLYOGRAFYA

Mustafa zkan, Faruk Kadri Timurta: Hayat-Eserleri-Eserlerinden Semeler, Ankara 2000; Nail Tan, Derlemeler-Makaleler: Halk Bilimi (Folklor)/Halk Edebiyat-Genel, Ankara 2007, I, 241-242; Trk Edebiyat, sy. 106, zel say, stanbul 1982; Mertol Tulum, Prof. Dr. Faruk K. Timurtan Hayat ve Eserleri, TKA (Prof. Dr. Faruk Kadri Timurtan htrasna armaan), XVII-XXI/1-2 (1983), s. IX-XIX; TDA, sy. 27, Faruk Kadri Timurta zel says (1983); Timurta, Faruk Kadri, TDEA, VIII, 354-355. Mustafa zkan

TMURTA PAA
(. 806/1404) Osmanl beylerbeyi. Kaynaklarda Kara lakabyla anlmakta olup ilk Osmanl vezirlerinden biri kabul edilir. Tarih gelenee gre ailesi Osman Beyin silh arkadalarndan Aykut Alpe dayanr. Babas Aykut Alpin olu Kara Ali Bey olarak gsterilir; ancak bu bilgilerin teyidi gtr. Hayatnn ilk dnemleri ve faaliyetleri hakknda bilgi yoktur. Babasyla birlikte Marmarann gney sahillerinde ftuhatta bulunduu ve Sleyman Paa ile Rumelide seferlere katld belirtilirse de bu bilgiler yine ilk Osmanl kaynaklaryla teyit edilememektedir. Hoca Sdeddin Efendi onun Orhan Bey zamannda 1334 yl civarnda Gemlikin alnmasnda rol oynadn ve Rumeli yakasna geen ilk beyler arasnda olduunu belirtir. Fakat bu bilgiler de phelidir. Ner ve Rh tarihlerinde ise ad, I. Muradn clsu srasnda yahut Rumeli yakasna ikinci geiinde ehzade Bayezidin yannda, belki de onun lalas sfatyla Bursada muhafaza hizmetinde kalmas dolaysyla geer. Daha sonra muhtemelen I. Muradn emriyle Lala hin Paa ile beraber Tunca nehri boyunca yaplan fetihlere katld; birlikleriyle Yenice-i Kzlcaaa ile (Elhovo) Yanboluyu ele geirdi ve Edirneye dnd (1367-1369 aras). Ardndan Edirnede vefat eden Lala hin Paann yerine Rumeli beylerbeyi oldu. Bu grevde iken I. Muradn emriyle, Saruhan-ilinde bulunan konar ger Trkmenleri Serez ve Vardar ovalarna yerletirdii gibi Manastr, Pirlepe, tip kalelerini ald (784/1382); Epir blgesinde fetihler yapt; Epir idarecisi Carlo Tocconun topraklarna girdi (Karl-ili blgesi); buradaki ehirlere saldrd; Artay bask altnda tuttu. Ayrca Gney Arnavutlukta Savra (Muzakiye) ovasna indi. Buradaki savata Balay ar bir yenilgiye uratt (787/1385). Cenevizlilerle yaplan antlama metinlerinde I. Muradn yannda adnn zikredilmesi hretinin iyice arttn ve Osmanl Beyliinin nde gelen asker liderleri arasnda yer aldn gsterir. I. Muradn Karaman seferi dolaysyla Anadolu yakasna geen Timurta Paa, Ktahyada padiah ile bulutu. Nerye gre I. Muradn Karamanoullar ile yapt Frenk Yazs sava srasnda (788/1386) Germiyan askerleriyle birlikte merkezde yer ald ve ilk Karaman hcumlarn karlad gibi savan kazanlmasnda nemli rol oynad. Hatta savata Karamanolu Aleddin Ali Bey ile kar karya geldi, onunla yapt mcadeleyi kazand. Bunun zerine I. Murad, Aleddin Ali Beyden kalan eyalar ve dier mallar kendisine verdi. Bu baarsnn ardndan Timurta Paann vezirlik makamna getirildii bilgisi ise pheli grnmektedir. Baz kaynaklarda adnn gememesine ramen onun 1389daki Kosova savana Rumeli beylerbeyi sfatyla katld dnlebilir. Fetihnmeye gre sava srasnda ehzade Bayezid ile birlikte sa kolda yer almt. Savatan sonra I. Muradn lm ve yerine Yldrm Bayezidin geiiyle nfuzunu daha da arttrm olmas muhtemeldir. Clsunun ardndan Yldrm Bayezidin Srbistana akna gnderdii Timurta Paa Kratova maden blgesine inerek buralar yamalad ve Edirneye dnd. Ksa bir sre sonra Anadolu yakasndaki Yldrm Bayezid tarafndan Bursaya arld. 1390 knda Anadolu beylikleri ve Alaehir zerine yaplan harekta katld. Nerye gre bunun ardndan Eflak seferine kmak iin Rumeli yakasna geen Yldrm Bayezid Anadolu beylerbeyiliini verip onu Ankara sancana yollad. Bylece tekil

edilen Anadolu beylerbeyiliinin ilk idarecisi oldu (1393). Bu grevde iken Karamanolu Aleddin Beyin basknna urayarak esir dt ve bir mddet Konyada mahpus kald. Olay renen Yldrm Bayezidin Anadoluya geii srasnda iyi niyet gsterisi olarak Aleddin Bey tarafndan serbest brakld, ayrca kendisine padiaha gtrlmek zere trl hediyeler verildi. smail Hakk Uzunarl, burada ad geen Timurtan Sar lakabyla anlan baka bir Timurta Paa olduu grnde ise de kaynaklar, Anadolu beylerbeyi sfatyla Karaman seferinde rol oynayan kiinin Kara Timurta Bey olduu yolunda mttefiktir (Rh Trhi, s. 393-394). Timurta Paa daha sonra Yldrm Bayezidi, Alaehirin alnmasnn ardndan artk srann stanbula geldiini syleyerek stanbulun fethi iin tevik etti. stanbul kuatmasnda bulundu, fakat Hal kuvvetlerinin Niboluya yrmesi yznden kuatma kaldrld. Nibolu Fetihnmesine gre bu savata Anadolu beylerbeyi sfatyla yer almt. Savan kazanlmasnn ardndan muhtemelen tekrar Anadoluya dnd ve 1397de Yldrm Bayezidin Karaman seferine katld. Kaynaklara gre Akay savanda esir den Aleddin Bey ona teslim edilmi, o da muhtemelen daha nce esir alnmasna kar duyduu intikam hisleriyle onu katlettirmiti. Kaynaklarda Yldrm Bayezidin bu olaya ok zld kaydedilir. Bundan sonra gzden dt, yall sebebiyle artk bir daha kendisine grev verilmedi. Ankara Savanda ve savan ardndan meydana gelen karklk yllarnda nerede olduu konusu ak deildir. Baz Osmanl kaynaklarnda Timurta Paann da Ankara Savana katldndan ve oullaryla birlikte Timura esir dtnden, Ktahyadaki hazinede bulunan para ve mallar dolaysyla Timur tarafndan azarlandndan, hatta savata hayatn kaybettiinden sz edilirse de bunlarn doru olmas ihtimali zayftr. Zira onunla birlikte iki Timurta Paa daha kaynaklarda zikredilmi ve yaplan aratrmalarda bunlar birbirine kartrlmtr. Muhtemelen ya ilerledii iin idar ilerden ekilen Timurta Paa son yllarn Bursada geirmitir. Nitekim Ramazan 806da (Mart 1404) burada vefat ederek yaptrd caminin yanndaki trbesine gmld. Trbe kitbesinde kendisinden melklmer eklinde bahsedilmesi dikkat ekicidir. Gnmzde Bursadaki Timurta mahallesi onun adndan gelir. Uzun yllar nemli grevlerde bulunan Timurta Paa baz kaynaklarda yeni asker tekiltn oluturulmasndaki rolyle de anlr. Fakat bu bilgiler daha ok ge tarihli kaynaklarda yer alr. Bunlara gre slm lkelerinden gelip devletin hizmetine giren Arap, Acem ve Trklerden kapkulu ocaklarndan biri olan sipahi bln meydana getirmitir. Ayrca geri hizmet grevi yapan voynuk tekiltnn da kurucusu diye gsterilir. Rumeli beylerbeyilii srasnda yerli hristiyan askerlerine timar vermesiyle Osmanl ordusunun yerli asker zmrelerce benimsenmesini salad ifade edilir. Yine Orhan Bey zamannda beylerin ve asker erknn krmz renkli skf giymesi iine n ayak olduu belirtilir. Bunun yan sra blklerin sancaklarnn renklerinin ve ekillerinin onun tarafndan tesbit edildii ileri srlr. Ancak btn bunlarn doruluu konusunda kesin bir ey sylemek zordur. Bununla birlikte Timurta Paann nemli ve nfuzlu bir aile tekil ettii sylenebilir. Drt olu ve ailenin dier fertleri Rumeli u kesiminde ve devlet kademelerinde nemli grevlerde bulunmutur. Olu Yahi Bey, I. Murad ve Yldrm Bayezid zamannda Balkanlarda faaliyet gstermitir. Ni ve Pravadinin fethi srasnda oynad rolle kaynaklarda ad ska gemektedir. Kosova savanda da nc birliklerin kumandasn stlenmi, Ankara Savanda hayatn kaybetmitir. Dier olu II. Muradn clsunun ardndan ortaya kan Dzme Mustafa isyannn bastrlmasndaki hizmetleri dolaysyla bir sre vezir olarak divana katlmtr. Daha sonra Oru

Bey Anadolu beylerbeyiliine getirilmi, Ali Bey Saruhan sancak beylii yapmtr. Bu ikisi zmir Beyi Cneydin ayaklanmasnn bertaraf edilmesinde nemli hizmetlerde bulunmutur. Ali Beyin Manisada bir camisi vardr. Dier olu Umur Beyin kpaazdenin rvileri arasnda yer ald bilinmektedir. lim bir zat olan ve 865te (1461) vefat eden Umur Bey Bursa, Biga ve Afyonda cami, Edirnede mescid yaptrmtr. 859 Muharrem (Aralk 1454-Ocak 1455) tarihli vakfiyesi Bursadaki camisinin cephesinde iki para halinde taa kazdrlmtr.

BBLYOGRAFYA

kpaazde, Trih (Atsz), s. 133, 135, 136; Bihit Ahmed Sinan elebi, Tevrh-i l-i Osmn, British Museum, Add. Or. ms. 7869, vr. 6b, 9a, 11b, 12b; Ner, Cihannm (haz. Necdet ztrk), stanbul 2008, s. 97, 141, 144, 148; Rh Trhi (TTK Belgeler, XIV/18 [1992] iinde, tpkbasm ile birlikte nr. Yaar Ycel-Halil Erdoan Cengiz), s. 387-389, 393-395; Hoca Sdeddin, Tcttevrh, stanbul 1279, I, 37, 39, 46, 100, 106, 110, 118,120; l Mustafa Efendi, Kitbt-Trh-i Knhl-ahbr (haz. Ahmet Uur v.dr.), Kayseri 1997, I/1, s. 124; Uzunarl, Osmanl Tarihi, I, 174-176, 248, 573-576; a.mlf., Osmanl Tarihinin lk Devirlerine Ait Baz Yanllklarn Tashihi, TTK Belleten, XXI/81 (1957), s. 173-178; Kamil Kepeciolu, Bursa Kt (haz. Hseyin Algl v.dr.), Bursa 2009 s. 173-272; a.mlf., Timurta Paalar, Uluda: Bursa Halkevi Dergisi, sy. 51-52 (1942), s. 10-18; Trkiyede Vakf Abideler ve Eski Eserler, Ankara 1983, III, 44-50; Adem Apak, Osmanl Devletinin Kurulu Dneminde Bursal Bir Vezir Ailesi: Kara Timurtaoullar, Gmlden Gnmze Osmanl Kltrnde Bursa (haz. Hasan Basri calan), stanbul 2003, s. 151-170; M. C. ehbeddin Tekinda, Timurta, A, XII/1, s. 372-374; Fr. Babinger-[C. E. Bosworth], Tmurtash Oghullari, EI (ng.), X, 528-529; Halil nalck, Murad I, DA, XXXI, 158, 159. Feridun Emecen

TMURTA PAA KLLYES


Ktahyada XIV. yzyln sonu ile XV. yzyln bana tarihlenen klliye. Ktahyada Kavaflar arsnn iinde bulunan klliye Takkaclar/Takvclar Camii-Klliyesi diye de anlmaktadr. na kitbesi yoktur. Vakf kaytlarnda Ktahyada Sar Timurta Paa tarafndan bir mescid, medrese ve imaretin tesis edildii belirtilmekte (Varlk, sy. 3 [1987], s. 248), klliyenin, Timurta Paann Ktahya ve evresini muhafaza ile grevli bulunduu 1389-1402 yllar arasnda yaptrld kabul edilmektedir. 1534te klliyenin vakf gelirleri krk yedi dkkn, iki kervansaray ve drt baheden salanmaktayd (Varlk, XVI. Yzylda Ktahya Sanca, s. 154). Caminin eki durumundaki son cemaat yerinin kaps yaknnda emenin olduu duvarda satrlk bir kitbe yapnn Anadolu Valisi Silhdar Mehmed Paa tarafndan 1175-1178 (1761-1765) yllarnda tamir ettirildiini gsterir. Yapy 1250de (1834) Ktahya Muaccelt Nzr Slih Efendi etraflca onartmtr. 1252 (1836-37) ylndaki tamir ise Ktahya Muhassl Dilver Paa tarafndan gerekletirilmitir. Timurta Paa Camiinin orijinal mimarisi bu tamir ve ilvelerden dolay byk lde kayba uramtr. Cami ve medresenin vaktiyle geni bir avlu iinde yer ald anlalmakla birlikte avlu duvarlar gnmze ulamam, bugn sadece caminin kuzeybat ynnde tonozlu dar bir geit biimindeki avlu girii salam kalabilmitir. Bu geide alan kap kamal, iki renkte tatan bask yuvarlak kemerlidir. Caminin orijinal ksm dzgn bir plana sahip deildir. Mihrabn nnde drt kaln pye ve kble duvarna dayanan kemerlere oturan, geileri prizmatik Trk genleriyle salanm yksek kasnakl bir kubbe yer almaktadr. Dier ksmlara gre daha yksek tutulmu zel bir blm grnmndeki mihrap n meknnn iki yannda asimetrik bir uygulama grlr. Enlemesine bir dzenlemenin hkim olduu dier ksmda bask tonozlar ve alak kubbelerle rtl meknlar duvarlar ve kaln pyeler arasna atlan sivriltilmi geni kemerlerle birbirinden ayrlr. Bu penceresiz, bask mekn paralar tonozlarn ortasna baca eklinde alan deliklerle gn almaktadr. Caminin 1178 (1765) ylndaki onarmna ait tek erefeli ta minaresi yapnn gneybat kesinde bulunmaktadr. Asl yapya kuzeybat ynnden eklenen ahap son cemaat yeri iki kat halinde dzenlenmi, ift sra pencereli ferah bir mekn grnmndedir. Bu pencerelerden alt kata ait olan sekiz tanesi dikdrtgen biiminde, kadnlar mahfiline ait be adet st kat pencereleri ise geni kemerli aklklar halindedir. Son cemaat yerinden asl binaya balant yapnn ana ekseni zerindeki bir kap ile salanmakta olup bu kapnn iki yannda ikier pencere ile son cemaat yeri duvarnda kk bir mihrap nii yer alr. Yapnn i sslemesinde mihrapta kolaylkla farkedilebilir bir younluk sz konusudur. Mihrap niinin st seviyesinde beyaz bir fon zerine barok etkiye sahip asma kandiller, stunlara sarlm pskll perde, aa seviyesinde emseler ve ok kollu amdan motifleri, sprgelik hizasnda farkl desenleri olan iki ayr bordr grlmektedir. Ktahya retimi olan inilerde mavi, frze, yeil, krmz, sar, siyah ve mor renkler kullanlmtr. Mihrap tabannda kk bir kartuun iinde bulunan iki satrlk kitbede bu dekorasyonu yapan, Ktahya iniciliinde ok tannm bir isim olan Mehmed Emin Efendinin ad ve 25 Eyll 1318/1 Receb 1325 tarihleri yer alr. Mihrap erevesi ve tacndaki iniler ise minber aya ve korkuluklarnn d yzndeki iniler gibi znik inilerinin baarl

taklitleri olup Azim ini Fabrikasnda 1941 ylnda retilmitir. Caminin inileri dndaki sslemeler gnmze ulamamtr. Mihrap n kubbesinin iindeki kalem ii sslemede gbekte istif yaz ve bunun evresinde girift bitkisel bezemeler bulunmaktayd. Caminin ahap iiliinden de eser kalmamtr. Ktahyay 1671de ziyaret eden Evliya elebi bu yap ile ilgili olarak, Mzeyyen mahfili, iki aa mebbek stunlar var dillerle tarif olunmaz ve gayet metanet zere tahta rtldr demektedir (Seyahatnme, IX, 20). Timurta Paa Camiinin avlusu da dzgn bir plan gstermemektedir. Kapnn sanda (bat ynnde) saka-hne denilen, zeri bir sundurma ile rtl, abdest musluklar ve hellarn bulunduu blmde 1913 ylna kadar Drlhadis Medresesi adyla anlan bir medresenin olduu sylenir (Gner, s. 16); fakat bu yapnn mimarisine dair bilgi bulunmamaktadr. Timurta Paa Camii mimari zmlemesiyle ilgili ciddi sorunlar bulunan bir yapdr. Mevcut mimari izler yardmyla binann restitsyonunun salkl bir ekilde yaplmas mmkn deildir. Caminin enlemesine gelien erken devir camileri tipinde mi yoksa yan kanatlar bozularak harime katlm bir yap m olduu konusunda eitli zmler retilmektedir. Bunun yan sra birka yapdan meydana gelen bir klliye nitelii tamasndan ok birka ilevi olan, yani mescid ve medreseli bir imaret eklinde deerlendirilir (Altun, s. 237). Caminin bir Bizans yapsndan evrilme olduuna dair dnceler ise (Gner, s. 14) nemsenmesi gereken salam dayanaklara sahip deildir.

BBLYOGRAFYA

Evliya elebi, Seyahatnme, IX, 20; smail Hakk Uzunarl, Ktahya ehri, stanbul 1932, s. 144146; Hamza Gner, Ktahya Camileri, Ktahya 1964, s. 14-17; Ayverdi, Osmanl Mimrsi I, s. 507-509, rs. 863-866; Mustafa etin Varlk, XVI. Yzylda Ktahya Sanca, Erzurum 1980, s. 115116, 153-154; a.mlf., XVI. Yzylda Ktahya ehri ve Eserleri, MTAD, sy. 3 (1987), s. 189-271; Faruk ahin, Ktahyada inili Eserler, Ktahya: Atatrkn Doumunun 100. Ylna Armaan, stanbul 1981-82, s. 130-132, rs. 43-45; Ara Altun, Ktahyann Trk Devri Mimarisi, a.e., s. 230238, 515-524; Rifat ini, Trk iniciliinde Ktahya, stanbul 1991, s. 24-25; a.mlf., Atein Yaratt Sanat: Ktahya inicilii, stanbul 2002, s. 80-81. Ebru Karakaya

TMURTA, Muhammed b. Abdullah


( ) ihbddn (emsddn) Muhammed b. Abdillh b. Ahmed el-mer et-Timurt el-Gazz (. 1006/1598) Hanef fakihi. Gazzede dodu. Aslen Hrizmin Timurta (Tmrt) kyndendir. Hayat hakkndaki bilgiler Muhibbnin ulatl-eerde verdiklerinden ibaret olup daha sonraki mellifler bunlar tekrarlamtr. lk renimine Gazzede balad; fi mfts emseddin bnl-Merik elGazzden ders ald. Ardndan birka defa gittii Kahirede tahsiline devam etti. Emnddin bn Abdll, Zeynddin bn Nceym ve 974 (1566) ylnda Kahire kads olan Knalzde Ali Efendiden ders okudu. Daha sonra memleketine dnd ve nde gelen bir lim olarak adn duyurdu; tedrs ve fetva ile megul oldu, bu arada birok renci yetitirdi. Bunlar arasnda iki olu Slih ve Mahfz et-Timurta, Abdnneb el-Hall, Burhneddin Mahmd b. Eyyb el-Ftyn ve Kuds mfts Abdlgaffr b. Ysuf el-Acem gibi isimler anlr. Muhibb, Timurtanin 1004 yl Receb ay sonunda (Mart sonu 1596) altm be yanda Gazzede vefat ettiini kaydederse de Tufetlarn adl eserini 5 Cemziyelhir 1005 (24 Ocak 1597), bunun erhi olan Mevhibl-mennn 21 Reblhir 1006da (1 Aralk 1597) tamamladna dair bilgiden hareketle lm tarihinin Receb 1006 (ubat 1598), Muhibbdeki tarihin ise bir istinsah hatas olduu anlalmaktadr (Arberry, II, 45; Msifetl-kkm, neredenin girii, I, 16-17). Eserleri. 1. Tenvrl-ebr ve cmiul-bir. 995 (1587) ylnda tamamlanan eser gvenilir fkh kitaplarndaki meselelerin derlendii, bilhassa mft ve kadlar iin el kitab mahiyetinde zl bir metindir. Birok yazma nshas mevcut olan eseri (mesel Nuruosmaniye Ktp., nr. 1430-1437; Beyazt Devlet Ktp., Bayezid, nr. 1894-1897, 8862; Drl-ktbiz-Zhiriyye, nr. 2609, 3895, 7215, 8037, 8066, 8157; Hidviyye Ktp., nr. 1005, 1006, 6831) bata mellifi ve dier baz limler erhetmi olup balcalar unlardr: a) Muhammed b. Ali el-Haskef, azinl-esrr ve bediul-efkr. rihin vefat sebebiyle nfile namazlar bahsine kadar gelebilmitir (Drlktbiz-Zhiriyye, nr. 10104). b) Muhammed b. Ali el-Haskef, ed-Drrl-mutr. ok tannan erhin mstakil ekilde ve baz hiyeleriyle birlikte basklar yaplmtr (stanbul 1260, 1277, 1294, 1307, 1308; Kalkta 1243, 1268; Leknev 1280, 1293 [Hinte tercmesiyle], 1294; Bombay 1278, 1309; Lahor 1305; Bulak 1254, 1272; Kahire 1268, 1293, 1299, 1307, 1318, 1321). Bu erh zerine Hanef limi bn bidn Reddl-mutr aled-Drril-mutr adyla mehur hiyesini kaleme almtr (I-V, Bulak 1272, 1286; I-VIII, Kahire 1386). ed-Drrl-mutrla ilgili ayrca Muhammed b. Abdlkdir el-Ensr (Nubetl-efkr, Drl-ktbiz-Zhiriyye, nr. 2567-2570), Hall b. Muhammed el-Fettl (Delill-esrr, Drl-ktbiz-Zhiriyye, nr. 59, II. cilt; 9496, I. cilt), brhim b. Mustafa el-Haleb (Tufetl-ayr, Drl-ktbiz-Zhiriyye, nr. 5246, 6644, 8191, 8441, 9153, 11137; Hidviyye Ktp., nr. 6824; TSMK, Emanet Hazinesi, nr. 749), bn Abdrrezzk (Silkn-nar, Drl-ktbiz-Zhiriyye, nr. 6662) ve Ahmed b. Muhammed etTahtv gibi limler hiye yazmtr. Tahtvnin hiyesi baslmtr (Kalkta 1264; Kahire 1268, 1304; Bulak 1254, 1269, 1282). c) Molla Hseyin b. skender er-Rm, el-Cevherl-mnr f

erit-Tenvr (Kprl Ktp., Fzl Ahmed Paa, nr. 569; Edirne Selimiye Ktp., nr. 812; Drlktbiz-Zhiriyye, nr. 8088). d) Abdrrezzk b. Hall b. Cneyd er-Rm, Mnrl-efkr eru Tenvril-ebr. Murd dokuz cilt olan bu eseri grdn belirtir (Silkd-drer, III, 21). e) Muhammed b. Eb Bekir el-Musannif el-Bursev, Tebrl-envr ve Cmiul-esrr f erhi Tenvril-ebr ( Ktp., AY, nr. 421; Nuruosmaniye Ktp., nr. 1577; Murad Molla Ktp., Murad Molla, nr. 844). f) smil b. Abdlbk el-Yzic, Meliul-envr ve levmiul-efkr (Drlktbiz-Zhiriyye, nr. 8131). Ms b. Esad el-Mehsin Tenvrl-ebr ulatt-tenvr ve aretl-mutc vel-far adyla manzum hale getirmitir (Sleymaniye Ktp., Esad Efendi, nr. 674). 2. Mineul-affr eru Tenvril-ebr. Mellifin kendi eserine yazd erh olup eitli yazmalar mevcuttur (mesel Beyazt Devlet Ktp., Bayezid, nr. 2050, 2316, Veliyyddin Efendi, nr. 1155, 1156; Ktp., AY, nr. 2279; Nuruosmaniye Ktp., nr. 1570, 1571, 1573, 1575; Sleymaniye Ktp., Amcazde Hseyin Paa, nr. 229, 230; Drl-ktbiz-Zhiriyye, nr. 2571, 8301, 10837). Bu erh zerine Hayreddin b. Ahmed er-Reml Leviul-envr (Drl-ktbiz-Zhiriyye, nr. 8102; Hidviyye Ktp., nr. 6911) ve olu Necmeddin er-Reml Neticl-efkr adyla birer hiye kaleme almtr. 3. netl-ar li-Zdil-far. bnl-Hmmn namazla ilgili muhtasar eserinin erhidir (Beyazt Devlet Ktp., Bayezid, nr. 1992; Hidviyye Ktp., nr. 962, sonunda mellifin baz risleleri bulunmaktadr). 4. Munl-mft al cevbil-msteft. Mftlerin en ok karlatklar kelm ve fkh konularn kapsayan eserin muhtelif nshalar mevcuttur (Drl-ktbiz-Zhiriyye, nr. 5157, 8100; Kprl Ktp., Fzl Ahmed Paa, nr. 692; Millet Ktp., Feyzullah Efendi, nr. 1077; Beyazt Devlet Ktp., Bayezid, nr. 2462). Olu Slih esere bir erh yazmtr. 5. Tufetl-arn. Hanef fkhna dair manzum bir eser olup mellif hatt nshas rlandada Chester Beatty Ktphanesindedir (nr. 3352/1, vr. 1-15). Bunun mikrofilmi Kveytte Mahedl-mahtttil-Arabiyyede (nr. 836/1) ve Riyadda Mektebet Cmiatil-mm Muhammed b. Sud el-slmiyyede (nr. 3352/1) bulunmaktadr. 6. Mevhibl-mennn. Bir nceki eserin mellifi tarafndan yaplan erhidir. Mellif hatt nshas rlanda Chester Beatty Ktphanesinde kaytl olan eserin (nr. 3352/2, vr. 16-284) mikrofilmi Kveytte Mahedl-mahtttil-Arabiyye (nr. 836/2) ve Riyadda Mektebet Cmiatilmm Muhammed b. Sud el-slmiyyede (nr. 3352/2) mevcuttur. Ayrca iki nshas Topkap Saray Mzesi Ktphanesinde kaytldr (Emanet Hazinesi, nr. 756; Revan Kk, nr. 1602). 7. FetvatTimurta (Murad Molla Ktp., Murad Molla, nr. 1126; Kayseri Rid Efendi Ktp., nr. 421; Drlktbiz-Zhiriyye, nr. 6665, 7121, 8121, 8490; Hidviyye Ktp., nr. 1254, 6888). 8. Msifetlkkm alel-akm. Kaynaklarda ve ktphane kaytlarnda Msifl-kkm alel-akm, elAkm mimm yetealla bil-ut vel-kkm gibi adlarla da anlr. Slih b. Abdlkerm b. Ali ez-Zeyd tarafndan Buyett-tamm f tai ve dirseti Msifetil-kkm alel-akm adyla tahkik edilerek neredilmitir (I-II, Riyad 1416/1996). Timurtanin kaynaklarda ad geen eserlerinden bazlar unlardr: eru Kenzid-dei, erul-Viye, erul-Menr, metlenbiy, el-Vl il avidil-ul, erul-Vehbniyye, iye aled-Drer. Ayrca eitli konularda risleler yazmtr (eserlerinin bir listesi iin bk. Muhibb, IV, 19; Msifetl-kkm, neredenin girii, I, 32-47).

BBLYOGRAFYA

Ykt, Muceml-bldn (Cnd), II, 53; Muhammed b. Abdullah et-Timurta, Msifetl-

kkm alel-akm (nr. Slih b. Abdlkerm b. Ali ez-Zeyd), Riyad 1416/1996, neredenin girii, I, 13113; Muhibb, ulatl-eer, IV, 18-20; Murd, Silkd-drer, III, 21; Fihristl-Ktbnetilidviyye, III, 6-7, 28-29, 39, 47, 52, 88, 138, 140; Osman Mustafa et-Tabb, tfl-eizze f tri azze (nr. Abdllatf Zek Eb Him), Gazze 1420/1999, IV, 87-89; Serks, Mucem, I, 641642; Brockelmann, GAL, II, 404; Suppl., II, 427-429; Hediyyetl-rifn, II, 262; A. J. Arberry, The Chester Beatty Library, A Handlist of the Arabic Manuscripts, Dublin 1954, II, 45; M. Mut el-Hfz, Fihris mati Dril-ktbi-hiriyye: el-Fhl-anef, Dmak 1401/1980-81, I, tr.yer.; II, tr.yer.; Zirikl, el-Alm (Fethullah), VI, 239-240; Ahmet zel, Hanefi Fkh limleri, Ankara 1990, s. 124-125; Mv.Fs., IV, 150. Ahmet zel

TMURTA, Slih b. Muhammed


( ) Slih b. Muhammed b. Abdillh et-Timurt el-Gazz (. 1055/1645) Hanef fkh limi. 980 (1572) ylnda Gazzede dodu. Hayatna dair ilk kaynak olan Muhibbnin verdii bilgiler son derece yetersizdir. Aslen Hrizm blgesinde Timurta kynden ilim geleneine sahip bir aileye mensuptur. Babas emseddin et-Timurta nl bir Hanef fakihidir. Yine bir fkh limi olan olu Muhammed et-Timurta (. 1035/1626) gen yata vefat etmitir (ailenin nde gelen ahsiyetleri iin bk. Osman b. Mustafa et-Tabb, IV, 86-102). Timurta nce babasndan ders almaya balad, ilim tahsiline Kahirede devam etti. Muhibb onun mezhep fru konusunda derinlemi, aratrmac bir lim ve faziletli bir ahsiyet olduunu kaydetmektedir. Eserleri. 1. Zevhirl-cevhirin-neir alel-Ebh ven-neir. Zeynddin bn Nceymin elEbh ven-neir adl eserinin hiyesi olup 1014 yl ban aynda (Aralk 1605) tamamlanmtr. Baz ktphane kaytlarnda erh diye anlan eserin birok nshas bulunmaktadr (Sleymaniye Ktp., Lleli, nr. 945, Hamidiye, nr. 500, 628, Esad Efendi, nr. 713, 714; Millet Ktp., Murad Molla, nr. 800; Beyazt Devlet Ktp., Bayezid, nr. 2382, Veliyyddin Efendi, nr. 1147, 1148, 1149; tf Efendi Ktp., nr. 774). 2. el-nye f erin-Nuye. Sadrerann, dedesi Burhnera Mahmd b. Ubeydullah el-Mahbb tarafndan kaleme alnan Viyetr-rivyeyi ihtisar ettii en-Nuyesi zerine yazlan bir erhtir (Konya Blge Yazmalar Ktp., nr. 435). 3. Ebkrl-efkr ve fkihetlayr. Brockelmann, bn Zafer es-Skllnin siysetnme tarzndaki Slvnl-mu f udvniletb adl kitabna benzeyen eserin Berlin Kraliyet Ktphanesinde bir yazmasnn bulunduunu belirtir (GAL, II, 390). 4. el-abert-tm f ikril-aril-muaddese ve uddih ve ikri ari Filisn ve uddih ve ari-m (nr. Hamed Ahmed Ysuf, Kuds 1418/1997). 5. Zehrlekmm f akmil-kkm ( Ktp., AY, nr. 1982). 6. el-Cevheretl-muyye f a ebeveyi ayril-beriyye (Sleymaniye Ktp., elebi Abdullah Efendi, nr. 198). 7. Fetul-mennn f mefiri li Omn (Sleymaniye Ktp., Esad Efendi, nr. 2337). 8. Feyl-mstef f mesilit-tefv (Sleymaniye Ktp., Esad Efendi, nr. 1449, vr. 46-58). 9. eru Munl-mft fil-cevbi alelmsteft (Afyonkarahisar l Halk Ktp., nr. 17383; bk. Muceml-mat, s. 604). Babasnn eseri zerine yazlmtr. Muhibb, Timurtanin ayrca eru Tri eyilislm Sad el-Mua, erul-Elfiyye (olu Muhammedin nahve dair Elfiyyesinin erhidir), Manme fil-fh, eru Tufetil-mlk, Risle f seyyidin Muammed ve ahi Hrn aleyhimes-selm, Risle f ilmil-va adl eserlerle birlikte birok risle kaleme aldn belirtir ve Hayreddin er-Remlye yazd bir mektubun bana ekledii iirini kaydeder (ulatl-eer, II, 239-240).

BBLYOGRAFYA

Slih b. Muhammed et-Timurta, Zevhirl-cevhir, DB stanbul Mftl Ktp., nr. 247, vr. 1, 207; Kef-unn, I, 99; Muhibb, ulatl-eer, II, 239-240; Brockelmann, GAL, II, 390, 401; Suppl., II, 425-426; ul-meknn, II, 126, 583; Hediyyetl-rifn, I, 423; Zirikl, el-Alm (Fethullah), III, 195; Osman Mustafa et-Tabb, tfl-eizze f tri azze (nr. Abdllatf Zek Eb Him), Gazze 1420/1999, IV, 86-102; Abdullah Muhammed el-Habe, Cmiu-r velav, Ebzab 1425/2004, I, 182, 565; III, 1866; Ahmet zel, Hanefi Fkh Alimleri, Ankara 2006, s. 140; Muceml-matil-mevcde f mektebti stnbl ve nl (haz. Ali Rza Karabulut), [bask yeri ve tarihi yok], I, 604. Muharrem Kl

TN SRES
() Kurn- Kermin doksan beinci sresi. Mekke dneminde Burc sresinden sonra nzil olmutur. Adn ilk yette geen tn (incir) kelimesinden alr. Sekiz yet olup fslas harfleridir. Kurn- Kermde yemin edat vv ile balayan srelerden olup nzl sebebiyle ilgili herhangi bir rivayete rastlanmamtr. Mfessirler, mushafta bundan nce yer alan Duh ve nirh srelerinde Cenb- Hakkn resulne lutfettii nimetler sz konusu edilirken Tn sresinde Mekke mriklerinin inkrlarna kar deliller ortaya koymann amalandn kaydeder (Mtrd, V, 485). Beden, zihn ve kalb yetenekleriyle insann evrendeki konumu ve sorumluluu ana fikrine dayanan Tn sresinin muhtevasn iki blm halinde ele almak mmkndr. Srenin ilk yetinde zerine yemin edilen drt eyden ilk ikisi incir ve zeytindir. Bunlarla, birer nimet olarak bizzat kendilerinin veya Cenb- Hakkn daha nce vahiy indirdii yerlerin kastedilmi olmas mmkndr. Yeminin nc ve drdnc unsurlarn meydana getiren Sn da ile beled-i emn (Mekke-i Mkerreme) gz nnde bulundurulduunda ikinci yorum daha isabetli grnr. Bylece Yahudiliin, Hristiyanln ve slmiyetin doduu yerlere yemin edilerek (bn Kesr, XIV, 395) her dinin aslnn bir olduu ve hepsinin tevhid akdesinde birletiine iaret edildii sylenebilir. Daha sonraki yeminin konusunu tekil eden insann tabiatta bulunan saysz varlklarn en gzeli olduu belirtilir. Rgb el-sfahn, bu yette geen ahsen-i takvm terkibini, dier canllardan farkl olarak insann tabiattaki her ey zerinde hkimiyet kurmasn salayan anlayp kavrama yetenei ve iki ayak zerinde durabilmesi eklinde yorumlamtr (el-Mfredt, vm md.). Kuranda insan trnn yaratlna dair zikredilen zellikler bir arada dnldnde hem beden hem zihin hem his ve kalp yetenekleri bakmndan stnl ortaya kar. Bununla birlikte insann melekle eytan arasnda bir konumda bulunmas yznden inkr yoluna sapt takdirde aalarn aas seviyesine dmektedir. 5. yette en alt noktaya drme fiilinin Allaha nisbet edilmesi, insann Onun tarafndan yaratlmasn ifade eden bir nceki yetin slbuyla uyum salamaya ynelik olup kulun irade ve istei olmadan Cenb- Hakkn onu kt yola sevketmesi sz konusu deildir. Srenin 6. yetinde iman edip yararl iler yapanlar bunlardan farkl olarak ebed mutlulukla mjdelenmitir. Srenin son iki yetinde insann sorumluluk duygusunu en gl biimde etkileyen hiret hayat, herkesin dnyada yaptnn karln bulaca ebediyet lemi hatrlatlmakta, zihni ve gnl gereklere ak olan insanlar tarafndan o gnn hibir bahane ile inkr edilemeyecei, ayrca en dil hkmn Allah tarafndan verilecei vurgulu biimde ifade edilmektedir. Yats namaznda Tn sresini okuduu rivayet edilen Hz. Peygamber yle buyurmutur: vet-Tn vez-zeytn sresini okuyup, Allah hkm verenlerin en stn deil midir? melindeki yete gelen kimse, Evet, yledir, ben Ona gnlden balananlardanm desin (Tirmiz, Tefsr, 95). Baz tefsirlerde yer alan, Allah, Tn sresini okuyan kimseye dnyada kald srece fiyet ve gl imandan oluan iki zellik verir, ldnde de bu sreyi okuyanlarn says kadar sevap ihsan eder

melindeki hadisin (Zemaher, VI, 402; Beyzv, IV, 432) mevz olduu kaydedilmitir (Muhammed et-Trablus, II, 728). drsiyye tarikatnn kurucusu Ahmed b. drse Tefsr sretit-Tn ile (Mill Ktp., nr. 4407, vr. 11b-13b) Vet-Tni Sresinin Tefsiri (Sleymaniye Ktp., Osman Huldi ztrkler, nr. 10, vr. 8) adyla iki risle nisbet edilmektedir. Muhtr Slim, e-bbl-slm beynel-ade vel-ibd adl eserinde (Beyrut 1408/1988, s. 385-391) Tn sresine atfta bulunarak incirle zeytinin besleyici ve tedavi edici zelliklerini anlatmtr. Emanullah Polat, Tn Sresinin Tefsri ve Sre Inda Kutsal Zaman ve Mekn Mefhumu adyla yksek lisans tezi hazrlam (2000, M Sosyal Bilimler Enstits), Emin Ik Tn Sresi zerine Bir Tefsir Denemesi adl bir makale yazmtr (Kuran Mesaj lm Aratrmalar Dergisi, I/2 [1997], s. 76-80).

BBLYOGRAFYA

Buhr, En, 102, Tefsr, 95; Mslim, alt, 175; Taber, Cmiul-beyn (nr. Sdk Ceml el-Attr), Beyrut 1415/1995, XXX, 301-316; Mtrd, Tevlt Ehlis-snne (nr. Ftma Ysuf elHyem), Beyrut 1425/2004, V, 485; Zemaher, el-Kef (nr. dil Ahmed Abdlmevcd v.dr.), Riyad 1418/1998, VI, 402; Beyzv, Envrt-tenzl, Beyrut 1410/1990, IV, 432; Ebl-Fid bn Kesr, Tefsrl-urnil-am (nr. Mustafa Seyyid Muhammed v.dr.), Cze 1421/2000, XIV, 395; Muhammed et-Trablus, el-Kefl-ilh an eddi-af vel-mev vel-vh (nr. M. Mahmd Ahmed Bekkr), Mekke 1408/1987, II, 728; ls, Rul-men (nr. M. Ahmed elEmed-mer Abdsselm es-Selm), Beyrut 1421/2000, XXX, 548-554; M. Thir bn r, etTarr vet-tenvr, Beyrut 1421/2000, XXX, 370-381; Cafer erefeddin, el-Mevsatlurniyye ais-sver, Beyrut 1420/2000, XII, 27-39; brhim Ali es-Seyyid Ali s, elEd vel-rl-vride f feili sveril-urnil-Kerm, Kahire 1421/2001, s. 356-357; C. E. Bosworth, n, EI (ng.), X, 529-530; Rz Abbs, Tn, DMB, XVI, 719-720; Mehn Rz, Tn, Sre, Dninme-i Cihn- slm, Tahran 1383/2004, VIII, 855-856; Seyyid Muhammed Hseyn-Mahbbe Mezzin, Sre-i Tn, DMT, IX, 412-413. Abdlhamit Birk

TNBKT
(bk. AHMED BB et-TNBKT).

TNBKT
Mali Cumhuriyetinde tarih bir ehir. Ayn ad tayan idar blmn merkezi olan Tinbkt (Timbkt) ehri, Malinin orta kesimlerinde Nijer nehrinin bklm yapt yerde nehrin sol kysna 10 km. kadar uzaklkta kurulmutur. ehrin tarihi XI. yzyln sonlarna kadar iner. Adn, Tevriklerin yaz aylarnda hayvanlarn otlatmak iin Nijer nehri kenarnda kurduklar adrlarda yaayan Bkt adndaki yal bir kadndan ald sylenir. adrlarn yerinde kurulan ky ticar bir kavakta bulunmas dolaysyla giderek bym ve XIV. yzylda blgenin nemli bir ehri haline gelmitir. Byk Sahrnn gney ucunda yer alan Tinbktden ilk defa bn Battta bahseder. 754 (1353) ylnda buraya gelen ve hkimlerinin Berber Sanhce kabilesinden Missfe Berberleri olduunu syleyen bn Battta ehrin adn Tinbkt ( )eklinde yazmaktadr. Baz Arapa kaynaklarda Timbkt olarak geen isim, Abraham Cresquesin 1376da izdii Katalan Atlasnda Tenbuch biiminde kaydedilmi, ngilizceye Timbaktu, Franszcaya Tombouctou diye gemitir. ehir Tadmeka, Gt, Fizan, Gao ve Knim yoluyla Msr, Hoggar (Haccr) yoluyla Tunus, Sicilmse yoluyla Fas, Mali yoluyla Bat Sudana balanmaktadr. Murbtlar dneminde (1056-1147) slm dini Bat Sudanda yayld; Tinbkt ve Cenne ehirleri nemli merkezler haline geldi. Mali Sultan Mense Ms, sultanlnn snrlarna katt Tinbkty (729/1329) nemli bir slm medeniyeti merkezine dntrd. Komu lkelerdeki Mlik fakihlerini lkesine armak suretiyle ilm hareketi canlandrmaya alt. Onun zamannda Tinbkt blgedeki byk ehirlerden biri, ayn zamanda nemli bir ilim merkezi oldu. Sultan, 1324te hac dnnde Mekkeden getirdii Endls asll mimar Eb shak brhim es-Shil el-Grntye Tinbktde Arap mimarisi tarznda Cingareybr (Djinger-ber) Camiini ve Madugu Sarayn ina ettirerek bu slbu lkesine soktu. Bu yllarda tccarlarn yan sra Fastaki ilim merkezlerinden ve Msrdan pek ok lim Tinbktye gelip yerleti. Mense Sleyman zamannda (1341-1360) daha da gelien Tinbkt 1430 ylna kadar Mali Sultanlnn hkimiyetinde kald. Parlak dnemlerinden birini yaad bu devirde yal bir hanm tarafndan Tinbkt niversitesi olarak da bilinen Sankore Camii ve XIV. yzyln sonlarna doru eyh el-Muhtr Hamhullah tarafndan Sd Yahy et-Tdiliss adna Sd Yahy (Muhammed Naddah) Camii yaptrld. mam el-Hc el-Akb 1577-1578de bu camiyi yeniden ina ettirdi veya nemli eklemeler gerekletirdi. Tinbkt 1430da Tevriklerin eline geti ve 1468 ylna kadar onlarda kald. ehri Tevriklerden alan Snn Ali Ber yirmi drt yl sren hkmdarl srasnda (1468-1492) ehirde byk tahribat yapt; limler ve halk zerinde bask uygulad. Bu yzden halkn yan sra ok sayda lim ve tccar baka ehirlere g etti. Ali Berin ayn aileden Songay Sultan Askiya Muhammed tarafndan devrilmesinden sonra Tinbkt eski canlln tekrar kazanmaya balad, ehirden ayrlanlarn pek ou geri dnd. Bylece Tinbkt yeniden Bat Afrikann en hareketli ilim ve kltr merkezi haline geldi. Ayn zamanda ekonomik gelime saland ve halkn refah seviyesi ykseldi. Tarih dokusuyla dikkat eken Tinbkt bir asrdan fazla Songay Sultanlnn idaresinde kald. ehrin nfusunun XVI. yzyln banda 70.000 ile 100.000 arasnda olduu tahmin edilmektedir. Sankore Camiinin bnyesindeki medrese bata olmak zere ehrin eitli yerlerindeki 180 medresede 25.000 rencinin eitim grd belirtilmektedir. Tinbkt medreseleri Kahire ve Fas medreseleriyle yakn mnasebet

iindeydi. 1504 ve 1512 yllarnda ehri iki defa ziyaret eden Hasan el-Vezzn burada Maribden getirilen kitaplarn ok satldn ve ticar hayatta en fazla gelirin kitap satndan elde edildiini sylemektedir. XVI. yzyln ikinci yarsnda Tinbkt, Siyah Afrikann en nemli kltr merkezi oldu. Burada yetien limler Mekke, Kahire, Merake ve Katsinaya giderek slm dnyasnn fikr birikimine byk katk saladlar. Msr, Kuzey Afrika ve Endls bata olmak zere slm dnyasnn eitli blgelerinden ok sayda lim Tinbktye geldi. Ayn yzylda Tinbktnn hreti Avrupada da yayld. Mstahkem oluu ve gizemlilii yannda altn, fildii, tuz, kereste ve kle ticaretinin nemli merkezlerinden biriydi. Afrikann kuzey sahilleriyle Sahralt blgeleri arasnda en nemli buluma yeri olan Tinbktde Fas, Merake, Tut ve Dira gibi ehirlerden gelen Maribli Sanhce ve Missfe Berberleri ile Araplar yannda Tunuslular, Msrllar, Tevrikler, Velteler, zellikle Flnler, Mandingler, Bornular, Bambaralar ve Ftallar gibi Sahraltnn farkl milletlerinden insanlar yayordu. Blgenin zenginlii komu lkelerin buraya gz dikmesine yol at. Nitekim Bat Sudan ele geirip oradaki zengin altn yataklarna sahip olmak amacyla Fas Sad Sultan Ahmed el-Mansrun 999 (1591) ylnda gnderdii ordu Tondibi savanda Gaoda hkm sren Songay Sultanln ortadan kaldrd. Bildssdanda ele geirilen bol miktarda altn ve binlerce kle Merakee gtrld. Sultanln topraklar Osmanl sistemi rnek alnp bir eyalet haline getirildi ve o srada Songayn ikinci nemli ehri olan Tinbkt eyalet merkezi yaplarak Tinbkt Paal kuruldu. Songay sultannn yeni merkezde paalara tbi ekilde yaamasna izin verildi. gal srasnda byk tahribat gren Tinbktde ok sayda insan ldrld. ehrin nde gelen limlerinden olan ve Sadlere kar ilk hareketi balatmas dolaysyla bu hareketin sembol haline gelen Ahmed Bb et-Tinbkt ile beraber birok lim Sad baehrine gtrld. On drt yl Merakete kalan ve orada Mlik fkh okutmaya devam eden Ahmed Bb, 1017de (1608) Tinbktye dnd ve Sankore Medresesinin bana geti. Ahmed Bb ayn zamanda Tinbktdeki seksen zel ktphanenin en byne sahipti ve toplam 1600 cilt kitab vard. Tinbkt Paal dneminde Bilds-sdan ve slm dnyasnn birok blgesiyle yakn ilikiler kuruldu; bu ilikiler ilm harekete de yansd. Malililer tahsil amacyla Marib lkeleri ve Msrdaki medreselere giderken Arap ve Berber asll limler Tinbkt gibi ilim merkezlerinde din ilimleri okuttu. Ancak Tinbkt paalk dneminde nemli skntlar yaad. Maribli paalarn zulm, Tevrik saldrlar, zellikle paaln son dnemlerinde paalk mcadelesi yznden meydana gelen i savalarda nemli tahribata mruz kald. Ayrca salgn hastalklarda ok sayda insan ld. Dier taraftan XVI. yzyldan itibaren Aravan ve Velte ehirleri, Kdiriyye ve Ticniyye tarikatlarnn gl olduu blgenin yeni din merkezleri haline geldi. Tinbkt eski nemini bir lde kaybetse de baz paalar buradaki ilm ve din hayat canl tuttular. Merakein idaresindeki Bildssdann byk kads burada oturmaya devam etti. Trul-Fett ve Trus-Sdn gibi blge tarihine dair iki nemli eserin mellifleri bu dnemde yaad. Merakeli askerlerin yerli kadnlarla evliliinden doan ve arma denilen ocuklar Ebl-Mahall liderliinde 1163te (1750) Tinbktde ynetimi ele geirdiler. Onlarn zamannda emrlerle halkn temsilcisi konumundaki kadlar arasnda belli bir uyum ortam olutu. 1760ta Tevriklerin zaptettii Tinbkt on yl sonra Segu Bambaralarnn hkimiyetine girdi. Tevrikler 1792de ynetimi tekrar aldlar. Bu devirde Tinbkt yeni bir kalknma dnemine girdi ve ok sayda tccar ehre gelmeye

balad. 1833te Ahmed Lobbo (Seku Amad) tarafndan kurulan Msn Sultanl, 1860l yllarda nc Tekrr Devletinin kurucusu el-Hc merin olu Ahmed el-Kebr elMedennin (Ahmed Tall) egemenliine geti. 1894te Fransz igal ordusu ehri Bat Afrika smrgesine ilhak etti. Tinbktnn hristiyanlarn hkimiyetine girmesi mslmanlar zerinde derin izler brakt ve byk yanklar uyandrd. Devlet ilerinde alanlarn ocuklarna din eitim vermek zere Tinbktde bir okul aan Franszlar (1910) ehri slm dnyasndan koparmaya altlar. Ancak Tinbktl limler Cezayir ve Msrl limlerle irtibatlarn devam ettirdiler. Malinin bamszln kazanmasnn ardndan Tinbkt yeniden slm kltrnn merkezi haline getirildi. Tinbkt ve lkenin kuzey blgesindeki btn okullarda Arapa zorunlu dil kabul edildi. Malide tarih yazmalarn bulunduu en nemli ktphane, Tinbktde 1970te Birlemi Milletler Eitim ve Kltr Tekiltnn giriimiyle Centre de Documentation et de Recherche Ahmed Baba (CEDRAB) adyla kuruldu ve Kveytin salad madd destekle 1977de faaliyete geti. Daha sonra karlan bir kanunla buras yksek eitim enstitsne dntrlerek Institut des Hautes Etudes et de Recherches Islamiques Ahmed Baba (IHERIAB) adn ald. Bu merkezde slm ilimler alannda toplam 18.000 yazma eser bulunmaktadr. Eserlerin tamamna yakn Arapa olup ok az mahall dillerden Songay, Fulfulde (Peul/Pl) ve Temaek dillerindedir. En eskisi XIII. yzyla ait olan yazmalar iin hazrlanan on katalogdan alts yaymlanmtr (Fihrist mati merkezi Amed Bb lit-tev vel-bait-triyye bi-Timbkt, London: al-Furqan Islamic Heritage Foundation, 1419/1998). Tinbkt ve civarnda saylar altmla seksen arasnda olduu belirtilen zel yazma eser ktphanelerinde toplam 300.000 civarnda eser bulunduu tahmin edilmektedir. Zor artlarn yaand l ikliminde bylesine nemli tarih dokusundan dolay l incisi diye anlan Tinbkt 1988de UNESCO tarafndan insanln ortak miras saylan yerler arasna alnmtr. 333 velnin kabrini barndrd sylenen ehir, 2006 ylnda merkezi Fasn Rabat ehrinde olan slm Konferansna bal slm Eitimi, Bilimi ve Kltr Tekilt (Organisation Islamique Pour lEducation, les Sciences et la Culture [ISESCO]) tarafndan Afrika ktasndaki slm kltr baehri iln edilmitir. ehir, eski kervan yollar zerindeki ulam merkezi olma zelliini yitirmi olsa da nehir ulam (iskelesi olan Kabara ehri vastasyla) asndan nemini srdrmektedir. 1824-1828 yllar arasnda Msr asll bir mslman klnda bata Tinbkt ve Cenne Bat Afrikann nemli merkezlerini gezen Ren Cailli 1828de burann nfusunu 12.000 olarak verir ve ehirdeki btn siyahlerin Kurn- Kermi ezbere okuduunu syler. 1853 ylnda ehre gelen Alman seyyah Heinrich Barth ise 13.000 kiinin yaadn kaydeder. 1894te Fransz smrgesine giren Tinbktnn nfusunda azalma balad ve 1926da 5500 kiiye kadar indi. ehrin nfusu 2009 ylnda 54.779 olarak tesbit edilmitir. Tinbkt idar blmnn snrlar iinde Dir, Goundam, Gourma-Rharous, Niafunk ehirleriyle Tinbkt ehrinin yakn evresinde Alafia, Ber, BouremInaly, Lafia, Salam beldeleri bulunmaktadr. Mali Cumhuriyetinin ortalarndan kuzeydousuna doru geni bir alan kaplayan Tinbkt idar blm 1990l yllarda Tevrik direnii yznden zor gnler yaam, ancak 27 Mart 1996 tarihinde devletle direniiler arasnda bar antlamas imzalanmtr. Bu nemli gnn htrasna ehirde la Flamme de la Paix adn tayan bir ant ina edilmitir. Tinbktde yetien limler slm kltrnn blgede yaylmasnda nemli rol oynamtr. Songay mparatorluu devrinde byk kadlk grevinde bulunan ve mezar gnmzde Tinbktdeki nemli ziyaretghlardan biri olan Mahmd b. mer et-Tinbkt, Muhammed Bgyu, Ahmed Bb et-

Tinbkt ve babas Ahmed b. Hc Ahmed, balangtan 1666 ylna kadar Bildssdann itima, din ve kltrel tarihini ihtiva eden Trul-Fett adl eserin mellifi Mahmd b. Mtevekkil Kt, Bildssdan tarihinin ikinci nemli kayna saylan Trus-Sdnn mellifi Abdurrahman b. Abdullah es-Sad Tinbktl limlerin en mehurlardr.

BBLYOGRAFYA

bn Battta, er-Rile, Beyrut 1987, s. 700; Hasan el-Vezzn, Vaf fryye, II, 165-167; Mahmd Kti et-Tinbkt, Trul-Fett (nr. ve trc. O. Houdas-M. Delafosse), Paris 1964, tr.yer.; Abdurrahman b. Abdullah es-Sad, Trus-Sdn (nr. ve trc. O. Houdas), Paris 1964, tr.yer.; Mavly al-Qsim b. Mavly Sulaymn, Tombouctou au milieu du XVIIIe sicle (nr. ve trc. M. Abitbol), Paris 1982; M. Abitbol, Tombouctou et les arma, Paris 1979; Muhammed el-Garb, Bidyetl-kmil-marib fis-Sdnil-arb, Kveyt 1982, s. 282-286, 573-578; R. Cailli, Voyage Tombouctou, Paris 1982, I-II; smil el-Arab, e-ahrl-kbr ve evh, Cezayir 1983, s. 311-316; Elias N. Saad, Social History of Timbuktu, Cambridge 1983, tr.yer.; Charles Abdoulaye Danioko, Tombouctou, Culture et civilisation islamiques: le Mali, Rabat 1408/1988, s. 76-79; S. M. Cissoko, Tombouctou et lempire Songhay, Paris 1996; M. Cell Abbas, Timbkt: Adem merkizil-slm f arbi fryye, ME, sy. 10 (1965), s. 1078-1085; H. T. Norris, Sanhajah Scholars of Timbuctoo, BSOAS, XXX (1967), s. 634-640; J. Cuoq, La famille Aqit de Tombouctou, IBLA, sy. 141 (1978), s. 85-102; Abdlhamd el-Herme, Tinbkt: Nfie alettr vet-tril-slm, Mecellet Klliyyetid-davetil-slmiyye, sy. 4, Trablus 1987, s. 228235; Jean-Michel Djian, Les manuscrits trouvs Tombouctou, Le monde diplomatique, LI/605, Paris 2004, s. 16; B. Carra de Vaux, Timbuktu, A, XII/1, s. 333-334; J. O. Hunwick, Timbuktu, EI (ng.), X, 508-510. Ahmet Kavas

TP SULTAN
(. 1213/1799) Meysr sultan (1782-1799). 1163 (1750) ylnda gnmzde Bangalur (Bangalore) blgesindeki Devanahallide dodu. Asl ad Feth Ali olup Hindistann gneybatsnda kurulan mslman Meysr Sultanlnn kurucusu Haydar Ali Hann oludur. Bir Hindu racal olan Meysru ele geirip (1760) burada hkimiyet tesis eden, XVIII. yzyln sonlarna doru Bbrl Sultan Evrengzbin Gneybat Hindistan egemenlii altna almas zerine onunla anlaan ve blgedeki en byk rakibi Maratalara kar ittifak oluturan Haydar Ali, ayn zamanda Franszlarla anlaarak blgede ilerleyiine devam etmek isteyen ngilizlere kar direniyordu. Genlik yllar bu mcadeleler iinde geen Feth Ali iyi bir eitim ald. Arapa, Farsa, Urduca rendi; lim, air ve asker olarak yetiti. Daha on be yanda iken babasnn yannda ilk Meysr-ngiliz savana katld (1776). ubat 1782de cereyan eden kinci Meysr savanda ngilizleri malp edince byk n kazand. Ayn yln sonunda babasnn vefat zerine tahta geti. Ardndan blgedeki kk krallklar ilhak etti, Maratalar ve Nizamlar zerine stnlk salad. Tp Sultan bir taraftan ngilizlere kar Franszlarla i birliini devam ettirirken dier taraftan Osmanl Devleti ve Afgan Hanl ile ittifak giriiminde bulundu. Bu erevede 1786da 700 kiilik bir elilik heyetini stanbula gnderdi. Heyet Muskat, Buira, Basra ve Badat yoluyla bir buuk ylda stanbula ulat. ngilizlere kar asker yardm, ayrca ticar ilikilerin gelitirilmesini isteyen Tp Sultann Osmanl halifesinden bir hilfet berat talep ettii kaynaklarda belirtilir. Osmanllardan bu ekilde berat istenmesinin ilk ve tek rnei olan bu hadise Osmanl hilfetinin baka lkelerdeki alglan bakmndan nemlidir. Tp Sultan, I. Abdlhamide yazd mektupta ngilizlerin blgede byk tahribat yaptklarn, insanlar zorla hristiyanlatrdklarn, bunlara kar cihada devam edebilmesi iin destee ihtiyac bulunduunu bildiriyor, ticar i birliinin yan sra asker ve mhimmat istiyordu. Ancak Osmanl Devleti bu srada Rusya ile sava halinde olduundan ngiltereyi karsna almak istemiyordu. Tp Sultana gnderilen cevab mektupta her eye ramen barn korunmas tavsiye edilmiti. stanbuldan bekledikleri destei alamayan heyet mensuplar benzer taleplerle Parise, ardndan ngilizleri krala ikyet iin Londraya gitmek zere ayrldlar. Bu arada ngiliz, Marata ve Haydarbd Nizaml askerlerinden oluan mttefik glere kar yenilgiye urayan Tp Sultan (1792) bu defa Franszlarla bir ittifak giriiminde bulununca ngilizler, III. Selime bavurup mslmanlarn nderi sfatyla dmanl sona erdirmesi iin Tp Sultana tavsiyede bulunmasn istediler. Bunun zerine III. Selim, Tp Sultana Reblhir 1213 (Eyll 1798) tarihinde bir mektup gndererek Franszlarn Msr igallerinden sz etti; asl slm dmann Franszlar olup amalarnn slm lemini igal etmek olduunu, kesinlikle Franszlara inanlmamas gerektiini syledi ve ihtiya halinde ara buluculuk yapabileceini bildirdi. Bu mektuba cevaben Tp Sultan, III. Selime Franszlara kar tedbirli davranacan, ancak ngilizlere de gvenilemeyeceini belirten iki mektup daha gnderdiyse de bunlar stanbula ulamadan Tp Sultan, Srirangapatam savanda yenilerek hayatn kaybetti (29 Zilkade 1213/4 Mays 1799). Trbesi Srirangapatamdadr; burada ayrca Mescidi l ve byk saray ile Derya Devlet adl

yazlk kasr dikkat eker. Onun lmnden sonra ngilizlerin Gney Hindistanda yaylnn nndeki en byk engel olan Meysr Sultanl topraklar ngiliz hkimiyetine girdi. Tp Sultan saltanat srasnda tarmn gelimesine byk nem vermi, imar faaliyetlerinde bulunmu, barajlar, yollar ve limanlar yaptrmtr. Sri Lanka, Afganistan, Fransa, Osmanl ve ran gibi lkelerle ticareti gelitirmi, tccar, lim ve sanatkrlarn Meysra gelmesini salamtr. Kendi adna para bastrm, yeni takvim, yeni l tart birimleri ve mal sistem oluturmutur. Tp Sultan ayrca Hindistan asker tarihinde roketin mcidi olarak bilinir; bu roketlerden ikisi Londrada bulunmaktadr (Royal Artillery Museum). lme ve kitaplara merakl olan Tp Sultann kurduu zengin ktphanenin bir blm 1806da ngilizler tarafndan Londraya, bir blm de 1808de Kalktadaki Asiatic Society of Bengale nakledilmitir.

BBLYOGRAFYA

BA, Nme-yi Hmyun Defteri, IX, 178, 209-211; Mir Hussain Ali Khan Kirmani, History of Tipu Sultan (trc. W. D. Miles), Lahore 1974; G. P. Taylor, The Coins of Tipu Sultan, Oxford 1914; Uzunarl, Osmanl Tarihi, IV/2, s. 156, 160, 161; Mohibbul Hasan Khan, History of Tipu Sultan, Calcutta 1951; a.mlf., Tipu Sultans Mission to Constantinople, Delhi 2005; L. B. Bowring, Haidar Ali and Tipu Sultan and the Struggle with the Musalman Powers of the South, New Delhi 1974; B. Sheikh Ali, Tipu Sultan: A Study in Diplomacy and Confrontation, Mysore 1982; Azmi zcan, Panslamizm: Osmanl Devleti, Hindistan Mslmanlar ve ngiltere (1877-1924), Ankara 1997, s. 1821; N. B. Pande, Aurangzeb and Tipu Sultan: Evaluation of Their Religious Policies, Delhi 1997; K. Brittlebank, Tipu Sultans Search for Legitimacy: Islam and Kingship in a Hindu Domain, Delhi 1997; State and Diplomacy Under Tipu Sultan: Documents and Essays (ed. Irfan Habib), Delhi 2001; Mohammad Ilyas Nadvi, Tipu SultanA Life History, Delhi 2004; Hidayat Hosain, The Library of Tipu Sultan, IC, XV (1940), s. 139-167; Yusuf Hikmet Bayur, Tipu Sultan ile Osmanl Padiahlarndan I. Abdlhamid ve III. Selim Arasndaki Mektuplama, TTK Belleten, XII/47 (1948), s. 617-654. Azmi zcan

TRAN
Arnavutlukun baehri. Heybetli Dajti dann (1610 m.) eteklerindeki tepelik alanla verimli ovalarn birletii kesimde deniz seviyesinden 110 m. ykseklikte yer almaktadr. Tiran ad etrafnda birok faraziye ileri srlrse de bunlardan hibiri ikna edici grnmez. Tiran 1614 ylndan itibaren ortaya kan bir Osmanl ehridir, ancak yresinde tarih ncesi dnemden kalan yerleme yerleri olduu bilinmektedir. Tiran ovasnda bulunan lirlere ait pek ok saydaki yer adlar burada en azndan 3000 yldr Arnavutlarn yaadn ortaya koyar. Kk bir kasaba eklinde Tirandan ilk defa, Marin Barletiusun Tarihinden nakledilen 1418 tarihli Venedik belgesinde sz edilir. Blgenin 835 (1431-32) tarihli ilk Osmanl tahririnden anlaldna gre bu kesimde bazlar elli hne, ounluu be ve yirmi hne nfusa sahip kyler vardr, bu durum yrenin nisbeten sk nfuslu bir iskn alan olduunu gsterir. Bunlarn arasnda gnmzde Tirann bir banliys durumundaki Kamza ky de bulunmaktadr. Osmanl ncesi dnemde yerlemeler daha ok korunakl yerlerde, tepelerde iken ovalk ksmda herhangi bir iskn izi grlmez. Tirana ovas ve ayn ad tayan mezraas, skender Bey ile Osmanllar arasndaki uzun mcadelelerde (1450-1478) Byk Tiran ve Kk Tiran diye zikredilir. XV. yzyln sona ermesiyle birlikte blgede artan nfusun etkisiyle ekonomik canlanma grlr. 991 (1583) tarihli Ohri (Ohrid) Sanca Defterinde tepelerdeki 110 ky ve ksmen verimli hale getirilen ovadaki 2900 hne kaydedilir. 1591de Makedonyadaki Ohriye giden Venedikli seyyah Lorenzo Bernadonun Tiran ovasn geen yol zerinde Makedonyadaki Strugadan gelen ve Lezh (Le) Limanna hareket eden 500 atlk bir kervan grdn sylemesi Tiran blgesinden geen ticaretin nemini ortaya koyar. 1614 ylnda Petrela Kalesi yaknndaki Mulleti kynde Osmanl asilzadesi Sulejman Bargjini (Berkinzde) bir cami, hamam, han ve Tiranda bir imaret yaptrd; ayrca pazar yeri ilve ederek kyn kasabaya dnmesine katkda bulundu. Bu kasaba, Balkanlarn ilerine doru giden byk ticaret yollaryla balantl olan ovada bir ticaret merkezi olarak sivrildi; daha verimli bir ekonominin ve daha byk bir nfusun temel ihtiyalarna cevap verebilecek ekilde ortaya kt. 1072de (1661-62) Evliya elebi tarafndan Tirann bu anlamda canl bir tasviri yaplr. Zahmetli Krraba geidinden gelerek kasabaya ulaan Evliya elebi burann Ohri sancana bal olduunu, bir voyvoda ile bir kadnn grev yaptn, birok camisi, hanlar, hamamlar, alveri yaplan sokaklar ve meyve baheleri bulunduunu yazar. Kasaba geni bir dzlkte kurulmutur ve btn binalar kiremitle kaplanmtr (Seyahatnme, VI, 106). Bu ksa tasvir bir klie de olsa Tirann kyden kasaba haline geldiine ve nem kazandna iaret eder. XVII ve XVIII. yzyllarda Tiran tarm rnlerinin ticaretinin yapld nisbeten kk bir merkez halinde kald. 1769 ylnda buradan Venedike 2600 varil zeytinya ihracat yapld, pamuklu ve ipekli retiminin bulunduu, seramik ve kuyumculuk dahil metal iler ve dericilikle urald dikkati eker. XVII. yzyl resm Osmanl kaynaklar o dnemde Tirann bir kadlk merkezi olmadn gsterir. XVIII. yzyln sonuna doru ehir, daha nceden nemli yerleim birimleri olan Petrela ve Akahisarn (Kruya) nemini kaybedip nfusun Tirana tanmas sebebiyle byk deer kazand. 1703te Tiranda 400 hne ve 3000 kiilik nfusun bulunduu zikredilir. 1820de bu rakam iki

katndan daha fazladr. 1793te Molla Bey Bargjini (Berkinzdeler) tarafndan byk bir caminin yapmna balanmas da ehrin nemini gsterir. Molla Bey ehrin kurucusu olan Sulejman Bargjininin soyundan gelmektedir. 1800den hemen nce Kruyal olan Toptani ailesi Tirana yerleti. Bu durum, Toptanizde Kaplan Paa ile Bargjiniler ve kuzeydeki kodra blgesinden Buatl brhim Paa arasnda uzun srecek bir savaa yol at. Savan sonularndan biri 1614te kuruluunun ardndan Tirann ilk hristiyan sakinlerinin ortaya kdr. Zira Kora ve Pogradec blgesinden g eden Ortodoks Ulahlar bu blgeye iskn edildi. Bunlar Tirana yerletikten sonra ehirde ilk kiliselerini ina ettiler. Savan bir dier neticesi Molla Bey Camiinin, bunun olu Edhem Bey tarafndan tamamland 1238 (1822-23) ylna kadar ina halinde kalmasdr. Cami inasnn hikyesi Trke yazlm iki byk kitbede yer alr. Caminin d kadar ii de ge Avrupa ve Osmanl tarznn bir karm olan canl duvar boyamalaryla sslenmitir. Bu cami Tiranda ayakta kalan tek camidir. Pek ok Batl seyyah XIX. yzyl Tirann misafirperver, mreffeh ve temiz bir ehir diye tanmlar. Georg von Hahn etraf uzun kavaklar ve selvi aalaryla evrilmi, canl biimde boyal camilerden hayranlkla sz eder. 2000 hnesi olan Tiranda sadece 100 hne mslmanlara aittir. 1858de Fransz konsolosu H. Hecquard civarndaki verimli ova kadar ehrin gzel karakterini vurgular, bunun yannda Tirann Arnavutlukun en oryantal (Dou grnml) ehri olduunu belirtir. XX. yzyln balarnda Ippen Tirann bydn kaydeder. Bu dnemde Tirann 13.000i mslman, 1300 Ortodoks, geri kalan Katolik toplam 15.000 kiilik nfusu vardr. XVIII. yzyln ilk yarsnda el sanatlar, hizmet ve ticaret erbabnn 400 civarnda dkkn bulunmaktayd. XIX. yzyln ikinci yarsndan itibaren bunlarn says 730a kt. Bu devirde Tiran pazarnda yllk 100.000 m. yn ve pamuklu elbise, ab ve 160.000 m. yksek kalitede kadife satlyordu. Osmanl dneminin sonunda Tiranda krk cami ve mescid bulunduu ifade edilir. 1310 (1892-93) tarihli kodra Vilyeti Salnmesi, Tirann 1023 (1614) ylnda randaki savata hayatn kaybeden Sleyman Paa tarafndan kurulduunu belirtir. Buna gre paann cenazesi Tirana gtrlerek yaptrd caminin bitiiinde yer alan tekkeye defnedilmitir. Tiran kazas 101 ky iermekte, 31.383 mslman olan toplam 32.322 kiilik nfusa sahip bulunmaktadr. Nfusun geri kalan Ortodoks veya Katoliktir. Kazada alt cami, elli dokuz mescid, krk yedi tekke ve zviye, bir medrese, bir rdiye, on ibtid mektep, bir Rum, bir Katolik mektebi, iki Rum ve bir Katolik kilisesi vardr. Bunlarn dnda bir hamam, bir saat kulesi, otuz bir han, yirmi meyhane ve bir eczahane mevcuttur. Kmsl-alma gre ise kodra vilyetine bal Dra (Durazzo) sancandaki Tiran 17.000 kiilik nfusa sahip bir kaza merkezidir. Balkan savalar esnasnda (1912-1913) Tiran ncelikle Srp ordusu tarafndan igal edildi. 1913te yeni bir grup Makedonyann batsndaki Debreden ehre gelip yerleti. Ardndan bir liman ehri olan Dran eski sakinlerinin iskn edildii yeni bir mahalle ortaya kt. 1920 Ocak ay sonunda Luinyede (Lushnj) yaplan mill kongre esnasnda Tiran yeni Arnavutluk Devletinin baehri iln edildi. Bu durum ehrin d grnmnde byk bir deiim balatt ve gelimesine yol at. Tirann 1938de 25.000 nfusu vard. Kral Ahmed Zogu idaresi dneminde zellikle talyan igalinde (19391943) byk bir yaplanma hareketi balatld. Kral iin bir saray, ayrca pek ok sayda bakanlk binas ina edildi. ehrin tren istasyonuyla birlikte yeni merkezin ekseni deiti. Ortadaki Skenderbeg (skender Bey Meydan) ehrin merkezi ve mimari belirleyicisi oldu. Meydandaki en nemli

yerlerden biri de Edhem Bey Camii ile yanndaki 1830 tarihli Saat Kulesidir. II. Dnya Savanda ehir, 27 Ekim-17 Kasm 1944 arasnda igalci Alman gleriyle komnist gerillalar arasndaki iddetli atmalarda ok zarar grd. Bu mcadele esnasnda 1023 (1614) tarihli eski cami (Xhamia Vjeter) ykld. zgrln ardndan ok sert bir komnist diktatrlk iktidar ele geirdi ve eitli yaptrmlar uygulad. Savatan sonraki yllarda Tiran lkenin byk bir endstri merkezi olma ynnde yeniden yapland. Bu durum hzl bir nfus artna yol at. 1957de Tiranda ilk Arnavutluk Tiran niversitesi kuruldu, ardndan kltrel yaplar ina edildi. 1967de Arnavutluk kltr devrimi esnasnda btn dinler ortadan kaldrld ve din mensuplar bask altnda tutuldu. Daha sonra camiler, tekkeler, kiliseler ve manastrlar ykld. Sadece sanatsal deeri olan byk yaplar salam brakld, bunlar itinal biimde onarld. 1990 ylnda komnist diktatrln sona ermesinin ardndan eitli dinler yeniden canland ve kurumlat. Gnmzde Tiran ehrinde bir Roma Katolik ve bir Ortodoks bapiskoposluu, bir medrese ve bir Katolik niversitesi bulunmaktadr. Halvetiyye tarikatna ait tekke mill ktphanenin arkasndaki eski alanda 1990da yeniden ina edildi. 1991de, bir zamanlar ok nemli olan Bekta tarikatna ait tekke ehrin ucunda yer alan dier bir tekke ile birlikte tekrar aktif hale getirildi ve Baba Read liderliinde grkemli bir Bekta merkezi yaptrld; 1998de Rif tekkesi yeniden ina edildi. Komnizmin kmesinden sonraki ilk on ylda Tiranda byk bir nfus patlamas oldu. Ancak bu durum plansz ve karmak biimde yksek binalarn yapmna, her yerde gecekondularn ortaya kmasna ve kamusal alandaki yerlerde yasak yaplarn artna yol at. 2000 ylndan gnmze kadar Tiran Belediyesi byk bir alt yap dzenleme hamlesi balatarak yeni yollar yapt, parklar ve yeil alanlar kurdu, halkn huzurunu salayacak nemli tedbirler ald. 2006 Aralk aynda Tirann nfusu kaytl olmayan pek ok kiiye ramen 600.339 idi. Resm kaynaklara gre gerek say 895.000e yaklamaktadr. Dier eski komnist lkelere gre Tiranda eitli din cemaatler arasndaki i ie yaam dikkat ekecek biimde uyumludur.

BBLYOGRAFYA

Hicr 835 Tarihli Sret-i Defteri Sancak-i Arvanid (nr. Halil nalck), Ankara 1954, s. 103; Evliya elebi, Seyahatnme, VI, 106; G. von Hahn, Albanische Studien, Jena 1854, s. 868-886; H. Hecquard, Histoire et description de la haute Albanie, Paris 1858, s. 255-256; kodra Vilyeti Salnmesi, stanbul 1310, s. 114-121; A. Degrand, Souvenirs de la haute Albanie, Paris 1904, s. 183194; Theodore Ippen, Von Alessio ber Kroja nach Tirana und Ismi, Zur Kunde der Balkanhhalbinsel (ed. C. Patsch), Wien-Leipzig 1904, s. 79-80; Guide dAlbanie (ed. un Jonuzi), Tirana 1958, s. 220-233; A. Meksi-G. Frasheri, Arhitektura dhe restaurimi i xhamis s Haxhi Ethem Beut e Tirans, Monumente historike n vendim ton, Tirana 1978, s. 110-114; Koo Miho, Trajta t profilit urbanistik t qytetit t Tirans (prej fillimeve deri m 1944), Tirana 1987; a.mlf., Kontributi i tradits vendse ne arkitekturn e xhamis t Tirans, Monumentet, sy. 11, Tirana 1976, s. 191-198; Z. Shkodra, La ville albanaise au cours de la renaissance nationale, Tirana 1988, tr.yer.; a.mlf., Tirana-Capital City of Albania, Hauptstdte in Sdosteuropa (ed. H. Heppner), Wien 1994,

s. 133-147; a.mlf., Les march albanaise au XVIIIe sicle, St.A, III/1 (1966), s. 159-172; M. Kiel, Ottoman Architecture in Albania, 1384-1912, stanbul 1990, s. 249-265; Q. Butka, Fshati, qyteti, kryeqyteti, Prpjekta Shqiptare, II/16, Tirana 1938, s. 171-176; Kristo Frasheri, Fillimet e historis s Tiranes, Buletin per shkencat shoqrore, sy. 2, Tirana 1955, s. 126-145; Emin RizaKoo Zheka, Banesa Tiranasa, Monumentet, sy. 2 (1971), s. 113-127; Kmsl-alm, III, 1717; Hasan Kaleshi, Tiran, A, XII/1, s. 376-379; Nathalie Clayer, Tiran, EI (Fr.), X, 533-534. Machel Kel

TRE
zmir iline bal tarih bir ile merkezi. Kk Menderes nehrinin 6 km. gneyinde, Aydn dalar ad verilen sradalara ait Gme (Kestane) dann kuzey eteklerinde eimli bir yzeyde kurulmutur. Tarih boyunca Thira, Thyeira, Tyrha, Thyra, Teira, Apeteria ve Arkadiapolis gibi isimlerle anlan kasabann ne zaman kurulduu kesinlikle belli deilse de milttan nce 1340larda varl bilinmektedir. Bu tarihlerde Hititlerin Ahhiyava ad verilen krallk blgesi iinde yer almaktayd. Ardndan nce Friglerin, daha sonra Lidyallarn hkimiyetine girdi. Milttan nce 652-630 yllarnda bir sre Kimmerlerin, milttan nce 546da Perslerin eline geti. Byk skenderin hkim olduu Tire ve evresi onun lmnn ardndan Bergama Krallna intikal etti. Bu dnemde geliip zenginleti, zenginlerin yazlk olarak kulland bir ehir haline geldi. Roma hkimiyeti srasnda 260ta byk bir depremle harap oldu. Bizansn elinde Thria ismiyle Asia eyaletinin piskoposluk merkeziydi. 697de mslmanlarn eline geti; 718de Bizansllarca geri alnd. Malazgirt Savann ardndan Seluklu aknlar buraya kadar uzand ve 1072de Byk Seluklularn hkimiyetine girdi. Hal seferlerinde istilya urayan kasaba Klcarslann kumandan emseddin Bey tarafndan 1186da fethedildi. Beylikler dneminde Mentee Beyin damad Sasa Bey, Tire ve evresinde hkimiyet kurdu. Daha sonra Aydnolu Mehmed Bey buray ald. Gazi Umur Bey zamannda medreseler, camiler ve emelerle imar edildi. Sulama kanallaryla ziraat gelitirildi. 1390da Yldrm Bayezid tarafndan Osmanl topraklarna katld. Timur istilsnn (1402) ardndan Aydnoullar ehri geri ald. 1423te II. Murad burada yeniden hkimiyet kurdu ve kasaba Anadolu beylerbeyiliine bal Aydn sancann merkezi oldu. Beylikler devrinden itibaren dier baz Anadolu ehirlerinde grld gibi Tire de iki merkezli (nefs) olarak gelime gsterdi. Nefs-i Tire diye anlan asl yerleimin dnda Aydnolu s Beyin kz Hafsa Hatunun yaptrd klliyenin (zviye) vakf eklinde ortaya kan, bugnk Deirmendere semtinin bulunduu blgeye merkezlik eden, Nefs-i Bdemiye denilen ikinci bir yerleim daha teekkl etti. Eski vakf defterleri mevcut olmad iin Kann Sultan Sleyman dnemi muhasebe defterine kadar (BA, TD, nr. 166) Nefsibdemiyedeki iskn ve nfus hakknda bilgi yoktur. XVI. yzyldan sonra ehrin fizik geliimi neticesinde iki merkez birleti. 880 (1475-76) tarihli tahrirde sancak beyi hass arasnda grnen Tirenin yirmi alt mahallesi vard ve 989 hne, 183 mcerret (bekr) olmak zere toplam 1172 erkek nfus tesbit edilmiti. Buna gre toplam nfusu 5100 kii kadard. En kalabalk mahalleler Tapazar (104 hne), Sofular (doksan alt hne), Veled-i anak (seksen alt hne), Tahtelkale (elli dokuz hne), Cmi-i Atk (elli bir hne) ve Mekabir (krk dokuz hne) mahalleleriydi. Bu tarihte kasabada elli iki hneden ibaret bir gayri mslim mahallesi de bulunuyordu. 918 (1512) tahririne kadar geen srede Tire hem fiziksel hem demografik adan gelime gsterdi. Mahalle says otuz altya ulat. Krk iki hneden oluan bir yahudi cemaati ortaya kt. Kasabann toplam hne says 1494e, mcerretler 220ye ykseldi. Ayrca muaf kaytl 178 kii vard. Bylece toplam nfus yaklak 8500e ulat. En kalabalk mahalleler Sofular (doksan drt hne), Cmi-i Atk (seksen be hne), Urganclar (seksen be hne), Turun (yetmi dokuz hne) ve Doanclard (yetmi yedi hne). 935te (1528-29) yaplan tahrire gre Tirenin nfusu 6200e geriledi. Nfustaki azalmaya paralel olarak mahalle says otuz

e dt. Ancak hne saysndaki azalmaya karlk gen nfus (mcerret) saysnda art oldu. Bu tarihte en kalabalk mahalleler Sofular (altm dokuz hne), Tapazar (altm hne), Cmi-i Atk (elli sekiz hne), Gebran (krk dokuz hne) ve Tahtelkale idi (krk hne). ehirdeki yahudi cemaati altm drt hneye ulat. Bu tarihte Bdemiye de kaytlara geti. Dokuz mahallesi olan bu ikinci yerleim merkezinde yaklak 1000 kiilik nfus yayordu (167 hne, otuz dokuz mcerret, yirmi iki muaf). ehrin merkezi olduu kaza ise doksan sekiz ky ile birlikte 41.000 civarnda bir nfus barndrmaktayd. Tahrir defterlerinde rastlanan esnafn eitlilii ve pazar yeri adlar XVI. yzylda Tirede canl bir ticaret hayatnn varln gsterir. Ahlik tekiltnca rgtlendii anlalan esnafn faaliyet gsterdii ar/pazarlarn says otuzdan fazla idi. ehirde iki kervansaray, kalhne, tahinhne, kirihne, serhne gibi imalt ve ticaret meknlar vard. Sadece vakflara ait dkknlarn says 560 buluyordu. Bedestendeki dkkn says 127 idi. Bu canl ticaret ve imalt sektr ehre dardan g tevik ediyordu. Bu dnemde Tireye ehir dndan otuz civarnda aile gelip yerleti. Tirede en azndan I. Ahmed devrine kadar sikke kesilen bir darphne mevcuttu. Bu tarihlerde ehrin mimari yaplar iinde otuz bir cami/mescid, yedi medrese, bir imaret, on be zviye, drt muallimhne/mektephne, yedi hamam yer almaktayd. Evliya elebinin ehri ziyaret ettii tarihte (1671) mahalle says altm sekize ykselmiti. Evliya elebi sokaklarn satran ta gibi dzenli olduunu, ehirde 144 mihrap (otuz alts cami), yetmi tekke, otuz medrese, bazs tl durumda sekiz imaret, bir drlkurr, altm yedi sbyan mektebi bulunduunu kaydeder. Kestane dandan gelen sular Tiredeki 270 emeye, on hamama ve be kurun kubbeli sebile dalyordu. Ayrca ehirde yirmi yedi han, sekiz kubbeli bir bedesten, st kemer ve kubbeyle rtl 2800 dkkn vard. Tire alacas diye bilinen bezler daha bu tarihte mehurdu. 1700 tarihli avrz tahriri srasnda Tirenin drt nahiyesinde (Fota, Burgos- Kebr, Burgos- Sagr, Maden) elli dokuz ky kaydedilmitir. ehir merkezinde kaytl altm drt mahallede yaklak 5000 kii yayordu. En kalabalk mahalleler eyhky, Hac Abdi/Ketenci/Ali Hoca, Abdlvehhab ve Paa mahalleleriydi. ki gayri mslim mahallesinden Rumlarn yaad Zimmiyn mahallesinde yirmi be, Yahudiyn mahallesinde on drt hne vard. Bu tarihte muhtemelen asayi sebebiyle on sekiz ky ve iftlik terkedilmi durumdayd. 1713lerde Bat Anadoluyu etkisi altna alan veba salgnndan zarar gren Tirenin nfusu buna ramen 1130 (1718) tarihli avrz tahririne gre yaklak 8000e ulam, altm bir mahallesi bulunan ehrin %10unu dul kadnlarn meydana getirdii tesbit edilmiti. Bylece veba yznden ehir nfusunun %24nn hayatn kaybettii hesaplanmtr (Gke, s. 50, 58). Kr kesiminde de kayplar fazla idi. Bu durum ehir ve civarnn ekonomik yapsn olumsuz ynde etkiledi. Tirenin eyhky, Abdlvehhab, Paa, Ketenci, Molla Ms mahalleleri nfusun en youn yaad kesimlerdi. Zimmiyn mahallesinde 208, Yahudiyn mahallesinde seksen kii oturmaktayd. Bu tarihte ehirde elli imam, on yedi mezzin, yedi hatip, bir viz, bir mft, alt mderris, sekiz eyh/dervi, seksen iki seyyid, 122 asker grevli bulunuyordu. En geni sna faaliyet alan tekstil ve dericilikti. 1243te (1827-28) Badat Valisi Necip Paa tarafndan Tirede gzel bir ktphane yaptrld. II. Mahmud dnemi nfus saymnda (1831) ehrin nfusu 8000 civarnda idi. 1257 (1841) temettut tahririnde yer alan krk mahalleden nfusa en kalabalk olanlar Rmiyn (1245), Kalmos (590),

Sretli Mehmed Paa (590), Msrl (575), Cmi-i Kebr (570), Ynus Emre (560), eyhky (550), Murtaza ve Ali Han (520) mahalleleriydi. Toplam ehir nfusu yaklak 13.200 idi. 1891de nfusu 33.000e ykselen kaza genelinde 2265 Yunan (Rum), on iki Ermeni ve 1029 yahudi nfus bulunuyordu. ehirde yaklak 15.000 kii yayordu. Kazann nfusu 1909da 37.000e, 1915 banda 44.000e ykseldi. Bu tarihte Rumlar 3350, Msevler 1900 kiiden ibaretti. I. Dnya Savandan sonra (1919) 42.000e den Tire kazasnn nfusu 1927 saymnda 39.000e gerilemiti. Kk Menderes nehrinin sulad verimli ovas sebebiyle zmir-Konya arasnda nemli bir ehir durumunda olan, yaknndaki demi ve Bayndr gibi merkezler arasnda ticar irtibat salayan ve buradan zmir Limanna balant kuran bir konumda bulunan Tirenin ticar nemi zmir-Aydn demiryolunun inasndan sonra daha da artt. Bu demiryolundan Torbalda ayrlan bir koldan atal stasyonunda ayrlan bir ube hatt 1883te Tireye ulat ve evreden karlan zmpara, cva, manganez, demir, arsenik gibi madenlerin naklini kolaylatrd. Salnmelerde grlen hal ve bez dokuma tezghlarnn okluu bu sektrn olduka gelitiini gsterir. Osmanl dneminde siyas sulularn srgn yeri olarak kullanlan Tireye gelenler arasnda eyhlislm Molla Arap (Aleddin Arab Efendi), Anadolu Kazaskeri Thir Efendi, tarihi nzde Mehmed Atullah Efendi (Tirede lmtr), eyh Seyyid Hseyin, eyh brhim Efendi ve Bozcaadal Rum Papa Kostiolu Nikola saylabilir. Kendi adyla anlan medresede mderreslik yapan bn Melek Firiteolu burada domu ve yaamtr. Ayrca Tiredeki medresede pek ok lim yetimitir. ehir 28 Mays 1919da Yunan igaline urad ve 4 Eyll 1922de kurtarld. Mbadelede Tireden ayrlan Rumlarn yerine Makedonyadan getirilen Trk nfus yerletirildi. Birok tarih eserin bulunduu Tirede zellikle Mehmed Bey Camii (1334), Yeilimaret Camii (1441), Kazganolu Camii (1442), Ulucami, Yenicami, Paa, bn Melek Camii ve Trbesi saylabilir. Cumhuriyet dneminde ehir kuzeye istasyon tarafna doru geniledi ve Bahariye, Cumhuriyet, Dere, Drteyll, Dumlupnar, Erturul, stikll, Karacaali, Kurtulu, Turan, Yeni, hsaniye, peki gibi mahalleler kuruldu. Bu mahallelerin oluumunda merkeze yerleen bn Hatib, Kalamos, Iklar, Turun ve pekizde gibi airetler de rol oynad. Bu dnemde krk iki olan mahalle says 1926 il genel meclisinin kararyla on altya drld. dar bakmdan 826da (1423) Anadolu beylerbeyiliine bal Aydn sancann merkezi olan, XVII ve XVIII. yzyllarda mtesellim ve yanlarn idaresine giren, 1839da Tanzimatn ilnyla bir sre muhassl tarafndan idare edilen, 1867de vilyet yaplan Aydnn zmir sancana balanan Tire, Cumhuriyet dneminde zmir iline bal bir ile merkezi oldu. 1937de otuz dokuz kyden ve iki bucaktan olumaktayd. Bunlardan Gken buca (Fota) 1914te, Boazii buca 1932de kuruldu. Bugn Gken belde olup Tirenin ky says altm e ykseldi. 2000 saymnda Tirenin nfusu 42.988, kazann toplam nfusu 78.658 idi. 2010 saymna gre ile merkezinde 51.440 kii kaytldr.

BBLYOGRAFYA

BA, MAD, nr. 3013, s. 28-53; BA, KK (Mevkufat), nr. 2865, s. 28-50; BA, TD, nr. 8, s. 723-740; nr. 35M, s. 1-3; nr. 87, s. 105-122; nr. 148, s. 270-288; nr. 166, s. 371, 379, 383, 391; nr. 360, s. 210, 223; TK, TD, nr. 571, vr. 49b-73b; bn Battta, Seyahatnme, I, 334; Vakfnme-i ehzde-i Civnbaht Hazreti Sultan Selm: II. Selim Vakfiyesi (haz. Selahattin Yldrm), stanbul 2004, hazrlayann girii, s. 17, 26, 27; Polonyal Simeonun Seyahatnamesi, 1608-1619 (trc. H. D. Andreasyan), stanbul 1964, s. 19; Evliya elebi, Seyahatnme, IX, 86-91; Ch. Texier, Kk Asya (trc. Ali Suad), stanbul 1339, II, 255-256; Cuinet, III, 508; P. Wittek, Mentee Beylii (trc. Orhan aik Gkyay), Ankara 1986, s. 22, 39, 42, 43, 67, 88, 89; Tarih ve Corafya Lugat, s. 266; W. M. Ramsay, Anadolunun Tarihi Corafyas (trc. Mihri Pekta), stanbul 1960, s. 111, 122; Faik Tokluolu, Tire, Tire 1964; Himmet Akn, Aydnoullar Tarihi Hakknda Bir Aratrma, Ankara 1968, s. 30-102, 111-116; A. Munis Armaan, Belgelerle Beylikler Devrinde Tire, zmir 1983; a.mlf., Tm Ynleriyle Tire II, Tire 1990; a.mlf., Devlet Arivlerinde Tire, zmir 2003; Uur Tanyeli, Anadolu Trk Kentinde Fiziksel Yapnn Evrim Sreci: 11.-15. yy, stanbul 1987, s. 121-125; Suraiya Faroqhi, Osmanlda Kentler ve Kentliler (trc. Neyyire Kalaycolu), stanbul 1993, s. 3536, 39-40; Mehmet Ali Demirba, XVI. Yzylda Tire Vakflarna Ait Notlar, Trk Kltrnde Tire (haz. Mehmet eker), Ankara 1994, s. 25-29; Tuncer Baykara, Trk ehircilik Geleneinde Tire, a.e., s. 9-13; Ali Yardm, Necip Paa Ktphanesinin Kltr Tarihimiz Asndan nemi, a.e., s. 66; Besim Darkot-Metin Tuncel, Ege Blgesi Corafyas, stanbul 1995, s. 53-54; Besim Darkot, Tire, A, XII/1, s. 379-381; Mehmet Baaran, Tanzimattan Cumhuriyete Tire, zmir 2000, s. 17, 18, 21, 24, 25, 31, 116, 117, vd.; Cahit Telci, XV-XVI. Yzyllarda Tire ehri, Trk Kltrnde Tire II (haz. Mehmet eker-Arzu Tacan), Tire 2008, s. 21-40; Turan Gke, XVIII. Yzyl Balarnda (1700-1718) Tirenin Demografik Yaps, a.e., s. 41-58; Kmsl-alm, III, 1718; Fr. Babinger, Tre, EI (ng.), X, 538-539. Zeki Mete MMAR. XV. yzyldan itibaren kalabalk nfusu ve ticaret merkezi olmas dolaysyla ekonomik gcnn yan sra bayndr bir ehir ve ayn zamanda bir ilim merkezi durumundaki Tirede Aydnoullar ve Osmanl dnemlerinden kalan ok sayda yap bulunmaktadr. 1671 ylnda hacca giderken urad Tireyi ehr-i muazzam diye niteleyen Evliya elebi, burasn Manisa ile karlatrarak Tire yaplarnn Manisaya oranla daha ok sayda ve byk boyutlarda olduunu syler. Onun aktardna gre ehir 144 mihrapldr ve bunlardan otuz alts byk camidir. Ayrca otuz medrese, imaretler, on hamam, yirmi yedi han, altm sbyan mektebi, 270 eme ve be sebil bulunmaktadr (Seyahatnme, IX, 162-165). Evliya elebinin szn ettii yaplarn byk bir ksm gnmze ulamamakla birlikte mevcut yaplarn okluu dikkat ekicidir. Bunlardan Kzirzde (Czirolu), Karakad Mecdddin, Rum Mehmed Paa, Yavukluolu (Yourtluolu) ve Molla Arap klliyeleri; Hafsa Hatun, Doan Bey, Mehmed Bey, Gucur (Kucur), Leyse, Ulucami (bk. ULUCAM [Tire]) Kara Hasan, Hsmeddin, Kara Hayreddin, Sratli Mehmed Paa, Gazazhne, Tahtakale, Narin, Kazanolu, Molla Mehmed elebi, Fdlolu, Lutfi Paa, eyh, Yalnayak, Hamza Aa, Hac Mehmed Ali Aa, Alaybey camileri; mevlevhne zellii de olan Yeilimaretle mimari zellie sahip anak, Neslihan, Drlhadis mescidlerinin adlar saylabilir.

Tire, mektep ve medreseleri yannda buralarda ders veren ilim adamlaryla da nldr. Aydnolu Mehmed Bey tarafndan kurulan ve Tirede tesis edilen ilk medrese kabul edilen, Riefstahln ahap olduunu syledii yap (Cenubu Garb Anadoluda Trk Mimarisi, s. 27), burada uzun yllar tedrsatta bulunan Tireli fakih bn Melekten dolay onun adyla veya lakab olan Firiteolu ismiyle anlmtr. Yine ayn dneme ait Orta Medrese harabe halindedir. Tirede Karakad Mecdddin, Yavukluolu, Dervi Gazi, Kzirzde, Kk Hfz ve Ms Bey (Byk Zincirli) medreseleri gnmze ulamtr. Bunlardan bir ksm restore edilmi, dierleri ise harap durumdadr. Yklarak ortadan kalkm medreseler arasnda Hoca Kemal, bn Habib (Yassyol), Sratli Mehmed Paa, Osman Aa, Kazanolu, Hafsa Hatun, eyh Muslihuddin smil Efendi ve Kara Hayreddin medreselerinin adlar saylabilir. Medreselerde bulunan ok sayda kitap da kaybolmutur. Bunlardan sadece Kadzde Medresesindeki kitaplar Necip Paa Ktphanesinde mevcuttur. Tiredeki trbeler bir klliye iindedir veya mstakil yaplardr. Bunlar kbik ya da okgen kenarldr ve Rum Mehmed Paa Trbesi baldaken planyla dierlerinden farkl bir rnektir (bk. RUM MEHMED PAA CAM ve TRBES). Sleyman ah Trbesi, Caalolu Ali Paa Trbesi, Yedi Kardeler (Sr Hatunlar) Trbesi, Hoca Aleddin (Alamadan Dede) Trbesi, Yalolu Trbesi, Karakad Mecdddin Trbesi, Ali Baba Trbesi, s Baba Trbesi (anonim trbe), Hac Fakih Trbesi, Molla Mehmed elebi Trbesi, Alihan Baba Trbesi gnmze ulaan mezar yaplardr. bn Melek Trbesi st ak olarak son yllarda yenilenmitir. Tirede nceleri bn Melek adna kk bir ktphane vard. II. Mahmud devrinde ehre Mehmed Necip Paa tarafndan daha byk bir ktphane yaplmtr. Mimari ayrntlarnda barok slbunun kuvvetli ekilde belli olduu yap, sekizgen kasnakl bir kubbe ile rtl kare planl kapal blmle giriinin n ksmndaki kubbeli revaktan olumaktadr (bk. NECP PAA KTPHANES). Beylikler dneminden itibaren balayan ticar canllk ve ekonomik bymeyle ok sayda han ve bedesten, arasta ve dkknn ina edildii grlr. Bu hanlardan en nemlileri Lutfi Paa, Rstem Paa, Karakad Mecdddin, plce, Mardinli, Destimal ve Frenk hanlardr. XVI. yzyln mimari zelliklerini tayan ve arnn ekirdeini tekil eden bedesten, kaln pye ve yan duvarlar arasna atlm geni kemerlerin tad sekiz kubbeye sahiptir. Arastann iindeki dkknlarn yan sra ok sayda dkkn deiik camilerin akar durumundayd. Bu dkknlarn bir ksm fevkan camilerin alt katn oluturuyordu (Tahtakale ve Hsmeddin camilerinde olduu gibi). ehirde yalnzca Kadzde Klliyesinin 110 dkknnn bulunmas bu konuda fikir vermesi asndan dikkat ekici bir rnektir. Tirede bir ksm harabe halinde (Hafsa Hatun, Karagazi/Karakad Mecdddin, Yeniceky, Molla Arap, Hekim ve eyh hamamlar), bir ksm bakmsz, yar ykk durumda depo gibi amalarla kullanlan hamamlarn (Yalnayak, anak, Tahtakale, Mehmed Aa ve Sultan hamamlar) yan sra eski kaynaklarda ad geen Abdsselm Efendi, Kalamos, Nzr, Msrl hamamlar ile Yavukluolu, Sratli Mehmed Paa ve Alihan Baba klliyelerine ait hamamlarn bulunduu bilinmektedir. levlerini srdrmekte olan hamamlar ise her ikisi de ifte hamam olan Yeni mahalledeki Terziler Hamam ile Erturul mahallesindeki, Lutfi Paa Klliyesinin bir paras olan Eskiyeni Hamamdr. Tiredeki hamamlar XIV-XVII. yzyllar arasna aittir ve klasik Trk hamam mimarisi iinde yapsal hususiyetleriyle n plana kan rnekleri vardr. Bunlarn arasnda ar hamam niteliindeki

Eskiyeni Hamam ile (XVI. yzyl ortalar) Yalnayak Hamamnn (XVI. yzyl) dierlerine oranla daha byk boyutlarda klasik Osmanl devri mimari zelliklerini tayan rnekler olduu grlmektedir. Suyu bol bir yerleim yeri olan Tirede ok sayda eme bulunmaktadr. Yeen Mehmed Aa Meydan emesi antsal yapsyla nemlidir. Lutfi Paa ve Kesercizde Mehmed Aann vakfettii emelerin yan sra Leyse elebi, Hafsa Hatun, Hseyin Aa, Msrl emeleri ehrin dier emelerinden sadece birkadr. Ortadan kalkan emelerden az bir ksmnn ayna ta veya kitbesi Tire Mzesinde korunmaktadr. Lutfi Paa, Hocazde brhim Efendi, Krlzde Mehmed Aa, Hseyin Aa, Keskin Hac Mustafa, Karapnar Sleyman Aa sebilleri Tiredeki hayrat su tesisleri iinde zikredilmesi gereken rneklerdir. ledeki eski mezarlk ve hazrelerin nemli bir ksm ve bunlarn iindeki deerli mezar talar yok olmutur. Genellikle bakmsz durumdaki cami hazrelerinde mevcut mezar talar dnda baz mezar talar Tire Mzesindedir ve zerlerinde cami tasvirlerinin bulunduu rnekler dikkat ekicidir. Bir ksmnda bitkisel veya geometrik desenler olan kalem ii ssleme ve revzenli pencereleri bulunan tarih Tire evleri, Bat Anadolu karakteristik Trk konutlarnn mimari zelliklerini tayan sivil mimari yaplardr (Bayraktar Aa Kona, Afyonlu Smi Evi, Hattatlar Evi gibi).

BBLYOGRAFYA

Evliya elebi, Seyahatnme, IX, 162-165; R. M. Riefstahl, Cenubu Garb Anadoluda Trk Mimarisi (trc. Cezmi Tahir Berktin), stanbul 1941, s. 26-28, rs. 48-58; Doan Kuban, Anadolu Gezilerinden zlenimler, Bir Bat Anadolu Gezisi, ubat 1962, stanbul 1962; nci Aslanolu, Tirede Camiler ve Mescit, Ankara 1978; a.mlf., Tire Beylik Dnemi Camileri, Trk Kltrnde Tire (haz. Mehmet eker), Ankara 1994, s. 89-96; a.mlf., Tirede Cami, VD, VIII (1969), s. 161-170; Gl Tunel, Bat Anadolu Blgesinde Cami Tasvirli Mezar Talar, Ankara 1989; Hakk nkal, Tire Trbeleri, Ankara 1991; a.mlf., Trk Trbe Mimarisinde Tire Trbelerinin Yeri, Trk Kltrnde Tire, s. 113-118; Necmi lker, Tirede Osmanl Dnemi Trk Kitabeleri, a.e., s. 97-112; Mkerrem Krm, Tire Evleri, a.e., s. 139-148; Canan akmak, Tire Hamamlar, Ankara 2002; A. Munis Armaan, Devlet Arivlerinde Tire, zmir 2003; Halim Baki Kunter, Tire Minareleri, Arkitekt, VI/12, stanbul 1936, s. 337-339; lhan Akay, Tirede Fatih Devrine Ait Eserler, TY, sy. 314 (1965), s. 34-36; Tlay Ergil, Yeil maret Camii Tire, Arkitekt, XXXVIII/335 (1969), s. 120-121, 124. Enis Karakaya

TREBOLU
Giresun iline bal ile merkezi, tarih bir kasaba. Deniz kysndaki eimli bir arazide iki kk koyu evreleyen yksek burun zerinde yer alr. Sahil kesimindeki dar dzlk hemen kuzeydousunda Harit deltasna doru genilemekte ve bugnk yerleim alan bu ynde gelimektedir. Ne zaman kurulduu kesin ekilde bilinmeyen, kaleehir olarak gelime gsteren Tirebolu, adn ehir anlamna gelen Tripolisten alr. Bunun bir gre gre skhopolis (Tirebolu [?]), Argyria (Halkova) ve Plikokaleia (Grele) ehir halknn toplanmasndan, dier bir gre gre de hepsi XIII. yzylda ina edilen, Trabzon imparatorunun adn tayan St. Jean (Merkez/Tirebolu), Trkmen aknlarna kar glendirilen ve geniletilen Petroma/Takale (Bedroma/Bedreme), Yaldere vadisini gzetleme ve kontrol amacyla kurulan Holy Anthony/Aziz Antonyus (Anduz/Andoz) adlarnda kaleden dolay ortaya kt sylenir. Seyyah Bijikyan, Tripoli adn ehri ksma ayran Kurucakale, St. Jean ve Bedroma kalelerine dayandrr. Bununla beraber kaleler birbirinden uzakta olduundan kasabann adnn bunlara dayandrlmas hataldr. Tireboluya bu adn gnmzde yerleim alann kapsayan, yan yana knt yahut burun zerindeki Kurucakale, Merkezkale ve rkkale sebebiyle verilmi olmas kuvvetle muhtemeldir. ehrin ad, banda bulunduu Yunan askerleriyle birlikte milttan nce 400de yreye gelen Ksenofonun Anabasisinde yer almaz. Strabonun (. 21) Kytorostan (Ordu) sonra Kerasusa (Giresun) gidilirken harabelerini and, yeri kesin olarak tayin edilemeyen skhopolis/skopoli ehrinin Tireboluya tekabl ettii ileri srlr. Fakat bu bilginin doru olmama ihtimali yksektir. Tripolis adna ilk defa I. yzylda Plinyin eserinde rastlanmas burann kurulu tarihinin milttan nce I. asra ancak indiine iaret eder. Pliny, Tirebolu Kalesi ile (Tripolis Castellum) Tripolis ay (Tripolis fluvius) diye anlan Harit ayndan bahsetmitir. Arrien (. 176), idarecilik yapt blgeden Roma mparatoru Trayana yazd mektupta Tirebolunun adn zikreder. Muhtemelen buradaki kk liman hemen yaknndaki gm ve bakr madenlerinin tanmas ii iin kullanlm, buray ve Harit vadisinden gelen yolu korumak zere tesis edilen kaleler vesilesiyle Tirebolu kasabas ortaya kmtr. 1071den sonra Trk fetihleri srasnda Trabzon gibi Tirebolunun da Seluklu hkimiyetine girdiine dair herhangi bir kayt yoktur. Tirebolu, Hal ordularnn stanbulu igalinin (1204) ardndan Trabzona kaan Aleksiosun kurduu imparatorluun snrlar iinde kald. Tarihi Panaretosa gre Harit vadisinden inen Trkmen boylarnn, zellikle epnilerin Rumlarla yapt mcadeleye sahne oldu ve ilk defa 1380de Trkmenler buraya kadar geldi. Hac Emr Beyin olu Sleyman Beyin 1397de Giresun ehrini kuatp almasyla da iki devlet arasnda snr tekil etti. Ftih Sultan Mehmed Trabzonu fethinin ardndan (1461) kyy takip ederek geri dnerken Tireboluyu teslim ald. Tahrir kaytlarndan anlaldna gre Osmanllardan nce ehrin art blgesi ve etraf epniler, Halal, Alayuntlu, Eymr, regr gibi Trkmen boylaryla iskn edilmiti. Tirebolu, Osmanl idaresi altnda bir liman ehri olarak gelime gsterdi. Bu dnem boyunca zaman zaman baz nemli hadiseler meydana geldi. 1624te Kazaklar tarafndan yamaland. XVIII. yzyln ikinci yarsna doru yanlarn mcadelesine sahne oldu. 1811de Kelalioullarnn idaresindeydi.

XIX. yzyln ilk eyreindeki Tuzcuoullar isyan Tirebolunun da iinde bulunduu blgeyi etkiledi. II. Mahmudun gnderdii iki frkateyn ile bir korvet Tireboluya gelerek yeniden kontrol salad (26 Ekim 1816). zellikle Kelalioullar ile Kethdzdeler arasnda Tirebolunun kontrol iin youn bir mcadele cereyan etti. Tanzimat dneminde bu mcadelelere son verildi. I. Dnya Sava ve Mill Mcadele yllarnda nemli olaylar yaand. gale uramamasna ramen Ruslarn Harit ayna kadar ilerlemesi kasabada byk bir endieye yol at, cepheye yaknl sebebiyle halk zorunlu ge tbi tutuldu; youn Rus bombardmanndan byk hasar grd. Ruslarn 12 ubat 1918den itibaren ekilmesinden sonra yrede Pontus Devletini kurmaya ynelik hareketler, Rum etelerinin faaliyetleri ve bunlara kar direni balad. zmirin Yunanllar tarafndan igali zerine (15 Mays 1919) Tirebolulular 19 Mays 1919da bir miting dzenleyerek igali protesto ettiler. Giresun Askerlik ubesi bakan, Trk dili ve kltr hakknda yazlar olan Tirebolulu Hseyin Avni (Alparslan) Bey, mft Kkzde Ahmed Necmeddin Efendi, Muhafaza-i Hukk- Milliye Cemiyeti reisi Domaolu Hasan Aa, Kuv-y Milliye reisi Naibzde Osman Efendi gibi ahsiyetler bu mcadelede nemli rol oynadlar. Trabzon mparatorluu devrinde asillerin mcadelesi srasnda bir asker s olan ve hkmdarlarn ikamet ve sayfiye yeri olarak semelerinden dolay hret kazanan Tireboluyu 10 Nisan 1404te gren Katalan elisi Clavijo buray byk bir ehir diye niteler ve Trabzon mparatorluuna tbi ilk yer olduunu belirtir. Kasabann fizik durumuyla ilgili ilk bilgiler ise 1486 tarihli tahrir kaytlarnda yer alr. Buna gre kasabada drt nefer kale grevlisi mslmandan baka altm iki hne ve be bve (dul) hristiyan nfus mevcuttur. Bu durum kalenin bar yoluyla Osmanllara getiine ve iindeki hristiyan halkn yerlerinde kalmasna izin verildiine iaret eder. 1515te ehirde 271 hne, on drt bve, alt bekr hristiyan yannda sekiz hne ve on nefer kale grevlisi mslman yayordu ve toplam nfus 1500 dolayna ulayordu. Tirebolu zamanla Trk ve Rum nfusunun dengeli ekilde byd bir kale ve liman ehri zellii kazand. Burada gemi yapm tezghlar bulunuyor, halkn ounluu tamaclk ve balklkla geiniyordu. Harit vadisinden inen yolun liman olmas dolaysyla hareketli bir ticar hayat hkimdi. Gmhane ve i kesimlerden karlan madenler buradan sevkedilirdi. 21 Mays 1701de Tireboluya gelen Fransz seyyah Tournefort kaleyi ve limandaki yelkenlileri tasvir eder. Nehir boyunca bakr madenleri iletildiini, hl maden artklarna rastlandn, bu kylarda doann gzelliini koruduunu, nk doay bozacak sayda insan yaamam olduunu belirtir. 1836da Hamilton, Helenistik aa ait herhangi bir kalnt grlmediini, 400 Trk ve 100 Rum evi, bir hamam, drt cami ve bir Rum kilisesinin bulunduunu yazar. 1847de Xavier Hommaire de Hell 150si Rumlara ait 600 hnelik bir yerleim yeri olduundan, Kelalioullarnn zenginliinin ve azametinin bir simgesi halinde ince ahap ssleme ve iiliiyle dikkati eken, birlikte seyahat ettikleri ressam Laurensin izimini yapt konandan sz eder. 1833te kasabada elli dokuz dkkn, bir mezbaha, bir mumhane, yirmi iki tuz ve fndk mahzeni, yedi deirmen, bir han ve hamam mevcuttu. Kydaki handa terzi, attar, bezci, abac ve ipeki esnaf bulunuyordu. 1844te Tireboluda ar, Hamam ve Yeniky adl mahalle vard. 1869da Trk erkek nfusu 13.533, Rum erkek nfusu 2371 kadard. Cuinete gre 1890da 5600 Trk, 2000i Rum, 400 Ermeni olmak zere ehirde 8000 kii yayordu. 1902-1903te Tirebolu Liman hareketlendi; buraya 104 vapur, altm drt yelkenli urad. Yine limana bal yirmi byk, 103 kk gemi vard. 1903te Hamam ve ar mahallelerinde iki medrese renime devam ediyordu. 1904te kamu idare binalar yannda dokuz cami ve mescid, bir rdiye, iki ibtid, iki hristiyan mektebi ve kilise mevcuttu.

Cumhuriyet dneminde 1927 saymnda kasabada 3375 kii tesbit edildi. Rum nfusun mbadeleye tbi tutulmasndan dolay nfusta azalma olmutu. Fakat sonraki yllarda nfus giderek artt. 1960ta 5000e yaklat (4705 nfus), 1990da 13.144, 2000de 16.112 nfusa ulat. XXI. yzyln balarndaki nfusu 2007 verilerine gre 13.672, 2010 verilerine gre 14.303tr. Osmanl dneminde XV ve XVI. yzyllarda Zemet-i Krtn iinde yer alan Tirebolu, Trabzon sancana bal bir kaza halinde tekiltlanmtr. Buras douda Grele, gneydouda Torulun Krtn ilesi, batda Giresunun Keap buca, gneyde Alucra kazasyla ve kuzeyde Karadenizle evrili idi. Tirebolu bu rzal corafyada blgenin nemli bir liman durumunda olup derin vadilerle i kesimlere balanyordu. XIX. yzyla kadar bu kesimde kasaba statsnde bir baka yerleim yeri bulunmuyordu. Trabzonun kazas olarak bu idar yapsn uzun sre devam ettiren Tirebolu, ekonomik artlar gerei Gmhanenin denizle irtibatnn salanmas iin zaman zaman idar ynden Gmhane sancana baland (1839, 1856-1861). 4 Aralk 1920 tarihli kanunla tekil edilen Giresun mstakil sancann Grele ile birlikte kazas oldu. Tirebolu, 1959da iletmeye alan ay fabrikas ve 1968de ulama alan sahil yolunun da etkisiyle douya doru Krliman semti istikametinde geniledi. 1994te Tirebolu Meslek Yksek Okulu ald ve yerleme Harit ay deltasnn dousuna geti. Ekonomisi evre ziraatna dayal olan Tireboluda biri Fiskobirlike ait olmak zere drt fndk fabrikas, biri aykura ait be ay fabrikas ve dier kk iletmeler bulunmaktadr.

BBLYOGRAFYA

BA, MAD, nr. 828, s. 592; nr. 10115, s. 220; nr. 18940, s. 2; BA, TD, nr. 609, 613; Ksenofon, Anabasis (trc. Tanju Gkl), stanbul 1974, s. 158-163; Strabon, Corafya, XII/1-3 (trc. Adnan Pekman), stanbul 1987, s. 22; Pliny, Natural History (trc. H. Rackham), London 1951, II, 345; Clavijo, Timur Devrinde Semarkanda Seyahat (trc. mer Rza Dorul), stanbul 1975, s. 60; Ktib elebi, Cihannm, s. 429; Evliya elebi, Seyahatnme (Dal), II, 47; J. P. de Tournefort, Tournefort Seyahatnamesi (trc. Ali Berktay), stanbul 2005, II, 118-119; W. J. Hamilton, Researches in Asia Minor Pontus and Armenia, London 1842, I, 255-258; X. Hommaire de Hell, Voyage en Turquie et en Perse, Paris 1854, II, 374-375; kir evket, Trabzon Tarihi, stanbul 1294, s. 84-85; Salnme-i Vilyet-i Trabzon, Trabzon 1296, s. 122-131, 142-143, 152-158; a.e. (1305), s. 122; a.e. (1321), s. 606; a.e. (1322), s. 122, 424-425; Cuinet, I, 53-56; A. A. Baschmakoff, La synethse des priples pontiques, Paris 1948, s. 97; P. M. Bjkyan, Karadeniz Kylar Tarih ve Corafyas: 18171819 (trc. H. D. Andreasyan), stanbul 1969, s. 37-38; A. Bryer-D. Winfield, The Byzantine Monuments and Topography of the Pontos, Washington 1985, s. 138; Faruk Smer, Tirebolu Tarihi, stanbul 1992, tr.yer.; a.mlf., epniler, stanbul 1992, tr.yer.; Mustafa Aydn, XIX. Yzyln lk Yarsnda Baz Seyyahlarn Tirebolu zlenimleri, Giresun Kltr Sempozyumu (30-31 Mays 1998) Bildirileri, stanbul 1998, s. 31-38; M. Hanefi Bostan, XV-XVI. Asrlarda Trabzon Sancanda Sosyal ve ktisad Hayat, Ankara 2002, s. 442-443; Tirebolu: Bir Sahil Kasabasnn Sosyal ve Ekonomik Tarihi: 1788-1858 (haz. Ayhan Yksel), stanbul 2003, s. 16; Sicill-i Ahvl Defterlerine Gre Osmanl Dneminde Tirebolulu Memurlar: 1879-1909 (haz. Ayhan Yksel), stanbul 2004, tr.yer.; M. Mnir Aktepe, Tuzcuoullar syn, TD, III/5 (1953), s. 27-28; M. Tayyib Gkbilgin,

XVI. Yzyl Balarnda Trabzon Livs ve Dou Karadeniz Blgesi, TTK Belleten, XXVI/102 (1962), s. 334; Feridun M. Emecen, Dou Karadenizde yanlk: Tirebolulu Kethdzde Mehmed Emin Aa, a.e., LXV/242 (2001), s. 193-215; brahim Telliolu, Panaretos Kroniinin Trklerle lgili Blmleri, TDA, sy. 143 (2003), s. 68; Besim Darkot, Tirebolu, A, XII/1, s. 381-382; St. Yrasimos, Tirebolu, EI (ng.), X, 579. Ayhan Yksel

TRMZ
( ) zbekistanda tarih bir ehir. zbekistann gneyinde Amuderya (Ceyhun) nehrinin sa yakasnda Afganistan snrna ok yakn bir noktada bulunmaktadr. Milttan nce I. binyln ikinci yarsnda eski Greko-Baktria lkesinin kuzey ksmnda Amuderya nehri yakasnda kk bir kale olan Tirmizin Byk skender tarafndan kurulduu ileri srlr. ehrin ad eski Baktria dilinde su kenarndaki kale, liman anlamnda Taramastha olup zamanla Demetrias, Taramata/Tarameta, Tarmid/Tarmi denilmi, IV. (X.) yzyldan itibaren Tirmiz (Termiz, Trmiz) ad daha yaygn biimde kullanlmtr. zellikle Ortaalarda Hindistana giden eski kervan yolu Tirmizden gemekteydi. Buras ayn zamanda nehri takip ederek Hrizm lkesinden Aral glne doru geen ticaret gemileri ve balk kayklarnn liman olmutur. IV. (X.) yzyla ait corafya kitaplarnda Tirmiz, Ceyhun nehri kenarnda etraf surlarla evrilmi, ynetim binas, pazar, camisi, ou tula deli cadde ve sokaklaryla gzel ve mmur bir ehir diye kaydedilir; burada retilen sabunun kalitesi de vurgulanr (bn Havkal, s. 476; uddl-lem, s. 114). Milttan nce I. ve milttan sonra I. yzyllarda Tirmiz Kuan Devleti, IVVI. yzyllarda nce Hiynler ve Kidrler, ardndan Eftalitler (Akhunlar) ve mahall Trk idarecilerinin hkimiyetine girdi. ehir 70 hektarlk bir alan kaplayan kare eklindeki kaleden ibaretti. Tirmiz Tirmizah unvanl mahall idareciler tarafndan ynetilirdi. Tirmiz halk bir sre Budizmi benimsedi, bu srete ehir iinde ve etrafnda Budist mbedleri ina edildi. 56 (676) ylnda Emevlerin Horasan valisi Sad b. Osman b. Affn tarafndan fethedilen Tirmizde 70 (689-90) ylnda Ms b. Abdullah b. Hzim es-Slem adl bir kii hkimiyeti ele geirdi. On be yl sonra Horasan Valisi Mufaddal b. Mhelleb b. Eb Sufrenin grevlendirdii Osman b. Mesd Tirmize geldi. Kayklarla kpr kurarak Ceyhun nehri ortasnda yer alan Cezret Osman (Orta Aral) adasna ulat ve Ms b. Abdullah katletti. Bylece Tirmiz tekrar Emev hkimiyetine girdi (85/704). Ardndan Tirmizin tarihi nemli lde Horasan ve Mvernnehirdeki siyas gelimelerle ekillendi. Bir sre Smnlerin hkim olduu Tirmiz Karahanllar, Gazneliler, Seluklular, Karahtaylar, Gurlular ve Hrizmahlar gibi blgede hkm sren devletlerin idaresinde kald. 1220de Cengiz Han kumandasndaki Mool ordular tarafndan tahrip edildi. Halknn Mool istils karsnda gsterdii kahramanca direniten dolay Tirmiz Mednetr-ricl adyla anld. 810 (1407) ylnda Timurun torunu Halil Sultan, hruhla mcadele srecinde Tirmizi tahkim ettirdi. XVI. yzylda Tirmiz, zbek hanlarnn (eybnler) eline geti. 1646da Bbrller tarafndan igal edildi. 1758de Mangtlardan Atalk Muhammed Rahm Han ehri yeniden ina ettiyse de daha sonra ehir ve evresi i savalar yznden byk tahribata urad. XIX. yzyln sonlarnda Pattahisar ve Slihbd kyleri dnda her taraf harabe halindeydi. 1863ten itibaren Trkistan lkesi arlk Rusyas tarafndan igal edilince Rus askerleri 1894 ylnda eski Tirmiz harabelerinden 8 km. uzaklkta bir snr kalesi (Toprakkorgan) kurdular. imdiki Tirmiz, Toprakkorgan evresinde geliti. 1916da Buhara-Tirmiz demiryolunun yaplmasyla ehir geliti ve

nfusu artt. Tirmizde ham maddesini tarmdan alan tekstil, ayrca inaat alannda hizmet veren eitli sanayi kurulular mevcuttur. Orta Asyadaki bamsz devletleri Dou Avrupa ehirlerine balayan demiryolu ile (Moskova-Duanbe, Akbd-Duanbe) cumhuriyetin ana karayolu (Byk zbekistan yolu) Tirmizden gemektedir. Amuderya zerinde zbekistan Afganistana balayan TirmizHayratan demiryolu kprs kuruldu. zbekistandan Afganistana ve evre lkelere yaplan tamaclk hizmetleri Tirmiz zerinden gerekletirilmektedir. Tirmizdeki Amuderya Liman zbekistann yegne nehir limandr. lkenin Japonya, in, Hindistan, Trkiye, Hollanda ve dier lkelerle olan ticar faaliyetlerinde Tirmiz nemli rol oynamaktadr. ehirde Tirmiz Devlet niversitesi yannda birok retim kurumu, ktphane, mze, tiyatro ve dier eitim kurumlar mevcuttur. Tirmizdeki nemli tarih yaplar arasnda Hakm et-Tirmiz Klliyesi (cami, medrese ve trbe), Tirmizahlar Saray (XI-XII. yzyllar), Krkkz Kalesi ve Trbesi, ar Kurgan Minaresi, Smnler zamannda Tirmizde yerleen Seyyidlerin soyundan gelen Sultn- Sdtn klliyesi gibi Ortaan ndir mimari bideleri zikredilebilir. Mehur hadis limlerinden Eb s et-Tirmiz, tasavvuf limi Hakm et-Tirmiz, Mevlnnn eyhi Seyyid Burhneddin, Tirmize mensup nemli ahsiyetler arasndadr. Gnmzde zbekistann Surhanderya idar biriminin (oblast) merkezi olan Tirmiz (Termez) ehrinin nfusu 1979da 56.779, 1989da 83.000 olup 2010da 140.000 civarndayd.

BBLYOGRAFYA

Belzr, Fth (Fayda), s. 598, 604, 606, 610; bn Hurdzbih, el-Meslik vel-memlik, s. 37, 39, 173; Taber, Tr (Ebl-Fazl), V, 306; VI, 398, 400, 410, 425, 437; VII, 105-106, 225, 386, 466; uddl-lem (Minorsky), s. 114; bn Havkal, retl-ar, s. 476-477; Ykt, Muceml-bldn (Cnd), II, 31-32; bnl-Esr, el-Kmil, XII, 206, 231; ayrca bk. ndeks; Cveyn, Trh-i Cihng (ztrk), II, 13, 49, 78, 88, 159, 163; bn Battta, er-Rile (nr. Abdlhd et-Tz), Rabat 1417/1997, III, 38, 40; G. le Strange, The Lands of the Eastern Caliphate, Cambridge 1905, s. 440-441; brahim Kafesolu, Harezmahlar Devleti Tarihi, Ankara 1956, bk. ndeks; C. E. Bosworth, The Ghaznavids: Their Empire in Afghanistan and Eastern Iran: 994-1040, Beyrut 1973, s. 54, 121, 166, 238-239, 246; Zeki Velidi Togan, Umumi Trk Tarihine Giri, stanbul 1981, s. 19, 38, 63, 315; W. Barthold, Mool stilsna Kadar Trkistan (haz. Hakk Dursun Yldz), stanbul 1981, bk. ndeks; a.mlf., Tirmi, EI (ng.), X, 542-544; smail Aka, Timur ve Devleti, Ankara 1991, s. 54, 67, 78; A. R. Muhammed Canov, zbekistan Tarihi (V. Asrdan XVI. Asr Balarna Kadar), Takent 1994; H. A. R. Gibb, Orta Asyada Arap Fetihleri (trc. Hasan Kurt), Ankara 2005, s. 34-35, 39, 41, 43, 48, 90, 111; Aydn Usta, amanizmden Mslmanla Trklerin slamlama Serveni (Smniler Devleti 874-1005), stanbul 2007, bk. ndeks; E. Esin, Tirmiz, A, XII/1, s. 382-386. Abdullah Muhammedcanov

TRMZ
() Eb s Muhammed b. s b. Sevre (Yezd) et-Tirmiz (. 279/892) Ktb-i Sitteden el-Cmiu-ain mellifi, muhaddis. Muhtemelen 209 (824) ylnda bugn zbekistan snrlar iinde bulunan Tirmizde (veya Tirmiz'e bal Bu kynde) dodu. Kendisinin belirttiine gre Mervden gelip Tirmize yerleen bir aileye mensuptur. Ben Kays Ayln kabilelerinden Ben Sleyme nisbetle Slem nisbesiyle de anlr. Tirmiz 235 (849) yl civarnda hadis tahsiline balad. nce Tirmizde, daha sonra Horasan, Irak ve Hicaz bata olmak zere dier baz blgelerdeki limlerden hadis rendi. Ktb-i Sitte imamlarnn her birinin hocas olan bnl-Msenn, Bndr diye tannan Muhammed b. Ber, Ziyd b. Yahy el-Hassn, Abbas b. Abdlazm el-Anber, Eec el-Kind, Fells, Yakb b. brhim ed-Devrak, Muhammed b. Mamer el-Kays el-Behrn ve Nasr b. Ali el-Cehdamden faydaland. Dier hocalar arasnda shak b. Rhye, Kuteybe b. Sad, Hennd b. Ser, Ali b. Hucr, Ahmed b. Men, mam Buhr, mam Mslim ve Eb Dvd gibi muhaddisler vardr. Tirmiznin Badata gitmedii, dolaysyla Ahmed b. Hanbelden istifade etmedii anlalmaktadr (el-Cmiu-a, nr. Ahmed M. kir, neredenin girii, I, 83). lim tahsili iin muhtemelen Msr ve Suriyeye de gitmemitir. Tirmiz, uzun sre Buhrnin talebesi oldu, ondan pek ok hadis rivayet etti ve fkhl-hadsi rendi (Zeheb, Tekiretl-uff, II, 634). Kendi ifadesine gre hadislerdeki illetler, rviler ve isnadlar konusunda Irak ve Horasan blgelerinde Buhrden daha stn bir lim bulunmad iin hocasndan bu konularda da byk lde yararland (el-lel, V, 738). Ayrca Buhrnin et-Trul-kebri Tirmiznin ilel konusunda en ok faydaland kitaplardan biridir. Buhr de Tirmiznin ilmini ve zeksn takdir etmi, el-Cmiu-a dnda ondan bir (veya iki) hadis rivayet etmi, Tirmiznin naklettiine gre kendisine, Aslnda benim senden faydalandklarm senin benden faydalandklarndan daha oktur demitir (bn Hacer, IX, 389). Tirmiz'nin Buhr'den ok faydalanmasna ve kendisinden pek ok hadis renmesine ramen el-Cmiu-ainde ondan hi hadis almamas, mam Mslim ile (avm, 4) Eb Dvddan (Vitir, 11) birer hadis rivayet etmesi bu nn genellikle ayn hocalardan hadis nakletmesiyle aklanmaktadr. mam Mslim de Buhr gibi ondan sadece bir hadis almtr. Tirmiz, ilel konusunda Buhrden sonra en ok Abdullah b. Abdurrahman ed-Drim ile Eb Zra er-Rznin grlerinden yararland. bn Halfn el-Endels, yu Eb s etTirmi adl eserinde onun hocalarn tesbit etmitir (Zirikl, VI, 36). Tirmiznin sika bir muhaddis olduu hususunda limlerin icm etmesi onun hadis rivayetinde eritii gveni, en nde gelen limler iin kullanlan imam lakabyla anlmas da hadis ilmindeki stn yerini gstermektedir. Tirmiz el-Cmiu-ai tamamladktan sonra onu Horasan, Irak ve Hicaz blgelerindeki limlere gsterdi, onlarn takdir ve tasviplerini ald (bn Hacer, IX, 389). Dou slm dnyasndaki hretine ramen bn Hazmn Tirmiz hakknda mehul terimini kullanmas onun elCmiu-ai ile el-lelini grmediini ortaya koymakta, bu eserlerin V. (XI.) yzyln ilk yarsnda Endlste yeterince tannmadn gstermektedir. Bununla birlikte bn Hazmn dier baz nemli ahsiyetler iin mehul ifadesini kullanmasna bakarak onun bu konuda kastl davrand da ima edilmektedir (a.g.e., IX, 388). Tirmiznin pek ok talebesi arasnda Ebl-Abbas Muhammed b. Ahmed b. Mahbb el-Mahbb, Eb Sad Heysem b. Kleyb e- ( e-emiln-

nebeviyyenin de rvisidir), Eb Zer Muhammed b. brhim b. Muhammed et-Tirmiz, Eb Muhammed Hasan b. brhim el-Kattn, Eb Hmid Ahmed b. Abdullah et-Tcir, Ebl-Hasan elFezr el-Cmiu-ai rivayet etmekle nldr. Dier talebelerinden muhaddis Hammd b. kir en-Nesef ile Mekhl b. Fazl en-Nesef de anlabilir. Tirmiz 13 Receb 279da (9 Ekim 892) Tirmize bal Bu kynde vefat etti; onun Tirmiz ehrinde ld de ileri srlmtr. Tirmiz, yaad devirde fkh mezhepleri yaygnlat iin her bir mezhebin belli bal grlerini o mezhebin imamnn nde gelen talebelerinden renme frsat bulmu, dier Ktb-i Sitte imamlar gibi o da hibir mezhebe intisap etmemitir (Mbrekfr, I, 352). el-Cmiu-ae ald fkh hadislerin ardndan o hadisle ilgili naklettii dier grler ve kendisinin bu grler arasnda yapt tercihler fkh konusundaki derin bilgisini gsterdii gibi kuvvetli hfzsn ve stn zeksn da ortaya koymaktadr. Nitekim Zeheb de Tirmiznin kuvvetli hfzasna iaret etmek zere, onun Mekkeye giderken, daha nce rivayetlerini iki cz halinde yazd bir eyh ile grmesi srasnda bu hadisleri ve bakalarn ad zikredilmeyen bir eyhe ezberden okuduuna dair bir rivayete yer vermitir (Tekiretl-uff, II, 635). Tirmizden bir asr sonra vefat eden Hkim el-Kebrin naklettiine gre hocalarndan biri Buhrnin vefatnn ardndan Horasan blgesinde Tirmiz gibi ilmi, gl hfzas, zhd ve takvs ile tannan bir baka limin kalmadn, onun takvs sebebiyle gzlerini kaybedinceye kadar aladn sylemitir. Bu tr rivayetler ve daha baka olaylar Tirmiznin doutan m olduu iddiasnn aksini gstermektedir. Tirmiznin ok duygulu bir insan olduu, kendisine sz getirebilecek her davrantan uzak durduu, dnya malna deer vermedii ve btn gayretiyle hiretini imar etmeye alt bilinmektedir. Hadisilii. Tirmiz hadis ilminde nde gelen limlerden biridir. bn Hibbn bir muhaddiste bulunmas gereken rendii hadisleri derleme, tasnif etme, ezberleme ve mzakere etme vasflarnn Tirmizde bulunduunu sylemitir. Zeheb de el-Cmiu-ain onun hadis ilminde imam ve gl bir hfza sahibi olduunu, ayrca fkh ok iyi bildiini ortaya koyduunu ifade etmitir. Tirmiz, hadislerin shhatini zedeleyici mahiyette, tesbit edilmesi son derece zor gizli kusurlar mkemmel ekilde bilen ok az saydaki hadis limlerinden biridir. lel sahasnda meydana getirdii eserlerle gl bir hadis tenkitisi olduunu ispat etmitir. Bu yetkinlii sebebiyle Tirmiz, eserine almak istedii bir konuya dair sahih hadis bulamad durumlarda baz zayf hadisleri almakta saknca grmemi, fakat bunlarn senedlerini tenkit ederek rvilerinin ne lde gvenilir olduunu belirtmitir. Baz limler onun hem ilel hem cerh ve tadl sahasndaki otoritesi sebebiyle eserinin aayndan sonra nc srada yer almas gerektiini sylemitir. Hadisleri seerken bir fakihin o hadisi delil olarak kabul etmesine zellikle dikkat ettiini syleyen Tirmiz, iki hadis dnda eserindeki btn rivayetlerin kendisiyle amel edilen hadis nitelii tadn ileri srmtr (el-lel, V, 736). Tirmiznin hadis ilmine olan hizmetlerinden biri de hasen terimine kazandrd zel anlamdr. Bu terim, II. (VIII.) yzylda szlk anlamnda kullanlrken kelimeyi ilk defa Tirmiz terim eklinde kullanmaya balamtr. Bir ksm limler hasen kelimesine isnad ve metinle ilgili bir terim eklinde Tirmizden nce de rastlandn, Tirmiznin hasenin tarifini yaparak el-Cmiu-ainde bu tr hadislere oka yer verdiini ifade etmi, bazlar da nceleri hadisler shhat asndan sahih ve zayf olmak zere ikiye ayrlrken Tirmiznin haseni ilk defa terim halinde kullanmak suretiyle hadisle ilgili l taksimi balattn belirtmitir (DA, XVI, 374-375).

Eserleri. 1. el-Cmiu- a*. Ebl-Ferec bnl-Cevz, Ahmed b. Hanbelin el-Msnedinin byk bir ksm ile Buhr, Mslim ve Tirmiznin el-Cmiu-alerini msned tertibine koyarak Cmiul-mesnd vel-elb adl yedi ciltlik kitabn meydana getirmitir (Brockelmann, GAL, I, 662; Suppl., I, 917; Abdlhamd el-Alc, s. 89-90). Birok erhi ve muhtasarlar bulunan eserin pek ok neri arasndan Delhide (1269, 1270) ve Bulakta (I-II, 1292) yaplan, daha sonra ilk iki cildi Ahmed Muhammed kir (Kahire 1356), III. cildi Muhammed Fud Abdlbk (Kahire 1356), IV ve V. ciltleri brhim Utve Avd (Kahire 1382/1962) tarafndan hazrlanan neirleri anlabilir. Eseri Ber Avvd Marf da el-Cmiul-kebr adyla yaymlamtr (I-VI, Beyrut 1996). el-Cmiu-a zerine hazrlanan yksek lisans tezlerinden Ms Sekr Boks elEndonsnin el-Metrkn ve merviyythm f Kitbil-Cmi lil-mm etTirmi (1394, Cmiat mmil-kur e-era ed-dirstl-uly e-eriyye), Hasan b. Gnim b. Dahl el-Gnimin, erRiclllene tekelleme fhim etTirmi f Cmiih: Tecrden ve taan (1400, Cmiatl-mm Muhammed b. Sud el-slmiyye klliyyet uslid-dn) adl almalar zikredilebilir. Mahmd Nassr, el-Cmiu-ain zevidini Ysuf b. Abdurrahman el-Mizznin Tufetl-erf bimarifetil-erfndan faydalanarak et-Tar bi-zevidil-Cmii-a Snenit-Tirmi adyla yaymlam (I-II, Beyrut 1421/2000), Abdullah b. Slim el-Basrnin atml-Cmiil-mm etTirmi adl rislesini Arab Diz el-Firyt neretmitir (Lil-aril-evir bil-Mescidilarm, IV/46 [Beyrut 1423/2002], s. 47-88). 2. e-emiln-nebeviyye*. Sahasnda ilk alma olan eser bu konuda yazlanlarn en mkemmeli kabul edilmi, iindeki hadislerin byk ounluu sahih, nemli bir ksm hasen, pek az zayf rivayetlerden meydana gelmitir. zerinde birok erh, hiye, ihtisar almas yaplan, eitli dillere tercme edilen ve eitli ta basklar yaplan eseri zzet Ubeyd ed-Des nere hazrlam (Humus 1388/1968; Beyrut 1406/1985), Semh Abbas da eseri Evfn-neb adyla yaymlamtr (Kahire 1985; Beyrut 1985). 3. el-lell-kebr. Tirmiznin el-Cmiu-aten nce kaleme ald eser el-lell-mfred ve lelt-Tirmi el-kebr adlaryla da anlr. limler, Tirmiz bunu el-lelde rivayet etmitir ifadesiyle bu kitab kastederler. Nreddin Itr eser hakknda nemli bilgiler nakletmitir (el-mmt-Tirmi, s. 426-437; ayrca bk. KTBl-LEL). Asl bilinmeyen eserin Eb Tlib el-Kd tarafndan fkh bablarna gre tertip edilen ekli yaymlanmtr (nr. Hamza Db Mustafa, I-II, Amman 1406; nr. Subh elBedr es-Smerr v.dr., Beyrut 1409/1989). 4. el-lel-ar. el-Cmiu-ain sonunda elli birinci kitap eklinde yer alan blm bu adla anlmaktadr. Mellif almasnda el-Cmiuate takip ettii usul, kaynaklarn, eserde geen rvileri ve terimleri aklad iin eser elCmiu-ain mukaddimesi mahiyetindedir. bn Receb el-Hanbel el-lel-ari, Tirmiznin metinlerini zikretmeden bu metinleri ilvelerle geniletip ve eksiklerini tamamlamak suretiyle eru lelit-Tirmi adyla erhetmitir (nr. Subh Csim el-Humeyd, Badat 1396/1976; nr. Nreddin Itr, I-II, Dmak 1398/1978; nr. Subh es-Smerr, Beyrut 1985; nr. Hemmm Abdrrahm Sad, Zerk 1987; nr. Keml Ali Ali el-Cemel, Mansre 1998). Mbrekfr de eseri ifl-ilel f eri Kitbil-lel adl almasnda erhetmi ve eser Tufetl-avenin X. cildinin sonunda yaymlanmtr (Kahire 1384/1964, X, 458-530). Mcteba Uur, Muhammed b. s et-Tirmiznin Kitbl-leli adyla bir makale yazmtr (Diyanet lm Dergi, XXXVI/3 [Ankara 2000], s. 45-66). 5. Tesmiyet abin-neb (Kitb Esmi-abe, Tesmiyet abi Reslillh allallh aleyhi ve sellem). Sahbe adlarnn sadece ilk harfine gre alfabetik dzenlenen esere aere-i mbeere ile balanmtr. Eserin Sleymaniye Ktphanesinde mevcut iki nshasna gre (ehid Ali Paa, nr. 2840/2; Lleli, nr. 2089/1) kitapta 730 sahbnin ad zikredilmektedir. Ayn nshalardan faydalanarak eseri Ali Yardm (Tesmiyet abin-neb aleyhisselm, DFD, sy. 2 [1985], s. 247-342) ve mir Ahmed Haydar (Tesmiyet abi Reslillh, Beyrut 1406/1986,

1410/1990) yaymlamtr. 6. Kitbt-Tr. bnn-Nedmin bu adla, Semnnin ise et-Tevr adyla kaydettii bu eser hakknda bilgi bulunmamaktadr. 7. Kitbl-Esm vel-kn. bn Hacerin bu eseri grd anlalmaktadr (Tehbt-Tehb, IX, 389). 8. ez-Zhd. bn Hacer eserden sz etmekte, fakat onu grmediini belirtmektedir (a.g.e., a.y.). Ysuf b. Muhammed Abdullah ed-Dahl Sultt-Tirmi lil-Bur (1400, Medine el-Cmiatlslmiyye), Muhammed Ali Muhammed Slih Dirst avle m yelt-Tirmi fhi adn a (1401, Medine el-Cmiatl-slmiyye) ve Abdurrahman Slih Muhyiddin, el-Ed ellet asseneh Eb s etTirmi venferede bi-ircih an bayyetis-snne (1401, Medine el-Cmiatlslmiyye ed-dirstl-uly es-snne) adyla yksek lisans tezi hazrlamlardr. Ayrca Kemleddin Abdlgan el-Mrsnin, Menhect-Tirmi f nadil-aber (1404, Cmiatl-skenderiyye klliyyetl-db ksmllugatil-Arabiyye), Muhammed Habbullah Muhtrn Kefn-nib amm yelh(bi-avlihi)t-Tirmi: ve fil-bb (I-V, Karai 1409) ve Ekrem Ziy el-mernin Trt-Tirmi el-ilm (Medine 1412) adl eserleri bulunmaktadr.

BBLYOGRAFYA

Tirmiz, el-Cmiu-a (nr. Ahmed M. kir), Kahire 1356/1937, neredenin girii, I, 75-91; a.mlf., el-lel (es-Snen iinde, nr. brhim Atve vaz), Kahire 1382/1962, V, 736, 738; bn Hibbn, e-it, IX, 153; bnn-Nedm, el-Fihrist, s. 325; Semn, el-Ensb (Brd), I, 459-460; Mecdddin bnl-Esr, Cmiul-ul (nr. (Abdlkdir el-Arnat), Beyrut 1403/1983, I, 193; bnl-Esr, el-Lbb, I, 213, [630]; Zeheb, Tekiretl-uff, II, 633-635; a.mlf., Almn-nbel, XIII, 270-277; bn Hacer, TehbtTehb, IX, 387-389; Mbrekfr, Muaddimet Tufetil-ave (nr. Abdurrahman M. Osman), Kahire 1386/1967, I, 335-355; Brockelmann, GAL, I, 662; Suppl., I, 917; Sezgin, GAS, I, 154-156; Abdlhamd el-Alc, Melleft bnil-Cevz, Badad 1385/1965, s. 89-90; Nreddin Itr, elmmt-Tirmi vel-muvzene beyne Cmiih ve beyne-aayn, Kahire 1390/1970; Zirikl, elAlm (Fethullah), VI, 36; Addb Mahmd el-Hame, el-mmt-Tirmi ve menhech f kitbihil-Cmi, Amman 1423/2003, I, 65-144; Selman Baaran, Tirmizi ve bn Maceyi bn Hazmn Mechul Olarak Vasflandrmas, U lhiyat Fakltesi Dergisi, II/2, Bursa 1987, s. 19-24; A. J. Wensinck, Tirmiz, A, XII/1, s. 388-389; G. H. A. Juynboll, al-Tirmi, EI (Fr.), X, 587; Mcteba Uur, Hasen, DA, XVI, 374-375; Ayhan Tekine, lell-hads, a.e., XXII, 86; Ahmed Pket, Tirmi, DMB, XV, 233-246. M. Yaar Kandemir

TRMZ, Hakm
(bk. HAKM et-TRMZ).

TRSNKLOLU SML AA
(. 1806) Rusuk yan. Rusuk yaknlarnda bir ky olan Tirsinikte dodu, kaynaklarda Tirsinikli olarak da geer. Ailesi hakknda fazla bilgi yoktur. Genliinde sakalk yapt ve evlere su datt belirtilmektedir (Mirzayan Manuk Beyin Hayat, bl. I). 1791de Rusuk yan olan ve kanun tanmazl yannda vergi demediinden idam edilen kardei mer Aa ile birlikte ldrlmek istenmise de kaarak kurtulmutu. Rusuk yanlna getirilen Kadizde Ahmed Aann 12 Nisan 1792 tarihli takririnden kaak smilin altm kiilik bir etenin banda Zitovi, Nibolu, Trnova, Hezargrad, Plevne ve Lofa taraflarnda dolat ve ekyalk yapt anlalmaktadr (Uzunarl, Mehur Rumeli yanlarndan, s. 8; Erdoan v.dr., s. 36). yl kadar ekyalk eden smil Aa, nihayet Eflak Voyvodas Aleksander psilantinin araya girmesiyle Rusukta oturmas ve herhangi bir ie karmamas artyla affedildi (1795). Ancak ksa zamanda eski gcne kavutu ve adamlarn tekrar toplad; Hezargrad ve Trnova blgesini denetimine alarak Tunadan Balkan dalarna kadar Orta Bulgaristann en gl yan haline geldi ve ertesi yl Rusuk yanln elde etmeyi baard (Shaw, s. 307-308; Erdoan v.dr., s. 38). psilanti, Eflakla yakn ticar ilikiler iinde bulunan blgenin en zengin tccar ve sarraflarndan Manuk Bey vastasyla harekete geirilmi olmaldr. smil Aa, Temmuz 1800de III. Selimin kz kardei ah Sultann Trnovadaki muktaalar voyvodalna getirildi, ayrca burada serkelik eden Ali Thirin idamn saladndan bunun muktaalar da kendisine brakld. smil Aa, daha fazlasnn tahsili ve gereken tutarn dzgn gnderilmemesi gibi suistimallerle nemli gelirler elde etti. Bu dnemde merkez idare, Rumelideki otoritesini yanlar birbirine krdrarak ve bunlarn daha fazla glenmesini nleyerek ayakta tutmaya almak zorunda kalmaktayd. Ancak zellikle 17871795 yllar arasnda geni bir alana yaylan ve dal ekyas diye bilinen isyan hareketlerine kar verilen mcadelede yanlarn yardmna ihtiya duyulmasndan tr genel asayisizliin sona erdirilmesinde baarl olamamaktayd. Blgelerinde bamsz konumlarn srdrebilmek amacyla dal ekyasnn eylemlerine destek veren yann dayanma iinde bulunmasn salamak ise ok defa mmkn olmuyordu. Tirsinikliolu, isyan yznden devletin bana byk bellar aan Pazvandolu Osmann aleyhine alnan nlemlere katld ve bu sebeple gze girdi. Bu hizmetinden duyulan memnuniyetten tr o dnemlerde vezirlie denk yksek bir rtbe olan (Cevdet, VII, 148) kapcbalkla taltif edildi (Kasm 1797). Bu mnasebetle devlete sadk ve ahalisinin kendisinden honut olduu belirtilen smil Aa, bizzat III. Selim tarafndan has kulum diye nitelendirilmi, istedii dirlik ve rtbenin verilmesi emredilmi ve kendisine ayrca samur konto ile 15 kese para takdim edilmiti (a.g.e., VI, 299). Ancak smil Aa ile ilgili bu yarglar ileride tamamen deiecektir. Nitekim smil Aa, kazand itibar hasm olan Deliorman yan ve Silistre mtesellimi Ylkolu Sleyman Aa ile uramak iin kullanmakta, onun ortadan kaldrlmasn temin ederek blgesini elde etmeyi planlamaktayd. Devlete aka isyan etmemekle beraber merkezin emirlerine tam olarak riayet etmeyen mtegallibe arasnda yer almaktayd. Rumelideki asayisizlik ve zellikle Pazvandolunun isyanlar sebebiyle kendisinin idare edilmesi kanlmaz grlyordu. Bylece 1802 tarihli bir belgeye gre Yenipazar, Cuma, Osmanpazar, umnu,

Hezargrad kazalaryla Varna dahil Karadeniz sahiline kadar btn blgeleri eline geirmiti. Hatta buralara kendisine bal yanlar tayin etmekteydi. ldnde ynetimi altndaki kazalarn says krk biri buluyordu. Pazvandolunun isyan srasnda blgedeki ekyann tedibi iin faaliyet gsteren smil Aa, silerden Pazarck yan Sarklolunun yannda bulunan Gvur mamn Rusuktaki ekyaya yardm etmesine engel oldu, Zitoviye bask yapan ekyann zerine yrd ve ehri ele geirmelerini nledi. Silistre Valisi Grc Osman Paa ile Nibolunun da kurtarlmasna yardm etti, ehrin karadan ve denizden bask altnda tutulmasn salad. Burada Pazvandolu Osman tarafndan muhafz olarak braklan Otuzbirolu Emin Aa ile birlikte 200 ekyann yakalanp idam edilmesinde (ubat 1798) nemli rol oynad (a.g.e., VI, 302-305). Bu anlamda gsterdii faaliyet neticede kendi otoritesini yaygnlatryordu. Pazvandoluna kar klan seferin Fransann Msra saldrs sebebiyle (Temmuz 1798) yarda kesilmesi ve harekt yrten Kk Hseyin Paann geri dnmesi zaruretten tr affa urayan, stelik kendisine paalk verilen Pazvandolunun hretini daha da arttrdndan Rusuk-umnu blgesi Tirsinikliolunun, bril (Braile) yakas burann nzr olan Ahmed Aann, Silistre Ylkolu Sleymann, Yanya ve Mora Tepedelenlinin elinde kald (a.g.e., VI, 312). 1800 ylnda Pazvandolunun tekrar si iln edilmesi zerine Tirsinikliolu yine devlete yardm etti; ancak bunu Ylkolunun ortadan kaldrlmas ve Silistreye kendine bal bir yan oturtmak iin kulland (a.g.e., VII, 95, 147). Hezargrad yanlna getirilmesine etken olduu adam Bayrakdar (Alemdar) Mustafa Aann da yardmyla bilhassa Pazvandoluna bal Manav brhimin isyannn bastrlmas ve adamlaryla birlikte ldrlmesinde baar kazand (1803); ekya takibini Eflak topraklarnda da srdrd ve Bkree kadar uzand (a.g.e., VII, 159; Jorga, V, 133). 1805 ylna girildiinde, Tuna ve Karadeniz sahillerini elinde tutarak Edirneye kadar kendisini engelleyecek bir gcn meydana gelmesine izin vermek istemeyen Tirsinikliolunun blgedeki hkimiyetinin nne geilmesi, stanbulun ie yollarnn tehlikeye girmesi yznden ciddi ekilde dnlmeye baland (Shaw, s. 426-428). Dou Bulgaristan ve Trakyay idaresi altnda tutan, Edirne ve stanbulu tehdit edecek derecede kuvvetlenen Tirsinikliolu, Nizm- Cedd askeri oluturmak zere Balkanlarn tamamnda asker toplamay n gren plannn uygulamaya sokulmasndan tr devletin i siyasetine mdahale etmeye balad. 1806 Haziran banda kendisini destekleyen dier yanlarla birlikte byk bir kuvvetle Edirneye doru ilerledi ve Kad Abdurrahman Paa idaresindeki merkez ordusunun karsnda yer ald. Devlet kuvvetleriyle atmalara giriildi. Sadrazam Hfz smil Paann Nizm- Cedd uygulamalarnn aleyhinde olmas ve Tirsinikliolu ile irtibata geerek gizli tertipler peinde komas neticesinde reform hareketine Edirne Vakas (Temmuz 1806) diye bilinen hadiseyle ar bir darbe vuruldu ve uygulama iptal edildi. Tirsinikliolunun gc ve basks bu olaydan sonra daha da artt (Uzunarl, Mehur Rumeli yanlarndan, s. 25-26; Shaw, s. 473-475; Erdoan v.dr., s. 115-120). Bu aamada Tirsinikliolunun beklenmedik lm merkez idareyi rahatlatt (12 Austos 1806). Kendisinin ortadan kaldrlmasnn bir tertip neticesinde gerekletirilmi olduu ihtimali arlk kazanmaktadr. Bunun son gelimeler zerine bizzat Kad Abdurrahman Paa tarafndan dzenlendii ve onun bir adam tarafndan ilendii ileri srlmtr (Shaw, s. 475). Tirsinikliolunun da ldrlme endiesi tad ve bunu Rusuk zerinden stanbula gitmekte olan Fransz elisi Sebastianiye aksettirdii, devlete sadkatle hizmet ettiini syleyerek eliden kendisini kayrmasn

istedii bilinmektedir (Erdoan v.dr., s. 120). Hakknda dlen, Azamet ve vahiliin karm bir yapya sahip olduundan pek ok kimseyi dman edinmiti. Bu dmanlar sadece avam tabakadan deildi, her an yannda bulunan byklerden, her gn balarndan yararlananlardan bile dmanlar vard kayd (Mirzayan Manuk Beyin Hayat, bl. IV), kendisine kar kullanlacak kiilerin temininde byk zorluklarla karlalmadna iaret edebilir. Resm yazmada, Tirsinikliolunun kyndeki iftliinde elenirken klelerinden biri tarafndan atlan bir kurunun gsne isabet etmesiyle ldrld bildirilmektedir (Erdoan v.dr., s. 120-121). Olay duyarak Hezargraddan hemen yola kan ve halefi sfatyla idareyi eline alan Alemdar Mustafa Aa, daha sonralar sadrazamla getirildiinde Manisada gizlenen katili Karaosmanolu vastasyla yakalattrp idam ettirmitir (Uzunarl, Mehur Rumeli yanlarndan, s. 28). stanbula lm haberi Eflak Voyvodas Konstantin psilanti, Alemdarn yerine getii haberi ise Tirsinikliolunun sarraf ve halefinin de parasal ilerini idare edecek olan Mirzayan Manuk Bey tarafndan bildirilmitir. Rumeli yanlarnn son silhl direnilerini infial ve beddualarla karlayan III. Selimin bu konudaki hissiyatnn gizli kalmad Tirsinikliolunun ldrlmesi dolaysyla dlen kaytlardan anlalmaktadr. Nitekim tesr-i inkisr- mlkneleriyle vcd- hiyneti izle veya ettii beddualar sebebiyle e-i hayat ikest olduuna dair yaplan beyanlar padiahn zntsnn boyutlarn gstermektedir (a.g.e., vesika nr. 5, 7). Cenazesi Rusukta yaptrd cami ve evresindeki klliyenin yanndaki mezarla gmld. smil Aann geride kalan mallarnn tesbiti iin Cihanzde Hseyin Aa tayin edilmitir. 15 Ekimde Rusuka varan Hseyin Aann yapt tefti sonucu esnafa ve ulfeli sekban askerine byk miktarda borcu olduu ortaya km, bunlarn mallarnn satndan karlanamayaca grlmtr (Erdoan v.dr., s. 130-131). Borlarnn denmesini Alemdar Mustafa Aa stlenmitir. Tirsinikliolunun ortadan kaldrlmasnn ise stanbula rahat bir nefes aldrd aktr. Bununla beraber btn bu gelimelerin III. Selimin saltanatnn sratle sona ermesini birinci derecede etkiledii muhakkaktr (Shaw, s. 475-477). Tirsinikliolu smil Aa pek zorlu bir adam olarak tarif edilir (Cevdet, VI, 298). Onun aa tabakadan ykselmi, eitimsiz insanlara has bir karakter tad ileri srlmektedir. Bazan insan iler yapar, adamlarnn hakszlk ve zorbalklarn iddetle cezalandrr, ahsna kar olan hakaretlerde baka birini ldrp intikam alabilecei yerde byklk gstererek affeder; bazan da bunun tam aksi davranrd. Bu sebeple bazlar kendisine iyilik sever bir insan diye sayg gsterir, onu ver, ancak ou kendisinden son derece korkar ve nefret ederdi (Mirzayan Manuk Beyin Hayat, bl. I). Hakknda bilgi veren Manuk Bey, Tirsinikliolunun sarraflnn dnda siyasette de akl hocasyd. Manuk Bey bu durumunu Alemdarn yannda da srdrm ve Rusuk yran iinde yer almtr. Tirsinikliolunun, yakn iliki iinde bulunduu Eflak voyvodas gibi Rusyaya yakn bir siyaset tercihi iinde olmas phesiz her iki tarafta da etkin olan Manuk Bey tesiriyledir.

BBLYOGRAFYA

Mirzayan Manuk Beyin Hayat (Ermenice), Viyana 1853, bl. I, IV, VI; Cevdet, Trih, V, 223; VI, 263, 298, 299, 300-305, 312; VII, 95, 147, 148, 159; VIII, 50-54, 91-93; smail Hakk Uzunarl,

Mehur Rumeli yanlarndan Tirsinikli smail, Ylk Olu Sleyman Aalar ve Alemdar Mustafa Paa, stanbul 1942, tr.yer.; a.mlf., Vezir Hakk Mehmed Paa: 1747-1811, TM, VI (1936-39), s. 179-181, 195-197, 243, 245, 249; K. Arapyan, Rusuk yan Mustafa Paann Hayat ve Kahramanlklar (trc. Esat Uras), Ankara 1943, tr.yer.; Ycel zkaya, Osmanl mparatorluunda Dal syanlar (1791-1808), Ankara 1983, s. 60-64, 67, 71, 84-86, 95-96, 99; N. Jorga, Osmanl mparatorluu Tarihi (trc. Nilfer Epeli), stanbul 2005, V, 104, 126, 133, 143; Stanford J. Shaw, Eski ve Yeni Arasnda: Sultan III. Selim Ynetiminde Osmanl mparatorluu, 1789-1807 (trc. Hr Gld), stanbul 2008, s. 296, 307-308, 315, 317, 319-320, 407, 411, 419, 425-429, 472-477, 546; Ali Yaycolu, The Provincial Challenge: Regionalism, Crisis and Integration in the Late Ottoman Empire, 1792-1812 (doktora tezi, 2008), Harvard University, s. 128-129, 138; Meryem Kaan Erdoan v.dr., Rusuk Ayan: Tirsiniklizde smail Aa ve Dnemi (1796-1806), stanbul 2009, s. 35-131. Kemal Beydilli

TRYK HASAN PAA


(. 1017/1608) Kanije kahraman olarak tannan Osmanl veziri. Hayatnn ilk yllar hakknda bilgi yoktur. II. Selim zamannda Enderunda eitim grd belirtilir. III. Muradn ehzadelii srasnda Manisada onun rikbdarl grevini yapt. Ardndan III. Muradla birlikte stanbula gitti ve bir sre sarayda kald. Peuylu brhim, III. Muradn gelii ve tahta clsu ile ilgili olaylar onun azndan anlatr (Trih, I, 26-28). Sarayda iken mrhurluk grevinde bulunduu, daha sonra tara grevlerine kt, Bosna serhaddinde zvornik, Klis sancak beylikleri yapt, ardndan Sigetvara tayin edildii (985/1577) bilinmektedir. Yirmi yldan fazla Sigetvar sancak beylii yapan Hasan Bey burada byk bir g ve itibar kazand. Bir ara Pojega sancana nakledildiyse de ksa sre sonra Sigetvara dnd. Osmanl-Habsburg savalar esnasnda stolni Belgradn muhafazasyla grevlendirildi (9 Safer 1002/4 Kasm 1593). Bu srada Segedin sancak beyi idi. Ardndan kendisine beylerbeyilik verildi ve tekrar Sigetvara gnderildi. Sinanpaazde Mehmed Paann serdarl dneminde meydana gelen Estergon bozgununda (1 Zilhicce 1003/7 Austos 1595) Hasan Paa da Sigetvar beylerbeyi olarak orduda yer ald. Serdarn ricat halinde Belgrada yneldii ve Lala Mehmed Paann mecburen kale ierisine kapand srada ordughn kontrol altna alnmas grevini stlendi. Daha sonra Satrc Mehmed Paann serdar olarak blgeye gelmesi zerine orduya katlan Tiryk Hasan Paa (23 Ekim 1597) serdar tarafndan Bosna beylerbeyiliine tayin edildi. Edirneli Mehmede gre bu srada merkezden Hdverdi Paa ayn greve getirilmi, Tiryk Hasan Paa ile aralarnda Banaluka yaknlarnda bir kavga km, Hdverdi Paa yirmi adam ile birlikte ldrlmtr. Ancak Hasan Paa, Satrc Mehmed Paann desteiyle bu olaydan dolay sulanmad. Pespirim (Wesaprim), Polata, Papa ve Tata kalelerinin elden kt ve Budinin varolarnn kuatld muharebelerde (Eyll 1598) Bosna beylerbeyi olarak grev yapt. Bir ara asker takviyesiyle Budin muhafazasyla grevlendirildi (Kasm 1597: Nam, I, 130). nc defa sadrazam olan ve serdr- ekrem olarak blgeye gelen Damad brhim Paa dneminde (1599-1601) Tiryk Hasan Paa siyas gelimelerde daha etkin biimde yer ald. Bu srada Budin beylerbeyiliinden mzul olarak Peuyda oturan Hasan Paa, Drava suyunu geerek sekte (Ezsek) orduya katld. Burada toplanan sava meclisinde (11 Safer 1009/22 Austos 1600) Estergondan nce Budinin emniyeti iin Kanijedeki dman birliklerinin faaliyetini durdurmak zere Bobofa Kalesinin ele geirilmesi gerektiini ileri srd. Kalenin zorlanmadan vire ile teslim alnmasnn (5 Eyll) ardndan Bobofada yaplan istiarede Kanijenin fethinin gerekli olduunu savundu. Ayn gn btn beylerin ittifakyla Budini muhafaza iin buraya sevkedildi, oradaki Lala Mehmed Paa da orduya davet edildi. Kanije Kalesi krk gnlk bir muhasaradan sonra vire ile teslim olunca (13 Reblhir 1009/22 Ekim 1600) Sigetvar, Peuy, Siklo ve sekin balanmasyla bir beylerbeyilik haline getirildi ve idaresi nce Alaca-illi/Alacaetli Arnavut Hasan Paaya verildi. Ancak Bosna beylerbeyi sfatyla Budin muhafazasnda bulunan Tiryk Hasan Paa k sonunda Belgradda Sadrazam brhim Paann yanna gidip kendini Kanije beylerbeyiliine tayin ettirdi.

Yeni grevi iin Kanijeye geldii srada sadrazamn Belgradda vefat haberini ald (10 Temmuz 1601). Kethds skender Beyi Belgrada gndererek yeni serdar olacak kiinin Kanijeyi ihmal etmemesini ve askerle glendirmesini salamasn istedi. Nitekim 9 Eyllde Avusturya birlikleri Kanije nlerine geldi. Hasan Paa 9000 kiilik kuvvetiyle kalabalk Habsburg ordusuna kar byk bir direni gsterdi. Yaplan umumi hcumlara baaryla kar koydu. Ancak bir destek alamamas savunmay giderek daha da zor hale getiriyordu. Hava artlarnn ktlemesi Habsburg ordusunu g durumda brakt. Bunu gren Hasan Paa bir huru harekt yaptrp Habsburg birliklerini iyice sarst. Habsburg kararghnda bozgun havas hkim oldu; ordularnn ar kayplara uramasnn etkisiyle kuatmay kaldrp geri ekildiler (22 Cemziyelevvel 1010/18 Kasm 1601). Yetmi gn sren bu kuatma ve Tiryk Hasan Paann direnii Osmanl tarihlerinde trl rivayetlerle ve hams bir slpla nakledilir (Peuylu brhim, II, 241). Tiryk Hasan Paa bunun ardndan Serdar Yemii Hasan Paa ile bulumak zere Sikloa gitti ve byk bir cokuyla karland. Ayrca Kanije mdafaas stanbulda da yank uyandrd. Hasan Paaya vezret haslar tahsis edildi; kymetli hilat, kl ve at gnderildi. Ayrca, Sen ki Kanije beylerbeyi ihtiyar kulum ve mdebbir vezirim Hasan Paasn hitabyla balayan hatt- hmyunla gerek paa gerekse btn gaziler kutland. Tiryk Hasan Paa ve adamlarnn gsterdii cesaret ve inanca dayal savunma baars blgede her zaman canl tutulmu, serhad askeri iin en nemli moral kayna olmutur. Tiryk Hasan Paa hemen Kanije Kalesinin tamirine giriti. Top gllelerinden tamamyla yklan kale duvarlar ncekinden daha kaln yapld, yeni bir minare ve mescidle beylerbeyi saray ve cephane binas ina edildi. Ardndan stolni Belgrad istirdad zerine (17 Safer 1011/6 Austos 1602) karargha giderek Serdar Yemii Hasan Paay tebrik etti; Kanijede alnan toplarn burada tutulmayp Belgrada, mmknse stanbula gtrlmesi gerektiini, bunlarn Boazda tren ve enliklerde kullanlacak evsafta toplar olduunu syledi (Topular Ktibi, s. 334-335). Serdarn Erdel seferine niyetlendiinde durumu grmek iin 22 Eyll 1602 tarihinde toplad sava meclisine katld. Burada Erdel seferinin zamanlamasnn uygun grlmediini, dmann Komaran, Yank ve Estergonda bulunduunu, byle bir hareketi haber almasyla Budin ve Peteyi zorlayabileceini syledi (a.g.e., s. 337-338). Ancak Erdel seferinde kararl olan Yemii Hasan Paa onu Budin beylerbeyi yapt ve Kanijeye Ali Paay tayin etti. Ksa bir sre sonra beliren asker tehlike dolaysyla Kanijedeki askerlerin ortak mahzarlar ile bu iki paa arasnda grev deiiklii yapld ve Hasan Paa yine Kanije beylerbeyiliine getirildi. Yemii Hasan Paann stanbula gitmesi zerine serdar olan Lala Mehmed Paa gvenlik tedbirlerini arttrd; eitli beylerbeyilik ve sancaklarn mevcutlarn gzden geirirken Kanijede Hasan Paann hizmetine 2000 yenieriyle sipahi ve kuloullarndan 700 asker verdi (a.g.e., s. 369). Ardndan onun sadrazaml esnasnda Tiryk Hasan Paa, Rumeli beylerbeyi ve drdnc vezir oldu (17 Aralk 1604). Hasan Paa, Uyvar Kalesinin alnmas harektna katld (Ekim 1605), ayrca Pespirim ve Polata kalelerinin zaptyla grevlendirildi. Lala Mehmed Paa gelien ran olaylar yznden stanbula arlnca serdar kaymakam oldu (16 Mart 1606). Zitvatorok Antlamasnn imzalanmasndan sonra Tiryk Hasan Paa cil bir durum alan Cell meselesi ve zellikle Halepte isyan halindeki Manolu Fahreddin ile birlikte hareket eden Canbolatolu Ali Paa konusuyla ilgilenmek zere Anadoluya geti. 11 Aralk itibariyle sadrazam olan Kuyucu Murad Paa skdardan hareket ederken (2 Temmuz 1607) yannda kuvvetleriyle o da bulunuyordu. Canbolatolu birlikleriyle Oru ovasnda cereyan eden savata nemli rol oynad ve ordunun sa kolunun kumandasn stlendi. Canbolatolu Ali Paann yapt saldry ustaca bir

taktikle pskrtt. Meydandaki toplar ovay kapatan boazn iki yakasndaki yamalara gizledi. Piyade ve svarileri yavaa boaza ve top menziline ekecek ekilde bir sava taktii uygulad. Top menziline girildiinde Osmanl askerleri saa ve sola doru yelpaze eklinde alnca bunlar takip eden Cell birlikleri ortada kald. Ayn anda atelenen toplardan kan duman yznden Celller birbirleriyle irtibat btnyle kaybedip bozguna urad. Halepin kontrol altna alnmasndan sonra Hasan Paa tekat ile vezir olup stanbula gitti ve Rumeli beylerbeyilii Maryol Hseyin Paaya verildi. Bu srada Hasan Paaya yeni haslar tahsis edildiyse de bunlarn yetersiz kald anlalmaktadr. Peuylu, beylerbeyi ve vezir olmasna ramen bu dnemdeki gelirinin Sigetvar sancak beylii srasndakinin ancak te biri kadar olduundan yakndn ifade eder. Emeklilik yllar uzun srmedi, tecrbesi dolaysyla Budin beylerbeyiliine tayin edildi. Ancak birka gnlk hastalktan sonra orada vefat etti ve Budinde defnedildi. Tiryk Hasan Paa, ada Edirneli Mehmed tarafndan olumsuz sfatlarla nitelendirilirse de dnemin dier mellifleri kahramanl, cesareti, adamlarnn okluu ve bunlar nezdindeki saygnl, sabr, dikkat ve titizliiyle onu verler. Gazlar iin mstakil eserler yazlm, Kanije mdafaas romanlatrlm, ayrca muhtelif almalar gerekletirilmitir (DA, XXIV, 308). Hasan Paann torunlarndan Eribozlu Bekir Efendinin olu Moral Melek Ahmed devlet memurluklar ve mutasarrflklarda bulunmu, tarihe dair baz eserler kaleme alm ve Selnikte vefat etmitir (1871; Babinger, s. 393).

BBLYOGRAFYA

Cfer yn, Tevrh-i Cedd-i Vilyet-i ngrs: Osmanl-Macar Mcadelesi Tarihi (haz. Mehmet Kiriiolu), stanbul 2001, hazrlayann girii, s. XXXI; Tiryaki Hasan Paann Gazalar ve Kanije Savunmas (haz. Vahit abuk), stanbul 1978; Hasanbeyzde Ahmed, Trih (haz. evki Nezihi Aykut), Ankara 2004, III, 563, 623-639; Mehmed b. Mehmed er-Rum (Edirneli)nin Nuhbetttevrh vel-ahbr ve Trh-i l-i Osman (haz. Abdurrahman Sarl, doktora tezi, 2000), Sosyal Bilimler Enstits, s. 581-582; Topular Ktibi Abdlkadir (Kadr) Efendi Trihi (haz. Ziya Ylmazer), Ankara 2003, tr.yer.; Peuylu brhim, Trih, I, 12, 26-28; II, 232, 235, 239-242, 331; Ktib elebi, Fezleke (haz. Zeynep Aycibin, doktora tezi, 2007), Mimar Sinan Gzel Sanatlar niversitesi Sosyal Bilimler Enstits, tr.yer.; Karaelebizde Abdlaziz Efendi, Ravzatl-ebrr, stanbul 1248, s. 484; Nam, Trih (haz. Mehmet pirli), Ankara 2007, tr.yer.; Hammer (At Bey), VIII, 9-14; Ahmed Refik [Altnay], Kanije Gazileri, stanbul 1931; Niyazi Ahmet Banolu, Tiryaki Hasan Paa, stanbul 1943; Avni Sava Kurt, Kanije Mdafaas, stanbul 1945; Uzunarl, Osmanl Tarihi, III/1, s. 82-91; III/2, s. 290, 362, 499; Danimend, Kronoloji, tr.yer.; M. Cavit Baysun, Tiryaki Hasan Paa ve Kanije Mdafaas, stanbul 1950; Levend, Gazavatnmeler, s. 99-103; M. aatay Uluay, Tiryaki Hasan Paa, stanbul 1957; Cengiz Orhonlu, Osmanl Tarihine id Belgeler, Telhsler: 1597-1607, stanbul 1970, s. 45-46, 59, 114; Babinger (ok), s. 131, 393, 450; Kanije Savunmas ve Tiryaki Hasan Paa, Ankara 1986; W. J. Griswold, Anadoluda Byk syan: 15911611 (trc. lkn Tansel), stanbul 2000, s. 106, 115-116; Kemal Erkan, Tiryki Hasan Paa ve

Kanije Mdfaas, stanbul 2008; Hasan Paa, TA, XIX, 23; Geza David, Kanije, DA, XXIV, 308. Mahmut Ak

TTOGRAD
(bk. PODGORCA).

TTTVN
(bk. TITVN).

TYL
() randa IX. (XV.) yzyldan itibaren genellikle asker dirlikler iin kullanlan bir terim. Kelimenin aatay Trkesinde lke, arazi, toprak anlamna gelen yatuldan geldii tahmin edilmektedir (Doerfer, II, 667-668). ran corafyasnda IX. (XV.) yzyldan itibaren giderek ikt kelimesinin yerini almtr. Kaynaklarda XV. yzyldan nce kullanldna dair bir bilgiye rastlanamamtr. lk defa Karakoyunlular zamanndaki metinlerde getii grlmektedir. Kelimenin yer ald en eski metinlerden biri olan Kitb- Diyrbekriyyede Karakoyunlu Hkmdar Cihan ahn 871 (1466-67) ylnda Badata dzenleyecei asker sefer iin emrleri ve tiyl sahiplerini (tiyldrn) ordusuna ard kaydedilmektedir (Eb Bekr-i Tihrn, II, 371; a.e., s. 224). Eserde tiyltn asker dirlikler, tiyldrn dirlik sahipleri iin kullanld anlalmaktadr. V. Minorsky, vergileri belli bir sre iin toplama yetkisi olarak tanmlad tiyl irs zellik tayan soyurgaldan ayrmaktadr. Tiyln (Tuyl) Safevler devrinden itibaren tarih metinlerde yaygn biimde yer ald grlmektedir. Kelime ah Tahmasb dneminin (1524-1576) balarnda genellikle lke kelimesiyle yan yana zikredilir (Hasan- Rml, II, 655; Kd Ahmed Kumm, I, 195, 394). Sz konusu kullanmlarda lkenin belirli bir vilyeti, nahiyeyi veya topra, tiyln ise bu topran vergi toplama hakknn herhangi bir kimseye tevcihini ifade ettii anlalmaktadr. Yine Safev devrine ait metinler, tiyln muayyen bir blgede (lke) vergi toplama hakknn tevcihini ya da sz konusu blge iindeki muafiyetleri ifade ettiini gstermektedir. Bu durumda kelimenin Safevler dneminde asker dirlik (ikt) anlamnda kullanld ve tiyllerin ikt sisteminin yerini ald belirtilmektedir (Kd Ahmed Kumm, I, 218; skender Bey Mn, I, 322, 352; II, 914, 1060). Terim olarak tiyl yeni olsa da sistem olarak Yakndou corafyasnda yzyllardan beri uygulanan bir gelenee dayanmaktayd. Bu gelenek, temelde asker masraflarn karlanmasnda ekilen nakit para skntsnn zmn hedeflemekteydi. Tiyller genelde mr topraklar, hnedana ait araziler ve zel mlkler, ndiren de vakf arazileri arasndan tevcih edilmekte, tiyllerle ilgili her trl dzenleme Dvn-i Al tarafndan yrtlmekteydi (skender Bey Mn, I, 255). Tiyl sahipleri emrler, boy beyleri ve ordu komutanlaryd. Kendisine tiyl tevcih edilen kimseden ihtiya halinde asker kuvvet salamas istenmekteydi. Tiyl-nme ad verilen belgede tiyl sahibinin hazrlamak zorunda olduu asker miktar belirtilirdi. Resm grevlilerin tiyl arazisine mdahalelerini engelleyici hkmler de bu belgede yer alrd. Tiyl sahibi bylece kendisine tevcih edilen topraklar zerinde divana ait her trl tasarrufu elinde bulundurmaktayd. Sonuta tiyl uygulamada yava yava bir tr toprak tevcihi kabul edilmitir. Tiyl sahibinin lm durumunda eer vrisi belgeyi yeniletmemise tiyl geersiz kabul edilirdi. Ancak iktda olduu gibi tiylde de zamanla miras brakma ve ahs mlk telakki etme eilimlerinin ortaya kt grlmektedir. ran corafyasnda tiyl arazilerin miktarn tesbit etmek olduka gtr; nk bu arazilerin miktar vilyetlere ve zamana gre deimekteydi. randa Safevlerden sonra hkmranl ele geiren Ndir ah tiyl ve soyurgalleri denetim altna almaya teebbs etmi, bu amala 1151 (1738) ylnda

Farsta bulunan tiyllerle vakf arazilerini devletletirmek iin bir ferman yaymlamtr. Kaarlar devrinde, hem vergi toplamak hem de resm grevlilerin maa ve cretlerini deyebilmek iin lke arazisinden geni topraklarn tiyl olarak tevcih edilmi ve bu araziler merkez hkmetin elinden kmtr. XIX. yzyln ortalarna kadar btn ran gelirlerinin yaklak bete birinin tiyl eklinde hkmetin tasarrufundan kt kaydedilir. randa merutiyetin ilnndan sonra 1907 ylnda Meclisi rnn ilk icraatlarndan biri tiyl arazilerinin zerindeki tasarruflarn feshedilmesi olmutur.

BBLYOGRAFYA

Doerfer, TMEN, II, 667-669; Eb Bekr-i Tihrn, Kitb- Diyrbakriyye (nr. Necati Lugal-Faruk Smer), Ankara 1993, II, 371, 517; a.e. (trc. Mrsel ztrk), Ankara 2001, s. 224, 313; Hasan- Rml, Asent-tevr (nr. M. smil Rdvn), Tahran 1377/1998, I, 79, 565; II, 655, 721, 1016, 1063, 1232, 1283, 1456; III, 1807; Kd Ahmed Kumm, ulatt-tevr (nr. hsan rk), Tahran 1373/1994, I, 195, 218, 382, 394, 563; skender Bey Mn, Tr-i lemr-y Abbs (nr. rec Efr), Tahran 1382/2003, I, 138, 255, 279, 322, 352, 362; II, 914, 1060; Mrz Ali Nak-yi Nasr, Elb ve Mevcib-i Devreyi Seln-i afev (nr. Ysuf Rahml), Mehed 1372/1993, s. 4, 10-16, 54-63, 105, 117; Gyseddin Muhammedi Sstn, yl-mlk (nr. Menihr-i Stde), Tahran 1383/2004, s. 106, 160, 162, 225, 415, 439-440, 496; A. K. S. Lambton, Landlord and Peasant in Persia, LondonNew York 1953, s. 109, 124-125, 139-140; a.mlf., Tiyl, EI (Fr.), X, 550-551; Bstn-yi Prz, Siyset ve tid- Ar- afev, Tahran 1357/1978, s. 69-73, 183-187; K. M. Rhrborn, Nim- Eylt der Devre-i afeviyye (trc. Keykvus Cihandr), Tahran 2537 ./1978, s. 10, 43, 63, 69, 161-163, 177-181, 195-200; H. Busse, Pejhe der Teklt- Dvn- slm (trc. Gulm Rz Verehrm), Tahran 1362/1983, s. 274; Ftma Alka, Ilt- Dvn-yi lemr-y Abbs, Tahran 1385/2006, s. 51-52; V. Minorsky, Tiyl, A, XII/1, s. 391-393. Osman Gazi zgdenli

TLEMSEN
(bk. TLMSN).

TODERINI, Gian Battista


(1728-1799) talyan din adam, edebiyat. Venedikte dodu. Ailesi hakknda fazla bilgi yoktur. Felsefe ve arkeoloji renimi grd; daha sonra din eitim alarak Cizvit papaz oldu. 1781-1786 yllar arasnda stanbulda bulundu. Venedik Balyosu Augustino Garzoninin oluna retmenlik yaparken bir yandan da merakl kiiliinin etkisiyle Garzoni ailesinin ona salad ortamda eitli ilimlerle ilgilendi. Elde ettii birikimi Letteratura Turchesca ad altnda yazd, zellikle Avrupann kltr evrelerinde n kazanan eserinde deerlendirdi. Toderini Venedikte ld. Letteratura Turchescann Franszca tercmesinin (bk. bibl.) nsznde almalar hakknda verilen bilgiler Teoderininin hayatna ve bilimsel kimliine k tutmaktadr. almalarna Greke ve Latince el yazmalar ve madalyonlarla balam, Osmanl paralar zerinde yapt incelemelerle devam etmitir. Seyyahlarla kurduu iyi ilikiler sayesinde aratrmalar iin eitli malzemeler toplamtr. Bunlar Arapa, Farsa el yazmalar, stanbulda baslan Trke eserler, corafya kitaplar, haritalar, takvimler, gne saatleri ve Osmanllarn kulland her trl astronomi aletleriyle su alt cihazlar olarak zetlenebilir. Franois Mesgnien Meninskinin Lexicon ArabicoPersico-Turcicumunu inceleyen Toderini, Fransz arkiyats Barthlemy de Molainville dHerbelotnun Bibliothque orientalei iinde talyanca, Latince ve Franszcaya evirdii Trk, ran ve Arap iirlerini de okuyordu. O sralarda Osmanl tarihine olan merakyla aratrma alanlarn geniletmi, stanbulun kltr merkezlerine devam edip dnemin ilim, fikir ve edebiyat adamlaryla arkadalk kurmutur. Trk ktphanecilik ve matbaaclk tarihiyle ilgilenmi, Trk edebiyat zerine aratrmalar yapmtr. XVIII. yzyl Trk kltr hayatn dikkate deer bir gayret ve vukufla incelemi, ayrca Trke renmi, kk bir iir mecmuasn talyancaya evirmitir. Rodos, Venedik, Floransa ve Romadan kitap getirterek zengin bir ktphane tesis etmitir. lgilendii konular ve bilgi birikimi arttka bunlar kitap haline getirmeye almtr (De la litterature des turcs, s. V-XV). Toderininin Letteratura Turchesca adl kitab Osmanl yazmalar, mellifleri, medrese ve mektepleri, ktphaneleri, edebiyat ve bilim hayatna dair bir eserdir. erii ynnden kitaba Trk bilim tarihine ait bir alma diye bakmak mmkndr. Mellif stanbuldan Venedike dndnde hem devlet adam hem bir lim olan senatr A. Quirini Stampaliadan byk destek grm, kitabn onun tevik ve yardmyla neretmiti. Rusyann Portekiz bykelisi M. Bulgakow eseri bir yaz ile Rusya mparatorluunun ileri gelen limlerine gndermitir. Bu almann en nemli yanlarndan biri, birinci cildin banda yer alan ve eserin yazl sebebini aklayan ksmdr. Avrupal bilim adamlar arasnda mevcut bir n yargya gre Hz. Muhammed, kendi din doktrinini glendirmek iin mslmanlara eitim ve retimi yasaklamt. Toderini, Osmanl ktphanelerinin giriinde, lim inde de olsa onu araynz hadisinin yazl olduunu hatrlatarak bu grn slmn z kaynaklaryla elitiini syler, kitabnda yer verdii konularn eitliliiyle Trklerin ilme olan dknln gstermeye alr ve bu n yargy ortadan kaldrmay amaladn belirtir. Balyos J. B. Donadn Della letteratura dei Turchi adyla 1688de Venedikte yaymlad benzer konulu bir

eserden sonra Toderininin almas 1787de yine Venedikte neredilmi ve Rahip Cournaud tarafndan De la litterature des turcs adyla Franszcaya (Paris 1789), W. G. Hansleutner tarafndan Litteratur der Trken ismiyle Almancaya (Knigsberg 1790) evrilmitir. Almanca eviride baz tamamlayc bilgiler de bulunmaktadr. ciltten oluan eserin birinci cildinde Trklerin ilgilendikleri ilimler (Kurandan sava ara gerelerine kadar), ikinci ciltte medrese ve ktphaneler ele alnm, nc ciltte 1727-1787 yllar arasnda stanbulda baslan kitaplar kaydedilmitir. lk cildinin bir blm Trk msikisine ayrlan eserin (Aksoy, Avrupal, s. 78) bir ksm brahim Mteferrika Matbaas ve Trk Matbaacl adyla Trkeye tercme edilmitir (trc. Rikkat Kunt, haz. evket Rado, stanbul 1990). Toderininin eseri ncelikle, Trklere ve Trk kltrne ait birok konuyu Bat dillerinde ele alan ilk kaynaklardan biri olduu iin nemlidir. Mellifin konularn eitlilii yannda verdii doru bilgileri ve o gnn Trk toplumuna ait gzlemleriyle yorumlarn da ieren alma, Avrupal Trkolog ve arkiyatlarn uzun zaman en nemli bavuru kaynan tekil etmitir. Mellif, kitabnn cebirle ilgili ksmnda stanbuldaki Trklerin aritmetik ilminde ok derinletiklerini, bu ilmi neredeyse ocukluklarndan itibaren medreselerde renmeye baladklarn belirtir. Ayrca daha sonra iyi hocalarn nezareti altnda ve Trke-Arapa mkemmel matematik kitaplar vastasyla birikimlerini arttrmaya devam ettiklerini, bu alanda en iyi Avrupa matematikilerini artacak derecede bilgi sahibi olduklarn ve en zor hesaplar dahi ksa srede yaptklarn syler.

BBLYOGRAFYA

Gian Battista Toderini, De la litterature des turcs (trc. M. Labb De Cournaud), Paris 1789; Blent Aksoy, Avrupal Gezginlerin Gzyle Osmanllarda Musiki, stanbul 1994, s. 78; a.mlf., Rahip Toderini ve Eseri stne, TT, sy. 45 (1987), s. 42-44; M. Adnan Gken, Toderininin (Letteratura Turchesca, I, ss. 222-52deki Musica Faslnn) Bir evirisi zerine Eletiri, Folklor/Edebiyat, sy. 56, Ankara 2008, s. 339-355; Ettore Rossi, Toderini, Gian Battista, Enciclopedia Italiana, XXXIII, Roma 1937. Vildan S. Cokun

TOGAN, Ahmet Zeki Velidi


(1890-1970) Trk tarihisi. 10 Aralk 1890da imdiki Rusya Federasyonunun Bakrt zerk Cumhuriyeti topraklarnda sterlitamak (imbay) kazasnn Kzen kynde dodu. Babas Ahmedah, annesi mmlhayat Hanmdr. Hem baba hem anne taraf eitimli ve kltrl bir aileden gelmekte olup kendi ifadesine gre Arapay babasndan, Farsay annesinden renmitir. Daha sonra days Habib Neccarn komu kydeki medresesine giderek Arap edebiyat dersleri ald; bu arada Rusaya balad. Babasnn kendisini evlendirip kynde imam (molla) yapma arzusunu renince Kazana kat ve Kasmiye Medresesinde eitimini tamamlad. Kazandaki Rus arkiyatlar ile tant. Ardndan Kasmiye ve Ufadaki Osmaniye medreselerinde retici olarak alt. Zeki Velidi, bir yandan mensubu bulunduu Bakrt toplumunun meselelerine eilirken dier yandan Trk tarihine merak sard. Bu konuda srmekte olan dar ereveyi (Tatarlk veya Mslmanlk) aarak daha geni bir Trklk anlayn benimsedi. Kazandaki Rus arkiyatlarnn desteiyle iki defa Trkistana aratrma gezileri yapt. Rusya Meclisindeki (Duma) mebuslara mslman halk topluluklarnn meselelerinde yardmc olacak heyete Bakrt temsilcisi seildi ve 1915te Petersburga gitti. Orada siyas ilerle urarken bir taraftan da Rus arkiyatlaryla yakn iliki kurdu. V. V. Bartholdun yardmyla askere gitmekten kurtuldu. 1917 Ekim htillinden sonra Bakrt halknn uyanan mitlerini karlamak amacyla siyas hayata girdi. Bakrtlarn geleceini, batsndaki Kazan Tatarlaryla deil dousundaki Trkistan KazakKrgz, Trkmen ve zbek Trkleriyle birlikte ele almay dnyordu. Bundan dolay Kazanl siyasetilerle gr ayrlna dt. Bakrt zerk hkmetinin (Otonom Cumhuriyeti) kurulmasna nclk etti; sava bakan ve ardndan hkmet bakan oldu. Rusyadaki i sava yllarnda arlk generallerinin basksna kar Sovyetlerle i birlii yapt; bu yllarda birka defa Lenin, Troki ve Stalin gibi nderlerle grt. Fakat Bakrt hareketi burada umulan sonuca ulamaynca Trkistana ekilerek mcadelesini orada srdrmeye karar verdi (1920). 1921de kurulan Trkistan Mill Birliinin bana getirildi. Trkistanda bulunduu otuz aylk dnemde Basmaclarla birlikte Bolevik Ruslarla mcadele etti. te yandan Enver Paa gibi dardan gelen Trklerle temas kurdu. Bu arada ilm aratrmalara ve kitbeleri istinsah etmeye devam ediyordu. Trkistandaki hareket Ruslarn byk kuvvetler sevketmesiyle sona yaklarken 21 ubat 1923te rana geti. Meheddeki kitaplkta o zamana kadar metni bilinmeyen bn Fadlnn eserini buldu. Ayn yl randan Afganistana gitti; bir sre Herat ve Kbilde incelemeler yaptktan sonra Hindistan yoluyla Trkiyeye ulat. Ancak vizesi olmadndan Avrupaya gitmek zorunda kald. Btn bu yolculuklarnda yannda Fethulkadr Sleyman da (Abdlkadir nan) bulunuyordu. On sekiz ay sren Avrupadaki hayatnda ngiliz, Alman ve Fransz ilim evreleriyle temas kurdu. Trkiye Maarif Vekili Hamdullah Suphinin (Tanrver) daveti zerine 20 Mays 1925te stanbula geldi, ardndan Ankaraya geti. 3 Haziran 1925te Trkiye Cumhuriyeti vatanda oldu. Maarif Vekleti Telif ve Tercme Heyeti yeliine tayin edildi. Ankaradaki hayat kendisini tatmin etmeyince stanbul Drlfnunu Edebiyat Fakltesinde Trk tarihi muallimliine getirildi (26 Ocak 1927). Kprlzde

Mehmed Fuad Beyin banda bulunduu Trkiyat Enstits vastasyla V. V. Bartholdu Trkiyeye davet ettirdi. Bartholdun stanbuldaki konferanslarnda onun tercmanln yapt. 1930da Ankarada kurulan Trk Tarihi Tetkik Heyetine ve sonrasndaki cemiyetin hazrlad tarih kitabna eletirilerde bulundu; halbuki buradaki bilgiler Atatrkn de onayn almt. Tenkitlerini 1932 Temmuzunda Trk Tarih Kongresinde tekrarlaynca Reid Galib, M. emsettin (Gnaltay) ve Sadri Maksudi (Arsal) beylerin sert tepkileriyle karlat. Bunun zerine niversitedeki grevinden istifa ederek Viyanaya gitti. 6 Haziran 1935te bn Fadln zerindeki doktorasn tamamlad ve Almanyada Bonn niversitesinde alt. 1938de Gttingen niversitesine geti; ertesi yl yaklaan dnya sava sebebiyle Trkiyeye dnp 1 Eyll 1939da yeniden stanbul niversitesinde greve balad. 1944 Maysnda Turanclk hareketi iinde bulunmasndan dolay tutukland ve on be ay kadar hapiste kald. Skynetim mahkemesinde yargland; nce mahkm olduysa da Asker Yargtayn bozma karar zerine 1945 Ekiminde tahliye edildi ve 31 Mart 1947de beraat etti. niversitedeki grevine 1948de dnebildi. 1951de stanbulda toplanan XXII. Msterikler Kongresi bakanln yapt. Daha nce kapanan slm Tetkikleri Enstitsnn 1953 ylnda yeniden kurulmasn salad ve ilk mdr oldu. 1970 ylna kadar stanbul niversitesindeki grevine devam eden Togan nisan aynda geirdii bir ameliyattan sonra 26 Temmuz 1970te vefat etti ve Karacaahmet Mezarlnda topraa verildi. Aslnda bir ilim adam olan Togann siyas yn artlarn zorlamas sonucu ortaya kmtr. 1917 Ekim htillinin ardndan Bakrt halkna yararl olmak amacyla siyasete girmi ve Harbiye nzr olarak etkili olmutur. Trkistan bamszlk hareketinin temsilcisi saylan Togan, Trkiyeye gelip ilimle uramaya baladktan sonra siyas faaliyetlerini geri planda tutmu, fakat bsbtn terketmemitir. II. Dnya Savanda Almanlarn dou cephesindeki ilk baarlarnn Bakrtlar iin bir kurtulu salayacana inanm, bu maksatla baz hareketlere girimi, ancak Turanclk adna Trkiyede Sovyetler aleyhinde almakla sulanmtr. 1946 sonrasnda deien artlarda Bakrt halk ile az da olsa ilgilenmeye devam etmise de oradakilerin zarar grmemesine zen gstermi, kaleme ald htralarnda baz isimleri bile kaydetmemitir. Zeki Velidi Togan, bilginin kaynaklarna vastasz inme ve kaynaklara dayanarak sentez yapabilme kabiliyetine erken yalarda sahip olmutur. 1914teki Trkistan seyahatinde Kutadgu Biligin yeni bir nshasn bulmu, 1923te bnl-Fakhi, 1930 sonrasnda Hrizm dili kalntlarn kefetmitir. 1925lerden itibaren stanbul ktphanelerinde mevcut yazma eserlerdeki nemli bilgileri toplamtr. Ayn zamanda Trkistan ilim geleneinin Bat bilimiyle sentezini temsil ediyordu. Days Habib Neccar ve babas yoluyla Kuzey Trklnn, bu yolla da Trkistan ilim geleneinin mirass idi. Ayrca Barthold ve Dopschtan ok etkilenmiti. lm kanaatlerini kimseden ekinmeden sylerdi. Yeni bilgiler renmeyi ve aratrmac zelliini hayatnn sonuna kadar devam ettirmi, hasta yatanda Ouz destan zerinde yeni yorumlar yapmtr. niversalizme kaan bir tarih anlayna sahip bulunan Zeki Velidi Togan bir Trk ve mslman kimliiyle tarih dnyasnda etkili olmutur. Trk tarihinin zelliklerinin bilincinde olup bu konularda dn vermemi, mcadeleci ynn milletleraras kongrelerde yanstmtr. Trk tarihiliinin XX. yzyldaki en etkili ahsiyetlerinden olan Togan, Fuad Kprl ile birlikte Trkiye Cumhuriyetinde Trk kavramnn asl zelliklerinin belirlenmesinde ve Hollandal Trkolog Karl Johnn Orta Asya tarihiyle ilgilenmesinde katkda bulunmutur. Onun siyas ve ilm faaliyetlerine dair 1990 sonrasnda birok yayn km, zbekistandan Muhammadcan Abdurahmanov, Toganla ilgili bir doktora almas

yapmtr (2005). Eserleri. Togan ilk aratrmalarna 1908lerde balam ve almalarn hayat boyunca srdrmtr. Balca eserleri unlardr: Trk ve Tatar Tarihi (Kazan 1912); el-Brn ve sr (1928de baslmaya balanm, formas baslm, harf inklb sebebiyle yarm kalmtr); Onyedi Kumalt ehri ve Sadri Maksudi Bey (stanbul 1934); bn Fadlns Reisebericht (Leipzig 1939); Brns Picture of the World (Delhi 1940; Brnnin Tadd nihytil-emkininin baz blmlerinin ve el-nnl-Mesdnin dnya corafyasna ait ksmnn yaym olup yarm kalm bir almadr); Bugnk Trkistan ve Yakn Mazisi (Kahire 1928-1940; basks Fevzi akmakn yardmyla tamamlanmtr); 1929-1940 Seneleri Arasnda Trkistann Vaziyeti (stanbul 1940); Moollar, ingiz ve Trkler (stanbul 1941); Umum Trk Tarihine Giri, En Eski Devirlerden 16. Asra Kadar (stanbul 1946, 1970; Togann en nemli eserlerinden biridir); Bugnk Trkili Trkistan ve Yakn Tarihi I (stanbul 1981; Kahirede Arap harfleriyle baslan metnin ksmen yenilenen eklidir); Tarihte Usl (stanbul 1950, 1969); Horezmce Tercmeli Muqaddimatal-Adab = Khorezmian Glossary of the Muqaddimat al-Adab (stanbul 1951); 1951de stanbulda Toplanan XXII. Msterikler Kongresi Mesaisi ve Akisleri (stanbul 1953); Trk-Trkistan (stanbul 1960; Yeni Trkistan dergisinin 1927de kan 40. saysnda neredilen bir yazsdr); On the Miniatures in Istanbul Libraries (stanbul 1963); Trk Kltr El-Kitabnn Program ve alma Plan (stanbul 1967); Hatralar, Trkistan ve Dier Mslman Dou Trklerinin Milli Varlk ve Kltr Mcadelesi (stanbul 1969; Ankara 1999, birok dile [ksmen Japoncaya] ve dier Trk lehelerine evrilmitir). Abdlkadir nan ile birlikte 1927de Yeni Trkistan dergisini karan ve eitli dergilerde ok sayda makalesi yaymlanan Togann bir ksm yazlar lmnden sonra bir araya getirilerek neredilmitir. Bunlardan bazlar unlardr: Trkln Mukadderat zerine (stanbul 1970, 1977); Kuran ve Trkler (stanbul 1971); Ouz Destan, Reideddin Ouznamesi, Tercme ve Tahlil (stanbul 1972; bu eser Tuncer Baykara tarafndan derlenip yaymlanmtr); Bakurtlarn Tarihi (E. Yoldabayevin Bakrtaya aktarmasyla, Ufa 1994; Trkeye trc. senbike Togan, Ankara 2003). Togann Moollar Devrindeki Anadolunun ktisad Vaziyeti adl almas (1930) W. Hinz tarafndan ilenip kitap halinde yaymlanmtr. Togann Kurann en eski Trke evirileriyle ilgili almas Asya Trklne k tutmutur. Cengiz ve Timura ait aratrmalar ise henz neredilmemitir.

BBLYOGRAFYA

Herbert Jansky, Ahmet Zeki Velidi Togan, 60. Doum Yl Mnasebetiyle Zeki Velidi Togana Armaan, stanbul 1950-55, s. XVII-XXXI; aatay Uluay-Martin B. Dickson, Published Writings of Prof. Zeki Velidi Togan, a.e., s. XXXIII-L; F. Bergdolt, Der Geistige Hintergrund des Trkischen Historikers Ahmed Zeki Velidi Togan nach seinen Memorien, Berlin 1981; Tuncer Baykara, Zeki Velidi Togan, Ankara 1989; Sbidey Togan, Ahmed Zeki Velidi Togann Kltrel Geliimi, nmeyen Bayrak: Zeki Velidi Togan, stanbul 1994, s. 31-50; senbike Togan, Babam Zeki Velidi Togan Anarken, a.e., s. 7-19; a.mlf., Bir Tarihi Olarak Babam Zeki Velidi Togan, Doumunun

65. Ylnda Prof. Dr. Tuncer Baykaraya Armaan: Tarih Yazlar (der. M. Akif Erdoru), stanbul 2006, s. 513-529; R. M. Bulgakov, Material k Bibliografii Ahmet-Zkaki Validi Togana, Ufa 1996; A. M. Yoldabayev, zvestny i Neizvestny Zaki Validi, Ufa 2000; Alian Satlm, Zeki Velidi Togan, Ankara 2003; Ahad Salihov, Ahmedzeki Valididen Raseydekge Gilmi Emakarlegi, Ufa 2005; a.mlf., Ahmet Zeki Velidi Togan Bibliyografyas, sy. 93, TDA (1994), s. 209-230. Tuncer Baykara

TOGO
Bat Afrikada slm Konferans Tekiltna ye lke. I. FZK ve BEER CORAFYA II. TARH III. LKEDE SLMYET Gine krfezinin kuzeyinde yer alan Togo douda Benin, kuzeyde Burkina Faso, batda Gana ile snrlanmtr; gneyinde bulunan Gine krfezindeki kys sadece 56 kilometredir. Yzlm 56.785 km, nfusu yaklak 7 milyondur (2010 tah.). Uzun yllar Fransz Togosu olarak bilinen lke bamszln 1960ta kazanmtr. Resm ad Rpublique Togolaise, baehri Lom (2006da 750.000), dier nemli ehirleri Sokode (111.200), Kara (104.900), Atakpam (77.300) ve Dapaongdur (53.600). I. FZK ve BEER CORAFYA lke kuzeyden gneye doru gittike alalan bir plato grnmndedir. Ykseltisi 500 m. dolaynda olan, genellikle kum tandan meydana gelen kuzeydeki saha Voltann kolu Oti tarafndan sulanr. Bu sahann gneyinde volkanik kayalarn ve kuvarsitlerin meydana getirdii kuzeydou-gneybat dorultusunda uzanan sert ktleyi Mono ve Ogou nehirleriyle kollar yarmaktadr. Bu sert ktlenin gney kesiminde Togonun en yksek da Agou (Pic Baumann, 986 m.) yer alr. lkenin gneyde kalan ksm Lom havzas olarak bilinir. Dar bir erit halinde alak kumul tepelerinin ekillendirdii bu kylarda bulunan eitli byklkteki gllerin en by Togo gldr (51 km). Kuzey-gney eksenindeki ince-uzun lkede kuzeyden gneye gidildike iklim artlarnda belirgin deiiklikler ortaya kar; bu artlar ayn zamanda eitli ekolojik kuaklarn da ortaya kmasna yol aar. En kuzeyde savan ikliminin hkim olduu kuak vardr. Bu sahalarda haziran-ekim arasnda yal, kasm-mays arasnda kurak bir dnem sz konusudur. Savan alanlarnda ya miktarlar 800-1000 mm. arasnda deiir. Kurak dnemde scaklklar 17-39 C, yal dnemde ise 22-34 Cler arasnda seyreder. Savan vejetasyonu akarsu boylarnda yerini galeri ormanlar denilen youn orman topluluklarna brakr. Daha gneyde grlen yal mevsim nisan-ekim, harmattan ad verilen ve Byk Sahrnn gneyinden esen kurutucu rzgrlarla belirginleen kurak mevsim ekim-mart arasndadr. En kuzeydeki bu alann daha gneyindeki yal mevsim ise mays-ekim dnemini kapsar ve yllk ya miktar 1200-1500 mm. arasnda deiir. Ya miktar bu kuan bat kesiminde ykseltiye bal olarak daha da artar, ayrca mevsimin sresi de uzar. En gneyde ise subtropikal iklim artlar hkimdir. Kuzeyden ky kesimlerine kadar olan sahalarda orman topluluklar, byk lde tarmsal faaliyetler (zellikle kahve, kakao, pamuk ve palmiye gibi sanayide kullanlan trlerin yetitirilmesi) ve

ekonomik deer tayan aalarn yasa d yollardan kesilmesi gibi sebeplerle byk lde tahrip edilmitir. Bugn doal ormanlarn nemli bir ksm kaybolmu durumdadr. Togonun florasna 1500den fazla bitki kaytldr ve bunlarn ancak %45 kadar doaldr; geriye kalanlar lkeye eitli yollarla gelmi bitkilerdir. ok saydaki doal bitki de nesli tehlike altnda olan ve ender bulunan trlerden kabul edilmektedir. Says elliyi geen bu bitkiler arasnda lannea welwitschii, cordia platythyrsa ve ficus anomani gibi aa trleri ve dennettia tripetala, diospyros elliotii, pavetta mollis gibi al trleriyle ok sayda liyan (sarlc bitki) vardr. Afzelia africana, aningeria altissima, khaya anthotheca ve pterocarpus mildberaedii byk oranda tahrip edilmi aalara rnektir. Togonun 1950 ylnda 1,3 milyon olan nfusu 1980de 2,7 milyona, 2000de 5,2 milyona ve 2005 ylnda 6 milyona km, 2010da yaklak 7 milyona ulamtr. Kilometrekareye ortalama 123 kii der ve nfusun younluu kuzeyden gneye doru artar. Yaklak %42si ehirlerde, %58i krsal kesimde yaayan nfusun %99u, ounluu Ewe, Mina ve Kaby kabile gruplarna dahil otuz yedi Afrika kkenli kabileden meydana gelmektedir. Yerel dinlere inananlarn oran %51 iken hristiyan nfusun pay %29 ve mslman nfusun pay ise %20dir. Resm dilin Franszca olduu Togoda Ewe, Mina ve Kaby kabilelerinin dilleri de konuulmaktadr. Kii bana mill gelir 900 Amerikan dolar dzeyindedir (2009). Gayri sfi mill hslann %47,4 tarm, %25,4 sanayi, %27,2si hizmet sektrnden elde edilmektedir. Nfusun %65i tarm, %5i sanayi, %30u hizmet sektrnde almaktadr. gcnn yaklak %65inin tarmdan geimini salad lkede ticar veya geim tipi tarmsal retim yaplmaktadr. Topraklarn %44,2si tarma uygun olmakla birlikte bunun sadece 70 kilometrekaresi sulanabilir arazidir. Ekonomik adan nem tayan balca rnlerin arasnda toplam ihracatn %40n oluturan kakao, kahve ve pamuk bata gelmektedir. Bunlarn dnda sray yam (Hint yer elmas), kassava (manyok), msr, fasulye, eltik ve dar alr. Baz temel gda maddeleri ithal edilmektedir. lkede daha ok kkba hayvanclk gelimitir. 1971-2007 yllar arasnda meydana gelen iki byk kuraklk yaklak 550.000 kiiyi, ayn dnemde meydana gelen alt byk sel ise 400.000 kiiyi etkilemitir. Ekonomisinin byk lde tarma dayanmas lkenin kuraklk ve sel felketlerinden daha fazla zarar grmesine yol amaktadr. En nemli doal kaynaklar fosfat, kire ta ve mermer olan Togo dnyann drdnc byk fosfat reticisidir. Zengin fosfat yataklar Togo gl yaknlarnda bulunur. Sanayinin byk ksm fosfat madenciliine dayanmaktadr. Sanayi tesisleri baehir Lom evresinde kmelenmitir. Bunun yannda tarmsal rnlerin ilenmesi ve iecek sanayii ile imento ve tekstil dier sanayi kollarn oluturmaktadr; el sanatlar da gelimitir. hracatn yaklak drtte biri komu lkelere gerekletirilmektedir. En fazla ihracat yaplan lkeler Nijerya, Mali, Burkina Faso, Hindistan ve Ganadr. Pamuk, imento, fosfat, kakao ve kahve balca ihra; makine ve tehizat, temel gda maddeleri ve petrol rnleri ithal mallarn oluturmaktadr. Togonun zellikle petrol ve doal gazdan yoksun olmas enerji kaynaklar asndan da baml kalmasna yol amtr. En ok mal ald lkeler in, Fransa, Hindistan, Hollanda ve ngilteredir. Ulam sekiz havaalan yannda 532 km. demiryolu hatt ve yaklak te ikisi toprak yollardan meydana gelen 7520 km. karayolu ile gerekletirilmektedir. Ayrca yal mevsimde, lkenin en nemli su kaynan da oluturan Mono nehrinin 50 kilometrelik ksmnda tamaclk yaplmaktadr. Balca liman Togodan baka Mali, Burkina Faso ve Nijer gibi denize kys bulunmayan lkelerin de yararland Lomdir.

BBLYOGRAFYA

Demographic Effects of Economic Reversals in Sub-Saharan Africa, Washington 1993; Aydoan Kksal, Afrika Genel ve lkeler Corafyas, Ankara 1999, s. 236-241; A. K. Johnson v.dr., Le bassin sdimentaire phosphates du Togo (Maastrichtien-Eocne): Stratigraphie, environnements et volution, Journal of African Earth Sciences, XXX/1 (2000), s. 183-200; Y. Agbossoumonde v.dr., Metamorphic Evolution of Neoproterozoic Eclogites from South Togo (West Africa), a.e., XXXIII/2 (2001), s. 227-244; G. Daclaux v.dr., The Mafic Layered Complex of the Kaby Masif (North Togo and North Benin): Evidence of a Pan-African Granulitic Continental Arc Root, Precambrian Research, sy. 151 (2006), s. 101-118; K. Kokou v.dr., Considering Sacred and Riverside Forests in Criteria and Indicators of Forest Management in Low Wood Producing Countries: The Case of Togo, Ecological Indicators, VIII, New York 2008, s. 158-169; P. Y. D. Costa v.dr., Biostratigraphy and Geodynamic Impact in the Uppermost Part of the Northeastern Coastal Basin of Togo, Comptes Rendus Palevol, VIII (2009), s. 511-526; African Statistical Yearbook (2010). African Development Bank Group, African Union ve Economic Commission for Africa. http://www.uneca.org/eca_programmes/policy_analysis/statistics/docs/asyb2010/ADB_ Yearbook_2010_web.pdf. 24.10.2010; World Population Prospect: The 2008 Revision Population Database. Population Division of the Department of Economic and Social Affairs of the United Nations Secretariat, http//esa.un.org/unpp/p2k0data.asp 11.04.2010. Meral Avc II. TARH Togo ad, Alman smrgecilii dneminde kk bir ky kynn adnn verilmesiyle ortaya kmtr. Togonun smrge ncesi tarihi komu lkelerin tarihi iinde kaybolmu gibidir. Komu lkelerde yaayan, etnik kkeni farkl pek ok zenci kabilesi lkenin eitli blgelerine g etmi, bir ksm birbiriyle karm, bazlar da mstakil halde yayordu. Smrgeci devletlerden buraya ilk olarak XV. yzyln sonlarnda Portekizliler geldi. Onlarn geliinden itibaren sahiller kle yakalama, toplama ve ihra iin kurulan karakollarla dolmaya balad. Bu durum yaklak be asr srd. Bu yzden Togo ve Gana sahilleri Kle Sahili diye isimlendirildi. lk defa 1626da, daha sonra 1787de Togo sahillerine gelen Franszlar, Anchoda bir asker s kurmakla birlikte blgeyi ancak 18651883 yllar arasnda kontrolleri altna alabildiler. Lom ehrini kuranlardan Octavio Olympio burasn kle ticareti iin nemli yerlerden biri haline getirdi. Togonun Atlas Okyanusu sahilleri, Avrupa devletlerinin XVI-XIX. yzyllar arasnda Bat Afrikada en fazla kle ticareti yaptklar blgelerden birini tekil etmekteydi. 1856dan itibaren Togo sahil blgesine ilgi duyan Almanya, 1884 ylnda Togo gl civarndaki kabile reislerinden III. Mlapa ile bir himaye anlamas imzalad ve 1885te Berlinde yaplan, ktann smrgeci lkeler arasnda paylalmasnn grld Afrika Konferansnda Togo Almanya smrgesi kabul edildi. Ancak I. Dnya Savanda ngiltere ve Fransa buray hkimiyetleri altna almak iin harekete getiler. 1914te Alman smrgeciliine son verilerek dou taraf Fransaya, bats Gana adyla ngiltereye

kald. 1922de Milletler Cemiyeti tarafndan Fransa ve ngilterenin mandas onayland. 1946da halkn kendi kendini ynetme artlarnn oluturulmasn ngren San Francisco Antlamasna gre Birlemi Milletler vesayet rejimi yrrle kondu. Bu srete bamszlk almalar balad ve siyas partiler kuruldu. 30 Austos 1956da Togo zerk Cumhuriyeti iln edilirken 1957de yaplan halk oylamas sonucu ngiltere smrgesi olan blge Ganaya ilhak edildi. lkede yetkiler yava yava Togolularn eline geti ve 1958deki seimlerin ardndan babakanla Togo Bamszlk Hareketi nderlerinden Togo Birlik Komitesi lideri Sylvanus Olympio getirildi; 27 Nisan 1960 tarihinde bamszlk iln edildi. 1961 seimlerinden sonra bakanlk sistemine geildi ve Sylvanus Olympio lkenin ilk bakan seildi. Fakat 13 Ocak 1963 tarihinde bir asker darbeyle ldrld. Bamszlk sonras lkenin ilk babakan olan ve Fransa tarafndan desteklenen Nicolas Grunitzky seimleri kazanp devlet bakanln elde etti. Ayn yl yrrle giren anayasayla yeni bir meclis kuruldu. Ancak 1967 ylnda Genelkurmay Bakan Etienne Gnassingb Eyadma asker darbeyle ynetime hkim oldu ve siyas partileri kapatt. 1979da hazrlanan yeni bir anayasa ile lkede tek partili sisteme geildi. Yaplan ilk seimde Eyadma devlet bakan seildi. 1986daki seimleri de kazand; 1990 ylnda muhalefetin ynlendirdii gsteriler karsnda muhalefetten Joseph Koku Koffigohu babakan tayin etmek zorunda kald. 1992de yeni anayasa dzenlenerek gergin ortam yumuatlmak istendi. Eyadma muhalefetin boykot ettii 1993 seiminde nc defa devlet bakanlna getirildi. 1998 ve 2003 yllarndaki seimleri de kazanan Eyadmann bakanlk grevi 2005 ylnda lmne kadar devam etti. Yerine bir oldubittiyle olu Gnassingbnin gemesi zerine muhalefet ve Afrika Birlii buna kar knca balayan karklklar yznden istifa etmek zorunda kald. Yerine geici olarak mslman meclis bakan el-Hc Abbas Bonfoh getirildi. 25 Nisan 2005 tarihindeki seimleri tartmal bir ekilde Gnassingbnin kazanmas zerine lkede byk karklklar kt ve resm rakamlara gre 500, Togo nsan Haklar rgtne gre 800 kii ld, 40.000 Togolu komu lkelerden Benin ve Ganaya snd. Ortalk yatnca 3 Mays 2005 tarihinde yeni devlet bakan grevine balad. 2010 yl ubat aynda yaplan devlet bakanln ikinci defa kazanan Faure Gnassingb halen grevini yrtmektedir. Avrupa Birlii bu gelimeler zerine on yldr lkeye kar uygulad ambargoyu kaldrd. III. LKEDE SLMYET Gnmz Afrika lkeleri iinde slmlamann en yeni olduu lkelerden biri olan Togoya slmiyet XVII. yzylda evre lkelerinden kuzey, dou ve bat snrlarndan buraya g eden mslman limler ve tccarlar vastasyla girdi. Kuzeyden Mali ve Nijerden Mandinglerin farkl kollaryla Nijeryadan gelen Hevs ve Yorubalar buradaki slm toplumunun ilk ekirdeini meydana getirdi. Togonun batsndaki Fildii Sahili ve Gana zerinden gelen mslmanlar Mango ehri ve evresine yerletiler. Mslman gmenlerin iinde en kalabalk grubu Nijeryadan gelen Yoruba ve Nago kabileleri tekil ediyordu. Bu kabileler daha ziyade gneydeki sahil eridini ve zellikle baehir Lomyi tercih ettiler. Lom Merkez Camii bunlarn oturduu mahallede ina edilmiti. Bu kabilelerin ardndan gelen Hevslar da Zongo denilen kendilerine mahsus blgeye yerletiler. Lomde son altm ylda cuma namaz klnan 110 kadar cami ina edildi; bu say her yl artmaktadr. Togo g almaya devam etti. Fildii Sahilinden Tchokossi, Burkina Fasodan Gurma, Nijerden Cerma ve Nijeryann Nijer havzas ile dier blgelerinden gelen Hevslar, Flnler ve Yorubalar

en kalabalk mslman kitleleri oluturdu. Togonun kuzeyindeki putperest kabileler, komular Ganadaki Dagomba ve Mamproussi mslman emirliklerin halkndan etkilendiler. Blgede slmn yaylmasnda Hevs tccarlar ve Fln obanlarnn da etkisi vardr. XVIII. yzylda Bildssdandan gelen tccarlar, ticaret yollar gzerghlarndaki yerleim yerlerinde kendilerine mahsus mahalleler kurup buradaki yerli kadnlarla evlendiler. Togo yerlileri iinde Tchokossi, Basari ve zellikle Kotokoli etnik gruplarnn byk ksm slm kabul etti. Kotokolilerin Bildssdandan gelmi olduklar ihtimali de kuvvetlidir. lkenin kuzeyindeki blgede Sokod ve civarnda yaayan ve Tem diye isimlendirilen Kotokoliler dindarlklaryla mehurdur. Onlar sayesinde blgede slmiyet yayld ve ok sayda cami yapld. Togo topraklarnda bilinen ilk cami slm kabul eden Kotokoli Kral II. Uro Jobo tarafndan 1820 ylnda ina edildi. Btn Kotokolilerin slma girmesi hususundaki teebbs sebebiyle iddetli bir animist direniiyle karlaan kraln 1875te lm zerine yerine geen III. Uro Jobo, direniin isyan ve i savaa dnmesiyle slmiyeti terkettiini aklamak zorunda kald. Mslmanlarla animistler arasndaki mcadele smrgecilik dneminde de srd. Kotokoli Kral III. Uro Jobo 1959da devlet bakan Sylvanus Olympio tarafndan tahtndan indirildi. Gnmzde otuz Sokod ehir merkezinde olmak zere blgede 150nin zerinde cami bulunmaktadr. 1970li yllarn banda Togodaki mslmanlarn neredeyse te ikisine yakn lkenin kuzeyinde yaamaktayd. lkede slmn yayl Alman ve Fransz smrgecilii dneminde devam etti. Komu lkelerden gelen gmenlerle birlikte mslman nfus krk be ylda yaklak kat artt. Mslman nderlerden yardm gren Fransz idarecileri bata Sokod ve Lom olmak zere pek ok ehirde cami yaplmasna izin verdiler ve madd destekte bulundular. Komu lkelerden mslman g bamszlk sonrasnda da srd. Arap lkelerinin burada diplomatik temsilcilikler kurmas da mslman saysnn artmasna yardmc oldu. 1963 ylnda Togo Mslmanlar Birliinin kurulmas, slmiyetin resm dinler arasnda tannmas, cuma vaaznn Togo Radyosundan yaymlanmas ve mslmanlarn itibarl toplum kabul edilmesi Togoda statlerini glendirdi. 1969da Ganada yaanan i karklk yznden Togoya iltica eden 600.000 kii arasnda ok sayda mslman vard. Bamszlk iln edildiinde 1.545.585 olan lke nfusunun 134.370i mslmand. Mslmanlarn says on yl iinde 330.000e ulat. Aradaki fark slmn yaylma hzn ak biimde gstermektedir. Mslmanlarn lke iindeki dalm farkllk arzetmektedir. Bunlarn toplam nfusa oran lkenin orta ksmnda %39, kara blgesinde %18, yksek yaylalarda %16,8, Savana blgesinde %14, sahil eridinde %12 civarndadr. Baz istatistiklere gre Nijeryadan g eden Hevslarn %96s, Flnlerin %86s, yerlilerden Kotokolilerin %95,5i, Tchambalarn %95,2si, Yorubalarn %79u, Mossilerin %71,6s, Nagolarn %66,9u, Yangalarn %54,3, Tchokossilerin %41,1i ve Basarilerin %16s mslmandr. 1980 ylnda lkedeki mslmanlarn oran %15 civarnda verilirken 2008de bu oran Togo Mslmanlar Birlii tarafndan %35 olarak ifade edilmektedir. Mslmanlarn en youn bulunduu ehirlerin banda slmn bu lkedeki beii saylan Sokod gelmektedir ve slmlamann balad ilk ehir olmas bakmndan ayr bir zellie sahiptir. Bunu 35 km. dousundaki Tchamba, 50 km. kuzeyindeki Bafilo ve yine 200 km. kuzeydeki Mango ve Dapaong takip etmektedir. lkenin gneyinde yaylma oran dktr; Lom ile Atakpamde yaayan mslman nfusu daha ok kuzeyden ve evre lkelerinden gelen gmenler meydana getirmektedir.

Onlarn yaad semtler, Nijeryadan gelen Hevslarn dilinden alnan ve daha sonra Togoya dardan gelenlerin yaad mahallelerin ismi haline gelen Zongo adn tamaktadr. Lom son elli ylda nemli bir ticaret ve i merkezi olmasnn avantajyla yeni ina edilen camileri, Kuran kurslar, medreseleri ve ktphaneleriyle mslmanlarn younlukla bulunduu en nemli ehir haline geldi. Togoda slm temsil eden en mhim kurulu, lkedeki mslmanlarn kltrel seviyelerini ykseltmek amacyla 27 Eyll 1963 tarihinde kurulan Togo Mslmanlar Birliidir (Union des Musulmans du Togo [UMT]). Birliin balca faaliyetleri mslmanlar arasnda beraberlii salamak, Kuran okullarn gelitirmek, camiler ina etmek ve hac seferleri tertiplemektir. 1970te Togo Mslmanlar Birliinin bakanlna getirilen Idrissou Noumani 1972 ylndaki siyas karkln giderilmesinde nemli rol stlenen siyas bronun bakanln yapt. Birliin bakanln 2007den itibaren Inoussa Bouraima yrtmektedir. Onun aklamalarna gre 6 milyonu aan lke nfusunun te biri mslmandr. Togo Mslmanlar Birlii, Suudi Arabistan ve Kveytin katklaryla nce Lom, Palim ve Sokodde Kuran okulu at. Arapa ve din bilgiler retmenleri Msrdan getirildi. Birliin en mehur yneticilerinden olan Muhammed Belly, Arap lkeleriyle mnasebetleri arttrd ve 1962-1972 yllarnda Msr ve Fasa seksen iki renci gnderildi. Bunlarn geri dnleri lkede ilm seviyesi yksek nesiller yetimesine vesile oldu. Ancak bu tekilt hkmete verdii kuvvetli destek sebebiyle son yllarda baz eletirilerin hedefi haline geldi. Togoda en fazla mntesibi bulunan Ticniyye tarikat lkede slmn yaylmasnda nemli rol oynad. Tarikat nderleri, iktidara kar uyumlu tavrlar sayesinde mslmanlarn baskdan uzak kalmasn saladlar. Kdirler ise zellikle Dapaong ve evresinde kalabalktr. Senegalli mutasavvf brahima Nyassn Terbiye isimli tarikat Sokodde epeyce yaygndr. Ancak bu tarikatlardan hibirinin mslmanlarn geneli iinde fazla rabet kazanmad, bunun balca sebebinin Togo Mslmanlar Birliinin tarikatlara kar menfi bir tavr taknmas olduu sylenmektedir. Mslmanlarn en tannm siyas ahsiyetlerinden Fousseni Mam, bamszlk ncesinde kurulan Nicolas Grunzitky hkmetinde ileri bakanlna getirildi ve ardndan Gnassingb Eyadmann hkmetlerinde baka bakanlklarda bulundu. Dier nemli bir ahsiyet, Gnassingb Eyadmann lm zerine geici devlet bakanlna getirilmesi gerektii halde lke dnda bulunduu iin bundan mahrum braklan Meclis Bakan Fambar Ouattara Natchabadr. lkeye dnmesine izin verilmeyen Natchaba, Benine snmak zorunda kald. Eyadmann olu Faure Gnassingb babasnn makamna oturabilmek iin kendisini meclis bakan setirdiyse de muhalefetin kar kmas zerine meclis bakanlna Natchabann yardmcs el-Hc Abbas Bonfoh getirildi. Alman smrgecilii dneminde Togonun en etkileyici simalarndan biri mam moru denilen el-Hc mer b. Eb Bekir idi ve bu dnemde lkede mevcut drt caminin baimam kabul ediliyordu. Modjolobo adyla tannan el-Hc Bukarinin tebli faaliyetleri de etkili oldu. Ancak 1946 ylnda bir misyonere kar yaplan taknlk sebebiyle tutukland ve 1961de hapishanede ld. Togo Mslmanlar Birlii tarafndan Lom, Kara, Sokod, Tchamba, Bafilo, Mango, Kpalim ve Dapaongda ina edilen sekiz medresenin yan sra Arapa ve Franszca eitim veren okullar bulunmaktadr. Ayrca Libya ve Birleik Arap Emirliklerinin katklaryla Lom slm Kltr Merkezi, slm Kalknma Bankas tarafndan da bir slm eitim kompleksi ina edildi. slm Konferans Tekiltnn 1974 yl ubat aynda Lahorda, ayn yln haziran aynda Kuala Lumpurda

yaplan toplantlarnda temsil edilen Togo 1997de slm Konferans Tekiltna resmen ye oldu.

BBLYOGRAFYA

J. M. Cuoq, Les musulmans en Afrique, Paris 1975, s. 229-235; R. Delval, Les musulmans au Togo, Paris 1980, tr.yer.; P. Clarke, West Africa and Islam, London 1982, s. 174-175; B. G. Martin, Les tidjanis et leurs adversaires: dveloppements rcents de lislam au Ghana et au Togo, Les ordres mystiques dans lIslam: Cheminements et situation actuelle (ed. A. Popovic-G. Veinstein), Paris 1985, s. 283-291; J.-C. Barbier-B. Klein, Sokod: Ville multicentre du Nord-Togo, Paris 1997, s. 78-87; J.-C. Barbier, El-Hadj Bukari dit Modjolobo ou la guerre des ftiches Sokod, Islam et socits au sud du Sahara, sy. 5, Paris 1991, s. 73-102; L. Ph. Bolouvi, Les apports linguistiques et culturels arabo-islamiques dans les langues du Togo, La civilisation islamique en Afrique de louest communications du symposium international (ed. S. Dieng), stanbul 1999, s. 387-393; D. Westermann, Die Verbreitung des Islam in Togo und Kamerun, WI, II/4 (1914), s. 188-279; K. S. Sidza, Islam in Togo: Evolution and Expansion of Islam in Togo, Bulletin on Islam and ChristianMuslim Relations in Africa, VII/1, Birmingham 1989, s. 1-12; VII/2 (1989), s. 1-26; a.mlf., lIslam et les relations islamo-chrtiennes au Togo, Islamochristiana, XXIV, Roma 1998, s. 103-135; H. Weiss, German Images of Islam in West Africa, Sudanic Africa, sy. 11, Bergen 2000, s. 53-93; Comi M. Toulabor, Togo, EI (Fr.), X, 598-600; Behcet Muhammed, T, el-MevsatlArabiyye, Dmak 2003, VII, 157-162. Ahmet Kavas

TOHRSTAN
( ) Ceyhun nehrinin yukar havzasnda tarih blge. Kaynaklarda Tokaristan, Tuharistan, Tohayristan, Tu-ho-lo gibi farkl ekillerde geen blge, ismini Tohar ad verilen bir kavimden almtr. Toharler, Eskialarda Greko-Baktrian mparatorluunu ykan kabileler arasnda zikredilmitir. Dar anlamda Tohristan snrlarn en doru biimde IV. (X.) yzyl slm corafyaclarndan stahr verir. Buna gre Tohristan, Belhin dousunda ve Bedehann batsnda, Ceyhunun (Amuderya) gneyinde, Hinduku dalarnn kuzeyinde yer alan blgedir. slm dneminde Tohristan, geni mnada Ceyhunun yukar mecrasnn sanda ve solunda bulunan, Belhe bal olan btn dalk blgeleri kapsyordu. Eski kaynaklarda Tohristan Yukar Tohristan ve Aa Tohristan olmak zere iki blgeye ayrlyordu. Yukar Tohristan, Belhin dousu ile Ceyhun nehrinin gneyinde idi. Aa Tohristan, Yukar Tohristandan daha douda ve Ceyhun nehrinin batsnda yer alyordu. stahrye gre Tohristann ehirleri unlard: Simincn, Hulm, Baln, Seklekend, Vervlz, Arman, Revan, Tlekn, Sekmet, Rb, Saray, sam, Enderb, Mezr, Kh (Meslik, s. 275-276). IV. (X.) yzyl melliflerinden Kudme b. Cafere gre Mervden ayrlan iki byk yoldan birincisi a ve Trk lkelerine giderken ikincisi Tohristana doru uzanyordu. Taberde Ssnler tarihine ait blmde II. Yezdicerdin lmnden (457) sonra ran tahtn ele geirmek amacyla yaplan savalar srasnda ilk defa Haytal adl bir topluluktan bahsedilir ve Haytallarn (Heytle-Akhunlar/Eftalitler) Tohristan zaptettii belirtilir (Tr, II, 82). 557de Akhun Devleti, Gktrk ve Ssn imparatorluklarnn asker harekt sonucu yklnca blgede ortaya kan otorite boluunu Bat Gktrk Devletinin doldurmak istedii anlalmaktadr. 558 ylndan sonra karklklarn ba gsterdii Tohristan blgesine Bat Gktrk Devleti yneticileri otoriteyi salamak zere Tong ad Tsekiyi gnderdi. Bylece Tohristanda Bat Gktrk Devleti idaresi balad. in kaynaklarnda Tohristanda Gktrk hkimiyetine dair haberler arasnda HiuenTsangn htrat nemli yer tutar. 630da blgeye gelen Budist hac, Tohristan hkimi Tong Yabgu Kaann aabeyi Tarduyu ziyaret etti. Tohristan Yabguluu, Bat Gktrk Devletinin hkimiyetinde iken 630dan sonra karklk dnemine giren bu devlette cereyan eden olaylardan dolayl biimde etkilendi. 641 yl sonunda Bat Gktrk Hakan Tulu Kaan, rakibi Yabgu Kaan Takent beyi vastasyla ortadan kaldrnca Yabgunun taraftar olan Nou-she-pi Trk boylar yeni Gktrk kaann tanmad ve ou Tohristan blgesindeki Trk boylarnn yanna kat. Bu olaya fkelenen Tulu Kaan dzenledii seferde Tohristan ar ekilde cezalandrd. Bat Gktrk Devletinin hkimiyeti dneminde Tohristan yabgular in mparatorluu ile de temaslarda bulundu. in kaynaklarna gre bunlar, Out devrinde (618-626) bir defa, Tchen-koan devrinde (627-649) iki defa in sarayna eli gnderdiler. Tchen-koan dneminde yollanan elilerden ilki 635 ylnn beinci aynda, ikincisi 645 ylnn birinci aynda ine gitti. kinci elilik mnasebetiyle in kaynaklar Tohristan yabgusunun ismini kaydeder. Cha-po-lo adn tayan bu kii muhtemelen Tardu Yabgudan sonra Tohristann nc Trk hkimiydi. Bat Gktrk Devleti zamannda Tohristandan in mparatorluuna 650 ylnda bir eli daha gnderildi. Yine in

kaynana gre bu eli in sarayna gnde 150 km. koabilen deve kular hediye etti. 656-660 yllarnda Tohristan Yabguluunun idar merkezi bugnk Kunduz ehrinin gneyinde yer alan Vervlz idi. Yabguluun 100.000 askerden oluan bir ordusu mevcuttu. Yerleik hayata gemeye balayan lke sakinleri byk apta hayvanclk yapmaktayd. nan bakmndan Budizmin lkede byk etkisi vard. 659dan sonra lkenin bir ksm in Ye-i hkmetinin idaresi altna girdi. slm ordularnn Tohristana I. (VII.) yzyln ortalarndan itibaren geldikleri anlalmaktadr. Belzr, Basra Valisi Abdullah b. mirin Ahnef b. Kays Tohristan yresine gnderdiini ve Ahnefin blgede baz yerleri fethettiini kaydeder (Fth, s. 589). Ahnef b. Kaysn blgeye gelii, Hz. Osman dneminde 650 yl civarnda son Ssn Hkmdar III. Yezdicerdin son direniini krmasnn ardndan gerekleti. Emevler devrinde Ziyd b. Ebhin emriyle sahb Hakem b. Amr el-Gfr kumandasndaki slm ordusu Aa Tohristan ve Garcistana geldi; Ceyhun nehrini geip agniyna kadar ilerledi ve III. Yezdicerdden sonra taht iddiasnda bulunan olu Frzu in topraklarna srd (47/667). 51de (671) Reb b. Ziyd el-Hris, Belhi fethedip agniyna kadar gitti. Bir sre sonra blgede yabgunun desteini alarak slm ordularn zorlayan Eftalit Prensi Tarhan Nzek Belhi aldysa da Kuteybe b. Mslim tarafndan ortadan kaldrld (91/710). Bylece mslman Araplar, Belhi merkez edinerek Aa Tohristanda egemenlik kurdular. 657-658 yllarnda Bat Gktrk Devletinin hakan Aena Ho-lou, in mparatorluu ordularna kar pe pee yenilgiye uraynca lkede dorudan ine bal mahall hkmetler kuruldu. Benzer bir durum Tohristan Yabguluunda da grld; 661de Tohristan arazisinde yirmi be mahall hkmet tekil edildi. Yabguya vali unvan verildi. ki yl sonra Tohristan yabgusu Aena Ou-shepo, in sarayna eli olarak olunu gnderdi. Dou Tohristanda in mparatorluu hkimiyetinin VII. yzyln sonlarna kadar srd tahmin edilmektedir. Dou Tohristan Yabguluu en parlak dnemini VIII. yzyl balarnda yaad. Bu srada Dou Tohristan yabgusunun emrinde 212 yerleim yeri bulunuyordu. Bu dnemin ortaya kmasnda 690da Bat Gktrk Devletinin yerine kurulan Sar Trgi Devletinin etkisinin olduunu dnmek mmkndr. 705te i bana getii anlalan Yabgu Na-tu-ni-li Emevlere, Tibetlilere ve in mparatorluuna komu olan lkesini iyi ekilde idare etmeye alt ve kardei Pou-luyu in sarayna eli sfatyla yollad (718). Onun saltanatnn son yllarnda lkenin batsndaki Emev kuvvetlerinin aknlar balad. slm kaynaklarnda, Esed b. Abdullah el-Kasrnin Horasan valilii zamannda Tohristann bat ve gney taraflarna 726da aknlar yapld kaydedilmektedir. Na-tu-ni-linin bu aknlar srasnda Emevlere esir dm olmas muhtemeldir. Zira 727de ine gnderilen Tohristan yabgusunun mektubunda onun ismi gememektedir. Mektupta Emevlere kar inden asker yardm talep edilmektedir. 726 ylndan sonra Dou Tohristanda Na-tu-ni-li Yabgunun yerine olu Kutluk Toen Tardu geti. Onun dneminde Tohristan, in mparatorluuna hediye olarak atlar, katrlar, 200 eit il, kymetli talar ve cam eya gnderiyordu. Buna karlk in imparatoru 729da Kutluka Eftalit kral ve Tohristan yabgusu unvann verdi. Kutluk Toen Tardu zamannda in mparatorluuyla iyi ilikiler srd. in kaynaklarnda belirtildiine gre Kutluk, 730 ylnn be veya altnc aynda Nanto adl bir din adamn imparatorluk sarayna eli gnderdi. Bu eli de hediye olarak in sarayna illar sundu. 735te in sarayna yeni bir eli yolland. Kutluk Toen Tardu devrinde Tohristanda Emevlerle Kara Trgi Hakan Sou-lou (Su-lu) arasnda youn savalar meydana geldi. 737de Su-

lu Kaan, daha sonra Trk tarafna geen Hris b. Sreyc ve Huttel hkimiyle beraber Emevlerin Horasan Valisi Esed b. Abdullah el-Kasrye hcum etti. Balangta mttefikler stnlk saladlarsa da Su-lu Kaan kumandanlarndan Klur (Krsl) tarafndan ldrlnce zaferi Esed kazand. Kutluk Toen Tardunun bu savata yer alp almad bilinmemekte, ancak onun 738de in sarayna bir eli gnderdii kaydedilmektedir. Kutluk Toen Tardunun yerine Che-li Mang-kia-lo geti. Onun dneminde lkeye Tibet basks gerekleti. Tohristann komusu Kie-che lkesi 749da Tibetlileri Tohristana saldrmaya tevik etti. Tohristan yabgusu, in mparatorluundan Kuadaki asker birliklerini kendisine yardm iin gndermesini istedi. in imparatorunun yollad askerlerle birleen Tohristan ordusu Tibet ordusunu yendi. Tohristan bu tarihten sonra da inin dostluuna nem verdi. 753 ve 754 yllarnda in mparatorluuna eliler gnderilmeye devam edildi. 755te in mparatorluu, Ngan-lou-chan isyan ile byk sknt iine girmiti. mparator Hiuen-Tsong, merkez Tchang-ngan terkedip Setchana kanca olu Su-tsung ynetimi ele ald ve komu lkelerden silere kar yardm istedi. 757 ylnn ilk aylarnda Uygur ve Emevlerden gelen yardmc gler yannda Tohristan yabgusu da asker birlikler gnderdi. Neticede in ordusu mttefik kuvvetlerle beraber isyan bastrd. Tohristan Yabguluu 759da in sarayna yine bir eli yollad. in kaynaklar in merkezine gelen bu son elinin adn Ou-li-to eklinde verir. Tohristan Yabguluu 759 ylndan sonra da varln srdrd. in yllklarnda yer alan haberlere Tibet ve slm kaynaklarnda rastlanmamaktadr. slm kaynaklarnda onlarn adndan 871de sz edilir. Bu tarihte Saffrlerden Yakb b. Leys, Abbs Halifesi Mutemid-Alellah tarafndan Belh, Sstan, Sind ve Tohristan valiliine tayin edildi (Taber, IX, 476). Abbsler devrinde Belh ve Tohristan, Badattan gnderilen kumandanlar tarafndan ynetildi. Bununla birlikte uygulamada ynetimi genellikle mahall hnedanlar ellerinde tuttu. 286 (899) ylna kadar Belhte hkm sren Eb Dvd Muhammede nisbet edilen Eb Dvdler (Bncrler) hnedan buna rnek verilebilir. Ardndan Tohristan Smnler, Gazneliler ve Seluklular gibi byk glerin mcadele alanlarndan biri haline geldi. VI. (XII.) yzyln ilk yarsnn sonlar ile VII. (XIII.) yzyln balarnda blgede hkm sren Gurlularn Bmiyn ve Tohristan kolu 1215te Hrizmahlar tarafndan ortadan kaldrld. Bu tarihten sonra Tohristan lke ad olarak kaynaklarda gememektedir.

BBLYOGRAFYA

Belzr, Fth (Fayda), s. 589, 593, 606, 612; bnl-Fakh, Terceme-i Mutaaril-Bldn (trc. H. Mesd), Tahran 1349 h., s. 171-172; Yakb, lkeler Kitab (trc. Murat Aar), stanbul 2002, s. 70-74; Taber, Tr (Ebl-Fazl), II, 82; V, 229; VI, 454 vd.; IX, 476; Kudme b. Cafer, el-arc (de Goeje), s. 202; stahr, Meslik (nr. rec Efr), Tahran 1368 h./1990, s. 203-204, 216, 218, 275-276; uddl-lem (Minorsky), s. 108, 337-342; Gerdz, Zeynl-abr (nr. Abdlhay Habb), Tahran 1366 h., s. 41, 102, 554; Ykt, Muceml-bldn, IV, 23; E. Chavannes, Notes additionnels sur les Tou-Kiue occidentaux, Petersbourg 1903, tr.yer.; a.mlf., Documents sur les TouKiue (turcs) occidentaux, Paris 1941, tr.yer.; V. V. Barthold, Tekire-yi Corfy-yi Tr-yi rn

(trc. Hamza Serddver), Tahran 1308 h./1929, tr.yer.; a.mlf., Mool stilsna Kadar Trkistan (haz. Hakk Dursun Yldz), stanbul 1981, s. 69-71, 207, 314, 361, 466; a.mlf., Tohristan, A, XII/1, s. 399-400; a.mlf.-[C. E. Bosworth], uristn, EI (ng.), X, 600-602; Ramazan een, slm Corafyaclarna Gre Trkler ve Trk lkeleri, Ankara 1985, s. 5, 75, 133, 187, 188; Hseyin Salman, Toharistan Trk Yabguluu, TDA, sy. 65 (1990), s. 133-138; M. Longworth Dames, Grler, A, IV, 827; Emel Esin, Amuderya, DA, III, 98. Hseyin Salman

TOKAD, Hayreddin
(. 937/1530dan sonra) Halvet eyhi. Hayatna dair yeterli bilgi yoktur. Kendisinden sz eden ilk melliflerden Nevzde At ile (Zeyl-i ekik, s. 62) eyh Mehmed Efendi (Vekyiul-fuzal, s. 51) ve brhim Hs (abniyye Silsilesi, s. 65) onun Konrapal (Dzce ile Bolu arasnda bir yer) olduunu belirtmi, Atnin ada Halvetbn eyhi mer Fud ise doum yeriyle ilgili herhangi bir bilgi vermeden Boluda faaliyet gsterdiini kaydetmitir (Menkb- erf-i Pr-i Halvet, s. 39). Tomar-Halvetiyye (s. 57, 62-63) ve Sefne-i Evliy (III, 512-513) gibi sonraki kaynaklarla bunlara dayanan almalarda Hayreddin Efendinin Tokatl diye gsterilmesinin Cemleddin Hulvnin Lemeztta yer verdii (vr. 280b281a) ayn isimdeki bir baka Halvet eyhiyle kartrlmasndan kaynakland anlalmaktadr. Hulvnin 1008 (1599-1600) ylnda Bursada grt Tokatl Hayreddin Efendi, genliinde Konrapal Hayreddin Efendinin halifelerinden Kastamonulu ban Efendiye mrid olmu, Bursada mderrislik yapt srada Kasm elebi adl bir Halvet eyhine intisap ederek slkn tamamlam ve ayn ehirde irad faaliyetinde bulunmutur. 1018de (1609) Bursada vefat etmi ve oraya defnedilmitir (a.g.e., a.y.). Halvet-bn eyhlerinden brhim Hs, Hayreddin Efendinin 931de (1525) vefat ettiini ve Boluda Duta denilen yerde defnedildiini ifade etmekte, kabrinin byk ziyaretghlar arasnda yer aldn sylemektedir (abniyye Silsilesi, s. 66). Nevzde At ile mer Fud ise lm tarihini vermemi, ancak At kabrinin skdarda bulunduunu belirtmitir (Zeyl-i ekik, s. 62). Hayreddin Efendiye Boluda mrid olan ve kendisine on iki yl hizmet ettikten sonra hilfetle Kastamonuya gnderilen bn- Velnin intisap tarihinin 925 (1519) olduu tahmin edilmektedir (Yazar, s. 13; Abdlkadirolu, s. 39). Bu durumda Hayreddin Efendinin 937 (1530) ylndan sonra vefat ettiini kabul etmek gerekir. Hayreddin Efendi, Halvetiyye tarikatnn drt ana kolundan Cemliyyenin pri, elebi Halfe diye bilinen Ceml-i Halvetnin yannda yetimitir. Prda Snbl Sinan Efendi, Ceml-i Halvetden sonra stanbulda Koca Mustafa Paa Derghnda posta oturduunda Hayreddin Efendinin derghta bir mddet vazife grd belirtilmektedir. Ardndan Boluya gnderilmitir. Onun elebi Halfeden nce Kasm elebiye mrid olduu, ayrca Bursada Murdiye Medresesinde mderrislik yaptna dair Hseyin Vassfn verdii bilgiler (Sefne-i Evliy, III, 513) yine dier Hayreddin Efendi ile kartrlmasndan kaynaklanmaktadr. rad faaliyetini Boluda ve Dzce Pazarda srdren Hayreddin Efendi, Halvetiyye-bniyyenin kurucusu bn- Velnin mrididir. Onun yan sra Muslihuddn-i Konrapav ve Mahmd-i Krev gibi halifeler yetitirmitir. Boluya 13 km. mesafedeki Elmalk kynde Hayreddin Efendiye nisbet edilen bir mezar bulunmakta, yaz mevsiminde burada ok geni bir katlmla anma trenleri yaplmaktadr.

BBLYOGRAFYA

At, Zeyl-i ekik, s. 62, 199; mer Fud, Menkb- erf-i Pr-i Halvet Hazreti abn- Vel, Kastamonu 1294, s. 39; Hulv, Lemezt, Sleymaniye Ktp., Hlet Efendi, nr. 281, vr. 280b-281a; eyh, Vekyiul-fuzal, s. 51; brhim Hs, abniyye Silsilesi: Silsile-i Tark-i Halvetiyye-i Karaba el-Kastamon el-skdar (haz. Mustafa Tatc), stanbul 2008, s. 65-67; Tomar-Halvetiyye, s. 57, 62-63; Hseyin Vassf, Sefne-i Evliy (haz. Mehmet Akku-Ali Ylmaz), stanbul 2006, III, 512-514; L. Nihl Yazar, Halvetiliin abniyye Kolu: Menkb- abn- Vel ve Trbenme, [bask yeri ve tarihi yok] (Mas Matbaaclk), s. 13; Abdlkerim Abdlkadirolu, Halvetilikin abniyye Kolu: eyh abn- Vel ve Klliyesi, Ankara 1991, s. 39; Muhammed hsan Ouz, Hazreti abn- Vel ve Mustafa erke, stanbul 1995, s. 42; hsan Ozanolu, Trk Bilginlerinden nl Bilgin ve Mutasavvf ban- Vel Hayat, Eserleri ve Klliyesi, Kastamonu 1996, s. 7, 14; Reat ngren, Osmanllarda Tasavvuf, stanbul 2003, s. 80-81. Kerim Kara

TOKADZDE EKB BEY


(1871-1932) Daha ok din ve tasavvuf iirleriyle tannan II. Merutiyet ve Cumhuriyet dnemi airi. 24 Haziran 1871de zmirde dodu. Tokadzde Mehmed Nri Efendinin oludur. Rdiye tahsilini tamamladktan sonra zmirde Mft Mehmed Said Efendi, eyhzde Hfz Ali Haydar, Leblebicizde Tevfik ve Kbrsl Kmil efendilerden Arapa, Farsa ve edebiyat, hristiyan bir hocadan felsefe, kimya ve corafya dersleri ald. Mektb Kaleminde msevvitlik, zmir Ticaret Mahkemesinde zabt ktiplii yapt. Babasnn edebiyat ve iirle ilgilenmesi dolaysyla kk yata iir yazmaya balad. zmirde kendi evresinde ksa zamanda oluturduu edebiyat ortamnda ule-i Edeb (6 ubat 1897-30 Ekim 1897, 17 say) ve Zll (1898) adlaryla iki dergi yaymlad. Hakknda verilen bir jurnal zerine 1899da zmir Mevlev Dergh eyhi Nreddin Efendi, Hizmet gazetesi bayazar Tevfik Nevzad, air Abdlhalim Memduh, Doktor Taolu Edhem Bey ve kardei Avukat Hasan beylerle birlikte Bitlise srgn edildi. Hakszla uradklarn ileri srerek saraya bavurmalar zerine bir yl kadar sonra Nreddin Efendi dnda dier arkadalaryla birlikte affedilip zmire dnd (Nisan 1900). II. Merutiyetin ilnndan nce Binba Hseyin Bey araclyla ttihat ve Terakk Cemiyetine girdi ve bir sre zmir tekiltnn umumi ktipliini yapt. 1908de II. Merutiyetin ilnnn ardndan yaplan seimlerde Manisadan mebus seildi. Ancak Otuzbir Mart Vakasn-dan sonra ttihatlar iinde ortaya kan muhaliflerle birlikte ttihat ve Terakk Cemiyetinden istifa etti. 18 Ocak 1912de meclis feshedilince zmire dnd ve siyaseti brakarak ticaret hayatna atld. 15 Mays 1919da zmirin Yunanllar tarafndan igali zerine stanbula gitti. 1920de tekrar zmire dnd ve kz lisesinde edebiyat muallimlii yapmaya balad. Bir ara zmir Belediye Meclisi yeliine seildi. 1931de kurulan zmir Edebiyat Cemiyetinin ilk bakan oldu. lk ocuunu kk yata kaybettikten sonra tifoya tutulup 6 Ekim 1932 tarihinde len ikinci ocuu Nsrn acsna dayanamayarak ayn gn tabanca ile kendini vurmak suretiyle hayatna son verdi. Ertesi gn olu ile birlikte zmirde Soukkuyu Mezarlna defnedildi. iire Ziy Paa ve Muallim Ncinin etkisi altnda klasik tarzda iirler yazarak balayan Tokadzde ekib, 1890l yllarda zmirde kendi etrafnda bir edebiyat muhiti kuracak kadar sanat nemsemi, Trk Necible beraber evresinde stat olarak tannmtr. iirde daha ziyade klasik tarz devam ettirmeye almakla beraber Abdlhak Hmid ve Serveti Fnn tarznda baarl saylabilecek iirleri de vardr. Hayatnn bir dneminde Mevlev tarikatna girip tasavvufa ynelen airin nat, mnct, ilhi, nefes, gazel ve kaside tarzndaki iirlerinde tasavvuf bir neve ve heyecann hkim olduu, dikkati eker. Ahmed Himin ifadesiyle nst leminde yaadmz dnemeyen ve devaml ekilde bir lem-i melekt arayan Tokadzde ekibin II. Merutiyetten sonraki yllarda olaylarn da etkisiyle hayattan ikyet ettii ve lmle neticelenecek karamsar bir psikoloji iine girdii grlr. Byle bir ruh haliyle hayatnn son yllarnda yazd iirlerde Abdlhak Hmidin Makberindeki isyankr hava hissedilir. Kendi kard dergiler dnda Malmt (1891-1894), Hizmet (1908-1932),

henk (1908-1923), Hybn (1914), Muallim (1916-1917), Serveti Fnn (1910-1927), Peym- Edeb (1920), Mahfil (1922-1923), ctihad (1923-1925), Sad-y Hak (1924), Yank Yurd (19251926), Gne (1927) gibi gazete ve dergilerde iirleri yaymlanan Tokadzde ekibin nesirleri genellikle dnemin edebiyat meseleleriyle ilgilidir. Edebiyat dergilerinde bir ara Tahliller ve Tatbikler bal altnda iir tahlilleri yaparak genlere yol gstermi, bir ksm yazlarnda hrriyet ve istibdat gibi siyas konular ele almtr. Arapa ve Farsa kelime ve tamlamalarn youn biimde yer ald dili devrine gre ar ve klfetlidir. Yaymlanm manzum eserleri unlardr: Nede-i Vicdan (1909, manzum-mensur), Reeht (1923), Dervi Szleri (1924), Huzr- Hilkatte (1925). Hayat hikyesiyle ilgili olarak bnlemin M. Kemal nala gnderdii mektupta yaymlanmam u be eserinin adn verir: Reeht (II, III), Kalender Szleri, Yrek Yreleri, Tahliller-Tatbikler, Al Birini Vur tekine (iki perdelik komedi).

BBLYOGRAFYA

Hseyin Avni [Ozan], Tokdzade ekip: Hayat, Felsefesi, Eserleri, zmir 1933; bnlemin, Son Asr Trk airleri, s. 1747-1754; Bezmi Nusret Kaygusuz, Bir Roman Gibi, zmir 1955, tr.yer.; Sabahattin an, Tokadzade ekip, zmir 1998; a.mlf.-Mustafa Kutlu, ekb (Tokadzde), TDEA, VIII, 125-126; . Faruk Huyugzel, zmir Fikir ve Sanat Adamlar, Ankara 2000, s. 556-561; Cenab ahabeddin, Huzr- Hilkatte ve Tokadzde ekib, SF, sy. 1520-46 (1341/1925), s. 372374; a.mlf., Tokadzdenin Felsefesi, a.e., sy. 1524-50 (1341/1925), s. 306-307; Ahmed Him, Huzr- Hilkatte, Akam, sy. 2746, 4 Haziran 1926; Abdullah Uman, Tokdzde ekibin Bir Mektubu, KAM, XIV/3 (1985), s. 68-76. Abdullah Uman

TOKALAMA
nsanlarn genelde dostluk, sevgi, anlama, tebrik, ballk gibi duygularn ifadesi olarak el skmalar birok kltrde mevcut bir uygulamadr. Tokalamann Arapa karl olan musfaha bir eyin yan taraf anlamndaki safh kknden tremitir. Tokalamada eller karlkl avu ileri birleecek eklinde tutulduundan buna musfaha denilmitir. slmda mslman kardeliini glendirmek iin selmlama, musfaha ve gleryzllk tevik edilmitir. Selmlamann bir paras saylan tokalama Hz. Peygamberin snnetinde yer alan db- mueret kaidelerindendir. Kuranda musfaha kelimesi yer almamakla birlikte safh ve bu kkten tremi fiilller balama, hogrl olma anlamnda yedi yette sekiz defa gemektedir. Resl-i Ekrem tokalamann kalpteki kin duygusunu gidereceini bildirmitir (el-Muvaa, snl-ulu, 16). slm kltr tarihinde tokalamann ok eskiden beri var olduu belirtilir ve ilk tokalama deti Hz. brhime dayandrlr (Fkih, III, 221). Alveri esnasndaki tokalama veya elleri hzlca birbirine vurma deti safka kelimesiyle ifade edilir. Reslullah, mslman kardeini gleryzle karlama eklinde bile olsa hibir iyiliin kk grlmemesini istemi (Mslim, Birr, 144), selmlamann yaylmasn emretmi (Eb Dvd, Edeb, 142) ve tokalamann selmlamann tamamlaycs olduunu sylemitir (Tirmiz, stin, 31). Selm sz bakmndan gven ve gvence vermenin iln, gleryzle musfaha onun tekididir. Sahbeden Hz. Peygamberle tokalaanlar bununla vnmtr. Abdullah b. Bsrn, u elimi gryor musunuz? Onunla Reslullaha biat ettim dedii rivayet edilir (Msned, IV, 189). Resl-i Ekrem ashabyla tokalat gibi ashap da kendi aralarnda tokalarlard (Buhr, stin, 27). Ber b. zibin rivayetine gre Hz. Peygamber, iki mslman karlatnda tokalap Allaha hamdeder ve ondan balanma dilerse daha oradan ayrlmadan Allah Telnn her ikisini de affedeceini bildirmitir (Eb Dvd, Edeb, 153). Reslullahn yolculua kan bir kimseyle vedalat zaman onun elini tuttuu, o brakncaya kadar elini brakmad ve onun iin dua ettii rivayet edilir (Tirmiz, Daavt, 44). Hz. Peygamber bir sahbnin, Bizden biri kardei veya arkadayla karlatnda sayg iin eilebilir mi, sarlp onu pebilir mi, elini tutup tokalaabilir mi? eklindeki sorularndan ilk ikisine olumsuz, ncsne olumlu cevap vermitir (Tirmiz, stin, 31). Bununla birlikte kucaklamann mutlak ekilde yasaklanmadn, yaknlk, ya ve mevkiye gre kucaklamann yan sra el, yz veya alndan plebileceini gsteren hadisler de vardr. Resl-i Ekrem amcasnn olu Cafer b. Eb Tlib Habeistandan dndnde onu kucaklam ve alnndan pmtr. Yine kz Ftma geldiinde ayaa kalkar, onu kucaklar ve alnndan perdi. Yolculuk dn veya uzun aradan sonra karlama dnda ska gren insanlarn sadece selmlap tokalamas db- mueret ynnden daha uygun grlmtr. Ayrca Reslullahn Mslmanl kabul edenlerle ilk grmesinde slma ballk amacyla yahut Akabe biatlar ve Beyatrrdvn gibi nemli hadiselerde biat alrken musfaha yapt bilinmektedir. limler gndelik hayatta riayet edilecek db- mueret kaideleri erevesinde konuma, selmlama, sarlma, el veya alndan pme, tokalama, karlama, ayaa kalkma, vedalama gibi iletiim biimlerini bir btn halinde inceleyerek snnete uygun db belirlemeye almtr. Fakihler arasnda tokalamann snnet olduu hususunda gr birlii vardr. Hz. Peygamberin tokalama ekline dair bir kayt bulunmamakla birlikte rivayetlerden onun tokalarken belli kurallar gzettii anlalmaktadr. Mesel Resl-i Ekrem, musfaha yapt kimse elini ekmeden onun elini

brakmad gibi kardaki ynn baka tarafa evirmeden ondan ynn evirmezdi (Beyhak, X, 192). Reslullaha Medine dneminde on yl kadar hizmet eden Enes b. Mlik, bir ey sylemek iin kulana eilen bir kimse ban geri ekmedike Hz. Peygamberin ondan uzaklatn hi grmediini syler (Eb Dvd, Edeb, 6). Bu tarzdaki rivayetlerden hareketle ksa tutulmakla birlikte tokalamada rencide edecek biimde elin hzla ekilmemesi gerektii, ilk elini uzatan tarafn elini ekmesini beklemenin uygun olaca, selm verme gibi nce el uzatmann daha faziletli sayld, tokalamann sa elle yaplmasnn, gler yzle selm vermenin, kendisi ve kar taraf iin dua etmenin, Hz. Peygambere salavat getirmenin tokalama dbndan olduu ifade edilmitir. Tokalamann tek elle mi yoksa iki elle mi yaplaca konusunda farkl grler ileri srlmtr. Sahbe ve tbinden gelen baz rivayetlere binaen (Buhr, stin, 28) iki elle tokalamann snnet olduu grn benimseyenlere gre sa eller balanp sol eller onlarn zerine konularak tokalalr. Tokalamann snnet kabul edildii durumlar arasnda karlama, karlama, yneticiyle biatleme merasimi zikredilmitir. Kar tarafa eziyet vermemek iin ellerin kirli veya terli olmas halinde ekinmek daha uygunsa da tokalamada hkm tahret aranmaz. Nitekim Resl-i Ekremle yolda karlaan Huzeyfe b. Yemnn cnp olduu iin tokalamaktan ekindiinde Hz. Peygamberin, Mslman necis olmaz diyerek bunda bir saknca bulunmadn ifade ettii nakledilir (Eb Dvd, ahret, 92; Eb Hreyre hakknda benzer bir rivayet iin bk. Tirmiz, ahret, 89). Ayrca hastal bulac deilse hastalarla musfahada bir mahzur grlmedii, hasta ziyareti srasnda hastann alnna veya eline elini koyma, halini sorma gibi davranlarn tevik edildii bilinmektedir (Tirmiz, Eime, 19). Tokalama ile ilgili eitli meseleler tartlm, erken dnemde gayri mslimlerle ve bidat ehliyle, modern dnemde kar cinsle tokalama konular ne karken klasik fkh literatrnde en ok namazlardan sonra tokalama deti ele alnm, bu hususta ok sayda risle yazlmtr. Namazlarn arkasndan musfahann mstehap veya mubah sayldn syleyenlerin yan sra mekruh veya haram olduunu syleyenler de vardr (Abdnnsr, s. 73-84). Gnmzde vakit namazlar, cuma ve zellikle bayram namazlarnn ardndan cemaat arasnda camilerde yaplan tokalama, gemite belli bir dnemde daha ok sabah ve ikindi namazlar ile cuma namazndan sonra yaplmaktayd. Bunun mstehap sayldn syleyenler tokalamann snnet oluunun namaz sonrasndaki tokalamay da kapsad, namazn arkasndan tokalamann mminlerin arasnda yaknlamay ve sevgiyi arttraca grnden hareket ederler. Bazlarna gre namazdan sonra musfaha bidat- hasene veya mubahtr. Bidat be ksma ayran bn Abdsselm sabah ve ikindi namazlarnn ardndan yaplan musfahay mubah bidata rnek gsterir (avidl-akm, II, 173). Nevev de her karlamada musfahann mstehap olduunu, ancak sabah ve ikindi namazlarndan sonra yaplan musfahann snnete dayanmadn, bununla birlikte mubah kabul edildiini belirtir (el-Ekr, s. 210). Osmanllar dneminde rnbll gibi baz limler de cevaz grn benimsemitir. Bunu mekruh veya haram sayanlara gre tokalamann belirli namazlara hasredilmesi ve sadece namaz sebebiyle yaplmasnn Reslullahn uygulamasnda bir rnei yoktur ve sonradan ihdas edilmi bir det olup reddedilmesi gerekir. Bata bn Teymiyye, Birgiv ve Kadzdeliler olmak zere eitli mezheplere mensup birok fakih tarafndan savunulan bu gr zellikle belirli namazlarn ardndan tokalamann namaza has bir snnet gibi alglanmaya balanaca endiesinden kaynaklanr (bn bidn, II, 235). Ayrca bayram namazlarndan sonra musfaha yapmay da bidat olarak grenler vardr (Azmbd, XIV, 82). Bunun en bata gelen sebebi bu uygulamann insanlar balayan ve terki ayplanan bir merasim haline

gelmesidir. Bir uygulamann bidat olmas iin bir snneti ortadan kaldrmas, bir ibadet veya ibadetin unsuru eklinde telakki edilmesi ve terkinin ayplanmas hususlar gz nne alnmaktadr. Bunlarn bulunmad durumlarda, namaz ncesinde farkl zamanlarda camiye gelen insanlarn namaz klndktan sonra karken tabii bir ekilde selmlama, tokalama ve sohbet etmelerinde bir saknca grlmemesi gerekir. Gayri mslimlerle tokalama konusu gayri mslimlerle genel ilikiler balamnda ele alnmtr. Konuya gndelik hayat ve komuluk haklar erevesinde yaklaanlar, tokalamamann rencide edici olaca durumlarda tokalamann daha uygun sayldn ifade etmitir. Bu grn nemli dayanaklarndan biri, din hususunda dmanlk ve zulme bavurmayan gayri mslimlerle iyi geinmeye cevaz veren yetlerdir (el-Mmtehine 60/8-9). Fkh literatrnde yer alan, gayri mslimlerle ve bidat ehliyle tokalamann mekruh olduuna dair grlerde ise farkl din ve inan mensuplaryla ilikilerde dnemin dmanlk ve gvensizlik gibi ne kan kayglar ve duyarllklar yannda musfahann din-siyas bir anlama sahip biatlemeyle yakn ilikisi de etkili olmaldr. Klasik fkh literatrnde kar cinsle tokalama konusu, gnlk hayatta dostluk ve sevgiyi glendirici davranlar erevesinde deil nmahremle birlikte oturma db, ona bakma, dokunma gibi kadn-erkek ilikilerinin snrlarn tesbit balamnda incelenmi ve kiiler, arada evlilik yasa bulunup bulunmamas ve ya gibi kriterlerden hareketle drt grupta ele alnmtr. 1. Kiinin evlenmesi ebediyen haram olan akrabalarndan biriyle tokalamasnda saknca bulunmad ifade edilmitir. Bunlar nesep, stakrabal veya shriyet yoluyla kurulan akrabalklardr. Anababa, dedenine, kardeler, yeenler, hala ve teyze gibi nesep bayla, stanne, stkarde gibi st akrabal yoluyla ve kaynvlide, gelin, babann ei, ein kz gibi shriyet bayla akraba olunanlarla musfahada bir saknca grlmemitir. Ancak fakihlerden bu snr dar tutarak sadece usul ve fra veya nesep bayla akrabala hasredenler de vardr. 2. Aralarnda Hanefler ve Hanbellerin de yer ald fakihlere gre mahrem olmasa da yallarla musfahada bir saknca yoktur. 3. Yine herhangi bir akrabalk ba bulunmasa da kklerle tokalama Mlikler dndaki mezheplere gre ciz grlmtr. Btn bu gruplarla ilgili musfahann cevaz normal artlar altnda geerli olup gayri mer eilimler sz konusu ise haram hkmn alaca ifade edilmitir. 4. Mahrem olanlar dnda kar cinsten gen ve orta yallarla tokalamaya kadm dnemde fakihler cevaz vermemitir; gnmzde ise iki farkl gr bulunmaktadr (Abdnnsr, s. 31-56). Cevaz vermeyenler, Hz. Peygamberin biat alrken kadnlarla tokalamayp szle yetindiine dair rivayetleri delil getirir (Msned, II, 213; VI, 357; Abdrrezzk es-Sann, VI, 6-9). Ayrca Resl-i Ekrem, kendisiyle musfaha yapmak isteyen kadnlara szl biatlemenin yeterli olduunu ve kadnlarla musfaha yapmadn sylemitir (Nes, Beyat, 18; Tirmiz, Siyer, 37; bn Mce, Cihd, 43). Bunun yan sra kar cinsten yabanclara dokunma ve onlarla tokalama onlara bakmay yasaklayan yetlerin hkmne kyaslanmtr. filerde ve Hanbellerde kar cinsle tokalama abdest hkmleri erevesinde de ele alnmtr; nk bu mezheplere gre mahrem veya n-mahrem olsun kar cinse dokunma abdesti bozar. Baz kaytlarla cevaz grn benimseyenler ise eitli rivayetlerden deliller getirmenin yan sra yukardaki rivayetlerin bu konuda ak bir haramlk hkm tamad, o dnemde Arap toplumunda kadnlarla tokalama deti bulunmadndan Reslullahn kadnlardan biat alrken kendileriyle tokalamad, onun bu uygulamasnn tokalamann haramlna dellet etmedii noktasndan hareket ederler.

BBLYOGRAFYA

Msned, II, 213; IV, 189; VI, 357; Abdrrezzk es-Sann, el-Muannef (nr. Habbrrahman elAzam), Beyrut 1403/1983, VI, 6-9; bn Eb eybe, el-Muannef (nr. Keml Ysuf el-Ht), Beyrut 1409/1989, V, 246-247; Fkih, Abru Mekke (nr. Abdlmelik b. Abdullah b. Deh), Beyrut 1414/1994, III, 221; bn Kuteybe, Uynl-abr (Tavl), III, 41; Nes, retn-nis, Beyrut 1409/1989, s. 201-203; Eb Sad bnl-Arb, el-ubl vel-munea vel-mufaa (nr. Mecd es-Seyyid brhim), Kahire, ts. (Mektebetl-Kurn); Tabern, el-Muceml-kebr (nr. Hamd Abdlmecd es-Selef), Beyrut, ts. (Dru ihyit-trsil-Arab), II, 176; XX, 211-212; a.mlf., elMuceml-evsa (nr. Trk b. Avazullah-Abdlmuhsin el-Hseyn), Kahire 1415/1995, VIII, 182; Ahmed b. Hseyin el-Beyhak, es-Snenl-kbr (nr. M. Abdlkdir At), Beyrut 1414/1994, VII, 99-100; X, 192; Ferr el-Begav, erus-snne (nr. uayb el-Arnat), Beyrut 1403/1983, XII, 289, 290, 291, 292, 293; Ksn, Bedi, V, 123-124; Muvaffakuddin bn Kudme, el-Mun (nr. Abdullah b. Abdlmuhsin et-Trk-Abdlfetth M. el-Hulv), Riyad 1419/1999, XIII, 252; zzeddin bn Abdsselm, avidl-akm, Beyrut, ts. (Drl-marife), II, 173; Nevev, el-Ekr, Beyrut 1404/1984, s. 209-210; Takyyddin bn Teymiyye, Mecmatl-fetv (nr. mir el-Cezzr-Enver el-Bz), Mansre 1426/2005, XXIII, 192; bn Balabn, el-sn bi-tertbi ai bn ibbn (nr. Keml Ysuf el-Ht), Beyrut 1407/1987, II, 277, 326; IX, 161-162; bn Hacer el-Askaln, Fetulbr (nr. Eb Kuteybe Nazar b. Muhammed el-Fryb), Riyad 1426/2005, XIV, 211-216; Hattb, Mevhibl-cell, Beyrut 1398, I, 296; II, 29, 127; Hatb e-irbn, Munil-mutc (nr. M. Hall Aytn), Beyrut 1418/1997, I, 105; III, 182; IV, 286; Ahmed b. Muhammed Akhisar, Risle f ennelmufaa bades-alavtil-ams bidatn, Sleymaniye Ktp., Harput, nr. 429, vr. 72-73; Ktib elebi, Mznl-hak f ihtiyril-ehak (s.nr. Sleyman Uluda), stanbul 2008, s. 199-201; rnbll, Sadet ehlil-slm bil-mufaati abe-alti ves-selm (Resil asen rnbll iinde, 50. risle), Sleymaniye Ktp., Ayasofya, nr. 1184, vr. 527-548; Muhammed b. Seyyid Kemleddin, Risle fil-mufaa, Sleymaniye Ktp., Lleli, nr. 3767, vr. 143-147; bn bidn, Reddl-mutr, Beyrut 1421, II, 235; VI, 368, 381, 412; Azmbd, Avnl-mabd, Beyrut 1415, XIV, 80-84; Ahmed e-erebs, Yeselneke fid-dn vel-ayt, Beyrut 1980, IV, 8687; Talt Koyiit, Hadis Istlahlar, Ankara 1985, s. 300-301, 310-313; M. Ms Nasr, Tammlkelm f bidatil-mufaa bades-selm, Amman 1405/1985, s. 16-34; Vehbe ez-Zhayl, elFhl-slm ve edilleth, Dmak 1405/1985, III, 567, 570; Abdlkerm Zeydn, el-Mufaal f akmil-mere ve beytil-mslim fi-eratil-slmiyye, Beyrut 1413/1993, III, 249-251, 268; Hayreddin Karaman, Hayatmzdaki slam, stanbul 2006, II, 150-153; Abdnnsr b. Hdr Mld, elMuraa f akmil-mufaa, Medine 1429/2008, s. 11-98; Mufaa, Mv.F, XXXVII, 356-366; Mustafa arc, Tokalama, slmda nan, badet ve Gnlk Yaay Ansiklopedisi, stanbul 1997, IV, 379. Nebi Bozkurt

TOKAT
Karadeniz blgesinin Anadoluya ok yaklat orta blmnde ehir ve bu ehrin merkez olduu il. Orta Karadeniz sahil kesimiyle Anadolu arasnda nemli bir geit yeri olup Yeilrmak havzasnda yer alr. ehir, ortasndan Yeilrmakn getii (bu kesimdeki adyla Tozanl suyu) dou-bat istikametinde uzanan, Kazova ad verilen ovann gneyindeki dalar arasndan inen Behzat deresinin iki yamacnda ve tabannda kurulmutur. Tokat adnn menei hakknda eitli rivayet ve grler vardr. Bunlardan biri, ehrin Togayit Trkleri tarafndan kurulduu ve adnn Togay kelimesinden geldii ynndedir. Bir dier gr, ehir adnn surlu ehir mnasna gelen toh-kat (sursuz ehir Yoz-kat gibi) veya besili at anlamna gelen tok-at kelimesinden tredii eklindedir. Paul Wittek ise birtakm delillerden hareketle Tokatn Bizans ehri Dokeia olduunu ileri srer. Sargon Erdem, Tokatn eski ad olarak kabul ettii Greke dokeia kelimesinin anak memleket mnasna geldii ve bu adn zamanla Tokata dnt kansndadr. Mevcut ehrin, etraf tepelerle evrili ukur bir yerde kurulmas sebebiyle bu son fikrin doru olma ihtimali daha oktur. Tokat, Anadoluda tarihi eski alara kadar uzanan nemli bir ehirdir. ehrin kurulu tarihi kesin ekilde bilinmemekle beraber yrenin yerleim tarihi Kalkolitik a ile (m.. 5400-3000) balar. Milttan nce 1750-1200de Hititler, Tokat havalisinin gneyini ve gneybatsn hkimiyetleri altna aldlar. Hitit Devletinin yklmasyla milttan nce VIII. yzyln ikinci yarsnda Frigler yaklak yzyllk bir dnemde etkili oldular. Frig Devletinin milttan nce 676da Kimmer istils sonucu ortadan kalkmas zerine Tokat evresi Kimmerlerin ve ardndan skitlerin (m.. 613-585) hkimiyetine geti. Milttan nce 585 ylnda Medler, Anadoluda skit idaresine son verince Tokat da ele geirdiler. Milttan nce 550de Med Devletinin yklarak yerine Pers mparatorluunun kurulmasyla yre yaklak iki asr Pers egemenlii altnda kald. Persler, Kuzey Kapadokya satrapl (eyalet) iinde yer alan Tokat ve evresine byk nem verdiler. Makedonya Kral Byk skender milttan nce 332de Anadolunun byk bir blmnde Pers hkimiyetini sona erdirdi. Ancak Kuzey Kapadokya satraplna dokunmad. Bu satrapln banda bulunan I. Ariarathes kralln iln ederek Gaziuray (Turhal) merkez yapt. skenderin milttan nce 323te lmnn ardndan yerine geen Perdikkas, Kapadokya Kralln ykt (m.. 322). Fakat Makedonya Krallnn Tokat yresindeki egemenlii de ok ksa srd (yaklak yirmi be yl). Bundan sonraki 200 yl iinde Tokat, Pontus Krall hkimiyeti altnda kald. Pontus Devletinin milttan nce 63 ylnda yklmasnn ardndan Tokat havalisi Romann ynetimi altna girdi. Milttan nce 47de Zilede Roma mparatoru Caesar ile son Pontus Kral Mithridatesin olu II. Pharnakes arasnda byk bir sava meydana geldi. Caesar, babasnn eski topraklarn geri almak isteyen II. Pharnakesi ar bir yenilgiye uratt. Tokat yresi 64te Pontus Polemoniakus adn ald. Roma mparatorluunun 395te ikiye ayrlmas zerine Tokat havalisi Dou Roma (Bizans) mparatorluu snrlar iinde kald. Tokat ehri, muhtemelen I. yzylda Komana Pontika halkndan hristiyan olan ve burada yaama imkn bulamayan hristiyanlar tarafndan kuruldu. Ramsaya gre ehrin bugnk yerinde Dazimon denilen bir kale bulunuyordu; bu kale, Komanadaki Enyo yinlerinden nefret eden hristiyanlarn buraya g etmesiyle meydana getirilmiti. H. Gregorie ise Dazimonun Turhaln 10 km. kuzeydousundaki Dazmana (gnmzde Turhala bal Akatarla

ky) olduunu ileri srer. Nitekim Osmanl tahrir kaytlarnda Turhala bal Dazmana kynn yer almas (BA, TD, nr. 387, s. 477) bu gr teyit eder. Tokat ve evresine slm aknlar Bizans mparatoru Herakleious zamannda balad. Emevler devrinde el-Cezre, rmniye ve Azerbaycan Valisi Mesleme b. Abdlmelik, Tokat zaptettiyse de (712) birka yl sonra mparator III. Leon idaresindeki Bizans kuvvetleri ehri geri ald. Bundan yirmi yl kadar sonra Muviye b. Him, Kayseri ve Darendeden Tokat ve Amasyaya kadar ilerledi. 740ta Emr Sleyman b. Himn tekrar ele geirdii Tokat dier Emev kumandanlarnn da hcumlarna hedef oldu. Abbsler devrinde Hasan b. Kahtabe ve Mlik b. Abdullah ile baz Trk asll kumandanlar blgeye aknlarda bulundu. 1071 Malazgirt zaferinin ardndan Emr Dnimend 1074te Tokat fethetti. Anadolu Seluklu Sultan II. Klcarslan 1175te Dnimendlileri ortadan kaldrnca Tokat Seluklu hkimiyetine geti. II. Klcarslan, 580de (1184) lkeyi on bir olu arasnda taksim ettiinde Tokat byk olu Rkneddin II. Sleyman ahn payna dt. 1205te Gyseddin I. Keyhusrev, Seluklu tahtna ikinci defa ktnda ortanca olu Aleddin Keykubad Tokat merkez olmak zere Dnimend iline melik tayin etti. Aleddin babasnn lmne kadar yaklak alt yl burada kald. 1240ta Baba shakn balatt ayaklanmaya Tokat civarndaki taraftarlar da katld. 1243 Kseda Savandan sonra Anadolu Seluklu Devletine egemen olan lhanllar, Tokat Emirliini Munddin Sleyman Pervneye verdiler. 1276da Tokat, Nreddin Cibrl idaresinde bulunuyordu. Son Seluklu hkmdarlar devrinde buras muhtelif emrler tarafndan ynetildi. Tokat yresi, lhanllarn Anadolu valisi Timurtan 1327de isyan ederek Msra kamas ve Eb Said Bahadr Hann 1335te vefat ile Anadolunun ortasnda kurulan Eretnaoullarnn idaresi altna girdi. 1381de Eretna idaresini ele geiren Kad Burhneddin Ahmed, eyh Necibi Tokat emirliinde brakt. 1398de Kad Burhneddinin Akkoyunlu Karaylk Osman Bey tarafndan ldrlmesi zerine mahall emrler arasndaki atmalardan bkan halkn davetiyle harekete geen Osmanl Sultan Yldrm Bayezid, Sivas ve Tokat kolaylkla ele geirdi. Yldrm Bayezid Drnnasr adn verdii Tokatta iken para bastrd, kalede bir cami yaptrd ve yeni ilvelerle kaleyi tahkim etti. 1402 Ankara Savandan sonra kuvvetleriyle birlikte Amasyaya ekilen elebi Mehmed kardelerine kar mcadelede Amasya ve Tokat hareket ss olarak kulland. 1418de Tokattan Bursaya kadar uzanan yerlerde iddetli bir deprem meydana geldi. Depremle birlikte Tokat halk ay boyunca adrlarda yaamak zorunda kald. 1419da nalolu brhim Beyin olu Yar Ali Bey niden Tokat bastysa da Amasya muhafz smil Beyin buraya gelmesiyle geri ekildi. II. Murad dneminde orum yresinde bulunan Kzlkoca Trkmenleri, Tokat ve Amasya taraflarnda ekyalk yaptklarndan Lala Yrg Paa tarafndan cezalandrld (1426). 1435te Karakoyunlu Hkmdar skender Mirza, Timurlu Hkmdar hruh karsnda malp olunca II. Muraddan Tokatta klamak iin izin talep etti ve 839 (1435-36) kn burada geirdi. Ancak adamlarnn evreye zarar vermeleri zerine Tokat terketmesi istendi. Ftih Sultan Mehmed devrinde Tokat, Akkoyunlu Hkmdar Uzun Hasann ordusu tarafndan byk bir ykma urad. Banda Bektaolu Emr mer ve Yusufa Mirzann bulunduu birlik Tokata girerek her taraf yakp ykt (1472). 1473 Otlukbeli Savanda Osmanllarn kazand zafer bu tahribe iyi bir cevap oldu. II. Bayezid dneminde Safev Hkmdar ah smilin 911de (1505)

Tokat yresine gelmesi bu havalide iliin yaylmasna ve baz i isyanlarnn kmasna yol at. ah smilin halifelerinden Nr Ali Halfe 1512de Tokat ve Niksar taraflarnda bir ayaklanma balatt. Amasyada bulunan ehzade Ahmed ile veziri Yularkst Sinan Paa bu isyan nlemeye altlar. 1519da Tokat ve Amasya taraflarnda Cellolu ah Vel etrafna adam toplayp isyan ettiinden zerine kuvvet gnderilerek etkisiz hale getirildi. XVI. yzyln ikinci yarsnda Tokat ve evresi zaman zaman Safevlerin tahrik ettii ekyann, suhte ve Cell ayaklanmalarnn ortaya kard skntlara mruz kald. nemli Cell liderlerinden Karayazc Abdlhalim, 1601de Tokat yresini yamaladktan sonra Sokulluzde Hasan Paann takibinden kurtulmak iin Canik dalarna ekildi. Hasan Paa, Tokata gelerek buray hareket merkezi yapt. Ertesi yl Karayazcnn lmyle yerine geen kardei Deli Hasan, Tokata baskn yaparak Hasan Paay burada ehid ettikten sonra geri ekildi. Ardndan Kalenderolu, Tokatl Aatan Pr, Uzun Halil, Kara Said gibi Cell ekyasnn Tokat ve evresine ok byk zararlar dokundu. Nihayet Kuyucu Murad Paa, Cell isyanlarn bastrmakla grevlendirildiinde 1609da Tokata urad. Abaza Paa isyanlarnda (1622-1625, 1627-1628) onun zerine sevkedilen ordular Tokat klak olarak kulland. Bu srada ehre gelen tarihi Peuylu brhim, Tokatta bir sre darphne eminlii ve defterdarlk hizmetinde bulundu. IV. Murad Revan seferinden dnte (1635) Tokata urad. Sultan brhim devrinde Sivas Valisi Vardar Ali Paa isyan edince bir sre Tokatta kald (1647-1648). 1656da Melek Ahmed Paa ile birlikte Evliya elebi Tokata geldi. XVII. yzyln ikinci yarsnda Tokatta yine birok isyan ve karklk kt. XVIII. yzyldaki Rus ve ran savalarnda bir kavak noktas olmas sebebiyle Tokat ar vergilere ve yamalara mruz kald. 1737 ve 1792de Tokatta byk yangnlar meydana geldi. III. Selim devri slahatlarnn btn Osmanl tarasnda olduu gibi Tokatta da etkileri grld. Panayrlar kurulmas, evlenme ilerinde yenilikler, zorbalara kar alnan etkili tedbirlerle baz imar hareketleri rnek olarak verilebilir. 1805te Trabzon Valisi Tayyar Mahmud Paa ile Yeni l voyvodas ve Tokat muktaa nzr apanolu Sleyman Bey arasnda amansz bir mcadele balad, bu mcadele bir sre iin Tokat halknn huzurunu kard. Tanzimat devrinin banda Tokatta muhassllk idaresinin kurulmasyla nfuz kaybna urayan yerel beylerden Latifolu Hseyin Aa, kard isyanla Tokat muhassl Hilmi Efendiyi ar ekilde yaraladndan srgn cezasyla Tokattan uzaklatrld. 1877-1878 Osmanl-Rus Sava sonrasnda Tokata youn gler oldu. 1890larda Ermeni Hnak Cemiyeti, Tokatta baz tedhi eylemlerine giriti. Balkan savalar ve I. Dnya Sava srecinde Tokat skntl gnler yaad. Mill Mcadele yllarnda Mustafa Kemal, memleketin igaline kar direnii ve tekiltlanmay gerekletirmek amacyla kt yolculukta birka defa Tokata urad ve Tokatllardan byk destek ald. Fizik Yap ve Nfus. Muhtemelen Romallar devrinde kale-ehir olarak kurulan Tokatn, kalenin zerinde yer ald sarp tepenin gney ve dou yamalarna doru yayld anlalmaktadr. Kesme ve moloz talardan yaplan kale Seluklular ve Osmanllar zamannda ska onarm grd, kaleye yeni savunma ve gzetleme yerleri ilve edildi. XV ve XVI. yzyllarda kalenin gney ve dou ayandaki eski yerleim merkezi, nfustaki arta paralel ekilde gney-kuzey ynnde uzanan Behzat deresinin her iki tarafnda genilemeye balad. Bylece fizik savunma esasl eski ehir zamanla ak bir ehre dnt. Tokatn fizik yaps ve nfusuyla ilgili ayrntl bilgiler 859 (1455) ylna kadar iner. Buna gre Tokatta elli drt mahalle mevcuttu ve krk alts mslmanlara, sekizi gayri mslimlere aitti. Mslman mahallelerinin krk biri mescid adlar tamaktayd. Bunlarn iinde

Umur Hac, Kad Hasan, Sultan, Dervian, Mevln, Kzlca, Hac mer, Mekke, Hac vaz Paa, Mevlevhne Mescidi mahalleleri zikredilebilir. En kalabalk mahalle Mevln Mescidi mahallesiyle (doksan dokuz hne) Sultan Mescidi mahallesiydi (doksan alt hne). Gayri mslim mahallelerinden Pazarck adl yerleme biriminde 511 hne vard; ancak burada mslman gruplar da oturmaktayd. ehirde mevcut 12-13.000 dolayndaki nfusun 4000ini hristiyanlar oluturuyordu. Sz konusu rakamlar, Tokatta bu sralarda Osmanl ehirleri arasnda en kalabalk merkezlerden biri olduuna iaret eder. II. Bayezid devrinde hazrlanan 890 (1485) tarihli defterdeki kaytlar Tokatta 1471de urad tahribatn izlerinin silinmediini gsterir. Buna gre krk ikisi mslmanlara, drd gayri mslimlere ait, sekizinde de kark ikamet edilen elli drt mahalle vard. Toplam nfus 7-8000e dmt. ehir 1455teki nfus yapsna ancak 1574-1575 ylnda eriebildi (12.000). Gayri mslimlerin toplam nfus iindeki oran yaklak %35i buluyordu. 1574te mahalle says altm drde ulamt. Avrz kaytlarna gre ehirde 1600de 2368, 1601de 2307, 1642de 2728 hne vard (yaklak 11-12.000 kii). Bu rakamlara gre 1574-1602 yllar arasnda nfusta bir duraklama eilimi gze arpar. Bu da dnemin sosyoekonomik artlar ve Cell isyanlaryla ilgili olmaldr. ehrin 1574te altm drt olan mahalle says 1600de yetmi drt, 1642de yetmi idi. 1701de Tokat gezen Tournefort ehrin nfusunu 20.000 Trk, 4000 Ermeni, 300-400 Rum olmak zere toplam 24.400 hne; XVIII. yzyln sonlarnda nciciyan 13.200 Trk, 2500 Ermeni ve 300 Rum 16.000 hne eklinde gsterir ki bu rakamlar olduka abartldr. 1835-1837 yllar iin W. F. Ainsworth 20.000 kii derken, W. F. Hamilton 20.000den az olduunu belirtir. 1772 yl eriyye siciline gre Tokatta seksen bir mahalle vard. Bu mahalle says 1840 ylna kadar pek deimedi. 1840-1860 arasnda yetmi , 1870te elli yedi mahalleden oluan Tokat ehrinin tahmin nfusu 1844te 18.575, 1851de 18.712, 1870te 20.720 kii idi. 1892de Cuinete gre Tokatn toplam nfusu 29.890 olup nfusun etnik ve din dalm yledir: Mslman Trkler %61 (18.250 kii), Ermeniler %34,95 (10.450 kii), Rumlar %4,48 (750 kii), yahudiler %1,33 (400 kii), yabanclar (Cizvit ve Protestan misyonerleri 40 kii). Sivastaki Fransz konsolosu 1901de ehrin toplam nfusunu 29.000 olarak verir. Bunun %62,06sn mslman Trkler, %30,34n Ermeniler, %4,48ini Rumlar tekil etmekteydi. Son iki nfus toplam kyaslandnda 1901deki toplamn 1892dekinden yaklak %3 daha dk olduu grlr. Bu dnemde Tokata yaplan gler ve normal nfus art dikkate alnnca nfus azalmasnn doruyu yanstmad, Cuinet ve Fransz konsolosunun verdii rakamlarn pheli olduu dnlebilir. Ekonomik ve Kltrel Yap. Tokat yresi, milttan nce III. binden itibaren son derece gelimi bir metalrji tekniine ve estetiine sahip halklar tarafndan iskn edilmiti. Ayn zamanda Anadoludaki nemli ticaret yollar kavanda bulunduundan hareketli bir ticaret alanyd. Bu ticarette tapnaklarn byk etkisi vardr. Mesel Komana Pontikada (gnmzde Tokatn dousunda Gmenek=Kll ky) tanrann onuruna dzenlenen festivallere n Asyann her tarafndan binlerce insan gelirdi. Bunlar din grevlerini yerine getirirken blgenin halk ile ticaret yapmaktayd. Roma ve Bizans egemenlikleri srasnda Tokat blgesinde ticaret ve ulam geliti; Tokat, Komana, Niksar, Zile ve Sulusaray gibi ehirler imar edildi. Seluklular dneminde Tokat, Anadoluyu dou-bat ve kuzey-gney istikametinde kateden iki milletleraras ticaret yolunun kavak noktasnda bulunuyordu. Bu yollardan ilki dou-bat

istikametinde Avrupadan balayarak deniz yoluyla Antalyaya kan, oradan Konya, Aksaray, Kayseri, Sivas, Tokat, Erzincan ve Erzurum zerinden ran ve Dou Trkistana ulaan kervan yolu idi. Dieri Iraktan balayp gney-kuzey istikametinde devam ederek Samsun, Sinop limanlarndan Anadoluyu Krma balayan kervan yolu olup yine Tokat zerinden gemekteydi. Bu devirde ulam ihtiyalar iin Tokat ve evresinde on bir kadar han ve kervansaray ina edildi. Tokat, Osmanl dneminde de Anadoluda dou-bat ve gney-kuzey istikametinde ulam salayan yollarn kesime noktas olarak transit ticaret mallarnn sergilendii pazar konumundayd. Bu pazarda blgenin toprak rnleriyle sanayi mmulleri sergilenmekte ve satlmaktayd. rnlerin hanlar, bedestenler ve dkknlarla evrili Tokat arlarnda ticareti yaplmaktayd. Dnemin kaynaklarna gre Tokatta yirmi bir ar, bir bedesten ve yirmi alt han vard. 1455 ve 1485 yllarnda ehirde en fazla sanatkr dokumaclk sektrnde alyordu (1455te 305i mslman, 347si gayri mslim toplam 652, 1485te 103 mslman, 109u gayri mslim olmak zere 212 kii). Bu devirde blgede retilen pamuun yan sra Bat Anadolu ve Adanadan getirilen pamuk ilendikten sonra piyasaya srlmekteydi. 1574te Tokat boyahane muktaasnn 83.334, mzn- harr muktaasnn 266.666 ake yllk geliri vard. 1643-1690 arasndaki dnemde pamuklu dokuma ve basma imaltndan alnan krmz pamuklu bez damga resmi retim art sebebiyle 450 kurutan 2200 kurua ykseldi. XVIII. yzylda ipekli dokuma sanayii, evrede retilen ham ipekle randan gelen ham ipei iledikten sonra yllk 4000 kg. kadarn diki iplii, dme ve ipekli dokuma imaltnda kullanlp kalan ihra ediliyordu. 1701de Tournefort, yrenin olduka bol miktardaki ipek retimi yannda her yl sekiz-on yk ran ipei ileyerek pazarladn ifade eder. 1726da Tokatn damga ve boyahane vergilerinin iltizamn mlikne olarak alan tf Mustafa Efendi, mevcut boyahaneyi yeterli grmeyip nemli miktarda sermaye ile yeni byk bir boyahane ina ettirdi. 1754-1758 yllar arasnda Krmda Fransz konsolosu olan Charles de Peyssonele gre Tokat yresinden Krm, Gney Rusya ve Kuzey Kafkasyaya bu yllarda ihra edilen pamuklu ve basmann miktar 500.000 toptan fazlayd. Dokuma sektrndeki bu byme, baz siyasal ve ekonomik gelimeler yznden 1758 ylndan itibaren uzun bir sre daralma ve ardndan gerileme eilimine girdi. Dokumaclktan sonra en kalabalk meslek grubunu dericilik ve deriyle ilgili sanat dallar meydana getiriyordu. Bu sektrde 1455te 207 kii (161i mslman, krk alts gayri mslim), 1485te seksen dokuz kii (yetmi mslman, on dokuz gayri mslim) retim ve pazarlama yapyordu. XVIII. yzylda deri imalt daha da geliti. Tokatta bol miktarda sar ve mavi maroken deriler retilmekte, bunlar karayolu ile Samsuna, oradan deniz yoluyla Rumelide Eflaka kadar uzanan geni bir blgede satlmaktayd. Bu sanayi dallarnn yan sra bakrclk ve bakr eya imaltlnn Tokatta nemli bir yeri vard. Alet imali sektrnde 1455te 168 (127si mslman, krk biri gayri mslim), 1485te 129 kii (sekseni mslman, krk dokuzu gayri mslim) faaliyet gsteriyordu. XVII. yzylda bakr eya imalt dikkati ekecek seviyede idi. Bu asrn ortalarnda Evliya elebinin, Kazanc krndan sahan ve tencereleri, kalemkr evn ileri gayet memduhtur eklindeki ifadesi bu hususu teyit eder. 1701de Tournefort, Tokatta bakr eya imalinin gelimiliini kaydeder. XVIII. yzyln ortalarnda Ergani bakr madeninin niha tasfiye iin Tokat kalhnesine sevkine balanmas ile Tokat bakr metalrjisinde lkenin en byk merkezi haline geldi. Kalhnede tasfiye edilerek elde edilen saf bakrn bir blm kara yoluyla ya zmit ya da Samsun iskelesine, oradan gemilerle stanbula gnderilir, dier bir blm ehirdeki bakr eya imalt iin ayrlr, kalan da teki blgelere gnderilmek zere tccara verilirdi. 1808de Tokat gezen seyyah James Morier bakrcln,

faaliyette bulunan 300 imalthanenin btn Trkiyede satlan mmulleriyle ehre nn veren yegne sanayi dal olduunu syler. 1880lerde milletleraras sergilerde dller alarak Tokatn adn duyuran bu imalt dal mteakip yllarda gerilemeye balad. Bunda ekonomik ve teknolojik gelimelere ayak uyduramayp 1880lerin sonuna doru kapanan kalhnenin de pay vardr. 1708-1846 yllar arasnda Tokat, Anadoludaki i gmrk merkezinden biri haline getirildi. Bunun sebebi, Tokatn nemli bir ticar kavak ve btn Anadolu ile balants bulunan bir mbadele merkezi konumunda olmas idi. 1818-1819 ylna ait Tokat gmr geliri 2149 kuru civarndayd. Sanayi ve ticaretin yan sra evresinde yaplan tarm ve hayvanclk Tokat ekonomisinde nemli bir paya sahipti. XV ve XVI. yzyl tahrir defterlerindeki kaytlara gre yrede buday, arpa, nohut, mercimek ve msr gibi tahl ve baklagiller; pamuk, kendir ve keten gibi sanayi bitkileri; ceviz, kiraz, incir, zm, badem, erik, elma, armut gibi ba ve bahe rnleri yetitirilmekte, koyun ve kei beslenmekte, arclk yaplmaktayd. Daha sonraki dnemlerde de varln devam ettiren tarm ve hayvanclk XIX. yzylda Tokatn en byk gelir kayna idi. Bu hususta kaynaklarda nemli bilgiler bulunmaktadr. Mesel 1892de Cuinet, Tokat sancann tarm ve hayvancln rakamlarla ortaya koyar. Ayrca 1914 yl tarm saym rakamlar Tokatn tarm ve hayvanclk potansiyelinin bykln gsterir. Tokat, Pontus Krall zamannda farkl kltrn etkisi altndayd: Geleneksel yerli Anadolu kltr, Grek kltr ve Pers kltr. Trk hkimiyeti dneminde de bir kltr merkezi olma zelliini srdrd. Bilhassa Osmanllar devrinde Tokatta birok lim, air, hattat ve devlet adam yetiti. limlerden Molla Hsrev, Molla Lutfi, bn Kemal, Seyyid Ali Kuzt, emseddin Sivs, Kadzde Mehmed Thir Efendi, Kazbd, Mustafa Efendi; airlerden Melh, Hac Ysuf, Vlih, Kul Himmet, Sabh, Tlib Mehmed Dede, Kn, halk airi Nri ve seyyah Ahmed Efendi, hattat Ahmed gibi ahsiyetler rnek olarak verilebilir. Devlet adamlar arasnda Hac vaz Paa, Kemanke Mahmud Paa, Gen Mehmed Paa, Hasan Hakk Paa, Gazi Osman Paa, Mustafa Sabri Efendi ve Bekir Sami Bey nde gelenleridir. dar Yap. Osmanllar 1398de Tokat ele geirdikleri zaman nce Torumtayzde Kaya Paay, 1403te de Kutluaholu Kutlu Paay ynetici tayin ettiler. yl sonra elebi Mehmed, Kutlu Paay Amasya muhafzlna, Biarolu Hamza Beyi Tokat yneticiliine getirdi. Hamza Bey 1413te tekil edilen Rum eyaletinin ilk beylerbeyi idi ve beylerbeyilik merkezi Tokatta oturuyordu. II. Murad dneminde Balaban Paa, Ftih Sultan Mehmed devrinin balarnda Yahy Bey, Rum beylerbeyi sfatyla grev yaptlar ve Tokatta ikamet ettiler. 1455 tarihli Tahrir Defteri Tokat vilyet diye niteler. Bu devirde vilyet kelimesi sancak anlamna gelmektedir. Zira Tokat vilyeti Sivas, orum ve Tokat iine alan ok geni bir idar blgeyi kapsamaktayd. 1485 tarihli Tahrir Defterinde Tokat, Krehri ve Sivas vilyet eklinde yazldr. Bu deftere gre Tokat vilyeti sekiz nahiyeden olumaktayd: Cincife, Venk, Kazbd ve Ezinepazar, Mehedbd, Kafirni, Gelmugat, Tozanlu ve Yldz. 1520 tarihli Tahrir Defterinde (BA, TD, nr. 79, s. 1-189) Tokat sekiz nahiyeden mteekkil bir kaza olarak kaytldr (Komanat, Cincife, Venk, Tozanlu, Yldz, Kafirni, Gelmugat ve Kazbd). Bu kayt, sancak-kaza-nahiye esasna dayal Osmanl tara taksimatnn blgede uygulanmaya balandn gstermektedir. Ayrca bu tarihte Rum eyaleti merkezi Tokattan Sivasa nakledildi.

Tokat kazasnn bu yaps 1554 ve 1574 tarihli tahrir defterlerinde (BA, TD, nr. 287, s. 1-323; TK, TD, nr. 14, vr. 138b-197b) aynen muhafaza edildi. Bu dnemde Tokat, Rum eyaletinin yedi sancandan biri olan Sivas sancann nemli bir kazas idi. 1590da Kazbd ve Gelmugat nahiyelerinin kaza stats elde etmesiyle kazann nahiye says sekizden altya indi (BA, MAD, nr. 457, s. 124, 129). 1600de Cincife ve Venk, Komanat nahiyesiyle birletirildiinden Tokat kazasn oluturan nahiyelerin says drde dt (Komanat, Tozanlu, Yldz, Kafirni). 1611de Tozanlunun da kaza olmas Tokat nahiyeli kk bir kaza durumuna getirdi (BA, MAD, nr. 43, vr. 43b-46a). Kazann bu idar taksimat XVIII. yzyln ikinci yarsna kadar pek deimedi. 1772 tarihli eriyye sicilinden Tokat kazasnn Komanat, Tozanlu, Yldz, Kafirni ve Dneksebd nahiyelerinden olutuu renilmektedir. Sicil kaytlarna gre kazann bu durumu 1840 ylna kadar aynen muhafaza edildi. 1600l yllarn banda Tokat, Rum eyaletinin hazine defterdarlnn merkezi yapld. 1659da Rum Hazine Defterdarlnn kaldrlarak bu defterdarla bal muktaalarn bir voyvodaya iltizama verilmesi zerine bu defa Rum eyaleti muktaalarn stlenen voyvodalarn mal idare merkezi oldu. Bu durum muhassllk idaresinin kurulduu 1840 ylna kadar devam etti. 1840 banda Tokat kazas ile birlikte Artukbd, Kazbd, psile-arkpre kazalar bir muhassllk kabul edildi. 1842 ylna girildiinde olumsuz sonular grlen muhassllk uygulamasna lke genelinde son verilince eyaletlerde kazalarn ynetimi mdr ad verilen ve kaza ileri gelenleri arasndan seilen yneticelere brakld. Bu yeni idar deiiklikle birlikte Tokat kazas da bir mdr tarafndan idare edilmeye baland. 1842-1843 yllarnda Mehmed Aa Tokatta mdr olarak grev yapyordu. 1842-1860 arasnda Tokat kazas merkez, Komanat ve Kafirni nahiyelerinden meydana gelmekteydi. 1864 yl Vilyet Nizamnmesi ile Tokat kazas, Sivas vilyetine baland. Bu defa kaza mdr yerine kaymakam grevlendirildiinden Tokat kazas bir kaymakamn bakanlnda kaza idare meclisi tarafndan idare edilmeye baland. Kaza merkezi olarak Tokat ehrinde 1870te belediye tekilt kuruldu. Belediye meclisi bir bakan, be mmeyyiz ve bir ktipten teekkl etmekteydi. Belediye bakan mutasarrf tarafndan hkmet memurlar arasndan fahr olarak tayin edilmekteydi. 1877de Vilyet Belediye Kanununun yrrle girmesinden sonra Tokat Belediyesinin personel kadrosu geniledi. 1870te arkpre, Artukbd ve Kazbd nahiyelerinin ilvesiyle Tokat kazasnn nahiye says ten (merkez, Kafirni, Komanat) altya karld. 1878de kazann nahiye says ayn kalmakla birlikte ark-pre nahiyesi yerine Turhal nahiyesi Tokat kazasna baland. Ertesi yl Tokat, Sivas vilyeti dahilinde bir sancak merkezi oldu. Balangta bu yeni sancan kazalar Zile, Erbaa ve Niksardan ibaret iken 1908de skefsir de (Readiye) ilve edildi. Bu dnemde sancak merkezi olarak Tokat bir mutasarrfn bakanl altnda sancak idare meclisi tarafndan ynetiliyordu. Tokat, 31 Mays 1920 tarihinde Trkiye Byk Millet Meclisi cra Vekilleri Heyetinin ald bir kararla mstakil vilyet haline getirildi.

BBLYOGRAFYA

BA, TD, nr. 2, s. 3-193, 426-667; nr. 19, s. 3-102, 491-569; nr. 387, s. 431-455; nr. 772, s. 70-71; TK, TD, nr. 583, s. 21b-44b; BA, MAD, nr. 15615; Tokat eriyye Sicilleri, nr. 1, s. 175-176, 183, 265-266, 295-298, 371; nr. 2, s. 2,3, 18, 68, 90, 99, 109, 162-166; nr. 30, s. 41; nr. 52, s. 145; nr. 54, s. 11-14; nr. 56, s. 22/3; Strabon, Antik Anadolu Corafyas (Geographika: XII, XIII, XIV) (trc. Adnan Pekman), stanbul 2000, s. 45-52; bn Kemal, Tevrh-i l-i Osmn, VII, 320-325; kpaazde, Trih (Atsz), s. 168-169; Selnik, Trih (pirli), s. 153; Evliya elebi, Seyahatnme, V, 54-72; J. P. de Tournefort, Tournefort Seyahatnamesi (trc. Teoman Tundoan), stanbul 2005, II, 222-223; J. J. Morier, A Journey Through Persia, Armenia and Asia Minor to Constantinople in the Years 1808-1809, London 1812, s. 343; Salnme-i Devleti Aliyye-i Osmniye, stanbul 1284, s. 178-179; Sivas Vilyet Salnmeleri (1287), s. 52-53; (1288), s. 52-53, 115; (1300), s. 118; (1302), s. 409; (1304), s. 115; (1308), s. 139; (1321), s. 139; (1325), s. 254-255; H. J. Von Lennep, Travels in Little-Know Parts of Asia Minor, New York 1870, I, 147-148; C. Texier, Kk Asya (trc. Ali Fuad), stanbul 1340, III, 129; Cuinet, I, 705-706; Amasya Tarihi, III, 120-121; Halis Turgut Cinliolu, Osmanllar Zamannda Tokat, Tokat 1941-73, I-IV; Uzunarl, Osmanl Tarihi, I, 299; II, 229, 297; W. M. Ramsay, Anadolunun Tarihi Corafyas (trc. Mihri Pekta), stanbul 1960, s. 364-365; Sevgi Aktre, 19. Yzyl Sonunda Anadolu Kenti, Meknsal Yap zmlemesi, Ankara 1978, s. 153-161; Huricihan slamolu-nan, Dynamics of Agricultural Production, Population Growth and Urban Development: A Case Study of Areas in North-Central Anatolia, 1520-1575 (doktora tezi, 1979), University of Wisconsin, s. 219-229; Osman Turan, Seluklular Zamannda Trkiye Tarihi, stanbul 1984, s. 113, 205, 217, 275, 325; Ersal Yavi, Tokat, stanbul 1986, s. 86; Sargon Erdem, Tokat Kelimesi zerine Dnceler, Trk Tarihinde ve Trk Kltrnde Tokat Sempozyumu, 2-6 Temmuz 1986 (haz. S. Hayri Bolay v.dr.), Ankara 1987, s. 11-16; Kemal Gde, XIV. Yzylda Tokat/Eratnallar Hakimiyetinde Tokat, a.e., s. 17-22; Nazif ztrk, SelukluOsmanl Dnemi Ulam Sisteminde ve Ticaretinde Tokatn Yeri, a.e., s. 71-80; Nuriye Karayaka, Eskia Tarihinde Tokat (doktora tezi, 1988), Sosyal Bilimler Enstits, s. 26-89; Yaar Ycel, Kad Burhaneddin Ahmed ve Devleti (1344-1398), Ankara 1989, s. 200 vd.; Ahmet imirgil, Osmanl Tara Tekilatnda Tokat: 1455-1574 (doktora tezi, 1990), M Sosyal Bilimler Enstits, s. 10-27, 44-80, 259-343; Erol zvar, XVII. Yzylda Osmanl Tara Maliyesinde Deiim: Rum Hazine Defterdarlndan Tokat Voyvodalna Gei (doktora tezi, 1998), M Sosyal Bilimler Enstits, s. 37-38; Yahya Mustafa Keskin, XX. Yzylda Tokatn Sosyal ve Kltrel Yaps (doktora tezi, 1999), Sosyal Bilimler Enstits, s. 52-54, 89-112; Ali Akel, Changes in Settlement Patterns, Population and Society in North Central Anatolia: A Case Study of the District of Tokat: 1574-1643 (doktora tezi, 1999), University of Manchester, s. 40-41, 74-80, 148-154; a.mlf., Tanzimat Dneminde Tokat Kazasnn dari ve Nfus Yapsndaki Deiiklikler (1839-1880), Sosyal Bilimler Dergisi, XXVII/2, Sivas 2003, s. 254-255; a.mlf., Tokat Sancann dari Durumu ve Nfus Yaps (1880-1907), Frat niversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, XIV/2, Elaz 2004, s. 331-359; zdemir Koak, M.. II. ve I. Bin Yllarda Orta Karadeniz Blgesinin Jeopolitik ve Sosyopolitik Yaps (doktora tezi, 2000), Sosyal Bilimler Enstits, s. 65-69, 73-75; Mehmet Gen, Osmanl mparatorluunda Devlet ve Ekonomi, stanbul 2000, s. 272-292; Serhan Sunay, Tokat ehir-ii Hanlar (yksek lisans tezi, 2003), A Sosyal Bilimler Enstits, s. 17-79; brahim Aykun, Tokattaki Ermeni Hnak Cemiyeti ve Faaliyetleri (1893-1894), Ermeni Aratrmalar: 1. Trkiye Kongresi Bildirileri (haz. enol Kantarc v.dr.), Ankara 2003, I, 503-516; Mehmet Beirli, Orta Karadeniz Kentleri Tarihi I: Tokat (1771-1853), Tokat 2005; H. Gregorie, Dazmana est bien Dazimon, Byzantion, X, Bruxelles 1935, s. 760-763; P. Wittek, Bizansllardan Trklere Geen Yer

Adlar (trc. Mihin Eren), Seluklu Aratrmalar Dergisi, I, Ankara 1969, s. 232; lhan ahinFeridun Emecen, XV. Asrn kinci Yarsnda Tokat Esnaf, Osm.Ar., sy. 7-8 (1988), s. 287-308; Kmsl-alm, III, 1692; Mkrimin H. Yinan, Dnimendliler, A, III, 468-469; Tayyip Gkbilgin, Tokat, A, XII, 401-412; M. Bazin, okat, EI (ng.), X, 558-559. Ali Akel MMAR. Dnimendli Dnemi. Dnimendliler ehre hkim olduktan sonra nce kale iinde yerlemekle birlikte kale iinden gnmze ulaan bir eser yoktur. Kalenin kuzeydou eteklerinde ina edilen ve XII. yzyln ilk eyreine tarihlenen Garipler Camiinin kareye yakn dikdrtgen bir plan olup ortada kare kesitli drt pye ve aralarda yer alan drt stunun tad 7,50 m. apnda bir merkez kubbe ile rtldr. Cami meknnda ikinci kubbe giriin hemen sanda bulunan hnkr mahfilini rtmektedir. Yap eitli dnemlerde grd onarmlar sebebiyle mimari zelliklerini byk lde kaybetmi olmakla beraber plan kuruluuyla Karahanllarn ayn yllara ait olduu anlalan Buhara yaknndaki Hezre Kla Camiinden izler tamaktadr (bk. GARPLER CAM). Yabasan Medresesi kalenin gney eteklerinde yer alr. Tokat Mzesindeki yapya ait bir kitbe 645 (1247) tarihini vermektedir ki bu tarih yapnn inas iin ge bir tarih olduundan baz aratrmaclar kitbede bir yazm hatas bulunduunu ve tarihin 546 (1151) olmas gerektiini dnmtr. Baz aratrmaclar da sz konusu kitbenin bir tamiri gsterdiini ne srer. Yabasan Medresesi kuzey kanat zerindeki giri eyvanyla birlikte eyvanldr. Yapnn 13,90 14,20 m. llerindeki avlusu ortas ak geni bir kubbe ile rtlmtr. Avlunun etrafnda tamam beik tonoz rtl, lleri birbirinden farkl odalar sralanr. Medrese kapal avlulu plan kuruluuyla ilk uygulamas Busrda (Suriye) Gmtegin Medresesinde grlen emann Anadoludaki ilk iki rneinden biridir. Anadolu Seluklu Dnemi. Kale dnda younlaan imar faaliyetleriyle kentsel dokunun ekillenmeye balad bir dnemdir. Tokat ay ile snrlanan alanda ehir cami, medrese, kmbettrbe, hamam, kpr gibi yaplarla donatlrken dnemin ne kan yap tr tekkeler ve zviyelerdir. Bu dneme ait bilinen tek ibadet yaps ulucamidir. Caminin giri akl zerinde yer alan iki satrlk sls kitbe Sultan IV. Mehmed devrindeki onarma aittir. Mihraba dik sahndan oluan dikdrtgen planl yapnn st rts kalem ii bezemeli ahap tavan biiminde dzenlenmi, yapnn kuzey cephesi kalenin yer ald tepenin yamacna yaslanmtr. Dou ve bat cephelerinde grlen iki ayr revak dzenlemesi, caminin ina edildii alann dou-bat istikametinde eimli bir arazi yapsna sahip olmas sebebiyle topografik artlardan kaynaklanan bir zorunluluktur. Ahap st rtde ve destek sistemini meydana getiren unsurlarn yzeyinde XVII. yzyln slbuna uygun kalem ii bezemeler vardr. Devrin nemli eitim ve salk kurulularndan Munddin Sleyman Pervne Tp Medresesi ve Drifs (Gkmedrese) yaygn kanaate gre 1275 ylnda yaplmtr. Takapda kitbe yerinin bo braklmas, Sleyman Pervnenin ihanet phesiyle lhanllar tarafndan idam zerine ina ettirdii yaplardaki kitbelerin kaznd veya yok edildii eklinde aklanmaktadr. Gkmedrese ift eksenli, iki avlu zerine kanattan oluan iki katl yapsyla bir ifte medrese rnei verir. 1926

ylnda mze haline getirilen medrese blmnn ortasnda iki eyvanl dikdrtgen avlu kuzey, gney ve bat olmak zere ynden iki katl revak sistemiyle evrilmitir. Gnmzde yol seviyesinin bir hayli altnda kalan medreseye dou cephesinde yer alan antsal bir kapdan girilir. Yapnn kuzey cephesi drif ile btnleirken gney cephesi biri ortada, dier ikisi kelerde payanda ile desteklenmitir (bk. GKMEDRESE). Tokattaki mezar yaplar mstakil veya baka bir yapyla (tekke veya mescid) btnlemi halde iki ayr grup oluturur. Kitbesine gre 631 (1234) ylnda ina edilen Ebl-Ksm- Ts Trbesi kare plan kuruluuna sahiptir. st rts iten kubbe, dtan klh eklinde olan trbede giri aklnn bulunduu, sokaa bakan cephe son derece sade ve iddiaszdr. Ancak yola bakan gney cephesi, ie doru ekilmi dikdrtgen pencere aklklar ve pencere alnlklarndaki ini sslemelerle olduka gsterilidir (bk. EBl-KSIM- TS TRBES). Dier bir yapyla btnlemi kmbet rnei olarak 649 (1251) tarihli Sefer Paa Kmbeti mescid ve trbe iki blm halinde dzenlenmi, ancak mescid ksm gnmze ulamamtr. Defin odas ve ziyaretgh ksmlarndan meydana gelen kare planl kmbette cephelerin kesitii st keler geni yzeyler halinde pahlanarak st rtnn oturtulaca sekizgen form elde edilmitir. Kmbetin st rts dnemin mimari geleneklerine uygun olarak iten kubbe, dtan okgen klh biimindedir. ehir ve evresinde gelien Trk mimarisinin en zgn yap tr hi phesiz tarikat yaplardr. Siyas ve itima artlarn ortaya kard bu yaplar plan ve mimari kurulularyla Osmanl dnemindeki tabhneli camilerin ncleri saylr. Halef Sultan Tekkesi (691/1292) meknlarn bir arada tasarland, dzgn olmayan dikdrtgen planl bir yapdr. Bat cephesinde yer alan takapdan dikdrtgen hole girilir. Giri holnn sanda yer alan kap mescid meknna geii salar. Mescid meknnn gneyinde trbe bulunur; yapnn gneybat kesini tekil eden bu meknn biri mescid, dieri tonozlu eyvana alan iki kaps vardr. Giri holnn karsndaki dier bir kapdan st rts kubbe ve tonoz eklinde dzenlenmi ana mekna geilir. Tekkenin kuzey kanadnda lleri birbirinden farkl oda yer almaktadr. Bu odalardan ikisi birer kap ile giri holne alrken kuzeydou kesindeki nc oda kubbeli ana mekna almaktadr. Gyseddin II. Mesudun 687 (1288) ylnda ina ettirdii Eb ems Hankah, Osmanllar dneminde Vezir Ahmed Paa tarafndan esasl biimde onarld iin kaytlara Ahmed Paa Mescidi ve Trbesi diye gemitir. Kare planl ana yap ktlesi kubbeli bir sofa, gney ynnde sofaya byk bir kemerle balanan eyvan, bat kanadnda biri kubbe ile rtl trbe olmak zere iki mekna sahiptir ve dou ynnde 5,30 m. kadar subasman seviyesinde devam eden bir blm vardr. Yapyla ilgili baz eski planlarda dou ynnde de bat kanadna simetrik iki oda bulunmakla beraber XIX. yzyla ait resimlerde yapnn gneydou kesinde bir mekn grlmemektedir. Yapya kuzey cephesindeki bask yay kemerli kapdan girilir. ehir merkezine en uzak konumda olan eyh Meknn Zviyesi XIII. yzyla tarihlenmektedir. Zviye, mescid ve trbeden meydana gelen bu yapda meknlar L dzeninde konumlanmtr; yapya gney ynndeki kemerli bir kapdan girilir. Dou-bat ekseninde yerletirilen zviye ve mescid dikdrtgen formundadr. Mescid mekn beik tonoz, zviye ise kubbe-tonoz dzeninde bir st rtye sahiptir. Gneybatda Lnin ksa kolunu oluturan trbenin iki kapsndan biri zviyeye geii salarken dieri dou cephesinde darya alr. eyh Meknn Zviyesinde trbe ve beik tonozlu blmlerin i mekn duvarlarn kaplayan mavi, patlcan moru ve siyah inilerden gnmze hibir iz

kalmamtr. Anadoluda kervan ticaretinin en youn olduu blgelerden biri olan Tokat ve evresinde ok sayda kervansarayn yan sra kprler de ina edilmitir. Amasyadan gelen ve Sivas istikametine devam eden kervan yolunun Yeilrmak zerinden gemesi iin biri Pazarda, dieri Tokatta iki kpr yaplmtr. Tokatn kuzeyinde yer alan Hdrlk Kprs, be satrlk sls kitbesine gre 648 (1250) ylnda Pervne Seyfeddin Hamd b. Ebl Ksm- Ts tarafndan ina ettirilmi olup mimar Baheddin Mehmed b. Ferecdir. Be gzl olarak ina edilen 151 m. uzunluundaki kprnn genilii 7,40 metredir ve iki kenarnda korkuluklar vardr. lhanl Dnemi. Bu dnemde mescid, trbe ve tekke gibi belirli yap trlerinde eserler verilmitir. Bu eserlerin, Amasya ve Erzurum gibi ehirlerde bulunan dnemin dier yaplar ile karlatrldnda daha yaln ve iddiasz olduu grlr. Nreddin b. Sentimur Trbesi douya bakan pencere akl zerindeki ina kitbesine gre 713 (1313) ylnda ina edilmi, kare plan zerine krk pramidal klh biimli st rtsyle zgn bir uygulamadr. Yapnn giri aklnn gney cephesi zerinde yer almasna ramen dou cephesinin daha zenle ilenmesi bu cephenin yola bakmasndan dolaydr. Bu cephedeki pencere akl zerinde Firdevsden bir beyit yazldr (bk. NREDDN b. SENTMUR TRBES). lhanl dneminde ina edilen tarikat yaplarndan Acepir Tekkesinin sadece emesi gnmze ularken ehrin gneydousunda mevcut Abdullah b. Muhy Zviyesi yapld dnemde ehrin bu yndeki snrn oluturmaktayd. Tabhneli emaya sahip zviyenin batsnda geiin kap ile saland dzgn olmayan dikdrtgen planl bir mekn, devamnda kare planl trbe yaps yer alr. Bat cephesinde pencere zerindeki kitbesine gre 717 (1317) ylnda ina edilmitir. Zviyenin plan ve mimarisi zaman iinde neredeyse tmyle deimi, yeni meknlar eklenmi ve baka yaplarla kuatlmtr. Bu sebeple yapnn zgn mimarisini tanmlayabilmek mmkn deildir. Osmanl Dnemi. Sulusokak semtinde Seluklu devrinden kalma bir ulucami bulunmasna ramen ayn semte XV. yzyln ilk eyreine tarihlenen ve Takyeciler Camii adyla bilinen ikinci ulucami ina edilmitir. Ortada drt bamsz destek zerine atlan kemerlerin tad dokuz kubbeyle rtl yap Edirne Eskicamii ile benzer bir plan kuruluuna sahiptir. Yapya bat cephesi zerindeki basit bir kap aklndan girilir. Giri aklnn yer ald cephe nnde adrvan da iine alan 1312 (1894-95) tarihli bir dzenleme grlr. XV. yzyl balarnda Tokat aynn kar kysna ina edilen Hamza Bey Mescid-Zviyesi tabhneli bir yap olup gnmze ulamayan trbe ve hankahla bir klliye zellii gstermekteydi. Yap vakfiye ieriine sahip ina kitbesiyle de ayrca nemlidir. Yapnn inas bu blgedeki iskn faaliyetleri iin bir ekirdek oluturmu ve yzyln sonuna gelmeden hemen yaknnda Tokatn ilk byk klliye kuruluu olan Hatuniye Klliyesi yaplmtr. Cami cmle kaps zerinde yer alan ina kitbesine gre bu klliye de 890 (1485) ylnda Sultan II. Bayezid tarafndan annesi Glbahar Hatun adna yaptrlmtr. Cami, medrese ve imaretten meydana gelen klliyenin U planl medresesi zamanmza intikal etmemi, imareti ise yakn zamanda onarm grmtr. Meydan Camii adyla tannan ve btnyle kesme tatan ina edilen cami tabhneli bir yap olup kuzeyinde be blml son cemaat yeri bulunmaktadr. Hatuniye Klliyesi, II. Bayezid dneminin dier klliyelerinde olduu gibi nehir veya yol eksen alnarak kendi iinde paralel dzenlemeye sahip bir kurulu zellii gsterir (bk. MEYDAN CAM). Osmanl dneminde klliye leinde yap faaliyetlerinin ehirdeki en nemli rnei Temerrd Ali Paa tarafndan yaptrlan Ali

Paa Klliyesidir. 980 (1572-73) yllarna tarihlenen klliye cami, trbe ve yol ar konumlanan ifte hamamdan olumaktadr. Kuzey cephesi nnde yedi blml son cemaat yeri bulunan yap 11,50 m. apnda bir kubbeyle rtldr. Kubbeyi tayan duvar pyeleriyle Ali Paa Camii, Mimar Sinann sekiz destekli cami planlamasnn varyasyonlar olan stanbul Silivrikap Hadm brhim Paa Camii, Tekirda Rstem Paa Camii gibi yaplarla ayn grupta deerlendirilmesi gereken bir rnektir. Caminin avlusunda kuzeybat ynnde yer alan kare planl trbe nnde bir giri revak bulunmaktadr. Kubbeli trbe yaps da cami ve hamam gibi muntazam kesme tala ina edilmitir (bk. AL PAA CAM). Osmanl dneminde bir yandan yeni merkezler kurmak iin klliyeler tesis edilirken bir yandan da ileve dnk, cami ve mescid leinde mstakil yaplar ina edilmitir. Rstem elebi Camii (XV. yzyl), Kad Hasan Mescidi (XV. yzyl), Hac vaz Paa Mescidi (XV. yzyl), Hac Turhan Mescidi (878/1473), Mahmud Paa Camii (XVII. yzyl) rneklerinde olduu gibi bu cami ve mescidlerin bir ksm eitli plan kurulularyla bulunduklar mahallenin temel esi durumundadr. Bir ksm da ehrin ticar dokusuna dahildir ve ehirde faaliyet gsteren eitli esnaf gruplar tarafndan yaptrlmtr. Lonca mescidleri olarak tanmlanabilecek bu tr yaplar yapy ina ettiren esnaf grubunun adyla anlmaktadr. Kazanclar Mescidi (924/1518) ve Dabaklar Mescidi (onarm 1276/1859) bu trden yaplardr. Tokat, zellikle XVI. yzyldan itibaren Anadolunun nemli ticaret ve retim merkezlerinden biri olmutur. Bilhassa Sulusokak semti ticaret yaplarnn youn biimde topland yerdir ve bu ticar dokunun kalbi XVI. yzyla tarihlenen bedestendir. Dokuz blml, dokuz kubbeli plan kuruluuna sahip bedestene gney ve kuzey cephesinde yer alan kaplardan girilir. Yapnn dou ve bat cepheleri boyunca uzun dikdrtgen planl arasta-ar birimleri dorudan yola alan kaplar dnda karlkl kaplarla bedestene de balanr. Bedestenin gneydousunda yer alan Deveci (Develik) Han XVII. yzyla tarihlenmekte ve ahr meknlar ile konaklama ilevine dnk bir ehir han olduu anlalmaktadr. ki kat zerine dikdrtgen planl hann ortasnda bir avlu vardr. Harap durumdaki yapnn avlusunda revak sistemi byk lde kmekle birlikte kalan izler drt ynden iki katl revaklarla evrildiini gstermektedir. Dousunda ayr bir blm halinde ahr meknlarnn yer ald hann yola bakan kuzey cephesinde dkknlar bulunmaktadr. Ayn semtteki dier hanlar ise ya tamamen yklm ya da zelliklerini kaybedip sadece ana beden duvarlaryla gnmze ulamtr. Tokatta XVI-XVIII. yzyllar arasnda ina edilen hanlarn pek ou zamanmza intikal etmemitir. Gnmze ulaabilenler arasnda en iyi durumda olanlardan biri Voyvoda Handr. 1626-1632 yllar arasna tarihlenen yap iki katldr. Ortasnda yapnn genel plan kuruluuna bal ekilde dzgn olmayan dikdrtgen bir avlusu vardr ve avlu alt katta iki ynden, st katta ise drt ynden revaklarla evrilmitir. Yapya dou cephesindeki antsal kapdan girilir. Giri koridoru zerindeki ikinci kat mekn kubbeli olup dou ynnde cepheden da taarak konsollar stne oturtulmutur. Yapnn gney ve bat cepheleri sar duvarlar halinde dzenlenirken yola bakan dou cephesiyle kuzey cephesinde dkknlar yer almtr. Salam ekilde bugne kadar gelebilen hanlardan bir dieri Gaziolu Handr. Voyvoda Hannn gneybatsnda yer alan yap iki katldr ve giri aklnn kuzey cephesi boyunca dkknlar sralanr. Dier cepheleri baka yaplarla kuatlm olan hann dikdrtgen avlusu ahap konstrksiyonlu bir revak sistemiyle drt ynden evrilmitir. Yakn zamana kadar yazmaclar tarafndan kullanlan yap gnmzde tamamen boaltlmtr ve harap vaziyettedir.

Tokatta Osmanl dnemi imar faaliyetleri mevlevhne (bk. TOKAT MEVLEVHNES), sivil konut yaplar (mesel bk. LATFOLU KONAI) ve saat kulesi gibi rneklerle son dnemlere kadar devam etmitir. zellikle saat kulesi belirli bir dneme zg oluu ve antsal mimarisiyle nemli bir rnektir. 1901 ylnda II. Abdlhamidin 25. saltanat ylnda ina edilen muvakkithne kare kaide zerinde sekizgen gvdeye sahiptir.

BBLYOGRAFYA

Evliya elebi, Seyahatnme, V, 54-66; smail Hakk Uzunarl, Kitbeler, stanbul 1345/1927, I, 157; A. Gabriel, Monuments turcs dAnatolie, Paris 1934, II, 75-109; Nazmi Sevgen, Anadolu Kaleleri, Ankara 1959, s. 314-318; Feridun Akozan, Trk Hanlar ve Kervansaraylar, Trk Sanat Tarihi Aratrma ve ncelemeleri, stanbul 1963, I, 133-167; Metin Szen, Anadoluda Eyvan Tipi Trbeler, Anadolu Sanat Aratrmalar, stanbul 1968, I, 195; a.mlf., Anadolu Medreseleri, stanbul 1970, s. 213; Aptullah Kuran, Anadolu Medreseleri, Ankara 1969, s. 11, 96; Ayverdi, Osmanl Mimrsi II, s. 201, 205, 379, 530; a.mlf., Osmanl Mimrsi IV, s. 860; Cevdet ulpan, Trk Ta Kprleri, Ankara 1975, s. 62; Doan Kuban, Anadolu Trk Mimarisinin Kaynak ve Sorunlar, stanbul 1975, s. 57-100; a.mlf., Anadolu-Trk ehri Tarihi Gelimesi, Sosyal ve Fiziki zellikleri zerinde Baz Gelimeler, VD, VII (1968), s. 53-75; Gnl Cantay, Zileli Emin Ustann Bilinmeyen ki Eseri, Bedrettin Cmerte Armaan, Ankara 1980, s. 497-507; a.mlf., Anadolu Seluklu ve Osmanl Darifalar, Ankara 1992, s. 61; Yksel, Osmanl Mimrsi V, s. 380; Mustafa Bilge, lk Osmanl Medreseleri, stanbul 1984, s. 196; Mustafa Cezar, Tipik Yaplaryla Osmanl ehirciliinde ar ve Klasik Dnem mar Sistemi, stanbul 1985, s. 282-283; Orhan Cezmi Tuncer, Anadolu Kmbetleri: I Seluklu Dnemi, Ankara 1986, s. 193-198, 246-251; Semra gel, Ortaa erevesinde Anadolu Seluklu Sanat, Malazgirt Armaan, Ankara 1987, s. 131-138; Nazif ztrk, Seluklu-Osmanl Ulam Sisteminde ve Ticaretinde Tokatn Yeri, Trk Tarihinde ve Trk Kltrnde Tokat Sempozyumu: 2-6 Temmuz 1986 (haz. S. Hayri Bolay v.dr.), Ankara 1987, s. 71-80; Beyhan Karamaaral, eyh Meknun Trbesindeki Sgrafittolar, a.e., s. 419-426; Sedat Emir, Erken Osmanl Mimarlnda ok levli Yaplar: Kentsel Kolonizasyon Yaplar Olarak Zviyeler, stanbul 1994, I; In Aksulu, Tokat Deveci Han, 9. Milletleraras Trk Sanatlar Kongresi: Bildiriler, Ankara 1995, s. 65-78; Semavi Eyice, lk Osmanl Devrinin Din, tima Bir Messesesi: Zviyeler ve Zviyeli Camiler, FM, XXIII/1-2 (1963), s. 1-80; Olu Ark, Erken Devir Anadolu Trk Mimarisinde Trbe Biimleri, Anadolu: Anatolia, XI, Ankara 1969, s. 51, 142, 144; Tanju Cantay, Bir KuzeyBat Anadolu Gezisinden Notlar, STY, VII (1976-77), s. 21-40. Nuri Segin Bugnk Tokat. Osmanl Devletinin son zamanlarnda Sivas vilyetine bal bir sancak merkezi, Mondros Mtarekesi dneminde (1918-1920) bamsz bir mutasarrflk merkezi olan Tokat ehri Cumhuriyet devrine il merkezi halinde girmiti. Fakat bu il merkezi, Seluklu ve Osmanl dnemindeki byk ticar nemini kaybetmi kk bir ehir durumundayd. Cumhuriyet devrinin ilk nfus saymnda

(1927) ehirde 20.430 nfus kaydedilmiti. Orta Karadeniz kylarn ve Dou Anadolunun nemli merkezlerine balayan yolla bat-dou istikametinde nemli ticaret yolunun kesime noktasnda yer alan ve gemiteki ticaret ehri olma zelliini bu coraf konumundan alan Tokat asl gelimesini Cumhuriyet dneminde kazand. Bu gelime 1950 ylna kadar yava bir ekilde seyretti ve nfusu 1950 ylna kadar arada baz dler gstererek (1945 saymnda olduu gibi) hemen hemen ayn seviyede kald: 1935 saymnda 21.260, 1940ta 21.447, 1945te 20.078, 1950de 21.660. 1950 ylna kadar kk bir Anadolu ehri durumunda olan ve sadece 400 hektarlk bir alan kaplayan Tokat alan zerinde de fazla yaygnlamamt. Bu alan iinde elli bir mahalleye dalm vaziyette 3900 eve sahipti (Belediyeler Yll, III, 558). Tokatn eski mahalleleri, ehrin batsnda 750 m. ykseklikteki Hisar tepesinde bulunan tarih kalenin (Dokeia Kalesi) dou ve gney eteklerinde yarm ay eklinde uzanyor, dar sokakl ve eimli olan bu kesimden (Cmi-i Kebr mahallesi) balayan ehir ortasndaki Cumhuriyet Meydanna kadar iniyor, bu meydann yaknndan geen ve ehre girmeden nce yukar kesimindeki ad Kzlini deresi olan Behzat deresinin (gney-kuzey dorultusunda akan bu dere, o dnemdeki kk ehrin 4,5 km. kuzeyinden geen, fakat gnmzde kuzeye doru byyen ehrin iinde kalan Yeilrmaka karr) sa yakasna da (dou kys) geiyor, derenin bu yakasndaki Gjgj da eteklerindeki mahallelerle (Tabakhane mahallesi gibi) devam ediyordu. Behzat deresinin ak istikametinde dar bir vadi iinde gney-kuzey dorultusunda uzanan ehir gneyde gevek dokulu bir mahalle olan Devegrmez mahallesinden balyor, kuzeyde en fazla o dnemdeki ortaokul (gnmzde Gazi Osman Paa Lisesi) civarna kadar uzanyordu. Bundan daha kuzeydeki alanlarda stadyum, eski meteoroloji binas, vali kona gibi (sonraki dnemlerde bir sre ocuk yuvas olarak kullanlan bina) kamuya ait birka bina arasnda sonraki yllarda dolacak olan boluklar brakmak suretiyle Yeilrmak (bu kesimde halkn verdii isimle Tozanl ay) zerindeki tarih kprye doru uzanyordu; fakat henz Yeilrmakn kuzeyine gemiyordu. ehir alannn ve nfusun 1950 ylna kadar snrl kalmasnn sebepleri arasnda I. ve II. Dnya savalarnn dier Anadolu ehirlerinde de grlen olumsuz etkilerinden sz edilebilir. Fakat bu, ekonomik anlamda kendini gsteren ve ehrin gelimesini frenleyen dolayl etkidir. Sz konusu dnemde Tokatn gelimesini engelleyen asl nemli sebepler ehrin mruz kald doal fetlerdir. Bunlar arasnda 1919 ylndaki yangn, bir dnem Tokatla deta zdelemi olan sel felketleri (1943, 1946, 1949 ve 1952) ve ehri geni lde etkileyen deprem felketleri saylabilir. Tokat, deprem zararlarnn en byn 26-27 Aralk 1939 gecesi vuku bulan Erzincan depreminde grd. Bu depremde harap olan ok sayda evle birlikte ehrin nemli binalarndan halkevi, Ziraat Bankas, ehrin tek sinemas tamamen ykld; belediye binas hasar grd, nemli tarih eserlerden Ali Paa ve Meydan (Hatuniye) camilerinin birer kubbesi kt. Depremin yaralar henz sarlmamken 1943 ylnn Kasm aynda meydana gelen Erbaa depremi Tokatta da hasarlar meydana getirdi ve Meydan Camiini 1953 ylna kadar ibadete kapal kalacak durumda brakt (Yavi, s. 73). Cumhuriyetin balarndaki dnemde Anadolu ehirlerinin gelimesinde byk pay olan demiryolu ebekesinin Sivas-Samsun hattnn Tokat ehrine uramayp 45 km. uzaklktaki Turhaldan gemesi de Tokat ehrinin gelimesini engelleyen faktrler arasnda saylabilir. Trkiyenin 1950den sonraki ulam politikalarnda karayolu ulamna arlk verilmesi, bu arada Tokattan geen Samsun-Sivas karayolunun iyi bir dzeye ulatrlmas Tokatn gelime hzn arttrmasna vesile oldu. lk defa 1955 saymnda 25.000i aan nfusu (26.661) 1960 ylnda 30.000i de at (32.654). Bu gelimeler srasnda ehrin ana ekseninde bir deiiklik meydana geldi. Gemi yzyllarda ehrin en nemli ekseni (prestij ekseni) bat-dou dorultulu Sulusokak iken sonradan gney-kuzey dorultulu eksen

Tokatn prestij ekseni durumuna geti. Bu da gney-kuzey dorultulu ana cadde 1960l yllarn bana kadar kabaca gney-kuzey dorultulu olan, fakat aslnda kavisli bir ekilde Saathane Meydan ile Gkmedresenin yaknna kadar uzanan Behzat caddesiyle temsil ediliyordu. 1960l yllarn banda alan Gaziosmanpaa Bulvar devreye girdi ve 1967de yaplan ehrin yeni imar planna gre ehri gney-kuzey dorultusunda kesen ana eksen evresindeki younlama artt. Bu ekilde prestij ekseninin gney-kuzey dorultulu eksenlere kaymas (nceleri Behzat caddesi, imdi Gaziosmanpaa Bulvar), yani prestij ekseninin yn deitirmi olmas Trkiye ehirlerinde sadece Tokatta grlen bir durumdur. Zira ehirlerin prestij eksenleri gemiteki dorultularn gnmzde de korumaktadr. Gney-kuzey dorultusunda bymeye devam eden Tokat ehri 1970li yllara gelindiinde Yeilrmak kysna dayand ve eski doku ile Yeilrmak arasnda seyrek bir ekilde yaylan kamu binalarnn aras doldu. Nfusu 1970te 40.000i at (44.110) ve 1975 saymnda 50.000e yaklat (48.598). Yksekte olan mahalleleri 700-710 m. rakmnda olan ehrin en alak kesimleri 600 metrenin altna indi. Kuzeye doru genileme, 1970li yllarn sonundan itibaren balayan ve 1980li yllarda hzlanan bir ivmeyle Yeilrmakn kuzey yakasna da srad ve bu kesimde Altyzevler adl modern bir semtle baka mahalleler kuruldu. Aslnda 1948de yaplan ehrin ikinci imar plannda Yeilrmakn kar yakasnn (sa kys) yerleime almas ngrlmt. Ancak 1949daki sel baskn bu kesimdeki yerlemeyi 1980li yllara kadar erteledi. 1980de nfusu 60.000i aan Tokat ehri 1990da 80.000 nfusu (83.059), 2000de ise 100.000 nfusu geti (113.100). 2010 ylnda yaplan nfus saymna gre ehrin nfusu 140.000e yaklat (136.595). Gnmzde Tokat nemli bir ticaret ehri olduu gibi sigara, imento, tekstil, meyve suyu, st, yem, tula, plastik, lastik, arap sanayii gibi eitli sanayi kollarn barndran bir ehirdir. Ayrca ehirde ve evresindeki eitli tarih eserleri, restore edilmi hanlar ve konaklar, geleneksel el sanat rnlerini (bakr, yazma gibi) grmeye gelenlerin tercih ettii bir turizm merkezi olarak nem kazanmaya devam etmektedir. 1992de kurulan Gaziosmanpaa niversitesi Tokata yeni bir canllk kazandrd. Tokat ehrinin merkez olduu Tokat ili Sivas, Yozgat, Amasya, Samsun ve Ordu illeriyle evrilmitir. Merkez ileden baka Almus, Artova, Baiftlik, Erbaa, Niksar, Pazar, Readiye, Sulusaray, Turhal, Yeilyurt ve Zile adl on bir ileye ayrlr. 9958 km geniliindeki Tokat ilinin snrlar iinde 2010 yl saymna gre 617.802 kii yayordu, nfus younluu ise altm iki idi. Diyanet leri Bakanlna ait 2007 yl istatistiklerine gre Tokatta il ve ile merkezlerinde 309, kasabalarda 158 ve kylerde 641 olmak zere toplam 1108 cami bulunmaktadr. l merkezindeki cami says 98dir.

BBLYOGRAFYA

Ferit Acunsal, Gereklerin Diliyle Tokat, stanbul 1947; Belediyeler Yll, Ankara 1950, III, 557568; Erdoan Tamer-Sadrettin Mftolu, Altn Yllarnda Tokat, Ankara 1986; Ersal Yavi, Tokat, stanbul 1986, s. 73; Sargon Erdem, Tokat Kelimesi zerine Dnceler, Trk Tarihinde ve Trk Kltrnde Tokat Sempozyumu: 2-6 Temmuz 1986 (haz. S. Hayri Bolay v.dr.), Ankara 1987, s. 11-

16; idem nal, ehir Corafyas Asndan Tokat, Erzurum 2005; Hsamettin Peker, Tokat ve Amasya evresinde Su ve Orman Mnasebetleri ve Bunlara Gre Alnmas Lazm Gelen Tedbirler, Orman Fakltesi Dergisi, seri B: VI/1, stanbul 1956, s. 80-93; Tokat, A, XII/1, s. 400-401; Metin Tuncel, Yeil-Irmak, a.e., XIII, 400-401; Marcel Bazin, Toat, EI (Fr.), X, 600-601. Metin Tuncel

TOKAT MEVLEVHNES
Tokatta XVIII. yzylda kurulan Mevlev tekkesi. Menbl-rifnde anlatldna gre Seluklu Veziri Munddin Sleyman Pervne, Konyada iken intisap ettii Fahreddn-i Irkyi Tokata davet etmi ve burada kendisi iin bir hankah yaptrmt. XIV. yzylda da Sultan Veled ve Ulu rif elebi tarafndan Tokata halifeler gnderilmitir. Bu tarihlerden itibaren Tokatta Mevlevlik yaygnlat ve birka mevlevhne ina edildii halde gnmze yalnz XVIII. yzylda kurulan, Tokat merkez Soukpnar mahallesinde Bey soka ile Eski Hkmet ve Beyhamam sokaklar arasnda bulunan mevlevhne ulamtr. II. Mehmed dnemi balarnda tutulmu olan 859 (1455) tarihli Tahrir Defterinden Tokatta bir hankah Mevlev ve otuz iki hnelik Mevlevhne mahallesi bulunduu renilmekte, fakat 1472de Uzun Hasann Tokat zerine gnderdii ordunun ni hcumuyla ehrin batan baa tahrip edilmesi yznden 890 (1485) tarihli tahrirde Mevlevhne mahallesinin sekiz hneye dt ve 925teki (1519) Mahalle-i Hoca brhim nm- dger Mevlevhne kaydndan Mevlevhne mahallesinin isminin deitirildii anlalmaktadr. Nitekim Tokat merkez kazasna ait 984 (1576) tarihli vakf kaytlar arasnda mevlevhneye rastlanmamaktadr. 1066da (1656) Tokattan geen Evliya elebi, usta neyzenler eliinde haftada iki gn yin yaplan Tokat Mevlevhnesinden Beikta Mevlevhnesi derecesinde gelimi nemli bir Mevlev tekkesi diye bahsetmektedir. Evliya elebiye gre I. Ahmedin veziri olan Muslu Aa, Mevlevler iin bir vakf kurmu ve kendi konann bulunduu geni arazinin bir ksmna bu mevlevhneyi ina ettirmitir. Asl vakfiyesi henz bulunmamakla birlikte Tokat Mevlevhnesinin son eyhi Mehmed Hdi Dede Efendinin Konya elebisine yazd 1911 tarihli mektupta mevlevhnenin 1048de (1638) Muslu Aa namndaki Tokatl bir zat tarafndan tesis edildiinden ve Menevnin ilk msrana ebced hesabyla drlen tarihi belirten, Muslu Aa shte n tekyer Mevlevyn t ibdet mkoned/Goft Mevln zi-p-i trihe: Binev ez ney n hikyet mkoned beyitlerinin tekkede bulunan bir kitbe zerinde bulunduundan bahsetmektedir. Ancak Evliya elebinin I. Ahmedin veziri olduunu belirttii Muslu Aa resm kaytlarda, mesel Tokat eriyye Sicilleri Arivinde yenieri aas diye kaytldr. 1115 (1703) tarihli hccete gre Muslu Aann yaptrd mevlevhne zamanla yklm ve yalnz arsas kalm, meihatta bulunan Mderris Mehmed Efendi b. Dni Ali Efendi mevlevhneyi tekrar ina ettirmitir. 1792de Tokat byk bir yangn geirmitir. Mevcut semhneyi ieren ana binann, tad Osmanl barok-ampir/empire mimari unsurlarndan XIX. yzyln ilk eyreine tarihlendirilebildii iin bu yangndan sonra yenilendii tahmin edilmektedir. Plan tipi ve baz tavan sslemelerinden XVIII. yzyln son eyreine tarihlendirilen mevlevhnenin merutas ve Muslu Aa Kona olarak bilinen harem byk ihtimalle bu tarihte de bir onarm grmtr. Tokat Mevlevhnesi meihatnda bulunan postniinler unlardr: Ramazan Dede Efendi (1048/1638 civarnda), Tlib eyh Mehmed Dede Efendi, Mderris eyh Mehmed Efendi b. Dni Ali Efendi, Abdlahad Dede Efendi, Hseyin Dede Efendi b. Abdlahad Dede, Seyyid Osman Dede Efendi b. Hseyin Dede Efendi, Hfz Mehmed Emin Dede Efendi b. Hseyin Dede, Hasan Dede Efendi b.

Hfz Mehmed Dede Efendi, Mehmed Emin Dede Efendi b. Hasan Dede, Ali Rza Dede Efendi b. Hasan Dede, Mehmed Hdi Dede Efendi b. Ali Rz Dede ve Abdlhdi (Ergin) Dede Efendi b. Mehmed Hdi Dede (. 1941). Gnmzde Seyyid Osman, Hfz Mehmed Emin ve Mehmed Emin Dede efendilerin mezar talar mevlevhnenin arka bahesinde bulunmaktadr. Tekkeler kapatldktan sonra 1934 ylnda Vakflar Genel Mdrl tarafndan tescil edilen mevlevhne ana binasna el konulmu ve Muslu Aa Kona son eyh ailesine braklmtr. Uzun sre bo kalan ana bina, 1939da onarlarak on yl boyunca Jandarma Alay Komutanl tarafndan kadnlar hapishanesi olarak kullanlmtr. 1949da selden zarar grerek onarlm, 1954-1996 yllar arasnda Kuran kursu vazifesi grmtr. 1976da, gerek ssleme gerekse mimari bakmndan byk deer tayan ana bina ve harem korunmas gereken kltr varl olarak tescil edilmitir. Ancak eksik tescillenme yznden mevlevhne klliyesi paralanp bozulmaya balam, baz parseller ifraz yoluyla satlm ve matbahla trbe yklp yerine askeriyeye ait binalar yaplm, bahe arsas zerine Jandarma Alay Komutanlna ait byk bir yap ina edilmi, 1990 civarnda matbahla trbe yerine yaplan binalar da yklm ve Jandarma Alay Komutanlnn binas Tokat Mill Eitim Mdrl Salk Ocana tahsis edilmitir. Ana binann dou duvarna bitiik Mevln Hamam, aslnda mevlevhne klliyesine ait olup ayn vakfn gelir kaynaklar arasnda yer almasna ramen ahs eline gemitir. 1997de Vakflar Genel Mdrlnce hamamn tescil edilerek kamulatrlmasna, ana bina ve harem konann onarlmasna ve mevlevhne sahasnn korunmasna karar verildii halde restorasyonu eitli sebeplerden dolay ancak 2005 ylnda tamamlanabilmitir. Deiik dnemlerde onarma tbi tutulan Tokat Mevlevhnesi zgn mimarisini byk lde yitirmitir. XVII-XIX. yzyllarn grkemli halinden ok ey kaybederek gnmze ulaan ana bina 2006dan beri Tokat Mevlevhne Vakf Mzesi olarak hizmet vermektedir. Tekkelerin kapatlmas srasnda mevlevhne ihata duvaryla evrili 3000 mlik bir arazi zerinde yer almaktayd. ki renkli kesme tatan bask kemerli avlu kapsndan girilen kk bir avlu etrafnda mstakil bir trbe, trbenin gneyinde bir matbah ve onun dousunda iki katl semhne, dedegn hcreleri, meydan odas ve eyh dairesini ihtiva eden ana bina yer alyordu. Ana binann dousunda bir hamam, kede tekkenin selmlk blm, eyhe ait iki katl Muslu Aa Kona mevcuttu. Baz mezar talarnn arka bahede bulunmasndan bahenin bir ksmnn hmn olduu dnlebilir. Gnmzde sadece giri kaps ve iki yanndaki kuzey ihata avlu duvar, iki katl ana bina, hamam ve Muslu Aa Kona mevcuttur. XIX. yzyl Osmanl barok-ampir/empire slbundaki ana bina kareye yakn dikdrtgen planl, badd ve iki katldr. Cephelerde st katta altl stl iki sra, alt katta tek sra dikdrtgen pencereler yer alr. n avludan binann kuzeydou kesindeki L merdivenle kuzey giri cephesinin st katna klmaktadr. Merdiven korkuluunun balad yerde -korkuluu duvara tesbit eden- S kvrml, ejder yzl, oyma bezemeli bir merdiven ba tac yer alr. Kat sahanl ve buraya sonradan konulmu kap geildikten sonra n cephe boyunca uzanan hayat veya d sofaya benzeyen kma revaka gelinir. Revakn kuzey (d) ve bat (yan) taraflar, aralarndaki dokuz stunun altlklaryla ahap torna ii alak bir korkulukla kapatlmtr. Dokuz yuvarlak ahap stunla kelerde dikdrtgen kesitli iki direk yuvarlak kemerlerle kmal revakn atsn tar. Badd revak kemerleri birbirine eklenerek btn cephe boyunca devam eden dalgal bir hat meydana getirmekte ve kemer dizisinin zerinde cephenin ibkey geni badd saa bulunmaktadr. Ortada mevcut dokuz zarif yuvarlak ahap

stun balklarnda ajur tekniiyle ve zenle oyulmu akantus yapra motifleri blgenin ince ahap iiliinin en gzel rneklerindendir. Desenli karo ta denmi revakn gney duvarnn banda yan yana, tek kanatl iki kk kap, ortasnda semhne cmle kaps yer alr. Revakn batsnda n ahap korkuluklu bir oturma sekisi vardr. ift kanatl ahap semhne kaps aynal dzende olup st ksmnda, Ey (btn) kaplarn acs, bize (en) hayrl kapy a! melindeki duann sls hatl kitbesi yer alr. Kare planl semhnenin ortasnda, on alt ahap stuna oturan dilimli kemerler zerinde dilimli kubbeli onaltgen bir sem meydan bulunur. Kubbenin ortasnda sarkk kre eklinde ahap kabartma oyma gbek grlr. Kubbenin tezyinat badana ile tamamen kapatlm ve kubbe eteindeki Allah, Muhammed, on iki imamn ad, Hz. Mevln gibi isimlerin yazl olduu ahap madalyonlar yeni konmutur. Sem meydannn etrafndaki ziyareti mahfilinin zerinde kare takr taksimatl dz tavann keleri eyrek nl gne eklinde dzenlenmitir. Geni bir ahap silme ile ikiye blnen gney ve bat duvarlarndaki, altl stl iki sra halinde on sekiz dikdrtgen pencere semhneyi aydnlatr. Yuvarlak kemerli, fazla derin olmayan, sade nili mihrap son onarmdan nce sivri ince bir ahap bordrle evrilmiti. Semhnenin gneybat kesine ajurlu oyma ahap alnlkl ve gen planl ok zarif bir ke kitapl yerletirilmitir. stnde boynuzlu bir alem bulunan alnln C kvrml bitkisel motifleri ortasnda beyz bir kartu stnde akma sls harflerle Beyyine sresinin, O sayfalarda doru yazlm hkmler vardr melindeki nc yeti yazldr. Mihrabn karsndaki asma misafir ve mutrip mahfiline kuzeydou kesindeki bir merdivenle klr. Merdiven ba tacnn ucunda, giri merdiveninde olduu gibi yandan ejder yzl bir oyma kabartmas ve stnde bir S kvrmn tad Mevlev destarl sikke kabartmas vardr. Mahfil korkuluunun bandaki baba da bir Mevlev destarl sikke eklindedir. Cmle kapsnn stndeki mahfil ksmnn nnde bulunan iki stunun arasna kntl yuvarlak bir mutrip mahfili yerletirilmitir. Semhnenin dou duvar boyunca uzanan, n kafesli fevkan kadnlar mahfili vardr. kma revakn bandaki ilk kapdan girilince bir koridordan tdil edilmi hcreli ksma geilir. Bu koridora eskiden ayr kaps olan drt dervi hcresi alyordu (bugn tek meknl sergi salonudur). n avludan, kuzey cephesinin ortasnda yer alan iki ahap stunun tad geni bask kemerli kapdan alt katn talk olarak tanmlanabilecek orta sofasna geilir. Sofaya drt oda alr. Odalarn demesi ahap olup sofa kotundan yksektir. takr taksimatl dz tavanl sofa saa dn yaparak ve daralarak devam eder. Muhtemelen vaktiyle arka bahe ve hmn arasnda bir k/balant oluturuyordu. Deiiklie urayan iki n odann (gnmzde mdrlk makam) daha nce mstakil girili dede hcresiyle alt katn kuzeybat kesinde yer alan byk ve fazlaca sslenip aydnlatlm ba odas ana avluya, batda eski trbe ve matbaha ikier pencere ile bakan eyhin misafir kabul odas olduu tahmin edilmektedir. Odann takr tekniiyle taksim edilmi baklava dilimli tavannn ortasnda ajurlu tarzda oyulmu, Avrupa etkili iek ve yaprak motifli, sivri ulu nefis bir oval kabartma gbek sarkar. Ahap kaps aynal olup ortalar iri birer kabartma gle ile tezyin edilmitir. Gneydoudaki kesi pahlanm arka ke odas gbeksiz bir tavana sahip olup bu meknn eskiden mevlevhnenin meydn- erifi olduu tahmin edilmektedir. Ana bina plan itibariyle -alt katta orta sofaya alan dedegn hcreleri, st katta semhne, okgen orta sem meydan ve fevkan kafesli kadn mahfili ile-Galata Mevlevhnesinin son ana binasn andrmaktadr. Ana binann dousunda bulunan Mevln Hamam kaba yontu ve moloz ta duvarl, dou-bat ynnde dikdrtgen planl, tek eyvanl hamam olarak ina edilmitir. Doudan balayarak srasyla

soyunmalk, soukluk, scaklk ve su deposundan meydana gelir. Klhan hamamn batsnda yer almayp kuzey cephesine kaydrlmtr. Soyunmalk ve klhan ahap bir at ile, soukluk, eyvan ve su deposu sivri beik tonozlarla, scaklk merkezi ve halvetler kubbelerle rtlmtr. Eravara gre scakla alan ve tek eyvandan oluan hamam en ge XV. yzyla tarihlendirebilir ve mevlevhnenin bulunduu yerde daha nce mevcut bir hamam byk ihtimalle 1638 ylnda Muslu Aa tarafndan yenilenmitir. Eimli arazinin gneydou kesinde yer alan harem ksm (Muslu Aa Kona) eyh ailesinin ikametine tahsis edilmitir. Ahap-karkas aras kerpi dolgudan yaplm bask bir bodrum zerine tek katl olup nnde mutfakl bir i evi bulunur. Duvar i yzleri amur sva zerine al olduu halde d yzleri ktkl kire svaldr. Yksek ufak pencere ile sokaa bakan dou cephesi alaturka kiremitle rtl krma atsyla dtan nemsiz bir ev gibi grnmektedir. Evin nndeki baheden eyvanms bir giri blm olan geni bir ak avluya girilir. Avlunun bat duvarnn ucunda byk bir ocak, giri geidinin yannda dikdrtgen planl genel hizmetlere ayrlm birim (mutfak ve amarhane), buna bitiik kede kareye yakn planl bir kiler, avlunun dousunda bask depolu bir bodrum ve bunun stnde asl konut ksm yer alr. Mutfan kuzey duvarnda sivri kemerli bir ocak ve kapakl dolaplar bulunur. Dou duvarnda sra dolaplar, bunlarn yannda stte misafir kabul odasna kan bir merdiven vardr. Konut kat, bklerek giden Beyhamam sokana uydurulmak iin kuzeydou cephesi daralm bir yamuk dikdrtgen eklindedir. Avlunun dousunda yer alan merdivenle n dilimli, kemerli ak eyvan eklindeki sofaya klr. Buraya ynden oda kaplar almaktadr. Gneydeki dikdrtgen ba oda drt pencere ile avluya bakar ve dou duvarnn ortasnda, iki yannda dolap olan erbetlik/ieklikli bir ni yer alr. XIX. yzyln sonlarna ait al tavann ortasna ucu C kvrml yapraklarla sslenmi kabartma bir gbek yerletirilmitir. Evin en eski tarihli tavan gneydou kesindeki byk bir ykl olan yamuk dikdrtgen odada bulunuyordu. Kademeli kare kurululu tavan sekiz kare bordrn evirdii yuvarlak bir madalyondan meydana gelir. Tavan yzeyleri klasik edirnekr slpta haty ve akayklarn arasnda l iri gl motifli kymetli kalem ileriyle ssldr. Kelerdeki C kvrml yaprakl iek ve gl motiflerinden dolay tavan, Osmanl mimarisinde Lle Devrinden I. Mahmud dnemine geiin gerekletii XVIII. yzyl ortalarna tarihlendirilebilir. Sofann kuzeydousunda hamam, hamam odas, yklkler ve hamam sofasndan mteekkil bir hamam dairesi yer alr. Hamam sofasndan girilen, kuzeyindeki yamuk dikdrtgen hamamn soyunma odasnn drt penceresi, oval ereveli al tavan ve yamuk dikdrtgen planl byk bir havlu ykl/kurutma yeri vardr. Yklk olan hamam sofasndan ana sofann dousundaki, ortas oval sekizgen ereveli bir tavanla rtl, yamuk dikdrtgen planl hamama (scaklk/halvet) geilir. Hamamn badd bir kubbe ile rtlen iki yuvarlak havalandrma penceresi sofaya alr. Su deposu bulunmayan hamamn cehennemlik katna ait izler zemin katta ksmen grlmektedir. Odann nnde dilimli kemerlerle blnm iki apraz tonozla rtl, n korkuluklu bir hayat yer alr. Buradan kareye yakn planl eyh ktphanesine girilir. Baheye bakan penceresi, bunlarn nnde sedir ve giriinde bir pabuluk ksm vardr. takr tekniiyle sslenmi tavann kare erevesi iine i ie dairelerden oluan bir kompozisyon yerletirilmitir. Ortadaki yuvarlak gbek barok karakterli, takn eri kesim tekniiyle yaplm iek ve yapraklardan meydan gelen ve bunun dnda btn tavan S kvrml talardan oluan kk karelere blnmtr. XIX. yzyln ortasna tarihlenebilen bu tavan, motiflerinde grlen Bat etkisiyle gelenei kaynatrma zelliinden dolay dikkati

ekmektedir.

BBLYOGRAFYA

BA, Cevdet-Evkaf, nr. 11963, 12025, 12495, 12860, 26468; BA, TD, nr. 2, s. 40, 43; nr. 19, s. 3; nr. 79, s. 5; Tapu Kadastro Genel Mdrl, Defteri Evkf- Rm, nr. 583; VGMA, Defter, nr. 481, s. 250, sra 151; nr. 1760, s. 349 (Tokatta Muslu Aa Mevlevhnesi Vakfna ait ban 1115/Aralk 1703 tarihli hccetin rnei ve bir ilmhaber); nr. 483, s. 250, sra 718 (ahsiyet kayd); nr. 60.01.01-/30 (Tokat-Mevlev Tekkesi dosyas); nr. 60.01.01-/29 (Tokat-Muslu Aa Vakf Konak dosyas); Tokat eriyye Sicilleri, nr. 11, s. 49, hk. 50; nr. 12, s. 101, hk. 2; nr. 13, s. 89; nr. 19, s. 148, hk. 1; nr. 24, s. 34, hk. 2, s. 108, hk. 2, 3; nr 29, s.109, hk. 1, s. 201, hk. 1; nr. 37, s. 140, hk. 1; Konya Mevln Mzesi Arivi, zarf nr. 68/36; Eflk, riflerin Menkbeleri, I, 126-127, 130, 142, 156; II, 259-262, 294-295, 309-310, 326, 347-348; Evliya elebi, Seyahatnme, V, 60, 61; J. P. de Tournefort, Relation dun voyage du Levant, Paris 1717, II, 432; eyh, Vekyiul-fuzal, s. 58; Halis Turgut Cinliolu, Osmanl Zamannda Tokat, Tokat 1950-73, II, 24, 76; III, 107; IV, 8, 53-56, 61-62; Halit al, Tokat Evleri, Trk Tarihinde ve Kltrnde Tokat Sempozyumu: 2-6 Temmuz 1986 (haz. S. Hayri Bolay v.dr.), Ankara 1987, s. 365-418; a.mlf., Tokat Evleri, Ankara 1988, s. 3-5, 4749; . Barihda Tanrkorur, Trkiye Mevlevhnelerinin Mimar zellikleri (doktora tezi, 2000), S Sosyal Bilimler Enstits, II, 267-283; III, izim XV.1-8, rs. XV.1-34; Sezai Kk, Mevleviliin Son Yzyl, stanbul 2003, s. 257-261; Osman Eravar, Tokat Tarihi Su Yaplar (Hamamlar), Konya 2004, s. 17-20, 103; Tokat Mevlevihane Vakf Mzesi, Vakf Medeniyeti evre Yl 2007, Ankara 2007, s. 271-273; Mevlevihane (2006), Bir Asrda Tokat (haz. Hasan Erdem v.dr.), Tokat 2007, s. 191-195; Hasan Yksel, Tokat Mevlevhnesi, Trkiyat Aratrmalar Dergisi, Konya 1996, s. 61-68; E. atalba, Mevlevihane, Tokat Kltr Aratrma Dergisi, sy. 10, Tokat 1997, s. 14-16; Mehmet Beirli, XIX. Yzyln lk Yarsnda Tokat Mevlevhnesi ve Gelirleri ile lgili Sorunlar, Frat niversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, XIII/2, Elaz 2003, s. 337-373; Sevay Atlgan, Tokat lindeki Vakflar Genel Mdrl Mevlevihane Vakf Mzesi rneinde Mzecilik Anlay ve nemi, VD, XXX (2007), s. 449-466; a.mlf., Tokat Mzeleri, a.e., XXXI (2008), s. 255-258, 290-295. . Barihda Tanrkorur

TOKAT ULUCAM
(bk. ULUCAM).

TOKAY, Mehmet Fehmi


(1889-1959) Trk msikisi bestekr. stanbul skdarda Tabaklar mahallesinde dodu. Babas Dvn- Muhsebt murakplarndan Hsn Bey, annesi skdarda Harmanlk Mektebi mdiresi diye Hanmdr. lk renimini skdarda Ravza-i Terakk Mektebinde tamamladktan sonra Topta Asker Rdiyesi ve ddsinden mezun oldu. 1907de Mhendishne-i Berr-i Hmyun iindeki Hendese-i Mlkiyye-i hneye kaydolduysa da araya giren Balkan ve I. Dnya savalar yznden ancak 1920de mezun olabildi. Kocaeli, Ankara, Bolu, ankr, Ktahya ve Trabzonda Nfia Vekleti mdr, mhendisi, bamhendisi ve mavirlii grevlerinde bulundu. 1938 yl sonlarnda Nfia Vekleti ose ve Kprler Dairesi reis muavini oldu. Ayn kurumun mavirliinden emekliye ayrlnca (1954) bir sre stanbul Belediyesi Fen leri Mdrlnde szlemeli olarak alt. Hayatnn bundan sonraki ksmn msiki evrelerinde geirdi. 28 Haziran 1959 tarihinde Fransz Hastahanesinde kalp krizinden ld ve Karacaahmette aile mezarlna defnedildi. Hfzasndaki din ve din d eserlerin zenginliiyle bilinen Fehmi Tokay zellikle besteledii arklarla dnemin msikiinaslar arasnda nemli bir yer edinmitir. Kk yalarnda evlerinde dzenlenen, kemn Aleksan, Ali Rifat (aatay), kemeneci Salih (Benli), Kemal Niyazi (Seyhun), d Nevres Bey, hnende Kayark Hsamettin Bey gibi sekin msikiinaslarn katld msiki toplantlar onun msikideki ilk dnemini tekil etmi, ardndan babasndan ald derslerle msiki almalarna balamtr. 1919da babasnn da hocas olan Yenikyl Hdi Beyin evinde yaplan msiki meklerine iftirak etmi, ondan pek ok klasik eserle birlikte ilhi, tevih ve durak meketmi, ayrca din msiki tavr renmitir. Bu arada derghlara devam ederek din msiki repertuvarn gelitirmi, Rauf Yekt Beyden eserler meketmi, Yeniehirli Ferid Efendiden edebiyat ve tasavvuf dersleri almtr. Bestelerinde klasik slptan ayrlmamaya zen gsteren Fehmi Tokay zellikle gfte seimindeki titizliiyle tannrd. Beste, semi, ark, durak, nefes ve ilhi formlarnda 130a yakn eser bestelemi (123 eserinin listesi iin bk. ztuna, II, 398-399), on zamanl Trk evferi adl bir usul terkip etmitir. lk bestesi, Ne durursun gafil insan msrayla balayan hzzam ilhisi (1917), son eseri, Ne neyim var ne meyim ne de bir sk-i dilc msrayla balayan ehnaz arksdr (1959). lk arks 1941de besteledii, Glle heme bezm-i visliz geri hr olsak da biz msrayla balayan thir-bselik eseri olup en baarl din eserinin, Muhammedden dier yok vsl olmu kbe kavseyne msrayla balayan mstear dura olduu sylenir. Bestekrlktaki en verimli dnemi 1941-1945 yllardr. Eserleri arasnda, Benzemez kimse sana tavrna hayrn olaym msrayla balayan bayat, Geti bahr hazn erdi bu yerde msrayla balayan bselik, Terket beni artk yetiir sende vef yok msrayla balayan hicaz, Ak seninle tatt hicranla yand gnl msrayla balayan hmyun, O h baklara bir anda kandn gnl msrayla balayan karcar, Tutam yr elinden tutam kam dalara dalara msrayla balayan hseyn, Bitmez tkenmez bu dert mr diyorlar buna msrayla balayan mhur, Bir bakla baladn zlfne eyd dili msrayla

balayan rast arklaryla, Allah diyelim dim Mevl grelim neyler msrayla balayan rast ve, Gelin Allah diyelim msrayla balayan uak ilhileri en sevilenlerden bazlardr. Ankara Msiki Cemiyetinin kurucusu olan ve grevli bulunduu yerlerde msiki dernekleri kurarak renci yetitiren Fehmi Tokay nota renmemi, arklarn ounlukla Cneyt Orhon, Nevzat Atl ve Aleddin Yavaa notaya almtr. Gamze Ege Kprek Fehmi Tokayn Hayat, Eserleri ve Msikimize Etkileri adyla bir yksek lisans tezi (1996, stanbul Teknik niversitesi Sosyal Bilimler Enstits), Filiz Kaya da Fehmi Tokayn Hayat ve Eserleri ismiyle bir mezuniyet almas (2001, stanbul Teknik niversitesi Trk Msikisi Devlet Konservatuvar alg Eitimi Blm) hazrlamtr.

BBLYOGRAFYA

Sadettin Nzhet Ergun, Trk Musikisi Antolojisi, stanbul 1943, II, 653, 710-711; bnlemin, Ho Sad, s. 182-183; Mustafa Rona, 20. Yzyl Trk Musikisi, stanbul 1970, s. 320-330; zalp, Trk Msiksi Tarihi, II, 208-211; ztuna, BTMA, II, 398-399. Nuri zcan

TOKGZ, Ahmed hsan


(bk. AHMED HSAN TOKGZ).

TOKTAMI HAN
(. 807/1405) Altn Orda han (1379-1397). Cengiz Hann oullarndan Cuci Han neslinden gelmektedir. Babas Tuy Hoca Olan, annesi Kungrat kabilesinden Kten-Knk Hatundur. Adna Dou ve Bat kaynaklarnda Tuktam, Toqtam, Tohtam gibi farkl ekillerde de rastlanr. Bu ad hareket durumundan sakin hale gemeyi, durmay ifade eden tokta-mak fiiliyle ilgilidir ve eski Trklerde ad verme gelenekleri erevesinde, aile ierisinde daha nce doan ocuklarn lmesi zerine sonraki ocuun hayatta kalmas arzusunun ifadesi olarak kullanlmtr. Onun 1340 ylnn sonlar ile 1350 yllarnn balar arasnda dnyaya geldii ve Altn Orda tahtna kt sralarda otuz-otuz be yalarnda olduu tahmin edilmektedir. Toktam Han, Altn Orda tahtna kt sralarda lkede tam bir fetret devri yaanyordu. Bu devir Berdibeg Hann, babas Canbeg Hanla on iki kardeini ve btn akrabasn ldrmesiyle balam ve 1380 ylna kadar srmtr. Bu dnemde yirmiden fazla hann tahta kmasna ramen gerek hkimiyet Mamay Mirzann elindeydi. Toktam Hann babas Tuy Hoca Olan, o dnemde Cuci ulusunda hkm sren Urus Han tarafndan katledilince Toktam kaarak aatay ulusunda egemenlii ele geiren Emr Timura snmt. Nizmeddn-i mye gre Timur, Toktama Otrar ve Sabran ehirlerini verdi. erefeddin Ali Yezdye gre ise Seyhun nehri kysndaki Sink ehrini de ona brakmt. Bylece Timur, Dou Det-i Kpakta glenen Urus Hana kar Toktam ne karmay planlamt. Ancak Toktama verilen yerler Urus Hann elindeydi. Toktam, Urus Han (. 1377) ve ardndan oullaryla beinci karlamada (780/1378-79) galip gelmeyi baard. Ak Ordada bir vasal bulundurma arzusunda olan Timur, Toktama kar ok sabrl davranyordu. Toktam, 8 Eyll 1380 tarihinde Kulikovskaya savanda Ruslara yenilerek Krma dnen Bat Det-i Kpak hkimi Mamay Mirzay Don nehrine dklen Kalka rma boyunda malp etti. Bylece yirmi yldan beri devam eden fetret devrine son verdi ve Cuci ulusunda birlii yeniden salad. Hrizm ile Azerbaycan dnda daha nce Altn Orda Hanlna bal olan topraklarn tamamn ele geirdi. Bu zaferden sonra Toktam Han dikkatini Rusyaya yneltti. Rus prensliklerinin zhiren boyun emesini salamak, Rus ehirlerinden daha byk ganimetler elde etmek ve Kulikovskaya savann intikamn almak iin 23-26 Austos 1382 tarihinde Ryazan ve Suzdal knezlerinin desteiyle Moskovay kuatt. Baarsz olunca da hileye bavurdu ve Moskovallardan alaca az miktarda para karlnda kuatmay kaldracana dair sz verdi. Moskovallar ehrin kaplarn anca ehri yerle bir etti ve byk ganimetlerle geri dnd. Kaynaklarda bu sava dolaysyla Moskovada 24.000 kiinin ld belirtilir. Bylece Toktam, Altn Ordann nfuz sahasnda olan knezliklere de stnln kabul ettirdi. Toktam Han bunun ardndan Azerbaycan ile Hrizme girdi. 785te (1383) Timurun hkimiyetinde bulunan Hrizmde kendi adna para bastrd. Daha sonra Tebriz seferine kt (787/1385); ancak Toktamn askerleri sekiz gn boyunca ehre giremedi. Bunun zerine Toktam, Moskovada uygulad taktie bavurdu. Tebriz halk 250 tmen altn karlnda bar kabul etti. Fakat Toktam Han antlamay bozarak ordusunu ehre soktu ve Tebrizi yamalad,

limlerini baehir Saraya gtrd. 1387de Kei yamalad. Ertesi yl Timurun Orta Asyadaki topraklarnn snr kalesi olan Sabran ehrini kuatt; ardndan Otrar yaknlarnda Timurun olu mer eyhi malp etti, birok ehir ve ky yamalad. Buharay almak istediyse de baarl olamad. Toktam Han ile Timur arasndaki ilk karlama Receb 793 (Haziran 1391) tarihinde Kondurca (Kunduzca) rma boyunda vuku buldu. Toktam Hann ordusunu datan Timur ok miktarda ganimet elde etti. Yenilgiye ramen Toktam, Det-i Kpaktaki hkimiyetini korudu. ki ordu 23 Cemziyelhir 797de (15 Nisan 1395) Terek rma boyunda tekrar kar karya geldi. Zafer yine Timurun tarafndayd. Timur bizzat Toktam Han takip etmek zere dil boyunda keke, ardndan Moskovaya kadar giderek buralar yamalad. Timurun ekilmesinden sonra Toktam Han 1396da Kefeye hkim olduysa da Emr Edigey Mirzann yardmyla hanln iln eden Timur Kutluka yenildi ve Litvanya Prensi Vitovta snd. Fakat 9 Zilhicce 801de (12 Austos 1399) Vitovt ile Toktamn birleik ordusu Edigey tarafndan bozguna uratld. 1405 ylna kadar devam eden kaak hayat srasnda Edigey Mirza onu yakalayabilmek iin ok urat. Toktam Han zor durumda kaldndan Timurla arasn dzeltmeye teebbs ettiyse de Timurun ni lm iyice yalnz kalmasna yol at. Bir sre sonra Edigey ve adamlar tarafndan takip edilirken Karaton rma boyunda atyla birlikte uuruma yuvarlanarak ld. lmnden sonra oullar Altn Orda Hanl miras zerinde pay almak iin mcadeleye girdi. Bunlarn iinde zellikle Celleddin, Cabbar Berdi, Kerim Berdi ve Kebek zikredilebilir. Dier bir olu Kadir Berdi 822 (1419) ylnda ldrld. Toktam Han gayretli ve mcadeleci bir tabiata sahipti. Ancak bitmek bilmeyen mcadele azmi onu Timur gibi kudretli bir hkmdarla kar karya getirmi, bu da Altn Orda Hanlnn yklmasna zemin hazrlamtr. Onun Edigey ile olan mcadelesi Nogay, Bakrt, Kazak, zbek ve Karakalpaklar arasnda destanlara konu olmutur.

BBLYOGRAFYA

Zeynddin, Zeyl-i Trh-i Gzde (trc. M. D. Kyazimof-Ziya Bnyadov), Bak 1990, s. 130-134; Nizmeddn-i m, Zafernme (trc. Necati Lugal), Ankara 1987, tr.yer.; erefeddin, afernme (Urumbayev), tr.yer.; temi Hac, engiznme (nr. V. P. Yudin), Alma-Ata 1992, tr.yer.; A. Nasonov, Mongol i Rusy, Moskova 1940, s. 135-139; Akdes Nimet Kurat, Topkap Saray Mzesi Arivindeki Altn Ordu, Krm ve Trkistan Hanlarna Ait Yarlk ve Bitikler, Ankara 1940, s. 19, 33; a.mlf., IV-XVIII. Yzyllarda Karadeniz Kuzeyindeki Trk Kavimleri ve Devletleri, Ankara 1972, tr.yer.; a.mlf., Rusya Tarihi, Ankara 1987, s. 95-97; B. Spuler, Die Goldene Horde die Mongolen in Russland (1223-1502), Leipzig 1943, tr.yer.; Zeki Velidi Togan, Timurs Campaign of 1395 in the Ukraine and North Caucasus, Annals of the Ukrainian Academy of Sciences in the U.S., New York 1958, IV, 1358-1371; Nurettin Aat, Altnordu (Cui Oullar) Paralar Katalou: 1250-1502, stanbul 1976, s. 94-103; Mustafa Kafal, Altn Orda Hanlnn Kurulu ve Ykseli Devirleri, stanbul 1976, tr.yer.; a.mlf., Toktam, A, XII/1, s. 412-420; Charles Halperin, Russia and The Golden Horde, Indiana 1985, s. 56-57, 96, 99; R. Grousset, Bozkr mparatorluu (trc. M. Reat Uzmen), stanbul 1996, s. 346-385, 403-415; Rizaeddin Fahreddin, Han Zolotoy Ord, Kazan 1996, s. 45-49 (Trke trc. lyas Kamalov, Altn Ordu ve Kazan Hanlar, stanbul 2003, s. 67-72); A.

Melek zyetgin, Altn Ordu, Krm ve Kazan Sahasna Ait Yarlk ve Bitiklerin Dil ve slp ncelemesi, Ankara 1996, s. 105-106, 251-252; a.mlf., Altn Ordu Han Toktamn Bik Hc Adl Kiiye Verdii 1381 Tarihli Tarhanlk Yarl, TDe., XIII (2000), s. 167-192; L. Gumilv, Drevnyaya Rusy i Velikaya Stepy, St. Petersburg 2001, s. 565-611; lnur Mirgaliyev, Emir Mamay Kem Bulgan Ul?, Kazan Utlar, VIII, Kazan 2001, s. 170-174; Hayrunnisa Alan Akbyk, Timurun Toktam zerine Seferleri ve Altn Ordann Yklmas Meselesi, Bilig: Trk Dnyas Sosyal Bilimler Dergisi, sy. 27, Ankara 2003, s. 117-156; D. DeWeese, Totami, EI (ng.), X, 560-563. lyas Kamalov

TOKUZ OUZLAR
(bk. DOKUZ OUZLAR).

TOLAN, Hseyin
(1910-1976) Trk msikisi bestekr. Selnikin Karaferye kasabasnda dodu. Babas Karanfilzde Bekir Efendi, annesi Safiye Hanmdr. ocukluk yllar hakknda bilgi yoktur. 1924te ailece Trkiyeye g ederek stanbula yerletiler. Bir sre Altunizadede ikamet ettikten sonra Karagmrke tandlar. Hseyin ortaokulu bitirince Beyazt Camii ikinci imam smail Efendinin (Atay) (Sar mam) yannda hfzn tamamlad. Daha sonra ald derslerle iyi bir mevlidhan, gazelhan ve Kuran okuyucusu olarak yetiti. stanbul Belediyesi Mezarlklar Mdrlne din grevlisi tayin edildi. Asl meslei olan ayakkabcla Kapalardaki dkknnda devam etti. 1970-1975 yllar arasnda Mahmutpaada Grn Handa imamlk yapt. 23 Ocak 1976da Karagmrkteki evinde kalp krizinden ld ve Topkap amlk Mezarlnda defnedildi. Tabii ses gzelliinin yan sra besteledii din ve din d eserleriyle tannan Hseyin Tolann msikideki ilk hocas Ali Rza engeldir. 1928lerde engelden nota, usul ve makam bilgileri alarak balad msiki almalarn Refik Fersan, Fahire Fersan, Mnir Nurettin Seluk, Refik Talat Alpman gibi statlarn yannda nazariyat ve slp dersleriyle srdrd. Ali Rza engelin tavsiyesi zerine Sleymaniye Camii bamezzini Hfz Kemalden mevlid ve gazel tavr meketti, ayrca Vildan Niyazi Ayomaktan iki yl kadar msiki nazariyat dersleri ald. 1940 ylnda stanbul Belediye Konservatuvar cra Heyetine okuyucu olarak alndysa da alt ay sonra istifa etti. Ardndan kendini tamamen msiki almalarna verdi. Selahattin Pnar, Sadettin Kaynak, Kemal Batanay gibi hocalardan faydaland. arl Hseyin diye tannan Hseyin Tolan uzun sre evinde talebelere din eserler meketti ve pek ok talebe yetitirdi. Bunlar arasnda Hsn Yetiken, Dursun akmak, Necdet Tanlak, zzet Eskidemir ve Ahmet Muhtar Glge en tannmlardr. Bestekrla 1939 ylnda balayan ve bestelerinde Bekirzde mahlasn kullanan Hseyin Tolann ilk eseri, Zannederim gnlm bir ha balarsam geer msrayla balayan ferahfez arksdr. Eserlerinden tesbit edilen tevih, ilhi, on bir ark ve bir kekesinin listesini ztuna (bk. bibl.), bestelerinin gftelerini Rona (bk. bibl.) neretmitir. Evliydan himmet aldm msrayla balayan dgh, Bir seher vaktiydi dodu habb-i kibriy msrayla balayan rast tevihleriyle, Kullarnda yok sana lyk met msrayla balayan sfahan ramazan ilhisi gnmzde de okunan eserlerinden bazlardr. Ali Rza engelin din eserlerden oluan iki defterinden birinin Hseyin Tolann vrislerinde olduu sylenmektedir.

BBLYOGRAFYA

Ali Rza Saman, Mevlid Nasl Okunur? ve Mevlidhanlar, stanbul 1951, s. 210, 213; Mustafa Rona, 20. Yzyl Trk Musikisi, stanbul 1970, s. 554-557; Gltekin Oransay, Yaynlanm Trk Din Musikisi Szl Antlarnn Ezgileyicileri, A lhiyat Fakltesi slm limleri Enstits Dergisi, III, Ankara 1977, s. 200-201; ztuna, BTMA, II, 400 (maddenin yazmnda Hseyin Tolann talebelerinden Ahmet Muhtar Glgeden alnan bilgilerden de faydalanlmtr). Nuri zcan

TOLASA, Harun
(1938-1983) Divan edebiyat zerindeki aratrmalaryla tannan bilim adam. 1 Mays 1938de Seydiehirde dodu. lk ve orta renimini Seydiehir ve Konyada tamamlad. Askerliini yaptktan sonra niversite renimine balad; stanbul niversitesi Edebiyat Fakltesi Trk Dili ve Edebiyat Blm ile stanbul Yksek retmen Okulunu bitirdi (1964). ki yl Mulada Turgutreis Lisesinde edebiyat retmenlii yapt. Ardndan Atatrk niversitesi Edebiyat Fakltesinde Eski Trk Edebiyat asistan oldu. Ali Nihad Tarlann gzetiminde yrtt Ahmed Paa Divannn Tahlili ve Sistematik ndeksi adl teziyle doktor unvann ald (1969). 1970te iki yl sreyle Amerika Birleik Devletlerine gnderildi. Tolasann burada edindii bilgileri deerlendirerek hazrlad Seh, Latf, k elebi Tezkirelerinde air Tedkik ve Tenkidi adl doentlik tezi (1975), eski Trk edebiyat alannda bilimsel yntem uygulamas asndan rnek kabul edilir. 1977de Ege niversitesinin Sosyal Bilimler Fakltesinde (Edebiyat Fakltesi) Selahattin Olcay ile birlikte Trk Dili ve Edebiyat Blmnn kuruluunu gerekletirdi. Profesrle ykseltilmesinden (1982) bir yl sonra Seluk niversitesi Fen-Edebiyat Fakltesi dekanlna tayin edildi. Ancak bu grevde ok ksa bir sre alabildi ve 31 Ocak 1983te vefat etti. Harun Tolasa, eski Trk edebiyat sahasnda doktora tezinden balayarak allm konularn dnda almalar gerekletiren, metot ve usul yeniliklerine ak bir ilim adam olarak dikkat eker. Ahmed Paann iir Dnyas adyla yaymlanan doktora almas (Ankara 1973, 2001) divan tahliliyle ilgili pek ok akademik almann ncsdr. Seh, Latf, k elebi Tezkirelerine Gre 16. Yzylda Edebiyat Aratrma ve Eletirisi adyla baslan doentlik tezi ise (zmir 1983) yine orijinal almalardan biridir. lkinde Bursal Ahmed Paann hayal dnyasn tesbit iin ayrntl bir aratrma gerekletirilmi, ikincisinde XVI. yzyln tezkirecisi, eserlerinde yer alan airlere ynelik deerlendirmeler asndan incelenmitir. Daha sonra bu iki almadan hareketle yeni aratrmalar ortaya konmutur. Gnmz Trkesindeki Karlklaryla eyhlislm Bahyi Efendi Divann-dan Semeler (stanbul 1979) ve Temevarl Osman Aa: Bir Osmanl Trk Sipahisinin Hayat ve Esirlik Hatralar (stanbul 1986) Tolasann yaymlanm dier eserleridir. Harun Tolasann bunlarn dnda dergilerde neredilmi ok sayda makalesi ve ansiklopedilere yazd maddeler bulunmaktadr.

BBLYOGRAFYA

Fikret Trkmen, Prof. Dr. Harun Tolasa, TDEAD (1983), s. 2-4; Mustafa sen, Kayplar/Harun Tolasa, Trkiye Kltr ve Sanat Yll (Ankara 1984), s. 597; Sabahattin an, Tolasa, Harun, TDEA, VIII, 367-368. Mustafa sen

TOLEDO
(bk. TULEYTULA).

TOLUN, Abdlaziz Mecdi


(bk. ABDLAZZ MECD EFEND).

TOLUNOLU CAM
(bk. BN TOLUN CAM).

TOLUNOULLARI
Msr ve Suriyede hkm sren bir Trk-slm hnedan (868-905). Hnedann kurucusu Ahmed b. Tolunun Buhara asll bir Trk olan babas Tolun, Halife Memn dneminin nemli kumandanlarndand. Babasnn vefatndan (240/854) iki yl sonra Bizansa kar dzenlenen seferlerin merkezi Tarsusa giden Ahmed b. Tolun, muhtemelen Mstan-Billhn halifeliinin ilk ylnda (248/862) Smerrya dnd ve onun gvenini kazanarak saraydaki nfuzlu kiiler arasnda yer ald. Ardndan Msr Valisi Bayk Beyin vekili sfatyla Msra girdi, bu vesileyle hnedann temellerini att (254/868). Dmaktaki isyan bastrmak amacyla toplad ordusundaki asker saysnn 100.000in stne kmas zerine asker birlikleri iin Smerr benzeri bir ehir kurarak hkmet merkezini oraya nakletmeye karar verdi. Fustatn kuzeydousunda Yekr dann eteinde Kati semtini tesis etti ve idare merkezini orada yaptrd saraya tad (256/870). Kaynpederi Yrch et-Trknin lmnden (Ramazan 258/Temmuz 872) sonra btn Msr Ahmedin eline geti. Bu srada Abbs halifelii, Ahmed b. Tolundan mal ve asker destek istedi. Hilfet nibi Muvaffak-Billh bekledii yardm alamaynca onun zerine bir ordu gnderdi. Rakkaya kadar gelen ordu, on ay burada bekledikten sonra geri dnd. Bu olay Ahmed b. Tolunun siyas hayatnda bir dnm noktas tekil etti; bu tarihten itibaren (877) ismen halifeye bal mstakil bir hkmdar gibi hareket etmeye balad. Halifeliin iinde bulunduu durumdan yararlanp Suriyeyi de egemenlii altna almak iin harekete geti. Suriye seferi sonunda Fratn batsndaki btn vilyetlere hkim oldu; batda Berka ve Trablusgarptan douda Frat nehrine kadar olan topraklar Tolunoullarnn idaresine girdi. Suudi Arabistann gneybatsnda yer alan Asr ve civar da onun egemenliini tand. Ahmed b. Tolun, 266 (879-80) ylnda Ahmed veya Toln dinar denilen sikkeler darbettirerek sikkeye halifenin adyla birlikte kendi adn da yazdrd. Ahmed b. Tolunun Suriye ve Filistini zaptetmesi ve hemen ardndan kendi adna para bastrmas MuvaffakBillh harekete geirdi ve onu Msr valiliinden azletti. Bunun zerine Ahmed b. Tolun hilfet makamyla irtibatn kesip bamszln iln etti. Onun zamannda Abbs halifesinin, isminin hutbelerde okunmasndan ve Badata bir miktar vergi gnderilmesinden baka bir nfuz belirtisi kalmad. 270te (884) vefat eden Ahmed b. Tolunun yerine olu Humreveyh geti. Babasndan istikrarl, zengin bir lke devralan Humreveyh, kendisine itaat hususunda tereddt gsteren aabeyi Abbas isyana bavurabilecei endiesiyle ldrtt. te yandan Tolunoullarnn bana tecrbesiz birinin gemesi Muvaffak-Billh mitlendirdi ve Suriyeyi almak iin ordular gndermeye balad. Suriyeyi kaybettii takdirde Msr zerindeki hkimiyetinin sarslacan bilen Humreveyh de Suriyeye ordular yollad. Bu arada Abbs kumandanlarndan Muhammed b. Ebs-Scn Humreveyhe katlmasyla el-Cezre ve Musula kadar olan topraklarn tamam Humreveyhin eline geti; Humreveyhin gcn arttrmas Abbsleri ona yaklamak zorunda brakt. 273 ylnn Receb aynda (Aralk 886) iki taraf arasnda Tolunoullarnn Msrdaki hkmranlnn tannmas, ayrca Suriye, Filistin, Sugr, Anadolu ve rmniye blgeleriyle el-Cezrenin otuz yl sreyle onlarn idaresine verilmesi hususunda bir antlama yapld. Bizansla mcadeleye balayan Humreveyh zellikle 280 (893) ylndan itibaren Bizans zerine ordular gnderdi; bu mcadele 283te (896) imzalanan bir bar antlamasyla sona erdi. Halife Mutazd-Billh, 14 Haziran 893te Msra

yollad fermanla Frattan Berkaya kadar uzanan topraklar Humreveyhe verdiini bildirdi. Zamanla idareyi Vezir Ebl-Hasan Ali b. Ahmed el-Mzernin eline brakan Humreveyh, Dmakta bulunduu srada hizmetileri tarafndan geceleyin uyurken ldrld (282/896). Ardndan toplanan devlet adamlar byk olu Ceye biat ettiler. Humreveyhin on iki yl sren hkmdarlnda Tolunoullar en parlak dnemini yaad. Ancak onun ar harcamalar yznden hazine boalm, lke deta ieriden kmt. Bu sebeple kendisinden sonra gelenler lkeyi madd skntlardan ve ksa sre iinde yklmaktan kurtaramadlar. Humreveyhten sonra kumandanlar arasnda kan rekabet yznden ordu blnd, hnedan mensuplar birbirine dt ve saltanat mcadelesi balad. Yetkileri ellerine geiren kumandanlar, Ahmed b. Tolunun oullar hayatta iken Humreveyhin henz on drt yandaki olu Ebl-Askir Ceyi tahta kardklarndan lkede nemli karklklar meydana geldi ve Tolunoullar ykl srecine girdi, isyan ve karklklar birbirini izledi. Gen sultan kumandanlarn tahrikiyle amcalarn tutuklatt; kendini iki, oyun ve elenceye verdi. ki meclislerinde baz kumandanlara kar ar hakaretlerde bulundu ve onlar azledeceini syledi. Sultan ldrmek iin harekete geen baz kumandanlar suikast planlarnn nceden renilmesi zerine kamak zorunda kaldlar. Altm kii civarnda olan bu kumandanlar Mutazd-Billhn davetiyle Badata gitti ve her birine hilat giydirildi. Bu arada Suriye Valisi Tu b. Cf bamszln iln etti. Suriyede kalan muhalif kumandanlar da isyan kard. syanclarn niyeti Ceyin amcalarn hapisten karp birini sultan iln etmekti. Ancak Cey, tahta geirmek istedikleri amcas Nasr (veya Mudar) ldrp cesedini onlarn nne att. Bunun zerine siler saraya girerek Ceyi tahttan indirip tutukladlar ve birka gn sonra ldrdler (283/896). syan srasnda saray talan edip yaktlar. Ceyin saltanat alt ay srd. Ceyin yerine on drt yandaki kardei Eb Ms Hrn tahta karld. Onun zamannda da kumandanlar arasndaki mcadele devam etti. Bu srada muhalif kumandanlarn baa gemesi iin skenderiyeden ardklar sultann amcas Reba b. Ahmed ortadan kaldrld (284/897). Dier taraftan Halife Mutazd-Billhn Hrnun saltanatn 286 (899) ylna kadar onaylamamas yznden iler daha da ktleti. Mutazdn Tarsus ynetimine mdahale ederek oraya bir vali tayin etmesiyle Sugr blgesi fiilen elden kt. Suriyede de Karmatler isyan etti ve Hama, Humus, Maarretnnumn ile Balebeki ele geirdi. zerlerine gnderilen birlikler yenilerek geri ekildi (290/903). Ardndan halife Msr onlardan almaya karar verdi ve Trk asll kumandan Muhammed b. Sleyman Suriye ve Msra gnderdi. Kuvvetlerin Msra giriini engellemek iin ordusuyla Suriyeye doru yola kan Hrn b. Humreveyh, lkesinin dou snrnda Abbsede savunma hazrl yapld srada askerler (veya iki amcas) tarafndan ldrld (Safer 292/Aralk 904). Tolunoullarnn bana Hrnun amcas eybn b. Ahmed b. Tolun geirildi. Ancak eybna gvenmeyen ve artk mcadele etmenin gereksiz olduunu dnen kumandanlardan Tu b. Cf ile dier baz kumandan ve nde gelen kiiler halifeye bir mektup yazarak Hrnun ldrldn ve kendilerine eman verilmesi artyla hilfet ordusuna katlmak istediklerini bildirdiler. Onlarn, birlikleriyle beraber Abbs ordusuna katlmasyla eybn zor durumda kald. Yanndaki az sayda askerle birlikte Fustat kapsnda karargh kurup zayf bir direnme gsterdiyse de askerlerinin nemli bir ksmnn kar tarafa gemesi zerine baehri kuatan Muhammed b. Sleymandan eman istedi ve geceleyin gidip teslim oldu (Reblevvel 292/Ocak 905). Ertesi gn Abbs ordusu Fustata girdi.

Meydann etrafndaki Sudanl askerlere ait klalar yakld, klalardaki pek ok askerle ehir halkndan ok sayda insan ldrld. Bylece Msr yeniden Abbs hkimiyetine girdi. Sultanlk koltuunda sadece dokuz gn oturabilen eybnn, ailesi ve yaknlaryla birlikte Badata gnderilmesiyle slm dneminde Msrda ilk mstakil hnedan olan Tolunoullar yklm oldu. Trk-slm tarihi ve medeniyeti asndan nemli bir yere sahip bulunan Tolunoullar mstakil bir devlet olmakla birlikte Abbslere ballklarn eklen srdrdler; idar, siyas, asker ve adl tekilt bakmndan nceki kurumlar devam ettirdiler. darede hnedan mensuplar nemli bir yer tutarken grevlere daha ziyade Trk asll kiiler getiriliyordu. Tolunoullar byk bir kara ordusuna ve gl bir donanmaya sahipti. Ahmed b. Tolun Trkler, Sudanllar, zenciler, Araplardan oluan ve mevcudu 100.000i aan bir ordu kurmutu. Komuta kademesinde Trk kumandanlarnn bulunduu bu ordu baehir Katiin yan sra Berka, skenderiye, Dmak, Halep ve Tarsus gibi garnizon ehirlerinde stlenmiti. Ahmed b. Tolun sahilleri korumak iin gl bir donanma kurmaya alm, bugn de ayakta olan Akk Kalesini ve Akk Limann ina ettirmi, Yafa ve skenderiyede hisarlar yaptrmtr. Tolunoullarnn Ravza adas, Akk, Dimyat ve skenderiyede bulunan tersanelerinde binlerle ifade edilen sava ve ticaret gemileri ina edilmiti. Ahmed b. Tolun ve Humreveyh zamannda Msr, tarihinin en parlak devirlerinden birini yaam, bu devir refah, imar, ilim ve irfan devri olmutur. Her ikisi de lim ve edipleri korur, mimari ve kltrel faaliyetleri tevik ederdi. Dnemin en mehur airi Hseyin b. Abdsselm, dil limi Muhammed b. Abdullah b. Muhammed b. Mslim ile air Ksm b. Yahy el-Meryem, Humreveyhin ihsan ve himayesine mazhar olmutur. Bu devirde ilim ve edebiyat alannda da almalar yaplmtr. mam finin talebesi Reb b. Sleyman el-Murd, Hanef fakihleri Kad Bekkr b. Kuteybe, talebesi Eb Cafer et-Tahv, mutasavvf Znnn el-Msr, dil limleri Veld b. Muhammed et-Temm ve Ahmed b. Cafer ed-Dnever, matematiki bnd-Dye Ahmed b. Ysuf, gz hastalklarna dair eser yazan Eb Ali Halef et-Tln dnemin nde gelen limlerindendir. Tolunoullar devrinde Msrda ekonomi canlanm, ziraat nemli lde gelimi ve lkede refah yaygnlam, sulama ilerine nem veren Ahmed b. Tolun ekilebilir arazileri oaltm, yeni su kanallar atrmtr. Nil zerindeki mikyaslar slah ettirmi, kprler yaptrmtr. Ziraatn yan sra dokumaclk bata olmak zere el sanatlar gelimi, hkmet tarafndan drttrz olarak adlandrlan, kaliteli kumalarn dokunduu bir dokuma evi almtr. Sabun, eker ve sava aletleri retiminde, i ve d ticaret alannda nemli ilerleme salanmtr. Kendi adn tayan caminin bir tarafna ar ina ettiren Ahmed b. Tolun, Msrn dou-bat ticaret yollar zerinde bulunmasn dikkate alarak tama amal pek ok gemi ve kayk yaptrmtr. Tolunoullar zamannda Asvan blgenin nemli bir ticaret merkezi haline gelmi, Arap kabilelerinin blgeye g veya tehciri devam etmitir. Tolunoullarnn altn sikkeleri Rfika, Msr, Halep, Humus, Tnis ve Dmaktaki darphnelerde baslyordu. Ahmed b. Tolunun Kati semtinde yaptrd cami Tolunoullarnn mimari alanda ulat stn seviyeyi gstermektedir. Cebelyekr adl tepe zerinde ina edilen yap gnmzde Msrda esas biimini koruyan en eski camidir. Smerr Camiinin minaresine benzeyen, alt taraf drt ke, st yuvarlak, dtan rampal helezonik minaresiyle mehurdur (bk. BN TOLUN CAM). Ahmed b. Tolun camide grev yapmak zere bir doktor grevlendirmi, cemaatten hastalananlarn tedavisinde kullanlacak illarn bulunduu bir eczahane kurmutur. Sultan saraynn yannda drl-imre,

kumandanlarn evleri, klalar ve asker tlimi iin bir meydan yer alyordu. Hkmdar ayrca btn hastalarn cretsiz tedavisi iin bir hastahane (bmristan) ina ettirmitir. Humreveyh insan kabartmalaryla ssl, duvarlar altn yapraklarla bezeli, Drzzeheb adn tayan bir saray yaptrmtr. Avlusunda cva dolu bir havuzun bulunduu sarayn bahesi ho kokulu iekleri, ndide aalar ve hayvanat bahesiyle tannyordu. Bu dnemde hat sanat da yksek seviyeye ulamtr. Abdullah b. Muhammed el-Belev Sret Amed b. oln adyla bir eser yazm, eserinde Ahmed b. Tolunun yan sra olu Abbas, gulmlar, III. (IX.) yzylda Msr ve civarnda cereyan eden olaylar ve Abbs halifelii hakknda bilgi vermitir. TOLUNOULLARI HKMDARLARI Ahmed b. Tolun 254/868 Humreveyh 270/884 Cey b. Humreveyh 282/896 Hrn b. Humreveyh 283/896 eybn b. Ahmed b. Tolun 292/905

BBLYOGRAFYA

Kind, el-Vlt vel-ut (Guest), s. 149-250; bn Abdlhakem, Ftu Mr (Torrey), s. 247; Yakb, Tr, II, 508-509; Taber, Tr (Ebl-Fazl), IX, 456-666; Arb b. Sad, lat Triaber (Taber, Tr [Ebl-Fazl], XI iinde), tr.yer.; Belev, Sret Amed b. oln (nr. M. Krd Ali), Dmak 1358, s. 33-351; Muhammed b. Abdlmelik el-Hemedn, Tekmilet Tri-aber (Taber, Tr [Ebl-Fazl], XI iinde), tr.yer.; bnl-Esr, el-Kmil, VII, 133-537; Safed, el-Vf, VI, 430-432; bn Haldn, el-ber, IV, 297-646; Kalkaend, ubul-a (emseddin), IX, 20-27; Makrz, el-a, I, 304-320; bn Tarberd, en-Ncmz-zhire, III, 1-142; Syt, snlmuara, I, 594-595; Zaky Mohamed Hassan, Les Tulunides, Paris 1923; Hasan Ahmed Mahmd, aret Mr el-slmiyye: el-Ar-ln, Kahire, ts. (Drl-fikril-Arab); Tolunoullar ve Paralar, stanbul 1972; Bosworth, slm Devletleri Tarihi, s. 55-57; Hakk Dursun Yldz, slmiyet ve Trkler, stanbul 1980, tr.yer.; a.mlf., Ahmed b. Tolun, DA, II, 141-143; Ahmed Muhtr elAbbd-Seyyid Abdlazz Slim, Trul-bariyyetil-slmiyye f Mr ve-m, Beyrut 1981, s. 46-60; Ahmed Muhtr el-Abbd, Fit-Tril-Abbs vel-Fm, skenderiye 1987, s. 128-140; Hasan brhim, slm Tarihi, IV, 26-36, 155-158, 188, 219-223, 369-371; Red Abdullah elCmeyl, Dirst f tril-ilfetil-Abbsiyye, Badad 1987, s. 337-355; Ahmed Abdrrzk Ahmed, Tru Mr ve ruhal-slmiyye, Kahire 1993, s. 87-157; Nadir zkuyumcu, bn Zlkta lk Mslman Trk Devletleri Tolunoullar ve Ihidler, zmir 1996, tr.yer.; a.mlf., Tolunoullar, Trkler (nr. Hasan Celal Gzel v.dr.), Ankara 2002; V, 15-38; Eblfez Elibey, Tolunoullar Devleti: 868-905 (haz. Fazil Gazenferolu-Seluk Akn), stanbul 1997; Feth

Abdlmuhsin Muhammed, e-ir f Mr f llid-devleteyn e-lniyye vel-diyye, Kahire 1421/2000; Nesimi Yazc, lk Trk-slm Devletleri Tarihi, Ankara 2002, s. 75-91; Saim Ylmaz, Mutazd ve Mktef Dneminde Abbsler, stanbul 2006, s. 176-211; a.mlf., Halife Mutezid Dneminde (279-289/892-902) Abbas-Tolunoullar likileri, Sakarya niversitesi lhiyat Fakltesi Dergisi, II, Adapazar 2005, s. 171-199; Slih Ysuf Matk, el-aytl-ilmiyye filahdeyni-ln vel-d, Mecellet Klliyyetid-dirstil-slmiyye vel-Arabiyye, sy. 1, Dbey 1990, s. 157-178; inasi Altunda, Tolunlular, A, XII/1, s. 430-439; M. S. Gordon, lnids, EI (ng.), X, 616-618. Nadir zkuyumcu

TOMANBAY
Ebn-Nasr el-Melikl-Eref Tomanbay (. 923/1517) Son Msr Memlk sultan (1516-1517). 879 (1474-75) ylnda doduu kabul edilir. Kendisini amcas Kansu (Kansav) Gavri satn ald iin nisbesinde min Kansav el-Gavr ifadesi geer. erkez asll olan Tomanbay (Tumanbay) satn alnmasnn ardndan dnemin sultan Kaytbaya sunuldu ve onun memlkleri arasna girdi. Kaytbayn 1496da lmne kadar Kitbiye memlkleri arasnda yer buldu. Daha sonra Kaytbayn yerine geen olu el-Melikn-Nsr Nsrddin Muhammed kendisini zat etti; nce cmedr, ardndan sultann muhafz ktasnda haseki sfatyla grevlendirildi. Amcas Kansu Gavrinin sultan olduu 906 (1501) ylna kadar bu grevde kald ve onun sultanlyla birlikte onlar emirliine ykseltildi. 910da (1504) Kansu Gavrinin olu Muhammed lnce sultan yeenini tablhne emirliine getirdi ve olunun yerine d e-arabhne grevini verdi. 913 (1507) ylna kadar bu grevde kalan Tomanbay ayn yl ed-devdr el-kebr olan Emr zdemir vefat ettiinden onun yerine tayin edildi. Bunun yan sra kifl-kf ve el-stdriyyetl-liye grevlerini de stlendi. 922de (1516) Osmanl Hkmdar Yavuz Sultan Selime kar Suriye seferine kan Kansu Gavri onu nibl-gaybe olarak brakt ve yokluunda lkeyi ynetmekle ykml kld. Tomanbay bu grevi esnasnda gvenlie ok nem verdi, disiplinli davrand, bundan dolay halk ve asker tarafndan ok sevildi. Bir sre sonra Kansu Gavrinin Mercidbk Savanda yenilip sava alannda lmesi zerine kimin sultan olaca konusu gndeme geldi. Bu srada lke ok olumsuz artlar iinde bulunuyordu. Osmanl Devletine kar nemli bir sava kaybedilmi, Suriye topraklar elden kmt; Kansu Gavrinin yannda bulunan halife ve pek ok emr Osmanl Devletine esir dmt. Malp ordu ve emrler bozgun yznden perian bir halde yaklak iki ay sonra Msra dnebildi. Memlk Devleti bu srete sultansz kalm ve hutbe halife adna okunmutu. Kahireye gelen emrlerin ilk ii, sultann yokluunda lkeyi gzel bir ekilde idare eden Tomanbaya sultanlk teklif etmek oldu. Ancak Tomanbay bu srada sultanln ne anlama geldiini iyi bildiinden bu neriyi kabul etmek istemedi. Fakat devrin eyhlerinden Ebssud Efendinin araya girmesi ve Memlk emrlerine isyan ve ihanet etmeyeceklerine dair yemin ettirmesiyle sultanla raz oldu. Halifenin o srada Kahirede bulunan yal babas vastasyla 13 Ramazan 922de (10 Ekim 1516) Cuma gn gerekli trenler yaplarak saltanat kendisine brakld. Tomanbay bu artlarda sultanlk grevini kabul etmekle byk bir cesaret gstermiti. te yandan Osmanl ordusu fazla bir glkle karlamadan Dmaka kadar ilerledi. Yavuz Sultan Selim nce Tomanbaya bir mektup yollayarak onu kendisine itaat etmeye ard. Suriyeden gelen bilgiler Kahirede byk bir panie yol amt. Tomanbay durumu yattrmak iin byk gayret gsterdi. Yavuzun gnderdii mektubun zerinden bir ay gemiti; bu defa on be kiilik bir Osmanl elilik heyeti 10 Aralk 1516da Kahireye geldi. Heyetin getirdii ikinci mektupta Tomanbaya bar teklif ediliyor ve artlar kabul halinde Gazzeden Msra kadar uzanan yerlerde Osmanl sultannn nibi olabilecei, aksi takdirde Osmanl ordusunun Msra yryecei bildiriliyordu. Tomanbay teklifi kabul etmeyi dnyordu; ancak Suriyede yenilen emrlerin intikam hrs ve Osmanl hkmdarnn mektuplarndaki ar ifadeler onu bundan alkoydu

ve Osmanl elilerinin ldrlmesini emretti. Bu esnada, daha nce Tomanbayn Gazzeye yardm iin gnderdii Canbirdi Gazl kumandasndaki Memlk ordusu, Vezrizam Sinan Paann emrindeki Osmanl ordusuna yenildiinden Canbirdi yannda az saydaki askerle birlikte Kahireye dnd. Artk Osmanllarn Msra hcum edecei akt. Tomanbay byk bir gayret gstererek bozgunlardan artakalan Memlk ordusunu derleyip toparlamaya alt. Balangta Osmanl ordusunu ln bittii yer olan Slihiye mevkiinde karlamak dncesindeydi. nk Osmanllar l geerken ok yorgun deceklerdi ve bu da iyi bir frsat demekti. Fakat Memlk emrleri onunla ayn fikirde deildi. Sonunda savan Kahire dndaki Ridniyede yaplmas kararlatrld. Bunun zerine blgede derin siperler kazld ve skenderiye ile Kahire Kalesindeki baz toplar getirilip buralara yerletirildi. Tomanbay bu hazrlklar yaparken Osmanl ordusu Dmaktan hareket etti. Bir sre sonra Gazzede btn ordu bir araya geldi ve l gemek zere yola kt. 22 Ocak 1517de Ridniyeye ulat ve Memlk ordusunun karsnda mevzi tuttu. Yavuz Sultan Selim ordusunu ikiye blerek bir grubun Memlklerin bekledii ynden, dier grubu Mukattam dann evresinden dolatrp yandan hcum etmesini salad. Osmanllarn elindeki hafif toplar ve piyadelerin kulland tfekler savan kaderini belirledi. Bir ara Tomanbay yanndaki birliklerle cesurca bir hcuma kalkp Osmanl ordusunun merkezine yklendi. Ancak baarsz olunca Hadm Sinan Paann kumanda ettii sa kanat zerine yrd, bu harekt srasnda Sinan Paa ldrld. Bununla beraber Memlk ordusu tam anlamyla dalmt. Tomanbay dalan birlikleri toplamak iin Sad tarafna doru geri ekildi. Savatan bir gn sonra Osmanl ordusu Kahireye girdi. Fakat 28 Ocak gecesi Tomanbay etrafna toplad 10.000 (veya 7000) kadar askerle niden ehre geri dnd. Yaplan sokak savalar neticesinde Kahirenin byk bir ksmn ele geirdiyse de bu baars uzun srmedi ve ehirde sadece gn tutunabildi; Osmanllarn ar basks karsnda ehri terketmek zorunda kald. Nili gemiyle geip Sad taraflarna gitti. Fakat Tomanbayn mcadeleden vazgemeye niyeti yoktu. Bu sebeple yine asker toplamak amacyla hazrlklara giriti; bir taraftan da Yavuz Sultan Selime eli yollayp bar teklifinde bulundu. Osmanl sultan bir antlama metni hazrlatp Tomanbaya gnderdi, ancak eliler yolda ldrld. Muhtemelen Tomanbay bu manevralarla etrafna daha fazla kuvvet toplanmas iin zaman kazanmak istiyordu. Yaplan nc sava da Osmanllar kazand. Tomanbay kendisi iin gvenli olduunu dnd Terrce blgesine kat. Burada ihanete urayarak yakaland ve zincirlerle balandktan sonra kendisini almaya gelen Osmanl birliklerine teslim edildi (30 Mart 1517). Yavuz Sultan Selimin huzuruna getirildiinde bir hkmdar gibi karland. Cesaretinden dolay Tomanbayn balanaca dnlrken artk halknn ondan midini kesmesi ve yeni bir isyan ihtimalinin ortadan kaldrlmas gibi gerekelerle, zellikle de Canbirdi ve Hayr Beyin tavsiyeleriyle yakalandktan on drt gn sonra 21 Reblevvel 923 (13 Nisan 1517) tarihinde Kahire kaplarndan Bbzveylede asld. Cesedi gn asl kaldktan sonra trenle amcas Kansu Gavrinin kendisi iin yaptrd medreseye defnedildi. Kaynaklarda Tomanbayn son derece cesur, mcadele azmi kuvvetli, hayr sahibi, edepli, dindar olduu ve baz haksz vergileri kaldrd belirtilir.

BBLYOGRAFYA

bn ys, Bediuz-zhr, V, 102-177; kr-i Bitlis, Selmnme (nr. Mustafa Argunah), Kayseri 1997, s. 263-286; Hadd, Tevrh-i l-i Osmn (nr. Necdet ztrk), stanbul 1991, s. 410-416; bn Znbl, iretl-Memlk (nr. Abdlmnim mir), Kahire 1962, s. 22-145; Cellzde Mustafa elebi, Selmnme (nr. Ahmet Uur-Mustafa uhadar), Ankara 1990, s. 196-202; S. Lane-Poole, History of Egypt in the Middle Ages, London 1924, VI, 352-355; Uzunarl, Osmanl Tarihi, II, 287-291; brhim Ali Tarhan, Mr f ari devletil-Memlkil-erkise, Kahire 1960, s. 180-199; Selhattin Tansel, Yavuz Sultan Selim, Ankara 1969, s. 135-141, 152-190; N. vanof, el-FetulOmn lil-aril-Arabiyye (trc. Ysuf Atullah), Beyrut 1988, s. 67-70; Kzm Yaar Kopraman, Memlkler, Doutan Gnmze Byk slm Tarihi, stanbul 1989, VI, 528-540; Ahmed Abdrrahm Mustafa, el-Arab f llir-rbatil-Omniyye, el-AltlArabiyyett-Trkiyye, [bask yeri yok] 1991, I, 120-121; Sad Abdlfetth r, el-ArlMemlk f Mr ve-m, Kahire 1994, s. 199-206, 272; Enver Zakleme, el-Memlk f Mr, Kahire 1995, s. 89-92; D. Ayalon, The End of the Mamlk Sultanate, St.I, LXV (1987), s. 125-148; Feridun Emecen, Zamann skenderi, arkn Fatihi: Yavuz Sultan Selim, stanbul 2010, s. 251-298; a.mlf., Ridniye Sava, DA, XXXV, 87-88; M. C. ehabeddin Tekinda, Tumanbay, A, XII/2, s. 54-57; P. M. Holt, mn By, EI (ng.), X, 621-622. Cneyt Kanat

TOMAR- TURUK- ALYYE


() Sdk Vicdnnin (. 1939) tarikatlar ve silsileleriyle ilgili eseri. Kitapta Kdiriyye ve Halvetiyye tarikatlar ubeleri ve silsileleriyle ele alnm, ayrca baz tasavvuf kavramlarnn aklamasna yer verilmitir. Mellif nszde (ifade), byk tarikatlarn silsilenmelerini ieren bir klliyat meydana getirmek amacyla almalara baladn belirttikten sonra eserini stlahlar ve silsileler eklinde iki ksm halinde planladn, birinci ksma Kms- Turuk- Aliyye, ikinci ksma Tomar- Turuk- Aliyye adn verdiini kaydeder. Ancak mellifin bu plann tam olarak gerekletiremedii anlalmaktadr. Nitekim Kms- Turuk- Aliyye serisi halinde yaymlanm herhangi bir eser bulunmamaktadr. Sdk Vicdnnin bu ksma ait olduunu belirttii (Tomar-Melmlik, s. 13) sf ve tasavvuf kavramlarna dair eseri, Sf ve Tasavvuf Kelimelerinin Asl ve Meneleri Hakknda Tedkkt ve Muhkemt adyla (stanbul 1340-1342) Tomar- Turuk- Aliyye serisinin drdnc kitab olarak neredilmitir. Bu serinin ilk ktab Melmlik (stanbul 1338-1340), Kdiriyye Silsilenmesi (stanbul 1338-1340) ve Halvetiyye Silsilenmesi (stanbul 1338-1341) balklarn tar. Tomar- Turuk- Aliyye serisine Melmlik kitabyla balamasnn zel bir sebebi bulunmadn, Melmlikle ilgili notlar dierlerinden daha nce hazrland iin seriye bununla baladn syleyen mellif, tarikatlar serisi iinde yer verilmi olsa da Melmliin aslnda mstakil bir tarikat deil deiik tarikatlarda amaca riyaszca ulamak iin benimsenen bir yol ve merep olduunu vurgular. Kitabna tasavvufun kayna hakknda Hristiyanlk, ran, Hint veya Yunan etkisinden sz eden arkiyatlarn yanldn belirterek balayan Sdk Vicdn tasavvufun Kuran ve Snnete dayandn delilleriyle ortaya koyar. Ardndan Melmetliin Kalender tavrdan farkn ele alr. Mellif birinci ksmda eriat ve tarikat kavramlarn aklayp tarikatlarn douuna temas eder, ikinci ksmda Devre-i Vust Melmlii bal altnda Bayrm Melmlerini anlatr. Burada, tevhid ve ksmlaryla ilgili aklamann yan sra Melmliin esaslarn anlatan Sar Abdullah Efendinin Meslekl-uk adl uzunca kasidesine ve Lalzde Abdlbkinin buna yazd zeyle de yer verilir. nc ksmda Muhammed Nrl-Arabye nisbet edilen son dnem Melmliini anlatan mellif, Harrzdenin Tibyndaki grne uyarak Nrl-Arabnin bir NakibendMceddid eyhi olduunu ve Melmiyye-i Nriyye diye anlan son dnem Melmliinin Nakibendiyyenin bir ubesi olarak kabul edilmesi gerektiini belirtir. Eser eriat-tarikat birlikteliinin vurguland htime ile sona erer. Kdiriyye Silsilenmesinde Kdiriyye tarikatnn kurucusu Abdlkdir-i Geylnnin hayat ve halifeleriyle tarikatnn silsilesi ve ubeleri ele alnmtr. Ricll-gayb, hrka, evrd ve ezkr gibi tasavvuf kavramlarnn aklamasnn yapld kitapta Kdiriyye-Erefiyye evrdnn metni, tercmesi ve erhine yer verilmitir. Halvetiyye Silsilenmesinde Hz. Peygamberden itibaren tarikatn kurucusuna kadar silsilede mevcut eyhler ilgili kaynaklardaki bilgiler deerlendirilerek tesbit edildikten sonra tarikatn pri mer el-Halvet ve ikinci pr Yahy-y irvnnin hayat anlatlm, ardndan tarikatn temel esaslar, evrd, ezkr ve db zerinde durulmutur. Eserin te ikilik blm Halvetiyyeden ayrlan kollara ve bunlarn

silsilelerine tahsis edilmitir. Ana kollardan Reniyyenin ele alnd blmde bu kolun kurucusu Dede mer Rennin Resl-i Ekrem hakkndaki nat ile tasavvuf tarifleri ve sfnin zelliklerini ieren iki manzumesi kaydedilmitir. Eser, yardmlarndan dolay mellifin Hseyin Vassfa teekkrn de ihtiva eden bir htime ile son bulmaktadr. Serinin drdnc kitabnda sf ve tasavvuf kelimelerinin kayna, tarifleri, bir kavram olarak ortaya klar zerinde genie durulmutur. Sdk Vicdn yararland kaynaklar ve ilgili almalar ounlukla metin iinde, yer yer de dipnotta kaydetmitir. Kaynaklardaki bilgileri dorudan aktarmayp bunlar deerlendirmi, zaman zaman birtakm dzeltmelerde bulunmu, birbiriyle elien bilgiler sz konusu olduunda kendi tercihini de belirtmitir. Bu adan eser akademik nitelikte bir alma saylabilir. Metinde baz manzum ifadelere de yer verilmitir. Eser, rfan Gndz tarafndan Tarikatler ve Silsileleri (Tomar- Turuk- Aliyye): Melmiyye Kdiriyye Halvetiyye Sofi ve Tasavvuf adyla Latin harflerine evrilip sadeletirilerek yaymlanmtr (stanbul 1995). Mellif Rifiyye Silsilenmesi, Mufassal Nakbendiyye Silsilenmesi ve Mufassal Bektiyye Silsilenmesi adl kitaplar da neredeceini duyurduu halde (Sf ve Tasavvuf, s. 4, not: 1) bunu gerekletirememitir. Bunlardan Rifiyye ve Nakibendiyyeye ait msveddeler kayptr; Bektiyyenin Enderun Kitabevi tarafndan yaymlanaca bildirilmise de (Sdk Vicdn, Tarikatler ve Silsileleri: Tomar- Turuk- Aliyye, haz. rfan Gndz, s. 257, not: 97) bu yayn henz gereklememitir. Mellifin neredilen eserlerindeki ifadelerinden Bedeviyye Silsilenmesi ile (Tomar-Melmlik, s. 11) Celvetiyye Silsilenmesini de hazrlamakta olduu veya hazrlamay planlad anlalmaktadr (TomarHalvetlik, s. 16, not: 1, 19).

BBLYOGRAFYA

Tomar-Melmlik, s. 11, 13; Tomar-Halvetiyye, s. 16, not: 1, 19; Sdk Vicdn, Tomar- Turuk- Aliyyeden Sf ve Tasavvuf, stanbul 1340-42, s. 4, not: 1; a.mlf., Tarikatler ve Silsileleri: Tomar- Turuk- Aliyye (haz. rfan Gndz), stanbul 1995, s. 257, not: 97; Semih Ceyhan, Sdk Vicdn, DA, XXXV, 401-402. Reat ngren

TONGA ALP ER
(bk. EFRSYB).

TONOZ
Geleneksel mimaride ska kullanlan yarm silindir formunda rt. Grekedeki tholostan (kubbe, yuvarlak yap) Ortaa Rumcas ile Trkeye aktarlan tonoz Osmanl yap teknolojisine ilikin kaytlarda bu ekliyle yerlemitir. ounlukla dikdrtgen planl meknlar rten st yap unsurudur. elik putrel ve betonarme kiriin henz bulunmad geleneksel mimaride uzun aklklar tek paral atklarla gemek statik bakmdan elverisiz, malzeme kullanm bakmndan ekonomik saylmad iin kemerin tekrarlanarak srdrlmesiyle daha uygun bir rt eleman bulunmutur. Bylece meknn planyla rten ibkey bir kabuk elde edilmi, bu rtnn tayc gc de arttrlm olduundan bu kabuk ayn zamanda st katn tabann tekil etmitir. Tayc ilevi dolaysyla alt katlarda tercih edildii gibi ayn dorultuda uzunlamasna kesintisiz gelien hacimlerin zerine de uygulanabilen tek rt tonozdur. Erisel bir rtnn kemer-tonoz ayrmnda tanmlanabilmesi iin profil ekli ve genilik ls yeterli deildir. Bu konumdaki bir rtye tonoz denebilmesi iin derinliin aklktan daha fazla olmas gerekir. Bu zelliklere uygun rtc unsur profili ve rtt alann planna bal ekilde deien biimler sunduundan her defasnda ortaya kan zmler farkl adlarla anlmaktadr. Karlama ve balant tarzlarna gre aynal/manastr, kaburgal, mil/eri, apraz/verev, halka, ha, tekne, yldz, yelpaze bunlardan birkadr. Bilinen en yaln formuyla uzunlamasna kesilmi bir silindir yars demek olan tonozun alt snrnda gl bir taycya oturmas zorunludur. Bu destek, erisel rtnn doal olarak kendi arln tad gibi baz durumlarda tonozun tad st katlarn toplam dey ykn karlayabilmek iin de gereklidir. Bylece st rtlen bir mimari meknda ykleri ayaklara aktaran tonoz yaynn ii eyvan uygulamalarnda olduu gibi tamamen bo braklabilir veya yap planndaki bu ksa taraf bir perde duvaryla rlebilir. Bu duvar arlk tamadndan bu yzde her lde aklk braklabilir. Tonoz rtl bir yapnn uzun kenar ou defa kesintisiz bir duvar ya da gl destek sralaryla tanabilir. Her iki durumda da tayc uzun cephelere yerletirilecek kap ve pencere gibi aklklarn lsnn snrl tutulmas gerekir. En yaln ve yaygn kullanlan tonoz formu, kemer profiline gre yuvarlak veya sivri kesitli olan bu rt beik tonoz diye adlandrlr. Malzemeye bal ekilde kendi arl, kubbe ya da st katlardan gelen ykler tayc duvara aktarlrken ayn zamanda yanlara iti sz konusudur. Bu durumda duvar kalnl arttrlmaktadr ve zengi noktalarnda demir gergiye ya da takviye kemeri eklinde payandaya ihtiya duyulabilir. Statik sebeplerin zorunlu kld ilev-form balants kemerdeki zengin eitlemeleri tonozda imknsz klar. Alttan silindirik ibkey rt halinde grlen tonoz, kemer profillerine gre yuvarlak veya sivri kesitli bir rt olarak beik tonoz adyla tanmlanan tiptir. Meknn uzun ekseninde srdrlen bu rtde yer yer daha kaln kesitlerle pekitirilmi ara kemerler bir kaburga sistemi halinde sralanr. Drtgen planl hacimleri rten tonoz bask bir kubbeyi anmsatan merkez bir tanm kazanmakta, kelerden ortaya doru ykselen eri ara kesitlerle ve stte dz bir yzeyle zenginletirilmekte yahut bu profiller dilimler ve mukarnasla dolgulanabilmektedir. Dik ayla birbirine balanan uzun hacimlerin kesime alannda karlaan tonozlar parabolik bir tasarmla kaynatrlmaktadr. Birbirine dik balanan iki hacmin kavuma blgesindeki rt yklerin farkl oluu, teknik bilgi ve mimari slba bal olarak apraz ya da ha tonoz ad verilen zmle

ortaya kmaktadr. Btn ykn kelerde topland bu uygulama Gotik mimaride zenginletirilmitir. Tonoz inasnda ilk ve basit bir bulu en eski zm hazrlamtr. ki tan ters V biiminde atlmas, bunun yetersiz kalmas halinde birka blokun kaydrlmasyla bindirme tonoz elde edilmitir. Arkeolojide potern diye adlandrlan ilk tonozlar daha ok yer alt geitleri ve gizli dehlizlerin yapmnda milttan nce 2000lere kadar inen rneklerle Msr ve Hitit kltr evrelerinde grlr. Yunan ve Roma kltr evresinde daha ok kanalizasyon tesisi, asker amal tnel yapm ve baz tapnaklarn alt katnda dehliz olarak uygulanan tonoz toprak st mimaride yaygn bir kullanma sahip deildir. Ssn devrinde Mezopotamya ve randaki antsal mimarinin nemli uygulamalarnda blgedeki ta malzemenin yetersizlii kerpi ve tula malzeme kullanmn zorunlu hale getirirken tula rme teknolojisinin erisel rt inasndaki avantaj kemer ve kubbe yannda tonozu da gelitirmitir. Uzun sre kprlerde ve ateghlarda uygulanan bu rt Ssn mimarisinde baaryla uygulanmtr. Nitekim Badatn dousunda Dicle kysndaki Ktesifon (Tizfun) Saraynda uzun koridorlar ve byk eyvanlar derin bir tonozla rtlmtr. I. pr Sarayndan kalan Tk- Kisr (Hsrev Kemeri) elips formlu devs bir rtdr. Mimaride ran-Asya gelenekleri yannda malzeme olarak tatan geni lde yararlanlan Anadoluda ortaya kan ilk Trk eserlerinde her iki malzeme kullanlarak tonoz uygulamasna devam edilmitir. Seluklu dnemi yaplarnn uzunlamasna gelien hacimlerinde hemen daima hkim rt olan tonoz kervansaraylarda kesme ta rgyle stteki toprak dam iin gl bir destek oluturur. Bu tr yaplarn ahr ve depo hacimlerini tekil eden uzun duvarlar dolaysyla yapnn direncini arttrmak zere yer yer ieriye knt yapan pilastrlar, tonoz kesiminde belirli aralklarla tekrarlanan takviye kemerleri halinde devam ettirilmekteydi. Medrese eyvanlarn stten kavrayan ta veya tula tonoz benzer ilev grmekteydi. Her iki yap tipinde, hatta ibadet yaplarndaki takaplarda girii hazrlayan byk kemer derin bir tonoza dnerek bu unsura bir eyvan grn kazandryordu. Kmbet mimarisinde takap ve i mekn tonozla rtldkten baka toprak alt kat (kripta) hemen daima bir tonozla kapatlarak st kat iin salam bir alt yap salanyordu. Anadolu Trk mimarisinin gelime srecindeki asl deime kubbe-mekn ilikisinde younlatndan tonozun konumu da buna gre deimitir. Medrese, kervansaray ve trbelerde st rt balamnda fazlaca bir deiim grlmezken kkl deime temel ibadet yaplar olan camilerde ortaya kmaktadr. Seluklu ve Beylikler dnemleri boyunca enlemesine gelien ibadet meknlarnda blnm uzun hacimler tonozla rtlmtr. XV. yzyldan itibaren geniletilen merkez orta mekn teknik bakmdan ancak kubbeyle rtlebileceinden bu srete uzunlamasna meknlar rten tonozun konumu buna gre deimi, bu unsur meknlardaki galerilere (dhil tarik), ana binann dndaki uzun meknlara (hric tarik), son cemaat yerine ya da avlu revaklarna doru kenara ekilmitir. Osmanl mimarisinde yaygn biimde arasta ve kapal arlar rten tonoz, sokak ilevi gren alt geitlerle bunun zerine ina edilen eitli hacimleri tadndan en aklc zmlerle uygulanmtr. stanbulda klasik Osmanl eserlerinin son rneklerinden saylan Eminn Yenicami Klliyesinde hnkr kasr altndaki tonozlu geile Hekimolu Ali Paa Klliyesindeki ktphane altndaki tonozlu gei dikkat ekici rneklerdir.

BBLYOGRAFYA

J. Ferguson, History of Architecture, London 1865, s. 186-190; Baukunde des Architekten, Berlin 1880, s. 19-25; Doan Hasol, Ansiklopedik Mimarlk Szl, stanbul 1975, s. 441-443; Doan Kuban, Mimarlk Kavramlar, stanbul 1980, s. 37-38; J. Fleming v.dr., The Penguin Dictionary of Architecture, Suffolk 1981, s. 334-335; Metin Szen-Uur Tanyeli, Sanat Kavram ve Terimleri Szl, stanbul 1986, s. 238; SA, IV, 2011-2014. Seluk Mlyim

TOP
Bir ateli silh tr. Gherile, kkrt ve odun kmr karmndan oluan barutun gelitirilmesi ve barutla alan ateli silhlarn savalarda kullanm ge Ortaa tarihinin en nemli olaylarndan biridir. lk ateli silhlar 1280lerden itibaren inliler tarafndan kullanlmtr. Bu yeni silh yirmi otuz yl iinde hem slm lemine hem hristiyan Avrupaya ulat. zellikle 1320 ve 1330larda Avrupadaki meydan muharebelerinde ve kuatmalarda ilk defa grld. Topun ve barutlu el silhlarnn gelitirilmesi ve slm lemindeki yaygnlamasnda Osmanllar nemli rol oynad. Ateli silhlarn Osmanllar tarafndan ne zamandan beri kullanld kesin olarak bilinmemektedir. Bu konuda Trk ve yabanc tarihilerin verdii en eski tarihler (1354, 1364, 1386 ve 1389) sz konusu olaylardan birka nesil sonra yaayan kpaazde (. 889/1484ten sonra), Ner, Kemalpaazde ve ikr gibi vakanvislere dayandndan tartmaya aktr. Ancak Osmanllarn ateli silhlarla XIV. yzyln son eyreinde Venedik, Dubrovnik, Bosna, Srbistan, Ceneviz ve Bizans gibi devletler veya onlarn tebaalar vastasyla tanm olmalar muhtemeldir. Yldrm Bayezid zamannda (1389-1402) yaam bir timar sahibi olan Topu merden bahseden II. Murad devrine ait bir timar icmal defterindeki kayt Osmanllarda topuluun Yldrm Bayezid dneminde bir kurum halinde teekkl ettiinin iareti diye gsterilir. Osmanllar stanbulun 1392, 1402 ve 1422 yllarndaki kuatmalarnda top denediler, fakat bunlardan bir netice alamadlar; 1430da Selnik muhasarasnda ise topu baar ile kullandlar. 1440lardaki Osmanl-Macar savalar esnasnda hristiyan sahra topuluu ve tabur (Wagenburg) taktiiyle de tantlar. Bu tarihten sonra toplar gerek muhasaralarda gerekse meydan muharebelerinde daha da nem kazand. 1453te stanbulun fethinin de gsterdii gibi Osmanllar topu ve yeni barut teknolojisini hem kuatmalarda hem gemileri batrmada ok etkili biimde devreye soktular. Avrupa devletlerinde topularn zanaatkrlardan profesyonel askerlere dnmesi 1500 ile 1700 tarihleri arasndaki uzun bir zaman diliminde gerekletii halde, Osmanllarda toplarn dkm ve kullanmyla grevlendirilen Kapkulu Ocann yaya ksmndan olan Topu Oca muhtemelen II. Murad devrinde teekkl etmiti. Toplarn ve top mhimmatnn tanmas ve top arabalarnn imal edilmesiyle vazifeli Top Arabaclar Ocann ise XV. yzyln ikinci yarsnda olutuu tahmin edilir. Daha nce bu vazifeyi grenler Topu Ocana bal olmaldr. Hazineden ulfe alan topu ve top arabaclarnn says Kann Sultan Sleyman zamannda hemen hemen iki katna kp Macaristandaki uzun savalar (1593-1606, 1683-1699) ve Girit Sava (1645-1669) esnasnda da nemli art gsterdi. Ancak bu rakamlarn vilyet kalelerinde grevli, vilyet hazinelerinden maa alan veya timar sahibi olan topu ve top arabaclarn iermediini unutmamak gerekir. Mesel 1568de hazineden ulfe alan topularn says 1204 nefer iken 1569da Budin vilyeti kalelerinde grevli, ou Budin hazinesinden ulfe alan veya timarl 700 nefere yakn topu mevcuttu. 920921de (1514-1515) merkezde topu says 348, top arabaclar 372 idi. 934te (1527-28) bu rakam 695 topu, 943 top arabacsna ykseldi. 975te (1567-68) 1204 topu, 678 top arabacs; 1598de 2827 topu, 700 top arabacs; 1609da 1552 topu, 684 top arabacs; 1080de (1669-70) 2793 topu, 432 top arabacs; 1106da (1694-95) 5869 topu, 1299 top arabacs mevcuttu. Sava dnemlerinde bu saylar giderek artyordu. 1698den sonra merkezde istihdam edilenlerin saysnda

azalma oldu. 1700de 3592 topu, 788 top arabacs; 1116da (1704) 3437 topu, 695 top arabacs tesbit edildi. 1738-1739 savalar dneminde saylar 7279 topu, 2274 top arabacs olarak belirlendi. 1769da yeniden bir d oldu ve 1351 topu, 180 top arabacs tesbit edildi. Avrupada ve Osmanllarda grlen ilk toplar dvme demirden yaplm olup ayrlabilen barut haznesine sahipti ve arkadan doldurulmaktayd. lk balarda kk ve kaba olan bu toplar XV. yzyla gelindiinde byk bombartlara dnt. Osmanllar da ayn yolu takip ederek 1517-1518de Tophne-i mirede yirmi iki adet dvme byk demir top yaptlar. 32, 25 ve 22 kar (714, 558 ve 491 cm.) uzunluundaki bu toplar ortalama arlklarna gre (6210 kg.) o dnemde bilinen en byk toplard. XVI. yzyln bandan itibaren Osmanllarn imal ettikleri toplarn ou dvme demirden ok daha gvenilir, dhil barut haznesiyle tek para halinde dklen, birleimi genellikle %89,5 ile %91,4 bakr ve %10,5 ile %8,6 kalay olan, ta glle veya dkme demir yuvarlak atan tun toplard. Osmanllarn Ftih Sultan Mehmed zamannda bazlar 15-17 ton gelen, 200 ile 700 kg. arlnda glle atan ve o dnemin en byk silhlarndan saylan dev toplar dkp kullanmalar top dkm teknolojisinde ne derecede ilerlediklerinin gstergesidir. Ancak bu tr toplarn dkm ve nakliyesi son derece zor olup kullanm da birka nemli kuatma ve kale savunmasyla snrl kalmtr. Kanon snfndan byk Osmanl muhasara toplar arasnda ayka, balyemez ve bacaluka zellikle ne kmaktadr. Osmanllar 8 ile 22 okkalk (10 ile 27 kg.) tane atan toplar hem sefer hem kuatma iin uygun buluyordu. Ancak 14 ve 16 okka (17 ve 20 kg.) glle atan toplar kale-kb (sur/kale dven) denilen muhasara toplaryd. Bunlarn ou 14, 15 ve 16 okka apl olmakla beraber XVII. yzylda aralarnda 12 okka (15 kg.) yuvarlak yani glle atan daha kk toplar da vard. ayka toplarnn ismi topla tehiz edilmi ayka (Slavca chaika veya mart) kayklarndan gelmektedir. Ksa aykalar 8, 9 ve 12 kar (176, 198 ve 264 cm.), orta boy aykalar 14, 15 ve 16 kar (308, 330 ve 352 cm.), en uzun olanlar 18, 19, 20 ve 21 kar (396, 418, 440, 462 cm.) boyundayd. Tabloda da grlecei zere ayka, balyemez ve bacaluka toplarnn aplar byk eitlilik gstermektedir. Ancak aykalar arasnda 2, 2.5 ve 5 okka apndaki paralar ndirdi. Kkeni ve isminin menei belirsiz olan balyemez toplarnn ou 5-22 okka (6-27 kg.) dkme demir taneler atan paralardan ibaretti. XVII. yzyln sonlarnda daha kk balyemezlerin says azd. 1097de (1686) Tophnede dklen 104 topun sadece ikisi balyemez olup bunlar 14 ve 11 okkalk toplard (BA, DBM TPH, nr. 18598, s. 3). Bilhassa kale topu ve muhasara toplar olarak kullanlan balyemezler aykalarla birlikte Osmanl gemilerinde kullanld. Avrupada basilisco, basilic vb. isimlerle tannan ve Osmanl kaynaklarnda baciliska, bacaluka, bacaloka, badaloka, badaluka, badoluka, badoloka ve bedoloka eklinde geen toplar en popler ve yaygn Osmanl kuatma ve kale toplaryd. Byk bacalukalar 20 ve 18 kar (440 ve 396 cm.), ksa olanlar 9 ve 10 kar (198 ve 220 cm.) uzunluundayd. Bazan ksa olanlar da 22 kg. (18 okka) arlnda nisbeten byk taneler atabiliyordu. En byk paralarn (top- bacaluka- bzrg) arl 11 tonu aabiliyordu. Ancak Osmanl basilisklerinin ou aplar 11 okka ile 22 okka arasnda deien kk toplard. Baz Osmanl belgelerinde bacaluka ile kanon/kanun e anlaml gibi kullanlrsa da dier durumlarda kanon daha kk olan 11 okka apl basiliskleri belirtmektedir. Osmanl seferlerinde en ok kullanlan toplar genellikle orta tipte ve kk aplyd. Bu kategoridekiler kolunburna, darbzen ve h toplardan ibaretti. Osmanl kaynaklarnda kolunburna, kolumburna, kolomburina, kolumburina, kolunburina ve kolunburuna diye geenler daha hafif sahra toplaryd. Osmanl kolunburnalar spanyol, talyan veya ngiliz kulverinleriyle karlatrldnda

genel kanaatin aksine Avrupadakilerinden ou defa daha hafif kalyordu. Darbzen, zarbzen, zarbuzan (dvc top) ad verilen toplarn byk (h veya zarbuzan- bzrg) ve orta (miyne veya zarbuzan- vasat) tipleri muhasarada, daha kk paralar ise (zarbuzan- kek) sahra topu olarak meydan muharebelerinde i grrd. Osmanl kaynaklarnda h kelimesi herhangi bir topun daha byk modelini ifade etmekle birlikte bu terim ok hafif ama nisbeten uzun toplar iin de kullanlmtr. Kk toplar sama, eynek, prang, misket ve akaloz gibi adlarla anlmaktayd. Genellikle dkme demirden olan ve adndan da anlalaca gibi ounlukla salkm atmak iin kullanlan samalar hem kalelerde hem gemilerde, bilhassa Karadeniz ve ince donanmalarn gemilerinde kullanlmaktayd. Tophanede 1695-1696 yllarnda dklen sama toplarnn ortalama arl 35,6 kg., 1704-1705te dklenlerin 42 kg. civarnda iken 1109da (1697-98) dklen iki tanesi ok daha ar olup 190 kg. gelmekteydi (BA, KK, nr. 5654, s. 16, 30; BA, MAD, nr. 2652, s. 25). Eynek ad verilen toplar daha da kkt. Tophanede 1695-1696da dklen altm iki eynein ortalama arl 22,7 kg. olup 1109da (1697-98) dklenler 11,7 kg. idi (BA, MAD, nr. 2732, s. 32). 1070te (1659-60) Selnik Kalesinde bulunan orta boy (miyne) eynek toplar 150 dirhem (461 gr.) mermi atyordu (BA, MAD, nr. 3447, s. 248). Eynekler esas itibariyle imparatorluun byk nehirlerinde faaliyet gsteren gemilerde kullanlyordu. 50 dirhem mermi atan pranglar ve 50, 100, 150 dirhem tane atan misketler en kk apl toplard. Osmanl kaynaklarnda akaloz, akloz, akolos, akalos, akulos, akulus, sakolos, sakalos, akaloz, akalos, akanoz diye anlan silhlarn ismi kanca tfek mnasna gelen Macarca szakllas kelimesinden gelmektedir. Kanca ateli silh, gl geri tepmesini nlemek amacyla skca bir duvara veya sipere raptedilerek kullanlyordu. Macar szakllaslarndan farkl ekilde Osmanl akalozlarnn kundaa yerletirildii ve top arabalaryla tand sylenegelmitir. Ancak baz Osmanl akalozlarnn Avrupann kancal tfeklerine (mesel Alman hackenbchse) benzer ar tfekler olmas mmkndr. 1565te Macaristann baz kalelerinde bulunan akalozlar 10 ve 12 dirhem (31 ve 37 gr.) tane atard. spanyollarn ve yenierilerin tfeklerinin bile 50 gramdan daha ar kurun att gz nne alnrsa bunlar gerekten ok kk anti-personel silhlard. Osmanl ve Avrupa toplarn mukayese eden Batl tarihilerin Osmanl topuluunun esasta hantal ve ar dev toplardan olutuunu, dolaysyla Osmanl top teknolojisinin daha kk ve hareketli toplar imal edebilen Avrupa top teknolojisinden geride kaldn ileri srmeleri hataldr. Tophne-i mire vridat ve masrifat defterleriyle imparatorluun balca kalelerinin cebehne defterleri incelendiinde Osmanllarn 30 ile 500 gr. mermi atan en kklerinden 31 ile 74 kg. arlkta glle atan byk balyemez ve aykalara kadar eitli toplar dkp kullandklar sonucuna ulalr. Ayn tesbit mermisi eri rota izen ksa havan toplar iin de geerlidir.

BBLYOGRAFYA

BA, MD, nr. 5, hk. nr. 1428, 1709; nr. 7, hk. 32, 1215, 1216, 1401; BA, MAD, nr. 3150, s. 125; nr. 3448, s. 230, 248; nr. 3992, s. 19; nr. 7668; BA, DBM CBH, nr. 18368, s. 7-14; BA, DBM TPH, nr. 18597, s. 7; nr. 18617, 18618, s. 20-25; nr. 18645, s. 22-23; nr. 18696, s. 2; sterreichische

Nationalbibliothek (NB), Handschriftensammlung Mxt., nr. 599, 617; Topular Ktibi Abdlkdir (Kadr) Efendi Tarihi (haz. Ziya Ylmazer), Ankara 2003, I-II, tr.yer.; L. Marsigli, Ltat militaire de lempire ottoman, The Hague-Paris 1732, I-II, tr.yer.; Uzunarl, Kapukulu Ocaklar, s. 45-60; P. Wittek, The Earliest References to the Use of Firearms by the Ottomans (D. Ayalon, Gunpowder and Firearms in the Mamluk Kingdom iinde), London 1956, s. 141-143; Mcteba lgrel, Osmanl Topuluunun lk Devri, Prof. Dr. Hakk Dursun Yldz Armaan, Ankara 1995, s. 285-293; G. goston, Osmanl mparatorluunda Harp Endstrisi ve Barut Teknolojisi (1450-1700), Osmanl, Ankara 2000, VI, 621-632; a.mlf., Barut, Top ve Tfek: Osmanl mparatorluunun Askeri Gc ve Silah Sanayisi (trc. Tanju Akad), stanbul 2006, s. 54, 108-123; a.mlf., Ottoman Artillery and European Military Technology in the Fifteenth and Seventeenth Centuries, AOH, XLVII/1-2 (1994), s. 19-26; C. Heywood, Notes on the Production of Fifteenth-Century Ottoman Cannon, Writing Ottoman History: Documents and Interpretations, Aldershot 2002, makale XVI, s. 3-9; Salim Aydz, XV ve XVI. Yzylda Tophne-i mire ve Top Dkm Teknolojisi, Ankara 2006; dris Bostan, 16. yy. Balarnda Tophane-i Amire ve Top Dkm Faaliyetleri, Halil nalck Armaan, Ankara 2009, I, 249-280; Halil nalck, Osmanllarda Ateli Silhlar, TTK Belleten, XXI/83 (1957), s. 508512; Turgut Iksal, Eski Trk Toplar ve stanbul Tophanesinde Bulunan Bir Kayt Defteri, BTTD, I/3 (1967), s. 61-63. Gbor goston

TOPAL OSMAN
(1883-1923) Mill Mcadele dneminde Dou Karadeniz kesiminde faaliyet gsteren mahall milis glerinin reisi ve muhafz taburu komutan. Giresunun Hac Hseyin mahallesinde dodu. Ticaretle uraan Feridunzde Hac Mehmet Efendinin oludur. Dzenli bir eitim grmedi, gen yata kayklk yapmaya balad. 1912de Balkan Savana askerlik bedeli dendii halde gnll olarak katld. orlu yresindeki atmalarda diz kapandan yaraland. Bundan dolay Topal lakabyla anld. Giresuna dndkten sonra I. Dnya Savana kadar ticaretle urat. Savan balamas zerine Dou Karadeniz blgesinde Ruslarla i birlii yapan Rum ve Ermeni eteleriyle mcadeleye giriti. Kurduu milis gleriyle Giresun ve yresinde sz sahibi oldu. Teklt- Mahssann dou cephesindeki faaliyetlerinde aktif grev ald. Batum cephesinde 700-800 gnllsyle Ruslara kar savat. Blgede hkmet ilerine kart gerekesiyle hakknda trl ikyetler yaplmaya baland. 25 Austos 1916da Sivas Dvnharbinde muhakeme edildi ve bir sre gz altnda tutuldu. Giresuna dnnn ardndan ehrin tek hkimi durumuna geldi, 1917den itibaren Harit vadisinde Ruslara kar arpt. 1918de Rus birliklerinin geri ekilmesiyle Batuma cephane tamaya balad. Bu vesileyle bir sre Batumda kald. Mtarekeden sonra Giresuna dnnce hastal sebebiyle grevinden istifa eden belediye bakan Dizdarzde Eref Beyin yerine bakanl devrald. Ayn zamanda Giresun Mdfaa-i Hukuk Cemiyetinin bana geti. Trabzonda bir kongre toplayp silhlanmaya balad. zmirin Yunanllarca igali zerine 17 Mays 1919da Giresunda byk bir miting dzenledi, ayrca Pontus Devleti kurma faaliyetlerine kar silhl mcadeleye giriti. Bu srada tehcir sulusu olarak yarglanmak zere stanbula getirilmesi istendi; stanbul Dvnharbi tarafndan tutuklanmasna karar verildi. Bu sebeple ehirden kaarak Keap blgesine gitti. Rum etelerinin Trk kylerine dzenledikleri basknlara misillemeler yapt. Dokuzuncu Ordu mfettiliine tayin edilen Mustafa Kemal Paa, Anadoluya getii srada Havzadan sadrete gnderdii 5 Haziran 1919 tarihli raporda bu konuya da yer verdi. Tehcirden dolay kaak durumunda bulunan Topal Osman Aann etesinin nemli olduunu, bundan dolay Giresun ve dousunda asayisiz bir hareketin grlmediini yazd. Bu arada dalara ekilen Topal Osman teslim olup silhlarn brakmas artyla affedilecei yolundaki teklifleri reddetti; milletin selmeti iin dilne bir bar yaplncaya kadar silh brakmayacan bildirdi. Trabzon valisine Topal Osman l veya diri ele geirme grevi verilince takibine bir nizmiye taburu ile bir svari bl gnderildi. Giresunlular ise artan Pontus tehlikesine kar Karahisara adam yollayp Topal Osmandan yardm talebinde bulundu. 8 Mays 1919da, iinde Yunan Kzlha Heyetinin bulunduu bir geminin limana gelmesinden cesaret alan Rumlarn 11 Maysta Takla denilen Rum okuluna beyaz renkli Yunan Kzlha bayra ekmeleri ve taknla balamalar, 5 Haziranda mavi-beyaz renkte 20 m. uzunluunda bir Pontus bayra asmalar zerine Topal Osman Giresuna geldi ve bayra indirip filleri

cezalandrd. Ardndan tekrar Karahisara dnd. Sivas, Tokat ve Karahisar Rum metropolitlerine bask yaparak patrikhneye ve stanbul hkmetine tehcirle ilgisi olmadna, affedilmesinin gerektiine, hakknda ikyetlerinin bulunmadna dair bir mektup yazdrd. 30 Haziran 1919da Karahisar mutasarrf araclyla af diledi. Sivas Valisi Reit Bey vastasyla 7 Temmuzda Meclisi Vkel, Topal Osman ve 168 arkadan ahs hukuk sakl kalmak artyla affetti. Topal Osmann aftan sonra Giresuna dnmesi Rumlarn faaliyetlerine byk darbe vurdu. 23 Temmuz 1919da toplanan Erzurum Kongresine Giresunu temsilen katlan Ali Naci (Duyduk) ile brhim Hamdi (Elgen) beylerin kongrede Mustafa Kemal Paaya muhalif tutumlarn duyan Topal Osman bu iki delegeyi kongreden sonra Giresundan uzaklatrd. Hakkndaki ikyetler de giderek artyordu. Hatta onu ortadan kaldrmaya ynelik baz teebbslere giriildi. Kaymakam Bdi Beyi suikast dzenleyicisi olarak yakalayp Trabzona gtrd. Giresunda Rumlar arasnda kan ihtilflar da onun tevik ettii kanaati hkimdi. 1920 ubatnda ngiliz ve Fransz asker temsilcileri, Giresun Rumlar arasnda meydana gelen bir olaya Topal Osmann kartn bahane edip Trabzon vali vekiline bask yapt. Bu arada Topal Osman, Mill Mcadelenin propagandasn yapmak iin 17 ubat 1920de Gedikkaya adl haftalk bir gazete karmaya balad; bayazar da kendisiydi. Gedikkaya yirmi alt say devam edebildi. 28 Mart 1920de incelemelerde bulunmak amacyla Karadeniz blgesine gelen Amerikan heyetini belediye reisi ve Mdfaa-i Hukuk reisi sfatyla arlayan Topal Osman, Mustafa Kemal Paann Rumlarn katliamn deil aksine korunmasn emrettiini belirtti. Byk Millet Meclisi hkmetinin kurulmasnn ardndan Mustafa Kemal Paaya bir telgraf ekerek kaytsz artsz mill hkmetin hizmetine girdiini bildirdi. Bunun zerine Ankaradan Trabzondaki 3. Frka komutan Rd Beye Rize mfrezesiyle Giresundaki Topal Osman mfrezesinin yola karlmas emredildi. Kzm Karabekir Paa ise Giresun ve yresindeki Rum tehlikesinden dolay Topal Osmann Giresundan ayrlmasn uygun grmyordu. Onun bu istei Erkn- Harbiyye-i Umumiyye Reisi smet Bey tarafndan da uygun karland. Ancak hkmet daha sonra Topal Osman mfrezesinin douda kullanlmasn istediinden Kzm Karabekir Paa, Ermeni harektnda bu kuvveti Karsa ard. Topal Osmann katlmad bu harektta mfreze dou cephesindeki savalara yetiemedi. Bu srada Topal Osman on be kiilik gnll mfrezesiyle 29 Ekim 1920de neboluya geldi, 8 Kasmda Kastamonuya geerek iki gn kald ve ardndan Ankaraya gitti ve Byk Millet Meclisi Bakan Mustafa Kemal Paa ile grt. 12 Kasmda Mustafa Kemal Paann arzusu zerine Giresun Gnll Maiyet Mfrezesi tekil edildi. Giresuna dnen Topal Osman, askerlik ubesi bakan Tirebolulu Hseyin Avni (Alparslan) ve jandarma komutan Hamdi beylerin desteiyle bata Giresun olmak zere Tirebolu, Rize ve Ordudan toplanan genlerle Giresun Gnll Taburunu kurdu. Bu tabur 1920 Eyllnde cepheye gitmek iin Trabzona geldi. Topal Osman, Giresun Gnll Alay yannda 1921 balarnda Ankaradan ald emir gerei Hseyin Avni Beyin banda bulunduu Giresun Nizmiye Alaynn (42. Alay) kuruluuyla da urat. Bylece Giresun 42 ve 47. alaylaryla Mill Mcadele iindeki yerini ald. 1921 Martnda Topal Osman, emrindeki 550 mevcudu ve drt da topu ile birlikte Kogiri ayaklanmasn bastrmak iin Sivasa gitti. Giresun alay Refahiye blgesinden balayarak silere kar baarl bir harekt gerekletirdi. Bu srada Topal Osman sayesinde Giresunda hibir faaliyet yapamayan Pontusularn yeni merkezi tilf devletlerinin gzetimindeki Samsun oldu. Burada da asayi ve huzuru salamak zere Topal Osman komutasndaki Giresun Gnll Alayndan faydalanld. Alay 16 Nisan 1921de mit vapuru ile Samsuna intikal etti, orada 15. Tmen deposunda yeniden silhlandrld ve Ankaradan gelen kuvvetlerle takviye edildi. Kararghn ehrin

iinde Mntka Palas Oteline kuran Topal Osman, Samsunda asayiin salanmasnda rol oynad. Ancak bu faaliyetleri srasnda uygun olmayan ok sert davranlarda bulunduu gerekesiyle hakknda ikyetler yapld. Topal Osman, Sakarya sava ncesi Samsunda toplanan Giresun alaylaryla 14 Temmuz 1921de bat cephesine hareket etti. Sakarya savanda Ysuf zzet Paa grubunda 47. Alay komutan olan Topal Osman 25 Austostaki Mangal Tepe taarruzuna katld; 15 Eylle kadar btn muharebelerde bulundu. Kendisine kaymakamlk (yarbaylk) rtbesi verildi. Yunanllara kar Byk Taarruzun sonuna kadar yaplan muharebelere katlan Topal Osman 21 Aralk 1922de Giresuna dnd. Bir sre belediye ileriyle ilgilendi ve ardndan Mustafa Kemal Paann emriyle tekrar Ankaraya gitti. Burada muhafz taburu komutanl grevi yapt. Byk Millet Meclisinde muhalif gruplar arasndaki ekimeler onu da etkilemeye balad. Muhalefetin nde gelen isimlerinden Trabzon mebusu Ali kr Beyin anszn ortadan kaybolmas byk bir karkla yol at. Onun 27 Mart 1923 Sal akam Merkez Kraathanesinde oturmakta iken Cumhurbakanl Muhafz Taburu Komutan Topal Osmann adamlarndan Mustafa Kaptan tarafndan arld ve Topal Osmann evinde boulduu anlald. Bunun zerine Mustafa Kaptan tutukland, Topal Osmann tutuklanmas iin de karar alnd. Jandarma zbiti Kemal Bey, Mhye kynn dousunda Dikmen deresinin balangcnda bir yerde Ali kr Beyin cesedini buldu. Meclis cinayet fillerinin hemen tutuklanmasn isteyince hkmet zanl durumundaki Topal Osmann yakalanmasn emretti. Yaplan basklar zerine Cumhurbakan Mustafa Kemal, yeni muhafz tabur komutan tayin edilen smail Hakk Beye Topal Osmann yakalanmas emrini verdi. Cumhurbakanl Muhafz Taburu, Topal Osmann bulunduu Papaznban kuatt; kan atmada Topal Osman l olarak ele geirildi (2 Nisan 1923). Cesedi meclisin nnde asld. saat kadar asl kalan ceset ailesinin isteiyle stanbul zerinden Giresuna gtrld ve Giresun Kalesinde Kurban Dedenin mezarnn yanna defnedildi. Ardndan mezar Atatrkn emriyle Giresunda kalede bugnk yerine nakledildi. yi bir eitim almam olmasna ramen vatanperver kiilii, Mill Mcadeleye katklaryla dikkat eken Topal Osman, Pontus hareketinin engellenmesinde rol oynamtr. Ali kr olay ise onun Atatrke ballnn bir sonucudur.

BBLYOGRAFYA

Sadi Borak, ktidar Koltuundan dam Sehpasna, stanbul 1968; Mehmet akir Sarbayraktarolu, Osman Aa ve Giresun Uaklar Konuuyor, stanbul 1975; mer Sami Coar, Mustafa Kemalin Muhafz Osman Aa (Topal Osman), stanbul 1979; Cemal ener, Topal Osman Olay, stanbul 1992; Mesut apa, Pontus Meselesi, Ankara 1993, tr.yer.; Murat Yksel, Ali kr Bey ve Topal Osman Aa, Trabzon 1993; Ahmet Keke, Ali kr Bey Cinayeti, stanbul 1994; Mustafa Balcolu, Birinci Dnya Sava Srasnda ve Sonrasnda Rumlar ve Osman Aa, Giresun Tarihi Sempozyumu: 24-25 Mays 1996, stanbul 1997, s. 256-258; Erden Menteeolu, Yakn Tarihimizde Osman Aa ve Giresunlular, Giresun 1997; Sleyman Beyolu, Osman Aann Gedikkaya Gazetesi ve Mustafa Kemal Paa, Giresun Kltr Sempozyumu: 30-31 Mays 1998, stanbul 1998, s. 39-41; a.mlf., Belgelerle Osman Aa (1883-1923), Mill Mcadelede Giresun (Sempozyum 6-7 Mart

1999), stanbul 1999, s. 77-98; a.mlf., Mill Mcadele Kahraman Giresunlu Osman Aa, stanbul 2009; Ayhan Yksel, Giresun Tarihinden Sayfalar, stanbul 2009, s. 27-46; Emrullah Nutku, Yakn Tarihimizin Mehur Simalarndan Giresunlu Osman Aa, Yakn Tarihimiz, IV, stanbul 1962, s. 8586, 155-157; Ahmet Kemal Varnca, Topal Osmann Giresun Maceras, Meydan, sy. 61, stanbul 1966, s. 24-25; sy. 62 (1967), s. 23-25. Sleyman Beyolu

TOPAL OSMAN PAA


(. 1146/1733) Osmanl sadrazam. 1074 (1663-64) ylnda Morada doduu tahmin edilir. Aslen Konyal olup Moraya yerleen Bekir Aann oludur. Baz kaynaklarda bu sebeple Morav diye anlr. Hemehrilerinin araclyla saraya girdi; burada Kozbekiler Ocanda grev yapt. Daha sonra d hizmete kt ve pandorlarn (pandol: kr bekisi veya derbend muhafz) miri (pandorba) oldu. II. Mustafa zamannda bu grevle Msra gnderildi; ancak gemiyle Saydadan Dimyata giderken spanyol korsanlar tarafndan esir alnd ve yaral halde Maltaya gtrld. Saray grevlilerinden olduu anlalnca liman reisi Vincent Arnaud tarafndan 600 veya 1000 Venedik altn fidye verilerek kurtarld. Bu arada ald yaralar yznden topal kald ve artk bu lakapla (bazan da Arec veya Leng) anld. Arnaudnun salad bir Fransz gemisiyle Dimyat zerinden Kahireye geldi ve fidye tutarn fazlasyla gndererek Arnaudya olan borcunu dedi. Kahirede grevini tamamlayp stanbula dnd ve kapcbalk pyesiyle 1711 Prut seferine katld. Ardndan kendi isteiyle Arnavutluk-Tesalyadaki karakollar bekleyen martoloslar slah iin martolosbala getirildi. 1714-1715 Osmanl-Venedik savalar srasnda nemli hizmetlerde bulundu. Anabolu civarnda dman kuvvetlerini bozguna uratnca Sadrazam Damad Ali Paa tarafndan taltif edildi (Haziran 1715). Ayrca Korent Kalesine yaplan hcum esnasnda baarl hizmetlerini srdrd. 1716da Trhala sancak beyliine getirildi. Bu srada kendisinden 5000 yerli kulu yaya sekbanla Korfu seferine katlmas istendi. Oraya giden yollar temizleme ve askerin iesini temin etme grevi de kendisine verildi. Ancak Varadin bozgunu ve Ali Paann ehdet haberi gelince adann muhasarasndan vazgeildi. Bu srada Kaptandery Canm Hoca Mehmed Paa ve Diyarbekir Beylerbeyi Serasker Kara Mustafa Paa ile anlamazla dt. Grevinden alnan Topal Osman Paa, ok gemeden vezirlik rtbesiyle Mora Muhafz Abdullah Paann yardmclna gnderildi. Moradaki Rumlarn isyann bastrnca Ocak 1717de beylerbeyi rtbesiyle Mora seraskeri oldu. Venediklilerin Korent Boaz azndaki Mora kastellerine yaptklar deniz basknn nledi. Bu esnada alt Venedik firkatesi batm, 200 esirle dokuz firkate ele geirilmiti. Mays 1717 sonlarnda Preveze ve Dupnie blgelerini ynetmekle grevlendirildi. 22 Ekim 1719 tarihinde nebaht ve ardndan Narda muhafzlna getirildi. ubat 1720de Bosna valiliine, ertesi yl Rumeli beylerbeyiliiyle Ni muhafzlna tayin edildi. Uzun sre bu grevde kald, ancak hakkndaki baz ikyetler zerine 24 Austos 1727de tekrar Bosna valiliine gnderildi. 28 Kasm 1728de Nibolu sanca ile Vidin muhafz oldu. 1729da tekrar Rumeli ve Bosna beylerbeyiliklerinde bulundu. Nite yllar nce kendisini esaretten kurtaran Vincent Arnaud ile olunu kabul etti ve onlara zengin hediyeler verdi, ayrca Fransz tcirlere byk ayrcalklar salad. stanbulda kan Patrona syan ile gerekleen saltanat deiiklii esnasnda Bosna valisiydi. Patrona ve yaknlarnn ortadan kaldrlmasndan sonra Rumeli taraflarna kaan silerin tedibiyle grevlendirilince Arnavutlukta ky ky dolaarak pek ok ekyay ortadan kaldrd. 1731de nc defa Rumeli beylerbeyi oldu. Ayn yln eyllnde Drssade Aas Hac Beir Aadan ald gizli mektupta sadrazamla getirileceini rendi. ok

gemeden Selnik-Siroz arasnda ekya teftiini srdrrken mrhur- evvel Mustafa Aadan sadret mhrn ald (8 Reblevvel 1144/10 Eyll 1731). Dvud Paa sahrasnda rpcayrnda byk bir ziyafetle, bata sadret kaymakam ile eyhlislm olmak zere yksek rtbeli devlet riclinin merasimle karlad Osman Paa daha sonra I. Mahmud tarafndan kabul edildi. Alt ay kadar sren sadrazaml esnasnda asayii temin etmek iin alt. stanbulda sk sk isyan karan zorbalar ve uygunsuz kadnlar cezalandrd. Piyasay sk bir denetim altna ald ve pahall nlemeye gayret etti. D politikada Fransz yanls bir siyaset izledi. Uzunca bir sreden beri Bosnada ve Gmlcinede iltica iin bekleyen Fransz asll Comte de Bonnevali (Humbarac Ahmed Paa) stanbula getirterek Humbarac Ocan slah etmekle grevlendirdi. Ayrca Fransa elisi araclyla Vincent Arnaudyu stanbula davet etti. O da Malta zindanlarndan on iki Trk kurtarp oluyla birlikte stanbula geldi. Devam etmekte olan Osmanl-ran savalar bu dnemde baarl bir safhaya girmiti. 15 Eyll 1731de Korcan ovasnda ah Tahmasb yenen Badat Valisi Ahmed Paa, Hemedan geri almay baarm, ardndan Rmiye (Urmiye) ve Tebriz kalelerinin zaptedildii haberi gelmiti. Bu gelimeler zerine, o srada ranla Irak cephesi seraskeri Ahmed Paa arasnda yaplan anlamadan Hac Beir Aann da telkiniyle vazgeilerek seferlerin devamn isteyen I. Mahmud yallk ve hastaln ne sren Osman Paay grevden almak zorunda kald (15 Ramazan 1144/12 Mart 1732). Dier bir rivayete gre ise azledilmesinde bir sre nce grevden uzaklatrd kethds avuba Sleyman Aann yolsuzluklar etkili olmutur. Osmanl-ran ilikilerinin bozulmas zerine nce Tebriz, ardndan Trabzon ve ksa sreliine Tiflis muhafzlklarna getirilen Osman Paa daha sonra Erzurum valiliine tayin edildi. Burada iken Tahmasb Kuluhan Ndir Ali zerine yaplacak sefer iin Vana top ve asker nakli hizmetlerinde bulundu. Ardndan Anadolu beylerbeyi olarak Musul seraskerliine atand. O srada Ndir Han Badat kuatmakla meguld. Merkezden ald emirle kn iddetine ramen Erzurumdan Diyarbekire gelen Osman Paa, btn Anadolu ve Karaman eyaletleri askerleriyle Arap ve Krt airetlerinden oluan 100.000, dier bir rivayete gre ise 200.000 civarnda kuvvetle Musula ve oradan gneye hareket etti (1733). Smerr civarnda Dcum denilen yerde Ndir Ali Hann kuvvetleriyle kar karya gelen Osmanl kuvvetleri kesin bir galibiyet elde etti ve Ndir yaral ekilde kamay baard (19 Temmuz 1733). Bylece yedi aydr devam eden Badat kuatmas sona ermi oldu. Daha sonra Badata giren Osman Paa savan safahatn bir kime ile merkeze bildirdi (Subh Trihi, s. 208-209). I. Mahmud tarafndan deerli mcevherlerle ssl bir elenk, murassa bir kl, 7000 altn ve deerli krklerle taltif edildi. Osman Paann emriyle maiyetindeki doktor Jean Nikodin tarafndan Fransz elisine yazlan 10 Austos 1733 tarihli mektupta savan ayrntlar verilirken zellikle hastalndan dolay Diyarbekirden beri sedye ile tanan Osman Paann askere para dattrd, iki defa bizzat savan iine dalarak askerlerini cesaretlendirdii anlatlr (Hammer-Purgstal, VII, 169-170). Osman Paa, zaten aylardr zor durumda kalan Badat halkna yk olmamak iin orada fazla kalmad ve kuvvetlerini sancaklara datt. Bu arada Rakka Valisi Polad Ahmed Paay 25.000 kiilik bir kuvvetle Ndir ah takiple grevlendirip Derneye gnderdi. Kendisi de Kerkkte klaa ekildi. Osman Paann, hastaln ne srerek seraskerlikten ayrlma talebi padiah tarafndan reddedildi. K dolaysyla askerlerin nemli bir ksmn terhis etmiti. Bunu haber alan Ndir ah bahar beklemeden yeni bir saldr balatt. Musul cephesinde baar salayamadysa da Kerkk cephesinde nemli baar kazand (Kasm 1733). Sava esnasnda bir sredir iddetli karn ars eken Topal Osman Paa da hayatn kaybetti, naa Kerkkte mam

Ksm Camii iindeki trbeye defnedildi. Osman Paa kaynaklarda asker ve idar kabiliyeti stn, mert, drst, faziletli, sz etkili ve cmert biri olarak anlr. Baz kataloglarda (Flgel, II, 290; Babinger, s. 316; Levend, s. 142) telifi Osman Paaya izfe edilen Gazavt- Cy- Osmniyye adl eserin yukarda sz edilen Doktor Nikodinin 1733 ran Savana dair ayrntl mektubu olmas kuvvetle muhtemeldir. Topal Osman Paa, Morada Argos ve Tripoliede ar iinde bir cami ve mektep yaptrm (1720), buna zengin gelir kaynaklar tahsis etmitir. Gnmzde bu eserlerden herhangi bir iz kalmamtr. Tesalyada 1726da Rapsani yaknlarnda Pineius nehri zerinde bir kpr ina ettirmitir. Olu Rtib Ahmed Paa eitli devlet hizmetlerinde bulunmu ve 1744te kaptan- deryla ykselmitir. Torunlar arasndan ok sayda devlet adam, mderris ile Nid ve Nmk Kemal gibi sanatkr ve airler kmtr.

BBLYOGRAFYA

BA, MD, nr. 126, s. 41; nr. 127, s. 173; nr. 138, s. 1, 106, 122, 233, 277, 291, 365; nr. 139, s. 105, 120, 140, 143, 288, 291, 310, 318, 327; BA, Cevdet-Maarif, nr. 3609, 9156; Trh-i Osman Paa, stanbul Arkeoloji Mzesi Ktp., nr. 381; Silhdar, Nusretnme, II/2, s. 325, 357, 363; eyh, Vekyiul-fuzal, IV, 705, 710, 712; Rid, Trih, IV, 72, 78, 83, 232 vd., 280, 312-313; Dilverzde mer, Zeyl-i Hadkatl-vzer (Hadkatl-vzer iinde), s. 40-42; elebizde sm, Trih, stanbul 1282, s. 488-489, 534; Subh Trihi: Sami ve akir Tarihleriyle Birlikte (haz. Mesut Aydner), stanbul 2007, tr.yer.; emdnzde, Mrit-tevrh (Aktepe), I, tr.yer.; J. van HammerPurgstal, Byk Osmanl Tarihi (haz. Erol Kl-Mmin evik), stanbul 1992, VII, tr.yer.; Flgel, Handschriften, II, 290; Tayyarzde At Bey, Trih, stanbul 1297, II, 165-166; Destr Slih Trihi: Patrona Halil Ayaklanmas Hakknda Bir Kaynak (nr. Bekir Stk Baykal), Ankara 1962, s. 44, 4548; Sicill-i Osmn, III, 428; Uzunarl, Osmanl Tarihi, IV/1, s. 123, 130, 145, 222, 224-226, 237, 323; IV/2, s. 321-325; Levend, Gazavatnmeler, s. 142; J. Hanway, Zindeg-yi Ndir h (trc. smil Devleth), Tahran 1346 h./1967, s. 96-97, 100, 103, 104-108, 112-117, 118-135; R. W. Olson, The Siege of Mosul and Ottoman-Persian Relations (1718-1743): A Study of Rebellion in the Capital and War in the Provinces of the Ottoman Empire, Bloomington 1975, s. 91, 96-97, 99; Ayverdi, Avrupada Osmanl Mimr Eserleri IV, s. 245, 253, 312; Babinger (ok), s. 316; N. Jorga, Osmanl mparatorluu Tarihi (trc. Nilfer Epeli), stanbul 2005, IV, 341, 343-344; M. Mnir Aktepe, Topal Osman Paa, A, XII/1, s. 439-442; R. Mantran, Topal Omn Paa, EI (Fr.), X, 606-607. Abdlkadir zcan

TOPAL OSMAN PAA


(1804-1874) Bosna-Hersek valisi. zmire bal bir kyde dodu, babas Hac erif Aadr. erif Aazde veya kazen ayana isabet eden bir kurun yznden aksamasndan tr Topal lakabyla anlr. Babasnn Anadolunun eitli yerlerinde valilik yaptna dair verilen bilginin (Koetschet, s. 2) doruluu phelidir. Hayatnn ilk dnemleri hakknda fazla bilgi yoktur. Bahriyeye intisap ettii ve donanmada en yksek nc mertebe olan riyle rtbesine kadar ykseldii bilinmektedir. 1839da II. Mahmudun lmnden sonraki gelimeler srasnda, sadreti zorla ele geiren Hsrev Paann dmanln ne srerek donanmay Msr Valisi Mehmed Ali Paaya teslim eden Kaptandery (Firr/Hain) Ahmed Fevzi Paann maiyetinde bulundu ve ihanetine itirak etti. 1841de konuyla ilgili genel af kncaya kadar bir buuk yldan fazla bir sre Msrda oturmak zorunda kald. Onun Fevzi Paann kethdsnn olu olduunu, bahriyeye girmesinin de bu mnasebetle gerekletiini belirten Lutf Efendi, daha sonralar donanmann tesliminde nc rol stlenmediinin devlete tesbit edildiini yazar (Trih, XV, 32). Ancak bu tesbit gerekleri ifade etmemektedir. Ahmed Fevzi Paann bu ie evresindekilerin tevikiyle kalktna dair kaytlarn (Cevdet, Tezkir, I, 7; Lutf, VI, 132) Riyle Osman Beye de iaret ettii aktr. Nitekim Ahmed Fevzi Paann, donanmay teslim etmeye karar verildikten sonra buna kar kmas beklenen bata Ferik Mustafa Paa gibi kumandanlar sancak gemisine arp tutuklamas (Lutf, VI, 40) ve Osman Beyin bunlarn dnda kalm olmas kendisiyle i birlii iinde bulunduunun ak delilidir. Nitekim donanma Msra doru yol alrken devriye gezen Fransz gemilerinin amirali Lalande ile yapt grmede Osman Bey iltica gerekelerini bizzat aklamtr. Onun beyanna gre Hsrev ve Damad Halil paalar, II. Mahmudu zehirleyerek gen ehzade Abdlmecidin tahta kmasn salamlardr ve bunlarn ilk icraat kendilerine muhalefet edenlerin idam olacaktr. Hsrev Paann gemileri Rusyaya teslim edebileceinden phelendiklerinden donanma ile birlikte Msra iltica etmeye karar vermilerdir. Lalande bu grmenin ieriini bir rapor halinde elilik vastasyla Bbliye iletti (Kmil Paa, III, 180-183). Olay, donanmann iadesi iin Msra gnderilen ve orada Osman Bey ile bizzat gren babas Mustafa Mazlm Beyden nakleden Mehmed Memduh Paa, kendisinin Hsrev Paadan ekindikleri iin donanmann Msra gtrlmesine Fevzi Paa ile beraber karar verdiklerini itiraf ederek balanma dilediini yazmaktadr. Mazlm Bey Osman Beyin nian ve fes almetlerine el koyarak stanbula getirmi ve bir mddet sonra vki olan affnda da etken olmutur (Tanzimattan Merutiyete, s. 203-204). stanbula dndkten sonra donanmadan ayrlmak zorunda kalan Osman Paa bir mddet herhangi bir greve tayin edilmedi. Ardndan stanbul Zaptiye Meclisi yeliine getirildi; nihayet askeriyeden uzaklatrlarak mlk idarede istihdam edilmek zere tekrar devlet hizmetine alnd. zmit muhassllna gnderildi, bu arada (1848) kendisine mrimranlk rtbesi tevcih edildi (Lutf, VIII, 176). Zilkade 1265te (Eyll-Ekim 1849) Karesi, ardndan Biga ve 1855te Rumeli pyesiyle Kbrs mutasarrflna tayin edildi. Eyll 1856da Belgrad valiliine getirildi; Srp zerkliinin yeniden dzenlenmesi aamasnda nem kazanan bu vilyette baaryla hizmet etti. Buradaki icraat Sadrazam l Paann dikkatini ekti; idarecilik vasfnn ok daha yakndan takip edilebildii, vilyetler iinde

en st derecede bulunan Bosna-Hersek valiliine vezret rtbesiyle gnderildi (23 Ocak 1861). Burada on yla yakn bir sre valilik yapt ve hizmet sresi bakmndan da seleflerini geride brakt. Osman Paann Bosna valilii sresince yannda bulunan, vilyet ve zaptiye hekimi olarak grev yapan Avusturyal Josef Koetschetin verdii bilgiler icraatnn yakndan takip edilmesinde en nemli kaynaktr. Baarl bir vali portresiyle kendisini Tuna Valisi Midhat Paa ile kyaslamak mmkndr. Msrda geirdii zorunlu ikameti vesilesiyle Mehmed Ali Paann icraatndan etkilendii ileri srlmektedir. Bununla beraber Osman Paann mlk idarede tatbikattan gelen bir edinim dnda zel bir eitimden gemedii dikkate alnrsa onun kendi kendini yetitirdii ve Tanzimat dneminin ruhuna uygun bir zihniyet iinde vazife grmeye gayret ettii kabul edilebilir. Merkez idarenin beklentisi dorultusunda vilyetin dhil durumunun dzenlenmesi, asayiinin temini ve stanbuldan gelecek tlimatlarn aynen uygulanmas nde gelen ileri arasnda yer ald. Bosnada ahaliye zarar veren haydut eteleriyle mcadeleye ncelik verdi ve ksa zamanda bunlarn faaliyetlerini nledi. Bosna feodal beylerinin nfuzunun snrlanmas valiliin, dolaysyla merkezin gcnn arttrlmas anlamna geldiinden bunlarn mlk idarede rol oynamalarn ve devlet hizmetine girmelerini tevik etti. Bu beylerin ou, 1850-1851 aras Macarl mer Paann tenkil harekt esnasnda srgne gnderilmiti. Ancak geri dndkten sonra eski alkanlklarna devam ettiler. Bunlarn memuriyetlere kabul edilmesi, Rusyada Byk Petronun soylulara devlet memuriyetine girme zorunluluu getirmesini hatrlatan bir icraattr. Bununla birlikte zellikle 1856 Islahat Fermannn bir sonucu olarak hristiyan ahalinin eitlii, blgedeki beylerin nfuzlarnn krlmas ve itibarlarnn zedelenmesine, merkez devletin gcnn nemli derecelerde azald daha sonraki dnemlerde mslman ahalinin i ve d saldrlara kar tamamen korumasz kalmasna yol atn da unutmamak gerekir. Osman Paa, bir Osmanl milleti oluturma projesi dorultusunda idare meclislerine mslman olmayan yelerin katlmn salad. ehir ahalisinin glenmesine ve n saflarda yer alp eraf karsnda denge unsuru tekil etmesine alt. Bu amala tcirlere ve kk sanayi erbabna arka kt, zellikle bakrc ve bak loncalarna destek verdi. Eitim alannda da nemli iler baaran Osman Paa, Saraybosnada bir rdiye mektebi, memur yetitirmek zere bir hukuk mektebi ve bir kraathane at. yi bir eitim verdii anlalan bu okullardan mezun olanlar Avusturya igali sonrasnda da grevlerini srdrdler. Bosnann dier yerlerinde de grlen okullama hareketiyle Bosna ahalisinin stanbullamas, yani bir Osmanl vatanda oluturma amac gdld ifade edilmektedir (Koetschet, s. 4). Hristiyan ahali iin okullarn almasna yardmc oldu, bu okullara devlet yardm salad (Cevdet, Tezkir, III, 18-19). eitli mezheplere mensup kzlar iin yine devlet eliyle bir mektep almasna n ayak oldu. Buradaki eitimden hristiyanlar yannda mslman kzlar da istifade etmekteydi. Devletin okullar kontrol altnda tutma hakknn, gen ve idealist Slav hocalarnn bask altnda tutulmas eklinde alglanmamasna zen gsterdi. Osman Paa matbuat sahasnda da nemli iler yapt. Vilyette ilk matbaay kurdu; burada mektep kitaplar, salnmeler ve haftalk resm gazete niteliinde Kiril harfleriyle Bonaka ve Trke Bosna (1866), Kiril harfleriyle Srp-Hrvata ve Trke olarak Glen-i Saray/Sarajevski Cvetnik (1868) gazeteleri basld. Yar resm kimliiyle bu son gazete ile komu blgelerdeki Gney Slav mill basnyla, bilhassa Srp basnyla ateli bir polemik srdrlmekteydi (Sreko M. Daja, s. 83-85). Ayrca Saraybosnada Trke, Farsa ve Arapa eserlerden oluan bir ktphane kurdu. ehrin tannm hattatlarndan Him Efendiye 20.000 kuru masrafla yazdrd tezhipli bir Kuran nshasn Medineye gnderdi. Tuna vilyeti yannda

Bosnada yetenekli bir valinin bulunmas burann da vilyet reformu iin pilot blge seilmesi sonucunu verdi. 1863ten beri faaliyet gsteren Cevdet Efendi (Paa) nezretindeki komisyon, mslman byk toprak sahipleriyle bunlarn iftliklerinde alan hristiyan ortaklar arasndaki anlamazl zmeye gayret etmekte ve Ekim 1857de karlan bir kanun ortaklar byk iftlik sahipleri karsnda korumaktayd. 1866 Vilyet Nizamnmesi vilyet yneticilerinin nem ve etkinliklerini arttrmt. Bunun neticesi, idare meclislerinin tekili ve hristiyan ahaliye de mahall ynetimlerde yer verilmesi oldu. Osman Paa bu anlamda idare meclisleriyle vilyet umumi meclisini (meclisi kebr) tekil etti (Koetschet, s. 7; Godec, s. 100). Osman Paa vilyetin ekonomik durumunun glendirilmesi iin nlemler ald. 1862de 300.000 hayvann telefine sebep olan hastaln at yaralar sarmaya alt. Mr ambarlar oluturdu ve r vergisinin vilyete toplanmasna teebbs etti, ancak ehil memurlarn azl yznden baar salayamad. Her cemaatin belirlenen r kendi toplamas ve ambarlara teslim etmesi uygulamas da kyllerin aleyhine neticeler verdiinden uzun srmedi. r vergisinin yerine geecek yeni bir vergileme usul projesi de stanbulda reddedilmesi yznden sonusuz kald. Ayrca 1866 Vilyet Nizamnmesine uygun biimde vilyette emlk kaydn kartt. Yeni ve uygun kamu binalarnn yapmna zen gsterdi. Greve balar balamaz ele ald bir konu da ehrin yollarnn inas ve bakmyd. zellikle ehirler aras ulam iin gerekli oselerin inasna yneldi. Bu arada Saraybosnadan Konieye ve oradan Mostara uzanacak bir araba caddesi ald (Cevdet, Tezkir, III, 17, 19). Bunlar devletten para ve teknik yardm almadan halkn katklaryla ve gnll almalaryla gerekletirdi. 1866da her dinden hasta kabul edecek krk yatakl bir vakf hastahanesi at. 1865te askere alma ilemine teebbs edildi. On be yl kadar nce mer Lutfi Paa zamannda Bosnal silerin tedip edilmesi dolaysyla bu ilem nemli bir sorun oluturmaktayd (Glen, s. 88 vd.). Cevdet Efendi ile beraber dik kafal Bonaklar dil dkerek vilyet iinde kullanlmak artyla askerlik hizmetine sevketti (Tezkir, s. 33 vd.; Marzt, s. 98 vd.). Belgrad kalelerinin Srplara terkini (1867) tepkiyle karlayan Osman Paa gzn Srplarn zerinden ayrmad. Bbliye Drina nehri boyunca uzanacak bir asker kordon kurulmasn bir kar tedbir olarak teklif etti. Bu tutumu Srplar tarafndan da bilinmekteydi. Bu sebeple 1868de Prens Mihalin bir suikast sonucu ldrlmesi hadisesinde Osman Paann parma olabilecei ileri srlmtr. Osman Paann Karada prensiyle aras daha iyi idi. 1865te Hersek-Karada snrlarnda faaliyet gsteren ekya etelerinin tedibinde Osman Paa etkin rol oynad. Ayn sene, Yenipazar sancann yllk aradan sonra tekrar Bosnaya ilhak esnasnda Karada tarafndan igal edilen baz yerler sebebiyle ilikilerin bozulmas zerine bizzat Prens Nikola ile buluarak konuyu bar bir zme kavuturdu. Osman Paann valilii her trl din mensubunun bar iinde yaad bahtiyar bir zaman diye anlr (Koetschet, s. 25). ahsen mslman ve hristiyanlar arasndaki eitlie karyd ve elinden geldiince devletin temel direi olarak grd mslmanlara arka kmak isterdi. Bununla beraber Srplara kar menfi tavr din olmaktan ziyade siyas kayglardan kaynaklanmaktayd. Belgradda geirdii iki yllk valilii bu tutumuna destek veren tecrbelerle doludur. Bosnada iken Bkrete merkezlenen Slav rgtlerinin faaliyetlerini takip ettii, bunlarn zvornikte bulunan Slav komitesine silh ve mhimmat gnderecei haberini stanbula bildirmesinden anlalmaktadr (Glen, s. 78).

stanbuldaki baz evreler Osman Paay asker konulara karmakla itham etmekte ve uygulamalarn onaylamamaktayd. Bylece 1868 sonbaharnda azledileceine dair ilk sylentiler kt. Saraybosnadan stanbula arlan garnizon kumandan erkes Abdi Paa da aleyhine almaktayd. Osman Paa, bir mzayede sonucu ucuza kapatt iddia edilen bir iftlik alm sebebiyle valilerin vazife grdkleri vilyette mlk edinmemeleriyle ilgili ilkeye uymamaktan tr sulanmaktayd. Halbuki sadrazam bu sat iin onay vermi veya hibir itirazda bulunmamt. Saraybosna iinde yine byk bir arazi satn almas ve burada bir konak inasna girimesi hakkndaki sylentileri daha da arttrd. Nihayet Ocak 1869da Midhat Paann nzrla getirilmesiyle boalan Rusuk valiliine tayini kt. Tayinin iptali iin stanbuldaki taraftarlarn seferber ederken yol hazrln tamamlad. Yolculuk gzerghnda geni halk kitlelerince desteklendi. Neticede yeni vali mer Fevzi Paa Girite tayin edilerek Osman Paa yerinde brakld (Lutf, XII, 28) ve halkn fevkalde cokun gsterileri arasnda tekrar Saraybosnaya dnd (9 Mart 1869). Maysa kadar srecek olan valilikteki bu son aylar iinde en nemli faaliyeti youn ka ramen zorlu bir seyahatle martta Agrama gelmesi, oradan Fiumeye inecek olan Avusturya mparatoru Franz Josephi padiah adna selmlamak zere ziyaret etmesi oldu. 1869 Maysnda azli sylentileri yeniden canland ve bu defa valilii brakmak zorunda kald (27 Mays 1869). Yeni vali Saffet Paa gelinceye kadar vilyet ilerini defterdara teslim etti, mal varln satt ve stanbula dnd. Boazda satn ald yeni evine yerleti ve burada vefat etti (25 Temmuz 1874), Halite tersane/zindan arkas mezarlnda defnedildi (a.g.e., XV, 32). Josef Koetschet Osman Paay enerjik, zek iareti tayan kk parlak gzl, yumuak ve sakin yzl olarak nitelemektedir. Trke iirler yazan Osman Paa, Arap ve Fars edebiyatna da vkft. Genliinde Yanyada iken bir Rum papazndan rendii Esop hikyelerini Rumca tekrarlamay severdi. Vaktiyle deniz subay iken temasta bulunduu konsoloslardan bir miktar Franszca renmiti. mparator Franz Josephin huzuruna tercmansz girerek kendisiyle Franszca grmesi zamanla bu dili iyi konuur hale geldiini gstermektedir. Bosna valilii siyas nem tayan, yabanc hkmdarlar dnda Osmanllara bal zerk prenslerle de grmelerde bulunmay gerekli klan bir vilyet olmas itibariyle Osman Paann bu anlamda yeterlilik iinde bulunduu aktr. Paann hayatndaki silinemeyecek tek kara lekesi, herhalde Hain Ahmed Paaya arka kp donanmann Msra teslim edilmesi olayna katlmasdr.

BBLYOGRAFYA

Cevdet, Marzt, s. 94-102; a.mlf., Tezkir, I, 7; III, 17, 19, 21, 33 vd., 45-47, 62, 66, 68, 70, 71, 79, 80; Sicill-i Osmn, III, 449; Lutf, Trih, VI, 40, 132; VIII, 176; XII, 28, 39; XV, 32; Kmil Paa, Trh-i Siys-i Devleti Aliyye-i Osmniyye, stanbul 1327, III, 180-183; Memduh Paa, Tanzimattan Merutiyete: Mirt- unt (s.nr. Hayati Develi), stanbul 1990, s. 203-204; J. Koetschet, Osman Pascha, Der letzte Grosse Wesier Bosniens und seine Nachfolger. Hinterlas-sene Aufzeichnungen (nr. G. Grassl), Sarajevo 1909, s. 1-37; Sreko M. Daja, Bosnien-Herzegowina in der sterreichisch-ungarischen Epoche: 1878-1918, Mnchen 1994, s. 83-85; Zafer Glen, Tanzimat Dnemi Bosna syanlar: 1839-1878, Ankara 2009, s. 78, 88; G. Godec, Leben zwischen Mahala

und arija. Toleranz im Sarajewo im Spannungsverhltnis von Eigenstndigkeit und Gemeinsamkeit, Toleranz: Weisheit Liebe oder Kompromiss? Multikulturelle Diskurse und Orte (ed. S. Hering-M. Brumlik), Wiesbaden 2004, s. 100; Yksel elik, Hsrev Mehmet Paa: Siyasi Hayat ve Askeri Faaliyetleri: 1756-1855 (doktora tezi, 2005), Sosyal Bilimler Enstits, s. 390391; erafettin Turan, Topal Osman Paa, A, XII/1, s. 442-443. Kemal Beydilli

TOPBA, Musa
(1917-1999) Nakibend-Hlid eyhi. Konya Kadnhannda dodu. Babas hayr sever bir tccar olan Ahmed Hamdi Bey, annesi dile Hanmdr. Dedesinin babas Topbazde Ahmed Kudsi Efendi (. 1889), Hlid el-Baddnin halifelerinden Bozkrl Muhammed Kuds (Memi) Efendiden hilfet alm bir limdir. Doduu yl ailesi stanbula g eden Musa Topba, Enverpaa ilk mektebini bitirdikten sonra Kadkydeki Fransz Mektebine devam etti; ardndan Nuruosmaniyede bulunan nklp Lisesinde iki yl okuyup bu okuldan ayrld. Ailesi din eitim almasn isteyince Elmall Muhammed Hamdi Yazrdan Kurn- Kerm, Mustafa sm Yrkten Arapa ve din bilgiler, hattat Hamit Aytatan hsn-i hat dersleri ald. Bekir Hki Yener, Thirlmevlev, Babanzde Ahmed Naim, Ali Yekt Sara ve mer Nasuhi Bilmen gibi limlerin sohbetlerinden faydaland. 1950li yllarda Said Nursinin hizmetinde bulundu. Genliinde balad kuma ticareti iini babasnn 1944te vefatndan sonra aabeyi ve kardeleriyle birlikte srdrd. 1950de tanp sohbetlerine katld Nakibend eyhi Mahmut Sami Ramazanoluna 1956da intisap etti; 1976da hilfet ald. eyhin vefatnn (1984) ardndan onun irad vazifesini devam ettirdi. Sevenleri arasnda Shibl-vef diye anlan Musa Efendi 16 Temmuz 1999da stanbulda vefat etti ve Sahrycedid Mezarlna defnedildi. Musa Topba birok hayr messesesinin kurulmasnda nclk etmi, faaliyetlerine destek olmutur. Kuran kursu, imamhatip okulu, cami, huzurevi ve hastahane yapmn tevik etmitir. Baz dostlarn ve evliya trbelerini ziyaret maksadyla Pakistan, Gney Afrika ve Orta Asyaya seyahatler yapmt. Medne-i Mnevverede aylarca ikamet ettii olurdu. Trkiyede bulunduu zamanlar dost ve sevenleriyle sohbet etmek iin Anadolunun muhtelif ehirlerine seyahatler dzenlerdi. Eserleri. 1. slm Kahramanlar (I-III, stanbul 1990-1992). Eserin birinci cildinde Hz. Peygamber ve ashabnn cesaret ve kahramanlklar, ikinci ve nc ciltlerde Seluklu ve Osmanl dneminde yaayan kahramanlar anlatlr. 2. Altnoluk Sohbetleri (I-VI, stanbul 1991-2002). Altnoluk dergisinde yaymlanan makalelerinden derlenmitir. 3. Sultnl-rifn e-eyh Mahmd Sm Ramazanolu (stanbul 1991). 4. Allah Dostunun Dnyasndan: Hac Ms Topba Efendi ile Sohbetler (stanbul 1999). Hayatnn son yllarnda kendisiyle yaplan ve Altnoluk dergisinde yaymlanan rportajlarn bir araya getirilip vefatndan sonra yaymlanmasndan meydana gelmitir. Sdk Dn takma adyla neredilen bu kitaplarn yan sra hiret Hazrl, Tasavvuf-Mrifetullah, Hizmet nsan ve ile Sedeti isimleriyle yaymlanan cep kitaplar Altnoluk Sohbetleri adl kitabndan yaplm semelerden ibarettir. Musa Topban dostlarna yazd baz mektuplar 19992001 yllar arasnda Altnoluk dergisinin eki olan Yuvamzda neredilmitir.

BBLYOGRAFYA

Sdk Dn, Kendi Kaleminden Ksa Terceme-i Hl, Altnoluk, sy. 162, stanbul 1999, s. 12;

Topbazde Musa Efendi, stanbul Evliyalar (haz. Kemal Yavuz v.dr.), stanbul 2003, II, 322331; Mehmed Aslan, Bir Sultan Yaard Sultantepede, stanbul 2003; Adem Ergl, Shibl-Vef Hce Ms Topba, stanbul 2008; a.mlf., Herkese Bir Yerden Ulamak Lzm, Altnoluk, sy. 281 (2009), s. 4-7; Osman Nuri Topba, Gnller Sultan stazmz, Babamz Ms Efendi, a.e., sy. 162 (1999), s. 7-11; Abdullah Sert, Shibl-Vef, a.e., s. 13-16; H. Kmil Ylmaz, Bir Gzel nsan, a.e., s. 17-18. Necdet Tosun

TOPU, Nurettin
(1909-1975) Fikir adam, ahlk felsefecisi, Hareket dergisinin kurucusu. 7 Kasm 1909da stanbul Sleymaniyede dodu. lk nfus kaydnda ad Osman Nuri olup Erzurumlu bir ailenin ocuudur. Dedesi Osman Efendi, Erzurumun Ruslar tarafndan igali srasnda orduda topu olduu iin kendilerine Topuzdeler lakab verilmitir. Aileden stanbula ilk yerleen babas Ahmed Efendi, Erzurumda iken tahl alm satm ve canl hayvan ticaretiyle uram, daha sonra emberlitata kasap dkkn iletmitir. Annesi Fatma Hanm Einlidir. Nurettinin ocukluu Sleymaniyede ve I. Dnya Sava yllarnda tandklar emberlitata geti. Byk Reid Paa Numune Mektebini bitirdi (1922). Bu sralarda kk bir sandkta kitap ve gazete biriktirme merak vard. Mehmed kifin baz iirlerini talebelerine ezberleten Trke muallimi Nfiz Bey, Nurettin Topuda hayat boyunca srecek kif sevgisini alad. Orta renimine Vefa ddsinde devam etti; birinci snfta iken babasn kaybetti. Lise tahsilini yapt stanbul Erkek Lisesinde felsefeye meyletti ve 1928de bu okuldan mezun oldu. Avrupada renim grmek amacyla girdii imtihan kazanarak Hamdi Akverdi, Vehbi Eralp, Ziya Somar, Enver Ziya Karal gibi ahslarla birlikte Fransaya gitti. nce Franszca renmek iin Aix Lisesine kaydedildi. Grlerini benimseyecei ve uzun zaman mektuplaaca aksiyon (hareket) felsefesinin kurucusu Maurice Blondeli bu srada tand. Bir mddet Aix Fakltesine devam etti. ki yl sonra Strasburg niversitesine geerek felsefe renimi grd, ahlk kurlarn tamamlad, sanat tarihi lisans yapt. 1930-1933 yllarnda ald sertifikalar lisans diplomasnda rhiyat ve bediyat, umumi felsefe ve mantk, muasr sanat tarihi, itimaiyat ve ahlk, lka sanat ve arkeolojisi eklinde belirtilmitir. Kendisinden nce Parise gelen Ali Fuat Bagil, Remzi Ouz Ark, Ziyaeddin Fahri Fndkolu, Cevdet Perin, Bedrettin Tuncel, Samet Aaolu, mer Lutfi Barkan ve Besim Darkotla tant. Bunlardan Remzi Ouz ve Ziyaeddin Fahri ile Trkiyeye dndkten sonra yakn mnasebetleri ve dostluklar olacaktr. Bu arada Louis Massignon, Hristiyanla geip papaz olan Girit asll Trk Paul Molla, o yllarda Pariste bulunan A. Adnan Advar ve ei Halide Ediple tant. Advardan sonra Massignona Trke dersleri verdi. M. Blondel zerinden balayan mistik ilgileri Massignon etkisiyle slm tasavvufuna, zellikle vahdet-i vcd felsefesine doru geliti. Tezinde ve ahlk felsefesinde izleri grlen Hallc- Mansrun (syan Ahlk, s. 195-209), Ynus Emre ve Mevln Celleddn-i Rmnin eserlerini okumaya bu yllarda balam olmaldr. Hristiyan mistisizmi ve ahlk konularnda Blondel ve Paul Molladan faydalanm bulunmas muhtemeldir. Strasburgda ahlk felsefesiyle ilgili hazrlad Conformisme et rvolte balkl tezini Sorbonnea giderek savundu ve stn baar kazand (2 Temmuz 1934). Avrupaya tahsile giden Trkler arasnda ahlk zerinde alan ilk renci ve Sorbonneda felsefe doktoras veren ilk Trk Nurettin Topudur. Tezini bitirdikten sonra Fransada kalmas ynndeki teklifleri kabul etmeyip 1934 yaznda Trkiyeye dnd ve Galatasaray Lisesinde felsefe retmeni olarak greve balad (29

Eyll 1934); sosyoloji dersi okuttu. Bu arada baba dostu Hseyin Avni Ulan kz Fethiye Hanmla iki yl srecek bir evlilik yapt. Lise mdr Behet Gcerin baz rencilere geer not vermesi isteini geri evirdii iin dn gn zmir Lisesi felsefe retmenliine tayin emri geldi. 6 Mays 1936-31 Ekim 1937 tarihleri arasnda askerliini yapt. zmirde bulunduu yllarda Hareket dergisini yaymlamaya balad (ubat 1939). lk saylardaki yazlar (mesel Rnesans Hareketleri [sy. 1], Asrmzn Hareket Adamlar [sy. 2], Siyaset ve Mesuliyet [sy. 3], Zorba-Esir Medeniyetleri [sy 4], Mabet ve Tabiat [sy. 5], Neslimizin Tarihi [sy. 6], ki Mezar [sy. 7]) hayat boyunca izleyecei dncelere hazrlkl olduunu gstermektedir. Derginin 4. saysnda yaymlanan ve Cumhuriyeti kuran kadroyu eletirdii ileri srlen algclar yazsndan dolay stanbul Vefa Lisesi felsefe retmenliine nakledildi (29 Eyll 1939). Burada drt yl altktan sonra Denizli smet nn Lisesine tayin edildi (20 Ekim 1943). 4 Ekim 1944te stanbul Erkek Lisesine nakliyle birlikte on yllk srgn hayat sona erdi. Arada Vefa ve Haydarpaa liselerindeki retmenlikleri dnda emekliliine kadar on sekiz yl burada alt. Bu arada Bergsonla ilgili teziyle felsefe doenti unvann aldysa da stanbul niversitesi Edebiyat Fakltesi kurullarnca kadroya tayin edilmedi. Yalnz bir sre Hilmi Ziya lkenin krssnde ahlk dersleri verdi. Ayrca Robert Collegeda tarih (1946-1961), stanbul mam-Hatip Okulunda psikoloji, felsefe, din psikolojisi ve dinler tarihi (1955-1960) retmenlii yapt. 1960 ihtillinden sonra bu ek grevlerine son verildi. 20 Kasm 1974te ya haddinden emekli oldu. Ksa sren bir hastalktan sonra 10 Temmuz 1975te vefat etti. Ertesi gn Ftih Camiinde klnan cenaze namaznn ardndan Topkap Kozlu Kabristannda defnedildi. Fransa dnnde ocukluk arkada Srr Tzeer vastasyla Nak Hasib Efendi (Yardmc) ve Abdlaziz Efendi (Bekkine) ile tanan Topu hayat boyunca etkilenecei Abdlaziz Efendiye intisap etmitir. Cell Hocadan (kten) slm ilimler, slm tarihi, kelm ve felsefe ynnden faydalanm, daha sonra mam-Hatip Okulunun kuruluu srasnda programlarn hazrlanmasnda onunla beraber almtr. Fikr ve siyas faaliyetlerini Trk Kltr Oca ve Milliyetiler Derneinde srdren Topu Mill Trk Talebe Birlii, Aydnlar Oca ve Trkiye Mill Kltr Vakfnn baz faaliyetlerine katlm, seminer ve konferanslar vermi; fetih-Ftih, Mehmed kif ve anakkale anma toplantlarnn yaplmasna nclk etmitir. 1960 ihtillinin ardndan Ali Fuat Bagille birlikte Adalet Partisinin kurulu almalarna katlm ve 1961 seimlerinde Konyadan senatr aday gsterilmitir. Ancak cumhurbakanl seimi esnasnda Bagile yaplan muamele ve Sleyman Demirelin parti bakanlna getirilmesi srasnda taknlan tavrlar yznden bu evreyle mnasebetlerini kesmitir. Fikirleri. Nurettin Topunun corafya olarak Anadoluyu, tarih ve kltr olarak Seluklu-Osmanl tecrbesini merkeze alan, buradan en geni ve belirleyici daire olarak slma ve zellikle tasavvufa intikal eden, Bat dnyasna ve insanlk tecrbesine uzanan btncl bir dnce dnyas vardr. Meselelere ahlk zerinden yaklar. Cumhuriyet devri Trk felsefecileri ve aydnlar arasnda ahlk konusunda en ok yaz kaleme alan ve bu alandaki vurgularn btn hayat boyunca srdren kii Nurettin Topu olmaldr. Doktora tezinde gelitirdii isyan ahlk fikri M. Blondelin, baz bakmlardan Immanuel Kant ve Henry Bergson etkileri tayan hareket (action) felsefesinden ilhamla determinist, rasyonalist, sosyolojist, pragmatist ahlk anlaylarnn karsnda bir dnce, bir tez olarak teekkl etmi ve gelimitir. kard derginin adnn Hareket olmas dorudan bu izgiyle alkaldr.

lk yazlarndan itibaren bir taraftan Osmanl-Cumhuriyet modernlemesini hesaba katarak fakat onu amay hedefleyerek tenkiti bir bak asyla yeni bir insan, millet, devlet modeli ina etmeye alrken dier taraftan bunlarn o gnn artlarnda ve tarihten gelen salam zeminler zerine oturmasn mmkn klacak bir rnesans fikri, bir tarih, ilim, sanat, ahlk, felsefe, tasavvuf ve din anlay gelitirmeye ynelmi, metafizii dlayan felsef temayllere kar km; duygu, akl, sezgi ve ak kavramlarn yeniden yorumlayp ahlk arlkl bir felsefe kurmutur. Kendisinden nce balayan Anadolucu milliyetiliini slm merkezli bir yoruma tam, bunu yaparken Turancl, rkl ve topraktan tamamen kopuk milliyetilikleri, slmcl eletirmi, modernizmin kat ltlerine boyun emeden Bat, Dou ve slm medeniyetlerini mukayeseli ekilde ele almay denemitir. Kapitalizm, komnizm, sosyalizm, kltr ve medeniyet, sanayileme, kuvvet ve teknoloji meselelerini byk lde dnemindeki yaklamlardan farkl bir slp ve muhteva ile tartmtr. Trkiyenin kapitalist ekonomik sisteme ve ahlk anlayna, bunlarn zerinden Amerikan sempatizanlna doru kaymaya balad Demokrat Parti iktidarnn ilk yllarndan itibaren slm/Anadolu sosyalizmini savunmu, maarif, mektep ve din eitimi konularn zellikle ilemi, bir hareket adam olarak yaama zevkini brakp yaatma akna gnl verecek, sabrl ve azimli, gsterisiz alan, ruh cephesinin maden iileri olacak (Yarnki Trkiye, s. 14) idealist bir nesil yetitirmek iin aba gstermitir. Topunun zel anlam daireleriyle ina ettii, ahlk telakkisini, felsefesini ve kapitalist dnya gryle Cumhuriyetilerin ideolojisine kar muhalif fikirlerini dayandrd i ie ana kavram isyan, hareket ve iradedir. syan, mutlak itaate ulaabilmek iin tek tek anlaml olan ara duraklarn (arzu ve ihtiraslar, aile, cemaat, rf ve alkanlklar, kurallar vb.) balayclndan ve onlarn kiilii snrlayc, hrriyeti daraltc, esareti kuvvetlendirici, insan rtc etkilerinden syrlmay, kendini aarak daha stn bir nizama, tabiat st leme, birlie ulamay, Allaha doru ykselmeyi ifade etmektedir; ona gre isyan Allahn bizdeki hareketidir. syan ahlkn anarizmden ayran ey ebed ve lemmul merhamet nizamna bal olmas, sonsuz kuvvete itaat ve teslimiyetle neticelenmesidir. Ahlk vasfn tayan her hareket insan asndan bir anarizm, ilh irade karsnda ise bir itaattir (syan Ahlk, s. 33, 37; radenin Davas, s. 73; Yarnki Trkiye, s. 61). Bir hareket, ancak kendi ierisinde ba kaldrd nizama karlk yeni ve zorunlu olarak daha stn bir nizamn iradesini tayorsa isyan adn alabilir (syan Ahlk, s. 195). e ve da doru mcahede ve mcadelelerle gelien ve mutlak itaate doru seyreden isyan ayn zamanda zgrletirici, kiilik kazandrc bir hareket, ahlk bir eylemdir. nsann btn eylemlerini yce bir seviyeye doru kararak tekml ettiren hareket, insanla Allahn bir terkibidir (Topunun doktora tezinden itibaren tekrarlad bu ifade Blondele aittir). Dier bir ifadeyle hareket, ferdin kendi kendisini ve baka varlklar bir st mertebeye ve sonsuzlua doru deitirmesidir. Bu hareket ayn zamanda, kendini ve eyay tanmann en emin yolu olarak ahlk bilginin kayna ve tecrbe edilerek ulalan iyilik fikrinin nvesidir. radeye yaslanan ve bir amaca doru seyreden eylem gerek ve hr hareket, ahlk hareket adn alr. Tam ve gerek hareket her defasnda en iptidai bir karar ve feragatte bile btn leme yayl, oradan sonsuzlua gei, sonsuzluktan ald kuvvet, btn lemden ald ibretle ve zek ile iradenin btn kuvvetlerini kullanp tekrar ferd leme dn ve bu noktadan lemle temastr (Var Olmak, s. 17, 18). Zek tek bana bu seviyede bir hareketi gerekletiremez; derun bilgi ve sezgiye dayal dnce mutlaka ona elik etmelidir. Descartesn mehur sz yle olmaldr: Hareket ediyorum, dnyorum, birlii seviyorum, o halde varm (a.g.e., s. 20). rade ise insann i ve d duyulardan, tabiattan ve

cemiyetten ald etkileri karlayan, ardndan znel ve kiisel karara dnen, nihayet hareket eklinde da vuran bir kudret, Allaha kadar ykselmek isteyen isel, mistik bir kuvvettir (radenin Davas, s. 17-18, 23). Hrriyet duygularla benlik (uur) ve iradenin, kararla hareketin arpt muazzam sahnedeki tercihlerde tam karln bulur. Duyulardan balayarak Allaha kadar ykselen merhalelerin her birinde insandaki rahata, hayatla bark olmaya, uyuma meyilli gler devreye girer ve irade ile atr. Ayn zamanda yetitirici ve ykseltici fonksiyonu olan strap da bu atmalar srasnda meraklar, skntlar, vehimler, meyiller arasndan doar. Bu mnada strap msbet bir eydir, nk byk hareketler byk straplarn eseridir. Topunun dnemin dier milliyeti-muhafazakr dnce evrelerinden ayrlan taraflar bu st kavramlarda balamaktadr. Genellikle milliyetilik ve muhafazakrlk toplumun yerleik deerlerini, rf ve detleri, devlete itaati bir ahsiyet olarak insandan ve hrriyet fikrinden daha stn bir yerde konumlandrmakta, Durkheim-Gkalp izgisini takiben vazifeyi ne kararak sosyal determinizme bal cemiyet adam yahut iyi vatanda aramaktadr. Topu ahsiyeti geri plana iten bu yaklamn kii ve toplumlar sr haline getireceini, sonuta hem tarihi hem de bugn eletiri szgecinden geirme teebbslerini engelleyeceini ileri srmektedir. Ona gre canszlar, bitkiler ve hayvanlara mahsus zellikleri bnyesinde barndran insan eref-i mahlkat olma zelliklerini bir ferdiyet ve ahsiyet olma abas iinde kazanr. En ar yorumunu Nietzschede bulan bireycilik (endividalizm) insan kendi kendine yeterli bir varlk halinde dnrken Durkheimin ve Ziya Gkalpin cemiyetiliinde (sosyolojizm) fert kendi bana deer tayan bir varlk olmaktan tecrit edilmi, kendine has tasavvurlar, duyu tarz ve iradesi yok farz edilerek bunlarn cemiyetten ferde getii iddia edilmitir. Bu tezlerin ilkinde fert kendisinin, ikincisinde cemiyetin mahkmudur. ki durumda da insann hrriyeti ve ycelme kabiliyeti zaafa uram, geree ulama yollar tkanmtr. Topunun hareket ve irade kavramlaryla irtibatl ekilde tercih ettii ahsiyetilikte ise (personalizm) insan kendi hr iradesiyle baland inanlar, ruh mnasebetler ve yklendii mesuliyetlerle kendinin ve cemiyetin iinde eriyip kaybolmaktan kurtularak byk, blnmez btn bir varlk olma imknn elde edecektir. Kendine yeterli bu insan kendine inanm, azmi sonsuz, iradesi demirden, ihtiras ilh bir insandr (Mevlna ve Tasavvuf, s. 118). Btn mrleri boyunca ayn iman ve kanaatin sahibi olan byk adamlar devirlere, zaruretlere gre deimedikleri gibi cemiyetlere gre de deimezler, nk cemiyetten daha kuvvetlidirler; bu sebeple cemiyeti kendilerine uydurarak srklerler, srkleyemezlerse onunla arprlar (Mehmet kif, s. 15). ahsiyetli insann ayrlmaz vasf olan mesuliyet ise ferdiyeti harekete sevkeden ve hareketten sonra kuvvetlenerek byyen bir iradedir; lemmul hale gelmi bir merhamettir; hrriyetleri tayin eden, hr hareketleri vicdan karsnda nne geilmez bir zaruret yapan, ahlk meselesinin de kaynanda olan temel bir kavramdr (Yarnki Trkiye, s. 119; radenin Davas, s. 71). Merhamet, hrmet ve hizmet ise ahlk ahsiyeti tamamlayan dier kavram olacaktr. Nurettin Topunun dncesinde tasavvuf ve zellikle vahdet-i vcd telakkisi, slmn tercih edilebilecek mer yorumlarndan ilki olmaktan daha tede ahsiyeti ne karan kuvvetli bir isyan, irade ve hareket fikri tamas dolaysyla kelm ve fkha dayal yorumlarn nne geirilmitir. Bu tavr e zamanl olarak istisna bir durua ve yoruma iaret etmektedir. Topunun yaad dnemde ve bir nceki devirde yeni Selef hareketin de etkisiyle tasavvuf ve tarikatlarn tekil ettii zihniyet dnyas ve yaama biimi itikad bakmdan bozucu ve datc, felsef adan sradan ve derinliksiz, sosyal ve kltrel ynden pasif, donuk ve meskeneti besleyici, slm toplumunu geriletici, dardan

gelmi bir dnce ve yaama biimi olarak deerlendirilmekteydi. Topuya gre yerleik slm (kelm) yorumunun Allah ile eyann ve insann varlnn birbirinden kopuk iki ayr varlk biimi olarak kabul etmesi, ayn ekilde Allahn iradesiyle insann iradesini (kll irade ile cz iradeyi) kategorik adan birbirinden ayrmas din tecrbeyi zaafa uratm, insann ycelmesinin nne set ekmitir. Bir olan varl Allah ve kinat diye ikiye blp iki grme hali ruh iin alktan baka bir ey deildir. Ancak fert fert eya, ekiller ve tek tek varlklar Allah olamaz. (...) Vahdet-i vcd gznde Allah kinat dna esirgemek Onu dosdoru tanmamaktr. (...) Hakiki slm inancna gre her eyde gzken Allah her eyden ayr dnmek tezada dmektir (Mevlna ve Tasavvuf, s. 169-170). Aslnda btn leme yaygn olan bir irade ile ona itirak eden insann ruh yaps sz konusudur. nsann uur kazanmas ve insanlnn ykselii bu itirakin anlalmasyla ve bu yolda ilerlemesiyle mmkndr. Aksi halde sadece btnden ayrlm ve benliine mahkm olmu insandan bahsedilebilecektir. Amacna ulaabilen gerek ve tam irade fertten balayan, aile ile devleti yani otoriteyi isteyen, millet ve insanlk basamaklarndan geerek Allaha ulatran iradedir. nsan, damarlarndan szan iradeyi kendi eseri zannetmekle yanlyor. Hakikatte irade birdir. O istek halinde leme yaygn kudretin insandaki addr (syan Ahlk, s. 204; radenin Davas, s. 14-15). Din mistik tecrbeden kan bir de tasavvuf metafizii yahut mistik nazariyat vardr. slm tasavvufu bu tarafyla Kurandan kalp ilmini karan bir felsefedir. Ayrca slm felsefesi ad verilebilecek dnce gelenei de esas itibariyle tasavvuf olmaldr. Bugn slm felsefesi denen ilim aslnda mslman filozoflarn yapt bir felsefe olabilir, yoksa kaynak itibariyle Aristoya dayanan Melik slm felsefesi olamaz. slmn ibadet ve mumelt ksmnn ekil ve kural merkezli olarak anlalmas ve yaanmas neticesinde z ve esas unutulmu, ze ulatrc olmaktan baka kendinden bir deeri olmayan otomatik ekl hareketler, anlamsz saylar, kat kaideler ne kmtr. Topunun tasavvuf anlay onun bilgi, bilim ve felsefeyle ilgili dnce ve yorumlarn dorudan etkilemi, hatta byk lde belirlemitir. Ona gre insann kanun ve nizam bilme ve birlii tanma istikametinde seyreden dnme ve bilgi kademelerini belli bir hiyerari iinde ele almak gerekir. Kendi snrlar iinde kalmak ve bir sonraki st kademeye yol amak artyla duygu, akl, sezgi, ak, ihtiras ve merhamet zerinden elde edilen bilgilerin her biri deerli ve geerlidir. nsann varlk zerindeki hareketi eklinde de anlalabilecek dnme ve bilgi, his ve tecrbe dzeyinde ilme, akl dzeyinde felsefeye, ak ve ilham dzeyinde ilh ve sonsuzluk bilgisine, hakikat akna kaynaklk eder. Duyularla akl din hayata disiplin ve dzen salayc d unsurlardr. Onlar dinin zne gtrmez. Dinde akl sadece bir disiplin gcdr (Mevlna ve Tasavvuf, s. 147). Modern Avrupa ilim ve felsefesi hatta aklcl, snrlar ve Trk kltryle irtibatlar yerinde ve doru izilmek artyla st bir anlam ve deere sahiptir. Onun iin yarnki Trk cemiyetini youracak ruh, eski Asyann hikmetiyle Kurandaki ilham kendinde birletirdii halde Garpn drt asrlk ilmine hayran, zihniyetine sahip, felsefesine ina olacak Anadolu derviinin ruhu olacaktr (Var Olmak, s. 101). Modern ilim anlaynn srarla eletiri konusu yaplmas gereken ynleri pratik fayda ve menfaat anlay zerinden hakikat akn ldrmesi, izflik zerinden sonsuzluk ve ebedlik kavramnn zaafa uratlmas ve nihayet ilmin teknie ve kuvvete indirgenmesidir. Bu sebeple pozitivizm, pragmatizm ve sosyolojizm hakikat dman felsefedir. nk pozitivizm hakikati deneylere, pragmatizm menfaatlere, sosyolojizm cemiyete teslim etmektedir (Yarnki Trkiye, s. 6772). Nurettin Topunun metafizik ilgileri onun dnce dnyasnn tabiat kadar hmanist, pozitivist ve sekler dncenin etkisi altnda ortaya kan ve katlaan metafizii dlayc felsefe doktrinlerine

ve entelektel temayllere muhalefetiyle de alkaldr. Metafiziin eski devre ait bir ey, karanlk ve anlalmaz bir fikir, dinin z kardei, bir vehim gibi ifadelerle tasvir ve reddedilmesi, 1930lu yllarda Tanr ve ruh bahislerinin ders kitaplarndan karlmas gibi teebbsler, insann daha stn bir akla ynelip kendini amas ve ycelmesinin yolunu kapatmakla kalmam, hakikati aratrmay snrlandrarak felsefeyi de fakirletirmitir (Kltr ve Medeniyet, s. 48-49; Trkiyenin Maarif Davas, s. 140). Topunun Trkiyedeki e zamanl ilgilerden farkl olarak varoluuluk akmyla, zellikle Kierkegaard ve ksmen Heidegger zerinden hristiyan/dinci egzistansiyalizmle ciddi biimde ilgilenmesi de esas itibariyle metafizikle alkal grnmektedir. Topu, btn Batllama tarihini kuatan kltr-medeniyet ayrm meselesini yeniden ele alan dnrlerden biridir. En nemli vurgusu bu ayrmn yzeyselliine dair olandr. Ona gre evrensel denilen ve byk lde bilim ve teknoloji zerinden tanmlanan medeniyet zorba ruhundan ve kapitalist balamndan ayr ele alnamaz. Bu erevede bilim ve teknoloji, hakkn yerine geen kuvvetin hkimiyetinin ve insanla tabiat tahrip eden sanayilemenin, smrnn kaynadr. Kapitalist sistemi glendiren ve insan esarete srkleyen teknolojik gelimeleri insanlk adna ilerleme diye gstermek byk bir yanllktr. Ar sanayi sylemlerinin mer bir savunma ve atlm hamlesi olarak takdim edildii, fabrika bacalar ile minarelerin yan yana zikredilip resmedildii o yllarda Topunun bu fikirleri muhafazakr kesim tarafndan fantezi veya kalknma kartl gibi sath dzeyde anlalmtr. Demokrat Parti iktidarnn ilk yllarndan itibaren savunmaya balad slm sosyalizmi (Anadolu sosyalizmi, milliyeti sosyalizm) dncesi de bir ekonomik sistem tercihi olmaktan ziyade bir hak ve ahlk meselesidir. Bu duru Topunun dilinde kul hakknn youn biimde ifadesidir. Burada Trkiyenin ve sa kanadn d politik tercihlerinde Amerika Birleik Devletlerine yaknlamas ve liberal ekonomiye doru gitmesine ynelik ciddi bir muhalefet ve tenkit sz konusudur. Onun ifadesiyle, Hakikatte bu dava slmn znde barnan hak davasdr. Sosyalizm, inenmesi halinde Allahn da affetmeyeceini bildirdii kul hakknn mdafaasdr (Ahlk Nizam, s. 180). Bu erevede liberalizm devletin anariyi himayesi veya gcn ba boluu himaye iin kullanmas, varlk sebebi byk sanayi ve kapitalizm olan, din ve mneviyat kart komnizm ise bir reaksiyon hareketi olarak zulme kar zulm mnasna gelmektedir. Millet ve milliyetilik meseleleri, Topunun eserlerinde hem isyan ahlkyla irtibat olan ferdiyetin ykselip sonsuzlua uzanmas srelerinin bir paras, hem de Trkiyenin modernleme dneminde kendini yeniden anlamak ve tanmlamak iin yllardr tartt nemli bir problem ve bir eletiri konusu olarak yer alr. Ziya Gkalpin Turanclk davas ile balayan maddeci ve topik milliyetiliin Cumhuriyet dneminde kaba maddeci ve realist milliyetilii dourduunu dnen Topu, slmclarn dini milletten ayran gayretlerinin de ayr bir zihin karklna sebebiyet verdiini ileri srmektedir (a.g.e., s. 156-157). Anadolucularn Trk milletini ve milliyetilii tarif iin Malazgirt Sava ile balattklar bin yllk tarih vurgusunu ve toprak/vatan olarak Anadolu srarn paylaan Topu bu izgiye belirleyici ve kuvvetli bir unsur olarak slm ve tasavvufu ekler. Ayrca bu ruhu milliyetiliin temellerinin Melikah, Mevln, Ynus, Ftih ve Yavuz gibi Trk siyaset ve mneviyat ikliminin bykleri tarafndan atldn syleyerek milleti ve milliyetilii yeni ortaya km bir hadise gibi yorumlayanlar amak ister. Topu 1950li ve 1960l yllarda milliyetiliin antikomnistlik ve Amerika/kapitalizm taraftarlyla paralel hale gelmesine de sert

bir ekilde kar km, bunu doktrinsiz ve kanaatsiz bezirgnlk diye adlandrmtr. Topunun devlet ve siyasete ilikin fikirleri ahsiyet olarak insan ve millet zerinden ina edilmi gibidir. Hegelin, Devlet ilh iradenin yeryznde gzkmesidir cmlesini eserlerinde birka defa zikreden Topu, milletin uuru, millet iradesinin gzkt yer diye nitelendirdii devleti ferdiyetin yce Allaha ve sonsuzlua doru hareketinin bir dura, bir menzili eklinde telakki eder. Devleti meydana getiren temel e birlik halinde bir halk ktlesi, vatan topra ve idare edici iktidardr. Dolaysyla devlet tek bana varlk alanna kabilen ve anlaml hale gelen mstakil, kendinden bir vka, bir varlk deil ferdin ruhunda harekete balayan, milleti oluturan ve ilh iradeye kavumak iin hamleler yapan iradenin fertten Allaha gtren yoldaki bir duradr. nsann ykseli izgisi yukardan aaya, Allahtan insana doru hkimiyet kavram etrafnda tezahr eder. Bu ayn zamanda bir siyas kavram olan egemenlik fikrinin Allahta temerkz ettiini ve oradan leme, devlete, insana yayldn gsterir. Ykseli izgisi aadan yukarya, insandan Allaha doru itaat ve teslimiyet kavramlar etrafnda ekillenir. Devleti ina edecek ve tayacak temel kavramlarn ilki devlet varlnn esasl unsuru olan otoritedir. Bu otorite yce Allahtan insan ahsiyetine doru inen hkimiyet ve irade kavramlaryla irtibatldr (Byk Fetih, s. 13-15; radenin Davas, s. 46, 48). kincisi merkeziyetilik olup adalet ve mesuliyet prensipleri etrafnda gelierek bir hukuk ve ahlk nizamnn ad olmaktadr. ncs halkn btn ihtiyalarna uzanan, onlar karlamaya alan, mesuliyet iradesiyle birlikte kul hakkn merkeze alan hr bir totalitarizme dayanm olmasdr. Yalnz devletin otoritesi ve kuvveti milletin otoritesi ve kuvvetinden bamsz deildir. Otoritenin kurucusu devlet olmakla beraber olgunlamas ve devamll otorite iradesini milletten almas ile imkn dahiline girer. Bugn sivil toplum kurulular denen ve devlete bal bulunmayan organizasyonlar diye tarif edilen, Topunun ise sosyal tekilt dedii yaplar slm ve Seluklu-Osmanl tecrbesinde devletin iinde yer almaktadr. Vakflar bunun rneidir. Milletin siyas iradesiyle devletin siyas iradesi arasnda Batda olduu gibi bir otorite ztlamas, bir menfaat atmas problemi yoktur. Sadece bir derecelenmeden bahsedilebilir. Halka dayanan, halk tarafndan kontrol edilen, ancak halkn stnde duran ve onun dileklerini Allahn iradesine balayan kuvvet en iyi hkmettir. Mesuliyet iradesini Allahtan almayan ve halkn karsnda sorumluluk tanmayan bir idare hakl ve dil bir milliyetilik rejimi olamaz. Millet fertlerini Allah iradesine balayp yaatacak iktidar Hakkn hkimiyeti ve halkn hkmetidir (a.g.e., s. 130). Nurettin Topunun sistematiinde hrriyet ve eitlik kavramlar adalet ve mesuliyete gre ikinci derecede bir yere sahiptir. nk hrriyet tabii deil sosyal bir hadisedir. Cemiyetin iinde bir anlam kazanan hrriyetin bir st dzeye kabilmesi iin insanda tabii olarak var olan hareket ve dnce ile irtibatlanmas gerekir. Bu durumda da hrriyet mstakil deil baml bir kavram haline gelir. Hrriyet, hibir kayt ve arta bal olmadan her istediini yapabilmek diye tanmlanrsa bu, insanlar iin duyularn ve bedenin hrriyeti veya bir iradeye deil igdlere tbi olan hayvanlar dnyasnn hrriyeti olabilir. Burada bir uur aranmad gibi ideal olarak da gsterilemez. nanszlk ve liberal eilimlerin ortaya kard hrriyet kavram bir hile deilse anariden baka bir ey olamaz. Eserleri. Topunun doktora ve doentlik tezleriyle felsefe grubu iin hazrlad ders kitaplar dndaki eserleri ou salnda olmak zere makalelerinden derlenerek hazrlanmtr. 1997-2005

yllar arasnda kitaplarna girmemi makaleleriyle doktorasnn tercmesi, yaymlanmam roman ve baz yazlar dahil btn eserleri Ezel Erverdismail Kara tarafndan tekrar yayma hazrlanm ve yirmi bir kitaplk bir klliyat halinde Dergh Yaynlar arasnda baslmtr (burada kitaplarn ilk basklar ile redaksiyondan sonraki ilveli basklarna iaret edilmitir; madde iindeki atflar son basmlara aittir): Conformisme et RvolteEsquisse dune Psychologie de la Croyance (Nurettin Ahmed adyla, Paris 1934; tpkbasm, Ankara 1990), Garbn lim Zihniyeti ve Ahlk Gr (1955, 1970ten sonra Kltr ve Medeniyetin iinde), Mehmet kif (1873-1936)-20. lm Yldnm (1957, Ali Nihad Tarlanla birlikte; Nihad Sami Banarl, Ferruh Bozbeyli, Uur Kkden ve Peyami Safann yazlar ile ilveli 2. bs., 1961), Trkiyenin Maarif Davas (1960, 1997), Komnizm Karsnda Yeni Nizam (1960, 1970ten sonra Ahlk Nizamnn iinde), Ahlk Nizam (1961, 1997), Yarnki Trkiye (1961, 1997), Byk Fetih (1962, 1998), Var Olmak (1965, 1997), Varolu Felsefesi-Egzistansiyalizm (P. Foulquiden derleme, 1967, son dzenlemede Varolu Felsefesi-Hareket Felsefesinin iinde), Bergson (doentlik tezi, 1968, 1998), radenin Davas (1968, son dzenlemede Devlet ve Demokrasi ile birlikte, 1998), slm ve nsan (1969, son dzenlemede Mevlna ve Tasavvufla birlikte, 1998), Devlet ve Demokrasi (1969, 1998), Kltr ve Medeniyet (1970, 1998), Mehmed kif (1970, 1998), Mevlna ve Tasavvuf (1974, slm ve nsanla birlikte, 1998), Milliyetiliimizin Esaslar (1978), syan Ahlk (doktora tezi, Conformisme et Rvolteun tercmesi, ev. Mustafa Kk-Musa Doan, 1995, sonradan bulunan Nurettin Topunun kendi tercmesiyle karlatrlarak 2. bs., 1998), Varolu Felsefesi-Hareket Felsefesi (1999), Millet Mistikleri (Portreler, 2001; ilveli 2. bs., 2009), Amerikan Mektuplar-Dnen Adam Aramzda (2004). Ders Kitaplar: Sosyoloji (1948, 2001), Psikoloji (1949, 2003), Felsefe (1952, 2002), Mantk (1952, 2001), Ahlk (Orta 3, Emin Ikla birlikte, 1975), Ahlk (Lise 1 ve Lise 2, 1976; ikisi bir arada, 2005), Din Psikolojisi Bahisleri (haz. A. V. mamolu, Erzurum 1995, slm mecmuasnda yaymlanan din psikolojisiyle ilgili makalelerin toplu neri; bu makaleler son neirde slm ve nsan-Mevlna ve Tasavvuf kitabna ek olarak alnmtr). Edeb Eserleri: Taral (hikyeler, 1959, 1998), Reha (roman, 1999). Brorler: nklaprtica (1951), anakkale (1952), Din ile Kinin Mcadelesi (Malatya hadisesi zerine, 1952), Son Hadiseler ve Biz (Milliyetiler Dernei aleyhine yrtlen kampanyalar zerine, 1953), ehit (1959). Brorler son neirde ilgili kitaplara girmitir. Nurettin Topunun makale ve yazlarnn yaymland belli bal dergiler (makale adedi younluk srasna gre): Hareket, Komnizme Kar Mcadele, Dnen Adam, Trk Yurdu, ule, Bizim Trkiye, Byk Dou, Seblrred. Gazeteler: Akam, Yeni stanbul, Yeni stikll, Son Havadis, Hrsz (Erzurum). Topu Hareket dergisindeki baz yazlarnda Nizam Ahmet ve Osman Asyal takma adlarn kullanm, ayrca dergi adna Hareket imzal birok bayaz yazm, herhangi bir isim belirtilmeyen tercmeler ve mektuplar yaymlamtr.

BBLYOGRAFYA

Vefatnn arkasndan Hareket dergisinin 112. says (Ocak-Mart 1976), otuzuncu yl mnasebetiyle de Hece dergisinin 109. says (Ocak 2006) Nurettin Topu zel says olarak kmtr; Mill Eitim Bakanl ve stanbul Erkek Lisesi arivlerindeki Nurettin Topu personel dosyas; Mehmet Sarta,

Nurettin Topuda Sosyo-Pedagojik Yap, Ankara 1986; Nurettin Topuya Armaan, stanbul 1992; Sleyman Seyfi n, Trkiyede Cemaati Milliyetilik ve Nurettin Topu, stanbul 1992; Mustafa Kk, Nurettin Topuda Din Felsefesi, stanbul 1995; H. Bayram Kamazolu, Trk Sosyoloji Tarihi zerine Aratrmalar, stanbul 1999, s. 264-298; Hseyin Karaman, Nurettin Topuda Ahlk Felsefesi, stanbul 2000; Orhan Okay, Silik Fotoraflar, stanbul 2001, s. 16-25; Frat Mollaer, Anadolu Sosyalizmine Bir Katk: Nurettin Topu zerine Yazlar, stanbul 2007; a.mlf., Trkiyede Liberal Muhafazakrlk ve Nurettin Topu, stanbul 2008; Nurettin Topu (ed. smail Kara), Ankara 2009; hsan Fazlolu, Nurettin Topuda Bilgi ve Bilim Sorunu, Dergh, sy. 114, stanbul 1999, s. 15-18; Ali Birinci, Hareket Mecmuas, TY, XXV/213 (2005), s. 84-89. smail Kara

TOPULAR KTB
(bk. ABDLKADR EFEND).

TOPHNE
Osmanl Devletinde top dkmnn yapld yer. Tophne, top dkm yeri yannda barut, top ve gllelerin depo edildii meknlar da iine alr. Osmanllarn ateli silhlarla tanmas XIV. yzyln ikinci yarsna kadar inmekle birlikte sabit top dkmhanelerinin tam olarak ne zaman kurulduu bilinmemektedir. Elde kesin deliller bulunmamasna ramen ilk sabit top dkmhanesinin Edirnede II. Murad tarafndan tesis edildii ve Ftih Sultan Mehmed tarafndan da kullanld kabul edilir. Ancak bu tarihlerden nce Osmanllarn muhtelif savalar iin top dkt ve bunlarn bir ksmn seyyar top dkmhanelerinde imal ettii bilinmektedir. Tophne-i mire. Tesbit edilebildii kadaryla Edirneden sonra ina edilen ikinci top dkm merkezi stanbulda bugnk Tophane semtindeydi. Kesin ina tarihi tesbit edilememekle birlikte Tursun Beyin Yeni Sarayn bir tarafnn Tophneye baktndan sz etmesi, yine ayn tarihlerde kaleme alnan Ftih Vakfiyesinde (867-875/1462-1470) Ayasofya Camiinin gelirleri arasndaki Galatada Kapii Hamamnn Karaky mahallesinde ve Tophne Kaps yaknnda bulunduunun belirtilmesi fetihten yaklak on iki yl sonra (1465) tophnenin varln gsterir. Buradaki yapnn Osmanllar tarafndan m ina edildii yoksa mevcut bir yapnn m dkmhaneye evrildii konusu henz kesinlik kazanmamtr. Bir kurum olarak Tophne ve Tophne-i Dergh- l tabiri 905 (1499-1500) tarihli Avlonya Tophnesi Muhasebe Defterinde geer (BA, A. E, Bayezid II, nr. 41). Tophne-i mire terkibi ise kuruma ait 1513 tarihli bir muhasebe defterinde yer alr (BA, KK, nr. 4726, s. 1). Ftih Sultan Mehmed dneminde kurulan Tophne-i mirenin II. Bayezid zamannda artan ihtiyac karlamak iin dkmhane civarna topularn ve dkclerin ikametine tahsis edilmek zere odalar eklenerek geniletildii sylenebilir. Kann Sultan Sleyman dneminde ise mevcut binalarn tamam yklm, yerine yeni ve byk bir bina ina edilmitir. Evliya elebiye gre tam bir kale grnmndeki bu yeni mtemilt iinde kumbara (humbara) imalthanesi, dkmhane imalthanesi, kundakhne, marangozhane, topuba ve dkcba odalar, topu ve dkc sitneleri (kla), Saryer topra kesme krhnesi, kalp krhnesi, falya delme krhnesi, top arabas ve tekerlekleri imalthaneleri gibi blmler vard. Byk bir sanayi merkezi halinde olan Tophne-i mire zellikle sava dnemlerinde top dkm faaliyetlerinin hzlanmas, ok yksek scaklkta ate yaklmas gibi sebeplerle zaman zaman byk hasara uram ve ciddi tamirat grmtr. Bu tr sebeplere bir de yangn ve deprem gibi doal fetler eklendiinden XIX. yzyln sonuna kadar pek ok defa ciddi tdilt ve tamirat gerekletirilmitir. Dkmhane (krhne) binas 1743 ylnda tamamen yklm ve bugnk ekliyle be kubbeli olarak yeniden ina edilmitir. Dnemin topubas, ayn zamanda mimar olan Mustafa Aa gnn ihtiyalarna cevap verecek yeni bir Tophne plan yapmtr. Yeni binann duvarlar iki sra ince tula, bir sra ta rgden meydana gelen kgir bir yapdr. inde iki byk ergitme frn, biri douya, biri batya alan iki byk kaps bulunmaktadr. Bu inaatn zerinden ok gemeden 1765te tekrar bir yangn geiren Tophne binalar III. Mustafa tarafndan tamir ettirilmi ve her

topu ortasna bir kla ile orta sofas, mutfak ve mescid yaptrlmtr. Tophne-i mire, III. Selim ve II. Mahmud zamanlarnda da tamirat ve tdilt geirmitir. 1205 (1790-91) ylnda Tophnede tamam elden geirilerek onarm yapld gibi 1793te civardaki arsalar satn alnp Tophne-i mire mtemiltna dahil edilmi, bylece yeni yaplan fabrika ve imalthanelerle birlikte XIX. yzyln ortalarnda 10 hektar geniliinde bir alana yaylmtr. 1804te kan yeni bir yangn Tophne klalar ile birlikte 400 evin yanmasna yol amtr. III. Selim bir taraftan binalarn imar, tamiri ve modernlemesiyle ilgilenirken dier taraftan Avrupa tarznda kaliteli toplar dklebilmesi iin Mhendishne-i Berr-i Hmyun bahocas Hseyin Rfk Tamnyi toplarn yeniden tertip ve tanzimiyle grevlendirmi, Osmanl mhendis ve ustalar yannda sve, ngiltere ve bilhassa Fransadan uzmanlar getirtmitir. Ayrca Tophnedeki frnlar gelitirip evik ve hareketli toplarn dkmne ncelik verilmesini emretmitir. 1823te Cihangir semtinde kan byk Fruz Aa yangnnda dkmhane ksmen, topu ve top arabac klalar tamamen yanm, binalar II. Mahmudun emriyle 1825 ylnda yeniden elden geirilmitir. 1832de seraskerlie bal bir birim halinde Tophne Mirlii kurulmutur. Abdlaziz dneminde ksmen yenilenen Tophne-i mire, II. Abdlhamid devrinde yeni batan tamirat grmtr. Bykl kkl muhtelif tezghlardan oluan Tophne-i miredeki belli bal imalthaneler unlardr: Tophne-i mire resimhanesi, top numunehanesi, muayenehane, Tfenkhne-i mire, kundakhane, tavhane, demirhane, arkhane, nakkahane, cilhane, baskhane, mahzenler/depolar ve Tophne-i mire Matbaas. 1843te Ohannes ve Boghos Dadian tarafndan kurulan Zeytinburnu Demir Fabrikasnn izbe blmnn 1846da faaliyete gemesiyle top ve dier silhlar burada dklmeye balanm, 1850de fabrikann tam kapasite ile almas neticesinde Tophne-i mirede top dkm ii zamanla kaldrlmtr. Bu tarihlerden itibaren burada Zeytinburnu Fabrikasnda dklen toplarn dvlp tavlandktan sonra kaba haliyle souk ilerinin yapm srdrlmtr. Tophnede tornadan geirilen toplar perdahlanmak ve dier ilemleri yaplmak zere ilgili blmlere sevkedilmekteydi. Bu dnemde Tophne-i mirede byk bir arkhane, namlu delme ve yiv ama, niangh ve kama ubeleriyle namlu tavlama ve sulama tesisleri bulunurdu. Cumhuriyetin kuruluuna kadar perdah merkezi eklinde faaliyetini srdren Tophne-i mire, I. Dnya Savandan sonra nemini kaybetmitir. Tophne-i mireye ait birtakm tezgh ve makineler, Ankaraya Trk Makine Kimya Endstrisi fabrikalarna gtrlm olup burada htra niteliinde muhafaza edilmektedir. Uzun sre tl vaziyette braklan Tophne-i mire binalar 1992de Mimar Sinan Gzel Sanatlar niversitesine devredilmitir. niversite tarafndan restore ettirilen be kubbeli byk bina halen sergi salonu grevi yapmaktadr. Bugnk bina 20,50 37,50 ebadnda, 1,60 m. kalnlkta duvarl olup 2 metrelik ayaklara oturan ve her birinde nefes delii bulunan on be kubbe ile rtldr. XIX. yzylda Rnesans slbunda ina edilen ve sonralar Sanat Enstits olarak kullanlan Tophne Mirlii binas 1957de yktrlmtr. Tophne-i mirenin Personeli. Topu Ocann banda bulunan topuba hem topu birliklerinin hem Tophne-i mirenin idarecisi konumundayd. Ancak Tophne-i miredeki ilerin ve teknik personelin banda dkcba/dkmcba adyla anlan bir grevli bulunurdu ve buradaki btn faaliyetlerden sorumluydu. Dkcba Tophnedeki teknik personel ve sanatkrlarn da bayd; kethd ve blkbalar vastasyla ilerin yrmesini takip ederdi. Topuba, yaplan ilerle ok yakndan

ilgilenir, top dkm zamanlarnda bizzat padiah ve sadrazam gibi st seviyeli devlet adamlar dkm merasimleri iin buraya gelirlerdi. Sefer esnasnda toplarn dkm ve gerekli yerlere ulatrlmas gibi ilerin organizasyonu iin bir nzr tayin edilirdi. Dkmhane emini de topuba, nzr ve dkcba ile birlikte faaliyetlerle ilgili defterlerin tutulmasndan, gerekli brokratik ilemlerin ve personel ilerinin takibinden sorumluydu. Nzr ve eminler Hcegn- Dvn- Hmyun denilen rtbeli kiiler arasndan seilirdi. Bunlarn yan sra ktip ve blkbalar da burada alan st dzey yneticilerdi. Tophnedeki top ve buna bal olarak kundak, top arabas, glle, humbara ve barut yapm gibi asl faaliyetler dkcba ve onun maiyetindeki dkc (rhtegn), haddd, erreke, benn, eeci, kalemkr, mcellit, kefeci, ebkr, sengtr ve neccar gibi sanatkrlar tarafndan yrtlrd. Bunlarn dnda Tophne iin ihtiya olduunda gemici ve peremeci, hamal, rgat, arabac, beki, vardiyan, dug, imam ve muvakkit gibi kimseler de istihdam edilirdi. Tophne-i miredeki byk ounluu yaya, msellem ve piyade gibi asker bir tekilta bal asker zmrelerin nbetl denilen hizmet gruplar oluturmaktayd. Bu gruplar altar aylk periyotlarla Tophneye gelir ve hizmetleri bittiinde geri dnerlerdi. Sz konusu zellikleri sebebiyle Tophne-i mire, Tersne-i mireden sonra Osmanl Devletinin en byk asker sanayi kuruluu durumunda olup ilk asker silh retim fabrikalarndan biridir. Osmanllarda sabit top dkmhanelerinin yan sra ihtiya durumunda seyyar top dkmhaneleri ina edilerek top dkld bilinmektedir. Bu ekilde top dkmne ait en eski bilgi, 1438de Moradaki Germehisar (Hexamilion) kuatmas dolaysyla verilir. Ardndan 1440ta Semendirede, 1444te Varna seferine gidi srasnda Boazii kylarnda, 1448de Akahisar Kalesi (skenderiye) nnde seyyar dkmhaneler kurularak toplar dklmtr. Ftih Sultan Mehmedin stanbul muhasaras esnasnda surlar nnde top dkm yapld bilinmektedir. Eldeki kaytlardan seyyar top dkm faaliyetinin XVI. yzyln ortalarna kadar devam ettii anlalmaktadr. Bu tarz top dkm zellikle engebeli bir araziye sahip Balkanlarda ve Dou Avrupadaki kale kuatmalarnda gerekletirilmitir. Dkm yaplacak yerlere develerle bakr ve kalay tanr, kurulan ocaklar vastasyla istenilen ebatta top dklebilirdi. Tophne-i mire ve seyyar top dkm faaliyetlerinin yannda Osmanllarn bir ksm eyaletlerinde de tophneler vard. Baz kaynaklarlarda ismi tophne diye zikredilen yerlerde top dkmnn yaplp yaplmad ise tesbit edilememektedir. Eyaletlerdeki tophnelerin teknik personeli nemli lde, dkm yaplaca zaman bir blkba idaresinde stanbuldaki Tophne-i mireden veya dier byk tophnelerden temin edilirdi. stanbul dnda faaliyet gsteren tophnelerin, zellikle Avrupa topraklarnda bulunanlarn nemli bir ksmnn daha nce de ayn ileve sahip olduu bilinmektedir. Bu tophneler fetihten sonra eski alanlaryla birlikte faaliyetlerine devam etmitir. Osmanllarn Avrupa topraklarndaki tophnelerinin bulunduu ehirler unlardr: Edirne, Avlonya, Semendire, Nova Brdo, skenderiye, Belgrad, Budin, Pravite, Rudnik, Hersek livs, Klis. Asya topraklarndaki tophneler ise Erzurum, Kahire, Basra, Birecik, Vandadr. Bunlarn yan sra Cezayir, Rodos, Kbrsta da dkmhaneler olduu kaydedilmektedir. Sz konusu tophnelerin faaliyetleri genellikle ihtiyaca gre deimi, bir ksm zamanla top ve glle deposu haline gelmitir. Bata stanbuldaki Tophne olmak zere bu merkezlerin ortak yanlar ulama elverili deniz veya nehir kenarlarnda bulunmas, ayrca maden blgelerine yakn olmasdr. Tophne-i mirede dklen toplarla tarada dklen toplarn standard ve kalitesi konusunda bilgi yoktur. Ancak standardn bilhassa Tophne-i mirede tutturulduu ve top sevkinin daha ok buradan yapld aktr.

BBLYOGRAFYA

Fatih Mehmed II Vakfiyeleri (nr. Vakflar Umum Mdrl), Ankara 1938, s. 213-214; Atk ve Cedd Topa Dair Fenn-i Harb ve Hendese statlarndan Menkul Maklt Mecmuas, Deniz Mzesi Ktp., Yazmalar, nr. 824; Evliya elebi, Seyahatnme, I, 435-441; Tahsin Esencan, Trk Topuluu ve Kaynaklar, Ankara 1946; Tahsin z, stanbulda Fatih Tophanesi, Atatrk Konferanslar II: 1964-1968, Ankara 1970, II, 131-138; G. L. F. Marsigli, Stato Militare dell Imperio Ottomanno (ed. M. Kramer-F. Kreutel), Graz 1972, tr.yer.; Muzaffer Erendil, Topuluk Tarihi, Ankara 1988; G. goston, Ottoman Gunpowder Production in Hungary in the Sixteenth Century: Baruthane of Buda, Hungarian-Ottoman Military and Diplomatic Relations in the Age of Sleyman the Magnificent (ed. G. David-P. Fodor), Budapest 1991, s. 149-159; a.mlf., Ottoman Artillery and European Technology in the Fifteenth and Seventeenth Centuries, AOH, XLII/1-2 (1994), s. 15-48; W. Mller-Wiener, 15-19. Yzyllar Arasnda stanbulda malathane ve Fabrikalar, Osmanllar ve Bat Teknolojisi: Yeni Aratrmalar Yeni Grler (haz. Ekmeleddin hsanolu), stanbul 1992, s. 53-120; Salim Aydz, XV ve XVI. Yzylda Tophne-i mire ve Top Dkm Teknolojisi, Ankara 2006; a.mlf., Cgalazde Yusuf Sinan Paann ark Seferi iin Tophne-i mirede Hazrlanan Toplar ve Tophne-i mirenin 1012 (1604) Yl Gelir-Gider Muhsebesi, Osmanl Bilimi Aratrmalar, II, stanbul 1998, s. 139-172; Turgut Iksal, Eski Trk Toplar ve stanbul Tophanesinde Bulunan Bir Kayt Defteri, BTTD, I/2-3 (1967), s. 61-63, 68-70, 72-76; C. Heywood, The Activities of the State Cannon-Foundry (Tophne-i mire) at Istanbul in the Early Sixteenth Century According to an Unpublished Turkish Source, POF, XXX (1980), s. 209-217; elik Glersoy, Son 400 Ylda Tophane Semti, TTK Bildiriler, VIII (1983), III, 1637-1650, lv. 517-520; a.mlf., Tophane, DBst.A, VII, 274-276; Tlin oruhlu, Osmanl mparatorluunun Silah retim Merkezi: Tophne, lgi, sy. 86, stanbul 1996, s. 28-35; J. L. Bacque Grammont, La fondeie de canons dIstanbul et le quarter de Tophane. Textes et images comments, Anatolia Moderna: Yeni Anadolu, Paris 1999, s. 3-17; E. Gngren Gnen, Tophne-i mirenin Restorasyonu ve Gelecei, Yap, sy. 167, stanbul 1995, s. 103-111; a.mlf., Sur la rhabilitation et lavenir de la fonderie impriale dIstanbul (Tophne-i Amire), Anatolia Moderna: Yeni Anadolu, VIII (1999), s. 221-235; dris Bostan, La fonte de canons la fonderie impriale dIstanbul au dbut du XVIe sicle, a.e., IX (2000), s. 171-182; Aye Yetikin Kubilay, Tophne-i mire, DBst.A, VII, 279-280. Salim Aydz

TOPKAPI SARAYI
stanbul Yeni Saray/Topkap Saray, stanbulda tarih yarmadann ucunda Marmara denizine, Asyaskdar ve Halie bakan, dolaysyla her ynden ehre hkim bir mevkide 70 dnmlk bir alanda kurulmutur. stanbulun Osmanllar tarafndan alnmasndan sonra Zeytinlik diye adlandrlan Sarayburnunda bahe dzenlemeleri ve kklerle balayan inaat Sr- Sultn (Kala-i Sultn) ad verilen surlarla devam etmitir. Topkap Sarayna XIX. yzyln ortalarna kadar her dnemde eitli ilveler yaplmtr. Devlet tekiltna ve kullanm ihtiyacna gre ekillenen saray birok mimari ve ssleme zellii gstermektedir. Genel olarak bulunduu araziye uygun biimde yatay bir genilemeyle birbirine eklemlenmi bir yaplanmaya sahiptir. Devrin kaynaklarnda yer alan, binann balang ve biti tarihleriyle ilgili bilgiler birbirinden farkldr. Bb- Hmyunun zerindeki tarih 883 (1478) olduuna gre inaata bu tarihten nce ve muhtemelen 1465te baland kabul edilebilir. Saraya yapmndan sonra uzun yllar, muhtemelen XVIII. yzyla kadar Beyazttaki eski saraydan dolay Sary- Cedd-i mire denilmi, ardndan deniz tarafnda bulunan ve yanlarna toplarn yerletirilmi olmas sebebiyle Toplu Kap denilen kkn isminden dolay Top Kaps Saray ad kullanlmaya balanmtr. Sarayn, Bizans dnemi ehir surlarna dayanan surlar zerinde en by, ana giri kaps niteliindeki Bb- Hmyunla birlikte Demir Kaps ve Otluk Kaps ad verilen byk kaps ve be adet hizmet kaps (koltuk kaps) vardr. Birinci kap olan Bb- Hmyun iki katl bir kk kap olup stndeki kitbe Ali b. Yahy es-Sf imzaldr. Kkn cephesinde st ksmnn alt srasnda yedi, st srasnda alt pencere bulunuyordu. XIX. yzyln ikinci yarsnda yangn ve depremden zarar gren yapnn st kat yklmtr. ehrin Osmanl ncesi surlarna dayanarak saray evreleyen Sr- Sultn ile birlikte ana kaplarn da ilk inaatla beraber yapld kabul edilir (bk. BB- HMYUN). Topkap Saraynn tekilt asndan drt blmden meydana geldii sylenebilir: Hizmet ve koruma alan (Brun), idar merkez (Dvn- Hmyun), eitim alan (Enderun) ve zel yaam alan (Harem). Topkap Saray ana avlu ve bidev kap etrafnda ekillenmitir. Birinci kap Bb- Hmyun, ikinci kap Bbsselm, nc kap Bbssadedir. Bb- Hmyun ile Bbsselm arasndaki byk meydan sarayn ihtiyalarn karlayan birimlerin ve alanlarn bulunduu ksmdr. Ayrca halkn ve askerin girip kabildii bir meydan zellii gstermektedir. Bilhassa cls ve bayram trenleri esnasnda trene katlan devlet adamlarnn maiyetleri ve yenierilerin bekledii bir alan olduu yazl kaynaklardan ve XVI. yzyl minyatrl eserlerinden tesbit edilebilmektedir. Bu ileviyle birinci avlu, devlet merkezinin askere ve halka ak tutulduu alan olup etraf surla evrilmesine ramen padiahn kendi yaam alann ehirden ayrmak istemediini gstermesi bakmndan nemlidir. Bb- Hmyundan Bbsselma doru giderken sada sarayn hastahanesi (Enderun Hastahanesi), su dolab gibi hizmet binalar ile frnlar bulunurdu. Sol n tarafta sarayn her blmnde kullanlacak odunlarn yld bir alan vard. Bu ksmn devamnda Bizans dneminden intikal eden ve stanbulun fethinden sonra cebehne eklinde kullanlan Aya rini Kilisesi ile ambarhane yer alyordu. kinci kapya daha yakn bir yerde olan Dev Kasr sekizgen planl ve kuleli yapsyla kk bir kk biimindeydi ve ilevi asndan nemliydi. Sorunlarn divana ve hkmdara ulatrmak isteyen kiiler dilekelerini bu kk iindeki grevliye verirlerdi. Birinci avluda sarayn ihtiyalarn ehir esnafna gerek duymadan salayan grevliler vard. Saray iinde

idar vazifeleri olan matbah- mire emini, stabl- mire emini, arpa emini gibi grevliler, cerrahba, kehhlba gibi hekimlerle hnkr imam, padiah hocas gibi ulem snfndan gelenler smail Hakk Uzunarlya gre Brun halkn tekil ediyordu. Frnlar, hastahane, nakkahane, mimarlar oca, mehterhane ve stabl- mire Brun ksm diye adlandrlrd. Bu snflandrma saray tekiltnn genel yaplanmas eklinde kabul edilmeli, ancak zaman zaman farkl uygulamalar olabilecei gz nnde bulundurulmaldr. Bu snflandrmaya gre Enderun ve Harem dndaki btn ksmlar Brun olarak dnlmtr. Bbsselm ikinci avlunun giriinde iki kuleli, iki cepheli bidev giri kaps olup devlet merasimlerinin icrasna balanan yerdi. ie iki kapdan ve kap arasndaki odalardan meydana gelen yapnn stndeki kuleler aratrmaclarn dikkatini ekmitir. Kulelerin biimsel zellii Kann Sultan Sleymann Avrupa seferi srasndaki gzlemlerine dayandrlmakta ve kap zerinde yenileme esnasnda ilve edildikleri kanaatini uyandrmaktadr. Bununla beraber Topkap Saray hakknda geni bir alma yapan Glru Necipolu kulelerin surlarla beraber Ftih Sultan Mehmed dneminde yapldn dnmektedir. Dvn- Hmyun toplantlarnda kapcbalar ve avubalar devlet adamlarn Bbsselmn nnde karlard. Yenieri aas divan gnlerinde erkenden gelir, burada vezirlerin gelmesini beklerdi. Kkten bye doru her gelen vezir bir stndekini bekler, o geldii zaman selm avular tarafndan karlkl selmlarlard. Bbsselm nnde sabahn erken saatinde yaplan bu trenden sonra devlet adamlar ieriye girer, avuba ve kapclar kethds refakatinde divana giderlerdi. Devlet adamlarnn kendi yannda alan memurlar ieriye girmez, kap dnda beklerdi. Osmanl Devletine gnderilen eliler olduka kalabalk bir maiyetle gelir, maiyetin byk ksm ancak Bbsselma kadar elik eder ve yine bu kap dnda birinci avluda elinin grmesinin bitmesini beklerdi. Kapdan hkmdar hari hi kimse atla girmezdi, dolaysyla birinci avlu gelenlerin atlarnn ve bakclarnn da bekledii ksmd (bk. BBSSELM). kinci kap ile nc kap arasndaki Alay Meydan devletin idare merkezidir. Avlu zellikle XVI. yzylda burada yaplan merasimlerden dolay az aal bir meydand. Minyatrlerden edinilen bu gzleme ve elilerle birlikte gelenlerin anlattklarna gre meydanda ceylan, karaca gibi hayvanlar dolayordu. Bbsselmdan divanhne, Bbssade ve matbah gibi ana ksmlara geilen bahede ta deli ince yollar vard. Kubbealtna doru vezir yolu olarak tabir edilen yoldan divana giden devlet adamlar geer, divana girmeden Bbssade tarafna dnp gyabnda hkmdara selm verirlerdi. Meydann karsndaki nc antsal kap, sol taraftaki Kubbealt, sa taraftaki mutfak revaklar orta avluyu zgn bir meydana dntrmektedir. Bbssadenin iki yannda sekilerin st hallarla denir, Bbssade aas, Drssade aas, Enderun aalar divan gnlerinde burada beklerlerdi. avuba ve kapclar kethds orta avluda en fazla grevi olan kiilerdendi. Bunlar devlet adamlarnn saraya geliinde her birini karlar ve gidecei yere kadar refakat ederdi. Her ikisine bal kapclar ve avular sarayn ve zellikle orta avlunun asayiini temin eder, toplant gnlerinde merasimlerin terifata uygun yaplmasndan sorumlu tutulurdu. Bbsselmdan orta avluya girince divanhneden nce sol taraftan aaya doru inen yolun sonunda has ahrlar yer alrd. Istabl- mire diye adlandrlan bu ksmda imrahor, emin, kethd, ktip, saralar ve atlardan sorumlu olan seyisler, yamaklar gibi grevliler alrd. Has ahrda sadece hkmdarn ok kymetli atlar bulunurdu. Atlara ait mcevher bezemeli koum takmlar buradaki

raht hazinesinde muhafaza edilirdi. Padiah alay- hmyun iin saray dna kt zaman buradaki atlarn bir ksm yedek eklinde merasime dahil edilirdi. Ayrca arefe merasiminde atlar orta avluya karlr ve yrtlrd. Orta avlunun en nemli yaps divanhnedir (Kubbealt). Avlunun sol st tarafndaki bu yap sarayda devlet ilerinin grlp karara baland merkezdi. Ftih Sultan Mehmed zamannda ina edilen yap Kann Sultan Sleymann vezrizam brhim Paa tarafndan yenilenmitir. Bbssade nnden sola doru giden revaklarn bittii yerde bulunan eski divanhne bu onarm srasnda biraz daha ne ekilmitir. Divanhnenin yukarya doru hemen yannda divan memurlarnn alt blm ve defterhne, Bbssade revaklarna doru st ksmnda ise d hazine binas yer almaktayd. Divan toplants balarken avuba mhrl kapy vezrizam ve defterdar nnde aar, gnlk iler bittikten sonra ayn ekilde kilitlerdi. Divan toplantlar, eli kabulleri, ulfe datlmas srasnda devlet adamlar burada bulunurdu. Haftada ortalama drt gn yaplan divan toplantlar esnasnda sabah namazndan hemen sonra balayan almalar haftann iki gn matbah- mireden gelen le yemeinin ardndan sona erer, devlet ileri sadrazam sarayna intikal ederdi. Dier iki gn ise le yemeinin ardndan divan yesi olan devlet adamlar ile yenieri aas padiahla Arz Odasnda terifat srasyla grrd. Ftih Sultan Mehmed dneminde bazan haftann her gn, bir sre sonra haftada drt gn toplanan divana vezrizam, vezirler, kazaskerler, defterdarlar, nianc, kaptan paa ve beylerbeyiler gibi asl yelerden baka gerektiinde yenieri aas ve eyhlislm katlrd. Ayrca daha kalabalk bir grup halinde bata reslkttb, avuba ve kapclar kethds divan kalemlerinin miri olan memurlar gelirdi. Bu durum Alay Meydannn en az haftada drt gn devlet adamlar tarafndan kullanldn gstermektedir. Cls merasimleri ve bayramlar gibi en nemli iki tren burada yaplrd. Bu trenler esnasnda Bbssade nne taht kurularak devlet erkn, ulem ve ordu temsilcilerinin katlm ile biat, kabul ve tebrikleme merasimi icra edilirdi. kinci avluda yaplan trenlerden biri de eli kabulleridir. Eli ve maiyetinin bir ksm orta kapdan karlanp divanhneye getirilir, eli ve yakn maiyeti divan toplantsnn yapld ksma alnrd. Genellikle askerlere maalarnn verildii gnler olan ve bir galebe divanna denk getirilen bu gnde gerek d avluda gerekse orta avluda askerlerden meydana gelen byk bir kalabalk toplanrd. Elilerin maiyetinde gelen baz gzlemciler sarayn orta avlusunda bekleyen askerleri, divanhnenin nnde elinin maiyetini ve sa taraftaki mutfaktan ziyafet iin tanan yemekleri ayrntl biimde anlatrlar. Divanhnenin toplant yaplan birinci oda-salonunun kar duvarnda bulunan kafesli pencerenin arkasnda ykselen Adalet Kulesi (Adalet Kasr), Topkap Saraynn en dikkat ekici yaplarndan biridir. Ftih Sultan Mehmed devrinde sarayla birlikte tasarland anlalan Adalet Kulesinin kaidesi ilk yapld yllardan kalm, st blm zamanla tamirler esnasnda deiiklie uramtr. Bugnk grnts byk lde II. Mahmud dnemine aittir. Adalet Kulesinin yaplmasndaki en nemli etken, divan toplantlarnn vezrizamn idaresine verilmesi ve hkmdarn istedii zaman divan takip etmesiyle ilgilidir. Kulenin arkadan Harem tarafna alan bir kaps hkmdarn kimseye grnmeden buraya gemesini salard. Yap ayrca Osmanl hkmdarlarnn adalete verdii nemin gstergesi kabul edilebilir. Meydann sanda yer alan matbah- mire temelde ilk yap ile birlikte ina edilmise de sarayn

bgnk resmi iindeki belirgin grnts 1574 ylnda ortaya kan yangn sonrasna aittir. Mutfaklar Mimar Sinan tarafndan ana yap korunarak tekrar ina edilmitir. Dardan bakldnda konik kubbeler zerindeki bacalaryla hemen dikkati eken mutfaklarn karsnda alar iin koular yaplmtr. Orta avluya alan kaplardan girildiinde uzun bir koridorun bir tarafnda ocaklar, bir tarafnda koular kendi iinde bamsz bir alan tekil ediyordu. Ocaklar bugn asl ekliyle dururken a koularnn bir ksm tamamen yenilenmi, bir ksm ortadan kalkmtr. Bir gnde 1500 ile 3000 kiilik yemek hazrlayabilen mutfak efrad divan toplants ve eli kabul gnlerinde ok daha fazla yemek karabiliyordu. Mutfak dokuz ocak ve bir helvahne ksmndan meydana gelmekteydi. Ayrca kilr- mire, tavukhne ve saray bahesinde sebze yetitirilen ksmlar matbah- mire ile ilikiliydi. Hkmdara yemek piirilen kk mutfak ise (kuhne) tekilt asndan matbah- mireye bal olmakla beraber nc avlunun sol n ksmnda yer almaktayd (bk. MATBAH- MRE). Hkmdarlarn katld resm devlet trenleri Bbssadenin meydana bakan ksmnn nnde yaplrd. Bu husus Bbssadeyi sarayn nemli ksmlarndan biri haline getirmiti (bk. BBSSADE). Bbssadeden ieri girilince karda Arz Odasnn arkasnda Enderun Ktphanesi vardr. Enderunlulara ait koularn ald nc avluya bundan dolay Enderun Meydan denilmekteydi. Ftih Sultan Mehmed devrinde yaplan Arz Odas daha sonra pek ok defa yenilenmi olup bugn asl kaide ksmnn XV. yzyldan kald dnlmektedir. Divanhnenin arkasna yerletirilen Adalet Kulesi gibi Arz Odas da Ftih ile beraber hkmdarn devlet iindeki konumunun daha yukarya ekilmesi, vezrizam ve Dvn- Hmyunun yetkilerinin kanunlamas ve genilemesiyle ilgilidir. Nitekim Ftih tarafndan yazdrlan Leyszde Kanunnmesinde Arz Odas sz konusu edilerek divanda grlen baz konularn vezrizamn yetkisine verilmesi gerektii belirtilmitir. Arz Odasnn bir kaps Babssadeye, hkmdara ait olan arkadaki dier kaps da Enderun Meydanna (Enderun Ktphanesi) alr. Yapnn etrafnda saakl at altnda mermer stunlu revaklarn bulunduu bir gezinti yeri vardr. ksmnda taht, bir ocak ve bir eme mevcuttur. Divanda her gn toplant yapld zamanlar haftada drt, drt gn toplanld zamanlar haftada iki gn devlet adamlar Arz Odasnda padiahla grr, buna arza girmek denirdi. Osmanl devlet terifatnda belirlenen sraya gre nce yenieri aas girer, orduyla ilgili meseleleri konuup kard, ancak vezirlik pyesi varsa Bbssadenin sa tarafnda beklerdi. Ardndan avuba ve kapclar kethds refakatinde kazaskerler arza girer, eitim ve yarg ile ilgili meseleleri ve kararlar bildirirlerdi. Divanhnede bekleyen vezrizamla vezirler, avuba ve kapclar kethdsnn haber vermesi zerine onun refakatiyle Arz Odasnda arza karlard. Defterdarlar ve nianc vezirlik pyeleri varsa vezirlerle beraber grmeye girer, deilse girmezlerdi. Divan gnlerinde yaplan arzlar dnda padiah burada istedii zaman devlet adamlarn kabul ederdi. Arefe merasiminde taht bu odann Bbssade tarafna gelecek ekilde ne karlr, hkmdar burada merasime katlm olurdu (bk. ARZ ODASI). Arz Odasnn arkasndaki Enderun Ktphanesi fevkan olarak ele alnm, ortas kubbeli, eyvanl bir plana sahiptir ve inilerle sslenmitir. Merdiven sahanl altnda geni bir eme yer alr. Avluda bulunan dier bir yap Aalar Camiidir. Enderunlu aalarn kulland caminin harem tarafna balanan bir kaps daha vardr. Yap gnmzde Topkap Saray Mzesinin yazma eserler ktphanesi olarak kullanlmaktadr (bk. AALAR CAM). nc

avluda yer alan Enderunda bykl kkl odalar, doanclar kouu (ahinciler), seferliler oca, kiler odas, hazine odas ve Has Oda (Mukaddes Emanetler Dairesi) yer almaktadr. Bbssadeden ieri girince sa ve sol tarafta odallarn koular, sadan devam edince sa st tarafta Ftih Kk ismiyle bilinen hazine ksm vard. Sol st kede Harem blmne yaslanan drt kubbeli ta yap Has Oda idi. Buras, Yavuz Sultan Selim dneminde kutsal emanetlerin getirilmesinden sonra daha ok Hrka-i Sadet Dairesi ismiyle anlmtr. Ftih Sultan Mehmed zamannda ihdas edilen Has Oda mensuplarnn temel grevi bu daireyi korumakt (bk. MUKADDES EMANETLER DARES). Topkap Saraynda Harem ikinci ve nc avlularn sol tarafnda (Halie bakan ynde) yer alan ayr bir mekndr. Yaplanmas ve genilemesi byk lde Kann Sultan Sleymann uzun saltanat yllarna dayanr. Ftih zamannda kalabalk ve mkemmel bir tekilt grlmediinden bundan pek sz edilmemektedir. Harem ksmnn ilk yaplarnn hangileri olduunu kesin biimde tesbit etmek gtr; bununla beraber XVI. yzyl sonuna doru balayan eklemeler XIX. yzyln ortalarna kadar devam etmitir. htiya zuhur ettike eklenen odalar ve kkler bu ksmn plansz bir ekilde ii e karmak biimde yaplanmas sonucunu dourmutur. Haremin nemli ksmlar Vlide Sultan Tal, III. Murad Kk, ehzadeler Mektebi, Zlfl Baltaclar Kouu, III. Osman Kk ve Yemi Odas olarak sralanabilir. Harem ksmnn mensuplar padiah annesi, padiah kzlar, kz kardeleri ve eleriyle halalar ve karde ocuklar gibi hnedana mensup kadn akrabalardan meydana gelirdi. Haremdeki kadnlarn maiyeti zaman iinde kalabalklamtr. Haremin dier yeleri saraya hediye edilen veya satn alnan criyelerdi. Hnedana mensup olmayan kadn yelerden ancak birka tanesi padiah ei olur, dierleri bu ksmda renim ve terbiye grdkten sonra evlendirilerek saraydan karlrd. ehir hayatna katlmayan Haremdeki kadnlarn eitim, elence, giyim kuam ihtiyalar Drssade aas tarafndan karlanr, ehirden alverileri Harem aalar aracl ile yaplr, ehirle irtibatlar ayrca daha nce evlenip saraydan kan sarayllar vastasyla olurdu. Haremde yetien kzlarn bir ksm hazinedar usta, kalfa gibi hizmetli snfna dahil olurdu. Dairenin en itibarls daima vlide sultand. Harem ksmnn btn hizmetlileri Drssade aasna balyd (bk. DRSSADE). Baba tarafndan hnedana mensup erkeklere nceleri elebi, sonralar ehzade, kzlara sultan unvan verilir, anne tarafndan akraba olanlara beyzade ve hanm sultan denilirdi. Padiahn eleri kadnefendi ve haseki unvann alrd. Harem ksmnn dier yeleri ehzadelerdi. XV ve XVI. yzyllarda yaklak sekiz on yalarnda sancaa gnderildikleri iin ehzadelerin kendilerine ait saraylar vard. III. Mehmedden sonra sancaa gnderilme usulnden vazgeilmesiyle ehzadeler eleri, yaknlar ve hizmetlileriyle hayatlarnn sonuna kadar Harem ksmndaki imirlik denilen dairede yaarlard. XIX. yzyln ikinci yarsndan itibaren ehzadelerin saray dnda kendi evlerinde oturmalarna izin verilmitir. Topkap Sarayndan nce Beyazt Meydannn arkasnda yaplan Eski Saray, Harem tekiltnn uzants olarak dnlmelidir. Babalar veya eleri tahtta bulunmayan hkmdar yakn kadnlar Eski Sarayda ikamet ederlerdi. Sarayn nfusunun Ftih Sultan Mehmed dnemi kaytlarna gre 726 kii civarnda olduu belirlenmektedir. Mteferrikalar, bahvanlar, sipahiler, silhdarlar, ulfeciler, kapclar, mehterler, ekmekiler, solaklar, sekbanlar, cebeciler, has ahrda alanlar, saralar, seyisler, arabaclar, sakalar, ahinciler, akrclar kayda gemi olan grevlilerdi. 883 (1478) tarihli bu kaytta yer almayan Harem ksm ve hkmdarn yakn hizmetindekilerle birlikte saray halknn 1500 kiiden fazla olduu sylenebilir.

Enderun Meydannn ardndan drdnc bir yerin ortaya kmas buradaki binalarn yapmndan sonradr. Bu ksmn en nemli binalar IV. Muradn ina ettirdii Revan ve Badat kkleridir. Her iki kk de sarayn i ksmnda olmasna ramen burada IV. Murad zamannda devlet adamlaryla toplant yapld bilinmektedir (bk. BADAT KK; REVAN KK). Sultan brhim kameriyesi (ftriye Kk) ad verilen kk ve etraf ak kk ise bu ksmn en dikkat eken yapsdr. XVIII. yzylda ina edildii dnlen Sofa Kk, Lle Bahesi duvarna dayal bir yap olup Mustafa Paa Kk de denilmekteydi. Sarayn ana ksm iinde yer alan kkte ndiren eli ve devlet adamlar kabul edilmitir. III. Selim zamannda hkmdarn dinlendii ve yemek yedii kklerden biriydi. Deniz tarafna doru genileyen has bahe ieklendirilerek dinlenme ve gezinti mahalli eklinde ayrlmt. Bahenin bir ksmnda sarayn ihtiyalarn karlamak iin sebze yetitirilirdi. Buradaki bostanclarn koular XV. yzyldan sonra yaplm olmaldr, zira bu devir kaynaklarnda sz edilmemektedir. Gerek bahe iinde gerekse baheyi deniz tarafndan kesen surlarn dna ina edilen kkler vard. Sarayn yapld XV. yzyln ortasndan XIX. yzyla kadar ina edilen kklerin bir ksm gnmzde mevcut deildir. Bu kkler, hkmdarlarn dinlenmek iin iirli, mzikli meclislerin topland meknlar olmalar yannda bazan devlet adamlar davet edilip zel grmeler de yaplrd. Ayrca ehzadelerin eitime balamas gibi trenler bahe kklerinden birinin nnde gerekletirilirdi. Bayramlarda Bbssade nnde yaplan devlet merasiminden ve bayram alayndan sonra padiah ieride Enderun ve Harem mensuplaryla bayramlanca bahe kklerinden birine geer, burada mzikli, iirli meclisler olur, ayrca kkn nnde spor gsterileri yaplrd. Topkap Saraynda ilk ina edilen binalardan olan inili Kk, Sra Saray diye bilinirdi. Ftih Sultan Mehmed tarafndan surlarn ve bahelerin yapm esnasnda inasna baland ve Bb- Hmyundan nce 1472de tamamland kitbesinden anlalmaktadr. Revakl cephesi, inileri ve gzel mimarisiyle daima dikkati eken kk 1875lerde mzeye dntrlmtr. inili Kk sarayn en erken yaplarndan biri olduu halde ikinci avlu dzenei iine girmedii iin kullanmndan ve saray iindeki yerinden az bahsedilmi, kk daha ok inileri ve mimari zellikleriyle aratrmaclarn dikkatini ekmitir. Bugne ulaan kklerden biri de Alay Kk olup sarayn ana kaplarndan Demir Kaps ile Souk eme Kaps arasnda Osmanl dnemindeki sadret binasnn karsnda yer almaktadr. II. Mahmud devrinde 1810da (veya 1820) daha nceden ahap olan kkn yerine mermerden yaplm ve saray surlarnn buradaki burcu zerine bina edilmitir. Alay Kk merkez yapdan biraz ayr olmakla beraber padiahn ska kulland yaplardan biridir. zellikle sadret ve saray arasndaki yoldan geen ordu alay hkmdar tarafndan buradan seyredildii iin Alay Kk adn ald ifade edilmektedir (bk. ALAY KK). XX. yzyla ulamayan kklerden biri Glhane Kasr olup Topkap Saraynn sur dndaki bahe kklerindendir. Kkn nndeki meydanda cirit ve tomak gibi spor etkinlikleri yaplrd. II. Mahmud dneminde yenilendii dnlen kasr XIX. yzyl ortalarnda kullanlmaktayd, 1865te yktrlmtr. Kaybolan kklerden biri de evkiye Kasrdr. III. Selim tarafndan annesi iin yaptrlan kk Marmara tarafna bakan surlara dayanmaktayd. Kkn plann Sedat Hakk Eldem karm ve biimsel zelliklerini tesbit etmitir; XIX. yzyln ikinci yarsnda yklmtr. III. Selim

dnemine ait rznmeden kkn hkmdar tarafndan dinlenmek iin kullanld anlalmaktadr. Topkap Saray iindeki Badat Kk, Revan Kk, Sultan brhim kameriyesi, Sofa Kk, has bahe iinde yahut etrafnda Yavuz Sultan Selim zamannda yaplan Mermer Kk, III. Murad devrinde Sinan Paa tarafndan ina edilen ncili Kk, II. Bayezid dneminde ina edilerek III. Murad zamannda yeniden yaplan Yal Kk ve ayn kyda Sultan brhimin emriyle 1053te (1643) ina edilen Sepetiler Kasr mstakil yaplard. Sarayda ina edilen son kk Sultan Abdlmecidin yaptrd Mecidiye Kkdr. Dinlenme kk yaplarndan baka meslek sahipleri ve sanatkr snfnn (ehl-i hiref) alt eitli atlyeler vard. Bunlarn byk bir ksm birinci avluda yer almakla birlikte Demir Kaps civarndaki tabl alem mehterleri gibi bazlar farkl yerlerde bulunmaktayd. Sarayn sslemesinde kullanlan ahap iilii dnda zellikle XV. yzyldan balayarak eitli dnemlere ait ok kymetli ini bezemeleri daima dikkati ekmitir. Snnet Odasnn cephesi, Arz Odasnn ii ve d, Hrka-i Sadet Dairesi ve Haremin eitli blmlerindeki iniler deta saray bir ini mzesi haline getirmitir.

BBLYOGRAFYA

Fatihin Tekilt Kanunnmesi (nr. Abdlkadir zcan, TD, sy. 33 [1982] iinde), s. 7-51; Lutfi Paa, safnme (nr. Mbahat S. Ktkolu, Prof. Dr. Bekir Ktkoluna Armaan iinde), stanbul 1991, s. 58-99; Selnik, Trih (pirli), I-II, tr.yer.; Hzr lyas, Trh-i Endern, stanbul 1276; Halil Ethem [Eldem], Topkap Saray, stanbul 1931; Uzunarl, Saray Tekilt, tr.yer.; smail H. Baykal, Enderun Mektebi Tarihi, stanbul 1953; Ayverdi, Osmanl Mimrsi III, s. 289-368; R. Ekrem Kou, Topkap Saray, stanbul 1960; a.mlf., Bbhmayn, st.A, IV, 1765-1771; a.mlf., Enderun, a.e., IX, 5115-5120; Sedad Hakk Eldem, Kkler ve Kasrlar, stanbul 1969, I, 61-357; II, 194-201; a.mlf.-Feridun Akozan, Topkap Saray: Bir Mimar Aratrma, stanbul 1982; Aydn Taneri, Osmanl Devletinin Kurulu Dneminde Hkmdarlk Kurumunun Gelimesi ve Saray Hayat-Tekilt, Ankara 1978, tr.yer.; lker Akkutay, Endern Mektebi, Ankara 1984; Kemal , Ftih Topkap Sarayn Niin Yaptrd, Keml a Armaan, stanbul 1984, s. 17-35; a.mlf., 1960-1969 Seneleri Arasnda Topkap Saraynda Yaplan Restorasyonlar Esnasndaki Buluntular, TTK Bildiriler, VII (1973), II, 693-697; Mualla Anhegger-Eybolu, Topkap Saraynda Padiah Evi (Harem), stanbul 1986; Metin Szen, Devletin Evi Saray, stanbul 1990, s. 62-96; R. Hillenbrand, Islamic Architecture: Form, Function and Meaning, Edinburgh 1994, s. 457-462; R. Withers, Byk Efendinin Saray (trc. Cahit Kayra), stanbul 1996; Nadide Sekin, Topkap Saraynn Biimlenmesine Egemen Olan Tasarm Gelenekleri zerine Bir Aratrma: 1453-1755, Ankara 1998, s. 5-25, ayrca bk. tr.yer.; Metin Szen, Bir mparatorluun Douu: Topkap, stanbul 1998; G. Goodwin, Topkapi Palace, London 1999; a.mlf., Topapi Saryi, EI (ng.), X, 566-569; Zeynep Tarm-Ertu, Osmanl Devletinde Resmi Trenler ve Birka rnek, Osmanl, Ankara 1999, IX, 139-142; a.mlf., Saray Tekilt ve Terifat, Fatih ve Dnemi (ed. Necat Birinci), stanbul 2004, s. 212-220; a.mlf., Onsekizinci Yzyl Osmanl Saraynda Bayram Trenleri, Prof. Dr. Mbahat S. Ktkoluna Armaan (ed. Zeynep Tarm-Ertu), stanbul 2006, s. 573-594; a.mlf., Osmanl Devlet Teriftnda Hrka-i erf Ziyareti, TED, sy. 16 (1998), s. 37-45; a.mlf., Topkap Palace (New Imperial Palace), Encyclopedia of the Ottoman Empire (ed. G. goston-B. Masters),

New York 2008, s. 566-568; a.mlf., Saray, DA, XXXVI, 119-121; Nurhan Atasoy, Hasbahe: Osmanl Kltrnde Bahe ve iek, stanbul 2002, tr.yer.; Necdet Sakaolu, Tarihi, Meknlar, Kitabeleri ve Anlar ile Saray- Hmayun: Topkap Saray, stanbul 2002; Ahmet imirgil, Taa Yazlan Tarih: Topkap Saray, stanbul 2005; lber Ortayl, Meknlar ve Olaylaryla Topkap Saray, stanbul 2007; Glru Necipolu, 15. ve 16. Yzylda Topkap Saray: Mimar Tren ve ktidar (trc. Ruen Sezer), stanbul 2007; Hatice Canan Cimilli, Topkap Saray Antsal Kaplarnn lev ve Sembolizm Asndan Deerlendirilmesi (doktora tezi, 2008), Sosyal Bilimler Enstits; Abdurrahman eref, Topkap Saray- Hmyunu, TOEM, sy. 5 (1328), s. 265-299; sy. 6 (1329), s. 329-364; sy. 7, s. 393-421; sy. 8, s. 457-483; sy. 9, s. 521-527; sy. 10, s. 585-594; sy. 11, s. 649-657; sy. 12 (1329), s. 713-730; Mehmed Refik, Endern- Hmyn Devir-i liyyesinden: Arz Odas, a.e., sy. 38 (1332), s. 110-116; Ahmed Refik, Fatih Devrine Ait Vesikalar, a.e., sy. 49-62 (1337), s. 1-58; lk Altnda, Has Oda Tekilat, TEt.D, sy. 14 (1974), s. 97-113; Mbahat S. Ktkolu, Minyatrlerde Divn- Hmyn ve Arz Odas, TED, sy. 16 (1998), s. 47-69; a.mlf., Arz, DA, III, 438-440; Doan Kuban, Topkap Saray, DBst.A, VII, 280-290; Semavi Eyice, Arz Odas, DA, III, 444-445; Ahmet Mumcu, Dvn- Hmyun, a.e., IX, 430-432; M. Baha Tanman, Divanhne, a.e., IX, 442-444; Mehmet pirli, Enderun, a.e., XI, 185-187; a.mlf., Harem, a.e., XVI, 135-138; Deniz Esemenli, Harem, a.e., XVI, 140-146. Zeynep Tarm Ertu

TOPKAPI SARAYI MZES


Osmanl Devletinin ynetim merkezi ve padiahlarn resm ikametgh eklinde yaklak 380 yl kullanlan Topkap Saray stanbulda Hali, Boazii ve Marmaraya hkim olan Sarayburnunda yer alan binalar manzumesidir. Ftih Sultan Mehmed tarafndan 1465-1478 yllar arasnda ina ettirilen saray zaman iinde ihtiya duyulan yaplarn eklenmesiyle XIX. yzyln ortalarna kadar gelierek son eklini almtr. Hnedan mensuplar, XIX. yzyln ikinci yarsnda Sultan Abdlmecidin Bat mimarisi tarznda yaptrd Dolmabahe Sarayna tanm, fakat Topkap Saray nemini hibir zaman kaybetmemitir. Cls ve cenaze merasimlerinin sarayda gerekletirilmesi detine saltanatn sona ermesine kadar devam edilmitir. Ayrca her ramazan aynn on beinci gn gerekletirilen hrka-i sadet ziyaretleri iin padiahlar Topkap Sarayna gelmilerdir. 1840-1924 arasnda hrka-i sadet ve hazne-i hmyun hizmetlerine bakan, Endern- Hmyun hademesi denilen kadro ile harap durumdaki Harem Dairesinde barnan sarayllar Topkap Saraynn son sakinleri olmutur. Sarayn ilk defa deta bir mze gibi ziyarete almas Sultan Abdlmecid devrine rastlar. O devrin ngiliz elisine Topkap Saray gezdirilerek hazinedeki eyalar gsterilmi, daha sonra Topkap Saray Hazinesindeki eski eserlerin yabanclara ve Trk ileri gelenlerine gsterilmesi bir gelenek halini almtr. Sultan Abdlaziz devrinde tehir edilen eserler iin empire (ampir) slbunda cameknl vitrinler yaptrlmtr. Bu vitrinler zamanmzda sarayn deiik birimlerinde kullanlmaktadr. Sultan Mehmed Read, Topkap Saraynn baz blmlerini restore ettirmi ve Seferli Kouu, in porselenlerinin sergilendii bir mekn haline getirilmitir. 1919da stanbulun igal edilmesiyle Topkap Saray ziyarete kapatlmtr. Sultan II. Abdlhamid, Topkap Sarayndan getirttii baz eyalar Yldz Saraynda sergilemitir. Mze-i Hmyunun ekirdeini oluturan Aya rini Kilisesi, stanbulun fethinden itibaren bir silh deposu ilevi grdnden burada gerek Osmanl tarihi boyunca kullanlm, gerekse sava ganimeti olarak ele geirilmi asker tehizattan meydana gelen nemli bir koleksiyon bulunmaktayd. 1846da Tophne-i mire miri Rodosizde Damad Fethi Ahmed Paa, Aya rini Kilisesindeki silhlar tanzim ettirmi, Mecma-i Esliha-i Atka ve Mecma-i sr- Atka koleksiyonunu meydana getirmitir. Bu koleksiyon stanbulun ve Trkiyenin ilk mzesi saylr. II. Abdlhamid devrinde Osman Hamdi Bey tarafndan arkeolojik eserler inili Kke tanm, silhlarn sergilenmesi, II. Merutiyetin ilnndan sonra stanbul Harbiyedeki Asker Mzenin kuruluuyla gereklemitir. Topkap Saray, Cumhuriyetin ilnnn ardndan 3 Nisan 1924 tarihinde Mustafa Kemalin istei ve cra Vekilleri Heyetinin karar ile mze haline getirilmi ve 1927de baz blmleriyle, 1934te ise tamamen halkn ziyaretine almtr. Topkap Saray kara tarafndan Ftih Sultan Mehmedin yaptrd Sr-i Sultn, deniz ynnden Bizans surlar ile ehirden ayrlmtr. Sarayn iinde ana gvdesi Ftih Sultan Mehmed dneminden kalan Adalet Kulesi altndaki kubbeli ve revakl Kubbealt binas Dvn- Hmyun toplantlar iin ina edilmitir. Bu yapnn arkasndaki ok kubbeli bina devletin resm hazinesiydi. Burada ounluu stn kalitede, kitbeli, geometrik, bitkisel ve figratif sslemeli 400e yakn silh (kl, topuz, eper, ok, yay, kalkan, mifer, zrh, tabanca, tfek vb.) tehir edilmektedir. Sergilenen eserler arasnda Arap, Memlk, ran ve Trk silhlar nemli yer tutmaktadr. Seksiyondaki en eski, ayn zamanda din bakmdan nemli eserler VII. yzyldan XIII. yzyla kadar gelen, sahbeye ve baz

Emev ve Abbs halifelerine ait kllardr. Ayrca tehirde padiah kllar da bulunmaktadr. Ftih Sultan Mehmede ait, 1/90 envanter numaral merasim klc Osmanl silh teknolojisinin balangcn gstermesi bakmndan dikkat ekicidir. Divan Meydann Hali ynndeki has baheye padiahlara ait atlarn bulunduu has ahr balamaktadr. Osmanl saraynda kullanlan at koum takmlar ile saltanat arabalarnn yer ald has ahrlarn yannda Baltaclar Kouu vardr. XVI. yzyln sonlarnda geniletilen bu ksm bir avlu evresinde cami, hamam, kou ve ubuk odas gibi birimleriyle zgn bir Osmanl mahallesi grnmndedir. Meydann sa yannda bir revak arkasndaki mutfak yaplar sralanr. Bunlar gnmzde saray arivi olarak kullanlan yahane ve kiler, ahap Alar Mescidi ile mutfaklardr. Arivde en eskisi Orhan Gaziye ait bir ferman olmak zere nemli belgelerle saray iinde yaplan yazmalarn evraklar ve defterler gibi 200.000i akn belge bulunmaktadr. Ariv zel izinle aratrmaclara hizmet vermeye devam etmektedir. Tarih boyunca sarayda kullanlan in ve Japon seramik sanatnn snrl saydaki rnekleri mutfaklarda sergilenmektedir. XIII-XIX. yzyllar arasna tarihlenen seramikler seledon, mavi-beyaz ve ok renkliler olarak gruplara ayrlmtr. Mutfaklarn helvahane ve erbethane blmlerinde sarayda kullanlan maden mutfak eyalar, Yldz ini Fabrikas porselenleri ve cam eserler, hemen karsndaki binalarda sarayn Avrupa porselenleri ve gm eserleri tehir edilmektedir. II. Abdlhamidin yirmi beinci cls yl dnmnde kendisine gelen gm hediyeler koleksiyonda zel bir yere sahiptir. Enderun Avlusunun padiahn kullanmna sunulan yaplarndan ilki Bbssade arkasndaki Arz Odasdr. Arz Odas iinde bulunan XVI. yzyl sonuna ait tezhipli tahtn mcevherli rt takmlar gelen elilerin nemine gre deitirilirdi. Bu yapnn arkasnda III. Ahmedin, Lle Devri slbu ile ina ettirip Enderun aalarna vakfettii Enderun Ktphanesi vardr. Padiah yaplarnn bu avludaki dier rnekleri kelerdeki Hazine Kk ve Has Odadr (Kutsal Emanetler Dairesi). Ftih Sultan Mehmedin saray ina edilirken yaptrd Hazine Kk balangtan bu yana saray hazinesi olarak kullanlmtr. Gnmzde Osmanl hazinesinin tehirine ayrlan bu yapda sergilenen eserler arasnda drt adet taht, Osmanl hkmdarlk sembol olan ask ve sorgular, mcevherli kitap kaplar, Topkap haneri ve kak elmas en nlleridir. Enderun Avlusunda padiahlara ait en nemli oda Has Odadr. XV. yzylda drtl bir mekn planlamasyla ina edilen bu yap padiahlarn saray selmlndaki zel ikametgh idi. Tarihte olduu gibi gnmzde de mukaddes emanetler eitli dnemlerin inileriyle kaplanm olan bu binada muhafaza edilmektedir. Yavuz Sultan Selimin Msr fethinden sonra Mekke ve Medinedeki Hz. Muhammedle ilk halifelere ait htralar Has Odada ve hazinede muhafaza altna aldrd bilinmektedir. Bu eserler arasnda Hz. Muhammedin hrkas, iki adet klc, sakal- erifleri, dii, ayak izleri, sancak- erifi, su ksesi, Hmeze, Teksr, Kadr ve Tebbet srelerinin vahiy ktipleri tarafndan deri zerine yazlm ilk nshalar, Hz. Muhammedin eitli hkmdarlara gnderdii slma davet mektuplar, nal-i erifler, ilk halifelerin kllar, padiahlarn eitli dnemlerde Mekke ve Medineye vakfettikleri objeler yer almaktadr. Bu yapnn yanndaki Has Oda (Silhdar) Hazinesinde gemi yllara kadar sarayda bulunan saatlerden deerli rnekler tehir edilmekteydi. Gnmzde tehirdeki saatler depolara kaldrlarak bu blm mukaddes emanetlerle uyumlu geici sergilere ayrlmtr. 25 Austos 2008de al gerekletirilen Osmanl Devletinde Ehl-i Beyt Sevgisi adl sergi bunlarn ilkini tekil etmitir. Ecdad, Hz. Muhammedden

bugne intikal eden kutsal emanetlere o kadar nem vermi ki her birini son derece kymetli sanat eseri mahfazalar iinde saklam, Msrdan stanbula getirilmek zere yola kt andan itibaren asrlarca yanbalarnda srekli Kurn- Kerm okunmutur; bu gelenek gnmzde de hayrlarn fethi, bellarn defi niyetiyle devam ettirilmektedir. Saray aalarnn eitildii ve yaad avluyu evreleyen koularn hiyerarik bir dzeni vard. Bunlar Kk-Byk Oda, Seferli, Kilerli, Hazine ve Has Oda koulardr. Bunlardan gnmzde Kk Oda Kouunun yer ald blm saray ilemeleri seksiyonu olarak alm, daha sonra kapatlmtr. Bugn sarayda ilemelerin sergilendii bir blm yoktur. Seferli Kouu padiah elbiseleri sergisine ayrlmtr. Bu koleksiyonda padiahlarn tarih boyunca saklanan gnlk elbiseleriyle tren elbiselerinin yan sra sarayda kullanlan eitli kumalar tehir edilerek Osmanl sarayna bal kuma retimi hakknda kronolojik bilgiler verilir. Kilerli Kouu ise mze idare binas halinde dzenlenmitir. Zamannda i hazineden sorumlu aalara ait olan Hazine Kouunda slm ve Osmanl minyatr, yaz ve hat rnekleriyle gereleri sergilenmise de bu blm gnmzde ziyarete kapaldr. Has Oda Kouu XIX. yzylda Has Oda revak kapatlarak oluturulmutur. Bu mekn padiah portreleri salonu olarak kullanlmaktadr. Ftih Sultan Mehmed dneminden kalan Aalar Camii Bizans, slm ve Osmanl yazmalar ile nl saray ktphanesi eklinde hizmet vermekte, ierisinde yaklak 14.000 el yazmas eser, 500 civarnda minyatrl yazma ve albm, gayri slm kitaplar, mhrler vb. barndrmaktadr. Topkap Saraynn Sarayburnu ynndeki arka blmnde stanbul manzarasna alan ve Sofa-i Hmyun diye adlandrlan bir bahede havuzlu mermer teras zerinde sultanlarn kiisel kkleri yer almaktadr. XVII. yzylda ina edilen bu kklerden Snnet Odas cephesindeki Osmanl ini sanatnn eitli dnemlerine ait panolaryla nldr. IV. Muradn Revan ve Badat seferlerine ithaf ettii kkler ise Osmanl klasik kk slbunun son rnekleridir. Hekimba Kulesi ile XVIII. yzyl rokoko dekorasyonuna sahip Sofa Kk dnda Marmara ynndeki mermer teras nnde 1850lerde ina edilen Mecidiye Kk bulunmaktadr. Osmanl padiahlarnn Topkap Sarayn terkederek Boazii saraylarna yerletikten sonra dnemin Batl saray zevkine uygun ina ettirdikleri bu kk, sultanlarn Topkap Sarayna din ve resm trenlere geldiklerinde kullandklar bir kabul salonuydu. Bu kkn yanna XIX. yzyl balarnda Sofa Camii yaplmtr. Buras sarayda gnmzde ibadete ak olan tek mekndr. Dnya mzeleri arasnda tarihsel yaants ile bugne ulaabilmi ender rneklerden olan Topkap Saray bu grnmyle Osmanl ynetim sisteminin evrensel lsyle de paralellik arzetmektedir. Topkap Saray Mzesi sergi salonlar zaman zaman deiiklie uramakta, deprem riski, restorasyon ve personel durumuna bal ekilde ak veya kapal olabilmektedir. Mekn sknts yznden koleksiyonlardaki eserlerin ok az bir ksm sergilenebilmektedir. Geici sergiler ve tehir deiimleri mevcut eserlerin yeterli lde sergilenebilmesine imkn tanmamaktadr.

BBLYOGRAFYA

Uzunarl, Saray Tekilt, tr.yer.; Tahsin z, Topkap Saraynda Fatih Sultan Mehmet IIye Ait Eserler, Ankara 1953; Topkap Saray Mzesi: Yllk-1, stanbul 1986; Topkap Saray, stanbul

2000; Hilmi Aydn, Hrka-i Saadet Dairesi ve Mukaddes Emanetler, stanbul 2004; a.mlf., Sultanlarn Silahlar, stanbul 2007; Ahmet imirgil, Taa Yazlan Tarih Topkap Saray, stanbul 2005; Sabahattin Trkolu, Topkap Saray, TA, XXXI, 307-310; Deniz Esemenli, Topkap Saray Mzesi, DBst.A, VII, 291-293. Hilmi Aydn

TOPKAPI SARAYI MZES KTPHANES


Topkap Saray Mzesinin bugn sahip olduu deerlerin banda ktphanesi ve buradaki yazma kitaplar gelmektedir. Ktphane sarayn ilk yaplarndan Aalar Camiinde bulunmaktadr. 1924te sarayn mze haline getirildii srada harap durumdaki Aalar Camii padiahlarn kitap hazinesinde mevcut kitaplarla eitli kk ve koulardaki vakf kitaplklarn bir araya getirilmesi amacyla 1928de onarlm ve kitaplar -III. Ahmed Ktphanesi hari- buraya tanarak binaya Yeni Ktphane ad verilmitir. III. Ahmed Ktphanesi de 1966 ylnda Yeni Ktphaneye alnmtr. Ktphanede her biri sarayda bulunduu yerin adyla adlandrlan on kitaplk oluturulmu ve Osmanl ktphane sisteminde yapld gibi eitli bilimlere gre tasnif edilmitir. Ktphanede ayrca Gzel Yazlar blm ad altnda Trk hattatlarna ait hat albmleri ve levhalardan meydana gelen bir blmle bu sanata dair kam kalemler, kalemtra, kubur, makta, kalemdan, yaz ekmecesi, makas gibi aletlerden ibaret cilt ve yaz aralar koleksiyonu vardr. Ktphanede yer alan din, tarih, edebiyat ve fen konularn ieren eserler arasnda en erken tarihlileri VIII-IX. yzyllara ait, kf hatla parmen zerine yazlm mushaflardr. Tarih deerlerinin yan sra cilt, hat, tezhip ve minyatr bakmndan da nem tayan bu eserler slm kitap sanat konusunda deerli bilgiler vermektedir. Dnyada eine az rastlanacak kadar zengin olan koleksiyon ou Arap, ran, Hint, Marib, Seluklu ve Osmanl topraklarnda hazrlanm, XIX. yzyla kadar tarihlenen mushaflardan meydana gelmektedir. Sarayn mushaf koleksiyonu kf ve marib kfsiyle yazlm rneklerin ihtiam, nl hattatlar Ykt el-Mstasm, Abdullah- Sayraf ve Argun Kmil gibi sanatkrlarn eserleri, sekin Safev mushaflar ve eyh Hamdullah Efendi, Ahmed Karahisr gibi hattatlarn yazd Osmanl dnemi mushaflar ile ayr bir deer kazanmaktadr. Topkap Saray Mzesi Ktphanesi ayrca bugn slm dnyasnn en zengin minyatr koleksiyonuna sahiptir. eyh Muhammed, Abdlhay Hce, Bihzd, Ahmed Ms, Muhammed, Rz-yi Abbs, Mehmed Siyahkalem, Nigr, Osman, Ali, Matrak Nasuh, Levn, Pr Reis, Hasan Nak, Buhr adl nakkalarn ve kartograflarn atfl veya imzal harita ve minyatrleri buradadr. Byk ounluu hazine ktphanesinin iinde yer alan on binlerce minyatr, ekilli kitap ve albmler slm resim sanatnn ok geni bir corafyaya yaylan eitli ekol ve slplarnn zelliklerini tar. Seluklu, lhanl, Timurlu, zbek, Karakoyunlu ve Akkoyunlu Trkmenleri, Safevler, Memlkler ve Osmanl saray nakkalarna aittir. Yaklak 600 kitap ve albm iinde yer alan minyatrler ilm, tarih, din ve edeb konular ierir. slm sanatnn IX. yzyldan XX. yzyl balarna kadar halkr, zerefan, ebru, hat, tezhip, minyatr, kalem-i siyh, kat almalarn iinde toplayan murakkalar koleksiyonun bir dier nemli grubunu oluturur. Ganimet ve eli hediyeleri gibi eitli yollarla Osmanl saray hazinesine giren Timurlu, Trkmen ve Safev murakkalar slm dnyasnn en sekin rnekleridir. slm dnyasnn eitli corafyalarndan sekin el yazmalarnn saray koleksiyonunda toplanm olmas Osmanl padiahlarnn kitap sanatna byk ilgi gsterdiklerini kantlamaktadr. Padiahlar bir yandan saray atlyelerinde resimlerle ssl el yazmalar hazrlatm, bir yandan da slm

dnyasnn dier yrelerinde hazrlanan eserleri hediye, ganimet veya satn alma gibi yollarla kendi hazineleri iin toplatmtr. Hnedan mensuplar ve brokratlar padiahlara kitap hediye etmek amacyla bu tr eserlere sahip olmaya almtr. Kitap koleksiyonunun olumasndaki bir dier kaynak muhalleft yoludur. Bu sisteme gre vezirler, kazaskerler ve dier yksek rtbeli ahslarn lmlerinden sonra vrisleri bulunmad takdirde kymetli eyalar devlete intikal etmekte ve saraya alnmaktayd. Bu yoldan da saray koleksiyonuna birok minyatrl el yazmas ve albm katlmtr. Ayrca azledilen, ldrlen veya yolsuzluk yapan kiilerin deerli eyalar saraya alnmaktayd. Saray ktphanesindeki III. Ahmed Ktphanesine bal slm d eserlerin katalogunu D. Adolf Deissmann 1933te, Trke, Farsa ve Arapa yazmalarnn katalogunu ise Fehmi Ethem Karatay 1961-1969 yllarnda yaymlamtr.

BBLYOGRAFYA

Topkap Saray Mzesi Rehberi, stanbul 1933, s. 141-149; Ziya Erkins, Topkap Saray, stanbul 1959, s. 28-31; Karatay, Trke Yazmalar, I, s. Vl-Vlll; Filiz aman, Anadolu Trk Minyatr, Anadolu Uygarlklar Ansiklopedisi, stanbul 1982, V, 930-951; a.mlf., The Topkap Collection, Aramco World Magazine, XXXVIII/2, Houston 1987, s. 9-36; Ernsal, Trk Ktphaneleri Tarihi II, s. 77-80; Zeynep elik [Atba], Saray Ktphanesi, Topkap Saray, stanbul 1999, s. 346-365; a.mlf., Islamic Miniatures, Arts of Asia, XXXI/6, Hong Kong 2001, s. 101-113; smet Binark, Topkap Saray Mzesi Ktphanesi ve Ktphane Koleksiyonlar ile stanbul Ktphaneleri Hakknda Yerli Yabanc Kaynaklar Bibliyografyas, VD, XIII (1981), s. 717-743. Zeynep Atba

TOPRAK, smail Hakk


(1872-1969) Nakibend-Hlid eyhi. Sivasn Sareyh (Nalbantlarba) mahallesinde dodu. Babas adliye zabt ktibi Hseyin Hsn Bey, annesi Medineli Aye Hanmdr. Ailesinin Msrl olup oradan Anadoluya geldii veya Msrdan Buharaya, oradan da Anadoluya g eden Arap kabilelerinden olduu tahmin edilmektedir. Kbe rtsnn bakm ve deiimi grevini stlendii iin atalar hramclar diye anlm, kendisi de Ehrm, hrmzde, hramcolu, hramczde gibi lakaplarla tannmtr. Babasnn adliye baktipliine tayin edildii Sivas Zarada balad eitimini on yanda ailesiyle Sivasa dndkten sonra ifte Minareli Medresede srdrd. Ardndan asker rdiyeye girdi. Buradaki arkadalar arasnda smet Bey de (nn) vard. Dedesi hramczde Mehmed Efendi onun subay olmasn arzu ettiinden asker rdiyeyi bitirince stanbula gitmek istediyse de annesi buna rza gstermedi. Tahsilini ifiye Medresesinde tamamlayp Sivas Adliyesinde mlzm olarak greve balad. Askerliini yaptktan sonra bir sre Tokatta Dyn-i Ummiyye ve Mskirat memurluunda alt. Grevini 1908 ylnda Sivas Dyn-i Ummiyye memurluuna nakletti. 1928de Dyn-i Ummiyye messeseleri kapannca Sivas nhisar Dairesine geti. Zara-arh tuzlasna bal Cedid tuzlasnda grev yapmakta iken 1931 ylnda kendi isteiyle emekliye ayrld. ocukluunda Kdir eyhlerinden Mr Ali Babann sohbetlerine katlan smail Hakk, rdiyede okuduu srada Mekkeli Rif eyhi Seyyid Abdullah el-Himye intisap ederek be ya da yedi yl hizmetinde bulundu. Ardndan eyhinin izniyle Tokata gidip Nakibend-Hlid eyhi Mustafa Hkye mrid oldu. Onun 1920de vefat zerine yerine geen Sivasl Mustafa Taknin yannda slkn tamamlayp hilfet ald. rad faaliyetine balad ilk yllarda ihvan derleyip toparlamakta ok sknt ektii ve tek bana garip kald iin kendisini garbullah diye niteleyen smail Hakk Efendi daha sonra bunu karbullah (Allaha yakn) olarak deitirdi. rad faaliyetleri dolaysyla eitli tarihlerde alt defa tutukland. 1938de skenderun zerinden hacca gitmeye niyetlendi, snr geemeyince hacca ayrd paray Zara Cencin (Canova) kyne su getirmek iin kulland. Bu srada bir ikyet zerine baz ihvanyla birlikte otuz sekiz gn hapis yattktan sonra serbest brakld. Polis basknlarndan korunabilmek iin irad faaliyetlerini 1941de kiralad itilin Hannda komisyonculuk yaparak srdrd. 1950 ylndan vefatna kadar faaliyetlerini orap Hannn st katnda han sahibinin kendisine ayrd bir odada devam ettirdi, ayrca rtlpnar mahallesinde iki katl byk bir evi tekke halinde kulland. apka kanunu sebebiyle kasket giydii iin kasketli eyh diye anlan smail Hakk Efendinin Hfz- rznin Dvn, Sad-i rznin Bostn ve Glistn, Niyz-i Msrnin Divan gibi eserleri okuyup okuttuu, zellikle Msrnin Divanna ok deer verdii belirtilmektedir. Ayrca Sivas Ulucamiinin tamiri, Sofu Ysuf, Sereli, Dikimevi camilerinin inas, eitli kpr, sebil ve emelerin inas, Sivas mam-Hatip Okulunun yapm ve onarm gibi hayr hizmetlerine nclk etti. 2 Austos 1969 tarihinde vefat etti; cenaze namaz Sivas Paa Camiinde klndktan sonra ulucami hazresine defnedildi. Tarikat silsilesi Mustafa Tak Sivs, Mustafa Hk Tokad vastasyla Nakibend-Hlidiyyenin kurucusu Hlid el-Baddye ular. Baz eserlerde Farsa ve Trke olarak kaydedilen manzum

silsilenmede kendisinden nce Hac Ahmed Niksrnin ad yer almaktadr. Ancak Ahmed Niksr, smail Hakknn eyhi deildir; Mustafa Hk Tokadnin de eyhi olan Mustafa ormnin halifelerindendir. Ahmed Niksrnin kendisinden sonra yerine halife brakmad ve mridlerinin eitimini smail Hakkya havale ettii belirtilmektedir. smail Hakk Efendinin kaleme ald tek eser olan Yre Ydigr isimli mevlid, eyhi Mustafa Taknin Trh-i Nr-i Muhammed adl eserinin nazma ekilmi biimi olup 175 beyittir. Eserde ayrca Muhammed redifli sekiz beyitlik Trke bir kaside ve sekiz beyitlik Arapa nat bulunmaktadr. Yre Ydigr, smail Hakk Efendi ile ilgili hazrlanan baz almalarn iinde asl ve Latin harflerine evirisiyle birlikte yaymlanmtr (Ltfi Alc, hramczde smail Hakk Toprak Efendi [K.S.] Hayat ahsiyeti ve Eserleri, Ankara 2001, s. 26-40, 171-219; Mehmet Kzm Toprak, Kitb- Gl hramczde smail Hakk Toprak, Sivas 2008, s. 129-154). smail Hakk Efendinin on ktalk Katre lhisi adl manzumesi smail Hakk Altunta tarafndan geni bir aklamayla birlikte neredilmitir (Gavsl-zam, s. 153-238). Dier baz iirleri ve mektuplar Ltfi Alc ve Mehmet Kzm Toprakn yapt almalarda yer almaktadr. 4 Ekim 2009da Sivas Belediyesi tarafndan smail Hakk Efendi ile ilgili bir sempozyum dzenlenmi, burada sunulan tebliler yaymlanmtr (Bir Gnl Eri hramczde smail Hakk, Sivas 2010).

BBLYOGRAFYA

A. Turan Alkan, Altnc ehir, stanbul 1992, s. 101-106; smail Hakk Altunta, Nakibend eyhi smail Hakk Toprakn Hayat ve Menakb (lisans tezi, 1992), A lhiyat Fakltesi; a.mlf., Gavsl-zam hramczde Hac smail Hakk Toprak Sivas, stanbul 2009; a.mlf., Gavsl-zam hramczde Hac smail Hakk Toprak: Nak-Hk Tarkat ve lm-i Ledn Srlar, [bask yeri ve tarihi yok]; Ethem Cebeciolu, smil Hakk Toprak, Sahabeden Gnmze Allah Dostlar, stanbul 1996, X, 159-163; Seluk Eraydn, smail Hakk Toprak (K.S.), Somuncu Baba ve es-Seyyid Osman Huls Efendi Sempozyumu Teblileri, Ankara 1997, s. 145-149; Ltfi Alc, hramczde smail Hakk Toprak Efendi (K.S.): Hayat, ahsiyeti ve Eserleri, Ankara 2001, tr.yer.; Mehmet Kzm Toprak, Kitb- Gl: hramczde smail Hakk Toprak, Sivas 2008; Yavuz Altun, hramczde smil Hakk Toprakn Hayat, Dncesi ve Eserleri (lisans tezi, 2010), lhiyat Fakltesi; Ali ahin Canozan, hramczadenin Vakfa Hizmetleri, Revak, sy. 2, Sivas 1991, s. 82-84. Reat ngren

TOPUZ
(bk. GRZ).

TORNBERG, Carl Johan


(1807-1877) sveli arkiyat. 23 Ekim 1807 tarihinde svein Linkping ehrinde dodu. lk ve orta renimini bu ehirde tamamladktan sonra 1826da kaydolduu Uppsala niversitesinden 1833te felsefe doktoru unvanyla mezun oldu. Ayn niversitede Dou dilleri uzman Sjbringden Arapa rendi. 1835te Arap dili doentliine ykseldi. Ertesi yl Parise giderek Silvestre de Sacy, Etienne-Marc Quatremre ve Pierre-Amde Jaubert gibi arkiyatlarn Arapa, Farsa ve Trke derslerine katld. Socit Asiatique de Parisnin yeliine seildi. 1838de Kopenhag, Leiden, Londra, Oxford, Gotha, Leipzig ve Berlinde slm yazmalar zerine yapt aratrmalarla bilgisini daha da gelitirdi. Ardndan svee dnerek Uppsala niversitesi Ktphanesinde almaya balad. 1840ta Stockholm Kraliyet Gzel Sanatlar Akademisi, Tarih ve Arkeoloji Cemiyeti ve Uppsala Kraliyet limler Akademisi, 1846da Norve Kraliyet limler Akademisi ve Alman arkiyat Cemiyetinin yesi oldu. Bu srada sve niversitelerinde Dou dilleriyle ilgili profesrlk kadrosu bulunmadndan bilimsel aratrma ve yaymlarn bir sre babasndan kalan para ile devam ettirdi. 1847de niversitelerden sorumlu sve veliahd Karln (daha sonra sve Kral XV. Karl) araclyla Lund niversitesinde Dou dilleri profesrlne tayin edildi; 1850 ylnda ordinarysle ykseldi. 1858-1859 ve 1861-1862 yllarnda rektrlk grevini yrtt. lmne kadar niversitede Arapa, Farsa ve brnce dersleri verdi. 6 Eyll 1877 tarihinde Lundda ld. svein Dou dilleri alannda yetitirdii ok ynl, nemli bilim adamlarndan olan Tornberg Franszca, Almanca, ngilizce, Latince, Arapa, Farsa, brnce ve Trkeye vkft. Eserleri. 1. Fragmenta qudam libri usn al-mudhara f akhbr Mir wa-al-Qhira (I-IV, Uppsala 1834-1835). Sytye ait eserin ilk drt blmnn neri ve Latince evirisidir. 2. Fragmentum libri Margarita mirabilium, auctore Ibn el-Vard (I-II, Uppsala 1835-1839). Sirceddin bnl-Verdnin ardetl-acib ve ferdetl-arib adl eserinin ilk be blmnn neri ve Latince tercmesidir. 3. Ibn Khalduni Narratio de expeditionibus Francorum in terras islamismo subjectas (Uppsala 1840). bn Haldnun eserlerinde yer alan, Hallarn slm lkelerindeki savalaryla ilgili bilgilere dair blmlerin nerini ve Latince evirisini iermektedir. 4. Mirkhonds berttelse am Askaniernas konungtt i Persien (Lund 1863). Mrhndn Ravat-af adl Farsa eserinin Partlarla (Ekniyn) ilgili blmnn neri ve svee tercmesidir. 5. Primordia dominationis murabitorum e libro arabico vulgo Karts inscripto, auctore Ab-L-Hhassano ibn Ab Zera (Uppsala 1839). bn Eb Zerin el-Ensl-murib adl eserinin Murbtlarn ortaya kyla ilgili blmnn neridir. 6. Annales regum Mauritani, a condito Idrisidarum imperio ad annum fugae 726 (I-II, Uppsala 1843-1846). bn Eb Zerin ayn eserinin ilk iki cildinin neri ve Latince evirisidir. 7. el-Kmil fit-tr (I-XII, Leiden 1851-1871). Tornbergin hayatnn eseri diye nitelendirilebilecek olan bu alma bnl-Esrin umumi tarihinin Berlin, British Museum, Paris ve Uppsala nshalarna dayanan neri olup Tornbergin adn bilim dnyasnda lmszletirmitir. Tornberg eserle ilgili iki ciltlik bir indeks yaymlam (Leiden 1874-1876), ayrca el-Kmilde

spanyann fethine dair ksmlar nerederek sveeye tercme etmitir (1865). 8. Kurn- Kermin sveeye tercmesi (Lund 1874). 9. Codices Arabici, persici et turcici bibliothec regi universitatis Upsaliensis (Uppsala 1849). Uppsala niversitesi Ktphanesinde bulunan Arapa, Farsa ve Trke 512 yazmann Latince tantmn iermektedir. 10. Codices orientales bibliothec regi universitatis Lundensis (Lundae 1850). Lund niversitesi Ktphanesinde mevcut elli slm yazmann tantmdr. 11. Codices orientales bibliothec regi universitatis Lundensis, Supplementa (Lund 1853). nceki almann zeyli niteliinde olan bu katalogda yirmi slm yazma tantlmtr. Tornberg, slm nmismatiine byk ilgi duymu ve svete bulunan II-V. (VIII-XI.) yzyllara ait slm sikkeler zerine nemli iki alma yapmtr: Symbol ad rem numariam Muhammedanorum (I-IV, Uppsala 1846-1862), Numi cufici Regii numophylacii Holmiensis (Uppsala 1848). Tornbergin dier almalar arasnda, rm leheleriyle ilgili olarak Peter David Malmquist ve Peter Reinhold Bergman ile birlikte hazrlad De lingu aram dialectis (Uppsala 1842), Sryn ve Arap lehelerine dair Nya erfringar pa sprakforskningens omrade (Fray 1842), teolojiyle ilgili De principiis scripturae sacrae interpretandae, ad placita reformatorum revocatis (Uppsala 1845), svee kaleme ald Arabernas lroaustalter under medeltiden (Ortaada Arap medreseleri) (Lund 1858), Sur ltude des langues orientales dans les universits (1863) ve J. J. Berggren tarafndan hazrlanan Guide franais-arabe vulgairein yaym (Uppsala 1844) zikredilebilir. Tornberg 1850-1856 yllar arasnda Mrhndn Ravat-af adl Farsa umumi tarihini yayma hazrlamsa da yaklak 3700 sayfa tutan bu alma neredilmemitir (Moberg, II [1907-1908], s. 114-115).

BBLYOGRAFYA

G. Dugat, J. Tornberg, Lorient, lAlgri et les colonies franaises et trangres, supplment, Paris 1867, II/3, s. 47-48; a.mlf., Histoire des orientalistes de lEurope du XIIe au XVIIIe sicle, Paris 1868, I, 162-168; J. Mohl, Vingt-sept ans dhistoire des tudes orientales, Paris 1879-80, I, 52-53, 127-128, 211, 343, 484; II, 91, 94, 733; Svenskt Biografiskt Handlexikon (ed. H. Hofberg v.dr.), Stockholm 1906, II, 628; L. A. Mayer, Bibliography of Muslim Numismatics, London 1954, s. 234235; J. Fck, Die Arabischen Studien in Europa, Leipzig 1955, s. 199; Zirikl, el-Alm, VI, 65; Necb el-Akk, el-Msterin, Kahire 1980, III, 25-26; Abdurrahman Bedev, Mevsatlmsterin, Beyrut 1984, s. 98-100; Abdlhamd Slih Hamdn, abatl-msterin, Kahire, ts. (Mektebet Medbl), s. 38-39; W. H. Behn, Index Islamicus 1665-1905, Millersville 1989, s. 865; a.mlf., Concise Biographical Companion to Index Islamicus: An International Whos, Who in Islamic Studies from its Beginnings Down to the Twentieth Century, Leiden-Boston 2004, III, 525; Yahy Murd, Mucem esmil-msterin, Beyrut 1425/2004, s. 233-234; A. Moberg, Zum hundertjhrigen Geburtstag C. J. Tornbergs, MO, II (1907-1908), s. 109-121; S. Kahle, Les tudes arabes en Sude, JTS, XVIII (1994), s. 121-136; Nordisk Familjebok, Stockholm 1919, XXIX, 404406; Tehmrs Scid, Tornberg, Dninme-i Cihn- slm, Tahran 1383/2004, VIII, 471-473; Mecdddin Keyvn, Tornbirg, DMB, XVI, 354-355. Osman Gazi zgdenli

TORTOSA
(bk. TURTE).

TORUMTAY CAM ve TRBES


(bk. GKMEDRESE CAM).

TORUN
Torun kelimesinin Arapada en bilinen karl szlkte hizmet ve yardm etmek, hzl davranmak anlamndaki fd kknden treyen hafd olup torunun cinsiyeti belirtilmek istendiinde hafd/hafde ayrm yaplr. Kelime Kurn- Kermde bir yerde oul ekliyle (hafede) gemekte, insann evlt ve torun sahibi olmasnn Allahn nimetlerinden olduu bildirilmektedir (en-Nahl 16/72). Soy, kabile mnasndaki sbt kelimesi kz-erkek ayrm yaplmadan torunu karlamakla birlikte bazan hafdin erkek ocuktan torunlar, sbtn kz ocuktan torunlar ifade ettii grlr. Bu anlamda Hz. Hasan ve Hseyin iin Peygamberin sbtlar denilmitir. Kuranda sbt kelimesinin oulu esbt Hz. Yakbun ocuklar ve onlarn neslinden gelen on iki yahudi kabilesi anlamnda gemektedir (bk. ESBT). Hadislerde de sbt ve esbt genelde bu mnada kullanlmtr (Wensinck, el-Mucem, sb md.). Nfile kelimesi dier birok anlamnn yan sra torun anlamna da gelir; Kurn- Kermde bir yerde buna iaret vardr (el-Enbiy 21/72). Geni anlamyla veled kelimesi ocuk ve torunlar, ibn ve bint oul ve kzlar ve onlarn ocuklarn ifade eder. Ayrca fer (oulu fr) kelimesi ocuk ve torunlar kapsar. yet ve hadislerde, fkh literatrnde zellikle miras, mahremiyet ve aile hukuku gibi ahvl-i ahsiyye alannda torunlarla ilgili hkmler yer alrken ou yerde ibnl-ibn (olun olu), bintl-ibn (olun kz), ibnl-bint (kzn olu), bintl-bint (kzn kz) gibi tamlamalarn yan sra oul ve kzlar kapsayan veled kelimesi kullanlarak veledl-veled (ocuun ocuu), veledl-ibn (olun ocuu), veledl-bint (kzn ocuu) gibi terkiplerin yer almas ocuklarn ve torunlarn cinsiyetlerine gre farkl hkmlere tbi olmas sebebiyledir. Mahrem akraba saylan torunla dede ve ninesi arasnda din, ahlk, hukuk ykmllkler ve haklar vardr. Torunla dede ve nineleri arasnda ebed evlilik yasa ve rtnme konusu dahil usul-fr arasndaki mahremiyetle ilgili hkmler geerlidir; torunlar erkek ve kz evlt hkmndedir. Mlikler dndaki ounlua gre ihtiya durumunda torunla dede ve nine arasnda nafaka ykmll domaktadr. Bu sebeple fakihlerin ekseriyetine gre torunla dede ve nine birbirine zekt veremez; Mliklere gre verebilir. Miras hukuku asndan olun olu asabe grubundandr; kz kardeleri, amca kzlar ve belli durumlarda halalaryla birlikte bulunduunda miras onlarla ikili birli paylar. Kzn olu zevil-erhm grubuna dahildir. Doktrinde tartma bulunsa da ounlua gre bu grup kar-koca dnda belirli pay (farz) sahibidir ve asabenin yokluu halinde mirasa hak kazanr. Olun kz tek bana miras olursa maln yarsn alr; birden fazla oul kz varsa bunlar maln te ikisini alr; erkek kardeleri varsa mal ikili birli paylarlar; bir kzla birlikte olun kzlar varsa kz maln yarsn, olun kzlar altda bir hisse alrlar; iki kz, olun olu ve olun kzlar varsa iki kzn alaca te ikiden artakalann ikili birli paylarlar; ancak bu son durumda olun olu yoksa olun kzlar miras alamaz. slm miras hukukunda geerli olan ve yakn akrabann uzak akrabann mirastan pay almasn engellemesini ifade eden hacb kural sonucu fakihlerin byk ounluuna gre oul varken torun mirastan pay alamaz. Mesel olu bulunan mrisin bir olu kendisinden nce lmse onun ocuu veya ocuklar miras olamaz; zira sa olan amcalar dedelerine daha yakndr, dierlerinin miras hakkn nler. Her ne kadar slm hukukuna gre hayattaki amcalar velyet hak ve sorumluluklar gerei yeenlerinin hukukunu gzetmek ve sorumluluklarn stlenmek durumunda iseler de dede

yetimi adyla bilinen bu meselede dede mirasndan mahrumiyetin muhtemel sakncalarn bertaraf etmek zere baz slm lkelerinde karlan kanunlarda -miras saylmayan yaknlara vasiyetin zorunlu (vcip) olduunu savunanlarn da grnden yararlanlarak-bu durumdaki torun veya torunlarn babalarna halef olaca, yani kendileri lehine onun pay kadar vasiyette bulunulmu gibi ilem yaplaca hkm benimsenmitir. Mirastan pay alamayan akrabaya vasiyeti emreden yetteki (en-Nis 4/8) emir sgas byk ounlua gre nedb, baz sahb ve tbilerle bn Hazma gre vcb ifade etmektedir. Ancak bu limler vasiyet edilecek miktar belirlememi ve bunu ilgilinin takdirine brakmtr. Gnmzde slm lkelerinin bir ksmnda, terekenin te birini amamak artyla babasnn hayatta olmas durumunda alaca miktar dede yetiminin vcip vasiyet yoluyla alaca hkm benimsenmitir. filer dndaki ekseriyete gre belli durumlarda olun olu ninesi zerinde velyet hakkna sahiptir. Byk ounlua gre torunla dede ve ninenin birbirleri lehine ahitlii geersizdir. St emme yoluyla torun saylanlar evlilik yasa ve mahremiyet asndan neseben torunlarla ayn hkmde, miras ve nafaka hkmleri asndan ise yabanc hkmndedir.

BBLYOGRAFYA

bnl-Esr, en-Nihye, II, 334; Lisnl-Arab, fd, sb, nfl md.leri; Frzbd, el-mslmu, fd, sb, nfl md.leri; Sahnn, el-Mdevvene, I, 298; bn Hazm, el-Muall, IX, 310-311; Eb shak e-rz, el-Mheeb, Beyrut, ts. (Drl-fikr), II, 29; Serahs, el-Mebs, tr.yer.; Ksn, Bedi, tr.yer.; Mutarriz, el-Murib f tertbil-Murib (nr. Mahmd FhrAbdlhamd Muhtr), Halep 1399/1979, I, 212; Muvaffakuddin bn Kudme, el-Mun (nr. Abdullah b. Abdlmuhsin et-Trk-Abdlfetth M. el-Hulv), Kahire 1406/1986, IV, 98-99; Kurtub, el-Cmi, X, 144, 305; Osman b. Ali ez-Zeyla, Tebynl-ai, Bulak 1315, VI, 230; Ahmed b. Muhammed el-Feyym, el-Mibul-mnr, Bulak 1324/1906, s. 171, 313, 757; Seyyid erf el-Crcn, erus-Sirciyye, Kahire, ts. (Matbaat Ferecullah Zek el-Krd), s. 36, 140, 152; Hattb, Mevhibl-cell, Beyrut 1398, VI, 30; irbn, Munil-mutc, III, 151; Buht, Kefl-n, V, 69; Kalyb, iye al eri Minhci-libn, Beyrut, ts. (Drl-fikr), III, 104, 139, 242; Muhammed b. Ahmed ed-Desk, iye ale-eril-kebr, Beyrut, ts. (Drl-fikr), I, 298; IV, 459-462, 466; Mustafa es-Syt, Melib lin-nh f eri yetil-mnteh, Dmak 1380/1961, IV, 345, 362; evkn, Fetul-adr, Beyrut, ts. (Drl-marife), I, 428-429; bn bidn, Reddlmutr (Kahire), tr.yer.; bn bidnzde, urret uynil-ayr, Kahire 1386/1966, VII, 131; Hseyin Hmid Hassn, Akml-vaiyye, Kahire 1973, s. 221-232; bnl-ibn, Mv.F, I, 185; bnl-bint, a.e., I, 188-189; Bintl-ibn, a.e., VIII, 215-216; afd, a.e., XVII, 327-328. Mehmet Boynukaln

TOSKANA
talyann orta kesiminde tarih blge. Batda Tiren denizi, douda Apenin dalaryla evrilmi olan blgenin yzlm 23.000 km2, merkezi Floransadr (Firenze). Orta talyann en nemli kltrel ve turizm blgesi zellii tamaktadr. Floransa, Pisa ve Siena ehirleri, Ortaa ve Yeniadan kalma eserlerle n yapmtr. Toskana gnmzde de talyann nemli bir tarm, ticaret ve turizm blgesidir. Balca akarsuyu Arno nehridir. Kyya yakn olan Elbe adas Toskana blgesine aittir. Tarihin eski alarnda Etrsklerin yerletii bu blge daha sonra Romallarn idaresine girdi. Bat Roma mparatorluunun yklmasndan sonra blgedeki ehirler kendi ynetimlerini kurdu. Pisa ehri liman sayesinde glendi. Blgenin slm dnyasyla ilk mnasebeti 871de Salernonun Kuzey Afrikadan gelen mslman ordularn hcumuna mruz kalmasyla gerekleti. Pisallar 1011de Papa IV. Sergio tarafndan dzenlenen Hal seferine katldlar ve slm ordularna kar savatlar. 1118de Sicilya adasna ve onun merkezi Palermo ehrine yaplan saldr asker ynden baarl olmad, fakat madd gc gelitirdi. Ortadou ve Kuzey Afrikadaki mslmanlarla ilikiler ticaretin hareketlenmesini salad. Bu asker ve siyas yaylma teebbsleri dier ehirlerin de canlanmasna yol at. Floransa, Lucca ve Siena kendi llerinde geliti. Floransa 1175 ile 1293 yllar arasnda Toskana blgesinin en gl ehriydi. Btn talyay sarsan, Guelfo ve Ghibellino diye adlandrlan partiler arasndaki ekimeler zamanla ilim, kltr ve ekonomi alanlarnda olumlu ynde etki yapt. Ancak yabanc hkimiyetinin arl siyasal alanda hissedildi. Fransa, II. Charles dAnjou devrinde hissedilir bir bask kurdu (1267-1285). Medici ailesinin iktidara gelmesiyle birlikte ekonomik bakmdan byk gelime yaand. Bu yeni giriim sermaye ile beraber gl bir denizcilik faaliyetinin domasn salad. 1422 yl bir dnm noktas tekil etti. Livorno Liman yeni rejime baland, artk liman olmayan Pisann deniz geleneinin yenilenmesi, dnemin gl ticaret merkezleri durumundaki Cenova ile Venedik cumhuriyetlerine yeni bir alternatif oluturdu. Medici ailesi 1434te Cosimo adl yesinin abalar sonucunda tam bir egemenlie kavutu. Devlet sistemi iinde oligarik seim usulleri getirildi, bylece Roma devri gelenei canlandrld. lke tarihi iinde beylikten kralla (Dalla signoria al principato) diye adlandrlan dnem balad; merkez durumundaki Floransa glendi ve bu durumunu koruyup ilerledi. Yeni i imknlar ald, bunlarn idaresi iin Arte denilen esnaf loncalar kuruldu ve her biri iin zel ynetmelikler hazrland. Bata ipekli olmak zere kuma ticareti nce Bizans, ardndan Osmanl Devletine ynelik olarak srdrld. Osmanllarn stanbulu ve Bizans hedef almalarnn meydana getirdii buhran srasnda Floransada Katolik ve Ortodoks mezheplerinin birliini salamak iin 1439da geni kapsaml bir konsil topland. Floransa devleti, stanbulun muhasaras esnasnda tarafsz grnd, bu sayede Ftih Sultan Mehmedin, dolaysyla Trklerin dostluunu kazand ve bir ahidnme elde etti. stanbulun fethi haberi ulatktan sonra talya yarmadasndaki devletler 4 Nisan 1454 tarihinde Lodi ehrinde bir anlama zemini aradklar zaman her biri belirli alanlara sahip olurken Medici ailesi tam bir egemenlik kurup krk yl srecek mreffeh bir dnem balatt. 1478de Pazzi ailesinin yapmak istedii hkmet darbesi nlendi, ba sulu firar edip Galataya snd, ancak Ftih Sultan Mehmed onun lkesine iadesini emretti; bylece devletleraras hukuk tarihinin en eski rneklerinden saylan ide-i mcrimn (estradizione) usul

uygulanm oldu. Cem Sultan saltanat mcadelesini kaybedip Avrupaya iltica ettiinde Floransal casuslar onunla ilgili haberleri stanbula ulatrdlar. XVI. yzyln banda Siena ehrinde bulunan merkez kilise (katedral) sslemeleri iinde Papa II. Pius iin yaplan resimde Cem Sultana yer verilmesi ilgintir. Toskana tarihi kadar talya iin kt htra brakan bir olay Fransa Kral VIII. Charlesn 1494te yapt talya seferidir. 17 Kasmda Floransa hibir direni gsteremeden teslim oldu. Medici ailesi 1494-1512 yllar arasnda lkeden karldktan sonra cumhuriyet idaresi kuruldu, fakat uzun sre devam edemedi. Medici ailesi 1512 ylnda tekrar iktidara sahip oldu, bununla beraber spanya egemenliinden kendini kurtaramad. I. Cosimo (1537-1574), Papa V. Pio tarafndan verilen destek sayesinde granduca (byk duka) unvann elde etti. Denizcilik alannda ilerlemek iin Cavalieri di Santo Stefano adn verdii deniz tarikatn kurup Kuzey Afrikada kuvvetlenen Trk denizcilerine kar mcadeleye giriti. Bu kurulu, Osmanl Devleti ile ilikilerinde sorunlar ortaya karmasna ramen siyas bir krize sebep olmad, ticaret devam ettirildi. I. Francesco (1574-1587) ve I. Ferdinando (1587-1609) lkeyi spanya egemenliinden ayrp Fransa ile mnasebetleri sklatrdlar. Daha sonra baa geenler makamlarna ve lkelerine yeni bir katk salayamadlar. XVII ve XVIII. yzyllarda Akdeniz havzasn sarsan byk ekonomik gelime Toskana blgesini de etkisi altna ald. Toskana yneticileri Osmanllarla yeni ahidnmeler yapp bata ipek olmak zere ticareti gelitirmelerine ramen blge yine yabanc boyunduruuna girmekten kurtulamad. Lorraine (Lorena) adl slle 1737-1859 yllar arasnda iktidarda kald. Toskanay temsil konusunda Avusturya ve Fransa arasnda sren ekime Osmanl Devleti ile olan ilikilere de yansd, 1851 ylnda stanbuldaki temsilci yetkisini Avusturyaya, belgeleri de Floransa arivine devretti. talyan birlii kurulunca Floransa 1865-1870 yllarnda yeni devletin merkezi yapld, fakat Roma gelenei stn geldi. Toskanann bu aamadaki en byk zaferi Floransa lehesinin resm dil olarak kabul edilmesidir. Floransa ve evresinde bulunan Siena, Lucca, Perugia ehirleri kk yerleim birimleri halinde varlklarn korudular. Floransann stnl srasnda zellikle XV. yzylda Osmanl Devleti ile balatlan ticaret nem kazand. Kuzey Afrikada glenen Garp ocaklaryla da ilikiler artt. Dorudan ticaret ve bilhassa esir sat XIX. yzyla kadar srdrld; fakat hukuk sorumluluk Osmanl divannda olduu iin her bir ahidnme titizlikle hazrland. XVI. yzyln ortalarnda kurulan San Stefano adl tarikat gemicileri araclyla huzursuzluklara yol at. 1599da Sakz adasna saldrdklar gibi XVII. yzyl balarnda Antalya ve yresinde tahribata sebep oldular. Tarikat mensuplar nebaht Deniz Savana ve daha sonra Mora civarnda yaplan saldrlara da katldlar. Floransada Arap harfleriyle bir matbaann kurulmas slm dnyasyla ilikilerin nitelii bakmndan nemlidir. nce Arap dilinde ncil ve bir dizi dua kitab basld, ardndan bn Snnn eserleri yaymland. Bunlarn Osmanl Devleti snrlar iinde satlmas iin istenen fermann bir sreti Kanun adl esere konuldu. Tipografia Medicea adl bu matbaa ifls edince yayn faaliyeti Romada Vatikan tarafndan srdrld. XVII. yzylda iki devlet arasnda ksa sren bir mesele Lbnanda isyan etmeye kalkan, fakat ar bir yenilgiye uratlan Manolu Fahreddinin talyaya gemesi ve bir sre iin himaye grmesidir. Onun kendisini eski Toskana dukalarna mensup biri gibi takdim etmesi byk yank yapt. Osmanl Devleti XVIII. yzylda Avrupa siyasetine ald zaman Toskana ile olan siyasal ve diplomatik

ilikileri yeniden balatt. Biraz ge gibi grnen bu temaslar her iki tarafa da fayda getirdi. Ticaret hacmi XVI. yzyldaki seviyesine kmadysa da bugn Babakanlk Osmanl Arivinde Toskana Ahkm Defterleri diye tannan seride ticar mnasebetlerle ilgili nemli kaytlar mevcuttur. talya Birliinin kurulmasndan ksa bir sre sonra Floransada arkiyat almalarnda aratrmac Michele Amarinin desteiyle bir hareketlilik oldu; Arap harfli kitaplar bastrld, arkiyatlar toplants yapld. Fakat bu gelenek srdrlemedi, filoloji alannda snrl sayda uzman grev ald. 2000li yllarda baz niversitelerde Trke dersi kabul edildi. Floransallar kltr, sanat ve zellikle resim akmnda Dou dnyasna yer verdiler. eitli zamanlarda ele alnan konular iinde Dou grntleri de mevcut olup baz ileri gelen kimseler kendilerini ark kyafetiyle resmettirdiler. Yazma eser bakmndan Toskana blgesinde Arapa olanlar ilk srada yer alr. Trk lemiyle alkal eser azdr. Trk dili ydigrlar arasnda zel bir yeri bulunan Codex Cumanicusun ikinci bir nshas Floransa Ktphanesinde muhafaza edilmektedir.

BBLYOGRAFYA

G. Mller, Documenti sulle relazioni delle citt toscane collOriente cristiano e coi Turchi fino allanno MDXXXI, Firenze 1879; P. Carali, Fakhr ad-Din II. Principe del Libano e la Corte di Toscana 1605-1635, Roma 1936; G. Guarnieri, I Cavalieri di Santo Stefano nella storia della marina italiana (1562-1859), Pisa 1960, s. 98-114, 205-221, 234-264; J. Wansbrough, A Mamlk Commercial Treaty Concluded with the Republic of Florence, 894/1489, Documents from Islamic Chanceries (ed. S. M. Stern-R. Walzer), Oxford 1965, s. 39-79; Y. Renouard, Histoire de Florence, Paris 1974; M. Grignaschi, Una raccolta inedita di Mnet: il Ms. Veliyddin Ef. 1970 della Biblioteca Beyazit Umumi di Istanbul e gli Ahdnme concessi dalla Sublime Porta a Chio (muharrem 927 h), a Firenze (muharrem 934) e ad Antivari (ramadan 983), Studi preottomani e ottomani. Atti del Convegno di Napoli (24-26 Settembre 1974), Napoli 1976, s. 106-115, 119-126; B. Dini, Aspetti del commercio di esportazione dei panni di lana e dei drappi di seta fiorentini in Costantinopoli, negli anni 1522-1531, Studi in memoria di Federico Melis, Pisa 1978, VI, 31-54; A. Michele Piemontese, I fondi dei manoscritti arabi, persiani e turchi in Italia, Gli Arabi in Italia: Cultura, contatti e tradizioni, Milano 1979, s. 661-688; A. Bausani, Le coste toscane nel Kitab- Bahriye di Piri Reis, Studia Turcologica Memoriae Alexii Bombaci Dicata, Napoli 1982, s. 29-40; I turchi da Lepanto a Vienna e oltre (Biblioteca Nazionale Centrale Firenze), Firenze 1983 (sergi katalogu); M. Luzzatti, Firenze e larea toscana, Comuni e signorie nellItalia nordorientale e centrale, Torino 1987, I, 561-828; F. Diaz v.dr., Il Granducato di Toscana. I Lorena dalla reggenza agli anni rivoluzionari, Torino 1987; erafettin Turan, Trkiye-talya likileri I, stanbul 1990, s. 25-27, 66; Halil nalck, Essays in Ottoman History, stanbul 1998, s. 353-355; a.mlf., Bursa I.: XV. Asr Sanayi ve Ticaret Tarihine Dair Vesikalar, TTK Belleten, XXIV/93 (1960), s. 45-66; E. Lo Sardo, Tra Greci e Turchi: Fonti diplomatiche italiane sul Settecento ottomano, Roma 1999, s. 69-71, 165-193; Medicilerden Savoylara: Floransa Saraylarnda Osmanl Grkemi, stanbul 2004; Zeki Snmez, Trk-talyan Siyaset ve Sanat likileri, stanbul 2006, s. 96108; A. Orlandi, Oro e monete da Costantinopoli a Firenze in alcuni documenti toscani (secoli XVXVI), Relazioni economiche tra Europa e mondo islamico, secc. XIII-XVIII, Grassina 2007, II, 981-

1004; S. Camerini, Contributo alla storia dei trattati commerciali fra la Toscana e i Turchi, Archivio Storico Italiano, 11/disp., Firenze 1939, s. 83-101; A. Bombaci, Diplomi turchi del R. Archivio di Stato di Firenze. Lettere da Tunisi a Granduchi di Toscana (1626-1703), RSO, XVIII (1939), s. 199-217; Fr. Babinger, Fatih Sultan Mehmet ve talya (trc. Bekir Stk Baykal), TTK Belleten, XVII/65 (1953), s. 41-82; a.mlf., Lorenzo de Medici e la Corte Ottomana, Archivio Storico Italiano, CXXI/439 (disp. III, 1963), s. 305-361; Semavi Eyice, Sultan Cemin Portreleri Hakknda, TTK Belleten, XXXVII/145 (1973), s. 33-37; A. Gallotta, Diplomi turchi dellArchivio di Stato di Firenze. Lettere da Algeri ai Granduchi di Toscana (XVII secolo), Studi Magrebini, XI, Napoli 1979, s. 167-205, ek XII tablo; H. Hoshino-F. Mazzaoui, Ottoman Markets for Florentine Woolen Clothe in the Late Fifteenth Century, IJTS, III (1985-86), s. 17-31; F. Cardini, La Toscana medievale e lOriente musulmano, OM, XXIV/2-3 (2005), s. 363-365; Mahmut H. akirolu, Floransallar, DBst.A, III, 323-324. Mahmut H. akirolu

TOSUNZDE ABDULLAH EFEND


(bk. ABDULLAH EFEND, Tosunzde).

TOSYA
Kastamonu iline bal ile merkezi, tarih bir kasaba. Karadeniz blgesinin Bat Karadeniz blmnde yer alr. ehrin nvesi, Ilgaz dalarndan karak Devrez ayna ulaan Kuruayn vadisi ve iki yamac zerinde deniz seviyesinden 820 m. ykseklikte kurulmu, zamanla gneye doru genileyip bugnk devlet karayolu boyuna kadar yaylmtr. Kuzey Anadolu fay hattnda bulunmasndan dolay tarih dnemlerde u andaki yerinde olmayaca var saylmakta ve birka defa yer deitirdii dnlmektedir. Tosyann kuruluu hakknda kesin bilgi bulunmamakla beraber tarih kalntlar ok eski devirlere kadar inen bir yerleim yerine iaret eder. Tosya isminin Bizans dneminden kald ve daha nce Zoaka adn tad belirtilmektedir. Yine Bizans dneminde grlen Doceiann Tosyada yaayan yerli bir ailenin ad olduu ve bunlarn Kastamonudaki Komnenlerle ilikilerinin bulunduu zikredilir. Tosya yresinde ilk Trk idaresi, Emr Dnimende bal kumandanlardan Emr Karateginin (Karatigin) 475teki (1082-83) fetihleriyle balar. 1132 yl sonlarnda Bizans mparatoru Ioannes Komnenos blgeye gelerek Kzlrmak kenarna kadar uzanan sahay yamalatt. Ardndan buras Seluklularn dorudan idaresi altna girdi. Tosya ve evresi, Trklerin Anadoluya geldii erken dnemlerden itibaren youn bir Trk isknna sahne oldu. Tosyann da iin yer ald Bat Karadeniz blmnde obanoullar Beyliinin hkimiyeti balad. Buras, 1291 ylnda blgeye hkim olan emseddin Yaman Candarn Kastamonuyu almas ile Candaroullarna geti. Candaroullarnn Sinop kolunda hkm sren sfendiyar Bey, Osmanllara kar direnemeyeceini anlaynca eli gndererek affedilmesini ve Sinopun kendisine braklmasn talep etti. Yaplan grme neticesinde Sinop sfendiyar Beye braklrken Tosya, Kastamonu, ankr ve Kalecik Osmanllara verildi. 1402de Timur, Ankara Savandan sonra blgeyi sfendiyar Beye iade etti. Fetret devri yllarnda Osmanl Devletinin eski gcne kavumas iin youn aba gsteren elebi Mehmede kar sfendiyar ve s beyler ankr, Kastamonu, Tosya, Kalecik ve Canik askerlerinden meydana gelen bir ordu ile Ankaraya baarsz bir sefer yaptlar. elebi Mehmedin basksyla sfendiyar Bey, anlamazla dt olu Kasm Beye Ilgaz da snr kabul edilerek Tosya ve Karg dahil ankr ve Kaleciki vermek zorunda kald. Kasm Bey, Osmanl himayesine girdiinden buralarda da Osmanl etkisi artt. Candarolu Beyliinin kesin biimde Osmanl hkimiyetine girmesi Ftih Sultan Mehmed zamannda gerekleti (1461); Sinop ve Kastamonu ile birlikte Tosya da Osmanl egemenliine girdi. Osmanl idaresi altnda Tosya, Bursa-Tebriz pek yolu zerinde ticar ve kltrel ynden nemli bir kasaba olma zelliini srdrd. Buras hem bir derbent hem douya, rana yaplan seferlerde bir menzil noktas durumundayd. Kasaba Ilgaz dalarnn kollarndan bir dere iinde kurulduundan mahalleleri her iki yama arasnda yer alyordu. XVI. yzylda ankr sancana bal kaza merkezi olan kasabaya ait en erken tarihli tahrir kaytlar burada mahalle blnmesinden sz etmez. 927 (1521) tarihli Tahrir Defterine gre sancakta toplam 594 hne mevcuttur. Bunun 576s mslman, on sekizi gayri mslimlerden mteekkildir. Toplam nfus 3000i geiyordu. 987 (1579) tarihli Tahrir Defterinde Tosyann yirmi drt mahallesi kaydedilmiti. Bunlar Hac Ali, Cmi-i erif, Hoca Fakih, Cell Efendi, Kargl, eyh, ifterli, Hac

Kemal, Dere, Hoca md, Hac Sinan, Ak Mescid, Ah Mustafa, Emr Mahmud, Pnarba, Hac Pr, Mescidi Hoca Mehmed (Caka Hac), Yeni, Mescidi Abdi elebi, Ah Sinan, Sevim, Kazanclar, lyas Bey ve Zimmiyn idi. Sonuncu mahallede gayri mslimler oturuyordu ve altm sekiz hne, otuz bekr erkek nfusa sahipti (yaklak 400 kii). Mslmanlar ise 719 hne, 139 bekrdan ibaretti (yaklak 3600 kii). Kasabann toplam nfusu tahminen 4000e ulamt. Bu durum aradan geen krk yla yakn bir srede nfusun %34 nisbetinde arttn gsterir. 1521de Tosyaya bal ky says otuz drt, 1579da krk tr. Arazinin dalk ve ormanlarla kapl olmas sebebiyle ky yerleim alanlar nisbeten seyrekti. Toplam ky nfusu 1521de 9000, 1579da 13.500 dolayndayd. 1769da ehrin nfusunun 10.000e ulat sicil kaytlarndan anlalr. 1869da ankr sancandan ayrlarak Kastamonuya balanan Tosyann nfusu 1869da 7889 mslman, 650 gayri mslimden ibaretti. 1879da 12.000 mslman, 152 gayri mslim toplam 12.152, 1903te 25.455 mslman ve 650 gayri mslim 26.005 idi. Tanzimat dneminde yanlk messesesindeki birtakm olumsuzluklar Tosyada da etkisini gsterdi. zellikle halka zulmettii iin sadrazamn emriyle grevine son verilen yanlardan olakolu Mustafa dikkati ekmektedir. Mill Mcadele dneminde Kastamonu ve Tosya igal edilmemekle birlikte blge halk Kuv-yi Milliyeyi desteklemek amacyla kurulan cemiyetlerle irtibata geerek burada nc rol oynad. Tosyada mevcut kalenin XV. yzylda harap durumda olduu anlalmaktadr. Buras tarih eserler bakmndan zengindir. Bunlarn ierisinde en nemlisi Tosya Camiidir. Cmi-i erif adl mahalleye adn veren bu cami yksek vakf gelirlerine sahipti. Bir dier cami Abdurrahman Paa Camii (Yenicami) olup III. Murad dneminde ina edilmitir (bk. ABDURRAHMAN PAA CAM). Kazada ayrca yirmi iki mescid, alt zviye, iki trbe, hamam, bir kervansaray (Mehmed Paa Kervansaray), medrese, muallimhne ve mektepler de bulunmaktadr. Tosyadaki bir medrese Aka Mescid yannda yer almaktayd. nemli bir yol zerinde bulunan Tosya ticar bakmdan hareketli bir yerdi. Ariv kaynaklarndan anlald zere Tosya merkezinde vakf ve mlk 1521de 162 dkkn mevcuttu. 1579da bu saynn 178e ulat grlmektedir. Bu rakam, XVI-XVIII. yzyllarn sonuna kadar idar bakmdan bal kald ankrdan daha fazladr. Vergi oranlarnn dier komu kazalara gre ok olmas da ticar canlla iaret eder. Tekstil sektrnn vazgeilmez unsurlarndan boyahane en nemli iletmeler arasnda yer alr. Bu iletmenin kapasitesinin ykseklii dikkati eker. Bunlarn yannda tabakhne, bozahne, emhne, bezirhne, selhhne (mezbahane), bahne (sakatat) ve atla ekilen palamut deirmeninin bulunmas ticar gelimiliin bir dier gstergesidir. Trk kuma ve kadifecilii imaltnn yapld yerler arasnda Tosya en nemli merkezlerden biridir. Tiftik keisinin yetitirildii blgeye yaknl dolaysyla tiftikten imal edilen sof veya muhayyer ad da verilen dokuma yaygndr. ehir Ankaradan sonra tiftik ve mmulleri retiminde n sralardadr. zellikle Tosya muhayyeri, Tosya ham sof akr, karacalar kua vb. nldr. Ayrca ipek, ipekli ve pamuklu dokuma da nemli bir yer tutmaktadr. Bu mmuller, Anadolunun Krma alan penceresi konumundaki Sinopa ve oradan kuzey lkelerine, Kefeye ihra edilmekteydi. Sof ve tiftiin yan sra pamuk ve pamuk rnleri de ihra edilen mmuller arasnda yer almaktayd. XVI. yzylda Tosya evresindeki zira faaliyetlerin banda buday ve arpa gelirken eltik retimi hakknda bir bilgiye rastlanmamakta, bununla beraber XVII. yzyldan itibaren nemli eltik retim yerleri arasnda kaydedilmektedir. Tosya zm ve pekmeziyle de mehurdur. Kasabann ticar hareketlilii XVIII.

yzyl sonlarna kadar devam etti. Tosyadan geen yol eski canlln kaybedince esnaf ve zanaat erbab olumsuz etkilendi. Buna ramen Tosya i pazar ihtiyacn karlayacak ekonomik potansiyelini korudu. Tosya, ticar hayatn yannda Osmanl Devletinde nemli mevkilerde grev yapm ilim ve devlet adamlar yetitirmi, gzel sanatlarda da olduka hret bulmutur. stanbuldan sonra en ok hattat yetien yerler arasnda Tosya da vardr. Bunlarn en mehuru Hattat Slih elebidir. te yandan Koca Nianc diye hret bulan Cellzde Mustafa ve kardei Slih elebiler Tosyal olup Kad Celleddin adnda bir zatn oullardr. Burada baka lim, air ve mderrisler de yetimitir. smil Rm (mderris), air Ahmed Hicr Efendi, air Dervi Ahmed, Mustafa Ts elebi, mderris Ali Efendi, Baba Kad Celleddin Efendi, mderris Mustafa Efendi, Kdir eyhlerinden smil Rm, eyh Nasuh Efendi, mderris Osman Efendi, mderris Hayreddin Evhad Efendi, mderris Mehmed Efendi, mderris smil Zhd Efendi, reslkttb Ebbekir Rtib Efendi, Kazasker Mustafa zzet Efendi, mderris Tosyavzde Mehmed Efendi, erifzde Mehmed Baheddin Efendi bunlardandr. 1914 ve 1916 yllarnda geirdii yangn, 1943te deprem felketlerinden etkilenen Tosya, Cumhuriyetin kurulmasyla birlikte idar tekiltlanmadaki birtakm dzenlemelerle Kastamonu vilyetine bal bir kazann merkezi oldu. Cumhuriyetin ilk nfus saymnda (1927) nfusu 10.000i bulmazken (9676 nfus) ikinci saymda 10.000i geti (1935te 10.048 nfus), bir sonraki saymda 10.784e ulat. Ardndan srekli art gstererek 1985te 21.172, 2010da 27.777ye kt. ehirde el sanatlar olarak petamal ve kese imalt n yapmtr. Bunun dnda eltik fabrikalar vardr.

BBLYOGRAFYA

BA, TD, nr. 100, s.1, 336-346, 352; nr. 291, s. 110, 114, 180-199, 202; nr. 438, s. 718-719, 731, 734, 736; nr. 578, vr. 50a-53b, 74b, 78a, 113a-122b; Ktib elebi, Cihannm, s. 645-646; Uzunarl, Anadolu Beylikleri, s. 129-130, 135; Yaar Ycel, XIII-XIV. Yzyllar KuzeyBat Anadolu Tarihi: oban-oullar Candaroullar Beylikleri, Ankara 1980, s. 90, 92, 95; Osman Turan, Seluklular Zamannda Trkiye, stanbul 1983, s. 67 vd.; smail Ergi, Tosya Evliyalar ve Trbelerimiz, Ankara 1986, s. 7-28; Faruk Smer, Ouzlar (Trkmenler) Tarihleri, Boy Tekilt, Destanlar, stanbul 1992, s. 306, 307, 311, 314, 317, 326; Suraiya Faroqhi, Krizler ve Deiim: 1590-1699, Osmanl mparatorluunun Ekonomik ve Sosyal Tarihi: 1600-1914 (trc. Aye Berktay v.dr.), stanbul 2004, II, 568; Selahattin Srel, H. 1211-1217 (M. 1796-1802) Tarihli eriyye Siciline Gre Tosyann SosyoEkonomik ve dari Yaps (yksek lisans tezi, 2001), Gazi niversitesi Sosyal Bilimler Enstits; Ahmet Kankal, Trkmenin Kaidesi Kastamonu (XV-XVIII. Yzyllar Aras ehir Hayat), Ankara 2004, s. 87, 157, 224, 237; a.mlf., XVI. Yzylda ankr, ankr 2009, tr.yer.; Bar Ta, Tosya lesinde Araziden Yararlanma ve Planlamaya Ynelik neriler (doktora tezi, 2006), A Sosyal Bilimler Enstits; Yusuf Halaolu, Anadoluda Airetler, Cemaatler, Oymaklar (1453-1650), Ankara 2009, s. 254, 257, 529; Hseyin Sdk Kker, Vakflar Tarihinde Tosya, VD, sy. 5 (1962), s. 257-274; Cl. Cahen, Ibn Said sur lAsie mineure seldjuqide, TAD, VI/10-11 (1968), s. 42-44, 48.

Mehmet Tatemir

TOSYAVZDE RFAT OSMAN


(bk. RFAT OSMAN).

TOUAREG
(bk. TEVRK).

TOY
Trk hkmdarlarnn ve beylerin eitli vesilelerle maiyetlerine ve halka verdikleri byk ziyafet. Eski Trkede ordu karargh demek olan toy kelimesi ziyafet, dn anlamnda kullanlr. Trk tarihinin slm dnem kaynaklarnda toy bazan Moolca len (iln), bazan da Farsa hn- yam (yama sofras) szyle ifade edilmitir. Ziyafete katlanlarn ziyafetten sonra hkmdarn veya beyin sofra takmn yamalamalar bir gelenekti. Bundan dolay toylara hn- yam denilmi olmas muhtemeldir. Yama ile biten bu ziyafetler baz Kuzey Amerika ve Hint topluluklarnda da grlmektedir. Ouz boylarna ait ongunlarn av kular olmas av trenleriyle toylarn din veya totemik bir kaynaktan geldiini gstermektedir. Toylar zamanla din mahiyetini kaybedip itima, asker ve hukuk bir gelenek halinde asrlarca devam etmitir. Toy, Trk beylerinin iktidar ve hkimiyeti tek elden yrtebilmek iin icat edip uyguladklar bir faaliyetti. Dolaysyla btn Trk tarihi boyunca hkmetme ve hkmdarlk gstergelerinden biri saylmtr. Ancak Trk hkmdarlar toyu sosyal yn ar basan bir det haline getirmitir. Genellikle ocuk isteme, bey ocuklarnn doumu, veliaht tayini, tahta k, bey ocuklarnn ilk avlarndan dn, aknlarn ve seferlerin zaferle sonulanmas, kahramanlk gsterenlere ad verme, esirlikten kurtulma, evlenme ve bayram gibi vesilelerle toy trenleri dzenlenmitir. Trk hkmdarlarnn verdikleri geleneksel toylar da (ulu toy) vard. Nitekim Ouz Han ulu toyunu dnya fethini tamamlayp yurduna dnnce dzenlemiti. Ouzlarn byk hkmdar Bayndr Han ylda bir defa, Kazan Bey defa ulu toy verir, Ouz beylerini ve boylarn arlard. Bu toylarda herkesin oturaca yer (orun = mevki) ve nne getirilecek et (lg/l = pay) nceden belliydi. Destana gre Ouz boylarnn ve beylerinin toylarda, kurultaylarda oturacaklar yeri ve nlerine getirilecek yemekleri belirleyen kii Ouz Hann ve oullarnn bilge danman Irkl Hoca idi. Trk hkmdarlar, kendilerine destek veren beyler ve halk iin ne kadar byk fedakrlk yapabileceklerini ulu toylar vastasyla kantlam oluyordu. Bu toylara herkesin ve zellikle beylerin mutlaka katlmas gerekirdi. Zira toya katlma iktidarn tannmas ve devlet otoritesine itaat anlamna gelmekteydi, aksi itaatsizlik ve isyan demekti. Bu sebeple hkmdarlar toylarna ve kurultaylarna katlmayan beylerini, vasallarn zerlerine ordu gndermek suretiyle cezalandrrd. Ulu toylarn hem devletin hem milletin temellerini salamlatrmas bakmndan son derece nemli rol vard. Ynetenlerle ynetilenler bu toylar sayesinde bir araya gelmekte, birbirlerine kar grev ve sorumluluklarn hatrlamakta, fert ile millet ve fert ile devlet arasnda kuvvetli balar kurulmakta, devletle milletin btnlemesi salanmaktayd. Trk topluluklar, hkmdarlarn toylarn ihmal etmelerini veya bu toylara davet edilmemelerini hibir zaman ho karlamam, hatta bu yzden isyan dahi karmtr. Byk Seluklu Sultan Melikah, Mvernnehir seferlerinde toy vermeyi ihmal edince bata iiller olmak zere blgedeki Trkler ayaklanmt. Byk Ouz beylerinden Kazan ulu toyuna D Ouz kolunu davet etmemi, bu yzden D Ouz beyleri Kazan Beyi dman iln ederek onunla savamtr. Toylara dair ilk bilgiler Hunlara kadar gitmektedir. in yllklarndaki kaytlara gre Hunlar yln birinci, beinci ve dokuzuncu aylarnda byk toplantlar yapmaktayd. Bunlardan ilki din

nitelikteydi; bu toplantda Tanrya kurban sunulmakta ve topluca yemek yenilmekteydi. kincisi daha ok bayram ve enlik trnden bir toplant olup toydan sonra yarmalar ve elenceler dzenlenmekteydi. Asl byk toplant ise ansi blgesindeki Tailin denilen yerde yaplmaktayd. Buradaki toplantya bata Hun hkmdar ve hatun olmak zere btn ehzadeler (tiginler), yksek dereceli memurlar, ordu kumandanlar, beyleriyle birlikte tbi boylar ve topluluklar katlmaktayd. Toplantnn banda Hun hkmdar tarafndan byk bir toy verilmekteydi. Ardndan ordu tefti edilmekte, insan ve hayvan saym yaplmakta, lke meseleleri grlmekte, devlet politikalar karara balanmakta, idareye geni yetkiler verilmekte ve hkmdarn meruiyeti onaylanmaktayd. Gktrkler ve Uygurlarda da benzer toplantlar dzenlenmekteydi. Gktrk kaanlar toplantlarn Hun hkmdarlar gibi beinci ayda ecdat maarasnda, Uygur kaanlar ise nc ayda devletin merkezi Bebalktaki hkmdarlk saraynda veya avlusunda yapmaktayd. Btn bunlardan geleneksel din trenlerin, bayram ve enliklerin, kurultaylarn hep toylarla birlikte gerekletii anlalmaktadr. Esasen Trklerde yemeksiz toplant hibir zaman olmamtr. Bundan dolay devlet meclislerine (kenge, trnek, kurultay) toy denilmitir. Bu gelenek slm dnemde Tolunoullar, Karahanllar, Byk Seluklular, Anadolu Seluklular, Atabeglikler, Anadolu beylikleri, Memlkler, Akkoyunlular, Karakoyunlular, Osmanllar ve zbekler (eybnler) tarafndan devam ettirilmitir. Kgarl Mahmuda gre Trk beyleri bayramlarda ve dnlerde minareler gibi sofralar kurduruyor, halk yedirip iirdikten sonra sofra takmlarn yamalatyordu (Dvn lugtit-Trk Tercmesi, III, 438). Bu yamal toylara XI. yzylda kenliy denilmekteydi. Nizmlmlke gre Karahanl hkmdarlar gibi Byk Seluklu Sultan Turul Bey de ordusuyla gezintiye ve ava kt zaman muhteem sofralar kurdururdu. Toya katlanlar bu sofralarn ihtiam karsnda hayretler iinde kalyordu. Sultanlar cmert olmak zorundayd; aksi takdirde babalk grevini ihmal etmi ve mill hukuka kar km saylrd. Mslman Trk hkmdarlar ve beyleri toy geleneini srdrmlerdir. Turul Bey, Abbs halifesinin kzyla evlenirken byk bir toy vermi, toydan sonra sultann sofra takm yemee katlanlar tarafndan yama edilmitir. Nikhn ardndan hem saltanat adrnn hem tahtn nnde Trklerin sa deti icra edilmitir. Dier taraftan Abbs halifesinin saraynda dzenlenen dn elencesinde bata Turul Bey olmak zere btn Seluklu beyleri ve kumandanlar topluca oyunlar oynamlar, Trke ezgiler sylemilerdir. Sultan Muhammed Tapar 511 yl kurban bayramnda (4-6 Nisan 1118) byk bir ziyafet dzenlemi ve sonunda sofrasn ve sarayn yamalatmt (zaydn, s. 149). bn Bb, Anadolu Seluklu sultanlarnn halka verdii ziyafetlerden sk sk bahseder ve yemekten sonra kymetli eyalarn yamalandn belirtir. Yamann gerekletii ziyafetlerden birinin I. Keykvusun dn treninde, dierinin Munddin Sleyman Pervnenin verdii, Mevln Celleddn-i Rmnin de hazr bulunduu bir ziyafet srasnda meydana geldii bilinmektedir (Turan, Trkiye Seluklular Hakknda Resm Vesikalar, s. 31). bn Batttann verdii bilgilerden Anadolu beyliklerinde de bu gelenein devam ettii anlalmaktadr (Seyahatnme, I, 352). Aksary de Munddin Pervne zamannda cuma sabah umumi ziyafetler dzenlendiini belirtir (Msmeretlabr, s. 90).

BBLYOGRAFYA

Dvn lugtit-Trk Tercmesi, III, 438; Nizmlmlk, Siysetnme (Kymen), s. 163; Sbt bnlCevz, Mirtz-zamn (nr. Ali Sevim), Ankara 1968, s. 99; bn Bb, el-Evmirl-Aliyye, s. 40, 64, 140, 162, 168, 171, 265, 572; Ebl-Ferec, Trih, II, 315; Redddin Fazlullh- Hemedn, Cmiut-tevr: Histoire des mongols de la Perse (nr. ve trc. E. M. Quatremre), Amsterdam 1968, s. 139-140; Aksary, Msmeretl-abr, s. 90; bn Battta, Seyahatnme, I, 352; Dedem Korkudun Kitab (haz. Orhan aik Gkyay), stanbul 1973, s. 4, 145-152, CCCXIII; J. J. M. de Groot, Die Hunnen der vorchristlichen Zeit, Berlin-Leipzig 1921, s. 59; Kprl, Edebiyat Aratrmalar I, s. 85 vd.; a.mlf., Bizans Messeselerinin Osmanl Messeselerine Tesiri (nr. Orhan F. Kprl), stanbul 1981, s. 181 vd.; a.mlf., Trk Edebiyatnn Menei, MTM, IV (1331), s. 2734; Abdlkadir nan, Makaleler ve ncelemeler, Ankara 1968, s. 241-254, 646; a.mlf., Orun ve l Meselesi, THTM, I (1931), s. 121, 133; Osman Turan, Trk Cihn Hkimiyeti Mefkresi Tarihi, stanbul 1969, I, 102-110; a.mlf., Trkiye Seluklular Hakknda Resm Vesikalar, Ankara 1988, s. 30-31; Zeki Velid Togan, Ouz Destan: Reideddin Ouznamesi, Tercme ve Tahlili, stanbul 1972, s. 47, 49 vd.; Mehmet Altay Kymen, Turul Bey ve Zaman, stanbul 1976, s. 119 vd.; brahim Kafesolu, Eski Trklerde Devlet Meclisi (Toy), Birinci Mill Trkoloji Kongresi: 6-9 ubat 1978, Tebliler, stanbul 1980, s. 205; a.mlf., Trk Mill Kltr, stanbul 2002, s. 261 vd.; Bahaeddin gel, Trklerde Devlet Anlay, Ankara 1982, s. 78 vd., 96 vd.; Abdlkerim zaydn, Sultan Muhammed Tapar Devri Seluklu Tarihi (498-511/1105-1118), Ankara 1990, s. 149; Salim Koca, Trk Kltrnn Temelleri, Ankara 2003, II, 78 vd., 115 vd.; Ziya Gkalp, Kitaplar 1 (haz. evket Beysanolu v.dr.), stanbul 2007, I, 474 vd.; Tuncer Baykara, Trklerde enlikler, Kutlamalar, Toylar ve Elenceler, Erdem, XII/36, Ankara 2000, s. 867-898; Altan etin, Memlk Sultanlarnn hsan ve namlarna Dair, EKEV Akademi Dergisi, X/26, Erzurum 2006, s. 101-114. Salim Koca

TOYNBEE, Arnold J.
(1889-1975) ngiliz tarihi ve tarih felsefecisi. 14 Nisan 1889da Londrada dodu. nl ngiliz iktisat tarihisi Arnold Toynbeenin yeenidir. Annesi ngilterede niversite diplomasna sahip ilk kadnlardandr. ngilterenin kkl eitim kurumlar Winchester College (Hampshire) ve Balliol Collegeda (Oxford) Yunan ve Latin klasiklerine dayanan bir eitim ald. 1911-1912 yllarnda Atinada British Archeological Schoolda renim grdkten sonra yl Balliol Collegeda ders verdi. Yunanistan hkmetinin madd desteiyle Londra niversitesine bal Kings College London bnyesinde alan Korais Krssnde Bizans ve modern Yunan dili, edebiyat ve tarihi kurucu profesr olarak grev yapt (1919-1924). Ayn niversitede milletleraras tarih profesrl grevinde bulundu (1925-1955), emekli olduktan sonra da ders vermeye devam etti. 1925-1955 yllar arasnda Londrada Kraliyet Milletleraras likiler Enstitsnde (The Royal Institute of International Affairs/Chatam House) aratrma mdrl grevi yapt. A Study of History adl on iki ciltlik temel eserinin ilk on cildini bu grevi srasnda yaymlad. I. Dnya Sava yllarnda ngiliz Dileri Bakanlna bal Sava ve Propaganda Brosunda alt. Bu grevi kapsamnda Lord James Bryce ile birlikte Mavi Kitap adyla da bilinen The Treatment of Armenians in the Ottoman Empire, 1915-1916 (London 1916) adl propaganda amal derlemeyi hazrlad (trc. Ahmet Gner-Attila Tuygan-Jlide Deirmenciler, Osmanl mparatorluunda Ermenilere Ynelik Muamele, 1915-1916, stanbul 2005). Ayrca Sava ve Propaganda Brosunun her yl kard Survey of International Affairsin editrln yapt (19251946). 1919 ve 1946 Paris Bar konferanslarnda ngiliz delegasyonunda grev ald. 1943-1946 yllarnda ngiliz Dileri Bakanl Aratrma Blmnde aratrma mdrl yapt. Manchester Guardian gazetesinin muhabiri sfatyla 1921de Anadoluya gidip Trk-Yunan savan izledi. Burada geirdii dokuz aylk srete daha nce Yunanistana duyduu sempati zamanla yerini Yunan hkmetine kar sert eletirilere brakt. Gazetede Yunan ordularnn tutumunu knayan yazlar yaymlayarak ngiliz kamuoyuna igalci Yunan ordusunun Anadoluda halka uygulad vaheti anlatt. ngiltere dn, Yunanistann yenilgiye uramasnn hemen ncesinde yaymlanan The Western Question in Greece and Turkey. A Study in the Contact of Civilisations adl kitabn (London 1922; trc. Kadri Mustafa Oral, Trkiyede ve Yunanistanda Bat Meselesi. Medeniyetlerin Temas Noktasnda Bir alma, stanbul 2007) hazrlamaya koyuldu. Yunanistana kar taknd eletirel tavr, Korais Krssn madd bakmdan destekleyen Yunan hkmetinin ve krsnn dier balarnn tepkisini ekince 1924te bu krsdeki grevinden ayrlmak zorunda kald. Oxford, Cambridge, Birmingham, Birmingham (Alabama), Princeton, New Jersey, Columbia ve New York niversitelerinden fahr doktora unvan ald, Fransa Enstits yeliine seildi. 1937de British Academyde retim yesi olarak bulundu. 22 Ekim 1975te ld. Toynbeenin uzun akademik hayatnn seyrinde iki dnya sava belirleyici rol oynamtr. I. Dnya

Sava srasnda medeniyet kavramnn, II. Dnya Sava srasnda din inanlarn nemini kefetmi ve bu iki tema ekseninde birok eser vermitir. 1914 sonras dnemde Bat medeniyetinin tehdit altnda bulunduu tesbitini yapan Toynbee kendine niin baz medeniyetler geliirken dierlerinin kt sorusunu sorar. Onun zihninde bu soru 1920de, Alman filozofu Oswald Spenglerin Der Untergang des Abendlandes adl eserini (Mnih 1920-1922) okumasyla belirir. Kltrlerin de drt mevsimi bulunduunu syleyen Spenglerden etkilenen Toynbee, XIX. yzyla damgasn vuran ilerlemeci tarih anlayna kar dngsel tarih anlayn savunur. Fakat medeniyetlerin kaderlerinin yklmak olduu eklindeki determinist anlayna kar karak Spenglerin medeniyetler insanlar veya yaayan baka organizmalar gibi ocukluk, genlik, olgunluk ve yallk srelerinden geer eklinde ifade ettii organizmac yaklamn reddeder. Toynbee, II. Dnya Savandan sonra din bak asyla tarihin ilh bir gereklik tarafndan biimlendirildii tezini savunur. Ona gre tarih Tanrnn kendisini itenlikle izleyenlere aan hareket halindeki grnmdr. Netice itibariyle Toynbeenin tarih gr Anglikan dindarl ile Spenglerin sisteminin sentezinden meydana gelmektedir. Yeryznde bugne kadar ortaya kan otuzun zerinde medeniyet sayan Toynbeenin gelitirdii medeniyet teorisine gre bir medeniyet meydan okuma ve karlk verme mekanizmas sayesinde doar ve geliir. Toplumlarn mruz kald meydan okuma coraf, iklimsel, asker veya politik olabilir. Bir meydan okumann eyleme yol aabilmesi iin ne ok sert ne de ok zayf olmas gerekir. Etkili bir meydan okuma insan yaratcla tevik eder, fakat mevcut uyumu da bozar. Dolaysyla bata ktlk eklinde grlebilir. Bir toplum meydan okumalarla karlanca yaratc aznl ile bunlara baarl cevaplar vererek kendi ihtiyalarn giderir. Her zaman hareket halinde bulunan toplum bylece medeniyet aamasna ular. Toynbee medeniyet diye adlandrlan gelimenin teknolojide, bilimde ve gcn kiisel olmayan biimde kullanlndaki gelimeyle meydana geldiini, drstlkle ve ahlk gelimeyle ilikisi bulunmadn ileri srer. Ayrca ona gre bir medeniyetin bymesinde toplumun coraf genilemesi kesin bir l deildir. Medeniyetin bymesi yalnzca teknolojik ilerlemeden ve toplumun fizik evre zerinde gitgide artan egemenliinden de ileri gelmemektedir. nk teknik ilerledii halde duraklam toplumlar bulunmaktadr. Medeniyet, iinde btn insanln herkesi kapsayan tek bir ailenin yeleri gibi tam bir uyum halinde yaayabilecei bir toplum durumu tekil etme abasdr. Bu srete dinin hayat bir nemi vardr. Bir medeniyetin varln srdrebilmesi dinle ilikisinin zayflamamasna baldr. Toynbee insanlarn din diye inandklar eylerin hayal deil gerek olduu kansndadr. Onun ifadesiyle yksek/evrensel dinlerin ortaya k insanlk tarihinde yle nemli hadiselerdir ki medeniyetlerin k ya da ykseliiyle doduklar sylenemez. Evrensel dinler, len medeniyetler zerine konan asalaklar deildir ve yeni uygarlklara beik de olmamtr. Yksek dinlerin ou, kendilerine beik olan uygarlklarn snrlayc kalplarndan kurtulma baarsn gstermitir. Civilization on Trial adl eserinde Toynbee, Bat medeniyetinin Greko-Romen medeniyetin temsilcisi sayldn ifade etse de Bat medeniyetini sadece Helen medeniyetinin bir sonucu diye grmenin yanlln vurgular. Zira Bat medeniyetinin Hristiyanlk araclyla Helen medeniyeti kadar Suriye medeniyetiyle de ilikisi vardr. Bu sebeple Hristiyanlk gnmz Bat medeniyetiyle Helen medeniyeti arasnda bir kprdr. Bat medeniyeti tarihinde biri d, dieri i kaynakl iki byk deiim yaanmtr. Devrim niteliindeki bu deiimlerden birincisi Batnn Hristiyanl kabul

etmesiyle ortaya km ve kltrel bir kesintiye yol amtr. Hristiyanln yerini yeni dine brakmasyla meydana gelen ikinci deiimde ise d etkinin bir rol yoktur. Toynbeeye gre Hristiyanln yerini alan Bat kaynakl bu inanlar bilim, milliyetilik ve komnizmdir. Dnyada Batl kurumlarn, dncelerin ve ideallerin yaylmas, Batl olmayan halklarn kendi din ve felsef geleneklerine (Rusyada Hristiyanln Dou Ortodoks mezhebi, inde Konfyslk, Trkiyede slmiyet gibi) ballklarnn azalmasna yol amtr. Toynbee insanlk tarihine iki farkl gzle bakar. Ald klasik eitim ve hazrlanmas yllar sren A Study of History adl eseri gemie olan derin ilgisinin gstergesidir. Royal Institute of International Affairsde alt yllarda uluslararas ilikiler hakknda yazd raporlar ise yaad zamanla kurduu sk ba ortaya koyar. Gemile ve bugnle olan ilikisini Toynbee yle ifade eder: Bir ayam her zaman bugnde, bir ayam gemite olmutur. Onun bir ayan yaad zamanda bulundurmaya zen gstermesi Bat medeniyetinin kar karya bulunduu tehlikeler konusundaki hassasiyetini gsterir. Toynbeeye gre intihara eilimli Bat medeniyetini tehdit eden balca unsurlar nkleer sava, teknoloji, uzay keifleri, ar tketim, hrs, ar nfus art, evre kirlilii, kaos, ahlk knt ve benmerkezciliktir (egosantrizm). Medeniyetlerin doularndan klerine kadar geen sreler birbirine benzemektedir. 1. Gelime a. Bu evrede medeniyetler fizik evreleri zerinde hkimiyet kurar. 2. Kargaa zaman. Bu evrede bozulma sel, ktlk, istil neticesinde deil toplumlarn kendi kendilerini yok eden eylemleri sonucu gereklemektedir. 3. Evrensel devlet sreci. Bu aamada ykselme nihayete erer, kargaaya son vermek iin byk bir aba gsterilir. Muhafazakr bir nitelik arzeden bu evrede medeniyet donmu haldedir. 4. Hkmdarsz -ara/fetret-dnem neticesinde gelen paralanma ve yok olma. Eserleri. Medeniyet tarihinden felsefeye, din ve ahlktan seyahat kitaplarna kadar ok geni bir alanda eser veren Toynbeenin almalarn u balklar altnda gruplandrmak mmkndr: I. Dnya Sava srasnda ngiliz istihbarat iin yapt almalar, A Study of History, Greko-Romen aratrmalar, The Royal Institute of International Affairs bnyesinde gerekletirdii yaynlar, din meselesi ekseninde kaleme ald eserler, gezi kitaplar, otobiyografik ve biyografik eserler, yaad dnemin gncel siyasal tartmalaryla ilgili yaynlar. 1. A Study of History. Eserin ilk hazrlklarn I. Dnya Sava yllarnda yapm, 1921de yazmaya balam ve 1934-1961 yllar arasnda on iki cilt halinde yaymlamtr (I-III, London 1934; IV-VI, London 1939; VII-X, London 1954; XI, London 1956; XII, London 1961). Birok dile evrilen ve zellikle Amerikada byk yank uyandran bu almann ilk alt cildi D. C. Somervell tarafndan zetlenerek tek cilt halinde neredilmitir (London 1946). Toynbee de eserini Jane Caplan ile gzden geirip ksaltarak bir cilt halinde yeniden yaymlam (London 1972), bu eser Tarih Bilinci balyla Trkeye evrilmitir (trc. Murat Belge, stanbul 1975). Kitabn iki cilt halinde baslm bir evirisi daha vardr (stanbul 1978). 2. The World and the West (London 1953). Kendine gemi-bugn-gelecek arasnda ahlk-tarihi bir rol bien ve dncelerini 1952de ngiliz radyosunda yapt konumalarda geni kitlelere ulatran Toynbee gemiteki saldrganlklarn en byk sorumlusu olarak Bat medeniyetini gsterir. Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri Birliinin, Batdan dn ald sapkn bir inan olan komnizmi Batl liberal deerlere kar bir silh eklinde kullanmasnn Bat medeniyeti iin byk bir tehlike yarattn ileri srer. Eser bu radyo konumalarndan meydana gelmitir (trc. Abdullah Zerrar, Dnya, Bat ve slam, stanbul 2002). 3. America and the World Revolution (New York 1962). Mellif bu almasnda Amerika Birleik Devletlerinin

birden zenginleen sonradan grme bir lke olduunu ifade eder. Ona gre Amerika artk dnya devriminin ilham kayna ve ncs deil evrensel kar-devrim hareketinin lideridir ve kendi karlarnn savunuculuunu yapmaktadr. Amerika eskiden Romann temsil ettii eyi temsil etmekte, bolluun cezasn ekmekte ve giderek dnyann geri kalan ksmndan kopmaktadr. Toynbeenin dier balca eserleri unlardr: Turkey (Kenneth P. Kirkwood ile, Londra, Benn 1926; Trkiye. Bir Devletin Yeniden Douu, trc. Kasm Yargc, stanbul 1971; Kasm Yargc-M. Ali Yalman, Trkiye ve Avrupa, stanbul 2002; Hlya Karaca, Trkiye. mparatorluktan Cumhuriyete Gei Serveni, stanbul 2003). Survey of International Affairs, Royal Institute of International Affairs, yllk, 1925-1946; Civilization on Trial (London 1948; trc. Ufuk Uyan, Medeniyet Yarglanyor, stanbul 1980; Kasm Yargc-M. Ali Yalman, Uygarlk Yarglanyor, stanbul 2004); Greek Historical Thought from Homer to the Age of Heraclius (London-Toronto 1950); An Historians Approach to the Religion (London 1956; Franszcadan trc. brahim Canan, Tarihi Asndan Din, stanbul 1978); Christianity Among the Religions of the World (NewYork 1957; trc. Mehmet Aydn, Hristiyanlk ve Dnya Dinleri, Konya 2000); Hellenism: The History of a Civilization (New York 1959); Change and Habit. The Challenge of our Time (London 1966); Acquaintances (London 1967; trc. Deniz ktem, Hatralar: Tandklarm, stanbul 2005); Some Problems of Greek History (London-New York-Oxford 1969); Experiences (Oxford 1969).

BBLYOGRAFYA

P. Geyl, Debates with Historians, London 1955, s. 91-178; A. Hourani, A Vision of History: Near Eastern and Other Essays, Beirut 1961, s. 1-34; K. Winetrout, Toynbee, Arnold, Thinkers of the 20th Century (ed. E. Devine v.dr.), New Delhi 1987, s. 574-576; Toynbee, Arnold Joseph, The Blackwell Dictionary of Historians (ed. J. Cannon), Oxford 1988, s. 416-417; Kemalettin Parlak, Arnold J. Toynbee ve Bat Medeniyeti Karsnda Osmanl mparatorluu (yksek lisans tezi, 1993), Sosyal Bilimler Enstits; Trkkaya Atav, History and Prof. Toynbee. A Critique of Western Interpretation, Milletleraras Mnasebetler Trk Yll, IX, Ankara 1968, s. 40-63; R. Clogg, Politics and the Academy: Arnold Toynbee and the Koraes Chair, MES, XXI/4 (1985), s. vix, 1117; Kubilay Aysevener, Arnold J. Toynbeenin Tarih Gr, Felsefe Dnyas, sy. 6, Ankara 1992, s. 55-66; Toynbeenin Gznde Trkler (trc. Azmi zcan), zlenim, sy. 11, stanbul 1993, s. 60-64. Enes Kabakc

TOYRN
(. 1897) Osmanl limi, air ve edip. 1850de babasnn grev sebebiyle bulunduu Kahirede dodu. Ad Hasan Hsn, babasnn ad Hseyin rif, dedesinin Hasan Shrbdr. Osmanl Melliflerinde Toyrn Shrbzde Hocaolu eklinde geer (II, 151). Toyrn nisbesi, Makedonyann gneydousundaki Toyran (Doyran) gl sahilinde Yunanistan snrna yakn bir yerde bulunan Toyran kasabasndan gelir. Ailesinin Trk asll olduu ve atalarnn Makedonyada uzun sre kumandanlk yapan Byk Ali Paaya dayand kaydedilir (M. Abdlgan Hasan, s. 83). Muhtemelen Kahirede renim grmtr. Kaleme ald eserler zellikle Arap edebiyatna ilgi duyup kendini yetitirdiini kantlamaktadr (Osmanl Mellifleri, II, 151). Tahsilini tamamladktan sonra baz Afrika, Asya ve Rumeli lkelerini ziyaret etti. Bir ksm kaynaklarda Toyranda yaayan amcasnn olu Ali Bey Atullah ile yazt zikredilmektedir (M. Abdlgan Hasan, s. 94). Otuz yana geldiinde zellikle iir ve edebiyat alannda ad duyulmaya balad. Msrdaki memuriyetlerinin yan sra baz gazetelerde yazlar yazd. stanbuldaki Cemiyyet-i Rusmiyye yeliine tayin edildi (Osmanl Mellifleri, II, 151). 1880de stanbula yerleen Toyrn 1884te el-nsn adl Arapa bir dergi yaymlad; ksa bir zaman sonra dergi gnlk gazeteye dnt. Yine stanbulda rtik ve Zaman gibi Trke, el-tidl ve es-Selm gibi Arapa gazetelerin karlmasnda nclk etti. Uzun sre stanbuldaki gazetelerde yazlar neredildi. Daha sonra Kahireye gidip yerleti. en-Nl gazetesi, e-ems, ez-Zira, el-Marif gibi dergilerin kuruluunda nayak oldu ve eitli yazlar yaymlad. Hayatnn son yllarnda tekrar stanbula dnen Toyrn vefatnda eyh Hasb Efendi Dergh hazresinde defnedildi. Toyrn iire, edeb nesre ve gazetecilie nem vermi, bilhassa Arap dnyasnda Osmanl aleyhtarlna ynelik yazlara reddiyeler kaleme almtr. Kulland edeb dil ve samimi slp onun Osmanl Devletine olan ballnn iaretidir. Toyrn, bir taraftan Bat dnyasn anlamaya alrken dier taraftan slm medeniyetinin stnln dile getirmi, dnemindeki ayrlk milliyeti akmlara kar din faktrn ne kararak Osmanl hkimiyeti altnda birlik arsnda bulunmutur. Eserleri. Toyrnnin yazd eserlerin ou kk risleler halindedir. Altm civarnda Arapa ve on civarnda Trke eseri yaymlanmtr. Bu eserler arasnda unlar zikredilebilir: 1. emertlayt (Kahire 1300). Arapa iirlerini ieren divandr. Abdlgan el-Arsnin yapt semeler elMutr min emertil-ayt adyla neredilmitir (Kahire 1325). 2. Hlsa-i Medeniyyet-i slmiyye (stanbul 1304). slm medeniyetinin Bat medeniyeti karsnda stnlne deinilen krk sekiz sayfalk Trke bir risledir. 3. en-Nerz-zhr f resilin-nerid-dehr (stanbul 1306). Baz konulara ynelik felsef ve siyas yorumlardan ibarettir. 4. el-Mebdil-seyniyye f ulilikmetid-dniyye (Kahire 1309). Eserde usld-dn kitaplarndan iktibas edilmi elli kaide zikredilip yorumlar yaplmtr. 5. el-au rul-fale (Kahire, ts.). Risle halindeki eser felsefeyle ilgilidir. 6. Male f icmlil-kelm al meseletil-ilfe beyne ehlil-slm (Kahire 1309). 7. al-irt (Kahire 1310). Arapa harflerdeki nokta vb. iaretlere dair bir risledir. 8. el-avll-fal (Kahire 1313). Ebl-Hd es-Sayyd hakknda kaleme alnan bir risledir. Toyrnnin bunlardan baka gazete ve dergilerde yaymlanp, bata Sleymaniye olmak zere eitli ktphanelerde kaytl olan eserleri bulunmaktadr (Osmanl Mellifleri, II, 151-152; Serks, II,

1253; Ysuf Esad Dgr, II, 563-564).

BBLYOGRAFYA

Osmanl Mellifleri, II, 151-152; Filib di Tarrz, Tru-fetil-Arabiyye, Beyrut 1913, II, 224; L. eyho, el-dbl-Arabiyye fil-arnit-tsi aer, Beyrut 1926, II, 102-103; Serks, Mucem, II, 1253; Hediyyetl-rifn, I, 303; Zirikl, el-Alm, II, 201; C. Zeydn, Tru dbilluatil-Arabiyye, Kahire, ts. (Drl-hill), IV, 251; M. Abdlgan Hasan, Alm mine-ar vel-arb, Beyrut, ts. (Drl-fikril-Arab), s. 82-94; Ysuf Esad Dgr, Medird-dirstiledebiyye, Beyrut 1983, II, 563-564; Kmsl-alm, IV, 3028; Atanasije Uroevic, Dojran, Enciklopedija Jugoslavije, Zagreb 1968, III, 35-36. Muhammed Arui

THMET
() Bir kimse hakknda zanna dayal olarak hkm verme, su isnadnda bulunma anlamnda fkh terimi. Szlkte bir eyi dnrken akl baka yere kaymak; kuruntu iine dmek anlamlarndaki vehm kknden treyen ve zan, phe; su, kabahat; zan altna sokma, sulama gibi mnalara gelen thmet (thme) fkhta bir zelliine, bakalaryla olan menfaat, akrabalk gibi ilikilerine veya eylemlerine bakarak bir kimse hakknda zanna dayal kanaat belirtme ve bu sebeplerden tr ona su isnat etme eklinde tanmlanabilir. Ayn kkten treyen ithm thmet altnda tutmak, sulamak, ittihm thmet altnda olmak anlamndadr. tham altnda olan kiiye mttehem denir. Thmetin ispata ihtiya duyulmayacak derecede ak olanna zhir thmet, byle olmayana zayf thmet, haksz olanna btl thmet denir. Kurn- Kermde thmet kelimesi gememekle birlikte birok yette insanlara haksz yere isnat ve iftirada bulunulmas kesin biimde yasaklanm, bir kimse hakknda kati bir delile veya bilgiye dayanmadan sadece tahmin ve ihtimallere gre hkm verilmesi knanmtr (Ynus 10/36; elHucurt 49/12; en-Necm 53/23, 28). Hadislerde de suizandan kanlmas istenmi ve hsnzanda bulunulmas tevik edilmitir (Mslim, Birr, 32; Eb Dvd, Edeb, 81). Hz. Peygamber, Allaha ve hiret gnne iman eden kiilerin sulama/sulanma ve knanmaya sebep olacak davranlar iinde olmamasn, bunlarn yapld yerlerde durmamasn tavsiye etmitir (Buhr, tikf,11; Mslim, Selm, 24). Hz. Ali de, nsanlarn yadrgayaca yerlerden uzak durun szyle mslmanlarn ho karlanmayacak, yanl anlamalara ve haksz ithamlara sebep olabilecek davranlardan kanmalar gerektiini vurgulamtr (Serahs, III, 58). te yandan Reslullah, yarglama hukukuyla ilgili hadislerinde tek tarafl iddialara binaen hkm verilmesinin hak ihlllerine yol aacan belirtmi (Nes, dbl-ut, 36) ve phe durumunda had cezalarnn drlmesini istemitir (bn Mce, udd, 5). Mecellede, ek ile yakn zil olmaz (md. 4) biiminde ifade edilen kll kaide, thmet durumlarnn deerlendirilmesi srasnda fakihlerin ncelikle yararland bir ilke olmutur. bdt, mumelt ve ukbt alanlarnda szlk anlamyla ska kullanlan thmet kavramnn fkh literatrnde kuatc bir tanmna rastlanmamtr (Bender b. Fehd, s. 22). Davalar thmet davalar ve bu nitelikte olmayanlar eklinde ikiye ayran bn Teymiyye ve bn Kayyim el-Cevziyye thmet davasn bir kimsenin adam ldrme, yol kesme, hrszlk gibi genelde ispat edilmesi g olan ve ispat edildiinde cezalandrmay gerektiren haram bir fiili ilediini iddia etme eklinde sadece ceza hukukundaki kullanm dikkate alarak tanmlamtr (e-uruul-kmiyye, s. 93-94). Thmet Osmanl hukuk literatrnde birine isnat olunan su, kabahat; sulama/su isnad anlamlarnda kullanlmtr. te yandan zzeddin b. Abdsselm ve ehbeddin el-Karf gibi fakihler, thmetin terim anlamyla ilgili bir tanm vermeden kad ve ahitler hakknda ileri srlebilecek thmetleri kuvvetli ve zayf ksmlarna ayrp bunlar rneklerle aklamtr (avidl-akm, II, 29-30; elFur, IV, 43, 70). Thmet kavramn baz ada slm hukukularnn su isnad eklinde dar anlamyla ele alp bu erevede sank haklar (hukkul-mttehem) konusunu inceledikleri

grlmektedir. badetler alannda thmet, baz eylemlerine bakarak bir kimse hakknda olumsuz bir hkme varmay belirtmek zere kullanlmtr. Hasta veya yolcu olduundan ramazan aynda oru tutmama ruhsatn kullanan bir mslmann bu durumu bilmeyenlerin yahut yanl anlayacak kimselerin huzurunda aktan yiyip imesi thmet kelimesinin bu alandaki kullanmna rnek gsterilebilir (Bilmen, Byk slm lmihali, s. 284; namaz konusunda bir rnek iin bk. Mehmed Zihni Efendi, II, 488). Bu tr rneklerde mslmanlarn bakalarnn yanl anlamalarna, suizanda bulunup yadrgamalarna veya knamalarna sebep olacak hal ve davranlardan kanmalar gerektiine dikkat ekilmek istenmitir. Mumelt alannda thmet kelimesi, herhangi bir tasarrufu hukuken aranan art ve niteliklerine uygun biimde yapan bir kiinin bunu birilerinden mal karma vb. amalarla yaptn iddia etme anlamnda kullanlr. Mesel borca batm bir kiinin veya lm halindeki bir hastann bor ikrarnda bulunmas yahut karsn boamas durumunda bu iddia gndeme gelir. Zira fkh limleri, hkim tarafndan bor veya ifls sebebiyle hacr altna alnm (kstl) bir kiinin, alacakllarndan veya miraslarndan mal karma maksadyla yapt anlalan bor ikrarlarnn ve pheli tasarruflarnn geersiz olduunu ifade etmitir. Hatta Mlikler ile Hanbellerden bn Teymiyye ve bn Kayyime gre mflis borlunun hkim tarafndan iflsna karar verilmeden nce yapt bu tr tasarruflar btldr (bn Kayyim el-Cevziyye, lml-muvan, IV, 8-9). Fakihlerin byk ounluu, lmcl bir hastala yakalanan kimsenin karsn mirastan mahrum etme dncesiyle boam olacan ileri srerek byle bir boamann geersiz olduu grndedir (Serahs, VI, 154-156). Yarglama hukukunda thmet kelimesi, daha ziyade hkimin davada tarafsz kalamayacann kesin olduu durumlar veya tarafszlndan pheye dlebilecek hal ve davranlar iinde bulunmasn, ahidin de davada doru ahitlik yapamayacann ortaya kt yahut doruluunda phe edilmesine yol aan durumlar belirtmek zere kullanlr. Mahkemede ktip, mbir, ksm, mzekk, tercman gibi sfatlarla yarglama faaliyetine katlan kimselerin thmete yol aacak durum ve davranlardan kanmas gerekli grlmekle birlikte mahkeme heyetinin ba olan kadnn konumu bu adan merkez bir nem tar. Bu sebeple fkh kitaplarnda hkimin taraflara eit ve dil davranmakla ykml olduu sk sk vurguland gibi gnlk yaaynda ve grevi banda igal ettii makamn yceliiyle badamayan ve mnev nfuzunu kaybetmesine sebebiyet verecek hal ve davranlardan, zellikle taraflarn hediyesini kabul etme, davetlerine katlma, taraflardan birine nasihat etme, yol gsterme, grn beyan etme, taraflardan biriyle tek bana grme, yarglama srasnda taraflardan birine el, gz, bala iaret etme yahut gizli sz syleme gibi thmet ve suizanna sebep olabilecek hal ve hareketlerden kanmas gerektii ifade edilmitir (Mverd, s. 58; Bilmen, Kamus2, VIII, 220-221; Mecelle, md. 1796-1799, 1808). lgili literatrde durumalarn alen ekilde halka ak yerlerde yaplmas ve hkimin yarglama esnasnda gvenilir kiileri yannda ahit olarak bulundurmas zerinde srarla durulduu grlr. Baz fakihler de hkimin srf ahs bilgisine dayanarak hkm vermesinin thmete yol aabileceini belirtip kesin delillerden hareketle hkm vermesi gerektiini sylemitir (Vehbe ez-Zhayl, VI, 490-492). Bu tavsiye ve grler hkimin tarafszlktan uzaklatnn uluorta ileri srlmesine, bylece mnev nfuzunu kaybetmesine frsat verilmemesi amacn tamaktadr. Yine fkh eserlerinde hkimin davaya bakarken tarafsz olmas gerektii, taraflardan biriyle veya davann ieriiyle yakn ilgisi varsa duygularnn etkisinden tamamen kurtulamayp tarafszln

yitirebilecei vurgulanm, tarafsz kalamayacann kesinletii veya bu hususta ciddi phelerin bulunduu hallerde davaya bakamayaca kabul edilmitir. Fkh limlerinin byk ounluu, hkimin zellikle kendisinin ve lehine ahitlik yapamayaca kimselerin lehine hkmedemeyeceini, aksi takdirde bu hkmnn thmet sebebiyle geerli saylmayp bozulacan sylemitir (ehbeddin el-Karf, IV, 43; Abdlkerm Zeydn, s. 271-272; Vehbe ez-Zhayl, VI, 496). Haneflere gre hkim thmet sebebiyle kendisi, st soyundan ve alt soyundan biri, ei, vekili, zel iisi, -dava konusu malda ortakl varsa-orta ve madd yardmyla geinen kiinin davasna bakamaz, onlar lehine hkmedemez (Mecelle, md. 1808); fakat lehine tanklk edebilecei yaknlarnn davalarna bakp lehlerine hkmedebilir. Bu mezhepteki bir gre gre hkim kendisiyle aralarnda dmanlk bulunan kimselerin davalarna bakp onlar aleyhine de hkmedemez; dier bir gre gre ise dil olan bir hkimin byle bir hkm nfiz olur (bn bidn, V, 357; Bilmen, Kamus2, VIII, 224). Thmet kavram muhakeme hukukunda byk nem tayan ahitlik konusuyla da yakndan ilgilidir. Fakihler, hakknda thmet bulunan kiinin ahitliinin delil olarak kabul edilmeyecei hususunda gr birlii iindedir (Abdlkerm Zeydn, s. 181; Vehbe ez-Zhayl, VI, 568, 780). Ancak baz limler konuyu ele alrken thmetin derecelerini ayrt etmilerdir. Mesel Mlik fakihlerinden Karf thmet kuvvetli ise ahitliin reddinde dikkate alnaca, zayf ise alnmayaca hususunda icm bulunduunu, kuvvetli veya zayf diye nitelenmesi ihtilfa aksa dikkate alnp alnmayaca hakknda farkl grler ileri srldn kaydeder (el-Fur, IV, 70-71). Haneflere gre ahitliin kabul edilebilmesi iin ahidin dil olmas, kendi davasnda ahitlik etmemesi, aleyhine ahitlik yapt kii ile aralarnda bir dmanln ve lehine ahitlik ettii kii ile aralarnda bir menfaat ilikisinin bulunmamas gerekir. Mesel usul ve frun, kar ile kocann birbirleri lehine ahitlii kabul edilmez, dier yaknlarn birbiri lehine ahitlii kabul edilir. Yine bir kimsenin geimini salad insanlar veya zel iisi konumundakiler lehine, ortaklarn irket malyla ilgili olarak birbirleri lehine, kefilin kefalet konusu meblan asil tarafndan dendiine dair ahitlii geerli saylmaz; birbirinin mallarnda harcama yapacak kadar samimi olmayan dostlarn birbiri lehine ehdeti ise kabul edilir (Mecelle, md. 1701-1702; Bilmen, Kamus2, VIII, 129-130). Mlikler, ahitle lehine ahitlik yapt kii arasnda kan bann ve evlilikten doan bir yaknln bulunmamas gerektiini, usul ve frun birbiri lehine ahitlii makbul saylmad gibi bir kimsenin vey annesi, vey babas, vey olu, kaynpederi, kaynvlidesi gibi kimselerin lehine ehdetinin de kabul edilemeyeceini sylemilerdir. filere gre kar koca birbiri lehine ahitlik yapabilir. Zhir fakihi bn Hazm, Ey iman edenler! Adaleti titizlikle ayakta tutun. Kendiniz, anne babanz ve akrabanz aleyhine de olsa Allah iin ahitlik eden kimselerden olun yetini (en-Nis 4/135) ve konuya ilikin hadisleri delil gstererek bir hakkn ortaya kmas iin dilne bir ekilde ahitlik yapmann -bu ahitlik bir yaknn lehine veya bir dmannn aleyhine bile olsa-din bir vecbe olduunu, dolaysyla akrabalk, dostluk, iilik, ortaklk, kefalet, vasiyet gibi ilikilerin ahitliin kabulne engel tekil etmediini ileri srmtr (el-Muall, VIII, 505-510). Ceza muhakemesinde thmet yarg nnde zan ve pheye dayal olarak birisine su isnadnda bulunmay ifade eder. Byle bir isnat halinde sulayan mdde (davac) ve sulanan mdde aleyh (daval) konumunda kabul edilir. Ayrca hakknda ithamda bulunulan kii iin mttehem, maznun (sank) tabirleri de kullanlr. slm hukukular, su isnadnn yarg makamlar tarafndan dinlenip hkme balanabilmesi iin isnat edilen u, ithamda bulunan ve itham edilen kiilerle ilgili

baz artlarn varln gerekli grrler. ikyet/dava konusu uun belli ve bilinir olmas ve ispat edildiinde ilgiliye belli bir ceza verilecek mahiyette bulunmasnn yan sra arap ime, sarholuk, zina gibi haddi gerektiren sularda ilendii iddia edilen suun zerinden belli bir srenin gememi olmas gerekir. Zira zerinden belli bir sre geen bu tr sularn resm makamlara intikal ettirilmesinde ge kalnmas suun ispatn zorlatraca gibi byle bir su isnadnn husumetten kaynakland phesi de gndeme gelir. thamda bulunan kiinin temyiz kudretine sahip, ad ve adresinin belli ve bilinir olmas, srf kul haklar konusunda su isnadnn hak sahibi olarak veya vekil, nib gibi temsilcisi sfatyla yaplmas, hatta baz fakihlere gre ergenlik ana ulam olmas arttr. Zira yarg makamlar davacs bilinen davalar ileme koyabilir, srf kul haklarnn ihlline ilikin ceza davalarn da hak sahibinin veya temsilcisinin talep ve takibine bal olarak dinleyebilir. Allah hakknn galip geldii ceza davalar toplumun ortak dzen ve yararnn ihllini nlemeye ynelik kamu davas mahiyetinde olduu iin bu tr davalarda sadece ihllden zarar gren kimselerin deil bata yneticiler o toplumda yaayan herkesin sz hakk bulunduu kabul edilir. Bu yetki, bir toplumda iyilii hkim klp ktl nleme ynndeki ortak grev ve sorumluluun bir parasn tekil eder. Bu tr kamu davalarna bu iin srf Allah rzas/kamu yarar iin yapldn belirtmek amacyla hisbe davas, hisbe ahitlii ad da verilir. Hakknda su isnat edilen kiinin zellikle o suu ileyebilecek gte ve durumda olmas, ad ve adresinin bilinmesi artlar da aranr. bn Ferhn ve bn Kayyim el-Cevziyye gibi fkh limleri, haklarnda thmet sz konusu olan kiileri ksma ayrarak yarg makamlarnca bunlarla ilgili hangi kurallarn uygulanmas gerektiini yle aklamlardr: a) Beret-i zimmet (aksi ispat edilinceye kadar kiinin susuz ve borsuz kabul edilmesi) asldr ilkesi gereince gemi thmeti bulunmayan, toplumda itibar sahibi olan kiileri ypratmak amacyla yaplan yersiz ve tutarsz ithamlara itibar edilmez, onlara kar herhangi bir ilem yaplmaz. b) nceden suu sabit olup ceza alm kimselere kar yaplan ithamlar dikkate alnarak ceza kovuturma balatlr. Soruturma sresince bu kiiler hakknda -gzetim altnda tutma gibi-baz idar ve ihtiyat tedbirler alnabilir. Nitekim bir ksm kaynaklarda Hz. Peygamberin kendilerine su isnat edilen kiileri ksa sreli olarak ihtiyaten hapsettii nakledilmektedir (Eb Dvd, Aye, 29). c) Hakknda su isnadnda bulunulan, ancak su ileme asndan gemi durumu hakknda bilgi edinilemeyen kiiler de soruturma sresince ihtiyat tedbir mahiyetinde hapsedilebilir; bunlar, tutuksuz yarglanmak zere isnat edilen suun mahiyetine gre kefaletle veya kefaletsiz serbest braklabilir. Thmet sebebiyle uygulanabilecek zami hapis sresi tartmaldr. Konuyla ilgili hadislerde belirtildii zere tek tarafl iddia ve beyanlara dayanlarak hkm verilemez (Buhr, Tefsr, 3/2; Mslim, Aye, 1; bn Mce, Akm, 7). Bir kimseye isnat edilen suun kesin delillerle ispat edilmesi gerekir (Tirmiz, Akm, 12). krar, ahitlik ve karne-i ktia bu deliller arasndadr. Ceza hukukunda yemin deliline istisna olarak bavurulur. Mlikler bu tr yemine thmet yemini adn verirler. Mesel vekil, mudrib, ved gibi emin kabul edilen kimselerin ellerinde emaneten bulunan mallarn zayi olmasnda bunlarn kast ve kusurlarnn bulunduundan phe edilmesi halinde bunlara bir kast ve kusurlarnn olmadna dair yemin verdirilir. spat yk iddia sahibine aittir. Fakihlerin ounluuna gre mtteheme suunu itiraf etmesi iin bask ve ikence yaplamaz. slm hukukunda phenin bulunmas halinde bundan sann yararlanmas esastr. Hz. Peygamberin, pheli durumlarda had cezalarn kaldrn (bn Mce, udd, 5; evkn, VII, 117-118); Elinizden

geldii kadar mslmanlardan had cezalarn drn; onun iin bir k yolu varsa brakn gitsin. Zira devlet bakannn afta hata etmesi cezada hata etmesinden hayrldr (Msned, V, 160; Tirmiz, udd, 2) hadisleri hkmnce kesin olarak ispat edilemeyen had ve cinayet sularna sadece zan, tahmin ve itham zerine had ve ksas cezas uygulanamaz. Ancak phe ile had ve ksas cezasnn dmesi halinde sank beret edebilecei gibi tazir nevinden bir cezaya da mahkm edilebilir.

BBLYOGRAFYA

Lisnl-Arab, vhm, nn, ryb md.leri; Tcl-ars, vhm, nn, ryb md.leri; Kms Tercmesi, vhm, nn, kk md.leri; M. F. Abdlbk, el-Mucem, nn, hd, km, adl md.leri; Wensinck, el-Mucem, vhm, bh md.leri; Msned, V, 160; Mverd, el-Akmssulniyye, Kahire 1909, s. 55, 58, 70-71, 192-195; bn Hazm, el-Muall, VIII, 505-510; Serahs, elMebs, III, 58; VI, 154-156; XVI, 64-78, 121-137; bn Rd, Bidyetl-mctehid, II, 534-536, 544545; Ksn, Bedi, VII, 9-14, 46; bn Kudme, el-Mun (Herrs), IX, 54-56, 81-83, 190-198; zzeddin bn Abdsselm, avidl-akm, Beyrut, ts. (Drl-marife), I-II, tr.yer.; ehbeddin el-Karf, el-Fur, Beyrut, ts. (Drl-marife), IV, 43-44, 70-71, 172; Takyyddin bn Teymiyye, el-Fetval-kbr, Beyrut 1408/1987, tr.yer.; Osman b. Ali ez-Zeyla, Tebynl-ai, Bulak 1314, IV, 178, 219-221; bn Kayyim el-Cevziyye, e-uruul-kmiyye, Kahire 1317, s. 93-94, 100105; a.mlf., lml-muvan (nr. Th Abdrraf Sad), Beyrut 1973, IV, 8-9; Burhneddin bn Ferhn, Tebratl-kkm (nr. Th Abdrraf Sad), Kahire 1406/1986, I, 92, 257-270; II, 156-162; Aleddin et-Trablus, Munl-kkm, Kahire 1310, s. 39, 217-218; bnl-Hmm, Fetul-adr (Bulak), V, 465-470; VI, 26-33; irbn, Munil-mutc, IV, 385, 391-393, 398-400, 433-437; Muhammed b. Abdullah el-Hara, eru Mutaar all, Beyrut, ts. (Dru Sdr), VII, 162-164, 179-180; evkn, Neyll-evr, VII, 117-118; bn bidn, Reddl-mutr (Kahire), V, 357, 478-479; Mehmed Zihni Efendi, Nimet-i slm, stanbul 1313, II, 488; Ali Haydar, Drerlhkkm, stanbul 1330, tr.yer.; Elmall, Hak Dini, VI, 4472; Bilmen, Kamus2, VIII, 46, 68, 129130, 135-136, 219-221, 224-225; a.mlf., Byk slm lmihali, stanbul 1986, s. 284; M. Refet Sad, el-Mttehem ve uuh fi-eratil-slmiyye: Tavl-mttehem, Zerk/rdn 1403/1983, s. 9-62; Abdlkerm Zeydn, Niml-a fi-eratil-slmiyye, Badad 1984, s. 181, 271-272; Vehbe ez-Zhayl, el-Fhl-slm ve edilleth, Dmak 1405/1985, VI, 490-492, 496, 568, 780; Th Cbir el-Alvn, uul-mttehem f meraletit-ta, el-Mttehem ve uuh fieratil-slmiyye, Riyad 1406/1986, I, 15-53; Bender b. Fehd es-Sveylim, el-Mttehem mumeleth ve uuh fil-fhil-slm, Riyad 1408/1987, s. 19-140; Fahrettin Atar, slm cr ve fls Hukuku, stanbul 1990, s. 249, 414; a.mlf., slm Adliye Tekilt, Ankara 1991, s. 120121; Tuhmet, Mv.F, XIV, 92-95. Fahrettin Atar

THMETr-RV
() Dinin kesin esaslarna aykr bir hadisin rivayetinde tek kalan veya insanlar arasnda yalan syledii tesbit edilen bir rviye pheyle yaklama anlamnda terim (bk. KZB).

TKL, mre
(. 1705) Osmanllara bal Orta Macar kral ve Erdel prensi. Bugnk Slovakyada Ksmrkta 25 Eyll 1657de dodu. Macar kaynaklarnda Ksmrk Kontu Imre Thkly (Ksmrki grf) olarak anlr. Dedesi at ve sr tccar iken hizmetleri karlnda 1598de kont unvan alan Nagyszombatl Sebestyn Thklydir. Babas Istvn Thkly, Erdel Prensi Gbor Bethlenin erkek kardei Istvn Bethlenin yeeniyle evlenmi, Ndor (Nib) Ferenc Wesselnyinin ncln yapt, Habsburg Devleti aleyhine oluturulan ve Macaristann Osmanl himayesine girmesini amalayan organizasyonda 1664ten itibaren yer alm, Aralk 1670te I. Ferenc Rkczi tarafndan Habsburglara kar Yukar Macaristanda balatlan ayaklanma srasnda Arva Kalesinde hayatn kaybetmitir. Arva kuatmasnda babasnn yannda bulunan mre Tkli kalenin dmesi zerine Erdele kat. 27 Kasm 1677de Erdel Prensi Mihly Apafinin izniyle Pl Wesselnyinin ynettii Habsburg kart ayaklanmaya katld. Erdel ordularyla beraber Macar Krall topraklarna girdi. Bu srada Yukar Macaristann zengin maden ehirlerini ele geirdi. Onun kendi bana yapt faaliyetler nceleri Osmanllar tarafndan olumlu karlanmad. Osmanl tarihisi Silhdar Fndkll Mehmed Aa, mre Tklinin 1672de Kuzey Macaristanda Osmanl Devletine bal yeni bir vasal devletin kurulmasna ynelik talepte bulunduunu belirtirse de bu doru deildir. Tkli, 1678 sonbaharndan itibaren Macaristandaki hareketini hem asker hem politik ynden Erdelden bamsz bir yapya kavuturmaya gayret etti. Haziran 1679da Mihly Apafi, Tkliyi Mihly Telekinin vekili olarak Kuruz (Kurucok, Macarcada si anlamna gelen kelime Osmanl kaynaklarnda Kurs olarak geer) askerlerinin bana geirdi; 8 Ocak 1680de Hajdszoboszlda generallie ykseltildi. 1680deki seferde kazanlan baar dolaysyla mparator I. Leopold ile yaplan atekes karlnda Habsburg hkmeti, Kuzeydou Macaristana bal nahiyenin Kuruz askerlerinin k geirmeleri iin mre Tkliye devredilmesini kabul etti. Ayn zamanda Macaristan kral unvann tayan mparator I. Leopold ve Nib Pl Esterhzi, davete icbet etmemeleri sebebiyle Kuruzlar olmadan meclisi 28 Nisan 1681de Sopronda toplad. Austosta Macar Krallna kar Osmanl, Erdel ve Kuruz birleik kuvvetleri harekete geti. Osmanl planna gre ele geirilen blgede imparatorun ynetimine son verilecek ve blge Mihly Apafi idaresi altnda sultann himayesine girecekti. Mihly Apafiye de stanbuldan ahidnme gnderildi. Fakat sefer baarszlkla sonulannca bunun sebebini Erdel prensine balayan Osmanllar ahidnmeyi geri ald. mre Tkli ise 1682 banda Osmanl baehrine Kuruz elilerini gnderdi, mays banda Budin beylerbeyi ile grt. Artk Tkli ynetiminde yeni bir Osmanl vasal Macar devleti fikri belirmeye balamt. Daha 1682 Nisanndan itibaren Egri beylerbeyinin Tkliden Orta Macaristann seilmi kral diye bahsetmesi Osmanl Devletinin politik amacn ortaya koyar. Budin Beylerbeyi brhim Paa 16 Eyllde Flek Kalesi nnde mre Tkliye prenslik almetlerini verdi; IV. Mehmedden de berat alnmt. Buna gre Orta Macar adyla yeni bir devlet kuruluyor, bunun bana Orta Macar hkimi unvanyla Tkli

getiriliyordu. Ayn zamanda ona Macar soylularna hitaben on drt maddelik bir ahidnme verilmiti. Burada Tklinin lmesi durumunda btn Katolikler mirasn dnda braklyor, vergi miktar 40.000 kara kuru olarak belirleniyor ve 1664 Vasvr Antlamasnn Macarlarla ilikili noktalar geerli kabul ediliyordu. II. Viyana Kuatmas srasnda birka Macar aristokratn dnda herkes Tkliyi ve bu erevede Osmanllar destekledi. mre Tkli, Vezir Merzifonlu Kara Mustafa Paa ile Eszkte (Osijek, bugnk Hrvatistan) bulutu; kendisine Leh Kral Jan Sobieskinin ordusunun Viyanaya yardma gitmesini nleme grevi verildi. Fakat bunu gerekletiremedi ve 26 Austos 1683te Moravyada yenilgiye urad. Kutsal ttifakn gcne gvenen Erdel Prensi Mihly Apafi, I. Leopold ile gizli antlama imzalad gibi mre Tkli aleyhinde hyanet davas at ve Erdeldeki topraklarna el konuldu. Osmanllar da onu savaa ve yenilgiye yol aanlar arasnda gryordu. 15 Ekim 1685te Serdar eytan brhim Paann emriyle Varat (Vrad) Beylerbeyi Ahmed Paa kendisine yardm iin gelen mre Tkliyi yakalatt. Osmanllar, onun Habsburg mparatorluuna teslim edilmesiyle daha kabul edilebilir bar artlarn ieren bir antlamann yaplabileceini dnyordu, ancak bu mmkn olmad. Esir alnd haberinin ulamasyla beraber mre Tklinin ei Ilona Zrnyinin savunduu Munkcs (Munkacevo, bugnk Ukrayna) Kalesinin dnda btn kale ve ehirler teslim oldu, Kuruzlarn ounluu Habsburg ordusunda Macaristann Osmanllardan geri alnmas iin savamaya balad. mre Tkli 2 Ocak 1686da Belgradda serbest brakldnda Orta Macar Krall artk ortadan kalkmt. Bundan sonra Osmanl ordusunun Macaristanda giritii baz asker harektlarda bulundu. Kendisine sadk kalan Kuruz askerleriyle birlikte 1689da Osmanllara kar Vidinde ayaklanan Bulgar isyann bastrd. 15 Nisan 1690da Erdel Prensi Mihly Apafinin lm zerine II. Sleyman, Tkliyi onun yerine tayin ettirdi (8-17 Haziran). Hemen ardndan 15.000 kiilik Osmanl, Eflak ve Kuruz askerleriyle 21 Austosta Erdelli Habsburg ordularna arkadan saldrarak Zernyest (Zrneti, bugnk Romanya) savanda onlar yenilgiye uratt. Ludwig von Badenin ordularnn yaklat haber alnnca ekimin sonlarna doru Eflaka ekildi. Haziran 1697de II. Mustafann Macaristana ynelik balatt yeni sefer srasnda Yukar Tisza topraklarnda Habsburglara kar isyan karmakla grevlendirildi. Fakat Hegyaljadaki Kuruz ayaklanmas kanl bir ekilde bastrld. Tkli, Elmas Mehmed Paann hayatn kaybettii 11 Eyll 1697 tarihli Zenta yenilgisinde Osmanl ordusunda yer ald. Zenta malbiyetinden sonra stanbula geldi, kendisine Halite Fener tarafnda bir konak tahsis edildi. Karlofa Antlamasnn ardndan zmite iekli ayra nakledildi (1701). 13 Eyll 1705te burada ld ve bir Ermeni mezarlna defnedildi. 1906da kemikleri vasiyeti gerei Ksmrkta anavatannn yeni Evangelik kilisesine gmld. lmnn 300. yl dnmnde ad zmitteki bir sokaa verildi.

BBLYOGRAFYA

BA, Nme-i Hmyun Defteri, nr. 5, s. 101-104, 347-352; Defterdar Sar Mehmed Paa, Zbde-i Vekayit (nr. Abdlkadir zcan), Ankara 1995, s. 124-126, 134-135, 141, 151, 381-384, 423, 720; Silhdar, Trih, I, 741-743; II, 525, 540, 549; G. Pray, Epistolae Procerum Regni Hungariae, Posonii

1806, III, 476-479; D. Angyal, Ksmrki Thkly Imre (1657-1705), Budapest 1888-89, I-II; Ahmed Refik [Altnay], Trk Hizmetinde Kral Tkli mre (1683-1705), stanbul 1932; L. Benczdi (Szerk.), A Thkly-felkels s kora, Budapest 1983; S. Papp, Ottoman Accounts of the Hungarian Movements against the Habsburgs at the Turn of the 17th and the 18th Centuries, Frontiers of Ottoman Studies (ed. C. Imber v.dr.), London 2005, II, 37-48; I. Seres, Thkly Imre s Trkorszg: Imre Thkly ve Trkiye, Budapest 2006, s. 278-289; J. Jnos Varga, Vlaszton: Thkly Imre s Magyarorszg 1682-1684-ben, Budapest 2007; Halil Edhem [Eldem], Kara Mustafa Paann opron ehri Ahlisine Beynnmesi, TOEM, III/15 (1328), s. 925-926; Z. Vesel-Prenosilov, Quelques chartes turques concernant la correspondance de la porte sublime avec Imre Thkly, Ar.O, XXIX (1961), s. 546-574; R. Vrkonyi gnes, Thkly politikja s Magyarorszg eslyei a hatalmi trendezds korban, Hadtrtnelmi Kzlemnyek, CXVIII/5, Budapest 2005, s. 363-399. Sandor Papp

TRE, Abdlkadir
(1873-1946) Trk msikisi nazariyats, hoca ve bestekr. Dou Trkistanda Kgarda dodu. Babas, Kgar Emri Muhammed Ykub Hann yeeni ilim ve siyaset adam Ykub Handr. Babasnn eli olarak stanbulda bulunduu srada dnyaya geldi. Be yalarnda iken annesiyle birlikte gittikleri stanbulda bir sre Cerrahpaa Camii sokanda oturduktan sonra tekrar Kgara dndler. Kgarn inliler tarafndan igal edilmesi zerine ailesi Kemirde Srinagara geti. Burada ald zel derslerle renimine balayan Abdlkadir bu lkenin iklim artlarna uyum salayamad iin drt yl sonra annesiyle birlikte stanbula dnerek eski evlerinde ikamete devam ettiler. Aksarayda ilk renimini tamamlamasnn ardndan Yusuf Paa Rdiyesi ve Dvud Paa ddsinden mezun oldu. nl tarihi Abdurrahman eref Beyin mdrl zamannda Mektebi Mlkiyye-i hnede iki yl okuduysa da mektebi bitiremedi. 1891 ve 1894 yllarnda babasnn kabrini ziyaret iin Hindistana gitti. Abdlkadirin Dahiliye Nezreti Mektb Kaleminde balayan memuriyeti Hariciye Nezreti Mracaat ve Tahrriyyt- Hriciyye Kalemindeki mmeyyizlik greviyle devam etti ve bu grevden emekliye ayrld. 27 Austos 1946da Cerrahpaadaki evinde vefat etti, Eypsultan srtlarndaki aile kabristannda annesinin ve kardeinin yanna defnedildi. Trk msikisi nazariyat konusunda yapt almalarn yan sra yetitirdii talebeler ve besteledii eserlerle tannan Abdlkadir Tre ilk msiki derslerine on iki yalarnda balam, Kann Hseyin Hlid Beyden kanun ve usul dersleri alm, 1899da Kemn Tatyos Efendi ve 1908e kadar Kemn Kirkor Efendiden keman dersleri grmtr. Bu arada neyzen Kirkordan ney ve Albert Braundan Bat tarz keman renmi, sonuta keman saznda karar klarak bundan sonraki msiki almalarn kendi bana srdrmtr. Ayrca Seyyid Nizam Dergh zkirbas ve Hekimolu Ali Paa Camii mezzini Cerrah Fehmi Efendiden yetmi kadar durak ve 200 kadar ilhinin yan sra usul ve makam; Durak Hac Nfiz Beyden pek ok durak ve ilhi; Hac Kirm Efendiden fasllar mekederek zkirlik ve hnendelik sahasnda da kendini yetitirmitir. Hlidiyye tarikat eyhi Kk Hseyin Efendiye intisap eden, ayn zamanda bniyye muhibbi olan Abdlkadir Tre, Nakibend ve Bekta tekkelerine devam ederek tasavvuf sahada sz sahibi olmutur. 1914te alan Drlbedyiin ark Msikisi Blmnn ilm heyetinde yer alm, msiki nazariyat hocal yapm ve Tanbr Cemilin vefat zerine (1916) ayn kurumda serszende grevine getirilmitir. stanbulda bir konservatuvarn almasnn gerekliliini dile getiren ilk sanat adamlarndandr. Byle bir okulun almas iin 1916 yl balarnda Maarif Nezretine yazd lyihann bir sre sonra gndeme gelmesi zerine Drlelhann almasna karar verilmi, tekil edilen ilm heyette kendisi de yer alm, bu kurumda nazariyat hocas ve keman olarak grev yapmtr. 1918-1927 yllar arasnda Cerrahpaadaki evinde Glen-i Msiki Mektebi adyla at okulda pek ok talebe yetitirmi, ounluu hayr cemiyetleri yararna otuz kiilik toplulukla verilen konserler byk ilgi uyandrmtr. Hseyin Sadeddin Arelin arzusuyla stanbul Belediye Konservatuvar tarafndan 20 Haziran 1946da yaplan jbilesinden sonra orta dereceli okullarn

msiki mfettilii grevinde de bulunan Abdlkadir Trenin son resm grevi Drafaka Lisesindeki msiki hocaldr. Sanat hayatnn byk bir blmn msiki nazariyat almalarna ayran Tre, Usl-i Talm-i Kemn adyla bir keman metodu yaymlamtr (stanbul 1329, 1339). Talebesi M. Ekrem Hulsi Karadenizle birlikte hazrlamaya balad Esst- Msikiyye ve Trk Msikisinde Terakk ve Tekml adl eseri ise neredilememitir. Trk msikisinin fizik ve matematik esaslar ve krk bir aralkl dizi esasna dayanan ve usuller ve makamlar hakknda geni bilgilerin yer ald eser, kendisinin vefatndan sonra onun planna uygun olarak Ekrem Karadeniz tarafndan 1965 ylnda tamamlanmsa da ancak 1983te Trk Msikisinin Nazariye ve Esaslar adyla Ankarada yaymlanabilmitir. Karadeniz, Abdlkadir Treye ithaf ettii bu almann nsznde eseri hocasnn kitabndan edindii bilgilerle hazrladn ve znn de ona ait olduunu belirtmektedir. Abdlkadir Tre ayrca uzun msiki almalar sresince olduka zengin bir nota koleksiyonu meydana getirmitir. Trk msikisinin din, din d ve klasik formlarnda pek ok eserinin bulunduu bu koleksiyon M. Ekrem Karadenize intikal etmi, onun da vefatndan sonra ailesi tarafndan Sleymaniye Ktphanesine balanmtr. Koleksiyondaki din eserlerin bir ksm Ali Rza engelin koleksiyonuyla birletirilerek dokuz cilt halinde Kubbealt Akademisi Kltr ve Sanat Vakf tarafndan yaymlanmtr (Trk Msikisi Klsikleri lhler, nr. Yusuf mrl, V-IX, stanbul 1984-1996). Bu yaynda kendi bestelerinden yirmi ilhinin notas da yer almaktadr. Mehmed kif Ersoyun yazd stikll Marn besteleyenler arasnda yer alan Tre, ilhi, durak, perev, saz semisi, beste, semi, oyun havas, ninni ve ark formlarnda 200den fazla eser bestelemise de bu almalar Trk msikisi repertuvarnda pek yaygnlk kazanmamtr (102 eserinin listesi iin bk. ztuna, II, 401-403). Onun evkutarab fasl son derece baarl bulunmu, fasldaki arklar bu formun en gzel rnekleri arasnda gsterilmitir. Abdlkadir Tre yetitirdii talebelerle de n kazanm, talebelerinin ksa zamanda ve kolayca renmelerini salamak amacyla kendine ait pratik metotlar gelitirmitir. Eser reniminde usul vurmann vazgeilmez olduu zerinde byk hassasiyet gstermi, fasllarda pest akordu deil daima ah ve mansur akortlar tercih etmitir. Tarih boyunca herhangi bir usule bal kalmadan serbest ekilde icra edilen duraklarn son zamanlardaki baz nota neriyatnda usullere sokularak yaymlanmasna zldn, tand statlarn hibirinde byle bir tavr grmediini ifade etmitir.

BBLYOGRAFYA

bnlemin, Ho Sad, s. 27-29; Mustafa Rona, 20. Yzyl Trk Msikisi, stanbul 1970, s. 171-174; M. Ekrem Karadeniz, Trk Msiksinin Nazariye ve Esaslar, Ankara, ts. (Trkiye Bankas Kltr Yaynlar), s. XIII-XIV; Tre, lhler, Mustafa Tahral ve Yusuf mrlnn takdimi, V, 3-5; zalp, Trk Msiksi Tarihi, II, 119-122; Hsn Tzner, Abdlkadir Tre Glen-i Musiki Mektebi ve Hatralarm, TMD, sy. 19 (1949), s. 7, 22; sy. 20, s. 6; evki Muhiddin anga, Glen-i Musiki Mektebi Hatralar, MM, sy. 411 (1985), s. 10-13; Necdet Revi, Seyyid Abdlkadir Tre ve Birka Hatram, a.e., sy. 429 (1990), s. 9-11; ztuna, BTMA, II, 401-403; Nuri zcan, Karadeniz, M. Ekrem Hulsi, DA, XXIV, 390-391.

Nuri zcan

TVBE
() Gnahtan dnp Allaha ynelme anlamnda terim. Arapada tevbe (tevb, metb) geri dnmek, rc etmek, dn yapmak anlamndadr ve dinde yerilmi eyleri terkedip vgye lyk olanlara ynelme biiminde tanmlanr. Tvbe kavram Allaha nisbet edildiinde kulun tvbesini kabul edip lutuf ve ihsanyla ona ynelmesi mnasna gelir (Zeccc, s. 61-62; Kueyr, et-Tabr, s. 84). Kiilerin birbirine kar yaptklar hatal davranlardan dnmesi iin avf (af) ve itizr (zr dileme) kelimeleri kullanlr (kr. et-Tevbe 9/94; en-Nr 24/22). Kurn- Kermde tvbe kavram seksen sekiz yerde gemekte, otuz be yerde Allaha, dierlerinde insanlara nisbet edilmektedir (M. F. Abdlbk, el-Mucem, tvb md.). Naslarda tvbenin ve anlam yaknl iinde bulunduu rc, inbe, evbe, gufrn ve af kavramlarnn kullanl gz nnde bulundurulduunda tvbenin bezm-i elestte Allah ile kul arasnda yaplan ahdin tazelenmesini veya her insann ftrat cizgisine dnmesini ve onu korumasn ifade ettii anlalr. nk kul selim ftratnda mevcut ahid uurundan zaman zaman uzaklamakta veya bunu tamamen unutmaktadr. Ahid ilikisi Kurn- Kerme gre gven, sevgi ve dostluk esasna dayanmaktadr (el-Bakara 2/30, 257; el-Mide 5/54; el-Enfl 8/34). Kiinin iledii ktlkler Allah Tel ile iman arasndaki bu ba zedelemekte, her zaman vaadini ve ahdini yerine getiren yce yaratcdan onu uzaklatrmaktadr. Tvbe de bu uzaklamaya son verme abasdr. Dolaysyla tvbe ruhun Allaha aln ve yceliini hedefleyen duaya benzemektedir. Esasen Kuranda ve hadislerde yer alan tvbe ve istifar ifadelerinin ou dua ve niyaz slbundadr. Kurn- Kermde Hz. demin, brhimin, Msnn ve Hz. Muhammedin tvbelerinden sz edilmekte (el-Bakara 2/37, 128; el-Arf 7/143; et-Tevbe 9/117; Hd 11/112), birok yette peygamberlerin mafiret talebinde bulunduu haber verilmekte ve bizzat Reslullaha Allahtan mafiret dilemesi emredilmektedir (en-Nis 4/106; Muhammed 47/19; en-Nasr 110/3; bk. M. F. Abdlbk, el-Mucem, fr md.). Peygamberlerin gnah ilemekten korunduu bilinmektedir. Bununla onlarn tvbe ve istifarda bulunmas hususu nasl badatrlabilir? Resl-i Ekrem bir hadisinde yle demektedir: Bazan kalbimi bir perde brr de gnde 100 defa tvbe ettiim olur (Mslim, ikir, 41-42; Eb Dvd, Vitir, 26). Mecdddin bnl-Esr bu hadisin izahnda Resli Ekremin Allah ile daima irtibat halinde bulunduunu, mmetinin dnya ileriyle ilgilenmekten ibaret olabilecek megalesinin bu irtibat kesintiye uratabileceini syler (en-Nihye, s. 675). Bu yorum, sf Eb Sad el-Harrzn, taatkr kullarn sevap douran baz amelleri Allahn has kullar iin gnah saylabilir szn (Acln, I, 406) hatrlatmakta ve Hz. Peygamberin oka tvbe ediinin sebebine k tutmaktadr. Kurn- Kermde tvbe kavramyla anlam yaknl iinde bulunan kelimelerden biri rc olup irk ve kfrden dn ifade eder (mesel bk. el-Bakara 2/18; el-Arf 7/168, 174; es-Secde 32/21). Tekrar tekrar gelmek mnasndaki nevb (nevbet) kknden treyen inbeyi Rgb el-sfahn pimanlk duyup Allaha dnme ve samimiyet duygular iinde iyi davranlarda bulunma eklinde aklar. Kuranda on sekiz yerde geen inbe Hz. brhime, Sleyman, Dvd, uayb ve Hz. Muhammede nisbet edilmitir. Evb de (evbe, iyb,

meb) tvbe anlamnda kullanlm, Hz. Dvd, Sleyman ve Eyyba izfe edilmitir (M. F. Abdlbk, el-Mucem, nvb, evb md.leri). Bu kavramlarn hepsi hadis rivayetlerinde de yer almaktadr (Wensinck, el-Mucem, tvb, rc, nvb, evb md.leri). Tvbe kavram Wensinckin el-Muceminde be stunluk bir yer kaplam, naslarda tvbe yerine kullanlan veya onunla birlikte zikredilen istifar kelimesi de yedi stunluk bir hacme ulamtr. Bu zengin ierikli rivayetlerde insann yaratcsna kar ileyebilecei en byk gnah olan irk ve inkrdan balayarak en kk hataya kadar bezm-i elestte yaplan ahidden, dolaysyla Allahtan uzaklatracak btn davranlarn terkedilmesi eitli ifadelerle tavsiye edilmektedir. Kurn- Kermde lemlere rahmet olarak gnderildii belirtilen Reslullah kendisini tvbe ve merhamet peygamberi diye nitelendirmi (Msned, IV, 395, 404; Mslim, Feil, 126), birok hadiste ilh af ve mafiretin enginliini deiik beyanlarla dile getirmitir. Sahblerin, onun huzurunda iken duyduklar din hassasiyeti yanndan ayrldktan sonra kaybetmelerinden yaknmalar zerine Hz. Peygamber yle buyurmutur: Benim yanmdan ayrldktan sonra eski halinizi koruyabilseydiniz melekler ziyaretinize gelirdi. Siz gnah ilemeyen kimseler olsanz Allah bu fiili ileyen baka bir topluluk yaratr ve onlarn gnahlarn balard (Msned, I, 289; II, 304-305; Mslim, Tevbe, 911). Resl-i Ekremin bu szleri bir taraftan Cenb- Hakkn gafr, gaffr, tevvb gibi sfatlarna iaret ederken dier taraftan insanlarn gnah ileyebileceini, fakat piman olup tvbe ettikleri takdirde balanacaklarn vurgulamaktadr. Reslullahn, unu iyi bilin ki Allah kuluna annenin evldna kar besledii efkatten daha ok merhametlidir eklindeki sz de (Buhr, Edeb, 18; Mslim, Tevbe, 22) ayn mahiyettedir. lh rahmetin geniliini ifade eden birok rivayet, tvbenin Allah ile mmin arasndaki dostluun devamn salayan bir vasta olduunu gsterir. Eb Hreyre ve Abdullah b. Mesddan nakledilen bu nitelikteki hadislerden biri yledir: Azz ve cell olan Allah buyurur ki: Ben merhamet ve efkat asndan kulum beni nasl dnp alglyorsa yleyim. O beni nerede hatrlayp anarsa ben oradaym. Bana bir kar yaklaana ben bir arn yaklarm, bir arn yaklaana bir kula yaklarm. Kul bana yryerek gelirse ben ona koarak giderim. Hadisin dier bir rivayetinde Hz. Peygamber yle demitir: Allah Telnn mmin kulunun tvbesinden duyduu sevin tasvir edeceim u kiinin sevincinden ok daha fazladr: Adam tek bana tehlikeli bir yolda yiyeceini ve ieceini tayan bineiyle yolculuk yapmaktadr. Bir yerde durup dinlenirken ksa bir sre uyur. Uyannca bineinin ortadan kaybolduunu grr. Uzun zaman ararsa da bulamaz. Bu srada ar derecede bunalm ve susamtr. Nihayet, Dinlendiim yere gideyim de orada leyim der. Bu yerde ksa bir ara uykuya dalp uyannca bineini karsnda grr. O kadar sevinir ki, Allahm! Sen benim rabbim, ben de senin kulunum diyecek yerde, Sen benim kulum, ben de senin rabbinim! der (Msned, I, 383; II, 534-535; Buhr, Daavt, 4; Mslim, Tevbe, 1-8). Tvbenin Mahiyeti. Btn ilh dinlere gre insan hem iyilik hem ktlk yapma temaylne sahip bir varlktr. Hz. dem hata etmi, fakat tvbe ile rahm olan Allahn affna mazhar olmutur. Gnah ileyen kimse tvbe ettii takdirde demiyet nesebini, aksi halde eytaniyet vasfn tescil ettirmi olur (Gazzl, IV, 234-235). Gazzl insan iin hatadan korunmuluu imknsz kabul ederken hatadan dnmemeyi insanlkla badatramaz (a.g.e., IV, 242-243). Onun bu dncesinin, Her insan gnah ileyebilir, gnah ileyenlerin en hayrls tvbe edendir melindeki hadisten (Msned, III, 198; bn Mce, Zhd, 30) kaynakland anlalmaktadr. Aslnda tvbe imann bir tezahrdr; bezm-i elestte Allaha verilen szn hatrlanmas ve yaplan ahdin tazelenmesidir; Kuranda iaret edildii gibi (e-ems 91/9-10) nefsini kirlerden arndrma abasdr. nancn kayna olan kalp hadislerde

bir aynaya benzetilir. Eb Hreyreden gelen bir rivayette Hz. Peygamber bu konuda yle buyurmutur: Mmin kul gnah ilediinde kalbinde siyah bir nokta belirir. Eer piman olarak balanmasn dilerse nokta silinip kalbi cillanr. Gnah ilemeye devam ederse siyahlk kalbini sarar. Cenb- Hakkn, Onlarn ilemekte olduklar ktlkler kalplerini kirletmitir eklindeki beyannda (el-Mutaffifn 83/14) yer alan kir ve pas bundan ibarettir (Msned, II, 297; Tirmiz, Tefsr, 83/1). Dier bir hadiste bu tr bir kalp, iine konulan eyi tutmayan devrik testiye benzetilmitir (Mslim, mn, 231). Mmin, iledii kk bir gnah bile tepesinde dikilip zerine deceinden korktuu bir da gibi grr. Buna karlk gnah kanksam kimse onu burnunun zerinden geen sinek gibi kabul eder (Buhr, Daavt, 4). Aslnda kk gnahlar byk gnahlar iin birer basamaktr. Reslullah Hz. ieye hitaben yle demitir: Kmsenen yanl davranlardan uzak durmaya bak, zira Allah bu tr davranlarn da hesabn soracaktr (Msned, V, 331; bn Mce, Zhd, 29). Kk gnahlar mir konumda bulunan veya bakalarna rnek olacak bir mevkide yer alan kimselerce ilendii takdirde byk gnah durumuna geer. te yandan bir hadiste de vurguland zere (Buhr, Edeb, 60; Mslim, Zhd, 52) gnahn aka ilenmesi balanmasnn nnde ayr bir engel tekil eder. slm limleri gnah ileyip tvbe eden kimse ile hi gnah ilememi kimseler zerinde durmu, bunlardan hangisinin daha makbul sayldn irdelemeye almtr. Aslnda peygamberler hari gnah ilemeyen hibir insan yoktur. Bununla birlikte farzlar yerine getirmemek, yasaklardan kanmamak gibi belirgin madd gnahlardan uzak duran kiiler cennete gireceklerini sanyor ve dier insanlar kmsyorsa Allaha muhta olmadklar zannna kaplabilirler. Buna karlk gnah ileyen, fakat pimanlk duyarak tvbe eden, Cenb- Hakkn lutuf ve balamasna daima ihtiya duyan insanlar Ona dierlerinden daha yakndr. Hz. merin, Gnahlarndan tvbe edenlerle beraber bulunun, nk onlar hassas yrekli olur dedii nakledilmitir (bn Ebd-Dny, s. 117). lenen gnahn kul hakkn ilgilendiren yn bir tarafa, tvbe kul ile Allah arasnda cereyan eden mnev bir haldir. Kul zihn ve kalb fonksiyonlarna, pimanlna ve tvbeden sonraki durumuna gre gnah ilemeyen kimsenin mnev adan ok gerisinde, yannda veya ilerisinde bulunabilir (bn Kayyim el-Cevziyye, s. 15, 121-134). Gnahlar ayrca Allaha ve insanlara kar dourduklar sonular bakmndan eitli tasniflere tbi tutulabilir. Gazzl insan psikolojisini tahrip etmeleri bakmndan gnahlar e ayrr. lki rubbiyyet sfatlarna crettir. Bunun kibir, vnme, vlmeye dkn olma, eref ve zenginlik peinde koma gibi yansmalar grlr. kincisi haset, zulm, hile, nifak vb. eytan davranlardr. ncsn ise yeme ime, gazap, kin, dvp svme ve gasp trnden hayvan davranlar tekil eder. Bu fiillerin mminin din hayatna olan tahribat sralanlarna gre oktan aza doru seyreder (y, IV, 251-252). artlar ve Hkmleri. Kurn- Kermde tvbe etme hakknn tvbeyle, ilh affa mazhar olabilme imknnn bilerek ve inatla deil de cehalet yznden ktlk yapan kimseye verildiine iaret edilir (en-Nis 4/17; el-Enm 6/54; en-Nahl 16/119). Buradaki cehalet bilgisizlik anlamna geldii gibi beer hislerin basks altnda bulunan kalbin duyarszl mnasna da alnabilir. Allah rab, Muhammedi peygamber ve slm din olarak kabul eden kimsenin bu gafleti uzun srmez, pimanlk duyarak tvbe eder; Nis sresindeki yetin devam da buna iaret etmektedir. u halde tvbenin ilk art nedmettir, Reslullahn ifadesiyle, Pimanlk duymak tvbenin kendisidir (Msned, I, 422423, 433; bn Mce, Zhd, 30). Nedmet halinde bulunan kii tvbeye konu olan gnah terkeder ve bir daha ilememeye karar verir. limler tvbenin Allah nezdinde kabul edilmesinin bu artna

(nedmet, terk, tekrar ilememe) bir drdncsn eklemitir; o da iyi amel ilemek suretiyle gemiteki hatalarn telfi edilmesidir. Bu drt artn ncsn oluturan gnah tekrar ilememe hususu Allahn mafiretine kavumak iin Kuranda art koulmutur (l-i mrn 3/135). Nefsn arzularna kaplabilen insan iin zor bir snav olan bu noktada tvbe teebbsnde ncelik verilmesi gereken ey bir daha yapmamaya kesin karar vermektir. Bununla birlikte gnahn tekrar ilenmesi durumunda yine pimanlk duyup bir daha yapmamaya azmetmek gerekir. Nitekim bir hadiste Allahtan srekli balanmasn dileyen kimsenin gnahnda srar etmi saylmayaca ifade edilmitir (Eb Dvd, Vitir, 26; Tirmiz, Daavt, 106). Tvbenin makbul olmas iin ngrlen amel-i slih art eitli yetlerde yer almaktadr. Gnahtan dolay pimanlk duyularak yaplan tvbeler iin baz yetlerde amel-i slih, bazlarnda halini dzeltme (slah) art zikredilir (mesel bk. el-Mide 5/39; Th 20/82; M. F. Abdlbk, elMucem, tbe, tb md.leri). Bununla birlikte tvbenin kabul edilmesinin ilh iradeye bal olduu ifade edilmitir (et-Tevbe 9/15, 27; el-Ahzb 33/24). Hicretin 8. (630) ylnda Hz. Peygamberin Tebke dzenledii sefere katlmayanlarn ileri srdkleri mazeretler kabul edildii halde Kb b. Mlik ile iki arkadann tvbesi kabul edilmemi, bunlar sosyal boykotla cezalandrlrken elli gn sonra ilh affa mazhar klnmtr (et-Tevbe 9/117-118; Msned, VI, 387390; Buhr, Mez, 80). Kb b. Mlik ve arkadalarnn karlat muamelenin bir yorumu bu olayn sonraki nesiller iin ibret tekil etmesi ise dieri, Allahn af ve rzasn kazanmann dnyaya zg bir bor-alacak tasfiyesine benzemedii, kulun gerekten affedilmeye lyk bir duruma gelmesi gerektiinin vurgulanmas olmaldr. Bu noktada kabule ayan tvbe tevbe-i nashtur. Hlis ve samimi tvbe anlamna gelen bu terkip mam Mtrd tarafndan kiinin yapt ktle kalben piman olmas, bir daha ilememeye azmetmesi, elini gnahtan ekmesi, diliyle Allahtan balanma talep etmesi, daha nce gnahla zevk kazandrd bedenini bu zevkten uzaklama yolunda kullanmas eklinde aklanmtr (Tevltl-urn, V, 181). Amel-i slihin bir yette gnahlar giderdii ifade edilirken (Hd 11/114) dier bir yette ktlkleri iyiliklere evirdii belirtilmitir (el-Furkn 25/70). Mfessirler, ilk yetin mslmann bir gn iinde iledii kk gnahlarn -kul hakk dnda-affedilebileceini haber verdiini kabul etmitir (Taber, XII, 171-174; Mtrd, VII, 250-252). kinci yette ise kfr veya irkten dnerek iman eden ve slih amel ileyen kimseler kastedilmektedir. Bunlarn seyyiatnn hasenata tebdil edilmesine ktlklerden ibaret olan davranlarnn bu yeni dnemde iyiliklere dntrlmesi biiminde mna vermek mmkndr (Taber, XIX, 58-61). Tvbe gerektiren gnahlarn en bynn inkr ve irk olduu konusunda ittifak vardr. Gazzl bunun aasnda kalan gnahlarn bykten ke doru derecelendirilmesini ve en kk gnahn belirlenmesini imknsz grmektedir (y, IV, 255-256). Bununla birlikte Gazzl ilh dinlerin ortaklaa hedefledii Allaha yakn olma, can ve mal gvenliini salama ilkelerinin ihll edilmesinin byk gnah sayldn belirtmekte ve hadiste yer alan yedi byk gnahn bu ereveye girdiini sylemektedir (a.g.e., IV, 256-258). Onun iaret ettii hadisin meli yledir: nsan mahvolmaya srkleyen u yedi eyden kann: Allaha ortak koma, by yapma, Allahn dokunulmaz kld cana hakl bir gereke olmadan kyma, rib yeme, yetimin maln yeme, savatan kama, ktlklerden habersiz iffetli mmin kadnlara zina isnadnda bulunma (Buhr, Vey, 23, udd, 44; Mslim, mn, 145). limler, ilenen gnahlarn tvbeden sonra amel defterinden silinmesi iin tvbekrn baz telfilere

girimesinin gerektiini belirtir. Gnahlar kul hakkyla ilgili olmayp sadece ilh haktan ibaretse ve bunlarn iinde kazs mmkn farz ibadetler varsa bunlar kaz edilmelidir. Daha ok zhir limlerinin benimsedii gre gre kasten terkedilen namazlarn kazsnn bulunmad sylenirse de byk ounluk bunlarn da kaz edilebileceini belirtir (bn Kayyim el-Cevziyye, s. 204-215). Kul hakkna ynelik gnahlara gelince bu konuda aslolan Hz. Peygamberin u tlimatdr: Mslman kardeinin malna veya eref ve namusuna ynelik gnah ileyen kimse altn ve gmn bulunmad gn gelmeden nce ondan helllik dilesin. O gn, dnyada ktlk yapan kimsenin sevaplar varsa hakszl kadar alnp madura verilir, yoksa onun gnahndan alnp berikine yklenir (Msned, II, 435, 506; Buhr, Ri, 48, Melim, 10). Yaplan ktlkler helllik srasnda hak sahibine haber verilir, rzasn alacak biimde helllik dilenir. Madd veya mnev bir zarara yol almsa o tazmin edilir. lenen ktlk kiinin haysiyet ve erefine ynelik olup kendisinin haberi yoksa tercih edilen gre gre bunlar bildirip onu zmek yerine genel anlamda zr dileyerek balanma istenir. Ancak kiinin gyabnda yaplan onur krc konumalarn aksinin ayn mecliste sylenip telfi yoluna gidilmesinin gerekli olduu phesizdir (Kd Abdlcebbr, s. 799; bn Kayyim el-Cevziyye, s. 119-121). Hak sahibinin bulunamamas durumunda mal demeler vrislerine yaplr. Onlarn da bulunamamas halinde tercih edilen gre gre hak sahibi adna hayr yollarnda harcanr veya devlete verilir. Gayri mer yollarla ilenip ahs hak nitelii tamayan zina gibi gnahlar da ayn hkme tbidir (Kd Abdlcebbr, s. 799; bn Kayyim el-Cevziyye, s. 216-220). Tvbe konusu gnahlar dorudan insanlara, toplum hayatna ynelikse bunlarn affa uramas iin mutlaka telfi edilmesi gerekir. Mesel bir yerde alan kiinin rvetle i grmesi ya da yolsuzluk yapmas durumunda haksz elde edilen bu kazancn hak sahibine iade edilmesi gerektii gibi Hz. Peygamberin u beyanda hatrlanmaldr: slm toplumunda gzel bir r ap kendisinden sonra bu yolda i grlen kimsenin amel defterine sonrakilere verilen sevabn ayns yazlr; bunun yannda toplumda kt bir r ap sonraki dnemlerde ona gre davranlan kimse iin de berikilere yazlan gnahn ayns yazlr (Msned, IV, 357, 359-361; Mslim, lim, 15, Zekt, 69). slmda kt davranlara ait cezalarn bir amac da ibret tekil edip su ve gnahlar ortadan kaldrmaktr. Tvbenin de byle bir hedefi vardr. Buna gre sosyal hayatn bozulmasna yol aan gnahlarn telfisinin de sosyal bir nitelik tamas gerekir. Tvbe edecek kimse haklarna tecavz ettii kiilerin haklarn iade etmeli, bu kiilerden alenen zr dilemeli ve kendisi gibi davranan kimseleri de uyarmaldr. Emanet ve gven esasna dayal olarak sosyal alanda ve kamu ynetiminde yetki ve sorumluluk stlenen kimselerin suistimalde bulunmas Kuranda hyanet kavramyla ifade edilmektedir. Etkisi ve tahrip alan ok geni olan bu gnahlarn tvbesi ve telfisi imknsz denecek kadar zordur. Baz slm limleri ksm tvbe zerinde durmu, byk gnahlardan birinin terkedilip dierinin srdrlmesini zehirin birini brakp dierini imeye benzeterek bu konudaki tvbenin geerli olmayacan sylemitir (Kd Abdlcebbr, s. 714-715). Burada nemli olan kalbin btn ktlklerden nefret edip pimanlk duymasdr. Bu durum Mtrdnin kalbin ameli teorisine benzemektedir. Bu noktadan sonra iradenin nefisle mcadelesi gelir. Ayrca kiilerin psikolojik durumuna gre kt fiillerin hangisinin daha ok tahribat yaptn tesbit etmek mmkn deildir. lenen bir gnahn dnyev cezas ekildii takdirde hirette bundan sorumlu olunmayacana dair Hz. Ali yoluyla bir hadis nakledilmitir (Msned, I, 99, 159; bn Mce, udd, 33; Tirmiz,

mn, 11). Burada da yine kalbin nedmeti arttr. Kuranda (l-i mrn 3/90) iman ettikten sonra kfre saplanp inkrda srar edenlerin tvbelerinin asla kabul edilmeyecei belirtilir. Baka bir yette (en-Nis 4/137) iman edip sonra inkr edenler, sonra iman edip tekrar inkr edenler ve nihayet inkrlarn arttranlarn kesinlikle balanmayaca bildirilir. Burada tasvir edilen kiilerin ilh aftan mahrum kallarnn iki sebebi vardr. Birincisi, yahudi ve hristiyanlarda grld zere kendi peygamberlerine ve ncekilere inandklar halde daha sonra gelen Hz. Muhammedi inkr etmeleri, ikincisi iman edip tekrar kfre dnmeyi det haline getirmelerine sebep olan nifaklardr. Nis sresinde bu husus belirtilmektedir (Taber, V, 440-441; Mtrd, II, 356-357; IV, 72-73). Tvbenin kabuln engelleyen hususlardan biri de onun yapl andr. Kurn- Kermde Allahn kabul edecei tvbenin bilgisizlik yznden ilenip hemen arkasndan pimanlk duyulan gnahlarn tvbesi olduu beyan edilmekte, lm srasnda yaplan tvbelerle imansz tvbelerin de bir ie yaramayaca bildirilmektedir (en-Nis 4/17-18). Hz. Peygamberden, lm sanclarnn balad andan itibaren yaplan tvbenin kabul edilmeyeceine dair hadisler rivayet edilmitir (Msned, II, 132, 153; bn Mce, Zhd, 30; Tirmiz, Daavt, 98). Gerek iman gerekse tvbe zihin ve kalbin, dolaysyla iradenin katlmyla meydana gelebilir. lm halinin veya kyametin kopmasnn yaklamas durumunda gayba olan iman art ile irade ortadan kalkar, gnahn devam ettirilmesi de imknsz hale gelir. Bu durumdaki insann din deer tayacak herhangi bir davranta bulunmas sz konusu olmaz (Mtrd, IV, 93-98). Buhrnin el-Cmiu-ainde stitbetl-mrteddn, Mslimde Tevbe blmlerinin yannda Ktb-i Sitte ile Drimnin es-Sneninde yer alan Du., ikir ve Du, Daavt, Ri, Zhd, Cennet, Cehennem, ymet blmlerinde konuyla ilgili ok sayda rivayet, ayrca tvbeye dair yetlerin tefsiri ve hadislerin erhlerinde birok aklama mevcuttur. Tvbe hakknda mstakil eser telifi erken dnemlerden itibaren balam ve gnmze kadar devam etmitir. Bu tr almalardan bir ksm ylece sralanabilir: bn Ebd-Dny, Kitbt-Tevbe (bk. bibl.); Ebl-Ksm bn Askir, et-Tevbe ve siat rametillh (nr. Abdlhd Muhammed Mansr, Beyrut 1417/1996); Muvaffakuddin bn Kudme (Kitbt-Tevvbn: Kitbt-Tevbe, nr. George Makdis, Dmak 1961); Takyyddin bn Teymiyye, et-Tevbe (nr. Abdullah Haccl, Kahire 1990); bn Kayyim el-Cevziyye, Kitbt-Tevbe (bk. bibl.). Yeni dnemde tvbe hakknda yaplan almalar arasnda Cevdet Kzm el-Kazvnye ait et-Tevbe fi-eratil-slmiyye ile (Badat 1975) Seyyid Muhammed b. Fethnin et-Tevbetn-nau (Tanta 1986) saylabilir. Erdoan Frat, ahsiyetin Gelimesinde Tevbenin Rol adyla bir doentlik tezi almas hazrlam (Ankara 1982), Mehmet Katarn Yahudilik, Hristiyanlk ve slmda Tvbe adl eseriyle (Ankara 1997) Asm Yapcnn slmda Tvbe ve Din Yaaytaki Yeri adl kitab (stanbul 1997) doktora tezi olarak sunulmutur. Leyl Abdullah Hasan el-Cefr et-Tevbe ve rl-ulemi fh (1405-1406, Cmiat mmil-kur klliyyet-era) ve Nebile Aslan Din man Su ve Tevbe (1992, U Sosyal Bilimler Enstits) adyla yksek lisans almas yapmtr. Ali Dvd Muhammed Ceffl et-Tevbe ve eerh f isil-udd fil-fhil-slm (Beyrut 1409/1989), Nihat Dalgn slmda Tevbe ve Cezalara Etkisi (Trabzon 1996, 1997; Samsun 1999) adyla birer eser yaymlamtr.

BBLYOGRAFYA

bnl-Esr, en-Nihye (nr. Rid b. Sabr bn Eb Alefe), Amman, ts. (Beytl-efkr ed-devliyye), s. 675; Kmus Tercmesi, I, 150; Wensinck, el-Mucem, tvb, fr md.leri; Msned, I, 99, 159, 289, 422-423, 433; II, 132, 153, 297, 304-305, 435, 506; III, 198; IV, 217, 357, 359-361, 395, 404; V, 331; VI, 387-390; bn Ebd-Dny, Kitbt-Tevbe (nr. Mecd Seyyid brhim), Kahire, ts. (Mektebetl-Kurn), s. 117; Taber, Cmiul-beyn (Sdk Ceml el-Attr), Beyrut 1415/1995, V, 440-441; XII, 171-174; XIX, 58-61; Zeccc, Tefsru esmillhil-sn (nr. Ahmed Ysuf edDekkk), Beyrut 1395/1975, s. 61-62; Mtrd, Tevltl-urn (nr. Ahmet Vanlolu), stanbul 2005, II, 356-357; IV (nr. Mehmet Boynukaln), s. 72-73, 93-98; VII (nr. Hatice Boynukaln), stanbul 2006, s. 250-252; a.e. (nr. Ftma Ysuf el-Hyem), Beyrut 1425/2004, V, 181; Kd Abdlcebbr, erul-Ulil-amse, s. 714-715, 799; Kueyr, et-Tabr fit-tekr (nr. brhim Besyn), Kahire 1968, s. 84; a.mlf., er-Risle (nr. M. Abdurrahman el-Maral), Beyrut 1419/1988, s. 160; Gazzl, y ulmid-dn, Beyrut 1417/1997, IV, 234-235, 242-243, 251252, 255-258; bn Kayyim el-Cevziyye, Kitbt-Tevbe (nr. Sbir el-Betv), Beyrut 1412/1992, s. 15, 119-134, 204-220; Acln, Kefl-af (nr. Ysuf b. Mahmd el-Hc Ahmed), Dmak 1422/2001, I, 406; Seyyid Mehd Hir-Ali Refi, Tevbe, DMT, V, 130-133; F. M. Denny, Tawba, EI (ng.), X, 385. Bekir Topalolu FIKIH. artlar ve Hkm. Fkh literatrnde tvbe ameli boyutuyla, dourduu hukuk sonular, zellikle de cezaya etkisi ynyle ele alnr. Fakihler tvbenin artlarn yle sralamtr: Gnah hemen terketmek, yaplan gnahtan dolay piman olmak, ileride bir daha ayn gnah ilememeye azmetmek. Gnah kul hakkn ieriyorsa hakkn sahibine geri verilmesi veya helllik dilenmesi gerekir. te yandan baz gnah ve sulardan tvbe etmek iin kefret art koulmutur (bk. KEFRET). Yerine getirilmemi mal ibadetlerde tvbe hakkn sahiplerine verilmesiyle gerekleir; mesel denmemi zektn veya kefretlerin karl denir. Kul haklarnda hakkn sahibine iadesi imkn lsnde yaplr. alnm veya gasbedilmi mal mevcutsa aynen iade edilir; mevcut deilse misli veya kymeti verilir. Bu da mmkn deilse g yetirildii zaman hakk sahibine demeye niyet edilmelidir. Eer hak sahibi bulunamyorsa fakirlere tasadduk edilip bulunduu zaman sahibine kymetini tazmin etmeye niyetlenmelidir. Ksas gerektiren bir su ilenmise fil hak sahibine hakkn alma imknn vermelidir. Zina ve arap ime gibi Allah hakk olan bir gnahn ilenmesi durumunda pimanlk duyarak bir daha ayn suu ilememeye azmetmek yeterlidir. Tvbenin kabul iin bu tr gnah ve sular hkim nnde ikrar etmek gerekmez. Baz fakihler, suun ilendii bilgisi yaylmsa kiinin ikrar etmesinin efdal olacan sylemise de ounluk ikrar etmemenin her hlkrda efdal saylaca grndedir. Bu konuda Hz. Peygamber'in had suu ileyenleri sularn gizlemeye tevik etmesi (el-Muvaa, udd, 12) ve suunu ikrar edenleri ikrarlarndan dnmeye ynlendirmesi (Buhr, udd, 27-29; Eb Dvd, udd, 9) ounluk grnn delilleridir. Yanl itikaddan tvbe etmek onu terkettiini aklamak ve dorusuna iman etmekle olur. leride ayn gnahn ilenmemesine azmedildikten sonra ayn gnah ilenirse ounlua gre, Gnahtan tvbe eden hi gnah olmayan kimse gibidir hadisi gerei (Tirmiz, ymet, 49)

nceki tvbe bozulmu olmaz; ancak baz limler, mslman olan kfirin irtidad etmesi durumunda nceki kfrnn gnahnn da avdet etmesine kyasen bu durumda tvbenin bozulmu saylacan ve nceki gnahn avdet edeceini belirtmitir. Baz limlerse gnahn tekrar ilenmemesini nceki tvbenin shhati asndan olmasa da tvbenin kemali ve faydas bakmndan art saymtr. Tvbenin hukuk sonularnn bulunduu durumlarda tvbenin zerinden bir mddet geip kiinin halinin dzeldiinin grlmesi art kabul edilmitir. ounlua gre baz gnahlar ilemeye devam ederken baka gnahlardan tvbe etmek geerlidir. Gnahlar byklk-kklk ve say bakmndan farkllaabildii gibi tvbe de blnebilir ve gnahlar iin ayr ayr tvbe yaplabilir. Baz gnahlar srdrd halde mslman olan gayri mslimin Mslmanl geerli sayld gibi ayn durumdaki mslmann gnahlarnn bir ksmndan tvbe etmesinin de geerli saylmas gerektii ifade edilmitir. Bir ksm limler, gnahlarn bir blmne devam ederken bir blmne tvbe etmenin geerli olmayacan ifade etmi bazlar da ayn tr gnahlar tek bir gnah saym ve ayn tr iindeki gnahlarn bir ksmn ilemeye devam edip bir ksmndan tvbe etmenin geerli saylmayacan belirtmitir. Baz fakihler tvbeyi nc ahslarn hakkn gz nne alarak iten (fil-btn) ve dtan (fizzhir) veya isel (btne) ve hukuksal (hkmiyye) olmak zere ikiye ayrmtr. Birincisi Allah ile kul arasndaki tvbedir. O gnah ileyen hari kimseye zarar vermemesi ve kul hakkn ihll etmemesi kaydyla iki imek ve yalan sylemek, namaz ve oru gibi beden ibadetleri terk ve ihmal etmek gibi gnahlardan tvbe bu ksma dahildir. Ancak yerine getirilmeyen namaz ve oru gibi beden ibadetler tvbeden sonra kaz edilmeli, baz durumlarda fidye denmelidir. kincisi ise, kul hakkn ilgilendiren ve hukuk sonucu olan gnahlardan tvbedir. Bu ksma giren tvbede ihll edilen hakkn iadesi, verilen zararn tazmini de arttr. Mesel fakirin hakk olan zekt dememek, bakasnn maln gasbetmek gibi gnahlardan tvbede hakkn sahibine iadesi gerekir. te yandan fsk saylmay gerektiren bir gnah ileyen kiinin adalet vasfn yeniden kazanmas, nikhta veli olabilmesi, ahitliinin mahkeme tarafndan kabul edilmesi, ksaca tvbenin hukuken muteber saylmas iin fakihlerin bir ksm alt ay veya bir sene gemesi yahut dzelme almetlerinin grlmesi gibi artlar ileri srmtr. lenen gnah kazif veya yalanc ahitlikse kiinin kendini yalanlamas gerekir. Cezalara Etkisi. Sua niyetlenen kiinin suun ilenmesinden nce kendi isteiyle sutan vazgemesi durumunda yalnz sua niyet etmesi sebebiyle ceza verilmez. Ancak niyet durumunu ap baz hareketlerde bulunduu takdirde o ana kadar yapt hareketler bir su tekil ediyorsa bunlarn cezas uygulanr. Fil, suun ilenmesi ynnde icra hareketlerini tamamlayp kt neticeyi de gerekletirdikten sonra yakalanmadan nce veya sonra piman olduunda suun cezasnn infaz edilip edilmeyecei fakihler arasnda tartlmtr. Byk ounlua gre tvbenin cezay drmedeki etkisi kul haklarna ynelik sularda deil Allah (kamu) haklarna ynelik sularda sz konusudur ve bu konu da slm ceza hukukunda cezalarn tbi tutulduu had, ksas ve tazr eklindeki l ayrma gre ele alnmtr. a) Had Cezalarnda. Fakihler tvbenin baz had cezalarnn dmesine etkisinde ittifak ederken bir ksmnda ihtilf etmitir. Ekyalk suunda sulunun yakalanmadan nce tvbe etmesinin had cezasn dreceinde fakihler arasnda gr birlii vardr. Bu hususta delil gsterilen yette, Ancak kendilerini ele geirmenizden nce tvbe edenler olursa bilin ki

Allah ok balayan ve ok merhamet edendir buyrulur (el-Mide 5/34). Byk ounlua gre tvbe kiisel haklara kar ilenen sularn cezasn drmediinden, ekyalk esnasnda gasp, yaralama veya ldrme eyleminde bulunan sulular yakalanmadan nce tvbe etmi olsalar dahi iledikleri bu sulardan ve verdikleri zararlardan dolay sorumludurlar. Had grubunda yer alan ve Allah hakkna mteallik yn ar basan hrszlk, zina ve iki ime sularnn cezalar da ounlua gre tvbe ile dmez; bu durum ister olay hkime intikal etmeden nce ister sonra olsun hkm deimez; nk ceza ilenen suun kefretidir. Fakihlerin bir ksmna gre ise ekyalk suuna kyasen yakalanmadan nce yaplan tvbe bu had cezalarn da drr. Sulunun yakalandktan sonra yapaca tvbenin de cezay drecei grnde olan fakihler vardr. Zina iftiras (kazf) suunun cezas daha ok kiisel haklar ilgilendirdii iin tvbeyle dmez; fakat ounlua gre madurun affetmesiyle ceza der. nsann ahsiyetini rencide eden bir su olmas sebebiyle zina iftirasnda bulunan kimsenin (kzif) tvbesinin kabul iin iftirada bulunduu kimseyle (makzf) helllemesi gerekir. Hz. Peygamber, Kardeinde mal ve namusuyla ilgili bir hakk bulunan kimse kyamet gelmeden nce onunla helllesin buyurmutur (Buhr, Melim, 10). te yandan kzife verilen ahitlikten men cezasnn tvbeyle dp dmeyecei tartmaldr. Haneflere gre sulu hadden nce tvbe ederse ahitlii kabul edilir, hadden sonra yaplan tvbe ebediyen kabul edilmez ve bu had cezasnn bir paras saylr. ounlua gre sulu kazf haddinden nce veya sonra tvbe ederse ahitlikten men cezas der. Fakihler, irtidad suunun cezasnn mahkeme ncesi veya sonrasnda yaplan tvbe ile deceinde ittifak etmitir. Szlkte bir kimsenin tvbe etmesini istemek anlamna gelen istitbe fkh terimi olarak irtidad, zndklk, sihir ya da baz farzlar kasten terketmek gibi durumlarda bu fiilleri ileyen kimseler iin belirlenen cezalar uygulamadan nce onlar tvbe etmeye armay ifade etmektedir. Mrtedin tvbesinin mahkeme tarafndan talep edilmesinin gerekip gerekmedii, gerekiyorsa bunun sresinin ne olaca konusunda fakihler farkl grlere sahiptir. rtidad suunun tekerrr halinde fakihlerin bir ksm tvbenin kabul edilmeyecei grnde iken ounluk bu durumda da tvbenin kabul edileceini, ancak filin samimiyeti grlene kadar hapis vb. tazr cezalarnn gndeme gelebileceini belirtmitir. b) Cinayetlerde. Ksas ve diyet kul hakk arlkl cezalar sayldndan fakihler, tvbenin ldrme ve yaralama sularnn cezalarnda herhangi bir etkisinin bulunmad konusunda ittifak halindedir. Kim bir mmini kasten ldrrse onun cezas, iinde devaml kalmak zere cehennemdir; Allah ona gazap ve lnet etmi ve onun iin byk bir azap hazrlamtr yetini (en-Nis 4/93) ve, Allahn btn gnahlar affedecei umulur; ancak kfir len kimseyi veya bir mmini kasten ldreni Allah affetmez hadisini (Eb Dvd, Fiten, 6) delil gsteren baz limler insan ldrmenin uhrev cezasnn tvbeyle dmeyeceini sylemektedir. Fakat byk ounluk insan ldrmenin uhrev cezasnn tvbeyle debileceini, Ey kendilerine ktlk edip ar giden kullarm! Allahn rahmetinden midinizi kesmeyin; dorusu Allah gnahlarn hepsini balar yetine (ez-Zmer 39/53), doksan dokuz kiiyi ldrp tvbe eden kiinin konu edildii hadise (Buhr, Enbiy, 54; Mslim, Tevbe, 46) vb. naslara dayanarak kabul etmitir. c) Tazr Cezalarnda. Kul hakk olan svme ve darbetme gibi tazr cezas gerektiren sular hak sahibiyle hellleilmedike tvbe ile dmez. Allah hakk saylan, ramazan aynda kasten oru bozma, faiz yeme ve kumar oynama gibi fiiller iin ngrlen tazr cezalar ise tvbe ile dmektedir. d) ahitliin Kabulnde. ahitliin kabul iin adalet vasf art grldnden byk gnah ileyen veya kk gnahlarda srar eden kiinin adalet vasfn yitirecei ve tvbe etmedike ahitliinin kabul edilmeyecei ittifakla benimsenmitir. Kazf suunu ileyenin tvbesinin ahitlik ynnden kabul ise tartmaldr.

BBLYOGRAFYA

bn Hazm, el-Muall (nr. Abdlgaffr Sleyman el-Bndr), Beyrut 1408/1988, XII, 14-23; Serahs, el-Mebs, IX, 176; Gazzl, y (Beyrut), IV, 3-4; Ksn, Bedi, VII, 96; bn Rd, Bidyetl-mctehid, Kahire 1401/1981, II, 443, 457-458; Muvaffakuddin bn Kudme, el-Mun (nr. Abdullah b. Abdlmuhsin et-Trk-Abdlfetth M. el-Hulv), Kahire 1406/1986, XII, 483-485; Kurtub, el-Cmi, III, 47; V, 85; VI, 158; XII, 177; ehbeddin el-Karf, el-Fur, Kahire 1347 Beyrut, ts. (leml-ktb), IV, 181; bn Kayyim el-Cevziyye, lml-muvan (nr. Th Abdrraf Sad), Beyrut 1973, II, 97-98; bnl-Hmm, Fetul-adr, V, 428-429; irbn, Munilmutc, IV, 183-184; bn bidn, Reddl-mutr (Kahire), IV, 116; Abdlazz mir, et-Tazr fieratil-slmiyye, Kahire 1389/1969, s. 516-521; Abdlkdir deh, et-Terul-ciniyylslm, Kahire 1977, I, 351-355, 773; II, 728; Ahmed Feth Behnes, es-Siysetl-ciniyye fieratil-slmiyye, Beyrut 1403/1983, s. 115-143; a.mlf., el-Mevsatl-ciniyye fil-fhilslm, Beyrut 1412/1991, IV, 363; Bilmen, Kamus2, III, 303-304; Ali Dvd M. Ceffl, et-Tevbe ve eerh f isil-udd fil-fhil-slm, Beyrut 1409/1989; M. Eb Zehre, el-Cerme, Kahire, ts. (Drl-fikril-Arab), s. 230, 241-248; Nihat Dalgn, slmda Tvbe ve Cezalara Etkisi, Samsun 1999; M. Cevat Akit, slm Ceza Hukuku ve nsn Esaslar, stanbul 2000, s. 70, 143-145; Hmid Mahmd emrh, et-Tevbe ve eerh f suil-ube, Mecellet Klliyyeti-era veddirstil-slmiyye, II/2, Mekke 1396-97, s. 137-152; Yaar Yiit, slm Ceza Hukukunda Af ve Pimanln (Tvbe) Cezalara Etkisi, Diyanet lm Dergi, XXXVII/3, Ankara 2001, s. 61-74; Abdullah b. Sleyman el-Matrd, Eert-tevbe al ubetil-af fil-fhil-slm, Mecelletl-Buil-slmiyye, sy. 66, Riyad 1423/2002, s. 251-336; R. A. Nicholson, Tevbe, A, XII/1, s. 204; Tevbe, Mv.F, XIV, 119-133; F. M. Denny, Tawba, EI (ng.), X, 385. Emine Gm Bke TASAVVUF. Tasavvuf eserlerde tvbenin tariflerinden, eitlerinden, derecelerinden, faziletinden, lzumundan, mahiyetinden, kapsamndan, zelliklerinden, hkmlerinden, artlarndan, rknlerinden, neticelerinden, faydalarndan, kabul edildiine dair almetlerden ve tvbekrlarn hallerinden geni biimde bahsedilmi, dikkate deer psikolojik tahliller, aklamalar, yorumlar ve deerlendirmeler yaplmtr (Muhsib, er-Riye, s. 68, 148, 360; Bed men enbe ilallh, s. 344-350; el-ad, s. 222; Eb Tlib el-Mekk, I, 364-394; Gazzl, y, IV, 3-49). Tvbe tasavvufta eitli ekillerde tarif edilmitir. Bu tarifler tvbenin ynn ve niteliklerini gstermesi bakmndan nem tar. Sehl et-Tster, Tvbe kulun gnahn unutmamasdr derken Cneyd-i Badd tvbey, Kulun gnahn unutmasdr eklinde tarif etmitir. Sehlin tarifi henz slkn banda olan ve gnaha bulamas ihtimali bulunan mridlerle, Cneydin tarifi, Allahn bykl dncesine dalan ve Onu zikretme halinde bulunan hakikat ehli ve riflerle ilgilidir. Cneyde gre kulun tvbeden nceki gnahkr olma durumu cefa hali, tvbeden sonraki durumu ise vefa/saf halidir. Allah bir kuluna tvbe etmeyi nasip ederek ona yaknln lutfederse bu halde kulun akln gemite iledii gnahlara takmamas, onlar unutup sadece Allahn nimet ve ihsanlarn

dnmesi gerekir (Kelbz, s. 92; Kueyr, s. 259; Hcvr, s. 381). Gnahlardan ve ktlklerden tvbe edenle hatalardan ve gafletten tvbe eden, amel ve ibadetleri dikkate alp bunlar gznde bytme halinden tvbe edenler birbirinden farkldr. Tvbe tasavvuf makamlarn ve menzillerin ilkidir. Bu sebeple bbl-ebvb (ana kap) diye adlandrlr. Tasavvuf hayata tvbe kapsndan girilir; takv, zhd, fakr, sabr, tevekkl ve rz gibi makamlarda tvbenin nemi artar ve bu durum slik son nefesini verinceye kadar devam eder. Sahih ve muteber bir ekilde tvbe etmeyen slikin mnev halleri sahih ve muteber saylmaz. Bu makamdaki zafiyet ve eksiklik ondan sonra gelen btn hal ve makamlar olumsuz ynde etkiler. Baz sfler tvbe makamndan nce yakaza/intibah menzilinden bahseder. Yakaza slikin iinden gelen bir etkiyle silkinerek gaflet ve geveklik haline son vermesi, kendine gelmesi, akln bana toplamas, tvbe ve istifar etmesidir; yakaza makam deil haldir. ten gelen bir kprdanma olmadan bir insann ciddi ve samimi bir ekilde tvbe etmesi mmkn deildir. Slik bazan d sebeplerden etkilenerek intibaha gelebilir. Yakaza tvbenin temeli, tvbe yakaza halinin srekli ve kalc bir duruma gelen eklidir. Hcvr hatadan doru olana, doru olandan daha doru olana ve nefisten Hakka dnme eklinde trl tvbenin bulunduunu belirttikten sonra birincisine avamn, ikincisine havassn tvbesi der ve ncsne muhabbet derecesindeki tvbe adn verir. Hak Telnn tecellisi karsnda kendinden geen Hz. Msnn kendine gelince, Tvbe ettim, sana dndm demesi (el-Arf 7/143) doru olandan daha doru olana dntr ve himmet ehlinin tvbesidir. Hz. Msnn kendi iradesiyle Allah grmeyi arzulamas onun hakknda tvbeyi gerektiren bir eksiklik olmutur. Hz. Peygamberin, Bazan kalbimi bir perde brdnden gnde 100 defa istifarda bulunduum olur sz (Mslim, ikir, 41-42; Eb Dvd, Vitir, 26) muhabbet derecesindeki tvbeyle ilgilidir. Resl-i Ekrem srekli Allaha ykselme ve yaknlama halindeydi, bir st dereceye ulatnda alttaki derecenin stteki dereceyi kapatan bir rt olduunu farkediyordu. Kendinden Hakka dnp devaml ykseldiinden tvbesi de devamlyd (Kueyr, s. 194; Hcvr, s. 383). Hakikat ehli denilen rifler yle bir hal yaarlar ki bu halde iken Allahtan ve Onun tecellilerinden baka hibir ey gremezler. Bu durumda kendileri fen halindedir, varlklar yok hkmndedir. Kendilerinde varlk grmeleri bir tr gnah sayldndan, Senin varln baka bir gnahla kyaslanmayacak bir gnahtr derler. Allahn tevvb, gaffr, gafr, afv gibi isimleriyle ilikili olmas bakmndan tvbenin ilh boyutu zerinde de durulur (Gazzl, el-Maadl-esn, s. 54, 74, 101). Allahn tevvb oluu kuluna tvbe etmeyi kolaylatrmas, ona af ve mafiret kapsn amasdr. Bunun neticesinde kulun Ona dnmesi tvbedir. Tvbe Allahn kuluna, kulunun da Ona dnmesidir. Allahn kuluna dnmesi ona tvbeyi nasip etmesi, kulun rabbine dnmesi iledii gnahtan ve yapt ktlkten dolay Ondan af dilemesidir. Eb Hafs, Tvbe Ondadr, Ondandr derken bunu kasteder. Tvbe kulun Allaha dndr, ancak bunu kula nasip eden ve onu buna muvvaffak klan Allahtr (Kueyr, s. 254, 262). Kendilerine kar hatal ve kt davrananlarn zrlerini kabul edenler Allahn tevvb ismine mazhar olmulardr. ki gn eit olan mmin aldanmtr hadisini zikreden Eb Tlib el-Mekk (tl-ulb, I, 173), mminin srekli biimde kendini gelitirmek suretiyle her gn Allaha biraz daha yaklamas gerektiini, bunun da tvbe ile gerekleeceini syler. Sfler yaplan hakszlk, ktlk ve hatalardan, ilenen gnahlardan tvbe etmek gerektiini, ancak daha iyi ve daha doru

olan gerekletirme imknna sahip kiilerin daha iyi olan yapmamalarnn tvbeyi gerektiren bir kusur olduunu belirtir. Kuranda zikredilen ebrr (el-nfitr 82/13) iyi insanlar, mukarrebn (el-Vka 56/11) Allahn yaknln kazanm daha iyi insanlardr. Sflere gre ebrrn sevap kazandran amellerini mukarrebler ilerlerse gnaha girmi olurlar (Serrc, s. 68; Kueyr, s. 195; Hcvr, s. 383). Sfler yalnz dille yaplan tvbeye yalanclarn tvbesi demiler ve bunun fsid bir tvbe olduunu sylemilerdir. Rbia el-Adeviyyenin, Tvbe, tvbeden tvbedir sz gnlden gelmeyen ve szden ibaret kalan fsid tvbeyi ifade eder (Kueyr, s. 260). Takv ehlinin dil ve kalple yapt tvbe sahih; dil, kalp ve bedenle yapt tvbe ise daha sahih bir tvbedir. Avamn, havassn ve riflerin tvbesi birbirinden farkldr. Znnna gre avam gnahtan, havas gafletten tvbe eder (Serrc, s. 68; Kueyr, s. 260; Hcvr, s. 385). Ebl-Hseyin en-Nrnin, Tvbe Allah dnda her eyden (msiv) tvbe etmektir sz (Serrc, s. 68) riflerin tvbesine iaret eder. bn At, Allahn azabndan korkan kulun tvbesine inbe tvbesi, Onun kereminden hay eden kulun tvbesine isticbe tvbesi adn vermitir (Kelbz, s. 141; Kueyr, s. 261; Hcvr, s. 385). Pimanln ilk adm tvbe, ikinci adm inbe, sonu evbedir diyen sfler de vardr. Bu balamda Allahn azabndan korkann hali tvbe, azabndan korkmakla beraber sevap umann hali inbe, sadece emrini gzetenin hali evbe terimiyle ifade edilir. Tvbe mminlerin, inbe evliyann, evbe peygamberlerin makamdr (en-Nr 24/31; Sd 38/30, 44; Kf 50/33). Tvbe byk gnahlardan, inbe kk gnahlardan, evbe nefisten Hakka dntr. Herev inbeyi tvbeden ayr bir menzil olarak grr. Tvbe makamn salkl bir ekilde gerekletiren slik inbe menziline ular. Allah sevgisi, Allaha itaat, Ona ynelme ve Ondan bakasndan yz evirme inbenin zn oluturur. Kul elest bezminde yapt ahde bal kalarak szle Hakka dndn ifade ettikten sonra buna gre davranp inbe sahibi olabilir (Herev, s. 6). Kuranda, Rabbinize inbe ediniz, dnnz buyurulmutur (ez-Zmer 39/54). nbe slikin Hakka gnl vermesidir eklinde de tarif edilmitir. Bir mride gnlden balanmaya ve ondan el almaya da inbe denir.

BBLYOGRAFYA

Muhsib, er-Riye li-ullh (nr. Abdlhalm Mahmd-Abdlkdir Ahmed At), Kahire 1390/1970, s. 68, 148, 360; a.mlf., Bed men enbe ilallh (Muhsib, el-Vey iinde, nr. Abdlkdir Ahmed At), Beyrut 1406/1986, s. 344-350; a.mlf., el-ad ver-rc ilallh (a.e. iinde), s. 222; Serrc, el-Lma, s. 68-69; Kelbz, Taarruf (Uluda), s. 92, 141-142; Eb Tlib el-Mekk, tl-ulb, Kahire 1961, I, 173, 364-394; Slem, abat, s. 69; Kueyr, er-Risle, s. 194, 195, 254-262; Hcvr, Kefl-macb, Tahran 1338, s. 378, 381, 383, 385; Herev, Menzil, s. 6; Gazzl, y ulmid-dn, Kahire 1358/1939, IV, 4-59; a.mlf., el-Maadl-esn, Kahire 1322, s. 54, 74, 101; Eb Mansr el-Abbd, fnme (nr. Gulm Hseyin Ysuf), Tahran 1347, s. 50-54; ehbeddin es-Shreverd, Avrifl-marif, Beyrut 1966, s. 475-487; Muhyiddin bnlArab, el-Fttl-Mekkiyye, Kahire 1293, II, 183-190; Necmeddn-i Dye, Mirdl-ibd (nr. M. Emn Riyh), Tahran 1365, s. 257; bn Kayyim el-Cevziyye, Medrics-slikn, Kahire 1403/1983, I, 198 vd.; smil Rush Ankarav, Minhcl-fukar, Bulak 1256/1840, s. 139; Zek Mbrek, et-Taavvufl-slm fil-edeb vel-al, Kahire 1954, II, 144; Seyyid Sdk- Ghern,

er-i Ilt- Taavvuf, Tahran 1368, II, 71; IV, 229. Sleyman Uluda Dier Dinlerde. Tarihten gnmze dinlerin hemen hepsinde insann niha kurtuluu zerinde durulmakta, bu hususta birtakm aklamalar yaplmaktadr. Bunlara gre insann yapmas ve yapmamas gereken davranlar vardr. Ancak insan, bazan dinlerin kendisine nerdii kurtuluu salayc davranlar yerine yanl davranlarda bulunmakta, bu sebeple niha kurtuluunu tehlikeye atmann yannda Tanrnn gazabn celbetmektedir. Dinler insann, bu tr olumsuz fiilleri ve kt davranlar terkedip hatalarn telfi edecek eyler yapmasn telkin etmektedir. Dinlerin, mensuplarnn kt hareketlerinin sonularn ortadan kaldrmak amacyla nerdii davranlar slm terminolojide tvbe diye adlandrlmaktadr. Fakat btn dinler ayn trden bir tvbe anlayn benimsememekte, Yahudilik, Hristiyanlk ve slm gibi semav dinler tvbeye ynelirken in ve Hint corafyasnda yaygn dinler, tvbeden ziyade kt fiilin sonularn gidermeyi hedefleyen ve tvbenin bir unsuru olan kefret tr davranlara nem vermektedir. Yahudilik, Hristiyanlk ve slm, tvbeyle her trl gnahn neticesinin ortadan kalkacan kabul ederek tvbeyi din hayatn deta merkezine koyarken bireysel kurtuluu n planda tutan Hint ve in kkenli dinler tvbe amal din uygulamalara daha az yer vermektedir. Buna ramen gnmzde dinlerin hemen tamamnda bir tvbe anlay ve bu amala yaplan uygulamalar bulunmaktadr. inin geleneksel inanc Konfyslke gre ilenen her gnahn mutlaka bir karl vardr. Gnahn karlnda ekilecek ceza, genellikle lm sonrasnda ve teki lemde deil dnyada uygulanacak bir ceza olarak grlmektedir. Bu sebeple gnah ileyen kiinin gnahnn karln deyip bunu telfi etmeye almas gerekir. Gnah ileyen kii nce oru tutup dinen temiz hale gelmeli, ardndan iledii gnahn aff iin kurban kesmelidir (Budda, s. 372-373). Japon dini intoizmde ktlk ve gnah ahlk bir sorun olmaktan ok bir kirlenme eklinde grlmektedir. Bunun iin into inancn benimseyenler kt fiillerin aresinin arnma ritellerinde bulunduuna inanmakta ve arnmaya ynelik birok riteli yerine getirmektedir. Bunlarn en nemlisini ohoharahe yini oluturmaktadr. Alt ayda bir yaplan bu yinde kii yinden birka gn nce tapnaktan beyaz bir kt alarak bunu gmlek eklinde keser ve zerine kimlik bilgilerini yazar. Daha sonra bu kd btn vcuduna srp nefesini flemek suretiyle gnahn ona geirir ve kd tapnaa gtrr. Bu ktlar tapnaktaki arnma treni srasnda siyah bir masada toplanr, ardndan bir kaya konularak denize atlr, bylece arnma treni tamamlanm olur. Hint yarmadasnn en yaygn ve en eski dini Hinduizmde gnah dnyann nizamna kar ilenmi bir su olarak grlmektedir (Schimmel, s. 77). Bu dinde ilenen her gnahn karma inanc gereince tensh emberinin sresini uzataca ve zorlatraca kabul edildiinden (ERE, V, 659) Hindular, hemen her trl skntnn kayna diye grdkleri gnahlardan kurtulmaya byk nem verir ve gnahlarn sonularn ortadan kaldrmak iin eitli kefretler uygular. Hinduizmde gnahtan vazgeerek arnma ok nemli grld iin erken dnem Hint kutsal metinlerinden olan Samavedada tvbe ve kefret konusuna temas edilmi (a.g.e., a.y.), sonraki dnemin metinlerinden Manu kanunlarnda da gnahtan pimanlk ve arnma amal kefret uygulamalar zerinde

durulmutur (Budda, s. 159). Kutsal metinlerdeki bu vurgu sebebiyle Hinduizmde gnahtan tvbe maksadyla kurban trenlerine byk nem verilmi, bilhassa at kurbanlarnn gnah yznden fkelenen tanrlar yattracana inanlmtr. Gnmz Hinduizminde de tvbe ve gnahtan arnmak iin kutsal bilinen sularda ykanlmakta, oru tutulmakta, baz meknlar ziyaret edilmekte, fakirlere yardmda bulunmakta ve kutsal bilinen hayvanlara hizmet edilmektedir. Hinduizmin toplumsal kast anlayna ve ok tanrclna tepki olarak ortaya kan Jainizmde kastsz, tanrsz ve duasz bir din anlay savunulmutur. Bu dinin temel amac Hint dinlerinin ortak karakteri olan tenshten kurtulmaktr. Dolaysyla Jainizm dnyay kmseyen bir zhd hayatn benimsemekte ve manastr yaamna nem vermektedir. Bu dinde gnahn yol at karma inancndan kurtulmak iin manastrlarda gnah itiraflarnda bulunulmakta ve eitli kefret uygulamalar gerekletirilmektedir (Parrinder, s. 67). Manastr dndaki Jainistler tvbe etmek, gnah itirafnda bulunmak ve baz yiyecekleri belirli zamanlarda tketmemekle iledikleri gnahlardan kurtulacaklarna inanmaktadr. Hint kkenli bir baka din olan Budizmde de karma anlay esas alnmakta, her iin, her fiil ve davrann kayna eklinde grlen bu olgudan kurtuluun imknszlna inanlmaktadr. Buna gre ilenen her gnahn karl (karma) mutlaka grlecektir. Bu konuda herhangi bir ilh veya beer yardm sz konusu deildir; dolaysyla geleneksel anlamda tvbenin de bir mnas yoktur. Ancak yine de ilenen gnahlar affettirecek baz davranlarda bulunulur. Bu amala Budist rahipleri on be gnde bir blgesel toplantlar dzenler ve bir eit tvbe riteli diye adlandrlabilecek alen gnah itiraflar olur. Ayrca yalnz erkek rahiplerin katld, en kdemli veya en yal rahip tarafndan gerekletirilen yllk alen itiraf uygulamalar icra edilir. Barahip bu itiraf trenlerinde elindeki gnah listesini byk gnahlardan balayarak okur ve dier rahiplere bu gnahlardan uzak kalp kalmadklarn sorar. Gnahlardan herhangi birini ileyene gerekli kefret cezas verilerek yin sona erer. Halktan Budistler ise iledikleri gnahlar rahibe anlatp onun belirledii cezay ekmek suretiyle kefretlerini demektedir. Baz blgelerde halkn Buda, dhamma ve sangha adna gnahlarnn affn ve ktlklerden uzak kalmay diledii birtakm dualar ve len kiilerin gnahn affettirmeye ynelik baz uygulamalar bulunmaktadr. Bu uygulamaya gre len kiinin akrabalar rahiplere para, yiyecek ve giyecek tr eyler verir, bunun karln lene balar. Gnmzde Hint corafyasnda varln srdren ve eski randaki Zerdtliin devam olan Parslikte gnahtan arnma amal uygulamalara byk nem verilmektedir. Bu dine gre tvbeyle ortadan kaldrlmayan gnahlar her yl biraz daha byyerek kiiyi Ahura Mazdann karsnda zor duruma drrken tvbe ve kefret btn gnahlar bir anda yok eder. Dolaysyla ncelikle bir rahibe, rahibin olmad durumlarda salih bir kiiye gnah itirafnda bulunulmas gerekir. Bu itiraflar en az ylda bir defa Mihr aynda gerekletirilmelidir. Bu maksatla muhtemel gnahlar ieren gnah itiraflar listesi hazrlanr ve bunlar zaman zaman okunur. Parslikte gnah itirafnda bulunan kii rahibin, suuna karlk belirledii kefreti yerine getirmek zorundadr. Bu kefretler, beden baz meakkatler yannda ounlukla ibadet veya topluma hizmet trnden uygulamalar iermektedir. Gnmz Parsliinde yaygn biimde, kiinin lm ve cenazesinin kaldrlmas sresince len adna gnah itiraflar yaplr. Bu i iin tutulan rahip gnah itiraflarn ihtiva eden dualar okurken lenin yaknlar da ona elik eder (ERE, V, 666). Tvbe konusu Yahudilik ve Hristiyanlk gibi dinlerde ok daha nemli bir yer tutmakta, yahudi kutsal kitabnn (Tanah [Eski Akid]) birok blmnde sril kavmi

tvbe etmeye arlmaktadr. Tanahta tvbe kavramn ifade etmek zere uv (dnmek) fiili kullanlmakta, bununla fert veya toplum olarak sril kavminin gnahtan uzaklap Tanrya ynelmesi kastedilmektedir. Talmudun teekkl srasnda uv fiilinden teuva kelimesi tretilmitir. Bu kelime, kt fiillerden pimanlk duyarak Tanrya dnmeyi ve Onun istedii gibi iyi iler yapan bir kul olmay ifade etmektedir (Montefiore, XVI [1904], s. 213). Tanahta tvbe konusunun srekli ilenmesi ve insanlarn gnahtan vazgeip Tanrya dnmeye arlmas sebebiyle yahudi din limleri tvbeye byk nem vermi, bunun nasl yaplmas gerektii konusunda yorumlarda bulunmutur. XI. yzylda yaayan Bhya b. Ysuf b. Pakuda tvbeyi Tanrnn izdii snrdan kan kiinin kurtuluu isteyip Ona dnmesi (el-Hidye, s. 248), ondan yzyl sonra gelen bn Meymn ise gnahn zihinden sklp atlarak tamamen unutulmas ve bir daha ona dnmemeye karar verilmesi eklinde tanmlamtr (Moore, Judaism, I, 510). Yahudilikte gnah dnyev ve uhrev her trl skntnn kayna olup ondan bir an nce kurtulmak gerekir. Bu durumda Tanr insanlarn iledii gnahlarn cezasn teki leme brakmamakta, byk bir ksmn bu dnyada eitli skntlarla detmektedir. Skntlardan kurtulmann yegne yolu gnahlardan pimanlk duyup tvbe etmektir. Tanahta, fert veya toplumun gnahlardan tvbe ederek Tanrya yalvarp gz ya dkmesi halinde bel ve felketlerin son bulaca belirtilmektedir (Yeremya, 4/4; Hezekiel, 33/11,14-15; Ynus, 3/8-9). nk Tanr insanlarn gnahlar sebebiyle lmesini deil tvbe ile yaamasn ister ve tvbe etmelerini bekler (Hezekiel, 33/11). Tanrnn tvbeyi beklediine inanld iin kiinin her an tvbe etmesi mmkndr. Ayrca Onun kullarna tvbelerini kabul edecei zel bir zaman tahsis ettii belirtilmektedir (Kitov, I, 65, 87). Bu zel dnem yahudi yeni ylnn ilk gnnden (Roha-anah) balayarak on gn devam eder ve tvbe gn, kefret gn diye adlandrlan Yom Kipur ile sona erer. Tvbe dnemi olarak bilinen bu srecin ilk gn herkesin bir yllk kaderi Tanr tarafndan belirlenir. Ancak Tanr insanlarn gemi fiillerine gre belirledii bir yllk kaderi hemen mhrlemez, tvbe dneminin sonuna kadar kullarna frsat verir, bu sre iinde tvbe edenlerin olumsuz kaderini deitirir. Dolaysyla yahudiler sz konusu on gnlk tvbe dnemini gnah itiraf, oru ve dua ile geirir (a.g.e., I, 23-24, 65; Katar, s. 58-59). Tvbe iin herhangi bir aracya gerek yoktur ve gnahkrn samimiyetle tvbe etmesi yeterlidir. Gnahlarn okluu veya tvbenin geciktirilmi olmas Tanrnn balamasna engel tekil etmez; Tanr btn mrn gnahla geirmi kiilerin tvbesini bile kabul eder. Ancak baka insanlara kar ilenmi gnahlar bu affn dndadr ve bunlarn aff iin ncelikle hakszla urayan kiinin rzasnn alnmas gerekir. Hristiyanla gre tvbe kiinin yapt ktlklerin farkna varmas, ktlklerden dolay kendini knamas ve gnah terkedip Tanrnn rzasna uygun bir hayata ynelmesidir (Graham, s. 106-107). Hristiyanlkta tvbe konusu Hz. snn mesajnn temelini oluturur. Hz. s, teblide bulunduu yahudi toplumuna Tanrnn yeryzndeki egemenliinin yakn olduunu sylemi, onlara tvbe ederek buna yarar biimde davranmalar arsnda bulunmutu (Matta, 4/17; Markos, 1/15). Onun arsna uyan kimseler tvbe etmi, tvbenin bir sembol olarak su ile ykanp vaftiz olmulardr. Bu sebeple erken dnem Hristiyanlnda su ile ykanma tvbenin fizik bir tezahr eklinde alglanmtr. lk hristiyan cemaatinde tvbe ederek vaftiz olanlar mevcut gnahlarndan arndklarna inanm ve Tanr krallna girmek iin bir daha gnah ilememeyi ama edinmitir. Dolaysyla vaftizin ardndan ilenen gnahlardan tvbe etmenin mmkn olmayaca anlay benimsenmitir. Ancak bir sre sonra bu idealin gerekletirilemeyecei ve insanlarn vaftizden sonra da gnah ileyebilecei kabul edilmitir. II. yzyln ortalarna doru kaleme alnan Hermasn oban adl eserde vaftizin ardndan kk gnahlar iin tvbe edilebilecei dile getirilmitir. III. yzylda vaftizden sonra byk gnahlarn da ilenebilecei ve bunlardan arnmak amacyla kilise

grevlilerinin denetiminde baz ar kefretlerin yerine getirilmesi gerektii inanc benimsenmitir. Sonraki yzyllarda kilise yetkililerinin kontrolnde aktan yaplan tvbe uygulamalar iin Paskalya ncesi krk gnlk bir dnem oluturulmu, bu dnem Lent veya Karem diye adlandrlmtr (Instructions on the Revised Roman Rites, s. 169). Alen itiraf sorunlara yol at ve eletirildiinden XII. yzyla kadar kademeli biimde terkedilmi, bunun yerini gizli itiraf almtr. Gnmzde gizli itiraf gelenei Katolik Hristiyanlnda hl devam etmekte ve gnah itiraflar, rahiple gnah itirafnda bulunan kimsenin birbirinin yzn grmesini nleyen bir ortamda yaplmaktadr. Zamanla Hristiyanlkta mkerreren byk gnah ileyenlerin tekrar tvbe edebilecei kabul edilmi ve tvbe bu dinin nemli bir sakramenti haline getirilmitir. XIII. yzyln banda herkesin ylda en az bir defa tvbe amal uygulamalara katlmas zorunlu tutulmu ve bunun Lent dneminde yaplmas benimsenmitir. Hristiyanlar, bu anlay gereince yzyllar boyu Paskalya ncesindeki krk gnlk dnemde tvbe uygulamalarna itirak etmi, gnah itiraflarnda bulunmu, krk gnlk sreyi orula ve proteinlerden kanlan perhizle geirmilerdir. Ancak sanayi devrimi ve deien hayat artlar sebebiyle XIX. yzyldan itibaren Paskalya ncesindeki Lent devri orucu byk oranda terkedilmi, bu sre belirli yiyeceklerden kanlan bir perhiz dnemi haline getirilmitir. Gnmzde de Lent dnemi bir tvbe ve kefret zaman eklinde grlmekte, bu dnemde bata gnah itiraflar olmak zere tvbe amal eitli uygulamalar yaplmaktadr. Ylda bir olan bu uygulamalar yannda bireysel gnah ileyen kiinin itiraf ve kefret eklinde baz uygulamalarla gnahndan kurtulmas mezheplerin bak asna gre telkin veya tavsiye edilmektedir (bk. ENDLJANS). Hristiyanla gre Tanr insanlarn tvbe ile kendisine ynelmeleri karsnda ilgisiz kalmamakta, sonsuz merhametiyle tvbe kapsn ak tutarak gnahkr kullarnn kendisine dnmesini beklemekte (Tertullian, s. 28-29), ne kadar gnahkr olursa olsun tvbe eden kulunu balamaktadr. Katolik retiye gre rahipler snn kendilerine verdii yetkiye dayanarak insanlarla Tanr arasnda bir vasta olmakta ve Tanr adna balama yetkisini ellerinde bulundurmaktadr. Rahiplerin balama yetkisi Protestanlk tarafndan reddedilmektedir.

BBLYOGRAFYA

Bahy b. Ysuf b. Pakuda el-Endels, el-Hidye il feriil-ulb (nr. brhim Slim b. Binyamin Yahd), Leiden 1912, s. 248, 305; E. Osborne v.dr., Church Fasts and Festivals, London 1905, s. 50 vd.; A. Hilmi mer Budda, Dinler Tarihi-I, stanbul 1935, s. 159, 309-310, 372-373, 381; E. B. Redlich, The Forgiveness of Sins, Edinburgh 1937, s. 227; H. Schauss, The Jewish Festivals from their Beginnings to Our Own Days (trc. S. Jaffe), Cincinatti 1938, s. 149; R. I. Epstein, Judaism, London 1945, s. 70-71; G. F. Moore, History of Religions, New York 1949, I, 105-107, 265, 346347, 393, 397; a.mlf., Judaism in the First Centuries of the Christian Era: The Age of Tannaim, Cambridge 1950, I, 510, 511, 532, 535; B. Graham, Peace with God, London 1954, s. 106-107; A. Schimmel, Dinler Tarihine Giri, Ankara 1955, s. 77; G. L. Berry, Religions of the World, New York 1956, s. 45; W. Telfer, The Forgiveness of Sins, An Essay in the History of Christian Doctrine and Practice, London 1959, s. 20, 65, 81; Tertullian, Treatises on Penance: On Penitence and On Purity (trc. W. P. Le Saint), London 1959, s. 28-29; E. G. Parrinder, Worship in the Worlds Religions, London 1961, s. 67; A. Hertzberg, Judaism, New York 1963, s. 126, 134; R. C.

Zaehner, Hinduism, London 1966, s. 44; J. Murphy-OConnor, Sin and Community in the New Testament, Sin and Repentance (ed. D. OCallaghan), Dublin 1967, s. 30; The High Holy Days (ed. N. Winter), Jerusalem 1973, s. 58-60; E. G. Jay, The Church its Changing Image Through Twenty Centuries, London 1977, I, 161; E. Kitov, The Book of Our Heritage (trc. N. Bulman), New York 1978, I, 23-24, 65, 87, 92; A New Catechism Catholic Faith for Adults, London 1978, s. 160; M. Eb Zehre, Hristiyanlk zerine Konferanslar (trc. Akif Nuri), stanbul 1978, s. 291; Instructions on the Revised Roman Rites, London 1979, s. 169; D. A. Brown, A Guide to Religions, London 1991, s. 57, 135, 147-148; Mehmet Katar,Yahudilik, Hristiyanlk ve slmda Tvbe, Ankara 2003, s. 58-59, 100, 110, 118-121, 130-131, 139-141; Ali hsan Yitik, Hint Dinleri, zmir 2005, s. 110; C. G. Montefiore, Rabbinic Conceptions of Repentance, Jewish Quarterly Review, XVI, Philadelphia 1904, s. 213, 223, 226-227; J. Jolly, Expiation and Atonement (Hindu), ERE, V, 659; T. W. R. Davids, Expiation and Atonement (Buddhist), a.e., V, 640-641; M. N. Dhalla, Expiation and Atonement (Parsi), a.e., V, 664-666; D. E. Aune, Repentance, ER, XII, 337. Mehmet Katar

TRABLUSGARP
Libyann bakenti, tarih bir ehir ve eski bir Osmanl eyaleti. Ad Sabratha (Zwagha), Leptis Magna (Lubdah) ve bugn merkezin olduu yerdeki Oea adl tarih ehrin Yunanca ifadesine (ehir: Tripolis/Tripoli) dayanr. Kelime Arapaya Tarbulus olarak gemi, Osmanllar, Suriyede ayn adl ehirle karmasn nlemek ve batda yer aldn belirtmek iin garp kelimesini ekleyerek buraya Trablusgarp demilerdir. Avrupallar ise Ortaa ve sonrasnda Berberistan Tripolisi anlamnda Tripoli of Barbary, Tripoli de Barbarie eklinde adlandrmlardr. Ayrca Osmanllar ehrin merkez olduu eyalete Bingazi, Fizan ve Kufra adl blgeleri de dahil ederek bugnk Libya topraklarnn tamamn kapsayacak ekilde Trablusgarp adn vermitir. Avrupallar da ehri ve evresindeki topraklar Tripolitiane ismiyle anmlardr. ehir. Trablusgarp lkenin kuzeybatsnda Akdeniz sahilinde uzanan, bir ksm kayalk olan ve liman kuzeybat rzgrlarndan koruyan bir burnun siperinde kurulmutur. Buras ayn zamanda Byk Sahr istikametine doru alan ln balang noktas gibidir. Trablusgarp ehri milttan nce VII. yzylda buray Oea diye isimlendiren Fenikeliler tarafndan tesis edildi. Daha sonra idaresi, Berka ad da verilen dousundaki Sirenayka (Cirenaika) blgesinin hkimlerinin eline geti. Kartacallarn ardndan buray Regio Syrtica olarak isimlendirip Afrika eyaletine dahil eden Romallarn egemenliine girdi. Romallar III. yzylda blgedeki Oea, Leptis ve Sabratha adl ehri tek bir idare altnda toplayarak hepsine Regio Tripolitane dediler. slm fetihleri srasnda Bizans hkimiyetinde nemli bir liman ehri durumundaki Trablusgarp, Hz. mer dneminde Msr ftihi Amr b. s tarafndan 22 (643) ylnda bir aylk kuatmann ardndan fethedildi. Bununla birlikte mslmanlarla Bizansllarn ehir zerindeki hkimiyet mcadelesi devam etti. Ayrca Emevler ve Abbsler dneminde Hricliin bzyye koluna mensup Berberlerin isyanlarna ve egemenliine sahne oldu. Abbs Halifesi Hrnrred devrinde frkyede kurulan Alebler hnedannn ynetimine giren ehir, brhim b. Aleb zamannda ayaklanan bz lideri Abdlvehhb b. Abdurrahman tarafndan kuatld. ehrin valisi ve brhim b. Alebin olu Abdullah babasnn vefat zerine bzlerle anlamak zorunda kald ve ehrin i ksmlarn onlara brakt (196/812). Trablusgarp Tolunoullarnn kurucusu Ahmed b. Tolunun olu Abbas kuattysa da Alebler, bzlerin desteiyle onu malp etmeyi baardlar (267/881). Aleblerin ardndan Trablusgarp, Ftmlerin ve Zrlerin hkimiyetine girdi. V. (XI.) yzylda Ben Hill kabilesinin Kuzey Afrikaya g srasnda kabilenin Ben Zube kolu Trablusgarpa girdi ve ehrin valisi Zenteli Sad b. Hazrnu ldrerek buraya hkim oldu. 541de (1146) ehir Sicilyadan gelen Normanlarn eline getiyse de on iki yl sonra halk Normanlar ehirden karmay baard. 554te (1159) Trablusgarp Muvahhidlerin egemenliine girdi. Selhaddn-i Eyybnin kumandanlarndan Baheddin Karakuun Kuzey Afrikadaki fetihleri srasnda bir ara Eyyblerin elinde kald. Hafs Hkmdar Eb Zekeriyy Yahy dneminde (1228-1249) Hafs hkimiyetine girdi. Hafslerin i karklklar yznden zayflad bir srada Trablusgarpta Ammroullar hnedan kuruldu (727/1327) ve 803 (1401) ylna kadar devam etti. Ammroullarndan sonra Trablusgarpta Hafslerin hkimiyeti 1510 ylna kadar srd. 1510da Trablusgarp, Oliveto Kontu Don Pedro Navarro kumandasndaki spanyollar tarafndan igal

edildi; katliamdan kurtulan mslmanlar 40 km. doudaki Tcr ehrine snd. 925te (1519) stanbula bir heyet yollayan Trablusgarp halk spanyol istilsna kar yardm talebinde bulundu. Bunun zerine Dvn- Hmyun Enderun aalarndan Hadm Murad Aa beylerbeyi unvanyla, emrine verilen bir filo ve askerlerle buraya gnderildi. Birlikler Tcrda topland. Rodosun fethinin ardndan 1523te Saint Jean valyeleri burada yerleti; Trablusgarp bir ileri hristiyan karakolu haline geldi. Sonunda Kaptandery Sinan Paa kumandasndaki Osmanl donanmas ehri ele geirdi (12 ban 958/15 Austos 1551). lk valiliine Murad Aa tayin edildi. 1556da Turgut Reis beylerbeyilikle buraya geldi. Turgut Reisin dokuz yllk valilii Trablusgarp tarihinde nemli bir yer tutar. Fizana kadar bugnk Libya Devletinin tamamna yaknn Osmanl topraklarna Murad Aa dahil ettiyse de kabileleri Turgut Reis devlete tbi kld. Trablusgarp ehri zellikle Karamanllar dneminde (1711-1835) d basklarla karlat. Karamanl beylerinin Avrupadan ve Amerika Birleik Devletlerinden buraya gelen ticaret gemilerinden vergi almalar ciddi problemlere yol at. 1663te ngiliz, 1728de Fransz donanmas ehri top ateine tuttu. zellikle Amerika 1796da bu vergiyi ticaret gemilerinin gvenlik iinde seyretmesi iin vermekteydi. 1801de verginin miktarnn arttrlmas ilikileri gerginletirince Karamanl idaresine kar kk bir donanma gnderildi. Trablusgarp Liman 1801-1805 yllar arasnda ablukaya alnd. Bu abluka srasnda kaptan William Bainbridge kumandasndaki Filedelfiya firkateyni ele geirilerek btn askerleri esir edildi. Bunun zerine William Eaton yeni sefer dzenleyip Trablusgarpn dousundan baehre doru ilerledi. Ancak Derneye ulatklarnda 3 Haziran 1805te iki taraf anlat. 1815te Bainbridge ve Stephen Decatur kumandasnda yeni bir Amerikan donanmas Trablusgarp nlerine kadar gelerek Karamanl beylerbeyine isteklerini zorla kabul ettirdi. Trablusgarp ehrinde XX. yzyln banda ou tarih deere sahip on cami, otuz bir mescid, krk medrese, bir rdiye mektebi, on yedi sbyan mektebi, iki kz mektebi, iki tekke, be zviye, yirmi han, 2470 ev, 1100 dkkn, elli maaza, drt hamam, elli kahvehane, bir ate deirmeni, yetmi iki su deirmeni, iki sabunhane, bir debbahane, eczahane, iki hastahane ve yirmi frn bulunmaktayd. 1910lu yllarn banda nfusu 18.000i mslman, 4000i yahudi, 3000i ecnebi olmak zere toplam 25.000 civarndayd. ehirde ve buraya bal yerlerde yaayan ahali bata Berber aslllar olmak zere Araplar, Tevrikler, Tblar, Trkler, Kuloullar, Sudanllar, yahudiler ve Avrupal gmen hristiyanlardan meydana gelmekteydi. 1911de talyan igali srasnda nfusunun nemli bir blm yok oldu. 1951de bamszln ardndan nfusu giderek artt; daha o yllarda 100.000 kiiye ulat, 2010lu yllara gelindiinde 1 milyonu at (1.025.244 nfus). lkenin en byk ehri ve liman, ayrca sanayi ve ticaret merkezi haline geldi. Libyann bata gelen yksek retim kurumu elFtih niversitesi buradadr. ehirdeki tarih eserler arasnda 13.000 mlik bir alan kaplayan ve milttan sonra II. asrda Romallarca ina edilen, XVI. asrda Osmanllar tarafndan iki kule eklenen, iinde Osmanl vilyet binas ve farkl birimlerin bulunduu es-Sary el-Hamr en grkemli yaplardan biridir. Bugn ilk dnemden balamak zere lke tarihine k tutan her trl arkeolojik eserin sergilendii bir mze olarak kullanlmaktadr. XVIII. yzyln ikinci yarsnda Vali Ali Paa tarafndan ina ettirilen Karamanl Evi de tarih nemi haizdir. Liman tarafnda Turgut Reis adna yaptrlan, yan banda kabri bulunan Turgut Reis Camii ve evresi tarih deere sahip en nemli meknlarn banda gelir. 1736-1738 yllarnda Karaman Ahmed Paann Medine adl eski ehir ksmnda yaptrd otuz

kubbeli cami ve medrese buradaki en geni ibadet yeridir. Grc Mustafann 1834te ina ettirdii, kendi adyla bilinen camisi de byk mimari neme sahiptir. Medine ksmndaki tarih camiler arasnda Hrbe Camii, Nka Camii, Osman Paa Medresesi ve Camii, Mehmed Paa Camii ve Red Camii saylabilir. 1898de II. Abdlhamidin Trablusgarp yetim ve kszlerinin meslek edinmeleri iin atrd Medresetl-fnn ves-sanyi el-slmiyye ayn amala hizmet vermeye devam etmektedir. Medine denilen eski arlarn olduu ksma gnmzde Bbl-hrriyye ad verilen tarih kapdan girilmektedir. Geleneksel alveri yaplan bu meknlar Sku attra, Sku Hzr, her trl ticar maln satld, ilerinde en geni olan Skuttrk, hal pazar ile Skurireddir. ehirde tarih binalar yannda 1 Eyll 1969 tarihinde kraliyetten cumhuriyete geiin htrasna ina edilen Burclftih gibi yaplar bulunmaktadr. talyan igali esnasnda belediye binasnn karsnda yaptrlan Katolik katedrali 2004 ylnda restore edilerek camiye evrilmi ve yeniden ibadete almtr. Tarih ehrin bulunduu ksma ana kapdan girilmektedir. Bunlar bat ksmnda Bbzzente, gneydou tarafnda Bblhevvre ve kuzey tarafnda Bbnnrdur. ehir surlarnn yapl Romallara kadar gitmektedir; surlar Osmanllar zamannda birok defa tamir edilmi ve gnmzde geirdii restorasyonlarla epeyce salamlatrlmtr. Yeni imar faaliyetleriyle, kale etrafnda alan meydanlarla pek ok tarih eser ortadan kalkarken Roma dnemine ait, ehrin kuzey snrnda 163 ylnda yaplan Marcus Aurelius tak korunmutur. Eyalet. Osmanl idaresi altnda eyaletin tarihi drt dneme ayrlr: Osmanllarn tam hkimiyetindeki ilk valiler dnemi, kendi bana buyruk yneticiler kabul edilen daylar dnemi (yenieriler), yar bamsz eyalet konumuna geldii Karamanl hnedan dnemi, merkez idareye dorudan baland ikinci valiler dnemi. Trablusgarp eyalet haline getirildikten sonra uzun sre merkezden tayin edilen beylerbeyi unvanl valilerce idare edildi. Burada timar sistemi uygulanmad. Zamanla bu idare deien Osmanl idar-mal anlaynn bir yansmas olarak ocaklk ekline dntrld. 1798 ylna kadar idare Karamanl ailesine mensup kimselere veraset yoluyla intikal etti. Karamanl soyundan gelen Ysuf Paann merkezden vali sfatyla tayini zerine yeni bir dnem balad. Trablusgarp mahall ynetimi balangta beylerbeyinin idaresinde be yeli divandan oluuyordu. Adl iler Hanef ve Mlik mftleri tarafndan halledilirdi. Divan yeleri haznedar, defterdar, yal kethds, atlar aas ve beytlmalciden ibaretken daha sonra Arap aas ve kulolu baaas divana girmeye balad. lk dnemlerde Garp ocaklar kendi iinde sancak beyliklerine, mutemetliklere ve mtesellimliklere ayrlyordu. Vergiler beylerbeyleri tarafndan karlan devriyelerce toplanyordu. Daylar dneminde yenieriler, halk arasnda en saygn snf oluturan murbtlara zenerek kendilerini bu adla andlarsa da ahali arasnda karakololundan gelen kurolu/kulolu ismiyle tannd. lerinden setikleri day lakapl reisleri valilerle devaml rekabet halindeydi. Fakat zaman zaman gl valiler onlarn nfuzunu kstlyordu. Daylar dneminde Trablusgarp yine de gelimesini srdrd; Osmanl hkimiyetinin devam saland. Karamanllar ise burada bir nevi hnedan oluturdular, kendilerini emrl-mminn diye takdim etmeye altlar. Karamanl valiler iinde hnedann kurucusu Ahmed Paa, olu Mehmed Paa ve bunun torunu Ysuf Paa gibi nemli vali bu dneme damgasn vurdu. 1835te tekrar merkeze balanan Trablusgarpta Tanzimat ve teklt- cedde esnasnda Bingazi ayr bir mutasarrflk ekline dntrld. Mahmud Nedim Paa zamannda eyaletler sancaklara, kazalara ve nahiyelere ayrlarak yeni bir idar taksimata gidildi. Merkezden kaymakam ve nahiye mdr gnderilmeyen yerlere yerlilerden nfuz sahibi kimseler

kuvvetli kefaletlerle memur tayin edildi. Kazalarda nfus kaytlar tutulup vergiler yeniden dzenlendi, ahaliye nfus hviyet czdan ve bir nevi pasaport olan Mecidiye mrr tezkiresi verilmeye baland. 1864te karlan Vilyet-i Ummiyye Kanunu gereince bu eyalet de dierleri gibi vilyete dntrld ve Bingazi ile birlikte be sancaklk bir idar birlik kuruldu. 1872de Trablusgarp vilyeti ve Bingazi mstakil sanca adn ald, fakat 1879da Bingazi Dahiliye Nezretine dorudan bal mstakil bir vilyet oldu. Osmanl idaresinde 100e yakn valinin grev yapt eyalette Turgut Reis bata olmak zere Sakzl Mehmed Paa, Karamanl Ahmed Paa ve Ysuf Paa, Ali Asgar Paa, Mehmed Emin Paa, Hac Ahmed zzet Paa, Mustafa Nri Paa, Mahmud Nedim Paa, Ali Rz Paa, Mustafa sm Paa, Ahmed Rsim Paa, Hfz Mehmed Paa, Mir Receb Paa gibi valiler faaliyetleri ve hizmetleriyle ne kt. En ok valinin tayin edildii ikinci valiler dneminde Ahmed Rsim Paaya kadar geen krk yedi ylda yirmi be vali grev yapt. Valiler arasnda beylerbeyi pyesiyle vezir, paa ve mir rtbeli olanlar ounlukta olup dierleri day, bey, avu unvanyla bilinir. lerinde Hac Ahmed zzet Paa ile Ali Rz Paa gibi iki dnem valilik grevinde bulunanlar vardr. Trablusgarpta zellikle kuloullar yerli asker snf oluturarak farkl bir sosyal tabaka meydana getirmiti. Gerekli zamanlarda 1200 svari 5000 mevcutlu bu yardmc kuvvet mensuplar dzenli kuvvetlere destek iin silh altna alnrd. Kumandanlar ise valilerce ilerinden tayin edilen eyhlbeled unvanl nfuz sahibi bir memurdu. Bunlar bilhassa tahsilt iin grevlendirildiklerinden vergiden muaf tutulmaktayd. Fakat dzenli askerlerin gelmesiyle birlikte kuloullarnn grevleri azald iin muafiyet durumlar da kaldrld. Trablusgarp vilyetinin gelirleri dzenli (herkesin btesine uygun vergi ve askerlik bedeli), dzensiz (arazi mahsullerinden alnan er r, gmrk, ttn, dier ticaret mallar), muhtelif (tuz, orman, madenler, posta, telgraf) vergilere ve esir ticaretine dayanmaktayd. Trablusgarp ve Bingazinin yllk geliri toplam 400.000 dolar (1.000.000 frank) tahmin edilmekteydi. Bu gelirlerin drtte vilyetin idar giderlerine harcanr, drtte biri devlet hazinesine gnderilirdi. 1551de Trablusgarp, Murad Aa tarafndan ele geirildikten sonra bugnk Tunus snrlar iinde yer alan Kafsa, Kbis, Sefkus, Manastr, Kayrevan ve Mehdiye gibi ehirlerle Cerbe adas buraya dahil edildi. 1574te Tunusun kesin biimde ele geirilmesinin ardndan bu yerler iki eyalet arasnda ekime konusu oldu. XX. yzyln ilk yllarnda Trablusgarp vilyeti merkez sanca (dokuz kaza, alt nahiye), Lbde sanca (drt kaza, iki nahiye), Cebeligarb sanca ( kaza, drt nahiye) ve Fizan sanca (drt kaza, sekiz nahiye) yirmi kaza ve yirmi nahiye merkezinden oluuyordu. Trablusgarp vilyeti birinci snf vilyetlerden olup Fizan birinci snf, Lbde ikinci snf ve Cebeligarb nc snf sancakt. Osmanl Devleti memurlarnn byk ounluu vilyet merkezinde grevlendirilmitir. Afrika ktasnda smrgecilik faaliyetlerinin artt XIX. yzyln ikinci yarsndan itibaren Trablusgarpla ilgilenen talyann Trablusgarp ehrinde yaayan vatandalarn Osmanl hkmetinden koruma bahanesiyle 1 Eyll 1911de sava iln edii burann bir talyan kolonisine dnnn balangcn oluturdu. 1912de svirenin Ui (Ouchy/Lozan) ehrinde yaplan antlama ile Osmanl Devleti, Afrikadaki bu son vilyetini talyaya terkettiini kabul etti, ancak halife buradaki toplumun din nderi olarak kalacakt. Osmanl askerleri yerli ahaliyle birlikte talyaya kar mcadeleyi srdrd ve 1918de imzalanan Mondros Mtarekesine kadar Afrika Gruplar Komutanl ad altnda

talyaya kar savat. Trablusgarp 1943 ylna kadar talyan igali altnda kald. talya egemenlii dneminde klasik Arap ehri grnndeki eski ehrin dousunda ondan tamamen farkl modern bir ehir kuruldu. Ardndan 1951de bamszlk iln edilinceye kadar ngilterenin kontrolne girdi. Akdeniz sahilleri olduka verimli olan Trablusgarpta ziraat da gelimiti. Osmanl idaresinin son dnemlerinde 6.694.000 hurma aac, 321.557 zeytin aac, 40.000 incir aac vard. 1881de Trablusgarp-stanbul arasnda telgraf hatt dendi. Bunu 1882de deniz altndan Maltaya kadar bir baka telgraf hatt izledi. Daha sonra vilyet merkezinden Garyn, Fesato, Nlt, Zviye, Uceylt, Zvre, Humus, Zilteyn, Msrte, Mislte, Tarhuna ve Urfellaya telgraf hatlar ekildi.

BBLYOGRAFYA

Vkd, Ftu fryye, Tunus 1966, I-II, tr.yer.; bn Abdlhakem, Ftu Mr (nr. Muhammed el-Huceyr), Beyrut 1416/1996, s. 295-296; Belzr, Fth (Fayda), s. 324; Ali-Ahmed Nuri, Trablusgarb, Bingazi, Fizana Dair Mlmat, Ktp., TY, nr. 5002, s. 28-29; Trablusgarb ve Bingazide Erkn- Harp Zeki ve Fuad Beyler Tarafndan Yaplan Erkn- Harbiyye Seyahati Hakknda Rapor, Ktp., TY, nr. 8897, s. 59; mer Subhi, Trablusgarb ve Bingazi ile Sahr-y Kebr ve Sudan Merkezi, stanbul 1307, s. 12-13; Sadk el-Meyyed, Afrika Sahra-y Kebirinde Seyahat: Bir Osmanl Zabitinin Byk Sahrada Seyahati (haz. H. Bostan-N. Oma), stanbul 2008, tr.yer.; Ahmed Bek en-Nib el-Ensr et-Trablus, el-Menhell-ab f tri arblusarb, stanbul 1317, s. 8-174; Abdlkdir Cmi, Trablusgarptan Sahr-y Kebre Doru, stanbul 1326, tr.yer.; Ebl-Muzaffer Receb, Trablusgarb Ahvli: Yeni Dnya, stanbul 1327, s. 5, 10-11; Hasan Sfi, Trablusgarb Tarihi, stanbul 1328, tr.yer.; Devleti Aliyye-i Osmniyye Salnmesi, stanbul 1329, s. 700-707; Mahmud Naci-Mehmed Nuri, Trablusgarb, stanbul 1330; Aziz Samih lter, imali Afrikada Trkler, stanbul 1937, II, 185-256; Cell Tevfik Karasapan, Libya, Trablusgarp, Bingazi ve Fizan, Ankara 1960, s. 70; Abdurrahman ayc, Byk Sahrada Trk-Fransz Rekabeti (18581911), Erzurum 1970, tr.yer.; R. Mantran, la Libye des origines 1912, la Libye nouvelle rupture et continuit, Paris 1975, s. 15-26; a.mlf., Karamanl, DA, XXIV, 451-453; P. Audibert, Libye, Paris 1978, tr.yer.; Abdulwhid Dhann Th, The Muslim Conquest and Settlement of North Africa and Spain, London-New York 1989, bk. ndeks; Nadir zkuyumcu, Fethinden Emevlerin Sonuna Kadar Msr ve Kuzey Afrika: 18-132/639-750 (doktora tezi, 1993), M Sosyal Bilimler Enstits, s. 67-69; Ali Rza Seyfi, Trablusgarp Donanmaszlktan Yanyor, Donanma, sy. 17, stanbul 1329, s. 1528-1541; Hfz, Osmanl Afrikas, a.e., sy. 20 (1329), s. 1817-1825; Ahmet Kavas, Byk Sahrada Gat Kazasnn Kurulmas ve Osmanl-Tevark Mnasebetleri, slm Aratrmalar Dergisi, sy. 3, stanbul 1999, s. 171-196; a.mlf., Libya, DA, XXVII, 174-179; Ettore Rossi-[Cengiz Orhonlu], Trablus, A, XII/1, s. 445-452. Ahmet Kavas

TRABLUS, Aleddin
() Ebl-Hasen Alddn Al b. Hall et-Trablus (. 849/1445ten sonra) Hanef fkh limi. Trablusamda dodu. Hayatna dair kaynaklarda bilgi yoktur. Sultan II. Murada ithaf ettii elstin adl eserinin banda Kuds kads olduu belirtilmekte, Ktib elebi 844 (1440) ylnda vefat ettiini kaydetmektedir (Kef-unn, II, 1745). Ancak el-stinin sonunda eserin 849 yl Receb aynda (Ekim 1445) Edirnede yazldnn belirtilmesi mellifin bu tarihten sonra ldn gstermektedir. Trablus, zellikle edebl-kd trndeki kitaplarn en mkemmel rneklerinden biri kabul edilen, gerek muhtevas gerekse sistematii sebebiyle byk ilgi gren Munl-kkm adl eseriyle tannmtr. Eserleri. 1. Munl-kkm fm yeteredded beynel-ameyni minel-akm. Yarglama hukukunun nemi, konusu ve temel esaslar, beyyineler ve siyset-i eriyye olmak zere blme, her blm de eitli alt balklara ayrlmtr. Mellif mukaddimede yarglama ilminin dier ilimlerden farkna ve nemine iaret etmi, insanlarn hukukunu dorudan ilgilendirmesi dolaysyla bu ilmin fkhn en hassas dallarndan biri olduunu ifade etmitir. Daha nce bu alanda yazlan kitaplarda eksiklikler bulunduunu ve kitabn bunlar gidermek amacyla kaleme aldn, yarglama hukukunun inceliklerini tesbit ederek etin meselelerini zme kavuturmaya altn belirtmitir. Hanef fkhnn esas alnd Munl-kkmda mezhep ii ihtilflara deinildii gibi baz yerlerde fi ve Mlik mezheplerinin ve ndiren Hanbellerin grleri de kaydedilmitir. eitli eserlerden faydalanan mellif filerden Sircddin mer b. Resln el-Bulkn, Takyyddin esSbk, Ahmed b. Ms b. Nasr el-Hy ed-Dmak (el-lir-rtbe f akmil-isbe); Mliklerden ehbeddin el-Karf (e-are, el-km f temyzil-fetv anil-akm), Kurtub (Tefsr), Eb Bekir bnl-Arab (Akml-urn); Hanbellerden bn Kayyim el-Cevziyye gibi limlere atflarda bulunmutur. Gnmze birok nshas ulaan Munl-kkmn eitli basklar yaplmtr (Bulak 1300; kenarnda Lisnddin bn-hnenin Lisnl-kkm adl eseri ile birlikte: Kahire 1310, 1393/1973). 2. el-stin f eril-Viye. Ktib elebi Kef-unnda bir yerde (II, 2021) Aleddin et-Trablusnin Burhnera Mahmd b. Ubeydullah el-Mahbbnin Viyetr-rivye adl eserine bir erh yazdn syler. Dier birka yerde ise Munl-kkma ait bir yazmann zerine eserin el-Viyeye el-stin adl bir erh yazan Aleddin Ali Esvede nisbet edildiine dair bir not dld (a.g.e., II, 1745), Knalzde Ali Efendiden naklen, elstf adl bu erhin ona deil Hsmeddin el-Ksece (Ksec) ait olduu ve el-Kseciyye diye adlandrld (a.g.e., II, 1522, 1745), Munl-kkm mellifinin el-stf adl el-Viye erhi bulunduu ve mellifi Hsmeddin el-Ksecden dolay el-Kseciyye diye anld (a.g.e., II, 2024) eklinde birbiriyle elien bilgiler vermektedir. Aleddin Ali Esvedin el-Viyeye yazd erhin ad el-nye olup Munl-kkm adl bir eseri mevcut deildir. Hsmeddin el-Ksec hakknda Knalzdenin abatnda, ei ve zeyilleriyle dier belli bal kaynaklarda bilgi bulunamamtr. el-stinin mellif nshasyla

karlatrlan Sleymaniye Ktphanesinde kaytl (Ftih, nr. 1889) bir nshasnn banda yazar ad Ali b. Hall et-Trablus eklinde aka belirtildii gibi Munl-kkmn sonunda da (s. 244) kendisine ait el-Viye erhine iarette bulunulmutur. Sleymaniye Ktphanesi kaytlarnda (Yenicami, nr. 455) Aleddin et-Trablusye nisbet edilen Tenfl-mesma f eril-Mecma adl eser Ahmed b. Muhammed b. abn et-Trablusye (Kef-unn, II, 1600; mer Rz Kehhle, Muceml-mellifn, I, 269), el-Muaddimetl-Aliyye f marifeti tecvdil-urn ise (Sleymaniye Ktp., Ftih, nr. 69) Ali b. Muhammed et-Trablusye (Brockelmann, GAL, Suppl., II, 452; mer Rz Kehhle, Muceml-mellifn, II, 384, 528) aittir.

BBLYOGRAFYA

Aleddin et-Trablus, Munl-kkm, Kahire 1310, s. 2-3, 244; a.mlf., el-stin, Sleymaniye Ktp., Ftih, nr. 1889, vr. 1b, 352b; Kef-unn, II, 1522, 1600, 1745, 2021, 2024; Serks, Mucem, II, 1236; Brockelmann, GAL, II, 98-99; Suppl., II, 91; Hediyyetl-rifn, I, 732; Fihrisl-ktbil-mevcde bil-Mektebetil-Ezheriyye, [bask yeri yok] 1365/1947 (MatbaatlEzher), II, 273-274; mer Rz Kehhle, el-Mnteab min matil-Mednetil-mnevvere, Dmak 1393/1973, s. 33; a.mlf., Muceml-mellifn, Beyrut 1414/1993, I, 269; II, 384, 439, 528; M. Ahmed Dernka, ut-er vel-ift f arblusil-fey abrel-ur, Trablus 1416/1996, s. 155; Ahmet zel, Hanefi Fkh Alimleri, Ankara 2006, s. 99-100. Abdullah Kahraman

TRABLUS, Burhneddin
(bk. SIBT BNl-ACEM).

TRABLUS, Burhneddin
() Burhnddn brhm b. Ms b. Eb Bekr b. Al et-Trablus ed-Dmak (. 922/1516) Hanef fakihi. 853 (1449) ylnda Trablusamda dodu. amda aralarnda Kdlkudt erefeddin bn din (Ms b. Ahmed el-Acln ed-Dmak) bulunduu bir grup limden ders okudu. Ardndan kadlk grevine tayin edilen bu hocas ile birlikte gittii Kahireye yerleti. Meyyidiyyede eyh Selhaddin etTrablusye mlzemet etti. eyh Selhaddin, Erefiyye meihatna tayin edildikten sonra da ondan ayrlmad. Ayrca emseddin es-Sehv, Osman b. Muhammed ed-Diyem, Snbt gibi hocalardan ders ald ve Hanef fkhnda nde gelen limlerden biri oldu. lm birikimi ve saygn kiilii yannda Trke bilmesi dolaysyla Memlk yneticileri katnda nemli bir yer edindi ve Kamziyye Medresesinin meihatna getirildi. Yetitirdii talebeler arasnda ehbeddin bn-eleb (Ahmed b. Ynus el-Msr), Muhibbddin Muhammed et-Trkmn, Zeynddin mer es-Sad, Radyyddin Muhammed b. Muhammed el-Evck anlmaktadr. Onun mezhepteki yetkinliini ifade etmek iin kaynaklarda imam ve allme gibi unvanlar yannda en-Numns-sn (ikinci Eb Hanfe) tabiri de kullanlmtr. 915 (1510) ylnda hacca giden Trablus, bir mddet Mekkede mcvir kaldktan sonra dnd Kahirede 14 Zilkade 922 (9 Aralk 1516) tarihinde vefat etti ve Karfe Kabristanna defnedildi. Eserleri. 1. el-sf f akmil-evf. Hassf ve Hill b. Yahy er-Reyin Akml-vaf adl kitaplarndaki bilgiler ksaltlp ilveler yaplmak suretiyle telif edilmitir. Trablus, Hassfn eserinin vakf ahkm konusunda temel bir eser olduunu, fakat tekrarlar, ayrntlar ve ok saydaki blm dolaysyla hacminin arttn, bu kitaptaki temel bilgileri ve burada olmayp Hill b. Yahynn eserinde bulunan mlmat ihtiva edecek ekilde eseri ihtisar edip birok meseleyi eklemek suretiyle yeniden dzenlediini belirtir. Vakf ahkmna dair daha nce yazlan kitaplardaki bilgileri derli toplu ekilde vermesi, tertibinin gzellii, dilinin sadelii, mftbih grleri esas almas gibi sebeplerle ok tutulan ve ok sayda yazma nshas gnmze ulaan el-sfn eitli basklar yaplmtr (Bulak 1292; Kahire 1320; Beyrut 1401/1981; Mekke 1986). Eser, Bnoit Adda ve Elias D. Ghaliounghi tarafndan Droit musulman, le wakf adl kitap iinde (Alexandria 1893) ksmen Franszcaya tercme edilmitir. Emel Muhammed Selme el-Adliyye, rdn niversitesinde yksek lisans tezi olarak eseri nere hazrlamtr (Amman 1993). 2. Mevhibrramn f mehebin-Numn. ki cilt halindeki bu eser (Sleymaniye Ktp., Lleli, nr. 1226) Muzafferddin bns-Stnin Mecmaul-bareyninin metodu ile yazlm ve mellifi tarafndan el-Burhn eru Mevhibir-ramn adyla erhedilmitir (Sleymaniye Ktp., Ftih, nr. 1840; Serez, nr. 690; Yenicami, nr. 478; iki eserin yazma nshalar iin ayrca bk. Brockelmann, GAL, Suppl., II, 94-95).

BBLYOGRAFYA

Burhnedin et-Trablus, el-sf f akmil-evf, Beyrut 1401/1981, s. 5-6; Sehv, e-avllmi, I, 178; V, 140; X, 179; Abdlkdir el-Ayders, en-Nrs-sfir an abril-arnil-ir (nr. Mahmd el-Arnat v.dr.), Beyrut 2001, s. 162; Gazz, el-Kevkibs-sire, I, 112; Kefunn, I, 85; II, 1895; Tnek, Muceml-muannifn (nr. Sddk Keml el-Mekk), Beyrut 1344/1925, IV, 454-455; Serks, Mucem, II, 1235; Brockelmann, GAL, II, 101; Suppl., II, 94-95; Fihrisl-ktbil-mevcde bil-mektebetil-Ezheriyye, [bask yeri yok] 1365/1947, II, 99; Hediyyetl-rifn, I, 25; Temm, e-abats-seniyye, I, 243-244; J. Schacht, An Introduction to Islamic Law, Oxford 1964, s. 264; a.e.: slm Hukukuna Giri (trc. Mehmet Da-Abdlkadir ener), Ankara 1977, s. 293; Ahmet zel, Hanefi Fkh Alimleri, Ankara 2006, s. 116; a.mlf., e-arblus, Burhnddn, Mv.AU, XVIII, 427-428; Muceml-matil-mevcde f mektebti stnbl ve nl (haz. Ali Rza Karabulut) [bask yeri ve tarihi yok], I, 49. Abdullah Kahraman

TRABLUSAM
() Lbnanda tarih bir liman ehri. Lbnann kuzey kylarnda gnmzdeki Suriye snrlarna yakn bir noktada Kd (Ebali) adl kk bir akarsu vadisinde ve onun denize dkld yerdeki tepelik alan zerinde kurulmutur. ehrin ad Greke Tripolisten gelir. Arapa kaynaklarda Tarabulus/Atrabulus eklinde kaydedilir. Fenikeliler tarafndan kurulan ehrin ilk ad konusunda eitli grler ileri srlmektedir. Grek idaresi dneminde mahalleden ibaret bir yerleim birimi olmas dolaysyla ehir mnasndaki Tripolis adn ald belirtilmektedir. Bu yerleim birimi blgeye gelen Surlular, Saydallar ve Ervdllar tarafndan iskn edilmiti. ehrin kurulu tarihiyle alkal kesin bilgiler bulunmamakla birlikte arkeolojik kantlar milttan nce VIII-VII. yzyllara kadar gider. Bir mddet Pers hkimiyetinde kalan ehir, kaynaklarda ilk defa milttan nce 351 yl civarnda nemli bir Fenike ehri diye kaydedilir; ayrca Byk skenderin milttan nce 333teki Issos sava vesilesiyle de ismi geer. Milttan nce 258-257de skenderin haleflerinden Ptolemaionun kurduu devletin snrlar iinde yer alan ehir, milttan nce 64te Roma mparatorluunun idaresi altna girdi ve imparatorluun ikiye ayrlmasnn ardndan Bizans hkimiyetine intikal etti. Trablusam, Hz. Osman dneminde Muviye b. Eb Sfynn gnderdii Sfyn b. Mcb el-Ezd kumandasndaki slm ordusu tarafndan fethedildi (25/646). Daha sonra Muviye yahudilerle ranllar ehre yerletirdi ve ehri korumak amacyla Trablusama Dmaktan dzenli ekilde birlikler gnderdi. Bu birlikler klar Dmaka dndnde ehirde kk bir garnizon kalyordu. Trablusam, Ervd ve Kbrs adalarnn fethinde nemli rol oynad. Abdlmelik b. Mervn dneminde ehre yerleen Bizansllarn isyan neticesinde elden kan Trablusam daha sonra tekrar fethedildi. ehir kalesi ve surlar yenilenerek tahkim edildi. Trablusam, Abdlmelikten sonraki dnemde Bizans donanmasnn baarsz saldrlarna mruz kald. Abbsler devrinde ticar bakmdan giderek gelime gsterdiyse de mslmanlarla Bizansllar arasndaki ekimeden etkilendi. Abbs Halifesi Eb Cafer el-Mansr ehrin surlarn tahkim ettirdi. Trablus 264 (878) ylndan itibaren Tolunoullarnn hkimiyetine girdi. slm corafyaclarna gre bu dnemde Trablusamn ok sayda gemiyi barndracak byklkte bir liman ve tersanesi mevcuttu. III. yzyln sonlarnda (X. yzyl balar) Trablusam nemli bir deniz ss oldu ve Leo Trablus gibi Trabluslu denizciler Bizans sahillerine pek ok akn dzenledi. Daha sonra hd Devletinin hkimiyetine giren ehir, Bildmn en nemli liman olup etrafnda hurma ve eker kam sahalar bulunuyordu. 358de (969) Bizans mparatoru Nikephoros Phokas ehri tahrip etti. 360 (971) yl civarnda Ftm nfuzu altna giren Trablusamda i nfusu artt. Bu mezhebi yaymak zere eitli ilm tesisler ve ktphaneler kuruldu. Dier sahil ehirlerini ele geiren mparator Ioannes imiskes 365 (976) ylnda Trablusama hcum ettiyse de ehri ele geiremedi. Bizansllarn 389daki (999) son teebbs de baarsz oldu. Ardndan Bizansllarla Ftmler arasnda bir g dengesi meydana geldii iin Bildm istikrarl bir yapya kavutu. Trablus emri 423te (1032) Ftm

tbiiyetinden ayrlarak Bizansa tbi oldu. Bunun zerine ehre gelen Ftm ordusu ok gemeden Trablusama hkimiyet kurdu (424/1033). 438de (1047) ehri ziyaret eden Nsr- Hsrev, etraf ok iyi tahkim edilen Trablusamn Ftm hkimiyetinde bulunduunu yazar. Nsr- Hsrev nfusu 20.000e ulaan ehrin hayli ilek bir liman olduunu, d lkelerden gelen ticaret gemilerinin bol miktarda mal getirip gtrdn ifade eder. ehrin gmrk gelirlerinin ok arttn, ehirde eker, cam ve kt imalthanelerinin yer aldn ve halkn ounluunun ilie mtemayil bulunduunu belirtir (Sefernme, s. 20-21). 456 (1064) ylndan itibaren Trablusamda Trk nfuzunun artt grlr. Yva Trkleri gibi baz Trkmen topluluklarnn buraya yerletii anlalmaktadr. Ftm valisi Muhtrddevlenin 462de (1070) lm zerine Trablusam Kads Emnddevle Hasan b. Ammr bamszln iln ederek Ammroullar hnedann kurdu. Bu dnemde Trablusam, medresesi ve 100.000 ciltlik ktphanesiyle nemli bir ilim ve kltr merkezi haline geldi. zellikle deniz ticareti byk lde geliti. Trablusam 1075te Seluklu Emri Atsz b. Uvak tarafndan ele geirildiyse de Atszn hkimiyeti uzun srmedi. Hal seferleri baladnda Raymond de Saint Gilles byk bir orduyla Trablusam kuatt (495/1102), ehri almak iin yaknndaki tepe zerine byk bir kule yaptrd. Ancak kendisi uzun sren kuatma srasnda ld (1105). 501 (1108) ylnda Ftm hkimiyetine giren ehir 11 Zilhicce 502de (12 Temmuz 1109) Hallarn eline geti ve burada bir Hal kontluu kuruldu (1109). Kuds Krallna tbi olan Trablusam nce Bertrand, ardndan olu Pons ile II. Raimond ve III. Raimond tarafndan idare edildi. ehir Hallarn elinde iken 552 (1157) ve 597de (1201) iki byk depreme mruz kald ve hasar grd. Eyybler dneminde ehri Hallardan geri alma faaliyetleri baarsz kald. Memlk Sultan I. Baybars Trablusam fethetmeye teebbs ettiyse de ok mstahkem olan surlar karsnda o da baarl olamad. 688de (1289) Sultan Kalavun ehri fethetti, bu esnada ehir halknn bir ksm gemilerle Kbrsa kat. Kalavun Trablusamn surlarn yktrp ehri terketti ve bugn bulunduu yerde yeniden ina ettirdi. Kds nehrinin bat yakasnda gney blmnde bir hisar yapld. Bylece Trablusam, Memlk idar yaplanmasndaki alt byk niblikten birinin merkezi oldu. Nib saray ve mahkeme kalede bulunuyordu, liman ise yeni ehrin kuzeybatsnda eski ehir tarafnda (el-Mn), Burcs-Sib denilen kule limann dousundayd. Yeni Trablusam savunma dncesiyle sahilden 2 mil ieride yer alyordu. bn Battta buraya geldiinde ehrin nibi Tayln Hcib adl bir memlkt, VIII. (XIV.) yzylda Trablusam ziyaret eden seyyahlar camisi, medresesi, ars olan, evresinde baheleri bol, su sistemi gelimi mmur bir ehirden sz ederler. Bu dnemde eker, zeytinya ve sabun imalthaneleri ehrin ekonomisine byk bir canllk kazandrmaktayd. nemli bir ticaret merkezi olan Trablusam IX. (XV.) yzylda Avrupa ticaretine ak olma zelliini srdryordu. Bilhassa Fransa ve Cenova ile sk ticar ilikileri vard. 1366 ve 1367de Kbrs Latin Krall donanmasnn hcumuna mruz kald. ehir bu dnemde parlak bir ticaret merkezi haline geldi ve Dou Akdenizde ticaret gemilerinin balca urak yeri durumundayd. hra maddeleri iinde ipekli kumalar nemli bir yere sahipti. Akdeniz ticaretiyle uraan devletlerin burada birer temsilcileri bulunuyordu. Trablusam, Memlkler dneminde nemli imar faaliyetlerine sahne oldu; ehirde dokuz cami, on alt medrese, be han, hamam ve bir ar ina edildi. Bunlardan el-Cmiul-Mansr/el-Cmiul-kebr (693/1294), Cmiu Taynl/Tayln (736/1336), Cmiul-Attr, Cmiut-tevbe, Cmiul-Berts ile Tedmriyye, emsiyye, Nriyye ve Karatviyye medreseleri anlabilir.

BBLYOGRAFYA

Belzr, Fth (Fayda), s. 181-182; Nsr- Hsrev, Sefernme (trc. Abdlvehap Tarzi), stanbul 1950, s. 19-21; bnl-Kalnis, Tru Dma (Zekkr), bk. ndeks; bnl-Esr, el-Kmil, tr.yer.; bn Fazlullah el-mer, Meslik, III, 2-13; XVII, 272-274; bn Battta, Seyahatnme, I, 61-62; Kalkaend, ubul-a (emseddin), bk. ndeks; Makrz, es-Slk (Ziyde), I/3, s. 746-748; ayrca bk. ndeks; Seyyid Abdlazz Slim, arblus e-m fit-tril-slm, skenderiye 1966; mer Abdsselm Tedmr, el-ayt-efiyye f arblus e-m illel-uril-vs, Beyrut 1972; a.mlf., Tru arblus es-siys vel-ar abrel-ur, Beyrut 1404/1984; a.mlf., ru arblusil-slmiyye, Trablus 1414/1994; Hayat Salam-Liebich, The Architecture of the Mamluk City of Tripoli, Cambridge 1983; Runciman, Hal Seferleri Tarihi, I-III, bk. ndeks; Hikmet Beg erf, Tru arblus min ademi ezmnih il hihil-eyym (nr. Mn Haddd YekenMrn s el-Hr), Trablusam 1407/1987; M. Kmil Bb, arblus fit-tr, Trablus 1995; Birsel Kksipahiolu, Trablus Hal Kontluu Tarihi, stanbul 2007; Cengiz Orhonlu, Trablus, A, XII/1, s. 452-453; F. Buhl-[C. E. Bosworth], arblus al- m, EI (ng.), X, 214-215; M. Lavergne, arblus al- m, a.e., X, 215-216; Abdlkerim zaydn, Ammroullar, DA, III, 76-77; a.mlf., bn Ammr, Fahrlmlk, a.e., XIX, 311-312. Cengiz Tomar Osmanl Dnemi. Trablusam ehri, Yavuz Sultan Selimin Suriyeye giriinden sonra 1516da Osmanl topraklarna katld. ehrin idarecisi olan Kurtbay buray Osmanllara teslim etti. Canbirdi Gazl isyan srasnda bir ara onun egemenlii altna girdi, isyann bastrlmasnn ardndan yeniden kontrol tesis edildi. Osmanl idaresinde iken ehir ve liman byk gelime gsterdi. 925te (1519) yaplan ilk Osmanl tahririne gre burada yirmi alt mahalle mevcuttu. 1165i mslman, 294 hristiyan, doksan drd yahudi olmak zere toplam erkek nfus 1553e ulamt (tahminen 6300 kii). XVI. yzyl ortalarna doru bu nfus 2232 nefere (10.000 kii) ykseldi. 1003 (1594) tahrir kaytlarna gre 1017si mslman, 432si hristiyan ve 139u yahudi 1588 erkek nfusu vard (yaklak 8000 kii). Bu son tarihte mahalle says yirmi be olup bazlar Trke adlarla anlmaktayd. Bu durumda Trablusamn XVI. yzyl boyunca 6-10.000 arasnda nfusa sahip olduu anlalr. Gayri mslimlerin ayr mahalleleri bulunmakla birlikte birok mahallede mslmanlarla kark oturduklar dikkati ekmektedir. Yalnz mslmanlarn ikamet ettii mahalleler Alagz, Avniyat, Bb- Aktarak, Cisrlcedd, Esendemir, Kanavt, Nre, Sabbgn, eyh Fazlullah, Uveyraniye ve Zuk-kulhumus idi. Hristiyanlara ait mahalleler Kubbetnnasr ile Kaysriyetlefren adlarn tayordu. Bu dnemde limandan elde edilen vergi geliri 250.000 ake dolaynda idi; iskelesi iin bir kanunnme oluturulmutu. XVII. yzylda Trablusam ve yresinde baz olaylar meydana geldi. Mara Trkmenlerinden Seyfolu Ysuf Paa baz karklklara yol at. Canbolatolu Ali 1605te onu yenip Trablusamda

kontrol ele geirdi. Canbolatolunun katlinden sonra (1607) Ysuf Paa tekrar ehre dnd ve II. Osmann ldrlmesi zerine (1622) bamsz hareket etmeye balad. Ardndan beylerbeyi tayin edildi ve Manolu isyan srasnda yerini daha da salamlatrd. Buna ramen ehir XVI. yzyl sonlarndaki nfusunu ve fizik yapsn korudu. 1645te 1039 mslman, 531 hristiyan, otuz sekiz yahudi olmak zere 1608 nefer nfusu mevcuttu (8000 kii); mahalle says deimemiti. 1691de blgede Serhanoullar g kazand; bunlar Drzlerle i birlii yaparak pek ok muktaay ele geirdi, fakat gleri ksa srede krld. XVII. yzylda Trablus Liman daha da geliti; 1000 gemi alacak kapasitedeki bu liman yannda Kalavunun ina ettirdii kule 1521de Kann Sultan Sleyman tarafndan tamir ettirilmiti. Evliya elebi biraz abartl olarak limann 1000 kalyon ve 1000 firkate ile kadrga alacak byklkte olduundan bahseder. Fakat liman aslnda bat ve kuzey (yldz) rzgrlarna ak bulunduundan gemiler iin ok da uygun deildir. Evliya elebi gemilerin ancak demir atarak limanda yatabileceini belirtir. Yine ona gre mmur kalesinin on dokuz kaps vardr, varounda 600 hne mevcuttur. ehirde Sultan Kalavun, Sultan s, Cmiut-tevbe, Cmi-i At, Cmi-i Tohn/Tahhn, Cmi-i Mahmdiyye, Vasiyye, Tesiyye, Mahmud Bey, Tuffhiye, Argun ah, Taylne ve skele camilerinin bulunduunu yazar; birok mahalle mescidi yannda yedi medrese, drlhadis, on yedi sbyan mektebi, yedi tekke, on sekiz hamam, on iki han olduunu, iinden akan Kds zerinde iki kpr, ayrca yetmi eme, 2700 dkkn ve bir bedesten bulunduunu belirtir. zellikle limanda 150 odal bir han, yaknnda gmrk binas, 200 depo, 200 tccar evi mevcuttu (Seyahatnme, IX, 407-412). Evliya elebinin anlattklarndan limann son derece hareketli olduu neticesi karlabilir. XVII. yzyln sonlarnda da ehrin ticar hareketliliini koruduu anlalr. XVII. yzylda ipek ticaretiyle ne kan Trablusam XVIII. yzyl balarnda ngiltere ile ipek ticareti yapyordu. Ayrca bir miktar pamuk ihra ediliyordu. ehirdeki gayri mslim says ticar hareketlilik sebebiyle ok artmt (BA, KK, nr. 3820). Yabanc tcirlerin birou Fransz ve ngilizdi, bunlarn birer ticaret merkezi bulunuyordu. XIX. yzylda ehrin fizik yapsnda nemli gelimeler oldu. Nfusu nisb bir art gsterdi. 1893-1894te 17.027 kiinin yaad ehirde on yedi cami, mescid, otuz sekiz medrese ve ktphane, on be tekke, yirmi iki mektep, on iki kilise ve manastr vard. Limon ve portakal baheleri arasnda eitli ipek dokuma fabrikalar, iek suyu taktirhneleri bulunuyordu. Dokuma tezghlarnda imal edilen kuak ve araflk kumalar ok mehurdu. Trablusam 1918 Ekiminde Franszlar tarafndan igal edildi. 1920 Austosunda Lbnana baland. 1941de ngiliz ve Franszlar tarafndan tekrar igale urad. Bugn Lbnann Beyruttan sonra ikinci byk ticaret ve liman ehridir. Liman olarak fonksiyonu Suriyenin Osmanl Devletinden kopmas zerine daha da artt. Zira o zamana kadar Suriye ticaretinin bir ksmn skenderun Liman ykleniyordu. Bu etkinlik de skenderun Limannn aleyhine olarak Trablusa kayd (DA, XXII, 581). 1961de 115.000 olan nfusu 240.000e ykselmitir. Gnmzde Lbnan meydana getiren alt idar blmden (muhafaza) biri durumundaki iml valiliinin merkezi olan ehirde sabun ve pamuklu kuma sanayii gelimitir. Ayn zamanda petrol depolama ve ileme merkezi fonksiyonu vardr.

BBLYOGRAFYA

TK, TD, nr. 68, 84; BA, TD, nr. 372, 513; Belzr, Fth (Fayda), s. 181-182; Nsr- Hsrev, Sefernme (trc. Abdlvehap Tarzi), stanbul 1950, s. 19 vd.; Urfal Mateos Vekayinmesi (952-1136) ve Papaz Grigorun Zeyli (1136-1162) (nr. ve trc. H. D. Andreasyan), Ankara 1962, s. 215, 228, 237, 239; Sbt bnl-Cevz, Mirtz-zamn (nr. Ali Sevim), Ankara 1968, s. 153; Ebl-Ferec, Trih, II, 387, 474, 627; bn Battta, Seyahatnme, I, 61; Evliya elebi, Seyahatnme, IX, 401-412; H. Maundrell, A Journey from Aleppo to Jarusalem in 1697, Beyrut 1963, s. 34; C.-F. Volney, Voyage en Egypte et en Syrie (ed. J. Gaulmier), Paris 1959, s. 231, 233, 281-286; Salnme-i Vilyeti Beyrut, sene 1311-1312, s. 404, 407, 409; Barkan, Kanunlar, s. 211-216; Enver akar, XVII. Yzyln Ortalarnda Trablusam ehrinin Sosyal ve ktisadi Durumu, TAD, XXII/35 (2004), s. 4569; Realenzyklopdie, Stuttgart 1934, VII, 203-207; F. Buhl-[C. E. Bosworth], arblus al- m, EI (ng.), X, 214-215; M. Lavergne, arblus al- m, a.e., X, 215-216; Metin Tuncel, skenderun, DA, XXII, 581. DA

TRABLUSAM EYALET
Osmanl dneminde gnmzdeki Lbnann kuzeybat kesimini iine alan idar birim. Osmanl hkimiyetine girdikten sonra Yavuz Sultan Selim Trablusam bir sancak haline getirip idaresini skender Paa olu Mustafa Beye verdi ve am beylerbeyiliine balad. XVI. yzylda am beylerbeyinin Drzler ve Bedevlerin ayaklanmalarn bastramamas ve asayii salayamamas zerine Trablusam ve etrafndaki blge 987de (1579) mstakil beylerbeyilik yapld. Ancak bu idar dzenlemeye ramen karklklar yer yer srd. Dier eyaletlerde olduu gibi Trablusamda da mahall gler sivrilmeye balaynca Osmanllar istikrarn temini iin bunlar kontrol altnda tutmaya altlar. Bunlardan l Assf, Arap meneli bir aile idi ve Trablus blgelerine hkimdi. Ailenin Osmanl Devleti ile ilikilerinde her zaman problem yaanyordu, nk bunlar ok defa mal ykmllklerini vaktinde yerine getirmiyorlard. l Sfe (Seyifoullar) ailesi Mara Trkmenlerindendi ve bu aileden Ysuf b. Sfe (Seyfolu Ysuf Paa) ne kmt. Ysuf Paa blgede uzun sre valilik yapt, bir ara bamsz hareket ettiyse de daha sonra Osmanllar ile anlat ve lmne kadar (1625) idaresini srdrd. Onun ardndan ailenin blgedeki nfuzu azalmad. ki olu Ali ve Assf, kabileleri hkmleri altna aldlar, Osmanl Devletine kar isyana kalktlar ve kendilerinden istenen vergileri demeyi reddettiler. Trablusam valiliine getirilen hin Paa, Seyfoullarnn cezalandrlmasyla grevlendirildi. hin Paa, Trablusa ulatnda nce gnllerini alarak itaat etmelerini salamak istediyse de Seyfoullar bunu kabul etmedi. Bunun zerine hin Paa, Assf katletti, Trablus iinde ve dndaki Seyfoullarn destekleyenleri tasfiye etmeyi baard (1048/1638). Trablusta bunlardan baka l Serhn (Serhanoullar) ailesi de nfuz kazanmt. Trablusam yaknlarndaki yksek dalk blgelerde yaayan airetlerden oluan bu grup i temayll idi ve Sayda ile Beyrutta hkm sren Manoullar ile iyi ilikileri vard. XVII. yzyln sonlarnda Serhanoullarnn gc ok artt. Serhanolu Hseyin blgenin byk bir ksmna hkim olmaya balad, devlet gelirlerini ele geirdi. Osmanl Devleti bu blgeleri onlara iltizam yoluyla vermiti. Fakat Serhanoullar topladklar vergileri devlet hazinesine gndermediler; Trablustaki dier blge hkimleri zerinde de otorite kurdular. Hkimiyet alanlarn Cbeyl, Betrn, Kora, Zviye, Akr, Hsnlekrd, Hermel ve Zanniyeye yaydlar. Trablusama vali tayin edilen Srmeli Ali Paa (1103/1692) Serhanoullarna kar harekete geerek onlar bertaraf etti ve Trablus eyaletine bal btn blgelerde yeniden kontrol salad. Tarih boyunca Osmanl Devletinin Trablusam eyaletinin tamamnda valiler araclyla salad emniyet bu yoldan geen hac kafilelerinin gvenlii iin byk nem arzediyordu. Dolaysyla Trablusam valileri zaman zaman hac emirlii grevini de stlendiler. Eyalet XIX. yzyln ilk yarsnda Mehmed Ali Paann nfuzu altna girdi. 16 Haziran 1832de am, brhim Paa tarafndan igal edilince Trablusam Valisi Haleb Mehmed Paaya Mehmed Ali Paann ordusuna kar savama tlimat verildi. Ancak Humus yaknlarnda yaplan savata (8 Temmuz 1832) Mehmed Paa byk yenilgiye urad. Daha sonra burada yeniden Osmanl kontrol saland. 1918de Fransz

igaliyle bu blgeler Osmanllarn elinden kt. Osmanl idaresi altna girdikten sonra Trablusam sanca 1537de yirmi sekiz nahiyeden (Kora, Enfe, Cbeyl, Betrn, Fth Ben Rihl, Mneytra, Zanniye, Ark, Mensf, Sfit, Bir, Akr, Zviye, Hsnlekrd, Md, Tarts [Antartus], Havb, Kadms, Uleyka, Mneyka, Kehf, Kuleya, Merkab, Blatnis, Sahyn, Berziye, Lazkiye, Vdkandl) olumaktayd. 1579da eyalet oluturulduunda buraya drt liv balanmt (Trablusam, Cibille/Cebele, Humus, Hama); ardndan bunlara Halep eyaletinden ayrlan Silmiye/Selemiye livs eklendiyse de XVII. yzyln ikinci yarsnda tekrar Halepe nakledildi. Trablusam XVIII. yzyla kadar idar durumunu korudu. XVIII. yzylda Cebele livs Halep eyaletine baland. Selemiye livs da mahall olarak Deyrrahbe ile birletirildi. 1840ta Sayda ve Beyrutun ilvesiyle oluturulan Akk eyaletine dahil edilen Trablusam 1864 Vilyet Nizamnmesine gre Suriye vilyetine tbi bir sancakt. 1869da mutasarrflk oldu. XIX. yzyln sonlarnda buras Beyruta bal bir sancak konumuna getirildi. Trablusam sanca XVI. yzylda iki kasaba, 437 ky, 785 mezraadan meydana geliyordu. Ayrca burada on gebe grubu kaydedilmiti. Bunlar arasnda Trkmen oymaklar da vard (Bayndr, Salur/Selluriye, Avar). Salur ve oun oymaklar Trablusam dalarnda yaylamakta, kn Tedmre inmekteydi. Bu Trkmen kabilelerinin ekserisi Hsnlekrd nahiyesinde toplanmt; ounlular ise Lazkiye nahiyesindeydi.

BBLYOGRAFYA

BA, KK, nr. 266, s. 66-67; nr. 523, s. 44; nr. 3820; BA, Bb- saf Ruus Kalemi, Defter, nr. 1551, s. 24-26; nr. 1572, s. 14, 15; BA, TD, nr. 372, s. 608, 626-633; BA, MD, nr. 3, s. 213, hk. 593-594; nr. 38, s. 146, hk. 293; nr. 44, s. 152, hk. 302; Koca Sinan Paann Telhisleri (haz. Halil Sahilliolu), stanbul 2004, s. 167 (nr. 127); s. 233 (nr. 191); s. 238 (nr. 199); Selnik, Trih (pirli), I, 235; Nam, Trih, II, 5; III, 334-336; Rid, Trih, II, 194-195, 523; Anonim Osmanl Tarihi: 10991116/1688-1704 (haz. Abdlkadir zcan), Ankara 2000, s. 105-107; Fazila Akbal, 1831 Tarihinde Osmanl mparatorluundaki dari Taksimat ve Nfus, TTK Belleten, XV/60 (1951), s. 624. Fazl Bayat

TRABZON
Karadeniz blgesinin Dou Karadeniz blmnde ehir ve bu ehrin merkez olduu il. Dou Karadenizin nemli bir liman ehri olup Deirmendere vadisinin Karadenize ulat yerin batsnda Boztepenin eteklerinde kurulmutur. Denizden itibaren basamakl ekilde ykselen yerleme Zaanosdere ve Kuzgundere vadileriyle kesilerek paraya blnmtr. Trabzonun ne zaman ve kimler tarafndan kurulduu hususunda kesin bilgi yoktur. Milttan nce 756da bir Milet kolonisi olarak ortaya kt ifade edilmekle birlikte dorudan ehir ve ehrin adndan sz eden ilk kaynak milttan nce 400 ylna ait Anabasistir. Burada verilen bilgilere gre ehir Sinopa balyd ve ona belli bir vergi dyordu. Bu bakmdan ehri Sinoplularn kurduu ve buraya Trapezus, Trapeza dedikleri zikredilir. Kelime Bat dillerinde Trapezunte, Trebizonde, Trebizond; slm kaynaklarnda Atrabazunde, Tarabazunde biiminde geer. Masa anlamna gelen Trapezus ad muhtemelen ehrin ilk kurulduu dik yamalar zerindeki Aahisar kesiminin coraf zellikleriyle ilgilidir. Bir liman ehri olarak lkalardan itibaren hayli hareketli bir siyas ekimeye sahne olan Trabzon bir sre Perslerin nfuz sahas iinde kald. Bir ara bamszln elde ettiyse de milttan nce 331de Byk skenderin idaresi altna girdi. Onun lmnden sonra kumandanlarndan Eumenesin payna dt. Milttan nce III. yzyln banda I. Mithridatesin kurduu Pontus Krall ksa zaman iinde bu blgeye doru nfuzunu yayd. VI. Mithridates Eupatos, Trabzonun da iinde bulunduu sahil kesimini kontrol altna ald. Bu srada Pontus Devletinin maden, kereste ve gemi ihtiyacn karlayan nemli bir liman ehri haline dnt. Milttan nce 64-63te Romal Pompeius buray ele geirdiyse de VI. Mithridatesin olu II. Farnakes Trabzona yeniden hkim oldu. Ardndan Roma idaresi tekrar kuruldu. Marcus Antonius, milttan nce 39da Roma ile Partlar arasndaki snr hattnda tampon durumunda vasal krallklar tekil edince Pontus blgesini II. Farnakesin olu Dareiosa verdi. Milttan nce 26da Polemon vasal kral sfatyla tannd. Ardndan buras serbest ehir statsn elde etti, ayrca asker bir ikmal ss olarak da nemi artt. mparator Nero zamannda 63 ylnda blgede yeniden Roma idaresi kuruldu. I. yzyln ortalarndan itibaren i kesimlerle ulamn iyiletirilmesiyle ehir ran, Dou Anadolu ve Mezopotamyaya baland, ticar hareketlilik ok artt; bir Roma eyaleti haline geldi, mparator Hadrianus buray iki defa ziyaret etti ve eitli imar faaliyetlerinde bulundu; kendi adna izfe edilen bir liman yaptrd (130-131). Ayrca hipodrom, anfiteatr ve su kemerleri ina edildi. ehrin Ortahisar ksmnn bu dnemde ekillendii belirtilir. Bylece Trabzonun bir ehir ve liman halinde fiziksel zellikleri tam anlamyla belirlenmi oldu; asker ikmal ss nitelii tamas da nemini arttryordu. 257de ehir Got saldrsna urad, yama ve tahribata mruz kald, eski parlak grnmn yitirdi. Fakat mparator Diokleianos (284-305) buray yeniden mmur hale getirdi. Ardndan Dou Romann kurucusu mparator I. Konstantinos dneminde piskoposluk merkezi yapld ve yredeki yerli halkn hristiyanlama sreci de balad. Dou Roma mparatorluu zamannda Trabzonun liman ehri ve asker s fonksiyonuyla nemi artt. I. Iustinianos buray yeni surlarla takviye etti, su kemerleriyle su getirtti ve bunlar ehrin mnev kurucusu Hagios Evgeniosa ithaf etti. Ortahisar Kilisesinin (Ortahisar Camii) bu dnemde yapld zikredilir. Mslman Araplarn Anadoluya ynelik aknlarna hedef

olmayan yerler arasnda bulunan Trabzon mslman tcirler iin Karadeniz ticaretinde nemli bir liman haline geldi. 1021-1022de mparator Basileios, Ani ve Vaspurakan krallarna kar giritii harektta buradan asker s olarak faydaland. Trabzon, Anadoluya hkim olan Seluklular dneminde Trk aknlarna hedef tekil etti. Tarih kaytlar 1081de Melikah zamannda ehrin Trklerin idaresi altna girdiine iaret eder. Fakat bu uzun srmedi ve Theodoros Gabras ehri geri ald. Bizans dneminde Trabzona tayin edilen valiler genellikle imparator ailesinden seildiinden burada zaman zaman mstakil idareler kuruyorlard. 1104te Trabzon dukas Gregorios Taronites ve Konstantin Gabras ehri deta bamsz bir ekilde idare ettiler. Anadolu Seluklular devrinde Trabzon daha sk biimde bask altna alnd. 1204te stanbulda Latin idaresinin kurulmas zerine Trabzona kaan Aleksios Komnenos kendini imparator iln edince ehir bu yeni devletin merkezi haline geldi. Pontus ad da bu tarihten itibaren sz konusu devlet iin kullanlmaya baland. Daha sonra I. Aleddin Keykubad, olu Gyseddin Keyhsrevi Trabzon zerine sevketti. Denizden ve karadan kuatlan Trabzon ele geirilemedi; Gyseddin Keyhusrev esir dt, ardndan antlama yapld ve serbest brakld (625/1228). Anadolunun Moollarn vesyeti altna girdii XIII. yzyln ikinci yarsnda Trabzon, Karadenizran ticaret yolunun nemli bir noktas haline geldi. Marco Polo da 1295te Tebriz-Trabzon yoluyla lkesine dnmt. Trabzonda ayrca Ceneviz ve Venedik ticar kolonisi meydana geldi. zellikle Cenevizliler II. Aleksios zamannda (1297-1330) byk ticar haklar elde ettiler. Bunlarn Dapnusta (Gzelsaray) antrepolar mevcuttu; Aleksios onlardan gelebilecek bir tehdidi gz nne alp kale ile deniz arasnda sur ina ettirdi. Bu sralarda lhan nfuzu altna giren Trabzon, 1320li yllardan itibaren giderek yrede etkili olmaya balayan Trkmenlerin hedefi haline geldi. Trabzonun civar ve zellikle bat ve gneydeki dalk alanlar Trkmenlerin eline geti. Bayram Bey, Trabzona yryp Assemeta mevkiine kadar ilerledi. Akkoyunlular da Trabzona ynelik faaliyetlerini arttrdlar. 1346da bir Trkmen grubu Trabzon nlerine kadar geldi. Bunlarn banda bulunan Ysuf Bey yapt savata hayatn kaybetti, kardeleri esir dt. Onun intikamn Tur Ali Bey ald, imparatorun kz Despinay esir etti. 1348de Erzincan ve Bayburt emrleriyle birlikte hareket ederek kaleyi kuatt, fakat bir sonu alamad. III. Aleksios etrafn saran Trkmenlerle iyi geinmek amacyla siyas evliliklere bavurdu ve kz kardeini Tur Ali Beyin olu Kutlu Beye, dier kz kardeini Ordu-Bayraml Beyi Hac Emre ve kzn Kelkit havzasnn gl Trkmen emri Tceddin Beye verdi. Trabzon Komnenoslar ile Akkoyunlular arasndaki ilikiler giderek iyileti. Bu srada Venedikliler de Trabzonda ticar faaliyetlerini arttrmlard. Yldrm Bayezid nfuzu Samsun-Canik blgesine kadar yayldnda Trabzonla da ilgilendi. Fakat Ankara Savan-da uranlan malbiyet bu ilgi ve etkinin sona ermesine yol at. Osmanllarn Trabzonu hedef alan dorudan ilk harekt II. Murad dneminde gerekleti. 1442de gemilerle Trabzona ulaan bir Osmanl birlii yama ve tahribatta bulundu. stanbulun fethinin ardndan Trabzon mparatoru Kalo Ioannes, Ftih Sultan Mehmede vergi vermeye balad. Fakat tam bu srada Canik blgesine gelip buradaki Trkmenleri kendisine katan eyh Cneyd, Trabzona yryerek ehri ele geirmeyi ve Komnenoslara son vermeyi hedefledi. Trabzon merkezli yeni bir devlet kurmak istedii anlalan eyh Cneyd ve Trkmenler, Trabzon nlerine kadar geldilerse de ehri alamadlar (1456). ehir bundan be yl sonra, stanbulu aldndan Bizansn eski topraklarnda hak iddia etmeye balayan Ftih Sultan Mehmedin hedefi haline geldi. nce Hzr Beyi donanmayla Trabzona gnderip bir keif harekt yaptrd, ardndan Trabzon zerine yrd. Gelibolu sancak beyi Kasm Bey donanma ile bu asker harekta destek

verdi. Karadan etin ve zorlu yollar aarak Trabzona ulaan Ftih ehri kuatt. Baz kaynaklara gre alt, bazlarna gre drt hafta sren kuatmann ardndan ehir teslim oldu (Austos veya Eyll 1461). ehre giren Ftih birka gn burada kald ve idaresini Gelibolu sancak beyi Kasma brakt. Trabzon Osmanl idaresine girdikten sonra hzla bir Trk-slm ehri haline dnt. Kale surlar tamir edildi, kiliselerin bir blm camiye evrildi, halkn bir ksm baka blgelere srld, yerlerine Trkler yerletirilmeye baland. Trabzonun nemi dolaysyla burada hnedana mensup ehzadeler idarecilik grevi yapt. II. Bayezidin oullar Abdullah ve ardndan Selim sancak beyi olarak Trabzonda bulundu. zellikle Selim yirmi drt yl kadar buray ynetti, olu Sleyman Trabzonda dodu. Selim, idarecilii srasnda Osmanl nfuzunu Grcistana doru yayd gibi Safevlerle de mcadele etti. aldran seferinde Trabzon blgede nemli bir asker s konumuna geldi. zellikle XVI. yzyln sonlarndan balayp 1639a kadar devam edecek olan Osmanl-Safev mcadelesinde Trabzon byk bir asker ikmal merkezi oldu. Bu durumunu XVIII. yzylda da srdrd. Osmanl idaresinde Trabzonda baz kk hadiseler dnda nemli bir olay meydana gelmedi. XVIII. yzylda giderek glenen yanlar baz karklklara yol at. Bunlardan bir ksm devletin desteiyle glendi ve Trabzona vali tayin edildi. Bilhassa Canikli sllesi mahall derebeyleri bertaraf ederek kuvvet ve nfuz kazand. Canikli Ali Paa, Trabzon valilii srasnda baz nemli asker harektlara katld. Fakat daha sonra devlet merkeziyle anlamazla dp Krma kat, ardndan affedilerek yeniden Trabzona dnd (1781). Trabzon, zellikle Batum taraflarnda slenen baz ekyann nemsiz basknlarna uramasnn dnda ilk ciddi d tehlikeyi Osmanl-Rus sava srasnda yaad. 1810da Ruslar sahillere asker karp byk endieye yol atlar. Mahall yandan Tuzcuoullar Trabzonu da nfuzlar altna ald. Memi Aann Trabzonu igale kalkmas zerine merkezden buraya yardm iin kk bir filo yolland. Blgedeki yanlar kendi yanlarna alan Tuzcuoullar Trabzonu kuatarak ele geirdi, ehir yama ve tahribata urad (18 Austos 1816). Devlet gleri az sonra duruma hkim oldu ve Tuzcuoullarn ehirden ekilmeye mecbur brakt. Trabzon I. Dnya Savanda Ruslar tarafndan igal edildi. Rus birlikleri 14 Nisan 1916da Karaderedeki savunma hattn yarp 16 Nisanda Yomraya ulam, ayn gnn gecesi Trabzonun Trk nfusu ehri boaltmt. 18 Nisanda ehre giren Ruslar 24 ubat 1918de ekilene kadar buray igalleri altnda tuttular. Ruslarn ehri boaltmasnn ardndan Pontusuluk faaliyetleri hz kazand. Trabzonda Ermeni-Rum etelerine kar rgtlenmeler balad. Blgedeki sosyal alkantlar Mill Mcadelenin ardndan yatt. Fizik, Sosyal ve Ekonomik Yap. Trabzon fizik adan asl eklini 1204ten sonraki dnemde kazanmtr. Karadenize yukardan bakan, kuzeyde bir pazar yeri ve limanla dou ve batsnda varolar bulunan, sarp kayalklar zerinde yer alan ehir surlarla evrili bir yerleim alanyd. Sreklilik kazanan Trk aknlarndan sonra mparator Aleksios Komnenos hem liman hem aa ehri iine alan yeni bir sur ina ettirmiti. Pek ok kilisesiyle birlikte ticar saha ve birbirinden ayr Venedik ile Ceneviz kolonileri dou varolar boyunca uzanmaktayd. ehrin o dnemden kalan pek ok mahallesinin ad daha sonraki Trk belgelerinde gemektedir. XIII. yzyldan XV. yzyln ortalarna kadarki mimari kalntlar nfusun az olduuna iaret eder. 1437-1438de spanyol seyyah Pero Tafur ehri ziyaret ettiinde burann 4000 civarnda bir nfusu olduunu yazmtr. Bu dnemlerden kalan eserler iinde birou XIII ve XIV. yzyla kadar giden surlar ve pek ok

kilise bulunmaktadr. Kiliselerin en nemlileri arasnda XV. yzyln balarnda yeniden ina edilen ve 1572de camiye evrilen Ayasofya, muhtemelen I. Manuel Komnenos zamannda (1143-1180) yaplan Saint Sophia Manastr, 1291de ina edilen Saint Eugenios Kilisesi (1500lerde Cmi-i Cedd/Yeni Cuma Camii), Virgin Chrysokephalos Katedrali (1214te yeniden ina edilen, imparatorun ta giydirildii kilise olup 1461deki Osmanl fethinin htrasna Cmi-i Atke evrildi) ve ehirdeki en eski hristiyan mbedi olan, 885te yeniden onarlan Saint Anne apeli zikredilebilir. ekilleri ve ina tarihleri gz nne alndnda ehrin ayakta kalan kiliselerinin ounun XV. yzyln ilk yarsna kadar gittii grlr. Komnenoslarn saray da sur iinde bulunmaktadr ve hem Clavijo hem de Bessarion tarafndan tasvir edilmitir. Komnenoslar dneminde baehir Trabzon 250 yllk srede varln ve merkez olma zelliini korumutur (1204-1461). Bunun sebebi Dou Karadeniz dalarnn doal bir engel tekil edip geit vermemesi ve ehrinin salam surlaryd. Ayrca ehrin gelien ticar hareketlilii (hem Venedik hem Ceneviz kolonilerinin mevcudiyeti bunu dorular) ve Komnenoslarn yrtt siyas evlilik diplomasisi imparatorlarn gl ynetimlerin altnda vasal statsn kabul etme arzular da (Seluklular 1214-1243, 1243ten sonra Moollar, 1402de Timur ve 1456dan sonra Osmanllar) imparatorluun uzun srmesinde rol oynamtr. Trabzon 1461de Osmanllara teslim olunca antlama artlar gerei mparator David Komnenos ve ailesinin btn fertleri tanabilir eyalaryla birlikte gemilerle stanbula gnderildi. mparatorun hizmetindeki devlet grevlileri, ehrin dier asilleriyle varlkl kiileri de aileleri ve eyalaryla stanbula sevkedildi. mparatora Makedonyann Serez blgesinde geni topraklar verilirken asilzadelerinin ouna timar tahsis edilmitir. Ftih Sultan Mehmed, ehir ve evresinden 1500 kadar gen erkek ve kadn seerek erkeklerden 800n Yenieri Ocanda eitmek zere stanbula yollad. Geri kalanlar da padiahn zel hizmetine ayrld ve saraya getirildi. ehirde braklan halkn mlkiyeti onayland ve eitli vergilere tbi tutuldu. Trabzonda yeni bir idare kuruldu, bir dizi kanun yrrle girdi. 400 kiilik bir yenieri birliiyle bir azeb asker grubu ehirde brakld. Mescidler ald, stanbula gnderilen hristiyanlarn boaltt evlere Trkler yerletirildi. Selnik ve stanbulun yeniden isknnda uygulanan yolu takip eden Ftih Sultan Mehmed nfusa mslman unsuru eklemek iin srgn politikasna bavurdu, gelenlere mlk verileceini bildirdi. 1486 tahrir kaytlar aralarnda Niksar, Amasya, Ladik, Bafra, orum, Merzifon, Tokat ve Samsunun da bulunduu yirmi Anadolu ehrinden srgn edilerek gelmi olanlarla (201 hne) kendi istekleriyle ehre yerlemi bulunan elli alt hneden sz eder. Yeni mslman yerleimcilerin says toplamda ehir nfusunun %19,22sini oluturmaktayd. Bunlar deftere geldikleri yerler belirtilerek ayr topluluklar halinde yazlmt. Mslman mahallesi olarak Azebler ve Amasya Mescidi adl iki birimin adna rastlanmaktadr. Ayn tahrire gre ehirde fetihten sonra ikametlerini srdren gayri mslim topluluu bulunuyordu. Bunlarn %65,16sn Rumlar, %12,49unu Ermeniler, %3,13n Latin Katolikler (Ceneviz ve Venedikliler) tekil ediyordu. Dim vergi deyen nfus 1385 hne idi. Bu da 6700-6800 dolaynda nfusa tekabl eder. Bunlara ehirdeki askerler (400 yenieri, 203 kale muhafz) ve idareci grup da katlmaldr (2000-3000 kii). Gayri mslim nfus bu tarihte on be mahallede ikamet etmekteydi. Bu mahalleler Trabzonun fetih ncesi fizik durumunun da belirleyicisidir (Pikid, Dafnunda, Meydan, Zoraf, Aya Yani, Aya Ayas, Kokorilu, Aya Preskevi, Meso Kastro, Aya Sofya, Tokari, Mandarun, Efrenciyn- Venedik, Efrenciyn- Ceneviz, Ermeniyn).

Maiyetinde kalabalk saray eraf ve muhafz bulunan ehzade Selimin idaresi esnasnda (14871510) geici bir nfus art olan Trabzonun 1523 tarihli ikinci tahrir kaytlar mslman nfusun saysnda bir azalmay gsterir ve bu durumun Selimin ehirden ayrlmasnn ardndan gerekletiine iaret edilir. Muhtemelen balangta srgn yoluyla gelen ailelerin bir blm memleketlerine dnmt. 1523 dolaynda ehirdeki mslman unsuru toplam nfusun %14,32si olarak hesaplanmtr ve ehirde srekli kalan en yksek nfus miktar sadece 300 kadar artm olup toplam nfus 7000 kii civarna ulamtr. 1523 vergi kaytlarndan sonra otuz yllk bir zaman diliminde ehirde meydana gelen demografik deiiklikler 1553 tarihli defterde yer alr; buna gre Trabzonun genel nfusu %13 gerilemi (6100 kii), bunun iinde mslmanlarn says bir ncekine nisbetle iki katna ulamtr. Sonu itibariyle mslman cemaati ilk defa ehrin en byk grubunu oluturmutur (genel nfusun %47si). Rum nfusu %42ye gerilemitir. Daha kk sayda Ermeni ve Latin Katolik cemaatleri de benzer ekilde srasyla %40 ve %35,5 orannda dmtr. ehrin nfus yaps hakkndaki bu arpc grn hristiyan dininden dnlerin neticesinde ortaya kmtr. Bu tarihlerde mslmanlara ait yirmi be mahalle ve bir cemaat kaydedilmitir. Bunlardan on ikisinin yeni kurulmu olmas da nfus artnn bir yansmasdr. Hristiyan mahallesi says on dokuzdur. lgin olan husus hristiyanlarn %17sinin ehir dndan gelenlerden teekkl etmesidir; on bir mahalle daha nce adlar gemeyen yeni mahallelerdir. 1583te yaplan tahrir Trabzonun aradan geen otuz yllk srede belirgin ekilde bydne iaret eder. 1553 ylnda grlen yaklak 6100 kiilik nfus 1583te 10.500 amtr (genel art %73,36). Bu nfus iinde mslmanlar %53,62 ile ilk defa ounluu olutururken Rum ve Ermeni Ortodokslar %38,34 (%5,82si Ermeni), kk Katolik cemaati ise %2,62lik bir oranda kalmtr. Mslman nfusun artmasnda d glerin yannda ksmen din deitirmelerin rol oynad anlalmaktadr. Ancak gayri mslim nfusta da 1553e gre art olduu gz nne alnrsa ehre ynelik bir d gn varl sz konusudur. Bu tarihte mslman nfusun %13,5i Ortahisar, %10,7si Aahisar, %29,5i dou varolar, %40,2si bat varolar, %1,4 gney varolar kesiminde ikamet ediyordu. Toplam mahalle says yirmi sekizdi. ehirde hristiyanlar yirmi alt mahallede oturuyordu. Bunlarn on biri 1553te adna rastlanmayan yeni yerleim birimleriydi. Hristiyanlar ehrin dou ve bat varolarnda younlamt. Trabzona ait 1092 (1681) tarihli Avrz Defterinde eer eksik deilse toplam on yedi mahallenin ad verilir. Bunlardan sadece iki mahallede mslman ve hristiyanlar mterek oturmaktadr. Mslmanlara ait mahallelerden Tabakhane ve Boztepe d mahalleleri tekil eder. Burann halk, Trabzon Kalesinin Tabakhane Kaps karsnda Ftih Sultan Mehmedin yaptrd emenin su yollar ile Boztepenin yollarnn bakmyla grevlendirilmiti. Avrz hne says 158i mslman, 219u hristiyan toplam 377 kadard. Bu rakam gerek nfusu yanstmamaktadr (BA, KK, nr. 2297). ehrin XVII-XVIII. yzyllardaki nfus durumu hakknda seyyahlarn verdii bilgilerin ou abartldr. Fakat bu yzyllarda Trabzonun zellikle rana ynelik savalar dolaysyla hayli hareketli bir sosyal yap kazand dnlrse 15.000 dolaynda bir nfusa sahip bulunduu sylenebilir. XX. yzyln ilk dnemlerindeki nfus istatistikleri 1583 tarihindekiyle ak benzerlik tar. 1834 nfus saymnn mslmanlara ait ksmnda otuz iki mahalle, 6700 dolaynda erkek nfus tesbit edilmiti. Bunun yannda Trabzon sanca mutasarrf Haznedarzde Osman Paann maiyetinde 452 kii bulunuyordu. En kalabalk mahalleler Tabakhane, skenderpaa, Faroz, ar, Zeytinlik, Teke,

Boztepe idi; bunlar 200-480 arasnda erkek nfusa sahipti (BA, NFS, nr. 1149). Gayri mslimler milleti Rm, milleti Ermeni ve milleti Katolik eklinde grup halinde zikredilmiti. Rumlar biri mslmanlarla mterek sekiz mahallede, Ermeniler yedi mahallede, Katolikler ise bir mahallede ikamet ediyordu. Rumlar 1586, Ermeniler 882, Katolikler ise 305 olmak zere toplam 2773 hristiyan erkek nfus mevcuttu. Katolikler skenderpaa mahallesinden baka dier mahallelere de dalmlard. skenderpaa mahallesinde ayrca Ermeni nfus meskndu. Bu durumda skenderpaa mahallesinin ehrin btn sosyal profilini gsteren bir zellik kazand sylenebilir. Rumlar ise daha ok Tozlueme, Kemerkaya, mleki mahallelerinde toplanmt (BA, NFS, nr. 1152-1153). Bu tarihlerde mslman ve gayri mslim toplam nfusun 20.000i biraz getii tahmin edilebilir. 1847de nfusun 33.000 eklinde gsterilmesi tam olarak doru olmamaldr. Feruhan Bey ehirde 5000 ev bulunduunu yazar (3000 Trk, 1000 Rum, 588 Ermeni, 140 Katolik, dokuz Protestan Ermeni). Bu rakamlar ehir byklnn e katlandna iaret eder. Son nfus tahminleri drt din cemaatin orannn hl XVI. yzyldaki oranlara yakn olduunu ortaya koyar. Nitekim mslmanlarn oran 1583 Tahrir Defterinde %53,62 hesaplanmt, imdi ise bu oran %56,08 kadard. Rum Ortodokslarn oran %38,34 iken imdi %26,25, %5,82 olan Ermeni Ortodokslarn nfus oran %14,52 ve XVI. yzyln sonunda toplam nfusun %2,62sini oluturan Latin Katoliklerinin oran ise 1902de %3,15e kmt. 1881 yl salnmesi ehirde otuz alt mahalle ve 10.383 erkek nfusu (6450 Trk, 1799 Rum, 1609 Ermeni) kaydeder. Tarih boyunca Trabzon ehrinin nfusunu etkileyen eitli etkenler iinde veba ve dier salgn hastalklar ne kar. Trabzon eriyye sicillerindeki kaytlardan 1565-1566 ve 1633te veba salgn kt ve ehrin nfusu zerinde ykc bir etki yapt tesbit edilmektedir. Nitekim ehirden ayrlmay arzu ettikleri iin hamamlara dedikleri kiralardan muaf olmak isteyen ahslarla ilgili mahkeme vakalar dikkati eker (Jennings, s. 27-36). Trabzonun fizik yapsnda yeni ina edilen camiler nemli yer tutar. Camiye dntrlen pek ok Bizans kilisesinin yannda Trabzonda Osmanl dneminde de mimari eserler meydana getirilmitir. Bunlardan skender Paa Camii ve Hatuniye Camii (maret Klliyesi) dikkat ekicidir. Hatuniye Camii zengin vakflaryla ehrin sosyal ve ekonomik hayatnda nemli rol oynamtr. Hatuniye Medresesinden datlan balar, 1050 (1640) ylndaki seyahatinde ehri emsalsiz diye anlatan Evliya elebiyi de etkilemi, ehrin misafirperverliinin talebelere ve fakirlere olduu kadar deniz yolculuuna kanlara ve denizcilere de gsterildiini belirtmitir. Btn ziyaretilere gn ierisinde iki defa birer kse orba ve beyaz ekmek hazrlanyor, cuma akamlar ise buna zerde pilv ve yahni ekleniyordu (Seyahatnme, II, 49-55). Ancak Evliya elebi, Trabzonla ilgili bilgileri kendisi de bir Trabzonlu olan k Mehmedin eserinden almtr. Dolaysyla tasvirini yapt Trabzonu bir bakma ehri ziyaret ettii 1640 ylndan ok k Mehmedin ocukluk yllarn geirdii 1555-1575 tarihlerindeki durumunu nakleder. Karadeniz ticaretinde nemli bir liman ehri olmasnn yannda Trabzon doudan gelen mallar batya ulatran bir merkez konumundayd. Ortaalarda randan yola kan kervanlarn son durayd ve Krmla da balantlyd. Kuzeyden ve gneyden gelen yollar burada kesiiyor, ynl kuma, keten, ipekli mmuller darya satlyordu. Ortaa corafyaclarndan erf el-drsye gre Trabzon halifeler devrinden beri Rumlarn ve mslmanlarn bir ticaret antreposuydu ve halk ok zengindi. ehrin ticar nemini dier baz Arap corafyaclar da tekrarlar. Hem Bizans hem Osmanl dneminde ehir tarihi boyunca ekonomik deerini deniz ticaretine borluydu. Venedikliler ve Cenevizliler, 1461 Osmanl fethinin gerek

ncesinde gerek sonrasnda ehrin ekonomik yaamnn nemli bir varl oldu. XX. yzyln bana kadar da durumlarn korudular. Osmanl devrinde ehirde alveri mekn ar adyla anlan mahallenin yer ald Aahisarn dou ksmnda, kuzeyde denizden balayarak gneye doru ykselen meyilli arazi zerindeydi. k Mehmed, Trabzon zanaat ehlinin ar ve bedestenin Aahisarn drt kapsndan biri olan Mumhane Kaps dnda bulunduunu syler. Bu arlar topluluu XVIII. yzylda bedesten, han ve ok sayda dkkndan olumaktayd. Ayrca kalenin iinde ve aa kesiminde yer alan Pazarkap mahallesi, Ortahisarn dousundaki Tabakhane mahallesi ve Ortahisar mahallesiyle kale dnda tarih Trabzon-Tebriz pek yolunun balangcnda bulunan meydanlk alanda ekonomik faaliyetler younlamt. XVII. yzyln balangcyla birlikte yllk ticaret gelirlerinin azalmas ehrin bir ticaret merkezi halinde oynad roln dte olduunu gsterir. ehrin dou-bat ticaret yolunu etkileyen ve sregiden Osmanl-ran savalar bunun ksmen sebebidir. Ayrca Cell isyanlar da bunda pay sahibidir. Trabzonu 1610da ziyaret eden Fransz seyyah Julien Bordier 1608-1609 yllarnda Celllerin ehri yamaladn, d mahallelerdeki pek ok hristiyan ahalinin burnunu ve kulaklarn kestiklerini ve surlarn ierisindeki ehre girmeden ayrldklarn bildirir. Bordierin Trabzonda Arap, ranl ve Grc tccarlarn varlndan sz etmesi, Osmanl-ran savann etkisinin ehirdeki ticareti ve tccarl tamamyla sona erdirmediini gsterir. Ancak zaman ierisinde Karadeniz ticaretinde Batllarn giderek arlk kazanmas ehrin gelimesinde nemli rol oynad. XVIII. yzylda Trabzon Bedesteni bu ticaretin mahiyeti asndan belirleyicidir. 1632de Kazak saldrlaryla ykldktan sonra yeniden ina edilen bedesten yabanc tccarn da bulunduu, zellikle kuma alm satmnn ne kt bir ticar merkezdi. Bu ticar hareketliliin bir baka yansmas hanlard. XVIII. yzylda Yeni Han yabanc tccarn tercih ettii konaklama yeriydi. Ayrca Ta Han, Hseyin Efendizde Han, kizzde Han, Mft Efendi Han, Karaengelolu Han, kilikapl Han, Murathanzde Mahzeni, Alaca Han, Hac Yahy Han, Zincirli Han, Yal Han tccarn rabet ettii, mal depolad binalard. ehrin byk liman olan mleki yannda Kanida, Tuzlueme, Tadirek, Kemerkaya, Mumhane, Moloz adl kk limanlar ithalt ve ihracata akt. XIX. yzylda yollarn emniyetinin salanmasyla ticar gelime hzland. 1830-1900 yllar arasnda rana yaplan ihracat ve randan ithalt asndan Trabzon ana liman olunca ekonomik adan nemi ok artt. ngiltere, Fransa, Avusturya, Rusya ve Osmanl Devleti bayraklar tayan buharl gemiler byyen limann iinde ve dnda mal tadlar; yle ki Trabzon Liman, Osmanl snrlar ierisinde aktif olan en byk ikinci ticar liman haline geldi. 1900l yllardan itibaren bu ticaret sayesinde 487 buharl gemi ve mal tamacl yapan saysz kk tekneyle birlikte Trabzon Limanndan 522.000 ton mal tanmtr. 1890da Trabzonun ekonomik yaamn tasvir eden V. Cuinet ehrin ticaretinin fndk, ttn ve baklagillerin yannda ipek ve pamuktan ibaret olduunu syler ( I, 3-84). Osmanl Devletinin kne yol aan I. Dnya Sava ehre ve blgeye toplu halde demografik deiiklikler getirdi. 1915te Ermeni tehciri, 1923te Trkiye Cumhuriyeti ile Yunanistan arasndaki nfus mbadelesi hristiyan nfusun ekilmesiyle sonuland. Cumhuriyet dneminde blgenin ekonomisi ok ciddi yapsal sorunlarla urat. Tarm ncelikli nemini korusa da Karadenizden gneye dalara doru uzanan dik yamal, vadilerle yarlm dalk alanlar artan nfus iin yeterli miktarda ekilebilir yer tedarikine imkn tanmyordu. Kk aile irketleri ay, fndk ve ttn retimine devam ediyordu; ancak uluslararas pazarn beklenmeyen artlar gz nnde bulundurulduunda bu retimleri sadece geimlerini salamaya yetiyordu. Sonu olarak yksek nfus younluu sebebiyle lkenin dier blgelerine dim bir g zarureti ortaya kmtr.

Tarih Eserler. Trabzon bugne ulaan tarih eserleriyle de dikkat eker. Trabzon Kalesinin kalntlar hl mevcuttur. Kale gneyden balayarak Yukarhisar (Kulehisar/kale), Ortahisar, Aahisar olmak zere blmdr. Ortahisarda Ftih Camii manastrdan evrilmitir. Hatuniye (maret) Camii, Yavuz Sultan Selimin annesi Glbahar Hatun adna ina edilmitir (911/1505-1506). Bunun gneyinde Glbahar Hatunun yatt trbe vardr. Yeni Cuma Camii, Aahisar karsnda olup Saint Eugeniosa ithafen yaplan kiliseden bozmadr. Erdodu Bey Camii, Hatuniyenin gneyinde bir mescid eklinde yaplm, Erdodu Bey buray 985te (1577) cami haline getirmitir. skender Paa Camii, Gvur Meydannn dou tarafnda 936da (1530) yaplmtr. Ayasofya Camii, bat varounda ayn adl mahallede yksek bir tepe zerinde Iustinianosun ina ettirdii byk kiliseden evrilmitir. Buras Trabzon yanndan Krt Ali Bey tarafndan 980de (1572) camiye tahvil edilmitir. Julien Bordier 1610da burann ilek bir yer olmadna temas eder. ar Camii de ar mevkiinde kiliseden evrilmitir. Tavanl Cami, Boztepe mahallesindedir. Ms Paa Camii ayn ad tayan mahallede 1079da (1668) yaplmtr. Dier camiler arasnda Kasm Aa Konakl Camii, Kabak Meydan Camii (Sleyman Bey Camii), Karaba Camii (eski bir kilise olup Mumhanen skelesinde idi) saylabilir. Ayrca pek ok mescid kaytlarda zikredilir. XVI. yzylda ehirde alt zviye kaydedilmitir. Bunlarn yan sra hristiyanlara ait kilise ve manastrlar mevcuttur. 480de yaplan Aya Vasil Kilisesi, Saint Anne Kilisesi, Asduadzadzin, Surp Stephanos, Surp Okstent (Sulu Manastr), Saint George, Aya Gorgor (Rum piskoposluk makam idi), Aya Pondi, Aya Yorgi gibi kiliseler yannda baz manastrlar da mevcuttu. Ayrca pek ok han, hamam, medresenin varl bilinmektedir. dar Yap. Trabzonun ele geirildikten sonra ilk olarak nereye baland konusu kesinlik kazanmamtr. ehrin sancak haline getirildii ve ilk sancak beyinin Kasm Bey olduu kaytldr. Trabzon sancann nereye bal olduu konusundaki belirsizlik zellikle Yavuz Sultan Selimin sancak beyi sfatyla idarecilii dneminde daha da ne kmtr. Yavuz Sultan Selim buray deta mstakil bir sancak gibi idare etmitir. Dnemin baz kaynaklarnda Trabzondan Ermeniyye-i Sur vilyetinin merkezi diye sz edilir. 1514te aldran Savandan sonra stratejik adan nemi dolaysyla Bayburt yresine vali tayin edilen Bykl Mehmed [Paa], Trabzonun kontroln de stlenince yeni bir idar sistem teekkl etti; Vilyet-i Rm- Hads adl yeni idar birime baland (1520). Irakeyn Seferi srasnda bu vilyet yeni kurulan Erzurum beylerbeyiliine dahil edildi (1535). Sancak Trabzon, Giresun, Krtn, Torul, Of, Rize, Pazar (Atina), Arhavi, Hemin adl kazalardan oluuyordu. Trabzon kazas Akaabat, Maka, Yomra ve Srmene nahiyelerinden mteekkildi. 1578 Osmanl-ran seferi esnasnda lojistik destek bakmndan nemi artt iin Batumla birlikte mstakil beylerbeyilik haline getirildi. XVII. yzyl balarnda her ikisi beylerbeyilik/eyalet olarak anld. Buraya Batum ve Gnye sancaklar dahildi. 1632-1641de Trabzondan Eylet-i Batum nm- dger Trabzon eklinde bahsedilir. Evliya elebi Trabzon eyaletine Gmhane, Aa ve Yukar Batum, Gnye sancaklarnn bal olduunu bildirir. Trabzon sanca ile birlikte be idar birimden meydana geldii anlalr. 1653-1669 yl kaytlar buraya sadece Batum ve Trabzon sancann bal olduunu ifade eder. Artk buras Trabzon eyaleti diye anlmtr. XVIII. yzyldaki savalar dneminde Batum ve Trabzon sanca paa sanca (idareci valinin oturduu sancak) diye belirlenmitir. 1732-1740 yllarnda merkez sancak Trabzon olup Gnye ve Batum bal sancaklard. XVIII. yzyln ortalarnda Batumun alan Anapaya kadar genilerken Trabzonun batsndaki Canik sanca 1760 dolaynda

Trabzon eyaletine katlm, bylece Dou Karadeniz kylarnn tamam Trabzon eyaletinin kapsamna alnmtr. XIX. yzylda eyaletin gney snrlarnda baz yeni gelimeler grld gibi farkl idar dzenlemeler de yaplmtr. 1860ta Trabzon vilyeti Rizenin tbi olduu Trabzon sanca, Giresunun bal olduu Ordu sanca, Karahisar sanca, Batum ve Acarann iinde bulunduu Lazistan sanca ve Gmhane sancandan oluuyordu. 1871 salnmesine gre Trabzon merkez sancana Ordu, Giresun, Tirebolu, Of kazalar balyd. Eyalete tbi dier sancaklar Lazistan, Canik ve Gmhane idi.

BBLYOGRAFYA

BA, MAD, nr. 828; BA, TD, nr. 53, 210, 288, 387, 613; TK, TD, nr. 29; Trabzon Vilyeti Salnmesi (haz. Kudret Emirolu), Ankara 1993-2008, I-XXII; Trabzon Nfus Kt: 1834 (haz. Sleyman Bilgin v.dr.), stanbul 2010, s. 22-23, 57-196; Ducas, Decline and Fall of Byzantium to the Ottoman Turks (trc. H. J. Magoulias), Detroit 1975, s. 259; Kritovulos, History of Mehmed the Conqueror (trc. Charles T. Riggs), Princeton 1954, s. 173-176; Tursun Bey, Trh-i Ebl-Feth (nr. A. Mertol Tulum), stanbul 1977, s. 105, 109, 111; bn Kemal, Tevrh-i l-i Osmn, Ankara 1954, VII, 197; k Mehmed, Menzrl-avlim (haz. Mahmut Ak), Ankara 2007, III, 1017-1027; Evliya elebi, Seyahatnme (Dal), II, 49-55; J. P. de Tournefort, A Voyage into the Levant, Paris 1717, II, 233236; J. Philipp Fallmerayer, Geschichte des Kaiserthums von Trapezunt, Mnchen 1827; a.mlf., Fragmente aus dem Orient, Stuttgard-Tgingen 1845, s. 141; L. Chalkokondyles, Corpus Scriptorum Historiae Byzantinae, Bonn 1842, XXXII, 495-498; G. Finlay, The History of Greece from its Conquest by the Crusaders to its Conquest by the Turks, and of the Empire of Trebizond: 1204-1461, Edinburgh 1851; akir evket, Trabzon Tarihi, stanbul 1294; Cuinet, I, 3-84; W. Miller, Trebizond: The Last Greek Empire, London 1926; P. Tafur, Travels and Adventures 1435-1439 (trc. M. Letts), London 1926, s. 131; R. G. de Clavijo, Embassy to Tamerlane: 1403-1406 (trc. G. le Strange), London 1928, s. 104; mer Akbulut, Trabzon Kitabeleri, stanbul 1954; Said Bill akrolu, Tarih, Ekonomik, Sosyal Ynleriyle Trabzon, Ankara 1964; Mkerrem Anabolu, Trabzondaki Bizans a Yaplar, stanbul 1969; Mahmut Gololu, Trabzon Tarihi: Fetihten Kurtulua Kadar, Ankara 1975; M. Bjkyan, Karadeniz Kylar Tarih ve Corafyas 1817-1819 (trc. H. D. Andreasyan), stanbul 1969, s. 38-59, 71-76; A. Bryer, The Empire of Trebizond and the Pontus, London 1980; a.mlf., Peoples and Settlement in Anatolia and the Caucasus, 800-1900, London 1988, tr.yer.; a.mlf.-D. Winfield, The Byzantine Monuments and Topography of the Pontos, Washington 1985, I, tr.yer.; A. ner Turgay, Ottoman-British Trade Through Southeastern Black Sea Ports During the Nineteenth Century, Economie et societes dans lempire ottoman (fin du XVIIIe -debut du XXe sicle) (trc. J. L. Bacque-Grammont-P. Dumont), Paris 1983, s. 297-315; R. Jennings, Plague in Trabzon and Reactions to it According to Local Judicial Registers, Humanist and Scholar: Essays in Honor of Andreas Tietze (ed. H. W. Lowry-D. Quataert), stanbul-Washington 1993, s. 27-36; H. W. Lowry, Sleymans Formative Years in the City of Trabzon: Their Impact on the Future Sultan and the City, Sleymn the Second and His Time (ed. Halil nalck-Cemal Kafadar), stanbul 1993, s. 21-36; a.mlf., The Islamization & Turkification of the City of Trabzon (Trebizond), 1461-1583, stanbul 2009 (Trkesi iin bk. Trabzon ehrinin slamlamas ve Trklemesi 1461-1583 [trc. Demet Lowry-H. W. Lowry], stanbul 2005); a.mlf., The Question of Trabzons Efrenciyan Population:

1486-1583, Boazii niversitesi Dergisi, IV-V, stanbul 1976-77, s. 103-110; a.mlf., From Trabzon to Istanbul: The Relationship Between Sleyman the Lawgiver & His Foster Brother (St Karnda) Yahya Efendi, Osm.Ar., sy. 10 (1990), s. 39-48; R. Shukurov, Eastern Ethnic Elements in the Empire of Trebizond, Acts: XVIIIth International Congress of Byzantine Studies: Selected Papers, Main and Communications (ed. I. evenko-G. Litavrin), Shepherdstown 1996, II, 75-81; Bir Tutkudur Trabzon (haz. . Gnda Kayaolu v.dr.), stanbul 1997; Trabzon Tarihi lm Toplants (68 Kasm 1998), Bildiriler (haz. Kemal iek v.dr.), Trabzon 1999; Murat Yksel, Trabzonda Trkslm Eserleri ve Kitabeler, Trabzon 2000, I-V; ncesi ve Sonrasyla Trabzonun Fethi (haz. smail Hacfettaholu), Ankara 2001; M. Hanefi Bostan, XV-XVI. Asrlarda Trabzon Sancanda Sosyal ve ktisad Hayat, Ankara 2002; Trabzon ve evresi Uluslararas Tarih-Dil-Edebiyat Sempozyumu Bildirileri (haz. Mithat Kerim Arslan v.dr.), Trabzon 2002, I-II; A. Bryer v.dr., The Post-Byzantine Monuments of the Pontos, London 2002; Necmettin Aygn, Onsekizinci Yzylda Trabzonda Ticaret, stanbul 2005; W. G. Palgrave, A Tour in North-Eastern Anatolia, Proceedings of the Royal Geographical Society, XVI, London 1872, s. 222-224; J. Bordier, Relation dun voyage en orient par Julien Bordier, cuyer de Jean Gontaut, baron de Salignac, ambassadeur Constantinople (16041612), Archives historiques de la Gascogne, XVI, Paris 1888, tr.yer.; F. W. Hasluck, Genoese Monuments at Trebizond, The Annual of the British School at Athens, XVIII, London 1910-11, s. 141-142; Halil Edhem, Trabzonda Osmanl Kitbeleri, TOEM, VIII/48 (1334), s. 320-358; F. Babinger, La date de la prise de Trebizonde par les turcs (1461), REB, VII (1950), s. 205-207; S. Ballance, The Byzantine Churches of Trebizond, Anatolian Studies, X, Ankara 1960, s. 141-175; M. Tayyib Gkbilgin, XVI. Yzyl Balarnda Trabzon Livs ve Dou Karadeniz Blgesi, TTK Belleten, XXVI/102 (1962), s. 293-337; C. Issawi, The Tebriz-Trabzon Trade, 1830-1900, IJMES, I (1970), s. 18-27; H. Andreasyan, XIV ve XV. Yzyl Trk Tarihine Ait Ufak Kronolojiler ve Kolofonlar, TED, sy. 3 (1972), s. 83-148; N. Beldiceanu, Biens monastiques daprs un register ottoman de Trbizonde, REB, XXXV (1977), s. 175-213; M. C. ehabeddin Tekinda, Trabzon, A, XII/1, s. 455-477; Suraiya Faroqhi, arabzun, EI (ng.), X, 216-219. Heath W. Lowry-Feridun Emecen

Bugnk Trabzon. Kuruluundan beri Dou Karadeniz kylarn i kesimlere balayan nemli bir liman ve ticaret ehri olan Trabzon bu zelliini Cumhuriyet dnemine yaklald yllarda yitirmi bulunuyordu. Bilhassa liman faaliyetinde grlen bu gerilemenin sebepleri arasnda 1869da Svey Kanalnn almasyla deniz ticaretinin baka bir istikamete kaymas, 1872 sonlarnda Poti-Tiflis demiryolunun tamamlanmasyla Dou Karadenizde Trabzona rakip bir baka limann (Poti) parlamas, 1883te Batum-Tiflis-Bak demiryolunun inasyla Batum Limannn eskiden Trabzon Limanna ynelen ticar faaliyetin bir ksmn kendisine ekmesi, XIX. yzyln balarnda arlk Rusyasnn ran ticaretini denetlemek iin Batum Liman inaatna nem vermesi ve Tebriz-Culfa demiryolunu Tiflise kadar uzatarak Tebriz-Culfa-Tiflis-Batum demiryolunu tamamlam olmas saylabilir. Trabzonun ticar faaliyetine alternatif limanlarn ortaya kmasnn yannda I. Dnya Sava srasnda yaklak iki yl sren Rus igalinin (18 Nisan 1916-24 ubat 1918) skntl gnleri

dolaysyla Trabzon, Cumhuriyet dnemine eski ihtiamn kaybetmi kk bir ehir halinde girmiti. Cumhuriyetin balarnda 1926 yl nfus mdrl kaytlarna gre belediye snrlar ierisinde 30.080 nfus yayordu. Cumhuriyetin ilk nfus saymnda (1927) ehrin nfusunun 25.000i henz bulmad grld (24.634). Trabzonun nfusu 1950 ylna kadar (1940 saymndaki istisna dnda [32.789]) hep 30.000in altnda kald (1935te 29.682, 1945te 29.824). ehir nfusunun devaml ekilde artma srecine girmesi 1950 (33.990) ylndan sonra gerekleti. Cumhuriyetin bu ilk dneminde ehir nfusunda hareket asndan kaydedilmesi gereken bir olay, Lozan Antlamasnn mbadele protokolne gre Trabzona yerletirilen Yunanistan doumlu Trklerdir. Bunlardan ehir iine iskn edilenler daha ok liman yaknndaki mleki mahallesine yerletirildi. Bunlarn yerine Yunanistana yollanan Rumlarn byk bir ksm da sz konusu mahalleden gnderilmiti. Ayn dnemdeki meknsal dzenlemelere gelince, nemli ehir ii eksenleri dou-bat dorultusunda olan (Uzun sokak, Mara caddesi, Kunduraclar caddesi gibi) Trabzon ehrinin, topografyasnn zelliinden dolay ihmal edilen gney-kuzey dorultulu yollarn almasna ve iyiletirilmesine zen gsterilmesi zikredilebilir (bu caddelerden biri olan Gazi caddesinin temel atma merasimi, 15-18 Eyll 1924 tarihleri arasnda Trabzona gelen Mustafa Kemalin bizzat itirak ettii bir trende yaplmtr). Bu dzenlemeyle ilgili olarak 1937de telif edilen ve 1938de yrrle giren Lambert planndan sz edilebilir. Fransz ehircilik mimar Jacques H. Lambertin gerekletirdii bu planda dou-bat dorultulu ana eksenlere yine ayn dorultuda paralel yollar almas teklif edilmiti. Bu tekliflerden hareketle sonraki ehir planlarndan kuzeydeki ky yoluna (gnmzde AkaabatTrabzon-Yomra ekseninde younlamaya sebep olan yol) ve gneyde ehre teet geen Tanjant yola nem verildii grlecektir. ehrin gelimeye balad 1950 ylnda 540 hektarlk bir alan kaplayan, on yedi mahalleli, 4575 hneye sahip (1930lu yllarn banda on alt mahalle ve 3824 hne vard) Trabzonda sanayi faaliyeti olarak sadece bir balk ya fabrikas, on yedi adet fndk krma makinesi bulunuyordu. Tarihinin btn dnemlerinde bir iskele ehri olmasna ramen henz modern liman tesislerine kavumamt ve gemiler akta demirliyordu (ehir modern limanna 1954 ylnda kavutu). El sanatlar arasnda bakrclk, yorganclk, dkmecilik, tabaklk, doramaclk (bu arada tahta kak retimi) balca trleri oluturuyordu. Nfusun artma eilimine gemesi (1955te 42.110, 1960ta 53.039, 1965te 65.516) mekn asndan tarih merkezden (ar, skenderpaa, Kemerkaya, Ortahisar mahalleleri gibi) evreye doru genilemesine yol at. ehir douda Yomra, batda Akaabat dorultusunda bymeye balad. Bu genileme, 1970 ylna yaklalrken eski plan almalarnn yetersizliini ve yeni bir ehir plan tasarsn gndeme getirdi. 1968de telif edilen ve 1970te onaylanan plan almas 1937 tarihli Lambert planndan ilham alp ehre gney kenarndan teet geen, bu sebeple halkn da benimsedii isimle Tanjant yol denilen, eitli dnemlerde tartma ve dava konusu olan (Gerek, sy. 458 [1998], s. 35-37) yolu Trabzona kazandrd. Bu plan ayrca ehrin izgisel ehir tipi formunu koruyarak balca gelime alanlarnn gney srtlar ile dou ve batdaki alanlara doru olmasn neriyordu. Gelimeler sonucunda ehrin 1970te nfusu 80.000i geti (80.795), 1973te ehrin alan 1450 hektara ulat; 1975 saymnda nfusu 100.000e ok yaklat (97.210). Birok defa yeniden tasarlanan, fakat birbirinden pek farkl saylmayan imar planlar zerinde etkili olan faktr Trabzon ehrinin kurulduu yerin coraf topografik zelliidir. Esasen ehrin iindeki ky taraalar da (Karadenizin jeolojik dnemlerdeki farkl seviyelerini gsteren ky kademeleri) ehrin yayl ekli zerinde (dou-bat dorultusunda uzanan izgisel ehir tiplerine rnek oluu), ehir iindeki nemli eksenlerin istikametlerinin tayininde (Mara caddesi, Uzun sokak, Kunduraclar caddesi gibi ehir ii yollarn dou-bat dorultusunda uzanmas) ve baz

kamu kurulularnn yerlerinin tayininde (havaalan, Karadeniz Teknik niversitesi Kamps vb.) etkili olmutur. Trabzon ehrinde mevcut kademelerden nemli olan kademeden denize en yakn olan zerinde (denizden 10-12 m. kadar ykseklikte) havaalan, Trabzon Teknik niversitesi ana kampsne ait binalar; denizden 20-30 metreler arasnda ykseklikte bulunan ikinci kademe zerinde Taksim Meydan (Gvur Meydan, XIX. yzylda ok sayda konsolosluun bu yrede toplanmasndan), Kunduraclar caddesi, Uzun sokak ve Mara caddesi vardr. gal dneminde ehrin tarih dokusunda byk deiiklikler yapan Ruslar Mara caddesini, Kunduraclar caddesiyle Uzun sokak arasndaki birka Trk mahallesini ykarak Trabzona getirdikleri sava malzemesini kyya ve i kesimlere nakledebilmek iin yer amlard. nceleri Orta cadde denilen bu caddeye 1920de Trabzon Belediye Encmeninin kararyla Marallarn kurtulutaki stn baarsndan dolay Mara caddesi ad verilmi, buna karlk 1966da Kahramanmarataki bir caddeye Trabzon caddesi denilmitir (DA, XXIV, 197). Bu kademe zerinde ayrca eski hkmet kona (gnmzde kltr merkezi), Ortahisar Camii ve Ortahisar mahallesi bulunmaktadr. Tabakhane ve Zanos derelerinin derin yarlm vadileri dnda bu kademe bir dzlk halindedir ve ehrin en canl kesimlerini oluturur. 60-90 m. arasnda deien nc kademe zerinde Tekke mahallesi ve Tekke Camii, Bahecik mahallesi, Trabzon mam-Hatip Lisesi, Tekfurayr mahalleleri yerletirilmitir. Bu taraay birbirinden ayran yzeyler belirgin ekildeki diklikleriyle dikkati eker. Nitekim ikinci kademeden nc kademeye klrken karlalan dik kenar o kadar belirgindir ki bu kenara trmanan sokaklar merdivenli yaplmtr. Ayn ekilde Tekfurayr mahallesini kendisinden daha aa kademedeki Kavak Meydanndan (Kabak Meydan) ayran dik kenar daha da belirgindir. Bu diklikler jeolojik devirlerde deniz seviyesinin gerisindeki falezlere tekabl eder. Fakat bunlar corafyada l falez ad verilen, gnmzdeki ky izgisine gre epeyce ieride kalm ekillerdir. Deniz seviyesinin kenarnda Kale Gazinosunun eteindeki dik yama ise diri falez rneini oluturur. Bu yayl biimiyle Trabzon, Trkiyedeki ehir tipleri arasnda az sayda olan ky taraalar zerinde kurulan ehirlerin ilgin bir rneini tekil etmektedir (bu tipin dier rnekleri Samsun, Tekirda ve Fethiyedir). Tarih merkezden evreye doru genileme 1980 ylna yaklalrken hzlanmaya balad. Buna paralel olarak ehir nfusu ilk defa 1980 saymnda 100.000i at ki (108.403 nfus) o tarihte Trkiyede nfusu 100.000i aan ehirlerin says yirmi sekizdi. 1980-1990 arasndaki dnemde ve zellikle 2000e doru ehrin hem meknsal geliimi hem de bu nfus geliimi hzland (1985te 142.009, 1990da 143.941 olan nfus 2000 ylnda 200.000i aarak 214.949u buldu). Bu devirdeki gelime ehrin ticar hayatndaki gelime ile de yakndan ilgilidir. Ticareti gelitiren nemli faktrlerden biri 1988 ylnda Trkiye-Grcistan snr zerindeki Sarp Snr Kapsnn almasdr. Bu olay, Sovyetler Birliinin dalarak Bamsz Devletler Topluluuna dnmesiyle Trkiyenin bata Rusya Federasyonu ve Trk cumhuriyetleri olmak zere topluluk yesi lkelerle yeni ticar ilikilerin kurulmasna yol at. Bu ticaret teki Dou Karadeniz ehirlerini etkilese de en byk pay Trabzon ald. Ayrca ksa srede baka yrelerde de alan ve Rus pazar denilen pazarlarn en bynn Trabzonda kurulmasn salad. ehir ksa srede tarih gemiinde olduu gibi yeniden canl bir ticaret merkezi durumuna geldi. Sz konusu lkelere ynelik ticaretin etkinlii artt gibi yeni d ticaret firmalar kurulmas yoluna gidildi. Sarp Snr Kapsnn alndan nce sadece adet d ticaret irketinin bulunduu Trabzonda 2000li yllara gelirken irketlerin says 400e

yaklamt (Hacsaliholu, sy. 32 [1997], s. 287). Bu ticaret etkinlikleri ehrin faaliyet merkezlerinin yerlerinde ve grnmlerinde de deiimlere yol at. Halkn deyimiyle bavul ticareti faaliyetinin younlat saha limann gerisinde yer alan mleki mahallesinin ky kesimidir (Rus pazar da mleki caddesine paralel uzanr). Buradaki ticaret ehrin bu mahalleye yakn olan kesimlerine srama eilimi gsterdi. Mesel ehirde eskiden beri ticaret etkinliiyle tannan Kunduraclar caddesinin dousunda deri giyim eyalar satan ticarethanelerin younlat grld. Ayn ekilde liman civarnda ve mleki caddesine alan sokaklarda d ticarete ynelik yeni yerler ald. Deirmendere ve Liman caddeleri de Bamsz Devletler Topluluu lkelerine ynelik ticaretin etkisi altna girdi. Ticar faaliyete bal olarak konaklama yerleri ihtiyac mleki caddesinin grnmn deitirdi. Birok eski ev otel ve pansiyon haline dntrld; bu da geleneksel bir eksenin yenilenerek ve onarlarak daha yeni bir grnm almasn salad. 2000li yllardan sonra Rus pazar etkinlii ilk yllarndaki canlln yitirse de ehre kazandrd dolayl etki devam ederek ehir bymeye devam etti; 2007de 228.926ya kan nfusu 2010 saymna gre 234.063e ykseldi. ehirde gnmzde imento, gda ve tarm rnleri, orman rnleri sanayii n plana kmaktadr. Trabzon bir sanayi ehri olarak nitelendirilemese de nemli bir liman ve ticaret ehri, 1963te kavutuu niversitesiyle ve turist eken tarih eserleriyle bir kltr ehri hviyetini kazanm bulunmaktadr. Trabzon ehrinin merkez olduu Trabzon ili Rize, Bayburt, Gmhane ve Giresun illeri, kuzeyden de Karadeniz ile evrilmitir. Merkez ileden baka Akaabat, Arakl, Arsin, Beikdz, arba, aykara, Dernekpazar, Dzky, Hayrat, Kprba, Maka, Of, Srmene, alpazar, Tonya, Vakfkebir ve Yomra adl on yedi ileye ayrlr. 4664 km geniliindeki Trabzon ilinin snrlar iinde 2010 yl saymna gre 763.714 kii yayordu, nfus younluu 164 idi. Diyanet leri Bakanlna ait 2007 yl istatistiklerine gre Trabzonda il ve ile merkezlerinde 309, kasabalarda 417 ve kylerde 1087 olmak zere toplam 1813 cami bulunmaktadr. l merkezindeki cami says doksan tr.

BBLYOGRAFYA

Belediyeler Yll, Ankara 1950, III, 585; Mustafa Reit Tarakolu, Trabzonun Yakn Tarihi, Trabzon 1986; A. ner Turgay, Trabzon, Dou Akdenizde Liman Kentleri: 1800-1914 (ed. alar Keyder v.dr.), stanbul 1994, s. 45-69; Rahmi iek, Trabzonda Yerel Ynetim Dncesi ve ehirleme almalar (1919-1933), Trabzon Tarihi lm Toplants (6-8 Kasm 1998), Bildiriler (haz. Kemal iek v.dr.), Trabzon 1999, s. 591-608; Cumhur Odabaolu, Trabzon 1869-1933 Yllar Yaants, Ankara, ts.; Rkneddin Tzm, Karakseden stanbul niversitesine, [bask yeri ve tarihi yok], s. 23-27; Mehmet Akif Bal, Hatralarda Trabzonun Yakn Tarihi (1860-1950), stanbul 2004; Trabzon 2000 (Trabzon Valilii Yayn), [bask yeri ve tarihi yok]; Ahmet Seyyar, Trabzonun SosyoEkonomik Geliimi: 1900-1950 (yksek lisans tezi, 2010), M Sosyal Bilimler Enstits; Ahmet Ardel, Trabzon ve Civarnn Morfolojisi zerine Gzlemler, Trk Corafya Dergisi, sy. 1, Ankara 1943, s. 71-85; a.mlf., Samsunla Hopa Arasndaki Ky Blgesinde Coraf

Mahedeler, Corafya Enstits Dergisi, VII/13, stanbul 1963, s. 45; Ouz Erol, Trabzon Sekileri Hakknda Bir Not, DTCFD, X/1-2 (1952), s. 125-135; Metin Tuncel-Kemal Gmen, Kyceiz-Fethiye Yresinde Baz Coraf Gzlemler, Corafya Enstits Dergisi, X/18-19, stanbul 1973, s. 127; lhan Yaar Hacsaliholu, Trabzon ehrinde Sarp Snr Kapsnn Alndan Sonra Ticaret Fonksiyonundaki Deiimler (The Changes in the Function of Commerce After the Opening of Sarp Border Gate in Trabzon), Trk Corafya Dergisi, sy. 32, stanbul 1997, s. 281-299; Bekir Gerek, Trabzonun Kalbine Saplanan Yol, Arkitekt, sy. 458, stanbul 1998, s. 3537; Suraiya Faroqhi, arabzun, EI (Fr.), X, 234-236; dris Bostan, Batum, DA, V, 210; Metin Tuncel, Kahramanmara, a.e., XXIV, 197. Metin Tuncel

TRABZON, Mehmed
(. 1200/1786) Osmanl limi. XVII. yzyln sonlarnda Trabzonda doduu anlalmaktadr. Babasnn ad Mahmud, dedesinin ad Slihtir. Bir sre Medinede ikamet ettii iin Meden Mehmed Efendi diye tannr. stanbulda renim grdkten sonra am, Kuds, Mekke ve Medine gibi merkezlerde tahsiline devam etti. Hicazda iken 1157de (1744) Muhammed b. Tayyib el-Fs el-Mlikden Buhr ve Mslimin elCmiu-aleri ile Tirmiznin e-emili, Zeynddin el-Irknin el-Elfiyyesi ve Frzbdnin el-msl-mui (Mecma, Sleymaniye Ktp., Sleymaniye, nr. 1071, vr. 96a); 1170te (1757) Muhammed b. Hasan b. Himmttan el-Muvaa, Ktb-i Sitte, Drimnin esSneni ve Delill-ayrt (a.g.e., vr. 98a-b); Mescidi Harm mderrislerinden Yahy b. Slihten hadis ve fkh tedrsi iin (a.g.e., vr. 100a-101b) genel iczet ald. Hicazdan stanbula dnnce Sleymaniye Medresesinde mderris ve hfz- ktb olarak grevlendirildi. Sleymaniye Ktphanesinde onun tarafndan istinsah veya mukabele edildii bilinen pek ok kitap bulunmaktadr. Vefatndan ksa bir sre nce 5 Cemziyelhir 1199da (15 Nisan 1785) 226 kitabn Sleymaniye Camiindeki ktphaneye vakfetti (DA, XXIII, 282). Ayn zamanda bir Kdir eyhi olan Trabzon yaad dnemin din, ahlk ve sosyal meseleleriyle yakndan ilgilendi, zellikle bir mslman tekfir etmenin tehlikeleri zerinde durdu, o yllarda buna nclk eden Necidli bir eyhe (muhtemelen Muhammed b. Abdlvehhb) reddiyeler yazd (a.bk.). Bursal Mehmed Thir 1123 (1711) ylnda Medinede ldn zikretmekteyse de (Osmanl Mellifleri, I, 167) Mehmed Sreyy 15 Ramazan 1200de (12 Temmuz 1786) stanbulda vefat ettiini ve Karacaahmet Mezarlnda defnedildiini belirtir (Sicill-i Osmn, IV, 262-263). Eserleri. 1. Tertb evili ytil-urn al urfil-hic (Sleymaniye Ktp., Hac Mahmud Efendi, nr. 389). 2. Risle f feilis-sver vel-yt (ed-Drer-emne f feilil-yt vessveril-ame) (Sleymaniye Ktp., Sleymaniye, nr. 1041, vr. 202a-244a; Ftih, nr. 754). 3. Risle fit-tecvd maa elletil-r (Clibl-ferec ve slibl-arec). Kurn- Kermi kolay retmekle ilgili hadisleri, tecvidle ilgili bilgileri ve fakihlerin Kuran tilvetiyle ilgili grlerini ihtiva etmektedir (Sleymaniye Ktp., Sleymaniye, nr. 1041, vr. 109a-161a). 4. el-tfts-seniyye filedil-udsiyye. Bata Sytnin Cemul-cevmii olmak zere alfabetik hadis kitaplarndan faydalanlarak blm halinde dzenlenmitir. Birinci blmde , ikinci blmde lafzyla balayan kuts hadisler, nc blmde dier kuts hadisler alfabetik olarak sralanm, bunlarn kaynaklar zikredilmitir (stanbul 1293; Haydarbd 1323/1905, 1358/1939). 5. elCmiul-aam f es-mi nebiyyinel-muaam. emseddin e-mnin Sbll-hd verred esas alnarak yazlan eserde Hz. Peygambere nisbet edilen 783 isim ve sfat aklanmaktadr (Sleymaniye Ktp., Sleymaniye, nr. 1032, vr. 11a-56a). 6. eru es-mi ehli Bedr (Sleymaniye Ktp., Sleymaniye, nr. 1032, vr. 64a-171a; Hac Selim Aa Ktp., nr. 810). 7. Temyzl-fl anilmefl. Eserde peygamberlerin, meleklerin, ashabn, tbinin, kadnlarn ve sahbe evldnn birbirlerine stnl konu edilmektedir (Sleymaniye Ktp., Sleymaniye, nr. 1032, vr. 58a-63a). 8. Tufetl-ivn fil-arm vel-ell minel-ayevn. Ali el-Krnin Behcetl-insn f maiccetilayevn adl kitabnn muhtasardr. Eserde garb kelimeler aklanm, hayvanlarla ilgili eitli

hkmler zikredilmi ve hayvan isimleri alfabetik olarak sralanmtr (Sleymaniye Ktp., Sleymaniye, nr. 402). 9. Mutaaru unyetil-mtemell f eri Mnyetil-muall ve iyet Muammed e-rabzon. brhim el-Halebnin aleb ar adyla da bilinen eserine yazlm bir hiyedir (Sleymaniye Ktp., Sleymaniye, nr. 437). 10. Risle fid-dun Hdil-um il cddeti-ar. Yaad dnemde tartma konusu olan ttn imenin hkm konusundaki bu eserinde mellif ttnn hell veya haram oluuna dair bir hkm bulunmadn belirtmi, bununla birlikte sultan tarafndan yasaklandn ve bu emre uyulmas gerektiini vurgulamtr (Sleymaniye Ktp., Sleymaniye, nr. 1041, vr. 169b-186b). 11. Risle f beyni m vaaa minel-evhm f ilCevher. Eserde Cevhernin e-ta yapt hatalardan Frzbdnin tesbit ettikleri bir araya getirilmitir (Sleymaniye Ktp., Sleymaniye, nr. 1041, vr. 78a-92b). 12. Risle f beynil-edd. Mellif, el-msl-mui esas alarak kart anlaml kelimeleri bir araya getirmi, rislenin sonuna ezdd hakknda nakledilen farkl grleri eklemitir (Sleymaniye Ktp., Sleymaniye, nr. 1041, vr. 92b-97b). 13. Risle f beyni msellestil-luaviyye (Sleymaniye Ktp., Sleymaniye, nr. 1041, vr. 98a-107b). Nihal Deer eseri tahkik ederek yksek lisans tezi olarak sunmutur (2000, M Sosyal Bilimler Enstits). 14. Ucletz-zd f eri uril-med f muraati Bnet Sd. bn Hacer el-Askalnye ait url-med f muraati Bnet Sd adl kasidenin Muhammed b. Abdlmelik b. Ann el-Yemen tarafndan el-dd vez-zd adyla yaplan erhinin muhtasardr (Sleymaniye Ktp., Sleymaniye, nr. 1050, vr. 79a-256b). 15. Ruseyyile f beynil-elf ellet yestev fhel-mfred vel-menn vel-cem vel-mekker vel-menne (Sleymaniye Ktp., Sleymaniye, nr. 1041, vr. 107b-108a). 16. ed-Drrl-muaam f eri izbil-aam. Ali el-Krye ait dua mecmuasnn erhidir (Sleymaniye Ktp., Lleli, nr. 1559). 17. el-Maadl-esn f eri esmil-sn (Sleymaniye Ktp., Sleymaniye, nr. 1032, vr. 2a-9b). 18. Mevlidr-Resl allallh aleyhi ve sellem (Kahire 1279/1862). 19. Nefetl-urab vel-ittil bi-ibtit-taarruf li-evliyillhi vel-kerme badel-intil. Vezir Abdurrahman Paann huzurunda bir mecliste evliyann kerametinin vefatndan sonra devam edip etmeyeceinin sorulmas zerine yazlmtr (Sleymaniye Ktp., Sleymaniye, nr. 1041, vr. 196a-200b). 20. riml-vridt. Muhammed b. Abdlvehhb olduu tahmin edilen Necidli bir eyhin aslsz iddialarna kar kaleme alnm bir reddiyedir (Sleymaniye Ktp., Sleymaniye, nr. 1041, vr. 188a-195a). 21. e-rimlmesll li-men taadd bi-cehlih aa akmir-Resl. Eserin birinci blmnde stanbulda evlerine nazar iin sarmsak takanlarn tekfir edilmesiyle ilgili sorulara mellifin verdii cevap yer almakta, ikinci blmde fakihlerin bu konudaki grleri zikredilmekte, nc blmde kssaclarn vehimleriyle mslmanlarn tekfir edilemeyecei belirtilmektedir (Sleymaniye Ktp., Sleymaniye, nr. 1041, vr. 166a-169a). 22. Rislet aril-itisb ven-naa. brhim el-Leknnin Cevherett-tevdindeki baz beyitlerin erhidir (Sleymaniye Ktp., Sleymaniye, nr. 1041, vr. 164b). 23. Risle f ademi tekfril-mslimn (Sleymaniye Ktp., Sleymaniye, nr. 1041, vr. 162a164a).

BBLYOGRAFYA

Trabzon, Risle f feilis-sver vel-yt, Sleymaniye Ktp., Sleymaniye, nr. 1041, vr. 261b; a.mlf., Tertb ytil-urn al urfil-hic, Sleymaniye Ktp., Hac Mahmud Efendi, nr. 389,

vr. 70a; Mecma, Sleymaniye Ktp., Sleymaniye, nr. 1071, vr. 98a-b, 99a, 100a-101b; Sicill-i Osmn, IV, 262-263; Osmanl Mellifleri, I, 167; Hediyyetl-rifn, II, 345; Kehhle, Muceml-mellifn, XII, 262; Abdlhay el-Kettn, Fihrisl-fehris, II, 1068; Slihiyye, elMucem-mil, V, 63; Eb Muhammed Abdlmehd b. Abdlkdir, uruu tarci adi Reslillh, Kahire, ts. (Drl-itism), s. 245-247; Abdullah Muhammed el-Habe, Cmiur vel-av, Ebzab 1425/2004, I, 381-383; II, 819-820; Muceml-matil-mevcde f mektebti stnbl ve nl (haz. Ali Rza Karabulut), [bask yeri ve tarihi yok], III, 1386; smail E. Ernsal, stanbul (stanbul Ktphaneleri), DA, XXIII, 282. Ali Benli

TRAMPA
Ferden muayyen hale getirilmi iki maln birbiriyle deiimini konu edinen akid. Szlkte ivaz anlamndaki kay kknden treyen mukyeda (bir mal iin karlk deme) fkhta maln malla deiimini ifade eden trampa akdinin karldr. Mutlak mnada maln malla mbadelesi trampa diye nitelendirilirken bedellerden birini parann tekil etmesi halinde normal satm akdi (bey) sz konusu olur. Tarihte en eski mbadele ekli olan trampa parann ortaya kmasndan sonra da varln srdrm, ancak gnmzde akidlerde ve ticar ilemlerde geni apta parann kullanlmas trampa akdinin uygulama alann giderek daraltmtr. Buna karlk tarihte para ilevi gren aralarn ounun gnmzde mal saylmas, gemite normal satm saylan baz ilemlerin zamanmzda trampa grubunda yer almas sonucunu dourmutur. Mukyeda terimi erken dnem fkh kaynaklarnda gemese de bu kapsamda deerlendirilebilecek ilemlerden bahsedilmektedir. Mesel belli miktarda kuru hurmann tahminen ayn miktardaki taze hurmayla deitirilmesini ifade eden ariyye (oulu ary) byle bir ilemdir. Bir tr trampa olan ve aa zerindeki olgunlam taze hurmann kuru hurma karlnda satlmasn ifade eden mzbene, karlkl bedeller arasnda denklik salanmas imkn bulunmadndan Hz. Peygamber tarafndan yasaklanm, ancak ihtiyatan dolay bu ileme snrl miktarda olmak artyla cevaz verilmi, buna da ariyye/ary denilmitir. Fkh eserlerinde rib, mukyeda tr satlarda daha ok gndeme gelmitir. Ancak rib misl mallarla ilgili olarak tartlm, mukyeda daha ziyade rib erevesi dnda kalan mbadelelerde sz konusu edilmitir. te yandan erken dnem fkh metinlerinde satm akdinin trleri ele alnrken yap itibariyle trampa saylabilecek ilemlerin ayr adlarla ele alnd, mukyedann terimlemesi ve yaygn kullanmnn mezhep fkhlarnn tedvin edildii dnemde ortaya kt, zellikle Hanef literatrnde kelimenin kavramsal erevesinin ayrntl biimde belirlenerek ska kullanld grlr. Dolaysyla Hanef mezhebinin metinleri bu kavramla ilgili ipularn dierlerine gre daha fazla barndrmaktadr. Klasik fkh eserlerinde eitli satm trleri deiik adlarla anlm ve ince ayrmlarla birbirinden tefrik edilmitir. Tamamnn ortak paydasn iki ekonomik varln birbiriyle deiimi oluturmaktadr. Mevcut bir maln para veya para hkmnde bir varlkla deiimi mutlak anlamda bey, pein bedelle veresiye mal deiimi selem, parann parayla deiimi sarf, ferden muayyen iki maln deiimi mukyeda diye adlandrlmtr. Trampada iki bedelden biri ferden muayyen hale getirilmemise yaplan satm trampa saylmaz. Ferden muayyen hale getirilmeyen bedel vadeli ise selem, pein ise mutlak bey sz konusudur. Selemin vadeli olmasn art komayan filer ise o bedel vadeli olmasa da bunu selem kabul etmilerdir. Bu yaklam farkllna ramen hibir gr byle bir ilemi trampa saymamtr. Modern hukukta ise bu tr bir ilem trampa saylmakta, bunun normal satm kabul edilebilmesi iin bedellerden birinin para veya para hkmnde bir deer olmas aranmaktadr. Beyi mukyeda ayn ayna, yani gayr ez nakdeyn mal mala mbadele etmektir ki lisn- Trkde trampa denilir eklindeki tanmla Mecellede de (md. 122) benzeri bir yaklam mevcuttur. Buna gre klasik slm hukukunun trampa anlay ile modern hukukun trampa anlay birbiriyle tamamen rtmemektedir. Bu anlay farkll dikkate alnmadan yaplan deerlendirmeler yanl sonulara gtrebilir. Dier bir yanllk da trampa yerine takas kelimesinin kullanlmasdr. Halbuki takas zimmette yer alan alacak ve borlar arasnda gerekleir. Mbadele edilen bedellerden birinin mal, dierinin emek olmas durumunda trampa deil hizmet akdi (icre)

sz konusu olur. Beyin bir alt tr olduu iin kuruluu ve geerlilii bakmndan beyde aranan btn rkn ve artlar mukyedada da aranr. Semene ilikin hkmler hari beydeki hkmlerin tamam mukyeda iin de geerlidir. Klasik fkh literatrnde yer alan trampa ile ilgili deerlendirmelerin nemli noktasn her iki bedelin de meb eklinde alglanmas fikri oluturur. Normal satmda bedellerden biri gerek anlamda meb, dieri semen saylrken burada her iki bedel de gerek anlamda meb saylmaktadr. Dolaysyla her iki bedele de meb hkmleri uygulanm, her iki edim de ayp, grme muhayyerlii, mlkiyetin intikali, tecile elverisizlik, ifa sras, hapis hakk, imknszlk sebebiyle infisah ve ikle gibi meselelerde ortak hkmlere tbi tutulmutur. Mesel ifa srecinde her iki bedel meb zellii tadndan e zamanl ifa prensibi ngrlmektedir. Normal beyde ise nce ifas gereken edim semendir. Semen ifa edilinceye kadar kar taraf meb zerinde hapis hakk ileri srebilir. Burada her iki taraf hapis hakkna sahiptir. Yine normal beyde meb tek olduu iin onun ifa ncesinde helk olmas akdin infisahna yol aarken trampada her iki bedel de meb konumunda bulunduundan bedellerden birinin helki akdin infisahn gerektirmez. nk geride bir meb daha bulunmaktadr. Her iki meb de akid iin ama konumundadr. Bu adan trampa beyden farkl bir durum arzetmektedir. Normal beyde semen deil meb akdin maksad saylmtr. Semenin helki akdin varln etkilemezken mebin helki etkiler. Trampada ise bedellerden hibiri semen konumunda deildir. nfisah asndan bey ile trampa arasndaki bu fark ikle hakknda da geerlidir. Normal beyde meb konumundaki bedel helk olduunda ikle yapma imkn kalmazken semenin helki iklenin yaplmasna engel tekil etmez. Trampa akdindeki her iki bedelin meb nitelii tamas sebebiyle bedellerden biri helk olsa bile geride yine meb konumunda bir bedel vardr ve bunun varl iklenin hl mmkn olduunu gsterir. Bu durumda ikle yoluna gidilmise helk olan bedelin kymeti denir. te yandan bedellerden birinin zapta uramas durumu farkl deerlendirilmi ve akdin varlna engel saylmtr. Trampa ekonomisinden paral ekonomiye geii hedefleyen Hz. Peygamber ribev mallar arasnda gerekleen trampa iin daha sk artlar getirmitir. Aralarnda cins birlii ve eitlik bulunmas, peinen mbadele edilmesi eklinde zetlenebilecek olan bu artlar fkhta geni tartmalara yol am ve geni anlamyla bey akdine dair fkh hkmlerde mctehidlerin rib yasann gerekesine (illet) dair benimsedii farkl yaklamlar ekseninde ekillenmitir (bk. FAZ). Haneflere gre para taraflarn belirlemesine ramen muayyen hale gelmeyeceinden para mbadelesinin hibir ekilde trampa saylmayaca aktr. Buday, arpa, hurma gibi ribev mallarn mbadelesinde trampadan sz edilebilmesi iin iki bedelin de akdin kuruluu srasnda ferden muayyen hale getirilmesi gerekir. Bu durumda ise faizden kanmak iin iki bedel arasnda cins birlii, pein ve eit miktarda olma artlar aranacaktr. Bu sebeple ribev mallarn trampasnn pratik bir deeri pek yoktur. Sadece bedellerden birinin ribev mallardan olmas rib hkmlerini gndeme getirmez. Bu durumda bedeller arasndaki nisbetsizlik rib deil gabn olarak nitelenir. Her iki bedelin pein kararlatrlmas ynyle trampa selemden, her iki bedelin ferden tayin edilmesi ynyle de mutlak beyden ayrlr. Trampada mbadele edilen iki ayn arasnda deer ynnden denklik salamak iin bedellerden birine para eklenebilir. Bu durumlarda gerekleen

karma ilem yap itibariyle ift ilem saylr. Parann tekabl ettii kadaryla normal bey, geri kalan ksm bakmndan trampa kabul edilir; nk ilemin asl hedefi mbadele edilen mallardr, dieri ise tli niteliktedir. Ana ilem trampa, tli olan normal beydir. Byle bir ilemde akid kurulduktan sonra ifa edilinceye kadarki aamada ortaya kacak sorunlar asndan akdin bu karma yaps problem zmnde nemini korur ve asla yok saylmaz. Zira karlkl bedeller arasndaki dengeyi salayan bu tli ilemdir ve asl akdin gereklemesinde taraflarn iradesini belirleyecek neme sahiptir. Trampa akdinde fa ve grme muhayyerliinin varl zel ihtimam gerektiren bir husustur. Trampaya konu olan bedellerden birinin fa hakk barndrmas ve hak sahibinin bu hakkn kullanmaya kalkmas halinde kar bedel olarak kararlatrlan mal taayyn ettii iin fa hakk sahibinin bu mal aynen temin etmesi ou zaman imknszdr. Bu durumda o mal sahibinden rayi bedel zerinden satn alp satcya teslim edebilir. Mal sahibi maln satmaya yanamazsa maln kymetini deme yoluna gider. Aynn deeri bilirkii tarafndan belirlendikten sonra bu miktara dier taraf itiraz etse bile maln bizzat kendisinin temininde srar etmesine itibar edilmez. Dier tarafn bu srarna itibar edilip satc da bunu satmaya yanamazsa veya bu durumu frsat bilip gerek deerinin zerinde bir fiyat talep ederse fa hakk sahibinin bu hakkn kullanmas zora sokulmu olur. Ancak trampann yaps gereke gsterilip fa hakknn iptali yoluna gidilemez. Trampaya konu olan bedellerden biri veya her ikisi taraflarca grlmeden akde konu yaplmsa bu takdirde her iki taraf grme muhayyerliine sahiptir. Bu durum grme muhayyerliini geerli sayan Hanefler iin sz konusudur. Bunu geerli saymayan filer iin byle bir ihtimal gndeme gelmez. Trampada taraflardan biri veya her ikisi iin art muhayyerlii ileri srlmse bu muhayyerlik etkisiz hale gelmedike akid balayclk kazanmaz.

BBLYOGRAFYA

Lisnl-Arab, y md.; Muhammed b. Hasan e-eybn, el-Al (nr. Ebl-Vef el-Efgn), Beyrut 1410/1990, V, 60; Serahs, el-Mebs, XII, 110-114; Ksn, Bedi, V, 134; Burhneddin el-Mergnn, el-Hidye, Kahire 1355/1936, III, 42; Osman b. Ali ez-Zeyla, Tebynl-ai, Bulak 1314, IV, 45, 307; bnl-Hmm, Fetul-adr, VI, 10, 338, 497; VII, 55, 107, 155; bn Nceym, el-Barr-ri, V, 105, 282, 292; bn Hacer el-Heytem, el-Fetval-kbral-fhiyye, Kahire 1308, II, 227; Abdurrahman eyhzde, Mecmaul-enhur (nr. Hall mrn el-Mansr), Beyrut 1419/1998, III, 3; bn bidn, Reddl-mutr (Kahire), IV, 501, 504; V, 97, 113, 134, 208, 560; VI, 158; Haluk Tandoan, Borlar Hukuku: zel Bor likileri, stanbul 1988, I, 335-340; Muyea, Mv.F, XXXVIII, 343-345; Ali Bardakolu, Trampa, slmda nan badet ve Gnlk Yaay Ansiklopedisi (ed. brahim Kfi Dnmez), stanbul 2006, IV, 2061. Bilal Aybakan

TRANSKRPSYON
Bir alfabede yer alan harflerin baz zel iaretler ilvesiyle baka bir alfabenin karakterlerine evrilmesi, evriyaz. Bir alfabede mevcut seslerin/harflerin baz zel iaretler kullanlarak baka bir alfabenin harflerine dntrlp onlarla gsterilmesini ifade eden transkripsiyon (Fr. transcription) uygulamada dier alfabelerin, yaygnl sebebiyle Latin alfabesine evrilmesi eklinde kendini gsterir. Transkripsiyon Gktrk, Uygur, Kiril, Grek vb. alfabelerin seslerinin Latin alfabesindeki karakterlere evrilmesi eklinde grld gibi daha ok arkiyat almalarna paralel olarak Arapa metinlerin, Arap alfabesinin kullanld Farsa ve Urduca metinlerin ve ayn alfabeyle yazlm Trke metinlerin Latin harflerine dntrlmesi eklinde uygulanr. zellikle arkiyatlarla baz ada Trk limlerinden bilimsel alma ve neir yapanlar arasnda yaygndr. Bu tr metinlerin Latin harfleriyle yazlmasna Latinizasyon, bu duruma getirilmi metinlere Latinize denilir. Teoride yaz evrimi karlnda transkripsiyon ve harf evrimi anlamnda transliterasyon diye anlan iki yntem sz konusudur. Transkripsiyon usulnde her harfe karlk bir harf kullanlr. Arap alfabesinde sesli harfler bulunmadndan bu yntemde nller eviriye yanstlmaz: : Mn yyr h b-nb lm ymt tty ymlh gibi. Transliterasyon ynteminde ise okuyu ve telaffuza yansyan harflerin karlanmas esas olduu iin Arap alfabesindeki nller (harekeler) bu yntemde karlk bulur: Men ayyere ehu bi-enbin lem yemt att yameleh gibi. Bu yntem daha yaygn grlr ve transkripsiyon denince bu uygulama akla gelir. Anlan metinlerin orijinal harfleriyle (Arap harfleri) yazlmas esas olmakla birlikte gerek Trkiyede gerekse dier lkelerde eserlerin Latin alfabesine evrilmesi bir bakma ihtiya halini almtr ve zellikle arkiyatlar iin bir zorunluluk olmutur. te yandan Trkiyede Arapa metinlerin yan sra Arap alfabesiyle yazlm Trke metinlerdeki ( hh), ( s) ( z), ( t) gibi benzer sesleri birbirinden ayrmadan okuma alkanl onlarn Latin harfleriyle gsterilmesini gerekli klmtr. Bu seslerin birbirinden ayrlmadan yazlmas bilimsel metoda aykr olduu gibi kelimelerin asllar konusunda da problemler ortaya karmaktadr. Ayrca Hamza el-sfahn, Brn ve bn Hazm gibi limlerin belirttii gibi Arap alfabesinde sadece noktalarla birbirinden ayrlan, ayn ekle sahip harflerin mevcudiyeti, nszler iin mstakil ekillerin bulunmayp sadece harekelerle gsterilmesi, ibare iinde yer alan kelimelerin sonlarndaki nllerin (irab harekeleri) tayininde glklerin bulunmas gibi zellikler tarih boyunca tashif ve tahrif diye anlan birok hatal okumaya ve yazma yol amtr. Bu da sz konusu metinlerin sakncalar bertaraf edecek bir transkripsiyon sistemiyle yazlmasn zorunlu hale getirmitir. Latin harflerini kullanan milletler Arapa metinler iin transkripsiyon sistemleri gelitirmi, arkiyatlar lkeden lkeye az ok deien ekiller kullanmtr. Londrada kurulan The Royal Asiatic Society, Dou dilleri iin ilk defa standart bir transkripsiyon sistemi belirlemek amacyla bir komisyona hazrlatt Sanskrit ve Arap alfabelerini karlayan harfler listesini 1894te Journal of the Asiatic Society (JRAS) araclyla yaymlamtr. 1925te Kopenhagda dzenlenen konferansta Transkription phontique et translitration balyla transkripsiyon ve transliterasyon sistemlerini

ieren bir bildiri yaymlanm ve 1926da bir kitapk halinde baslmtr. Alman arkiyat Cemiyeti (DGM) bnyesinde slm Eserleri Transkripsiyon Komisyonu oluturulmu, 1935 ylnda Romada dzenlenen XIX. Milletleraras Msterikler Kongresinde olduu gibi deiik ehirlerde dzenlenen toplantlarda transkripsiyon sorunu ele alnmtr. Franz Taeschner transkripsiyon nerilerini u eserlerinde ortaya koymutur: Vorschlang eines internationalen Transkriptionssystems fr die islamischen Literatursprachen, dem 18. Internationalen Orientalistenkongress vorgelegt (GlckstadtHamburg 1931); Die Transliteration der arabischen Schrift in ihrer Anwendung auf die Hauptliteratursprachen der islamischen Welt (Leipzig 1935; Wiesbaden [Steiner] 1969). Ruhi zcan, lm, Mill ve Amel Transkripsiyon mls (MAT) adyla bir kitapk yaymlam (stanbul 1977) ve uygulama kolayl sebebiyle (-h) ( .h) ( .s) ( -k) ( -z) ( -t) ( -d) ( -s) ( -z) ( yumuak) karklklarn nermitir. Alman arkiyats Carl Brockelmannn Geschichte der arabischen literaturunda (GAL) uygulad transkripsiyon sistemi bir iki deiiklikle Ankara niversitesi lhiyat Fakltesi Dergisi ve M. Fuat Sezginin Geschichte des arabischen schriptums (GAS) adl kitab gibi eserler iin benimsenmitir. GAL transkripsiyon dizgesinde q, ve iken anlan dergide , , c olarak deitirilmi, , , , w/, , , , , , karlklarnda ve dier harflerde uyum salanmtr. Hemze bata a, i, u, ite ve sonda ile; stn a, esre i, tre u ile; uzatma harfin zerine konan tire (-) ile; diil taks ( )duruta a, geite t ile gsterilmi; harf-i tarif ( )kamer harflerde al-, ems harflerde idgamla (a-, an-gibi) ve tamlama eklindeki zel isimler tek kelime halinde yazlmtr. stanbul niversitesi Edebiyat Fakltesince dzenlenen Trk bilimsel evriyaz Trke slm Ansiklopedisi, Trk niversitelerinin bilimsel alma ve neirleri, Arapa, Farsa metin, eser ad, zel isim ve yer adlaryla Arap alfabesiyle yazlm eski Trke metinler iin uygulanmtr. Bunun nceki sistemden fark Arap dili seslerinin yannda Farsa ve Trkeye zg seslerinin p, , j, n, g eklinde karlanm olmas, ayrca , , , , karlklarnn deiiklii, Trk dilinin fonetik zellii dikkate alnarak nllerin a, i, o, u biiminde karlanmas, a ile gsterilen stn harekesinin sadece Muhammed ve Ahmed isimlerinde e ile gsterilmi olmasdr. Yine bu sistemde irab nlleri belirtilmemi, harf-i tarif ems harflerde de kk harfle ve al- (al-Nacm) eklinde, ulama halinde kesmeyle ayrlarak (val-) gsterilmitir. Kitap adlarnda sadece birinci kelimenin ilk harfi byk yazlmtr. Bata ibn, baba-oul arasnda ise bin (b.) olarak kaydedilmi, uzatma iareti (-) (Ab) ulama halinde Abul-Nasr eklinde yazlmam, harf-i cerler mecrurlarndan tire ile (-) ayrlmtr. Zeki Velidi Togan, Tarihte Usl adl eserinde bunlardan farkl olarak , q, x karlklarna yer vermi, transkripsiyon sisteminde kelime sonu nllerinin (irab harekeleri) gsterilmemesi (ib al-gavs al-add), gsterilmesi halinde ise tire (-) iaretiyle kelimeden ayrlmas (ib-ulgavs-il-add) veya hem ayrlmas hem kk punto ile yazlmas (sahib-l-gavs-il-hadd) eklinde seenee yer vermitir. Alman arkiyat Cemiyetinin slm Eserleri Transkripsiyon Komisyonunun sunduu raporda kelime sonu nllerini izgi ile ayrmadan Arapa iin drt, Farsa iin iki ve Trke iin be biim nerilmitir. Trkiye Diyanet Vakf slm Ansiklopedisinde (DA) Trke slm Ansiklopedisinin transkripsiyon sistemi uygulanm, ancak burada Trke okuyu esas alnarak harf-i tarif al- deil el- eklinde ve ems harflerle birlikte idgamla (e-ems, en-necm) yazlm, stn (-) kaln nszlerde a, ince

nszlerde e ile karlanm, kelime sonu nllerinin harekeleri gsterilmitir. Arapa-Farsa kelime, zel isim ve yer adlarnn imlsnda Trke syleyie riayet edilmekle birlikte harf devriminden nceki ve sonraki dneme ait isimlerde farkl bir yntem uygulanmtr. Buna gre ak hecelerdeki uzunluklar dzeltme () iaretiyle (Mtrd), kapal hecelerdeki uzunluklar ise daha ok terkiplerde gsterilmitir (Necmeddin Necmeddn-i Kbr). Kaf ve gayn harfinden sonra gelen nlnn kaln olarak uzatlmas iin dz izgi (-) kullanlm (Ksm, mttak, Glib), hece sonundaki gaynlar ise harfiyle belirtilmitir (Sur, fri). Hece sonunda ayn ve hemzelerle bir sessizden sonra hece banda bulunan ayn ve hemzeler iaretleriyle gsterilmitir (Cafer, Mesd; ll, Memn). Kelime sonundaki aynlar genellikle belirtilirken hemzeler belirtilmemitir (Abdnnf, Sebe [Sebe]). Kii adlarnda -bataki isim zinciri dnda- b.den sonra gelen, -isim halinde kullanlan-harf-i tarifli kelimelerin bandaki el- yazlmam (Abdullah b. Mbrek), sfat ve nisbelerde ise korunmutur (Abdullah el-Harrz, Abdlkhir el-Badd). Arapa, Farsa ve Urduca kitap ve makale adlarnda Trke okuyu esas alnmak suretiyle tam transkripsiyon uygulanmtr (Tru Badd, Diretl-Marif-i Bzrg-i slm, urn- Kerm key Urd Tercim, kitbiyt). Daha ok Trk okuyucusuna hitap eden transkripsiyon sistemlerinde harf-i tarifin el- deil al- eklinde, ayrca ems harflerle de idgam edilmeden yazlmas isabetli grnmemektedir. Bu transkripsiyon sistemlerinin incelenmesi, dillerde yaygn ve ilek olan t, b, y, h, n, m, l, k, f, s, z, r, d seslerinin, ayrca zgn sesler olan p, g, , , , harflerinin gsterilmesinde uzlama bulunduu, yine zgn sesler olan ; , , ; , , x; , ; , ; , , ; , ; , z; , ; , , ; j, ; v, w; , q eklinde deiik karlklarla gsterildii sonucuna gtrmektedir.

BBLYOGRAFYA

C. Brockelmann v.dr., Die Transliteration der arabischen Schrift: Denkschrift dem 19. internationalen orientalistenkongre in Rom, Leipzig 1935; Trk lm Transkripsiyonu Klavuzu, stanbul 1946; Transcription phontique et translittration, Oxford 1962; Transliteration of Arabic Caracters BS. 4280, London 1968; Zeki Velidi Togan, Tarihte Usl, stanbul 1969, s. 312-320; Yusuf Ziya Kavakc, slm Aratrmalarnda Usl, Ankara 1976, s. 122-130; Tahsin Banguolu, Arapa Metinlerin Transkripsiyonu zerine, AFD, VIII (1961), s. 179-180; Slim Neysr, Transliteration of Oriental Words into Latin Characters, Journal of the RCD Institute, I/3, Tahran 1963, s. 5-11; II/2 (1969), s. 122-127; B. S. Amoretti, Lonomasticon Arabicum, LOriente Islamica, II, Roma 1971, s. 291-306; Mukaddime, A, I, s. XX-XXII; Liste des translittrations, EI (Fr.), I, s. XIII; DA, I, Transkripsiyon aretleri. smail Durmu

TRAVNK
Bosna-Hersekte tarih bir kasaba. Bosnann orta kesimlerinde Saraybosnann 90 km. kuzeybatsnda deniz seviyesinden 504 m. kadar yksekte yer alr. Derin vadisinde kuzeydeki Vlai ile (1943 m.) gneydeki Vilenica (1235 m.) dalarnn arasnda uzanan kk bir akarsu olan Lava rma ehri ikiye bler. Travnikin 12 km. gneyinde endstri blgesi Yeni Travnik (Novi Travnik) bulunmaktadr. Travnik Osmanl dneminde XVI. yzylda ortaya kmtr. Zamanla hzl ekilde byyerek lkenin tara merkezlerinin en byklerinden biri haline gelmitir. 1699-1851 yllar arasnda Bosna vezirlerinin ikamet ettii yer olup bu dnemde pek ok cami, okul, hamam, tekke ve dier binalarla donatlmtr. Osmanl dneminde Travnikin ana nfusunu mslmanlar tekil etmitir. ehir evredeki dalardan grld zere, Osmanl gemiinin bir grntsn sunar. Travnikin bulunduu yer tarih ncesinden itibaren yerleime ak olmutur. Pek ok arkeolojik bulgunun, parann, seramiin ve yap kalntlarnn ortaya koyduu gibi burada Roma dnemine kadar inen bir yerleme yeri mevcuttu. VI ve VII. yzyllardaki Slav igalleri esnasnda bu yre tamamen sszlat. Yeniden isknn olutuuna dair izler XIII. yzyldan itibaren grlr. 1244te Lava blgesi (upa) Macar Kral II. Belann hkimiyetindeydi. Lavadan 1371 ve 1380 yllarnda da sz edilir. Blge Ortaadaki Bosna Devletinin merkezine balyd. Travnik ad ilk defa 1463te Ftih Sultan Mehmedin Bosna seferiyle ilgili olarak zikredilir. O zamanlar Travnik nehrin yukarsnda bulunan, ulalmas g kayalk tepenin zerinde kk bir kaleydi. Halk geleneinde kalenin Kral II. Tvrtko tarafndan (1404-1409, 1421-1443) yaptrld sylense de gvenli kaynaklar bunun yanl olduunu belirtir. Byk bir ihtimalle kale 1430lardaki savalardan kalmadr. Osmanl dneminin balarnda Travnik 1 hektardan daha az bir alan kaplayan tepedeki kaleyle temsil ediliyordu. nce kalede herhangi bir asker birlik yoktu. 1480de Saraybosnaya kar Vuk Grgureviin ykc Macar saldrs neticesinde Travnik Kalesine bir garnizon yerletirildi ve II. Bayezid bir cami yaptrd. Kalenin aasnda suru olmayan ak bir yerleim alan ortaya kt. Bu yerleim birimine ilk defa 890 (1485) tarihli Bosna cmal Defterinde rastlanr. Buras Bosna sancak beyinin hassnn paras idi ve defterde nefs-i Pazar- Travnik tbii-Lava eklinde zikredilmiti. On bir mslman ve otuz alt hristiyan hnesiyle birlikte krk yedi hne (%25i mslman 200 civarnda sivil nfus) mevcuttu (BA, TD, nr. 16, s. 18). 1485-1516 yllar arasnda geen otuz bir yl ierisinde tehlikeli snr boyunda bulunmas ve 72 km. uzaklktaki Jajce (Yaye) ehri yaknnda bir yerleim yeri olmas sebebiyle Travnik nisbeten yava byd. 922 (1516) tarihli Bosna cmal Defterinde, yirmi sekizi mslman ve krk bei hristiyan toplam yetmi hnesi bulunan (%38i mslman 350 civarnda nfus) nefs-i varo-i Travnik diye geer (BA, TD, nr. 56, s. 35). Ayrca muhtemelen kalede otuz-krk kadar asker mevcuttu. 1528de Macaristann nemli asker istihkmlar Jajce, Banyaluka ve blgesi, Gazi Hsrev Paa ile Yahya Paazde Mehmed Bey kumandasndaki Osmanl ordusu tarafndan ele geirildi. Bylece snr hatt 160 kilometreden daha fazla kuzeye doru ekildi. Macar tehdidinin ortadan kaldrlmasyla

Travnikin gelime sreci de balad. 1516-1562 yllarnda kasaba be kat byd; te ikisi hristiyan olan kk bir beldeden tamamyla gelimi mslman bir kasabaya dnt. Otuz drt hnelik iki hristiyan mahallesine karlk alt mahallede yaayan 357 mslman hnesine, bir cuma camisine (1549da Dizdar Hasan tarafndan yaplmtr) ve be mescide sahip bir yerdi (BA, TD, nr. 1071, s. 194-201). ehrin toplam 391 hnelik (yaklak 2000 kii) nfusu vard (%91i mslman, bunlarn %9u yeni mslman olmutu). Bu da slmlamann byk oranda bir nesil ncesine indiine, gl Macar Krallnn yklmas (1526) ve Osmanllarn Jajceyi almasnn da bunda etkisi bulunduuna iaret eder. Nfusun byk ounluu kk el sanatlaryla (dokumac, terzi, ayakkabc, tabak, sara, ibriki, nalbant ve demirci) meguld. 1562-1604 arasnda geen krk iki yl boyunca Travnik hemen hemen iki kat byd. yeni mahalle ortaya kt. Ayrca drt cami (Sultan Bayezid, Hasan Dizdar, Osman Bey, Hac Cfer), be mescid ve %95 nisbetinde eskisinden daha kalabalk bir mslman nfusu mevcuttu. 663 mslman ve otuz sekiz hristiyan hnesi olmak zere toplam hne says 701e (yaklak 3500 kii) ykseldi. Bu haliyle Bosnann en byk ikinci ehri konumuna geldi. XVII. yzylda ehrin bymesi durdu. 1626da bir Venedik casusunun raporuna gre Travnikte 600 ev ve kaleyi koruyan elli asker bulunmaktayd. 1655te Piskopos Marovi 700 evin varlndan sz eder. 1660ta Travniki ziyaret eden Evliya elebi buray cennet baheleri kadar gzel bir yer diye tanmlar. Mahalle saysn on bir olarak doru ekilde verir, cami ve mescid saysn da yine doru bir ekilde on yedi diye belirtir. ehirdeki ev saysn 2000 gstermesi abartldr. Travnik daha nce ileri srld gibi, 1638de deil, Prens Eugen kumandasndaki Habsburg ordularnn Saraybosnay ykmasndan hemen sonra 1699 ylnda Bosna valilerinin ikamet merkezi oldu ve iki ksa kesintiyle birlikte bu zelliini 1851e kadar korudu. Bu durum ehrin daha da bymesini salad. Valilerin adamlarnn ve devlet grevlilerinin gelmesinin yannda gelien el sanatlar ve ticaret ehrin drt misli bymesine yol at. 1117de (1705-1706) Eli Hac brhim Paa zengin ktphanesi olan bir medrese, bir Halvetiyye tekkesi ve bir mektep ina etti. 1751-1756 ve 1757-1760 yllar arasnda Bosna valisi olan Mehmed Paa Kukavica 1171de (1757-58) bir cami, medrese, hamam ve bedesten yaptrd (Mujezinovi, Islamska Epigrafika, II, 352-354). Vezrizam Muhsinzde Mehmed Paa iki dnem valilik yapt Travnikte bir cami, medrese ve mektep ina ettirdi. Vezir Sleyman Paa, Skopljakta 1815-1816da alt katnda bir bedestenin yer ald Travnikin en byk, en zengin sslemeli camisini yaptrd. Dier paalar da bu yaplara trbeler, iki saat kulesi, kprler ve pek ok eme ekledi. XIX. yzyln ilk eyreinde Fransa Cumhuriyeti ile (1806-1814) Avusturya-Macaristan mparatorluu (1808-1820) Travnikte konsolosluk at. 1809da Avusturyal J. P. Mitesserin raporu Travniki on camisi, 3000 civarnda evi ve 12.000 kiilik nfusu bulunan, on iki mahalleye blnm bir ehir olarak tasvir eder. 1827de korkun bir yangn bata mahkeme ve btn ariv olmak zere ehrin nemli bir ksmn tahrip etti. 1903te kan yangndan sonra Travnikteki Vezir Divan Arivi ve Defterhanesinde bulunan evrak mer Paa Latasn emriyle stanbula nakledildi (a.g.e., II, 326). 1828de Thielen, Travniki ayn adl bir sancan merkezi eklinde zikreder. Thielene gre Travnik, Lava nehri kysnda ak bir ehir olup Kostajnicadan Banyaluka yoluyla Selnike giden nemli bir yol zerindedir. Bir kale tarafndan korunmakta, 2500 evi ve 8000 nfusu bulunmaktadr. 1846da Dalmaya hkmeti sekreteri Richard Erkoya gre Travnik evleri ahaptan yaplm, sacla

kaplanm atl evler olup ou Trk, birka hristiyan ve az sayda ingeneden meydana gelen 9000 civarnda nfusa sahiptir. ehrin civarnda 3000 Katolik yaamaktadr. 1851de Bosnal bir Hrvat olan Frano Juki, Travnikin 1500 mslman ve 450si hristiyan hnesiyle toplam 12.000 nfusu ve on alt camisi bulunduunu yazar. 1851de valilerin Saraybosnaya geri dnmesiyle birlikte Travnik gerilemeye balad. 1879da Avusturya-Macaristan igalinin hemen sonrasndaki bir sayma gre 3482 mslman, 1455 Katolik, 576 Ortodoks (Srp) ve 374 yahudi nfusla birlikte %59u mslman olan toplam 5887 kii mevcuttu. Avusturya-Macaristan dneminde (1878-1918) Travnikte nemli deiimler meydana geldi. ehirde mevcut her iki hristiyan cemaati kendileri iin byk kiliseler ve okullar ina etti. Bunlarn dnda rdiyelerde btn gruplar iin Trke eitim saland. Katolikler, Travnikin hemen dnda Katolik nfusun din ve kltrel yaamnda byk rol oynayacak olan bir Fransisken manastr yaptrdlar. 1903teki byk yangn yznden dkknlarn ve ahap evlerin yer ald ehir merkezindeki tarih binalarn ou yand. ehir Orta Avrupa ina geleneinin mahall bir versiyonuna gre tekrar ihya edildi. Yklan ya da zarar gren baz slm binalar Ftm, Memlk ve Kuzey Afrika mimarisi tarznda yeniden yapld. XVI. yzyln banda ahap ve kerpiten ina edilen, at kaplamas olarak padavrann kullanld kalenin hemen altndaki Varo Camii, Ziba Hatun Arnautovi (Kopi) tarafndan 1906da yeniden yaptrld. Arap stilinde ina edilen bu caminin projesi M. Miloevi tarafndan hazrland ve 12.000 kruna sarfedildi (a.g.e., II, 404-405). Byk ve tarih bir eser olan Feyziye Medresesi (Eli brhim Pasa Medresesi) 1894-1895te tamamland. Buras Eli brhim Paa tarafndan yaptrlan ancak daha sonra yklm olan cami, tekke ve medresenin yerinde ykseldi. zerinde yer alan kitbesi Travnikli hattat Fevzi Efendija uli tarafndan yazlm olup Balkanlarn en gzel kitbe rneklerinden biridir (a.g.e., II, 368-372). Avusturya-Macaristan dneminde Travnikin mslman nfusu azalma eilimi gsterdi. 1879da %59 iken 1910da bu oran %41e dt. Katolik nfus %25ten %41e ykseldi. Ortodoks ve yahudiler de hzl olmayan bir byme seyri izledi. 1913te Travnikte 6600 kii yayordu. I. ve II. Dnya savalar arasnda Krallk Yugoslavyas kontrolndeki Srbistann bir paras halindeki Travnik herhangi bir gelime gstermedi. Bununla beraber Tito ynetiminde yeni ar sanayi yaknndaki sanayi ehri Yeni Travnikte kuruldu ve ehir hzla bu yeni yerlemeye doru byd. 1948de 7960 olan nfusu 1991de 19.041e ykseldi. Bunun %39u kendilerini mslman olarak gstermekle birlikte aslnda btn mslmanlarn toplam %45 civarnda idi. Gnmzde merkez Bosna kantonunun baehridir. Bosna sava esnasnda (1991-1995) Travnikin nfusu ok zarar grd. Ayn dnemde Bonak ve Hrvatlar arasnda karklklar kt. Travnik demografik zellikleri bakmndan son yllarda nemli deiiklikler gsterdi. 1991de yaplan saymda belediye alanndaki nfus 70.747 idi. Bunun %45ini Bonaklar, %37sini Hrvatlar, %11ini Srplar oluturuyordu. Savala birlikte yaanan kaos ortamnda binlerce Srp ve Hrvat blgeyi terketti. Dier taraftan farkl blgelerde mslmanlara ynelik saldr ve katliamlardan kaan binlerce Bonak mslman Travnike akn etti. Kasm 1997de nfusu 59.367ye geriledi. Bunun %82si Bonaklar, %15i Hrvatlar, %1i Srplardan meydana geliyordu. Son yllardaki nfus bilgileri

tamamen tahmine dayaldr. Mltecilerin geri dnmesi ve doum oranlarndaki art sebebiyle blge nfusunun 70.000lere, merkezinin 26.000 civarna kt sanlmaktadr. Gnmzde blgenin en yaygn ekonomik faaliyetleri tarm ve hayvanclktr. Et ve st rnleriyle ilgili gda iletmeleri vardr. Nobel dll Yugoslav roman yazar vo Andri 1892 Travnik doumludur. ounluu Tito zamannda restore edilen btn tarih eserler hl ayakta olup toplu ykmlar gereklememitir. Gemiten kalan slm ve tarih eserlere hem Travnik Belediyesi hem Travnik Mftl sahip kmaktadr.

BBLYOGRAFYA

Evliya elebi, Seyahatnme, V, 442-443; M. F. Thielen, Die Europische Trkey, Ein Handwrterbuch fr Zeitungsleser, Wien 1828, s. 286; M. Mandi, Vezirski Grad Travnik Nekada i Sada, Zagreb 1931, tr.yer.; M. Vego, Naselja bosanske srednjevjekovne drave, Sarajevo 1957, s. 116; H. Kreevljakovi-Dervi Korkut, Travnik u prolosti 1464-1878, Travnik 1961, tr.yer.; M. Udovi, Travnik u vrijeme vezira (1699-1851), Travnik 1973, tr.yer.; K. Papi, Travnik, grad regija, Travnik 1975; Mehmed Mujezinovi, Islamska Epigrafika Bosne i Hercegovine, Sarajevo 1977, II, 325-426; a.mlf., Turski nadpisi u Travniku i njegovoj okolini, POF, XIV-XV (1964-65), s. 141187; XVI-XVII (1966-67), s. 213-306; Ayverdi, Avrupada Osmanl Mimr Eserleri II, III, 434-452; Adem Handi, Opirni popis Bosanskog sandaka iz 1604. godine, Sarajevo 2000, I/2, s. 205-216; M. N. Batini, Nekoliko priloga k Bosanskoj crkvenoj povjesti (Georgiceo), Starine Jugoslavenske Akademije Znanosti i Umjetnosti, XVII, Zagreb 1885, s. 147; Djoko Mazali, Travnik i Torian, prilog Bosanskoj arhitekturi srednjeg vijeka, Glasnik Zemaljskog Muzeja, III, Sarajevo 1948, s. 145-166; Hamdija Kreevljakovi, Stari Bosanski gradvi, Nae Starine, I, Sarajevo 1953, s. 19; a.mlf.-Hamdija Kapidi, Podaci o tvrdjavama u Derventi i Travniku iz poetka XIX stoljea, a.e., IV (1957), s. 205-212; A. Bejti, Podaci za kulturnu povijest vezirskoga grada Travnik, a.e., II (1954), s. 151-166; a.mlf., Bosanski namjesnik Mehmed paa Kukavica i njegove zadubine u Bosni, POF, VI-VII (1956-57), s. 77-114; Zdravko Kajmakovi, Ornamenti na fasadami Sulejmanije Damije u Travniku, Nae Starine, VI (1959), s. 259-264; S. Lozi, Konzervatorski radovi na starom gradu Travniku, a.e., VIII (1962), s. 175-178; Zdenko eravica, Travnik, Stari Grad, Arheoloki Pregled, sy. 27, Ljubljana 1986, s. 285; Alexandre Popovi, Travnik, EI (ng.), X, 572-574; K. P., Travnik, Enciklopedija Jugoslavije, Zagreb 1971, VIII, 359-360. Machel Kiel

TREBNYE
Bosna-Hersekte tarih bir ehir. Gnmzde Trebinje olarak adlandrlan ehir Gney Hersekte blgenin en byk merkezi durumundadr. Trebinjica nehrinin her iki yakasnda deniz seviyesinden 273 m. ykseklikte kurulmutur. Bizans mparatoru VII. Konstantinos Porphyrogennetos X. yzyln ortalarnda buradan Terebun diye sz eder. Aslnda bu isim ehrin deil ehrin yer ald blgenin (^upa) addr. Bu blge yksek ve kra dalarla evrilmi olup Trebinjica nehri ve kollar tarafndan ekillendirilmitir. Blgenin kylerinde XII. yzyldan kalma Kiril (Slav) yaztlarnn sakland XIII ve XIV. yzyl kilisesi bulunmaktadr. Trebinye bir ehir halinde Karlofa Antlamasndan sonra 1699 ylnda Osmanllar tarafndan kurulmutur; Slav hkimiyetindeki Ortaa sresince nemli bir snr istihkm durumundayd. Ayrca bir gmrk merkezi ve nemli bir ticaret mahalli olan Dubrovnikten Balkanlarn ilerine doru uzanan ticaret yolunun zerinde bir geit yeriydi. Kral Tvrtkonun idaresi zamannda (1353-1391) blge Bosnaya dahil edildi. XV. yzyln ortalarnda Dk/Hersek Stefan Vuki Kosaa, Bosnadan bamsz bir idare kurdu (Hersek kesimi) ve Trebinyenin bulunduu upa buraya dahil edildi. 1466da Trebinye hemen hemen btn Hersek blgesiyle birlikte Osmanllar tarafndan ele geirildi. 873 (1468-69) tarihli Bosnann en eski Osmanl Tahrir Defterinde buras Trabina adyla bir nahiye merkezi eklinde geer. Bal ky says yirmi altdr. Kyler biri mslman, ikisi yeni mslman olmu, on dokuzu hristiyan yirmi iki timarl sipahiye aitti. Bu bilgiler slmiyetin blgeye yava yava yayldna iaret eder. 993 (1585) tarihli Tahrir Defterinde, Nova (Hersek Novi) kazasna tbi olan Trebina nahiyesinin kk ve dank haldeki kylerinde yaayan sadece ufak bir mslman gruptan sz edilir. Bugnk Trebinyeye yakn ievo mezraasnda yaayanlarn yarsndan fazlas mslmand. 1570lerde blgede byk bir ina faaliyeti balad. 1572 ylnn balarnda Dubrovnikten stanbula seyahat eden Fransz Du Fresne-Canaye, Trebinjica nehrinden kpr olmad iin bir sandalla gemiti. 1574te ise Pierre Lescalopier, yan banda kurunla kaplanm byk bir kervansaray bulunan gzel bir kprnn zerinden getiini bildirir. Bu iki yap, Hersek sancak beyi iken gen yata len Vezrizam Sokullu Mehmed Paann olu Kurt Kasm Beyin adna 981de (1573-74) yaptrlmtr. Halk arasnda Arslanaa Kprs diye bilinen Sokullu Mehmed Paann bu kprs Viegraddaki ile birlikte Balkanlarn en gzel Osmanl eserleri arasnda yer alr (bk. ARSLANAA KPRS). Kasm Paa vakfnn Arapa vakfiyesi (Sleymaniye Ktp., Lala smil, nr. 737) bir mescid, bir su yolu ve bir ta kaldrmdan da bahsetmektedir. Mahall gelenee gre Trebinye blgesinde ilk cami, XVII. yzyln ikinci yarsnda Police kynde Trebinyenin bir ehir olarak ortaya kt yerde ina edilmitir. Pek ok mslman, Hersekin ky kasabalarndan Novi, Risan ve Perastn 1687de Venedikliler tarafndan ele geirilmesi zerine bu blgeye g etti. Trebinye kesimi, 1664ten hemen nce Girit sava srasnda Venedik saldrlarna kar bir asker blge (kaptanlk/kapetanija) haline getirildi. 1687 ve 1699 yllarnda Trebinye blgesini Venedik gleri igal etti ve byk tahribatta bulundu. Police Camii yakld. Blgedeki pek ok mslman Napoli, Floransa ve Cenovann kle pazarlarnda satlmak zere gtrld. Karlofa Antlamasndan (1699) sonra Osmanllar, Trebinjica nehrinin kysndaki dzlklerde ok iyi tedbirler alarak savunmay glendirmeye altlar. Alt tabyal, 1 kilometreden daha uzun byk ta

duvar ina ettiler. Banvir diye adlandrlan yeni kale 1706da tamamland. 1715te ii su ile doldurulan geni bir hendekle daha da glendirildi. Kale 4 hektarlk bir alan kaplamakta ve 1000 civarnda kiiyi barndrmaktayd. III. Ahmed, 1706dan itibaren surlarn ierisinde ekillenmeye balayan yeni ehirde 1720de bir cami ina ettirdi. 1726da Trebinye kaptan Osman Paa Resulbegovi, Trebinyede bir medrese, bir okul, bir saat kulesi, seyyahlarla misafirlerin gn kalabilecekleri ve yemek yiyebilecekleri bir imaret yannda ikinci bir byk cami yaptrd (Mujezinovic, III, 357-359). Ardndan Trebinye bir kaza merkezi haline getirildi. XVIII ve XIX. yzyllarda burada mderrisler ve mftler yetiti. Bosnal mslmanlarn Alhamijado literatrnn en mehur airlerinden Muharrem Dizdarevi (. 1905) bunlarn arasndadr. XVIII. yzyl boyunca Trebinye asker nemini korudu. Temmuz 1795 tarihli bir berat Trebinye kaptanlnn asker durumunu gsterir (892 asker: 390 svari, krk yedisi hristiyan martolos). XIX. yzylda kalenin dnda yeni bir ary da ieren bir yerleim yeri ortaya kmaya balad. 1850de Fransisken limi, kei Frano Juki, Trebinye nfusunun hristiyan, Ortodoks ve mslmanlardan oluan 3000 kiiye ulatn; bir kad, bir mft ve bir asker birliin bulunduunu yazar. 1878den sonra etin bir mdafaa sonras blge Avusturyallar tarafndan igal edildi ve 1918e kadar onlarn elinde kald. 1913te Avusturya ve Macaristan iin karlan bir rehber, Trebinyeyi 4600 kiilik nfusu, bunun yannda 3000 kiilik garnizonuyla renkli bir ehir olarak tasvir eder. evresinde ok kaliteli ttn ve ehirde arap retimi yaplmaktayd. ehre hkim olan tepelerde Avusturya idaresi ok sayda salam istihkm yapmt. 1918-1941 yllar arasnda Trebinye fazla bir gelime gstermedi. II. Dnya Savanda ise ykma uramad. Tito Yugoslavyas yllarnda ehir drt kat byyerek blgesel neme sahip bir endstri merkezi haline geldi. Sokullu Mehmed Paa Kprs ve Dobrilevo Manastr, Trebinjica nehri zerinde yaplan bir baraj glnn tehdidi altna girince byk bir tama operasyonu gerekletirildi. Her iki eser itinal bir ekilde sklerek daha yksek bir yere yeniden kuruldu (byk kpr 1970-1972 yllarnda 3,5 km. batya). Trebinye 1948de 5120 kiilik nfusa sahipken 1961de 4073e dt, 1981de 17.270e ve 1991de 21.870e ykseldi. ounluu Srp olan nfusun 4228i mslmand (%19). Bosna sava esnasnda (1992-1995) Srp milliyeti gleri Trebinyede kontrol ele geirdi. ehrin mslman nfusu ve evredeki kyller srld, camileri havaya uuruldu, arazileri parklara veya arsalara evrildi. 2004-2005te Trebinyenin eski mslman nfusunun ou evlerine geri dnd. Dardan aldklar destekle daha nce yapld gibi nc Ahmed Camiini yeniden ina etmeyi baardlar.

BBLYOGRAFYA

P. Contarini, Diario del viaggio da Venezia Constantinopoli di Paolo Contarini che andavo bailo per la Repubblica Veneta alla Porta ottona nel 1580, Venezia 1856, s. 13-14; Philippe Dufresne-Canaye, Le voyage de Levant, 1573-Publi et annot par (ed. M. H. Hauser), Paris 1897, s. 23-24; Mustafa Busuladi, Osmanpaa Resulbegovi, Kalendar Gajret 1939, Sarajevo 1938, s. 276; Ivan Frano

Juki, Putopisi i istorisko-etnografski radovi, Sarajevo 1953, s. 388-389; Hamdija Kreevljakovi, Hanovi i karavansaraji u Bosni i Hercegovini, Sarajevo 1957, s. 54-55; a.mlf., Kapetanije u Bosni i Hercegovini, Sarajevo 1980, s. 137-143; a.mlf.-H. Kapidi, Stari Hercegovaki Gradovi, Nase tarine, II, Sarajevo 1954, s. 15-17; Ayverdi, Avrupada Osmanl Mimr Eserleri II, III, 467-471; Mehmed Mujezinovi, Islamska Epigrafika Bosne i Hercegovine, Sarajevo 1982, III, 357-363; Mato Njavro-Sulejman Bali, Herzegovina, Geschichte, Kultur, Kunst, Zagreb 1985, s. 106-114; M. Gojkovi, Stari Kameni Mostori, Beograd 1989, s. 92-100; Hivzija Hasandedi, Muslimanska Batina u Istonoj Hercegovini, Sarajevo 1990, s. 231-251; Ahmed S. Alii, Sumarni popis sandaka Bosne iz 1468/69 godine, Mostar 2008, s. 151-154; Vladislav Skari, Trebinje u XVIII vijeku, Glasnik Zemaljskog Muzeja u Bosni i Hercegovini, XLV, Sarajevo 1933, s. 39-70; Aleksandar Solovjev, Trgovina bosanskim robljem od godine 1661, Glasnik Zemaljskog Muzeja (Sarajevo 1946), s. 139-162; S. Ti., Trebinje, Enciklopedija Jugoslavije, Zagreb 1971, VIII, 362. Machel Kel

TRNDAD ve TOBAGO
Gney Amerikann kuzeyinde adalardan oluan lke. I. FZK ve BEER CORAFYA II. TARH III. LKEDE SLMYET Karaib denizinin (Antil denizi) gneydou ucunda iki byk ve birka kk adadan meydana gelir. 1962 ylnda bamszlna kavuan lkenin resm ad Trinidad ve Tobago Cumhuriyeti (Republic of Trinidad and Tobago), yzlm 5130 km, nfusu 1.300.000 (2007), baehri Port of Spain (50.000), ikinci nemli ehri San Fernandodur (61.000). I. FZK ve BEER CORAFYA lkeyi tekil eden iki adann by Trinidad 4828 km yzlmne sahiptir. Ada, kuzey-gney dorultusunda 80, dou-bat dorultusunda 60 km. kadar uzunluktadr. Trinidadn 32 km. kuzeydousunda gneybatya doru uzanan Tobago 301 kmdir. Yzey ekillerinin silik olduu her iki ada aslnda Venezuela ky dalarnn doudaki uzantlarndan ibarettir. Trinidad adasnda Kuzey dalar, Merkez dalar ve Gney dalar adyla da sras yer alr. Kuzey dalar zerindeki Cerro del Aripo 940 m. ile adann ve lkenin en yksek noktasdr. Bu da sralar kuzeyde Caroni, gneyde Naparima ovas gibi alak alanlarla ayrlmtr. Gney dalar kabaca dou-bat dorultulu faylarla paralanmtr. Bunlardan Los Bajos fay evresinde amur volkanlar bulunmaktadr. Tobago adasnn en yksek yeri 572 metredir. lke kuzeydou ynl alize rzgrlarnn etkisi altndadr. Tropikal savan ikliminin hkim olduu adalarda ya miktarlar yer yer 3000 milimetreyi bulur. Trinidadn gneyindeki alak alanlarda ise 1500 milimetreye kadar der. Trinidadda kurak mevsim ocak-nisan, yal mevsim mays-aralk arasndadr. Eyll ya da ekim ay genellikle duraan bir dnemdir. Yllk ortalama scaklk 25C dolayndadr. Kurak mevsimde gece scaklk 20Cye kadar iner. Scaklklar nemli mevsimde gn iinde 30Cyi geer ve nem oran da %90 bulur. Tobago tropikal frtna kuann gneyinde yer almakla beraber zaman zaman bu frtnalardan etkilenir (1963 Flora kasrgas gibi). Trinidadn balca akarsular Ortoire, Caroni ve Guayamare, Tobagonun Courlanddr. lke topraklarnn flora ve faunas Karaib denizinin teki adalarndan ok Gney Amerika anakarasna benzerlik gsterir. Yksek kesimleri kaplayan tropikal yamur ormanlar byk lde tahrip edilmitir. Alak ve nisbeten kurak olan kesimlerde savanlar, akarsu boylarnda youn orman topluluklar ve kylarda ounlukla mangrovlar yer alr. Florasna 2280 kadar iekli bitki kaytldr, bunlarn 215i bu adalara zgdr. Faunasnda da 100den fazla memeli hayvana, yetmi kadar srngene ve 400den fazla ku trne rastlanmaktadr. Trinidad ve Tobagonun korunan doal alanlar yzlmnn yaklak %5ini meydana getirir. ok sayda bitki ve hayvan trne yaam alan olan Nariva (6234 hektar) ve Caroni (5611 hektar) bataklklar lkenin nemli sulak alanlarnn

bandadr. Trinidad mangrovlarnn %60n iine alan Caroni bataklndaki en yaygn bitkiler rziphora ve avicennia trleridir. Mangrov ormanlar Tobagonun daha ok gneybatsnda (zellikle Bon Accord lagn, Buccoo krfezi) younlar. 2002 yl verilerine gre 1.262.366 olan nfus 2007 ylnda 1.3 milyonu amtr; kilometrekareye 253 kii dmektedir. Nfusun %75i ehirlerde, %25i krsal alanlarda yaamaktadr. Gelimekte olan birok lke gibi burada da ehirlerde yaayanlarn okluu krsal kesimdeki ekonomik koullarn uygun olmamasyla ilgilidir. Halk yerli dili konumakla beraber lkenin resm dili ngilizcedir. Franszca, spanyolca ve ince dier yaygn dillerdir. lkede hristiyanlarn oran %53 (Katolikler %34, Protestanlar %19), mslmanlarn oran %10 civarndadr. Nfusun %37si eitli inanlara sahiptir. Belli bal ticaret rnleri eltik, kakao, kahve, eker kam ve ekerdir; narenciye ve kurutulmu hindistan cevizi dier tarmsal gelir kalemlerini oluturur. XVIII. yzyln ilk eyreinden beri lkede kakao plantasyonlar kurulmutur. Kaynaklarda dnyann en iyi kakaosunun burada yetitii belirtilmektedir. Bunlarn yannda ham petrol ve petrol rnleri, doal gaz, kimyasallar ve demir elik rnleri, azotlu gbreler balca tarm d ihra mallardr. Makineler, ulam aralar, eitli mmuller, gda maddeleri ve canl hayvan balca ithalt konusu mallar tekil etmektedir. Trinidad ve Tobago, Karaib topluluu ve serbest pazar (CARICOM) yesidir. Trinidad adasnn gneybat kesiminde yer alan Pitch Lake (Asphalt Lake) dnyann en nemli doal asfalt kaynaklarndan biridir. Turizm asndan birok gzellii barndran (Port of Spain ehrinin gneyindeki Caroni bataklnda grlen ku eitlilii, Tobago adasnn gneybatsndaki geni kumsallar vb.) Trinidad ve Tobagoda turizm gelirleri yldan yla byk deiim gstermektedir. Bu deiimde doal fetler etkili olduu gibi zaman zaman turist gemilerinin rotalarnda yaplan deiiklikler de nemli rol oynamaktadr.

BBLYOGRAFYA

W. B. Chaitan-V. R. Graterol, A Gravity Investigation of the Pitch Lake of Trinidad and Tobago, Transactions of the 2nd Geological Conference of the Geological Society of Trinidad and Tobago, 3-8 April, Port of Spain 1990, s. 49; Demographic Yearbook: Economic and Social Affairs, New York 2009, s. 98, 183, 259, 467, 498, 545, 642, 646; A. N. Dia v.dr., Trinidad Mud Volcanoes: Where do the Expelled Fluids Come From?, Geochimica et Cosmochimica Acta, LXIII/7-8, Amsterdam 1999, s. 1023-1038; M. J. Day-M. S. Chenoweth, The Karstlands of Trinidad and Tobago, Their Land Use and Conservation, GJ, CLXX/3 (2004), s. 256-266; J. Leiter-S. Harding, Trinidad, Brazil and Ghana: Three Melting Moments in the History of Cocoa, Journal of Rural Studies, XX/1, Amsterdam 2004, s. 113-130; E. K. Ramchran, Mid-to-late Holocene Sea Level Influence on Coastal Wetland Development in Trinidad, Quaternary International, CXX/1, Amsterdam 2004, s. 145-151; B. Ramlal-S. M. J. Baban, Developing a GIS Based Integrated Approach to Flood Management in Trinidad, West Indies, Journal of Environmental Management, LXXXVIII/4, Amsterdam 2008, s. 1131-1140; C. Gibbes v.dr., Wetland Conservation: Change and

Fragmentation in Trinidads Protected Areas, Geoforum, XL/1, Amsterdam 2009, s. 91-104; Global Forest Resources Asessement 2005-Thematic Study on Mangroves Trinidad and Tobago Country Profile (Draft, August 2005), http://www.fao.org/forestry/8985-1-199.pdf (09.10.2010). Meral Avc

II. TARH

Avrupallar, Trinidad ve Tobagodan ilk defa 1498 ylnda Kristof Kolombun nc keif gezisinde spanyol gemicilerinin ada sahillerine kmasyla haberdar oldular. Bu srada adalarda Aravak dili konuan eitli gruplarla Karaib yerlileri yayordu. Trinidad, ngilizler tarafndan igal edildii 1797 ylna kadar spanyol smrgesi halinde kald. 1802den itibaren resmen ngiliz smrgesi yapld. Tobago adas, iki yzyl boyunca birok defa el deitirerek eitli Avrupal devletlerin, nihayet 1814te ngiliz smrgeci ynetiminin hkimiyetine girdi. 1889da ngiliz hkmeti her iki aday tek ynetim altnda toplad. Trinidad ve Tobago, 1958-1962 yllar arasnda ngilterenin blgede bamsz bir federasyon eklinde kurduu The West Indiesin bir paras oldu. 31 Austos 1962de bu federasyondan ayrlan Trinidad ve Tobago, ngiliz Milletler Topluluuna bal mstakil bir stat kazand. 1976da lke yeni bir anayasa ile cumhuriyet rejimine geti. 1980de Tobago adas zerklik iin baz haklar ald. 1996da parlamento adaya daha geni bir zerklik tanynca Tobago Meclisi adann zerk ynetiminden sorumlu tek kurum haline geldi. III. LKEDE SLMYET slm dininin lkeye girii XVIII. yzyln ikinci yarsna kadar uzanr. Atlantik kle ticareti esnasnda 1777de Bat Afrikadan eker kam tarmnda altrlmak zere getirilen kleler arasnda bulunan mslmanlarla Trinidadda slmn varl duyulmaya baland. Bu mslmanlarn ou Senegalde yaayan Mandingo kabilesine mensuptu ve Arapa konumaktayd. lk getirilen kleler daha ok Port of Spain ehrinde ikamet etti. 1802 ylnda adalara sevkedilen klelerin says 20.000e ulat. Blgede yer alan mslman kleleri zgrlklerine kavuturmak amacyla eitli kurulular oluturuldu (Free Mandingo Society). 1840l yllarda Hindistandan getirilen ve eker kam tarlalarnda altrlan anlamal iiler arasndaki mslmanlar adalara gelen ikinci mslman grubu meydana getirmektedir. 1881de blgede bulunan Hintli ii says 50.000e kt. Hindistanl iilerin adalara getirilmesi XX. yzyl balarna kadar srd. Bunlarn arasndaki mslmanlar ounlukla Snn Hanef idi; aralarnda az sayda i de vard. ilerin genellikle alma srelerinin dolmasnn ardndan lkelerine dnmeyip adalara yerlemeleri sebebiyle 19141921 arasnda blgedeki topluluklara slm retmek zere Hindistandan din adamlar geldi. 1924 ylna kadar Hindistandan getirilen ok miktarda Hint kkenli iinin yaklak altda biri mslmand. Hristiyanl kabul etmeleri iin eitli basklara mruz kalan mslmanlar, bu basklardan ancak lkenin ngiliz smrgesinden ayrlp bamsz olduu 1962 ylnda kurtulabildi. Hint kkenli mslmanlar daha ok Trinidad, Afrika kkenliler ise Tobago adasnda yerlemiti. lkede ayrca inden gelen kk bir grup mslman yaamaktadr.

XIX. yzyln sonlarndan itibaren mslman toplumun ihtiyalarnn giderilmesi ve haklarnn savunulmas amacyla pek ok tekilt kuruldu. lk tekiltlanma 1883te lkeye anlamal ii olarak gelen Seyyid Abdlazz adl bir Afganl ile balad. Seyyid Abdlazz, szleme sresinin dolduu 1893ten sonra kurduu Dou Hindistan Cemiyetinin (The East Indian Association) bakanln yapt. Birok caminin inasna nc olan Seyyid Abdlazz 1907de Trinidada kad tayin edildi. 1927de Takviyetl-slm Cemiyetini (Tackveyatul-Islami Association [TIA]) tekil etti. Ardndan gelen slm kurulularn en nemlisi 1930larda oluturulan ve mslmanlarn %80ini temsil eden, ynetim tarafndan mslmanlarn resm temsilcisi kabul edilen Ehl-i snnet vel-cemaat Cemiyetidir (Anjuman Sunnatul Jamaat Association [ASJA]). Trinidad Muslim League (TML), Trinidad Islamic Association (TIA) ve on drt kk cemaati bir araya getiren The United Islamic Organization dier nemli slm kurululardr. Bunlarn yannda Gney Amerika ve Karaibler slm Teblicileri ile slm Vakf ve Tebli Cemaati gibi blgenin genelinde tekiltlanm cemiyetler de lkede faaliyet gstermektedir. slm gruplar arasnda siyas adan en tannm olan ise 1980lerin ortalarnda Ysn Eb Bekirin kurduu Jamaat al-Muslimdir (JAM). rgt sonradan slmiyeti semi, ounluu Afro-Trinidad kkenli mslmanlar temsil eder. Ysn Eb Bekir liderliindeki silhl kiiler 27 Temmuz 1990da parlamentoyu basarak babakan ve baz devlet yneticilerini rehin aldlar ve bir darbe giriiminde bulundular. Ancak bu teebbs hkmet kuvvetleri tarafndan bastrld. Bu rgt daha sonraki yllarda da baz olaylara kart. Nijerya Flni Devletinin kurucusu din lider Osman b. Fd (Osman dan Fodio) geleneinin Afro-Trinidad kkenli mslmanlar zerinde byk etkisi vardr. Bu sebeple lkede eyh Osman b. Fd Cemaati (Jamaat of Shaykh Uthman b. Fudi) adl bir grup bulunmaktadr. Trinidadl mslmanlar XIX. yzyln ortalarnda Port of Spainde bir mektep kurdular. Batl misyonerler, 1870 civarnda lkede ilk mescidlerin grldn kaydeder. 1930lu yllarn balarnda din eitimin verildii ilk mektepler ald. Ancak bunlar planl bir mfredata ve iyi hocalara sahip olmayan gayri resm okullard. Dzenli okullarn ilki 1930larn sonlarna doru Hint kkenli mslmanlar tarafndan Chaguanasta hizmete sokuldu. Mslmanlarn daha etkin biimde tekiltlanmasyla birlikte okul ve cami says artmaya balad. Gnmzde lkede 100 civarnda cami bulunmaktadr. Bunlarn %70i Anjuman Sunnatul Jamaat Association, dierleri Trinidad Muslim League ve Trinidad Islamic Associationa baldr. Trinidadda Ahmediyye tarikat nemli nfuza sahiptir. lkede mslmanlarn banka ve irketleri de vardr. Trinidad ve Tobago Devleti mslmanlarn baz kutsal gnlerini ve bayramlarn tanmaktadr. Mslmanlarn kard balca sreli yaynlar arasnda The Torch of Islam (The Islamic Herald), Anjuman Sunnatul-Jamaat Associationun resm yayn organ Muslim News, Cemat-i Mslimnin yayn organ Al-Nur, Mslman Genler Cemiyetinin kard Al-Naadiyah ve slm Vakfnn (Islamic Trust) yayn organ Muslim Standart saylabilir.

BBLYOGRAFYA

L. A. A. De Verteuil, Trinidad: Its Geography, Natural Resources, Administration, Present Condition

and Prospects, London-New York 1884; J. H. Stark, Starks Guide-Book and History of Trinidad, London 1897; E. Williams, History of the People of Trinidad and Tobago, New York 1964; Yogendra Kumar Malik, The Democratic Labour Party of Trinidad: An Attempt at the Formation of a Mass Party in a Multi-Ethnic Society (doktora tezi, 1966), University of Florida; H. I. Woodcock, A History of Tobago, London 1971; J. Millette, Society and Politics in Colonial Trinidad, London 1985; A. J. Payne, Trinidad and Tobago History, South America Central America and the Caribbean 1988, London 1987, s. 623-624; M. Abdullah al-Ahari, The Caribbean and Latin America, Islam outside the Arab World (ed. D. Westerlund-I. Svanberg), Richmond 1999, s. 447452; A. Meredith John, The Plantation Slaves of Trinidad 1783-1816, Cambridge 2002; M. Arnet, The Trinidad Muslim League, MW, XLVIII/1 (1958), s. 52-62; Omar Hasan Kasule, Muslims in Trinidad and Tobago, JIMMA, VII/1 (1986), s. 195-213; C. G. Mackenzie, Muslim Primary Schools in Trinidad and Tobago, IQ, XXXIII/1 (1989), s. 5-16; R. Fernandes, Islam and InterReligious Encounter in Trinidad, The Bulletin, XV/1-2, Hyderabad 1996, s. 41-51; Halima Kassim, Muslims and Missionaries of Trinidad, ISIM Newsletter, sy. 2, Leiden 1999, s. 27; L. Luxner, Trinidad and Tobago, The Oxford Encyclopedia of the Modern Islamic World (ed. J. L. Esposito), New York 1995, IV, 234-235; Ferd Ksml, Trnidd ve Tb, Mselmnn, Dninme-i Cihn- slm, Tahran 1382/2003, VII, 273-276. Rza Kurtulu

TRPOL
(bk. TRABLUSGARP).

TRPOLE
Yunanistanda Mora yarmadasnda tarih bir ehir. Gnmzde Tripoli (Tripolis) adyla anlan ehir verimsiz dalk Arkadya blgesinin en nemli yerleim merkezidir. Mora yarmadasnn orta kesiminde denizden 660 m. ykseklikte nemli bir gei yolu zerinde yer almaktadr. Bir ehir olarak Osmanl dneminde ortaya km ve zellikle XVIII. yzylda nemli bir slm merkez haline gelmitir. XIX. yzylda kullanlmaya balanlan Tripoli ( ehir) ismi kendisinden pek uzak olmayan antik ehre (Mantinea, Pallantion ve Tegea) iaret etmektedir. Bu isim Slavca olup antik dnemle bir ilgisi bulunmamaktadr. Daha nceki devirlerde kullanlan Trobolitsa ad muhtemelen eski Slavca Dabr ile yer belirten iteden gelmektedir. 900l yllarda Slavcann deiime uramasyla yer eki itsa, itzaya dnmtr. Bylece Trobolitsa mee aal yer, meelik anlam kazanr. Bu ad 900 ylndan nce ortaya km olmaldr. Trobolitsa ilk defa 1467de Stefano Magno tarafndan zikredilmitir. Tripolinin gnlk konuma dilinde ad hl Trobolitza eklinde geer. Tripolie yresi 1460ta Osmanl idaresi altna girdi. Arkadya blgesindeki balca ehir, o zamanlarda antik Tegeann devam olup Tripolienin 12 km. dousunda yer alan Muchli idi. Muchli ok zor ulalabilen bir yerde kurulmutu. Osmanl dneminde Tripolie byk bir kasaba olma srecine girince Muchli zamanla terkedildi. XVI. yzyln ikinci yarsndan itibaren Tripolie byk bir hristiyan kynden bir Osmanl kasabasna doru gelime gsterdi. 1540lara ait tahrir defterinde Tripoliede 234 hristiyan hnesine karlk sadece yedi mslman hnesinin bulunduu belirtilir (BA, TD, nr. 560). II. Selim dneminde (1566-1574) yaplan tahrirde burada giderek artan mslman cemaatine hizmet veren bir cami, bir okul ve bir hamam kaydedilmitir. Bu nfus mslman olan yerli Yunan ve Arnavut hristiyanlarla daha da byd (BA, TD, nr. 446, s. 297). Tripoli ve evresi balangta Argos kadlna bal idi. Daha sonra zellikle XVII. yzylda kasabann ve kylerinin nfusu arttndan Argostan ayrld ve mstakil bir kadlk haline geldi. 1078 (1667-68) tarihli Rumeli kadlklarna ait resm listede burann altnc derece kadlk olduu belirtilir. 1668 ylnn yaz sonunda Evliya elebi ok mreffeh, ekici ve gzel bir ehir diye nitelendirdii kasaba hakknda geni bilgi verir. ehir baheler ve meyvelikler arasnda yer alan tatan yaplm, kiremitle kapl binlerce gzel eve sahiptir. ki camisi vard. Bunlardan ar Camiinin Morada bir benzeri bulunmamaktadr. Kitbesi bu caminin 1067de (1657) yapldn belirtir. Ahmed Aa tarafndan ina ettirilen dier cami ise kubbelidir. Bunlarn dnda alt mahalle mescidi, iki medrese, ocuklar iin mektep ve iki tekke mevcuttur. Ahmed Aa Camiinin avlusundaki Hseyin Efendi Tekkesi byk bir yapdr; burada gelip geenlere bol miktarda yiyecek datlr. Tekke Halvetiyye tarikatna aittir. ehirde bir hamam, tccarlar iin bir han ve seyyahlar iin bir misafir evi vardr. Evliya elebi bu tasvirinin sonunda 420 hristiyan mahallesi bulunduunu yazar, ancak bunun mahalle deil hne olmas gerekir. Eer byle ise Tripolienin nfusunun yarsndan fazlasn mslmanlarn tekil ettii dnlebilir. Kasabann deniz seviyesinden yksekte bir yerde kurulmas sebebiyle iklimi yaamaya elverilidir, ancak klar ok souk geer. Btn nfus Yunanca (Rumca) konuur ve halk ok misafirperverdir. 1679da Bernard Randolph, yanllkla antik bir ehir olan Megalopolisle kartrd Trapolizzay ziyaret etti. Ona gre buras Mora yarmadasndaki dier yerler gibi byk deildir, bununla birlikte btn Arkadya blgesinin en nde gelen mekndr. Geni

topraklara ve hayvan srlerine sahip pek ok zengin Trk Tripoliede yaamaktadr. 1686da mttefik hristiyan devletlerle yaplan uzun savalar srasnda Venedik ordusu Tripolieyi ve btn Moray Osmanllardan ald. Mslmanlarn bir ksm kat, ou katledilerek ortadan kaldrld, evleri yakld. 1702 tarihli bir Venedik saym Tripolienin sadece 274 hristiyan hnesine sahip olduunu, kadnlar ve ocuklarla birlikte nfusun 966y bulduunu belirtir. 1127de (1715) Osmanl ordusu Venediklileri Moradan kartnca Tripolie yeniden Osmanl idaresine girdi. 1128 (1716) tarihli yeni tahrir kaytlarna gre burada hepsi hristiyan olup ispene deyen 664 yetikin erkek nfus mevcuttu. Tahrir heyeti Tripoliede daha nce yaayan mslman nfusun mlklerini, evlerini ve bahelerini bulmu, bunlarn mmur ve harap 384 bab olduunu kaydetmitir (TK, TD, nr. 24, vr. 143b-146a). Bu rakam, 1686 ylndan nce ortadan kaybolan mslman nfusun durumu hakknda bir gsterge tekil eder. 1718de Morann merkezi kydaki Naupliadan (Anabolu) ierdeki Tripolieye tannca kasaba byk bir gelime iine girdi. Mora paas, idareciler ve asker birimlerden meydana gelen gruplar fizik bymede rol oynad. 1132de (1720) Topal Osman Paa ehir merkezinde byk bir cami ina ettirdi. Olu Rtib Ahmed Paa buna bir mektep ekledi. Cerrh eyhi Yahy erefeddin Morav ehirde Moradaki slm restorasyonun odak noktas olacak bir Halvet tekkesi yaptrd. Topal Osman Paa Camiinin 1657 tarihli ar Camiinin yeniden ina edilmi hali ya da tamamyla yeniden yaplm bir bina olup olmad bilinmemektedir. 1153 (1740) yl civarnda Mora Valisi Elhac Ebbekir Paa, Tripolienin merkezinde btn Gney Yunanistann en byk klliyesini yaptrd. Bu klliye kubbeli bir cami, bir medrese, bir mektep, bir hamam, bir bedesten ve byk bir han iermekteydi. 1793te Tecell Mehmed Efendi yeni bir cami ina ettirdi. 1796dan nce Ysuf gh Efendi b. Sleyman Penah Efendi bir ktphane kurdu ve mektep yaptrd. Rusya tarafndan rgtlenen Mora isyann izleyen yllarda 1770ten 1779 ylna kadar paral Arnavut askerleri ve yamac etecilerin faaliyetleri ehre zor gnler yaatt. Bu yllarda pek ok kyde mdafaas kolay olan kule evler yapld, Tripolie salam bir surla evrildi, bir tabya ve i kale ile glendirildi. William M. Leake, Tripolienin 1805te 1000i Yunanllara ait toplam 2500 hnesi olduunu belirtir. 1813te Henry Holland Tripolitzann byk, surla evrili bir ehir olduunu, te biri veya drtte biri Trk 15.000 kiilik bir nfusu bulunduunu yazar. Ayn yl Tripolieyi gren Gell ise 20.000 ile 30.000 aras bir nfustan sz eder. 1828de daha eski bir bilgiye dayanan Maximilian Thielen kitabnda Tripolitzay bir duvarla evrilmi, alt kapl, yksek zeminde bir i kaleye sahip istihkml bir ehir diye anlatr; drt byk camiyi, alt Yunan kilisesini ve birka vakf, pek ok hamam, ehrin ortasnda bir pazar ve geni caddeleri kaydeder. Thielen ayrca Tripolitzada ok hareketli bir ticar hayatn olduunu, burada 12.000 civarnda nfusun bulunduunu tahmin eder. 1822 Ekiminde Yunan isyan srasnda ehir blgedeki dier yerleim yerlerinden kaan mslmanlarla doldu. Buras Yunanl silerce ele geirildi ve mslman nfusun tamam katledildi. Bunlarn says birok kaynakta 25.000-30.000 olarak verilir. Tripolie 1825 Hazirannda Kavalal brhim Paa tarafndan savasz geri alnd. ehir 1828de tamamen tahrip edildi. 1830larda Yunanistan bamsz bir devlet haline gelince Fransz asker mhendisleri yeni bir plana gre ehrin tekrar ina edilmesine yardmc oldu. Ayn yllarda ehrin ismi Tripolis eklinde deitirildi. Bugn medrese diye isimlendirilen ve Aghios Dimitrios

Meydannda bulunan tatan yaplm salam bir kkle XVIII. yzyln sonlaryla XIX. yzyln ilk dnemlerinden kalma mezar talar dnda Osmanl Tripoliesinden herhangi bir ey kalmamtr. ehirde baz nemli Osmanl siyaset adamlar ve yazarlar yetimitir. Bunlar arasnda Vezrizam Moral Damad Hasan Paa ile lim, air ve siyaseti Abdurrahman Smi Paa zikredilebilir. Tripolie gnmzde 25.000 dolaynda nfusuyla Morann idar bir merkezi ve yollarn dm noktasnda tarmsal bir pazar yeri konumundadr.

BBLYOGRAFYA

Libro di Ristretti della famiglie e anime effettive in territori del Regno di Morea, Venice, State Archive, nr. Grimani A1, servi 54; Evliya elebi, Seyahatnme, VIII, 356-358; B. Randolph, Present State of the Morea, Called Anciently Peloponnesus, Oxford 1686, tr.yer.; F. C. H. L. Pouqueville, Voyage en More Constantinople, Paris 1805, I, 71-73; H. Holland, Travels in The Ionian Isles, Albania, Thessaly, Macedonia &c during the Years 1812 and 1813, London 1815, s. 428; M. F. Thielen, Die Europische Trkey, Ein Handwrterbuch fr Zeitungsleser, Wien 1828, s. 287-288; W. M. Leake, Travels in the Morea, London 1830, I, 87-89; G. Fougres, Mantinee et lArcadie Orientale, Paris 1898, s. 598-599; U. Wolfart, Die Reisen des Evliy elebi durch die Morea, Mnchen 1966, s. 90-93, 172-173; Nejat Gyn, Osmanisch Trkische Bauttigkeit auf Morea, Actes de II. Congres International des Etudes Sud-Est Europennes, Athenes 1981, s. 371-375; a.mlf., Morada Osmanl-Trk naat Faaliyeti, GDAAD, I (1972), s. 13-18; Ayverdi, Avrupada Osmanl Mimr Eserleri IV, s. 252 vd.; A. Petronotis, Ottoman Monuments of Arkadia (Tripolis), Mlanges Prof. Machiel Kiel (ed. Abduldjelil Temimi), Zaghouan 1999, s. 379-418. Machel Kel

TRITTON, Arthur Stanley


(1881-1973) ngiliz arkiyats. 25 ubat 1881de ngilterenin Norfolk blgesinde bir sahil kasabas olan Great Yarmouthda dodu. Kasabadaki Protestan (Congregational) kilisesinde din adam olan babasnn hastal sebebiyle ailesi be yl sonra Wandswortha g etti. Tritton orta renimini Londrada United Westminster Schoolda tamamlad. Yksek renimini Londra niversitesinde ngiliz dili ve edebiyat ile (1900) Oxford niversitesi Mainsfield Collegeda teoloji (1906) olmak zere iki alanda yapt. Morcombelake kasabasndaki Protestan kilisesinde bir yl din hizmette bulundu. Gttingen niversitesinde J. Wellhausenn danmanlnda iki dnem teoloji almalarn srdrd. 1909 ylnda Lbnann Brmmne kasabasndaki Friends Mission Schoolda retmen olarak alt. 1911-1916 arasnda Edinburgh niversitesi brn ve Sm dilleri krssnde asistanlk yapt. Bu arada Adende birka ay misyonerlik faaliyetinde bulundu. 1914te Londra niversitesinde Arap dili ve edebiyat alannda yksek lisans derecesini ald. The Rise of the Imams of Sanaa adl teziyle 1918 ylnda Edinburgh niversitesinde doktorasn tamamlad. 1921de Aligarh niversitesine Arapa profesr olarak tayin edildi. Encyclopedia of Islam iin yazd Aligarh maddesinde dokuz yl sreyle alt bu niversite hakknda nemli objektif bilgiler yer almaktadr. 1931de Londradaki School of African and Oriental Studiesin (SOAS) Arap Dili ve Edebiyat Blmne retim yesi tayin edildi. Farkl statlerde altktan sonra 1938de H. Gibbin ardndan profesrle ykseltildi ve blm bakanlna getirildi. 1946 ylnda emekliye ayrlmasna ramen bu kurumda ders vermeyi srdrd. Ayn yl School of African and Oriental Studiesin eref yeliiyle dllendirildi, ayrca kendisine professor emeritus unvan verildi. Emeklilii dneminde School of African and Oriental Studies yannda British Museumun arkiyat almalar blmne devam etti. Royal Asiatic ve Royal Central Asian Societies gibi kurumlarn ilm toplantlarna katld. 8 Kasm 1973te ld. zenli ve dikkatli bir retim yesi, istikrarl bir ilim adam olan Trittonun ilm almalar derinlikli olmaktan ok Arapa, brnce ve Srynceden slm dini, slm tarihi, slm eitim kurumlarndan kelm ve itikad mezheplerine kadar ok geni bir alana yaylmaktadr. Konular ele alma yntemi tahlil ve yorumlara deil aratrmalarn hassas bir ekilde kaydederek bulgularn tanzim etmeye dayanmaktadr. Konunun asln glgeleyecek abartl ifadelerden kanmaya zen gstermi, bozuk slpla yazlan ve gramer hatalar ieren baz eserler hakknda tantm ve deerlendirme yazs kaleme almay kabul etmemitir. Eserleri. 1. The Rise of the Imams of Sanaa (Oxford 1925). 2. The Caliphs and their non-Muslim Subjects (London: Oxford University Press 1930). Hz. merin hilfeti dneminde slm topraklarndaki gayri mslim unsurlarn din, sosyal ve kltrel hayatnn ele alnd eser Hasan elHabe tarafndan el-ulef ve reyhm min ayril-mslimn adyla Arapaya evrilmitir (Kahire 1949). 3. Teach Yourself Arabic (London 1943, 1947, 1958, 1967). Temel sarf ve nahiv kurallaryla konuma dilinde geen baz ifade kalplar ve cmleleri ieren kendi kendine Arapa renme kitabdr. 4. Muslim Theology (Bristol 1947). Kelm ilminin oluum sreci, itikad mezhepler ve baz kelm meselelerine dair olan eseri Mehmet Da slm Kelm adyla Trkeye evirmitir (Ankara 1983). 5. Islam: Beliefs and Practices (London 1951, 1954, 1957, 1962, 1966).

Eserde Hz. Muhammed ve Kuran, slmda ibadetler, hadis ve snnet, iman esaslar, eriat, itikad mezhepler, tasavvuf, hilfet ve devlet sistemi, slm toplumunda sosyal hayat ve son dnem din akmlar zerinde durulmaktadr. 6. Materials on Muslim Education in the Middle Ages (London 1957). Ortaada slm dnyasnn farkl blgelerinde eitim faaliyetleri ve medreseler eitli istatistik bilgilerle deerlendirilmektedir. Tritton zellikle Bulletin of the School of Oriental and African Studies, Journal of the Royal Asiatic Society ve Oriens gibi yaynlarda ve bir sre editrln yapt The Encyclopaedia of Islam gibi ansiklopedilere ok sayda makale ve madde yazm, sadece Bulletin of the School of Oriental and African Studiesde 140 kitap hakknda deerlendirme yazlar kmtr.

BBLYOGRAFYA

Necb el-Akk, el-Msterin, Kahire 1980, II, 110-111; Abdurrahman Bedev, Mevsatlmsterin, Beyrut 1984, s. 95; Yahy Murd, Mucem esmil-msterin, Beyrut 1425/2004, s. 228-229; W. Behn, Concise Biographical Companion to Index Islamicus: An International Whos Who in Islamic Studies from its Beginnings Down to the Twentieth Century, Leiden 2004, III, 535; Abdlhamd Slih Hamdn, abatl-msterin, Kahire, ts. (Mektebet Medbl), s. 108-109; C. F. Beckingham, Arthur Stanley Tritton, BSOAS, XXXVII (1974), s. 446-447; A. S. Tritton, Aligarh, EI, I, 299-300. Mustafa Sinanolu

TSCHUDI, Rudolf
(1884-1960) svireli arkiyat, tarih limi. 2 Mays 1884te svirenin Glarus ehrinde dodu. Yksek renimini Basel niversitesinin Klasik ve ark Filolojisi blmlerinde 1904 ylnda tamamlad. 1910da Erlangenda Georg Jacobun gzetiminde Das safnme des Lutfi Pascha adl teziyle doktor unvann ald. Bu srada hocasnn tevikiyle Trke rendi. Ardndan Hamburgda bulunan Koloni Enstitsnn Tarih ve Kltr Seminerinde Carl Heinrich Beckerin yannda asistanla balad. Tbingende doentlie hazrlanrken I. Dnya Savann kmas yznden almas yarm kald. 1914te Beckerin yerine Hamburgdaki Koloni Enstitsne tayin edildi. Savatan sonra 1919da Zrih niversitesine profesr olarak gitti. 1922de Basel niversitesine geti. rencisi Fritz Meiere profesr kadrosunu aabilmek iin 1949da bu grevinden istifa etti, fakat ayn niversitede ders vermeyi srdrd. 1952de Deutsche Morgenlndische Gesellschaftn, 1959da Perudaki nstituto Peruano de Altos Estudios slamicosun eref yeliine getirildi. Yetmi yanda iken bir ameliyat geirdi ve daha sonra 11 Ekim 1960ta Baselde ld. Rudolf Tschudinin bilim anlaynn ekillenmesinde iki akademisyenin etkisi olmutur. Bunlardan biri doktora hocas Georg Jacob, dieri Carl Heinrich Beckerdir. Jacob, Arap dili ve edebiyatnda kendisine rehberlik etmi, bu vesileyle Trkeye ve dervilik retisine ilgi duyarak bu alanlara ynelmitir. Ardndan Trkiyeye gitmi, Trkiyede iken Trke, Arapa ve Farsa pek ok yazma eser toplayarak svireye gtrmtr. Bu eserleri nemli bir koleksiyon niteliinde Basel niversitesi Ktphanesine hediye etmitir. Beckerin ahsnda gerek anlamda tarihilii bulan Tschudi, antik dnyann devam edegelen etkisi ve slm kltrnde bir rnesansn eksik olduu inancn hocasyla birlikte benimsiyordu. Bu dnemde dervilie olan ilgisi zayflam ve daha ok tarih yazclyla uram, almalarnda Osmanl-Trk tarihi aratrmalarna arlk vermitir. rencisi Fritz Meier hocasnn yetmiinci doum gn dolaysyla bir htra kitab yaymlamtr (Weststlische Abhandlungen. Rudolf Tschudizum siebzigsten Geburstag ber reicht von Freunden und Schlern, Wiesbaden 1954). Eserleri. 1. Das safnme des Lutfi Pascha (doktora tezi, Berlin 1910). Eserin giriinde Lutfi Paann hayatna ayrntl biimde yer verilmi ve safnmenin yazma nshalar zerinde durulmutur. Kitabn iki ana blmnden ilki safnmenin Almanca tercmesini aklamal dipnotlaryla ierir. Dipnotlar daha ziyade baz kavramlarn Almanca karlklaryla ahs isimleri hakkndaki izahlardan ibarettir. kinci blmde kitabn tam metni yer almaktadr. 2. Das Viljetnme des Hdschim Sultan (Berlin 1914). Bu alma da iki blmden meydana gelir. lkinde eserin Almanca evirisi dipnotlarla birlikte verilir; ikinci blm eserin metninden oluur. 3. Das Chalifat (Tubingen 1926). Trkiyede hilfetin kaldrlmasndan yaklak bir yl sonra Baselde bir konferansta sunulduktan sonra yaymlanan kk bir risledir. Burada halifeliin kaldrlmasnn Trkiyenin slm gelenekten tamamen kopmas anlamna geldii ve bunun Trkiyenin Avrupallamas amacna ynelik olduu belirtilir. 4. Vom alten osmanischen Reich (Tubingen 1930). Bu alma da bir konferanstan gelitirilmi dipnotlu yirmi sekiz sayfalk bir metindir. Girite

Anadoluda mill bir Trk Devletinin ortaya kt ve Osmanl Devletinin milletler st slm almetlerinin terkedildii vurgulanr; Avrupallamann gemiten tamamen kopma amacn tad ifade edilir. Tschudinin dier almalar unlardr: Ein Schreiben Slejmans I. an Ferdinand I. (Festschrift Georg Jacob, Leipzig 1932, s. 317-328); Vom Islam zur Zeit der Kreuzzge (Festschrift Otto Franke, Asia Major, IX, Leipzig 1933, s. 441-454); Die osmanische Geschichte bis zum Ausgang des 17. Jahrhunderts (Neue Propylen Weltgeschichte, III, Berlin 1941, s. 567-600); Die Bekehrung des Kaighusuz (Festschrift Karl Meuli in Heimat und Humanitt, Basel 1952, s. 203207); Das osmanische Reich (Hesperia, sy. 10 [Zrih 1953], s. 52-70); Die Ausbreitung des Islam bis zum Jahre 750 (Historia Mundi, V, Bern 1956, s. 357-390); Bektaschi (Enzyklopdie des Islam, I [1954], s. 1161-1163).

BBLYOGRAFYA

Abdurrahman Bedev, Mevsatl-mterin, Beyrut 1984, s. 95-97; F. Meier, Rudolf Tschudi, Isl., XXXVII (1961), s. 138-140; Fr. Taeschner, Rudolf Tschudi, ZDMG, CXII (1962), s. 3-5. Necmettin Aklan

TUAREG
(bk. TEVRK).

TB
( ) Cennetteki bir aala ilikilendirilen Kuran terimi. slm kaynaklarnda tb kelimesinin kkeni ve anlamyla ilgili farkl aklamalar mevcuttur. Bu kelimenin Arapa yb kknden treyip gzellik, holuk, iyilik, gz aydnl gibi mnalara geldii, cennetteki bir aac ifade ettii, Habe veya Hint dillerinde cennetin ismi olarak kullanld belirtilmitir (Lisnl-Arab, yb md.; Taber, XIII, 99; Fahreddin er-Rz, XIX, 50-51). Kuranda yalnz bir yerde, iman edip slih amel ileyenlere ne mutlu (tb lehm), varacaklar yer ne gzeldir! melindeki yette (er-Rad 13/29) geen tb kelimesi iin klasik tefsirlerde benzer rivayetler nakledilmitir. Vka sresindeki yetlerde (56/1740) cennet tasvirleri ierisinde cennet aalar (bk. AA) anlatlrken de ayn rivayetlere yer verilmitir. Bu rivayetlerin bir ksm dorudan tb ismine atfla cennetteki bir aac tasvir etmekte, bir ksm da sadece cennet aac tasvirlerinden bahsetmektedir. Elmall Muhammed Hamdi yette geen tb lehm ifadesinin selmn aleykm gibi bir dua cmlesi olduunu ileri srmtr (Hak Dini, IV, 2986; tb kelimesinin bu anlamda kullanld hadisler iin bk. Wensinck, elMucem, yb md.). Resl-i Ekremin, Ey Allahn elisi, seni grp de sana iman edene ne mutlu! diyen bir kiiye, Beni grp de bana iman edene ne mutlu! Fakat beni grmeden bana iman edene -tb kelimesini kullanarak defa-ne mutlu! dedii, adamn tbnn ne olduunu sormas zerine Reslullahn, O cennette yz yl boyunca (altnda) yrnebilecek byklkte bir aatr; cennetliklerin elbiseleri o aacn tomurcuklarndan yaplr dedii (Msned, III, 71), bir baka rivayette bir bedevnin, Ey Allahn elisi, cennette meyve var mdr? diye sorduu ve Hz. Peygamberin, Evet, orada bir aa vardr ki ona tb denilir dedii, arkasndan bedev, Bizim arazimizdeki hangi aa ona benzer? diye sorunca, Senin arazindeki hibir aa ona benzemez, ancak amda ceviz denilen bir aa ona benzer, tek bir gvde zerinde biter, yukarya doru dallanr, budaklanr eklinde cevap verdii, adamn bu defa, Gvdesinin bykl ne kadardr? sorusu zerine Hz. Peygamberin, Ailene ait yan doldurmu bir deve yola kp yallk sebebiyle kprck kemii krlncaya kadar yrse yine de onun evresini dolam olamaz dedii ifade edilmitir (a.g.e., IV, 183-184). Dier bir rivayette ise cennette tb ad verilen bir aacn bulunduu, bir svariye gl ve hzl bir at verilse onun glgesinde yz yl ilerleyecei, yaprann ve henz olgunlamam yemiinin yeil ve serinletici, ieinin sar, ince ve hafif, dallarnn kadife, reinesinin zencefil ve bal gibi olduu belirtilmitir (bn Ebd-Dny, hadis nr. 53). Bir baka rivayette de tbnn cennette bir aacn ad olduu, cennetteki btn evlerin onun dallarndan yapld, dallarnn evlerin zerine sarkt, cennettekilerin meyvelerini yemeyi arzuladklarnda aacn kendilerine doru eildii, onlarn da o aatan diledikleri kadar yedikleri bildirilmitir (Eb Nuaym el-sfahn, III, 249). Yine bir rivayette, Cennette bir aa vardr; eitilmi sratli bir ata binen svari yz yl gider de onun glgesini bitiremez denilmitir (Mslim, Cennet, 6, 8). Hadisin aklamasnda aacn glgesinden muradn dallarnn kaplad yerler, isminin de tb olduu belirtilmitir (Davudolu, XI, 235).

Dier dinlerdeki cennet tasvirlerinde de eitli aalardan sz edilir. Yahudilie gre yeryz cennetinde binbir aa vardr ve bu aalar arasnda lmszlk baheden hayat aac ile iyiyi kty bilmeye yarayan bilgi aacnn ayr bir nemi vardr. Ezoterik brn retisinde hayat aac yukardan aaya doru uzanr, o her eyi aydnlatan gnetir. Talmuda gre hayat aac o kadar byktr ki evresi ancak be asrda katedilebilir. te yandan Hint geleneinde kinatn, kk yukarda, dallar aaya doru inen kozmik bir aa biiminde tasvir edildii inanlar bulunmaktadr. slm kaynaklarndaki rivayetlerde tb meyvesinden yenilen, ieinden elbise yaplan, glgesinde istirahat edilen, cennetliklerin pek ok ihtiyacnn karland aa eklinde nitelenmektedir. Tbnn kelime anlamndan hareketle bu aacn cennetlikleri rahat ettiren, onlar honut klan, bnyesinde eitli nimetleri barndran bir esenlik ve mutluluk aac olduu sylenebilir. Bu durumda tb aac cennetliklerin mutluluk ve huzur kaynan meydana getiren bir sembole karlk gelmektedir.

BBLYOGRAFYA

Rgb el-sfahn, el-Mfredt, yb md.; Wensinck, el-Mucem, yb md.; Msned, III, 71; IV, 183-184; bn Ebd-Dny, fatl-cenne (nr. Abdrrahm Ahmed Abdrrahm el-Assile), Amman 1417/1997; Taber, Cmiul-beyn (Bulak), XIII, 98-101; Eb Nuaym el-sfahn, fatlcenne (nr. Ali Rz Abdullah), Beyrut-Dmak 1407/1987, III, 249; Fahreddin er-Rz, Meftulayb, XIX, 50-51; bn Kesr, Tefsrl-urn, II, 531-532; Syt, ed-Drrl-menr, Beyrut 1403/1983, IV, 643; E. Mongenot, Arbres de la vie et de la science, DB, I/1, s. 895-897; Elmall, Hak Dini, IV, 2985-2986; M. Eliade, Patterns in Comparative Religion (trc. R. Sheed), London 1958, s. 265-280; Ahmet Davudolu, Sahih-i Mslim Tercemesi ve erhi, stanbul 1978, XI, 235. Ali Erba Kltr ve Edebiyat. Tb mslman milletlerin kltr, sanat ve edebiyatnda kk Hz. Peygamberin makam olan vesle cennetinde, dallar en stten alta doru btn cennet tabakalarna ulaacak ekilde tasavvur edilen aatr. Nahl-i tb, tb-y cinn diye de anlr. Trkede ba ge ermek deyiminden hareketle ba tbya ermek tabirine de rastlanmaktadr. Bu konuda din ve edeb metinlerden halk kltr ve edebiyatnn yazl, szl kaynaklarna, tasavvuf eserlere kadar zengin bir malzeme olumutur. Kelimenin, Kuranda ne mutlu! mnasna da olsa zikredilmesi yannda bu aacn hadislerde belirtilen hrikulde zelliklerinden dolay son dnemlerde Trkede kz ad olarak kullanld grlmektedir. slm kltrnde tb ve evresinde yer alan dier unsurlarla zenginleip eitlenen bilgiler mirac yetlerinin yorumu ve hadislerdeki bilgilerle snrl kalmam, sriliyata kadar uzanan deiik kaynaklardan gelen verilerle kararak eitlenmitir. Abdlkdir-i Geylnnin unyetlibninde dier tasavvuf eserlerde tekrarlanan u ifadeler yer almaktadr: Reslullah efendimiz tb aac iin yle buyurmutur: Cennette bulunan hemen herkesin bir aac vardr. Bu aacn adna

tb denir. Ehl-i cennetten biri stne yeni bir elbise giymek istedii zaman o aacn yanna gider; aacn iekleri alr; bunlarn iinden rengrenk elbiseler kar. Bu iekler alt renk olup her biri ayrca yetmi renge ayrlr. Bunlardan meydana gelen elbiseler ne renk ne de ekil olarak birbirine benzer. O kimse bunlardan hangisini isterse onu alr. Tb, Arap, Fars air ve yazarlarnn deiik alglay biimleri yannda hayal dnyalarnn da katksyla zenginleerek abartl biimde anlatlan din-edeb bir kavram haline gelmitir. Bu ekliyle Trk edebiyatnda zellikle divan iiri ve nesrine intikal etmi, divan edebiyat mazmun ve remizleri arasna girmitir. Ayrca airler tarafndan verimli bir mitolojik malzeme kabul edilmi, tasavvuf anlay ve aklamalarn gelitirdii yorumlarla bu alana mahsus bir terim halinde deiik mnalar kazanmtr. Nitekim tasavvuf szlklerinde tb Hak ile ns makamn ifade eden bir kavram olarak tanmlanm, bu tr metinlerde Allahn huzurunda mutluluk, skn ve huzur iinde bulunma halini anlatmak iin de kullanlmtr. Arap, Fars ve Trk edebiyatlarnda kaside ve gazellerde mstakil beyitler yannda mesnevilerde, cennet hakknda bilgiler ieren Muhammediyye, Envrl-kn ve Mrifetnme gibi tasavvuf ve edeb eserlerle hilyelerde, siyer, mevlid ve mirciyyelerde bu hususta zengin anlatmlara rastlanmaktadr. Bu konudaki bilgileri derleyen ve kavram halk kltrne yerletiren metinlerin en eskilerinden olan Muhammediyyenin Fasln f makmtil-cenneti ve derectih blmnde vesle cenneti anlatlrken tbnn Reslullahn cennetteki evinden kan bir aa olduu ifade edilmektedir: Vesle cenneti anda olur kamudan aldr / Habbullha mahsustur o adn ire bu al dr // Resln dr iinde bir aa var ad tb / Biter anun budanda ne denl var ise esmr // Ol aacn dibi drden budaklar zebercedden/Ycesi ara mlhaktr aas yere berdr // Onun kamu budaklar der dvrna erip / Ne kim var gurfe v hcre doluptur bae v glzr. Muhammediyyenin baz matbu nshalarnda bu beyitler Mirtl-maher balkl izimde resmedilmitir. Tbnn mstakil olarak izildii bir baka resim ayrca yaldzla baslmtr. Dier halk kitaplarnda da rastlanlan ve Osmanl dnyasna ran etkisiyle girdii dnlen bu izimlerin Trk din halk resimleri arasnda nemli bir yeri vardr. Mirciyyelerde anlatldna gre tb cennetteki aalarn en bydr. Kk artadr. Dallar cennet halknn meyvelerini kolayca toplayabilmesi iin cennetin stnden zemine doru sarkm, ters duran bir aatr. Yz bin dal buda vardr. Budaklar lal, yapraklar mcevherdendir. Her bir yapra binbir trl grnr. Her dalnda eit eit, bir yiyenin bir daha yedii, dnyadaki yemilere benzemeyen meyveleri vardr. Baldan, ekerden tatl ve lezzetlidir. Tb aac Hz. Muhammede ve mmetine hastr. Abdlvsi elebinin Mirciyyesinde Sfat- tb bal altndaki u beyitler bu zellikleri anlatmaktadr (Akar, s. 369-370): Grnr gze bir yapra ann / Hezran trl kim imrene cnn // Onun bir yapranda vard her reng / Olur gren onu hayran hem deng // Hezran trl var yetmi yemiler / Sadet isleri andan yemiler // zm incir enr ok hurma/Kavun karpuz hyr armud u elma // Ki bir dalnda bitmi idi ann/Dah env yemileri cihnn // Dedim Cebrile ben kim i karda/Bu aaca ne derlerdi i yolda // Dedi Cibrl bu tb deil mi / Bunu bilenlere tb deil mi // Bu aacn bu dem yz bin dal var / Ki her bir dal bu dnyca ey yr // Senin mmetlerine veriser Hak / Bu aac eyit onlara mutlak. Natlar ve methiyelerde, kasriyye, bahriyye ve mesnevilerde tbnn dal ve yapraklarnn parlakl,

gzellii, boyu, gvdesinin kalnl, azamet ve ululuu, kurumayan dallar, dklmeyen yapraklar, kaybolmayan tazelii, tkenmeyen meyvesiyle tebih, temsil ve telmih konusu olmutur. Trk din msikisinde mevlid ve mirciyyeler yannda baz Mevlev yinlerinde, natlarda, tevihlerde, ilhi ve nefeslerde tbya daha ok tasavvuf anlay erevesinde yer verilmitir. Tb yine cennet bitkilerinden olan sidrenin yannda bulunmaktadr ve ok defa sidre ile birlikte anlr. Mehmed Necib Efendinin hilyesindeki, Kadd-i tbs idi sidre-makm / Enbiy zmresine oldu imm beyti Hz. Peygamberin boyu iin kadd-i tb, derecesi iin sidre-makam tabirinin kullanlna bir rnektir. Divan edebiyatnda bata boyu olmak zere vlenin baz vasflar iin tebih unsuru halinde kullanlan tbnn bu zellii Ahmed Paann u beytinde grlmektedir: Tb boyun cenneti kyunda salna / Cibrl sidreden diye dorusu mnteh. Beyitte tb etrafndaki sidre-mntehCibrl gibi kelimeler tenasp sanatna rnektir. Tb kelimesi boy iin kullanlan endam, kmetkymet, serv, ran, elif, nihal, gl, sab, blend, bl, hrman, revan gibi kavramlar yannda cennetle ve miracla ilgili kelimelerle de kullanlarak mrt- nazr, leff ner gibi sanatlar gerekletirilir. Sevgilinin veya vlenin boyu tb ile mukayese edildiinde ou zaman tbdan uzun gsterilir. Cem Sultann sevgilisi iin, Grelden sidre kaddini emende tb-i cennet / Dedi kim kadd-i blda bu resme mnteh olmaz beyti buna rnektir. Fuzlnin, Hr u tb vasfn ey viz bugn az eyle kim/Hemdem ol tb-hrm u hr-peykerdir bana beyti kavramn din balamn dnda beer llerde kullanmn gsterir. Ahmed Paann bir kasr tasvir eden kasidesindeki, ol serv ki dvrna nak eyledi nakk/Tebh olunmaa yarard ona tb beyti ayn zamanda saray ve konaklarn duvarlarn tb aac resimlerinin sslediini ortaya koymaktadr. Ahmed-i Dnin tevhidindeki, Cell-i rifatin knh bilinmez akl- czden/Erimez sere ger bin yl uarsa h- tbya beyti, sere-ah(dal)-rifat-tb tenasbyle Allahn azamet ve kudretinin insan akl tarafndan yeterince kavranamayacana iaret etmektedir. Neccrzde Rz Efendinin natndaki, Sidre oldu kmet-i tbsnn vresi/Server-i her mnteh oldu Cenb- Mustaf beyti Hz. Peygamberin boyundan hareketle deerinin yceliini anlatr. Tbnn din anlaytaki yerine Gelibolulu Gurrnin, Sidre v tb deil ar- mualldan geer/Hakka kim pervz ederse ehper-i tevhd ile beyti rnek verilebilir. air burada Allahn birliine hakkyla inanp onu zikretmek suretiyle tevhid kanatlarn takan kiilerin sadece sidre ve tb aalarnn zirvelerinden deil ar- mualldan bile telere ykseleceini sylemektedir. Bylece her iki aacn cennetteki beraberliine iaret ettii gibi tevhidin kiiyi ulatraca yce mertebeleri vurgulayan bir ifade olarak dikkat ekmektedir. Ynus Emrenin iirlerinde tb lmeden nce len ve nefsini dman bilen klarn makamdr: Kevser havzna dalanlar lmezden ndin lenler/Nefsini dman bilenler konar tb dallarna. Ancak ilh ak arabn (arb- tahr) ienler bu yce makamdan da telere ynelir: Tb dalndan uanlar yce makamdan geenler / arben tahr ienler banmaz dnya ballarna. Tbnn mutasavvf airler nezdinde boy ile ilgisine dair bir rnek Seyyid Nesmnin u beytinde grlmektedir: Servin kadinde sidre v tb revn olur / Ll-i lebin arbn ien revn olur. Tb halk iirinde ve zellikle Alev-Bekta edebiyatnda da yer alr. Kul Himmetin, Tb aacndan ald drt yaprak / Pene-i Abya taksim klarak / Bir hrka ayrd iinde erzak / Giyindi enine doland Ali ktasnda tb aac-elbise ilikisine atf yaplmaktadr. Dertli, Dedim evvel haber ver kmet-i kaddi arzndan / Dedi sanma sakn servi deil tb v arardr beytinde boyservi-tb-arar kelimelerini yan yana kullanrken tb ile arar birbirine denk kabul etmesiyle farkl bir yaklam ortaya koymaktadr.

BBLYOGRAFYA

Abdlkdir-i Geyln, Gunyett-tlibn: lim ve Esrar Hazinesi (trc. A. Faruk Meyan), stanbul 1971, I-II, s. 269; Yazcolu Mehmed, Muhammediyye, stanbul 1280, s. 1-2, 4-5, 18; a.e. (haz. mil elebiolu), stanbul 1996, II, 470, 486-487; Ahmed Bcan, Envrl-kn, stanbul 1301, s. 442443; Ali Nihad Tarlan, eyh Divann Tetkik, stanbul 1964, s. 153; Malik Aksel, Trklerde Dini Resimler, stanbul 1967, s. 146; Harun Tolasa, Ahmet Paann iir Dnyas, Ankara 1973, s. 278279; Metin Akar, Trk Edebiyatnda Manzum Mircnmeler, Ankara 1987, s. 276-278, 369-370; Ahmet Talat Onay, Eski Trk Edebiyatnda Mazmunlar ve zah (haz. Ceml Kurnaz), Ankara 1992, s. 417; Sleyman Uluda, Tasavvuf Terimleri Szl, stanbul 1995, s. 537; Ceml Kurnaz, Hayl Bey Dvnnn Tahlili, stanbul 1996, s. 280, 524-525; Mustafa Tat, Yunus Emre Divan I: nceleme, stanbul 1997, I, 437; a.mlf., Hayretnin Din-Tasavvuf Dnyas, Ankara 1998, s. 71, 75; skender Pala, Ansiklopedik Divan iiri Szl, stanbul 1999, s. 400; Mustafa Uzun, Sidretl-mnteh, DA, XXXVII, 152153. Mustafa Uzun

TFAN
() Hz. Nhun kavminin cezalandrlmas iin meydana gelen byk su felketi. Szlkte tfn sel getiren iddetli yamur, su baskn, her yeri kaplayan su anlamna gelmektedir (Lisnl-Arab, vf md; Tcl-ars, vf md). Tfann karl brncede mabul, Akkadcada abubu, Latincede diluvium olup hepsi de yamur frtnas, sel, her eyi kuatan su baskn mnasndadr (IDB, II, 279). Tfan sadece su ile deil ate, deprem, kan, kar gibi unsurlarla meydana gelen felketlerin de addr; ancak genelde su ile gelen felket anlam n planda olup bu ynyle tarihte pek ok rneine rastlanmakta, zellikle Hz. Nh zamannda meydana gelen ve her eyi su altnda brakan byk felketi ifade etmektedir. Semav felketlerle alkal mitler dnyann nasl yklp bir iftin veya bir grubun dnda insanlarn yok edildiini nakleder. Tfan rivayetleri kozmik felketler iinde en ok ve en yaygn olanlardr. Dier baz felketler de -depremler, yangnlar, dalarn yklmas, salgn hastalklar-insanlarn yok olmasna sebebiyet vermitir. Bu rivayetlerin yer ald kltrlere gre tfan, tanrlar tarafndan gnah ileyen insanlarla birlikte dnyada mevcut btn canl varlklar ortadan kaldrmak zere gerekletirilen ve btn dnyay istil ettiine inanlan su felketidir. Bu tr felketlerin sz konusu edildii rivayetlerde insanln ykln yeni bir hastaln douu izlemektedir. Tfan yce kudretin fkesini celbeden gnahlara balanmakta, bazan da ulhiyyetin insanla son verme arzusu veya dnyann yalanml tfana sebep olmaktadr (EUn., V, 405). Nitekim Tevrata gre yeryznde insann ktl oalnca Tanr insanlar yok etmeye karar vermi (Tekvn, 6/5-7, 13), Kurana gre ise yalnz Hz. Nhun kavminden inanmayan ve Allahn elisini kabul etmeyenler bu yolla cezalandrlmtr. Tfan hadisesi Yahudilik, Hristiyanlk ve slm gibi semav dinlerin yan sra mahiyeti farkllklar tasa da Afrika ktas ile Asyann baz blgeleri hari birok kltrde; Filistin, Yunanistan, Asur, Amerika, Avustralya, Hindistan, Tibet, in, Malezya, Litvanya gibi eitli rklara ve blgelere ait ok sayda halkn geleneinde de bulunmaktadr (NDB, s. 178; Eliade, Histoire, I, 75; IDB, II, 280). Tfann mitolojik bir hikye veya aslsz bir efsane olduu gr ise bunun yaygnl ve kutsal metinlerde yer al dikkate alndnda savunulabilir deildir. Tfan hikyesi Gneydou Asyada, Malenezyada ve Polinezyada yaygndr. Avustralyada tfan anlatmlarnda btn sular yutan dev bir kurbaadan bahsedilir. Susuzluktan krlan hayvanlar bu kurbaay gldrmeye karar verirler. Kahkaha patlatan kurbaann azndan kan sular tfana yol aar (H. Cazelles, III, 573; EUn., V, 405). Hindistanda Vedalarda yer almayan tfan hadisesi ilk defa Catapatha Brhmanda nakledilir. Bir balk insan rknn atas olan Manuyu gereklemesi ok yakn olan tfandan haberdar eder ve bir gemi yapmasn tler. Tfan baladnda balk gemiyi kuzeye doru eker ve bir dan yannda durdurur. Mahabharata ve Bhagavata Puranada tfan hikyesinin ksmen farkl versiyonlar bulunmaktadr (M. Delahoutre, I, 453; ERE, IV, 555). randa mevcut inana gre dnya, korkun bir k mevsiminde biriken karlarn erimesiyle oluan tfan neticesinde son bulmaktadr. Ahura Mazda ilk insan ve ilk kral Yimaya bir kaleye ekilmesini tler. Yima da insanlarn en iyileriyle eitli trde bitki ve hayvanlar yanna alarak bu kaleye snr ve kopan tfan altn aa son verir. Yunan

mitolojisine gre tanr Zeus gn getike daha ok gnah ileyen insanlar bir tfanla yok etmeye karar verir. Promethee, olu Deucalionu Zeusun bu kararndan haberdar eder ve ona bir tekne yapmasn tler. Deucalion tekneyi yaparak karsyla birlikte bu tekneye biner ve dokuz gn dokuz gece sularda srklendikten sonra tfann sona ermesiyle Parnassos dana ayak basar (Necatigil, s. 64; EUn., V, 405; ERE, IV, 554-555). Gney Amerika kabilelerinin inancnda tfan efsanev ikizlerden birinin yere vurup yer alt sularn fkrtmasyla meydana gelir. Orta ve Kuzey Amerikada ok sayda tfan hikyesi vardr, bunlarda nakledildiine gre sz konusu felket genellikle su tamalaryla veya yamurla olmaktadr (EUn., V, 405). Tfanla ilgili en eski rivayetler ve kutsal metinlerde aktarlanlara en yakn olanlar Ortadou meneli ivi yazl gelenee aittir (Sumer, Bbil, Asur). lk yazl belgeler Sumerlerden kalmadr ve Bbil tfan hikyesi de Sumer menelidir. Tfann Sumer versiyonu fragmanlar biiminde pek ok boluu olan bir metin halinde gnmze ulamtr. Sumer ve Akkadda tfan beer tarihinin en byk felket gnlerinden biri olarak hatrlanmaktadr. Sumerlere ait krallar listesi sekiz kral zikreder, ardndan u aklama gelir: Tfan oldu. Tfan her eyi gtrdnde gkten gelen fet krall alalttnda krallk Kite idi (NDB, s. 179). Sumer versiyonuna gre tanrlar tfan koparmaya ve insanl yok etmeye karar verirler, ancak tanrlardan bazlar bundan holanmaz. Tanrlardan biri dindar, Tanr korkusu bilen, ilh vahiyler alan Kral Ziusudraya bir tfan kopacan haber verir ve ondan bir gemi yapmasn ister. Tfan yedi gn yedi gece boyunca lkeyi kaplar. Ziusudra bir gemi yapmak suretiyle tfandan kurtulur, gemiden knca kurban takdim eder ve ilhlar onu lmszletirerek gnein doduu yere, Dilmuna yerletirirler (Kramer, s. 128-132). Sumerce yazlan bu tabletin yannda Eski Babilonya dilinde yazlm, tfan anlatan, birka satrdan ibaret ikinci bir fragman daha bulunmutur. Burada da Tanrnn yeryzn bir tfanla yok etme kararndan, hayat kurtaran adl bir geminin yaplndan sz edilmektedir. Gemide yerde yaayan hayvanlar ve gn kular vardr (IDB, II, 282). kisi Eski Babilonya, ikisi Asur versiyonu toplam drt fragmanda tfan olayndan bahseden Atrahasis destanna gre Enlil, insanl cezalandrmak iin zerlerine birtakm felketler gnderir ve sonunda tfan koparmaya karar verir. Tanr Ea, Atrahasise ryasnda bu durumu haber verir, Atrahasis kendisine verilen tlimat dorultusunda bir gemi ina eder (a.g.e., II, 282; Limet, I, 450). Tfanla ilgili Sumer, Bbil ve Asur rivayetleri ksm farkllklar tamaktadr. Byk skender zamannda Bbilde yaygn olan tfan hikyesini nakleden Bbilli din adam Berossusun tfan ncesine ait verdii on kiilik krallar listesindeki son isim, tfann kahraman olan ve Sipparda yaayan Xisouthrostur. Bir gemi yapma emri alan Xisouthros erzakla birlikte gemiye ailesini, samimi dostlarn, kular ve drt ayakllar alr. Yamur dindiinde kular gnderir, kular geri dner; birka gn sonra tekrar brakr, ayaklar amurlu olarak dnerler; ncsnde artk dnmezler. Gemi karaya oturmutur. Xisouthros ailesiyle birlikte gemiden kar ve bir kr kurban takdim eder, daha sonra da dierleri karlar (NDB, s. 179; IDB, II, 282). Bbillilere ait en tam saylan tfan hikyesi Glgam destannda bulunur. Destanla ilgili eldeki metin Asurbanipal (669-626) Ktphanesinden gelmektedir ve ok eski orijinal metinlerin kopyasdr. Destan on iki tablete yazlmtr, tfan on birinci tablettedir: Uruk ehrinin kral Glgam, dostu Engidunun lm zerine onu tekrar hayata dndrmek amacyla tfandan kurtulup lmszle eren Ut-napitimi (Uta-napitim, Sumercesi Ziusudra) bulup kendisinden lmszln srrn renmek ister. Ut-napitim ona tfan olayn anlatr. Ut-napitim, Frat kenarndaki uruppak ehrinin kraldr. nsanolunun ar grltsnden rahatsz olan ilhlar insan

neslini tfanla yok etmek isterler; fakat Tanr Ea, Ut-napitimi haberdar eder ve ailesiyle birlikte belli sayda hayvan kurtarmak iin bir gemi yapmasn syler. Geminin eni boyuna eit olacaktr. Hemen ie koyulurlar ve beinci gnn sonunda geminin 3600 mlik omurgas kurulur. Geminin bordas 60, d yzeyi ise 240 mdir. Alt ve st gverteleri yedi, ambar dokuz blmeye ayrlmtr. Yedinci gnde geminin yapm tamamlanr. Ut-napitim gmn, altnn, ailesini, krlarn evcil ve yabani hayvanlarnn hepsini gemiye alr. Tfan sel gibi yaan bir yamurla balar ve bu yamur alt gn, yedi gece srer; deta gklerin vanalar alr, yerin bentleri yklr, sonunda her yeri su kaplar. Yedinci gn frtna diner ve gemi Nissir dana oturur. Ayn gn Ut-napitim bir gvercin, sonra bir krlang gnderir, fakat kular geri dner. Nihayet bir karga gnderir, karga geri dnmez. Bunun zerine Ut-napitim, Nissir da zerindeki gemiden iner ve ilhlara kurban sunar. nsan neslinin yok olmadn gren ilh Enlil fkelenir, fakat Ut-napitime tfan haber veren Ea, btn insanl helk etme karar sebebiyle Enlili eletirerek sulu kim ise onu cezalandrmasn ve gnahn cezasn da sadece ileyenlerin ekmesi gerektiini syler. Bunun zerine Enlil, Ut-napitim ve einin lmsz olmasna ve nehirlerin bulutuu yerde yaamalarna karar verir. ok sonralar Glgam lmszl ararken Ut-napitimi orada ziyaret eder ve kendisinden tfan hadisesini renir (NDB, s. 179; Bottero, s. 188-202; IDB, II, 280-281; ERE, IV, 550-554). Arkeolojik aratrmalar Sumer ve Akkadn korkun sel felketlerine mruz kaldn gstermektedir. Bu su basknlarndan biri Kite meydana gelmi, ortalama 30-40 cm. kalnlnda bir amur ktlesi ehrin medeniyetini oluturan her eyi kaplamtr. Benzer bir su baskn milttan nce IV. binyln sonuna doru Jemdet Nasr ehrinde yaanmt; ayn dnemde uruppakta da tfan izlerine rastlanmaktadr. Ancak Ur ehrini kuatan tfann izleri daha belirgindir. Nitekim Woolley, 1927-1929 arasnda Urda yapt aratrmalarda 2,5 m. kalnlnda bir amur tabakas bulmutur. Bu tabakann oluumu, su ile getirildiini gsteriyordu ve amur tabakasnn altnda eski bir medeniyetin mevcudiyeti grlmekteydi (NDB, s. 179; IDB, II, 283). Yahudilikte tfan hadisesiyle alkal bilgiler Tevrata dayanmaktadr (Tekvn, 6/5-9/17). Tfanla ilgili Tevrat metninin bir ksm (Tekvn, 6/5-8, 7/1-5, 7, 8-9, 10, 12, 16b, 17b, 22-23; 8/2b, 3a, 6-12, 13b, 20-22) Yahvist, bir ksm ise (6/9-22, 7/6, 11, 13-16a, 17a, 18-21, 24; 8/1-2a, 3b-5, 13a, 14-19; 9/1-17) Ruhban kaynana aittir. Tevrattaki tfan kssasna gre Yahve yeryznde insanlarn kt olduunu ve ilerinden devaml kt dnceler geirdiklerini grr. nsanlar yarattna piman olarak, Yarattm insanlar, hayvanlar, srngenleri ve gkteki kular yeryznden sileceim, nk onlar yarattma pimanm der. Gklerin altnda soluk alan btn canllar yok etmek iin zerlerine su tfann gndereceini, her canlnn leceini, sadece Nh ve ailesinin kurtulacan bildirerek (Tekvn, 6/5-13, 17; 7/4) Nhtan verilen llere gre gofer (servi) aacndan bir gemi yapmasn (Tekvn, 6/14-16), kendisinin ve einin, eleriyle birlikte oullarnn gemiye binmelerini, ayrca her canl trnden bir erkekle bir diiyi gemiye almasn bildirir. Her trdeki kutan, her trdeki iftlik hayvanndan, her trdeki srngenden biri erkek, biri dii olmak zere ikier tanesi sa kalmak iin sana gelecekler. Yanna hem kendin hem de onlar iin yenilebilecek ne varsa al, ileride yemek zere depola der ve Nh kendisine emredilen eyi yapar (Tekvn, 6/18-20; 7/2-9,13-16). Dier taraftan yine Tevratta temiz saylan hayvanlardan erkek ve dii olmak zere yedier ift, temiz olmayan hayvanlardan erkek ve dii olmak zere ikier ift, kulardan yedier ift almasn ister (Tekvn, 7/2-3). Yahudi kaynaklar temiz hayvanlardan yedier ift alnmasn karaya ktktan sonra kurban edilmeleri amacyla aklar. Hayvanlar Nha kendi istekleriyle gelmiler ve Nh da onlar gemiye almtr. Geminin uzunluu 300 arn, genilii 5O arn ve ykseklii 30 arn olacaktr. Geminin ii ve d ziftle svanacak ve blmelere ayrlacaktr. Gemide boyu yukarya doru bir arn

bulan bir pencere yaplacak, geminin kaps yan tarafa konulacak, ayrca alt, orta ve st gverteler olacaktr (Tekvn, 6/14-16). Yahvist metne gre Tanr Hz. Nha, Sen btn evindekilerle gemiye gir; nk seni nmde bu nesil iinde salih grdm. Yedi gn sonra yeryznde krk gn krk gece yamur yadracam, yarattm btn varlklar yeryznden sileceim der (Tekvn, 7/1-4). Nh ve oullar Sm, Hm, Yfes, Nhun kars ve oullarnn karlar olmak zere toplam sekiz kii gemiye girerler. Yahvenin emrettiine gre temiz olanlardan yedier ve temiz olmayan hayvanlardan ikier ve kulardan ve toprak zerinde srnenlerin hepsinden erkek ve dii olarak ikier ikier gemiye girerler (Tekvn, 7/7-9). Yedi gnn sonunda byk enginin btn kaynaklar fkrr, gklerin kapaklar alr, tfan sular yeryzne iner, krk gn krk gece yamur yaar. Yahve geminin kapsn kapar, sular ykselir ve dalar 15 arn aar; yeryznde olanlarn hepsini, insanlardan drt ayakllara, srngenlere ve kulara kadar btn varlklar yok eder; sadece ailesinden yedi kii ile Nh ve gemide bulunanlar kalr (Tekvn, 7/10, 12, 16b, 22-23). Tfan srasnda Nh 600 yandadr. Nhun hayatnn 600. ylnda ikinci ayda ayn on yedinci gnnde tfan balar, krk gn krk gece yamur yaar ve 150 gn boyunca sren yamurun sular yeryzn kaplar. Nihayet Tanr, Nhla beraber gemide bulunan btn vahi ve evcil hayvanlar hatrlar, yeryznde bir rzgr estirir ve sular alalr. Enginin kaynaklar ve gklerin pencereleri kapanr, yamur kesilir. 150 gn sonra sular azalr ve gemi yedinci ayda ayn on yedinci gnnde Ararat dalar zerine oturur (Tekvn, 8/1-4). Sular onuncu aya kadar gittike azalr. Onuncu ayda ayn birinci gnnde dalarn balar grnr. Yamurun balamasndan dalarn zirvelerinin tekrar grnmesine kadar geen sre on aydr. Bundan krk gn sonra da Nh geminin penceresini aar (Tekvn, 8/5-6) ve nce kuzgunu, sonra gvercini gnderir. Gvercin geri gelir. Yedi gn sonra gvercini tekrar gnderir ve o aznda yeni koparlm zeytin yaprayla geri gelir. Yedi gn daha bekler ve gvercini tekrar gnderir, bu defa gvercin geri dnmez. Nh geminin rtsn kaldrp bakar ve topran kuruduunu grr. Bu, ikinci ayn on yedinci gn 27 Ekime, yani gne takvimine gre tfann balangcndan tam bir yl sonrasna rastlamaktadr. Yahudi limi Raiye gre tfan srasnda dnya tam 365 gn boyunca zerinde hibir canl barndrmamtr. Tanrnn emri zerine Nh ve ailesiyle gemidekiler karaya karlar; Nh bir sunak yapar, Yahveye temiz hayvan ve kulardan takdimeler sunar. Tanr da Nh ve oullarn kutsar, btn canllar bir daha yok etmeyeceini, yeryzn yok eden tfann bir daha olmayacan bildirir (Tekvn, 8/6-22; 9/1-17). Gemiye giren hayvanlarla ilgili her iki metindeki bilgiler arasnda farkllk vardr. Yahvist metinde, Kendine her temiz hayvandan erkek ve dii olarak yedier ve temiz olmayan hayvanlardan erkek ve onun diisi olarak ikier, gklerin kularndan da erkek ve dii olarak yedier alacaksn denilirken (Tekvn, 7/2-3) Ruhban metninde, Her trdeki kutan, her trdeki iftlik hayvanndan ve her trdeki srngenden erkek ve dii olmak zere iki hayvan gemiye getireceksin denilmektedir (Tekvn, 6/19-20). Ruhban metninde tfan bir yl, Yahvist metinde ise krk gn srmtr (Tekvn, 7/4, 12, 17; 8/6). Yahvist metne gre tfan yamurla meydana gelmitir (Tekvn, 7/4), Ruhban metnine gre ise enginlerin kaynaklar fkrm ve gklerin kapaklar alm, bylece tfan olmutur (Tekvn, 7/11; 8/2). ncillerde tfanla ilgili Tevratta anlatlanlara atf vardr, dolaysyla hristiyanlar Tevratta nakledilenleri kabul etmektedir. Ahd-i Atkte gemide Nh ile birlikte yedi kiinin bulunduu bildirilmektedir (I. Petrus, 3/20-21). Tfan kelimesi Kurn- Kermde iki yerde gemekte, birinde Firavun ve Msr halkna (el-Arf 7/133), dierinde Nh kavmine (el-Ankebt 29/14) gelen su felketi bahis konusu edilmektedir.

Kuranda Hz. Nhun tebli faaliyeti ve kavmini Allaha kullua daveti, kavminin onu dinlemeyip inkrda srar etmesi zerine ceza olarak tfan musibetinin geldii bildirilmekte, tfann cereyan edi tarz ile Nhun ilh emre uyup gemi yapmas ve kendisine inananlarla birlikte tfandan kurtulmas, inanmayanlarn boulmas anlatlmakta, geminin ekli ve lleri, gemiye binenlerin tr ve saylar, tfann sresi gibi konularda bilgi yer almamaktadr. Nh kssas Arf, Ynus, uar ve Nh srelerinde de gemekle birlikte en ayrntl biimde Hd sresinde nakledilmektedir. Kurn- Kermde bildirildiine gre Nh tfannn muhatab Nh kavminin inanmayanlardr ve tfan onlar cezalandrmak iin gnderilmitir. Nhun davetini duymayanlarn cezalandrlmas ilh adaletle badamaz, dolaysyla Nh tfannn yalnz Nh kavminin yaad blgeye has olmas gerekir. Hz. Nhun peygamber gnderildii kavim, putperestti. Nh onlar bir olan Allaha kullua davet ettii, putlar brakp Allaha dnmeleri iin ok urat halde onlar putlara tapmaktan vazgemedikleri gibi, Sakn ilhlarnz brakmayn; hele Vedden, Svdan, Yegstan, Yektan ve Nesrden asla vazgemeyin diyerek (Nh 71/23) insanlar Nhun davetinden uzaklatrmlard. Hz. Nh, kavmini Allahtan bakasna tapmama konusunda uyarm, aksi takdirde balarna gelecek azab kendilerine haber vermi (Nh 71/1-4), uzun mcadeleler sonunda kavminin putperestlikten vazgemediini grnce inanmayanlar cezalandrmas iin Allaha dua etmi (e-uar 26/118-119; Nh 71/1-28), Allah da onun duasn kabul etmi ve inkrc kavminin tfanla helk edileceini, kendisinin ve inananlarn kurtulacan bildirerek bir gemi yapmasn istemitir (Hd 11/36-39). Kuranda bu gemiyle ilgili olarak sadece tahtalardan yapld ve ivilerle akld bilgisi yer almakta (el-Kamer 54/13), geminin dier nitelikleri hakknda bilgi verilmemektedir. Gzlerimizin nnde ve vahyimiz uyarnca gemiyi yap emri gelince (Hd 11/37) rivayete gre Hz. Nh tahtay nereden bulacan sorar, ona aa dikmesi emredilir ve o da Hint meesi denilen aalar diker. Krk yl sonra bu aalar keserek gemiyi yapar. Ona geminin nasl yaplacan Cebril retir. Geminin ba horozun ba, gvdesi ku gvdesi, arka ksm horozun kuyruunu andrmaktadr. ki yannda kaplar vardr ve kattr. Uzunluu 660, genilii 330, ykseklii 33 zirdr. Geminin lleriyle ilgili olarak 80 50 30 zir rivayeti de vardr (Saleb, s. 55; Frzbd, VI, 29). Bu konudaki baka bir rivayete gre ise havriler Hz. sya gelerek tfan hakknda bilgi verecek birini diriltmesini isterler. Hz. s da Nhun olu Sm diriltir, o da gemi ve tfanla ilgili bilgiler verir (Saleb, s. 59; A, IX, 345). Gemi yaplrken kavmi Nh ile alay etmi, gemiyi tamamlaynca Nha canllarn her birinden birer ift ile haklarnda hkm verilmi olanlar dnda ailesini ve iman edenleri gemiye bindirmesi emredilmitir (Hd 11/40). Tevratta Nhun olunun eleriyle birlikte gemiye bindii belirtilirken Kuranda daha nce haklarnda hkm verilmi olanlar dnda kalan ailesi sz konusu edilmekte, Nha inanmayan kars ile (et-Tahrm 66/10) olunun (Hd 11/43) gemiye binmedikleri ve boulduklar belirtilmektedir. Gemiye alnan hayvanlara gelince, Tevrattakinin aksine Kuranda birer ift alnd kaydedilmektedir. Bu hayvanlarn yeryzndeki btn canl trlerinden deil, Nhun sahip olduu evcil hayvanlardan damzlk olarak alnm olmasnn daha mkul grld ifade edilmektedir (Muhammed Esed, s. 432; Sarkolu, IX/1-4 [1996], s. 200). Ksas- enbiy kitaplarnda gemiye alnan hayvanlarla ilgili rivayetler vardr. Nh gemiye nce karncalar, en sonda merkebi alr. Merkep ar ar girer, nk bls onu kuyruundan ekmektedir. Sabrszlanan Nh, eytanla beraber olsan da yine gir diye barnca eytan da gemiye girer. Filin kuyruundan domuz, aslandan da kedi dnyaya gelir. Aslann yannda kz, kurdun yannda kei, yrtc kularn yannda gvercinin yaayabilmesi iin Allah onlarn yrtclk gdlerini kreltir. Hz. Nh evcil hayvanlar ve yrtc kular birinci kata, vahi hayvanlar orta kata koyar, kendisi ve inananlar da st kata yerleir. Kssaya gre gemideki insanlarn says yedi ile seksen arasnda deimektedir. Kbilin zrriyeti boulur. Nh gemiye demin naan da alr. Gemidekilerin nefislerine hkim olmalar

gerekmektedir ve bu emri unutan Hmn derisi siyahlar. Harem-i erif ve Kudsteki kutsal meknlar tfandan etkilenmez. Kbe tfan srasnda ge kaldrlr (Saleb, s. 56-57; A, IX, 345). Daha sonra gn kaplar alm, yerin kaynaklar fkrm, gn ve yerin sular birlemi, gemi azgn sularn zerinde yzerken Nh ve beraberindekiler kurtulmu, Nhun ei ve bir olu dahil inanmayanlar boulmutur (Hd 11/40-47; el-Mminn 23/26-29; el-Furkn 25/37; el-Kamer 54/917). Krk gn, krk gece gk suyunu boaltm, yer suyunu fkrtm, daha sonra gemi yzmeye balam ve alt ay su zerinde kalmtr (Saleb, s. 58). Ey yer suyunu yut, ey gk suyunu tut denilmek suretiyle tfan sona erince gemi Cdye oturmu (Hd 11/44), ve Nha, Ey Nh! Sana ve seninle birlikte olanlara bizden selm ve bereketle gemiden in denilmitir (Hd 11/48). Kuranda geminin oturduu bildirilen Cdnin hangi da olduu konusunda limler arasnda farkl grler vardr (a.g.e., s. 58; bk. CD DAI); bunun bir dan zel ad olmayp bereketli topraklar anlamna geldii ve Nh ile beraberindekilerin tfan sonras bereketli topraklara indirildikleri de ifade edilmektedir (Sarkolu, IX/1-4 [1996], s. 203). slm kaynaklarda yer alan rivayetlere gre tfan Ab aynn 13nde ve Hz. Nh 600 yanda iken balam, 10 Recebde Nh ve beraberindekiler gemiye binmi, alt ay gemide kalm ve 10 Muharremde gemiden kmtr. Gemiden inen Nh ve beraberindekiler Cezre diyarnda Sk Semnin ad verilen bir ky kurmutur (Saleb, s. 60). Tevratn Sumer ve Bbil rivayetlerinin etkisini tayan, Nh tfannn btn dnyay kaplad eklindeki ifadesi tartmalara yol am, bu yzden de Nh tfannn evrenselliine veya mahall oluuna dair eitli grler ileri srlmtr. Nh tfannn evrenselliini savunanlarn en nemli delili tfan rivayetlerinin neredeyse btn dnyay kaplayacak ekilde yaygn oluudur. Nitekim Tevrata gre tfan btn yeryzn kaplayan, Nh ve ailesi dnda btn insanl yok eden su felketidir. Tfan btn yeryzn kaplaynca dalar sular altnda kalm, sular en yksek dalar on be arn amtr (Tekvn, 6/5-8, 13, 17; 7/4). Sadece Nh ile ona inananlarn kurtulduu ve dier btn canllarn ld, Nhun insanln ikinci atas sayld inanc nazar dikkate alnrsa hemen hemen btn dnyada yaygn olan tfan rivayetlerinin meneinin bir olduu ve oradan btn dnyaya yayld dnlebilir. Fakat eitli kltrlerde mevcut tfan rivayetlerinin birou Kitb- Mukaddes ve Kurandaki tfan kssasndan farkllk tamaktadr. Bu rivayetlerden bazlarnda tfan dnya apnda deil mahalldir ve ok defa olayn kahramanlar kendilerini tanrlarn yardm olmadan gemiyle veya dalara trmanarak kurtarmakta, tfan da birka gnden birka yla kadar srmektedir (IDB, II, 280). Dier taraftan eski alarda yaayan insanlar dnya denilince sadece kendi bulunduklar lkeyi ya da bilebildikleri yerleri anlyorlard. Mesel Kral Sargon tarafndan yaptrlan haritada sadece Mezopotamya ve evresi gsterilmi, bu yzden de Mezopotamyada meydana gelen tfann dnya apnda olduu sanlmtr. Mezopotamyallara gre evren yalnz kendi yaadklar yerlerden ibaretti. Onlar baka ktalarn, lkelerin varlndan haberdar deildi. Bu sebeple karlatklar bir feti evrensel diye nitelendirmelerini tabii karlamak gerekir. Tevratn verdii bilgilerden hareketle ortaya karlan kronolojik tabloya gre Hz. brhim, Nh tfanndan 292 yl sonra domutur (NDB, s. 134); bu da tfann milttan nce XXII veya XXI. yzyllarda vuku bulduunu gsterir. te yandan yahudilerin kulland takvime gre 2010 yl 5771e tekabl etmektedir ve Nh tfan gnmzden 4115 yl nce meydana gelmitir. Halbuki o dnemde yeryznde birok medeniyet vard, bu medeniyetler tfan sonrasnda da yaamtr. Ayrca Kurn- Kerme gre Hz. Nh kendi kavmine peygamber olarak gnderilmi (e-uar 26/106) ve tfan Nhun kavminden iman etmeyenleri cezalandrmak iin gelmitir (el-Arf 7/59-64; Hd 11/25-49;

el-Furkn 25/37; e-uar 26/105-122; el-Kamer 54/9-16); dolaysyla bir kavmin inanmayanlar iin gelen bir felketi btn dnyaya temil edip baz inanszlar sebebiyle canllar yok etmek ilh adaletle badamamaktadr. nsanlk iin gnderilen tek peygamber Hz. Muhammeddir. Bu gerekelerden hareketle genellikle tfann sadece Nhun yaad blgeye zg olduu ve gemiye alnan hayvanlarn da Nhun kendi iftliindeki evcil hayvanlar olduu gr benimsenmektedir (Kksoy, s. 107; Ate, XVI, 274; Sarkolu, IX/1-4 [1996], s. 199).

BBLYOGRAFYA

Ali b. Hamza el-Kis, al-enbiy (nr. I. Eisenberg), Leiden 1922, s. 85-99; Taber, Tr (Ebl-Fazl), I, 179-193; a.mlf., Cmiul-beyn, XXIX, 90-102; Saleb, Arisl-meclis, Kahire 1954, s. 54-60; Frzbd, Beir evit-temyz (nr. Abdlalm et-Tahv), Beyrut, ts. (elMektebetl-ilmiyye), VI, 26-30; E. Mangenot, Deluge, DB, II/2, s. 1343-1358; H. Cazelles, Deluge, Catholicisme, III, 572-573; Behet Necatigil, 100 Soruda Mitologya, stanbul 1978, s. 64; NDB, s. 134, 177-181; H. Limet, Dluge (religions msopotamiennes), Dictionnaire des religions, Paris 1984, I, 450-451; M. Delahoutre, Dluge (dans lhindouisme), a.e., I, 453; M. Eliade, Histoire des croyances et des ides religieuses, Paris 1984, I, 74-75; a.mlf., Deluge (Mythes du), EUn., V, 405-406; Bilal Aksoy, ada Bilimlerin Inda Nuhun Gemisi ve Tufan, Ankara 1987; S. N. Kramer, Tarih Smerde Balar (trc. Muazzez lmiye ), Ankara 1990, s. 128-132; Muhammed Esed, Kuran Mesaj (trc. Cahit Koytak-Ahmet Ertrk), stanbul 2001, s. 432; Mmin Kksoy, Yerbilimlerinin Katksyla Nuh Tufan ve Smerlerin Kkeni, Ankara 2003; J. Bottero, Glgam Destan (trc. Orhan Suda), stanbul 2006, s. 188-202; Sleyman Ate, Kurn Ansiklopedisi, stanbul, ts. (Kurn Aratrmalar Messesesi), XVI, 259-288; A. Hilmi mer [Budda], Smer Dininin Bbil, brni, slm Dinleri zerinde Yapt Tesirler, Tufan Hikayesi, brni ve slm Dinlerinde, DFM, V/23 (1932), s. 53-64; V/24 (1932), s. 33-45; Ekrem Sarkolu, Kuran ve Arkeoloji Inda Hz. Nuh ve Tufan Olayna Yeni Bir Yaklam, slm Aratrmalar, IX/1-4, Ankara 1996, s. 197-203; J. H. Marks, Flood (Genesis), IDB, II, 278-284; B. Heller, Nh, A, IX, 344-346; a.mlf., N, EI (Fr.), VIII, 111-112; F. H. Woods, Deluge, ERE, IV, 545-557; J. Rudhardt, Flood, ER, V, 3130-3133. mer Faruk Harman TRK EDEBYATI. Eski alardan beri efsaneler ve dinlerin konular arasnda yer alan tfan hadisesi pek ok sanat alann etkilemi, bilhassa tezyin sanatlarla destanlarn balca konular arasnda yer almtr. lka duvar ve tablet resimlerinden itibaren hristiyan ikonlarnda ve slm minyatrleriyle halk resimlerinde tfan ve Nhun gemisi tasvirlerine ska rastlanmaktadr. Tfan szl gelenekte de gl bir yer edinmi, en eski masallar ve destanlardan itibaren edeb eserlerde anlatlan motiflerden biri haline gelmitir. Nitekim Nh peygamber yerine Ut-napitimun yer ald bir tfan hikyesi Glgam destannda etraflca anlatlmaktadr (Glgam Destan, s. 61-66; Kramer, s. 128-132; Bottero, s. 188-202). Ortadou destanlarnda (Mutlu, s. 105) ve Ar da evresinde gelien

efsanelerde de (Pskllolu, s. 50-57) tfan motifi sk grlr. Firdevs hnmede, Mevln Celleddn-i Rm Menevde tfan hadisesine gndermede bulunmutur. slm edebiyatlarda tfan, Kuranda anlatlan ekliyle ve daha ziyade felsef dnceleri aklamak yahut didaktik hikmetleri ortaya koymak amacyla zikredilir. Nh peygamberin kavmini doru yola armas, onlar defalarca uyarmas, nihayet kavminin bir tfanda yok edilmesi airlere kendi zamanlarndaki birtakm uygulamalar hakknda tebih imkn vermitir (Eyym- inbist iledir lezzet-i hayt/Tfn- gamda deme lzm m mr-i Nh: Hayatn tad rahatlk gnlerinde kar. Bel tfan iindeyken insana Nh mr lzm deildir-Esad). Tfan hadisesinin genelde gam ve kederle aynletirilerek ele alnd divan edebiyatnda airlerin ou tfandan bahsederken denizcilik terimleri kullanarak tenasp sanat ortaya koyarlar (Hcm- gamda bana an etti zevrak- mey/Kim etmedi an tfan olanda keti-i Nh: Keder hcum ettiinde iki gemisiyle yzmenin verdii zevki, tfanda Nhun gemisi ona vermemitir-Fuzl). Tfan felekten ikyet iin de elverili bulunmutur. Ancak baz airlerin yakalandklar gam tfann hie saydklar (Tfan ise dny gam biz keti-i Nhuz: Eer dnya dertleri tfan ise biz Nhun gemisiyiz-Rh), bazlarnn da gamdan kurtulmak adna Allahn yardmna sndklar grlr (Nhud eylemese Nhu bu ketye Hud/Mevc-i tfna ne yelken dayanr ne seren: Allah Nha tfandan gemiyle kurtulacan sylemeseydi, tfan dalgalarna ne direk ne yelken dayanrd-zzet Molla). Divan airleri gam hali dnda da tfan hadisesinden geni lde yararlanmlar, bazan dnyadaki iyi-kt, ferahlk-darlk, gzel-irkin vb. ztlklar ifade etmek zere (Bel tfanna sabr eyleyen mnend-i Nh hir/kar dery-y gamdan bir kenra rzigr ile: Bel tfanlarna Nh gibi sabr gsteren sonunda uygun bir rzgrla gam denizinden kenara kar-Ledr), bazan da bir ataszn hatrlatmak iin tfan anmlardr (Mh-i dery eder mi mevc-i tfndan hazer: Balklar tfan dalgalarndan ekinir mi?Nev). Hatta tfandan bir ak anlatm karanlar bile olmutur (Nh- nc garktan rehyb oluptur ak ile/Keti-i aka giren zde-i tfn olur: Nh tfandan ak, ball sebebiyle kurtulmutur: Ak gemisine giren boulmaktan kurtulur-Ledr). Tasavvuf edebiyatnda tfan anlatlrken divan iirinden daha geni bir mecazlar ve semboller diline yer verilir. Allahn kudreti, cell ve cemal sfatlar, insan hayatnn evreleri, kulun aczi, mcizelerin tecellisi gibi sebepler gstererek tfan hadisesinden ska bahsedenlerin banda Ynus Emre gelir: Hem ilkim hem son/Nha tfan verenim/Nh oldum tfan iin/ok drtm [uratm] dn iin. Sfiyne iirlerden devriyelerde tfan insanln geliim aamalarndan biri kabul edilmi ve airler daha ziyade tfann skntsn Nh ile birlikte ektiklerini ima etmilerdir (Ynus ile balk beni/ekti deme yuttu beni/Zekeriyy ile katm/Nh ile tfanda idim-Ynus Emre; demin sulbnden t olup geldim/Nh- neb olup tfana girdim [r]). Trk saz iirinde tfan genellikle ibret dolu bir sahne eklinde anlr ve didaktik mesajlar iin kullanlr (Nhun gemisine bhtan edenler/Yelken ap yel kadrini ne bilir-Karacaolan). Tfan modern Trk iirinde de nemli bir mecaz olarak grlm ve ska ilenmitir. Ziya Gkalpin anakkale zaferini anlatt Ky balkl iiri (Bir tfandan himmetiyle Nhunun/anakkale mcizesi parlatr); Cahit Stk Tarancnn nsanolu adn tayan modern devriye saylabilecek ksa iiri (demle Havvdan geldiim doru/Vurulmuum bir kere elma dalna/Hl aklmda o tfan yamuru/kr ktma Nhun salna); Faruk Nafiz amlbel ile Arif Nihat Asyann Nh kssasn ve tfan tarihsel adan ele aldklar Nhun Gemisi balkl iirleri bunlar arasnda saylabilir.

BBLYOGRAFYA

Glgam Destan (trc. Teoman Dural), stanbul, ts. (antay Kitabevi), s. 61-66; F. Nafiz amlbel, Heyecan ve Skn, stanbul 1959, s. 183-184; Belks Mutlu, Efsanelerin zinde Yakn Doudan Kuzey Avrupaya, Ankara 1968, s. 105; Ali Pskllolu, Efsaneler, Ankara 1971, s. 50-57; Ziya Gkalp ve Klliyt I: iirler ve Halk Masallar (haz. Fevziye Abdullah Tansel), Ankara 1977, s. 125; Behet Necatigil, 100 Soruda Mitologya, stanbul 1978, s. 64; S. N. Kramer, Tarih Smerde Balar (trc. Muazzez lmiye ), Ankara 1990, s. 128-132; J. Bottero, Glgam Destan (trc. Orhan Suda), stanbul 2006, s. 188-202; Gencay Zavotu, Divan Edebiyat Kiiler-Kiilikler Szl, Ankara 2006, s. 385-387; skender Pala, Mstesna Gzeller, stanbul 2007, s. 212-213; a.mlf., Ansiklopedik Divan iiri Szl, stanbul 2007, s. 460; a.mlf., Drt Gzeller: Toprak, Su, Hava, Ate, stanbul 2008, s. 90-92; Nimet Yldrm, Fars Mitolojisi Szl, stanbul 2008, s. 554-558. skender Pala

TUFEYL b. AMR
() et-Tufeyl b. Amr b. Tarf el-Ezd ed-Devs (. 12/633) Kabilesinin slma girmesine vesile olan sahb. Yemenli Ezd kabilesinin Devs boyunun ileri gelenlerindendir. Mslman olmadan nce cmertlii ve airliiyle tannrd. Baz kaynaklara gre Amr b. Tarfin deil Amr b. Humeme b. Rfi edDevsnin oludur (bn Askir, XXV, 7-10; bn Hacer, II, 225). Kendisinin Amr ve Hris adl iki olu vardr. slmiyeti kabul ettikten sonra Zinnr lakabn ald. Hicretten nce mslmanlarn muhasara altnda bulunduklar dnemde slma girmek iin Yemenden Mekkeye geldi. ehre ulatnda Kureyin ileri gelenleri kendisine Hz. Peygamberi bir tefrikac ve fitneci diye tanttlar ve szlerini dinlememesini istediler. Bu telkin zerine dikkatli davrand, hatta Resl-i Ekremi iitmemek iin kulaklarna pamuk tkad halde onu Kbenin nnde namaz klarken grd ve okuduklarn duydu. yetlerden etkilenen Tufeyl kendisi de bir air olduu iin insan sz ile Tanr kelmn birbirinden ayrt edebilecek durumdayd. Syledikleri gzelse kabul ederim, deilse brakrm diyerek Hz. Peygamberle konumaya karar verdi. Kendisiyle tantktan sonra ona baz iirlerini okudu. Resl-i Ekrem de ona hls ve Muavvizeteyn srelerini okuyarak kendisini slma davet etti. O zamana kadar byle gzel bir sz duymadn syleyen Tufeyl Mslmanl benimsedi. Mekkede ksa bir sre kaldktan sonra memleketine dnd. Annesi, babas, kars, olu ve baz rivayetlere gre Eb Hreyre (a.g.e., a.y.) onun davetiyle slmiyeti kabul etti. Ancak Devsliler Tufeylin davetine ilgi gstermediler. Tufeyl de kabilesini Hz. Peygambere ikyet etmek zere Mekkeye gitti (bn Sad, IV, 239). Kendisini dinleyen Reslullah, Allahm, Devse hidayet eyle ve onlar bize getir! diye dua etti (Buhr, Mez, 75; Msned, II, 243, 448, 502). Tufeyle de davete devam etmesini ve kabile mensuplarna iyi davranmasn tavsiye etti. Ayrca Resl-i Ekremin, Tufeylin davetini kolaylatrmas iin, Allahm, ona nur ver ve bir almet lutfet! eklinde dua ettii, bunun zerine alnnda bir n peyda olduu, Tufeyl onu alnnda deil kamsnn ucunda isteyince n kamya getii rivayet edilmi, Zin-nr (k sahibi) lakab da bu kla ilgili grlmtr (bn Abdlber, II, 231-232). Tufeylin yllar sren gayretleriyle Devsliler arasnda slmiyet yayld. 7 (628) ylnda aralarnda Eb Hreyrenin de bulunduu yaklak seksen hnelik bir kafile Hz. Peygamberi ziyaret etmek zere Medineye geldi. Resl-i Ekremin sava iin Hayberde bulunduunu renince oraya gittiler. Reslullah kendilerini sevinle karlad ve savan sonuna yetimi olmalarna ramen Hayber ganimetlerinden onlara da pay verdi. Devsliler o gnden itibaren savalarda mebrr parolasn kullanmlardr (bn Sad, IV, 239). Hayber dn kabilesinin baz mensuplaryla birlikte Medinede Harretddeccca yerleen Tufeyl (a.g.e., I, 353) Hz. Peygamberin vefatna kadar burada kald. Tufeyl, Mekkenin fethinden sonra Hz. Peygamber tarafndan Amr b. Humeme ed-Devs'nin putu diye bilinen ve Devslilerce yaplan Zlkeffeyni imha edip kabilesinin Tif Gazvesine katlmasn salamakla grevlendirildi. Ahaptan olan sz konusu put yanarken Tufeyl u iiri sylyordu: Ey Zlkeffeyn! Ben sana hi tapmadm. Dnyaya senden ok nce geldim. Bak kalbini nasl atee

verdim. Bu olayn ardndan Devsliler topluca mslman oldular (a.g.e., IV, 240). Tufeyl onlardan toplad 400 kiilik kuvvetle Tifteki slm ordusuna katld. Yanlarnda getirdikleri mancnk ve debbbeler bu savata kullanld (a.g.e., II, 157). Tufeylin Yemme Savana giderken grd bir ryay bu savata kendisinin ehid olacana, sahbeden olan (bnl-Esr, IV, 243) olu Amrn ise yaralanacana ve daha sonra ehid olacana yorduu, nitekim kaynaklarda kendisinin Yemmede, Amrn da Yermk Savanda ehid dt kaydedilmitir.

BBLYOGRAFYA

Msned, II, 243, 448, 502; bnl-Kelb, Kitbl-Enm (nr. Ahmed M. Ubeyd), Ebzab 1424/2003, s. 74; bn Him, es-Sretn-neb (nr. M. Muhyiddin Abdlhamd), Beyrut, ts. (Drlfikr), I, 407-411; bn Sad, e-abat, I, 353; II, 108, 157; IV, 237-240; Tabern, el-Mucemlkebr (nr. Hamd Abdlmecd es-Silef), Beyrut, ts. (Dru ihyit-trsil-Arab), VIII, 325-327; Hkim, el-Mstedrek, III, 290-291; IV, 86; bn Abdlber, el-stb, II, 230-235; bn Askir, Tru Dma (Amr), XXV, 8-20; XLVI, 105-108; bnl-Esr, sdl-be, III, 78-81; IV, 243; Zeheb, Almn-nbel, I, 344-347; Ebl-Fid bn Kesr, el-Bidye ven-nihye (nr. Abdullah b. Abdlmuhsin et-Trk), Cze 1417-18/1997, IV, 242-249; VII, 301-303; bn Hacer, el-be, II, 225226; Bedreddin el-Ayn, Umdetl-r, Kahire, ts. (drett-tbatil-mnriyye), XIV, 207-208; XVIII, 34; smail L. akan, Amr b. Tufeyl, DA, III, 93; Mustafa Fayda, Devs (Ben Devs), a.e., IX, 253. Zekeriya Gler

TUFEYL el-GANEV
() Eb Kurrn Tufeyl b. Avf b. Kb b. Halef el-Ganev (. m. 610 [?]) Chiliye devri airi. Kays Ayln kabilesinin kk bir kolu olan Ganoullarna mensuptur. Bu kolun ilk yerleim yeri Mekke yaknlarnda iken sonralar Necide g etmi, bugnk Hil ehri yaknlarnda Tay dalarnn gneydousunda yaayan Cafer b. Kilb oullarna komu olmutur. Tufeylin kabilesi, savalarda elde ettii ganimetin drtte birini kendisinin savata gsterdii yararlklar sebebiyle, ayrca Chiliye dneminde airlere ganimetten pay verilmesi geleneine uyarak Tufeyle verirdi. Ebl-Ferec elsfahn, Tufeylin iyi bir sava olduunu ve kendi kabilesiyle Tay kabilesi arasnda cereyan eden savata byk yararlklar gsterdiini belirtmektedir (el-En, XV, 340). Chiliye dneminin gl airlerinden kabul edilen Tufeyl, iirlerini zerinde uzun sre altktan sonra iir tenkitilerine sunduundan muhabbir (ssleyen, gzelletiren) ve airler arasnda en iyi at tasviri yapanlardan biri olduu iin Tufeyll-hayl lakabyla anlmtr. Ebl-Ferec el-sfahn, Eb Dud el-ydnin hayatn anlatrken (a.g.e., XVI, 404-405) Asmaden naklen Tufeylin, Eb Dud ve Nbiga el-Cadnin Chiliye devrinde en iyi at tasviri yapan airler olduunu ve kimsenin bunlara eriemediini kaydeder. Nitekim slm dnemde Kitbl-Hayl, Kitb Nesebil-hayl, Kitb Esmi haylil-Arab vb. adlarla telif edilen eserlerde Tufeylin iirlerinden oka rnek verildii grlr. Asma, Tufeylin baz iirlerini mrulkaysn iirlerinden stn bulur (Abdlkdir el-Badd, IX, 47); ayrca Emev Halifesi Muviye b. Eb Sfynn, Tufeylin iiri Zheyrden nceki airlerin iirine benzer dediini nakleder (Fulet-uar, s. 10). bn Kuteybe de Emev halifelerinden Abdlmelik b. Mervnn ata binmeyi renmek isteyenlerin Tufeylin iirini rivayet etmesini tavsiye ettiini belirtir (e-ir ve-uar, I, 364). Zheyr b. Eb Slm, Evs b. Hacerin yan sra Tufeylin de rvisiydi. Yaklak 370 beyitten oluan Tufeylin divan birka uzun kaside ile on kta ve mstakil beyitlerden meydana gelmektedir. Chiliye dnemi sava airlerinin geleneine uygun biimde daha ok fahr iirleri ieren divanda mersiye, medih ve gazel ikinci plandadr. At tasviriyle ilgili iirler beklendii kadar fazla deildir. Eksik olan divan Saleb rivayet edip (bnn-Nedm, s. 76) bns-Sikkt erhetmise de (Abdlkdir el-Badd, IX, 45; X, 107) bunlar gnmze ulamamtr. Abdlkdir el-Badd, bns-Sikktin erhinden faydalanmtr (a.g.e., III, 642-643; IV, 236-237). F. Krenkow, Tufeylin bns-Sikkt rivayeti ve erhiyle intikal eden bir kasidesini divannn nerinden ok nce ngilizce evirisiyle birlikte yaymlamtr (bk. bibl.). Divan ilk defa F. Krenkow tarafndan British Museumda bulunan (Or., nr. 6771, vr. 1a-28b) yazmaya dayanlarak Trmmh b. Hakmin iirleriyle birlikte The Poems of ufail b. Auf al-Ghanaw and e-irimm bn akm at-Tayy adyla ve ngilizce tercmesiyle beraber neredilmi (London 1927), daha sonra Asma tarafndan derlenip erhedilen ve Eb Htim es-Sicistn tarafndan rivayet edilen divan Muhammed Abdlkdir Ahmed (ufeyl el-anev: ayth ve iruh, Beyrut 1968) ve Hasan Fellahol (Dvn ufeyl el-Gnev: erul-Ama, Beyrut 1998) yaymlamtr. Tufeylin baz iirleri, el-

Methafl-Irkde nshas bulunan (nr. 1469) derleyeni mehul Dvn-uaril-Chiliyyn adl eserde yer almaktadr; M. Abdlkdir neri de bu yazmaya dayanmaktadr. Htn Abdlazz elBreykn, iriyyet-ufeyl el-anev adyla yksek lisans tezi hazrlamtr (Cmiatl-Melik Sud el-db el-Lugatl-Arabiyye, Riyad 1406).

BBLYOGRAFYA

Asma, Fulet-uar (nr. Ch. C. Torrey), Beyrut 1389/1971, s. 10; bn Kuteybe, e-ir ve-uar, Beyrut 1964, I, 364-365; Sl, Edebl-kttb, s. 105; Ebl-Ferec el-sfahn, elEn (nr. Ysuf Ali et-Tavl), Beyrut 1407/1986, XV, 337-343; XVI, 404-405; mid, el-Mtelif, s. 147; bnn-Nedm, el-Fihrist, s. 76; Abdlkdir el-Badd, iznetl-edeb, III, 642-643; IV, 236-237; IX, 45-47; X, 107; Blachre, Trul-edeb, s. 296; C. Zeydn, db (Dayf), I, 174-175; mer Ferruh, Trul-edeb, I, 175-178; Sezgin, GAS (Ar.), II/2, s. 179-181; F. Krenkow, Tufail alGhanaw: A Poem from the Asmayt in the Recension and with the Comments of Ibn as-Sikkt, JRAS (1907), s. 815-877; P. Schwartz, ufail al-anaw, OLZ, XXXII (1929), s. 369-374; Hall Merdem Bek, ufeyl el-anev, MMADm., XVI (1941), s. 46-48; J. E. Montgomery, ufayl b. Awf, EI (ng.), X, 586; a.mlf., ufayl ibn Awf al-hanaw, Encyclopedia of Arabic Literature (ed. J. S. Meisami-P. Starkey), London 1998, II, 783; Ali Eb Zeyd, ufeyl el-anev, elMevsatl-Arabiyye, Dmak 2005, XII, 584. Kenan Demirayak

TF
() Ebr-Reb Necmddn Sleymn b. Abdilkav b. Abdilkerm b. Sad et-Tf el-Hanbel (. 716/1316) Kelm limi, Hanbel fakihi ve mfessir. 670 (1271) yl civarnda Badatn Sarsar kasabasnn Tf kynde dodu. lk eitimini kynde aldktan sonra Sarsara yerleti. 691de (1292) Badata geerek Mstansriyye Medresesinde Eb Abdullah Muhammed b. Hseyin el-Mevsl ve Eb Bekir el-Kalnis gibi limlerden ders ald. 704te (1304) Dmaka gitti, ismini vgyle and ve hakknda iirler yazd bn Teymiyyenin derslerine katld. Ayrca Ysuf b. Abdurrahman el-Mizz, Dmaktaki Hanbel Kads Takyyddin Sleyman b. Hamza el-Makdis ve dier baz limlerden hadis dersleri grd. Ertesi yl Kahireye geip Mansriyye ve Nsriyye medreselerinde mud sfatyla ders verdi, ayrca kendisi eitli hocalardan ders ald. 711de (1311) hocas Hanbel Kdlkudt Mesd b. Ahmed el-Hris ile aralarnda kan anlamazlk sonucunda ilikle itham edildi, grevinden alnarak nce hapse atld, ardndan Gney Msrdaki Ks ehrine srld. Hayatnn en verimli dnemlerinden birini geirdii Kstan 714 yl sonlarnda (Mart 1315) hacca gitti; bir yl kadar Mekke ve Medinede kald. Ertesi yl ikinci haccn yaparak Filistine dnd ve henz gen denilebilecek bir yata 716 ylnn Receb aynda (Eyll-Ekim 1316) el-Hall ehrinde vefat etti. Safed, Syt ve Ktib elebi gibi mellifler onun 710 veya 711de ldn ileri srmse de Tfnin hayatyla ilgili dier bilgiler gz nne alndnda bu tarihlerin yanl olduu anlalmaktadr. Tfnin Ehl-i snnet akaidine ve Hanbel mezhebine ballna dair biyografi eserlerinde kesin ifadeler yer almamaktadr. Baz kaynaklarda balangta i eilimli olmakla birlikte sonradan Snnlie dnd zikredilirken bn Receb gibi Hanbel limleri bunu takyye eklinde deerlendirmitir (e-eyl, II, 369, 370). Maslahatla ilgili fikirlerini esas alan bir ksm mellifler Tfnin i kimliini gizleyip kendisini Hanbel gibi takdim ettiini ileri srmtr (M. Zhid Kevser, s. 119-121, 333; M. Eb Zehre, s. 324-326; Stewart, s. 70-72). Ancak sz konusu iddiann yer ald kaynaklardaki deliller gl deildir. Mesel Hz. Eb Bekir, mer ve ieye ynelik hicivler arzeden iirlerden biri ona ait olmayp Snn bak asn savunurken ilerin grne atfen nakledilmitir (Aleml-ceel, s. 222). Kendisine isnat edilen el-Abl-vb al ervin-nevb adl, Snnlie kar olduu belirtilen eser gnmze ulamamtr. Tfnin ilikle balants konusunda Uleym gibi klasik yazarlar da kesin bir hkm vermekten kanmtr (el-Menhecl-amed, V, 7). Ayrca klasik i biyografilerinde onun hi zikredilmemesi dikkate deer bir husustur. lk defa Tfye yer veren yakn dnem i mellifi Hnsr de bu durumu gz nne alp tereddtlerini belirtir (Ravtl-cennt, IV, 89-90). te yandan Tfnin eserleri incelendiinde onun ilikle balantsn kuracak delillere rastlanmaz; aksine bu mezhebe kar eletirileri daha ok gze arpar (EI [ng.], X, 588). Ashabn tamamna sayg gsteren Tf bata immetle ilgili grleri olmak zere i yaklamn eletirir (Derl-avlil-ab, s. 105, 190-

191, 346). Kelm bak asn ortaya koyduu Kuran tefsirinde ilerin dnce ve yorumlarna kar kt gibi onlarn immetle ilgili olarak ne srdkleri aklamalar da zayf, aslsz ve ar bulur (el-rtl-ilhiyye, II, 105, 119-124, 313-314). Tfnin deiik gr ve inanlar deerlendirirken kulland objektif dil ve sahip olduu zeletiri kabiliyetinin o dnemdeki rekabet ortam iinde bu tr sulamalara yol amas mmkndr. Muhtemelen mslmanlar arasnda mevcut gr ayrlklar ve uyumsuzluklardan rahatsz olup problemlerin kaynan incelemesi ve yeni deerlendirmeler yapmas Snnlie ballnn sorgulanmasna yol amtr (Heinrichs, LVIII [2005], s. 147). tikad Grleri. Selefliin iinde farkl bir izgide seyreden Tf akl istidlle yer vermi, bazan eletiriler yneltse de ounlukla kelm metodunu savunmutur. Mantk ve kelm ilimlerini mdafaa amacyla Defl-melm an ehlil-man vel-kelm adl bir eser yazdn belirtmi (el-rtlilhiyye, III, 305), ancak bu eser gnmze ulamamtr. Usld-dn konularyla uramay farz- kifye olarak deerlendiren Tf, inan esaslarnn Kuran ve Snnet erevesinde belirlenip aklla desteklenmesinden yanadr. Ancak akln tek bana geree ulatramad fikrinden hareketle itikad alanda akl esas alan felsef kelm eletirmi, bu tr kelmn bir ynyle vlrken dier bir ynyle knanabilecei sonucuna ulamtr (a.g.e., I, 206-209). Tf, vgye lyk kelmla megul olanlarn durumunu Kuranda iaret edilen akl yrtmeler nda deerlendirmi, Allahn ezellii ve lemin yaratlml konusundaki kelm delillerini Hz. brhimin Allah aray abasna benzetmi (el-Enm 6/75-79), kelmclar brhimin rencileri diye nitelendirmitir (a.g.e., II, 178-180). Ona gre Kurn- Kerm, Hz. brhim modelini rnek gsterip (en-Nahl 16/121) akl yrtmeyi insanlar iin en doru yntem olarak belirlemitir. Ayrca kelm nefsin mnev terbiyesi iin bir n hazrlk niteliindedir. Zira insanlarn kef bilgilere ulaabilmesi iin ncelikle nazar ilimlerle donatlm olmas gerekir (a.g.e., II, 385). man sadece kalp ile tasdik etmekten ibaret sayan Tf dil ile ikrar gerekli grmez. manla ameli birbirinden ayrr ve slm imann grnen taraf, iman da slmn grnmeyen yn olarak deerlendirir (allll-uad, vr. 5a-b). Mutezil yaklam eletirirken hsn ve kubhun akl tarafndan bilinebileceini btnyle inkr etmese de akla fiiller hakknda fayda ve zarar lsne gre hkm verme yetkisi tanmaz. Kader dairesi iinde kulun bir nevi ilh mecburiyet altnda bulunduunu syleyen Tf kaderi kprye benzetir; akan sularn insan kprnn zerinden gemeye mecbur etmesi gibi sebep ve artlarn da kulu kader izgisinde yrmeye zorladn belirtir (Derl-avlil-ab, s. 89, 92, 220). Cenb- Hak insanlar kendi istekleriyle ba baa braksayd, tarihin ak mevcuttan farkl bir durum arzetmez, Hz. Ms yine itaatkr bir neb, Firavun da doru yoldan sapm bir isyankr olurdu. nk Allah insanlarn yaratl zelliklerini ezel ilmiyle kuatr, onlarn irade ve ynelilerini nceden bilir (allll-uad, vr. 12a-b). lh sfatlar konusunda en isabetli yol tenzih ve ispat birletirip ikisine de yer veren dengeli tutumdur (el-rtl-ilhiyye, III, 222-223). Baz yet ve hadislerde Allaha atfedilen el, yz, ayak gibi haber sfatlar konusunda Tf ne Mcessime gibi antropomorfik yaklam ne de Mutezile gibi zhiri bsbtn reddeden tevil yolunu benimser. Ona gre bu sfatlar Allah ile yaratlmlar arasnda ortak saylan isimler cinsindendir. Nitekim hem insann hem de Allahn zt vardr, ancak bunda isim benzerliinden baka bir ortaklk yoktur (allll-uad, vr. 13a). yetlerde grlebilecek teruz durumlarn kendine has bir yntemle vahyin orijinalliine balayan Tf, bunu Hz. Peygamberin doruluunu ve nbvvetinin

ispatn gsteren deliller iinde sunar (Shihadeh, VIII/2 [2006], s. 12-16). hiret inancyla ilgili olarak mkellefleri kfir ve mmin diye iki kategoride inceleyen Tfye gre kfir ebediyen cehennemde kalacak, gnahkr mmin cezasn ektikten sonra cennete gidecektir. Ryetullah kabul edip onun hiret artlar iinde gerekleeceini syler; bunu inkr eden Mutezile ile konuyu dnya artlarna balayan ve ttihdiyye olarak adlandrd sf gruplar eletirir (e-aatl-aabiyye, s. 396-407; el-rtl-ilhiyye, II, 186-190, 234-237). Tf dier dinleri de inceleyip tahlillerde bulunur ve bunu kelm ilminin ayrlmaz bir paras olarak grr. Onun Hristiyanlkla ilgili almalar dikkat ekicidir. Geleneksel reddiye literatr izgisini takip ettii gibi eserlerinde pek ok adan orijinal saylabilecek tahliller de ortaya koyar. Hristiyanlkla ilgili deerlendirmelerinde Kitb- Mukaddesi inceleyip hristiyan teolojisine kar deliller gelitirir. Tfyi bu konuda dier mslman melliflerden ayran en nemli husus hristiyan kutsal kitabn tefsir ederek bu alanda mstakil bir alma kaleme alm olmasdr. Bylece o, hem Kurn- Kerm hem de Kitb- Mukaddes zerine tefsir yazan ilk mslman mellif unvann kazanmtr. Felsefeyle de ilgilenen Tf eitli gr ve yaklamlarndan dolay felsefe mensuplarna eletiriler yneltir. Ona gre felsefenin kendisi deil kullanl biimi eletiriye tbi tutulmaldr. Zira doru yntemler kullanld takdirde felsefe de kiiyi inanca ve itaate ulatrr (a.g.e., II, 207). Eserleri. A) Tefsir ve Hadis. 1. Beyn m vaaa fil-urn minel-add. Berlinde bir nshas mevcuttur (Staatsbibliothek, Landberg, nr. 752). 2. el-ksr f ilmit-tefsr. Ziyeddin bnl-Esrin el-Cmiul-kebr f natil-manm minel-kelm vel-menr adl eserinin zetlenerek baz ilvelerin yaplmasyla meydana gelmitir. bnl-Esrin kitab belgat hakknda yazlm olmakla birlikte Tf yazd mukaddime, aklayc notlar ve ele ald yetlerle eseri bir tefsir usulne dntrmeye almtr. Bu sebeple eserin temel konusu lugav tefsir olup dil ve belgat ilimlerini yetlerle anlatan bir telif olarak grlebilir (nr. Abdlkdir Hseyin, Kahire 1977). Hseyin Yldrm, Necmeddin Tfnin el-ksr f ilmit-tefsr Adl Eserinin Kuran limleri Asndan Deerlendirilmesi balyla yksek lisans almas yapm (2005, Erciyes niversitesi Sosyal Bilimler Enstits), eser zerine Abdlkerim Seber tarafndan bir makale kaleme alnmtr (bk. bibl.). 3. ul-beyn an man mmil-urn. Ftiha sresinin tefsiri olup son ksmnda Felak ve Ns srelerinin aklamasna da yer verilmitir (nr. Ali Hseyin el-Bevvb, Mecelletl-buil-slmiyye, XXXVI [Riyad 1992-1993], s. 335-361). 4. el-ni, f, enNebe, el-yme, e-r. Ali Hseyin el-Bevvb eseri Tefsr sveri f, el-yme, en-Nebe, el-ni, e-r adyla yaymlamtr (Riyad 1992). 5. Mutaart-Tirmi. el-Cmiu-ain iki cilt halindeki muhtasar olan eserin Kahirede yazma nshas bulunmaktadr (Drl-ktblMsriyye, nr. 487). 6. erul-Erban. Nevevnin krk hadisinin erhidir (Kitbt-Tayn f eril-Erban, nr. Ahmed Hc Muhammed Osman, Beyrut-Mekke 1998). Bilhassa Tfnin maslahatla ilgili fikirlerini ortaya koyduu l arare ve l rr hadisinin erhiyle alkal ksm pek ok defa baslm (mesel bk. Cemleddin el-Ksm, Risle fil-meliil-mrsele, Mecmu resil f ulil-fh, Beyrut 1324/1906, s. 37-70; Red Rz, Edillet-er ve tadmlmalaa fil-mumelt alen-na, el-Menr, IX [Kahire 1324/1906], s. 745-770; Mustafa Zeyd, el-Malaa fit-teril-slm ve Necmddn e-f, Kahire 1384/1964; Abdlvehhb Hallf, Medirt-teril-slm fm l naa fhi, Kveyt 1402/1982, s. 105-144; Risle f riyetilmalaa, nr. Ahmed Abdrrahm es-Syih, Kahire 1413/1993), bu ksm ayrca Trkeye tercme edilmitir (smail Hakk zmirli, lm-i Hilf, stanbul 1330, s. 100-105 [muhtasar tercme]; Kif Hamdi Okur, Nas ve Maslahat, Kurann Tarihsel ve Evrensel Okunuu [ed. Mevlt Uyank],

Ankara 1997, s. 219-246; a.mlf., Nas ve Maslahat [Risle fil-meliil-mrsele], Mad ve ctihd [nr. Ahmet Yaman], stanbul 2010, s. 357-377; Sleyman Ate, slm Hukuk Metodolojisinde ok nemli Bir Risle, Kurn Mesaj: lm Aratrmalar Dergisi, sy. 22-24/2 [stanbul 1999-2000], s. 80-100; Ali Pekcan, Necmuddin Tuf [. 716/1316]nin Maslahat Rislesi, Din Bilimleri Akademik Aratrma Dergisi, III/1 [Samsun 2003], s. 267-313). B) Fkh ve Kelm. 1. e-aatl-aabiyye fir-red al mnkiril-Arabiyye. Tfnin ilk eserlerinden olup fkh meselelerin anlalmasnda Arapann nemini vurgulamak zere kaleme alnm ve Hanbel fr eserlerinin sistematiine gre tertip edilmitir (nr. Muhammed b. Hlid elFzl, Riyad 1417/1997). Eser zerine Ali b. brhim b. Kusayyir bir makale yazmtr (ed-Deriyye, X/37-38 [1428/2007], s. 359-431). 2. el-Blbl f ulil-fh. Muvaffakuddin bn Kudmenin Ravatn-nr adl eserinin muhtasar olduu iin Mutaarr-Rava olarak da bilinir (Riyad 1383; nr. Sad Muhammed Lahhm, Beyrut 1420/1999). Tf, Ravadaki manta dair mukaddimeyi eserine almam, ancak esere yeni baz meseleler eklemitir. Aleddin Ali b. Muhammed b. Ali elKinn el-Askaln eseri Sevdn-nr ve eiur-Ravin-nr adyla erhetmi (nshas iin bk. Kahire, el-Mektebetl-Ezheriyye, nr. 283), bu erh doktora tezi olarak tahkik edilmitir (nr. Hamza b. Hseyin b. Hamza el-Fir, 1399/1979, mmlkur niversitesi). bn Nasrullah esere av al Mutaari-f adyla baz ilveler yapm ve eseri Nam Mutaari-f ismiyle manzum hale getirmitir. zzeddin Ebl-Berekt Abdlazz b. Ali, zzeddin el-Askaln ve Ali b. Sleyman el-Merdvnin de birer erhi bulunmaktadr. 3. eru Mutaarir-Rava (nr. Abdullah b. Abdlmuhsin et-Trk, I-III, Beyrut 1987-1989; nr. brahim b. Abdullah b. Muhammed l-i brhim, I-III, Riyad 1409/1989). Bir nceki eserin erhidir. 4. Nihyets-sl f ilmil-ul (idetn celle fil-ul) (Drl-ktbil-Msriyye, Usl, Teymr, nr. 179). 5. Aleml-ceel f ilmilcedel. Kuranda geen mnazara rneklerinin sistematik bir deerlendirmesini ierir (Alam aljadhal fi ilm al-jadal. Das Banner der Frhlichkeit ber die Wiessenschaft vom Disput, nr. Wolfhart Heinrichs, Wiesbaden 1987). Nsr Abdrrzk el-Mvf, Fennl-mnara inde Necmiddn e-f: Dirse f Kitb Aleml-ceel f ilmil-cedel balkl bir makale yazmtr (Mecellet Klliyyetil-db Cmiatl-hire, LX/1 [2000], s. 47-72). 6. allll-uad f beyni akmil-mutead (udvetl-mhtedn il madid-dn). Cibrl hadisi diye bilinen hadis esas alnarak iman, slm ve ihsan eklinde blme ayrlm olan eserde inan esaslar, din vecbelerin hikmetleri, ihlsn nemi, riyakrln ktl ve tvbenin artlar zerinde durulmutur. Tek nshas Berlindedir (Staatsbibliothek, Landberg, nr. 752). 7. Derl-avlil-ab bit-tasn vet-tab. Hsn ve kubuh ile kader meseleleri hakkndadr (Sleymaniye Ktp., ehid Ali Paa, nr. 2315; nr. Eymen M. ehde, Riyad 1425/2005). 8. el-rtl-ilhiyye ilel-mebiil-uliyye. zellikle akaid ve usl-i fkh meseleleri esas alnarak yazlm olup Tfnin vefatndan birka ay nce tamamlad son eseridir (nr. Eb sm Hasan b. Abbas b. Kutb, I-III, Kahire 2002; nr. Muhammed Hasan smil, Beyrut 2005). Abdurrahman Ta bu eserden hareketle bir yksek lisans tezi hazrlamtr (bk. bibl.). C) Dier Eserleri. 1. et-Tal alel-Enclil-erbaa vet-tal alet-Tevrt ve al ayrih min ktbil-enbiy. Drt ncil, Tevratn Tekvn blm ve Kitb- Mukaddesin dier baz ksmlarnn (aya, Yeremya, Hezekiel, Daniel, Hoea, Ynus, Habakkuk ve Malaki) tefsiri olup Hristiyanla reddiye eklinde kaleme alnmtr. Eserin edisyon kritii ve tahlili Leyl Demr (Lejla Demiri) tarafndan doktora tezi olarak hazrlanmtr (2008, A Medieval Muslim Commentary on the Bible: Najm al-Din al-Tufis Response to the Christians, Cambridge niversitesi). 2. el-

ntirtl-slmiyye f defi behin-Narniyye. Ad bilinmeyen bir kiinin slm dinine kar yazd reddiyeye cevaptr (el-ntirtl-slmiyye f ilmi murenetil-edyn, nr. Ahmed Hicz es-Sekk, Kahire 1983; el-ntirtl-slmiyye f kefi behin-Narniyye, nr. Slim b. Muhammed el-Karn, I-II, Riyad 1999). 3. Mevidl-ays f fevidi mriil-ays. slm ncesi Arap iir ve edebiyatna dair bir eserdir (nr. Mustafa Uleyyn, Amman 1994). 4. e-ir al mutril-er (Zhiriyye Ktp., nr. 232; Brockelmann, Suppl., II, 134). Bunlarn dnda Tfye pek ok eser nisbet edilmekte, ayrca ok sayda hadis ve usl-i fkh eserini ihtisar ettii belirtilmektedir. Tfnin nat ve methiye tr iirler de yazd bilinmektedir (eserlerinin tam listesi iin bk. Emine Selm, s. 24-27). Bedreddin ez-Zerke ve Celleddin es-Syt gibi limler zerinde etkisi grlen Tfnin zellikle maslahat anlay yakn dnemde Red Rz, Cemleddin el-Ksm, Seyyid Bey ve zmirli smail Hakk gibi slahat melliflerin ilgisini ekmi, buna karlk M. Zhid Kevsernin sert muhalefetiyle karlamtr.

BBLYOGRAFYA

Tf, Aleml-ceel f ilmil-cedel (nr. W. Heinrichs), Wiesbaden 1408/1987, s. 222; a.mlf., esaatl-aabiyye fir-red al mnkiril-Arabiyye (nr. Muhammed b. Hlid el-Fzl), Riyad 1417/1997, s. 396-407; a.mlf., el-rtl-ilhiyye ilel-mebiil-uliyye (nr. Eb sm Hasan b. Abbas b. Kutb), Kahire 1423/2002, I-III, tr.yer.; a.mlf., Derl-avlil-ab bit-tasn vettab (nr. Eymen M. ehde), Riyad 1425/2005, s. 89, 92, 105, 190-191, 220, 346; a.mlf., allll-uad f beyn akmil-mutead, Staatsbibliothek, Landberg, nr. 752, vr. 5a-b, 12a-b, 13a, 27a-b; bn Eb Yal, abatl-anbile, s. 52; Zeheb, el-ber, IV, 44; Safed, el-Vf bilvefeyt (nr. Rdvn es-Seyyid), Wiesbaden 1413/1993, XIX, 62-63; a.mlf., Aynl-ar (nr. Ali Eb Zeyd v.dr.), Beyrut-Dmak 1418/1998, II, 445-447; bn Receb, e-eyl al abatilanbile (nr. M. Hmid el-Fk), Kahire 1372/1952, II, 366-370; Takyyddin el-Fs, Tru ulemi Badd: el-Mnteabl-Mutr (nr. Abbas el-Azzv), Beyrut 1420/2000, s. 48-49; bn Hacer, ed-Drerl-kmine, II, 154-157; Syt, Buyetl-vut, I, 599-600; Ebl-Ymn elUleym, el-nsl-cell bi-tril-uds vel-all, Necef 1388/1968, II, 257-258; a.mlf., elMenhecl-amed (nr. Abdlkdir el-Arnat v.dr.), Beyrut 1997, V, 5-7; Kef-unn, I, 59, 143, 248, 363, 559, 837, 878, 939; II, 1359, 1738, 1790; bnl-md, eert, VI, 39-40; Hnsr, Ravtl-cennt (nr. Esedullah smiliyyn), Kum 1391, IV, 89-90; Numn b. Mahmd el-ls, Cill-ayneyn, Bulak 1298, s. 23; Brockelmann, GAL, II, 132; Suppl., II, 133-134; Hediyyetlrifn, I, 400-401; M. Zhid Kevser, Malt (nr. Rtib Hkim), Humus 1388; M. Eb Zehre, bn anbel: ayth ve arh rh ve fhh, Kahire 1981, s. 316-326; D. J. Stewart, Islamic Legal Orthodoxy: Twelver Shiite Responses to the Sunni Legal System, Salt Lake City 1998, s. 7072; Emne Selm, e-f el-Badd ve rhl-belyye ven-nadiyye, Kahire 1420/1999, s. 15-32; Abdurrahman Ta, Necmuddin et-Tufi, Hayat, Eserleri ve Tefsirdeki Metodu (yksek lisans tezi, 2003), Ondokuz Mays niversitesi Sosyal Bilimler Enstits; Abdullah Muhammed el-Habe, Cmiu-r vel-av, Ebzab 1425/2004, III, 1632; Muceml-matil-mevcde f mektebti stnbl ve nl (haz. Ali Rza Karabulut), [bask yeri ve tarih yok], I, 567; Lejla

Demiri, anbalite Commentary on the Bible: Analysis of Najm al-Dn al-fs (d. 716/1316) AlTalq, The Bible in Arab Christianity (ed. D. Thomas), Leiden 2007, s. 295-313; G. C. Anawati, Textes arabes anciens dits en Egypte au cours des annes 1985-1986, MIDEO, XVIII (1988), s. 292-295; C. Gilliot, Textes arabes anciens dite en Egypte au cours des annes 1992 1994, a.e., XXII (1994), s. 393; Nsr Abdrrzk el-Mevf, Fennl-mnara inde Necmiddn e-f: Dirse f kitbi Alemil-ceel f ilmil-cedel, Mecellet Klliyyetil-db, LX/1, Kahire 2000, s. 47-72; W. P. Heinrichs, Nam al-Dn al-f on the Incorrect Reading of the Ftia and other Thought Experiments, MUSJ, LVIII (2005), s. 145-161; a.mlf., al-f, EI (ng.), X, 588-589; Abdlkerim Seber, Necmeddin et-Tfnin el-ksr f ilmit-tefsr simli Eserinin Tefsr Usl Asndan Deerlendirilmesi, DFD, sy. 24 (2006), s. 25-59; Ayman Shihadeh, Three Apologetic Stances in al-f: Theological Cognitivism Noncognitivism and a Proof of Prophecy from Scriptural Contradiction, Journal of Quranic Studies, VIII/2, London 2006, s. 1-23. Lejla Demiri FIKIH. Tf tefsir, hadis ve dil ilimlerine dair eserleri yannda kelm ve fkh usul alanlarna daha fazla eilim gstermitir. Hrknin el-Mutaarna yazd yarm kalm bir erh ile filerden Muzaffer b. Ahmed et-Tebrznin el-Mutaar iin kaleme ald bir erhi bulunmakla birlikte fr sahasnda eser telifiyle daha az megul olduu, ancak kavid alannda iki eser yazd (bu eserlere atflar iin bk. eru Mutaarir-Rava, III, 139, 330, 661) anlalmaktadr. Tfnin usulle ilgili ana eserleri bn Kudmeye ait Ravatn-nrn muhtasar ile bu eserin erhidir (ayrca Tellhl adl bir eserinin bulunduunu kendisi ifade eder, a.g.e., III, 199, 426). erhi telif ederken kulland usul eserleri (a.g.e., III, 750-751), meseleleri tartma slbu ve eitli konulardaki grlerinden de anlald zere fkh usul alannda kelmc geleneine yakn bir izgiyi benimseyen Hanbel usulcleri arasnda yer alan Tf, kendisinden sonra gelen Ali b. Sleyman elMerdv ve bnn-Neccr el-Fth gibi nemli Hanbel usulclerini etkilemitir. Tf bilgi deeri bakmndan er hkmleri ksma ayrr. Bir blm yaratcnn varl, tevhid, lemin hudsu ve dier temel itikad hkmlerde olduu gibi katdir; bir blm zann ve ictihaddir; bir blm de kat ve zann arasnda bir mertebededir. Tf fr hkmleriyle fkh usul konularnn ounun ikinci ksmdan olduu kanaatindedir. nc ksma rnek olarak mmetin frkalar arasnda ihtilfl bulunan akaid konularn verir (a.g.e., III, 616). er deliller konusundaki bir eserinde Gazzlye benzer ekilde drt asl ve drt ihtilfl delilden bahsederken (a.g.e., II, 5; III, 169) bir dier eserinde tpk ehbeddin el-Karfde grld zere tartmal deliller dahil btn delillerin on dokuz olduunu syler (el-rtl-ilhiyye, I, 209-212). Bu on dokuz delil arasnda eru men kablenya yer vermemekle beraber eserlerinde ihtilfl bir delil olarak ondan da bahseder (a.g.e., III, 296; ayrca bk. eru Mutaarir-Rava, III, 169). Deliller iinde neshin cri olmamas sebebiyle icm Kitap ve Snnetten daha kuvvetli bir delil olarak grr (a.g.e., I, 111). Fkh siyset-i eriyye diye tanmlayan Tfye gre fkhn esas eriata sayg, gayesi taat ve adalet, meyvesi hirette saadettir (el-rtl-ilhiyye, I, 213). Ona gre Kuranda bahsedilen hikmet Allahn varln, Onun hakknda ciz olan ve olmayan ve Onunla nasl iliki kurulacan tanmaya gtren ilim olup bunu da usld-dn, fkh, ahlk ve kalp amelleri ilmi incelemektedir;

hikmetin rknlerini tekil eden bu ilmin sahipleri kelmclar, fakihler ve muhakkik sflerdir (a.g.e., I, 362-363). Kelm ve fkh usul konularnda delil olarak kullanlan veya kullanlabilecek yetleri inceledii son eseri el-rtta usld-dnde kader, fkh usulnde umum ve husus mevzularnn Kitap ve Snnette oka rastlanan genel ve kapsaml konular olduunu, kader mevzuunda mstakil bir eser yazd gibi umum ve husus konusunda da bir eser yazmak istediini, ancak bundan vazgeip konuyu bu eserde ele aldn syler (a.g.e., I, 214); umum ve hususla ilgili zet bilgi verir (a.g.e., I, 224-232). Eser boyunca yetlerin tefsirinde bata umum ve husus olmak zere usul konularna deinir (mesel bk. a.g.e., I, 273-276, 285-290, 295-296, 305-307; II, 42-46, 49-56, 239-242, 393-394; III, 30-31, 227, 330-332). Arapa dil ilimlerini renmenin gerekliliine tahsis ettii bir baka eserinde er hkmleri bilmede Arapann nemine vurgu yapar, kendi dneminde baz kimselerin dil eitimini kmsemesinden yaknr ve ictihad derecesinin taklidden daha stn olduunu, bu dereceye ulamak iin dil ilimlerini bilmenin gerekliliini belirtir. Fakihlerin fkh usul bilmelerinin farz olduunu, fkh usulnn kelm, Arap dili ve bir lde fr bilgisine dayandn syler (e-aatl-aabiyye, s. 266-279). Modern dnemde Tfnin tannmasna yol aan yn maslahatla ilgili grleridir. Tf maslahata riayeti fkh usulndeki delillerden biri, hatta mumelt sahasnda en muteberi olarak grm ve buna bal yeni bir ictihad metodu nermitir. Nevevnin el-Erban adl eserinin erhinde, Zarar vermek de zarara zararla mukabele etmek de yoktur hadisini (bn Mce, Akm, 17) incelerken ortaya koyduu grlerin kendi dneminde ve sonrasnda fazla yank bulmad anlalmaktadr (Mustafa Zeyd, s. 161-164). Modern dnemde bu grler ilk defa Cemleddin Ksm ve Red Rz tarafndan tantlm, ilgili blm mstakil bir risle halinde defalarca baslm ve hacimli almalara konu olmutur. Maslahata itibar hususunda ar gidenlerin bayraktar diye nitelenen Tf (M. Eb Zehre, Mlik, s. 311, 329-334) 713 (1313) ylnda, yani tannm usul eserlerinden sonra ve el-rttan nce kaleme ald bu eserinde ileri srd grlere dier eserlerinde atf yapmam, bu da sz konusu grnden dnm olabilecei eklinde yorumlanmtr (Mustafa Zeyd, s. 162). Buna karlk maslahatla ilgili grleri arasnda bir sreklilik ve gelime bulunduu ileri srlmtr (Opwis, s. 224). Son eseri olan el-rtta maslahat- mrsele dnda hadis erhindeki maslahatla ilgili grlerine deinmemesi dikkat ekicidir. te yandan erhteki ibdt-dt ayrm ile icmn meruiyetine ynelik tartma benzer ifadelerle orada da yer alr (el-rtl-ilhiyye, I, 214; II, 49-56). Tf usul eserinde maslahat- mrselenin muteber bir delil olduunu, maslahatlar muteber, mlg, mrsele gibi ksmlara ayrmann gerekmediini, eriatn genelde maslahatlara itibar ettiini sylemenin yeterli saylacan belirtir, maslah ictihd tabirini kullanr ve naslarn umumunun maslahatla tahsisine cevaz verir (eru Mutaarir-Rava, III, 211, 214-217). Ancak maslahata riayet konusunda sonradan gelitirdii metodoloji bu eserinde yer almaz. Maslahat- mrseleden daha kapsaml olduunu zellikle vurgulad yeni metodunu aklad hadis erhinde (et-Tayn, s. 239280) maslahata riayetin er bir delil olduunu ispatlamak zere naslardan deliller getirir. Maslahat ibadet veya det olsun riin amalarna gtren sebep eklinde tarif eder ve onu riin kendi hakk iin kastettii (ibadetler), yaratlmlarn faydas ve durumlarn dzene koymak iin kastettii (detler) eyler olmak zere iki ksma ayrr. badetlerde ve had cezalar gibi mukadderattaki maslahat ancak ri cihetinden bilinebileceinden bunlarda lafzlarda nakledilen hkmlere aynen

uymak gerekir; te yandan mumelt vb.nde insanlar akl ve tecrbeleriyle kendi haklarna dair maslahat bilebileceklerinden dier delillerle maslahat arasnda teruz bulunmas ve aralarn cemetmenin mmkn olmamas durumunda maslahata riayet tercih edilir. Zira eriatn temel maksad mkelleflerin maslahatlarn korumaktr, hkmler ise buna vesiledir. Tf maslahatn her ynden kat bir nasla teruz halinde olamayaca, has lafzla sabit hkmlerin bulunduu yerlerde o hkmlerin esas alnaca, maslahatn ise m naslara tahsis ve beyan yoluyla takdim edilecei kanaatindedir. erhin giriinde sayd on dokuz er delil iinde en kuvvetli delillerin icm, nas ve maslahata riayet olduunu syleyen Tf maslahata riayetle dier ikisi arasnda karlatrma yapar. cmn her ynden kat ve maslahata riayet kadar kuvvetli olmadn gstermek zere icma ynelik itirazlar sralar; icm kabul etmeyenlerin bile maslahata riayeti kabul ettiini ve Zhirler dnda maslahata itibar konusunda ittifak bulunduunu ileri srer. Naslara gelince bunlar drt ksma ayrr. 1. Senedi mtevtir, hkme delleti sarih ise metin ve dellet bakmndan katdir, fakat umum ve tlk bakmndan ihtimal vrittir; eer bu ynlerden de kat ise maslahatla teruzu mmkn ve vki deildir; 2. Senedi mtevtir, hkme delleti ihtimalli; 3. Senedi hd ve delleti sarih; 4. hd ve ihtimalli olmas seeneklerinde ise naslar hep ihtimallidir. htimalli seeneklerin tamamnda teruz halinde tahsis ve beyan yoluyla maslahata riayet takdim edilir. Tf burada hedefinin, mezheplerin iine dt atmaya son verecek ve mkelleflerin halini dzene kavuturacak bir zm bulmak olduuna iaret eder (a.g.e., s. 251-273). nerdii metodun tamamlayc unsuru olarak hem ibadetler hem de mumeltta tercih hiyerarisini ayr ayr inceleyen Tf, mumelt vb.nde maslahatla dier er delillerin teruzu halinde nce cem metodunun uygulanacan, bu mmkn deilse yukardaki hadis gerei maslahatn dier delillere takdim edileceini syler. Zira bu hadis maslahata riayet ve zarar izle konusunda hastr ve onun takdimi gereklidir. Tfnin bu grleri eitli alardan eletiriye uramtr. Zhid Kevser, onun ibadetlerle mumelt arasnda yapt ayrmn mesnetsizliine vurgu yaparak mumelt vb. konularda dayanan maslahat olduuna dair iddialarn eriatn arzu ve hevesle deitirilmesi anlamna geleceini ileri srer ve eer maslahatla er maslahatlar kastediliyorsa bunu renmenin tek yolunun vahiy olduunu belirtir (Malt, s. 118-119, 332). Hallf, maslahat- mrselenin nassn bulunmad alanda delil olarak kullanlmasna ramen Tfnin onu nassn bulunduu alana tamakla naslar yok etme ve mcerred reye dayal olarak nas ve icm neshetme kapsn atn, maslahatla hkm teruz eden naslara dair tek bir rnek dahi vermediini syler (Medirt-teril-slm, s. 101). Ramazan elBt de onun iddiasnn maslahatn nas veya icma muhalif olmasn var saymak gibi vukuu tasavvur edilemeyecek muhal bir temel zerine kurulduunu, halbuki bir yetin gerek bir maslahata aykrlnn imknsz olacan, byle bir varsaym yaplsa bile eriatn sadece maslahata riayetin gerektirdii eylerden daha umumi olduunu, bunun ise maslahatn er hkmleri anlamakta yetersiz kalacan gsterdiini, ayrca maslahatn nas ve icmdan daha kuvvetli kabul edilmesinin maslahatn nas ve icmdan mstakil bir delil olarak kabulnn bir ayrnts olduunu syler. Bt icmn maslahat veya baka bir delille tahsis edildiini hi kimsenin sylemediini, zira icm sabit olduktan sonra her ynyle kesin bir delil haline geleceini, nassn maslahat olduu sylenen eylerle tahsisinin mmkn grlmediini, aksi halde tahsisle nesih arasnda herhangi bir fark kalmayacan ve herkesin tahsis iddiasyla eriattan ayrlabileceini ileri srer (avbil-malaa, s. 209-213). Hseyin Hmid Hassn ise Tfnin nazariyesinin esaslarn akln maslahat ve mefsedeti idrakte bamsz olduu, maslahatn naslardan bamsz er bir delil sayld, uygulama alannn mumelt ve detlerle snrl bulunduu, en kuvvetli er delil olduu eklinde zetler ve Tfnin maslahatn zann naslara takdimini benimsediine, kat naslarla teruzunu ise imknsz grdne iaret eder.

Hassn, Tfnin maslahatlarda ihtilfn olmayaca ve icmdan daha kuvvetli olduu eklindeki grn eletirir ve aksine, maslahat reddedenlerin icm kabul etmesi sebebiyle icmn daha kuvvetli olduunu, maslahat kabulde ittifak bulunmadn, ayrca maslahat kabul ettii sylenen imamlarn grnn maslahat- mrsele ile ilgili olmas sebebiyle Tfnin onlardan destek alamayacan belirtir (Naariyyetl-malaa, s. 529-568). Yukardaki tenkitlerin yan sra Tfnin nazariyesindeki eitli belirsizliklere dikkat ekilmi, onun maslahattan tam olarak neyi kastettiini aklamad, kapsamn belirlemedii, grlerini teoride ileyip fkh rneklerle ortaya koymad ve yaklamnn basitliine karlk yeterince ilenmemi olduuna iaret edilmitir (Mustafa Zeyd, s. 190; Wael b. Hallaq, s. 152; Opwis, s. 200, 241, 245; Tfnin maslahatla ilgili grlerine dair genel bir deerlendirme iin ayrca bk. MASLAHAT). Tfnin grlerindeki belirsizliklerden biri maslahata riayet hakknda delil, sebep ve tarka (metot) gibi farkl terimler kullanmas, ayrca onu er maksat ve gaye yahut sz konusu hadisten ve dier delillerden karlan kll bir kaide olarak grd izlenimi vermesidir. Bunlar arasnda ince bir ayrm yapmamas belirsizlii arttrd gibi erhin sonlarna doru maslahat- mrsele ile bu metodun kartrlmamasn vurgulamasna ramen erhin banda sayd on dokuz delil arasnda maslahat- mrsele dnda maslahatla ilgili herhangi bir delile yer vermemesi, te yandan maslahata riayetten delil olarak bahsetmesi ve on dokuz delil iinde en kuvvetli delillerin maslahata riayet, icm ve nas olduunu sylemesi de bak asn belirsizletirmektedir (Mustafa Zeyd, ek, s. 16-17, 29, 42, 43). Bir baka ifadeyle delil olarak gryorsa maslahat- mrsele dnda ayrca bir maslahata riayet delilinden bahsetmemesi, ictihad ve tercih metodu olarak gryorsa icm ve nasla mukayesesi bir eliki olacaktr. Tfnin maslahat nazariyesine yneltilen belirsizlik eletirisinin bir baka yn bir eyin maslahat oluunun tesbiti hususudur. Tf, Allah maslahatlarmz deten bilmemiz iin bir yol gsterdi demekle yetinir (a.g.e., ek, s. 41) ve btn maslahatlar ak ve anlalr bularak maslahatlarla naslarn teruz edebileceini var sayar. Bir eyin maslahat olabilmesi iin riin temel amalar iine girmesi, kitap, snnet ve kyasa aykr bulunmamas ve kendisinden daha nemli bir maslahat iptal etmemesi art arandna gre (M. Sad Ramazan el-Bt, s. 119-272) bunlara muhalif bir hkmn maslahat diye adlandrlmasnn bir eliki saylaca, ayrca maslahatn riin beyanlarndan alnmas durumunda sz konusu delilleri maslahatn deil onun dayand kitap, snnet, icm, kyas gibi delillerin tahsis etmesi gerektii ileri srlmtr (ayrca bk. Koca, slm Hukuk Metodolojisinde Tahsis, s. 272-278; I/1 [1996], s. 93-122). Hseyin Hmid Hassn da Tfnin, zellikle maslahatlarn detler ve tecrbelere dayal olarak akl tarafndan naslardan bamsz bir ekilde bilinebilecei grn benimsediini syleyip eletiriler yneltir. Ancak Tfnin hsnkubuh meselesinde Mutezile ve felsifeyi tenkit ettii gz nnde bulundurulduunda maslahatlar er ahkmn dnda veya karsnda bir alan gibi algladna dair bir neticeye varmak mmkn deildir. Tf, Fahreddin er-Rz ve ehbeddin el-Karfde grld zere hsn-kubuhun anlamda kullanldn syleyerek hkm koyma anlamnda hsn-kubuhun aklliini reddeder (Derl-ab, vr. 68b vd.). Bunun tabii neticesi, bir eyin maslahat oluunun bizzat riin beyanyla yahut bu beyanlardan istikr yoluyla bilinebileceinin kabul edilmesidir ve bu durumda, Kitap ve Snnetin lafzlaryla onlardan elde edilen maslahatlar arasnda bir teruzun nasl olabileceini aklamamas nazariyesinde mphem bir nokta halinde kalr. Ancak Tf, hsn-kubuhun kiilerin tabiatlarna uygun olup olmama veya kemale gtrp gtrmeme eklindeki anlamlarn esas alp

mumeltla ilgili maslahatlarn gnlk hayatta herkes tarafndan ve ittifakla bilinebilir olduunu var saym grnmektedir. Aslnda bu anlamda dnyev maslahatlarn ounun aklen bilinebilecei zzeddin bn Abdsselm tarafndan da ifade edilmitir (avidl-akm, I, 4, 8). Tfnin ondan ayrld husus, bn Abdsselmn yapt gibi maslahattan ne anladn ayrntl biimde ortaya koymamas ve maslahata riayeti en gl delil olarak kabul etmesidir. Tfnin bu grnde mphem kalan bir baka husus da onun has kabul ettii yukardaki hadisle m naslar arasndaki zaman ilikisidir. Tahsisle nesih arasndaki fark belirtmek iin Hanefler hssn m nassa e zamanl (mukrin) olmasn, cumhur ise hssn en azndan sz konusu m nas ile amel edilmeye ihtiya duyulduu andan sonra gelmi olmamasn art komutur. Bu iki yaklama gre husus delilinin mmn beyanna ihtiya duyulduu zamandan nce gelmesi gerekir. Halbuki Tfnin iddialar arasnda tahsis delilinin zamanyla ilgili bir aklama bulunmamaktadr. Dolaysyla o, maslahata riayetin mma sadece tahsis ve beyan yoluyla takdim edileceini belirterek bu ilemin adna tahsis demi olsa bile (et-Tayn, s. 236-237, 277, 280) bu durum maslahata riayetin tahsisi deil maslahatn m nass neshetmesi veya bu maslahatn dayand delillerin tahsisi anlamna gelecektir. yet ve hadisleri nesheden delillerle ilgili artlara bakldnda bunlar arasnda maslahata riayet prensibi bulunmad gibi bu prensibin karld savunulan hadisin de nsih olabilmesi iin onun neshedilenden (mensuh) sonra gelmi olmas gerekir. Halbuki burada, sz konusu hadisin hangi m naslardan sonra gelip de onlar neshettiine dair bir bilgi bulunmamaktadr. Ayrca maslahata riayet prensibinin zaman ierisinde hangi naslarla ataca belli olmadna gre burada mensuh olarak kabul edilecek naslarn da nitelik ve nicelikleri bilinmemektedir. Tfnin nazariyesi kendi dneminde yaygn olan maslahat, kll kaideler ve er maksda dair grlerden yola klarak yeni bir metodoloji ortaya konulmas ynnde bir teebbstr. erdii mphemlikler ve ifade ediliindeki arlklar dolaysyla bu teebbste tenkide ak hususlar mevcuttur. Ancak modern dnemdeki ictihad ve reform araylar erevesinde Tfnin nazariyesi onun zihin dnyasnda bulunmayan bir balamda ele alnm ve tartmalarn ou aslnda bu modern yorumlar erevesinde yrtlmtr. Halbuki usul eserleriyle birlikte hadis erhindeki grleri incelendiinde onun er delillere ve lafzlara itibar etmeme, keyf bir maslahat yorumuyla er hkmleri ilevsiz klma gibi bir anlayla hareket etmedii grlr. badetler ve detler arasnda yapt ayrm o dnemde birok usulcde grlr ve aslnda tall edilebilen ve edilemeyen naslar arasnda ayrm yapmann bir baka ifadesidir. Kelmclarn usul anlaynda olduu gibi m lafzlarn delletini zann ve ihtimal grerek maslahatn bilinebildii hususlarda naslar maslahata uygun biimde yorumlama, bylece mezheplerin ar yorum, kyas ve tahrc yoluyla daraltt alan genileterek eriatn tatbikinde ve sorunlarn zmnde kolaylk salama eklinde bir tavr sergiledii, bu noktada Karfnin fkh yaklamlarna benzer bir tavr ortaya koyduu grlr. Fkhn kll kaidelere bina edilmesini savunan, emir ve nehyin maslahat ve mefsedete tbi olduunu, fakat bunun Mutezilenin ne srd gibi akl vcb gerei deil Allahn lutuf ve fazlnn bir sonucu olduunu belirten Karfye benzer ekilde Tf de maslahata riayetin Allahn lutfu sonucu olduunu vurgular. Tf, Karfnin, Kulun hakk maslahatlardr ifadesine (eru Tenil-ful, s. 80) benzer ifadeler kullanr (Mustafa Zeyd, ek, s. 48). Tfnin grlerini deerlendirirken hsnkubuh, er deliller, umum-husus ve maslahatla ilgili grleri bata olmak zere btn usul grlerinde Karfnin ve midnin byk etkisinin bulunduunu gz nnde bulundurmak gerekir. Bir bakma o, Karfnin balatt maslahat

kyastan ayrma ynndeki sreci tamamlam ve maslahat dncesini bir adm daha ileriye gtrmtr (Opwis, s. 242). te yandan Tfnin farkl dnd husus, icm bir yandan kat bir delil olarak nitelendirirken baz alardan zann ve naslardaki m lafzlar gibi tahsise elverili grmesi, maslahat her cz meselede kendisine ahit getirilmesine gerek olmayan geerli bir delil eklinde vazetmesi ve kyasn unsuru olmaktan karp deliller hiyerarisinde en st noktaya yerletirmesidir. Bu ynyle onun nazariyesi maslahat dncesinin sunduu imknlar en u noktaya tamakta, basit fakat ihtilflar sona erdirme hedefine ulamayan yeni bir bak as ortaya koymaktadr.

BBLYOGRAFYA

Tf, Aleml-ceel f ilmil-cedel (nr. W. Heinrichs), Wiesbaden 1408/1987, s. 4, 243; a.mlf., eru Mutaarir-Rava (nr. Abdullah b. Abdlmuhsin et-Trk), Beyrut 1407-10/1987-90, tr.yer.; ayrca bk. neredenin girii, I, 9-51; a.mlf., e-aatl-aabiyye fir-red al mnkirilArabiyye (nr. Muhammed b. Hlid el-Fzl), Riyad 1417/1997, s. 266-279; a.mlf., et-Tayn f eril-Erban (nr. Ahmed Hc M. Osman), Beyrut-Mekke 1419/1998, s. 234-280; a.mlf., elBlbl f ulil-fh (nr. Sad Muhammed el-Lahhm), Beyrut 1420/1999, s. 8; a.mlf., el-rtlilhiyye ilel-mebiil-uliyye (nr. Eb sm Hasan b. Abbas b. Kutb), Kahire 1423/2002, tr.yer.; a.mlf., Derl-ab fit-tasn vet-tab, Sleymaniye Ktp., ehid Ali Paa, nr. 2315, vr. 64b-147b; zzeddin bn Abdsselm, avidl-akm, Beyrut, ts. (Drl-marife), I, 3-8; ehbeddin el-Karf, eru Tenil-ful, Beyrut 1424/2004, s. 80; smail Hakk zmirli, lm-i Hilf, stanbul 1330, s. 100-105; M. Eb Zehre, Mlik: ayth ve arh rh ve fhh, Kahire 1952, s. 311, 329-334; a.mlf., bn anbel: ayth ve arh rh ve fhh, Kahire 1981, s. 316; Mustafa Zeyd, el-Malaa fit-teril-slm ve Necmddn e-f, Kahire 1954, s. 113-191, ek, s. 2-48; M. Red Rz, Ysrl-slm ve ult-teril-m, Kahire 1375/1956, s. 69-75; M. Zhid Kevser, Malt (nr. Rtib Hkim), Humus 1388, s. 118-119, 332; Abdlkdir Bedrn, el-Medal il mehebil-mm Amed b. anbel (nr. Abdullah b. Abdlmuhsin et-Trk), Beyrut 1401/1981, s. 404, 460-461, 463, 466; Hseyin Hmid Hassn, Naariyyetl-malaa filfhil-slm, Kahire 1981, s. 529-568; Abdlvehhb Hallf, Medirt-teril-slm fm l naa fh, Kveyt 1402/1982, s. 96-103; M. Sad Ramazan el-Bt, avbil-malaa fieratil-slmiyye, Beyrut 1982, s. 119-272 vd.; Abdallah M. al-Husayn al-Amir, at-Tufis Refutation of Traditional Muslim Juristic Sources of Law and His View on the Priority of Regard for Human Welfare as the Highest Legal Source or Principle (doktora tezi, 1982), University of California; M. Mazhar Bek, Muceml-uliyyn, Mekke 1414, II, 127-129; Nazly Hanum Lubis, Al-Tfs Concept of Maslahah: A Study in Islamic Legal Theory (yksek lisans tezi, 1995), McGill University, s. 104-108; Ferhat Koca, slm Hukuk Metodolojisinde Tahsis, stanbul 1996, s. 272-278; a.mlf., slam Hukuk Tarihinde Selef Sylem: Hanbel Mezhebi, Ankara 2002, s. 94, 170-171, 226, 242-243, 247, 257; a.mlf., slm Hukukunda Maslahat- Mrsele ve Necmeddin et-Tfnin Bu Konudaki Grlerinin Deerlendirilmesi, LAM Aratrma Dergisi, I/1, stanbul 1996, s. 93-122; Wael b. Hallaq, A History of Islamic Legal Theories, Cambridge 1997, s. 150-152, 185; F. M. Maria Opwis, Malaa: An Intellectual History of A Core Concept in Islamic Legal Theory (doktora tezi, 2001), Yale University, s. 194-245; M. Hamed el-Garyibe, el-mm Sleymn e-f el-anbel

uliyyen ve fahen, Amman 1425/2005, s. 211-222; Mehmet Dirik, Tfye Gre slam Hukuk Metodolojisinde Maslahat (doktora tezi, 2005), Dokuz Eyll niversitesi Sosyal Bilimler Enstits; Ali Tl, Tfnin Maslahat Anlay (yksek lisans tezi, 2006), M Sosyal Bilimler Enstits, s. 115-139; Ali Pekcan, Necmuddn Tfnin Maslahat Risalesi, Dinbilimleri Akademik Aratrma Dergisi, III/1 (2003), s. 267-313; Ali b. brhim b. el-Kusayyir, Menhec-f f tarcilfril-fhiyye alel-ulil-luaviyye min kitbihi-aatil-aabiyye fir-red al mnkiril-Arabiyye, ed-Diriyye, X/37-38, Riyad 1428/2007, s. 359-430; Saim Kayadibi, Alf-Centred Approach to al-Malaah al-Mursalah (Public Interest) in Islamic Law, slam Hukuku Aratrmalar Dergisi, sy. 10, Konya 2007, s. 71-95. Ferhat Koca

TU
Trk devletlerinde siyas ve asker otoriteyi temsil eden bayrak ve sancak benzeri almet. Trk tarihinde tu hkmranlk ve bamszlk anlamlar tayan, bayrak, sancak, alem gibi asker ve siyas bir g ve yetki iaretidir. slmiyetin kabulnden nceki devirlerde sancakla beraber ve ayn makamda kullanlr, bayrakla birlikte ordu ve birliklerin nnde tanarak yol gsterir. Tu kaynaklarda tepesine at kuyruu balanm, ucuna altn yaldzl top geirilmi, mzrak trnden bir almetin ad olarak aklanr. nceleri inliler ile Trklerce kutsal saylan uzun tyl yak kznn kuyruundan yaplrken sonradan at kuyruundan yaplmaya baland, Osmanl dneminde tularn daima at kuyruundan olduu, hanlk almeti eklinde eski Trklerde, inlilerde ve Hintlilerde grld belirtilir. Ayrca baz kaynaklarda bir sava almeti veya aleti eklinde geer. Balar at kllaryla sslenmi gnderlere takld, indeki rahip tular ile amanlarn peremli tular birer baston gibi iken sava tularnn gnder ve srklarnn ok uzun olduu, bu sebeple ok uzaklardan grlebildii ifade edilir. ekil bakmndan tuu n plana karan zellik yak ya da at kldr. Yak yabani bir sr trdr, asl vatan Tibet kabul edilir. Vahi ve rktc olan bu tr Orta Asya Trk yurtlarnda evcilletirilmi yumuak ve uzun tyl bir hayvandr. Kutuz, kotuz, hotuz gibi adlarla da anlan ve bozkr artlarnda yaayabilen gl bir tr olduundan Trk mitolojisinde hayvan-atalar grubunda yer alm ve kutsal saylm, gk unsurlaryla ilikilendirilmitir. Zaman iinde kotuz yerine at kl ve peremlerinin kullanlmas da eski Trk inanlaryla ilgilidir. aman gkyzne tayan binek hayvan niteliiyle at kutsal bir hayvandr. Bu sebeple kuyruk ve perem kllar da kutsal saylm ve bununla ilgili riteller gelitirilmitir. Atn bu zellii slmiyetin kabulnden sonra mslman Trk topluluklar tarafndan cihadla alkal olarak slm inana uyarlanmtr. Kgarl Mahmudun szlnde tu, davul (ks), bayrak ayn anlama gelmekte ve bamszlk almeti kabul edilmektedir. Kutadgu Biligde, Gk grledi, vurdu nevbet tuu, imek akt, hakann tuunu/bayran ekti denir. Burada toplanma ve birlik olmaya aran nbet davulu ksle tu ve bayrak ayn btnn paralar eklinde bamszl belirtmektedir. Davul/ks, tu ve bayrak yine bamszlk timsali olarak mehterde yer almaktadr. Mehter takmnn bykl takmdaki tularn saysna baldr; bir, , be, yedi, dokuz kat mehter diye anlr. Dokuz ve yedi kat mehterlere mehterhne-i hkn denir. Kgarl Mahmudun eserinde geen dokuz tuluk han ifadesinden hanlarn dokuz tuu olduu anlalmaktadr. Trk kltrnde gerek duvar ve kaya resimlerindeki tasvirlerden gerekse yazl kaynaklardan ve efsanelerden tu ile davul/ks/tabl arasnda tarih boyunca hams bir ba kurulur. Semerkant/Efrsiyb saray duvar resimlerindeki bir sahne tarih ve ikonografik adan nemlidir. VI-VIII. yzyllara tarihlenen, Gktrklere ait bu resimlerden birinde aslan lakabyla bilinen, inlilerin Tamon-Chulo (605-616) dedikleri kahraman tasvir edilmitir. Burada ortadaki hkmdarn al bayra olmak zere dikilmi on bir tuun kotuz olduu, daha uzun olan at kuyruu tuundan farkedilebildii, tularn nnde boynuzlu maskelerle sslenmi davullarn durduu grlr. Dier bir resimde ise belki Tamon-Chulo olabilecek bir svarinin eyerinde al bayraa bal bir ak-kotuz tuu dikilidir. Trklerde kotuz tuunu tasvir eden birok eser vardr. Bunlar arasnda, Gktrklerin doudaki

merkezi olan tken dalarnda bir kaya stnde kotuz tuu tayan atl alplerin resimleri zellikle dikkat eker. Karluk dnemine (766-840) atfedilen bir gm tabakta ve Kbildeki Trk-h sllelerinin bir sikkesinde kotuz tuu grlr (Esin, s. 186-187). Alp mezarlarna dikilen tuun din anlam zerinde de durulur. Uygur resimleri ise tuun Budizm ile alkasn tasvir eder. Buda muhafzlar ak kotuz kuyruundan yelpaze tutarlar. Kuzey yn gzcs saylan kuzeyin simgesi, hillden hlesi olan Alp-Tanr Basamann tuu ise yine kuzeye atfedilen kara renkte gsterilmitir. Kutsal saylan kotuz ongun ve tamga eklinde sikkelerde de kullanlmtr. Uygur devrinde yazlm Ouz Kaan destannda geen, Gne tuumuz, gk de otamz olsun ifadesi Ouz Kaann kendi soyuna ve nesline buyruu gibidir. Burada otalarn nne yksek gnderlere takl olarak dikilen tula dnyay stan ve aydnlatan gne e koulmutur. te yandan nl Trk destan Manasta, Kzl tuun dibini yere sannz, ban gklere yaynz yazldr. Destann bu blmnde, tu bayrakla ayn anlamda deerlendirilip yceliini vurgulamak iin topraktan gkyzne kadar uzand ve iki dnyay birletirdii belirtilmek istenmitir. Moollarda da Cengiz Hann hanlk almeti tu ve davuldu. Bunlarn korunmasna byk nem verilirdi. Timurlular dneminde ncler fethedilen kale burlarna tularn dikerlerdi. Eski Trklerde ayn makamda kullanlan tu veya sancaklarn gnderlerinin tepesinde hkimiyet unsuru saylan eitli semboller bulunmaktayd. Bunlar hayvan totemler ve gksel simgeler biimindeydi. Bu tu tepelikleri kurt, kartal, ahin, yaban keisi, ay, gne gibi semboller yannda mzrak ucu eklinde de olabilirdi. slm dneme geildiinde zellikle Osmanl devrinde hill, evren/gne/dnyay temsil eden kre, mzrak ucu biiminde tu tepelikleri kullanlmtr. Tularn ucunun mzrak ucu eklinde olabildiini gsteren rnekler gerektiinde silha dntrldklerini dndrr. lk Osmanl kroniklerinde Osman Gaziye bamszlk almeti olarak Seluklu sultan tarafndan gnderilenler iinde tu da vardr. Bu durum davul/ks veya tabl ve alemle birlikte nemli bir sembol niteliini Osmanllar dneminde srdrdnn iaretidir. Osmanllarda padiahlarn tularn tayan grevliler kapkulu svarilerinin Silhdar blklerine mensup Tuciyn- Hssa birliindendi. Birliin bana ser-tuciyan denilirdi. Padiah ve byk devlet adamlarnn tularna genelde t- hmyun ad verilirken tu sahiplerinin kendilerine verilen tu saysna bal ekilde devlet hazinesine dedikleri vergiye t- hmyun cizesi denilmekteydi. Osmanl hkimiyetini kabul eden beylerle voyvodalara yetki ve rtbe almeti olarak tu verilir, bunun karlnda hazineye intikal eden bir miktar para tahsil edilirdi. Hkmdarlk, vezirlik, beylerbeyilik, sancak beylii gibi grev ve memuriyet iareti saylan tularn says vazifenin derecesine ve ehemmiyetine gre deiirdi. Osmanllarda genelde padiahn yedi, sadrazamlarn be, vezirlerin , beylerbeyinin iki, sancak beylerinin ve mirlivlarn birer tuu bulunurdu. XVII. yzyln ikinci yarsna ait Marsiglinin eserinde yaymlad gravrde ak arazide kurulmu ift direkli bir vezrizam ota grlr. Sokaklara ayrlm otan avlusunun giri kaps nnde sadrazaml temsilen be adet tu dikilidir. Devlet trenlerinde, seferlerde veya bir sava tlimi saylan sultanlarn ava k merasimlerinde hiyerarik dizili iinde tular da yer alrd. Yry srasnda bir grevli tarafndan tanan tular konaklama ve sava dzeninde ait olduklar birliklerin nne ve yere dikilirdi. Bu muntazam dizili ordunun tertibini gsterirdi. Buna bal olarak serdar, uzun gnderleriyle ve aidiyetlerini belirten saylaryla ilk bakta farkedilen tular grp uzaktan orduyu sevk ve idare edebilirdi. Her sipahi blk aasnn bir tuu bulunurdu.

Osmanl Devletinde ordunun sefere kmas karar alnnca padiah tular da (zellikle zafer grm iki tu) meydana karlrd. Sefer sresince ilk konak alanna gtrlr ve burada ota- hmyunun nne dikilirdi. Padiah ilk konaklama yerine ulatnda bir sonraki konaklama yerini hazrlayacak, adr mehteri denilen ota- hmyunu kurmakla grevli birlik t- hmyunlardan ikisini alarak ikinci konaklama yerini hazrlamak zere yola kard. Daha nceden belirlenen bu alana vardklarnda ordughla birlikte sultan adrn da kurar ve nne bu iki tuu dikerdi. Bu uygulama son konaklama yerine kadar tekrarlanrd. Sava alanna en yakn son konak yerine varldnda iki padiah tuu snra kadar nde giderdi. Bu tular savan neticesine gre zafer grm olarak geri dnerdi. Almanyada Haiderberg Karlsruhe Mzesinde bulunan XVII. yzyla ait bir Osmanl tuunun Viyana muhasarasnda Avusturyallarn eline getii kabul edilir. Tuun ahap bir gnder zerinde beyaz, sar, krmz ve yeil renklerle boyal at kllar ile sslenmi olduu grlr. Tepelik ksm muntazam kesilmi peremler ve bunlarn altna balanm uzun saaklar eklinde at kuyruklar ve gvdeyi saran dokuma desenli geometrik motifleriyle renkli bir rnektir. Tu saaklarnn balang yerinde tombak bilezik ve bundan sarkan iki halka sallanmaktadr.

BBLYOGRAFYA

Marsigli, Osmanl mparatorluunun Askeri Vaziyeti, tr.yer.; Mahmud evket Paa, Osmanl Tekilt ve Kyfet-i Askeriyyesi, stanbul 1325, I, 38; Uzunarl, Saray Tekilt, s. 243, 275; Bahaeddin gel, Trk Kltr Tarihine Giri: Trklerde Tu ve Bayrak, Ankara 1984, s. VIII-IX, 1, 3, 7; a.mlf., Tu, A, XII/2, s. 1-5; E. Petrasch v.dr., Die Karlsruher Trkenbeute, Mnchen 1991, s. 77; Emel Esin, Trklerde Maddi Kltrn Oluumu, stanbul 2003, s. 186-187, rs. 185, 198-201; Yaar oruhlu, Trk Mitolojisinin Ana Hatlar, stanbul 2010, s. 162-163, 166; Tlin oruhlu, Sava ve Sanat, P Sanat Kltr Antika, sy. 30, stanbul 2003, s. 80-86, 95; Pakaln, III, 522-523. Tlin oruhlu

TULUKBD
() Tuluklular dneminde Delhi yaknnda kurulan ehir. Afganistan ele geiren aatayllarn Hindistana akn yapmalar ve Delhiyi iki defa abluka altna almalar Delhi Trk sultanlarn mstahkem kale-ehirler kurmaya sevketmitir. Melik Gazi unvanyla tannan Tuluklu hnedannn kurucusu Gyseddin Tulukun (1320-1325) Yeni Delhinin yaklak 15 km. gneydousunda kurduu Tulukbd ehri de bunlardan biridir. Tulukbdn mimar, aslen Anadolulu bir kumandan olan, ahne-i imret Melikzde Ahmed b. Ayaz- Rmdir. Arkeolojik buluntulara ve kaynaklarn verdii bilgilere gre ehirde halkn temel ihtiyalarn karlayabilecek su ve yiyecek depolar, alveri merkezleri, camiler, evler, hkmdar saray, evgn alanlar, tren ve toplant yerleri, surlar ve istihkmlar bulunuyordu. Bu tarz ehirlerden ilki, Delhi Trk Sultan Aleddin Halac tarafndan 1303 ylnda kurulan Delhi yaknlarndaki Srdir. Ancak bu ehirden gnmze birka duvar yknts dnda hibir ey kalmamtr. Tulukbd ise ayn amala tesis edilen ehirlerin zamanmza en iyi korunarak ulaandr. lk kuruluunda Delhiden ayr bir ehir gibi olan Tulukbd, Delhinin ok hzla bymesi sonucunda bu ehrin snrlar iinde bir semt durumuna geldi. bn Batttaya gre Tulukbdn kurulu sebebi, Halaclerden Kutbddin Mbrek ahn Melik Gazi Tuluka bir gn sultan olmas halinde yeni bir ehir kurmasn tavsiye etmesidir. Bununla birlikte o dnemde Hindistan hkmdarlar arasnda yeni baehir inas eilimi yannda Tulukbdn yeni bir hnedann kuruluunun gstergesi olduunu da gz nnde bulundurmak gerekir. Tulukbdn Gyseddinin saltanatnn ilk iki yl iinde tesis edildii anlalmaktadr. Nitekim Beren, 721 (1321) yl olaylarndan bahsederken genel kabullerin hl Srdeki Halaclerin saraynda yapldn, ancak Varangaln yeniden fethinin (723/1323) hem Srde hem Tulukbdda kutlandn belirtmektedir. Dolaysyla Tulukbdn 1323te baehir olduu ve Sultan Gyseddin, emrler, melikler, limler ve devlet riclinin burada evler yaptrp oturmaya baladklar anlalmaktadr. ehir, Gyseddin Tuluk ahn lmnden sonra ksa bir sre daha devlet merkezi olarak kald. Muhammed ah Tuluk, babasnn veliahd sfatyla Tulukbdda tahta oturdu. Fakat krk gn sonra Delhiye gitti ve dete uygun biimde eski sarayda tahta kt. Ardndan saray ve hkmet binalarnn bulunduu Tulukbda ksa bir sre iin geri dnd (725/1325). Muhammed ah, bastrd bilyon (alam) paralar tedavlden kaldrmak istediinde bunlar altn ve gm paralarla deitirme iini de Tulukbdda gerekletirdi. Tulukbd, Muhammed ah Tulukun tahta kmasndan sonra nemini kaybetmeye balad. Onun ilk icraatlarndan biri babasnn sarayn terketmek ve kendisine baka bir saray yaptrmak oldu. phesiz bu davran kendisinden nceki sultanlarn ve babasnn uygulad bir detti. Muhammed ah Tuluk, Tulukbdn dnda dilbd ehrini ina ettirdi. Ardndan yeni yaptrd Cihanpenha tand. Baehrin Devgirye (Devletbd) tanmasndan sonra Delhiye ve Cihanpenha dndyse de Tulukbdda oturmad. bn Batttann seyahati esnasnda Tulukbd

artk baehir deildi, fakat eski ihtiamndan henz bir ey kaybetmemiti. Ayrca ehirde kiremitleri altnla yaldzlanm, gz kamatrc grkemli bir kk vard. Rivayete gre Tuluk ah bu saraydaki havuzun iinde altn eritmi ve havuz tek para altna dnmt. Frz ah Tuluk ise (1351-1388) Delhiyi imar ettirdi ve yeni binalar yaptrd. Ancak Tulukbd bu imar almalar iinde yer almad. Frz ah da ksa sre sonra Delhinin bir baka blmnde yaptrd Frzbda tand. Bylece Tulukbd kaderine terkedildi. Tulukbddan gnmze salam olarak ulaan tek yap ehrin dnda bulunan Gyseddin Tuluk ahn trbesidir. ehir mstahkem blgeye ayrlmtr: Aa ehir (pyn-ehr), yukar ehir (bl-ehr) ya da kale (hisr) ve saray. ehir bu yapsyla slm-Horasn tarzda olup plan Ts, Nbur ve Bst ehirlerine benzemektedir. ehrin kurulduu arazi muson yamurlar mevsiminde suyun topland havza ile evrili bir tepedir. Birok su bendinin inasyla ehrin gneyinde kalan arazi byk bir gl haline getirildi. Sultan Gyseddin, trbesini bu gln ortasnda yaklak 300 metrelik bir geit yolla kaleye bal suni bir adann zerine yaptrd. Tulukbdn evresi yaklak 6 km. uzunluunda, ehirdeki ana caddeler 2 kilometreden biraz ksadr. ehrin d hatlar geometrik formda olmayp kayalk tepenin snrlarn takip ettiinden girintili kntl yamuk biimindedir. ehir, zerinde byk yuvarlak kulelerin bulunduu salam duvarlar tarafndan korunmaktadr. On ikisi da alan, ikisi d kale ile ehir arasnda, biri de d kaleyi i kaleye balayan olmak zere toplam on be kaps vardr. Bunlara Muhammed ah Tulukun kendi sarayna giri iin yaptrd dilbd Kaps da eklenirse bu say on altya kar. Gnmze iyi durumda ulaan Andheri Kaps dndaki btn kaplar haraptr. ehrin inasnda gereken talar yine ehrin kurulduu yerden salanm, kale ve i kaledeki baz ta ocaklar su deposu haline getirilmitir. Surlarn yapmnda kullanlan talar byk ebattadr ve ortalama 50 50 200 cm. boyutlarndadr. Surlarn kalnl eitlilik gsterir. Baz yerlerde dorudan sarp kayalar zerine yaplan duvarlar olduka incedir; ancak dier yerlerde surlarn kalnl 10 metreyi bulmaktadr. Surlarn ykseklii d ve i kalenin baz blmlerinde 30 metreye ulamaktadr. Fakat ortalama ykseklikleri 10-15 m. arasndadr. Hem surlar hem kuleler dtan ve kale alannda temelden yukar doru meyilli olup katl bir savunma sistemine sahiptir. lk katn ok keskin bir eimi vardr; 12 m. yksekliinde, 2 metreden daha genitir ve btn kale ile i kaleyi evreler. Bu gl savunma sistemi kaleye heybet vermektedir. kale sultana ait zel binalarn yer ald en salam blmdr. kalenin tek kaps d kaleye alan bat duvarnn ortasnda bulunmaktadr. Bundan baka muhtemelen gizli yollarla ka giden kk bir kap daha vardr. kaledeki en belirgin yap hemen hemen ortada yer alan Cihannm adl kktr. Plan kare eklinde bir platform zerinde basamakl bir piramit formunda olup etraf saray yaplaryla evriliydi. kalede su ihtiyacn karlamak zere bir sarn, ayrca kk bir mescid bulunuyordu. Tulukbdda 180 120 m. boyutlarnda sarayn avlusuna bakan geni bir meydan vard. Buras evgn alan deil byk ihtimalle trenler ve saray toplantlar iin kullanlyordu. Bu mimari zellikleriyle Tulukbd, Hindistanda sonraki tarihlerde ina edilen kale-ehirlere rnek olmutur.

BBLYOGRAFYA

Beren, Tr-i Frz h (nr. Seyyid Ahmed Han), Osnabrck 1981, s. 449-450, 456, 476; bn Battta, Seyahatnme (trc. M. Sait Aykut), stanbul 2004, II, 612, 644; Seyyid Ahmed Han, randd, Leknev 1876, s. 19-20; M. Shokoohy-N. Shokoohy, Tughluqbd, The Earliest Surviving Town of the Delhi Sultanate, BSOAS, LVII/3 (1994), s. 516-550; K. A. Nizami, Delhi, DA, IX, 126. S. Haluk Kortel

TULUKLULAR
Delhide hkm sren Trk-slm hnedan (1320-1414). Hnedann kurucusu Gyseddin Tuluk, Sind ile Trk lkeleri arasnda kalan dalk Karavna blgesi Trklerindendir. Aleddin Halac devrinde (1296-1316) Hindistana gelerek sultann Sind ve Mltan valisi olan kardei Ulu Han Elmasn hizmetine girdi, ordunun yaya ve atl snflarnda yer aldktan sonra emirlie ykseldi. Moollara kar yaplan savalarda gsterdii baarlar neticesinde n kazand ve Melik Gazi unvanyla anlmaya baland. Uzun yllar kuzeybat snr eyaletlerinden Diplpr, Smna ve Mltann idareciliini yrtt ve Kutbddin Mbrek ahn hkmdarl srasnda (1316-1320) ayn grevi srdrd. Saltanat nibi Hsrev Han 720de (1320) Kutbddin Mbrek ah ldrerek tahta kt. Mhtedi bir Hindu olan Hsrev Han lkede Hinduluun yeniden stnlk kazanmas iin giriimlerde bulundu. Melik Tuluk ona tbi olmay reddetti ve slm hkimiyetini yeniden salamak amacyla emrindeki kuvvetlerle Delhi zerine yrd. Lohrvat ovasnda yaplan sava Tuluk kazand. Hsrev Han katysa da yakalanarak idam edildi. Ertesi gn saraya gelen Tuluk, Halaclerden hibir ehzadenin hayatta kalmadn renince tahta oturdu (1 ban 720/6 Eyll 1320). Tuluk ahn ilk ii tarm tevik edici tedbirler almak oldu. iftilerin dedii arazi vergilerini nemli lde hafifletti. Tara idarecilerinin iftilere vergi konusunda zulm yapmalarn nleyen kanunlar koydu. Ardndan orduyu yeniden tekiltlandrd. Delhideki hnedan deiikliinden sonra tbi Hindu racalarndan Varangal Racas Pratap Rudra Deva bamsz hareket etmeye balad. Bunun zerine Tuluk ah, olu Ulu Han Fahreddin Muhammed Cavna (Cne) Han 721de (1321) kalabalk bir orduyla Varangale gnderdi. Cavna Han, Varangali kuattysa da orduda kan karklklar yznden baarl olamad ve Delhiye dnd. Tuluk ah, bata air Ubeyd ve eyhzde Dmak olmak zere askerleri isyana tevik edenleri idam ettirdikten sonra Cavna Han yeniden Varangale gnderdi (723/1323). nce Varangal civarn ve Bder blgesini ele geiren Cavna Han ardndan Varangali zaptetti. Merkezi Varangal olan Telingana Racal merkeze bal bir eyalet haline getirilerek topraklar iktlara ayrld. Ad Sultanpr olarak deitirilen Varangalde bir cami ina edildi. Cavna Han, Varangalden geri dn srasnda Raca II. Bhnudeva idaresinde Utkala Racalnn hkimiyet sahas olan Orissay da (Cacnagar) ele geirdi. te yandan Bengal hkimi emseddin Frz ahn 718 (1318) ylnda vuku bulan lmnn ardndan oullar arasnda saltanat mcadelesi balamt. Bunlardan Nsrddinin Delhi Sultanlndan yardm istemesi Tuluk aha Bengale mdahale frsat verdi. Tuluk ahn kuvvetleri, Nsrddin ah ile birleerek muhalifleri malp ettiler, kardelerden Gyseddin Bahadr esir aldlar. Nsrddin ah vasal hkmdar sfatyla Leknevtde Bat Bengal tahtna geirildi. On yldan beri Bahadrn idaresindeki Dou Bengal ise merkeze bal bir eyalet haline getirildi. Tuluk ah daha sonra Tirhut zerine yrd ve iki haftalk bir kuatmann ardndan buray fethetti. Sefer dn Tulukbd yaknlarndaki Afganpr kynde olu Fahreddin Cavna Hann dzenledii karlama treni srasnda kurulan ahap kkn kmesi sonucu ld (725/1325). Yerine veliaht tayin ettii Cavna Han, Muhammed ah unvanyla tahta kt. Cavna Han, Halacler devrinde ddbeg ve hrbeg olarak grev yapm, babas Tulukun tahta kmas zerine Ulu Han unvanyla veliaht tayin edilmiti.

Yeni sultan, ncelikle amcazadesi Sagar Valisi Baheddin Gersbn isyanyla uramak zorunda kald. Kampila racasyla ittifak kuran Baheddin aylar sren bir takipten sonra yakalanp idam edildi (727/1327). Ertesi yl Dekkendeki Kondhana Kalesi sekiz aylk bir kuatma sonucunda Hindularn elinden alnd. Muhammed ah, Gney Hindistanda yaplan fetihler sebebiyle orada yeni bir baehir kurma fikrini benimsedi. Bu amala Devgiryi (Deogiri) yeniden ina ettirdi ve Devletbd adyla baehir edindi (727/1327). Grevliler, limler ve halktan birok kimsenin yeni baehre yerlemesi sultan tatmin etmedi ve iki yl sonra Delhi halkn Devletbda g etmeye zorlad. Ancak yeterli aratrma yaplmamasndan ve sultann sert davranndan dolay bu teebbs olumlu sonu vermedi. Ge zorlananlarn birou yolda ld, oraya ulaanlar da iklime uyum salayamadlar. Delhi ise bo ve bakmsz kald. Bunun zerine sultan geri dnmeye karar verdi. Bu arada Mltan Valisi Behrm Ay-aba Kili (Kil) Han ile Leknevt Valisi Gyseddin Bahadr Borann kard isyanlar ordu tarafndan iddetle bastrld. Ay-aba ve Bahadr yakalanp idam edildi (728-729/1328-1329). Muhammed ah, tahta kndan ksa bir sre sonra yapt seferle Kalnor ve Peveri ele geirerek bu blgedeki Mool nfuzunu krmt. Buna karlk aatay Han Tarmairin 729 (1329) ylnda Pencap zerinden Hindistana girdi ve Bedn vilyeti snrna kadar getii yerleri yamalayp tahrip ettikten sonra geri dnd. Muhammed ah, Tarmairini Ravi nehrinin gneyindeki Kalnorda yakalayp bozguna uratt. Ayn yl Ganj ve Cemne (Cumne) nehirleri arasndaki Db blgesi halk zira vergilerin arttrlmas yznden ayakland ve ekyala balad. Muhammed ahn Dba ordu gndermesi blgenin boalmasna ve zira retimin durmasna yol at. Delhide hububat ve erzak sknts ba gsterdi. Bunun zerine sultan, Delhi halkn Eved vilyetinde Ganj rma kysnda yeni kurduu Svargadvara (Sanskrite cennetin kaps) ehrine naklettirdi. 731-732 (1331-1332) yllarnda bakr ve bronz paralar tedavle karan Muhammed ah bunlarn gm ve altn paralara edeer saylmasn emretti. Bu durum kalpazanlarn iine yarad. Sonuta sultan sahte paralar gmle deitirmek zorunda kald ve devlet hazinesi ar kayplara urad. Muhammed ah devleti eski mal gcne kavuturabilmek iin byk arazileri (iktlar) iltizam usulyle vermeye balad. Ancak tecrbesiz mltezimler, devlete demeyi taahht ettikleri yksek paralar veremeyince cezalandrlmaktan korkup isyan ettiler. Sultan bu hatal uygulama neticesinde hayatnn sonuna kadar isyanlarla mcadele ettiyse de lkenin blnmesini engelleyemedi. Sahvanda ner ve Kayseri Rm adl iki kumandan valiyi ldrp isyan etti. Mltan Valisi mdlmlk Sertz bu isyan bastrd (734/1333). Bu defa Maber Valisi Seyyid Celleddin Ahsen ah ayaklanarak bamszln iln etti. Sultan onun zerine yrd, fakat ordusunda salgn hastalk knca geri dnmek zorunda kald. Bylece devletin en gneydeki eyaleti olan Maber, Delhi Sultanlnn idaresinden km oldu (735/1334-35). 737 (1336-37) ylnda Tibet ve ini fethetmek amacyla gnderilen 80-100.000 askerden oluan ordu, Himalaya dalarnn eteklerinde Kumaon Garhval blgesindeki Karailde souk yznden tamamen yok oldu. Bu olay devletin asker gcn nemli lde zayflatt. Bir yl sonra sultan ordunun banda bizzat Nagarkot seferine kt ve bu kaleyi zaptetti. Sultann vey kardei Behrm Hann lm zerine Melik Fahreddin Mbrek ah, Dou Bengalde

bamszln iln etti (739/1338-39). Ayn yl Karrada mltezim Nizm Mun vaad ettii paray hazineye deyemeyince ayakland. Ayaklanma Eved (Dudh) ve Zaferbd Valisi Aynlmlk Mltn tarafndan bastrld ve Nizm Mun idam edildi. Eyaletinin vergisini deyemeyen Tclmlk Nusret Hann Muhammedbdda (Bder) ve Ali dil ah Nathunun Glberge ve Bderde kard isyanlar sultann nibi Kutlu Han bastrarak sileri cezalandrd (740/1339). Ardndan Melik Aynlmlk Mltn isyan etti. Sultan btn glklere ramen Aynlmlk malp etmeyi baard. Aynlmlk hapsedildiyse de sonradan sultan onu affetti. 742 (1341) ylnda Mltan Valisi Bihzd ldren h, Afganda isyan etti; sultan ordusuyla zerine yrynce de Gucerta kat. Muhammed ah, mslmanlar arasnda kaybettii itibar yeniden kazanmak iin Msrdaki Abbs Halifesi Mstekf-Billha eli gnderdi, onun adna hutbe okuttu ve para bastrd. Halife Mstekf, 744te (1343-44) yollad elilik heyeti araclyla onun sultanln onaylad. Ardndan Muhammed ah, Hac Receb-i Barkayi deerli mcevherler ve hediyelerle Kahireye gnderdi. Barka, yaklak iki yl sonra Msr eyhyhu Rkneddin el-Malat ile birlikte Delhiye dnd ve Halife Hkim-Biemrillhn yollad yeni hilati sultana takdim etti (Muharrem 746/Mays 1345). Ancak bu teebbs de siyas birlii korumaya yetmedi. lkede yeni isyanlar patlak verdi. Devletbdda ayaklanan tara tekilt grevlilerinden emrn- sade diye bilinen Dekken soylular smil Muh adnda birini Nsrddin lakabyla Dekken sultan iln ettiler. Bunun zerine Muhammed ah Devletbda yrd. ehri zaptederek sileri i kalede kuatt. Fakat bu srada Gyseddin Tulukun Trk memlklerinden ahne-i brgh Tagnin Gucertta isyan etmesi yznden kuatmay kaldrp oraya gitmek zorunda kald. Uparkot Kalesini ele geirdi ve kale yaknlarna bir cami ina ederek ayr bir ehir kurdu (Cungerh). Muhammed ah, Tagyi Sindde yl takip ettiyse de yakalamay baaramad ve Tatta (Thatta) yaknnda hastalanarak ld (21 Muharrem 752/20 Mart 1351). Bu arada Devletbdda sren karklklar sonucu Dekken, Delhi Sultanlnn idaresinden kesin ekilde kt ve yeni kurulan Behmenler Devletinin hkimiyetine girdi (1347). Ald idar ve asker nlemler, Muhammed ahn son derece yetenekli ve ileri grl bir hkmdar olduunu gstermektedir. Fakat bunlar gerekli alt yap hazrlanmadan gerekletirildii iin baarszla uramtr. Muhammed ah aydn, bilime deer veren ve mslman-Hindu ayrm yapmadan halka adaletli davranan bir hkmdard. Kendisinden nceki sultanlarn aksine Hindulara msamaha gsterdii ve onlar st dzey grevlere tayin ettii kaydedilmektedir. Sultan Muhammedin ni lmnden gn sonra devlet ileri gelenleri ve kumandanlar amcasnn olu Kemleddin Frzu Frz ah unvanyla tahta kardlar (24 Muharrem 752/24 Mart 1351). Ordunun gn basz kalmasn frsat bilen Delhi Sultanl hizmetindeki Mool asll kumandan Nevrz Kargan, aatayl kuvvetlerini Hindistana davet etti. Moollar, sultanlk ordusuna kar iddetli aknlarda bulunarak birka gn boyunca rahatszlk verdiler. Bu esnada Vezir Hce-i Cihn Ahmed Ayaz, Muhammed ahn olu olduu iddia edilen Mahmdu Delhide tahta oturtmutu (752/1351). Hce-i Cihn, Frz ahn Delhiye doru ilerlediini renince ondan af diledi; ancak sultann adamlar cezalandrlmasnda srar ederek onu ldrttler. Tahta kndan ksa bir sre sonra Msrdaki Abbs Halifesi Mutazd-Billh, Frz aha hilat ve menur gnderip hkmdarln tasdik etti (754/1353). Frz ah, Delhi Sultanlnn byk

lde daralan hkimiyet sahasn geniletmek istiyordu. Bu amala, elden kan eyaletlerden Bengale 754 (1353) ve 760 (1359) yllarnda iki sefer dzenledi. Sonuta Bengal Hkmdar skender ah sultana itaat etmeyi ve yllk vergi demeyi kabul etti. Cacnagar (Orissa) (761/1360), Nagarkot (1363) ve Tattaya (1365-1366) yaplan seferler de baaryla sonuland ve bu yerler Frz ahn hkimiyetine girdi. 779da (1377) Etvede, 782de (1380) Kateharda (Rohilkend) kan isyanlar da sert bir ekilde bastrld. Frz ah lmnden az nce taht veliaht tayin ettii olu Muhammed ile paylat (Austos-Eyll 1387). Fakat Muhammedin idareye hkim olacak gc gsterememesi zerine torunu Tuluk ah veliahtla getirdi ve ksa bir sre sonra ld (18 Ramazan 790/20 Eyll 1388). Frz ah Tuluk zamannda Delhi Sultanl topraklarnn bir ksmn kaybetmi ve nfuz sahas nemli lde daralmtr. Frz ah devri daha ok bilim, kltr, bayndrlk ileri ynnden parlak gemitir. limleri himaye eden Frz ah fakir talebelere ve din grevlilerine hazinesinden para balatm, atrd su kanallar ve kuyular sayesinde tarm alannda verim artm, halkn refah dzeyi ykselmitir. Ayrca ceza kanunlar hafifletilmi, ikence ve hafiyelik kaldrlm, alan birok hayr kurumu ile hasta, isiz ve fakirlerin skntlar giderilmitir. Bu devirde asker ikt sistemi yeniden nem kazanm, memlk messesesi yeni kurulan Dvn- Bendegnn denetiminde gelime gstermitir. efkati ve adaleti bakmndan rnek bir hkmdar olan Frz ah gayri er yirmi sekiz vergiyi kaldrtm ve Brahmanlarn cizye vermesini zorunlu klmtr. Frz ahtan sonra tahta geenlerin devleti idare etme yeteneinden yoksun olmalar emr ve meliklerin elinde deta kukla haline gelmelerine yol at. Bu durum Delhi Sultanln iyice zayflatt; lkede siyas istikrar kalmad. Frz ahn torunu II. Gyseddin Tuluk ah (1388-1389) amcas Muhammed Han ile girdii mcadelede baar salad ve onu Nagarkota ekilmek zorunda brakt. Fakat kendini iki ve elenceye kaptrarak kontrol kaybetti. Neticede emr ve melikler Frzbd Saraynda isyan ettiler. II. Gyseddin, veziri Melik Frz ile birlikte katysa da Cemne rma kysnda yakalanp ldrld. Onun yerine geen Eb Bekir aha Frz ah Tulukun en kk olu Nsrddin Muhammed Han rakip oldu. 1390 ylna kadar devam eden mcadeleyi ahne Melik Serverin destekledii Muhammed Han kazand ve Delhiye girerek tahta oturdu. Mivata kaan Eb Bekir ah yakaland ve hapsedildii Mrat Kalesinde ld. Muhammed ah, Etvede isyan hazrl yapan Barsingh idaresindeki Hindular malp ederek Etve Kalesini yktrd. Ardndan Kannevc ve Dalmudaki Hindular cezalandrd (794/1392). Ertesi yl Kannevc blgesinde baz Hindu reislerinin isyan etmesi zerine sultan Melik Mukarreblmlk blgeye gnderdi. silerden biri Etveye kaabildi, dierleri ldrld. Muhammed ah, 1393te Mivat blgesini yamalayp kendi ina ettirdii Muhammedbd Kalesine dnerken hastaland ve birka ay sonra ld (17 Reblevvel 796/20 Ocak 1394). Yerine olu Hmyun, Aleddin skender ah adyla tahta kt. Ancak lkenin batsn yneten emr ve melikler kardei Mahmd Nsrddin ah sultan iln ettiler. ki karde arasnda bir yl sren mcadele devleti iyice zayflatt. skenderin lmnden sonra ileri gelen emrlerden Sadet Han, Feth Hann olu Nusret ah tahta oturttu (797/1395). Bylece biri Delhide, dieri Frzbdda iki sultan ortaya kt. Nihayet Mallu kbal Han, uzun mcadelelerin ardndan Nusret ah destekleyen emrleri bertaraf etti ve Mahmd ahn Delhi sultan olmasn salad (Zilkade 800/Temmuz-Austos 1398). Bu srada Hindistan olaylarn yakndan izleyen Timur 1397de torunu Pr Muhammed araclyla Mltan ele geirdi, 1398 ylnda kalabalk bir ordunun banda ndus nehrini at. Yolu zerindeki ehir ve kaleleri yakp ykarak Delhiye ilerledi. Delhi Sultan Mahmd Nsrddin ah elindeki

yetersiz kuvvetlerle Timura kar koymaya alt. Fakat Delhi nndeki savata kesin bir yenilgiye urad ve baehri terketmek zorunda kald. Timur, Delhi ve civarn yamaladktan sonra Mltanda, nceleri Delhi sultanlarnn hizmetindeki emrlerden kendi tarafna geen Mltan Valisi Hzr Han brakarak ertesi yl lkesine dnd. Timurun Tuluklulara indirdii ar darbe Hindistanda bamsz devletiklerin artmasna yol at; 1394te Jaunpr, 1401de Mlv ve 1407de Gucertta mslman hnedanlar kuruldu. Timurun ekilmesinin ardndan Mahmd Nsrddin ah, 801 (1399) ylnda Delhiye gelerek yeniden tahta ktysa da nce Mallu kbal Hann, daha sonra Devlet Han Ldnin elinde bir kukla hkmdar olarak kald. Mahmd Nsrddin ah 815te (1412) ld. Devlet Han Ld onun adna Delhi ve evresinde 817 (1414) ylna kadar hkm srd. Ancak Seyyidler hnedannn kurucusu Hzr Han ehri zaptederek iktidar ele geirdi (817/1414); bylece Tuluklular hnedan sona ermi oldu. Tuluklular devri, Delhi Sultanlnn siyas tarihinde bir gerileme devri olmakla birlikte kltr hayat ve imar faaliyetleri asndan parlak bir dnem olmutur. lke ekonomik ve sosyal adan bir refah dnemini geirmi, birok messese ve mescid yaplmtr. Ayrca sosyal hayatta deiimler ve baz slahatlarn gerekletirildii dnem olarak dikkat ekmektedir. zellikle Gyseddin Tuluk ahn sosyal alanda slahata byk nem verdii grlmektedir. Moollardan kaan pek ok ilim adam Hindistana snm, faaliyetlerini burada devam ettirmitir. Tuluklu hkmdarlarnn saraylarndaki toplantlarda limler, sanatkrlar, airler ve mzisyenlerin daima zel bir yeri vard. Pek ok edip ve air Gyseddin Tuluktan himaye grm, air, tarihi ve mutasavvf Emr Hsrevi Dihlev Tulunme adl eserini ona ithaf etmitir. Bu devirde bayndrlk alannda nemli eserler ortaya konulmutur. Bunlarn balcalar Gyseddin Tuluk ahn kurduu Tulukbd, Muhammed ah Tulukun ina ettirdii Cihanpenh ve Frz ahn kurduu Frzbd ehirleridir. Bilhassa Frz ah zaman imar faaliyetleri asndan ok nemlidir. Bu dnemde ok sayda mescid ve medrese yaptrlarak vakflar tahsis edilmitir. Bunlar arasnda Mescidi Cm ve Medrese-i Frz ah dikkat eken eserlerdir. Gyseddin Tuluk ah ile Frz ah Tulukun trbeleri bu dnemin nemli mimari yaplarndandr. Mltanda eyh Rknilem Trbesi, Yeni Delhide Nizmeddin Evliy Trbesi, Cihanpenhta Begm-pr Camii ve Delhide Hrki Camii de bu eserler arasndadr. Tuluklular dneminin sf, lim ve devlet adamlar arasnda Burhneddn-i Garb, Hamid Kalender, Hn- Cihn Makbl, yedi yl kadlk yapan bn Battta, erefeddin Mner Mrhord ve Munddin mrn zikredilebilir. TULUKLULAR I. Gyseddin Tuluk ah (720/1320) Gyseddin II. Muhammed ah (725/1325) Mahmud ah (752/1351) III. Frz ah (752/1351) II. Gyseddin Tuluk ah (790/1388)

Eb Bekir ah (791/1389) Nsrddin III. Muhammed ah (792/1390) Aleddin I. skender ah (796/1394) II. Mahmd Nsrddin ah (birinci saltanat, 796/1394) Nusret ah (Frzbddan II. Mahmd ah ile iktidar mcadelesi) (797/1395) II. Mahmd Nsrddin ah (ikinci saltanat, 801/1399) Devlet Han Ld (815-817/1412-1414)

BBLYOGRAFYA

sm, Ftus-seln (nr. g Mehd Hseyin), Agra 1938, s. 364-525; Beren, Tr-i Frz h (nr. Seyyid Ahmed Han), Osnabrck 1981, s. 411-602; bn Battta, er-Rile (nr. Abdlhd etTz), Rabat 1417/1997, III, 82-249 (Trke trc. iin bk. bn Battta, Seyahatnme, II, 8-200); emseddn-i Sirc Aff, Tr-i Frz h (nr. M. Vilyet Hseyin), Kalkta 1890, s. 36-503; Yahy b. Ahmed es-Sirhind, The Trkh-i Mubrakshh (trc. K. K. Basu), Karachi 1977, s. 92-186; I. Prasad, A History of the Qaraunah Turks in India, Allahabad 1936, s. 1-305; Agha Mahdi Husain, The Rise and Fall of Muhammad bin Tughluq, London 1938, s. 16-191; a.mlf., Tughluq Dynasty, Calcutta 1963, tr.yer.; J. M. Banerjee, History of Firuz Shah Tughluq, Delhi 1967, s. 10-200; R. C. Jauhari, Firoz Tughlaq (1351-1388 A. D.), Agra 1968, s. 1-196; CHIn., V, 465-629; Erdoan Meril, Mslman Trk Devletleri Tarihi, Ankara 1993, s. 330-335; P. Jackson, The Delhi Sultanate: A Political and Military History, Cambridge-New York 1999, s. 255-320; a.mlf., Muammad b. Tulu, EI (ng.), VII, 411-412; Iqtidar Husain Siddiqi, Perso-Arabic Sources of Information on the Life and Conditions in the Sultanate of Delhi, New Delhi 1992, s. 90-101; a.mlf., Sultan Muhammad b. Tughluqs Foreign Policy: A Reappraisal, IC, LXII/4 (1988), s. 1-22; Rizaul Islam, A Note on the Position of the Non-Muslim Subject in the Sultanate of Delhi under the Khaljis and the Tughluqs, JPHS, XLV/3 (1997), s. 215-229; a.mlf., Frz h Tulu, EI (ng.), II, 924-925; tf Mansr Ramazan, Meskke ehebiyye tekriyye bi-mnsebeti tessi devleti Ben Tuluk bil-Hind, ed-Dre, XXXI/1, Riyad 2005, s. 135-153; P. Hardy, Dihl Sultanate, EI (ng.), II, 269-270; Aziz Ahmad, iyth al-Dn Tulu I, a.e., II, 1076-1077; Hd Seyyid Hseyinzde, Tulu hyn, DMB, XV, 653-656. S. Haluk Kortel

TURA
Trklerde devleti temsil eden hkmdarlk almeti. Ouz hakanlarndan Osmanl padiahlarna kadar Trk hkmdarlarn temsilen kullanlan yazl almet ve iaretler tura adyla anlr. Orta Trkede hkmdarn mhr ve imzas anlamnda tugrag eklinde yer alan kelime Farsaya nin, Arapaya tevk ve almet olarak gemitir. Bunun karlnda Osmanllarda tevk, nian, tura ve almet kelimeleri kullanlmtr. Belgelerde tevk, tevk-i hmyun, tevk-i ref, tevk-i refi hmyun, nian, nin- hmyun, nin- erf-i ln- sultn ve tur-yi garr-yi sm-mekn- hkn, tur-yi hmyun ve misl-i meymn, nin hmyun ve tur-yi meymn, tur-yi garr, nin- erf-i ln, almet-i erfe ifadeleri bulunur. Turann hazrlan ise yazmak yerine ekmek fiili ile ifade edilir. Osmanllarda aklm- sittenin tevk eidiyle ekilen ve nceleri basit izgilerden meydana gelen turalarda padiahn ismi babasnnkiyle beraber Arapa sylenie gre yer alrd. Zaman iinde buna ah ve han sfatlar, ayrca el-muzaffer dim duas eklenmitir. Bu unsurlar tayan, harflerin noktasz olarak kullanld bir tura u blmlerden teekkl eder: 1. Padiahn ve babasnn isimleriyle el-muzaffer dim duasnn yer ald krs (sere); 2. Buradan sola doru kavis izerek giden i ie iki beyza; 3. Beyzalarn saa ve aaya doru uzants olan kol (haner); 4. Sereden yukarya doru ykselen tu (elif) (tura metninde geen eliflerin az veya ok sayda oluu bu adedini deitirmez); 5. Tularn tepesinden sol aaya kvrlarak inen zlfe. Hkmdar namna bir belgenin st tarafna yazlan isim, elkb ve dua cmlesinin ad olan turann, slm lkelerindeki Dvn- n yerine Seluklulardaki Dvn- Tura reislii (turlik) messesesi vasfyla hnedann kurucusu Turul Beyden itibaren var olduu, bu messesenin Ouzlarda hkmranlk almeti saylan turadan kt, Turul Bey turasnn Seluklu maden paralarnda rastlanan ok ve yaydan ibaret Knk damgas olduu kabul edilmekteyse de bunlarn asllar zamanmza kadar gelmemitir. Kaln bir tevk hattyla yalnz sultan yazl birka Seluklu fermanna baklrsa bunun turann sadelemi ekli olabileceini, hatta kelimede geen elifin ve sondaki nn kavisinin ilk Osmanl turalarnn da ilham kayna saylabileceini dnenler vardr (Wittek, XX [1950], s. 289 vd.). Seluklulardan muhtemelen Eyybler vastasyla Msr Memlklerine geen ve Sultan el-Melikl-Eref abn devrine (1363-1376) kadar kullanlan turann ekil itibariyle Osmanl turas ile hi benzerlii bulunmaz. Bu turalar drtgen biiminde olup elkbn dipte sralanmasna ve mevcut dik konumlu harflere ar uzunluk verilmesine dikkat edilmitir. Osmanllarda ilk tura Orhan Gazi ile balar (1324), Osman Gazinin turasna rastlanmamtr. Orhan b. Osman ifadesinde yer alan elif yukarya, nn ise sola doru birbiri iinde uzatlarak sonraki padiah turalarnn esas belirlenmitir. Orhan Gazinin 1348 tarihli dier turasnda nnlar kavise dnmeye balam, eliflerin sana da zlfe iareti konulmutur. I. Murad turasnda eliflerin zlfesi sola gemi, elif aralarna vasla iareti getirilmitir. Daha nce kavis haline dnen nnlar burada ikiye inerek i ve d beyza eklini bulmutur. Hammerin, Osmanllarla Raguza Cumhuriyeti arasndaki ahidnmeyi tasdik iin I. Muradn

imza yerine ba ve sere parmaklar ayr, dier parma birbirine yakn ekilde elini mrekkebe batrp bast, bundan da padiah turalarnn kt yolunda verdii bilgi artk tamamen bir tarafa braklmtr. Anadolu beyliklerinde de bey adna ayn slpta tura ekildii grlmektedir. Yldrm Bayezid turalarnda beyzalarn sadaki tular kesip uzatlmasyla kol ortaya karak baba adna han unvan eklenmeye balanm, bu uygulama, han kelimesinin I. Mahmuddan itibaren babadan alnp padiah adna eklenmesiyle srdrlmtr. Turalara dua cmlesinin ilve edilmesi I. Muradda muzaffer dim, Ftih Sultan Mehmedde el-muzaffer dim ekliyle balar; el- harf-i tarifi sonraki baz padiahlarda grlse de II. Sleymandan itibaren kesinlik kazanmtr. ah unvan Yavuz Sultan Selimle kullanlmaya balanr: Selm ah b. Byezd Han el-muzaffer dim. Kann Sultan Sleyman turalarnda bu unvan babas iin de ekler: Sleyman ah b. Selm ah Han el-muzaffer dim. ah unvannn III. Mehmed dnda tahta geen padiahlar iin II. Mahmuda kadar kullanlmas srdrlm, ancak ahn s teke inmi, iki he ise okunmadan tezyin mahiyette yer almtr. Osmanl Devletinde padiahn turasn ekmekle vazifeli yksek dereceli memura nianc, tura, tevk, muvakk ad verilir. Tura ekmenin renilmesine mek-i tur denilir. Mustafa Rkm Efendiden sonra sanat nitelii ar basan turalarn meki Dvn- Hmyunda srdrlrd. Nianclk ilga edildikten sonra tura ekenlere turake denilmesi det olmu, bu durum 1922 ylna kadar gelmitir. stanbul dahili iin Dvn- Hmyundan turasz ferman sdr olabilir, ancak tara iin mutlaka tura konulurdu. Osmanl turalarndaki gelimeyi ve zamanla turada ortaya kan farkllklar gsteren bir rnek vermek gerekirse Osmanl Devletinin son turakei smail Hakk Altunbezer, Ftih Sultan Mehmed devrindeki slba gre ektii bir turann XX. asr anlayna gre ekilmesi halinde nasl olmas gerektiini gsteren dikkate deer bir alma yapmtr. Tura bilhassa XV. asrn sonlarndan balayarak deta tezyin bir mahiyet kazanm, tamamn tekil eden harflerin aralar, ou zaman da st taraf -gelin duva gibi-bezenmitir. XVI. asrda her sahada olduu gibi tezhip sanatnda da zirvede bulunulduu gz nne alnrsa bunu tabii karlamak icap eder. Hatta turann is mrekkebi yerine ezilmi varak altnla ekilip harflerin farkl renklerle tahrirlendii grlr. nemli kiilere gnderilecek fermanlarn turalarna ayr bir zen gsterilmitir. Tezhipli turalar nceden hazrlanp says resmen belirlenir ve bir senet karlnda hazineye teslim edilirdi. Kullanlaca zaman yine senetle alnan tezhipli tura ayn cins ve ebattaki kda yazlm olan fermann ba tarafna yaptrlr ve nianc her iki kda taacak ekilde sahhl-vasl yazarak bu birlemenin doruluunu beyan ederdi. Padiah ve ehzadelerden baka vezirlerin de turalar padiah adna ekilen ferman yazma yetkileri vard. Kendilerine sefere kmadan nce sayl miktarda beyaz tural ahkm kd teslim edilir, buraya gereken emir yazldktan sonra muhataba gnderilir, stanbula dnte bunlarn hesab st makama verilirdi. Snr boylarndaki eyaletlerde valilik yapan vezirler de tura ekme hakkna sahipti. Ancak vezir saysnn artmas zerine Sadrazam Kemanke Mustafa Paa bu uygulamay kaldrmtr. Sadrazam bata olmak zere Osmanl eyaletlerindeki vezir, beylerbeyi, sancak beyi, mutasarrf ve mtesellimlerle Haremeyn Vakf nzr Drssade aalar tarafndan imza yerine kullanlan almete pene ad verilirdi. Bunlar tura gibi st tarafa konulmayp emir metninin balad tarafn sandaki bolua tek beyzal, kedeli veya imza eklinde yerletirilirdi (bk. PENE).

XVI. yzyln bezenmi tural ferman ve beratlarndaki bu aaa turann biim ve yapsndaki estetik noksanl rtp gizlemeye yaramtr. Zamanla tezyinattaki gerileme gittike deien turaya aksedince kusurlar daha ziyade ortaya kmtr. XVIII. asrda tezhipsiz olarak yalnz mrekkeple ekilen turalarda veya taa oyulan cel (iri) tura rneklerinde eskiden mevcut cazibe ve zarafet kalmamtr. Btn bunlara ramen yine ayn yzylda turaya bir l getirme gayreti sz konusudur. Bunun balang tarihi ve ilk defa uygulayan henz bilinmemekle beraber krs ls esas alnarak d beyza, i beyza, zlfe blmlerinin buna uydurulduu, tura yksekliinin de krs boyunun iki kat kabul edildii anlalmaktadr. Fakat bu abalar turann hengini salamaya yetmemitir. XIX. asrn ilk yllarnda Mustafa Rkm Efendinin tura zerinde yapt deiiklikler ylece sralanabilir: a) Hat deiiklii. Tura harf yaps itibariyle aslnda tevk hattndan domutur, esasen bu kelime imza mnasna gelir. Kam kalemle yazld iin incelik ve kalnlk nisbetleri kalemin elde tutuluuna gre bir tenasp ve muvazene gsterir. Mustafa Rkm Efendi, sls ve cel slste r aacak mertebede ndir yetien bir stat olduundan turay tekil eden harfleri kendi zevkine gre teker teker slah ederek gzelletirmitir. Eski tura rneklerinde ise kalemin verdii gzellik neredeyse farkedilmez. b) stif deiiklii. Harflerin st ste istiflenmesiyle meydana gelen tura tertibinin eski biiminde harf aralarndaki boluklarn henkli bir dalma gstermesine dikkat edilmemitir, bu yzden okunmalar da glemitir. Hattatlnn yan sra figrist bir ressam olan Mustafa Rkm Efendi muayyen ekilleri yaz ile doldurmakta dhiyne bir ustala sahiptir. Bu sebeple turadaki harflerin taksimatn ustaca gerekletirmitir. Yine o zamana kadar hemen hemen dz olan tular belli bir nokta lsyle sola doru yatrmakla grne bir letafet katmtr. c) ekil deiiklii. Mustafa Rkm Efendi kendi devrinden nceki turalarda tabiilie aykr, yayvan bir dolgunluk gsteren sere ksmn tdil etmi, turann d beyza, i beyza, tu, zlfe, kol gibi isimler alan dier blmleriyle serenin riyz mnasebetini kaideye balamtr. Mustafa Rkm Efendinin bunu hangi tarihte gerekletirdiini sylemek gtr. stanbul'daki bideler stnde ndiren rastlanlan III. Selim turalar hep eski anlaya uymakla beraber bunlardan biri Mustafa Rkmn getirdii yenilie ksmen yaklamtr. Eskiden skdarn ieki semtinde ana caddedeki bir emenin zerinde durmakta iken 1970li yllarda Sarahanebandaki Vakflar naat Eserleri Mzesine kaldrlan -taa hakkolunmu- bu turann sa taraf krktr. Getirildii emenin -imza bulunmamakla beraber Yesrzde Mustafa zzet Efendiye ait olduu bilinen-cel talik kitbesi 1217 (1802) tarihini tadna gre turann da ayn yla ait olduu muhakkaktr. Mustafa Rkm Efendi muhtemelen bu sralarda yenilik tecrbesine henz girmiti. Ayn slp daha yerlemi biimde IV. Mustafa iin ektii 1223 (1808) tarihli turada grlr. Nihayet II. Mahmud namna ektii turalarda Mustafa Rkm kendine yaraan sanat gcn gstermi, 1815 ylndan itibaren tekmln zirvesine ulamtr. Btn bu deimeler srasnda krs yapsndaki farklar, kol uzunluklar, beyza, tu ve zlfelerde en gzeli arama gayreti daima hissedilmektedir. Topkap Saraynn giri kaps zerinde yer alan 1230 (1815) tarihli II. Mahmud turas bunun en ak rneklerindendir. Turann sa st kesine padiahn ikinci ismini veya mahlasn sls hattyla yazma deti de Mustafa Rkm Efendi ile balar. II. Mahmudun Adl mahlas bu ekilde turalarnda yer almtr. Daha nceki devirde bu ksm bazan bir iek demetiyle tezyin edilmekteydi. Mustafa Rkmn vefatndan sonra talebesinden Him Efendi ayn yolda turakelie

devam etmitir. Turann padiah namna ekildii yerler dnda (yet, hadis ve tarikat prlerinin isimleri gibi) kullanlmasnda da ayn ekil deiikliine uyulduu grlmektedir Mustafa Rkmla birlikte eski tarz tura kalkm, bu yolu benimsemi olanlar, hatta Mahmud Celleddin Efendi gibi yeniden ihyaya kalkanlar onun karsnda birer birer silinip gitmitir. Estetik gcn bu dereceye ykseliiyle turann harf aralarna ve stne tezhip yaplmasna da artk gerek kalmam, icap ediyorsa bir yaz levhas gibi drt tarafndan tezyin edilmitir. Osmanllarda turann kt ve maden paralar zerinde geni kullanm dnda ta zerinde de kitbelerle birlikte uygulanmas XVIII. yzyldan balayarak gelenek halini almtr. Bunun daha eskiden kalma istisna iki rnei zamanmza ulamtr: Selnikteki Yedikule Kalesinin kaps zerinde bulunan 834 (1431) tarihli ve II. Murad tural kitbe, stanbulun aramba semti yaknndaki Nianc Mehmed Paa Camiinin kitbesi zerine konulan, bnisinin -vazifesi icabekmeye alk olduu bir III. Murad turas (resmi iin bk. DA, XXXIII, 160) III. Ahmedle balayan tural kitbe detinin ilk rnei Byk Bendin 1135 (1723) tarihli tamir kitbesidir. Padiahlar arasnda tek turake olan ve on turadan meydana gelen bir murakka hs brakan III. Ahmedin Hrka-i Sadet Dairesi kapsnn iki tarafndaki Cihnn mliki hkn- emced eriat sliki Sultan Ahmed turalar dikkat eker. stanbul dahilinde ilk tural kitbe Tophne-i mire zerindeki 1156 (1743) tarihli olandr ve I. Mahmuda aittir. Tural kitbe tertibine balandktan sonra yeniden fethedilen yerlerde bunun uygulanmasna bir rnek, Belgradn 1739da tekrar Osmanl idaresine giriinde buraya konulan I. Mahmud tural kitbedir. Ancak Avusturya ordusu 1789da Belgrad ele geirdiinde ordunun kumandan General Gidon Ernst von Laudon, bu tural kitbeyi Viyana yaknlarndaki Hadersdorfta bulunan mliknesinin bahe ormanna tatmtr. Ayrca talik harfleri kullanlarak ekilen turalar mevcuttur. Kazasker Mustafa zzet Efendi tevk yerine talik harfleriyle II. Mahmud iin tura ekmitir. Bunun ineli kalb zamanmza kadar geldiine gre devrinde ta stne hakkedilmi olsa gerektir. Mstakimzde, Tuhfe-i Hatttninde talik tura mcidinin alkandzde Mustafa rif Efendi olduunu bildirir. alkandzdenin ektii talik turaya henz rastlanmamakla beraber Kazasker Mustafa zzet Efendi gibi bir stadn bu tarzn gzel bir rneini verdiinde phe yoktur. Ancak talik tura esas tura karsnda tutunamadndan unutulup gitmitir. Sultan Abdlmecid devrinde Topkap Sarayndaki Arz Odas kapsnn iki tarafna sultan adna talikle tura hakkolunmutur ve hl yerinde durmaktadr. Mustafa Rkm Efendi'den sonra yeni padiahlarn turalarna ekil veren tur-y hmyun ressam nemli turakeler ylece sralanabilir: Him Efendi: II. Mahmud, Abdlmecid; Abdlfettah Efendi: Sultan Abdlaziz, V. Murad, II. Abdlhamid; Mehmed evket Vahdet Bey: Sultan Abdlaziz; Smi Efendi: Sultan Abdlaziz, V. Murad, II. Abdlhamid, V. Mehmed Read; smail Hakk: Mehmed Read, VI. Mehmed. XX. asrn balarnda nceleri Mustafa Rkm Efendi yolunda tura eken hattat Smi Efendinin 1905te resmettii II. Abdlhamid turas padiah turalar iinde hat sanat bakmndan en fazla estetik gce sahip olandr. Turann yukarda zikredilen ksmlarnn l birliinden baka harflerin muayyen noktalar arasndaki mesafenin en az yirmi dokuz yerde hi fark gstermeden ayn boyda olduu bu tura zerinde ayrca yarm krs boyunda olan mesafeler on iki yerde grlmektedir. Bundan sonraki turalarda da ayn llere uyulmutur. Fakat son Osmanl padiahnn turasnda, Vahdeddin ismi eer sa st keye alnrsa turann V. Mehmedinkinden bir

fark kalmayaca gz nnde tutularak krs iinde yerletirilmi, dolaysyla bu ksm pek kalabalk olduundan allm grnn dna mecburen klmtr. Padiah turalarnn cel boylar -bilhassa II. Mahmuddan itibaren-kitbeye bal olmakszn taa hakkolunmu ekilde stanbulda grlmeye balar; kitbelerdeki gibi kabartma olan yaz ksm varak altnla kaplanp zemin koyu renge (siyah, rdekba yeil, koyu mavi, viner) boyanrd. stanbulda mozaikle oluturulan iki tura vardr: Sultan Abdlmecidin, Ayasofya Camiini 1849da Mimar Fossatiye esasl bir ekilde tamir ettirdikten sonra Iustinianosun mozaik resmine bakarak kendisinin de burada bir htrasn grmek istemesi zerine Fossatinin binadaki mozaik stokundan kullanp yapt cel tura (nr. 596) ve Sultanahmetteki mozaikle kapl Alman emesinin kubbe dahilinde cel sls kitbeyle birlikte II. Abdlhamidin turas. Turaya ister bir saltanat armas ister figrsz mcerret bir resim gzyle baklsn, matematik llerle estetiin birleip en yce mertebeye karl hususunda son devir padiah turalar incelenmeye deer bir konu tekil etmektedir. Osmanl maden paralarnn bir yznde devrin padiahnn turas, dierinde basld yeri ve tarihi gsteren durube f ... yazs yer ald iin halk arasndaki syleniiyle parann bir tarafna yaz, dierine tura denilmesi deti zamanmzda hl srmektedir.

BBLYOGRAFYA

Hammer (At Bey), I, 215-216; R. Ekrem Kou, Topkap Saray, stanbul, ts., s. 47; Midhat Sertolu, Osmanl Trklerinde Tura, stanbul 1975; Suha Umur, Osmanl Padiah Turalar, stanbul 1980; Mbahat S. Ktkolu, Osmanl Belgelerinin Dili (Diplomatik), stanbul 1994, s. 71-79; Ali Aktan, Osmanl Paleografyas ve Siyas Yazmalar, stanbul 1995, s. 80-92; H. W. Lowry, Osmanl Dneminde Balkanlarn ekillenmesi: 1350-1550 (trc. Ahmet Cemal), stanbul 2008, s. 107-138; M. Uur Derman, Murakka Has, stanbul 2009; a.mlf., Padiah Turalarndaki ekil Inklabna Dair Baz Gerekler, Hat ve Tezhip Sanat (ed. Ali Rza zcan), Ankara 2009, s. 126-135; Ali, Tur-y Hmyn, TOEM, sy. 43 (1333), s. 53-58; sy. 44 (1333), s. 109-125; smail Hakk Uzunarl, Tura ve Peneler ile Ferman ve Buyruldulara Dair, TTK Belleten, V/17-18 (1941), s. 101-157; Zarif Orgun, Tura; Turalarda el-Muzaffer Dima Duas ve h Unvan, ehzade Turalar, Mehmed IInin Tura, mza ve Mhrleri, Trk Tarih, Arkeologya ve Etnografya Dergisi, sy. 5, stanbul 1949, s. 203-220; P. Wittek, Notes sur la tughra ottomane, Byzantion, XVIII, Bruxelles 1948, s. 311-334; XX (1950), s. 267-293; Pakaln, I, 227; II, 700; III, 525-529; Tura, A, XII/2, s. 5-12; Sema Doan, Nianc Mehmed Paa Klliyesi, DA, XXXIII, 160. M. Uur Derman

TUR-yi MEHED
() (. 1078/1668den nce) ranl air ve mn. Mehedde dodu. Asl ad Ali brhim Handr. Mehedde eitim ald. iirlerinde Turnn yan sra bazan fte ve Vahet mahlaslarn da kullanmtr. Hayatna dair yeterli bilgi yoktur. Bbrl Hkmdar Cihangirin (1605-1627) son dnemlerinde Hindistana gittii ve Haydarbd Dekkene yerletii bilinmektedir. Ardndan burada ah Cihann (1628-1658) sarayna girdi ve ehzade Murad Bahn yakn dostu olarak mnlik yapt. 1057 (1647) ylnda onunla birlikte Belh seferine katld. Bu srada Belh ve Bedahan fetihlerini anlatt Mirtl-ft adl eserini kaleme ald. Hayatnn sonlarnda Kemir blgesi divannn sahibi Kdzde Mirza Ebl-Ksmn davetiyle Kemire gitti ve burada mnzevi bir hayat yaad. 1078de (1668) yazlan Mirtl-lem adl eserde Turnn vefatndan sz edildiine gre bu tarihten biraz nce lm olmaldr. Muhammed Kudretullah Gpmevnin Neticl-efkr adl eserinde XI. (XVII.) yzyln sonlarnda ld kaydedilir (Rid, II, 742, 743). Mezar Kemirde Kelm-i Knnin trbesi yanndadr. Tur-yi Mehed Farsa iir ve in alannda tannm olup Muhammed Cn Kuds, Kelm-i Kn, Sib-i Tebrz, M. Thir Gan-yi Kemr, Muhammed Kul Selm-i Tahrn gibi ada bir ksm air ve yneticileri ho olmayan bir slpla hicvetmitir. Nesirde kendine zg bir slp gelitirmi, risleleri XX. yzyla kadar Hint yarmadasnda medreselerde okutulmutur. Tur-yi Mehednin divan yannda iirleri birok rislesinde yer almaktadr. British Museumda otuz bir, Karai Pakistan Mill Mzesinde yirmi dokuz rislesi ve dier baz ktphanelerde muhtelif risleleri mevcuttur. British Museumdaki (Rieu, II, 742-744) risleleri unlardr: C-i Blbl (Miyrlidrk), Firdevsiyye (Kemirin gzelliklerine dairdir), Tat, Mecmaul-garib, Mrtefit (Cihangir dnemiyle ilgilidir), Mirtl-ft, lhmiyye, Tekiretl-ety (ada Kemirli on iki tannm ahsiyet hakkndadr), Tecelliyyt (Kemirin vasfyla ilgilidir), Kenzl-men (ah b. cn methine dairdir), Tcl-medi (ehzade Murad Bahn methine dairdir), Mbeht- Reb, amse-i Na, Mirtl-uyb, Molla St, Anbernme (bretnme), Ruat (ksa edeb mektuplardr), Kelimetl-a, Envrl-meri, Hd Kte, bnme, Taddn-nevdir, Clsiyye (Sultan Evrengzbin ta giymesiyle ilgilidir), Perne, iyfet-i Manev, Girye-i alem, Mircl-feat, eme-i Feyz, Semere-i bb, Vecdiyye-i Cn, Nmne-i n (Evrengzbin methine dairdir). Dier ktphanelerde bunlardan baka Vecdiyye, Tesvilt ve ltimsnme gibi baz risleleri grlmektedir. Rislelerin on yedisi Resil-i Tur adyla Kanpr (1871, 1903) ve Leknevde (1885) baslmtr. Klliyat iinde yer alan divanndaki iirler 10.000 beyit kadardr. Gazeller, kasideler ve mesneviler yannda terciibend, terkibibend ve tahmsleri, beyit ve ktalar mevcuttur.

BBLYOGRAFYA

M. Thir Nasrbd, Tekire-i Narbd (nr. Vahd Destgird), Tahran 1361 h., s. 339-340; Rieu, Catalogue of the Persian Manuscripts, II, 742-744; E. D. Ross-E. G. Browne, Catalogue of Two Collections of Persian and Arabic Manuscripts, London 1902, s. 105, 112; Ahmed Gln-i Men, Tekire-i Peymne, Mehed 1359 h., s. 277-289; Saf, Edebiyyt, V/3, s. 1770-1774; Seyyid Hsmeddin Rid, Tekire-i uar-y Kemr, Lahor 1982, II, 730-769; Brzger, Tur-yi Mehed, Dninme-i Edeb-i Frs (nr. Hasan Ene), Tahran 1380 h., IV, 1645-1647; Muhammed Riyz, Moll Tur-yi Mehed ve Risle-i Tecelliyt vey der n, Hner u Merdm, XIII/151, Tahran 1354 h., s. 7-13; Munibur Rahman, Tur, Mull, EI (ng.), X, 598-599. Rza Kurtulu

TUR
() Eb sml Meyyidd-dn el-Hseyn b. Al b. Muhammed b. Abdis-Samed el-sfahn el-Mn el-Vezr (. 515/1121) Lmiyyetl-Acem adl eseriyle tannan Arap airi, ktip ve kimya limi. 453 (1061) ylnda sfahanda dodu. Mesleinden dolay, resm yazmalarda besmelenin zerine yazlan ve hkmdarn adyla lakap ve sfatlarn ieren turaya (turre) nisbetle Tur diye n yapt. Soyu, Basral Ebl-Esved ed-Delye balanmaya ve Araplk kimliine vurgu yaplmaya allsa da (Rezzk Ferec Rezzk, XIV/4 [1985], s. 169) bunu ihtiyatla karlamak gerekir. nk Turnin iirlerinde doduu yer olan sfahana ball vurguland gibi baz kaynaklarda onun Fars kkenli bir aileden geldii kaydedilir. Tur kk yalarda dil ve edebiyat renimi grmeye balad. Bunun yan sra bata kimya olmak zere felsefe, tabiat ve din ilimlerinde kendini yetitirdi. iirde ok beendii Mtenebb ile erf er-Radden etkilendi. nce Seluklu Veziri Munlmlk Muhammed b. Fazlullahn hizmetine girdi ve ondan yakn ilgi grd. Vezir sayesinde vezirin kaynpederi Nizmlmlkle tanarak Alparslann olu Melikah zamannda (1072-1092) Seluklulara hizmet etti. Melikahn olu Muhammed Taparn (1105-1118) mn, mtevell dvnit-tur, shib dvnil-in unvanlaryla baktipliine kadar ykseldi. Bu unvan Seluklu Devletinin sivil idaresinde vezirden sonra gelen kiiyi ifade ediyordu. ok hrsl ahsiyetiyle niha hedefi vezirlik olan Tur, Sultan Muhammed Tapar dneminde rakiplerinin tertibiyle birka defa grevinden alnd; ok gemeden Badattaki grevinden azledilince sfahanda uzlete ekilerek kimya ilmiyle uramaya balad. Nihayet 509 (1115) ylnda sfahanda kendisine yeniden tura grevi verildi. 511de (1118) Muhammed Tapar lnce yerine geen olu Sultan Mugsddin Mahmud onu Dvn- Tur ve Dvn- nya tayin ettiyse de 505 (1111) ylnda grevinden ilk azli esnasnda kaleme ald Lmiyyesinde hakknda kmseyici ifade ve trizlere yer verdii iin amansz dman olan Dvn- stf sahibi Vezir Nizmeddin es-Smeyrimnin entrikasyla grevinden uzaklatrld. Tur bunun zerine Muhammed Taparn dier olu Gyseddin Mesudun hkim olduu Musula gitti, onun yannda bir yldan fazla vezirlik grevi yapt; bu srada Sultan Mahmud aleyhine halk kkrtmaya alt. Sultan Muhammed Tapar, Musulda ldnde sfahanda bulunan Vezir Smeyrim sultann dier olu Mugsddin Mahmudun Seluklu Devletinin yeni hkmdar olduunu bildirdi. ki yl sonra da Musulda bulunan Gyseddin Mesud kardei Mahmuda ba kaldrp hkmdarln iln etti. Bu durum iki karde arasnda Hemedan yaknlarnda sava kmasna yol at ve Gyseddin Mesud malup oldu. Mugsddin Mahmud kardeini affettiyse de onu kendisine kar kkrtan Turnin ldrlmesini emretti. Emir yerine getirilecei srada Turnin, kalbinde sevgiden baka bir ey tamadna ilikin bir iir sylemesi zerine hkmdar onun serbest braklmasna izin verdi (iir iin bk. Ykt, X, 59). Ancak Turyi teden beri kendisi iin byk rakip gren Vezir Nizmeddin es-Smeyrim, bir mddet sonra onu muhtemelen kimya/simya ve felsefeyle uramas, sultanlar ulhiyyete yakr sfatlarla vmesi veya i olmas

sebebiyle zndklkla sulad. Bu arada birok yalanc ahit buldu ve Reblevvel 515te (MaysHaziran 1121) tarihilerin ittifakla belirttiine gre Turyi haksz yere idam ettirdi. Fakat Turnin intikamnn alnmas uzun srmedi. Rivayete gre Smeyrim ertesi yl Badat Nizmiye Medresesi yannda Turnin eski klelerinden birinin suikast neticesinde ldrld. Tur, kimya alannda ortaya koyduu ok saydaki kitap ve rislesinden dolay stat unvanyla n yapmtr. Eserleri arasnda en ne kan bn Snnn kimya ile ilgili grlerine cevap nitelii tayan aiul-istihddr. bn Sn bir rislesinde her mineralin kendine has zellikleriyle ayr bir tre ait bulunduunu, dolaysyla bir mineralin cismen baka bir minerale dnmnn mmkn olmadn ifade etmiti; Tur bu eserinde bn Snnn klasik kimyay (simya) reddetmesine cevap verir. Kendisi de her mineralin kendine zg farklln kabul etmekle birlikte simyagerin bir minerali dier bir minerale dntrebilecek ilh bir karm iin madde hazrlayabileceini savunur. Kaynaklar Turnin el yazsnn gzellii yannda slbunun mkemmelliini vseler de resm yazmalarndan gnmze herhangi bir rnek ulamamtr. Eserleri. 1. Dvn. Turnin geride brakt divann biri kendisi tarafndan tertip edilen ve kafiyelerine gre alfabetik dzenlenen, dieri bir torununun konularna gre dzenledii olmak zere iki versiyonu bulunmaktadr. Kendi tertibi olan divan ilk defa stanbulda (1300) baz gazel-i glmn paralar karlarak baslm, ilm neri ise Ali Cevd et-Thir ve Yahy el-Cebr tarafndan gerekletirilmitir (Badat 1396/1976; Kveyt 1403/1983). Divanda Sultan Mesud, Sultan Muhammed Tapar, Nizmlmlk, Melikahn dier bir veziri Munlmlk ve daha baka kiiler iin sylenmi methiyelerle gen yata kaybettii eine mersiyeler, ekv, fahr, hikemiyat, tasvir ve gazel temalarnda iirler yer alr. 2. Lmiyyetl-Acem. Dvn- Tur ve Dvn- ndaki grevinden ilk azlini takiben yazd, Lmiyye ve Biyye adyla tannan iki kasideden mehur olandr. erdii hikmet dolu beyitlere ramen hretini byk lde Chiliye dnemi airlerinden enfernn Lmiyyetl-Arab adl kasidesiyle olan isim benzerliine borludur. Kasidede adnn artrdnn aksine Araplara kar Acem taassubuna ilikin beyitler bulunmamaktadr. Ayrca esere bu isim air tarafndan verilmemitir. Lmiyyetl-Acem ad airin kendi erdemlerinden, zamandan ve zamane insanlarnn vefaszlndan sz etmesi, ierdii zengin mesel ve hikemiyat sebebiyle Lmiyyetl-Araba benzedii iin ilk defa Ykt el-Hamev (. 626/1229) tarafndan kullanlm, daha sonra Safed nl erhinde bunu devam ettirmitir. Badattaki grevinden azledilmesinden sonra sfahana g etmesi sebebiyle Badattaki Arap rakiplerine bir gnderme eklinde airi sevenlerce kasideye bu adn verilmi olmas da mmkn grnmektedir. LmiyyetlAcem ilk defa Jacobus Golius tarafndan Latince evirisiyle birlikte yaymlanmtr (Leiden 1629). Latince bir versiyonu ile beraber Edward Pocockeun yapt basks (Oxford 1661) muhtemelen Batda Arap iirine ilikin n yapan ilk ba eser niteliindedir. Johann Jacob Reishe eseri Almancaya tercme etmitir (Dresden 1756). J. D. Carlylein nerettii Specimens of Arabic Poetry adl kitapta (Oxford 1796) iirin ngilizce bir evirisi yer almaktadr. Lmiyyetl-Acem smail Hatip Erzen tarafndan yaymlanm (Ankara 1945), Nurettin Ceviz ve M. Sadi enli eseri Trkeye evirerek Arapa metniyle birlikte Lmiyyetul-Arab, Unvnul-Hikem, Lmiyyetul-Acem ve Tercmeleri adl eser iinde neretmitir (Erzurum 2000). Lmiyye zerine pek ok erh yazlm olup en eskisi Ebl-Bek el-Ukbernin (. 616/1219) erhi (nr. Muhammad Ubeyd Abdlvhid Gurmn, Beyrut 1404/1984), en nls Safednin Kahire, skenderiye ve Beyrutta defalarca baslan el-ayl-mseccem f eri Lmiyyetil-Acem adl erhidir. Bu erh zerine ihtisar, hiye ve reddiye mahiyetinde eitli eserler kaleme alnmtr. Bunun dnda Lebb Efendinin Trke erhi

(stanbul 1271), Bahrak (Kahire 1283, 1309), Ysuf el-Mlik (Bulak 1288, 1303, 1321), Muhammed el-Minyv (Kahire 1324/1906), Muhammed el-Mekk (Fas 1346) ve Ysuf elfn erhleri baslmtr. Lmiyyetl-Aceme nazre (muraza), tatr ve tahms eklinde birok kaside yazlm, Seyyid el-Mersaf (Bulak 1312), Muhammed el-Cenbih (Bulak 1318) ve Mahmd Kmilin (Kahire 1344) tahmsleri yaymlanmtr. Turnin ou yazma halinde olan klasik kimya ile felsefe ve tabiata dair eserleri de unlardr: Dvnl-ma fi-anatil-ikemiyye fil-kmiy (Hermes, Heraklios, Rsimus, Mariyye, Hlid b. Yezd b. Muviye, Cbir b. Hayyn, Znnn el-Msr, bn Vahiyye gibi ahslardan intikal eden kadm kimya kltrn oluturan bilgilerin 100 kaside ve ktaya yakn iir paralar halinde naklinden ibarettir; eser hakknda Rezzk Ferec Rezzk bir makale yaymlamtr [bk. bibl.]); aiul-istihd (nr. Rezzk Ferec Rezzk, Badat 1981; Amman 1982); tl-fevid filkmiy (nr. Rezzk Ferec Rezzk, Mevrid, III/3 [Badat 1974], s. 195-206); Meftur-rame ve mebul-ikme (kimyaclar en ok etkiledii eseridir); Cmiul-esrr ve terkbl-envr; rr(Err)l-ikme f eri Kitbir-Rame (li-Cbir b. ayyn); el-Esrr f ati natilkmiy; el-Cevhern-nar f natil-iksr; er-Risletl-time; Vaiyyett-ur min Tedbri Cbir; Risle fi-aba; el-rd ilel-evld (eserlerin yazma nshalar iin bk. Brockelmann, I, 288). M. Emn Mahmd e-ur: ayth ve iruh adyla bir doktora tezi hazrlamtr (1408, Cmiatl-mm Muhammed b. Sud el-slmiyye [Riyad]).

BBLYOGRAFYA

Tur, Dvn (nr. Ali Cevd et-Thir-Yahy el-Cbr), Kveyt 1403/1983, neredenlerin girii, s. 9-26; Lmiyyetul-Arab, Unvnul-hikem, Lmiyyetul-Acem ve Tercmeleri (trc. ve nr. Nurettin Ceviz-M. Sadi enli), Erzurum 2000, s. 59-84; Rvend, Rat-udr, s. 225, 239-241; Ykt, Muceml-deb, X, 56-79; bnl-Esr, el-Kmil, X, 395-396; bn Hallikn, Vefeyt, II, 185-189; Necmeddin Ebr-Rec Kumm, Trul-vzer (nr. M. Tak Dnipejh), Tahran 1363 h., s. 226-229; C. Brockelmann, GAL, I, 288; Ali Cevd et-Thir, Lmiyyet-ur, Badad 1962; a.mlf., e-ur ayth irh Lmiyyeth, Badad 1963; a.mlf., e-irl-Arab fil-Ir ve bildil-Acem fil-aris-Selc, Beyrut 1985, s. 101-130; evk Dayf, Trul-edeb, V, 582-585; Abdlkerm M. Esad, e-ur: ayth arh irh Lmiyyeth, Maltn mnteabe f ulmil-lua, Riyad 1415/1994, s. 512-561; Abdullah Muhammed el-Habe, Cmiu-r vel-av, Eb-zab 1425/2004, III, 1504-1510; Ahmed Ate, bn Sina ve elKimya, AFD, I/4 (1952), s. 47-62; Muzaffer Bahtiyr, Zindegn std Meyyidddn ur fahn, Mecelle-i Dnikede-i Edebiyyt, XII/3-4, Tahran 1344/1965, s. 373-452; Rezzk Ferec Rezzk, el-Me-Dvn ir talm fil-Kmy li-Meyyidid-dn Eb sml el-seyn b. Al ed-Del el-marf bi-ur, el-Mevrid, XIV/4, Badad 1985, s. 169-172; Ahmed elIrk, el-Muratl-Maribiyye li-Lmiyyeti-ur: Muraat Eb af el-Fs, fuefe vet-tr, IV/16, Dbey 1417/1997, s. 92-98; Abdullah Ali es-Svey, Mutaaru eri Lmiyyetil-Acem lil-Mekk b. Muammed, Mecellet Klliyyetid-davetil-slmiyye, XXII, Trablus 1373/2005, s. 202-207; F. C. de Blois, al-Tur, EI (ng.), X, 599-600; Mahmd

Slim Muhammed, e-ur, el-Mevsatl-Arabiyye, Dmak 2005, XII, 568-569; a.mlf., Lmiyyetl-Acem, a.e., XVI, 827-828. Rahmi Er

TURUL I
Rknd-dny ved-dn Eb Tlib Turul b. Muhammed Tapar (. 529/1134) Irak Seluklu hkmdar (1132-1134). Muharrem 503te (Austos 1109) dodu. Sultan Muhammed Taparn oludur. Babas 504 (1110-11) ylnda emrlerden Anu Tegin rgri atabeg tayin ederek Cibl (Irk- Acem) blgesinin nemli bir ksmn ona ikt etmiti; iktlar arasnda Gence merkez olmak zere civar blgeler de yer almaktayd (A, XII/2, s. 15). Muhammed Tapar vefat edince yerine byk olu Mahmud sultan iln edildi. Sultan Mahmud, Emr Gndoduyu kardei Turula atabeg tayin edip onu kendisine getirmesini istedi. Fakat Gndodu, Turulu aabeyine kar isyana tevik etti. Bunun zerine Sultan Mahmud, Enirvn b. Hlid ile kardeine hilatler, armaanlar ve 30.000 altn gndererek huzura ard ve dirliini arttracan vaad etti. Turul gelmeyince sultan bir basknla kardeini yakalamak istediyse de zamannda haber alan Turul atabegiyle Genceye gidip yakalanmaktan kurtulduu gibi Arrn da hkimiyeti altna ald. Melikah ve Muhammed Tapar devirlerinde saldrya cesaret edemeyen Grcler, Mahmud zamannda durumu uygun grp komu slm topraklarna birbiri arkasndan yama aknlar dzenlemeye baladlar. Bunun zerine Melik Turul Grcistan seferine kt. Kumandanlar arasnda Necmeddin lgazi, Dbeys b. Sadaka ve Atabeg Gndodunun da bulunduu Seluklu ordusu Tiflis yaknlarnda yaplan savata Grclere kar baar salayamad (514/1120 veya 515/1121). Atabeg Gndodunun lmnden sonra Merga hkimi Aksungur el-Ahmedl onun yerini alp Turulu aabeyine kar kkrtt; Turulun eski atabegi rgr de onlara katld. Fakat Emr Cy Bey Ayabann kalabalk bir askerle Azerbaycana gelmekte olduunu duyunca Sultan Mahmuda itaat arzettiler. Abbs Halifesi Msterid-Billhn dmanca tavr taknd Dbeys b. Sadaka, Arrna giderek Turulu Irakn kolayca fethedileceine kandrmt. Fakat Iraka ulatklarnda karlarnda byk bir ordu buldular. Bunun zerine Dbeys ile Turul, Mervdeki byk sultan Sencerin yanna gittiler. Dbeysi Sultan Mahmudun maiyetine verip ona iyi davranmasn syleyen Sencer aabeyine sorun karmamas iin Melik Turulu yannda alkoydu (522/1128). Sultan Mahmudun vefat zerine yerine olu Dvud geirildi. Sultan Sencer yeeni Turul ile birlikte 526 (1132) ylnda Reye geldi. Bu srada Muhammed Taparn oullarndan Mesud, Seluk ve Halife Msterid-Billhn Sultan Sencere kar savamak amacyla ant itikleri haber alnd. Turulun da katld Dneverde cereyan eden sava Sultan Sencerin zaferiyle sonuland (8 Receb 526/25 Mays 1132). Sultan Sencer zaferin ardndan Mesudu huzuruna getirtti ve onu Arrn meliki olarak Genceye gnderdi. Turulu da Hemedanda Irak Seluklular tahtna oturttu; Ebl-Ksm Dergeznyi yeni hkmdarn vezirliine tayin etti (ban 526/Haziran 1132) ve Horasana dnd. Sultan Sencer Merve ulamadan Dvud, amcas Turulun sultanln kabul etmeyerek Arrn ve Azerbaycan askeriyle Hemedan zerine yrd. Hemedan yaknlarnda yaplan savata Dvud yenildi ve atabegi Aksungur el-Ahmedl ile birlikte Badata kat. Halife Irak kendi idaresine almak istediinden onlar iyi karlad. Drt be ay sonra Gencede bulunan Melik Mesud da Badata geldi. Badatta Dvud ile Mesud adna hutbe okundu ve sultanln Turulun elinden alnmas iin

anlamaya varld. Mesud ve Dvud, Azerbaycana gidip mcadeleye oradan balayacaklard, halife de onlara asker verecekti. Mesud, Turula bal emrleri Erdebilde kuatt; burada olanlardan ounu ldrd; geri kalanlar bozgun halinde katlar. Ardndan Mesud Hemedana yrd. ki karde Hemedan nnde karlat ve sava Mesudun zaferiyle sonuland. Bozguna urayan Sultan Turul Reye ekildi; Mesud Hemedanda yerleti (527/1133). Sultan Turul Reyden Kuma, oradan sfahana gitti; sfahanda kalp kendini savunmay dndyse de halkna gvenemediinden Farsa yneldi. Ancak yanndaki askerlerin kardeinin tarafna gemesinden endie ederek Farstan tekrar Reye doru yola kt. Yolda bana gelenlerden sorumlu tuttuu veziri Ebl-Ksm Dergeznyi ldrtt. Daha sonra Mesud Turula yetiti, vuku bulan savata Turul yine bozguna urad. Sultan Turul amcas Sultan Sencerin idaresindeki Reye, Mesud da Hemedana dnd. Turul, Reyden Mzenderan Emri Alinin yanna gitti. Ali kendisine ve askerlerine kar ok iyi davrand. Bahar gelince Muhammed b. ah Melik, ilk atabegi Anu Tegin rgrin olu Emr Haydar ve Yarnku ez-Zekev gibi emrler kendisine katld; Fars hkimi Meng Pars da Boz-apa kumandasnda 2000 atl gnderdi. Sultan Turul bunlarla mcadeleyi kazanacana inand. Mesud bu esnada Azerbaycanda bulunuyordu. ki karde son defa Kazvin dzlnde karlat. Mesudun ordusundaki baz emrler Sultan Turulun sancan grnce onun tarafna geti, kalanlar da kat (Ramazan sonlar 528/Temmuz 1134). Bu arada Melik Dvudun kendisine itaat etmediini duyan Sultan Turul, Emr Karasunguru onun zerine gnderdi. Azerbaycana giden Karasungur, Dvudu yenip Sultan Turula itaat ettirdi. Mesud glkle Badata ulaabildi. Halife onun btn ihtiyalarn karlad ve asker toplayp Sultan Turulla mcadele etmesini istedi. Mesud ise onu oyalamaya alyordu. Nihayet halife kendisinin de sefere katlacan bildirdi. Ancak bir sre sonra baz emrler yznden Mesud ile halifenin aras ald. Tam bu srada Sultan Turul vefat etti (Muharrem 529/Kasm 1134) ve Hemedanda defnedildi. lmne kulun tedavisi iin itii ilcn yol at sylenir. I. Turulun Nahcvanda trbesi bulunan ei Mmine Hatun kendisinden sonra ldenizliler hnedannn kurucusu emseddin ldeniz ile evlendi. bnl-Esr, Sultan Turulun iyi kalpli, akll, adalet sever, halka iyi davranan bir kii olduunu yazar. mdddin el-sfahn de Turulun saltanat iin gerekli meziyetlere sahip olmakla beraber ilerinde kimseye danmadn syler ve ayak takmn ykselttii iin onu eletirir. Sultan Turulun Alparslan, Melikah, Muhammed ve Arslanah adl drt olu vard. Yerine kardei Mesud geti.

BBLYOGRAFYA

bnl-Kalnis, Tru Dma (Amedroz), s. 205, 210, 230, 243, 282; Urfal Mateos Vekayinmesi (952-1136) ve Papaz Grigorun Zeyli (1136-1162) (nr. ve trc. H. D. Andreasyan), Ankara 1962, s. 263, 268, 271, 275; bnl-Ezrak el-Frik, Tru Meyyfrin, British Museum, Or., nr. 5803, vr. 161a-b; a.e.: Meyyfrikn ve mid Tarihi: Artuklular Ksm (trc. Ahmet Sarvan), Erzurum 1992, s. 34, 35, 44, 45; bnl-mrn, el-nb f tril-ulef (nr. Ksm es-Smerr), Leiden 1943, s. 217, 218; bnl-Cevz, el-Muntaam, X, 35-36, 41, 53; Rvend, Rat-udr, s. 67, 85, 112,

208-214, 226, 283; a.e. (Ate), I, 201-202, 203, 217, 270, 290; Abrd-devletis-Selcyye, s. 99-105; bnl-Esr, el-Kmil, X, tr.yer.; XI, 12, 19, 24, 79; Bndr, Zbdetn-Nura, s. 155-173; a.e. (Burslan), s. 146-160; Redddin Fazlullh- Hemedn, Cmiut-tevr (nr. Ahmet Ate), II/5, s. 110-112, 113; M. F. Brosset, Histoire de la Gorgie, Petersburg 1849, I, 364-368; Mehmet Altay Kymen, Byk Seluklu mparatorluu Tarihi, Ankara 1952, II, bk. ndeks; a.mlf., Turul I., A, XII/2, s. 14-19; Hseyin Emn, Trul-Ir fil-aris-Selc, Badad 1385/1965, s. 98, 103-104, 143, 327-328; C. E. Bosworth, The Political and Dynastic History of the Iranian World (A.D. 1000-1217), CHIr., V, 119-120, 123-124, 126; Cokun Alptekin, Seluklu Paralar, Seluklu Aratrmalar Dergisi, III, Ankara 1971, s. 547; M. T. Houtsma, Toril (II), EI (ng.), X, 554. Faruk Smer

TURUL II
Rknd-dny ved-dn Eb Tlib Turul b. Arslanh b. Turul (. 590/1194) Irak Seluklu Devletinin son hkmdar (1177-1194). 564 (1169) ylnda dodu. Sultan Arslanah b. Turulun oludur. Babasnn 572de (1177) lmyle Atabeg Muhammed Cihan Pehlivan, Turulu tahta kard. Sbt bnl-Cevz, Cihan Pehlivann halife Mstaz-Biemrillhtan Turulun sultanlnn onaylanmasn ve adna hutbe okutulmasn istediini, fakat sert bir ekilde reddedildiini yazarsa da bunun doruluu phelidir. Halife, Irak Seluklularnn komu devletler zerindeki hkimiyetini gz nnde tutarak Cihan Pehlivann isteini kabul etmek zorunda kald, ayrca Turula Rknd-devle ved-dn kasm emrilmminn lakabn verdi (Muharrem 573/Temmuz 1177). Arslanahn lmnn ardndan Grc kralnn slm lkesine yrmek amacyla hazrlk yapt ve yeni sultan Turulun amcas Melik Muhammedin taht ele geirmek iin harekete getiine dair haberler knca Atabeg Cihan Pehlivan sratle Grc topraklarna girdi ve hibir mukavemetle karlamad. Grclerle bar yaptktan sonra sfahana gidip Melik Muhammedi bozguna uratt. Melik Muhammed, Vst taraflarna kat, fakat orada ancak gn kalabildi; Badata gelmesine izin verilmediinden Farsa geerek Salgurlulardan Atabeg Zengye snd. Bunu duyan Cihan Pehlivan Farsa girdi, lkeyi yama ve tahrip etti. Cihan Pehlivan ile tek bana mcadele edemeyeceini anlayan Zeng, Melik Muhammedi teslim etmek zorunda kald. Sercehan Kalesinde zindana atlan Muhammed ok gemeden orada ld. Cihan Pehlivan ayn tavr Selhaddn-i Eyybye kar gsteremedi. Damad Ahlatah II. Skmenin 579da (1183) ocuksuz lmesi zerine Ahlat lkesine katmak istediyse de Selhaddin buna engel oldu. Selhaddn-i Eyyb, Cihan Pehlivandan Kazvin ve Bistm yrelerindeki Btnlerin varlna son vermek iin gei izni talep etti, ancak Pehlivan, Selhaddinin idare ettii yerleri elinden almak istedii vehmine kaplarak rahatszland ve ok gemeden Reyde ld (581/1186). Bu srada on yedi yanda olan Turul, Sve ehrinde bulunuyordu. Emrler, Nahcvanda olan Cihan Pehlivann kardei Kzlarslan Osman Hemedana ardlar. Kzlarslan kalabalk bir orduyla Hemedana geldi ve gen sultann atabegliini stlendi. Atabeg Kzlarslan, muhalif kumandanlar bertaraf etmek iin Sultan Turul ile Reye geldiinde onlarn Damgan taraflarna gittiini rendi. nan Hatun ile oullar Kzlarslan karladlar ve kaleyi kendisine teslim ettiler. Ardndan sultan, kendisini muhafaza altnda tutanlardan kurtulup muhalif kumandanlarn bulunduu yere gitti; bylece sultanla atabegi arasndaki dmanlk ortaya kt ve aralarnda mcadele balad. Kzlarslan, Turulu yakalamak iin Simnna gittiyse de yaplan savata yenildi; Reye ve daha sonra Hemedana dnd. Fakat sultann gelmekte olduu haberini duyunca Azerbaycana geti. Kzlarslan, Turulu tek bana yenemeyeceini anlamt. Bundan dolay Abbs halifesine mektup yazarak yardm istedi ve sultann kendisi iin de sknt dourabileceini syledi. bnl-Esr, Sultan Turulun Abbs halifesine eli gnderip Badatta babalarna ait sarayn tamir edilmesini talep ettiini, ancak halifenin cevap dahi vermeyip sultann elisini geri evirdiini, Seluklu sultanlarna ait sarayn yklmasn emrettiini ve bu emrin yerine getirildiini, saraydan bir iz daha kalmadn syler. Fakat dier kaynaklarda bu haberi teyit eden bir

ifade grlmez. Ayn kaynaa gre Kzlarslann elisi ok iyi kabul grm ve teklifine msbet cevap verilmitir. Abbs halifeliine eski gcn kazandrma amacn tayan Halife NsrLidnillh, 15.000 kiilik bir orduyu veziri Celleddin bn Ynus kumandasnda Kzlarslana yardma gnderdi. Bu ordu Hemedan yaknnda Sultan Turulun askerleriyle karlat. Sultan ordusunun sayca az olmasna ramen sava kazand (6 Reblevvel 584/5 Mays 1188). Savan kazanlmasnda nemli rol bulunan Turul elinde topuzla n safta arpmt. Zaferin ardndan Merga sahibi Aleddin Palasp, Hzistan hkimi Avar mlenin olu Garsddin ve bakalar Hemedana sultann katna geldiler. Ancak sultan kendisine tahakkm etmek istediklerini syleyerek Ay-aba ile z-aba adl kumandanlar ldrtt. Bu olay zerine endieye kaplan Pehlivann olu Kutlu nan ile Mergann kuvvetli emri Aleddin Sultan, Turulun hizmetinden ayrldlar ve onu zayf duruma drdler. Kzlarslan halifenin gnderdii ikinci ordu ile Esedbdda buluarak Hemedana geldi. Sultan Muhammed Taparn ocuk yataki torunu Sencer Mirza b. Sleyman ah tahta karld (Receb 584/Eyll 1188); adna hutbe okundu ve para kesildi. Halifenin adamlar Irak ehirlerinin idaresinin kendilerine devredilmesinde srar edince iki tarafn aras ald. Kzlarslan Azerbaycana gitti, Badatllar lkelerine, Sultan Turul da Hemedana dnd. Sultan Turulun baz emrleri ldrtmesi aleyhindeki cereyan daha da glendirdi. Kutlu nan bu frsattan yararlanp sfahan zaptedince sfahan ahnesi zdemir, Sultan Turuldan yardm istedi. zdemiri ldrten Kutlu nan Azerbaycana kat, orada amcas Kzlarslan sultann zerine yrmeye ikna etti. Sultan Turul ok az bir kuvvete sahip olduu iin Hemedana gelen Kzlarslann nnden ekildi, fakat atabeg arkasn brakmad. Sultan hazinesini ve arln kaybeden sultann askerinin bir ksm Kzlarslan tarafna geti. Sultan maiyetindeki az sayda adamla Azerbaycana gitti ve orada Trkmen beylerinden Kpak Beyin olu zzeddin Hasanla bulutu; balarna 10.000 kadar Trkmen topland. Bu askerlerle Azerbaycandaki Unu, Urmiye, Hoy ve Selms ehirlerini yamaladlar. Hemedana gelen Kzlarslan, Sencer Mirzay yeniden tahta kard. Sultan Turul ile zzeddin Hasan bozgun halinde Hasan Beye ait Zap suyuna yakn Kerhn Kalesine kapandlar. Sultan burada Hasan Beyin kz kardei ile evlendi, ancak bu evlilik mitsizliini hafifletmedi. Halifeye ocuk yataki olu Alparslan gndererek ordusuna mukavemet ettii iin balanmasn diledi (7 Muharrem 586/14 ubat 1190). Halife Nsr-Lidnillh, Alparslana hilat giydirip boynuna altn gerdanlk taktysa da onu rehine olarak Badatta alkoydu ve Sultan Turul iin hibir ey yapmad. Selhaddn-i Eyyb, Sultan Turul ile atabegi bartrmak iin teebbse geti, fakat Sultan Turulun sabrszlanp Azerbaycana dnmesi bu teebbs sonusuz brakt. Baz kaynaklarda Sultan Turulun, zerine gelen atabegin nnden ekilerek Hemedana geldii kaydedilirken bazlarnda Kzlarslann sultana mukavemet edemeyeceini anlayp hileye bavurduu yazldr. Neticede Azerbaycan Kzlarslanda, Irak sultanda kalmak artyla bar yapld. Sultan bara gvenip zzeddin Hasan Beyin askerlerini memleketlerine yollaynca Kzlarslan sultana hcum ederek onu bozguna uratt. Sultan 100 askerle Hemedana ekildi, iki gn sonra gelen Kzlarslan karladysa da yakaland (Ramazan 586/Ekim 1190) ve olu Melikah ile birlikte Tebrize yakn Kehrn Kalesine gnderildi. Rvend, Turulun Hemedana gelince atalarnn trbesine kapandn, Kzlarslann gnderdii Irakl emrlere kanarak trbeden ehir meydanna geldiini, emrlerin orada etrafn evirip atabegin kararn kendisine bildirdiklerini kaydeder. Atabeg

Kzlarslan halifenin telkiniyle Sencer Mirzay kaleye gndererek saltanat tahtna oturdu ve sarayn nnde gnde be defa nevbet aldrmaya balad. Seluklularn trenlerle ilgi usullerini kaldrd. Srekli arap ien Kzlarslan ei nan Hatunu da ihmal ediyordu. Neticede nan Hatun sarho durumda yatmakta olan Kzlarslan klelerine ldrtt (ban 587/Eyll 1191). Kzlarslann ldrlmesinden sonra Irakn idaresi Mahmud Kutlu nana geti ve Irak emrleri ona baland. Sultan Turulun Kehrn Kalesinde yaklak bir buuk yl kald tahmin edilmektedir. Kendisini kaleden Trkmen Emri Mahmd b. Anasolu ile Bedreddin Dizmr kard. Tebrize gelen sultan ehri almak istediyse de ok az askeri bulunduundan baar salayamad. Azerbaycan ve Arrn hkimi Pehlivann byk olu Eb Bekirin kalabalk askerle gelmekte olduunu duyunca Zencana gitti; orann hkimleri olan Trkmen Kafut oullar kendisine katld. Sultan Turul buradan Hemedana geti. Fakat Mahmud Kutlu nan ile kardei Emr-i Emrn merin Irak askerinin banda zerine geldiklerini renince Kazvine gitti; burann sahibi Nreddin Kara askeriyle kendisine katld. Sultan Turul, Kutlu nann ordusunu Kazvin dzlnde ar bir yenilgiye uratt (15 Cemziyelhir 588/28 Haziran 1192) ve Hemedana dnd. Bu zafer sultana Irak kazandrd. Hrizmah Aleddin Tekiin Reyde bulunduunu haber alarak oraya gitti ve mzakereler neticesinde Reyi Hrizmaha brakmak zorunda kald. Hemedana dnerek burada nan Hatun ile evlendi (Ramazan 588/Eyll-Ekim 1192). 589 (1193) ylnda Reye giden Sultan Turul, Hrizmah Aleddin Tekiin kumandan Tamgaa aman verip Hrizmlileri ehirden ve Taberek Kalesinden kard; Taberek Kalesini yktrd. Hrizmlilerin Reye saldrdklarn duyunca oraya yneldi; onlar yenerek Mayack, Savta, Muhammed Han gibi yirmi be kadar emri esir ald (Muharrem 590/Ocak 1194). Rvend, sultana nan Hatunun nceki kocas Kzlarslana yaptn kendisine de yapacann sylenmesi zerine onu bodurduunu belirtir. bn sfendiyr ise nan Hatunun, olunu Seluklu tahtna karmak iin Tekii Sultan Turulun zerine yrmeye tevik ettiinin anlalmas yznden ldrldn yazar. Baz kaynaklar ise nan Hatunun eceliyle ldn kaydeder. Hrizmah Aleddin Teki, Sultan Turuldan intikam almak iin Reye geldi. bnl-Esr, Halife Nsr-Lidnillhn Tekie eli gnderip Turuldan ikyeti olduunu ve lkesini elinden almasn istediini, Turulun lkesinin kendisine ikt edildiini gsteren bir menur yolladn syler. Hrizmah da Rey zerine yrd. Yine bnl-Esr, Turulun dank haldeki askerlerini toplamaya lzum grmeden yanndaki az bir kuvvetle Hrizmah karlamaya gittiini, kendisine bunun byk bir hata olduunun sylendiini, fakat bu szleri dinlemediini belirtir. Turul askerlerini Hrizm ordusu karsnda muharebe nizamna soktu. Hrizm ordusunun merkez kuvvetini Mahmud Kutlu nann kumandasndaki Irak emrlerinin askerleri tekil ediyordu. Sultan bunlar grnce hcuma geti. Onlar alarak sultan pek az askeriyle aralarna alp evirdikten sonra attan drdler. Sultanla karlaan Mahmud ban keserek Tekie gtrd (29 Reblevvel 590/24 Mart 1194). Teki, Irak emrlerinin sultann bann halifeye gnderilmesi teklifini kabul etti ve basz cesedin Rey pazarnda asl olarak tehir edilmesine tepki gstermedi. Sultan Turulun cesedi byk amcas Turul Beyin Reydeki trbesine defnedildi. Bylece Irak Seluklular Devleti sona ermi oldu. Sultan Turulun Melikah, Berkyaruk, Mesud, Alparslan ve Alp Melik adl be olu, iki de kz vard. Kzlarndan biri Tekiin olu Ynus Han, dieri Pehlivann olu zbek ile evlenmitir. ok yakkl bir gen olduu kaydedilen Sultan Turul iyi tahsil grm bir hkmdard.

airleri himaye ettii gibi kendisi de iir yazard. iirlerinin birou gnmze kadar gelmitir. Ayn zamanda iyi bir hattat olup Rvendnin days Zeynddin Mahmud onun hocas idi. Halka kar dil ve efkatli davranmtr; ayn zamanda cmert bir kimseydi. Fakat tedbirli hareket etmemi ve dirayetli bir hkmdarlk yapamamtr. kiye ve elenceye ok dknd. Nizm-i Gencev kendisi iin iir yazm, Muhammed b. Mahmd b. Ahmed et-Ts Acibl-malt adl corafya kitabn, Zahrddn-i Nsbr Seluknmeyi onun adna kaleme almtr.

BBLYOGRAFYA

Rvend, Rat-udr, s. 331-374; a.e. (Ate), s. 302-344; bn sfendiyr, Tr-i aberistn (nr. Abbas kbl), Tahran 1320 h., II, 152-154, 156; Abrd-devletis-Selcyye, s. 171-194; bnlEsr, el-Kmil, XI, 446, 526, 560; XII, 24, 94, 106, 107, 433, 471; Avf, Lbbl-elbb (nr. Sad-i Nefs), Tahran 1335 h., s. 433, 435, 795; Bndr, Zbdetn-Nura, s. 301-304; a.e. (Burslan), s. 268-272; Sbt bnl-Cevz, Mirtz-zamn, VIII/1, s. 330; VIII/2, s. 400-401; Cveyn, Tr-i Cihng, s. 28-33, 156; bn Vsl, Mferricl-krb, II, 163-164, 306; Redddin Fazlullh- Hemedn, Cmiut-tevr (nr. Ahmet Ate), Ankara 1960, s. 176-194; Mstevf, Tr-i Gzde (Nev), s. 463-471; Hseyin Emn, Trul-Ir fil-aris-Selc, Badad 1385/1965, s. 9192, 95, 100, 105, 114, 115, 120, 124, 321, 327; Faruk Smer, Ouzlar (Trkmenler) Tarihleri Boy Tekilt, Destanlar, Ankara 1967, s. 102, 127, 130, 328, 352; C. E. Bosworth, The Political and Dynastic History of the Iranian World (A. D. 1000-1217), CHIr., V, 180-182; A. Hartmann, anNsr li-Dn Allh: 1180-1225, Berlin-New York 1975, s. 72-75; V. V. Barthold, Mool stilsna Kadar Trkistan (haz. Hakk Dursun Yldz), Ankara 1990, s. 369-370; Mehmet Altay Kymen, Turul II., A, XII/2, s. 19-25; M. T. Houtsma-[C. E. Bosworth], Toril (III), EI (ng.), X, 554555. Faruk Smer

TURUL BEY
es-Sultnl-muazzam hnh Rknddn Eb Tlib Turul Bey Muhammed b. Mkl b. Seluk (. 455/1063) Byk Seluklu Devletinin ilk hkmdar (1040-1063). Seyhun boylarndaki Cend ehrinde dodu. Yetmi yalarnda vefat ettiine gre 385te (995) dnyaya geldii sylenebilir. Babas Mkil gayri mslim Trklerle yaplan bir savata ehid dtnden Turul ile aabeyi ary dedeleri Seluk Bey bytt. Seluk Beyin lmnn ardndan yerine oullarndan Arslan (sril) Yabgu geti. Arslan Yabgu, Cend yresinde fazla kalamad. Muhtemelen Cend hkimi Emr ah Melikin hcumuna urayarak Buharann kuzeyindeki Nr yresine g etmek zorunda kald. Bir sre sonra Mvernnehire gelen Gazneli Mahmud tarafndan hile ile yakalanp Hindistandaki Klincr Kalesine hapsedildi (1025). Burada iken yeenleri Turul ile ar beylere haber gndererek onlar Gaznelilerle mcadeleye tevik etti. Arslan Yabgunun lm zerine (423/1032) yerini Selukun hayatta kalan tek olu Ms nan Yabgu ald. Ancak idare fiilen Turul ve ar beylerin elindeydi. Karahanllar ile Seluklular arasndaki dostluk Ali Teginin 426da (1035) lmyle sona erdi. Ali Teginin oullarnn ocuk yata olmasndan faydalanarak Karahanl iktidarn eline geiren beylerin dmanca tavrlar yznden Nr yresinde kalamayacaklarn anlayan Turul ve ar beyler, Hrizme g edip Hrizmah Hrun ile dostluk mnasebetlerini kuvvetlendirmeye alrken Cend hkimi ah Melikin basknna uradlar. Hrizmah Hrunun bir suikastta ldrlmesiyle Hrizmde daha fazla kalamadlar ve Gazneli Devletine ait Horasana getiler (Receb 426/Mays 1035); Merv, Serahs, Ferve arasndaki Nes yresini yurt tuttular. nan Yabgu, Turul ve ar beyler Gazneli Hkmdar Sultan Mesuda gnderdikleri mektupta hizmetine girmek istediklerini bildirdiler. Sultan Mesud bu istei reddetti ve onlar Horasandan karmak iin bir ordu yollad. Seluklular, Hisr- Tkta vuku bulan arpmada Gaznelilere kar parlak bir zafer kazandlar (19 ban 426/29 Haziran 1035). Bunun zerine Sultan Mesud Nesy Turul Beye, Dihistan ar Beye, Ferveyi nan Yabguya verdi. Nesda kazandklar zafer Turul ve ar beylerin Horasanda bir devlet kurabilecekleri dncesini glendirdi. Bu sebeple yeniden aknlara baladlar. Seluklu aknlarn nlemek isteyen Gaznelilerle Serahs yaknlarnda Talhb mevkiinde yaplan savata yine galip gelince (ban 429/Mays 1038) Horasann bir ksmn igal ettiler ve kendilerine hkmdar gzyle bakmaya baladlar. Aralarndaki anlamaya gre Turul Bey Nbura, ar Bey Merve, Ms nan Yabgu Serahsa hareket etti. Turul Bey anne bir kardei brhim Yinal kendisinden nce 200-300 atl ile Nbura yollad. Nbur camilerinde Turul Bey adna Melikl-mlk unvanyla hutbe okundu. Ardndan Turul Bey 3000 atl ile Nbura gelip Sultan Mesudun tahtna oturdu. Kolunda Ouz elinde hkmdarlk almeti saylan gerilmi bir yay, kemerinde de ok bulunuyordu. Ordularnn srekli yenilmesi zerine Sultan Mesud bizzat sefere kt ve Ulybd ovasnda yaplan savata ar Beyi bozguna uratt (Receb 430 / Nisan 1039). Savatan sonra Turul ve ar beylerle Ms nan Yabgu durumu deerlendirdiler. Turul Bey ve Ms Yabgu, Sultan Mesudla mcadelenin gln ileri srerek Irk- Acem ve Crcna gidildii takdirde oralarn kolayca

elde edilebileceini ve Anadoluya aknlar yaplabileceini sylediler. ar Bey ise Gazneli ordusunun zayf taraflarn anlatarak burada kalp savamaktan yana tavr ald. Sonunda ar Beyin gr benimsendi. Serahs lnde yaplan savata (2 evval 430/27 Haziran 1039) Gazneliler galip geldilerse de bu kesin sonulu bir zafer deildi. Ardndan Sultan Mesud bar teklifinde bulundu; Turul ve ar beyler bu teklifi kabul etti. Ancak Heratta dinlenip eksiklerini tamamlayan Sultan Mesud, bar bozup Nburdaki Turul Beyin zerine yryerek onu Ferve lne kadar takip etti; baharda da Merve yrd. Merv yaknlarndaki Dandanakan Kalesi nnde cereyan eden sava Seluklular kazand (8 Ramazan 431 Cuma/23 Mays 1040). Turul Bey zaferin ardndan kurulan Byk Seluklu Devletinin sultan iln edildi. Savatan sonra ar Bey Mervde kald; Ms nan Yabgu Herat almak iin yola karken Turul Bey Nbura hareket etti. 433te (1041-42) Crcn zaptederek idaresini Deylem prenslerinden Merdvc b. Bisya (Bi) verdi. Merdvc buna karlk her yl Turul Beye 50.000 altn gnderecekti. Merdvc, Taberistan da ele geirip Turul Bey adna hutbe okuttu. Turul Bey 434te (1042-43) Hrizmi fethetti. ehre hkim olan Seluklularn eski dman Emr ah Melik, Turul Bey karsnda bozguna urayp Dihistana katysa da yakalanarak ar Beyin emriyle ldrld. Turul Beyin ayn yl Reye gnderdii brhim Yinal ehri imar etti ve baehir olarak hazrlad. Arslan Yabguya bal Ouzlar da bu yredeydi. Balarnda Gkta, Boa, Mansr ve Anasolu adl beyler bulunuyordu. Turul Bey onlara eli gnderip hizmetine girmelerini istediyse de kabul etmeyerek el-Cezreye gittiler; daha sonra Azerbaycana gelip muhtemelen Turul Beye itaat ettiler. 437de (1045-46) brhim Yinal, Turul Beyin emriyle Hemedanla Dneveri ve dier baz yerleri fethetti. Nsr- Hsrev onun ayn yl sfahan zerine yrdn kaydeder. bnl-Esr bunu 438 (1046-47) olaylar arasnda zikreder ve Turul Beyin sfahan alamadn, ancak ehrin hkimi olan Fermurz b. Alddevlenin vergi vermek ve hutbelerde adn okutmak suretiyle Seluklu hkmdarnn tbileri arasna girdiini syler. nan Yabgunun olu Hasan Beyin 439 (1047) ylnda Aras kysnda Becni yaknnda Bizansllar tarafndan pusuya drlerek ldrlmesi zerine Turul Bey, brhim Yinal gnderdi. Yinaln yannda Arslan Yabgunun olu Kutalm da vard. Seluklu ordusu Erzurumu fethettikten sonra Pasin ovasnda Bizans ordusunu ar bir yenilgiye uratt (440/1048); Seluklularn eline ok sayda esir ve ganimet geti. Turul Bey, Bizans imparatorunun isteiyle esirlerden Grc prensini fidye almadan serbest brakp elisiyle birlikte stanbula yollad. Bu eli, imparatordan stanbuldaki caminin onarlmasn ve Turul Bey adna hutbe okunmasn, vergi verilmesini istedi. mparator camiyi tamir ettirmi, hatta caminin mihrabna Turul Beyin sembol olan ok ve yay iaretini koydurmu, ancak vergi demeyi kabul etmemitir. Turul Bey, 441de (1049) isyan eden ve yaplan savata yenilerek bir kaleye snan brhim Yinal balayp eski mevkiini iade etti. Ayn yl mid, Meyyfrikn, Erzen ve Bitlis yrelerinin hkimi olan Mervnlerden Nasrddevle, Turul Beyin isteiyle camilerde hutbeyi onun adna okuttu. Turul Bey 442 ylnn ilk aynda (Haziran 1050) Bveyhlerin egemenliindeki sfahan kuatt ve bir yl sonra ehre girdi. sfahan bir sre baehir edindi, fakat ayn yl tekrar Rey ehrini merkez yapt. 446da (1054) Tebrize gitti, Azerbaycan Hkmdar Eb Mansr Vehsdn hutbeyi onun adna okuttu. Turul Bey, Van gl havzasndaki Bargiriyi aldktan sonra Malazgirti kuatt; byk

aba gsterilmesine ramen mstahkem ehir fethedilemedi. Turul Bey kn gelmesi zerine muhasaray kaldrp Azerbaycana dnd. Gence nlerinde edddler itaat arzetti. Ermenilere kar gerekletirilen aknlara katlan Turul Bey, 447 (1055) ylnda Halife Kim-Biemrillhn davetiyle kalabalk bir ordunun banda Badata girdi. Bundan tedirgin olan Bveyhlerin hizmetindeki Trk askerleri ve Trk asll kumandan Arslan el-Bessr karklklar karnca Turul Bey, Bveyh Hkmdar el-Melikr-Rahmi tutuklad ve Iraktaki Bveyh hkimiyetine son verdi. lk giriinde 13 ay 13 gn kald Badatta Dicle kysnda bir cami, kendisi iin saray, beyleri iin konaklar ve askerleri iin klalar ve ar yaptrd. Kaynaklarda ayrca burada bir ehir (Mednet Turul Bey) ina ettirdii kaydedilir. Ancak bunun daha sonraki sultanlar zamannda yaplan ilvelerle bir ehir grnm kazanm olmas daha muhtemeldir. evval 448de (Aralk 1056-Ocak 1057) Turul Bey, Kutalm Rahbeye kam olan Arslan elBessrye kar gnderdi, Sincar yaknnda yaplan savata Kutalm yenilgiye urad. Yannda bulunan Musul Emri Kurey b. Bedrn savatan sonra Arslan el-Bessrye katld. Kurey ve Arslan, Musulda hutbeyi Ftm Halifesi Mstansr-Billh adna okuttu. Bunu haber alan Turul Bey Badattan ayrld. Yolda ar Beyin oullarndan Alp Sungur Ykt kendisine katld. Musulun idaresini brhim Yinala veren Turul Bey, Musuldan Badat yaknlarna geldiinde halifenin gnderdii Resrres bnl-Mslime ile birok emr tarafndan karland. Birka gn sonra yaplan muhteem bir trenle Turul Bey o gne kadar hi grmedii Halife Kim-Biemrillhn huzuruna kabul edildi. Halife 7 arn yksekliinde bir taht zerinde oturuyordu; srtnda Hz. Peygamberin hrkas, elinde de altndan bir as bulunuyordu. Turul Bey de yksek bir taht zerine oturtuldu. Halife Turul Beyi takdir ettiini, Allahn kendisine ihsan ettii lkelerin ve memleketlerin idaresini ona verdiini ve bu lkeleri adaletle ynetmesini syledi. Turul Bey de onun emirlerini yerine getirmek iin Allahn yardmna gvendiini belirtti. Ardndan Turul Beye yedi iklimin idaresinin sembol olarak yedi siyah hilat giydirildi. Bana da mcevherlerle sslenmi bir ta konuldu. Halife Kim-Biemrillh, Turul Beyi dounun ve batnn hkmdar iln etti ve bizzat eliyle kl kuatt (25 Zilkade 449 Cumartesi/23 Ocak 1058). Turul Bey de halifeye 50.000 altn, deerli kumalar, silhlar ve soylu atlar sundu. brhim Yinal ertesi yl Musulu brakp Hemedana gitti. Turul Bey bunu Yinaln yeni bir isyan karacann iareti sayd ve Yinaldan Badata gelmesini istedi, o da ehre geldi. Ksa bir sre sonra Bessr ile Kurey b. Bedrnn Musulu kuattklar haber alnd. Turul Beyin kumandanlar i kalede drt ay dayand. Turul Bey ok az saydaki askerle Musula gidince orada kimseyi bulamadndan Nusaybine geti. Bu esnada brhim Yinal kendisinden ayrlp Hemedana hareket etti, sultan da arkasndan gitti. 26 Ramazanda (16 Kasm 1058) Hemedana ulaan Yinaln arkasndan sultan da ehre vard. brhim Yinal, Hemedan yresindeki Ouzlarn yanna giderek onlarn desteini aldktan sonra Turul Beyi Hemedanda kuatt. Ouzlarn hazineyi yamalamak amacyla kuatmay brakmasndan faydalanan Turul Bey, Hemedandan Reye geti. Yeenleri Alparslan, Kavurd Bey ve Ykt yardma geldiler. brhim Yinal ve Turul Bey, Rey yaknlarndaki Heftze Bulanda karlatlar. Malp olan Yinal ve yeenleri esir alnd. Turul Bey bu defa Yinal affetmedi ve yaynn kiriiyle onu bodurdu (9 Cemziyelhir 451/23 Temmuz 1059). Ftm halifesiyle Arslan el-Bessrnin brhim Yinal saltanat ele geirmek iin Turul Bey ile mcadeleye tevik ettikleri sylenir. Musul hkimi Kurey b. Bedrnn akrabasnn nezaretinde bulunan Halife

Kim-Biemrillh Badata gtrlmek zere yola karld. Sultan Turul Bey, halifeyi Badat yaknlarndaki Nehrevanda karladktan sonra Arslan el-Bessrnin arkasndan gitti. Kfe taraflarnda malp edilen Bessr ldrld. Turul Bey, ar Beyin lmnn ardndan onun oullarndan Sleymann annesiyle evlendi ve kendi ocuu olmadndan Sleyman veliaht iln etti. 453te (1061) Horasanda Damgan yresindeki Girdkh Kalesine kapanan Kutalm Sultan Turul Beye isyan etti ve onun gnderdii kuvvetleri yenilgiye uratt. Kutalmn isyan sultann lmne kadar srd. Ayn yl Sultan Turul Bey halifenin kz ile evlenmeye tlip oldu. Halife bunu kesinlikle kabul etmedi, hatta srar edildii takdirde Badattan kp gideceini syledi. Ancak sultann kararndan dnmeyeceini anlaynca istemeyerek raz oldu. Sultan Turul Bey ile halifenin kz Seyyide Hatunun nikhlar Tebriz dnda kyld (13 ban 454/22 Austos 1062). Sultan, huzuruna gelen Tebriz hkimi Memlndan yllk verginin ounu aldktan sonra Nahcvana geti. Nahcvan hkimi Eb Dlef e-eybn ile rmniye hkimi bn Celli kendine tbi klp Hoy ehrine yneldi. ehri zaptederek yeni idareciler tayin etti ve ardndan Urmiyeye hareket etti. Turul Beyin Urmiyede hastalanmas Badatta onun ld yolunda bir yiann kmasna sebep oldu. Turul Bey, Badata dnnce grkemli bir dn merasimi yapld; byk toy verildi. Ksa bir sre sonra tekrar hastalanan sultan Seyyide Hatun ile birlikte Badattan ayrld. Alt ay sonra yetmi yalarnda Reyde vefat etti (8 Ramazan 455/4 Eyll 1063); Reyde kendi adyla anlan trbesine (Gnbed-i [Burc-i] Turul Beg) gmld. Kaynaklar Turul Beyi kan dkmekten holanmayan, merhametli, asil davranl, kusur ve hatalar balayan, sabrl, kibirden uzak, cmert, drst ve dindar bir hkmdar olarak tantr. mdddin el-sfahn, Turul Beyin devrini gl bahelerine benzetir. Balca amalarndan biri hac yolunu gvenilir duruma getirmek, dieri de Ftmlerin varlna son vererek slm lemini birletirmekti. evresindekilere yamaclkla yaamann mmkn olmadn anlatmak iin byk gayret sarfetmitir. ar Beyin Nburun yamalanmasnda srar etmesi karsnda ok fkelenmi, srarn srdrmesi halinde kendini ldreceini sylemitir. Zamannn ounu savalarla geirmesine ramen imar faaliyetleriyle de ilgilenmi; Nbur, Rey, sfahan ve Badat gibi ehirlerde cami ve medreseler yaptrmtr. Turul Bey birok air ve edip tarafndan vlmtr. Fahreddn-i Grgn, Vs Rmn adl eserinin giri ksmnda ona bir methiye yazm, bn Hassl, Kitb Taflil-etrk al siril-ecnd adl kitabn Turul Beye okunmak zere Amdl-mlk Kndrye takdim etmitir. 1040-1060 yllarnda Nburda Turul Bey adna altn para bastrlmtr; bu paralarn ounda es-Sultnl-muazzam unvanyla anld grlmektedir. Belge ve sikkelerde Turul Bey iin kullanld belirtilen unvan ve lakaplarn bir ksm ylece sralanabilir: el-Emrl-cell, Rknd-devle ved-dn, Yemn emril-mminn, Melikl-slm vel-mslimn, Burhn emril-mminn, hnah, melikl-merik vel-marib, gyslmslimn, mugs ibdillh. Turul Beyin tevkii itimd alellahtr.

BBLYOGRAFYA

Muhammed b. Abdlcebbr el-Utb, Trul-Yemn (Ahmed el-Menn, Fetul-vehb al Tri Eb Nar el-Utb iinde), Kahire 1286, I, 335-336, 341; II, 79, 84; Gerdz, Zeynl-abr (nr. Abdlhay Habb), Tahran 1347 h., s. 176, 189, 190, 192; Muhammed b. Hseyin el-Beyhak, Tr

(nr. Ksm Gan-Ali Ekber Feyyz), Tahran 1324 h., tr.yer.; bnl-Cevz, el-Muntaam, VIII, tr.yer.; Rvend, Rat-udr, s. 65, 85, 94, 97-112, 116, 117; Abrd-devletis-Selcyye, bk. ndeks; bnl-Esr, el-Kmil, IX-X, tr.yer.; Bndr, Zbdetn-Nura, s. 5-29; Sbt bnlCevz, Mirtz-zamn (trc. Ali Sevim, TTK Belgeler, XVIII/22 [1997] iinde), s. 3-90; bn Hallikn, Vefeyt, V, 63-68; Ebl-Ferec, Trih, bk. ndeks; Redddin Fazlullh- Hemedn, Cmiut-tevr (nr. Ahmed Ate), Ankara 1960, s. 12, 13, 15-29, 31, 42; M. Halil Yinan, Trkiye Tarihi, Seluklular Devri I: Anadolunun Fethi, stanbul 1944, tr.yer.; J. Walker, A Unique Medal of the Seljuk Tuqhrilbeg, Centennial Publication of the American Numismatic Society, New York 1958, s. 691-695; Osman Turan, Seluklu Tarihi ve Trk-slm Medeniyeti, Ankara 1965; A. K. S. Lambton, The Internal Structure of the Saljuq Empire, CHIr., V, 215, 218, 223, 229; C. E. Bosworth, The Political and Dynastic History of the Iranian World (A.D. 1000-1217), a.e., V, 18, 20-22; a.mlf., oril (I) Beg, EI (ng.), X, 553-554; E. Honigmann, Bizans Devletinin Dou Snr (trc. Fikret Iltan), stanbul 1970, s. 170 vd.; R. W. Bulliet, Numismatic Evidence for the Relationship Between Tughril Beg and Chaghr Beg, Near Eastern Numismatics, Iconography Epigraphy and History: Studies in Honor of George C. Miles (ed. D. K. Kouymjian), Beirut 1974, s. 289-296; Mehmet Altay Kymen, Byk Seluklu mparatorluu Tarihi I: Kurulu Devri, Ankara 1975; a.mlf., Turul Bey ve Zaman, stanbul 1976; a.mlf., Turul Bey, A, XII/2, s. 25-41; V. V. Barthold, Mool stilsna Kadar Trkistan (haz. Hakk Dursun Yldz), Ankara 1990, bk. ndeks; Faruk Smer, Ouzlar (Trkmenler) Tarihleri, Boy Tekilat, Destanlar, stanbul 1992, s. 87-92; Hasan Hseyin Adalolu, Seluklu Devleti ile Abbasi Halifelii Mnasebetleri (doktora tezi, 1994), M Trkiyat Aratrmalar Enstits, tr.yer.; Abdlkerim zaydn, Byk Seluklularda Unvan ve Lakaplar, Prof. Dr. In Demirkent Ansna (haz. Abdlkerim zaydn v.dr.), stanbul 2008, s. 424-425, 431-432; brahim Kafesolu, Selukun Oullar ve Torunlar, TM, XIII (1958), s. 117130; G. Makdisi, The Marriage of Tughril Beg, IJMES, I/3 (1970), s. 259-275; Bahaeddin gel, Turul Beyin Ad Hakknda, Seluklu Aratrmalar Dergisi, III, Ankara 1971, s. 201-207; Cokun Alptekin, Seluklu Paralar, a.e., III (1971), s. 443-467; Yar Muhammad Khan, Tughrul Bey and the Consolidation of the Seljuq State, Journal of Central Asia, IV/1, Islamabad 1981, s. 108-121. Faruk Smer

TURUL AH
(. 622/1225) II. Klcarslann olu, Elbistan ve Erzurum meliki. Anadolu Seluklu Sultan II. Klcarslan yallk anda eski Trk geleneine uyarak lkesini on bir olu arasnda bltrm ve Turula Elbistan vermitir. Klcarslann oullar melik veya ah unvan tayor, babalarn metbu tanmak artyla kendi adlarna hutbe okutuyor ve para kestiriyorlard. Fakat daha babalarnn salnda kardeler arasnda mcadele balam, onun lmnden sonra iddetlenerek devam etmitir. Baz tarihiler, Ermeni Kral II. Leonun bu mcadelelerden faydalanarak Seluklulara ait bir ksm yerleri eline geirdiini ve Elbistan Meliki Turul ah da kendisine tbi kldn, onu Sivas ve Aksaray hkimi Kutbddin Melik ahn saldrlarna kar koruduunu kaydeder. Kardeler arasndaki mcadeleyi Tokat Meliki II. Sleyman ah kazand. Sleyman ah kardelerinden ounun sahip olduu yerleri ellerinden ald, bazlarn kendisine tbi klarak Seluklu Devletinin siyas birliini yeniden salad. Turul ah da II. Sleyman ah metbu tanyp (594/1198) lkesini muhafaza etti. II. Sleyman ah, komu slm lkelerine saldrlar gittike artan Grclere ar bir darbe vurmak ve Dou Anadoluya hkim olmak iin kalabalk bir ordu ile harekete getiinde yannda Elbistan Meliki Turul ah da bulunuyordu. Erzuruma ulatklarnda blgenin sahibi Saltuklulardan Melik Aleddin Melikah, Seluklu sultann gerektii ekilde karlamasna ramen ge kald ve kusurlu davrand bahanesiyle lkesi Turul aha verildi (2 evval 598/25 Haziran 1202). II. Sleymann bu davran phesiz Turul ah Elbistandan uzaklatrmak iindi. Turul ah da Elbistana nisbetle daha mamur ve geni bir lkeye sahip olduundan memnun kalm olmaldr. Sleyman ah kalabalk ordusuna ramen 598 Zilkade ay balarnda (Temmuz sonlar 1202) Erzurum-Kars arasndaki Micingerd Kalesi ovasnda Grclere yenildi. Dmann eline pek ok ganimet getii gibi bata Erzincan hkimi Mengckllerden Fahreddin Behram ah olmak zere birok emr esir dt. Fakat Grcler kayda deer bir toprak elde edemediler. Saltuklular da lkelerini geri almak iin herhangi bir harekette bulunmadlar. Grcler aknlarn daha ziyade zenginlii dillere destan olan Ahlata ynelttiler. 601 (1204-1205) ylnda Azerbaycana bir akn yaptktan sonra Malazgirt yresine indiler, karlarna kimse kmadndan evreyi yamaladlar. Ayn yl tekrar buralarda grndler. lk nce Erci dolaylarnda tahriplerde bulunan Grclerin Hsnt-tibne (Samankale) yrmeleri zerine Ahlatah Begtemr olu Muhammed, Grclere kar harekete geti ve Erzurum Meliki Turul ahtan da yardm istedi. Ahlatah ve Turul ah, Grcleri ar bir yenilgiye uratt. Grc bakumandan Kk Zaharya ller arasndayd. Bu zafer sayesinde mslmanlarn eline ok ganimet geti. Ancak Grcler ertesi yl tekrar saldrya getiler. Eyyblerden Meyyfrikn hkimi el-Melikl-Evhad Necmeddin Eyyb, 604 (1207-1208) ylnda Ahlatah Seyfeddin Balabann hkimiyetindeki Mu ve evresini ele geirdikten sonra Ahlat kuatt. Balaban, Turul ahtan yardm istedi; Turul ahn yardmyla Evhad yenip Meyyfrikne dnmeye mecbur brakt. Ardndan Necmeddin Eyybun elindeki Muu kuattlar.

ehir alnmak zere iken Turul ah Ahlatah Balaban ldrd. Hibir ey elde edemeyen Turul ah, itibarn kaybederek lkesine dnmeye mecbur kald gibi Ahlatahlar Devletinin sona ermesine de yol at. 606da (1209-10) Musul Hkmdar Nreddin Arslanah, Erbil hkimi Kkbri, Eyyblerin Halep Hkmdar el-Melikz-Zhir Gz, Eyyblerden el-Melikl-dile kar bir ittifak meydana getirdikten sonra Seluklu Sultan I. Keyhusrev ile Erzurum Meliki Turul aha bu ittifaka girmeleri iin eliler gnderdiler. Ertesi yl aabeyi I. Keykvusun Kayseride tahta geirildiini haber alan Tokat Meliki Aleddin Keykubad, saltanat ele geirmek amacyla harekete geerken vaadlerde bulunarak yanna ald Turul ah ve Ermeni Kral Leon ile birlikte Keykvusu Kayseride kuatt. Fakat ok gemeden Kral Leon, Keykvus tarafndan elde edildiinden gizlice lkesine dnd, bunu haber alan Turul ah da Erzuruma hareket etti. Onun Keykubad terketmesinin bir sebebi de Keykvusun Trk memlklerinden oluan bir hassa ordusuna sahip Eyyb el-Melikl-Ereften yardm istemesiydi. 616 (1220) ylnda I. Keykvusun ocuk brakmadan lm zerine tahta karlmas dnlen kiiden biri Turul ah idi. I. Aleddin Keykubad hkmdar olunca Turul ahn el-Melikl-Erefin yardm ile saltanat davasna kalkacandan endie ettiyse de o herhangi bir harekette bulunmad. Grc Kraliesi Rusudan, Turul ahn yakkllyla mehur olu ile evlendi, bu evlilikten Thamara ve David adl iki ocuu dodu. Bunlardan Davidin annesinin lmnden sonra Grcistan kral olduu bilinmektedir. Thamara ise Seluklu Hkmdar II. Keyhusrev ile evlendi. Ardndan Mslmanl kabul etti ve Grc Hatun adyla tannd. Grc kaynaklarna gre Turul ah devrinde Erzurum, Grclere hara veren ehirler arasndayd. Turul ahn Konya tarafndan gelebilecek bir tehlikeye kar Eyyblerle dosta geindii anlalmaktadr. Onun vefatndan sonra yerine olu Rkneddin Cihan ah geti. Turul ahn egemenliindeki topraklar hakknda kesin bir bilgi olmamakla beraber Erzurumdan baka Bayburt, spir, Avnik, Micingerd ehir ve kalelerini iine ald sylenebilir. Turul ah, Bayburtu stdddr ve sipehslr Ll vastasyla iyice tahkim ettirmiti. Onun spire de hkim olduunu oradaki bir mescid kitbesi gstermektedir. Kitbeye gre spir Mescidini Atabeg emseddin Erdemah, Turul ah iin yaptrmtr. Turul ah devrinde Erzurumdan Trabzon, Grcistan ve rana koyun ve yn ihra ediliyordu. Erzurum blgesinden en ilek ticaret yollarnn gemesi ve Erzurumun bir mbadele merkezi olmas blgenin ekonomik gelimesini etkilemitir. Ayrca Bayburtta karlan gm madeninin lke ekonomisinde nemli bir yeri vard. Turul ah, kestirdii gm ve bakr sikkelerde genellikle melik, bazan da es-sultnl-muazzam unvanyla anlmtr. Ykt el-Hamev, Turul ahn dil ve halka kar efkatli davrandn yazar. bn Bb de bu hususta Yktu teyit eder. Ancak kitbelerde kendisine el-Murbt, el-Mchid, Kmiulkefere lakaplar verilen Turul ahn Elbistan meliklii srasnda Ermeni kraln metbu tand, Erzurum meliklii esnasnda Grc kralna vergi verdii, Grc kraliesiyle evlenebilmesi iin olunu Hristiyanl benimsemeye tevik ettii dikkate alnarak onun ciz ve dirayetsiz bir hkmdar olduu sylenebilir. Mttefiki Balaban ldrmesi de gvenilmezliini ve gaddarln ortaya koyar. Ayrca elence ve ikiye dknd. Turul ahn Erzurumda herhangi bir eser yaptrdna dair bilgi yoktur.

BBLYOGRAFYA

Ykt, Muceml-bldn (nr. F. Wstenfeld), Leipzig 1866, I, 361 vd.; bnl-Esr, el-Kmil, XII, 204-205, 416-417; Muhammed b. Ahmed en-Nesev, Srets-Suln Celliddn Mengbert (nr. Ahmed Hamd), Kahire 1953, s. 217; bn Nazf, et-Trul-Manr (nr. P. A. Gryaznevitch), Moskova 1960, s. 308, 349; bn Bib, el-Evmirl-Aliyye, I, 30, 56 vd., 105 vd., 163, 166, 168, 276; Ebl-Ferec, Trih, s. 474, 487, 490, 505; bn Vsl, Mferricl-krb, III, 176, 195, 217; smil Galib, Takvm-i Meskkt- Selukiyye, stanbul 1309, s. 13-15; S. Lane-Poole, Catologue of Oriental Coins in the British Museum, London 1881, III, 111, addition I-IV, 295; Ahmed Tevhid, Meskkt- Kadme-i slmiyye Katolou, stanbul 1321, IV, 123; Abdrrahim erif Beygu, Erzurum: Tarihi, Antlar, Kitabeleri, stanbul 1936, s. 239-243; brahim Hakk Konyal, bideleri ve Kitbeleri ile Erzurum Tarihi, stanbul 1960, s. 509; Osman Turan, Seluklular Zamannda Trkiye, stanbul 1971, s. 257, 259, 307, 373, 374, 376; a.mlf., Sleyman-ah II, A, XI, 224-228; evki Nezihi Aykut, Trkiye Seluklu Sikkeleri I: I. Mesuddan I. Keykubada Kadar (510-616/11161220), stanbul 2000, bk. ndeks; Selim Kaya, I. Gyseddin Keyhsrev ve II. Sleymanah Dnemi Seluklu Tarihi (1192-1211), Ankara 2006, bk. ndeks; Mehmet Ersan, Seluklular Zamannda Anadoluda Ermeniler, Ankara 2007, s. 160, 165-166; Faruk Smer, Turul-ah, A, XII/2, s. 4144. Faruk Smer

TUTEGN
(. 522/1128) Tuteginlilerin kurucusu (1104-1128). Trk (Trkmen) asll olmas dnda ailesi hakknda bilgi yoktur. Adnn ucuna at kuyruu bal alem anlamndaki tu ile ilgisinin olmad tok, sk, dolu anlamndaki tog ile tegin kelimelerinden meydana geldii (Totegin) ileri srlmektedir. Suriyeye gitmeden nce Anadolu gazlarna katld, Turul Beyden sonra Sultan Alparslana hizmet ettii, onunla birlikte 456da (1064) kendi tevikiyle klan Grcistan seferinde ve 462de (1070) Halep muhasarasnda bulunduu, airetinin kalabalk olduu kaydedilmektedir. Ardndan Suriye Seluklu Meliki Tutuun hizmetine girdi ve olu Dukaka atabeg tayin edildi. Tutegin, Tutuun Melikahn lm zerine (485/1092) girdii saltanat mcadelesinde onun yannda yer ald. Diyarbekir seferi srasnda Meyyfrikn valiliine tayin edildi. Tutu yeeni Sultan Berkyaruk ile Reyde yaplan savata lnce (488/1095) yannda bulunan olu Dukak Dmaka kaarken Tutegin esir dt. Bu srete Dukak Dmakta, aabeyi Rdvn Halepte melik iln edildi (488/1095). Tutegin esaretten kurtulduktan sonra Dmaka gitti. Her iki melikin yannda bulunan Trk beylerinin tahrikiyle iddetlenen Halep-Dmak ekimesinde Dukak, Rdvnn stnln tanmak zorunda kald. Bu mcadelelerde Tutegin etkin rol oynad. Hal ordusunun Antakyay kuatmas esnasnda Yasyann yardmna giden Dukak ve Tutegin, Bara mevkiinde cereyan eden savata ar kayplar verip yurtlarna dndler; ardndan Sultan Berkyarukun emriyle Antakyaya yardma gelen Krboa idaresindeki Seluklu ordusuna katldlar (Receb 491/Haziran 1098). Antakyann Hallarn eline dmesi zerine bir defa daha baarszla uram olarak Dmaka ekildiler (bnl-Kalnis, s. 134-136). Melik Dukakn Ammroullar ailesinin idaresindeki Cebeleyi kuatmas srasnda yaralanan Tutegin, Dmaka dndkten sonra Cebele hkimiyle yapt anlama neticesinde ehri teslim ald (30 Temmuz 1101) ve olu Brinin idaresine verdi. Rahbenin ve ardndan Humusun ele geirilmesindeki hizmetlerine karlk Humus nibliine tayin edildi. Melik Dukak lnce (497/1104) vasiyeti gerei olu Tutu melik iln edildi. Tutegin ay sonra Tutuun on iki yandaki aabeyi Erta (Bekta) melik tayin etti. Tuteginin kendisini ldreceinden ve Dmak Seluklu Melikliini tasfiye edeceinden korkan Erta Dmaktan gizlice ayrldktan ksa bir sre sonra ld. Yeniden Melik Tutu adna hutbe okutan Tutegin onun da lmyle kendi adna bir siyas birlik kurmay baard (498/1104). Byk Seluklu Devletinin paralanmasyla ortaya kan atabegliklerin ilki olan Tuteginliler (Dmak Atabeglii, Briler) blge dengeleri ierisinde nemli roller stlendiler. Atabegliin topraklar bata Urfa, Antakya ve Kuds, Suriye ve Filistin sahil eridinde kk devletikler kuran Hallarn tehdidi altnda bulunuyordu. Tutegin, Hallara kar Ftm ordusuna yardm etmek iin Emr Sabar idaresinde 1300 kiilik bir kuvvet gnderdi. Ftm ordusunun 27 Austos 1105te Kuds Kral Baudouin idaresindeki Hal ordusuyla giritii iddetli muharebede her iki taraf da ar kayplar verdi. Emr Sabar, dn yolunda Melik Ertaa yardm eden Busr ehrini zaptetti. Tutegin de Franklarn Taberiye yresinde ina ettirdii, atabegliin gvenliini ve ticar menfaatlerini tehlikeye sokan kaleyi tahrip etti (Reblhir 499/Aralk 1105). Bu srada Emr

Sabar, Vdiims civarnda Hallarn basknna urad. Bunun zerine Tutegin, Taberiye Kontluunu ortadan kaldrmak amacyla sefere kt. Taberiye yaknlarnda yaplan savata Kont Gervaise ve askerlerinin bir ksm esir dt (501/1108); anlama salanamaynca kont ldrld (a.g.e., s. 158-159, 161-162). Tutegin, Hallarn karadan ve denizden kuattklar Saydaya yardm gnderdi ve Ftm donanmasnn da yardmyla dman yenilgiye uratld. Kuds Kral Baudouin, Tutegine anlama teklifinde bulununca 502de (1108-1109) bir bar antlamas imzaland. Tuteginin Hallar tarafndan kuatlan Arka Kalesine yardm giriimi baarszlkla sonuland. 502 (1109) ylnda Kont Guillaume idaresindeki Hal birliklerinin basknna urayan Tutegin malp oldu. Ayn yl Trablusam ve Cebele Hallarn eline geti. Sadece Rafeniyenin muhasara edilmesine engel olabilen Tutegin, Antakya prinkepsiyle Mneytra ve bn Akkr kalelerinin Hallara terkedilmesi, Bik blgesi mahsulnn te birinin Hallara verilmesi, Masyt, Tfn ve Ekrd kalelerinin her yl vergi demesi artyla antlama yapmak zorunda kald (a.g.e., s. 164165). Tutegin, 503 evvalinde (Mays 1110) Emr Mevdd b. Altuntegin idaresindeki Seluklu ordusunun I. Urfa Kuatmasna katld. Kuds kralnn, topraklarna saldracana dair haberler gelmesi zerine yollar denetim altna ald. Kuds Krall ile daha nce yaplan bar antlamasnn teyidi yoluna gidildi. Hallarn kuatt eyzer hkiminin yardm arsna uyarak harekta devam eden Tutegin ve Emr Mevdd baz atmalarn ardndan k yaklanca lkelerine dndler. Kuds Kral Baudouin, Ftmlere bal Sra ynelince Sr valisi Tuteginden yardm istedi. Tuteginin gnderdii 200 kiilik yardm kuvveti muhasaradan nce ehre girmeyi baard. Hallarn dikkatini kendi zerine ekmek isteyen Tutegin, Habs Kalesine saldrd. Kale alnarak iindekilerin tamam kltan geirildi. Tutegin, Hallarn kara ikmal yollarn kestikten sonra Sayda Limanndaki Hal gemilerini tahrip ederek denizden yardm almalarn engelleyince Baudouin ekilmek zorunda kald (505/1112). Ardndan Baudouin Sru tekrar kuatmaya teebbs ettiyse de Dmak kuvvetlerinin yardma gelmesiyle bir sonu alamad. Kuds Kral Baudouin, ertesi yln ilkbaharnda Dmak Atabegliine bal Beseniye blgesini yamalatt. Daha nce de Dmaktan Msra gitmekte olan bir ticaret kervan vurulmu, yol gvenlii iyice bozulmutu. Tutegin, Emr Mevdd b. Altuntegin ve Melik Rdvn b. Tututan yardm istedi. Trk kuvvetlerinin ni basknna urayan Hal ordusu 2000 kadar kayp verdi (11 Muharrem 507/28 Haziran 1113); kral esir dt, fakat Trk askerlerince tannmadndan kaarak Taberiyeye snd. Tutegin, Melik Rdvnn seferden sonra yalnz 100 atl gibi sembolik bir yardm kuvveti gndermesine kzarak hutbeden adn kard (a.g.e., s. 187-188). Kuds kral Taberiye seferinin ardndan 502 (1108-1109) ylnda yaplan bar antlamasn yenileme talebinde bulundu ve ele geirdii yerlerin Tuteginde kalmas artyla anlama saland (507/1113-14). Seluklu sultan ile ihtilfa den Tutegin ve lgazi, Antakya Prinkepsi Roger de Salerneden yardm istediler. Bunun zerine Kuds kral ve Trablus kontunun da katlmyla oluturulan Hal ordusu Antakyada topland, ancak Seluklu ordusuna saldrmaya cesaret edemedi. ki ay kadar bekledikten sonra Hal ve Seluklu ordular lkelerine dndler. Ardndan Tutegin, Hallarn igal ettii Rafeniyeyi ni bir basknla kurtard (Cemziyelhir 509/Kasm 1115). Bir sre sonra Sultan Muhammed Tapardan faaliyetlerinden dolay zr dilemek iin Badata hareket etti (Zilhicce 509 / Nisan 1116). Bu ziyaret srasnda affedildi ve Tapardan Suriye valiliine tayin edildiine dair bir menur ald (a.g.e., s. 193-197). Ayn yl Musul Valisi Aksungur el-Porsuknin Hallara kar dzenledii sefere katld; Trablus Kontu Ponsun ordusuna ar kayplar verdirildi; 3000den fazla valye kltan geirilirken birok esir ve ganimet elde edildi.

Hallar, Urfa Kontu Baudouinin (II. Baudouin) Kuds krallna seilmesinin ardndan Habs Kalesini ele geirip etraf yamalamaya devam ettiler. Tuteginin dman zerine gnderdii olu Bri yenilerek Dmaka dnd. Yeni Hal saldrlarna kar yardmn istedii Necmeddin lgazi ile birlikte Trkmen kuvvetleri toplamak amacyla Mardin blgesine gidip grmeler yapan Tutegin, Mays-Haziran 1119da geri dnp beklemeye balad. lgazinin harekete gemesi srasnda Hallarn Halepi kuatt haberini alnca buraya yneldi. lgazi, Knnesrnde Tutegini beklerken Antakya hkimi Roger de Salernein ordusunu pusuya drerek imha etti. Tutegin, Artah Kalesini kuatmakta olan lgaziye bir sre sonra katld. Esribin ardndan Zerden Kalesi ele geirildi. Trk ordusu bu savalarda ganimet elde etti. Kuds kral Trablus kontundan da yardm alp Tel Dnise geldi (513/1119). Tutegin, Trablus Kontluu askerini pskrtt ve Zerden Kalesini hedef alan Hal birliini pusuya drerek yenilgiye uratt. Tutegin 515te (1121) Hallara kar ok baarl bir sefer daha yapt. Elde ettii ganimetlerin bir ksmn Halife Msterid-Billha ve Sultan Sencere gnderdi. 517 Reblevvel ay sonunda (Mays 1123) Humusu geri alma giriimi sonusuz kald. Fakat ayn yl Hamay zaptetti. Hallarn Sru kuatacan renen Ftm Halifesi mir-Biah-kmillh ehrin valilik menurunu Tutegine gnderip atabegliin gvenlii bakmndan ok nemli olan bu ehri onun himayesine brakt. Hallar denizden takviye alarak Sru kuattlar. Tutegin, Msrdan beklenen yardm gelmeyince ktlk yznden ehrin teslim edilmesine karar verdi (518/1124). 519 (1125) ylnda Halepi ele geirerek Hallarla komu olan Musul Valisi Aksungur el-Porsuk, Halepin gvenlii asndan Hallara kar daha etkili bir politika izleme dncesiyle bahar aylarnda ileri harekta balad. Yardmn istedii Tutegin ile Hamada bulutuktan sonra Kefertb ald. Halep yaknlarndaki Azza geldiklerinde Kuds Kral II. Baudouin nlerine kt. Birka kk atmann ardndan Hallarn taktik gerei ekilmesi Trk ordusunun dzenini bozdu. iddetli arpmalarda iki taraf da ar kayplara urad. Aksungur ve Tutegin yenilip ekilirken Hallar kendilerinde onlar takip edecek g bulamadlar. Ancak kral Kudse dnmeyip Dmak Atabeglii topraklarna saldrd. cil yardm talebinde bulunan Tutegin, Zilhicce 519da (Ocak 1126) Mercssufferde Hallarla savaa girdi. Hal piyadeleri byk kayplar verirken Trk svarileri bozguna urad. Tutegin, Trablus Kontu Ponsun Rafeniye muhasarasna mdahale edemeyince atabeglie ait bu nemli snr ehri Hallarn eline dt. Zor durumda kalan Tutegin, 520de (1126) Btnlerle i birlii yaparak Hallara kar bir s eklinde kullanmalar iin Banyas Kalesini onlara verdi. Bir yla yakn bir sre hasta yatan Tutegin, atabegliin ileri gelenlerini toplayp yerine olu Tcl-Mlk Brinin gemesini vasiyet etti. 8 Safer 522de (12 ubat 1128) Dmakta ld. Hallarla yapt cihadla tannmtr.

BBLYOGRAFYA

bnl-Kalnis, Tru Dma (Amedroz), s. 130-131, 134-136, 139, 142, 144-151, 156-218; bn Askir, Vlt Dma fil-ahdis-Selc (nr. Selhaddin el-Mneccid), Beyrut 1981, s. 20-21;

bnl-Esr, el-Kmil, X, 443, 594, 647; ayrca bk. ndeks; bnl-Adm, Zbdetl-aleb, II, 186189, 232-233; ayrca bk. ndeks; Muammer Kemal zergin, Dimak Meliklii ve Dimak Atabegi Zahireddin Totegin (doentlik tezi, 1965), Edebiyat Fakltesi; Cokun Alptekin, Dimak Atabeglii (Tog-teginliler), stanbul 1985; Abdlkerim zaydn, Sultan Muhammed Tapar Devri Seluklu Tarihi (498-511/1105-1118), Ankara 1990, bk. ndeks; kir Mustafa, utekn: Reslsretil-Briyye ve messisn-nimil-Atbek, Mecellet Klliyyetil-dab vet-terbiye, sy. 2, Kveyt 1972, s. 35-87; Ali Sevim, Tutegin, A, XII/2, s. 44-46; Anne-Marie Edd, utigin, EI (ng.), X, 600. Glay n Bezer

TUTEGNLLER
Dmak merkez olmak zere bu yredeki baz ehirlerde hkm sren bir Trk-slm hnedan (11041154). Tuteginlilerin (Toteginliler, Briler, Dmak Atabeglii) kurucusu Tutegindir. Hnedann ad Arapa kaynaklarda Briyye eklinde yer almad halde ilk defa 1893te yaymlanan The Mohammadan Dynasties adl eserinde (s. 161) Stanley Lane Pool, ardndan Zambaur ve Hal seferleri tarihiyle uraan tarihiler bu ad Tuteginin olu Briye nisbetle Briyye, Brids, Burides eklinde kaydetmilerdir. Tuteginin 522de (1128) vefatyla yerine olu Bri geti. Btnler, Tuteginin lmn frsat bilerek Hallarla, Srun kendilerine verilmesi artyla onlarn Dmak' zaptna yardm etmek zere gizli bir antlama yaptlar. Ancak Bri, Btnleri iddetli bir ekilde cezalandrd (523/1129). Btn desteinden mahrum kalmalarna ramen ilerlemeye devam eden Hallar Dmak kuattlar; yamaya kan 1000 kiilik bir Hal kuvveti Brinin mdahalesiyle imha edilince ekilmek zorunda kaldlar. 521de (1127) Irak Seluklu sultan tarafndan Musul valiliine tayin edilen Atabeg mdddin Zeng bir sre sonra bata Halep olmak zere btn Suriyeye hkim olmak iin mcadeleye giriti. Tuteginin lm ona bu yolda byk frsat verdi. Zeng Halepi alnca Hallara kar cihad ars yapt. Dmaktan 500 kiilik bir kuvvet gnderen Bri, Hama valisi olan olu Sevine mdddin Zengye katlmasn emretti. Zeng nce iyi karlad Sevin ve adamlarn daha sonra tutuklatt; bylece korunaksz duruma drd Hamay zaptetti (evval 524/Eyll 1130). Dmakta Btnlere kar yrtt mcadele sebebiyle onlarn hedefi haline gelen Bri, btn tedbirlerine ramen 525te (1131) suikasta uramaktan kurtulamad. Yaralar yznden son bir yln hasta olarak geirdi ve 21 Receb 526da (7 Haziran 1132) Dmakta vefat etti. Yerine geen olu emslmlk smilin ilk ii Btnlerin Hallara terkettii Banyas ehrini geri almak oldu (Safer 527/Aralk 1132). Ardndan Zengnin Hallarla uramasndan faydalanp Hamay da geri ald (evval 527/Austos 1133). eyzeri kuatan smil Akk, Nsra ve Taberiye blgelerine dzenledii aknlardan zengin ganimetlerle geri dnd. emslmlk smil, baarl bir d siyaset izlemesine ramen sert ynetimi ve koyduu ar vergiler yznden halk tarafndan sevilmiyordu. Bir av partisinde suikasta uramas onu daha da acmasz hale getirdi. Atabegliinin baz ileri gelenlerini ve kardei Sevini ortadan kaldrd. Dmak kendisine teslim etmek zere mdddin Zengyi davet eden smilin bu teebbs annesi Zmrd Hatunun emriyle ldrlmesine yol at (14 Reblhir 529/1 ubat 1135). smilin yerine kardei ehbeddin Mahmud atabeg oldu. Bu arada mdddin Zeng, smilin davetini bahane ederek Dmak nlerine geldi. Zengnin elilerini iyi karlayan ehbeddin Mahmud ondan geri dnmesini istedi. Dmakn d mahallerinde cereyan eden kk apl arpmalardan bir netice alamayacan anlayan Zeng, ehbeddin Mahmudun hutbeyi atabegi olduu Irak Seluklu Meliki Alparslan b. Mahmd adna okutmas artyla ekilmeye raz oldu. Bu olayn ardndan Zengnin tehdit ettii Humus hkimi Humrta ehri ehbeddin Mahmuda brakt. Mahmud, Humusu kuvvetli bir garnizon haline getirdi ve erzak stoklaryla takviye etti. Zeng, btn Suriye'yi savala alamayacan anlayp bar yoluyla baz teebbslerde bulunmaya karar verdi. Mahmuda eliler yollayarak annesi Zmrd Hatun ile evlenmek istediini

bildirdi; Zengnin bu teklifi kabul edildi. Humus, Zmrd Hatunun eyizi olarak Musul Atabegliine brakld (Ramazan 532/Mays 1138). 531de (1137) Trkmenlerle takviye edilen Tuteginli ordusu Emr Bazvac kumandasnda Trablus Kontluu topraklarna girdi. Kont Pons ile Bihop Gerald esir alnd, birok ganimet elde edildi. Emr Bazvac ayn yl Kuds Krallna ait Nablusa, i kaleye snanlarn cann kurtarabildii ve ehrin byk lde yamaland bir sefer daha dzenledi. Mahmud da Hallarn Banyas evresini yamalamalar zerine bizzat sefere kt, Hallar geri ekilince Dmaka dnd. Mahmud ksa bir sre sonra Ermeni asll hizmetkr tarafndan uyurken ldrld (23 evval 533/23 Haziran 1139). Bu olayn sipehslr Munddin ner ile Mahmudun kardei Cemleddin Muhammedin tertibi olduuna dair baz ip ular vardr (bnl-Kalnis, s. 268-269). Munddin ner, Mahmudun Balebek valisi olan kardei Cemleddin Muhammedi Dmaka getirtip tahta oturttu, kendisi de vezirlie tayin edildi. te yandan Cemleddin Muhammedin mdddin Zengye snan kardei Behramah ve annesi Zmrd Hatun, Zengyi Dmak zaptetmeye tevik ediyordu. Zeng hemen Dmak Atabeglii topraklarna girdi ve iddetli bir muhasara neticesinde Balebeki zaptetti (534/1139). Buradan Dmaka yrd, Cemleddine Dmak karlnda istedii bir yeri vermeyi teklif etti; ancak teklif reddedildi. Zeng, ieriye soktuu casustan kendisine kar iddetli bir direni olacan renip ehri kuatmaktan vazgeti. Cemleddin Muhammed bu olaydan ksa bir sre sonra yakaland hastalktan kurtulamayp ld (8 ban 534/29 Mart 1140). ner onun yerine olu Mcrddin Abak atabeg iln etti. Dmakta meydana gelen bu deiiklik zerine mdddin Zeng bir defa daha ehri alma giriiminde bulundu. ner, Kuds Kral Fulk ile ylda 20.000 dinar denmesi ve Zengnin zaptettii Banyasn geri alndktan sonra Hallara terkedilmesi artyla anlama yapt. Kral da nere asker yardmda bulunacakt. Dmak, Antakya ve Trablusam kuvvetlerinin ortak harektyla Banyas alnp Hallara brakld. Ancak Zeng, Dmak kuatmaktan vazgemedi. Hallarn desteine ramen Zengnin ehrin ie imknlarn neredeyse yok etmesi karsnda Abak, adn hutbede okutmak suretiyle Zengnin hkimiyetini kabul etmeye mecbur kald. ner daha sonra mdddin Zengnin ldrlmesinden yararlanp Balebeki geri ald (541/1146). Babasnn Halep ve civarndaki topraklarna hkim olan Nreddin Mahmud Zeng, Hal tehlikesi yznden kendini Dmak ynnde emniyet altna almak istiyordu. Bundan dolay Abak ile bir dostluk antlamas yapt. Vezir ner, Havranda bulunan Sarhad Kalesini muhasara ettii srada bizzat yardmna geldi. ehrin valisi Altunta, Kuds kralndan yardm isteyince Hallar harekete getiler, fakat Barada mttefik Trk kuvvetlerine yenildiler. Busr ve Sarhad atabegliin topraklarna katld (Muharrem 542/Haziran 1147). Urfann fethi zerine balatlan II. Hal Seferine katlan ordular hem Nreddin Mahmud Zeng hem de Dmak Atabeglii ile savamaya karar verdi. Hal ordusunun ilk hedefinin Dmak olmas ihtimaline kar surlar tahkim edilirken dmann ie imknlar yok ediliyordu. Kalabalk bir Hal ordusu 543te (1148) ehri kuatt. Emr ner bir yandan komu idarecilerden yardm isterken dier yandan eitli vesilelerle Hal kont ve liderlerinin gnln alp kuatmann gevetilmesini salad. Dmak nlerinde ok uzun zaman kaybeden Hallar yiyecekleri azalnca geri ekildiler. Alman imparatoru ve Fransa kral lkelerine dnd. Nreddin Mahmud, Antakya blgesinde aknlara devam ettii srada Kuds Krallna bal kuvvetler Dmaka bal yerleri yamalad. Atabeg Abak, Musul ve Halep atabeglikleriyle ittifakna ramen onlardan gelebilecek tehditlere kar Hallarla

ilikilerini dzeltmek istiyordu. Bu amala Kral III. Baudouin ile iki yllk bir bar antlamas imzaland (544/1149). te yandan Nreddin Mahmudun Antakyaya dzenledii sefere yardmc birlikler gnderdi. Abak, Munddin nerin Reblhir 544te (Austos 1149) lmyle yetkileri kendi eline ald. Bu durum Dmakta ehir reisinin balatt bir isyana sebebiyet verdi. Bu gelime Nreddin Mahmud iin bir frsat tekil etti. Nreddin bir yandan Abakn emrlerini kendi saflarna ekti, dier yandan Hallara kar bir sefer iin 1000 kiilik kuvvet verilmesini istedi; bylece ehrin savunmasn zayflatmay planlyordu. Abak, yardm arsna Kuds kral ile yapt antlamay ihll edecei iin olumsuz cevap verdi. Zilhicce 544te (Nisan 1150) Dmak kuatan Nreddin Mahmud, Hallarn mdahale etmesi ihtimaline kar hkimiyetinin tannmas artyla Abakla anlat. Bylece Abakn atabeglii Nreddin Mahmudun tbiyetine girmi oluyordu. Nreddin Mahmudun ertesi yl Dmak alma teebbs Kuds Krall kuvvetlerinin Abaka yardma gelmesi zerine baarszla urad. Nreddin, Dmaktan ekildikten sonra da aknlar devam etti. Neticede Nreddin Mahmudun Dmaktaki egemenlik hakkn glendiren ve Abak onun nibi konumuna dren bir antlama yapld (10 Reblhir 546/27 Temmuz 1151). Abak, Nreddin Mahmudun Ftmlere ait Askalan zapt srasnda onun yannda yer almakla birlikte Dmakn tehdit altna girdiini grerek Kuds kral ile yeniden temasa geti. Abakn bu tutumu ehirde huzursuzlua yol at. Adamlar vastasyla olaylar yakndan izleyen Nreddin Mahmud Safer 549da (Nisan 1154) ehri kendi topraklarna katt. Abakn ahs mallarn alp Blise gitmesine izin verdi. Badata giderek halifenin himayesine giren Abak lnceye kadar (564/1169) burada yaad. Nreddin Mahmudun Dmak ele geirmesi ve atabeglie bal dier ehirlerin teslim olmasyla Tuteginliler hnedan tarihe kart. Tuteginliler elli yl boyunca Suriye ve Filistinde Hallara kar bir kalkan vazifesi yapm, Antakyadan Kudse kadar uzanan blgenin Hallarn elinde birlemesine engel olmutur. Tuteginli atabegleri ekonomik ve sosyal hayat gelitirmek iin byk aba sarfetmitir. Byk Seluklu Devleti zamannda ivme kazanan medrese inas gelenei Tuteginliler zamannda da srdrlm, Dmakta Hanef, fi ve Hanbeller iin birok medrese yaptrlmtr. Emnddevle Gmtegin, Munddin ner, Nsrddevle Tarhan, Emr Mchidddin Bozan, ereflislm EblKsm bnl-Hanbel, Emr nerin kz smet Hatun, Cruh et-Trkmn, Mismr el-Hillnin yaptrd medreseler bunlar arasnda saylabilir. Atabeg Brinin hanm Saffetlmlk Zmrd Hatun da Dmakta Kuran ve hadis tahsil etmi, kelm ilmiyle ilgilenmi ve bir medrese yaptrmtr. Tuteginliler zamannda Eb shak brhim b. Osman el-Gazz, bnl-Ebbr Eb Muhammed Hasan b. Yahy, bn Kuseym el-Hamev, bn Mnr et-Trablus, Eb Abdullah Muhammed b. Nasr el-Kaysern, Ebl-Hasan b. Ebl-Hayr ed-Dmak ve Ebl-Hasan emseddin Ali b. Servn el-Kind gibi ok sayda edip ve air yetimi, bunlar kasidelerinde atabegleri vmtr. bnl-Kalnis ile Ebl-Ksm bn Askirin dnemin mehur tarihileri arasnda sekin bir yeri vardr. Dmakta ilk hastahane Melik Dukak zamannda yaplmtr. Saffetlmlk, Kubbett-Tavvis ve Zmrd Hatun Mescidi adyla anlan iki mescid, Vezir Mezdegn iki minareli byk bir mescid ina ettirmitir. Sarhad Valisi Mchidddin Bozan, Mescidn-nakk adyla bilinen bir mescid yaptrmtr. Suriyenin en byk ve en nemli yerleim merkezi olan Dmakta canl bir ticaret ve sanayi hayat vard. Tarla ve bahelerin sulanmas iin su kanallar ve su dolaplar kurulmutur. Tutegin, ehrin kenar

mahallelerindeki araziyi halka datarak burada ziraatn gelimesi ve halkn refah seviyesinin artmas iin almtr. Melik Dukak ve Atabeg Tutegin, Dmak civarnda deri imalthaneleri kurmulard. ehirde ayrca iki demir ve bir cam eritme frn, zeytinya ve susam ya atlyeleri bulunuyordu. VI. (XII.) yzylda Dmakta kt sanayiinde byk gelime olmutur. Bu dnemde Dmakta buday sapndan kt reten iki kt imalthanesinin varl bilinmektedir. Serminde sabun, Cebelismmkta mutfak malzemeleri yapan atlyeler, ehir merkezinde dokuma tezghlar, deri ve demir ileyen imalthane ve i yerleri vard. TUTEGNLLER (Dmak Atabegleri) Tutegin 498 (1104) Bri 522 (1128) smil 526 (1132) Mahmud 529 (1135) Muhammed 533 (1139) Abak 534-549 (1140-1154)

BBLYOGRAFYA

bnl-Kalnis, Tru Dma (Amedroz), s. 131-140, 158-165, 193-197; ayrca bk. ndeks; bn Askir, Vlt Dma fil-ahdis-Selc (nr. Selhaddin el-Mneccid), Beyrut 1981, s. 20-21; bnl-Ezrak el-Frik, Tru Meyyfrin ve mid (nr. Bedev Abdllatf Avad), Kahire 1959, s. 236-237, 239; bnl-Esr, el-Kmil, X, 37-38, 248-269, 443-467; ayrca bk. ndeks; bnl-Adm, Zbdetl-aleb, II, 186-189, 232-233; ayrca bk. ndeks; bn Hallikn, Vefeyt, I, 296; Ebl-Ferec, Trih, II, 351-352, 356; Urfal Mateos Vekyinmesi (952-1136) ve Papaz Grigorun Zeyli (11361162) (nr. ve trc. H. D. Andreasyan), Ankara 1962, s. 192, 252, 257-258, 281, 282, 284, 287; S. Lane-Pool, The Mohammadan Dynasties, Westminster 1893 Beirut 1966, s. 161; Muammer Kemal zergin, Dimak Meliklii ve Dimak Atabegi Zahireddin Totegin (doentlik tezi, 1965), Ed. Fak.; N. Elisseff, Nr ad-Dn, Damas 1967, II, tr.yer.; III, bk.dizin; Zambaur, Manuel, s. 225; In Demirkent, Urfa Hal Kontluu Tarihi: 1098den 1118e Kadar, stanbul 1974, s. 121-128; Cokun Alptekin, The Reign of Zangi, Erzurum 1978, s. 34, 35, 58-59, 62; a.mlf., Dimak Atabeglii (Toteginliler), stanbul 1985; Ali Sevim, Suriye ve Filistin Seluklular Tarihi, Ankara 1984, s. 166-173, 246-249, 254-260; a.mlf., Tutegin, A, XII/2, s. 44-46; Runciman, Hal Seferleri Tarihi, I, 165,169; II, bk. ndeks; Jamal al-Zanki, The Emirate of Damascus in the Early Crusading Period (488-549/1095-1154), (doktora tezi, 1989), University of St. Andrews; Abdlkerim zaydn,

Sultan Muhammed Tapar Devri Seluklu Tarihi (498-511/1105-1118), Ankara 1990, s. 102-108, 109-116, 123-126, 128-129, 135, 137; J. M. Mouton, Damas et sa principaut sous les saljoukides et les bourides: 468-549/1076-1154, Le Caire 1994; B. Lewis, Haler (trc. Ali Aktan), stanbul 1995, s. 89-90, 91; Taef Kamal el-Azhari, The Saljqs of Syria: During the Crusades 463-549 A.H./1070-1154 A.D., Berlin 1997, tr.yer.; kir Mustafa, utekn: Resl-sretil-Briyye ve messisn-nimil-Atbek, Mecellet Klliyyetil-db vet-terbiye, sy. 2, Kveyt 1972, s. 3587; Anne-Marie Edd, utigin, EI (ng.), X, 600. Glay n Bezer

TUHFE-i HATTTN
() Mstakimzde Sleyman Sdeddin Efendinin (. 1202/1788) hat ve hattatlara dair eseri. Osmanllarda hsn-i hat ve hattatlar hakknda Menkb- Hnervern, Glzr- Savb, Devhatlkttb adl kitaplardan sonra konusunda yazlm en kapsaml eserdir. Mstakimzde ilim tahsilinin yan sra sls-nesih yazlarn Erikapl Mehmed Rsim, talik hattn Fndkzde brhim, Ktibzde Mehmed Ref ve Dedezde Mehmed efendilerden meketmitir. Geimini yazma kitap istinsahyla saladndan -kendi ifadesiyle-ancak okunabilir yaz yazmay imkn nisbetinde renebilmitir. Zamanmza ulaan bir hsn-i hat rnei yoktur. Mstakimzde imzasyla rastlanan hat eserleri onun amcas Mstakimzde Mustafa Vef Efendiye aittir. Mstakimzdenin en mhim eserleri arasndaki Tuhfe-i Hatttnin ismi ayn zamanda yazlmaya baland 1173 (1759-60) tarihini ebced hesabyla gstermektedir. Esasen mellifin hususiyetlerinden biri, eserinde yl olarak tesbit edilen tarih rakamlarnn yannda ebcedle karlklarn da bulmasdr. Verilen tarih ok defa konusuna uygun bir veya birka kelimeden ibarettir. Bazan da hi alkas bulunmayan, say itibariyle ebcede uymas yeterli grlen bir kelime olabilir. Mstakimzde eitli tarihler drr, hattatlar iin bakalar tarafndan sylenilmi tarih msralarn da nakleder. Bylece Tuhfe-i Hatttnde ebcedle tesbit edilmi binlerce tarih karl bulunmaktadr. Mellif Tuhfeyi hazrlarken 170i akn yazma eserden faydalanm, bunlar ya mellifin ya da kitabn adn veya her ikisini yazarak belirtmitir. Bir ksm artk bilinmeyen bu eserleri inceledii, hatta Glzr- Savb, Devhatl-kttb gibi bazlarn ktphanesi iin nceden istinsah ettii anlalmaktadr. Zaman zaman kaynaklardaki hatalara iaret ederek bunlar tashih etmitir. Osmanl devri iin ifah tesbitleri de ayr bir gayret gerektirmitir. Kendi dneminden nceki on bir asrlk slm tarihinde yetimi kalem ehlini kaynaklardan tesbit eden Mstakimzde, emsalsiz bir hat-ins vasfyla and Kiriizde Yahydan Tuhfedeki mlmatn toplanmasnda grd yardm da belirtmektedir (s. 579). Mellif, eski hattatlar yazarken uygulayamad bir ilkeyi Osmanl hattatlar hakknda gerekletirmi ve hi olmazsa bir eserini bile grmedii kimseler iin mstakil hal tercmesi vermemitir. Bu hususa rnek olarak kitaptaki u hiye gsterilebilir (s. 144): Elsiz ve ayaksz bir garibin Boludan stanbula gelip Suyolcuzdeden hat rendikten sonra padiahn huzurunda yazarak ihsanlara nil olmas keyfiyetine kendisinin Rid Trihinde rastladn belirtmi, Lkin bir eser ibkas vki olmamakla dercolunmad cmlesiyle, bu hattata ancak hiyede yer vermitir. Eserde Mstakimzdenin faydaland kaynaklardan veya ahs dalgnlndan doan baz hatalar vardr. Kilisli Rifat Bilge, Muceml-bldn adl eserin Ykt el-Hamevye ait olduu halde Tuhfede (s. 577) Ykt- Mevslye nisbet edildiini (Glzr- Savb, s. 40), bnl-Bevvbn bns-Sitr olan dier ismini Mstakimzdenin (Tuhfe-i Hatttn, s. 331) bn-er diye tesbit ettiini (Glzr- Savb, s. 43) yazmaktadr. Devhatl-kttbn 14-15. sayfalarndaki hiyelerde Tuhfenin 67 ve 124. sayfalarnda grlen iki hataya iaret edilmektedir. Ayrca eserde u yanllar gze arpmaktadr: 1. Sleymaniyedeki Mimar Sinan Sebili ve Merkadinin hatt Ahmed Karahisrye ait olamaz (s. 94), nk kendisi 963te (1556) vefat etmitir, halbuki bunlar 996

(1588) tarihlidir. 2. II. Bayezidin tahta kmadan nce hacca gittii sadece Karaman Trihine dayanlarak kabul edilmektedir (s. 140-141). 3. Kfden slse nkil-i hakknin Hasan- Basr olduu kanaati (s. 164) bugn artk geerliliini kaybetmi, slsn mstedir yazdan doduu anlalmtr. 4. Abdurrahman es-Sbi ad (s. 253) Abdurrahman bns-Si olacaktr. 5. Ebr tbir olunan mnakka, musanna kt Ayasofya hatibi Mehmed Efendinin icad (s. 386) olmayp yzyllar ncesinden beri yaplyordu. Ancak bu zat Hatb ebrsi tarzn bulmutur. 6. Kasde-i Riyye, bn Muklenin deil (s. 429) bnl-Bevvbndr. 7. Mstakimzde, Edirneli Yahy Sfyi (. 882/1477) ondan 100 ksur yl nce ran sahasnda yaayan bir baka Yahy Sf ile kartrp bu sonuncuya kitabnda hi yer vermemitir (s. 583). Glzr- Savbda her iki hattat ayr ayr kaytldr. 8. Osmanllarda talik denilen nestalik hattnn Mr Ali Tebrz tarafndan vazedildii bilgisi de (s. 688-689) artk geerliliini kaybetmitir. 9. md-i Hseyn ad (s. 695) md-i Hasen olacaktr. Bu liste, daha derin aratrmalarla geniletilebilir. Mstakimzdenin bir ifade hususiyeti de bazan ahslarn vefatn dorudan yazmayp onlarn mesleine uygun bir tarzda anlatdr. Mesel bir hattat iin, Kalem-i cismini vaz kubr eyledi denilmesi onun kalem benzeri bedeninin kubr denilen kalem kutusuna konulmasdr; kubr ayn zamanda kabir kelimesinin ouludur. Hattn yan sra okuluk sporuyla da uraan bir bakasnn lm, Tr-i rhu kemn- bedenden hedef-i lem-i er-vha kd bulmu (Ruh oku beden yayndan ruhlar lemini hedef alarak alm) cmlesiyle anlatlr. Bunun gibi daha birok rnek verilebilir. 1173te (1759-60) balad Tuhfe-i Hatttnin yazmn on yl akn bir mddet iinde bitiren Mstakimzde eserini 1184te (1770) temize ektiini belirtmektedir (s. 6). Bu tarihten sonra eserini hayli zaman dinlendirmi, elde ettii yeni bilgilerin yan sra arada vuku bulan hattat lmlerini de hemen kaydetmitir. Nitekim 23 evval 1202de (27 Temmuz 1788) vuku bulan kendi vefatndan evvel len hat erbabnn 1202 yl Muharreminin sonlarna (Kasm 1787) kadar kitapta tesbit edildii grlmektedir. Yaadklar tarih itibariyle Tuhfede bulunmas gereken smil Zhd, Mustafa Rkm ve Abdlkadir kr gibi -o sralarda henz gen olan-hattatlarn kitapta yer almay herhalde temize ekilme esnasnda ilve edilmelerinin unutulmasndandr. Tuhfe-i Hatttnin birinci ksmnda aklm- sitte adyla anlan sls, nesih, muhakkak, reyhn, tevk, rik yazlarnn tamam yahut bir ksmyla ve bu yazlarn cel denilen iri ekliyle, ayrca kf vb. kadm yazlarla megul olan 1697 hattatn hayat ve eserleri tantlmaktadr. Mellifin bahsi geldike Tuhfe-i Kbr (bir yerde Mecelle-i Erbb- Sls, s. 683) ismiyle and bu blmdeki maddeler elifba srasna gre kaydedilmi, haklarnda fazla mlmat toplanabilmi kimselere daha geni yer verilmitir. kinci ksm Osmanllarda talik, randa nestalik adyla anlan hatla megul 372 hattata ayrlmtr. Mellif eserinin bu blmn Cerde-i Sur-y Talkyyn, Cerde-i Talkyyn, Tuhfe-i Sur, Tuhfe-i Talkyye isimleriyle anmaktadr. Birinci ksmda yazld halde talikle megalesi dolaysyla ikinci ksmda da ayr maddeyle tantlan hattatlar mevcuttur. Btn kitapta -mkerrerleriyle birlikte-2069 isim yer almaktadr. Buna metin dndaki hiyelerde bahsedilen ahslar dahil deildir. Mstakimzde, tarih boyunca slm corafyasnda yetimi bulunan tesbit edebildii hattatlar eserine almtr. Osmanlnn hat sanat cihetinden ok faal devresi olan XVIII. yzyl daha tafsiltl yazlmtr. Kitabnda mzehhiplere ayr bahis amayan Mstakimzde bir hattatn hal tercmesini verirken onun eserlerinin tezhibini ileyen sanatkrlara dair bilgiler de aktarmaktadr.

Mstakimzde, Tuhfe-i Kbrya yazd mukaddimeye besmelenin slmdaki mevkiini tahlil ederek balayp hsn-i hat noktasndan ele almakta (s. 1-6), hatta dair krk hadisi sralayp akladktan sonra (s. 7-20) bu babdaki ifadesinde hsn-i tevle bavurmaktadr (s. 20-21, zeyil). Reslullah Muhammed Mustafa Mahmud Ahmed balyla Hz. Peygamberi konu alan son blmde onun mmlii stnde durmakta (s. 21-24), mukaddime fasl ebcedin izahyla bitmektedir (s. 24-25). Talik dndaki yaz nevileriyle megul olanlarn tantld blm 26-597. sayfalar arasnda devam etmektedir. Tuhfenin kbr ve sur blmleri arasna yerletirilmi ok deerli bir nazariyat fasl mevcuttur. Bunun Htimetl-kitb balyla verilmesinden (s. 598-636) aslnda kitabn kbr ksmyla tamamland, Tuhfe-i Sugrnn sonradan tasarland anlalmaktadr. Snihalarn mnderecat yledir: 2. sniha hattatlkta kullanlan alet ve edevata dair mhim mlmat ihtiva etmektedir; her biri kadm adlaryla verilmitir. 6, 7 ve 8. snihalar kaleme dairdir. 10 ve 11. snihalar harflerin hat nevileri, 14. sniha harflerin noktalar, 15. sniha talik ve nestalik yazlar, 16. sniha kadm hat eitleri, 17. sniha ktiplerin snflandrlmas, 18. sniha kalemin mecazi mnalar, 20. sniha hat ve 21. sniha rh dkme ve mushaf hakkndadr. Bu snihada dikkate deer bir mlmat yer alr: Hfz Osman ve onun yolundan giden hattatlar, mushaf yazarken iml hatasn nlemek iin harflerin gerekli nokta ve harekelerini koymadan czn tamamn bitirir, nce nokta ve harekelerini, daha sonra krmz mrekkeple secvend iaretlerini koyarak yazdklarn iki defa daha elden geirmi olurlard. 23. sniha hat tliminde hocann iyilikle davranmasna, 24. sniha stat elinin plmesine, 28. sniha is ve mrekkebe, 28-32. snihalar yazmakla ilgili baz tecrbelere dairdir. 33. sniha eyh Hamdullahtan (. 926/1520) Mstakimzdenin devrine kadar hattatlar silsilesinin manzum olarak sralandr. Bunlarn sonuna eklenen sekiz sayfalk htimetl-htime harfleri muhtelif bak alarndan ele alan mhim bir blm hvidir. Daha sonra Tuhfe-i Sur balamaktadr. Tuhfe-i Hatttnin mellif nshas zamanmza intikal etmemitir. Fakat Mstakimzdenin lmnden hemen sonra istinsah edilmi olan Murad Molla (nr. 1448) nshas mevcuttur. Ayrca Topkap Saray Mzesi (Yeniler, nr. 722), Millet (Ali Emr Efendi, nr. 796-8) ve stanbul niversitesi (TY, nr. 6194) ktphanelerinde de yazma nshalar bulunmaktadr. bnlemin Mahmud Kemal, Trk Tarih Encmeni adna Murad Molla nshasn esas alarak Ali Emr Efendi ve stanbul niversitesi, ayrca Muallim Bahaettin Ersin nshalarn sabrla yrtt karlatrmalar sonunda Tuhfenin gvenilir ve salam bir metnini ortaya koymu, Mstakimzdenin hayat ve eserlerini konu alan uzun bir incelemesini de ilve ederek (s. 3-85) eseri nere hazrlamtr. Tuhfe-i Hatttn harf inklbnn arkasndan eski harflerle baslan son kitaptr (stanbul 1928). Tuhfe lugatli, secili, zaman zaman sade veya nkteli bir slpla Trke, Arapa, Farsa iir ve gzel szlerin ilvesiyle kaleme alnmtr. Baz cmlelerinde anlalma gl veya ifade zafiyeti bulunuu, kelimeler arasnda ba kurulamay, mna karma zorluu gibi hususlar, ok zahmetli gemi bir hayatn mahsul olan 756 sayfalk bir telifte tabii karlanmaldr. bnlemin de bu gibi hatalarn kendi dikkatsizliinden domadn belirttikten sonra mellifin ifade tarzn, eksiklikleri, hatta imlsn deitirme veya dzeltme hakkn kendinde bulmadn aklamtr (s. 23). Mstakimzde, Tuhfede hat ve hattatlarla ilgili bilgilerin yannda iktisat, lugat, edebiyat ve tasavvuf gibi farkl bilim ve sanat alanndaki bilgi birikimini de sras geldike satr aralarna sktrmtr. Tuhfe-i Hatttn, hat sanatlar alannda yaplan aratrmalarda genellikle ilk bavurulan kaynaktr. Hat sanatna dair Trke yaymlanm ilk eser olan Hat ve Hatttnda Mirza Habib Efendi, Osmanl devrini Tuhfeden

aynen aktarmtr. Cumhuriyet Trkiyesinde hatla ilgili aratrma ve yaymlarda da Tuhfeden yararlanlmtr. Batda hat vb. kitap sanatlaryla sanatkrlar zerine hl en geni kaynak saylan Les calligraphes et les miniaturistes de lorient musulmann (Paris 1908) mellifi Clement Huart da eserinin telifinde Tuhfe-i Hatttnden ok faydalanmtr.

BBLYOGRAFYA

Mstakimzde Sleyman Sdeddin, Tuhfe-i Hatttn (nr. bnlemin Mahmud Kemal), stanbul 1928, tr.yer; ayrca bk. neredenin girii, s. 3-85; Glzr- Savb, s. 40, 43; M. Uur Derman, Osmanl anda Hat Sanatna ve Hattatlara Dir Yaplan Aratrmalar, TTK Bildiriler, XIII (2002), II, 5770. M. Uur Derman

TUHFE-i SNAERYYE
() Abdlazz ed-Dihlevnin (. 1239/1824) on iki imama bal a inancnn eletirisine dair Farsa eseri. Naatl-mminn ve faat-eyn adyla da anlr (Gulm Muhammed, s. 5). Kitap hicretten on iki asr sonra yazld veya daha kuvvetli bir ihtimalle snaeriyye as imamlarnn saysna denk geldii iin on iki blm (bab) halinde dzenlenmitir. Eserin mukaddimesinde ilenecek konular ksaca zikredildikten sonra birinci blmde ann ortaya k ve ayrld frkalar ele alnm, Hz. Alinin taraftar saylan ann zellikle Hz. Osman dneminin ardndan bata slm d kltrler olmak zere eitli etkenlerle gelitii belirtilmitir. lk i frkas Hz. Alinin immeti devrinde ona uyan sahb ve tbilerdir. Daha sonra dier sahblere buzetmemekle birlikte Hz. Aliyi onlardan stn tutan Tafdliyye kaydedilmi, ardndan Abdullah b. Sebeye nisbet edilen Sebeiyye ile deiik ar frkalar (gult) drt balk halinde incelenmi, bilhassa gl gruplarn belirgin nitelikleri ortaya konmutur. Birinci blm Zeydiyye, mmiyye, smiliyye ve snaeriyyenin tantlmasyla sona erer. kinci blmde a mensuplarnn insanlar kendilerine balamak iin kullandklar yntemlere (mekyid), zellikle smiliyyede el-belul-ekber diye anlan davet hileleri konu edilmekte, mezheplerine katmak istedikleri kimselere uyguladklar, yet ve hadislerin btn yorumlar ile mantk hilelerine geni biimde yer verilmektedir. nc blmde mmiyyenin ilk mensuplar yedi tabaka halinde ele alnmaktadr. lk iki tabakay Abdullah b. Sebe ve onun tbilerinden Hz. Osman katledenler, nc ve drdnc tabakay Hz. Alinin lmnn ardndan Hasan ve Hseyini tevik edip eitli skntlara mruz brakanlar tekil etmektedir. Muhtr es-Sekafnin Iraktaki hkimiyeti dneminde Zeynelbidni Muhammed b. Hanefiyye tarafna evirmek isteyenlerle Zeyd b. Aliyi Emevlerle mcadeleye tevik ettikleri halde daha sonra onu yalnz brakarak lme srkleyenler beinci ve altnc tabakada yer almaktadr. mamlarn rencileri olduklarn iddia etmekle birlikte onlarn dncelerine aykr biimde, mesel Allah boyutlu bir varlk olarak dnen Him b. Hakem, Him b. Slim el-Cevlk, eytnttk ve bn Msem gibi kiiler yedinci tabakay meydana getirmektedir. Bu blm Keysniyye, Zeydiyye, snaeriyye ve smiliyyeye mensup baz limlerin kaleme aldklar eserlerin zikredilmesiyle tamamlanmaktadr. Tufe-i naeriyyenin drdnc blm mmiyye asnn benimsedii haberler ve bunlarn rvileriyle ilgilidir. Mellif mmiyyenin haberleri sahih, hasen, mvessak ve zayf eklinde drt ksma ayrdn belirttikten sonra Keden (. 340/951) nce mmiyye limlerinin isnada nem vermediklerini ve isnadda geen ricli deerlendirmediklerini syler. zerinde ittifak edilen hkmn msum imamn kavline uygun olmas gerektii iddias yannda fkh kyas kabul etmeyen bir frkann er konularda akl dnceden uzak kalaca gerei ortaya konulur. Eserde Kurann tahrif edildii yolunda baz i gruplarnn iddialar ileri srd, ancak bu iddialarn herhangi bir delile dayanmad belirtilerek bunlar reddedilir. Ardndan -az bir ksm hari- sahblerin irtidad ettii, bu sebeple onlardan gelen haberlerin kabul edilmemesi gerektii dncesinin isabetsizlii delillerle ispat edilir.

Eserin ilhiyytla ilgili beinci blmnde Allahn bilinmesi meselesinin akl ve nakl gereklilii zerinde durulmakta, ann bu konuda akl vcbu kabul ettii belirtilmekte, onlarn akln amellerdeki iyilik ve ktl (hsn-kubuh) anlamakta tek bana yeterli olaca eklindeki grleri eletirilmektedir. lh sfatlarn da ele alnd bu blmde Mutezilede grld gibi snaeriyyenin sfatlar zta irca etmek suretiyle nefiy cihetine yneldii, halbuki bu tr dncelerin ilh sfatlar inkr etme anlam tad kaydedilmektedir. Nbvvet hakkndaki altnc blmde peygamber gndermenin Allah iin vcip olduu yolundaki Mutezil-i dncesi hatrlatlarak Allaha hibir ekilde vcb nisbet edilemeyecei belirtildikten sonra peygamberlerin yalan ve iftira gibi fiillerden msum bulunduu ifade edilmekte, bunun takyye vb. ekillerde ciz olabilecei yolundaki iddialar btl saylmaktadr. Peygamberlerin yaratlanlarn en faziletlisi olduu slm frkalarnca kabul edilirken mmiyyenin Hz. Alinin llazm dndaki peygamberlerden stn sayld biimindeki grler eletirilmektedir. mmet konusuna ayrlan yedinci blmde slm toplumunda imamn insanlar tarafndan m Allah tarafndan m seilecei hususu ele alnmakta ve ann ikinci gr benimsedii kaydedilmektedir. snaeriyyenin bu telakkisinin, ayrca imamlarn gnah, hata, unutma vb. kusurlardan korunup ilh bilgilerle donatldklar yolundaki iddialarnn tutarszl ortaya konulmaktadr. zellikle on ikinci imamn niin gaybete girdii, zuhur ettiinde dnyaya nasl hkim olabilecei, te yandan imamn insanlar arasnda bulunup onlar doruya iletmesi gerektii hususu anlatlp gib imam dncesine nemli eletiriler yneltilmektedir. Bu blmde ayrca imamlardan gelen rivayetlerde kendilerinin msum olmadklarn beyan ettikleri belirtilerek onlarn Allah tarafndan tayin edilmelerinin akl ve nakille badamad, imamn yaad dnemdeki insanlarn en stn saylmas gibi bir durumun sz konusu edilemeyecei ifade edilmekte, Hz. Peygamberden sonra Eb Bekirin fiilen immete geldii, Alinin immetinin ise ilk halifenin arkasndan gerekletii kaydedilmektedir. Daha sonra imamlarn belirlenmesi ve says konusunda a mensuplarnn kendi aralarnda bile farkl grlerinin bulunduu ileri srlmektedir. Med konusunun ele alnd sekizinci blmde anlatld zere aya gre lmden sonra diriltme Allaha vciptir; kurtulu ancak Aliyi sevmekle mmkndr; onu sevenler hibir gnahtan dolay cezalandrlmayacak, Ehl-i snnet bir yana a frkalar iinde snaeriyyeye mensup olmayanlar bile cehennemden kurtulamayacaktr. Mellif bu iddialar da kesin bir dille reddetmektedir. Dokuzuncu blm fkh hkmlere ayrlmtr. Burada snaeriyyenin sahbeyi, ilk halifeyi ve Hz. Peygamberin hanmlarn tekfir etmesi, zellikle Hz. meri lnetlemesi ve onun ldrld 19 Reblevvel gnn bayram kabul etmesi, Zilhiccenin 18. gnnde kutlanan Gadr-i Humu en byk bayram saymas, Nevruza byk nem vermesi eletirilmekte; namaz, oru, zekt, hac, cihad, nikh, talk vb. fkh konulara temas edilmektedir. Namaz esnasnda yiyip imenin ve imamlarn kabirlerine ynelerek namaz klmann ciz olduu, imamn gaybetinde cuma namazn terketmenin gerei, Hz. Hseyinin ehid ediliinden Mehdnin ortaya kna kadar cihad etmenin ciz saylmad gibi anlaylar reddedilmekte, zellikle mta nikhnn topluma verecei zararlar zerinde durulmaktadr. Eserin onuncu blmnde ann ilk halife ile Hz. ieye ve dier sahblere ynelik eletirileri cevaplandrlmaktadr. On birinci blmde ayn ekoln vellerin kerametini inkr etmeleri, muharrem aynda icra ettikleri Chiliye dnemini andran merasimleri, muhaliflerini kfir kabul etmeleri, yine imamlarnn msumluunu ileri srmeleri ve ilk halifeyi mnafklkla sulamalar eletirilmektedir. Son blmde ann tevell ve teberr meselesi ele alnp tenkit edilmitir.

Hindistandaki Snnlerin aya kar gsterdii sert tepkinin rn olarak bilinen eser iki grup arasnda iddetli tartmalara yol am, i mellifleri esere cevap mahiyetinde eitli kitaplar kaleme almtr (EIr., I, 100). Tufe-i naeriyye Leknev (1255/1839, 1295/1873, 1313/1896), Pekin (1296/1879) ve stanbulda (1994) baslmtr. Eser, Gulm Muhammed b. Muhyiddin b. mer el-Eslem tarafndan 1812 ylnda et-Tercemetl-abariyye ve-avletl-aydariyye litTufetil-naeriyye adyla Arapaya tercme edilmitir. Mtercim mukaddimenin sonunda kitabn baz yerlerine eklemeler yaptn ve eserin hedef ald gruplardan gelen bir ksm itirazlara cevap verdiini kaydetmektedir. Mahmd kr el-ls, eseri el-Minatl-ilhiyye telu tercemetit-Tufetil-naeriyye adyla dokuz blm halinde ihtisar etmi, Muhibbddin el-Hatb de kendi mukaddimesi ve baz dipnotlarnn ilvesiyle yaymlamtr (Kahire 1373, 1387). Bu nerin ofset basks stanbulda da gerekletirilmitir (1396/1976, 1399/1979). Eserin, ngiliz hkimiyetindeki Hindistanda mslmanlarn birlik olmas gerektii bir dnemde mezhepler arasnda dmanla yol atn sylemek mmkndr.

BBLYOGRAFYA

Abdlazz ed-Dihlev, Tufe-i naeriyye, Leknev 1313/1896, s. 2-3, 114-137, 173-236, 262348, ayrca bk. tr.yer.; a.e.: et-Tercemetl-abariyye ve-avletl-aydariyye lit-Tufetilnaeriyye (trc. Gulm Muhammed b. Muhyiddin b. mer el-Eslem), MF Ktp., nr. 583; Mahmd kr el-ls, Mutaart-Tufetil-naeriyye (trc. Gulm Muhammed b. Muhyiddin b. mer el-Eslem, nr. Muhibbddin el-Hatb), stanbul 1396/1976, tr.yer.; Azduddin Khan, Abd al-Azz Dehlav, EIr., I, 99-101. Mustafa z

TUHFETULLN, Kmil Mut


(1883-1941) Trk-Tatar gazetecisi, edebiyat. 25 ubat 1883te bugnk Kazakistann kuzeybatsnda Uralskta dodu. Asl ad Muhammed Kmildir. Babas Msrda on yl eitim grdkten sonra 1881de Uralska dnen, mahalle mescidinde imamlk ve medresesinde hocalk yapan eyh Mutullahtr. Sekiz yana kadar evde okuma yazma renen Muhammed Kmil babasnn medresesine devam etti. Bir yandan da Rus mektebinde okuyarak Rusa ve fen ilimleri tahsil etti, Rus edebiyatn tand. 1899da Kazana gidip Abdlalam Medresesinde mderris Kasm Hazretten ders almaya balad. Fakat buradaki derslerden memnun kalmad, Uralska dnerek yurt dna gitmek iin babasndan izin istedi. 1900de stanbula gitti. Babas Msrda eitim grmesini arzu ettiinden stanbuldaki eitimini brakp Msra geti. Muhammed Abduh ve Muhammed Halebden tefsir, Medineli Muhammed Ali b. Zhir elVeterden hadis iczeti ald. Muhammed Beyym el-Minyev ve eyh Ali el-Bulak gibi limlerin zel derslerine devam etti. Msrda yaklak iki yl kald ve babasnn hacca giderken Msra uramas zerine onunla birlikte hacca gitti. Mekke, Medine, am, Beyrut ve Kuds gibi ehirleri ziyaret etti; bu ehirlerdeki Jn Trkler ve Arap milliyetileriyle temas kurdu. Msrda renimini tamamladktan sonra Rusya mslmanlarnn din idaresi olan Orenburg Mftlnden imam-hatip ve mderris diplomas ald, Uralskta babasnn medresesinde almaya balad. Ayrca bir Tatar cemiyeti kurarak halkn eitimiyle ilgilendi. Kzlara ait ilk medreseyi at, ardndan yaymclk iine girdi. Medresede hocalk yapt yllarda (1903-1907) duvar gazeteleri kard. Gelecein byk Tatar airi Abdullah Tukay da ilk iirlerini bu gazetelerde yaymlad. lk edebiyat denemelerine bu duvar gazetesinde balad. Daha sonraki yllarda kitap haline getirdii Msra Seyahat, D Grme, ki Refik, Bahtl Meryem, Mnazara gibi hikye ve romanlarn duvar gazetesinde yaymlad. Uralsk ehrinde ilk defa cuma hutbelerini Tatarca okudu. 1903 ylndan itibaren Tifliste Mehemmedaa ahtahtlnn (ahtahtinski) kard ark- Rus gazetesine muhabir oldu. 1903-1905 arasnda birka defa Tatarca gazete yaymlamak iin Petersburga bavurduysa da bundan bir sonu alamad. Ardndan el-Asrl-cedd adyla el yazmas bir dergi kard. Bu dergi daha sonra matbaada basld ve ilk Tatar dergisi olarak tarihe geti. Muhammed Kmil dostlarnn yardmyla, bu yllarda Uralsk ehrinde Rusa Uralets adl bir gazete yaymlayan Lev Nikolayevi Yadrintsevin Uralets matbaasn satn ald. Gazetede ehrin ileri gelenlerinden Nedonoskov, I ve II. Dumada milletvekillii yapacak olan Kozmodemyanskiy gibi kiiler alyordu. Ocak 1906dan itibaren gazetenin ad Uralskiy Dnevnik eklinde deitirildi. Gazetede Ruslara, Tatarlara ve Uralsk ehrinin yerli ahalisi Kazaklara ynelik haber ve makalelere yer veriliyor ve gazetenin tiraj gnden gne artyordu. 24 Kasm 1905te Fikir isimli Tatarca gazeteyi karmaya balad. Haftada defa yaymlanan bu gazete Rusya mslmanlarnn nerettii ilk sansrsz gazetedir. Gazete 27 Kasm 1905-22 ubat 1907 tarihleri arasnda kt. Ayrca Ocak 1906da el-Asrl-cedd adl ilk Tatarca dergiyi yaymlad. Kmilin kard dergilerden biri de Uklardr. Haziran 1906da Uralskta neredilmeye balanan aylk resimli komedi

dergisi on alt sayfa halinde toplam alt say kabildi. Uklar Trk dnyasnda satirik dergilerin ncsdr. Rusyada I. Dumann datlmasnn ardndan basn zerindeki denetim daha da sklam, Uralsk ehrindeki sosyalist gruplar datlmt. ehirde yaayan baz kiiler Kmile ve onun gazete ve dergilerine sert eletiriler yneltmeye balad. Valiye bavurulmas zerine Kmilin nirlik ve muharrirlik izinleri iptal edildi ve babasyla birlikte mahkemeye verildi. Mahkeme Kmili bir buuk yl, babasn alt ay Petropavlovsky ehrindeki hapishaneye gnderme karar ald. Ayrca babasnn mollalk belgesi iptal edilecek ve medresesi kapatlacakt. Kmil temyiz iin Saratov ehrindeki st mahkemeye gitti ve davay kazand. Yaymna son verilen Fikirin yerine Yeni Turm adl bir gazete kard. 11 Kasm 1907de yaymna balayan bu gazete de ubat 1909da valinin emriyle kapatld. Uralsk ehrindeki bask ortam yznden etrafndaki dostlarnn dalmas, babasnn artk siyas ve itima meselelerle uramamas Kmili tamamen yalnz brakt. Yeniden bir medrese aarak eitim iine baladysa da vali tarafndan Saratova srgn edildi (Ocak 1909). Burada Saratov Konservatuvar retim yelerinden R. Rudolftan mzik dersleri ald, Rudolf onun yirmi arksn besteledi. Ancak Saratov ehrinde konser dzenlemesine izin verilmeyince Kazana gitti. Kazanda da konser iin izin alamadndan tiyatro grubu Seyyara katld ve oyunculuk yapmaya balad. Rusya mslmanlar arasnda ilk konserler Kmil tarafndan dzenlendi. 1917 Bolevik htilline kadar geimini konserlerle salad. Rusyada mslmanlarn yaad ehir ve kasabalar dolaarak 1500 civarnda konser verdi. 1916da askere alnd; Petrograd ehrinde hasta bakclk ve posta idaresinde tercmanlk yapt. Mslman askerler iin konserler verdi. Bolevik htillinden sonra Leninin mehur dou halklar bildirgesini Tatarcaya tercme etti ve ihtillin ardndan karlan ilk Tatarca gazete olan Yarl Halkn redaktrln stlendi. Mslman leri Merkez Komiserliinin ulpan adl gazetesini yaymlad; ayrca Halk Komiserlii D leri Brosunda tercmanlk yapt. 1918 ylndan itibaren Samara Mslman leri Komiserliinde matbuat komiserlii grevinde bulundu ve bu ehirde kmakta olan Kine gazetesinin redaktrln yrtt. 1919da Uralsk ehrine gnderildi. Burada Tatarca htill Bayra gazetesini yaymlad. Ancak ehrin Aklar (Beyaz Ordu) tarafndan ele geirilmesinden sonra Ural taraflarna giderek Bakrt tmenlerinin kurulmasnda olu Hamit ile birlikte grev yapt. Uralskn tekrar komnistlerce ele geirilmesi zerine Yana Fikir isimli gazeteyi karmaya balad. Uralska dnnce hakkndaki baz ikyetler yznden partiden karld. Mahkemede susuzluu ispat edilmesine ramen partiye alnmad. Uralsktan Kazana gitmek zorunda kald. Burada Halk Maarif Komiserliinde tercmeler ve radyo programlar yapt, konserler verdi. Bu yllarda sahne eserleri yazmaya balad. Tuzak, Gre, eytan ne, Uylap Tabuci adl piyesleri baslamad. 1935te hastalk sebebiyle emekliye ayrld. 26 Ocak 1941de vefat etti. Eserleri. 1. Tercmetl-Cezeriyye (Petersburg 1904). bnl-Cezernin Kurn- Kermi doru okuma usullerini anlatt eserinin ksa bir tercmesidir. 2. Mnazara (Orenburg 1904). Zamana gre hareket edilmesinin gereklilii, mnazara usulleri ve Tatar medreselerindeki bozukluklarn anlatld bir risledir. 3. Tatarca Kuran Tefsiri (Kazan 1914). lk Tatarca Kuran tefsirlerinden olan eserin sadece birinci cz baslabilmitir. 4. Vaka (Petersburg 1904). Dedikodunun ktlnden ve gzel ahlktan bahseden manzum bir risledir. 5. Bahtl Meryem (Petersburg 1904, roman). 6. Marif-i slmiyye (Petersburg 1904). 7. Mehur air Abdullah Efendi Tukayef Hakknda Htralarm (Kazan

1914). 8. Tuzak (Kazan 1932). Alt perdelik bu dramada I. Dnya Sava yllarnda ky zenginlerinin, mollalarn ve hkmet memurlarnn kyllere yaptklar kt muameleler anlatlmaktadr. 9. Kyl Hatun-Kzlar iftliklerin Yeniden Dzenlemesi inde (Kazan 1928).

BBLYOGRAFYA

Kmil Mut Tuhfetullin, Tatarca Kuran Tefsiri, Kazan 1914, s. 3-8; Abdurrahman Sadi, Tatar Edebiyat Tarihi, Kazan 1926, s. 161-163; smail Remiyef, Vaktl Tatar Matbuat 1905-1925, Kazan 1926, s. 7-8, 36-40; zbek Gymadiev, Satira Koral Bilen, Kazan 1977, s. 35-71; H. K. Tuhfettullin, Kamil Mutygy (trc. Niyaz Akmalov), Kazan 1992, s. 1-80; Ferit Yahin, Tatarskaya literatura periodieskoy peati Uralska (1905-1907 gg.), Kazan 1992, s. 8-30; smail Trkolu, Rusya Trkleri Arasndaki Yenileme Hareketinin nclerinden Rzaeddin Fahreddin, stanbul 1999, s. 197-201; brahim Mara, Trk Dnyasnda Din Yenileme (1850-1917), stanbul 2002, s. 246; dareden, elAsrl-cedd, sy. 3, Uralsk 1907, s. 116; Tercme-i Hl-i Muharriri Gazete-i Fikir, a.e., sy. 10 (1907), s. 531-533; Ferit ekurov, Fikir, Gasrlar Avaz, sy. 3-4, Kazan 1996, s. 249-251. smail Trkolu

TUHFETl-AHVEZ
() Mbrekprnin (. 1935) Tirmiznin el-Cmiu-aine yazd erh (bk. el-CMUs-SAHH).

TUHFETl-ERB
() Abdullah et-Tercmnn (. 832/1429) Hristiyanla reddiye olarak kaleme ald eseri. Tam ad Tufetl-erb fir-red al ehli-albdir. slm-hristiyan polemik tarihinde hristiyan din adam iken mslman olup Hristiyanla reddiye yazanlarn ayr bir yeri vardr; zira bu mellifler eski birikimleri nedeniyle hristiyan kaynaklarn daha iyi bildiklerinden eserleri srf slm kaynaklardan hareketle reddiye yazanlara gre daha gerekidir. Bir Katolik papaz iken slm benimseyen Abdullah et-Tercmnn (Anselmo Turmeda) 823te (1420) yazd Tufetl-erb de byle bir almadr ve reddiye tarihinde nemli bir yeri vardr. Eser blmden olumaktadr. Birinci blm mellifin biyografisini ierir; yazar Tunusa geliini ve burada nasl mslman olduunu anlatr. kinci blmde Tunus Emri Ebl-Abbas Ahmed el-Mstansr ve Eb Fris Abdlazz el-Mtevekkilin faaliyetlerinden ve o dnemin olaylarndan sz edilir. nc blm ise Hristiyanla reddiyedir. Eserin ilk iki blmnde Tunustaki Hafsler hnedanna mensup iki emrin dnemine ait olduka nemli bilgiler verilmektedir; bn Eb Dnr gibi daha sonraki tarihiler bundan nakiller yapmtr (el-Mnis, s. 174-176). Eserin, hristiyanlarn bozuk inanlarnn ncillerden hareketle ortaya konulmas ve kutsal kitaplarda Hz. Muhammedin mjdelenmesi gereini ispat amacyla kaleme alnan nc blm dokuz ksmdr. Birinci ksmda ncil yazarlarnn yalana kadar varan hatalar ve tenakuzlar, ikinci ksmda hristiyan mezhepleri ve Hz. snn tabiat konusundaki farkllklar (insan m ilh m tartmalar), nc ksmda Hristiyanln dayand esaslar, drdnc ksmda hristiyan ments, beinci ksmda Hz. snn ulhiyyetinin reddi ve ncillere gre bir peygamber olduu hususu, altnc ksmda ncillerin tenakuzlar ve ihtilflar, yedinci ksmda ncillerde Hz. sya isnat edilen szler, sekizinci ksmda hristiyanlarn mslmanlara ynelttii eletiriler, dokuzuncu ksmda Hz. Muhammedin son peygamber olarak gnderileceinin Tevrat, Zebr ve ncil metinleriyle ispat hususlar ele alnmaktadr. Abdullah et-Tercmn, Yuhanna dndaki ncil yazarlarnn olaylarn grg tanklar olmadn, mevcut ncillerden hibirinin hakiki ncil saylmadn dorudan ncil metinlerinden hareketle ortaya koymakta, hristiyan mentsn ve sakramentleri (din merasimler) eletirmektedir. Yahudilik ve Hristiyanlkla ilgili daha nce yazlan reddiyeleri incelediini belirten mellif bn Hazm dndakilerin genelde akl delillere bavurduklarn, bizzat hristiyan kaynaklarndan delil gstermediklerini, kendisinin bu eksiklii gidermek amacyla eserini telif ettiini belirtmekte, fakat bn Hazm dnda hibir mslman mellifinin adn zikretmemektedir (Tufetlerb, s. 55-56). Abdullah et-Tercmnn eserinde Ahd-i Cedde yetmi, Ahd-i Atke dokuz, Kurana alt atf vardr. Ahd-i Cedde yaplan atflarn ou bn Hazmn el-Fal adl eserinin Hristiyanla reddiye blmnden zetlenmitir. Tufede yer alan Kitb- Mukaddesle ilgili atflara gre hristiyan dogmas ve litrjisine ait dokmanlar daha orijinaldir. Mellif, kanonik literatr d kaynak olarak sadece hristiyan mentsn ve Flores Sanctorum adl spanyolca klliyat zikreder. Hristiyan ilhiyat renimi grm olan Abdullah et-Tercmnn eserindeki malzeme nemlidir, ancak bunlarn ou daha nceki reddiyelerde kaydedildiinden eser polemik edebiyat trne baz konular

dnda bir yenilik getirmemektedir. Sadece Katolik iman ilkeleri konusunda verdii ayrntl bilgi ile eski reddiyelerden ksmen ayrlmaktadr. Eserde daha ok tahrif, tebrat ve hristiyan iman ilkeleri zerinde durulmaktadr. Tufetl-erbin Muhammed b. Ysuf es-Sensye nciller konusunda kaynaklk ettii belirtilmektedir (Berbrugger, V [1861], s. 261-275). Eserin ok sayda yazma nshas vardr (Brockelmann, GAL, II, 250; Suppl., II, 352); Miguel de Epalza eserin krk yedi nshasn tesbit ettiini belirtmektedir (IBLA, XXVIII/111 [1965], s. 275). XIX. yzyln sonunda Abdlhalim adl bir kii Tufenin zetini yapm olup bunun yazma nshas mevcuttur. Eserin ilk basks Brockelmanna gre ngilterede, Serkse gre Tunusta (1290), dier basklar Kahirede (1295, 1313, 1321) ve yine Tunusta (1977, 1983) yaplm, drt yazma nshasndan hareketle aklamal nerini mer Vefk ed-Dk gerekletirmi (Beyrut 1408/1988), eser ayrca Mahmd Ali Himye tarafndan da neredilmitir (Kahire 1992). Tufetlerb, Tunuslu Ebl-Gays Muhammed el-Kan mukaddimesi ve Muhammed b. abnn satr aralarna yapt Trke tercmesiyle birlikte Tahiyyetl-esrr (Tuhfetl-esrr) ve telflahyril-ensr fir-red alen-nasr min frakil-kffr adyla 1603te Osmanl Padiah I. Ahmede sunulmutur (a.g.e., XXVIII/111 [1965], s. 274; Brockelmann, GAL, II, 250; Tufetl-erb, neredenin girii, s. 43). Mehmed Zihni Efendinin Trke tercmesi stanbulda yaymlanmtr (1291, 1304). Bu tercmede XVII. yzyldaki tercme deil kitabn 1290 (1873) tarihli Arapa basks esas alnmtr. Mehmed Zihni Efendinin yapt eviri (stanbul 1291) sadeletirilerek Hristiyanla Reddiye adyla baslmtr (stanbul 1965, 1970, 1990). Lebb Mehmed Efendi Tufetl-erbe be blm ekleyerek bunu Burhnl-hd f reddin-nasr adyla tercme etmitir (Osmanl Mellifleri, II, 407). Muhammed Tak Sadrlerf Tebrz eseri Farsaya evirmitir (Tahran 1361, 1372). Tufetl-erb, Jean Spiro tarafndan Le present de lhomme lettre pour refuter les partisans de la croix par AbdAllah ibn AbdAllah le drogman adyla Franszcaya evrilmi (RHR, XII [1885], s. 68-89, 179-205, 278-301), 1886da Pariste bror halinde tekrar baslm, Jean Spiro, eserin mellifin biyografisine ait blmn Autobiographie dAbdallah b. Abdallah le drogman adyla neretmitir (RT, XIII [1906], s. 19-101). Almancaya (1970), spanyolcaya (Roma 1971; Madrid 1993), Katalancaya (Barcelona 1978; Cn Fntn, s. 77-78; Miguel de Epalza, Arabisch-spanische Symbiose, s. 290-291) evrilen Tufetl-erb Louis Massignon tarafndan eletirilmi ve bu kitabn sonuna Jean Spironun tercmesinin reddiye blm eklenmitir (bk. bibl.). Miguel de Epalza Tufetl-erb zerine La Tuhfa, autobiographia y polemica islamica contra el Cristianismo de Abdallah al-Taryuman (fray Anselmo Turmeda) adyla doktora tezi hazrlam ve spanyolcaya evirmitir (Roma 1971). Muhammed b. Abdullah el-Berd yksek lisans tezi olarak eserin tahkikini yapmtr (1405/1985, mam Muhammed b. Sud niversitesi).

BBLYOGRAFYA

Abdullah et-Tercmn, Tufetl-erb (nr. mer Vefk ed-Dk), Beyrut 1408/1988, neredenin

girii, s. 5-45; bn Eb Dnr, el-Mnis f abri fryye ve Tnis, Beyrut 1993, s. 174-176; Osmanl Mellifleri, II, 407; Brockelmann, GAL, II, 250; Suppl., II, 352; Cn Fntn, Fihris tr lil-melleftit-Tnisiyye, Tunus 1986, s. 77-78; Mehmet Aydn, Mslmanlarn Hristiyanla Kar Yazdklar Reddiyeler ve Tartma Konular, Konya 1989, s. 82-84; Hasan Hsn Abdlvehhb, Kitbl-mr fil-muanneft vel-mellifnet-Tnisiyyn (nr. Muhammed elArs el-Matv-Ber el-Bekk), Beyrut 1990, s. 407-411; Cezzr, Medill-mellifn, I, 229230; L. Massignon, Examen du Prsent de lhomme lettre par Abdallah Ibn al-Torjoman, Rome 1992; M. de Epalza, Arabisch-spanische Symbiose: Der Schriftsteller Anselm Turmeda/Abdallah At-Tardjuman und seine Wirkung, Die Dialogische Kraft des Mystischen, Balve 1998, s. 274, 275, 280-292; a.mlf., Lauteur de la Tuhfa al-arib Anselm Turmeda (Abdallah al-Tarjuman), IBLA, XXVIII/111 (1965), s. 261-290; A. Berbrugger, Abd Allah teurdjeman, renegat de Tunis en 1388, RAfr., V (1861), s. 261-275; G. C. Anawati, Polmique, apologie et dialogue islamo-chretiens. Positions classiques mdievales et positions contemporaines, Euntes Docete, XXII, Roma 1969, s. 412-414; Khalil Samir, La reponse dal-Safi ibn al-Assal la refutation des chrtiens de Ali atTabar, Parole de lorient, XI, Beyrouth 1983, s. 297; J. Jomier, Massignon, Louis, Examen du present de lhomme lettre par Abdallah Ibn al-Torjoman, Islamochristiana, XIX, Roma 1993, s. 333338. mer Faruk Harman

TUHFETl-ERF
() Ysuf b. Abdurrahman el-Mizznin (. 742/1341) etrf trnn en mehur rnei olan eseri. Tam ad Tufetl-erf bi-marifetil-erf olup rvi isimlerine gre alfabetik dzenlenmitir. Eser, Ktb-i Sittenin yannda Eb Dvdun el-Mersli, Tirmiznin e-emiln-nebeviyyesi, Nesnin es-Snenl-kbrs ve Amell-yevm vel-leylesindeki rviler dikkate alnarak hazrlanmtr (Ysuf b. Abdurrahman el-Mizz, I, 3-4; ayrca bk. neredenin girileri, I, 18). Eserde rviler isimleri bilinenler, knyeleriyle mehur olanlar, baba adyla bilinenler, ismi bilinmeyenler ve kadnlar eklinde be grupta sralanmakta, hadislerin senedleri eksiksiz verilmekte, metinlerin sadece ba taraf yazlmakta yahut varsa hadisin mehur ismi kaydedilmektedir. Mizz, etrf kitaplar iinde Halef el-Vst ve Eb Mesd ed-Dmaknin Erf-aaynlar ile tertibini daha ok beendii Ebl-Ksm bn Askirin el-rf al marifetil-erfn rnek almtr (Tufetl-erf, I, 4). Bunlardaki eksiklikleri tamamlayan, yanllar dzelten Mizz eserinde hadislerin kaynaklarn u rumuzlarla gstermitir: Ktb-i Sitte, Buhrnin el-Cmiuai, Buhrnin el-Cmiu-ate muallak olarak verdii hadisler, Mslimin elCmiu-ai, Eb Dvdun es-Sneni, Tirmiznin el-Cmiu-ai, Tirmiznin e-emiln-nebeviyyesi, Nesnin es-Sneni, Nesnin Amell-yevm vel-leylesi, bn Mcenin es-Sneni. Mizz ayrca kendisinin verdii bilgileri ziyade anlamnda , Ebl-Ksm bn Askire yapt istidrakleri ise rumuzuyla belirtmitir (a.g.e., I, 6). Yirmi alt ylda tamamlanan (3 Reblevvel 722/22 Mart 1322) Tufetl-erf trnn nceki rneklerinden stn klan ve ok tutulmasn salayan yn i dzenidir. zellikle rvilerin sralanmasnda izlenen yntem sayesinde eserde aranan isim ok daha kolay bulunabilmektedir. Tufede sahbler alfabetik sraland gibi ok hadis rivayet eden bir sahbnin rencileri ve rencilerinin rencileri de kendi iinde alfabetik srayla zikredilmektedir. simlere ait hadisler konusuna veya ilk kelimesine baklmakszn en ok getii kaynaktan balamak zere verilmektedir. Mizznin yntemi daha sonra Ebl-Fid bn Kesr, bn Hacer el-Askaln ve Abdlgan b. smil en-Nablus gibi melliflerce rnek alnm (M. Abdurrahman Tavlibe, s. 183-188), ancak musannifin isnadlar batan sona zikretmesi eletirilmitir (Abdlgan b. smil en-Nablus, I, 8). Tufe iki blmden meydana gelmekte, birinci blmde msned, ikinci blmde mrsel rivayetler yer almaktadr. Msnedler blmnde 986 sahbye ait 18.389, mrseller blmnde 405 tbiye ait 1237 hadis vardr (toplam 19.626). Mrseller blmndeki hadis numaralar nceki blmden devam etmekte, nir bunun ikinci baskda dzeltileceini sylemektedir (Tufetl-erf, neredenin girileri, XIII, 8). bn Hacer ve nir Abdssamed erefeddin tarafndan ilve edilenler (a.g.e., neredenin girii, I, 16) ve mkerrerlerle birlikte Tufedeki hadis says 19.959a ulamaktadr. Mizz, kaynaklarnn birden fazla rivayetini (mesel Buhrnin iki, Eb Dvdun sekiz, Nesnin dokuz) esas alarak (M. Abdurrahman Tavlibe, s. 149, 151) grd kusurlar dzeltmeye almsa

da, mdahale etmedii yerlerle ilgili olarak kendisi notlar hazrlam, zellikle Nesnin esSnenl-kbrsnn bn Ahmer rivayetinden hareketle yapt dzeltmelerden meydana gelen bu kitapa Laul-Erf adn vermitir (bn Hacer el-Askaln, I, 5). Ayrca Moultay b. Kln Evhml-Erf (et-Taaub alel-Erf; DA, XXX, 231), Ebl-Fid bn Kesrin Cmiulmesndinin eitli yerleri, Tufenin ayn zamanda muhtasar olan Ebl-Mehsin el-Hseynnin el-Kef f marifetil-Erf (bk. DA, XIX, 23; el-Fihris-mil, II, 1287), Zeynddin elIrknin kendisine ait Tufe nshas zerine kaydettii notlar, bnl-Irknin el-rf bi-evhmilErf (nr. Keml Ysuf el-Ht, Beyrut 1406/1986), Takyyddin bn Fehdin el-rf alel-cem beynen-Nketi-rf ve Tufetil-erf (Millet Ktp., Feyzullah Efendi, nr. 282) gibi Tufeyi tamamlayan almalar vardr. bn Hacer, bunlarn ounu derleyip kendi notlarn ekleyerek eltirf bi-evhmil-Erf adyla da bilinen (Tufetl-erf, neredenin girii, II, 8) en-Nket-rf alel-Erf adl eserini oluturmutur (bk. bibl.). Gnmzde Tufenin ilk cildinin neir hazrlklarna katlan Ebl-Ebl Sagr Ahmed gif el-Bkistn, eserin nerinden sonra belirledii eksikliklere dair kendi nshasna kaydettii notlar el-Mstedrek adyla yaymlamtr (Riyad 1993). Eser zerine Zehebnin Mutaarl-Erf (Abdullah Muhammed el-Habe, I, 552), ehbeddin Ahmed b. Enderenin muhtasar, bn Kamer diye bilinen Muhammed b. Ali b. Caferin lflerf bi-zehril-Erf (Sehv, VIII, 176), Muhammed b. Abdurrahman el-Alkamnin et-Tuafrf f telil-Erf (Abdullah Muhammed el-Habe, I, 552), Muhammed b. Him b. Abdlgafr es-Sindnin Tufeden sadece Buhr hadislerini derledii aytl-r bi-erfi ail-Bursi (Tufetl-erf, neredenin girileri, III, 15) gibi ihtisar almalar da yaplmtr (ayrca bk. M. Abdurrahman Tavlibe, s. 135-137). Tufetl-erf, Mizznin talebesi Ebl-Fid bn Kesrin nshasndan 13 ban 774te (7 ubat 1373) istinsah edilen bir nsha esas alnmak suretiyle (Tufetl-erf, neredenin girii, II, 19) neredilmi (nr. Abdssamed erefeddin, I-XIV, Bombay 1965-1982), bu neirden ofset basklar yapld gibi (Beyrut, ts.; Beyrut 1999) eser baka nirler tarafndan ayrca baslmtr (nr. Zheyr e-v, Beyrut 1983; nr. Ber Avvd Marf, Beyrut 1999; Beyrut 2001). Nir Abdssamed erefeddin eserin her cildine Tufenin tantmn yapt, hadis ilminin eitli meseleleri ve baz sahbler hakknda bilgi verdii Arapa ve ngilizce takdim yazlar koymutur. Hadisleri ve rvileri ayr ayr numaralandran nir, her tabakadaki isimlerin birbirinden kolayca ayrt edilebilmesi iin sahb isimlerini iri harflerle yazm, tbin tabakasna bir, tebeut-tbin tabakasna iki, sonraki tabakaya yldz iareti koymutur. Mizznin ksaltmalarn metin iinde muhafaza ettii gibi bunlar her hadisin sra numarasnn altnda ayrca yazmtr. Tufedeki tahrclerde sadece kitap adlar zikredildii halde nir bunlarn yanna bab ve hadis numaralarn da eklemi, Mizznin hadisler aras atflarn hadis numaralaryla gstermitir. Okunmas zor isim ve kelimeleri harekelemi, eserde ad geen baz ahs ve kitaplar hakknda bilgi vermi, metne kendisinin ekledii bilgileri parantez iine almtr. Her sayfada rivayeti yer alan sahbnin ve rencisinin adn sayfann stnde, Tufedeki ksaltmalarn karlklarn ise sayfann altnda belirtmitir. Mizznin kaynaklar iin el-Kef an ebvbi mercii Tufetil-erf bi-marifetil-erf adyla bir fihrist hazrlayan nir (Tufetl-erf, neredenin girii, I, 17-18) bu fihristi eserin XIV. cildi olarak II. ciltle birlikte neretmi (Bombay 1386/1966), nerine Tufeden sonra balanan Nesnin esSnenl-kbrsna ait fihristi de ayrca yaymlamtr (Bombay 1981). Hadislerin ilk kelimelerine gre alfabetik bir fihrist yapmay planlayan nir (Tufetl-erf, neredenin girii, XII, 9; XIII, 20) bu isteini gerekletirememi, sz konusu fihristi daha sonra Muhammed Abdlkdir At

hazrlamtr (Beyrut 1990, 1994). Tufe hakknda ayrca Messesetl-ktbis-sekfiyye tarafndan eitli fihristler yaymlanmtr (I-VI, Beyrut 1994). Bu fihristlerin Tarb Tufetil-erf bimarifetil-erf adn tayan I-III. ciltleri (nr. Eb Abdullah Sad el-Mendh-Ebl-Fid Sm etTn) sahb isimlerine gre alfabetik olup hadislerin tahrci sadece kitap adlarna gre deil Ktbi Sittenin matbu versiyonlarnn hadis veya cilt ve sayfa numaralarna gre yaplmtr. Ayn kiiler tarafndan hazrlanan Fehris Tufetil-erf adl IV. cilt ise isnadlarda geen btn rvilere dair alfabetik fihristtir ve eserden istifadeyi olduka kolaylatrmaktadr. Sz konusu fihristlerin V ve VI. ciltleri ise Muhammed Abdlkdir Atnn hazrlad fihristin yeniden neridir. Muhammed Abdurrahman Tavlibe, el-fl-Mizz vet-tarc f kitbih Tufetil-erf bi-marifetil-erf adyla eser ve mellif hakknda bir doktora tezi hazrlamtr (1997, Cmiatz-Zeytniyye [Tunus]; ayrca bk. bibl.). Tufe ve benzeri eserler sayesinde bir hadisin hangi kaynaklarda getiini tesbit etmek, btn tariklerini grmek, rivayet kusurlarn farketmek, bir mellifin eserine alp hakknda hkm vermedii hadislerin durumunu baka melliflerin kanaatlerinden renmek, bir rvinin btn rivayetlerini grmek ve Ktb-i Sittenin nshalar arasndaki farklar anlamak mmkn olmaktadr.

BBLYOGRAFYA

Ysuf b. Abdurrahman el-Mizz, Tufetl-erf bi-marifetil-erf (nr. Abdssamed erefeddin), Bombay 1965-82; I, 3-6; XIII, 134; ayrca bk. neredenin girileri, I, 13, 16-18; II, 8, 19; III, 15; XII, 9; XIII, 4, 8, 20; bn Hacer el-Askaln, en-Nket-rf alel-Erf (Tufetl-erfla birlikte nr. Abdssamed erefeddin), Bombay 1965-82, I, 5; Sehv, e-avl-lmi, VIII, 176; Abdlgan b. smil en-Nablus, eirl-mevr fid-delle al mevil-ad (nr. Abdullah Mahmd M. mer), Beyrut 1419/1998, I, 8; el-Fihris-mil: el-ad (nr. elMecmaul-melek), Amman 1991, II, 1287; M. Abdurrahman Tavlibe, el-fl-Mizz vet-tarc f kitbih Tufetl-erf bi-marifetil-erf, Amman 1998, s. 135-137, 149, 151, 183-188; Abdullah Muhammed el-Habe, Cmiu-r vel-av, Ebzab 1425/2004, I, 552; Tayyar Altkula, Hseyn, Ebl-Mehsin, DA, XIX, 23; M. Yaar Kandemir, Etrf, a.e., XI, 499; a.mlf., Moultay b. Kl, a.e., XXX, 231. Halit zkan

TUHFETl-HKKM
) ( Eb Bekir bn smn (. 829/1426) Mlik fkhna dair eseri (bk. BN SIM, Eb Bekir).

TUHFETl-MUHTC
() Nevevnin fi fkhna dair Minhc-libn adl eserine bn Hacer el-Heytemnin (. 974/1567) yazd erh (bk. MNHCt-TLBN).

et-TUHFETl-MRSELE
() Muhammed b. Fazlullah el-Burhnprnin (. 1029/1620) sflerin varlk ve mertebeleri hakkndaki grlerine dair eseri. Muhammed b. Fazlullah 952 (1545) ylnda Gucertn Ahmedbd blgesinde dodu. Dnemin tannm riflerinden olan babasnn yannda tahsile balad. Onun lmnden sonra eyh Safiyyddin Gucertden hrka giydi. Hac maksadyla gittii Hicazda on iki yl kald. Bu srada eyh Ali b. Hsmeddin Mttak el-Hind ile tanp sohbetlerinden faydaland. lkesine dndnde Ahmedbdda mderris Vechddin Alevnin derslerine katld. Malha gidip eyh Muhammed Hzr et-Temmnin yannda seyr slkn tamamlad ve ardndan Burhnpra yerleti. Burada bir mescid ve hankah ina ederek ilim ve iradla megul olan Burhnpr bu ehirde vefat etti. Byk bir it eyhi olarak tannan Burhnprnin et-Tufetl-mrselenin yan sra rds-slikn, iyetl-acbetil-Lmia, Vesle il lii cemlin-neb adl eserleri vardr (DMB, XII, 50). Harrzdenin, onun kendisine Ahmed er-Rifnin soyundan geldiini syleyip Rifiyyenin Fazliyye kolunu nisbet etmesi (Tibyn, III, vr. 32a) doru deildir. Tam ad et-Tufetl-mrsele ilen-nebiyyil-mrsele olan eser 999 (1591) ylnda kaleme alnmtr. Eserde varlk (vcd), varln mertebeleri, vahdet-i vcd anlaynn yet ve hadislerden delilleri, insn- kmil gr, vahdet-i vcdun btl yorumlar, bu yorumlarn rtlmesi, btn bu konularn seyr slkle irtibat ele alnr. Burhnpr, vahdet-i vcd anlayn benimseyen sflerin eserlerinde grld zere varln Hak olmas ve o varln mertebelerde taayynn inceler. Bu balamda vahdet-i vcdun en temel kabullerinden biri olan, Varlk Haktr ifadesini izah eder. Bu ifadeyi sflerin nasl yorumlad, varln akl, hayl ve hiss varlkla ilikisi zerinde durduktan sonra varlk mertebeleri bahsine geer. Muhyiddin bnl-Arabden itibaren sflerin byk nem verdii varlk mertebelerini sf mellifler l, beli, yedili tasniflerle ve istisna olarak krkl tasnifle incelemiler, varln bu mertebelerde nasl taayyn ettiini ve onun gerekte bir olduunu aklamlardr. et-Tufetl-mrselede varlk mertebeleri yedili taksimle ele alnr. Birinci mertebe l-taayyn mertebesi, ikinci mertebe taayyn-i evvel, ncs taayyn-i sn mertebesidir. Mertebe tasniflerinde ilk mertebe bir yanda, dierleri bir yanda ele alnmtr. Bu durumu Burhnpr ilk mertebenin Hak mertebeleri olmas veya yaratlmam olmasyla aklar. mertebenin ardndan ruhlar mertebesi, misal mertebesi ve ehdet mertebesi gelir. Bunlar yaratl mertebeleridir. Mertebeler insn- kmil mertebesiyle tamamlanr. Mertebelerin veya taayynn insn- kmilde maksadna ulamas sflerin ahlk, seyr slk bahsiyle varlk bahsini birletirdikleri yerdir. nk vahdet-i vcdun ana dncelerinden biri varln bir amala insana doru taayyn etmesidir. Bu sre nzl srecidir ve insann kemale ermesiyle sre bu defa urc ile ikmal edilir ve daire tamamlanm olur. Burhnpr rislesinde vahdet-i vcdu izah iin baz rnekler vermitir. Bu rnekler, snrl bir

derecede de olsa vahdet-i vcdu aklarken ayn zamanda bu konuda dlen vehimleri ortadan kaldrmay amalar. Bu balamda en ok buhar-su ve buz misali veya aa-ekirdek misali verilir. Mellif, vahdet-i vcda delil tekil edecek yet ve hadislere yer vererek ilk tasavvuf kitaplarndan beri grlen tasavvuf grlerin yet ve hadislerle (iki ahit) teyidi geleneine uymutur. Burhnprnin zikrettii yetler Allahn her eyle beraberlii, her eyi var etmesi gibi Onun srekli yaratcln ve eya ile birlikteliini anlatan yetlerdir. Hadisler de ayn mnada birleir. Mellifin vahdet-i vcd anlaynn, Muhyiddin bnl-Arab ve Sadreddin Konevde de grld zere Hakkn eya ile srekli beraberliiyle e anlamda olduu anlalmaktadr. Seyr slkle ahlk irtibatn insn- kmil zerinden kuran Burhnpr nzl ve taayyn kavramlarnn mukabili olarak urc ve tekml kavramn kullanr. nsan urcunu tamamladnda varlk onda kemaliyle taayyn eder ve en kmil varlk haline gelir. Mellif, Hz. Peygamberin en kmil varlk olmasn btn varlk hakikatlerinin kendisinde taayyn etmesiyle aklar. Ahlkla Resl-i Ekrem arasnda ilgi kurarak tasavvufun baka bir ynne deinir. Vahdet-i vcd zerinde ortaya kan grlerde dile getirilen baz yanl anlamalara ynelik eletirilerde bulunur. Snnete uyarak ahlk kemale erdirmenin gerekliliini vurgulayp meseleyi tasavvuf bir gayeye balar. Tufe nce zerine bir erh yazan Hasrzde Elif Efendi, ardndan Ahmet Avni Konuk ve smail Fenni Erturul gibi melliflerin atflaryla Tanzimat sonrasnda ve Cumhuriyetin ilk yllarnda aydnlar tarafndan tannm, bu dnemde ortaya kan bnl-Arab ilgisine ve tasavvuf anlayna belirli bir katk salamtr. Bu sebeple vahdet-i vcd etrafnda oluan literatr iinde kitabn kayda deer bir yerinin bulunduu sylenebilir. lk defa Nreddin Ryiz tarafndan Malaycaya tercme edilen eser zerine erhler yazlm ve eitli dillere evrilmitir. En nemli erhi Abdlgan enNablusnin Nubetl-mesele erut-Tufetil-mrsele adl kitab olup el-avll-metn f beyni tevdil-rifn adyla baslmtr (Kahire 1344). smail Fenni Erturul, zellikle Vahdet-i Vcd ve Muhyiddn-i Arab adl eserinde (stanbul 1928) geni lde bu erhten yararland gibi Nablusnin erhine atfla risleyi Maddiyyn Mezhebinin zmihllinde (stanbul 1928) serbest bir ekilde tercme etmitir. Nablusnin erhi Ekrem Demirli tarafndan riflerin Tevhidi adyla Trkeye evrilmi (stanbul 2003), et-Tufetl-mrselenin tercmesi ayr bir blm halinde verilmitir. Eseri Sadiyye tarikat eyhlerinden Elif Efendi el-Kelimtl-mcmele f eritTufetil-mrsele adyla Trkeye evirmi (stanbul 1342) ve erhetmitir. Eserin dier erhleri unlardr: brhim b. brhim el-Lekn, el-Avll-celle alel-vesle (erhut-Tufetil-mrsele); brhim b. Hasan el-Kran, tfz-zek bi-erit-Tufetil-mrsele ilen-neb; Abdurrahman b. Abdullah b. Hseyin el-Badd es-Sveyd, Kefl-ucubil-msbile an aridit-Tufetilmrsele (Abdullah Muhammed el-Habe, I, 564). Eser Abdlhd (John Gustaf Aguli) tarafndan Franszcaya tercme edilip Le trait de lunit dit dIbn Arab (Paris 1977) iinde yaymlanmtr.

BBLYOGRAFYA

Abdlgan b. smil en-Nablus, el-avll-metn f beyni tevdil-rifn: Nubetl-mesele eru risletit-Tufetil-mrsele, Kahire, ts. (Mektebet ve matbaat M. Ali Subeyh ve evldh); Harrzde, Tibyn, III, vr. 32a; Abdullah Muhammed el-Habe, Cmiu-r vel-av,

Ebzab 1425/2004, I, 564; Mercn Efriyn, Burhnpr, DMB, XII, 50-51. Ekrem Demirli

TUHFETn-NZZR
() bn Batttann (. 770/1368-69) Rilet bn Baa adyla da tannan seyahatnmesi (bk. BN BATTTA).

et-TUHFETz-ZEKYYE
() Memlk Kpak Trkesi szl ve dil bilgisi kitab. Msr ve Suriyede Trklerin kurduu Memlk Devletinde ynetici snf Trk olduundan Arap dil limleri bu snfn dilini renmek ve retmek iin iki dilli szlk-dil bilgisi niteliinde eserler kaleme almlardr. Bunlarn yan sra blgede yetien Trk limleri de Araplara Trkeyi retmek amacyla ayn usulle Kpak Trkesinin sz varln ve dil bilgisi kurallarn anlatan eserler yazmlardr. Memlk Kpakasn ele alan en eski eser Eb Hayyn el-Endelsnin 712de (1312) tamamlad Kitbl-drk li-lisnil-Etrktir. kinci nemli eser yazar ve yazl tarihi kesin olarak bilinmeyen et-Tuhfetz-zekiyye fillugatit-Trkiyyedir. T. Halasi-Kuna gre eserin mellifi, Memlk Devletinde ktip olup Msr ve Suriyede grev yaptktan sonra 1363 ylnda Dmakta len, Eb Hayynn Dou Kpak kkenli rencisi Selhaddin Hall b. Aybeg esSafeddir. Bilinen tek yazma nshas Beyazt Devlet Ktphanesindedir (Veliyyddin Efendi, nr. 3092). Trk Dil Kurumu Ktphanesindeki, Kilisli Rifat (Bilge) tarafndan istinsah edilen nshas da doksan bir varak olan bu yazmaya dayanmaktadr. Trk Dil Kurumu Ktphanesi Yazma Eserler Katalounda kitap, yanllkla erefeddin Eb Hayyn Muhammed b. Ysuf b. Ysuf el-Endelsye nisbet edilmektedir. Mellif eserin balarnda almasn Kpak Trkesine dayandrdn, ancak bazan Trkmenlerin dilinden de rnekler kaydettiini belirtmekte ve Kpak Trkesinde kullanlan harflerin/seslerin says hakknda bilgi vermektedir. Bu arada, bir yerde (vr. 2b) Eb Hayyn el-Endelsye gndermede bulunmaktadr. Her iki szlk tertip bakmndan birbirine benzemektedir. Ancak Kitbl-drkin szlk blmnde madde balar Trke olup karlklar Arapadr; et-Tuhfede ise madde balar Arapadr, karlklar Kpak Trkesiyle veya tarih Trkmence olarak verilmitir. et-Tuhfetz-zekkiyye ile Kitbl-drkin dil bilgisi blmleri byk lde rtmektedir (zyetgin, s. 57). et-Tuhfetz-zekiyye iki blmden olumaktadr. Birinci blm Arapa-Trke szlktr. Burada Arapa kelimeler ebced harfleri srasna gre dizilmi, her harfte nce isimler, ardndan fiiller sralanmtr. Hemze ksmnda da isimler ebced harfleri srasna dizilmi olmakla birlikte burada organ isimleri, at renkleri, at koumu, yeryzyle ilgili kavramlar, yiyecekler gibi konu balklar yer almakta, fiillerin belirli gemi zamanlar gsterilmektedir. Szlk de ebced harflerine gre alfabetik dzenlenmitir. Eserde yaklak 3500 Trke kelime yer almaktadr. Gramer blm ok ksa olup klasik Arap dil bilgisi ayrmna gre Kpak Trkesinin isim ve fiille ilgili belli bal konular ilenmitir. et-Tuhfetz-zekiyye zerine ilk almay 1902 ylnda emseddin Smi gerekletirmitir (Dalolu, s. 40, 58; Levend, s. 98). Agh Srr Levend, emseddin Sminin yapt tercmenin msvedde halinde 212 sayfadan olutuunu belirtir. Eseri bilim dnyasna ilk defa eyyad Hamza ile ilgili bir makalesinde M. Fuad Kprl tantmtr (bk. bibl.). lk nemli aratrma ise Memlk

Kpakas zerindeki almalaryla bilinen Ananiasz Zajaczkowskiye aittir (Note Complementari sulla lessicorgrafia arabo-turca nellepoca dello Stato Mamelucco, Estratto dagli Annali del R. Istituto Superiore Orientale di Napoli, Nouva Serie, I, Roma 1940, s. 149-162). et-Tuhfetzzekiyyenin tpk basmn T. Halasi-Kun gerekletirmitir (La langue des kiptchaks daprs un manuscrit arabe dIstanbul; reproduction phototypique, Budapet 1942). Besim Atalay eseri Trkeye evirerek tpk basmyla birlikte yaymlam (et-Tuhfetz-zekiyye fillugatit-Trkiyye, stanbul 1945), bu yayn iin T. Halasi-Kun nemli iki eletiri yazs yazmtr (bk. bibl). Hseyin Hsameddin Yasar ve Abdullah tf Tznerin Trke evirileriyle T. Halasi-Kunun Franszca ve ngilizce evirileri henz neredilmemitir. et-Tuhfetz-zekiyyeyi zbekistanda S. M. Muttalibov zbeke olarak yaymlam (Attuxfatuz Zakiyatu Fillugatit Turkiya [Turkiy Til (Kipok Tili) Xakida Hoyb Tuxfa], Takent 1968), bu yayn A. krli deerlendirmitir (bk. bibl.). Eser zerinde dier bir aratrma E. I. Fazlov tarafndan yaplmtr (Zameanija o Rukopisi i Jazyke At Tuxfa, Turcologica K Semidesjatiletiju akademika A. N. Kononova, Leningrad 1976). Tuhfe E. I. Fazlov ve M. T. Zijaevoj tarafndan Rusa neredilmitir (zyskannyj Dar Tjurkskomu Jazyku [Grammatieskij, traktat XIV v. Na arabskom Jazyke], Takent 1978, E. I. Fazglov ile birlikte). Bu almada eser hakknda geni bilgi verildikten sonra Rus gramercilik anlayna gre eserin sz varl ve dil bilgisi zellikleri ayrntl biimde incelenmitir. Glhan et-Trk, et-Tuhfetz-Zekiyye fil-LgatitTrkiyye zerine Bir Dil ncelemesi adyla yksek lisans tezi yapmtr (2006, Gazi niversitesi Sosyal Bilimler Enstits).

BBLYOGRAFYA

Hikmet Turhan Dalolu, emsettin Sami Bey: Hayat ve Eserleri, stanbul 1934, s. 40-58; Agh Srr Levend, emsettin Sami, Ankara 1969, s. 98; Ali Fehmi Karamanlolu, Kpak Trkesi Grameri, Ankara 1994; R. Ermers, Arabic Grammars of Turkic, Leiden 1999; Trk Dil Kurumu Ktphanesi Yazma Eserler Katalou (haz. Mjgn Cunbur v.dr.), Ankara 1999, s. 234; A. Melek zyetgin, Eb ayyn: Kitbul-drk li Lisnil-Etrk, Fiil: Tarih Karlatrmal Bir Gramer ve Szlk Denemesi, Ankara 2001, s. 57-59; Mehmed Fuad Kprl, Anatolische Dichter in der Seldschukenzeit, I. ejjd Hamza, KCs.A, I/3 (1922), s. 183-189; a.mlf., Selukler Devrinde Anadolu airleri, I: eyyad Hamza, TY, I/1 (1340/1924), s. 27-33; T. Halasi-Kun, Die mamelukkiptchakischen Sprachstudien und die Handschriften in Stambul, KCs.A, III/1 (1940), s. 77-83; a.mlf., Philologica I, DTCFD, V/1 (1947), s. 1-37; a.mlf., Philologica II, a.e., VII/2 (1949), s. 415-465; a.mlf., Kipchak Philology and the Turkic Loanwords in Hungarian, I, Archivum Eurasiae Medii Aevi, I, Lisse 1975, s. 155-210; a.mlf., Kipchak Turkic Philology X: The At-Tuhfah and Its Author, a.e., V (1985), s. 167-178; Besim Atalay, Ettuhfet-z-Zekiyye evirmesinin Tenkidi Dolaysiyle, DTCFD, VI (1948), s. 87-126; A. krli, Ob Uzbekskom Perevode, At-Tuxfat-uzZakiyya fil-Lugat-it Turkiyya, ST, I (1970), s. 100-105; Jale Demirci, Kpak Szlkleri, Kebke, sy. 6, Ankara 1988, s.145-151; Paa Yavuzarslan, Trk Dilinin Szck Tarihi Asndan nemli Bir Eser: et-Tufetz-Zekiyye Fil-Lgatit-Trkiyye, TDAY Belleten 2004/I (2006), s. 153-162. Paa Yavuzarslan

TL
() Ekvatora dik olarak getii ve kutuplar birletirdii farzedilen boylam (bk. ARZ).

TL-i EMEL
(bk. EMEL).

TULA
Romanyada tarih bir nehir liman ehri. Romanyann gneydousunda Kuzey Dobrucada, Tunann delta alanna girerken ayrld koldan Hzrilyas (Sfantu Gheorghe) kolunun sa yakasnda bir liman ehri olup bugn Tulcea adyla bilinir. Osmanl kaynaklarnda Tol, Tula, Tul ekillerinde yazlr. ehir Aegyssus adyla milttan nce VII. yzylda kuruldu. 9-19 yllar arasnda blgeye srgn edilen Roma airi Sulmonal Publius Ovidius Nasonun Epistolae ex Ponto (Karadeniz mektuplar) adl eserine gre ismini Carpyus Aegyssus adl bir Dayaldan almtr. Tulann bulunduu Dobruca blgesi Augustus zamannda (m.. 27-m.s. 14) dorudan Romann idaresine girdi. 47de Moesia vilyetine baland. mparator Diocletianus dneminde (285-305) Tomis (Kstence, Constanta) ve Noviodunum ile (sak, saka) birlikte Scythia Minor eyaletine katld. Roma mparatorluunun 395te ikiye blnmesinin ardndan Dobruca blgesi Aegyssus/Tula dahil olmak zere Dou Roma mparatorluunun snrlar iinde kald. Bu hkimiyet 602 ylndaki byk Slav istilsna kadar srd. 681den sonra XIV. yzyla kadarki kark dnemde srasyla Bulgarlar, Bizansllar, Cenevizliler ve Eflaklar burada egemenlik kurdu. 1419da Dobruca Osmanl topraklar iine alnd. Bir Tuna iskelesi eklinde 1506dan itibaren daha ok Tol adyla Osmanl belgelerinde gemeye balad. ehrin kaderi byk Tuna nehrine balyd. 1530 ylna doru Tol skelesi ve ky Kann Sultan Sleymann vezrizam Makbul brhim Paann haslarna dahildi. Silistre sancann Hrsova kazasna bal olan Tula bu srada 167 hne, elli dokuz mcerret (bekr), on bve ile (dul) dardan gelip geici olarak burada bulunan elli be hneden ibaret nfusa sahipti. Ayrca iki hne ingene bulunuyordu. Bu rakamlara gre iskele etrafnda meydana gelen yerleme yerinde yaklak 1500 kii oturuyordu. Ky halk iskele hizmetinde grevli olduu iin vergi muafiyetine sahipti. skele nemli bir geit yeriydi; obanlk, rgatlk yapan gruplar ska buradan geiyor, ou defa uzun sre ikamet ediyordu. skelenin geliri 56.000 akeye ulayordu. II. Selim zamanna ait bir kanunnmede Tola skelesi ve Tola ky zikredilmektedir. XVII. yzylda Tuna ve Karadeniz blgelerinin nemi artnca Tula da ayr bir kaza merkezi haline getirildi. Ktib elebiye gre Tula kadl bril kadl gibi yevm 150 akelik kazalar iinde yer alyordu. dar adan Silistre-zi beylerbeyilii erevesinde Silistre sancak beyiliine balyd. XIX. yzylda btn Dobruca blgesi gibi Midhat Paann Tuna vilyetine dahil edildi. Ktib elebiye gre stanbuldan Tulaya on drt gnde ulalyordu. II. Osman 1621de Lehistan seferi srasnda buradan geerken bir kale, bir cami ve bir hamam ina ettirdi. 1067 (1657) ylnda kasabay gren Evliya elebi kalenin IV. Murad dneminde 1044te (1634-35) yeniden yaptrldn bildirir (Seyahatnme, V, 105). Ona gre Tuna kysndaki bir kaya stnde ina edilen kalenin iinde bir cami, bir hububat ambar, bir cebehne, Tunaya giden bir su yolu, 300 asker iin yetmi hne mevcuttu; Tuna istikametine ynelik halde dizilmi yirmi byk top (balyemez) vard. Evliya elebi muhafzlarn en bata gelen grevinin bu kesimi Kazaklarn aknlarna kar savunmak olduunu yazar. Hatta kalede iken bir sabah krk alt Rus (Kazak) aykasnn ok yaklap saldrdn, ancak askerlerin mukavemeti ve byk toplarn atei zerine Karadenize katn ifade eder.

Tuladaki iktisad hayat ve ticaretle ilgili olarak II. Selim devrine (1566-1574) ait kanunnmede baz bilgiler yer alr. Yerli mallarla komu blgelerden buraya gelen mallar arasnda at, eek, kara sr, sr gn, koyun ve pastrma, aa (odun), zm, un, tuz, balk, yapa, arap dikkati eker. Bu mallarn birou komu haragzr Eflaktan (bilhassa Braila/Beril vastasyla) ve Bodandan (zellikle Galati/Gala vastasyla) sevkediliyordu. Doudan gelen mallar iinde kuma, incir ve deve bulunuyordu. Hem Krma hem stanbula yakn bir Tuna iskelesi olduundan kle ticareti de yaplyordu. Tula, saka (Sak) ve Mainle birlikte bir tr ekonomik nite tekil etmekteydi. Rznme defterleri bu iskeleyi daima bir arada zikreder (BA, KK, nr. 1772, s. 131). 1878 Berlin Kongresi kararlar uyarnca Kuzey Dobruca kesiminin Romanyaya verilmesi zerine Tula Osmanl idaresinden kt. Buradaki bir ksm mslman ahali Osmanl topraklarna g etti. Gnmzde buras Tulcea idar biriminin (Judet) merkezidir. 2007 yl resm istatistiklerine gre Tula ehrinin nfusu 92.372 kiiydi. Bunun %91ini Romenler tekil ediyor, geri kalanlar Lipovan Ruslar ve Trkler oluturuyordu. Tula, Romanyann balca balklk merkezidir. Ayrca balk depolama ve konserve tesisleriyle dikkat eker. Balkln gelimi olmas balklkla ilgili alet sanayiinin de bu ehirde toplanmasn salamtr. ehirde Aziziye (Sultan Abdlaziz) Camii (1863) yannda (bk. AZZYE CAM) Ortodoks katedral kilisesi, Ermeni, Rus ve Katolik kiliseleri vardr.

BBLYOGRAFYA

Ktib elebi, Cihannm (M. Guboglu, Cronici turceti privind Tarile Romne iinde), Bucureti 1974, II, 112-113; Evliya elebi, Seyahatnme, V, 105-106; B. Cotovu, ntemeierea i dezvoltarea oraului Tulcea, Tulcea 1909, tr.yer.; Ahmet Akgndz, Osmanl Kanunnmeleri ve Hukuk Tahlilleri, stanbul 1994, VII, 736-738; M. Maxim, Le rgime juridique des chrtiens dans les ports roumains sous ladministration ottomane (XVIe-XVIIe sicles), Analele Universitatii Bucuresti. Istorie, XXIX, Bucureti 1980, s. 85-89; a.mlf., Teritorii romneti sub administratie otomana in secolul al XVI-lea, Revista de Istorie, XXXVI/8, Bucureti 1983, s. 802-817; XXXVI/9 (1983), s. 879-890; a.mlf., Un tezaur otoman din secolul al XVI-lea descoperit la Nalbant, jud. Tulcea, Cercetri Numismatice, VII, Bucureti 1996, s. 199-208; J. Hovri, Customs Registers of Tula, 1515-1517, AOH, XXXVIII/1-2 (1984), s. 115-141. Mha Maxm TULEK () Mekkenin fethi srasnda mslman olan Kureylileri ifade eden bir terim. Szlkte zat edilmi, serbest braklm anlamndaki talkin oulu olan tulek kelimesi, Hz. Peygamber tarafndan Mekkenin fethinde Kureylilere hitaben sylenmesinin ardndan terim mnas kazanmtr. Mekkeye giren Resl-i Ekrem kendilerine yaplacak muameleyi endie ile bekleyen Mekkelilere, Size ne yapacam dnyorsunuz? diye sormu, onlar da, Senden iyilik bekliyoruz, nk sen hayrl bir kardesin cevabn verince, Size Ysufun kardelerine hitap

ettii gibi hitap edeceim diyerek Bugn sizler azarlanp knanmayacaksnz; gidin, hepiniz serbestsiniz (tulek) buyurmutur (Taber, II, 161). Tulek kelimesinin getii baka rivayetler de vardr. Tif kuatmasnda Sakf kabilesinin klelerinden Eb Bekre Nfey b. Mesrh efendilerinden kap Hz. Peygambere snm ve mslman olmutu. Sahipleri kendisini geri istediklerinde Resl-i Ekrem, O Allahn ve resulnn zatlsdr (talkullah ve talku reslillh) demitir (Msned, IV, 168, 310). Klelikten zat edilenler hakknda daha ok atk (oulu uteka) kelimesi kullanld halde Reslullahn burada talki tercih etmesi, dini urunda efendilerinden kamay gze alan klenin gayretini takdir anlam tamaktadr. Hz. Peygamberin Mekkeli sava esirleri iin tulek, Tifte esir alnan Sakfliler iin ise utek szn kullanmasndan hareketle (a.g.e., IV, 363) baz mellifler, bu iki kelime arasnda bir farkn bulunduunu ve talkin atke nazaran daha stn bir mertebe ifade ettiini sylemilerdir (Mecdddin bnl-Esr, en-Nihye, III, 123). Bu yoruma gre Resl-i Ekrem, hemehrileri ve akrabalar iin klelikten deil esaretten kurtuluu anlatan bir kelimeyi tercih etmi olmaktadr. Tuleka gnahkr mminlerin hiretteki durumunu anlatma balamnda da kullanlmtr. Nitekim hibir slih amel ilemediinden cehennemde bir sre ceza ektikten sonra Allah tarafndan affedilen mminler baz rivayetlerde tuleka sfatyla anlmtr (bn Eb Htim, II, 221; Tabern, el-Muceml-evsa, IV, 52). Sahbe tabakas iinde tulek ayr bir grup olarak yer almtr. Huneyn seferine gidilirken orduda ensar ve muhacirler dnda tuleknn da bulunduu kaynaklarda zellikle belirtilmektedir (Buhr, Mez, 56; Msned, III, 280). mm Hnin tulekdan olmas ve zamannda hicret etmemesi sebebiyle, kendisini Hz. Peygamberle evlenmeye lyk grmemesi de (Tirmiz, Tefsr, 33/17) tuleknn ilk mslmanlar, muhacirler ve ensar kadar faziletli kabul edilmediini gstermektedir. Baz rivayetlere gre Hz. mer de halifelii dneminde tuleky dierlerinden farkl bir muameleye tbi tutmu, onlar maaa balamad gibi kendilerini orduya alp sefere kmaya da zorlamamtr (Fkih, III, 74). te yandan mellefe-i kulb arasnda yer ald bilinenlerin ou ayn zamanda tulek kapsamna girdiinden iki terim birbiriyle ilikili olup baz kaynaklarda mellefe-i kulbdan saylan tuleknn isimlerini topluca grmek mmkndr (mesel bk. bn Hacer, VIII, 370). Yaklak 2000 kii olduu kaydedilen tuleknn (bn Kesr, III, 377) nde gelenleri arasnda Eb Sfyn ile oullar Muviye ve Yezd, Abdurrahman b. Semre, Safvn b. meyye, Sheyl b. Amr, Hakm b. Hizm, Attb b. Esd, Him b. Veld, Huveytb b. Abdluzz, Ebs-Senbil b. Bakek, Cbeyr b. Mutim gibi isimler yer almaktadr. Hz. Peygamberin Mekkeliler hakknda bir lutuf ve merhamet ifadesi olarak kulland tulek kelimesi sonralar siyasal balamda eletirel bir anlam kazanm ve Kureylilerin Resl-i Ekreme kar son ana kadar direnip dmanlk ettiklerini ve slm istemeden benimsediklerini hatrlatan bir ifadeye dnmtr. Bunlar hakknda ilk olumsuz kanaatler Mekkenin fethinden ksa bir sre sonra gerekleen Huneyn Gazvesinde grlr. Savan balangcnda slm ordusu baskna urayp dalnca tulekdan olanlar da saa sola kam, bazlar slm ordusunun yenilgiye uramasna sevinmitir. Savan ardndan bir ksm sahbler bunlarn mnafklna kanaat getirmi, Resl-i Ekreme onlarn ldrlmesini teklif etmi, ancak bu teklif kabul grmemitir (Mslim, Cihd, 134; Msned, III, 190, 286). Tulek terimi, daha dar erevede Mekkenin fethi srasnda ehrin lideri sfatyla tuleknn banda yer alan Eb Sfynn soyundan gelen Emev hnedann aalamak

amacyla kullanlmtr. Hz. Alinin Muviye ve Eb Sfyn iin kelimeyi bu balamda kulland rivayet edilmektedir. Hz. Ali, Muviyeyi temsilen Habb b. Mesleme bakanlnda huzuruna gelen kiilik heyete iddetli tepki gstermi, kendilerini muhatap almaya bile deer bulmadn sylemi, bu arada Muviye hakknda talk olu talk demitir (Mecdddin bnl-Esr, el-Kmil, III, 291). Dier bir rivayette ise Muviye gibi ok ge mslman olan bir kiinin halifelik makamna geliini kabullenemeyen Esved b. Yezd Hz. ieye, Gryor musunuz, tulekdan birine biat ediliyor demi, Hz. ie de, armayn, bu Allahn mlkdr, onu dilediine balar cevabn vermitir (bn Eb eybe, VII, 250). Talk kelimesi, bugn de mutaassp a mensuplar tarafndan Muviye ve Eb Sfyn ktlemek iin kullanlmaktadr.

BBLYOGRAFYA

Mecdddin bnl-Esr, en-Nihye (nr. Salh b. Muhammed b. Uveyza), Beyrut 1418/1997, III, 123; a.mlf., el-Kmil, III, 291; Msned, III, 190, 280, 286; IV, 168, 310, 363; bn Him, es-Sretnnebeviyye, Kahire, ts. (Drl-fikr), IV, 1254; bn Eb eybe, el-Muannef (nr. Sad el-Lahhm), Beyrut 1409/1989, VII, 250; VIII, 551; Fkih, Abru Mekke (nr. Abdlmelik b. Abdullah b. Deh), Mekke 1407/1987, III, 74; Taber, Tr, Beyrut 1407/1987, II, 161; bn Eb Htim, lellad (nr. Muhibbddin el-Hatb), Beyrut 1405/1985, II, 221; Tabern, el-Muceml-kebr (nr. Hamd Abdlmecd es-Selef), Beyrut, ts. (Dru ihyit-trsil-Arab), II, 347; XXIV, 413-414; a.mlf., el-Muceml-evsa (nr. Mahmd b. Ahmed et-Tahhn), Riyad 1405/1985, IV, 52; Hkim, el-Mstedrek (nr. Hamd ed-Demird Muhammed), Mekke 1420/2000, III, 1041; IV, 1341-1342; VII, 2456; Ahmed b. Hseyin el-Beyhak, es-Snenl-kbr, Haydarbd 1353-56, VII, 54; IX, 118; Ebl-Fid bn Kesr, Tefsrl-urnil-am, Beyrut 1385/1966, III, 377; bn Hacer el-Askaln, Fetul-br (nr. Abdlazz b. Abdullah b. Bz), Beyrut 1416/1996, VIII, 370. S. Kemal Sandk

TULEYB b. UMEYR
() Eb Ad Tuleyb b. Umeyr (Amr) b. Vehb el-Kure el-Abder (. 13/634) Sahb. Ecndeyn Savanda (13/634) otuz be yanda ehid dtne gre mild 600 yl civarnda domu olmaldr. Kurey kabilesinin Ben Abdddr soyundan geldii iin Abder nisbesiyle anlr. Annesi Resl-i Ekremin halas Erv bint Abdlmuttalibdir. Tuleyb, Reslullah Erkamn evinde iken Mslmanl kabul etti. Annesinin yanna giderek mslman olduunu syledi ve onun da slma girmesini istedi. Annesi slm semesine ve zellikle daysnn olunu desteklemesine ok sevindi; fakat kendisinin kz kardeleriyle birlikte daha sonra mslman olmay dndklerini syledi. Tuleyb, days Hamzann da slmiyeti kabul ettiini haber verip teklifinde srar edince annesi slmiyeti benimsedi. Resl-i Ekremin ahsna ynelik irkin davranlara cesaretle kar koyan Tuleyb, bir defasnda Eb Cehilin yanndaki birka kiiyle birlikte Hz. Peygamberin yolunu kesip ona eziyet ettiklerini grnce eline geirdii bir devenin ene kemiiyle Eb Cehilin ban yard; bir rivayete gre ise ona tokat att. Tuleybin ene kemiiyle ban yard kimsenin mriklerden Avf b. Sabre veya Eb hb b. Azz ed-Drim olduu da zikredilmitir. Kureyliler, Tuleybi yakalayp baladlarsa da days Eb Lehebin araya girmesiyle serbest brakld. Tuleyb muhtemelen bu olaydan sonra slmda ilk defa mrik kan aktan kimse diye tannd. Eb Lehebin bu hadise zerine Tuleybi annesine ikyet ettii, onun da, Tuleybin en hayrl gn daysnn oluna yardm ettii gndr anlamnda bir beyitle kendisine cevap verdii kaydedilmektedir. Zeyneb et-Tiyye ile evlenen Tuleyb (Vkd, I, 344), mriklerin eziyetlerinden kurtulmak iin bisetin altnc ylnda gerekleen kinci Habeistan hicretine katld. Mekkelilerin Resl-i Ekrem ile anlatklarna dair kan aslsz bir haber zerine baz mslmanlarla beraber o da Mekkeye dnd. Daha sonra ilk muhacirlerle birlikte Medineye hicret etti. Reslullah, Tuleybi kinci Akabe Biatnda on iki nakibden biri olan Mnzir b. Amr el-Ensr ile karde iln etti. Tuleyb Bedir Gazvesine katld. Kaynaklarda onun bu savata Utbe b. Gazvnin devesine onunla nbetlee bindikleri kaydedilir. Daha baka gazvelere de itirak eden Tuleyb, Bizansllara kar yaplan Ecndeyn Savanda Cemziyelevvel 13te (Temmuz 634) ehid dt. Onun Yermk Savanda (15/636) ehid olduu da kaydedilmitir. bn shak, Tuleyb b. Umeyrin soyunun devam etmediini sylemekte (es-Sre, s. 206), bilindii kadaryla hadis kitaplarnda herhangi bir rivayeti bulunmamaktadr.

BBLYOGRAFYA

bn shak, es-Sre, s. 156, 206; Vkd, el-Mez, I, 344; bn Him, es-Sre2, I, 347; II, 5; bn Sad, e-abat, III, 123-124; Hkim, el-Mstedrek (At), III, 265-266; bn Abdlber, el-stb, II, 227-

228; bn Askir, Tru Dma (Amr), XV, 142-148; bnl-Esr, sdl-be, III, 94; Zeheb, Almn-nbel, I, 315; bn Hacer, el-be (Bicv), III, 540-541; Selman Baaran, Erv bint Abdlmuttalib, DA, XI, 317. Mahmut Kavaklolu

TULEYHA b. HUVEYLD
() Eb mir Tuleyha b. Huveylid b. Nevfel el-Esed (. 21/642 [?]) Resl-i Ekremin salnda peygamberlik iddiasnda bulunanlardan biri. Necidde oturan Mudar kabilelerinden Ben Esedin khin ve reislerinden olup Araplar arasnda kahramanl, sava yetenei ve airliiyle bilinirdi. Asl ad Talhadr. Peygamberlik iddiasnda bulunduu iin aalama amacyla Tuleyha (Talhack) denilmitir. Hicretin nc ylnn (625) son aylarnda Uyeyne b. Hsn ile birlikte Esed ve Fezre kabilelerini Reslullaha kar savamaya ard ve onlardan byk bir birlik oluturmay baard. Bunu renen Hz. Peygamber, Eb Seleme el-Mahzm kumandasnda bir kuvveti onlarn zerine gnderdi. Eb Seleme, Esed kabilesine ait Katan suyuna kadar gitti, onlarla savamadan birliklerinin datlmasn salad ve ok miktarda ganimetle Medineye dnd (bk. KATAN SEFER). Hendek Savanda Tuleyha, Kureylilerin safnda Ben Esed kabilesinin sevk ve idaresini stlendi. Bu savatan drt yl sonra 9 (630) ylnda Esed kabilesinden bir heyetle Reslullahn yanna gelerek slmiyeti kabul ettiini syledi. Ancak Resli Ekrem henz hayatta iken irtidad edip Necid blgesinde peygamberlik iddiasyla ortaya kt. Hz. Peygamberin Ved haccndan sonra salnn bozulduu dnemde peygamberlik iddiasyla ortaya kan dier yalanclar gibi Tuleyhann da siyas nfuzunu arttrma hevesi, kabile taassubu ve rekabeti, peygamberin Kurey kabilesinden kmasn hazmedememesi, ayrca zekt vermekten kurtulma isteiyle byle bir iddiada bulunduu anlalmaktadr. Reslullahn salnda peygamberlik iddia eden son kiidir. Resl-i Ekrem onun zerine Drr b. Ezver el-Esedyi sevketti. Drr, Tuleyha ile mcadele ederken Hz. Peygamber vefat etti. Tuleyha, etrafndakilere namazdaki rk ve secdeyi terkedip Allah ayakta ve oturarak zikretmelerini emrediyordu. Ayrca Znnn adnda birinin veya Cebrilin kendisine vahiy getirdiini iddia ediyor ve baz secili szler sylyordu. Ben Esedle birlikte Tay ve Gatafn kabilelerinden birok kii ona tbi oldu. Hz. Eb Bekir, Ben Fezre isyanclaryla yaplan Zlkassa savann ardndan Hlid b. Veldi Tuleyha zerine sevketti, Tay kabilesi reisi Ad b. Htimi de kendi kabilesine yollad. Ad, Tay ve Cedle kabilelerinin Tuleyhadan ayrlp Hz. Eb Bekire biat etmelerini salad. Bu iki kabileden 1000 svari Hlid b. Veldin ordusuna katld. Hlid b. Veld, Tuleyhann bulunduu Bzhaya doru ilerlerken Ukke b. Mihsan el-Esed ile Sbit b. Akremi keif ve istihbarat iin gnderdi. Bunlar yolda Tuleyhann kardei Hibl ile karlatlar ve onu ldrdler. Bunu duyan Tuleyha dier kardei Seleme ile birlikte onlara saldrd; meydana gelen arpmada Ukke ve Sbit ehid oldu. Hlid b. Veld, Tuleyhann kararghnn bulunduu Bzha mevkiine hareket etti. Hlidin toplam asker says 6000 kii idi. Fezreoullarndan Uyeyne b. Hsn 700 kii ile birlikte Tuleyhann safnda yer alyordu. Ben mir gibi birok Arap kabilesi savan kbetini bekliyordu. Balayan savata Hlid merkezde arpt; Tuleyha ise bir tarafa ekildi ve absna brnp kendisine vahiy

gelmesini beklediini gsteren bir tavr taknd. Mslmanlar kar tarafn askerlerini ldrdke Uyeyne, Tuleyhay sktryordu. Ald cevaplardan sonra Tuleyhann bir yalanc olduunu iln etti. Bunun zerine Fezreliler sava brakp ekildiler, dierleri de bozguna uradlar. Tuleyha askerlerinin katn grnce, Herkes kendini kurtarsn! diyerek firar etti. Tuleyha, Suriyeye gidip Gassnlerden Cefneoullarnn yanna snd. Hz. Eb Bekirin vefatna kadar Kelb kabilesinin yannda kald da ileri srlmektedir (bnl-Esr, el-Kmil, II, 348). Bzha savandan sonra Ben mir, Sleym, Hevzin, Esed ve Gatafn kabileleri Allaha ve resulne iman etmek, namaz klp zekt vermek artyla biat ettiler. Hlid kadn ve ocuklardan da biat alnmasn istedi. rtidad ettikleri srada evreyi yakp ykanlar, bakalarnn organlarn kesenler, slma saldranlar sularna gre cezalandrld. Esed ve Gatafn kabilelerinin slma girmesi zerine Tuleyha da mslman oldu. Tuleyha Hz. merin halifelii srasnda Medineye geldi ve ona biat etti. Hz. merin Tuleyha ile peygamberlik iddias hakkndaki konumalar ilgi ekicidir (Belzr, s. 140). Halife Tuleyhay nce Sad b. Eb Vakks ile birlikte Irak cephesine gnderdi, onu iki byk cengverden biri olarak tantt, ancak kendisine yneticilik verilmemesini emretti. Onun sava konusundaki tecrbelerinden istifade edildi. zellikle Kdisiye ve Nihvend savalarnda byk yararlk gsterdi. zerlerindeki irtidad lekesini silmek iin hem Tuleyha hem kabilesi Ben Esed fetihlerde byk aba sarfetti. Tuleyha, Cell savanda piyade birliklerine komuta etti. Baz kaynaklarda, sava ncesinde blgeyi incelemekle grevlendirilen Tuleyhann Nihvend savanda (21/642) Numn b. Mukarrin ve Amr b. Madkerib ez-Zbeyd ile birlikte ehid dt ve nn sfahann bir kynde gml olduu belirtilmektedir. Baz rivayetlerde ise Tuleyhann Azerbaycana gnderildii ve daha sonra kabilesi Esedoullarnn yannda ld kaydedilmektedir.

BBLYOGRAFYA

Vkd, Kitbr-Ridde (nr. Yahy el-Cbr), Beyrut 1410/1990, s. 72-103; bn Sad, e-abat, II, 50, 66, 92; Belzr, Fth (Fayda), s. 138-140, 378; Yakb, Tr, II, 129; Taber, Tr (Ebl-Fazl), III, 253-258; bn Asem el-Kf, el-Ft, Beyrut 1979, I, 20-22; brhim b. Muhammed el-Beyhak, el-Mesin vel-mesv (nr. Muhammed Sveyd), Beyrut 1408/1988, s. 5051; bn Abdlber, el-stb, II, 773; bnl-Esr, el-Kmil, II, 343-348; a.mlf., sdl-be, II, 497498; Kel, el-ilfetr-ride vel-buletl-lide f urbir-ridde (nr. Ahmed Guneym), Kahire 1401/1981, s. 69-82; Nveyr, Nihyetl-ereb, XIX, 75; Zeheb, Almn-nbel, I, 316; bn Kesr, el-Bidye, VI, 321-322; Diyarbekr, Trul-ams, Beyrut, ts., II, 205-206; Bahriye ok, slmdan Dnenler ve Yalanc Peygamberler (Hicr 7.-11. Yllar), Ankara 1967, s. 50-67; a.mlf., Tuleyha, A, XII/2, s. 47-49; Mustafa Sdk er-Rfi, Tru dbil-Arab, Beyrut 1394/1974, II, 176-177; evk Eb Hall, urbr-ridde, Dmak 1984, s. 51-55; Mustafa Fayda, Allahn Klc Halid b. Velid, stanbul 1992, s. 255-263; Riyz Mustafa el-Abdullah, Mimmen iddeun-nbvve, Beyrut 1414/1994, s. 45-54; M. Salih Ar, Hz. Eb Bekir ve Ridde Savalar, stanbul 1996, s. 109-114; Zheyr el-Karb, Meviat Bzha, Mecellet Klliyetid-davetilslmiyye, sy. 5, Trablus 1988, s. 442-461; hsan Sdk el-Amd, Ediyn-nbvve f adrilslm uleya b. uveylid el-Esed, Dirst triyye, sy. 31-32, Dmak 1989, s. 123-153; Ella

Landau-Tasseron, ulaya, EI (ng.), X, 603. Mehmet Salih Ar

TULEYTIL
(bk. SD el-ENDELS).

TULEYTULA
() spanyada gnmzde Toledo adyla bilinen tarih ehir. Romallar dneminde Toletum olan ehrin ad Arapaya Tuleytula (Tuleytle) eklinde gemi, Mstarib metinlerinde Toltho, Endls yahudilerine ait metinlerde Toledoth olarak kaydedilmitir. ber yarmadasnn merkezine yakn bir yerde granit bir tepe zerinde kurulan ehir, Madridin 71 km. gneybatsnda ve Tcuh (Tajo) nehrinin bir bklm iinde yer aldndan taraftan bu nehirle kuatlan korunakl bir mevkide bulunmaktadr. Kuruluu Tun devrine kadar inen ehir milttan sonra 193te Roma hkimiyetine girdi. Bu dnemde demir iilii ve para basmyla n kazand gibi bapiskoposluk statsne de kavumutu, bylece din hayatn merkezi durumuna geldi. VI. yzyln ikinci yarsnda Kral Leovigild tarafndan Vizigotlarn baehri iln edilince din hayatla birlikte siyas hayatn da merkezi oldu. Vizigotlar zamannda gerekleen Toledo konsilleri kilise tarihi bakmndan nemli bir yere sahiptir. Vizigot ve Roma kkenli asilzadelerin ou buraya yerleti. Himyer, nfusunun kalabalkl, binalarnn muhkemlii ve grkemi bakmndan ehrin bir benzerinin olmadn, etrafnn yksek kalelerle kuatldn belirtirken drs ve Ebl-Fid stratejik konumunun mkemmelliine, su dolaplar ile besledii kanallarla sulanan bahelere vurgu yaparlar. Ykt el-Hamevye gre Tuleytulada elde edilen buday rnleri mahzenlerde yetmi yl bozulmadan muhafaza edilebilmekte, ayrca evresinde yksek kalitede safran retimi de yaplmaktayd. Tuleytula, Endls Emevleri zamannda orta snr blgesinin (Sarlevsat) idar merkeziydi. 92 (711) ylnda Trk b. Ziyd kumandasndaki slm ordusu, Lekke vadisinde (Vdiilekke/Rio Guadalete) Vizigot ordusunu bozguna uratp ksa bir sre ierisinde ezne (Sedona, Medina Sidonia), Mdevver (Modavar), Karmne (Carmona) ve sticceyi (Ecija) fethetti; Vizigot Krallnn baehri Tuleytulaya ulat (93/712). Mslman tarihilerin ehirde ele geirilen ganimetlere dair verdikleri bilgiler abartl olmakla beraber Tuleytulann zenginliine iaret etmesi asndan dikkate deer. Bu zenginlik byk lde ehrin Vizigotlarn idar merkezi olmasndan kaynaklanmaktayd. Mslman askerleri Tuleytulaya geldiklerinde fazla bir direnle karlamadlar; bunun sebebi halkn byk blmnn daha nce ehri terketmi olmasyd. Kumandan Trk b. Ziyd, gvenlii salamak amacyla bir miktar Berber askeriyle birlikte civarda tecrit edilmi bir hayat sren yahudileri ehre yerletirdi. Balangta ne ile karlaacaklarn bilmediklerinden ehri terkeden hristiyan halkn byk ounluunun mslman idarecilerce salanan can, mal ve din gvencesi karsnda geri dnd anlalmaktadr. slm hkimiyeti ve etkisi altnda kalan bu Endls hristiyanlarna kltrel olarak Araplaanlar anlamnda mstarib (sp. mozarap/mozaraps) denilmitir. Fetihten sonra nce bliye, ardndan Kurtubann (Cordoba) mslman ftihlerce idar merkez seilmesi zerine Tuleytula siyas stnln kaybettiyse de hristiyanlar iin din hayatn merkezi olma vasfn korudu. Arap ve Berber nfusun azlna ramen Tuleytulada fethin hemen ardndan ciddi bir slmlama ve Araplama sreci balad. Siyasal tarih balamnda ehirde Valiler dnemindeki (714-756)

gelimeler hakknda hemen hi bilgi yoktur. Endls Emev Devletinin kurucusu I. Abdurrahmann Endlse geerek Vali Ysuf b. Abdurrahman el-Fihr karsnda stnlk salamasndan sonra valinin taraftarlarnn Tuleytulay bir ayaklanma merkezi olarak setiklerine ve bu giriimlerden bir ikisinin ehir halk tarafndan da desteklendiine iaret eden haberlere rastlanmaktadr. I. Him devrinde (788-796) Tuleytulada kayda deer bir siyas olay meydana gelmedi. Ancak Himdan taht devralan I. Hakem dnemiyle birlikte (796-822) Tuleytula, Endlsteki en nemli isyan merkezlerinden birine dnt. Kaynaklardaki bilgilerden sz konusu isyanlarda Arap askerlerinin ehirde halkn evlerinde kalmalar, valilerin ehir halkndan deil Araplardan tayin edilmesi, zaman zaman fazla vergi talep edilmesi, ayrca Len Krallnn tevik ve destekleri gibi faktrlerin etkili olduu tesbit edilmektedir. Tuleytulada byk isyanlardan ilki, 181 (797) ylnda mvelledler tarafndan balatld. I. Hakemin kumandanlarndan, kendisi de bir mvelled olan Amrs b. Ysuf, Tuleytulallar arasnda ikilik karmak suretiyle isyann lideri Ubeyde b. Humeydi tasfiye etti. Tuleytulallar ikinci defa ayaklandlar. Hakem bu defa da Amrsu isyan bastrmas iin Tuleytulaya vali tayin etti. Amrs, I. Hakemin emirleri dorultusunda Tuleytulallarn nde gelen simalarn ortadan kaldrmak amacyla klada byk bir ziyafet verdi, ziyafete katlan davetlilerden yzlercesinin boynunu vurdurdu. Cesetler klada alan hendeklere doldurulduu iin bu olay kaynaklarda Hendek Vakas (Vakatlhufre) diye anlr (191/807). Hendek Vakasndan dolay Hakeme ve onun idarecilerine kar beslenen nefret genel bir Arap dmanlna dnt. 199 (815) ylnda meydana gelen bir ayaklanmay bastrmak iin I. Hakem bizzat kendisi sefere kmak zorunda kald. II. Abdurrahman dneminde 214te (829) Tuleytulallar tekrar ayaklandlar. syan, ancak 216da (831) Muhammed b. Rstem kumandasnda gnderilen ordu tarafndan bastrlabildi. Tuleytulallar ardndan baz kk apl ayaklanma giriimlerinde bulundularsa da 222 (837) ylnda II. Abdurrahman ehri tamamen itaat altna ald. Onun lmne kadar Tuleytulada ciddi bir ayaklanma grlmedi. Muhammed b. Abdurrahmann baa gemesinden bir sre sonra Tuleytula yeni ayaklanmalara sahne oldu. Bunlarda Mstaribler belirgin ekilde yer ald. syan hem Len Krallnn destek ve teviklerinin hem de Kurtubada meydana gelen fedailer hareketinin yansmalarnn etkiledii muhakkaktr. Tuleytulallar 238 (852) ylnda topyekn bir ayaklanma balattlar; Rabah Kalesine (Calatrava) saldrp iindeki Arap nfusunun ounu kltan geirdiler. Emr Muhammed bizzat Tuleytula zerine sefere kmak zorunda kald. Kurtubada bu sefere byk nem verildi; si bir ehir zerine deil drlharbe yaplmakta olan bir sefer gibi deerlendirildi. Bu arada pek ok fakih ve zhid orduya itirak etti. Emr Muhammed gerekletirdii seferle Tuleytulaya Kurtubann stnln kabul ettirdiyse de 242de (857) Tuleytulallar yeniden ayaklandlar. Emr Muhammed bir yl sonra tekrar Tuleytula seferine kt; Tuleytulallar eman istemek zorunda kaldlar. Fakat ok gemeden Len Krallnn salad destekle tekrar merkez idareyle balarn kopardlar. Bu srada idarenin lkenin baka taraflarndaki isyanlarla megul olmasn frsat bilerek nce entemeriye (Santaver) Berberleri, ardndan Ben Kas ailesi Tuleytulaya egemen oldu (283/896). Ben Kasnin ehirdeki egemenlii 293 (906) ylna kadar devam etti; Tuleytulallar, Ben Kasyi ehirden srerek idareyi kendi ellerine aldlar. III. Abdurrahman, 318de (930) Tuleytulaya merkez idareye itaatlerini salamak amacyla aralarnda fakihlerin de yer ald bir heyet gnderdi. Heyetin gayretleri sonu vermeyince ehre sk

bir muhasara uyguland. ehir halk birtakm gvenceler aldktan sonra merkez idarenin egemenliini tand (2 Austos 932). Tuleytulallar ballklarn X. yzyl boyunca devam ettirdiler. Bu srede ehir Kurtubadan Len ve Kastilya zerine gnderilen ordularn en nemli ss konumundayd. Endls Emev Devletinin sonlarnda ba gsteren i karklklar dneminde Tuleytulallar, Berberlerin destekledii Emev Hkmdar Sleyman el-Mstane kar Muhammed el-Mehdnin tarafnda yer ald. Emev idaresinin giderek zayflamas ve otoritesinin Kurtuba ile snrl kalmasyla Tuleytulada idareyi Kad Eb Bekir Ya b. Muhammed el-Esed bakanlnda nde gelen ahsiyetlerden mteekkil bir meclis stlendi. Mecliste kan anlamazlk yznden Znnnler 427de (1036) Tuleytulaya girdiler ve buray emirliklerinin baehri yaptlar. Znnn Emri Yahy b. smil el-Memnun zaman (1043-1075) Tuleytula iin X. yzyldan sonraki en uzun bar, istikrar ve refah yllar oldu. Bu dnemde mehur birok lim ve edebiyat Tuleytulaya yerleti. ehirde meydana gelen pek ok ayaklanmaya ve merkez idareden kopmalara ramen Tuleytulada bilimsel hayat canlln korudu. IX ve X. yzyllarda Tuleytulann Kurtubadan sonra en ok limin yetitii Sarakusta (Saragossa), lbre (Elvire), bliye (Sevilla) gibi ehirler arasnda yer almas, Tuleytulallarn Endlsteki ilm canlla youn biimde katldklarn gstermektedir. Bu yzyllarda yaayp kaynaklarda adlar geen onlarca Tuleytulal lim arasndan mam Mlikin rencilerinden Abdurrahman b. Eb Hind ve ebtn b. Abdullah elEnsr; Mlikliin Kuzey Afrikadaki en nemli temsilcisi, Sahnnun ders halkalarnda yetimi Sad b. Affn, mer b. Zeyd b. Abdurrahman; Endlste fkh ve hadisin nclerinden Yahy b. Yahy el-Leys, bn Habb es-Slem, Muhammed b. Fra zikredilebilir. Tuleytula kkenli limlerin pek ou Endlsn dier ehirlerindeki limler gibi tahsillerini gelitirmek iin Douya, zellikle Hicaz, Irak, Msr ve Kayrevana gitmilerdir. Memn zamannda ilm ve edeb faaliyetlere destek artarak devam etti. Endlsl tarihilerin sultan diye nitelenen bn Hayyn el-Metnini, yine bir tarihi olan brhim el-Hicr Minatslefkrn ve dier baz mellifler eserlerini Memn adna telif ettiler. Ortaan en byk astronomi bilginlerinden, Tuleytulann astronomi cetvellerini hazrlayan bnz-Zerkle de Tuleytuladaki almalaryla adn duyurdu. Tuleytulada XI. yzylda astronomi aletleri yapmyla uraan bir baka ahsiyet brhim b. Sad b. Vezzndr. Tuleytulada slm hkimiyeti dneminde zellikle fkh, hadis ve kraat alanlarnda ok sayda limin yetitii, buna karlk Douda grlen kelm tartmalarnn burada daha az ilgi grd sylenebilir. te yandan tp, hendese, matematik bilimlerinin tevik edildii ve gelime kaydettii bir gerektir. Tuleytula XI. yzylda nl baz mimarlara da ev sahiplii yapt. Bunlardan Kaer diye tannan Feth b. brhim, Kurtuba saraynda yetimekle birlikte Tuleytulada iki caminin mimar oldu. Mekkede ile Vekka kalelerini tamir etti. Ms b. Ali ve Sade onun ada olan iki nl mimardr. Tuleytulada kltrel alanda dikkat eken bir husus Arapann ehirdeki dinin mensuplar tarafndan iletiim, bilim ve edebiyat dili olarak yaygn biimde kullanlmasdr. Mstaribler arasnda her ne kadar Latince ibadet dili konumunu muhafaza ettiyse de gnlk hayatta, hukuk metinlerde ve edebiyatta hkim dil Arapayd. Benzer bir durum yahudiler iin de geerliydi. Mvelledler ise IX. yzyldan itibaren hemen her alanda Arapay kullanr hale gelmilerdi. Bu yzyln banda Girgib b. Sadin syledii Arapa iirlerle mvelledleri isyana tevikte muvaffak olmas Arapann ehirdeki yaygn kullanm hakknda bir fikir vermektedir. XI. yzylda Tuleytulada nemli nesir ustalar yetiti. Ebl-Mutarrif Abdurrahman b. Sbgn, Rid b. Sleyman

el-Lahm, Eb Abdullah Muhammed b. eref, Abdlmelik b. Gusn el-Hicr, Cafer b. Ysuf b. Bc, Abdullah b. Sfyn et-Tcb, Znnn saraynda hizmet veren edip ve ktiplerdendir. Kastilya-Len kral sfatyla ehri istil edecek olan VI. Alfonso 1071de kardeleriyle girdii taht mcadelesinde yenilmesi zerine Tuleytulaya gelerek Znnn emrine snd. Memn 467de (1075) vefat edince Tuleytulada Znnn tahtna gen yataki torunu Yahy el-Kdir karld. Tecrbesizlii yznden ynetimde ikilik knca Sarakustaya hkmeden Ben Hdun saldrlarna cevap vermekte yetersiz kald, bu sebeple Kastilya-Len Kral VI. Alfonsodan yardm istedi. Muhalif grubun talebiyle Eftas Emri mer el-Mtevekkil Tuleytulaya gelip idareyi stlendi. Ancak on aylk bir srenin ardndan VI. Alfonsonun Kdire destek vermek amacyla hareket ettiini renince 1080 yl Nisannda Tuleytulay terketti. Yahy el-Kdir, Tuleytulallarn ounun kar kmasna ramen hristiyan askerlerinin arasnda 474te (1081) ehre girdi. Abbd, Zr ve Hd emrlerini bask altna alarak yllk hara demeye zorlayan VI. Alfonso, bu artlarda Tuleytulann istilsnn zamannn geldiini dndnden Kdiri Tuleytulada yeniden Znnn tahtna oturttuktan sonra ehrin mukavemet gcn krd. 1081 ylndan itibaren ehri sk muhasara altna ald. Bu srada ehirdekiler ikiye blnd. Bir grup, Murbtlardan gelecek yardmn beklentisi ierisinde hristiyanlarla anlama yapmaya kar kyordu. Dier grup ise anlama ile hristiyanlara tbi olma taraftaryd. Yahy el-Kdir ehri teslim etmek iin VI. Alfonso ile gizli bir antlama yapt (478/1085). Buna gre ehirde kalacak mslmanlar can ve mal gvenliine sahip olacaklar, kendi kadlarnn bakanlnda cemaat ii ilerde din hukuklarn uygulayacaklard. Kraln taahhtlerine ramen bata servet sahipleri ve eitimli kesim olmak zere Tuleytulal mslmanlarn byk blm ehri terkederek mslman idaresi altndaki dier Endls ehirlerine g etti. Nisbeten daha kk bir cemaatin krala gvenip Tuleytulada kald muhakkaktr. Bunlar genelde zanaatkr ve iilerden ibaretti. Hristiyan hkimiyeti altnda kalan mslmanlar mdeccen (sp. mudejares) olarak bilinir. Hristiyan spanyada ilk mdeccen topluluu Tuleytulann igali neticesinde ortaya kmtr. Tuleytulann dmesi VI. Alfonsoyu reconquistay (yeniden fetih) ilerletme konusunda cesaretlendirdi. Tuleytulann ardndan daha gneydeki topraklara saldrlar dzenlemeye balad gibi mlkt-tavif zerindeki basksn da arttrd. Bu duruma son vermek amacyla byk bir ordunun banda Maribden Endlse geen Murbtlar, 1086da Zellka savanda Kastilya ordusunu ar bir yenilgiye urattlarsa da Tuleytulay geri alamadlar. 1090da ve 1108-1118 arasnda Murbtlarn, 1196 ve 1197de Muvahhidlerin ayn maksatla yaptklar hcumlar da netice vermedi. VI. Alfonso, istilnn ardndan Kastilya Krallnn siyasal ve toplumsal merkezine dnecek olan Tuleytulann idaresini Mstarib Sisnando Davideze teslim etti. Hristiyan askerleri 1086da (bn Bessma gre 1102de) girdikleri ulucamiyi Virgen Maria adyla kiliseye evirdiler. Buna ramen cami orijinal durumunu 1121 ylna kadar muhafaza etti. XIII. yzyl balarna gelindiinde fizik yapsnda nemli bozulmalar meydana gelmi bulunuyordu. Papaln onay alndktan sonra VIII. Alfonsonun emriyle 1226da cami yklarak katedral inaat balatld. Bir sre sonra dier mescid ve camiler de kiliseye evrildi. 1085te istil edildiinde Tuleytula uzun yllar Vizigotlara bakentlik etmesine ramen bir slm ehri karakterini tamaktayd. Bu durum, mslmanlarn geliiyle ehrin fizik yapsnda kkl bir deiimin meydana geldiini gstermektedir. ehir esas itibariyle ana blmden olumaktayd: el-

Kasaba (Alcazaba), sur ii ve sur d. el-Kasaba, dier Endls ehirlerinde olduu gibi en yksek mevkide ve en iyi savunma imknlarna sahip olan blmd ve el-Hisn (Alficn) diye anlmaktayd. III. Abdurrahman zamannda ina edildii tahmin edilen bu ksmda askerlerin kald bir kla (Alkazar) mevcuttu. Znnn Emri Memn, Tuleytulada bir saray klliyesi ina ettirdi. Klliye avlular, baheleri ve salonlar iine almaktayd. Halkn byk blmnn ikamet ettii ehir merkezi din, kltrel, sosyal, ekonomik ve politik ihtiyalara cevap veren kurum ve yaplar bnyesinde barndrmaktayd. ehir hayatnn merkezi byk lde ulucami ve civaryd. Yeni aratrmalarn ortaya koyduuna gre dikdrtgen eklindeki caminin kblesi Endlsteki ilk mescidlerde olduu gibi gneydouya ynelikti. Kuzeye doru uzanan bir avlusu mevcuttu. Kurtuba, bliye ve Grnatadaki ulucamiler gibi on bir sahnlyd; orta sahn daha geni ve daha yksekti, i mekn 61 m. uzunluunda, 39 m. geniliindeydi. tezyinat ve kemer ekli itibariyle Kurtuba Ulucamii ile benzerlik arzetmekteydi. te yandan ehir merkezinde birok han ve hamam mevcuttu. Ulucaminin bitiiindeki bir dier nemli yer ar idi. Zahireciler, kasaplar, balklar, triyatlar, demirciler, bakrclar, anak mlekiler, seramikiler, dlgerler, boyaclar, sarraflar vb. meslek erbab genelde burada yer alrd. Yahudi mahallesinde nisbeten daha kk bir ar mevcuttu. ehirde lks ticar mallarn depoland ve mteriye arzedildii bir kaysriyyenin varl da muhakkaktr. Kenar mahallelerin en mehuru Bbssekra adn tamaktayd. Kalabalk nfusuyla, arsyla ve dier mimari unsurlaryla yahudi mahallesi dikkat eken yerleim birimleri arasnda yer alyordu. ehrin etrafnda baka nemli yerler de vard. Bunlardan biri, gerek sefere kacak asker birliklerin topland gerekse bayram ve cenaze namazlarnn klnd Musrra adl meknd. Buras Yahy elMemnun Tcuh nehri kysndaki yazlk saraynn yaknndayd. ehirde XII. yzyl balarnda ok az mdeccen vard ve muhtemelen bunlarn 1500 ylna kadar bir iki mescidi kullanmalarna izin verilmiti. Tuleytula ve civarnda nfusun en kalabalk kesimini mstaribler tekil etmekteydi. Zamanla Endls topraklarndan gelen yeni gruplarla mstariblerin nfusu daha da artt. Rodrigo Jimenez de Radaya gre sticce, ezne, Leble (Niebla) piskoposlar XII. yzyln ikinci yarsnda Tuleytulada bulunuyordu. Buna ramen mslmanlardan kalan geni araziler hristiyan nfusla iskn edilirken mstariblerin saysnn yetersiz kald grlmtr. Dolaysyla VI. Alfonso ile birlikte ehre giren ok sayda Fransz askeri de zellikle ehir merkezinde daha sonra Frank mahallesi diye anlacak mlklere yerletirildi. Tuleytulada yahudi cemaati de varln muhafaza etti. Muhtemelen bunlara ehir dndan eklenenler oldu ve yahudi mahallesi nemli lde geniledi. Cemaatin mensuplar eski zanaatlarn ve tefeciliklerini srdrdler. Bu arada Kastilya saraynda hekimlik, vergi tahsildarl ve mtercimlik gibi nemli grevler elde ettiler. Her ne kadar istil sonrasnda balangta mslmanlardan kalan arazilere en ok mstaribler yerletirildiyse de zamanla Tuleytula Kilisesinin ve idarecilerin geni mlkler elde etme gayretleri sonucu bunlarn ou mlklerini kaybetti. Tuleytulada Endlsteki meden ve kltrel gelimelere vkf mdeccenler, mstaribler ve yahudilerden oluan oulcu bir nfus yapsnn, ayrca slm eserler ihtiva eden ktphanelerin varl, bu ehri XII ve XIII. yzyllarda Avrupann eitli lkelerinden aratrmaclar iin bir merkez haline dntrd. Esasen XII. yzylda bilimin Tuleytulada olduu Avrupann her yannda genel bir kanaat olarak yaylm bulunuyordu. Bunun sonucunda ehirde slm biliminin rnlerini Bat dillerine nakletme amal kapsaml bir tercme projesi uygulamaya konuldu. Frbnin l-ulmunu kullanan Gerard de Cremone ve Dominicus Gundissalinus ile tercmeler tptan felsefeye kadar ok sayda eseri kapsad. Aristo felsefesi bn Sn, Gazzl ve bn Cebirol gibi

melliflerin Neo-Platonik eilimleri dorultusunda yeniden zetlendi ve yorumland. Tuleytula, Arap biliminin elde edilebilecei doal mekn olarak kabul edilmekteydi. Tuleytulaya seyahati hakknda geni bilgi veren Morleyli Daniel ilim tahsili iin nce Parise gitmiti. Fakat burada aradn bulamaynca d krklna urad. lmin Araplarda olduunu renince Tuleytulaya geti. Johannes Hispalensis tarafndan evirilen eserlerin listesi o dnemdeki abalarn bykl hakknda bir fikir verebilir. Eskiden hristiyan olan bu yahudi evirmeni aritmetik, astronomi, astroloji, tp ve felsefe alanlarnda yaklak yirmi eseri Arapadan Latinceye tercme etti. Ayn kii ilk defa en az yedi felsef eseri Latinceye kazandrd; Yakb b. shak elKind, Frb ve Gazzlnin eserleri de bu tercmeler arasndayd. Tuleytulada gerekletirilen bu almalarn Batda modern bilimin ve bilimsel dncenin gelimesine nemli katk salad bilim tarihi aratrmalarnn ortaya koyduu bir gerektir. Tercme faaliyetleri tp, matematik, hendese, astronomi vb. alanlardaki eserlerle snrl kalmad. slma kar slm kaynaklarndan yararlanarak reddiyeler hazrlamak amacyla 1139da Tuleytulaya gelen Cluny rahibi Peter El Venerablenin tevik ve himayesiyle baz din metinler Latinceye evirildi. Bu suretle misyoner rahiplerinin kullanabilecei yedi eserden mteekkil Toledo Klliyat/Toledo Koleksiyonu (Corpus Toletanum/Colectio Toletana) ortaya km oldu. Endls medeniyetinin temsilcisi mdeccenlerin Tuleytuladaki varl tercme faaliyetlerinden baka mimari alanda ehre nemli katklar salad. XII, XIII ve az da olsa XIV. yzylda birok kk, kilise ve manastr mslman ustalar tarafndan ina edildiinden mdeccen sanatnn rnekleri olarak temayz etti. Mstarib ustalarn yapt eserlerde de ayn slp hkimdi. Tuleytulada mdeccen, mstarib ve yahudi cemaatleri XIII. yzyln ortalarndan itibaren ehirde Cluny rahipleri ve Franklarn etkisiyle arln gittike daha fazla hissettiren Hal ruhu yznden tedrc ekilde tasfiye edilmeye baland. 1485te Tuleytula Engizisyon Mahkemesinin kurulmasnn ardndan 1492de spanyadaki dier yahudilerle birlikte Tuleytula yahudileri de lkeden srld. Btn bu gelimelere ramen ehirde Endlse ait izler tamamen yok edilmi deildi. Nitekim XV. yzylda Talavera (Tala-bre) piskoposu mcevherat, ss ve kozmetie dair eyann adlarn ancak spanyolcaya gemi Arapa kelimeleri kullanarak sayabilmekteydi. 1519da V. Karlosun (Carlos) imparatorluk tahtna oturmasyla Tuleytula bir imparatorluk baehrine dnt ve bu konumunu 1561 ylnda bakentin Madride nakline kadar srdrd. Bakentlikten kmasna ramen dnyaca nl sanatlar iin cazibe merkezi olmaya devam etti. Resim sanatnn byk ustalarndan El Greco dnyaca nl tablolarndan bazlarn burada hazrlad. XVII. yzylda hem bakentlikten kmasnn hem de iddial olduu tekstil sektrnde meydana gelen kriz neticesinde nfusunun nemli bir ksmn yitirdi. XX. yzylda demiryolunun geliiyle ehir hayatnda yeniden bir canlanma gzlendi. zellikle 1982den itibaren yeni idar yaplanma erevesinde Castilla la Mancha eyaletinin merkezi olmasndan itibaren ekonomik ve sosyokltrel adan canland. 2010 yl itibariyle ehrin nfusu 80.000i amt. Tuleytulada mdeccen sanatnn izlerini tayan birok mimari yap ksmen veya tamamen zamanmza ulamtr. Mdeccen slbu gnmz Toledosunda baz yeni mimari eserlere ilham kayna olmaya devam etmektedir. Bunun en arpc rnei, Toledo Tren stasyonu binasdr. te yandan Toledoda slm dnemin Tuleytulasnda Dmak kkenli ssl metal ileme zanaat

damascino ad altnda yeniden hayat bulmutur. Tuleytulal ustalarn kllar zerinde yapt ince ilemeler eskiden beri nldr. ehirde gemiteki silh yapmcl gnmzde de modern ve byk bir silh fabrikasyla srdrlmektedir. Btn bu zellikleri yannda Ortaada semav dinin bir arada yaamasna imkn tanyan ve bunu mimari eserlere yanstan tarih dokusu gz nnde bulundurularak Toledo 1987de dnya kltr miras kapsamna dahil edilmitir.

BBLYOGRAFYA

Muhammed b. Hris el-Huen, Abrl-fuah vel-muaddin (nr. M. L. vila-L. Molina), Madrid 1992, bk. ndeks; bnl-Ktyye, Tru iftitil-Endels (nr. brhim el-Ebyr), Kahire 1402/1982, s. 29, 31, 33, 35, 51 vd., 64-67, 101, 124; bn Hayyn, el-Mutebes, tr.yer.; a.e. V (nr. P. Chalmeta Gendrn-F. Corriente), Madrid 1979, bk. ndeks; a.e. (nr. smil el-Arab), Marib 1411/1990, bk. ndeks; Eb Ubeyd el-Bekr, Corfiyyetl-Endels ve rbb (nr. Abdurrahman Ali el-Hacc), Beyrut 1387/1968, s. 62, 86-89, 95, 110-111, 135; bnl-Kerdebs, Trul-Endels (nr. Ahmed Muhtr el-Abbd), Madrid 1971, bk. ndeks; bn Bessm e-entern, e-are, I/3, s. 702, 942; III/1, s. 16, 246, 249, 272, 279; III/2, s. 615, 643; Ykt el-Hamev, Muceml-bldn, Beyrut 1979, IV, 39-40; bn Sad el-Marib, el-Murib, I-II, bk. ndeks; bn zr, el-Beynlmurib, IV, tr.yer.; bnl-Hatb, el-a, II, 47, 133, 416; IV, 101-102, 274, 340, 350, 372; a.mlf., Tru sbniyyetil-slmiyye: Amll-alm (nr. E. Lvi-Provenal), Beyrut 1956, bk. ndeks; bn Abdlmnim el-Himyer, er-Ravl-mir (nr. E. Lvi-Provenal), Kahire 1983, s. 130-135; Makkar, Nefu-b, I, 161-162, 206-207, 528-529; IV, 352-354, 447-448; M. Abdullah nn, Dvell-slm fil-Endels: Dvel-avif, Kahire 1969, bk. Fihrist; P. Len Tello, Judios de Toledo, Madrid 1979, I-II; R. Martinez Caviro, Mudjar toledano. Palacios y conventos, Madrid 1980; J.-P. Molenat, Les musulmans de Tolde aux XIVe et XVe sicles, Mlanges Jean GautierDalche, Nice 1983, s. 175-190; a.mlf., Quartiers et communauts Tolde (XIIe-XVe sicles), En la Espaa Medieval, XII, Madrid 1989, s. 163-189; a.mlf.-J. Passini, Toledo a finales del Edad Media I: El Barrio de los Cannigos, Toledo 1995; D. Wasserstein, The Rise and Fall of the PartyKings: Politics and Society in Islamic Spain 1002-1086, Princeton 1985; a.mlf., The Caliphate in the West: An Islamic Political Institution in the Iberian Peninsula, Oxford 1993; J. P. Martn-Cleto, Historia de Tulaytula (711-1085), Toledo 1985; Seyyid Abdlazz Slim, F Tri ve aratilEndels, skenderiye 1985, s. 57-59; Abdlmecd en-Nana, el-slm f uleyula, Beyrut, ts. (Drn-nehdatil-Arabiyye); C. Delgado Valero, Noticias sobre Toledo summistradas por los geographos musulmanes, En la Espaa medieval, Madrid 1986, I, 299-312; a.mlf., Toledo Islmico: Ciudad, arte e historia, Toledo 1987; a.mlf., Regreso a Tulaytula: Gua del Toledo Islmico, Mancha 1999; . Lvi-Provencal, Espaa Musulmana, Madrid 1987, ndeks; a.mlf.-[J. P. Molnat], ulayula, EI (ng.), X, 604-607; B. P. Maldonado, Arte Toledano: Islmico y mudjar, Madrid 1988; Mj. Rubiera Mata, Un inslito cave de conversas musulmanas al cristianismo: las princesas toledanas del siglo XI, Las mujeres en el cristianismo medieval, Madrid 1989, s. 341-347; Tolde XIIXIIVs (ed. L. Cardaillac), Paris 1991; M. Fierro, El proceso contra Ibn tim al-ulayul (aos 457/1064-464/1072), Etudios Onomstico-Bigorficos de al-Andalus (ed. M. Marin-H. de Felipe), Madrid 1994, VI, 187-215;

Lynette M. F. Bosch, Art, Liturgy and Legend in Renaissance Toledo, Pennsylvania 2000; J. ChabsB. R. Goldstenin, The Alfonsine Tables of Toledo, The Netherland 2003; L. Martz, A Network of Converso Families in Early Modern Toledo, Michigan 2006; E. Tercs, Le dveloppement de la civilisation arabe a Tolde, CT, XVIII (1970), s. 73-86; Chr. Ewert, Die Moschee am Bab alMardum in Toledo, Madrider Mitteilungen, XVIII, Heidelberg 1977, s. 287-354; Mehmet zdemir, spanya Tarihinde Doululama ve Batllama Tartmalar: Tuleytula rnei, slmiyt, VII/3, Ankara 2004, s. 11-30. Mehmet zdemir

TUL-i SLM HAREKET


Hindistanda Kurniyyn ekolnn Muhammed Eslem Cercpr ve talebesi Gulm Ahmed Pervz tarafndan oluturulan en etkili kolu (bk. KURNYYN; PERVZ, Gulm Ahmed).

TULUM
Trk halk msikisinde nefesli bir alg. Genellikle Anadolunun kuzeydou kesiminde kullanlan flemeli bir halk algsdr. Bata Hemin, amlhemin ve Pazar olmak zere Rize ve Artvin evresi tulumun Anadolu corafyas zerinde yaygn biimde grld yerlerdir. Ayrca Trabzon, Erzurum (zellikle spir ilesi), Kars, Ardahan, Bayburt ve Gmhanede bu algya rastlanmaktadr. Tulumun Trakyada da varl bilinir ve burada gayda ismiyle anlr. Tulum yapmnda daha ok olak, koyun, st kuzusu gibi hayvanlarn derisi tercih edilir ve hayvann byklne gre eitli ebatlarda tuluma rastlanlr. Tulum gvde (guda), azlk ve nav ad verilen ksmdan meydana gelir. Gvde derilerin zedelenmeden btn olarak karlmasyla elde edilir ve bu ksm algdan ses kmasn salayan havann depolanmasna yarar. Azlk tulumu iirmek iin kullanlan, genelde imir aacndan bir paradr. Baz yrelerde dudula, bobi, llk adlaryla da bilinir. Azln gvdenin i ksmna gelen tarafnda havann ayn yoldan dar kmasn engelleyen bir supap sistemi bulunur. Gvde ierisinde depolanan hava bu supaptan dolay tek ynl olarak yalnzca nav istikametinde yol alr. Nav, tulumdan ses kmasn salayan ve genelde azlkla ayn aatan olan paradr. ekli L harfini andran navn ierisinde, stnde ses deliklerinin (perde) bulunduu ve analk, ibun, sipsi gibi adlarla anlan yan yana iki kam yer alr. Navn derinin i ksmnda kalan tarafnda bu kamlarn ierisine yerletirilmi, yine kamtan yaplan dillikler bulunur. Havann dillikler zerindeki kapaklara arpmasndan oluan titreimlerle algdan ses elde edilir. Tulum dillikler vastasyla akort edilir. Navn geni olan u ksmna kepe denir. Geleneksel olarak sol (G), la (A) ve si (B) tonlarnda tulumlar grlmektedir. Analk zerindeki deliklerin says ve bunlarn ilevleri bakmndan farkl tulum rneklerine rastlanr. Mesel Artvinde iki tip tulum vardr. Bunlarn ilkinde analk zerinde bir yanda deimeyen be, dier yanda perde delii bulunur. kincisinde analn bir yannda deimeyen be, dier yannda tek delik vardr, bu tek delik yalnzca dem sesi vermeye yarar. Heminde alnan tulumlarda analn her iki tarafnda beer perde delii bulunur. Her perde deliinin ezgi retimine katks gz nne alnrsa Heminde varln srdren tulum eidinin daha geni bir icra kapasitesine sahip olduunu sylemek mmkndr. Tulum, yapm ve muhafazas olduka g bir algdr. n yarlmadan btn halinde yzlm derinin tulum yaplmak zere birtakm ilemlerden geirilmesi gerekir. Bu ilemler Dou Karadeniz blgesinde geleneksel usullere gre yle yaplr: nce zerinde kllar bulunan derinin i tarafna msr unu ve stten oluan bir karm srlr. Hava scakl ve nem durumuna gre ile be gn arasnda bu ekilde bekletilen deri kllarn brakmaya balar. Btn kllar temizlendikten sonra hasl ad verilen, derinin bozulmadan uzun sre kalmasn salayan terbiyeleme ilemine geilir. Deri belirli miktarlarda su, msr unu, tuz, ap ve yourttan meydana gelen bir karmn iinde birka gn bekletilir ve ilemin tamamlanmasnn ardndan iirilerek aslr, kurumaya braklr. Kuruduktan sonra azlk ve nav taklarak almaya hazr hale getirilir. algnn analk ve gvde ksmlarnn zelliini yitirmeden uzun sre dayanabilmesi iin nemden ve ar scak ortamlardan uzak tutulmas gerekir. Uygun artlarda muhafaza edilen ve bakm yaplan bir tulumun kullanm mr on yl kadardr. Tulum yapmclarnn ve mahall icraclarnn Karadeniz blgesinde younlat grlr. Gr bir sesi olduundan tulum ak havada almaya elverili bir meydan algsdr. Dou Karadeniz

blmnde horon havalar, yol havalar, divan havalar gibi enstrmantal ya da vokal-enstrmantal nitelikte yresel ezgiler tulumla icra edilir ve bu algya mahsus bir repertuvar oluturur. ift ayak, iniva, papilat, Seydiolu, Hemin, Yksek Hemin, Mamudolu, Bakoz, Rize, Samistal, Tumasolu, arika, Kakar gibi horon havalar tulumla icra edilen ezgilerden birkadr. Anadolunun baz yrelerinde tulum zurna, tulum ddk, gayda, guda (Lazca), chiboni (Grcce [iboni]) gibi isimlerle anlan tulumun farkl corafyalarda ve kltrlerde birbirinden farkl ekil ve adlarla antik dnemden beri kullanld bilinmektedir. Dier lkelerdeki tulum benzeri alglarn en bilineni skolarn kulland gaydadr (bagpipe). Ayrca spanyada, Fransa ve rann baz blgelerinde, Hindistanda ve Kuzey Amerikada rneklerine rastlanlr. Macaristanda duda, Yunanistanda tsabouna, Makedonyada gajde, Bulgaristanda gaida, Ermenistanda parakapzuk, Grcistanda gudastviri gibi adlarla anlr. Kuzey Anadoluda icra edilen tulumun Trakya blgesi, Balkanlar ve skoyada grlen gaydadan en nemli fark pest sesleri kontrol edebilme zelliinin bulunmamasdr. Bu ynyle tulumun gaydaya gre daha az gelimi bir alg olduu sylenebilir.

BBLYOGRAFYA

A. Adnan Saygn (Saygun), Rize Artvin ve Kars Havlisi Trk, Saz ve Oyunlar Hakknda Baz Malumat, stanbul 1937, s. 20-21, 45-46; Mahmut Ragp Gazimihal, Muski Szl, stanbul 1961, s. 257; a.mlf., Trk Nefesli alglar (Trk tk alglar), Ankara 1975, s. 47-49; a.mlf., Trk Halk Oyunlar Katalou (haz. Nail TanAhmet akr), Ankara 1997, II, 76; Muzaffer Sarszen, Trk Halk Musksi Usulleri, Ankara 1962, s. 104; Halil Bedi Ynetken, Derleme Notlar, stanbul 1966, I, 71; L. Picken, Folk Musical Instruments of Turkey, London 1975, s. 528-552; Mehmet zbek v.dr., Trk Halk Mzii alglar Bilgisi, Ankara 1989, s. 29; Mehmet zbek, Trk Halk Mzii El Kitab I: Terimler Szl, Ankara 1998, s. 187-188; Sleyman enel, Trabzon Blgesi Halk Muskisine Giri, stanbul 1994, s. 290-291; zhan ztrk, Karadeniz: Ansiklopedik Szlk, stanbul 2005, II, 1119-1121; U.-K. Reinhard, Trkiyenin Mzii (trc. Sinemis Sun), Ankara 2007, II, 74-75. Eray Cmert

TULUMBACI
Osmanl Devletinde asker veya sivil itfaiye neferi iin kullanlan unvan. talyanca tromba (boru, borazan) kelimesinden gelen tulumba bir tr basit yangn sndrme dzenei iken zamanla onu kullanan kimselerin unvan olmutur. Su pompalarnn XV. yzylda talyada ortaya kt ve ksa srede Akdeniz havzasnda yaygnlat bilinmektedir. XVII. yzylda Osmanllarda gemilere dolan suyu tahliye eden bir tulumbac esnaf mevcuttu. Trkeye bir denizcilik terimi olarak giren tulumbac, XVIII. yzylda yangn sndrmek iin kurulan tekiltta suyu tahliye eden deil atei sndrmek zere tayp pompalayan zmreyi niteleyen bir anlam kaymasna urad; XIX. yzylda ise bunun yan sra klhanbeyi, bkn, serseri mnasnda da kullanld. Yangnlara tulumbayla mdahale edilmesi XVI ve XVII. yzyllarda bata Macaristan ve Fransa olmak zere Avrupada giderek yaygnlat. Osmanllarda ayn dnemde evlerde atya kadar uzanan merdivenlerle su dolu flar bulundurulmas ve bunun yasaklar tarafndan kontrol gibi birtakm nlemler alnmakta, stanbulda meydana gelen yangnlar yenieri kolluklarndaki neferler, sakalar, baltaclar ve halk tarafndan sndrlmekteydi. Osmanl Devletinde yangn sndrme tekiltnn kurulmas ve tulumbann kullanlmas, XVIII. yzyl banda donanmayla katld Venedik seferinden (1715) dnte ihtida eden ve Fransz asll bir mhendis olan Gerek Dvud (David) tarafndan 1132de (1720) gerekletirildi. Temmuz 1718deki Tfenghne ve ardndan Tophane yangnlarnda tulumba ile yangna mdahale eden ve hizmeti byk takdir toplayan Gerek Dvud Aay Sadrazam Nevehirli Damad brhim Paa 1720de Tulumbac Ocan (Dergh- l Yenierileri Tulumbac Oca) tekil etmekle grevlendirdi. Dvud Aa lmne kadar (1733) tulumbacbalk vazifesini yrtt. ehzadeba semtinde Acemi Olanlar Klasna yerletirilen Tulumbac Oca balangta sadece alt zabit ve elli neferden mteekkildi. Bu sebeple tamirat ve teknik iler cebehne, tophne ve tfenghne tarafndan yaplyordu. Daha sonra klalarda tulumbalar iin kuyular ald gibi hortum ve makinelerin tamiri iin birtakm alet ve edevat alnarak bir krhne (imalthane/tamirhane) oluturuldu. nceleri ocak mevcudunun yetersizlii sebebiyle yangna mdahale ve su tedarikinde sakalardan, yenieri ve cebecilerden yararlanld. Ardndan mtefennin amele adyla nitelikli iiler/ustalar istihdam edildi. Tulumbaclar acemi olanlarn salam ve evik (aya koarl, uarl) olanlarndan seilirdi. Yangna mdahale esnasnda balarna zerinde kendilerine ait numara bulunan orba tasna benzer bakrdan bir mifer (yangn tas) giyerlerdi. Yangn dnda gnlk kyafetleri sark, kartal kanat denilen krmz kaput ve ayakta krmz bir yemeniydi, baldrlar ise plakt (baldr plak). Yangna mdahale srasnda yaralananlara tazminat denir, alamayacak derecede zarar grenler ise emekli edilirdi. Tulumbaclk hizmeti balangta sadece Yenieri Ocana bal bir asker birlik tarafndan grlrken zamanla Topkap Saraynda ve Tersanede bostancbaya bal birer tulumbac oca kuruldu. 1724te ocaktaki nefer says artarak 150ye, 1755te 461e ulat. XVIII. yzyl sonlarnda btn devlet kurumlarnda birer tulumbac takm tekil edilince 1804 yl itibariyle merkezdeki toplam saylar 531e ykseldi. Bir Fransz/Frenk tarafndan imal edildii iin didon olarak adlandrlan ilk tulumbalar ok

hantald ve 120 kilodan ard. Tama gl sebebiyle zamanla didon bozmas denilen daha hafif emme-basma tulumba modelleri gelitirildi. st ak, resimlerle sslenmi boyal bir sandk iine yerletirilen dzenein tanmasn kolaylatrmak amacyla drt srk ve altna yerle temasn engellemek iin drt adet kntl blm (trnak) eklendi. Makinenin ardak ksm ile tepelik ve deve boynu denilen, hortum taklan az akta ve su alp veren haznesi sandk iindeydi. Tek hazneli ilk tulumbalar yetersiz kaldndan 1737de Tulumbacba Ali Sdk Aa tarafndan iki hazneli (ifte kazganl) tulumba gelitirildi (BA, Cevdet-Belediye, nr. 123/6135). Bu icat, sadece eme bulunan yerlerde kullanlabilmesi ve masrafl oluu yznden yaygnlamad. 1754te Bostanc Oca tulumbacs Mehmed Aa, uzun hortumlaryla bahe kuyularndan su ekip pompalayabilen yeni bir tulumba yapt. Ancak bu da kuyulara bamllk sebebiyle her yangnda kullanlamadndan mekanik zellikleri ve boyut bakmndan farkl trdeki geleneksel tulumbalarn kullanm srd. stanbulun eitli semtlerinde yangna mdahaleyi kolaylatrmak amacyla bostanc ocaklarndan sonra Temmuz 1798de humbarac ve lamc ocaklarnda da itfaiye tekilt kuruldu (BA, CevdetAskeriye, nr. 126/5601, 503/23623). Ayrca kk yangnlara sratle mdahale iin ehrin eitli semtlerine kolluklar konulandrlrken deniz ar yangnlara mdahale iin ate kayklar denen sandallara tulumbalar monte edildi (BA, A. MKT. MHM, nr. 134/70). stanbulda yangn gzetlemek zere ilki 1750de ina edilen ve Beyazt, Galata, Vanikyn arkasnda cadiyede olmak zere yangn kulesi bulunmaktayd. Yangn/duman kulelerden grlmse gndz bir krmz/sar bayrak veya iki yana sepet aslrd. Yangn gece vuku bulursa krmz bir fener ve maytap yaklarak cadiye Kulesine bildirilir, oradan top atlarak btn stanbula duyurulurdu. Bu amala kulelerden davul/ks alnd dnemler de olmutur. Yangn duyurulduktan sonra seraskerlik binasnn avlusunda bulunan Hark Kknde yangn gzetlemeye memur, kkl (nceleri ddebn) ad verilen nbeti ulaklar durumu mahalle bekileri ve tulumbaclara haber verirdi. Yenieri Ocann 1826da kaldrlmasnn ardndan Tulumbac Oca da kaldrld. Tphne olarak kullanlmas kararlatrlan Tulumbacba Konanda (BA, HAT, nr. 19308) ve ocakta bulunan tulumbalar seraskerlie nakledildi (BA, Cevdet-Belediye, nr. 37/1826; Knunnme-i Asker Defteri, I, 57). Ksa sre sonra 2 Austos 1826da byk Hocapaa yangn knca tulumbac ocann ihyas gndeme geldi. Bu sebeple yeni kurulan Askir-i Mansreye bal yangnc taburlar tekil edildi. Tulumbac kelimesinin yerine yangncnn tercih edilmesi ilkinin yenierilii ve nceki dnemi hatrlatmasndand. tfaiye hizmetlerinin aksamadan yrtlebilmesi amacyla yangnclar bir mdriyet eklinde yeniden tekiltlandrld (Eyll 1827). Ayrca dardan alnan ustalar (hortumcu, ilingir, kancac, baltac, borucu vb.) tulumba krhnesi mdrnn maiyetinde istihdam edildi. Hocapaa yangn tulumba tekiltnn sratle ihyasn ve nefer saysnn arttrlmasn zorunlu kldndan karlan ferman gerei stanbul halk her semte, her mahalleye bir tulumba tedarik etti; bylece sonralar ok n kazanacak olan mahalle tulumbacl ortaya kt (1868). Bu tulumbalar balangta mslman mahallelerinde mescidlere, hristiyan mahallelerinde kiliselere kondu. Tulumba sand sadece basit bir yangn dzenei deil mahallenin yiitlik, eref ve namus sembol telakki edilirdi. Bir mahallenin tulumbaclar kou ad verilen bir kahvehaneyi veya byke bir oday merkez edinir, sandk ve edevatn buraya koyar, duvarlarna dizlik denilen pantolonlarn ve kee klhlarn asarlard. Bekr tulumbaclar genellikle toplu halde bu koularda kalrlard. Mahalle ihtiyar heyeti tarafndan seilen ve almet-i frikas deri bir krba olan birinci reis mir

konumundayd. Birinci reis kabiliyetlerine gre sandn vasfsz neferleri saylan uaklar arasndan ikinci reis, fenerci (yol gsterici), borucu (su fkrtma aksamndan sorumlu grevli) ve kkenci/knk (hortumcu, borunun hortumdan kmamasn salamakla grevli) tayin ederdi. Tulumbac sandklar kenarlarndaki srklara omuz veren drt kii tarafndan tanrd; bu sebeple birbirlerine omuzda derlerdi. Sand tayan drt uak bir takm tekil ederdi ve nbetlee tanan her sandn birka takmlk efrad bulunurdu. Drt takmlk sandklar byk sandk kabul edilirdi. Kendilerine mahsus bir haaayt ile balayan nralar (mesel Eyp tulumbaclarnn nras hazret-i ziyaretli idi) ve manilerle yangna gidi, dnte ndeki sand gemek tulumbaclar tarafndan byk bir zafer saylrd. Bu rekabet sebebiyle kavgalar eksik olmaz, bazan lmle biten hesaplamalar yaanrd. Beled bir hizmetin ifas yannda bir gsteri de sunan tulumbaclarn yangna gidileri ve dnleri halk tarafndan byk ilgiyle izlenirdi. Mahalle tulumbacl gnll/fahr yaplan bir kamu hizmetiydi. Buna karlk devlet tulumbaclara birtakm vergi muafiyetleri salayarak bu hizmeti zendirmitir. Ayrca tulumbaclar sndrdkleri yangnlardan bahi, elbise ve kurbanlk koyun alarak veya semtin belli yerlerinde iportaclk yapma imtiyazyla geimlerini temin ederlerdi. Yine bayramlarda klarnet ve darbuka eliinde bahi toplar, elbise isterlerdi. 1846da Zaptiye Mirlii kurulunca tulumbaclk tekilt bu yeni birime baland. Yangnlara sratle mdahale edilebilmesi iin stanbulun belli yerlerine havuzlar ina edildi (BA, . MSM, nr. 25/673). 1855te ehremneti kurulmakla birlikte belediye dairelerinin tekili ve itfaiye hizmetlerinin bu yeni kuruma devri 1868i buldu. Ayrca yangnlara sratli ve etkin mdahale amacyla her mahalleye bir tulumba tedarik etme art getirilmesiyle mahalle tulumbacl daha da yaygnlat. Bundan dolay halk dilinde belediye tulumba tekiltna ocak/daire sand, ahali tarafndan oluturulanlara ise mahalle sand denilmeye baland. 1870teki byk Beyolu yangnndan sonra mevcut itfaiye sisteminin Avrupa standartlarnda yeniden tekiltlandrlmas gndeme geldi. Aratrmalar neticesinde en mkemmel sistemin Budapetede olduuna karar verildi; Macaristandan Kont dn Szechenyi 1871deki ilk ziyaretinin ardndan 1874te uzman sfatyla stanbula davet edildi. Szechenyi Paa, ordu bnyesinde ayr bir tabur halinde eitilen neferlerden modern bir itfaiye bl yetitirdi. Yangn yerine karga tulumba gitme usul terkedilerek iki yahut drt at koulu tulumba arabalar kullanlmaya baland. Zamanla Deniz tfaiye Birliinin (Bahriye Taburu) kurulmasyla drt tabura ulaan ve kendilerine niforma giydirilen itfaiye alay ve alnan buharl tulumbalar itfaiye tekiltnn modernletirilmesinde nemli admlar oldu. Bu erevede belediye tulumba tekiltlar yeniden yaplandrlrken mahalle tulumbalar da varln srdrd. 1885te tulumbaclarn kyafetinde yeni bir dzenleme yapld. Sandk kolu altndaki gsterili kyafetler sadeletirildi. Her sandk iin bir yangn rotas, i ba niformas, futbol kulplerinin oyuncularna giydirdii gibi bir forma belirlendi. 1889da Tersanede bahriye efrad ve Bahriye Nezretine bal mstakil bir deniz itfaiye taburu tekil edildi. Kara itfaiye tekiltnn drt taburunun seraskerlik dairesiyle klada (Kasmpaa Bahriye, Taksim ve Selimiye klalar) toplu halde bulunmas uzak semtlerde kan yangnlara mdahaleyi gletirdiinden 1908de Merutiyetin ilnndan sonra taburlar blklere ayrlarak semt karakollarna datld. 1911de birka otomobille motorlu tulumbalar satn alnd. Balkan savalar ve I. Dnya Savanda itfaiye blklerinin de cepheye sevki zarureti ortaya kt. Bu sebeple asker itfaiye devre d kalnca yangn sndrme grevi

belediye ve mahalle sandklarna kald. Bu durum itfaiye hizmetlerinin askeriyeden belediyeye devrini gndeme getirdi. Neticede itfaiye hizmetleri 1923te stanbul valisi ve ehremini Haydar Bey zamannda belediyeye devredildi. Mahalle tulumbacl Austos 1924te yasakland, atl ve krbal sakalarla birlikte tarihe kart. tfaiyecileri ada meslek teknik ve pratik bilgilerle donatmak iin 1937de Sarahanede bir itfaiye okulu ald. Tulumbaclk, bir yangn sndrme iinden ziyade zellikle stanbulda gndelik yaamn ve folklorun nemli unsurlarndan biriydi. Tulumba takmlarnn isimleri de ilginti: Toygartepeliler, engelky Trkleri, Hasky Msevleri, Kazlemeliler vb. stanbul genleri ve zellikle ayak takmndan genler arasnda tulumbaclk bir sevda halini alnca paz kuvveti, pene ve koarl ayak iddialar balad ve bir mahallenin tulumba sand semt sakinlerinin yiitlik, eref ve namusunun timsali oldu. Sadece evik ve gz kara tipler olarak deil ayn zamanda semi, mani ve destan okumakla da n salan tulumbaclar XIX. yzyl stanbul hayatnn nemli tiplerinden biriydi. ounluu yetimhanelerden ve bekr odalarndan yetien bu insanlar kendilerinden esirgenmi hayat elde etme ideali peinde koar, sonuta kaybeden de kazanan da efsaneye dnrd. Tulumbaclk aslnda bir tr ehir kabadaylyd. Mintanlar, rtbe almetleri, kahvehane ve kou muhabbetleri, kee klh, yaln ayak ve dizlik fanila ahbazl, prprl ile zamann genlerini sarm bir heves halini almt. Baz tulumbaclarn kanunsuz ilere kartklar, gayri ahlk bir hayat tarz iinde olduklar da belirtilmitir. Aralarnda kavgann eksik olmad tulumbaclar kendilerine has bir argo ile konuurlard. ou edep d bu tr konumalar tulumbac az eklinde anlrd. Genelde tulumbac tiplemesi, ayya, serseri ve kfrbaz eklinde takdim edilirdi. Tavrlar ve kyafetleriyle stanbulun en renkli zmrelerinden biri olan tulumbaclar, talyan ressamlar Preziosi ve Fausto Zonaro tarafndan resmedilmitir. Edebiyatta ise Nbizde Nzmn Zehra (stanbul 1954) ve Sermet Muhtar Alusun Onikiler (stanbul 1999) adl romanlarnn kahramanlar yine tulumbaclardr.

BBLYOGRAFYA

Rid, Trih, IV, 387-388; V, 18-20; elebizde sm, Trih, stanbul 1282, s. 255-257; Lutf, Trih, I, 251, 282; Osman Nuri Ergin, Mecelle-i Umr- Belediye (stanbul 1330-38), stanbul 1995, II, 1077-1097; III, 1119-1255; a.mlf., Tulumbaclar, stanbul in ehrengiz, stanbul 1991, s. 113117; a.mlf., stanbul tfaiyesi, stanbul Belediye Mecmuas, sy. 51, stanbul 1928, s. 140-165; Uzunarl, Kapukulu Ocaklar, I, 82-86; Tahir Alangu, algl Kahvelerde Klhanbey Edebiyat ve Numuneleri, stanbul 1943; M. Halit Bayr, stanbul Folkloru, stanbul 1947, s. 22-33; tfaiye Tarihesi ve statistii 1714-1948, stanbul 1948; Reat Ekrem Kou, stanbul Tulumbaclar: Yangn Var, stanbul 1981; . Hakk Soyyanmaz, Tulumbaclar ve Edirne Tulumbaclar, Edirne 2002; Sermet Muhtar Alus, Eski Tulumbaclar, YM, sy. 13 (1939), s. 27-28; Enver Behnan apolyo, Tulumba Tekilt: Gerek Davut, ller ve Belediyeler Dergisi, X/112, Ankara 1955, s. 101-105; Mehmet Tarcan, Bat Devletlerinde ve Bizde tfaiye Tekilat, dare Dergisi, sy. 279, Ankara 1962, s. 6783; M. Herterich, tfaiye Pompalarnn Tarihesi: El Tulumbasndan Trbinli Pompaya (trc. efik Okday), Mhendis ve Makina, XI/130, Ankara 1968, s. 325-331, 338; hsan Birinci, tfaiye Tekilatmzn Tarihesi, ller ve Belediyeler Dergisi, sy. 277, Ankara 1968, s. 550-552; a.mlf., Tulumbaclar, Mesleki ve Teknik retim, sy. 203, Ankara 1970, s. 22-23; A. Sheyl nver,

Bizde lk Fenn Tulumbay Kuran Dvud Gerek, Hayat Tarih Mecmuas, IX/2, stanbul 1973, s. 810; Aliye nay, Trkiyede lk tfaiye Tekilt, a.e., XIII/5 (1977), s. 63-67; Turgut Kut, lkemizde Yangn Tulumbasn lk Kez mal Eden Gerek Davudun ve Baz Tulumbaclarn Mezar Talar, TD, XXXII (1979), s. 771-788; Uur Gkta, Kartpostallarda Tulumbaclar, lgi, sy. 51, stanbul 1987, s. 30-32; a.mlf., Tulumbaclk, DBst.A, VII, 301-303; Mehmet Arslan, Tulumbac Nrlar, Trk Dnyas Tarih Dergisi, sy. 58, stanbul 1991, s. 46-47; a.mlf., Osmanl Saray enliklerinde Tulumbaclar, a.e., sy. 63 (1992), s. 41-49; Mehmet Ergn, Klhanbey-Tulumbac Destanlar, Toplumsal Tarih, XV/86, stanbul 2001, s. 4-12; Hseyin zgr-Sedat Azakl, Osmanlda Yangnlar ve tfaiye Hizmetleri, Gazi niversitesi ktisadi ve dari Bilimler Fakltesi Dergisi, III/1, Ankara 2001, s. 153-172; Erkan Tural, Trkiye, Hollanda, ngiltere ve Amerika'da Modern tfaiye Tekilatnn Kuruluu ve Harik (Yangn) Nizamnameleri, ada Yerel Ynetimler, XIII/1, Ankara 2004, s. 67-91; Kemalettin Kuzucu, Szchenyi Paa ve Osmanl tfaiyesinin Modernletirilmesi (1874-1922), Trk Kltr ncelemeleri Dergisi, sy. 14, stanbul 2006, s. 3152; Abdurrahman Kl, Tulumbac Az, Yangn ve Gvenlik, sy. 125 (2009), s. 8-10; Cengiz Orhonlu, Tulumbac, A, XII/2, s. 50-54; Stefanos Yerasimos, ulumbai, EI (ng.), X, 616; Gerek Davud Aa, st.A, VIII, 4287-4289; M. Sabri Koz, Tulumbac Destanlar, DBst.A, VII, 301. Yksel elik

TUMANBAY
(bk. TOMANBAY).

TUME
() htiya sahiplerine ve devlet grevlilerine mlkiyeti devlete ait yerlerden ayrlan tahsisat. Szlkte doymak anlamndaki tam (tam) kknden treyen tume yiyecek nesne, lutuf, ikram ve ziyafet gibi anlamlara gelir. Terim olarak Hz. Peygamberin hanmlarndan balamak suretiyle baz ihtiya sahiplerine ve devlet grevlilerine devlete ait yerlerden belli miktarda gda tahsisi yaplmasn ifade eder. bn Abbasn rivayet ettii bir hadiste Resl-i Ekremin ftr sadakasn oru tutanlarn gereksiz ve irkin szlerinin bir kefreti ve yoksullar iin bir tume yapt belirtilmektedir (Eb Dvd, Zekt, 18; bn Mce, Zekt, 21). Sahbeden Eb Katdenin hac yolunda iken avlad yabani eek etinden o srada ihraml olanlarn yiyip yiyemeyecei hususu kendisine sorulduunda Reslullah onun Allahn kendilerine yedirdii bir tume olduunu sylemitir (Buhr, Cihd, 88; Mslim, ac, 57). Terim anlamyla tumenin ilk defa Hz. Peygamberin Hayber arazisindeki uygulamasnda ortaya kt sylenebilir. Burada Ketbe denilen kale arazisinin bete birinden ve Fedekin yarsndan Resl-i Ekrem ve yaknlarnn ald paylara baz kaynaklarda tume ad verilmitir (bn Him, III, 363-364; bn ebbe, I, 211). Ancak Ali b. Muhammed el-Huz, Taberye dayanarak 4 (625) ylnda ele geirilen Nadroullar yurduna deinirken bu yerin Reslullaha ve ailesine ihtiyalar kadar yiyecek salamalar amacyla tume eklinde verildiini, onlarn da bundan artan mslmanlarn glenmesi iin harcadklarn kaydeder (Tarc, s. 530, 803; ayrca bk. Semhd, II, 155). Ganimet ve fey hukukuna uygun biimde gerek Hz. Peygamberin ahsna kalan yerler gerekse hanmlarna ayrlan paylar hayatta kaldklar srece kendilerine ait olmu, onlardan sonra bu yerler ve elde edilen gelirler btn mslmanlar iin vakf (sadaka) haline getirilmitir. Resl-i Ekrem bir hadisinde Allahn peygambere bir tume vermesi durumunda bunun ondan sonra idareyi ele alann emri altna gireceini dier bir hadiste ise kendisini kastederek nebnin brakt btn mallarn ehline tume eklinde yedirdikleri ve giydirdikleri hari- sadaka kabul edildiini ve peygamberlere miras olunamayacan ifade etmitir (Eb Dvd, arc, 18-19; Msned, I, 4). Reslullah ve hanmlar da yaadklar srece en azyla yetinip kalann sadaka olarak datmlar veya cihad yolunda harcamlardr. Hz. Peygamber zamannda tumelerin baz antlamalarda, sosyal gvenlik erevesinde zaruri ihtiyalarn ve zellikle gda ihtiyalarnn karlanmas yannda siyasal bir boyut kazand da olmutur. Hadramuttan bir heyetin Medineye gelip mslman olmas zerine Resl-i Ekremin o blgenin meliki olan Vile bir mektup yazdrarak r demesi artyla sahip bulunduu arazileri kendisine brakacan syledii, heyet iinde rahatszlklar olduu anlalan Mhves adnda birine Hadramutun zekt (r) gelirlerinden belli bir tume ayrd, Mekkenin fethinden sonra Hemdn kabilesinin temsilcisi Kays b. Mlikin, kabilesinin Mslmanl benimsemesini salamas dolaysyla kendisine 300 faraklk (Yemende kullanlan bir l) bir tume tahsis ettii bilinmektedir (bn Sad, II, 104, 112-113). Tume sadece mslmanlara mahsus deildi. Nitekim Hz.

Peygamber, Medinede yaayan yahudi Ureyz kabilesine her hasat mevsiminde hububat ve hurmadan tume vermitir (Hamdullah, el-Veius-siysiyye, s. 98). Tume uygulamasnn asl eklini devam ettirmekle beraber siyasal amalar iin kullanld da grlr. Muviye b. Eb Sfyn, kendisine biat etmesi karlnda Msr ve Maribi bu eyaletlerin valisi Amr b. sa tume olarak brakmtr. Aralarndaki artnmeye gre buralardaki askerlerin maalar ve eyaletin ihtiyalar karlandktan sonra artan gelirler beytlmle gnderilmeyip Amra ait olacakt (Yakb, II, 197; el-Kind, s. 31). II. Yezd de veliahtlktan ekilmesi iin el-Cezre blgesini kardei Hima teklif etmiti (Yakb, III, 55). Tumeler mlk eklinde yahut iletme olarak verilen iktlardan ayr bir statye sahiptir. Hayat boyunca tahsis edilen tume kiinin lm halinde tekrar devlete dner; iktlarda ise onun miraslarna intikal eder. Bir yeri tume eklinde ileyen kimsenin orann rn vermekle mkellef tutulduunu kaydeden Hrizm tumeyi hara divan terimleri arasnda zikreder (Meftul-ulm, s. 86). Tumelerin bir nevi itima gvence kurumu halinde nemli ilevler yerine getirdii sylenebilir. Kurumun bu adla ne zamana kadar devam ettii bilinmemektedir. Osmanllar dneminde baz kiilere maalar yannda arpalk adyla verilen tahsisat mahiyetleri itibariyle tumeye benzetilebilir.

BBLYOGRAFYA

Msned, I, 4; II, 182, 224; Eb Dvd, Mensik, 95-96, Diyt, 7; Eb Ysuf, Kitbl-arc, Kahire 1397, s. 96-97; bn Him, es-Sre, III, 363-367; bn Sad, e-abat, II, 104, 112-113; VIII, 127; bn ebbe, Trul-Mednetil-mnevvere, I, 211; Yakb, Tr, Necef 1358/1939, II, 197; III, 55; Kudme b. Cafer, Kitbl-arc, Kprl Ktp., nr. 1076, vr. 86a-b; Kind, el-Vlt velut (Guest), s. 31; Muhammed b. Ahmed el-Hrizm, Meftul-ulm (nr. brhim el-Ebyr), Beyrut 1409/1989, s. 86; Ali b. Muhammed el-Huz, Tarcd-delltis-semiyye (nr. Ahmed M. Eb Selme), Kahire 1401/1981, s. 530, 803; Semhd, Vefl-vef b-abri dril-Muaf, Kahire 1326, II, 155; Hamdullah, slm Peygamberi (Tu), I, 589; II, 914, 986; a.mlf., el-Veiussiysiyye, Beyrut 1405/1985, s. 98; Celal Yenieri, slmda Devlet Btesi, stanbul 1984, s. 391 vd. Cell Yenieri

TMEN
() Eb Muz et-Tmen (. II./VIII. yzyln sonlar) Mrcieye bal Tmeniyye kolunun kurucusu (bk. MRCE).

TMENYYE
() Mrcie limlerinden Eb Muz et-Tmennin grlerini benimseyenlere verilen ad (bk. MRCE).

TUNA
Avrupay batdan douya doru aarak Karadenize dklen nehir. Latince Danubius, Yunanca Istros, Geto-Daka Donaris, Romence Dunrea, Slavca Dunav, Macarca Duna, Almanca Donau, Franszca ve ngilizce Danube eklinde adlandrlmakta olup Trkler tarafndan Tuna adyla anlmtr. Avrupann Volgadan sonra en uzun nehridir (2860 km.). Almanyada Karaormandan (Schwarzwald) doar. Ardndan Avusturya, Slovakya, Macaristan, Srbistan, Hrvatistan, Bulgaristan, Romanya, Moldova Cumhuriyeti ve Ukraynadan ou defa bu lkelerin snr hattn oluturacak biimde geer ve Romanyadaki Chilia (Kili), Sfantul Gheorghe (Hzrilyas) ve Sulna azlarndan Karadenize dklr. Yatanda daima bol su bulunur ve ak rejimi farkl kesimlerinde farkllklar gsterir (karmak rejim): Yukar kesiminde Alp rejimi (buzul sularyla beslenme), aa kesimlerinde Dou Avrupa rejimi (kar sularyla beslenme) grlr. Nehrin 300 akn kolu vardr (nn, Morava, Drava, Sava, Tisa, Jiu, Olt, Arge, Prut vb.). Balca liman/iskelesi Ulm, Linz, Viyana, Bratislava, Budapete, Belgrad, Giurgiu (Yerg), Braila (bril), Galati ve Tuladr (Tulcea). TunaKaradeniz (1984) ve RheinMainTuna (1992) kanallar sayesinde Kuzey deniziyle Karadeniz arasndaki mesafe (3500 km.) tamamen gemi trafiine aktr. 1985te Yugoslavya ile Romanya arasndaki i birliiyle Portile de Fier (Terdap/Girdap, Demirkap) blgesinde Avrupann en byk hidrosantral sistemi ina edilmi, bunun sonucunda eski Trk Adakalesi sular altnda kalmtr. Tunann sert geen k aylarnda baz blgelerde donduu bilinmektedir. Bu sert klardan sonra zlen buzlarn stanbul Boazna kadar ulat da olur (en son 1954 knda). Tuna tarih boyunca devletler aras siyasal ilikilerde, sosyal ve ekonomik etkinliklerde nemli bir su yolu olarak belirleyici rol oynamtr. slm corafyaclar Tuna hakknda bilgi vermilerse de buraya dorudan ulaan ve dou havzasnda hkimiyet kuran ilk mslman devlet Osmanllardr. Balkanlara ynelen Osmanl siyaseti genelde nemli su ve kara yollarna sahip olmak zerine kurulmu, bu erevede Tuna daima nemli bir hedef haline gelmitir. Tunaya ynelen ilk Osmanl aknlar Yldrm Bayezid dneminde balad. 1393te Osmanllar, Bulgar Trnova ve 1396da Bulgar Vidin arlklarna son vererek Tuna nehrine ulatlar. kinci tarihte Hal birlikleriyle Tunaya bakan nemli bir asker s olan Nibolu nlerindeki sava bu hkimiyeti perinledi. 1419-1420 yllarnda Aa Tunann en kuvvetli kaleleri (Giurgiu/Yerg, Turnu/Holovnik/Kule vb.) Osmanllarn eline geti. Bu arada Dobruca Tunas zerinde Osmanl hkimiyeti tesis edildi, 1420de bir Osmanl filosu Tuna azndaki Chilia Kalesini kuatt. Ardndan Dinyester (Turla) suyu aznda ve Karadeniz kysnda bulunan Bodan Cetatea Alb (Akkirman) Kalesine saldr dzenlendi. Bylece Tuna ile Karadeniz arasndaki balantya zel bir nem veren Osmanl siyas anlay tam anlamyla ortaya km oldu. Trkleri Balkanlardan karmak isteyen Macarlarn liderliindeki birleik hristiyan ordusu Tuna boyunca ilerleyerek Varnaya ulat ve 1444te burada II. Murad tarafndan durduruldu. Bu durum Osmanllarn Tunann bu kesimine daha ok dikkat etmelerine yol at. 1453te stanbulun fethinden sonra Tuna ve Karadeniz istikametinde Osmanl ilerlemesinde yeni bir dneme girildi. Bir taraftan Krm yarmadasndaki ok nemli Ceneviz kalesi ve ticaret merkezi ele geirilirken 1456da Ftih Sultan Mehmed Avrupa kaps, Macar Krallnn kaps saylan ve Tuna zerinde nemli bir

merkez olan Belgrad Kalesini kuatt, ancak baar salayamad. Buna ramen 1484te Bodan Prensliine ait nemli stratejik ve ticar merkezlerden Tuna mansabndaki Kili Kalesi, ayrca Akkirman Kalesi, II. Bayezid tarafndan fethedildi. Bylece Kili ve Akkirmann katlmasyla Osmanl baehri stanbulun gvenlii ve iaesi iin fevkalde nem tayan Karadenizde ve Tuna mansabnda Osmanl kontrol tam anlamyla kurulmu oldu. Byk gelir getiren Bodan yolu Osmanllarn eline geti; kuzeyden gelip Tunaya ulaan ve oradan Balkanlara inen ticaret yolu zerinde denetim tesis edildi. Daha nce bir u durumundaki Dobruca blgesi artk Osmanl i vilyeti haline geldi. Stratejik adan Macaristan ve Polonya krallklar iin bir koruma seddi saylan Bodan Prenslii, Osmanl hkimiyetini kabul etmek mecburiyetinde kald. Yine daha nce Tuna kalelerini kaybettiinden Eflak Prenslii de Osmanl yksek egemenliini benimsemiti. 1521de Kann Sultan Sleyman tarafndan Belgradn fethi Tuna havzasnn kontrol asndan bir dnm noktas tekil etti. 1526da Kann, Moha Sava ile Macar Krallna son verdii gibi 1529da kendisine bal vasal bir statde tuttuu Budin merkezli kk Macar Kralln korumak amacyla Tunay takiben Viyana nlerine kadar ilerledi. 1541de Macar Krallnn baehri ve Orta Tunann en nemli stratejik noktas olan Budin (Buda) Kalesi ve ehri Osmanllar tarafndan kurulan eyaletin merkezi haline geldi. 1538-1540 yllarnda Aa Tunann en nemli liman ehri saylan Eflaka ait Braila de (bril) Osmanllarn eline gemi bulunuyordu. Sonunda Budinden Karadenize kadar Tuna havzas tamamen Osmanl idaresi altna alnd ve XVI. yzyln ortalarnda Tuna nehri artk bir Osmanl su yolu oldu. 1538de Bodan seferi neticesinde bu vasal prensliin gneydou ksmnn yan Tighina (Bender) Kalesi dahil Bucakn Osmanl Devletine katlmasyla Krm Tatar atllarna Bahesaray ile Budin arasnda bir koridor almt. Bylece Tuna su yolu Tatar asker kara yoluyla kuvvetlendirildi. Bugn olduu gibi orta ve yeni alarda da Tuna nehri Avrupann en nemli su yoluydu. Orta Avrupay Balkanlara, bunlar da Karadeniz ve Akdeniz lkelerine balamaktayd. Osmanl kaynaklarnda orta kol ve Balkan kaynaklarnda Carski Drum (imparator yolu) denilen stanbulSofya-Ni-Belgrad-Budin-Viyana yolu Tuna nehriyle hem Belgradda hem Budinde hem Viyanada karlayordu. Osmanl topraklarnda yer alan Belgrad ve Budin ok nemli ticar-asker noktalard. Aa Tunaya Karpat yollar (Sibiu/Hermannstadt-Tuna, Brasov/Kronstadt-Tuna vb.), Ialomita (Braila) yolu, Bodan (Moldova) yolu,Tatar yolu inerdi. Ayrca Tunann kuzeyi ve gneyindeki lkeler arasnda sk ticar ilikiler vard. Nisan 1520 tarihli bir Osmanl belgesine gre Trabzon, Kefe, Sinop, Samsun, stanbul ve dier yerlerden yetmi seksen Karadeniz gemisi Tuna yoluyla Eflak Prensliinin en byk liman ehri Braila ehrine ulayordu. Osmanllar, Tuna iskeleleri gmrk gelirlerini Roma-Bizans devirlerinde olduu gibi bir araya getirip bir nite tekil ettiler ve bu amala 1583te Tuna defterdarln kurdular. Osmanl Devletinin drdnc defterdarl olan bu yeni messese Vidinden Karadenize, Varnadan zye (Oakof) kadar Tuna iskeleleri gmrk ve ad geen Tuna ve Karadeniz blgelerinin resm vergileriyle ilgili mumelta bakard. Osmanl dneminde XVI-XVII. yzyllarda kaptanlk denilen bir asker tekilt oluturulmutu. Aslnda Tunann tek bir Osmanl kaptanl yoktu; asker adan kaptanlk mevcuttu ve bunlar beylerbeyilere tbiydi: Buda kaptanl Buda beylerbeyi, Semendire kaptanl ya Rumeli beylerbeyi ya da (Demirkap/Portile de Fier ksm iin) Tmvar beylerbeyi, Aa Tuna kaptanl Silistre-z beylerbeyinin emri altndayd. Ayrca Demirkapdan Karadenize kadar Tunann muhafazasnda Eflak ve Bodan voyvodalar grevliydi. 7 Cemziyelhir 1027de (1 Haziran 1618) Eflak voyvodasna gnderilen hkme gre haydut ekyasna kar Tunay bir hoa hfz ettirip bir ferdi

Tunay geirmekten zapteyleyesin eklinde emir yolland dikkati eker (BA, MD, nr. 82, hk. 228). Yine Zilkade 1108 ortalarnda (1-10 Haziran 1697) Eflak voyvodasna gnderilen emirde, Eflak memleketi hududuyla Tuna yallarnda haydutlarn dolamamalarnn temini, mr ve tccar sefinelerinin vesair gelip geenlerin Demirkap ve rovaya varncaya kadar emniyetlerinin salanmas tembih edilmiti (BA, MD, nr. 112, s. 17). Asker bakmdan Tunann nemi Osmanllar iin fevkalde bykt. Avusturyallar, Macarlar, Erdelliler, Eflakllar, Bodanllar, Polonyallar ve Kazaklara kar yaplan seferler srasnda asker, ar silh ve toplar, erzak ve dier harp levazm gemilerle Tunadan sevkedilirdi. Bu yol kara yolundan ok daha emindi ve ksa zamanda katediliyordu. 1554te Habsburg imparatorunun byk elisi Busbecq, Viyana BudinBelgradstanbul yolculuunu anlatrken ilk mektubunda (1555) Budinden Tuna zerinde bekleyen gemilere bindiini, nehirden aaya Belgrada doru yola ktn, nk karadan Belgrada gitmenin zellikle bu kadar ok eya ile en az on iki gn sreceini, ayrca ekyann hcumundan korunduunu ve yolculuun yalnz be gn srdn yazar. Aslnda Osmanllarn Tunada teden beri filolar vard. 1442de Jnos Hunyadi ile (Yanko) savalar zamannda Osmanllarn Tuna zerinde 80-100 civarnda hafif sava gemisi mevcuttu. 28 Cemziyelhir 975 (30 Aralk 1567) tarihli hkme gre Tuna iin 100 para geminin hazr olmas emredilmi, 1568 ilkbaharnda elli altm gemi Tunann korunmas iin hazrlanmt (BA, MD, nr. 7, hk. 643). 1595te isyan eden Eflak Voyvodas Mihai Viteazulaya kar ilk defa Sadrazam ve Serdrekrem Ferhad Paann 27 Nisan hareketinden evvel top ve dier mhimmat Varna ve Tuna zerinden on kadrgayla gnderilmiti. Yeni sadrazam ve Serdrekrem Koca Sinan Paann 18 Temmuz 1595te stanbuldan hareketinden nce top ve mhimmatla dolu yedi kadrga daha Karadeniz ve Tuna yoluyla sevkedilmi, bunlar 19 Austosta Rusuka ulamt. Anlaldna gre Tuna filosuna ait gemiler ve eitleri zamana ve sefer ihtiyacna gre deiiyordu. Tunada rastlanan gemilerin trleri dier nehir ve denizlerdekilerle ayn idi (kadrga, batarda, kalyon, kalayta, ayka). Ftih Sultan Mehmedin hekimi talyan Angiolelloya gre Tunay geerken Osmanllar byk ayka kullanmt. Silistre, Vidin ve dier Tuna liman ehirlerinde mevcut byk aykalarn her biri on drt at alacak genilikteydi. XVI. yzyldaki kaytlara gre Tuna aykalar 2,70 m. yksekliinde, 3,60 m. geniliinde ve 7,20 m. uzunluundayd. 1595 Eflak seferi esnasnda Tuna zerinde Rusuk-Giurgiu arasndaki kprnn ina edilmesi iin yetmi ayka kullanldna dair kaytlar vardr. XVI-XVII. yzyllarda Tunada en byk Osmanl tersanesi Rusukta bulunuyordu. Fakat zamanla gemilerin tamirat ve yeni yapm hemen hemen btn Tuna byk liman ehirlerinde gerekletiriliyordu. Nibolu ve Vidinde, bril ve Yergnde, Galati/Kalasta, Belgradda ve Budinde Osmanl tersaneleri vard. 1683teki Viyana bozgununun ardndan kar hcuma geen Avusturyallar 1686da Budini ve Peteyi aldlar. Dier taraftan Krm Hanln ilhak zerine Rusya da Aa Tunaya inmeye balad. Bunu Batl byk devletlerin, ngiltere ve Fransann ticar faaliyetleri takip etti. Tuna artk bir uluslar aras nehir vasf kazanmt. Bu zellikleri dolaysyla Krm harbinden sonra toplanan Paris Kongresi (1856) Tuna hakknda da karar veren bir merci oldu. Avrupa Tuna Komisyonu kuruldu. Artk Osmanllarn Tuna ile olan ba zayflyordu. Buna karlk Osmanllar Vidin ve Silistre vilyetlerini yeniden dzenlediler; 1864te Vidin, Silistre ve Ni vilyetleri birletirilip merkezi Rusuk olan Tuna vilyeti kuruldu; valiliine de Midhat Paa tayin edildi. Midhat Paa

vilyette slahat yaparak blgedeki Osmanl idaresini salamlatrmaya alt. Sultan Abdlaziz, Avrupa seyahatinden dnte Viyanadan itibaren Tuna yoluyla Budapeteye geldi ve Tuna Valisi Midhat Paa tarafndan burada karland. Ardndan Vidine hareket edip Osmanl snrlarna girdi, Rusuktan trene binerek Varnaya ulat, buradan gemiyle stanbula dnd. 1877-1878 Osmanl-Rus savalar Tunaya asker bir nitelik kazandrd. Berlin Antlamas bu kesimde Osmanl idaresine son verdi. Tuna edebiyata da konu olmu, yaplan seyahatlerle ilgili bir literatr olumutur. Bugn Avusturya ve Romanyann tekliflerine gre Avrupa Birlii Byk Tuna Projesine nem vermektedir. 8 Kasm 2010 tarihinde toplanan Tuna zirvesine sekiz asl Tuna lkesi, alt Tuna komusu ve Polonya katlmtr.

BBLYOGRAFYA

Archivio di Stato di Venezia, Collegio V (Secreta), Relazioni, Busta 6, s. 132-133; Calatori straini despre arile Romane (ed. M. Holban v.dr.), Bucureti 1968-71, I, 133; III, 527; O. G. de Busbecg, Trk Mektuplar (trc. H. Cahit Yaln), stanbul 1939, s. 24-25; Selnik, Trih (pirli), I, 398; Osman Nuri Peremeci, Tuna Boyu Tarihi, stanbul 1942; Besim Darkot, Avrupa Corafyas, stanbul 1962, s. 67-68; Tahsin Gemil, Relatiile Tarilor Romne cu Poarta otomana n documente turceti (1601-1712), Bucureti 1984, s. 444-445; Nihat Karaer, Paris, Londra, Viyana: Abdlazizin Avrupa Seyahati, Ankara 2003, s. 134-142; Irne Beldiceanu-Steinherr-Nicoara Beldiceanu, Actes du rgne de Selim I. concernant quelques chelles danubiennes de Valachie, de Bulgarie et de Dobroudja, SOF, XXIII (1964), s. 105-107; Mihai Maxim, Tuna-i mire, lorganisation financire et militaire du Danube ottoman aux XVIe et XVIIe sicles la lumire de documents ottomans indits, RomanoTurcica, I, Istanbul 2003, s. 75-82; B. Lory, Tuna, EI (Fr.), X, 670-671; Miroslav Popovi, Dunav, Enciklopedija Jugoslavije, Zagreb 1958, III, 171-176; Vojislav Vukovi, Dunavska Konfederacija, a.e., III, 176-177; Miroslav Stepani, Dunavske Flotile, a.e., III, 177-178. Mha Maxm

TUNA, Osman Nedim


(1923-2001) Trk dili limi. 1 Ocak 1923te Dzcede dodu. Adanada balad ilk renimini zmitte tamamlad. Tekelde alan babasnn stanbula tayiniyle Kabata Erkek Lisesinden mezun oldu. 1941de stanbul niversitesi Fen Fakltesi Kimya Mhendislii Blmne kaydoldu. Bir gn tesadfen girdii Reit Rahmeti Aratn dersini ok ilgin bulduundan Edebiyat Fakltesi Trk Dili ve Edebiyat Blmne geti ve buray 1945 ylnda bitirdi. 1950de askerlik grevinin ardndan 1952 yl sonunda haritaclk mesleine girdi. 1952-1954 yllarnda Bayndrlk Bakanl Devlet Su leri altnc blgede (Adana) nce topograflk ve ardndan ett plan eflii grevlerinde bulundu. Daha sonra Bayndrlk Bakanl Harita Dairesine uzman tayin edildi. 1958-1959da Sanayi Bakanl Maden Tetkik Arama Genel Mdrl Harita Blmne alnd. 1959-1960ta Trk Dil Kurumu gramer kolunda Eski Trke uzman olarak alt. 1961-1962 yllarnda Abidin til ve Ahmet Temir ile beraber Trk Kltrn Aratrma Enstitsn kurmakla grevlendirildi ve enstitnn ikinci bakanlna seildi. 1962de Fulbright bursu ile Amerikaya gitti. 1968de Washington niversitesinde (Seattle) Nicholas Poppenin danmanlnda Studies on Nahjul-Fardis: A Method for Turkic Historical Dialectology adl teziyle doktor unvann ald. 1963-1969 yllarnda ayn yerde Trkoloji programnn btn derslerini verdi. 1969-1976 arasnda Pennsylvania niversitesinde (Philadelphia) kendisinin kurup gelitirdii Near Eastern Studies Turkic Languages blmnde lisans, lisans st ve doktora dersleri verdi. 1982de nn niversitesi Eitim Fakltesinde Trk Dili ve Edebiyat Eitimi Blmn kurdu. 15 Kasm 1984te doent oldu. 1987de Trk Dil Kurumu Trkoloji Uygulama Kolu bakanlna seildi. 29 Aralk 1989da profesr unvann ald ve 31 Aralkta nn niversitesinden emekliye ayrld; 1991 retim yl sonuna kadar Eitim Fakltesinde almalarn srdrd. 6 Ekim 1993 tarihinde Sakarya niversitesi Fen-Edebiyat Fakltesi Trk Dili ve Edebiyat Blmn kurdu ve bakanln yrtt. 1 Ocak 1995te buradan tekrar emekli oldu; 1997 yl Haziran ayna kadar ayn niversitede almalarna devam etti. Ardndan geirdii beyin kanamas sonucu ksm fel oldu. Bir ay sonra Amerika Birleik Devletlerine gtrld. 17 Temmuz 2001de kontrol iin yatrld hastahanede ld ve Amerika Birleik Devletlerinde topraa verildi. Trk Dil Kurumu tarafndan dzenlenen III. Uluslararas Trk Dili Kurultaynda Smer ve Trk Dillerinin Tarihi lgisi ile Trk Dilinin Ya Meselesi adl kitab dolaysyla kendisine Trk diline stn hizmet dl ve onurluk verilmi, 1990 ylnda Trk Ocaklarnn Ziya Gkalp lim ve Tevik armaanna lyk grlmtr. Eserleri. 1. Studies on Nahjul-Fardis: A Method for Turkic Historical Dialectology (Department of Asian Languages and Literatures, University of Washington, 1968). Osman Nedim Tunann yaymlanmam doktora tezidir. Bu almada Nehcl-ferdisin Sleymaniye Ktphanesi Yenicami nshas temel alnarak yaz evrimi yaplm ve metin ngilizceye tercme edilmitir.

Giri ksmnda metin ses ve ekil bilgisi ynnden incelenmi, tarih Trk metinleri iin bir inceleme metodu gelitirilmitir. 2. Altay Dilleri Teorisi (stanbul 1983). Trkede Altay dilleri hakknda ilk alma olup bu konuda geni bilgi iermektedir. Osman Nedim Tuna eserinde Altay dilleri teorisini Trk, Mool, Tunguz (Manu), Kore ve Japon dillerinin Altay dili ad verilen ortak bir kaynaktan geldii grn savunan teori eklinde aklar. Eserde bu dillerin en eski belgeleri ve tarih devirleri hakknda bilgi aktarldktan sonra Altay dilinin kuruluu anlatlr. Tunaya gre Ana Altay dili 8972, Ana Trk dili 8352, Ana Mool dili 7112, Ana Tunguz dili 5872 yandadr. Eser gnmzde niversitelerde el kitab olarak kullanlmaktadr. 3. Smer ve Trk Dillerinin Tarihi lgisi ile Trk Dilinin Ya Meselesi (Ankara 1990). Bu almada Sumerce ile Trke arasnda on alt ses denklii ve 168 ortak kelime tesbit edilmitir. Dil verilerine dayanan Tuna, Trklerin milttan nce 3500l yllarda Trkiyenin dou blgelerinde yaadn ileri srm, bundan hareketle Trkenin yan en az 8500 diye hesaplamtr. 4. Trk Halklar I (Modern) (nn niversitesi Eitim Fakltesi Trk Dili ve Edebiyat Eitimi Blm Ders Notlar, Malatya 1985). 5. Edebiyat Bilgi ve Teorileri (nn niversitesi Eitim Fakltesi Trk Dili ve Edebiyat Eitimi Blm Ders Notlar, Malatya 1985). 6. Trk Dilbilgisi [Fonetik ve Morfoloji] (nn niversitesi Eitim Fakltesi Trk Dili ve Edebiyat Eitimi Blm Ders Notlar, Malatya 1986). 7. Yaayan Trk Leheleri (nn niversitesi Eitim Fakltesi Trk Dili ve Edebiyat Eitimi Blm Ders Notlar, Malatya 1987). 8. Orta Trke (nn niversitesi Eitim Fakltesi Trk Dili ve Edebiyat Eitimi Blm Ders Notlar, Malatya 1987). Zeki Kaymaz, Osman Nedim Tunann bir ksm kitap hacminde olan nemli makalelerinin de yer ald almalarnn 1996 ylna kadarki tam listesini Trk Dnyas Aratrmalar dergisinin Osman Nedim Tuna htra saysnda yaymlamtr (bk. bibl.).

BBLYOGRAFYA

Prof. Dr. Osman Nedim Tuna Armaan (haz. Grer Glsevin v.dr.), Malatya 1989; Osman Fikri Sertkaya, Yitirdiklerimiz: Trk Dil Kurumu Asl yesi Prof. Dr. Osman Nedim Tuna Vefat Etti, TDl., sy. 597 (2001), s. 296-297; Zeki Kaymaz, Prof. Dr. Osman Nedim Tuna (1923-2001), TDA, sy. 139, Prof. Dr. Osman Nedim Tuna hatra says (2002), s. 1-6; Turkish Studies, II/2, Osman Nedim Tuna armaan (2007). Zeki Kaymaz-Erdem Uar

TUNAHAN, Sleyman Hilmi


(1888-1959) Son dnem din limi ve Nakibend-Mceddid eyhi. Gnmzde Bulgaristan snrlar iinde bulunan Silistrenin Hezargrad (Razgrad) kasabasnn Ferhatlar kynde dodu. Babas Silistrede Hac Ahmed Paa Medresesi mderrislerinden Hocazde Osman Fevzi Efendi, dedesi Kaymak Hfz diye bilinen Mahmud Efendidir. Hocazdeler diye tannan ailesinin Ftih Sultan Mehmedin, kz kardeiyle evlendirip Tuna blgesine ynetici (Tuna han) olarak gnderdii Hz. Peygamber neslinden Seyyid dris Beye dayand kabul edilir. Kendisi de Hocazde lakabyla anlan Sleyman Hilmi, sonradan Tunahan soyadn alm, yanda len olu Fruktan dolay Eblfruk knyesiyle tannmtr. 1902de Silistre Rdiye Mektebini bitirdikten sonra Satrl Medresesinde Arapa derslerini tamamlad. 1907de stanbula gidip Ftihte Hfz Ahmed Paa Medresesinde dersim Bafral Ahmed Hamdi Efendinin ders halkasna katld ve 1913te iczet ald. 1914te alan Drlhilfetil-aliyye Medresesinin drt yllk l ksmna nceki eitiminden dolay nc snftan balayarak 1916da mezun oldu. Ayn yln 30 Eyllnde Medresetl-mtehasssnin tefsir-hadis blmne girdi ve 27 Mays 1919da buray birinci dereceyle bitirdi. 19 Kasm 1918de imtihanla kendisine stanbul mderrislii rusu verildi, ayn yl dersim sfatyla 400 kuru maa tahsis edildi. Sleyman Hilmi, vizlik belgesi iin Diyanet leri Reisliine yazd 14 Nisan 1948 tarihli dilekesinde Medresetl-kudttan mezun olduunu belirtmitir. 1921 tarihli zgemi bilgilerinde bundan sz etmediine gre buray Medresetl-mtehasssnden sonra tamamlam olmaldr. Medresetl-kudta giri imtihann da birincilikle kazand. Bunu bildirmek iin babasna yazd mektuba onun verdii cevapta kendisine, kaddan ikisi cehennemde, biri cennettedir hadisini hatrlatarak kadlk yapmasn onaylamadn sylemi, Sleyman Hilmi de cevabnda niyetinin hkimlik yapmak deil devrin btn ilimlerini tahsil etmek olduunu ifade etmitir. 1920de Bulgaristan tbiiyetinden Osmanl tbiiyetine geti. 1922de Drl-hilfetil-aliyyenin birinci ksm olan btid-i Hric Medresesinde Trke dersi, 1923te Arapa ve tekrar Trke dersi mderrisliine getirildi. 3 Mart 1924te yrrle giren Tevhd-i Tedrsat Kanunu gerei btid-i Hric Medresesi, mam-Hatip Mektebine evrilince burada yeterli din eitiminin verilemeyeceini dnerek mderrislikten istifa etti. Bu kanunla medreselerin Maarif Vekletine devredilmesi ve on gn sonra da kapatlmas zerine 500 akn mderris akta kald ve Cemiyyet-i Mderrisnde hararetli tartmalar yaand. Sleyman Efendi bu tartmalar srasnda her mderrisin fahr olarak renci yetitirmesini, bu ekilde slmn mrnn en az bir nesil daha uzayacan, bunu yapmayanlarn dinen sorumlu olacaklarn belirtti. Ardndan baz mderrislerle birlikte Ankaraya telgraf ekip slm ilimleri fahr olarak okutmak istediklerini bildirdiler. Ancak Ankaradan, Memlekette Tevhd-i Tedrsat Kanunu yrrlktedir, hilfna hareket iddetli cezay mstelzimdir eklinde cevap geldi. 1928deki harf inklbnn ardndan din eitimi asndan artlar daha da olumsuz bir mahiyet kazand; ilk zamanlar ders okutma imkn ok kstland, ayrca uzun sre talebe de

bulunamad. Talebeler din ilimleri tahsil etmekten ekiniyor, bir mddet devam ettikten sonra brakp gidiyordu. O gnlerde srekli polis takibi altnda tutulan Sleyman Efendi, 1930da stanbuldan ayrlp babasndan kalan klliyetli mirasla atalcann Kabaka kynde Hlid Paa iftliini kiralad ve ziraatla megul olmaya balad. iftlikte alan iilerden bazlarn seerek onlara birka yl ders okuttu. Bu durum jandarma tarafndan tesbit edilince baka yerlerde ayn eyi yapmay denediyse de ok sk takip edildiinden bir sonu elde edemedi. Talebe bulamad dnemlerde iki kzn okutarak onlara iczet verdi. Diyanet leri Reislii tekiltn dzenleyen 16 Kasm 1937 tarihli nizamnmede dersimlarn vizlik grevi alabilecekleri belirtilince Sleyman Efendi 4 ubat 1938 tarihinden itibaren vizlik grevine balad. lk zamanlar Doanclar, Aziz Mahmud Hdyi, Yakapan gibi stanbulun nisbeten kk camilerinde vaaz etti; ardndan ehzadeba, Sleymaniye, Sultan Ahmed, Beyazt gibi camilerde yank uyandran vaazlaryla evresini geniletti. Bu arada baz cami odalarnda ve evlerin bodrum katlarnda ders halkalar oluturdu. Bunun zerine karakola gtrlp ifadesi alnd; 1939da Emniyet Mdrlnde tabutluk diye anlan nezrethnede gn ikenceye tbi tutuldu. 1943te vizlik belgesi ileri Bakanl tarafndan geri alnd. 1944te tabutluklarda sekiz gn boyunca grd ikenceden sonra kefaletle serbest brakld. 1948de vizlik iin yazd dilekesine olumsuz cevap verildiyse de 24 Mart 1950 tarihinde bu izni ald. 1957de Bursa Ulucamiinde Ktahya Tavanldan kif Efendi adl bir ahsn taraftarlar klla ortaya atlp mehdlik gsterisi yapnca hi ilgisi bulunmad halde Sleyman Efendi, Ktahya Emniyet Mdrlnde ikenceli sorgunun ardndan tutukland. Elli dokuz gn sonra idam talebiyle hkim karsna karld. Ancak 29 Austosta kefaletle serbest brakld ve 8 Kasmda beraat etti. Camilerdeki vaazlaryla geni halk kitleleri tarafndan tannan Sleyman Efendi, 1950deki iktidar deiikliinin ardndan meydana gelen ksm zgrlkten yararlanarak din eitimi faaliyetlerini younlatrd. Bu erevede 1951de Konya Lezzet Lokantasnn sahibi Mustafa Doanbeyin skdar amlcadaki evinde yirmi be civarnda talebeyle ilk yatl Kuran Kursunu at. Daha sonra kendi evinin mtemiltnda, amlca ve evresinde kiralad evlerde ders halkalar oluturdu. stanbulun Vefa semtindeki Tatekneler Camiinde evreden toplanan imam ve mezzinlere, Eyp Topular Camiinin bitiiindeki bir binada deiik yerlerden gelen talebelere ders verdi. 1956da ders okuttuu yerlere polis tarafndan baskn dzenlenip skdar Adliyesinde sorgulandysa da ders gruplarn datmad. Eskiden kalan hocalarla kendi yetitirdii talebelerden yararlanp ders halkalarnn saysn arttrd. Bata ramazan aylar olmak zere talebeleri lkenin eitli yerlerine gnderdi, oralarda Kuran kurslar atrd. Talebelerini Diyanet leri Bakanlnn yapt imtihanlara sokarak onlarn mft, viz, imam ve Kuran kursu hocas olmalarn salad. te yandan 13 Ekim 1951 tarihinden itibaren almaya balanan mam-Hatip okullarnda yeterli din eitiminin verilemeyeceini dndnden bu okullarn Diyanet leri Reisliine balanmas gerektiini savundu ve talebelerini buralara gndermekten kand. Bu erevede kendisi ve daha sonra talebeleri mam-Hatip okullarna kar olumsuz tavrlarn uzun sre devam ettirdi. 16 Eyll 1959 tarihinde vefat eden Sleyman Efendi hkmetin izniyle Ftih Camii hazresine defnedilmek istendi, ancak olumlu cevap alnamaynca Karacaahmet Mezarlnda gmld. lk genlik yllarnda babasndan Nakibendiyye usulyle tasavvuf eitimi alan Sleyman Efendi, stanbulda Nakibendiyyenin Mceddidiyye koluna mensup zbekistanl eyh Selhaddin b. Mevln Sirceddinin rehberliinde Bursa Uludada erban karm ve seyr slkn

tamamlamtr. Tarikat silsilesi Selhaddin b. Mevln Sirceddin yoluyla mm- Rabbnye varmaktadr. Tasavvuf yolunda nefis terbiyesi iin eyhe rbtann nemini ska vurgulad, varlk konusunda Mceddidiyye geleneine uygun biimde vahdet-i vcda kar vahdet-i hd anlayn savunduu kaydedilmektedir. Onun zerinde hassasiyetle durduu bir baka husus, mm- Rabbnnin Ehl-i snnet inancyla tasavvufu mezcettii eseri Mektbtn okunmas olmutur. Sleyman Efendinin, Kurann ksa srede renilmesini salamak zere yazd Kuran Harf ve Harekeleri: Kurn- Kermi En Ksa Zamanda Okuma reten Yepyeni Bir Tertip ve Usul adl birka sayfalk elif cznn dnda baslm bir eseri bulunmamaktadr. Kendisi, kitap yazmak yerine mevcutlar anlayp anlatacak insan yetitirmeyi tercih ettiini belirtmi, eski medrese retimini temel alarak renci yetitirmi, rencileri de bir sre bu yolu izlemitir. Sleyman Hilmi Tunahanla ilgili almalardan bazlar unlardr: Mehmet Kahraman, Cumhuriyet Dnemi Din Eitimi ve Sleyman Hilmi Tunahan (mezuniyet tezi, 1992, Frat niversitesi Fen-Edebiyat Fakltesi); Mustafa zdamar, staz Sleyman Hilmi Tunahan (stanbul 1995); nser Yein, Sleyman Hilmi Tunahan (ks) ve Tasavvuf ahsiyeti (mezuniyet tezi, 1996, Dokuz Eyll niversitesi lhiyat Fakltesi); Ahmed Akgndz, Ariv Belgeleri Inda Silistreli Sleyman Hilmi Tunahan (stanbul 1997); Muhammed Osman Abdullah, e-ey Sleymn ilmi Tunan (raimehullh) ve chdh fid-davetil-slmiyye (yksek lisans tezi, 2000, Sudan mmderman slm niversitesi Uslddn Fakltesi). Sleyman Hilmi hakknda 1997 ylnda Antalyada gerekletirilen paneldeki konumalar amz Aydnlatanlar II Sleyman Hilmi Tunahan balyla yaymlanmtr (Ankara 1997).

BBLYOGRAFYA

Sicil ve Hizmet Vesikas, DB Arivi, sicil nr. 23-0383; BA, DH.EUM.ECB 23/33; Hocazde Ahmed Hilmi, Hadkatl-evliy: Veller Bahesi, stanbul 1979, s. 121-127, 148; Necip Fazl Ksakrek, Son Devrin Din Mazlumlar, stanbul 1978, s. 274-284; Sadk Albayrak, Son Devir Osmanl Ulems, stanbul 1981, V, 447; a.mlf., Bir nan Abidesinin ileli yks: Sleyman Efendi Gerei, Yeni afak, stanbul 1-8 ubat 2001; Vehbi Vakkasolu, Maneviyat Dnyamzda z Brakanlar, stanbul 1987, s. 57-62; Hasan Hseyin Ceylan, Cumhuriyet Dnemi Din-Devlet likileri, Ankara 1992, III, 189-196; Mustafa Necati Bursal, Yakn Tarihin Din Mazlumlar, stanbul 1996, s. 174-182; Osman Blent Manav-Seyfettin Kurt, Sleyman Hilmi Tunahan, Sahabeden Gnmze Allah Dostlar, stanbul 1996, X, 43-58; a.mlf.ler v.dr., Sleyman Hilmi Silistrev, Gen Akademi, Sleyman Hilmi Tunahan zel says, sy. 27, stanbul 1995; Salim Aydz, Osmanl Devletinde Kk Gzlemevleri Muvakkithaneler, Osmanl, Ankara 1999, VIII, 673; Mehmed Emre, stadm Sleyman Hilmi Tunahan (k.s.) ve Htralarm, stanbul 2000, s. 5-61; M. Ali Kirman, Trkiyede Yeni Bir Din Cemaat Olarak Sleymanclk (doktora tezi, 2000), A Sosyal Bilimler Enstits, s. 48-59; Cerde-i lmiyye, sy. 41, stanbul 1337, s. 1197; Byk Mceddid in Ne Dediler, Ufuk: Haftalk Siyas Gazete (Dizi-Rportaj; stanbul 28 Aralk 1977-15 Haziran 1979 tarihleri arasndaki saylar); Necdet Tosun, Orta Asya Evliyasndan Salhaddin Skb bin Sircddin, Yzak, sy. 54, stanbul 2009, s. 56-57; Sleyman Hilmi Tunahan, Evliyalar

Ansiklopedisi, stanbul 1993, XI, 92-94; Mbahat S. Ktkolu, Drl-hilfetil-aliyye Medresesi, DA, VIII, 508; Halis Ayhan, lhiyat Fakltesi, a.e., XXII, 70; a.mlf., mam-Hatip Lisesi, a.e., XXII, 191; Mustafa arc, Kuran Kursu, a.e., XXVI, 425; demili Merhum Ziya Sungurolunun Notlar, [bask yeri ve tarihi yok], tr.yer. Reat ngren Sleyman Efendi Cemaati. Sleyman Hilmi Tunahann zellikle 1940l yllarda stanbul camilerinde yapt vaazlar ve zor artlar altnda oluturduu ders halkalar onun kamuoyunda geni apta tannmasna, evresinde Kuran renimi ekseninde bir cemaat teekkl etmesine sebep olmutur. 1950 ncesinde irad faaliyetleri elverisiz artlar yznden yaygnlk kazanamamsa da sonradan ortaya kan zgrlk ortam cemaatin hzl bir gelime srecine girmesini salam, bu yllarda talebeler ve Kuran kurslar araclyla din eitimi faaliyetleri lkenin eitli blgelerine yaylmtr. 1951de alan, Sleyman Efendinin talebe gndermekten kand mam-Hatip okullarnn 1958den itibaren mezun vererek hzl bir gelime kaydetmesi, mezunlarnn mftlk, vizlik, imamlk, mezzinlik ve Kuran kursu hocal gibi hizmet kadrolarnda grev almas, daha nce bu grevlerin bir ksmn stlenen Sleyman Efendi cemaatiyle mam-Hatip Okulu mezunlar ve taraftarlar arasnda gerginlikler yaanmasna yol amtr. Baz kesimler cemaat mensuplarn tanmlamak iin onlarn holanmad Sleymanc tabirini kullanm, sonuta din grevlileri arasnda mam-Hatipliler ve Sleymanclar eklinde iki grup ortaya kmtr. Bu srete taraflar birbirini incitici nitelemelerle anm, ypratc beyan ve iddialarda bulunmutur. te yandan 1965te yrrle giren 633 sayl Diyanet leri Bakanl Tekilt Kanununda mezzinlik dndaki din hizmetleri kadrolarna tayinde mam-Hatip Okulu, Yksek slm Enstits ve lhiyat Fakltesini bitirme art getirilmitir. Bunun zerine cemaat mensuplar 1966 ylnn Ocak aynda Kuran Kurslar Kurma, Koruma ve dame Ettirme Dernekleri Federasyonunu kurmu ve Kuran kurslaryla ilgili daha sistemli bir alma sreci balatmtr. 17 Ekim 1971 tarihinde yaymlanan Kuran Kursu Ynetmelii gerei, Kuran Kursu Yaptrma ve Yaatma derneklerinin ina ettirdii Kuran kursu binalaryla yeni yaptracaklar binalarn intif hakknn Diyanet leri Bakanlna devredilmek istenmesi cemaat arasnda yeni bir huzursuzluk dourmutur. Bunun zerine dernekler Kuran kursuyla birlikte orta, lise ve yksek retim kurumlarna devam eden rencilere yardm etmeyi ama edinip adlarn Kurs ve Okul Talebelerine Yardm Dernekleri eklinde deitirmitir. Federasyonun ad da 26 Nisan 1980 tarihinde Kurs ve Okul Talebelerine Yardm Dernekleri Federasyonu olmutur. Bylece cemaat mensuplar, 1971den sonra renci yurtlar ina ederek Mill Eitim Bakanl bnyesindeki rencilere hizmet veren bir konuma gelmitir. Sleyman Efendi cemaati 1960l yllardan itibaren Trkiyeden Bat Avrupaya almaya giden, uzun sre din, sosyal ve kltrel ihtiyalar ihmal edilen iilerin din taleplerini karlamak ve ocuklarna din eitimi vermek amacyla Avrupada faaliyet gstermeyi planlam, ilk defa 1973te Almanyann Kln ehrinde bir slm kltr merkezi kurmutur. Daha sonra dier Avrupa lkelerine yaydklar bu merkezler iin cami, ktphane, toplant salonlar yaptrm, camilerin yannda Kuran kurslar amtr.

12 Eyll 1980 ihtillinin zel artlar iinde baz hukuk sorunlar yaayan Sleyman Efendi cemaatinin faaliyetleri gnmzde lise ve niversite talebeleri iin il, ile ve kylerde ktphane, ett salonlar, bilgisayar odalar gibi ok amal eitim retim imknlar sunan talebe yurtlar ve Diyanet leri Bakanlna bal Kuran kurslaryla devam etmektedir. Yurt dndaki baz lkelerde de benzer faaliyetlerin yapld belirtilmektedir. Cumhuriyet dneminin zel artlarnda dier hareketler gibi Sleyman Efendi cemaati de skntlarn iinden geerek varln srdrmeye almtr. Gemi dnemde mam-Hatip okullar mensuplaryla bir gerilim yaanmsa da zamanla din kesimler iinde uzlama kltrnn gelimesinin yan sra Sleyman Efendi cemaati iindeki yeni kadrolarn da daha uzlamac katklar sayesinde cemaatle mam-Hatipliler ve Diyanet mensuplar arasndaki gerginlik nemli lde ortadan kalkmtr. Son yllarda mam-Hatip liseleri ve lhiyat fakltelerine giden rencilerin de cemaat yurtlarnda barndklar, baz cemaat mensuplar ve ileri gelenlerinin de kendi ocuklarn bu okullara gnderdikleri bilinmektedir.

BBLYOGRAFYA

Hasan Kk, Osmanl Devletini Tarih Sahnesine karan Kuvvetlerden Biri: Tarikatlar ve Trkler zerindeki Msbet Tesirleri, stanbul 1976, s. 250-251; Hzr Ylmaz, Sleymanclk (?) Hakknda Bir nceleme, Kln 1977; Ali Ak, Zarri Bir Aklama: Sleymanclk (!) ile Yaftalanan Federasyon ve Dernekler: thamlar-Cevaplar, stanbul 1987; a.mlf., Sleymanclk Uydurmas, stanbul 1987; Ahmet Gner, Tarikatlar Ansiklopedisi, stanbul 1991, s. 338-346; Fulya Atacan, Anadolu Gazetesi ve Sleymanclar, Toplumbilim, sy. 2, stanbul 1993, s. 135-152; aban Sitemblkba, Trkiyede slmn Yeniden nkiaf (1950-1960), Ankara 1995, s. 126-129; M. Ali Kirman, Trkiyede Yeni Bir Din Cemaat Olarak Sleymanclk (doktora tezi, 2000), A Sosyal Bilimler Enstits; Trk Abdlcell es-Seyyid, el-areketl-slmiyye f Trkiyye el-mura, Kahire 2001, s. 212-258; Mustafa Aydn, Sleymanclk, Modern Trkiyede Siyas Dnce: slmclk (haz. Yasin Aktay), stanbul 2004, s. 308-322; I. Weismann, The Naqshbandiyya: Orthodoxy and Activism in a Worldwide Sufi Tradition, London 2007, s. 159-160; Ahmet Turan, Sleymanclk, Ondokuz Mays niversitesi lhiyat Fakltesi Dergisi, sy. 9, Samsun 1997, s. 3539. aban Sitemblkba

TUNAYA, Tark Zafer


(1916-1991) Anayasa hukukusu ve yazar. 7 ubat 1916 tarihinde stanbulda dodu. 1936da Saint Bnoit Lisesi, 1940ta stanbul niversitesi Hukuk Fakltesinden mezun oldu. 1942de ayn fakltenin Esas Tekilt Hukuku Krssnde asistanla balad. Charles Crozatnn danmanlnda hazrlad Messese Teorisinde Fikir Unsuru ve Baz Hususiyetleri balkl doktora tezini 1946da tamamlad. Bu almay hocasnn da derinden etkilendii Maurice Hauriounun messese kuramna dayandrmtr. En nemli eseri olan Trkiyede Siyasi Partiler dahil Osmanl siyas dncesi ve rgtlenmeleri zerine kaleme ald btn eserleri bu kuramn derin izlerini tar. Tunayann anlan kitab, sz konusu kuramn Trk tarihine uygulanmasnn en gzel rnei olmasnn yannda son dnem Osmanl ve Cumhuriyet siyas partileri hakknda bilgi veren temel bir eserdir ve literatrde en ok atfta bulunulan almalardandr. Doktorasn tamamladktan sonra kadrosu Umumi Amme Hukuku Krssne nakledildi. 1948de mme Hukukumuz Bakmndan kinci Merutiyetin Fikir Cereyanlar balkl doentlik tezini hazrlad ve 1950de doent oldu. Doentlik almas, Peyami Safann Trk nklbna Baklar (1938) adl kitabnn ardndan yaygn biimde tartlmaya balanan, 1908 sonras Osmanl dnce tarihi konusunda kaleme alnm ilk kapsaml almadr. Teksir halinde az sayda kopyas yaplan eser baslmam olmakla birlikte (bir kopyas Hukuk Fakltesi Ktphanesindedir [nr. T. 7]) Tunayann daha sonra kaleme alaca kitaplarn alt yapsn oluturmutur. 1952de askerlik hizmetinin ardndan kadrosu Esas Tekilt Hukuku Krssne nakledildi. 1953ten itibaren yurt dnda ve zellikle Amerikada eitli aratrmalarda bulundu. 1959da profesrle ykseltildi. 1960ta Mill Birlik Komitesi tarafndan Anayasa Hazrlama Komisyonu yeliine getirilen Tunaya, yaklak ay sonra Sddk Sami Onarla dt anlamazlk yznden grevden alnd. Ayn yl ekim aynda niversiteden uzaklatrlan 147 retim yesine dahil edildi. Aralk aynda kurucu meclise stanbul temsilcisi olarak girdi. 1962de niversiteye dnd. 1963-1965 dneminde Devrim ocaklar genel bakanl, 1968-1969 yllarnda stanbul niversitesi Hukuk Fakltesi ve 1979-1983 yllarnda kurucularndan olduu Siyasal Bilgiler Fakltesi dekanl yapt. 1983te emekli olduktan sonra daha nce yaymlanm almalarn geniletti. Siyasi Messeseler ve Anayasa Hukuku balkl almas uzun sre hukuk fakltelerinde ders kitab olarak okutuldu. Onun ilme asl katks yakn dnem Osmanl siyas hayat alanndaki almalaryla gereklemitir. Tark Zafer Tunaya 29 Ocak 1991de stanbulda ld. Balca Eserleri: Trkiyede Siyasi Partiler (1859-1952) (stanbul 1952, mellif bu almasn daha sonra genileterek 1986-1989 yllarnda cilt halinde yaymlamtr; ilk cilt II. Merutiyet, ikinci cilt Mtareke ve nc cilt ttihat ve Terakk dnemlerini iine alr); Trkiyenin Siyasi Hayatnda Batllama Hareketleri (stanbul 1960); slmclk Cereyan: kinci Merutiyetin Siyasi Hayat Boyunca Gelimesi ve Bugne Brakt Meseleler (stanbul 1962); Devrim Hareketleri inde Atatrk ve Atatrklk (stanbul 1964; Ankara 1981); Siyasi Messeseler ve Anayasa Hukuku

(stanbul 1966); Trkiyenin Siyasi Gelimeleri: Eski Trkler, slm Devleti, Osmanl Devletinin Kuruluu (stanbul 1970); nsan Derisiyle Kapl Anayasa: Grler-Denemeler (stanbul 1979); Medeniyetin Bekleme Odas (stanbul 1989).

BBLYOGRAFYA

Tark Zafer Tunaya, Trkiyede Siyasal Gelimeler (1876-1938), stanbul 2001, I, s. xi-xiv; Tark Zafer Tunayaya Armaan, stanbul 1992; Alpay Kabacal, Kltrmzden nsan Adalar: Rportaj, stanbul 1995, s. 170-173; Cumhuriyet, 30 Ocak 1991; Ersin Kalaycolu, Tark Zafer Tunaya: Osmanldan Cumhuriyete Siyasal Kurumlar ve adalama, Dou Bat, III/12, Ankara 2000, s. 111-119. M. kr Haniolu

TUNCEL
Dou Anadolu blgesinde ehir ve bu ehrin merkez olduu il. Dou Anadolu blgesinin drt blmnden biri olan Yukar Frat blmnde Frat nehrinin kollarndan Murat suyuna kavuan Munzur ay ile Plmr aynn birletii yerin yaknnda kurulmutur. Deniz seviyesinden 970 m. ykseklikteki Tunceli, tarih gemii olmayan, temeli Cumhuriyet dneminde atlan bir ehirdir. 25 Aralk 1935 tarihinde kabul edilen 2885 sayl yasa ile (Dstur, nc tertip, XVII, 171) Tunceli adl yeni bir vilyet kurulmas kararlatrlp bu vilyete merkez aranrken o tarihe kadar hemen hemen bo kalan ve yaknnda Mameki adl bir ky bulunan alan ehir iin seildi. Bu yerin seilmesinde balca etken Plmr ay vadisini izleyerek gelen, Erzurumu Elaz ve Malatya gibi merkezlere, bunlarn araclyla Erzurumu Akdeniz kysnda skenderun Limanna balayan yol zerinde bulunmasdr. ehrin ekirdeini oluturan Mameki kynn ne zaman ortaya kt hakknda bilgi yoktur. Kyn ad, XX. yzyln balarna ait R. Kiepet haritalarnn Erzurum paftasnda yer almakta, fakat bu ky gnmzde Tuncelinin bulunduu yerde deil yanllkla 9-10 km. kadar gneyde gsterilmektedir (R. Kiepet de Mameki isminin yanna bir soru iareti koyarak ky yerletirdii yerden emin olmadn belirtmektedir). Mameki kynn tarihi bilinmese de kyn iinde yer ald yrenin tarihi, eskiden bu havalide olup snrlar gnmzdeki Tunceli ilinin snrlarna tamamen uymayan Dersimin tarihine paralellik gsterir (bazan sancak, bazan vilyet, bazan kaza durumunda olan ve snrlar her dnemde deien, merkezi Hozatta bulunan bu idar birim, bir ksm yaynlarda yanllkla kaydedildii gibi Tunceli isminin karl deildir ve Tunceli ad yerine kullanlamaz), Yrede yaplan aratrmalar sonucunda hyklere ve tarih ncesi yerlemelere tanklk eden ok sayda maaraya rastlanmas iskn tarihinin ok erken baladn ortaya koymaktadr. Hyklerde gerekletirilen kazlarda Tun ana ait bilgilere tesadf edilmitir. Murat suyu ile Karasu (Frat) arasnda kalan bu yre milttan nce 2000li yllarda uva adyla bilinmekteydi. Hurrilerin yrede kurduu uva Krallnn Hititlerle mcadelesi sonunda buras milttan nce 1600l yllara doru Hitit egemenliine geti. Ardndan Urartularn hkimiyetine girdi ve Urartu Devletinin batdaki en u kesimini oluturdu. Milttan nce VII. yzylda Medlerin ve VI. yzylda Perslerin egemenliinin ardndan Makedonya Kral skenderin eline geti. skenderin haleflerinin hkimiyeti esnasnda zaman zaman Kapadokyallarla Selevkoslar arasnda el deitirdi. Bu dnemi Roma ve Romann ikiye ayrlndan (395) sonra Dou Roma (Bizans) dnemi izledi. Bizans devrinde Ssnler ile Bizans arasnda sk sk el deitiren yreye Dersim (Farsa Dersm gm kap) adnn bu dnemde verildii tahmin edilmektedir. Dersim yresi Hz. mer zamannda 639 ylnda Dou ve Gneydou Anadolunun birok yeri gibi mslman Araplarn eline geti. Fakat bu hkimiyet ksa srd. Mslmanlarla Bizans arasnda da birka defa el deitirdi ve 1071 Malazgirt zaferinden itibaren Trklerin kontrol altna girdi. Bir ara Bizans kumandanlarndan Ermeni asll Philaretos Brakhamios yreye egemen oldu. Ancak buna Harput merkezli ubukoullar Beyliinin kurucusu ubuk Bey son verdi. Artuklularn Harput kolu, Mengckllerin Kemah-Erzincan kolu hkimiyeti altnda da bulunan yre ardndan Anadolu Seluklularnn, bu devletin 1243te Moollara

yenilmesinden sonra Moollarn idaresine girdi. Dersim Akkoyunlu egemenliinde de kald ve XIV. yzylda bir mddet Erzincan Beyi Mutahhartenin hkimiyeti altna girdi. Timurun ordular tarafndan yamalandktan sonra Akkoyunlularca yeniden ele geirildi. Ftih Sultan Mehmedin 1473te Akkoyunlular malp etmesi zerine yrede Osmanl varl hissedilmeye balansa da Osmanl topraklarna katlmas Yavuz Sultan Selim dneminde aldran Savann (1514) ardndan gerekleti. Fakat burann hain ve engebeli coraf yaps, devlet denetiminin uzanda zaman zaman mahall idarecilerin elinde kalmasna yol at. Bunlar merkez idarelerin zayf dnemlerinde isyankr durum sergilediler. Bu da Osmanllarn son dnemiyle Cumhuriyet dnemi balarnda (sonuncusu Eyll 1938de bastrld) Dersim isyanlar ad altnda bilinen bir dizi isyanla devleti megul eden, evre halkna da rahatszlk veren olaylara sebep oldu. Esasen Osmanl idaresinde 1847de Dersim (merkezi Hozat) adl bir sancan kurulmas (bu tarihe kadar Dersim coraf bir yre adyd), Cumhuriyet dneminde de Tunceli adyla bir vilyetin (merkezi olan Kalan yerlemesine daha sonra Tunceli denmeye baland) ihdas edilmesinin gerekesi, mahall idarecileri ve onlarn devlete kar direnie srkledii yre halkn kontrol altna almakt. Tunceli ehrinin kurulduu bo alan, Osmanl idaresinin balangtaki idar blnnde Diyarbekir beylerbeyiliinin snrlar iinde bulunuyordu. Bu dnemde sz konusu eyalet iinde Dersim adl bir idar blme rastlanmasa da gnmzdeki Tunceli ehrinin yerinin, eski Diyarbekir eyaletinin blmlerinden ilk akla gelen ihtimal olan Harput sanca iinde yer almadna gre (nal, s. 75; Elibyk, I/2 [1990], s. 34teki harita) liv-i Palu snrlar iinde kalmas mmkndr (Gyn, sy. 23 [1969], s. 28). Dersim sanca (Dersim bazan coraf, bazan idar birim ad oldu, fakat hibir dnemde bir ehrin veya kasabann ad olmad) Erzurum eyaletine balyd. Gnmzdeki Tunceli ehrinin kurulduu mevki de Erzurum eyaletinin Dersim sancann Mazgirt kazas snrlar iinde bulunuyordu. Bu dnem iinde 1877, 1885, 1892, 1907, 1911, 1914 ve 1916 yl isyanlar vuku buldu. Birinci isyann hemen ardndan Dersim sanca Erzurumdan alnarak merkezi Hozat olan bamsz bir vilyet durumuna getirildi. leride yeniden ina edilecek olan Tunceli ehrinin nvesini ve ilk mahallesini tekil eden Mameki ky de Dersim vilyetinin Mazgirt kazasnn snrlar iindeydi. Ancak bu deiiklik uzun srmedi. 1879-1886 (baz yaynlarda 1880-1888) yllarn kapsayan bu dnemden sonra Dersim tekrar sancak durumuna getirilip Mamretlazz vilyetine baland. Mill Mcadele devrinde bir defa daha vilyet durumuna getirilen Dersim, Cumhuriyet dnemine bu haliyle girdi. 1926da kaza oldu, Elaziz vilyetine baland. Mameki ky de Mazgirt ilesinden Dersim kazasnn snrlar iine alnd. Mill Mcadele yllarndaki Kogiri isyan (yrenin dnda olmasna ramen), 1925teki eyh Said isyan ve 1930lu yllarda patlak veren baz isyanlar gvenlii salamak iin yeni bir vilyetin kurulmasn gndeme getirdi ve 25 Aralk 1935te Tunceli vilyeti kurulu kanunu kabul edildi. Korgeneral rtbesinde bir asker vali tayin edildi. Fakat valinin oturaca vilyet merkezi yoktu; bu sebeple yeni bir ehrin temelleri atld. nceleri bu yerlemeye bir airetin adndan hareketle Kalan denildi. Kalann inas devam ederken vali komu ilin merkezi Elazizde oturdu. Bylece Elaz ehri bir sre iki valinin oturduu, Trkiyede bir rneine rastlanmayan bir uygulamaya sahne oldu (DA, X, 553). 1 Ocak 1947 tarihinden itibaren vali Tuncelinin merkezi Kalann inas tamamlandndan buraya geti. Yeni ehrin inas on bir yllk bir dnemi kapsamt. Bu srada kla gibi asker binalar, devlet daireleri ve memur lojmanlarna ncelik verildi. Kalan kasabas nceleri tek mahalleden ibaretti

(Mameki mahallesi), nfusu da ehrin temelinin atlmasndan sonraki ilk saymda (1940) henz 1000 kiiyi bulmuyordu (837), hatta bir sonraki saymda (1945) biraz daha dmt (762); 1949 ylnda tek mahalleli durumu devam ediyordu (Belediyeler Yll, II, 412). 56 hektarlk bir alan kaplayan bu kk kasabaya Kalan denilmeye devam edildi. Nfusu da 1950 saymnda henz 2000i bulmamt (1883). ehrin yerleme alan nceleri Munzurun tek yakasnda bulunurken teki yakaya da atlaynca 1965te nfus 5825e ulat. 1967de mahalle says e kt (Alpdoan, Mameki, Siank). lin merkezi mahalleli iken ayn ylda ile bal ile merkezlerinden Hozatta da mahalle vard; emigezek drt mahalleli, Pertek ise alt mahalleli bir kasaba durumundayd. ehrin nfusu ilk defa 1975 saymnda 10.000i at (11.637), mahalle says da altya ykseldi (Akdoan, Alibaba, Yenimahalle, Atatrk, Cumhuriyet, Esentepe). ehrin dou yakasndaki mahallelerde toprak kaymas tehlikesi belirdiinden Yenimahalle ile Esentepe mahallelerinin bir kesimine ina yasa kondu. 1990da 25.000e yaklaan (24.513) ehrin nfusu 2000de bu sayy aarak (25.041) 2009 ylnda 31.599a ulat. Fakat 31 Aralk 2010 tarihinde yaplan son saymda gerileyerek 30.000in altna dt (26.410). Tuncelinin iinden geen ve Erzurumu Malatyaya balayan balca ulam ekseni Munzur ayna (Munzur Kprsn getikten sonra) paralel uzanr. ehir dar bir vadide yerletiinden sz konusu cadde dnda geni bir caddeye rastlamak mmkn deildir. Topografyann zel durumu sebebiyle mahallelere ynelen yollar inili yokuludur. Bir memur ehri olarak kurulan Tuncelide bu zellik, memur lojmanlarnn kamu dnda alanlara ait meskenlerden daha fazla oluuyla dikkati eker. ehirde sanayi gelimemitir. evresindeki turistik yerler (Munzur vadisi, Munzur dalar) ziyarete ald takdirde Tunceli ehri buralar grmeye gelenler iin bir turistik merkez niteliini kazanabilir. Tunceli ehrinin merkez olduu Tunceli ili Bingl, Elaz ve Erzincan illeriyle evrilmitir. Merkez ileden baka emigezek, Hozat, Mazgirt, Nazmiye, Ovack, Pertek ve Plmr adl yedi ileye ayrlr. 7432 km geniliindeki Tunceli ilinin snrlar iinde, 2010 yl verilerine gre 76.699 kii yayordu, nfus younluu on idi. Diyanet leri Bakanlna ait 2007 yl istatistiklerine gre Tuncelide il ve ile merkezlerinde yirmi, kasabalarda bir ve kylerde seksen olmak zere toplam 104 cami bulunmaktadr. l merkezindeki cami says tr.

BBLYOGRAFYA

Cuinet, II, 384, 388, 396; Dstur, nc tertip, Ankara 1936, XVII, 171; mer Kemal Aar, Tunceli-Dersim Corafyas, stanbul 1940; Besim Darkot, Tunceli zerine Coraf Grler, nc niversite Haftas, stanbul 1943, s. 114-128; Belediyeler Yll, Ankara 1949, II, 412; Mahmut Sarbeyolu, Aa Murat Blgesinin Beer Corafyas, stanbul 1951, s. 80; Tunceli li Kltr ve Turizm Envanteri 1987, Tunceli 1987; Mehmet Ali nal, XVI. Yzylda Harput Sanca (1518-1566), Ankara 1989, s. 75; mit Serdarolu, ntarihten slm Dneminin Balangcna Kadar Elaz Kuzeyinde Kltrel Hareketler, Frat Havzas Sanat Tarihi Sempozyumu, Elaz 1992, s. 11, 14; Ergn Dayan, Tunceli ve evresi (proje almas, 1992), Atatrk niversitesi Fen-Edebiyat Fakltesi Corafya blm, SAM Ktp., nr. 192594; Mehmet Zlf Yolga, Dersim (Tunceli) Tarihi

(haz. brahim Ylmazelik-Ahmet Halaolu), Ankara 1994; Tuncer Baykara, Anadolunun Tarih Corafyasna Giri I: Anadolunun dar Taksimat, Ankara 1998, s. 129, 138, 141; Dersim: Jandarma Genel Komutanlnn Raporu, stanbul 1998, s. 78; Osmanl Belgelerinde Dersim Tarihi: Osmanlca Trke 50 Adet Orijinal Belge (haz. Ahmet Hezarfen-Cemal ener), stanbul 2003, s. 4, 5, 6; Serkan Erdoan, Yerli ve Yabanc Kaynaklara Gre Dersim ve evresindeki Arkeolojik Aratrmalar -I, Ankara 2004, s. 91, 109-114, 133; Nejat Gyn, Diyarbekir Beylerbeyliinin lk dar Taksimat, TD, sy. 23 (1969), s. 27, 28; Ufuk Esin, Tepecik ve Tlintepe Kazlar, TTK Bildiriler, VIII (1979), s. 67-68; Mesut Elibyk, Trkiyenin Tarih Corafyas Bakmndan nemli Bir Kaynak: Mufassal Defterler, Corafya Aratrmalar, I/2, Ankara 1990, s. 34; Glay n Bezer, Harputta Bir Trkmen Beylii ubukoullar, TTK Belleten, LXI/230 (1997), s. 82, 83; M. Bazin, Tuneli, EI (Fr.), X, 675; Metin Tuncel, Elaz, DA, X, 553. Metin Tuncel MMAR. Tunceli yresinde ilk yerleimin tarih ncesi dneme kadar indii tesbit edilmitir. Burada yazl tarih milttan nce 2200lerde Hurrilerle balamtr. Hurrilerden sonra Hitit, Mukili, Urartu, Med, Roma, Bizans, Ssn, Emev ve Abbsler blgede sz sahibi olmu, ancak bu dnemlere ait herhangi bir mimari yap gnmze ulamamtr. Trklerin blgedeki yerleimi 1071 Malazgirt Savann ardndan balamtr. Bu yrede daha sonra Mengck, ubukoullar, Artuklular ve Anadolu Seluklular ile balayan Trk-slm hareketi srasnda birok mimari eser yaplmtr. Bunlardan biri olan Mazgirt Elti Hatun Camii (650/1252) kuzey-gney dorultusunda dikdrtgen bir plana sahiptir. Girii dou cephesinde bulunan cami, dikdrtgen harim ve bunun kuzeyine bitiik drt ynden kapal son cemaat yerinden olumaktadr. Tamam kesme ta ve kaba yontu ta malzemeyle ina edilen caminin st rts iten beik ve apraz tonoz, dtan dz dam eklindedir. Yapnn kuzey cephesine bitiik emesi vardr. Yine bu dneme ait Mazgirt Elti Hatun Trbesi (XII. yzyl sonuXIII. yzyl ba) tek katl, sekizgen gvdeli ve piramidal klh rtldr. Tamamen kesme ta malzemeyle ina edilen yapnn kuzeyinde bulunan girii eyvan biimindedir. Orta Asya Trk sanatnda grlen bu biimin Anadoluda ortaya kmas dikkate deer bir zelliktir. Kseda Savandan (1243) sonra Tunceli ilini de iine alan blge Mool hkimiyeti altna girmitir. XIV. yzyln ilk yarsnda Anadoluda, dolaysyla Tuncelide Mool hkimiyeti zayflaynca blgede Trkmen beylerinin etkinlii hissedilir. Bu dneme ait emigezek Yelmniye Camii (1396-1404) kuzey-gney dorultusunda dikdrtgen meknl harimiyle merkez plan emasna sahiptir. Caminin harimi kubbeli orta mekn ve bunu drt ynde saran beik tonozlu ksmlardan olumaktadr. Kelerde kalan boluklar daha alak tutulan birer tonozla kapatlmtr. Caminin bat cephesindeki ana kaps zerine alak kabartma eklinde ilenen bitkisel ve geometrik motifler Trk ssleme sanatnda nemli bir yere sahiptir. Ayrca gney duvarndaki kesme ta zerine ini kaplamal mihrab dikkate deer. emigezek Eski Hamam (XV. yzyl) yine kuzey-gney dorultusunda dikdrtgen plan arzeder ve soukluk, lklk, scaklk, klhan blmlerinden meydana gelir. Sade bir plana sahip olan yapda kesme ta ve kaba yontu ta malzemeyle birlikte yer yer tula malzeme kullanlmtr.

Blge en parlak dnemini Osmanl Devleti zamannda yaamtr. Bu dnemde eitli mimari eserler ina edilmi, bunlarn bir ksm gnmze ulam, bir ksm da Keban baraj gl sular altnda kalmtr. emigezek Sleymaniye (Kale) Camii (XV. yzyl sonlar-XVI. yzyl balar) d ller bakmndan dikdrtgen bir alan kaplamakta, kuzeyde drt taraf kapal son cemaat yeri ve harim ksmndan meydana gelmektedir. Mihraba paralel nefli bir dzenlemeye sahip harim iten beik tonoz, dtan dz damla rtldr. Caminin yarm silindirik mihrab ve minberi beyaz kesme ta malzemeden olup orijinaldir. Caminin kuzeydousunda tula malzemeyle ina edilen silindirik gvdeli minare yer almaktadr. Pertek Saman Camii (1565-1570) kare planl harim ve kuzey cephesinde gzl son cemaat yerinden olumaktadr. Son cemaat yerinin sal sollu iki yannda eyvan ve hcreler mevcuttur. Harimin batsnda sekizgen gvdeli, piramidal klhl trbe bulunmaktadr. Cami ve trbe kesme ta malzemeyle ina edilmitir. Pertek elebi Ali Camii (1569-1570) kare planl, tek kubbeli harimle kuzey cephesinde yanlar kapal gzl son cemaat yeri, batsnda kuzey-gney dorultusunda uzanan eyvan biimli ek mekn ve bunun kuzeybat cephesine bitiik emeden meydana gelmektedir. Yapnn harimi ve ek meknn beden duvarlar kaba yontu ta, son cemaat yeri kesme ta malzemeyle ina edilmi olup kubbeler kurun kaplamadr. Pertek Sungur Bey Camii (1577) kare bir harim, kuzey cephesinde gzl son cemaat yeri ve kuzeybatdaki minareden olumaktadr. Yapnn son cemaat yeri ve minaresi kesme ta, dier ksmlar kaba yontu ta malzemeyle ina edilmitir. emigezek Tekya Trbesi (1572) blok kaya zerine sekizgen gvdeli ve iki katl olarak yaplmtr. st rt piramidal klh eklindedir. Tamam kesme ta malzemeyle ina edilen yapya st kata giri kuzey cephesinden salanmaktadr. Mazgirt oban Baba Trbesinin (XV-XVI. yzyl) byk bir ksm gnmzde harap durumdadr ve kalan izlerden anlald kadaryla sekizgen gvdeli plana sahiptir. Pertek Besime Hatun Trbesi (XV-XVI. yzyl) st kat tamamen tahrip edilmi, sekizgen gvdeli ve iki katl bir yapdr. emigezek Ferruhad Trbesi (XV-XVI. yzyl) sekizgen planl olup tamam kesme ta malzemeyle yaplmtr. emigezek Yeni Hamam (1701-1702) dou-bat dorultusunda dikdrtgen planldr ve soukluk, lklk, scaklk, klhan blmlerinden olumaktadr. Yapnn eyvan eklindeki kaps zerinde kabartma tekniinde bitkisel ve geometrik motifler yer almaktadr. emigezek Sividin ve Levendik kprleri (XVI. yzyl) tek kemer gzl basit yaplardr. emigezek Ysuf Ziy Paa (Taar) Kprs (1807) tek gzl, sivri kemer aklkldr. Yapnn kemer akl kesme ta, beden duvarlar kaba yontu ta malzemeyle ina edilmitir. emigezek Hamidiye Medresesi (1861-1862) dou-bat dorultusunda dikdrtgen bir plana sahiptir ve sekiz odaldr. Tamam kesme ta malzemeyle yaplan medresenin giri kapsndaki motifler dikkat ekicidir. Cephedeki pencereler ikili dzenlerde olup yuvarlak kemerlidir. Tuncelide bunlardan baka hemen hemen her sokakta sanatsal zellikler tayan emeler mevcuttur. Sivil mimari rneklerinden evler bilhassa emigezek ve Pertekte bulunmaktadr. Arnavut kaldrml dar sokaklar, iki katl cumbal evler bu beldelere tarih ve mistik bir grnm kazandrmaktadr. Tuncelideki mimari eserlerde genellikle dzgn kesme ta, kaba yontu ta ve yer yer tula malzeme kullanlmtr. rt sistemleri kubbe ve tonozdur. Gei esi olarak tromp ve pandantiflerden yararlanlmtr. Yaplarda iki renkli ta iilii ve kabartmalarla ssleme grlmektedir. Kabartmalarda geometrik ve bitkisel motifler younluktadr. Bununla birlikte mihraplarda, stun balklarnda ve erefe altlarnda mukarnaslar gze arpmaktadr. Mezarlklarda ko heykelleri yaygn biimde kullanlmtr.

BBLYOGRAFYA

BA, Tapu Defteri, nr. 998, s. 168-175; VGMA, Dosya, nr. 200/1099; Belzr, Fth (Fayda), s. 303; mer Kemal Aar, Tunceli-Dersim Corafyas, stanbul 1940, s. 42; Cevdet ulpan, Trk Ta Kprleri, Ankara 1975, s. 76, 189-190, 230; O. Cezmi Tuncer, Anadolu Kmbetleri: I, Seluklu Dnemi, Ankara 1986, s. 251-256; a.mlf., a.e.: Beylikler ve Osmanl Dnemi, Ankara 1990, III, 202207; Muhammet Beir Aan, Elaz, Tunceli ve Bingl llerinde Trk skn zleri (XI-XIII. Yzyllar), Ankara 1989, tr.yer.; Kenan Gven, Tabiat Gzellikleri ve Kltrel Deerleri ile Tunceli, Ankara 1991, s. 35-76; Erturul Dank, Ko ve At eklindeki Tunceli Mezar Talar, Ankara 1993, s. 13-14; Hakk nkal, Anadolu Seluklu Trbeleri, Ankara 1996, s. 111-114; Bnyamin Kara, Tuncelideki Trk Dnemi Mimari Eserleri (yksek lisans tezi, 2000), Yznc Yl niversitesi Sosyal Bilimler Enstits; Metin Szen, emigezekdeki Mimari Eserler ve Yelmaniye Camii, STY, IV (1971), s. 29-47. Bnyamin Kara

TUN, Mustafa ekip


(1886-1958) Henry Bergson zerine eserleriyle tannan psikolog ve felsefeci. stanbulda dodu. 1905te Vefa ddsinden mezun oldu. Mlkiye Mektebi talebesiyken Franszca renmeye younlat. Bu abas onun psikoloji ve felsefeye ynelmesini etkiledi. II. Merutiyetin iln edildii dnemde Mlkiyeyi bitirdi. Ksa bir sre sonra kiisel eilimleri asndan daha verimli olacan dnd eitimcilik mesleine yneldi; hayatn pedagoji, psikoloji ve felsefe alanlarna adad. Eitimcilik ynnde yapt bu seim onun siyasal grlerini de biimlendirdi. Dnemin radikal toplumsal deiim yanls grlerine kar, toplumsal deiimin zorlama yollarla deil zaman iinde pedagojik yntemlerle halkn seviyesinin yava yava ykseltilmesine dayanan bir politikayla gerekletirilmesi gerektii dncesini benimsedi. Mustafa ekipin dncesinin bu ynde gelimesinde Henry Bergson, William James ve Sigmund Freudun nemli bir yeri vardr. Toplumsal deiimde gemiin nemi ve imdiki zaman zerindeki etkisi, politikada hayata rasyonalist gerekleri dayatmak yerine terbiyeye nem verilmesi, toplumsal deiimi yaratc gelimenin serbest yaam hamlelerine brakmak ve eitimin salt zekya dayandrlmasna dair bilin felsefesi aksiyomlarn pheyle karlayarak bilince de yer amak gerektii ynndeki balca grler onun dncesini biimlendirdi. Mustafa ekip, Bat felsefesinde pozitivizm eletirileri iin nemli bir dnm noktas saylan I. Dnya Sava yllarnda Cenevre niversitesinde psikoloji renimi grd; pozitivizme ynelik eletiriler onun entelektel hayatn ekillendiren en nemli etkenlerden biri oldu. Bu dnem, Mustafa ekipin rasyonalizme kar eletirel felsefeleri yakndan tanmasna katkda bulundu. Jean Jacques Rousseau Pedagoji Enstitsnden ald diplomay Cenevre niversitesinden ald psikoloji sertifikas ile tamamlayarak eitimini bitirdi ve yurda dnd. Bu dnemde Terbiye Mecmuasndaki yazlar stanbul Drlfununu hocalarnn ve zellikle Ziya Gkalpin dikkatini ekti. smail Hakk ve Mehmed Emin beylerin teklifleri zerine Edebiyat Fakltesi mderris muavinlii grevine tayin edildi (1919). niversitedeki grevinin balarnda Mill Mcadeleye destek veren Dergh dergisinde yazlar yazd. ttihat ve Terakk Frkasnn egemen ideolojisi haline gelen Ziya Gkalpin pozitivist sosyolojisine kar derginin Bergsoncu izgisinin belirginlemesinde, kaleme ald elliye yakn yaznn nemli bir pay vardr. Bu yazlarnda -Bergsonun pozitivizme yeni bir metafizikle kar knda olduu gibi-madd llere kar mneviyatn, nicelie kar niteliin ve bir dirili ann ifade eden hayat hamlesinin sonucu olarak grd Mill Mcadeleyi destekledi. Osmanlclk, slmclk ve Turancl gzden dm akmlar sayp Anadolucu bir milliyetilii benimsedi ve Anadoludaki diriliin metafizik alt yapsn kurmaya ynelik bir izgi takip etti. Derghn felsef izgisini akla kavuturan yazlar, ayn zamanda Trkiyede muhafazakrln felsef ve siyas bir dile dnmesi asndan nemli rol oynayacaktr. Drlfunundaki grevini 1933 niversite reformu sonrasnda da ordinarys profesr unvanyla srdrd. Uzun bir sre hizmet ettii niversiteden 1953 ylnda emekliye ayrld ve 1958de vefat etti.

Mustafa ekip Tunun Kemalist aydnlarn radikalizmine kar benimsedii tedrc metotlara dayanan muhafazakr deiim anlay, egemen reformculuk anlayn kategorik olarak reddetmekten ziyade metodik bir farkll ifade eder. Mustafa ekip dinin toplum hayatndaki yerinin yeniden dnlmesini, eski metafizik sistemlerin dorudan sahiplenilmesi yerine yeni bir metafiziin kurulmasn ve toplumsal deiim anlaynn bu metafizikle glendirilmesini nermitir. Ayrca Bergsoncu metafizik ilhamlar pedagoji asndan dnemin egemen ruhuyla ok da ters dmeyecek pragmatist akmlarla dengelemitir. Onun dnceleri rasyonalist akmlara muhalefet eden bir felsef izgide yer almaktadr. Bergson felsefesi yannda rasyonalist gereklere deil deneye nem verilmesi gerektiini syleyen pragmatizmden etkilenmi, bilin felsefelerini eletirmek ve bilinci kavramak asndan imknlar salayan psikanalizle, sadece laboratuvardan devirilmi niceliksel verileri deil bilin durumlarnn da tahlil edilmesine yer aan T. Ribotnun psikoloji ekolyle ilgilenmitir. Bu etkilerden en belirleyici olan Bergson felsefesidir. Bergsonun felsef monizme kar getirdii eletirileri deerlendiren Mustafa ekip, varln temelini tek bir ze indirgeyen monist felsefelerin tek yanl kald var saymna dayanan plralist bir felsefe yaklamn savunmutur. Plralizm, oklu gerek anlay ve apriori gereklerden ziyade deneyi ncelemesiyle rasyonalizmi bir tr dogmatizm olarak grme asndan da ilevsel olmaktadr. Bu bakmdan Bergsonun yaam felsefesiyle Jamesin deneysel metodunu uzlatrmaya almtr. Ona gre Bergsoncu felsefenin temel kavramlarndan olan somut hayat ve somut insan, soyut rasyonalizmle zeky nceleyen entelektalist akmlarn yanlgsn gstermesi ve realiteye salt zekyla yetinmeyen bir felsefeyle daha derinden nfuz edilebilmesi asndan son derecede nemlidir. Jamesin rasyonalizme ve entelektalizme ynelik eletirileri de bu karmak realitenin kavranmas bakmndan ne kmaktadr. Pragmatizm eniyetlere dorudan doruya temas, btn dier vastalar mrifete tercih etmesi, her eyden ok tecrbeye kymet vermesi itibariyle nemli bir felsef akm temsil etmektedir. Mustafa ekip, Jamesin benimsedii tecrbenin geni bir alma sahip olduunu, sadece madd tecrbeyi deil ruhsal tecrbeleri de kapsadn dnmektedir. Bu dnce, Bergsonun bilinci ve ruhu bir realite olarak dorudan kendi verileriyle anlamaya alan felsefesiyle kesimektedir. Dolaysyla Jamesin pragmatizmi de bilin durumlarn salt fizyolojiyle aklayarak bir glge olaya indirgeyen ve Newtoncu yaklamla bilinci atomlardan meydana gelen bir madde gibi aklayan indirgemeci anlaylardan farkl ekilde bilinci yeni ve ahs bir lem olarak, yani olumlu bir realite biiminde anlamaya almaktadr. Ruhsal ya da psikolojik tecrbeyi anlamann onu fizik deney kadar gerek kabul etmekten baka bir yolu yoktur. Bylece tecrbe yalnzca bedenin ruh zerindeki etkisini deil ruhun beden zerindeki etkisini de gsterir. Plralizm asndan bakldnda varln zn maddeye indirgeyen materyalist monizm gibi ruha indirgeyen idealist-spiritalist monizm de ayn yanlgya der. Zira bu da tecrbenin deil akln mahsuldr. Spiritalistlerin anlad ruh btn bireylerde zde olan, dntrlemez, daima ayn kalan, homojen bir yapdr. Mustafa ekipin benimsedii ahsiyeti yaklam ise her bireyin farkl bir ahsiyete sahip olduunu var sayar. Ruhu dntrlebilir ve yeniliklere ak, ne niceliksel verilerle ne de atomist aklamalarla anlalabilecek bir imknlar kayna biiminde grr. Bu imkn, uuru Bergsonun deyiiyle yaratc tekml ya da Jamesin deyimiyle uur ak diye anlamakla ilgilidir. Mustafa ekipin Bergson ve Jamesten ald ilham sadece bilincin yeni bir realite olarak

tanmlanmasna ynelik deildir. Her iki dnr lemi olmu bitmi mekanik bir nesne halinde deil tamamlanmam bir olu diye grmektedir. Mustafa ekip, bu yaratc lem grnden hareketle iinde yaanlan lemin bir lem-i zarret deil lem-i imkn olduunu syler. Burada sz konusu olan, rasyonalist ve bilimci anlaylarn kavrayamayaca biimde hayat bir lem-i ihtimlt eklinde gren ve cehdlerle yeni hakikatlerin yaratlabileceine inanan, hayat daima halledilebilecek noktalar olan bir sorun olarak kalmaya mahkm bir mesele eklinde deerlendiren ve bu yolda istenen cevab determinist ilkelerden ziyade gayri muayyen bir srette mtemd olan mterakki tecrbelerin verebileceine inanan atlmc bir yaam felsefesidir. Bu tr bir dncenin, Mill Mcadele dneminin mneviyatn destekleyen ve ulus devletin kuruluunu donmu rasyonalist kalplardan ziyade gelimeye ak bir sre biiminde yorumlayan iyimser bir gr uyandrd tahmin edilebilir. Bergsonun dalist felsefesi, maddenin statik durumunu inceleyen zeknn yannda hayatn dinamizmine derinden nfuz edebilen sezginin bilinci ve ruhu bir realite olarak anlama asndan yeni ufuklar amtr. Bu dalizmin ada Trkiyenin dnce tarihine tercmesi ise Bat ile Dou, zek ile kalp, materyalizmle ar mistisizm arasnda ll bir yol tutulmas eklinde karln bulacaktr. Mustafa ekip radikal Batclkla radikal Douculuu, zekya ar gvenle sadece kalbe gvenmeyi, materyalist inanlarla ar mistisizmi ayn lde hatal grr. Bu balamda farkl deerlerin uzlatrlmasna dayanan, realitenin iki yann da ierebilecek, ll fakat vukuflu bir metodun izlenmesi gerektiini savunur. Bunun politik anlamdaki sonucu, gelenek ve modernlemenin uzlatrlmas gerektiini ve modernlemenin ancak gelenein yeni terkiplere kavuturulmasyla mmkn olabileceini ileri sren muhafazakr modernleme yaklamdr. Byle bakldnda Mustafa ekipin temel yaklamlar, Trkiyede pozitivist modernleme anlayna kar alternatif bir modernleme projesinin felsef temelini kuran yaklamlardan biri olarak dnce tarihindeki yerini almtr. Eserleri. Entelektel hayatnn geneline bakldnda retken bir yazar olan Mustafa ekip Franois Coppe, Henry Bergson, Thodule Ribot, William James, Sigmund Freud, Hermann Ebinghaus, Georges Dwelshauvers, Henri Delacroix, Emile Brhier, L. Dugas, Emile Zola gibi isimlerden says krka yaklaan tercmeler yapmtr. Bu eserlerin ana konular bireylerin ve toplumlarn geliimi, ahsiyet, yaratclk, mnev kudret, metafizik, mistisizm, uur, hfza, ihtimaliyet, muhayyile, psikanaliz, genel psikoloji, din psikolojisi, pedagoji, terbiye, felsefe tarihi, din felsefesi gibi anahtar kelimelerle zetlenebilecek bir alana yaylmtr. Balca telif eserleri unlardr: Rhiyat Dersleri (1919), Rhiyat Derslerine Lhika (1920), Glmek Nedir, Kime Glyoruz? (1921), Rhiyat (1924), Felsefe-i Din (1927), Terakki Fikrinin Mene ve Tekml (1928), in Felsefesinin Kaynaklar (1933), Yeni Trk Kadn ve Ruh Mnasebetleri (1939), Zihniyet (1940), nsan Ruhu zerinde Gezintiler (1943), Ruh Yapmz ve Onun Tipleri Bakmndan Ahlk (1944), Ruh leminde (1945), Fikir Sohbetleri (1948), Psikolojiye Giri (1949), Psikoloji Dersleri (1950), Bir Din Felsefesine Doru (1959). Mustafa ekipin makaleleri Dergh, Aa, Bilgi, Drlfnun Edebiyat Fakltesi Mecmuas, Drlfnun lhiyat Fakltesi Mecmuas, Hayat, Mecmuas, Kltr Haftas, Mihrab, Mill Mecmua, Terbiye, Trk Dncesi, Trk Yurdu, Yeni Mektep gibi dergilerde yaymlanmtr.

BBLYOGRAFYA

Prof. Mustafa ekip Tun Jbilesi, stanbul 1944; Hilmi Ziya lken, Trkiyede ada Dnce Tarihi, Konya 1966, II, 615-627; Hayrani Altnta, Mustafa ekip Tun, Ankara 1989; Neet Toku, Trkiyede Anti-Materyalist Felsefe (Spirtalizm) -lk Temsilciler-, stanbul 1996, s. 287-318; Nazm rem, Kemalist Modernism and the Genesis of Turkish Traditionalist Conservatism (doktora tezi, 1996), Bilkent niversitesi Sosyal Bilimler Enstits, tr.yer.; a.mlf., Undercurrents of European Modernity and the Foundations of Modern Turkish Conservatism: Bergsonism in Retrospect, MES, XL/4 (2004), s. 79-112; Levent Bayraktar, Bergsonda Ruh-Beden likisi (doktora tezi, 2003), A Sosyal Bilimler Enstits, s. 180-194; a.mlf., Mustafa ekip Tunun nsan Anlay, Felsefe Dnyas, sy. 36, Ankara 2002, s. 130-136; a.mlf., Mustafa ekip Tunta Terakki Fikri, Dnen Siyaset, sy. 19, Ankara 2004, s. 227-234. Frat Mollaer

TNS
() Muhammed b. mer b. Sleymn et-Tnis (. 1274/1857) Tunuslu yazar. 1204te (1789) Tunusta dodu. lim adamlaryla mehur bir aileye mensuptur. Kitap istinsahyla uraan dedesi Sleyman hac dn Sudann Drfr blgesinde yerleerek mahall hkiminin hizmetine girmi, babas mer, Ezherde Maribli rencilerden sorumlu bir grevde almtr. renimini Ezherde tamamlayan Tnis babasnn da g ettii Sudana gidip (1803) bir mddet blgedeki mahall idarecilerin hizmetinde bulundu. Bu srada blgeyi ve siyasal olaylar mahede etme imkn buldu. Yaklak on yl burada kalan Tnis 1813te Tunusa dnd. Ardndan Kahireye giderek Mehmed Ali Paann hizmetine girdi. brhim Paa kumandasnda Moraya sefer yapan piyade birliklerinde vizlik grevi yapt (1825-1826). Daha sonra Kahirede kurulan ve baytarlk eitimi veren Eb Zabel Medresesinde Bat dillerinde yazlan tp ve eczaclk kitaplarnn Arapa tercmelerinin redaksiyonunda alt. Bu esnada Msrda grevli A. Perron ve Clot Bey gibi Avrupal bilim adamlaryla tanma imkn buldu. A. Perronun 1839da Kasrl-ayn Tp Okulunun ynetimine getirilmesinin ardndan onun yannda tercmelerin kontroln yapt. Bu arada Harrnin el-Mamt, bhnin el-Msteraf ve Frzbdnin el-msl-mui gibi pek ok Arapa metnin edisyonunda grev ald. Son yllarnda Kahirede Seyyide Zeyneb Camiinde hadis dersleri verdi. Tnis Kahirede vefat etti. arkiyat Alfred von Kramer Kahirede bulunduu srada ondan Arapa dersleri almtr. Eserleri. 1. Tel-ehn bi-sreti bildil-Arab ves-Sdn. Mellifin Drfrda bulunduu srada blge arazisine toplum ve toplumun geleneklerine dair gzlemlerini ieren olduka mhim bir eserdir ve daha nce blge tarihiyle ilgili Avrupal seyyahlarn gzlemleri dnda bilgi bulunmadndan bu alandaki ilk ve en kapsaml alma kabul edilir. A. Perron kitab Franszcaya tercme etmi (Voyage au Darfour par le Cheikh Mohammed Ebn Omar el-Tounsy, Paris 1845), Arapa metni yine A. Perron tarafndan neredilmitir (Paris 1850). Eseri daha sonra Hall Mahmd Askir ve Mustafa Muhammed Mesad tahkik ederek yaymlamtr (Kahire 1965). 2. Voyage au Ouaday par le Cheikh Mohammed Ebn Omar al-Tounsy. Tnisnin Vedy gzlemlerini ieren bu eseri de A. Perron tarafndan Franszcaya evrilmitir (Paris 1851). Mtercim kendisinde bulunan Arapa el yazmas metni neretmise de eser daha sonra kaybolmutur. 3. e-r-ehebiyye fil-elfi-bbiyye. Clot Beyin tevikiyle kaleme alnmtr (Brockelmann, GAL Suppl., II, 749). Tnisnin Mehmed Ali Paa dnemindeki tercme hareketi esnasnda Bat dillerinden Arapaya evrilen eserlerden redaksiyonunu yaptklar arasnda ed-Drrl-lmi fin-nebt ve m fhi minel-av vel-menfi (Bulak 1257), Clot Beyin Knz-a ve yevtl-mina (Bulak 1261, 1271, 1280, 1296), Ravatn-necil-kbr f ameliyytil-ceriyyeti-ur ile yine Clot Beyin Maladie des enfants adl eserinin tercmesi olan ed-Drerl-avl f ilmi emril-efl (Bulak 1260) saylabilir (Serks, II, 1683).

BBLYOGRAFYA

Serks, Mucem, I, 1093, 1286; II, 1683-1684; Brockelmann, GAL, II, 643; Suppl., II, 748-749; C. Zeydn, db (Dayf), IV, 168, 169, 175; Kehhle, Muceml-mellifn, III, 561; Mahfz, Terciml-mellifn, I, 269-270; Zirikl, el-Alm (Fethullah), VI, 318; Abdurrahman Hamde, Alml-corfiyynel-Arab ve muteft min rihim, Dmak 1416/1995, s. 660-668; Ekmeleddin hsanolu, Msrda Trkler ve Kltrel Miraslar: Mehmed Ali Paadan Gnmze Basl Trk Kltr Bibliyografyas ve Bir Deerlendirme, stanbul 2006, s. 458, 501; a.mlf. v.dr., Osmanl Tabii ve Tatbiki Bilimler Literatr Tarihi, stanbul 2006, I, 160-161; Abdlazz Abdlhak Hilm, stidrkt al riletit-Tnis il Drfr el-marfe Tel-ehn bi-sreti bildilArab ves-Sdn, el-Muartl-mme: el-Mevsim-ef (1967-68), Kahire 1968, s. 59105; M. Streck, Tnis, A, XII/2, s. 57-59; a.mlf., al-Tnis, EI (ng.), X, 640-641. Cengiz Tomar

TUNUS
() Kuzey Afrikada lke. I. FZK ve BEER CORAFYA II. TARH III. KLTR ve MEDENYET IV. SANAT Kuzey Afrikann en kk lkesi olup yzlm 163.610 km, nfusu 10.589.025tir (2010). Batda Cezayir, gneydouda Libya snrlaryla, kuzeyde ve douda uzunluu 1300 kilometreyi bulan Akdeniz kylaryla evrilidir. Birlemi Milletler, Arap Devletleri Birlii, slm Konferans Tekilt, Afrika Birlii Tekilt ve Arap Marib Birliine ye olan lke tek meclisli, ok partili cumhuriyetle ynetilir. Resm ad el-Cumhriyyett-Tnisiyye, baehri Tunus (2010 tah. 740.000, banliyleriyle birlikte 1 milyon civar), dier nemli ehirleri Sefkus (Sfaks, 287.000), Sse (200.000), Kayrevan (164.000), Kbis (Gabes, 125.000) ve Benzerttir (Bizerte, 120.000). I. FZK ve BEER CORAFYA Fazla yksek olmayan lkenin yarsnn ykseltisi 200 metrenin altndadr. Tel Atlaslar ile Sahr Atlaslarnn son uzantlar alalarak bat snrlarndan ieri girer. Mecerda vadisinin kuzeyindeki Tel Atlaslar, en fazla 900 metreye ular ve Benzert kylarnda son bulur. Rlyef ok paral ve kesilmi olup kylar yksek ky tipinde ve kayalktr. En nemli akarsuyu, Cezayirden doup Tunus krfezine dklen, 600 kilometrelik uzunluunun 400 kilometresi Tunusta bulunan Mecerdadr. Nehir Tel Atlaslar ile daha gneydeki Sahr Atlaslarn birbirinden ayrr. Vadinin gneyindeki Sahr Atlaslar bir dizi kalker srtlardan oluur, bu sebeple Tunus Srt adyla anlr. Yer yer kntlerle kesintiye urayan Tunus Srt, Bonburnuna kadar uzanr. lkenin en yksek zirvesi olan Cebelienib de (Cebel ambi) (1544 m.) buradadr. Merkez Tunus lkenin orta kesiminde geni bir platodur; batda yksek stepler, douda alak stepler denilen iki blme ayrlr. En douda ise Sse-Sef-kus arasnda verimli topraklaryla tannan sahil blm yer alr. Bu blmden ierilere ve gneye gidildike bir dizi s tuz gl ve tuzlu bataklk geni alanlar kaplar. Bunlarn en by attlcerddir. En gneyde kumlu, tal llerden meydana gelen Sahr bulunmaktadr. Tunusun dou kylarnda kk, kayalkl ve az yerleilmi Karkane adalar ile Cerbe adas yer alr. Sonradan bir yolla karaya balanan Cerbe kesintisiz kumsallar ve birok vahasyla bir turizm cennetidir. lkenin kuzeyinde nemli ve lk Akdeniz iklimi grlrken merkezde yar kurak, gneyde sirokko rzgrlarnn iddetli scaklklara ve kurakla yol at l iklimi egemendir. Kuzeydeki dalk alanda ya 500-1500 mm. arasndadr. Buna karlk lkenin drtte nde ya tutar 100 milimetreyi gemez. Bol ya alan kuzeybat yresinde dalar mee ormanlaryla kapldr. Merkez kesimde gneye doru gittike otsu step trlerinden allara geilir ve Sahrda vahalar dnda bitki

rtsne rastlanmaz. Nfusun %98ini Araplar oluturur; ok az oranda Berber, Avrupallardan Fransz ve talyanlar bulunur. Yahudiler gemite nemli bir topluluk iken gnmzde ok azalmtr. lkede kilometrekareye ortalama altm be kii der; ancak nfusun coraf dal ok farkldr. Byk ksm Sefkusun kuzeyindeki ky kuanda toplanmtr; dalk alanlarla gneydeki l dzlkleri bo denilecek lde tenhadr. Nfusun %63 ehirlerde, %37si krsal kesimde oturur. Arap, Berber, Afrika ve Avrupa kltrlerinin kava olan Tunusta nfusun byk ksm Snn mslmandr. Toplumun yars tarmla, yars sanayi, turizm, balklk, madencilik ve imalt ileriyle urar. Tunus ekonomisi hizmetler sektr, tarm, hafif sanayi, petrol ve fosfat retimine dayaldr. Hizmetler sektr son yllarda ticaret, ulam, telekomnikasyon, turizm ve finans alanlarnda birok reform geirmitir. Tarma elverili topraklar 340.000i sulamal alan olmak zere 5 milyon hektardr. Tarmn pay giderek azalmakta, imalt sektr ne gemektedir. Balca rnler zeytinya, turungiller, hurma, tahl, patates, domates, krmz et, st ve deniz rnleridir. lkede yaklak 10.000 sanayi tesisi bulunmakta ve bunlarn ou deniz kysnda yer almaktadr. Benzert, Tunus ve Sefkusta kurulan fabrikalarda maden rnleri ilenmektedir. Sanayi balca elektronik, otomotiv, kimya, tekstil, gda, metal, deri ve ayakkab dallar zerinde younlamtr. Tunusun en nemli yer alt zenginlikleri fosfat, petrol ve doal gazdr. Fosfat yataklar Afrikann sayl rezervlerindendir. Petrol Sahr tipi hafif petrol olup 1966dan beri Burmede retilmektedir; Benzertte de bir rafineri vardr. lke topraklarndan ayrca demir, kurun, inko ve civa karlmaktadr. Tunus, kylarnn %37sini oluturan ve en gzelleri Cerbe adas ile Hammmet krfezinde bulunan ince kumlu plajlar, arkeolojik ve kltrel zenginlikleriyle Akdeniz havzasnda ok nemli bir turizm lkesidir. Uluslar aras yedi hava alan ve sekiz liman, 17.000 kilometrelik karayolu (%65i asfalt) ve 1880 kilometrelik demiryolu ana sahiptir. Bata Kartaca olmak zere Thuburbo Majus, Kerkouane, Dugga, Bulla Regia gibi Romallara ve Kartacallara ait harabeler kltr turizmi iin nemli merkezlerdir. Kayrevan Sd Ukbe Camii, Tunus Zeytne Camii, Tunusun eski blm medine ve egzotik ars sk, Sse ve Mnestr ribtlar da balca turist eken yerler arasndadr. Cerbe adasnda dnyann en eski yahudi tapnaklarndan biri olan Griba yer alr. XIX. yzyl beylik dnemi sarayndaki Bardo Mzesi dnyann en zengin Roma mozaik koleksiyonunu barndrmaktadr. Kartaca Arkeoloji, Kayrevan slm Sanatlar, Cem ve Mnestr Ribt dier nemli mzelerdir. Vaha ve l manzaralaryla gney blgesinde eitli etkinlikler dzenlenerek l turizmi gelitirilmektedir. lkede bulunan alt mill park ve birok doal rezerv alannda flora ve fauna koruma altna alnmtr. Tunusta el sanatlar lke ekonomisinin en dinamik sektrlerinden biridir. Turistik nem tayan balca el sanatlar inicilik, deri ilemecilii, altn ve gm zerine bijuteri, emaye bakr ilemecilii, geleneksel ahap mzik aletleri yapmcl ve halclktr. zellikle inicilik, bakrclk ve halclkla, fes ve nargile imaltnda Osmanl etkisi grlr. Tunusun d ticaretinde en nemli ihracat mallarn tekstil, deri rnleri, ham petrol, makineler, elektrikli aletler, zeytinya, balk, arap, hurma, fosfat ve gbre olutururken ithalt mallar arasnda otomobil ve yedek paralar, petrol makine aksam, kimyasal maddeler, tekstil ve deri rnleri, fuel-oil, kereste ve tahl bata

gelmektedir. Kuzey Afrikada istikrarl ve liberal ekonomiye hzla gemekte olan Tunus, Trkiyenin Afrikaya alm politikasnda nemli bir kpr vazifesi grmektedir. Tunus-Trkiye ticar ve ekonomik ilikileri 15 Temmuz 1992 tarihinde Ankarada imzalanan Ticaret, Ekonomik ve Teknik birlii Antlamas erevesinde yrtlmektedir. Tunus Trkiyeden buday, patates, nohut, fndk, kalorifer radyatrleri, demir elik ubuklar, buzdolab, il gibi maddeler alrken Trkiye Tunustan hurma, fosfat, alminyum florr, deri, suni kt hamuru, hurda bakr gibi maddeler ithal etmektedir.

BBLYOGRAFYA

Trkkaya Atav, Afrika Ulusal Kurtulu Mcadeleleri, Ankara 1977, s. 113-131; Atlas de Tunisie. Editions Jeune Afrique, Paris 1979; Aydoan Kksal, Afrika Genel ve lkeler Corafyas, Ankara 1999, s. 355-369; Tunusun Temel Ekonomik Gstergeleri ve Trkiye-Tunus D Ticareti (zmir Ticaret Odas), zmir 2001; F. Heske, Tunusda Ormanclk, Orman Fakltesi Dergisi, VI/1, stanbul 1956, s. 1-34; Fsun Soykan, Tunus Turizmi zerine, Ege Corafya Dergisi, sy. 7, zmir 1993, s. 89-115; a.mlf., Tunusta Turizmin Bugnk Durumu ve Etkileri, a.e., sy. 8 (1995), s. 93108. Fsun Baykal Soykan ### II. TARH slm ncesi. Blgenin ilk sakinlerinin Bat Asya veya Avrupadan gelen topluluklar olduu sylenir. Daha sonra blgeye Berberler yerleti. Tccar bir millet olan Fenikelilerin Suriyeden geliiyle Tunus tarih sahnesine kt. Milttan nce XII. yzyldan itibaren blgeye gelmeye balayan ve sahillerde ticar koloniler oluturan Fenikeliler, Kartaca ehrini merkez edindiler ve milttan nce IX. yzyln ilk yarsnda blgede nemli bir deniz gcne sahip byk bir imparatorluk kurdular. Bat Akdeniz havzasn, Sardunya, Malta ve Balear adalarn hkimiyetleri altna aldlar. Bugn Tunus ehrinin banliys durumundaki Kartacada hkm srdkleri iin Kartacallar olarak da bilinen Fenikeliler hkmranlklarn yedi asr (m.. 846-m.s. 146) devam ettirdiler. Kartaca ile Roma arasnda siyas ve ticar rekabet yznden balayan, yaklak bir asr devam eden Pn savalar Kartacallarn yklyla sonuland. Kartacay ve Tunusun dier merkezlerini ellerine geiren Romallar, sava srasnda tahrip ettikleri Kartacay yeniden imar ederek Kuzey Afrikadaki topraklarnn idar merkezi yaptlar. IV. yzyln ortalarnda spanyadan gelen Vandallar blgede Roma hkimiyetine son verip yaklak bir asr hkm srdler (440-535). Tunus ve civar 535 ylnda Bizansn eline geti ve mslmanlarn fethine kadar Bizans hkimiyetinde kald. slm fetihleri esnasnda frkye diye adlandrlan Tunus ve civarnda putperestlik ve Hristiyanlk yaygnd, halkn ounluu putperest Berberlerden oluuyordu. slm Dnem. Hz. Osman zamannda 27 (647) ylnda frkye'nin fethine kan Abdullah b. Sad b. Eb Serh o yllarda Bizanstan ayrlp bamszln iln eden Gregoriosu Sbeytlada yendi ve blgenin ileri gelenlerini vergiye balad. frkye halknn anlamay bozmas zerine 33 (653) veya 34te (654-55) ikinci defa sefere karak onlar tekrar itaat altna ald. Hz. Ali ile Muviye arasndaki mcadeleler srasnda blge slm hkimiyetinden kt. Tunusun dou kesimini Muviyenin frkye valiliine getirdii Muviye b. Hudeyc yeniden slm egemenlii altna ald (45/665). Ardndan valilie tayin edilen Ukbe b. Nfi devaml bir ordu bulundurmak amacyla

Tunusta Kayrevan ehrini kurdu (50/670); Kayrevan, Maribdeki fetihler iin ordunun bir hareket ve ikmal ss durumuna getirildi. 55 (675) ylnda vali tayin edilen Ebl-Muhcir Dnr, yedi yl sren valilii esnasnda Kartaca ehri ve civarnn fethini tamamlad. Bu yllardan itibaren Berberler arasnda slmiyet yaylmaya balad. Abdlmelik b. Mervn ile muhaliflerinin iktidar mcadelesi dneminde blgede Berber isyanlar kt. Bu olaylar esnasnda Kartaca gibi sahil ehirleri Bizansllarn eline geti. Berber reisi Kseyle, Muharrem 64te (Eyll 683) Kayrevan ve buradan Berkaya kadar olan blgeyi zaptederek 69 (688-89) ylna kadar elinde tuttu. Abdlmelik b. Mervn siyas birlii saladktan sonra blge valiliine Hassn b. Numn tayin etti ve onu kalabalk birliklerle destekledi. Hassn, Berber isyanlarn bastrd gibi Kartacay da geri ald ve Tunus ehrini kurarak orada bir tersane yaptrd (82/701). Onun ardndan frkye valiliine tayin edilen Ms b. Nusayrn Zavn almasyla Tunusun tamam slm hkimiyetine girdi. Ms b. Nusayr 88 (707) ylnda Maribin tamamn fethetti ve Akdeniz adalar ile Endls fetihlerini gerekletirdi. mer b. Abdlazzden sonraki dnemde grev yapan valilerin blge halkna kar yrtt yanl siyaset yznden Tunus ve civarnda istikrar kalmad. Yezd b. Abdlmelikin frkye valisi Yezd b. Eb Mslim, mslman olan Berberleri ve mallarn ganimet sayarak humus almas ve onlar cizye ile mkellef tutmas gibi uygulamalar sebebiyle ldrld (102/720-21). Ardndan Ubeyde b. Abdurrahman ve Ubeydullah b. Habhbn Berberlere kar Arap rklndan kaynaklanan haksz uygulamalar Hriclii kabul eden Berberlerin isyanna yol at. Kayrevan 124te (742) Hriclerin Sufriyye kolunun hcumuna mruz kald. II. Mervn, 127 (745) ylnda ayaklanp Kayrevan ele geiren Abdurrahman b. Habbi vali olarak tanmak zorunda kald. Abbslerin ilk yllarnda blgede Hric isyanlar srd. 140ta (757) Sufr Hriclerinin, ertesi yl bzlerin eline geen Kayrevan yl sonra geri alnarak etraf surlarla evirildi. Eb Cafer elMansr tarafndan 155te (772) frkye valiliine tayin edilen Yezd b. Htim el-Mhelleb isyanlar bastrp blgeyi kontrol altna ald. Onun vefatnn ardndan ayn aileden blgeyi yneten valilerin drdncs olan Fazl b. Ravh b. Htim, 178de (794) Tunus ehrinde balayan isyan srasnda Kayrevana giren isyanclar tarafndan ldrld. Bunun zerine Hrnrredin frkye valiliine gnderdii Herseme b. Ayen, Kayrevana gelip isyan bastrd. Ancak kendisine kar balatlan bir ayaklanma sebebiyle halifeye mektup yazarak grevden alnmasn istedi ve yerine brhim b. Alebin getirilmesini tavsiye etti. brhim b. Alebin Hrnrred tarafndan babadan oula intikal etmek zere vali tayin edilmesiyle Tunus ve civarnda Alebler dnemi balam oldu (800). Baehirleri Kayrevan olmak zere kurulan, Abbs hkimiyetini tanyan ve paralarda halifelerin adna yer veren Alebler, Ftmler tarafndan ykld (909). I. Ziydetullah (817-838) zamannda Bizans mparatorluunun egemenliindeki Sicilyann fethi iin balatlan seferler 859da Bizansn Sicilyadaki nemli ehri Kasrynenin alnmasyla sonuland. Sicilya, bu tarihten itibaren Avrupa sahillerine kar giriilen fetih harekt srasnda bir s vazifesi grd. 869da Malta, 878de Siracusa (Sarakse) fethedildi ve Akdenizde slm hkimiyeti glendi. Alebler dneminde Tunus nemli bir kalknmaya sahne oldu; zellikle Kayrevan ok parlak gnler yaad, blgenin ilim, kltr ve ticaret merkezi haline geldi. Gemi inas, cam, mermer, mensucat ve maden sanayii ilerledi, eitli el sanatlar olduka geliti. Kasrlkadm (Abbsiyye) ve Rakkde ehirleri tesis edildi, bu iki ehirde ve dier merkezlerde ok sayda cami ve sarn ina edildi. Tunusu Cezayire balayan yol zerinde kurulan Bce, Tunusun kuzeybatsnda nemli bir merkez haline geldi. Aleb emrleri, skenderiyeden Atlas Okyanusuna uzanan sahil eridinde ribtlar yaptrarak gl bir savunma

sistemi oluturdu. Sebte ile skenderiye arasndaki sahil boyunca yetmi sekiz ribt ina edildii bilinmektedir. Herseme b. Ayen tarafndan 180 (796) ylnda yaptrlan Mnestr Ribt bunlarn ilki saylr; ribt birok onarm geirerek zamanmza ulamtr. Bugne kadar iyi durumda gelen Sse Ribtn I. Ziydetullah 206da (822) yaptrd. Alebler, Ssede frkyede slm mimarisinin bata gelen rneklerinden saylan ulucami (el-Mescidl-kebr) ve byk bir limanla tersane ina ettirdiler. Tunusta bulunan en eski bmristan, Aleb Emri I. Ziydetullah tarafndan Kayrevanda tesis edildi. Alebler devrinde ilm hareket de byk gelime gsterdi. Kayrevan din ilimlerle edebiyatn merkezi oldu. Hanef ve Mlik mezhepleri frkyede daha da glendi. Bu dnemde zellikle Mlik mezhebi byk ilgi grd ve Kayrevan ehri Mliklerin merkezi haline geldi. Tunus ehri de dnemin en nemli ilim merkezleri arasna girdi, iki ehirde ok sayda lim yetiti. te yandan Abbslerin Mutezileyi resm mezhep edindikleri yllarda dier mezhepler blgede temsil imkn buldu. X. yzylda Cerd ahalisinin byk bir ksm bz mezhebini benimsedi. smil dlerinden Eb Abdullah e-inin Maribde balatt youn propaganda ve asker harekt Aleblerin sonunu getirdi. Eb Abdullah, Berber Ktme kabilesinin desteini salayp Aleblere kar gl bir mcadele balatmt. Son Aleb hkmdar III. Ziydetullah baz tedbirler aldysa da baar salayamad ve 296da (909) Msra kat. Eb Abdullah e-i, mam Ubeydullah el-Mehd ile birlikte bir direnile karlamadan o srada baehir olan Rakkdeye girdi ve Ftmler Devletini kurdu (909). Ftmler 362de (973) Msra intikal edinceye kadar Tunusta hkm srdler. Ftm idarecilerinin, Mlik ve Hanef mezheplerinin yaygn olduu Tunusta kendi mezheplerini yaymak iin uyguladklar bask huzursuzluklara yol at. Ubeydullah el-Mehd, Kayrevanda Mlik limlerinin ve onlar destekleyen halkn direniiyle karlanca 303 (915) ylnda Dou frkye sahilindeki bir yarmadada Mehdiye ehrini kurdu ve 308de (920) buray baehir yapt. Halifeliinin ilk alt yln Kayrevanda, geri kalan on dokuz yln Mehdiyede geirdi. Hriclerden Eb Yezd en-Nkkr tarafndan balatlan byk isyan Ftmlere zor gnler yaatt. 334te (945) Tunus ehrini igal ve tahrip eden Eb Yezd 944te Kayrevan ele geirdi ve bir yl sreyle elinde tuttu. Halife Mansr-Billhn Eb Yezde kar zafer kazanmasndan ve isyann sona ermesinin ardndan (336/947) Ftmler, Mehdiyeyi terkedip yeni baehirleri Sayrelmansriyeye (Sabra) yerletiler. Bu arada Sicilya adasndaki slm hkimiyetini devam ettirdiler, Bizansllara kar baarl bir mcadele vererek Orta Akdenizin bat ksmnda stnlk saladlar. Halife Muiz-Lidnillh, Msra doru yola karken frkyenin ynetimini Berber Zr kabilesinin lideri Bulukkn b. Zr es-Sanhcye brakt. Bylece Tunusta Zrler dnemi balad (972). Bds b. Mansr zamannda amcas Hammdn 405 (1015) ylnda Cezayir snrlarnda kalan Kalat Ben Hammdda bamszln iln etmesiyle Zrler ikiye blnd. Ardndan Muiz b. Bds, 441de veya 443te (1049 veya 1051) Ftmleri terkedip Badattaki Abbs halifesine balandn aklad ve hutbeyi onun adna okuttu. Bunun zerine Ftm Halifesi Mstansr-Billh, Zrleri cezalandrmak iin Msrn Sad blgesinde huzursuzlua yol aan bedev Ben Hill ve Ben Sleym kabilelerini blgeye sevketti. Blgedeki ehirlerin ynetiminin ve ellerine geirecekleri her eyin kendilerine ait olacan syleyip onlar ge tevik etti. Saylar konusunda 50.000 ile 1 milyon arasnda rakamlar verilen bu kabileler 445te (1053) bbe ve rbs (Laribus) tahrip ve talan ettiler. Muiz b. Bds, bu tehlike karsnda 449 (1057) ylnda baehrini terkedip olu Temmin valilik yapt Mehdiyeye snd. Onun ardndan

Kayrevan bedevler tarafndan yamaland, yaklp ykld. Bedevler sahil eridi hari lkenin tamamn kontrol altna aldlar. Bu gler blgede bedev Arap nfusunu youn biimde arttrd. Arazilerini ve hayvanlarn onlardan koruyamayan Zente ve Sanhce Berberlerinden nemli bir ksm vatanlarndan ayrlarak Byk Sahr vahalarna, bir ksm Gney Sudana g etti, bir ksm da ehirlere tand. Daha sonraki yllarda Ben Hill ile Ben Sleym ounluu Berberlerden oluan yerli halkla kart, evliliklerle akrabalk balar kuruldu. Ben Hill ve Ben Sleymin blgeyi istils esnasnda Zrlerin Mehdiye valisi Temm b. Muiz topraklarn korumay baard. Bedevlerin kard kargaa srasnda sahildeki ehirlerden Tunusta ve Kartacadan Muallakaya kadar olan blgede Ben Riyhn iki kolu, Benzertte Ben Verd, Kbiste Ben Cm, Sefkusta Ben Mell emirlikleri kuruldu. Bunlar hara karlnda Ben Hillin himayesine girdiler. Hilller, Temmin tekelindeki deniz ticaretini ele geirmeye altlar ve Muvahhidlerin kurucusu Abdlmmin el-Km gelinceye kadar blgedeki varlklarn korudular. Tunus ehrini ele geiren Ben Hille mensup Abd b. Ebl-Gaysn zulmnden kaan ehir halk Kalat Ben Hammd emrinin himayesine snd. Hammd Emri Nsr b. Alennsn Tunus valiliine tayin ettii Abdlhak b. Abdlazz b. Horasan ehirde kontrol salamay baard. Abdlhakn 1062de bamszln iln etmesiyle Tunus ehrinde Horasnler dnemi balad. Tunus ksa aralklarla Zrlerin ve Hammdlerin eline getiyse de Horasnler varlklarn 1159 ylna kadar devam ettirdiler ve Tunusun gelimesine nemli katklarda bulundular. Ekonomik adan blgenin en nemli ehri haline gelen Tunus, frkyenin hristiyan Batya alan penceresi konumuna geldi. Piza, Cenova gibi talyan ehir devletleriyle ticaret antlamalar imzaland, ehrin liman canland ve Avrupa lkeleriyle ticarette yeni bir dnem balad. Horasn emrleri ehrin imarna, zellikle Zeytne Camii bata olmak zere mimari eserlerin tamir ve bakmna itina gsterdiler. Tunus o srada frkyenin en mehur ehirleri arasna girmiti. Zeytne Camii civarndaki ok sayda arsyla zengin bir ticaret ve nemli bir ilim merkeziydi. Zrlerin elinde kalan tek merkez olan Mehdiye 1087 ylnda bir sre Pizal ve Cenevizli korsanlarn eline getiyse de geri alnd. Sicilyay zapteden Normanlar, 543te (1148) Tunusun dousundaki sahil ehirlerine saldrp Mehdiyeyi ve dier baz ehirleri igal ettiler. Zrlerin son emri Hasan b. Ali, onlara kar Fasta hkm sren Muvahhidlerin kurucusu Abdlmmin el-Kmden yardm istedi. 553te (1158) Tunusu, 555te (1160) Mehdiyeyi ve dier sahil ehirlerini Normanlardan geri alan Abdlmmin, Ben Hillin gcn krd gibi Horasnlere de son vererek frkye blgesini Tunus ehrinde oturan bir vali tarafndan ynetilen bir eyalet haline getirdi. Bylece Tunus, frkye eyaletinin merkezi oldu. ehrin bat ksmnda valinin ve dier yneticilerin ikameti iin Kalatl-Kasba ina edildi. Tunus, 580 (1184) ylnda Balear adalarn elinde tutan Ben Gniye tarafndan istil edildiyse de yl sonra Eb Ysuf el-Mansr ehri geri ald. Ben Gniye 584te (1188) zaptettii Mehdiyeyi 602 Cemziyelhirine (Ocak 1206) kadar elinde tuttu. Muvahhidler, Tunusa ve blgedeki dier ehirlere akrabalar Berber Hafs ailesinden valiler tayin ettiler. O dnemde frkyede Tunus, Sse, Mehdiye, Sefkus, Kbis, Benzert, Tezrt, Kayrevan, Tzer ve Hammme gibi nemli ehirler mevcuttu. Muvahhidler Devletindeki blnme ve ardndan ortaya kan karklklar srasnda Kbis valiliine tayin edilen Eb Zekeriyy el-Hafs, Tunus zerine yrd ve 625 (1228) ylnda ehre girip frkyenin tamamna hkim oldu. Muvahhidlerle irtibatn kopararak bamszln iln etti ve Hafs hnedann kurdu, ksa srede frkyenin yegne hkimi durumuna geldi. Muvahhidlerin

Kuzey Afrikadaki topraklarnda ortaya kan devletten biri olan Hafsler, Tunusu baehir yaptlar. Abbs halifeliinin 656da (1258) yklndan sonra Mekke erifinin eli gnderip I. Muhammed el-Mstansr Abbs halifesinin vrisi tandn ve ona itaat ettiini bildirmesi Hafslere btn slm dnyasnda byk bir itibar kazandrd. Ancak bu durum, Badat Abbs hilfetinin Memlk Sultan I. Baybars tarafndan Kahirede yeniden tesisiyle sona erdi (659/1261). Hafsler, Tunus merkez olmak zere Cezayirin Bicye ehriyle ksmen bugnk Libyann batsndaki topraklarda yaklak asr hkm srdler (1228-1574). Hafsler dneminde lke hzl bir ekonomik gelimeye sahne oldu, Tunus nemli bir ticaret merkezi haline geldi ve btn frkye blgesinin en nemli metropol konumuna ykseldi. lk dnemlerde Endlsn eitli ehirlerinden karldktan sonra Tunusa gelen ok saydaki Endlsl mslman lkenin sosyal, ekonomik ve ilm hayatn etkiledi. Tunusta ok sayda saray, cami ve medrese ina edildi. Endls mimarisinin zelliklerini tayan bu eserlerden bir ksm gnmze ulamtr. Kuzey Afrikadaki ilk medrese hnedann kurucusu Eb Zekeriyy tarafndan Tunusta ina edildi ve medreseler giderek oald. Kkleri Muvahhidlere dayanan tasavvuf hareketler Hafsler dneminde de etkisini srdrd. EblHasan e-zel tarafndan kurulan zeliyye tarikat frkye ve btn Maribde yayld. Fransa Kral IX. Louis 1270 ylnda byk bir Hal ordusunun banda Tunus sahillerine saldrd. Kartacada kuvvetli bir direnile karlaan Fransz ordusunda ortaya kan veba salgn yznden kral ve askerlerin byk blm telef oldu. Yaplan antlamayla Franszlar aydan fazla sren muhasaray kaldrp geri dndler. Ancak 1287de Mehdiyeyi yama ve tahrip ettiler. Mehdiye 792 (1390) ve 927 (1521) yllarnda yeni saldrlara mruz kald. 1284te hristiyanlarn eline geen Cerbe adas 1334te geri alnabildi. Eb Zekeriyy Yahy el-Vsikn tahta kmasndan (675/1277) itibaren Hafsler arasnda balayan taht kavgalar byk karklklara yol at. Eb Hafs mer zamannda (1284-1295) lke Tunus ve Bicye merkezli ikiye blnd. Bu arada Cerd, Tzer ve Kbiste bamsz mahall emirlikler kuruldu. Tunus ehri 1329da Abdlvdler, 1347-1350 ve 1357de Mernler tarafndan ksa srelerle igal edildi. I. Ebl-Abbas Ahmed el-Mstansr (13701394) devlete yeniden itibar kazandrdysa da Eb mer Osmann 893te (1488) lmnn ardndan Hafslerin ikinci parlak dnemi de sona erdi ve lke kart. Ayrca bu devirde bata spanya olmak zere Avrupa devletlerinin sahillere saldrlar younlat. Bu arada Osmanllar hristiyanlar Kuzey Afrikadan karmak iin blgeye geldiler. Oru ve Hzr kardeler, XVI. yzyln balarnda Berber denizcilerin merkezi halindeki Cerbe adasn harekt ss edindiler. Hzr Reis, Cezayirin ardndan limann mstahkem kalesi Halkulvd ile (La Goulette) birlikte Tunus ehrini ele geirdi (1534). Ancak spanyollar, Tunusu bir yl sonra geri alarak Hafs Sultan Mevly Hasan yeniden tahta oturttular. 1569da tekrar Osmanllarn eline geen ehir 1573te ikinci defa spanyol igaline uradysa da 1574te geri alnp kesin biimde Osmanl topraklarna katld ve Tunusa Osmanl Devletine bal bir eyalet stats verildi.

BBLYOGRAFYA

bn Abdlhakem, Ftu Mr (mir), tr.yer.; Rakk el-Kayrevn, Tru fryye vel-Marib (nr. M. Zeynhm M. Azeb), Kahire 1994, tr.yer.; Bekr, el-Meslik, II, 697-699; bn zr, el-

Beynl-murib (Kettn), tr.yer.; bn Haldn, el-ber (nr. Hall ehhde-Sheyl Zekkr), Beyrut 2001, VI, tr.yer.; bn Kunfz, el-Frisiyye f mebdiid-devletil-afiyye (nr, Muhammed ezel en-Neyfer-Abdlmecd et-Trk), Tunus 1968, tr.yer.; bn-emm, el-Edilletlbeyyinetn-nrniyye f mefirid-devletil-afiyye (nr. Thir b. Muhammed el-Mamr), Tunus 1984, tr.yer.; bn Eb Dnr, el-Mnis f abri fryye ve Tnis (nr. Muhammed emmm), Tunus 1387/1967, tr.yer.; el-ulels-sndsiyye, I-III, tr.yer.; bn Ebd-Dyf, tf ehlizzamn (nr. Ahmed Abdsselm), Tunus 1985, tr.yer.; Aziz Samih lter, imli Afrikada Trkler, stanbul 1936, II, tr.yer.; Hseyin Mnis, Fetul-Arab lil-Marib, Kahire 1366/1947; Hasan M. Cevher, Tnis, Kahire 1961; Mohamed Talbi, lEmirat aghlabide: 184-296/800-909, Paris 1966, tr.yer.; M. Hdr Hseyin, Tnis ve Cmiuz-Zeytne (nr. Ali Rz et-Tnis), Dmak 1391/1971, tr.yer.; Red en-Ndr v.dr., el-Maribl-kebr, Beyrut 1981, I-IV, tr.yer.; Ahmed Tevfk elMeden, arcenne f erbaati ur, Cezayir 1986, tr.yer.; bn Verdn, Tru memleketilElibe (nr. M. Zeynhm M. Azeb), Kahire 1408/1988; Habb Smir, Hih Tnis, Beyrut 1988, s. 37-51; R. Brunschvig, Tru fryye fil-ahdil-af (trc. Hammd es-Shil), Beyrut 1988, I-II, tr.yer.; a.mlf., Tunus, A, XII/2, s. 60-68; Abdullah M. Cemleddin, ed-Devletl-Fmiyye, Kahire 1991; M. Hd e-erf, Tru Tnis (trc. Muhammed e-vu-Muhammed Acne), Tunus 1993, s. 39-66; smail Yiit, Siyas-Din-Kltrel-Sosyal slm Tarihi: Endls (Grnata), Ben Ahmer Devleti ve Kuzey Afrika slm Devletleri, stanbul 1995, s. 283-349; Abdlmecd b. Hamde, efetl-mctemail-ayrevn fil-arni-liil-hicr, Tunus 1997, tr.yer.; Mahmd smil, el-Elibe (184-296): Siysethml-riciyye, Kahire 2000; Abdlkerim zaydn, Alebler, DA, I, 475-478; Eymen Fud es-Seyyid, Ftmler, a.e., XII, 228; Muhammed Razk, Hafsler, a.e., XV, 125-128; Ahmet Kavas, Horasnler, a.e., XVIII, 241-242. smail Yiit Osmanl Dnemi. Osmanllarn Tunusla olan ilgileri XVI. yzyl balarnda buraya kadar uzanan Osmanl denizcileri vastasyla balad. 1510lu yllarda Cezayirin batsndaki Tilimsna ynelen bu faaliyetler, 958de (1551) Trablusgarpn alnna kadar hzl bir seyir izledi. zellikle Oru ve Hzr reisler, elde ettikleri ganimetlerin bete birini Hafs Sultan V. Muhammede vererek Tunus ehrine 10 mil kadar uzaklkta Akdeniz sahilinde Halkulvd (La Goletta) denilen, gl tarafnda kalan i ksmdaki kaleye yerletiler. Oru Reisin 924te (1518) lmnden sonra spanyollarn hedefi haline gelen Halkulvd Kalesi yktrld. Ardndan Osmanl deniz kuvvetlerinin bana geen Barbaros Hayreddin Paa 1534te Cezayirden gelip buray Osmanl topraklarna katt. Ancak Kutsal Cermen Roma imparatoru olan V. Karl donanmasyla Tunusa asker karp buray ele geirdi (Temmuz 1535). Mevly Hasan b. Muhammed tekrar Tunusta Hafs tahtna oturtuldu. O da buradaki hristiyan esirleri serbest brakt ve korunmas iin Halkulvdde spanyol askerlerinin yerlemesini uygun buldu. Daha nce kardelerini katleden Mevly Hasan, lmden kurtulan ve tahtn tehdit eden kardei Redi Kann Sultan Sleymana ikyet etti. Red, Hayreddin Paa tarafndan stanbula gtrld ve kendisine maa baland. Mevly Hasan 1540ta tahttan indirildiyse de ksa zamanda yeniden iktidar ele geirdi, fakat 1543te tamamen uzaklatrld; yerine olu Ahmed geti. Babasnn Tunusu tekrar ele geirmek amacyla Avrupallardan yardm istemesi zerine gzlerine mil ektirdi.

spanyollarn himayesinde Tunusta iktidar elinde bulunduran Hafs ailesi Osmanllar iin blgede istikrarszln temel sebebi olmaya devam etti. Barbaros Hayreddin Paann blgede en gvendii adamlarndan Turgut Reis 1544 ylnda nce Cerbe adasn zaptetti ve buray s haline getirdi. Bu dnemde anlat Tunus Hkmdar Mevly Ahmedden erzak ve cephane alrken toplad ganimetlerin bir ksmn ona vermekteydi. Turgut Reis, Tunus ile Trablusgarp arasnda nemli bir mevki olan Mehdiyeyi de ele geirdi. Ancak Andrea Doria kumandasndaki Habsburg donanmas Mehdiyeyi 1550de kuatt, buray savunan az saydaki Osmanl askerini katletti, ehir halkn esir ald; Cerbe adasn da igal etti. Mehdiyeyi daha fazla tutamayacaklarn anlayan spanyollar 1554 ylnda ekilince Osmanllar surlar tekrar ina ederek buraya Anadoludan ve Rumeliden aileler yerletirdiler. Turgut Reis ve Cezayir Beylerbeyi Piyle Paa kumandasndaki Osmanl donanmas 1560ta Cerbeyi spanyol igalinden kurtard. Tunus ehri ise 1569daki Osmanllarn ikinci mdahalesine kadar spanyollarn himayesinde ve III. Mevly Ahmedin idaresinde kald. Osmanllar Tunus ehrine hkim olunca III. Mevly Ahmed, Halkulvddeki spanyollara snd. Ramazan Bey adnda bir kii burann ilk kaymakam yaplarak emrine 3000 asker brakld. Tunus ehrinin gneyinde kalan Ss, Manastr ve Kayrevan 1551den sonra Trablusgarpn bir paras haline geldi. Halkulvd ve Kalebend denilen Goletta Kalesi iskelesi spanyollarn elinde bulunuyordu. 2 Zilhicce 980de (5 Nisan 1573) Tunus kumandan Kl Ali Paa, kaymakam Ramazan Paa ve beylerbeyi Haydar Paa idi. 10 Ekim 1573te spanyollar, Tunusta kontrol ele geirmek amacyla yeni bir harekta giritiler. Tunusu alp burada 8000 asker braktlar. Hafs hnedan adna tahta III. Mevly Ahmedin kardei VI. Mevly Muhammedi geirdiler. Tunus Beylerbeyi Haydar Paa, spanyol igali srasnda fazla diren gstermeden Kayrevana ekildi. Osmanllar buna karlk 982de (1574) byk bir donanma sevkettiler. Donanma Vezir Koca Sinan Paa kumandasnda stanbuldan hareket ederken Kayrevanda bulunan Haydar Paa da yerlilerden ok miktarda asker toplamt. Ayrca sefere Cezayir Beylerbeyi Ramazan Paa, Trablusgarp Beylerbeyi Mustafa Paa ve Msrdan gnll askerler katld. Yemen ftihi Koca Sinan Paa ve Kaptandery Kl Ali Paa kumandasndaki donanma alt gnlk bir muhasarann ardndan 12 Eyll 1574te Tunusu geri ald. Sinan Paa, Osmanl tarihinin en nemli deniz zaferlerinden biri olan ve tarihe Tunus sava diye geen bu baarsndan sonra ehirde 3000 yenieri brakt, Haydar Paay yeniden beylerbeyilie getirdi. Halkulvd Kalesi de otuz gn direndiyse de 6 Cemziyelevvel 982de (24 Austos 1574) yaplan byk hcum sonunda ele geirildi. VI. Mevly Muhammed ve spanyol kumandan Serbellino esir alnp stanbula gnderildi. Mstahkem kale bir daha spanyollarn eline gememesi iin tamamen yktrld. Tunus ehri dahil Halkulvd, Bblbahr ve Sen Jak kalelerinin tamam Osmanl idaresine girdi. Bylece Tunusta uzun srecek Osmanl hkimiyeti dnemi balam oldu. Hafs hnedann son sultannn stanbula getirilmesinden sonra Meyly Ahmed gibi baz aile fertleri bata Sicilya adasnn merkezi Palermo olmak zere yeniden toparlanp 1581de eyaletin i ksmlarna getiler ve Tunusu tekrar ele geirme teebbsnde bulundular. Baz ksm baarlar elde ettilerse de alnan tedbirlerle bu teebbsler nlendi. Mevly Ahmedin olu Hammde 1575te hristiyan olup Charles dAutriche, kz kardei de Donna Maria adn ald. kinci nemli ehir olan gneydeki Kayrevan, eyh Abdssamedin 994te (1586) Osmanl Devletine ballk arzetmesi zerine Tunus beylerbeyilii iine alnd. 1609da Osman Day zamannda Tunusa gelen Endlsl mslmanlar

Muhammed Cardenas adl nderlerinin emrinde 3000 kiilik mahall bir g oluturdular. Tunus eyaletinde bir beylerbeyi bulunuyordu. 1591de ortaya kan ve dorudan askerlik ilerinden sorumlu olan day unvanl kumandanlarla vergi toplanmas, yol gvenliinin salanmas ve ayaklanmalarn bastrlmas gibi ileri dzenlemekle mkellef Tunus vatan sanca beyleri idarede zamanla ne ktlar. Bu bal idare XVII. yzylda Murdler dneminde iktidar paylam konusunda srekli rekabete yol at. Bunlarn iinde giderek yetkileri veraset yoluyla devredilen Tunus beyleri etkili duruma geldi. Eyalet bazan beylerbeyisiz kald gibi zaman zaman daylar veya sancak beylerine beylerbeyilik verildii de oldu. Mstakil bir eyalet haline geliinden sonra Tunus ehrindeki asker says Ysuf Day dneminde 4000e karld. Her 100 asker iin bir blkba tayin edildi ve toplam krk kiiden meydana gelen bu asker snfla yenieri divan oluturuldu. Yenieri kethdlar arasndan seilen veya dorudan stanbuldan gnderilen bir yenieri aas asker konularda bunlara kumanda ediyor, emrinde bir kethd, sekiz avu ve ktiplik grevi yapan iki hoca bulunuyordu. Beylerbeyinin idaresindeki Tunus Oca Divan XVIII. yzyla kadar asl vasfn koruduysa da daha mstakil faaliyet gsterdi. Beylerbeyi ve day divan toplantlarna katlmamaktayd. Alnan kararlar beylerbeyine takdim edilir, imzalamas halinde uygulamaya konurdu. Divandakilerin tamam Trk kkenliler veya ihtida ederek Osmanl safnda yer alanlardan oluuyor ve toplam on iki odaba, yirmi drt blkba, alt veya sekiz avu, ktiplik grevinde iki veya drt hoca, birer tercman, khya, ayrca aann itirakiyle krk yedi veya elli bir yesi bulunuyordu. Tunus eyaleti sancaklara ayrlmakta ve her sancakta bir sancak beyi devleti temsil etmekteydi. Asker ilerden kid denilen bir kumandan sorumluydu. Din konularda eyalet merkezinde ulem arasndan bir kii bakad (kdlkudt) tayin edilirken dier ehirlere kadlar veya onlarn grevini yrtecek nibler grevlendirilirdi. Balangta btn eyaleti idare edecek bir dzen kurulamad ve baz ehirlerde tek bir Osmanl memuru grev yapt. Mesel Teburbada vergi toplamakla grevli bir kid varken Mnestr Ribtnda bir kid ve bir yenieri ile Trk grevli olmak zere be memur vard. Ss ehrinde ise otuz krk kadar Osmanl grevlisi bulunuyordu. Hammede ihtida eden bir kid dnda memur yoktu. Osmanl grevlileri aileleriyle birlikte genelde baehir Tunusta ikamet ediyor, bunlardan 2000 asker burada kalrken dier 2000i Tunus beyi ile eyaleti dolayordu. Tunus eyaleti slyneli statde idi. Vergiler iltizam yoluyla toplanr, gelirlerden beylerbeyi, sancak beyi, asker ve dierlerinin maalar dendikten sonra geriye kalan mebla devlet hazinesine aktarlrd. 1580 ylna kadar Cezayir, Trablusgarp ve Tunus eyaletlerinin ortak bir mal defterdar vard. Ayn yl Cezayirin dierlerine gre daha uzakta olmas dolaysyla buraya ayr bir defterdar tayin edildi. Tunusun muhafazasnda saylar 4000 ile 8000 arasnda deien yenierilerin nemli rol vard. Anadoludan Garp ocaklarna getirilen yenieriler bir mddet sonra odaba, ardndan blkba ve nihayet aa olabilmekte, odabalktan itibaren Tunus eyalet divanndan grev almaktayd. Tunus beyleri ise daylar veya daynn onayn alan divan tarafndan tayin edilmekteydi. Ahmed Bey dneminde ordu ynetimi devletli denilen en st rtbeliye yardm eden drl-asker kumandasndayd. dar konularda bahoca, sancaklarda 1800 askerden sorumlu aa el-sancak ve emrinde bir khya ile bir bayraktar vard. Bunlarn alt rtbelerindekiler blkbalar idi. Tunusta her birine oda denilen toplam 300 kk asker birim vard. Trk yenieriler yannda mehzin (zuav) ad verilen yerli askerler de eit saydayd. Ayrca Garp ocaklar donanmasn oluturan denizciler bulunuyordu. 1645te Girite yaplan ilk saldrda Cezayir yirmi, Trablusgarp ve Tunus

sekizer kadrga gndermiti. Dier deniz savalarna da Tunus kadrgalar itirak etti. stanbuldan 1574te ilk beylerbeyi olan Haydar Paann yerine 1576 yl balarnda Receb Paa gnderildi. Balangta halk tarafndan ok olumlu karlandysa da zellikle Kayrevan sancak beyiliine kadar ykselecek olan Eb Tayyibl-hadare adl bir yerlinin hakknda yapt ikyetler grevden alnmasna yol at. Yerine tekrar Haydar Paa beylerbeyi tayin edildi. Bu dnemde Trablusgarp eyaleti de bir mddet Tunustan idare edildii iin Fizan ve Sahraalt Afrikasndaki Bornu Sultanl ile mnasebetler Tunus beylerbeyilii vastasyla yrtld. Mehdiye ehri, 1550de Turgut Reisin askerlerinin elinden alndktan sonra yaanamayacak ekilde tahrip edilmiti; bu hali otuz yl devam ettikten sonra yeniden ihya edilerek Tunusa baland. Cezayir beylerbeyiliinden 1577de azledilen Ramazan Paa bir yl sonra Tunusa, Haydar Paa da Trablusgarpa beylerbeyi oldu. Ramazan Paa iki yl kald Tunus beylerbeyiliinden 987 Reblhirinde (Haziran 1579) Cezayirin Tilimsn sancak beyiliine gnderildi, yerine Cfer Paa Tunus beylerbeyiliine getirildi. Cfer Paa, Haydar Paann yol at zararlar gidermeye altysa da yan bandaki Trablusgarpta beylerbeyilik yaptndan onun blgedeki nfuzunu bir trl kramad ve her ikisi azledilip stanbula arld. Tunusa Mustafa Paa tayin edildi. Ancak Cezayir ve Trablusgarp eyaletlerinin Tunus eyaleti zerindeki basklarn azaltamad iin halkn ikyetleri zerine 993te (1585) Hasan Paa Tunusa gnderildi. Bu iki beylerbeyi zamannda Cezayirde olduu gibi Tunusta da korsanlarn says artt. 1588de Mehmed Paa, Tunus beylerbeyi olduysa da 1591de Cfer Paa, bir yl sonra da Hseyin Paa bu greve getirildi. 1590l yllarn banda Tunusta ortaya kan daylk makamn elde etmek isteyenler arasnda yaanan rekabet ortamnda buraya Ahmed Paa gnderildi. Tunusta 1631de Murd, 1705te Hseyn ailesi eyalet ynetiminde yetki sahibi olunca beylerbeyi tayininde aksamalar grld ve iktidar elinde tutan aile fertlerinin grevlerinin onaylanmasyla yetinildi. 1019da (1610) Mehmed Paa adl bir beylerbeyinden bahsedilmekte olup onun ardndan kimin beylerbeyi olduuna dair kayt yoktur. 1087de (1676) Tunusa beylerbeyi sfatyla sancak beyi Eb Abdullah Mahmud Paann kardei ve Murad Paann olu Mehmed Paa Hafs yolland. Fakat Tunus sancak beyi olan yeeni Mehmed Bey onu kabul etmeyip stanbula geri gnderdi. ki yl sonra yeenleri Ali ve Mehmed beyler arasnda kan, beylii ele geirme kavgas srasnda tekrar beylerbeyi olarak yollanan Mehmed Paa bu defa herhangi bir yaptrm gc bulunmayan bir vali konumunda kald. 1096da (1685) beylerbeyilie Tunus Defterdar Mehmed Bekta Paa geti; Mehmed Bey vatan beyi, kardei Ali Bey day oldu. Ali Beyin vefat zerine Mehmed Bey, vatan beyliiyle dayl uhdesinde toplayarak beylerbeyi Mehmed Bekta Paa ile uyumlu bir idare kurdu. 1688de Mehmed Bekta Paa lnce yerine stanbuldan Mustafa Paa gnderildi. Kardeinin olu Aliyi day yapan Mehmed Bey yeni beylerbeyi ile de iyi geindi. Murdler devrinden sonra Tunus Beylii, Hseyin Bey vastasyla Hseynler olarak tannacak ailenin eline geti. Hseyin Bey, vatan beyliini onaylatmak iin stanbula yapt mracaat neticesinde Dvn- Hmyundan paalk unvan da ald. Bu dnemde Tunus eyaletinde tek yetkili Tunus beyi oldu; bundan byle hem daynn grevlerini hem de Osmanl Devleti adna stanbuldan gnderilen beylerbeyiliin sorumluluunu tek bana stlendi. Denizcilerden day seilerek kendisine belli yetkiler verilmesi deti ilk defa 1591de Tunusta balatld, 1609da Trablusgarpta ve 1681 ylndan itibaren Cezayirde uyguland. Tunusta ilk day brhim adndaki bir blkba idi ve yl bu grevde kalmt. Tunus daylar iinde en etkili kii on yl boyunca grevini dirayetle yrten Osman Day oldu; eyalette Osmanl nfuzunu ak

biimde yerletirdi. Yerlilerden zuav denilen bir birlik kurarak yenierilerin eyaletteki glerini krd. zellikle Endlsl mslmanlardan spanyada kalan ve Moriskolar diye bilinen kimseleri Tunusun sahil ehirlerine getirtip yerletirdi. 1610da vefat edince yerine damad Ysuf Day geti. Osman Daynn zamannda Tunus beyi olan Ramazan Beyin yetitirdii Korsika asll, Avrupallarn Osta Morato Genovese dedikleri Murad Bey isimli mhtedi Ysuf Day ile ok iyi geindi ve stanbuldan kendisine beylerbeyilik ve paalk unvan verildi. 1637 ylnda nce Murad Paa, ardndan Ysuf Day vefat etti. Murad Beyin yerine eyaletin her tarafn dolap itaat altna alan ve Hammde Bey olarak da tannan olu Eb Abdullah Mahmud Bey, Ysuf Daynn yerine Cenevizli Usta Murad Kaptan geti. Hammde Beyin nfuzu eyalette giderek artt. Bylece Tunusta Murdler dnemi balad. Murd hnedan Tunusta toplam yedi beyin idaresinde seksen yl hkim oldu. Yerlerini Hseynler ald. Vatan beyliini ele geiren brhim erifin kumandanlarndan Hseyin Bey onun Cezayir birliklerine esir dmesi zerine Tunusta idareyi eline ald. Yerine vris tayin ettii yenieri aas Ali Beye stanbulda paa unvan ve beylerbeyilik verildi, ancak aile iinde balayan rekabetten faydalanan Cezayir Days Ali Paa, Hseyin Beyin oullar Mehmed ve Ali beyleri alp 1756da Tunusa girdi. Tunus Beylerbeyi Ali Paa, oullarndan vatan beyi Mehmed Bey ve kardeiyle torunlar yakalanarak ldrld. Mehmed Bey vatan beyi, kardei Ali Bey day oldu. Mehmed Bey yl sonra vefat edince Mahmud ve smil adl iki olu henz kk yata bulunduundan Tunus beyliine kardei Ali Bey geti ve stanbuldan kendisine paalk unvan verildi. Olu Hammdeyi henz kendisi hayatta iken vatan beyi yapt, ancak yeenlerini ldrmedi. 1770te Tunus, Fransz donanmas tarafndan gnlerce bombalanarak tahrip edildikten sonra bar antlamas yapld. Hammde Paann 1814te lm zerine yerine olu Osman geti. Onun yerini daha sonra Mahmud Bey ald. Bu da 30 Mart 1824te lnce olu Seydi Hseyin Bey Tunus days oldu. Seydi Hseyin, Cezayir Fransa tarafndan igal edildiinde herhangi bir yardmda bulunmad gibi engelolu Thir Paann Tunus zerinden geiine de izin vermedi. On bir yl beylik yaptktan sonra 21 Mays 1835te vefat etti ve kardei Mustafa Tunus beyi oldu. Kendisine stanbuldan askiri mansre feriklii rtbesi ve beylerbeyilik verildi. Onun da 1837de vefatyla yerine Ahmed Bey getirildi. engelolu Thir Beyin Trablusgarptan buraya gelen donanmas Tunusta Osmanl idaresini kuvvetlendirdi ve Ahmed Beyi grevden ald. Ancak Ahmed Bey, Franszlardan ald destekle yeniden duruma hkim oldu, ardndan Osmanl Devletine yaklat ve kendisine paalk rtbesi verildi. Avrupa detlerini daha ok benimsedi ve lkesindeki Avrupallara iyi davranmaya zen gsterdi. Fransz subaylar getirterek Bardo Saray yannda 1840ta atrd asker okulda ordusunu modernletirmeye alt. Burada okuyan genler XIX. yzyln ikinci yarsnda Tunusun her konuda yetimi insanlar arasnda yer ald. 5000 olan asker says 20.000e karld ve askerler Avrupal meslektalar gibi giydirildi. Tunusta bir top dkmhanesi yapld gibi Fransz mhendisleri tarafndan eyaletin bir haritas izildi. Kle ticareti 1841de yasakland, ticaretin yapld pazarlar 1846da kapatld. Ahmed Bey 5 Ekim 1846 tarihinde Fransa kralnn davetlisi olarak Parise gitti. 1854te lnce yerine mr-i sn Mehmed Bey getiyse de drt yl sonra vefat zerine mr-i-sls olan kardei Mehmed Sdk yerini ald ve Fransz igali ncesinde Osmanl Devleti adna Tunus beylii yapt. Hseynler zamannda beylik makam veraset usulyle deil eyaletin ileri gelenleri tarafndan yaplan seimle belirleniyor, kaptanpaa vastasyla padiaha arzedilen adayn beylie tayini isteniyordu;

padiahn uygun bulmas durumunda nceleri mrimranlkla, ardndan feriklikle veya mirlikle eyalet valisi oluyordu. Beylerin yerlerinde kalp kalmayacaklar iki ylda bir gnderilen fermanla bildiriliyordu. Sadece Tunus beyi Mehmed Sdk Paa beyliin veraset yoluyla devri iin Hayreddin Paay 1864te stanbula gnderdi. Franszlar, Tunusun Osmanl Devletine bu ekilde yaknlamasn tehlikeli buldularsa da Hayreddin Paa 1871de Tunusu Osmanl Devletine yakn konuma getirdi ve 23 Ekim 1871 tarihli fermanla Tunus Emirlii, dorudan stanbula bal kalmak zere Mehmed Sdk Paa ve evldna veraset usulyle verildi. Artk padiahn izni olmadan sava ve bar grmeleri yaplmayacak, lkeden hibir toprak bakasna verilmeyecek, Osmanl Devletinin asker talebi de karlanacakt. Fransa bu ferman tanmad gibi Mehmed Sdk Paa da Osmanl-Rus savana istenilen askeri gndermedi. Bu irtibat salayan Hayreddin Paa da grevinden azledildi (1877). Gittike artan talyan nfuzu aslnda Alman imparatorluk anslyesi Bismarckn Fransa ile talyanlar kar karya getirme politikasnn bir rn idi. Franszlar, talyanlardan nce harekete geerek Tunus snrndaki dzmece bir kavgay bahane edip 1881 yl Mart aynda buraya asker sevkettiler. 12 Mays 1881de Tunus beyi ile Bardo Antlamasn imzalayarak bu eyaleti kendi himayelerine aldklarn duyurdular. Mehmed Sdk Paa 1882 yl Ekiminde vefat etti. Yerine geen Seydi Ali Bey dneminde Fransz genel valisi Pierre Paul Cambon zamannda 8 Haziran 1883 tarihli Mers Antlamas imzalannca Tunus himaye ad altnda Fransann resmen idaresine girdi. 1882de ngiltere Msra girdiinden Tunus meselesi tamamen Fransann istedii ekilde sonuland. Buras artk Osmanl Devleti salnmelerinde eylet-i mmtze diye yer ald. Tarih Bardo Saray 1888de mzeye evrildi. Tunusun idar yapsnda ksm deiiklik yaplarak seksen olan kidt says altma, 2000 olan ve dar anlamda idar birimi ifade eden eyht says da 600e indirildi. Tunus, Osmanl idaresinde kald son iki yzylnda zellikle din balarla irtibatn srdrd. Tunuslular, Osmanl halifesinin tebaas olmadan hilfete sadk kalyor ve hi vergi demiyordu. Sadece beylik makamna oturanlar bir sayg ifadesi olarak stanbuldaki en st din yetkiliye hediyeler gnderiyordu. Karlkl siyas muameleler azd ve Tunus kendi hukukuna gre yabanc devletlerle anlamalar yapabiliyordu. 1742 ve 1743 yllar ile 1824 ylnda Fransa ile antlamalar imzalanmas, korsanln engellenmesi ve klelii kaldran szleme beylerin rahat hareketlerini gstermektedir. Avrupa devletleri, Osmanl Devleti ile herhangi bir sava konumuna girmeden yalnz bu eyalette yirmi defa savatlar. Osmanl dneminde Tunus toplumu yan ve avam diye iki snfa ayrlmt. Hafsler devrinde avam dnda kendilerine itibar edilenlere ref denilmekteydi; bunlar Muvahhidler dneminden kalan ailelere mensup reislerinden oluurdu. Dierlerini bytt ad verilen tccarlar, memurlar ve okumular tekil ediyordu. Hafsler devrindeki sosyal yap Osmanl idaresinde ciddi bir deiiklie uramad. Osmanl ynetimi zamannda Tunus toplumunu yerli Araplar, Endlsl mslmanlar ve Anadoludan buraya sevkedilen askerlerle sivil memurlar tekil ediyordu. Ayrca Anadolu kkenlilerin yerli kadnlarla evliliklerinden doan ve kulolu denilen melez bir snf vard. Bunlar, merkez idare ile yerli halk arasnda irtibatn henkli ekilde yrtlmesinde etkin grevlerde bulunuyordu. ounluu Anadoludan gelen babalarna oranla ok iyi eitim grd iin eyaletin beylerbeyilik, daylk ve beylik grevleri hari st makamlarda grev almakta ve ilerinden ok sayda lim yetimekteydi. Genelde skdar, Sinop, Ankara, Urfa, Edirne, Akhisar, Akehir, Bodrum, Bergama, Bosna, Diyarbekir, Denizli, Antep, Tokat, Sivas, Mentee, Kbrs, Sofya ve Grcistan gibi ehir ve blgelere

mensuptu. Eyaletteki mesleklerine gre bostanc, bahr, bakrc, bak, boyac, terzi, demirci, kuyumcu, bozac, tavuku ve kahveci gibi soyadlaryla kolayca tannyorlard. Avrupal esirler hrriyetlerine kavumak iin mslman oluyordu. Dorudan Avrupadan bu eyalete gelip din deitirerek Osmanl idaresine giren denizciler de vard. Bunlar Anadoludan gelmi olanlarla daha yakn irtibat kurabiliyorlard. Tunus eyaleti mslmanlarnn yerli ve Endls asll olanlar Mlik mezhebi, Anadoludan gelenler, bunlarn yerli hanmlarla evliliklerinden doanlarla mhtediler ise Hanef mezhebine mensuptu. Trk kkenlilerin sava ynleri, Endlsllerin ziraat ve el sanatlarndaki becerileri ne kyordu. zellikle Endlsller Teburba, Sleyman ve Testr gibi lkenin kuzeydousundaki ehirleri Avrupa tarzda kalkndrdlar. Kurduklar yeni kyler ber yarmadasnda braktklar kylere ok benziyordu. spanya etkisinden tamamen kurtulamadklar iin kendi aralarnda Kastilya diliyle konuuyorlard. Tunusun Osmanl idaresi altndaki nfus durumu hakknda yeterli bilgi yoktur. Tunus ehriyle ilgili verilen rakamlar da ok abartldr (1587de ancak 25.000 dolaynda nfusu vard). Tunusta 1605te balayan ve 1622de veb ebil-gays denilen salgnda sadece Tunus ehrinde gnde ortalama 2000 kiinin ld belirtilir. Vebann en ldrc olduu yllar 1643-1650 arasdr. 1676-1677deki veba salgnnda ise btn eyalette toplam 400.000 kiinin hayatn kaybettiine dair bilgiler doru olmamaldr. XVIII. yzylda veba salgn durunca nfusta art meydana geldi. Smrge Dnemi. Tunus, Fransann kontrol altna girince bu idareye kar giderek direni gsterilmeye baland. Bu hususta ne kan isimlerden biri Sefkus-Kbis arasnda yaayan bir kabile reisi olan Nefft Kidi Ali b. Halfedir. Franszlarn zerine sevkettii ordulara dayanamad ve Trablusgarpa geerek Osmanl Devletine snd. Daha sonra Franszlarla anlap bir daha mcadele etmemek zere Tunusa dnd. 1888de yaymlanmaya balayan Cerdetl-ra, 1896da ez-Zehr isimli gazeteler ve zellikle ayn yl Haldniyye adl cemiyet etrafnda bamszla giden srecin temelleri atld. 1905te Avukat Ali B Hanbe ve Ber Sefarn nclnde Sdk Koleji Mezunlar Dernei benzer faaliyetlere hz verdi; le Tunisien adl gazeteyi kard. 1908 ylnda Jn Trklerden ilham alarak kurduklar Cemat-ebb et-Tnisiyye adl tekiltla Trk asll Zemer ve Ali B Hanbe, Cezayir asll Abdlazz b. brhim es-Selib ile Tunus asll Abdlcell Zavu siyasal etkinlikleri balattlar. talyanlarn 1911de Trablusgarpa saldrlar Tunuslular Osmanl Devletine daha fazla yaklatrd; Tunuslular bu savaa aka destek vermekten ekinmediler. Ali B Hanbe, Tunuslularn Osmanllara desteini arttrmak iin bir dernek kurdu. Ancak Cellaz Mezarl olay diye bilinen olaydan sonra 1912de yarglanp Fransaya srgne gnderildi. I. Dnya Sava yllarnda stanbula gelerek mcadelesine buradan devam etti. Franszlar 1881-1956 yllarnda Tunusa yirmi bir genel vali tayin ettiler. Bunlarn iinde ilk vali Thodore Justin Dominique Roustandan sonra 28 ubat 1882-23 Haziran 1885 tarihleri arasnda valilik yapan Pierre Paul Cambon himaye ad altnda smrgeletirme srecini tamamlad. Ancak otuz yl boyunca Fransz smrge siyasetinin bata gelen ismi genel sekreter Bernard Roy oldu. Tunustaki Avrupal says giderek artt; 1881de 15.000 kadar talyan varken bunlar 1901de 71.000e, 1911de 88.000e kt. Toplam 148.000 Avrupalnn geri kalann 46.000 Fransz ve 11.000 Maltal oluturuyordu. Mslmanlarn says ayn dnemde 1.700.000 kadard. I. Dnya Savanda Fransa sadece Tunus smrgesindeki yerli genlerden 63.000 kiiyi cephelere srd.

1931de Tunusun nfusu 2.410.000 oldu, bunun 251.000ini Avrupallar tekil ediyordu. Bu tarihte Franszlarn says 91.000e kmt. Bamszlk yolunda mcadele edenlerin ncleri arasnda slm konulardaki yazlaryla ne kan Muhammed Bayram el-Hams, er-Rid gazetesinin editrl yannda vakf idaresi mdr oldu. Bir dier nder Abdlazz b. brhim es-Selibnin 1920de Pariste yaymlanan la Tunisie martyre (et-Tnisiyye e-ehde) adl kitab genlik zerinde ciddi etki brakt. Tunusta Fransz smrgeciliine kar ilk dzenli siyas hareket Abdlazz b. brhim es-Selibnin 1920de kurduu el-Hizbd-dstr ile balad. Ancak hareket iinde on be yl gibi ksa bir sre sonra ayrlmalar balad ve Mahmd Maternin bakanlnda, Habb Burgibann genel sekreterliinde el-Hizbddstr el-cedd kuruldu. Partinin yayn organ olan el-Amelde (lAction tunisienne) kendi dncelerini yaymaya baladlar. el-Hizbd-dstr II. Dnya Sava sonrasna kadar varln devam ettirdiyse de ilk gnlerdeki etkinliini, kurucusu Abdlazz b. brhim es-Selibyi satlmlk ve diktatrlkle itham eden Habb Burgibann kart grleriyle yitirdi. Franszlar Habb Burgibay bamszlk yanls giriimlerinden dolay 1940 ylnda hapse attlar. 17 Kasm 1942-13 Mays 1943 tarihlerinde II. Dnya Savann en kapsamls olarak bilinen Tunus sava cereyan etti ve Almanlarla talyanlar geri ekilmek zorunda kald. Mcadelenin devam ettii gnlerde Almanlar, 1942de Habb Burgibay serbest brakarak Romaya gtrdler. Ardndan talyanlarn safna ekmeye altlar, ancak baarl olamayp 7 Nisan 1943te Tunusa geri getirdiler. Habb Burgiba, Franszlarla i birlii yapmay lkesinin gelecei iin daha faydal grd. 26 Mart 1945te gizlice Sefkusa, oradan Trablusgarpa ve Arap Birliinin kurulduu Kahireye geti. Tunusa 9 Eyll 1947de dnebildi. Bamszlk Dnemi. 1950li yllarn banda Tunus beyi Lamine Bey denen Emn Bey bamszlk mcadelesini srdren genleri destekledi. 20 Mart 1956da Tunus bamszlna kavuurken Hseyn ailesinden Emn Bey on dokuzuncu bey sfatyla Osmanllardan kalan bir gelenei srdrd; 27 Temmuz 1957 tarihine kadar Tunus kral oldu. Bu tarihte Tunus Cumhuriyeti iln edildi; Hseyn ailesinin saltanat sona erip Emn Beyin babakan tayin ettii Habb Burgiba ilk devlet bakan olarak btn yetkileri eline ald. Bamszlk sonras Avrupallar artan basklar zerine ehri terketmeye balad. Onlarn yerini dier blgelerden gelen yerli nfus doldurdu ve Araplama sreci tamamland. Giderek artan i glerle baehir Tunusun etrafnda yeni varolar ortaya kt. 1958de Tunus Arap Birliine, 1969da slm Konferans Tekiltna girdi. Tunus ehri, 12 Haziran 1979 tarihinde Msr ile srail arasnda imzalanan Camp David Antlamasnn ardndan Kahire yerine birliin merkezi oldu ve 31 Ekim 1990 tarihine kadar bu konumunu srdrd. Tunusta siyas hayatn ekillenmesinde er hkmleri esas alan ve ksaca dstr denilen anayasa etkili oldu. 2 Mart 1934te ed-Dstrl-cedd adyla oluan siyas hareket 1969da Sosyalist Dstur Partisi adn ald. Hareketin kuruluunda nclerden biri olan Slih b. Ysuf, Habb Burgiba ile birlikte hareket ettii halde zamanla aralar ald ve 1961de bir suikastla ldrlecei Msra kamaya zorland. Partinin genel bakan olan Habb Burgiba tek parti sisteminin ar ynetim biimini uygulayarak otuz bir yl iktidarda kald. Her trl muhafazakr yaplanmay ar ekilde bastrd. Kasm 1987de grevinden ayrld. Tunusun ikinci devlet bakan olan Zeynelbidn b. Ali kansz bir darbe ile iktidar ele geirdi. Paristeki Saint Syr asker okulunda eitim gren Zeynelbidn eitli grevlerin ardndan 1986 yl Ekiminde babakan oldu. Bu grevinin henz birinci ayn doldurmadan Habb Burgibann rahatszlnn devlet bakanl grevini yrtmesini

engellediini ileri srerek 7 Kasm gn onun yerini ald. 1987de balad devlet bakanl grevine 2009 ylnda beinci defa seildi ve 2014te aday olacan aklamasna ramen 14 Ocak 2011 tarihinde lkenin gneyindeki Sd Byezd ehrinde balayan ve ksa zamanda yaylan halk ayaklanmas sonucu devlet bakanl grevini terkederek Suudi Arabistana snd. Devletin bana ayn gn grevden alnan Babakan Muhammed Gann anayasaya uygun olarak getiyse de yine anayasa gerei grevi meclis bakanna verdiinden Fud Mebeza 15 Ocak gn geici devlet bakan oldu. Tunusta slm Hareket. Tunusta Bat merkezli devlet sistemi iinde din esaslara gre siyas yaplanmalarn n 1988 ylna kadar kapal idi. lk defa 1970te Zeytne Camii niversitesi hocalar ve rencilerinin faaliyete geirdii Kurn- Kermi Koruma Dernei bir balang tekil etti. Rid el-Gann nderliinde 1971de Tunus niversitesinde bir caminin almasyla yeni bir hareket balad ve el-Cematl-slmiyye adyla bir dernee dnt. Ksa zamanda ehrin dier camilerine Abdlfetth Mr ile vaazlar verip byk bir kitleyi etraflarnda topladlar. 1971de ilkokulda, 1976da ortaokulda, 1977de lisede Arapann Franszcann yerine eitim dili olmas genlerin slmiyete ilgisini arttrd. Bunda 1970-1980 yllarnda kurulan hkmetlerde Mill Eitim Bakanl yapan Muhammed Mizlnin katks byktr. 19 Eyll 1980 tarihinde Cematlslmiyye, Hareketl-ittichil-slm adyla siyas bir yaplanmaya dnt. Ancak hkmet 21 Aralk gn kurucusu Rid el-Gannyi tutuklad ve 5 Ocak 1980de serbest brakt. Ardndan tekrar yakalanp 1981-1984 yllar arasnda hapiste kald. 23 Nisan 1980-8 Temmuz 1986 tarihlerinde babakanlk yapan Muhammed Mizl bu hareketi himaye etmekle suland ve sonunda grevden alnp mr boyu hapis cezasna arptrld; bunun zerine gizlice Fransaya iltica etti. 2002 ylnda cezasnn kaldrlmasna ramen yaamaya devam ettii Pariste 23 Haziran 2010da vefat etti. Rid el-Gann mr boyu hapis cezasna arptrldysa da Zeynelbidn b. Ali tarafndan 1988de serbest brakld. Ayn yl ismini Hizbn-nehda olarak deitiren hareket 1989da yaplan genel seimlerde %22 oy aldn iln ederken resm rakamlar bunu %17 olarak gsterdi. Bu harekete kar uygulanan bask neticesinde nce hapse atlan ve ardndan serbest braklan Rid el-Gann Cezayire iltica etti. 1991e kadar burada kald, ardndan Sudann baehri Hartuma snd ve 1993te iltica ettii ngilterede 2011 ylna kadar srgn hayat yaad.

BBLYOGRAFYA

Uzunarl, Osmanl Tarihi, II, 364-386, 580; III/2, s. 217, 293-304, 340; IV/1, s. 3-4, 438; Enver Ziya Karal, Osmanl Tarihi, Ankara 1954-62, VI, 127-129, 164-165; VIII, 78, 81-87, 169, 174, 287289, 315-316; Omar Saidi, le Maghreb: lunification sous les almohades, Histoire gnrale de lAfrique (ed. D. T. Niane), Paris 1958, IV, 35-78; A. Raymond-J. Poncet, la Tunisie, Paris 1971; A. Raymond, Une liste des deys de Tunis de 1590-1832, Les cahiers de Tunisie, VIII/32 (1960), s. 129-136; Taoufik Bachrouch, Formation sociale barbaresque et pouvoir Tunis au XVIIe sicle, Tunus 1977, s. 11-14, 27-36, 51-53, 64, 109-110, 130-132, 176-177; a.mlf., Lhistoriographie tunisienne de 1968 1985, IBLA, L/159 (1987), s. 75-90; P. Bardin, Algriens et tunisiens dans lempire ottoman de 1848 1914, Paris 1979, tr.yer.; Mohamed el-Aziz Ben Achour, Islam et

controle social Tunis aux XVIIIe et XIXe sicle, la Ville arabe dans lIslam (ed. Abdelwahab Baudiba-Dominique Chevallier), Tunus 1982, s.137-149; Muhammed b. el-Hoca, afat min tri Tnis (nr. Hammd es-Shil-Cln b. Yahy), Beyrut 1986, s. 117-135; Boubaker Sadok, La rgence de Tunis au XVIIe sicle: ses relations commerciales avec les ports de lEurope mditerranenne, Zaghouan 1987, s. 38-42; K. J. Perkins, Historical Dictionary of Tunisia, Matuchen 1989, s. 17-19, 20-27, 43-47, 53, 58, 73-75, 282-290; M. Hd e-erf, Tru Tnis (trc. Muhammed e-vu-Muhammed Acne), Tunus 1993, s. 64, 66, 113-116; J. Ganiage, Histoire contemporaine du Maghreb, Paris 1994, s. 267, 270, 273, 282-305, 316-319, 425-428, 458-459, 487-491, 505-511; Tunis, cit de la mer (ed. Alia Baccar-Bournaz), Tunis 1999, tr.yer.; Mohamed Sadek Messikh, Tunis: La mmoire, Paris 2000; Ahmed Saadaoui, Tunis ville ottomane, Tunis 2001, tr.yer.; G. Goussaud-Falgas, Tunis, la ville moderne: Les origines et la priode franaise, SaintCyr-sur-Loire 2005; Tunis, 1800-1950: Portrait architectural et urbain (ed. Smia Akrout-Yache v.dr.), Tunis 2006, tr.yer.; Ph. di Folco, Le got de Tunis (ed. M. de France), Paris 2007, tr.yer.; C. Bilas-T. Bilanges, Tunis, lorient de la modernit, Paris 2010; J. Pignon, La milice des janissaires de Tunis au temps des deys (1590-1650), Revue internationale dhistoire militaire, sy. 18, Paris 1956, s. 301-325; A. Martel, Larme dAhmed Bey darprs dun instructeur franais, a.e., s. 373-407; R. Mantran, Documents turs relatifs larme tunisienne, a.e., s. 359-372; a.mlf., Lvolution des relations entre la Tunisie et lempire ottoman du XVIe au XIXe sicle, Les cahiers de Tunisie, sy. 26-27 (1959), s. 319-333; Osman Kaak, Trkiye Devrine Ait Tunus Bibliyografyas, Trk Ktphaneciler Dernei Blteni, IX/3-4, Ankara 1960, s. 167-175; Mehmet Maksudolu, Tunusta Daylarn Ortaya k, AFD, XIV (1966), s. 189-203; a.mlf., Tunusta Hakimiyetin Daylardan Beylere Geii, a.e., XV (1967), s. 173-187; J. Taieb, la Tunisie des premiers temps coloniaux, IBLA, sy. 141 (1978), s. 57-83; B. D. Cannon, La constitution ottomane dans la stratgie politique jeune tunisienne, 1908-1910, Les cahiers de Tunisie, XXIX (1981), s. 279-294; Abdel-Magid Turki, Quelques affinits culturelles tunisio-turques, St.I, LXI (1985), s. 127-153; el-Ezher Ahmed Bedreddin el-Kesrv, en-Nel-mimr bi-medneti ifus filahdil-Omn, el-Mecellett-Triyyetl-Maribiyye, sy. 45-46, Tunus 1987, s. 73-86; Neji Jelloul, Les fortifications de Tunis lpoque ottomane, Arab Historical Review for Ottoman Studies, sy. 9-10, Zaghouan 1987, s. 95-135; Robert Brunschvig, Tunus, A, XII/2, s. 68-95; Mohamed-Hdi Chrif, Tunisia, EI (ng.), X, 648-651; Ali Mahjoubi, Tunisia, a.e., X, 651-654. Ahmet Kavas III. KLTR ve MEDENYET

Halifelerle valiler Berberlerin slm benimsemesi iin gayret gsterdiler. Kayrevan ehri kuruluundan itibaren Tunus blgesinde slm davetinin merkezi oldu. Eitim ve retim faaliyetleri Kayrevan Sd Ukbe Camiinde yrtlyordu. Bu hareketin ncln, Ukbenin askerleri iinde saylar on ikiye ulaan sahblerle ounluu tekil eden tbin nesline mensup limler yapyordu. mer b. Abdlazz, smil b. Abdullah b. Ebl-Muhcir bakanlnda on fakihi blgede Berberlere slm retmekle grevlendirmiti. Onlarn Kayrevanda yrtt faaliyet ksa srede geliti, ders meclisleri Berber ve Arap rencilerin oluturduu yeni nesiller tarafndan

byk ilgi grd. Tbin limlerinden krime el-Berbernin Kayrevanda tefsir ve hadis okuttuu, onun derslerine katlmak iin Maribden talebelerin geldii rivayet edilmektedir. Daha sonra Yahy b. Sellm, Kayrevan Camiinde tefsir dersleri verdi ve tefsirini orada yazd. Tunus ehri 82 (701) ylnda kuruluundan ksa bir sre sonra blgenin ikinci ilim merkezi haline geldi. ehrin kurucusu Hassn b. Numnn almalar sayesinde Berberler arasnda slmn yayl hzland. mer b. Abdlazzin zekt mili olarak gnderdii hadis limi Yahy b. Sad el-Ensr, Tunus ehrine yerleti ve etrafnda toplanan genlere ders verdi. Ubeydullah b. Habhb valilii srasnda Tunus ehrinde Zeytne Camiini yaptrd (116/734). Zeytne bu yllardan itibaren nemli bir ilim merkezi oldu, ehirdeki limlerin says giderek artt. Ayrca byk camilerin yan sra ina edilen mahalle mescidlerinde retim faaliyetleri yrtlyordu. II. (VIII.) yzyln balarnda Tunusun yerli halk Berberlerin tamamna yakn Mslmanl kabul etmiti. Vali Yezd b. Eb Mslimin izledii rk ve zalimce politikas yznden Emevlerin son dneminde mslman Berberlerin byk bir ksm Hriclie yneldi. Ancak Fas ve Cezayirde gcn devam ettiren Hriclik Tunusta fazla destek grmedi, i ksmdaki baz blgeler hari taraftar kalmad. Gnmzde ise halknn te ikisi Hric olan Cerbe adas dnda Tunusta bu mezhebin mensubu bulunmamaktadr. Abbsler devrinin balarnda Kayrevanda ve Tunusta renim gren talebelerin bazlar Eb Hanfe, mam Mlik ve dier limlerin derslerine katlmak iin Msr, Hicaz ve Iraka gittiler; dnlerinde bu iki imamn mezhebini Tunusta yaymaya altlar. Tunusta yetitikten sonra Msrda Leys b. Sad ve bn Leha, Irakta Sfyn es-Sevr, Medinede Mlik b. Enesin derslerine katlan Ali b. Ziyd el-Abs, mam Mlikin el-Muvaan Tunus ehrine getirdi ve onun grlerini yaymaya balad. Bu mezhebi Kayrevanda ilk defa bn Gnim el-Kdnin tantt belirtilmektedir. Kayrevandaki tahsilinden sonra nce Iraka gidip bir sre Eb Hanfenin derslerine giren, ardndan Medineye geip Mlik b. Enesten ders alan bn Ferruh, Hanef mezhebinin blgede tannmasnda arac oldu. Bylece Kayrevan ve Tunus camilerinde daha ziyade bu iki mezhebin fkh okutuldu. Abdurrahman b. Ziyd, Eb Mesd b. Eres, Abbas b. Veld, Zeyd b. Bir, Hlid b. Eb mrn etTcb, Abdlmelik b. Kerme, Eb Kreyb Abdurrahman b. Kreyb bu dnemde Tunusta yetien nemli limlerdendir. Abbs Valisi Yezd b. Htimin ktip olarak grevlendirdii Basra nahiv limlerinden Eb Ali Hasan b. Sad el-Basr, Basrann ileri gelen lugat bilginlerinden Ynus b. Habb, Kfe nahivcilerinden Kuteybe el-Cuf, valinin ocuklarna muallimlik yapan yz b. Avne el-Kelb, Kayrevanda Arap dili almalarnn ncleri oldu. Ayrca airlere byk ilgi gsteren valinin etrafnda ok sayda air topland. Bunlarn evresinde balayan lugat almalar ve edeb hareket ksa srede geliti; III. (IX.) yzyln ilk yarsnda Abdlmelik b. Katan el-Mehr gibi nahivciler yetiti. Alebler devrinde baehir Kayrevan din ilimlerle edebiyatn merkezi haline geldi. Kayrevan ve Tunusa Endls ve Sicilya ehirlerinden renciler gelir, buradan aldklar ilm, felsef anlay lkelerinde yaymaya alrlard. Bylece Tunus, II. (VIII.) yzyln sonlarndan itibaren blgede Hanef ve Mlik mezhebinin merkezi konumuna ykseldi. Nitekim Kayrevan kadsnn belirlenmesi iin kendilerine danlan ve ou Hanef olan limler Hanef fakihi Sleyman b. mrn, Sleyman ise Sahnnu teklif etmiti. frkyede en geni talebe halkasna sahip olduu belirtilen Sahnnun 234te (849) kadla tayin edilmesi dengeyi Mlik mezhebi lehine evirdi. Haneflik varln III. (IX.) yzyln sonuna kadar devam ettirdiyse de ardndan Mlik mezhebi Tunus ve Kayrevan evresinde tek mezhep haline geldi, Maribe doru yaylp blgeyle zdeleti. Bu arada

Aleblerin Mutezile ile yakn ilikileri ve Emr I. Ziydetullah dneminden (817-838) itibaren Abbs politikasna paralel ekilde Mutezilenin resm mezhep haline gelmesi idarecilerle Mlik fakihlerinin arasnn almasna zemin hazrlamt. Baz fakihler halkul-Kurn meselesinde balatlan mihne politikas yznden takibata mruz kald. Dier taraftan Kayrevan Camiinde Cebriyye, Mrcie ve bzyye mensuplarnn ders halkalar kurulur, Mlik ve Hanef fakihleriyle onlarn limleri arasnda tartmalar cereyan ederdi. Sahnn kadlk grevine getirilince bu tartmalar yasaklad. Alebler devrinde Kayrevan ve Tunusta yetien din limlerinden bazlar unlardr: Kayrevan kads ve Sicilya ftihi Esed b. Furt, Mlik fkhnn temel kaynaklarndan elMdevvenetl-kbrnn mellifi Sahnn ve olu Muhammed b. Sahnn, bn Abds el-Kayrevn, muhaddis Behll b. Rid el-Kayrevn, Ms b. Muviye es-Sumdh, Eb Semre ecere b. s el-Mefir et-Tnis, Ysuf b. Yahy el-Megm, Yahy b. mer el-Kinn, s b. Miskn. Tunus blgesinin (frkye) fethiyle ilgili ilk eserin II. (VIII.) yzyln sonlarnda len s b. mrn b. EblMuhcir tarafndan yazld bilinmektedir. Ebl-Arab gibi tarihiler gnmze ulamayan bu eserden yararlanmtr. Alebler dnemi bunun yannda felsefe, matematik, astronomi ve tp ilimlerinde yetien limlerle dikkat eker. II. brhim, Badattaki Beytlhikmeyi rnek alarak o srada baehir olan Rakkdede bir aratrma merkezi ve ktphane ina ettirdi; burada grev yapmak zere tpta ve ulm-i evilde tannan baz Badatl limleri getirtti. Bakanln matematiki Ebl-Ysr brhim b. Ahmed e-eybnnin stlendii merkezin ktphanesinde ok sayda deerli eser toplamt. Bu kitaplar Ftmler tarafndan Kahireye gtrld (brhim Harekt, II, 62). Merkezde yetien limlerden Muhammed b. Cezzr ve Ziyd b. Halfn tp, yahudi hekimi shak b. Sleyman el-sril tp ve felsefe, Eb Sad es-Saykal felsefede temayz etmitir. Hekim, eczac ve tarihi Eb Cafer bnl-Cezzr el-Kayrevn blgede bn Snnn yerini tutan tabip olarak nitelenir; Eb Caferin ok sayda eseri vardr. Kayrevan ilim merkezinin etkileri Kartaca asll bir hristiyan olan Afrikal Konstantin vastasyla Bat dnyasna ulat. Kayrevanda yetien Konstantin Arap dili, matematik, zellikle tp ve astronomi alannda temayz ettikten sonra talyaya geti. Salernoda Monte Cassinodaki Benedictine Manastrnn bana getirilmesinin ardndan rahipleri Arap diliyle ilgilenmeye, tp, astronomi ve astrolojiye dair Arapa kitaplar Latinceye evirmeye tevik etti. Bylece slm kltrn Batya tayanlarn nclerinden biri oldu (Hasan Hsn Abdlvehhb, I, 39). Kendisi de air olan brhim b. Aleb ve dier Aleb emrlerinin airlere gsterdii yaknlk sayesinde Kayrevanda iir de geliti. te yandan Aleb ktiplerinden EblYsr e-eybn divan yazmalarnda temayz etti ve bir ekol meydana getirdi. Kitap toplamaya nem veren Aleb emrleri Sd Ukbe Camiinde bir ktphane yaptrdlar. Bu ktphanedeki yazmalardan bazlar gnmze ulamtr (brhim Harekt, I, 62). II. brhimin ktphanesinden de sz edilir. Camilerin yan sra sahillerde ina edilen ribtlarda da ktphaneler bulunuyordu. Mlikliin uygulanmasn ortadan kaldrmay bir devlet politikas haline getiren Ftmlerin frkye dneminde (909-973) Tunusta ilm hareket byk baskya mruz kald. Kayrevan Camiinde Mlik ve Hanef fakihlerinin dersleri yasakland, baz fakihler hapse atld, birka daha ar cezalara arptrld. Bu artlarda retim evlerde gizli olarak devam ettirildi. Ftm idarecilerinin basklar ve zellikle Hz. Eb Bekir ile mer'e tanetmelerinin Mlik fakihlerini onlara kar Ehl-i snnetin grlerini savunmaya ve bu konuda eserler yazmaya sevkettii grlmektedir. Ftm halifeleri iin yazd vg iirleriyle tannan ve Bat slm dnyasnn Buhtursi denilen Ali b. Muhammed elyz bu dnemin en mehur airidir. Ftmlerin Kahireye intikalinden sonra balayan Zrler devrinde Tunusta Mliklik tekrar glendi. ki dnemde de yaayan ve blgede Mliklerin nderi olan bn Eb Zeyd, iFtmlerin basklarna kar mcadele etmek suretiyle Ehl-i snnetin

grlerini savundu; Ehl-i snnet ile a arasndaki ihtilflara dair eitli risleler kaleme ald. bn Eb Zeydin vefatndan sonra Kayrevanda Mlik mezhebinin otoritesi haline gelen Ebl-Hasan elKbis, Eariyyenin blgeye yaylmasna katkda bulundu. Zr Hkmdar Muiz b. Bdsin 441 veya 443te (1049 veya 1051) Ftmlerle ilikisini keserek Mlik mezhebinin uygulanacan iln etmesiyle yeni bir dnem balad. Nitekim Makrz, frkyede Mlikliin yeniden glenmesinin en byk mili olarak Muiz b. Bdsi gstermektedir (el-a, II, 333-334). Bylece siyas iktidarn desteini alan Mlik mezhebi yeniden adliye tekiltna hkim oldu ve halkn tek mezhebi haline geldi. te yandan Kayrevann Ear kelmclarndan Muhammed b. Atk et-Temm sayesinde blgede Earlik de yayld ve V. (XI.) yzyldan itibaren hkim mezhep konumuna ykseldi. Ebl-Fazl Ysuf b. Mesrr, Muhammed b. Hris el-Huen, Ali b. Abdlgan el-Husr, Eb mrn el-Fs, Ebl-Hasan el-Lahm, tefsir sahibi Ali b. Faddl el-Mci, Ebl-Abbas el-Mehdev, bn Re el-Kayrevn, bn eref elKayrevn, Eb shak et-Tnis, Medine krii Nfiin Ver tarikiyle gelen ve Maribde gnmzde de yaygn olan kraatini blgeye tayan bn Hayrn, ondan ksa sre sonra bu alanda yetien mfessir Mekk b. Eb Tlib, Zrler dneminin dier tannm limleridir. Tunusta tasavvuf hareketleri IV. (X.) yzylda eyh Muhriz b. Halefle balad. Byk itibar gren Muhrizin mezar gnmzde Tunus ehrinin bata gelen ziyaret yerlerindendir. Devlet tarafndan desteklenen Muhriz ve mridleri Tunusta ilerle mcadelede etkin rol oynadlar. Blgenin ilk tabakat melliflerinden Ebl-Arab ve talebesi Muhammed b. Hris el-Huen daha sonraki limlere rnek tekil etti. Eb Bekir Abdullah b. Muhammed el-Mlik, Kuzey Afrikada bilinen ilk blge tarihinin sahibi bnr-Rakk elKayrevn, Eb Cafer bnl-Cezzr ve Ftm Badsi Kd Numn b. Muhammed dnemin dier tarihileridir. Zrler devrinde astronomi alannda Abdlmnim b. Muhammed el-Kind elKayrevn ve Zr Emri Muiz b. Bdsin mneccimliini yapan Ali b. Ebr-Ricl temayz etti. Dier taraftan bizzat kimya ile megul olan Mehdiye Zr emri Yahy b. Temmin madenlerin tahlili iin bir atlye at ve buray aletler ve nemli bir ktphaneyle donatt bilinmektedir (Hasan Hsn Abdlvehhb, I, 40). Muiz b. Bds, saylar 100e ulat sylenen airlerine byk ihsanlarda bulunurdu. Cmertliiyle mehur olu Temmin saray da eitli lkelerden gelen airlerin topland yerdi. eyh Muhriz b. Halef, Ali b. Abdlgan el-Husr, bn Re, bn eref gibi airler Muiz b. Bdsin saraynda bulundular. Rakk el-Kayrevn, Trb es-Ss, bn Ureybe elMehdev ve Abdlvhid b. Fth dnemin dier nemli airleridir. Bu devirde yetien lugat limlerinin banda Abdullah b. Muhammed el-Mekff, btn slm dnyasnda tannan Muhammed b. Cafer el-Kazzz ve onun rencileri bn eref ile bn Re gibi limler gelir. Horasnlerin baehri olarak kald dnemde (1062-1159) Tunus ehri, blgenin nemli bir ilim merkezi haline geldi. Burada yetien ok sayda fakih blgedeki ehirlerde kadlk grevini stlendi (Bekr, II, 697-699). Hayatnn son yllarnda Tunusta Horasn emrine snan bn Hamds esSkll, Horasan emrleri hakknda syledii iirleriyle mehurdur. Ksa sren Muvahhidler dneminde bn Tmertin grleri uyarnca Mlik fakihlerinin fra dair eserlerinin yaklmas iin emirnmeler karld. Buna ramen Mliklik Tunusta varln korudu, Muvahhidlerin son yllarnda Hafslerin kurucusu Eb Zekeriyynn vali tayin edilmesine kadar bn Tmertin grleri Tunusta etkisini gsteremedi. Eb Zekeriyy, Muvahhid dncesini Endlsl Zhir limleri vastasyla yaymak istediyse de blgede Mlik mezhebinin kesin hkimiyeti sebebiyle onun gayretleri de sonusuz kald. Muvahhidler zamannda Eb Medyenin blgeye gelmesinden itibaren tasavvuf hareket glendi.

Tunusu baehir edinen ilk byk devlet olan Hafsler, Tunusu ayn zamanda lkenin en nemli ilim merkezi haline getirdiler. Dnemin balarnda Endlsten ok sayda lim geldii gibi Dou slm dnyasndaki ilm gelimeler de blgeye yansd. Kelm ilmi alannda bir canlanma grld. te yandan devletin kurucusu Eb Zekeriyy tarafndan Tunusta blgedeki ilk medrese ina edildi. Ardndan en nemlileri Tunustaki emmiyye, Muarradiyye, Tevfkyye, Mntasriyye ve Zeytne olmak zere medreselerin says artt ve Tunus limlerin toplanma noktas oldu. Blgenin dier ehirlerinden ve Endlsten gelen pek ok lim Tunusa yerleti. Endlsten bilhassa VII. (XIII.) yzyln ilk yarsnda Belensiye, tbe, Mrsiye, Ceyyn, Kurtuba ve bliyenin hristiyanlarn eline gemesinin ardndan Tunusa gelen ok sayda gmen arasnda bnl-Ebbr, Hzim elKartcenn, bn Usfr el-bl, bn Amre gibi blgedeki ilm hareketi etkileyen limler bulunuyordu. Abdurrahman b. Muhammed ed-Debb, bu dnemde yazlan en nemli tefsirin mellifi bn Arafe, onun talebesi bb, Mliklerin Tunustaki nemli limlerinden biri olan mfessir bn Bezze, talebesi bn Zeytn, Burzl, bn Rid el-Kafs, Gubrn, bn Nc, Muhammed en-Nefzv, Muhammed b. uayb el-Hasker, Eb Ali Nsrddin Mansr e-dil, Muhammed b. Cbir elVd, Ebl-Ksm el-Lbeyd, tarihi, sosyolog ve devlet adam bn Haldn ve Muhammed b. Ksm er-Rass Hafsler zamannda yetien din limlerinin en mehurlardr. Eb Medyenin geliinden itibaren blgede saylar artan mutasavvflardan Abdlazz el-Mehdev, Eb Ysuf edDehmn, Eb Ali en-Neft, Eb Sad el-Bc ve Thir el-Mezg temayz etti. VII. (XIII.) yzyldan itibaren eyhlerin says artt; hayatnn nemli bir ksmn Tunusta geiren Ebl-Hasan e-zel devrinin en mhim tasavvuf ahsiyetidir. Ancak dnceleri ulemnn tepkisini ekince kalabalk bir mrid topluluuyla birlikte Msra gitti ve orada vefat etti. zeliyye tarikat btn Maribde yayld, ulem zerinde de etkili oldu. XIV. yzylda tarikatlar krsal ve dalk kesimlerde de etkilerini hissettirmeye balad ve oralarda zviyelerin kurulmasyla pekiti. eyhlerin aileleri, rencileri ve mridleriyle beraber yaad bu zviyeler yolcularn ve hac kervanlarnn urad ve arland meknlar haline geldi. Tunusta Hammde Paa Camii civarndaki zviyesinde medfun Arsiyye tarikatnn kurucusu Ahmed b. Muhammed el-Ars el-Hevvr, Ksm el-Cilz, abiyyenin kurucusu Ahmed b. Mahlf e-ab, Ali evldndan Slim el-Mezg ile olu mir b. Slim el-Mezg, Eb Sad Halef b. Yahy et-Temm el-Bc, Ebl-Hasan Ali el-Mntasr, Eb Muhammed el-Mercn ve Muhammed b. mrn zviyelerdeki faaliyetleriyle etkili olan mutasavvflardan bazlardr. Kdiriyye blgeye Kayrevandaki zviyesinde medfun Ebl-Ksm b. Halef et-Tcb vastasyla girdi. Gnmzde zeliyyenin baz kollar, Ticniyye, Kdiriyye ve bn Azzz Mustafa b. Muhammede nisbet edilen Azzziyye tarikat lkede varln devam ettirmektedir. Hafsler dneminde yetien bn Haldn, Kitbl-berinin iki cildini Kuzey Afrika tarihine ayrmtr. Hnedan tarihi trnde bn Hammd es-Sanhc, bn Kunfz, bn-emm el-Hintt ve Abdullah Muhammed ez-Zerke; tabakat trnde Abdurrahman b. Muhammed ed-Debb, bn Nc el-Kayrevn, Gubrn zamann dier mehur tarihileridir. te yandan Mayurka adasnda doan ve Fransisken papazlar tarafndan eitilen Anselmo Turmeda 1388 ylnda geldii Tunusta Hafs sultannn huzurunda mslman oldu ve Abdullah adn ald. Tufetl-erb fir-reddi al ehlialb bata olmak zere Katalanca ve Arapa eserler yazan Abdullah et-Tercmn, Tunusta ld ve oraya defnedildi. Bu dnemde kimya alannda eserinin baz blmleri Bat dillerine evrilen Tf yetiti. Sefkus ehrinden eref ailesinin baz yeleri XVI. yzyln ortalarndan sonuna kadar

yaptklar haritalarla n kazandlar. Ali b. Ahmed e-eref es-Sefkus 955te (1548) sekiz yaprakl bir atlas hazrlad. Ailenin dier bir yesi Muhammed b. Ali e-eref 1601de dou yars drsnin haritasna, bat yars Katalonyal gemicilerin haritalarna dayanan bir dnya haritas yapt. Msikide eyh Muhammed ez-Zarf, matematikte Ali b. Muhammed el-Kallesd, tpta Endlsten g eden bn Enders Muhammed b. Ahmed, olu Eb Yakb Ysuf, Ahmed b. Abdsselm es-Skll ve Abdurrahman es-Skll yetiti. Hafsler devrinde iir geliti. Divan sahibi olan Eb Zekeriyy ve olu Mstansr airleri himaye ederdi. Tunuslu airlerin says artt gibi bnl-Ebbr, Hzim elKartcenn gibi Endlsl airlerden pek ou buraya gelip yerleti. Sse airlerinden Ruayn, bn Nahl, nn b. Cbir, bn Ebl-Hseyin, bns-Sim el-Mehdev, ihb b. Half, Ebl-Haccc elBeyys, bn Arabiyye el-Mehdev ve Ahmed es-Savvf dnemin dier nemli airleridir. Hafslerin son zamanlarnda zayflayan iir, XI. (XVII.) yzylda Endlsl baz airlerin geliiyle yeniden canland. Ali el-Gurb es-Sefkus, Muhammed el-Verg, Muhammed Mzr, el-Hc Hammde, Abdllatf et-Tavr el-Kayrevn gibi airler yetiti. Bu dnemde Arap edebiyatnda Muhammed b. Abdlcebbr er-Ruayn, Ali b. brhim et-Ticn, Ahmed el-Leyyn, Ebl-Mutarrif b. Umeyre, bn Ebl-Hseyin, Hzim el-Kartcenn, Ahmed b. Muhammed el-Hallf ve bn Abdsselm Sede temayz etti. Hafsler devrinde Tunusta zengin ktphaneler kuruldu. Eb Zekeriyynn saraynda yaptrd ktphanede 30.000 cilt kitap bulunuyordu. Eb Fris Abdlazzin Tunus Zeytne Camiinde kurduu ktphaneye 30.000den fazla eser vakfettii bilinmektedir. Bu ktphaneye vakfedilen kitaplarn says 200.000e ulamt. Sultan Eb mer Osman sarayndaki ktphaneleri Zeytnede hazrlatt yeni bir ktphaneye nakletti. Daha sonra V. Muhammed el-Mtevekkil ayn meknda Abdaliyye Ktphanesini yaptrd. Ktphanesine yazma eser satn almak iin spanyann tbe ehrine gnderdii bir kii 3000 yazma eserle geri dnmt. spanya igali srasnda tahribe mruz kalan bu ktphanelerden Zeytne Ktphanesi Hseynler dneminde yenilendi. Osmanl hkimiyetinin ilk safhasnda spanyann Tunusu igali sebebiyle lkedeki limlerin nemli bir ksm baka blgelere gitmiti. Blgenin kesin olarak Osmanl hkimiyetine girmesinin ardndan bunlarn ou geriye dnnce ilm hayat tekrar canland. Osmanllarla birlikte blgede Hanef mezhebi yeniden ortaya kt. Ysuf Daynn at ve Ramazan Efendiyi mderris tayin ettii ilk Hanef medresesini yenileri takip etti. Askerlerin yan sra Osmanl lkesinin eitli blgelerinden gelen gmenlerle lkedeki Haneflerin says byk oranda artt. Bu arada pek ok Hanef fakihi oraya geldi, cami ve medreselerde Hanef fkh retimi balad. Bunlardan lugat, meni, beyn, mantk, fkh ve tefsir konularnda mehur olan Molla Ahmed, Zeytnede mderrislik grevine getirildi ve ok sayda talebe yetitirdi. Ysuf Daydan itibaren kdlkudt Haneflerden seildi. Osmanl dneminde zellikle XVII. yzyln balarnda Endlsteki mslmanlarn toptan srgn edilmesinin ardndan younluk kazanan g esnasnda Tunusa gelen Endlsl limler ehrin ilm hayatna katk salad. Daylar ve Hseynler devrinde Tunusta yeni cami ve medreseler ina edildi, ehirdeki medreselerin says otuza ulat (Thir el-Mamr, s. 81-969). Ebssudun tefsirine geni bir hiye yazan eyh Eb Abdullah Muhammed Zeytne, Muhammed Kuveysim, Ali es-Sveys ve eyhlkurr Mustafa zmirli, Muhammed Hammde Ftte, Ebl-Abbas Ahmed e-erf el-Hanef, Eb Abdullah Muhammed Tclrifn el-Osmn, Ysuf ez-Zavn, Slih el-Kevv, Kara Batak diye bilinen Muhammed b. Mustafa, Kara Hoca olarak tannan Ahmed Burnz, Osmanl dneminde yetien limlerin en mehurlardr. bn Eb Dnr el-Kayrevn, Muhammed b. Muhammed elEndels, Mahmd b. Sad Makd, bn Ebd-Dyf, Muhammed es-Sagr b. Ysuf el-Bc, el-Hc Hammde ve Muhammed b. Osman es-Sens dnemin nemli tarihilerinin banda gelir.

Tunusta Ahmed Bey zamannda Batllama faaliyetleri balad. 1840ta Bardoda Avrupa tarznda ilk yksek harp okulu ald. Fransa ve stanbuldan subaylar ve kitaplar getirtildi. 1873te mdran reisliine tayin edilen Hayreddin Paa reform almalarna hz verdi; 1876da Sdk Koleji ald. Bardo Harp Okulunda ve bu kolejde himaye dneminin ardndan Tunus ynetimini slenecek kadrolar yetiti. Bu iki okulun mezunlar, geleneksel slm eitime yeni bir yn vererek yabanc dillerle modern ilimlerin retimini birlikte gerekletirmek iin 1896da el-CemiyyetlHaldniyyeyi kurdular. Hayreddin Paa, bn Ebd-Dyf, Muhammed Fzl bn r, Muhammed Bayram, tefsir sahibi Muhammed Thir bn r, Hasan Hsn Abdlvehhb, Abdlazz b. brhim es-Selib, Muhammed b. Osman es-Sens, Osmanl hkimiyetinin son devrinde ve igal dneminde Tunusun nde gelen lim, fikir ve siyaset adamlardr. Gnmzde Tunusta on niversite, ok sayda yksek okul ve enstit bulunmaktadr.

BBLYOGRAFYA

Eb Bekir el-Mlik, Riyn-nfs (nr. Ber el-Bekk-Muhammed el-Ars el-Matv), Beyrut 1401-1403/1981-83, I-III; Muhammed b. Hris el-Huen, abat ulemi fryye (nr. M. Zeynhm M. Azeb), Kahire 1413/1993; Bekr, el-Meslik, II, 697-699; Makrz, el-a, II, 333334; M. Hdr Hseyin, Tnis ve Cmiuz-Zeytne (nr. Ali Rz et-Tnis), Dmak 1391/1971; Muhammed el-Menn, el-Ulm vel-db vel-fnn al ahdil-Muvaidn, Rabat 1977; a.mlf., aretl-Muvaidn, Marib 1989; Thir el-Mamr, Cmiuz-Zeytne ve medrislilm fil-ahdeynil-af vet-Trk, Tunus 1980; Abdlazz ed-Devltl, Mednet Tnis filahdil-af (trc. Muhammed e-bb-Abdlazz ed-Devltl), Tunus 1981; Mahfz, Tercimlmellifn, I-II, tr.yer.; Mnc e-eml, Fi-efetit-Tnisiyye, Beyrut 1985; Sdk ez-Zemerl, Alm Tnisiyyn (trc. Hammd esShil), Beyrut 1986; Cn Fntn, el-Edebt-Tnisiyyl-musr, Tunus 1989; Hasan Hsn Abdlvehhb, Kitbl-mr fil-muanneft vel-mellifnet-Tnisiyyn (nr. Muhammed elArs el-Matv-Ber el-Bekk), Beyrut 1990; evk Dayf, Trul-edeb, IX, 8-13, 109-327; M. Hd e-erf, Tru Tnis (trc. Muhammed e-vu-Muhammed Acne), Tunus 1993, s. 39-66; Trul-edebit-Tnis: el-ad vel-mur, Kartc 1993; M. Selheddin el-Mstv, el-slm f Tnis bade 7 min nuvembr, Tunus 1993; A. H. Green, el-Ulemt-Tnisiyyn 1873-1915 (trc. Hafnv Amyiriyye-Esm Muall), Tunus 1416/1995; Zheyr el-Humeydn, Alml-aretilArabiyyetil-slmiyye fil-ulmil-essiyye vet-tabyye, Dmak 1996, V, 25-43, 102-113, 116-119, 332; Ahmed b. Mld, e-bbl-Arabiyyt-Tnis, Beyrut 1999; brhim Harekt, Medal il tril-ulm bil-Maribil-mslim attel-arn 9/15 h., Drlbeyz 1421/2000, I-III, tr.yer.; Ahmed et-Tavl, Tru medneti Tnis e-ef vel-ar, Tunus 2002; a.mlf., el-Edeb bi-Tnis fil-ahdil-af, Tunus 2004; Muhtr el-Ayy, ez-Zeytne vez-Zeytniyyn f tri Tnisil-mur (1883-1958), Tunus 2003; Eb Abdullah Muhammed el-Cd el-Kayrevn, Tru util-ayrevn (nr. Enes el-Hd el-Alln), Kartc 2004; Him Ubeyd, Tnis ve evliyhelin f mdevvenetil-menbi-fiyye, Tunus 2006; Muhammed Razk, Hafsler, DA, XV, 125-128.

smail Yiit IV. SANAT

Milttan nce VIII. yzylda Tunus krfezi kysnda kurulan Fenike yerlemesi Kartaca, Pn Savalar (m.. 264-146) sonunda Romallar tarafndan yerle bir edildi. Bu sebeple gnmzde baehir Tunusun banliys durumundaki Kartacada bulunan en eski kalntlar Roma dnemine aittir. Bu dnemde ehir anfiteatr, gsterili evler, tapnaklar, su kemerleri ve hamamlarla donatld. el-Cemdeki byk Colloseum btn Tunusta Roma devrinden kalan en grkemli yapdr. Yaklak 30.000 kiilik bu yap olduka salam durumda gnmze ulamtr. Blgede daha sonraki Vandal ve Bizans egemenlii srasnda nemli bir blm zamanmza kadar gelmeyen bazilikalar ina edildi. VII. yzyln ortalarndan itibaren slm aknlarnn balamas esnasnda Tunus, 670te Ukbe b. Nfi tarafndan nemli bir s durumundaki Kayrevan ehrinin kurulmas ile byk lde mslmanlarn eline geti. Uzun sre Kartacann varou olan Tunus ehri, Araplarn fethinin ardndan frkyenin kltrel ve ekonomik baehri haline geldi. 671de Ukbe b. Nfiin ina ettirdii byk camisiyle Kayrevann slm leminin drdnc din merkezi olarak kabul edilmesi blgeyi bir lde kutsallatrd. Sonraki devirlerde yaplan pek ok deiiklikle bugne ulaan Kayrevandaki Sd Ukbe Camii, ortadaki daha geni tutulan mihraba dik neflerin kble ynnde enine bir nefle kesilmesinden oluan plana sahip harimi, revaklarla evrili avlusu ve kuzey duvarnn ortasnda kademeler halinde ykselen kare gvdeli minaresiyle sadece Tunusta deil btn Marib lkelerinde byk bir etki yapt. Baehirde ticaretin younlat bir yerde ina edilen Zeytne Camii (80/699) ve Hafslerin eseri Halk Camiinde (XIV. yzyl) ayn plan emas ana hatlaryla uyguland. Abbsler zamannda 800 ylndan sonra Tunus, Aleblerin ynetiminde yar bamsz bir stat kazand. Bu devirde lkede nemli bir mimari faaliyet gze arpar. Sefkus (849) ve Sse (850-851) ulucamileriyle asker amal Mnestr ve Sse Ribt (VIII. yzyln ikinci yars) Aleblerin ina ettirdii nemli yaplardr. Bunun yannda Sd Ukbe Camii gnmzdeki grnmne byk lde bu dnemde yaplan onarmlarla ulat. Aleblerin ardndan blgede srasyla Ftm, Muvahhid ve Hafs egemenlikleri grlr. At nal kemerli giri kapsyla dikkati eken Mehdiye Ulucamii (916) Tunusta Ftmlerden kalan en nemli yapdr. XII. yzyln ortalarndan itibaren Tunusta idareyi eline geiren Muvahhidler zamannda Zeytne Camiinden sonra ehrin en mhim mbedi saylan Kasba Camii ina edildi (1232-1236). Bir sarn zerinde ykselen cami dilimli kemerlerin ssledii kare gvdeli minaresiyle nldr. lke Hafsler dneminde youn bir yaplamaya sahne oldu. Hafslerin Tunusta ina ettirdii Tevfk (XIII. yzyl), Eb Muhammed (XIII. yzyl) ve Mellasin (XV. yzyl) camileri, stunlarla tanan tonoz rtl enine gelien ibadet mekn ve avlunun bir kesinde kare blok halinde ykselen minareden meydana gelmektedir. Ayrca bu dnemde ortadaki avluya alan eyvanlar ve hcrelerden teekl eden medreseler yaptrld. Bunlara emmiyye (1249) ve Mntasriyye (1437) medreselerini rnek vermek mmkndr.

Tunusta ortaya konan mimari, ssleme ve el sanatlarnda Endls-Marib sanatnn etkisi ok ak biimde grlmektedir. Osmanl dneminin ilk yllarnda bu gelenek btn ilkeleriyle devam etti, Trk sanatna ait zellikler ancak XVII. yzyldan itibaren ortaya kmaya balad. 300 yl akn bir sre Trk idaresinde kalan Tunus cami, medrese, imaret, saray, han, hamam, ar, kla ve kale gibi mimari eserlerle donatld. Klliye inasna Tunusta fazla ilgi gsterilmedi. Trbenin evresindeki yaplardan oluan Sd Shib Klliyesiyle (XIV ve XVII. yzyl) cami evresinde ina edilen Cedd Klliyesi (1726-1727) ve Ysuf Shibt-tba Klliyesi (1813-1814) Anadolu ve stanbulda yaplan pek ok klliyede uygulanan bir dzenlemeye sahiptir. nceki dnemlerde camilerde yaygn biimde kullanlan ok destekli plan dzeni, Osmanl dneminde destek says ve harimin i blmlerinde tabii olarak grlen baz farkllklar dnda byk lde tekrar edildi. Bu camilerde grlen farkllk i meknnn plan dzeninde deil avlu formunda olmasdr. nce ina edilen camilerinde avlu harimin genelde bat blmn kaplamakta iken Osmanl dneminde yaplan camilerin ounda avlu harimi U eklinde sarmaktadr. Tunusta idareyi elinde tutan kiiler tarafndan yaptrlan Hammde Paa Camii (1098/1687) ve Ysuf Shibt-tba Camiinde kble duvarna dik uzanan neflerin mihrap nnde ve girite enine neflerle kesilmesinden meydana gelen plan emasnda Kayrevan Sd Ukbe Camiinin etkisi aktr. Bunlardan Ysuf Shibt-tba Camiinde dierlerine gre kubbenin daha fazla kullanld grlr. Yine mihrap duvarna paralel neflerin ortada dikine bir nefle kesilmesinden oluan planyla Cedd Camii, Tunustaki Osmanl camileri iinde istisna tekil etmektedir. Bu yaplar U eklindeki avlu formu, sekizgen gvdeli minareleri ve mermer minberleriyle Maribdeki benzerlerinden ayrlr. Orta kubbenin evresinde drt yarm kubbeli merkez plan emasnn uyguland, Mehmed Bey Camii diye de tannan Sd Mahrez Camii ile (1692-1699) tek kubbeli orta mekna ynden kemerlerle alan kubbeli blmlerden oluan Ktib Ali Camii de Osmanl mimarisinin Tunustaki etkilerini ak biimde ortaya koymaktadr. Merkez plan sadece Mehmed Bey Camiinde deil trbelerde de uygulanmtr. Bey Trbesi (1711), Gureb Camii Trbesi (XVIXVII. yzyl) ve Hamza Trbesinde (XVIII-XIX. yzyl) rastlanan drt ayaa dayal orta kubbenin evresindeki drt yarm kubbe veya tonozlardan meydana gelen kurgu bu tesirin boyutlarn gstermesi bakmndan nemlidir. Osmanl dneminde yaplan ok sayda medrese gnmze salam ekilde ulaabilmitir. Genellikle revakl avlunun evresinde beik tonozlu hcrelerle mescidden teekkl eden ve bir ksm iki katl olan medreselerde trbe ve sebille Osmanl medrese mimarisinde rastlanmayan minarelere de yer verilmitir. Zeytne Camiinin ok yaknnda birbirine bitiik olarak ina edilen Nahle (1714), Biyye (1753) ve Sleymaniyye (1755) medreseleri deta bir medrese sitesi oluturur. Cedd Camiinin revakl avlusunu U eklinde saran hcrelerden teekkl eden medresesi plan dzeni ile Osmanl etkisini tamaktadr. Tunusta Osmanl devri medreseleri sslemeleriyle dikkat eker. Yaplarn giri hol, mescid ve avlu cephelerinde duvarlar yerden belirli bir ykseklie kadar ini, bunun zerinde al kompozisyonlarla sslenmitir. Tunusta Osmanl medreseleri zaten skk olan ehir dokusu iinde sivil yaplarla birleik halde dzenlenmitir. Ayrca bu yaplarda ssleme daha ziyade i meknda younlatndan dtaki dier yaplar arasnda kolayca alglanamamaktadr. Etrafnda hcrelerin ve mescidin bulunduu avlunun drt ynden revaklarla evrilmesi ve avluya alan eyvanlara yer verilmemesi bu yaplar daha ncekilerden ayrmaktadr. Bununla birlikte genellikle serbest bir dzenleme, ok destekli plana sahip mescidler, zeri beik tonoz rtl dikdrtgen planl hcrelerle kap, pencere ve kemer formlarnda daha ok yerel sanat etkileri ar

basmaktadr. Tunusta Osmanl dneminden gnmze gelebilen mimari rneklerden biri de zviyelerdir. Varl dtan balk pulu biimindeki yeil kiremitlerle kapl kubbeleriyle anlalabilen zviyelere tonozlu uzun hollerle giri salanmtr. Genelde revaklarla evrelenen avlunun etrafnda tonozla rtlen dervi hcreleri ve zeri kubbe ile kapatlan tevhidhneye yer verilmitir. Bu plan, tevhidhnenin karsndaki avluya alan eyvan dnda 1435 ylnda Hafsler tarafndan ina edilen Sd Bin Ars Zviyesinde uygulanmtr. Osmanl dneminden Tunusta Sd brhim Riyh (1850), Sd Eb Medyen (1854-1859) ve Ebl-Hasan e-zel (XIV ve XVIII. yzyl) zviyelerinde ayn planlama belirgin ekilde grlr. Sadece da ve tevhidhneye alan hcreleri bulunan Mnestrdeki Sd Mazer Zviyesi (1177/1763-64), dikdrtgen avlunun evresindeki dervi hcrelerinin tevhidhneden ayr dzenlendii Tunusta Sd Ali eyha Zviyesi (1852), zeri kubbe ile kapatlan orta meknn evresindeki hcreler ve farkl bir tonoz rtye sahip trbe blmyle Sd Mahrez Zviyesi (1862) bu plan emasnn deiik varyasyonlarn oluturur. Geni bir alan kaplayan mescid ve hcrelerin bulunduu avlu ile yan yana iki dikdrtgen mekndan teekkl eden ve trbeye yer verilmeyen Tunus Sd Abdlkdir Zviyesi (1846-1852) bu dzenlemeye uymamaktadr. Byk blm orijinal eklini kaybeden Tunustaki Halfv Zviyesi (XVII. yzyl) ve Sd Ali Azzz Zviyesi (1758-1781) orta blm kubbe, yanlar dz at ile rtlen T planl tevhidhnesiyle Tunustaki klasik zviye planndan farkldr. Ayrca Mehdiyedeki Ramazanolu Zviyesinin (1872) giri kapsnn hemen yannda ykselen minaresi, derin giri holnn sandaki mescidi ve bunlardan ayr dzenlenen avluyu U eklinde saran dervi hcrelerinden oluan plan daha ok Tunustaki medrese yaplarna benzemektedir. Tunustaki Trk trbe mimarisinde kare planl, ke stunlarna yaslanan kemerlerin zerinde ykselen soan biimli kubbe ile rtl yaplar ounluktadr. Day Ahmed Hoca (1057/1647), Day Mehmed Laz (1657), Fellr (1710) ve Ali Paa (1170/1756-57) trbeleri bunlarn en gzel rnekleridir. Ayrca drt yarm kubbeli merkez plan dzenine gre ina edilen trbeler bulunmaktadr. Bunlarn hemen tamamnda olduka girift al sslemeye byk nem verildii grlmektedir. Sk sk d saldrlara mruz kalan Tunusta Osmanl devrinde savunma amal yaplarn inas nem kazanmtr. Genellikle drtgen plandan oluan kaleler eitli formlardaki kulelerle desteklenen kaln duvarlara sahiptir. Bunlar geni bir avlunun evresinde beik tonozlu dehlizlerle geilebilen byk koular, depolar ve mescidden meydana gelir. Grlmilhte Vstn (1638-1640), Ltn (1070/1659-60) ve Tunus burlarnda (1631-1666) olduu gibi deniz kysnda yer alan kalelerin sahile bakan ynlerine iine toplarn yerletirildii mazgallar bulunan duvarlardan meydana gelen yarm daire planl bir blm eklenmitir. Baehir Tunusun gney giriinde bir kontrol merkezi olarak ina edilen Ali Reis Burcunda (XVII. yzyl balar) sekizgen planl ilk binann kuzeyine dikdrtgen bir yapnn eklenmesinden ortaya kan farkl bir dzenlemeye rastlanmaktadr. gen eklinde planlamaya sahip Tunustaki Endls Burcu (XVII. yzyl) ve genel kurgusu ile at nal biiminde bir plann grld Flifel Burcu (1743) benzer rnekleri baka yaplarda uygulanmayan deiik planlamann grld yaplardr. Hammde Paann Tunusun Medinesinde birbirine yakn tarihlerde yaptrd klalarda tek tip plan emas uygulanmtr. Dikdrtgen planl, revakl bir avlunun evresindeki apraz tonozlu koulardan meydana gelen yaplar iki katldr. Yapya girii salayan d kaplar zerinde Trke kitbelere, kou kaplar zerinde orada kalan askerlerin Trke lakaplarn belirten levhalara yer verilmitir. Bunlardan

Bamakye Klas (1814) bugn hastahane, Attrn (1814) ve akmaklar (1809) klalar ktphane olarak kullanlmaktadr. Osmanl dneminde Tunusta yaplan arlar zeri tonozlu bir koridorun iki yakasndaki dkknlardan teekkl etmektedir. Bunlardan Trk ars ile (1610-1637) Birka arsnda (1610-1637) kubbeye de yer verilmitir. stanbul bata olmak zere Osmanl Devletinin dier ehirlerindeki arlarla benzerlik gstermekle birlikte ou, belirli bir emaya gre dzenlenmeyen ve geni bir kvrm yaparak devam eden koridorlar ile farkllk gstermektedir. Tunusta Osmanl devri kprlerinin banda Ali Paa (1180/1766-67) ve Meczlbb (1678) kprleri gelmektedir. Biim ynnden Anadoludaki ta kprlerle benzerlik tayan Meczlbb Kprs, Binzertte Day Osmann yaptrd Bbtunus Kprs (1593-1610) ve Ali Paa Kprs ortadaki yksek, yanlardakiler daha alak tutulan yedi yuvarlak kemerden meydana gelmektedir. Kprlerden baka Tunus su mimarisi saray ve evlerin avlusundaki selsebiller, su kuyular, camilerin yaknndaki abdest alma yerlerinin dnda halkn temizlik ihtiyacn karlamak amacyla yaplm tesisler (mdae), hamamlar, eme ve sebillerden meydana gelmektedir. Osmanl dneminde ina edilen konak niteliindeki evlerin byk blmnde mermer selsebillere yer verilmitir. Bir ihtiyac karlamaktan ok avlunun genel kompozisyonunu tamamlayan bir eleman nitelii tayan bu eserlerin en gzel rnekleri Bin Abdullah Evinde (XVIII. yzyl) ve Bardo Saraynda grlmektedir. Kaliteli bir mermer iiliinin ortaya konulduu selsebillerde Avrupal sanatlarn etkisi aktr. Yazlarn olduka kurak getii Tunusta su ihtiyacn karlamak amacyla birok kuyu almtr. Bunlardan Hammette Hangtl-Hammet, Kayrevan Htu Kuyusu (1705-1734) orijinal eklini kaybetmitir. Hafsler dneminde Attrn Mdaesi ina edilmitir. Ayn amala Day Ysuf tarafndan Trk arsnn iinde Kk Mdaesi ile (1610-1637) Hseyin b. Ali Paa tarafndan Kayrevanda mdae yaptrlmtr. Revakl bir avlunun ortasnda evresinde oturma yerleri bulunan adrvandan meydana gelen bu yaplar Attrn Mdaesinin yakn benzerleridir. G. Maraisnin tantt Bardo Hamamnn, stunlara yaslanan bir kubbe ile rtlen gbek tann bulunduu scaklk blmnn evresindeki beik tonozlu meknlardan oluan plan klasik Osmanl hamamlarndan ok farkl dzenlemesiyle dikkat ekmektedir. Ayn ekilde Ysuf Shibt-tba Hamamnda belirli bir plan dzeni grlmemektedir. Osmanl dneminde hemen her mahallede cami ve medrese gibi yaplarn yaknnda sebil ya da emeler kurulmu, bunlardan gnmze ancak ok az blm ulamtr. Tunustaki sebiller, genel olarak dz tavanl kk odalarn sokaa bakan cephelerinde stunlara oturan bir kemerle evrelenmi dz atkl pencerelerden meydana gelmektedir. ounlukla bronz parmaklklara sahip pencerelerin nnde su tasn koymak iin mermer altlklarla kk havuzlar bulunmaktadr. Baz deiikliklere uram olmakla birlikte Benzertte Day Mustafa Sebili (1709), Sleyman Sebili (1839), Biyye, Cedd ve Birl-ahcr medreselerinin sebilleri bu ekildedir. Msrda Osmanl devrinde ina edilen pek ok sebil bununla ayn formdadr. Ysuf Shibt-tban Tunusta 1804te yaptrd, ortada L eklinde bir pyeye oturan, iki at nal kemerle da alan ift cepheli sebille stunlara oturan drt kemerden oluan tek cepheli dier sebili biraz daha farkl bir tarzdadr. Hammde Paann Mennbede ina ettirdii sebil ise (1208/1793-94) suyun datld kubbeli iki kk mekn, bunlarn arasndaki yalaklar, abdest alma yerleri, mescid ve kk kahvehanesiyle hibir yerde rnei grlmeyen bir form sergilemektedir. Tunustaki emeler genellikle duvara bal tek cephelidir. Bunlarn en grkemlisi Benzertte zerindeki Trke kitbesine gre 1041 (1631-32) ylnda Day Ysuf tarafndan ina ettirilen Aynicereyn emesidir. Benzertte yine ayn kiinin yaptrd anlalan, st ksmlar prizmatik klh biimindeki eme basit yaplar ile birbirine benzemektedir. At nal kemerli bir niten ibaret

Zeytne Camiinin dou cephesindeki eme ile yuvarlak kemerli eyvan eklindeki Day brhim emesinin (1114/1702-1703) Anadoluda pek ok rnei bulunmaktadr. Zengin mermer, al ve ini bezemeleriyle hayranlk uyandran konaklarda belirli bir plan emas uygulanmtr. Skifa ad verilen, zeri tonozlu giri meknlarndan geilen, bir ya da daha fazla revakl avlularn evresinde yer alan T planl meknlarla bunlarn gerisindeki gnlk ikamete ayrlm odalar, hamam ve hel gibi blmlere yer verilmitir. Day Osman Evi (XVI. yzyl sonu), Ramazan Bey Evi (XVII. yzyl), Bin Abdullah Evi, Bayram Trk Evi (XVI. yzyl sonu), Bey Evi (16101637) gibi sivil mimari rneklerinin hepsinde bu plan kk farkllklarla tekrar edilmitir. eitli dnemlerde eklenen birok yapdan oluan Bardo Saraynda yaplar surlarla evrelenen geni bir alann iinde yer almaktadr. Cami, hamam ve asker okul gibi yaplar bu sahann dousunda, saray erknnn kald asl blm de byk bir klliye halinde batda bulunmaktadr. Tunusta Osmanl devri yaplarnda Endlsl mimarlar ve sanatkrlar almtr. zellikle mihrap, minber, krs gibi eserlerin sslemelerinin yan sra duvarlarda grlen al dekorasyonda bu sanatlarn etkisi ak biimde grlmektedir. Yaplarda Gney Tunusta tula, kuzeyde ta-mermer kullanlmtr. Osmanl dnemi yaplarn ounda apraz ve beik tonoz uygulanmtr. Bununla birlikte nemli oranda kubbeye yer verilmi, kubbeye istiridye yivli tromp ya da dz pandantiflerle geilmitir. Trk dneminde ahap minberlerin yan sra mermer minberler de mevcuttur. Camilerde vaaz krss yerine tilvet krss vardr. ok destekli cami i meknlar scak iklim sebebiyle pencerelerin az sayda almasndan genellikle lo ve kasvetlidir. Yaplarda ini, al ve ta-mermer zerine ssleme yaplmtr. Ta-mermer sslemelerde Trk etkili geometrik, Avrupa ve Endls etkili bitkisel rnekler hkimdir. XVI. yzyl znik inilerinin yan sra Tunusta gnmzde hl imal edilen ini levhalar binalar ssleyen balca unsurlardandr. Osmanl dneminde sls ve nesih hatl yaznn yannda kf karakterli yaz rneklerine de rastlanmaktadr.

BBLYOGRAFYA

Bekr, el-Murib, bk. ndeks; G. Marais, Notes sur les ribats en Berberie, Mlanges Ren Basset, Paris 1925, II, 395-430; a.mlf., Coupole et plafonds de la grande mosque Kairouan, Paris 1925; a.mlf., Manuel dart musulmane sicile, Paris 1926-27, I-II; a.mlf., Tunis et Kairouan, Paris 1937; a.mlf., lArchitecture musulmane doccident, Paris 1957; Ahmed Fikr, La grande mosque de Kairouan, Paris 1934; B. Roy-P. Poinssot, Inscriptions arabes de Kairouan, Paris 1950, II; Slimane Mostafa Zbiss, Monuments musulmans dpoque husseynite en Tunisie, Tunus 1955; a.mlf., elbbt-Tnisiyye f teavvrih, Tunus 1959; a.mlf., Tunusta Trk Sanat, Milletleraras Birinci Trk Sanatlar Kongresi (Ankara 19-24 Ekim 1959) Kongreye Sunulan Tebliler, Ankara 1962, s. 413-417; a.mlf., Monastir, ses monuments, Tunus 1964; a.mlf., Les monuments de Tunis, Tunus 1971; a.mlf., avle medneti Tnis el-ata: La Medina de Tunis, Tunus 1981; a.mlf., Quelques site andalous de Tunisie, Awrq, sy. 1, Madrid 1978, s. 55-57; A. Lzine, Le ribat de Sousse, Tunus 1956; a.mlf., Sousse: les monuments musulmans, Tunis, ts. (Crs productions); J. Revault, Palais et

demeures de Tunis (XVIe et XVIIe sicles), Paris 1967; a.mlf., Palais et rsidences dt de la rgion de Tunis (XVIe-XIXe sicles), Paris 1974; a.mlf., Influence de lart turc sur lart tunisien la fin du XVIe et XIXe sicles, Art turc, Aix-en-Provence 1975, s. 201-208; Mohammed Masmoudi-Jamila Binous, Tunis: la ville et les monuments, Tunus 1980; Abdlazz ed-Devltl, Tunis sous les hafsides, Tunus 1980; Muhammed b. el-Hoca, Tru melimit-tevd fil-adm ve fil-cedd (nr. Hammd es-Shil-el-Cln b. Yahy), Tunus 1985; Mohamed Scharabi, Der Bazar, Tbingen 1985, s. 153-159; Filiz Yeniehirolu, Trkiye Dndaki Osmanl Mimari Yaptlar, Ankara 1989, s. 154163; R. Ettinghausen-O. Grabar, The Art and Architecture of Islam: 650-1250, London 1991; S. Santelli, Medinas: Traditional Architecture of Tunisia (trc. K. Hilton), Tunus 1992; H. Boutia, Bizerte: les monuments islamiques, Tunus 1992; Mehmet eker, Baehir Tunustaki Trke Kitabeler, stanbul 1994; Nji Djelloul, Les fortifications ctieres ottomanes de la rgence de Tunis (XVIe-XIXe sicles), Zaghouan 1995; Filiz Kansu, Tunus, Arkitekt, sy. 433, stanbul 1996, s. 7481; Kadir Pekta, Tunusta Osmanl Mimari Eserleri, Ankara 2002; M. Mercier, Inscriptions arabes indits de Tunisie, Recueil des notices et mmories de la socit archologique du dpartment Constantine, sy. 7, Constantine 1894, s. 1-30; Ch. Monchicourt, Essai bibliographique sur les plans imprims de Tripoli, Djerba et Tunis-Goulette au XVIe sicle, RAfr., sy. 16 (1925), s. 385-418; R. Brunschvig, Quelques remarques historiques sur les medersas de Tunisie, RT, sy. 6 (1931), s. 261285; M. Boussige, Deux ponts voisins de Rades, a.e., sy. 38 (1936), s. 451-465; A. Pellegrin, Mosques et zaouas de Tunis, Chaiers Charles de Foucould, sy. 2, Paris 1950, s. 220-232; R. Mantran, Quelques inscriptions turques de Tunis, Oriens, XVIII-XIX (1965-66), s. 185-192; a.mlf., arba, EI (Fr.), II, 473; M. Azz b. r, Turbet El-Bey, spulture des begs et de la famille husaynite Tunis, IBLA, I, Tunus 1985, s. 45-84; P. Jervis, Kairavan, Environ Mental Design, sy. 1-2, Roma 1989, s. 36-53. Kadir Pekta

TUNUS
() Tunus Cumhuriyetinin baehri. Akdeniz sahiline 7-8 km. uzaklkta, Tunus krfezinin bir girintisi olan ve deniz kula gl (lagn) denilen Tunus glnn kenarnda gle doru hafif eilimli tepelerin zerinde yer alr. Kartacallar tarafndan Tns (Thynes) adyla asker s olarak kurulmu olup tarihi milttan nce IV. yzyla ular. Ayrca tarihi milttan nce IX. yzyln balarna kadar giden Kartaca ehrinden az nce veya az sonra kurulduu da sylenir. Roma ve Kartaca arasndaki savalarda nemli rol oynayan ehrin ad milttan nce 508 tarihinde yaplan bar antlamasnda zikredilir. Yunanl tarihi Diodore de Sicile, Berber asll 200.000 Libyalnn milttan nce 395te Kartacallara kar isyan ettiini ve bu isyann Denkon Tuneta diye adlandrd Tunus ehrinin bulunduu yerde bastrldn yazar. ehrin adn Strabon Tynis, ada Polybe Tunes diye zikreder. Bu dnemde ziraatla uraanlar, balklar ve zanaatkrlarn yaad Tunusun salam surlarla evrilmi olmakla birlikte Kartacann glgesinde kald bilinmektedir. Buna ramen Kartacaya giden kara ve deniz yolunun giriinde yer almas dolaysyla byk nem tayordu. Milttan nce 146 ylnda Romallarn eline geen ehir Hristiyanln yaylmasnn ardndan piskoposluk merkezi haline getirildi. Milttan sonra 411de yaplan Kartaca Konferansna Tunus piskoposu da katld. 440ta Vandallar tarafndan igal edilen ehir 535te Bizans hkimiyetine geti ve mslmanlarn fethine kadar onlarn idaresinde kald. Hassn b. Numn 82 (701) ylnda Kartaca ve Tunus ehirlerinin kalc olarak slm hkimiyetine girmesini salad. Topraklarn denizden gelecek saldrlara kar korumak iin bir donanma oluturmak amacyla kadm Tns ehrinin bulunduu yerde yeni bir ehir kurdu ve Tunus gln denize balayan kanal atrarak bir liman ve tersane ina ettirdi. Bu tarihten itibaren Tunusun stratejik nemi artt, gl sayesinde sahilden gelecek Bizans saldrlarna kar korunakl bir liman zellii kazand. Ayrca Akdenizdeki adalara dzenlenen seferler iin kuvvetli bir s haline geldi. Halka Mslmanl retmek ve onlarn din meseleleriyle ilgilenmek zere fakihler tayin eden Hassnn Kartaca halkndan bir ksmn Tunusa yerletirdii sylenir. Akdeniz, Msr ve Marib ile Byk Sahr arasndaki yollarn kavanda yer alan Tunus ehri Kayrevann rakibi olarak ortaya kt ve Kartacann yerini ald. VIII. yzylda mslmanlar ok sayda deniz seferine buradan ktlar. bnl-Habhb, frkye valilii srasnda (116/734) tersaneyi tamir ettirdi, Medine isimli tarih mahallenin ortasnda Zeytne Camiini yaptrd. Bunun yannda Tunus ehri nemli bir ilim merkezi oldu, ehirdeki limlerin says giderek artt ve Ali b. Ziyd elAbs (. 183/799) gibi Mlik mezhebini blgeye tayan nemli fakihler yetiti. II. (VIII.) yzylda nceki surlarnn ykld anlalan ehrin etrafna Bizans saldrlarna kar dairev bir hendek ald ve bir sur yapld. Kalntlarna rastlanmakla birlikte sur byk oranda tahrip olmutur. Tunus, Abbsler dneminde blgenin nemli bir ilim merkeziydi. Kuzey Afrikada Mlik mezhebinin nclerinden bn Ziydn kabri Kasbadaki kabristandadr. Esed b. Furt da bir sre burada tahsil grmt. 184 (800) ylndan itibaren Aleblerin idaresine braklan Tunus bu hnedann Kayrevandan sonra ikinci nemli ehri oldu. Zeytne Camii, II. Ziydetullah tarafndan

gnmze ulaan ekliyle tamamen yenilendi (250/864); ehirde emrlere ait kkler yapld. Akdenizin bat havzasna alan ticar s durumundaki Tunusun bilhassa deniz yoluyla ticar ilikileri geliti. Zeytne Camii, Kayrevan Camiinin ardndan blgenin ikinci ilim merkezi haline geldi. Tunus 281de (894) II. brhim tarafndan Aleblerin baehri yapld, ancak iki yl sonra tekrar Kayrevana dnld. II. brhim, bu sre iinde Tunusta en bykleri Bbssveykann dnda kuzey tarafnda yer alan saray olmak zere birka saray ina ettirdi. Yerine geen olu II. Abdullah da lkeyi Tunustan ynetmek istediyse de kendi yaptrd saraynda olu III. Ziydetullah tarafndan ldrld. Tunus, Aleblerin ardndan Ftmlerin hkimiyetine geti. Eb Yezd en-Nkkr 334te (945) ehri igal ve tahrip etti. ehrin en byk vellerinden Sd Muhriz b. Halef, ilikle Hricliin iddetle mcadele ettii bir srada ehir halkna cesaret verdi, onlar ehrin etrafna salam bir sur yapmaya tevik etti. Zviyesi Dokumaclar arsnn karsndadr. 947-951 yllar arasnda Tunusu ziyaret eden bn Havkal ehrin gzelliine, rnlerinin bolluuna, bahelerine hayran kalm, sakinlerinin zenginliine dikkat ekmitir (retl-ar, I, 75-76). 441 (1049) veya 443te (1051) Kayrevan Valisi Muiz b. Bdsin Ftmlerden ayrlp Badattaki Abbs halifesine tbi olmas blgeye byk skntlar getirdi. Ftmlerin sevkettii Ben Hill ile Ben Sleym kabilelerinin saldrlar srasnda 1054te Ben Hillin Riyh kolundan Abd b. Ebl-Gays, Tunus ehrini ele geirdi. Onun zulmnden kaan ehir halk Kalat Ben Hammdda hkm sren Hammd emrine snd. Hammd Emri Nsr b. Alennsn vali tayin ettii Abdlhak b. Abdlazz b. Horasnn 454te (1062) bamszln iln etmesiyle Tunusta Horasnler dnemi balad. Temm b. Muiz 458de (1066) ve 491de (1098) Tunusu ksa aralklarla eline geirdiyse de ehir yaklak bir asr Horasnlerin baehri olarak kald (1062-1159). Ahmed b. Abdlazz surlar onartarak ehri tahkim ettirdi ve etrafta gvenlii salad. Ailenin adn tayan bir saray ve Cmiul-kasr yaptrd. evresiyle gelitirdii ticar mnasebetler sayesinde ksa zamanda refah seviyesini ykseltti. Buras 1128-1148 yllar arasnda zaman zaman Hammdlerin ve Zrlerin eline getiyse de Horasnler varlklarn devam ettirdiler. Ayrca Kayrevan ve Mehdiyedeki yahudiler Tunusa gelerek Hr denilen mahalleye yerletiler. ehrin kuzey ve gneyindeki Sveyka ve Cezre adl iki kenar mahallesi nem kazand. Son bedev g dalgasyla artan Arap nfusu bir mddet sonra yerli Berberlerle kart. Horasnler, Tunusun gelimesine byk katklarda bulundular. Tunus ekonomik adan blgenin en nemli ehri haline geldi; frkyenin hristiyan Batya alan penceresi konumuna ykseldi. Piza, Cenova gibi talyan ehir devletleriyle ticar antlamalar imzaland, ehrin liman canland ve Avrupa lkeleriyle ticarette yeni bir dnem balad. Horasn emrleri ehrin imarna, zellikle Zeytne Camii bata olmak zere mimari eserlerin tamir ve bakmna itina gsterdiler. Horasnlerden kalan bir eser de Emr Ahmedin yaptrd Cmiulkasrdr. Eserini 460 (1068) yllarnda yazan Bekrye gre Tunus o srada frkyenin en mehur ehirleri arasna girmiti, en gzel meyve ve sebzelerin yetitii yerlerden biriydi. ok saydaki arsyla zengin bir ticaret merkeziydi. ehrin arlar Zeytne Camiinin civarnda yer alyordu. Ayrca nemli bir ilim merkeziydi; orada yetien ok sayda fakih blgedeki ehirlerde kadlk grevini yrtyordu (el-Meslik, II, 697-699). Tunus ehri 553 (1158) ylnda Horasn hnedanna son veren Muvahhidlerin eline geti ve frkye

blgesinin idar merkezi yapld. ehrin bat ksmnda vali ile dier yneticilerin ikameti iin geni bir alan kaplayan, mstakil kk bir ehir grnmnde, salam duvarlarla tahkim edilmi, ehrin tamamna hkim Kalatl-Kasba ina edildi. Muvahhidlerin ykl zerine onlara ait topraklarda kurulan devletten biri olan Hafsler de Tunus ehrini merkez edindiler (625/1228). ehir 1329da Abdlvdler, 1347-1350 ve 1357de Mernler tarafndan ksa srelerle igal edildiyse de Osmanl hkimiyeti dnemine kadar Hafslerin baehri olarak kald. Bu arada nemli bir ticaret merkezi haline geldi; deniz ticareti sayesinde btn frkye blgesinin nde gelen metropol konumuna ykseldi. Ayn zamanda blgenin birinci ilim merkezi saylan Kayrevan ikinci srada brakt. Belensiye (Valencia), tbe (Javita), Mrsiye (Murcia), Ceyyn (Jean), Kurtuba (Cordoba) ve bliye (Sevilla) ehirlerinden karldktan sonra Tunusa gelen ok saydaki Endlsl mslman gmen ehrin sosyal, ekonomik ve bilimsel hayatn etkileyen nemli bir unsur oldu. Saray, hkmet divanlar, nde gelen devlet adamlarnn kkleri ve muhafz birliklerinin bulunduu Kasbada oturan Hafs sultanlar ehri deerli eserlerle donattlar. Hnedann kurucusu Eb Zekeriyy devrinde ok sayda cami, saray, ar ve medrese ina edildi. Eb Zekeriyynn yaptrd Cmius-sultan (Cmiul-Kasba), zevcesinin yaptrd Cmiul-hev (Cmiut-Tevfk), buna bitiik el-Medresett-Tevfkiyye bu dneme ait eserlerdendir. Daha sonraki sultanlar da eitli eserler ina ettirdi. ehrin gney ksmnda XIII. yzylda Cmiul-Cezre ve XIV. yzylda Bblcedd knda Cmiul-Halak yapld. XIV. yzylda yaplan camilerden biri de Cmiu Sd Yahy olup bunun bitiiinde ayn isimle bilinen bir de medrese vard. Cmiut-tebnn XV. yzylda ina edilmiti. Bunlardan Cmiul-Kasba, Cmiut-Tevfk, Cmiul-Halak ve Cmiut-tebnn gnmze ulamtr. Eb Zekeriyy Kasrl-bent, olu Mstansr-Billh Resttbiyedeki saray ina ettirdi. Mstansrn hayranlk uyandran Eb Fihr adl bir saray daha vard. Mstansr ayrca, Cebelzavndan Kartacaya ulaan Roma dneminden kalma su kemerini tamir ettirerek Tunusa kadar getirdi ve bir taraftan Cmiul-Kasbaya, dier taraftan Eb Fihr Sarayna ulatrd. Yaklak bir asr sonra Sultan Eb Fris Abdlazz zamannda Bardo Saray yapld. Kuzey Afrikada ilk medreseyi de (emmiyye Medresesi) Eb Zekeriyy Tunusta ina ettirmiti. Bu medreseyi ayn asr iinde Muarradiyye, Tevfkyye, XIV. yzylda Eb Zekeriyynn kz Emre Ftmann yaptrd Unukyye, nahiv limi bn Usfr el-blye nisbetle anlan ve zengin bir ktphanesi olan Usfriyye medreseleri takip etti. naatn IV. Muhammed el-Mntasrn balatt, kardei Eb mer Osmann tamamlatp ok sayda vakf tahsis ettii Mntasriyye Medresesinin 366 odas vard. Eb mer, Osmniyye adn tayan ikinci bir medrese daha yaptrd. Bu dnemde Zeytne nemini yine devam ettirdi. Bylece Tunus btn blgeden talebe ve limlerin yneldii zengin bir ilim merkezi oldu. Eb Fris Abdlazzin ina ettirdii hastahane (mristan), Eb mer Osmann ina ettirdii adrvan da bu dneme ait eserler arasndadr. Hafsler zamannda nce Medine denilen Kalatl-Kasbay evreleyen ilk sur ina edildi. Surlarn Bblkartcenne, Bbsskyye, Bblmenre (Bblarda), Bblcezre, Bblbahr, Bblbent ve Bblcedd adlarn tayan yedi kaps vard. ehrin ana kaps kabul edilen Bblbahr tersanenin bulunduu yere alyordu. III. Muhammed Eb Darbe elMstansr, Medineyi ve sonradan oluan iki yeni mahalleyi iine alacak ikinci bir sur yaptrd (1317). Yeni surun alt kaps vard, Osmanl dneminde drt kap daha eklendi. Bu kaplardan Bbsdn, Bblhadra, Bblbihr, Bblcedd ve Bbsdksm hl ayaktadr. Barbaros Hayreddin Paa, Tunus limannn mstahkem kalesi Halkulvd ile birlikte Tunus ehrini

ele geirdi (1534). Ancak ertesi yl spanyollar Tunusu Osmanllardan geri alarak Hafs Sultan Mevly Hasan yeniden tahtna oturttular ve Halkulvdyi kendilerine s edindiler. Osmanllar 1569da tekrar ehre girdilerse de 1573te spanyollar ikinci defa ehri ele geirdiler ve kuvvetli bir savunma hatt oluturdular. Buna ramen 1574te Osmanl donanmas nce Halkulvdyi, ardndan Tunusun istihkm konumundaki Bastiynu alp ehri ele geirdi. Osmanllar buray ayn ad tayan eyaletin merkezi yaptlar ve bir beylerbeyi tayin ettiler. 1594 ylndan itibaren Tunusta merkezden gnderilen valilerin glgede kald daylar devri balad. 1705ten itibaren ortaya kan nc dnem ise 1881de Franszlarn Tunusu igaline kadar srd. 1957de bamsz Tunus Cumhuriyetinin kurulmasyla beylik dnemi tarihe kart. XVI. yzylda spanya igali pek ok limin Tunustan ayrlmasna yol asa da ehirdeki ilm canllk devam etti. Osmanl dneminde Endlsten gelen ok sayda mslman ve yahudi Tunusa yerleti. Bu g XVI. yzyl boyunca srd; XVII. yzyln ilk yarsnda younluk kazand. Tunus halk iinde nemli bir unsur haline gelen Endlsl muhacirlerle birlikte iktisad hayatta yeni bir canlanma yaand; ziraat, ticaret, endstri geliti ve refah dzeyi ykseldi. Endlsl gmenler ehrin ilm hayatna da katk saladlar. Bu dnemde stanbuldan ve dier Osmanl ehirlerinden gelen limler de vard. Bunlardan Molla Ahmed, Zeytnede mderrislik grevine getirildi ve ok sayda talebe yetitirdi. Daylar devrinde Tunus ehrinde cami ve medreseler ina edildi. Ysuf Daynn kendi adn tayan camisi, medrese ve trbesinden oluan klliyesi (Ysuf Shibt-tba), Endlsl muhacirlerin ina ettirdii Sbhnellah Camii, Laz Mehmed Daynn yaptrd Kasr Camii, Mehmed Bey el-Murd ile kardei Ramazan ve Murad beylerin yaptrd Sd Mahrez Camii, Tunusta ikinci Hanef camii olarak ina edilen Hammde Paa Camii, Osmanl tarzndaki Muhammed By Camii, Hammde Paann olu Murad Beyin ina ettirdii Murdiye Medresesi, Endlsllerin yaptrd Endelsiyye Medresesi bu dnemin nemli eserlerindendir. Hseynler devrinde zellikle eitim ve mimari geliti, ehirde ok sayda cami, medrese ve saray ina edildi. Hseyin b. Ali, iinde medresenin de bulunduu el-Cmiul-cedd klliyesinin dnda Medresetn-Nahle ve Medresetl-Hseyniyye es-Sur adyla iki medrese daha yaptrd. Kardei Ali Paa, Medreset nehcil-B, Sleymaniye Medresesi ve Ali b. Hseyin el-Hseyniyyetlkbr adyla bir medrese ina ettirdi. 1840 ylnda Ahmed Paa tarafndan Bardo Harbiye Mektebi, 1875te Muhammed Sdk Bay tarafndan din ilimlerin yan sra tabii bilimler ve yabanc dillerin okutulduu el-Medresets-Sdkyye (Sdk Koleji) yaptrld. Bu dnemde ina edilen saraylarn banda Dr Osman (XVII. yzyl), Dr Abdullah (XVIII. yzyl), Dr Hseyin ve Dr erif, Hayreddin Saray, Mustafa b. smil Saray, Haznedar Saray, Zerrk Saray anlabilir. 1970li yllarda hazrlanan bir envantere gre ehirde 100n zerinde kk mevcuttu. Hseynler devrinde Hammde b. Ali ehirde be kla ina ettirdi. Hseyin b. Mahmd ve kardei Mustafa Bey tarafndan yaptrlan Birinci Alay Klas da nemlidir. 1830da Cezayirin Fransa tarafndan igalinden sonra Tunusa Avrupadan ok sayda gmen geldi ve ehrin nfusu artt. 1860 ylndan itibaren nemli bir ksm yklan surlarn dnda yeni mahalleler olutu. 1881de balayan Fransz igali dneminde Avrupadan gelenlerle ehrin nfusu ikiye katland. Mslmanlar sur iinde yaamaya devam ederken Avrupallar daha ziyade sur dndaki semtlere yerletiler. Smrge dneminde Katolikler iin Saint Vincent de Paul, Sainte Jeanne dArc, Protestanlar iin Saint Georges kiliseleri ina edildi. Ortodokslar iin de bir kilisenin yapld

ehirde yahudilerin yedi havras bulunuyordu. II. Dnya Sava srasnda 1942-1943 yllarnda Almanya tarafndan igal edilen Tunus ehri Amerikan ordusunca kurtarlp Fransaya geri verildi. II. Dnya Savann ardndan ehirde sanayileme hzland. 1956da Tunusun bamszln kazanmasndan sonra Avrupallar ehri terketmeye balad. Buna karlk krsal kesimden gelen glerle Tunus ehrinin etrafnda yeni varolar olutu, nfus tekrar iki katna kt. ehir XX. yzyln ikinci yarsnda byk gelime gsterdi. Tunus gnmzde birbirinden ok farkl iki ehirden meydana gelmektedir. Merkezi Zeytne Camii olan tarih ehir Medine, tepelerin dou ksmnda Bbssveyka ve Bblcezre semtlerinin bulunduu kesimdir. Tarih eserlerle bir mze nitelii tayan eski ehir denizden yaklak 10 km. ieride Buhayre denilen s gle 1 km. mesafede yer alr. Geleneksel yapsn en iyi koruyan ehirlerden olan Medine 1979da UNESCO tarafndan dnya kltr miras eserleri arasna alnmtr. ehri evreleyen iki tarih surdan sonradan yaplan ikincisi zerinde birka kap hl ayaktadr. Tunusun tarih dokusunda Osmanl trbeleri nemli yer tutmaktadr. Trbetl-Fellr, Trbetlazze Osmane ve zellikle ok sayda Tunus beyinin medfun bulunduu Trbetl-bey anlmaldr. Ali b. Ziyd, Ahmed b. Nefs ve Muhriz b. Halefin kabirleri nemli ziyaret yerlerindendir. kinci ehir, smrge dneminde XIX. yzyln sonlarndan itibaren yksek bir arazi zerinde kurulan ve Avrupa tarz binalarla donatlan, XX. yzyln ortalarndan itibaren byk gelime gsteren modern ehirdir. Afrika baehirlerinin birounda grlen Avrupa ehir rneklerinin en moderni ve en gelimii Tunustakidir. 1888 ylnda Tunus glnn iinden alan 7,5 m. derinliinde, 30 m. geniliinde ve 10 km. uzunluunda bir kanalla gln gneyindeki Tunus Liman, Halkulvd Limanna baland. Modern bir hava limanna da sahip olan Tunus lkenin en nemli siyaset, ticaret, sanayi ve kltr merkezidir. ehirde dokumaclk, bakrclk, demircilik, seramikilik, inaatlk gibi meslek kollar byk gelime gsterdi. Tunus 1979da Msr ile srail arasnda imzalanan Camp David Antlamasndan sonra Arap Birliinin merkezi yapld ve 31 Ekim 1990 tarihine kadar bu konumunu srdrd. lkede iktidar elinde tutanlar ve orta snfn nemli bir blm modern Tunusta yaar; kenar semtlerde ise yoksul kitleler bulunur. 200 kadar cami ve mescidin bulunduu ehrin en mehur camisi Zeytnedir. XIX. yzyln sonlarnda slm dnyasnn tannm medreselerinden biri olan Zeytne, Tunus Cumhuriyetinin ilk yksek eitim kurumu Zeytne niversitesinin ekirdeini tekil etmitir. ehirde drt niversite daha vardr. Fransa igali ncesinde ehrin nfusu 100.000 civarndayd ve halkn ounluunu mslmanlar oluturuyordu. ehirdeki yahudiler Kasbadaki mahallelerinde, hristiyanlar ehrin gney ksmnda, tccarlar ise Bblbahr denilen kapnn hemen nnde ve surun dnda kalan mahallelerde ikamet ediyordu. Fransz himayesiyle birlikte Tunusta Avrupal nfus artt. 1911de nfusu 150.000 civarnda olan ehirde 17.875 Fransz, 44.237 talyan, 5986 Maltal ve 1381 Yunanl, spanyol ve dier milletlerden olmak zere 70.000e yakn Avrupal yayordu. ehrin yerli nfusu 65.000i mslman ve geri kalan yahudi olmak zere toplam 85.000 idi. 1956 ylnda bamszlk elde edildikten sonra Tunustaki Avrupal nfusu giderek azald ve tamamna yakn buray terketti. Ardndan hzl bir ekilde byyen ve nemli miktarda g alan ehrin nfusu artt. 2004 yl itibariyle baehir Tunusun 740.000 olan nfusu evresindeki banliylerin nfusuyla birlikte hesaplanan metropoliten Tunusun nfusu 1 milyona ulamt.

BBLYOGRAFYA

BA, HAT, nr. 457/22528 (1230); nr. 2/61 (1254); BA, A.DVN, nr. 93/59, 07/S/1270; BA, Y.PRK.HR, nr. 5/60 (19/Ra/1298); bn Abdlhakem, Ftu Ifryye la conqute de lAfrique du nord et de lEspagne (nr. ve trc. A. Gateau), Aljires 1948, s. 115; bn Havkal, retl-ar, I, 75-76; Bekr, el-Meslik, II, 697-699; bn Fazlullah el-mer, Meslik: lAfrique moins lEgypte (trc. Gaudefroy-Demombynes), Paris 1927, s. 96-136; Seyyid Murat Reis, Barbaros Hayreddin Paann Htrt (haz. M. Erturul Dzda), stanbul, ts. (Tercman Gazetesi), II, 135-159; Aziz Samih lter, imali Afrikada Trkler, stanbul 1936-37, I-II, tr.yer.; Abdlazz ed-Devltl, Mednet Tnis filahdil-af (trc. Muhammed e-bb-Abdlazz ed-Devltl), Tunus 1981; Mohamed el-Aziz Ben Achour, Islam et controle social Tunis aux XVIIIe et XIXe sicle, La ville arabe dans lIslam (ed. Abdelwahab Baudiba-Dominique Chevallier), Tunus 1982, s. 137-149; Hasan el-Vezzn, Vaf fryye, II, 70-78; Jellal Abdelkafi, La mdina de Tunis, Paris 1989, tr.yer.; J. Ganiage, Histoire contemporaine du Maghreb, Paris 1994, s. 44-60, 265-320; P. Sebag, Tunis: Histoire dune ville, Paris 1998, tr.yer.; a.mlf., Tunis au XVIIe sicle: une cit barbaresque au temps de la course, Paris 2000; a.mlf., Les travaux maritimes de Hassn b. Numn, IBLA, sy. 125 (1970), s. 41-56; a.mlf., Tunis, EI (Fr.), X, 676-686; Tunis, cit de la mer (ed. Alia Baccar-Bournaz), Tunis 1999, tr.yer.; Mohamed Sadek Messikh, Tunis: la mmoire, Paris 2000; Ahmed Saadaoui, Tunis ville ottomane, Tunis 2001, tr.yer.; Kadir Pekta, Tunusta Osmanl Mimari Eserleri, Ankara 2002, tr.yer.; Ahmed et-Tavl, Tru medneti Tnis e-ef vel-ar, Tunus 2002; G. Goussaud-Falgas, Tunis, la ville moderne, Saint-Cyr-sur-Loire 2005; Ph. di Folco, Le got de Tunis (ed. M. de France), Paris 2007, tr.yer.; M. Habb el-Hle, Tnis vet-tr, Fayal, XXXVIII, Riyad 1980, s. 35-47; Neji Jelloul, Les fortifications de Tunis lpoque ottomane, Arab Historical Review for Ottoman Studies, sy. 9-10, Zaghouan 1987, s. 95-135; Robert Brunschvig, Tunus, A, XII/2, s. 60-68; Muhammed Razk, Hafsler, DA, XV, 125-128. Ahmet Kavas

TR
(bk. SN).

TR SRES
() Kurn- Kermin elli ikinci sresi. Mekke dneminin ikinci yarsnda nzil olmutur. Adn birinci yette geen tr (da) kelimesinden alr. Vet-tr sresi diye de anlr. Krk dokuz yet olup fslas harfleridir. nsanda sorumluluk duygusu uyandrmak ve bu duyguyu glendirmek iin hiret hayatnn tasvirini yapan ve ilh vahyin ortaya koyduu gereklere kar puta tapanlarn ileri srd iddialar reddeden srenin muhtevas iki blm halinde ele alnabilir. Birinci blmde Tra (Sn da), ince deri zerine yazlm kitaba, Beytlmamra, ykseltilmi bir tavan grnmndeki semaya, kabarm denize yemin edilir ve rabbin mukadder azabnn mutlaka gelip ataca belirtilir. Ardndan plak gzle bakldnda yer-gk diye grnen ve iinde insan barndran tabiatn dzeninin bozulup kyametin kopaca gnde ilh gerekleri yalan sayanlarn ok zor durumda kalaca ve itilip cehenneme atlaca anlatlr. Daha sonra bata irk ve inkr olmak zere ktlklerden korunanlarn cennet nimetleri iinde kendileri gibi iman eden aile fertleriyle birlikte hayat srecekleri ifade edilir. Cennettekilerin birbirleriyle grp sohbet edecekleri ve dnyada daima Allahn huzurunda hesap verme endiesi tadklarn syleyecekleri bildirilir (yet: 1-28). kinci blmde Hz. Peygamberin mriklerle olan mcadelesi anlatlr; Reslullaha t vermeye devam etmesi, muhataplarnn kendisi iin khin, mecnun, air demelerinden etkilenmemesi bildirilir. Kendisine kar direnenlerin selim yaratllarn bozmaya altklar, azgnl tercih ederek Kuran Muhammedin uydurduunu syledikleri, onlarn hibir zaman byle bir metin meydana getiremeyecekleri, kendilerinin, putlarnn kinat yaratp ynetme gcne sahip olmadklar, buna ramen Allahtan baka mbudlar edindikleri ifade edilir. Bu hususlar soru edatyla balayan, secili ve etkileyici cmleler iinde yer alr (yet: 35-43). Blmn sonunda Resl-i Ekreme hitap edilir ve mrikleri felkete mruz kalp kimseden yardm alamayacaklar gne havale ederek kararm kalpleriyle ba baa brakmas emredilir; bunlarn ebed hayatta da azaba urayacaklar belirtilir. Yine Reslullaha hitap edilerek rabbinin hkmne rza gstermesi, zira kendisinin ilh koruma altnda bulunduu bildirilir; gece ve gndz Allah tesbih ve hamd ile anmas emredilir (yet: 2949). Fert ve cemiyet hayatnn dzeni bakmndan ok nemli bir etken olan sorumluluk duygusu Kuranda zellikle Mekk srelerde sk sk vurgulanr. Sorumluluklarn yerine getirilmesi iin kiiyi harekete geirecek sebepler dnyada yetersiz kalabilir. Zira asl sorgulama byk hesap gnnde gerekleecektir. Mekke dneminin ikinci yarsnda, vicdanlar bsbtn kararmam insanlarn nazarnda doru ile yanl artk birbirinden ayrlm bulunuyordu. Buna ramen Kurey ileri gelenleri gerei kabul etmedikleri gibi inananlarn bir ksmn ikenceye mruz brakyor, bir ksmn Habeistana hicret etmeye mecbur ediyordu. Cenb- Hakkn resulne ve mslmanlara emri, Mddessir ve Mzzemmil bata olmak zere birok Mekk srede sabretmeleri, Allah yceltmeleri, Ona vg ve senda bulunmalardr. Zira bu sayede Hakkn lutuf ve yardmna nil olacaklardr.

Tr sresi, Reslullaha dier peygamberlere gnderilen vahiylerden fazla olarak bir stnlk nianesi eklinde verilen mufassal srelerdendir. Hz. Peygamberin bu sreyi baz akam namazlarnda okuduu rivayet edilmitir. Cbeyr b. Mutim, henz mslman olmadan nce geldii Medinede Resl-i Ekremin azndan stn edeb slba sahip bu sreyi duyunca ok etkilendiini anlatmtr (Buhr, Tefsr, 52/1; Mslim, Salt, 174; bn Hacer, I, 227; brhim Ali, s. 319-320). Baz kaynaklarda yer alan (Zemaher, V, 632; Beyzv, IV, 201), Tr sresini okuyan kimsenin Allah tarafndan azaptan kurtarlp cennet nimetleriyle faydalandrlmas gereklemi bir haktr melindeki hadisin mevz olduu kabul edilmitir (Zemaher, neredenin notu, I, 684; Tarablus, II, 722). Abdlhseyin Dostgayb ymet ve urn: Tefsr-i Sre-i erfe-i r adyla bir eser yaymlamtr (raz 1981).

BBLYOGRAFYA

Zemaher, el-Kef (nr. dil Ahmed Abdlmevcd v.dr.), Riyad 1418/1998, I, 684; V, 632; Kurtub, el-Cmi, Beyrut 1408/1988, XVII, 40; Beyzv, Envrt-tenzl, Beyrut 1410/1990, IV, 201; bn Hacer el-Askaln, el-be, Kahire 1358/1939, I, 227; Muhammed et-Tarablus, el-Keflilh an eddi-af vel-mev vel-vh (nr. M. Mahmd Ahmed Bekkr), Beyrut 1408/1987, II, 722; brhim Ali es-Seyyid Ali s, el-Ed vel-rl-vride f feili sveril-urnilKerm, Kahire 1421/2001, s. 319-320; Seyyid M. Hseyn-Mahbbe Mezzin, Sre-i r, DMT, IX, 384-385. Bekir Topalolu

TURAHAN BEY
(. 860/1456) Osmanl aknc beyi. Balkanlarda fetih faaliyetlerinde bulunan Osmanl u beylerindendir. Tesalya ftihi olarak da bilinir. Baz aratrmalarda ad Turhan Bey eklinde yazlr. Muhtemelen Bat Anadolu blgesinden Trakyaya gnderilmi Trkmen gruplarna mensuptur. Muharrem 859 (Ocak 1455) tarihli vakfiyesinde ad Emr Paa Yiitolu Hac Turahan Bey eklinde geer (Ayverdi, s. 785-787). Ondan bahseden ilk kaynaklarda Trk Turahan diye de anlr (Ner, s. 259). Ailenin vakf kaytlarnn Uzunkpr, Kean, Malkara kesiminde younlamas ilk defa bu kesime yerletiklerini gsterir. Hatta bu kesimde oturanlar tahrir kaytlarnda Turahanl eklinde geer. Tarih gelenee gre babas skp yresinin ftihi Paa Yiit Beydir. Paa Yiit Beyin skp aldktan sonra fetihlerini Tesalya taraflarna uzatmak iin olu Turahan Beyi bu istikamete yollad belirtilir. Ancak Tesalya blgesinin Evrenos Gazi tarafndan 796da (1394) ele geirildii bilinmektedir. bn Kemale gre bu fetih srasnda Turahan Bey de mrhur sfatyla onun yannda bulunmaktayd (Tevrh-i l-i Osmn, s. 225). Bu bilgi, Turahan Beyin babas diye gsterilen Paa Yiitin skp ftihi Paa Yiit olmayp bir bakas olduunu dndrr. Paa Yiit ve olu Turahann Evrenos Gaziye bal ekilde faaliyet gsterdikleri ve onun vefatnn ardndan bu u blgesinin sorumluluunu stlendikleri ileri srlr (Kayapnar, sy. 10 [2005], s. 186-187). Evrenos Beyin Yenice-i Vardara gidiiyle onun tarafndan Tesalya blgesinde braklan Turahan Bey az zamanda mehur u beyleri arasna girdi. Dukasa gre daha bu yllarda Yldrm Bayezid onu Trakya ve Bulgaristann Karadeniz kylarndaki ehirlerine akn iin yollam, bylece stanbul kuatmas ve ablukas srasnda (muhtemelen 798/1396) bu yollar kapattrmt (Tarih, s. 42). Turahan Beyin ad daha sonra Osmanl kaynaklarnda Dzmece Mustafa olay dolaysyla geer. Fetret dneminin alkantl yllarnda Rumelide dier u beyleriyle birlikte hareket ettii ve komularyla iyi ilikiler kurduu anlalmaktadr. zellikle Mihalolu Mehmed Beyin dier beyler gibi onun da zerinde etkisi olduu bilinmektedir. Nitekim Mehmed Beyin Tokata hapsedilmesinden rahatszlk duyan u beyleri, taht iddiacs diye ortaya kan Yldrm Bayezidin olu Mustafa elebinin yannda toplanmt; bunlarn arasnda Turahan Bey de yer alyordu. Ardndan Mihalolu Mehmed Beyi hapisten karan II. Murad, amcas Mustafann yanndaki bu u beylerini ondan ayrmay ve kendisine yeniden tbi klmay baard (825/1422). II. Murada ballk bildirdikten sonra tekrar Tesalya u blgesine dnd anlalan Turahan Bey, 826 Cemziyelhirinde (Mays 1423) Morada atl birlikleriyle Germe Hisar olarak da anlan Hexamilion (Eksamil/sthimos) duvarna ynelik hcumlarda bulundu. II. Manuel tarafndan yeni batan yaptrlan istihkmlar ykt ve Moraya girdi. Bu kesimdeki Arnavutlarla yapt savata onlar datt. Mistra, Leondari, Gardiki, Dabia gibi ehirleri bask altnda tuttu. Morada sahil kesiminde, Venedik idaresi altnda bulunan ehirler hari neredeyse tamamen nfuz tesis etti. Venedik kaynaklarna gre 1425te Venedik donanmas amirali bar n grmelerini Turahan Bey ile yapt. Tuz gelirlerinden ylda 20.000 ake denmesi yolunda vaadde bulundu. Onunla bizzat tant anlalan diplomat ve tarihi Georgios Sphrantzese gre Mora ve Lepanto kesiminde aknlar yapt

gibi Mora Despotu Konstantinin Patras ehrini almasn engelledi. Bu vesileyle Sphrantzes 1429 Eyll aynda Turahann yanna Trhalaya giderek Patras iini grt. 833te (1430) Selnikin fethi srasnda Rumeli u beyleriyle kuatmaya katld anlalan Turahan Bey 1431de Korint berzahndaki surlar ykt. Ergirikasr blgesinde isyan karan Zenebii ve Aranitileri tedib iin yollanan Evrenosolu Ali Beyin baarszl zerine Rumeli Beylerbeyi Sinan Paa ile birlikte buraya gnderildi (1434). Oru Bey de onun Arnavutluk taraflarna aknlarda bulunduunu, Yanya ve btn Arnavutluk ilini yamaladn kaydeder (Oru Be Tarihi, s. 59). Bu srada Ergirikasr civarnda Zenebi topraklarn zaptettii ve Kruyadaki (Akahisar) Gjon Kastriotiyi (van/Yuvan Kastriyota) Osmanllara tbi kld da belirtilir (Imber, s. 22). 1435 yaz aylarnda Teb (Tiva/Thebai) ehrini kuatarak zaptetti. Hatta Sphrantzes, Tivada bulunan Turahan Beyin yanna elilikle gidince Turahan Bey, ona despotla iyi ilikilerinden bahsederek bu ehri bir kere ele geirmi olduunu ve brakamayacan syledi (stanbulun Fethinin Bizansl Son Tan, s. 172). Bu blgedeki faaliyetleri dnda Osmanl kaynaklarnda Turahan Beyin Tuna snrna ynelik aknlar yaptna dair bilgiler vardr. II. Muradn emriyle Tuna tesine geip Eflak ilini tahrip eden aknclar arasnda o da bulunuyordu (841/1437). Bu tarihlerde Srbistanda Osmanl kontrol kurulduu ve akn faaliyetleri Tuna ve tesine kayd iin II. Murad ona s olarak Gvercinlik Kalesini verdi. 846da (1442) buradan Macar topraklarna yapt aknlardan birinde Sava rma zerinde Macar birlikleri karsnda yenilgiye urad. Bu mnasebetle Macar kral nibi Jnos Hunyadinin bir mektubunda ad Gvercinlik Beyi Koca Turahan Bey diye geer. Buradaki koca kelimesi onun bu sralarda yann dier beylere gre hayli ilerlediine iaret eder. 1443-1444te Macarlarn zldi Derbendinde zorlukla durdurulduu savalar srasnda grlerine bavurulduunda kendisinin u beyleri arasnda en yal ve tecrbeli kii olduunu sylemitir. Blgedeki faaliyetleri srasnda muhtemelen Srp Despotu Georg Brankovi ile (Vlkolu) iyi mnasebetler kurmu, hatta sava sonras imzalanan antlamada arac rol stlenmiti. Bununla beraber dnemin Osmanl tarihileri zldideki baarszln onun gevek tutumuna ve Vlkolu ile olan dostluuna balar. Halbuki bu mcadeleler srasnda II. Muradn onun szn dinledii, verdii taktiklere uygun hareket ettii anlalmaktadr. Fakat geri ekilen Macar ordusunu takip iindeki baarszlk az sonra rakibi olduu anlalan andarl Halil Paann etkisiyle Edirnede tutuklanp hapsedilmek zere Tokata sevkedilmesine yol at. Bu durum muhtemelen, II. Muradn uranlan baarszl aknc beylerine balayarak onlarn glerini krmak veya malbiyetin mesuliyetini bu tannm aknc beyine ykleyip ortaya kmas muhtemel tepkileri dengelemek istemesinden kaynaklanmtr. Nitekim hemen ardndan hapisten karlp yeniden Moraya yolland (850/1446). kpaazde, Varna Savan-da kazanlan baar zerine Azap Beyin araclyla affedildiini yazar (Trih, s. 185). Bihit ise 1446da Mora seferine kmaya karar veren II. Muradn onu Tokattan artp bu hususta grlerine bavurduunu ve tavsiyeleri uyarnca hareket ettiini bildirir. Chalkokondyles de Mora seferindeki roln anlatarak Germe Hisarnn yklmasndan ve yapt aknlardan sz eder. Ayrca Turahan Beyin II. Kosova Sava srasnda (852/1448) kuvvetleriyle orduda hazr bulunduunu yazar.

Turahan Bey, II. Mehmedin tahta ikinci defa clsu srasnda onun yannda yer ald ve Karamanolu zerine yapt sefere katld. Sefer dn yenieri isyannda yer alan elebalarnn katledilmesi iin padiah tevik etti. Ancak padiah bu nazik siyas ortamda byle bir harekete girimeyi doru bulmad. Turahan Bey, stanbulun fethine taraftar olanlarla birlikte hareket etti ve Halil Paaya kar olan grubu destekledi. stanbulun fethi iin yaplan hazrlklar esnasnda 1452 Aralk aynda Moradan gelecek yardmlar nlemek zere Ahmed ve mer adl iki oluyla birlikte nemli faaliyetler gerekletirdi. Korint berzahnn savunma duvarlarn ele geirdi, Arkadiaya kadar indi, Tripolis ovasndan geip thome dann Messenia blgesine ulat. Koron krfezine geldi, Navarini ald. Bylece Moradan stanbula gelmesi muhtemel yardmlar engellemi oldu. Bu harekt srasnda Turahan Beyin olu Ahmed, Sparta Despotu Demetrios tarafndan esir edildi ve 1454 Aralk aynda dier olu mer tarafndan kurtarld. Turahan Beyin stanbulun kuatmasnda hazr bulunduuna dair kaytlar vardr. Muhtemelen fetihten sonra yeniden Tesalyaya dnm ve olunun kurtarlmas iiyle uramtr. 1455 Ekiminde Edirneye gelerek padiahla buluan Turahan Bey ertesi yl ya sekseni gemi olduu halde vefat etti (860/1456 yl ortalar). Uzunkpr Krkkavak kynde yaptrd caminin yanndaki trbesine defnedildi. Babinger trbesinin Larissada bulunduunu yazar (A, XII/2, s. 105), ancak baka bir yerde Krkkavaktaki trbesinde medfun olduunu bildirir (Fatih Sultan Mehmed, s. 151). Vakfiyesinde Hac unvanyla anlmas onun hacca gittiine delil tekil eder. Muhtemelen bu yolculuk II. Kosova Savann ardndan gereklemitir. Turahan Beyin ele geirdii Tesalya onun idar blgesi durumundayd. Buraya slm bir karakter kazandrm, Anadoludan pek ok Trk gmeni blgeye yerletirilmitir. Larissa (Yeniehr-i Fener) onun zamannda nemli bir merkez olmu, burada cami ve baka hayr eserleri yaptrmtr. Ayrca oullarnn bu ehirde pek ok hayr eseri mevcuttu. Trhala da yine bu dnemde bir slm ehri zellii kazanmtr. Trnovann bir kasaba haline geliini salam, blgede vlaho (Evlahoyanni), Trnova, Farsala gibi merkezler kurulmutur. Turahan Beyin 850 (1446) tarihli vakfiyesinde Larissada bir cami, medrese, zviye, hamam, Trhalada bir cami, Platamona ve itrozda birer kervansaray yaptrd kaytldr. Bu eserlerden hibiri gnmzde ayakta deildir. Ayrca vakf kaytlarna gre Krkkavakta bir cami, imaret, Malkarada yine bir cami ve medrese ina ettirmitir (Gkbilgin, s. 340-341). Krkkavaktaki cami ve imareti harap duruma gelmi, cami yakn zamanda restore edilmi, trbesi ise 1930lu yllardan sonra yklm, geriye bir mezar yeri kalm, ardndan buraya bir trbe yaplmtr. Turahan Beyin aknc beyi olduklar anlalan iki olundan Ahmed, Tesalyann idaresini babasndan sonra stlendi. Bununla birlikte mer Beyin de Ftih Sultan Mehmedin 860 (1456) Mora seferinin ardndan blgenin muhafazasyla grevlendirildii bilinmektedir. ki kardein ortak hareket ettii, fakat kaynaklarda daha ok mer Beyin ad getii sylenebilir. Bizans tarihilerinden Chalkokondyles zellikle mer Bey hakknda geni bilgi verir. Ahmedin de hacca gitmeye teebbs ettiini, merin ise Trhala beyi olarak faaliyet gsterdiini yazar. mer Bey 1456da Atinann aa kesimlerini ele geirdi, Haziran 1458de ehre tam anlamyla hkim oldu. Ertesi yl Morada kan karklklardan kendisini sorumlu tutan Ftih Sultan Mehmed tarafndan azledildi. Mora seferinden sonra yeniden Tesalya ve Selnik yresinin idareciliine getirildi. Bu unvanla Bosna seferine katld. Ardndan Moraya dnd, Venediklilerce kuatlan Grds Kalesinin yardmna kotu. Venediklileri geri pskrtt ve onlarn elindeki kalelere saldr dzenledi. Modon ve Korona kadar ilerledi (1463). 1466da Balyabadraya saldran Venediklileri ekilmeye zorlad,

onlar yendi ve ald esirlerle birlikte stanbula gitti. 1473te Uzun Hasan ile yaplan Otlukbeli Savanda ilk arpmalar srasnda esir dt. Onun 882de (1477) Venediklileri sonzada (sonso/Aksu) yendii, ertesi yl Arnavutlarla arpt bilinmektedir. mer Beyin Muharrem 889 (ubat 1484) tarihli bir vakfiyesi mevcuttur. mer Bey, 908 Reblhirinde (Ekim 1502) vefat ederek Malkarada yaptrd caminin yanndaki bidev trbeye defnedildi. Oru Bey onun doksan alt yanda olduunu yazar (Oru Be Tarihi, s. 220; burada muhtemelen istinsah hatasyla ad Tura Beyolu Mehmed Bey eklinde kaytldr). mer Beyin Hasan ve dris adl iki olundan Hasan Bey mahall bir idarecidir. Onun da evval 937 (Mays 1531) tarihli bir vakfiyesi vardr. Nide ve Bayburt sancak beyliklerinde bulunduu anlalan dris Beyin bir air olarak n kazand, dnemin tezkirecilerinin kaytlarndan anlalmaktadr. Durak Bey adl bir baka olunun yine sancak beylii yapt tesbit edilmektedir. Turahan Bey ailesi XIX. yzyl balarna kadar bu blgede oturmutur. Hasan Beyin olu mer Bey 961de (1554) aknc kumandan olarak grlr ve bu durum onun aile geleneini srdrdne iaret eder. Turahan Beyin oullarndan Ahmed Beyin 917de (1511) tescil edilen bir vakfiyesi vardr. Dier olu Hzr Bey de bir mescid yaptrmtr. mer Beyin ise vakflar ok zengindir. Larissa, Trhala, Trnova, Platamona, atalca, Fener, zdin, Livadya, Serez, Drama, Malkara, Semendirede cami, mescid, tekke, imaret, hamam, kervansaray, kpr, mektep gibi eserler yaptrmtr (Kiel, s. 150151). Onun oullarndan Hasan, Mustafa, Hamza, Eyb ve brhim beylerin de hayr eserleri ina ettirdikleri kaytldr. Turahan Beyin Mehmed adl bir baka olunun daha olduu ve bundan Hac Mustafa Bey adl bir torunu bulunduu, bu zatn da Trhalada bir mescid yaptrd (924/1518) tesbit edilmektedir (Kayapnar, sy. 10 [2005], s. 192-193). Yine bu aileden Fik Paa, Rumeli valilii yapm ve Mart 1643te yetmi yalarnda stanbulda idam edilmitir (Nam, II, 975-976).

BBLYOGRAFYA

Hicr 859 Tarihli Sret-i Defteri Sancak- Trhala (nr. Melek Delilba-Muzaffer Arkan), Ankara 2001, Giri, I, s. XXIII; Doukas, Tarih: Anadolu ve Rumeli, 1326-1462 (trc. Bilge Umar), stanbul 2008, s. 42, 152, 176; stanbulun Fethinin Bizansl Son Tan Yorgios Sfrancisin Anlar Chronicon Minus- (trc. Levent Kayapnar), stanbul 2009, s. 72, 144-152, 166, 172, 272, 294, 300, 374-376; kpaazde, Trih (Atsz), s. 158, 180-181, 184-185; L. Chalkokondyles, Historiarum Demonstrationes (ed. E. Dark), Budapest 1922-23, I, 205; II, 30, 58, 82-89, 148, 172; Tursun Bey, Trh-i Ebl-Feth (nr. A. Mertol Tulum), stanbul 1977, s. 114, 127, 162; Oru Be Tarihi: Giri, Metin Kronoloji, Dizin, Tpkbasm (haz. Necdet ztrk), stanbul 2007, s. 56, 58-60, 63-64, 124, 130, 220; Ner, Cihannm (haz. Necdet ztrk), stanbul 2008, s. 259-260, 288-289, 297, 309; bn Kemal, Tevrh-i l-i Osmn, IV. Defter, s. 221-230; Gazavt- Sultn Murd b. Mehemmed Hn (nr. Halil nalck-Mevld Ouz), Ankara 1978, s. 8-9, 11, 13-15, 23-26, 90-102; Anonim Tevrh-i l-i Osman (nr. F. Giese, haz. Nihat Azamat), stanbul 1992, s. 63, 70-72; Rh Trhi (TTK Belgeler, XIV/18 [1992] iinde, tpkbasm ile birlikte nr. Yaar Ycel-Halil Erdoan Cengiz), s. 447; 16. Asrda Yazlm Greke Anonim Osmanl Tarihi: 1373-1512 (haz. erif Batav), Ankara 1973, s. 117, 121-122, 127, 130, 150; Nam, Trih (haz. Mehmet pirli), Ankara 2007, II, 975-976; J. Philip Fallmerayer, Doudan Fragmanlar (trc. Hseyin Saliholu), Ankara 2002, s. 290-293;

Gkbilgin, Edirne ve Paa Livs, s. 340-341, XIII. Vakfiye (s. 250-253); Halil nalck, Fatih Devri zerinde Tetkikler ve Vesikalar I, Ankara 1954, s. 16, 57-58, 86, 116, 128, 130, 132; Ayverdi, Osmanl Mimrsi IV, s. 785-787; M. Kiel, Das Trkische Thessalien, Gttingen 1996, tr.yer.; Fr. Babinger, Fatih Sultan Mehmed ve Zaman (trc. Dost Krpe), stanbul 2003, s. 151-152, 156, 201, 204-205, 228; a.mlf., Turahan Bey, A, XII/2, s. 104-106; C. Imber, Varna Sava (trc. Ayda Arel), stanbul 2007, s. 22, 36-37, 247-250; Stavros Gouloulis, Ta Apheirotiria titon Tourchanidon, Larissa 2009; Akdes Nimet Kurat, Bizansn Son ve Osmanllarn lk Tarihileri, TM, III (1935), s. 191196, 198-201; Levent Kayapnar, Teselya Blgesinin Fatihi Turahan Bey Ailesi ve XV.-XVI. Yzyllardaki Hayr Kurumlar, Abant zzet Baysal niversitesi Sosyal Bilimler Enstits Dergisi, sy. 10, Bolu 2005, s. 183-196. Feridun Emecen

TURAN
() Trklerin ve akraba milletlerin tarih anavatan anlamnda siyasal ve kltrel bir kavram. Farsa kkenli bir kelime olan trn nceleri ranllarn rann kuzeydousundaki blgelere verdikleri bir isimdi. Daha sonra Ural-Altay ve Fin-Macar halklarndan oluan ve Turan rk diye tannan toplumlarn yaad anayurdu tanmlamak iin kullanlmtr. Turanclk ise bu halklarn birliini savunan ideolojik ve siyasal bir terim halinde uzak anayurt ideali mnasnda Macaristanda XIX. yzyln ilk yarsnda domutur. Kavram, daha ok Macar siyas kimliini tehdit eden pancermenizm ve panslavizme bir tepki eklinde ortaya kmtr. Bunun sonucunda 1910da Turan Cemiyeti kurulmu ve 1944 ylna kadar srmtr. Bu erevede XIX. yzyln ikinci yarsndan itibaren Macar bilim adamlarnn yapt Trkoloji almalarnda Macaristanda Trklerle akrabalk tezleri dahi gelitirilmitir. Mslman Araplarn tarih ve corafya kaynaklarnda Turan hakknda eitli bilgi ve rivayetler yer alr. Taber, Ssn Devletinin kurucusu Erderin Part Hkmdar V. Erdevn (Ardavan/Artabarnus) yenilgiye uratp ldrdkten sonra hn-h (ehinah) unvann aldn, ardndan fetihlere devam ettiini ve kendisine Kuan, Turan, Mekrn meliklerinin gelip itaat arzettiini kaydeder (Tr, II, 40-41). Ykt el-Hamev, Mvernnehir ve evresindeki topraklara Turan denildiini belirtir. ran mill destan kahraman Ferdunun lkesini Selm, Tc (Tr) ve rec adl oullar arasnda paylatrdn, Rumu Selme, Trk ve in topraklarn kapsayan Trn Tca ve ran da rece verdiini, Trklerin, hkmdarlar Tca nisbetle bu topraklar Trn diye andklarn kaydeder (Muceml-bldn, II, 57). Hrizm, ranllarn Ceyhun nehrinin te yakasn Trklerin snr anlamnda Merz-i Trn diye isimlendirdiklerini syler (Meftul-ulm, s. 114). bn Fazlullah el-mer de olduka geni bir alan kapsadn belirttii Turan topraklarna mstakil bir blm ayrarak nemli ehirlerinden, blgede yaayan Trklerden ve dier milletlerden bahseder (Meslikl-ebr, III, 139 vd., 193 vd.). Turan kavram Osmanllarda ilk defa, 1786da Buhara hkmdarna gnderilen ve Ruslara kar birlikte hareket edilmesi teklif edilen bir mektupta geer. Ancak turanclk, Osmanl Devletinde XIX. yzyln ikinci yarsnda gelimeye balayan Trklk hareketinin bir sonucu olarak pantrkizm ile e anlaml, btn Trklerin birlemesi eklinde Trk siyas ve edeb literatrne girmitir. Pantrkizm panslavizme kar bir tepki halinde Rusyadaki Trk aydnlar arasnda domu, zellikle Hseyinzde Ali (Turan) ve Akuraolu Yusuf vastasyla Osmanl-Trk kamuoyunda tantlmtr. Pantrkizm kavramnn siyas mnada dnya kamuoyuna yaylmasnda asl ad Moiz Cohen olan Tekin Alpin nemli rol vardr. Turan fikrinin tarih bilinciyle yorulmu bir mefkre eklinde yaygnlamas Ziya Gkalp sayesinde olmutur. Onun zellikle, Vatan ne Trkiyedir Trklere ne Trkistan/Vatan byk ve mebbet bir lkedir Turan iiriyle sembolletirdii turan ideali, Balkan yenilgisinin ardndan mistik bir hava iinde yaylarak Trklkte romantik bir temaya dnmtr. Turann Trklerin mefkrev vatan, Trklerin oturduu ve Trkenin konuulduu btn lkelerin mecmuu olduunu syleyen Gkalp siyas turann

gerekleip gereklemeyeceini uzak bir istikbalin belirleyeceini ileri srer. Osmanl Devletindeki aydnlar tarafndan savunulan Trklk-milliyetilik anlaynn temeli mill bir kltr oluturma ve bu yolla badak bir Trk milleti tekil etme ynndedir. Bylece Osmanl Devleti iindeki Trkler her bakmdan gelimi salam bir millet haline gelecek, daha sonra dank halde yaayan btn Trkler arasnda kltrel birlik salanacaktr. Kltrel birlik de gelecekteki kzlelma denilen siyasal birlikteliin temeli olarak deerlendirilmektedir. Milletin coraf ve siyas snrlara bal kalmas gerekmediini savunan Trk aydnlarda temelde btn Trklk anlay hkim olmakla beraber baz konularda yaklam farkll bulunmaktadr. Bu farkllk, Osmanl Devletini koruma endiesiyle hareket eden Osmanl Trkleri ile Rusyadan gelen Akuraolu Yusuf, Hseyinzde Ali gibi Trk aydnlarnn soydalarnn bamszlk kazanmas ve Trk birliinin gereklemesi yolundaki dncelere ncelik vermelerinden kaynaklanmaktadr. II. Merutiyet dneminde Trk ocaklar evresinde toplanan Trk aydnlarda ister kltrel ister siyasal mnada ele alnsn pantrkizm anlay temel dinamik fikirlerden birini tekil etmitir. Ancak Osmanl Devletindeki aydnlarn Fin ve Macarlar akraba topluluklar olarak kabul etmekle beraber turan kavramnn iine sadece Trk toplumlarn dahil ettiklerini vurgulamak gerekir. Bu sebeple Macaristanda gelien turanclkla Osmanl Devletindeki turanclk arasndaki asl fark, Osmanl Trklerinin turan kavramn Trk toplumlar ile, hatta mslman olanlarla snrl tutmasdr. I. Dnya Savann balarnda Trk aydnlar tarafndan kaleme alnan birok tarih ve edeb eserin konusunu turanclk meselesi tekil etmi, romantik bir slpla yazlan bu eserler Trk aydn ve genlerini derinden etkilemitir. Sava ierisinde ttihat ve Terakk liderleri nezdinde de ciddi anlamda itibar kazand bir dnemde Osmanl Devleti, Almanyann yannda I. Dnya Savana girmitir. ttihat ve Terakk liderleri bu savaa girerken hem Trkl hem slmcl dmanlarna kar kullanmay dnm, bunlar dnce akm olmaktan kararak bir sava stratejisine balamtr. Bu sebeple Trk aydnlar I. Dnya Savan ideallerini gerekletirecek bir hadise olarak grm ve tam destek vermilerdir. Fakat Trk aydnlarn fikirleri savan genel seyrine bal ekilde deiiklikler gstermitir. Bu yolda ilk byk deiiklik, Trkiyede pantrkizmin tantlmasnda nemli rol oynayan Rusyadan gelen Trk aydnlarnda grlmtr. Bu konuda Akuraolu Yusuf, sava iinde pantrkizmden Rusya Trkleri iin kltrel zerklii hedefleyen bir fikr dnm geirmi, 1919 ylnda ise olaylardan ibret alarak demokratik Trkl savunduunu vurgulamtr. Ziya Gkalp, Rusyann savatan ekilmesi zerine Rusyadaki Trklerin bamszln elde etmeleriyle turan gerekletirmelerini tevik etmesine ramen Osmanl Devletinin yklmasyla Trkler iinde kltrel birliin birbirine yakn olan Ouz Trkleri arasnda kurulabileceini belirterek turann snrlarn iyice daraltmtr. Btn Trkler arasnda kurulabilecek turancln ancak hayal sahasnda gerekleeceini belirtmitir. Osmanl Devletinin I. Dnya Savandan yenik kmas zerine Mill Mcadelenin ardndan Msk- Mill snrlarn esas alan Trkiye Cumhuriyeti kurulmutur. Pantrkizmi reddeden Cumhuriyet ynetimi Trk milleti kavramn Msk- Millye dayanan somut bir vatanla birletirmi, Trk milliyetiliini bir devlet politikas halinde benimsemitir. Osmanl dnemindeki Trk aydnlar da siyas adan yeni devleti Trklk anlaylarnn somut bir ifadesi olarak grmlerdir. Trk ocaklar yeniden lke apnda ubeler aarak temel konularda Cumhuriyet ynetimine tam destek salarken ayn zamanda kltrel adan pantrkist dncelerin ele alnd bir platform olma zelliini srdrmtr. Bu sebeple 1927de Trk ocaklarnn faaliyet alan Trkiye Cumhuriyeti ile

snrlandrlarak btn Trklk anlayndan dn resmletirilmitir. 1930larn ikinci yarsndan itibaren tekrar ortaya kan pantrkist motifleri ieren Trk akm, Trkiyenin II. Dnya Savandaki denge siyasetinin sonucu 1944 yarglamalaryla tasfiye edilmeye allmtr.

BBLYOGRAFYA

Taber, Tr (Ebl-Fazl), II, 40-41; Muhammed b. Ahmed el-Hrizm, Meftul-ulm (nr. G. van Vloten), Leiden 1968, s. 114; Firdevs, hnme (trc. Necati Lugal), stanbul 1956, I, 120; Ykt, Muceml-bldn, II, 57; Ebl-Fid, Tavml-bldn (nr. J. T. Reinaud-M. G. de Slane), Paris 1840, s. 483; bn Fazlullah el-mer, Meslikl-ebr (nr. Ahmed Abdlkdir e-zel), Ebzab 1424/2003, III, 139 vd., 193 vd.; a.mlf., et-Tarf bil-mualai-erf (nr. Semr ed-Drb), Kerek 1413/1992, s. 56-57; Tekin, Turan, stanbul 1330; a.mlf. (M. Cohen), The Trkismus und Pantrkismus, Weimar 1915; a.mlf. (P. Risal), Trkler Bir Rh-i Mill Aryorlar, TY, III/3 (27) (1328), s. 77-83; Ziya Gkalp, Trkln Esaslar (Ankara 1339), stanbul 1976; a.mlf., Kzlelma (haz. Hikmet Tanyu), Ankara 1976; a.mlf., Trk Milleti ve Turan, TY, VI/2 (62) (1330), s. 20532058; a.mlf., Turan Nedir?, YM, II/31 (1918), s. 82-84; a.mlf., Rusyadaki Trkler Ne Yapmal?, a.e., II/38 (1918), s. 233-235; a.mlf., Trklk ve Trkiyecilik, a.e., II/51 (1918), s. 482; Yusuf Akura, Tarz- Siyaset, Ankara 1976; a.mlf., Yeni Trk Devletinin ncleri: 1928 Yl Yazlar (haz. Nejat Seferciolu), Ankara 1981; J. M. Landau, Pan-Turkism in Turkey, London 1981; Franois Georgeon, Trk Milliyetiliinin Kkenleri-Yusuf Akura: 1876-1935 (trc. Alev Er), Ankara 1986; Yusuf Sarnay, Trk Milliyetiliinin Tarihi Geliimi ve Trk Ocaklar (1912-1931), stanbul 1994; Rafael Muhammetdin, Trkln Douu ve Geliimi, stanbul 1998; Faruk Ayn, Cumhuriyet Dneminde Trklk Hareketleri: 1931-1945 (doktora tezi, 1998), Hacettepe niversitesi Atatrk lkeleri ve nklap Tarihi Enstits; Modern Trkiyede Siyasi Dnce: Milliyetilik (haz. Tanl Bora), stanbul 2002; Nizam nen, ki Turan: Macaristan ve Trkiyede Turanclk, stanbul 2005; V. Minorsky, Trn, A, XII/2, s. 107-113. Yusuf Sarnay

TURAN, Ali
(1864-1940) Trk dncesinin nde gelen temsilcilerinden, bilim adam, air ve ressam. 8 Mart 1864te Azerbaycann Slyn ehrinde dodu. Babas Molla Hseyin Hseyinzde, Kruzma beylerinden Kzm Hseyinzdenin olu, annesi Hatice Hanm, Kafkasya eyhlislm Ahund Ahmed Hseyinzdenin kzdr. Orta renimini tamamladktan sonra (1885) Petersburgda Fizik-Matematik Fakltesini bitirdi (1889). Talebeliinde Dou Bilimleri Fakltesinin derslerini de izledi. Ardndan stanbula gidip Mektebi Tbbiyye-i Askeriyyeye girdi (1890). Burada ttihat ve Terakk Cemiyetini kuran genler zerinde etkili oldu ve aralarnda yer ald. Mezuniyetinden (10 Temmuz 1895) sonra Haydar Paa Asker Hastahanesi Deri ve Frengi Hastalklar Kliniinde uzman yardmcs olarak almaya balad. 1897 Trk-Yunan savanda cephede hizmet etti. Savan ardndan muallim muavini (doent) sfatyla Asker Tbbiyeye geti (1900). ttihat ve Terakk Cemiyetine mensubiyeti dolaysyla polis tarafndan arand iin bir mddet stanbulda saklanp Azerbaycana kat (1903). Bakde Rusa yaymlanan Kaspi gazetesinde yaz yazmaya balayan Hseyinzde Ali Bey, Azerbaycan ve Rusya mslmanlarnn eitli problemleri hakknda toplumu aydnlatan etkili yazlaryla dikkati ekti. 1904te Rus-Japon savann ortaya kard frsattan yararlanmak isteyen Rusyadaki mslman aydnlar blgelerinde heyetler oluturuyor, bunlar Petersburga gndererek problemlerini Rus hkmetine duyuruyor, eitli taleplerde bulunuyordu. Azerbaycanda da Hseyinzde Ali Bey, Ahmet Aayev (Aaolu), Ali Merdan Topuba, dil Han Ziyathan gibi aydnlarn nclnde on bir kiilik bir heyet halk tarafndan seilip Petersburga yolland. Bavekil Vitte ile gren heyet halkn isteklerini bildirdi ve ilk defa Hayat adl gnlk bir gazete karma izni almay baard. 1905-1906 yllarnda yaymlanan Hayatn sahibi Hac Zeynelbidin Tayev (Takiyef), sorumlu mdr Ali Merdan Topuba, bamuharrirleri Hseyinzde Ali Bey ve Ahmet Aaolu idi. Aaolu 102. saydan sonra gazeteden ayrlnca Ali Bey tek bana gazeteyi ynetti. Hayat Rus aleyhtar bir siyaset takip ettii, slmclk-Trklk yapt gerekesiyle kapatlnca (toplam 325 say) Ali Bey, Ahmet Aaolu ile birlikte haftalk Fyzt dergisini (otuz sekiz say) kard. Hayat ve Fyzt, sadece Azerbaycan Trklerinin deil btn Rusya Trklerinin siyaset ve kltr hayatnda derin izler brakt; modern fikir ve edebiyatn gelimesini salad; Gaspral smilin nderlik ettii Trkiye Trkesini (stanbul az) yaz dili olarak kullanma fikrini Azerbaycanda hayata geirdi; slm ve Trk dnyasnda kardelik dncelerinin yerlemesinde ve Kafkasyada i-Snn ekimelerinin ortadan kalkmasnda etkili oldu. Hseyinzde Ali Bey, Fyztn kapatlmasndan sonra rad, Terakki, Hakikat gibi gazetelerde yazmaya devam etti. Ali Merdan Topubann hapsedilmesi zerine Kaspinin bayazarlna getirildi (1907). Bir yandan da arkadalaryla birlikte Bakde kurduklar Saadet Mektebinde Trke dersleri verdi, ders nzrl yapt (1908-1910). II. Merutiyetin ardndan Baheddin kir ve dier baz ttihatlarn davetiyle stanbula gelen Ali Bey, bir mddet ttihat ve Terakk Cemiyetinin merkezi umm ve stanbul merkezi yeliinde

bulundu. Trk Ocann ve Trk Yurdu dergisinin kurulmasnda emei geti. Trkiyeye bu geliinde yazlarndan ok sohbetleriyle etkili oldu, tp konusunda aratrmalara yneldi. Bir imtihan kazanarak stanbul Tp Fakltesi Deri ve Frengi Hastalklar Kliniinde ef olarak greve balad (1910). Daha sonra muallim muavinliine ve muallimlie (1925), ardndan mderrislie (1926) tayin edildi. 1931de emekliye ayrldysada 1933 yl sonunda Drlfnunun lavedilmesine kadar ders vermeye devam etti. Hseyinzde Ali Bey, Balkan ve I. Dnya savalarnda Hill-i Ahmerde alt ve baz cemiyetlerde faaliyet gsterdi. Kafkas Trkleri Ner-i Marif Cemiyeti yesi (1913), Trk-Macar Dostluk Yurdu Cemiyeti genel merkez yesi (1916), Maarif Vekleti sr- lmiyye ve Milliyye Tedkik Cemiyeti yesi (1917) ve Meclisi l-i Shhiyye yesi (1917) oldu. Ayn zamanda Mill Tlim ve Terbiye Cemiyetinin kurucularndandr (1916). I. Dnya Savanda Trk dnyasnn problemlerini anlatmak zere Avrupa lkelerine gnderilen Turan Heyetinde yer ald. Heyet yeleri eitli yerlerde konferanslar verip yazlar yaymlad. Stockholmde toplanan Milletleraras Sosyalist Konferansna kil Muhtar ve Nesim Muhlisle birlikte gnderildi (1917). Heyet Hollanda-skandinav Komitesine Trklerin haklarn savunan bir muhtra verdi. 1918de Kafkasya halklar Mver-yi Kafkas Hkmetini kurmulard. Hariciye Nzr Halil Paa, Batumda Trkiye ile bu hkmet arasnda bir bar antlamas yapmaya alyordu. O srada Ali Bey, Ahmet Aaolu ile birlikte siyas mavir sfatyla Kafkasyaya gnderildi. Bunlar, Mver-yi Kafkas federasyonunun bozulmas ve her halkn kendi bamszln iln etmesi zerine Gencede bulunan Nri Paann yanna gidip Azerbaycan aydnlar ile Osmanl hkmeti arasndaki grmelere katldlar ve Azerbaycanda bir cumhuriyetin kurulmas iinde hizmet ettiler. Damad Ferid Paa hkmeti zamannda iki defa tutuklanan Ali Bey aylarca Bekir Aa Blnde hapis yatt (1919) ve Malta adasna gnderilmekten tesadfen kurtuldu. 1926da Bakde toplanan I. Milletleraras Trkoloji Kongresine katlan Trkiye heyetinde M. Fuad Kprl ile birlikte yer ald. Konferansn almalarna aktif biimde katld. Bu srada tuttuu birka defterden ibaret notlar henz tam yaymlanmamtr. 1926da Mustafa Kemale kar dzenlenen zmir suikast davasna ad karp tutuklandysa da mahkemede beraat etti. stanbulda toplanan III. Trk Dil Kurultaynn almalarna katld (1936). 17 Mart 1940ta stanbulda ld ve Karacaahmet Mezarlnda defnedildi. Eserleri. Hseyinzde Ali Beyin ilk yazs tp rencisi iken kaleme ald, Abdullah Cevdetin Ramazan Bahesinde yaymlanan mer Hayymla ilgili makaledir. lk manzum eserleri Slyn imzasyla Malmt dergisinde ve rtik gazetesinde kmtr. rtikda baslan, ngiliz airi Miltonun Kaybedilmi Cennetinden evirdii yaz Krlkten tik adl paradr. Tpla ilgili ilk yayn Mehmed Ref ile birlikte Nenterden tercme ettikleri Veba ve Mikrobudur (1318/1900). Trk Ocanda sifilis hastalna dair verdii konferanslar Tanin gazetesinde neredilmi (15-16 Haziran ve 12-15 Temmuz 1916), ancak bu hastalkla ilgili ders notlarndan oluan aratrmas baslmadan kalmtr. Kemal Cenapla beraber hazrladn syledii Ansiklopedik Tp Lugat da yaymlanmamtr. Bir gazeteci ve fikir adam sfatyla ilk yazs, Msrda kan Trk gazetesinde Yusuf Akurann Tarz- Siyset makalesi hakknda A(yn) Turan imzasyla yazd Mektb-i Mahsstur (24 Ternisn 1904, sy. 56). ehovdan uyarlad Abd-i Glf ve Mahfaza istibdat dnemi stanbul hayatn anlatr (Bak

1906). Hayat ve Fyztla dier Azerbaycan gazetelerinde yazd makaleler arasnda zellikle Trkler Kimdir ve Kimlerden barettir? (Hayat, 1905, 8 tefrika) ve Siyset-i Frset (rd, Terakk ve Hakkat gazetelerinde tefrika edilmitir, 1908) en tannm eserleri arasnda yer alr. F. Schillerden yapt manzum eviri Kefalet yahut Vefakr Dostlar adyla baslmtr (stanbul 1923). 1926da Bakde verdii bir konferansn metni olan Garbn ki Destannda Trkn iinde (Bak 1926) kendisinin Avrupal airlerden evirdii manzum ksmlar da bulunmaktadr. Uzun yllar zerinde alt Goethenin Faust adl eserinin manzum tercmesinin bir ksmn bastrabilmitir (stanbul 1932). Adam Smithin bir eserini Serveti Milel adyla Maarif Vekleti adna evirmi, Latin harflerinin kabul zerine kitap baslamamtr; el yazmas nshas kendi arivindedir. iirlerini ve iir evirilerini bir defterde toplad Ebed Gzellik balkl eseri de arivinde bulunmaktadr. Ali Beyin Hayat ve eserleri hakknda son zamanlarda Trkiyede ve Azerbaycanda lisans ve yksek lisans tezleri yaplm, fakat henz hibiri neredilmemitir. Kendi arivine dayanan ayrntl bir aratrma Ali Haydar Bayat tarafndan gerekletirilmitir: Hseyinzde Ali Bey (2. bs., Ankara 1998). Azerbaycanda Ofeliya Bayraml, Ali Beyin eitli eserlerini ve yazlarn derleyerek birka kitap halinde ayr ayr bastrdktan sonra Eli Bey Hseyinzde: Seilmi Eserleri adyla iki cilt olarak neretmitir (Bak 2008). Hseyinzde Ali Beyin arivi kz Feyzaver Alpsar tarafndan Ege niversitesi Edebiyat Fakltesi Trk Dili ve Edebiyat Blm Arivine balanmtr.

BBLYOGRAFYA

Hseyinzde Ali, Tercme-i Hl Varakas (23 Ramazan 1329/4 Eyll 1327), Hseyinzde Ali Turan Arivi, vr. 1-3; a.mlf., Biyografik Muhtasar Mlmat (ubat 1935), Hseyinzde Ali Turan Arivi, vr. 1-8 (iirlerini toplad defterin banda); Saide Santur, Ali Hseyinzde (Ali Turan) 1864-1940: Trk Dnr, Yazar, Hseyinzde Ali Turan Arivi; Sadettin Nzhet Ergun, Trk airleri, stanbul 1936, II, 475-482; Hilmi Ziya lken, Trkiyede ada Dnce Tarihi, Konya 1966, s. 425-439; a.mlf., Trkln ve Trk Sosyalizminin Babas Ali Turan, Yeni nsan, VII/84, stanbul 1969, s. 6-11, 21-28; VIII/85 (1970), s. 6-11, 21-25; smet Ergin, Ali Bey Hseyinzdenin Hayat, Eserleri ile Fyzat Dergisi ve Hayat Gazetesindeki Bir Ksm Makaleleri (mezuniyet tezi, 1970), Ed. Fak.; lham Habibullayev, Hseyinzade Ali Bey (Turan) Hayat ve Fikirleri (yksek lisans tezi, 2001), Sosyal Bilimler Enstits; Azer Turan, Eli Bey Hseynzade, Moskva 2008; Yusuf Akura, Hseyinzde Ali Bey, TY, I. seri: VIII/81 (1331/1915), s. 2550-2556; II. seri: sy. 82 (1331), s. 2566-2570; III. seri: sy. 83 (1331), s. 2581-2585 (makalenin Latin harfli basks iin bk. [haz. Sabahattin an], Karda Edebiyatlar, sy. 23, Ankara 1992, s. 32-44); nci Enginn, Turan, Hseyin Ali, TDEA, s. 384-385. Yavuz Akpnar

TURAN, Drr
(1883-1961) Trk msikisi bestekr, tambur icracs. 1883te (baz kaytlarda 1885) stanbul Fatihte Atikalipaa semtinde dodu. Maliye Nezreti Kuyd Kalemi memurlarndan Saffet Beyin oludur. Byk days Ahmed Drr Bey, Hammzde smil Dede Efendinin damaddr. Mahalle mektebinde sesinin gzelliiyle dikkati ekerek ilhiciba oldu. Mercan ddsini ve 1905te girdii Drlfnun Edebiyat Fakltesini bitirdi. Drlelhann her iki dneminde de (1916, 1923) muallim kadrosunda yer ald ve tambur hocal yapt. 1926da Drlelhanda Yusuf Ziya (Demirciolu) bakanlnda, Ekrem Besim (Tekta) ve Rauf Yekt beylerden meydana gelen bir heyetle Adana, Gaziantep, Kayseri, Nide, Sivas ve Urfa yrelerine yaplan folklor aratrmalar ve derleme gezilerinin birincisine katld. Ardndan stanbul Konservatuvar ve stanbul Belediye Konservatuvar adn alan bu kuruluta tekil edilen Trk Msikisi cra Heyetinde tambur icracs ve hayatnn son yllarna kadar Tasnif ve Tesbit Heyeti yesi olarak grev yapt. Baz okullarda Trke dersleri de okutan Drr Turan 17 Haziran 1961 tarihinde vefat etti ve Zincirlikuyu Mezarlnda defnedildi. Tambur icracl ve bestekrlyla son dnem msikiinaslar arasnda nemli bir yeri bulunan Drr Turan ilk msiki zevkini kk yata days Esad Efendinin evinde yaplan toplantlarda ald. 1898de Hac rif Beyin talebelerinden Mustafa Servet Efendi ile balad msiki almalar on sekiz yl devam etti ve ondan 600 civarnda eser meketti. 1902de Mercan ddsine devam ederken akrabalarndan ressam ve msikiinas Hikmet Bey ve Endern Ali Beyden msiki dersleri ald. Tanbr Aziz Mahmud Beyin talebelerinden Kenan Beyle balad tambur derslerine, nl deniz ressam svari yzbas Tahsin Bey ve onun tavsiyesiyle Tanbr Cemil Beyle devam etti. Ayrca Rauf Yekt Bey ve Hfz Ahmet Irsoydan yirmi be yl kadar eser meketti. 1932-1950 yllar arasnda ezann Trke okunmas esnasnda Drr Turann dgh, hicaz, bayat ve rast makamlarnda besteledii ezanlarn rnek alnp okunduu ve bu eserlerin notalarnn Diyanet leri Bakanl arivinde bulunduu sylenir. Hfzasndaki eserlerin zenginliiyle tannan Drr Turann ilk bestesi bir piyeste koro halinde okunmak zere yazlm, lhi, en byk lutfun muhabbettir msrayla balayan rast arksdr. ztuna onun drt ezan, on saz semisi ve yirmi sekiz arkdan oluan eserlerinin listesini vermitir (bk. bibl.).

BBLYOGRAFYA

bnlemin, Ho Sad, s. 173-174; Rahmi Kalaycolu, Trk Musikisi Bestekrlar Klliyat Say 15: Tanburi Drr Turan, stanbul 1962; Vural Szer, Mzik ve Mzisyenler Ansiklopedisi, stanbul 1964, s. 430; Mustafa Rona, 20. Yzyl Trk Musikisi, stanbul 1970, s. 286-290; zalp, Trk Msiksi Tarihi, II, 180-181, 414; ztuna, BTMA, II, 407-408.

Nuri zcan

TURAN, Osman
(1914-1978) Trk tarihisi, fikir ve siyaset adam. Osman Ferit Bayburtun Aydntepe (atksu) kynde dodu. Ailesi, Trabzonun fethinden sonra Van taraflarndan blgeye iskn edilen Kurdoullar (halk arasnda Koronoullar-Kuranoullar) airetine mensuptur. Babas Hasan Aa, I. Dnya Savanda ehid dt. Ailesi aykara ilesine bal Soanl kyne yerleti. Osman Turan ilkokulu aykarada, ortaokulu Bayburtta, liseyi Trabzon ve Ankarada okudu (1935). Yksek renimini Ankara niversitesi Dil ve Tarih-Corafya Fakltesi Tarih Blm Ortaa Tarihi Krssnde tamamlad (1940). Bu arada alkanl ve Trk tarihine ilgisi dolaysyla M. Fuad Kprlnn dikkatini ekti ve ayn krsye burslu doktora rencisi seildi. Kprlnn danmanlnda iki ylda hazrlad On ki Hayvanl Trk Takvimi adl almasyla doktor unvann ald (1941). Bu alma Trkiyede tarih alannda yaplan ilk doktoradr (Birinci, Osman Turan, s. 34). Kprlnn faklteden ayrlp siyasete atlmas zerine (1941) Ortaa Trk-slm tarihi derslerini vermekle grevlendirildi. 1942de ayn krsye asistan olarak tayin edildi. Farsa, Arapa ve Franszcasn gelitirip kaynak yaymna ve orijinal aratrmalara balayan Osman Turan, 1943te Orta Zaman Trk Devletlerinde Trke Unvanlar adl almasyla doentlie ykseltildi. 1944te Trklk-Turanclk davasndan yarglanan Nihal Atsz fakltedeki odasnda arlamas yznden Mill Eitim bakan tarafndan aa alnd (4 Mays 1944). Ancak Memduh evket Esendal ve Hasan Tahsin Banguolunun mdahalesiyle 30 Kasm 1944te fakltedeki grevine dnd. 1946-1947de askerlik hizmetini yapt. 1948-1950 yllarnda Paris ve Londrada aratrmalarda bulundu; bu arada Milletleraras arkiyat ve Trkiyat kongreleriyle UNESCO konferanslarna bildiriler sundu. 1940l yllarda gerekletirdii yaynlarla bilim dnyasnn dikkatini ekti. 1949da Trk Tarih Kurumuna asl ye seildi. 1951de profesr unvann ald. 1954 yl Osman Turann hayatnda bir dnm noktas tekil etti. Hocas M. Fuad Kprly rnek alan Turan siyasete atld ve bir daha fakltedeki grevine dnemedi. Kprl rencisinin bu kararn uygun bulmamakla birlikte ona engel olmak da istemedi. 1954 ve 1957 yllarnda Demokrat Partiden Trabzon milletvekili seildi. Fakat siyasetin esnek ve deiken havasna hibir zaman ayak uyduramad; i muhalefete gemekten ve partisinin icraatn eletirmekten ekinmedi. Tarih aratrmalarna ve memleket meselelerine dair yazlarna ara vermeden devam etti. 1959da Trk Oca genel bakanlna seildi. 27 Mays 1960 ihtillinde tutuklanarak yaklak on alt ay hapis yatt ve ihtill mahkemesinde yarglandktan sonra beraat etti. Fakltedeki grevine dnmek istediyse de faklte ynetimi bu isteini geri evirdi (29 Haziran 1962). Bylece Osman Turanla faklte ynetimi arasnda kyasya bir hukuk mcadelesi balad. Her defasnda mahkemeyi kazanmasna ramen faklte ynetimi hukukun kararlarna direndi. Bunun zerine bir kere daha siyaset meydanna kmak zorunda kald. Adalet Partisine giren Osman Turan, bu partinin 1964te yaplan kongresinde tekilttan sorumlu

genel bakan yardmcs, 1965 genel seimlerinde Trabzon milletvekili seildi. Fakat Adalet Partisinin siyasetine de ayak uyduramad; Yeni stanbul gazetesinde yazd bamakalelerle partinin genel bakann rahatsz etti ve 1967de partiden ihra edildi. Osman Turan, Milliyeti Hareket Partisinde siyasete devam etmeye karar verdi. 1969da bir defa daha fakltedeki grevine dnmek istediyse de bo kadro bulunmad gerekesiyle istei reddedildi. Bunun zerine emekliye ayrlp meslek hayatna fiilen son verdi (Mays 1972). 1966da tekrar Trk Oca genel bakanlna seildi ve bu grevi 1973 ylna kadar srdrd. Bu dnemde Trk Yurdu dergisi Osman Turann gayretleriyle Trk fikir ve kltr hayatna nemli katklarda bulundu. Osman Turan emekli olduktan sonra stanbula yerleti. 1974te Trk Tarih Kurumu, Osman Turan asl yelikten kard. Trk Tarih Kurumunun bu karar Osman Turan ok etkiledi. Kurumun bu davran ayn zamanda Trk tarih ilmine vurulmu ar bir darbe eklinde deerlendirildi. Emeklilik dnemini Seluklu ktisat Tarihi adl kitabn yazmakla geirdi, ancak almay tamamlayamad. Geirdii beyin kanamas sonucunda 17 Ocak 1978de vefat eden Osman Turan, Osmanl hnedanndan Sata Hanmefendi ile evliydi. Osman Turan zel hayatnda ve sosyal ilikilerinde mtevazi ve kibar bir insand. Ancak ilm ve fikr tartmalarda son derece kararl ve dn vermez bir tutum sergilemi, siyasette ise iddial olmamtr. Osman Turann yaynlarn ilm ve fikr olarak ikiye ayrmak mmkndr. Bu almalar birbirinden tamamen farkl zellikler tamakla birlikte birbirini destekler ve tamamlar niteliktedir. Turan, geni yorumlaryla tarihe dair yazlarn kuru birer bilgi olmaktan kard gibi ilm almalar sonucunda elde ettii bilgileri de memleket meselelerinin aydnlatlmasndaki fikirlerine dayanak yaparak deerlendirmitir. Doentliinden sonra M. Fuad Kprlnn Anadolu Seluklular Tarihinin Yerli Kaynaklar adl makalesinden (TTK Belleten, XXVII [1943], s. 379-522) etkilenip almalarnn byk ksmn Anadolu Seluklularna ayrmtr. Osman Turan, yine M. Fuad Kprl gibi Trk mill kltrnn temellerinin Orta Asyada atldna ve slm dnemde yeni unsurlarla takviye edilip korunduuna, bu kltrn devamllna inanm bir tarihiydi. Bu devamll zellikle Le droit terrien sous les seljoukides de Turquie adl bildirisinde, Trk Cihn Hkimiyeti Mefkresi Tarihi adl eserinde ve slm Ansiklopedisine yazd kt maddesinde ak biimde ortaya koymutur. Ancak hem kendisinin hem Kprlnn Trklerde Bat tarznda bir feodalizmin bulunduuna dair grleri Fransz bilim adam Claude Cahen tarafndan kabul edilmemitir. Osman Turan, eserlerinde genellikle siyas ve asker olaylarn tesbiti ve tasvirini yapmsa da baz tarih olgular tahlil etmekten geri durmamtr. Mesel Anadolunun fethi ve Trklemesi ile Mool istilsnn slm medeniyeti zerindeki etkileri gibi nemli olaylar hep analitik bir yntemle incelemitir. Olaylarn sebep ve sonularn belirlerken daima ok sebeplilik ilkesini benimsemi, bilhassa madd ve mnev millere eit derecede nem vermitir. Telif Eserleri. Osman Turan aratrmalarn bata Belleten olmak zere lk, Trkiyat Mecmuas, Trk Hukuk Tarihi, A Dil ve Tarih-Corafya Fakltesi Dergisi, Revue des tudes islamiques, Studia Islamica, International Islamic Conference, A lhiyat Fakltesi Dergisi ve Belgelerle Trk Tarihi Dergisi gibi dergilerle Zeki Velidi Togan Armaan ve Fuad Kprl Armaan gibi kitaplarda yaymlamtr (makale ve ansiklopedi maddeleri iin bk. Demirci, s. 27-34; Topal, s. 83123). Bu yaynlaryla hem yurt iinde hem yurt dnda Anadolu Seluklu tarihinin en iyi uzman olduunu kantlamtr. Cambridge niversitesi tarafndan 1970te neredilen The Cambridge History of Islam adl almann The Anatolia in Period of the Seljuks and Beyliks ksmnn Osman Turana

yazdrlmas bunun bir gstergesidir. Ayrca slm Ansiklopedisinde on sekiz maddesi bulunmaktadr. 1. Seluklular Tarihi ve Trk-slm Medeniyeti (Ankara 1965; stanbul 1969, 1980, 1993, 1996, 2005). Osman Turan bu eseri sipari zerine slm Ansiklopedisine Seluklular maddesi olarak hazrlamtr. Ancak ansiklopedinin yaz kurulu aratrmay ok uzun bulmu ve ksaltmasn istemi, fakat kendisi kurulun bu isteini reddetmitir. Bunun zerine madde Halil brahim Kafesoluna verilmi, bu durum Turan ile Kafesolu arasnda uzun ve sert bir tartmaya yol amtr. 2. Trk Cihn Hkimiyeti Mefkresi Tarihi (I-II, stanbul 1969, 1978, 1979, 1980, 1983, 1993). Mellif bu eserinde Trklerin dnyaya hak, adalet, dzen ve bar getirmeyi amalayan din, mill, insan ve destan dnce ve faaliyetlerini belgelere dayanmak suretiyle ortaya koymutur. 3. Seluklular Zamannda Trkiye (stanbul 1971, 1984, 1993, 1994). Malazgirt Zaferinin 900. yldnmne armaan olarak karlan eser, Osman Turann nemli almas olup Anadolu Seluklu Devletinin bugne kadar yazlm en ayrntl tarihidir. Geni ve salam bir kaynak temeline oturan eserde mellifin grmedii ve kullanmad hemen hemen hibir kaynak kalmamtr. 4. Seluklular ve slmiyet (stanbul 1971, 1980, 1993). Makalelerden olumaktadr. 5. Dou Anadolu Trk Devletleri Tarihi (stanbul 1973, 1980, 1993). Mellif bu son eseriyle Seluklular Zamannda Trkiye adl almasn tamamlamtr. Osman Turan Trk tarihinin sadece belirli bir dnemini aratrmakla kalmam, gelecei ina etme ve ynlendirme grevini de stlenmitir. Trk milletinin siyas, din, sosyal ve kltrel meseleleriyle yakndan ilgilenmi, bu yazlaryla gelecee k tutmaya almtr. Onun fikir yazlarnn byk bir ksm u eserlerde toplanmtr: Gafletten Uyanalm! (Ankara 1948), Trkiyede Manev Buhran Din ve Laiklik (Ankara 1964; stanbul 1978, 1993), Trkiyede Komnizmin Kaynaklar ve Kltr htilli (Ankara 1964; stanbul 1967, 1977, 1980), Trkiyede Siyas Buhrann Kaynaklar (stanbul 1969, 1979, 1994), Trkler Anadoluda (stanbul 1973), Vatanda Gurbet (stanbul 1980), Trih Ak inde Din ve Medeniyet (stanbul 1980, 1998). Neir ve evirileri. Aksary, Msmeretl-ahbr ve Msyeretl-ahyr (Ankara 1944); Seluklu Devri Vakfiyeleri I, II, III (TTK Belleten, XI/42 [1947]; XI/43; XII/45 [1948]); stanbulun Fethinden nce Yazlm Tarih Takvimler (Ankara 1954, 1984); Trkiye Seluklular Hakknda Resm Vesikalar: Metin, Tercme ve Aratrmalar (Ankara 1958, 1988); M. F. Grenard Satuk Bura Han Menkbesi ve Tarih (lk, XIII/74, XIV/79, XIV/80, XIV/82, XIV/83, 1939-1940), Seluklular ve slmiyet iinde de yaymlanmtr (stanbul 1980, s. 245-308); E. Cavaignac, Tarih Kronolojinin Esaslar (Ankara 1954).

BBLYOGRAFYA

brahim Kafesolu, Trkiyede Seluklu Tarihilii, Cumhuriyetin 50. Ylna Armaan (haz. Ed. Fak.), stanbul 1973, s. 83-92; Mehmet Altay Kymen, Prof. Dr. Osman Turan: Hayat, Eserleri ve Fikirleri, Osman Turan, Trk Cihn Hkimiyeti Mefkresi Tarihi iinde, stanbul 1980, s. 13-36; a.mlf., Osman Turann Ardndan, Tercman Gazetesi, stanbul 02.02.1978, s. 2; a.mlf., Osman Turan, TA, XXXII, 1; M. Strohmeier, Seldschukische Geschichte und Trkische Geschichtswissenschaft, die Seldschuken im Urteil Moderner Trkischer Historiker, Berlin 1984,

tr.yer.; Nurdan Demirci, Prof. Dr. Osman Turann Hayat ve Eserleri, stanbul 1993; Mustafa Kafal, Trabzonun Yetitirdii Mmtaz Sim: Prof. Dr. Osman Turan, Trabzon Tarihi lm Toplants, Bildiriler, Trabzon 1999, s. 17-21; Ali Birinci, Tarihi Osman Turan: Bir lim ve ahsiyet bidesinin Hayat Hikayesi ve Eserleri, Trabzon ve evresi Uluslararas Tarih-DilEdebiyat Sempozyumu Bildirileri (haz. Mithat Kerim Arslan v.dr.), Trabzon 2002, I, 1-17; a.mlf., Osman Turan, Ankara 2003, s. 1-18, 34; Nevzat Topal, Prof. Dr. Osman Turan: Hayat ve Eserleri, Ankara 2004; I. Mlikoff, In Memoriam Osman Turan, Turcica, XI, Paris 1979, s. 7-9; A. G. Savvides, Mneme Palaioteron Anatoliston: In Memory of Past Orientalists I: Osman Turan (19141978), Journal of Oriental and African Studies, V, Athens 1993, s. 120-121; Mehmet z, Osman Turann Tarih Metodolojisi, TK, sy. 424 (1998), s. 34-39; Recep Kl, Osman Turana Gre Ahlk ve Tarih likisi, a.e., sy. 425 (1998), s. 34-42; Salim Koca, Prof. Dr. Osman Turan, Trabzon Trk Oca Blteni, VIII/1, Trabzon 1998, s. 13-16. Salim Koca

TURAN MELEK DRFSI


XIII. yzyln ilk yarsnda Sivasn Divrii ilesinde ulucamiye bitiik olarak ina edilen ifhne (bk. ULUCAM [Divrii]).

TURAN AH
() el-Melikl-Muazzam emsddevle Fahrddn Trn h b. Necmiddn Eyyb b. d (. 576/1180) Eyyblerin Yemen kolunun kurucusu ve ilk hkmdar (1174-1180). Selhaddn-i Eyybnin aabeyidir. Kaynaklarda ad ilk defa Hallarn 546 (1151) ylnda Trkmenlere saldrmas dolaysyla geer. Babas Balebek hkimi Necmeddin Eyyb tarafndan Hallarn zerine gnderilen Turan ah onlar malp etti (Eb me el-Makdis, I, 274-275). Nreddin Mahmud Zeng, Turan ah Dmak ahneliine tayin etti (550/1155); amcas Esedddin rkh el-Mansrun lmnn ardndan Selhaddn-i Eyybye destek olmak iin Msra gnderildi (564/1169). Ayn yl Kahirede Selhaddine kar Hallarla i birlii yapan Sudanl askerlerle Ermeni askerlerinin isyann bastrd. Selhaddin aabeyine Sad blgesinde Ks, Asvn ve Ayzbn yannda Kahire evresindeki baz arazileri de ikt etti. Turan ah, Sad blgesinde karklk karan bedev kabileleri zerine sefer dzenledi (566/1170). Daha sonra Nbe kralnn tevikiyle isyan eden Zenclere kar gnderildi (568/1173). Mstahkem Kasr- brmi ele geirip Saint Mary Kilisesini camiye evirdi ve Nbe seferinden byk miktarda ganimetle dnd. Zebd hkimi Abdnnebnin (Ebl-Hasan Ali b. Mehd) Abbs halifesinin adn hutbelerden kararak istikllini iln etmesi ve Ftm taraftarlarnn Yemende srekli karklklar karmas yznden Selhaddn-i Eyyb, Turan ah Yemene gnderdi (Receb 569/ubat 1174). Turan ah yol zerinde nce Hicaz ele geirdi, ardndan Yemene girerek Zebdi kontrol altna ald ve Mehdlerin hkimiyetine son verdi; hutbeyi tekrar Abbs halifesi adna okuttu. Ardndan blgenin stratejik liman Adeni egemenlii altna ald. Taiz, Taker (Takr) ve Cened kalelerine hkim olan Turan ah, Sanay da zaptederek baz dalk blgeler hari Yemenin tamamnda egemenlik kurdu. Bylece Eyyblerin Yemen kolu ortaya km oldu (1174-1229). Turan ah burada zel bir divan tekilt kurdu. Yemen halknn gnln kazand ve yerine nibler brakp Dmaka dnd (Zilhicce 571/Haziran 1176). Selhaddn-i Eyyb tarafndan Dmak nibliine tayin edilen Turan ah Dmaka saldran Kuds Kral IV. Baudouin ve Trablus Kontu III. Raymond karsnda Aynlcer mevkiinde yaplan sava kaybetti. Kaynaklarda rahatna dkn biri diye tantlan Turan ah, devlet ileriyle yeterince ilgilenmemesi ve Hal saldrlar karsnda baarsz kalmas zerine ok gemeden grevinden alnd. 574 (117879) ylnda Balebek kendisine ikt olarak verildi. Ardndan Selhaddinden skenderiyenin de kendisine ikt edilmesini istedi. Muharrem 576da (Haziran 1180) skenderiyede vefat etti. 1 veya 5 Saferde (27 Haziran veya 1 Temmuz) ld de rivayet edilir (bn Hallikn, I, 307). Turan ahn naa, kz kardei Sittm tarafndan Dmakn Skusaruca semtinde bulunan miyyetl-Berrniyye (Hsmiyye) Medresesinde ina edilen trbesine defnedildi. Selhaddin, Turan ahtan her zaman vgyle bahseder ve onu kendine tercih ederdi (a.g.e., I, 306).

BBLYOGRAFYA

bnl-Esr, el-Kmil, XI, tr.yer.; Bndr, Senel-Ber-m (nr. Fethiye en-Nebrv), Kahire 1979, tr.yer.; Eb me el-Makdis, Kitbr-Ravateyn (nr. brhim ez-Zeybek), Beyrut 1418/1997, tr.yer.; bn Hallikn, Vefeyt, I, 306-309; bn Vsl, Mferricl-krb, I, 137-141, 155185, 237-243; bn Htim, es-Siml-li-emen f abril-mlk minel-uz bil-Yemen: The Ayybids and Early Raslids in the Yemen (nr. G. R. Smith), London 1974-78, I, 15-21; II, 27-47, 50-80; Ali b. Hasan el-Hazrec, el-Udl-lliyye (nr. M. Besyn Asel), Kahire 1329/1911, I, 26-29; Makrz, es-Slk, I/1, s. 73-74; M. C. Lyons-D. E. P. Jackson, Saladin: The Politics of the Holy War, Cambridge 1984, s. 33, 35, 41, 60, 65, 102, 109-110, 129, 130, 136; Ramazan een, Salhaddin Eyyb ve Devlet, stanbul 1987, s. 54, 55, 59, 62, 73-74, 96, 262; Ahmed Fiz el-Hms, el-Uamllene dfin f Dma ev mt fh, el-avliyytl-eeriyyetl-ArabiyyetsSriyye, XXXV, Dmak 1985, s. 304; G. R. Smith, Trnh b. Ayyb, EI (ng.), X, 673; Abdlhamd Murd, Trnh, DMB, XVI, 348-349. Cengiz Tomar

TURAYH
() Fahrddn b. Muhammed b. Al et-Turayh en-Necef (. 1085/1674) mmiyye asna mensup Necefli lim. 979da (1571) Necefte dodu. Byk dedesi Turayh b. Hafcye nisbetle Turayh diye anlr. Kerbelda Hz. Hseyinle beraber ehid dt belirtilen, ailenin soy aacnn dayand sahb Habb b. Mzhir el-Esedye nisbetle Esed, Kann Sultan Sleymann Irak seferine katlan askerlerinden Irakta yerlemek isteyenler iin ayrlan ve 1112 (1701) ylnda Fratn tamas sonucu sular altnda kalan Rummhiyeye nisbetle Rummh olarak da zikredilir. Blgede ilme ve dine hizmetleriyle tannan Turayh ailesi, VI. (XII.) yzyln ortalarnda siyas basklardan kurtulmak ve Hz. Alinin trbesine mcvir olmak amacyla Hilleden Necefe g etmi, bir sre trbenin ve ehrin idaresiyle ilgili grev yapmtr. Turayh ilk eitimini babasndan ve amcas Muhammed Hseyinden ald. Ayrca Muhammed b. Cbir en-Necef, eyh Mahmd b. Hsm el-Cezir, erefeddin Ali e-lestn gibi limlerden eitli ilimler okudu. rencileri arasnda olu Safiyyddin et-Turayh, Allme Him b. Sleyman el-Bahrn, Muhammed Bkr el-Meclis, Muhammed Thir e-rz, Nimetullah el-Cezir el-Msev, nyetullah el-Mehed gibi isimler bulunmaktadr. Kfe, Kerbel ve Kzmiye gibi yerleri ziyaret eden Turayh 1062de (1652) hac iin gittii Mekkede bir sre Harem-i erife, daha sonra Mehedde sekizinci imam Ali er-Rznn trbesine mcvir oldu. Ardndan Ts ve sfahana geti; bir sre sonra Necefe dnd. Seyahatlerini mrnn sonlarna doru kaleme ald Mecmaul-bareyn iin malzeme toplayarak deerlendirdi. Bu dnemde Kfe Mescidinde itikfa ekilerek ilim ve ibadetle megul oldu. Yaygn gre gre 1085 (1674) ylnda Necefin merkez kazalarndan Hreye bal Rummhiye kasabasnda vefat etti, Necefe gtrlerek Turayh Mescidi yaknna defnedildi. 1087de ld de zikredilmitir. eyh Fahreddin et-Turayh diye bilinen mellif tefsir, hadis, fkh gibi ilimlerde yetkin bir lim olduu gibi iir ve edebiyatla da ilgilenmi, ayrca ibadeti, takvs ve zhdyle tannmtr. Genlik yllarnda bir ramazan aynda kendisini Kfe Camiinde itikf halinde grdn syleyen Mirza Abdullah elsfahn onu dnemin en mttakisi olarak nitelendirir (Riyl-ulem, IV, 332). mil de kendisinden fzl, zhid, bid, takv ehli, fakih, air ve deerli bir zat diye sz eder (Emell-mil, II, 215). Turayh muhtelif ilim dallarndaki eserleriyle XI. (XVII.) yzylda Necefin ilim ve kltr hayatnn canlanmasna nemli katkda bulunmutur. i fkh dncesine yeni bir ekil veren, Usliyyenin nemli temsilcilerinden Muhakkk el-Hill ile devrin mceddidi kabul edilen talebesi Allme bnl-Mutahhar el-Hillnin akaid, fkh ve fkh usulne dair eserlerine erh ve hiyeler yazm, ayrca mmiyyenin Ktb-i Erbaasnda geen btn rivayetlerin sahih olup yakn ifade ettiini savunan, ictihad reddedip din hkmlerin tek kayna olarak imamlarn rivayetlerini esas alan Ahbriyyeyi temellendiren ve bu ynyle ekoln kurucusu kabul edilen ada Muhammed Emn elEsterbd iin reddiyeler kaleme almtr. Eserleri. Turayh telif, erh, hiye, telhis, tertip, tekmile ve reddiye trnde krk akn eser kaleme

alm olup bunlarn nemli bir ksm kayptr. Balca eserleri unlardr: 1. Mecmaul-bareyn ve malaun-neyyireyn. Mellifin en mehur eseri olan bu alma Kuran ve hadislerdeki garb kelimelerin izahna dair olup 1079da (1669) mam Ali er-Rznn trbesini ziyareti srasnda yazlmtr. Eser garb kelimelerin aklanmasn aan baz ayrntlarn bulunmas, bu arada birok garb kelime ihmal edilirken izah gerekmeyenlere yer verilmesi, baz hatalar, tahrif ve tashifleri sebebiyle eletirilmitir. eitli basklar bulunan (bask yeri yok [Tahran ?] 1293; Tahran 1379/1960) ve ilm neri gerekletirilen kitap (I-VI, nr. Ahmed Ali el-Hseyn, Necef 1378/19591386/1967; Tahran 1395/1976, 1988; Beyrut 1985; I-III, nr. ed-Dirstl-slmiyye, Kum 14141416) son olarak Ali Nidlin tashihiyle yaymlanm (Beyrut 2009), Mirza Mahmd et-Tabtab ve Seyyid Muhammed Murtaz zerine birer hiye yazmtr (g Bzrg-i Tahrn, VI, 191). 2. Tefsr arbil-urnil-erm (nr. Muhammed Kzm et-Turayh, Necef 1953; Beyrut 1986). 3. el-Mnteab fil-mer vel-uab (Tebriz 1321; Necef 1384; Kum, ts.; Beyrut 2003). Msum imamlarla Ehl-i beytin yaad ackl olaylar, bilhassa Hz. Hseyinin ehdetini dile getiren mersiye ve methiyelerden ibarettir. Yirmi blmden (meclis) oluan eserin Fahriyye adyla eitli at trenleri ve hutbelerden nce okunmas i evrelerinde yaygn bir gelenektir. 4. Cmiul-mal f-m yeteallau bi-avlil-ad ver-ricl ve temyzilmterekti minhm. mmiyye geleneine gre yazlm hadis usulne dair olup Muhammed Kzm et-Turayh tarafndan neredilmitir (Tahran 1955). Riclle ilgili on ikinci blmn Mterekt Cmiil-mal adyla rencisi Muhammed Emn el-Kzm erhetmi (g Bzrg-i Tahrn, XXI, 40), Abdlhseyin b. Nimet en-Necef de Mtanl-mal f teli Cmiil-mal adyla telhis etmitir. 5. el-Fariyyetl-kbr. Fkha dair olan eseri (nr. Muhammed Sad et-Turayh, Beyrut 1409/1989) mellif daha sonra el-Fariyyet-ur adyla ihtisar etmitir. 6. el-Erbane aden (nr. Muhammed Sad et-Turayh, Beyrut 1407/1987). 7. avbil-esm vel-levi (nr. Muhammed Kzm et-Turayh, Tahran 1375/1956). 8. Cmiatl-fevid f ibti cciyyeti-an. ctihad ve taklidi reddeden Muhammed Emn elEsterbdye reddiyedir (nr. Muhammed Sad etTurayh, Mecelletl-Mevsim, sy. 9-10, Lahey 1991, s. 567-588; eserlerinin bir listesi iin bk. g Bzrg-i Tahrn, tr.yer.; Ayn-a, VIII, 395).

BBLYOGRAFYA

Turayh, Tefsr arbil-urn (nr. M. Kzm et-Turayh), Necef 1372/1953, neredenin girii, s. 18-31; a.mlf., Mecmaul-bareyn, Beyrut 1985, Giri, s. 3-8; Abdullah Efendi el-sfahn, Riylulem ve iyl-fual (nr. Ahmed el-Hseyn), Kum 1401, IV, 332-335; Hr el-mil, Emell-mil (nr. Ahmed el-Hseyn), Necef-Badad 1385/1965, II, 214-215; bn Usfr el-Bahrn, Lletl-bareyn (nr. M. Sdk l-i Bahrlulm), Beyrut 1406/1986, s. 66; Hnsr, Ravtlcennt (nr. Esedullah smiliyyn), Kum 1392/1972, V, 349-353; ul-meknn, tr.yer.; M. Ali Mderris, Reyhnetl-edeb, Tebriz 1347 h., IV, 54-55; g Bzrg-i Tahrn, e-era il tenfi-a, Beyrut 1403/1983, tr.yer.; Ayn-a, VIII, 394-395; Cafer Bkr l-i Mahbbe, Min-Necef ve ruh, Beyrut 1406/1986, II, 454-458; Abdsselm Kzm el-Cafer, Hidyet-lib il mediri kitbil-Meksib, Kum 1428, s. 387-400.

Adem Yerinde

TURCICA
Fransada kan yllk Trkoloji dergisi. Strasburgdaki Marc Bloch niversitesinin Trk Aratrmalar Blm Fransz Mill Bilimsel Aratrmalar Merkezinin Etudes Turques et Ottomanes (UMR 8032) ekibiyle Association Pour la Diffusion des Etudes Turques dernei tarafndan birlikte yaymlanmaktadr. Kurucu mdr Irne Melikoffun yan sra Fransz Trkologlar ile dier lkelerin Trkologlarndan oluan bir yaz komitesinin yardmyla dergi Jean-Louis Bacqu-Grammont, Paul Dumont ve Gilles Veinstein tarafndan ynetilmitir. Yaz kurulunda J. Aubin, L. Bazin, A. Bennigsen, P. Naili Boratav, C. Cahen, J. Hamilton, R. Mantran gibi isimler yer alr. 1969dan beri yaymlanmakta olan Turcicann ilk saysnn alt bal Revue dtudes turques ibaresini tamaktayd. 24. saysndan itibaren (1992) misyonu u kelimelerle belirginletirilmitir: Peuples, Langues, Cultures, Etats (halklar, diller, kltrler, devletler). Bunlarla derginin iki amacnn olduu anlatlmak istenmitir: Gemi ve imdiki zamanda Trk topluluklarn ve devletlerini sz konusu erevede incelemek, insan bilimlerinin her bir daln kapsayan aratrmalar iine almak. Orta Asyadan Trkiye Cumhuriyetine btn Trk dnyasn dil, edebiyat, folklor asndan ve ekonomik, sosyal bakmdan incelemeyi amalayan Turcica, tematik bir dergi deilse de zaman zaman ayn konu hakkndaki baz aratrmalar tek sayda toplanmtr. Mesel I. Selim, Safevler ve kzlbalara dair yazlar (sy. 6), Kemalist dnem (sy. 14), Franszca yazan gen Trk dil uzmanlar (sy. 29), Osmanllarda lmden sonra yaplan envanterler (tereke defterleri) (sy. 32), esaret karsnda Osmanl toplumu (sy. 33) ve Osmanl arkeolojisi (sy. 37) balklar rnek gsterilebilir. Ayrca Halil nalckn tevikiyle Osmanl metrolojisi hakknda yaplan bir seri aratrma ve bibliyografyalar, ktphanelerle arivlerin tantlmas da yaplmtr. Bu esnek yayn politikasndan dolay Turcica srekli gelime gstermitir. lk zamanlarda fazlaca yer alan etnografya ve folklor almalar (srasyla on iki ve yirmi be yaz) daha sonra azalm, din ve sflik (krk yaz), edebiyat (elli bir yaz), dil bilimi ve filoloji (elli yedi yaz) ve zellikle tarih alanyla ilgili makaleler oalmtr. 251 yazyla en geni yeri kapsayan tarihin yan sra sanat tarihiyle (on sekiz yaz) tarihe yardmc olan bilimler alannda diplomatik (on yaz), metroloji (sekiz yaz), paleografya (sekiz yaz), arkeoloji (drt yaz), historiografya ( yaz), epigrafya (iki yaz), nmismatik (iki yaz) alannda makaleler bulunmaktadr. Tarihle ilgili belge yaynlar (seksen yedi yaz) ve edeb metin neirleri (on yaz) bunlara eklenebilir. Tarih konusunda altm iki yaz kiiler, politika, diplomasi ve savalar hakkndadr. Yetmi biri gitgide artan sayda toplumu, elli ikisi kurumlar, yirmi yedisi ekonomi, finans, ticaret, zanaat veya endstri sorunlarn ierir. Osmanl toplumundaki gayri mslimlerle ilgili yazlar da bunlara dahildir. Bu almalarn ou Osmanl Devleti ve Trkiye Cumhuriyeti dnemlerine dairdir. Edebiyat alanndaki yazlarda da ayn durum grlr. Bu yazlar zer, Kuman, aatay, Krgz, Tatar, Uygur, zbek, ran gibi blgeler hakkndadr. Ayn ekilde dil bilimi almalarnn yars Osmanl ve Trkiye Trkesiyle ilgilidir. Bu arada Volga Bulgarcas, aatay, uva Krgz, Kpak, Hoton, Mool, zbek, Uygur, Krm Tatarcas veya Trkmen dillerine ait incelemeler de yaplmtr.

Turcicada her ne kadar Almanca, ngilizce, Franszca ve talyanca yazlar yaymlanmaktaysa da genellikle yayn dili Franszca ve ngilizcedir. Fakat ngilizcenin pay yllar getike artmaktadr. Son saylarda Franszca yazlarla ngilizce yazlar birbirine yakn saydadr. Turcicann tematik indeksi 1984 ylnda ayn dergilerde Zeki Arkan (TTK Belleten, XLVII/185 [1983], s. 416-452) ve Atilla etin (TDA, sy. 29 [1984], s. 93-127) tarafndan hazrlanmtr.

BBLYOGRAFYA

Zeki Arkan, Turcica, revue dtudes turques, Paris-Strasbourg 1969-1979, c. I-XI, TTK Belleten, XLVII/185 (1983), s. 407-452; Atilla etin, Fransz Trkologlarnn Yaynladklar Turcica (Trk Aratrmalar) Dergisinin Trk Kltr ve Tarihine Hizmetleri, TDA, sy. 29 (1984), s. 91-127; Turcica, Table des volumes 1 30, 1969-99, Paris 1999. Ncolas Vatn

TURFAN
Dou Trkistanda bir vaha ve ayn ad tayan tarih blge. Bugn in Halk Cumhuriyeti topraklar iinde kalan blge tarih kaytlarda XIV. yzyldan beri bu adla anlr. Son derece verimli olan vahann en ukur yeri deniz seviyesinden 154 m. aadadr. Kuzeyinde Tanrdalarnn 3000 m. ykseklikteki dou silsileleri Bogdoola ve Kzlda yer alr. Turfan ukurluu ayn zamanda Asya ktasnn en alak noktasdr. Turfan blgesi tarihin eski devirlerinde Ch-shih adl bir devletin etki alan iindeydi (m.. 206-m.s. 220). Burann en balca zellii, inden batya doru giden kervanlarn balang noktasna yakn erken konaklama yerlerinden biri olmasyd; bu sebeple Garp illerinin kaps diye anlrd. Daha sonra burada Byk Hun mparatorluunun hkmdar Motun egemenlik kurdu ve blge uzun sre Hunlarn elinde kald. Blgeyi ele geirmek isteyen inliler, Turfanda ziraat kolonilerinin kurulmasn teklif ettiler. Turfan blgesi yneticileri Hun devrinde in ve Hunlar arasnda denge siyaseti gttler. Ayrca Turfanda inliler krz denen sulama kanallar ve demir iiliiyle tanmlard. Milttan nce I. yzylda blgeyi igal eden in vahann dousunda Kao-chang-pi (yksek grevlinin bulunduu surlu kale) adl yerleim merkezini ina etti. Daha sonraki dnemlerde in kaynaklarnda btn blgeye Kao-chang ad verildi. Bu isimden hareketle Trkler ve mslmanlar arasnda Koo, Kara-Hoca ad yaygnlat. Hunlarn ardndan Kuzey inde kurulan Hun devletikleriyle ilgili olaylarda sk sk Turfan blgesinin ad geer. 439-460 yllar arasnda Ping-liang Hunlarndan Ch-ch Meng-hsn blgede hkim iken Tabga Hkmdar Tai-wu tarafndan yenilgiye uratld. Hunlardan sonra Orta Asyann byk ksmn kaplayan Kao-che (yksek arabal/Kankl) boylarnn nemli bir ksm Turfan civarnda yayordu. 460larda Kankl kabilelerinin Bebalk ehrinde bir siyas birlik kurduklar anlalmaktadr. Ayn yllarda Moolistandaki Juan-juan Devleti, Turfan egemenlii altna ald. 485-492 yllarnda Turfana tamamen hkim olan Kankllar daha sonra kaynaklarda Tles adyla anlmaya baland. Gktrklerin meneiyle ilgili rivayetlerin birinde Kao-chang ad aka geer ve blgenin kuzeyi Gktrklerin kt ilk yer diye gsterilir. Bu bilgi Turfann Trk tarihindeki nemli roln ortaya koyar. 552de bal olduu Juan-juanlar baskna uratarak bamszln kazanan I. Gktrk Devleti daha balangta Turfan vahasn kendine balad. 582de kurulan Bat Gktrk Devletinin hkmdar Tardu kzn bu blgeyi yneten hkmdarla evlendirdi. 639da in egemenliine girinceye kadar Turfanda Trklerin kontrol srd. Arkasndan Bat Gktrk lkesinden kopan Chu-ye ve Chu-mi Trk boylar Turfana geldiler. Bebalk (Pei-ting) ve Kagan Stupa, Trkler tarafndan gelitirilen ehirlerdi. Dou Gktrk Devleti 630da yklnca Kao-chang Kral Kao Wentai, in sarayna gelip balln sundu, kendisine ve hanmna in unvanlar verildi. Ardndan inliler blgeye sefer tertip ederek kaleleri birer birer ele geirdiler. Bu devirde Turfan blgesinin bir baka zellii taht mcadelesi yapan Bat Gktrk beylerinin snma yeri olmasdr. 670ten sonra beliren Tangut tehlikesi Turfana kadar uzand. Bir ara blgeyi ele geirdilerse de Trgiler onlar geri pskrtt. 692 ylnda indeki Tang hnedannn askerleri blgeye yerleti. Daha sonra Trgiler, inlilerle blge iin mcadele ettiler. 704te Koo yine onlarn elindeydi.

751de Talas Savann ardndan inliler Dou Trkistandan uzaklatrld. Esasen 745te kurulan Byk Uygur Kaanl, Turfan da hkimiyeti altna almt. VII. yzyln sonlarndan itibaren blgede Uygur yazsna rastlanr. Uygur dneminde blgede gelien Budist ve Maniheist kltr Trkleri etkilemeye balad. 767 yl dolaylarnda Koo, tken Uygurlarna bal bir balk beyi (vali) ynetiminde grnmektedir. Blgenin kuzeyindeki Buda ve Mani dinine ait antlar Trk kkenli sanatlar tarafndan yaplyordu. Koo, Bebalk, Yar Hoto ve bunlarn etrafndaki Astane, BezeklikMurtuk, Toyuk gibi din merkezleri yeniden imar edildi. tkendeki Uygur Kaanlnn 840ta yklmasnn ardndan Turfan blgesi youn bir Uygur gne sahne oldu. 850 dolaylarnda inlilerin Hsi-chou adn verdikleri bir Uygur Devleti mevcuttu. 982 ylna gelindiinde Turfan Uygurlarnn bandaki Arslan Hann yazlk bakent Koo, klk bakent Bebalk olmak zere Trk geleneine uygun iki bakenti mevcuttu. Bebalkta elli kadar tapnak ve ok sayda kule vard. Turfan Uygurlar mimari sahada ok eser vermilerdir. Bu eserlerde Trk ota ve ordu gelenei, eski bozkr kltr zellikleri grlmektedir. Uygur mimarisinde dikkati eken bir gelime Budist klliyelerinin Trk ordu-balk yaps gibi i ie iki surla evrili olmasdr. Drt kede byk dalar temsil eden kuleler ve mstakil ina edilen iaret kalesi vard. Pagoda mimarisinin zelliklerini tayan bu kuleler zamanla Uygur sanatnn incelikleriyle deiti, inceldi, Trk minaresine dnt. Turfan civarndaki Uygur Devleti 1209 ylna kadar bamsz kalmay baard. Ardndan Mool mparatorluuna balanarak 1550lere kadar bir ekilde varln srdrd. Uygurlar Turfan koleksiyonu ad verilen, Avrupadaki birok mzeyi dolduran eserler meydana getirdiler. Buda ve Mani dinlerinin yannda slm dini ve kltr de blgede yayld. Mvernnehir mslmanlarnn kt imalini Uygur esirlerinden rendii rivayet edilse de aslnda kttan Talas Savandan sonra haberdar olduklar ve buradan dnyaya yaydklar bilinmektedir. Hatta in usulnde tahta basma tekniinin yannda ilk defa Trke hecelerden oluan bir monotip bask da Uygurlar tarafndan icat edilmiti. Karahanllar dneminde Turfann bu devletin himayesi altna girdii ve meden bakmdan onlar etkiledii kabul edilmektedir. Baz Maniheist Uygur sanatkrlarnn Gazneye gittii ve Dehli Trk Sultanlna kadar etkilerinin yayld bilinmektedir. XII. yzylda Karahtaylara balanan Turfandaki dikutlar 1209da Cengiz Hana Baruk dikut nderliinde itaat ettiler. Onun oullar Kesmes ve Salnd Moollarn mttefiki oldular. 1248de Byk Mool Han Gyk Bebalkta ld. Buradaki Uygurlar, indeki Mool hnedanna bal olarak bura damgasn kullanyorlard. 1286 yl civarnda Cengiz Hann torunu Duva, Kokar Tegin adl dikutu kendisine balamak iin Bebalk kuatt. dikutun kznn Duvaya verilmesi sonucu kuatma kaldrld. dikutlar ile Cengizoullar arasnda birok evlenme gerekleti. indeki yksek grevlere getirilen dikutlar lkelerinden uzaklayor ve bir daha geri dnmyorlard. 1353te dikut olan Sangga ve Budashrinin ardndan Hos-hang devrinde dikut sllesi sona erdi. dikutlarn ardndan Turfan vahasn aataylar kendilerine baladlar. Burada bu dnemde ipek bcei yetitiriliyor, ipekli kumalar imal ediliyordu. 1377den sonra Yar Hotonun 20 km. dousu ve Kara-Hocann 45 km. kadar batsnda yeni ina edildii anlalan Turfan ehri ve idarecisinden

bahsedilmektedir. Kgar Hkmdar Hzr Hoca (1389-1399) Kara-Hoca ve Turfan igal edip halka slmiyeti benimsetmek istedi ve buray ikinci merkez yapt. 1408lerden itibaren in ile gerekleen elilik teatilerinden Turfanda hl Budizmin ok etkili olduu anlalmaktadr. Bu dnemde Turfan ziyaret eden Timurun elileri, burann tamamen Budizmin etkisinde tapnaklarla dolu bulunduunu ve Tirmizli hocalarn Hami taraflarnda bir Budist manastr klliyesinin yannda cami ina ettiklerini grmlerdi. Bu dnemlerde aatayllardan Veys Hann basklar karsnda yerel idareci n-ghi-chan ehirden ayrlmak zorunda kald. 1473te Turfanda Ali adl bir hkmdarn hkm srmesinden hareketle mslmanlarn blgede tamamen hkimiyet kurduklar sonucuna ulalmtr. Bu hkmdar Hami ve Kseni igal etti, o devrin ykselen gc Oyratlar bozguna uratt. 1478de Alinin yerini alan olu Ahmed, Aksu ve Turfan sultan oldu. Alaa (ldrc) unvann alan Sultan Ahmed, Hindistan fetheden Bbrn yeeniydi. 1504te ah Beg ebn Han tarafndan malp edilince zntsnden ld. Ardndan Ahmedin olu Mansr ve 1545te onun olu ah Han, Turfan sultan oldular. Kalmuklar XVII. yzyln ikinci yarsnda Turfan, Urumi ve liyi kapsayan Cungarya Devletini kurdular. Bu dnem hocalarn vali olarak hkm srmesinden dolay Hocalar dnemi adyla anlr. XVIII. yzylda Turfan hocalarn egemenlii altna girdi. 1731de Turfan mslmanlar adna Emin Hoca, in hkimiyetini tanmak zorunda kald. 1760ta Emin Hoca tarafndan ina edilen mescid nemli bir tarih eser saylmaktadr. Kalmuk istils srasnda btn Trkistan gibi Turfan da zarar grmt. Buras 1754-1758 yllar arasnda in tarafndan ilhak edildi. 1756da Aksunun batsndaki Uc ehrinin halk isyan ettii gerekesiyle inliler tarafndan ldrld. Yeni bir ehir kurmak zere Turfan ahalisi buraya getirildi. Kurulan ehrin adna Uc Turfan denildi. Asl Turfana ise Khne Turfan ad verildi. 1760ta Emin Hocann olu Sleyman blgeyi idare ediyordu. 1820de Turfan Beyi Eb Ahmedin indeki Ching hnedannn imparatoruna hediyeler yollad kaydedilmektedir. 1865te Hokand valisini devirerek bamszln iln eden Ykub Beg 1866da Hoteni, 1867de Kuay ele geirdikten sonra 1868de Turfan ve Kumulu kendine balad. 1877de Turfan yeniden igal eden inlilerin Manu hnedan Khne Turfan 1879-1898 yllar arasnda tamamen ykt. Khne Turfann yerine ince adla anlan bir yerleim yeri kurulduysa da ehrin batsnda mslman Trklerin kurduu mahalleye yine Turfan denildi. Ocak 1933te Turfanda Mahmud Muhiti liderliinde ayaklanma balatld. Btn mcadelelere ramen inlilere kar kesin bir sonu elde edilemedi. II. Dnya Sava neticesinde inde Kuo-min-tang taraftarlar (milliyetiler) i sava kaybettiler ve Tayvana snmak zorunda kaldlar. ktidar tam anlamyla ele geiren komnistler kontrol saladlar. Eyll 1949da Dou Trkistan, in Halk Cumhuriyeti tarafndan igal edildi.

BBLYOGRAFYA

At Melik el-Cveyn, The History of the World-Conqueror (trc. J. A. Boyle), Manchester 1958, I, 44-53; Chen Yan, Western and Central Asians in China under Mongols, Los Angeles 1960, s. 17, 191, 204, 216; A. von Gabain, Das Uigurische Knigreich Chotscho, Berlin 1961, s. 20; Bahaeddin gel, Sino-Turcica: ingiz Han ve indeki Hanedannn Trk Mavirleri, Taipei 1964, s. 14-27;

a.mlf., Byk Hun mparatorluu, Ankara 1981, I, 447-450; II, 11-23, 367, 368, 428-435, 473-475; a.mlf., slmiyetten nce Trk Kltr Tarihi, Ankara 1984, s. 156, 168, 213, 349, 351, 357, 360-362, 366; A. Kollautz-H. Miyakawa, Die Jou-jan der Mongolei und die Awaren in Mitteleuropa, Klagenfurt 1970, s. 108, 126-128; A. Zeki Velidi Togan, Bugnk Trkili Trkistan ve Yakn Tarihi, stanbul 1981, s. 3, 4, 13, 56, 78; B. A. Litvinski, Vostoniy Turkestan i Sredneyaya Aziya, Moskva 1984, s. 4-29, 30-54, 61-96, 156-164, 165-179, 180 vd.; W. Eberhard, in Tarihi, Ankara 1987, s. 281, 292, 306; zkan zgi, Uygurlarn Siyasi ve Kltrel Tarihi: Hukuk Vesikalarna Gre, Ankara 1987, s. 41-47; Mehmed Emin Bura, arki Trkistan Tarihi, Ankara 1988, s. 541-552; O. Lattimore, Inner Asian Frontiers of China, Oxford 1988, s. 179-181; K. Baypakov-Rakip Nasrov, Po Velikomu elkovomu Puti, Almat 1991, s. 10-13, 70-72, 77; Hseyin Salman, Trgiler, Ankara 1998, s. 7, 17, 52, 90; D. Christian, A History of Russia, Central Asia and Mongolia, London 1998, s. 72, 190, 197, 200, 210, 217, 237, 249, 254, 267, 268; Koygara Salgarul, Siungnu-Han Kitabnnan, Almat 1998, s. 32-43; Erken Asya Tarihi (der. Denis Sinor), stanbul 2000, s. 38, 58, 186, 209, 414, 415, 416, 515; S. G. Klyatorny, Tsentralnaya Aziya v Epohu Antinosti, storiya Kazahstana i Tsentralnoy Azii, Almat 2001, s. 54-59, 69-70; P. B. Golden, Trk Halklar Tarihine Giri (trc. Osman Karatay), Ankara 2002, s. 134, 139-140, 144; Ahmet Taal, Gktrkler, Ankara 2003, I, 9-14, 95; II, 1, 56, 79; a.mlf., in Kaynaklarna Gre Eski Trk Boylar, Ankara 2004, s. 18, 23, 29, 33, 36, 43, 53, 54, 56, 65, 100; Emel Esin, Turfan, A, XII/2, s. 115-118; S. Soucek, Turfan, EI (ng.), X, 675-677. Ahmet Taal

TURGUT ALP
(. 735/1334-35ten sonra) Osman Beyin en yakn silh arkadalarndan biri. Hayatna dair ok az bilgi vardr. Onun tarih bir ahsiyet olmayp halk rivayetlerinde ortaya kan efsanev bir kii olduu da ileri srlr. Bununla birlikte ilk Osmanl kronikleri yannda baz Bizans kaynaklarnda eitli asker faaliyetleri dolaysyla ad zikredilir. smindeki Alp kelimesi bir unvandr ve muhtemelen onun veya babasnn Seluklu Devletinin hizmetinde dirlik sahibi olduuna iaret eder. lk Osmanl kaynaklarndaki rivayetlere gre Osman Beyin yannda bulunmu ve Yarhisarn alnmasna katlm, ardndan negln fethiyle grevlendirilmitir. Kaynaklarda Turgut Alpin ehri muhasara ederken Osman Beyin de yardma geldiine deinilir. Yine negln fethi esnasnda ehrin tekfuru Aya Nikolann Trklere kar dmanca hareketleri sebebiyle idam edildii ve ehrin idaresinin Turgut Alpe verildii kaydedilir. Bundan sonra Turgut Alp, Kse Mihal ile birlikte Orhan Gazinin yannda Atranosun (Orhaneli) fethine katld. Orhan Beyin geldiini haber alan Atranos hkimi hisardan kp kaarken bir kayadan derek ldnden kale kolayca ele geirildi (725/1325). Atranosun alnmas Bursann fethini kolaylatrd. Turgut Alpin 735 (133435) ylnda sa olduu bilinmekte, fakat epeyce yal olduu anlalmaktadr. Onun ayrca negl evresinde Kei da yaknnda yaayan dervilerden Geyikli Baba ile yaknlna dair baz rivayetlere rastlanr. Ad lmnden sonra negl yresine verilmi ve buras Turgut-ili diye anlmtr. kpaazde, Ner ve dier tarihiler de negl yresini Turgut-ili eklinde anar. Bu adlandrma XVI. yzyldan itibaren tamamen ortadan kalkmtr.

BBLYOGRAFYA

kpaazde, Trih (Atsz), s. 102, 105, 110, 122; Ner, Cihannm (Unat), I, 102, 112, 130, 168; C. Imber, The Legend of Osman Gazi, The Ottoman Emirate: 1300-1389 (ed. E. Zachariado), Rethymnon 1993, s. 71-72; Faruk Smer, Turgut Alp, A, XII/2, s. 119-120; G. Leiser, orud, EI (ng.), X, 570. Faruk Smer

TURGUT RES
(. 972/1565) Osmanl denizcisi, Trablusgarp beylerbeyi. Mentee sancana bal Seravalos kynde tahminen 1487 ylnda dodu. Babas Vel adl bir iftidir. Gen yata denizcilie ilgi duyarak gemiciler arasna girmi, ksa srede leventlere katlm ve levent kaptanlna ykselmitir (l Mustafa, vr. 300a). Denizciler arasnda Byk Turgut olarak bilinen Turgut Ataya nisbetle Osmanl kaynaklarnda Turguta, Avrupa literatrnde Dragut eklinde tannm, slm dnyasnda Seyfl-slm/slmn klc gibi sfatlarla anlmtr. Daha ok Orta ve Bat Akdenizde faaliyet gsteren Turgut Reis, korsan denizciliinin yaygn olduu dnemde Barbaros kardelerle birlikte deniz gazlarnda bulundu. Preveze Deniz Savana (1538) gnll levent reisi sfatyla gemisiyle katld ve eitli yararlklar gsterdi. 1540ta Kk Malta diye bilinen Gozoya akn dzenledi. Ayn yl Korsika adasna dzenledii baka bir aknda beraberindeki on gemiyle birlikte Andrea Doriann yeeni Giannettino Doria tarafndan esir alnd. yl sonra Fransa iin yrtt yardm harekt srasnda Barbaros Hayreddin Paann Cenevizi yamalamakla tehdit etmesi zerine serbest brakld. Barbaros, Turgut Reisi divannda, Nefsinde bir yarar gzidir diyerek vm ve kendi yedek gemisini verip taltif etmitir (a.g.e., vr. 301b). Bat Akdenizde dzenledii pek ok gaz neticesinde elde ettii gelirlerle filosunu byterek yirmi be gemiye sahip oldu. Turguta Bey, gsterdii yararlklardan dolay Akdeniz leventleri kaptan sfatyla 12 Cemziyelhir 954te (30 Temmuz 1547) hilatle taltif edildi (BA, KK, nr. 1864, s. 14). Bu srada Cerbe adasnn Kantara Limannda yedi sekiz paradan oluan filosundaki gemileri yalarken 150 gemiden meydana gelen Ceneviz ve Venedik donanmas tarafndan kuatld, ancak adann coraf yapsn iyi bildiinden tehlikeyi kolayca atlatt (a.g.e., vr. 301a-b). Tunusun spanyaya tbi Mehdiye Kalesini halkn desteiyle zaptederek kendisine s edindi. 7 Cemziyelevvel 957de (24 Mays 1550) Mehdiye ve civar 500.000 ake slyne ile Turgut Beye sancak olarak verildi ve fethettii dier yerler bu sancaa ilve edildi (BA, KK, nr. 209, s. 53). Fakat ehir ayn yl birka ay sren kuatmann ardndan spanya donanmas tarafndan geri alnd. Akdenizdeki gazlar srasnda on sekiz kadrga ele geirdi. Selnikten Venedike giden iki baraya Manyaburnunda el koydu. Muhtemelen bu srada bir Venedik baras ile karlat; gemi kaptannn pke sunmamas yznden gemisiyle baray topa tutarak iindekileri kltan geirdi. Venedik balyosunun Vezrizam Rstem Paaya ikyet etmesi zerine stanbula arldysa da Rstem Paann onu kardei Kaptandery Sinan Paann rakibi sayd iin pek holanmadn dndnden stanbula gitmedi ve bir sre Kuzey Afrika taraflarnda kald (a.g.e., vr. 300b-301a). Trablusgarpn fethi kararlatrldnda Kann Sultan Sleyman, Turgut Reisi stanbula ard; Kurn- Kerm ve bir altn kl gndermek suretiyle gnln ald. Malta valyelerinin ynetimindeki Trablusgarpn fethedilmesi durumunda kaydhayat artyla beylerbeyiliin kendisine verilecei vaad edildi. Kaptandery Sinan Paann 120 kadrgadan oluan donanmas Turgut Reisin filosu ile Akdenizde birleerek nce Maltaya akn dzenledi ve Gozo adasn yamalayp

Trablusgarpa yneldi. Ktib elebinin ifadesiyle gz-i mezbrun marifeti ve delleti ile Turgut Reisin i birlii sonucu Trablusgarp fethedildi (12 ban 958/15 Austos 1551). Ancak fetihten sonra beylerbeyiliine Hadm Murad Aann getirilmesine ierleyen Turgut Reisin beraberindeki filo ile Maribe hareket etmesi zerine dier kaptanlar da onunla beraber gitti; Sinan Paa yalnz kaldn grp araclar vastasyla onun gnln almaya alt. Turgut Bey nce Ulu Ali gibi yanndaki kaptanlara izin verdi, ardndan onlarn ricalarn geri evirmeyerek kendisi de stanbula dnd (Tuhfetl-kibr, s. 100-101). 21 Ramazan 958de (22 Eyll 1551) 300.000 ake gelirle ve Turguta Bey adyla Karl-ili sancak beyliine tayin edildi (Emecen-ahin, XIX/23 [1999], s. 59). Aralk 1551de krk kadrgalk bir filo ile Ege denizinin muhafazas grevi kendisine verildi (ArkanToledo, s. 288). Turgut Reis bu grevde iken Osmanl-Fransa ittifaknn gerei olarak Bat Akdenizde faaliyetlerini srdrd. 1 ubat 1553 tarihli antlamaya gre Fransa donanmas Osmanl donanmas emrine verildi. 3 Receb 960ta (15 Haziran 1553) Turgut Reis, krk be kadrgadan meydana gelen donanmasyla Akdenizde Fransaya yardm harektna balad. ki donanmann banda nce karklk iindeki Tunusa ynelmek istediyse de Franszlar, spanyaya ait Elbe ve Korsika zerine gidilmesinde srar etti. Elbe adasna ynelik harekt baarl olmamakla beraber Korsikaya karma yapt. Turgut Reis, Korsikann en mstahkem kalesi durumundaki Bestia (Petiye) Limanna asker kard. Pek ok saldrdan sonra kale alnmakta iken 4000 atl ve 3000 piyadeden mteekkil bir Ceneviz ordusu ehri kurtarmak iin yardma geldi. 7 Ramazan 960ta (17 Austos 1553) yaplan meydan savan Turgut Reis kazand. Yardm kuvvetlerinin yenilmesi zerine kaledekiler emanla teslim oldu. Kale halknn ileri gelenlerinden krk elli kii serbest brakld, dierleri esir alnd. Turgut Reis kalede bulunan 7000 mslman esiri kurtarp Avlonyaya gtrd. Prevezede gemilerinin bakmn yaptktan sonra Bestia dahil Korsikann dier sahil ehirlerinden alnan esir ve ganimetlerle birlikte stanbula dnd. 18 Zilhicce 960ta (25 Kasm 1553) donanma ganimeti olarak Hazne-i mireye 7133 dirhem gm kap teslim etti (BA, D. BRZ, nr. 20617, s. 24). Korsika harekt srasnda kalelerde yararlk gsterenlere terakki verilmesi iin Halepteki Kann Sultan Sleymana arzda bulundu (BA, KK, nr. 210, s. 258, 260-262, 278, 296-297). Receb 961de (Haziran 1554) emrinde elli kadrgadan meydana gelen bir donanma ile Akdenize ald. Bu donanmada bulunan kreki, alat, kalafat, gnll cenki, reis ve alemdarlar iin kendisine receb-ramazan (haziran-temmuzaustos) aylar mevcibi olarak 4 milyon ake teslim edilmiti (BA, D. BRZ, nr. 20617, s. 58). Dn yolunda iken Eyll 1554te Nakaya tbi ne adasn yamalayp halkn esir alan Marib korsanlaryla birlikte hareket eden sekiz gemiyi ele geirdi (BA, MD, nr. 1, hk. 276). Kann Sultan Sleyman ran seferi dnnde Amasyada iken Karl-ili sancak beyi Turgut Reis, 13 Safer 962de (7 Ocak 1555) saraya gm kap ve ipekli kumalardan eitli pkeler sundu (BA, KK, nr. 1766, s. 108). Kazand baarlardan dolay Kann kendisini Cezayir beylerbeyiliiyle (kaptanderylk) taltif etmek istediyse de Rstem Paann onun tarada yetitiini ve idar grev istemediini ileri srmesiyle bundan vazgeti. Kaptandery Piyle Bey, Fransz donanmasyla birlikte spanyaya kar yapaca ilk seferinde (1555) donanmaya gnll levend gemilerinin de katlmas sebebiyle Turgut Reisin desteini alma ihtiyacn duydu (Lokmn b. Hseyin, vr. 73a). Trablusgarp Beylerbeyi Hadm Murad Paann vefat haberini stanbulda alan Turgut Reis,

Edirneye giden Kannnin yolda nne geerek kendisine beylerbeyilik verilmesini istedi ve Cemziyelevvel 963te ( Mart 1556) bu greve tayin edildi (BA, MD, nr. 2, hk. 370). Trablusgarp beylerbeyilii srasnda eyaletin imar ve tahkimine alt. Deniz seferlerine kp Avrupa sahillerini ve hristiyan gemilerini vurarak elde ettii ganimetlerle eyaletin refah seviyesini ykseltti. Ancak bir sre sonra blgedeki baz Arap liderlerinin menfaatleri yznden anlamazlk karmas ve bir Hal donanmasnn Trablusgarp zaptetme ihtimali karsnda 966 (1559) yaznda Piyle Paa seksen sekiz kadrga ile yardm iin Akdenize ald (TSMA, nr. E. 595). Ortada hibir donanma grnmediinden Osmanl donanmas stanbula geri dnd; Turgut Reise ve Trablusgarp halkna blgeyi korumalar emri verildi (BA, MD, nr. 3, hk. 250, 381, 518, 578-583). spanya ynetimindeki mttefik donanmann Cerbe adasn igal etmesi zerine Piyle Paa 4 Nisan 1560ta donanmayla Tersaneden hareket etti. Turgut Reisin de kendi kadrgalaryla 20 ban 967de (16 Mays 1560) donanmaya katlmas zerine balayan Cerbe Kalesi kuatmas yaklak iki ay srd ve 7 Zilkadede (30 Temmuz) ada fethedildi. Turgut Paann beraberinde Trablus, Kayrevan ve Sefkus kalelerinin askerleriyle atl ve piyade tfekileri bulunuyordu. Cerbenin fethinden sonra Piyle Paa, askeri gemilere bindirerek 4 Austosta isyanc Araplar tedip etmek iin Trablusgarpa geti. Ertesi yl Turgut Reis esir ald Ceneviz asll Cigala kaptanla daha sonra kaptanpaa ve vezrizam olan olu Cigalazdeyi 13 Muharrem 969da (23 Eyll 1561) kethds Ali vastasyla stanbula gnderdi. Bu srada saraya serser, atma, benek, kemha, atlas ve uhadan pek ok hediye sundu; karlnda iki ay sonra inm olarak iki hilat gnderildi (BA, D. BRZ, nr. 20619, s. 2, 8). Bu dnemde gnll reislerin Turgut Reise bal olarak grev yapmaya devam ettii, kendisinin 4 Zilkade 971de (14 Haziran 1564) Avlonya ve nebahtdan para karlnda peksimet ald grlmektedir (BA, KK, nr. 218, s. 183). 1564 yl sonlarnda gnll reislerle birlikte Malta seferine katlma emri alan ve tavsiyelerine bavurulan Turgut Reis (BA, MD, nr. 6, hk. 429, 562), tehdit altndaki Trablusgarp Kalesine barut ve topu gibi baz ihtiyalarn gnderilmesi iin stanbula bavurdu. Cemziyelhir 972de (Ocak 1565) bir karamrsel gemisiyle kendisine kereste yolland (BA, MD, nr. 6, hk. 587, 950). Malta seferi serdar Vezir Mustafa Paaya kuatma iin Turgut Reisi beklemesi tlimat verildi. Turgut Reis, Malta hazrlklar srasnda Ramazan 972de (Nisan 1565) Karaferyedeki Pertev Paa haslarndan 200 md hububat satn alarak itros skelesinden kalyonuna ykletti (BA, MD, nr. 6, hk. 1035, 1115, 1419). Bir ay sonra stanbula gelen kalyatasna Akdenize kys bulunan yerlerden peksimet satn alma izni verildi (BA, MD, nr. 6, hk. 1184). 2 Haziranda on kadrga, iki kalyata ile adaya gelen Turgut Reise otuz korsan gemisi elik ediyordu. Malta kuatmasnn Saint Elmo Kalesinden balatlmasn isabetli bulmad halde yine de harekta bizzat katld. Bu srada filosunun hazrlklarn yrtebilmesi iin kendisine 1000 kadrga krei ile gemi halat ykl iki gemi malzeme gnderilmiti (BA, MD, nr. 6, hk. 373, h. 1290). atmalar srasnda Saint Michel Burcunu topa tutan birlie kumanda ediyordu. 18 Haziranda taa arpan bir glle parasyla bandan ar yaraland. 24 Zilkade 972de (23 Haziran 1565) Maltadaki Santarma (Saint Elmo) Kalesinin fethedildii gn bu yara sebebiyle ld (BA, KK, nr. 7501, s. 25). Cenazesi kendisine ait be kadrga ile Trablusgarpa gtrld ve kendi yaptrd caminin hazresine defnedildi. Bu srada stanbulda henz ld bilinmediinden Marsilya-skenderiye deniz yoluyla Cerbe yaknlarndaki Fransz tccar gemilerinin gvenliinin salanmas hususunda emirler gnderiliyordu (BA, MD, nr. 6, hk. 1359, 1361, 1362, 1398). Turgut Reisin lm haberinin muhtemelen temmuz sonlarnda stanbula ulamas zerine yanndaki gnll reisler bir gemiyle stanbula gnderildi. lmnden

drt ay sonra Turgut Reisin hazinedarbas Muradn stanbula arlarak muhalleftn eksiksiz ekilde ailesine teslim edilmesi istendi (BA, MD, nr. 5, hk. 537, 1300). Turgut Reis, Trablusgarpta bir cami ve hamam ina ettirmi, mezarnn olduu hazreye sonradan bir trbe yaplmtr. Ariv belgelerinde Turgut Reis Camiinin ve dier eserlerin zaman zaman tamir edildii, masraflarnn cami vakfndan karland kaydedilmektedir. Cami, trbe, mezarlk ve hamamn 1960lardaki durumu hakknda yaplan incelemede aslna gre deien pek ok ksm olduu tesbit edilmitir (bk. TURGUT RES KLLYES). Turgut Reisin ayrca zmirde bir mescid (BA, EV-d, nr. 16719), Balkta bir cami yaptrd bilinmektedir (BA, .D.H., nr. 49377). Tarihi l Mustafa Efendi, Turgut Reis hakkndaki bilgileri onun akrabas Kid Hasann olu, III. Murad devri airlerinden Sminin takrirlerinden aldn belirtmektedir. Turgut Reisin yakn evresinde amcasnn olu Sleyman, kz kardeinin olu reis s Bey gibi denizci akrabalar bulunmaktayd. Barbaros Hayreddin Paann olu Hasan Paa ise damad idi.

BBLYOGRAFYA

Cellzde, Tabaktl-memlik, vr. 476b-479b; Lokmn b. Hseyin, Zbdett-tevrh, TEM Ktp., nr. 1973, vr. 73a; Fr. Balbi di Corregio, The Siege of Malta 1565 (trc. H. A. Balbi), Copenhagen 1961, s. 64, 81; l Mustafa Efendi, Knhl-ahbr, Ktp., TY, nr. 5959, vr. 300a-301b; Zekeriyyzde, Ferah: Cerbe Sava (haz. Orhan aik Gkyay), stanbul 1975, s. 94; Ktib elebi, Tuhfetl-kibr (haz. dris Bostan), Ankara 2008, s. 93, 100-101, 153; S. Lane-Poole, The Barbary Corsairs, London 1896, s. 127; Fevzi Kurtolu, Turgut Paa, stanbul 1935, s. 355-454; Aziz Samih lter, imali Afrikada Trkler, stanbul 1937, II, 196-209; Muzaffer Arkan-P. Toledo, XIV.-XVI. Yzyllarda Trk-spanyol likileri ve Denizcilik Tarihimizle lgili spanyol Belgeleri, Ankara 1995, s. 288, 292; Ali Saim lgen, Trablusgarpta Turgut Reis Mimar Manzumesi, VD, sy. 5 (1962), s. 87-92; Cengiz Orhonlu, Turgut Reis ve Korsika Baskn, BTTD, sy. 15 (1968), s. 70; Feridun M. Emecen-lhan ahin, Osmanl Tara Tekiltnn Kaynaklarndan 957-958 (1550-1551) Tarihli Sancak Tevch Defteri, TTK Belgeler, XIX/23 (1999), s. 59, 97; dris Bostan, Malta, DA, XXVII, 540-541; S. Soucek, orud Res, EI (ng.), X, 570-571. dris Bostan

TURGUT RES KLLYES


Trablusgarpta XVI. yzyln ikinci yarsnda ina edilen cami ve trbe. nl Trk denizcisi Turgut Reis tarafndan yaptrlmtr. Cami, trbe ve hamamdan oluan bu klliyeye daha sonra iki trbe ilve edilmitir. 12 ban 958 (15 Austos 1551) tarihinde, Malta valyelerinin elinde bulunan Trablusgarp fetheden Turgut Reis 1556-1565 yllar arasnda burada beylerbeyi sfatyla grev yapmtr. Malta kuatmas srasnda 24 Zilkade 972de (23 Haziran 1565) Saint John valyelerine kar Saint Elmo Kalesine gerekletirilen bir saldrda ehid den Turgut Reisin naa Trablusgarpa getirilerek yaptrd klliyeye defnedilmitir. Turgut Reis, Trablusgarpn kuzeyine hkim bir tepe zerinde nce bir kale ina ettirmi, daha nce 1510 ylnda tahrip edilen byk caminin kalntlarnn zerine de Turgut Reis Saray diye anlan kendi sarayn yaptrmtr. Burada valyelerin ina ettirdii bir apelin stne yaplan caminin kitbesinden binann 958 (1551) ylnda ina edildikten sonra 1013te (1604) Ali Bey tarafndan yeniden ihya edildii anlalmaktadr. Cami plan itibariyle tabhneli/zviyeli Osmanl camilerine benzerliiyle dikkati ekmekte olup blgenin ini mozaik ve ahap iiliinin en gzel uygulamalarn bnyesinde barndrmtr. II. Dnya Savanda ngiliz sava gemilerinin att bombalarla caminin harim ksm ile minaresi hasar grm, savatan sonra Trablusgarp Vakflar daresi tarafndan betonarme direkler zerine olduka basit ekilde yaplan eklemelerle binann eski grnm bozulmutur. Bu almalar srasnda binaya geni bir orta avlu eklenmi, dkkn, hel, guslhne ve hizmet odas gibi birimler ilve edilmitir. Hasar gren minarenin petek ve klh ksm eskisine gre daha ksa biimde tamamlanmtr. Camide 1960ta Trkiye Cumhuriyeti Vakflar Umum Mdrl bir tamir yaptrm, son olarak 2009 ylnda iki Trk firmas tarafndan Turgut Reis Trbesinin restorasyon almas gerekletirilmitir. Kaleii semtinde Seydi Turgut caddesi kenarnda Trk ars ile Bblbahr arasnda yer alan cami ve trbeler limana hkim bir konumdadr. Caminin yan sokaa bakan asl giri ksm tamamen yeniden yaplmtr. Marib slbunda sve ve kemerli kapsyla, at nal kemer ve Roma tarz balklaryla yap zevksiz bir hviyete sahiptir. Seydi Turgut caddesinin kesine rastlayan bu kap d duvar cephesinden biraz geriye alnmtr. Cami, bombardmandan sonra yaplan merkez ksmyla beraber iki ayr teknie ve ekle sahip olmutur. Betonarme merkez ksm slpsuz ve irkin bir yapdr. Uzun, iri ve dairev on iki adet betonarme stun zerine oturtulan kemerlerin tad yirmi kubbe nisbetsiz ve sakil grnldr. Binann eskiden kalan ksmlar daha alak ikier stuna ve ayaa (Roma harabelerinden getirilmi mimari paralardan kompozit ve toskan slbundaki balklar ve trakit stunlar) dayanmakta, kemer ve kubbelerle ok mtevazi bir etki oluturmaktadr. Burada yer alan ve basit tromplarla geileri salanan kubbeler altardan on iki adet olup elips biimindedir. Kubbelerin derinlii, kasnak ksmlar, kemer kavisleri, stunlarn boylar savan ardndan yaplan merkez ksma nazaran daha iddiasz, fakat olduka lldr. Caminin mihrab ve minberi gayet acemice yaplmtr. Mezzin mahfeli ve krs vazifesini gren maksre ahaptr ve iki ayak arasna yerletirilmitir. Caminin duvarlar, kemerleri ve kubbeleri sval olup kubbe gbekleri basit, kabartma tezyinatla ssldr. Son dneme ait kf yazl ini plakalarla cami cepheleri acemice sslenmitir. Cami duvarndan

olduka uzak mesafede caddeden avluya girilen kapnn yannda yer alan minare kare kaide zerinde silindirik gvdelidir. Altm basamakl bir merdivenle klan minarenin masif erefe zerinde ykselen ksa petei stnde yeil renkli ahap bask klh ve alem vardr. Caminin son cemaat yerindeki kaps zerinde iki kitbe grlmektedir. 1013 (1604) tarihli drt satrlk tamir kitbesi Trke olup stanbul bidelerindeki tarihleriyle tannan Htif mahlasl aire aittir. 1366 (1946-47) tarihli on satrlk Arapa kitbe ise mtevelli Mahmud Bey tarafndan Neccr Ceml Kadnn ve mutemet Ali Efendinin denetimi altnda tamir yaptrldn belirtmektedir. Turgut Reis Trbesi. Caminin kble duvarna bitiik olan yap kare planldr ve zeri pandantiflerle geii salanan kubbe ile rtldr. Trbenin kuzeyinde kuzey-gney istikametinde dikdrtgen planl bir avlu vardr. Avluya kuzey ynnde n iki taraftan merdivenli bir sahanlkla ulalan, st kubbeli ve yanlar tonozlu bir mekndan geilerek ulalr. Bu kap geidinin iki yannda ve avluda kabirler bulunmaktadr. Kuzeyde cephesi iki kemerli ve st tonozla rtl revak dzeninden sonra yer alan trbe kaps bina aksna gre olmayp cephenin sandadr. Trbenin revak ksmnda antik harabelerden getirilmi kompozit bir balkla kaba ve ksa bir stun, zerinde yuvarlak kemerler grlmektedir. XIX. yzylda tamir edilen trbe kaps sveleri ve eii empire slbunun tesiriyle bozulmutur. Cami ile trbe arasna alan bir pencere dua ve hcet penceresi vazifesini grmektedir. Kapnn yanndaki pencere n avluya, karsndaki gneydeki d avluya alr. Douda yer alan pencere bitiikteki Mehmed Paa Trbesine balanan bir kap durumundadr. Yapnn ierisinde on adet kabir vardr. Kubbeyi tayan kemerler yuvarlaktr. Mehmed Paa Trbesi. Turgut Reis Trbesinin dousunda yapya bitiik olup kubbeli ve kareye yakn plandadr. Gney ynnde arpk bir blmle mekn genilemitir. inde on be adet mezar vardr. Kuzey ynnde yer alan avlu kaps zerinde 1057 (1647) tarihli mermer kitbe grlr; Mehmed Paann kabri de ayn tarihi tar. Ahmed Paa Trbesi. Caminin kuzey duvarna bitiik ina edilen trbe kare planl ve tek kubbeli bir yapdr. inde drt kabir ve kelere konulmu iki adet hide mevcuttur. Ahmed Paann kabir ta kitbesizdir. Caminin kuzeyinden bir kap ile ulalan trbeden kuzey ynndeki kk hazreye geilmektedir. Sakal- erif Odas. Caminin kuzeyinde camiye ve Ahmed Paa Trbesine bitiik konumda kare planl, kubbeli bir mekndr; camiye bir kap ile balanmaktadr. Hamam. XVI. yzyla tarihlenen hamam Trablusgarpn ilk hamamdr ve gnmzde de hizmet vermektedir. Hamam es-Sr Vakfndan olup klasik slpta yaplmtr. st tonozlu dikdrtgen bir mekndan sonra kubbeli ve kare planl soyunmala, tonoz rtl dikdrtgen planl bir lklktan kubbeli scaklk ksmna geilir. Scaklkta be halvet hcresi vardr. Hamamn soukluk ksmnn ortasndaki fskyeli havuzun fskye ksmnn kaba iek sslemeleri Lle Devri slbunu andrmaktadr. Turgut Reis Klliyesinde yaplar her ne kadar birok zellikleriyle yerel unsurlar tasa da plan ve kitle ynnden Osmanl mimarisinin genel zelliklerine sahiptir.

BBLYOGRAFYA

Jamil M. Abun-Nasr, A History of the Maghrib in the Islamic Period, Cambridge 1987, s. 191; A. Petersen, Dictionary of Islamic Architecture, London 1999, s. 286; J. Azema, Libya Handbook, Bath

2000, s. 72-74; A. Ham, Libya, London 2002, s. 33; B. L. McLaren, Architecture and Tourism in Italian Colonial Libya: An Ambivalent Modernism, Seattle 2006, s. 255; R. B. St. John, Historical Dictionary of Libya, Lanham 2006, s. 255; Saeid Ali Buhlfaia, Historical Background of Libyan Mosque Architecture: Assessment and Criticism of Mosques in Ajdabiya City (yksek lisans tezi, 2006), Orta Dou Teknik niversitesi Fen Bilimleri Enstits, s. 15, 53-58; N. Jorga, Osmanl mparatorluu Tarihi (trc. Nilfer Epeli), stanbul 2009, III, 101; G. E. Woodberry, Tripoli, Scribners Magazine, LV/5, New York 1914, s. 565; Ali Saim lgen, Trablusgarpta Turgut Reis Mimari Manzumesi, VD, V (1962), s. 87-113. brahim Yldrm

TURGUTLULAR
Karamanoullarna bal bir Trkmen oyma ve bu oyman banda bulunan ailenin ad. Genellikle el ve Karaman blgesinde yaayan oyman Tatar veya Kpak asll olduu yolundaki bilgiler doru deildir. Karamanl tarihisi ikr, Turgutlularn, adn ald Turgut Beyi Ouz veya Trkmen askerinin kumandan diye tantr. Ayn eserde Karamanl hnedannn ilk mensuplar Ouz beyleri eklinde anld gibi Ouz Hann torunlar olarak da zikredilir. Osmanl tarihilerinden Ner de 789da (1387) Konya nlerinde yaplan sava anlatrken Turgutlu ve Bayburtlular Tatarlardan ayrr ve onlarla Varsaklar Trk ad altnda ifade eder. Timurlu tarihisi Yezd, Turgutlular Trkmen (Camat-i Trk-mnn- Durgut) eklinde tanmlar. ikr, Turgut Beyin adn Bayburt Bey ile birlikte Karaman hnedannn tarih sahnesine kt zamandan itibaren zikreder. Hatta Karamanolu Mehmed Beyin fethettii Ankara-Konya arasndaki geni bozkr ikiye blp yarsn Turgut, yarsn da Bayburt beylere verdii sylenir. Bununla beraber her iki bey de Aleddin Bey zamanna (1361-1398) kadar hayatta gsterilir. Ad geen kaynakta tarih zikredilmedii iin Turgut ve Bayburt beylerin hangi zamanda yaadklar tam olarak tesbit edilememektedir. Didii Sultan Menkbnmesine gre Turgut ve Bayburt beyler karde olup Ahmed Yesev neslinden Horasanl Didii Sultan bu iki beyi Horasandan Ruma (Anadolu) gndermitir. Aleddin Bey devrinden itibaren de Turgutolu ve Bayburtolu adlar gemeye balar. 1386da Konya nlerinde Karamanllar ile Osmanllar arasnda yaplan ilk savata Turgutlular, Karaman ordusunun sol kolunda yer ald. ikrye gre savata Turgutlularn banda Ali Bey bulunuyordu. Bu srada Turgutlulardan kalabalk bir topluluk Akehir yresinde oturmaktayd. Reisleri Hzr ve brhim beylerin idaresinde olan Turgutlular, Timura ba emeyerek bir daa sndlarsa da zerlerine gnderilen kuvvetler tarafndan malp edildiler; mallar yamaland, kadn ve ocuklarndan birou esir alnd. Timurun Anadolunun orta blgesinde yaayan Kara Tatarlarn nemli bir blmn Trkistana gtrmesi zerine bo kalan geni sahalara yerleen Trkmenler arasnda Turgutlular da vard. Bunlardan yeni obalar ovaya indiler ve Akehirin dousundaki bozkr kesimini yurt edindiler. Karamanolu II. Mehmed ve II. brhim beyler zamannda Turgutlulardan Pr Hseyin Bey ile olu Ahmed Bey ve Hasan Beyin adlarna rastlanr. Pr Hseyin Bey yaptrd eserlerle tannm olup brhim Bey devrinde beylerbeyi ve Karaman ordusunun bakumandanyd. Trbe kitbesinde (. 1432den sonra) babasnn Emr ah Bey, dedesinin Turgut Bey olduu bildirilir. II. Muradn Dzmece denilen amcas Mustafa ile urat srada Hamd-ili valisi bulunan kardei Kk Mustafa da lalas arabdr lyas Beyin tevikiyle isyan edince (826/1423) Bursa zerine yryen Kk Mustafann ordusunda Turgutlular da yer ald. 846da (1442) Osmanllar Macarlarla sava halindeyken brhim Bey, damad Turgutolu Hasan Bey kumandasnda nemli bir Karaman ordusunu yama iin Osmanl lkesine gnderdi. Karaman kuvvetleri Bolvadin, Beypazar, Seyyid Gazi yrelerinde geni lde talan ve tahriplerde bulundu. Bunu haber alan II. Muradn kar harekt ve Karaman blgesini tahrip etmesi zerine brhim Bey, Ta-iline kat ve oradan eli gndererek bar istedi. Karaman elisi II. Murada brhim Beyin Turgutoullarnn teviklerine kapldn sylemiti. Yaplan anlama gerei

brhim Bey, Osmanl ordusuna yardmc kuvvetler gnderdi. II. Kosova Sava srasnda yollad Akayluolu kumandasndaki asker birliklerin nemli bir ksm Turgutlulardan meydana geliyordu. Hatta bunlar klk kyafetlerinin dzensizlii, perian grnleri dolaysyla alay konusu olmulard. Ftih Sultan Mehmedin Karaman lkesine ynelik asker harekt srasnda Turgutlularn yurtlar da tahrip edildi (872/1468); beyleri Tarsusa kat. Bu zatn mer Bey olmas muhtemeldir. Karamanolu Kasm Beyin beylerbeyi durumundaki mer Bey, Osmanllara kar etin bir mukavemet gsterdi. 875te (1471) vefat zerine yeri Adaloullarndan Paa Beye verildi. Karaman ilinin fethedilmesiyle Akkoyunlulara snan Kasm Bey, Ftih Sultan Mehmedin lmnden sonra Bayezid ile Cem Sultan arasnda saltanat mcadelesinin kmasn frsat bilerek le geldi; buradaki Turgut, Varsak ve dier oymaklar tarafndan sevinle karland. Kasm Bey, II. Bayezid ile anlaarak lde beylik yapt. 888de (1483) lmnn ardndan annesi Karaman hnedanndan olan Turgutolu Mahmud Beyin ayn mevkiye geirilmesi II. Bayezidden rica edildiyse de padiah bunu kabul etmedi. Mahmud Bey, Osmanl-Memlk sava esnasnda Memlkleri tuttuundan zerine kuvvet gnderilince (1487) Turgutolu ailesi mensuplar ile birlikte Halepe kat. 906 (1500) ylnda bir tahrir grevlisi Karaman ilindeki timarlar bir misli arttrnca Osmanllardan yz eviren Karaman sipahileriyle Turgut ve Varsak oymaklar randa bulunan Karamanolu Mustafay arp hkmdar iln ettiler. Fakat ertesi yl Sadrazam Mesih Paa kalabalk bir askerle Karaman iline gelip Mustafay Memlklere snmaya mecbur brakt. Turgutlular, Karaman ilinin Osmanllarn eline gemesine ramen siyas bir kuvvet olarak varlklarn srdrdler. II. Bayezidin oullarnn babalarnn tahtn ele geirmek iin giritikleri mcadele esnasnda Turgutlular, Karaman ilindeki dier oymak beyleri gibi (Yapaolu, Gebeliolu, Tatar beylerinden Ali Bey ve dierleri) ehzade Ahmedin en gvendii taraftarlar arasnda yer ald. Bu tarihte Turgutlularn en byk beyleri Ms, Mahmud ve Mehmed beylerdi. Kann Sultan Sleymann oullarndan ehzade Bayezid babasndan sonra hkmdar olabilmek iin 1559da isyan hareketine giritiinde ordusunda Turgutlular da vard. Muhtemelen bunlarn banda Turgut olu Pr Hseyin Bey bulunuyordu. ehzade Bayezid baar gsteremeyerek 12.000 kiilik ordusuyla rana kat. 976da (1568-69) Turgutlu Pr Hseyin Beyin olunun ad Ilgn kazasnda on be bezirgnn ldrlmesi, mallarnn gasbedilmesiyle ilgili bir hkmde geer. Safev Devletinin kuruluu ve gelimesine dair mellifi mehul bir kaynakta 906da (1500-1501) Erzincanda Safev eyhi smilin huzuruna gelenler arasnda Karamanl mridlerin de bulunduu bildirilmektedir. smil, ah olduktan sonra 918de (1512) Turgutoullarndan Ms Beye gnderdii Trke bir mektupta Karamanl Ahmed Aann isteiyle hareket olunmasn ve onunla sz birlii edilerek vuku bulan hadiselerin bildirilmesini yazmt. ah smilin lmnden be yl sonra (935/1528-29) Tahmasbn emrleri arasnda Turgutolu Hasan Sultann adna rastlanr. Hasan Sultan, Tahmasbn Horasan seferine katld. Hasan Sultandan baka yine ayn aileden Kasm Ali Bey de ad geen hkmdarn hizmetinde bulunuyordu. ehzade Bayezidin emrlerinden Pr Hseyin Bey ehzadeyle rana gitti ve orada kald. Safev hizmetinde bunlardan baka Turgutlu beylerine rastlanmaz. Turgutlularn ldeki eski yurtlar kaynaklarda Turgut ili adyla anlr. XVI. yzylda Talk Silifkede Turudlu adl oymak yaamaktayd. Bu adn Turgutlunun g harfinin dmesiyle ald ekil olduundan phe yoktur. Bylece Turudlular, Turgutlularn lde kalm bir kolu, onlarn

oturduklar yer de Turgut-ili olabilir. Turgutlularn ova blgesindeki yurtlar da Turgut adn tar. Bu yrenin Akehir glnn kuzeyinden balayp Lrendenin (Karaman) batsndaki imdi Kzmkarabekir denilen (Kasaba/Gaferiyat/Mahmudlar) kasabaya ve yreye kadar uzand grlr. Turgutun idar merkezi de Akehir glnn dousunda ayn ad tayan kydr. Bayburt ise II. Bayezid ve Yavuz Sultan Selim devirlerinde Turguta bal bir nahiye idi. Kann Sultan Sleyman dneminde buras bir kaza haline getirildi. Bayburtun Erelinin gneyinde ve Karamann dousundaki topraklardan meydana geldii anlalmaktadr. XVI. yzylda Turgutta yaayan Ateken oymaklar unlardr: epni, Alayuntlu, Yamanlu, Erdodulu (Erdodu Bey Turgutludan), Varsaklar, Pr Bey nkerleri, Mahmudlar, Toy Dndarlu vb. Turgut ilinde timar sistemine bal oymaklar da vard. Bunlarn banda byk Yapalu oyma geliyordu. Yavuz Sultan Selim devrinde Turgutun hne nfusunun 2888, vergi nfusunun 4462 kii olduu tesbit edilmektedir. 1000 (1591-92) ylnda Turgut kazasnda oymak, ky, mahalle ve ekinliin says elli drt olup 78.000 ake at vergisi denmekteydi. Turgutoullar Konya blgesinde sosyal eserler meydana getirmilerdir. Bilhassa Turgut Beyin torunu ve Emr ah Beyin olu Pr Hseyin Bey ok eser yaptrmtr. Konyann Sarayn kazasnda bir cami (810/1407-1408), Ilgnda bir cami (826/1423), Konyada Kalenderler iin zviye (832/1429), yine ayn ehirde kendisi iin bir trbe (835/1431) ina ettirmitir. Bunlardan baka Konyada drlhuffz, mescid ve mektep yaptrd, Ilgna bal Mahmudhisar kyndeki Didii Sultan Zviyesine gelir tahsis ettii bilinmektedir. Yine Turgutoullarndan mer Beyin Kadnhannda bir zviyesi vard.

BBLYOGRAFYA

kpaazde, Trih (Atsz), s. 160, 183, 186, 215, 216; Ner, Cihannm (Unat), I, 218, 222, 318; II, 568, 642, 660, 782; bn Kemal, Tevrh-i l-i Osmn, VII, 275, 303, 307; a.e., Millet Ktp., Ali Emr, nr. 32, VIII, vr. 23b, 24a, 40a-b, 49b; Hoca Sdeddin, Tct-tevrh, stanbul 1279-80, I, 315, 370, 511; II, 16, 41, 53-54, 56-57; ikr, Karaman Oullar Tarihi, s. 42; Feridun Nfiz Uzluk, Fatih Devrinde Karaman Eyleti Vakflar Fihristi, Ankara 1958, s. 20, 21, 23; Faruk Smer, Safev Devletinin Kuruluu ve Gelimesinde Anadolu Trklerinin Rol, Ankara 1992, s. 51-52; a.mlf., Turgut Oullar, A, XII/2, s. 120-122; Zeki Oral, Turgut Oullar, Eserleri-Vakfiyeleri, VD, III (1956), s. 32-64. Faruk Smer

TURHAN, Mmtaz
(1908-1969) Son dnem Trk fikir adam ve sosyal bilimci. Erzurumda dodu. Sekiz yanda iken ailesi Rus igali yznden Kayseriye g etti. lk ve ortaokulu Kayseride, lise renimini Bursada balayp Ankarada tamamladktan sonra stanbul niversitesi Edebiyat Fakltesi Felsefe Blmne girdi. Maarif Vekletinin at imtihan kazanarak 1928de psikoloji renimi iin Almanyaya gitti; Berlin ve Frankfurt niversitelerini bitirdi. 1935 yl sonunda Trkiyeye dnd ve Edebiyat Fakltesi Deneysel Psikoloji Krssnde doktor asistan olarak greve balad. Yz ifadelerinin yorumlanmasna ilikin deneysel aratrmasyla 1939da doentlie ykseldi. Yapsal btnln algy ve zihinsel kavray belirlediini ileri sren Gestalt teorisi Turhann teorik yaklamnda etkili oldu. Buna gre bir enin hangi btnsel yap iinde yer ald, o eye dikkat edilip edilmeyeceini ya da onun alglanma biimini etkiliyordu. Almanyada iken Gestalt psikolojisinin kurucusu Max Wertheimerden renim gren Turhan, Gestalt teorisinden hareket edip yz ifadelerinin yorumlanmasnda belirli bir heyecan ifadesini alglamann o ifadenin nasl bir psikolojik ortamda gzlendiine bal olarak deitiini ortaya koydu. Mesel bir korku ifadesinin, eer ortamdaki hkim heyecan keder ise gzlemci tarafndan kederden ayr bir heyecan ifadesi eklinde alglanmas ihtimali dkt. 1944-1948 arasnda Cambridge niversitesinde yapt, kltr deimeleriyle ilgili aratrmann hareket noktas Erzurum kylerinde 1936-1942 yllarnda yaz tatillerinde yapt gzlemlerdir. Kltr Deimeleri: Sosyal Psikoloji Bakmndan Bir Tetkik adl bu kitapta Mmtaz Turhan kendi alan almalarn, kltr antropolojisi literatrndeki sonular, Lle Devrinden Merutiyet dneminin sonuna kadar byk ehirlerde meydana gelen deimelere ilikin verileri gz nnde tutarak kltr deimelerinin psikolojik analizini yapt ve kltr deimelerini etkileyen faktrleri belirledi. zellikle anlama faktr zerinde durup serbest ve mecburi kltr deimelerinin deien toplumun istikrar asndan farkn ortaya koydu. 1949-1951 yllar arasnda Birlemi Milletler Sosyal Komisyonunda Trkiye temsilcisi olarak grev yapan Mmtaz Turhan 1950de profesrle ykseltildi. Deneysel Psikoloji Krssnn banda bulunan Wilhelm Petersin 1952de ayrlmasndan sonra krs bakan oldu. E. P. Hollander, W. R. Miles ve H. Reedi birbiri arkasndan krsye getirerek burann bilimsel niteliini glendirdi. Edebiyat Fakltesinde 1960 ylnda Sosyal Antropoloji Krssnn kurulmasn ve Amerika Birleik Devletlerinden getirttii C. W. M. Hartn bakanlna tayin edilmesini salad. niversitedeki grevi yannda Trk Psikoloji Cemiyeti, Pedagoji Cemiyeti, Sosyoloji Cemiyeti, Muallimler Birlii, Trk Oca ve Trkiye Turist Cemiyetinin yesi olan Turhan 1 Ocak 1969da ld ve Zincirlikuyu Mezarlna defnedildi. Mmtaz Turhan, XVIII. yzyln balarndan itibaren toplumsal yaps ve kltr Bat medeniyetine ynelip deien Trkiyede kltr deimeleri problemini sosyal psikoloji asndan inceleyen ilk bilim adamdr. Bu alandaki nc aratrmasyla kltr deimeleri szn problemin kavramsal ad olarak Trk diline katmtr. Turhann Trk dnce hayatna yapt etkinin zgnl onun boyutlu dnce oluumundan ileri gelir. Birincisi, Berlin niversitesi Psikoloji Blmn bitirdikten sonra Frankfurt niversitesinde deneysel psikoloji doktoras yapmas, ikincisi kltr

deimeleri problemini sosyal psikoloji asndan incelemesi ve Cambridge niversitesinden ikinci bir doktora derecesi almas, ncs de Trkiye Cumhuriyetinin kuruluundan sonra Batllama sreci iinde modernleme ve ekonomik kalknma meseleleri zerinde kafa yoran bir dnr olmasdr. Deneysel psikolojinin kazandrd bilimsel muhakeme, sosyal psikolojinin ve kltr antropolojisinin inceleme teknikleri ve Trkiyenin bilime dayanan bir sosyal yapya kavumas meselesine duyduu ilgi onun zihin yneliini biimlendirmitir. Mmtaz Turhan Cumhuriyetin kurulduu 1923 ylnda on be yandayd. stikll Savana katlamayacak kadar kkt, fakat Anadolunun barnda dman izmesi grmenin ne olduunu bilecek yatayd. Bu sebeple kiilii vatan sevgisine ve bamszla inanla ekillenmitir. Avrupadaki renim yllarnda bilimin sosyal ilevini kavram, bilim zihniyetinin Avrupa toplumlarnn sosyal yapsn rasyonel, verimli ve etkin ileyiine kavuturduu kansna varmtr. Yzeysel bakanlarn Avrupada grp hayranlk duyduu her ey onun gznde bilimin toplum yaayn etkilemesinin sonucudur. Turhan, millet oluumunu glendirici kurumlar kurma ve ekonomik kalknmay salama abalarnn baarya ulaabilmesi iin bilime dayanmann gerekliliini vurgulamtr. 1960tan sonra sa-sol atmalarnn iddetlendii yllarda lkenin geleceine ilikin kayglar onu belki de hi yapmak istemeyecei bir ie, gndelik siyasete k tutmaya yneltmitir. Bilimsel yaklam n plana karan bir etki oda oluturma gayretiyle Tark Bura ile birlikte kard Yol dergisinde yazlar yazd gibi Yolun Gr bal altnda bamakalelerden birounu kaleme almtr. Bununla birlikte retim faaliyetlerinde ve blm elemanlaryla ilikilerinde bilimin dna kmamtr. Karakteri bilim zihniyetiyle yourulduu iin bilim ahlknn vazgeilmezliine inanyordu. nk bilim zihniyeti onda sadece akademik alma srasnda bavurulan bir metot deil hadiselere ve meselelere bakn belirleyen bir kafa yaps idi. Bilime ve sistemli aratrmalara dayanmayan genel szlerle ve muhakemeden yoksun duygusallkla ileri srlen dncelere tahamml yoktu. Bir doktrine balanmann entelektelliin artym gibi grld bir dnemde fikirlerine kar kanlarla konuma zemini bulamam, onun objektif ve souk kanl rasyonel dnce biimi kendisini ideolojik yaklamla desteklemek isteyenlere yabanc kalmtr. Toplumsal yapy, bilime dayanarak rasyonel ileyie ve btn milletin kalknmasna imkn verecek etkinlie kavuturmay hedefliyordu. Turhana gre bilim ve yurt severlik arasnda bir kartlk ya da uzaklk yoktur. Hatta bilimsiz vatan severliin bir anlam kalmamtr. Millet dergisinin Ocak 1943 saysnda kan Niin Milliyetiyiz? balkl yazsna u yaln cmleyle balar: Bizim milliyetiliimiz mensup olduumuz millete ball, sevgiyi ifade eder. Turhan, vatana ballk etrafnda birletirici bir duygu ve iradeden ibaret olan milliyetiliin hedefi olarak Trk milletinin en ileri medeniyete sahip tam bir millet haline gelmesini gstermitir. Mmtaz Turhan btnselci yaklamn kltr deimeleri probleminin zmlenmesinde de kullanm, baka bir kltrden alnan kltr esinin ou zaman alc kltrde ayn ilevi grmediini vurgulamtr. Alnan kltr esi alc kltrn dier eleriyle iliki iinde verici kltrdeki biimini deitiriyor ya da baka bir ilev kazanyordu. Her kltrde deimeye direnen sert noktalar bulunduuna, ok defa sert noktalarn kltrde en nemli eler olmaktan ziyade sembolik anlam tayan hassas noktalar olduuna iaret etmi, kltrn btnsel yaps deimeden yeni kltr elerini para para eski kltre eklemenin hayal krkl yarattn gstermitir. Eski yap yeni kltr elerini kendine uyduruyor, bu sebeple bireylerin zihniyeti ve toplumun ileyii ayn kalyordu.

Turhann analizine gre bu hayal krklnn dourduu aalk duygusu kltrn kendini savunma ve seici olma gcn kaybetmesine, deimelerin rastgele yaplmasna, kltr eleri arasnda ortaya kan tutarszlklarn toplumsal ileyii bozmasna yol ayordu. Avrupaya ynelite ve Trkiyenin deimesinde bilimi kavramadan ve bilime toplumsal ilevini kazandrmadan bir yere varlamayacan vurgulayan Mmtaz Turhan, bu gryle Avrupa kavramn kendinden nce Avrupay grp etkilenen btn siyaset ve fikir adamlarndan farkl bir arlk noktasna oturtmutur. Modernlemede bilimin yannda hukuk ve demokratik hrriyeti nemli grm, Trk dnce hayatnn ve lke ynetiminin dikkatini bu noktaya srarla ekmeye alm, bu abasnn mantk temelini aklamtr. Hem bilimsel aratrmaclarn hem de bilim zihniyetli uzman meslek adamlarnn ve uygulamaclarn yetimesine imkn salamak iin eitimde kkl bir deiimi gerekli grm, bu iin uzun vadeli olduunu belirtmitir. Deiimin nce niversite dzeyinde retim ve aratrmann niteliini ykseltme noktasndan balanmas gerektiini ileri srmtr. retmenler de niversitelerde yetieceine gre ilk ve orta retimin kalitesi niversitenin kalitesine baldr. Ayrca kaliteli niversitelerde yetiecek uzman meslek adamlar ve uygulamaclar, aratrmac bilim adamlarnn verileri nda toplum hayatnn etkinliini ve ekonomik verimliliini ykseltecek, sonuta artan mal g ilk ve orta retime daha byk yatrmlar yapmay kolaylatracaktr. Bu sebeple ilk art olarak yurt dna sistemli biimde her renim dalnda youn sayda renci gnderilmesini ve onlarn dnlerinde etkinlikle alacaklar aratrma enstitlerinin yabanc uzmanlar ynetiminde kurulmasn nermitir. Osmanl Devletinin Avrupada modern a balatan yeni bilim zihniyetini kavrayamadn ve zamannda bu gelime yoluna giremedii iin geri kaldn, dolaysyla gszletii ve sonuta ortadan kalktn sylemitir. Trk milletinin kendini yeniden ina etmek zorunda kaldn belirtmi ve birletirici bir millet sevgisiyle bilime dayanmann tek are olduunu ifade etmitir. Mmtaz Turhan iki bakmdan Ziya Gkalp izgisinin devamdr. Birincisi, bilime dayanarak toplum kurumlarnn deien ihtiyalara cevap verecek ekilde yeniletirilmesi, ikincisi aydn ve halk btnlnn salanmas, modern millet yapsnn bir gerei olarak btn milleti birletirecek bir mill kltrn oluturulmasdr. lmnn otuzuncu ylnda Ziya Gkalp hakknda Trk Yurdu dergisinde kan yazsnda (Kasm 1954) Turhan, Ziya Gkalpin brakt yerden devam etmenin idraki iinde, Mill oluun tarih seyrini izen hadiseleri birbirine balamak zaruretini duyan bir ilim adam iin Ziya Gkalpsiz bugnk Trkiyeyi dnmek ok gleir demitir. Mmtaz Turhann ahsiyetinde bir mimari eserin hayranlk uyandran salam yaps ve estetik hengi vard. Hassas bir gzlemci olduu halde ksa sreli izlenimlerine gre hareket etmezdi. Davranlarn ortaya kt artlar ve zaman boyutundaki gelimesini dikkate alr, bylece kanaatlerini kontrol ederdi. Sradan insanlar iddetli tepkilere sevkedebilecek durumlarda tepkisini hiss bir slpla deil karsndakinin akln kullanarak anlayabilecei ve kabul edebilecei biimde dile getirirdi. Bakalarnn hata ve kusurlarn bazan zarafetle birleen tatl bir babacanlkla, bazan da znt izgisi tayan sabr ve anlay dolu bir sessizlikle karlard. Mtevazi ve kibard. Tevazuu gerekten byk bir insann tabiiliinden ve sadeliinden ibaretti. Kibarl yapmacktan uzak, hassas, iyi kalpli ve mert bir insann dncelilii olarak kendini belli ediyordu. Bencillikten arnm, olgun bir ar ballkl kendi i dnyasn kolayca amayan, fakat bakalarnnkine de karmamaya zen gsteren bir ahsiyete sahipti. Fikirlerini sylerken ses tonundan dnmeye devam ettii anlalr ve insan farkna varmadan onunla birlikte dnmeye balard. Yanndakilere, yetitirmekte olduu genlere ne vatan millet sevgisinden ne ahlktan ne de bilim zihniyetinden sz

etmi, tutum ve davranlaryla, dnce biimiyle, eserleriyle rnek olmaya almtr. Eserleri: Yz fadelerinin Tefsiri Hakknda Tecrb Bir Tetkik (stanbul 1941), Kltr Deimeleri (stanbul 1951), Maarifimizin Ana Davalar ve Baz Hal areleri (stanbul 1954), Garpllamann Neresindeyiz? (stanbul 1958, 1980), Toprak Reformu ve Ky Kalknmas (stanbul 1964), Atatrk lkeleri ve Kalknma (stanbul 1965), niversite Problemi (stanbul 1967). Ayrca E. Kretchmerden Beden Yaps ve Karakter (stanbul 1942), W. Petersten Ergenlik ve Delikanllk a (stanbul 1944), D. Krech ve R. S. Crutchfieldden Cemiyet inde Fert (I-II, stanbul 1970) adyla eviriler yapmtr. Psychologische Forschung, Psychologische Beitraege, Tecrb Psikoloji almalar, Sosyoloji Dergisi gibi yaynlarda deneysel psikoloji, sosyal psikoloji ve kltr deimelerine ilikin makaleler yaymlam, Millet, Kltr Haftas, Bilgi, stanbul, Seblrred ve Trk Yurdu dergilerinde eitim, sosyal hayat, fikir ve sanat meseleleriyle, kltr ve medeniyetle ilgili yazlar yazmtr (makalelerinin listesi iin bk. Korkmaz, I, 737-738; Kk, s. 137-147). Bilim zihniyetini tantmak, entelektel ve sosyal meselelerin incelenmesine bilimin objektif yaklamn getirmek amacyla kendisinin 1957de karmaya balad l dergisi ancak drt say yaymlanabilmi, dergilerdeki yazlarndan bir ksm kitaplarnn baz blmlerini oluturmutur.

BBLYOGRAFYA

Hilmi Ziya lken, Trkiyede ada Dnce Tarihi, Konya 1966, II, 761-765; Hasan Kk, Trk Milliyetiliinin Byk nderlerinden Prof. Dr. Mmtaz Turhan, stanbul 1977; Ylmaz zakpnar, Kltr ve Medeniyet zerine Denemeler, stanbul 1998, s. 12-38; a.mlf., Kltr Deimeleri ve Batllama Meselesi, Ankara 1999, tr.yer.; a.mlf., Mmtaz Turhan, Ankara 2002; Murat Ylmaz, Mmtaz Turhan, Modern Trkiyede Siyas Dnce V: Muhafazakrlk (haz. Ahmet idem), stanbul 2003, s. 192-203; Abdullah Korkmaz, Mmtaz Turhan, Trkiyede Sosyoloji: simlerEserler (haz. M. aatay zdemir), Ankara 2008, I, 703-738; lker Akkutay, Mmtaz Turhann Maarif Konusundaki Grleri, DTCFD, Atatrkn 100. Doum Ylna Armaan says (1982), s. 17-52; Sleyman Bykkarc, Prof. Dr. Mmtaz Turhann Garpllamann Neresindeyiz Adl Eseri zerine Bir nceleme, S Eitim Fakltesi Sosyal Bilimler Dergisi, 25. Yl zel says (Konya 2000), s. 15-29; Aye Azman, Niyazi Berkes-Mmtaz Turhan: Trk Modernlemesine ki Bak, Sosyoloji Aratrmalar Dergisi, IV/1, Ankara 2001, s. 29-46. Ylmaz zakpnar

TURHAN SULTAN
(. 1094/1683) IV. Mehmedin annesi vlide sultan. Rus asll olup 1627de doduu ve on iki yanda Krm Tatarlarna esir derek Kr Sleyman Paa tarafndan Ksem Sultana hediye edildii sylenir. Hatice Turhan ismini kendisine Ksem Sultann verdii ileri srlmse de Osmanl tarihisi Ukzde brhim duyumlarna dayanarak Turhan (Tarhan) ismini nce, Hatice ismini sonra aldn yazmtr (Zeyl-i ekik, s. 612). Kaynaklarda ad Turhan Hatice, yeni aratrmalarda Hatice Turhan eklinde geer. Haremde yetien ve Sultan brhime sunulan ilk criye olan Turhan Sultan, on be yalarnda 2 Ocak 1642de IV. Mehmedi dnyaya getirince haseki sultan unvann ald. ehzadenin doumu Osmanl sllesinin kesilme tehlikesini ortadan kaldrd iin byk cokuyla kutland. Sarayda eitimiyle zel olarak I. Ahmedin kz tike Sultan grevlendirildi. Haseki sultanlk dnemi parlak gemedi; olu IV. Mehmedin tahta kyla (18 Receb 1058/8 Austos 1648) vlide sultan oldu ve bu unvan lmne kadar otuz be yl tad. Turhan Sultann Osmanl Devletinin olduka skntl bir dneminde balayan vlide sultanlnn ilk sekiz yl ieride ve darda byk alkantlarla geti. Bu dnemin ilk ylnda, IV. Murad ve Sultan brhimin anneleri sfatyla yirmi be yldan beri vlide sultan olan Ksem Sultann nfuzu karsnda geri planda kald. Aslnda IV. Mehmedin clsuyla birlikte Eski Saraya gitmesi gerekirken kendisini destekleyen devlet adamlarnn uygun grmesiyle babaanne olarak ocuk padiaha nibelik yapmak zere sarayda kald iin Ksem Sultan byk/kebr/koca vlide, Turhan Sultan kk vlide/vlide-i sagr diye anld. Bu yllarda Harem Dairesi mirlii de Ksem Sultann elindeydi. Ksem Sultann maa yevmiye 3000, Turhan Sultann 2000 ake idi. Ksem Sultann Yenieri Oca aalar ile i birlii ierisinde bulunduu byk vlidelik dneminde sz konusu aalar ynetime hkim oldu. Zamanla kk vlidenin etrafnda da eski balala Sleyman Aa, padiah hocas Reyhan Aa ve mushib smil Aa gibi nde gelenlerden oluan bir taraftar grubu ortaya kt. Bylece taraflar arasnda nfuz mcadelesi balad. IV. Mehmed dneminin drdnc vezrizam Siyavu Paa devrinde vezrizamn ocak aalarnn tahakkmne kar direnmesiyle ba gsteren sknt, Turhan Sultann etrafnda toplanm saray aalar ile Ksem Sultann i birlii ierisinde bulunduu ocak aalarn kar karya getirdi. Ocak aalar, Ksem Sultann tahrikiyle Turhan Sultan taraftar baz aalar bertaraf etmek zere harekete geti. Bu durum, sarayn Harem ve Enderun mensuplarnda Ksem Sultana kar byk bir infiale yol at. IV. Mehmedin byk vlide tarafndan zehirletilerek ehzade Sleymann (II.) tahta geirilmek istendii haberi, Ksem Sultann criyelerinden olup iki vlide ile temasta bulunan Melek Kalfa tarafndan Turhan Sultana bildirilince ortalk iyice kart. Turhan Sultan yanls on drt aann onay ile Ksem Sultann katli kararlatrld. Lala Sleyman Aann (Lala Sleyman Aa, baz aratrmalarda 1704te Drssade aalna getirilen Uzun Sleyman Aa ile kartrlmtr; Ahmed Resm, s. 55-56, 62-63) giriimleriyle Ksem Sultann hayatna son verildi (16-17 Ramazan 1061/2-3 Eyll 1651), taraftar olan aalar da katledildi. Bylece Turhan Sultan

sarayda btn yetkileri kendi eline ald. Fakat ilk be ylnda nemli olaylarn patlak vermesi (nar Vakas), Venedikliler karsndaki yenilgiler (Bozcaada ve Limninin d) onu zor durumda brakt. Mimar Kasm Aann vezrizamla uygun grd hemehrisi Kprl Mehmed Paann ad gizlice Turhan Sultana bildirildi. Onun mevcut sorunlarn stesinden gelmeye gc yetecei, vezrizamla lyk olduu yolundaki tavsiyeler zerine Turhan Sultan bu tayini uygun grd. Saraya getirilen Mehmed Paa ile grt ve onun ileri srd drt art (1. Telhisleriyle bildirdii meselelere kar klmayarak icraya konulmasnn temini; 2. En faydal olan ricli istihdam edebilmek iin tevcihat hususunda asla ricada bulunulmamas; 3. Vzer veya vkeldan birine tevecch gsterilerek kendi salhiyet alanna dahil ettirilmemesi, 4. Kendisi hakknda konumak isteyecek garazkr kimselere frsat verilmemesi) Vallhl-azm bu ricalarna msaade olunur diyerek kabul etti (Nam, IV, 1701). 1657 sonbaharndan itibaren IV. Mehmedin seferler dolaysyla Edirnede uzun sreli ikametleri srasnda Turhan Sultan da onun yannda bulundu. Padiahn ksa sreli Edirneden ayrllarnda gzetimi iin ounlukla vezirlerden biri grevlendirildi. Olunun uzun sreli seferde bulunduu esnada zaman zaman stanbula gitti. Edirneye gidi dnlerin balamasndan birka yl sonra 1072de (1661-62) saray iinde olu adna bir daire (Avc Sultan Mehmed Han Dairesi/Dolmabahe Kasr) yaptrd bilinmektedir. Turhan Sultan, Lehistan seferi iin 8 Safer 1083te (5 Haziran 1672) trenle Edirneden kp Kamanie ynnde hareket eden oluyla birlikte Babadana kadar gitti. Ordu seferden dnnceye kadar burada kalmaya karar verdi ve kubbe vezirlerinden brhim Paa muhafazasyla grevlendirildi. Bu srada sekiz yanda bulunan torunu ehzade Mustafa da onun yanndayd. Ancak Babadandaki ikameti ordunun dnne kadar srmedi. Ordu sefer dn Edirneye vardnda Turhan Sultan stanbulda idi. Padiah bir hafta gemeden mushib ikinci vezir Mustafa Paay annesini getirmek zere stanbula gnderdi. Turhan Sultan, Kprl Mehmed Paann vezrizamlndan sonra giderek devlet ilerinden uzaklat. 1656dan itibaren vefatna kadar yirmi yedi yl nisbeten sakin geti. Turhan Sultandan Kprl Mehmed Paay vezrizamla getirmesindeki rol dolaysyla vgyle sz edilmitir. Kprlnn damad Merzifonlu Kara Mustafa Paann Yankkale seferinin ynn Viyanaya evirmesiyle balayan skntl dnemi ise grmedi. Ordunun Viyanaya yaklat ve olunun Belgradda bulunduu srada 10 Receb 1094 (5 Temmuz 1683) tarihinde Edirnede vefat etti (vefat tarihi baz kaynaklarda 10-11 ban diye verilmitir; bu muhtemelen Silhdar Tarihindeki mh- mezbr ifadesinden kaynaklanmtr). Cenazesi ertesi gn kethds Hseyin Aa kontrolnde stanbula gnderildi, perembe gn ikindi vakti Yal Kkne getirildi. Kaymakam ve ulem tarafndan karlanarak ayn gn (12 Receb 1094/7 Temmuz 1683) Eminnnde kendi yaptrd Yenicami yanndaki trbeye defnedildi. Kaynaklarda, genellikle devlet ilerinde mutedil bir tavr ve doru olan yapma gayreti ierisinde olduu, kendisine mkul grnmeyen teklifleri gvendii devlet adamlarnn fikirlerini alarak sonulandrd zerinde durulur. Bu arada katil olaylarn ksmen engelledii de belirtilir. Gln Emetullah Sultann etkisiyle oullar Mustafa (II.) ve Ahmedin (III.) doumundan sonra kardeleri Sleyman (II.) ile Ahmedi (II.) bodurmak isteyen IV. Mehmede engel olduu, ayn ekilde

Vezrizam Siyavu Paann grevden alnmasnn ardndan katledilmesini, Sabatay Sevinin lmle cezalandrlmasn nledii bildirilir. Fakat Anadolu kazaskerlii srasnda doru szllyle takdirini kazanm olan eyhlislm Hocazde Mesud Efendinin o gnk entrika ve rekabet ortam ierisinde urad sulamalar (IV. Mehmedin yerine ehzade Sleyman geirme gayreti ierisinde olmas) sonucu katli (Osmanl Devletinde grevinden alndktan sonra katledilen ikinci eyhlislmdr) Turhan Sultann bilgisi dahilinde gereklemitir. Olu zerinde byk bir nfuzu vard. IV. Mehmedin de annesine ok bal olduu aktr. Onu karlayp uurlamas, vedalamas srasnda hznlenip alad kaynaklarda belirtilir. Devlet idaresindeki rol lmnn ardndan sylenen, Devletin rkn-i azam gitti (Silhdar, II, 116); Devletin bir rkn-i rekni ... idiler (Defterdar Sar Mehmed Paa, s. 156) gibi ifadelerde belirtilmitir. Dine ball, cmertlii, hayr severlii ve hrsl olmay gibi zelliklerinden vgyle bahsedilmitir. Turhan Sultann bir de kznn olduu zikredilir. Ysuf Aa adl bir kardeinin stanbulda yaad bilinmektedir. Turhan Sultann bilinen ilk hayr eseri 1063te (1653) Beiktata yaptrd emesi olup gnmze ulamamtr. Venediklilerle olan sava srasnda (1645-1669) duyulan ihtiya sonucu anakkale Boaznn her iki yakasnda Ftih Sultan Mehmedin stanbulun fethinden sonra ina ettirdii iki kalenin (Rumeli tarafnda Kildl-bahir, Anadolu tarafnda Kala-y Sultniyye) gneyinde birer kale (Rumeli tarafnda Seddlbahir, Anadolu tarafnda Sultniye/Kumkale) yaptrmtr. Her birinde birer cami, sbyan mektebi, hamam ile ev, dkkn ve arlar bulunuyordu. Kaleler padiah tarafndan 1659 sonbaharnda inaat devam ederken, 1661 yaznda inaat tamamlanmak zere iken ve 1665 sonbaharnda ziyaret edilmitir. kincisinde Turhan Sultan da bulunmutu. nasn III. Muradn zevcesi ve III. Mehmedin annesi Safiye Sultann balatt Eminnndeki Yenicami, Turhan Sultan tarafndan tamamlatlmtr. 1598de balayp (Selnik, II, 733, 761) denize yaknl dolaysyla zor ve masrafl ilerleyen inaat, III. Mehmedin 1603te lm ve Safiye Sultann 1605te Eski Saraya naklinin ardndan yarm kalmt. Pencere altna kadar ykselmi durumdaki bina, elli alt yllk bir aradan sonra bir cami yaptrmak isteyen Turhan Sultan tarafndan mimarba Mustafa Aann ynlendirmesiyle bitirilmi (1074/1663-64), 20 Reblhir 1076da (30 Ekim 1665) Cuma gn al merasimle yaplm, inasna toplam 3080 kese ake sarfedilmitir (Abdurrahman Abdi Paa, s. 214) Yenicami (Vlide Sultan Camii/Yeni Vlide Camii) Klliyesi cami, hnkr kasr, drlkurr, sbyan mektebi, sebil, eme ve trbe ile Msr arsndan olumaktadr (bk. YENCAM KLLYES). Turhan Sultan camiye kitap vakfetme geleneine uyarak hem anakkale Boaz kysnda yaptrd kaleler iindeki camilere hem de Yenicamiye kitaplar vakfetmitir (bk. TURHAN VLDE SULTAN KTPHANES). Ayrca Kandiye Kalesinin alnmasnn (1669) ardndan kale ierisindeki binalarn tamiri Turhan Sultan adna yaplm, Saint Salvador Manastr onun adna camiye evrilmitir. Kardei Ysuf Aa adna Rumelikavanda bir cami (Ysuf Aa Camii; Ayvansary, II, 144), stefede bir han, Resmoda bir cami ve mektep ina ettirmitir. Dier baz vakflaryla ilgili vakfiyesi de mevcuttur (27 Receb 1073 [7 Mart 1663] Tarihli Vakfiyesi: Sleymaniye Ktp., Turhan Vlide Sultan, nr. 150 m.).

BBLYOGRAFYA

Turhan Sultan Ktphanesi Katalogu, Sleymaniye Ktp., Yazma Balar, nr. 2740, vr. 1a-b, 12a;

Selnik, Trih (pirli), II, 733, 761; Karaelebizde Abdlaziz Efendi, Ravzatl-ebrr Zeyli (haz. Nevzat Kaya), Ankara 2003, s. 271-272; Mehmed Halfe, Trh-i Glmn, stanbul 1340, s. 23, 38, 42-44; Abdurrahman Abdi Paa, Vekyinme (haz. Fahri . Derin), stanbul 2008, tr.yer.; Nam, Trih (haz. Mehmet pirli), Ankara 2007, III, 953, 1165, 1324-1352, 1411; IV, 1648-1655, 16971701, 1716-1717; Defterdar Sar Mehmed Paa, Zbde-i Vekayit (haz. Abdlkadir zcan), Ankara 1995, s. 23, 34-35, 72, 82, 156; Silhdar, Trih, II, 116-117; Ukzde brhim, Zeyl-i ekik (nr. H. J. Kissling), Wiesbaden 1965, s. 608, 611-612; Rid, Trih, I, 415; szde Trihi (haz. Ziya Ylmazer), stanbul 1996, s. 179; Ahmed Resm, Hamletl-kber (haz. Ahmet Nezihi Turan), stanbul 2000, s. 55-56, 62-63; Devhatl-meyih, s. 64-66; Ayvansary, Hadkatl-cevmi, I, 2022; II, 144; Mehmed Zihni, Mehrn-nis, stanbul 1294, I, 137; Ahmet Refik [Altnay], Turhan Valide, stanbul 1931; Uzunarl, Osmanl Tarihi, III/1, s. 252-259, 290-306, 422; III/2, s. 588-589; A. D. Alderson, The Structure of the Ottoman Dynasty, Oxford 1956, s. 53, 81, 83, 105, tablo XXXVII/n. 6; aatay Uluay, Padiahlarn Kadnlar ve Kzlar, Ankara 1992, s. 56-59; L. P. Peirce, Harem-i Hmayun: Osmanl mparatorluunda Hkmranlk ve Kadnlar (trc. Aye Berktay), stanbul 2002, s. 144, 260, 280, 339-341, 342-343; Lucienne Thys-enocak, Osmanl mparatorluunda Kadn Baniler: Hadice Turhan Sultan (trc. Ayla Orta), stanbul 2009; ehabeddin Tekinda, XVII. Yzyl Trk Sanat Eserlerinden Bir bide: Yenicmi Klliyesi, TD, sy. 28-29 (1975), s. 167-191; C. Woodhead, urn Suln, EI (ng.), X, 679. Filiz Karaca

TURHAN VLDE SULTAN KTPHANES


Hatice Turhan Sultann Yenicamide kurduu ktphane. IV. Mehmedin annesi Hatice Turhan Vlide Sultan, 1074 (1663) ylnda tamamlatt Yenicami Klliyesinde bulunan cami iine koydurduu dolaplarda bir ktphane tekil etmi, bu klliyeyle ilgili olarak dzenlettii iki vakfiyede (VGMA, nr. 744, s. 23-43, 112-135) ktphanenin alma dzenini belirlemitir. 1062 (1652) tarihli bir belgeden anlaldna gre ktphaneye konulacak kitaplar klliyenin tamamlanndan on yl kadar nce saraydan gnderilmitir (Fermn- hmyun ile devletl vlide sultan hazretlerinin cmi-i eriflerine verilen kitaplardr ki zikrolunur [TSMA, nr. D 4155, s. 10b-13a]). Ktphanede gnlk 15 ake ile bir hfz- ktbn dnda bir ktib-i ktb, bir de mcellit grevlendirilmiti. Vakfiyede hfz- ktbn ancak rehin karl dn kitap vermesi, ktphanede dzenli ekilde bulunmas ve kitaplar korumas istenmitir. 1073 (1663) tarihli vakfiyeye gre ise ktib-i ktb, deerinin iki kat miktarnda bir rehin aldktan sonra dn verdii kitaplarla ilgili makbuzlar saklayacak ve kitap adlarn deftere kaydedecektir. 1076 (1666) tarihli vakfiyede Turhan Vlide Sultan ktib-i ktbn grevlerine yenilerini eklemitir: dn verilen kitabn hangi ilimden olduunu tesbit ederek adn yazacak, sayfa ve formalarn sayacaktr. Ayrca hfz- ktble istiare edip dn kitap isteyen kiinin durumu hakknda aratrma yaparak bilgi edinecektir. Ktphanenin belirli zamanlarda evkaf mfettii tarafndan yaplacak saymlarnda mtevelli, hfz- ktb ve ktib-i ktb hazr bulunacak, dn verilen kitaplarn karlnda alnan rehinler kontrol edilerek ktphanede mevcut kitaplarn yeni bir katalogu hazrlanacaktr. Bu saymlar sonunda hazrlanan kataloglardan bazlar gnmze ulamtr. Bunlardan biri hfz- ktb Mustafa Efendi, Medine kadlna tayin edilince 1123 Reblhirinde (Mays 1711) dzenlenmi ve kaybolan kitaplarn nasl kaybolduu belirtilmitir (TEM, nr. 2218). Ktphane XX. yzyln balarna kadar cami iinde hizmet vermeye devam etmi, Evkaf ve Maarif nezaretlerinin eitli yerlerdeki kk koleksiyonlar bir yerde toplama ynnde yapt almalar srasnda 1914te Sultanselimde tesis edilen ktphaneye, 1918de de Sleymaniye Ktphanesine nakledilmitir. Bugn koleksiyonda 338 yazma ve bir basma eser bulunmaktadr (Dener, s. 51). Ktphanenin II. Abdlhamid dneminde bastrlm bir katalogu mevcuttur (stanbul 1300).

BBLYOGRAFYA

Turhan Vlide Sultann 1073 Tarihli Yeni Cami Vakfiyesi, Sleymaniye Ktp., Yenicami, nr. 150/1; VGMA, nr. 744, s. 23-43, 112-135; Turhan Vlide Sultann Yenicami Klliyesinde Kurduu Ktphanenin 1076 Tarihli Vakfiyesi, VGMA, nr. 744, s. 23-42; Turhan Vlide Sultann Yenicamide Kurduu Ktphanenin Katalogu, Trk-slm Eserleri Mzesi, nr. 2218; Sleymaniye Ktp., Yazma Balar, nr. 2742; El Defteri, Sleymaniye Ktp., Yazma Balar, nr. 2740; Yenicami

Klliyesinin Vazife Defteri, VGMA, nr. 67; Halit Dener, Sleymaniye Umum Ktphanesi, stanbul 1957, s. 51; smail E. Ernsal, Osmanl Vakf Ktphaneleri: Tarih Geliimi ve Organizasyonu, Ankara 2008, s. 165, 201, 372, 393, 409, 414, 447, 451, 478, 514. smail E. Ernsal

TR, Sad b. mer


( ) Sad b. mer b. Sad Celiy Tr el-Ft et-Ticn (1909-1997) Mali Cumhuriyetinde Arapa eitim veren ilk ada medresenin kurucusu, Mlik limi. Senegalin kuzeyinde Futa Torodaki Vt kabilesine mensuptur. Bat Afrikada Tekrr slm Devletinin kurucusu el-Hc mer Tlin teyzesinin olu olan dedesi eyh Sad Celiy Tr, el-Hc merin Senegalden Ganaya ve Maliden Nijere kadar btn cihad hareketlerine katld. Onun olu Ahmedle birlikte Nijeryaya hicreti srasnda baehir Niamey yaknlarnda vefat etti. Bunun zerine babas mer Maliye dnd ve Segu (Segou) ehrine 45 km. mesafedeki Doukounikoro kyne yerleti; Sad mer Tr (Saada Oumar Tour) burada dodu. eyh mer daha sonra ailesiyle birlikte Seguya g etti. Sad ilk Arapa eitimini lim ve air olan babasndan ald; on iki yanda iken eyh Muhammed Emn Tiymn derslerine devam ederek Arapa ve din ilimler okudu. Bu arada smrge ynetiminin mekteplerinde drt yl Franszca rendi ve buradaki eitim metodundan etkilendi. renimini tamamladktan sonra terzilik ve hayvan yetitiriciliiyle megul oldu. Bir sre Nijerin baehri Niameyde yaad. 1945te Seguya dnd, ertesi yl arkada Ebbekir Tiym (Bakary Thiam) ile birlikte Fransz okullarn rnek alarak Arapa eitim veren Medreset seblil-felhil-slmiyye adl mektebi at. Arkada bir sre sonra ondan ayrlp 1954te Medresetn-nech vel-felh adyla kendi okulunu kurdu. Trnin at medrese rencileri vastasyla Malide ve civar lkelerde alan ubeleriyle ksa zamanda yayld. Tr, bir taraftan Fransz smrge ynetiminin kard glklerle urarken dier taraftan smrgecilerin eitim metodunu uygulayan medreseyi bidat olarak niteleyen geleneki medrese ulems ile mcadele etmek zorunda kald. Atalarnn el-Hc merin ordusunda yaptklar silhl cihad yerine Tr, medresesini teblie ynelik cihadn bir arac haline getirdi. Arapa, din ve itima ilimler yannda corafya ve fen bilimlerini de kapsayan bir eitim metodunu uygulamaya koydu. 1959 ylnda Franszca dersi okutulmaya baland. Trnin zellikle Arapa gramerine dair hazrlad ders kitaplar komu lkelerde de okutuldu. Mekteplerinden mezun olanlar Malide st dzey makamlara geldiler. Trnin rencilerinden Hasan Cebt, Fildii Sahilinin baehri Abicanda Sebll-felh adyla bir okul at. Ticniyye tarikatna mensup olan Tr, iyi bir eitimci olmasnn yan sra kendi camisinde imamlk ve hatiplik yapt. Faaliyetleri erevesinde komu birok lkeye, ayrca Msr, Cezayir, Fas, Suudi Arabistan gibi lkelere seyahatlerde bulundu. 1 Temmuz 1997 tarihinde vefat etti. hanmndan on olu ve on iki kz dnyaya gelmitir. Tr gerek eitim gerek telif faaliyetleriyle Mali ve evresinde etkili olmu, Bat Afrikada slm kltrnn yaylmasnda nemli hizmetler grmtr. Eserleri. 1. Akm avmi ehri raman (Tunus 1958, 1381/1961 [Franszca tercmesiyle birlikte]). 2. et-Tavtl-basa alel-Manmetil-Beyniyye (Tunus 1964, 2001; Drlbeyz 1410/1989). mer (Th) b. Muhammed el-Beyknnin hadis terimlerine dair eserinin erhidir. 3. el-Lel ved-drer fil-db vel-mesin vel-urer (Tunus, ts., Franszca tercmesiyle birlikte; Tunus 2004, 5. bs.). Mellif bu

eserini erhetmitir (erul-Lel ved-drer, Tunus 1383/1964; Drlbeyz 1410/1989, Franszca tercmesiyle birlikte). 4. Akm-alt ve-ahre (Tunus 1393/1973, Franszca tercmesiyle birlikte). 5. el-Mebdi-arfiyye lil-medrisil-ibtidiyye (I-II, Tunus 1393/1973, 1978, 6. bs.). En mehur eseri olup Bat Afrika lkelerinin ounda ders kitab olarak okutulmutur. 6. elEv-fiye alel-evrdit-Ticniyye (Tunus 1995, 1397/1977). 7. ed-Drsn-naviyye (IIII, Tunus 1397-1399/1977-1979, 2001, 5. bs.). 8. Lglise actuelle est-elle chretienne au paulienne (Paris 1981, 2. bs.). 9. et-Tufe fm yecz ve yarumu minet-tedv vet-tev ver-ruye (Tunus 1408/1987). 10. aatl-mudet vel-bida vem leyse minh fi-er (Tunus 1988). 11. imyet alebetil-medrisil-slmiyye min talli riclil-kenisil-Mesiyye (Tunus 1411/1991). 12. Mevfl-fal f edilletil-ab ves-sedl (Tunus 1993). Namazda elleri balamann veya salvermenin delilleriyle ilgilidir. 13. eru Mutaaril-Aar (Tunus 1993). Mlik limi Abdurrahman b. Muhammed el-Ahdarnin el-Mutaar (Mutaarl-Aar) olarak tannan ibadetlere dair eserinin erhidir. 14. e-aviul-ilhiyye fir-red al trrehtil-kenisilMesiyye (Tunus 1993). 15. Sauvagarde des lves des mdersahs des tudiants et toute notre jeunesse musulmane contre les tentatives de dvoiement des hommes des glises chretiennes (Casablanca 1993). imyet alebetil-medrisil-slmiyye adl Arapa eserinin Franszcasdr. 16. Munl-bin f smeti fril-vrin (Tunus 2001). 17. ikrullhi tel (Tunus, ts., Franszca tercmesiyle birlikte). 18. Mahomet: sa mission (Bamako, ts.). Trnin henz yazma halindeki u eserleri, Segudaki Medreset Seblil-felhn mdr olan olu Ahmed elMeden Trnin zel ktphanesindedir: Mlaas-sretin-nebeviyye, el-Menhect-talm liMedreseti Seblil-fel, el-slm ve mnkirhu, aytr-Reslit-teblyye, aytl-mchid elc mer el-Ft.

BBLYOGRAFYA

Sad b. mer Tr, e-aviul-ilhiyye fir-red al trrehtil-kenisil-Mesiyye (nr. Ahmed elMeden Tr), Tunus 1993, neredenin girii, s. 6-8; Seydou Cisse, Les medersas de Segou, Culture et civilisation islamiques: le Mali, Rabat 1408/1988, s. 149-150; L. Brenner, West African Sufi, London 1984, s. 39, 59; Ahmet Kavas, Lenseignement islamique en Afrique francophone les mdersas de la rpublique du Mali, Istanbul 2003, s. 141-143, 324; J. O. Hunwick, Arabic Literature of Africa: The Writings of Western Sudanic Africa, Leiden 2003, IV, 244-247; M. kb es-Ss, adatl-ns f eril-avidil-ams, Tunus, ts. (Matbaatl-menr), s. 93; Mudibu Dayun, Tr, Sad mer, Mv.AU, IV, 691-693. Keb mrn (Kaba Imourana)

TURKOLOGISCHER ANZEIGER
Avusturyada yaymlanan uluslar aras Trkoloji bibliyografyas. II. Dnya Savandan sonra Avrupada arkiyat almalarnn yan sra artan Trkoloji almalarn bir araya getiren ilk eser James D. Pearsonun slm dnyasn kapsayan (1906-1955) makalelerin bibliyografyas Index Islamicustur (London 1958). retim dili Almanca olan niversite ve yksek okullarda yaplan slm dnyasna ait tezlerin bibliyografyas bunun ikinci admdr: Klaus Schwarz, Verzeichnis Deutschsprachiger Hochschulschriften zum Islamischen Orient (1885-1970) (Schwarz 1971). Baz kaynaklarda TA, bazlarnda TAnz. ksaltmasyla gsterilen Turkologischer Anzeiger, bu almalarn devam niteliindeki Wiener Zeitschrift fr die Kunde des Morgenlandesnin (WZKM) altm yedinci saysnn eki olarak 1975te yaymlanmaya balanm ve ilk defa Gyrgy Hazai ile (Berlin) Andreas Tietzenin nclnde ortaya kmtr. Turkologischer Anzeigerde 1973ten itibaren neredilen, Osmanistik ve Trkoloji alanlarnda kaleme alnan monografiler, kitap eletirileri, sreli yaynlar ve derleme eserlerdeki makaleler yer almaktadr. almann asl hedefi Osmanl ncesi Kk Asyay da iine alan dil, edebiyat tarihi ve tarih zerine yaplm bilimsel yaynlara toplu bir bak salamaktr. Turkologischer Anzeiger, bandan itibaren eitli Avrupa lkeleriyle Amerika Birleik Devletlerinden Zygmund Abrahamowicz (Krakovi), Dusanka Bojanic (Belgrad), Vanco Boskow (Saraybosna), Lars Johanson (Uppsala ve Stockholm), Barbara Kellner-Heinkele (Hamburg), Klaus Kreiser (Mnih), Gnay Kut (Chicago), Tadeusz Majda ve Edward Majda ve Edward Tryjarski (Varova), Zdenka Vesela-Prenosilova (Prag) gibi Trkologlarn yan sra ikinci saydan itibaren Trkiye ve srail, nc saydan sonra Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri Birliinden ve deiik Arap lkelerinden doubilimcilerle katlmclarn geniletmitir. Turkologischer Anzeiger hazrlanrken Trkiye, Balkanlar, Polonya, Sovyetler Birlii ve Avrupann baz lkeleriyle Amerikada yaymlanan 280 eser ve dergi taranarak knye derlenmitir. Bibliyografya malzemesi nceleri genel-dil-edebiyat-tarih-dier balklar altndayd. Ardndan bunlar kendi ilerinde konularna gre alt gruplara ayrlm, ilerleyen saylarda ihtiyaca gre baz deiiklikler ve eklemeler yaplmtr. Her sayda bibliyografyada ad geen yazarlarn, yayma hazrlayanlarn, kitap tantanlarn ve evirmenlerin toplu dkm niteliinde kii adlar dizini bulunmaktadr. lk saydaki toplam kitap ve makale knyesinin says 1418 iken ikinci sayda bu rakam 1739a kmtr. Uluslararas evrelerin olumlu yaklam sonucu bibliyografyann kapasitesi giderek bym, nc says, Amerika Birleik Devletlerinde hazrlanan yaymlanmam doktora tezlerinin listelerine yer verilmesiyle bir ncekine gre yzde otuzluk bir hacim artyla kmtr. Drdnc saydan itibaren ana dergi olan Wiener Zeitschrift fr die kunde des Morgenlandesnin sayfa saysn dnem dnem geride brakmasna ramen iki dergi be yl birlikte yaymlanmtr. Ayrca nc say (1977) Wiener Zeitschrift fr die Kunde des Morgenlandesnin altm dokuzuncu saysnn eki olmaya devam ederken bir yandan da Turcology Annual bal eklenerek mstakil bir yayn halini alm ve bu durum dokuzuncu sayya kadar devam etmitir. Altnc say ile birlikte Turgologischer Anzeigerya yeni balk eklenip Osmanistik dndaki Trkolojinin dil ve edebiyat alanlar kapsama

alnm ve 1979dan itibaren bu yaynlara da yer verilmi, ancak yer darl sebebiyle Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri Birliindeki yaynlar darda braklmtr. On birinci sayya kadar (1985) derleme ve yaz ileri grevlerini Markus Khbach yrtm, bu grevi daha sonra Budapetedeki Fodor Pl stlenmitir. Ardndan Mikls Fti ile Andrea Zsiga-Kiss, Budapete ekibine katlmtr. Bu ekiple yaymna devam eden Turgologischer Anzeigernn imtiyaz sahibi ve yaymcs Viyana niversitesi arkiyat Enstitsdr. Yirminci saysna kadar (1994) yllk olarak kan Turgologischer Anzeiger, daha sonra dzensiz biimde devam etmi, 2006da yirmi alt numaral son says kmtr. Bu say Tietzenin emei olmadan yaymlanan tek saydr. Heidelberg niversitesinde 2009 ylnda balatlan Exzellenzcluster Projesi ile Turgologischer Anzeigernn btn saylar (1-26) veri taban halinde kullanma almtr.

BBLYOGRAFYA

Nejat Gyn, Turkologischer Anzeiger [Trkoloji ile ilgili yaymlar dergisi], yaynlayan: Andres Tietze, Viyana, Wiener Zeitschrift fr die Kunde des Morgenlandes (WZKM), 67. cilt (1975), 339448. Sahifeler Arasnda, TKA, XV/1-2 (1976), s. 343, 344, 345-346; a.mlf., Turkologischer Anzeiger (TA2) [Trkoloji ile ilgili yaymlar dergisi], yaynlayan: Andres Tietze, Viyana, Wiener Zeitschrift fr die Kunde des Morgenlandes (WZKM), 68. cilt (1976), 297-485. Sahifeler Arasnda, GDAAD, sy. 6-7 (1978), s. 310-311. Gsela Prochazka Esl

TURNACIBAI
Yenieri Ocann yksek rtbeli zbitlerinden. Turnaclarn varl haseki ad altnda Yldrm Bayezid dnemine kadar giderse de bu adla anlmalar Ftih Sultan Mehmed devrinden itibaren balamtr. Rivayete gre Ftih Sultan Mehmed av esnasnda bir tepenin arkasndan havalanan turnalar grm, bunlar avlamak iin ahin ve doan aranrken 68. ortaya ait taznn koup bir turnay yakalamas ok houna gitmi, bu ortann hasekisinin yevmiyesine 1 ake zam yaparak turnacba unvanyla odasn dier hasekilerin zerine karmtr. Devirme kanunu gereince kapkulu askerleri gibi Osmanl tebaas hristiyan ailelerin ocuklar olan turnaclarn mevcudu 1623te 280, 1665te 468 idi. Timara kan turnaclara XVI. yzyln ikinci yarsnda yllk geliri 10.000 akeyi bulan dirlik tevcih edilirdi. mirleri olan turnacba (serturna) ocak iinde rtbe bakmndan hasekibann stnde, saksoncubann altndayd. XVIII. yzyla kadar terfiler ocak kaidesine gre yaplrken zaman iinde buna uyulmad da olmutur. Yevmiyesi XVI. yzylda 23, XVII. yzylda 27 ake idi. Ayrca kendisinin gnlk dokuz ift fodula ile bir koyun, ortasnn ise on be ift fodula tahsisat vard. Ayda 2 ake mukarreri mevcuttu. Kethdsna , iki blkbasna drt ift fodula kard. Dier yksek rtbeli yenieri subaylar gibi stanbulda turnacbaya bal kulluk (karakol) yoktu. Terfi edince ocak iinde saksoncuba olur, d hizmete ise XVI. yzylda 30.000 ake zemetle kard. Genellikle Anadolu eyaletinin Ankara, Ktahya, Karesi ve Mula sancaklarna tayin edilirdi, fakat XVIII. yzylda beylerbeyi olarak da tayin edilmitir (Subh Tarihi, s. 231). Protokolde samur ve vaak kapl kadife st elbisesiyle sar izme giyer; atna zincir, enselik, gm zengi ve topuz koyard. Bir rivayete gre ocak divannn yesi saylan turnacba yeni tayin edilen yenieri aasna teaml gerei bir zengi hediye ederdi. Dier ocak aalar gibi bunun da yazlk ve klk st elbisesi, uha kuma tahsisat vard. Yenieri Ocann ocak aalar denilen alt byk aasnn en kk rtbelisi olan turnacbann (DOhsson, VII, 315) sembolik grevi padiahla birlikte srek avlarna katlmak, av takip eden kpeklerle balkl ve dier kular yakalayan tazlara bakmakt. Turnaclar hkmdarn seyretmesi iin besledikleri turnalarla keklik ve balkllar da beraberlerinde gtrrlerdi. Turnacbann asl grevi kumandan olduu ortann dzenini salamak, devirme ilerinin Yenieri Ocana braklmasndan sonra devirme memuru sfatyla Rumelide ve Anadoluda asker aday toplamakt. Ortasnn ynetiminde turnacbaya turnaclar kethds ile iki blk ba yardmc olurdu. Yaya kapkulu askerleriyle kt seferlerde sava dndaki balca grevi maiyetine verilen yenierilerle birlikte kale muhafzl ve nbetilii yapmakt. Bazan donanmada da grevlendirilir, bu srada maiyetine yenierilerden baka cebeci, topu, arabac gibi asker zmrelerden neferler verilirdi. Sefer zamannda gnll yenieriler turnaclarla beraber giderdi. Turnacba padiahn katld seferlerde hep yannda bulunur ve Dvn- Hmyuna itirak ederdi. Bazan sefere gitmeyip merkezde kalan turnacbann merkezdeki dier bir grevi stanbul aas ile birlikte yangn sndrme faaliyetlerini denetlemek ve ehirde dolamakt. ehir muhafzl da yapan turnaclardan biri bu ile grevlendirilebilirdi. Nitekim XIX. yzylda turnaclardan biri zmirin, bir dieri skdarn muhafazas iin tayin edilmiti (Taylesanizde Hfz Abdullah Efendi Tarihi, s. 194; nzde Mehmed Ataullah Efendi, II, 1193). Taraya gerekli durumlarda tefti iin mbair sfatyla gnderilebilirdi (BA, MD, nr. 7, s. 247). XVII. yzyln balarndan itibaren gstermelik de olsa taz

besleme grevleri devam eden turnaclarn turna besleme ve padiahla birlikte ava gitme geleneine son verilmi, turnacbalk Yenieri Ocanda yksek rtbeli mansb olarak varln srdrmtr. 1826da Ekinci Ocann kurulmasyla turnacbaya 3750 ake maa balanmas kararlatrlm ve maiyetine yedi orta verilmise de bu ok ksa srm, ayn yln hazirannda turnacbalk ve turnac ortas Yenieri Oca ile birlikte kaldrlmtr.

BBLYOGRAFYA

3 Numaral Mhimme Defteri (haz. Nezihi Aykut v.dr.), Ankara 1993, s. 224, hk. 497; nr. 7, s. 24, hk. 76; s. 26, hk. 79; Selnik, Trih (pirli), s. 376, 412, 717; Topular Ktibi Abdlkadir (Kadr) Efendi Trihi (haz. Ziya Ylmazer), Ankara 2003, tr.yer.; Eyyub Efendi Kanunnmesi (haz. Abdlkadir zcan), stanbul 1994, s. 42, 44; Anonim Osmanl Tarihi: 1099-1116/1688-1704 (haz. Abdlkadir zcan), Ankara 2000, s. 42, 86, 208, 265; Nam, Trih (haz. Mehmet pirli), Ankara 2007, tr.yer.; Defterdar Sar Mehmed Paa, Zbde-i Vekayit (nr. Abdlkadir zcan), Ankara 1995, s. 290, 499, 603, 769, 806; Subh Trihi: Sami ve akir Tarihleriyle Birlikte (haz. Mesut Aydner), stanbul 2007, s. 231, 495, 524, 538; Taylesanizde Hfz Abdullah Efendi Tarihi: stanbulun Uzun Drt Yl (haz. Feridun M. Emecen), stanbul 2003, s. 191, 194, 224, 268; emdnzde, Mrit-tevrh (Aktepe), II-A, s. 68, 226; II-B, s. 64, 111; III, 30; nzde Mehmed Atullah Efendi, Trih (haz. Ziya Ylmazer), stanbul 2008, I, 269, 318, 331, 452, 467; II, 946, 1193; Sahaflar eyhizde Esad Efendi, Trih (haz. Ziya Ylmazer), stanbul 2000, s. 288, 338, 580, 584; DOhsson, Tableau gnral, VII, 315; Uzunarl, Kapukulu Ocaklar, tr.yer.; Mebde-i Knn- Yenieri, tr.yer.; Ahmet Akgndz, Osmanl Kanunnmeleri ve Hukuk Tahlilleri, stanbul 1991-94, III, 136, 139, 140, 141; VII, 247; VIII, 139. Abdlkadir zcan

TURSUN BEY
(bk. DURSUN BEY).

TURTE
( ) Endlsn kuzeydousunda tarih ehir. Endlsn kuzeydousunda Ebro nehrinin oluturduu deltann balangcnda bir da eteinde kurulmutur. Himyerye gre ehrin etrafn eviren surlar Endls Emevleri zamannda ina edilmi olup ehrin drt kaps vardr. 95 (714) ylnda mslmanlar tarafndan fethedilen Turte (Tarte/Tortosa) Lride (Lesida), frga, Tutle (Tudela), Veka (Huesca), Miknse ehirlerini iine alan ve es-Sarlal diye bilinen kuzey snr blgesinde yer almakta, muhtemelen Mrsiye (Murcia), Belensiye (Valencia) ve Sarakustay da (Saragossa) kapsayan Arbne (Narbonne) blge valiliinin ynetimi altnda bulunmaktayd. Endls Emev Emri I. Abdurrahman, Arbneyi ynetmek iin Abdurrahman b. Ukbeyi grevlendirdi. ehir en parlak dnemini Endls Emev Devletinin idaresi altnda yaad ve bu devirde hkmdarlarn desteiyle geliti. 161de (778) Sarakustada ayaklanan Hseyin b. Yahy el-Ensrnin olu Sad glkle Turteye snd. I. Hakem dneminde Turte, blgedeki silerin ve Ben Kas gibi mahall hnedanlarn siyas emelleri yznden zor gnler geirdi; ehir bunlarla merkez otorite arasnda kald. 181 (797) ylnda Sarakusta ve Turte blgesinden balayarak etki alann gittike genileten Behll b. Merzkun isyan grlrken 193te (809) Franklar, Hakemin baka sorunlarla uramasn frsat bilerek Turteyi muhasara etti. Ancak Hakem olu Abdurrahman gnderip onlar yenmeyi baard. 844 ylnda Normanlarn Endlse ynelik saldrsndan sonra II. Abdurrahman bir taraftan tersanelerin ve gemilerin yaplmasn emrederken dier taraftan denizcilik eitimi verilmesini salad. Hemen hemen ayn dnemlerde Turte ve Belensiyeden hareket eden gemiler 224-236 (839-850) yllar arasnda Franklara ait Marsilya kylarna hcumlar dzenledi; ayrca Saint Tropez Limann s olarak kullanan pek ok Turteli denizci, rivayete gre bir asr boyunca Fransa ile talya arasndaki ticar faaliyetleri kontrol altnda tuttu. III. Abdurrahman zamannda ehirde merkez otorite tam anlamyla saland. Halife 317-328 (929-940) yllarnda buraya yedi vali tayin edip gvenliin devam iin aba gsterdi. Halk tersane ve liman yapm konusunda tevik etti, bu tevikler sonucunda 333te (945) ehirde bir tersane yapld. Halife, Medinetzzehry ina ederken harcamalarndan dolay kendisini ok eletirecek olan Mnzir b. Sad el-Belltyi ehrin kadlna getirdi. Endls Emev Devletinin 1008 ylndan itibaren zayflamaya balamas ve ardndan yklmas srecinde Turte 1009-1060 yllar arasnda saklibeye mensup kumandanlardan Lebb, Muktil, Yal ve Nebl tarafndan idare edildi. Neblin ynetimi esnasnda Turte halk 452de (1060) isyan edince Nebl ehri Sarakusta Emri Muktedir-Billh Ahmede teslim etti. Bylece Turte, Sarakusta ve civarnda hkm sren Hdlerin eline geti. Muktedirden sonra olu Mnzirin payna dt (1082-1091). Ancak snra yakn olduundan hristiyanlarn dikkatini ekmekteydi. Nitekim Murbt Hkmdar Ysuf b. Tfnin Kastilya Kral VI. Alfonsoya kar 1086 ylnda kazand Zellka sava ncesinde Alfonsonun yardma ard kiiler arasnda o esnada Turteyi kuatmakta olan Aragon-Navarra Kral I. Sancho Ramirez de bulunmaktayd. Ardndan Ysuf b. Tfnin Endlse hkim olmas ve izledii genileme siyaseti ksa srede kendini

gsterdi. Bunun neticesi Turtede de grld ve Ali b. Tfn 1110da Hd hkimiyetine son verip ehri kendi idaresi altna ald. Turte, 512 (1118) ylnda hristiyan saldrsna uradysa da kurtulmay baard. Daha sonra hristiyanlarn hedefi olmaya devam etti. Aragon Kral I. Alfonso 1129da Akdenize ulaabilmek iin Turtenin zaptedilmesi gerektiini anlad ve harekete geti. Sarakustadan yola karak frga ve Lride zerinden Belensiyeye geldi ve Murbtlarla savaa giriti. ok iddetli getii kaydedilen savata Murbtlar yenildi. Ancak savan ardndan Murbt ynetimi blgenin hristiyan igalinden kurtarlmas iin almalar balatt. Kral Alfonso, Murbtlardan korktuu iin kazand zaferden istifade edemeden geri ekilmek zorunda kald. Turte, Murbtlarn 1147de yklmasndan sonra meydana gelen otorite boluunun ardndan hristiyanlarn ele geirmeyi en ok istedikleri ehirlerden biri oldu. Aslnda bu dnemde Turte burada domu, Belensiye, Mrsiye ve Turtenin de aralarnda bulunduu pek ok yere hkim olan aslen spanyol asll bir aileye mensup Muhammed b. Sad b. Merdene grnrde ballk arzetmiti. bn Merden hristiyanlarla iyi geinerek durumunu devam ettirmekteydi. Turte ayn devirde hristiyan sahillerini bask altnda tutan mslman denizcilerin sna haline geldi; bu durum hristiyanlar endieye sevkediyordu. Aragon, Katalonya, Cenova, Piza ve Templier valyelerinden oluan hristiyan Hal ordusu Barselona Kontu IV. Raymond Berengerin kumandasnda 1148de Turteyi hem karadan hem denizden kuatma altna ald. Turte halk yaklak krk gn hristiyanlara kar direnmeye alt. Bu direnmede ehrin surlarnn salaml da etkili olmutu. Ancak sonuta hibir yerden yardm alamadklarndan ehri dmana teslim etmek zorunda kaldlar (17 ban 543/31 Aralk 1148). Turtenin ardndan es-Sarlal iinde yer alan dier snr ehirleri Lride, frga ve Miknse de hristiyanlarn eline geti; bylece Kuzey Endlste snr blgelerindeki mslman hkimiyeti sona ermi oldu. bn Merden, hristiyanlarn ehri zaptetmesine onlarla arasn bozmamak iin hi tepki gstermedi. Hristiyanlar 478de (1085) Tuleytulay ele geirdiklerinde mslmanlara tandklar can, mal, din ve ibadet zgrln buradaki mslmanlara da tandlar. Fakat zamanla btn spanyada mslmanlar zorla hristiyanlatrmaya yneldiler. Turtenin de aralarnda bulunduu Belensiye ve Barselona blgesinde zengin spanyollarn topraklar mslmanlar tarafndan iletilmekteydi. Mslmanlarn hristiyanlamas, spanyollar mslmanlardan aldklar vergiden ve madd pek ok eyden mahrum brakacakt. Bu sebeple 1429 ve 1495 yllarnda Turtedeki asiller meclisi, Kastilya Kral IV. Enrique ve Aragon Kral Ferdinanddan mslmanlarn kendi istekleriyle hristiyan olabilecekleri, din deitirmeye kimsenin zorlanmayaca hususunda garanti ald. Turte, Endls Emevleri dneminde baehir Kurtubadan uzaklatrlan kiiler iin srgn yeri olarak da kullanld. Abdlmelik b. drs el-Cezr, bn Eb mir el-Mansr tarafndan Turtede tutulmu, o da uzun bir kaside yazarak ehri vmt. Emevler dneminde Turte geleneksel yapda evlere, ar ve pazarlara sahip bir ticaret ehriydi. ehirde III. Abdurrahmann 345 (956-57) ylnda ina ettirdii bir ulucami bulunmaktayd. Turte zamanla kalabalklat ve surlarn dna yeni mahalleler kuruldu. ehirde ok zengin am ormanlar bulunmakta ve bu aalar kolay kolay rmemekteydi. Kurtuba Ulucamiinin tavan bu aalardan yaplmt. Turte Liman ihracatn yapld blgelerin banda gelmekteydi. Buradan pamuk, eker, deri, bakr, ipek, baharat, ivit ve kzlaa gemilerle slm lkelerine gnderilmekteydi. Ayrca yahudi kle tccarlar tarafndan Orta Avrupadan sevkedilen Slavlar Turteye getirilmekte,

buradan lkenin dier taraflarna yollanmaktayd. Gemiteki nemini gnmzde kaybetmi bir nehir liman olan Turtenin nfusu 30.000 civarnda duraklam bulunmaktadr (1930da 28.000, 1950de 38.300, 2000 yl tahminlerine gre 30.000). Turtenin en nemli limleri arasnda hadis limi Ahmed b. Sad b. Meysere el-Gfr ile bn Eb Rendeka diye tannan Eb Bekir et-Turt zikredilebilir.

BBLYOGRAFYA

erf el-drs, Nzhetl-mt, Beyrut 1409/1989, II, 555; Ykt, Muceml-bldn (Cnd), IV, 34-35; bn zr, el-Beynl-murib, I, 219, 224, 302; Himyer, er-Ravl-mir, s. 391; J. F. OCallaghan, A History of Medieval Spain, New York 1975, s. 280, 300, 605-606; M. Abdullah nn, Devletl-slm fil-Endels: el-ilfetl-meviyye ved-devletl-miriyye, Kahire 1408/1988, s. 225-226, 231, 240-241; The Legacy of Mslim Spain (ed. Salma Khadra Jayyusi), Leiden 1992, s. 59, 310; B. F. Reilly, The Medieval Spains, New York 1993, s. 65, 116, 131; a.mlf., The Kingdom of Leon-Castilla under King Alfonso VII, 1126-1157, Philadelphia 1998, s. 102-103; Mehmet zdemir, Endls Mslmanlar: Siyasi Tarih, Ankara 1994, s. 145, 165, 170; a.mlf., Endls Mslmanlar: lim ve Kltr Tarihi, Ankara 1997, s. 29, 33; a.mlf., Endls Mslmanlar: Medeniyet Tarihi, Ankara 1997, s. 158-159; a.mlf., spanya Krallnn XVI. Yzylda Endls Mslmanlarn Hristiyanlatrma Politikas (I), AFD, XXXV (1936), s. 275 vd.; . LviProvenal, Histoire de lEspagne musulmane, Paris-Leiden 1999, I, 119 vd., 178 vd.; a.mlf.-[N. Gyn], Tortosa, A, XII/1, s. 444-445; Anwar G. Chejne, Historia de Espaa musulmana, Madrid 1999, s. 63, 81, 189; R. Dozy, Spanish Islam: A History of the Muslims in Spain (trc. F. Griffin Stokes), Whitefish 2003, s. 74, 740; Ltfi eyban, Reconquista: Endlste MslmanHristiyan likileri, stanbul 2003, s. 149, 179-181, 220-223; Th. F. Glick, Islamic and Christian Spain in the Early Middle Ages, Netherlands 2005, s. 38, 117, 140; Abdlhalik Bakr, Ortaa slam Dnyasnda Deri, Tahta ve Kat Sanayi, TTK Belleten, LXV/242 (2001), s. 108, 141; Maria J. Viguera, ura, EI (ng.), X, 738-739; Hakk Dursun Yldz, Abdurrahman I, DA, I, 148; Csim el-Ubd, Sarakusta, a.e., XXXVI, 113-114. Birsel Kksipahiolu

TURT
() Eb Bekr Muhammed b. Veld b. Muhammed b. Halef el-Fihr et-Turt (. 520/1126) Endlsl Mlik fkh limi ve muhaddis. 26 Cemziyelevvel 451de (10 Temmuz 1059) Kuzeydou Endlste Turte (Tortosa) ehrinde dodu. Bir yl sonra Sarakusta Emirliinin (Hdler) hkimiyetine geen bu ehirde ilk eitimini ald. bn Eb Rendeka diye tannd. bn Hallikn rendekann Frenke olduunu ve buraya gel anlam tadn belirtir; baz Batl aratrmaclar da bu anlamda Franszca ve spanyolca iki kelimeden (rend-aca) olutuunu syler (Sircl-mlk, neredenin girii, s. 12). Turt gittii Sarakustada eitli hocalardan ders grd ve iczet ald. Ebl-Veld el-Bcden Arapa, fkh, hadis, feriz ve hilf okudu. Makkar ve bn Hallikn onun bliyede bn Hazmdan Arap edebiyat tahsil ettiini syler. Ancak bn Hazmn vefat srasnda (456/1064) henz be yanda olduuna gre ya bu bilgi yanltr veya kkken onun derslerine gtrlmtr. 476da (1084) hac grevini yerine getirdikten sonra bir sre Irak, Suriye ve Msrn eitli ehirlerinde ikamet ederek limlerin ders halkasna katld. Badatta Nizmiye Medresesinde fi fakihleri Eb Bekir Muhammed b. Ahmed e-, Eb Sad Abdurrahman b. Memn el-Mtevell ve Eb Ahmed el-Crcnden fkh dersleri ald. Hanef kdlkudt Muhammed b. Ali edDmegn, Hanbel limi Eb Muhammed Rzkullah et-Temm, Muhammed b. Fth el-Humeyd ve bakalarndan hadis dinledi; Basrada Eb Ali Muhammed b. Ahmed et-Tsterden Snen-i Eb Dvdu okudu. Bu srada tasavvufa yneldi. Kudste Gazzl ile grtne veya oraya vardnda Gazzl gitmi olduundan kendisiyle gremediine dair farkl rivayetler nakledilir. Dmak, Kuds, Cebelilbnan ve Redde bir sre kald. Hac yolculuuna kan Endls ulemsnn urak yeri skenderiyeye geip oraya yerleti. Talebesi Ebt-Thir bn Avfn teyzesiyle evlendi. O srada babasnn lm zerine (487/1094) Ftm veziri olan Efdal b. Bedr el-Ceml, birka ay sonra vefat eden Halife Mstansr-Billhn yerine byk olu Nizr deil daha kolay etkisi altna alabilecei kk olu Ahmedi (Mstal-Billh) halife iln edince Nizr skenderiyeye kam, Efdal de onu takip ederek ortadan kaldrmt (488/1095). Bu esnada birok lim ldrlm veya baka yerlere g etmi, ehir ilim ve eitim faaliyetleri bakmndan fakir hale gelmiti. Turt, bu ortamda einin kendisine ayrd evin alt katn medreseye dntrp ders vermeye balad. Bir ksm medresede barnan talebelerinin says ksa srede 100leri buldu ve hreti Msrn dna yayld. Kendisinden ilim tahsil edenler arasnda Eb Bekir bnl-Arab, Bcnin halkasnda ders arkada olan Eb Ali es-Sadef, Muvahhidler Devletinin kurucusu bn Tmert, bn Zafer es-Skll, Sadrlislm Ebt-Thir bn Avf, Eb Hmid el-Grnt, brhim b. Ahmed el-Grnt, Muhammed b. brhim el-Gassn, Kd Sened b. nn el-Ezd, bn Brtle (Abdullah b. Ms) ve Eb Bekir Muhammed b. Hseyin el-Mayurk gibi isimler anlmaktadr. Kd yz da kitbet yoluyla btn rivayetleri ve eserleri konusunda kendisinden iczet ald. bn Haldn, Mlik mezhebinde Kurtuba, Kayrevan ve Irak mektepleriyle bu sonuncusuna tbi olan Msr mektebinden sz ederken Kahire ve skenderiye ulemsnn Turt vastasyla Endls mektebinin esaslarn alarak kendi Msr ekolleriyle birletirdiklerine dikkat eker (The Muqaddimah, III, 16-17).

Turt, skenderiyede bir taraftan retim faaliyetini yrtrken dier taraftan toplumun ahlk bakmndan slah iin alt, slm esaslara aykr sosyal ve idar uygulamalar, ehrin kadsnn tasarruflarn eletirdi, yneticileri uyard. Bu tavr yannda evresinde geni bir talebe halkasnn olumas ve Bizanstan getirilen peynirlerin haram olduuna dair fetvalar sebebiyle kad Meknddevle bn Hadd tarafndan Vezir Efdale ikyet edilince Kahireye arld. Turt daha nce de Kahireye gidip vezire tlerde bulunmutu. Efdal kendisini iyi karlamakla birlikte Fustatta mecburi ikamete tbi tutup halktan tecrit etti. Efdalin 515te (1121) ldrlmesinin ardndan vezir tayin edilen Memn el-Batih greve gelince muhtemelen bir yldan az sren srgn hayat sona erdi ve skenderiyeye dnerek retim faaliyetini srdrd. Ertesi yl Kahireye gidip nl eseri Sircl-mlk Batihye sundu. Turt, evresindeki yneticilere t verdii gibi muhtemelen 495 (1001) ylnda Endlse dnen talebesi Eb Bekir bnl-Arab vastasyla Murbt Hkmdar Ysuf b. Tfne de bir mektup yazarak tavsiyelerde bulunmutur. 26 Cemziyelevvel 520de (19 Haziran 1126) skenderiyede vefat eden Turtnin lm yln Dabb ve Syt 525 olarak kaydeder. Kabri ehrin nemli ziyaret meknlarndandr. skenderiyenin eski kesiminde Turtnin 516da (1122) yaptrd, iinde kabri bulunan ve kendi adn tayan mescid gnmzde de varln srdrmektedir. Eserleri. 1. Sircl-mlk. 4 Receb 516da (8 Eyll 1122) tamamlanan ve siysetnme (nasihatnme) trnn ilk rneklerinden olan eserde mellif siyaset felsefesi, siyaset ahlk, devlet yaps ve kamu hukukunun temel ilkelerine dair grlerini altm drt blm halinde kaydetmitir. bn Haldn, Turtnin bu konular kendisinden nce ve hemen hemen kendi kitabnn muhtevasn kapsayacak biimde ilediini syler, eserde meselelerin tam olarak ortaya konulup deerlendirilemediini, daha ok nakil ve tlerden meydana gelen bir derleme nitelii tadn ne srerek baz eletiriler yneltir (Muaddime, I, 334; II, 524, 728). Ancak Turtnin amac, bn Haldn gibi konuyu ilm adan incelemek olmayp yneticilere ahlk erdemleri hatrlatmak, baar ve baarszlkta siyaset-ahlk ilikisini ortaya koyarak onlara yol gstermektir. Dolaysyla Gazzlnin ayn dnemde kaleme ald Naatl-mlk adl eseri gibi nasihat gayesi gttnden baarl olduu aktr (eyyl, II, 797-799). 992 (1584) ylnda Kazasker Vsl Mehmed elebi Sircl-mlkn otuz iki blmn em-i Hidyet adyla, adal bir slpla, ekleme ve karmalarla Trkeye evirmi (Sleymaniye Ktp., Reslkttb Mustafa Efendi, nr. 772), eseri ayrca Sait Aykut tercme etmitir (Sircl-mlk Siyaset Ahlk ve lkelerine Dair, stanbul 1995). Eseri Takyyddin Muhammed Sadreddin 1036 (1626) ylnda Abdrrahim Hana sunulmak zere Farsaya (Brockelmann, GAL, I, 601; Suppl., I, 829-830), Maximiliano Alarcon spanyolcaya (Lampara de los principes, I-II, Madrid 1930-1931) evirmitir. Birok basks yaplan eser (Bulak 1289; skenderiye 1289, 1299; Kahire 1306, 1317, 1319 [kenarnda Gazzlnin eseriyle birlikte]; Kahire 1311 [bn Haldnun Muaddimesinin kenarnda; Kahire 1354]) Cafer el-Beyt (London 1977, 1990), Muhammed Feth Eb Bekir (I-II, Kahire 1414/1994) ve Numn Slih (Riyad 1426/2005) tarafndan tahkik edilerek yaymlanmtr. 2. Kitbl-avdi vel-bida. bn Vaddh el-Kurtubnin (. 287/900) kitabndan sonra bidat konusunda gnmze ulat bilinen ilk almalardan olup muhtelif neirleri yaplmtr (nr. Muhammed et-Tlib, Tunus 1959; nr. Abdlmecd et-Trk, Beyrut 1410/1990; nr. Ber Muhammed Uyn, Dmak-Tif 1412/1991; nr. Maribel Fierro, bir inceleme ve spanyolcaya tercmesiyle birlikte, Kitb al-Havdith wa-l-bida. El libro de las novedades y las inovaciones, Madrid 1993; nr. Ali b. Hasan b. Ali b. Abdlhamd,

Demmm 1417/1996). 3. Birrl-vlideyn (nr. Muhammed Abdlhakm el-Kd, Beyrut 1986; nr. Ahmed Ferd el-Mezd, Beyrut 1422). 4. ed-Dul-mer ve dbh (nr. Muhammed b. Rdvn ed-Dye, Beyrut 1988; nr. Abdullah Mahmd Muhammed mer, Beyrut 1423). 5. KitblEsrr. Turt Sircl-mlkte (I, 272; II, 719) bu kitaba atfta bulunarak akln hakikati, ksmlar, mahalli, ahkm ve tevfikle ilgili konular orada ele aldn ifade eder. Cafer el-Beyt eserin Gazzlnin y ulmid-dnine bir eletiri nitelii tadn ileri srer (Sircl-mlk, s. 19; Sircl-mlk, tercme edenin girii, s. 15). 6. Kitb Tarmil-n vel-lehv ale-fiyye f rasihim ve semihim. Abdlmecd Trk tarafndan Risle f tarmil-cbnir-Rm ile birlikte yaymlanmtr (Beyrut 1997). 7. Risle il Ysuf b. Tfn (Rabat 1976; spanyolca trc. Maria Jesus Viguera, Las cartas de al-Ghazl y al-Turtch al Soberano almpravid Ysuf b. Tchufn, alAndalus, XLII/2, 1977, s. 341-374). 8. Mutaaru tefsri-aleb (Brockelmann, GAL, I, 429; Suppl., I, 592). 9. Mutaaru (tiru) Alin-Neb. Eb-eyh el-sfahnye ait eserin muhtasardr (Millet Ktp., Feyzullah Efendi, nr. 1308/2, vr. 36a-68a). 10. Kitb Tarmil-istimn (Brockelmann, GAL, I, 601). 11. Risletl-Udde indel-krb ve-idde (Sleymaniye Ktp., Ayasofya, nr. 4795/3). Turtnin bunlarn yan sra kaynaklarda baka eserleri de kaydedilir: eru Risleti bn Eb Zeyd el-ayrevn, Kitbl-Fiten, Tala f mesilil-ilf (Tala fililfiyyt, el-Kitbl-Kebr f mesilil-ilf, e-ara fil-ilf vel-cedel), Zdl-msfir, Nzhetl-ivnil-mteallne fillh, Mutaar f fril-Mlikiyye, Kitbz-Zhd vet-taavvuf, Kitbr-Red alel-y lil-azzl, es-Sud fir-red alel-yehd, el-Kelm fil-n velfar, el-Umde f ulil-fh.

BBLYOGRAFYA

bn Eb Rendeka et-Turt, Sircl-mlk (nr. M. Feth Eb Bekir), Kahire 1414/1994, neredenin girii, I, 11-46; a.e. (nr. Cafer el-Beyt), London 1990, s. 19; a.mlf., Sircl-mlk: Siyaset Ahlk ve lkelerine Dair (trc. Said Aykut), stanbul 1995, tercme edenin girii, s. 9-26; a.mlf., el-avdi vel-bida (nr. Abdlmecd et-Trk), Beyrut 1410/1990, neredenin girii, s. 11-38; Kd yz, el-unye (nr. Mhir Zheyr Cerrr), Beyrut 1402/1982, s. 62-64; bn Bekvl, e-la (nr. brhim el-Ebyr), Kahire 1410/1989, III, 838-839; Dabb, Buyetl-mltemis (Ebyr), I, 175-179; bn Hallikn, Vefeyt, IV, 262-265; Zeheb, Almn-nbel, XIX, 490-496; bn Ferhn, ed-Dbcl-mheb, II, 244-248; bn Haldn, Muaddime, I, 334; II, 524, 728; a.e.: The Muqaddimah (trc. Fr. Rosenthal), London 1958, I, 83, 316-317; II, 87; III, 16-17; Makrz, elMuaffal-kebr (nr. Muhammed el-Yalv), Beyrut 1411/1991, VII, 409-416; Makkar, Nefu-b, II, 85-90; a.mlf., Ezhrr-riy (nr. Mustafa es-Sekk v.dr.), Rabat 1400/1980, III, 162-165; Kef-unn, II, 984, 1113, 1414; Serks, Mucem, II, 1239; Brockelmann, GAL, I, 429, 600-601; Suppl., I, 592, 829-830; M. Abdullah nn, Tercim slmiyye, Kahire 1390/1970, s. 289-297; Cemleddin e-eyyl, Sircl-mlk li-ur, T, II, 792-803; A. Shiloah, The Theory of Music in Arabic Writings, Mnchen 1979, s. 257-258; Cafer el-Beyt, Mefhmd-devle indeur ve bn aldn, Sse, ts. (Drl-marif); Muceml-matil-mevcde f mektebti stnbl ve nl (haz. Ali Rza Karabulut), [bask yeri ve tarihi yok], III, 1410-1411; V. Lagardere, Al-Turt, unificateur du malikisme aux XIe et XIIe sicles, REI, XLVII/2 (1979), s. 173-190; a.mlf., Lunificateur du malikisme oriental et occidental Alexandrie: Ab Bakr at-

Turt, Revue de loccident musulman et de la Mditerrane, XXXI, Aix-en-Provence 1981, s. 4761; Y. Lev, Piety and Political Activism in Twelfth Century Egypt, Jerusalem Studies in Arabic and Islam, XXXI, Jerusalem 2006, s. 289-324; A. Ben Abdesselem, al-ur, EI (ng.), X, 739-740. Muharrem Kl

TS
() randa tarih bir ehir. Kuruluu Byk skender dnemine kadar uzanr; Yunancada Susia olarak bilinir. Tsun kuruluunun Pddler hnedanndan Cemde dayandrlmas (Mstevf, s. 183) ehrin Ssnlerden nce varln ortaya koymaktadr. Bugn ehrin harabeleri Horasan eyaletinde Mehedin yaklak 25 km. kuzeybatsnda yer almaktadr. bn Hurdzbih, Tsu Nbur-Serahs yolu zerinde gsterir. Yakb, Ts ehrinde yaayan halkn byk ounluunun ranl olduunu syler. stahr ehrin Nburun kuzeydousunda bulunduunu ve Ts, Rdkn, Tbern, Bezdgr, Nkn kasabalarndan meydana geldiini belirtir. bn Havkal de ayn bilgileri tekrarlar. uddl-lemde Tsun dalar arasnda bir ehir olduu ve dalarnda frze, bakr, rastk ta gibi madenlerin bulunduu kaydedilir. VII. (XIII.) yzyl mellifi Ykt el-Hamev, Tsun Nbura 10 fersah (yaklak 60 km.) mesafede yer aldn, Tbern, Nkn adl iki kasaba ve 1000den fazla kynn olduunu yazar. Zekeriyy el-Kazvn, Ts ehrini Tbern ve Nkn adl iki mahalleden ibaret gsterir. Tsa Cm yoluyla ulaan bn Batttaya gre ehir Horasann en byk yerleim yerlerinden biriydi. Hfz- Ebr da Tstan mmur bir ehir diye sz eder. Ts merzbnnn Kfe ve Basra valilerine bir mektup gndererek Horasann ynetiminin kendisine verilmesi artyla ehri mslmanlara brakacan bildirmesi zerine Ts, Hz. Osmann Basra valisi Abdullah b. mir tarafndan fethedildi (29/650). Ts merzbn, Abdullaha 600.000 dirhem vergi demeyi kabul ederek onunla bir antlama imzalad. ehir bundan sonraki tarihlerde blgede meydana gelen birok sava ve ayaklanmadan etkilendi. Ts Kalesi, Emevlerden Abdlmelik b. Mervn zamannda Ben Temmli bir grup tarafndan igal edildi. 188 (804) ylnda Nesda ayaklanan Ebl-Hasb Vheyb b. Abdullah ksa srede Tsu ve blgenin dier ehirlerini kontrol altna ald. 193te (809) yine bir isyan bastrmak zere yola kan Abbs Halifesi Hrnrred, Tsun Senbz kynde vefat edip oraya defnedildi. 203 (818) ylnda i imamlarndan Ali erRz, Tsun Nkn kasabasnda vefat etti. Smnler dneminde devletin eski emrlerinden olan Ahmed b. Abdullah- Hucistn, Nburda ayaklanp Tsu tahrip etti. 336da (947) blgenin valisi Eb Mansr Muhammed b. Abdrrezzk isyan kard; ancak kendisine kar gnderilen kuvvetlerin ulamasndan nce Tsu terkedip daha sonra zr dileyerek geri dnd ve Tsta byk bir cami yaptrd. IV. (X.) yzylda Horasann birok ehri gibi Ts ehri de dokuma ve ipek sanayiinde mehurdu (DA, XVIII, 237). bnl-Esr, Gazneli Sultan Mahmudun grd bir rya zerine babas Sebk Teginin Tsta tahrip ettirdii trbeyi onardn ve Ts halknn i haclar rahatsz etmelerini nlediini kaydeder. Ardndan Ts blgede Nbura yaplan btn asker seferlerin sonularndan etkilendi. Gazneliler ve Seluklular zamannda birok sava ve ayaklanma esnasnda halk ve ehir byk zarar grd. Bunlarn en by 425 (1034) ylnda Kirman emrinin Ts halkndan 20.000e yakn kiiyi katlettirmesidir. 465te (1072) Seluklu Sultan Melikah, Nizmlmlke aralarnda doum yeri olan Tsun da bulunduu baz yerleri ikt etti (zaydn, s. 143). Nizmlmlk Tsta bir cami yaptrd. 510 yl Muharreminin 10. gn (25 Mays 1116)

Tsta Snn ve i limleri arasnda cereyan eden tartmalar ehirde byk karkla yol at. Reblhir 617 (Haziran 1220) tarihinde Cengiz Hann kumandanlarndan Cebe ve Sebtey, Hrizmah Muhammed b. Tekiin arkasndan Nbura geldi. Baz merkezler Mool hkimiyetine boyun ediyse de Ts ve Tbern halk Moollara kar direndi. Bunun zerine harekete geen Sebtey ehir ve evresinde byk bir katliam yaptrd. Bu arada Cengiz Hann en kk olu Tuluy Han ordusunun nc kuvvetleri Horasana girdi ve Tsun son istihkmlarn igal etti. Nkn iddetle kar koyduysa da 28 Reblhir 617 (2 Temmuz 1220) tarihinde ele geirildi. 618 (1221) yl ilkbaharnda Tuluy Han, Mervden hareket edip Tsun btn kylerini ele geirdi ve halkn ldrd. Timur, Serbedrlerden Emr Hce Aliyi Tsa vali tayin etti. Bir sre sonra Timurun adn hutbeden karan Hce Alinin bamsz davranmaya balamas Timuru harekete geirdi. Hce Ali katysa da yakalanp ldrld (788/1386). 791 Recebinde (Temmuz 1389) ehir tamamen yklp yamaland, 10.000e yakn kii ldrld, Tstan hibir iz kalmad. Bu olayn ardndan Ts bir daha eski durumuna gelemedi. hruh 1405te tahta knca ehri yeniden kurmak zere Emr Seyyid Hocay Tsa gnderdiyse de halk mam Ali er-Rz trbesinin bulunduu Nkna yerletiinden kimse Tsa rabet etmedi. Trbenin evresinde kurulan Mehed ehri zamanla bir ky haline gelen Tsun yerini ald. Ortaada Ts nisbesiyle anlan simalar arasnda hnme mellifi Firdevs, Eb Cafer et-Ts, Esed-i Ts, Nizmlmlk, Gazzl, erefeddin et-Ts, Nasrddn-i Ts ve Aleddin et-Ts saylabilir.

BBLYOGRAFYA

Belzr, Fth (Fayda), s. 480, 587, 588, 603, 604; bnl-Fakh, Mutaaru Kitbil-Bldn (ed. M. J. de Goeje), Leiden 1967, s. 320, 321; Yakb, Kitbl-Bldn (yet), s. 53-54; stahr, Meslik (de Goeje), s. 257; Makdis, Asent-tesm, s. 331; Semn, el-Ensb (Brd), IV, 8082; Ykt, Muceml-bldn, IV, 55-57; bnl-Esr, el-Kmil, bk. ndeks; Zekeriyy b. Muhammed el-Kazvn, rl-bild, Beyrut, ts. (Dru Sdr), s. 275; Mstevf, Nzhetl-ulb (Siyk), s. 183, 185, 186; M. Hasan Han, Malau-ems, Tahran 1363 h., II, 184-219; G. le Strange, The Lands of the Eastern Caliphate, London 1966, s. 388-391; Ebl-Ksm Thir, Corfy-yi Tr-yi orsn ez Naar-i Cihngerdn, Tahran 1348 h., s. 43-49; M. Tak Han Hakm, Genc-i Dni (nr. M. Ali Savt-Cemd-i Kiynfer), Tahran 1366 h., s. 640-651; smail Aka, Mirza ahruh ve Zaman (1405-1447), Ankara 1994, bk. ndeks; Abdlkerim zaydn, Sultan Berkyaruk Devri Seluklu Tarihi (485-498/1092-1104), stanbul 2001, s. 143; V. Minorsky, Ts, EI (ng.), X, 740-745; Osman etin, Horasan, DA, XVIII, 237. Rza Kurtulu

TS, Aleddin
() Alddn Al b. Muhammed el-Betrekn et-Ts (. 887/1482) Hanef fakihi, usulc ve felsefeci. Sytnin, yetmi yl yaayp 877 (1473) ylnda ld yolundaki ifadesine gre (Naml-iyn, s. 132) 807de (1404) dnyaya gelmitir. Ancak lm tarihi ounluun kabul ettii ekilde 887 ise (1482) doum tarihi 817 (1414) olur. Mevl Arrn diye de anlr. Tslu olduu bilinmesine ramen nisbesinin Betrekn (bn ys, III, 88), Beydkn (Syt, s. 132) ve Brekn (Tehftl-felsife [trc. Recep Duran], s. XIX) diye zikredilmesi sebebiyle doduu kasaba veya ky tesbit edilememektedir. te yandan Tsnin renimi, hocalar ve seyahatlerine dair yeterli bilgi de bulunmamaktadr. Onun Semerkantta tanndktan sonra Osmanl lkesine gelii, Mevl Hzr ahn Msrda on be yl sren tahsilini tamamlayp dnmesine rastlad belirtilirse de bunun da tarihi belli deildir; byk ihtimalle II. Murad dneminin (1421-1451) sonlarna tekabl etmektedir. Ulemya yakn ilgi gsteren II. Murad, Aleddin et-Tsyi Bursada babas elebi Sultan Mehmedin kurduu medreseye 50 ake yevmiye ile mderris tayin etti. Ardndan hkmdar olan olu II. Mehmed stanbulu fethedince Tsyi kiliseden tahvil ederek kurduu sekiz medreseden birini tekil eden Zeyrek Camii yanndaki medresede grevlendirdi ve yevmiyesini 100 akeye kard. Ayrca stanbula ok yakn Mderris (Medres) kyn kendisine tahsis etti. Takprizde kendi zamannda bu kyn mehur bir yer olduunu syler (e-ei, s. 97). Veziri Mahmud Paa ile medreseyi ziyarete gelen Ftih Sultan Mehmed Tsnin sa tarafna, vezir de sol tarafna oturup dersini dinlediler. Birok ilm meselenin sz konusu edildii dersin muhtevasndan ve hocann ders verme tarzndan memnun kalan padiah kendisini 10.000 dirhem ve bir hilatle dllendirdi, talebelerin her birine de 500 dirhem verilmesini emretti. Padiahn bu davrannn Tsyi son derece memnun ettii belirtilir. Daha sonra yakndaki bir medresede Molla Abdlkerim Efendinin dersini dinlemek isteyen sultan veziri ve Ts ile birlikte onun medresesine gitti, fakat derse hazrlanmayan Abdlkerimin affn dilemesi sultann houna gitmedi. Bu durum Tsnin Ftih nezdindeki itibarnn daha da artmasna vesile oldu. Ardndan padiah Tsyi babasnn Edirnede kurduu medreseye 100 ake yevmiye ile tayin etti. Akl ilimlere ve felsefeye ilgi duyan Ftih Sultan Mehmed, Aleddin et-Ts ile dnemin tannm limlerinden Hocazde Muslihuddin Efendiden Gazzlnin Tehftl-felsifesi tarznda bir eser kaleme almalarn, Gazzl ile filozoflarn grleri arasnda karlatrma yaparak her iki tarafn dncesini deerlendirmelerini istedi (Tehftl-felsife [trc. Recep Duran], tercme edenin girii, s. XV-XVII). Hocazde drt ay gibi ksa bir sre iinde eserini tamamlamasna ramen, Ts almasn alt ayda tamamlayp sultana takdim etti. Hkmdar iki eseri de inceletti. Gelen beyanlar neticesinde iki mellifi 10.000er ake ile taltif etmesine ramen eseri daha ok beenilen Hocazdeye hilat veya binek vererek ayrca mkfatlandrd. Hocazdenin kendisinden stn grlmesinden rahatsz olduu anlalan Aleddin et-Ts bir sre sonra Osmanl lkesinden ayrlp memleketine doru yola kt. Tebrize ulatnda eski rencilerinden Abdullah- lh ile

karlat, yannda kald ve onun tarafndan teselli edildii nakledilir. Ts, daha sonra Semerkanta giderek burada Hce Ubeydullah Ahrrn halkasna dahil oldu. Telif faaliyetleri yannda birok talebe yetitirdi. Erefolu Rm ile Dimetokal eyh Niyz cddin lyas nde gelen talebelerindendir. Ayrca Mevl bnl-Eref, Vezrizam Karamn Mehmed Paa, Hayl, Hatibzde Muhyiddin Efendi, Sinn- Acem, Ispartal Mevl Abdlkadir, Molla Abdlkerim Efendi, Ali el-Fenr, Simavl Abdullah- lh, Akemseddinin byk olu eyh Abdullah kaynaklarda ismi belirtilen rencilerindendir. Tsnin lm iin emseddin Sminin verdii 860 (1456) (Kmsl-alm, IV, 3170) ve Serksin kaydettii 885 (1480) tarihleri kaynaklarda gememektedir. Baz eserlerde onun 877 (1472-73) ylnda vefat ettii belirtilmektedir (Syt, s. 132; bn ys, III, 88). Ancak kendi ada olan melliflerle gnmzde Ts zerinde alma yapanlarn ou onun 887 (1482) ylnda ldn kaydetmektedir (mesel bk. Kef-unn, I, 513; Hediyyetl-rifn, I, 737; Tehftl-felsife [trc. Recep Duran], tercme edenin girii, s. XIX). Eserleri. 1. Tehftl-felsife. Kaynaklarda ad Kitb-r (e-ere) olarak da geen bu alma mellife hret kazandran eseridir. Ts mukaddimede eserini e-r diye adlandrmtr. Kitapta Gazzlye ait Tehftn ierdii yirmi mesele ayn adlarla sralanmtr. eitli yazmalar bulunan eserin (Tehftl-felsife [trc. Recep Duran], tercme edenin girii, s. XVI) bilinen ilk basks e-ere fil-mukeme beyne kitbey Tehftil-felsife lil-azzl vel-kemi libni Rd adyla yaplm (Haydarbd 1317), ayrca Tehftl-felsife ismiyle yaymlanmtr (nr. Rz Sade, Beyrut 1403/1983, 1990). Recep Duran kitap zerine doktora tezi hazrlam ve eseri tercme etmitir (bk. bibl.). 2. iye al eril-Mevf. Seyyid erf el-Crcnnin erulMevf adl eserinin ilim bahisleri zerine yazlmtr (Sleymaniye Ktp., Crullah Efendi, nr. 1438, nr. 2119). 3. iye alet-Telv. Sadrera Ubeydullah b. Mesdun Tenul-ulne Sadeddin et-Teftznnin yazd et-Telv il kefi ait-Tenh adl erhin (stanbul 1865; nr. Muhammed Adnn Derv, Beyrut 1419/1998) baz konular iin yaplm bir hiyedir (Sleymaniye Ktp., Crullah Efendi, nr. 1438; Drlmesnev, nr. 93; Beyazt Devlet Ktp., Veliyyddin Efendi, nr. 928; Tire le Halk Ktp., Necip Paa, nr. 199). 4. iye al eri Mutaaril-Mnteh. bnl-Hcibin Mutaarl-Mntehes-sl vel-emeline Adudddin el-c tarafndan yazlan eru Mutaaril-Mnteh adl erhin (stanbul 1307-1310, 1317; Bulak 13161317; Beyrut 2000) ksm hiyesidir (Sleymaniye Ktp., Crullah Efendi, nr. 2087). 5. iye al iyetis-Seyyid erf al eri Mutaaril-Mnteh. Yine Adudddin el-cnin erhine Seyyid erf el-Crcnnin kaleme ald iye al eri Mutaaril-Mnteh adl hiyenin (Bulak 1316) ksm hiyesidir (Sleymaniye Ktp., Hamidiye, nr. 2087). Kaynaklarda Aleddin et-Tsnin, Adudddin el-cnin el-Aidl-Auiyyesine Devvnnin yazd erhe, Zemahernin elKefnn ba tarafna (Ftiha ile Bakarann ilk yirmi be yetine), Seyyid erf el-Crcnnin iye alel-Kefna (Beyrut, ts.), Sirceddin el-Urmevnin Meliul-envr fil-manna Kutbddin er-Rz tarafndan Levmiul-esrr eru Meliil-envr adyla yazlan erhe (Hindistan 1271; stanbul 1303, 1310; Tahran 1314) hiyeler kaleme ald; ayrca Sirceddin elUrmevnin Meliul-envr fil-man adl eserine Farsa bir erh yazd zikredilmektedir (Takprizde, s. 100; Kef-unn, II, 1144, 1479, 1892; Hediyyetl-rifn, I, 737).

BBLYOGRAFYA

Aleddin et-Ts, Tehftl-felsife (nr. Rz Sade), Beyrut 1403/1983, neredenin girii, s. 1319; a.e.: Tehftl-felsife: Kitbuz-Zuhr (trc. Recep Duran), Ankara 1990, tr.yer., ayrca bk. tercme edenin girii, s. XV-XVII, XIX; Aladdin Ali al-Ts: Kitb al-Zuhr (haz. Recep Duran, doktora tezi, 1989), A Sosyal Bilimler Enstits; Syt, Naml-iyn (nr. Philip K. Hitti), New York 1927, s. 132; bn ys, Bediuz-zhr, III, 88; Takprizde, e-ei, s. 97-100; Kef-unn, I, 497, 513, 825; II, 1144, 1479, 1856-1857, 1892; Serks, Mucem, II, 1248-1249; Hediyyetl-rifn, I, 737; Mubahat Trker, Tehaft Bakmndan Felsefe ve Din Mnasebeti, Ankara 1956, tr.yer.; Nveyhiz, Muceml-mfessirn, I, 383; Slihiyye, el-Mucem-mil, III, 515; Deniz Grbz, Hocazde ve Ali Tsnin Tehaftlerinin Mukayesesi (doktora tezi, 1999), A Sosyal Bilimler Enstits, tr.yer.; Recep Duran, Ali Tsnin Tehaft Kitabuz-Zuhrun Nshalar, Bilim ve Felsefe Metinleri, sy. 3, Ankara 2004, s. 1-14; Kmsl-alm, IV, 3170. Mustafa z

TS, Eb Cafer
() Eb Cafer Muhammed b. el-Hasen b. Al et-Ts (. 460/1067) mmiyye asna mensup ok ynl lim. 385 Ramazannda (Ekim 995) Horasann Ts ehrinde dodu. Horasanda yirmi yana kadar geen yllar ile ailesi ve eitimi hakknda fazla bilgi yoktur; kendisi de otobiyografisinde (el-Fihrist, s. 192-194) bu konuda yeterli bilgi vermemitir. lk bilgileri Tsta mmiyyeye mensup hocalardan ald. evrede Snnliin hkim olmas dolaysyla baz Snn hocalarn derslerine devam etti. renimini byk ihtimalle Ts yaknlarnda yeni kurulan Mehedde srdrd. 408 (1017) ylnda halknn ounluu fi mezhebine mensup bulunan Horasandan ayrlarak mrnn byk ksmn geirecei, i Bveyhlerin hkm srd Badata gitti. Hseyin b. Ubeydullah el-Gadir, Ebl-Hasan b. Eb Cd, Ahmed b. Muhammed b. Ms el-Ahvz ve Eb Abdullah bn Abdn gibi dnemin ileri gelen limlerinden ders ald (hocalar iin ayrca bk. Akhtar, s. 207-211). Burada mmiyye fkhnn yan sra fi fkhn da rendi, zellikle Mutezile dncesine yakn olan eyh Mfdden ders grd. Ksa srede hocasnn nde gelen talebeleri arasna girmeyi baard. Mfdin 413 (1022) ylnda lm zerine onun talebelerinden erf el-Murtaznn derslerine devam etti. Kendisini takdir eden hocas yetimesi iin gerekli ilgiyi gsterdi ve ihtiyalarn karlamasnda yardmc oldu. Ts, zaman iinde erf el-Murtaznn dnce ve metoduna vkf olup bir anlamda onu gelecee tayacak halefi seviyesine ulat. Yirmi yl boyunca almalarn beraber srdrd hocas henz hayatta iken nemli eserlerini yazmaya ve eitli beldelerden gelen mektuplar cevaplandrmaya yneldi. erf el-Murtaznn 436 (1044) ylnda lmnn ardndan, eyh Mfdin eski rencilerinden Ahmed b. Ali en-Nec ve Muhammed el-Kercek gibi nemli limler henz hayatta iken eyh Mfd ile erf el-Murtaznn ilm silsilesi ve temelini attklar Usl dncesi Ts ile temsil edilmeye ve kendisi eyht-tife unvanyla anlmaya baland. Bu unvan daha sonra Nasrddn-i Ts ile kartrlmamas iin a tarafndan zellikle kullanlacaktr. Tsnin Badatn Kerh semtindeki evi ilim renmek, istiarelerde bulunmak ve din meselelerini zmek amacyla gelen kii ve heyetlerle dolup tayordu. Kendisinden faydalanan renci saysnn 300e ulat belirtilmektedir. Badatta rencilik ve hocalk devresinde i Bveyhlerin gvenini kazand. Ayrca Abbs Halifesi Kim-Biemrillh kendisini takdir ederek ona kelm ve irad dersleri iin bir krs hediye etti. Takdir grd bu evrede faaliyetlerine devam eden ve eser telifine arlk veren Ts, Badatta mevcut ktphanelerle birlikte Bveyh Hkmdar Bahddevlenin veziri Eb Nasr Sbr b. Erder tarafndan kurulan, 100.000 kadar kitabn bulunduu belirtilen Drlilimden, ayrca hocas erf elMurtaznn 80.000 kitap ihtiva ettii rivayet edilen ktphanesinden byk lde faydalanarak on yl aan sre iinde eserlerinin byk blmn telif etmeye muvaffak oldu. Ts krk yl sreyle kald Badatta ortaya kan isyanlar, ktlk ve hastalklar yznden pek ok kiinin lmesi, bilhassa mezhep kavgalarnda Kerh ve Bbttk semtlerinin yamalanmas, nihayet Turul Beyin Bveyhleri bertaraf edip Badata hkim olmas dnemlerinde kendisini gizlemeyi

tercih etti. Daha sonra devam eden karklklar ve fitneler neticesinde evi, ktphanesi ve halifenin verdii ders krss yamalanp yakld; kendisi de Necefe snmak zorunda kald (448/1056). Ondan ilim renmek isteyen pek ok kii de Necefe gelip yerleti. Bylece Necef nemli bir ilim merkezi haline geldi. Hayatnn sonuna kadar kald Necefte kendisinden sonra ilm halefi saylan olu Eb Ali Hasan bata olmak zere Sleyman e-ehret, eyh Sadkun yeeni Hasan b. Hseyin b. Bbeveyh ve torunu shak b. Muhammed el-Kumm, bn ehrbun dedesi ehrb elMzendern ve bn Fettl en-Nsbr gibi snrl saydaki renci grubuna ders verdi, bu arada eser yazmay srdrd. 22 Muharrem 460 (2 Aralk 1067) tarihinde vefat etti ve Necefte defnedildi. Eserleri. Eb Cafer et-Tsnin says elliyi aan teliflerinden krk nn ismi onun el-Fihrist adl eserinde kendisi tarafndan kaydedilmitir (s. 192-194), En ok bilinen ve yaymlanan eserleri unlardr. A) Tefsir. et-Tibyn f tefsril-urn. Klasik dnem mmiyye asnn en nemli tefsirlerinden biri kabul edilir. Eserde baz durumlarda rivayetlere yer verilmekle birlikte diryet yntemi kullanlarak istidlllerde bulunulmu, kraat, men ve irab meselelerine temas edilmi, mtebih yetler zerinde durulmu, Cebriyye, Mebbihe ve Mcessime gibi gruplarn grleri eletirilmi, din hkmlerin usul ve fru hakknda aklamalar yaplmtr. et-Tibyn, Ali b. rznin tashihiyle iki cilt olarak (Tahran 1364/1945), g Bzrg-i Tahrnnin takdimi ve Ahmed Habb Kasr el-milnin tahkikiyle on cilt halinde (Necef 1957-1965; Beyrut, ts., [Dr ihyittrsil-Arab]) yaymlanm, mellifin adalarndan bn drs Muhammed b. Ahmed el-cl ve Eb Abdullah Hrn tarafndan Mutaart-Tibyn adyla ihtisar edilmitir. i mfessiri Tabers Mecmaul-beynn kaleme alrken Tibynn kendisi iin rnek tekil ettiini belirtmekle beraber eserin dilini ve tertibini eletirmitir (bk. MECMAUl-BEYN). B) Hadis. 1. Tehbl-akm (f eril-Munia). mmiyyenin ktb-i erbaa diye adlandrlan drt temel hadis kitabnn ncsdr. Mellifin hocas eyh Mfdin er-Risletl-munia adl fkh kitab esas alnarak ilgili konulara ait 13.590 hadisin derlenip erhedilmesiyle meydana gelen eser Tahran (I-II, 1316-1318), Necef (I-IX, 1377-1382) ve Beyrutta (I-X, 1401/1981) baslm, zerine ok sayda erh ve hiye yazlmtr (bk. KTB-i ERBAA). 2. el-stibr (f metlife minel-abr). Bir nceki eserin muhtasar olup yaklak 5500 hadis ihtiva eden eser ktb-i erbaann drdncsn tekil etmektedir (Leknev 1307/1889; Tahran 1317, 1363; I-IV, Necef 1375-1376; Beyrut 1390; nr. Hasan el-Harsn, Tahran 1390, 1395). 3. Emli-ey e-s. Daha ok mellifin snnetle ilgili imllarn ihtiva eden iki ciltlik bir eserdir ve Muhammed Sdk Bahrlulmun bir mukaddimesiyle yaymlanmtr (Necef 1964; Beyrut 1401; Mehed 1410/1990; Kum 1414/1994). C) Kelm. 1. Temhdl-ul f ilmil-kelm. Hocas erf el-Murtaznn Cmell-ilm velamel adl a akaidine dair esaslarla birlikte baz fkh konularn da ele alnd eserinin hacimli erhidir (nr. Abdlmuhsin Dn, Tahran 1358 h./1980, 1983). 2. el-tid* fm yeteallau bilitid. Mellifin Temhdl-ulnn muhtasardr. Eserde ilim, amel, tevhid, adl, vad, vad, nbvvet, immet ve er ibadetler gibi konular ele alnmaktadr. mmet bahsi hari Mutezil anlayn a akaidine yansdn ortaya koyan eser el-tid fm yeteallau bil-itid adyla yaymlanmtr (Necef 1399/1979; Beyrut 1406). 3. Tel-f. erf el-Murtaznn, hocas Kd Abdlcebbrn el-Mun adl eserinin immetle ilgili ksmlarna reddiye mahiyetinde yazd ef fil-immesinin muhtasardr (Tahran 1302/1884; I-IV, nr. Bahrlulm Hseyin b. Muhammed Tak, Necef 1963-1965). 4. Kitbl-aybe. On ikinci imamn 260 (874) ylndan itibaren balayan kk ve byk gaybet dnemlerini, ilk dnemde grevlendirilen sefirleri ve imamdan onlara gelen

tevkleri ele alan bir eserdir (nr. Muhammed b. Hasan et-Tebrz, Tebriz 1324/1906; nr. g Bzrg-i Tahrn, Necef 1385/1966; nr. Ali Ahmed en-Nsh, Kum 1990; nr. bdullah et-TahrnAli Ahmed en-Nsh, Kum 1411; Beyrut 2008). D) Fkh. 1. el-Udde f ulil-fh (Uddetl-ul). Kitapta yazld dneme kadar tartlan hemen btn usul meseleleri ele alnm ve farkl mezhep grlerine yer verilmitir (Bombay 1312/1894; Tahran 1314/1896; nr. Necef Mehd, Necef 1403/1983 [Messeset lil-beyt]; elUdde f ulil-fh, nr. Muhammed Rz el-Ensr el-Kumm, Kum 1417). 2. el-Mebs fil-fh. mmiyye fkhnn fer hkmleriyle ilgili olan kitap Tsnin son eserlerindendir. Mellifin enNihyesinde zet eklinde verilen pek ok mesele burada genie ilenir. Eser tahkik edilerek sekiz cilt halinde yaymlanmtr (Tahran 1270/1853; nr. Muhammed Tak el-Kef, Tahran 1387/1967; nr. Muhammed Bkr el-Behbd, Tahran, ts. [el-Mektebetl-Mustafaviyye]; el-Mebs f fhil-mmiyye, Kum 2007), 3. en-Nihye f mcerredil-fh vel-fetv. Mellifin mmiyye fkhna dair dier nemli bir eseri olup i medreselerinde ders kitab olarak okutulmu (Tahran 1276, 1333 h.; Beyrut 1390/1970), daha sonra Muhakkk el-Hillnin eriul-slm adl eseri bunun yerini almtr. Muhakkk el-Hill tarafndan Nketn-Nihye (en-Nihye ve nketh) adyla erhedilen eser (Tahran 1276; I-III, Kum 1412) Farsaya (trc. Muhammed Bkr Sebzevr, Tahran 1360/1981) ve ngilizceye (A Concise Description of Islamic Law and Legal Opinions, trc. A. Ezzati, London 2008) evrilmitir. 4. el-cz fil-feri vel-mevr. en-Nihyenin ilgili ksmlarnn zetidir (nr. Muhammed Hd el-Emn, Necef 1963). 5. Kitbl-ilf (el-ilf filakm, Mesill-ilf). Fkh mezhepleri arasndaki ihtilflar konu edinmektedir (nr. Hc g Hseyin Tabtab el-Burcird, Tahran 1370/1950, 1376, 1377; Necef 1376; Kum 1950, 1963, 1993). 6. Resil-ey e-s (er-Resill-ar). Mellifin daha ok fkh konularnda yazd eitli rislelerinden olumutur (Kum, ts. [Messesetn-neril-slm]). 7. Mibul-mctehid. badet ve dua hakknda olan eseri (Mehed 1338/1919; Beyrut 1991), bnl-Mutahhar el-Hill ihtisar etmitir. 8. el-Cmel vel-ud (fil-ibdt). badetleri ve baz er akidleri sade bir dille ve zet halinde anlatmak amacyla yazlmtr (nr. M. Vizzde Horasn, Kum, ts. [Messesetn-nerilslm]; Mehed 1348 h./1969). Muhakkk el-Hill bu eseri el-Mad minel-Cmel vel-ud adyla ihtisar etmitir. E) Tabakat/Ricl. 1. el-Fihrist (Fihrist-s). a ricl ve ulemsnn alfabetik sraya gre ele alnp eserlerinin incelendii bir kitaptr (nr. A. Sprenger-Mevl Abdlhak, Kalkta 1271/1855; nr. Muhammed Sdk l-i Bahrlulm, Necef 1937, 1961; Beyrut 1403/1983; nr. Cevd el-Kayym, [bask yeri yok], 1417 [Messeset neril-fukah]). 2. tiyr marifetir-ricl. Kenin erRiclinden oluturulan, ok sayda i limi ve ileri gelenlerini ieren bir eserdir (nr. Hasan elMustafav, Mehed 1348 h./1969; nr. Mehd er-Rec, Kum 1404/1984; Tahran 1424/2004). 3. Ricl-s (er-Ricl). Hz. Peygamberden ve Ehl-i beytten rivayette bulunan rvilerin on ikinci imam dnemine kadar alfabetik sraya gre kaydedildii gvenilir a hadis ricli kitaplarndandr (nr. Muhammed Sdk l-i Bahrlulm, Necef 1381/1961; nr. Cevd el-Kayym el-sfahn, Kum 1415; kaynaklarda mellife nisbet edilen dier eserlerin bir listesi ve deerlendirilmeleri iin bk. Kays l-i Kays, III, 247-271; Akhtar, s. 217-244).

BBLYOGRAFYA

Eb Cafer et-Ts, et-Tibyn f tefsril-urn (nr. Ahmed Habb Kasr el-mil), Beyrut, ts. (Dru ihyit-trsil-Arab), g Bzrg-i Tahrnnin takdimi, I, s. e-ebk; a.mlf., el-Fihrist, Beyrut 1403/1983, s. 192-194; Ahmed b. Ali en-Nec, er-Ricl (nr. M. Cevd en-Nn), Beyrut 1408/1988, II, 332; bn ehrb, Meliml-ulem (nr. M. Sdk l-i Bahrlulm), Beyrut, ts. (Drl-edv), s. 114-115; bnl-Cevz, el-Muntaam (At), XVI, 110; bnl-Esr, el-Kmil, X, 58; Hasan b. Ali b. Dvd el-Hill, er-Ricl (nr. M. Sdk l-i Bahrlulm), Necef 1392/1972, s. 169170; Zeheb, Almn-nbel, XVIII, 334-335; a.mlf., Trul-slm: sene 441-460, s. 490-491; Safed, el-Vf, II, 349; Sbk, abat (Tanh), IV, 126-127; bn Hacer, Lisnl-Mzn, V, 35; bn Tarberd, en-Ncmz-zhire, Kahire 1353/1935, V, 82; Dvd, abatl-mfessirn, II, 126127; Muhammed b. Ali el-Hir el-Erdebl, Cmiur-ruvt, Beyrut 1403/1983, II, 95; Bahrlulm-i Tabtab, Ricls-seyyid Baril-ulm: el-Fevidr-ricliyye (nr. M. Sdk BahrlulmHseyin Bahrlulm), Tahran 1363 h., III, 227-239; M. kbl el-Ensr, eyut-aife Eb Cafer ayth ve mellefth, e-ikral-elfiyye li-ey e-s, Mehed 1972, s. 491-572; Seyyid Rz Sadr, Negh be r-i Fh ey s, Ydnme-i ey s (nr. M. Vizzde Horasn), Mehed 1976, s. 264-317; Hasan es-Sadr, Tess-a li-ulmil-slm, Beyrut 1401/1981, s. 266-267; Ayn-a, IX, 159-167; Abbas el-Kumm, el-Kn vel-elb, Beyrut 1403/1983, II, 394; g Bzrg-i Tahrn, e-era il tenfi-a, Beyrut 1403/1983, I, 365; II, 14, 36, 269, 486; III, 328; IV, 423; V, 9, 145; XX, 363; XXII, 91; a.mlf., Zindegnme ve r- ey s, Tahran 1376, s. 1-137; Kays l-i Kays, el-rniyyn, III, 226-271; S. Waheed Akhtar, Early Shite Immiyyah Thinkers, New Delhi 1988, s. 205-244; Mucem abatil-mtekellimn, Kum 1424/1382, II, 233-236; M. Vizzde Horasn, er-i l ve r- ey s, Mehed, ts. (Dnigede-i lhiyyt ve Marif-i slm), s. 2-33; Seyyid Smir Him el-Amd, Devr-ey es f ulmi-eratil-slmiyye, Trn, XIII/52, Kum 1418, s. 36-65; Mohammad Ali Amir-Moezzi, al-s, EI (ng.), X, 745-746. Mustafa z FIKIH. Ts, snaeriyye geleneinde dnm noktas olan Usl ekol kurup gelitiren limden biri kabul edilir. Din ilimlerin hemen her alannda eser telif etmi, Usl ekoln geliiminde etkili olmu ve daha ok eyht-tife unvanyla n kazanmtr. Mezhep literatrnde eyh Murtaz el-Ensrye (. 1281/1865) kadar olan dnemde e-eyh unvan mutlak ekilde kullanldnda bununla Ts kastedilir. Mezhebin en muteber drt hadis kitabndan ikisini telif eden Ts, en-Nihye ve el-Mebs gibi sistematik fr eserleriyle snaer fkhnn geliimine damgasn vurmu, mezhepte yeni bir dnemin balatcs olarak grlmtr (bk. CAFERYYE). Fikirleri ve eserleri uzun sre fkh eitimine yn vermi, Hille ekolnn ortaya kndan sonraki dnemlerde de eserleri temel kaynaklar arasndaki yerini korumutur. Fkh sistematik hale getirmesi ve teorik yapsn kurmas bakmndan onun snaer fkhnda oynad roln Snnlikte finin rolne benzedii ileri srlmtr (Adams, X/3 [1972], s. 176). Usl ekol ierisinde kelm grleri bakmndan dinin esaslarn anlamada akla daha ok nem veren erf el-Murtazdan ziyade nakle fazla yer veren eyh Mfde yakn durmutur.

IV. (X.) yzyln sonlarna kadar i-snaer fkhna hkim olan Ahbrlerin otoritesini zayflatan ve mezhep iinde yeni bir sistem kuran kelmc-Usl ekol, Ahbrleri ve Nevbahtleri tenkit ederek mezhepte sistematik bir fkh oluumunun yolunu amtr. Bu ekol kuranlarn fkh bakmndan dikkate deer zellikleri, Kurann eksiksiz ve salam bir ekilde nakledildiini kabul etmeleri, ictihad reddetmekle birlikte fkhta akl istidlle nem vermeleri ve Snn mezheplere benzer ekilde usul ve fr eserleri telif edip snaer fkhn, fiilen msum imamn varlndan bamsz ekilde sistematik biimde ilenip yrtlecek bir yapya kavuturmalardr. Ahbrlerden farkl olarak Usllere gre hadis kitaplarnn ihtiva ettii rivayetlerin tamam sahih grlemez. Hocalar eyh Mfd ile erf el-Murtaznn balatt Usl anlay gelitirip devam ettiren ve onlarn almalarn tamamlayan Ts kelm grleri bakmndan hocalar gibi Mutezileden etkilenmi ve temel meselelerde hsn ve kubhun aklliini kabul etmitir (el-Udde, I, 10; II, 759762). Bu erevede en nemli hususlardan biri, erf el-Murtaz tarafndan kesin bilgi vermemeleri sebebiyle reddedilen hd haberlerin fkhta delil olarak kullanlabileceini kabul etmesidir. Bylece yetlerde ve mtevtir haberlerde yer almayan meseleleri hsn ve kubhun akllii ilkesine dayanarak zme kavuturmaya alan erf el-Murtaznn aksine belli artlarla (a.g.e., I, 100; elstibr, I, 2-3) hd haberleri kabul etmi, Usl ekoln fkh anlaynda nakil-akl dengesini kurmu, Ahbrler karsnda hocalarna gre daha sentezci bir yaklam ortaya koymutur. Fkh usulne dair kitabnda iki hocasnn da eserlerinin eksik olduunu, mezhepteki ilk tam eseri kendisinin yazdn syler (el-Udde, I, 3-4). Ancak eserine hocas erf el-Murtaz hayatta iken balamakla birlikte byk bir ksmn onun vefatndan sonra tamamlad anlalmaktadr ve hocasnn usul eseri ez-Zerann yazl el-Uddeden ncedir (Ebl-Ksm Grc, III, 370-373). Uzun sre i eitim merkezlerinde ders kitab olarak okutulan (Hossein Modarressi Tabtab, s. 7) bu eserde Ts, dnemindeki birok usulc gibi Ebl-Hseyin el-Basrnin el-Mutemedindeki tertibi ve meseleleri rnek alm grnmektedir; fakat bata ahbr konusu olmak zere tertip ve ierik ynnden deiiklikler yapmtr. Ayrca el-Uddenin eitli blmlerinde grlen ifadeler erf el-Murtaznn ez-Zeras ile byk benzerlik gsterir. Ancak erf el-Murtazda olduu gibi akla byk bir rol tanmaz, bn drs ve sonrasnda yerletii ekliyle deliller arasnda da akla yer vermez. Delil olarak Kuran, snnet ve icm ele alr, bunlarn iinde daha ziyade hd haberler zerinde durur. Genie iledii hd haberlerin meruiyetini, gelitirdii amlt-tife (icmul-frka) tabiriyle temellendirme yoluna gider. Ona gre gerekli artlar tayan hd haberler hem bilgi kayna hem fr-i fkhta delildir. Tsnin icm anlay imamn da iinde yer ald icmn kabul edilecei yolundadr. Bu husus, imamn gaybet dneminde bile toplum arasnda yaad farzedilerek i ulemnn herhangi bir ekilde yanl icmda bulunmasna izin vermeyecei dncesine dayanmaktadr. Rey, kyas ve bunlara benzer bir anlam ykledii ictihad reddeden Ts, kyasn aklen ciz grlmekle birlikte meruiyetine dair sem delilin bulunmadn ileri srer; dorunun tek olmas sebebiyle er konularda ictihadn meydana gelmediini savunur (el-Udde, I, 8; II, 647735). Kyas ve ictihadn delil saylmadn aka ifade eden Ts bunun yerine Kitap ve Snnetin zhirine ve icma, burada yer almayan hususlarda dell-i hitb gibi lafz, istishb- hl gibi akl istidll yntemlerine bavurur. Onun fkh sisteminde daha ok Ahbrler tarafndan kullanlan ihtiyat ve tahyr prensiplerinin nemli bir yeri vardr. Ts, Basra Mutezilesine yakn duran i ulemnn benimsedii ibha-i asliyye prensibi yerine eyh Mfd gibi daha ok beretz-zimmeyi benimsemi ve bunun ihtiyata daha elverili olduunu ileri srmtr (a.g.e., I, 70, 73, 77, 85, 102; II, 156; Uyar, i Ulem, s. 46-47).

Tsnin byk lde Snn fkh ve usulnden faydalanp ortaya koyduu anlay sayesinde snaer fkh yeni bir merhaleye girmitir. el-ilf adl nemli ve kapsaml eseriyle snaeriyyenin fkh grlerini Snn fkh mezhepleriyle mukayese ederek ele alan ilk i mellifi Tsdir. O, el-Mebs ve el-ilf adl eserlerini Snn fkhndan yararlanp Snn modeline gre tasnif etmitir (Hossein Modarressi Tabtab, s. 44). Tsnin bu tutumunda yaad ve Snn gelenein hkim olduu Horasan ve Badat ortamnn byk rol olmaldr. el-Mebsun giriindeki ifadelere gre frda nce en-Nihyeyi, sonra el-Cmel vel-ud fil-ibdt adl kitabn, ardndan el-Mebsu yazmtr. el-ilf da en-Nihyeden sonra kaleme ald anlalmaktadr. enNihyenin mesil-i usl denilen temel fr meselelerini, el-Mebsun ise bunlarn yannda istinbat edilen zit meseleleri ierdii belirtilir (Seyyid Rza Sadr, s. 453-458). Ts, hayatnn sonlarna doru telif ettii el-Mebsun giriinde Snnlerin mmiyye fkhn yetersizlikle suladklarn, bu eseriyle onlara cevap vermek istediini, eserin mezhepte btn fkh konularn ieren ilk kitap olduunu ifade eder. Onun fkh sistemi kendisinden nceki fakihlere gre hayli zengin, geni ve sistemli ise de kendisinden sonrakilere, mesel Muhakkk el-Hillye gre danktr ve Snn fkhndan alnan unsurlar tam olarak hazmedilmemi vaziyettedir (DA, XVIII, 39). Tsnin lmnn ardndan yaklak bir asrlk sre ierisinde fetva ve grlerine ar ballk gsterilmi, fetvasnn bulunduu bir konuda farkl bir fetvann verilmesi ho grlmemitir. VI. (XII.) yzyln ikinci yarsnda ortaya kan Mahmd b. Ali Hamms er-Rz, Hamza b. Ali b. Zhre el-Haleb ve bn drs Hill gibi limlerin Tsnin grlerini eletirmelerine ve erf el-Murtaznn hd haberleri reddeden fkh anlayn canlandrmalarna kadar bu durum devam etmitir. zellikle bn drs, Tsyi taklit geleneini ykmak iin onun grlerini iddetle tenkit etmitir. Ancak bu husus Tsnin kitaplarnn, gr ve fetvalarnn nemini yitirdii anlamna gelmez. Aksine onun grleri ve sistemi daha da gelitirilip sistemletirilerek Hille ekol ierisinde varln srdrmtr (Hossein Modarressi Tabtab, s. 45-49). Tsnin snaeriyyenin fkh dncesine nemli yenilik getirdii sylenebilir. 1. snaeriyye fkhn ictihadn daha sistemli biimde kullanld geni bir alana tayc abalar gstermi ve bu ynde ilm esaslar ortaya koymutur. 2. Bir taraftan erf el-Murtaznn akl konusundaki tutumunu ar bulurken dier taraftan sentezci yaklamyla kat bir lafzclk ve nakilciliin hkim olduu ilk dnem Ahbrliinin yetersizliini gstermitir. 3. cmn tam olarak ortaya kmasn ve deliller kategorisindeki yerini almasn salamtr. Ayrca fer meselelerde nemli grler ileri srm, eyh Mfdin ulemnn otoritesine dair ileri srd grleri gelitirmi, erf el-Murtaznn aksine fakihin fkh mdahalesini mstehap kabul etmi, ulemnn imam temsil yetkisinin adaletin icras, emir bil-marf ve nehiy anil-mnker grevinin yerine getirilmesi, humus ve dier din vergilerin toplanp hak edenlere datlmas ve cuma imaml gibi meseleleri kapsadn ifade etmitir. i bir kadnn imam tarafndan tayin edildii farzedilerek otoritesinin kabul edilmesi gerektiini sylemi, dolaysyla imam tarafndan ulemya hadleri ve dier kaz hkmleri uygulama yetkisinin verildiini kabul etmitir. Ts, zekt ve humusun toplanp datlmasnda imamn temsilcileri sfatyla fakihlerin yetki sahibi olduu ve bunlarn fakihlere verilmesinin daha uygun saylaca kanaatindedir; bu gr Usl ulemsnn toplumda otoritesinin kurulmasnda nemli rol oynayan bir yeniliktir. te yandan Ts imamn gaybet dneminde sadece savunma cihadna cevaz vermitir. Ayrca hocas erf el-Murtaz gibi o da imamn yokluunda mevcut otoriteyle ilikileri ve grev alma konusunu ayrntl biimde ilemitir (Uyar, i Ulem, s. 48-54).

BBLYOGRAFYA

Eb Cafer et-Ts, el-Udde f ulil-fh (nr. M. Rz el-Ensr el-Kumm), Kum 1417, tr.yer.; a.mlf., el-Fihrist, Beyrut 1403/1983, s. 27-28, 192-194; a.mlf., el-stibr, Kum 1380, I, 1-4; a.mlf., el-Mebs fil-fhil-mmiyye (nr. M. Tak el-Kef), Tahran 1387, I, 1-3; a.mlf., el-ilf, Kum 1425, I, 70, 73, 77, 85, 102, 181, 186; II, 156; a.mlf., et-Tibyn f tefsril-urn (nr. Ahmed Habb Kasr el-mil), Beyrut, ts. (Dru ihyit-trsil-Arab), Mukaddime, I, 1-21; a.mlf., en-Nihye f mcerredil-fh vel-fetv, Beyrut 1400/1980, s. 112-113; a.mlf., er-Resill-ar: Resiley e-s, Kum, ts. (Messesetn-neril-slm); a.mlf., Mesil kelmiyye (Resill-ar iinde), s. 97-99; Ebl-Ksm Grc, ey us ve Uddetl-ul, Ydnme-i ey s, Mehed 1354 h, III, 365-460; Seyyid Ahmed Ftm, ey s ve bn drs, a.e., III, 461-488; Seyyid Rz Sadr, Mam- Fh ey s, Hezre-i ey s, Tahran 1362 h., s. 401-428, 453-458; Hossein Modarressi Tabtab, An Introduction to Sh Law, London 1984, s. 7, 40-49; Mazlum Uyar, mmiyye iasnda Dnce Ekolleri -Ahbrlik-, stanbul 2000, s. 106-131; a.mlf., i Ulemnn Otoritesinin Temelleri, stanbul 2004, s. 13-98; a.mlf., Hill, Muhakkk, DA, XVIII, 39; C. J. Adams, The Role of Shaykh Al-Ts in the Evolution of a Formal Science of Jurisprudence among the Shiah, IS, X/3 (1972), s. 173-180; Abdullah Kahraman, Caferi Usulc Eb Cafer et-Tsye Gre Balayclk Asndan Hz. Peygamberin Fiilleri, Bak Devlet niversitesi lahiyat Fakltesinin Elmi Mecmuas, II/3, Bak 2005, s. 11-28; a.mlf., i-Snn Usul Polemii (Tus rnei), Marife, V/3, Konya 2005, s. 213232. Abdullah Kahraman

TS, Nasrddin
() Eb Cafer Nasrddn Muhammed b. Muhammed b. el-Hasen et-Ts (. 672/1274) ranl lim ve filozof. 11 Cemziyelevvel 597de (17 ubat 1201) Tsta dodu. Kum veya Hemedan yaknlarndaki Cehrd Sveden olan ailesi daha sonra Tsa yerlemitir. Kaynaklarn ounda Eb Cafer knyesiyle geiyorsa da Cafer adnda bir olu olduu bilinmemektedir. Bu durum, onun mmiyyenin nemli limlerinden Eb Cafer et-Ts ile (. 460/1067) kartrlmasndan veya Rahim Sultanovun belirttii gibi (bk. bibl.) sayg amacyla ona benzetilmesinden kaynaklanm olabilir. Baz mellifler Tsyi Eb Abdullah knyesiyle anmtr (mesel bk. Ynn, III, 79; Zeheb, s. 114; Ebl-Fid bn Kesr, XVII, 514). En ok kullanlan lakab Hce Nasrddindir. lk eitimini babasndan alan Ts on be yalarnda iken dnemin ilim merkezlerine yolculuk yapt. Nburda Munddin Slim b. Bedrn el-Mzin el-Msrden fkh, Ferdddin Dmd diye bilinen Eb Muhammed Hasan b. Muhammed Fermdden felsefe dersleri ald. Kendisinin felsefeye meyletmesinde bu sonuncu limin byk etkisi vardr. Ts ondan bn Snnn eserlerini ve zellikle el-rt vet-tenbht okudu. Akl ilimlerdeki hocalar silsilesi Ferdddin Dmd, Eb Ali Sadreddin Muhammed b. Hrisn es-Serahs, Efdalddin Gln, Ebl-Abbas Fazl b. Muhammed Lker, Behmenyr b. Merzbn el-zerbaycn, bn Sn; nakl ilimlerdeki hocalar silsilesi de babas Muhammed b. Hasan, Fazlullah b. Ali b. Abdullah el-Hasen er-Rvend, Eb Cafer et-Ts, erf el-Murtaz eklinde sralanr (kever, II, 415; Hnsr, VI, 414). Tsnin mmiyye mezhebine mensup limlerden oluan nakl ilimlerdeki hocalar silsilesinde bir kopukluk bulunmaktadr. Zira kronolojiye gre Rvendnin Eb Cafer et-Ts ve erf el-Murtazdan deil bu iki limin rencilerinden ders alm olmas gerekir. Tsnin yukarda ad geenler yannda baka hocalar da vardr (Tnkbn, s. 381; Razav, s. 167-169). Gen yalarndan itibaren ilme olan itiyak Tsyi ksa zamanda ne kavuturdu ve n, Kuhistan blgesinin smil hkimi Nsrddin Abdrrahm b. Eb Mansr Muhteeme kadar ulat. Nsrddin, Tsyi kendi blgesine davet etti; Mool istils yznden huzuru kaan Ts bu teklifi kabul etti. lk dnemlerde valinin kendisine destek olmasyla Kuhistanda ilm faaliyetlerini yrtmek iin uygun bir ortam buldu; zellikle felsef ve tecrb ilimler alannda deerli eserlerinin ounu burada yazd. Bunlar arasnda erul-rt, Al- Nr ve Tarrl-Mecis bulunmaktadr (Razav, s. 345-351). Ancak ok gemeden smillerle aras ald. Kaynaklara gre bu durum onun Abbs Halifesi Mstasm-Billha yazd bir mektuptan kaynaklanmtr. Tsnin halifeyle mektuplatn renen Kuhistan hkimi onu hapse attrd; bir mddet sonra smillerin merkezi olan Alamut Kalesine gnderildi. Moollar Alamutu kuattklarnda Ts, Alamut hkimi Rkneddin Hraha Hlgya kar koymann bir ie yaramayacan anlatt ve gizlice oray terkedip kaleyi ona teslim etmesini tavsiye etti. Kalenin tesliminde Tsnin bu roln renen Hlg onu yanna alarak iltifatta bulundu. Hatta baz kaynaklarn belirttii zere Tsyi vezir yapt ve birok kurumun ynetimini kendisine verdi (Tnkbn, s. 368-369, 378-380; kever, II, 416). Ardndan Ts, Hlgnun Badat seferine de katld. Baz kaynaklar son Abbs halifesi

Mstasm-Billhn Tsnin tavsiyesiyle ldrldn kaydeder. Bilhassa Takyyddin bn Teymiyye (Minhcs-snne, III, 445-446) ve bn Kayyim el-Cevziyye (etl-lehfn, II, 679) bu konuda Tsye ar eletiriler yneltmitir. Ancak Badatn igali ve halifenin ldrlmesi konusunda geni bilgi veren kaynaklarn hibirinde bu husus yer almaz. Ebl-Fid bn Kesr de bu rivayeti pheyle karlamaktadr (el-Bidye ven-nihye, XVII, 514). Tsnin Hlg nezdindeki saygnl, zellikle msbet ilimlerdeki faaliyetlerini yrtmek iin madd destek bulmasna vesile oldu. Hlgyu ikna ederek Azerbaycann Merga ehrinde kendi dnemine kadar slm corafyasnda yaplan en byk rasathnenin (Ballay, XXXVII/3 [1990], s. 389-390) kurulmas iin ondan kaynak salad. Rasathnenin yapm 657 (1259) ylnda tamamland. Mergadaki faaliyetlerini srdren Ts Badata yapt bir seferde vefat etti (18 Zilhicce 672/25 Haziran 1274); ayn ehirde mam Ms el-Kzmn trbesinin yanna daha nce Abbs Halifesi Nsr-Lidnillh iin yaplan, ancak baz sebeplerle halifenin gmlemedii mezara defnedildi (Safed, I, 183; bn Usfr el-Bahrn, s. 246-247). rencisi bnl-Fuvat, Tsnin intihar ettiini sylerse de (el-avdil-cmia, s. 245) bu bilgiyi dier kaynaklar dorulamamaktadr. Nitekim ayn mellif eserinin baka bir yerinde (s. 269) onun normal ekilde ldn belirtmektedir. bnlbr de, Bazlar onun zehirlenerek ldn yaydlar ifadesine yer vermitir (Truz-zamn, s. 330). Snn ve i kaynaklarnda Tsnin gzel ahlkl, mtevazi ve insanlara kar saygl olduu kaydedilir (bnl-Fuvat, s. 269; Safed, I, 112; Ebl-Fid bn Kesr, XVII, 514). Ancak bn Teymiyye ve bn Kayyim el-Cevziyye gibi Selefler onun er kaidelere uymadn, namaz ve oru gibi ibadetleri yerine getirmediini, arap itiini, hirete inanmadn, lemin kadm oluunu iddia ettiini ileri srmtr. Hatta bn Kayyim, Tsnin Kuran avamn Kuran, bn Snnn elrtn havassn Kuran diye nitelendirdiini sylemitir. Ayn limler Tsnin rasathne faaliyetlerini sihirle urama olarak deerlendirmitir (Minhcs-snne, III, 446-449; etllehfn, II, 679). Fakat btn bu iddialar gerei yanstmamaktadr; zira Tsnin kitaplar, zellikle kelma dair eserleri incelendiinde onun eriatn dna kmamaya gayret ettii grlr. Yetitirdii renciler arasnda Ali b. mer el-Ktib, Kutbddn-i rz, bn Meysem el-Bahrn, bnlMutahhar el-Hill, Hasan b. erefah, bnl-Havvm, bnl-Fuvat gibi limler bulunmaktadr. Dnce Sistemi. Nasrddn-i Tsnin dnce hayatn birka evreye ayrmak mmkndr. Eitim a olan ilk evre, onun babasndan ve dier i-mm limlerle Ferdddin Dmd gibi bn Sn okuluna mensup dnrlerden ders ald dnemdir. kinci evresi, Kuhistann smil hkimi Nsrddin b. Muhteemin daveti zerine oraya gitmesiyle balar. 654 (1256) ylnda Kuhistann Moollar tarafndan igaliyle birlikte Tsnin dnce hayatnn nc dnemi balar. smillikten vazgetiini aka iln ettii bu evre, onun msbet ilimler ve Me felsefesiyle ilgili almalar yannda felsef kelm alannda da eserler yazd dnemdir. Ts, Fahreddin er-Rz ile sistematik bir kimlie brnen felsef kelm geleneinin temsilcilerinden biri ve mmiyye ierisinde felsef kelmn kurucusudur. Bu alandaki en nemli eseri olan Tecrdl-itid mteahhirn dnemi kelmnn balca kaynaklar arasnda saylr. Me felsefesiyle kelmn birlikte ilenmesi ynndeki giriimler Gazzl ile balayp Rz ile gelimise de onlarn bu faaliyetleri kendi iinde felsefeye kar bir tepki barndryordu. Tsde sz konusu gelenee kar tepkisel bir tavr grlmedii gibi zellikle Tecrdde felsefe ve kelm konular ayn alann meseleleri eklinde ele alnmtr. Bundan dolay bata Takprizde olmak zere birok mellif kelmla Me felsefesini

tam anlamyla ilk mezcedenin Ts olduunu sylemitir (Miftus-sade, I, 28). Bu sebeple Ts, Me felsefesi geleneinin nemli temsilcileri arasnda zikredilmi, Gazzl tarafndan tutarl biimde eletirilen bu gelenei ihya edenlerden biri saylmtr. bn Sn felsefesini onun sistemine uygun ekilde yorumlamaya zen gstermi, bu felsefeyi Ebl-Feth e-ehristn ve Fahreddin erRz gibi Ear geleneine mensup dnrlerin eletirilerine kar savunmutur. erul-rt ve Muriul-Muri gibi eserleri bu yndeki gayretlerini aksettiren temel almalardr. Bilhassa Fahreddin er-Rznin el-rt vet-tenbhta yazd erhteki eletirilere cevap mahiyetinde ayn eser zerine yeni bir erh yazan Ts burada tam bir bn Snc olarak davranmaktadr. Bununla birlikte sadece erul-rta bakarak Tsnin bn Snc izgiyi sadakatle izlediini sylemek yanl olur. erul-rt, onun kendi dnce sistemini ortaya koymak yerine bn Snnn grlerini aklad bir eserdir. Nitekim kitabn banda bunu kendisi de vurgulamakta ve erh boyunca buna titizlikle uymaktadr. Hatta tamamen kar gr savunduu bir konuda bile bu art hatrlatarak (III, 331) eletiriden kanmaktadr. Ts ayn zamanda nde gelen slm mantklar arasnda yer alr. Bata Essl-itibs ve Tecrdl-man olmak zere bu alanda nemli almalar vardr. Mteahhirn dneminin nde gelen dnrlerinden Teftzn, Seyyid erf elCrcn, Mr Dmd, Molla Sadr ve Molla Fenr gibi limlerin eserlerinde Tsnin grlerine yer vermeleri ve kendisini muhakkik sfatyla anmalar onun bir otorite kabul edildiini gstermektedir. Varlk Anlay. Tsnin varlk anlay Me ve kelm geleneklerin izlerini tamaktadr. Varl tanmlanamaz kabul ederek (Tecrdl-itid, s. 105) hem bn Sn-Behmenyr okuluyla hem de kelmclarn byk blmyle ayn gr benimsemekte, varlk-mahiyet ilikisinde Me felsefesinden yana tavr almaktadr. Bu konuda sadk bir bn Snc gibi davranp mmkinler alannda varlkla mahiyetin ayr, zorunlu varlkta ise ayn olduunu syler (Muriul-Muri, s. 83). Mtekaddimn dnemi kelmclarndan farkl ekilde zihn varlk kategorisini kabul etmesi de onun bn Snc ynlerinden biridir. Tsnin, varlkla yokluk arasnda vasta kabul etmeyerek Mutezile kelmcs Eb Him el-Cbbnin benimsedii ahvl teorisine kar kmas kelmclarn ounluu ve Me dnrlerin grleriyle, vcb ve imkn gibi kavramlarn sbt nitelikler olmadn savunmas ise rkliin kurucusu Shreverdnin fikirleriyle rtmektedir (Tecrdlitid, s. 107, 112; kr. Shreverd el-Maktl, I, 25-26). Ts, kelmclarn blnmeyen cz (atom) anlayn reddedip basit cismin herhangi bir cze sahip olmadn savunan Ebl-Berekt elBadd ile birlemektedir (erul-rt, II, 20-25; kr. el-Muteber fil-ikme, II, 27). bn Sn dncesinde nemli bir yer tutan kozmik akllar teorisine kar felsefe ve kelma dair eserlerinde farkl tavrlar sergileyen Ts, Tecrdl-itidda bu teoriye kar mtereddit davranrken elFulde bunu aka eletirmektedir. Onun el-Fuldeki istidlline gre sudrun kabul edilmesi, lemdeki varlklardan her birinin mteselsilen dierinin vastal veya vastasz illeti olmasn gerektirir; bu da illet ve mall olmalar bakmndan btn varlklarn dolayl veya dolaysz birbirlerinden mstani kalamayaca anlamna gelir. Halbuki duyulur lemde byle bir ey sz konusu deildir. Ayrca sudr teorisinin varlk-yokluk, teklik-okluk gibi ynlerden de tutarszlklar tadn savunur ve bu teorinin doru olmad neticesine ular (el-Ful, s. 65). el-Fuldeki bu tutumuna ramen Tecrdde sudr konusunda mtereddit davranmas, hatta bazan teoriyi savunmas (mesel bk. Risle f ibtil-alil-mufr, s. 479-481) Tsnin bu hususta tam bir kanaate varmadn gstermektedir. Bu tereddd Sadreddin Konev ile yazmalarnda konunun zorluunu vurgulamasnda (Ecvibet mesili adriddn el-onev, s. 230-232), ayrca Rznin rencilerinden emseddin Hsrevhye gnderdii mektupta da grlmektedir. Burada tek bir

illetten okluun kmas sorununu zemediini belirterek Hsrevhden bu konudaki grlerini kendisiyle paylamasn rica etmektedir (Mesil Nariddn e-s, s. 268). Ulhiyyet. Tsnin ulhiyyet anlay genel hatlaryla mensubu olduu mmiyyenin grleriyle uyumludur. Bata isbt- vcib olmak zere baz konularda bn Sn geleneinden etkilendii sylenebilir. sbt- vcibde bn Sn ekoln izleyerek imkn delilini merkeze alan Ts, mstakil rislelerinde ve rencisi Necmeddin Ali b. mer el-Ktib ile yazmalarnda sz konusu delil zerinde ayrntl biimde durmaktadr. Allahn sfatlar konusunda ise mm-Mutezile izgisini benimseyip sfatlarn ztn ayn olduunu kabul eder (Tecrdl-itid, s. 194). Me felsefesiyle kelm arasnda tartmal alanlardan birini tekil eden Tanr telakkisi meselesinde de eitli kantlar ileri srerek filozoflardaki mcib bizzt Allah anlay yerine kelmdaki kdir-i muhtr Allah anlayn kabul eder (a.g.e., s. 191; bnl-Mutahhar el-Hill, s. 393-394). Ancak Ts, Allahn kdir-i muhtr olduu hususunda kelmclarn delillerini esas alrken Fahreddin er-Rzden farkl ekilde (Kelma Giri, s. 164) bn Sn ve dier Me filozoflarnda Allahn kdir olmad yolunda bir iddiaya rastlanmadn ifade eder. Tsye gre kdir kendisinden hem fiil sdr olabilen hem de olmayabilen varlktr. Kudret sfatna irade sfat eklenince kdir var etme veya etmeme eklinde iki taraftan birini seer. Filozoflar Allahn bu anlamda kdir olduunu kabul ederler. Ayrca Ts kelmclardan farkl biimde yorumlasalar da filozoflarn Allahn muhtar olduu anlayn kabul ettiklerini syler (avidl-aid, s. 445). Bu konuda kelmclarla filozoflar arasndaki temel fark, iki sfatn bir arada bulunmas halinde fiilin sdr olmasnn mmkn m zorunlu mu oluundadr. Filozoflar, mcip Tanr anlayn benimsediklerinden fiilin Allahtan sdr olmasn zorunlu grrken kelmclar bunu zorunlu deil mmkn grmlerdir (a.g.e., a.y.). Ayrca filozoflar lemin kadm olduu grn benimsemitir. Kelmclar ise bu sfatlarn bir arada bulunuundan sonra fiilin ortaya ktn savunup lemin sonradan ve yoktan yaratldn sylemitir (Tell-Muaal, s. 269-270). Ts, ilim sfat konusunda da Me geleneiyle kelm gelenei arasnda uzlamac bir yol izlemitir. Bunu zellikle Allahn czlere dair bilgisi hususunda ortaya koyduu grlr. Allahn ilminin her eyi kuattn belirten Ts, Melerin de bu konuda farkl dnmediklerini kaydetmektedir. elFulde (s. 74-75) kendisi filozoflar eletirmesine ramen dier eserlerinde onlarn Allahn czleri bilmedii yolunda bir iddialar bulunmadn, insan bilgisiyle Allahn bilgisi arasndaki farka dikkat ekmek istemelerinden kaynaklanan yanl anlalmann sz konusu olduunu belirtmektedir. Tsye gre Allahn cz olan eyleri kll ekilde bildiinin ileri srlmesi tenzih gereidir (Ecvibet mesili Fariddn, s. 44-46; Ecvibet mesili adriddn el-onev, s. 232233). Ts, Allahtan baka kadm yoktur diyerek (Tecrdl-itid, s. 120) lemin kdemi konusunda kelmclarn grne meyletmekle birlikte, Gerek kdem ve hudsta zaman dikkate alnmaz szyle (a.g.e., s. 115) kelmla bn Sn felsefesinin arasn bulmaya almaktadr. Zira bn Sn da lemin zaman ynnden deil kendi zt bakmndan hdis olduunu kabul eder. Tsnin irade hrriyeti ve mkellefiyet konular hari- Allahn fiillerinin dil olduu hususunda Mutezilea izgisinde durduu sylenebilir (el-Ful, s. 101-106). Nbvvetle ilgili genel slm grten farkl bir gr ortaya koymazken immet konusunda mmiyye-snaeriyye mezhebinin telakkilerini savunur (a.g.e., s. 211-295). Tecrb limlerdeki Yeri. Ts, slm dnyasnda msbet ilimlerin gelimesinde byk katklar bulunan limlerden biridir. Onun nclnde Merga Rasathnesinde yaplan almalarda msbet

ilimler alannda nemli gelimeler kaydedilmitir. Ts, o dnemde slm corafyasndaki sekin ilim adamlarn ve msbet ilimlerde uzmanl bulunanlar rasathneye davet edip onlara gerekli destei salam, Badatn Moollarca yamalanmas srasnda kendisinin kurtard eserlerle slm dnyasnn eitli yerlerinden getirttii kitaplar rasathnede toplayarak byk bir ktphane kurmutur. Rasathne, astronominin yannda akl ve nakl ilimlerde almalarn yrten limlerin de bulunduu bir kurumdu. Kutbddn-i rz ve Necmeddin Ali b. mer el-Ktib gibi felsefe, kelm ve mantk; Meyyidddin el-Urd ed-Dmak gibi geometri ve astronomi; Fahreddn-i Merg ve bn Eb-kr el-Kurtub gibi matematik; Fahreddn-i Ahlt gibi tp alannda uzman kiiler bu rasathnede faaliyetlerini rahata yrtebiliyorlard. Rasathnede inden gelen Fau Mun Ji adl bir astronom da alyordu (kever, II, 418; Memmedbeyli, s. 59; Ballay, XXXVII/3 [1990], s. 390). Ts, bu limlerin yardmyla astronomi kataloglarn ieren ve astronomi alannda en nemli eseri olan Zc-i lnyi yazmaya balam, ancak lm yznden eser yarm kalmtr. Onun dnemine kadar yazlan kataloglar iinde en gelimii olan bu alma bata in olmak zere btn Asyada bilinirdi (Bakhtyar Husain Siddiqi, I, 565). Zc-i ln kataloglarnda farkl takvimler zerinde durulmu, eitli yldzlarn ve 256 ehrin koordinatlar verilmitir. Merga Rasathnesinde kullanlan astronomi aletlerinin birou bizzat Ts tarafndan icat edilmitir. Bunlarn en nemlisi, bugn kullanlan teodolit aletinin daha basit bir rnei olup semt ve irtifa tayininde kullanlan torquetum adl aratr (Dilgan, s. 9). Zc-i lnde Batlamyusun yer merkezli sisteminin yanllar gsterilmi, yine yer merkezli baka bir sistemin tasarm verilmi, bu sistem Copernicus sistemine giden yolu amtr. Tsnin geometri alannda da nemli almalar vardr. klidin Elementlerine yazd Tarru ldis (Tarirl-ul) adl eser asrlarca kendi alannda en nemli almalardan biri olarak n yapmtr. Hatta Sir Lanucknerinin XVIII. yzylda uzay hendesesini Nasrddn-i Tsnin dzlem hendesesi prensiplerinden beinci prensip zerine kurduunu syleyen bilim adamlar vardr (M. Rz el-Hakm, s. 48). Ts, klidin beinci postulat olan koutlar postulatn yeterince doyurucu bulmam ve onu Ts postulat diye tannan baka bir ekilde ortaya koymu, bu postulat kantlamada baarl olamamsa da postulatnn ne olduunun akla kavumasna ve klid d geometrilerin ortaya kmasna nclk etmitir (Al-Daffa-Stroyls, IV/1 [1981], s. 1-41). Tsnin, slm dnyasnda trigonometriyle ilgili ilk mstakil alma olan eklla adl eseri sayesinde trigonometri astronomiden ayrlm ve matematiin bir dal olarak deerlendirilmeye balanmtr. Alt trigonometrik fonksiyonlar kullanan Ts dzlemsel ve kresel genlerin zmyle uramtr. Ayrca bir ember iinde yuvarlanan baka bir ember zerindeki noktann geometrik yerine ilikin verdii sonu, 300 yl sonra Gerolamo Cardano ve Mikolaj Copernicus gibi bilginler tarafndan kullanlmtr. Tsnin cebir alanna da nemli katklar olmutur (Dnmez, s. 194). Eserleri. Nasrddn-i Tsnin eserlerinin says konusunda eitli aratrmalarda farkl neticeler elde edilmekle birlikte onun 150 civarnda telifi bulunduunu sylemek mmkndr (Safed, I, 181; Zirikl, VII, 257-258; Demirkol, s. 17-28). Tsnin eserleriyle ilgili mstakil almalar bulunmaktadr. Bunlardan en kapsamls Muhammed Tak Mderris Razavnin Avl ve r- ce Narddn-i s adl eseridir (bk. bibl.). Muhammed Mderris Zencnnin Sergzet ve Aidi Felsef-i ce Narddn-i s adl almasnda da (Tahran 1379 h.) eserleri hakknda bilgi verilmi, almada Tsnin eserleri konularna gre tasnif edilmitir. Azerbaycan limler Akademisi doumunun 800. ylnda Tsnin eserlerini, bulunduklar ktphaneleri tantan ve eitli dillerde Ts hakknda yazlan kitap ve makalelerin listesini ihtiva eden bir kitap neretmitir (Xce Nasreddin Ts: Biblioqrafya, Bak 2004). Benzer bir almay Seyyid brhim Ek rn, Hasan

Rahmn, Elizabeth Alexandrn ve Sergei Tourkin ortaklaa yapmtr (bk. bibl.). A) Kelm. 1. Tecrdl-itid*. Tecrdl-kelm diye de anlan ve felsef kelmn ilk rneklerinden olan eser zerine yazld dnemden itibaren bnl-Mutahhar el-Hill, emseddin Mahmd Abdurrahman el-sfahn ve Ali Kuu gibi limler tarafndan 200 civarnda erh, hiye ve talikt yazlmtr. Eserin bata M. Cevad Hseyn Cellnin tahkiki olmak zere (Kum 1407/1986) birok neri bulunmaktadr. 2. Tell-Muaal. Fahreddin er-Rznin nceki filozof ve kelmclarn grlerini zetledii Muaal efkril-mteaddimn vel-mteairn adl kitabnn tenkitli bir erhi olan eser Nadl-Muaal, erul-Muaal ve Tel f ilmil-kelm gibi adlarla da tannmtr (Razav, s. 446; Hnsr, VI, 304). Tell-Muaal (Kahire 1323, el-Muaal ile birlikte; Kahire, ts.), Tsnin kelm ve felsefe alanndaki otuz rislesiyle birlikte Abdullah Nrn editrlnde neredilmitir (Beyrut 1405/1985). 3. avidl-aid. Genel kelm konularnn tasvir ekilde incelendii muhtasar bir eserdir (nr. Abdullah Nrn, Tell-Muaal iinde, Beyrut 1405/1985; nr. Ali Hasan Hzim, Beyrut 1413/1992). 4. el-Ful. Tsnin kelm alannda Farsa telif ettii eser Rkneddin Muhammed b. Ali el-Crcn tarafndan 728 (1328) ylnda Arapaya tercme edilmitir (Hnsr, VI, 313). Sleymaniye Ktphanesinde bir nshas bulunan eser (ehid Ali Paa, nr. 2816, vr. 49-60), Abdullah Nimetin el-Edilletl-celiyye f eri Fulin-Nariyye (Beyrut 1986) ve Mikdd b. Abdullah es-Syrnin el-Envrl-Celliyye f eril-Fulin-Nariyye (nr. Ali Hc bdAbbas Cell Niy, Mehed 1420/1999) adl eserleri iinde yaymlanmtr. 5. bt- Vcib Risleleri. Tsnin, isbt- vcib konusunda rencisi Necmeddin Ali b. mer el-Ktib ile yazmalarndan ibaret olan iki rislesi bulunmaktadr. Risleleri Fuat Sezgin spanyolca tercmeleriyle birlikte (Frankfurt 2000), Muhammed Hasan l-i Ysn el-Murat felsefiyye adyla (Badat 1956) neretmitir. Mellifin ayn konuda Burhn f btil-Vcib adl tek sayfalk bir rislesi (Tell-Muaal iinde, Beyrut 1405/1985) ve Mecma-i Resil-i ce Narddn-i s iinde neredilen (Tahran 1335 h., s. 1-7) Farsa bir isbt-i vcib rislesi daha bulunmaktadr. 6. Risletl-mme. mmiyye asnn immet anlayn savunmak iin telif edilen risle (nr. Muhammed Tak Dnepejh, Tahran 1335/1916; nr. Abdullah Nrn, Tell-Muaal iinde, 1405/1985), Hasan Onat tarafndan Trkeye tercme edilmitir (AFD, XXXV [1996], s. 179191). 7. Risle-i Cebr ve ader (Mecma-i Resil-i ce Narddn-i s iinde, Tahran 1335 h., s. 8-27). Mellifin smillerin himayesinde bulunduu dnemde kaleme alnmtr. 8. Efllibd beynel-cebr vet-tefv (Tell-Muaal iinde, s. 477-478). 9. Eall m yeciblitid bih (Risle-i tidiyye). Her mslmann inanmas gereken temel itikad konular ieren bir risledir (Tell-Muaal iinde, s. 471-472). 10. el-Munia f evvelil-mevcdt. Rislede tevhid, adl, nbvvet, immet, med gibi mmiyye inan esaslar ksaca ele alnmtr (TellMuaal iinde, s. 473-474). B) Felsefe, Mantk ve Ahlk. 1. erul-rt (all mkiltil-rt). bn Snnn el-rt vettenbht adl eseri zerine yazlm en nemli erhlerden biridir. Ts smillerin kalesinde iken yazd bu erhi 644 ylnn Safer aynda (Haziran-Temmuz 1246) tamamlamtr. Kitap zerine bata Hill ve Kutbddin er-Rz olmak zere birok mellif tarafndan hiye ve talik yazlm, eserin muhtelif basklar yaplmtr (stanbul 1290; Leknev 1293, 1297; nr. Sleyman Dny, I-IV, Kahire 1948-1949, 1960; Beyrut 1413/1993; nr. Kerm Feyz, Kum 1383 h.). 2. Muriul-Muri. ehristnnin varlk, isbt- vcib, tevhid, sudr, Allahn ilmi ve nbvvetin ispat gibi konularda

bn Snya kar eletirilerini ieren Muraatl-felsife adl eserine reddiyedir (nr. Hasan Muizz, Kum 1405/1985). 3. Al- Nr*. Ts, bu Farsa eserini Kuhistann smil hkimi Nsrddin Abdrrahm b. Eb Mansr Muhteemin istei zerine kaleme alp ona ithaf etmitir (Kalkta 1269/1853; Tahran 1356 h.). Eseri, A. Vahap Tatan ve Habil Nazlgl Azerbaycan Trkesinden (Ankara 2005), Anar Gafarov ve Zaur krov aslndan (stanbul 2007) Trkeye evirmitir. 4. Essl-itibs (Tahran 1375 h.). Bu Farsa mantk kitabn Molla Hsrev Arapaya tercme etmitir. 5. Tadll-miyr f nad-i Tenzlil-efkr. Mantkla ilgili olup Esrddin elEbhernin eseri zerine yazlmtr (Man ve mebil-elf: Mecma-i Mtn ve Malt- Ta iinde, nr. Mehd Muhakkk, Tahran 1353 h., s. 137-248). 6. Tecrdl-man (Beyrut 1408/1988). Esere bnl-Mutahhar el-Hillnin el-Cevhern-nad adl almas bata olmak zere birok erh yazlmtr. 7. Ecvibet slti Rkniddn elEsterbd (Man ve mebil-elf, Mecma-i Mtn ve Malt- Ta iinde, s. 249-275). 8. Al- Muhteem. Mukaddimesinde de belirtildii gibi Tsnin telifi olmayp Nsrddin b. Muhteemin yet, hadis, Ehl-i beyte dair haberlerle smil nderlerinin szlerinden oluturduu ahlkla ilgili kitabnn Ts tarafndan tamamlanm Farsa tercmesidir (nr. Muhammed Tak Dnipejh, Tahran 1361 h., 1377 h.). 9. er-Risletn-Nariyye. Ahlkla ilgilidir (Tell-Muaalla birlikte, Beyrut 1405/1985, s. 501-506). 10. el-Mrselt beyne adriddn onev ve Nariddn e-s. Bu felsef yazmalarn Tsye ait olmadna dair baz iddialar bulunmaktaysa da (Bayram, bk. bibl.) bunlar kaynaklarca dorulanmamtr (Razav, s. 493-497). Yazmalar Konevnin Tsye varlk, mahiyet ve bunlar arasndaki iliki, sudr ve nefis gibi konulardaki sorularyla Tsnin bunlara Me felsefesi asndan verdii cevaplardan olumaktadr. Eser Gudrun Schubert (Mrselt beyne adriddn onev ve Nariddn e-s: Annaherungen der mystisch philosophische briefwechsel zwischen adr ud-Dn Qonaw und Nar ud-Dn-i s, Beyrut 1416/1995, Risletl-mufaa ve er-Risletl-hdiye adl eserleriyle birlikte) ve Abdullah- Nrn (Ecvibetl-mesilinNariyye, Tahran 1373 h.) tarafndan yaymlanm, Ekrem Demirli bunlar Trkeye evirmitir (stanbul 2002). Ayrca Tsnin baz felsef risleleri Tell-Muaalla birlikte neredilmitir (Beyrut 1405/1985). Tsye Seyr ve slk (nr. Seyyid Cell Hseyn Bedahn, London 1998), Rava-y Teslm (Taavvurt) (ng. trc. ve nr. Wladimir Ivanov, Leiden 1950; S. J. Badakhchani, London 2005; Fr. trc. Christian Jambet, Paris 1996) adl iki eser daha isnat edilmektedir. smillerin kalesinde iken bu mezhebi savunmak iin yazd ileri srlen bu kitaplarn ilkinde smillikle biten kendi hayat hikyesini anlatm, ikincisinde bu mezhebin grlerini felsef dille aklamtr. C) Riyz limler. Mecmur-resil (I-II, Haydarbd 1359). Mecmua iinde u risleler bulunmaktadr: Tarrl-Muayt li-ldis, Tarrl-ker li-Savizusyus, Tarru Kitbiluretil-mtearrike li-Otologus (Autolycos), Tarru Kitbil-Meskin li-Savizusyus, Tarr Kitbil-Menr li-ldis, Tarru Marifetil-mesatil-ekl li-Ben Ms: Muammed velasan ve Amed, Tarru Kitbil-Met li-Arimedis (Archimedes), Tarru Kitbil-Kre velsuvne li-Arimedis (Archimedes), Tarru Kitbil-Mefrt li-bit b. urre, er-Risletfiye. Bunlardan baka mellifin Cevmiul-isb bit-tat vet-trb (nr. Ahmed Selm Sadn, Mecelletl-eb, XX/2, Beyrut 1967, s. 91-164; XX/3, s. 213-292), Tarru Kitbil-Eklilkreviyye li-Menlvus (Menelaos) (A Collection of Mathematical and Astronomical Treatises as Revised by Nasiraddin at-Tusi Second Part iinde, nr. Fuat Sezgin, Frankfurt 1998, s. 1-148) adl eserleri ve ekll-a (Kitb f shakl al-qaa) balkl bir almas (nr. Fuat Sezgin, Frankfurt 1998) vardr. eitli eserlerde Tsye Tarrl-Mecis li-Balamyus, Tarrl-ker li-

Mnlavus, Tecrd fil-hendese, Tarru Terbid-dire li-Arhimedis, Risle der Avl-i utilmnaniye, Risle-i Red ber Mdere-i ldis, el-Cebr vel-mubele, Risle der Bb- ble-i Tebrz, Male-i Arimdes der Teksr-i Dire gibi risleler nisbet edilmektedir (Safed, I, 181; Zirikl, VII, 257; M. Tak Mderris Razav, s. 364, 369, 557-558). D) Astronomi. 1. Mecmur-resil (I-II, Haydarbd 1359). Eserde u risleler yer almaktadr: Tarru Kitbi Cirmeyin-neyyireyn li-Aristarhus (Arisarchos), Tarru Kitbi-ul vel-urb li-Otologus (Autolycos), Tarru Kitbi hirtil-felek li-ldis, Tarru Kitbil-Meli li-sklvus (Hypsicles), Tarru Kitbil-Eyym vel-leyl. 2. Zc-i ln*. Tsnin astronomi alannda en nemli almasdr. 3. Mutaar f ilmit-tencm ve marifetit-tavm (Risle-i S Fal). Eseri Ahmed-i D Tercme-i Ekl-i Nasr-i Ts balyla Trkeye evirmi (sadeletirenlerin nsz, s. 1), bu eviriyi Tahir Nejat Gencan ve Muammer Dizer sadeletirmitir (stanbul 1984). Kaynaklarda Tsnin u eserleri de zikredilmektedir: Zbdetl-idrk f heyetil-eflk, Risle der Beyn- ub-i Kib, Risle der Ta-i avs ve uza, Tekiretn-Nariyye fil-heye, eru-emere f akmin-ncm li-Balamyus, Risle f iniksi-ut, Bst Bb der Marifet-i Usurlb, tiyrt Mesril-amer, er-i Muniyye, Tavm-i Al, Kitbl-Br der lm-i Tavm, Tal der lm-i Ncm (M. Tak Mderris Razav, s. 388-390, 399-406, 413420, 561-563, 566-567). Bu eserlerin bazlar zerine Kutbddn-i rz, Fethullah e-irvn, Bircend ve Nizmeddin en-Nsbr gibi limler erh yazmtr. E) Dier Eserleri. Cevhirl-feri (el-Feri al mehebi Ehlil-beyt, el-Ferin-Nariyye) (a.g.e., s. 529-530; Xce Nasreddin Ts: Biblioqrafya, s. 29), Tefsru sretil-Ar (TellMuaal iinde, s. 520); Evfl-erf* (nr. Seyyid Mehd emseddin, Tahran 1377 h.); Ecvibet mesili-bbiyye (Ecvibetl-mesilin-Nariyye iinde, s. 155-172) (kaynaklarda Tsye avnn-b, av al Klliyytil-nn ve avbi-b adl risleler de atfedilmektedir; Safed, I, 181; M. Tak Mderris Razav, s. 554-555); Miyrl-er (ir ve ir der r- ce Nareddn-i s iinde, nr. Muazzame kbl, Tahran 1379 h., s. 159-415) (bundan baka mellif, bnl-Mukaffadan Farsaya Tercemetl-Edebil-vecz lil-veledi-ari evirmitir; Al- Muteem iinde, Tahran 1377 h., s. 495-559); Kitbl-Vf fil-avf vel-mamt (Hnsr, VI, 304-306; M. Tak Mderris Razav, s. 583, 587); Tansnme-i ln: Cevhirnme (Azerbaycan Trkesine trc. Qafar Kendli, Bak 1984). Mellifin dier risleleri de unlardr: Male f feili emril-mminn Al (Al- Muteem iinde, nr. M. Tak Dnipejh, Tahran 1377 h., s. 571-577); Risle der Resm ve in-i Pdih (Mecma-i Resil-i ce Naruddn-i s iinde, Tahran 1335 h., s. 28-35); dblmteallimn (trc. Yahy el-Hab, MMMA [Kahire] iinde, III/2, [1377/1957], s. 267-284; Nmei Ferheng, Tahran 1376 h., IV, 190-195); Cevb Risleti il-Bareyn (Ecvibetl-mesilinNariyye iinde, s. 277); Risle-i ce Narddn-i s be ce Rec Buzluk (Ecvibetlmesilin-Nariyye iinde, s. 278); Male der Msi (Risle f ilmil-Ms adyla da bilinen ve tek nshas Paris Bibliothque Nationalede bulunan [nr. 2466] risleyi Fazl Arslan Trkeye tercme etmitir [Nasruddin et-Ts ve Msik Rislesi, Din Aratrmalar, sy. 26 [Ankara 2006], s. 317-335]); Kitbt-Teshl fin-ncm; Snme; nnnme; dbl-ba; Risle f akmilketf; Risle der Nimeth ve hh ve leeth; eyl Cihng: Vat Badd (M. Tak

Mderris Razav, s. 535, 571, 588, 592); Risle fir-reml (er-Rislets-sulniyye fir-reml, Sleymaniye Ktp., Esad Efendi, nr. 3797, vr. 91-96; Yenicami, nr. 11-76, vr. 265-270); Risle-i stirc- haby; ilfetnme-i lh; Seratl-eer f enchil-mad ve kefil-mlemmt (M. Tak Mderris Razav, s. 537-540; Hnsr, VI, 304); alavt- erfe Ber Devzdeh mmn (Sleymaniye Ktp., Hac Mahmud Efendi, nr. 2673, vr. 8-13); Urz (Safed, I, 181). Ts haknda Trkiyede yaplan almalarn bir ksm ylece sralanabilir: Nihat Keklik, slm Dnyasnda Tasavvuf ve Felsefe Arasndaki Hesaplamalar: Sadraddin Konav ve Nasiraddin Ts Felsefeleri (1962, doentlik tezi); Fahrettin Olguner, Trk-slm Mtefekkiri bn Sn, Fahreddin Rz, Nasreddin Ts Dncesinde Varolu, Murat Demirkol (bk. bibl.); Agil irinov (bk. bibl.); Anar Gafarov, Nasruddin Tsnin Ahlk Felsefesi (2009, A Sosyal Bilimler Enstits); Azime imek, Nasireddin Tsnin Ahlk ve Eitim Anlay (yksek lisans tezi, 2005, M Sosyal Bilimler Enstits). Tsnin msbet ilimlerdeki yeriyle ilgili olarak Hamit Dilgann bir almas bulunmaktadr (bk. bibl.).

BBLYOGRAFYA

Nasrddn-i Ts, el-Ful (Abdullah Nime, el-Edilletl-celiyye f eri Fulin-Nariyye iinde), Beyrut 1986, s. 65, 74-75, 101-106, 211-295; a.mlf., Ecvibet mesili Fariddn Muammed b. Abdillh Beyr (a.mlf., Ecvibetl-mesilin-Nariyye iinde), Tahran 1383 h., s. 44-46; a.mlf., Ecvibet mesili adriddn el-onev (a.e. iinde), s. 230-233; a.mlf., Mesil Nariddn e-s an emsiddn el-srevh (a.e. iinde), s. 268; a.mlf., eru Meseletil-ilm (a.e. iinde), s. 98-100; a.mlf., Tell-Muaal, Beyrut 1405/1985, s. 269-270, 339; a.mlf., avidl-aid (Tell-Muaal iinde), s. 445, 453; a.mlf., Efll-ibd beynel-cebr vet-tefv (a.e. iinde), s. 269-270, 477-478; a.mlf., Risletl-mme (a.e. iinde), s. 424-433; a.mlf., Risle f ibti nefsil-emr, Beyazt Devlet Ktp., nr. 8038, vr. 35b-36a; a.e.: Risle f ibilalil-mufr (Tell-Muaal iinde), s. 479-481; a.mlf., Risle f ibti vcibil-vcd, Frankfurt 2000, I-II, tr.yer.; a.mlf., Muriul-Muri (nr. Hasan el-Muizz), Kum 1405/1985, s. 83; a.mlf., Risle-i Cebr ve ader (Mecma-i Resil-i ce Narddn-i s iinde), Tahran 1335 h., s. 8-27; a.mlf., erul-rt, Kum 1383 h., I, 75-77; II, 20-25; III, 98, 202-205, 331, 335338; a.mlf., Tecrdl-itid (nr. M. Cevd el-Hseyn), Kum 1407/1986, tr.yer.; ayrca bk. neredenin girii, s. 39-68; a.mlf., Exlqi Nsir (trc. Rahim Sultanov), Bak 1980, tercme edenin girii, s. 5; a.mlf., Muhtasar f lm et-Tencm ve Marifet et-Takvm: Risle-i S Fasl (trc. Ahmed-i D, s. nr. Tahir Nejat Gencan-Muammer Dizer), stanbul 1984, sadeletirenlerin nsz, s. 1; Ebl-Berekt el-Badd, el-Muteber fil-ikme, sfahan 1379 h., II, 27; Shreverd el-Maktl, el-Murat (Mecma-i Muanneft-i ey-i r iinde, nr. H. Corbin), Tahran 1373 h./1933, I, 25-26; Fahreddin er-Rz, Kelma Giri [Muhassal] (trc. Hseyin Atay), Ankara 2002, s. 164; bnl-br, Truz-zamn (nr. shak Ermele), Beyrut 1986, s. 330; Redddin Fazlullh- Hemedn, Cmiut-tevr (nr. Behmen Kerm), Tahran 1362 h., II, 696, 718; bnl-Fuvat, elavdil-cmia (nr. Mehd en-Necm), Beyrut 1424/2003, s. 245, 269; bnl-Mutahhar el-Hill, Kefl-murd f eri Tecrdil-itid (nr. Hasan Hasanzde ml), Kum 1425, s. 393-394; Ynn, eyl Mirtiz-zamn, Haydarbd 1374/1954, III, 79; Takyyddin bn Teymiyye,

Minhcs-snne (nr. M. Red Slim), Riyad 1406/1986, III, 445-449; Zeheb, Trul-slm: sene 671-680, s. 114-115; Mstevf, Tr-i Gzde (Browne), s. 811; bn Kayyim el-Cevziyye, etl-lehfn (nr. Ber M. Uyn), Dmak-Beyrut 1414/1994, II, 679; Safed, el-Vf, I, 112, 181, 183; Ebl-Fid bn Kesr, el-Bidye ven-nihye (nr. Abdullah b. Abdlmuhsin et-Trk), Cze 1419/1998, XVII, 514; Bedreddin el-Ayn, dl-cmn (nr. Muhammed Muhammed Emn), Kahire 1408/1988, II, 124-125; Hamza b. Ahmed bn Sebt, Tr: dul-abr (nr. mer Abdsselm Tedmr), Trablus 1413/1993, s. 436; Takprizde, Miftus-sade, I, 28; Mirz Muhammed b. Sleyman Tnkbn, al-ulem, Tahran 1396, s. 368-369, 378-380, 381; bnl-md, eert, V, 339; Kutbddin Muhammed b. Ali ed-Deylem el-kever, Mabblulb: el-Malet-niye (nr. Hmid Sdk-brhim ed-Dbc), Tahran 1424/2003, II, 415-419; Abdullah Efendi el-sfahn, Riyl-ulem ve iyl-fual (nr. Ahmed el-Hseyn), Kum 1401, s. 159; bnl-Gazz, Dvnl-slm (nr. Seyyid Kesrev Hasan), Beyrut 1411/1990, IV, 308; bn Usfr el-Bahrn, Lletl-Bareyn (nr. M. Sdk l-i Bahrlulm), Beyrut 1406/1986, s. 246-247; Hnsr, Ravtl-cennt (nr. Esedullah smiliyyn), Kum 1392/1972, VI, 300, 304-306, 313, 414; Zirikl, el-Alm, VII, 257-258; Zeki Velidi Togan, Mecma-i Resil-i Riyiyye der Ktbne-i Manisa ke Hod ce Narddn-i s Cem Kerde Bd, Ydnme-i ce Narddn-i s (nr. Zebhullah Saf), Tahran 1336 h., I, 1-18; Hamit Dilgan, Byk Trk limi Nasreddn Ts, stanbul 1968, s. 9; Abdlemr el-Asem, el-Feylesf Narddn e-s, Beyrut 1980, s. 78-95; H. Memmedbeyli, Muhammed Nasreddin Ts, Bak 1980, s. 35, 59, 74-75; Ferman Eyvazov, Dahi lim ve Filosof, Bak 1981, s. 18; Bakhtyar Husain Siddiqi, Nasr al-Din Tusi, A History of Muslim Philosophy (ed. M. M. Sharif), Karachi 1983, I, 565; Abbas el-Kumm, el-Kn vel-elb, Beyrut 1403/1983, I, 250, 252; Hasan el-Emn, Mstedrekt Ayni-a, Beyrut 1408/1987, I, 200-206; M. Tak Mderris Razav, Avl ve r- ce Narddn-i s, Tahran 1370 h., tr.yer.; M. Rz el-Hakm, slm Bilim Tarihi (trc. Hseyin Arslan), stanbul 1999, s. 48; Seyyid brhim Ek rn v.dr., Kitbins-yi ce Nareddini s, Dnimend-i s (nr. Nasrullah Prcevd-Jv Vesel), Tahran 2000, s. 71-118, 207-213, 215-218; Ali Dnmez, Matematiin yks ve Serveni Dnya Matematik Tarihi Ansiklopedisi: Matematik Szl, stanbul 2002, s. 194, 251; Xce Nasreddin Ts: Biblioqrafya, Bak 2004; Sheyl el-Hseyn, elce Narddin e-s, Beyrut 2005, s. 88-114; Agil irinov, Nasruddin Tsde Varlk ve Ulhiyyet (doktora tezi, 2007), M Sosyal Bilimler Enstits, s. 242-252; Murat Demirkol, Nasruddin Tsnin bn Sncl (doktora tezi, 2007), A Sosyal Bilimler Enstits, s. 17-28, 128; Mikail Bayram, Sadreddin Konev ile Hce Nasruddin Tsnin Mektuplatklar ddias zerine, TD, sy. 32 (1979), s. 11-28; Ali A. Al-Daffa-John Stroyls, Nasr al-Din al-Tss Attempt to Prove the Parallel Postulate of Euclid, Journal of Central Asia, IV/1, Islamabad 1981, s. 1-41; U. Ballay, The Astronomical Manuscripts of Nar al-Dn s, Arabica, XXXVII/3, Leiden 1990, s. 389390; R. Strothmann, Ts, A, XII/2, s. 132-133; J. Ruska, Ts, a.e., XII/2, s. 133-134; H. Daiber, al-s, Nar al-Dn, EI (ng.), X, 746-750; F. J. Ragep, al-s, Nar al-Dn, a.e., X, 750-752. Agil irinov limler Tasnifi, Psikoloji ve Ahlk.

limler tasnifi konusunda Ts mslman filozoflarn Aristodan hareketle gelitirdii, zellikle bn Sn tarafndan son ekli verilen gelenei esas almtr. Ts, hem bilmeye hem yapmaya ynelik bir beer etkinlik olarak kavrad felsefenin ncelikle nazar ve amel ksmlarna ayrld dncesini takip eder. Ona gre bu ayrmn ontolojik bir gerekesi bulunmaktadr. Felsefe btn varlklarn hakikat ve mahiyetlerine ilikin bir ilim kabul edildiine gre ilimler de varlk alanlar dikkate alnarak tasnif edilecektir. Biri insan iradesinden tamamen bamsz, dieri insanlarn ynetim ve uygulamalarna bal iki varlk alan bulunduuna gre felsefe de nazar ve amel diye iki ksma ayrlacaktr. Nazar felsefe metafizik, matematik ve tabiat ilmi olmak zere disiplini kapsar. Bu disiplinin her birinin alt dallar bulunmaktadr. lhiyyt ve ilk felsefe metafiziin asln tekil eder. Bunlardan ilki Allah tanma ve Ona yaknlamay; ikincisi varlklar vahdet, kesret, vcb, imkn, huds, kdem gibi ynleriyle bilmeyi salar. Nbvvet, eriat, hiret vb. konularn bilgisi metafiziin alt disiplinlerini oluturur (Al- Nr, s. 37-38). Fakat Ts, ilimlerin tasnifiyle ilgili Asmlikme adl baka bir rislesinde bn Snnn Asml-ulmil-aliyyesini izleyerek metafizii ilm-i ilh diye adlandrmakta ve bu ilmin asllarnn vahdet, kesret, vcb, imkn gibi genel kavramlar (el-umrl-mme) ve ilimlerin ilkeleri zerine dnme, Allahn varl ve birliinin ispat, ruhan cevherlerin ispat, mmkinlerin dzeni ve onlarn ilk ilkeye nisbetleri gibi konular ieren be ksmdan; alt disiplinlerinin ise nbvvet ve med blmlerinden meydana geldiini belirtmektedir. Tsnin metafizik konusundaki bu tasnifinin Tecrdl-itid adl eserinde de uyguland grlmektedir. Benzer bir uygulamann Fahreddin er-Rznin el-Mebilmeriyyesinde mevcut olduu gz nne alnrsa her iki dnrn bu konuyla ilgili olarak bn Sn izgisinde bulutuu sylenebilir (Asml-ikme, s. 527-528; Tecrdl-itid, s. 103-217, 297-310; kr. bn Sn, Asml-ulmil-aliyye, s. 72-73, 76-79; Fahreddin er-Rz, elMebil-meriyye, I, 95-793; II, 465-557). Matematie gelince geometri, aritmetik, astronomi ve telif bu ilmin ana disiplinlerini; optik, perspektif, cebir, mukabele ve mekanik gibi ilimler de alt disiplinlerini oluturur. Tabiat ilmi genel fizik, sema ve lem, kevn ve fesad, meteoroloji, mineraloji, botanik, zooloji ve psikoloji olmak zere sekiz ana disiplinden oluur. Tp, astroloji ve ziraat gibi ilimler bunun alt disiplinleridir (Alk- Nr, s. 39-40). Amel felsefenin kapsamna giren ilimler ferde ve topluma ait olmak zere ikiye ayrlr. bn Sny yakndan izleyen Ts toplum ilmini ev halkndan ibaret toplulua ve ehir, vilyet, blge/lke halkndan ibaret toplulua ait olmak zere iki ksmda ele alr. Bu sebeple pratik felsefe ahlk terbiyesi, ev idaresi ve devlet ynetimi olmak zere blmden meydana gelmektedir (a.g.e., s. 3741). Buna gre amel hikmetin bn Snda ald son eklin Ts tarafndan da benimsendii sylenebilir. te yandan Tsnin ilimler tasnifinde fkha yer vermeyii onun bn Sn izgisini srdrdn gsterir. Ts ilimler tasnifinde insan yanlg ve hatalara dmekten koruduunu, teorik ve pratik ilimleri kazanmasnda alet vazifesi grdn dnd (Essl-itibs, s. 5) mantk sanatna da yer vermektedir. Mantk ve onun blmlerine ilikin Frbdeki tablo Tsde de mevcuttur. Dokuz blmden oluan ve Aristonun Organon adl mantk klliyatndan intikal eden bu tasnife gre mantn ksmlar sgc, kategoriler (maklt), nermeler (ibre), I. analitikler (kyas), II. analitikler (burhan), topika (cedel), sofistika (mugalata), retorika (hitabet) ve poetikadan (iir) ibarettir (Asml-ikme, s. 528). Tsnin Essl-itibs ve Tecrdl-man gibi eserleri bn Snnn e-ifdaki bilgiler dorultusunda kapsaml aklamalar iermektedir. Psikoloji. Nasrddn-i Ts psikoloji alanna hem metafizik hem de nefsin gleri asndan girmekte, metafizik ynnden nefsin varl, mnev bir cevher oluu ve lmszl zerinde

durmaktadr. Ts, nefsin varln ispatlamak yerine -bn Snc bir yaklamla-onun apak bir gerek olduunu ve ispata ihtiya duymadn kabul eder. Bu konuda insann benlik bilincinden yola karak bn Sndan u cmleyi aktarr: Uyuyan uykusunda, uyank uyankken, sarho sarhoken, ayk olan da aykken her eyden gafil olabildii halde kendi zatndan hibir zaman gafil olmamaktadr. u halde nefis, herkesin ben diye iaret ettii eydir (Al- Nr, s. 49; Ful, s. 176; kr. bn Sn, el-rt, II, 343-344). bn Snnn uan adam rneiyle de rten bu aklamaya gre nefis kendi kendini idrak eden basit (cisman olmayan) bir cevherdir. Tsnin bu konudaki delillerinden birincisi varlk itibariyle cevherle araz arasnda yapt ayrma dayanr. yle ki, arazn ayrc zellii kendisinin taycs olan dier bir eye yklenmesidir. Halbuki cevher arazlar yklenen ve tayandr. nsann nefsi de akledilirlerin sretlerinin ve anlamlarnn taycs ve kabul edicisi olduuna gre araz deil cevherdir (Al- Nr, s. 49-50), fakat cisman bir cevher deildir. Zira cisim bir sret ortadan kalkmadan baka bir sreti kabul etmezken nefis ok sayda bilgi formunu kabul edebilir; btn sretler tam ve yetkin ekilde nefiste kendini gsterir. bn Sn gibi Ts de bu dncesini insann eitim ve renim grdke zeksnn artaca yolunda tecrbeye dayal bir rnekle temellendirmektedir (Tecrdl-itid, s. 157; kr. bn Sn, e-if, s. 166-171, 192; Al- Nr, s. 52). Alg hususunda nefsin duyulardan yetkin oluu onun cisimden bamsz bir cevher olduunu gstermektedir. Buna gre her duyu organ kendi ilevi dndakileri alglayamazken nefis btn duyularn algladklarn bir defada kavrar, ayrca her duyunun hangi organa zg bulunduunu alglar. Duyu algsnn nefsin idrakine kyasla yetersizlii duyularn nefsi alglayabilmesini imknsz klmaktadr. Akl bilginin nitelik bakmndan duyu bilgisinden farklln konu edinen epistemolojik ierikli bu delil, nesneleri idrak sonucu duyularn verdii hkmleri doru ve yanl diye belirleyenin nefis olduunu gstermektedir. Tsnin bn Miskeveyhten etkilenerek bu konuda gnein ve su kenarndaki aalarn alglanmasnda akl idrakle duyusal idraki karlatrmas ilgi ekicidir. Burada akl bilginin duyu bilgisine gre kesinlii ve duyularn nefsin kendisini bilmede bir vasta tekil etmeyecei ileri srlmektedir (Al- Nr, s. 53-54; kr. bn Miskeveyh, Tehbl-al, s. 13-17). Nefsin cisim veya cisman olmaynn Tsnin felsefesindeki bir dier dayana nefsin cisim gibi birleik deil basit oluudur. Bu dncenin hareket noktas bilgi kavramdr. Ts, akldaki bilginin blnmeyen soyut bir kavram olmasndan hareketle ona mahal olan akl veya nefsin de blnmez olduunu savunur (Tell-Muaal, s. 379; Ben-nefs, s. 486). Her ne kadar bn Kayyim el-Cevziyye ve Fahreddin er-Rz gibi dnrler, izgi ile nokta arasndaki ilikiden hareketle daha nce dier filozoflarca da ileri srlen bu delili (Frb, el-Mednetl-fla, s. 9091, 101-103; bn Sn, el-rt, II, 400, 404-406) eletirmilerse de bu eletiriler isabetsiz bulunmutur (mesel bk. bn Rd, Tutarszln Tutarszl, s. 308-313). Ts, insan nefsinin cisimden bamsz soyut bir cevher oluuna dair son delil olarak bedenin ihtiyarladka zayflamasna karlk nefsin kuvvetlendii eklindeki bn Snc gre yer verir (bnl-Mutahhar el-Hill, s. 166; kr. bn Sn, e-if, s. 194-196). Nefsin varl ve soyut bir cevher oluuna ilikin deliller, slm Me filozoflarnda grld gibi Ts psikolojisinde de nefsin lmszl probleminin dayanan tekil etmektedir. nsann zn ifade eden nefis soyut bir cevherdir ve cisimlere ait zelliklere tbi deildir; zira nefis beden gibi birleik bir varlk olmayp yalndr. Bu grn temelini, kavramlarn anlamlarnn blnende ve konumlu olanda (z vaz) resmedilemeyecei tezi oluturmaktadr (Tell-Muaal, s. 379-380; kr. Frb, el-Mednetl-fla, s. 101-103; bn Sn, el-rt, II, 400, 404-406). Seleflerini

yakndan izleyen Ts nefsin lmszl ynnde en esasl temellendirmesini Yeni Efltuncu felsefenin etkilerini tayan sudr teorisi balamnda yapmaktadr. Dier bir eserinde sudr teorisini kesin bir dille eletirmesine ramen (Ful, s. 65) Ts, akllardan sudr eden gk nefislerinin ebedlii grnden hareketle faal akldan sudr eden insan nefsinin de ebedliini savunmaktadr (Ben-nefs, s. 488; kr. bn Miskeveyh, Tehbl-al, s. 13-17, 180; bn Sn, el-Aaviyye fil-med, s. 139-144). Ayrca bn Snda olduu gibi Tsye gre de nebat, hayvan ve insan nefisler arasnda yalnzca insan nefsin kendi varlnn bilincinde olmas lmszlkle yalnzca insan nefsin niteleneceini gstermektedir (Al- Nr, s. 54). bn Sn gibi Ts de ruh gnn (tensh) imknszl ynndeki delillerini, insann kendi varlnn bilincinde oluu ve nefis-beden ilikisi problemi balamnda ortaya koymaya almaktadr. yle ki, insan nefsi yalnzca bedenle birlikte ferd bir varlktr (Ecvibet Mesili es-Seyyid, s. 69-70); bu sebeple her beden faal akldan kendini ynetecek tek bir nefsi kabul eder. Nitekim her insanda bir tek benlik bilinci vardr. Ayrca bedenle ferd varln kazanan nefis bedenden sonra da ferdliini korur (Ahl- Nr, s. 49; Ful, s. 176; kr. bn Sn, e-if, s. 198-207). Tabiat felsefesi asndan bakldnda Tsnin psikolojisi yetilerin analizine dayanmaktadr. nsan nefsini ehvet, fke ve akl glerine ayran Efltuncu nefis anlay (Devlet, 439a-440a), yine insan nefsini tabiat felsefesinin bir konusu olarak deerlendirip tabiattaki nebat ve hayvan varlk tabakalarna insan mertebeyi ilve etmek suretiyle insan nefs nebat, hayvan ve insan gleri bakmndan ele alan Aristocu anlay (De Anima, 414b, 20-30) Tsnin psikolojiye ve ahlka dair aklamalarnda yer alr (mesel bk. Al- Nr, s. 5663, 76-79). Ahlk. Nasrddn-i Ts ahlk, dnp tanmaya gerek kalmadan fiil ve davranlarn kolaylkla sdr olmasn salayan melekeler diye tanmlar. Kayna itibariyle Galene ait olan bu tanm bn Miskeveyh gibi Ts de benimsemekle birlikte tanmda meleke kavramn kullanmakla Galen ve bn Miskeveyhten ok bn Sn ve Gazzlye yakn durmaktadr. Zira Galen bu tanmda hal kavramna yer vermitir (a.g.e., s. 190). Ahlkn kiide abucak ortadan kalkmayp bir meleke haline geldii dncesini ise Gazzlden almtr (a.g.e., s. 101; kr. Gazzl, III, 47). Ts doutan gelen her trl eilimin, ham ve kaba davrann eitim ve alkanlklarla deitirilebileceini savunmaktadr. Ahlk eitim ve alkanlklarn amac faziletleri kazandrmaktr. nsann yaratl gayesi en yksek yetkinlie ve mutlulua ulaarak Allahn halifesi olmak, bunun yolu da felsef bir yaayla fazilete aykr tutum ve davranlardan arnp gzel ahlkla donanmaktr. Zira yetkinlik faziletin, eksiklik rezletin gereidir. Fazilet ifrat ve tefrit denilen iki ar ucun ortas, rezlet ifrat ve tefrit taraflardr. Buna gre hikmet kurnazlkla ahmakln, yiitlik saldrganlkla korkakln, iffet hazlara dknlkle isteksizliin, adalet zulmle zulme boyun emenin ortasdr. Ancak faziletin belirlenmesinde l olan orta, 2 ile 6 saylarnn ortasnn 4 olmas gibi matematiksel bir oranlamaya gre olmayp zamana, yere ve kiilere gre deimektedir. Akl gcnn erdemi hikmet, fke gcnn yiitlik, ehvet gcnn iffettir. Btn bu glerin dengeli ve uyumlu ileyii adaleti ortaya karr. Nefsin glerinin uyumlu ve dengeli ileyii gerek bir fazilet ls olan itidal ilkesine gredir. Glerin itidal noktasndan sapmas yukarda zikredilen sekiz temel erdemsizliin domasna yol aar (Al- Nr, s. 66-67, 108-109, 117-119). Ahlk pratik akln rndr; ancak pratik akl davranlarn iyi veya kt olduu ynnde hkm verirken teorik aklla irtibat halindedir (Ful, s. 100). Her ne kadar adalet drdnc erdem eklinde zikredilmise de buradaki adalet dier erdemden meydana gelen birleik bir erdem olarak deil insann nefsn glerinin uyumlu hale getirilmesi iin kendisine bavurulan bir l olup itidal kavramnn yerine kullanlmtr. Bu sebeple erdemli olmak

nefsn gleri adalete uygun biimde kullanmaktr. Ts buradan hareketle kiinin, adaleti ilk nce kendisine uygulamas gerektii eklinde bir sonuca varmaktadr. nsann doutan sosyal bir varlk oluu onun evresine kar dil davranmasn gerektirir. Hikmet, iffet ve yiitlik gibi erdemler kiinin kendi dndakilere kar muamele ve davranlarnda ll olmasnn ifadesidir. Bu balamda dil insan her erdemi kendisinde bulunduran kimsedir. nsann hem kendine hem bakalarna kar dil davranmas onun Allahn halifesi olma grevinin bir gereidir. Ts ayrca adaleti eitlie, eitlii birlie, birlii Allahn birliine balayan bir silsile izleyerek adaleti Allahn birliinin bu dnyadaki yansmas diye grr (Al- Nr, s. 108-109, 131-132, 145-146). Nasrddn-i Tsnin ahlk felsefesinde dikkat eken hususlardan en nemlisi onun erdemsizliklerin tasnifine ilikin grleridir. Dnre gre erdemlerden nitelik ve nicelik bakmndan iki trl uzaklama sz konusudur. frat ve tefrit ynnde uzaklama nicelik uzaklamas olup bilinen sekiz tr erdemsizlii doururken nitelik bakmndan uzaklama (mesel ecinsellik) sapkl (redet) dourur. Nicelik balamndaki erdemsizlik ahlka uygun olmasa da insan doasna uygundur, halbuki nitelik bakmndan erdemsizlik hem ahlktan hem de ftrattan sapmadr. Bunun sonucunda filozof ahlk hastalklar niceliksel ve niteliksel diye iki kategoride ele alr (a.g.e., s. 168-169). Tsden nceki filozoflarn ahlk kitaplarnda grlmeyen bu ayrm daha sonra Osmanl ahlk dnrleri tarafndan benimsenmitir (Anay, s. 311-314; Oktay, s. 222-227; z, s. 65-67). Eb Zeyd el-Belh, Eb Bekir er-Rz gibi dnrlerden gelen anlaya uyan Ts tp ilmiyle ahlk arasnda bir ba kurmu, gerek erdemlerin korunmas gerekse erdemsizliklerin tedavisi asndan ahlk eitimde tbbn yntemlerinden faydalanlmas gerektiini dnmtr. Ona gre ilk nce erdemsizliklerin insan ne gibi nefsn hastalklara gtrecei bilinmeli, daha sonra erdemlerin uygulanmasyla erdemsizliklerin ortaya kmas nlenmelidir. Eer bu sonu vermezse ve nefiste bir erdemsizlik meydana gelmise bu onun zdd olan erdemsizlikle ortadan kaldrlmaldr. Bu da hastal ortadan kaldrmazsa o takdirde kii kendi nefsini cezalandrmaldr. Ayrca Kind tarafndan bir rislede ele alnan lm korkusu ve znt problemi Tsnin nefsn hastalklar arasnda yer verdii temel konular arasndadr (Al- Nr, s. 167-202). bn Miskeveyh gibi Ts de din inan ve uygulamalarn ahlk iin nemini kabul etmekte, insan nefsinin ahlk ynden menfi talepleri karsnda ilh kanunu kurtulu aresi olarak grmektedir. nk ilh kanun yalnzca iyi eyleri emreder, ktlk ve erdemsizliklerden meneder (a.g.e., s. 105-106, 135-136, 278-279). Dinle ahlk arasnda grd bu iliki dolaysyla Ts, ahlka dair eserlerinde ve zellikle felsef gelenee gre yazd Al- Nrde yer yer din metinlere bavurmu, felsef ahlkn ierdii erdemlerle birlikte teslimiyet, tevekkl ve ibadetin lzumuna da yer vermitir. Dier slm filozoflar gibi Tsnin ahlk anlay da mutluluk ahlkdr ve mutluluu iyilik ve haz gibi konularla irtibatl ekilde ele alr. Ona gre mutluluk bir tr hazdr, fakat duyusal deil akl hazdr. Tsnin bu yndeki grlerinin temelini bn Miskeveyhin haz ayrm oluturmaktadr. Bu ayrma gre hazlar aktif ve pasif olmak zere iki trldr. Bedensel tutkular ve fke gibi eilimlerden kaynaklanan pasif hazlar insann dier canllarla ortak yann meydana getirir. Bu tr hazlar, psikolojik yapnn akl olmayan ve ald d etkilerin tutkulara dntren ksmna ait olup nefsin akl gc dndaki dier iki gcyle ilgilidir. ehvn ve gazab olarak adlandrlan bu iki g madd haz uyarlar karsnda pasif durumdadr. Gerek bu iki gcn haz alma kapasitesinin snrl ve belirli doyum noktasna sahip oluu gerekse haz veren eylerin geicilii bu tr hazlarn kalc

olmadn gsterir. Nitekim belli bir doyum noktasnn ardndan haz eleme dnr. Bu sebeple Eb Bekir er-Rz gibi (e-bbr-rn, s. 36) Ts de bu tr hazlar ahlk yaantnn ve mutluluun ls saymaz. Aktif hazlar ise akldir, kesintili deil srekli, dolaysyla ztdir. Asl mutluluk bu tr hazlar ifade eder (Al- Nr, s. 72, 96-98). Mutluluk-aktif haz ilikisini temellendirmek iin aktif hazlar cmertlikle, cmertlii de mutlulukla ilikilendirmesine baklacak olursa Tsnin bu konuda da bn Miskeveyhten etkilendii sylenebilir (a.g.e., s. 98-99; kr. bn Miskeveyh, Tehblal, s. 112-113). Tsye gre iyi (hayr) mutlak ve izf olmak zere ikiye ayrlr. Mutlak iyi son gaye, izf iyi son gayeye ulamada vasta olan eylerdir. Mutluluk her insann kendine zg sbjektif bir deeri ifade ederken mutlak iyi btn insanlarn yneldii ortak ve objektif deerdir. Fakat Ts bu izf mutluluun yannda bir de tam mutluluktan sz eder ve onun niha gaye olduunu syler. Burada Tsnin mutlulua tpk mutlak iyilik gibi objektif bir deer atfettii grlmektedir. Bu konudaki tahlillerin neticesinde Ts mutluluu greli ve mutlak veya tikel ve tmel diye iki kategoride ele alr. Birinci trden mutluluklar salayan madd ve beden iyilikler bu dnya hayat iin gereklidir. Bunlar, insann uygar bir evrede yaamas ve yetkinlemesi iin muhta olduu erdemleri ortaya koyabilmesi ynnden olduka nemlidir. Daha sonra dikkati akledilir lemin sonsuzluuna eviren Ts dnya mutluluunun geiciliinden, mutlak ve tmel dedii gerek mutluluun teki lemde gerekleeceinden sz eder. Beden iyilikler bir tr mutluluk salayabilir. Ancak beden mutlulukla ruh mutluluk arasnda hem derece hem mahiyet fark vardr. Beden mutluluk nisb bir deere sahiptir. Halbuki ruh mutluluun kendi bana bir deeri vardr ve o mkemmeldir (Al- Nr, s. 80-89). Mutluluk yalnz ferdin deil toplumun da son gayesidir; toplumsal hayat insanlarn mutlulua ulamasnn vazgeilmez aracdr. nsan yaratl bakmndan sosyal bir varlktr ve onun yetkinlii hemcinslerine kar bu zelliini gstermesindedir. nsan kendi kendine yeterli deildir, her insan bir dierine muhtatr. Bireylerin kiisel istek ve karlar farkl olup bunun ortaya karaca hakszlk ve atmalarn nlenmesi, hak ve hukukun korunabilmesi iin devlete ve yneticiye ihtiya vardr. Ts Al- Nrnin nc blmn srf bu konuya ayrmtr. Onun meden toplumun gereini ve tek bana yaamann sakncalarn, sosyal grup ve devlet ekillerini, devlet bakannn niteliklerini ele al byk lde Frb ve bn Miskeveyhin bu yndeki grlerine dayanmaktadr (arc, s. 114-119, 147-150, 208-210). Sonuta Frbde olduu gibi Tsnin siyaset felsefesi de sosyal dayanma ve yardmlamayla gerek yetkinlie ynelen toplumun mutluluunu salayacak tmel yasalarn incelenmesinden ibarettir. Bu sebeple devlet ynetimi hikmet kaidesine uygun olmal, bylece toplumda yetkinlemeye yol amaldr. Bunun salanabilmesi iin hkmdarn temel niteliklere ve erdemlere sahip olmasn ngren Ts bu balamda sevgi, adalet ve dostluun nemine iaret eder (Al- Nr, s. 247-344). Dolaysyla toplumu ahlk hayatn zemini olarak gren Tsnin ahlk anlaynda dnyadan elini eteini eken zhidin hayatna yer yoktur. Nitekim dnrn daha sonra telif ettii tasavvuf ierikli Evfl-erf adl eserde nefsin arndrlmas iin takip edilecek tasavvuf hayat bu ana fikir dorultusunda ortaya konmaktadr.

BBLYOGRAFYA

Tehnev, Kef (Dahrc), I, 701; Nasrddn-i Ts, Al- Nr (nr. Mcteb Mnov-Ali Rz Haydar), Tahran 1369, tr.yer.; a.mlf., Tell-Muaal, Beyrut 1405/1985, s. 379-380; a.mlf., Asml-ikme (a.e. iinde), s. 526-528; a.mlf., Ben-nefs bade bevril-beden (a.e. iinde), s. 486-488; a.mlf., en-Nfsl-aryye (a.e. iinde), s. 497-500; a.mlf., er-RisletnNariyye (a.e. iinde), s. 501-503; a.mlf., Tecrdl-itid (nr. M. Cevd el-Hseyn), Kum 1407, s. 103-217, 297-310; a.mlf., Ful (nr. Abdullah Nime, el-Edilletl-celiyye f eri FulinNariyye iinde), Beyrut 1986, s. 65, 100, 176; a.mlf., Essl-itibs (nr. M. Tak Mderris Razav), Tahran 1367 h., s. 5; a.mlf., Ecvibet Mesili zzeddn Ebr-R Sad b. Manr b. Kemmne el-Badd (nr. Abdullah Nrn, Ecvibetl-mesilin-Nariyye iinde), Tahran 1383 h., s. 33-34; a.mlf., Ecvibet mesili es-Seyyid Rknddn elEsterbd (a.e. iinde), s. 69-70; a.mlf., Ecvibet Narddn s an mesili adreddn onev (a.e. iinde), s. 234; a.mlf., Evfl-erf (nr. Seyyid Rz Gys Kirmn), Tahran 1379, s. 25-26, 66-68; a.mlf., el-rt vet-tenbht maa eri Narddn s (nr. Sleyman Dny), Kahire 1960, III-IV, 821; Aristoteles [Aristo], De Anima (trc. Zeki zcan), stanbul 2001, 414b, 20-30; a.mlf., Nikomakhosa Etik (trc. Saffet Babr), Ankara 1997, II, 1103a-1104b, 1106b-1107a; Efltun, Devlet (trc. Sabahattin Eybolu-M. Ali Cimcoz), stanbul 1975, 439a-440a; Clns, Kitbl-Al (nr. Abdurrahman Bedev, Dirst ve nu fil-felsefe vel-ulm indel-Arab iinde), Beyrut 1981, s. 190; Kind, Resil, s. 97, 362-384; Eb Bekir er-Rz, e-bbr-rn (nr. P. Kraus, Resil felsefiyye iinde), Kahire 1939, s. 36; Frb, l-ulm (nr. Osman M. Emn), Kahire 1949, s. 43-113; a.mlf., el-Mednetl-fla (nr. Albert Nasr Ndir), Beyrut 1985, s. 90-91, 101-103; bn Miskeveyh, Tehbl-al, Beyrut 1398/1978, s. 13-17, 41-44, 112-113, 180; a.mlf., el-Fevzlaar (nr. Slih Uzeyme), Tunus 1987, s. 63, 67-71, 74-75, 99; bn Sn, Asml-ulmilaliyye (Tisu Resil iinde), stanbul 1298, s. 72-74, 76-79; a.mlf., el-rt vet-tenbht (nr. Sleyman Dny), Beyrut 1413/1992-93, II, 343-344, 400, 404-406; III-IV, 779-780; a.mlf., e-if e-abiyyt (6), s. 13, 166-171, 192, 194-196, 198-207, 225-226; a.mlf., el-Aaviyye fil-med (nr. Hasan s), Beyrut 1407/1987, s. 120-126, 132-144; a.mlf., el-Mbat (nr. Muhsin Bdrfer), Kum 1371/1413, s. 235-236, 369-370, 373; Gazzl, y, III, 47; bn Rd, Risletnnefs (nr. Crr Cihm-Refk el-Acem), Beyrut 1994, s. 83-84; a.mlf., Tutarszln Tutarszl (trc. Kemal Ik-Mehmet Da), Samsun 1986, s. 308-313; Fahreddin er-Rz, el-Mebil-meriyye (nr. Muhammed el-Mutasm-Billh el-Badd), Beyrut 1410/1990, I, 95-793; II, 465-557; bnlMutahhar el-Hill, Kefl-murd f eri Tecrdil-itid, Beyrut 1408/1988, s. 164, 166-170, 231, 240; Harun Anay, Celleddin Devvn: Hayat, Eserleri, Ahlak ve Siyaset Dncesi (doktora tezi, 1994), M Sosyal Bilimler Enstits, s. 311-314; Mehmet Bayrakdar, slm Felsefesine Giri, Ankara 1997, s. 23; Mustafa arc, slm Dncesinde Ahlk, stanbul 2000, s. 9-10, 114-119, 147-150, 208-210; Aye Sdka Oktay, Knalzde Ali Efendi ve Ahlk- Al, stanbul 2005, s. 222227; Elzem z, Takprzdenin erhu Ahlk- Adudiyye Adl Eseri (yksek lisans tezi, 2007), Sakarya niversitesi Sosyal Bilimler Enstits, s. 65-67; Nesib Gyov, Nesireddin Tsye Gre Biliklerin Tesnifat, Azerbaycan Milli limler Akedemisi lim ve Hayat Dergisi, sy. 8, Bak, ts., s. 25. Anar Gafarov

TS, erefeddin
() erefddn Muzaffer b. Muhammed b. Muzaffer et-Ts (VI./XII. yzyl) Matematik ve astronomi limi. Hayatna dair yeterli bilgi yoktur. Nisbesinden Horasan blgesindeki Ts ehrinden olduu anlalmaktadr. Tabakat kitaplarnda kendisiyle ilgili olarak verilen dank ve snrl bilgilerden birok ilim merkezini dolat, Musul, Halep ve Dmakta kald, Hemedana da urad renilmektedir. Onun riyziye ilmini iyi bildiini ve hikmet konusunda bilgi sahibi olduunu syleyen bnl-Kft, Halepe geldii srada Ebl-Fazl Bnyminin (. 604/1207) ondan ders aldn belirtir. Bnymin kendisinden hesap, astronomi ve dier akl ilimleri okumutur. bn Eb Usaybia da Ebl-Fazl Meyyidddin Muhammed b. Abdlkerm el-Mhendis el-Hrisden (. 599/1202) sz ederken onun Dmaka gelen Tsden ok faydalandn, hendese ve riyziyede kendi dneminde Tsnin benzerinin bulunmadn syler. Yine bn Eb Usaybiann kaydettiine gre Ts, Musulda iken Mhezzebddin bnl-Hcib ve Muvaffakuddin b. Abdlazz onu grmek iin gelmilerse de Ts oradan ayrlp Tsa gitmiti. Tsnin birikimini Nasrddn-i Ts ve Esrddin el-Ebherye aktaran rencisi Kemleddin bn Ynus, Tsnin 19 Reblevvel 576 (13 Austos 1180) tarihinden nce Musulda bulunduunu ve kendisinden klidin Ul ile Batlamyusun el-Mecissini okuduunu belirtmitir (Sbk, VIII, 386). bn Ynusun doum tarihi (551/1156) dikkate alndnda onun Tsden yirmi yalarnda iken ders ald anlalr. Yine bn Ynusun kaydettiine gre hocas Musulda birok defa kalm, buradan memleketine gidip gelmitir. Tsnin bundan sonraki hayatna dair ilk kaynaklarda baka bilgi verilmemekte, sonraki kaynaklar buna sadece onun 606 (1209) ylnda hayatta olduuna dair yanl bir bilgi eklemektedir. Bu bilgi, Tsnin Risle f ameli meseletin hendesiyye adl eserine ait bir nshadaki silinmi telif tarihinin mstensih tarafndan yanl okunmasndan kaynaklanmtr (Rd Rid, el-Cebr, s. 19). Sadece cebir ve hesap konusunda deil astronomi alannda da geni mlmat sahibi olduu anlalan Tsnin eserleri ve ilm kapasitesi hususunda bu ilimlere dair eserlerden bilgi edinilmektedir. Tsnin talebesinin talebesi olduunu syleyen Abdlazz el-Hlt Nrd-delle f ilmil-cebr vel-mubele ve bn Fells diye tannan smil b. brhim el-Mardn Nibl-abr f isbil-cebr adl eserinde onun nc dereceden denklemleri zmesiyle ilgili bilgi vermekte, bnl-Him de el-Mmti f eril-Munide Tceddin et-Tebrzden naklen buna iaret etmektedir. Bu eserlerde yer alan bilgiler, Tsnin kitabnn VII. (XIII.) yzyl matematikileri tarafndan kullanldn ve onun Ruffini-Horner metodundan nemsiz saylacak bir farkllk arzeden, denklemlerin saysal zmyle ilgili metodunun bilindiini gstermektedir. Daha sonraki birok matematikinin de Tsnin almalarna muttali olduu bilinmektedir. Kemleddin el-Fris, hocas bnl-Havvmn el-Fevidl-Bahiyyesini erhettii Essl-avid f ulil-Fevid, Yahy b. Ahmed elK ul-mad li-feridil-Fevid ve Lbbl-isb, Celleddin Ali el-Garb elMuciztn-necbiyye f erir-Risletil-aliyye, Gyseddin Cemd el-K Miftul-isb,

bnl-Mecd vl-lbb f eri Teli amlil-isb adl eserlerinde dolayl da olsa Tsnin almalarna atfta bulunmulardr. Birok bilim tarihisinin, mslman matematikilerin denklemler konusundaki katklarnn mer Hayymn ortaya koyduklarn pek fazla gemediine dair dnceleri Tsnin eseri zerindeki yeni incelemelerle birlikte geerliliini yitirmitir. slm cebir tarihinde ilk defa nc dereceden denklemleri sistematik biimde inceleyerek on ksma ayran, bu denklemlerin her biri iin geometrik ispat ve koni kesitlerine dayal zmler bulan, bu zmlerden yalnz pozitif olan kk kabul eden mer Hayym bylece el-mesill-mmteniann zmleri iin bir yol am ve analitik geometrinin temellerini atmtr. Hayymdan yaklak bir asr sonra gelen erefeddin et-Ts de onu izleyerek nc dereceden denklemleri on ksma ayrm, bunlar sekizi en az bir pozitif kke sahip denklemler (sonuncusu pozitif kke sahiptir), bei de bazan zm imknsz olan denklemler olmak zere iki ksmda incelemitir. Hayym gibi pozitif kk zm olarak alp ispatlarn ayn ekilde koni kesitleriyle vermekle birlikte bu ispat tarzn, onun gibi zm bulmak iin deil saysal biimde tesbit ettii zm Hrizm gibi resmetmek iin kullanan Tsnin bu zm anlaynda gnmz matematiinde mevcut olan varlk teorisinin benzeri bir yorum grlmektedir. Yine Ts her denklem tipi iin mmkn grlen zmleri tek tek aratrrken modern matematikte ilk defa Pierre de Fermat (. 1665) tarafndan kullanlan minima ve maxima anlayna ve Newton metodu denilen yaklatrma yntemine benzer bir tavr sergilemitir (Encyclopedia of the History, II, 362369; DA, VII, 198; Houzel, s. 243-244, 254-261; daha fazla bilgi ve denklemlerin zm iin bk. DSB, XIII, 515-516; Rd Rid, el-Cebr, s. 26-35, 39-58). Ts, astronomi alannda da nemli bir lim olup dz (musattah) usturlaptan farkl ekilde kendisinin icat ettii as tarzndaki dorusal usturlap (usturlb- hatt) bilim tarihinde as-y Ts adyla bilinir. Risle fil-usurlbil-a adl eserinde yapm ve kullanm hakknda bilgi verdii bu usturlap rencisi bn Ynus tarafndan gelitirilmi olup Topkap Sarayn-daki nshalar buna aittir. Tsnin bu usturlapla ilgili olarak ortaya koyduu esaslar Hasan b. Ali el-Merrk taklit ve tasvir etmitir. Yldzlarn yksekliini, zaman ve kble istikametini tesbit iin yaplacak astronomi gzlemlerinde kullanlan bu aletin basit, ucuz ve dier usturlaplardan daha az kusurlu olmas amalanmtr. Eserleri. 1. el-Mudelt. Tsnin bu nemli eseri mehul bir kiinin ihtisar ettii ekliyle gnmze ulamtr. Tsnin ayn konudaki Risle fil- aeyn elleeyn yarbn ve l yeltayn adl eserinin muhtevasyla karlatrldnda yaplan zetlemenin boyutu anlalabilmektedir. ki eserin de ou zaman ayn ekilleri, hatta ayn cmle ve tabirleri iermesi gerek ekiller gerekse denklemlerle ilgili hususlarda bir ksaltmaya gidilmediini, yalnzca Tsnin denklemlerin saysal zm iin koyduu cetvellerin karldn gstermektedir. Ancak VII. (XIII.) yzyln sonlarndan nce yapld anlalan bu zetleme metnin anlalmasn gletirmitir. Tsnin slm cebirinin en geni almalarndan biri olan bu eserinde giri yazmadan hemen ekillere geilmesinden mehul kiinin eserden nsz kard sonucuna varlabilir. Kitapta koni kesitleriyle ilgili n bilgiler ve denklemlerin tasnifinden sonra ilk blmde ikinci dereceden on iki, nc dereceden sekiz, ikinci blmde nc dereceden be denklemin zmne yer verilmitir. Rd Rid, eitli nshalarna dayanarak eserin ve mellifin dier iki rislesinin edisyon kritiini yaparak tercmesiyle birlikte

Sharaf al-Dn al-Ts: Oeuvres mathmatiques, algebre et gomtrie au XII. sicle adyla neretmi (I-II, Paris 1986), bu neir, Nikl Fris tarafndan el-Cebr vel-hendese fil-arni-n aer: Melleft erefiddn e-s adyla Arapaya evrilmitir (Beyrut 1998). 2. Risle fil-aeyn elleeyn yarbn ve l yeltayn. Nasrddn-i Tsnin et-Tekiresinin Nizmeddin enNsbrye ait erhiyle birlikte bir mecmua iinde Sleymaniye Ktphanesinde (Ayasofya, nr. 2646) kaytl bir nshas mevcut olup Rd Rid tarafndan el-Mudeltn sonunda yaymlanmtr (s. 683-688). 3. Risle buie bih il mrsil leh yd emsddn (Risle f ameli meseletin hendesiyye). Columbia niversitesi (Smith, Or., nr. 45, vr. 29-35) ve Leiden (Or., nr. 14, vr. 323-326) ktphanelerinde yazma nshalar bulunan bu risleyi de Rd Rid elMudeltn sonunda neretmitir (s. 691-697). 4. Risle fil-usurlbil-a. British Museumda (Or., nr. 5479) ve Topkap Saray Mzesi Ktphanesinde (III. Ahmed, nr. 3342/6, 3494/2) nshalar vardr. Astronomi bilgini Hasan b. Ali el-Merrknin bu usturlabn tanm ve tasviriyle ilgili metni R. Carra de Vaux tarafndan Franszca tercmesiyle birlikte yaymlanmtr (Lastorlabe linaire ou bton dal-Toussi, JA, XI. seri, V [1895], s. 464-516).

BBLYOGRAFYA

bnl-Kft, brl-ulem, s. 426; bn Eb Usaybia, Uynl-enb, Kahire 1299/1882, II, 182, 191; bn Hallikn, Vefeyt, V, 314; VI, 52-53; Sbk, abat (Tanh), VIII, 386; Sarton, Introduction, II/2, s. 622-623; Brockelmann, GAL, I, 622; Suppl., I, 858-859; Karatay, Arapa Yazmalar, III, 782, 784; Kadr Hfz Tkn, Trl-Arabil-ilm fir-riyiyyt vel-felek, Beyrut, ts. (Dr-ark), s. 375, 406; Adel Anbouba, al-Ts, Sharaf al-Dn, DSB, XIII, 514-517; Zirikl, el-Alm (Fethullah), VII, 257; Ebl-Ksm Kurbn, Zindegnme-i Riydnn- Devre-i slm, Tahran 1365 h., s. 277-281; Ahmed Selm Sadn, Tru ilmil-cebr fil-lemilArab, Kveyt 1406/1986, s. 383-386; D. A. King, Islamic Astronomical Instruments, London 1987, I, 6; II, 55; Rd Rid, Trur-riyiyytil-Arabiyye beynel-cebr vel-isb (trc. Hseyin Zeynddin), Beyrut 1989, s. 173-231; a.mlf., Algebra, Encyclopedia of the History of Arabic Science (ed. Roshdi Rashed), London 1996, II, 362-375; a.mlf., el-Cebr vel-hendese fil-arnin aer: Melleft erefiddn e-s (trc. Nikl Fris), Beyrut 1998, s. 17-78; Nicolas Fars, Le calcul du maximum et la Drive selon Sharaf al-Dn al-Ts, Arabic Sciences and Philosophy, V/2, Cambridge 1995, s. 219-237; Christian Houzel, Sharaf al-Dn al-Ts et le polygne de Newton, a.e., s. 239-262; W. Hartner, Asurlb, EI (ng.), I, 727; hsan Fazlolu, Cebir, DA, VII, 198. Ahmet zel

TTNME
( ) Hikye trndeki Sanskrite ukasaptati adl eserin Ziyeddin Naheb (. 751/1350 [?]) tarafndan yaplan Farsa tercmesi (bk. NAHEB, Ziyeddin).

TUTU
(. 488/1095) Suriye Seluklu Devletinin kurucusu ve ilk hkmdar (1079-1095). Ramazan 458de (Austos 1066) dodu (bn Hallikn, I, 295); 454 (1062) ylnda doduu da rivayet edilir (A, XII/2, s. 134). Sultan Alparslann olu ve Melikahn kardeidir. Melikah, byk emrlerinden Atsz b. Uvakn Ftmler karsnda Kahirede bozguna urad ve ldrld haberini alnca o srada Gencede bulunan Tutuu blgedeki fetihleri tamamlamas iin Suriyeye gnderdi; blgeyi 470 veya 471de (1077 veya 1078) ona ikt etti. Ayrca Ukayllerden Musul Hkmdar erefddevle Mslim b. Kureyi yardmc olarak grevlendirdi. Tutu, Diyarbekir blgesine geldiinde birok emr kendisine katld. Burada Atszn ldrlmeyip Suriyeye dndn renen Tutu durumu Melikaha bildirdi. Melikah, Suriye blgesinin Atszn hkimiyetinde kalmasn ve kendisinin Mirdslere ait Halepe ynelmesini emretti. Tutu, Menbici alarak Halepe kadar gitti ve ehri kuatt, fakat ele geiremedi. 470 (1077-78) ve 471 (1078-79) yllarnda srekli Ftm basksyla karlaan Atsz, Dmak Ftmlere kar savunamayacan anlaynca hizmetine gireceini bildirerek Tututan yardm istedi. Tutuun Atsza yardma geldiini renen Ftm ordusu kumandan Nasrddevle el-Cy, Msra dnmek zorunda kald. Tutu, kendisini ehir dnda deil surlar nnde karlayan Atsz mzeret bildirmesine ramen yaynn kiriiyle bodurdu, kardeini de ldrtt. 471de (1079) Dmaka giren Tutu, Atszn hkimiyetindeki Kuds, Dmak, Akk, Sr, Trablusam, Yafa, Ar, Taberiye gibi ehirleri ele geirip Suriye Seluklu Devletinin temellerini att; bn Askir ise Dmaka 472de (1079) girdiini kaydeder. Ardndan Tartsu ve Sayday zaptetti. Tutu, Kuzey Suriyede geni bir alana yaylma istidad gsteren erefddevle Mslim b. Kurey karsnda baarl olamad; Halep ve dier baz ehirleri ona brakmak zorunda kald. Bu srada Anadolu Seluklu Sultan I. Sleyman ahn Antakyay zaptetmesi Mslim ve Tutuu endieye sevketti. Mslim, Antakyadan ald yllk 30.000 dinar vergiyi Sleyman ahtan da almak isteyince kan savata yenilerek ldrld. Sleyman ahn Halepi ele geirmeye kalkmas zerine ehrin hkimi erf Eb Ali Hasan b. Hibetullah el-Huteyt, Tutuu Halepe davet etti ve ehri ona teslim edeceini syledi. Bunu kabul eden Tutu ile Sleyman ah arasndaki sava Artuk Beyin yardmyla Tutu kazand. Sleyman ah esir dmek istemediinden intihar etti; dier bir rivayete gre ise sava meydannda ldrld. Bylece Tutu, Kuzey Suriyenin tek hkimi oldu. Ardndan kendisini davet eden bnl-Huteytnin sznde durmadn grnce ehri bir mddet kuattktan sonra ele geirdi (11 Temmuz 1086); fakat i kaleyi alamad. Bir sre sonra Artuk Bey ile birlikte Dmaka ekildi. Sultan Melikah, Sleyman ahn lmnden dolay zlen Tutua bir mektup gndererek kzgnln bildirdi. Tutu, bnl-Huteytnin davetiyle Halepi teslim almak iin gelen Melikahn ordusunun yorgun olduunu ve hcum edildii takdirde galip gelineceini syleyen Artuk Beyin teklifini kabul etmedi, bylece Melikaha balln ortaya koydu. Melikah, Kasmddevle Aksunguru Halepe, Yasyan Antakyaya, Bozan da Urfaya vali tayin edip idarelerini merkeze balad; bylece Tutuun buralara hkim olmasn engelledi. Tutu, Ftmlerin Filistin ve Suriyedeki baz ehir ve kaleleri igal etmesi zerine Melikahtan

yardm istedi (482/1089). Ertesi yl Afin, Yasyan ve Bozann yardmyla Humusu ele geirdikten sonra Ammroullarnn elindeki Trablusam kuatt. Bu srada ehrin hkimi olan bn Ammr, Tutuun kumandanlarn eitli vaadlerle kendi tarafna ekmek istedi, ayn teklifi Aksungura da yapt. Tutu, Aksungurun kuatma aleyhindeki szlerini iitince oullarndan birini Melikaha gndererek onu ikyet etti ve kuatmaya son verip Dmaka dnmek zorunda kald. Melikahn 24 Ramazan 485te (28 Ekim 1092) Badat ziyareti vesilesiyle Sleyman ahn lmnden dolay aralarndaki dargnl ortadan kaldrmak iin Badata hareket etti. Ht kasabasna ulatnda Melikahn lm haberini alnca hkmdarln iln etti (Kasm 1092) ve Seluklu tahtn ele geirmek amacyla Dmaka dnd. Dmakta byk bir ordu hazrlayp Aksungurun vali olduu Halepe yrd. Tek bana Tutula baa kamayacan bilen Aksungur onunla anlamay tercih etti. Ayrca Antakya hkimi Yasyan ile Urfa ve Harran hkimi Bozana haber gnderip Melikahn oullar arasndaki mcadele sonulanncaya kadar Tutua itaat etmelerini istedi; onlar da beldelerinde hutbeyi Tutu adna okuttular. Bu katlmalarla glenen Tutu, Rahbe zerine yrd ve 486 Muharreminde (ubat 1093) halka eman verip ehre girdi; Byk Seluklu sultan sfatyla adna hutbe okuttu. Rakka ve Habur yrelerini ayn ekilde ald; buralara kendi muhafzlarn tayin ederek yoluna devam etti. Nusaybin surlarnn bir ksmn tahrip ettirdi ve ieri girmeyi baard. Baz Arap emrleriyle 2000 kiiyi ldrtt; halk ar cezalara arptrd ve her taraf yamalatt (Safer 486/Mart 1093). Nusaybini Muhammed b. erefddevle Mslim b. Kureye teslim eden Tutu Musula yneldi; ancak bir sre sonra halas Safiyye Hatunun yeni kocas brhim b. Kurey ehri ele geirdi. Tutu, ona yazd mektupta Badata geebilmesi iin yol vermesini ve hutbeyi kendi adna okutmasn istedi. brhim bunu kabul etmeyince Tutu Musula doru harekete geti. ki ordu 2 Reblevvel 486da (2 Nisan 1093) Musula bal Mudayye mevkiinde karlat. brhimin ordusu 30.000, Tutuun ordusu 10.000 askerden oluuyordu. Her iki taraftan toplam 10.000 kiinin ld bu savatan galip kan Seluklu ordusu byk ganimet ele geirdi. brhim ve ileri gelen Arap emrleri ldrld. Ardndan Tutu Musula girdi; Halas Safiyye Hatun ile olu Aliyi buraya vekil tayin etti. Sultan Melikahtan sonra saltanat davasnda Aksungur, Bozan, Tutegin ve Yasyann desteiyle Tutu, Byk Seluklu sultan sfatyla Badatta adna hutbe okunmas iin Halife MuktedBiemrillha eli gnderdi. Halife Mukted eliye Badatta Tutu adna hutbe okutulmas iin gerekli artlarn henz gereklemediini, Tutuun sfahandaki hazineleri ele geirerek btn slm dnyasna hkmran olmas ve Melikahn oullarndan muhalefet edecek hi kimsenin kalmamas halinde teklifini yerine getirebileceini bildirdi ve kulluk snrn amamas konusunda kendisini sert biimde uyard. Tutuun buna tepki gstermedii anlalmaktadr. Tutu, Ben Cehrden Ebl-Hasan bnl-Kfnin hkimiyetindeki el-Cezre ile Mervnlerin elindeki Diyarbekir blgesine yneldi. Diyarbekir, Sultan Melikah devrinde Byk Seluklu Devleti topraklarna katlm ve eitli Trk emrlerine ikt edilmiti. Melikahn lmnn ardndan Meyyfrikn (Silvan) ehri ileri gelenleri olu Berkyaruka haber gndererek kendisinden baka kimseyi istemediklerini bildirdiler. Ancak Berkyaruk saltanat mcadeleleri yznden frsat bulup gidemedi. Meyyfrikn ileri gelenleri Berkyarukun gelmemesi zerine o srada Nusaybinde bulunan Tutua bir heyet yolladlar. Heyet yeleri Tutua Berkyaruk adna kimse gelmedii iin Melikahn kardei olarak kendisini beklediklerini sylediler. Bu davetin ardndan Diyarbekire ynelen Tutu, Cehroullarndan Ebl-Hasann elindeki el-Cezre ile midi igal etti; EblHasana da Nusaybini verdi. Daha sonra Meyyfrikn zerine yrd ve ehrin hkimi

Nsrddevle Mansra haber gndererek ehrin teslim edilmesini istedi. Nsrddevle Mansr, Meyyfrikni terketmek zorunda kald (12 Reblevvel 486/12 Nisan 1093). Tutu ehrin idaresini eski Mervn vezirlerinden Eb Thir bnl-Enbrye verdi. Sincar ve Musula yeni valiler tayin etti. Azerbaycana doru ilerlemeye devam eden Tutuun getii yerlerde halkn yol boyunca itaat arzetmesi saltanat hrsn daha da arttrd. Bu arada Berkyaruk, Rey ve Hemedan ile bu ikisi arasndaki blgeleri igal etmiti. Tutuun Byk Seluklu tahtna gz diktiini ve baehir sfahana gitmek amacyla hareket edip Tebrize kadar geldiini renince amcasna engel olmak iin Rey yaknlarna ulat. ki ordu birbirine yaklat srada Aksungur, Tutuun halka zulmettiini syleyip Berkyaruk tarafna geti; Bozann da ona katlmasn salad. Bu hareket Tutuu ok zor durumda brakt. Aksungur ve Bozan, Tutua kar Berkyaruku harekete gemeye tevik ediyorlar, ayrca Halep ve Urfaya gidebilmeleri iin bir miktar kuvvet verilmesini istiyorlard. Berkyaruk, askerle beraber Ali b. erefddevle Mslim b. Kurey ile Ukayllerden bir grubu onlarla birlikte gnderdi. Ordusunu glendirmek amacyla Diyarbekire dnen Tutu adamlarnn bir ksmn burada brakp Yasyanla beraber Antakyaya gitti. Eski Mirds emrlerinden Vessb b. Mahmd, Ben Kilb ve Araplardan derledii kuvvetlerle Dmaka geri dnd. Aksungur ve Bozann Halep ve Urfada hutbeyi Berkyaruk adna okuttuklarn renince Dmaktan ayrld. Hama yaknlarnda Yasyan da birlikleriyle ona katld. si rman geip Maarretnnumn civarndaki Tel Mennes Kalesi nne ulat. Aksungur, Tutuun yaklamas zerine Badatta bulunan Berkyaruktan yardm isteyince Berkyaruk, Krboa ile Urfa hkimi Bozana Aksungura yardma gitmelerini emretti. Ayn maksatla Ysuf b. Abak 2500 kiilik bir svari birliiyle Halepe geldi. Aksungura katlan birliklerden haberdar olan Tutu, Hnteye ve oradan Halepin gneydousundaki Nreye ulat. Buradan Antakyaya gemek iin Biza vadisine yneldi. Bu esnada Ben Kilb kabilesinden ibl b. Cmi, Mbrek b. ibl ve Muhammed b. Zide, Aksungurun ordusuna katld. Aksungur 6000 kiilik mkemmel tehizatl bir orduya sahip oldu; Tutuun kuvveti de o kadard. Yalnz ordudaki Araplarn says Trklerden daha fazlayd. ki ordu 9 Cemziyelevvel 487 (27 Mays 1094) tarihinde Halepe yaklak 36 km. mesafedeki Tel Sultana (Ryn ky) yakn bir mevkide Nehrisebn denilen yerde karlat. Sava devam ederken Arap askerlerinin Tutua meyletmesinden korkan Aksungur onlar sa cenahtan sola, ardndan merkeze nakletti, fakat baarl olamad. Ysuf b. Abakn Tutuun yanna gemesi, Bozan ve Krboann savaa bilfiil katlamamalar muharebenin kaderini tayin etti. Tutu, Aksungura bal birlikleri bozguna uratt; Aksungur esir dt. Tutu huzuruna getirttii Aksungurun kumandanlaryla birlikte ldrlmesini emretti (Cemziyelevvel 487/Mays 1094). Bozan ve Krboa Halepe snmak zorunda kald. Halk tarafndan desteklenen iki emr ehri Tutua kar savunabilmek iin Berkyaruktan yardm istedi. Berkyaruktan gelen mektupta gnderilen kuvvetlerin Musula ulat haber veriliyordu. Tutu da onlarn ardndan Halepe gelmi ve kuatmaya balamt. Halepteki birliklerin bir ksm ehrin Tutua teslim edilmesine kar karken bir ksm teslim edilmesinden yanayd. kinci grubun desteiyle eski Halep hkimi Vessb b. Mahmd, Antakya Kapsndan ieri girdi ve daha sonra ehri Tutua teslim etti. Byk kaleye hkim olan Emr Nh da gvence aldktan sonra huzura kt. Tutu esir den Bozann boynunun vurulmasn emretti; Krboa ise Emr nerin ricasyla lmden kurtuldu. Kardei Altunta ile

birlikte nce Halepte hapsedildi, ardndan Humusa gtrld. Maarretnnumn ve Lazkiyeyi Yasyana ikt eden Tutu, Ebl-Ksm b. Bedi Halepi ynetmekle grevlendirdi ve buradan ayrld. Harran ve Sercu (Surc) teslim aldktan sonra Urfaya yneldi ve ehrin teslim edilmesini istedi. Bozann hapiste olduunu zanneden halk Tutuun teklifini kabul etmediyse de Bozann mzraa takl ba kendilerine gnderilince ehri teslim ettiler. Aksungur ve Bozan gibi gl muhaliflerini bertaraf eden Tutu Harran, Urfa, el-Cezre, Diyarbekir, Ahlat, Azerbaycan ve Hemedana hkim oldu. Halife Mstazhir-Billha haber gnderip hutbeyi Byk Seluklu sultan sfatyla kendi adna okutmasn istedi. Bu srada Badat ahnesi olan Aytekin Cebin srar ve Berkyarukun Tutu karsnda yenilgiye uradnn duyulmas zerine hutbe Tutu adna okundu (evval 487/Ekim-Kasm 1094). Tutu daha sonra Diyarbekir ve Meyyfrikne gitti. Ardndan Badatta olduunu zannettii Berkyaruku bertaraf etmek iin buradan ayrld. Ancak yolda onun Musulda bulunduunu rendi. Olu Mahmud adna mcadele eden Terken Hatun daha nce Tutua bir mektup yollayarak lkeyi birlikte ynetmeyi teklif etmi, lkeyi Tutula birlikte ynetme konusunda anlamaya varmt. Berkyaruktan nce sfahana ulamak isteyen Tutu, Diyarbekirden Ahlat ve Azerbaycan istikametinde yola kt ve Hemedana kadar gitti. Hemedanda Terken Hatun ile birleip Berkyaruka kar ortak bir mcadele balatacakt. Ancak sfahandan Hemedana gitmek zere yola kan Terken Hatun yolda hastalannca geri dnd ve bir sre sonra ld. Ona bal emrlerin bir ksm Berkyaruk tarafna geerken byk ounluu Tutua katld. Nusaybinde bulunan Berkyaruk, Tutuun ileri harektn nleyebilmek iin Dicleyi geti. nce Erbile, oradan Srhab b. Bedrin beldesine yrd. Tutuun yanndaki 50.000 kiilik kuvvete karlk Berkyarukun yannda sadece 1000 kii vard. Tutuun emrlerinden Yakb b. Abak, Berkyaruka saldrd ve onu malp ederek ordughn yamalad. Berkyaruk yannda Porsuk, Gmtegin el-Candar ve Emr Yarukla Mahmd b. Melikahn hkimiyetindeki sfahana kamak zorunda kald. Terken Hatunun ve ondan bir ay sonra da olu Mahmudun lmyle iki hasmndan kurtulan Berkyaruk kendisine muhalefet eden emrlerin byk bir ksmnn, Tutua dman olanlarn tamamnn desteiyle sfahana hkim olmay baard. Hemedan istikametinde ilerleyen Tutu burada Emr-i hrun direniiyle karlanca geri dnd. Emr-i hr, Tutuun arlklarn yamalamak iin saldrya getiyse de malp olarak eman dilemek zorunda kald ve hayatn ehri teslim etmek suretiyle kurtarabildi. Tutu, daha sonra Berkyarukun hastaln frsat bilerek sfahana yrmek zere hazrlklara balad. Emrler, Berkyarukun iyiletiinden emin olmadklar iin Tutua olan dmanlklarn belli etmediler ve kendisini destekleyeceklerine sz verdiler. Emr-i hr, Tutua erzak temin etmek iin Hemedan ile sfahan arasndaki Cerbzekna gitti. Ancak Tutu, onun Cerbzekndan sfahana gidii esnasnda Berkyaruka kendi ordusu hakknda bilgi vereceini renince Cerbzekn yamalad; sfahana gidecei yerde gneydouya dnd ve Reyi igal etti. Tutuun plann muhtemelen k ortasnda erzak salamann zorluu sebebiyle deitirmesi Berkyaruk iin iyi bir frsat oldu. Daha nce Tutua destek veren emrler bu defa Berkyarukun yannda yer aldlar. Berkyaruk, sfahandaki emrler ve yanndaki az bir kuvvetle Tutu zerine yrd. Cerbzekna ulatnda evredeki ehirlerden gelen askerlerle ordusunun says 30.000e ulat. Tutuun sert mizac ve ehirleri acmaszca yamalatmas btn taraftarlarn aleyhine evirmiti. Tutu, Rey halknn ihanetinden ekinerek 15.000 kiilik ordusuyla ehir dna kt ve Reyden 72 km.

uzaklktaki Dilda karargh kurdu; Berkyaruk da ordusuyla buraya geldi. Baz arpmalardan sonra esas sava 17 Safer 488de (26 ubat 1095) balad. Sava devam ederken Sultan Melikahn Berkyarukun ordusunda bulunan sanca alnca Tutuun adamlar Berkyarukun yanna getiler. Pusuda bekleyen Emr Yasyan savaa girmekten vazgeti. Tutu daha nce ldrtt bir gencin babas tarafndan yaralanarak yere dt, Sungurca adl bir emr klcyla ban kesti. Berkyaruk savan ardndan Tutuun adamlarna eman verildiini duyurdu ve malp orduyu cezalandrma yoluna gitmedi. Ancak ordughtaki btn mallar yamaland, esirler daha sonra serbest brakld. Tutuun lm zerine olu Rdvan, Suriye Seluklularnn Halep ubesini kurdu (1095-1113). Rey savanda babasnn yannda olan dier olu Dukak, Halepe dnerek bir sre orada kald, daha sonra Emr Savtegin el-Hdimin davetiyle Dmaka gidip Suriye Seluklularnn Dmak ubesini tesis etti (1095-1104). Sert mizac Tutuu emrlerin ve halkn desteinden mahrum brakm, Aksungur ve Bozan ondan bu sebeple ayrlmtr. Nusaybin, Musul ve Rey gibi ehirlerde zulme varan cezalar uygulamas igal edilen belde halknn nefretine yol amtr. Ayrca taht kavgalar srasnda eline geen frsatlar iyi kullanamamtr. Emrlerin karc politikalar da onun baarszlnn sebeplerindendir. Tutu Suriye, Filistin, Diyarbekir, el-Cezre ve Azerbaycanda hkimiyet kurduktan sonra huzuru salamak iin byk gayret gstermi, hem tarmsal retimi arttrmak hem ticar faaliyetleri gelitirmek iin alm, imar ileriyle ilgilenmitir. Dmakta bir mescid (Mescid Tutu) yaptrm, Smeyltiyye Hankah adyla bilinen bir hankah tamir ettirmitir. Badatta Diclenin dou yakasndaki bir medrese ile kendisi tarafndan yaptrldna dair bilgi bulunmayan bir hastahane (BmristantTutu) onun adn tamaktadr (DA, VI, 168, 172). Tutu ulemya byk sayg gsterirdi. Hanbel fakihi Ebl-Ferec e-rz ondan sayg gren limler arasnda yer alyordu.

BBLYOGRAFYA

bnl-Kalnis, Tru Dma (Zekkr), bk. ndeks; Azim Tarihi: Seluklular Dnemiyle lgili Blmler: H. 430-538 (nr. ve trc. Ali Sevim), Ankara 1988, metin s. 23, trc. s. 29, ayrca bk. ndeks; Urfal Mateos Vekayinmesi (952-1136) ve Papaz Grigorun Zeyli (1136-1162) (nr. ve trc. H. D. Andreasyan), Ankara 1962, s. 181, 183-184; Ebl-Ksm bn Askir, Vlt Dma fil-ahdisSelc (nr. Selhaddin el-Mneccid), Beyrut 1981, s. 18-19; bnl-Ezrak el-Frik, Tru Meyyfrin ve mid (nr. Bedev Abdllatf Avad), Kahire 1959, s. 232-235; bnl-Cevz, elMuntaam, IX, 76-77, 84-85; Ahbrd-devletis-Selckyye (Lugal), s. 53; bnl-Esr, el-Kmil, bk. ndeks; Bndr, Zbdetn-Nusra (Burslan), bk. ndeks; bnl-Adm, Zbdetl-aleb min tri aleb (nr. Sheyl Zekkr), Dmak 1418/1997, I-II, bk. ndeks; bn Hallikn, Vefeyt, I, 295-297; zzeddin bn eddd, el-Alul-are f ikri meri-m vel-Cezre (nr. Sm ed-Dehhn), Dmak 1375/1956, s. 159; Redddin Fazlullh- Hemedn, Cmiut-tevr (nr. Ahmed Ate), Ankara 1960; Mneccimba, Cmiud-dvel: Seluklular Tarihi (nr. ve trc. Ali ngl), zmir 2000, I, 72-73, 75-76; brahim Kafesolu, Sultan Melikah Devrinde Byk Seluklu mparatorluu, stanbul 1953, bk. ndeks; C. E. Bosworth, The Political and Dynastic History of Iranian World, CHIr., V, bk. ndeks; a.mlf., Tutu, EI (ng.), X, 756-757; Ali Sevim, Suriye ve Filistin

Seluklular Tarihi, Ankara 1983, bk. ndeks; a.mlf., Tutu, A, XII/2, s. 134-137; Nuaym, edDris f tril-medris (nr. Cafer el-Hasen), Kahire 1988, I, 12; II, 65-66, 153, 356; Taef Kamal el-Azhari, The Saljuqs of Syria: During the Crusades, 463-549 A. H./1070-1154 A. D., Berlin 1997, s. 24-82; Abdlkerim zaydn, Sultan Berkyaruk Devri Seluklu Tarihi (485-498/1092-1104), stanbul 2001, s. 28-46; a.mlf., Byk Seluklu Emri Krboa, TD, sy. 36 (2000), s. 405-422; Erdoan Meril, Byk Seluklu Devleti, Ankara 2005, s. 86-87; Cokun Alptekin, Aksungur, DA, II, 206; Rz Nzmiyn, Tutu, DMB, XIV, 504-506. Abdlkerim zaydn

TUVEYS
() Eb Abdilmnim Tuveys s b. Abdillh elMeden (. 92/711) Medineli nl msikiinas. 13 Reblevvel 11 (8 Haziran 632) tarihinde Medinede dodu. Tuveys (tavusuk) ismi kendisine kadns davranlarndan dolay ve aalayc anlamda verilmi olmaldr. Muhtemelen renkli elbiseler giymesi, salarn tarayp boyamas yznden tyleri renkli tavus kuuna benzetilmitir. Eb Abdilmnim knyesi daha sonra Eb Abdnnam eklinde deitirilmitir. Milliyeti hakknda kesin bilgi yoktur. Ben Mahzmun zatl klesi olarak Hz. Osmann annesi Erv bint Kreyzin hizmetinde bulundu. Sa gz a olan ve uza gremeyen Tuveysin halk arasnda lnetli ve uursuz olduuna inanlrd; bu sebeple Tuveysten daha uursuz ifadesi darbmesel haline gelmitir. Tuveys kendisinin bildirdiine gre Hz. Peygamberin vefat ettii gn domu, Hz. Eb Bekirin vefat ettii gn stten kesilmi, Hz. merin vefat ettii gn snnet olmu, Hz. Osmann ehid edildii gn evlenmi, Hz. Alinin ehid edildii gn bir olu dnyaya gelmitir. Kaynaklarda nktedan, tatl dilli ve zarif bir sanatkr diye anlan Tuveys kadns davranlar sergileyen bir kiiydi (muhannes). Bilhassa drt halife dneminde ortaya kan ve muhannesn denilen bu kiiler renkli elbiseler giyer, ellerine kna yakar, salarn boyarlard. Tuveys bu grubun nde gelenlerindendi. Bu sebeple Tuveysten daha kadns eklinde bir darbmesel yerlemitir. Tuveys, Muviye b. Eb Sfynn halifelii dneminde Hicaz Valisi Mervn b. Hakem tarafndan ldrlme korkusuyla dier muhannesler gibi ehirden kat ve Medinenin kuzeyinde am yolu zerinde Sveydya yerleti; hayatnn sonuna kadar burada yaad ve burada ld. Tuveys msikiinas olarak Hz. Osmann hilfeti devrinde hrete ulam, o dnemde Medineye el-gnl-mutkan (el-gnr-rakk) ad verilen bir msiki formu gelmiti. Bu formun zellii kn (ritim, usul) melodiye uygulanmasdr. Medinede bu formdaki eserleri ilk terennm eden kiinin Tuveys olduu sylenir. Abdullah b. Zbeyr devrinde yklan Kbeyi onarmak iin gelen Rum ve ranl esirlerden arklar ve melodiler renen Tuveys bu melodilere Arapa gfteler uyarlayarak Arapa ark okuma geleneini balatmtr. Ayrca hezec usulnde en baarl sanatkr diye bilinir. Kaynaklarda hezecde Tuveysin, saklde bn Muhrizin, remelde bn Sreycin stnde sanatkrn bulunmad kaydedilir. Tuveysin ok gzel bir sesi vard ve ilk defa Hz. Ali dneminde ark okumaya balamt. arklarn kare biiminde bir def eliinde okur, baka enstrman kullanmazd. Sesinin gzelliiyle vnen mugann bn Sreycin Tuveysi dinledikten sonra bu iddiasndan vazgetii nakledilir. Sanatn zel toplantlarda icra eden Tuveys bilhassa Medinenin soylular ve ileri gelenleri tarafndan himaye grmtr. Tuveys ayn zamanda Medineyi ok iyi bilen, Medineli ailelerin soy ve nesepleri konusunda uzman bir kiiydi. Ebn b. Osman b. Affn Medineye vali tayin edildiinde onu karlayan kiiler arasnda Tuveys de vard. Tuveys valiyi grnce onu selmlam ve kendisini grdnde arklar syleyeceine dair Allaha sz verdiini ifade edip elindeki defiyle arklar sylemeye balam, bundan holanan Ebn, Tuveyse kendisine kfir olduuna dair iddialarn ulatn bildirince Tuveys ahadet getirip be vakit namaz kldn, oru tuttuunu ve hac grevini yerine getirdiini ifade etmi, ayrca daha nce babaannesine hizmet ettiini belirtmi, bunun

zerine Ebn onu emin bir yere gndererek hayatn kurtarmtr. Nveyr, Tuveysin iir konusunda da kabiliyetli olduunu nakletmektedir. Tuveys, Evs ve Hazrec kabilelerinin slmdan nceki tarihlerini, aralarnda yllarca sren savalar yznden husumetlerini ok iyi bilirdi. Bir defasnda bu savalarla ilgili iirler okumaya balaynca Evsli ve Hazrecli mslmanlar birbirine girmi ve kavga glkle nlenebilmiti. Bu olaydan sonra Tuveysten bu konuda iir okumamas istenmitir. Tuveysin msikideki rencileri Nevmetd-Duh, Dell, Fend, reyh ve bn Sreycdir. Ebl-Ferec el-sfahn Kitbl-Ensinde shak el-Mevslnin Kitb Abri uveys adyla bir eser kaleme aldn nakletmise de bu eser gnmze ulamamtr.

BBLYOGRAFYA

Chiz, Kitbl-ayevn (nr. Abdsselm M. Hrn), Kahire 1966, IV, 58; bn Kuteybe, Tevl muhtelifil-hads: Hadis Mdafas (trc. M. Hayri Krbaolu), stanbul 1989, s. 442-443; Taber, Tr (Ebl-Fazl), V, 172-232; Ebl-Ferec el-sfahn, el-En, Kahire 1963, IV, 219-222; Eb Hill el-Asker, el-Evil, Beyrut 1407/1987, s. 268-270; Nveyr, Nihyetl-ereb, IV, 246-249; Zeheb, Almn-nbel, IV, 364; Safed, el-Vf (nr. Ahmed el-Arnat-Trk Mustafa), Beyrut 1420/2000, XVI, 288; Ebl-Fid bn Kesr, el-Bidye ven-nihye (nr. Abdullah b. Abdlmuhsin et-Trk), Cze 1418/1998, XII, 438; H. G. Farmer, Trul-msal-Arabiyye (trc. Hseyin Nassr), Kahire 1956, s. 65, 67-68; a.mlf.-[E. Neubauer], uways, EI (ng.), X, 759; Zirikl, elAlm (Fethullah), V, 105; J. Rouanet, el-Msal-Arabiyye (trc. skender elfn), Kahire, ts., s. 58-59; E. K. Rowson, The Effeminates of Medina, JAOS, CXI (1991), s. 671-693; Mustafa Kl, slm Kltr Tarihinde Msik: Balangtan Emevlerin Sonuna Kadar, AFD, XXXI (1989), s. 426-427; ahde Ali en-Ntr, slma Gre Ses ve Msiki Sanat (trc. Ruhi Kalender-Adem Akn), a.e., XXXIII (1992), s. 187-201; L. . Klimovi, Kurann Mahlk Olmad Dogmas (trc. M. Kemal Atik), Kahramanmara St mam niversitesi lhiyat Fakltesi Dergisi, sy. 2, Kahramanmara 2003, s. 161-171; Selhaddin Polat, Ebn b. Osman b. Affn, DA, X, 66; rfan Aycan, Mervn I, a.e., XXIX, 225-227; Mn elHasan, uveys, el-Mevsatl-Arabiyye, Dmak 2005, XII, 662-663; M. Him en-Nasn, uveys, Mv.AU, XIX, 292-296. Ahmet Hakk Turabi

TUYU
Klasik Trk edebiyatnda kullanlan yerli bir nazm ekli. Szlkte kapal, imal, cinasl sz syleme, ark syleme anlamndaki tuyu (toyk, toyuk) terim olarak genellikle filtn/filtn/filn kalbyla yazlan, daha ok a a x a dzeninde cinasl kafiyelenen, bir fikrin, bir hikmetin dile getirildii drt msral nazm eklinin addr. Mahlas kullanlmadan yazlan tuyularn cinassz kafiyeli veya x a x a dzeninde yahut btn msralar kafiyeli (musarra) olanlarna da rastlanr. Tuyu Trk halk edebiyatnda 11li hece lsyle dzenlenen, mahlas kullanlmayan ve drt msradan teekkl eden cinasl mniye, iki beyitten meydana gelii, yine mahlassz oluu, kafiye yaps ve konusu gibi hususlarda da rubye benzer. Ancak rub tamamen farkl bir aruz kalbyla yazlr. Tuyu hikem ve lirik muhtevalara uygun bir nazm eklidir. airlerin nemli bir dnceyi ksaca dile getirmek yahut grn, inancn ortaya koymak istediinde tuyuu tercih ettii grlmektedir. Tuyuun ilk iki veya dizesinde anlatlacak fikre zemin oluturulur, son dizede ise hkm veciz ekilde sylenir. Ali r Nev, O vezinlerden birisi tuyudur ki iki beyitten ibarettir. Ve tecnis yaplmasna gayret ederler. Ve o vezin remel-i mseddes-i mahzftur dedikten sonra, Y rab ol ehd ekker y leb durur/Y meger ehd ekker yalap durur/Cnma peyveste nvek atgal/Gamze okun kaga yalap durur rubsini rnek verir (Mznl-evzn, s. 115). Bbr, Aruz Rislesinde filtn/filtn/filt vezninden bahsederken tuyu hakknda geni bilgi verdikten sonra bu vezinde Trke tuyular yazldn, bunlarda iki veya kafiyenin cinasl olabileceini, ilk ve nc msralar kafiyesiz tuyulara da rastlanldn syler ve Nevden rnekler aktarr (vr. 138a-b). Bu nazm eklinin ortaya kna dair farkl grler vardr. M. Fuad Kprlye gre Ouz Trklerinin Azerbaycan, Dou Anadolu ve Iraka yerlemesiyle drt msralk halk iiri bu blgede fehleviyyt adyla ve aruzla yazlan, bestelenip sylenen rublerden etkilenip tuyu ekline dnmtr. Dier bir anlaya gre ise tuyu Trk halk edebiyatnn mill nazm ekli olan drtlklerden kmtr. Trk airleri fehleviyyttan etkilenseler de esas itibariyle mninin cinasl biimini ve drt msralk mill ekli aruzla birletirerek yeni bir nazm kalb gelitirmi, ayrca aruzun 11li hece lsne uygun olann tercih etmitir. Ali r Nev ve Bbrden sonra yazlan nazariye kitaplarnda tuyu hakknda bilgi yoktur. Modern aratrmalar iinde tuyudan ilk defa Gibb (Osmanl iiri Tarihi, I-II, 73), ardndan Samaylovi (bk. bibl.) bahsetmitir. Konu hakknda en geni ve salam bilgiyi ise M. Fuad Kprl vermitir (TM, II [1928], s. 219-242). Trk edebiyatnda tuyu nazm ekli daha ok zer ve aatay sahalarnda kullanlmtr. Anadoluda ilk rnekleri bugnk bilgilere gre Kad Burhneddine (. 800/1398) ait olup air 119 tuyu yazmtr. F. F. Godsell tarafndan yaymlanan bu drtlkler cinassz ve sade bir Trke ile kaleme alnm tasavvuf mahiyette iirlerdir. Kad Burhneddin ile ayn yzylda yaayan Seyyid Nesm de nemli bir tuyu airidir; cinassz ve ounun btn dizeleri kafiyeli 382 tuyuu vardr (bk. NESM). Ali r Nev, aatay sahasndaki tuyulardan bazlarn tezkiresinde zikreder. Ona gre XV. yzyldan nce tuyu yazan airler olmakla birlikte kendi adalarndan skenderi rz ve Lutf (. 897/1492 [?]) nemli isimlerdir. Divannda 113 tuyu bulunan Lutf daha ok tuyularyla tannmtr.

Nevnin nc divan olan Bedyiul-vasatnda on tuyu vardr. air, Lalidin cnmga otlar yaklur/Ka kaddimni cefdn ya klur/Min cefs vadesidin d min/Ol vef bilmem ki klmas y klur gibi syleyileriyle Anadolu sahas airlerini etkilemitir (Trkay, IX/27 [1997], s. 12691280). Tuyuda baarl saylan dier aatay airi Bbr ise rublerini tuyua benzetmeye alm, det olmamakla beraber kafiyelerinde cinas yapmaya zen gstermitir. Anadolu sahas Trk edebiyatnda tuyu fazla rabet grmemi, onun yerine rub tercih edilmitir. Divanlarda rub bal altnda birok iirin kta, rub ve dbeytle kartrld grlr. Yine cinassz tuyularn yanllkla rub veya kta ismi altnda topland olmutur (Barof, sy. 1 [1982], s. 16-17). Anadoludaki en nemli tuyu airinin vazpaazde At (. 841/1437-38 [?]) olduu kaydedilmektedir. Latfye gre At, devrinin eyhden sonra en byk airidir. Nazm teknii olduka gl olan Atnin divannda gzel saylan tuyular vardr. Ali Canip Yntem onun tuyular ile birlikte eitli manzumelerinin bulunduu bir mecmuay Bursa Mzesi Ktphanesinde tesbit etmi ve bir makalede tantmtr (HM, sy. 93 [1928], s. 286-287). XVI. yzyln balarnda yaayan Amasyal Mnrnin divannda ikisi Farsa, on dokuzu Trke yirmi bir tuyu vardr. Mnrnin divan zerinde doktora almas yapan Ersen Ersoyun kanaatine gre air Atnin etkisinde kalmtr. XV. yzylda Kemal mm, Karakoyunlu Hkmdar Cihan ah (Hakk), XVI. yzyln sonlarnda Misl, XVII. yzyln balarnda Muht ve Edirneli lm gibi airler de tuyu kaleme almtr. Bunlarn ounda Kad Burhneddin, Nesm, Ali r Nev ve Atnin tesirleri grlr. Nesmnin etkisi bilhassa Hurf airleri zerindedir. XVII. yzyldan itibaren tuyu yerini tamamen rub ve mniye brakmtr.

BBLYOGRAFYA

Ali r Nev, Muhakemetl-lgateyn (trc. shak Refet Itman), Ankara 1941, s. 70-71; a.mlf., Mznl-evzn (haz. Kemal Eraslan), Ankara 1993, s. 58, 115; Bbr, Aruz Rislesi (nr. I. V. Stebleva), Moskva 1972, vr. 138a-b; Samaylovic, Nev Tuyular, slam Dnyas, Petrograd 1917, I, 10-22; mdeddin Nesm, I-III (haz. Cihangir Gehramanov), Bak 1973; E. J. W. Gibb, Osmanl iiri Tarihi (trc. Ali avuolu), Ankara 1998, I-II, 73; Hseyin Ayan, Nesm: Hayat, Edeb Kiilii, Eserleri ve Trke Divannn Tenkitli Metni, Ankara 2002, I, 73; Ersen Ersoy, II. Bayezit Devri airlerinden Mnir, Hayat, Eserleri ve Divan: nceleme-Tenkitli Metin (doktora tezi, 2010), M Trkiyat Aratrmalar Enstits, s. 6, 24; Ali Cnip, Dokuzuncu Asr airlerinden Atnin Tuyular, HM, sy. 93 (1928), s. 286-287; M. Fuad Kprl, Trk Klasik Edebiyatndaki Huss Nazm ekilleri: Tuyu, TM, II (1928), s. 219242; ayn yaz iin bk. Kprl, Edebiyat Aratrmalar II, s. 194-228; Akif Barof, Tuyuun Tr zellikleri (aktaran: Recep Toparl), Karda Edebiyatlar, sy. 1, Erzurum 1982, s. 16-17; Kaya Trkay, Al r Nevynin Tuyular, Erdem, IX/27, Ankara 1997, s. 1269-1280; Fatih Kksal, Seyyid Nesimnin Bilinmeyen Tuyular, TUBA, XXIV/1 (2000), s. 187-208; Recai Kzltun, Trk Edebiyatnda Tuyu ve Baz Problemleri, Atatrk niversitesi Trkiyat Aratrmalar Enstits Dergisi, sy. 37, Erzurum 2008, s. 107-126; mer Faruk Akn, Bbr, DA, IV, 397, 398, 399.

Nihat ztoprak

TUZCUOULLARI
Dou Karadenizde Rize merkezli olarak ortaya kan yan ailesi. Atalarnn Konyadan geldii rivayet edilir. Tarihte ilk defa XVIII. yzyln sonlarnda Memi Aa ile tannmtr. Memi Aann Hopa erafndan Hamdi Beyin olu ve Erzurum Valisi Ahmed Paa nn yeeni olduu kaydedilmekle birlikte Tuzcuolu ailesiyle ilgili bugne ulaan en eski kayt 1763 ylna aittir. Trabzon eriyye Sicilindeki bu kaytta Rize sakinlerinden Tuzcuolu merin birok kiiyi yanna toplayarak ekyalk yaptndan bahsedilir (Aygn, s. 50). Daha sonraki kaytlarda ise Tuzcuolu Rize yan diye anlmaktadr. Bu durum, Tuzcuolu ailesinin rakiplerini bertaraf edip 1760lardan itibaren Rize yanln ele geirdiine iaret etmektedir. Tuzcuoullarnn ad belgelerde, Ruslarn 1789da Anapa Kalesi ve ardndan Fa Kalesini almalar zerine onlara kar koymak iin blge yanlarndan asker istenmesi srasnda tekrar zikredilir (Tatar, I, 221-222). Devlet hizmetini stlenmek yoluyla gittike g kazanan Tuzcuoullar merkezden uzak olmann salad avantajla blgede asker, mal, idar ve adl denetim kurmaya baladlar. Tuzcuolu Memi Aa yerel bir yandan blgesel byklkte bir yan konumuna ykseldi (Meeker, s. 224-225). Bunda onun Rusyaya kar savunmada verdii hizmetler nemli rol oynad. Memi Aa 1806da Fa Kalesi muhafzlna tayin edildi (1806 tarihli bir belgede Fa Kalesi muhafz olarak Dergh- Muall kapcbalarndan Tuzcuzde Mehmed ad gemektedir, BA, Trabzon Ahkm Defteri, nr. 3, s. 78/4). 1809da Fa Kalesinin Rus kuatmasndan kurtarlmasnda byk hizmetler yapt. Bir sre gl mahall yandan Hazinedarolu Sleyman Aa ile i birlii iinde hareket etti. Kendisine kapcbalk rtbesi verildi; Rize yanl dnda Batum Kalesi ve Batum sanca da ynetimi altna girdi. 1810 tarihli bir fermanda Tuzcuolu ailesinden baka isimler de anlmaktadr. Buna gre Trabzon sancanda bulunan keten bezi damga vergisi muktaas iltizamn ak arttrmayla silhorn- hssadan Tuzcuzde Seyyid Osman ve oullar Seyyid Thir mer, Seyyid Abdlhlid, Seyyid Abdlaziz, Seyyid Abdlhamid, Seyyid Ahmed Reid ve Seyyid Mikdat almtr. Burada ad geenlerin hepsi iin seyyid kelimesinin kullanlmas ailenin peygamber soyundan geldiinin kabul edildiine iaret etmektedir. Bunlar muhtemelen Tuzcuolu Memi Aa ile balantl olan aile fertleridir. Memi Aann savataki hizmetleri sebebiyle 1811de yanlk blgesi Gnye sancana kadar geniletildi ve Rizeden balayarak Dou Karadenizin en nfuzlu yan haline geldi. Buna karlk daha nce Gnye, Fa ve Anapa muhafzlnda bulunan Hazinedarzde Sleyman Aann hizmetlerinden dolay kapcbalktan vezirlie ykseltilip 1811de Trabzon valiliine tayin edilmesi Memi Aa ile aralarndaki dostluun bozulmasna yol at ve ikisi arasnda iddetli bir nfuz mcadelesi balad. Her ne kadar sorun bir alacak verecek meselesi yznden km gibi grnse de bunun altnda ekonomik g rekabeti yatyordu. Trabzon ve Rize limanlar bu rekabetle ne kmt ve Trabzondaki kargaalklar ticaretin Rizeye kaymasna yol amt (Meeker, s. 199202). Tuzcuolu ailesi Rize ve dousundaki sahil kasabalarn kontrol ederken Hazinedarolu Trabzonda i kalede hkmediyordu. kale dnda Trabzon ehrinde vali gcn birbiriyle rekabet halinde olan atrolu ve Kalcolu aileleriyle paylamak durumundayd. Kalcolu Osman Bey, Tuzcuolu Memi Aann damad idi. Blgedeki dier yanlar da esasen iki ksma ayrlmt. Bir grup, bata dnem dnem Trabzon gmr gelirlerini iltizamen alan atrolu olmak zere valinin

yannda yer alrken dier grup, 1811den itibaren blgedeki nfuzlarn krmaya alan valiye kar direnen yanlardan meydana geliyordu. Bunlardan Tonya yan Hacsliholu Ali Aa yanlk blgesini Makaya geniletmi, ancak merkezin bu durumu tanmamasna ramen geri adm atmad iin 1813 ylnda idama mahkm edilmiti. Ali Aa gibi Of ve Srmene aalar da valiye kar Tuzcuolu Memi Aay destekliyordu. Nihayet vali Tuzcuolu Memi Aay merkeze ikyet ederek idam iin ferman ald (Eyll 1815). Bunun zerine Memi Aa ve mttefikleri kuvvetlerini birletirip Trabzonu kuatt ve 18 Austos 1816da ehri ele geirdi. Valinin kaymakam sfatyla burann idaresini stlenen eenolu Hasan Aay bir gemiye bindirerek ehirden uzaklatrd. Tuzcuoullar ve onunla beraber hareket eden yanlar daha sonra hkimiyet ve nfuz alanlarn genilettiler. Fakat eenolu Hasan Aa merkezin gnderdii kuvvetler ve Samsun, Amasya, Tokat, Sivas dolaylarndaki yanlardan toplanan askerlerle 1816 Kasm sonunda Trabzonu geri ald. nce Rizedeki konana ekilen Memi Aa oradan Ofa kat. Burada Hazinedarolu ile ittifak halinde olan atrolu gibi yanlarn desteiyle kuatlp 26 Ekim 1817de ele geirildi ve hemen idam edilerek ba stanbula gnderildi. Bu srada olu Ahmedin on drt yalarnda olduu gz nnde bulundurulursa Memi Aann ldrldnde yann 100 getii iddiasn pheyle karlamak gerekir. Memi Aann trbesi Ofun Pazarn (Alona/Alanomakod) kyndedir. syann dier liderlerinden Kalcolu Trabzondan karlarak Srmeneye, Hacsliholu da Tonyadan karlp Trabzona yerletirildi. yanlarn karabilecei yeni bir isyan engellemek iin Hazinedarzde Sleyman Paa da Aliye (Alanya) sancana tayin edildi, fakat yolda hastalanarak ld. Yeni gelen vali Kaptandery Koca Hsrev Paa eski valinin mttefiki atrolu Osman Beyle i birlii yapmaya balad. Bunun zerine Kalcolu Osman Bey ve Hacsliholu Ali Aa, Trabzonun batsnda bulunan sahil kasabalarndaki yanlarla (Eynesil yan Dedeolu Sleyman Bey, Bahadrolu ve Hacfettaholu) ittifak yaparak valiye kar harekete geti. Vali Hsrev Paa Ocak 1819da yanlar geri pskrtt. 1820-1821de Trabzon valiliine getirilen Slih Paa yanlar kontrol altna alamaynca merkezden asker yardm talep etti. Memi Aann olu Ahmed Aa enitesi Kalcolu Osman Beyle birleerek valiye kar harekete gemiti. stanbuldan gnderilen bir ara bulucunun zellikle halkn zerindeki vergilerin azaltlmas gibi nlemlerle yanlara salanan destei azaltmas ve onlar ikna etmesiyle isyan sona erdi. Slih Paa valilikten azledildi ve Memi Aann kardeinin oullar Thir, Abdlkadir ve Abdlaziz aalar devlet hizmetine alnp sakinletirilmeye alld. 1825 ylna kadar yeni bir ayaklanma grlmedi (Aktepe, III/5-6 [1951-52], s. 39). 1825te eenolu Hasan Aann Trabzon valiliine tayininden sonra daha nce Tuzcuolu Memi Aaya kar mttefiki olan atrolu Osman Bey ile ilikileri bozuldu ve atrolunun Trabzondan karlmasn istedi. atrolunun Erzuruma tayiniyle kriz alm oldu. Tuzcuolu ailesi bu dnemde bir isyan hareketine kalkmad. 1828-1829 Osmanl-Rus savanda Rize aalarndan asker gnderenler iinde ilk srada Tuzcuolu Thir Aa, Abdlkadir Aa ve Abdlaziz Aa anlmaktadr (BA, HAT, nr. 1072/43876A). Savan ardndan Tuzcuoullar ile Trabzon valisi arasnda yeni meseleler ortaya kt. Nisan 1830 tarihli bir hkmde Rize yanl iddiasnda bulunan Tuzcuolu Azizden sz edilmesi dikkat ekicidir (BA, Trabzon Ahkm Defteri, nr. 4, s. 161/2). 1829da Trabzona tayin edilen Hazinedarolu ailesinden Osman Paa 1831de Tuzcuolu Thir

Aay Rize mtesellimliine, Abdlkadir Aay rksu kaymakamlna, atrolunu Trabzondaki askerin kumandanlna getirerek kendisine kar bir ba kaldry nlemeye alt. Kt hslat ve yksek vergiler yannda Msrda Mehmed Ali Paann ayaklanma haberlerinin 1831de Trabzona ulamasyla valinin otoritesi iyice sarsld (Bryer, sy. 26 [1969], s. 202). Vali, yokluunda bir isyan engellemek dncesiyle Tuzcuolu Thir Aay 750 kiilik bir kuvvetle yanna alp orduya katlmak zere Trabzondan ayrld. Bu frsattan yararlanan Tuzcuoullar ve mttefikleri 1832de tekrar ayakland. zellikle Gnye ve Livana blgesinde gerekleen hareket bastrld ve Tuzcuolu Abdlkadir Aa stanbula arld. 1833te Rizede yanlk iddiasnda bulunan kii olarak Tuzcuolu Thirin ad geer (BA, Trabzon Ahkm Defteri, nr. 4, s. 195/2). Bir sre sonra Rizeye dnen Abdlkadir Aa yeni bir isyan balatt ve Gnye zerine yrd. SrmenePazar arasnda gerekleen bu ayaklanma srasnda trolu Osman Bey, Hacsliholu Ali Aa, Tirebolulu Kethdolu Emin Aa ve dier yanlar Trabzon valisini desteklemek iin Tuzcuoullarna kar harekete getiler ve ayaklanmay bastrarak Tuzcuoullarnn konan kuattlar. Tuzcuoullarndan Abdlkadir Aa Mays 1834te yakalanarak idam edildi. Bunun zerine Thir ve Abdlaziz aalar ve oullar Hamid, mer, Behram ve rif, Erzurum valisine teslim oldular ve aflarn talep ettiler. Valinin araclyla affedilip Aralk 1834te Rusuk ve Varnaya yerletirildiler (Aktepe, III/5-6 [1951-52], s. 51-52). Bylece imparatorluun dier blgelerinde grld gibi Dou Karadenizde de merkez otorite tesis edilmi oldu. Rizenin 1834te yaplan nfus saymyla ilgili kaytlarda Memi Aann konann bulunduu Prelebi mahallesinde onun olu Ahmedin adna rastlanr. Ayn tarihte Ahmedin iki olu da kaytldr. Bunlardan biri Mehmed, dieri Huriddir. Tuzcuolu Ahmedin konanda tebaas diye belirtilen hizmetlilerin de olduu anlalmaktadr (Trabzon Nfus Defteri, nr. 1144, s. 13). Babasnn idam ve amcasnn oullarnn srgn edilmesine ramen Ahmed Aann babasndan devrald miras koruduu ve Rizenin nfuzlu aileleri arasnda yer almay srdrd anlalmaktadr. 1850 ylnda Rizede r vergisi kaytlarnda Prelebi, Paayan (ar), Babik (Tophane), Kalohten (Paakuyu), Mftparafol (Fatih-Derest-Mft), Kuvaroz (Glbahar), Humrik (smet Paa), Kale, Yaka (Eminettin), Haanoz (amlbel) mahalleleri; Rados spalnoz (Uzun), Uma (Ortapazar), Hanis (Bldrcn) kyleri ve Gndoduda Mirokaloz (Tatldere-Hamidiye) kynde Tuzcuzde olarak smil, Mehmed, Reid, Mahmud, kir, Mustafa aalar, (Abdl) Hamid Aa ve kardeleri kaydedilmitir (BA, MAD, nr. 7958). Bunlardan smil ve Mehmed aalarn be farkl mahallede arazi sahibi olmas ve ykl miktarda r vergisi demesi toprak zenginliklerini koruduklarn gstermekte ve zde eklinde kaydedilmeleri de yanln getirdii asilzadeliin unvan halinde korunduuna iaret etmektedir. 1853te Rizede ekyalk yapanlarn listesinde Tuzcuoullarndan hi kimsenin adnn gememesi ailenin artk merkez ynetimle bir anlamazlnn kalmadn gsterir. 1880de hkmetin hazrlatt bir cetvelde Rizenin nfuzlu ahsiyetleri arasnda ilk sralarda Tuzcuoullar Mahmud Aa, Hac Mehmed Aa, smil Aa, Hurid Efendi ve Hac rif Aa sralanmaktadr. Ad geenlerden ilk emlka ve haysiyete birinci derece, yani zengin ve ynetimle ilikileri iyi olarak snflandrlmtr (BA, Y.PRK.UM, nr. 2/40, lef 9). Bunlardan Mahmud Aann 1881de Rize belediye reisi olduu dikkati eker (Tapnar, s. 270). Mill Mcadele dneminde Trabzondaki Trabzon ve Havalisi Adem-i Merkeziyyet Cemiyetinin Rize ubesi Tuzcuolu ban Efendi bakanlnda kuruldu ve cemiyette ayn aileden Hakk Efendi de yer ald. 1919da Rizede kurulan Trabzon Muhfaza-i Hukk- Milliyye Cemiyetinin kurucularndan biri de Tuzcuolu Sleyman Tevfik Efendidir. 1920de Rizedeki asker birlikleri idare eden

liderler arasnda Tuzcuolu Hlid Aa bulunmaktayd. Hlid Aa, Sakarya savana kendi birliiyle katld ve Byk Taarruzda nemli baarlar gsterdi. Tek parti dneminde blgedeki dier birok yan ailesi gibi Tuzcuoullarnn da siyasetten uzak durduu anlalmaktadr. 1934 soyad kanunuyla aile mensuplar genellikle Tuzcu soyadn almtr. Osmanl dnemindeki idarecilik gelenei ve emlk zenginliine bal ekilde Cumhuriyet dneminde de Tuzcuolu ailesi Rizenin nfuzlu ailelerinden biriydi. Aile mensuplarndan bazlar bata stanbul olmak zere baka ehirlere g ettiler. Fakat ailenin nemli bir ksm Rizenin merkezinde Memi Aann kona ve evresinde Prelebi, Kambursrt ve Tophane mahallelerinde yaamaktadr. Tuzcuoullarna ait konaktan Tahsin Aa Konann duvarlar, Mahmud Paann kona ise tamamen yklmtr. Memi Aann kona katldr, hamam ve hapishane ksm harap durumda olmakla birlikte ana bina ayaktadr.

BBLYOGRAFYA

National Archives of United Kingdom, FO 195/101 (ngilterenin Trabzon Konsolosu H. Suterin 12 Mays 1834 tarihli raporu); kir evket, Trabzon Tarihi, Trabzon 1294, s. 256-273; Mahmut Gololu, Trabzon Tarihi, Ankara 1975, s. 138-164; Mehmet Bilgin, Srmene Tarihi, stanbul 1990, tr.yer.; Sabahattin zel, Mill Mcadelede Trabzon, Ankara 1991, s. 60-66, 104; M. E. Meeker, A Nation of Empire: The Ottoman Legacy of Turkish Modernity, Berkeley 2002, s. 199-202, 224225; zcan Tatar, 1787-1792 Osmanl-Rus Savanda Trabzon ve evresinin Yeri ve nemi, Trabzon ve evresi Uluslararas Tarih-Dil-Edebiyat Sempozyumu Bildirileri (haz. Mithat Kerim Arslan v.dr.), Trabzon 2002, I, 201-235; Mehmet Beirli, XIX. Yzyln Balarnda Karadeniz Blgesi ve Ayan-Devlet Perspektifinden Trabzon Valisi Hazinedrzde Sleyman Paa, a.e., I, 327343; Rza Karagz, Canikli Ali Paa, Ankara 2003, s. 23; Ali Tapnar, Rize Tarihi, Rize 2004, s. 270, 400, 440-451, 487-488; Necmettin Aygn, Onsekizinci Yzylda Trabzonda Ticaret, Trabzon 2005, s. 50; Muhammet Safi, Rize Tahriri r Envanteri: 1850 Rize Slaleleri, stanbul 2007, s. XXX-XXXI, 2, 5-8, 10, 12, 14, 17, 24, 29, 34, 149; smail Akbal, Mill Mcadele Dneminde Trabzonda Muhalefet, Trabzon 2008, s. 85; M. Mnir Aktepe, Tuzcu Oullar syan, TD, III/5-6 (1951-52), s. 21-52; A. Bryer, The Last Laz Risings and the Downfall of the Pontic Derebeys, 18121840, Bedi Kartlisa, sy. 26, Paris 1969, s. 191-210. Mehmet Hacsaliholu

TUZLA
(bk. LARNAKA).

TUZLA
Bosna-Hersekte tarih bir ehir. lkenin kuzeydousunda Majevica dann eteklerinde kurulmutur. Kapsaml arkeolojik aratrmalar Tuzlann Neolitik dnemden itibaren bir yerleim yeri olduunu gsterir. Roma idaresi devrinden ok az bir iz kalmtr. X. yzyln ortalarnda Konstantinos Porpyhyrogenetos ve XII. yzyln ortalarnda Pop Dukljanin blgeyi Soli (Tuzla) diye zikreder. XII. yzylda Macarlar tarafndan idare edilen Tuzla yresini Ban (vali) Bori, Bosnaya dahil etti. 1253ten itibaren Macarlarn Mava banlnn bir paras idi. 1284-1300 yllar arasnda Soli dahil Usora blgesinin dou blm Macar vasal olan Srp Kral Dragutin tarafndan ynetildi. Ban II. Stjepan Kotromaniin idaresi esnasnda (1322-1353) Usora ve Soli de Bosna Devletinin bir paras oldu. Burada Bogomiller denilen heretik Bosna kilisesi taraftarlarnn erken dnemden itibaren bulunduu kaynaklarda zikredilir. Onlardan kalma lahit benzeri, sslemeli pek ok mezar ta bugne ulamtr. 1340ta Macar Katolik kilisesi Bogomillere kar blgeye Fransisken rahipleri yollad. Bosna ve Drina nehirleri arasndaki topraklarda on Fransisken manastr ina edildi. Bunlarn ikisi Solideydi. Manastrlar Osmanl idaresinin ilk yzylnda fonksiyonlarn devam ettirdi ve vergi imtiyaz tannd. Blgede Tuzla adyla anlan iki ayr yerleim yeri vard. Bunlardan Donja Tuzla (Aa Tuzla) bugnk Tuzla kasabasdr; 10 km. uzaklkta olan dieri ise Gornja Tuzla (Yukar Tuzla) adn tayordu. Donja Soli ahap ve kerpiten yapma bir istihkama sahipti. Buray 1463te Osmanl tarihisi Ner Aahisar diye zikreder. Bosna kral Aahisar Osmanllarn eline gemesini nlemek iin yaktrmtr. Tarih aratrmalarda uzun sre Tuzlann Osmanllar tarafndan 1512 ylnda ele geirildii yazlmtr. Ancak 872 (1467-68) tarihli Tahrir Defterindeki kaytlar (stanbul Belediyesi Atatrk Kitapl, Muallim Cevdet, nr. 076) burann 1474 Nisanndan nce Osmanl idaresine girdiini gsterir. 884 (1479) tarihli bir muktaa defterinde (BA, MAD, nr. 176) Donja Tuzlada yetmi be, Gornja Tuzlada on be hristiyan hnesi bulunduu belirtilir. 1480de bu iki Tuzla, Macar basknlarna kar daha iyi korunmas iin zvornik (Zvornik) sancana dahil edildi. 1479da tuzlalardan 12.304 ake salanmt. 1548 ylnda iki tuzlann geliri on kat artacak ve 129.856 akeye ulaacaktr. 1521de Osmanllarn Belgrad fethinden sonra Dou Slavonya ve 1526da Osijekte (Essek) hkimiyet kurulunca Tuzla blgesi snr olmaktan kt ve hzl biimde gelimeye balad. 1533 tarihli Tahrir Defterinde blgede slmlamann hzlandna ve yayldna iaret edilir (BA, TD, nr. 173). Osmanl kaytlarnda Memleha-i Zr (Aa Tuzla) diye geen Donja Tuzla yedi mslman, krk alt hristiyan, Memleha-i Bl (Yukar Tuzla) diye geen Gornja Tuzla 144 mslman, on hristiyan hnesinden ibaretti. Mslmanlar tahrir defterlerindeki pek ok rnekte grld gibi mahall halktan Bosna aslllar, byk bir ihtimalle de vaktiyle Katolikletirilen gizli Bogomiller idi. 955 (1548) tarihli Tahrir Defterine gre her iki yerleim ilgin bir byme gsterdi. Aradan geen on be yl ierisinde Donja Tuzla mslmanlar yediden 283e, hristiyanlar ise krk altdan 123 hneye ulamt. Gornja Tuzlann 144 mslman hnesi 422ye km, hristiyan hnesi ondan on e ykselmiti. Bylece bu sonuncu kasaba %99u mslman olan bir yerleim yerine dnmt. Ayn yllar arasnda kasabann tam merkezindeki Gornja Tuzla Franjevaki Samostan Sv. Marije Manastr blgenin tamamen mslmanlamasyla kapanmt. 1541de Kann Sultan Sleymann izniyle mahall Katolik Knez Petar Soi, Gornja ve Donja Tuzla arasndaki Gradovrh tepesine manastr

tekrar yaptrd. 1683-1699 yllarnda sren uzun savalara kadar bu manastr varln devam ettirdi. XVI. yzylda Donja Tuzla, Gornja Tuzlann duraksad bir dnemde ilerleme gsterdi ve ana yerleim merkezi haline geldi. 1533-1548 yllar arasnda Donja Tuzla savunma duvarlaryla glendirildi. 981de (1573) buras bir kadlk merkezi oldu. 1548de Osmanl idaresi Tuzladaki tuz yataklar iin bir kanun kard ve bu kanun Osmanl hkimiyetinin sonuna kadar yrrlkte kald. Buna gre her yl buradan 400 ile 600 ton tuz elde edilmitir. Hamza Blnin mridlerince yrtlen heretik Hamzaviyye tarikat faaliyetleri dnda Tuzla blgesinde tarikat hareketlerine dair ok az ey bilinmektedir. Hamza Bl zellikle Tuzla ve civarnda faal olup btn fikirlerini yaymaya alt. Daha sonra bir bakma Hamzaviyye hareketi merkezi haline gelen Gornja Tuzlada tutukland ve stanbulda idam edildi (1573). 990da (1582) kan yeni bir Hamzav isyan bastrld, isyanclardan birka Gornja Tuzlada idam edildi. Hareket gizli de olsa XVIII. yzyla kadar blgede varln srdrd. Tuzla, 1555ten ksa bir sre nce kurulan skpteki Halvetiyye/Sinniyye Tekkesinin kurucusu olan eyh Vel Efendinin de memleketidir. Sinniyye tarikat Makedonya, Kosova, daha kuzeye Slavonyaya ve Osmanl Macaristanna skpten yayld. 1572den ksa bir sre nce Semendire sancak beyi olan Tur Ali Bey, Donja Tuzlada bir cami, bir mektep, bir hamam, bir han, bir su sistemi, otuz sekiz dkkn ieren bir vakf kurdu ve bu vakfa 300.000 ake tahsis etti. XVI. yzyln ikinci yarsnda her iki yerleim birimi bymeye devam etti. 1600-1604 yllarnda kaleme alnan zvornik Livs Tahririnde (BA, TD, nr, 743) Donja Tuzlada 373 mslman ve 133 hristiyan hnesinin bulunduu belirtilir (tahminen 2500 kii). Gonja Tuzlann ise neredeyse tamam mslmand, cami ve mescidleriyle birlikte on bir mahallesi bulunuyordu. Buradaki hristiyanlar bir mahalleye toplanmt. XVI. yzyln ilk yarsnda pek ok Ortodoks hristiyan Eflak, Tuzla ve civarna yerleti, bunlar giderek Srplatrld. Blgede bilinen en eski Ortodoks kilisesi 1528de zikredilen Teoak Kalesinin yaknndaki Srednj/Rudine kyndeydi. XVI. yzyln ikinci yarsnda Ortodoks hristiyanlar blgeyi din ve kltrel adan nemli klan birka manastr yapmt (Papraa ilk defa 1547 ylnda zikredildi; Tamna 1548 ve 1587 arasnda, Ozren 1587 vb.). Bu yaplarn mimarilerinde dikkate deer bir Osmanl etkisi grlr. 1655te Bosna Katolik papaz Marjan Maravi, Aa Tuzlay (Salina Inferior) 550 Trk, 250 hristiyan hnesi ve alt camisi bulunan bir yer olarak tasvir eder. Yukar Tuzla ise (Salina Superior) 250 mslman ve hristiyan hnesi olan, yine alt camisi bulunan bir yerdi. Aa Tuzladaki Saint Peter Manastr, Tuzla blgesinin Katoliklerine hizmet veriyordu; bunlar 700 kiilik bir nfusu barndran 160 hneye sahipti. Tuzlada 1660-1674 yllarnda Behram Bey Camii diye bilinen Eskicami yanna bir medrese ina edildi. 1660 ylna ait Osmanl medrese listesinde Tuzlada herhangi bir medresenin varlndan sz edilmez. Ancak 1674te Katolik papaz Olovi, Aa Tuzlada Behram Bey Medresesinden bahseder; buras II. Dnya Savana kadar faaliyet gstermitir. Tuzla 1688de Ludwig von Baden kumandasndaki Habsburg ordusunun igaline urad. 1688 ve 1690da iki Fransisken manastrnn rahipleri kuzeye kat. Aa Tuzladaki Saint Peter Manastr 1690da boaltld. Ksa bir sre sonra tekrar ina edildi, ancak 1697de Prens Eugenin lmcl saldrsnda kesin biimde ortadan kaldrld. Ayn sava esnasnda ve 1699daki Karlofa Antlamasnn ardndan Slavonya ve Macaristandan g eden mslman gruplar Tuzlann geni

alanlarna yerleti. XVIII. yzylda byyen gvensizlik ortam ve 1699 ylndan beri Habsburg snrnn emniyetsiz oluu, devleti tuz yataklarndan gelen parayla gelirleri karlanan ayr bir asker blge (kaptanlk) oluturmaya sevketti. Aa Tuzla palankas ta duvarlarla salam bir kale olarak yeniden ina edildi ve 1758de inaat tamamland. Tuzla kaptanl XIX. yzyln ortalarna kadar devam etti. Birka kaptana ve onlarn aile yelerine ait gzel hatlarla sslenmi mezar talar Hfz Hanumina Camiinin hazresinde yer alr (Mujezinovi, II, 149). 1833 tarihli bir raporda yirmi drt adet top mermisinin bulunduu Tuzla Kalesinin iyi durumda olduu bildirilmitir. XVIII. yzyln ilk yllarnda Tuzla, Hac Bac Kadn adn tayan ve 1907ye kadar faal olan ikinci bir medreseye kavutu. Osmanl dnemine ait camiler arasnda Hac Hasan Camii, Hfz Hanumina Camii (Jalska Damija) ve Sagrdijan Camii XIX. yzylda restore edilen camilerdir. 1842de Frano Juki, Aa Tuzlay bir msellim paann, mft ve kadnn ikamet ettii yer eklinde tasvir eder. Buras 6000 kiilik nfusu, on iki camisi, canl ticareti ve el sanatlaryla ne kt. Kasabann sadece krk Katolik ve Ortodoks hristiyan hnesi vard, bu durumda mslmanlarn oran %96nn zerindeydi. Yukar Tuzlann 150 mslman hnesi ve camisi bulunmaktayd. 1851-1852 saymlarna gre Yukar ve Aa nahiyeleriyle birlikte Tuzla 4020 mslman ve 1123 hristiyan hnesine, toplamda 12.985 mslman erkek ve 4336 hristiyan erkek nfusa sahipti. Hne saysna gre yaplan hesaba gre nfusun %78i, erkek nfus says zerine yaplan hesaplamada nfusun %75i mslman kmaktayd, nk hristiyan aileleri mslman ailelerine gre daha kalabalkt. 1855te Tuzla bir yangn sonucu hemen hemen tamamen yand. 1871 Eyllnde Tuzlann btn pazar blgesi yakld. Hl ayakta kalan on tarih camisi, ge Osmanl dnemi ve Avusturya igali zamannda yaplan yenileme almalarnn bir rndr. Avusturyallarn idaresi altnda gerekletirilen yenileme almalar, yeni idarenin Osmanllardan farkl olduunu gstermek iin Kuzey Afrika mimarisi tarznda gerekletirildi. Ge dnem Osmanl idaresi zamannda XX. yzyln ilk yarsna kadar Tuzlada ayrca kk bir yahudi cemaati mevcuttu. Berlin Antlamasndan sonra 1878 Austosunda Avusturya gleri iddetli atmalarn ardndan Tuzlay igal etti. Avusturya dnemi yeni bir gelimeye yol amad. 1885ten itibaren ehir demiryollar ile Orta Avrupadan Saraybosnaya, yan bir yolla zvornike baland. Eski kale 1896da ykld, yerine modern otellerin yapld yeni bir ehir merkezi kuruldu. Byk linyit madeni, amonyak ve mavi ispirto fabrikalar bir endstri merkezi olarak Tuzlann geliimine katkda bulundu. 1913te nfus 12.400e kt. Avusturya dneminde gsterili kiliseleriyle Katolik Hrvat cemaati glendi. Ayn dnemde Fransisken rahipleri de ehre dnd ve gnmzde hl ayakta duran yeni bir manastr ina etti. Eski Yugoslavya Krall zamannda byk deiiklikler grlmedi; bununla birlikte 1948deki ykc bir savatan sonra Tuzla her eye ramen 22.730 nfusa sahipti. II. Dnya Savandan sonra Tuzla ve civar tekrar byk gelime kaydetti. 1948 saymlar ehrin ve altm be kyn toplam nfusunu 49.821 olarak kaydeder. 1991 saym %48i mslman olan 131.618 kiilik bir nfus gsterir. ehrin 1961de nfusu 41.450, 1991de 83.770 olup bu rakamn %53 mslman, %16s Srp ve %7si Hrvat, geri kalan kark evlilikten doanlardan olumaktayd. Bosna sava esnasnda (1991-1995) ehir herhangi bir milliyeti grup tarafndan igal edilmedi,

Bosnann dier blgelerinden daha az hasara urad ve sava srasnda mslman glerin elinde kald. Sava sresince ve daha sonra pek ok Srp ehri terkederken mlteciler buraya akn etti. 1991de ehrin 83.770 kiilik nfusu vard. Bu nfus 2004 yl tahminlerine gre 123.500e ykselmitir. Tuzla ehri banliyleriyle birlikte gnmzde yaklak te ikisi mslman olan 170.000 kiinin zerinde bir nfusu barndrmaktadr. Sahip olduu camileri ve eitli hristiyan cemaatlerine ait kiliseleriyle beraber ehir nfusunun ok dinli, ok rkl grnm hl devam etmektedir. Yukar Tuzla bir gelime kaydetmedi. 1991de %92si mslman olan sadece 3237 kiilik bir nfusu bulunmaktayd. Bugnlerde Tuzlann eski ehir merkezi ge XIX. yzyl manzarasn korumutur; baz sokak adlar da Zlatarska (kuyumcular), Kazandijka gibi Osmanl esnafn hatrlatmaktadr. XVII. yzyln ilk yarsnda Tuzladan iki air kmtr. Bunlar Tuzla mfts air Slih Efendi Sabaviye ile Trke ve Farsa iirler yazan Nabiye Tuzlak ve daha nemlisi Bosna edebiyatnn en iyi alhamijadosu ve yazd Trke-Bonaka Makbl-i rif (Potur ahidija) adl szlyle tannan Muhammed Heva skfdir (. 1651).

BBLYOGRAFYA

Ner, Cihannm (Unat), s. 762-763; I. Frano Juki, Zemljopis Bosne, Putopisi i istoriskoetnografski Radovi, Sarajevo 1953, s. 372-373; Bishop, Acta Bosnae potissimum ecclesiastica cum insertis editorum documentorum regestis ab anno 925 ad annum 1752 (ed. E. Fermendin), Zagrabiae 1892, s. 475-480; V. Bajovi, Tuzla i Okolina, Tuzla 1937; Hamdija Kreevljakovi, Kapetanije u Bosnii Hercegovini, Sarajevo 1953, s. 204; a.mlf., Turali Begov vakuf, Glasnik VIS, IX/1-2 (1941), s. 1-32; a.mlf., Prilozi povjesti Bosanskih gradova pod turskom upravom, POF, II (1951), s. 115-184; a.mlf., Stari Bosanski Gradovi, Nae Starine, II, Sarajevo 1953, s. 7-44; M. Vego, Naselja Bosanske Srednjevjekovne Drave, Sarajevo 1957, s. 106-107; A. F. Giljferding, Putovanje po Hercegovini, Bosni i Staroj Srbiji (trc. B. Culi), Sarajevo 1972, s. 330-335; Adem Handi, Tuzla i Njeva okolina u XVI vijeku, Sarajevo 1975, tr.yer.; a.mlf., Bosanske Solana u XVI i XVII vijeku, lanci i Gradja za kulturnu istariju istocne Bosne u Tuzla, III, Tuzla 1959, s. 77-112; a.mlf., Tuzla, Enciklopedija Jugoslavije, Zagreb 1971, VIII, 409-410; a.mlf.-M. Hadijahi, O progonu Hamzevija u Bosni 1573, POF, XX-XXI (1974), s. 51-70; Mehmed Mujezinovi, Islamska Epigrafika Bosne i Hercegovine, Sarajevo 1977, II, 147-155; Ayverdi, Avrupada Osmanl Mimr Eserleri III, s. 472-474; Aia Djilizarevi-Simi, Vakufnama Turali-Bega, sina pokojnog Isahana, Vakufname iz Bosne i Hercegovine: XV i XVI vijek (ed. Lejla Gazi-Ahmed Alii), Sarajevo 1985, s. 179-185; Demal Cehaji, Derviki Redovi u Jugoslovenskim Zemljama sa posenvim ovstrom na Basnu i Hercegovinu, Sarajevo 1986, s. 198-200; Smail Bali, Das unbekannte Bosnien, Wien 1992, s. 214, 258, 263; N. Clayer, Mystiques, tat et socit: Les Halvetis dans laire balkanique de la fin du XVe sicle nos jours, Leiden 1994, s. 86-89, 173-174; Fehim Spaho, Pobune u Tuzlanskom strezu polovinom XVIII vijeka, Glasnik Zemaljskog Muzeja Bosne i Hercegovine, XLV, Sarajevo 1933, s. 71-76; M. Baum, upa Soli prilog za poznavanje prolosti Tuzlanskog kraja, lanci i Gradja, I (1957), s. 7-37; aban Hodi, Migracije Musulmanskog stanovnitva iz Srbije u severistonu Bosnu i 1788-1862 godine, a.e., II (1958), s. 120-143; M. Filipovi, Propast Franjeva manastire Gradovrha kod Tuzle, a.e., IV (1960), s. 89-94; Alija A. Sadikovi, Hadi-Bade Kadun Medrese u Tuzli, Anali GHB, XVII-XVIII (1996), s. 357-368; Omer Nakievi, Gornjo Tuzlanski

Protokol, a.e., XXXI (2010), s. 65-83; Nihat Azamat, Hamza Bl, DA, XV, 503-505. Machel Kel

TBBA
() Eski Yemen krallarnn unvan, Kuranda helk edildii bildirilen bir kavmin ad. Tbba ad Kurn- Kermde iki yerde gemekte (ed-Duhn 44/37; Kf 50/14), bu isimle anlan kavmin gnahkrlklar ve elileri yalanlamalar yznden helk edildii bildirilmektedir. Firavun Msr, kisr ran, kayser Bizans ve nec Habe krallarnn unvan olduu gibi tbba da (oulu tebbia) Yemen (Himyer) krallarnn unvanyd. slm kaynaklarna gre onlara bu adn verilmesinin sebebi, krallarn birbirinin yolunu izleyerek krallk yapmalar veya kendilerine tbi olanlarn okluudur (Lisnl-Arab, tb md.; bn Haldn, II, 50; M. Hseyin el-Ferah, I, 129-130). Yemenlilerin asln oluturan Kahtnler, Crhm ve Yarub olmak zere iki kola ayrlm, Yarub b. Kahtn blgede ilk devleti tesis etmi, Yarubun soyundan gelen Sebe de blgede birlii yeniden salayp Sebe Devletini kurmutur. Bu devletin kurulu tarihinin milttan nce binli yllara kadar gittii tahmin edilmektedir. Sebe Devleti mukarribler (m.. ?-m.. 650) ve melikler (m.. 650-m.. 115) diye iki dneme ayrlm, Sebenin soyundan gelen Himyer Himyer Devletini tesis etmitir (C. Zeydn, s. 142; M. Hseyin el-Ferah, I, 34, 47). Gney Arabistanda milttan nce 115 ylndan milattan sonra 525 ylna kadar hkm sren Himyer Devleti birincisine krallar, ikincisine tebbia denilen iki dneme ayrlmaktadr. Krallar devri IV. yzyln bana, tebbia devri 525 ylna kadar devam etmitir. Bu dnemde kendilerine tbba ad verilen Himyer krallar Gneybat Arabistann tamamna hkim olmutur. slm kaynaklarnda Yemen krallarna Sebe, Himyer ve Hadramuta sahip olmadka tbba denilmedii belirtilmektedir; dolaysyla tebbia Yemenin birliini salayan krallarn unvandr (Lisnl-Arab, tb md.; M. Hseyin el-Ferah, I, 129-131). Tebbia dnemine, tebbia krallarnn saysna ve Kuranda bahsedilen tbban yaad aa ilikin slm kaynaklarndaki bilgiler elikilidir. Baz tarihiler Himyer Devletinin ikinci dnemini tebbia diye adlandrrken (EI [Fr.], X, 618) bazlar tbba devrini ok daha gerilere gtrmekte, bu srece Sebe devri dahil edilmekte ve tebbia dnemi milttan nce XV. yzylda Hris er-Ri ile balatlmaktadr. Hris er-Ri liderliinde lkede birliin salanmasyla Sebe Devletinde tebbia krallar ve yetmi Yemen tebbias dnemi balamtr (M. Hseyin el-Ferah, I, 127, 129, 133). Buna gre Hris er-Ri ilk tbbadr. Blge halklarnn ona tbi olmasyla kendisine tbba denildii de rivayet edilmektedir (bn Haldn, II, 51; M. Hseyin el-Ferah, I, 130-132). bn Haldn, tbba diye nitelendirilen ilk kraln Hris er-Ri olduunda tarihilerin ittifak ettiini nakletmekte (el-ber, II, 51), bn Kesr de Kuranda zikredilen tbba kavminin Sebe halkndan meydana geldiini belirtmektedir (Tefsr, VII, 242). Bu kanaati savunanlara gre tebbiann ou Sebe Devleti krallardr; fakat Himyer b. Sebe ve Himyer el-Asgar (Himyer Zreydn) b. Sebe el-Asgar soyundan geldikleri iin onlara ayrca Himyer krallar denilmektedir (M. Hseyin el-Ferah, I, 131). Nevn el-Himyer, Himyerli tebbiann saysnn yetmi olduunu, hepsinin Riin soyundan geldiini ve btn blgede hkimiyet kurduklarn sylemektedir (Mlk imyer, s. 62). Tebbiann saysn dokuz, on alt ve yirmi alt olarak verenler de vardr.

Tebbia dnemini Himyer Devletinin ikinci dnemiyle (IV-VI. asrlar) balatanlara gre tbba unvanl ilk kral olan emmer Yri, IV. yzyln banda Katabn ve Hadramutu bertaraf ederek blgedeki atmalara son vermi, bylece Yemenin birliini salam, ardndan da Sebe, Zreydn, Hadramut ve Yemanet kral unvann almtr. Gney Arabistanda IV-VI. yzyllar siyas adan Himyer devridir (EI [Fr.], VIII, 683-684; X, 618). Baz aratrmaclarn Sebe kitbelerinden hareketle ortaya koyduklarna gre sonraki dnem Sebe tebbias iinde ilk defa emmer Yri lkenin idar taksimatna uygun ekilde Sebe, Zreydn, Hadramut ve Yemanet kral unvann kullanmtr. emmer Yri, bazlarnn iddia ettii gibi son Himyer Devleti zamannda (IV. yzyl) deil (a.g.e., VIII, 683-684; X, 618) milttan nce IX. yzylda yaamtr. nk kitbelerdeki tarihlendirme mild takvime gre olmayp Sebe takvimine gredir (M. Hseyin el-Ferah, I, 144145). lk tbbaa dair bilgiler gibi tebbiann en mehuru olan Eb Kerib Esad Kmilin yaad dnemle ilgili bilgiler de elikilidir. Kuranda zikredilen tbba kavminin Sebe (bn Kesr, VII, 242), tbban da (ed-Duhn 44/37) Eb Kerib Esad olduu (M. Hseyin el-Ferah I, 129) ifade edilmekle birlikte onun yaad dneme dair farkl tarihler verilmektedir. Tebbia devrini Himyer Devletinin ikinci devriyle balatanlara gre IV. yzyln sonunda Eb Kerib Esad, Orta Arabistana kadar ilerlemi ve emmerin kulland unvana, Necid ve Tihme Araplarnn da kral ilvesini yapm, bu kralla ilgili eitli efsaneler ortaya kmtr (EI [Fr.], X, 618). Baz kaynaklarda Eb Kerib Esadn milttan nce 703-669 yllar arasnda Sebede krallk yapt, kitbelerde adnn Sebe, Zreydn, Hadramut, Yemanet ve Necid ile Tihme kral diye getii, Kbeye rt giydirdii, neb mi yoksa kral m olduunun tartld belirtilmekte, bn Abbas onun neb, Kb ise kral olduunu ileri srmektedir. Hz. Peygamberden, Tbbaa kfretmeyin, zira o mslman olmutur; Esad el-Himyerye kfretmeyin, zira o Kbeye ilk rt giydirendir melinde hadisler nakledilmektedir (Msned, V, 340; M. Hseyin el-Ferah, I, 129, 147; II, 645-658). Rivayete gre Eb Kerib Esad bir defasnda Mekkede alt gn kalm, bu esnada ryasnda Kbeye rt giydirdiini grm, ertesi gn Kbeye ryada grd kumatan bir rt giydirmi, ikinci gece baka bir kumatan rt giydirdiini grnce bu defa o kumatan bir rt yaptrm, nc gece baka bir kumatan rt giydirdiini grnce ayn kumatan baka bir rt giydirmitir. Bu sebeple Kbeye ilk rt giydiren kimse diye tannmtr (bn Him, es-Sretn-nebeviyye, I, 19-20; Tecrid Tercemesi, VI, 45). Baz kaynaklarda Eb Keribin Hz. Peygamberden 700 yl nce yaad ve ona gyabnda iman ettii bildirilmekte (bn Kuteybe, s. 60); bir ksm rivayetlerde ise onun Zebra inanan bir kii olduu ve orada Hz. Muhammedin niteliklerini bulduu nakledilmektedir (M. Hseyin el-Ferah, II, 647). Medine tarihine dair eserleriyle tannan Semhd de Eb Eyyb el-Ensrnin Medinedeki evinin ilk tbba tarafndan Hz. Peygamber iin yaptrldn kaydetmektedir. Bu rivayete gre hicretten 700 yl nce Yesribe gelen ilk tbba ileride burada bir peygamberin kaca kendisine bildirildiinde bu evi yaptrr ve ona verilmek zere bir de mektup brakr. Mektupta kendisine iman ettiini bildirmekte ve kyamette efaati olmasn istemektedir. Eb Eyyb el-Ensr kendisine intikal eden bu mektubu Reslullaha verir. Mektup okununca Reslullah, Merhaba ey slih karde! diyerek onu selmlar (Semhd, s. 340-342, 354). Tebbia dneminin son hkmdar Znvs, Yahudilii kabul etmi ve blgedeki hristiyanlar bu dine girmeye zorlamtr (bk. ASHBl-UHDD). Bunun zerine Habe Kral Kaleb Ela-Esbaha, Bizans mparatoru I. Iustinos ile anlap Znvsa sava am ve Himyer Devletini ykmtr.

Tebbiadan sonra Yemende Habeler hkimiyet kurmutur (C. Zeydn, s. 141-145). Kuranda gnahkr olduklar ve peygamberleri yalanladklar iin yok edildikleri bildirilen kavimler Nh kavmi, Ashbr-res, Semd kavmi, d kavmi, Firavunun taraftarlar, Ltun kardeleri, Ashbl-Eyke ve tbba halk eklinde sralanmaktadr. Helk edildii bildirilen tbba kavminin kimlii sz konusu tbban kim olduuna ve yaad dneme baldr. Burada tbba eer Sebe halk ise (M. Hseyin el-Ferrah I, 129) yine Kurn- Kermde iki yerde Sebeden bahsedilmekte ve birinde (en-Neml 27/20-44) Sebe melikesinin Hz. Sleyman ziyareti konu edilmekte, dierinde (Sebe 34/15-21) Sebe toplumunun eytana uyup Allaha kulluktan yz evirdii ve bu yzden byk bir sel felketiyle cezalandrld belirtilmektedir. Kuranda tbba halknn cezalandrlmasyla ilgili bilgiler Sebe kavminin helkine dair olabilecei gibi Himyerler Devletinin tebbia dneminin sonunda Ebrehenin Kbeyi ykma teebbsnn sonusuz braklmas ve onun Mekkeye gelen ordusunun helk edilmesine ait de olabilir.

BBLYOGRAFYA

Mustafav, et-Ta, I, 360; Msned, V, 340; bn Him, es-Sretn-nebeviyye, Beyrut, ts., I, 9-30; a.mlf., Kitbt-Tcn f Mlki imyer, Kahire 1996, tr.yer.; bn Kuteybe, el-Marif (Ukke), s. 60, 626-637; Taber, Tr (Ebl-Fazl), I, 566-567; Mesd, Mrc-eheb (Abdlhamd), II, 74-78; Nevn el-Himyer, Mlk imyer ve ayll-Yemen (nr. Ali b smil el-Meyyedsmil b. Ahmed el-Cerf), Kahire 1378, s. 62; bn Kesr, Tefsrl-urn, VII, 242; bn Haldn, el-ber, II, 50-51; Tecrid Tercemesi, VI, 45; Semhd, Vefl-vef bi-abri dril-Muaf (nr. Ksm es-Smerr), Beyrut 1422/2001, s. 340-342, 354; C. Zeydn, el-Arab ablel-slm, Beyrut, ts (Dru mektebetil-hayt), s.141-145; Neet aatay, slm ncesi Arap Tarihi ve Cahiliye a, Ankara 1982, s. 10-38; P. K. Hitti, Trul-Arab, Beyrut 1986, s. 89-90, 95; Y. M. Abdullah, Tbba, el-Mevsatl-Yemeniyye, Sana 1423/2003, I, 625-627; M. Hseyin el-Ferah, elCedd f tri devleti ve arati Sebe ve imyer, Sana 1425/2004, I, 34, 37, 47, 127, 129-133, 144-145, 147; II, 645-658; A. F. L. Beeston, aramawt, EI (Fr.), III, 53-55; a.mlf., atabn, a.e., IV, 775-778; a.mlf., Saba, a.e., VIII, 682-685; a.mlf., Tubba, a.e., X, 618; A. Fischer-[A. K. Irvine], an, a.e., IV, 467-468. mer Faruk Harman

TCB (Ben Tcb)


() Ben Kindeye mensup bir Arap kabilesi. Yemen asll Kinde kabilesinin nemli kollarndan Ben Sekna mensup olan Eres b. ebb b. Seknun Ad ve Sad adl iki olunun soyundan gelir. ki kardein ahfad Mezhic kabilesine mensup anneleri Tcb bint Sevbn b. Sleyme nisbetle Ben Tcb diye anlmtr. Kabile slmdan nce Arabistann gneyinde Hadramut blgesinde yayordu. Tcbden on kiilik bir heyet 9 (630) ylnda Medineye geldi. Rivayete gre heyet, mallarnn zektn yanlarnda getirerek Hz. Peygambere vermi, Hz. Peygamber bu mallar geri gtrp kendi kabilelerindeki fakirlere datmalarn isteyince getirdiklerinin fakirlerden artan zekt mallar olduunu syleyerek Reslullaha brakmt. Bu olay onlarn Medineye gelmeden slmiyeti benimsediklerini gstermektedir. Tcb heyetinin bu davranndan ok memnun kalan Resl-i Ekrem, Hidayet yce Allahn elindedir; Allah hayrn diledii kimsenin kalbini imana aar diyerek heyet mensuplar ile bizzat ilgilenip sohbet etti, daha sonra arlanmalar iin Bill-i Habeyi grevlendirdi. Medinede bir sre kalan Ben Tcb heyeti, Reslullaha Kuran ve Snnetle ilgili sorular sordular ve cevaplarn yazl olarak aldlar. Onlarn slm dinine gsterdii alka dolaysyla Hz. Peygamber, Medineden ayrlmak istediklerinde biraz daha kalmalarn syledi, vedalama srasnda heyettekilerin her birine hediye verip hayr duada bulundu. Bu srada develerin banda braklan genci de huzuruna ard ve kendisinden sadece dua dileyen gen iin dua edip hediye verilmesini istedi. Tcbler, Ved hacc srasnda Minada Resl-i Ekremle bir defa daha bulutu. Hz. Peygamberin vefatndan sonra ortaya kan irtidad hareketlerinin Yemen kabileleri arasnda youn biimde yaylmasna ramen Ben Tcbden hi kimsenin bu olaylara karmad bildirilmektedir. Kaynaklarda Tcblerin irtidad hadiseleri esnasndaki bu tutumunda, Medineye giden heyetin hayvanlarnn banda braklan ve Hz. Peygamberden sadece dua isteyen gencin nemli rol oynadna dikkat ekilmektedir. Tcbler, Hz. mer zamannda zellikle Msr fetihlerinde bulundu. Fetihten sonra Amr b. s tarafndan Fustat ehrinin kurulmas srasnda kabilelere ait mahallelerin belirlenip dzenlenmesi iinde grevlendirilenler arasnda Muviye b. Hudeyc et-Tcb de vard. Msrdaki Tcblerden Kinne b. Bir gibi Hz. Osmann ldrlmesine ad karanlar da oldu. Ben Tcbden baz kiiler Emevler ve Abbsler devrinde Msrda valilik, kadlk ve urta reislii grevlerine getirildi. Muviye b. Eb Sfyn tarafndan kad tayin edilen Sleym b. Itr bu grevini uzun sre devam ettirdi. Sleym, Msrda mahkeme kararlarnn sicilini tutan ilk kad olarak tannmaktadr. Abdlazz b. Mervnn Msr valilii srasnda Abdurrahman b. Muviye et-Tcb kadlk ve urta reislii yapt gibi Ziyd b. Hante etTcb de shib-urtala tayin edildi. II. Mervnn onay gelmeden askerler tarafndan kadla getirilen Abdullah b. Abdurrahman et-Tcb, Abbsler zamannda bu grevini srdrd ve 152 (769) ylnda Halife Eb Cafer el-Mansr tarafndan Msr valiliine tayin edildi. Onun lm zerine kardei Muhammed b. Abdurrahman valilie getirilirken dier kardei Abbas urta reisliine tayin edildi. Kuzey Afrika ve Endls fetihlerine katlan Ben Tcbin Endlste Msrda olduundan daha

etkin bir rol oynad grlmektedir. Kabilenin liderlerinden bazlar fetihlerden itibaren kumandanlk, kadlk ve valilik grevlerinde bulundular. Mlkt-tavif dneminde kabilenin iki kolundan Ben Him Sarakustada, Ben Sumdh Meriyede emirlik kurdu (bk. TCBLER). Tcblerden pek ok lim, edip ve air yetimitir. mer b. Abdlazzin Berberler arasnda slm' yaymak iin grevlendirdii tebli heyetinde yer alan Eb Mesd Sad b. Mesd et-Tcb, Trablusgarpta isyan eden bz/Hric liderlerinden Abdullah b. Mesd, Kurtuba kads bnl-Hc Muhammed b. Ahmed b. Halef, Endls Mlik fakihlerinden muhaddis ve edip Ebl-Veld el-Bc, Bat slm dnyasnda yetien ilk mslman filozof olarak bilinen bn Bcce et-Tcb, daha ok sfliiyle tannan tefsir, kelm ve fkh limi Harll bunlarn en mehurlardr.

BBLYOGRAFYA

bn Sad, e-abat, I, 323; bn Abdlhakem, Ftu Mr (Torrey), s. 224-235; Vek, Abrlut, III, 221, 225; bn zr, el-Beynl-murib, III, 167-169; Eb Bekir el-Mlik, Riyn-nfs (nr. Ber el-Bekk), Beyrut 1403/1983, I, 102-106; Ykt, Muceml-bldn (Cnd), II, 19; Kind, el-Vlt vel-ut (Guest), s. 10, 34-35, 49, 51, 65, 71, 303-305, 309, 311, 317; Makrz, ela, I, 94, 296-297; bn Tarberd, en-Ncmz-zhire, I, 124, 193, 244; Seyyide smil Kif, elVeld b. Abdilmelik (86-94/705-715), Kahire 1962, s. 173-174; M. Abdullah nn, Devletl-slm fil-Endels: Dvel-a-vif, Kahire 1408/1988, s. 164-173, 264-270; E. Lvi-Provenal, Tucibler, A, XII/1, s. 479; H. L. Gottschalk, Dwn, EI (ng.), II, 327; P. Guichard, Tub, a.e., X, 582-584. Nadir zkuyumcu

TCB
() Ebl-Ksm Alemddn Ksm b. Ysuf b. Muhammed et-Tcb es-Sebt (. 730/1329) Sebteli muhaddis ve seyyah. 670 (1271-72) yl civarnda Sebtede (Ceuta) dodu. Aslen Belensiyelidir (Valencia). bn S[hi]bi Rzkih adyla mehur Abdurrahman b. s el-Vuryaglden din bilgiler ve Kuran dersleri aldktan sonra bn Ebr-Reb el-blden krat-i seba renimini tamamlayp 686da (1287) iczet ald (Tcb, Bernmec, s. 22). Sonraki sekiz yl boyunca Sebtede aralarnda Ubeydullah b. Abdlazz bnl-Kr, Abdlazz b. brhim el-Cezer, bnl-Murahhal, brhim b. Eb Bekir et-Tilimsn, Thir b. Ref el-Hseyn gibi ahsiyetlerin bulunduu birok hocadan bata hadis olmak zere fkh, tasavvuf ve Arap diline dair ilimleri tahsil etti. Dier ehirlerdeki baz limlerden mktebe yoluyla iczetler ald. 694 veya 695te (1295, 1296) Endlse geip Mlekada (Malaga) Eb Abdullah bn Ayytan ve bn Mesmid adyla tannan Ali b. Ysuf es-Sanhcden hadis, Meriyede (Almeria) Eb Abdullah bn uayb el-Kaysden tefsir okudu (a.g.e., s. 46-47, 146-147). Ardndan dou slm lkelerine ynelen Tcb iki yl sren bu seyahati srasnda Bicyede (Bougie) Eb Abdullh bn Slih, bn Rahme el-Kinn ve Nsrddin Mansr el-Midl; Tunusta Eb Abdullah el-Halls; skenderiyede Ali b. Ebl-Abbas el-Garrf; Kahirede Abdlmmin b. Halef ed-Dimyt ve bn Dakkuld; Dmakta Takyyddin bn Teymiyye, Ahmed b. Hibetullah el-Askir, Ysuf b. Eb Nasr bn-ukr, bnn-Nehhs el-Haleb; Mekkede Radyyddin brhim b. Muhammed etTaber, Abdurrahman b. Muhammed bnt-Taber ve Osman b. Muhammed et-Tevzer, ayrca Hicaz seyahatinde yol arkada olan Halef b. Abdlazz el-Kabtevr gibi limlerden ders ald ve birok l isnad elde etti (a.g.e., s. 34-35, 64). Hac dn Zeheb ile grt (Zeheb, s. 194-195). Memleketine dndkten sonra gezdii yerler ve tant limler hakknda tuttuu notlar Mstefdr-rile adyla kitap haline getirdi. Son hocalarndan olan Eb Bekir el-Estabnden bir sre daha Sebtede ilim tahsil etti (Bernmec, s. 276). Daha sonralar hadis ve fkh dersleri vermeye balayarak ksa zamanda blgenin nde gelen muhaddisleri arasnda yer ald. rencileri iinde Muhammed b. Sad er-Ruayn, Muhammed b. Abdlmheymin el-Hadram, Ebl-Haccc el-Mntefir, bn Hams elCezr, Eb Abdullah el-Ensr e-edd, bnl-Hc el-Billifk gibi ahsiyetler zikredilir. Gvenilir bir muhaddis ve mnekkit kabul edilen Tcb (Zeheb, s. 194), Mlik b. Enesin el-Muvaann (Tcb, Bernmec, s. 64; dier l isnadlar iin bk. a.g.e., s. 54-55, 57) ve Buhrnin el-Cmiuainin (a.g.e., s. 71) en l isnadlarna sahipti. Krat-i sebay, zellikle Nfi kraatini ok iyi bilirdi. Yazs dzgn ve zabt salamd. Ayn zamanda air olup sultanlar ve vezirler tarafndan sevilirdi. Baz kaynaklarda geimini marangozlukla temin ettiine dair bilgiler vardr (bn Hacer, III, 240). Seyahatlerinden dndkten sonra Sebteden ayrlmayan Tcb burada vefat etti ve Mn Mezarlna defnedildi. Eserleri. 1. Mstefdr-rile vel-itirb. Aslnn cilt olduu belirtilen eserin (a.g.e., a.y.) yalnzca II. cildinin byk bir ksm gnmze ulamtr (bk. bibl.). Abdlhay el-Kettnnin

Tunusta grdn syledii ksm (Fihrisl-fehris, I, 191) bu cilde ait yazma nshadr (Mstefdr-rile, neredenin girii, s. III). Yaymlanan cildinde Kahire, Cidde ve Mekkeye dair bilgilerin yer ald eserin kayp ciltlerinin birincisinde muhtemelen Tcbnin Sebteden ayrlp Msra ulat 696 (1296) yl balarna kadarki seyahati, nc cildinde ise Kuds ve Suriye ile ilgili haberler, dn srasnda karlat olaylar ve kiiler ele alnmtr (a.g.e., neredenin girii, s. II-III). Tcb eserinde, kendisinden ksa bir sre nce ayn yerlere seyahat eden hemehrisi bn Reydin Mill-aybesindekine benzer bir yntem uygulamakla birlikte ondan farkl ekilde sadece hocalarndan yapt rivayetler ve okuduu dersler hakknda deil ayn zamanda onlarn hayatlarna dair ayrntl bilgi vermektedir. O dnemde okunan kitaplarn da tantld eserde Tcbnin urad ehirlerin corafyas, siyasal, ekonomik, sosyal ve ilm durumuyla mimari yaplar gibi konular da ele alnmaktadr. Asya-Hint ticaret yolu olarak da kullanlan hac yolunun Ks-Ayzb ehirleri arasndaki blm hakknda bu yolun nemi, ticaret erbabnn yol boyunca karlat zorluklar, devletin bu zorluklar gidermek iin gsterdii gayretler eserde yer alan ayrntlardr. Yol boyunca karlat Endlsl seyyahlarn verdii birtakm yanl bilgileri zikreden Tcb onlarn aratrmadan sylenen her eye inanmalarn da eletirmitir. Eserin Kahireye ayrlan blmnde ehrin kuruluu, demografik, topografik ve mimari zellikleri, bayndrlk durumu, eitim kurumlar gibi konular ilenmektedir. Tcb, Kahirede medfun baz mehur ahslar ve trbelerini kaydettikten sonra burada grt limleri zikretmektedir. Mekke ile ilgili blmde ise Kbenin inas ve zellikleri, Hacerlesved, Zemzem Kuyusunun almas, Mekkenin kuruluu, fazileti, kaplar, harem snrlar, ehrin sosyal yaps, ilm durumu, camileri zerine bilgi verilmektedir. Mellifin haccn ifas srasnda grd bidatlar eletirmesi bu seyahatnmeyi benzerlerinden ayran bir baka zellik kabul edilmektedir (DA, XIV, 414). 2. Bernmec. Mellifin byk oranda Mstefdr-riledeki bilgileri esas alarak tahminen 702den (1303) sonra (Bernmec, neredenin girii, s. V) yazd bu eserde kendi ilm macerasn, bilhassa sem ve kraat yoluyla okuduu eserlerin rivayet senedlerini ve hocalarn kaydetmi, mnvele ve iczet gibi dier tahamml vastalaryla ald eserlere ndiren yer vermitir (a.g.e., s. 8-9). Ana Ramos Calva, Bernmec neredilmeden nce bu eser hakknda baz makaleler yaymlamtr (bk. bibl.). 3. Erbane ad f falil-cihd. Mellifin Mern Sultan Eb Sad Osman b. Yakb iin derledii krk hadisi ieren bir eser olup et-Terb fil-cihd adyla da bilinir (Blatl-mniyye, s. 28). Tcb ayrca hocas bn Abdlmelikin e-eyl vet-Tekmilesi zerine bir mstedrek hazrlam, Abdlmmin b. Halef ed-Dimytnin Mucem-yuna baz ilvelerde bulunmutur.

BBLYOGRAFYA

Tcb, Bernmec (nr. Abdlhafz Mansr), Libya 1981, s. 8-9, 22, 34-35, 46-47, 54-55, 64, 146147, 276, ayrca bk. neredenin girii, s. I-V; a.mlf., Mstefdr-rile vel-itirb (nr. Abdlhafz Mansr), Tunus 1395/1975, neredenin girii, s. I-V; Zeheb, el-Muceml-muta bil-muaddin (nr. M. Habb el-Hle), Tif 1408/1988, s. 194-195; Safed, el-Vf, XXIV, 173; Blatl-mniyye ve maadl-lebb (nr. Abdlvehhb b. Mansr), Rabat 1404/1984, s. 28-29; bn Hacer, edDrerl-kmine, III, 240-241; Abdlhay el-Kettn, Fihrisl-fehris, Fas 1346, I, 191; Avtf M. Ysuf Nevvb, er-Raaltl-Maribiyye vel-Endelsiyye, Riyad 1417/1996, s. 121-124; Abdullah

Murbt et-Terg, Fehris ulemil-Marib, Ttvn 1420/1999, s. 228-249; A. R. Calva, Le Barnma dal-Tub, Arabica, XXIV/3, Leiden 1977, s. 291-298; a.mlf., Materiales Para el Estudio de Algunas Obras Poeticas y de Adab Contenidas en el Barnamay de al-Tuyibi, Awrq, sy. 3, Madrid 1980, s. 32-43; Maribel Fierro, al-Tub, EI (ng.), X, 584-585; Ahmet zel, Hac, DA, XIV, 414; M. Yaar Kandemir, bn Reyd, a.e., XX, 292-294; Zelha bint Ramazan, etTcb, Malemetl-Marib, Rabat 1415/1995, VII, 2293-2294. S. Kemal Sandk

TCBLER
() Endlste Sarakusta ve Meriyede hkm sren iki mslman hnedan. Hz. Peygamber zamannda slmiyeti kabul eden Ben Tcb, Msr ve Kuzey Afrika fetihlerinin ardndan liderleri Abdurrahman b. Abdullah b. Muhcirin bakanlnda Endlsn fethine katld, fetihlerden sonra da Aragona yerleti. Abdurrahmann arkasndan kabile Ben Him ve Ben Sumdh eklinde ikiye ayrld. Bu iki kol arasnda ortaya kan anlamazlk neticesinde Ben Sumdh, Aragondan ayrlmak zorunda kald ve Meriyeye (Almeria) giderek oraya yerleti. Her iki kol, Endls Emev Devletinin k zerine ortaya kan mlkt-tavif dneminde bulunduklar ehrin ynetimini ele geirip birer emirlik kurdu. Ben Tcb fetihlerden bir sre sonra Endlsn nemli kabileleri arasna girmiti. Kabile mensuplarndan bazlar adl, asker ve idar grevlere getirildi, bunlarn says giderek artt. Komutanlardan Eb Yahy Muhammed b. Abdurrahman, 276 (889) ylnda spanyol kkenli Ben Kas kabilesinin elindeki Sarlal (Aragon) blgesinin merkezi olan Sarakusta (Saragossa, Zaragoza) valiliine tayin edildi. Onun ehri ele geirip valilik grevine balamasndan itibaren kuzeydeki hristiyan krallklarna komu serhat ehrinin valilii Endls Emev Devletinin sonuna kadar Tcblerin elinde kald. Mlkt-tavif dneminde Mnzir b. Yahy el-Mansrun bamszln iln etmesiyle mstakil emirlie dnt. Muhammed b. Abdurrahmann lmyle (312/924) yerine burada hkm sren Ben Him hnedanna adn veren olu Him b. Muhammed geti. Himin lmnn (318/930) ardndan valilik grevine getirilen Muhammed b. Him zamannda nemli olaylar meydana geldi. Onun III. Abdurrahmana itaatten ayrlp Leon ve Navarra (Neberre) krallklaryla ittifak kurmas ve Leon Kral II. Ramironun hkimiyetini tandn aklamas zerine iki taraf arasnda mcadele balad (323/935). III. Abdurrahman 326da (938) isyan bastrmak iin harekete geti. nce Muhammedin idaresindeki Kalat Ben Eyybu ele geirdi, ardndan Sarakustay kuatp isyanc valiyi teslim olmak zorunda brakt. Ancak hkmdar, Ben Tcbin kuzey snrlarndaki etkinliini dikkate alarak Muhammed b. Himi affedip grevinde brakt. 329da (940-41) Simancas surlar nnde cereyan eden ve mslmanlarn yenilgisiyle sonulanan savata Leon kralna esir den Muhammed, III. Abdurrahmann yapt bar sayesinde kurtuldu (940). Bu srada Kurtubaya (Cordoba) geldi, kendisini ok iyi karlayan halife tarafndan vezirlik mertebesine ykseltildi ve grevine yeniden balad. Hristiyanlarla savata nemli baarlar kazanan Muhammed b. Himin lm zerine (338/949) vali tayin edilen olu Yahy b. Muhammed de hristiyanlarla mcadelede baar gsterdi. Daha sonraki valilerden Abdurrahman b. Mutarrifin ad, devlet ynetimini fiilen elinde tutan Bavezir bn Eb mir el-Mansra kar onun olu Abdullahn liderliinde yrtlen bir isyan hazrlna kart. Bu srada grevden alnan ve ardndan idam edilen Abdurrahmann yerine Yahy b. Abdurrahman getirildi (379/989). Ben Him (1019-1039). Yahy b. Abdurrahmann ardndan valilik grevini olu Mnzir stlendi

(400/1010). Mnzir blgede giderek gcn arttrd, valiliinin onuncu ylnda hkmdarln iln etti (410/1019). Mlkt-tavif dneminde Sarakustada hkm sren Ben Him hnedannn ilk hkmdar kabul edilen Mnzir b. Yahy el-Mansr Kastilya, Barselona (Berelne), Navarra ve Leon krallklaryla dostluk kurdu. Lride (Lrida), Tutle (Tudela) gibi egemenlii altndaki ehirlerde istikrar salad. Baehir Sarakusta onun zamannda sakin dnemlerinden birini yaad, nfusu artt ve refah seviyesi ykseldi. Mnzirin 414 (1023) ylnda lmnden sonra tahta olu Yahy kt. Yahy el-Muzaffer zamannda Barselona kralyla ilikiler bozuldu ve snrdaki baz merkezler igal edildi. Onun lmnn (420/1029) ardndan tahta kan II. Mnzir b. Yahy Muizzddevle 430da (1039) kumandanlar ve baz yaknlar tarafndan ldrld. Bunun zerine Sarakustada karklklar kt. Bu esnada Sleyman b. Hdun ehri ele geirmesiyle Sarakusta Tcblerinin egemenlii sona erdi (Muharrem 431/Eyll-Ekim 1039) ve Hdlerin hkimiyeti balad. Ben Sumdh (1042-1091). Endls Emev Devleti hcibi bn Eb mir el-Mansrun kumandanlarndan olan Muhammed b. Ahmed b. Sumdh ayn zamanda Veka (Huesca) valilii grevinde bulunmutu. Daha sonra Belensiyede hkm sren mir Hcib Abdurrahman b. Eb mirin olu Abdlazz, 416da (1025) Muhammed b. Ahmedin olu Ebl-Asba Man etTcbyi Meriyeye vali tayin etti. Ebl-Asba bamszln iln ederek Ben Sumdh kolunu kurdu. Baarl bir hkmdar olan Man, istikrar salamann yannda Lrka (Lorca), Beyyse (Baeza) ve Ceyyn (Cen) egemenlii altna ald. 1051de lmnden sonra henz on drt yandaki olu Eb Yahy Muhammed amcalarnn desteiyle Mutasm-Billh lakabyla tahta kt. Amcas Eb Utbe bn Sumdh yl boyunca nib sfatyla ynetim ilerinde yardmc oldu. Bastrd sikkelerde Vsi-Billh ve Red lakaplarn kullanan Mutasmn krk yl devam eden meliklii komularyla mcadele iinde geti. Grnata ve Belensiye ile mcadele eden Mutasm, Grnatay istil etmeye niyetlendi, ancak bunu baaramad. Mutasm, olu Muizzddevle ile Endlse geen Murbt Hkmdar Ysuf b. Tfne kymetli hediyeler ve ordusuna yardmc birlik gnderdi; bu askerler Zellka (Sagrajos) savana (479/1086) ve Aledo (Ld) kuatmasna katld. Mutasm lmnden (14 Mays 1091) bir sre nce olu Ahmed Muizzddevleye, bliye (Sevilla) Murbtlarn eline getii takdirde Meriyeyi onlara brakp Hammdlerin hkimiyetindeki Marib topraklarna snmasn vasiyet etti. Muizzddevlenin onun vasiyetine uyarak gemiyle Bicyeye gitmesi zerine Ben Sumdh hnedan sona erdi (Ramazan 484/EkimKasm 1091). Dier bir rivayete gre ise Murbt birlikleri ehri kuattnda hayatta olan Mutasm hastalna ramen Murbt kuvvetlerine kar direnmi, ancak ieri girmelerini nleyememitir. ehri Muizzddevlenin savunduu, fakat sonunda Akdenizdeki Ben Mezgann adasna yerlemek iin ehri terkettii de sylenmektedir. Ben Sumdh devrinde Meriye mimari, ticaret, bilim ve kltr alanlarnda en parlak dnemini yaam, Mutasm Meriyenin imar iin byk gayret gstermi, ehre temiz su getirmek amacyla kanallar atrm, eitli bina ve saraylar yaptrmtr. Donanma ss niteliini srdrmesinin yannda Endlsn en ilek ticar liman olarak zenginleen ehirde nemli imar faaliyetleri gerekletirilmitir. Ben Sumdh saraynda bnl-Haddd el-Vd, bn Ubde, bn heyd, corafyac bnd-Del el-Uzr ve Eb Ubeyd el-Bekr gibi lim, air ve edipler kalmtr. Dier taraftan Bat Endlste Batalyevs merkez olmak zere Sarlednda hkm sren Eftaslerin (1022-1095), Berber asll olmalarna ramen toplum iinde itibarl bir mevki edinebilmek amacyla ikinci hkmdar Abdullah b. Muhammedden itibaren Tcblere mensup olduklarn syledikleri

bilinmektedir.

BBLYOGRAFYA

bn Sad, e-abat, I, 323; bn Abdlhakem, Ftu Mr (Torrey), s. 224-235; Kind, el-Vlt vel-ut (Guest), s. 10, 34-35, 49, 51, 65, 71, 303-305, 309, 311, 317; Eb Bekir el-Mlik, Riyn-nfs (nr. Ber el-Bekk), Beyrut 1403/1983, I, 102-106; Ykt, Muceml-bldn (Cnd), II, 19; bn zr, el-Beynl-murib, III, 167-169; Bosworth, slm Devletleri Tarihi, s. 1722; D. Wasserstein, The Rise and Fall of the Party-Kings: Politics and Society in Islamic Spain 10021086, Princeton 1985, bk. ndeks; M. Abdullah nn, Devletl-slm fil-Endels: Dvel-avif, Kahire 1408/1988, s. 164-173, 264-270; Receb Muhammed Abdlhalm, el-Alt beynelEndelsil-slmiyye ve sbny en-Narniyye f ari Ben meyye ve mlki-avif, Kahire, ts. (Drl-ktbil-slmiyye), s. 336-346; E. Lvi-Provenal, Tucibler, A, XII/1, s. 479; P. Guichard, Tub, EI (ng.), X, 582-584; Settr d, Tcbiyn, Dninme-i Cihn- slm, Tahran 1380/2002, VI, 11-14; Csim el-Ubd, Sarakusta, DA, XXXVI, 113-114. Nadir zkuyumcu

TFEK
Ahap kundak zerine yerletirilmi namludan ve namludaki ateleme tertibatyla nianghtan meydana gelen ateli bir el silhdr. Farsa tufeng kelimesi Osmanl kaynaklarnda tfenk, tfeng, tfek eklinde geer. Kelime bu mnasn XV. yzylda kazanmtr. Kundaksz dvme demir namludan ibaret olup azdan doldurulan, ta veya demir glle atan, uzaktan tetiksiz bir fitilli ateleme mekanizmasyla atelenen en eski silhlar kk apl top veya ar tfek diye nitelendirmek mmkndr. Bu tr silhlardan olan ve daha ok kalelerin metrislerinde kullanlan akalozlar XV ve XVI. yzyllarda Osmanllar kk top, Macarlar ise ar tfek (puska, pixis) eklinde nitelendirmitir. Macarcada kancal tfek mnasna gelen szakllas puska, adn namlunun altnda bulunan ve silhn gl tepmesini nlemek amacyla duvara veya sipere raptetmek iin kullanlan kancadan almaktadr. XIV. yzyln son eyreinde ateli silhlarla Balkanlarda tanan Osmanllarn ne zamandan beri tfek kullandklar kesin ekilde bilinmemektedir. Tfek kullanmyla ilgili verilen en erken tarihleri (1394, 1402, 1421, 1430, 1440, 1442) baz tarihiler doru bulmamakla beraber Osmanllarn 14431444 Osmanl-Macar savalar ile II. Kosova Savanda tfek kullandklar genellikle kabul edilmektedir (Gazavt- Sultn Murd, s. 42, 52, 54, 67-68; Emecen, s. 34). Bu silhlarn arkebz veya akaloz tarznda kundaksz kk top yahut ar ateli el silhlar olmas muhtemeldir. XV. yzyldan kalma buna benzer silhlar Macar Asker Mzesi dahil birok Avrupa mzesinde mevcuttur. Bu tr fitilli arkebzler Avrupada 1380lerden beri bilinmekteyse de bunlarn el silh eklinde kullanllar XV. yzyln sonlarna rastlar. Tfekler Osmanllara muhtemelen ticaret yoluyla yahut Balkanlarda ve Dou Akdenizde Avrupallara kar yaptklar akn ve savalarn sonucunda ulamtr. Osmanllarn Balkanlardaki snr kalelerinde XV. yzyln ortalarndan itibaren top ve tfek kullandklar ariv kaynaklarndan bilinmektedir. Mesel 1455te skp Kalesinde on iki topla 125 kurun top gllesi ve 148 tfekle 4000 tfek kurunu (fndk), ayn tarihte Novoberda Kalesinde byk top, be prang denilen kk topla elli be tfek bulunmaktayd (Emecen, s. 35-36). XV. yzylda baz Balkan kalelerinin silh defterlerinde grlen tfenk kelimesinin fitilli arkebz iin kullanld dnlebilirse de bu silhlarn ylankavi ateleme tertibat ile mi yoksa fitilli ateleme tertibatnn daha gelimi bir tryle mi alt konusu ak deildir. Ylankavi tertibat olarak bilinen en eski fitilli mekanizmann XV. yzyln balarnda ortaya kt sylenmektedir. Bu tertibat, merkez bir eksenle kabzaya raptedilmi S eklinde bir metal paras olup silh atelemek iin kullanlmaktayd. S eklindeki tertibatn st ksm yanan fitili tutuyor, alt ksm tetik vazifesini gryordu. Asker, ylankavi tertibatn alt ksmn ekince fitili, silh ateleyecek olan fnye barutunun bulunduu ateleme tavasna indirmi oluyordu. Kaynaklarda belirtildiine gre skp, Novoberda, Gvercinlik ve Resava gibi kalelerde top ve tfekleri kullanan askerlerin ou hristiyan topu ve tfekilerdi. Ancak Novoberdada on bir hristiyan tfeki yannda on yenieri tfekinin bulunmas dikkat ekicidir (a.g.e., s. 36). Yenieriler II. Murad dneminde ateli el silhlar kullanm, fakat tfekle tehiz edilen yenierilerin says

ancak XV. yzyln sonlarna doru artmaya balamtr. Moha seferinden (932/1526) sz eden Lutfi Paa her ne kadar otuz bin piyade tfeng-endazdan bahsederse de (Trih, s. 325) dier kaynaklara gre saylar 12.000 olan yenierilerin yalnz bir ksm tfek kullanmtr. Kann Sultan Sleymann 1532 Viyana ve Macaristan seferi hakknda ayn senede yazlm bir Alman kaynanda, 10.000 yenieriden yaklak 9000 kadarnn ateli silhlarla tehiz edildii ve 1000 kadarnn sadece mzrak tr silhlar tad Trk esirlerinden alnan bilgilere dayanlarak ileri srlmtr. Saylar Ftih Sultan Mehmedin son yllarnda 10.000e ulaan yenierileri II. Bayezidin fitilli tfein daha gelimi ve daha etkili bir eidiyle donatt bir Venedik raporunda kaydedilmektedir. Ancak sz konusu raporda Osmanllarn Avrupadan ithal ettikleri yeni tip fitilli tfeklerin mi yoksa kendileri tarafndan gelitirilen ylankavi mekanizmayla donatlm el silhlarnn m kastedildii anlalamamaktadr. Venedik kaynaklar ayrca III. Muradn btn yenierileri tfeklerle donattn ifade etmektedir. Bu kaynakta byk ihtimalle daha da gelimi bir silh olan fitilli misket tfeinden sz edilmektedir. Bunlar ilk defa XVI. yzyln banda talyada ar zrhl askerlerle savarken daha gl silhlara olan ihtiyac gren spanyol askerleri tarafndan kullanlmtr. Misket/musket tfekleri arkebzden daha ar ve namlusu daha uzundur; daha ar mermileri ayn veya daha yksek hzla atabiliyordu. Bu kombinasyon ar zrhl dman birliklerinin yaratt oka kar etkili olmutur. Yenieriler her ne kadar XVII. yzyln ilerleyen yllarna kadar fitilli tfekleri kullanmlarsa da Osmanl Devletinde XVI. yzyln sonlarndan itibaren akmakl tfekler giderek daha ok sayda retilmeye balanmtr. Bu tfeklerin atelemesi akmak tayla yaplyordu. Asker tetii ekince horoz iindeki akmak tan akmak demirine arpar ve bu esnada kan atei falyaya drr, falyadaki ate de namludaki barutu atelerdi. XVI. yzyln sonlarndan itibaren bata spanyada olmak zere akmakl tfeklerin daha gelimi eidi olan ve ateleme mekanizmasndan dolay patilla/miquelet tfei diye adlandrlan silhlar imal edilmitir. Bu silhlar Osmanllarn katklaryla Akdenizde ve Balkanlarda abuk yaygnlamtr. Ancak ilk akmakl tfekler fitilli tfekler kadar gvenilir deildi: akmak anr, ateleme tavasna yanl adan arpar veya horozundan dt iin tavadaki barutu ateleyecek kadar kvlcm retemezdi. Dolaysyla Osmanllar da Avrupallar gibi birleik ateleme tertibatlarn kullanmtr; Avrupada buna 1688lerden sonra vauban mekanizmas denilmekteydi. Osmanllarn 1094te (1683) II. Viyana Kuatmasnda kullandklar bu tip tfeklerden bazlar hristiyanlar tarafndan ele geirilmi ve Dresden Mzesinde sergilenmitir. Kuatmalarda ve kale savunmalarnda Osmanllar sekiz keli yahut silindirik formlu, kaval namlulu ar fitilli tfek kullanyordu. Metris tfei diye bilinen bu silhlarn namlu uzunluu 130-160 cm., namlu ap 20-29 mm. olup ok defa humbara atmak iin kullanlan daha geni namlu apna (35 ve 45 mm.) sahip olanlar da vard. Avrupa kaynaklar, Osmanl el silhlarnn Avrupallardaki silhlardan daha byk olduunu iddia ederken muhtemelen Osmanl kuatmalar srasnda grdkleri bu metris tfeklerini kastediyorlard. Fakat Avrupa kaynaklar temel alnarak yaplan genellemelere ihtiyatla yaklamak gerekir; nk bu ar tfeklerin yan sra yenieriler daha kk ve hafif tfekler de kullanyordu. 1567de Belgrad

Kalesindeki yenieriler 12 ve 15 gr. (4-5 dirhem) arlnda kurun atan tfeklere sahipti (BA, MD, nr. 7, s. 198, hk. 539). Aralk 1567 sonlarnda stanbuldan Msra 12 gr. (drder dirhem) atar 2500 kabza tfekle 5 milyon kurunun gnderilmesi emredilmitir (BA, MD, nr. 7, s. 219, hk. 609). Devlet imalthanelerinde yaplan ve 1571de Badatta kullanlan tfekler 15 gr. (5 dirhem) arlnda kurun atyordu (BA, MD, nr. 12, s. 488, hk. 934). Kurun mermilerin arl gz nne alndnda bu silhlarn yaklak 13 veya 14 mm. bir apa sahip olduu ve meydan muharebelerinde kullanlan yenieri tfeklerinin daha kk trlerine benzedii sylenebilir. Bu kk tfekler genellikle 115140 cm. uzunluunda olup 3-4,5 kg. arlnda ve namlular 11, 13, 14 veya 16 mm. (ndiren 19 veya 20 mm.) apndayd. Yenieri tfekleri Avrupada kullanlanlara ok benzemekteydi. Avrupa ordularnda kullanlan tipik fitilli tfek 120-150 cm. uzunluunda ve 2,5-4,5 kg. arlnda olup 14-18 mm. ap vard. Tipik XVI. yzyl arkebznn zellikleri de benzerdi: 4,5 kg. arlnda olup 15 mm. veya o civarda bir namlu apna sahipti. Osmanl tfeklerinin kalitesiyle ilgili olarak kaynaklar elikili bilgiler vermektedir. 1015te (1606) kaleme alnan ve ocan ok ayrntl bir tasvirini yapan Kavnn-i Yenieriynda mr tfek krhnelerinde imal edilen tfeklerin zel silh imaltlarnda bulunanlara gre daha dk kalitede olduundan ikyet edilmektedir. te yandan Raimondo Montecuccoli, Trk tfeklerinin metalinin kaliteli, menzillerinin ve tesir kuvvetlerinin hristiyan tfeklerinden daha iyi olduunu iddia etmitir. Teknoloji tarihileri bu iddiay teyit edip Osmanl tfek namlularnn Avrupadakilere nisbeten daha gl ve gvenilir olmasn, Osmanl tfek yapmclarnn am kllarna benzer ekilde spiral halinde drdkleri yass elik levhalar kullanmalarna balamaktadr. Bu yntem, barutun yanmas esnasnda ortaya kan basnca namlunun yksek mukavemet gstermesini salamaktayd. XVII ve XVIII. yzyllarda tfekler daha da eitlendi. Osmanllar bu yzyllarda teknolojik gelimeyi iyi takip ettiler. Batda XIX. yzylda gelitirilen yeni tip mekanizmal tfekler (kapsll ve ineli) ksa sre sonra Osmanl ordusunda da kullanlmtr. XIX. yzyln son eyreindeki savalar dneminde Amerikan tfekleriyle tehiz edilen ordu hasmlarna nisbetle daha seri ate edebilen tfeklere sahip olmutur.

BBLYOGRAFYA

Lutfi Paa, Trih, stanbul 1341, s. 325; Topular Ktibi Abdlkadir (Kadr) Efendi Trihi (haz. Ziya Ylmazer), Ankara 2003, tr.yer.; Peuylu brhim, Trih, I, 78, 85; Gazavt- Sultn Murd b. Mehemmed Hn (haz. Halil nalck-Mevld Ouz), Ankara 1978, tr.yer.; D. Petrovi, Firearms in the Balkans on the Eve of and After the Ottoman Conquest of the Fourteenth and Fifteenth Centuries, War: Technology and Society in the Middle East (ed. V. J. Parry-M. E. Yapp), London 1975, s. 164194; Tlin oruhlu, Osmanl Tfek, Tabanca ve Techizatlar: Askeri Mzeden rneklerle, Ankara 1993; Aysel teliolu, Askeri Mze Osmanl ve Cumhuriyet Dnemi Ateli Silahlar Katalou, stanbul 2000; G. goston, Barut, Top ve Tfek: Osmanl mparatorluunun Askeri Gc ve Silah Sanayisi (trc. Tanju Akad), stanbul 2006, s. 107-125; a.mlf., Ottoman Artillery and European Military Technology in the Fifteenth and Seventeenth Centuries, AOH, XLVII/1-2 (1994), s. 19-26; Feridun M. Emecen, Osmanl Klasik anda Sava, stanbul 2010, s. 30-45; Halil nalck, Osmanllarda Ateli Silhlar, TTK Belleten, XXI/83 (1957), s. 508-512; Mcteba lgrel,

Osmanl mparatorluunda Ateli Silhlarn Yayl, TD, sy. 32 (1979), s. 301-318; V. J. Parry, Barud, EI (ng.), I, 1061. Gabor Agoston

TMEN
Ortaa Trk ve Mool devletlerinde bir asker birlii ifade eden, idar ve mal tekiltta da kullanlan terim. Trk ve Mool devletlerinin asker, idar ve mal tekiltlarnda eitli tanmlamalar iin yaygn biimde kullanlmtr. Kelimenin kkenini baz aratrmaclar Toharca (tman, tmane, tumane) veya Eski inceye (wn, man, tman, *tman) balamaya alsa da bu filolojik adan pek mmkn grnmez (Doerfer, II, 641-642). Trke metinlerde ilk defa VIII. yzyln ilk yarsna ait Tonyukuk ve Kltigin kitbelerinde on bin kiiden oluan asker birlik mnasnda geer. VIII. yzyln ortalarna ait ine-Usu kitbesi ve Gktrk harfleriyle yazlm bir fal kitab olan Irk Bitigde yalnzca say (10.000) anlamnda kullanlmtr. Eski Trklerde asker sistemin daha Asya Hun Hkmdar Mao-tun (m.. 209-174) devrinden itibaren onlu sistem zerine kurulduu ve en byk asker birliin 10.000 askerden olutuu bilinmektedir. Bu durumda tmen kelimesinin asker mnada kullanlnn Asya Hun Devletine kadar uzanmas ihtimali vardr (gel, I, 211; Kafesolu, s. 282, 345). Tmenin karl Kgarl Mahmud tarafndan ok (kesr) eklinde verilmi, rnek olarak, Tmen trlg szledi (Bir yn sz syledi) cmlesi zikredilmitir (Dvn lugtit-Trk Tercmesi, I, 233-234, 402). Kelime Codex Cumanicus ile Msr corafyasnda kaleme alnan Kpak Trkesi szlklerinde de on bin, binlerce anlamnda geer. ok eski tarihlerde Moolcaya getii anlalan tmen kelimesine 1240ta yazlan Moollarn Gizli Tarihinde tumed (on bin kiilik asker birlik) ve tumed un noyat (tmen kumandanlar) eklinde rastlanr. Tmen Mool corafyasnda zamanla asker mnasnn yannda idar-itima bir mna da kazanmtr. Byk Mool mparatorluunda btn Mool milleti ulus-tmenlere taksim edilmi ve bu taksimatta tmen tpk ulus gibi birka otokun dahil olduu byk kabile grubunu ifade etmitir. Bu dnemde her byk kabile grubu kendi adyla anlan bir tmen meydana getirmitir. Bu birlikler sabit deildi; zaman zaman paralara ayrlarak deiiklie uram, bazan eski tmenler kaybolurken yenileri ortaya kmtr (Vladimirtsov, s. 195, 197-198). Tmen kelimesi Byk Mool mparatorluundan doan aatay, Altn Orda ve lhanl devletlerine de gemitir. zellikle XIII. yzyldan itibaren farkl anlamda kullanld grlmektedir. 1. Asker birlik olarak tmen lhanl, aatay ve Altn Orda devletleri tekiltnda on bin kiiden oluan asker birlik demektir. Bununla birlikte kelimenin gerekten 10.000 kiilik asker birlie tekabl edip etmedii tartmaldr. lhanl, Karakoyunlu ve Akkoyunlu devletlerinde tmen kumandanlarna emr-i tmen denilmitir (Redddin, I, 172; II, 1479; Eb Bekr-i Tihrn, II, 428). ran corafyasnda tmenin asker birlik anlamnda kullanm her ne kadar Safevler ve Afarlar devrinde kesintiye uram grnse de sistem Kaarlar zamannda 1852 ylnda tmen-bend adyla yeniden dzenlenmitir. Bu dzenlemede ran ordusu her biri 10.000 askerden oluan toplam on tmene ayrlmtr. Bu sistem 1890-1891 yllarnda lavedilinceye kadar devam etmitir. 2. Malidar birim olarak tmen lhanl ve aatay devletlerinde eyaletin alt birimini meydana getiren nahiyeler iin kullanlmtr (Cveyn, II, 255; Mstevf, s. 53, 55). Bu taksimatta devlete bal btn eyaletlerin deil sadece baz eyaletlerin tmenlere ayrld anlalmaktadr. Mesel lhanl Devletinde yaklak krk ehrin bulunduu Irk- Acem ve Azerbaycan eyaletleri toplam dokuzar

tmenden olumaktayd (Mstevf, s. 47, 75). G. le Strange ve G. Vernardsky gibi aratrmaclar tmenin blgenin kard asker saysyla (10.000) ilgili bulunduunu kabul ederken V. V. Barthold ve B. Spuler gibi aratrmaclar kelimenin blgede yaayan 10.000 kiilik nfusla ilikili olmas gerektiini dnmtr. te yandan baz szlklerde tmenin yz kyden meydana gelen idar birim iin kullanld kaydedilmitir. Kelimeyle ilgili btn metinleri gzden geiren G. Doerfer ge Mool devrinde bundan artk saysal bir anlam karlmamas gerektii grndedir (TMEN, II, 637). Tmen kelimesinin lhanllar dneminde Farsa kurallara gre tmenh, Arapa kurallara gre tmnt eklinde oulu yaplmtr (Cveyn, II, 255; Vassf, s. 126, 284). 3. Para birimi olarak tmen lhanllar devrinde yaygndr. Para hesaplarnda zaman zaman dirhem, dinar, zer, ake ve bli iin on bin anlamnda kelimenin kullanld grlr: On tmen ryi altn ki yz bin dinar eder (ems-i Mn, II, 12). Buradan hareketle kelime lhanllar dneminde byk paralarn hesabnda kullanlmtr. Bu durum, tmenin ran corafyasnda muhtemelen Akkoyunlular devrinden itibaren yava yava para birimi mnasn kazanmasna yol amtr. Kaynaklarda daha Akkoyunlular dneminden itibaren tmen-i Tebrz tabirine rastlanr (Eb Bekr-i Tihrn, II, 341, 363, 454). ah smilin tahta gemesiyle birlikte Tebrizde kesilen ilk sikkeye de tmen ad verilmitir. Bu yaklak 10.000 gm dinar deerindeydi. randa resmen tmen adn tayan sikkeler Feth Ali ah zamannda da (1797-1834) bastrlm, bunu Nsrddin ah dneminde (18481896) bastrlan 10 tmenlik para takip etmitir. 1929da para sisteminin yeniden dzenlenmesinin ardndan 1 tmen 10 riyale, 1 riyal 100 dinara edeer kabul edilmitir. Kelime randa bugn de konuma dilinde 10 riyale tekabl eden para birimidir. Tmen XIV. yzyldan itibaren Anadolu corafyasnda on bin, pek ok ve frka anlamlarnda yaygn biimde geer. Kelime bugn Trkiye Trkesinde byk kme, yn ve tugayla kolordu arasndaki asker birlik mnasnda kullanlmaktadr. Halk aznda ise yn, kme, sr; toptan, hepsi birden anlamlarn kazand anlalmaktadr. Tmen kelimesi, XIII. yzyldan itibaren Trkler ve Moollarla temasta bulunan pek ok milletin diline gemitir. Bu diller arasnda Farsa, Arapa, Urduca, Ermenice, Grcce, Srynce, Macarca, Bulgarca ve Rusay saymak mmkndr (Doerfer, II, 641-642).

BBLYOGRAFYA

Dvn lugtit-Trk Tercmesi, I, 233-234, 402; IV, 670; Doerfer, TMEN, II, 632-642; Clauson, Dictionary, s. 507-508; K. Grnbech, Kuman Lehesi Szl (trc. Kemal Ayta), Ankara 1992, s. 202; Recep Toparl v.dr., Kpak Trkesi Szl, Ankara 2003, s. 287; Moollarn Gizli Tarihi (trc. Ahmet Temir), Ankara 1986, s. 114, 149, 150, 151; Cveyn, Tr-i Cihng, I, 70, 169; II, 255; III, 53, 70; Redddin Fazlullh- Hemedn, Cmiut-tevr (nr. M. Ren-Mustafa Msev), Tahran 1373/1994, tr.yer.; Vassf, Tr (nr. M. sfahn), Tahran 1338, s. 126, 284, 416, 506, 672; Mstevf, Nzhetl-ulb (Strange), s. 47, 53, 55, 67, 75; ems-i Mn, Destrl-ktib (nr. Abdlkerim Aliolu Alizde), Moskva 1964-76, tr.yer.; Eb Bekr-i Tihrn, Kitb- Diyrbakriyye (nr. Necati Lugal-Faruk Smer), Ankara 1993, II, 341, 356, 363, 427, 428, 454; W. Hinz, The Value of the Tuman in the Middle Ages, Ydnme-yi rn-yi Minorsk (nr. Mcteb Mnov-rec Efr), Tahran 1348 h., s. 90-95; Mirkamal Nabipour, Die beiden persischen Leitfden des Falak Alye Tabrz ber das staatliche Rechnungswesen im 14. Jahrhundert, Gttingen 1973, s. 18, 138, 141, 143; Bahaeddin gel, Byk Hun mparatorluu Tarihi, Ankara 1981, I, 211, 217; B.

Spuler, Die Mongolen in Iran, Leiden 1985, s. 255, 330, 333, 336; B. Y. Vladimirtsov, Moollarn tima Tekilt (trc. Abdlkadir nan), Ankara 1987, s. 157-159, 191-199, 224, 226, 229; J. M. Smith, Mongol Nomadism and Middle Eastern Geography: Qshlqs and Tmens, The Mongol Empire and its Legacy (ed. R. Amitai-Preiss-D. O. Morgan), Leiden-Boston 2000, s. 39-56; brahim Kafesolu, Trk Mill Kltr, stanbul 2002, s. 282, 345; Osman G. zgdenli, Mool rannda Gelenek ve Deiim: Gzn Han ve Reformlar (1295-1304), stanbul 2009, tr.yer.; W. Barthold, Tmen, A, XII/2, s. 139-140; R. Amitai, Tmn, EI (ng.), X, 619; R. E. Darley-Doran, Tmn, a.e., X, 619-621; Ndi Bergns, Tmn, Dninme-yi Cihn- slm, Tahran 1383/2004, VIII, 622-625; Ali Ekber Diynet, Tmn, DMB, XVI, 404-406. Osman Gazi zgdenli

TMER, Gnay
(1938-1995) Dinler tarihisi. 23 Haziran 1938de Ankarada dodu. Aslen Kastamonulu olan babas ar ceza hkimi Ahmet Cemal, annesi Hikmet Hanmdr. lk ve orta renimini Kastamonuda tamamlad (1955). Ankara niversitesi lhiyat Fakltesinden 1961de mezun oldu. Mezuniyet tezi Kurn- Kerimde Nzl Sebeplerinin Mahiyet, Hussiyet ve Kaideleri adn tamaktayd. Gnay Tmer srasyla Akada retmen Okulu (1961-1962), Kastamonu Kz lkretmen Okulu (19621963), Adana mam-Hatip Okulu (1965-1966), Ankara Etlik Ortaokulu (1966-1967) ve Ankara mam-Hatip Okulunda (1967-1969) retmenlik ve idarecilik yapt. Askerliini yedek subay olarak Hakkride tamamlad (1965). 1969 ylnda Ankara niversitesi lhiyat Fakltesinde tefsir dalnda almay arzu etmesine ramen sz konusu alanda kadro almad iin Dinler Tarihi Krssne asistan tayin edildi. Hikmet Tanyu ynetiminde almalarna balad. 1974te tamamlad Brnnin slmiyet ve Dier Dinler Hakknda Dnceleri balkl teziyle Trkiyede karlatrmal dinler tarihi alannda ilk ilm almay yapan akademisyen oldu. 1979da Hristiyan ve slm Dinlerinde Meryem balkl teziyle doent unvann ald. Doentlik tezi iin bir sre ngiltereye giderek British Libraryde aratrmalar yapt. Yehova ahitleri konulu takdim almasyla 1985te profesrle ykseltildi ve 1986 ylnda Uluda niversitesi lhiyat Fakltesi retim yeliine tayin edildi. Burada Dinler Tarihi Ana Bilim Dal ile Felsefe ve Din Bilimleri Blm bakanlklarn yrtt; ynetim kurulu yelii ve dekan yardmcl yapt; niversite senatrl grevlerinde bulundu. Trkiye Diyanet Vakf slm Ansiklopedisinin hazrlk almalarna katld (1988) ve bu katksn hayatnn sonuna kadar srdrd. Gnay Tmer 22 Austos 1995 tarihinde Kastamonu-Ara yolunda geirdii trafik kazas sonucu ld ve Bursada Emirsultan Mezarlna defnedildi. rencileriyle ilgilenen hogrl bir hoca, ciddi ve titiz bir ilim adam olarak tannan Tmeri derinden etkileyen rnek ahsiyet sz konusudur. lki aratrma yntemine ve baarl karlatrmalarna hayran olduu Brn, ikincisi kendisinden zel dersler ald ve mnev rehberliini nemsedii Kastamonulu Mehmet Feyzi Efendi (allolu), ncs ise akademik aratrmalarna yn veren Hikmet Tanyudur. Gnay Tmerin ilm almalarnda bata Brn, Yehova ahitleri ve Hz. Meryem olmak zere din, dinin anlatm, dinlerin retimi, dintoplum ve din-devlet ilikisi, dinlerde dnya-hiret dengesi, misyonerlik ve dinler tarihi meseleleri ele ald balca konulardr. Metodolojik adan deerlendirildiinde zellikle akademik eserlerinde tarihsel, fenomenolojik ve karlatrmal inceleme yntemlerini bir arada baaryla uygulad sylenebilir. Eserleri. 1. Brnye Gre Dinler ve slm Dini (Ankara 1975, 1986, 1992). Doktora tezi olup ikinci blmnn geni bir zeti makale halinde ayrca yaymlanmtr (Beyrnye Armaan, Ankara 1974, s. 209-231). blmden oluan kitapta Brnnin hayat ve eserleri, ilm ve din kiilii, tarih anlay ve metodu ele alnm, belli fenomenler ekseninde dinlerle ilgili karlatrmalarna yer verilmi, Hinduizm bata olmak zere eitli dinlere dair bilgiler bir araya getirilmitir. 2. Lise ve Dengi Okullar in Din Kltr ve Ahlk Bilgisi: 1. Snf (Rami Ayas ile birlikte, Ankara 1982). 3.

mam-Hatip Liseleri in Dinler Tarihi: 12. Snf (Abdurrahman Kk ile birlikte, Ankara 1985, 1990). 4. Yeni Dokmanlar Inda Yehova ahitleri (Ankara 1987). Hikmet Tanyunun kitabndan (Yehova ahitleri, Ankara 1973) sonra, bu konuda benzer neticeye varlm ikinci akademik almadr. Tanyunun kulland Almanca kaynaklara karlk Gnay Tmer, ngilizce kaynaklara dayal daha sistematik bir alma ortaya koymutur. Yaymlanm iki makale ile (Yehova ahitlerinin Mahiyeti ve lkemizde Mer Hukuk Karsndaki Durumu, AFD, XXVI [1983], s. 491-548; Yehova ahitleri Hareketi ve Bir Din Olup Olmad, AFD, XXVII [1985], s. 221263) yeni bir almann birlikte dzenlenmesinden oluan, hasmne bir gayeye deil ilm aratrma sikine dayand belirtilen bu kitapta Yehova ahitlerinin mahiyeti, bu hareketin bir din olup olmad ve devletin temel nizamlar karsndaki durumu genie ele alnmtr. 5. Dinler Tarihi (Abdurrahman Kk ile birlikte, Ankara 1988, 1993, 1997, 2002). Yazld dnem asndan en kapsaml dinler tarihi kitabdr ve ilkel kabile dinleri, mill dinler, evrensel (ilh) dinler eklinde bir snflandrma ile yaayan dinleri konu almaktadr. Kitapta genel olarak nitelendirici (descriptif) yntem uygulanmakla birlikte deerlendirme ve karlatrmalara da yer verilmitir. 6. Hristiyanlkta ve slmda Hz. Meryem (Ankara 1996). Belli bir din fenomenin iki din asndan karlatrmal olarak incelenmesi bakmndan r ac bir rnek saylabilir. Kitabn metodoloji ve kaynak bilgisini de ieren giri blmnde dinler tarihi erevesinde s ve Meryem ile Meryem kltnn tarihesi verilmitir. Her iki dinin Meryeme bak ayr blmlerde ele alndktan sonra benzer ve farkl noktalar son blmde ortaya konulmutur. Gnay Tmerin makaleleri arasnda eitli Ynleriyle Din (AFD, XXVIII [1986], s. 213-267) adl makalesi ilk sray alacak kadar nemlidir. Bu alma mellifin daha sonra din ve din bilimlerine dair yazdklarnn esasn tekil etmitir. Tmerin dier belli bal makale ve bildirileri unlardr: Brnnin Trkoloji ile lgili Olarak Verdii Bilgiler (a.g.e., XXII [1978], s. 361-365); Batda Din Bilimleri Kavram ve Dinler Tarihi almalarnda Metodoloji (Gnmz Din Bilimleri Aratrmalar ve Problemleri Sempozyumu, Samsun 1989, s. 139-149); Gnmzdeki Dinlerde Dnya-hiret Dengesi (Dnden Bugne slm Dnyasnda Zihniyet Deiiklikleri ve adalama Problemleri Sempozyumu, Bursa 1990, s. 13-35); Gnmzde Dou Hristiyanl (Asrmzda Hristiyan-Mslman Mnasebetleri, stanbul 1993, s. 123-134); Bizansta Din-Devlet likisi (Din-Devlet likileri Sempozyumu: Bildiriler, stanbul 1996, s. 53-55); Vaazda Takip Edilecek Metod I-III (Diyanet Dergisi, XVII [1978], sy. 1, s. 5-23; sy. 2, s. 110-127; sy. 3, s. 334344). Onun Trkiyede dinler tarihi alannn ilk kaynak metinleri arasnda yer alan eviri makaleleri ise Joseph L. Hromdkadan Dou Ortodoksluu (AFD, XVII [1969], s.239-258), William P. Alstondan Din (AFD, XVIII [1970], s. 163-176), Lewis Hodousdan Konfuys Dini (AFD, XXI [1976], s. 391-410) ve Ninian Smarttan Tarih ncesine Ait Dinlerle lkel Dinler (AFD, XXV [1981], s. 297-323) eklinde sralanabilir. Tmerin ilk kitap tantma yazs Ahmed elebnin Mukrenetul-Edyn zerinedir (AFD, XVIII [1970], s. 203-221). Ayrca Beyrnye Armaan (AFD, XXI [1976], s. 429-439) ve Bir Trke Kasas- Enbiy (AFD, XXII, [1978], s. 397-404) adl yazlar da bu konudaki almalar iin rnek olarak zikredilebilir. Gnay Tmerin ilm abasnn dikkate deer bir ynn ansiklopedi maddeleri oluturmaktadr. Trk Ansiklopedisi, mil slm Ansiklopedisi ve Trkiye Diyanet Vakf slm Ansiklopedisine eitli maddeler yazmtr. Bunlar arasnda Trkiye Diyanet Vakf slm Ansiklopedisinde kan Brn, Din (Genel Olarak Din ve Din Bilimleri), Brahmanizm ve Budizm nemlidir. Tmerin Yehova

ahitliine dair bilirkii raporlar, yaymlanmam eviri ve bildirileri, konferanslar, radyotelevizyon konumalar da vardr. The Great Religions of the Modern World (ed. Edward J. Jurji, Princeton 1967) adl eserin evirisini tamamlad halde bu tercme henz neredilmemitir. Gnay Tmer, Amerikal bir Protestan misyonerince hazrlanan yksek lisans tezi projesinde yazm olduu Dinler Tarihi adl kitab (Ankara 1988) asndan inceleme konusu yaplm, Kenneth Frank, bu almasnda Tmerin John Hickin l modelini kullanarak kapsayc tutumu temsil ettii iddiasnda bulunmutur (Kenneth Frank, Kapsamllk ve Snrlayclk: Baz Trk lahiyatlarnn slm D Gelenekler Mensuplarna Bak, DF, zmir-Claremont 1993, s. 9-19). Ahmet zgln daha ok rportajlara dayanan mezuniyet tezi (1996, Prof. Dr. Gnay Tmer: Hayat-ahsiyetiEserleri, U lhiyat Fakltesi), yksek lisans dzeyinde olgunlatrlma aamasnda iken eitli sebeplerle tamamlanamamtr. lmnden bir yl sonra kendisi iin Ankarada dzenlenen anma toplants ve sempozyumda yaplan konumalar ve sunulan bildiriler yaymlanmtr (Ankara 1998). Muhittin Erta, Gnay Tmerin Dinler Tarihi Bilimindeki Yeri balkl bir yksek lisans tezi hazrlamtr (2001, Frat niversitesi Sosyal Bilimler Enstits).

BBLYOGRAFYA

Abdurrahman Kk, Prof. Dr. Gnay Tmer: Eserleri ve Trkiye Dinler Tarihine Katklar, Dinler Tarihi Aratrmalar-I, Ankara 1998, s. 109-120; a.e., s. 75-105 (eitli kiilerin ksa konumalar); Sleyman Sayar, Prof. Dr. Gnay Tmerin Dinler Tarihilii, Dinler Tarihi Aratrmalar-VII, Ankara 2010, s. 541-557; a.mlf., Trke Literatrde Yehova ahitleri, U lhiyat Fakltesi Dergisi, IV/4, Bursa 1992, s. 291-292; a.mlf., Prof. Dr. Gnay Tmerin Hayat ve almalar, a.e., VII/7 (1998), s. 391-398; a.mlf., Prof. Dr. Gnay Tmere Gre Hristiyanlkta ve slmda Hz. Meryem, a.e., VII/7 (1998), s. 399-408. Sleyman Sayar

TPBEBEK
Erkein spermi ile kadnn yumurtasn uygun d ortamda dllendirdikten sonra oluan embriyoyu kadnn rahmine yerletirme yntemi (bk. LKH).

TR
(bk. NEV).

TRBE
() slm corafyasnda tannm ahsiyetlerin mezar antlar trbeden baka kmbet, makam, mehed, buka, darh, kubbe, ravza gibi adlarla da anlmtr. Bu adlandrmalar genellikle yapnn ait olduu kiinin makam ve mevkii, mensup olduu sosyal, din ve siyas zmre, ayrca yapnn mimari zelliini yanstmakla birlikte birbirinin yerine de kullanlmtr. En makbul mezar en abuk kaybolan diye tanmlayan slmiyette zengin bir mezar mimarisinin gelimesi phesiz ok artcdr. lk 250 yllk srete Kubbets-Suleybiyye gibi atipik bir yapnn varlna ramen mezar mimarisi slmn ngrd ekilde gelimiti. Abbs halifelerinden Mntasr-Billh iin Rum asll annesi tarafndan Smerrda ina ettirilen, sekizgen planl bir dehlizle kuatlm kubbeli kare bir mekndan oluan Kubbets-Suleybiyye, sadece Abbs mimarlnn deil slm mimarlnn da ilk mezar yaps olarak nem arzetmekle birlikte tipolojik etkisi bulunmayan bir yap durumundadr. Abbs devrinde Buharada Smnlerden smil b. Ahmed iin yaptrlan kare planl trbe kubbe ile rtl olup drt cephesi birbirinin benzeri biimde ele alnmtr. Karahanllara mal edilen ve tromplu kubbeyle rtl kare mekn ile sade, fakat etkileyici bir mimari tasarma sahip olan 367 (977-78) tarihli Arap Ata Trbesinde farkl biimde giri cephesi ykseltilerek vurgulanmtr. Blgesel artlarn belirleyicilii sebebiyle mezar yaplarnda tula malzemeyi ne karan Karahanllarn bunun salad imknlar nasl zengin bir ssleme sanatna dntrdklerini bu trbede grmek mmkndr. Nitekim buradaki cephe tasarm, Byk Seluklu Sultan Alparslann kz Aye Bb iin Talasta (Taraz) ina edilen trbe ile zkentteki Celleddin Hseyin ve Muhammed b. Nasr trbelerinde grlen sslemelere nclk etmitir. XII. yzylda konstrksiyonda younlaan mimari denemelere girien Karahanllar, Tirmizdeki Sultan Hseyin Trbesinde kemerli sar nilerle tekiltlandrdklar i mekna yeni bir boyut kazandrrken eyh Fzl Trbesinde kare planl gvde zerinde ykselen kademeli kasnaa oturttuklar sivri kubbe ile sonraki yaplar derinden etkileyecek olan d ktle biimleniinin ilk nvelerini ortaya koymulardr. te yandan ayn dnemde hkm sren Gazneliler, Arslan Czib Trbesi gibi iddial bir yapy ina etmelerine ramen mezar mimarisinde Karahanllarn gsterdii geliime ulaamamlardr. Daha byk uygulanan plan emalar ve zenginleen ssleme zellikleri dnda balarda nemli bir gelime gsteremeyen Seluklular, Serahsta XI. yzyla ait Ebl-Fazl Trbesi ile Astanababada Alemberdr Trbesinde girileri bir eyvan eklindeki hazrlk meknlarnn iine alarak nemli bir yenilik getirmilerdir. ift kubbe kullanm ile bu kk lekli yaplara bidev bir grnm kazandrmaya alan Seluklularn uygulamalarnda dikkati eken bir baka zellik ise dier cephelere de portalden aa kalmayacak derecede nem verilmi olmasdr. Her iki zellii en ak biimde yanstan Mervdeki Sultan Sencer Trbesi (1157) Byk Seluklu mimarisinin phesiz en dikkate deer mezar yapsdr. bidev gvdesini talandran ift kubbeli tasarm ile etkileyici bir mimarlk almas ortaya koyan yapnn gnmze intikal etmeyen d kubbesinde kullanld bilinen frze renkli srl tulalarla ininin mezar mimarisindeki yerini de belirledii sylenebilir. meknda bir dier nemli ssleme unsuru olan alnn kullanm ise henz kk leklerdedir (bk. SULTAN SENCER TRBES).

Byk Seluklularn yklndan sonra onlarn hkm srd topraklara egemen olan devletler arasnda mezar antlar asndan en verimli olan hi phesiz Anadolu Seluklulardr. Blgenin doal ta kaynaklarnn zenginlii ve bunu ileyecek yerli ustalarn stn becerisiyle bilhassa sslemede yeni bir senteze ulaan Anadolu Seluklular, trbelerden ziyade daha fazla sayda ele aldklar kmbet tarz mezar yaplarnda bu yenilikleri fazlasyla kullanmlardr. Anadolu Seluklularndan gnmze ulaan en eski trbe, zzeddin Keykvusun Sivasta yaptrd medresenin bir hcresinde oluturulmasyla trbe-medrese ilikisinin ilk rneklerinden birini sunan zzeddin Keykvus Trbesidir. Bu sebeple mimari adan bir yenilik getirmeyen yap, Byk Seluklu geleneini devam ettiren ini sslemelerle zenginletirilmi cephe tasarm ile nemlidir. te yandan Seluklu imar faaliyetlerinde mhim bir yere sahip olan vezirlerin trbe mimarisine sultanlardan daha fazla katk yaptklar grlmektedir. Seluklu vezirlerinden Shib Atann 682 (1283) ylnda Konyada ina ettirdii klliyenin iinde bulunan trbesi, tasarm zelliklerinden ziyade kubbeli meknn kaplayan olaan st ini sslemeleriyle dikkati eker. Torumtay iin 677de (1278) Amasyada yaptrlan trbe ise tonozla rtl dikdrtgen plan ve rt sistemini destekleyen arlk kuleleriyle farkl araylara iaret etmektedir. Bununla birlikte Anadolu Seluklularnn mezar mimarisine kattklar en nemli tr, XIII. yzyln balarna tarihlenen Seyitgazideki mmhan Hatun Trbesi ile ortaya kan eyvan tipi trbelerdir. Daha ziyade Konya ve Afyon evresinde uygulanan bu emann antsal bir rnei olan Konyadaki Gme Hatun Trbesi tatan bir mumyalk zerine ykselen tula yaps ile nem tar. Anadolu Seluklularnn tarih sahnesinden ekilmesiyle bamsz hareket etmeye balayan beyliklerin paral bir grnme brndrd Anadoluda mezar mimarisi de buna bal olarak ok renkli bir grnm kazanmtr. Silindir, sekiz kenarl poligonal ve kare plann ne kt bu dnemde Osmanllara ait ehzade Mustafa Trbesinde olduu gibi altgen planl rneklerle de karlalmaktadr. Ancak devrin en nemli yenilii baldaken tarz ad verilen, kenarlar ak trbe modelinin ortaya kdr. Karamanoullarnn Karamandaki Karaba Vel Trbesinde olduu gibi sekizgen ve Osmanllara ait znikteki Sar Saltuk ve Ankaradaki Arap Baba trbelerinde kare planl rnekleri bulunan ak trbeler sonraki dnemlerde sk sk kullanlmtr. Seluklu sonras Anadoluda lhanl hkimiyeti srasnda yaplan Nreddin b. Sentimur Trbesi (713/1313-14) kesme tatan kare alt yap zerinde tuladan krk piramidal bir klhla rtldr. Eretna Beyliinin ksa sren siyas hayat iinde ilgi ekici bir yap Krehirdeki 733 (1332-33) tarihli k Paa Trbesidir. Tamamen mermerden ina edilen trbenin kubbeli kare meknnn yan ksmna alnm giri holnn dar kanadnda bulunan portali ile, tli unsurlar ve ssleme detaylar ile deta Osmanllarda karakteristik hale gelecek olan slbun habercisidir. Nitekim bu slp, Yldrm Bayezidin Bursadaki klliyesinde yer alan trbesinde kare planl meknn nne yerletirilen blml revak tasarm ile olgun biimine kavumutur. Ayn yllar, Orta Asyada kuvvetli bir imparatorluk kurup ksa zamanda kazand zaferlerin ardndan eitli ina faaliyetleri gerekletiren Timurun, evresine toplad deiik milletlerden sanatkrlarla milletleraras bir slbun temellerini att dnemdir. Plan ve konstrksiyonda daha ziyade eski gelenekleri devam ettirmekle beraber Timurlular asl nemli yenilikleri sslemede

gstermiler, Anadolu Seluklu mimarisinde ortaya konan emalar deiik kaynaklarn besledii zengin bir repertuvarla kendini gsteren ini sslemelerle deerlendirmilerdir. zellikle Semerkantta yer alan h- Zinde mezar topluluundaki rneklerle kendini gsteren Timurlu mezar mimarisi phesiz bir aheser olan Gr- Emr ile zirveye kar. te kare, dta sekizgen planl gvde zerinde ykselen kasnaa oturan dilimli kubbesiyle Timurlu mimarisinin karakteristik zelliklerini sergileyen yapnn btn yzeylerini kaplayan ini ve srl tula sslemeler mimariye gre ekillenen ssleme anlaynn antsal rnekleridir. Ftmlerden itibaren kkl bir trbe geleneine sahip olan Msrda trbe mimarisi asl geliimini Memlkler zamannda gstermitir. Yksek kasnaklar zerinde ykselen sivri kubbe gibi Orta Asya meneli bir mimari slbu benimseyen Memlkler, Sultniye ve el-Melikl-Eref nal rneklerinde grld gibi medrese, ziyaretgh ve tekke gibi yaplarla birlikte daha ziyade klliye leinde mezar komplekslerine rabet etmilerdir. Sultan mezarlarnn topland Bblvezrde bulunan Kaytbay Trbesinde karakteristik zelliklerini sergileyen Memlk mezar mimarisi, Kahiredeki Sultan Hasan Klliyesinde ehir merkezinde konumlanan medrese-trbe ilikisinin ilgi ekici rneklerinden birini ortaya koymutur. elebi Sultan Mehmedin kendi adna yaptrd trbede (Bursa Yeiltrbe) allmadk ekilde Orta Asya mimarlndan esinlenmi olmas Timurla sanatsal bir boy lme olarak deerlendirilebilir. Olu II. Muradn Bursadaki klliyesinde yer alan trbesi slm anlayn biimlendirdii aydnlk kubbeli tasarm ile dikkati ekmektedir. Bizzat sultann vasiyetiyle ortaya kt bilinen bu model, ulem snfnn tercih ettii ak trbeler bir yana braklrsa Osmanl mimarlndaki yegne rneklerden biridir. stanbulun fethinden sonra ina edilen Mahmud Paa Trbesi d cephe sslemesiyle farkl bir yapdr. Sekizgen planl, zeri kubbeli Eyp Sultan Trbesinin gneyine ina edilen cami dnda pek ok trbe camilerin mihrap nndeki alanda yer almtr. Bu dnemde dikkati eken en nemli zellik mezar yaplarnn klliye programndaki yerinin karakteristik bir durum alm olmasdr. Ftih Klliyesinde mihrap duvar nnde oluturulan ve balangta bir glistan eklinde dzenlenen hazre iine alnarak yeri belirlenen trbe, sonraki seltin ve vzer klliyelerinde topografyann elverdii lde ayn yerde kullanlacaktr. II. Bayezid ve Yavuz Sultan Selim trbeleri sekizgen planl kubbeli emalaryla klliyelerde yerini almtr. Osmanl mimarisinde nemli bir yeri olan Mimar Sinann trbe mimarisine farkl katklarda bulunduu grlmektedir. lk defa Kann Sultan Sleyman Trbesinde uygulad ift kabuklu ve ift kubbeli tasarm emasn, Ayasofyadaki Sultan II. Selim Trbesinde ite ve dta farkl plan kurgular zerinde deneyerek mkemmele ulatran Sinan, cami mimarisinde olduu gibi trbe mimarisinde de yenilikler yapmtr. Halefleri tarafndan benimsenen bu ema, III. Murad ve III. Mehmed iin Ayasofya Camii yannda ina edilen trbelerle XVII. yzyla intikal etmitir. XVII. yzylda trbelerin daha ziyade medreselerle birlikte planland grlmektedir. lk olarak XVI. yzylda Sinann Eypte ina ettii Sokullu Mehmed Paa Klliyesinde ortaya kan bu ema Sinann ardndan bu yzyln sonunda Koca Sinan Paa Klliyesinde uygulanmtr. Bu durum XVII. yzylda Kuyucu Murad Paa, Ekmekizde Ahmed Paa, Kprl Mehmed Paa klliyelerinde devam eder. XVIII. yzyln banda Gln Emetullah Vlide Sultan iin skdardaki klliyesinde ina edilen trbe kafesli kubbesiyle hnedan trbeleri iinde farkl bir uygulamadr. Osmanllarn dikkatlerini Batya evirdikleri XVIII. yzyln ortalarndan itibaren bata ssleme olmak zere mimaride d etkilerin arttn trbelerde de tesbit etmek mmkndr. Nuruosmaniye Klliyesinde

ehsuvar Vlide Sultan Trbesi, Lleli Klliyesinde III. Mustafa Trbesi bu tip yaplardr. ah Sultan ve Mihriah Vlide Sultan trbelerinin plan ve tasarm zelliklerinde ak ekilde beliren barok ve rokoko detaylar Sultan II. Mahmud Trbesinde geleneksel ema zerine ilenen empire (ampir) slba dnr. Klasik Osmanl mimarisinde kullanlmayan yuvarlak plan emasna gre ina edilen Glst Sultan Trbesi dnemin en ilgi ekici yaplarndan biridir. XIX. yzyln sonlarnda giderek artan Bat etkilerinin uyandrd tepkinin mimarideki yansmas olan neo-klasik slp, Sultan Mehmed Read iin Eypte ina edilen trbede grkemli bir ekilde ele alnarak Osmanl trbe mimarisinin son rnei olarak tarihe gemitir (trbeyle ilgili din hkmler iin bk. KABR).

BBLYOGRAFYA

Doan Kuban, Trk Barok Mimarisi Hakknda Bir Deneme, stanbul 1954; Mustafa Cezar, Anadolu ncesi Trklerde ehir ve Mimarlk, stanbul 1977; Gnl ney, Anadolu Seluklu Mimarisinde Ssleme ve El Sanatlar, Ankara 1978; a.mlf., Beylikler Devri Sanat: XIV-XV. Yzyl (1300-1453), Ankara 1989; a.mlf., ran ve Anadolu Seluklu Trbelerinin Mukayesesi, A lhiyat Fakltesi Yllk Aratrmalar Dergisi, III, Ankara 1981, s. 41-66; Pars Tulac, Osmanl Mimarlnda Batllama Dnemi ve Balyan Ailesi, stanbul 1981; Yavuz Yldrm, Mimar Kemalettin ve Birinci Ulusal Mimarlk Dnemi, Ankara 1981; Metin Szen, Tarihsel Geliimi inde Trk Sanat, stanbul 1983; a.mlf., Anadoluda Eyvan Tipi Trbeler, Anadolu Sanat Aratrmalar, I, stanbul 1968, s. 167-210; Orhan Cezmi Tuncer, Anadolu Kmbetleri, Ankara 1986-91, I-III; B. OKane, Timurid Architecture in Khurasan, Costa Mesa 1987; Ara Altun, Ortaa Trk Mimarisinin Anahatlar in Bir zet, stanbul 1988; Yldz Demiriz, Eypte Trbeler, Ankara 1989; Seyfi Bakan, Trk Sanat zerine Denemeler, stanbul 1990, s. 89-97; Oktay Aslanapa, Trk Sanat, Ankara 1990; a.mlf., Trk Cumhuriyetleri Mimarlk Abideleri, Ankara 1996; M. Meinecke, Die Mamlukische Architektur in gypten und Syrien, Glckstadt 1992, I-II; Hakk nkal, Osmanl Hanedan Trbeleri, Ankara 1992; a.mlf., Anadolu Seluklu Trbeleri, Ankara 1996; Cimetires et traditions funraires dans le monde islamique: slam Dnyasnda Mezarlklar ve Defin Gelenekleri (ed. J.-L. Bacqu-Grammont-Aksel Tibet), Ankara 1996, I-II; O. Grabar, slam Sanatnn Oluumu (trc. Nuran Yavuz), stanbul 1998; Gzde Ramazanolu, Orta Asyada Trk Mimarisi, Ankara 1998; Gemiten Gnmze Mezarlk Kltr ve nsan Hayatna Etkileri Sempozyumu: 18-20 Aralk 1998, stanbul 1999; M. Olu Ark, Erken Devir Trk Mimarisinde Trbe Biimleri, Anadolu: Anatolia, XI, Ankara 1969, s. 57-119; Behet nsal, stanbul Trbeleri zerine Stil Aratrmas, VD, sy. 16 (1982), s. 77-120; Beyhan Era, Mimar Sinan Trbelerinin Estetii zerine, lgi, sy. 58, stanbul 1989, s. 7-14. smail Orman

TREBE SERYYES
( ) Hevzine mensup drt kabile zerine Hz. merin kumandasnda gnderilen seriye (7/628). 6. yln ban aynda (Aralk-Ocak 627-628) Hevzin kabilesinden Sad b. Bekir oullarnn Fedekte mslmanlara kar Hayber yahudileriyle ittifak kurduu ve onlara yardm hazrl iinde bulunduu duyulunca Resl-i Ekrem Hz. Alinin idaresinde bir seriyye gndermiti. 7. yln ban aynda (Aralk 628) bu kabile ile Hevzinden dier kabilenin mslmanlara saldrmak iin i birlii yapt haber alnd. Bunun zerine Reslullah, Hz. meri otuz kiilik bir svari birliinin banda onlara kar sevketti. Yanna Ben Hillden l yolculuunu ve blgeyi iyi bilen bir klavuz alan Hz. mer, geceleri yol alp gndzleri gizlenerek Tif yaknnda Sert dandan Necide kadar uzanan Trebe vadisinin en gney ksmnda yer alan Abl blgesine ulat. Sz konusu kabileler burada toplanmlard. Ancak mslmanlarn gelmekte olduunu duyan kabileler blgeyi terkedip civara daldlar. Geride braklan srleri ganimet olarak alan Hz. mer mfrezenin banda geri dnd. Dn yolunda Cedr mevkiine gelindiinde klavuz Hz. mere, yurtlarndaki kuraklk yznden oraya g eden Hasam kabilesine saldrmay teklif etti. Ancak mer, Reslullahn kendisini sadece mslmanlara saldr iin hazrlk yapan kabilelerin zerine gnderdiini syleyerek bunu uygun grmedi.

BBLYOGRAFYA

Vkd, el-Mez, II, 722; bn Sad, e-abat, II, 89, 117; Halfe b. Hayyt, et-Tr (mer), I, 78; Belzr, Ensb, I, 379; Taber, Tr (Ebl-Fazl), III, 22; Abdurrahman b. Abdullah es-Sheyl, erRavl-nf (nr. Mecd Mansr), Beyrut 1997, IV, 395; Ykt, Muceml-bldn, IV, 80; bn Seyyidnns, Uynl-eer (nr. Muhammed el-dl-Hatrv-Muhyiddin Mst), Medine 1413/1992, I, 446-447; bn Kayyim el-Cevziyye, Zdl-med, Beyrut 1985, II, 213; bn Kesr, esSre, III, 418; m, Sbll-hd, VI, 255-256; Nreddin el-Haleb, nsnl-uyn, Beyrut 1400, III, 185, 191; Muhammed b. Abdlbk ez-Zrkn, erul-Mevhib, Kahire, ts. (Drt-tbatilMriyye), II, 298; Kksal, slm Tarihi (Medine), VII, 306-307; Serdar zdemir, Hz. Peygamberin Seriyyeleri, stanbul 2001, s. 75-76. smail Yiit

TRK
I. TARH II. KLTR ve MEDENYET 1. Genel 2. Yaz 3. Dil ve Edebiyat 4. Sanat 5. Din I. TARH Trk Soyu ve Tarihi, Ortaya k, Yayl, Kollar, Kurduklar Devletler. Herodotosun milttan nce V. yzylda dou kavimleri arasnda zikrettii bir kavim iin kulland Targita isminin Trk kelimesinin ilk ekli olabilecei ileri srlmtr. skit topraklarnda oturduklar sylenen Tyrkaeler, Tevratta ad geen Yafesin torunu Togharma, eski Hint kaynaklarnda bildirilen Turukhalar, Thraklar ve Troiallarn Trk adn ilk defa tayan kavimler olduu sanlmtr. slm kaynaklarnda bildirilen ran Zend-Avesta rivayetleri ierisinde Hkmdar Feridunun olu Turac (Tur-Turan) ve Yafesin torunu Trkten treyen nesil de Trk adn ilk alan kavim diye dnlmtr. Ayrca ranTuran mcadelelerinde zikredilen Efrsiyb da (Alp Er Tunga) bir Trk babuu kabul edilmektedir. in kaynaklarnda geen ve Hun Hkmdar Mo-tunun kabilesinin ad olarak gsterilen Tu-kunun (Tu-ko) Trk anlamna geldii, bu kelimenin milttan nce 209da kaynaklarda yer ald baz aratrmaclar tarafndan ileri srlmtr. Trkede cins ismi eklinde eskiden beri bilinen trk kelimesinin Altayl (Seyhun nehrinin kuzeyi) kavimleri ifade etmek zere 420 tarihli bir Pers metninde ve 515 olaylar dolaysyla trk Hun (kuvvetli Hun) tabirinde getii bilinmektedir. Trk kelimesine kaynaklarda eitli anlamlar verilmekle birlikte 1911 ylnda neredilen Uygurca bir belgede kuvvet ve g mnasna geldii grlmektedir. Arkeolojik kaz neticeleri Trklerin en eski anayurdu konusunda baz ip ularn ortaya karm, nihayet 1950li yllarda yaplan yeni almalar sonunda Altay dalarnn kuzeyi ile Sayan dalarnn gneybats arasndaki blgenin en eski Trk yurdu olduu anlalmtr. Buna gre Minusinsk blgesindeki Afanasyevo ile (m.. 2500-1700) Andronovo (m.. 1700-1200) kltrleri eski Trk yurdunun Proto-Trklerinin temsilcisidir. Milttan sonra X. yzyla kadar Moolistann dousundaki Kerulen rmandan Macaristan ovalarna uzanan geni saha Trk boylaryla meskn iken daha sonra Ortadou Trk glerine sahne oldu. Trklerin ok sayda kavimle temaslar neticesinde Trk ismi yannda boy adlar farkl milletlerin kaynaklarnda eitli ekillerde yazlmtr. Trk ad, 542 ylnda tarih sahnesine kan ve 552de bamszln iln eden Gktrk (Kk-Trk) Devletiyle resm bir kimlik kazand. Aslnda bu devletin ad Kk-Trk deil Trkt ve

bazan yaztlarda Trk eklinde yazlyordu. Moolistanda kurulan Trk devleti ksa zamanda btn Orta Asyay, Kuzey ini ve Tibeti hkimiyeti altna ald. Daha sonra Koreden Karadenize kadar Kafkaslarn kuzeyini ve Kuzey Afganistan kendine balad. Bylece hem Dou (in, Tibet, Kore) hem Bat (Bizans) kaynaklarnda Trk Devleti adyla geni yer edindii gibi Orta Asya da Trkiye diye anlmaya baland. Trk Devleti 745te yklnca topraklarnn dou kanadnda Uygur Devleti, Dokuz Ouz boylarnn zerinde hkimiyet kurup idareyi srdrd. Bat Gktrk topraklarnda ise nce eitli boy topluluklar Trgi (Trki/Trkler) adyla varlklarn devam ettirdi. 766da Trgi siyas birlii ortadan kalknca Ouzlar, Tanrdalar-u-Yedisu havzasndan Siriderya (Seyhun) boyu zerinden Manglaka ve dile (til) kadar dank halde yaadlar. Ouz ad bu dnemde n plana ksa da Trk kimliklerinden dolay slm kaynaklarnda Trkmen, Rus kaynaklarnda Tork adyla anld. ktada hkm sren Osmanl Devletine Batllar Trk Devleti adn veriyordu. Trkiye tabiri daha VI. yzylda Bizansllar tarafndan Orta Asya iin kullanlyordu. Yine Bizansllar IX ve X. yzyllarda Volgadan Orta Avrupaya kadar uzanan sahaya da Trkiye adn vermilerdi. XI-XII. yzyllarda Msr ve Suriyeye Trkiye denirdi. Anadolu ise XII. yzyldan itibaren Trkiye olarak tannmaya baland. Orta Asya yaklak 4000 yl, Anadolu ise 1000 yldr Trklere vatan vazifesi grmektedir. Milttan nce Trk Gleri. Ortaan sonuna kadar yaylmalar/toplu g hareketleri Trk kavimlerinin en karakteristik zelliklerindendir. Anayurttan (Andronovo blgesi) ilk g hareketi milttan nce 1700l yllarda Altay ve Tanrdalarna olmutur. Milttan nce 1300lerde Kazakistan ve Mvernnehire doru bir hareketlenme sz konusudur. Milttan nce 1100lerde inin kuzeyindeki Kansu-Ordos bozkrlarna bir g gereklemitir. Don nehrine doru yaylma hareketi milttan nce 1500lerde meydana geldi. Ayn tarihlerde Baykal gl civarna bir baka g vardr. Milttan nce 1000li yllarda bir Trk grubu Kuzey Hindistana gitti. Altaylar ve Sayan blgesini terkeden bir baka kitle Ural dalar ve Sibirya yresine ekildi. Milttan nce 52den sonra Chih-chi Hunlar tken blgesinden Bat Trkistan yresine (Gney Kazakistan ve Fergana) geldiler. Milttan Sonra Trk Gleri. Hunlar, I. yzyln sonlarndan II. yzyln ortalarna kadar Orhon (Orhun) blgesinden Gney Kazakistan bozkrlarna yayldlar. 375ten sona Orta Avrupaya, UarHunlar Afganistan ve Kuzey Hindistana, Ogurlar Gneybat Sibiryadan Gney Rusyaya (461-465), Sabarlar Araln kuzeyinden Kafkaslara (V. asrn ilk yars), Avarlar Bat Trkistandan Orta Avrupaya (VI. asr ortas), Peenek, Kuman-Kpak ve Uzlar (Ouzlar) Hazar denizinin kuzeyinden Dou Avrupaya ve Balkanlara (IX-XI. asr), Bulgarlar Karadenizin kuzeyinden Balkanlara ve Volga nehri kylarna (668den sonra), Macarlarla birlikte baz Trk boylar 830dan sonra Kafkaslarn kuzeyinden Orta Avrupaya g ettiler. 359 ve 373 yllarnda Hunlardan bir kitle Kafkaslar yoluyla Anadolu, Suriye ve Azerbaycana geldiler. Ouzlar XI. yzylda Mvernnehir zerinden rana ve Anadoluya yaylrken Uygurlar, Orhon nehri blgesinden Asyaya (840 takip eden yllarda) g ettiler. Hunlardan nceki Durum. Altaylarda milttan nce 3000 yllarnda Ouz tipinde brakisefal bir rk yayordu. Ziraata ok az yer veren bu kavmin kuzeyinde Sibiryada Mongoloid rklar hkimdi. Milttan nce 2500-1700 arasnda Gney Sibiryay etkileyen Afanasyevo kltrnn Altay kltrnden doduu dnlmektedir. Daha sonraki devirlerde hemen btn Orta Asyaya (Dou ve

Bat Trkistan) yaylan Altay kltr proto-Trk kltrnn ilk temsilcisidir. Bu kltrn yaylmalar neticesinde Kuzey inde Sar rman st taraflarnda milttan nce 2000den itibaren Yang-shao kltr ortaya kt. Milttan nce 1700lerden itibaren Orta Asyada gebe ve sava bir kavmin hkimiyeti grlmeye balar. Antropologlar tarafndan Andronovo insan denilen bu kavmin kltr Sibiryann milttan nce 1700-1200 tarihleri arasndaki Bronz devrine iaret eder. Bu kltrn kalntlar ilk defa Yenisey nehrinin ba taraflarndaki Minusinsk blgesinde bulundu. Andronovo insan ziraat ve hayvanclkla geiniyordu. Atn kullanlmas ve demirin ilenmesi Andronovo kltrnn dnya medeniyetine bir armaandr. Andronovo kltrnn gelimesi ve yaylmas ayn zamanda proto-Trk yaylmas ve gelimesini gstermektedir. Bu kltr Altaylarda devam ettii srada Minusinsk blgesinde milttan nce 1000 yllarnda Karasuk kltr ad verilen yeni bir kltr grlmeye balar. Milttan nce 800lerde Altaylarda ve Minusinsk civarndaki bozkrlarda atl gebeler tamamen hkim olmutur. Baz Mool boylarnn da atl gebeler halinde yaad anlalmaktadr. Bu tarihlerde Karasuk kltr, yerini Altaylarda Mayemir kltr ve Minusinskte Tagar kltrne brakt. Trklerin slmdan nce Asyada Kurduklar Devletler. Asya Hun mparatorluu. Trklerin kurduu ilk devlet olan Hunlarn ortaya knn tarihi kesin ekilde belli olmamasna ramen efsanev in kaytlarna gre bu tarih milttan nce 2255lere kadar gtrlebilir. Bu dnemde Hunlarn ad kaynaklarda farkl biimlerde yazlm, in kaynaklarnda Yen-yn, Hsien-yn eklinde kaydedilmitir. Milttan nce 318 tarihli bir antlama metninde geen Hsiung-nu kelimesinin Hun adnn karl olduu milttan sonra 311 ylna ait Sodca bir metinden anlalmtr. Milttan nce 2255-318 yllar arasnda -pek ak olmamakla birlikte-Hunlarn atalarna dair baz belgeler mevcuttur. Belgelerde Hunlarn atalarnn indeki hnedanlarla ilikilerine yer verilmektedir. Hunlarn atalarnn ine aknlar neticesinde indeki Lung-shan kltrnn yerini Yang-shao kltr ald. Yang-shao kltr demirin kullanm, atn evcilletirilmesi ve gk klt dolaysyla bozkr zellikleri tamaktadr. Bu kltrn siyas sahnede temsilcisi Chou Devletidir (m.. 1122255). Bu devlet zamanla inlilemitir. Dier taraftan ine Hun aknlar asrlarca devam etti. Bu aknlar durdurmak iin milttan nce 780li yllarda in Seddinin ilk temelleri atld. Hunlarla savalarda baarl olamayan inliler, milttan nce 247-221 yllarnda in Seddinin inasn tamamladlar. Ad bilinen ilk Hun hkmdar (an-y) Tou-mandr. Milttan nce 221 ylnda Hun tahtnda grlen Tou-man zamannda inliler, Hunlar yenerek Kuzeybat inden kardlar. Bu durum Hunlarn Orhon, Selenge, Onon, Ongin gibi rmaklarn havzasnda (Moolistan) glenmelerine yol at ve imparatorluun temeli atld. Mo-tu milttan nce 209da babas Tou-man ldrp Hun tahtna kt ve devletini glendirmeye balad. nce douda kendilerini tehdit eden Tung-hular, ardndan gneydeki Ye-chihleri yendi. Daha sonra Kuzeybat indeki atalarnn eski topraklarn alarak devletini ekonomik adan kuvvetlendirdi. Ayrca Orta Asyada Krgzlar, Ting-lingler gibi yirmi alt boyu ve devletii kendine balad, devletini geni bir imparatorluk haline getirdi. Milttan nce 199da ok byk bir orduya sahip in imparatorunu kuatp byk tehlike yaatt, bu yzden in kaynaklarnda en az bin yl srecek bir lmszle kavutu. Devletin snrlar Koreden Aral glne, Baykal glnden in Seddine ve Dou Trkistan iine alacak ekilde Tibete ulat. Tamamn igal edecek gte olduu halde ini ele geirmedi; inlilere stnln kabul ettirdi ve onlar vergiye balad. Milttan nce 174 ylnda Mo-tunun lmnden sonra olu Chi-y (Laoshang) zamannda (m.. 174-160) ve Chi-ynn olu Chn-chenin saltanatnn (m.. 160-126) ilk

yirmi ylnda Hun stnl srd. Ancak onun ve dier devlet adamlarnn baarsz idaresine inlilerin entrikalar da eklenince yenilgiler balad. ine kar asker stnlklerini milttan nce 119daki savata kaybeden Hunlar milttan nce 56 ylna kadar bamszlklarn korudular. inlilerle savamalarnn yannda lke iinde onlarn mttefikleri Wu-huanlar, Hsien-piler, Tinglingler, Wu-sunlarla mcadele ediyorlard. Milttan nce 56da tahta kan Ho-han-ye lkesi iin tek kurtulu aresinin ine balanmak olduunu dnyordu. Buna kar kanlar davalarn kaybedince hkmdarn kardei Chih-chi liderliinde Bat Trkistana g ettiler. Burada ayr bir devlet kurdular; ancak milttan nce 36da zerlerine gnderilen kalabalk in ordusuna kar direndilerse de neticede yok edildiler. Douda kalanlar, Ho-han-ye liderliinde inin siyas stnln tanyarak varlklarn srdrdler. Milttan nce 8 ylnda Hun tahtna geen Wu-chu-liou devrinde ine olan bamllk sona erdi. Kuzey ini yerle bir eden aknlar dzenlendi. Milttan sonra 13te yerine geen kardei ve dier hkmdarlar devrinde bu durum devam etti. Ancak milttan sonra 46 ylnda Hun lkesinde kan byk bir ktlk yznden devlet zayflamaya balaynca hkmdar ekonomik bakmdan inlilerle anlamak zorunda kald. Wu-sunlarla inlilerin ortak harekt neticesinde lke karkla srklendi ve milttan sonra 48de kuzey ve gney olmak zere ikiye ayrld. ine balanmay reddeden Kuzey Hun Devleti ekonomik glklerle urayordu. Bunlarn aknlar karsnda inliler bar istemek zorunda kaldlar. Kuzey Hunlarn sava meydannda yenemeyen inliler doudaki Hsien-pileri, batdaki Ting-lingleri ayaklandrdlar. Zor durumda kalan Kuzey Hunlarnn hkmdar savata lnce kabilelerin ou ine itaat etti. Yeni bir ktlk daha ba gsterdiinde ken Kuzey Hun Devleti milttan sonra 93 ylnda tarihe kart. Milttan sonra 48de ine balanan Gney Hun Devleti ilk zamanlarnda silik durumdayd ve inliler daha ok Kuzey Hunlar ile urat iin arada kalmlard. Kuzeydeki devlet yklnca ine kar baz gsz aknlar dzenleseler de genelde onlarn basks altnda yaamak zorunda kaldlar. Milttan sonra 303 ylna kadar varlklarn bu ekilde srdrebildiler. Bunun yannda baz kuvvetli Hun boylar Kuzey Han, lk Chao, Son Chao, Kuzey Liang, Hsia gibi kk Hun devletlerini kurdular ve milttan sonra 439a kadar varlklarn korudular. Akhun (Eftalitler) Devleti. Milttan sonra 350li yllarda Juan-juan Devletine bal Uar ve Hun adl iki Trk kabile grubu Altaylar yresindeki yerlerini terkederek Gney Kazakistan blgesine geldi. Burada yaayan Hun kitlelerini Avrupaya srdler. Ardndan gneye ynelip Afganistanda Tohristan civarna ulatlar. Bu yeni devlet daha sonra Mvernnehir ve u havalisini, Semerkant civarn ald. Arkasndan hkimiyetini Hazar denizi ve gneyine kadar geniletti. Onlarn ilk hcumlar neticesinde Ssn mparatorluu byk sarsnt geirdiyse de iki lke arasnda bar yapld. 359da midi (Diyarbakr) kuatan ran ordularna Akhun kuvvetleri yardmc olmutu. 420den sonra Akhun-Ssn ilikileri yeniden bozuldu. Akhunlarn Eftal (Abdel) hnedanndan Kn-han, rann i ilerine kararak nfuzu altna ald veliahd Frzu Ssn hkmdar yapt (457). Ardndan Kuzey Hindistana ynelip Gupta Devletini datt (470 dolaylar). 484te Ceyhun kylarnda malp edilen Ssnlere ait Herat blgesi Akhunlarn eline geti. Yllk vergiye balanan Ssnler ekonomik bunalma dtler. Bu arada patlak veren Mezdek isyannda (486) btn randaki asiller ve din adamlar ldrlp evleri yama edildi. Aile messesesi tahrip edildikten baka ran batan sona yaklp ykld. ah Kubd, Akhunlarn yanna snd. syan bastrmak iin 30.000 kiilik bir svari birliini rana gnderen Akhun hkmdar, Ssn Devletini kurtard ve ah Kubd tekrar tahtna oturdu. Hoten, Kua, Aksu, Kgar taraflar Akhunlarn eline geti. Kbilde oturan Tegin unvanl Toramana btn Kuzey

Hindistan zaptetti. Toramanann olu Mihiragula ordusunda birok fil bulunduruyordu. Kuvvetinden dolay Mihiragula en azametli Akhun hkmdar olarak grnmektedir. 557de Gktrkler ile Ssnlerin ortak hcumu neticesinde Akhun Devleti ykld ve topraklar iki devlet arasnda paylald. Hkmdarlarn hakan unvann tad Akhunlarda Afganistan blgesinde oturup Kuzey Hindistan idare eden prenslere tegin unvan veriliyordu. Tabga Devleti. IV. yzyln ikinci yarsnda in Seddinin kuzeyinde yaayan Tabgalar (385-550) daha sonra gneye doru indiler ve Tai (Ping-cheng) ehrini merkez yaptlar. Ayn tarihlerde onlarn gneyinde bir Hun boyu, eski hkmdarlk ailesinden gelen Liu Tsungun ynetiminde Loyang ehrini ele geirip He-nann kuzeyi, He-peiin gneyi ve Shan-hside hkm srmekteydi. Liu Tsungun lmnden sonra topraklar paraland. 350 yllarnda Kuzey ine hkim olan Chin hnedannn yklmasyla blgede Tabga hkimiyeti glenmeye balad. Tabga Hkmdar Kuei zamannda (386-409) Hsien-pilerin bir kabilesi olan Mu-junglar malup edilerek byk miktarda toprak kazanld. Bu srada kuzeyde Juan-juan Devleti olduka glenmiti. Tabgalar, Juanjuanlarla 150 yl kadar sren mcadeleden galip knca Tai-wu devrinde (424-452) bugnk Moolistana hkim oldular ve kuzey blgelerinde stnl salayarak dmanlar bertaraf ettikten sonra batya yneldiler. Batya doru genilerken Yeh-pan, Kgar, Kua, Turfan gibi merkezleri ele geirdiler ve dou-bat ticaret yolunu kontrol altna aldlar. 460 ylna kadar byyen, Gney inde baz blgeleri zapteden Tabga Devleti, inlilerin gittike artan miktarda devlet memuriyetlerine getirilmesi, ayrca Budizm ve Konfyanizmin etkisiyle inlilemeye balad. Bu asimilasyon sebebiyle ortaya kan isyanlar sonucunda Tabga Devleti, merkezleri Ho-nanda Dou Weileri ve Chang-anda Bat Weileri olmak zere ikiye ayrld (534); douda Kuzey Chi sllesi (550-577), batda Chou sllesi (557-581) kuruldu. I. Gktrk Devleti. Trk adn resm devlet ismi olarak ilk defa kullanan Gktrkler nce Hsien-pi asll Juan-juanlarn vasal idiler. O srada Altay dalarnn gney eteklerinde yayor ve demir retimi yapyorlard. Meneleri konusunda kaynaklarda eitli efsaneler bulunan Gktrkler 542de tarih sahnesinde yer aldlar. ince metinlerden ve arkeolojik kazlardan anlaldna gre Gktrklerin kkeni Altay dalarnn kuzey blgelerine dayanmaktadr. Kaynaklardaki bir baka ifadeyle Hunlarn kuzey kolundan geliyorlard. 542 yl civarnda Kuzey ine akn yapabilen Gktrkler 545te indeki Bat Wei Devletiyle ilk resm ilikiyi kurdular. Ardndan Bumn liderliinde Tles boylarn kendilerine balayp hem asker adan hem nfusa glerini arttrdlar. Bumn, Juan-juan Devletini ykt ve yerine bamsz Gktrk Devleti kuruldu (552). l Kaan unvann alan Bumn, kuruluun ilk ylnda lnce yerine byk olu Kara tahta geti ve devleti bytmeye alt; onun da 553te lm zerine kardei Mukan tahta oturdu. Yirmi yl kaanlk yapan Mukan zamannda Gktrk Devleti ok parlak bir dnem yaad. Douda Koreden batda Karadenize kadar uzanan sahada yaayan Tles ve kuzeyde Krgzlar gibi Trk boylar ile yabanc kavimler bu devlete baland. 557de Akhun Devletini ykarak Bat Trkistan tamamen ele geirdiler ve tarih pek yoluna hkim oldular. Batdaki fetihler, Mukann amcas stemi Yabgu kumandasndaki ordular tarafndan gerekletiriliyordu. Bu arada Kuzey inde bulunan Chou ve Chiler zerinde ar bask kuruldu; Mukan Kaan her iki devletten faydaland. lkenin batsn Tanrdalarnn kuzeyindeki Aktada oturan stemi Yabgu idare ediyordu. stemi Yabgu, Ssnlerle aras alnca Bizans mparatorluu ile temasa geti ve 567 ylnda stanbula bir eli heyeti yollad. Bu heyet tarihte Orta Asyadan stanbula gnderilen ilk elilik heyetidir. Buna karlk Bizansllar da stemi Yabgunun merkezine eli yolladlar. Gktrk-Bizans ittifak Ssn

mparatorluunu zor durumda brakt ve daha sonra slm kuvvetlerinin ran fethetmesini kolaylatrd. Tibetin dousundaki Tu-y-hun kavmi Gktrk ordularna boyun emiti. Mukan Kaann 572de lm zerine kardei Taspar kaan oldu. ok gelimi bir devletin bana geen Taspar devleti yeniden tekiltlandrd; kk kaanlklar ihdas ederek devletin eitli yerlerini oullarna ve yeenlerine verdi; kendisi byk kaan oldu. Taspar Kaan da in devletlerine kar bask politikasn srdrd. Ancak byk bir hata yaparak Budizme meyletti ve baehir tkende bir Buda mbedi ina ettirdi. 581de hastaland zaman bir hata daha yapt; Trk geleneine uymayan veraset ekliyle Gktrk tahtna aabeyi Mukann, annesi Trk olmayan olu Ta-lo-pieni aday gsterdi. Ayn yl lnce halk Ta-lo-pieni kaan olarak kabul etmedi. Devlet meclisinde yaplan mzakereler neticesinde Kara Kaann olu Ibara tahta geti. Bu hkmdarlk tartmalar srasnda I. Gktrk Devleti sarsld ve devletin ileri gelenleri arasnda derin ayrlklar ortaya kt. Bat tarafn babas stemi Handan sonra idare etmeye balayan Tardu anlamazlklardan faydaland. inlilerin kurt bal sancak gnderip tahrik etmeleri sonucu 582de Bat Gktrk Devletinin bamszln iln etti. Dou Gktrk Devleti. I. Gktrk Devleti ikiye ayrldktan sonra Ibara, Dou Gktrk Devletini ynetmeye devam etti. in entrikalarnn ard arkas kesilmediinden i sava kt. Zor durumda kalan Ibara, inden yardm alabilmek iin 585 ylnda Suei hnedannn siyas stnln kabul etti. 587de lmnn ardndan kaan olan kardei Baga ertesi yl bir sava esnasnda okla vurularak ld. Ibarann olu Tou-lan tahta kt. 593 ylndan itibaren Suei (Sui) stnln tanmayarak kar hcuma geen Tou-lan Kaan inliler yine bir baka Gktrk prensi Chi-mini kullanmak suretiyle zayflattlar. Ayrca Tles boylar isyana tevik edildi, kan isyanlar neticesi 601 ylnda Tou-lan ldrld. Bir sre Bat Gktrk Kaan Tardu, Dou Gktrk Devletini de ynetti. Ancak inliler onu hayvanlarn ve askerlerini zehirlemek suretiyle g durumda braktlar. Yine Tles boylarnn isyan neticesinde Tardu lkesinde kontrol tamamen kaybetti ve Tu-y-hunlara snmak zorunda kald (603). Ayn yl Chi-min, inlilerin desteiyle Dou Gktrk tahtna geti. Fakat baehri gneyde in snrna yakn bir noktada idi. 609 ylna kadar Suei hnedanna bal olarak hkmdarlk yapt. lmnden sonra olu Shih-pi tahta geti ve baarl bir kaanlk dnemi geirdi. 619 ylna kadar nce devletin itibarn kurtard. Devleti ok kuvvetlendirdii gibi 615te in imparatorunu Yen-men Kalesinde kuatt. Ardndan in tarihinin en parlak devleti saylan Tang mparatorluunun kuruluuna yardm etti. Babasnn aksine ine hkmedercesine bir siyaset uyguluyordu. 619da lm zerine yerine geen kardeleri Chu-lo (619-621) ve l (Hsieh-li) (621630) devirlerinde devlet gcn daha da arttrd. Fakat 625ten sonra tekrar balayan in entrikalar, 627 yaz mevsiminde yaan kar neticesinde kan ktlk ve trenin Trk asll olmayan vezirler tarafndan bozulmas devletin yklmasn hazrlad; 630da Dou Gktrk Devleti inliler tarafndan ortadan kaldrld. Bat Gktrk Devleti. Tardu 582de doudaki byk kaanlktan ayrlp kendi bana hkm srmeye balad. Onun idaresinde Kuzey Afganistanla rann kuzeydousu hkimiyet altna alnd. Daha sonra randaki taht mcadelelerine karan Tardu bu lkenin ilerine gnderdii ordular sayesinde zaferler kazand. 598 ylndan sonra Dou Gktrk Devletine ve ine yneldi. Tardu, zellikle in hesabna casusluk yapan Tu-li (daha sonra Chi-min) isyannn bastrlmasnda Dou Gktrk Kaan Tou-lana yardm etti ve 603 ylna kadar kaanln devam ettirdi. Yerine torunu Chu-lo

getiyse de milletine kar sert tutumu yznden boylar isyan edince 612de ine snd. Orada inliler adna Korelilerin isyann bastrd. Fakat onun inlilerin hesabna kazand baarlar Dou Gktrk Kaan Shih-pinin nefretine yol at. Sonuta inlilerin ihanetine urayarak Shih-pi Kaana teslim edilip ldrld. Chu-lo Kaan 611 ylnda ine gidince Tardunun dier torunlarndan She-kuei kaan oldu. Yeni kaan nce dank Trk boylarn bir araya getirdi. Bat Gktrk Devletinin hem siyas snrlarn hem asker gcn dedesi Tardu zamanndaki seviyesine kard. She-kueiin lmnn ardndan yerine kk kardei Tung Yabgu geti. Kaynaklarn zellikle ok zeki, cesur, taktiki bir ahsiyet olarak tanmlad bu kaan lkedeki btn boylar devlete itaat ettirdi. Hindistann Kemir blgesini idaresi altna ald. pek yolu zerindeki btn Sod ehirleri onun hkimiyetine girdi. 623te Bat Gktrklerinin bir savata Ssnleri yenmesi slm dnyasnda nemli etkiler brakt. 630 ylna doru lkedeki huzursuzluklar artmaya balad. Ayn yl amcas Bagatur, Tung Yabguyu ldrd ve yerine gemek istedi. Fakat devlet bu srada byk bir karkla srklendi. Neticede Bat Gktrk Devleti de ine bal birok beylie ayrld. Gktrklerin Fetret Devri. Her iki Gktrk Devleti 630da in esaretine girmi bulunuyordu. Bu durum Trk milletine ok ar gelmi ve VIII. yzylda yazlan Orhon yaztlarnda ac bir ekilde vurgulanmtr. Yaztlara gre Trkler, inin entrikalar, Trk hkmdarlarnn baarsz ynetimi ve Trk milletinin hkmdarlarna itaatsizlii yznden inin esaretine girmitir. inliler, 630 ylndan sonra bir ksm Gktrk halkn kuzey eyaletlerine yerletirmek suretiyle idare etmeye altlar. Gktrk lkesini beyliklere paralayp ellerinde tutuyorlard. in hkimiyetine kar birok Trk beyi isyan etti. 648de Che-pi ba kaldrarak bamszln kazand. Ancak inliler ona kar dier Trk boylarn ayaklandrdlar ve eitli hilelerle onu etkisiz hale getirdiler. 650 ylndan sonra inliler Orta Asyay ellerinde tutmak iin yeni bir yol denediler. Gktrk lkesinde eitli asker valilikler kurularak inli asker valiler tarafndan ynetilmeye baland. Buna ramen Gktrkler arasndaki istikll atei gn getike artyordu. 670li yllarda Trkler kuvvetlenmeye balad. Ordosta isyan eden Trk Prensi Ni-shih-fu yenilerek in baehrine gtrld ve orada idam edildi (679). Yine Gktrk soyundan A-shih-na Fu-nien elli arkada ile birlikte 681de katledildi. Bu arada Gktrk hnedanndan Kutlu bamszlk savana giriti ve baarl oldu (682). II. Gktrk Devleti. Kutlu, yardmcs Tonyukuk ile birlikte inlilere ardarda darbeler indirdi; hem kendi gcn arttrd hem dier Trk boylarn onlarn elinden kurtard. 682de tkende Ouzlar yenilip devlete balannca Kutlu, lteri unvanyla Kaan iln edilerek II. Gktrk Devleti resmen kurulmu oldu. Pekinden Kansuya kadar uzanan btn Kuzey in blgelerine Trk aknlar balad. 682-687 yllarnda buralara toplam krk alt sefer dzenlendi. 692de len lteri Kaann yerine, oullar Bilge ve Kltigin kk olduundan kardei Kapgan geti. Kapgan tahtta kald yirmi drt yl boyunca politikasn srekli ini bask altnda tutmak, inde dank halde yaayan esir Trkleri kurtarmak, Orta Asyada yaayan Trkleri Gktrk Devletine balamak eklinde temel zerine oturttu. 695 ylna kadar doudaki Kitanlar ve ini bask altna almay baard. 696-697de Krgzlar devlete itaat ettirdi, ardndan Trgilere yneldi. Bu arada Gktrklerin isteklerini yerine getirmeyen ine kar byk bir sefer dzenlendi. Trk ordular antung ovasna ve Yeil nehre (Yang-tse) kadar uzand. Bu yln sonuna doru lkenin bat tarafndaki Trgiler tamamen Gktrk birliine katld. Ardndan Bat Trkistana ynelen Kapgan ve beraberindeki Tonyukuk, Bilge ve Kltigin gibi kumandanlar idaresinde Trk ordusu 701de Demirkapya (Temir Kapg) ulat. Ertesi yl Tangutlara ve baz Sod kolonilerine boyun edirildi. 709 ylna kadar uzak

blgelerdeki Basmllar, ikler, Azlar itaat altna alnd. Ancak daha sonra Kapgan Kaann anlalmaz sert tutumu yznden devlete bal boylarn ou ayaklanmaya balad. syan eden Krgzlar 710da yeniden devlete balandysa da birok Trk boyu gidip ine snd. Bayrku boyunun isyannn bastrlmasnn ardndan Kapgan Kaan, tkene geri dnerken yanna fazla asker almamt. St ormanndan geerken Bayrkularn saldrsna urad ve ldrld. Kesik ba orada bulunan bir inli casus tarafndan in baehrine gtrld (716). Onun yerine geen olu nel baarsz kaanl yznden tahttan indirildi. Yerine lteriin olu Bilge kaan oldu. Bilge Kaan ilk i olarak boylarn isyann bastrd. ok uzun mcadelelerden sonra devletin birlii yeniden saland. Bilge Kaan, inlilerle iyi geinmeye alt ve iki lke arasnda dostluk kuruldu. Bilgenin inlilerin etkisinde kalarak Budistleme ve ehirleme teklifi devlet meclisi tarafndan reddedildi (723). Tonyukuk yaztnda Gktrk Devletinin yeniden kuruluu ve bamszlk iin ekilen skntlar, verilen mcadelelerden bahsedilir (bk. ORHON YAZITLARI). Bilge Kaandan sonra baa geen kaanlar yetersiz kaldndan devlet ksa zamanda zaafa urad. 742de isyan eden Basml ve Uygurlar, Gktrkleri bozguna urattlar; 745 ylnda tamamen ykldlar. Artakalanlarn bir ksm inin kuzeyinde 941 ylna kadar varln srdrd. Uygur Hakanl. Uygurlar, Tles boylar arasnda bir kabile olarak grnmektedir. Bunlardan ilk defa Tles boylarnn 603 ylndan sonra Gktrklere kar isyan mnasebetiyle bahsedilir. Uygurlar, 627-646 yllar arasnda bamszln koruyan Sir Tardu siyas birliinin iinde yer aldlar ve 648de ine balandlar. 682de II. Gktrk Devleti kurulunca Dokuz Ouzlarla birlikte bu devlete tbi oldular. Dokuz Ouzlara Uygurlar da katlp On Uygur adyla anlmaya baladlar. 740 ylndan sonra II. Gktrk Devleti i karkla srklenince Uygurlar, Basmllar ve Karluklarla ittifak yaparak onlara kar ayaklandlar ve malp ettikleri Gktrkleri yenerek Basml Kaanln kurdular. Basml Kaanl fazla yaamad. Uygurlar 744te Basmllar bozguna uratp tken Byk Uygur Kaanln kurdular; ardndan Orhon-Selenge merkez olmak zere Moolistan corafyasn hkimiyetlerine aldlar. Bu esnada Uygurlar dokuz kabileden oluuyordu. Moyen-or zamannda Uygurlar glerinin zirvesine ulatlar. ine-usu yaztna gre batda Altay dalarnn gneybat eteklerinde yaayan Karluklar ile u ve Talas nehirleri blgelerindeki Trgiler zerine yaplan seferlerle Uygur Devletinin snrlar Siriderya nehri kylarna kadar uzand. ik boyu da Uygurlara baland. Merkezde Selenge nehri kvrmnda oturan Sekiz Ouz ve Dokuz Tatarlar tamamyla itaat altna alnd. Moyen-or Kaan tahta kt zaman isyanlar yznden zor durumda kalan indeki Tang hnedanna yardmda bulundu (758). Bg Kaan 764te Maniheizmi kabul etti. Alp Ulug Bilge Kaan zamannda Karluklarn isyan bastrld, Tibetliler Dou Trkistandan uzaklatrld ve Krgzlar tamamen devlete baland. Alp Ulug, Turfana ve Dou Trkistan ehirlerine byk nem verdi. 821de Kn Tengride lg Bulm Alp Klg Bilge kaan oldu. Bu yl entrikalar ve suikastlar yznden Uygur tarihinin nemli bir dnm noktasdr. zellikle kaann evlendii inli prensesin faaliyetleri sebebiyle i huzur salanamad. 824te kaann lm zerine yerine kardei Ho-sa (Hazar Tegin) ve onun yerine 832de Hu Tegin baa geti. 839da baz devlet adamlar taht gasbetmek istediler. Bunu farkeden Hu Tegin onlar ldrtt. Bu srada seferde olan Krebir buna ok fkelenerek ayakland ve Hu Tegin ldrld; Ho-sa Tegin kaan iln edildi. Hu Teginin lmne zlen ve Krebire kzan Uygur kumandan Klg Baga, Krgzlarla anlap 100.000 svarinin banda merkeze hcum etti. Ho-sa Tegini ve Krebiri ldrd. Kaanlk ota yakld ve Uygur Devleti sona erdi (840).

Kan-chou Uygur Devleti (Sar Uygurlar). Yklan Uygur Devletinin halk ve idarecileri etrafa dalarak kk ehir devletleri kurdular ve pek yolu ticaretinde etkili oldular. Bunlardan biri Sar Uygurlar adyla da bilinen Kan-chou Uygurlar olup Tang hnedanyla iyi ilikiler tesis ettiler. in imparator kzlar ile Uygur kaanlar arasndaki evliliklerle akrabalk balar kuruldu. Sar Uygurlar siyas ynden 940tan sonra Htaylarn (Ki-tan, Liao), 1028den sonra Tangutlarn, 1226dan sonra Moollarn nfuz sahas iinde kaldlar. Bugn halen Kuzeybat inde yaayan Uygurlar onlarn soyundan gelmektedir. Turfan Uygur Devleti. 840ta evreye dalan Uygur boylarndan bir ksm batya giderek Bebalk, Turfan, Hoo, Kgar taraflarnda yerleti. Bunlar son Uygur kaannn yeeni Mengliyi kaan seti. Tibetten endie duyan in yeni Uygur Devletini tand. Devletin klk merkezi Kao-chang (Koo), yazlk merkezi Bebalk idi. Kaynaklarda nemli ehirlerinin isimlerine gre geen bu Uygurlar bazan da hkmdar adlarna gre Arslan Han Uygurlar veya dikut Uygurlar ismiyle kaydedilmitir. Turfan Uygur Devleti ticaret yollar zerinde bulunduundan ekonomik bakmdan geliti. 911de bamsz hale gelen Uygur Devleti gneyde Tibet, Bat Trkistanda Karluk blgesiyle snrlyd. 1209da Cengiz Hana balanp 1368 ylna kadar aatayllar idaresinde varlklarn srdrdler. Gnmzde Dou Trkistan Uygur zerk Blgesi iinde yaamaktadrlar. Bu Uygur topluluu yerleik medeniyet unsurlar bakmndan ok deerli eserler vermitir. Krgzlar. slm ncesi dnemde Yenisey nehrinin kaynaklarnn doduu yrede yayorlard. Onlarn in ve slm dnyasndan ok uzakta olmalar yznden haklarnda yeterli bilgi bulunmamaktadr. Asya Hunlarna milttan nce 199 ylndan evvel balanan Krgzlarn in kaynaklarnda isimleri Ke-Kun ki-ku, Kien-Kun, Gen-gn, Gegun eklinde kaydedilmitir. Milttan nce 48de bir defa daha Hunlara tbi olmak zorunda kaldlar ve milttan sonra 558de Gktrk Devletine balandlar. 648de Gktrklerin zor durumda kalmasndan faydalanp in ile siyas mnasebet kurdular. Krgzlar ancak 840 ylnda Byk Uygur Devleti yklnca bamszlklarn kazanabildiler. 920de doudan gelen Karahtaylar onlarn devletini ortadan kaldrd ve tkenden eski yurtlarna, Altay dalarnn kuzeyi ile Sayan dalarnn kuzeybatsna srldler. Daha sonra kurulan Mool mparatorluuna katlarak onlarn ordusunda yer aldlar. Trgiler. 630da Bat Gktrk lkesinde Kaan Tung Yabgunun ldrlmesi zerine lke i karkla srklenmiti. Ba bo kalan eitli boylar 635te kendi aralarnda tekiltlanarak Trgileri meydana getirdiler. Buna ramen balarnda daima Bat Gktrk hnedanna mensup beyler bulunuyordu. 634te Bat Gktrk hnedanndan Ibara lkesini on boya blm, her boya birer ok verilmi, bundan sonra unvanlar On ad ve On Ok eklinde sylenmeye balanmtr. Boylar arasnda drdnc boy olarak tarihte ilk defa 651de Trgi ad gemektedir. VII. yzyln ortalarnda onlar Ho-lo-shih or adl babu ynetiyordu. 656dan sonra bir ksm Isk Gl taraflarna g etti. in hkimiyeti altnda iken zaman zaman ayaklandlar. Nihayet II. Gktrk Devletine balandlar. 720 dolaylarnda Emevlerle Mvernnehir iin mcadele ettiklerinde balarnda Su-lu Kaan vard. 737de bir kumandann suikast sonucu Su-lu ldrlnce Trgi Devleti birliini koruyamad. inliler, 751 ylnda Emev-Karluk i birliine kar mehur Talas Savan kaybedince blgeden ekilmek zorunda kaldlar. Uygur Devletinin basksna mruz kalan Trgiler (735-756) kendi ilerinde Sar Trgiler ve Kara Trgiler olmak zere ikiye ayrldlar. Bunlar kendi kaanlarn tahta geirip karlkl savatlar. 766da Karluklar batya doru hareket

ederek Suei-ye (Tokmak) civarn ele geirdiler. Neticede Trgiler, Seyhun boylarna doru g ettiler. Bir ksm Tanrdalarnn gneyindeki Karaar civarna gitti. Tarih sahnesinde ilk defa 627 ylnda grlen Karluklar, Orta Asya tarihinde nemli rol oynamtr (bk. KARLUKLAR). Gktrk Devletinin 630da merkez hkimiyetinin kmesiyle birlikte n plana kan Ouzlar da tarihte nemli rol oynam bir Trk boyudur (bk. OUZLAR). Dou Avrupadaki Devletler ve Boylar. Avrupa Hunlar. Asyadaki Byk Hun mparatorluunun zayflamasnn ardndan Bat ve Kuzey Kazakistan bozkrlarnda bir Trk nfusu ylmas meydana geldi. Buradaki Cim, Emba ve Yayk rmaklar civar iki asrdan fazla Hun boylarna yurtluk yaparken kalabalk yznden otlaklar yetersiz hale geldi. dil (til) nehrinin dousundaki baz Hun gruplar bu nehri geerek 330-350 yllarnda Kafkaslarn kuzeyinde Kuban ve Terek nehirleri arasndaki bozkrlar istil ettiler. 370li yllarda dil boyundaki Hunlarn banda Balamir vard. 374-375te onun nderliinde Hun kitleleri dil nehrini aarak batya doru ilerlemeye baladlar. nce Alanlar yerlerinden batya doru srld. Arkasndan Ostrogotlar ar bir yenilgiye uratld. Bunlar batya kanca mehur kavimler g balad. Birok kavim yer deitirdi ve Avrupada yeni bir etnik durum ortaya kt. 378de Edirne civarnda yaplan savata Vizigotlarla Hunlar, Bizans yenip imparatorlar Valensi ldrdler. Avrupa leminin Hunlarn sava teknii karsnda baarsz kalmas ve onlarn ok stn asker usulleri ktay batan baa dehete drd. Bu arada Bask ve Kursk liderliinde Hunlardan bir grup 395-396 yllarnda Anadoluya akn yaptlar. Kafkaslardan Dou Anadoluya girerek Erzurum, Malatya ve ukurovaya kadar ilerlediler. Antakya ile Urfay kuatp Suriyeye girdiler. Kudse kadar uzanarak geri gndler. Hunlarn merkezi 400 yl civarnda dilden Orta Avrupaya nakledildi. Hunlar, Tunaya ulanca kavimler gnn ikincisi balad. Rua liderliindeki Hunlar, Orta Tuna ve Tissa havzalarn hkimiyetleri altna aldlar. eitli Germen ve Slav kavimleri Hunlara itaat etti. V. yzyln ortalarna doru Orta Avrupadan Hazar denizinin dousuna kadar uzanan bir Hun Devleti ortaya kt. Rua 433te lnce Hunlarn bana Muncukun oullar Attila ve Bleda geti. ki kardein idaresi on bir yl kadar srd. Bu dnemde Balkanlarda Bizansllara ait baz kaleler Hunlarn eline geti. Attila, Akatir ve Ak Ogur (arogur) isyanlarn bastrd. 445 ylnda Bleda lnce Attila tek hkim oldu. Devleti daha da genileten Attilaya douda Aral glnden batda Ren nehrine kadar otuzdan fazla kavim balanmt. 447de kt byk Balkan seferinde Attila, bozguna uratt mparator Theodosiusla 6000 libre altn sava tazminat ve 2100 libre yllk vergi karlnda bar yapt. Bu savata Hun ordusu iki koldan ilerleyerek Sofya, Filibe, Preslav, Lleburgaz ve Bykekmeceye kadar ulat. Seferden bir yl sonra Bizansn kendisine hazrlad suikasttan kurtulan Attila bu devleti kontrol altna aldndan ynn batya evirdi. Yllar nce kendisine gnderilen Honoriann nian yzn bahane ederek Bat Roma mparatorluunun yarsn veya devletin idaresine katlma hakkn istedi. Bunun reddedilmesi zerine sefere hazrlanan Attila, Bat Roma kumandan Aetius ile Galyada Campus Mauriacus denilen yerde karlat (Haziran 451). Yirmi drt saat sren savata her iki taraf ar kayplar verip geri ekildi. Attila maksadna ulat ve Bat Romann asker kayna Galya tahrip edildi. Says 200.000i bulan Hun ordusunun yars Germenler ve Gotlardan oluuyordu. Ertesi yl ilkbaharda talya seferine kan Attila, Kuzey talyay istil etti. Dehete kaplan Roma imparatoru Roma ehrini terketmeye karar verdi; ancak Papa Leonun gelip kendisine yalvarmas, vergi ve Prenses Honoriann nian yzn teklif etmesi zerine Attila ordusunu toplayarak talyadan geri dnd. Attilann 453te lmyle

yerine olu lek geti. Fakat Avrupa Hun Devleti zlmeye balamt. Gerek lekle kardeleri arasndaki taht mcadeleleri gerekse Germen kitlelerinin isyanlar ksa zamanda devletin dalmasna yol at. lek, Gepid kralyla yapt savata ldrld. Dier olu Dengizik 468 ylnda Bizansllara yenildi ve esir dt; stanbula getirilerek idam edildi. nc ve kk olu rnek kendisine bal baz gruplarla Karadenizin kuzeyine dnd. Burada yaayan Ogur Trkleri ile karp Bulgarlar meydana getirdiler. Avarlar. Avarlarn asl milttan sonra 350li yllara kadar gitmektedir. Bu tarihte Uar-Hunlarn bir kolu Tohristan, Tanrdalar, Kuan blgesini, Mvernnehiri ve Sodianay ele geirerek Akhun (Eftalit) Devletini kurmutu. Bu devlet 557 ylna kadar yaad. Uar-Hunlarn kuzey kolu Gktrkler karsnda tutunamaynca nce Kafkaslara, ardndan Karadenizin kuzeyine, nihayet Orta Avrupaya ulatlar. Bunlarn Moolistann dousunda ortaya kan ve byk bir devlet kuran Juan-juanlarla ilgisi yoktur. Aslnda Apar ad altnda bu boy Kltigin yaztnda bir yerde gemektedir. 572de Mukan Kaan ldnde onun cenazesine katlanlar arasnda Avarlar da vard. Bizans ve Slav kaynaklarnda Abar, Avar, Abari gibi isimler verilen boyun 557 yllarnda Sabarlar yenip Bizans snr Azak kylarna geldii grlmektedir. Kafkasyaya geldiklerinde Alanlar kendilerine balayan Avarlar, 558de Bizansa eliler gndererek topraklarnda yerlemek iin bir blge talep ettiler. Ayrca Bizans snrlarn koruma ve karlnda bir miktar vergi alma teklifinde bulundular. O srada Balkanlarda Ogurlarla uraan mparator Iustinianos teklifi kabul edip onlarla bir anlama yapt. Bunun zerine Avarlar, Karadeniz kysnda ve Kafkasyadaki Sabarlar, On Ogurlar ile bir Slav kabilesi olan Andlar malp ederek snrlarn Aa Tunaya kadar genilettiler. Volga ile Tuna arasndaki Trk boylar da Avarlarn hkimiyetini tanmt. Karpatlara kadar ilerleyen Avarlar, Tunann batsndaki Longobardlarla anlap Dou Macaristanda Gepidleri itaat altna aldlar. 568den itibaren Longobardlarn Kuzey talyaya gmesiyle Macaristan topraklar Avarlara kald. Bylece Avarlar imparatorluklarn Orta Avrupada iyice glendirmi oldular. Batda Franklar yendikten sonra gneyde bugnk Belgrad ve Eszek gibi Bizansn nemli snr ehir kalelerini ele geirdiler. Avarlarn en gl dnemi Bayan Kaan zamandr. Bayan, devlet merkezini Tuna ile Tisa nehirleri arasnda stratejik bakmdan nemli mevkiye naklederken snrlar Dinyeperden Elbeye, Adriyatikten Kuzey denizi sahillerine kadar geniletti. 565 ylnda Bizansta kan karklklardan faydalanan Avarlar onlardan byk paralar aldklar gibi Karadeniz kysndaki kaleleri kuatp blgeden topladklar esirleri Bat Roma mparatorluunun bo arazilerine yerletirdiler. Trakya ve Makedonyadaki Avarlar, Selnik kaplarna dayanp ehri kuattklarnda ran savalarndan dnen Bizans ordular kar hcuma geince geri ekildiler. Tisa nehrine kadar takip edilen Avarlarn imdadna Bizans ordusunda patlak veren Fokas isyan yetiti (602). Avarlar, Bizansa kar Longobardlarla birlikte hareket ettiler ve 616dan sonra talyaya aknlar yaptlar. Ayrca Slav ve Bulgarlardan oluan kuvvetlerle Dalmaya, Orta Yunanistan ve Peloponnese kadar girdiler; Bizans mparatoru Herakleios byk paralar karlnda bar yaparak Selniki kurtard (619). 626 ylnda Ssnlerle ortaklaa gerekletirilen stanbul kuatmasnda Bizans ok zor anlar yaad. Herakleios, Hazarlardan yardm istemek iin Dou Karadeniz blgesinde iken ran ordusu Anadoludan geip Boaziine kadar ulat. Dier taraftan Bulgar ve Slav birlikleriyle takviye edilen Avar ordusu Balkanlar ve Trakyadan geip Bizans surlar nne geldi. ki ate arasnda kalan Bizans aresizlik ve mitsizlik iinde iken Avarlarn emrindeki Slavlar, Bizansn kkrtmasyla onlara kar isyan etti. Donanmann bulunmay sebebiyle muhasaradan bir netice alnamadan geri dnld. Tehlikeyi atlatan

Bizansta o gn bayram iln edildi ve yzyllarca kurtulu gn olarak kutland. Bu durum Avarlarn nfuz kaybetmesine yol at. Nitekim Alpler ile Dalmayadaki Slavlarn ve 630da gvenilir mttefikleri Bulgarlarn isyanlar Avarlar zor durumda brakt. Bunlara Avar kaannn zamansz lm eklenince durum iyice kart. Bulgarlar kaanlk makam zerinde hak iddia ettiklerinde isyan bastrld; fakat On Ogur Bulgarlar bamszlklarn iln ederek Dinyester rmann dou ksmlarn ele geirdiler. Tuna Sava blgesiyle kuzey ksmlar Slavlarda kalnca Orta Macaristan topraklarna skp kalan Avarlar her geen gn biraz daha zayfladlar. 791 ylndan itibaren yaklak on be yl Frank mparatoru Byk Charlesn din savalarna direnen devlet 805te paralanarak dald. Avarlar ksa zamanda Hristiyanlap dillerini kaybederek kalabalk kitleler ierisinde eridi. Sabarlar. Bat Sibirya ile Kafkaslarn kuzey blgeleri arasnda nemli rol oynayan Sabarlar, Bizans tarihlerinde Sabar, Sabir, Savir; Ermeni, Sryn ve slm kaynaklarnda Savir, Sabir, Sibir diye gemektedir. Filologlar Sabar kelimesini sab-ar eklinde aklamtr; sapan, yol deitiren, serbest olan anlamna gelmektedir. Sabarlara ait bilinen kii adlarnn tamam Trkedir (Balak, liger, Boark gibi). V. yzyl Bizans tarihisi Priskosun verdii bilgiye gre isimleri ilk defa Bat Sibiryaya g eden kavimler arasnda gemektedir. Buna gre gneydoudan gelen Avarlar karsnda tutunamayan Sabarlar batya ynelmi ve Altaylar ile Ural arasndaki dzlklerde yaayan Ogurlar yurtlarndan karp Tobol-im rmaklar evresine yerlemitir. VI. yzyl balarnda Bulgar gruplarn kendilerine balayarak dil-Don nehirleri arasnda ve Kuban nehrine uzanan sahaya yayldlar. Bylece Bizans ve Ssn imparatorluklarna komu oldular. Bu srada Bizans ile savaan Ssnlerin tarafnda yer alan Sabarlar, Bizansllar mehur hakanlar Balakn idaresinde malp ederek Ermenistan blgesine aknlar dzenlediler. Anadoluya girip Kayseri, Ankara, Konya yresine kadar ilerlediler. Sonraki yllarda karlarna gre Bizansn ya da rann yannda yer aldlar. 557de Avarlarn ok sert hcumuna mruz kalan Sabarlar daldlar. Hkim olduklar blge Gktrklerin bat koluna baland. Gney Kafkasyadaki yurtlar da Bizansllarn kontrolne girdi (576). Blgede dank halde yaayan Sabarlar VII. yzylda Hazar Devletinin kuruluunda yer aldlar. Hazar topluluklar arasnda nemli bir yer tutan Belencer ve Semender boyu Sabarlara dayanmaktadr. Hazarlar VII-XI. yzyllar arasnda Karadeniz ile Kafkas dalarnn kuzeyinde ve dil (Volga) nehirleri dolaylarnda hkm srdler (bk. HAZARLAR). Byk Bulgar Devleti. Ogurlarn Karadenizin kuzeyinde Hun kalntlaryla kartktan sonra kurduklar devlete Byk Bulgarya (Magna Bulgaria) denildi. Kurucusu Kurttur (Kobrat, Kobratos, Kuvratos). Doulo sllesine mensup olup Asya Hunlarnn Tu-ko hnedan ailesine balanmaktadr. 630 ylnda Orta Asyada Gktrklerin fetret devrine girmesiyle Hazarlar gibi Bulgarlar da Byk Bulgar Devletinin bamszln iln ettiler. mparator Herakleios zamannda Bizans ile sk mnasebetler kurdular; ancak devlet uzun yaamad ve kurucusunun 665te lmnn ardndan ehzadeler arasndaki mcadeleden faydalanan Hazar Hakanlnn basks sonucu paraland. Otuz Ogurlarn ounluunu oluturduu grup kuzeye ekilerek dil Bulgarlar Devletini tesis etti. Kurtun olu Bat-Bayan, On Ogur Bulgarlarnn ve Macarlarn banda Hazarlara tbi olarak Kafkasyadaki yurtta kald. Bulgar kitleleriyle Tunaya ynelen dier oul Asparuh (Espereh), Balkanlara geip (668) Tuna Bulgar Devletini kurdu (679). dil Bulgar Devleti, dil-olman (Kama) sahasnda XV. yzyla kadar yaad. Devletin merkezi Bulgar ehridir. slmiyeti resm din olarak kabul eden ilk Trk devleti dil Bulgar Hakanldr (bk. DL BULGAR HANLII).

Tuna Bulgar Devleti. Asparuhun Bizansn direnmesine ramen Dobrucann gney blgesinde kurduu Tuna Bulgar Devleti, Bizans yannda Avarlarn hcumlarna da kar koydu. 681den itibaren Tuna Bulgar Devletinin sahas Besarabya ile Dobrucadan baka Kuzey Bulgaristana, douda Karadenize, gneyde Balkanlarn geitlerine ve batda sker nehrine kadar uzanyordu. Tuna Bulgar Devleti 688den itibaren uzun yllar Bizansla mcadele etmek zorunda kald. Kurum Han 814te stanbulu kuatt srada ld. Yerine geen olu Omurtag Han (814-831) Bizansla otuz yllk anlama imzalad. Bu anlama Bulgarlara gneyde skn, Bizansa da mallarn gmrk demek art ile kuzeye sevkedebilme imkn salyordu. Omurtag Han bu arada Franklarla da mcadele etti. Tuna-Sava-Drava havzasn alp Maro nehri vadisindeki, Orta Avrupann Roma devrinden beri terkedilmi olan en byk tuzlalarn iletmeye amak suretiyle devletine byk servet kayna kazandran Omurtag Han zaman Tuna Bulgarlarnn en parlak devirlerini tekil etti. Kurulan ehirler, saraylar, kkler, su yollar, bideler, Pliska ve Preslav ehirleriyle Madara kasabas civarnda yksek bir kaya zerinde Kurum Hann 40 mlik yeri kaplayan kitbeli kabartmas o alardan gnmze kalan bir htradr. Fakat yerlilere oranla az olan Bulgar Trkleri arasnda Slavlama balad. Slavlama, Malamir (831-836) ve Presiyan (837-852) dnemlerinde hzla artt. Boris Hann 864te Ortodoksluu resmen kabul ederek, o zamana kadar tek Tanr inancn benimseyen Bulgarlar hristiyanlatrmas ile tamamland. Boris, Mikhail adn ald. 869-870 stanbul kiliseler toplantsnda Bulgar kilisesinin mstakil piskoposluk olarak Katolik kilisesi temsilcilerince tannmas zerine Romann Balkan yarmadasndaki iddialarnn sona ermesiyle Trk devleti karakterini tamamen kaybedip Slav, Bizans kltr evresine girdi. O gne kadar kullanlan Trke han unvan da Borisin halefi Simeon (893-917) tarafndan ara evrildi. Peenekler. IX. yzyln ilk yarsnda Hazar-Uz basksna dayanamayan Cim ve Yayk boylarndaki Peenekler, kalabalk kitleler halinde dil nehrini ap 860-880 yllarnda Don-Kuban blgesine geldiler. Buralarda yaayan Macarlar yerlerinden kardlar. Peeneklerin daha nceki tarihleri hakknda fazla bilgi bulunmamaktadr. 889-893 yllarnda Dondan Dinyeperin batsna kadar uzanan sahaya hkim oldular. Peeneklerin buralarda sekiz boy halinde yaad bilinmektedir. Bu boylar Ertim (Erdem), Yula, or, Klbey, Karabay, Tolma, Kapan ve obandr. Adlardan bazlar eski Trk unvanlardr (Yula, or, Klbey, Kapan = Kargan). Ertim, or ve Yula boylar birlikte hareket edildiinde idareci durumundaydlar, bunlara Kenger (Kangar) denilmekteydi. XII. yzyla gelindiinde boy says on e ykseldi. Hazarlar, Uzlar (Ouzlar), Macarlar ve birtakm Fin kabileleriyle Slavlar, Peeneklerin komularyd. 900den 1036 ylna kadar on biri byk apta olmak zere birok seferde bulundular. 968de Kievi kuattlar ve Knez Svyatoslav malp ederek ldrdler. 992, 996 ve 1015 yllarnda Ruslarn hcumlarna karlk verdiler. Bu sayede Peenekler, Ruslarn Karadenize inmelerini engellediler. Bu durum Bizansn menfaatlerine uygun dyordu. 915te balayan Peenek-Bizans dostluu stanbuldan gnderilen eliler ve hediyelerle bir mddet devam etti. Peenekler, Bizanstan kuma, baharat, boya, ss eyas ve mcevherat alyor, karlnda bal mumu, tutkal, kymetli deri satyordu. Peenekleri dil tesi yurtlarndan karan Uzlarn batya doru ilerlemesi zerine Peeneklerden bir ksm 942970 yllarnda Macaristana yerleti. Asl kitle batya doru kaymaya balad. XI. yzyln balarnda Peenekler, Dinyester boyuna indi. Bu durum onlarn Don blgesindeki hkimiyetlerinin zayflamasna yol at. Bundan istifade eden Ruslar, Peeneklere 1036 ylnda ar bir darbe vurdular. Bu tarihten sonra Peenekler, Tuna boylarna geldiler, Tuna nehri Peenekler ile Bizans arasnda snr oldu. Arkalarnda Uz basks iddetlenince Peenekler Balkanlara doru kaymaya

baladlar. Baz boylar Bizans ile anlaarak snr bekilii yapyorlard. 1048den sonra pek ok Peenek Bizans hizmetine girdi. Bunlar arasndan Anadoluya gnderilenler de oldu. Anadoluda Peeneklerle ilgili birok yer ad Bizans tarafndan yerletirilen bu Peeneklere aittir. Bunlardan bir ksm 1071 Malazgirt Savanda Alparslan tarafna geerek Bizansn yenilmesinde rol oynad. 1050den itibaren Edirne evresi, Trakyann Marmaraya kadar olan sahilleri Peeneklerin hcumuna mruz kald. zmir Beyi aka, stanbulu zaptetmek iin Peenek babular ile ittifak yapt. Egede donanmas ile aka Bey, Marmara sahillerinde Seluklular, Edirnede Peenekler, stanbulu kska iine almak zere anlatlar (1091). ok zor durumda kalan Bizansn imdadna Kumanlar (Kpaklar) yetiti. 1060 ylndan itibaren Peeneklere ait Karadenizin kuzeyindeki sahay igal eden Kumanlar 1080lere doru Tuna boylarna kadar ilerleyince Peeneklerle aralarnda byk bir dmanlk ba gsterdi. Rus knezleri nceleri bu durumdan yararland gibi Bizansllar da faydalanmann yollarn buldular. Meri nehri kenarnda Bizansa kesin bir darbe indirmeye hazrlanan Peenekler, Bizansn tahrikiyle ok kalabalk Kumanlarn saldrsna uradlar. Lebiniumda yenilip tamamen ezildiler (29 Nisan 1091). Bylece siyas tarihleri sona eren Peeneklerden geri kalanlar eitli blgelere daldlar. Bir ksm Macaristana gitti ve Pete evresiyle Fertde yerletirildi. Bir ksm Uzlar ve Kumanlar arasna kart. Balkanlarda kalanlarn ou Vardar nehri boyunca yerleti. Makedonyadaki Meglano-Ulahlar ile Sofya etrafndaki op-Bulgarlarnn Peenek neslinden geldii sylenmektedir. Anadolu, Srbistan, Rusya, Macaristan ve Kafkaslarda baz yer adlar ile halk efsanelerinde Peeneklerin htralar yaamaktadr. Orta Macaristanda ele geen mehur Nagy-Szent Miklos hazinesinin altn kaplar zerindeki Gktrk alfabeli yazlarn Peeneklere ait olduu anlalmtr. Ayrca Gney Rusyada Poltavada bulunan Perescepine hazinesi de onlara aittir. 150 yldan fazla Karadenizin kuzeyinde yaayan Peeneklerden her biri kendi babuunun idaresinde boy tekilt evresinde kald ve bir devlet kurulamad. Fakat sava ve mdafaa durumlarnda ortak hareket edebildiler. XI. yzyln ortalarnda Turak adnda bir babu on bir Peenek boyunun bana getiyse de btn boylar hkimiyeti altna alamad. Uzlar. Ouzlarn bat kolu Uzlar, Rus yllklarnda Tork (Trk), Bizans kaynaklarnda Uz diye gemektedir. 860l yllarda Peenekleri dil tesindeki yurtlarndan karp oraya yerletiler ve daha sonra batya doru ilerlediler. Kiev Knezi Vlademirin mttefiki olarak 985te dil Bulgarlarna kar yaplan sefere baz Uz gruplar da katld. Yalnz bunlarn Kiev blgesine gleri 1036da Peenekleri yenmelerinin ardndan gerekleti. Dou Avrupa sahasnda ksa bir dnem faaliyet gsteren Uzlar hakknda dier Trk boylarna gre ok az bilgi bulunmaktadr. Bugn Moldavyada yaayan, dil ve kltrlerini byk lde muhafaza eden Gagauz Trklerinin bunlarn kalntlar olduu tahmin edilmektedir (bk. OUZLAR). Bat Gktrklere mensup bir Trk kavmi olan Kpaklar da (Kumanlar), Peenekler ve Uzlar gibi Gneydou Avrupa bozkrlarnda bir devlet kuramadlar (bk. KIPAKLAR).

BBLYOGRAFYA

Chu-shu Chi-nien (Bambu Kaytlar) (Lei Hse-chi), Taipei 1977; Shih Chi(Ssu Ma-chien/m.. 109-91), Taipei 1979; Han Shu(Pan Ku/111), Taipei 1979; San Kuo Chih(Chen Shou/285-297),

Taipei 1979; Hou Han Shu(Fan Ye/V. yzyl ortas), Taipei 1979; Chin Shu (Fang Chiao/636), Taipei 1979; Wei Shu(Wei Shou/636), Taipei 1987; Chou Shu(Ling-hu Te-feng/629), Taipei 1987; Pei Shih 99(Li Te-lin/636), Taipei 1987; Suei Shu(Wei Cheng/636), Taipei 1987; Chiou Tang Shu(Liou Hs/945), Taipei 1985; Hsin Tang Shu(Ou Yang-hsiou/1060), Taipei 1985; Tung Tien(Tu Yu/805), Shanghai 1935; Tung Chih(Cheng Chiao/1150), Shanghai 1935; Tsu-chih Tung-chien(Ssu Ma-kuang/1085), Taipei 1987; Tsu-fu Yan-kuei (Wang Chin-jo ve Yang /1005-1013), Taipei 1981; Wen-hsien Tung-kao (Ma Tuan-lin/1254), Shanghai 1935; Dvn lugtit-Trk Tercmesi, bk. ndeks; bn Fadln, Seyahatname (trc. Ramazan een), stanbul 1975; Mesd, et-Tenbh, tr.yer.; a.mlf., Mrc-eheb (Abdlhamd), I-II, tr.yer.; uddl-lem (Minorsky), tr.yer.; bnl-Esr, el-Kmil, bk. ndeks; E. Chavannes, Documents sur les Tou-Kiue (Turcs), occidentaux, St. Ptersbourg 1903, tr.yer.; K. Dietrich, Byzantinische Quellen zur leander und Vlkerkunde, Leipzig 1912, II, tr.yer.; O. Franke, Geschichte des chinesischen Reiches, Berlin 1930-36, I-II; Akdes Nimet Kurat, Peenek Tarihi, stanbul 1937; a.mlf., IV-XVIII. Yzyllarda Karadeniz Kuzeyindeki Trk Kavimleri ve Devletleri, Ankara 1972; a.mlf., Bulgar, A, II, 781-796; W. M. McGovern, The Early Empires of Central Asia, North Carolina 1939; O. Lattimore, Inner Asian Frontiers of China, New York 1940; W. Eberhard, inin imal Komular (trc. Nimet Ulutu), Ankara 1942; a.mlf., ato Trklerinin Kltr Tarihine Dair Notlar, TTK Belleten, XI/41 (1947), s. 15-26; F. Altheim, Attila et les Huns, Paris 1952; J. R. Hamilton, Les oughours lpoque des cinq dynasties daprs les documents chinois, Paris 1955; Liu Mau-Tsai, Die chinesischen Nachrichten zur Geschichte der Ost-Trken (Tu-ke), Wiesbaden 1958, I-II; Gyula Moravcsik, Byzantinoturcica, Budapest 1958; A. Zajaczkowsky, Karaims in Poland, Warszawa 1961; a.mlf., Hazar Kltr ve Varisleri (trc. aatay Bedii), TTK Belleten, XXVII/107 (1963), s. 477-483; Attila ve Hunlar, stanbul 1962; Constantinus Porphyrogenitus, De Administrando imperio (trc. R. J. H. Jenkins), London 1962, II, tr.yer.; Bahaeddin gel, slmiyetten nce Trk Kltr Tarihi, Ankara 1962; a.mlf., Byk Hun mparatorluu Tarihi, Ankara 1982; a.mlf., lk Tles Boylar, TTK Belleten, XII/48 (1948), s. 795831; a.mlf., Dou Gktrkleri Hakknda Vesikalar ve Notlar, a.e., XXI/81 (1957), s. 81-137; brahim Kafesolu, Tarihte Trk Ad, Reid Rahmeti Arat in, Ankara 1966, s. 306-319; a.mlf., Trk Mill Kltr, stanbul 1987; D. M. Dunlop, The History of the Jewish Khazars, Princeton 1967; C. Mackerras, The Uighur Empire (744-840), Canberra 1968; M. Mori, Historical Studies of the Ancient Turkic Peoples (in Japanese), Tokyo 1967; L. Rasonyi, Tarihte Trklk, Ankara 1971; O. Maenchen-Helfen, The World of the Huns, Berkeley 1973; L. Bazin, Les calendriers turcs anciens et mdivaux, Lille 1974; a.mlf., Turks, EI (ng.), X, 687-689; L. Kwanten, Imperial Nomads: A History of Central Asia, 500-1500, Pennsylvania 1979; P. B. Golden, Khazar Studies, Budapest 1980, I-II; a.mlf., Turks, EI (ng.), X, 689-693; Th. J. Barfield, The Perilous Frontier, Cambridge 1989, tr.yer.; V. V. Barthold, Mool stilsna Kadar Trkistan (haz. Hakk Dursun Yldz), Ankara 1990; a.mlf., Turks, EI, IV, 900-908; R. Grousset, Bozkr mparatorluu (trc. M. Reat Uzmen), stanbul 1993; Ahmet Taal, Gk-Trkler, Ankara 2004, I-III; a.mlf., in Kaynaklarna Gre GkTrkler, Ankara 2004; erif Batav, Sabir Trkleri, TTK Belleten, V/17-18 (1941), s. 53-99; O. Pritsak, Die Sogenante Bulgarische Frstenliste und die Sprache der Protobulgaren, UAJ, XXVI (1954), s. 218, 220; Reid Rahmeti Arat, Karluklar, A, VI, 351-352; a.mlf., Kpak, a.e., VI, 713-716. Ahmet Taal

Trklerin slmiyeti Kabul. Chiliye devri airleri Nbiga ez-Zbyn, Hasan b. Hanzale ve emmh b. Drrn iirlerinde ve darbmesellerde Trklerden bahsedilmesi, Trklerle Araplar arasndaki ilikilerin Chiliye dnemine kadar uzandn gstermektedir. Ayrca eitli Trk kavimlerinin slm ncesi dnemde ran ve Arap hkimiyetindeki topraklara geldii ve onlar hakknda bilgi edindii anlalmaktadr. Nitekim Hazar Trkleri zaman zaman Derbendi geip Hemedan ve Musula kadar ilerlemilerdir. Ssn Hkmdar Enirvn (531-579) Bblebvb (Derbend) seddini Hazar aknlarna kar yaptrm, Kuzey randa yaayan Aaeri, Sl ve Yazur Trklerini Azerbaycana ge zorlamt. Eftalitler (Akhunlar), Halalar ve Karluklarn bir blm Afganistan ve Sstan (Sicistan) topraklarna yerlemiti. Ssn ordusunda Trklerin yan sra Araplar da vard. VII. yzylda Ssnlerle Bizansllar arasndaki savalarda Gktrkler, Hazarlar ve Avar Trkleri nemli rol oynamt. Eski Arap iirinden, halk korkutmak ve Trklerden uzaklatrmak amacyla karlan yialardan Araplarn Trkleri cesur, acmasz ve slm dininin gelecei asndan tehlikeli grdkleri anlalmaktadr. Bir rivayete gre Trkler Araplarn elinden iktidar alacak, ancak kfir olduklar iin Allahn gazabna urayp mahvolacaktr. III. (IX.) yzylda Chiz, Trklerin slmn yardmcs ve halifelerin en yakn adamlar olduklarn syleyerek Trklere hakszlk edildiini ileri srmtr (Hilfet Ordusunun Menkbeleri, s. 85). Hadislerde Trkler. Trkler hakknda Ktb-i Sittede ve dier hadis kaynaklarnda eitli rivayetler yer almaktadr. Bunlarn yannda Trkler aleyhine ifadeler ieren baz hadisler ve sahbeye atfedilmi aslsz haberler de vardr (geni bilgi iin bk. een, TM, XV [1969], s. 15-29). Bunlardan hangilerinin sahih, hangilerinin mevz olduu hadis otoritelerinin yapaca ciddi almalarla ortaya konabilecektir. Konuyla ilgili hadisleri blmde ele almak mmkndr. 1. Trklerin sava niteliklerine dikkat ekerek Trklerle mcadele ve sava konusunda sahbeyi ve sonraki nesilleri uyaran, onlarla iyi geinmeyi tavsiye eden hadisler: Trkler size dokunmadka siz de onlara dokunmaynz (Eb Dvd, Melim, 8; Nes, Cihd, 42). 2. Trklerin fizyolojik zelliklerinden ve mslmanlarla savaacaklarndan bahseden hadisler: Siz kk ekik gzl, krmz yzl, bask burunlu, ehreleri sanki rs zerinde dvlm ve zeri derilerle kaplanm salam kalkanlar gibi bir kavim olan Trklerle savamadka kyamet kopmayacaktr; siz kldan rlm orap giyen bir kavimle savamadka kyamet kopmayacaktr (Buhr, Menb, 25; Eb Dvd, Melim, 9). 3. Trkleri Ben Kantr olarak gsteren ve mslmanlarla savaacaklarn ifade eden hadisler (Msned, V, 40; Eb Dvd, Melim, 10). Bunlarn dnda Trklerin Irak ve el-Cezreyi zaptedip iktidar Abbslerin elinden alacaklarn beyan eden hadisler vardr (Kitap, Hz. Peygamberin Hadislerinde Trk Varl, s. 243 vd.). te yandan VII. yzylda ran ve Arabistanda Trk adr kullanld, Hz. Peygamberin Hendek Sava srasnda bir Trk adrnda oturarak hendek kazma ilerine nezaret ettii (Taber, II, 568) ve Medinede bir Trk adrnda itikfa ekildii rivayet edilmektedir. Trklerle mslman Araplar arasnda VII. yzyln ortalarna doru balayan ve XX. yzyln ilk eyreine kadar devam eden ilikileri mcadele, hizmet ve hkimiyet dnemleri eklinde incelemek mmkndr. Mcadele dnemi Hz. mer zamanndaki slm fetihlerinden itibaren Emevlerin yklna kadar yzyl akn bir sre devam etmitir. Bu mcadelenin sonunda Trk hkimiyetindeki topraklar mslman Araplarn eline gemi, bir ksm Trkler Mslmanl kabul etmitir. Hizmet dnemi Emevlerin son zamanlarnda balam, daha sonra Abbs halifeleri cesaretiyle temayz eden Trkleri kendi hizmetlerine alm, zellikle Memn ve Mutasm-Billh devrinden itibaren Trkler hilfet ordusunun en nemli unsuru haline gelmitir. Ayrca ynetim kadrolarna ykselerek

Abbs halifeliinin siyas ve idar hayatnda byk hizmetler grmtr. Dandanakan zaferinden sonra Seluklu Trkleri, Snn slm dnyasnn hmiliini stlenmi, i ve d tehlikelere kar mslmanlar koruma grevini yerine getirmitir. Seluklular ve halefleri ok geni bir sahada hkimiyet tesis ederek eitli imparatorluklar kurmu, genelde siyas, idar ve asker bakmdan slm dnyasnn rakipsiz hkimi olmutur. Bu durum I. Dnya Savann sonuna kadar devam etmitir. Hulef-yi Ridn Devri Trk-Arap likileri (632-661). Trklerin mslman olmasna zemin hazrlayan mcadeleler slm ftuhat srasnda gerekleti. Hz. Eb Bekir, irtidad olaylarn ve isyanlar bastrdktan sonra Ssn mparatorluunun hkimiyeti altnda bulunan Frat nehrinin aa taraflarndaki topraklara ordu sevketti ve Yemmede bulunan Hlid b. Veldi Ssnlere kar savamakla grevlendirdi. Irak cephesi bakumandanlnn kurulmasyla ftuhat hareketi balatlm oldu. Hz. mer hilfet makamna geince Eb Ubeyd es-Sekafyi 1000 kiilik gnll birliin banda Ssn kuvvetleri zerine gnderdi. Onun ehid olmasyla Irak cephesi kumandanlna Sad b. Eb Vakks tayin edildi. Kdisiye zaferinin (15/636) ardndan slm ordusu Ssnlerin baehri Medine, ardndan Hulvna girdi. 21 (642) ylnda Nihvend zaferiyle ran kaplar mslmanlara ald. Hz. Osman dneminde Basra Valisi Abdullah b. mirin nc kuvvetleri kumandan Ahnef b. Kays, Nbur ve Serahs fethettikten sonra Merve yrd. Ceyhun (Amuderya) nehrinin kuzeyine geerek mslmanlarn takibinden kurtulan son Ssn hkmdar III. Yezdicerd toplad kuvvetlerle Belhi mslmanlardan geri ald. Merverrza kadar ilerleyip Trk Hakan Tulu Handan yardm istedi, ancak Ahnef b. Kaysa yenilip geri ekildi. Horasan ve Tohristanda baz ehirler Trkler tarafndan zaptedildi. Abdullah b. mir blgeyi tekrar fethetti. Bu srada Kuzey Azerbaycan ve Dastanda Hazarlar, Crcnda Sl Trkleri (Sller), Sstanda Eftalitler ve Halalar, Bdegste Nzek Tarhan, Tohristanda Karluklara mensup bir yabgu bulunuyordu. Ssnlerin yklmas ve Gktrk nfuzunun zayflamas zerine Mvernnehir ve Hrizmdeki mahall hnedanlar bamszlklarn iln ettiler. Hz. Osman dneminde mslman Arap ordusu Grcistan, Dastan, Azerbaycan ve Arrna kadar uzanan topraklar ele geirdi. Azerbaycann eitli yerlerine asker birlikler yerletirildi. 31 (651) ylnda btn ran slm hkimiyeti altna girmi oldu. slm ordusunun Trklerle mcadele ettii ikinci cephe Kafkasyadr. Azerbaycan ve rmniyenin fethinden sonra mslman Araplar Hazar Trkleri ile karlatlar (18/639). Hz. mer, Srka b. Amr Derbendin fethine memur etti. Abdurrahman b. Reba el-Bhil kumandasndaki ordu Derbend hkimi ehrbrz ile bir antlama yapt ve ehrbrz mslmanlara tbi olmay kabul etti (22/643). Abdurrahman b. Reba, Hazar topraklarna aknlar dzenledi (24-25/645-646). Hazar baehri Belencer yaknlarnda meydana gelen savata Arap ordusu yenilgiye urad (32/652-53). Bu olayn ardndan slm dnyasndaki i karklklar yznden Hazar Trkleri ile Araplar arasnda nemli bir sava meydana gelmedii anlalmaktadr. Emevler Devri Trk-Arap likileri (661-750). Muviye b. Eb Sfyn hilfeti ele geirince yeni bir fetih harekt balatt. Sstann zaptna memur edilen Abdurrahman b. Semre Kbil, Belh ve Bst gibi ehirleri ele geirdi (43/663). Abdullah b. Sevvr, Sind blgesinde fetihlere giriti, ancak Trkler karsnda malp olunca yerine Mhelleb b. Eb Sufre getirildi. Mhelleb, Trkleri yenerek blgeye hkim oldu (44/664). Basra Valisi Ziyd b. Ebh, Horasan ve Sstana daha planl bir asker harekt balatt. Kfe ve Basradan yaklak 50.000 kiiyi Horasann Merv, Herat, Nbur gibi ehirlerine yerletirdi. Hakem b. Amr el-Gfr, Ceyhun nehrini geip Sagniyna (agniyn) kadar ilerledi ve III. Yezdicerdin olu Frzu yenilgiye uratt. Mhelleb

de Trkler karsnda yeni baarlar kazand. Horasann yeni valisi Reb b. Ziyd el-Hris, Belhte kan bir isyan bastrdktan sonra Kuhistana bir sefer dzenledi. Blgede Eftalit Trklerini malp ederek Ceyhun nehrine kadar ilerledi. Burada Trk Hkmdar Nzek Tarhan yendi. ml gibi baz ehirleri fethedip Hrizme kadar ulat. Bylece Horasan ve Tohristan topraklarnn byk bir ksm Emevlerin egemenliini tanm oldu. Ubeydullah b. Ziyd 54 (674) ylnda Beykenti ele geirerek Buhara zerine yrd. O srada Buharay Trk Hkmdar Bdnun dul ei Kaba Hatun ynetiyordu. Kaba Hatun evredeki Trklerden yardm istediyse de Trk birlikleri Ubeydullah karsnda tutunamad ve 1 milyon dirhem vergi vermek suretiyle Ubeydullahla anlama yapt. Ubeydullah daha sonra 2000 Trk sava ile Basraya dnd; bunlar Basrada bir isyann bastrlmasnda grev ald. 56 (676) ylnda Horasan valiliine tayin edilen Sad b. Osman, Semerkanta bir sefer dzenledi. Sod, Ki ve Nesef halk topraklarn korumak amacyla seferber olunca Kaba Hatun da onlara katld, ancak Sad b. Osman Trk birliklerini bozguna uratt. Kaba Hatun rehineler gnderdi ve itaat arzettiini bildirdi (57/677). Sad, Buharay alarak Semerkanta yneldi. Ar kayplar veren Semerkantllar kendisiyle anlatlar. I. Yezd devrinde Horasan Valisi Selm b. Ziyd, Semerkant ve Hrizm zerine yrynce (61/680-81) Kaba Hatun ve Mvernnehirin dier ehirlerindeki Trkler birlikte harekete getilerse de Selm Buharaya girmeye muvaffak oldu ve Kaba Hatun onunla yeni bar antlamas yapt. Abdlmelik b. Mervn devrinde Tirmizi ele geiren Ms b. Abdullah b. Hzim Trkler, Eftalitler ve Tibetlilerden oluan bir orduyu malp etti; blge halk ona itaat arzederek vergi demeyi kabul etti. 78 (697) ylnda Horasan valisi tayin edilen Mhelleb b. Eb Sufrenin faaliyetleri baarszlkla sonuland. Onun 82de (702) lmnn ardndan olu Yezd de yapt seferlerden sonu alamad ve grevden uzaklatrld. I. Veld dneminde Horasan valiliine getirilen Kuteybe b. Mslim Belhte kan isyan bastrd (86/705). Ceyhun nehrini geip Sagniyna yneldiinde Sagniyn hkmdar balln bildirdi. Kuteybenin hedefi Trklerin hkimiyetindeki Tohristan ve Mvernnehiri fethetmekti. Mvernnehir seferine kmadan nce Tohristan eyaletinin hkimi Nzek Tarhana eli gnderip hkimiyetini tanmasn ve mslman esirleri serbest brakmasn istedi. Teklifi kabul eden Nzek Merve hareket etti ve aralarnda bar yapld. Kuteybe, Beykent halknn isyan zerine geri dnp ehri geri ald ve bol miktarda ganimet ele geirdi (89/708). Ardndan Buhara zerine yryen Kuteybe bir sonu alamaynca Merve dnd. Ertesi yl tekrar Buharaya yrd ve iddetli muhasaradan sonra Buharada slm hkimiyeti saland. Kuteybenin Buharadan ayrlmasnn ardndan Tohristan hkimi Nzek, Araplara kar ortak bir harekta karar verdiyse de mttefikleri Kuteybeye itaat arzedince kaarak bir kaleye snd. Kuteybe onu yakalayp Hacccn emriyle idam ettirdi. Buharaya hareket eden Kuteybe ehrin bir ksmna Araplar yerletirdi. 92 (710-11) ylnda Sicistan seferine kt ve Zblistan Hkmdar Rutbl ile hara vermesi artyla bar yapld. Ertesi yl Hrizmah ile bir antlama yapan Kuteybe bar bozan Sod zerine yryp blgenin merkezi Semerkant kuatnca Semerkant hkimi Emev hkimiyetini tand. Semerkantn fethiyle Araplarn Mvernnehirdeki hkimiyetleri tamamland. Kuteybe 20.000 kiilik bir orduyla yeni bir sefere kt (94/713). , Hucend ve Ferganann bir ksmn ele geirdi, sbcba kadar ilerledi; ancak Hacccn lmyle (95/714) fetih harektn durdurdu. Halife I. Veld kendisini mstakil bir vilyet haline getirilen Horasana vali tayin etti. Ardndan Kuteybe baz seferler dzenlediyse de Halife Veldin lm haberini alnca yeni halife Sleyman b. Abdlmelike isyan etti ve isyan srasnda ldrld (96/715). Trgi Hakan Su-lu Hann Semerkanta sevkettii ordu Horasan valisini yenilgiye uratmasna

ramen ehri muhasara edemeden geri dnd. Horasan valiliine getirilen Sad b. Amr el-Hara zamannda Trgi hakann destekleyen Trkler zulme uradlar ve yurtlarn terkettiler. Sad kaanlar takip ederek Hucendde kltan geirdi (103-104/721-722). Bu olaylar Trklerin Araplara kar dmanca duygular beslemesine yol at. Horasan valiliine tayin edilen Mslim b. Sad 105 (723-24) ylnda Ferganay ele geirmek maksadyla Takent zerine yrd, fakat Su-lu Hann mukavemeti karsnda geri ekilmek zorunda kald. Trk askerleri Seyhun nehri kysnda kendilerine yetiti. Yevml-at denilen savata Araplar ar kayplar verdiler. Bunun ardndan Mvernnehirdeki Emev hkimiyeti olduka sarsld. Trkler Esed b. Abdullah el-Kasrnin valilii dneminde Mvernnehirde yer yer stnl ele geirdiler. Him b. Abdlmelik, Trgi Hakan Su-lu Hana bir elilik heyeti gnderip kendisini slma davet etti. Hakan, slmiyeti kabul ettii takdirde halknn geim sknts ekeceini syleyerek bu teklifi geri evirdi. Emevlerle Hazarlar arasndaki mcadele Veld b. Abdlmelik devrinde balad. Mesleme b. Abdlmelik 91 (710) ylnda Hazarlar zerine bir sefer dzenleyip Derbende kadar ilerledi. 95te (714) iki sefer daha yapt. Fetih harektnda nceki halifelerden farkl bir siyaset takip eden mer b. Abdlazz, Mvernnehir ve Trkistanda ganimet amacyla yaplan fetihleri durdurdu. Horasan Valisi Yezd b. Mhellebi azlederek yerine Cerrh b. Abdullah el-Hakemyi tayin etti. Hazarlarn rmniye ve Azerbaycanda ok sayda mslman esir almalar ve birok kiiyi ldrmeleri zerine halife, Htim b. Numn el-Bhilyi Hazarlarla mcadele etmek iin grevlendirdi; Htim, Hazarlarla yapt mcadeleyi kazand. Arap yneticilerinin insanlar slmdan uzaklatran uygulamalarna ve haksz vergilere son vermek isteyen mer b. Abdlazz, Vali Cerrh b. Abdullahtan slmiyeti kabul edenlerden cizye vergisini kaldrmasn istedi. Mvernnehirdeki eitli hkmdarlara slma davet mektuplar yollad. Yeni siyaset ksa srede sonu verdi ve Mvernnehir halk slma girmeye balad. mer b. Abdlazz, Cerrh b. Abdullahtan sonra Horasan valiliine Abdurrahman b. Nuaym getirdi. Abdurrahmann lml politikasndan yararlanmay dnen Semerkant hkmdar ile Mvernnehirin dier hkmdarlar ine bir heyet gnderip imparatordan asker yardm talep ettilerse de bu yardm gereklemedi. mer b. Abdlazzin lmnden (101/720) sonra yneticilerin Arap olmayan mslmanlara kar uyguladklar siyaset birok ehirde isyanlara yol at. Trklerin de bu isyanlar desteklemesi zerine Horasan Valisi Eres b. Abdullah olaylara mdahale etti; fakat Ceyhun nehri kysndaki savata Trk birlikleri karsnda yenilgiye urayp Beykente ekildi. Buharaya giden Eres yol boyunca Trklerin saldrlarna mruz kald. Eres, Buharay uzun sre muhasara etti ve halifenin yollad takviye kuvvetleri sayesinde ehirdeki isyan bastrld. Horasan valiliine tayin edilen Cneyd el-Mrr de 112 (730) ylnda eitli ehirlerde balayan isyanlar bastrmakla urat. Semerkanttaki ordunun kumandan Sevre b. Hrrn yardm talebi zerine Semerkanta hareket eden Cneyd ehre girmeyi baard. Ardndan Trkler, Buharaya yrdlerse de Cneydin yardma gitmesiyle geri ekilmek zorunda kaldlar. Cneydin Horasan valiliinden ayrlmasndan sonra eitli sebepler yznden Mvernnehirde slm hkimiyeti zayflad. sm b. Abdullahn yerine getirilen Esed b. Abdullah el-Kasr, Tohristan ve Hutteldeki karklklara son vermek istedi; ancak Ceyhun nehri kysnda Trklerin saldrlarna urayp ar kayplar verdi (118/736). Esed b. Abdullahn lmnn ardndan Horasan valiliine Nasr b. Seyyr getirildi. Trklerle iyi ilikiler kuran Nasr, Semerkanttan 122de (740) a yryerek Baa Tarkan ile savaa girdi; Tarkan esir alnp ldrld; hkimi itaat arzetti ve Mvernnehirdeki Trk basks azald. Nasr dneminde Tarza kadar uzanan topraklarda Arap hkimiyeti kkleti.

te yandan 114 (732) ylnda el-Cezre, rmniye ve Azerbaycan valiliine getirilen Mervn b. Muhammed (II. Mervn) Hazarlara kar yryp baz ehirleri ele geirdi ve aknlar dzenledi. 119da (737) 150.000 kiilik bir orduyla Semendere doru yola kan Mervn b. Muhammed Hazar lkesine girdi. Hazar hakan, bakumandan Tarhan 40.000 kiilik bir orduyla Emev kuvvetlerine kar sevketti. Hazar ordusu malp olarak geri ekilince hakan bar teklifinde bulundu. Hazar Trklerine slmiyeti retmek iin Nh b. Sbit el-Esed ile Abdurrahman el-Havln adl iki lim blgeye gnderildi. Emevlerin Arap olmayan mslmanlara (mevl) ikinci snf insan muamelesi yapmalar 129 (747) ylnda Horasanda byk bir ayaklanmann balamasna yol at. Bu isyanlara Eb Mslim-i Horasn nderlik ediyordu. syan Emev hnedannn yklmas ve Abbslerin iktidara gelmesiyle sonuland. Abbsler Devri Trk-Arap likileri (750-1258). Abbsler devrinde Trk topraklarna kar dzenlenen fetih harekt hzn kaybetti. 751 Temmuzunda Araplarla inliler arasnda meydana gelen Talas Sava, Trklerin slmiyeti kabulnde nemli bir etken oldu. Trklerin Araplarn yannda yer ald bu savan ardndan in artk bir tehdit unsuru olmaktan kt. Bat Trkistanda sarslan Trk nfuzu yeniden tesis edildi. Chiz, Trkleri hizmetine alan ilk Abbs halifesinin Eb Cafer el-Mansr (754-775) olduunu syler. bnl-Esr de Eb Caferin, olu Mehdden Abbslerin iktidara gelmesinde byk katklar olan Horasan halkyla yakndan ilgilenmesini istediini kaydeder. slmiyeti kabul eden Trklerin Mansr devrinde Badatta konulandrlan asker birlikler arasna yerletirildii tahmin edilmektedir. Mbrek et-Trknin Halife MehdBillh ve Hd-lelhak devirlerinde grev ald, Kazvin yaknlarnda Mednetmbrek adyla yeni bir yerleim merkezi kurduu belirtilmektedir. 139da (756-57) Malatyaya yerletirilen Horasanl askerler arasnda muhtemelen Trkler de vard. 141-142 (758-759) yllarnda Adanaya da Horasanl birlikler yerletirildi. 162de (778-79) Hasan b. Kahtabenin Bizansa kar dzenledii seferde Horasan askerleri de bulunuyordu. Halife Eb Cafer el-Mansr devrinde Azerbaycan Valisi Yezd b. Esd ile evlenen Hazar prensesinin pheli lm yznden Hazarlarla Abbsler arasndaki ilikiler bozuldu. Hazar hakan Araplara kar ordular sevketti ve onlara ar kayplar verdirdi. Hazar ordusu daha sonra Kafkas dalarn ap slm hkimiyetindeki topraklara girdi. Takviye birlikleri gnderilmesine ramen Yezd b. Esd kumandasndaki Arap ordusu bozguna urad. Bunun zerine halife gnlllerden oluan byk bir orduyu Hazarlara kar sevketti. Snrlarda kaleler ina edilip gerekli savunma tedbirleri alnd. Hazarlar aldklar ganimetlerle geri dndler. Halife Mehd-Billh, Trkistan hanlarna eliler gnderip onlar slma davet etti; bunlarn bir ksm mslman oldu. Yakb, Karluk yabgusunun bu vesileyle slma girdiini syler. bnl-Esr de Mehd-Billh dneminde Ouzlarn bir ksmnn slmiyeti kabul ettiini kaydeder. halk III. (IX.) yzylda Mslmanl benimsedi. Hindistandan Hrnrrede gnderilen elilik heyeti halifenin huzuruna ktnda Trk askerlerinin sarayda yer aldnn kaydedilmesi Hrnrredin muhafz birlikleri arasnda Trklerin de bulunduunu gstermektedir. Herseme b. Ayen 171de (787) Eb Sleym Ferec etTrkyi Tarsusun tahkimiyle grevlendirdiinde buraya yerletirilen asker birlikler iinde 3000 kiilik Horasan kuvvetleri de vard. Ayrca n Asyadaki byk ehirlerde mslman Trkler bulunuyordu. Bunlarn bir ksm lkelerine dnd, bir ksm da kendilerine deer veren Halife Mutasm-Billhn hizmetinde kald.

Halife Memn, Trkleri asker kabiliyetleri ve salam karakterleri sebebiyle Arap ve ranl askerlere kar bir gven ve denge unsuru olarak hizmetine almaya karar verdi. Onun dneminde kardei Mutasm-Billh Trkistandan Trk gulmlar getirtti; Memnun hizmetinde yaklak 3000 Trk askeri grev yapyordu. Horasan Valisi Abdullah b. Thir blgenin haracn Badata gnderirken Ouzlara mensup 2000 esiri de yollamt. Bunlar arasnda Tolunoullar hnedannn kurucusu Ahmedin babas Tolun da vard. Memnun Mervden Badata dnmesinden sonra hilfet ordusundaki Trklerin saysnda byk art oldu ve Memn baz isyanlarn bastrlmasnda Trk kumandanlardan yararland. Mutasm-Billh, 4000 Trk askeriyle yola kp Msrdaki bir isyan bastrd. Memnun 218 (833) ylnda lm zerine yerine kardei Mutasm-Billhn halife olmasnda Afin, En, Boa el-Kebr ve nak et-Trk gibi kumandanlar nemli rol oynad. Mutasm-Billh dneminde hilfet ordusunda grev alan Trklerin saysnn 20-25.000 civarnda olduu, bunlarn nfusunun aileleriyle beraber 70.000e yaklat sylenebilir. Trklerin say ve nfuzlarnn artmas yerli halk rahatsz etmeye balaynca Mutasm-Billh hilfet merkezini nakletmek iin Smerr ehrini kurdurdu. Bylece Trk hkimiyetinin zirvede olduu Smerr devri (836-892) balad. te yandan Trklerin siyas ve idar sahada da nemli grevler stlenmesi halifeleri onlara kar tedbir almaya sevketti. Neticede halifeler asker ve siyas kudretlerini, Trk birlikleri de sayca stnlklerini ve nfuzlarn kaybettiler. Mtevekkil-Alellah, Abbs devlet adamlarnn muhalefetine ramen Trklerin desteiyle hilfet makamna geti. Bununla birlikte Trklere hep kuku ile bakt; onun dneminde devletin en gl adamlarndan nak et-Trk bir hileyle ldrld. Mtevekkil-Alellah, Trkleri muhafz birliklerinden uzaklatrmaya, saylarn azaltmaya, onlarn yerine orduya baka unsurlar almaya balad. Halifenin bu faaliyetlerinden rahatsz olan Trkler onu ldrmeye kalknca Boa el-Kebr buna engel oldu. Daha sonra Boa es-Sagr, Ms b. Boa elKebr, Hrn b. Suvr Tegin, Bgir et-Trk gibi kumandanlar Mtevekkili katledip iktidar tamamen ele geirdiler (247/861). Mtevekkilden sonra hilfet makamna yine Trklerin desteiyle Mntasr-Billh geti. Mntasrn ertesi yl muhtemelen Trkler tarafndan zehirlenerek ldrlmesi zerine Mstain-Billh halife seildi. Mstain, Vasf et-Trk ile Boann kontrol altndayd. Sonunda hilfetten ekildi ve Mutez-Billh halife iln edildi (252/866). Maalarnn denmemesini bahane ederek ayaklanan Trk askerleri onu da hilfetten ekilmek mecburiyetinde braktlar. Mutez-Billhn yerine halife olan Mhted-Billh, devlet ynetiminde Trk nfuzunu krp halifelie eski itibarn kazandrmak istediyse de baarl olamad. Mutemid-Alellah devrinde de Trk nfuzu devam etti. 279da (892) hilfet merkezinin Smerrdan tekrar Badata nakledilmesi Abbs Devletinde Trk nfuzunun zayflamasna yol at. Ardndan Halife Rz-Billh, bn Ri el-Hazeryi emrl-mer tayin edince Trk nfuzu yeniden kuvvetlendi. Bu durum Beckem ve Tznn emrl-mer olduklar dnemde devam etti. Trklerin Kitleler Halinde slmiyeti Kabul. Trklerle mslman Araplarn yllarca devam eden siyas ve asker mcadelelerinin yerini byk lde bar ve skna brakmas slmiyetin Trkler arasnda hzla yaylmasna zemin hazrlad. Eski Trkler birtakm glere inanmakla birlikte asl bozkr inanc semav bir mahiyet arzeden, gktanr dini denilen inan sistemiydi. Hkmdarlar zaferleri gktanrnn inyetiyle kazandklarna inanyorlard. Trklerin mill bnyelerine ve

karakterlerine uyan slm dinini kabul etmeleri, onlara yeni bir atlm gc kazandrd gibi mill varlklarn muhafaza etmelerinde de nemli rol oynad. Trklerin slmiyeti kabul kavimler g ve Hal seferleriyle birlikte Ortaaa damgasn vuran byk olaydan biridir. Bu konuda farkl grler ileri srlmekle birlikte Trkler kl zoruyla deil kendi istek ve iradeleriyle, ok karmak faktrlerin etkisiyle slmiyeti benimsemitir. slmiyet, bilindii kadaryla Trkler arasnda ilk defa Kuteybe b. Mslim dneminde Mvernnehir blgesinde yaylmaya balad. Ancak Emevlerin, daha fazla cizye almak maksadyla Horasan ve Tohristan halknn mslman olmasn istemediklerine dair rivayetler de vardr. slmiyeti seen zayf ve yoksul insanlar hem Emev idarecilerin hem mahall beylerin basks altnda kalyordu. Sleyman b. Abdlmelik dneminde Horasan valisi olan Yezd b. Mhelleb, Dihistan fethedip SulTegini snd kalede muhasara altna ald. Sul-Tegin bir sre sonra halifenin huzurunda mslman olmak istediini bildirdi ve Sul-Tegin halifenin huzuruna gnderildi. Sul-Tegin, Medineye gidip Hz. Muhammedin kabrini ziyaret etti ve mslman olduunu orada aklad. Onun slm kabulyle ona tbi birok kii de bu dini benimsemi olmaldr. Yezd b. Mhelleb, Crcn ehrinde krk kadar mescid ve Crcnn kuzeyindeki gayri mslim Trklere kar bir set yaptrd. mer b. Abdlazz btn tebaaya eit muamele etme esasna dayanan bir siyaset takip edince slmiyet zellikle Mvernnehir blgesindeki Trkler arasnda hzla yaylmaya balad. Onun ardndan devletin eski politikasna dnlmesi ve Trgi Kaanlnn Araplarla mcadeleye girimesi Mvernnehirde slmn yayln tehlikeye soktu. Horasan Valisi Eres b. Abdullah, Trkler arasnda slmiyetin yaylmas iin alt ve baz kiileri Semerkant civarnda halk slma davet etmekle grevlendirdi; ayrca Belhte bir cami ina ettirdi. Btn mslmanlarn eitliini savunan Mrcie mezhebi, bir bakma Arap olmayan mslman unsurlarn temsil ettii bir zihniyet ve bir frka olarak ortaya kt. slmiyetin Horasan ve Mvernnehirde Trkler arasnda yaylmasnda hogry ve adaleti savunan bu mezhebin byk katks vardr. Mrcie, Horasan ve Mvernnehirde yeni mslmanlar arasnda ok sayda taraftar kazand. Trklerin Mtrdlii benimsemesi de Mrcienin uzlamac tavr sayesinde mmkn oldu (DA, XXXII, 41-44). Abbslerin iktidara gelmesiyle mevlye kar izlenen politikann deimesi Horasan ve Mvernnehirde slmiyetin yaylmasna bir ivme kazandrd. Halife Mehd-Billh Sod, Tohristan, Fergana, rsene, Karluk, Dokuz Ouz (Uygurlar) ve dier baz Trk hkmdarlarna eliler gnderip onlar slmiyete davet etti. Halife Memn, Mvernnehirde hkimiyet tesis ettikten sonra zellikle Trk hkmdar aileleri arasnda slmiyetin yaylmasna zen gsterdi, Mslmanl kabul edenler dllendirildi. Halife Mutasm-Billhn gayretleri neticesinde Mvernnehirde slmlama sreci tamamland. slm dininin Trkler arasnda asl yaylmas Smnler dnemine rastlar. Smn Hkmdar smil b. Ahmed 893 ylnda Karluklarn baehri Talasa bir sefer dzenledi, ehri zaptettikten sonra byk kiliseyi camiye evirdi. Smn baehri Buharada, ayrca zkent, Takent ve Sayramda, Otrarda (Frb-Karacuk) cami-mescidler, trbe ve ribtlar ina edildi. slmiyeti kabul eden Trkler, dier mslman kavimlerle birlikte gayri mslim Trklere kar cihad harektna katld. Smnlerin Mvernnehirden gelen gmenlere yakn ilgi gstermeleri ve onlar yeni kurulan ehirlere yerletirmeleri Trkler arasndaki slmiyetin yaylmasna katk salad. Yenikent, Cend ve Huvre gibi ehirlerle Talas ehri arasnda ticar mnasebetler, Trklerin slmiyet hakknda bilgi edinmelerine ve mslmanlar daha yakndan tanmalarna zemin hazrlad. Horasan ve

Mvernnehirde slmiyetin yaylmasnda sflerin de nemli rol vardr. akk- Belh, Trklerle grerek onlarn slmiyeti semelerinde etkili oldu. brhim b. Edhem de Trkler arasnda slm yaymak iin alt. IX. yzyln sonlarnda Yakb b. Leys, Kbil ve Gaznedeki Trk beylerini malp ederek blgeye slmiyeti getirdi. X. yzyl balarnda Kbil ve Gaznede hkm sren Trk-hler Devletinin yklmasnn ardndan Amuderya ile Sind arasnda yaayan Trk boylar slm kabul etmeye balad. Ordu ehrinin Trk hkmdar da Mslmanl seti. Balasagun ile Talasn dousunda bulunan Mirki kasabasnda yaayan Ouzlar kalabalk gruplar halinde mslman oldu. Gazne ve Gur blgesinde yaayan Hala Trkleri de slmiyeti benimsedi. Sinde ve Hindistana giren Trkler bu blgelerde devletler kurup slmiyeti yaydlar. XI. yzyldan itibaren blgede Trk (Turuka) ad mslman kelimesiyle e anlaml olarak kullanld. Trkler arasnda slmiyeti resm din kabul eden ilk devlet dil (Volga) Bulgar Devletidir. 922de slma giren Bulgar Hkmdar Yeltever (lteber) Alm, Abbs Halifesi Muktedir-Billha bir elilik heyeti gnderip kendisinden slm dinini retecek din limleri, cami ve kale yapmna yardmc olacak ustalar istedi; Halife Muktedir bu istekleri karlad. bn Fadlnn Seyatnmede verdii bilgilerden slmiyetin IX. yzyldan itibaren dil Bulgarlar arasnda yayld anlalmaktadr. Bunda Hrizmli tccarlar nemli rol oynamtr. X. yzylda Hazar hakannn Msev olmasna ramen dier din mensuplarna hogryle muamele ettii, bu dnemde dilde ok sayda caminin bulunduu ve 10.000 kadar mslmann yaad kaydedilmektedir. Karahanllar, Gazneliler ve Seluklularn slmiyeti Kabul. Karahanllar, 893te Smnler karsnda yenilgiye urayarak merkezleri Talas ehrini onlara terkedip Kgara ekilmek zorunda kaldlar. Smn hnedan mensuplar arasnda balayan mcadele srasnda ehzadelerden Eb Nasr b. Mansr kardeinden kaarak Kgara snd ve Karahanl Hkmdar Oulak tarafndan misafir edildi. Oulak, Artu ilinin idaresini ona verince Eb Nasr bir mescid yapmak iin yer istedi. Oulakn yeeni Satuk da, Artua gittiinde Nasr tarafndan misafir edildi; burada lim ve sflerin etkisiyle maiyetiyle birlikte mslman oldu (920-921 veya 944-945). bnl-Esr ryasnda gkten inen bir kiinin kendisine Trke olarak, Mslman ol ki dnya ve hirette selmet bulasn dediini, onun da ryasnda slmiyeti kabul ettiini ve sabah olunca mslman olduunu herkese akladn syler (el-Kmil, XI, 82). Abdlkerim adn alan Satuk Bura Han, Kgar ve Atban fethedip Artuta bir mescid yaptrd ve Karahanllarn batdaki topraklarnda slmiyetin yaylmas iin alt. Satuk Bura Hann mslman olmas ve Karahanllarn slmiyeti kabul Orta Asya Trklerinin tarihini etkileyen byk bir hadisedir. Ahmed Yesevnin VI. (XII.) yzylda slmiyetin Trk topluluklar arasnda yaylmasnda byk etkisi oldu. kinci byk mslman Trk devleti Gazneliler, Smnlerin kumandanlarndan Alptegin tarafndan kuruldu. Gazneli Mahmud, Hindistana birok sefer dzenleyerek blgede slmiyetin yaylmasnda nemli rol oynad. X. yzylda eitli lkelerden Ouzlarn hkimiyetindeki ehirlere gelen mslman tcirlerin, dervi ve eyhlerin gayretleri sonucu slmiyet, Trkler arasnda byk bir hzla yayld. bnl-Esr, 349 (960) ylnda 200.000 adrdan oluan Trk topluluunun mslman olduunu kaydeder (a.g.e., VIII, 532). X. yzylda Ouz Yabgu Devletinde ordu kumandan olan Seluk Bey, Ouz yabgusu ile aralarnda kan ihtilf yznden Ouzlarn klk merkezi Yenikentten ayrlp Trk lkeleriyle slm lkeleri arasnda bir u ehri olan Cende g etti. Kalabalk Trk kitlelerinin slmiyeti

setii bu dnemde Selukun burada 375 (985) ylnda slmiyeti kabul etmesi Trk tarihinde bir dnm noktasdr. Seluk Bey, Buhara ve Hrizmden davet ettii din adamlar vastasyla Ouzlar arasnda slmiyetin yaylmasn salad ve Ouzlarn byk ounluu XI. yzyln balarnda Mslmanl benimsedi. 435te (1043-44) Balasagun ve Kgar civarnda 10.000 adrdan meydana gelen (yaklak 50-60.000 kii) Trk topluluunun da mslman olmasyla Trklerin byk ounluunun slmiyeti kabul ettii sylenebilir. Kpak bozkrlarndaki slmlama sreci ise XIV. yzyla kadar devam etti. slmiyet, Dou Trkistanda Uygurlar arasnda XIV. yzyldan itibaren byk bir hzla yayld ve XV. yzyln sonlarnda Uygurlarn tamam slma girdi. Trkleri slm Dinini Kabule Sevkeden Sebepler. Mslman Araplarn Trkistanda hkimiyet kurabilmeleri iin Trklerin mutlaka slmiyeti benimsemesi gerekiyordu. Bunu gerekletirmek amacyla siyas-asker her yola bavuran Hacccn ve Kuteybenin gayretleri sonucunda Mvernnehirde Trk beylerinin hkim olduu ehirler slm hkimiyeti altna alnd. Kuteybe dneminde slmiyeti kabul etmeye balayan Trklerin byk kitleler halinde slmiyeti benimsemesi IV. (X.) yzylda gereklemitir. Abdlkadir nan, Trklerin slma kar deil Arap istilsna kar mcadele verdiklerini ve bu mcadelenin sona ermesiyle mslman olduklarn syler (Makaleler ve ncelemeler, s. 463). Trk topluluklar arasnda slmiyetin yaylmasnn fetihlerin yan sra din, siyas, sosyal, ekonomik ve kltrel birok faktre bal olduu sylenebilir. Bunun yannda ticar mnasebetler, din limlerinin, sflerin telkin ve tavsiyeleri gibi sebepler de etkili olmutur. Ayrca hakanlarn ve kumandanlarn slm benimsemesi halkn da mslman olmasn salamtr. te yandan slm dininin ortaya koyduu esaslarla Trklerin inan sistemi arasnda bir uyumun varl da onlar slma yaklatrmtr. Trklerin slm dinine geilerinin bu din kendi karakterlerine uygun dt iin deta farkna varlmadan tabii bir seyir iinde gerekletii sylenebilir. Nitekim XII. yzylda yaayan Sryn tarihisi Mikhail, Trk milleti tek tanrya inanmaktayd, Araplarn da tek Allaha inanmalar onlarn slmiyeti kabul etmelerine sebep olmutur szleriyle bu gerei dile getirmitir.

BBLYOGRAFYA

Msned, V, 40; Chiz, Hilfet Ordusunun Menkbeleri ve Trklerin Fazletleri (trc. Ramazan een), Ankara 1967; Yakb, Tr, II, 435-436; Belzr, Fth (Fayda), tr.yer.; Taber, Tr (EblFazl), I-X, tr.yer.; bn Fadln, Seyahatname (trc. Ramazan een), stanbul 1995, tr.yer.; bnlEsr, el-Kmil, I-XII, tr.yer.; G. le Strange, The Lands of the Eastern Caliphate, Cambridge 1905, tr.yer.; M. Fuad Kprl, Trk Edebiyatnda lk Mutasavvflar (stanbul 1919), Ankara 2003; W. Eberhard, in Tarihi, Ankara 1947, tr.yer.; J. Wellhausen, slmn En Eski Tarihine Giri (trc. Fikret Iltan), Ankara 1960; Faruk Smer, Ouzlar (Trkmenler), Tarihleri, Boy Tekilt, Destanlar, Ankara 1967; D. M. Dunlop, The History of the Jewish Khazars, New York 1967; Zeki Velid Togan, Umumi Trk Tarihine Giri, stanbul 1970, I; a.mlf., bn al-Fakihin Trklere Ait Haberleri, TTK Belleten, XII/45 (1948), s. 11-16; T. W. Arnold, ntir- slm Tarihi (trc. Hasan Gndzler), Ankara 1971; V. V. Barthold, Orta Asya Trk Tarihi Hakknda Dersler (haz. Kazm Yaar Kopraman-Afar smail Aka), Ankara 1975; a.mlf., Mvernnehr, A, VII, 408-409; a.mlf., Sogd, a.e., X, 736-737; Hakk Dursun Yldz, slmiyet ve Trkler, stanbul 1976; a.mlf.,

Trklerin slm Devleti Hizmetine Girmeleri, MK, I/3 (1977), s. 32-38; a.mlf., slmiyet ve Trkler, Diyanet Dergisi (Hicret zel says), Ankara 1981, s. 285-315; brahim Kafesolu, Trk Mill Kltr, Ankara 1977; smail Hami Danimend, Trk Irk Niin Mslman Olmutur?, Konya 1978; Hikmet Tanyu, Trklerin Din Tarihesi, stanbul 1978; a.mlf., slmlktan nce Trklerde Tek Tanr nanc, Ankara 1980; Emel Esin, slmiyetten nceki Trk Kltr Tarihi ve slma Giri, stanbul 1978; a.mlf., Trklerin slmiyete Girii, Tarihte Trk Devletleri, Ankara 1987, I, 287320; a.mlf., Sller: slm ile Karlaan lk Trkler, TED, VII/3-4 (1979), s. 31-86; R. Grousset, Bozkr mparatorluu (trc. M. Reat Uzmen), stanbul 1980; Osman Turan, Seluklular ve slmiyet, stanbul 1980; R. Mantran, slmn Yayl Tarihi (VII-XI. Yzyllar), (trc. smet Kayaolu), Ankara 1981, tr.yer.; Eblfazl zzet, slmn Yayl Tarihine Giri (trc. Cahit Koytak), stanbul 1984; Zekeriya Kitap, Hz. Peygamberin Hadislerinde Trkler, stanbul 1986; a.mlf., Trkistanda Mslman Olan lk Trk Hkmdarlar, stanbul 1988; a.mlf., Orta Asyada slmiyetin Yayl ve Trkler, Konya 1994; a.mlf., Hz. Peygamberin Hadislerinde Trk Varl: Seluklular, Moollar, Osmanllar, stanbul, ts. (Trk Dnyas Aratrmalar Vakf); a.mlf., Trklerin Mslman Oluu, Trkler (nr. Hasan Celal Gzel v.dr.), Ankara 2002, IV, 263-270; a.mlf., Orta Asya Mahalli Trk Hkmdar ve Aristokratlar Arasnda slmiyet: lk Mslman Trk Hkmdarlar, TTK Belleten, LI/201 (1987), s. 1139-1207; Erol Gngr, Tarihte Trkler, stanbul 1992; Turgut Akpnar, Trk Tarihinde slmiyet, stanbul 1993; Erdoan Meril, Mslman-Trk Devletleri Tarihi, Ankara 1993, tr.yer.; Ramazan een, Trklerin slmlamas ve Ortaa Arap Dnyasndaki Rol (bn Fadln, Seyahatname iinde, trc. Ramazan een), stanbul 1995, s. 188-241; a.mlf., Eski Araplara Gre Trkler, TM, XV (1969), s. 11-36; Muall Uydu, Trk-slm Btnlemesi, stanbul 1995; smail Aka, Orta Asyada slmiyetin Yaylmas ve Ahmed Yesev Sevgisi, Ahmed-i Yesev, Hayat, Eserleri, Fikirleri, Tesirleri (haz. Mehmed eker-Necdet Ylmaz), stanbul 1996, s. 521-532; nver Gnay-Harun Gngr, Balangtan Gnmze Trklerin Din Tarihi, Ankara 1997; Abdlkadir nan, Makaleler ve ncelemeler, Ankara 1998; Hasan Kurt, Orta Asyann slamlama Sreci: Buhr rnei, Ankara 1998; Meryem Grbz, Hazar Mslman likileri (yksek lisans tezi, 1998), Sosyal Bilimler Enstits; Ahmet Yaar Ocak, Trkler, Trkiye ve slam, stanbul 1999; Snmez Kutlu, Trklerin slmlama Srecinde Mrcie ve Tesirleri, Ankara 2000; a.mlf., Mrcie, DA, XXXII, 41-44; Nesimi Yazc, lk Trk-slm Devletleri Tarihi, Ankara 2006; Bekir Bier, Trklerin slamlama Sreci, Ankara 2007; Aydn Usta, amanizmden Mslmanla Trklerin slamlama Serveni (Smniler Devleti 874-1005), stanbul 2007; Fatih M. eker, slmlama Srecinde Trklerin slm Tasavvuru, Ankara 2010; M. Kmosko, Araplar ve Hazarlar (trc. A. Cemal Kprl), TM, III (1935), s. 133-155; M. emseddin Gnaltay, Seluklularn Horasana ndikleri Zaman slm Dnyasnn Siyasal, Ekonomik ve Sosyal Durumu, TTK Belleten, VII/25 (1943), s. 5999; smail Hakk zmirli, Hz. Peygamber ve Trkler, TTK Bildiriler, II (1943), s. 1013-1044; Muhammed Hamdullah, in ile lk Devir Mslman lkelerinin Temaslar (trc. Yusuf Ziya Kavakc), TED, IV/1-2 (1975), s. 142 vd.; Hseyin G. Yurdaydn, Trk-slm Kltrne Giri, Diyanet Dergisi (Hicret zel says), Ankara 1981, s. 249-283; zkan zgi, Orta Asyann Trklemesi, TED, XII (1981-82), s. 627-640; Ahmet Taal, Hazarlar, DA, XVII, 116-120; smail Yiit, Kuteybe b. Mslim, a.e., XXVI, 490-491. Abdlkerim zaydn

Trk-slm Devletleri. Trkler, geni Orta Asya bozkrlarnda ve Orta Asyann dnda birok devlet kurmulardr. Bu faaliyelerini X. yzyldan itibaren girmeye baladklar slm medeniyeti evresinde de gstermiler, hem slm lkelerinde hem slm dnyasnn evresinde yeni fethettikleri blgelerde birok Trkslm devleti kurmulardr. slmiyetten nceki Trk siyas teekklleri genellikle boy ve topluluk adlaryla zikredilirken (Hun, Sabar, Avar, Gktrk, Uygur, Krgz, Kimek, Trgi, Bulgar, Karluk, Hazar ve Ouz gibi) slm dnemde kurulanlar bazan devlet kurucusunun veya onun atasnn adyla, bazan hnedanlarn tad unvanlarla, bazan da hnedan isimleri ve hkmdarlk unvanlaryla tanmlanm, ehir, blge ve lke adlaryla anlmtr. lk Trk-slm hnedanlar Trklerin Abbs halifeliinin hizmetinde bulunduklar srada Msrda kurulmutur. Tolunoullar ve hdler adyla tannan bu devletlerde ordu ve halk Trklere deil yerli unsurlara dayand iin bu teekkllerin hkimiyet kurduklar sahalarda Trk kltr fazla etkili olmamtr. ktidarn ordu ve halk bakmndan tamamen Trk unsurundan meydana geldii ilk Trk-slm devletleri X. yzyln balarnda ortaya kmtr. Bunlar dil Bulgar Hanl ve Karahanl devletleridir. Sosyal yap, sanat ve hukuk sistemi bakmndan da Trk olan bu devletler hnedan mensuplarnn ve halkn slmlamasyla Trk-slm devleti nitelii kazanmtr. Bunlardan zellikle Karahanllar, devlet ynetiminde slm kurum ve geleneklere yer vererek Trk-slm devletlerine doru bir kpr vazifesi grmtr. Daha sonra Gazneliler ile devam eden bu gelime Seluklularn Orta Asyadan getirdii kurum ve gelenekleri Abbsler, Smnler ve Gaznelilerden aldklaryla kaynatrp senteze varmalar sonucunda olgunluk safhasna ulamtr. Karahanl Devleti 840 ylnda Dou Trkistanda tarih sahnesine kmtr. Bu devlet mensuplar kendilerini lig Hanlar, Hakniyye, l-i Efrsiyb gibi adlarla tantmtr. Smnler Devletine son veren Karahanl hkmdarlar, devletin topraklarn in snrlarndan Aral glne ve Ceyhun (Amuderya) nehrine kadar geniletmiler, bilhassa Orta Asyadaki Trk topluluklarnn slmlamasnda nemli rol oynamlardr. Hnedan yelerinin 1043-1046 yllar arasndaki mcadeleleri sonucunda devlet Dou ve Bat Karahanllar diye ikiye ayrlm, her iki Karahanl Devleti nce Seluklulara, ardndan Mool kkenli Karahtaylara tbi olmu, 1212 ylnda tarih sahnesinden ekilmitir. Dvn lugtitTrk ve Kutadgu Bilig gibi temel eserler Karahanl kltr evresinde yazlmtr. Gazne ehri merkez olmak zere bugnk Afganistan ve Pakistan topraklarnda Gazneliler Devleti kurulmutur (977). Devletin en byk hkmdar olan Sultan Mahmud zellikle Kuzey Hindistana pe pee dzenledii on yedi seferle blgeyi fethetmi, lkede slmiyetin yerlemesini salamtr. 431 (1040) ylndaki Dandanakan yenilgisinin ardndan bat slm lkeleriyle balar tamamen kesilen Gazneliler Devleti, Sultan Sencerin meliklik dneminde Byk Seluklu Devletine balanm, Afgan kkenli Gurlular tarafndan ortadan kaldrlncaya kadar (1186) Kuzey Hindistanda varln srdrmtr. Trklerin slm dnyasndaki asl hkimiyeti Seluklu hnedan ile balamtr. Hnedann atas olan Seluk Bey X. yzyln ikinci yarsna doru Ouz Yabgu Devletinden ayrlp maiyetiyle birlikte Cend ehrine yerlemi ve burada mslman olmutur. Ardndan Mslmanl kabul ederek Seluk Beye katlan Ouzlara Trkmen denilmi, Trkmen ad XIII. yzyldan itibaren Ouz adnn yerini almtr. Seluklu Trkmenlerinin devlet kurabilmek iin Seluk Bey liderliinde Cend ehrinde balattklar mcadeleyi Seluk Beyin olu Arslan Yabgu Mvernnehirde devam ettirmi, torunlar Turul ve ar beyler tarafndan Horasanda Gaznelilere kar kazanlan savalar sonucunda Byk Seluklu Devletinin kuruluu tamamlanmtr. Bu devlet blgesel bir g olarak

kalmam, bata Turul Bey olmak zere Alparslan, Melikah ve Sencer gibi sultanlar sayesinde slm dnyasnn en byk devleti haline gelmitir. Turul Bey, Trklerin slm dnyasndaki hkimiyetini hukuk bir temele oturtmu, Abbs Halifesi Kim-Biemrillh ile i birlii yaparak 447 (1055) ylnda Iraktaki Bveyh hkimiyetine son vermi, Kim-Biemrillh da siyas yetkilerini Turul Beye devretmitir. Seluklu sultanlar slm lkelerinin ynetiminde baarl olmu, sosyal, ekonomik, kltrel, din ve ilm alanlara hareketlilik ve slm medeniyetine yeni bir dinamizm kazandrmtr. Sultan Melikahn lmnden (1092) sonra Byk Seluklu Devletinde uzun bir iktidar mcadelesi balamtr. Bu dnemde smiller (Btnler) propagandalar, cinayetler ve yer alt faaliyetleriyle kurulu dzeni sarsacak kadar glenmitir. te yandan Hallar Urfa, Antakya ve Filistine yerlemi, blgede 150 yldan fazla srecek bir anarinin ve huzursuzluun kayna olmutur. Sultan Sencerin lm zerine (552/1157) Byk Seluklu Devletinin siyas varl sona ermi, ancak devletin iinden yeni devletler ortaya kmtr. Byk Seluklu Devletinin siyas ve kltrel mirasn Kirman (1048-1187), Anadolu (1075-1308), Suriye (1079-1117) ve Irak (1118-1194) Seluklular devam ettirmitir. Bu devletler Karaarslan Kavurd, Tutu ve Mahmud gibi Seluklu hnedan yeleri tarafndan kurulmutur. Ayrca Atabeg Sungur, ldeniz, Tceddin Bri, mdddin Zeng ve Kutbddin Muhammed gibi Seluklu emrlerinden devlet kuranlar olmutur. Bunlar Salgurlular (Fars Atabeglii, 1148-1286), ldenizliler (Azerbaycan Atabeglii, 1148-1225), Begteginliler (Erbil Atabeglii, 1144-1232), Tuteginliler (Brler/Dmak Atabeglii, 1104-1154), Zengler (Musul-Halep Atabeglii, 1127-1233) ve Hrizmahlardr (1097-1231). Zengler, Hallara kar mcadeleleriyle tannm bir Trk hnedan olup mdddin Zeng ve olu Nreddin Mahmud gibi iki byk hkmdar karmtr. Urfa Hal Kontluunu ortadan kaldran Zengler blgedeki Hal yaylmasn nlemitir. Hrizmde kurulan Hrizmahlar Devleti, Sultan Sencerin lmnden sonra bamsz hale gelmi ve ksa srede slm dnyasnn en byk siyas gc durumuna ykselmitir. Fakat Sultan Aleddin Muhammedin uygulad yanl politika yznden devlet Mool istils karsnda direnememi ve asl topraklarn kaybetmitir. Sultan Aleddin Muhammedin yerini alan olu Celleddin Hrizmahn maceral mcadelesi de Mool istilsn durduramamtr. Seluklularn siyasal misyonunu, kurum ve geleneklerini devam ettiren baz devletler Anadolu ve Msr corafyasnda kurulmutur. Byk Seluklu Devletinin Trk tarihinde oynad en nemli rol hi phesiz Malazgirt zaferiyle Anadoluyu Trklere amasdr. Bu zaferden sonra Kutalm oullar, Artuk, Tutak, Dnimend Gazi, Mengck Gazi, Ebl-Ksm, Karategin, Buldac, ubuk gibi beyler Anadolunun fethine koyulmu ve ksa srede Anadolunun byk ksmn ele geirmitir. Bu fethin bata gelen zellii kalc bir karakter tamasdr; nk fetih hareketiyle g hareketi ve siyas tekiltlanma birlikte yrtlmtr. Anadolunun eitli yerlerinde ortaya kan bu devletler ylece sralanabilir: Anadolu Seluklu Devleti (1075-1308), Dnimendliler (1071-1178), Mengckller (1071-1228), Saltuklular (1071-1202), ubukoullar (1085-1113), aka Beylii (1080-1092). Sultan Melikahn 1085 ylnda Gneydou Anadoluyu hkimiyeti altna almasyla blgede Ahlatahlar (1100-1208), Artuklular (1102-1409), nal (Yinal) oullar (1098-1183), Dilma (Togan Arslan) oullar (1085-1394) gibi siyas teekkller oluturulmutur. Artuklular, Osmanllardan sonra Anadoluda en uzun mddet hkm sren Trk hnedan olup Hallarla olan mcadeleleri ve mimari eserleriyle tannmtr. Msrda da Seluklularn kltrel mirasn devam

ettiren devletler kurulmutur. Nreddin Mahmud Zeng tarafndan grevlendirilen Selhaddin ve baz Trkmen beyleri 1171de Msrdaki Ftm iktidarna son vererek bu lkeyi ele geirmitir. Bunlardan Selhaddin babasnn adyla anlan Eyybler Devletini kurmutur. Hkimiyetini Dou Anadolu ve Yemene kadar yayan Selhaddn-i Eyyb, Kuds Hal Krallna son vererek Hallarn blgedeki etkisini krmtr. 1250 yllarnda Msrn idaresi Memlklerin eline gemitir. Memlkler, Mool istilsn durdurup geri pskrttkleri gibi Filistin blgesindeki Hallarn ve ukurova blgesindeki Ermenilerin son kalntlarn temizlemilerdir. Memlk sultanlar Karadenizin kuzeyindeki Kpak bozkrlar ve Kafkaslardan gelen yeni unsurlarla ordularn takviye etmilerdir. Memlk Devleti, 1517de Osmanllar tarafndan siyas varlna son verilip topraklarnn ilhak edilmesine kadar devam etmitir. Trkln slm dnyasndaki kaderi bakmndan en nemli rol Anadolu Seluklular oynam, daha kurulu devrinden itibaren Bizans ve Hallar gibi iki byk tehditle uramak zorunda kalmtr. Seluklu sultanlar bu tehditlere kar baarl bir savunma yapm, Anadoludaki Trk varln korumutur. Malazgirt Savan-dan beri Anadoluyu geri alma midini tayan Bizans, Miryokefalon yenilgisinden sonra bu midini tamamen kaybetmitir (572/1176). Seluklu sultanlar tehlikeleri bertaraf ettikten sonra Anadoluda siyas birlii kurmaya ve imar faaliyetlerini younlatrmaya almtr. Dnimendli, Saltuklu, Mengckl ve Harput Artuklu beyliklerini ortadan kaldrm, Trabzon Rum mparatorluunu ve Kilikya Ermeni Kralln kendilerine balamtr. Seluklular, Anadolunun ehir ve kasabalarn eitli eserlerle imar etmilerdir. Anadolu, XIII. yzylda slm hayatn ve Trk kltrnn hkim olduu meden ve zengin bir lke haline gelmitir. Ancak Seluklu sultanlar, Bizans ve Hallar karsnda gsterdikleri baary Mool istils karsnda gsterememilerdir. 1243 Kseda bozgunu Anadolu Seluklu Devletinin Mool hkimiyetine girmesine yol amtr. Bu k ve smr devri Seluklu iktidarnn kendi iinde tkeniine kadar devam etmitir (1308). k arefesinde Anadoluda yirmi civarnda Trkmen beylii ortaya kmtr. Anadolu beylikleri Trk tarihinde ve kltrnde nemli rol oynam, Anadolu Seluklularnn Bat Anadolu, Karadeniz ve Akdeniz blgelerinde fethedemedii yerleri hkimiyeti altna almtr. Anadolu Seluklular zamannda Dou ve Anadoluda toplanm olan Trk nfusu bu beylikler vastasyla sahil blgelerine yaylmtr. te yandan bu siyas paralanma Trkln aleyhine olmu ve Anadolunun savunmasn gletirmitir. Osmanl beyleri, Trkmen beyliklerini ortadan kaldrmak suretiyle Anadoluyu Osmanl Devletinin hkimiyeti altnda birletirmi, Anadolunun siyas birlii ve btnl gnmze kadar korunup gelmitir. Anadolu beyliklerinin Trk tarihinde oynad bir rol de Gazneli ve Byk Seluklu devletlerinden beri ihmal edilmi olan Trk kltrn ve dilini korumalardr. Anadolu beyleri devrin nl bilginlerini, airlerini ve ediplerini himayeleri altna alp onlara Farsa ve Arapadan eserler tercme ettirdikleri gibi Trke eserler de yazdrmtr. Anadoluda Trk edebiyatnn temelini oluturan bu eserler Trkenin gelimesinde, Trk mill ruhunun uyanmasnda ve Trk mnev hayatnn zenginlemesinde balca etken olmutur. Anadoluda Trkmen beyliklerinin yapt iin bir benzerini Karakoyunlu ve Akkoyunlu Trkmenleri, Dou ve Gneydou Anadolu blgelerinde gerekletirmitir. ran ve Iraka hkim olan lhanl Devletinin XIV. yzyln ortalarnda paralanp dalmas zerine Karakoyunlu ve Akkoyunlu topluluklar ortaya kmtr. Bunlardan Karakoyunlular, Ercii kendilerine merkez edinip ErzurumMusul arasndaki yerleri yurt tutarken Akkoyunlular, Diyarbekir merkez olmak zere Gneydou

Anadolu blgesine yerlemitir. Her iki topluluk Timur istilsn savdktan sonra kendi devletlerini kurmutur. Tamamen Trkmen boylarna dayanan Karakoyunlu ve Akkoyunlu devletleri Dou ve Gneydou Anadolu blgelerinde daha nce gerekletirilen Trklemeyi XV. yzylda glendirerek hedefine ulatrmtr. Batl seyyahlarla Osmanl seyyahlar, Dou Anadoludaki youn Trkmen nfusunu gz nne alarak bu blgeye Trkmen lkesi adn vermitir. Akkoyunlu hkmdar Uzun Hasann devletin merkezini Diyarbekirden Tebrize nakletmesi, arkasndan Ftih Sultan Mehmed ile girdii Otlukbeli Savanda yenilmesi (1473) Dou Anadoludaki Trk nfusunun byk lde rana kaymasna yol am, bu durum randa Safev Devletinin kurulmasna zemin hazrlamtr. ah smil tarafndan mezhep ideolojisine (ilik) dayandrlan Safev Devleti (1501), youn mezhep propagandalar sonucunda Anadoludaki Trkmen kitleleri iin bir cazibe merkezi haline gelmitir. 1501den itibaren 1925 ylna kadar ran Safev, Afar ve Kaar gibi Trk hnedanlar idare etmitir. Ancak bunlar takip ettikleri ilik siyaseti yznden daima olumsuz rol oynamlar, ran Trkleri ile Anadolu Trkleri arasna bir set oluturarak Orta Asya ve randan Anadoluya olan Trk nfus akn engellemilerdir. Bir grup Trk-slm devleti Karadenizin kuzeyindeki Kpak bozkrlarnda tarih sahnesine kmtr. Mool ordular tarafndan ele geirilen Kpak bozkrlar Cengiz Hann torunu Batu Hana verilmi, o da Altn Orda adyla bir Mool devleti kurmutur. Bu devlet bata Kpaklar olmak zere Bulgar/uva gibi Trk topluluklarna dayanmtr. Hnedann ve ynetici kesimin slmlamasyla devlet ksa srede Mool karakterini kaybetmi ve hzla Trklemitir. Timurun 1391 ve 1395teki ar darbeleriyle sarslan Altn Orda Devleti iktidar kavgalar neticesinde paralanm, Altn Ordann mirasn devam ettiren birok Trk hanl kurulmutur. Bunlar Kazan (1437-1556), Astarhan (1466-1556), Kasm (1445 [?]-1681), Krm (1441-1783), Nogay (1398-1642) ve Sibir (1556-1600) hanlklardr. Trk-slm devletlerinden biri de Bat Trkistanda Mvernnehirde kurulan Timurlulardr. Timurdan nce Trkistanda Mool aatay Hanl bulunmaktayd. aatay hanlar da Altn Orda hanlar gibi ksa srede slmlap Trkleerek Timur mparatorluunun kurulmasna zemin hazrlamtr. Timur btn Bat Trkistan beylerini otoritesi altnda toplamtr. Ardndan ftuhata balam, in snrndan Adalar (Ege) denizine, Kpak bozkrlarndan Badat ve Kuzey Hindistana kadar snrlarn geniletmi; ran, Irak, Suriye, Anadolu, Azerbaycan, Kafkasya, Kpak bozkrlar ve Kuzey Hindistandaki Trk-slm devletlerini ve beyliklerini kendine balamtr. Bu byk devlet Timurun lmnden sonra oullar ve torunlar arasnda paralanmtr. Altn Orda ve aatay hanlarnn soyundan gelmekle birlikte dil ve kltr bakmndan tamamen Trklemi olan baz beyler Timurdan sonra Bat Sibirya ile Bat ve Dou Trkistanda yeni hanlklar kurmutur. Bunlar eybnler (zbek Hanl, 1500-1599), Buharada Canoular (1599-1785), Hve Hanl (15121920), Hokand Hanl (1710-1876) ve Kgar-Turfan Hanldr (XV. yzyl balar-1877). Kpak bozkrlar, Sibirya ve Bat Trkistandaki hanlklara arlk Rusyas tarafndan, Dou Trkistandaki hanlklara da in tarafndan son verilmitir. Mvernnehir, Hrizm ve Horasanda kurulan Timurlular ve yukarda zikredilen hanlklar gibi Trk-slm devletlerinde Trk dili ve edebiyatnda, bilim ve sanatta byk gelime olmutur. Bilhassa aatay, lhanl ve Altn Orda devletlerinin merkezlerinde XIII ve XIV. yzyllarda temeli atlan Dou Trkesi (aatay lehesi) Timurun torunlar zamannda yaz ve kltr dili olarak gelimi, birok edip ve air yetimitir. Bat Trkesini de etkileyen aataycann en byk airi Ali r Nevdir. Nevyi Hseyin Baykara, eybn Han, Bbr ah ve Eblgazi Bahadr Han gibi hkmdar airler ve yazarlar takip etmitir.

Trk nfusunun ve kltrnn yayld bir dier saha Kuzeybat Hindistan corafyasdr. Kuzeybat Hindistanda kurulan ilk Trk-slm devleti Delhi Sultanldr. Bu devlet, Gur hkmdarnn Kuzeybat Hindistana tayin ettii Trk kkenli vali Kutbddin Aybeg tarafndan tesis edilmitir (1206). Aybegden sonra Kuzeybat Hindistan emsiyye (1211-1266), Balaban (1266-1290), Kala/Hala (1290-1320) ve Tuluk gibi Trk hnedanlar idare etmitir. Mool istilsn snrlarnda durdurup pskrten Delhi sultanlar, Kuzey Hindistan Trk kitlelerine aarak blgede Trk kltr ve slm dininin yerleip kklemesinde nemli rol oynamtr. Kuzeybat Hindistanda ikinci byk devlet, Timurun torunlarndan olup Trke yazd htralaryla tannan Zahrddin Bbr tarafndan kurulmutur (1526). Hmyun, Ekber ah, ah Cihan ve lemgr (Evrengzb) gibi byk hkmdarlarn yetitii bu hnedan devrinde Bbrl Devleti Hindistann en byk siyas gc haline gelmitir. Bbrller siyaset, sanat ve mimaride de kendilerini gstermilerdir. zellikle Osmanl ve ran Trk hnedanlar ile i birlii yapmaya alm, Mekke erifine, Yemen imamlarna ve Habe hkmdarlarna madd yardmda bulunarak slm dnyas ile yakndan ilgilenmilerdir. ah Cihan, Osmanl mimarlarnn yardmyla Agrada bir sanat aheseri olan Tac Mahal yaptrmtr. Hindistanda lemgrden sonra balayan iktidar mcadeleleri ve i isyanlar Bbr mparatorluunun zayflamasna ve kmesine yol amtr. te yandan ticaret amacyla lkenin nemli merkezlerine sokulan ve buralarda ticaret kolonileri oluturan ngilizler bu durumdan yararlanarak Hindistan kendilerine balamtr (1858).

BBLYOGRAFYA

Mehmet Altay Kymen, Seluklu Devri Trk Tarihi, Ankara 1963, s. 7-9; Cl. Cahen, PreOttoman Turkey, London 1968, tr.yer. (Trke trc. Yldz Moran, Osmanllardan nce Anadoluda Trkler, stanbul 1984, tr.yer.); Osman Turan, Seluklular Zamannda Trkiye, stanbul 1971, s. 196; a.mlf., Seluklular Tarihi ve Trk-slm Medeniyeti, stanbul 1980, s. 295, 355 vd.; brahim Kafesolu, Seluklu Tarihi, stanbul 1972, tr.yer.; a.mlf., Byk Seluklu mparatoru Sultan Melikah, stanbul 1973, tr.yer.; a.mlf., lk Trk-slm Siyas Teekklleri, TDEK2, I, 237-240, 247-284; a.mlf., Ortadouda Kurulmu Trk Devletleri, a.e., I, 291-297, 323, 336-343; a.mlf., XIV. Yzyldan Sonra Orta Asyada kurulmu Trk Devletleri, a.e., I, 451-456; a.mlf., Trkler, A, XII/2, s. 261264; a.mlf.-Mehmet Saray, Atatrk lkeleri ve Dayand Tarih Temeller, stanbul 1983, s. 38; V. V. Barthold, Orta Asya Trk Tarihi Hakknda Dersler (haz. Kazm Yaar Kopraman-Afar smail Aka), Ankara 1975, s. 143; Tuncer Baykara, Dou Anadolu = Turkmenia (Trkmen lkesi), Atsz Armaan (haz. Erol Gngr v.dr.), stanbul 1976, s. 61-66; Faruk Smer, Safev Devletinin Kuruluu ve Gelimesinde Anadolu Trklerinin Rol, Ankara 1976, tr.yer.; a.mlf., XV. Yzylda Trk leminde Mill uurun Canlanmas, TY, sy. 274 (1959), s. 13-15; Ramazan een, slm Corafyaclarna Gre Trkler ve Trk lkeleri, Ankara 1985, tr.yer.; Salim Koca, Dandanakandan Malazgirte, Giresun 1997, s. 30-37, 45-48, 66-77, 85, 102-107, 110 vd.; a.mlf., Anadolu Trk Beylikleri Tarihi, Trabzon 2001, s. 8-10, 21 vd.; a.mlf., Trkiye Seluklular Tarihi (Malazgirtten Miryokefalona), orum 2003, s. XI-XV, 27-30, 85 vd., 142, 195; a.mlf., slm Medeniyeti evresinde Trk maj, Selukludan Osmanlya Bilim, Kltr ve Sanat: Prof. Dr. Mikil Bayrama Armaan (ed. Mustafa Demirci), Konya 2009, s. 53-82; a.mlf., Diyr- Rmun (Roma lkesi) Trkiye Hline Gelmesinde Trk Kltrnn Rol, Trkiyat Aratrmalar Dergisi,

sy. 23, Konya 2008, s. 1-53; Ahmet B. Ercilasun, Balangcndan Yirminci Yzyla Trk Dili Tarihi, Ankara 2004, s. 404-431; smail Kayabal-Cemender Arslanolu, Tarihte Trk, TK, XI/130-131 (1973), s. 75-111. Salim Koca Trkiye Dndaki Trkler. Trklerin gebe bir kavim olmas, gebelikten ancak 1930lu yllardan itibaren tamamen vazgemesi ya da buna zorlanmas sebebiyle Trk urular arasnda kabilecilik ok ge sona ermitir. 2002 ylnda Rusya Federasyonunda yaplan nfus saymnda yeni Trk gruplar ortaya kmtr. Dnyada Trk asll krktan fazla etnik grup bulunmakta ve bunlar farkl isimlerle anlmaktadr. Trklere yaadklar corafyaya gre ad verildiinden bunlar paralanmtr. Son dnemlerde Trkologlar tarafndan ortaya atlan bir kavram Trke konuanlardr. Ancak Trke konuanlarn tamamnn Trk olduu sylenemez. Trkiye dndaki Trk topluluklar Afganistan, Azerbaycan, Bosna-Hersek, Yunanistan, Bulgaristan, Romanya, in Halk Cumhuriyeti, Irak, ran slm Cumhuriyeti, Kazakistan, Krgzistan, Kosova, Makedonya, Moolistan, Moldavya, zbekistan, Rusya Federasyonu, Suriye, Tacikistan, Trkmenistan, Ukrayna gibi elli deiik lkede farkl rejimler altnda yaamaktadr. XX. yzyln bandan itibaren bata Avrupa lkeleri olmak zere Amerika Birleik Devletleri, Avustralya ve Kanada gibi lkelere balayan ii g neticesinde bu lkelerde de bir Trk varl meydana gelmitir. 1991de Sovyetler Birliinin dalmas, Azerbaycan, Kazakistan, Krgzistan, zbekistan ve Trkmenistann hrriyetine kavumasyla bamsz Trk cumhuriyetlerinin says Kuzey Kbrs Trk Cumhuriyeti dahil-yediye ykselmitir. Ayrca Rusya Federasyonunda Altay, Bakrdistan, uvaistan, Hakas, Kabarda-Balkar, Karaay-erkez, Nahcvan, Tataristan, Tuva ve Ykutistan olmak zere on bir zerk Trk cumhuriyeti, Moldovada Gagauz zerk Blgesi ile in Halk Cumhuriyetinde Sincan-Uygur zerk Blgesi bulunmaktadr. zerklik statsne sahip Trk topluluklarnn byk ounluu Rusya Federasyonu, in Halk Cumhuriyeti, Moldova ve zbekistanda yaamaktadr. Rusya Federasyonunun dil-Ural blgesinde Tatar, Bakrt ve uvalar; Kafkasya blgesinde Karaay-Balkar; Sibirya blgelerinde Ykut, Tuva, Hakas ve Altayllar; in Halk Cumhuriyetine bal Sincan-Uygur zerk Blgesinde Uygurlar, Kazaklar, Krgzlar, zbekler, Salarlar, Tatarlar ve Sar Uygurlar; zbekistana bal Karakalpakistan zerk Cumhuriyetinde Karakalpaklar ve Moldovaya bal Gagauz zerk Blgesinde Gagauzlar bulunmaktadr. Ukraynaya bal Krm zerk Cumhuriyetindeki Krm Tatarlarnn ancak parlamentoda temsilcileri bulunmaktadr. Trkiye dnda yaayan Trk topluluklar arasnda ekonomik, sosyal ve siyasal bakmdan farkllklar grlmektedir. Mesel Rusya Federasyonunun dil-Ural blgesindeki Tatar ve Bakrtlarn ekonomik ve sosyal dzeyleri ayn blgede yaayan uvalara gre daha ileridir. Bat Trkistanda bulunan Kazak ve Krgzlar, zbek ve Karakalpaklar arasnda da ayn durum sz konusudur. Afganistan, Irak, ran, Moolistan, Sincan-Uygur zerk Blgesi ve Tacikistanda bulunan Trklerin ekonomik ve sosyal durumlar son derece ktdr. Trkiye, Trk birlii ve Kalknma daresi (TKA) vastasyla Balkanlar, Moldova, Romanya, Moolistan, Tacikistan, zbekistan, Afganistan, Krgzistan ve Kazakistan gibi lkelerde yoksulluun ortadan kaldrlmas iin eitli projeler

yrtmektedir. Ayn ekilde TRKOY kltrel alanda Trk halklar arasndaki i birliini arttrmaya almaktadr. Masraflar Trkiye tarafndan karlanan Kazakistandaki Ahmed Yesev Kazak-Trk niversitesi, Krgzistandaki Krgzistan-Trkiye Manas niversitesi, Afganistan, Trkmenistan, Kazakistan ve Krgzistanda faaliyet gsteren ortaretim kurumlar modern eitim iin aba gstermektedir. Ayrca Trkiyenin eitli sivil toplum kurulular ad geen lkelerde projeler yrtmektedir. Rusya 1552-1884 yllar arasnda dil-Ural, Det-i Kpak, Sibirya, Kafkasya, Krm ve Trkistan blgelerini; Yunanistan, Srbistan, Karada ve Bulgaristan Balkan savalar sonunda Balkanlardaki Trk blgelerini; ngiliz ve Franszlar I. Dnya Savann ardndan Musul, Kerkk, Erbil ve Suriyedeki Trk blgelerini; in ise 1949da Dou Trkistan igal etmitir. Rusyada 1917 htilli Trklerin bamszl iin nemli bir imkn dourmu, Trklerin byk blm kendi yar bamsz cumhuriyetlerini kurmutur. in ve Rusyadaki Trkler eitli dnemlerde iddet ve basklara mruz kalmtr. 1991 ylnda Sovyetler Birliinin dalmasndan sonra be Trk cumhuriyeti tam bamsz hale gelmitir. Trkler yaklak 500 yldan beri farkl halklarn egemenliinde yaamalarna ramen milliyetlerini, dillerini, dinlerini ve kltrlerini korumay baarmtr. Rus tarihisi N. A. Aristovun Trk Halk ve Kabilelerinin Etnik Yaps ve Saylar adl eserine gre (1896) Kuzey Buz denizinden Adriyatike kadar olan blgelerde yaayan Trklerin says 26 milyondur. 1897de Rusyada yaplan ilk genel nfus saymnn sonularna gre Rusyada 13 milyon Trk bulunmaktadr. Dierleri Osmanl Devleti, Afganistan, Bulgaristan, Dou Trkistan, ran ve Romanyada yaamaktayd. Gnmzde Trkiye dnda yaayan Trklerin says 100-110 milyon civarnda tahmin edilmektedir. Meshet (Ahska) Trkleri. Bugn Ahska Trk denilen yaklak 250.000 kiilik grup Trkiye snrna 15 km. uzaklkta Grcistana bal Ahska ehrinin adyla anlmaktadr. Bunlar nfusun %90nn yaad zbekistan, Rusya Federasyonu, Kazakistan ve Krgzistanda son yllarda yaplan nfus saymlarnda kendilerini Trk olarak kaydettirmilerdir. Sadece Rusya Federasyonunda yaayan 3275 kii kendini Meshet Trk diye yazdrmtr (bk. MESHET TRKLER). Altayllar. Altay Cumhuriyetinde yaayan bu Trk boyunun nfusu 1926da 39.062 ve 1989da 70.777, 2002de 67.239 kii idi. 2002de yaplan nfus saymnda daha nce kendilerini Altayl olarak kaydettiren Kumandinler (3114 kii), Teletler (2650), Telengitler (2399), Tubalar (1564) ve elkanlar (855) bu defa ayr bir halk eklinde yazlmtr. Altayllar doksan ylda ancak bir kat artabilmilerdir ve son yirmi ylda nfusta azalma olmutur. Nfusun 62.192si kendi cumhuriyetlerinde yaamakta ve cumhuriyetin nfusunun %30unu tekil etmektedir. Ruslar ise cumhuriyette %58lik bir nfusa sahiptir. Aslnda amanist olan Altayllar, Ortodoks hristiyan olarak gsterilmektedir. 1922-1947 yllar arasnda Oyrat (Oyrot) dili diye adlandrlan Altayca yaz dili bugn Altay Kii (Kiji) diyalektiini esas almtr. Masallar, halk arklar ve destanlar ok zengindir. Altayl yazar N. Ulagaev (. 1946) bunlar toplamaya almtr. Sovyet devri yazarlarndan F. Kuciyak da Altay halk edebiyatn derleyen nemli kiilerdendir. T. Encinov tannm Altayl yazarlardan biridir. Azerbaycan Trkleri. Gnmzde Azerbaycandaki toplam zer nfusu 8 milyon civarndadr. randa yaayan zerlerin says hakknda kesin bilgi bulunmamakla birlikte nfusun %25ini karladklar, bunun da 15-20 milyon arasnda olduu tahmin edilmektedir. Bamszlktan sonra yz

binlerce ran vatanda zer Azerbaycanna g etmitir. randan ve Rusya Federasyonundan sonra en ok zer Trkiyede yaamakla birlikte Trkiyedeki saylar hakknda da ak bilgi yoktur. 1990 ylndan sonra Trkiyeye gelip yerleenlerin says 30-40.000 civarndadr. Grcistanda 2002 nfus saymna gre -Abhazya ve Gney Osetya hari- 284.753 (1989da 307.556) zer yaamakta ve nfusun yzde alt buuunu tekil etmekteydi. Kazakistanda 85.292, Krgzistanda 17.300, zbekistanda 35.848, Rusya Federasyonunda 621.840, Tacikistanda 3556, Ukraynada 45.176, Avrupa Birlii ve Amerikada da 50-100.000 arasnda zer bulunmaktadr. Rusya Federasyonunda 1989da 335.889 olan zer nfusu 2002de 621.840a ykselmitir. zer-Ermeni sava ve lkenin iinde bulunduu siyasal ve ekonomik artlar sebebiyle eski Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri Birlii lkelerinde yaayan zerler kendi lkeleri yerine Rusya Federasyonuna g etmektedir. Kuzey Kafkasyada Kabarda-Balkar Cumhuriyetinde yaayan Balkarlarn menei hakknda eitli grler ileri srlmse de bu topluluklarn esas unsurunu Hun, Bulgar, Hazar ve Kpak Trklerinin tekil ettiini aratrmalar ortaya koymaktadr (bk. KARAAY-BALKARLAR). Bakrtlar. Ural dalarnn kuzey ve dou ksmlar ile dil nehri havzasnn kuzey kesimindeki bozkrlarda yaarlar. Ahmet Zeki Velidi Togana gre Bakrtlarn asl Kpaklara dayanmaktadr. Ruslarn 1552de Kazan, 1556da Astarhan igali neticesinde 1557de Ruslarn hkimiyetine girmilerdir. 1917 Bolevik htillinden sonra Rusya egemenlii altnda yaayan Bakrtlar Ahmet Zeki Velidi (Togan) lidirliinde Kk Bakrdistan kurma faaliyetlerine girimilerdir. Ahmet Zeki Velidi bunun iin bata Boleviklere kar mcadele eden arlk taraftarlarnn lideri General Kolak ve Kazak mill hareketi Ala Orda ile i birlii yapm, Kolakn yenilerek Sibiryaya kamas zerine bu defa Lenin ve Stalinle i birliini denemitir. Fakat Stalin, Tatar-Bakrt Sovyet Cumhuriyetini iln etmi ve Zeki Velidiyi azletmi, Zeki Velidi Trkistan dolaylarna kamak zorunda kalmtr. Bolevikler, Tatar-Bakrt Sovyet Cumhuriyeti yerine 23 Mart 1919da Bakrdistan, 1920de Tataristan zerk Sovyet Sosyalist cumhuriyetlerini iln ettirmilerdir. Bakrtlarn 1989da Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri Birlii lkelerindeki toplam nfusu 1.449.157 kii idi. Rusya Federasyonun-da 2002 ylnda yaplan nfus saymna gre nfuslar 1.673.389a ykselmitir. Kendi cumhuriyetlerinde yaayanlarn says 1.221.302, bunlar arasnda ana dili olarak Bakrtay iaret edenler 1.135.714 kiidir. Bakrdistan Cumhuriyetinin nfusu 4.104.336dr; bunlarn 1.490.715i Rus, 990.702si Tatardr. Kendi cumhuriyetlerinde aznlk durumunda kalan Bakrtlar cumhuriyetleri dnda eitli ehirlerde yaamaktadr. Ayrca Kazakistan (1989da 41.847), Krgzistan (1100), zbekistan (3707, 1989da 34.771 idi) ve Trkmenistanda (1989da 4678) 100.000 civarnda Bakrt bulunmaktadr. Bunlarn byk ksm 1990l yllardan itibaren Rusya Federasyonuna dnmeye balamtr. I. Dnya Sava, 1917 htilli ve ardndan i sava, Stalin dnemindeki krm, II. Dnya, Afganistan ve eenistan savalar Bakrt nfusunun srekli azalmasna yol amtr. 1990lardan itibaren Bakrtlarda mill uurun canlanmaya balad grlmektedir. Bata Ural olmak zere mill ve siyas cemiyetler kurulmutur. Bu tr bir yaklam ve Bakrdistandaki Tatarlara bask uygulama eilimleri iki karde toplumu birbirine drmtr. Ural Bakrt Halk Merkezi, Bakrt Genler ttifak ve Bakrt Kadn-Kzlar Tekilt 22-23 ubat 1991de Ufada V. Btn ttifak Bakrt Halk Toplants adyla bir kongre dzenlemi, bu kongrede Bakrt halknn durumu zerinde durulmu ve bir bildiri iln edilmitir. Ancak Bakrdistan ynetimi Rusya Federasyonundan kopma gcn gsterememi ve 31 Mart 1992de yeni federasyon antlamasn imzalamtr.

elkanlar. Altay zerk Cumhuriyetinde yaayan Trk halklarndan biridir. Dalk Altay blgesinde bulunan Lebed nehrinin (elkan ismi bu nehrin Trke ad alkandudan gelmektedir) kenarlarnda yaadklarndan eski dnemlerde kendilerini Lebedin ve Lebedin Tatar diye adlandryorlard. elkanca, Trk dilinin Uygur-Ouz grubunun Hakas lehesine girmektedir. ulmlar. 2002 nfus saymnda 656 kii tesbit edilmitir. Tomsk ve Krasnoyarsk blgelerinde yaayan ulmlarn anavatan ulm nehrinin havzasdr. ulmca Trk dilinin Uygur-Ouz grubunun Hakas lehesine girmekte, kaynaklarda Melet ve Melet Tatarcas olarak da gemektedir. Sibiryadaki Dolganca, Kumandinca, Tofaca, Tubaca, Tuvin-todjinca, elkanca, ulmca, orca gibi Trk iveleri yok olmak zeredir. XIX. yzyln sonlarna kadar kendilerini korumay baaran bu kk topluluklar gnmzde yok olma tehlikesiyle kar karyadr. uvalar. Dil ve din bakmndan Trklkten uzak gibi grnen uvalarn byk ounluu Ortodoks, bir ksm putperesttir. Sovyetler Birliinin dalmasndan sonra 24 Ekim 1990da uva Sovyet Sosyalist Cumhuriyetini iln ettilerse de 13 ubat 1992de Rusya Federasyonuna bal uva Cumhuriyeti antlamasn imzalamak zorunda kalmlardr (bk. UVALAR). Dolganlar. Yerkrenin en kuzeyindeki Trk topluluudur. Kendilerini Dolgan, Ta-kihi ya da Saha diye adlandrrlar. Tarih gemileri hakknda bilgi yoktur; Ruslarn XVIII. yzylda blgeyi ele geirmesiyle varlklarndan haberdar olunmutur. 1897de 1224, 2002de 7261 kii tesbit edilmitir. Krasnoyarskn Taymr zerk Blgesinde Hatang kesiminde Hatanga ve Heta nehirleri vadisinde (5517 kii), Ykutistanda (1272 kii) hayat srerler. Byk bir yarmada olan Taymr blgesinde sadece 40.000 kii yaamaktadr ve bunlarn 25.000i Slavyandr. Dolganlar kendilerini Ykut ya da blgenin dier nemli etnik aznl olan Evenklerden ayrrlar. Dolganca Trkenin Altay grubuna dahildir, baz bilim adamlar ise Ykutann bir diyalekti olduunu iddia etmektedir. Ykuta, Dolganlarn yaad Tundra blgesinde hkimdir, blgede yaayan dier Trk olmayan halklar da Ykuta konuurlar. Dolganlar, Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri Birlii dneminde yaplan btn nfus saymlarnda ayr bir halk eklinde yer almtr. 1979daki nfus saymnda %90 ana dili olarak Dolgancay iaret etmitir; 2002 ylnda ise bu oran dmtr. Ykutlar, Dolgancann Ykutann bir lehesi olduunu ileri srdklerinden okul kitaplarnda Dolgancaya yer vermezler. Dolganca 1970te Rus harfleriyle yazya geirilmeye balanm, ilk Dolganca kitap 1973te yaymlanm, 1981de yeni bir alfabe kabul edilmitir. Son yllarda baz edebiyat denemelerinde ve radyo yaynlarnda Dolgancaya yer verilmeye balanmtr. Dolganca sadece Petersburgdaki bir pedagoji niversitesinde retilmektedir. Pravoslavyan kilisesi, burada bir misyoner okulu aarak Dolgan ocuklarna hem eitim vermekte hem din adam yetitirmektedir. Sovyet dneminde amanizmin yasaklanmasna ramen halk arasnda bu inan gizlice yaatlmaya devam edilmitir. amanizm, aile ierisinde babadan oula ya da anneden kza devam ettirilir, silsile kesildii zaman bunun byk bir tehlikenin iareti olduuna inanlr. Gagauzlar. Bugn Moldovada yaadklar topraklara XVIII. yzyln sonunda Balkanlardan gelmilerdir. 1897de Rusyada yaplan ilk nfus saymnda isimleri Besarabya Trkleri diye gemektedir. Gagauzlar, XV-XIX. yzyllar arasnda Osmanl Devletinin hkimiyetinde yaamakla birlikte ariv belgelerinde Gagauz adna rastlanmamaktadr. Trkiyede binlerce Gagauz Trk

alt gibi Trk niversitelerinde okuyan ok sayda renci bulunmaktadr. TKA araclyla blgede eitli kalknma projeleri yrtlmekte, sosyal ve insan yardmlarla Gagauzlar desteklenmektedir. 1957den beri Kiril harflerini kullanan Gagauzlar 1993te Latin harflerine gemitir (bk. GAGAUZLAR). Hakaslar. Kendilerini eski dnemde Tadar diye adlandran Hakaslarn Krgz ve Sagay kollar vardr. Bunlar Yenisey Krgzlarndan gelmektedir. in kaynaklarnda bu Krgz boyuna Heges denildii iin aydnlar kendi lkelerine Hakas adn vermilerdir. Yaz diline sahip olan Hakaslarn dil ve edebiyat enstitleri mevcuttur. Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri Birliindeki nfuslar 1926da 45.608 ve 1989da 80.323 kii idi. Rusya Federasyonundaki nfuslar 2002de 75.622 kii olarak tesbit edilmitir. Hakaslarn byk ounluu 1991de kurulan kendi cumhuriyetlerinde yaamakla birlikte nfusun ancak %12sini (65.421), Ruslar ise %80ini oluturmaktadr. Hakaslar ayrca Krasnoyarsk blgesinde (4489), Tuva Cumhuriyetinde (1219) ve Rusya Federasyonunun dier blgelerinde bulunmaktadr. Karaaylar. Kuzeydou Kafkasyadaki Karaay-erkez zerk Cumhuriyetinde yaamaktadrlar. Ayrca Kuban nehri yaknlarnda youn Karaay nfusu mevcuttur. Mene itibar ile Kumanlardan geldikleri ileri srlmektedir. Karaaylarla Balkarlar ayn soya balanp ayn dili konumakla birlikte ayr cumhuriyetlerde yaamaktadr (bk. KARAAY-BALKARLAR). Karaimler. Karaimlerin (Karaylar) says Sovyet istatistiklerinde 1926da 8324 ve 1989da 2602 kii gsterilmitir. 2002de Rusya Federasyonunda 366 Karaim yayordu. Litvanya, Polonya ve Ukraynada bulunanlarn says hakknda bilgi yoktur, ancak 1000-2000 arasnda olduklar tahmin edilmektedir. Eskiden yazl edebiyatlar da olan Karaylarn bir ksm srailde yaamaktadr ve Litvanyada din faaliyetlerini srdrecek bir sinagoglar vardr (bk. KARLK). Karakalpaklar. zbekistana bal Karakalpakistan zerk Cumhuriyetinde yaamakta ve nfuslar srekli art gstermektedir (bk. KARAKALPAKLAR). Kazaklar. Orta Asyada Hazar denizinden in snrna kadar uzanan topraklarda bulunan bir Trk topluluudur (bk. KAZAKSTAN; KAZAKLAR). Krgzlar. En eski Trk kabilelerinden biridir. Krgz ad ilk defa in kaynaklarnda milttan nce 201de Krk-hun (Tszyan-kun) eklinde gemektedir. Krgzlar Gney Sibiryann Yenisey blgesinde, Trkistann dousunda, Tanr ve Pamir dalar eteklerinde yaamtr. XVIII. yzyln balarnda Yeniseyden ayrlarak bugnk vatanlarna gelmilerdir (bk. KIRGIZSTAN). Krmaklar. brn inancna sahip bir Trk topluluu olup Trke konuurlar. Kendilerini yahudi ya da Srel (sril) ocuklar diye adlandrrlar. 1926da Krm yahudisi olarak 6383 kii, 1959dan itibaren Krmak olarak 1480, 1970te 1790, 1979da 3000, 1989da 1418 kii idiler. 2002de Rusya Federasyonunda 157, 1989da zbekistanda 173 kii yayordu. Kumandinler. Kumandivand, Kuvant, Kuvandg, Kuvandh gibi isimlerle de anlrlar. Altay zerk Cumhuriyetinde yaayan Trk halklarndan biridir. Dilleri Altaycaya yakndr; baz Trkologlar ise Hakasann alt grubuna ya da Uygur-Ouz grubuna girdiini belirtmektedir. 1897de 4092 kii,

1926da 6334 kii olarak gsterilmi, 2002 ylna kadar olan nfus saymlarnda kendilerine yer verilmemitir. 2002de 3114 kii olduklar resm kaytlara gemitir. Altay blgesi, Altay zerk Cumhuriyeti ve Kemerov blgesinde yaamaktadrlar. Fonetik bakmdan dilleri orcaya ve ksmen Hakasaya yakndr. Orta kuakla yal kuak dillerini konuabilmektedir; genler arasnda ise Rusa yaygndr. 1933te Kumandin Alfabesi isimli bir kitap neredilmi, 1990 ylna kadar okullarda Rusa eitim yaplmtr. Kumuklar. Kuzey Kafkasya blgesindeki en kalabalk Trk nfusunu tekil ederler. Byk ounluu Rusya Federasyonuna bal Dastan, Kuzey Osetya ve eenistan zerk cumhuriyetlerinde yaamaktadr (bk. KUMUKLAR). Nagaybekler. I. Petro zamannda Ortodokslua geen bir Tatar grubudur. 1926da yaplan nfus saymnda ilk defa kaydedilmi (11.219), daha sonraki nfus saymlarnda (1939, 1959, 1970, 1989) Tatar olarak yazlm, 2002de ise yeniden Nagaybek adyla (9600 kii) kaydedilmilerdir. %90 Rusya Federasyonunun elyabinsk blgesinin Nagaybak ve abarkul ilelerinde yaar. Nogaylar. Karadenizden Aral glne kadar uzanan bozkrlarda yaamlardr. simleri ilk defa 1479 tarihli bir Rus belgesinde gemekte ve bu ismi Cucinin torunu Nogaydan aldklar bilinmektedir. Dastann kuzey ksmlarnda bilhassa Terek havzasnda yaayanlarna Ak Nogaylar denir. Nogaylara Rusya mparatorluu ve Rusya Federasyonunda yaplan btn nfus saymlarnda ayr bir Trk grubu olarak yer verilmitir. 1875te saylar 95.056 kiiydi. 2002de 90.666 kii olduklar belirtilmektedir. 1950 ylndan itibaren Stavropol blgesi ve een-ngu cumhuriyetlerindeki Nogay okullar, Nogayca kan gazeteler kapatlm, Kzlyarda kurulan Nogay retmen Okulunun faaliyetine 1957de son verilmitir. 9 Ocak 1957de Nogaylarn yaad Nogay, Kzlyar ve Tarumov ileleri Dastana, elkov ilesi een-ngu Cumhuriyetine, Heftekum ilesi Stavropol blgesine dahil edilmi, bylece Nogay ilesi dnda aznla dmlerdir. Gnmzde Nogay dili ve kltrnn yaatlmasnda bu ile nemli rol oynamaktadr. Dilleri Kpak grubundadr. Snn mslman olup %90 ana dilini bilmektedir (bk. NOGAYLAR). zbekler. Bat Trkistann en kalabalk Trk topluluudur ve %85i kendi cumhuriyetlerinde yaamaktadr. 1897 nfus saymnda Sart (968.655), zbek (726.534), Tarani (56.469), Kgarl (14.938) ve Trk (440.412) olarak gsterilmi, 1939daki saymda 4.081.096 kii zbek diye kaydedilmitir. zbeklerin Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri Birliindeki nfusu 1959da 6.015.416, 1970te 9.195.093, 1989da 16.697.825 kiiye ykselmitir. 2000de zbekistanda yaplan nfus saymna gre zbeklerin says 18.959.577dir. zbekistan dnda en ok Afganistanda bulunurlar, saylarnn 2-3 milyon civarnda olduu tahmin edilmektedir. Ayrca Tacikistanda 1.197.841 zbek yaamaktadr. Tacikistanda 1992-1995 yllar arasnda yaanan i sava sebebiyle zbeklerin ve dier Trk gruplarnn byk blm lkeyi terketmitir. Bu iki lke dnda Kazakistan (456.997), Krgzistan (768.400), Trkmenistan (317.033), Rusya Federasyonu (122.916), Ukrayna (12.353) ve dier eski Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri Birlii lkelerinde de zbekler bulunmaktadr. 21 Ekim 1989da zbekistan Yksek Meclisi, zbekeyi devlet dili olarak kabul etmi ve 1993te Latin alfabesine geilmitir. lke yirmi yldan beri slm Kerimov tarafndan ynetilmektedir (bk. ZBEKSTAN; ZBEKLER). orlar. Kemerov blgesinde Altay ve Hakas zerk cumhuriyetlerinde yaamaktadrlar. 1959da

15.274 ve 2002de 13.975 kii olduklar tesbit edilmitir, saylar giderek azalmaktadr. Adlar literatrde Kuznets Tatarlar, ernevi Tatarlar, Mrast ve Kondomts ve Mrasski olarak da gemektedir. or dilinin Trkenin Uygur-Ouz grubunun Hakas alt grubuna dahil olduu kabul edilmektedir. Hakasa, ulmca ve Altaycann kuzey lehesi orcaya yakndr. orlarn %70i 1926dan 1939a kadar Dalk or Mill Blgesinde yayordu. Tatarlar. 2002 yl nfus saym sonularna gre Rusya Federasyonunda Tatarlar, Ruslardan sonra ikinci byk etnik grubu tekil etmekteydi (5.554.601). Ancak Tatarlar bata dil-Ural blgesi olmak zere federasyonun her tarafnda dank halde yaadklarndan 3.779.265 kiilik Tataristan nfusunun ancak %45 kadarn (2.000.116 kii) meydana getirmektedir. Tatarlar, Rusya Federasyonunda yaayan Trk halklar arasnda demografik bakmdan en karmak grubu oluturmaktadr. Bata Azerbaycan (30.000), Belarusya (10.146), Kazakistan (249.229), Krgzistan (31.400), zbekistan (324.080), Trkmenistan (35.200), Ukrayna (73.304), Tacikistan (19.200) gibi eski Sovyet cumhuriyetlerinde 1 milyon civarnda Tatar yaamaktadr ve dnyadaki toplam Tatar nfusu 6,5-7 milyondur. Sibirya Tatarlar (9611 kii) ve Astarhan Tatarlar (2003 kii), arlk dneminde misyonerlerin basks sonucu ya da kendi istekleriyle Hristiyanla geen ve byk ounluu halen Tataristanda yaayan Krein Tatarlar (24.668 kii), elyabinsk blgesinde yaayan Nagaybekler de (9600 kii) kendilerini ayr bir etnik grup olarak kaydettirmilerdir. Sovyetler Birlii dneminde yaplan nfus saymlarnda ise kendilerini Tatar olarak yazdryorlard. Tatarlar, 365 yl (1552-1917) baka bir devletin egemenlii altnda yaamalarna ramen milliyetlerini, dillerini ve dinlerini korumulardr. Bilim adamlar Tatarlarn mill kimliklerini korumasnda slm dininin etkisinin byk olduunu belirtmektedir (bk. TATARSTAN; TATARLAR). Teletler (Tele-ut, Tele-et). Altay zerk Cumhuriyetinin ebalin blgesinde Sema nehrinin kysnda ve Altay blgesinin umi ilesindeki Byk ve Kk Baat nehirlerinin kenarnda yaamaktadrlar. Eski dnemlerde Trklemi bir Mool boyu olduklar ileri srlmekteydi. Fakat Trkolog N. Baskakov, Telet dilinin Krgz-Kpak grubuyla ilikilerini ortaya koymutur. Tofalar. Tofa ad V. yzyl in kaynaklarnda Toha eklinde gemekte olup Yenisey blgesinde yaayan bir halk olarak gsterilmektedir. Kendilerini Tofa, Topa, Toha, Tva diye adlandrrlar. Eski dnemlerde Karagas da denilirdi. Baz bilim adamlar nesillerinin Uygurlardan geldiini sylemektedir. Rusya Federasyonunun Sibirya Federal Blgesinde Irkutsk oblastnn Nijneudinsk ilesinin Tofalar ve Verhnegutar (Yukar Gutar) kylerinde yaamaktadrlar. Saylar 150 yldr 500900 arasnda deimesine ramen dilleri ve kendileri yok olmamtr. Nfuslar 2002de 887 idi. Tofaca ve Tuvaca Trk dilinin Sayan grubuna dahildir. Trk dilinin arkaik zelliklerini tayan Tofacay fonetik, morfolojik ve sz varl bakmndan Trkenin ayr bir kolu sayanlar da vardr. 1989 ylna kadar yazsz bir dil olarak varln muhafaza etmi, ayn yl Kiril harflerinden bir alfabe ihdas edilerek ilkokul birinci ve ikinci snflar iin Tofaca ders kitaplar hazrlanmtr. Nfuslarnn azl, dillerinin yazsz olmas, evrelerinde yaayan Buryat, Rus, Tuva gibi halklarn dillerinin nfuzu neticesinde Tofacann sz varl gittike azalmaktadr ve sadece evlerde konuularak varln srdrmektedir. 2002 yl nfus saymnda sadece on drt kii Tofacay serbeste konuabildiini ifade etmesine ramen nfusun %43 ana dili olarak Tofacay belirtmitir. Tuvalar. XVIII. yzyln ikinci yarsndan itibaren Moolistann hkimiyeti altnda bulunan Tuva daha sonra in hkimiyetine gemitir. Milliyeti Tuva halk nfusunun azlna ramen 1911de

inde Sun Yat Sen liderliinde yaplan ihtilli frsat bilerek bamszln iln etmise de bu bamszlk uzun srmemi, yl sonra Rusyann himayesini kabul etmek zorunda kalmtr. Rusyada 1921de Tannu-Tuva Halk Cumhuriyeti iln edilmitir. Sovyetler Birlii, II. Dnya Sava srasnda yar bamsz Tannuyu -Tuva Devleti-igal etmitir. Bu sava yllarnda Tuvann nfusu 70.000 civarndayd. Bunun 50.000ini Tuvallar, 16.000ini Ruslar tekil ediyordu. 1944 ylna kadar yar bamsz kalan Tannu-Tuva Halk Cumhuriyeti 11 Ekim 1944te Sovyetler Birliine dahil edilerek muhtar blge stats verilmi, 10 Ekim 1961de bu stat deitirilerek zerk Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti olmutur. 1991den sonra Rusya Federasyonu iinde bir cumhuriyet stats kazanm ve 1993te ad Tva olarak deitirilmitir. Tuvallarn nfusu 1959da 100.145 ve 2002de 243.442 idi; 235.313 kendi cumhuriyetinde yaamaktayd. Rusya Federasyonunda bulunan Trk halklar arasnda kendi dilini %99 orannda ana dili olarak gsteren tek halktr. Nfuslar az olmasna ramen mill benliklerini iyi korumulardr. 1930da yaz dili Latin harfleri esasna gre dzenlenmiti, 1941de dier Trk lehelerinde olduu gibi Tuvaca iin de Kiril harfleri icat edilmitir. Zengin destanlara sahip olan Tuva halknn en mehur destan Keserdir ve 1963te neredilmitir. Salak Toka, Sovyet devri yazarlarnn en mehurlarndandr. Tuvallar amanistti, sonralar aralarna Moolistann etkisiyle Lamaizm de girmitir. Tuvin-Todjinler (Tuga/Tuha). En eski Trk halklarndan biri olup konutuklar dil Tuvacann bir lehesidir. Tuva zerk Cumhuriyetinin kuzeydoudaki Tuva-Todja blgesinde yaarlar; blge hayvan ve bitki rts bakmndan dnyann en zengin yerlerinden biridir. Dalk kesimde yaadklarndan dier halklardan tecrit edilmi durumdadrlar. Arkaik Trke yer adlar asndan zengin olan blgede XIX ve XX. yzyllarda yer alt ve yer st kaynaklar bulunmutur. Blgeye Ruslarn iskn neticesinde asimilasyon balam ve halk ana dilini unutmutur. 1931de yaplan nfus saymnda yerli halk 2115 kii idi; 2002 ylnda saylar 4442 kiiye kmtr. Trkmenler. Ouzlar slmiyeti kabul ettikten sonra Trkmen adyla anlmaya balanmtr. Afganistan, ran, Irak, Suriye gibi eitli devletlerin egemenlii altnda yaayan Trkmenlerin says bugn bamsz bir lke olan Trkmenistanda yaayanlardan daha fazladr (bk. TRKMENSTAN; TRKMENLER). Uygurlar. Dou Trkistanda zengin bir tarihe ve kkl bir kltre sahiptirler. Gnmzde in Halk Cumhuriyetinin Sincan-Uygur zerk Blgesi (14-15 milyon), Kazakistan (224.713), Krgzistan (48.500), zbekistan (19.526), Trkmenistanda (1989da 1328) ve Rusya Federasyonun-da (2862), Suudi Arabistan, Trkiye, Amerika ve Avrupa lkelerinde (15-20.000) bulunmaktadrlar (bk. UYGURLAR). Yakutlar (Sahalar, Saha ve Uranhay Sahalar). Kuzeydou Sibiryada Yakut Cumhuriyetinde yaamaktadrlar. 1926da 240.709 kii olan nfuslar 2002de 443.852ye ulamtr (bk. YAKUTLAR).

BBLYOGRAFYA

N. Aristov, Ob etnieskom sostave Tyurkskih plemen i narodnostey, Petersburg 1896, s. 283-456; S. A. Tokarev, Etnografiya Narodov SSSR, Moskva 1958, s. 410; S. P. Tolstova, Narod sredney azii i kakahstana II, Moskva 1963, s. 154-185; Narodnoe Hozyaystva i Kulturnoe Stroitelstvo Baskirskoy ASSR, Ufa 1964; Ahmet Temir, dil-Ural ve Yresi, TDEK, s. 1251-1271; sa Yusuf Alptekin, Dou Trkistan Davas, stanbul 1981; . Kalmkov-R. Kereytov-A. Sikaliev, Nogayts, erkessk 1988, s. 54-61; Harun Gngr-Mustafa Argunah, Gagauz Trkleri: Tarih-Dil-Folklor ve Halk Edebiyat, Ankara 1991; Nadir Devlet, Doutan Gnmze Byk slm Tarihi: ada Trkler (ek cilt), stanbul 1993; a.mlf., Sibiryadaki Halklarn Demografik ve Ekonomik Potansiyelleri, Sibirya Aratrmalar (haz. Emine Grsoy-Naskali), stanbul 1997, s. 25-46; a.mlf., Federe ve Muhtar Trk Cumhuriyetleri, Trkler (nr. Hasan Celal Gzel v.dr.), Ankara 2002, XX, 15-47; a.mlf., Tataristan Cumhuriyeti, a.e., XX, 48-57; D. abaev, Pravda o vselenii balkartsev, Nalik 1994, s. 23-78; Nevzat zkan, Gagavuz Trk Edebiyat, Balangcndan Gnmze Kadar Trkiye Dndaki Trk Edebiyatlar Antolojisi: Romanya ve Gagavuz Trk Edebiyat, Ankara 1999, XII, 182 vd.; M. Demidov, Postsovetskiy Trkmenistan, Moskva 2002, s. 12-24; Etnieskiy atlas Uzbekistana (haz. Alier lhamov), Takent 2002, s. 5-288, 320-339; Erkin Emet, Dou Trkistan zerk Cumhuriyeti, Trkler (nr. Hasan Celal Gzel v.dr.), Ankara 2002, XX, 276-281; Yaxiong Du, Bat Yugur (Sar Uygur) Trkleri ve Kltrleri (trc. Nuren zsoy), a.e., XX, 323-330; mer Turan, XX. Yzylda Trk Topluluklar, a.e., XX, 331-360; zdemir obanolu, Anavatandan Anavatana Bir Gagauz, stanbul 2003, s. 45-111; F. Angeli, Oerki istorii gagauzov potomkov oguzov (seredina VIII-naalo XXI vv), Kiinev 2007, s. 381-573; V. M. Ploskih-D. D. Djunualiev, storiya krgzov i krgzstana, Bikek 2007, s. 287-323; Azerbaycan Tarihi: 1941-2002-ci iller (ed. T. Gaffarov), Bak 2008, s. 190-371; B. Kubaev, Karaaevts i balkarts v XX stoletii, Bikek 2009, s. 34-76; M. bragimov-A. bragimov, Kumki, Kumkskiy Entsiklopedieskiy, Slovar, Mahakala 2009, s. 90-93; A. Popov, Poezdka k Dolganam, SE, sy. 3-4 (1931), s. 55-57; a.mlf., Material po rodovomu stroyu dolgan, a.e., sy. 6 (1934), s. 116-139; a.mlf., Olenevodtsvo i dolgan, a.e., sy. 4-5 (1935), s. 184-205; M. Sergeev, Tofalar segodnya (K istorii natsionalnogo stroitelstva), a.e., sy. 4 (1940), s. 55-57; S. Vaynteyn, Rodovaya struktura i patronieskaya organizatsiya u tofalarov (do naala XX veka), a.e., sy. 3 (1968), s. 60-67; V. Krivonosov, K sovremennoy etnieskoy situatsii v Tofalarii, a.e., sy. 5 (1987), s. 162-173; Krasnaya kniga yazkov maloislennh tyurskih narodov Rosssi, Tatar Dnyas, sy. 2, Moskva 2004, s. 3-5; Nuri Grgr, Dou Trkistann Dn, Bugn ve Yarn zerine, TY, sy. 264 (2009), s. 2-8. smail Trkolu II. KLTR ve MEDENYET

1. Genel. slm ncesi Trk Kltr ve Medeniyeti. Orta Asyada yaplan arkeolojik aratrmalara gre Trk tarihi milttan nce 2750 yllarna kadar geri gitmektedir. slm ncesi Trk kltr gebelik kltryle kartrlmtr. Trklerin ekonomisinin hayvancla dayanmas, yaylak-klak hayat bu yanlgnn bata gelen sebebi olsa gerektir. Trk kltr gebeliin deil bozkr kltrnn zelliklerini tamaktadr. Trklerde sistemli bir besicilik, inanta gk tanrclk, ailede

adalet, mzide tarihlik, ahlkta alplik gibi zellikler varken gebelerde daha ok asalak ekonomi, ok tanrclk veya totemcilik, aile evresini amayan bir hkimiyet anlay (airet devleti) ve tarihsizlik grnmektedir. Ayrca Trk madd kltrnde temel tekil eden at ve demir de gebelikte yoktur. Bozkrlarda doup gelien bozkr kltrnn sahipleri sava insanlar olan oban Ural-Altay kavimleridir. At bunlar tarafndan ehlletirilmi, demir bunlar tarafndan ilenmitir. Bozkr kltrnn Trklere mahsus olduu son Andronovo kazlarndan da anlalmtr. Trk soyundan gelen sava Andronovo insannn kltrnde esas rol oynayan at ve demirin bykba hayvan yetitiren yerleik (kyl) kltrnde (ndogermenlerde vb.), devirmecilik ve avclkla megul gebe kltrnde (Moollarda, l kavimlerinde) nemli yer tutmamas proto Trklerin bozkr kltrnn gerek sahibi ve yaycs olduunu gstermektedir. W. Koppers, atn ehlletirilmesi ve atl-oban kltrn ortaya konmasnn ilk Trklere balanabileceini, bu baarnn kavimlerin ve dier kltrlerin gelimesinde nemli sonular verdiini, F. Flor, atn binek hayvan olarak kullanlmasnn dnya tarihinde ok nemli ve tarmc hayvancln ok stnde bir kltr merhalesi tekil ettiini belirterek atn Trkler tarafndan ehlletirilerek insanln hizmetine sokulduunu, W. Schmidt de Trklerin ata binen ilk insanlar olduunu kaydeder. At en eski alardan beri Trklerin siyasal, ekonomik, sosyal ve din hayatnda nemli rol oynamtr. Trkler srler halinde yetitirdikleri atn etini yer, onu kurban olarak sunar ve zellikle sava atlarndan binlercesini yabanc lkelere satarlard. in belgelerine gre Hunlardan nceki inin kuzey kavimleri atla muharebe usullerini bilmiyorlard; inliler de at yalnz sava arabalarnda kullanyorlard. Oku Hun savas kk yata eitiliyor, byd zaman mkemmel bir atl muharip oluyordu (Ligeti, s. 37, 40). Hunlar at stnde yer ier, alveri yapar, konuur ve uyurlard. At baka kavimleri yalnz srtnda tad halde Hunlar at stnde ikamet ederdi. VII-X. yzyl Bizans kaynaklarnda Trklerin sanki at stnde doduklar ve yerde yrmesini bilmedikleri kaydedilmektedir. Eski Trk kltrnn dnya tarihinde iki nemli etkisinin bulunduu tesbit edilmitir. Bunlardan biri besicilii gelitirmek ve yaymak suretiyle ekonomik, dieri yksek tekiltlk yoluyla sosyal etkidir. nsanlarn henz teknik bilgiye sahip olmadklar devirlerde, yaayabilmek iin coraf artlara uymak zorunda kalan kitlelerden kendilerini topraa balayan tarm blgelerinde oturanlar ancak apa, tekerlek gibi kk aletler icat etmek ve ilkel barnaklar yapmak suretiyle yerleik kltrn temellerini atarken bozkrda yaayanlar yine coraf artlar gerei besicilie sarlmlar, bylece kendi kltrlerini oluturmaya girimilerdir. Yerleik insan, elindeki kk arazinin salad imknlarla snrl kalmak mecburiyeti karsnda bir nevi tevekkle balanrken bozkrl, srlerin karnn doyurmak iin yeni yeni otlaklar peinde iklimden iklime kotuundan dnyay kendisine dar gren bir tip haline gelmitir. Yerleik insan, bir ailenin snrl menfaatleri dnda herhangi bir hak davas gtmeye ve daha geni bir cemiyet yapsnn gereklerini dnmeye ihtiya duymazken bozkrl kalabalk srleri trl manevralarla kn birbirinden uzak yerlere gtrmek, otlaklar ve suyu silhla muhafaza etmek, hayvanlar yaylak ve klaklarda barndrmak, dier sr sahipleriyle anlamalar yapmak ve aralarndaki anlamazlklarn zm iin bir hakem heyeti tesis etmek, buna meruiyet kazandrmak gibi hukuk yollar aramak zorunda kalmtr. Bylece bozkrl, obanln gelitirdii sevk ve idare kabiliyetini, emretme ve itaat alkanln hayvan srlerinden insan kitlelerine intikal ettirme ve baka bir dnya gr elde etme ansna erimitir. Bozkrl unsurlar, zamanla yerli ifti-kyl zerinde hkim duruma geerek idar-asker tekilt kurmulardr.

Trkler demir madeni sayesinde ifti-kyl zerinde kolayca siyas hkimiyet kurabilmilerdir. Demir a bu madenden ok sayda alet ve silh yaplmas ile balamtr. nsanlk tarihinde bir an almasna balang tekil edebilecek miktarda demir madeninin varl eski Trk yurdunda farkedilmi ve ilenmeye geilmitir. Demir ileyiciliinin Orta Asyadaki kesin tarihi bilinmiyorsa da bunun milttan nce II. binyln balarna rastlamas gerekir. Daha o asrlarda Trklerin geni sahalara hkmedebilmesi, srat bakmndan atn salad stnlk yannda vurucu silh olarak demir aletlerin onlar tarafndan kullanlm olmas ile aklanabilir. Altaylarn batsnda bol miktarda demir retildiini syleyen W. Ruben, belgelerden hareketle bu Trk sahasnn demir kltrnn doduu yer olarak kabul edilmesi gerektiini syler. Demir (tiehfa) ve klcn (king-lu) in kaynaklarnda geen en eski Trke kelimeler olduu unutulmamaldr. Demir ve demircilii kutsal mertebeye ykselten bu kltr Trklerin atalarn dier topluluklardan ok farkl bir yaay tarzna gtrmtr. Savalk kabiliyetlerini iyice glendiren demircilik yannda otlak ve su iin mcadeleler dolaysyla metaneti artan bozkrl, ayn zamanda huzur iinde yaayabilmek iin insanlarn birbirine sayg duymas gerektiini renmi ve kitleleri srekli bar halinde tutabilmek iin toplulukta uyulmas zorunlu hukuk dncesine ulamtr. Bu ise devlet fikrinin douudur. Trkler, savalk ve hukuk fikri yannda yine at sayesinde saladklar srat ve sahip bulunduklar demir vastasyla kendilerine baladklar insanlar ynetmek zere siyas kadrolar tekil etmi, muhtemelen ilk kanun koyucu millet olmutur. Bu kltrn kkeni hakkndaki nazariyeler ve dier aklamalar yaklak bir tarih tayin etme imknn salamaktadr. Viyana ekolne gre bu tarih milttan nce II. binyl balar olmaldr. Andronovo kltrn ortaya koyan sava atl kavmin milttan nce 1700-1500lerde etraf etkilemeye balad ifade edildiine gre bozkr kltrnn bu tarihte belirgin bir nitelik kazand kabul edilebilir. Bu tahmin Viyana ekolnn vard sonulara, dil aratrmalar neticelerine, arkeolojik belgelere ve antropolojik malzemeye uygun dmektedir. Milttan nce 1700lerden itibaren ortaya konulup zamanla gelitirilen ve bozkr kltr denilen Trk kltrnn zellikleri ylece sralanabilir: 1. Aile. Trkler, uzun ve hareketli tarihleri gerei eitli yerlerde ve deiik dnemlerde farkl sosyal yaplarda grnmekle beraber Orhon yaztlarna dayanarak slm ncesi Trk sosyal yapsn ana hatlar ile tesbit etmek mmkndr. Buna gre eski Trkede ogu denilen aile cemiyetin ekirdei durumundadr. Gktrk devri kitbelerinde yer alan evlenme tabiri erkek veya kzn baba ocandan ayrlp ayr bir ev (aile) kurduunu gsterir. Bu serbest yaayan kk aile tipidir ve kan akrabalna dayanmaktadr. Aile ii dzen velyet (dost, yardmc) anlayna, ev ekonomisiyle ocuk terbiyesinde balca rol oynayan anneye sayg gsterilmesi yannda baba otoritesinin geerli olduu bir hukuk temel zerine kuruludur. Genellikle monogami ve kadnn zel mlkiyet hakk yrrlktedir. Bylece sayg ve adaletin kaynat eski Trk ailesinde kle ruhu alanmayan yeni nesiller yetitirme imkn elde edilmi, kadn her sosyal kademede sz ve karar sahibi olmutur. 2. Uru. Ayn soydan aileler topluluu olan urular birleerek boylar kurarlar. 3. Boy. Banda cesareti, ahlk, tecrbesi ve serveti dikkate alnarak uru balar tarafndan seilen bir bey bulunur. Bey gerektiinde boyunu silhla mdafaa edecek asker gce sahiptir. Buna gre boy bozkr cemiyetinde ilk siyas karakterli birliktir. Bir ittifaka dahil olan boya ok deniyordu. 4. Budun. Boylar ortak karlarn korumak amacyla aralarnda i birlii yaptklar zaman budunlar ortaya kyordu. 5. Devlet (il). Trk sosyal yapsnda en st seviyedeki kurulu olan il (el) mstakil boylar ve budunlarn tek idare altnda toplanmasyla teekkl ediyordu. Trk devleti, bozkrlarda dank halde yaayan birok sosyopolitik nitenin birbirine balanmasndan doan

sosyal halkalar birlii tarznda kuruluyordu. Bu durum yerleik devlet tipinden tamamen farkldr. Bu devlet tipi, tek bir sosyokltrel ekirdein glenmesi ve nfuzunu coraf bakmdan geniletmesi eklinde oluan yerleik devletten ok daha avantajldr. Zira sosyokltrel nvenin kudretini kaybederek ken yerleik devletin glkle toparlanabilmesine veya tarihe gmlmesine karlk bozkr devletinde merkez iktidar zaafa urad zamanlarda boy ve budunlar, ayn yerde veya baka bir blgede yeni ittifaklarla devlet mekanizmasn tekrar iletebiliyorlard. Bu ok nemli itimaidar esneklik sebebiyle Trk milleti, zaman zaman mekn ve hnedan deitirip tad bu zellii iyi deerlendiren liderleri sayesinde siyas kurulularn tazeleyip gnmze kadar srp gelmitir. Tarihte Trk devletlerinin okluuna bakarak bunu sosyal dzenin devamszlna balamak ve Trklerde devlet hukukunun mevcut olmad sonucuna varmak doru deildir. Tam aksine Trk sosyal hayatn dzenleyen zorunlu kurallar btn diye aklanan rf ve geleneklerin, yazlmam kanunun (tre) ok nemli bir yeri vardr. Tre zel hukuku olduu kadar kamu hukukunu da dzenlemekteydi. Hakann ilk yapt ilerden biri treyi gerekli hkmlerle pekitirip lkede yrrle sokmakt. Motun, Bumn, lteri ve Kurum hanlar treyi gerekli deiikliklerle glendirmilerdir. XI. yzylda Ysuf Has Hcibin siyaset kitab Kutadgu Bilige gre tre u drt ilkeyi iermekteydi: Adalet, eitlik, faydal olma, evrensellik. Trk kanunlarnda bu ilkelerin dna klmamtr. Trk devleti (il) tresiz olmazd. Dvn lugtit-Trkte l gider, tre kalr eklinde bir Trk atasz yer alr. Devlet bakannn kim olaca, nitelikleri, grevleri treye gre belirlenmitir. Milletin hrriyeti, ilin istiklli trenin teminat altndayd ve tre hkmlerinin uygulanmasna balyd. Treye bata hkmdar olmak zere herkes riayet etmi, ihmali durumunda mill birlik zedelenmi, devletin istiklli sarslmtr. Eski Trklerde lke (ulu), hkmdar ailesinin istedii gibi tasarruf edebilecei zel mlk deil milletin malyd. Hkmdar onu korumakla ykmlyd ve idar ynden hnedan yelerinin sorumluluklarna verilirdi. Fakat millet mal olduundan taksim edilmez, daima btnln korurdu. in yll Shihchiye gre milttan nce III. yzyln sonlarnda Trklerden orak bir arazi parasn talep eden Mool Tung-hulara Motun millete ait mlk bakasna vermeye yetkili olmad cevabn vermi, srar karsnda sava aarak Tung-hular yenilgiye uratmt. Trklerde vatan anlay hrriyet ve bamszlk fikriyle birlikte yrmektedir. Trkler yalnz hr ve bamsz yaad topra lke saymakta, bu artlarn bulunmad yerleri terkedip gitmektedir. Topraa bal yerleik kltr topluluklarnn yerlerinden ayrlmamak iin kolayca esarete boyun emelerine karlk Trklerin esaret ve klelie boyun emeyip kendilerine hr yurtlar bulmak amacyla yeni iklimlere doru ynelmeleri her zaman mmknd. Eski Trk devletinde halk yetki ve imtiyaz bakmndan tabakalara blnm deildi. Trk kltrnn mnev havas ve madd hayat tarz seilmi snflarn teekklne elverili olmadndan toplumda aristokrat, kle gibi kademelendirmeler grlmyordu. Bar zamanlarnda eski Trk ilinde herkes diledii ite almakta, kendi zanaat ve mesleini icra etmekteydi. Orhon yaztlarnda ksaca belirtilen Trk kozmogonisine gre insanlar arasnda soy, dil, din farklar gzetilmediinden yeryzndeki kii olunu idare etmek iin hkmdar tayin edilen Trk hakan tebaas olan kitleleri tabakalara blme hakkna sahip deildi. nsanlar her ynden birbirleriyle eitti. Nitekim Kutadgu Biligde halk mesleklerine, meguliyetlerine gre tantlm, asilzadelerden, klelerden sz edilmemitir. Bu eserde, Orhon yaztlarnda ve Dvn lugtit-Trkte geen kul kelimesi dier milletlerdeki gibi her trl haktan

mahrum kle anlamnda deil bakasna hizmet eden kii anlamnda kullanlmtr. Esasen Trklerde klelik olmadndan Trkede kle tabiri de yoktur. Bu kelimenin Trkeye sonradan girdii anlalmaktadr; buna ilk defa XIX. yzylda Krm lehesinde rastlanmtr. in ve Orta Asya Trk devletlerinde, Uygurlarda ve baz slm devir kaytlarnda kleyi ifade eden kelime ve tabirler yabanc kltrlerin izlerinden ibarettir. Zira eski alarda topraa bal insanlar, yaamak iin zorunlu olan enerjiyi kendi aralarndaki niteliksiz kimselerin kol kuvveti sayesinde salyorlard. Ekonomisi besicilie dayal bozkr kltrnde ise bu ihtiyac bata en yksek kas kuvvetine sahip olan at karlyordu. Orman ve ky topluluklarnda hkimiyeti bir defa ele geiren gruplar trl zorbalklarla uaklk yaptrdklar kitleleri (Eski Msrda, Asur ve Bbilde esir srleri, inde boyunduruk vurularak ifte koulan mahkmlar, Eski Yunanda Aristonun canl alet dedii kleler, Romada benzerleri, Hintte paryalar, Moollarda boollar vb.) hayvanlar gibi kullanmak zere zel kanunlar karp snf veya kast cenderesinde inletirken insann kol kuvvetine gerek duyulmayan eski Trk kltrnde zel mlkiyet ve serbest i esasnda gelien sosyal detler zamanla tre hkmleri halinde kanun kesinlik kazanmtr. Tarih olgularn yannda sosyoloji ve etnoloji aratrmalar snf anlay ve imtiyazl gruplarn teekklnn, bu arada toprak klelii ve genelde klelik ve derebeyliin dorudan doruya topraa bal topluluklarda grlen yerleik kltrn rn olduunu ortaya koymutur. Bunlarn bozkrl toplumlarla ilgisi yoktur. W. Eberhard ve A. Kollautz gibi etnologlarn ifadesine gre bozkrl hayat tarznda gerek feodalite bulunmaz. Zira imtiyazl tabakalarn teekklne yol aan geni araziye sahip olma, askerlii meslek edinme ve ruhanlii temsil etme artlarnn hibiri Trk kltrnde gelime imkn bulamamtr. Tarmn ekonomik faaliyet iinde czi bir yer tuttuu bozkr sahasnda byk tarm arazilerinin meydana gelmesi mmkn deildir. kinci olarak Trk devletinin atn srati ve demirin vurucu gc dolaysyla kazand asker karakter gerei kadn-erkek her Trk iyi sava terbiyesi almt ve daima cenge hazr durumdayd, dolaysyla askerlik zel bir meslek saylmazd. nsanlar muharebe ve mcadele alanlarnda ahsiyetlerini bulur ve kahramanlklar lsnde toplumda yerlerini alrlard. Eski Trk topluluunda cesur ve iyilik sever, saygl kii (alp) ideal insan tipi kabul ediliyordu. nc olarak eski Trk dini mensuplar imtiyazl deildi; zira Trk sosyal niteleri din karakter tamyordu. Orhon yaztlar dahil bozkr belgelerinde din adamlarndan bahsedilmemesi bu ynden dikkate deer bir husustur. Bata hkmdar olmak zere Trk idarecileri devleti devlet yapan, hakan baarl klan halkn hukukunu gzetmekle ykmldr. Millet hakana itaat edecektir, fakat hakann da millete kar vazifeleri vardr. Yaztlarda ve Kutadgu Biligde belirtildii zere bu grevler tebaa a ise doyurmak, plak ise giydirmek ve sayca az ise oaltmaktr. Milletten fakir adn kaldrmayan biri nasl hkmdar olur? diye sorulan ve Trklerde bey olmak iin hizmet etmek gerektii belirtilen Kutadgu Biligde halkn devlet reisinden adaletli kanun, asayi ve mal istikrar bekledii anlatlr. Bunlar gerekletirmek vaadiyle i bana gelen ynetici icraatndan dolay Tanrya hesap vermek durumundadr. nk Trk dncesine gre yz binlerce veya milyonlarca insann can ve mal kendine emanet edilen kii, Tanrnn sevgisine mazhar olarak kitleleri idare etme hak ve salhiyetini Tanrdan almaktadr. Trk kozmogonisine gre, Trk devlet bakan Tanrdan ald yetkiyle yeryzndeki btn insanlar evrensel trenin himayesine alma konusunda kendini grevli sayyordu. Bu, Tanr iradesinin gerekletirilmesi demekti. Asya Hunlarndan itibaren Osmanllar dahil her Trk devletinde yaatlan bu ideal gnein doduu yerden batt yere kadar ibaresiyle formle edilmitir. Bundan dolay Dvn lugtit-Trkte Trk kahraman Alp Er Tunga acun begi diye

gsterilmitir. Seluklu sultanlar ve baz Osmanl padiahlar da ayn yolda yrmlerdir. Trk hkmdar, dnya apnda iktidara sahip olmak iin ilh ba yoluyla ald idare yetkisini (kut) kullanrken daima Tanrya kar sorumlu bulunduundan ahs takdir ve duygularna gre deil tre hkmleri erevesinde faaliyet gstermek zorundadr. Trk hkmranlk telakkisini dier milletlerinkinden ayran en nemli nokta budur. Devlet bakannn icraatnn tre erevesinde kstlanmas Trk hkimiyet anlaynn ayn zamanda kanun vasfn ortaya koymaktadr. Treyi uygulamakda ciz kalan, gvenlii salayamayan ve halk ekonomik skntdan kurtaramayan hkmdarn beceriksizliinin sebebi Trk halknca Tanrnn kutu ondan geri ald inancna balanm, gerektiinde zor kullanlarak deitirilmesi mer kabul edilmitir. Bunun bir rneine 716 ylnda Gktrk tarihinde rastlanmaktadr. Aile ve ordu (s) eski Trk topluluklarn ayakta tutan iki nemli kurumdur. Trk ordusu hakknda ilk inanlr bilgileri veren in yll Shihchiye gre Asya Hun mparatoru Motunun bulduu, Trk siyas kurulularnn tam bir disiplin iinde yrmesini salayan onlu sistem nce asker, ardndan sivil alanda uygulanmtr. Tmen denilen 10.000 mevcutlu birlik srasyla 1000lere, 100lere, 10lara ayrlyor ve her bir grup kumanda zinciri iinde birbirine bal olarak eitiliyor, bylece farkl saylarda erlerle orduya katlan ktlelerdeki kabilecilik asabiyeti krlp lkenin insan gc tek bir kuvvet halinde birleiyor, deta bir mill birlik meydana getiriyordu. Sivil grevlerde alan, ayn zamanda belirli miktarda askere kumanda eden asker kiiler olduundan 10lu dzen cenaze trenlerine kadar tatbik sahas buluyordu (ordu millet). ana gre en yksek nitelikte silhlarla donatlan Trk ordular, byk ounlukla manevra kabiliyeti yksek bozkr sava atlarndan meydana gelen hafif svari birlikleri olduundan eitim tarzlar ve sava usulleri ar tehizatl, kitle muharebesi yapan yaya erlerden kurulu dier milletlerinkinden farklyd ve sratli oluu sebebiyle baarya daha kolay ulaabiliyordu. Sahte ricat ve pusuya dayal sistem (turan taktii/kurt oyunu) yerleik ordular karsnda daima zaferin teminatn tekil etmitir. Ordu Trk kltrnn yabanclar tarafndan ilk taklit edilen kurumu olmu, randa, Yunanda, Romada, inde, Bizansta, Dou Avrupada, Balkanlarda ve Asyada eitli tarihlerde yrtlen reform hareketleriyle asker gler Trk ordularna benzetilmitir. Sava zamanlarnda yrtcl ile nl olduundan kurda (br) benzetilen Trk ordusu eviklik ve salamln spor faaliyetlerine borluydu. Okla vuru yarlar, at koular, gre, cirit, her eit top oyunlar, bazan hkmdarlarn da katld yz binlerce kii ile klan, ok kere haftalarca devam eden, gerek asker manevra niteliindeki srek avlar kadn-erkek btn Trklerce sevilerek yaplan spor faaliyetleriydi. Asker karakteri titizlikle korunan eski Trk topluluklarnda sava aletleri imalt yannda yaygn bir sanayi de mevcuttu. Her an savaabilecek durumda olan kalabalk ordularn giydirilmesi, donatlmas, beslenmesi, ikmal ilerinin dzenlenmesi bunu gerektiriyordu. Trkler yiyecek ihtiyalarndan bir ksmn kendileri tarmclk yaparak temin ediyorlard. zellikle Bat Trkleri (Bulgarlar) buday, arpa, burak, elma, zm yetitiriyordu. Hunlar dar, buday, fasulye ekiyor, Gktrkler tarlalarn sulamak zere kanallar ayor, Uygurlar zm yetitirip arap yapyor, Bulgarlar tuz karyordu. Bununla birlikte Trkler gdalarnn nemli ksmn komularndan alyorlard. Buna karlk madencilikteki tecrbeleri dolaysyla altn, gm iliyorlar ve tahta oymaclnda, marangozluk, sslemede, at koum takmlar, hal, kilim, kee imaltnda, dokumaclk ve otaclkta stn kabiliyet gsteriyorlard. Bozkr Trkleri kendilerine mahsus bir dnce sistemi ve ahlk anlayna sahiptir. Eski Trklere at insan ruhunu okayan iki beer imkn salamtr. Biri at stnde insann kendini bakalarndan daha stn hissetmesi, ikincisi atn srati sebebiyle ksa

zamanda istenilen yere ulaabilme zlemini gidermesidir. Bozkrl Trkler tarihte bu hususlar gerekletiren ilk topluluk olarak grnmektedir. stnlk duygusu cihanmul devlet anlaynn desteiyle eski Trklerde -O. Menghinin ifadesiyle-beylik gururunu uyandryor, ikincisi geni ufuklara hkmetme arzusunu kamlyordu. Bunu fiiliyat sahasna karmak iin gerekli ara ise demirdi. Beylik duygusu, insan sevgisi ve gerekilik eklinde zetlenebilecek olan eski Trk dncesinin ilkelerini hayat dsturu edinmi insana alp denilmitir. Alp yiit insan demektir. Cesaretiyle, mcadele ruhunu gelitirici ad verme ve and ime gibi gelenekleriyle alpliin devamn salayan eski Trk topluluunda debdebe, gsteri ve servete fazla deer verilmez, yalanclktan nefret edilirdi. Devletler aras siyas antlamalarda bile sadece sz verilmekle yetinilmesi ve bu szn baka topluluklardaki yazl taahhtlerden stn bir deer tamas eski Trklerin bugn de devam eden sz namustur telakkisini ortaya koymaktadr. Trklerin dikkat ekici bir zellii de utanga bir millet oluudur. Kitbelere, in, Bizans, Latin gibi yabanc kaynaklara gre Trkler sava meydannda deil rahat deinde lmekten, ihtiyarlayp hastalanmaktan utanrlard. Esir olmak, kle durumuna dmek, kadnlarn dman eline gemesi byk zillet saylrd. vnmekten ve vlmekten, verdikleri sz yerine getirememekten, yalan sylemekten utanrlard. Eski Trk ahlknda cesaret yannda ve belki ondan da stn olmak zere ktlkten koruyucu, bakalarn aldatmaktan, kurnazlk yapmaktan alkoyucu, insana namuslu, vakarl bir hayat dzeni balayc utanma duygusu en byk fazilet saylmtr. Bu zellikleri dolaysyla Trkler hakka saygl, doruya hrmetkr olmular, mer devlet idaresine ballklaryla, uzun ve ok meakkatli g hareketlerinde bile bozulmayan trenin disiplin anlay iinde nizamc bir toplum ortaya koymulardr. Trk dncesinde nemli yeri olan otoriter devlet telakkisinin iki dayanandan biri treye ballk, dieri devlet kurulularnn ileyiine damgasn vuran bu nizamclkta dikkatli srardr. Trk insan vehimlerden, hayale dalmaktan holanmam, teorik ve metafizik konularla uramamtr. Eski Trklerin yaanan somut gereklie duyduu tutkunlukla bunun tabii sonucu olarak yalnz grlene inanma eilimi Trkn dncesini ahlk ve devlet anlay zerine younlatrmasn salamtr. Trk devlet anlay devletin nazariyelerle deil toplumun eilimlerine uymakla idare edilebilecei gereine dayanr. Hint dncesi en byk dayanan Budizmde bulurken Antika dncesi, dnyann srlarn renmek iin akl tek yol sayan filozoflarn ve tabiat iyi taklit edebilen sanatkrlarn ortaya kmasna imkn hazrlam, Trk dncesi ise daha ok millet sevgisi, Tanr korkusu, doruluk ilkeleriyle belirlenen devlet adam, tekilt ve idareci yetitirmitir. Trk dncesi temelde beer ve pratiktir.

BBLYOGRAFYA

Ysuf Has Hcib, Kutadgu Bilig (trc. Reid Rahmeti Arat), Ankara 1988, II, beyit nr. 2564, 3031, 4330, 5574-5577; E. Chavannes, Documents sur les Tou-Kiue (turcs) occidentaux, St. Petersburg 1903, s. 27, 56; M. J. de Groot, Die Hunnen der vorchristlichen Zeit I, Berlin-Leipzig 1921, s. 82, 223; Gyula Nmeth, A Honfoglal Magyarsg Kialakulsa, Budapest 1930, bk. ndeks; Akdes Nimet Kurat, Peenek Tarihi, stanbul 1937, s. 32 vd., 251; W. M. McGovern, The Early Empires of Central Asia, North Carolina 1939, s. 214 vd.; R. Grousset, Lempire des steppes (trc. N. Walferd), Paris 1941, s. 624; W. Eberhard, inin imal Komular, Ankara 1942, s. 76, 87; a.mlf., in Tarihi,

Ankara 1947, s. 69, 163; a.mlf., in Kaynaklarna Gre Trkler ve Komularnda Spor (trc. N. T. Ulutu), lk, sy. 87, Ankara 1940, s. 209-215; a.mlf., Eski in Kltr ve Trkler (trc. kbal Berk), DTCFD, I/4 (1943), s. 25 vd.; B. Szsz, A Hnok trtnete, Attila nagykirly, Budapest 1943, s. 27; Sadri Maksudi Arsal, Trk Tarihi ve Hukuk, stanbul 1947, s. 137-166; Mmtaz Turhan, Kltr Deimeleri, stanbul 1951, s. 26-27; W. Radloff, Sibiryadan (trc. Ahmet Temir), stanbul 1956, II/1, s. 116-121; Liu Mau-Tsai, Die chinesischen Nachrichten zur Geschichte der Ost-Trken (Tu-ke), Wiesbaden 1958, I, 453 vd.; R. Giraud, Lempire des turcs clestes, Paris 1960, s. 159; Erol Tmertekin, Beeri ve ktisadi Corafyaya Giri, stanbul 1962, s. 129 vd.; L. Ligeti, Asya Hunlar, Attila ve Hunlar (trc. erif Batav), stanbul 1962, s. 37 vd., 40; P. Vaczy, Hunlar Avrupada, a.e., s. 91 vd.; Bahaeddin gel, slmiyetten nce Trk Kltr Tarihi, Ankara 1962, s. 33, 139, 147, 163, 218; a.mlf., Trk Mitolojisi, stanbul 1971, tr.yer.; H. Freyer, Sosyolojiye Giri (trc. Nermin Abadan), Ankara 1963, s. 121 vd.; a.mlf., timai Nazariyeler Tarihi (trc. Tahir aatay), Ankara 1968, s. 236 vd.; P. A. Sorokin-A. J. Toynbee, Sosyal Deimeler zerine Denemeler (trc. Erdoan Gbilmez), Ankara 1964, s. 2-6; Faruk Smer, Ouzlar (Trkmenler) Tarihleri, Boy Tekilt, Destanlar, Ankara 1967, s. 382, 392 vd.; brahim Kafesolu, Trk Milli Kltr, stanbul 2010, s. 15-336; a.mlf., At, DA, IV, 26-28; Hasan Ortekin, Trkler ve Kayak, lk, sy. 60 (1938), s. 513-516; W. Koppers, Etimolojiye Dayanan Cihan Tarihinin I Altnda lk Trklk ve lk ndo-Germenlik, TTK Belleten, V/20 (1941), s. 471; Osman Turan, Eski Trklerde Okun Hukuk Bir Sembol Olarak Kullanlmas, a.e., IX/35 (1945), s. 315; Gyula Moravcsik, Blcs Le Taktikaja, mind Magyar trtneti forrois, Szzadok, sy. 85 (1951), s. 340, 342; Ahmet Caferolu, Trk Onomastiinde At Klt, TM, X (1953), s. 201-211; Abdlkadir nan, Trk Etnolojisini lgilendiren Birka Terim-Kelime zerine, TDAY Belleten (1956), s. 182 vd.; Nurettin azi Ksemihal, Trkiyenin Dzeni zerine, Sosyoloji Dergisi, sy. 21-22, stanbul 1967-68, s. 221-243; Bozkurt Gven, Kltr Snflamas Denemeleri, HSBBD, III/1 (1971), s. 9-19 [bu madde, mellifin bibliyografyada ad geen eseri esas alnarak Abdlkadir Donuk tarafndan dzenlenmitir]. brahim Kafesolu slm Dnemde Trk Kltr ve Medeniyeti. slm medeniyeti Trklerin slmiyeti kabul ettii X. yzylda tam anlamyla teekkl etmiti. Trkler bu birikime katklarda bulunmular, tarih boyunca eitli devletler kurarak slm dnyasn Bizansa, Hallara ve dier istilclara kar korumulardr. Mslman Trkler, Orta Asya ve Dou Avrupada kurduklar aatay Devleti, Altn Orda, Krm, Astrahan, Kazan ve Ksm hanlklar, eybnler gibi devletlerde Trk geleneklerine sadk kalmaya alm, buna karlk Gazneliler ve Seluklular gibi devletler daha slm bir nitelie sahip olmutur. Osmanllar, hnedann Trk kkenine kuvvetli vurgu yaparak bir slm-Trk imparatorluu vasfn en ak biimde ortaya koymulardr. Devletin bir hnedann ortak mlk saylmas btn Trk devletlerinin en zayf yann tekil eder. Hnedan mensuplarndan kendini kuvvetli hissedenler sultana kar isyan ettiinden Karahanllar, Seluklular, Timurlular ve dier Trk devletleri sk sk taht kavgalarna srklenmitir. Osmanllar baz tedbirlerle bunu nleyip devletin srekliliini salamaya almtr. Mslman Trk devletleri asker bir karaktere sahiptir ve ordu devletin en nemli kurumudur. Devletin imknlarnn ou orduya harcanyordu. Kumandanlar toplumda byk itibar sahibiydi.

Sultan ve idareciler, mlk mirler ordu ile i ieydi. Sultanlar ve emrler klelerden svari memlk birlikleri oluturmu, bunun sonucunda Msr-Suriye, Hindistan ve Endlste Memlkler tarafndan idare edilen devletler kurulmutur. Trkler, slmiyeti Mvernnehir blgesinde yaygn olan Snn Hanef mezhebini kabul etmiler, Trk hkmdarlar Snn Abbs halifeliine bal kalmlar, paralarda ve hutbede halifelerin adn da anmlardr. Memlk Sultanlna son veren Osmanllar, hilfeti benimseyerek bilhassa XIX. yzylda bunu Trk ve slm dnyasna kabul ettirmilerdir. slmiyeti kabul eden Trklerin alfabeleri, giyim kuamlar, gnlk hayatlar, takvimleri, kltrleri deimi, Trke temel yapsn korumakla beraber Arapa-Farsadan youn miktarda giren kelimelerin karm bir dil halini almtr. Trklerin slm dnyasna hkim olmalaryla birlikte cami, medrese, hankah, drif, kervansaray, han, hamam ve ktphaneler yaygn duruma gelmi, bugn slm dnyasndaki nemli mimari eserlerin ou Trklerin hkimiyetleri dnemlerinden kalmtr. lk mslman Trk limleri eserlerini bilim dili saylan Arapa ile yazm, sanatlarn bu dilde icra etmitir. Basrada yaayan Sleyman b. Tarhn et-Teym ve olu Mutemir ilk hadis ve megz limlerindendir. nl zhid Abdullah b. Mbrek ayn zamanda hadisiydi. Muhammed b. Sln torunu brhim b. Abbas es-Sl Memn, Mutasm-Billh, Vsi-Billh, Mtevekkil-Alellah devirlerinde Dvnl-in bakanl yapmtr. Chiz bir ara kendisine veklet etmi, KitbzZer ven-nal adl eserini ona ithaf etmitir. Ayn aileden Eb Bekir es-Sl Arap edebiyatnn byk temsilcilerindendir. Abbsler devrinin en nemli edip ve limlerinden Feth b. Hkn ayn zamanda devlet adamyd ve halifelerin nedimliini yapmtr. Chiz et-Tc ve Feill-Etrk adl kitaplarn ona takdim etmitir. Dvnt-tevk ve Dvnl-berd bakanlnda bulunan Feth b. Hkn edebiyat ve siyaset alanlarnda deerli eserler yazmtr. Cebir ilmine adn veren mehur astronomi limlerinden Muhammed b. Ms el-Hrizm, slm tarihinde gzlemlere dayanan ilk cografya kitabnn mellifidir. Cebir ilminin kurucularndan saylan Abdlhamd b. Vsi b. Trk, torunu Eb Berze, Fergn, bn Emcr ve torunu Ebl-Hasan Ali ayn devirde yaayan Trk bilginleri arasnda yer alr. Fergnnin Cevmiu ilmin-ncm adl kitab Ortaada Latinceye evrilmitir. X. yzylda Frb blgesinde byk lim yetimitir. Bunlarn en mehuru olan nl Trk filozofu Frb eitli konularda eserler yazmtr. Takyyddin Muhammed b. Hasan el-Frb Kefl-umm vel-kereb f eri leti-arab adl msiki kitabnn mellifidir. shak b. brhim elFrbnin Dvnl-edeb adl lugat-iir karm eseri Arapann temel kitaplarndandr. Yeeni Cevher ul-Cevher adl byk lugat kitabn hazrlamtr. Mvernnehirde Karahanllar dneminde Hanef fkh ekol en parlak devrini yaam, Eb Zeyd ed-Debs, Pezdev, Halvn, emsleimme es-Serahs gibi Hanef fakihleri bu dnemde yetimitir. Kurn- Kerm Trkeye ilk defa Karahanllar devrinde tercme edilmitir. Ayn zamanda bir devlet adam olan Ysuf Has Hcibin siyaset ve devlet idaresine dair Kutadgu Bilig adl eseri Trkenin en nemli belgelerindendir. Karahanl sllesinden geldii rivayet edilen Kgarl Mahmudun Dvn lugtit-Trk Trk dili ve gramerinin, etnografya ve corafyasnn bir hazinesidir. Edib Ahmed Ykneknin Atebetl-hakyk adl eseriyle Ahmed Yesevnin Dvn- Hikmeti, Yesevnin talebelerinden Hakm Atann Bakrgan Kitab, hir Zaman Kitab, Hazreti Meryem Kitab Karahanl Trkesiyle yazlan dier eserlerdir. emseddin Muhammed b. Kays da Tibynl-lutit-Trk al lisnil-Kangl adyla bir kitap kaleme almtr. Karahanllar dneminde mimari gelimi, birok cami, kervansaray, medrese ve trbe ina edilmi, bunlarn bazlar zamanmza ulamtr. 997-998de yaplan Arap Ata Trbesi, Karahanl mimarisinin en gzel rneklerindendir.

Gazneli Mahmud ile olu Mesud, slmiyetin Hindistanda yaylmasna nclk etmi, onlarn zamannda Fars iiri ve tarihilii en parlak devirlerinden birini yaamtr. Firdevs hnmeyi bu dnemde yazmtr. Utb, Ebl-Fazl el-Beyhak, Gerdz devrin byk tarihileridir. Sultan Mahmud ile Mesud, Ortaalarn en mehur limlerinden Brnyi himaye etmi, Brn bu sayede Hindistana giderek Sanskrite renmi, Hindistan kltr zerine aratrmalar yapm, bunlarn sonularn Tau m lil-Hind adl eserinde toplamtr. Devrin nl tabibi ve filozofu bn Sn da Buhara ve Hrizm blgelerinde yetimitir. Gazneliler dneminde Gazne ve Leker-i Bzr ok sayda mimari eserle bezenmitir. Bunlar arasnda Gaznedeki Anus-i Felek adl cami, Leker-i Bzrdaki ulucami ile saray Trk mimarisinin nemli eserlerindendir. Sultan Mahmudun Mehed yaknnda ina ettirdii Ribt- Mh gnmzde ayakta olup ribt mimarisinin en eski rneklerindendir. Seluklular, Ortadouda kurulan Trk-slm devletlerine rnek olmu, tevars ettikleri slm medeniyetini iselletirmi ve ona yn vermitir. Gaznelilerle Seluklularda askerler Trk olmakla birlikte brokratlar ranl, ulemnn byk ounluu ranl-Arap karmdr. Bu sebeple yaz dili Trkeden uzaklam, yerini Arapa ve Farsa almtr. deal hkmdar tipi olarak eski ran hkmdarlarn alan Seluklularda ve zellikle Anadolu Seluklularn-da ran hayranl artm, sultanlar Keyhusrev, Keykvus, Keykubad gibi adlar kullanmtr. Vezir Nizmlmlk tarafndan kurulan Nizmiye medreseleri uzun sre en byk ilim kurumu olarak hizmet vermitir. mmlHaremeyn el-Cveyn, Eb shak e-rz ve Gazzl gibi byk limler Sultan Melikah devrinde yetimitir. Seluklu sultanlar felsefe ve akl ilimlere ilgi duyarak bu konularla uraan limleri korumutur. Seluklu soyundan Ali b. Muhammed b. Alparslan es-Selk, astronomiye dair Hidyets-sllk f marifeti arektil-eflk adl nemli bir eser yazm, kitabn III. cildi zamanmza ulamtr (Beyazt Devlet Ktp., nr. 4632). Sultan Melikahn sfahanda ina ettirdii rasathnede mer Hayym ve Eb Htim el-sfzr bakanlndaki heyet gzlemler yapm, bu heyet Zc-i Melikh ile Tavm-i Cellyi hazrlamtr. Gne ylna gre dzenlenen Cell takvimi en doru takvimlerden kabul edilir ve bugn ranllarn kulland gne takviminin esasn oluturur. Melikahn yanndaki limler onun lmnden sonra Mervdeki olu Sultan Sencerin etrafnda toplanm, Merv, encerin zamannda Horasann merkezi olmutur. Sultan Sencerin evresinde mer Hayym, sfzr, Gazzl, Ali b. Zeyd el-Beyhak, Semn, ehristn gibi ok sayda lim bulunmaktayd. Mervde Abdurrahman el-Hzin ez-Zcl-mutebersSenceryi tertip etmi, gzlem aletleri hakknda bir risle yazmtr. Onun Mznl-ikme adl kitab bu konuda slm dnyasnda kaleme alnan en mkemmel eserdir. Dnemin dier bir nemli bilgini mer b. Sehln es-Sv drt unsur, meteoroloji, optik, pnarlar-kuyular ve madenlerden bahseden er-RisletsSenceriyye adyla bir eser kaleme almtr. Tabip filozof Ebl-Berekt el-Badd ile are-i rizmh adl nl tp kitabn yazan smil b. Hasan el-Crcn devrin dier limlerindendir. Zemahernin Hrizmah Atsz b. Muhammed iin yazd Mukaddimetl-edeb Trk dilinin nemli kaynaklar arasnda yer alr. Dnemin bir limi de Bed el-Usturlbdir ve Irak Seluklu Sultan Mahmd b. Muhammed Tapara ithafen el-Muribl-Mamdyi (ez-Zcl-Mamd) tertip etmitir. Astronomi aletleriyle ilgili eseri de gnmze ulamtr. Byk Seluklular ve Anadolu Seluklular, Zengler, Eyybler, Memlkler devrinde ok sayda mimari eser ina edilmitir.

Selhaddn-i Eyyb zamannda Msr ve Suriye ilim merkezi haline gelmi ve Badat gemitir. Eyybler ve Memlkler dneminde byk gelime gsteren asker g Hallarn Ortadoudaki varlna son verdii gibi Mool ilerleyiini durdurmutur. Msr ve Suriyedeki bilimsel gelime Memlklerin sonlarna kadar devam etmi, eitim retim kurumlar oalm, ok sayda kitap yazlm, mimari eserler meydana getirilmitir. Bu noktaya dikkat eken bn Haldn, Selhaddin devrinden beri blgede ilmin himaye grdn, Kahirenin dnyann byk ilim merkezlerinden biri haline geldiini, Trk emrlerin kurduklar vakflarla bu gelimeye byk katkda bulunduklarn syler (Muaddime, II, 778). slmn rnesans diye nitelendirilen Memlkler devrinde medreselerin says daha da artm, btn ilimlerde bir uyan olmu, din ilimlerin yan sra tarih ve tp alanlarnda nemli ilerlemeler kaydedilmitir. XII-XIII. yzyllarda Dou ve Gneydou Anadolu blgelerinde Artuklularn ve Eyyblerin himayesinde ok sayda ilim adam yetimitir. bnl-Esr ve Seyfeddin el-mid bunlardandr. rkyye felsefesinin kurucusu ehbeddin es-Shreverd, Artuklu ve Anadolu Seluklu hkmdarlarndan himaye grm, eserlerinin bazlarn onlara ithaf etmitir. smil b. Rezzz el-Cezer, slm tarihinde fizik ilmine dair en nemli eser olan el-Cmi beynel-ilm vel-amelin-nfi f natil-iyel adl kitabn 1205 ylnda Artuklulardan mid Hkmdar Nsrddin Mahmd b. Muhammed b. Karaarslana sunmutur. Bu hkmdar da bizzat felsefeyle ilgilenmekteydi. Anadolu Seluklular devrinde Erzincan, Konya, Malatya, Sivas, Kayseri ilim ve kltr merkezi haline gelmitir. II. Sleyman ahn kardei Mesud, Ankara beyi iken ok sayda edip ve lim onun yannda bulunmu, II. Klcarslann kz Gevher Nesibe Hatun, Kayseride kendi adyla anlan drify yaptrmtr. Bu asrn balarnda Erzincanda hkm sren Mengckl hkmdarlar da lim ve edipleri himaye etmitir. Devrin nl bilim adam Abdllatf el-Badd, Erzincana gidip Mengckllerden Aleddin Dvd b. Behram ahn hizmetine girmi, el-ikmetl-Aliyye adl eserini ona sunmutur. Hubey et-Tiflis, Muhyiddin bnl-Arab, Affddin et-Tilimsn bu devirde Anadoluya gelip Malatya ve Konyada oturmulardr. Anadoluda Mevln Celleddn-i Rm, Sadreddin Konev, Safiyyddin el-Urmev bata olmak zere ok sayda lim ve edip yaamtr. Anadoludan birok talebe Merga, Tebriz,Dmak ve Kahire medreselerinde tahsil grmtr. Dvd-i Kayser bunlar arasndadr. Merga ekol hocalarndan Kutbddn-i rz Anadoluda mderrislik ve kadlk yapmtr. lhanllar devrinde Nasrddn-i Tsnin evresinde toplanan byk astronomi limleri Merga Rasathnesi ve Ktphanesinde almalar yaparak deerli eserler ortaya koymu, Zc-i lhnyi tertip etmilerdir. Merga Rasathnesi Ktphanesinde 400.000 cilt kitap bulunduu rivayet edilmektedir. Burada alanlar arasnda Hsmeddin es-Sivs, Kemleddin et-Trkistn, Muhammed b. Sertk gibi Trkler de vard. Yemende 1230 yl civarnda kurulan Resller hnedan da Trkmen aslldr. Resller zamannda Yemen, tarihinin en parlak dnemlerinden birini yaamtr. slm medeniyetinde felsefe ve msbet ilimler Timurlular devrinde de parlak bir dnem geirmi, Timur gittii yerlerdeki nemli limleri, sanatkrlar Semerkanta gtrm, onun oullar ve torunlar devrinde Semerkant, Herat gibi ehirler ilim ve sanat merkezine dnmtr. Timurun torunu Ulu Bey, Semerkantta medreseler ve bir rasathne kurmu, burada Gyseddin Cemd elK, Kadzde-i Rm, Munddn-i Kn ve Ali Kuu gibi astronomi limleriyle gzlemler yapm, bunlarn sonularn Zc-i Gregn adl eserde toplam, bu zc modern zamanlara kadar astronomi limlerinin el kitab olmutur. Yine Timurun torunlarndan Hseyin Baykara devrinde

Herat bir edebiyat ve sanat merkezi haline gelmi, minyatrl ve tezhipli eserler ortaya konmutur. Ancak felsefe ve bilim alanndaki gelimeler hkmdarlarn ilgisine bal olarak geliip duraklam, felsefe ve bilimi takdir edecek bir toplum olumam, bu ilimlerle ilgilenenler ilmi hadis, fkh ve tefsirden ibaret gren mutaassp ulem tarafndan horlanp sapklkla itham edilmitir. Tasavvuf, Trkler arasnda Mslmanl kabul ettikleri ilk dnemlerden itibaren byk rabet grm, XII. yzylda kurulmaya balanan tarikatlar toplumlarda yaygnlk kazanmtr. Ahmed Yesev, Mevln Celleddn-i Rm, Hac Bekt- Vel, Baheddin Nakibend bata olmak zere byk sfler yetimitir. Anadoluda Battal Gazi Destan, Eb Mslim Destan, Dnimend Gazi Destan (Danimendnme), Hamzanme, Saltuknme gibi destanlar olumutur. Bu dnemde Dede Korkut Kitab ve Ouz Destan da Trkler arasnda okunuyordu. eyyad Hamza Salsalnme, Hac Bekt- Vel Maklt, Ahmed Fakih arhnme adl eserlerini XIII. yzylda Anadoluda kaleme almtr. Mevln Celleddn-i Rm Farsa eserlerinde Trke kelime ve ibarelere yer vermi, olu Sultan Veled Trke baz iirler yazmtr. Ayn dnemde Ftiha ve Tebreke tefsirleri hazrlanm, Tabernin Trinin Belam tarafndan yaplan Farsa tercmesi Trkeye evrilmitir. XIV. yzyln ilk eyreinde Ynus Emre ve ardndan k Paa yetimitir. Orta Asyada aatay lehesinde, kuzeyde Altn Orda sahasnda Trkenin Kpak lehesinde kitaplar kaleme alnmtr. XIII-XIV. yzyllarda Trkenin gelitii dier bir blge Memlk sahasdr. Bu dnemde Msr ve Suriyede Trk dilinin lugat ve grameri zerine eserler yazlm, Arapay iyi bilmeyen Memlk sultanlar iin Arapa ve Farsadan tercmeler yaplmtr. XIV. yzyln ilk yarsnda Msra yerleen Endlsl dil limi ve mfessir Eb Hayyn el-Endels, Trke ve grameri hakknda eitli eserler yazm, bunlardan el-drk li-lisnil-Etrk gnmze kadar gelmitir. Osmanllar da slm Trk kltr ve medeniyetine nemli katklar yapmtr. Osmanl ilim hayat Memlkler, Anadolu Seluklular, lhanllar ve Beylikler dnemindeki ana yapy izler. Ayrca Trkistandan Altn Orda sahasna ve klasik Arap corafyasna uzanan bir arka plan vardr. Bunlarn etkisinde Osmanl ilim ve dnce hayat, daha nceki slm medeniyetinin btn unsurlarn bnyesinde barndran bir sentez zellii tar. Edebiyat alannda da yeni ekoller ortaya kmtr. Divan iirindeki gelime bunun bir rneini tekil eder. Nesir alannda meydana getirilen eserler Trkenin geliiminde rol oynamtr. Medreseler, ilimde ve kltrel ilerlemede balangta ciddi bir pay sahibi iken XIX. yzyldan itibaren Bat tarzndaki okullar almtr. Osmanl sanat nce Dou, ardndan Bat etkisi altnda kalmakla birlikte zgr saylabilecek rneklerle farkl bir yer edinmitir. Hat sanat ve minyatr bu alanda ne kmaktadr. Mimari eserlerle Osmanllar, slm ve Trk dnyasnda sekin bir konuma sahiptir. Yaygn yerleme sistemini yanstan klliyeler bunun en arpc gstergesidir. Mimar Sinann devs eserleri Osmanl mimarisini zirveye tamtr. Osmanl kltrel ve mimari etkisi ktaya yayld geni corafyada kendisini gstermi, Balkanlarda tipik Osmanl mimari eserleri ve ehircilik anlaynn zgn yansmalar bugne ulamtr. Balkanlardaki birok ehir Osmanl dneminde kurulmu ve gelimitir. Arap dnyasnda da ehircilikte Osmanl katks ak ekilde grlr (ayrca bk. OSMANLILAR).

BBLYOGRAFYA

el-Chz ve Trklerin Faziletleri (nr. ve trc. Ramazan een), stanbul 2002; bn Fadln, Seyahatname (trc. Ramazan een), stanbul 1995, s. 187-244; Ebl-Ferec el-sfahn, el-En, X, 43-68; bnn-Nedm, el-Fihrist, I, 122; Ykt, Muceml-deb, I, 164-196; bnl-Esr, elKmil, bk. ndeks; bn Hallikn, Vefeyt, I, 44-47; bn Haldn, Muaddime, Beyrut 1983, II, 778; Brockelmann, GAL, I, 143; Suppl., I, 218-219; W. Barthold, slm Medeniyeti Tarihi (zah, dzeltme ve ilvelerle trc. M. Fuad Kprl), stanbul 1963; a.mlf., Orta Asya Trk Tarihi Hakknda Dersler (haz. K. Yaar Kopraman-smail Aka), Ankara 1975; Zeki Velidi Togan, Umumi Trk Tarihine Giri, stanbul 1970; Cl. Cahen, Osmanllardan nce Anadoluda Trkler (trc. Yldz Moran), stanbul 1979; Mehmed Fuad Kprl, Trk Edebiyat Tarihi (haz. Orhan F. Kprl-Nermin Pekin), stanbul 1980; Osman Turan, Seluklular ve slmiyet, stanbul 1980; Aydn Sayl, Ortaa Bilim ve Tefekkrnde Trklerin Yeri, Ankara 1985; Osmanl Astronomi Literatr Tarihi (haz. Ekmeleddin hsanolu v.dr.), stanbul 1997, I, XL-LXXVII; Ahmed Ate, Hicr VI-VIII. (XII-XIV) Asrlarda Anadoluda Farsa Eserler, TM, VII-VIII/2 (1945), s. 107-109, 123; Ramazan een, Onbeinci Yzylda Trkeye Tercmeler, TTK Bildiriler, XI (1994), III, 899-919; a.mlf., Sultan Sencerin Muhitinde Yaayan Felsefeciler, Matematikiler, Tabibler, a.e., XIV (2005), I, 441-452; a.mlf., lk Devir Osmanl Alimleri ve Yazdklar Eserler, MTAD, sy. 12 (2002), s. 261-292; hsan Fazlolu, Trk-Felsefe-Bilim Tarihinin Seyir Defteri, Dvn: lm Aratrmalar, sy. 18 (2005), s. 1-57; brahim Kafesolu, Trkler, A, XII/2, s. 264-280. Ramazan een 2. Yaz. VIII. yzyldan gnmze kadar Trk dilinin yazl metinlerinde u alfabeler kullanlmtr: 1. Gktrk (Orhon) Alfabesi. Trklerin bilinen ilk alfabesidir. Bununla yazlm kaynaklarn nemlileri Orhon yaztlar (Kltigin, Bilge Kaan, Tonyukuk), Moolistanda Uygur dnemi yaztlar, Yenisey yaztlar, Moolistanda Hoytu-Tamir yaztlar, Krgzistanda Talas yaztlar ve Dou Trkistan yazmalardr. Gktrk yazs sadan sola doru yazlr, harfler bititirilmez, kelime sonunda st ste iki nokta bulunur. Danimarkal Vilhelm Thomsenin 1893te okuduu Kltigin ve Bilge Kaan kitbelerinde otuz sekiz harf bulunmaktadr. Bunlarn drd nl, dierleri nsz ve hece iaretleridir. nllerin her biri iki ayr sesi karlar; = a, e; = , i; = o, u; = , . nszlerden b, d, g, k, l, n, r, s, t, y harflerinin bir kaln, bir ince tr vardr; , m, , ny, p, , z nszlerinin birer harfi olup bunlarla hem kaln hem ince sesler yazlr. ift nsz iaretlerinden n, nt hem kaln hem ince ses iin, lt sadece kaln lt nszn gsterir. Hece yerine kullanlan ok/uk, k/k, k, i kelime banda bulunduunda ko-/ku-, k-/k-, k-, i- hecelerini yazmakta kullanlr. Tonyukuk kitbesinde a ve ba hecelerinin yazld iki iaretle harf says krk olur. Ayrca Yenisey yaztlarndaki ak e(), kapal e(), kaln , kaln s, kaln harfleri, dem ve k hece iaretleri; Irk Bitigde ot ve up deerinde iki hece iareti, dier yaztlarda farkl bir ince iaretiyle harf says elli olur. Gktrk alfabesi Moolistandan Avrupaya kadar geni bir corafyada yaylmtr. Bu alfabenin kkeni

hakknda eitli grler ileri srlmtr. V. Thomsen, rm veya Pehlev asll olabilecei, fakat baz iaretlerin ideografik grnd; Aristov, Mallitskiy ve Polivanov eski Trk damgalarndan retildii; Polivanov ayrca rm, Sod ve Pehlev alfabelerinden de yararlanld fikrindedir. Ahmet Caferolu ve Ahmet Cevat Emre baz kantlara dayanarak Gktrk harflerinin eski Trk damgalarndan retilmi, Trk icad, ideografik, mill bir alfabe olduunu ileri srmtr. 2. in Alfabesi. Trk dilinin in yazsyla kaydedilmi en eski kelimeleri Hiung-nu (Hun, m.. III-IV. yzyllar), To-Pa (Tabga, m.s. IV-VI. yzyllar), Tu-ke (Gktrk ,VI-VIII. yzyllar) ve Moolistan Uygurlar (VIII-IX. yzyllar) zamanna ait, inli tarihilerin ince syleniiyle yazya aktardklar rneklerdir. 3. Mani Alfabesi. Maniheizm VIII. yzylda Moolistana yaylnca Uygur Hkmdar Bg Kaan 764te Mani dinini benimsemi ve bu dini halkna da kabul ettirmitir. Bylece Uygurlar arasna Maniheizmle birlikte Mani yazs da girmitir. Sadan sola doru yazlan otuz drt harfli Mani alfabesi, rm alfabesinden Sryn alfabesine gei dnemindeki Estrangelo yazsndan retilmitir. Kelime bandaki o, u iin elif+vav; , iin elif+vav+ ye; , i iin elif+ayn kullanlr. Kelime iindeki , i sadece ye ile belirtilir. nszlerin yazmnda b-p, k-g, q-, s- iin ayr harfler olduundan Trkenin yazmna Sod ve Uygur alfabelerinden daha elverilidir. 4. Sod Alfabesi. Zerefn vadisi, Semerkant ve Buharada yaayan Sodlar (Sodaklar), Gktrk ve Uygur lkesinde ticaret kolonileri kurmu, Zerdtlii, Maniheizmi, Budizmi ve Hristiyanl benimsemitir. Kltrl, zengin bir halk olan Sodlar, Trkler arasnda inanlarn, dillerini ve yazlarn yaymlardr. Moolistann Arhangay eyaletinde Gktrk Hkmdar Muhan (Bukan) Kaann kardei Muhan Tiginin ansna 582de dikilen Bugut kitbesinin Sodca, Gney Gobide Sevrey kitbesinin (763) Sodca ve Trke, IX. yzyl balarnda dikilen Karabalgasun yaztnn Trke, Sodca ve ince ile yazlm olmas Sodcann o dnemde Trklerin resm yazmalarnda kullanldn gsterir. Sm kkenli, on sekiz harfli Sod alfabesinde nller iin elif, vav, ye kullanlr. Kelime bandaki a ift (bazan tek) elif, e tek elif ile gsterilir; o, u iin elif+vav; , iin elif+vav+ye, fakat fazlaca elif+ vav; , i iin elif+ye kullanlr. nllerin kelime iinde yazl da genellikle byledir. nszlerden hrltl h (), kaln (gayn) ayrt edilmez; q harfi h altna bir engel konarak belirtilirse de ok defa ihmal edilir. Ayrca b-p, k-g, c-, j-z nszleri iin birer harf vardr. Sod alfabesi Trkenin yazm iin elverili saylmaz. 5. Uygur Alfabesi. Sod yazsnn ilek trnden VIII. yzylda gelitirilerek IX. yzylda Koo Uygurlarnca yaygnlatrldndan Uygur alfabesi olarak anlmtr. Gnlk hayatta, din metinlerde eitli rk ve dinlere mensup kimselerce tercih edilmi, Trklerden Moollara ve Manulara da gemitir. Uygur yazs da sadan sola yazlr. Satrlar alt alta sralanr, yukardan aaya doru da yazldnda satrlar soldan saa sralanr. Kgarl Mahmud, Uygur alfabesindeki harf saysnn on sekiz olduunu belirtir. Bu harflerin nl (elif, vav, ye), on bei nszdr. Elifle a, e; vavla o, u, , ; ye ile , i yazlr. nszlerden b-p, k-g, c-, s-, j-z sesleri iin sadece bir harf bulunduundan bunlar birbirinden ayrt edilmez. Tek harfle yazlan farkl iki sesi belirtmek iin ilgili harfin stne veya altna nokta konur; mesel kaln g zerine iki nokta konarak q yaplr, b zerine bir nokta koyunca p olur, yi sden ayrmak iin s altna iki nokta konur; r altna bir nokta konunca z harfi retilir, z kendisinden sonrakine bititirilmez. Uygur alfabesiyle yazlan eserlerin ou Budizm,

Maniheizm ve Hristiyanlkla ilgili olup ince, Sanskrite, Toharca ve Sodcadan yaplm evirilerdir. En hacimli ve en tannmlar Toharcadan tercme edilen Maytrisimit, inceden evrilen Altun Yaruk ve Hen-tsang Biyografisidir. Uygur yazs, Trklerin slmiyeti kabulnden sonra Arap alfabesiyle birlikte kullanlarak baz yrelerde varln XVIII. yzyln balarna kadar srdrmtr. Kutadgu Biligin nshasndan biri, Atebetl-hakykn en iyi nshas Uygur alfabesiyledir. Ftih Sultan Mehmedin Uygur harfleriyle yazdrd bir yarl bulunmaktadr. 6. Brahm Alfabesi. Hindistanda Sanskrite metinlerin yazm iin kullanlan rm kkenli Brahm yazs Orta Asyaya Budizm inancyla gelmi, Toharlar ve Sakalar tarafndan gelitirilerek Sanskrite din metinlerin yazmnda kullanlmtr. Dou Trkistann Turfan yresindeki Budist Uygurlar bu yazy baz deiikliklerle X ve XI. yzyllarda kullanmtr. Brahm yazs soldan saa doru yazlan, satrlar alt alta sralanan bir hece yazsdr. Her iaret ya belirli bir nly veya bir nszle onu izleyen bir a nlsn gsterir; ka, kha, ga, gha; ta, tha, da, dha gibi. Trkedeki nllerin yazlmas iin Brahm alfabesinde trl iaretler kullanlr; uzun ve normal nller iin on iaret; nszler iin yirmi sekiz eski, yedi yeni olmak zere otuz be hece iareti vardr. Trkedeki nls iin Brahm alfabesinde belli bir harf veya iaret yoktur. ok karmak olan Brahm alfabesi Trk dilinin yazm iin uygun bulunmadndan Turfan blgesinden baka yerde kullanlmamtr. Berlindeki Trke Brahm metinleri Budizm, tp ve takvim konulu 100 kadar yazmadan ibarettir. Bunlarn hemen hepsi yazma paralar veya paracklardr. 7. Tibet Alfabesi. VII. yzylda bir Tibetlinin Brahm yazsn rnek alarak hazrlad, soldan saa yazlan bir hece yazsdr. Be nl (a, u, e, i, o), otuz nsz ve pek ok birleik iaretten oluur. Tibete, dier diller gibi yzyllar boyunca birok fonetik deimeye uramsa da yazm kurallar hemen hemen hi deimemitir. Moolistandaki Uygur Devleti, Krgzlar tarafndan yklnca Uygurlar gneylere gidip Koo ve Kansu blgelerine yerlemi, Tun-huangda ticaret ve misyonerlik yapan Budist Tibetlilerle ve onlarn yazsyla tanmtr. Tun-huangda ele geen Tibet yazsyla Uygurca bir budist ilmihal kitab Uygurlarn VIII ile X. yzyllarda Tibet yazsn kullandklarn gstermektedir. 8. Sryn Alfabesi. rm asll, yirmi iki harfli Sryn yazs sadan sola doru yazlr; laf, waw, yd nl olarak da kullanlr. Harflerin kelime banda, ortasnda ve sonundaki yazllar farkldr. Sryn-Nestr misyonerleri X. yzylda Hindistan ile inde Hristiyanl ve Sryn yazsn yaydklar gibi Orta Asyada Baykal gl yrelerinde, Trkistann Yedisu (Semiryeiye) blgesindeki Trkler ile Moolistandaki ngt Trkleri arasnda da yaymaya almtr. Krgzistann in snrna yakn eski mezarlklarda XIII-XIV. yzyllardan kalma, Sryn yazsyla yazlm mezar talarnn ou Sryn dilinde, bazlar Trkedir. Sryn dilinde yazlan kitbelerde gerek kii ad gerekse on iki hayvanl Trk takvimine ait yl adlar olarak birok Trke kelime mevcuttur. 9. Arap Alfabesi. Trk dilinin yazmnda kullanlan en uzun sreli ve en yaygn alfabedir. X. yzyln ortalarndan XX. yzyln ortalarna kadar Trkenin eitli yaz dillerinde uygulanmtr. Gnmzde de bu alfabeyi kullanan Trk boylar bulunmaktadr. Arap alfabesi yirmi sekiz harften

oluur; lm+elif harf gibi eklenirse harf says yirmi dokuz olur. Harfler sadan sola bititirilerek yazlr; elif, vav, ye hem nl hem nsz olarak kullanlr, ksa nller gsterilmez; fakat Sryn yazsndan esinlenilerek hareke denen yardmc iaretler kullanlr. Baz harfler kendilerinden sonra gelen harflere bitimez; bunlar elif, dal, zel, ra, ze, vav harfleridir. ranllar mslman olup Farsay bu alfabeyle yaznca p, , g, j harflerini alfabeye eklemilerdir. Trkler slmiyeti kabul ederek dillerini ranllarn kulland Arap alfabesiyle yazmaya baladklar zaman Uygur yazsnda ng olarak gsterilen nazal sesini karlamak zere Arap harfi kef zerine nokta koyarak sar kef veya kf-i nn denen bir harf retmi, bylece Trklerin kulland Arap alfabesinde harf says otuz (lamelif ile otuz drt) olmutur. Bu yeni harf Dou Trklerinde Uygur yazsnn etkisiyle yine ng olarak yazlmaya devam etmi, batda ise noktal kef veya sonralar sadece kef ile yazlmtr. Dou ve Bat Trkesinin Arap harfli metinlerinde dier yazm farklar unlardr: Douda Trke kelimelerdeki nller (baz kelimelerin ilk hecesi dnda) yazlr. Bat Trkesinde nceleri yazlmaz, itinal metinlerde harekeyle gsterilirdi; sonraki yzyllarda nllere kelimenin doru okunmasn salayacak kadar yer verilmitir. Trke kelimelerde kelime iinde ve sonundaki e sesi dou metinlerinde elif ile, batda gzl h ile yazlr. Kaln sesli Trke kelimelerin banda sad ve t harfleri Dou Trkesi metinlerinde kullanlmaz, Bat Trkesinde kullanlr. Dou Trkesinde kelime ba k korunduu iin kelime ba g sesinin kf-i Fris denen, st ift izgili kef ile yazlmas Bat Trkesinde grlr. Tek nshas bulunan Dvn lugtit-Trk ile Kutadgu Biligin nshasndan ikisi Arap alfabesiyle yazlmtr. 10. brn Alfabesi. Sm kkenli rm alfabesinden retilen brn alfabesi milttan nce IV. yzyldan beri din ve edeb metinlerde kullanlrken 1948de srail Devletinin kurulmasyla bu devletin resm alfabesi kabul edilmitir. brn alfabesi sadan sola doru yazlr ve yirmi nszden oluur. nl yerine alef, ww, he, yd kullanlr, btn nlleri belirtmek iin harflerin altna baz iaretler konur. Bu alfabeyi Litvanyada, Polonyada ve II. Dnya Sava sonuna kadar Krmda yaayan Msev Karaylar (Karaim) Trke din ve edeb metinlerin yazmnda kullanmtr. brn yazsyla Karay Trkesinde en eski metin XVI. yzyldan kalmadr. XX. yzyl balarnda Polonya Karaylar Latin, Rusya Karaylar Kiril alfabesini benimsemitir. 11. Grek Alfabesi. Grek harfleriyle yazlm en eski Trke kelimeler Bizans kaynaklarnda ve baz kitbelerde geer. Bunlardan birka Gktrklere, dierleri Tuna Bulgarlar ve Peeneklere aittir. Grek harfleriyle Trke metinleri daha ok Rumca bilmeyen hristiyan Karamanl Trkleri yazmtr. Bunlarn kulland Grek alfabesi yirmi drt harften oluur. Grekede c, , h, , j, , , sesleri bulunmadndan bu sesler en yakn harflerle veya baz yardmc iaretlerle karlanr; dz=c; tz=; noktal sigma=; noktal p=b; beta=v; gamma=, y; noktal omikron=; eta=, i; ou=u, iin kullanlr. Grek yazsyla Trke ilk eserler XVI. yzyldan itibaren grlr. Orta Anadoluda kilise, mezar talar, eme, hamam vb. yaplarda Grek harfli Trke ibareler mevcuttur. Matbaada baslan Karamanlca ilk eser Apanthisma tes Khristia: Glzr- mn- Mesh adl kitaptr (1718). Daha sonra Avrupann baz ehirlerinde, Osmanl ehirlerinden stanbul, zmir ve Zincirderede Yunancadan evirilmi din ve ahlk konulu 500den fazla kitap baslmtr. XIX. yzyln ikinci yarsnda stanbul ve zmirde Karamanlca gazete ve dergiler yaymlanmtr. Ayrca Krolu, ah smil, k Garip, Nasreddin Hoca Osmanlca metinlerden Karamanlcaya uyarlanarak Yunan harfleriyle stanbul ve Odessada baslmtr. Lozan Antlamasnn nfus mbadelesine dair maddesi gereince 1924te Karamanllar Yunanistana gnderildiinde Atinada Moxacir Sedasi adl Yunanca

ve Karamanlca bir gazete (1924-1926), 1935te Bafta bir dua kitab yaymlanmtr. 12. Ermeni Alfabesi. 406 ylnda misyoner Mesrop, Grek alfabesini esas alarak Pehlev alfabesinden birok harf ilvesiyle bu alfabeyi hazrlamtr. Yedisi nl, otuz biri nsz olmak zere otuz sekiz harften oluur, bititirilmeden Grek alfabesi gibi soldan saa yazlr. XI. yzylda Dou Anadolu ve Kafkasyadaki Bagratid Ermeni Devleti yklnca Ermenilerin ou Anadoluya, Grcistana ve Krma g etmi, Krmda XIII-XIV. yzyllarda Ermeni ticaret merkezleri olumutur. Kpaklarn Memlkler ve dier Trk lkeleriyle yaptklar ticarette araclk eden Ermeniler kiliselerinde, ticar faaliyetlerinde Kpak Trkesini Ermeni harfleriyle yazmtr. Bylece Krm, Ukrayna ve Polonyada Ermeni Kpakas denen bir lehe ortaya kmtr. Bunlardan, Kiev Arivindeki 1559-1664 yllarna ait KamenetsPodolsk cemaati belgeleri 1944te Alman askerleri Kievden ayrlrken yanm, sadece 1930 ylnda T. I. Hruninin evriyazya aktard metinler kalmtr. Ermeni Kpakasyla yazlm baka belgeler Viyana, Paris, Venedik, Breslau, Lvov ve Cracowdaki ktphanelerde bulunmaktadr. Ermeni harfli Trke eserlerin Ermeni Ouzcas denen kolunu, Osmanl Devleti ve Trkiye Cumhuriyetinde Ermeni yazsyla Trke yazan Ermenilerle Kafkasya ve randa Ermeni harfleriyle zer Trkesi yazan Ermenilerin dili oluturur. Bunun rnekleri Ermeni klarnn eserleri, dier yazl edebiyat trleri, eviriler, gazeteler, dergiler ve mezar kitbeleridir. Tanzimattan itibaren stanbulda Ermeni alfabesiyle Trke birok gazete ve dergi yaymlanmtr. 13. Latin Alfabesi. Trkenin yazmnda Latin alfabesini ilk kullananlar Avrupal misyonerler, seyyahlar, diplomatlar ve bilim adamlar olmutur. lk rnek, aa dil blgesindeki Kuman Trkleri arasnda Hristiyanl yaymaya alan Fransisken mezhebinden talyan ve Alman misyonerlerin 1303-1362 yllar arasnda istinsah ettikleri Kumanca Codex Cumanicus adl kitaptr. Daha sonra F. Argenti (1553), P. Ferraguto (1611), H. Megiser (1612), J. N. de Harsny (1672) Trke konuma klavuzu ve gramer trnden eitli eserler kaleme almlardr. F. M. Meninski, Viyanada yaymlad ciltlik Trke-Latince szlkte (1680) Trkenin yazmnda daha sistemli bir yntem uygulam, nlleri a, e, y (=), o, , u, ile, ve harflerini st aksanl c ve s ile, c harfini st izgili g ile gstermitir. Avrupada Trkoloji almalaryla birlikte Latin harfli Trke retici metinler ieren yaymlar artarak devam etmitir. Osmanllarda ve dier Trk lkelerinde Arap alfabesinin Trke sesler iin yetersizlii ve matbaada karlalan zorluklar alfabe slahn gndeme getirmi, denemelerden olumlu sonu kmaynca 1926da Bakde toplanan Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri Birlii I. Trkoloji Kongresinde Trk dillerinin Latin alfabesiyle yazlmas kararlatrlmtr. Sovyetler Birliindeki Trk lkelerinde 1927den itibaren aralklarla balayan uygulama on-on iki yl srm, nihayet Kiril alfabesine geilmitir. Sovyetler Birliinin zlmesiyle bamszln kazanan Azerbaycanda ve Trkmenistanda Latin alfabesi kabul edilmitir. Trkiyede Latin alfabesi 1 Kasm 1928de resmlemitir. Trk Latin alfabesi yirmi dokuz harften oluur. nller: a, e, , i, o, , u, ; nszler: b, c, , d, f, g, , h, j, k, l, m, n, p, r, s, , t, v, y, zdir. Kuzey Kbrsta, Balkan ve Avrupa lkelerinde de Trkenin yazm bu alfabeyle yaplmaktadr. 14. Kiril Alfabesi. Slav dillerinin yazmnda kullanlan Kiril (Slav) alfabesini 860larda Kirill kardeler Konstantin ve Methodius, Grek alfabesini rnek alarak yapmlardr. nceleri kilise

metinlerinin yazmnda kullanlan bu alfabe zamanla Slav halklarnn ortak yazs olmutur. arlk Rusyasnda Trkleri hristiyanlatrmak amacyla 1769da uvalar, 1819da Ykutlar iin Kiril harfli alfabeler oluturulmutur. Baz deiiklikler geiren uva alfabesi 1938de, Ykutlarnki 1939da yeniden dzenlenmitir. 1938-1940 yllarnda Sovyetler Birliindeki Trk lehelerinin her birine yaz dili stats verilerek Kiril alfabesine dayal alfabeler yaplmtr. Trk dilinin sesleri iin Latin alfabesi kadar yeterli olmad halde arlk Rusyasnda ve Sovyetler Birliinde yaymlanan Trk dilli metinlerde birka istisna dnda hep Kiril alfabesi kullanlmtr. Rusya Federasyonunda Trk dilini kullanan cumhuriyetlerin pek ounda bu alfabe grlmektedir. Bu durumda Kiril alfabesi Trkenin yazlmasnda Arap alfabesinden sonra en ok kullanlan alfabedir.

BBLYOGRAFYA

Dvn lugtit-Trk Tercmesi, I, 8-9; D. Chwolson, Syrisch-nestorianische Grabinschriften aus Semirjetschie (B. W. Radloff, ber das trkische Sprachmaterial dieser Grabinschriften iinde), St. Petersburg 1890, s. 1-168; V. Thomsen, Dchiffrement des inscriptions de lOrkhon et de lInissei, notice prliminiaire, Bulletin der Dnischen Akademie, Copenhague 1893, s. 285-299; E. Chavannes, Documents sur les Tou-Kiue (Turcs) occidentaux, St. Ptersbourg 1903; J. Nmeth, Die Inschriften des Schatzes von Nagy-Szent-Mikls, Budapest 1932, tr.yer.; R. Rahmeti Arat, Uygur Alfabesi (Osman Nuri Ergin, Muallim M. Cevdetin Hayat, Eserleri ve Ktphanesi iinde), stanbul 1937, s. 665-690; Ahmet Cevat Emre, Eski Trk Yazsnn Menei, Ankara 1938, s. 1-54; Gyula Moravcsik, Byzantinoturcica, Budapest 1943, II, tr.yer; O. Pritsak, Die bulgarische Frstenliste und die Sprache der Protobulgaren, Wiesbaden 1955, 1-102; Liu Mau-Tsai, Die chinesischen Nachrichten zur Geschichte der Ost-Trken (Tu-ke), Wiesbaden 1958, I-II; Ahmet Caferolu, Trk Dili Tarihi, stanbul 1958, II, 114-123; a.mlf., Yenisey-Orhon Harflerinin Menei, lk, VII/42, Ankara 1936, s. 443-445; Ph.TF, I-II, tr.yer.; J. Benzing, Das Hunnische, Donaubolgarische und Wolgabolgarische, a.e., I, 685-695; J. Eckmann, Die Karamanische Literatur, a.e., II, 819-835; a.mlf., Anadolu Karamanl Azlarna Ait Aratrmalar, I. Phonetica, DTCFD, VIII/1-2 (1950), s. 165-200; A. Dilaar, Trk Diline Genel Bir Bak, Ankara 1964, s. 170188; Heinz F. Wentd, Sprachen, Frankfurt 1968, tr.yer.; Alphabete und Schriftzeichen des Morgenund des Abendlandes, Berlin 1969, tr.yer.; Anastas Yordanolu, Karamanlca: Rum Harfli Trke Metinlere Toplu Bir Bak (mezuniyet tezi, 1973), Ed.Fak.; A. von Gabain, Alttrkische Grammatik, Wiesbaden 1974, s. 9-41; a.mlf., Alttrkisches Schrifttum, SBAW, sy. 3 (1948), s. 1213-1222; inasi Tekin, Eski Trklerde Yaz, Kat, Kitap ve Kat Damgalar, stanbul 1993; Ahmet Bican Ercilasun, rneklerle Bugnk Trk Alfabeleri, Ankara 1996; Talat Tekin, Tarih Boyunca Trkenin Yazm, Ankara 1997; A. von Le Coq, Kurze Einfhrung in die uigurische Schriftkunde, MSOS, XXII (1919), s. 93-109; Semavi Eyice, Anadoluda Karamanlca Kitabeler I, TTK Belleten, XXXIX/153 (1975), s. 25-48; a.mlf., Anadoluda Karamanlca Kitabeler II, a.e., XCIV/176 (1980), s. 683-696.

Nuri Yce 3. Dil ve Edebiyat. Dil. Balangtan Cumhuriyete Kadar. Trk dili Ural-Altay dil ailesinin Moolca ve Tunguzca ile birlikte Altay kolunu meydana getirir. Ancak Trkenin bu dillerle ilikisi akrabalktan deil benzer zelliklerden dolaydr. Son aratrmalar tartmalarda kullanlan dil malzemesinin karlkl alntlardan ibaret olduunu, Altay dilleri arasnda bilimsel anlamda ispatlanm bir akrabaln bulunmadn gstermektedir. Yazl metinleri VIII. yzyln balarndan bugne kadar kesintisiz takip edilebilen Trk dili gnmzde baz istisnalar dnda Kuzeydou Asyadan Dou Avrupaya, Kuzey Buz denizinden Basra krfezine kadar ok geni bir corafyada, 2009 yl verilerine gre yaklak 240 milyon insan tarafndan konuulmaktadr. Yazl eserlerde farkl kltrlerin ve dinlerin etkisiyle deiik alfabeler kullanlmtr. Trk dili bu kadar geni bir corafyaya yaylm olmasna, lehe ve iveleri arasnda farkllklar bulunmasna ramen dil bilimi ynnden incelendiinde ana zellikleri itibariyle yap birliine sahiptir. eitli olaylar sonucunda meydana gelen gler ve baz blgelere trl boylarn yerlemesinden doan etnik ve kltrel karmalar dile de yansmtr. Gnmzden gerilere doru gidildike lehelerdeki farkllklar azalr, yaknlklar daha da belirginleir. A) Trk Dilinin Yap zellikleri. Trk dili kelime yaps bakmndan eklemeli bir dildir. sim ve fiil kkleri deimez; yeni kelimeler tretilirken isim veya fiil ekimi yaplrken ekler kelimenin kkne sondan eklenir. Kelime kkleri aslnda tek hecelidir; bazan ikinci bir ak hecesi de olabilir. Kklere trl ekler getirilerek kelime gvdeleri yaplr. sim kk veya gvdesi ismin yaln hali olan ekimsiz (nominativ) eklidir. Fiil kk ya da gvdesi ayn zamanda fiilin ikinci tekil kii emir ekliyle ayndr. Kelime kk yahut gvdesi genelde daima esas eklini korur. Kke veya gvdeye eklenen ekler, kk ya da gvde nlsnn gerektirdii ses uyumuna gre ince veya kaln sradan olur. Yabanc asll (alnt) kelimeler Trkenin ses kurallarna gre biimlenir. Bu kurallar btn Trk leheleri iin geerlidir. Kelime Trleri. sim, sfat, zamir, fiil, zarf, bala ve nlemden ibarettir. simlerde cinsiyet (erkek, dii, eya) veya tesniye (ikililik) yoktur. Balalar ait olduklar kelimeden sonra gelerek kelimeler ya da kelime gruplar arasndaki irtibat salar. Sfatlar isimden nce gelir. Say szlerinden sonra okluk eki kullanlmaz. Karlatrma kma (ablatif) durumuyla yaplr. Yardmc fiil olarak imek (< ermek) kullanlr. Olumsuz hareket iin zel bir fiil eki (-ma-/-me-) bulunur. Ayr bir soru eki (m/mi) vardr. Bala yerine fiil ekilleri kullanlr. Ses zellikleri. a) nller. Trk dili nl bakmndan zengin bir dildir. Btn lehe ve ivelerde bulunan esas nller unlardr: a, e, , i, o, , u, , ayrca baz kelimelerin ilk hecesinde kapal e (). Bu temel nllerden baka bir ksm lehelerde uzun veya daha farkl sylenen nllere de rastlanr. Trkede baz kelimelerin kk hecelerinde eski dnemlerde grlen asl uzunluklar varlklarn Trkmence, Halaa, Horasan Trkesi ve Ykutada gnmzde de srdrmektedir. Hecelerin bzlmesi ve seslerin dmesiyle sonradan oluan uzunluklar ise btn Trk lehelerinin konuma dilinde ve azlarnda yaygndr. b) nszler. Trkedeki nszler unlardr: b, c, , d, f, g, , h, x, j, k, q, l, m, n, , p, r, s, , t, v, y, z. Eski Trkede f, h, j sesleri yoktur. Bunlar Trkeye yabanc

kelimelerle girmitir. Bunlarn yannda Trke kelimelerin banda c, g, , l, m, n, , r, v, z sesleri bulunmaz. stisnalar baz lehelerdeki t- > d-, k- > g-, y- > c-gibi deimeler veya ses taklidi (mrla-) ya da benzemeler (bin- > min-) sebebiyle sonradan ortaya kmtr. Trke kelime ve hece sonlar ou zaman tmsz nsz (konsonant) tercih eder; eer sonda iki nsz birlikteyse sondan bir nceki genellikle l, n, r ya da s, olur. Kelime kknde asl olarak ikiz nsz yoktur; kelime banda da ift nsz bulunmaz. Kelime sonundaki , k, q, p, t iki nl arasnda tmlleir ve yumuar. Ancak baz tek heceli kelimelerde bunun istisnalar grlr. Kelime ve hece sonunda ift nszlerden en sk grlenler unlardr: l, lk, lq, lp, lt; n, nk, nq, nt; r, rk, rq, rp, rs, rt; st, t (l-, sevin, ilk, alp, ant, krk, sarp, st ...). Trke kelimelerde nl uyumu gibi nsz uyumu da yaygndr. Eer iki nsz kelimede birbiri ardnca bulunuyorsa sonraki nsz ses bakmndan ncekine dnr veya onunla benzeir; buna benzeme (asimilasyon) ad verilir. Bu ses olay zellikle Kuzeydou ve Kuzeybat grubu Trk lehelerinde daha fazla grlr (bunnar < bunlar gibi). Vurgu. Trkede her zaman ayn hece zerinde bulunmayan vurgu genellikle ilk ve son hece zerinde olup orta hece vurgusuzdur. Trke ve yabanc yer adlarnn ilk heceleri vurguludur. stisna olarak sonu Farsa -stan ekiyle biten yer adlarnda vurgu son hece zerindedir. Kii adlarnda vurgu ilk veya son hecede olup bunlar hitap durumunda vurguyu tamamen son hece zerinde toplar. Trkede olumsuzluk (-ma-/-me-), eitlik (+a/+e), ara (+la/+le, +n) ve zarf fiil (+ken) ekleri vurguyu kendilerinden nceki hece zerine iter. Baz sfatlarda mnay kuvvetlendirmek iin kelime bana getirilen tekrar unsurlar daima vurguludur: Kapkara, kskvrak, bsbtn, bombo vb. B) Trk Dilinin Tarih Devreleri. Trk dili Eski Trke, Orta Trke ve Yeni Trke olarak devreye ayrlr. 1. Eski Trke (VI-X. yzyllar). Trklerin mslman olmasndan nce Asya bozkrlarnda ve Dou Trkistanda Tarm blgesi ve evresinde eitli alfabelerle retilen ant ve eserlerin dilini kapsar; Gktrk ve Uygur dnemleri olmak zere ikiye ayrlr. Bunlarn yazl eserleri Moolistanda Gktrk hnedanna ait Gktrk harfleriyle yazlm antmezar talar ile (VIII. yzyl) gebe Uygurlarn (745-840) ve Tarm havzasnda Koo Uygur Devletini (850-1250) kuran yerleik Maniheist ve Budist Uygurlarn Mani, Sod, Uygur, Brahmi, Tibet, Sryn alfabesiyle yazdklar, ou eviri ve din ierikli eserlerdir. a) Gktrke. Trkenin grameri hakknda yeterli bilgi edinilecek en eski derli toplu yazl metinler ikinci Gktrk Kaanl devrinde ant olarak dikilmi mezar talarnda bulunmaktadr. Orhon yaztlarnn bulunuu Trk dili ve tarihine byk bir ufuk amtr. Bu yaztlarn birincisi, yaklak krk alt yl vezirlik yapm byk devlet adam Tonyukuk (Tunyukuk) adna 716-734 ylllar arasnda, ikincisi 731de len Kltigin iin aabeyi Bilge Kaan tarafndan 732de, ncs 734te len Bilge Kaan ansna olu tarafndan 735 ylnda dikilmitir. Bu mezar talar Moolistanda Orhon rma vadisinde bulunduu iin Orhon yaztlar diye adlandrlr (bu maddede ele alnan belli bal konular ve eserler ansiklopedide ayrca madde ba olduundan ksaca anlatlmtr). Bunlardan baka Gktrk harfleriyle yazlm ant veya sade mezar talar ile el yazmalar da vardr. Bu eserler Moolistanda bulunan Uygur dnemi kitbeleri, Yenisey kitbeleri ve Hoytu-Tamir yaztlaryla Krgzistandaki Talas kitbeleri ve Dou Trkistan yazmalardr. b) Uygurca. Uygurlar 745te Gktrklerin hkimiyetine son verip tkende Uygur Devletini kurmular, fakat bu devleti Krgzlar yknca Tarm havzasna gidip orada Koo Uygur Devletini oluturmulardr. Koodaki Uygurlar arasnda Maniheizm ve Budizm inanc yaylm, bu iki dine ait kitaplar Sod, in, Sanskrit, Tohar ve Tibet dillerinden Uygurcaya

evrilmitir. ou din terim olmak zere bu dillerden pek ok kelime Uygurcaya girmitir. Yenisey ve Orhon metinlerini kapsayan Gktrke gibi Uygurca da Eski Trkenin bir devam olmakla birlikte her iki leheyi konuanlarn hayat tarzlar, inanlar ve kltr evrelerinin deiik olmas bu iki lehede baz farkllklarn ortaya kmasna yol amtr. tken blgesinde Orhon alfabesiyle yazlm antlarla Tarm blgesinde Uygur alfabesiyle yazlm metinler Uygurcann ilk rnekleridir. Eski Trke devrinde Trkler, Gktrk (Yenisey ve Orhon), Mani, Sod, Uygur, Brahmi, Tibet ve Sryn alfabelerini kullanmtr. Bunlardan en yaygn ve uzun mrl olan Uygur alfabesidir. Uygur alfabesiyle yazlan eserlerin ou Budist muhitinde inceden, Sanskriteden, Toharca ve Sodcadan Uygurcaya yaplm evirilerdir. Bunlarn en hacimli ve tannm olanlar Toharcadan evrilen Maytrisimit, inceden evrilen Altun Yaruk ile Hen-tsang Biyografisidir. Eski Trkede baz diyalektlerin olduu tahmin edilmekteyse de mevcut metinlerle Gktrkede bu diyalektleri tesbit etmek gtr. Ancak Uygurcada iki az zellii belirlenmitir. Gktrkede tek bir iaretle yazlan ny sesi (mesel kony koyun) Uygurca metinlerde bir yanda n ile (kon), te yanda y ile (koy) yazlmtr. Bu da N-az ve Y-az diye iki azn varln gstermektedir. Koo ve yresindeki Mani dini mensuplar arasnda N-az zellikleri, Buda dinine mensup Trkler arasnda ise Y-az zellikleri grlr. Zamanla Y-az yaygnlamtr. Gktrke ile Uygurcann sz varl ve cmle trleri de farkldr. Gktrkede sava ve gebe hayatna ait somut kelimelerle ksa ve sade cmleler kullanlrken Uygurcada yerleik hayata ait ehircilik, tarm kelimeleriyle soyut kavramlarla ilgili kelimeler, tasvir fiilleriyle sslenen uzun cmleler grlr. Gktrkede isim slbunun, Uygurcada sfat slbunun ar bast sylenebilir. Gktrke ile Uygurca arasnda baz nsz deimeleri de olmutur (bu > mung sknt, bi > ming bin, sebin- > sevin- sevinmek, sub > suv su vb.). simlerin oul ekli iin Gktrkede umumilemi tek bir ek olmayp topluluk ifade eden birka ek vardr (+lar, +t, +an). Bunlardan +lar/+ler eki Uygurca dneminde mstakil okluk eki olmutur. Eski Trkede de kelime gruplarna ska rastlanr. Gktrke metinlerde fiiller basit ana cmlelerle ifade edilmitir. Uygurca metinlerde birtakm yeni ifade eitleri grlr. Batdaki Eski Trk Leheleri. Avrupa Hun birliinden baz Trk devletleri veya gruplarna ait az sayda yaztlardaki dil de Eski Trke kapsamna girer. a) Tuna Bulgar hanlarnn eceresini gsteren isimler listesi. Bizans Grekesinden Eski Kilise Slavcasna evrilen Ellinskiy Letopisets (Elen vakanvisi) adl el yazmalar kodeksi iindeki isimler listesinin iki yazma nshas Moskova Tarih Mzesinde, bir dieri Petersburg Halk Ktphanesindedir. Yazmalar XV ve XVI. yzyllarda kopya edilmitir. Listede her bir hann ad, kabilesi, tahta k ylnn on iki hayvanl Trk takvimine gre hangi yln kanc ay olduunu belirten saylar Tuna Bulgarcas ile kaydedilmitir (Pritsak, Die bulgarische Frstenliste, s. 1-102; Tekin, Tuna Bulgarlar, s. 12-25). b) Gney Macaristanda NagySzent-Miklsta bulunan yirmi altn kaptaki Grek harfleriyle kark runik yazlar. Bunlardan yirmi bir numaral altn tastaki Grek harfli Trke dokuz kelimelik Buyla Zoapan yazt hakknda Thomsen, Nmeth, Pritsak farkl yorumlar yapmtr. J. Nmeth yaztn ve dilinin Peenek Trklerine ait olduu grndedir (Die Inschiriften, s. 1-85; Pritsak, Die bulgarische Frstenliste, s. 1-102; Tekin, Tuna Bulgarlar, s. 26-32). c) Preslav ve atalarda (Bulgaristan) Tuna Bulgarlarndan kalan yaztlar. Preslavdaki granit bir stuna kazlm on satrlk Grek harfli Tuna Bulgarcas yazt yksek rtbeli iki kiinin askerleriyle tehizatnn saym hakkndadr. atalar yaknndaki bir kilisede alt satrlk yazt ise mermer stun zerinde 42 40 cm. boyutunda Grek harfli Tuna Bulgarcasyla yazlmtr (a.g.e., s. 35-42). VII-IX. yzyllarda siyas varlk gsteren Hazar Trklerine ait baz isim ve unvanlar Arap, Bizans, Ermeni, Grc vb. kaynaklarnda geer. Bunlar Hazar lehesinin Trk dilinin /z

zellikli kolundan olduunu dndrmektedir. slm melliflerinin Hazar diliyle Bulgar dilinin birbirine ok benzedii yolunda verdii bilgi bu fikri desteklemektedir. Bu bilgilerden Bulgarcann X. yzyldan nce rli deil zli bir lehe olduu anlalmaktadr. 2. Orta Trke (X-XIX. yzyllar). slm dnemde Dou Trkistanda Karahanl Trkesiyle (XIXIII. yzyllar) balar; Mvernnehirde Hrizm Trkesi (XIII-XV), douda aatayca (XV-XIX), batda dil (Volga) Bulgarcas (XIII-XIV), Kuman-Kpak Trkesi (XIII-XVII), Msr ve Suriyede Memlk Kpakas (XIII-XVI), Anadoluda Eski Anadolu Trkesi (XIII-XIV) ve Osmanlca ile (XV-XX) devam eder. Orta Trke dneminde Uygur yazs bir sre varln douda srdrm, fakat zamanla Arap yazs yaygnlamtr. Karahanl Trkesiyle yazlan eserler unlardr: a) Kuran evirisi. Smn Hkmdar Mansr b. Nh zamannda (961-976) Kuran Farsaya eviren limler arasnda sbcbl bir Trkn bulunduu, Kurann Farsaya evrilmesi esnasnda Karahanl Trkesine de evrildii bilinmektedir. Ancak bu nsha kayptr; eldekiler ondan oaltld anlalan XIV. yzyla ait nshalardr. Trke evirinin dil zelliklerinden eviriyi yapan Trk mfessirin Sirideryann aasndan Talas vadisinden olduu sanlmaktadr. b) Kutadgu Bilig. nsann dnya ve hirette saadete ermesi iin yapmas gerekenleri anlatmak amacyla kaleme alnmtr. Ysuf Has Hcibin Balasagunda Karahanl Trkesiyle ve aruz vezniyle yazarak Kgarda 462de (1069-70) tamamlayp Tamga Ulu Bura Hana sunduu siyasetnme trnde bir eserdir. c) Dvn lugtitTrk. Kgarl Mahmudun Araplara Trkeyi retmek ve Trkenin Arapa kadar zengin bir dil olduunu gstermek amacyla Badatta 466da (1074) yazp 470te (1077) Abbs Halifesi MuktedBiemrillha sunduu Trke-Arapa ansiklopedik szlktr. Eserde 8000 kadar Trke kelimeden baka o zamanki Trk dili ve halk edebiyat ile Trk dnyas hakknda eitli bilgiler bulunmaktadr. d) Atebetl-hakyk. Edib Ahmed Ykneknin aruz vezniyle yazd, slm tlerden meydana gelen eseridir. Nerede ve ne zaman kaleme alnd belli deilse de dil zelliklerine gre Karahanl Devletinin son zamanlarnda yazld tahmin edilmektedir. Hrizm Trkesi. Amuderya rmann aa yatanda kalan (bugn Trkmenistan ve Karakalpakistan) Hrizm blgesi 712de Araplarn, 1017de Gazneli Mahmudun, 1043te Seluklularn idaresine gemitir. evredeki bozkrlardan buraya pek ok Trk gelip yerlemi, eitli Trk boylarnn diyalektleri birbiriyle kararak Hrizm Trkesi denen bir yaz dili olumutur. Seluklu valilerinden Atsz b. Muhammed devrinde Hrizm yar mstakil bir devlet haline gelmitir. Hrizm Trkesi zelliklerini ieren eserler unlardr: a) Mukaddimetl-edeb. Zemahernin Arapa renmek isteyen hkmdar Hrizmah Atsz iin 1127-1144 yllar arasnda yazd bir szlktr. Arapa kelime ve ksa cmlelerden oluan metnin altna Trke veya baka dildeki anlamlar yazlmtr. b) Ksasl-enbiy. Rabgznin Mvernnehirdeki Ribt Ouzda Farsa bir eserden 709-710da (1309-1311) Trkeye uyarlayarak aatay Han Tarmairinin emrlerinden Nsrddin Tok Bugaya sunduu, eitli peygamberlerin hikyelerinden meydana gelen ve yer yer konuyla ilgili manzum paralara da yer verilen mensur eser sade bir dille yazlmtr. c) Munl-mrd. Hrizmde 713te (1313) slm adl bir limin (son blmn rgenli eyh eref Hocann) yazd manzum eser din konulardan ve tasavvuf dbndan bahseder. d) Muhabbetnme. Hrizmnin 754te (1353) Sinkta mesnevi tarznda kaleme ald eserin biri Uygur, dieri Arap yazsyla iki nshas bilinmektedir. Mstensihlerce dili ksmen aataycaya uyarlandndan Hrizm Trkesinin zelliklerini yeterince temsil ettii sylenemez. e) Nehcl-ferds. Kerderli Mahmd b.

Alinin dnya ve hiret mutluluu iin gerekli bilgileri vermek amacyla kaleme ald eser halk diliyle ve harekeli nesirle yazlm metninden dolay Hrizm Trkesinin en nemli kaynaklarndan saylr. f) Kark Dilli Kuran Tercmesi ve Tefsiri. Ba ve sonu eksik olduundan ne zaman ve nerede yazld bilinmeyen 222 yapraklk bu eseri (Sleymaniye Ktp., Yazma Balar, nr. 3966) bilim lemine 1990 ylnda Nuri Yce tantm, sonraki yllarda tamam zerinde yksek lisans tezi yaplmtr. g) Hsrev rn. Hrizmli Kutb adl air, Nizm-i Gencevnin Hsrev rn mesnevisini ksaltarak Trkeye evirmi ve Altn Orda Hkmdar Tini Beg Han ile ei Cemile Han Melek Hatuna sunmutur. Msrda Berke Fakih tarafndan 785te (1383) istinsah edilen nshas Paristedir. Hsrev rn hem Hrizm hem Kpak Trkesi zellikleri gsterir (DA, XIX, 56). h) Mircnme. Hz. Muhammedin miracn anlatan eserin yazar belli deildir. Biri Uygur yazsyla Heratta 840ta (1436), dieri Arap yazsyla 917de (1511) Msrda istinsah edilen iki nshas vardr. i) Mifthul-adl. Ahlk hikyeler ieren anonim bir fkh kitab olan eseri J. Eckmann, Hrizm Trkesiyle yazlan eserler arasnda gstermitir. Yaz ve imlda Karahanl Trkesi geleneini devam ettiren Hrizm Trkesinin nemli dil zellikleri unlardr: lk hecedeki enin (kapal ) belirtilmesi (brmek, b, tmek), Arap yazsnda noktal ( w) ile yazlan b-v aras f sesinin yazda gsterilmesi (tewe deve, aw av, wke fke), peltek d (< d) sesinin mevcudiyeti (kad-u kayg, idi kova), eklerde yuvarlaklama, baz ndir kelimelerin varl. aatayca. Hrizm ve Altn Orda blgeleri eski kltr merkezi olma durumlarn XV. yzyldan itibaren kaybedince Orta Trkenin dousu ile kuzeybats arasnda baz farkllklar balam, douda sonradan aatayca adyla anlan Dou Trkesi, kuzeybatda Kpak Trkesi deiik yaz dilleri olarak gelimitir. aatayca, XIV. yzyln sonlarndan balayp XIX. yzyla kadar devam eden ve yerini bugnk zbeke ile Yeni Uygurcaya brakan, Orta Asya ve evresindeki btn Trklerin kulland zengin ve edeb bir yaz dilidir. Be asr geen uzun sre iinde aatayca dneme ayrlr. lk dnemde Sekkk, Haydar Tilbe, Ysuf Emr, Lutf gibi air ve yazarlar yetimitir. Klasik aatayca dneminde Nev, Hseyin Baykara, Bbr gibi air ve yazarlarla aatayca edeb zirvesine ulamtr. Klasik sonras dnem, Trkistandaki hanlklarda yaayan airlerin ve yazarlarn eserlerinde devam eder. Bu dnemin en nemli temsilcisi ecere-i Terkime ve ecere-i Trkn mellifi Eblgazi Bahadr Handr. aataycann balca zellikleri unlardr: lk hecedeki kapal e () aataycada i olur, kilmek, birmek; kelime iinde ve sonundaki peltek d (< d) sesi yye dnr; zamir nsi der, bada (banda); p>f deiimi grlr; nesne eki +n/+ni biiminde yaygnlamtr. Yapm ve ekim eklerinin bandaki g korunur: -gan/-gen; yaklama eki: +ga/+ge, +ka/+ke; zarf-fiil -gna/-gine (-e kadar, -inceye kadar) biimindedir. dil (Volga) Bulgarcas. dil rma yresinde devlet kuran ve X. yzylda mslman olan dil Bulgarlarnn dilinin Tuna Bulgarcas ve bugnk uvaa gibi l/r Trkesi olduu gnmze ulaan mezar talarndaki Arap harfli yazlardan anlalmaktadr. Pek az XIII. yzyln sonlarna, ou XIV. yzyln ilk yarsna ait mezar talar Tataristan, uvaistan ve Bakrdistan topraklarndaki eski mezarlklarda bulunmutur. Bunlar Mool istils (1236) sonrasna ait olduundan daha nceye ait 250 yllk zamandakilerin Moollar tarafndan yok edildii tahmin edilmektedir. Kuman-Kpak Trkesi. Dou Avrupada Karadenizin kuzeyindeki Kpak bozkrnda Altn Orda Devleti topraklarnda, ayrca Msr ve Suriyede yazlm Trke eserlerin dilidir. Bu eserler gruptan oluur: Kuman Trkesi ile ve Gotik harfli iki defterden oluan Codex Cumanicus (XIV.

yzyl), Altn Orda, Msr ve Suriyede yazlm Arap harfli eserler (XIV-XVII. yzyl), Krmda Ermeni cemaatinin arivlerinde kullandklar Ermeni harfli Kpaka metinler (1559-1664). Osmanl Trkesi. Osmanl Devletinin hkmranl boyunca resm yazmalarda, edeb ve ilm eserlerde kullanlan yaz dilidir. nceleri sade bir Trke iken zamanla oalan Arapa, Farsa kelime ve terkiplerin Trke cmle ve gramer yapsyla birlemesi sonucunda ortaya kan yapay ve karma bir yaz dili olan Osmanl Trkesi devreye ayrlr: Eski Osmanlca/Eski Anadolu Trkesi (XIII-XV. yzyl), klasik Osmanlca (XVI-XIX. yzyl), yeni Osmanlca (XIX. yzyln ortalarndan XX. yzyln balarna kadar). 3. Yeni Trke (bk. TRKYE [Dil]). C) Trk Dilinin Tasnifi. XI. yzylda Kgarl Mahmud, Trk leheleri hakknda baz bilgiler verir. Trk dilinin tasnifi konusunda XIX. yzyldan bugne kadar I. N. Berezin (1848), F. W. Radloff (1882-83, 1911), Kor (1910), J. Nmeth (1917), A. N. Samoylovi (1926), N. A. Baskakov (1952), M. Rsnen (1949, 1953), R. R. Arat (1953), J. Benzing (1953, 1959), K. H. Menges (1959), N. Yce (1987), T. Tekin (1989) ve daha bakalar tarafndan farkl ya da birbirine yakn tasnif denemeleri yaplmtr. Gerek dil tarihi gerekse fonetik, morfolojik ve etnik zellikler bakmndan coraf konumlarn da belirterek bugnk Trk yaz dilinin gruplarn ve alt birimlerini ylece snflandrmak mmkndr: 1. Gneybat (Ouz) grubu Trk leheleri. Bu grubun tarih dnemi Seluklular ve Beylikler devrinde Eski Anadolu Trkesi ve Osmanlcadr. Bugnk leheleri: Trkiye Trkesi, zer Trkesi, Trkmence, Gagauzca; Irak Trkmenlerinin lehesi; randa Horasan Trkesi, Fars blgesinde Kakay Trkesi, Kuzey Kbrs ve Balkan lkelerindeki Trke azlar. 2. Kuzeybat (Kpak) grubu Trk leheleri. XIV. yzylda Codex Cumanicustaki Komanca, Msr ve Suriyedeki Memlklerin konutuu Memlk Kpakas, Karadenizin kuzeyindeki Altn Orda Kpakas bu grubun tarih dnemini oluturur. Kuzeybat grubunun bugnk leheleri unlardr: Tatarca, Krm Tatarcas, Bakrta, Karayca, Karaayca, Balkarca, Kumuka, Nogayca, Kazaka, Karakalpaka ve Krgzca. 3. Gneydou (Uygur) grubu Trk leheleri. Bu grubun tarih yaz dilleri Eski Uygurca, Karahanl ve aatay Trkesidir. Bugnk leheleri zbeke, Yeni Uygurca, Sar Uygurca ve Salarcadr. 4. Kuzeydou (Sibirya) grubu Trk leheleri. Dou Sibiryann gney ksmnda yer alan Trk leheleri Altayca, Hakasa, Tuvaca ve orcadr. 5. Ykuta. Asyann kuzeydousunda Rusya Federasyonuna bal Ykut (Saha) zerk Cumhuriyetinde 510.000 kii tarafndan konuulur. Trk dilinin asl uzun nllerini koruyan lehelerinden biridir ve z/ zelliine sahiptir. Ykutlar baka kavimlerle kartklar iin dilleri deiiklie uramtr. Sz varlnda %32,5 Trke, %26 Moolca, %5 Tunguzca ve Samoyedce, %36,5 bilinmeyen l bir dilden alnma kelimeler vardr. 6. Bulgar grubu (uvaa). uva zerk Cumhuriyetinde ve komu lkelerdeki baz ehirlerde yaklak 2 milyon kii tarafndan konuulur. uvaa X. yzylda mslman olan dil Bulgarlarnn r/l zelliindeki dilinin devamdr. 7. Halaa. Trkenin en eski baz zelliklerini korumas bakmndan nemlidir. Orta randa elli kadar kyde yaklak 50.000 kii tarafndan konuulmaktadr.

BBLYOGRAFYA

Dvn lugtit-Trk (Dankoff), I-II; Dvn lugtit-Trk Tercmesi, I-III; Radloff, Versuch, I-IV; Doerfer, TMEN, I-IV; a.mlf., Das Chorasantrkische, TDAY Belleten 1977 (1978), s. 127-205; a.mlf. v.dr., Khalaj Materials, Bloomington 1971; Clauson, Dictionary; Zemaher, Mukaddimetledeb (haz. Nuri Yce), Ankara 1988; Eb Hayyn el-Endels, Kitbl-drk (nr. ve trc. Ahmet Caferolu), stanbul 1931; V. Thomsen, Dchiffrement des inscriptions de lOrkhon et de lInissei, notice prliminiaire, Bulletin der Dnischen Akademie, Copenhague 1893, s. 285-299; J. Deny, Grammaire de la langue turque (dialecte Osmanli), Paris 1921; (Trkesi: Ali Ulvi Elve, Trk Dili Grameri: Osmanl Lehesi, stanbul 1941); J. Nmeth, Die Inschriften des Schatzes von Nagy-SzentMikls, Budapest 1932, s. 1-85; K. Grnbech, Der trkische Sprachbau I, Kopenhagen 1936, s. 1182; a.mlf, Codex Cumanicus, Kopenhagen 1936; Besim Atalay, Dvn lgt-it-Trk Dizini Endeks, Ankara 1943; J. Benzing, Einfhrung in das Studium der altaischen Philologie und der Turkologie, Wiesbaden 1953, s. 61-131; O. Pritsak, Die bulgarische Frstenliste und die Sprache der Protobulgaren, Wiesbaden 1955, 1-102; a.mlf., Das Kiptschakische, Ph.TF, I, 74-87; Ahmet Caferolu, Trk Dili Tarihi, stanbul 1958-64, I-II; Ph.TF, I-II, tr.yer.; J. Eckmann, Das Tschaghataische, a.e., I, 138-160; A. von Gabain, Die Sprache des Codex Cumanicus, a.e., I, 4673; a.mlf., Alttrkische Grammatik, Wiesbaden 1974, s. 9-41; Muharrem Ergin, Trk Dil Bilgisi, stanbul 1962; J. R. Krueger, Yakut Manual, The Hague 1962; Saadet agatay, Trk Leheleri rnekleri, Ankara 1963-64, I-II; A. Dilaar, Trk Diline Genel Bir Bak, Ankara 1964; Yazki Naradov, SSSR II: Tyurskie Yazki, Moskva 1966; Talt Tekin, Ana Trkede Asl Uzun nller, Ankara 1975; a.mlf., Tuna Bulgarlar ve Dilleri, Ankara 1987, s. 12-42; a.mlf., A New Classification of the Chuvash-Turkic Languages/Trk Dil ve Diyalektlerinin Yeni Bir Tasnifi, Erdem, V/13, Ankara 1989, s. 129-139, 141-168; inasi Tekin, Eski Trke, TDEK, s. 142-192; F. S. Hakimziyanov, Yazk Epitafiy Voljskih Bulgar, Moskva 1978, s. 1-207; Mehmet Fuad Kprl, Trk Edebiyat Tarihi (haz. Orhan F. Kprl-Nermin Tekin), stanbul 1981, s. 198-206; a.mlf., aatay Edebiyat, A, III, 270-323; J. Faensen, Sprachen in der UdSSR, Osnabrck 1983; Ali Fehmi Karamanlolu, Kpak Trkesi Grameri, Ankara 1994; Nuri Yce, Hrizm Trkesi, Trkler (nr. Hasan Celal Gzel v.dr.), Ankara 2002, V, 793-803; a.mlf., uvalar, TDAY Belleten 1994 (1996), s. 205-229; a.mlf., Trk Dilinin Ural-Altay Dilleri Arasndaki Yeri, A, XII/2, s. 445-456; a.mlf., Trk Dili ve Leheleri, a.e., XII/2, s. 468-530; a.mlf., Ouzca, DA, XXXIII, 323-325; M. Erdal, A Grammar of Old Turkic, Leiden 2004; Timur Kocaolu, Karay: The Trakai Dialect, Mnchen 2006, s. 1-37; Trk Leheleri Grameri (ed. Ahmet B. Ercilasun), Ankara 2007; Ahmed Zeki Velidi [Togan], Hrizmde Yazlm Eski Trke Eserler, TM, II (1928), s. 315-345; Abdlkadir nan, XIII-XIV. Yzyllarda Msrda Ouz-Trkmen ve Kpak Leheleri ve Hlis Trke, TDAY Belleten (1953), s. 53-71; Reit Rahmeti Arat, Trk ivelerinin Tasnifi, TM, X (1953), s. 59-139; Necmettin Haceminolu, Hsrev rn, DA, XIX, 56. Nuri Yce zerler. zer Trkesi. Trkenin Ouz grubunda yer alan Bat Trkesinin iki byk kolundan biridir. Kafkasyann baz ksmlar, Kuzey Azerbaycan, rann baz blgeleri, Dou ve Gney Anadolu, Irak ve Suriye dolaylarnda XIII. yzyldan sonra teekkl etmeye balamtr. Zamanla yaz dili eklinde

gelien Ouzcann bu koluna Azerbaycan Cumhuriyetinin resm dili olmas dolaysyla Azerbaycan dili veya Azerbaycanca dendii gibi zer Trkesi ad da verilmektedir. zer Trkesinde genellikle Arap alfabesi kullanlmtr. Ancak Kuzey Azerbaycanda 1922den itibaren ksmen ortaya kan Latin harfleri, Bak Trkoloji Kurultaynn (1926) ardndan 1929 yl balarnda resmen kabul edilmise de 1939 yl sonlarnda Sovyet etkisiyle Kiril alfabesine geilmitir. Azerbaycan Cumhuriyetinin ilnndan sonra (1992) Latin alfabesi resmen yrrle girmitir. Azerbaycanl baz ilim adamlar zer Trkesinin balangcn Ouzlarn blgeye gelmesinden nceki dnemlere kadar gtrseler de bu aslnda Ouzcann yaz dili halini almasndan evvel Horasan kltr evresinde geirdii bir hazrlk devresi olarak kabul edilebilir. Gnmzdeki ekliyle zer Trkesi yazl eserlerini XIV. yzyldan itibaren vermeye balamtr. Yaz dilinin arlk merkezini ilk yzyllarda Gney Azerbaycan (Tebriz) tekil ederken 1813ten sonraki Rus istilsnn ardndan Kuzey Azerbaycanda Bak, Tebrizin yerini almtr. Rus istils ayrca Gney ve Kuzey Azerbaycan arasnda zamanla dil ve edebiyatta iz brakan belli lde kltr ayrmasna yol amtr. Nitekim 1930da randa Farsann tek resm dil olarak kabul edilmesi zerine lkedeki Trkler bu tarihten sonra ana dilleriyle renim gremedikleri gibi eser de yaymlayamamtr. 1979 ran slm devriminden sonra zer Trkesiyle yaym izne balanmtr (bu konuda geni bilgi iin bk. Gkda-Heyet, bibl.). zer Trkesi bugn Kuzey Azerbaycan, Grcistan ve Kafkasyada yaklak 10 milyon, randa 20-25 milyon kii tarafndan kullanlmaktadr. zer Trkesinin tarih devreleri u ekilde sralanabilir: a) XIII. yzyl Bat Trkesi iinde teekkl dnemi; b) XIV-XVII. yzyllar yaz dili olarak gelime dnemi; c) XVIII. yzyl ve XIX. yzyln birinci yars mahall zelliklerin dile geii ve mill dilin oluma sreci; d) XIX. yzyln ortalarndan gnmze kadar modern Azerbaycan yaz dili dnemi. 1920li yllardan sonra standart yaz dili haline gelen zer Trkesinin bugnk azlar unlard: 1. Dou grubu (Kuba, Bak, emh [emah], Mugan blgesi/Slyn, Lenkeran). 2. Bat grubu (Kazak, Karaba/ua, Gence ve Ayrm boyu). 3. Kuzey grubu (Nuha/eki, Kutkaen, Zakatala, Gah, Derbent). 4. Gney grubu (Nahcvan, Ordubd, Tebriz, Urmiye, Erdebil, Hemedan). Bunlarn dnda Irak, Suriye, Dou ve Gneydou Anadolunun baz blgeleriyle randa (Kakaylar, Aynallar gibi) zer Trkesinin eitli azlar kullanlmaktadr. zer Trkesi XX. yzyln balarnda Trkiye Trkesiyle btnleme srecine girmise de 1926-1927 yllarndan sonra Rus etkisiyle yeniden Azerbaycan azlarna dnlmtr. Ancak Sovyetler Birliinin dalmas ve Trkiyeden yaplan uydu yaynlar, zer Trkesinin yeniden Trkiye Trkesiyle bir yaknlama dnemine girmesine kap aralam grnmektedir. Bugnk zer Trkesinde otuz iki harf vardr; bunlardan Trkiye Trkesinden farkldr: Kapal e: , art damak tonlu nsz g: q, art damak tonsuz nsz h (): x. Trkiye Trkesindeki normal e sesi ve k (kef) n damak nsz alnt kelimeler hari sadece ince nllerle birlikte kullanlr. zer Trkesinin Balca zellikleri unlardr: a) Ses Bilgisi. 1. Arapa, Farsa kelimelerde ksa nller inceltilir: sabr > sbr, Arab > rb, suhan > sxn, sofra > srfe. 2. Arapa mfale kalbnda olan kelimeler mfile ekline evrilir: mkleme > muklime, msdere > msdire. 3. Trke kelimelerdeki btn kalar q veya xya dnr: ayak > ayax, bak > bax, korkak > qorxaq, karanlk > qaranlq. 4. vden nce gelen a, e dz nlleri yuvarlaklar: avu > ovuc, av > ov, kavu-

> qovu-, mevt > mvt, zevk > zvq. 5. Baz Arapa kelimelerde kelime bandaki i sesi uzun bir kapal eye evrilir: itirf > etirf, iln > elan, ihtiam > ehtiam; Farsa kelimelerde: pie > pe i. 6. b - m: Baz kelimelerde ilk seste: ben > mn, bin > min, boncu > muncuk. 7. Kelime banda p/b karktr: parmak/barmaq, boz-/poz-, balk/palq. 8. Baz kelimelerde ilk seste g yerine k kullanlr: ge- > ke-, g- > k-, gnl > knl. b) ekil Bilgisi. 1. nl ile biten isimlerin belirtme durumu -n/-ni, -nu/-n ekiyle yaplr: qap-n, l-n, dli-ni. 2. zellikle Gney Azerbaycan azlarnda oul ikinci kii iyelik eki iin -z kullanlr: eliniz > livz > lz, yznz > zvz > zz. 3. simden isim yapma eki +/+u nsz uyumuna girmez: alveri tacir, odunu, yaz yazar, ktip. nc sra say sfatlar -mc/imci,-umcu ekleriyle yaplr: birimci, bimci, altmc, doqquzumcu. 4. -an/-n, -yaan/-yn eklendii kelimeye e kadar anlam verir: lnn, n vaqtaan, glnn, dr-yn. Trkiye Trkesinden farkl olan balca tak ve zarf yaplar unlardr: a) Taklar: tk, tkin, kimi gibi; sar iin, tr; mahsus ayrca; abag kar; ax peki, ama. b) Zarf yaplar. 1. -ak/ki: yanak bitiik, yandan, yanda olarak, -pki abuka, acele, yana birlik, birlikte, 2. yana: dostyana dostcasna, saymazyana saymayarak, aldr etmeyerek. 3. -ck: kynkck gmlekli halde, sevinck sevinli olarak. 4. -lgda/-likd, -lkd: ikilikd ikili olarak, ayrlxda, lkd l halde. Zaman zarflar: mdi imdi, hmi her zaman, haan ne zaman, ha vaxt ne zaman, bldr geen sene, dnen dn, sabah yarn, gnorta len, bayax az nce, qabaxca nce, haandan haana ne zamandan ne zamana. Ora-bura oraya buraya, hara nereye, yan taraf, yn, o tay o taraf, bu tay bu taraf, qrax kenar ise Trkiye Trkesinden farkl olarak kullanlan yer zarflardr (ayrca bk. DA, XXXIII, 323-324).

BBLYOGRAFYA

Ahmet Caferolu-G. Doerfer, Das Aserbeidschanische, Ph.TF, I, 280-309; Muharrem Ergin, Azer Trkesi, stanbul 1971; Tofiq Hacyev, XX. Esrin Evvellerinde Azerbaycan Edebi Dili, Bak 1976; a.mlf.-Kamil Veliyev, Azerbaycan Dili Tarihi, Bak 1983; Masir Azerbaycan Dili, Bak 1978-81, IIII; Hesen Balyev, Azerbaycan Dili, Bak 1982; Muhtar Hseynzade, Masir Azerbaycan Dili (III. Hisse: Morfologiya), Bak 1983; Efrasiyap Gemalmaz, ada Azer Trkesi Metinleri, Erzurum 1986; Nizami Hudiyev, Azerbaycan Edebi Dili Tarihi, Bak 1995; Glen Seyhan Alk, Azerbaycan Trkesi, Trkler (nr. Hasan Celal Gzel v.dr.), Ankara 2002, XIX, 227-243; Bilgehan A. Gkda-M. Rza Heyet, ran Trklerinde Kimlik Meselesi, Bilig, sy. 30, Ankara 2004, s. 51-84. Yavuz Akpnar zer Edebiyat. Azerbaycan szl edebiyat bir yandan Trklerin tarih sahnesine kna, dier yandan Trkistandaki

genel Trk kltrne, bu blgelerdeki yazl edebiyat ise XIII. yzyldan itibaren Ouzca yaz diline baldr. Balangta bu edebiyatn yazl rnekleri Anadolu Trkesiyle ortakt; XIV-XV. yzyllardan sonra ayrma balar. Azerbaycan edebiyatnn muhteva itibariyle Akkoyunlu, Karakoyunlu dnemlerinde ksmen, Safev dneminde ise daha belirgin ekilde Anadolu edebiyatndan farkllamaya balad grlmektedir. Ancak Dede Korkut hikyeleri, Erzurumlu Darr, Kad Burhneddin, Nesm, Habb, Hat gibi eser ve ahsiyetleri dnemin ortak edebiyat iinde deerlendirmek gerekir. Nitekim Nesm, Hat ve Fuzlnin Anadolu ve Balkanlardaki etkisi gnmzde de kendini hissettirmektedir. Hatta Nesm ve Hat, Azerbaycandan ziyade Anadolu ve Balkanlarda zellikle Alev ve Bekta evrelerinde sevilerek okunmutur. Azerbaycan edebiyat zengin bir halk edebiyatna sahiptir. Eski Trk destanlarnn kalntlaryla Dede Korkut ve Krolu hikyeleri, k Garip, Kerem ile Asl, ah smil gibi hikyelerin ilk defa bu blgede ortaya kmas bu zenginlii gsterir. Baz edebiyat tarihileri Azerbaycan yazl edebiyatnn nce Arapa ve Farsa olarak baladn, Trk asll Nizm-i Gencev, Katrn- Tebrz ve Hkn-i irvn gibi isimlerin ilk airleri olduunu ileri srer. Azerbaycan Trkesiyle yazlan eserler sz konusu olduunda XIII. yzyln sonu ile XIV. yzyln balarnda yaayan ve sadece iki Trke gazeli bulunan Hasanolu mahlasl eyh zzeddin Asfarayn ilk air saylabilir. Kad Burhneddin, Erzurumlu Darr ve Nesm XIV. yzyln en nemli simalardr. Hurflii ile tannan Nesm Hat, Habb, Fuzl gibi birok airi etkilemitir. XV. yzylda Karakoyunlu ve Akkoyunlu saraylarnda birok zer airi yetitii gibi Karakoyunlu Cihan ah, Hakk mahlasyla Trke iirler yazmtr. Divan ve tasavvuf mesnevileri ile Dede mer Ren, Ysuf u Zleyh adl bir mesnevisi bulunan Hat ve Habb bu yzyln belli bal airleridir. irvanahlar ve Safevler dneminde halk airlerine nem verilmi, bunlarn saraylarnda Azerbaycan Trkesiyle eserler yazlmtr. Hat mahlasyla hem klasik iir hem halk iiri tarznda manzumeler yazan ah smilin Trke bir divan, Dehnme ve Nashatnme adl mesnevileri vardr. Hece vezniyle sade ve etkili bir dille yazd manzumelerinde Hurfliin, iAlev inanlarnn telkin edildii grlr. Sahann ilk olarak bilinen Kurbn de bu dnemde yaamtr. Kaarlar devrinde k edebiyat daha da zenginleerek olgunluk ana kavumutur. XVI. yzyln ilk yarsnda Azerbaycan edebiyat Fuzl ile klasik dneme girmitir. Trke divan, Leyl v Mecnn adl mesnevisi ve dier eserleriyle Fuzl, Trk edebiyatnn her dairesinde (Osmanl, Azerbaycan, aatay) sevilerek okunmu byk bir sanatkr olduu gibi XVIII. yzyln sonuna kadar btn Azerbaycan airlerini byk lde etkilemitir. XVII. yzyln en nemli airleri arasnda yer alan sebk-i Hind stad Sib-i Tebrznin on yedi Trke iiri gnmze ulamtr. Meshnin Varaka ve Glah, Dm u Dne, Zenbr u Asel adl mesnevilerinden son ikisi ele gememitir. Kavs Tebrz mistik duygulardan ok dnyev hazlar, canl hayat sahneleriyle dolu gazellerini sade bir dille kaleme almtr. Bu yzylda bayatlaryla mehur Sar k ile iyi bir tahsil grm olan ve adna Abbas ile Glgez adl bir hikye tertip edilen Tufarganl Abbas gibi halk airleri yetimitir. XVIII. yzylda Azerbaycan Trkesi blgede ortak dil halinde kullanlm, Grc ve Ermeniler arasnda Trk halk edebiyat nevileri geni lde yaylmtr. Miran ve Sayat Nova gibi Ermeni auglarn Trke iirleri vardr. Ayrca Krolu gibi halk hikyeleri, baz k iirleri ve bayatlar Ermeni ve Grc alfabeleriyle yazya geirilmitir. Bu yzyln baz airleri, hece ile aruzu birlikte kullanmak suretiyle hem klasik hem k iiri tarznda manzumeler yazarak Azerbaycan edebiyatnn karakteristik niteliklerinden birini ortaya koymutur. Nitekim Molla Penah Vakf her iki iir dairesini birletirip kendi adyla anlan bir edeb mektep oluturmutur. Sade bir dille halk edebiyat nazm ekillerine sadk kalarak iirler syleyen ada Viddnin Musbetnme

adl manzum eseri ahlk, itima-siyas bir talamadr. XVIII-XIX. yzyllarda din mevzular, zellikle Kerbel Vakasna hasredilen mersiyecilik zengin bir mektep haline gelmitir. XIX. yzylda yaayan Derbendli Kumrnin mersiyeleri i-Trk corafyasnda ve Anadolu Alevleri arasnda Kumru Kitab adyla n kazanmtr. Nebt ile Dou Anadolu ve Amasya civarnda tannm Karabal Nigr de nemli airlerdendir. XVIII. yzylda k iiri Hasta Kasm, k Valeh, Baba irvn, Nigristanl Sdk, k Ertn, Karacadal, ikeste rin gibi temsilciler yetitirmitir. Bu yzylda ou tercme olmak zere az sayda mensur eser de kaleme alnmtr. Yazar bilinmeyen, halk diliyle yazlm eyh Saf Menkbelerinde Azerbaycan nesir dilinin gelitii grlr. Bir halk hikyesi olan ehriyar Dastan da nesir dilinin en gzel rneklerinden biridir. Modern Azerbaycan Edebiyat. XVIII. yzyldan itibaren Osmanl ve ran merkez ynetiminin Azerbaycandaki etkinlii azalm, Ndir ahtan sonra eitli bamsz hanlklar ortaya kmtr. XIX. yzyl balarnda Aras nehrinin kuzeyi Ruslarn eline geince 1813 Glistan ve 1828 Trkmenay antlamalaryla Azerbaycan, Rusya ve ran arasnda ikiye blnmtr. Bu sebeple edebiyat yava yava iki ayr mektep haline gelmi, Gney Azerbaycanda klasik edebiyat gittike zayflayarak daha ok din ierikli eserler kaleme alnmtr. XIX. yzyln balangcna kadar Azerbaycan edebiyatnn merkezi olan Tebriz gerilerken nce Tiflis, daha sonra Bak ne kmtr. Gney kmeye devam etmi, Kuzey Azerbaycanda Trkiye ve Rusyann etkisiyle Bat kltrne ynelen modern bir edebiyat gelimitir. Rus okullarnda retmenlik yaparken Azerbaycan Trkesinin ilk ders kitab olan Mntehabt . Grigoryevle birlikte yaymlayan (1851) Mirza ef Vzhn lirik iirleriyle kazand hret Rusyay aarak Bat Avrupaya ulamtr. General smail Bey Gutganlnn kadn haklarn ve modern eitimi ele ald Reid Bey ve Saadet Hanm adl hikyesi 1835te Varovada Franszca yaymlandndan yeni edebiyatn gelimesinde pek etkili olmasa da Azerbaycandaki modernlemenin vard noktay gstermesi bakmndan nem tar. XIX. yzyln fikir hayat ve modern edebiyat asndan en nemli temsilcisi modern tiyatro yazar, materyalist ve pozitivist dncelere sahip Mirza Feth Ali Ahundzdedir. 1850de yazd komedilerinden bazlarnn basm iznini alamadndan alt komedi ve Hikyet-i Ysuf ah adl eserleri 1959da Temslt adyla yaymlanmtr. Bu eserleriyle hem modern Azerbaycan edebiyatnn hem de yeni Azerbaycan nesir dilinin kurucusu saylr. Ayrca edebiyat nazariyesi, fikr ve edeb tenkit konularnda nemli makaleler yazmtr. Klasik edebiyatn zayflayarak devam ettii bu dnemde hezeliyyt tarzndaki manzumelerin olduka fazla olmas dikkat eker. Mersiyecilik sahasnda da canllk gze arpar. Dhil, Kumr, Ll, Rc, Dil-sz gibi airler mersiyeleriyle; Bahr irvn, smil Bey Nkm mesnevileriyle ne kar. Klasik edebiyatn bu adaki en nemli temsilcisi Seyyid Azim irvn, Farsa ve Trke iirler yannda Trkiye, ran ve Azerbaycan airleri hakknda bir tezkire yazm, Ekini ve Kekl gazetelerindeki yazlaryla modernleme hareketlerini desteklemitir. k iiri bu asrda byk canllk kazanmtr. Dnemin en iyi airlerinden olan Kasm Bey Zkir olduka sade dille ve realist bir slpla lirik ve samimi manzumeler, sosyal, siyasal, ahlk ierikli sert eletiri iirleri yazmtr. k Hseyin, k Hasan, k Nevrz, k Abbas, k Rz, Bayatl Abbas, Zeenli Abbas ve n Azerbaycann dna taan k Ali Asker (Elesger) bu dnemin belli bal isimleridir. Modern edebiyatn temsilcilerinden Necef Bey Vezirli Msibet-i Fahreddin (trajedi), Abdrrahim Bey Hakverdili Aa Mehemmed ah Kaar (tarih dram), Sultan Mecid Ganzde Mektbt- eyd Bey irvn (roman) adl eserleriyle yeni edeb trlerin ilk rneklerini vermitir. Neriman Nerimanof da dramlar,

Bahadr ve Sona adl romanyla modern edebiyatlar arasnda nemli bir yere sahiptir. XIX. yzyln son eyreinden itibaren basn hayat canlanm, sadece Azerbaycann deil Rusya mslmanlarnn da ilk gazetesi olan Ekini 1875te Bakde Hasanbey Melikzde Zerdb tarafndan karlmtr. Tifliste Ziy (1879-1880), Ziy-y Kavkaz (1880-1884) gazeteleri neredilmitir. Cell nszdenin yaymlad Kekl (nce dergi, sonra gazete olarak 1883-1891) dierlerine gre edebiyata daha ok yer vermitir. Mehmet Aa ahtahtlnn ark-i Rus gazetesi (Tiflis, 1903-1905) bunlardan daha fazla Rusya mslmanlarna sayfalarn am ve geni bir corafyada okunmutur. Gaspral smilin Tercman gazetesi, Azerbaycan Trkleri arasnda modern fikir ve eitim faaliyetlerinin gelimesinde ok etkili olmutur. 1905 Rus Merutiyetinin ardndan hrriyet ortamnda mill basn zerindeki sansr ksa bir zaman iin kalkm, mill ve din cemiyetler kurulmu, yeni gazete ve dergiler yaymlanmtr. 1908de II. Merutiyetten sonra stanbulda ortaya kan fikir ve hrriyet atmosferi de Rusya Trklerini byk lde etkilemitir. zellikle Trkiyede renim gren Azerbaycan aydnlarnn bu etkiyi daha da geniletmesiyle 19051918 yllar arasnda Azerbaycanda Hayat, rat, Fyzt, Terakki, ttifak, Molla Nasreddin, Yeni Fyuzat, Gne, Mektep, Ak Sz, Dirilik, Taze Hayat, Yeni rat, Seda, Sed-y Vatan, Basiret, elle gibi gazete ve dergiler yaymlanm, bu arada kitap neri de artmtr. Trkiyedeki slmclk-Trklk akmnn Kafkasyadaki temsilcileri olan Aaolu Ahmet ve Hseyinzde Ali modernleme hareketlerine yeni bir ivme kazandrarak blgeyi d dnyaya amtr. Hayat ve Fyzttaki makaleleriyle hem fikir hayatnn hem modern edebiyatn gelimesinde nemli rol oynayan Hseyinzde Ali, slm-Trk medeniyetinin parlak dnemleri ve ahsiyetlerini, Tanzimat ve Merutiyet devri Trk fikir ve edebiyatn, Avrupa felsefesi ve edebiyatn, Trklk, Mslmanlk, Avrupallk eklinde ifade ettii bir senteze kavuturmak iin almtr. Bylece bir yandan Azerbaycan muhiti zerindeki Rus etkisinin zayflamasn salayarak mill romantik edebiyat cereyannn temelini atarken dier yandan Gaspral smilin de etkisiyle slm-Trk dnyas iin bilim ve edebiyat dilinin stanbul Trkesi olmas gerektiini savunmu, Azerbaycan Trklerinin de bu Trke ile yazmalarn tavsiye etmitir. Bu edebiyat ve dil anlayn bata Muhammed Hdi, Hseyin Cvid, Ahmed Cevat, Abdulla ik gibi air ve yazarlar olmak zere Aaolu Ahmet, Mehmed Emin Resulzde gibi siyas ahsiyetler de benimsemitir. Azerbaycan edebiyatnda ilk defa vatan, millet, hrriyet gibi kavramlar Muhammed Hdi romantik bir bak asyla, Mirza Ali Ekber (Elekber) Sbir ise olduka etkili satirik bir dille ilemi, Ali Abbas Mznib, brhim Thir, Ahmed Cevat Hdiyi daha sade bir dile yazarak takip etmitir. Sovyet dneminden sonra Trkiyeye kaan ve ateli antikomnist, milliyeti iirleriyle tannan Elmas Yldrm da bu grubun iinde saymak gerekir. Mill, romantik ve hmanist edebiyatn nde gelen temsilcisi Hseyin Cvid ayn zamanda iirleri ve manzum piyesleriyle devrin en byk air ve dramaturgudur. Bahar ebnemleri, Gemi Gnler adl iir kitaplar; Uurum, blis, eyh Sanan, Topal Timur, Siyavu, Peygamber, blisin ntikam gibi manzum piyesleriyle Sovyet dneminde de etkisini srdrmtr. zellikle Bolevik ihtillcilerinin insanln kurtarcs eklinde idealletirildii bir dnemde byk bir cesaretle Peygamber dramn yazp Hz. Muhammedi dneminde k yayan nder ve insanln kurtarcs olarak tasvir etmi, bu dram ve zer adl manzum eseriyle komnist ideolojiyi de eletirmitir. 1918 istikllini ve TrkiyeAzerbaycan kardeliini anlatt heyecanl iirleriyle tannan, rpnrdn Karadeniz bakp Trkn bayrana adl nl arknn gfte yazar Ahmed Cevat, Dalga ve Koma adl kitaplaryla mill

edebiyat cereyannn temsilcisidir. Mehmed Emin Resulzde tarafndan 1915te Bakde karlan Aksz gazetesi Trklemek, slmlamak, muasrlamak dncesini savunarak Azerbaycan istiklle hazrlamtr. Arkadalaryla kurduu Msvat Partisi, Trkiyenin de yardm ile 28 Mays 1918de Azerbaycann bamszln elde etmesinde byk rol oynam, fikir ve edebiyat hayatnda Trkiyenin etkisi iyice artt gibi mill romantik edebiyat anlay glenmitir. nderliini Celil Mehmedkuluzdenin yapt, Molla Nasreddin mizah dergisi etrafnda toplanan aydnlarn oluturduu realist demokratik bir edebiyat ekol de vardr. Siyasal, sosyal, ahlk ierikli satirik yazlar, ller, Anamn Kitab, Danaba Kendinin Mektebi gibi piyesleri ve kk hikyeleriyle Sovyet ncesi ve sonras realist, demokrat Azerbaycan edebiyatnn en etkili ve sevilen yazarlarndan biri Celildir. Bu ekol iinde saylsa da aslnda bamsz bir ahsiyet olarak deerlendirilmesi gereken air M. Alekber Sbir, satirik-realist iirleriyle halk derinden etkilemitir. Modern Azerbaycan iirinin temellerini atan Sbirin ran, Trkiye, Tataristan ve Trkistanda ilgiyle karlanan iirleri lmnden sonra Hophop-nme adyla baslmtr. Onun yolundan giden birok air arasnda en mehuru Mirza Eli Mcizdir. Sovyet dneminde tiyatro eserleriyle byk baarya ulamasna ramen rejimin iddetli basklarna mruz kalarak gen yata hapiste len Cfer Cebbarl, Azerbaycan tiyatrosuna Edirne Fethi, Trablus Muharebesi, Bak Muharebesi gibi piyesler; Solgun iekler, Aydn, Nasreddin ah, Od Gelini, Sevil gibi sosyal ve tarihsel konular ele ald kuvvetli dram eserleri kazandrmtr. Kz Kalesi adl manzum hikyesi mehurdur. Fikir ve siyaset hayatna gazetecilikle balayan zeyir Hacbeyli Leyl v Mecnn, O Olmasn Bu Olsun (Mehed bad), Arn Mal Alan, Krolu gibi operet ve operalaryla dnya apnda hrete kavumu bir sanatdr. Birka nesli retmenlik, didaktik iirler ve yazd ders kitaplaryla eiten Abdullah Saik ayn zamanda Asrmzn Kahraman, blisin Huzurunda, deal nsanlk gibi eserleriyle tannmtr. 1920de Sovyet ynetiminin kurulmasndan sonra Azerbaycan edebiyatnda sosyalist-komnist ierikli ideolojik eserler gittike oalmtr. Bu tarihe kadar maarif ve medeniyet sahasndaki btn birikim burjuva eseri diye ortadan kaldrlm veya yok saylmtr. Yazarlar komnist Rus edebiyatn rnek alp eserler yazmaya zorlanm, bylece sosyalist realizmine dayanan gdml bir edebiyat olumutur. 19301945 yllar arasnda ilenen konularn en yaygn II. Dnya Savadr. Resul Rz, Samed Vurgun, Sleyman Rstem, Mehmed Rahim, Ahmed Cemil, Osman Sarvelli, Mikil Mfik gibi airler bu dnemde en olgun eserlerini vermitir. M. Said Ordubad, Abdulla aik, Sleymani Sni Ahundof, Seyid Hseyin, Yusuf Vezir emenzeminli, H. Mehdi, Mir Cell, Mirza brahimof hikye ve romanda; Samed Vurgun, Sabit Rahman, lyas Efendiyef, Z. Halil, M. brahimof tiyatroda ne kan isimlerdir. 1945-1954 arasnda iirde Aliaa Vahid, Bahtiyar Vahabzde, H. Hseynizade (Hseyin rif), Nebi Hezri Babayef, Mirvarid Dilbazi, Nigr Refibeyli, . Gabil, K. Kasmzde, E. Krayl, Ali Kerim, slm Seferli; hikye ve romanda Manaf Sleymanof, Hasan Seyidbeyli, Salam Gadirzde, Yusif Azimzde, Ali Veliyev, S. Rahimof, Bayram Bayramof, Azize Cfer-zde; tiyatroda Sabit Rahman, C. Mecnunbeyov, Settar Ahundov, lyas Efendiyev, Enver Mehmedhanl, hali Gurbanof gibi airler yetimitir. Stalinin lmnden (1953) sonra XX. Komnist Partisi Kurultaynda alnan kararlar edebiyat ve sanat hayatn belli lde kla sosyalizmi anlayndan uzaklatrm, nce Rus edebiyatnda

grlen deiiklikler 1960l yllarn bandan itibaren Azerbaycan edebiyatnda da kendini gstermitir. Kat ideolojik yaklamlar, snf atmasna dayal ablon eserler arka plana ekilerek bir dereceye kadar demokrat, liberal yaklamlar sonucunda edebiyatta yeniden insana, cemiyete dn, mill konulara ynelme hareketi balamtr. 1980li yllarn sonlarnda Gorbaov dneminde daha da genileyen bu alm nihayet 1991de Sovyetler Birliinin dalmasnn ardndan Azerbaycan edebiyatnda dnya ile btnleme yolunda nemli gelimelere yol amtr. 19602000li yllar arasndaki edebiyattan ksaca sz etmek zordur. nk bu devir ok renkli, sanatkrlara gre bir hayli deiiklik gsteren zengin bir yelpazeye sahiptir. Bu dnemde genel edeb cereyanlardan ok ayr ayr sanatlardan, farkl slplardan, hayata, cemiyete, insana farkl yaklamlardan, mill problemlere ynelmeden sz edilebilir. Bunlar arasnda ne kan sanatlar unlardr: iirde Memmed Araz, Memmed smayl, Halil Rza Ulutrk, Abbas Abdulla, Sabir Rstemhanl, Nusret Kesemenli, Fikret Goca, Fikret Sadk, Ms Ykub, Neriman Hasanzde, Ramiz Rven, Vakif Samedolu, Vakif Bayatl, Elekber Salahzde, Rstem Behrudi; hikye ve romanda Ferman Kerimzde, smail hl, s Hseyinov (Muanna), Anar, Elin, Ekrem Eylisli, si Melikzde, Sabir Ahmedov, Sabir zer, ingiz Hseyinov, Rstem ve Maksut brahimbeyov kardeler, Yusif Samedolu, Mevld Sleymanl; tiyatroda lyas Efendiyev, Altay Memmedov. Kuzey ve Gney Azerbaycan edebiyatnda dikkati eken bir zellik de daha ok II. Dnya Sava srasnda Sovyet ordularnn ran-Gney Azerbaycan istils srasnda Moskova ynetiminin siyas menfaatler uruna izin verdii, fakat daha sonra mill bir ideale brnen ve artk cenup mevzuu olarak adlandrlan Gney Azerbaycan probleminin yaygn biimde ilenmesidir. Bu ideal randaki Trklerin mill, demokratik haklar, sosyal, siyasal, ekonomik hayatyla ilgili olduu gibi Kuzey ve Gney Azerbaycann birletirilmesi gibi mill bir hedefe de yneliktir. Sovyet dneminde bu ideali iirde Memmed Rahim, Sleyman Rstem, Osman Sarvelli, B. Vahabzde, Mehemmed Hseyin ehriyr, Bulud Karaorlu Sehend gibi airler; hikye ve romanda Mirza brahimof, Enver Memmedhanl, Penah Maklu, Hamid Mehemmedzde; tiyatroda lyas Efendiyef gibi ahsiyetler ele almlardr. Bu konu gnmz edebiyatnda daha serbest ve canl biimde ilenmektedir. XX. yzyl Gney Azerbaycan edebiyat hakkndaki bilgiler Kuzey Azerbaycana nisbetle ok daha az ve yetersizdir. 1925te rann bir Trk devleti olma zelliini kaybetmesi, lkede Trk dilinin yasaklanmas, siyasal ve kltrel basklarn 1979a kadar btn iddetiyle devam etmesi yazl edebiyat iyice zayflatmtr; ancak halk edebiyat ve folklor her zaman zengin ve canl kalmtr. ran slm Cumhuriyetinde yasaklarn ksmen hafifletilmesi, izinle de olsa Trke kitap ve sreli yaynlarn baslmas edebiyat nemli lde canlandrmtr. Bunda Dr. Cevad Heyetin yaymlad ve yayn otuz yldan beri devam eden Varlk dergisi ve benzeri yaynlarn nemli rol olmutur (bk. Bilgehan A. Gkda-M. Rza Heyet, sy. 30 [2004], s. 51-84). Dnimendn- erbycn adl Farsa tezkiresinde belli bal kaynaklardan hareketle zer sanatkrlar hakknda verilen bilgileri bir araya getiren Muhammed Ali Terbiyet, Gney Azerbaycandaki fikir ve edebiyat hayatnn erevesini izmitir. XX. yzyl balarnda Mirza Eli Mciz, Habib Sahir, Said Selmas, Etimad gibi ahsiyetlerden sonra Tebrizli Ali, Bulud Karaorlu Sehend, Samed Behrengi, Abbas Bariz, Kerm, Mehemmed Briya, Hmid Nutki, Snmez, Savalan ve zellikle ehriyr Gney Azerbaycanda yetien en nemli edeb ahsiyetler arasnda saylabilir. ehriyrn Heyder Babaya Selm adl uzun manzumeleri ran, Trkiye, Irak ve Kuzey Azerbaycan gibi lkelerde ok byk ilgi grm, Trk corafyasnda eitli nazreleri yazlmtr. Uzun zamandan beri kuvvetli bir eser vermemi olan Gney Azerbaycan edebiyat ehriyr ve Sehendle canlanp en yksek seviyesine erimitir. Yakn

dnem Gney Azerbaycan edebiyatnda eski iir gelenekleri baz ekl zelliklerini korusa da artk realist, lirik, sosyal-siyasal problemlere ve insann i dnyasna ak yeni bir iir anlay ortaya kmaya balamtr. Gnmz Gney Azerbaycan edebiyatlar, bir yandan eski Dou edebiyatndan beslenirken dier yandan Avrupadaki gmen edeb ahsiyetler vastasyla Bat edebiyat geleneklerini, Kuzey Azerbaycan ve Trkiyedeki ok ynl cereyanlar yakndan takip etmektedir. Bu blgedeki k iiri ve folklor yaratcl da yaygnln ve gcn hl korumaktadr. Trkiyede M. Fuad Kprl, smail Hikmet Ertaylan bir yana braklrsa 1920den 1980li yllara kadar Azerbaycan edebiyatn tantan daha ok Azerbaycanl mlteciler olmutur. Bunlar arasnda Mehmed Emin Resulzde, Mirza Bala, Vahab Yurtsever, Ahmet Caferolu, Turhan Gence, Selim Refik Refiolu, Hseyin Baykara, Haver Aslan gibi isimlereitli neirler yapmtr.

BBLYOGRAFYA

Yusuf Bey Vezirof (Yusuf Vezir emenzeminli), Azerbaycan Edebiyatna Bir Nazar, stanbul 1337; Feridun Bey Kerli, Azerbaycan Edebiyat Tarihi Materyallar, Bak 1925-26, I-II (bu eserin yeni basks: Azerbaycan Edebiyat [haz. Rugiyye Genbergz], Bak 1978-81, I-II); M. Fuad Kprl, zer Edebiyatna Ait Tedkikler, Bak 1926; a.mlf., zer, A, II, 129-151; Salman Mmtaz, l airleri, Bak 1927-28, I-II; a.mlf., Azerbaycan Edebiyatnn Kaynaklar (haz. Rasim Tayev), Bak 1986 (bu eserin iinde Selman Mmtazn Azerbaycan Edebiyat bal altnda yaymlad on alt kitapk da vardr); smail Hikmet [Ertaylan], Azerbaycan Edebiyat Tarihi, Bak 1928, I-II; Bekir obanzade, Azer Edebiyatnn Yeni Devri, Bak 1936; Ahmet Caferolu, Azerbaycan, stanbul 1940; a.mlf., Azerbaycan Dil ve Edebiyatnn Dnm Noktalar, Ankara 1953; a.mlf., Die Aserbeidschanische Literatur, Ph.TF, II, 635-699; a.mlf., Modern Azerbaycan Edebiyatna Toplu Bir Bak, AYB, IV/37 (1954), s. 4048; Mehmet Emin Resulzde, ada Azerbaycan Edebiyat, Ankara 1950; Hamit Arasl, XVII.XVIII. Esr Azerbaycan Edebiyat Tarihi, Bak 1956; a.mlf., Azerbaycan Edebiyat: Tarihi ve Problemleri, Bak 1998; Azerbaycan Edebiyat Tarihi, Bak 1957-60, I-III; Feyzulla Gasmzade, XIX. Esr Azerbaycan Edebiyat Tarihi, Bak 1966; Hseyin Baykara, Azerbaycanda Yenileme Hareketleri, Ankara 1966; Azerbaycan Sovet Edebiyat (ed. M. Arif), Bak 1967, I-II; Cevat Heyet, Azerbaycan Edebiyat Tarihine Bir Bak, Tahran 1358-69, I-II; a.mlf., Azerbaycan ifah Halk Edebiyat, Tahran 1367; Elyar Seferli-Helil Yusifov, Gedim ve Orta Eserler Azerbaycan Edebiyat, Bak 1982; Azerbaycan Sovet Edebiyat (ed. E. M. Aayev), Bak 1988; Yavuz Akpnar, Azer Edebiyat Aratrmalar, stanbul 1994; a.mlf., Azer Edebiyat, TDEA, I, 258-264; Mir CelalFiridun Hseynov, rneklerle XX. Asr Azerbaycan Edebiyat (haz. Kemal Yavuz-Erol lgen), stanbul 2000; C. Abdullayev v.dr., Masir Azerbaycan Edebiyat, Bak 2007, I-II; Bilgehan A. Gkda-M. Rza Heyet, ran Trklerinde Kimlik Meselesi, Bilig, sy. 30, Ankara 2004, s. 51-84. Yavuz Akpnar Bakrtlar-Tatarlar.

Dil ve Edebiyat. Bakrt Dili. Rusya Federasyonuna bal Bakrdistan Cumhuriyetinin Rusann yannda ikinci resm dili olan Bakrta, Trk dilinin kuzeybat kolunun Kuman-Kpak grubundandr. Kkleri dil Bulgarlarna kadar uzanr. Bakrta bugn yaklak 1,8 milyon kii tarafndan konuulmaktadr. Sz varl ve dil bilgisi bakmndan baz morfolojik ve fonetik farkllklar dnda Tatarcaya ok yakndr. Alfabesinde dokuz nl ve yirmi alt nsz, Rusa kelimelerin yazmnda kullanlan yedi ayr iaretle birlikte krk iki harf bulunmaktadr. Bakrtada -lar/-lerden baka tar/-ter, -dar/-der, -zar/-zer ekleri de oul eki olarak kullanlr. Yaklama dndaki durum ekleri de ok ekillidir. Balca ses zellikleri unlardr: 1. Trkiye Trkesindeki o nls uya, ye; u nls oya, ye dner: un on, yul yol, hz sz; ko ku, kn gn. 2. lk hecedeki e Bakrtada i olur: timir demir, min ben, hin sen. 3. sler h olur: hyr sr, alhn alsn, birihi birisi. 4. Trke kelimelerdeki zler peltek z (c) olduu gibi Arapa ve Farsadan alnm kelimelerde birok d ile baz zler de peltek z olur: abiyat edebiyat, ip edip. 5. Bakrtann nde gelen zelliklerinden biri de lerin s olmasdr: s , skmak kmak, ask ak. 6. Kelime bandaki dler t olmutur: tuz dokuz, tuymak duymak (ayhulov, s. 1035-1046). Dou, gney ve kuzeybat azlar, bunlarn da alt gruplar olmakla birlikte ada Bakrt yaz dili dou (Kuvakan) ve gney (Yurmat) azlarndan meydana gelir. T. Baiev (Bakirskie dialekt i h otneenii k literaturnomu yazku, Moskova 1955), N. Maksutova (Dialektologieskiy atlas, Ufa 1983, Obrazts narodnoy rei Bakir, Ufa 1988, Bakirske govor, Ufa 1996), N. bulatov (Bakort dialektologiyah, I-II, Ufa 1979-1980), S. Mirjanova (Yujny dialekt bakirskogo yazka, Moskova 1979, Severo-zapodniy dialekt bakirskogo yazka, Moskova 1991), K. Ahmerov (Orfografieskogo slovarya bakirskogo literaturnogo yazka, Ufa 1952), . Galyautdinov (Bakort edebi tilinin tarihi, Ufa 1993) ve Z. Uraksin (Rossko-bakirskiy frazeologieskiy slovar, Moskova 1989) Bakrt dili zerine alan bilim adamlarndan bazlardr. Kiril harflerine gre dzenlenmi otuz dokuz harfli ilk alfabe Bukvar dlya Bakir adyla 1892 ve 1898 yllarnda Orenburgda yaymlanm, ardndan 2500 kelimelik ilk szlkle 1900 kelimelik ikinci szlk neredilmitir (Orenburg 1898, 1900). 1907de A. G. Bessenov, krk bir Kiril harfinden oluan yeni bir alfabe hazrlayarak Bukvar dlya Bakir adyla bastrmtr (Kazan 1907). nl Trkolog Nikolay F. Katanov, Bakrtlarn youn biimde yaad Belebey ve Minzele blgelerine yapt geziler 1899 ylnda sonunda Azbuka dlya bakrskogo yazka adyla otuz harflik yeni bir alfabe dzenlemitir. Bakrtlar hristiyanlatrmak iin dou ve gney lehelerine gre hazrlanan ilk ncil tercmesi 1902de Kazanda bu alfabeyle yaymlanmtr. Kazan niversitesi Tp Fakltesi rencisi iken muhtemelen misyonerlerle tanarak dinini ve adn Mstislav Aleksandrovi Kulaev olarak deitiren Muhammed Kulaev, Bakrta zerine ilk aratrma yapan bilim adamlarndan biridir. Katanovla birlikte Sterlitamak, Orsk, Katay, Karagay-Kpak blgelerine seyahatler yaparak Bakrt ark, hikye, atasz ve efsanelerini toplayp Rusaya tercme etmilerdir. Ayrca Kiril harfleriyle Bakrta otuz drt harflik ilk alfabe kitabn (Osnov zvukopraiznoeniya i azbuka dlya bakir) bastrmtr (Kazan 1912, 1919). Bakrta yaz dili 1924te Ufada kan Bakortostan adl gnlk gazete ile Tatarcadan ayrlarak yeni bir kimlik kazanm, Bilim (1924), Sesan (1927) gibi yayn organlar da bu yeni yaz dilinin gelimesine katkda bulunmutur. Bunlar Bakrta yazlan otuz drt okul kitab, tiyatro eserleri ve Rusadan yaplan tercmeler takip etmitir. Ancak iml problemi zlemediinden bu kitaplarn bir ksm dou ve gney blgelerinin azlaryla, bir ksm Tatarca baslmtr. 1923te toplanan iml komisyonu Bakrtlar iin ayr bir Arap alfabesi hazrlam, bu alfabe Ocak 1924te Yan Yul adl

dergide baslarak yrrle girmitir. N. Tagirov dou aznn ilk szln yaymlamtr (Bakort Lgati, 1926). 1920-1940 yllar arasnda Bakrt blgelerine on be ilm gezi dzenlenerek azlar/leheler zerine ayrntl almalar yaplmtr. Bakrtlar 1928 ylna kadar Arap, 1940 ylna kadar Latin, 1940 ylndan itibaren Kiril harflerini kullanmtr. Bakrta Bakrdistan, Tataristan, Komi, Yakut cumhuriyetleri, Perm, Samara, Orenburg, Kurgan, Tmen, elyabinsk ve itin blgelerinde, ayrca baz eski Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri Birlii lkelerinde konuulur. 2002 ylnda yaplan nfus saymna gre Rusya Federasyonundaki Bakrtlarn says 1.673.389 kiidir ve bunlarn 1.379.727si Bakrtay bildiini ifade etmitir. 1926da Bakrtlardan Bakrtay ana dili olarak kabul edenler %53,8 iken bu oran 1989da %72ye, 2002de %82,5e kmtr. Sovyet dneminde Bakrtann i hayatnda, bilim ve eitim alanlar ile yazl edebiyattaki ilevi snrl idi. Bu dnemde Bakrta ilkretim okullarnn onuncu snfna kadar, yksek retimde ise yalnz Bakrt Dili ve Edebiyat blmlerinde retiliyordu. Gnmzde Bakrdistandaki 2942 orta dereceli okulun 845inde Bakrta retim yaplmakta olup dierlerinde de mecburi Bakrta dersleri vardr. Ancak yksek retim dilinin Rusa olmas edeb dilin geliimini ve yaygnlamasn engellemektedir. Ocak 1999 tarihinde anayasaya ilve edilen, Bakrdistann resm dili Rusa ve Bakrtadr hkm cumhuriyette ikinci sradaki etnik topluluk olan Tatarlarn itirazna yol amtr.

BBLYOGRAFYA

N. X. Maksyutova, Vostoniy dialekt bakirskogo yazika, Moskva 1976, s. 5-21; E. F. berdin v.dr., Oerki istorii bakirskogo literaturnogo yazika, Moskva 1989, s. 12-80; a.mlf.ler, Bakrt ezebi telenen tarih, Ufa 1993, s. 3-10; Ahmet Bican Ercilasun v.dr., Karlatrmal Trk Leheleri Szl, Ankara 1991, I, 1035-1046; Nevzat zkan, Trk Dilinin Yurtlar, Ankara, ts. (Aka Yaynlar), s. 201-205; Gksel ztrk, Bakrt Trkesi ve Yaz Dilinin Geliimi, Trkler (nr. Hasan Celal Gzel v.dr.), Ankara 2002, XX, 103-106; S. F. Mirjanova, Severo-zapadniy dialekt bakirskogo yazka, Ufa 2006, s. 5-14; A. Harisov, Literaturnoe nasledie bakirskogo naroda, Ufa 2007, s. 53-65; Habibe Yazc Ersoy, Bakurt Trkesi, Trk Leheleri Grameri (ed. Ahmet Bican Ercilasun), Ankara 2007, s. 751-809; zkan ztekten, Tatar-Bakurt Meselesi ve Bakurta, Tarihten Bugne Bakurtlar (haz. A. Melek zyetgin v.dr.), stanbul 2008, s. 84-89; Mustafa ner, Bakurta Ksa Dil Bilgisi, a.e., s. 238292; E. F. berdin-. G. Galyautdinov, Bakirskiy yazk, Bakirskaya Entsiklopediya, Ufa 2005, I, 372. smail Trkolu Bakrt Edebiyat. dil-Bulgar Devleti zamannda slmiyetin kabulyle birlikte Arap alfabesini kullanmaya balayan

Bakrtlarn daha nceki dnemlere ait yazl metinleri yok denecek kadar azdr. Glmetdin Sancar el-Bakrd, Nasreddin en-Nasr, Yakb el-Bulgr, drs el-Bulgr, ems es-Sary gibi limlerin Arapa ve Trke eserlerinden bahsedilse de bunlardan gnmze ulaanlarn says ok azdr. Altn Orda Devleti zamanndan kalan Kerdernin Nehcl-ferdsi (1342), Nizmnin srev rninin manzum tercmesi, Hrizmnin Muabbetnmesi (1353), Hsm Ktibin Dstn- Cmcme Sultan (1368), Seyf-i Sarynin Glistan Tercmesi, Bakrt edebiyat tarihileri tarafndan en eski yazl metinler kabul edilse de bunlar ayn zamanda Tatar edebiyatnn da ilk eserleridir. Aslnda dil-Ural blgesinde yaayan Tatar ve Bakrtlarn yazl ve szl edebiyat 1920li yllara kadar ortaktr. Tatar halk edebiyatnda yer alan gazel, beyit ve mnctlardan farkl olarak Bakrtlarda sesen diye adlandrlan ozanlar tarafndan dumbra ve kuray eliinde sylenen destanlar ve ecereler vardr. Dumbra XX. yzyln balarnda ortadan kalkm olsa da kuray gnmzde Bakrtlarn en nemli halk mzii enstrmanlarndandr. Kurayc sesen diye tannan Mehdi Koto Kpak (. 1849), Gabdullah Ahund adl mizah eserinde cehalet ve eitimsizlik zerinde durmaktadr. Bu dnemin ozan ve edebiyatlarnn ana temas din taassup ve cehalettir. Bakrt ozanlarnn en mehurlarndan olan Habrav, Srpa ve Supura Kazak, Karakalpak ve Nogaylar arasnda da tannmtr. Kobao (XVI. yzyl), Bayk Aydar (. 1784), Buranbay Yerkey (XIX. yzyl) mhemmet Mrzakayev (. 1878), Gebt Argnbay (. 1921) gibi nl ozanlar da vardr. Alpam, Akbuzat, zevkey ile Morazm, Ksek Bey, Karas ile Aka, Edigey, Ural Batr, Akbak Kola, Kara Yura, Kunr Bua, Zayatlek ile Hvblv, Zihre ile Adlar ve Boz Yiit destanlar ok tannmtr. XIX. yzyln sonlarnda R. G. Ignatiev, V. V. Katarinskiy, A. G. Bessenov, M. V. Lossievskiy, S. G. Rbakov, M. A. Kulaev gibi aratrmaclarn Bakrtlarn yaadklar blgelerde halk edebiyatyla ilgili derlemelerinin bir ksm Rusa olarak yaymlanmtr. XVIII-XIX. yzyllarda A. Kargal, H. Salihov, T. Bakrd, . Zeki, G. Osman, G. okriy gibi sf halk airlerinin eitli iirleri gnmze ulamtr. Bakrt asll olmakla birlikte mrleri Trkistanda geen Miftaheddin Akmolla Mirsalih Biksurin, Kaefeddin ahimerdan, Ebubekir Divayev gibi yazarlar telif ve tercmeleriyle Trkistan ve Rus edebiyatnn kaplarn Bakrtlara amtr. Rusyada 1710 ylndan itibaren Arap harfli matbaalarn kurulmaya balanmasyla XIX. yzyln sonuna kadar pek ok din ve edeb eser Arapa ve Farsadan, aatay Trkesinden Tatar Trkesine evrilerek yaymlanmtr. Heftiyek (Kurann yedide biri, 1801), stvn Mehmed Efendinin stvn Kitab (1802), eritl-mn, Sadrerann en-Nuye mutaarul-Viye (1846), Sf Allahyrn Sebtl-cizn (1846), Hakm Sleyman Atann Hakm Ata Kitab (1846, 1858, 1888), hir Zaman Kitab (1847) ve Bakrgan Kitab (1857, 1893) adl eserleri, Risle-i Kesik Ba (1846), y ulmid-dn (1847), erh-i Fkh- Ekber (1849), Taceddin Yalcilolu tarafndan Sebtl-cizne erh olarak yazlan Risle-i cizn (1849), Terceme-i Ttnme (1847), Bsrnin Kasde-i Brde (1848), Yazcolunun Envrl-kn (1861), Altparmak Mehmed Efendinin Alt Parmak Kitab (1861), Ksas- Enbiy (1861), Kssa-i Thir (1878), Ebl-Leys esSemerkandnin Bustnl-rifn (1880), Keykvus b. skenderin Kbusnme (1882) adl eserleri blgede en ok okunan din ve edeb eserlerdir. 1880li yllardan itibaren Bakrtlarn youn olarak yaad Orenburg, Kargal, Sterliba, Ufa ve Troitsk gibi yerlerde cedd mekteplerinin almasyla modern edebiyata yneli balaynca bu eserlerin bazlar nemini yitirmi, M. Akyiitzde, R. Fahreddin, F. Kerm, A. shak, S. Maksudi gibi yazarlarn Bat tarznda yazdklar roman ve hikyeler daha ok okunmutur. 1917 Bolevik htillinden nce Bakrta gazete ve dergi kmadndan eserlerini Tatar Trkesiyle yazan eyhzade Babi, Mecid Gafr, Bakrt ve Tatarlarn ortak yazarlardr. Mecid Gafrnin Fakyrlik birle tken Tiriklik, Yarllar yaki yde

Hatn (1905), vey ocuklar (1907), Afzal Tahirovun Satlgan Kzlar (1908), Ziya mmetinin Atalara Gibret-Yelerge Deres (1910), Mazlumalar (1911), Kebir Tuykinin Yaman Yolda (1912), Vesim Sultanovun Aka Bu Yatmasn (1913) gibi eserlerinde eski medrese hayat, rf ve detler, eitimsizlik, fakirlik ve yoksulluk temalar ilenmitir. nce, hisli, lirik ve satirik eserler veren Babiin Halkm in (1914) ve Ktem (1916) adl kitaplar yannda Ye Bakurdistan adl eseri (Orenburg 1928) lmnden sonra yaymlanmtr. Alimcan brahimov ise btn iirlerini toplayarak iirler Mecmuas adyla bastrmtr (Kazan 1922). 1923te Sovyetler Birlii tarafndan kendisine Bakrdistan halk airi unvan verilen, Bakrt ve Tatarlarn en sevilen yazar ve airlerinden olan Mecid Gafrnin Akmollann tesiri altnda yazd ilk iirleri sade ve basittir. 1917 Bolevik htillinden nceki ve sonraki yllarda sosyal konular ileyen ilk airlerden biridir. Ei, Kzl Bayrak, Hrriyet rtesi ihtilli konu edinen eserlerdir. Torm Basklar ve Kara Yzler adl romanlar, Yoksanm Tanr ve Lenin iin yazd Ul lmegendir adl iir kitaplar Bakrt edebiyatnda ilk ateizm rnekleridir. Sibir Timur Yol, Ye Gomirim, Milletke Mehebbet yazarn dier eserleridir. D. Yulty, . Fida, Y. Karim, . Hozaybirzin, Y. Yumayev, S. Yakolov, G. senbirzin, F. Tuykin, F. Sleymanov, M. Burangolov, N. Niyazbayev gibi yazarlar da sosyalist devrimi savunan iirler yazmlardr. Bakrdistan lm Merkezi 1923te Bakrt edebiyat ve sanatnn retilmesi, edeb dilin oluturulmas grevini D. Yulty, M. Gafr, T. Yenebi, . Nsr gibi yazarlara havale etmi, . Hodayberdin idaresindeki bu heyet Bakrt dilinin ana lehelerini ve edeb dilin yazm kurallarn belirlemitir. Orenburg, Sterlitamak ve Ufa gibi ehirlerde kmaya balayan Bakurdistan (daha sonra Bakortostan) (1918), Sovet Bakortostan (1918), Kzl Tan (1918), Tatarca Leninsi (1923), Bakortostan Pioneri (1930) gazeteleriyle Yana Yul (1923), Bakortostan Uktush (1924), Bilim (1924), Henek (1925), Agidil (1930), Pioner (1930) gibi dergilerde yazlan edeb, siyas ve itima makaleler, yeni Bakrt edeb dilinin halk arasnda yaygnlamasn ve edebiyatn gelimesini salamtr. 1917 Bolevik htillinden sonra . Babi, H. Gabitov, Sleymanovun nderliinde kurulan Tulkn isimli edebiyat dernei, yaymlad H. Gabitovun Bakort Monalar (1918) ve . Babiin Ye Bakortostan (1918) adl iir kitaplaryla mill Bakrt edebiyatnn temellerini atm, ancak bu hareketin mr ksa olmutur. sava srasnda Bakortostan Heberleri, Kyurye ve Kzl Yul gibi Bolevik gazetelerinde yaymlanan iir ve yazlarn edeb deeri pek yoksa da yeni domakta olan Bakrt edebiyatnn ilk rnekleri olmalar asndan nemlidir. 1919da Bakrt Devlet Drama Tiyatrosunun kurulmasyla M. Burangulov, Niyazbayev, D. Yulty, H. bragimov gibi yazarlarn ilk Bakrta piyesleri sahnelenmeye balanm, bunlardan D. Yultyn Karagul adl dramas (1920), H. bragimovun Bamak isimli komedisi (1920) daha sonraki yllarda birok defa sahnelenmitir. Ayrca Yultyn Benim Hatralarm (1924), M. Gafrnin araf (1922), Kzl (Yoldz) (1925), T. Yenebinin E Suag (1926) gibi sosyalist devrimi ven eserleri de sahneye konmutur. Sosyalist devrimle birlikte eitimin yaygnlamas, niversite ve yksek okullarn almas edebiyata canllk getirmitir. 1923te airler Birlii, 1927de Proletar Yazarlar Birlii, 1934te Yazarlar Birlii kurulmutur. Bu kurumlar bir taraftan sosyalist ideolojideki edebiyatn gelimesini salarken dier taraftan yazarlar zerindeki denetim ve basky arlatrmtr. Yana Yul (1923), Bilim (1924), Yanlk (1927), Sesen (1927), Ekim (1930) adl edebiyat ve sanat dergilerinde B. emgul, G. Hayri,

B. Valid, A. Karnay, S. Agi, G. Amantay gibi gen yazarlar sosyalist devrimi savunan eserler kaleme almtr. Devrimi halka daha iyi anlatabilmek iin edebiyat bir ara olarak kullanlmaya balanmtr. M. Gafr, A. Tagirov, D. Yulty, . Nsr, T. Yenebi gibi air ve yazarlar Bakrt halknn arlk dneminde ektii skntlar, i sava ve alk yllarnda yaananlar, komnizmin getirecei gzel gnleri Kanl Yllar, Kara Yzler (1925), Hayat Basamaklar (1928), Alk Trnagnda gibi eserlerinde dile getirmilerdir. air S. Kuda Adada (1927), Batr (1928), Yaz Ktkende (1930) adl eserlerinde Bakrt kylerindeki sosyalist deiimi, eski ile yeninin mcadelesini realist bir ekilde anlatsa da dnemin edebiyatna korku hkimdir. Sansr komisyonu eserleri inceleyip din, mill ve tarih konular kararak yaymna izin vermekteydi. htill, i sava, ktlk yllar ve topraklarn kolektifletirilmesi (kolhoz sistemi) srasnda nfusun %25i yok olmutur. Bu dramlar edebiyatta yer almad gibi 1930lu yllardan itibaren kolektifletirmeyi ven ve ycelten eserler verilmitir. II. Dnya Sava yllar (1940-1945) Bakrt tarih ve edebiyatnda byk vatan sava adyla anlr. Bakrt edebiyatnda ayr bir yeri olan bu savata cepheye giden binlerce Bakrt gencinin byk ounluu geri dnememitir. Bunlarn ac hayat hikyeleri, geride kalanlarn ektikleri skntlar, cepheden dnenlerin kahramanlklar hl edeb eserlerde ilenmeye devam edilmektedir. Savan balarnda edebiyatn ana konusu halk savaa davet, birlik, zafere inandrma, faizme kar nefret hissidir. B. Bikbay Vatan Sakra, N. Kerip Almaslar, K. Mergen Bir Gailele ve Minen Gailem, R. Nigmeti Urman avlay, K. Kubay Yondozu bu amala kaleme almtr. Sava sonras dnemde G. Ramazanov, Y. Kolmoy, H. Kerim, M. Gali, E. Bikenteyev, D. slamov, . Bikkol, M. Kerim gibi cephede savaan ve geri dnen yazarlar Sovyet askerlerinin kahramanlklarn anlatan eserler yaznca asker edebiyat tr ortaya kmtr. Bakrt edebiyat, 1937-1945 yllar arasnda Stalin terr ve II. Dnya Sava yznden otuza yakn yazarn kaybetmitir. Stalinin lm ve Kruevin iktidara gelmesi Bakrt edebiyat zerindeki korku ve sindirilmilii giderememi, mill ve tarih konular zerindeki yasak devam etmitir. 1960l yllardan itibaren Bakrdistann bir petrol ve sanayi lkesi olmaya doru gitmesi yeniden ii ve mhendis konulu eserlerin yazlmasna yol amtr. B. Bikbayn Akselen Takanda, K. Mergenin Nar Tav teginde bu trden eserlerdir. Z. Biievann Kemhitilgender (1959), Olo Eyik Buynda (1966), Yemi (1969), F. engolovun Ar Baa (1968), r Yegetkey Menen At Ba (1974), Heykelleder Tereler sn (1974), Y. Hammatovun Brtklep Yyla Altn (1965), Akman Tokman (1970), Yeenle Yey (1973) Bakrt edebiyatna 1960tan sonra giren leme trnn gzel rnekleridir. Sovyetler Birliinin dalmasyla mill ve tarih konularda eserler yazlmasyal balanmtr. B. bahimov Kinziya (1977), Gebenin Ayak Sesleri (1982) ve Halk Kahraman (1988) adl lemesinde Pugaev syanna katlm Bakrt kahraman Kinziya Arslanovun hayat hikyesini anlatmaktadr. K. Mergen Brkt Kanat (1981), Y. Hammatov Tonyak Amurzar Hr-Derya (1982), B. Refikov Eyerlenmi At (1990), Terazi (1997), Karasakal (1998), A. Hakimov Dombrann Sesi (1983), G. Husainov Aldar Kahraman Kssas (1981), Muhametsalim metbaev (1991), Feldmaraal Pugaev (1993), Batra (2000), N. Musin Batrdan Kalanlar Orada Gml (2001) gibi tarih romanlar kaleme almlardr. Bakrt edebiyatnda en az ilenen konulardan biri Stalinin 1937-1944 yllar arasnda uygulad terr neticesinde len Bakrtlarn hayat hikyesidir. E. Hekimovun rme, Rzgardan Ka Yok, M. Heyzerovun Gitmek in Geldim, G. Hisamovun Kanlar Dondu Kald gibi eserleri Stalin dnemindeki terr ve korkuyu, ldrlen binlerce Bakrtn hikyelerini yava yava gn yzne karmaya balamtr. 1990dan sonra yoksul kesimin hayat artlarnn

arlamasnn etkisiyle Bakrt edebiyatnda yeniden ky hayat ve ii snf yer almtr. E. Gereyev Hikeltele Yuldarzan, G. Allayarov Yer Hul, Alhv Tandar Arkanda, M. Yamaletdinov Hung Yot, N. Kotdosov Yeen Yakth, Olo Yul Ba, B. Nogomanov Ezen Kalahn gibi uzun hikyelerde gelime devrindeki ky hayatnn tezatlarn, B. Refikov Tavzarza Kar rte Yata, R. Sultangareyev Scak Yamur, N. Geyetbayev Daa Kar Yaarken, M. Heyzerov Altn Hukmak, G. Hisamov sns artlav, Ktlmegende Ut Tokando gibi eserlerde ii hayatn anlatmtr. H. Zaripov gibi yazarlar da kt yola sapma genlerin ibretli hikyelerinde ahlk meselelere dikkat ekmitir. nl Bakrt airlerinden M. Kerimin Aygl, Diktatre At Berin, N. Asanbayevin Kzl Paa piyeslerinde 1920li yllardaki siyas olaylar anlatlr. M. Kerim Yeyeli Mehmut (1981), N. Gayetbayev Hyerkende kafga Yeer, B. Blekov Ebeyzerge Ni Yetmey, F. Blekov Katlanp Os Hin, Olparm vb. eserlerde hayatn arpklklar komedi eklinde ortaya konmutur. Bakrt airlerinin en nllerinden Mustay Kerim, II. Dnya Savana katlm olup Sovyetler Birlii dneminde pek ok dle lyk grlmtr. Otrayd Kuzgald (1938), Yazg Tautar (1941), Dekabr Yr (1942), Minin Atm (1943), igirzar (1945), Kaytu (1947), Europa-Aziya (1954), Kz Urlau (1958), Ylgalar Heylee (1961), Aygel li (1967), Mehebettin Drt Mizgili (1978), Zamanalar (1982) gibi iir, deneme, hikye ve piyesleri, Ozon-ozak Bala Sak (1976) isimli otobiyografisi vardr. Eserleri klliyat halinde (I-V, 1971-1973) ve semeler yaplarak (I-IV, 1987) yaymlanmtr. Bakrt edebiyatnn dier bir nemli ismi Nazar Necmidir. Damlar (1950), Yazg Yr (1951), Hu Heyr (1953), Sakrlmagan Kunuk (1954), Garmoncu Dost (1963), Krilerge Kunak Kilgen (1972) gibi eserlerinden baka Pukin, Lermontov, Nekrasov, R. Gamzatov gibi mehur airlerden Bakrtaya tercmeler yapmtr. Gnmzde Bakrdistanda Yelek, Yenime, Bakortostan, Kzl Tan, mit, Ataysan, Toratau, Akazar, Vatanda, Agidil, Yadkyar, Tamaa, onkar, Tulpar, Amanar, Literaturniy Bakortostan gibi gazete ve dergiler ada edebiyata yer veren nemli yaynlardr. Baehir Ufada faaliyet gsteren Gilim ve Kitap adl devlet matbaalar edebiyatn gelimesine nemli katk salamaktadr. G. Husainov bakanlnda bir heyet Bakort Edebieti Tarih adl bir eser hazrlamtr (I-VI, Ufa 19901996). Bakrt edebiyatnn en nemli dllerinden biri olan Salavat Yulay edebiyat, sanat ve mimari dl 1967den bu yana verilmektedir. 2010da bu dl edebiyat dalnda Tanya-Tansul, Ozntal adl eserlerin yazar Rinat Kamal Elfire adl eseriyle almtr.

BBLYOGRAFYA

Katalog Knig otpeatannx v tipografii imperatorskogo kazanskogo universiteta s 1800 po 1896 (haz. A. Solovev), Kazan 1896, s. 325-435; G. Batrgereyul v.dr., Bakurt Trkleri Edebiyat, Trk Dnyas Edebiyat Tarihi, Ankara 2007, IX, 737-779; A. Harisov, Literaturnoe nasledie bakirskogo naroda, Ufa 2007, s. 213-340; A. Abdullina, Poetika sovromennoy bakirkoy proz, Ufa 2009, s. 14138; a.mlf., Sovremennaya bakirskaya proza: puti poiska, Agidel, sy. 7, Ufa 2008, s. 165-170; F. Kunafin, XIX. Buat Bakort Edebieti, Ufa 2010, s. 144-361; N. Ahmadieva, Nekotore aspekti kulturnoy jizni krestyanstva Bakortostana v 1945-1965, Vatanda, sy. 10 (2000), s. 160-164; a.mlf., Kulturnaya jizn bakirskogo naroda v 1945-1965, a.e., sy. 4, Ufa 2006, s. 128-132; M. Nadergulov, Osnove tendentsii razvitiya baskirskoy literatur na sovromennom etape, a.e., sy. 2 (2008), s. 1517; O. Korionova, Proza i publitsistika pisateley Bakortostana o velikoy oteestvennoy voyne, a.e., sy. 10 (2008), s. 122-126; R. Husnullina, Stilevoe svoeobrazie istorieskih romanov vtoroy polovin XX veka, Vestnik Bakirskogo Universiteta, XIV, Ufa 2009, s. 495-498; Bakort edebiyat, Bakortostan Kskasa Entsiklopediya, Ufa 1997, s. 57-61; R. Baimov-G. Husainov, Bakirskaya literatura, Bakirskaya Entsiklopediya, Ufa 2005, s. 348-353. smail Trkolu Tatar Dili. Tataristan Cumhuriyetinin Rusa ile birlikte ikinci resm dili olan Tatarca, Trk dilinin kuzeybat kolunun Kuman-Kpak grubuna dahildir; kkleri dil Bulgarlarna kadar uzanr. Tataristan, Bakrdistan, uvaistan, Mari, Umdurt, Mordva cumhuriyetlerinde; Samara, Saratov, Orenburg, Nijni Novgord, Tmen, Tobolsk, Tomsk, Omsk, elyabinsk, Ulyanovsk gibi pek ok blgede ve eski Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri Birlii lkelerinde yaklak 7 milyon kii tarafndan konuulmaktadr. Tatar alfabesinde dokuz sesli (a, e, , , i, o, , u, ), yirmi sekiz sessiz, Rusadan geen kelimelerin yazmnda kullanlan kesme ve inceltme iaretiyle birlikte otuz dokuz harf vardr. Tatar Trkesinin Trkiye Trkesinden ayrlan balca zellikleri unlardr: 1. Tatar Trkesindeki o, daha dar ve ksadr. Ayrca ksa, fakat geni sylenen bir i nls daha vardr. 2. Trkiye Trkesindeki o nls u, ise olur: tup top, kz gz; u nls o, ise olur: ko ku, . 3. lk hecedeki e Tatar Trkesinde i olur: sin sen, kilmek gelmek. 4. Kelime bandaki gler, k; dler tdir: kz gz; tuymak doymak, tugz dokuz. 5. ki nl arasnda pler b, k(e)ler g, k(a)lar olur: yabmak yapmak, igin ekin, sigiz sekiz, tuz dokuz, armak karmak. 6. Kelime bandaki baz yler c olur: cil yel, cidi yedi, cir yer. 7. Arapa asll kelimelerdeki ayn sesi ye dner: ail aile ayr air. Tatarcada Orta (Kazan), Bat (Mier) ve Dou (Sibir) olmak zere az vardr. ada edeb dil Orta azna dayanmaktadr. S. Helfin (Tatar Grameri, 1778), . Helfin (Azbuka i grammatika tatarskogo yazka, 1809), A. Troyanskiy (Kratkaya tatarskaya grammatika, 1814), M. vanov (Tatarskaya gramatika, 1842), F. W. Radloff (Phonetik der Ndrlichen Trksprachen, 1882), Kayym Nsr (Lehe-i Tatar, 1895; Kavid-i Kitbet, 1892), Alimcan brahimov (Tatar mlas, Tatar Sarf, Tatar Nahv, 1911-1916), Cemaleddin Velid (Tatar Dili Grameri, 1919; Tatar Tilinin Etimolojik Szligi I-II, 1927-1928), L. Zalyay (Tatar Tilinin Orfoepik Nigizleri, 1953), L. Celey (Tatar Tilinin Tarih Fonetikas Buina Materialler,

1954), . Ramazanov (Tatar Tili Buina Oerkler, 1954), V. Hakov (Tatar Edebi Tili Tarihi Buina Oerkler, 1965), M. Zekiev (Tatar Halk Tilinin Barlkka Kili, 1977) Tatar dili ve azlar zerine alan bilim adamlarndan bazlardr. 1722de Tatarcaya tercme edilerek yaymlanan I. Petronun hazrlatt bildiri ilk Tatarca metin kabul edilmektedir. lk kitap ise 1785te Petersburgda baslan, Rusya mparatorluundaki vilyetlerin nizam ve tertibiyle ilgili kanun klliyatdr. 1801de Kazanda ilk Arap harfli matbaann almasyla Trke-Tatarca kitap neriyat oalmtr. XIX. yzyln sonunda Kazandaki Arap harfli matbaalarn says on bee km ve buralarda 180 kitap baslmtr. 1905ten sonra Ufa, Orenburg, Moskova, Petersburg, Astarhan, Troitsk gibi ehirlerde Tatarlar tarafndan alan matbaalarda yzlerce kitap yaymlanm ve btn Trkistana datlmtr. 1801-1917 yllar arasnda baslan eserlerin dili Trkiye Trkesine yakndr. lk Tatar gramer kitab Sait Halfin tarafndan yaymlanm (Moskova 1778), brahim Halfin, eski yazma eserlere dayanarak 1822de Ahvl-i Cingiz Han ve Aksak Temir adl bir eser bastrmtr. 1824te Eblgazi Bahadr Hann ecere-i Trksini neretmi, eser Rusa, Almanca ve Franszcaya tercme edilmitir. dil-Bulgar Devleti zamannda slmiyetin kabulyle birlikte Arap alfabesini kullanmaya balayan Tatarlarn ilk dneme ait yazl metinleri yok denecek kadar azdr. inde Bulgar ve Kpak dil eleri bulunan Kul Galinin (. 1236) Kssa- Ysufu Tatarcann en eski dil ydigr kabul edilir. Daha sonra Kerdernin Nehcl-ferds (1342), Nizmnin srev rn adl eserlerinin manzum tercmeleri, Hrizmnin Muabbetnmesi (1353), Hsm Ktibin Dstn- Cmcme Sultan (1368), Seyf-i Sarynin Glistan Tercmesi, Altn Orda Devleti ve Kazan Hanl devirlerinden kalma yedi adet yarlk ve bitik gnmze ulamtr, bunlarn dili aataycaya yakndr. XIX. yzyln sonlarnda Tatarca zerinde Osmanl Trkesinin etkisi artm ve edeb dil stanbul Trkesine yaklamtr. ehbeddin Mercn, Kayym Nsr, Abdullah Tukay, Fatih Emirhan, Alimcan brahimov gibi yazarlarn nclnde Tatarca neriyata arlk verilse de bu durum 1917 Bolevik htilline kadar devam etmi, ihtillin ardndan yeni Tatar edeb dili meydana getirilmitir. 1924te Kazan ve Moskovada dzenlenen Tatar-Bakrt retmenleri ve ayn yl Kazanda dzenlenen Terminoloji kongrelerinde Tatar dilinin gelitirilmesi iin baka dillerden kelime alnmasna, Tatarcann Arapa ve Rusa kelimelerden temizlenmesine karar verilmitir. Modern Tatar yaz dilinin en nemli temsilcilerinden Alimcan brahimov, Arap alfabesinin deitirilmesi fikirlerine iddetle kar karak slm geleneinin en gl vastas olan bu alfabenin kullanlmasn Tatar kltrnn sreklilii ve Tatarcann hayatiyeti iin bir n art kabul ediyordu. 26 ubat-5 Mart 1926 tarihleri arasnda Bakde dzenlenen I. Trkoloji Kongresinde bu gr taraftar bulmam ve Azerbaycan heyetinin sunduu Latin alfabesi kabul edilmitir. 3 Temmuz 1927de Tataristan Halk Komiserlii Sovyeti, Yanalif (yeni elifba) Kanununu kabul etmi ve Arap alfabesinin yerine Latin alfabesi kullanlmaya balanmtr. Alfabe deiikliine ve daha sonraki dnemde Ruslatrmaya kar kan binlerce kii Komnist Partisinden ihra edilmi, hapis ve lm cezalarna arptrlmtr. 5 Mays 1939da Tataristan Yksek Sovyeti Bakanl yeni bir kanunla Kiril harflerini kabul etmitir. Aydnlar 1992de Latin alfabesine gemek iin byk mcadele vermi, Tataristan Parlamentosu 15 Eyll 1999da Latin alfabesi kanununu kabul etmi ve 2010 ylna kadar Latin harflerine geilmesi kararlatrlmtr. Ancak Tataristan Parlamentosunun bu karar Rusya Anayasa Mahkemesi tarafndan Rusya Federasyonu Parlamentosunun 2002 ylnda kard alfabe kanununa aykr olduu gerekesiyle iptal edilmitir.

BBLYOGRAFYA

Ahmet Bican Ercilasun v.dr., Karlatrmal Trk Leheleri Szl, Ankara 1991, I, 1087-1096; V. H. Hakov, Tatar Edebi Tili Tarih, Kazan 1993, s. 209-313; D. B. Ramazanov, Tatarskie dialekt, Tatar, Moskva 1997, s. 26-34; Z. N. Kirillova, Tatar tilin delet tili bularak gamelge koyu (20-30n illar), Kazan 2000, s. 13-48; R. M. Minnullin-K. M. Minnullin, Til Yazm Halk Yazm, Kazan 2008, s. 189-193; Tatarskii Yazk, Kazan 2010, s. 5-9; Erdal ahin, Kazan Tatar Trklerinin Latin Alfabesi Mcadelesi, Trk Dnyas Tarih Kltr Dergisi, sy. 199, stanbul 2003, s. 42-45; Tatarskiy yazk, Tatarskiy Entsiklopedieskiy Slovar, Kazan 1999, s. 563; Tataristan Respublikas, Tatar Entsiklopediya Szlege, Kazan 2002, s. 622-623. smail Trkolu Tatar Edebiyat. Tatar edebiyatn eski dnem, XX. yzyl ba, iki ihtill aras (1905-1917), Sovyet dnemi ve yakn dnem gibi devrelere ayrmak mmkndr. Eski dnem hakknda yazl metinler azdr. Mercn Mstefdl-ahbr adl eserinde Yakb el-Bulgr, drs el-Bulgr, Hoca Ahmed el-Bulgr, Hzr el-Bulgr, Aleddin el-Bulgr, mer el-Bulgr, eyh Muhammed el-Bulgr, Ysuf el-Bulgr, Muhammed el-Kazn, Sleyman es-Sary, ems es-Sary gibi limlerin Arapa ve Trke eserlerinden sz etse de bunlardan pek az gnmze ulamtr. Altn Orda Devleti zamanndan kalan eserler arasnda Kerdernin Nehcl-ferds, Nizmnin srev rn, Hrizmnin Muabbetnme, Hsm Ktibin Dstn- Cmcme Sultan ve Seyf-i Sarynin Glistan Tercmesi bulunmaktadr. Rusyada 1710 ylndan itibaren Arap harfli matbaalarn kurulmaya balanmasyla XIX. yzyln sonuna kadar Kazandaki eitli matbaalarda baslan ve en ok okunan eserlerden bazlar unlardr: Heftiyek (Kurann yedide biri) (1801), stvn Kitab (1802), eritl-mn, Ahmediyye (1808), brahim b. shak Halfin tarafndan yaymlanan Ahvl-i ingiz Han ve Aksak Timur (1819), Eblgazi Bahadr Hann ecere-i Trk (1825), Risle-i Ebssud Efendi (1846), Sf Allahyrn Sebtl-cizn (1846), Risle-i Kesikba (1946), Hakm Sleyman Atann Hakm Ata Kitab (1846, 1858, 1888), Mrifetnme, Gazzlnin Risle-i Mhimme, y ulmid-dn (1847), Cmiut-tevr (1847), ilyetn-neb (1848), Bsrnin, ade-i Brde (1948), Mevlidi erif (1849), Mucizetn-neb (1849), erh-i Fkh- Ekber (1849), Krk Hadis (1855), Bakrgan Kitab (1857, 1893), Burhneddin b. Nasreddinin Ksas- Rabgz (1859), eyh Sf Allahyrn Murdl-rifn (1859), Letif-i Hoca Nasreddin Efendi, Muhammediyye, Envrlkn (1861), Alt Parmak Kitab (1861), Ebl-Leys es-Semerkandnin Bustnl-rifn (1880), Keykvus b. skenderin Kbusnme Tercmesi (1882). Ceddcilik olarak da adlandrlan modern edebiyatn douuna kadar bunlarn bir ksm medreselerde ders kitab olarak okutulmutur. Eski Tatar iirinin nemli temsilcilerinden Abdrrahim Otuz-meni (. 1835) Osmanl, Arap ve Fars eserlerinin etkisiyle aruz vezniyle iirler yazmtr. Otuz-meniyi izleyen Eblmenih Kargal, Hibetullah Salihov, emseddin Zeki, Ali okry gibi airler de Allah ve insan sevgisini anlatan iirler kaleme almlardr.

XX. yzyln banda modern Tatar edebiyat Ms Akyiitzdenin 1886da yaymlanan Hsmeddin Menla (Molla) adl roman ile balar. Zhir Bigi Gnh- Kebr, lf yaki Gzl Kz Hadie (roman), Rzeddin Fahreddin Selime yaki ffet, Esm yaki Amel, Ceza (hikye), Ftih Kerm Salih Babaynn ylenvi, Bir akirt ile Bir Student, Mirza Kz Fatma, Hyal m Hakiykat me, Kaynana, Sultan Ak, mid Parahodunda (hikye), Sadri Maksudi (Arsal) Maiet (roman), Aliasker Kemal Behitsiz git, Bedbehit (drama), M. Ayaz shak dilli Hatn Bilen Torm, ki Yz Yldan So nkraz, Ul Eli ylenmegen di (hikye) gibi eserleri modern Tatar edebiyatnn ilk rnekleridir. ki ihtill aras dnemde G. shak, Ftih Emirhan, N. Dumavi, S. Remiev, Abdullah Tukay, Dermend, . Kemal, S. Celal, Alimcan brahimov, M. Gafr, G. Rahim, K. Tinurin gibi yazar ve airler Tatar edebiyatn gelitirmek iin eitli eserler kaleme almlardr. Gnmzde de Tatar edebiyatnn en mehur airi kabul edilen ve gen yata lmesine ramen hem aruz hem heceyle gzel eserler brakan Abdullah Tukay (. 1913) birok airi etkiledii gibi kendisi de Nmk Kemal, Abdlhak Hmid, Tevfik Fikret gibi Trk; Pukin, Lermontov, Kolstov gibi Rus airlerinden etkilenmitir. M. Ukmasi, Z. Yarmeki, D. Gobeydi, V. Celal, G. Haris, G. Sngati, S. Gabdelman gibi airler Tukay mektebine mensuptur. Bu dneme ait yazarlarn ou Sovyet devrinin de nemli temsilcileri olup hayat hikyeleri olduka trajiktir. Ali Rahim, Aziz Ubeydullin, Ftih Kerm, Cemleddin Velidi, limcan eref, Fethi Burna, Alimcan brahimov, brahim Bikkulov, Lebib Gylm, mer Tolmbay, Ftih Seyfi Kazanl, mil Osmanov, Hasan Tufan, limcan Nigmeti, Kerim Tinurin, Kavi Necmi gibi yazarlar Stalin dneminde ldrlm ya da uzun yllar alma kamplarnda yaamak zorunda kalmlardr. Kazandaki Rus-Tatar retmen okullarnda yetien genler XIX. yzyln sonlarnda Rusa tiyatro denemeleri yazmaya balamtr. 1903te Kazanda medrese rencileri Aliasker Kemalin Behitsiz git, 1906da Ufa genleri A. shaknin Hatn Birle Torm piyesini sahneye koymulardr. Ayn yl Kazanda Nmk Kemalden Zavall ocuk, Aliasker Kemalin Tatarcaya evirdii Kzgan Bala adl dram oynanmtr. Aliasker Kemalin Birini Tiatr, Blek in, Bankrot vb., A. shaknin Mgallim, Aldm Brdim, Tartu, Zleyha, Mgallime, G. Kulahmetov Ye Gomir (Kazan 1908), F. Emirhann Yeler Tigzszler (Kazan 1909), . Bagdanovun Pomada Meselesi (Kazan 1968), M. Feyzinin Yeler Aldatmylar (Kazan 1911), Galiyabanu (Kazan 1916), K. Tinurinin Nazl Kiya (Kazan 1915), . Kemalin Hac Efendi ylene (Kazan 1915) ve Fethi Burnan Tahir-Zhre (Kazan 1917) gibi komedi ve dramlar 1920li yllarda pek ok defa sahnelenmi ve Tatar tiyatrosunun klasikleri arasna girmitir. Tataristanda 1917-1920 arasnda Tatarca, Rusa, uvaa, Mari, Udmurt, Macarca, Almanca olmak zere 130 gazete-dergi karlm ve mill yazarlar bu ite aktif grev almaya arlmtr. Totaliter rejim glendike Tatar halknn mill ve mnev deerlerini zayflatmak iin eitli yollar denenmeye balanmtr. Ksa sre iinde iki defa alfabe deitirilip halk 1000 yllk kendi medeniyetinden koparlmaya alld gibi eitli merkezlerdeki Tatarca yayn organlarnn kapatlmas yznden yazarlar Kazanda toplanmaya balamtr. eitli bask ve sindirmelere ramen M. Gafrnin Ei (1920), Kara Yzler (1926), Torm Basklar (1927) adl uzun hikyeleri, M. Galevin Bulank Yllar ve

Muhacirler romanlar, K. Tinurinin Sngen Yoldzlar melodram (Kazan 1923), Zenger el (Kazan 1926), N. senbetin Mirkey ile Ayslu, deey dramlar, Huca Nasretdin komedisi, M. Feyzinin Aslyar, Ak Kalfak piyesleri, H. Taktan Cir Ullar (Kazan 1923) dramas, Alimcan brahimovun Kazak Kz (Kazan 1923) romanyla bu yllar Tatar Sovyet edebiyatnn altn dnemi olarak adlandrlmtr. M. Gafrnin 1921de dil-Ural blgesinde meydana gelen alk faciasn tasvir ettii Alk Trnagnda isimli eseri (Ufa 1923), Alimcan brahimovun Ademner adl uzun hikyesi (Kazan 1923) ve Tiren Tamrlar roman (Kazan 1926), F. Amirhann afiullah Aa hikyesi, A. Feyzinin Fltler, H. Taktan Mehebbet Tebesi (Kazan 1927), Yugalgan Maturluk (Kazan 1928) adl eserleri de yeni rejimin getirdii gerginlii, ruh ve ahlk skntlar dile getirir. 1925te A. Sadiye sipari edilen Tatar Edebiyat Tarihi (Kazan 1926) ok sk bir denetimden sonra neredilmitir. 1922-1924 arasnda ciltlik Tatar Edebiyat Tarihini yazan A. Ubeydullin ve A. Rahim edebiyata komnizm asndan bakmadklar iin bu almaya kabul edilmemitir. air M. Celil 1939da Staline Tatar medeniyetinin ackl durumunu anlatan uzun bir mektup yazm ve muhtemelen mektubun etkisiyle Kazanda Dil, Edebiyat, Tarih Enstits (1939), II. Dnya Savandan galip gelmenin etkisiyle de Kazan Devlet niversitesinde Tatar Tarihi, Dili ve Edebiyat Krss almtr (1944). 9 Austos 1944te yaymlanan bir kararnmeyle Tatar tarihini ycelten eserler yasaklanmsa da bu iki kurum 1990 ylna kadar Tatar dilinin ve kltrnn gelimesinde etkin bir rol stlenmitir. 1920-1940 yllar arasnda A. brahimov, F. Burna, K. Nemci, H. Takta, K. Tinurin, M. Gale, . Osmanov, H. Tufan, K. Kutuy, M. Celil, A. Ali, F. Kerim, N. senbet; daha sonraki yllarda G. Beirev, A amov, . Gazi, E. Feyzi, F. Hsni, M. Emir, E. Yeniki, S. Hekim, N. Arslanov, E. Yerikey, S. Battal, E. shak, S. Urayskiy, G. Galiev, G. Epselemev, H. Vhit, A. Rasih gibi yazar ve airler n plana kmtr. Bu dnemin nesir ve iirinde korku hkim olduundan mill, din ve tarih konular Tatar edebiyatnn l temalar arasna girmitir. Dnemin edebiyat dergileri Yanalif, Biznin Yul (daha sonra Kazan Utlar), Ataka ve Sovyet Edebiyatnda komnist ideolojiye hizmet etmeyen hibir eser baslmamtr. 1934te Tataristan Yazarlar Birliinin kurulmasyla otokontrol daha da sklamtr. Ravil Feyzullin Gybret Alrlk tken Yul adl eserinde Yazarlar Birliine ye olmann niversitede eitim almak kadar zor olduunu, ailesinde imam bulunan ya da zengin olanlarn ne kadar mehur olurlarsa olsunlar kesinlikle bu birlie kabul edilmediini belirtir. slmiyeti horlama ve onunla mcadele etme, tarih konular yazamama, iki defa alfabe deitirme, sosyalizmi ve onun uygulamalarn vmek zorunda braklma edebiyatn tabii geliimini engellemitir. . Kemalin Gabbas Galin, H. Taktan Kileekke Hatlar, K. Necminin Yakt Sukmak, Koyal Yangr, F. Kerimin Cidinci Mi, Tavl Tan, M. Celilin Hat Tauci, Cihan, . Mannurun Gaycan Babay adl eserlerinin ana kahramanlar kyl ve ehirli komnistlerdir. . Osmanov Legion Yul, G. Beirov Sva, A. amov Gospitalde, Bir Mehebbet Turnda, H. Sadriy l Batrlar, Biznin Tan gibi eserlerinde Sovyet lkesi ve bamszlk iin mcadeleyi ana tema olarak ilemitir. Edebiyattaki durgunluu ve ruh kurakl 1941-1945 yllar arasnda II. Dnya Sava deitirmitir. Bu dnemde edebiyatn ana konusu halk savaa davet, birlik, zafere inanma, faizme kar nefret hissi olmutur. Ayn devirde otuz civarnda yazarn (M. Celil, A. Ali, F. Kerim, G. Kutuy, K. Basrov, M. Gayaz, R. lyas, H. Mcey, D. Fethi gibi) cepheye gitmesi, eitli cephelerde savaan Tatar genleri iin on alt deiik isimde gazete karlmas edebiyata bir canllk getirmitir. Genleri cepheye ekmek iin eitli eserler yazld gibi geride braktklarn ve zaferle dnen

askerleri konu edinen eserler de kaleme alnmtr. Sava ve insan konusu G. Beirovun Namus (1948), M. Emirin Saf Knil (1959), G. Apsalamovun Altn Yoldz (1948), Mengilik Kii (1960) romanlarnda; T. zzetin zge Emanet (1946), R. moratn lmes Cr (1954) dramlarnda askerin cesaret, fedakrlk ve kahramanlk tasvirleriyle anlatlmtr. Sava sonras dnemde yetimi en nemli yazarlardan A. Yenikinin Saz eegi (1955), Eytilmegen Vasyat (1955), Yrek Srr (1957), Tugan Tufrak (1959), Ree (1962), Tngi Tomlar (1964), Maturlk (1964), Vcdan (1968), Kuray (1970) gibi hikyeleri Tataristanda en ok okunan eserler arasndadr. 1960l yllardan itibaren eserleri ne kan R. Tuhfetullin, E. Davidov, A. Gylejev, . Mderris, G. Ahunov, H. Fettah, H. Kemal, E. Bayan, F. Afzal, E. Kasmov, . Bikurin, M. abaev, . Galiyev, . Yuziev, . Husainov, B. Kemalov gibi yazar ve airler yaadklar dnemin toplumsal ve ahlk konularn eserlerinde ilemilerdir. Sovyet rejiminin az da olsa yumuamaya balamasyla birlikte Tatar halknn eski parlak tarihine olan ilgisi de artmaya balamtr. N. senbetin balatt tarih roman geleneini N. Fettah gelitirmitir. Konularn dil-Bulgar Devletinin tarihinden seen yazar til Su Aka Torur (1969), Kul Gali (1973), Szgra Torgan Uklar (I-II, 1980-1984) adl eserleri yazmtr. Bu gelenek 1980li yllardan sonra Tatar edebiyatnda en ok ilgi eken konulardan biridir. M. Habibullinin Kubrat Han (1985), liye lim Yuk (1991), Simbike Hanbike hem van Grozniy (1996), Atilla (2002), R. Muhammediyevin Srat Kpiri (1992), R. Batullann Simbike (1992), C. Rahimovun Batra (1992), F. Latifinin Hyanet (2000) romanlar Tatar toplumunun gemiteki parlak gnlerini ve mill kahramanlarn idealletiren eserlerdir. 1970-1980li yllarda . Nurullin, M. Mehdiyev, T. Minnullin, F. Yarullin, M. Yuns, M. Habibullin, E. Galiyev, S. Sleymanov, M. Hesenev, R. Haris, R. Feyzullin, Zlfet, R. Ahmetcanov, M. Eglemev, V. Nurullin, R. Batulla, M. Gali, E. Gaffar, Z. Hakim, R. Veliyev, E. Reitev, L. agyrcan, H. Eyp, M. Melikova, R. Gataullin gibi yazar ve airler Tatar edebiyatnn en mehurlardr. 1990 yl sonrasnda Tatar yazarlar daha zgr bir ortama kavumu, gemi dnemlerde yazlmas yasak olan mill ve din konular rahatlkla yazmaya balamtr. 1999-2010 yllar arasnda yaklak 1500 edeb eser neredilmitir. dil, Meydan ve Kazan Utlar bu yllarda yaymlanan en nemli edebiyat dergileridir. T. Galiullinin Tebe, Elmek, R. Muhammediyevin Utl Taba stinde, Biz Krkbirini l Balalar, Srat Kpiri, G. Gomerin Mher, M. Galiyevin Dogal llar, R. Feizovun tken Gomer-Yangan Kmer, E. Galiyevin Cimirilgen Hyallar, A. Helimin Kybla, Z. Zeynullinin Uram, At Karaklar, Z. Hekimin Gnah, F. Yahinin Ahrzaman Peygamberi, G. Tavlinin Afet, N. Gymetdinovann Kke Tkrigi, R. Keraminin Kargl Etaplar, L. Badykann Mrtet, . Rekypovun Baky, N. Fettahn Krk Drtnin May Ainda, F. Safinin Biik Taunn Balarnda, F. Ziyatdinovun zge Yort, M. Yunsn Song Sul, A. Vergazovun Yrek Cir Sory, G. Beirovun Gybret, A. Gylejivin Kam Barmak, Kme Trnak, G. Ahunovun Timirhannn Krgen-Kiirgenneri, H. Kemalovun Tlenmegen Kz Yei, S. eripovun Mehebbet Hakknda adl roman ve hikyeleri son yllarda yaymlanan eserlerden bazlardr. Tatar edebiyat hakknda N. . Amarin, . Berezin, V. V. Grigoryev ve N. F. Katanov gibi Trkologlar; C. Velidi, R. Fahreddin, A. brahimov, A. Ubeydullin, A. Sadi, A. Rahim, L.

Gaynanova, L. Celay, M. Gaynullin, M. Gaynetdinov, H. Minnegulov, M. Osmanov, . Sadretdinov, N. Yziyev, F. Galimullin, R. Ganiyeva, F. Urmaniev gibi Tatar edebiyat tarihileri tarafndan pek ok eser ve makale yazlmtr. 1971de balanan ve 2001 ylnda tamamlanan alt ciltlik Tatar Edebiyat Tarihi, XIII. yzyldan gnmze kadar Tatar edebiyat hakknda yaplm deerli bir almadr. Tatar edebiyatnn en nemli dllerinden biri 1958den bu yana verilmekte olan Tukay dldr. 2008de R. Gataullin Susau ve Gazeller isimli iir kitaplaryla, 2009da Z. Hekim Tilsiz Kki isimli piyesiyle, Z. Mansurov Gerehetli Yrek ve Knilde Fidai Yaese adl iir kitaplaryla bu dle lyk grlmtr.

BBLYOGRAFYA

Cemaleddin Velid, Tatar Edebiyatnn Bar, Orenburg 1912, s. 35-38; Abdurrahman Sadi, Tatar Edebiyat Tarihi, Kazan 1926, s. 13-49; Tatar Megrifetilik Edebiyat (haz. Muhammet Gaynullin), Kazan 1979; brahim Nurullin, XX. Yz. Ba Tatar Edebiyat, Kazan 1982, s. 14-52; Tatar Edebiyat Tarihi, Kazan 1984-2006, I-VI, tr.yer.; Sovet Tatarstan Yazular, Kazan 1986, s. 24-88; Fatma zkan, Abdullah Tukayn iirleri, Ankara 1994, s. 19-37; Ahmet Temir, Kuzey Trkleri Edebiyat (Tatar-Bakrt), TDEK2, IV, 229-258; Balangcndan Gnmze Kadar Trkiye Dndaki Trk Edebiyatlar Antolojisi: Tatar Edebiyat, Ankara 2001, XIX, 15-180; Fuat Galimullin, Tabigylikke Hilaflk, Kazan 2004, s. 47-133; a.mlf., Ezlen Vakt, Kazan 2005, s. 7-32; Rafael Mostafin, Silueti: Literaturne portret pisateley Tatarstana, Kazan 2006, s. 54-292; a.mlf., Repressiyelengen Tatar edipleri, Kazan 2009, s. 156-173; Daniya Zahidullina, XX. Gasr Ba Tatar Hikayeleri, Kazan 2007, nsz, s. 3-30; T. Galiullin-R. Yarullina, Tatar Trkleri Edebiyat, Trk Dnyas Edebiyat Tarihi, Ankara 2007, IX, 676-736; Tatar Dramaturglar (haz. F. Ganieva v.dr.), Kazan 2007, s. 5261; Tatar Edebiyat Tarih (XX. Gasr) (haz. . Nasipov), Sterlitamak 2008, s. 8-34; Edipleribiz: Bibliografik Bilimelik (haz. R. Dautov-R. Rahmani), Kazan 2009, I-II; Tatarstan Respublikas, Tatar Entsiklopediya Szlege, Kazan 2002, s. 613-627. smail Trkolu aataylar (bk. AATAY EDEBYATI) uvalar (bk. UVALAR) Karakalpaklar. Dil. Karakalpak Trkesi, ou zbekistana bal zerk Karakalpakistan Cumhuriyetinde yaayan

1 milyonu akn kii tarafndan konuulmakta ve Kpak Trkesi zellikleri tamaktadr. Bu ynyle Kazak ve Nogay Trkesine ok yakndr. Daha nce Arap alfabesiyle yazan Karakalpaklar 1928de Latin alfabesine gemilerse de 1932den bu yana Kiril alfabesini kullanmaktadr. Bu alfabede on nl, yirmi alt nsz, yar diftong (yu, ya, yo) olmak zere otuz dokuz harf bulunmaktadr. 1996da yeniden kabul edilen Latin alfabesi henz yaygnlamamtr. Karakalpak Trkesindeki ses deiiklikleri arasnda , g v, s, y j en nde gelenleridir: k- k-, arg ark, tag tav, sag sav, ta tas, yol jol, ylk jlk. Eski Trkede mevcut k-ve t- nszleri Karakalpak Trkesinde korunmutur: kel-, toy-. Arapa ve Farsadan giren f sesleri pye dner: fil pil; damak si korunur. Ek nszlerinde tml-tmsz benzemeleri grlr. Mesel -nI ekinin -dI, -tI; ykleme hali eki -nInn -dI, -tI biimleri de vardr. Ara durumu menen, benen, penen; soru mA, bA, pA biimleriyle karlanr. Belirsiz gemi zaman iin -Gan, -KAn; -Ip; gelecek zaman iin -mAKI, -jAK; imdiki zaman iin -A, -y ekleri kullanlr. Yeterlik al-ile yaplr. Bu zellikler Kpak, Karluk ve Altay lehelerinde de grlr. Karakalpak Tilini Tsindirme Szliginde (I-IV, Nkis 1982) toplanan Karakalpak Trkesinin sz varlnda Trke, Arapa, Farsa, Moolca, Rusa ve az sayda ince kelimeler vardr. Edebiyat. Karakalpaklar, kendilerine zg bir yazl edebiyatn teekklnden nce dier Trkistan Trkleri gibi ortak yaz dili olan aatayca ve Hrizmcede eser vermilerdir. Karakalpak edebiyatn iki dneme ayrmak mmkndr. a) 1917 Ekim Devriminden nce. 1917 Devrimine kadarki Karakalpak edebiyatnn daha ok szl edebiyat erevesinde kald sylenebilir. Szl edebiyat ok zengindir. Yaymlanm otuzu akn destan, ok sayda atasz, deyimler, halk kouklar gnmze kadar gelmitir. Folklordaki tarih gereklik edebiyat tarihini tamamlamakta ve birka dnem halinde ekillenmektedir. 1. En eski dnem. Daha ok by olaylarndan sz edilen bu dnemin nemli eseri eryar (ehriyr) destandr. 2. Peenek-Kpak dnemi. XI-XII. yzyllar iine alan bu dnemde ortaya kan eserlerden Koblan destannda grld gibi arlkl olarak din inanlar ilenir ve halk kahramanlarnn yiitlii anlatlr. 3. Altn Orda dnemi. XIII-XIV. yzyllar kapsayan bu dnem de pek ok destan ve by olaylar zerine kurulmutur. Edige ve Er ora destanlarnn bu dnemde yazld belirtilmektedir. 4. Konrat-Baysn dnemi. XV-XVIII. yzyllar iine alan bu dnemde hayatn skntlar ve eitli meseleler dile getirilmektedir. Bu devirden kalan Alpams, Mespata destanlarnda uruklar birletirmek iin gsterilen gayretler anlatlmaktadr. 5. Buhara-Bulunr dnemi. Bu dnemdeki eserlerin ortak zellii halk d dmanlardan koruma grevidir. Er Ziyvar destan bu dneme aittir. 6. Hrizm dnemi. Karakalpaklarn ilk atalarnn ortaya kt Hrizm blgesinde Karakalpak ozan ve bahlarnn sanatlarn gelitirdii devirdir. Grul (Krolu), Garip k, Sayathan Hemra gibi pek ok klk destan bu dnemle ilgilidir. Massagetler devrinden gelen Karakalpaklarla mene bakmndan ilgi kurulan ve en eski devri iine alan eser Karakalpaklar arasnda kadnlara byk nem verdiini ortaya koyan Krkkz destandr. Nogayl dneminin airleri arasnda Soppasl Spra Jrav (gnmze baz tolgavlar ile anlatt Edige destan kalmtr), Asan Kay (tolgavlarnda halkn skntlarn ve Altn Ordann siyas durumunu anlatr), Jiyrene een (daha ok hazrcevapllk ve karsndakini szle susturma eklindedir), Dospambet Jrav (XV. yzyln sonu ile XVI. yzyl balarnda yaayan bir kumandan) gibi isimler bulunmaktadr. XVI. yzyl Karakalpaklarn Nogayl adlandrmasn brakp Karakalpak adn kullandklar devir olup XVI-XVII. yzyllar da iine almaktadr. Dnemin airleri geleneksel tolgav ve termeler sylemi, bunlar kopuz eliinde terennm etmitir. Yayk boyundaki Karakalpaklar arasnda Dospambet, Kaztuvan, Yeniderya boyunda Myten Jravlar bu devir

edebiyatn temsil eden airler olarak gsterilebilir. XVII-XVIII. yzyllarda karklklarn, snflar arasnda adaletsizlik ve eitsizliklerin artmas Karakalpak edebiyatnn bu devirde yeni bir dneme girmesine zemin hazrlamtr. Karakalpak halk, kendi zgrlk ve bamszln korumak iin adaletsiz yneticilerle byk bir mcadeleye girimitir. Firdevs, Nizm, Ali r Nev, Mahtumkulu gibi airlerin eserlerinin Karakalpaklar arasnda yaylmas edebiyatlarnn gelimesinde nemli rol oynamtr. XIX. yzyl Karakalpak edebiyat ve kltrnn byk gelime gsterdii bir devirdir. Hrizme gelen Karakalpaklar yerleik hayata geip kendi etnik-mill kltrlerini gelitirmilerdir. Bu geliim ncelikle siyasal ve ekonomik hayatn gelimesiyle olaylar iirlerine yanstan Knhoja, Ejiniyaz, Berdak, te, Sarbay, Glmuratta grlr. Bunlarn iirlerinde toplumsal eitsizlik, bamszlk ideali, mazlumlara kar insan duygu ve dnceler terennm edilir. Trkistan corafyasnda bu devrin en nemli hadisesi Trk halklarnn Rusyaya ilhak edilmesidir. 1873ten itibaren Hrizm blgesinde yaayan Trk topluluklar, bu balamda Karakalpaklar Rusyann hkimiyetine girmi, buralarda yaayan halklarn edebiyat da Trkistanda yaylmaya balamtr. Edeb eserlerin bir ksm Kazanda baslrken 1874ten itibaren Hvede baslmtr. 1884te Takentte, 1890da Semerkantta kurulan matbaalarn Karakalpak edebiyatnn gelimesine katks olmutur. 1905-1907 yllar arasnda arlk Rusyasna kar ayaklanma hareketleri ve Bolevik akmnn gelimesi edebiyat da etkilemitir. Bu dnemdeki airlerin ana temas sosyal adaletsizliktir. Bunun yannda insanlk, iyi ahlk, alkanlk, halkn skntlarn paylama, sevgi, nasihat gibi temalar ilenmitir. airler hem yaanlanlar terennm etmekte hem de sz konusu olaylara dayal fikir ve ideallerini genelletirmektedir. Bu durum zellikle Omar ve Ayapbergenin msralarnda grlr. Bu dnemde daha ok lirik ve epik trler, hiciv ve mizah, atmalar yannda fabl tr de baz iirlerde yerini almtr. Dnemin nde gelen airleri arasnda Omar Syirbek Ul, Kulmurat, Sdk Tokpan Ul, Annakul, Begjan, Ebdikadir Bekimbet Ul, Hudaybergen Jebegen Ul, Kazakbay Hojaniyaz Ul ve Jaabay gibi isimler bulunmaktadr. b) 1917 Ekim Devriminden Sonra. 1917 Devrimi, Karakalpaklarda da dil ve edebiyat asndan yeni bir dnemin balangc olmutur. Ruslarn Trk topluluklarnn konutuu yerel dilleri yazl dil haline getirme abas yeni yaz dillerinin ortaya kmas, etnisiteye dayal bir mill edebiyatn meydana gelmesi sonucunu dourmutur. Karakalpaklar da bu erevede konuma dillerini yaz dili haline getirerek bununla edeb eserler ortaya koymutur. Devrimin ekillendirdii bu devir edebiyat iin Karakalpak Sovyet edebiyat tabiri yaygn biimde kullanlmaktadr. Bu dnem Karakalpak halknn hayatndaki en nemli tarih olgulardan biri sayldndan Karakalpak ekonomisi ve kltr iin yeni ve farkl bir balang oluturur. Karakalpaklar, Sovyet Komnist Partisi siyasetinin gerei olarak yazdklarn basma imknna da sahip olmu, kendi edebiyat ve sanatlarn gelitirme abas iine girmitir. Karakalpak Sovyet edebiyatn temsil edenlerin eserlerinde Rus Sovyet edebiyatnn klasiklerinden M. Gorki, V. Mayakovski gibi yazarlarn etkisi aka grlr. Bunun sonucunda siyasal lirik iirlerle sosyal manzumeler geliip oalm, drama ve tiyatro sanat teekkl etmitir. Karakalpak Sovyet iiri XX. yzyln balarnda ortaya kmtr. Devrimi ve yeni hayat tarzn terennm eden Karakalpak airleri Ayapbergen Muvsayev, Seyfulabit Mejitov, Kasm Evezov, Karabay Ermanov, Hojamet Ahmetov, Aytbay Metyakubov, Jolmurza Aymurzayev, Asan Begimovdur. Yeni Karakalpak Sovyet iiri devrimden nceki Karakalpak iirinden sosyalist ierii ve fikr temas ile ayrlr. Bu dnem iirinin temalar devrimin zaferi, Sovyet Komnist Partisinin siyaseti, zenginlere kar snf mcadelesi, kadn eitlii, kolhoz hayat gibi propaganda amal

konulardr. 1920li yllarn ortalarnda ve 1930lu yllarn balarnda Karakalpak edebiyatnda gen Karakalpak drama sanatlar yetimitir. Karakalpak halknn hayatndan ilham alan bu sanatlar ve eserlerinden bazlar unlardr: Kasm Evezov, Tilek Jolnda; Seyfilabit Mejitov, Ernazar Alakz, So Selte, Badagl; Ebdiraman tepov, Tein Tapkan Kz, Boyav Vekil, 900 Gramm. Gelimenin temelinde 1920li yllarn ortalarnda kurulan mill tiyatronun etkisi bulunmaktadr. Bu yllarda heveslilerden oluan Ta Nur tiyatro topluluu ilk Karakalpak tiyatrosunun ortaya kmasna zemin hazrlamtr. Bu dneme gelinceye kadar Karakalpak edebiyatnda szl halk edebiyat dnda, hikye ve roman gibi modern anlamda mensur eserler bulunmuyordu. Yeni dnemde Karakalpak nesrinin ilk rnleri verilmi, gen yazarlar sosyal ve siyasal hayatn baz tablolarn kk hikye ve eserlerinde, fkralarnda tasvir etmeye almtr. Ancak bu, gerek anlamda nesir deildi. Yazarlk tecrbesinin yokluu, tipletirme ve sonulandrmann zayfl, konu darl nesrin gelimesine imkn vermemitir. Karakalpak Sovyet edebiyat gelimesinin ikinci basama saylan 1930lu yllarda biraz daha glenmi, Mrzaaliy Deribayev, Deli Nazbergenov, Nejim Devkarayev, Emet amuratov, Bayniyaz Kaypnazarov gibi yetenekli yazarlar ortaya kmtr. Bu dnemde edebiyat iir, nesir ve drama trlerinde yeni eserlerle zenginlemitir. Sz konusu eserlerdeki temalar vatan, parti, Sovyet ordusu, Lenin, kadn-erkek eitlii, kolhoz hayat, kltr ve bilimi tevik gibi konulardr. Gen airler ilk zamanlarda grlen kk iirler yerine daha uzun iirler yazmaya balar. Sovyet ynetimi yllarnda halk iirinde de byk gelime grlr. Sadk Nurmbetov, Abbaz Dablov gibi halk airleri bu trn en gzel rneklerini vermi, yeni dnemi ve bu dnemin lideri Lenini ven iirler yazmtr. Abbazn Mavzoleyde, Krip keldim, Namert Jigit Nege Derkar gibi iirleri, Bahadr adl destan; Sadk Nurmbetovun Bizi Vatan, Kzl Moskva, Perzentim adl iirleri halk tarafndan ok beenilmitir. II. Dnya Sava yllarnda Karakalpak yazarlar ateli yazlarla halk dmanla savamaya arm, savatan sonraki yllarda Karakalpak edebiyat yeni bir atlm iine girmitir. Bunda Rus Sovyet ynetiminin ald siyas kararlarn rol byktr. Bu kararlarn ardndan Karakalpak yazarlarnn eserlerinde devrin Sovyet temasna doru bir dn kuvvetle kendini hissettirir. Sosyalizmin kuruluunu, kolhozlu kyn bahtl hayatn, kolhozcularn alkanln anlatan eserler arasnda Jolmurza Aymurzayevin Aydn Jol (1955), Emet amuratovun Bahtl zaman ve Akolpan-Palman manzumeleri; Sovyetler Birliinin kahraman Zoya Kosmedemyanskaya hakknda Beknazarovun yazd Tanya, Kaypnazarovun Palvanbek manzumeleri bu temalarn nde gelen rneklerindendir. Bu yllarda Karakalpak edebiyatna Ibraym Yusupov, Tilevbergen Jumamuratov, Hojabek Seytov, Tlep Kaypbergenov, serbay Hojaniyazov, Hojamurat Turmbetov, Joldasbay Dilmuratov, Baba smailov, Meten Seyitniyazov, Keramatdin Sultanov, Aytbay Bekimbetov, Devlen Aytmuratov gibi gen, yetenekli yazar ve airler de katlr. Savatan sonraki dnemde Karakalpak nesri de gelime gsterir. Pek ok hikye ve denemenin yannda ilk defa hacimli nesir rnekleri olan romanlarn yazld grlr. Ksa zamanda ortaya kan romanlar arasnda Asan Begimovun Balkn Kz (Nkis 1958), Jolmurza Aymurzayevin Emivderya Boynda (Nkis 1958), Tlepbergen Kaypbergenovun Karakalpak Kz (Nkis 1960), Orazbay Ebdirahmanovun Bosaa (Nkis 1989) saylabilir. Bunlardan Begimov, Aymurzayev ve avdrbay Seytovun romanlar Rusaya tercme edilirken Bekimbetov ile Kaypbergenovun romanlar zbek Trkesine aktarlmtr. Bu gelimeler sonucunda Karakalpak nesrinin n plana kt grlr.

Ayn dnemde edeb tenkit ve edebiyat aratrmalar alannda da gelimeler olmu, Nejim Devkarayev, M. Nurmuhammedov, Kalli Aymbetov, Kabl Maksetov, S. Ahmetov gibi bilim adamlar yetimitir. Gnmz yazar ve airleri arasnda Ibraym Yusupov, Tlepbergen Kaypbergenov, avdrbay Seytov, Glistan amuratova, Sargl Bahadrova, Glistan Matyakubova, Saylavbay Jumaulov, Orazbay Ebdirahmanov, Nebiyra Tteova, Sanbay bragimov, Keesbay Reymov, Bahtiyar Genjemuratov, Patiyma Mrzabayeva zikredilebilir.

BBLYOGRAFYA

N. Japakov, Edebiyatmz Hakknda Oylar (lmiy Makalalar Toplam), Nkis 1974; . T. Saitov, Karakalpak Edebiyatn siv Jollar -Edebiy-Kritikalk Makalalar-, Nkis 1979; A. Zeki Velid Togan, Bugnk Trkili Trkistan ve Yakn Tarihi, stanbul 1981, s. 156-201; Karakalpak Edebiyat Tarihi (haz. N. Japakov v.dr.), Nkis 1983; S. Ahmetov-S. Esenov, Karakalpakstan Respublikasn Jazvlar, Nkis 1995; S. Ahmetov-K. Mambetov, Karakalpak Edebiyat, Nkis 1996, s. 3-11, 196199, 211-224, 242-247; Karakalpak Edebiyat (haz. H. Seytov v.dr.), Nkis 1998; Ceyhun Vedat Uygur, Karakalpak Trkleri Edebiyat (Gramer-Yazl Edebiyat-Destanlar), Denizli 1999; a.mlf., Karakalpak Trkesi Grameri (Fonetik, Morfoloji, Sentaks), Denizli 2001; a.mlf., Karakalpak Trkesi, Trk Leheleri Grameri (ed. Ahmet B. Ercilasun), Ankara 2007, s. 545-622; Balangcndan Gnmze Kadar Trkiye Dndaki Trk Edebiyatlar Antolojisi: Karakalpak Edebiyat, Ankara 2003, XXIII, 163, 167, 171, 177, 181, 185, 189, 190, 195; Karlatrmal Trk Leheleri Grameri I -Fiil-Basit ekim, Ankara 2006; Karakalpak Destanlar: Krk Kz Destan (haz. Ceyhun Vedat Uygur), Ankara 2007. Ceyhun Vedat Uygur Kazaklar (bk. KAZAKSTAN; KAZAKLAR) Kpaklar (bk. KIPAKLAR) Krgzlar. Krgzca, Altayca ile birlikte Trk dilleri ailesi Kpak grubunun taras olarak nitelenen Dou alt grubunu oluturur. Krgzistan Cumhuriyeti, zbekistan Cumhuriyetinin ksmen Namangan, Andican ve Fergana blgeleri, Tacikistan Cumhuriyetinin baz dalk yerleriyle Kazakistan Cumhuriyetinin Krgzistana komu blgeleri, in Halk Cumhuriyetinin Sincan-Uygur zerk Blgesi, Moolistan Halk Cumhuriyetinin bat blgeleriyle Kuzeydou Afganistan ve Pakistanda konuulmaktadr.

Krgzcann bir tasnife gre kuzey ve gney olmak zere iki, bir dierine gre kuzey, gneybat ve gneydou olmak zere az vardr. Krgz edeb/yaz dili kuzey azna dayanr. Krgzcann fonolojik zellikleri unlardr: ada Krgz edeb dili z fonolojik sisteminde sekizi ksa (a, e, , i, o, , u, ), alts uzun (, , , , , ) olmak zere on drt nl ve on sekiz nsz (b, c, , d, g, x, k, l, m, n, , p, r, s, , t, y, z) bulunur; f, j, , ts ve v fonemlerine zellikle Rusa ve alnt kelimelerde rastlanr. Uzunluk ikincildir: Eski Trke az > Krgzca oz. Krgzcada vurgu ounlukla son hece zerinde bulunur. Kelime ve kelime ekilleri ses uyumuna tbidir. Dudak nl uyumu yalnz dar nl sesleri (, i, u, ) deil dz geni nl sesleri de (a, e) etkiler: crktrdg yreklerdeki. Eski Trkedeki d nsz Krgzcada yye (tod- > toy- doy-), kelime ba y nsz cye (yol > col) dnmtr. Ayrca hem Trke hem alnt kelimelerde uzun nller bulunmaktadr. enaal Arabeyev, Kazakay Krgzcadan ayrt etmek iin yaz dilinde uzun nlleri ilk defa kullandn belirtmektedir (Krgz Alfabesi, 1924). Bu tarihe kadar yazlan eserlerde uzun nller gsterilmemitir (Diykanov, V/2 [2005], s. 328-329). Krgzcann morfolojisi Trk dili iin tipiktir. aret zamirlerinin, sonu -l ile biten ve bitmeyeni olmak zere iki ekli vardr: bul/bu bu, ool/oo bu, u, uul/uu o. Olumsuz fiil -ba- (-be-, -bo-, -b-; -pa-, -pe-, -po-, -p-) ekiyle kurulur (albaymn almam, almayacam); fakat bazan cok yok ve emes deil kelimeleriyle analitik yolla da yaplabilmektedir: E kimdi krgn cokmun Kimseyi grmedim; krgn emestey bolup grmezlikten gelip. Sz diziminde analitik fiil yaplar gelimitir: okup catamn-okup crm-okup oturamn-okup turamn okuyorum. bekleri birbirine balamada balalarn kullanlmas tipik deildir, bunun yerine birleik anlatmlar kurmada daha ok morfolojik yntem uygulanr: K kelip suu todu K gelince su dondu. Sz varlnn nemli bir ksmn yansmalarn oluturduu Krgzca, uzak akrabas Mool ve Manu dillerinden baka dier Trk lehelerinden ve akrabas olmayan dillerden etkilenmi ve kelimeler almtr. Krgzcaya XVI. yzyldan nce Mool dillerinden, Tian an dneminde ziraat, ba bahe kltr, ticaret, inaatlk gibi alanlarla ilgili Farsadan, Krgzlarn Orta Asyaya gelip din deitirmeleriyle birlikte din-kltrel alanla ilgili Arapadan Orta Asya halklar dilleri araclyla pek ok kelime girmitir. Krgzlarn Ruslarla temas ve Krgzistann Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri Birliine balanmasyla dilde Rusann etkisi balam, zamanla bilim, teknoloji, ynetim, siyaset, kltr vb. alanlarla ilgili terimler Rusadan veya Rusa vastasyla dier dillerden alnmtr. Rusya arivlerinde bulunan, mill yaznn olumasndan nce XVII. yzyln ikinci yars ile XIX. yzyln ilk yars arasnda Krgzlarn nde gelenleri tarafndan Rus yneticilerine gnderilen mektuplar ilk yaz dili rnekleri saylabilir. lk Krgz alfabesi 1924te E. Arabayev tarafndan Arap yazs esas alnarak hazrlanm ve 1928e kadar kullanlmtr. 1928-1940 aras Latin, 1940tan sonra Kiril alfabesiyle yazlmaktadr. Krgzlarn yazl edebiyatna kaynaklk eden ok zengin bir szl edebiyat gelenei vardr. Manas, Kurmanbek, Cal Mrza, Kedeykan gibi destanlar, ayrca hikye ve masallar, efsaneler, ninniler, tekerlemeler, bilmeceler, ataszleri ve deyimler, din ve lirik iirler (trkler) bu gelenein rnleridir. Szl gelenein en eski katmann hikyeler oluturur. Mensur eserlerin nemli bir tr muhteva bakmndan zengin masallardr. Bunun yannda geleneksel bir tr olmayan fkralar da mevcuttur. Manzum szl eserler arasnda nemli bir yer tutan destanlar dier trlere oranla daha ok gelimitir. Kahramanlk destanlarnn en tannm Manas, Semetey ve Seytek blmlerinden oluan 500.000 dizelik Manas lsdr. Bir dier manzum tr trklerdir. Anonim olan iirlerin yannda klk geleneinin rn bireysel eserler de mevcuttur. XVIII-XIX. yzyllarda hzla gelien bu trn temsilcileri arasnda B. Kumar

Uulu, S. Toktobolot Uulu, Toktogul Satlganov, K. Akyev, B. Alkulov, Moldo Niyaz, Togolok Moldo, Moldo Kl gibi isimler saylabilir. Alk ve karglar, ataszleri ve deyimler, bilmeceler, tekerlemeler de szl edebiyat rnleri arasnda yer alr. Ancak halk tiyatrosunun szl gelenekte yer almad grlmektedir. Buna karlk szl ocuk edebiyat bal bana bir zenginliktir. Krgz szl edebiyat rnlerinin derlenip yaymlanma faaliyetlerini XIX. yzyln ikinci yarsndan sonra W. Radloff ve C. Valihanov gibi bilim adamlar balatmtr. Krgz yazl edebiyat, 1924te mill alfabenin kabul edilip Erkin Too gazetesinin yayn hayatna girmesiyle ilk eserlerini vermeye balar. lk edebiyat rnleri gazetelerde kar. Bu yllarda Krgz edebiyatnn ncleri saylan S. Karaev, K. Tnstanov, A. Tokombayev, M. Tokobayev, M. Elebayev, C. Cangriyev gibi yazarlar yetimitir. 1930 ve 1940l yllarda hemen hemen edeb trlerin hepsinde eserler kaleme alnmtr. Bu dnemde daha nce Krgz iirinde grlmeyen manzumeler iin ilk rnekler K. Tnstanovun Cal Mrza (1922-1924), Temirkul mtaliyevin Aysuluu (Frunze 1941), A. Tokombayevin Ta Aldnda (Frunze 1947) adl eserleriyle ilk rnekler verilmitir. Yine bu yllarda hikye, uzun hikye, roman ve piyes trnde eserler yaymlanmtr: K. Bayalinovun Acar (Frunze 1928, hikye), M. Elebayevin Uzak Col (Frunze-Sermerkant 1936, uzun hikye), K. Cantevin Kanbek (I-III, Frunze 1939-1948, roman) ve Karaa (1928, piyes) gibi. Ancak bu yaynlar ounlukla 1917 htillini, Lenin ve sosyalist dzenle ilgili konular ileyen siyasal propaganda eserleri niteliindedir. Mensur eserlerle tiyatro trnde yazlm eserlerde daha ok sosyal konular ele alnmtr. Kadn-erkek eitlii, zenginlerin zulm gibi sorunlara zellikle arlk verildii grlmektedir. II. Dnya Sava yllarnda propagandac slba kahramanlk, vatanperverlik gibi temalar eklenir. iirde mektup tarznda eserler doar. Nesirde belgesel ve otobiyografik denemeler yazlr. Bu dnemde edebiyatn gelimesinde klasik Rus ve Sovyet edebiyat yannda dier Trklerle dnya edebiyatnn byk etkisi olmutur. Bu devirde C. Aubayev, M. Elebayev, C. Turusbekov, K. Esenkocayev gibi gl air ve yazarlar savata lseler de Krgz edebiyat gelimesini srdrmtr. 1950li yllar edebiyatn zne dn yllardr. Krgz edebiyatn dnyaya tantan Cengiz Aytmatov ilk eserlerini bu yllarda vermitir. Eserlerde ilenen siyasal propaganda temalar yerini bar, dostluk, insan hayat ve psikolojisine brakmaya balar. Sava sonrasnda cephede ve cephe gerisindeki hayat anlatan baarl eserler arasnda C. Aytmatovun Betme-Bet (1957), U. Abdukaimovun Maydan (I-II, Frunze 1961-1966) saylabilir. 1960tan itibaren C. Aytmatov (Birini Mugalim, Frunze 1962), T. Kasmbekov (Adam Bolgum Kelet, Frunze 1960), Z. Sooronbayeva (Astra Gl, Frunze 1973), K. Kaimov (Atay, Frunze 1961), A. Saspayev (Iyk Sezim, Frunze 1985), . Danikeyev, K. Cusupov gibi yazarlar Krgz nesrine verimli bir dnem yaatr. Ayrca roman trnde gelimeler grlr. C. Sadkov (Ubada, Frunze 1958), R. Rskulov (Caz, Frunze 1959), O. Sultanov (Too Kndr, Frunze 1961), T. Kocomberdiyev (Kzl Alma, Frunze 1965), M. Ablkasmova (olpon, Frunze 1962) gibi airler baarl eserler kaleme alr. Yine 1960l yllardan itibaren Krgz mizah gelimeye balar; tiyatro alannda eserler verilir. 19601990l yllarda yabanc dillere yaplan evirilerle Krgz edebiyat dnyaya almtr. Roman tr asndan verimli olan 1970-1980li yllarda C. Aytmatovun Klm Kartar Bir Kn (1980), T. Kasmbekovun Sngan Kl (Frunze 1966) gibi eserleri yaymlanmtr. 1990l yllarn ikinci yarsndan itibaren bir duraklama gzlense de Krgz air ve yazarlarnn zgr aray yoluna girdikleri sylenebilir. Gen air ve yazarlar arasnda slp bakmndan yenilemeler grlmektedir. Gnmz Krgz edebiyat hayatn yeni, beklenmedik gereklerini benimseme srecini yaamaktadr.

Krgz edebiyatnn en gl yazarlarndan Cengiz Aytmatovun yan sra tarih romanlaryla nl T. Kasmbekov, eserlerinde hayatn gereklerini kendine zg yntemlerle anlatan K. Cusubaliyev okuyuculara yeni romanlar sunmaktadr. S. Eraliyev ve R. Rskulov gibi airler de Krgz iirini ekil ve muhteva bakmndan zenginletiren isimlerdir.

BBLYOGRAFYA

B. . Oruzbayeva, Krgz Tilindegi Sz Casoou Affikster, Frunze 1958; a.mlf., Krgzkiy Yazk, Bikek 1994; a.mlf., Kirgizskiy Yazk, Yazki Mira: Tyurkskiye Yazki, Bikek 1997, s. 286-298; a.mlf., Krgz Tili, Krgz Sovettik Sotsialisttik Respublikas: Entsiklopediya, Frunze 1983, s. 353356; K. H. Menges, Die aralo-kaspische Gruppe, Ph.TF, I, 434-488; S. Kudaybergenov, Krgz Tilindegi Mamile Kategoriyas, Frunze 1959; a.mlf., Krgz Tilindegi At Atootor, Frunze 1960; a.mlf., Krgz Tilindegi Taandk Kategoriyas, Frunze 1961; a.mlf.-A. Tursunov, Krgz Adabiy Tilinin Grammatikas, Frunze 1980; N. A. Baskakov, Vvedeniye v izueniye tyurkskih yazkov, Moskva 1962; R. J. Hebert-N. Poppe, Kirghiz Manual, Bloomington 1963; La littrature kirghiz, Ph.TF, II, 760-761; B. M. Yunusaliyev, Kirgizskiy yazk, Yazki Narodov SSSR, Moskva 1966, II, 482-505; A. O. Orusbayev-K. T. Toktonaliyev, ssledovaniya po fonetike kirgizskogo yazka, Bikek 1991, I-II; T. K. Ahmatov v.dr., Kirgizskiy Yazk, Frunze 1975; T. Sadkov, Osnov krgzskoy fonologii i morfonologii, Bikek 1992; Samir Kazmolu (Tazade), Trk Topluluklar Edebiyat, Ankara 1994, I, 117-247; Mustafa ner, Bugnk Kpak Trkesi, Ankara 1998; Talat TekinMehmet lmez, Trk Dilleri, stanbul 1999, s. 93-97; K. M. Musayev-A. A. eenov, Kpakskaya gruppa, Sravnitelno-istorieskaya grammatika tyurkskih yazkov, Moskva 2002, s. 216-338; Orhan Sylemez, Krgz Edebiyat, Trk Dnyas Kltr Atlas: Trk Devlet ve Topluluklar/A Cultural Atlas of the Turkish World: Turk States and Peoples (haz. Ahmet Taal-Aydn Usta), stanbul 2003, s. 535-543; Tuncer Glensoy, Krgz Trkesi Grameri I, Bikek-Kayseri 2004; C. Turgunbayev, Krgz Trkesinde Sfat-Fiil Ekleri, Ankara 2004; Hlya Kasapolu engel, Krgz Trkesi Grameri, Ankara 2005; a.mlf., Krgz Trkesi, Trk Leheleri Grameri, Ankara 2007, s. 481-542; Zekeriya Karadavut, Krgz Masallar, Konya 2006; L. kbayeva v.dr., Krgzistan Edebiyat, Trk Dnyas Edebiyat Tarihi, Ankara 2007, IX, 622-662; Naciye Yldz, Krgz Halk Edebiyat I: Irlar/Ezgili iirler-Trkler, Ankara 2007; Karboz Diykanov, Baytursunovun 125. Yl Dnmne Armaan: Krgz Dili ve Akmat Baytursunov (aktaranlar Ulanbek Alimov-Cldz Alimova), Trk Dnyas ncelemeleri Dergisi, V/2, zmir 2005, s. 325-334; Salican Cigitov, Krgz Yaz Dilinin Ortaya kmas ve lk Edeb rnekler (aktaran Ulanbek Alimov), a.e., VI/2 (2006), s. 521-524; M. Tlgablov, Adabiyat, Krgz Sovettik Sotsialisttik Respublikas: Entsiklopediya, Frunze 1983, s. 357-384; L. . Lebedeva, Kirgizskiy yazk, Yazkoznaniye: Boloy entsiklopedieskiy slovar, Moskva 2000, s. 222. zlem Deniz Ylmaz Yakut (Saha) Dili ve Edebiyat. Kendilerini Saha olarak adlandran Yakutlarn dili Rusya Federasyonuna bal Yakut zerk

Cumhuriyeti ile ksmen Rusya Federasyonunun Amur, Magadan, Sahalin blgeleri, Taymr ve Evenkiy zerk blgelerinde konuulmaktadr. Merkez, Vilyuy, kuzeybat ve Taymr olmak zere drt az vardr. Edeb dil merkez blgeleri konuma diline dayanr. Trkenin kollar ierisinde en ok Tuvacaya benzer. Fakat Yakuta ile Tuvaca arasnda anlalabilirlik yoktur. Yakuta, Trkenin leheleri ierisinde zel bir yere sahiptir. Gramer asndan Eski Trkeye yakndr. Dolaysyla Yakutay dier ada Trk dillerinden ayran bulunma durumu iin mstakil bir ekin olmamas, ilgi durumunun ortadan kalk gibi birok farklln kaynan Eski Trkede aramak gerekir. Yakut edeb dili z fonolojik sisteminde sekizi ksa (a, e, , i, o, , u, ), sekizi uzun (, , , , , , , ) olmak zere on alt nl ve on dokuz nsz (b, c, , d, g, g, h, x, k, l, m, n, n, n, p, r, s, t, y) bulunur; f, j, , , ts, v, z fonemleri alnt kelimelerde grlr. Yakuta birincil uzunluklar korur. Sadece kkte rastlanan be asl uzun nlye (, , , , ) sahiptir. kincil uzunluklar kelime ve kelime ekillerinin herhangi bir hecesinde grlebilir. Kelime ve kelime ekilleri ses uyumuna tbidir. Dilde drt diftong (a, ie, uo, ) vardr. Kelime ba s dmesi grlr: en sen, uu su, t st. Ana Trkedeki d fonemi tye dnmtr: atax ayak, atr aygr. Yakutann balca zellikleri unlardr: Say ad bildiren kelimelerde eski biimlerde uzun nl ve diftonglar ortadan kalkm (behis beinci < bies be), ge oluumlarda korunmutur (biestii beer). Dolayl hal gvdeleriyle 1. ve 2. oul kii zamirleri iyelik zamirlerine dayanr. Kii zamirlerinden 3. tekille oulun dier Trk dillerinde rnei yoktur. Dilde pekitirme zamiri bulunur: beye kendi(si), z. Yakutada dier Trk dilleriyle ortak olan yaln, ykleme (+, +n; +n: at at; apptn atmz), ynelme (+ga; +gar: oyuurga ormana, ormanda) ve kma (+tan, +ttan: oyuurtan ormandan, agattan babadan) durumlarndan baka belirsiz nicelik (+ta: uuta agal su[dan]/biraz su getir), ara (+nan, +nan: atnan atla, oyuurunan ormandan, ynan bir ay sonra), ortaklk (+ln; +nn, +naan: kini Aanskaln o ve Aanska, ogolorduun krcagastardn hem ocuklar hem yallar), topluluk ykleme (+lar: talar btn orman) ve karlatrma (+taagar; +naagar: apptnaagar atmza kyasla) durumlar vardr. Sz dizimi Trk dilleri iin tipik olmakla birlikte bir dizi zellie sahiptir. Dolaysz tmle yaln, ykleme, topluluk ykleme, belirsiz nicelik veya kma durumlarnda olabilir. Bir trden bek eleri, +laax ekli (ogonnordoox emeexsin yal adam ve kadn) veya ikki iki say ad (ogonnor ikki emeexsin ikki yal adam ve kadn) ile tekil edilir. Bir trden znelerde zne grevindeki kelimelerin her biri ortaklk hali ekli alr: Oolorduun, krcaastardn kiiretaxsa srttlar Hem ocuklar hem yallar girip ktlar. Sz varlnn byk blmn ortak Trke kkenli kelimeler meydana getirmekle beraber daha ok Moolca ve Rusadan olmak zere Tunguzca ve Samoyeteden bu dile girmi pek ok kelime vardr. Moolca kkenliler kendi ses zelliklerini korumutur. 1917 htilli ncesi Rusadan giren kelimeler byk fonetik deiiklie uramtr (bahba < Rus. spasibo teekkr ederim). Gnmzde kelime girii, temelde basn yayn yoluyla dorudan Rusadan ve Rusa araclyla dier dillerden olmaktadr. Kuzeydou Sibiryann cra yerlerinde yaayan Yakutlar hakknda 1632de Ruslar tarafndan igal edilinceye kadar herhangi bir bilgi yoktur. Bu tarihten itibaren Rus ve Batl aratrmaclar ve seyyahlar tarafndan Yakutlarn tarihi, dili ve folkloru hakknda derlemeler yaplm, XVIII. yzylda bu aratrmalarn metinleri neredilmeye balanmtr. Yakutlarn XIX. yzyln balarna kadar yazs yoktur. O. Bhtlingkin 1851de yaymlanan (St. Petersburg) ber die Sprache der Jakuten adl

eserinde kulland Rus Kiriline dayanan alfabeyi baz deiikliklerle E. K. Pekarskiy ve W. W. Radloff da kullanmtr. Yakut mill yazs iin S. A. Novgorodovun 1922de Rus Kirilinden hareketle hazrlad mill alfabe esas alnm, bu alfabe 1924te iyiletirilmi, 1929da Latin harflerine dayal bir alfabeyle deitirilmitir. Yakuta 1939dan itibaren Kiril alfabesiyle yazlmaktadr. Yakutlarn XX. yzyln balarna kadar yazl edebiyatlar olmamtr. Buna karlk destan, masal, efsane, halk hikyesi, ataszleri ve deyimler, iir/trk ve bilmecelerden oluan ok zengin ve eski bir szl edebiyat gelenei vardr. Kahramanlk destan tr daha az gelimi olup destanlar genellikle bir btnn ksmlar eklindedir ve para para sylenir. slpta Mool etkisi grlr. Yakut szl geleneinde komu halklar kltrnn youn etkisi olmakla birlikte hkim dnya gr/dini amanizmdir. aman vaaz, ilhi ve iirleri/trkleri yalnz din deil ayn zamanda edeb deer tar. Bunlar genellikle serbest nazm trnde eserlerdir. Yazl edebiyat, XX. yzyln balarnda szl edebiyat rnlerinin derlenip yazya geirilmesiyle balar. 1910-1920li yllarda Yakut edebiyatnn klasikleri saylan A. E. Kulakovskiy, A. . Sofronov, N. D. Neustroyev gibi yazarlar Yakutlar ve g hayat artlar, Yakutistan corafyas, amanizm gibi konularda eserler vermitir. Bunlardan balcalar unlardr: Neustroyevin Timir Con Ooloro (1917) ve Kukaak Kuluba, Sofronovun Cada Caakp (1919), Taptal (1915-1916) ve Olox Cerebete, Kulakovskiy Ira-Xohoon (1924-1925, iirler). 1922de Yakut zerk Sovyet Sosyalist Cumhuriyetinin kurulmasyla lkede ok kkl deiiklikler olmu, yeni dzen ve ideolojiyi yerletirme giriimleri balamtr. Ayn yl S. A. Novgorodov tarafndan uluslar aras transkripsiyon esasna dayanan mill alfabe hazrlanm, sosyalist ideolojiyi yaymak iin edebiyata el atlmtr. Dolaysyla Yakut Sovyet edebiyat rnleri neredeyse tamamen didaktik ve propaganda eserleri nitelii tar. Btn hayatn komnizm ve sosyalizme adayan bir devlet adam sfatyla P. A. Oyunskiy eitim ve kltrle ilgili bir dizi kurumun yneticilii yannda yazarlk da yapmtr. Eserlerinden balcalar unlardr: Khl Ooyuun, Culuruyar Nurgun Bootur (1931-1932 [ilk blm]), Cerebetten Taxs (1938), Uluu Kudasa. Yakut iirine hece lsn getiren Oyunskiy, Yakut Sovyet edebiyatnn da kurucusudur. Oyunskiyle balayan Yakut Sovyet edebiyat 1920li yllarda P. N. ernx-Yakutskay, A. A. vanov-Knde, A. G. Kudrin-Abagnskay, N. E. Mordinov-Amma Agya, S. A. Savvin-Kn Ciribine, G. D. Bes Caraahn-Byastinov gibi yazarlarca temsil edilir. Bu yazarlar tabiat ve ky hayat, sosyalist dzen, antisosyalizmle mcadele, emekiler gibi konularda iir, hikye, roman, tenkit trnden eserler kaleme almlardr. 19301940l yllarda ne kan yazarlar arasnda S. S. Yakovlev-Erilik Eristiin, G. . Makarov-Cuon Canl, S. P. Yefremov, E. S. Sivtsev-Tallan Bre, N. D. Sleptsov-Tuobulaxap, M. N. TimofeyevTerekin, T. E. Smetanin, L. A. Popov, D. S. Fedorov-Taas, N. G. Zolotarev-Yakutskay, V. A. Protodyakonov-Kulantay saylabilir. Sohuu r, Revolyutsiya Uolattara (1936), Maarkaan Iattara (1942) gibi hikye ve romanlarn yazar Erilik Eristiin, daha ok stxtr (1942), ni-Bi (1953), uumpu Ktl (1954) gibi tiyatro eserleriyle tannan Yefremov dneme damgasn vuran melliflerdendir. II. Dnya Sava yllar ve sonrasnda yazlan eserler arasnda Timofeyev-Terekinin Saxalar Serige, Makarovun Kaydbt (1946), Smetaninin Sallaat Srege (1945), Popovun Iraax Taa (1947) adl iir kitaplar, Taasn Khl Kms Xoruop (1944) ve Krsaada Uottara (1947), Yakutskayn Uottaax Buuraa (1943) ve Tayaa (1952) adl romanlar, Kulantayn Partizan Morozov (1943) ve Manaar (1948) adl tiyatro eserleri zikredilebilir. Bu eserlerde kahramanlk,

vatanperverlik, sava, cephe ve cephe gerisi hayat gibi konular ilenmitir. II. Dnya Sava sonras (1945-1955) edebiyatta en ok kullanlan edeb trler iir, roman ve tiyatrodur. Bu yllar edebiyatn yeniden kurulma dnemidir. Eserlerde halklarn kahramanlklar, bar iin sava, lke kalknmas, parti ve yneticileri gibi konular ele alnr. Semen P. Danilovun Min Doydum (1949), G. G. Venikov-Bel Xabrsn Min Klnem (1951), S. R. Kulaikov-Elleyin Xohoonnor uonna Poemalar (1954), . . Ertyukovun Iraas Knner (1955) gibi iir kitaplar, D. K. Sivtsev-Suorun Omolloonun Dramalar (1948) adl tiyatro eseri, . O. Nikiforovun Sallaattar (1952), M. F. Dogordurovun Ang Lokuuda (1952) ve Sofron P. Danilovun En Dogottoru (1954) adl romanlar bu dnem eserleri arasnda yer alr. 1950li yllarda kltr politikasnda halk lehine gelimeler olur. Oyunskiy, Kulakovskiy gibi rejimce yasaklanan yazarlarn eserleri baslmaya ve btn edeb trlerde eserler ortaya kmaya balar. ada Yakut edebiyat olarak adlandrlan son dnem eserlerinde yeni neslin de etkisiyle lirizm, milliyetilik, dzeni eletirme, isyan gibi konular ne kmtr. Bu edebiyata kltrel yenilik dnemi edebiyat da denir. 1960-1970li yllarda iirde yal, orta ve gen nesil birlikte faaliyet gsterir. Bu yllar zellikle hikye, uzun hikye ve roman trlerinin de ykseli yllardr. Bu dnem Yakut edebiyat yazarlar arasnda V. S. Solovev (Ol Kn), N. M. Zobolotskay, A. S. Sromyatnikova, Y. . amurin, . E. Fedoseyev (Tammax Uu), R. D. Ermolayev-Bagataayskay (Kiyitter uonna Uolattar), A. S. Brodnikov (Xoo Xohoona), . . Tarasov (Taptr Saxam Tlnan), M. E. Timofeyev (Manayg Xaar), V. F. Goldarov (lgeleex Ardax), . M. Gogolev (Kn Xayata), M. D. Yefimov (Xotoy nkte) zikredilebilir. Son yllarda ne kan yazarlar arasnda ise . V. Migalkin, N. . Bugayev-Buga, A. A. Beriyak, L. D. Nesterova, . N. Nikolayev-Uxxan, . Srovatskiy, V. N. Gabrileva ve N. A. Lugurovun isimleri saylabilir.

BBLYOGRAFYA

O. Bhtlingk, ber die Sprache der Jakuten, St. Petersburg 1851; W. Radloff, Die Jakutische Sprache, St. Petersburg 1908; L. N. Haritonov, Sovremenny yakutskiy yazk, I, Yakutsk 1947; Ye. . Ubryatova, ssledovaniya po sintaksisu yakutskogo yazka, I, Moskva-Leningrad 1950; a.e., II, Novosibirsk 1976; a.mlf., Yakutskiy yazk, Yazki Narodov SSSR, Moskva 1966, II, 403-427; a.mlf., Yakutsky yazk, Yazkoznaniye: Boloy entsiklopedieskiy Slovar, Moskva 2000, s. 623624; N. Poppe, Das Jakutische, Ph.TF, I, 671-684; S. Katucynski, Die Jakutische Literatur, a.e., II, 886-895; R. J. Krueger, Yakut Manual, Bloomington 1962; Grammatika sovremennogo yakutskogo literaturnogo yazka (ed. Ye. . Korkina), Moskva 1982; Yakutskiy yazk: istoriya i aktualnye vopros. Sbornik naunh trudov, Yakutsk 1986; K. H. Menges, Trkiye Dndaki Trk Edebiyatlar, Trk Leheleri ve Edebiyatlar (trc. Kemal Ayta), Ankara 1992, s. 81-114; V. N. vanov, Yakut, Narod Rossii, Moskva 1994, s. 430-432; M. Fatih Kiriiolu, Saha (Yakut) Trkesi Grameri, Ankara 1994, s. 26-31; a.mlf., Saha Trkesi (Yakuta), Trk Leheleri Grameri (ed. Ahmet B. Ercilasun), Ankara 2007, s. 1229-1284; a.mlf., Saha (Yakut) Trkleri Edebiyat, Trk Dnyas Edebiyat Tarihi, Ankara 2007, IX, 814-824; Y. Vasilyev v.dr., Saha (Yakut) Halk Edebiyat rnekleri, Ankara 1996, tr.yer.; N. K. Antonov, Yakutskiy yazk, Yazki mira: Tyurkskiye yazki, Bikek 1997, s. 513-524; Samir Kazmolu (Tazade), Trk Topluluklar Edebiyat, Ankara 1997, II, 26-42; Talat Tekin-Mehmet lmez, Trk Dilleri-Giri, stanbul 1999, s. 67-72; O. A. Mudrak, Yakutskaya gruppa, Sravnitelno-istorieskaya grammatika tyurkskih

yazkov, Moskva 2002, s. 661-676; Orhan Sylemez, Yakut (Saha) Edebiyat, Trk Dnyas Kltr Atlas: Tr Devlet ve Topluluklar/A Cultural Atlas of the Turkish World: Turk States and Peoples (haz. Ahmet Taal-Aydn Usta), stanbul 2003, s. 114-115. zlem Deniz Ylmaz Osmanllar (bk. DVAN EDEBYATI; OSMANLI TRKES; OSMANLILAR [Edebiyat]) zbekler (bk. ZBEKSTAN) Tacikler (bk. TACKSTAN) Trkmenler. Trkmence, Ouz grubu Trk lehelerinden olup Trkmenistan, ran, Afganistan ve Kuzey Kafkasyada Stavrapol blgesinde yaayan Trkmenler tarafndan konuulmaktadr. Trkmenceye dair ilk bilgilere XIX. yzylda baz arkiyatlarn yapt almalarda rastlanmaktadr. Bu konuda 1929 ylnn sonlarna doru Akabatta (Akbd) nemli eser yaymlanmtr: M. Geldiyev ile G. Alparovun Trkmen Dilinin Grammatikas, A. P. Potseluyevskiynin Trkmenceyi reten klavuz kitab Rukovodstvo Diya zueniya Turkmenskogo Yazka, A. Aliyev ve K. Briyevin szl Russko-Turkmenskiy Slovar. 1930lu yllarda Trkmen dili ve edebiyatyla ilgili ders kitaplar yazlm, 1940larda iml klavuzu hazrlanm ve Trkmence hakknda daha ayrntl aratrmalar ortaya konmutur. Trkmenler yazl edebiyatlarnn balangc olan XVIII. yzyldan 1928e kadar Arap, 1928-1940 yllar arasnda Latin, 1940tan sonra Kiril alfabesini kullanmtr. 12 Nisan 1993te Latin alfabesini esas alan yeni Trkmen alfabesine geilmesi kabul edilmi, 1 Ocak 1996 tarihinden itibaren resmen kullanlmaya balanm, ardndan birka harfte deiiklik yaplarak 1 Ocak 2000de tamamen Latin alfabesine geilmitir. Trkmencenin birok az bulunmaktadr: Yomut, Teke, Ersar, Sark, Salr, Gkle, ovdur, Alili, Nohur, Garadal, nev, Yemreli, Hasar, Ata, Nerezim, andr, Mukr, Sakar, Bucak, Olam, dir, Surh, Dyeci, Hatap, Eski, Bayat, Hdrili, Mehin, rcev, Mre, Kra, Burkaz, Mcevr ve Araba. Sovyetler Birlii dneminde edeb dil iin Yomut ve Teke azlar esas alnmsa da Trkmen aydnlar btn azlardan faydalanmay srdrmtr. Eski Ouzcaya ait unsurlar tayan Trkmence, aataycann etkisinde gelitii iin Trkenin Dou ve Kuzey kolunda yer alan lehelere ait zelliklere de sahiptir. Trkmencenin balca dil zellikleri unlardr: Bat Trkesinin dier kollarnda bata v bulunduran kelimeler Trkmencede blidir: baar var, bar-

gitmek, ber- vermek; ol-fiili Kuzey ve Dou lehelerinde olduu gibi bol- eklindedir. Arapa ve Farsadan alnan kelimelerdeki f nszleri Trkmencede pye dnmektedir (Far. fermn > permaan, Ar. fikir > pikir, Far. hefte > hepde hafta, Ar. insf > nsaap). Bunlarn dnda Bat grubuna giren dier lehelerle benzerlik gsteren Trkmence ana Trkedeki asl uzunluklar en iyi koruyan Trk lehesidir. Bu uzunluklar Trkmence kelimelerin ilk hecesinde bulunur: aaca- acmak; ekimek, aa at, dik izme, edik, gaaba- etrafn evirmek, oodun odun. Trkmencede dolayl uzunluklar da epeyce yaygndr. Dolayl uzun nller kelimelerin ikinci ve daha sonraki hecelerinde grlr. Aslnda ksa olan nller, genellikle kk sonu ve ek banda iki nlnn yan yana gelmesiyle veya ses dmesi yoluyla uzar: gelyr geliyor, durmaan durmadan, geplp konuup, lkni lkeyi, almaamz elmamz, gzlris bekleriz, ern alayan. Trkmen edebiyatnn ilk eserlerini zengin bir szl edebiyat gelenei oluturur. Bunlar manzum, mensur destanlar, masallar, ataszleri, bilmeceler ve trklerdir. Kahramanlarn i dnyasna nem verilen destanlar genellikle tipik Trk masallarnn zelliklerini tar. Trkmen halk edebiyatnda asrlar boyunca ozanlar tarafndan sylenegelen trkler en geni yeri tutar. Bunlarda sevgi, kahramanlk, tabiat gzellii gibi konular yer almaktadr. Trkmencenin yaz dili haline gelmesinden nce baz Trkmen airleri aatayca iirler yazmlardr. Klasik Trkmen edebiyatnn ilk orijinal rneklerini Mahtumkulu (. 1783ten sonra) vermitir. Pra (Fir) mahlasn kullanan air Trkmen kltrnn zenginliklerini iirlerinde aksettirmi, Trkmencenin ifade imknlarn geniletmi ve XIX. yzyl Karakalpak airlerini etkilemitir. iirlerinde Ksaslenbiylardan, mer Hayymn iirlerinden ve Firdevsnin hnmesinden yararland anlalmaktadr. Mahtumkuludan sonraki en nemli temsilciler Seyitnazar Seydi, Gurbandurd Zelili, Molla Nepes ve Mammetveli Keminedir. Yeni Trkmen edebiyatna ait ilk rnler 1920li yllarda ortaya kmtr. 1924 yl bandan itibaren ileride dz yaz trnde baar gsterecek olan Berdi Kerbabayev, Garaca Burunov ve Yakup Nasrlnn iirleri Trkmenistan gazetesinde ve daha sonraki yllarda Tokmak dergisinde yaymlanmtr. Dnemin dier airleri unlardr: Oraz Tnazarov, Hocanepes aryev, Ata Nyazov, al Kekilov, Aman Kekilov, Amandurd Alamev, Hoca krov ve Ruh Alyev. 1930lu yllarda da iir edebiyatn temel kolu olma zelliini korumu, bu devrede airler arlkl olarak ky ve kolhoz hayatna yer vermitir. Dnemin Rusa bilen airleri Rus edebiyatlarnn eserlerini, dierleri de zerce, zbeke, Tatarca eserleri okuyarak kendi iirlerini glendirmeye almlardr. Buna ramen Trkmen iiri, 1930-1940 arasnda sk sk meydana gelen deiiklikler ve uzun sren tartmalar sebebiyle geliimini rahat srdrememitir. te yandan rejimin yannda yer alanlarla karsnda olanlarn mcadelesi bu yllarda iddetlenmi, hapse atlan airlerin bir ksm sonradan ldrlmtr. 1937de hapsedilen airlerden Hocanepes aryevden 1941 ylndan sonra haber alnamam, Oraz Tnazarov nce hapsedilip vatandalktan karlm, 1942 ylnda rejimin kurban olmutur. Yazar ve airlerin sindirilmeye allmas ve bir ksmnn yok edilmesiyle Trkmen kltrne byk bir darbe indirilmitir. Kk apta baz eserler yaymlanmakla birlikte 1930lu yllar Trkmen edebiyatnn durgunluk dnemi olarak deerlendirilmektedir. B. Kerbabayev, A. Niyazov, A. Durdiyev, A. Govudov, G. Burunov ve B. Amanov bu yllarda yetimi edebiyatlardr. A. S. Pukin, L. Tolstoy, M. Gorki, V. Mayakovski, Cervantes ve Shakespeare gibi nl yazarlarn eitli eserleri ayn dnemde Trkmenceye tercme edilmitir.

Trkmen air ve yazarlarnn birou II. Dnya Savana katlm, bunlardan Nurmrat Sarhanov, al Kekilov, Ata Nyazov ve Ahundov Grgenli hayatlarnn en verimli alarnda sava srasnda lmlerdir. Savan getirdii hareketlilik daha nceki durgunluu, didaktiklii az da olsa gidermi, bu yllarda Trkmen edebiyat akc iirler kazanmtr. Savatan hemen sonraki dnemin airleri olarak Beki Seytekov, ar Arov, Aman Kekilov, Gara Seyitliyev, Haldurd Durdyev, Gurbandurd Gurbanshedov ve Tovan Esenovann adlar anlabilir. Bunlarn bir ksm ayn zamanda nesir trnde eserler vermitir. Savan ardndan Rehmet Seyidov lirik iirler yazmay srdrrken Aman Kekilov ve ar Arov epik iire ynelmitir. Pomma Nurberdiyev ve Ata Atacanov, Trkmen topra ile bu topran gayretli insanlarn iirlerinde canlandrrken Ruh Alyev gezip grd yerlerle ilgili iirler kaleme almtr. 1950 yl balarnda tannmaya balayan airlerden Mmmet Seyidov epik iir, Allaberdi Haydov lirik iir yazm, Kerim Gurbannepesov daha ok asker yaantsn iirletirmitir. Trkmencede 1956 ylna kadar yalnz roman grlr. Bunlar B. Kerbabayevin Aytl Adim (Akabat 1949), A. Govudovun Kpetdan Eteinde (Akabat 1952) ve Mehr-i Vepadr (Akabat 1949). 1956dan sonra B. Kerbabayev Nebitda (Akabat 1957) ve Gaysz Atabay (Akabat 1965) adyla iki roman daha yaymlamtr. 1956-1966 aras ada Trkmen iirinin parlak dnemidir. airler rejim iirlerinden ksmen kurtulup lke insanlarn, onlarn gnl dnyasn ve inceliini duyarl bir sembolizmle iirletirmeye almtr. Bylece Trkmen iirinin temas oalm, duygu yn zenginlemi ve baarl rneklerin says artmaya balamtr. Eski airler canlandrdklar tiplerin daha ok d grnlerini ele alrken yenileri onlarn i dnyalarna ynelmitir. 1970lerde kitap yaymnda art olduu grlmektedir. Bu yllarn nde gelen airleri ve eserleri unlardr: Kerim Gurbannepesov, Ayal Ba (Akabat 1972), Bahar Poemas (Akabat 1973); Berdinazar Hudaynazarov, Dvrn Depesindki Adam (Akabat 1967), Buysanl Ba (Akabat 1975), Ene Sydi (Akabat 1978); Ata Atacanov, Ayl Aam (Akabat 1972), Men Size Baryan (Akabat 1978); Mmmet Seyidov, l Rovayat (Akabat 1967), Bahar Gndelii (Akabat 1973); Allaberdi Haydov, Shbet (Akabat 1967). 1990l yllardan sonra meydana gelen deiiklikler Trkmen edebiyatn etkileyince bamszlk ve mill uyan devri edebiyat olarak adlandrlan yeni bir dneme girilmitir. Bu yllarda nesir tarznda kaleme alnan eserlerde ahlk meseleler ideolojik endieler dnda ilenmeye ve mill ruh n plana karlmaya allmtr. vezdurd Nepesovun Ziyarat (Akabat 1997) ve Kyamata-Maara enli (Akabat 1997) adl eserleri bu yaklamn iki rneidir. Deiik sebepler yznden kitap bastrmann epeyce zorlat bu dnemde amrat Taanovun Gara Yln (Akabat 1992), Gara Ylnn Gz (Akabat 1994), Annaul Nurmammedovun lem-Cahan (Akabat 1994), Nuhun Tupan (Akabat 1995), Ata Durdyevin Keymir Kr (Akabat 1995), Saylav Mradovun Sayaklar (Akabat 1996) adl romanlar yaymlanmtr. Gurbanl Hdrovun Suv Serikden Aanda (Akabat 1993) ve adurd arulyevin Garpz Dvyn Balar (Akabat 1994) adl eserleri hikye trndedir. Berdinazar Hudaynazarov, Allaberdi Haydov, Atamrat Atabayev, hribossan Geldimmmedova, Sapar ryev, Ylay Durdyev, Nur Bayramov, Nobatul Recebov, Annaberdi Aabayev, Aaeldi Allanazarov, Kasm Nurbadov, Amanmrat Buayev, Gzel aulyeva, Kakabay Ilyasov, Atacan Annaberdiyev, Tirki Sadkov, Orazul Annayev ve Bayram Ctdiyev gibi airler iir yazmay srdrmtr. hribossan Geldimmmedovann Ene Balk (Akabat 1992), Kasm Nurbadovun Ak y (Akabat 1993), Atamrat Atabayevin Baa Tysli Goular (Akabat 1997) adl iir kitaplar yaymlanmtr. Bunlarn dnda iir, hikye, deneme gibi trlerin bir arada

basld Saylanan Eserler son dnemde ortaya kmtr: H. Ismaylov, Saylanan Eserler (Akabat 1990); B. Kerbabeyv, Saylanan Eserler (Akabat 1992); A. Atabayev, Nireden kt-Goular, Poemalar, Ertekiler, Tercmeler (Akabat 1995); A. Aabayev, Saylanan Eserler (Akabat 1998); A. Allanazarov, Gr At Hovalas-Saylanan Eserler (Akabat 1998).

BBLYOGRAFYA

L. Bazin, le Turkmne, Ph.TF, I, 308-317 (Trkesi: Efrasiyap Gemalmaz, Trkmence Metinler, Erzurum 1987, s. 1-20); Talt Tekin, Ana Trkede Asl Uzun nller, Ankara 1975, s. 80-108; O. Hanser, Turkmen Manual (Descriptive Grammar of Contemporary Literary Turkmen-Texts-Glossary), Wien 1977, s. 3-5, 10-13; Marat Durdyev-hrat Kadrov, Dnydki Trkmenler -TarhDemografik Sn-, Akabat 1991, s. 36-38; Faruk Smer, Ouzlar (Trkmenler) Tarihleri, Boy Tekilt, Destanlar, stanbul 1992, s. 121-122; A. Annanurova v.dr., Trkmenistan Yubilyar Yazc ahrlar (Bibliografik Grkezici), Akabat 1992, s. 3-160; Claus Schnig, Turkmen, The Turkic Languages (ed. L. Johanson-E. A. Csato), London 1998, s. 261-271; Mehmet Kara, Trkmen Edebiyat, TDEK2, IV, 159-178; a.mlf., Trkmen Trkesi Grameri, Ankara 2005, s. 3-6, 11-14; a.mlf., Hazar tesi Trkmenleri ve Trkmenistan, Trk Dnyas Dil ve Edebiyat Dergisi, sy. 14, Ankara 2002, s. 235-252; Yusuf Nejat Turan, ran Trkmenleri, Dr. Baymirza Hayit Armaan (haz. Rasim EkiErol Cihangir), stanbul 1999, s. 255-261; Salim onolu, ada Trkmen Edebiyatnn nc Yazarlarndan Annaguli Nurmemmetin Romanlar, Ankara 2001, s. 19, 46, 99, 146; Yusuf Azmun, Trkmencede Asl ve Dolayl Uzun nller, TUBA, XIV (1990), s. 75-94; Sapar Krenov, Kuzey Kafkasyadaki Ouzlar, Trk Leheleri ve Edebiyat Dergisi, sy. 4, Ankara 1995, s. 41-44; Mehmet Saray, Trkmenler, A, XII/2, s. 668; Barbara Kellner-Heinkele, Trkmen, EI (ng.), X, 682685. Mehmet Kara Balkanlarda Trk Dili ve Edebiyat. Pek ok kavmin urak yeri olan Balkanlara XI ve XII. yzyllarda Peenek, Kuman ve Uz Trkleri yerlemi, XIII. yzylda Mool istilsndan kaan Sar Saltuk ile sonradan onun adyla anlan Trkmen aireti Dobruca dolaylarnda ilk mslman Trk topluluunu meydana getirmitir. Balkanlara gelen Trk kavimleri hem uzun sre bu topraklarn sahibi olmu hem de Balkan milletlerinin teekklnde nemli rol oynamtr. Balkanlarda Avrupa Hunlarnn bu topraklar ele geirmesiyle balayan Trk varl daha sonra Osmanllarla devam etmitir. Avrupa Hunlar, Avarlar, Sabarlar, Peenekler, Uzlar ve Kuman-Kpaklar bu topraklarda varlklarn XIV. yzyla kadar srdrmlerdir. Balkanlardaki Trk varl bu uzun srete tabakalaarak, kararak gnmzde diliyle, edebiyatyla, sosyokltrel yapsyla varln devam ettirmektedir. Asl uzun sreli ve kalc ilikiler ise Osmanllarla balam, geliip glenerek gnmze de ulamtr. Son

150 yl iinde Balkanlarda meydana gelen hadiseler blgedeki Trk varln olumsuz etkilese de hemen btn Balkan lkelerinde Trkenin etkin bir dil halinde kullanlmasn engelleyememitir. Trkenin zellikle Osmanl dneminde yaygn kullanl Balkanlarda Trk diliyle meydana getirilen zengin bir edeb varlk ortaya kmtr. Etnik bakmdan Trk olmayan air ve yazarlarn da Osmanl dneminden itibaren Trk dili ve edebiyatna katkda bulunduklar dikkat ekmektedir. Balkanlardaki Yunanca, Makedonca, Hrvata, Srpa, Bonaka, Arnavuta, Bulgarca, Pomaka gibi dil, edebiyat ve kltrler zerinde Trkenin deiik oranlarda etkisi vardr. Bu ynde uzun sre devam eden Trk hkimiyeti bir bar srecini balattndan bilim, kltr ve sanat alannda dikkate deer gelimeler meydana gelmitir. Bugn mevcut pek ok yerleim yeri Osmanl Trkleri zamannda kurulmu, buna bal olarak bir ehirlilik kltr olumutur. Hatta Balkanlarda gnmzde de Trke bilenler ehirli (kasabali), Trke bilmeyenler kyl diye adlandrlmaktadr. Balkanlarda Trk Dili. Belgeler, Trk boylarnn Balkanlarda grld dnemden beri gerek szl gelenek gerekse dier dillerdeki Trke kkenli kelimelerin varln teyit etmektedir. zellikle yer adlarnda Trke kkenli isimlerin yaamas (Hun, Avar, Kuman-Kpak, Kuz, Bulgar, Peenek vb. Trk boylar) Trkenin Balkanlardaki varln milttan nceye kadar gtrmektedir. Ancak Trkenin yazl ve szl olarak Balkanlardaki varl esas itibariyle 1350li yllarda Osmanllarn Rumeliye geiiyle balam, XIV-XV. yzyllarda yaplan fetihler ve isknlarn ardndan Trke gnmze kadar varln srdrmtr. Rumeli Trkesi zerine alan Trkologlar, Rumeli azlarn Dou ve Bat olmak zere ikiye ayrmaktadr. Buna gre dou grubu Bulgaristanda Deliorman, Razgrad, Kzanlk, Trgovite, Krcali (Ardino, Milino ile beraber), Trkiyede Edirne, Krklareli, Tekirda merkezleriyle Dou Trakya, Yunanistanda Bat Trakya (Gmlcine) ve Orestiadadaki yerleim yerlerini kapsar. Bat grubu Bat Bulgaristanda Vidin, Kstendil, Mihaylovgrad, Makedonyada Ohri, skp, Gostivar, Kumanova ve Dinler ky; Kosovada Pritine, Prizren, Mamua ky; Arnavutlukta Kruja, Elbasan, Kore gibi yerleim yerlerini iine alr. Rumeli azlarnn dou ve bat gruplarn birbirinden ayran snr Tuna kenarndaki Lom ehrinden balayarak douya doru uzanan Vratsa, Sofya, Samakov, ardndan batya doru uzanan Kstendil ehrinin gneyine ve Ege denizinin sahiline kadar uzanr. Bat grubu iin tesbit edilen balca zellikler unlardr: Kelime sonunda , u, yerine i (alti, oldi, kpri); -m, mu, -m yerine -mi (kalmi, grmi, olmi); belirli durumlarda i yerine (benm, elnde, verdm, evnde); yar tml /gnin korunmas (ayagi, degenek, kpegi); imdiki zaman eki -yor yerine -ynin kullanlmas: yapaym, yapaysn, yapay. Bat grubu iin tesbit edilen zellikler dou grubunda yer alan Edirne ve Krklareli azlarnda grlmez. Bu azlarn hem Dou ve Gney Bulgaristan, hem de Uzunkpr ve stanbul azlaryla ortak ynleri vardr. Bulgaristandan stanbula doru yaklatka Bulgaristan azlarn stanbul Trkesinden ayran zellikler azalr. Bulgaristan azlarnda a yerine o/u (boba/buba); e ve i yerine / (bbek, bber/bber, mme) kullanlr; s ve den nceki k der ve nly uzatr (isik < eksik, ii < eki); -acak/-ecek ekinin ksi -d, -m ve -sa eklerinden nce der (alacad < alacakt, gelecemi < gelecekmi, yapacasa < yapacaksa). Dou ve Bat Rumeli azlarn birbirinden ayran belirleyici zellikler daha ok fonetikle ilgili olup ksaca unlardr: Kelime ba k(a) sesi bat grubunda g(a)ya dnr, dou grubunda k(a) olarak korunur. Gerek kk gerekse gvde ve eklerde nl uyumunun bozularak bat grubunda tek e varyantl, dou grubunda e/a/ olarak varyantl telaffuz edilir; son seste bat grubunda i varyantl, dou grubunda /i/u/ drt varyantl telaffuz edilir. Bat grubunda son seste /i deimesi olur; imdiki zaman eki -yor, y olarak grlr; iki nl arasnda tam tml korunur. Bunlar dou grubunda olmayan zelliklerdir.

A) Osmanl Dnemi. Osmanl edebiyatnda nemli birok airin Balkan ehirlerinde doduu ve buralarda yetitii grlr. Bata Edirne olmak zere Gelibolu, Bosna, Serez, Vardar Yenicesi, skp, Manastr, Filibe, Selnik, Sofya, Belgrad, Prizren, Pritine gibi ehirler Trk dili ve edebiyat alannda mehur ahsiyetlere mekn olmutur. uar tezkirelerinde yer alan birok airin bugnk Bulgaristan, Yunanistan, Makedonya, Kosova, Arnavutluk, Romanya, Srbistan, Karada, Bosna-Hersek, Macaristan topraklarnda yaad bilinmektedir. Mesel Bulgaristan blgesinden kan sekseni akn Osmanl airinden balcalar unlardr: h, Nizm, Gayr, Ali elebi, Ak, Cefy, Riyz, Revnak, Ah, Beyn, Fash, Mest ve Meyl, Behet, Rusuklu Beyn, Himmet, Ferr, Bahr, Salh, Zarf. Gnmzde Yunanistan snrlar iinde kalan Serez, Vardar Yenicesi, Selnik ve Girit Osmanl dneminde ok sayda air yetitirmi nemli merkezlerdendir. Buralardan kan airlerden bazlar ylece sralanabilir: Dimatokal Abdlvsi elebi, Halm, Hilm, Rgb, Ali, zzet, Moral Ahmed Paa, Rsim, Resm, Sakzl Fik, Eribozlu Sm, Giritli zzet, Nevres. Bugnk Makedonyada Debreli Vech, Dramal rif Mehmed, Gevgelili Bl, tipli Akl, Sadr Tlib, Kalkandelenli Scd, Fakr ve Tulu gibi isimler zikredilebilir. Ayrca skp ve Manastrdan birok air yetimitir. Ayn, Firdevs, Hfz, Hver, Ktib, Kef, Merd, Saby, Sezy, Sinan, Vahy, Vezn, Zuhr, skpl At, Drr, Fenn, Ferd, Hk, Hemdem, Heves, shak elebi, zr, Lal, Mr, Mud, Nm, Niyz, zr, Riyz, Shr, Vlih, Vusl ve Zr bunlardan bazlardr. Eski Yugoslavya snrlar iinde yer alan Alacahisar, Semendire, Usice, Yenipazar, Belgrad, Prizren ve Pritine gibi merkezlerden kan pek ok mellif ve airden bazlar unlardr: Mesh, em, Mustafa elebi, k elebi, Snn, Cenn, Val, Sdk, Nimet, Zikr, Sbit, Sad, Hlis, Nid. Bosna-Hersek 1463te Ftih Sultan Mehmed tarafndan fethedildikten sonra Osmanl Trkesinin kltr alanna giren blgede birletirici unsur olan slmn etkisiyle Trke ortak dil olarak kullanlmtr. XV. yzylda buralarda eser verenlerin banda II. Bayezidin veziri Dervi Ykub Paa gelmektedir. XVI. yzylda Talcal Yahy, Fevr, Vasf, Mostarl Ziy, Vsl, Ar, Ubeyd, Vahdet, Nihd, Gayret, Kemter, Lmekn, n ile Sabh Osmanl Trk edebiyatnda eser veren Bosnal airlerdir. XVI. yzylda nesir ustas Matrak Nasuh da nemli ahsiyetlerdendir. XVII. yzylda Varvarl Ali Paa, Hevy, Ahmed elebi, Nergis, Dervi, Hsm, Ali Aleddin, Habb, Fevz, Mr, Smi, Mezk, Skker, Bezm, Tlib, Ktib, Kim, Vuslat, Zikr, Nb ile Ahmed Sd, brhim Pey, Abd, brhim, Ysuf, Hac Mustafa ve mer adl nesir yazarlar grlmektedir. XVIII. yzylda Abdullah Mhir, Sbit ve Mehmed Reid, Saf, Hrrem, Lednn, Blbl, Ebbekir, Muhlis, ehd, Ahmed Hatem, Kuds, Mil, Meyl, Gurb, Abdullah Kantemir, Nazar, Rahm, Cd, lhm, Vehb nemli airlerdir. Hac Nesimzde, Ahmed, mer, Abdullah, brhim Mnib, Hseyin, Muzaffer, Muhammed mensur eser veren Bosnal ahsiyetlerdendir. XIX. yzylda Fzl Paa, Leskofal Galib, Hseyin Avni, Kzm Paa ve Hersekli rif Hikmet nde gelen airlerdir. Avusturya hkimiyetinde iken bu blgede Trke iir yazanlar arasnda Fehm, Esad, Firak, Molla Muhammed, Ahmed, Mehmed Refik, brhim Zikr, Muhammed Tevfik, Muhammed Kmil, Ynus, Remz, Mehmed kir ve Muhammed Kadriyi saymak mmkndr. B) Osmanl Sonras. 1911-1913 yllarnda cereyan eden hadiseler Osmanl corafyasnda mill kimliklerin n plana kmasna yol am ve Osmanl Devletinin paralanmasn hzlandrmtr. Bu srete Osmanl Devleti bata Balkanlar olmak zere birok yerde toprak kaybetmitir. 1911 yl,

Balkanlarda Tanzimattan beri tartlagelen dil ve edebiyat meseleleri iin bir dnm noktas tekil etmitir. mer Seyfeddin, Ziya Gkalp, Ali Canip (Yntem) bata olmak zere birok air ve yazar bir araya gelerek Selnikte mill edebiyatn balangc kabul edilen Gen Kalemler dergisini karmtr. 1912-1913 Balkan savalar, ardndan I. Dnya Sava, 1919-1922 stikll Harbi sreci Balkanlar da Trk dili ve edebiyat asndan etkilemitir. Bu arada Trkler ve dier mslmanlar stanbula g etmek zorunda kalmtr. Glerden sonra XX. yzyln ortalarna kadar Balkanlarn ortak dili olan Trke giderek bu topraklarda etkinliini kaybetmitir. 1917 Bolevik htilli, Balkanlar da etkisi altna alnca komnizm burada en iddetli biimde yaatlmtr. Ancak II. Dnya Savann ardndan ortaya kan Yugoslav Federasyonu halklara az da olsa zgrlk tanmtr. Bilhassa Tito devri Yugoslavyasnda 1944-1945 ylnda skpte Trke retim iin ilk adm atlmtr. Souk sava dneminde Balkanlarda yazlan Trke eserlerde arlkl olarak Marksist-komnist-sosyalist ideolojisinin yansmalar grlmektedir. 1951 ylnda aznlklara kendi dillerinde renim hakk tanyan kanunla birlikte Trk edebiyat ve kltr bu topraklarda yeniden canlanmaya balamtr. a) Makedonyada Trk Dili ve Edebiyat. Yzyllarca Trkeye ev sahiplii yapm olan Makedonyada skpl Zrden Yahya Kemale kadar birok edip ve air yetimitir. Ancak skpl eyh Sdeddin Efendi ve Manastrl zzet Basri Efendi hari tutulursa 1970li yllara kadar Makedonyada Trk edebiyatnn suskun bir dnem geirdii sylenebilir. Burada gelien Trk edebiyatn Osmanl dnemi, Balkan savalar sonras ve ada dnem olarak e ayrmak mmkndr. Osmanl dneminde birok edip ve airin yetitii Makedonyada Balkan savalarndan sonra byk darbe alan Trk edebiyat iinde zellikle halk edebiyat rnlerinin ok az tesbit edilebilmitir. 1949 Maysnda neredilen Yeni Kadn Dergisi, Birlik gazetesinden sonra en nemli edeb faaliyet saylr. Ayrca kr Ramo ve Necati Zekeriya gibi ynetimin gvenini kazanm Trk yazarlarnn iirlerine yer veren Makedonya Gen Trk Yazarlarnn Eserleri adl kitap bu devrede yaymlanm (M. Karahasan v.dr., skp 1949), kitapta Mustafa Karahasann aban Hoca adl dramna da yer verilmitir. 1950 ylna gelindiinde Trke Birlik gazetesi haftalk olarak yaymlanmaya baland gibi aznlklar tiyatrosunun ierisinde Trk dram blm de kurulur. Trke kitaplarn says da artm, nce ocuk dergisi olan, daha sonra Sevin ad verilen Pioner gazetesi aylk yayn hayatna balam, Makedonya Trk Yazarlar Cemiyeti kurulmutur. kr Ramo, Mustafa Karahasan, Necati Zekeriya, Mahmut Kratl, evki Vardar, Makedonyada Yryen Duvar (2008) adl ilk Trke romann yazar lhami Emin, Enver Tuzcu, Hseyin Sleyman, Sreyya Yusuf ve Abdlkerim Sait 1950li yllarn yazar ve airler kuan oluturur. 1957de bir dier ocuk dergisi Tomurcuk yaymlanr. 1960l yllarda nceki kuakta yer alanlardan bazlarnn Trkiyeye g ettii grlr. Nusret Dio lk, Hasan Mercan, Nimetullah Hfz ve Naim aban bu kuan nde gelen temsilcileridir. Sesler dergisiyle edebiyata giren 1970 kuann ierisinde Avni Engll, Yusuf Edip, Alaattin Tahir, Sabahattin Sezir, Fahri Ali, Fahri Kaya, Avni Abdullah, Suat Engll ve rfan Bellr yer almaktadr. 1980li yllarda Makedonya ada Trk edebiyatnda durgunluk yaanr. 1990l yllarn balarnda Semra Samet, Biba smail, Maber Hseyin, Nizam Reit ve Sevim Zeynullah gibi isimler tannm air ve yazarlar arasnda yer alr. Son yirmi yllk srete Makedonya ada Trk edebiyatnn, Trkiye ile olan ilikiler ve biliim teknolojilerinin gelimesiyle bilhassa Trklerin youn biimde yaad skp, Gostivar, Struga gibi merkezlerde gerek kurduklar dernekler gerekse yayn hayatna kendi imknlaryla kazandrdklar ve Kpr, Hikmet gibi dergilerle nemli gelimeler elde ettikleri grlmektedir.

b) Kosovada Trk Dili ve Edebiyat. Kosova, eski Yugoslav Federe Cumhuriyeti ierisinde son yllara gelinceye kadar zerk blge statsnde kalm iki yerden biridir. Bu durum Kosovann ekonomik ve kltrel bakmdan yeteri kadar geliememesine yol amtr. 1951 ylndan itibaren Trke renim hakknn verilmesiyle birlikte Kosovada ayn yl kurulan Doruyol Kltr ve Gzel Sanatlar Dernei, Trk kltr ve edebiyatnn gelimesine katkda bulunan bir Trk enstits haline gelmitir. 1951 Hazirannda Pritine Radyosunda balayan Trke haber programlarn Trk sanat msikisi yaynlar izlemi, 1969da Pritinede Tan gazetesi yaymlanmtr. 1973te bu gazetenin yayn olarak karlan evren, 1979da ocuk dergisi Ku neir hayatna balamtr. Ayrca Prizrende Esin adl kltr ve sanat dergisinin yaymlanmas Kosoval Trkler asndan nem arzetmektedir. Ayn yl Kosovann %99u Trk olan Mamua kynde k Ferki Kltr ve Gzel Sanatlar Dernei kurulmutur. Kosovada Balkan savalar sonrasndaki dnemde tasavvuf iirler yazan Hac mer Lutf, 1930lu yllarda Prizren Gayret Derneinde oynanan tiyatro oyunlar yazan Durmi Selina gibi isimler yetimitir. ada Kosova Trk edebiyatnn balangcn 1950li yllara gtrmek mmkndr. Bu yllarn banda Trkenin retilmesi ve yaylmas iin byk aba harcayan Sreyya Yusufu anmak gerekir. Ardndan Naim aban, Nusret Dio lk ve Nimetullah Hfz, Hasan Mercan, Enver Baki gibi isimler yetimitir. Bunlardan bazlar Makedonya ada Trk edebiyatna katkda bulunan isimlerdir. Enver Baki ayn zamanda bir hikyecidir. 1970li yllarda faaliyet gsteren air ve yazarlardan Sadk Tanyol, Rif Vrmia, Agim Rifat Yeeren, Hseyin Kazaz, zbeyin Aksoy, Melahat Kaamak, romanc Reit Hanadan, bestekr ve sz yazar Alu Nu gibi isimleri saymak mmkndr. rfan Morinann Pritineli Mesihi adl eseri, Nimetullah Hfzn antolojileri ve baz akademisyenlerin yapt almalar Kosova Trk dili ve edebiyat asndan nem arzetmektedir. c) Bulgaristanda Trk Dili ve Edebiyat. Bulgaristan Trklerinde edebiyat aslnda Trklerin Rumeliye geileri kadar eskidir. Bugnk Bulgarcada Osmanl Trkesinden geen 4-5000 civarnda kelime mevcuttur. Ben Tsonev, Bulgarian Language History adl eserinde (Sofia 1919) Bulgarcada kullanlan birok Trke deyim, atasz ve zl sze yer vermektedir. ada Bulgaristan Trk edebiyat bir bakma eski Rumeli Trk edebiyatnn bir devam olarak yazl ve szl rneklerle yaamtr. Sofyal k Hfznin Plevne Muharebesi Destan bu rneklerin eskilerinden biridir. II. Dnya Savann sona ermesiyle Bulgaristan Trklerinin sosyal ve kltrel hayatnda kkl deimeler olmu, zellikle ocuk edebiyatnda iir tr n plana kmtr. Dier taraftan komnist ynetimin basklar artarken Trk kltr adna ne varsa ortadan kaldrlmaya, kiilerin isimleri deitirilmeye allm, hatta Trke konumann yasaklanmasna kadar varan basklara mruz kalnmtr. Kaynan blgenin zengin halk kltrnden alan Bulgaristan Trk airleri iirlerinde aruzun yan sra hece veznini de kullanmtr. ada Bulgaristan Trk iirinin nemli simalar arasnda anlmas gereken ilk isim II. Dnya Sava ncesiyle sonrasn birbirine balayan sanatlardan Mehmet Mzekk Condur. Vidinli Mustafa erif Alyanak ve Nevrokoplu Mehmet Behet Perim 1930lu yllarda Trkiyeye g eden airler arasndadr. iirlerinin asl temas Bulgaristan Trkleri ve Bulgaristann doal gzellikleri olan Mehmed Fikri eserlerinde din, ahlk konular da ilemitir. zzet Din de iirlerinde benzer temalar ele almtr. Razgrad doumlu Ahmet erifovun Mjde (1960) adl bir iir kitab bulunmaktadr. Ayn zamanda akademisyen olan Mefkre Mollova iirlerini bir kitapta toplamtr (iirler, Sofya 1964). umnulu airlerden Mlzm avuev sade Trke ile

yazd iirlerinde vatan sevgisini ve tabiat konularn ilemitir. 1989 gnde Trkiyeye gelen Niyazi Hseyinovun (Bahtiyar) Ky Yanklar (1964) adl bir iir kitab bulunmaktadr. Razgrad yresinden Lutfi Demirovun halk iiri tarznda syleyileri vardr. 1990da Trkiyeye g eden air Sabahattin Bayramov halen Bursada yaamaktadr. Adresim udur (1962) ve Sokaklarm armlar inde (1966) adl iir kitaplarnda toplad manzumelerinde hayal zenginlii ve felsef armlar n plandadr. 1968de Trkiyeye g eden ocuk edebiyat airlerinden Dobrili Nevzat Mehmedov Ay Day (1959), Deniz (1967) ve Beygir (1967) adl kitaplarnda yer alan iirlerinde daha ok hayvanlar dnyasn ve denizle ilgili eleri iler ve bir sevgi airi olarak bilinir. ada Bulgaristan Trklerinin ileri gelen airlerinden biri de mer Osmanovdur (Erendoruk). 1989da Bulgaristandan snr d edilince Trkiyeye gelmi, nc Mezar (1989), lmeden lmek (1991) ve Sabr Duas (1991) adl iir kitaplarn yaymlamtr. Arlkl olarak sla hasretini ileyen ve Bulgaristan Trklerinin mcadelesini savunan Recep Kpevin tesi Var (1962) ve tesi D Deil (1967) adl iki iir kitab vardr. Balkan Trklerinin ok iyi tand airlerden, halen stanbulda yaayan Mehmet avu Yllarn Serenad (1964), Bulgaristandan Sesler (1985) adn tayan iir kitaplar ile XX. Yzyl Bulgaristan Trkleri iiri (1988) adl bir iir antolojisinin sahibidir. Daha ok dil bilincini alamaya alan Ali Bayram Silistreli retmen airlerdendir. 1989 gnn vatanndan ayrd Silistreli airlerden Latif Aliyevin Bir Baheden Bir Baheye (1961) adn verdii iir kitabnda halk iiri tarznda syleyileri vardr. Lofal airlerden Mustafa Mutkovun Sabah Yolcusu (1965) adl bir iir kitab yaymlanmtr. iirlerinde daha ok Rodop Trklerinin elem ve kederlerini, var olma mcadelesini ele alan Eridereli Faik smailovun (Arda) manzumeleri Bulgaristan Trkleri iin her zaman umut olmutur. Tek iir kitabn Aarrken Tan (1965) adyla yaymlamtr. zellikle ocuk iirlerinde baarl saylan Mustafa etev, Bulgaristan Trklerinin nde gelen yayn organlarndan Hak ve zgrlk gazetesinin yazarlarndandr. 1950li yllarn nemli isimlerinden biri de Krcaali yresi airlerinden, Bir Utan Bir Uca Memleket (1965) adl iir kitab olan Sleyman Yusufov iirlerinde heceyi ve serbest vezni kullanm, zellikle sla hasreti temasn ilemitir. Haskyl airlerden Durhan Hasanov 1989da Trkiyeye g etmi olup nsan Kardelerim (1965) adl bir iir kitab vardr. Yine 1989 gyle vatanndan ayrlan airlerden aban Mahmudovun Gerginlik (1966) adl iir kitab bulunmaktadr. Razgradl bir baka air Latif Karagzdr. Halen Trkiyede yaayan airin ilk iir kitab Kon Kon Kelebek (1990) adn tar. Krcaalili Naci Ferhadof da iirlerini Dal ve Deniz (1965) adl bir kitapta toplamtr. smail avuev, Ahmet Eminov (Atasoy), Rahim Recebov, Necmiye Mehmedova, Ahmet Kadirov, Nebiye brahimova, Hilmi Haal, Kadriye Cesur son dnemlerde yetien ve halen sanat hayatn srdren airlerdendir. Trk toplumunun sosyal problemleri, skntlar, aclar, sla hasreti, vatan ve millet sevgisi, mill duygular ve ocuk duyarllklar, tabiat gzellikleri ada Bulgaristan Trk iirinde ele alnan belli bal temalar olarak dikkati eker. Gnmzde Bulgaristandaki durum Trk dili, Trk kltr ve edebiyat asndan dne gre daha aydnlk ve mit verici grnmektedir. d) Yunanistanda Trk Dili ve Edebiyat. Bugn Yunanistan snrlar ierisinde bulunan Bat Trakya blgesi Osmanl dneminde onlarca airin yetitii bir yerdir. XIV. yzylda Gazi Evrenos Beyin Bat Trakyay fethiyle blgeye Konya ve Balkesir civarndan getirilip yerletirilen Trkler bugn aznlk durumuna dmtr. Nfusu 150.000 civarnda kalan Bat Trakya Trkleri son yzylda

kimlik mcadelesi vermektedir. Lozandan zamanmza gelinceye kadar aznlk statsnde basn yayn hakkna sahip olan Bat Trakyallar, Arap ve Latin harfleriyle altmtan fazla dergi karmtr. Ayrca Trkiyede (Bat Trakyann Sesi, Bat Trakya, Yeni Bat Trakya), Almanyada (Bat Trakya, Yeni Ses, Yeni Adm gazeteleri) yayn organlar bulunmaktadr. Yunan arivlerinde Bat Trakya Trklerinin yaymlad Yeni Ziya, Yeni Yol, Yeni Adm, Balkan, nklp, Milliyet, til, Yarn, Adalet, Trakya, lk, Mdafaa-i slam, Hakyol, Sebat gibi dergi ve gazete koleksiyonlar mevcuttur. Gnmzde Balkan, Akn, Gerek, leri, Aile Birlik, Trakyann Sesi, Ortam gazeteleriyle afak Yuvamz, Hakka Davet, Arkada ocuk ve Pnar ocuk dergileri yayn faaliyetlerini srdrmektedir. Bat Trakyada XIV. yzyldan balatlan Trk dili ve edebiyatn Lozan ncesi ve sonras olmak zere iki dnemde ele almak gerekir. lk dnemde divan edebiyat yolunda onlarca air ve yazar yetimitir. Selnik, Osmanl devrinde stanbuldan sonra Trk kltr ve edebiyat iin nemli merkezlerden biriydi. Halen Bat Trakya Trk edebiyat faaliyetlerini Yunanistanda srdren air, yazar ve aratrmaclardan Ali Rza Saraolunun Ey Yaz Toprak, Ik Atatrk, Yarnlar Sizin Olacak, Rodop Yldz; Hseyin Mazlumun klarn ah Benim, Bir Esmere Gnl Verdim, Adres, Biraz Su; Rahmi Alinin Ay ve Gne (hikye); Hseyin Ali Babaolunun Tohum (iir), Durdur ile Kurkur (masal); Reit Salim-Osman H. Ardann yksyle Notasyla Bat Trakya Trkleri; Abdrrahim Dedenin Bat Trakya Trk Folkloru ile (Ankara 1978) Bat Trakya Manileri (stanbul 1989) adl eserleriyle Trkiyeli aratrmac Feyyaz Salamn Yunanistanda (Bat Trakya) ada Trk Edebiyat Antolojisi (Ankara 1990), Bat Trakya ocuk Edebiyat (stanbul 1990), Yunanistan (Bat Trakya) Trkleri Edebiyat zerine ncelemeler (I-IV, zmir 1991-1996), Yunanistan (Bat Trakya) Trkleri Edebiyatnda Atatrk gibi eserlerini zikretmek mmkndr. Bunlardan baka Mustafa Tahsin, Reit Salim, Nim Kzm, Hseyin Mahmutolu, Mcahit Mmin, Refika Nzm, Slih Halil, Mehmet olak-bram Onsunolu gibi air ve yazarlarn dergi ve gazetelerde yaymlanm eitli yazlar bulunmaktadr. Bat Trakya Trklerinde en ok grlen edeb tr iirdir. ocuk edebiyat, halk edebiyat ve din edebiyat Bat Trakya Trk edebiyatnn nemli kollarndandr. Son yzyl ierisinde oluan edebiyat ayn zamanda bir huzursuzluk edebiyatdr. Tiyatro trnde Sevda Peinde ve Zamane ocuu adl almalar, gezi trnde Mehmet rif ve Hasan Hocaolunun yazlar zikredilebilir. Halk edebiyatnda szl gelenek sregelmitir ve bu gelenee bal anonim rnler halen devam etmektedir. Ak, hastalk, lm, tabiat, doal fetler ve yaama sevinci gibi konular youn biimde ilenmektedir. Halk ozan olan Mazlum Hseyin, mam Kasm, Hseyin Saliholu, Alirza Saraolunun yannda Yakal oban, sm, Dumanlda, Selm, k Asilsoy, Halilolu, k Zengin gibi baka isimleri de saymak mmkndr. Halk edebiyat rnleri iinde destan, masal, trk, mani vb. trlerin de yer ald grlmektedir.

BBLYOGRAFYA

B. Tsonev, Bulgarian Language History, Sofia 1919; Cengiz Orhonlu, Yunanistan Trkleri, TDEK,

s. 1101; Abdrrahim Dede, Bat Trakya Trk Folkloru, Ankara 1978; a.mlf., Bat Trakya Trklerinde Eski Trk Dini amanizmden Kalntlar, II. Milletleraras Trk Folklor Kongresi Bildirileri, Ankara 1982, IV, 93-108; Hasan Eren, Balkan lkelerinde ve Macaristanda Trkoloji almalar, stanbul 1987; Rstem Avc, Bat Trakya Trkleri, Bat Trakya, stanbul 1989, s. 143148; Mustafa sen, telerden Bir Ses: Divan Edebiyat ve Balkanlarda Trk Edebiyat zerine Makaleler, Ankara 1997; Balangcndan Gnmze Kadar Trkiye Dndaki Trk Edebiyatlar Antolojisi: Makedonya Trk Edebiyat ve Yugoslavya (Kosova) Trk Edebiyat, Ankara 1997, VII; XV. Yzyldan Bugne Rumeli Motifli Trk iiri Antolojisi (haz. Ahmet Emin Atasoy), Bursa 2001; Balkanlar El Kitab (der. Osman Karatay-Bilgehan A. Gkda), orum-Ankara 2006-2007, I-III; S. Dilek Yaln elik, Kosovada ada Trk Edebiyat (1951-2008), Prizren 2008; J. Eckmann-M. Mansurolu, 1959 Yl Trakya Dialektoloji Gezisi Raporu, TDED, IX (1959), s. 113-118; Mustafa Tahsin, iir: Bat Trakya Trk Aznlnda, afak, sy. 17, Gmlcine 1991, s. 14-16; Feyyaz Salam, Bat Trakyada 29 Ocak 1988 Mill Direnii ile lgili Destanlar zerine, TK, XXX/351 (1992), s. 53-60; Hayriye Sleymanolu Yenisoy, Bulgaristan Trkleri iiri, TDl., sy. 531 (1996), s. 449-578; Mustafa Kara, Balkanlarda Trk Tasavvuf Edebiyatna Genel Bak, Bursa Defteri, sy. 12, Bursa 2002, s. 110-126; Ylmaz Taolu, Balkanlarda Yeni Trk Edebiyat Literatr, Trkiye Aratrmalar Literatr Dergisi, IV/3, stanbul 2006, s. 429-477. Cevdet anl Kbrsta Trk Dili ve Edebiyat. A) Dil. Kbrsta Trke iki aza ayrlr. Baz yazarlarn Kbrs Trkesi dedikleri Kbrs az yannda resm kurumlarda ve ilikilerde standart Trke (Trkiye Trkesi) konuulabilmektedir. Konuma dilinde eitli azlarn kullanld grlmekle birlikte Kuzey Kbrs Trk Cumhuriyetinin yaz dili Trkiye Trkesidir. Kbrs Trk az incelendiinde hem ses hem biim hem sz varl asndan Kbrs Trklerinin geldikleri yrelerin izlerini bulmak mmkndr. Ancak gnmzdeki Kbrs Trk aznn Anadolu azlarndan epey farkllat sylenebilir. Bu ayrmn sebebi tarih iinde farkl dillerle etkileim ve Trkiye Trkesi ile balantnn azldr. Kbrsta Trkenin geliimi drt dneme ayrlabilir: 1571-1878, 1878-1960, 1960-1974 yllar aras ve 1974 sonrasndaki dnem. Kbrsa Trkler 1571 ylnda gelmi, bu tarihten itibaren Trke adada konuulan iki byk dilden biri olmutur. lk dnemde ynetim Osmanllarn elinde olduu iin Trkenin ynetim ilikilerinde byk ilevi vard. Bu yolla Trke, Kbrs Rumcasn etkiledii gibi 1974 ylna kadar gelen srete Kbrs Rumcasndan Kbrs Trk azna eitli kelimeler girmitir. Bunun yannda gnmz aznda kullanlan baz cmle yaplarnn Kbrs Rumcasndan etkilendii ileri srlmektedir. Kbrs, 1878-1959 yllar arasnda ngilterenin egemenlii altnda bir smrge adas olunca ynetimde ve resm kurumlarda ngilizce n plana km, ngilizlerin adaya gelmesiyle birlikte Kbrs Trk az ngilizceden birtakm kelimeler almtr. Dolaysyla bu dnemde Kbrs Trk az, bir yandan Trklerin geldii yrelerdeki dilin zelliklerini tarken bir yandan da Kbrs Rumcas ve ngilizcenin tesirinde kalmtr. 1959 ylndan sonra ngilizler adadan ekilip 1960ta Kbrs Cumhuriyetinin kurulmas ile ngilizce ynetim dili olmaktan km olsa da eitim dili olarak varln gnmze kadar srdrmtr. 1974te ada ikiye ayrlnca Rumlarla Trklerin dil temas sona ermitir. 1950li yllarda Kbrs

Trk toplumunda artan Trk milliyetiliiyle ilgili siyasal eilimler neticesinde Trkiye ile uyum dile de yansmtr. Uyum politikalar ve 1974 sonrasnda Trkiye ile Kbrs arasndaki iletiim ve ulam imknlarnn artmasyla Kbrsta konuulan Trke, Trkiye Trkesine dnmeye balam, dilde bulunan Rumca ve ngilizce kelimelerde bir azalma olmutur. 1974 takip eden yllarda Kbrsta Trke asndan bir baka deiim daha gereklemitir. Adaya Anadolunun eitli yrelerinden zellikle Gney Anadolu, Dou Anadolu ve Karadeniz blgeleri-gler sebebiyle Kbrs Trk aznn yannda bu blgelerin azlar da kullanlmaya balanmtr. Gnmzde Kbrsta hem Kbrs Trk azn hem Anadolu azlarn hem standart Trkeyi ayn zamanda ve meknda duymak mmkndr. Kbrs Trkesi fonetik, morfoloji, sz varl ve sz dizimi bakmndan kendine has zelliklerini yitirmemitir. Azn hemen her konumda ve ilevde konuulmas yaygn biimde kullanldnn kantdr. Trkiye Trkesinin standart dilinden farkl birok zellik Kbrs Trk aznda hl yaamaktadr. Mesel baz Anadolu azlarnda grlen t > d (tatl > dadl), k > g (kavun > gavun), p > b (dolap > dolab), n > (deniz > deniz) gibi ses deiimleri; uzun nllerin ksalmas (lem > alem); baz eklerin (-kan, -sa, -nca) ve taklarn (da, ile) nl uyumuna girmemesi bu azda yaygn biimde grlr. Kbrs Trk aznn kendine zg kelimeleri de vardr: gabsalvermek ba bo brakmak, lambasuyu gaz ya vb. Bunlarn yannda kendi zamirinin o yerine kullanlmas: Guu aldm, goydum genni/onu/kafese; +cik ekinin kltme anlam dnda kullanm: necikleri/inekleri/ald da gtrd ovaya; -z kii ekinin belirsiz gemi zaman, imdiki zaman, geni zaman, gelecek zaman ve gereklilik kipinde -k eklinde kullanlmas: Her gn yry yapark/yaparz/; +dir koacnn farkl kullanm: Adm Alidir/Ali/; geni zamann imdiki zaman da ifade etmesi: u anda gider/gitmekte/; Trkiye Trkesindeki -m ekinin az kullanlmas ve tad dolayllk anlamnn -d ekine yklenmesi: 1880de byk bir kuraklk oldu/olmu/be bu memlekette; devrik cmlelerin sk kullanlmas, soru cmlelerinin soru ekiyle deil vurguyla kurulmas: Bugn okula gitti/gittin mi/?; yaklama ifadesinin hazr+eylem+emir ekiyle yaplabilmesi: Hazr kanaym/Az kalsn kanyordum/; ama bildiren cmlelerin iste-eyleminden sonra bir eylem getirilerek salanmas: sterim gideyim/Gitmek istiyorum/; gereklilik ifade eden cmlelerin lzm/lzum+eylem+emir ekiyle oluturulmas: Lzum gitsin/Gitmesi lzm/; -m ekinin cmle iindeki yerinin nemli/yeni bilgiyi vurgulamaya ynelik olarak deiebilmesi: M Ali verecek arabay bana/Ali bana arabay verecekmi/; emir-istek anlamndaki eylem cmlelerinde olumsuzluun yok kelimesiyle yaplabilmesi: Yok unudas baba/Baban unutma/; u, hani, o u, u ki ile kurulu yan cmle: Anladm u/u ki/o u/hani alkansn/alkan olduunu anladm/. Kbrs Trk aznn zellikleri arasnda saylabilir.

BBLYOGRAFYA

Hasan Eren, Kbrs Aznn Kkeni, Milletleraras Birinci Kbrs Tetkikleri Kongresi, Ankara 1971, s. 347-359; Yltan Ta, Kbrs Az Dil zellikleri, Lefkoa 1986; Rdvan ztrk, Kbrs Aznn Kelime Haznesindeki Deimeler, III. Uluslararas Kbrs Aratrmalar Kongresi, Gazi Mausa 2000, s. 27-46; Erdoan Saraolu, Kbrs Az, Lefkoa 2004; Ahmet Pehlivan, Aya riniden Akdenize Kbrs Aznn Deiimi, Lefkoa 2004; Nurettin Demir, Kbrs Azlarnn

Tipik zellikleri, Kbrs Konuuyor: Kbrs Az zerine ncelemeler (ed. Rdvan ztrk), stanbul 2009, s. 17-28; Musa Duman, Kbrs Az zerine Baz Notlar, lm Aratrmalar, sy. 8, stanbul 1999, s. 115-130; Mustafa Argunah, Kbrs Aznda nl Deimeleri, a.e., sy. 11 (2001), s. 727; Niyazi Kzlyrek-Sylvaine G. Kzlyrek, The Politics of Identity in Turkish Cypriot Community and Language Question, International Journal of the Sociology of Language, sy. 168 (2004), s. 37-54; lker Vanc, The Impact of Oral Language Features in Written Language in Cypriot Turkish, International Journal of the Sociology of Language, sy. 181 (2006), s. 23-42; zlem Savolu, The Intonation of WH-question in Cypriot Turkish Dialect: Evidence of Language Contact, Advances in Turkish Linguistics (ed. Semiramis Yacolu-Ayen Cem Deer), zmir 2006, s. 563-574; M. Kappler, Contact-Induced Effects in the Syntax of Cypriot Turkish, Turkic Languages, XII/2 (2008), s. 196-213; L. Johanson, Trk Dillerinde Odaksl imdiki Zaman aretleyicisi ve Kbrs Trkesinde Eksiklii, Bilig, sy. 49, Ankara 2009, s. 93-100. Ahmet Pehlivan B) Edebiyat. Kbrs edebiyatn iki farkl izgide ele almak mmkndr. 1571de Trkler tarafndan fethinden itibaren adada 1980lere kadar Osmanl devrindeki eski ve yeni zellikleriyle Trke bir edebiyat var olmutur. Bu tarihten sonra ise gnmz Kbrsnda kendine zg bir edebiyat gelimitir. Fethi takiben halk edebiyat rnleriyle orta oyunu, karagz gibi seyirlik oyunlar ve divan iiri buraya da ulam, XIX. yzyla kadar edebiyat bu dorultuda bir seyir takip etmitir. Nitekim fetihten sonra Lefkoede kurulan mevlevhne uzun yllar adadaki divan iiri merkezlerinden olmutur. Ayrca Kbrsl sanatkrlar Trk kltr ve edebiyatnn merkezi stanbulla irtibat iinde olmakla kalmam, imparatorluun eitli blgelerinde grev yapan bu edebiyatla hemhal olmulardr. uar tezkirelerinde Kbrsl airler de yer almaktadr. Kbrs kkenli divan airleri arasnda Misl (. 1607), Mehmed Zeki, eyh Mustafa Siyh Dede, Nib, eyh rif Efendi, Hzr Dede (Hamd) gibi isimler alnabilir. Bu konuda ne kan son devir isimlerden biri, Sultan II. Mahmudun Lefkoede 1828de bir ktphane kurdurmasnn ardndan padiaha yazd kaside zerine stanbula davet edilen mderris Hasan Hilmi Efendidir. air stanbulda iken yeni ordunun geit merasimi hakknda yazd bir kaside dolaysyla sultn-uar unvanyla taltif edilmitir. Kbrs 1878de ngilterenin eline geince adadaki mslman Trk-hristiyan Rum gerginlii artm, k Kenz, bu vesile ile 1883te Kbrs Destan adyla halk iirinin en gzel rneklerinden birini ortaya koymutur. Ayrca 1890l yllarda Kbrsta gazete yaym balaynca edebiyata bir canllk geldii grlmektedir. Ahmed Tevfik Efendinin 1896da kard Kokonoz ile 1897de yaymlad Akbaba adl mizah gazeteleriyle bunlarda neredilen edeb rnler dikkati eken yaynlardr. Ahmed Tevfik 1901de Mirt- Zamn, 1909da ikinci defa Kokonozu karm, bu yllarda saylar gittike artan gazetelerde eitli edeb trlerde rnler yaymlanmtr. Kbrsta ilk roman Kaytazzde Mehmed Nzmn Ydigr- Muhabbeti (1896), ilk hikyelerden biri Ahmed Tevfik Efendinin Bir Manzara-i Dilgs (1897), ilk oyun yine onun Hicrn- Ebedsidir (1895). Trkiyede 1870lerden sonra Batl-modern edebiyat geliirken bunun Kbrsa yansmas 1890lar bulmutur. Kbrsta iir, hikye ve roman gibi edeb trlerde Tanzimat ve Serveti Fnn dnemi

Trk yazarlarnn etkisini grmek mmkndr. Nitekim Tanzimat devri airlerinden Ziy Paa 1862de Lefkoe valiliinde bulunmu, baz iirlerini burada kaleme almtr. Bir dier Tanzimat aydn Nmk Kemal 1873-1876 yllarnda Magosada srgn hayat yaarken edebiyata merakl Kbrs Trk genlerinden bir edebiyat evresi oluturmutur. Bunlarn nde gelenlerinden Kaytazzde Mehmed Nzm, Nmk Kemalden sonra Recizde Mahmud Ekremle tanm, bir blm Rh- Mecrh adyla baslm olan iirlerini stanbuldaki edebiyat dergilerinde yaymlamtr. Ayrca Serveti Fnn topluluu 1890lardan itibaren Kbrstaki edebiyat merakllarn ve onlarn eserlerini etkilemitir. XX. yzyln balarnda Kbrsta kltrel etkinliklerin canlanmasnda bir ksm Jn Trklerin ngilterenin kontrolndeki Kbrsa gelmeleri veya snmalar etkili olmutur. Vizeli Rz bn Emin ve air Eref bunlardandr. 1919da Anadoluda Kurtulu Sava balad zaman bu sava hakknda Kbrs Trk halkn bilgilendirmek, Rum propagandasn etkisiz klmak amacyla Doru Yol, Sz, Davul, Vatan, Ankebut ve Birlik gibi gazeteler kmtr. Daha sonraki yllarda smail Hikmet Ertaylan, Rza Tevfik, brahim Zeki Burdurlu, Hikmet laydn, Arif Nihat Asya gibi air ve eitimciler Kbrsta bulunmutur. Rza Tevfik Serb- mrm adl iir kitabn ilk defa 1934te Lefkoede bastrm, Lefkoe Trk Lisesi mdr smail Hikmet Ertaylan Kbrs Alfabesi ile Kraat Kitaplarn hazrlam, brahim Zeki Burdurlu Lefkoe (1953), Minnack Ada (1954), Gnaydn Yavru Kbrs (1959), Amyor mu Kbrsmn Glleri (1968) adl iir kitaplarn yaymlam, Arif Nihat Asya, Kbrs izlenimlerinden hareketle yazd iirlerini Kbrs Rubaileri adyla kitap haline getirmitir (1964). Kbrsta ekillenen modern Trk edebiyat trlere gre ylece incelenebilir: a) iir. Modern anlamda Kbrs Trk iiri Kaytazzde Mehmed Nzm ile balatlr; ayrca Ahmed Tevfikin de ismi zikredilmelidir. ngiliz smrge dnemi Kbrs Trk iirinin dier isimleri arasnda Nazif Sleyman Ebeolu, Urkiye Mine Balman, Engin Gnl, Necla Salih Suphi, Pembe Marmara, Semih Sait Umar ve zker Yan dikkati ekmektedir. 1950lerde Halkn Sesi, Hrsz, stikll, Bozkurt gibi gazetelerde hem Kbrs Trk genlerinin hem adada retmen olarak grevli bulunan Naim Bulu, brahim Zeki Burdurlu gibi isimlerin Trkiye zlemini terennm eden iirleri yaymlanmtr. 1950li yllarda stanbulda renimini tamamlayarak adaya dnen zker Yan, Kbrs Trk iirine yeni bir soluk getirmi, Bayraktar Destan (1953), Kbrstan Atatrke (1953), Nmk Kemal Kbrsta (1957), Mehmetik Kbrsta (1960) ve Atatrke Sayg Duruu (1963) adl iir kitaplarn neretmitir. Ayn yllarda Osman Trkay, Kutlu Adal, Mustafa zzet dilolu ve Taner Fikret Baybars dikkati eken isimlerdir. dilolunun Bacadan Tten Duman (1952) ve nsanlardan Ayr (1953), T. Fikret Baybarsn Mendilin Ucundakiler (1953) adl iir kitaplarnda salam bir Trke grlr. 1950-1960 yllar arasnda Kbrsta mill muhteval iirlerin saysnda art olur. 1955te Trkiyede renimini tamamlayp adaya dnen Kutlu Adal iirleriyle mill bilincin gelimesine katkda bulunmutur. 1959-1961 yllarnda Kbrsta edebiyat retmenlii yapan Arif Nihat Asyann rencileri arasnda iirle uraan pek ok kii vardr. Bunlardan Sleyman Uluamgil gen yata slp ve muhtevas kuvvetli iirler kaleme alm ve yirmi yanda ehid dmtr (1964). Onun Kbrstan kuzeye Trkiye sahillerine, Toros dalarna bakarak yazd Kbrs-Trkiye adl iiri bugn dillerde dolamaktadr. Bener Hakk Hakeri Kere Limasol (1964), Limasol Trk Savunmas (1964) ve kinci Plevne Savunmas (1965) gibi iir-destanlarnda 1963-1974 olaylarn iler. Erdoan Saraolunun

Oydalar adl iir kitab (1966) bu dnemde yaln Trkesi ve eitli temalaryla dikkat eker. zker Yann Kbrsta Bayrak (1973), Kbrs Benim Vatanm (1986); Orbay Delicermakn Smrge ocuunun Trkiyesi, Dumdum, Dokuzu Be Gee, Leyl ile Krolu (1994) adl eserleri de kaydedilmelidir. iirde i henge nem veren Harid Fedainin manzumelerinden bir ksm 1997de Koza adyla baslm, Ahmet Peykan takma adyla yaymlad talamalar ise gazete ve dergiler arasnda kalmtr. 1983te Kuzey Kbrs Trk Cumhuriyetinin kurulmasnn ardndan lkede yaanan ekonomik ve siyasal deiimler kltr, edebiyat ve sanat temalarnda belirleyici olmutur. 1974 sonrasnda modern Kbrs Trk iiri birbirine zt iki koldan gelimesini srdrr. Bir yanda 1950lerden gelen Rum saldrlarn, 1963 Kanl Noeli, Erenky Savunmasn ve 1963-1974 savan ileyen milliyeti iir devam eder ve zker Yan, Rauf Denkta, Harid Fedai, Kubilay Beli, Fikret Krat, Osman Gvenir, Mehmet Levent bu kolda eserler verir. 1960larn sonunda kinci Yeni iir hareketinin Kbrstaki temsilcileri Mehmet Kansu ve Fikret Demira ile balayan gerek stc, imgeci, ztrke iir devam eder. Fikret Demira, Mehmet Kansu, Neriman Cahit, Nee Yan, Mehmet Yan, Gr Gen gibi ikinci iir kolundaki airler ise Kbrsllk, Akdenizlilik, Kbrsn Elen-Latin ve Osmanl tarihi, insann yalnzl, evrensellik-hmanizm, ak ve bar gibi temalara ynelip kendi kimliklerini Trk kelimesini kk yazarak Kbrsltrk diye tanmlar. Bu gruptaki baz airler, Akdeniz corafyasnn karakteristik zelliklerini ileri srerek bir Kbrs milleti ve Kbrsllk anlayna ulamlarsa da genel kabule gre Kbrsta iki ayr milletin ve kltrn varl bir gerektir. b) Hikye. Osmanl Trkiyesinde Batl anlamda modern hikyeciliin ilk rnei saylan Emin Nihad Beyin Msmeretnmesinin Kbrsta yeniden basmnn (1892) ardndan Ahmed Tevfik Efendi bu alanda ilk eserini Bir Manzara-i Dilg ile vermitir (1897). Harid Fedainin aratrmalarna gre de Kbrsta Trk hikyeciliinin balangc 1897 yl kabul edilmelidir. Ahmed Tevfik, stanbulda o yllarda hkim olan Serveti Fnn topluluundan etkilenir ve eserinde onlar rnek alr. Kbrsta baslan ilk hikye kitab, Ahmed Nuri Mdrzdenin Doktor Hfz Cemalin isteiyle Sanyi Mektebi retmenleri iin Rumcadan evirdii yirmi be-otuz sayfalk Glnl bret-miz Hikyeler adl eseridir (1908). Bu kitap binbir gece masallar ve msmeretnme gibi eski hikyelerin ilevini srdren, vakit geirme amacna ynelik hikyelerden meydana gelmektedir. Kbrs Trk edebiyatnda Hikmet Afif Mapolarn Son ldr adl uzun hikyesini yaymlamasna kadar (1939) baka hikye kitabna rastlanmaz. 1907de Snht adl gazetede kan hikyelerde yine Serveti Fnn etkileri grlr. 1913te neredilen Seyf gazetesinde yer alan hikyelerde askerlik, vatan ve ehitlik olgularyla birlikte Osmanllarn Balkan savalarnda urad mezalim ilenmitir. Hikye trne asl canlln kazandran husus 1929da harf inklbnn gerekletirilmesi ve II. Dnya Savann ardndan pe pee yayn hayatna giren gazete ve dergilerin hikyelere sayfalarnda yer vermesi olmutur. Bu dnemde eitli gazete ve dergilerde doksan kadar hikye yaymland tesbit edilmitir. Hikye yazmaya 1930lu yllarda ngilizce-Rumca-Trke yaymlanan Embros adl dergide balayan Hikmet Afif Mapolar Toprak Ak (1943) ve Kahve Fincanndaki Ak (1943) adl eserleriyle Kbrs Trk edebiyatnn ve hikyeciliinin en verimli isimlerindendir. Bu yllarda Reat Sleyman Ebeolu ocuk Masallarn karr (1947). Argun Fadl Korkutun Kzlar Kocasz Kald adl yk kitab yaymlanm (1953), Numan Ali Leventin Her kisi (1955), Bir Gelin Aranyor (1960) ve Kanl Noeli (1965) neredilmitir. yklerinde Samet Mart takma adn kullanan Sacit Tekinin 1954te kard tek yk kitab Hokkabazdr; daha sonra kaleme ald hikyeler ise Suna Atun tarafndan 2007de gn yzne karlmtr. 1960l yllara gelindiinde hikyeler Rumlara

kar verilen mcadelenin panoramas niteliine brnr. 1965ten 1980li yllarn balarna kadar Esat Faik Muhtarolunun Pilot Ali (1971) adl eseri hari Kbrs Trk yk yazarlarnn sadece gazete ve dergilerde yklerini yaymlad bir ara dnem yaanmtr. Bunun sebebi, Rum tedhiinin Kbrs Trkleri zerindeki etkisini arttrmasndan kaynaklanan madd skntlar ve direni mcadelesinin balatlmasyla birlikte yk yazarlarnn rnlerini kitap halinde basmaya zaman bulamamalardr. Gazete ve dergilerde hikyeleri kan yazarlar arasnda Semih Sait Umar, Taner F. Baybars, zker Yan, brahim Zeki Burdurlu, Bener Hakk Hakeri, smet Kotak, M. inasi Tekman, Mehmet Kansu, Osman Gvenir ve Kutlu Adalnn isimleri saylabilir. 1980li yllarda Sabahattin smail Bir Savan Tasviri (1983), Mustafa Gkeolu Dulun Olu (1985) adl yk kitaplarn yaymlam, Ali Nesim ahmaran (1989) ve minimal yklerinin de yer ald Yaamn Gzelliklerini Kefedin (2006) adl eserini ortaya koymutur. Bekir Karann kitaplar Srlar lmszdr (1995), alkant (1999) ve Aka Dair (2006) adn tar. 1980li yllardan bu yana yk yazanlardan Ouz M. Yorgancolunun Sana Bir Hikye Anlataym m? (1984) ve Ne Farkmz Var? (2002) adl kitaplar kmtr. yklerinde Baf azn kullanan zben Aksoy Godaklizmo Cehennemi (1996), Yang Yang Limnidi (1997), Cisusa Kaplan (1998) ve Simbadi Bucana Gml (1999) adl yk kitaplaryla dikkati eker. yklerinde toplumun insanlar ve zellikle kadnlar zerindeki olumsuz yaptrmlar ileyen zden Selengenin ilk kitab ieklenemeyiz Biz Erik Aac (1987), ikincisi Geceye Aar Gecettenlerdir (1993). Fincandaki Kralie (1993) adl bir kitab da olan yazarn uzun hikyeye kayd son kitab Boncuklar Senin Olsun adn tar (2001). Kbrs Trk ykclnn son dnemdeki usta kalemlerinden Mehmet Kansunun ilk kitab Bir Elin Scakln aldm adyla yaymlanmtr (1995). iirsel slbunu yklerine de yanstan Mehmet Kansu daha sonra Bir Solucann ntihar Giriimi (1998) ve Yeil Kurbaa, Ylan, Alk (2006) adl kitaplarn karr. ykleri hakknda postmodern ve byl gereklik tabirini kullanan Mehmet Kansu 1962-2008 yllar arasn kapsayan yklerinden setii Boluk adl son kitabnda insann yalnzln ve i sknts gibi duygular ilemitir. lk ve Son Resim (2005) adyla hikyelerini yaymladktan sonra Kaybolan Hayat (2008) karan Osman Gvenir realist ve natralist ykler kaleme almtr. Osman Gvenirin ykleri Kbrs Trklerinin Rumlara kar verdii varolu mcadelesini, bireysel ve sosyal yaantsn, Akdeniz corafyasn ve Kbrs Trk hfzasndaki yabanc millet imajlarn ileyen zellikleriyle modern Kbrs Trk ykclnde yeni bir soluktur. ykleri ayrca sinematografik zellikler tar; realizm ve natralizmin kuvvetle hissedildii hikyelerinde stanbul Trkesi baaryla kullanlr. Yamur Yznden (2008) adl kitabn yazar Gr Genin yklerindeki dil de ustacadr. Modern insann bunalm, yalnzl ve cinsellik konularna oka yer veren yazar Kbrs Trk tarihi ncesini, adann Lzinyan ve Venedik gibi eski dnemlerini de ele alr. c) Roman. Kbrsta roman, Nmk Kemalin aralarnda ntibahn da bulunduu eserlerinin byk bir ksmn burada kaleme almasyla balamtr denilebilir. evresinde yer alan genlerden Kaytazzde Mehmed Nzm, konusu stanbulda geen ve Kbrsta ilk Trke roman saylan Ydigr- Muhabbeti yaymlamtr (1896). Eseri daha sonra Harid Fedai Latin harflerine aktarm, Fuad Memduh ngilizceye evirmitir (2004). Kaytazzdenin Leyle-i Visl adl yarm kalm bir roman daha vardr. II. Dnya Sava yllarnda ve savan ardndan Hikmet Afif Mapolar, Kbrs Trk romanclna deta damgasn vurmutur. Kimisi roman, kimisi uzun hikye olan Kahraman Kaplan

(1936), Son Damla (1937), Diken iei (1938), Son ldr (1939), Kendime Dnyorum (1943) gibi eserlerinden sonra 1949-1951 yllarnda Mermer Kadn, Ak Vadisi, Gnah Cehennemi gibi romanlarn stikll gazetesinde tefrika etmitir. Kbrs Bar Harektnn ardndan Ahmet Gaziolunun Kbrsta Ak ve Bar (1975), zker Yann Mcahitler (1971) ve Girneden Yol Baladk (1976) Kbrs Trklerinin varolu mcadelesini ele alrken Sabahattin smailin Savalarn Glgesinde adl eserinde (1985) 1930lardan 1974lere kadar gelien olaylar ilenmitir. etin Kasabolunun Sevday kiye Bldler (1976) adl kitabndan sonra yaymlanan Fikret Demiran u Mthi Sava Yllar (1985) II. Dnya Savana katlan bir Kbrs Trknn anlar zerine kurulmutur. Siyaset ve kltr adam smail Bozkurtun konusunu kendi yaantsndan ve ada Trklnden alan Yusufuklar Oldu mu? (1991) ve Mangal (1995) adl eserleri dikkat eker. Mehmet Yann Soydamz Balk Burcu, Ahmet Tolgayn Kbrs armhtan nerken ve Bekir Karann Bellekteki zleri 1990l yllara ait eserlerdendir. 1950lerden gnmze kadar daha ok iir ve yk trnde gelien Kbrs Trk edebiyatnda 2000lerden sonra romanda bir canlanma grlr. Bekir Kara Kavunyi (2001), Aklar, Aclar, ocuklar ve Torunlar (2005) karrken smail Bozkurt Bir Gn Belki (2002) ve Bir Gecede (2005) adl romanlar yaymlar. Romanlar Trkiyede neredilen smail Bozkurt bir yandan Rumlarn Kbrs Trklerine basksn, bir yandan 1974 sonras Kbrs Trk toplumu iindeki siyas alkantlarn at sosyal yaralar ilemitir. Sana Sevdam Sar (1998) ve Lle Yrein Beyaz (1999) adl romanlarn yazar zden Selenge, daha sonra Alkyone Denizkuunu (2003), Mehmet Yan Snr D Saatler (2003), etin Kasapolu Gkyz Uyumasn (2005), Nee Yan zgn Kzlarn Gizli Tarihi (2002) romanlarn yazmtr. Vreal Mida 1i kaleme alan zben Aksoy 2006da Vreal Mida 2yi karmtr. Kbrs Trk kltr ve folkloru zerine deerli almalar bulunan Ouz Yorgancolu Kklerimiz Nasl Salland (2007) adl romanyla tannmtr. d) Tiyatro. Geleneksel Trk seyirlik oyunlarnn Kbrs Trkleri arasnda sevildii ve yaygn olduu sylenebilir. Kbrs Trk geleneksel tiyatro sanats ve yazar Mehmet Ertuun Geleneksel Kbrs Trk Tiyatrosu ve Anlar ve Alntlarla Geleneksel Kbrs Trk Seyirlik Oyunlar adl eserlerindeki bilgilere gre Kbrs Trk karagznde klasik tipler yannda Kbrs Trklerinin ekledii Smbl Hanm, ift Bal, stsz, Yosma, Lolo, Dnme, Grzl, Burunsuz Hmhm, arplm gibi tipler de bulunur. XIX-XX. yzyln tannm meddah ve karagzcleri arasnda Meddah Mustafa Efendi, Mustafa Hseyin Aynal, atozlu Zihni, Mehmed Slih Efendi saylabilir. Kbrsta Trk meddah ve karagz oynatcl geleneinin bugn tek ve son temsilcisi Mehmet Ertudur. Onun Kbrs Trk karagzne ekledii Nasreddin Hoca ve Kelolan tipleri de vardr. Kbrs Trkleri arasnda modern tiyatro ve sahne eserleri hikye ve romanda olduu gibi 1890l yllara kadar gider. Ancak bunda da Nmk Kemal etkisi hissedilir. Kbrsta tiyatro trnde yazlan ilk eserler Ahmed Tevfik Efendinin Hicrn- Ebed (1895) adl mill dram ile Kaytazzde Mehmed Nzmn Saf yahut Netce-i btil adl oyunudur. Harid Fedainin ilk oyunlardan biri olarak and, 1898 tarihli L. imenyann Namus ntikam yahut Dilenci adl drt perdelik dramnn konusu da Kbrsta geer. Kbrsta sahnelenen ilk yerli oyun Nmk Kemalin lmnden yirmi yl sonra Vatan yahut Silistre olmutur. 1908de Magosa Limannn ambarlarndan birinde oynanan oyun Kbrs Trkleri arasnda Trklk ve milliyetilik duygularn canlandrmtr. Trk tiyatrosunun nde gelen isimlerinden Vasfi Rza Zobu ve arkadalar 1928de

Kbrsa turneye gelmi, 1977de vefat eden Nzm Ali leri 1929-1935 yllar arasnda Glizar, Zehirli iek, Kadn Zengin Olursa, Metres Bels gibi operetler kaleme almtr. smail Hikmet Ertaylann 1933-1934 yllarnda Lefkoe Trk Lisesi mdr iken Efenin Dn ile Korsann Gzdesi adl iki operet yazd bilinmektedir. 1930lu ve 1940l yllarda Birlik Ocanda (Karde Oca) bata Nmk Kemalden olmak zere eitli oyunlar oynanmtr. Avukat Ahmet Sait Hoca Efendinin 1930da Elif Hanm Operetini yazmasndan sonra 1940larda Hikmet Afif Mapolarn Duman (1935), Meale (1942), Mucize (1943) ve Altn ehir (1945) adl eserleri grlr. 1959da zker Yann Bayraktar Destan defalarca sahnelenmitir. 1963 Kanl Noeli ve 1964te Rumlara kar Erenky savunmasyla hareketlenen mill temal eserler halka direnme gc vermitir. 1973 ve 1974te Kbrs Trk Ulusal Sahne Oyunlar ad altnda iki tiyatro kitab kar. Numan Ali Leventin Kbrsta Trkl in Direnenler (1966), Kutlu Adalnn Kpr (1969) ve ner Ulutuun Kuzeyden Gelen Kartal (1973) adl eserleri mill oyunlar kapsamndadr. 1970lerde Bayrak Radyosunda yerel Kbrs Trk azyla skeler balatan Kemal Tunun da Kbrs Trk tiyatrosunun geliimindeki katklarndan sz etmek gerekir. Gnmz Kbrs Trk tiyatrosuna ynetmen ve aratrmac olarak Yaar Ersoyun emekleri gemekte, oyun yazar olarak da Bekir Kara, Ali Nesim, zden Selenge, Hakan Yozcu gibi isimler dikkati ekmektedir. Zamanmzda Kbrs Trk edebiyatna katkda bulunanlar arasnda Harid Fedai, Mahmut slamolu, Bener Hakk Hakeri, Ouz Yorgancolu, Mustafa Gkeolu, Mehmet Ertu, Suna Atun, Glgn Serdar, Ali Nesim, Erdoan Saraolu nde gelen isimlerdir. Bunlarn yan sra aratrma, bilimsel toplant, eser yaym ve dller yoluyla hizmet veren, Kbrs Trk kltrnn en eski dnemlerinden gnmze kadarki macerasn almalaryla takip eden iki nemli kurum bulunmaktadr. Bunlardan biri bakanln ve kuruculuunu smail Bozkurtun yapt Kbrs-Balkanlar-Avrasya Trk Edebiyatlar Vakf (KIBATEK), dieri kuruculuunu ve bakanln Suna Atunun yrtt Suna ve Ata Atun Magosa Tarihini Aratrma ve Yazn Vakfdr (SAMTAY).

BBLYOGRAFYA

Mahmut slamolu, Kbrs Trk Folkloru, Lefkoa 1969; a.mlf., Kbrs ocuk Oyunlar, Lefkoa 1979; Ouz M. Yorgancolu, Kbrs Trk Folkloru, Mausa 1980; a.mlf., Kbrs Trk ocuk Oyunlar, Lefkoa 1997; Ali Nesim, Kbrs Trk Edebiyatnda Sosyal Konular, Lefkoa 1986; a.mlf., Batmayan Eitim Gnelerimiz, Lefkoa 1987; Erdoan Saraolu, Kbrs Trk Halk Edebiyat ve Folkloru: Bildiriler, Lefkoa 1986; a.mlf., Kbrs Az, Lefkoa 2009; Glgn Serdar, 1571den 1964e Kbrs Trk Edebiyatnda Gazavatnme, Destan, Efsane, Kahramanlk iiri, [bask yeri yok] 1989; a.mlf., airlerimiz, iirlerimiz, Gemiten Gnmze Kbrs Trk iiri, Lefkoa 2000; Mustafa Gkeolu, Aynalnn Okuduu iirler, Lefkoa 1993; a.mlf., Kbrs Halk Fkralar, Lefkoa 1996; a.mlf., Hikyelerimiz Tekerlemelerimiz, Lefkoa 1999; a.mlf., Toplu Masallar, Lefkoa 2005, I-II; a.mlf., Kbrs Trk Azlar Szl, stanbul 2008; Bekir Azgn-Harid Fedai, Kaytazzde Nzm Efendi, Ruh- Mecruh -iirler-, Lefkoa 1993; Harid Fedai, Kbrs Trk Edebiyat, Balangcndan Gnmze Kadar Trkiye Dndaki Trk Edebiyatlar Antolojisi: Bat Trakya ve Kbrs Trk Edebiyat, Ankara 1997, IX, 215-464; a.mlf., Kbrsta Namk Kemal Klt, Namk Kemal Sempozyumu Bildirileri, Gazi Mausa 1998, s. 89-102; a.mlf., ada Kbrs Trk Edebiyat,

Trkler (nr. Hasan Celal Gzel v.dr.), Ankara 2002, XIX, 994-1007; Yaar Ersoy, Toplumsal ve Siyasal Olaylarla e Kbrs Trk Tiyatro Hareketi, Lefkoa 1998; Kbrs Trk Halk Edebiyatnda Destanlar ve Atlar zerine Bilgiler, Belgeler, Aratrmalar (haz. Blent Feyziolu-Suna Atun), Gazi Mausa 2001-2003, I-III; Ahmet An, Kbrsn Yetitirdii Deerler I, Ankara 2002; a.e. II, Lefkoa 2005; Kbrs Trk Edebiyatnda yknn 107 Yllk Kronolojik, Antolojik, Tarihsel Sreci (haz. Suna Atun-Blent Feyziolu), Lefkoa 2004-2008; Kbrs Trk Hiciv iiri Antolojisi (der. Suna Atun-Ata Atun), Gazi Mausa 2005; Mehmet Ertu, Anlar ve Alntlarla Geleneksel Kbrs Trk Seyirlik Oyunlar, Lefkoa 2007; Suya Den Sancak (ed. Nihat ztoprak-Bayram Ali Kaya), stanbul 2008; Suna Atun, Kbrs Trk Kltr zerine Belgeler-Bildiriler, Gazi Mausa 2008; Fikret Demira, Gnmz Kbrsl Trk iirinden 20 air, stanbul 2008. Ouz Karakartal-Harid Fedai-Abdullah Akta 4. Sanat.

Hat (bk. HAT; OSMANLILAR [Sanat]; TRKYE [Sanat]). Msiki (bk. MSK; OSMANLILAR [Sanat]; TRKYE [Sanat]). Mimari. Trklerin slmiyetten nceki sanatlar Hunlar, Gktrkler ve Uygurlar olmak zere blmde incelenmektedir. Hun devrinden kurgan ad verilen mezar yaplar, Gktrkler devrinden Kltigin, Bilge Kaan ve Tonyukuk ant klliyeleri, Uygurlar devrinden zellikle Hoo ehrindeki yap kalntlar bata olmak zere Soruk ve Bezeklik nemli verilerinin elde edildii yerlerdir. slmiyeti kabul eden ilk Trk devleti Karahanllarda cami mimarisi merkez planda kubbeli ekilde ele alnmtr. Minareler silindirik formda aadan yukarya doru daralp ykselir ve kuaklar halinde sslemelerle kitbe kuana sahiptir. Tirmizde ar Kurgan (1108-1109) adyla tannan minare yivli gvdeli biimde dzenlenmitir. Mezar antlar kare planl olup zerleri kubbe ile rtlm ve ounlukla n cepheleri vurgulanarak ele alnmtr. Ribt denilen kervansaraylarda genellikle keleri kuleli, kare planl eyvanl avlulu emalar n planda tutulmutur. Bunlardan Akakale Kervansaray (XI. yzyl sonu) iki avlulu dzeniyle, Ribt- Melik (1078-1079) bidev ls ve antsal cephesinin yan sra ikinci blmde merkez planl byk kubbeli planyla nemlidir. Semerkantta h- Zinde trbeler mahallesinde kazlarla ortaya karlan ve Karahanllara ait olduu kabul edilen bir medrese drt eyvanl avlulu dzendedir. Tirmiz Saray da eyvanl avlulu ina edilmi bir yapdr. Eyvanl avlulu plan tipinin blgenin ev mimarisinden kaynakland anlalmaktadr. Gazneliler devrinden olup gnmze ulamayan Gaznedeki Ars-i Felek Camii kaynaklarn

bildirdiine gre ahap direkli ve sslemeliydi. Leker-i Bzrda saraya bitiik durumdaki ulucaminin (XI. yzyl balar) mihraba paralel iki nefli olduu ve bu iki nefin mihrap nnde bir kubbeyle kesintiye urad kazlarla ortaya karlmtr. Byk tahribe urayan Gazne ehrinde zamanmza intikal eden iki minarede altta yldz biimli, iri sivri yivli gvdelerin st ksmnn silindirik biimde devam ettii eski fotoraflarda grlmektedir. Sengbestte kare planl ve kubbeli Arslan Czib Trbesinin (1028) yanndaki minarenin varl bilinen medrese ve ribt ile bir klliye meydana getirdii, silindirik minarenin ifte minareli bir takapy ekillendirdii anlalmaktadr. Leker-i Bzr Saray (XI. yzyl ba) su manzaral, eitli blmlerden meydana gelen eyvanl avlulu emalara sahip yaplar topluluudur. Gaznede kazlarla ortaya karlan III. Mesud Saray da (1112) eyvanl avlulu dzendedir. Tirmizdeki Karahanl devri saray Gazneli dneminde yeniden dzenlenip kullanlmtr. Gnmze ulaan tek kervansaray olan Ribt- Mh (1019-1020) drt eyvanl avlulu dzendedir ve eyvanlarn arkada kare planl odalarla birlemesi nemlidir. Anadolu dnda Byk Seluklular devrinde camiler mihrap nnde kubbeli meknlarn ele alnmasyla devam etmi, zellikle 1135te Zevvre Cuma Camiinde uygulanan drt eyvanl avlulu dzenleme ksa sre iinde vazgeilmez ema olmutur. sfahan Cuma Camiinde Melikahn mihrap n kubbeli meknnda (1080) grlen ynde l aklkl dzenleme daha sonra Diyarbekir Silvan Ulucamiinde (552/1157) ve Kahirede Baybars Camiinde (1267-1269) grlmektedir. Bu devirde ele alnan minareler silindirik formlaryla Karahanllarda balayan geliimi srdrmtr. Byk Seluklu dneminde Nizmiye adyla tannan ok sayda medresenin yapld bilinmekle beraber bunlar gnmze ulamamtr. Harcird (480/1087) ve Rey medreselerinin kalntlarndan yaplarn drt eyvanl avlulu dzende olduu anlalmaktadr. Byk Seluklu devri kervansaraylar tula malzemeleri ke ve duvar yzeylerindeki kuleleri, drt eyvanl avlulu emalar, da takn takaplar ile Karahanl ve Gazneli kervansaraylaryla balayan gelimeyi devam ettirmekte olup ribt adyla tannmaktadr. Blgenin coraf zellikleri ve siyas yapsndan bu yaplarn birer konaklama merkezi ilevi grmekle birlikte kale grevlerini de stlendikleri anlalmaktadr. Ribt- Enirvnda (1029-1049) yer alan hamam blm bugne kadar gelen erken bir rnek olmas asndan ayrca dikkat ekicidir. Mervde Sultankale ad verilen n hendekli kalenin duvarlar yarm daire burlaryla takviye edilmitir. Kale iinde farkl meknlardan teekkl eden drt eyvanl avlulu Seluklu saray (XI. yzyl) ve eitli yaplarn (klalar, cuma camisi, yerleim birimleri, havuz, Sultan Sencerin trbesi) bulunduu anlalmaktadr. Byk Seluklu mezar antlar kmbet ve trbe eklinde iki farkl tipte ina edilmitir. Altta bir mumyalk kat zerinde silindirik veya okgen gvdeli yaplar iten kubbe, dtan klhla rtl olup kmbet, kare planl kubbeli yaplar ise trbe diye adlandrlmaktadr. Kmbetler iinde mimarlar bilinen Harekn I (1067) ve Harekn II (486/1093) mimarilerinin yan sra sslemeleriyle dikkat ekici eserlerdir. Mervdeki Sultan Sencer Trbesi (1157) antsal mimarisi ve sslemesinin yan sra ift kubbeli olduu anlalan st rtsyle nemli bir yapdr. Byk Seluklularn sonlarna doru kurulan atabegliklerde Seluklu geleneklerinin yan sra blge mimari geleneklerin ele alnd bir geliim sz konusu olmutur. Suriye ve Irak blgesinde cami mimarisinde bir yenilik grlmekle birlikte Zengler devrine ait Musul Ulucamii Minaresi (XII. yzyl ortalar) tula malzemesi, silindirik gvdesi ve kuaklar halindeki sslemesiyle Seluklu geleneini yanstr. Bu dnemde yaplan medreselerde eyvanl avlulu plan uygulanm olup kble

eyvan enine gelien mekn dzeniyle cami eklinde tasarlanmtr. amda Nriyye (Nreddin Zeng) Medresesinde (1172) kapnn solunda yer alan Nreddin Zengnin trbesi kare plan ve mukarnas dolgulu st rtsyle dikkati ekmektedir; yap medreselerin bir klliye dzeninde ele alndna rnek gsterilebilir. Bu durum daha sonra Memlk klliyelerine temel tekil edecektir. Busrdaki drt eyvanl avlulu Gmtegin Medresesinde (1136) avlu zerinin kubbe ile rtl olduu bilinmektedir. Bu dzenleme ksa bir sre sonra Anadoluda uygulanacaktr. Drt eyvanl avlulu emasyla amdaki Nreddin Zeng Bmristan (549/1154) erken tarihli tp eitimi ve hastahanesiyle Kahire ve Anadoluda ele alnacak benzer yaplarn ncsdr. Azerbaycan blgesinde atabeglik zamannda ina edilen eserler kuzeyde Bak, gneyde Urmiyeyi iine alacak ekilde geni bir sahada grlmektedir. ok saydaki yaplarn iinde zellikle Seluklu geleneinde mezar-antlarn ayr bir yeri vardr. Mergadaki Kmbed-i Krmz (1147) kare planldr. Kesme ta mumyal tula gvdesi iten kubbe, dtan piramidal klhl olduu anlalan st rtsyle ayn ehirde daha sonra lhanl devrinde ele alnacak Kmbed-i Gaffriyyeye nclk etmitir. Mergadaki Kmbed-i Mdevve (1167) silindirik planl, Urmiyedeki Se Kmbet (1184) iten kare, dtan silindirik planldr. Mergada sekizgen planl Kmbed-i Kebdun (593/1197) cephelerinde frze iniler kullanlmtr. Hemedandaki Kmbed-i Aleviyyn (XII. yzyl sonu) kare planl olup ke kuleli sivri kemerli cephesinde kabark bitkisel kompozisyonlu al sslemeleriyle Anadoluda ta zerinde ele alnan sslemelerdeki devamlla k tutmaktadr. Nahcvanda cepheleri zengin sslemeli sekizgen planl Ysuf b. Kseyr Kmbeti ile (557/1162) ongen planl Mmine Hatun Kmbeti (582/1186) Acem b. Eb Bekirin eserleridir. Bunlardan Mmine Hatun Kmbetinin yan banda bir cuma camisiyle birlikte klliye programnda ele alnd, nndeki takapnn ifte minareli olarak dzenledii bilinmektedir. Msrda Abbsler devrinde hkm sren Tolunoullar dneminde ina edilen bn Tolun Camii (879) revakl avlusu mihraba paralel nefli ve mihrap n kubbeli bir plana sahiptir. Yapda eri kesim tekniinde sslemelerle minaredeki dtan merdivenli dzenleme Smerrdaki yaplarla olan etkiler asndan nemlidir. Memlkler devri mimarisi blge geleneklerinin n planda tutulduu eserlerden meydana gelmektedir. Yaplar Ftm devri yaplarna gre daha bidev ekilde ele alnmtr. Camiler revakl avlulu dzende ok ayakl tipte mihrap n kubbelidir. zellikle Baybars Camii (1267-1269) mihrap nnde yne l aklkl kubbeli emasyla dikkat ekicidir. Drt eyvanl avlulu planlar ile medreseler cami ve trbe blmleriyle birer klliye halinde ina edilmitir. Sebilkttb diye adlandrlan alt kat sebil, st kat mektep olan yaplar daha sonra Osmanl devrinde de rastlanmaktadr. XV. yzylda zellikle halife trbelerinde dtan zengin sslemeli mifer biiminde sivri kubbeler grlmektedir. Anadoluda ina edilen ilk camiler Byk Seluklular devrine aittir. Dmak Emeviyye Camii plann kubbesiz olarak tekrarlayan Diyarbekir Ulucamii (1091) dnda Siirt (1128den nce) ve Bitlis (1150den nce) ulucamileri enine nefli ve mihrap n kubbeli yaplardr. Artuklu camileri, nlerinde bir avluya sahip enine dikdrtgen emada mihraba paralel neflerden olumaktadr. Bu neflerden bir, iki veya mihrap n kubbesiyle kesilmitir. Silvan Ulucamiinde (1157) drt neften mihrap n kubbesiyle kesilmitir ve kubbe ynde l akla sahiptir. Mihraba paralel nefli olup ikisinin mihrap n kubbesiyle kesilmesinden meydana gelen plana sahip Kzltepe

Ulucamiinde (1204-1205) avlunun kuzeyinde kelerde iki minarenin varl anlalmaktadr. Mardin Emnddin Klliyesi, Anadoluda erken tarihli bir klliyedir ve bu adan nemlidir. Artuklu medreseleri Anadoluda ak avlulu medreselerin erken tarihli rneklerini tekil etmektedir. Eyvanl avlulu dzende tek veya ift katl ele alnan yaplarn bnyesinde trbelere de yer verilmitir. Diyarbakr Kalesi Artuklu devri burlar ve kitbeleriyle nemli bir yere sahiptir. Batman suyu zerindeki Malabadi Kprsnde (1247) grld gibi byk aklklar ile kpr mimarisine yenilik getiren Artuklu kprleri ayn zamanda yol gvenliini salayan karakol grevini stlenmitir. Dnimendliler devrinde XII. yzyla ait Niksar ve Sivas ulucamileri mihraba dik dzenlenmi nefli ve mihrap n kubbeli yaplardr. Kayseri Ulucamii paralel nefli olup orta aksta dikeylik vurgusuna sahip byke mihrap n kubbeli bir yapdr. Klliye programnda ele alnan Kayseri Klk Camii ve Medresesi (XII. yzyl ikinci yars) cami-medrese ilikisi asndan nemlidir. Tokat Garipler Camii merkez kubbeli ilgin tasarm ile dikkat ekicidir. Dnimendli medreseleri, Anadoluda avlusunun zeri kubbe ile kapal medreselerin erken tarihli rneklerini oluturmaktadr. Tokat (11511152) ve Niksar (1157-1158) Yabasan medreseleri eyvanl avlulu emaya sahiptir ve avlularn ortas ksmen ak kubbe ile rtldr. Dnimendli mezar antlar iinde Niksar Melik Gazi Trbesi (1157) kesme tatan kare planl, Pazarren Melikgazi kyndeki Melik Gazi Kmbeti ise tuladan kare planl, Niksar Kulak Kmbeti (XII. yzyl sonlar) kesme ta kapl sekizgen planl yaplardr. Amasya-orum arasnda Yeilrmak zerinde yer alan alayan (alkalk) Kprs (XII. yzyln ilk yars) 70 m. uzunluunda ve alt gzldr. Saltuklular devri eserlerinden Erzurum Kale Mescidi (XII. yzyl) kesme tatan mihrap n kubbeli bir yapdr ve yan bandaki tepsi minare ile ina edilmitir. Erzurum Ulucamii (1179) kesme tatan mihraba dik yedi nefli ve mihrap n kubbelidir. Bu dnemden kalan kmbetten en ilgi ekici olan iki renkli tatan ina edilen Emr Saltuk Kmbetidir. Mengckller devrine ait Divrii Kale Camii (1180-1181) mihraba dik uzanan nefli bir yapdr; orta nef beik tonoz, yanlar ise drder kubbe ile rtlmtr. Kuzeybatda merdivenle ulalan zel giri hnkr mahfillerinin erken rneini oluturur. Divrii Ulucamii ve Drifs (1228-1229) bnyesinde yer alan trbe ile birlikte bir klliye tekil etmektedir. tinal ta iilii olan yapda cami farkl tonozlara sahip mihraba dik be neflidir ve mihrap nndeki dilimli kubbesi dtan krk piramidal klhla rtldr. ifahne ise drt eyvanl avlulu ve iki katl bir yap olup avlu zeri kapaldr. Divriide Hcib Kamerddin ve Sitti Melik kmbetleri (592/1196) kesme tatan sekizgen gvdeli ve piramidal klhldr. Kemah Melik Mengck Gazi Kmbeti (XIII. yzyl balar) tuladan, iten silindirik, dtan sekizgen planl bir yapdr. Mumyalk ksmnda ortada bir pyeden yelpaze biiminde dzenlenmi rt sistemi Azerbaycan blgesi mezar antlar ile yakn benzerliklere iaret eder. Anadolu Seluklular devrine ait yaplardan Kayseri Huand Hatun Klliyesi (1238) cami, medrese, kmbet ve hamam; Konya Shib Ata Klliyesi (1258-1283) cami, trbe, hankah, emeler ve hamam; Afyon ayda Ebl-Mchid Ysuf Klliyesi (1278-1279) medrese, trbe, eme, han ve bugn mevcut olmayan hamamdan olumaktadr. Kayseri Hac Kl Camii ve Medresesi ile (1249-1250) Amasya Gkmedrese Camii (1266-1267) cami-medrese birleimi yaplardr. Byk Seluklu devri camileriyle yakn benzerlik gsteren Malatya Ulucamii (621/1224), Artuklu camileri gibi enine dzenlenmi Sinop Ulucamii (Aleddin Cmii; XIII. yzyl ba), mihrap n kubbeli ve enine nefli iki blm halinde Konya

Aleddin Camii (1155-1220) ve mihrap nnde kubbeli Nide Aleddin Camii (620/1223) bu devrin nemli yaplarndandr. XIII. yzyl iinde Konya civarnda grlen tek kubbeli mescidler nlerindeki hazrlk meknlar ile dikkat eker. Ayn yzylda Konya Shib Ata, Afyon ve Sivrihisar ulucamileri, Ankara Arslanhane Camii aa direklidir. Anadolu Seluklu camileri mihrap n kubbeleri, enine ve dikine dzenlenen emalar iinde kltlm i avlular ya da avlu fikrini verecek aydnlk fenerleri, itinal ta iiliine sahip takaplar, ahap malzemeleri ve dengeli ini mozaik sslemeleriyle dzenli bir gelimeyi gstermektedir. Anadolu Seluklu medreselerinde eyvanl ve revakl avlunun zeri ak ve kubbe ile rtl iki ema grlmektedir. Ak avlulu medreselerden bazlar ifte yaplardr ve tp medresesiyle ifahne olarak ina edilmitir. Medreselerde konumu farkl bir birim trbe halinde ele alnmtr. Ana eyvann dershane mescid eklinde dzenlenmesinin yan sra bazan kapal bir birim, bazan da medreseye bitiik bir meknn mescid olduu grlmektedir. tinal ta iiliine sahip takaplar yannda ihtiaml mozaik inilere sahip medreseler de bulunmaktadr. 1271de ina edilen Sivas Gkmedrese ve ifte Minareli Medrese ile Erzurum Hatuniye Medresesi (1285-1291) takaplar srl tula ve ini kaplamal ifte minarelerle ayrca dikkat eker. Konya Shib Ata Camii nndeki takapnn da evvelce ifte minareli olduu bilinmektedir. Han adyla tannan Anadolu Seluklu kervansaraylar ayn zamanda kervan yollarnn gvenliini salamak amacyla yaplm kale grnml ve ok fonksiyonlu yaplardr. Sultan han diye tannan yaplar nde geni bir revakl avlu, arkada zeri kapal blmden meydana gelmekte, avlu ortasnda kk mescid yer almaktadr. Bu tipin dnda tamam ak veya tamam kapal blmlerden oluan hanlar da bulunmaktadr. I. Aleddin Keykubad zamannda ina edilen Aksaray Sultan Han (626/1229) ve Kayseri Tuzhisar Sultan Han bu tipin nemli yaplarndandr. Mezar antlar kmbet ve trbeler eklinde ina edilmitir. Cami, medrese, ifahnelere bal olanlarn dnda bamsz ina edilenler de vardr. Mezar antlarnn bir ksm genel geliim iinde kalmakla birlikte bazlar deiik dzenleriyle dikkat ekicidir. Ahlatta Seluklu devri mezarl itinal bir ta iiliine sahiptir. Seluklu Devletinin ortadan kalkmasyla kurulan beyliklerde bir ksm Seluklu mimari geleneini devam ettiren yaplarn yan sra yeni denemelerle ne kan yaplar da ina edilmitir. Seluklu geleneini srdren Karamanoullar devri eserlerinde Karaman Aleddin Bey Kmbetinde (793/1391) yivli klh, Nide Akmedrese (1409-1410) cephesindeki ikiz kemer uygulamas, Akehir Seyyid Mahmd- Hayrn Trbesi (1409) ve Konya Mevln Trbesinde yivli kasnakta olduu gibi farkl tasarmlar da bulunmaktadr. Osmanllarla olan ilikilerinden sonra Karaman brhim Bey maretinin (1432) inili mihrabnda yer ald gibi mimari sslemede Osmanl etkileri grlr. Aydnoullarnn eserlerinden Birgi Ulucamii (1312) mihraba dik be nefli ve mihrap n kubbeli bir yap olup mozaik inili mihrabyla Seluklu geleneini srdrr. Seluk s Bey Camiinde (1375) mihraba paralel iki nefin mihrap nnde birer kubbe ile rtl olmas ve avlunun bat kapsndaki renkli ta gemeli sslemesinde aml mimarn etkisi grlmektedir. Ortas havuzlu revakl avlusu ve hareketli cephe dzeni Osmanl mimarisine rnek tekil etmitir. Biri yklm olan tuladan ifte minare, Beylikler devrinde Nide Sungur Aa Camiinin (1335) ardndan ikinci uygulama olarak ayrca dikkat ekicidir. Saruhanoullar dneminde medrese ve trbeyle birlikte bir klliye programnda ele alnan Manisa Ulucamiinde (1366) geni yer tutan mihrap n kubbesi (10,80 m.) Osmanl devrinde merkez plana geiin ncsdr; revakl avlu da Osmanl mimarisine k tutan bir deneme eklinde grlmektedir. Menteeoullar dneminde Pein Ahmed Gazi Medresesinde (1375-1376) 17 m. geniliindeki

eyvan kubbesi nemli bir gelimeye iaret etmekte, yap takapsyla da dikkat ekmektedir. Bir klliye program iinde ele alnan Balat lyas Bey Camii (1404) kare planl tek kubbeli bir yapdr ve ndeki geni kemer iinde blml giri son cemaat yerini hatrlatan bir gei yeri olmasyla ilgintir. ki sra pencere dzeni ve geometrik ebekeleri znik Yeilcami ile (1378-1392) karlkl etkilerin varlna iaret eder. Germiyanoullar devrinde ina edilen yaplar plan ve sslemeleri bakmndan Osmanl mimarisi zellikleri gsterir. shak Fakih Klliyesinde cami kare planl ve tek kubbeli olup nnde birimli son cemaat yeri vardr. Seluklularn kubbeli medrese geleneini devam ettiren Vcidiye Medresesinin (1314) rasathne olarak yapld kuvvetle muhtemeldir. II. Ykub Bey maretinde (728/1428) cami zviyeli/tabhneli dzeniyle Osmanl mimarisi geleneini yanstmaktadr. Hamdoullar dneminde ina edilen eserlerde Seluklu gelenei devam etmitir. Eridirdeki Dndar Bey (Ta) Medresesi (1302) bu tipte bir yapdr. Beyliin Antalya kolu Tekeoullar tarafndan yaptrlan Antalya Yivli Minare Camii (1378) alt kubbeli bir yap eklinde ele alnmtr. Candaroullar devri eserleri plan bakmndan Osmanl mimarisi zelliklerini muhafaza eder. Kastamonuda bn Neccr Camii (754/1353), kare planl kubbeli yaps ve son cemaat yeriyle smil Bey Klliyesi (1454-1457) Osmanl etkilerini aka belli eder. lhanl hkimiyetinde Anadoludaki yaplar Seluklu mimarisi geleneinde ina edilmitir. lhanl sonrasnda kurulan Eretna Beylii eserlerinden Krehir k Paa Trbesi (1332) asimetrik cephesi, hazrlk mekn ve Krgz adrlarna benzeyen kubbesiyle dikkat ekicidir. Kayseri Kkmedrese (1339) revakl avlu ortasndaki sekizgen kmbetiyle hankah olarak ele alnm bir yapdr. Ramazanoullar devrine ait eserlerden Adana Ulucamii ve Klliyesinde (1508-1541) Seluklu ve Osmanl mimarisiyle Zeng ve Memlk mimarisi etkileri bir arada grlmektedir. Dulkadroullar dnemi eserlerinde Zeng ve Memlk etkilerinin yan sra Elbistan Ulucamiinde (921/1515) drt yarm kubbeli merkez planl ema nemli bir denemedir. Karakoyunlu devri eserlerinden yklm olan Van Ulucamiinin zengin sslemeli, itinal bir yap olduu anlalmaktadr. Tebrizdeki Gkmescid (1465-1466) ini sslemelerinin yan sra merkez plan denemesinin ele alnd bir yapdr. Geva Halime Hatun (1358) ve Ahlat Erzen Hatun (1396-1397) kmbetleri onikigen planl olup benzer sslemelere sahiptir. Akkoyunlu devrinin nemli eserlerinden Diyarbakr eyh Saf Camii (XV. yzyl ikinci yars) merkez planda sekiz destekli kubbeye sahip bir yapdr. Hasankeyfteki Zeynel Bey Kmbeti ile (XV. yzyl ikinci yars) Ahlat Emr Bayndr Kmbeti (896/1491) deiik denemeler olarak grlmektedir. Osmanl dneminde alt yzyl aan bir srede ina edilen eserlerde yeni mimari denemeler n plana kmtr. Osmanl devri eserleri kendi tiplerinin geliimi iinde nemli saylan zellikler gstermektedir. Tek yaplarn yan sra klliyeler ehircilik dzenlemelerine sahiptir. Erken devirden itibaren ele alnan klliyelerin ana yapsn camiler meydana getirir. XVI. yzyln sonlarndan balamak zere XVII. yzyl iinde medrese merkezli kk klliyeler de ina edilmitir. ehirlerde yaplan klliyeler dnda menzil klliyelerinde han/kervansaray ve arastann esas olduu grlmektedir. 734 (1333-34) tarihli kitbeye sahip znik Hac zbek Camii ile balayan tek kubbeli camiler her dnemde ina edilmitir. stanbul Fruz Aa (1491), Gebze oban Mustafa Paa (15221523) camilerinde genileyen tek kubbeli mekn Nuruosmaniye Camiinde (1755) 25 metreyi aan kubbe ile byk boyutlara ulamtr. Zviyeli/tabhneli camiler Bursada Orhan Gazi Camii ile (1339) erken devirde gelimeye balam, Murad Hudvendigr Camiinde (1385ten nce) st kata medrese eklenerek yeniden ele alnm, Bursa Yeilcami (1314-1324) ve Yldrm Camii ile (13901395) devam etmitir. Bursa Murdiye (1425-1426) ve Edirne Murdiye (1426) camilerinden sonra

stanbulda Mahmud Paa (1463-1473) ve Aksaray Murad Paa (1471-1477) camilerinde de bu ema uygulanmtr. ok kubbeli cami tipinin erken rnei Gelibolu Ulucamiinde (788/1386) grlr. Bu plan emas Bursa Ulucamiinde (1399-1400) yirmi kubbe ile antsal lye ulam, Edirne Eskicamide (1402-1414) dokuz kubbeli olarak denenmitir. stanbulda Atik Ali Paa Camiinde (XVI. yzyl ba) kk llerde, Piyle Paa Camiinde ise (1573) farkl tasarm ile altar kubbeli ele alnmtr. znik Yeilcamide (1378-1392) grlen tek kubbeli harimin kuzeye doru birimle geniletilmesi daha erken dnemde yeni mekn araylarnn baladn gsterir. Edirnekap (Mihrimah Sultan) Camiinde (1566) merkez kubbe iki yanda, Eyp Zal Mahmud Paa Camiinde (1580) yanda geniletilmitir. Merkez planda ele alnan Eski Ftih Camiinde (1463-1470) ana kubbe mihrap ynnde bir yarm kubbeli, ilk Eyp Sultan (1458-1459) ve eyh Vef (1476) camilerinde yanlarda ikier yarm kubbeli, Beyazt (1501-1508), Sleymaniye (1550-1557) ve Kl Ali Paa (1580-1581) camilerinde mihrap aksnda ikier yarm kubbeli olarak denenmitir. Sleymaniye Camiinde merkez kubbe 27,40 m. apndadr. Yarm kubbeli ema skdar Mihrimah Sultan Camiinde (1540-1547) mihrap yn hari yarm kubbeli olarak, Manisa Murdiye Camiinde (1583-1586) yarm tonozla uygulanmtr. ehzade Mehmed Camiinde (1544-1548) merkez kubbe drt ynde drt yarm kubbeli olarak yaplm, bu ema Sultan Ahmed Camii (1609-1617), Yenicami (1597-1603, 16611664) ve Yeni Ftih Camiinde (1767-1771) tekrar edilmitir. Merkez plana geiin nemli eseri olan Edirne erefeli Camide (1437-1447) kubbe alt destekli bir sisteme oturtulmutur. XVI. yzyl iinde Mimar Sinan tarafndan Topkap Kara Ahmed Paa (1555-1565), Beikta Sinan Paa (962/1555), Kadrga Sokullu Mehmed Paa (1572), skdar Atik Vlide Sultan (991/1583) camilerinde kubbe alt destekli olarak ele alnmtr. Sinandan sonra Cerrah Mehmed Paa (1593) ve Hekimolu Ali Paa (1734) camileri bu tipin nemli rnekleridir. Merkez planda sekiz destekli kubbeye sahip yaplar XVI. yzylda oka denenmitir. Silivrikap Hadm brhim Paa (958/1551) ve Eminn Rstem Paa (1555-1561) camilerinden sonra Sinan, Edirne Selimiye Camiinde (15681574) bu emay antsal lde (kubbe ap 31,30 m.) uygulamtr. Daha sonra Azapkap Sokullu (1577-1578), Ftih Mehmed Aa (1585), Mesih Mehmed Paa (994/1586), Nianc Mehmed Paa (1589), skdar Yeni Vlide (1122/1710), Lleli (1764) ve Eyp Sultan (1800) camileri bu emada ina edilmitir. Osmanl devri medreseleri ak avlulu emada olup genelde bir klliye bnyesinde yer almtr. 1331de znik Sleyman Paa Medresesi ile balayan geliimde Merzifon elebi Mehmed Medresesi tek bana ina edilmitir. Ftih Klliyesinde on alt, Sleymaniye Klliyesinde be, Selimiye Klliyesinde ise iki medrese vardr. Beikta Sinan Paa, Topkap Kara Ahmed Paa, Edirnekap Mihrimah Sultan ve Kadrga Sokulu Mehmed Paa camilerinde olduu gibi baz camilerin avlusu etrafnda yer alan medreseler de avlu ortak kullanlmtr. Osmanl devri mezar antlarnda padiah trbelerinin nemli bir yeri vardr. Ftih Sultan Mehmede kadar padiah trbeleri Bursada, daha sonraki padiah trbeleri stanbuldadr. Bir klliyeye bal olarak ele alnan hnedan trbeleri kare veya sekizgen planl kubbeli yaplardr. Kann Sultan Sleyman, II. Selim, III. Murad ve III. Mehmed trbeleri ift kubbelidir. Kann Sultan Sleymann trbesi dtan revakla evrelenmi dzeniyle ayrca dikkat ekicidir. stanbuldaki padiah

trbelerinden yalnzca Sultan Mehmed Readn trbesi Eyp Sultanda olup dierleri sur iinde bulunmaktadr. lk Osmanl saray Bursada yaplmsa da bugn mevcut deildir. Edirnedeki eski ve yeni saraylardan yeni saray geni bir alanda kurulmu olup gnmzde harabe halindedir. stanbulda Beyaztta eski saray, Sarayburnunda Topkap Saray ina edilmitir. Eski saray zamanmaza ulamamtr. Topkap Saray XIX. yzyln ortalarna kadar eitli eklemelerle geniletilmitir. Ardndan Dolmabahe, Beylerbeyi, raan ve Yldz saraylar yaptrlmtr. Bu dnemde ayrca Boazii zengin yallarla donatlmtr. Osmanl devrinde asker mimari olarak stanbulda Boaziinde Anadoluhisar (1395) ve Rumelihisar (856/1452), anakkale Hisar adyla bilinen Kala-i Sultniyye ve Eceabatta Kilitbahir Kalesi nemli eserlerdir. Bulunduu corafyada yaplar belirli bir geliimi srdrecek biimde ele alnmtr. XVIII. yzyldan itibaren mimari sslemede yabanc etkiler devreye girmeye balam ve ilk yllarda Trk sanat iinde hazmedilerek kullanlmtr. Bu yzyln ortalarnda Batdan gelen formlarn artt grlmektedir. XIX. yzyln sonlarndan itibaren tekrar canlanan yeni klasik dnemde (mimaride mill slp) Seluklu ve Osmanl mimarisinden formlar seilerek uygulanmtr. Bu yaklam Cumhuriyetin ilk yllarnda devam etmitir. 1930lardan itibaren Batdan gelen mimarlar kendilerine tannan zel imknlarla ada mimarlk yaplar ina etmeye balamtr. Yabanc mimarlara kar oluan tepki sonucunda 1940-1960 yllar arasnda ikinci ulusal mimarlk dnemi yaanmtr. 1950 sonrasnda modern anlay artarak devam etmi ve btnleen dnyada olduu gibi gnmzde gkdelenler bata stanbul olmak zere lkemizde de ykselmeye balamtr. 1987 ylnda tamamlanm olan Ankara Kocatepe Camiinde ehzade ve Sultan Ahmed camilerinde olduu gibi merkez kubbe etrafnda drt yarm kubbeli ema, Edirne Selimiye Camiindeki gibi drt minareyle birlikte ele alnmtr. 1998 ylnda tamamlanan Adana Sabanc Merkez Camii ise Edirne Selimiye Camii gibi sekiz destekli merkez kubbeli olup Sultan Ahmed Camiindeki gibi alt minareli olarak yaplmtr.

BBLYOGRAFYA

Cell Esad Arseven, Trk Sanat, stanbul 1928; a.mlf., Lart turc, stanbul 1939; a.mlf., Les arts dcoratifs Turcs, stanbul, ts. (Mill Eitim Basmevi); a.mlf., Trk Sanat Tarihi, stanbul, ts., I-II; Doan Kuban, Osmanl Din Mimarisinde Mekn Teekkl, stanbul 1958; a.mlf., Anadolu Trk Mimarisinin Kaynak Sorunlar, stanbul 1965; a.mlf., Sanat Tarihimizin Sorunlar: AnadoluTrk Sanat, Mimarisi, Kenti zerine Denemeler, stanbul 1975; a.mlf., Osmanl Mimarisi, stanbul 2007; Semavi Eyice, lk Osmanl Devrinin Din-tima Bir Messesesi: Zaviyeler ve Zaviyeli Camileri, stanbul 1963; Sedat Hakk Eldem, Kkler ve Kasrlar, stanbul 1969, I-II; Suut Kemal Yetkin, Trk Mimarisi, Ankara 1970; Metin Szen, Anadolu Medreseleri, stanbul 1970-72, I-II; a.mlf., Devletin Evi Saray, stanbul 1990; a.mlf., Cumhuriyet Dnemi Trk Mimarisi, [bask yeri yok] 1996 (Trkiye Bankas); a.mlf. v.dr., Trk Mimarisinin Geliimi ve Mimar Sinan, stanbul 1975; Oktay Aslanapa, Trk Sanat, Ankara 1972-73, I-II; a.mlf., Trk Sanat, stanbul 1984; a.mlf., Trk Cumhuriyetleri Mimarlk Abideleri, Ankara 1996; a.mlf., Osmanl Devri Mimarisi, stanbul 2004; Cevdet ulpan, Trk Ta Kprleri, Ankara 1975; Ekrem Hakk Ayverdi-. Aydn Yksel, lk 250

Senenin Osmanl Mimrsi, stanbul 1976; Yksel, Osmanl Mimrsi V; a.mlf., Osmanl Mimrsi VI; Ekrem Hakk Ayverdi, Trk Mimrsi ve Dnya, stanbul 1984; Gnl ney, Anadolu Seluklu Mimarisinde Ssleme ve El Sanatlar, Ankara 1978; Yldz Demiriz, Osmanl Mimarisinde Ssleme I: Erken Devir 1300-1453, Ankara 1979; Seluk Mlayim, Anadolu Trk Mimarisinde Geometrik Sslemeler: Seluklu a, Ankara 1982; Semra gel, Anadolu Seluklu Sanat zerine Grler, stanbul 1986; a.mlf., Anadolu Seluklularnn Ta Tezyinat, Ankara 1987; Hakk nkal, Anadolu Seluklu Trbeleri, Ankara 1986; a.mlf., Osmanl Hanedan Trbeleri, Ankara 1992; Orhan Cezmi Tuncer, Anadolu Seluklu Mimarisi ve Moollar, Ankara 1986; a.mlf., Anadolu Kmbetleri: I Seluklu Dnemi, Ankara 1986; a.mlf., Anadolu Kmbetleri: Beylikler ve Osmanl Dnemi, Ankara 1991, II-III; Ara Altun, Ortaa Trk Mimarisinin Ana Hatlar in Bir zet, stanbul 1988; Zeki Snmez, Balangcndan 16. Yzyla Kadar Anadolu Trk-slm Mimarisinde Sanatlar, Ankara 1989; Gnl Cantay, Anadolu Seluklu ve Osmanl Darifalar, Ankara 1992; Zafer Bayburtluolu, Anadoluda Seluklu Dnemi Yap Sanatlar, Erzurum 1993; Balangcndan Bugne Trk Sanat, stanbul 1993; Ylmaz nge, Anadoluda XII-XIII. Yzyl Trk Hamamlar, Ankara 1995; Haim Karpuz, Anadolu Seluklu Mimarisi, Konya 2001; Seluklu anda Anadolu Sanat (nr. Doan Kuban), stanbul 2002; Anadolu Seluklular ve Beylikler Dnemi Uygarl (haz. Ali Uzay PekerKenan Bilici), Ankara 2006, II; Anadolu Seluklu Dnemi Kervansaraylar (ed. Hakk Acun), Ankara 2007; Hsrev Tayla, Geleneksel Trk Mimarisinde Yap Sistem ve Elemanlar, stanbul 2007, I-II. Ahmet Vefa obanolu 5. Din. Geleneksel Trk Dini. Trklerin geleneksel dini, yazl bir kaynaa dayanmadan gktanr inanc temelinde kendi kltrel dinamiklerinden doan ve kuaklar boyu aktarlarak gnmze ulaan geleneklerle ekillenmi inan ve pratikler btndr. Bu dinin, zn ruhlara inann oluturduu amanizm ile bir ba olmad gibi gnmzde Krgzistan ve Altaylarda ortaya kan tengrizm/tengrianstvo inanyla da bir balants yoktur. Bu sebeple kam/aman geleneksel Trk dinine zg bir otorite tipi olarak deerlendirmek doru deildir. Geleneksel Trk dininin temel unsurlar unlardr: a) Gktanr. Trkler arasnda tanr inancnn ok eskilere dayandn sylemek mmkndr. Avrupal baz aratrmaclar Sumerlerin gktanrs Dingir ile Trklerin tanrs arasndaki paralellie dikkat ekmitir. Dou Asyadan Orta Avrupa ilerine kadar hemen her yerde kendini gsteren Trk topluluklarnda tanr inanc merkez yere sahip olmutur. Tanr kelimesi blgelerin fonetik zelliklerine gre farkllk gsterse de Trklerin kabul ettii btn din sistemlerde yer almtr (Roux, s. 110). Ayrca Trkler tanry ifade etmek zere baka kavramlara da yer vermi, bu amala idi, izi, ugan, alap, bayat, hud, kuday gibi kelimeler kullanlmtr. Ancak bunlardan hibiri tanr kelimesi kadar eskiye dayanmad gibi onun kadar yaygn kullanma da sahip deildir. Nitekim Nestr Hristiyanlk yoluyla Trkeye giren alap/elebi kelimesi bugn ancak baz yer adlarnda kalmtr. Orhon yaztlar esas alndnda kinat dzeninin ve insan kaderinin kendisine baland, ezel ve ebed olan gktanrnn daha sonralar antropomorfik zelliklere brnmekle birlikte bilhassa Gktrkler dneminde yaratc, kdir-i mutlak tanr eklinde algland grlr. Trklerde siyas iktidar ve hkimiyet kaynan tanrdan almtr. b) Tabiat Glerine nanma. Orhon yaztlarnda eski Trklerin tabiat inanlarndan yer-su inanc eklinde bahsedilir. Yer-sular duk yani kutsaldr. Da, rmak ve orman gibi tabiat unsurlaryla balantl

yer-su inanlar imparatorluklar dneminde vatan kltne dnmtr. Kaanlklarn merkezi Iduktken ve Tamir suyunun kayna Tamag Iduk Ba bu duruma rnektir. Bununla birlikte Trklerde yer-sularn en nemli temsilcisi dalardr. Da kltnn gktanr inancyla sk ba vardr. Orta Asyada dalarn adlar mbarek, mukaddes, byk ata, hakan gibi anlamlara gelen Iduk, Kuttag, Buzta Ata, Han Tanr gibi isimlerle anlmtr (Eberhard, s. 93). Trklerin ayrca atee, topraa, baz aalara ve ormanlk alanlara kutsallk atfettikleri, bu alanlarn birer sahibi (iye/izi) olduuna inandklar bilinmektedir. Bu inanlardan bir ksm hl yaamaktadr. c) Atalar Klt. len atalarn ruhlarnn geride kalanlara iyilik ya da ktlklerinin dokunabilecei inanc ve kendilerine kar duyulan minnet hissi, lm atalar yceltme ve onlara kurban sunma eklindeki atalar kltnn temelini oluturmaktadr. Bu inan gnmzde llerin arkasndan yemek yedirilmesi eklinde devam etmektedir. zellikle trbe ziyaretleri bu inann en belirgin uzantsdr. d) badet. Trklerde en eski ve kkl ibadet kanl hayvan kurbandr. ncelikle gktanrya sunulan kurban ifade etmek iin kullanlan kergek, kereh, kuday, allahlk, duk, yk, tapg, ya kelimeleri kurban ibadetinin nemini ve yaygnln gstermektedir. Geleneksel Trk dininde sa ve yalama ad altnda aalara aput balama deti de kansz kurbana karlk gelir. Ayrca kaynaklarda Trklerin her mevsim iin bir bayram kutladklar bildirilir. in kaynaklar Gktrklerde fu-yun-se ad verilen ibadethanelerin varlndan sz eder. Trk adr da nemli bir ibadet mekn kabul edilir. Trklerde dzenli bireysel ibadet bulunmasa da bireysel okunan dualar mevcuttur. Trkler Arasnda Yaylan Dinler. Budizm. Milttan nce VI. yzylda Hindistanda ortaya kan Budizm milttan nce III. yzylda Hindistan dna yaylm, nce Baktria (Afganistan) ve Kandehara (Pakistan), Baktriadan Hrizm ve Sodiyanaya, ardndan ine, 372den sonra Koreye gemitir. Ancak Bat Trkistanda Budizm, Ssnlerin destekledii Zerdtlik ve Mani dini karsnda tutunamam, Dou Trkistann yerleik evrelerinde daha uygun bir ortam bulmutur. ine doru uzanan kervan yollar boyunca ina edilen Budist klliyeleri asrlarca faaliyetlerini srdrmtr. Trkler arasnda Budizmin daha ok Mahayana kolu ile (Ulug klng) Lamaclk yaylmtr. Zerdtlik. randan kaan Persler yoluyla Trkistanda yaylan Zerdtlik, Orta Asya Trk kltr ve sanat zerinde etkili olmutur. Horasan yresinde ul Trklerinin Ssnlerce kabul edilen ate kltn benimsedikleri ve buradan slma getikleri anlalmaktadr. bn Hallikn, VIII. yzyl balarnda Dihistan Trklerini yneten Sul Tegin ile Crcn yneten Frz b. Kulun karde olduklarn ve Mecs dinine mensup bulunduklarn belirtmektedir (Esin, s. 246). Bununla birlikte sadece Horasan ve Mvernnehir yresinde deil Hazar kylarnda da Zerdtlie giren Trkler vardr (Barthold, s. 54). Maniheizm. Mani dininden Trke metinlerde dki nom ve iki yldz diye bahsedilir. Uygur Hkmdar Bg Kaan, Tibetlilerin hcumuna urayan ini kurtarmak iin Puku Huei enin daveti zerine Lo-yang ehrine girmi (761-762), dnerken drt Mani rahibini beraberinde getirmi, byk ihtimalle Sodlu olan bu rahiplerden Mani dinini renip kabul etmitir (Hamilton, s. 5). Bu olay Sodca Karabalgasun yaztnda geni yer tutmaktadr. Mani dininin resm din olarak kabul edildii tken Byk Uygur Kaanl, Krgzlar tarafndan 840ta yklnca Uygurlar, kitleler halinde yurtlarn terkedip in snrlarna ve daha ziyade zengin ticaret merkezlerinin bulunduu Asyaya, Bebalk, Turfan ve Kou gibi blgelere g etmitir. Mani dini

Uygurlar vastasyla yaylm, onlarn siyas gleri azaldka bu din de Orta Asyadaki etkisini kaybederek yerini Budizme brakmtr. Hristiyanlk. Trklerin Hristiyanlkla temas ok eskilere dayanmaktadr. Orta Asyada Nestrliin tarihi 781 ylnda dikilen Singan-fou kitbesiyle balatlabilir. Bu kitbede Nestr din adam A-Lo-Penin 635te ine geliinden kitbenin dikildii zamana kadar indeki Nestr kilise tarihi anlatlmaktadr. Nestrliin rana geii ve dier lkelere yayl gibi Orta Asyaya girii de byk lde ticaret yoluyla gereklemitir. n Asyadan balayarak Mvernnehirin Baykent, Buhara ve Semerkant gibi ehirlerinden geen pek yolu ticareti blgedeki Trklerin birok din ve kltrle temasn salamtr (Togan, I, 94; Gumilev, s. 76). Mvernnnehire giren Hristiyanlk, Zerdtlikle Budizm arasnda yllarca srp giden mcadelelerden yararlanarak hzl bir ekilde yaylm, ksa zamanda blgede hkim din durumuna gelmitir (Cahun, s. 123). Bikek ve Tokmak ehirlerinin gneyindeki blgede ortaya karlan XIII. yzyla ait Nestr mezarlklarndaki mezar talarnn ounda ha iareti vardr (Cumagulov, I, 87; Nau, XVIII [1913], s. 3). Bunlarn yaklak 100 kadarnda ou Srynce, bir ksm Sryn alfabesiyle Trke yazlm kitbe bulunmaktadr. Orta Asyadaki Nestr hristiyanlar, Srynceyi ve Uygurcay kullanm, zellikle kitaplarn Sryn alfabesiyle Uygurca yazm, Srynceden birok eseri Trkeye evirmitir (nan, II, 132). Dikkate deer bir husus da mezar talarndaki tarihlerde on iki hayvanl Trk takviminin kullanlm olmasdr. Orta Asyada slm fetihleri Hristiyanln gittike zayflamasna yol am, zellikle Gzn Hann 1295te slmiyeti kabul Nestrlerin daha da gerilemesine sebebiyet vermitir. Bartholdun kaydettiine gre Ulu Bey zamannda (XV. yzyl) Nestrler, artk Orta Asyada ve zellikle Semerkantta bulunmamaktadr. Bu dnemin ardndan Nestrlerin Orta Asyadaki varlklar hakknda bilgi yoktur; byk ihtimalle ou mslman olmutur. Msevlik. Hazarlarn Msevlii kabulyle ilgili farkl rivayetler mevcuttur. Bir yahudi kaynanda (Kuzari) Hazarlarn Msevlii benimsemesinde Msev, hristiyan ve mslman din limlerinin Hazar Hkmdar Bulan Hann huzurunda yaptklar din tartmann (740) rol oynad ileri srlmektedir. Mesd ise Hazar hkmdarnn Msev dinini kabulnn Halife Hrnrred zamanna (786-809) rastladn, slm lkelerinden ve Rum diyarndan gelen yahudilerin de onun himayesine girdiini bildirmektedir (Mrcz-zeheb, s. 69; ayrca bk. HAZARLAR). Msevlii kabul eden Trklerin bir ksm gnmzde de bu inanlarn srdrmektedir. Azerbaycanda Da yahudileri ad altnda bilinen Karlerin tarihi Hazar mparatorluuna balanmaktadr. Azerbaycann kuzey blgeleri ve Kafkas dalar eteklerinde younlaan Da yahudilerinin bu blgede Bak ve Kuba bata olmak zere iki nemli merkezleri bulunmaktadr (Musabeyov, VII/1 [2001], s. 194). Dier bir Msev cemaati de Krmdaki Krmaklardr; bunlar kendilerini Trk kabul etmekte ve Karlerin aksine yahudi szl geleneini (Talmud) benimsemektedir. slm. Trklerin toplu olarak kabul ettii tek din slmdr. Trklerin slmla temas bu dinin oraya kt dnemden itibaren gereklemi olsa da slmn Trkler tarafndan benimsenme sreci X. yzylda balam, XIII-XIV. yzyllara kadar srmtr. Baz Trk kabileleri ise XVIII-XIX. yzyl gibi ge dnemlerde slm kabul etmitir. Trklerin slmiyete girmesi Arap mslman fetih dneminin duraklad zamana denk gelmektedir. Trkler arasnda slmn yaylmasnda ticar ilikiler, vizlerin, tarikat eyhlerinin telkinleri ve bir arada yaama gibi etkenlerin yan sra o dnemde slm lkelerinin madd ve mnev bakmdan dier toplumlara stnl de etkili olmutur. Ayrca Trklerdeki gktanr inanc, slmn ahlk kurallarnn Trklerin alplk anlayyla

rtmesi ve Trk cihan hkimiyeti anlayna benzer bir anlayn slmda da bulunmas Trklerin slmlamasnda rol oynamtr. Trklerin slm ncesinde Araplarla temas Ssn ordusunda yer alan Trkler vastasyla gereklemitir. Trk-Arap ilikileri Chiliye dnemi Arap iirinde de yanksn bulmutur (Turan, Seluklular ve slmiyet, s. 10). Drt halife dnemindeki fetih hareketleri Trklerle mslman Araplarn temasnn sklamasna yol am, bu ilk ilikiler sava yoluyla balamtr. Hz. mer zamannda ran zerine yryen slm ordular Horasan yresinde Sul Trkleriyle karlam, Trklerle mslman Araplar arasndaki ilk anlama da burada yaplmtr (Esin, s. 145). Trklerin Araplarla ilikileri zellikle Emevler dneminde gelimitir. Muviye b. Eb Sfynn hilfete gelmesiyle nce Sind (Pencap) blgesi zaptedilmi, ardndan ordular Ceyhun (Amuderya) rmana kadar ilerlemitir. Fetih hareketleri srasnda mslman ordularna kar direnen Trkler baarl olamam, neticede 61 (680) ylnda Emevler Semerkant ele geirmitir. Yeni mslman halktan vergi alnmayaca, onlara iyi muamele edilecei sylense de bu gereklememitir. Baskc bir siyaset izleyen Haccc b. Ysuf blgeyi Araplatrmak amacyla birok Arap gmenini buralara getirip yerletirmi ve Arapay resm dil iln etmitir. Ancak bu dnemde de Trkler Araplara kar mcadelelerini srdrmtr. 699da Trklerin zerine gl bir ordu gnderen Haccc birok ehri zaptetmi, zellikle Hrizm blgesinde ok sayda ehir yamalanm, 4000 Trk ldrlmtr. Mvernnehirin tamamen zapt 705 ylnda Horasan valiliine tayin edilen Kuteybe b. Mslim zamannda gereklemitir. Ancak btn mcadelelere ramen bu dnemde slmlama dikkate deer bir gelime gstermemitir. Kuteybe b. Mslimden sonra Horasan valiliine getirilen Yezd b. Mhelleb zamannda Sul Tegin Mslmanl kabul etmi, Halife mer b. Abdlazz dneminde birok Trk slma girmitir. Fakat Mvernnehir blgesine gelen valilerin Trklere kar uyguladklar olumsuz siyaset Trklerin nefretini arttrm, Araplar Yevmlat ad verilen savata yenilgiye urayp byk kayplar vermitir. Halife mer b. Abdlazz haksz muamelelerde bulunan memurlar cezalandrma, vergi sistemini mhtedilerin lehine deitirme yoluna gitmitir. Bu dnemde blgeye gnderilen davetilerin faaliyetleri Aa Trkistan blgesinin slmlamasnda nemli rol oynamtr. Abbslerin iktidara gelmesi nemli bir siyaset deiimini de beraberinde getirmi, bu dnemde Arap olmayan mslmanlar ordu ynetiminde sz sahibi olmaya balamtr. Buna paralel olarak Trk-Arap ilikilerinde dostane mnasebetler gelimitir. Eb Mslim-i Horasnnin kumandanlarndan Ziyd b. Slihin kumandasndaki slm ordusu ile in ordusu Talas vadisinde karlam, in ordusunun yenilgiye uramas Trk slm tarihinin dnm noktalarndan birini tekil etmitir. Halife Mansr, Trklere nemli grevler verirken Hrnrred kendi muhafz birliini Trk askerlerinden oluturmutur. Abbsler dneminde Trkler devletin st kademelerinde de grev almtr. Bu devirde Mslmanlk tasavvuf yoluyla da yaylmaya devam etmi, slmiyet zellikle Smnler dneminde geni halk kitleleri arasnda yaylmtr. Smnler gayri mslim Trklere kar aknlar dzenleyen ilk Orta Asya devletidir. Smnler devrinde Buhara slm ilhiyatnn en nemli merkezlerinden biri haline gelmitir. X. yzylda mam Ebl-Hasan elEarye paralel olarak mam Mtrd de Snn kelmcln esaslarn ortaya koymu, ayn dnemde felsefe alannda bn Sn yetimitir. Trklerin toplu halde slmiyeti kabul etmeleri X. yzylda gereklemi, bu dnemde 10.000 adr

halk Mslmanl semitir (Turan, Trk Cihn Hkimiyeti, s. 225-226, 231). Ardndan slma toplu halde giriler devam etmi, Mslmanl seen kitleler ayn zamanda yerleik hayata gemeye balamtr. Trkler arasnda slmiyetin yaylmasnda Satuk Bura Hann ihtids nemli rol oynam, Knk beyi Seluk 200.000 adr halkyla mslman olmu ve Gazi Seluk adn almtr. Orta Asyada Mslmanlk, veller klt temelinde oluan bir halk dindarln beraberinde getirmi, bu inan btn Trk topluluklarna yaylmtr. Trkler, Abbslerin son dnemlerinde baz kk devletler kurmu, bunlardan sonra dil (Volga) Bulgar Hanl, Orta Asyadan gelen din davetileri ve mslman tccarlar kanalyla slmlamaya balamtr. Karahanllar, Satuk Bura Hanla birlikte mslman olmu, bu dnemde Yesev anlayn temel alan Haydariyye, Bektalik ve Nakibendiyye tarikatlar kurulmutur. Seluklular Mslmanl tedrc ekilde kabul etmitir. Seluklular dneminde sflik gelimi, Trk kltrnn bir unsuru olarak varln srdrmtr. Anadoluda teekkl eden ilk mslman Trk devletlerinin asker esaslar zerine kurulmas halkn din anlayna yansm ve gaz ruhu kolonizatr Trk dervilerinin yaay ve anlaylarna hkim olmutur. Bu durum Anadolunun Trklemesi ve slmlamasn salamtr. Seluklulardan sonra Anadoluya egemen olan Osmanllar, Mslmanlk anlayn Balkanlara ve Orta Avrupaya kadar tamtr.

BBLYOGRAFYA

Ali b. Hseyin el-Mesd, Mrcz-zeheb: Altn Bozkrlar (trc. Ahsen Batur), stanbul 2004; D. L. Cahun, Introduction lhistoire de lAsie turcs et mongols, Paris 1895; M. Fuad Kprl, Trk Edebiyatnda lk Mutasavvflar (stanbul 1919), Ankara 1976; W. Eberhard, inin imal Komular (trc. Nimet Ulutu), Ankara 1942; Osman Turan, Seluklular Tarihi ve Trk-slm Medeniyeti, Ankara 1965; a.mlf., Seluklular ve slmiyet, stanbul 1977; a.mlf., Trk Cihn Hkimiyeti Mefkresi Tarihi, stanbul 1978; Saadet aatay, Trke Dini Tbirler, Necati Lugal Armaan, Ankara 1968, s. 191-198; . Cumagulov, Yazk Siro-Turkskh (Nestorianskh Panyami-kov Krgz), Frunze 1971, I; M. Eliade, Trait dhistoire des religions, Paris 1974; V. V. Barthold, Orta Asya Trk Tarihi Hakknda Dersler (haz. Kzm Yaar Kopraman-Afar smail Aka), Ankara 1975; Hakk Dursun Yldz, slmiyet ve Trkler, stanbul 1976; Emel Esin, slmiyetten nce Trk Kltr Tarihi ve slma Giri, stanbul 1978; Hikmet Tanyu, slamlktan nce Trklerde Tek Tanr nanc, Ankara 1980; A. Zeki Velidi Togan, Bugnk Trkili Trkistan ve Yakn Tarihi, stanbul 1981, I; J.-P. Roux, La religion des turcs et des mongols, Paris 1984; L. Rasonyi, Tarihte Trklk, Ankara 1988; Zekeriya Kitap, Trkistanda slmiyet ve Trkler, Konya 1988; a.mlf., Yeni slam Tarihi ve Trkler, Konya 1994, I-II; Cl. Cahen, Douundan Osmanl Devletinin Kuruluuna Kadar slmiyet (trc. Esat Nermi Erendor), Ankara 1990, s. 194; Alblkadir nan, Makaleler ve ncelemeler, Ankara 1991, II; Nesimi Yazc, lk Trk-slm Devletleri Tarihi, Ankara 1992; L. N. Gumilev, Drevnie Turki, Moskva 1993; J. R. Hamilton, Les oughours lpoque des cinq dynasties daprs les documents chinois, Paris 1995; nver Gnay-Harun Gngr, Balanglarndan Gnmze Trklerin Dini Tarihi, stanbul 2007; F. Nau, Les pierres tombales nestoriennes des muse Guimet, Revue de lorient chretien, XVIII, Paris 1913, s. 3-35; brahim Kafesolu, Eski Trk Dini, TED, III (1972), s. 1-34; E. Chavannes, Le nestorianisme et linscription de Kara-balgassoun, JA, IX (1897), s. 43-85; R. A. Husseynov, Bir Sryani Metninde Trke Go Terimi (trc. Harun Gngr), TDA, sy. 28 (1984), s. 196-197; Rasim Musabeyov, Azerbaycandaki Etnik Aznlklar, Avrasya Dosyas, VII/1, Ankara

2001, s. 177-196. Harun Gngr

TRK AKSAI
Trk msikisi usullerinden. Be zamanl ve vurulu bir kk usuln addr. Bir iki zamanla bir zamann, baka bir deyile bir nm-sofyanla bir seminin birbirine eklenmesinden meydana gelir. Bata bir iki zamann ardndan zaman yer alr. ok ndir de olsa zamann bata, iki zamann sonda yer ald grlr. Buna Trk aksa evferi denilebilir. Usuln 5/8lik birinci ve 5/4lk ikinci mertebeleri kullanlmtr. Birinci darb kuvvetli, ikinci darb yar kuvvetli, nc darb zayf olan usul ark, trk, keke, oyun havas gibi formlarla saz semilerinin drdnc hnelerinde tercih edilmitir. Hac rif Beyin, Yandm o gzel gzlere ben h- sitemkr ve Beni candan usandrd cefdan yr usanmaz m? msralaryla balayan szinak, Ben by-i vef bekler iken sy-i emenden msrayla balayan nihvend; Kemn Tatyos Efendinin, Mvi atlaslar giyersin, Hfz Ysuf Efendinin, sde fikrim vrelendi msralaryla balayan rast; Sermezzin Rifat Beyin, Nerelerde kaldn ey serv-i nzm msrayla balayan nihvend; Selhattin linin, Bir destan dolar Bolu dann msrayla balayan nikriz arklar bu usulle llm eserlerden bazlardr.

BBLYOGRAFYA

Tanbr Cemil Bey, Rehberi Msik, stanbul 1321, s. 137-138; Suphi Ezgi, Nazar-Amel Trk Musikisi, stanbul 1935, II, 12-14; Rauf Yekta, Trk Musikisi, s. 102-103; Hseyin Sdeddin Arel, Trk Msksi Nazariyat Dersleri (haz. Onur Akdou), Ankara 1991, s. 69, 74, 88; smail Hakk zkan, Trk Msiksi Nazariyat ve Uslleri Kudm Velveleleri, stanbul 2006, s. 619-620; Sadeddin Heper, Trk Msikisinde Usuller, MM, sy. 344 (1978), s. 11. smail Hakk zkan

TRK ANSKLOPEDS
1943-1984 yllar arasnda yaymlanan tarih, corafya, biyografi ve genel kltr ansiklopedisi. Cumhuriyet dneminde devlet tarafndan karlan ilk telif ansiklopedidir. Mill bir ansiklopedi yaymlama dncesi 2-5 Mays 1939 tarihlerinde Ankarada toplanan I. Trk Neriyat Kongresinde ortaya kt. Bunun zerine Maarif Vekleti, umumi bir Trk ansiklopedisinin neri amacyla almalara balayp 1 Ocak 1941de bir bro kurdu. Dnemin Maarif vekili Hasan li Ycel, Cumhurbakan smet nnden ansiklopediye isminin verilmesi iin izin istedi, olumlu cevap alnca yeni kurulan broya nn Ansiklopedisi Brosu ad verildi. Bro balca dnya ansiklopedilerinin nasl hazrlandn, Trkiyede bunun nasl yrtlebileceini ve eserde yer alacak maddeleri tesbit etmekle ie balad. Bu almalar neticesinde 1941 yl Austosunda nn Ansiklopedisi Program ve Direktif Projesi adyla bir kitapk bastrlarak ilim ve fikir adamlarna gnderildi ve grlerini bildirmeleri istendi. Gelen grler incelendikten sonra 24 Ocak 1942de Cumhurbakan smet nnnn katld bir toplantda Hasan li Ycelin bakanlnda yaplan mzakerelerde ansiklopedi programna son ekli verildi. 9 ubat 1942de baslan ve yirmi alt maddeden oluan programa gre nn Ansiklopedisi, bir szlk veya monografiler mecmuas yahut ilm maddelerin fihristi mahiyetinde bir eser olmayacak, btn lkelerin ilm ve fikr birikimi yannda bilhassa Trkle, dou lkelerine ve Mslmanla ait bilgiler iin nemli bir bavuru kayna eklinde hazrlanacakt. zellikle herhangi bir ansiklopedinin tercmesi veya benzeri olmamas hedeflenen ansiklopedide eitli ilim dallarna ait maddelerle ilgili bilgilerin en doru biimde ve en yeni ekliyle verilmesi dnlyordu. Msbet ilimlere ve teknik bilgilere dair maddelerden bir ksmnn aynen tercme edilmesi; mill, mahall, siyas, din konulardaki maddelerin ise mutlaka telif edilmesi kararlatrld. Ansiklopedinin hacminin on iki-on be cilt kadar olmas planlanmaktayd. Programda ayrca resim, ekil, harita, tablo ile madde balklarnn dzenlenmesi, imls, maddelerin nasl yazlaca, hacimleri ve gecikmeden yazlabilmelerinin salanmasna dikkat edilmesiyle ilgili hususlar yer almaktayd. Programn sonlarnda byle bir eserin lzumuna, hemen btn milletlerin kendilerine mahsus ansiklopedilerinin bulunduuna, imdiye kadar bunun hazrlanamam olmasnn ilim hayat iin nemli bir eksiklik olduuna dikkat ekiliyordu. 1943 ylnda nn Ansiklopedisinin birinci fasikl yaymland. lk fasikln nerinden sonra ansiklopedinin genel sekreteri brahim Aleddin Gvsa grevinden ayrlnca yerine Agh Srr Levend getirildi. Danman olarak merkez ilim heyetinde Kenan Akyz, Ekrem Akurgal, Bekir Stk Baykal, Abdlbaki Glpnarl, emsettin Gnaltay, Faik Reit Unat, erefettin Yaltkaya, Suut Kemal Yetkin, Galip Ata, Hikmet Birand ve Mehmet Altay Kymen gibi isimler bulunuyordu. lk drt cildi nn Ansiklopedisi adyla kan ansiklopedinin ismi 1951de Trk Ansiklopedisi olarak deitirilince Agh Srr Levend grevinden ayrld; 1961-1963 yllar arasnda yaymlanan X-XI. ciltlerde ikinci defa genel sekreterlik grevini yrtt. Ansiklopedide yer alan maddelere yazar imzalarnn konmayaca, ciltler tamamlannca ba tarafa mellif imzalarnn ilve edileceinin bildirilmesine ramen okuyucuya itimat telkin etmek ve yazara

ilm sorumluluk vermek zere XIV. ciltten itibaren hacimli maddelere imza konmaya baland. Ksaltma eklinde verilen yazar adlar cildin sonunda gsterildi. Ansiklopedideki madde balar askerlik, astronomi, bibliyografya, biyoloji, biyografya, botanik, corafya, denizcilik, dilcilik, din ve dinler tarihi, edebiyat, etnografya, felsefe, fizik, gzel sanatlar, havaclk, hekimlik, hukuk, jeoloji, kimya, matematik, mitoloji, msiki, sanayi, sosyoloji, spor, tarih, veterinerlik, ziraat ve zooloji olmak zere otuz ilim dalna ayrld. Trk Ansiklopedisi, program hazrlklar yaplmadan ve hazrlk safhas iyi deerlendirilmeden yayma balanmas gibi sebeplerle eletirilmitir. Siyas gelimelere bal olarak 1946 ylnda Hasan li Ycelin desteinden mahrum kalan eser hkmet ve siyaset alanndaki deiikliklerden de etkilenmi, yer yer bilimsel objektiflie aykr ifadeler ansiklopedide yer almtr. Ayrca yaym sresinin uzunluu ve ilm nitelii bakmndan da tenkit edilmitir. Yaym sresinin uzamas yznden birok madde eskimi, bu durum eserin gnn ihtiyalarna gre yeni basklarnn yaplmasn gndeme getirmitir. Ansiklopedi maddelerinin seiminde ve bilimsel ieriklerinde tutarszlklar bulunmaktadr. kndan itibaren farkl kadrolarca ynetilen ansiklopedinin baz maddeleri sahasnda uzman olmayan kiilere yazdrld iin zayf kalm, birok nemli madde esere alnmam, bazlar ok ksa tutulmu, bazlar ise gereinden ok yer kaplamtr. Dilinde ve imlsnda da tam bir birlik grlmemektedir. Tarih boyunca kurulan Trk devletlerinin 1000i akn hkmdarndan sadece altm yetmi kiinin ansiklopediye alnmas, buna karlk 1683 ylnda Osmanllarn istil tehlikesine kar Avrupay ayaklandrmaya alan Alman rahibi Abraham A Sancta Clara, Trklere kar alacak Hal seferinin tertiplenmesiyle grevlendirilen Macar bapiskoposu ve kardinali Bakocz ve hayr sever bir ngiliz olan Barnardo rneklerinde grld gibi ansiklopedi bakmndan ilgisiz saylabilecek maddelere yer verilmesi gibi hususlar da eletiri konusu yaplmtr. Bu tr eletiriler arasnda Bat Asorlarda bir ada olan Flores, Yukar Elbe nehrinin Bohemyadaki kollarndan biri olan Adler gibi byle bir ansiklopedide bulunmas gereksiz saylan maddelere rastlanmas da yer alr. te yandan ansiklopedi amaland gibi orijinal bir eser niteliini kazanamam, baz yerli ve yabanc ansiklopedilerin etkisi altnda kalmtr. Trk dnyasyla ilgili maddeler hem ksa hem eksik, yabanclara ait maddeler ise ok defa gereinden fazla uzundur. Nitekim Bizans kumandan Belisariosa bir sayfaya yakn yer verilirken Sultan Alparslana bir stun ayrlmtr. Btnlk ve tutarlln ksmen yitirmi olan ansiklopedi her eye ramen Trkiye, Trk tarihi, Trk dili ve edebiyat gibi konularda ayrntl bilgi ieren baz maddelere sahiptir. Trk Ansiklopedisi uzun bir yaym hayatnn sonunda otuz cilt halinde ancak 1984 ylnda tamamlanabilmitir. Son ciltte yer alan bilgilere gre yaz kurulu bakan ve baredaktr Hasan Eren, yaz komisyonu yeleri Hamza Zlfikar, Kayahan Erimer, Nevzat Gzaydn, Tahsin Melan ve smail Parlatrdan meydana gelmitir.

BBLYOGRAFYA

nn Ansiklopedisi, Ankara 1946, nsz, I, XV-XXVI; Birinci Trk Neriyat Kongresi: 1-5 Mays 1939, Ankara 1939, s. 113-114; nn Ansiklopedisi Program ve Direktif Projesi, Ankara 1941;

smail Ulugr, Agh Srr Levend, Ankara 1982, s. 27-29; Agh Srr Levend, Trk Edebiyat Tarihi, Ankara 1988, s. 476; Ayhan Aykut, Trkiyede Ansiklopediciliin Douu ve Gelimesi (yksek lisans tezi, 1989), Sosyal Bilimler Enstits, s. 92-98; a.mlf., Trkiyede Ansiklopediciliin Douu ve Gelimesi, Metis eviri, sy. 10, stanbul 1990, s. 32-40; Yaar Nabi, nn Ansiklopedisi, Varlk, XI/181, stanbul 1941, s. 289-290; Baki Sha, nn Ansiklopedisi ve Yeni Gramer, Yeni Mecmua, V/99, stanbul 1941, s. 8-10; Fehmi Razi Caner, nn Ansiklopedisi, Yarm Ay, sy. 127, stanbul 1941, s. 3; Abdullah Caner, Trk Ansiklopedisi, Kooperatifinin Sesi, I/11, Ankara 1963, s. 3-5, 10-11; erif Batav, Trk Ansiklopedisi (The Turkish Encyclopaedia), Ankara, CT, I/1 (1964), s. 196-197; Ali Rza nder, Trk Ansiklopedisinin Kara Yazgs, Ilgaz, XIX/220, Ankara 1980, s. 10-11; Trk Ansiklopedisi, Kitap: Ayn Kitaplar, I/5, Ankara 1982, s. 24-25; Mahmut H. akirolu, Tamamlanmas Pek de Beklenmeyen ki Byk Ansiklopedimiz: slm Ansiklopedisi ve Trk Ansiklopedisi, TT, X/60 (1988), s. 61-64; Hatice Aynur, Agh Srr Levend Hayat ve Eserleri, JTS, XXIV/1 (2000), s. XVIII; Trk Ansiklopedisi, ABr., XXI, 264; Trk Ansiklopedisi, TDEA, VIII, 400-401; Nazm H. Polat, Levend, Agh Srr, DA, XXVII, 148-149. Mustafa Birol lker

TRK CAM
() Cerbe adasnda Osmanl dneminde yaplan cami. Tunusun Cerbe adasnda Hmetsk diye adlandrlan kasabann merkezindeki Cezayir Meydannda yer almaktadr. Kitbesi bulunmayan Trk Camiinin (Cmiut-Trk) ina tarihi konusunda kaynaklarda bir kayda rastlanmamtr. Yap Tunusta ina edilen yaplardan ziyade Libyada Osmanl devrinde ina edilen camilere benzemektedir. Bu sebeple, Cerbe adasnn Osmanllarn eline kesin olarak geiinden (1560) itibaren Trablusgarp beylerbeyiliine idar ynden baland 1626 ylna kadarki dnemde ina edilmi olmaldr. Gnmzden yaklak yzyl nce yaplan onarm srasnda geniletilen camiye son dnemde kble ynndeki meknlar kaldrlarak sra halinde yirmi drt kubbe ile rtlm bir blm eklenmitir. Bugn bakml durumda bulunan camide onarmlar devam etmektedir. Geni bir meydann ortasnda yer alan cami beyaza boyanm beden duvarlar zerinde kasnaksz olarak ykselen, genilikleri farkl kubbelerle rtl, yuvarlak gvdeli, tek erefeli ve sivri klhl minaresiyle dtan dikkat ekicidir. Cami kble ynnden ve gney tarafndan alak tutulan duvarlarn snrlandrd bir d avlu ile kuatlmtr. D avluya yuvarlak kemerli kap ile girilmektedir. Avlu duvarlar olduka sadedir. D avludan caminin revakl avlusuna dz aklkl basit iki kap ile geilir. Ayrca kuzey ynndeki ana caddeye alan bir kapdan ulalan avlunun batsnda ayr kk bir avlusu bulunan gen biiminde hel ve abdest alma meknlar vardr. Buraya caddeye alan kaplardan girilir. Dikdrtgen aklkl kap ve pencerelere sahip caminin beden duvarlar da sadedir. lk inasndan kalan ksmla buna yaplan ilveden meydana gelen harim yatk dikdrtgen planldr. badet meknnn 14,50 11,40 m. llerindeki ilk blm, birbirine ve duvar pyelerine yuvarlak kemerlerle bal on iki ayakla tanan yirmi kubbenin rtt ok destekli plan emasna sahiptir. Daha sonra bu meknn kuzey ynne yine ayn plan dzenine gre on blml bir mekn eklenerek harim, 24,10 11,40 m. boyutlarna ulamtr. lve meknn kble yn kubbe ile, dierleri mihraba paralel uzanan beik tonozlarla kapatlmtr. Mihrap niinin iki yannda kk odalar bulunmaktayd. Da knt yapan bu meknlar son yllarda kaldrlmtr. Kble ynnde enlemesine nef daha eklenerek harim geniletilmitir. rt sisteminde grlen farkl uygulamalar, ibadet meknnn kuzey cephesinden tant yapan ve 1 m. derinliindeki eyvan biiminde ie alan meknla ayr formlardaki pyeler yapda ok fazla onarm ve eklemelerin yapldn gstermektedir. mekndaki tayclar farkl biimlerde ele alnmtr. Beyaz boyal ta pyelerin zerinde iki kaln konsol ve silmelerle zenginletirilen balklar yer almaktadr. Yapnn duvarlarna az sayda pencere aldndan i mekn yeterince aydnlatlamamtr. Caminin yeni olan at nal kemerli mihrab ve ahap minberi sanatsal zellik tamaktadr. Camide ssleme bulunmamaktadr. Revakl avluya caminin kuzey ynndeki sokaa ve d avluya alan kaplarla ulalmaktadr. Yol durumuna uydurabilmek iin avlunun bat cephesi iki kademe halinde ie ekilmi, zemini ta malzeme ile kaplanan avlu U eklinde iki sra revaklarla evrilmitir. Kare pyeler zerindeki

yuvarlak kemerlerle ortaya alan revaklar dz at ile rtlmtr. Avludaki revaklarn kemer alnlklar ve bunun zerindeki yzeyler tamamen sade braklmtr. Minarenin bulunduu ynde d avlu duvarna yakn revaklarn kemer aralar gnmzde kapatlm ve avluya birer kap ile alan meknlar haline getirilmitir. Minare harimin bat kesinde 3 m. geniliinde kare bir kaide zerinde ykselmektedir. Revakl avluya alan bask kemerli kapdan girilen minarenin olduka kaln tutulan silindirik gvdesinden dz bir silme ile erefeye geilmektedir. Gvdeye gre daha ksa ve ince olan petek blmnn zeri konik biimde klhla rtlmtr. Osmanl dneminde Tunusta ina edilen camilerin byk blm st rtnn ok destekle tand yatk dikdrtgen plan emas gstermektedir. Bunlarn nemli bir ksmn mihrap nnn kubbe, dier blmlerin tonozlarla rtld yaplar oluturmaktadr. Ayn grup iinde deerlendirilebilecek olan Trk Camiinde ilk yapmdan kalan harim dierlerinden farkl ekilde kubbelerle kapatlmtr. Enlemesine gelien eserler arasnda bu ynyle Trk Camii, Tunusta tek rnek durumundadr. badet meknnn kuzeyinde ynden revaklarla evrilen avlu, harimle avlu duvarnn kesitii yerde minareye yer verilmesi Osmanl dneminde benzerlerine olduka sk rastlanan bir uygulamadr.

BBLYOGRAFYA

Ylmaz ztuna, Devletler ve Hanedanlar, Ankara 1989, II, 478; P. Cuneo, The Multi-Domed Mosque Architecture of Tripoli, Libya, Between Regional Tradition and Ottoman Influence, 9. Milletleraras Trk Sanatlar Kongresi: Bildiriler, Ankara 1995, I, 511-519; Kadir Pekta, Tunusta Osmanl Mimari Eserleri, Ankara 2002, s. 36-37; C. Canavate-P. Roussel, Larchitecture de Djerba, Echanges, I, Tunus 1978, s. 1-124; G. Yver, Cerbe, A, III, 107; R. Mantran, arba, EI (Fr.), II, 473. Kadir Pekta

TRK DL KURUMU
Trk dili konusunda aratrma ve yayn yapmak amacyla esas 1932de oluturulan kurum. 12 Temmuz 1932de Gazi Mustafa Kemalin istei zerine Smih Rifat bakanlnda Ruen Eref (naydn), Cell Sahir (Erozan) ve Yakup Kadri (Karaosmanolu) tarafndan Trk Dili Tetkik Cemiyeti adyla kuruldu. Cemiyet nizamnmesinin 3. maddesine gre Reisicumhur Gazi Mustafa Kemal koruyucu bakandr. Dil konusunda yaplacak almalar belirlemek ve yntemi tartmak iin Mustafa Kemalin tlimatyla 26 Eyllde Dolmabahe Sarayn-da toplanan I. Trk Dil Kurultaynda cemiyet bakanlna Smih Rifat seildi. 1934te yaplan II. Trk Dil Kurultaynda mevcut nizamnmenin Trkeletirilmesi yolunda umumi merkez heyetine verilen yetki sonucunda cemiyetin ad nce Trk Dili Aratrma Kurumuna ve ardndan Trk Dil Kurumuna dntrld; bu ad, 1936 ylnda toplanan III. Trk Dil Kurultaynda kabul edilen ana nizamnmenin 1. maddesinde yer alarak resmleti. Bir cemiyet eklinde kurulmasna ramen devlet himayesinde almalarna balayan kurumun ilk nizamnmesinde Maarif vekilinin fahr reis olduu belirtilirken Smih Rifatn 3 Aralk 1932 tarihinde lmnn ardndan dnemin Maarif vekilleri bakanlk grevini yrtmeye baladlar. 1936da kabul edilen nizamnmenin 5. maddesine gre kurum bakanl grevini 1951 ylna kadar dnemin Maarif vekilleri yerine getirdi. Demokrat Parti zamannda Maarif vekili Tevfik lerinin Maarif vekillerinin kurum bakanln stlenmesinin uygun olmayacan belirtmesi zerine 1951de toplanan fevkalde Dil Kurultaynda yaplan nizamnme deiikliiyle Maarif vekillerinin kurum bakanlna son verildi; kurultayda seilecek idare heyetinin kendi iinden bir kiinin bakanla getirilmesi hkm kabul edildi. 1982 anayasasnn 134. maddesi gereince de Trk Dil Kurumu ve Trk Tarih Kurumunun dernek olma zellii kaldrld; her iki kurum, 1983te oluturulan Atatrk Kltr, Dil ve Tarih Yksek Kurumu ats altnda tzel kiilie sahip anayasal kamu kurumuna dntrld. 2876 sayl kanunla kurum bakanlar l kararnme ile tayin edilmeye baland. Kurumun en nemli organ Trk Dil Kurultay idi. Kurultaylarda kurumun tzk ve ynergeleri, alma planlar belirlenip ynetim kadrosu seildii gibi Trk diliyle ilgili bildiriler de sunulup tartlyordu. Bu gelenein temellerinin atld I. Trk Dil Kurultaynda davetliler arasnda dil bilimcilerin yan sra Abdlhak Hmid (Tarhan), Smipaazde Sezi, Halit Ziya (Uaklgil), Cenab ahabeddin, Hseyin Cahit (Yaln), Hseyin Rahmi (Grpnar), Mehmet Emin (Yurdakul), Ahmed Him, Ahmed Rsim, Falih Rfk (Atay), Yunus Nadi gibi air ve yazarlar, gazeteciler, Trkeyi en sade konutuu dnlen Yrk Trkmen airetlerinden temsilciler de yer alyordu. Trkenin Sumer, Eti gibi en eski dillerle, Hint-Avrupa ve Sm dilleriyle karlatrlmas, tarih geliiminin aratrlmas ve karlatrmal dil bilgisinin yazlmas, leheler ve terimler szlklerinin hazrlanmas, bir Trke szlk karlmas, halk dilinde ve tarih metinlerdeki Trke kkenli szlerin taranmas ve yaymlanmas, Trkede sz tretme ilkelerinin belirlenmesi ve bu ilkelere uygun biimde Trke kklerden yeni szler tretilmesi, zellikle yaz dilinde kullanlan yabanc kkenli kelimelerin yerini alacak ztrke kelimelerin nerilmesi ve yaygnlatrlmas, baka lkelerde yaymlanan Trk diliyle ilgili yaynlarn toplanmas, gerekli olanlarn Trkeye evrilmesi, Trk diliyle ilgili yazlarn yer ald

bir derginin karlmas, gazetelerde dil konularna zel bir sayfa ayrlmas kurultayda belirlenen hususlard. Kurultayn ardndan cemiyet tarafndan 17 Ekim 1932 tarihinde yaplan aklamada dil konusunda kkl ilerin yaplmasna karar verildii, bu ilerle Trk Dili Tetkik Cemiyeti Merkez Heyetinin grevlendirildii belirtildi. Trk dilini mill kltrn eksiksiz bir anlatm arac haline getirmek, ada uygarln ortaya koyduu btn gerekleri karlayacak bir mkemmellie eritirmek, temel eleri ztrke olan mill bir dil gelitirmek kurultayn amac olarak gsterildi. Halk ile aydnlar arasnda nitelik bakmndan iki ayr dilin varlna son verilmesi halklk ilkesinin bir gerei kabul edilmekteydi. Bunu gerekletirmek amacyla Trkeye yabanc olan unsurlarn yaz dilinden karlmas gerekiyordu. Bunun iin yazl kaynaklar, halk aznda yaayan dil malzemesini aratrarak geni derleme ile Trk lehelerini de kapsayacak byk bir Trk lugatnn hazrlanmas ve Trkenin dil bilgisiyle sz diziminin ortaya karlmas salanmal, bilim dilinin esasn tekil eden terimler de belirlenmeliydi. cra Vekilleri Heyeti tarafndan 21 Kasm 1932 tarihinde kabul edilen Sz Derleme Tlimatnmesi ve 1933 yl baharnda yaymlanan beyannmelerle daha sonra Atatrkn dil devrimi olarak adlandrlacak almalar Trk Dil Kurumu tarafndan yrtld. Kurum, konuma ve yaz dilinde kullanlan Arapa, Farsa szlerin yerine Trke karlklarn bulunmas iin halk azndan derleme, tarih metinlerden tarama yapma, Trkiye dndaki Trk topluluklarnn sz varln aratrma, Trke kk ve gvdelerden yeni kelime tretme almalarn yrtt. Bu almalar sonucunda binlerce kelime retildiyse de bunlarn bir ksm yaygnlamad. nerilen baz szlerin ise bugn baka anlamlarda kullanld grlmektedir. te yandan dilde kullanlan bir sze birden fazla karlk nerilmesi bunlardan hangisinin kullanlaca konusunda karklk yaanmasna yol at. Mesel akl kelimesi iin yirmi sekiz karlk bulunuyordu. Gnlk dilde yaayan ve kullanm skl yksek olan szler bile Arapa, Farsa olduklar gerekesiyle karlk aranacaklar listesinde yer ald, bylece zleme almas tasfiyecilie dnt. Ar zletirmecilik yeni bir dil karmaasna yol at. Arapa ve Farsadan alnan, fakat gndelik hayatta kullanlan yzlerce szn yeni karlklar halk tarafndan benimsenmedii iin dilden aykland. Yerleip yaygnlam yabanc kkenli szlerin dilden atlarak yerine kimsenin anlayamad szlerin konulmasndan rahatsz olan Atatrke 1935 ylnn sonlarna doru Viyanal Hermann F. Kvergic tarafndan krk bir sayfalk baslmam bir alma gnderildi. La psychologie de quelques lments des langues turques adndaki bu eserde Kvergic sosyolojik ve antropolojik almalara dayanarak Trk, Mool, Manu, Tunguz dilleriyle Fin, Macar, Japon, Hitit dilleri arasnda bir yaknln bulunduunu ortaya koyduuna inand delilleri deerlendiriyordu. Eseri inceleyen Atatrkn Etimoloji, Morfoloji ve Fonetik Bakmndan Trk Dili: Notlar adyla hazrlad, 1935te baslan eserinde Kvergicin almasndan yararland belirtilmektedir. Gne-Dil teorisinin Atatrkn bir buluu olduu, onun tarafndan gelitirildii, ancak kendi adnn iln edilmesini istemedii bilinmektedir. Bu dnceye gre dilin douunda ilk etken gnetir. Gne, insanlk tarihinin gelimesi zerindeki bu ileviyle din ve felsef dncenin douuna kaynaklk ettii gibi dilin douunda da balca etken olmutur. nsanolunun igdleriyle davranan bir yaratk niteliinden kp dnebilen bir varlk seviyesine gelmesiyle evrende her eyin stnde ilk grd nesne gnetir. Bu kavram anlatan ilk ses de Trk dilinin kk olan a sesidir. Trk dilinin eskiliini ortaya koyan bu teori, ayn zamanda dnyadaki dillerin Trk dilinden kaynaklandn ve Trkenin btn dillerin kk olduu dncesini iliyordu. Bu srada kurumun genel sekreteri brahim Necmi Dilmenin Gne Dil Teorisinin Ana Hatlar adl kitab yaymland (1936). Kurum Gne-Dil

teorisini aklayan eserleri birbiri ard sra neretmeye devam etti. 24 Austos 1936 tarihinde toplanan III. Trk Dil Kurultaynda en ok tartlan konu Gne-Dil teorisidir. Budan sonra teori zerine almalar artarak srd. Trkedeki yabanc kkenli szlerin byk bir blmnn aslnda Trke kkenlere dayand iddia edildi. Gne-Dil teorisi dil devrimi ve Trk Dil Kurumu iin yeni bir dnemin balangc oldu ve btn dillerin kayna Trke sayldndan tasfiyecilik tamamen durdu. Atatrk, Trk Dil Kurumunun almalarn bilimsel temellere dayal olarak srdrmesi iin akademi halini almas dileini 1 Kasm 1936da Trkiye Byk Millet Meclisinin a konumasnda dile getirdi. Bu arada geometri terimleri zerine alt ve yabanc kkenli terimleri Trkeletirerek Geometri adyla bir kitap yazd. Trk Dil Kurumuna verdii nemi, Bankasndaki hisselerinin gelirlerinden kurumun pay almas iin vasiyetnmesine bir madde ekleyerek gsterdi. Atatrkn lmnden sonra Trk Dil Kurumunun koruyucu bakan smet nn oldu. 1940-1950 arasndaki dnemde yabanc szlerin yerine Trke kk ve eklerden yeni szler tretildi. 1945te Teklt- Essiyye Kanunu anayasa adyla zletirildi. Ayn yl Trk Dil Kurumunun kard Trke Szlk yaymland. Kurumun almalarna gelen eletirilerin ilki stanbul Muallimler Birliinin 1948 ylnda dzenledii I. Dil Kongresinde yapld. 23 Ekim 1948 tarihinde balayan ve dokuz gn sren kongre, on be kadar Trke ve edebiyat retmeninin okul kitaplarnn dilinden yaknmas zerine dzenleniyordu. Kongrede Trk Dil Kurumunun amatrlerin elinden alnarak bir akademiye dntrlmesi isteniyordu. Burada zerinde durulan kurum-hkmet-Cumhuriyet Halk Partisi ilikisi, 1950 ylnda yaplan seimleri Demokrat Partinin kazanmasyla ilgin bir duruma dnt. Kurumun koruyucu bakan smet nn, Cumhuriyet Halk Partisi genel bakandr, tze gre kurumun bakan ise Demokrat Parti hkmetinin Mill Eitim Bakan Tevfik leridir. Bu karkla son vermek iin 8 ubat 1951 tarihinde toplanan Olaanst Trk Dil Kurultaynda Tevfik leri, kurum bakanlnn bilimsel bir i olduunu ve kurum almalarnn siyas bir endieye kaplmadan srdrlmesi gerektiini belirtti. Yaplan tzk deiikliiyle Mill Eitim bakanlarnn bakanlk sfat kaldrld, ynetim kurulunun kendi iinden bakan semesi kural getirildi. Dernekler Kanununa gre seilmesi gereken ynetim kurulu, denetleme kurulu ve haysiyet kurullar oluturuldu. Kurumun ubeler amas kabul edildi. Asl yeler yannda eref yelii, yardmc yelik ve muhabir yelikler oluturuldu. Yeni tzkteki deiikliklerin en nemli sonucu kurumun hkmetin desteini kaybetmesidir. Demokrat Parti iktidar dneminde kurumla hkmet arasndaki tartmalar devam etti. Kurumun denei nce azaltld, sonra tamamen kaldrld. 1945te zletirilen anayasa 1952de yeniden eski haline evrildi. Trkiye Byk Millet Meclisinde yaplan grmelerde Trk Dil Kurumuyla ilgili eletiriler gndeme getirildi. 27 Mays 1960 hareketinden sonra kurumla hkmet arasnda yeniden iliki kuruldu ve anayasann dili 1961de tekrar zletirildi. Trk Dil Kurumuna ynelik ikinci byk giriim Trkiye Muallimler Birliinin 1968de dzenledii II. Dil Kongresidir. Kongrenin alndan iki gn nce bir basn toplants dzenleyen birliin bakan Faruk Kadri Timurta dilde sadelemeye, zlemeye taraftar olduklarn, ancak bunun ll ekilde ve yaayan dilden uzaklamadan yaplmas gerektiini, Muallimler Birliinin dilde uydurmacla iddetle kar olduunu syledi. Kurum Atatrkn yolundan ayrlm, uydurmaclarn

eline gemitir. Yaplmas gereken ey Atatrkn grlerine uygun biimde bir dil akademisinin kurulmasdr. Kongrede Trk Dil Kurumunun zletirme ad altnda dili tahrip ettii, Atatrkn paras ile Atatrkn Nutukunun lekelendii ileri srld ve kurum Atatrke ihanetle suland. Kurumun bu dnemde eletirilen yanlarndan biri de dilden sadece Arapa, Farsa kkenli szlerin atlmasyd. Halbuki Bat dillerinden ve zellikle ngilizceden ok sayda kelime Trkeye girmeye balamt. Bat kaynakl szlere karlk bulma almas 1970li yllarda gndeme geldi. Trkiyede ngilizce ile retimin yaygnlamaya balad 1950lerde Anglosakson kltrnn youn etkisi grlrken kurum dildeki Arapa ve Farsa kkenli szlere karlk bulmakla urayordu. Nihayet 1972de Bat dillerinden geen szlerin karlklarn veren klavuz yaymland. 1960l yllarn sonlarnda balayan dil tartmalar 1970lerde de srd. Kurumun almalarnn, yaynlarnn yan sra verdii dller de eletiriliyordu. lkedeki kargaa ve iddet olaylar yannda dil tartmalar da ideolojik zemine kayd. Trk Dil Kurumuna ynelik nc toplu giriim, 19 Aralk 1979 tarihli Tercman gazetesinde balayan ve Yaayan Trkemiz balkl sayfada her gn dille ilgili yazlarn yaymlanmasdr. Bu sayfalarda Faruk K. Timurta, Tahsin Banguolu, kr Elin, Ahmet B. Ercilasun, Hasan Eren, Erol Gngr, Necmettin Haceminolu, Mustafa Kafal, Zeynep Korkmaz, Mertol Tulum, Trk Dil Kurumunu, kurumun almalarn ve yaynlarn eletirdiler. Bu yazlara kurumun Trk Dili dergisinde cevap verildi. Derginin ubat 1980 saysnda mer Asm Aksoy ile yaplan konumada Aksoy yaayan Trke, yaayan dil gibi adlarla ok defa Osmanlca savunuculuu yapldn ileri sryordu. Bu tartmalar devam ederken 1982 ylnda kabul edilen anayasann 134. maddesiyle Trk Dil Kurumu ve Trk Tarih Kurumu Atatrk Kltr, Dil ve Tarih Yksek Kurumuna baland. 11 Austos 1983 tarihinde kabul edilen 2876 sayl yasa ile Trk Dil Kurumu ve dier bal kurulularn alma esaslar belirlendi. 18 Ekim 1983 tarihinde Resm Gazetede yaymlanan atama kararnmesiyle Hasan Eren, Trk Dil Kurumu bakanlna gelirken kurum tarihinde de yeni bir dnem balam oluyordu. Kurumun yeni yaplanmas, ounlukla niversitelerde Trk dili ve edebiyatyla ilgili alanlarda grev yapan retim yeleri arasndan seilmi krk bilim adamndan oluan Bilim Kuruluna dayanmaktayd. Bylece kurumun bir akademi durumuna gelmesi yolunda nemli bir adm atld. Ancak bu yeni yap zellikle kurumun eski yneticileri ve yelerince eletirildi. Konu zaman zaman yargya tand. Atatrkn Bankasndaki hisse gelirlerinin denmesinde yaanan sorunlar zerine alan davalarda Trk Dil Kurumunun Atatrkn kurduu kurum olduu ve Atatrkn vasiyetnmesine gre hisselere den gelirlerden yararlanaca yarg tarafndan hkme baland. yeler ve eref yeleri arasnda Andrey N. Kononov, Hamit Zbeyr Koay, Agh Srr Levend, Necip Asm Yazksz, Gyula Nmeth, Naim Hazm Onat, Omelijan Pritsak, evket Rado, Martti Rsnen, Lszl Rsonyi, Jan Rypkann da bulunduu Trk Dil Kurumu Trkenin gelimesi, zenginlemesi, zlemesi yolunda almalarn bilimsel yntemlerle srdrmeye almaktadr. Son yllarda Trk diliyle ilgili eserlerin yaymna arlk verilen kurumda terimler konusunda ilgili daldaki bilim adamlarndan oluturulan alma gruplaryla terim szlkleri hazrlama yoluna gidildi. Bir bilim kurumuna dnen Trk Dil Kurumu, niversitelerdeki retim yelerinin Trkenin eitli alanlarnda yrttkleri almalar says 1000i aan yaynlara dntrd. Trk Dili, Trk Dili Aratrmalar Yll Belleten, Trk Dnyas Dil ve Edebiyat Dergisi adyla sreli yayn kararak son yllarda gerekletirdii projelerle btn szlklerini, Yazm Klavuzunu ve dier

bavuru kaynaklarn www.tdk.org.tr adresindeki sitesine, hatta mobil telefon (gsm) cihazlarna tayarak Trk diliyle ilgili etkin bir kurum olma zelliini kazand.

BBLYOGRAFYA

kr Halk Akaln, Cumhuriyet Dneminde Trke, Trkler (nr. Hasan Cell Gzel v.dr.), Ankara 2002, XVIII, 15-53; a.mlf., Atatrk Dneminde Trke ve Trk Dil Kurumu, TDl., LXXXIV/607 (2002), s. 1-58; a.mlf., Bir Tarih: Birinci Saysndan Yedi Yznc Saysna Trk Dili, a.e., XCVIII/700 (2010), s. 296-323; Nail Tan, Kuruluunun 70. Ylnda Trk Dil Kurumu, Ankara 2002; a.mlf., Atatrk ve Trk Dil Kurumu, Ankara 2006; Kuruluundan Gnmze Trk Dil Kurumu (Nizamname, Tzk, Yasa ve Ynetmelikler), Ankara 2007, s. 7-15; mer Asm Aksoy, Elli Yanda, TDl., XLV/367 (1982), s. 13-22; Ahmed B. Ercilasun, Trk Dil Kurumu ve Dil Konusunda Tartmalar, a.e., sy. 568 (1999), s. 259-268; smail Parlatr, Trk Dil Kurumunda Szlk almalar, a.e., s. 270-284; Bill Ycel, Trk Dil Kurumunun Kuruluunun 70. Ylnda Kitaplarmz, a.e., LXXXIV/607 (2000), s. 119-139; Belgin Tezcan Aksu, Trk Dil Kurumunun Szlk almalar, a.e., s. 140-174; J. M. Landau, Madjma Ilm, EI (ng.), V, 1100-1101. kr Halk Akaln

TRK DNCES
Peyami Safann (. 1961) 1953-1960 yllar arasnda kard dnce ve sanat dergisi. Yayn hayatna Peyami Safa ynetiminde 1 Aralk 1953te balayan Trk Dncesi edebiyatn yan sra msiki ve resim gibi gzel sanat dallarna, zaman zaman siyas konulara da yer veren muhafazakr bir dergidir. Nitelikli polemik ve anketlerle, son dnemlerinde siyasal ve sosyal konularn ilendii zel saylaryla dikkati eker. Toplam altm say yaymlanmtr. Yaz kadrosunda Peyami Safa dnda Mustafa ekip Tun, Hilmi Ziya lken, Mesut Cemil Tel, Agh Srr Levend, Ismayl Hakk Baltacolu, Behet Kemal alar, Reat Ekrem Kou, Ahmet Ate, Nurettin Sevin, Elif Naci, Vecdi Brn, Ahmet Kutsi Tecer, Fazl Hsn Dalarca gibi yazar, air ve bilim adamlar vardr. leriki saylarda bu imzalarn bir ksm ortadan kalkarken yeni imzalar grlr. Trkiyenin meselelerini yeni bir bak asyla ele alma iddias tayan ve 46. saysna kadar aylk, daha sonra iki ayda iki say bir arada kan dergi yaymna 1956, 1958 ve 1959 yllarnda ile yedi ay arasnda deien srelerle ara vermitir. Son saylarnn zor artlarda karld ve nerine her an son verilebilecei bilinmekteydi. Dergi 27 Mays 1960 asker darbesiyle kapatlmtr. Trk Dncesi imzasyla derginin k gerekesinin akland Program balkl yazda Trk Yurdu, Yeni Mecmua, Seblrred ve ctihad mecmualarnn, Trk ve mslman kalarak Avrupal gibi dnmek ve yaamak zorunda braklan bir millete ait tek realitenin cephesini birbirinden ayran ana dnce akmlarn temsil ettii iin uzun mrl olduu, Cumhuriyetten sonra yaymlanan dergilerden ounun byle bir ana dnce tamadndan fazla yaamad, esasen Merutiyetten bu yana kan fikir dergilerinden hibirinin XX. yzyln byk meselelerini ve bunlarn mill kaderle ilgisini sezemedii, hemen hepsinin oktan tarihe karan bir Avrupay, yani XIX. yzyln ilk eyreinde kalm ve bugn tamamen terkedilmi dnce kalplarn savunduu ifade edilir. Tam bir fikir ve deer karmaas iindeki Trk kltr hayat, halis deerlerle sahtelerinin birbirinden ayrlmasn salayacak bir kriterden yoksundur. Yaplmas gereken, Trk dncesini Batdaki dnce akmlaryla devaml temas halinde bulundurmak, inklp-irtica ikilii halinde basitletirilen rejim davasn son ilim verilerinin altnda gerek bir fikir davas seviyesine ulatrmak, dnce hayatndan sahte deer ve dnceleri ayklayarak gereklerin ortaya kmasn salamaktr. Bu amalarla yola kan Trk Dncesi, ayn zamanda Trk devriminin gelecee ynelen yaratc hamlelerine kar koymak isteyenlerle gemiin canl deerlerini mahkm etmeye alanlarn yanlglarn ortaya koymak ve gemi-gelecek, Dou-Bat, madde-mna gibi ikiliklerden Trkiyenin tarih ve corafya durumuna uygun stn bir senteze varlabileceini, bylece bugnn huzurunu karan ruh gerginliinin, kltr ve medeniyet buhrannn alabileceini aklamak iddiasndadr. Derginin ilk saynn ikinci yazs Trk Dncesi ve Bat Medeniyeti baln tamaktadr. Peyami Safa, bir bakma o gne kadarki bilgi birikiminin sonularn aklad bu nemli yazsnda Trk Dncesi dergisinde savunmak istedii sentez fikrini geni biimde ifade eder. Bat, sanld gibi belirli ve deimez bir gerek deil srekli bir olu halinde ve eskiyen taraflarn tasfiye eden canl bir dnyadr. O halde Bat ryasndan uyanp nce hangi Bat? sorusu sorulmaldr. XIX. yzylda iki byk dnce akmndan biri olan pozitivizm kaba tecrbe ve mahede alannn

dnda kalan, llmesi mmkn olmayan, belirli bir sebep-netice zincirine balanmayan hibir gerei kabul etmiyordu. Dinin ve ahlkn yerine gz dikerek insanl mutlulua gtrme iddiasyla yola kan ve medeniyeti deta teknoloji ve konforla zdeletiren bu ilim grn ciddi ekilde sarsan felsefe ve sanat akmlar domutur. Trkiyede Batllama dncesini temsil edenlerin iine gelmedii iin bunlar pek incelenmemi, dolaysyla etkilerini fazla hissettirememitir. Peyami Safaya gre XX. yzyln banda doan byk huzursuzluk, zerine iki byk savan aclar da eklenince ilmin ve akln her eyi aklayabilecei ve insanla ebed bar ve dzen getirecei hayalini ykmtr. Yzyln en byk romanclar ve tiyatro yazarlar tarafndan gl biimde dile getirilen bu kriz u ak gerei gzler nne sermektedir: Her insan ancak kendisi iin muteber bir sr tar; ilim ve akl bunu izah edemez. Bu srra ancak yaanarak, srf ahsmza has bir tecrbenin, ok defa da mistik bir tecrbenin iinden varlabilir. Arnold Toynbeeden dn ald zlotisme ve hrodianisme kavramlarn kullanarak Bat medeniyeti karsndaki tutumu deerlendiren Peyami Safa, Kavalal Mehmed Ali Paann Msrda, Mustafa Kemalin Trkiyede gerekletirdii hareketi herodyanizme rnek gsterir. Toynbee gibi o da herodyenlerin benimsedii tarzn stn bir yabanc kuvvet karsnda en doru savunma tarz olduu dncesindedir. Ancak bunun da birtakm zaaflar vardr; bir defa yaratc deil taklitidir ve halka mal olmaz, sadece bir aydn zlemi biiminde kalr. Herodyanizmin tehlikelerinden korunmak iin mill geleneklerin canlandrlmas gerekir. Toynbee, eski bir medeniyetin yabanc bir medeniyete kar verebilecei nc cevab hi dnmemitir. Bu nc cevap, bir milletin yabanc bir medeniyetle kendi mill ve din geleneklerini uzlatran henkli bir sentezin oluturulmasdr. u halde Trkler gibi kkl bir medeniyetin mirass olan bir millet, iki medeniyetin canl deerlerini uzlatrarak zelotizm geriliine ve herodyanizm maymunluuna dmeden ada dnyadaki yerini alabilir. Nitekim XX. yzyl Avrupas da I. Dnya Savandan sonra ihtiya duyduu byk mnev ay Douda bulabileceini dnmtr. O tarihten beri Batda Dou medeniyetlerinin deerlerini aratrmak ve kendi kltrlerine katmak iin hummal bir alma devam etmektedir. 1930larn bandan beri yazlarnda, baz romanlarnda ve Trk nklbna Baklar adl eserinde savunduu bu sentezi, Trk Dncesinde ciddi bir tez haline getiren Peyami Safann mistisizme kaymas, sosyalizm klnda yeniden meydan okumaya balayan materyalizme kar, kararl bir antikomnist ve spiritalist olarak daha salam delillere sahip olma gayretinin bir sonucudur. Onun parapsikolojik ve metapsiik aratrmalara duyduu ilginin temelinde de bu vardr. Peyami Safa, pozitivist ve materyalist nitelikli bir bilim anlaynn ve felsefenin gerei btn ynleriyle kavramakta ciz kalacan ve insanl felkete gtreceini, bu sebeple Batda imdiden Douya dnn tek kurtulu yolu olduunu ileri sren fikir adamlarnn bulunduunu syler. Dounun btn sefaletine ramen hl byk deerler tadn ve Batya ok ey verebileceini dnr: DouBat sentezi bizim, yani btn insanlarn tarih ve ruh yapsdr, kaderimizdir. nsan, btnln ve tamln ancak bu sentezde bulabilir. Trk Dncesinin ilk saysndaki btn yazlar Peyami Safann savunduu Dou-Bat sentezi fikrini destekler niteliktedir. Mustafa ekip Tun Aksiyon Felsefesi Bakmndan Politika, Hilmi Ziya lken Medeniyetimizin Deerler Sistemi, Ismayl Hakk Baltacolu Din Softalar, Bilim Softalar ve Mesut Cemil ki Msikinin Tek Kayna balkl yazlarnda yaklak ayn fikirleri farkl erevelerde dile getirirler. lk sayda dergide kt srece savunulacak tezi iyice belirginletirmek iin zenle seilmi baka yazlar da vardr; Albert Einsteinn lim ve Din,

Walter Schubartn Rusyada Avrupaclar ve Asyaclar balkl yazlar gibi. Schubartn ayn sayda yer alan, simsiyah kader bulutlarnn Promete kltr zerinde dolatn ve lm yldrmnn frlamak zere olduunu syledii Yeni Bir Dnya balkl yazs da dikkat ekicidir. Derginin milliyeti ve muhafazakr evrelerde byk ilgiyle karland 2. sayda yaymlanan Teekkr balkl yazdan anlalmaktadr. Ayn sayda kan Dostlarmza ve Dmanlarmza balkl yazsnda iyi niyetli eletirileri ksaca cevaplandran Peyami Safa, Dou-Bat sentezi tezinden ve mistisizm eiliminden rahatsz olan evrelerin ar eletirilerini de Mart 1954 tarihli 4. sayda Topyekn Cevapla deerlendirir. Trk Dncesi, Peyami Safann bizzat ilgilendii srece kalitesini muhafaza etmitir. Ancak koleksiyon dikkatle incelendii zaman Milliyet gazetesinde yazmaya baladktan sonra dergiyle gerei gibi megul olamad ve muhtevay gelen yazlarn belirlemeye balad farkedilir. lk defa 1956 ylnn ortalarnda ciddi biimde aksayan derginin yaymna Austos 1956 tarihli 33. saydan itibaren ay ara verilir. Yaplan aklamada dokuz madde halinde sralanan yenilik vaadleri, Aralk 1956da balayan yeni seride kapak kompozisyonu ve sayfa dzenindeki deiiklikler dnda gerekletirilememitir. Yeni seride derginin eski numaras devam ettirilmi, ancak yeni numara da verilmitir. 46. saydan itibaren iki say bir arada kar. kinci serinin son says olan 17 ve 18. saylar (eski say 50-51) Nisan-Mays 1958 tarihini tamaktadr. Yedi ay aradan sonra Ocak 1959da yeniden aylk kmaya balayan Trk Dncesinin bu serisine de 1den balanm, fakat eski say devam ettirilmitir. 1959 Peyami Safann nemli problemler yaad bir yldr ve ok skntl olduu, dergisindeki savrukluktan anlalmaktadr. Nitekim bu serinin 1. saysnn kapanda 1 Ocak 1959 tarihi yer ald halde birinci sayfadaki tarih 15 Aralk 1958dir. Ayrca onuncu cilt olmasna ramen kapakta cilt says dokuz diye grnmektedir. Peyami Safa nc seride her sayy nemli bir konuya ayrr. 1 ve 2. saylarn arlkl konusu slmdr; bu saylarda smail Hami Danimendin Trkler Niin Mslman Oldular? ve Abdlkadir Karahann slmn Durumu adl yazlar gibi telif, William Brownun Din Nedir? balkl makalesi gibi tercme yazlarn yan sra, Mslmanlkta Reform Lzm mdr? balkl bir de ankete yer verilmitir. Ankete Ali Fuat Bagil, Ali Nihat Tarlan, Mehmet Kaplan, Nurettin Topu, smail Hami Danimend, Mmtaz Turhan, M. Rif Ogan slmn reforma ihtiya gstermeyen bir din olduu kanaati beyan etmitir. Sadi Irmak, mm- zamn at ictihad yolundan yrmeyerek formalizmin dar kalplarna skm olan son iki asrn medreseli anlayna kar reformun gereini ileri srmtr. Ayn ekilde ictihad meselesi zerinde duran Ali Fuat Bagile gre de bugn beklenen, Hristiyanlktaki gibi bir reformcu deil mm- zam gibi bir mctehiddir. Hilmi Ziya ise dinde reformdan deil modernizmden bahsetmek gerektii grndedir; slm nasl nceki asrlarn icaplarna gre modernize edilmise bugn de edilebilir. Ankete katlanlardan sadece Ahmet Ate bu konularda bilgisinin olmadn belirterek gr beyan etmekten ekinmitir. Eref Edip de Bagil, Topu, Danimend ve Ogann cevaplarn Dinde Reformcular adl eserde yaymlamtr (stanbul 1959). Yeni serinin 3 ve 4. saylar komnizm, 5. says irtica, bir arada kan 6 ve 7. saylar inklp, yine bir arada kan 9 ve 10. saylar masonluk says olarak hazrlanmtr. Eyll-Ekim 1959 tarihli masonluk zel saysnn ardndan yaymna drt ay ara veren Trk Dncesi Mart 1960ta 62. sayyla kald yerden devam edecektir. Nisan 1960 tarihli 63 numaral son sayda seim arefesinde aydnlarn ne dndn tesbit etmek amacyla hazrlanan bir anketin sorularna verilen cevaplar yaymlanmtr. Bu ankete Sadi Irmak, Kzm smail Grkan, Tark Zafer Tunaya, Orhan Aldkat,

Yaar Grbz, Nevzat Yalnta, Asm Us, smail Hami Danimend, Refi Cevat Ulunay, Nizamettin Nazif Tepedelenliolu, Mithat Perin, Bedii Faik, etin Altan, D. lhan Egemen ve baz niversite rencileri katlmtr. Anketin sonunda devam edecek kayd varsa da dergi 27 Mays asker darbesi dolaysyla yaymna son vermek zorunda kalr. Trk Dncesi, ok zor artlarda kmasna ramen demokrasiye gei srecinde siyasal ve kamusal alana kp dnme urayan muhafazakr dncenin akt entelektel kanallardan biri olarak iz brakm bir dergidir.

BBLYOGRAFYA

Trk Dncesi, sy. 1-63, stanbul 1953-60; Hilmi Ziya lken, Trkiyede ada Dnce Tarihi, stanbul 1966, II, 746-747; Vecdi Brn, Peyami Safa ile 25 Yl, stanbul 1978; Sleyman Seyfi n, Politik Kltr Yazlar, Bursa 1997, s. 154-214, ayrca bk. tr.yer.; Murat Ylmaz, Trk Dncesi Dergisi, Modern Trkiyede Siyasi Dnce: Muhafazakrlk (haz. Murat GltekingilTanl Bora), stanbul 2003, s. 216-233; Beir Ayvazolu, Peyami: Hayat, Sanat, Felsefesi, Dram, stanbul 2008, s. 429-451; Mehmet Tekin, Trk Dncesi, TDEA, VIII, 409. Mehmet Tekin

TRK FOLKLOR ARATIRMALARI


1949-1980 yllar arasnda yaymlanan aylk folklor ve etnografya dergisi. 1. says Austos 1949 tarihinde stanbulda yaymlanan derginin sahibi ve yaz ileri sorumlu mdr hsan Hnerdir. lk saynn birinci sayfasnda dergiyi karmadaki amacn memleket folkloruna hizmet etmek ve bu alanda uraanlar bir dergi evresinde toplamak olduu belirtilmi, Halk Bilgisi Haberleri Mecmuas, lk ve Folklor Postas dnda folklor alannda derli toplu almalarn bulunmadndan sz edilmi, Trk Folklor Aratrmalar dergisinin en nemli hedefinin ciddi ve ilm bir alma yapmak olduu vurgulanmtr. 1. saydan 113. sayya kadar on alt sayfa kan derginin 114-141. saylar yirmi, 142. saydan itibaren istisnalar dnda yirmi sekiz sayfa halinde yaymlanmtr. Her sayda ortalama alt sekiz aratrmacnn yazsna, zaman zaman fotoraflara, trk ve mar notalarna, izimlere de yer verilmi, derginin 2. saysndan itibaren Trk Folklor (Halk Bilgisi) Derneinin yayn organ olduu belirtilmitir. I-VI. ciltler yirmi drt, VIIXVIII. ciltler on sekiz, XIX. cilt alt saydan meydana gelmektedir. Dergi, hsan Hnerin 11 Kasm 1979 tarihinde lm zerine olu Bora Hner tarafndan say daha karlarak Ocak 1980de toplam 366 sayya ulamtr. Kesintisiz yaymlanan derginin sayfa numaralar bir nceki saydan devam ettirilmi, bylece 8906 sayfalk bir koleksiyon ortaya kmtr. Folklor Aratrmalar Kurumu, Trk folkloruna hizmetlerinden dolay 1981 ylndan itibaren hsan Hner Trk Folkloruna Hizmet dl adyla bir dl ihdas etmitir. Trk Folklor Aratrmalar dergisinde ilk saydan itibaren niversite hocalarndan rencilere, halk kltryle ilgilenen herkesin yazsna belli oranlarda yer verilmitir. Bu ynyle dergi, Anadoluda zellikle retmenler tarafndan hem yaz ile desteklenerek hem de abone olunarak yaatlmaya allmtr. Masaldan efsaneye, trkden ninniye, halk oyunlarndan gree, ataszleri ve deyimlerden tekerlemelere, saz airlerinden halk hekimliine, halk hukukuna; halk takvimi, hdrellez, nevruz ve halk tiyatrosuna; etnografya iinde yer alan eitli konulara kadar halk kltrnn derlendii Trk Folklor Aratrmalar, iller dnda yzlerce ile ve kye ait halk kltr rnleriyle Trk halk kltrnn nemli kaynaklarndan biri olma zelliini kazanmtr. k edebiyat iinde yer alan pek ok k/airin tannmasna deerli katklar salayan dergide saz airlerinin yeni bulunmu iirlerine, halk kltryle ilgili eserlerin tantm ve eletirisine; Ayn Olaylar bal altnda yurdun eitli yrelerinde halk kltr ve folklorla alkal sempozyum, seminer, toplant, festival ve yarmalara yer verilmitir. Saylarn byk ounluunda Bize Gelen Kitaplar bal altnda yeni kan kitaplar ksaca tantlmtr. Bylece Trk Folklor Aratrmalar anonim halk edebiyat, k edebiyat ve din-tasavvuf halk edebiyat bakmndan zerinde durulmas gereken nemli bir koleksiyon durumundadr. Dergi ayrca birok yazarn yetimesinde ve yazlarnn yaymlanmasnda grev stlenmi, Anadolu halknn ve halk hayatndaki zenginliklerin tannmasna nclk etmitir. Trk Folklor Aratrmalar, Folklorcularmz bal altnda yaayan halk kltr aratrmac ve yazarlarnn biyografilerine de yer vererek almalarn ve eserlerini tantm, vefat edenlerden bazlar iin zel saylar karmtr. 114. say (Ocak 1959) halk edebiyat ve folklor derleyicilerinden Mehmed Halid Bayrya, 146. say (Eyll 1961) Osman Nuri Ergine, 152. say

(Mart 1962) Mahmut Ragp Gazimihale, 163. say (ubat 1963) Muzaffer Sarszene, 215. say (Haziran 1967) Mahmut Kemal Yanbee, 218. say (Eyll 1967) Ahmet Kutsi Tecere, 247. say (ubat 1970) Behet Kemal alara, 296. say (Mart 1974) k Veysele, 319. say (ubat 1976) Ziyaeddin Fahri Fndkoluna, 332. say (Mart 1977) Abdlkadir nana, 355. say (ubat 1979) Cahit ztelliye, 364 ve 365. saylar (Kasm, Aralk 1979) 11 Kasm 1979da len hsan Hner iin yazlan yazlara ayrlmtr. Mnevver Alpin Eski stanbulda ... diye balayan, her birinde farkl bir konuya yer verilen, stanbulun bir kadn gzyle anlatld, eitli anlar da ieren on be yazs (aralklarla sy. 171, Ekim 1963-sy. 299, Haziran 1974), Mehmed Halid Bayrnn stanbulda Yer Adlar balkl on bir yazs (sy. 34-47, Austos 1952-Haziran 1953), Muzaffer Erdoann stanbulda ... balyla eitli el sanatlarn tarih belgelere dayanarak inceledii yedi yazs (aralklarla sy. 72-104, Temmuz 1955-Mart 1958) dergide kan dizi yazlardan bazlardr. Her cildin sonunda yazar soyadna gre o ciltte yer alan yazlar ndeks bal altnda verilmi, her be cildin sonunda konularna gre genel indeks u balklar altnda yer almtr: Genel Konular, Metot-Grler, Anonim Halk Edebiyat, Mzik-Trkler, Mill Danslar-Elenceler-ocuk Oyunlar, Genel Folklor: Gelenekler-Grenekler-nanmalar, Halk Hekimlii, airler, Masal-Efsane-Rivayet-Fkra, Etnografya Malzemesi, Kitaplar-Eletirmeler. Bunlarn yannda X. cildin indeksinde Yeni kan Eserler, Dier Yazlar ve Olaylarla Biyografya balklar, XV. cildin sonundaki indekste ise Halk Danslar Elenceler Oyunlar balyla spor da bulunmaktadr. Birden ok konuyu ilgilendiren yazlar ilgili olduklar her konuda ayrca gsterilmitir. Konu-Yazar Kaynakas adyla yaplan bir almada ise (bk. bibl.) dergide yer alan yazlar yirmi drt konu balnda ve onlarca alt balkta toplanmtr. Trk Folklor Aratrmalar dergisinde en ok yer alan yazarlar yer al srasna gre ylece sralanabilir: M. Halid Bayr, S. Yaver Ataman, hsan Hner, M. Fahrettin Krzolu, Cahit ztelli, Y. Kemal Geli, H. Zbeyr Koay, Hikmet Dizdarolu, Z. Fahri Fndkolu, M. akir lktar, H. Bedi Ynetken, Bora Hner, kr Elin, A. Rza nder, Mnevver Alp, Metin And, Nejat Birdoan, Mehmet nder, A. Kutsi Tecer, Malik Aksel, M. Adil zder, Muammer Kemal zergin, shak Sungurolu, Saim Sakaolu, A. Sheyl nver, Aydn Oy, brahim Aslanolu, M. Sabri Koz, . nver Nasreddinolu, evket Beysanolu, Nail Tan, Trker Acarolu, Nevzat Gzaydn, Kmil Toygar, A. Edip Uysal. Dergide daha az grlen dier nemli isimler de unlardr: N. Smi Banarl, B. Rahmi Eybolu, E. Cem Gney, Naki Tezel, Osman Nuri Ergin, Abdlbaki Glpnarl, Fethi Gemuhluolu, . Hakk Konyal, R. Ekrem Kou, M. Tahir Alangu, Muzaffer Sarszen, V. Cem Akun, H. Ziya lken, Turgut Gnay, O. aik Gkyay, Muzaffer Erdoan ve Bilge Seyidolu.

BBLYOGRAFYA

Nuri Taner, TFA Dergisinde Yaymlanan Masallarn Toplu Bibliyografyas (say 1-366), Folklor ve Etnografya Aratrmalar, Ankara 1985, s. 341-359; Turhan Baraz v.dr., Trk Folklor Aratrmalar Dergisi Konu-Yazar Kaynakas, Eskiehir 1986; Ahmet Aydn, Musiki Mecmuas ve Trk Folklor Aratrmalar Dergisinde Trk Halk Mzii ve Oyunlar Hakknda Yazlm Makalelerin Bibliyografya ncelemesi ve Sonular (sanatta yeterlik tezi, 1996), stanbul Teknik

niversitesi Sosyal Bilimler Enstits; Nail Tan, Folklor (Halk Bilimi)/Genel Bilgiler, stanbul 2003, s. 104; Derya oban, Trk Folklor Aratrmalar Dergisinin 1-183. Saylarnda Yer Alan Masal Metinlerinin, 11-14 Ya Grubu rencilerinin Bilisel, Duyusal ve Psikomotor zelliklerine Gre Uygunluunun Deerlendirilmesi (yksek lisans tezi, 2008), Sakarya niversitesi Sosyal Bilimler Enstits; Trk Folklor Aratrmalar, TDEA, VIII, 413-414; M. Sabri Koz, Trk Folklor Aratrmalar, DBst.A, VII, 312-313. Nurettin Albayrak

TRK NAAT ve SANAT ESERLER MZES


stanbul Sarahanede Amcazde Hseyin Paa Klliyesinde kurulan mze. Amcazde Hseyin Paa Klliyesi, Vakflar Genel Mdrl tarafndan 1957-1958de onarm programna alnm, ancak restorasyonu 1966 ylnda tamamlanmtr. Sanat tarihileri, mimarlar, restoratrler, tarihiler ve epigraflara k tutmas, gelecek kuaklara bunlarn tantlmas amacyla eski eser restorasyonlarndan elde edilen mimari eserlerle teberrkt depolarnda toplanan malzemeler bu klliyeye getirilerek oluturulan mze 13 Mays 1967de hizmete almtr. Srekli gelen eserlerden dolay mekn sknts ekilen mzede odalarn kk oluu ve revaklarn baheye almas yznden zellikle k aylarnda hizmet glemektedir. Medrese odalarnda yaplan sergilemede ziyaretiyle objeler arasnda uygun bir gr ve izleme alan bulunmamaktadr. Ayrca byk boyutlu eserlerin kapal meknlarda sergilenmesi imknszdr. Tarih bir bina olmas sebebiyle s, k ve nem problemleri bulunan yapda ada mzecilik anlay iinde yeterli hizmet verilememektedir. Trk naat ve Sanat Eserleri Mzesinde ta eserler (kitbeler, mezar talar vb.), dekoratif ina malzemeleri (iniler, al kalplar, ebekeler vb.), aydnlatma aralar (amdanlar, cam aydnlatma aralar, al pencereler vb.), eitli dnemlere ve devletlere ait sikkeler bulunmaktadr. Bunlar revak altlarnda ve bahede tehir edilmektedir. Ktphane ile sbyan mektebi arasndaki bahede Ftih Camiinin 1894 depremi arkasndan yaplan tamirinden kalan, fakat son tamirde sklen barok slptaki ta minare klh yer almaktadr. Bunun yannda eme aynalar, yalaklar da bu blmde sergilenmektedir. Bahenin dier blmlerinde I. Abdlhamid, III. Selim, II. Mahmud, Abdlmecid ve II. Abdlhamide ait turalar bulunmaktadr. Turalarla birlikte ta kubbe alemleri, kfeki, mermer, bronz pencere ebekeleri, stun balklar, ierisinde balk kabartmalar ilenmi bir mermer havuz, Kann Sultan Sleyman Trbesinin yazl kasnak frizi, su hazneleri mevcuttur. Bunlardan baka Ftih Sultan Mehmed dnemi yaps olmasna ramen 1957de yktrlan Mimar Ayas Mescidinin yannda Ayas Aa Trbesi duvarndaki ta kitbelerden biri, Yavuz Sultan Selim devrinin tannm ahsiyetlerinden, bir iftira sonucu ba vurulan Tczde Cfer elebiye ait olduu sanlan bir mezar ta, Rkm Efendinin hattnn bulunduu iki adet mezar ta, stanbulun fethinde hizmetleri gemi sekbanlarn mezarlklarndan On Sekiz Sekbanlar Mezarlnn mezarlk kitbesi bahedeki dier nemli eserler arasndadr. Ayrca Yenikap Mevlevhnesi, Galata Yenicami (Vlide Camii), skdar Afganler Tekkesi, Sheyl Bey Camii ve emesi ile Kef Cfer Efendi Trbesinin kitbeleri bahede grlmeye deer eserlerdendir. Mzenin kapal blmlerinde tehir edilen eserler gnmzde tehirden kaldrlarak salkl bir ekilde korunmas iin depolanmtr. Bunlar dekoratif ina malzemeleri ve aydnlatma aralardr. Dekoratif ina malzemeleri iniler, al kalplar, ahap eserler, maden inaat malzemelerinden oluur. Bu grubun en nemli eserleri inilerdir. iniler, XIII. yzyl Anadolu Seluklu yaplarnda kullanlanlardan balayarak zamanmzda halen yaplmakta olan Ktahya inilerine kadar eitli

dnemlere ait deiik slplardaki rneklerdir. Kayseri Huand Hatun Hamam ve Beyehir Demirli Mescidin Seluklu inileri mzedeki ndide eserler arasnda yer alr. Bursa Yeiltrbeye ait bir adet ini alnlk, Bozyk Kasm Paa Hamam kitbesi, Edirne ah Melek Camiinin bordr inileri stanbul dndan dier rneklerdir. Bilhassa Trk ini sanatnda az sayda rnei bulunan Kbe tasvirli inilerden bir tanesi de mzededir. Bu ini 1973te Snbl Efendi Trbesinden getirilmitir. Ait olduu trbede kap stnde kitbeli bir ini ile yan yana iken dp kaybolma tehlikesi yznden restorasyon srasnda bu mzeye nakledilmitir. XVI. yzyla ve sonraki dneme tarihlenen inilerden mzede bulunan rnekler ise Topkap Saray, Rstem Paa Camii, Takkeci brhim Aa Camii ve Sultan Ahmed Klliyesindeki Arasta Sebiline aittir. Mzede mevcut deiik bir ini grubu da Kudsteki Kubbets-sahrenin inilerinden olumaktadr. XX. yzyln banda Mimar Kemleddin tarafndan yaplan tamirat srasnda kullanlan mahall zellikteki inilerden artan birka para rnek restorasyon sonrasnda Vakflar Genel Mdrl depolarna gtrlm, ardndan mzeye intikal etmitir. Al kalp rnekleri ise XV. yzyl kf yazl rm ve palmetle bezenmi levhalar, XVI. ve daha sonraki yzyllara ait mukarnaslar, kemer ayaklar, frizler, kabaralar ve kornilerdir. Neo-klasik dnem zelliklerini aksettiren al kalp ve kaplamalar da vardr. Ahap eserlerde Trk mimarisinin eitli dnemlerinde kullanlm aa ileri grlmektedir. Bu grubun en nemli eserleri arasnda Ankara Ah Elvan Camiinin dolap ve pencere kanatlar dikkat ekicidir. Bunlarn zeri oyma tekniinde yaplm kf ve sls yazlar, rm palmetlerin birbirine gemesiyle oluan bitkisel bezemelerle kaplanmtr. Mzede Seluklu devri geometrik gemeli rneklerden baka XV. yzyla ait eitli ahap oymalar, Yenicami Hnkr Kasrnn Edirne ii tavan gbei, sedef kakmal kap bingileri, daha ge devirlere ait rm palmet ve rozetler, eklektik slptaki mahfil paralar bu grupta yer alan dier eserlerdir. Maden inaat malzemeleri arasnda XIV. yzyla kadar inen deiik llerde iviler, demir kenetler, zvanalar ve lokmalar vardr. Ayrca kubbe, minare ve sancak alemleri, kilitler, anahtarlarla eme musluklar, kurun mhrler de bu blmde mevcut eserlerdir. Mzedeki aydnlatma aralarn amdanlar, kandillik, fenerler, cam kandillik ve fanuslar tekil eder. amdanlarn iindeki en eski rnekler Seluklu dnemine ait olup XIII. yzyla tarihlendirilmektedir. Bu amdanlar 1964 ylnda vakf teberrkt eyalar tesbiti yaplrken Kartalda Dolayoba Camiinde grlm, daha sonra mze alnca buraya getirilmitir; zerleri yazl ve ssldr. zellikle bitkisel sslemenin yan sra oturan ve atla avlanan hareket halindeki figrler dikkat ekicidir. XV. yzyl Memlk amdan da bu grubun kymetli eserlerindendir. amdann zeri madalyonlar, kvrk dallar ve sls yazlarla bezenmitir. Osmanl dnemi klasik pirin amdanlar mzede bol miktarda bulunmaktadr. Bu amdanlar XVI-XVII. yzyln lle ve stilize lle formundadr. Daha sonraki dnemlere ait amdanlar barok, rokoko dnemi ssleme slbunda bezenmitir. lerinde Sultan Abdlmecidin Ayasofya Camiine vakfettii amdan nem arzetmektedir. Bu grubun deiik bir rnei de Eyp Sultan Camiinden alnan, zeri yazl XVI. yzyl pirin kandilliidir. Kandille birlikte eitli boyutlarda ve deiik zelliklerde fenerler bir baka grubu tekil eder. Cam kandillikler ve fanuslar da incelenebilecek gzel rneklerdir. Mimari eserleri aydnlatmakta kullanlan revzenler arasnda Zal Mahmud Paa Camii ve Yenicami hnkr mahfiline ait rnekler dnda eitli yaplara ait klasik Osmanl pencerelerinin al ilikleri bulunmaktadr. Bir baka grup eser, u ana kadar sadece tasnifi yaplm olan eitli devletlere ve dnemlere ait maden paralardr. Paralar henz literatre girmemi ve sergilenmemitir. Gmrk Mdrlnden

emekli olan Ali Ertan adnda bir memur tarafndan toplanan bu eserleri ad geen kii Gureba Hastahanesinde vefatndan az nce hastahanenin bahekimine teslim etmitir. Daha sonra bahekim tarafndan mzeye verilen maden paralarn ounluu erken devir Emevler, Abbsler, Eyybler, Artuklular, lhanllar, Atabegler dnemi ve Sana imamlar devrine ait olan altn, gm, bronz ve bakr paralardr. Bizans imparatorlar adna darbedilen dier bir grup para da ilgi ekicidir. Daha ge dneme tarihlenen maden paralar iinde ounluu Osmanllar devrinde baslan paralar yer almaktadr. Bunlar Kann Sultan Sleyman dneminden balayarak 1918 ylna kadar birok padiah adna darbedilen bakr ve gm sikkelerden olumaktadr. Mze 1967 ylnda aldktan sonra baz imknszlklar sebebiyle 1976da kapatlmtr. Bu tarihten itibaren bakmsz duruma gelmi, tamirlerden artan mimari malzemelerin srekli buraya tanmasyla depo halini almtr. 1983 ylnn Mart ayndan sonra balayan almalar neticesinde eserlerin bakm ve klliyenin restorasyonu yaplarak baz yeniliklerle birlikte 28 Ekim 1984 tarihinde mze tekrar hizmete alm, 1986da eitli sebeplerle tekrar kapatlmtr. Bugn mzenin Haseki Klliyesinde yeniden almas iin hazrlklar devam etmektedir.

BBLYOGRAFYA

ennur Aydn, Trk naat ve Sanat Eserleri Mzesi, Vakflar, stanbul 1984, s. 66-69; a.mlf., Trk naat ve Sanat Eserleri Mzesi, Trkiyemiz, XVI/47, stanbul 1985, s. 32-39; a.mlf., Amcazde Hseyin Paa Klliyesi, DA, III, 9-10; Mehmet nder, Trkiye Mzeleri, Ankara 1992, s. 143-144; Erdem Ycel, Trk naat ve Sanat Eserleri Mzesi, Vakflar Blteni, sy. 1, stanbul 1970, s. 57-62; a.mlf., Amcazade Hseyin Paa Klliyesinde Kurulmakta Bulunan Yeni Bir Mze, TY, VI/1 (1967), s. 30-31; a.mlf., Tun Bir Seluklu amdan, a.e., VI/6 (1967), s. 27-29; a.mlf., stanbul Vakf Mzeleri, Trkiyemiz, III/8, stanbul 1972, s. 12-21. Emine Tlay Slngr

TRK ve SLM ESERLER MZES


stanbulda Trk ve slm sanat eserlerini topluca barndran ilk Trk mzesi. Evkaf Nzr rgpl Mustafa Hayri Efendinin kurduu, 1914te ziyarete alan mzenin ilk ad Evkf- slmiyye Mzesidir (slm Vakflar Mzesi). 1908 ylndan itibaren yaplan eitli toplantlarda Sadrazamlk, Maarif Nezreti ve Mze-i Hmyun tarafndan Hazne-i Evkf- Hmyun daresine kymetli eyann toplatlmas ve kurulacak bir mzede korunmasnn telkin edildii bilinmektedir. Bizzat Sadrazam Hseyin Hilmi Paann imzas ile gmrklere tezkere yazlmakta ve alnan eyann Avrupa mzelerine karlmasn nlemek iin dikkatli davranlmas bildirilmekteydi. Alnan btn nlemlere ramen hrszlklar devam etmi, alnan eya arasnda hal, kilim, ahap kap, rahle, el yazmalar, kandil, fanus gibi tanr eserler bulunduu gibi mihrap inileri ve pencere alnlklar gibi duvara raptedilmi olanlar da vardr. Artan soygunlar karsnda bu eserlerin bir an nce toplanmas yeniden gndeme gelmi ve Mze-i Hmyun Mdr Osman Hamdi Beyin bakanlnda deerli slm sanat eserlerinin korunmas nlemlerine ve toplanmalarna dair karar alacak bir komisyonun kurulmas kararlatrlmtr. Bylece slm sanat eserlerinin deeri anlalmaya balanm ve koruma altna alnmalar konusunda ilk nemli adm atlmtr. ncelikle talana urayan cami, trbe, mescid gibi binalarda mevcut kymetli eserler Evkaf Nzr rgpl Mustafa Hayri Efendi tarafndan toplatlmtr. lkenin her yanndan toplanan eserlerin yan sra Halep gibi uzak vilyetlerden de eserler getirilmitir. Ancak zamann artlar gerei genel bir tarama yaplmad iin daha sonraki yllarda derlemelerin tekrarna ihtiya duyulmutur. Kurulmas kararlatrlan Evkf- slmiyye Mzesi iin ayr bir bina yapm dnlmse de sonradan bundan vazgeilerek Sleymaniye Klliyesinde bo bulunan imaret (drzziyfe) binasnda karar klnmtr. Buradaki koleksiyona dair gzel baskl bir rehber 1939da yaymlanmtr. Mzenin dzenlenme hazrlklarna dair pek ok belge mevcuttur. Bunlara bakarak zel dolap ve vitrin siparii verildii, sergilenecek hal ve kilimlerin bakm ve tamir grd anlalmaktadr. Mze mdrlne getirilecek kii zerinde dikkatle durulmu, aralarnda Cell Esatn da (Arseven) bulunduu birok kiiye teklif yaplp mlkata arlm, mdrn yannda fahr olarak alacak bir ynetim kurulu oluturulmu, bu kurul vakf binalardan eya ve eser toplayp getirmeye, haftada bir gn gerekli konular incelemeye yetkili klnmtr. Mze, Sultan Mehmed Readn tahta knn yl dnmne rastlayan 27 Nisan 1914 tarihinde almtr. Uzun araylardan sonra mdrle Ahmed Hakk Bey getirilmi, daha sonra Mimarzde Ali Bey bu grevi ifa etmitir. Alta Veliaht Ysuf zzeddin Efendinin yan sra Besim mer Paa, Sadrazam Said Halim Paa, eyhlislm rgpl Hayri Efendi, devlet dairesi mstearlar, yabanc diplomatlar ve gazeteciler hazr bulunmutur. Mze hakknda talyan U. Monneret tarafndan 1921de bir talyan dergisinde makale yaymlanmtr. Kuruluunda Evkf- Hmyun Nezretine bal olan mze, 1924 ylnda Evkaf Nezretinin kaldrlmasyla Vakflar daresinden ayrlarak Maarif Vekletine balanm, ardndan Trk ve slm Eserleri Mzesi adyla Topkap Saray Mzesi Mdrlnn bir ubesi halinde almalarna devam etmitir. Bu dnemden balayarak mze ynetimine srasyla Ahmed Ziy Bey (1924), Ali Sami Boyar, bnlemin Mahmud Kemal nal (1927-1935), Abdlkadir Erdoan (1935-

1937 [vekleten], 1937-1943), Elif Naci (1943-1963) getirilmitir. 1939da II. Dnya Sava sebebiyle koleksiyondaki eserler Anadoluya tanm, savan bitiminden sonra 1949da tekrar getirilmitir. 1964 ylnda Eski Eserler ve Mzeler Genel Mdrl ile yaplan almalar neticesinde bamsz bir mze haline getirilmi ve mdrlne Can Kerametli tayin edilmitir. Trk ve slm Eserleri Mzesinin ilk koleksiyonunda hal, amdan, kandil, el yazmalar ve levhalar, ahap rahle, kap, pencere kanatlar ve ini eserler bulunmaktayd. Mzenin koleksiyonlar iinde hallarn ayr bir yeri vardr. Camileri kaplayan byk boyutlu hallarla kk seccade ve kilimler, benzersiz saf seccadeler, Trk ve slm Eserleri Mzesinin dnyadaki en zengin koleksiyonunu meydana getirmektedir. Ba eserler ise hi phesiz 1906 ylnda Konya Aleddin Camiinde bulunan Seluklu hallardr. Bunlarn dnda mzenin dier nemli zenginlikteki koleksiyonu erken slm dnemden balayp XIX. yzyla uzanan, slm yaz sanatnn en nemli hattatlarnn eserlerinin bulunduu el yazmalardr. Erken slm sanatna ilikin ok nemli bulgular veren ve I. Dnya Sava ncesi Osmanl topra olan blgelerde, Abbs Halifesi Mutasmn baehri Smerr ve Emev Devletinin nemli merkezi Rakkada yaplan arkeolojik kazlardan gelen eserler de koleksiyonun deerli bir blmn oluturmaktadr. XII-XVIII. yzyllara ait Seluklu, lhanl, Timurlu, Osmanl ve Safev maden, ahap ve ta eserleri, Konya Klcarslan Saray gibi artk mevcut olmayan yaplara ait al kabartmalar mzenin dier zenginlik kaynaklardr. Mze iin ikinci nemli kaynak ak tekkelerin kapatlmasnn ardndan 1926da tekke, zviye ve trbelerin iindeki eyann mzeye getirilmesiyle gereklemitir. Trbeler, sultan ve yaknlarnn gmld yerler olmaktan te len kiinin ahs eyalar ile trbe iin zellikle yaplp vakfedilmi eserlerin toplu halde korunduu deta birer kk mze hviyetini tayan meknlar olmutur. Trbelerde kandil, amdan, hal gibi malzemenin yan sra sultann giymi olduu kaftan, kuand kemer ve kavuuna takt deerli tal sorgular da saklanmtr. Bu trbe eyas Trk ve slm Eserleri Mzesinin koleksiyonlarna byk zenginlik katmtr. 1983 ylnda mze uzun yllar iinde restore edilen Sultanahmetteki brhim Paa Sarayna tanmtr. Trk ve slm sanat alannda dnyann sayl mzeleri arasnda yer alan Trk ve slm Eserleri Mzesi, bugn 40.000 eseri aan koleksiyonlar ile slm sanatnn hemen her dneminden ve her trnden sekin eserlere sahiptir ve Trk ve slm sanat uzman ve merakllar iin vazgeilmez bir kaynaktr. Mzenin yeni oluturulan Etnografya Blmnde hal ve kilim tezghlar, dokuma ve yn boyama teknikleri, deiik blgelerden derlenmi malzeme Trk halk yaamndan kesitler sunulmaktadr. Mze, baarl koruma ve sergileme almalarndan tr 1984 ylnda Avrupa Yln Mzesi baar dlne, gen kuaklara sanat sevdirme abalarndan tr UNESCO zel tevik dlne lyk grlmtr. Trk ve slm Eserleri Mzesi, lkemizde bu alandaki eserlerin sergilendii ilk mze olmaktan te mzeciliin yalnz Yunan, Roma ve Bizans gibi uygarlklarn eserlerinin sergilenmesinden ibaret grlmedii, kendi z sanatlarmza da deer verilmesi gerektii anlayn getirmesi bakmndan nemlidir.

BBLYOGRAFYA

bnlemin Mahmud Kemal-Hseyin Hsameddin [Yasar], Evkf- Hmyun Nezretinin Trihe-i Teklt ve Nzzrn Tercim-i Ahvli, stanbul 1335, s. 232; Can Kerametli-Zahir Gvemli, Trk ve slm Eserleri Mzesi, stanbul 1974; Zarif Orgun-Serap Ayko, La fondation du muse turc et le muse des arts turcs et islamiques, Travaux et recherches en Turquie 1982, Leuven 1983, s. 127; Nazan ler, Trk ve slam Eserleri Mzesi: Kilimler, stanbul 1988, s. 27; a.mlf. v.dr., Trk ve slm Eserleri Mzesi, stanbul 2002; Erdem Ycel, Trk ve slm Eserleri Mzesinin Kurulu Tlimatnmesi, TK, XVI/191 (1978), s. 691-698; a.mlf., Trk-slm Eserleri Mzesi, Sanat Dnyamz, sy. 20, stanbul 1980, s. 25-31. Nazan ler

TRK LUGATI
Hseyin Kzm Kadrinin (. 1934) hazrlad karlatrlmal Trke szlk. Mellif, eserine yazd uzunca nszde amacnn eitli Trk lehelerindeki dil bilgisi zellikleriyle Bat Trkesinin sz dizimi kurallarn ortaya koymak, Trk dillerinin bir asldan trediini gstermek ve bu yolla dil birliine gitme imknn salamak olduunu syler. Ona gre Tanzimattan beri Trk toplumunu ayakta tutmaya alan Osmanlclk ve ittihd- slm ideolojileri beklenen sonular vermemi, dolaysyla Trk birlii fikri tarih bir mecburiyet haline gelmitir. Bu sebeple nce kendi dilini iyi bilmek, daha sonra bu dilin dier Trk leheleriyle olan ilikilerini tesbit etmek gerekmektedir; Trk Lugat da bu yolda atlm bir admdr. Bunun neticesinde zengin ve gelimi, meden bir milletin duygu ve dncelerini ifadeye en elverili dilin Garp/Bat (Trkiye) Trkesi olduu ortaya konmu olacaktr. Hseyin Kzm, otuz be senelik mtemd bir sayin mahsul olan bu hacimli eseri hazrlamaya Tevfik Fikret, Beyrut Valisi Nreddin Bey ve evki Bey ile birlikte 1895 ylnda karar vermi, arkadalarnn bir sre sonra bundan vazgemeleri zerine kendisi tek bana eseri ortaya koymutur. Trk Lugat esas itibariyle Bat Trkesinin yan sra Uygur, aatay, zer ve Kazan leheleriyle dier baz lehelerden alnm kelimelerin etimolojik (kk esasna dayal), mukayeseli ve edeb (rnekli) bir lugatdr. Hseyin Kzm, eitli lkelerde ve farkl zamanlarda kullanlan Trk dilleri ve leheleri zerinde durup rnekler vermi, daha sonra Bat Trkesinin alfabesi, kelime trleri ve zellikleriyle ilgili aklamalar yapmtr. Trk Lugatnn tertibi elif harfinden balayp ye harfine kadar otuz harf zerinedir. Eserin Arap harfleriyle baslan ilk iki cildinde OsmanlcaTrke btn kelimelerin Latin harfleriyle okunu ekilleri gsterilmitir. Latin alfabesine geildikten sonra yaymlanan dier ciltlerde ise kelimeler yine Arap alfabesine gre sralanm, bunlarn yanna Latin harfleriyle okunular yazlm, aklamalar yaplarak rnekler verilmitir. Drt byk cilt iinde rnek olarak verilen deyim, atasz, beyit ve cmleler mstakil birer alma tekil edecek mahiyettedir. Byk boyda baslan lugatn I. cildi (stanbul 1927) XCIX + 4 + 855 sayfa, II. cildi (stanbul 1928) II + 982 sayfa, III. cildi (stanbul 1943) IV + 928 sayfa, IV. cildi (stanbul 1945) 894 sayfadan meydana gelmektedir. Ebad dolaysyla eserin ad baz ilm yaynlarda bile yanl olarak Byk Trk Lugat eklinde gemektedir. Szlk etimolojik ve mukayeseli ekilde hazrland iin dier szlklerden ayrlr. Madde balar kelimelerin kk biimlerinden olumakta, tremi kelimeler bunun altnda verilmektedir. Szlk maddelerinde kelimelerin eitli Trk lehelerindeki biimleri ayr ayr kaydedilmekte, bu maddelerle ilgili rnek metinler, ataszleri ve deyimler yazlmakta, ayrca yabanc kelimelerin hangi kkten geldii aklanmaya allmaktadr. Baka szlklerde bulunmayan birok kelime, terkip ve terimi iermesi eserin zenginliini ve farklln ortaya koymaktadr. Hseyin Kzm nszde kullanlmas zor olan szln kullanlna dair aklayc bilgiler vermekte, Trk dillerini geni biimde ele almaktadr. uva lehesi hakknda Journal asiatiquein 6. saysndan (1820) naklen coraf bilgiler aktardktan sonra ses bilgisi ve yap bilgisine temas etmekte, Krgz ve Kazak dillerini birlikte mtalaa etmekte, Kazan Tatarcasndan sonra zer Trkesini anlatmaktadr. Mellif aatayca dil bilgisi iin ksa, Bat Trkesi iin uzunca bir blm ayrmtr.

Abuka lugat (el-Lugatn-nevaiyye vel-istihdtl-cagtaiyye: Petersburg 1285/1868), Velaminov-Zernov, Pavet de Courteille, Vmbry ve eyh Sleyman Efendinin eserleri aatayca iin kullanlan kaynaklardr. Castrn ve Radloffun almalar esas alnd iin eserde onlarn adlandrmalarnn izleri grlr. Tatarca iin Budagovun, Blintin, Ostrumovun ve Nasrnin szlkleri kullanlm, Yakuta iin Bhtlingkin almasndan yararlanlmtr. Uygur harfli eski Trke iin Vm-bry, yeni Uygurca iin Scawn szl ve Pantusoffun yaymlar, Krgzca iin Laptew ve Pantusoffun almalar esas alnmtr. Gagauzca iin kayna Moschkofftur. Osmanl Trkesi iin Alexandre Handjri, Thomas-Xavier Bianchi, Ahmed Vefik Paa, Hseyin Remzi Bey, S. J. W. Redhouse, Mallouf, Barbier de Meynard, emseddin Smi, Mehmed Salh, Muallim Nci, Nazm, Fik Read, Ali Seydi Bey, Baheddin Bey, Muallim Cd szlkleri kaynak olarak kullanlmtr. Bugn olduu gibi zamannda da tartmal olan baz eserler (mesel Vmbry, Etymologisches Wrterbuch der Turko-Tatarischen Sprachen: Leipzig 1878; Bedros Kerestedjian, Dictionnaire tymologique de la langue turque, London 1912) kken bilgisi konusundaki kaynaklar arasndadr. Mellif, aatayca iin faydalanamayaca yaynlar da (mesel Abuka. Csagatajtrk szgyYjtemny. Trk kziratbl fordtotta Vmbry rmin, Pest 1862) kaynaklar iinde gstermitir. Ayrca eserin bibliyografyas dikkatsiz ve danktr. Eser, Trk dili ve leheleriyle ilgili ksmlarnda kelimelerin yazl ve okunularnda yanllklar bulunmas, baz kelimelerdeki tank yetersizlii veya anlama uygun dmeyen tanklar, baz tarih bilgilerin ikinci el kaynaklardan alnm olmas, bir ksm maddelerin gereksiz yere uzatlmas gibi hususlar sebebiyle eletirilmitir. Bununla birlikte Dou leheleri asnda gvenilmez olan eserin Bat Trkesi bakmndan olduka zengin bir malzeme ihtiva ettii sylenebilir.

BBLYOGRAFYA

Hseyin Kzm Kadri, Merutiyetten Cumhuriyete Hatralarm (haz. smail Kara), stanbul 1991, s. 24-27; Ali hsan bek, Byk Trk Lgatinde Divan Edebiyat Unsurlar (doktora tezi, 1999), Trakya niversitesi Sosyal Bilimler Enstits; a.mlf., kinci smdan Bir Portre: Hseyin Kzm Kadri, TDl., sy. 538 (1996), s. 448-455; M. akir lktar, Hseyin Kzm Kadri, a.e., sy. 5 (1952), s. 25-26; smail Kara, Bir Eski Zaman Efendisi: Hseyin Kzm Kadri, TT, IX/49 (1988), s. 9-14; Ali Rza nder, Hseyin Kzm Kadri ve Trke Szl, TDl., sy. 487 (1992), s. 54-60; Alattin Uca, Hseyin Kzm Kadrinin Trk Lehelerinin Birlii Hakkndaki Dnceleri, Atatrk niversitesi Trkiyat Aratrmalar Enstits Dergisi, sy. 16, Erzurum 2001, s. 281-285. Mustafa S. Kaalin

TRK OCAI
II. Merutiyet ve Cumhuriyet dnemlerinde Trkl savunan dernek. Osmanl Devletinin kozmopolit yaps iinde bir tepki ve kendini tanmlama akm olarak doan Trklk ve Trk milliyetilii fikrinin II. Merutiyet devrinde tekiltlanmasyla ortaya kmtr. Trk aydnlar arasnda milliyetilik fikrinin uyanmasyla birbiri ardnca Trk Dernei (1908), Gen Kalemler Hareketi (1910) ve Trk Yurdu Cemiyeti (1911) gibi cemiyetler kuruldu, Trk Yurdu Cemiyeti tarafndan ayn isimde bir dergi karld. Trk Oca Dernei ise bu gelime izgisi iinde II. Merutiyetin ilk yllarnda uygulanan Osmanlclk dncesinin yol at kimlik bunalmna kar gelien Trklk akmnn bir sonucudur. Ocan kurulmasyla ilgili ilk hareket Asker Tbbiye rencilerinden geldi. Bunlar, milliyet esasna dayanan bir cemiyet kurmak amacyla hazrladklar bir program kendilerine yardmc olacana inandklar devrin Trk aydnlarna sunarken bir de bildiri yaymladlar (24 Mays 1911). 190 tbbiyeli Trk evld adna kaleme alnan bildiride Trklerin 1908 inklbnn ardndan k dnemine girdikleri ileri srlyor ve Trk rknn fikr kalknmasnn en byk hedef olduu aklanyordu. Trklerin her ynyle gelitirilmesi iin sosyal bir reforma ihtiya bulunduu vurgulanyor, bu amala alacak bir cemiyetin kurulmas gerei dile getiriliyordu. Tbbiyeli rencilerle Trk aydnlar arasnda yaplan grmelerin ardndan fiilen almaya balayan Trk Oca Dernei yaklak dokuz ay sonra resmen kuruldu (25 Mart 1912). lk idare heyetine Ahmed Ferid (Tek) (bakan), Yusuf Akura (ikinci bakan), Mehmed Ali Tevfik (genel sekreter) ve Fuad Sabit (sayman) seildi. Ahmed Ferid Beyin Mill Merutiyet Frkasn kurmak amacyla ayrlmas zerine bakanla Hamdullah Suphi (Tanrver) getirildi (1913). Dernein amac 1912 tarihli nizamnmesinde Trklerin ilm, itima ve iktisad seviyelerini ykseltmek, Trk dilini gelitirmek ve Trklerin hars birliine ve meden kemaline almak eklinde aklanyordu. Ayrca dernein siyasetle uramayaca vurgulanyordu. Trk Oca, Trk Yurdu Cemiyetinin katlmasyla daha da glendi. I. Dnya Savann sona erdii 1918 ylnda stanbulda ve dier vilyetlerde otuz be Trk Oca ubesi alm bulunuyordu. Trk ocaklar bnyesinde Trk Gc Dernei, Kycler Cemiyeti, htiyat Zbitleri Tevn Cemiyeti, Drlfnun Talebe Cemiyeti gibi dernekler de kuruldu. Ayrca ocak dergi yaymclnda baarl oldu. Bu dergiler iinde Trk Yurdu Cemiyeti tarafndan 1911 ylnda karlmaya balanan, Trk ocaklarnn kuruluunun ardndan onun yayn organ haline gelen, Trklk fikrinin oluturulmas, sistemletirilmesi ve yaygnlk kazanmasnda byk rol oynayan Trk Yurdu dergisi en nemlisiydi. Devrin birok ilim ve fikir adam ocak bnyesinde topland. Bu aydnlar almalarn Trk milliyetiliinin teorisinin kurulmas konusunda younlatrdlar. Trklk dncesi onlarn almalar sayesinde dnemin en etkili fikir akm haline geldi. Ocan faaliyetlerinin odak noktas, devrin artlar gerei temelde mill duygulardan kaynaklanan milliyetilik fikrini heyecan ve telkin yoluyla uyandrmak ve canl tutmakt. Sistemli faaliyetler erevesinde yaplan konferanslar, sohbetler, msamereler, konserler ve serbest dersler sayesinde lkede Trklk ve Trk milliyetilii bilincine sahip geni bir kadro ortaya kt. Trk ocaklar evresindeki dnce atmosferi iinde yetien Trk aydnlar, Anadoluda balayan Mill Mcadelede yer alarak yeni Trk Devletinin kuruluunu desteklediler. Bata Mustafa Kemal Paa olmak zere Trkiye

Cumhuriyeti Devletini kuranlar, yeni rejimin benimsenmesi ve yaylmas iin Trk ocaklarn dayanlmas gereken bir g olarak grdler. Devlet desteiyle lke apnda tekiltlanan Trk ocaklarnn ube says 1927de 257ye ulat. Bu destek sonuta Cumhuriyet Halk Frkas ile ocaklarn btnlemesine yol at. Siyasal btnlemeye paralel ekilde Trk ocaklarnn btn Trklk anlayndaki fikr dnm de resmleti. 1927de toplanan Cumhuriyet Halk Frkas kurultaynda ocan nizamnmesi, Trk ocaklarnn devlet siyasetinde Cumhuriyet Halk Frkas ile beraber olduu ve itigal sahasnn Trkiye Cumhuriyeti hudutlar dahiline mnhasr bulunduu eklinde deitirildi. Ayrca milliyetilik ilkesi Cumhuriyet Halk Frkas nizamnmesine alnd. Cumhuriyet Halk Frkasnn 1931deki kurultaynda halkevlerinin kurulmas kararlatrld. Btn derneklerin Cumhuriyet Halk Frkas iinde eritilmesine ynelik bir program uygulamaya konuldu. Cumhurbakan ve Cumhuriyet Halk Frkas Genel Bakan Mustafa Kemal Paann emriyle 260 ubesi bulunan Trk Oca Dernei 10 Nisan 1931de feshedilerek btn mal varl Cumhuriyet Halk Frkasna devredildi. Bylece Trk ocaklar Cumhuriyet Halk Frkasnn mlkiyetinde halkevlerine dntrld. Trk Kadnlar Birlii ile mason dernekleri de 1935 ylnda lavedilip mal varlklar halkevlerine baland. Cumhuriyet Halk Frkasnn ilkeleri dorultusunda alan halkevlerinin btn il ve ilelerde ubeleri ald. 1940tan sonra da krsal kesimde halk odalar kuruldu. 1932-1950 yllar arasnda toplam 478 halkevi ve 4322 halk odas ald. Trk milliyetilerinin entelektel alanda faaliyet gsterdikleri Trk ocaklar ise 10 Mays 1949 tarihinde Hamdullah Suphi Tanrver bakanlnda yeniden ald. Trkiyenin en uzun mrl sivil toplum kuruluu olan Trk Oca temel ilke ve felsefesi dorultusunda faaliyetlerini halen srdrmekte ve 2010 yl itibariyle yetmi yedi ubesi bulunmaktadr.

BBLYOGRAFYA

Trk Ocann Esas Nizamnmesi, stanbul 1328; Trk Oca Yasas, stanbul 1927; Yusuf Akura, Yeni Trk Devletinin ncleri: 1928 Yl Yazlar (haz. Nejat Seferciolu), Ankara 1981, s. 188212; Fethi Tevetolu, Hamdullah Suphi Tanrver, Ankara 1986, s. 102-130; brahim Karaer, Trk Ocaklar (1912-1931), Ankara 1992; Hasan Ferit Cansever, Trk Ocann Douundaki Sebep ve Saikler, Ankara 1993, s. 8-59; Abdlhak inasi Hisar, Trk Oca Htralar, Ankara 1993, s. 62103; M. Arai, Jn Trk Dnemi Trk Milliyetilii (trc. Tansel Demirel), stanbul 1994, s. 111-127; Yusuf Sarnay, Trk Milliyetiliinin Tarihi Geliimi ve Trk Ocaklar (1912-1931), stanbul 1994; Mehmet Uzun-Ycel Hacalolu, Trk Oca Belgeseli, Belgeler-Resimler 1912-1994, Ankara 1994; Ycel Hacalolu, Trk Ocaklarna Dair Baz Vesikalar: 1912-1995, Ankara 1995; Yusuf Bayraktutan, Trk Fikir Tarihinde Modernleme, Milliyetilik ve Trk Ocaklar (1912-1931), Ankara 1996, s. 84-196; Fsun stel, Trk Ocaklar 1912-1931: mparatorluktan Ulus-Devlete Trk Milliyetilii, stanbul 1997; idem Balm, Trk Oai, EI (ng.), X, 678. Yusuf Sarnay

TRK ARLER
Sadettin Nzhet Ergunun (. 1946) hazrlad airler ansiklopedisi. 1936da ayda iki defa birer formalk fasikller halinde yaymlanmaya balanm, 1945 ylna kadar ilk ciltle IV. cildin iki formasn iine alan doksan sekiz fasikl kmtr. bd (saz airi) maddesiyle balayp Fiz (Kafzde) maddesine kadar gelen ansiklopedi Sadettin Nzhetin 1946da lm zerine yarm kalmtr. Yaym byk skntlar iinde gereklemi, mellif hastalnn iyice ilerledii son yl iinde matbaa ilerini yeterince takip edememi, hatta sahipsiz kalan eserin hurda kt olarak bakkallara satld da olmutur. I. cildin banda bulunan ksaltmalar cetveli eserin yazma halindeki kaynaklarn da ierir. Kaynaklar arasnda uar tezkireleri, iir mecmualar, divanlarla e-eiun-numniyye ve zeyilleri, Bursal Mehmed Thirin Osmanl Mellifleri, bnlemin Mahmud Kemalin Son Asr Trk airleri ve mellifin kendi hazrlad Bekta airleri gibi biyografi kitaplar bulunmaktadr. Trk airleri balkl mukaddimede eserin hazrlan ve zellikleri hakknda bilgi verilmektedir. Buna gre daha nceki air biyografilerinden farkl ekilde, kapsam bir hayli geni tutulan eserde eski ve yeni yaayanlar dahil-btn Trk airleri yer alacak, eskilerden sadece klasik airlerle yetinilmeyip abdallar, Hurfler, Bektaler, Kzlbalar gibi muhtelif tasavvuf zmrelerine mensup airlerle saz airleri de alnacaktr. Bunlara aatay ve zer lehesiyle iir yazan nemli airlerle Trke iirler yazm baz yabanc ahsiyetler de eklenecektir. Madde balar belirlenirken sadece estetik deer ls gzetilmeyecek, manzum eser yazanlarn birou ansiklopediye girecektir. airler iin verilen hkmlerde tarafsz kalmaya allarak bunlar mensup olduklar ekoln estetik anlayna gre deerlendirilecektir. Eserin bir zellii de antoloji nitelii tamasdr. Biyografisi yazlm 1074 airin iirlerinden verilen rnekler ansiklopedide nemli yer tutmaktadr. Bu ekilde hem iirlerine baklarak onlarn sanattaki durumunun tesbitine imkn hazrlanm hem de bir Trk iir antolojisinin ortaya kmas salanmtr. Biyografilerde kaynaklardaki bilgilerin aynen aktarlmas ve ardndan bu bilgilerin karlatrlarak eletirilmesi yolu izlenmi, baz durumlarda ise sadece bunlarn aktarlmasyla yetinilmitir. Her maddenin sonunda asl kaynaklarn ksaltmalar halinde belirtildii bibliyografyalar vardr. Bir ksm maddelerde airlerin resmi de konmutur. Eserin sonuna yzyllara, zmrelere, tarikatlara, memleketlere gre hazrlanm eitli dizinler eklenmesi planlanmsa da gerekletirilememitir. Trk edebiyat tarihiliinin geleneksel tezkirecilik anlayndan tam kurtulamad, henz ansiklopedik biyografi geleneinin olumad bir dnemde hazrlanan eser yarm kalmasna ramen nemli bir adm saylmtr. Hazrlk srasnda eski ve yeni btn biyografik kaynaklarn taranmas, bunlarn tenkide tbi tutulmas, ele alnan airler hakknda deerlendirme yaplrken ahs duygularn kartrlmamas gibi bilimsel metotlara uygunluk eseri modern biyografi anlayna bir hayli yaklatrmtr. Bu zellikleriyle devrinde dikkat ekmi, Ali Nihad Tarlan, Reat Ekrem Kou ve brahim Aleddin Gvsa gibi ahsiyetler tarafndan beenilmi, ancak yararlanlan kaynaklardaki bilgilerin aynen aktarlmas yntemi eletirilmitir. Ansiklopedi maddesi yazmnda dil birliinin ve

teknik btnln salanmasn engelleyen bu durum, mellifi dnemin biyografi yazclndaki ortak bir sorunla kar karya brakmtr. Bir dier husus, henz aratrma alt yaps tamamlanmam bir ortamda eserin hazrlk ve yazm ykn tek bir kiinin stlenmi olmasdr. Maddelerin hacminde mellifin her zaman ly tutturamam olmas da eserin eletirilen yanlarndan biridir. Trk airleri, o gnden beri ansiklopedi yazarlnda bir hayli ilerleme kaydedilmi olmasna ramen hl alannn vazgeilmez bavuru eserlerinden biridir.

BBLYOGRAFYA

bnlemin, Son Asr Trk airleri, s. 1549-1551; M. Behet Yazar, Edebiyatlarmz ve Trk Edebiyat, stanbul 1938, s. 381-389; Muzaffer Gkman-Bedi N. ehsuvarolu, Sadettin Nzhet Ergun, stanbul 1976, s. 6; ayrca bk. Ali Nihad Tarlan, Sadettin Nzhet in (a.e. iinde), s. 7-8; Glten Okutan, Ergun, Sadettin Nzhet, Trk Dnyas Edebiyatlar Ansiklopedisi, Ankara 2003, III, 385; Aye sde Soysal, skdarda Mtevazi Bir Cevher: Sadettin Nzhet Ergun, skdar Sempozyumu II: 12-13 Mart 2004: Bildiriler (haz. Zekeriya Kurun v.dr.), stanbul 2005, II, 613617; Mustafa Kara, Vefatnn 60. Ylnda Bursal Bir Dervi Sadettin Nzhet Ergun, Bursa Aratrmalar Kent Tarihi ve Kltr Dergisi, sy. 12, Bursa 2006, s. 7-8; Ergun, Sadettin Nzhet, TA, XV, 305; Ergun, st.A, IX, 5178-5179; Trk airleri, TDEA, VIII, 421. lim Kahraman

TRK TARH ENCMEN


(bk. TRH-i OSMN ENCMEN).

TRK TARH KURUMU


Trk tarihini aratrmak zere oluturulan kurum. Mustafa Kemalin emriyle 1931de Ankarada kurulmutur. Mustafa Kemal, zellikle Avrupa devletlerinin ders kitaplarnda yer alan Trklerin ikinci snf bir millet olduu iddialarna ve barbar diye nitelendirilerek bir istilc kavim eklinde gsterilmesine karlk Trklerin dnya tarihinde en eski alardan beri gerek yerinin ve medeniyete ne gibi hizmetlerinin bulunduunun aratrlmas gerektii dncesindeydi. 28 Nisan 1930da bizzat katld Trk ocaklarnn altnc kurultaynda direktifleri dorultusunda fet nan tarafndan bir nerge sunuldu ve, Trk tarih ve medeniyetini ilm surette tetkik etmek iin hususi ve dim bir heyetin tekiline karar verilmesini ve bu heyetin zasn semek salhiyetinin merkez heyetine braklmasn teklif ederiz denildi. Teklif Sadri Maksudi (Arsal) ve Reid Galip tarafndan da desteklendi. Ayn gn kurultayda yaplan grme sonunda Trk Ocaklar Kanununa 84. madde olarak Merkez heyeti, Trk tarihi ve medeniyetini ilm bir surette tetkik ve tetebbu eylemek vazifesiyle mkellef olmak zere bir Trk tarihi tetkik heyeti tekil eder eklinde bir madde eklendi. Bu karar erevesinde on alt yeden meydana gelen Trk tarihi tetkik heyeti tekil edildi, heyet ilk toplantsn 4 Haziran 1930 tarihinde yapt. Heyetin ad bizzat Atatrk tarafndan konuldu. Heyette Tevfik (Byklolu) bakan, Yusuf Akura ile Smih Rifat bakan vekili, Reid Galip genel sekreter olarak yer ald. yeler, fet nan, smail Hakk (Uzunarl), Hamit Zbeyir (Koay), Halil Ethem (Eldem), Ragb Hulsi, Reid Saffet (Atabinen), Zakir Kadiri (Ugan), Sadri Maksudi (Arsal), Mesaro (Ankara Etnografya Mzesi uzman), Mkrimin Halil (Yinan), Vsf nar ve Yusuf Ziyadan (zer) meydana geliyordu. Bu heyetin en nemli yayn Trk Tarihinin Ana Hatlar isimli dizi eserdir. Trk Tarih Kurumu, daha nce kurulan Trh-i Osmn Encmeni ve Trk Tarih Encmeninin bir lde yeni ekliydi. 12 Mart 1931 tarihinde Trk ocaklarn kapatma karar alnnca 15 Nisan 1931de Trk Tarihi Tedkik Cemiyeti adyla yeniden tekiltland ve 1930daki ilkeler temel alnarak faaliyetlerine devam etti. Kurumun ad 1935te Trk Tarihi Aratrma Kurumuna ve 3 Ekim 1935te Trk Tarih Kurumuna evrildi. Kurum bu dnem ierisinde drt ciltlik lise tarih kitaplarn, smail Hakk Uzunarlnn Anadolu Beyliklerini, baz kaz raporlarn, Pr Reisin Kitb- Bahriyyesini ve haritasn yaymlad. 1937den itibaren adn bizzat Atatrkn koyduu Belleten dergisi neir hayatna balad. Atatrk hayatnn son dnemlerine kadar kurumun almalaryla yakndan ilgilendi, birok defa alma plann kendisi tesbit etti, toplantlara bizzat katld. Dzenledii vasiyetnmesiyle Bankasndaki hisselerinin gelirini Trk Tarih Kurumu ile Trk Dil Kurumuna balad. 25 Mays 1940ta Dahiliye Vekletince onaylanan yeni cemiyetler kanununa gre dzenlenen tznn 2. maddesinde kurumun Reisicumhur smet nnnn himayesi altnda bulunduu, 3. maddesinde de Maarif vekilinin bu kurumun fahr reisi olduu belirtildi. Atatrkten sonra gelen btn cumhurbakanlar kurumun koruyucu bakanlar kabul edildi. Trk Tarih Kurumu, Bakanlar Kurulunun 21 Ekim 1940 tarihli kararnmesiyle kamu yararna alan dernekler arasna alnd. Kurum 7 Kasm 1982 anayasasnn 134. maddesiyle oluturulan Atatrk Kltr, Dil ve Tarih Yksek

Kurumu bnyesine tzel kiilie sahip, t mirlii ve yrtme organ sfatyla bu at altnda yer ald. Trk Tarih Kurumunun amac hem 1931 ylndaki kurulu tznde hem 2876 sayl kanunda yle belirlenmitir: Trk tarihini, Trkiye tarihini ve bunlarla ilgili konular, Trklerin medeniyete hizmetlerini ilm yoldan incelemek, aratrmak, tantmak, yaymak, bunlara dayanarak Trk tarihini ve Trkiye tarihini yazmak. nceleri Trk Oca halkevleri binasnda hizmet veren kurum 1940ta Dil ve Tarih-Corafya Fakltesine, 12 Kasm 1967 tarihinde projesi Turgut Cansevere ait u anda bulunduu binasna tand. Bu bina 1980 ylnda Uluslararas Aahan mimari dln almtr. Kurumda tekilinden itibaren on iki bakan grev yapmtr: M. Tevfik Byklolu (14 Nisan 1931-8 Nisan 1932), Yusuf Akura (8 Nisan 1932-11 Mart 1935), Hasan Cemil ambel (23 Mart 1935-17 Aralk 1941), Mehmet emsettin Gnaltay (17 Aralk 1941-19 Ekim 1961), evket Aziz Kansu (28 Nisan 1962-21 Nisan 1973), Enver Ziya Karal (21 Nisan 1973-18 Ocak 1982), Sedat Alp (16 Nisan 1982-17 Ekim 1983), Yaar Ycel (17 Ekim 1983-16 Mart 1992), Neet aatay (bakan vekili, 16 Mart 1992-21 Ocak 1993), brahim Agh ubuku (bakan vekili, 21 Ocak 1993-23 Eyll 1993), Yusuf Halaolu (23 Eyll 1993-23 Temmuz 2008), Ali Birinci (1 Austos 2008-13 Eyll 2011), Bahaeddin Yediyldz (bakan vekili, 14 Eyll 2011-) Trk Tarih Kurumu tekilinden bu yana otuz dizi halinde 1400 civarnda eser yaymlamtr. Bunlar tpkbasmlar, Trk tarihinin kaynaklar, kaynaklarn eletirmeli basklar ve ariv belgeleri, Osmanl kronikleri, dnya tarihi, Trk tarihinin ana hatlar iin hazrlanan monografilerle Trk tarihine dair aratrmalarn evirileri, aratrmalar ve doktora almalar, eitli blgelerde srdrlen kaz sonular ve raporlardan meydana gelmektedir. Kurumun yayn organ olan Belleten Trkeden baka ngilizce, Almanca ve Franszca makalelerin de yer ald uluslararas bir dergidir (bk. BELLETEN). Ayrca 1964 ylnda yaymna balanan Belgeler adl dergide Trk arivlerindeki belgeler aklamal olarak neredilmektedir (bk. BELGELER). Kurumun kurulu amalarndan biri de yeni bulular ve bilimsel konular tartmak zere toplantlar, kongreler dzenlemektir. Bu toplant ve kongrelerin en nemlisi Trk tarih kongreleridir. Dnyada kendi alannda en saygn kongreler arasnda yer alan Trk tarih kongrelerinin ilki Atatrkn direktifiyle 2-11 Temmuz 1932de yeni Trk tarih tezinin ve tarih eitiminde izlenecek yolun retmenlere anlatlmas amacyla toplanm, daha sonra uluslararas nitelik kazanmtr. 1937den itibaren on alt kongre dzenlenmi, kongre bildirileri krk sekiz cilt halinde yaymlanmtr. Drt ylda bir yaplan bu kongreler dnda birok konferans, sempozyum ve kongre dzenlenmektedir. Bunlarn en nemlilerden biri 1994te gerekletirilen Trk Dnyas Tarih Aratrmalar Kongresidir. Trk Tarih Kurumu Arivi gerek ba gerekse satn alma yoluyla birok ariv malzemesini bnyesinde toplamtr. Buradaki belgeler Osmanl Devletinin son dnemlerini ve Trkiye Cumhuriyeti dnemini kapsamaktadr. Belgelerin yan sra Osmanl ve Trkiye Cumhuriyeti dnemlerine ait zengin fotoraf koleksiyonu, bunun yannda Atatrkn cenaze resimleriyle bir Atatrk fotoraf koleksiyonu vardr. Rfk Mell Meri bakanlnda oluturulan bir heyetin Karacaahmet Mezarlnda kitbelerin tesbiti almalar sonulandrlmam olup bunlarla ilgili filer kurum ktphanesinde bulunmaktadr. Tarih ve arkeoloji alannda Trkiyenin en byk ktphanesi olan Trk Tarih Kurumu Ktphanesi bir ihtisas ktphanesidir. Deiim, ba ve satn alma yoluyla

ktphaneye salanan yaynlar 260.000 cilde ulamtr. Ktphaneye 383 yurt dndan, 246s yurt iinden 629 sreli yayn gelmektedir. Ayrca yurt d ve yurt iindeki eitli niversite, enstit, yayn kuruluu ve aratrma merkezleriyle deiim yaplmaktadr. Kurumda Cumhuriyetin ilk dnemlerinde Alacahykte balatlan kaz almalar halen devam etmektedir. Her yl yaklak yirmi-yirmi be kazya madd destek verilmektedir. 1996da Krgzistann Tanr dalarnda Son-Klde balatlan kaz almalar 2000 ylndan itibaren O blgesinde srm ve 2004te tamamlanmtr. Yine 1997de Ukraynann z Kalesinde ve Krm yarmadasnda Akkirmanda kazlar yaplm, 2002 ylndan sonra Gney Sibirya ve Kuzey Moolistanda kaz almalar gerekletirilmitir. Trk Tarih Kurumu yurt dnda birok kurum ve kuruluun yesidir. Bunlardan Uluslararas Akademiler Birliinin Trkiyedeki tek yesi durumundadr. Ayrca Uluslararas Tarih Bilimleri Komitesi, Uluslararas Asker Tarih Komisyonu, Gneydou Avrupa Aratrmalar Birlii, Osmanl ncesi ve Osmanl Aratrmalar Uluslararas Komitesi gibi kurulularn yesi ve kurucularndandr. Bunlarn dnda Macaristan, Rusya, Moldova, Azerbaycan, Trkmenistan, Kazakistan, Krgzistan, ran gibi lkelerle ikili i birlii protokolleri yaplmtr. Trk tarihinin aratrlmasnda, zellikle ekip almalar olarak Trkiyenin sosyal ve kltrel tarihi, yurt dndaki tarih Trk eserlerinin tesbiti, balangcndan gnmze Trk dnyas tarihi, Trk sflik tarihi gibi projeler gerekletirilmitir. Bu projeler erevesinde Trk tarihinin en eski yazl belgeleri olan in imparatorluk gnlklerinin Trk tarihiyle ilgili ksmlarnn tercmesi yaplm, bunlardan in Kaynaklarnda Trkler: Eski Tang Tarihi (2006) ile Han Hanedanl Tarihi (2004) baslmtr. Yine bu proje erevesinde Krgzlarn Milli Giysileri (2004) ve Kazaklarda Yaam Estetii (2004) neredilmitir.

BBLYOGRAFYA

Ulu demir, Cumhuriyetin 50. Ylnda Trk Tarih Kurumu, Ankara 1973; Fahri oker, Trk Tarih Kurumu: Kurulu Amac ve almalar, Ankara 1983; 2876 Sayl Atatrk Kltr Dil ve Tarih Yksek Kurumu Kanunu, Ankara 1983, md. 53, 54; Trk Tarih Heyeti, TY, sy. 224 (1930), s. 5859; Resm Gazete, sy. 4652, Ankara 5 Ternisni 1940, s. 1; fet nan, Atatrk ve Tarih Tezi, TTK Belleten, III/10 (1948), s. 243-246; J. M. Landau, Mama Ilm, EI (ng.), V, 1099-1100. Yusuf Halaolu

TRK VAKIF HAT SANATLARI MZES


stanbul Beyaztta Trkiyenin tek hat mzesi. Vakflara bal faaliyet gsteren yap aslnda Beyazt Klliyesinin medresesidir. 1943-1981 yllarnda Belediye ehir Ktphanesi olarak kullanlan bina bu tarihte boaltlarak restore edilmitir. 1984 Ekim aynda eitli yerlerden toplanan hatlarn ve hatla ilgili ara gerelerin sergilendii bir mze haline getirilmitir. Vakflar daresine bal hatla ilgili ilk mze, Vatan caddesi zerinde Sultan Selim Medresesinde 1968 ylnda Trk Yaz Sanatlar Mzesi adyla alm, ksa sre sonra da kapanmtr. Trk ve slm Eserleri Mzesinden alnan baz hat eserleriyle vakf teberrkt depolarnda bulunan eserler, ayrca Mustafa Bekir Pekten, Turan Trkmenolu, Yusuf Cokun, Hsamettin Akkk ve Mehmet Uluzn baladklar materyal sergilenen eserler arasndadr. Mzede yazma ve levhalarn yan sra ta zerine yazlm hat rneklerinden oluan 277 para mevcuttur. Eserlerin yaz eitlerine gre ayrld mzede kf mushaflar, risleler, Hint, Marib yazl yazma eserler ve levhalar, nesih mushaflar, ahap oyma, muhakkak mushaflar ve sls levhalar, talik yazmalar ve levhalar, sls ve aynal yazlar, istifli yaz, sls mushaflar, turalar, hattat padiahlarn eserleri, sls ve muhakkak yazmalar, iczetler, hilyeler, ileme yazlar, hanm hattatlarn yazlar ve mekler seksiyonu bulunmaktadr. Medresenin dershane ksm Mukaddes Emanetler seksiyonu halinde dzenlenmi olup ortasnda Kbe kaps rts yer almaktadr. Kitbelik ksmnda hattat olarak Hac Ali Muhammed ismi okunmaktadr. Siyah kadife zerine gm ve altn ipliklerle Ftiha sresi, hls sresi, yetlkrs, kelime-i tevhid, Kurey sresi, besmele, Neml sresinin 30. yeti ilenmitir. 1884 tarihli rtnn en altnda hurma aalar meyveleriyle birlikte grlmektedir. Burada Kbenin etrafn eviren ipek sra saten, kendinden desenli siyah Kbe rts tehir edilmektedir. Zikzak hatlar arasnda sls yazlar bulunmaktadr. Bu seksiyonda en deerli paralar sakal- erifle bir ie iinde Hz. Peygamberin kabrinden alnm topraktr. Ayrca Mekke, Medine, Mina ve Mzdelifeyi tasvir eden minyatrler vardr. Medresenin avlusunda Ali, Smi Efendi ve Mustafa zzet imzal ta kitbeler mevcuttur. Mzede kronolojik srayla Mustafa Dede, III. Murad, Hfz Osman, Yedikuleli Seyyid Abdullah, III. Ahmed, Ktibzde Mehmed Ref, Mahmud Celleddin, II. Mahmud, Sultan Abdlmecid, Rkm Efendi, Ali Haydar Bey, Vahdet Efendi, Kazasker Mustafa zzet, Mehmed efik Bey, Mevlev Zeki Dede, Mehmed zzet Efendi, Smi Efendi, II. Abdlhamid, Hasan Rz, Mehmed Nuri, Kmil Akdik, Necmeddin Okyay, Hamit Ayta gibi hat sanat statlarnn eserleri tehir edilmektedir. Bu seksiyonlardaki en erken tarihli eser IX ve X. yzyllara tarihlenen Mehmed b. drsin yazd kf mushaftr. En ilgi ekici eser ise eyh Selim Kdir tarafndan 1880-1887 yllar arasnda hazrlanm olan, oturan insan formlu yazdr. Aynal yazlarla zenginletirilen eserin en ilgin yan btn mushafn gubr yaz ile yazlm olmasdr. Mzede ayrca tlsml gmlek ve balklar, Hz. Muhammed ve Hz. Ali minyatrl kumalar, eitli tarikatlara ait ecereler, hccet, ilmhaber, berat, temessuk-senet, ibrnme, vakf teftii gibi ariv belgeleri sergilenmektedir. Bunlarn dnda makta, kalemtra, mhre, kam kalem, makas gibi hat malzemeleri vardr. eitli ebru rnekleriyle zengin cilt trleri de sergilenen eserler arasndadr. Trk Vakf Hat Sanatlar Mzesinde tehirdeki monotonluu gidermek ve geleneksel medrese yaamndan bir kesit vermek amacyla medrese

atmosferini yanstan etnografik bir oda dzenlenmitir. Burada manken hattat ve iki kk talebesi dnemin giysileri iinde hat alrken grlmektedir. Mzenin katalogu 2010 yl projesi iinde yaymlanmtr.

BBLYOGRAFYA

Erdem Ycel, Trk Yaz Sanatlar Mzesi, Arkitekt, XXXIX/339, stanbul 1970, s. 132-133; a.mlf., Trk Yaz Sanatlar Mzesi, Belediye, sy. 79, stanbul 1970, s. 18-19; a.mlf., stanbul Vakflar Mzeleri, Trkiyemiz, III/8, stanbul 1972, s. 12-21; Cihan zsayner, Bayezid Medresesi ve Trk Vakf Hat Sanatlar Mzesi, lgi, sy. 45, stanbul 1986, s. 2-9; a.mlf., Hat Sanatna Alan Pencere: Trk Vakf Hat Sanatlar Mzesi, stanbul l zel dare Haber Blteni, stanbul Ekim 1987, s. 10-11. Zbeyde Cihan zsayner

TRK YURDU
1911 ylndan itibaren stanbul ve Ankarada yaymlanan Trk dergi. 18 Austos 1911de kurulan Trk Yurdu Cemiyeti tarafndan 24 Kasm 1911 tarihinde on be gnlk periyotlarla karlmaya balanmtr. lk saysnda amac Trkle hizmet etmek ve faydal olmak eklinde belirtilir. 1917den itibaren (XIII. cilt) Trk ocaklarnn yayn organ halinde varln srdrr. Dergi gnmze kadar baz kesintilerle birlikte Trklk hareketini savunan en uzun mrl dergi olmay baarmtr. 1918de ilk devresi tamamlanan Trk Yurdunun 1923te balayan ikinci devresi 1931 ylna kadar devam eder ve felsefe, sosyoloji, arkeoloji, etnografya, mimarlk, ilhiyat, Trkiyat, tarih, hukuk, iktisat, psikoloji, tp, eitim, dil, edebiyat, sanat, siyaset, salk, spor gibi alanlara alr. Mill kltrn, mill bilincin szcln yapan dergide imzalar grlenler arasnda balca simalar unlardr: Mehmed Emin Yurdakul, Mftolu Ahmed Hikmet, mer Seyfeddin, Ziya Gkalp, Ali Canip, Yusuf Akura, Ahmet Aaolu, Gaspral smil, Veled elebi, Necip sm, Bursal Mehmed Thir, Mehmed Fuad Kprl, Abdlhak Hmid, Sleyman Nazif, Rza Nur, Rza Tevfik, Sadri Maksudi, Ahmet Zeki Velidi, Cell Sahir, Enis Behi, Kemalettin Kmi, Yusuf Ziya, Halit Fahri, Faruk Nafiz, Orhan Seyfi, Aka Gndz, Abdlhak inasi, Halide Edip, Yakup Kadri, Refik Halit, Ruen Eref, Hamdullah Suphi, Hseyin Cahit, Reat Nuri, Falih Rfk, Besim Atalay, Kilisli Muallim Rifat, Abdullah Battal (Taymas), Abdullah Cevdet, Cell Nuri, Mahmut Ragp Gazimihal. nc dnemden bugne kadar devam eden serilerdeki yazarlarn balcalar unlardr: Reit Rahmeti Arat, Remzi Ouz Ark, Oktay Aslanapa, Arif Nihat Asya, Hseyin Nihal Atsz, Samiha Ayverdi, Yavuz Blent Bkiler, Ismayl Hakk Baltacolu, Ali Fuat Bagil, Sleyman Hayri Bolay, Behet Kemal alar, saf Hlet elebi, Mehmet narl, smail Hami Danimend, Ahmet Muhip Dranas, Ziyaeddin Fahri Fndkolu, brahim Aleddin Gvsa, Necmettin Haceminolu, Abdlkadir nan, brahim Kafesolu, Mehmet Kaplan, Fahrettin Krzolu, Necip Fazl Ksakrek, Vasfi Mahir Kocatrk, Mithat Cemal Kuntay, Ercment Kuran, Akdes Nimet Kurat, Elif Naci, Orhan Okay, Cemil Sena Ongun, Mehmet nder, Mustafa Necati Sepetiolu, Faruk Smer, Enver Behnan apolyo, Fevziye Abdullah Tansel, Hikmet Tanyu, Cahit Tanyol, Fethi Tevetolu, Faruk Kadri Timurta, Nurettin Topu, M. ekip Tun, Ahmet Kutsi Tecer, Osman Turan, Mmtaz Turhan, Orhan Trkdoan, Reha Ouz Trkkan, mer Bedrettin Uakl, Hilmi Ziya lken, Sheyl nver, Ali Nihad Tarlan, Bahtiyar Vahabzade, Halide Nusret Zorlutuna. Trk Yurdu gnmze kadar yedi devre geirmitir. 1. Seri (1911-1918). Dergiyi ynetenler Mehmed Emin, Yusuf Akura ve Cell Sahirdir. lkenin iinde bulunduu artlar yznden 161 say ktktan sonra 15 Temmuz 1918de neir hayatna ara vermek zorunda kalr. 2. Seri (1923-1931). Bu dnemde Ankarada yaymlanr. 1923te drt say ktktan sonra yeni bir dzenlemeye gidilir. Eyll 1927-28 Ocak 1928 arasnda derginin boyutu deitirilir. 1928 Austosunda yine grnm deiir; 1929 ubatnda yeni harflerle kmaya balar. Derginin banda, Trk ocaklarnn fikirlerini nereder aylk mecmuadr cmlesi yer alr. 10 Nisan 1931de Trk ocaklarnn kapatlmasyla yaymna ara verir. Bu iki seride toplam 233 say (26 cilt) kmtr. 3. Seri (1942-1943). lk yllarda olduu gibi kk boyda ve, Trklerin faydasna alr, on be

gnde bir kar ibaresiyle yaymlanr, sekiz say ile 1943 ylna geilir, iki say daha kar ve kapanr. 4. Seri (1954-1957). Temmuz 1954te Trk Ocaklarnn Fikirlerini Nereder Aylk Mecmua balyla yaymn srdrr. Dergiyi ynetenler Abdlhak inasi Hisar ile Hamdullah Suphi Tanrverdir. 5. Seri (1959-1968). Byk boy olarak her ayn on beinde yaymlanr. Ynetimini stlenenler Sadettin Bilgi, Emin Bilgi, Osman Turan, Hamdullah Suphi Tanrver, Ziyaeddin Fahri Fndkolu gibi ahsiyetlerdir. Mays 1961den (sy. 296) Kasm 1964e kadar (sy. 305-306) kesintilerle kan dergi 1967de devam eder. Ocak-ubat 1968e kadar yaymn srdrr ve tekrar ara verilir. 6. Seri (1970). Mart 1970ten itibaren iki say yaymlanr; yneticileri Osman Turan ve Osman Yksel Serdengetidir. 7. Seri (1987). ubat 1987de Trk Oca Merkez Heyetinin Yayn Organ olarak yeniden kar. Yneticileri Orhan Dzgne, Reat Gen ve Cezmi Bayramdr. Mart 1989a kadar Trk Ocaklar stanbul ubesi tarafndan stanbulda, Kasm 1989da yeni kapak dzenlemesiyle Ankarada karlan dergi ok sayda ilim ve fikir adamn bnyesinde toplar ve akademik nitelikte yaymn srdrr. Bu devrede standart sayfa says altm drttr. Arlkl ve zel saylarla derginin sayfa says deimitir. 1987 ylndan sonra sahibi, genel yayn mdr ve yaz ileri ska deimesine ramen 105. saydan itibaren kalc isimler Nuri Grgr, Osman akr, aatay zdemir, Necmettin Seferciolu ve Galip Tamurdur. Ocak 1991den itibaren derginin dil, kltr, edebiyat, sanat, siyaset, ekonomi ve ahslara ilikin olarak kard zel saylar, hazrlad dosyalar unlardr: Mehmed kif Ersoy, Azerbaycan, Aile, Trk Dnce Hayat, Ynus Emre, evre, Trk Oca 80. eref Yl, Hoca Ahmed Yesev, Mslmanlarn Bugnk Meseleleri, Kutlu Doum Haftas, Medya ve nsan, Trk Dnyas, Alevlik-Bektalik, Doumunun 120. Yl Dnmnde Ziya Gkalp ve Trk Dncesi, Habitat II/ehir ve Kltr, Necmettin Haceminoluna Armaan, Medeniyetilik ve Kreselleme, Genlik ve iddet, niversitelerimiz Nereye?, slmn Bugnk Meseleleri, Alparslan Trke, Galip Erdem, 78 Yl Sonra Mill Mcadele, Eitim, Yeni Bir Medeniyet Anlayna Doru, Trk Ocaklarnn 32. Kurultay 18 Nisan 1998, Dnden Bugne Trkiyede Dergicilik, Cumhuriyetimizin 75. Yl Kutlu Olsun, ocuk ve Kltr, XXI. Yzyla Doru Trk Milliyetilii, 18 Nisan Seimleri Deerlendirmesi, 17 Austos 1999 Milletimizin Ba Saolsun, 700. Ylnda Osmanl, Trk Roman, Atatrk ve Trk Milliyetilii, Trkeye Sayg, anakkale, Krgzistana Yolculuk, Hilmi Ziya lken, Arif Nihat Asya, Trkiyede Fikir Dergicilii, Trk Dnyasndan Esintiler, D Gn 45. Ylnda Avrupa Trkleri, Trk-Ermeni htilfnn Tarih Arka Plan, Ermeniler 1915 Olaylar ve Trkiye, Ekonomi Bak Srtnda, Byk Ortadou Projesi Hedefteki lke: ran, II. Merutiyetin 100. Yl, Dilaver Cebeci, Cengiz Aytmatov, Nasreddin Hoca, Kgarl Mahmud, Ekonomi, mer Seyfeddin, Mill Eitim I-II-III, Bahtiyar Vahapzade, Ulusal Devlet Soruturmas-Ergenekon, Ercment Kuran, Mze. Derginin 1911-1928 yllar arasnda kan saylar yeni harflere evrilerek, 1929-1931 arasndaki saylar tpkbasm olarak on yedi cilt halinde yeniden yaymlanmtr (Ankara 1998-2001).

BBLYOGRAFYA

Yusuf Akura, Trk Yl: 1928, stanbul 1928, s. 289-355; B. Lewis, Modern Trkiyenin Douu

(trc. Metin Kratl), Ankara 1970, s. 347-348; Mehmet Bilgin, Trk Yurdu Dizini: 1911-1931 (mezuniyet tezi, 1978), A DTCF Ktphanecilik Krss; Hseyin Tuncer, Trk Yurdu (19111931) zerine Bir nceleme, Ankara 1990; a.mlf., Trk Yurdu (1911-2001) Bibliyografyas, Ankara 2002; a.mlf., 1911den 1992ye Trk Yurdu Mecmuas, TY, sy. 63 (1992), s. 40-43; Mehmet zden, Trk Yurdu Dergisi ve II. Merutiyet Devri Trklk Akm (1911-1918) (doktora tezi, 1994), Hacettepe niversitesi Sosyal Bilimler Enstits; Aybike Yurdrn [Tar], Yayn Tarihimizde Trk Yurdu Dergisi ve Derginin Dil Konulu Makalelerinin erik Analizi (1928-1931) (yksek lisans tezi, 1994), Sosyal Bilimler Enstits; Messami Arai, Jn Trk Dnemi ve Trk Milliyetilii (trc. Tansel Demirel), stanbul 1994, s. 81-110; Mustafa Gndz, II. Merutiyetin Klasik Paradigmalar tihad, Sebilr-Read ve Trk Yurdunda Toplumsal Tezler, Ankara 2007; a.mlf., II. Merutiyet Devrinde Trk Yurdu Cemiyeti ve Trk Yurdu Mecmuasnn Eitim Faaliyetleri, Bilge, sy. 50, Ankara 2007, s. 78-83; Mehmet Uzun, Trk Yurdu Dergisi zerine Yaplan Aratrmalar ve Yaynlar, TY, sy. 99 (1995), s. 47-49; a.mlf., Trk Yurdu ve Trk Ocaklar Literatrnde Unutulan Trk Yurdu Dergileri, TT, sy. 143 (1995), s. 9-13. Hseyin Tuncer

TRKE
(bk. OSMANLI TRKES; TRK; TRKYE).

TRKLK
XIX. yzylda Osmanl Devletinde entelektel dzeyde balayan, daha sonra siyasal ve ideolojik boyut kazanan hareket, pantrkizm. Glhane Hatt- Hmyununun sdarndan sonra devlet riclinin bir Osmanl milleti oluturulmas yolundaki abalarna ramen Osmanl tebaas arasnda milliyeti ve proto-milliyeti hareketler hz kazand. Bir genelleme yaplrsa imparatorluun hristiyan tebaas iinde Yunanllar, Srplar, Bulgarlar, Makedonlar ve Ermeniler arasnda milliyetilik cereyanlar g kazanp bu fikirleri savunmak amacyla siyas rgtler kurulurken mslmanlarn ounlukta olduu Araplar ve Arnavutlarda da kltrel proto-milliyetilik hareketleri hzlanmaya balad. lk grupta yer alan milliyeti hareketler, zaman iinde imparatorluktan ayrlp bamsz devletler kurma fikrini ciddi bir seenek halinde tartrken ikinci gruptaki akmlar daha ziyade Osmanllk kimliinin snrlarn zorlamay, Arap-Osmanl, Arnavut-Osmanl benzeri karma kimlikler oluturmay hedefledi. Trklk bu ikinci snflamadaki hareketlerden biri olarak ele alnabilir. Ancak Arap ve Arnavut proto-milliyetiliklerinden farkl biimde imparatorluun devamn salamay birincil ama kabul eden Trk hareket Osmanl kimliindeki Trklk vurgusunu glendirmeye alt. Ayn ekilde Gagauzlar gibi ok kk gayri mslim topluluklara sahip Trk nfus iin etnik kimlii n plana karan bir hareket olmam, Araplar ve Arnavutlarda grld gibi farkl dinlere mensup bireyleri birletirici bir zellik tamamtr. Bu sebeple Trklk hareketi mslman unsurlarda balayan proto-milliyeti fikir ve siyaset akmlar iinde en ge balayanlardan birini tekil etmitir. Joseph de Guignesin drt ciltlik Histoire gnrale des Huns, des Turcs, des Mogols et des autres Tartares occidentaux, &c. avant et dpuis Jsus-Christ jusqu present (Paris 1756-1758) ve Arthur Lumley Davidsin A Grammar of the Turkish Language with a Preliminary Discourse on the Language and Literature of the Turkish Nations: Copious Vocabulary, Dialogues, A Collection of Extracts in Prose and Verse, and Lithographed Specimens of Various Ancient and Modern Manuscripts (London 1832) benzeri eserler (ilk eser daha sonra Mustafa Kemali derinden etkileyecektir) XVIII. yzyln balarnda Trklk tanmnn yeniden kavramsallatrlmasna yol at. Gen yata len Davidsin kitab 1836 ylnda annesi tarafndan Franszcaya evrilerek II. Mahmuda ithaf edildi. Osmanl Devletinde kitabn baz basklarnda balna eklenen Kitb ilmin-nfi f tafsli sarf ve nahv-i Trk adyla hret kazanan eserin bilhassa dilciler ve Ali Suvi gibi entelekteller tarafndan ilgiyle okunduu anlalmaktadr. Davidsin farkl Trk kavimleri iin Tatarlar yerine ortak bir kelime olarak Trk adnn kullanlmasn teklif etmesi, kitabna deiik Trk lehelerinden rnekler ekleyip bunlarn ayn dil grubuna mensup olduunu vurgulamas Osmanl entelektel evrelerinde tartmalara yol at. Daha sonra Joseph de Guignesin eserinden faydalanan Mustafa Celleddin Paa, Les turcs anciens et modernes balkl kitabyla (Istanbul 1869) ciddi bir entelektel tartmay balatt. Asl ad Konstanty Polklozic-Borzcki olan Mustafa Celleddin baarsz 1848 ihtilli sonrasnda Osmanl Devletine snm ve mslman olduktan sonra Trklerin etnik kkenleri zerine almalar yapmt. Mustafa Celleddin Paa, Trklerin aslnda Avrupal sayldn ve Tuoro-Aryan rkndan geldiini, Trke ile Latince ve dier Avrupa dilleri arasnda balantlar bulunduunu ileri srmt. Onun bu fikirleri 1930lu yllarn Trk tarih ve dil tezleri zerinde etkili oldu. Tanzimat dneminin sonuna gelindiinde Bat kaynaklarnn tesiriyle Trklerin etnik kkeni, dilleri ve dier rklarla ilikileri zerine tartmalar balamt. Yurt iinde Tercmn- Ahvl ve

Basret gazetelerinde, yurt dnda Yeni Osmanl yaynlarnda mesel Hrriyet ve Ulm dergilerinde kltrel Trkle gsterilen ilgi olarak yorumlanabilecek atflar yapld. Ali Suvi 1873te Pariste baslan Hve (Le Khiva) adl eserinde benzer grleri dile getirdi. 1868de stanbulda neredilmeye balanan Terakk gazetesi balnn sonunda Trk gazetesi ibaresini koymutu. Ayrca basnda Trk ve Osmanl Devleti iin Trkistan benzeri kelimeler yaygn biimde kullanlyordu. Ancak bunlarn henz reym halindeki bir ktrel hareketi dile getiren ilk ifadeler olduunu belirtmek gerekir. Daha sonra Ali Suvinin bir Trk lider eklinde tantlmas gibi abalar, erken Cumhuriyet dneminde resm ideoloji haline gelen Trk milliyetiliinin geriye dnk tarih yazmnn rn olarak mtalaa edilmelidir. Kltrel Trkln hz kazanmas II. Abdlhamid dneminde gerekleti. Bu dnemde Macar Trkologlarnn artan almalar, Orhon yaztlarnn Vilhelm Thomsen tarafndan 1893 ylnda okunmas gibi gelimeler Trklk aratrmalarna hz kazandrd, bu da Osmanl entelektelleri zerinde derin etkiler meydana getirdi. Bu devirdeki Trklk hareketinin ilgin bir zellii de Rus mslmanlarnn tesiridir. Bu alanda bilhassa Gaspral smil Beyin abalarna ve 1883ten itibaren Bahesarayda Krm Trkesiyle yaymlanarak Osmanl entelektelleri tarafndan okunan Tercman gazetesinin oynad role deinmek gerekir. Kltrel Trklk hareketindeki nemli bir aama da Sleyman Hsn Paann Trh-i lem adl kitabnn 1876da yaymlanmasdr. Joseph de Guignesden etkilenen Sleyman Paa, deiik Trk kavimlerinin tarihini ayrntl biimde ele alarak Osmanl tarih yazmnda genel kabul gren tarih metodolojisinin olduka dna kyordu. Kitabn Mektebi Harbiyyede okutulmas etkisini daha da arttrd. Tarihe bu yaklam, daha sonra Mizanc Murad ve zellikle David-Lon Cahundan etkilenen Necib smn (Yazksz) tarih almalaryla daha da ileri gtrlerek Trk tarihini yeni bir alma alan haline getirdi. Bu dnemde Ahmed Vefik Paa, emseddin Smi dil alannda, Ahmed Midhat Efendi popler kltr dzeyinde Trk fikirlerin yaylmasna ciddi katklarda bulundular. Ayn ekilde Bursal Mehmed Thir, Trklerin slm medeniyetinin ykseliindeki roln ortaya koyarken daha sonra mill air unvann alacak olan Mehmet Emin (Yurdakul) edebiyat alannda Trkln gelimesine nclk etti. Kendilerini Trk gazetesi diye niteleyen Mzan ve kdam bata olmak zere basn, Osmanl Devleti dnda yaayan Trkler, Trklerin etnik kkenleri ve Macarlar gibi kavimlerin Trklerle ayn kkene dayandklar gibi konular ele almak, ayrca Macar Trkologlarnn yazlarnda geen turan ve turan kelimelerini kullanmak suretiyle kltrel Trkln tartlmasnda ciddi rol oynad. Ancak dnemin sansr yznden siyas Trklk konusunda da akseden nemli bir tartma yaanmad. Siyasal Trklk tartmas, Jn Trk basn diye adlandrlan ve yurt d merkezlerde baslarak Osmanl vilyetlerine gizlice sokulan dergilerle balad. Jn Trk muhalefetinin ilk yllarnda bilhassa Tunal Hilminin yazd makalelerde imparatorluk iinde Trk toplumunun hkim millet olarak kabul edilmesinin gerekliliine iaret edilmesi, Trkler iin vc sfatlar kullanlmas dnda ciddi bir kltrel Trkle rastlanmaz. Esasen bu dnemde Jn Trkln nemli yayn organlarna, Osmanl ve Meveret gibi Osmanllk ideolojisine veya slm ilkelere atfta bulunan isimler verilmiti. 1902de Pariste dzenlenen Osmanl Hrriyetperveran Kongresinin ardndan bu toplantda Sabahaddin Bey yanllarnn ve Krtler dndaki Trk olmayan temsilcilerin oluturduu ounluun izleme karar ald siyasete kar kan Ahmed Rz Bey ve kendilerini icraatlar diye adlandran kk Jn Trk organizasyonlar kltrel ve siyasal Trklk alannda ciddi bir hareket balattlar.

1902 Hrriyetperveran Kongresinden sonra Ahmed Rz Bey yanllar ile icraatlar tarafndan gerekletirilen koalisyonun yayn organ olarak neredilen r-y mmet gitgide Osmanlclk ideolojisinin snrlarn zorlayan bir Trkle kayarken bilhassa Msr Jn Trkl siyas Trkln ilk nemli rnlerini ortaya koymaya balad. Sleyman Vhid ve Tarsuszde Mnif beylerin yaymlad Anadolu dergisi bu alanda ilk rneklere yer verdi. Ancak bizzat siyas Trklk ideolojisini yaymak iin Kahirede neredilen ilk gazete Trk adn tayordu. erefeddin Mamm, Necmeddin rif, Celleddin rif, Ali Kemal ve Esad beyler tarafndan 5 Kasm 1903 tarihinde yaymlanmaya balanan derginin ilk saysndaki Trk makalesi mecmuann Trklerin muhfaza-i hukku, tehzb-i ezhn, tent-i efkr iin tesis olunduunu belirttikten sonra Trklerin Macarlar gibi kavimlerle akrabaln ve dier Dou kavimlerine stnln vurguluyordu. Dergiye gelen ok sayda mektup, Trkn yaymnn Rus mslmanlar arasnda da ilgiyle karlandn ortaya koymaktadr. Yazarlarnn Ouz, zbek, Turul, Turgut, Kuneralp, Ulu gibi takma adlar kulland dergide dier Osmanl ansr iin kaleme alnan ak mektuplarda Trklerin rk stnlklerini belirten ifadelere yer verildi. Trk, bu sebeple dier Osmanl unsurlarna mensup entelektellerle ciddi polemiklere girdi. Bunlarn belki de en nemlisi el-Menr ve Red Rz ile olandr. Derginin siyas Trk tezleri ve bilhassa slmiyetin Trklerin gerilemesine yol at anlam karlabilecek yorumlar, 1905 yl Kasm aynda slmiyet ile Trkln sentezini yapmaya alan bir grubun dergiyi daha radikal Trkl benimseyen milliyetilerden tasfiyesiyle sonuland. Ancak Hseyin l Bey liderliindeki yeni idareciler 1906 ylnn Hazirannda dergiyi yeniden eski neir heyetine brakmak zorunda kald. Dergi 1907 Kasmnda kapanncaya kadar siyas Trkln gelimesine byk katk salad. Yusuf Akurann Tarz- Siyset balkl almasnn Trk gazetesinde yaymlanmas (nr. 24, 14 Nisan 1904 vd.) bir tesadf eseri deildir. Akura, Osmanl Devletinin nndeki seenekleri sralarken bunlarn panislmizm, Osmanlclk ve rk esasna dayanan Trk milliyetilii olduunu belirtiyor, son alternatifin bunlar arasnda en anlamls sayldna iaret ediyordu. Zaven ve Vartouhie Nalbandyann Turtsiia i panturanizm adl rislelerinde, Akurann kitabnn Trk milliyetilii ve turanclk alannda komnist manifestonun Marksizm zerindeki rolne benzer bir etki yaptn sylemeleri yerinde bir tesbittir. Ali Kemal ve Ahmed Ferid (Tek) beylerin Akurann tezine kar verdikleri cevaplar tartmay daha da atelendirdi ve siyasal Trkl imparatorluun temel entelektel tartmalarndan biri haline getirdi. Yusuf Akura, Trk dergisine yazan eski ttihat ve Terakk Cemiyeti yelerinden biriydi. 1905 yl sonbaharndan itibaren Baheddin kir ve Nzm beyler muhalefeti yeniden rgtleyip 1906da Osmanl Terakk ve ttihat Cemiyeti ad altnda tekrar tekiltlandrdklarnda Akura gibi pek ok Trk bu yeni rgtlenmenin sempatizan veya yesi haline geldi. Bu ok nemli bir gelimeydi, nk Trk herhangi bir siyasal rgtlenmenin yayn organ deil bir entelektel yaynd. Osmanl Terakk ve ttihat Cemiyetinin siyas Trkle ynelmesi, bu ideolojinin temel Jn Trk rgtlenmesinin fikr dayana haline gelmesi anlamn tayordu. Bu alanda iaret edilmesi gereken bir dier nemli etken de Osmanl Terakk ve ttihat Cemiyetinin yurt d ubelerinin Bulgaristan, Romanya, Kafkasya, Girit, Kbrs gibi imparatorluktan ayrlm ya da muhtariyet kazanm blgelerinde kurulmas ve buralarda daha yaygn olan Trk fikirlerin bu ubeler araclyla cemiyet merkezinde etki yaratmasyd. 1905 Rus htilli sonrasnda oluan greceli zgr ortamda

zerler, Tatarlar gibi Trk toplumlarnn yayn faaliyetine hz vermeleri de bu gelimeye etkide bulundu. Aaolu Ahmet, Hseyinzde Ali (Turan), Gaspral smil gibi Osmanl Terakk ve ttihat Cemiyetiyle ilikiyi srdren liderlerin Hayat, rad, Fyzat, Tercmn- Ahvl-i Zaman gibi dergilerde ileri srdkleri fikirler (ra-y mmet ve Trk gibi dergiler bunlardan bazlarn ksmen yaymlamtr), Trkln Jn Trkln temel rgtlenmesi tarafndan iselletirilmesinde nemli rol oynad. Osmanl Terakk ve ttihat Cemiyetinin gizli muhaberatnda Adriyatik denizinden in hududuna kadar vki memleketler batan aa yalnz bir din ile mtedeyyin deil, bir lisan ile de mtekellim Trk cinsi ile meguldr. Afrika ve Hindistandan sarfnazar yalnz Trk cinsinden olanlar ittihat etseler dnyann en evketli hkmetini tekile muktedir olurlar gibi ifadelerin kullanlmas, Hseyinzde Ali Beyin emeli Adriyatik denizinden ine kadar olan memlikten bir Trk ittihad husule getirmek olan bir entelektel eklinde takdimi bu fikirlerin etkisini ortaya koymaktadr. Osmanl Terakk ve ttihat Cemiyeti, 1907 Eyllnde merkezi Selnikte bulunan Osmanl Hrriyet Cemiyeti ile birleince gerekletirecei ihtillin merkezini Makedonya olarak belirledi. Burada giriilecek bir ihtill hareketi muhtelif ansr ve bilhassa Arnavutlarn ciddi desteine dayanacakt. Bu sebeple 1907 sonu ile 1908 htilli arasndaki dnemde Osmanl Terakk ve ttihat, Trk izgisini terkederek yeniden Osmanlcl n plana karan bir propaganda yrtmeye balad. Bu amala sz konusu dnemde yeniden kullanlan beyannmelerdeki Trk kelimeleri Osmanl ile deitirildi ve dier ansr sulayan ifadeler sansrlendi. 1908 yl Aralk aynda bir ksm II. Abdlhamid dneminde yurt iinde, bir ksm Jn Trk olarak Trklk hareketinde nc roller oynam Ahmed Midhat Efendi, Necib sm, Mehmed Emin, Yusuf Akura, Ahmed Ferid beylerin nderliinde kurulan Trk Dernei, Trkln yeni dnemde de entelektel hayata damgasn vuracak bir ideoloji olacann ilk iaretiydi. 1911-1912 yllarnda kurulan Trk Yurdu Cemiyeti ve Trk Oca ise iktidardaki ttihat ve Terakk Cemiyetinden ald destekle Trkln entelektel tartmada glenmesini salad. Trk Oca, erken Cumhuriyet dnemine uzanan bir srete etkisi grlen bir kltrel rgtlenme olma zellii tar. Trklk, ttihat ve Terakk Merkezi Ummsinde grev yapan Ziya Gkalp ve Hseyinzde Ali beyler gibi entelekteller araclyla iktidar partisinin ideolojisini derinden etkiledi. Trk Yurdu, Yeni Mecmua gibi dergiler, ra-y mmet ve Tanin gibi gazeteler tarafndan youn biimde tartlan kltrel ve siyasal Trklk, edebiyat alannda da etkili oldu ve Gen Kalemler (Selnik) gibi dergi ve yaynlarla bu alanda ciddi bir deiimi gerekletirdi. Emile Durkheimden etkilenen Ziya Gkalp, Trkln sosyolojik bir ereveye oturtulmasnada, Ahmet Aaolu, Yusuf Akura ve Hseyinzde Ali beyler Osmanl Devleti dnda yaayan Trkleri de kapsayan bir Trk dnyas ve Trklk fikrinin kavramsallatrlmasnda, mer Seyfeddin ve Mehmed Emin beyler sadeletirilmi dil ve Trk edebiyat tezlerinin oluturulmasnda nc roller oynadlar. Bunlarn yan sra Trklk, Alman tarihi okulundan etkilenerek 1913 sonrasnda yrrle konan mill iktisat siyasetiyle ekonomik tezler de gelitirdi, kapitlasyonlara kar tavr ald, yabanc devletler ve muhtelif Osmanl ansrna ynelik boykot hareketlerini rgtledi. 1913 ylna gelindiinde Trklk sosyolojik, ekonomik, kltrel tezleri olan, yaygn basn desteine sahip, iktidar partisi tarafndan iselletirilen bir ideoloji haline gelmiti. ttihat ve Terakk Cemiyetinin Trkl benimsemesi ciddi sorunlar da beraberinde getirdi. ok uluslu bir imparatorluu idare etme durumunda olan ttihat ve Terakk Cemiyeti ileri gelenleri Trklk ile Osmanlclk ideolojisini badatrmaya altlar ve Trklerin mill bir ruh kazanarak

imparatorluu yeniden canlandrmalarnn btn Osmanl ansr iin yararl olduunu savundular. Ancak dier Osmanl unsurlar Trklk ideolojisine olduka mesafeli yaklat ve ciddi tenkitler dile getirdi. 1912-1913 Balkan savalarnn Osmanlclk ideolojisine vurduu ar darbe, Trkln entelektel dzeyde daha da glenmesine sebep olmakla birlikte bu ideolojinin Trk tarihilii tarafndan 1912-1913 sonrasnda ortaya ktnn savunulmas yanlt. Balkan Sava kayplarnn yol at iddetli milliyeti tepkiler ve harb-i ummye giri, ttihat ve Terakknin iselletirdii Trkln resmen sahip klan Osmanlclktan ok daha etkili olmas sonucunu dourdu. 1914 sonrasnda Rusyann dalaca ynnde beslenen mitler, evvelce kltrel boyutta tartlan pantrkizm ve turanclk fikirlerinin siyasal boyutta tartlmas neticesini dourdu. II. Merutiyetin ardndan Trk hareketi, temel ideolojik erevesi yaygn kabul grmekle birlikte trde olmaktan uzak kalmtr. zellikle bu ideolojiyi slm ile badatrma konusunda 19031907de Trk dergisini karan entelektellerinkine benzer fikir ayrlklar yaanmtr. Babanzde Ahmed Naim Seblrred mecmuasnda nerettii ve daha sonra bir risle halinde yaymlad slmda Dav-y Kavmiyyet balkl deerlendirmesinde Trkleri hlis Trkler ve Trk-slmclar diye ikiye ayrrken bu farklla iaret etmitir. lgin olan taraf, Ziya Gkalp bata olmak zere hareketin nde gelen ideologlarnn Trkn 1903-1905 dnemindeki neriyatna benzer ekilde slmiyeti Trkln gerilemesinin temel sebeplerinden biri olarak gren tezler ileri srmemeleridir. mer Seyfeddin gibi materyalist dnrleri hikyelerinde kahramanlatran Trkler dahi aktan byle tezler ortaya atmamtr. Aksine Ziya Gkalp 1913te Trk Yurdunda nerettii Trklemek, slmlamak, Musrlamak balkl almasnda, bilhassa slm Mecmuasnda ve Yeni Hayat kitabnda Trkletirilmi bir slm, Trk-slm hars tezini ilemitir. Bu yaynlarda slmn Trkletirilmesi kadar reforma tbi tutulmas fikri de ilenmitir. 1918 Mondros Mtarekesi bir anlamda Trk dncenin iktidar kaybetmesi anlamna geliyordu. Ancak paralanan bir imparatorluktan Trk ulus-devletine gei srecinde Trklk tabii olarak hayli etkili oldu. Her ne kadar 1919-1922 dneminde Mill Mcadele liderleri slm bir lisan kullansalar da bunlarn nemli blm Trk harekette yer alm ya da ona sempati duymu kimselerdi. Bunun yan sra Sovyet liderleriyle iyi ilikiler srdrme abas da Trk ve turanc tezlerin aka dile getirilmesini nlemiti. Buna ramen 1922 sonrasnda Trklk yeni bir ivme kazanmtr. Trklk dncesi erken Cumhuriyet dneminin ideolojik temellerinden birini oluturmakla birlikte bilhassa Trk tarih tezinin geliimi sonrasnda yeni bir ekil alm ve resm Trk milliyetiliine dnen ideoloji slmiyeti Trk rknn gelimesinin engellerinden biri olarak ne srmtr. Bu dnemin tezleri, antropolojik temelleri istisna edilirse Trk dergisinin erken dnem neriyatyla ciddi benzerlikler gsterir.

BBLYOGRAFYA

smail Bey Gaspirinskii, Russkoe musulmanstvo: mysli, zametki i nabliudeniia musulmanina, Simferopol 1881, tr.yer.; Osmanl ttihat ve Terakki Cemiyeti Merkezinin 1906-1907 Senelerinin Muhaberat Kopyas, stanbul Belediyesi Atatrk Kitapl, Or., nr. 30, vr. 81, 115-116; Ahmed Naim,

slmda Dav-y Kavmiyyet, stanbul 1332; Ziya Gkalp, Trklemek, slmlamak, Musrlamak, stanbul 1918; a.mlf., Yeni Hayat, stanbul 1918, tr.yer.; Zarevand [Zaven-Varthouie Nalbandyan], Turtsiia i panturanizm, Paris 1930, s. 42, 160; D. Kushner, Trk Milliyetiliinin Douu: 1876-1908 (trc. evket Serdar Tret v.dr.), stanbul 1979, s. 12-27; Tark Zafer Tunaya, Trkiyede Siyasal Partiler, stanbul 1984, I, 414-438; erif Mardin, The Genesis of Young Ottoman Thought, Syracuse 2000, s. 250; M. kr Haniolu, Preparation for a Revolution: The Young Turks, 1902-1908, Oxford-New York 2001, s. 64-73, 352-357; el-Menr, VI/24, Kahire 1904, s. 954-958; VII/2 (1904), s. 3-4; XII/12 (1910), s. 913. M. kr Haniolu

TRKGELD, Ali Fuat


(1867-1935) Htrat ve siyas eserleriyle tannan Osmanl Devletinin son Mbeyin baktiplerinden. 8 Temmuz 1867de stanbul Acbademde dodu. Tanzimat devri brokratlarndan Dahiliye Mstear Cell Beyin torunu ve Tercme Odas Mhimme Mdr Cemal Beyin oludur. btidiyeden sonra Soukeme Asker Rdiyesinden mezun oldu ve lisan mektebini bitirdi. Bykbabasnn evinde oturan Hintli Hoca skender Efendiden Fars edebiyat dersleri ald. 1881de girdii Dahiliye Mektb Kaleminde bir yandan alrken dier yandan renimine devam etti. 1895te Mektebi Hukku birincilikle tamamlad. Resm grevinde ilerleyerek eitli komisyonlarda alt ve ardndan kalem mdr oldu. 28 Haziran 1901de dahiliye mektupuluuna getirildi; 9 Temmuz 1903ten itibaren dahiliye mstearlna veklet etti. II. Merutiyetin iln esnasnda bu iki grevi birlikte yrtmekteydi. 22 Eyll 1908de sadret mektupusu, 8 Eyll 1909da dahiliye mstear olan Ali Fuat, bu grevi yrtrken Gazi Ahmed Muhtar Paa kabinesinin iktidara gelmesinden sonra Hseyin Hilmi Paann Meclisi Vkelda teklifi ve Sultan Reada tavsiyesiyle 31 Temmuz 1912de Mbeyin baktipliine getirildi. Sultan Readn vefatna kadar bu grevde kald; Vahdeddinin clsunda grevini Damad Ferid Paann ikinci sadretine kadar srdrd. Kuv-yi Milliyeyi isyanc iln eden hatt- hmyuna kar knca (BA, HSD. AFT, nr. 9/50; Grp ittiklerim, s. 283-287) bandan beri icraatn eletirdii Damad Feridle ilikileri tamamen bozuldu. Bu olayn ardndan r-y Devlet Maliye ve Nfia Dairesi Riysetine nakledilerek 15 Nisan 1920de saraydan karld. 27 Ekimde Tevfik Paann son sadretinde sadret mstearlna tayin edildi ve stanbul hkmetinin ilgasna kadar bu grevde kald. Emekliliini istedikten sonra daha nce balad ilm, tarih ve siyas alanlarda eitli eserlerini kaleme ald. 1934 Maysnda geirdii ksm felcin ardndan 3 ubat 1935te vefat ederek Yahy Efendi Kabristanna defnedildi. Ali Fuat Trkgeldi, Osmanl brokrasisinde nemli grevlerde bulunmu, zellikle II. Merutiyetten Cumhuriyete kadar pek ok siyasal gelimeye tank olmu, bunlarn nde gelen ahsiyetleriyle tanm, bir yandan gelimeleri kaydederken dier yandan -olu li Trkgeldinin belirttii gibiTrk hkmetinin gr ve dn tarzn eserlerinde ortaya koymutur (BA, HSD. AFT, nr. 9/50). Kitaplarnn deeri sadece grp iittiklerini yazmakla snrl kalmam, Tanzimattan II. Merutiyetin ilnna kadar geen yetmi yl iinde meydana gelen olaylar Avrupa kaynaklarna da atfta bulunarak karlatrmal biimde ele alm, ayn zamanda bu olaylarda rol alan ahsiyetlerin resm ve zel kiiliklerinin tahlilini yapmtr. Bu konularda yazdklarn zgn klan husus, yer verdii tarih belgelerin yan sra Tanzimat riclinin kaleminden kan pek ok belgeyi grmesi, sadret mstear iken Yldzdan Bbliye devredilen siyas evrak incelemesi, kiiliklerini tahlil ettii nemli isimlerin aileleriyle tanma frsat bulmas ve zel arivlerini gzden geirmesidir. Eserleri. 1. Mesil-i Mhimme-i Siysiyye. XIX. yzyln ikinci yarsndan itibaren Osmanl Devleti ile Avrupa ve Rusya arasnda geen olaylar konu edinen kaynak niteliinde bir eserdir. I. cilt Krm

harbinin ortaya k ile balar, Karadenizin tarafszlnn ihlli ve Londra Konferans ile sona erer. Cildin sonuna Mustafa Reid, l ve Fuad paalarn bu dnemdeki gelimelerle ilgili yazlar eklenmitir. II. cilt 1293 (1876) Osmanl-Rus Harbinin k sebeplerinden Rumeli-i arknin Bulgaristana iltihakna kadar (1885) gelir. Sadrazam ve hariciye nzrlarnn kaleme aldklar bu dnemle ilgili belgeler cildin sonuna eklenmitir. III. cilt Girit meselesi ve Osmanl-Yunanistan siyas ilikilerine dairdir (nr. Bekir Stk Baykal, Ankara 1960-1966). 2. Grp ittiklerim. II. Merutiyetin ilnndan Mbeyin baktiplii grevinden ayrlncaya kadar yaad olaylardan bahseden bir htrattr. Mtreke dnemine ait blm gn gnne tutulmu notlardan olumaktadr. Yazar, kitabn sonunda yer alan stitrad balkl blmde Sultan Read ile Vahdeddinin nemli sayd sz ve kendi gzlemlerine yer vermektedir (Ankara 1951, 2. bs.). 3. Ricl-i Mhimme-i Siysiyye. Mellifin kendi dneminde en tannm kitabdr. Mustafa Reid Paadan itibaren II. Abdlhamid dneminin son sadrazam Avlonyal Ferid Paaya kadar gelen devlet adamlarnn grevleri esnasnda i ve d ilikilerde meydana gelen nemli gelimeler ve bu gelimelerde rol oynayan ahsiyetlere dairdir; bunlara ait baz belgeleri de ihtiva eder. Eser 4 Haziran 1925-4 Austos 1927 tarihleri arasnda Serveti Fnnda tefrika edilmi (nr. 29-142), Mustafa Reid, l ve Fuad paalarla ilgili ksm ayrca kitap halinde yaymlanmtr (stanbul 1928, 1935). 4. Mruf Smlar. Ricl-i Mhimme-i Siysiyyede tercme-i halleri yer alanlarn dnda dnemlerinde iz brakan kiilerin biyografileriyle baz hikyelerini ierir. Eserde eski tekilt dzenine ve siyasal olaylara dair bilgi ve belgeler de bulunur. Kitap yirmi iki blmden olumaktadr: Sadrazam Mehmed Emin Paa, Rauf Paa, Sadrazam zzet Mehmed Paa, Mehmed Said Pertev ve kif paalar, Abdurrahman Nfiz Paa, Teklt- Mliyyenin kurucularndan Ms Saffet Paa, damatlardan Halil, Said, Fethi, Mehmed Ali paalar, Sadrazam Srm Paa, Sdk Rifat Paa, ekib Paa, Kaptandery Mahmud Paa ve Sinop vakas, Serdrekrem Abdlkerim Ndir Paa, eyhlvzer Nmk Paa, Sadrazam Ahmed Esad Paa, Ahmed Cevdet Paa, Mmtaz Efendi, Mansrzde Mustafa [Nri] Paa ve Netyicl-vukt, Mnif [Mehmed] Paa, nzrlar ve mstearlar, Dahiliye Nzr [Mehmed] Memduh Paa, Msr Valisi Mehmed Ali Paa. Eserin Msr Valisi Mehmed Ali Paaya ait olan ksm Trk Tarih Encmeni Mecmuasnn 1 Haziran 1927 tarihli saysnda; ekib, Rifat, Mnif ve Mansrzde Mustafa paalara ait ksmlar yine ayn mecmuada (sy. 2, Eyll 1929, I/1 [1929], s. 4048; I/3, ubat 1930, s. 42-66; I/4, Mart-Mays 1930, s. 1-16; I/2, Eyll 1930, s. 1-11). 5. Edvr- Islht. Krm harbinden II. Merutiyetin ilnna kadar yabanc devletlerin nerdii slahatlar ieren baslmam nemli bir kitaptr. 1856 Islahat Fermanndan balayarak Makedonya slahatna kadar (1903) gelen eserde birok belge yer almaktadr. Trkgeldi, Bblide toplanan Ermeni olaylaryla ilgili eitli komisyonlarda ve Makedonya olaylar esnasnda dahiliye mektupuluu grevinde bulunduundan gelimelerin nemli bir blmne tanklk etmitir (BA, HSD. AFT, nr. 9/50). 6. Trih Fkralar. Mustafa Reid, l, Fuad, Mtercim Rd, Ahmed Vefik, Saffet Mehmed Esad paalarla eyhlislm Zeyn Efendi, Veli Efendizde Emin Efendi, Mverrih sm Efendi, Sleyman Fik Efendi, Hlet Efendi, Keecizde zzet Molla, air Nihad Bey, Suhte Nil, Kzm Paa gibi nl baz simalara ait nktelerden oluan bir mecmuadr. 18 Austos 1927-19 Nisan 1928 tarihlerinde Serveti Fnnda yaymlanmtr. 7. fk Fkralar. Halk arasnda sylenegelen hikye ve fkralardan oluur (BA, HSD. AFT, nr. 9/50).

BBLYOGRAFYA

Ali Fuat Trkgeldi Evrak, BA, HSD. AFT, nr. 3/72, 4/33, 6/128, 7/7, 16/17; Ali Fuat Trkgeldi, Grp ittiklerim, Ankara 1949, s. 283-287; Seluk Erez, Ali Fuat Beyin Elyazmalar, Cumhuriyet, stanbul 22 Haziran 1992; Ali Fuat Bey, TA, II, 86. Seyfi Kenan

TRK b. ABDULLAH
() (. 1249/1834) Sud ailesine mensup emr (1824-1834) (bk. SUDLER).

TRK-i BAST
( ) Divan edebiyat iinde yaln Trkeyi benimsedii ileri srlen edebiyat ve dil akm. lk defa 1921de Mehmed Fuad Kprl tarafndan Tevhd-i Efkr gazetesindeki makalesinde, daha sonra 1928de kitabnda (bk. bibl.) bahsedilerek tanmlanan Trk-i bast tabiri, divan edebiyatnda Arapa ve Farsa kelime ve terkiplere fazla yer vermeyerek sade bir Trke ile iir yazma akm iin kullanlmtr. Kprlye gre XVI. yzylda ran iirinin gittike artan etkisiyle Arapa ve Farsa kelime ve terkiplerin oalmasna bir tepki eklinde nce Tatavlal Mahrem, ardndan Edirneli Nazm aruz vezniyle sade, terkipsiz bir Trke ile yazmaya balam ve bu tarzn adn Trk-i bast koymutur. k elebinin, Mahremnin Bastnmesinden bahsederken (Meir-uar, vr. 117b) el-fz u tebht kmilen Trk olan, iinde lafz- Arab ve Fris bulunmayan demesine baklarak Trk-i bastin Trke kaygsyla ortaya ktna ve ilk temsilcisinin Mahrem olduuna u tek beyitle hkmedilmitir: Grdm seirdir ol ala gzl geyik gibi/Dtm sa tuzana bn veyik gibi. Edirneli Nazmnin divannda yer alan ve Trk-i Bast baln tayan bu tarz manzumelerden, ou gazel olmak zere 283 iirle 100den fazla beyit ve mfredi Dvn- Trk-i Bast ad altnda yaymlayan Kprl bu rnekleri dikkate alp bunlar mill edebiyat akmnn bilinli ilk mjdecileri arasnda saymtr. Kprlnn yer yer ihtiyatl bir yaklamla bir dil ve edebiyat akm/hareketi eklinde tantt Trk-i basti onu takip eden edebiyat tarihi aratrmaclarnn birou (Nihal Atsz, Agh Srr Levend, Nihad Smi Banarl, Ahmet Kabakl vb.) varl mutlak bir akm olarak benimsemitir. Hatta Kprlnn Edirneli Nazmnin divanndaki sade iirleri seerek Dvn- Trk-i Bast eklindeki adlandrmasn bu isimde bir divan varm gibi telakki edilmilerdir. Bazlar ise XV. yzyl airlerinden Aydnl Vislyi akmn ilk airi diye bunlara katmtr. Ancak Vasfi Mahir Kocatrk, Nazmnin iirinden bahsederken bunlarn sanat deeri bulunmadn, sade Trke ile iir yazmann bir yenilik saylmadn, daha nce de buna benzer rneklere rastlandn ileri srmtr. Ali Karamanlolu da bilinli bir milliyetilik ve Trklk dncesinin rn olmayan bu rneklerin mnferit davranlar saylmas gerektiini belirtmitir. Btn bu yarglar ad geen airlerin eserleri zerinde henz ciddi aratrmalarn yaplmad yllara aittir. 1990lardan sonra bu air hakknda yaplan doktora almalar, yaymlanan makale ve kitaplar konuya aklk getirmitir. Bunlardan Aydnl Vislnin, Gzlerimdir gzelim gzn can ile seven/Gze gster gzn gzden ra olma igen beytiyle balayan gazelinin Sabay adl bir aire nazre olduu, esasen Vislnin Trk-i bast erevesine girecek baka iiri de bulunmad anlalmtr (Mermer, s. 23). Mahremnin de zikredilen beyit dnda sade Trke ile yazmad grlmekte, Bastnme adl eseri bulunamadndan konuyla ilgisi hakknda bir fikir edinilememektedir (Aynur, IV/5 [2009], s. 43). En ok rnein grld Edirneli Nazmnin divan ise 643 varakta 8976 manzumeyle Trk edebiyatnn en hacimli divandr. Eserde divan iirinin hemen btn konularnda (bahirler, nazm ekilleri, edeb sanatlar vb.) ok miktarda rnek yer

aldndan bunlar arasnda sayca fazla gibi grnen Trk-i bast manzumelerinin btn iindeki nisbeti dikkate alndnda bir r ama diye adlandrlmasnn doru olmad anlalmaktadr (Avar, Bilig, sy. 18 [2001], s. 132; Kksal, Bilig, sy. 20 [2002], s. 115). Bu akmn varln ne srenler Trk-i bast rnlerinin sanat deerinden ziyade dili zerinde durmu, bunu iirde bir sade dil akm gibi grerek nesirle ilikilendirmemi, ad geen air ok zayf alkalarla bir arada dnlmtr. Mahremnin ele gemeyen Bastnmesine karlk sadece bir beytiyle akm balatm olmas mkul grnmemektedir. Aydnl Vislden ise hi rnek yoktur. Dier taraftan bu air eer bilinli bir akm balatm olsayd onlarn bu tavrlarn devam ettirmeleri beklenirdi. Halbuki her de divan edebiyatna bal iirler yazmtr. Trk-i bast, Arapa ve Farsaya kar bir Trkecilik akmndan ziyade divan iirinde mahallleme eiliminin bir yansmas zelliini tamaktadr (Mermer, s. 25). Konu etrafnda baz doktora tezleri hazrlanm, bazlarnda ise bu konuya da temas edilmitir: Mahrem ve ehnmesi: I. Ksm Yavuz Sultan Selim Dnemi, nceleme-Metin Szlk-Dizin (haz. Hatice Aynur, 1993), Sosyal Bilimler Enstits; Edirneli Nazm: Hayat, Edeb Kiilii, Eserleri, Trk-i Basit ve Gazeller Dndaki Nazm ekil ve Trleri (haz. Ziya Avar, 1998), Gazi niversitesi Sosyal Bilimler Enstits; Edirneli Nazm, Mecman-Nezir: nceleme-Tenkitli Metin (haz. M. Fatih Kksal, 2001), Hacettepe niversitesi Sosyal Bilimler Enstits.

BBLYOGRAFYA

k elebi, Meir-uar, vr. 117b-118a; Kprlzde Mehmed Fuad, Bugnk Edebiyat, stanbul 1924, s. 77-81; a.mlf., Mill Edebiyat Cereyannn lk Mbeirleri ve Dvn- Trk-i Bast, stanbul 1928, s. 18-24; a.mlf., Mill Lisan ve Edebiyat Cereyannn lk Mbeirlerinden air Mahrem, HM, sy. 106 (1928), s. 2-3; [Nihal] Atsz, XV. Asr airlerinden Edirneli Nazmnin Eseri ve Bu Eserin Trk Dili ve Kltr Bakmndan nemi, stanbul 1934; Agh Srr Levend, Trk Dilinde Gelime ve Sadeleme Evreleri, Ankara 1949, s. 92-95; Vasfi Mahir Kocatrk, Trk Edebiyat Tarihi, Ankara 1964, s. 355; Faruk Kadri Timurta, Tarih Boyunca Trkecilik Cereyan, Atsz Armaan (haz. Erol Gngr v.dr.), stanbul 1976, s. 421-445; Nihad Smi Banarl, Resimli Trk Edebiyat Tarihi, stanbul 1987, I, 621-623; Mustafa zkan, Trk Dilinin Gelime Alanlar ve Eski Anadolu Trkesi, stanbul 1995, s. 53-79; Ahmet Mermer, Trk-i Bast ve Aydnl Vislnin iirleri, Ankara 2006; Ziya Avar, Edirneli Nazmi ve Trki-i Basit, Konya 2007, s. 6-17; a.mlf., Trki-i Basiti Yeniden Tartmak, Bilig, sy. 18, Ankara 2001, s. 127-142; Fatih Kksal, Orijinal Bir air: Edirneli Nazm ve Dvnna Yeni Baklar, Bilig, sy. 20 (2002), s. 101-123; a.mlf., Edirneli Nazmnin Yaymlanmam Trk-i Bast iirleri, Trklk Bilimi Aratrmalar, sy. 15, Nide 2004, s. 63-82; Hatice Aynur, Trk-i Bast Hareketini Yeniden Dnmek, Turkish Studies, IV/5 (2009), s. 34-59; Semih Tezcan, Divan iirinde Trke Kaygs, Bilig, sy. 54 (2010), s. 255267. Hatice Aynur

TRK DARB
(bk. DARB- TRK).

TRKSTAN
( ) Orta Asyann byk ksm iin kullanlan tarih bir terim. rann Horasan blgesinden balayarak Kuzey Afganistan dahil Pamir ve Hinduku-Kunlun (Karanlk) dalarnn kuzey eteklerinden inin Tun-huang blgesine kadar uzanan, oradan Manuryann batsna ulaan, Moolistanla birlikte Gney Sibiryann tamamn iine alan, batda Ural dalar ile Volga rmann Hazar denizine ulat noktaya kadar devam eden geni bir alan kaplar. Bu alann tarih kaynaklardaki ad XIX. yzyl ortalarna kadar Trkistandr (Trk yurdu). ounluunu gnmzde Uygur ve Kazak Trkleri ile dier Trk gruplarnn oluturduu in Halk Cumhuriyeti hkimiyetindeki blgeye Dou (ark) Trkistan, 1924ten sonra Sovyet hkimiyetine giren alana Bat (Garb) Trkistan ad verilmektedir. Dou Trkistann yzlm 1.828.418 km, Bat Trkistann 3.836.503 kmdir. Trkistan adn ilk defa eski ranllarn, daha sonra Araplarn Orta Asyada Trklerin yaad blgeleri tanmlamak iin kullandklar bilinmektedir. Ermeni tarihisi Sebeosun eserinde de (m.s. VII. yzyl) Trkistann Amuderyadan (Vehrot) balad vurgulanr. Arap corafyacs Yakb, Pamir yaylasnn Trkistan denilen yer olduuna iaret eder. Ssnler dneminde ve slm fetihleri devrinde Trkistan ad Mvernnehirin dousundaki dalara ve kuzeyindeki lkelere verilmitir. slm ncesinde Ssnler dnemini inceleyen Musa Horenaki eserinde Turkastanak kelimesinin eski Yunanllarn Skythia (skit lkesi) karl kullanldn belirtmitir. XV. yzylda kaleme alnan Timur seferleriyle ilgili eserlerde Trkistan, Mvernnehir dnda yaayan Trklerin lkelerini gsteriyordu. Bununla beraber Hazar denizinin kuzeyindeki alanlara bn Fadlnn Seyahatnmesinde Bildt-Trk, Ahmed Ts ve dier Farsa eser yazanlar ise Trkistan demilerdir. Baz Bat kaynaklarnda 580lere doru Orta Asya iin Turkhia (Trkiye) ad yer almaktadr. Mslman Araplarn blgeye gelmesinden nce Amuderya (Ceyhun) nehrinin kuzeyinde kalan ksmlar Trkistan diye anlmaktayd. slm fetihleriyle birlikte daha ziyade Mvernnehirin kuzey ve dousundaki blgeye Trkistan denilmeye baland. Ruslar, Trkistan ile Mvernnehiri kastederken ranllar blgeyi ran ve Afganistann kuzeyi olarak tanmlyordu. Trkistan hakknda eitli bilgiler veren slm corafyaclar bu isim altnda daha ok mslman olmam Trklerin yaadklar blgeleri ele almaktadr. stahr, Trkistan Ouz lkesi (Gziyye), Hazarlar, Kimekler, Karluklar, Bulgarlar ile Crcn-Frb-sfcb arasnda kalan yerler olarak nitelemektedir. Ykt elHamevye gre Trkistan, Frb ehrinden balamakta, kuzeye ve douya doru devam etmektedir. Cend, Hoten ve ehrikent, Trkistan snrlar ierisinde yer almaktadr. Ykt el-Hamev Trkistanda Karluklar, Dokuz Ouzlar, Trgiler, Kimekler ve Ouzlarn ikamet ettiini kaydetmektedir. Zekeriyy el-Kazvn, Trkistan douda birinci iklimle yedinci iklim arasnda geniliine konumlandrr; blge halkn adrlarda oturan gebeler diye niteler. Sonraki asrlarda Timurlular ve zbekler asndan Trkistan, Kazakistan ve Krgzistan demekti. Trkistann gney snr olarak baz seyyahlar Bmynn kuzeyindeki Akrabat geidini, bazlar Hilmend ile Amuderya arasndaki su

datm hattnn gneyinde Hacikak geidini gsterir. Daha batda Murgb ile bmeymene arasndaki yrede Bend (Tirbend) silsilesi Trkistan snr eklinde dnlmektedir. Afganistanda Trklerin yaad Mezrerif ve Bedhan taraflarna Trkistan deniliyordu. rann kuzeydousunda Horasan vilyetindeki Trkmenlerle meskn sahaya da Trkistan ad verilmiti. Ruslar, Trk lkelerini igale kalktklar dnemde Trkistan kelimesini Kazaklardan renerek kullanmaya baladlar. Bu sebeple baz Batl aratrmaclarn Trkistan isminin blgeye Ruslar tarafndan verildii yolundaki iddialar yanltr. Ayrca ran ve Afganistanda halk dilinde Trkistan kelimesi sz konusu lkelerin kuzeyini gsteriyordu. Erken Ortaa devirlerinde Afganistandaki Belh ve Mezrerif yresiyle Tohristan zamanla Trkleme srecine girince Trkistan adyla anlmaya baland. XVI. yzylda zbek Hanlnn kurulu devirlerinde onlarn igaliyle Amuderyann gneyinde yeni bir Trkistan dodu. Buna Afganistann Gney Trkistan eyaleti dendi. Gnmzde bu blgede Trkmen ve zbek gibi Trk kkenli boylar yaamaktadr. XVIII. yzyl sonunda Afgan hkmeti buras iin Trkistan vilyeti adn kullanmt. 1869da Rus igali sonras resmen Amuderyann kuzeyi iin Rus Trkistan, gneyi iin Afgan Trkistan tabirleri ortaya kt. XIX. yzylda literatre in ve Rus hkimiyetindeki alanlara gre Dou ve Bat Trkistan adlar yerleti. Bat Trkistan. Kuzey taraflarnda fazla yksek dalar bulunmamakla birlikte Tarbagatay ve Uluda silsileleri burada yer alr. Tarbagatay dalar Altay dalar ile Tanrdalar arasnda bir halka vazifesi grr. Batsnda Uludalar usuz bucaksz bozkrlarn iinde uzanr. Hazar denizinin dousunda Kpet da ve Hinduku dalarnn kuzeyinden itibaren ortalama rakm 25-35 m. olan dzlkler vardr. 160.000 km geniliinde bir alan kaplayan Aral gl ile Hazar denizi arasndaki styurt yar plak toprak ve oraklklardan ibarettir. Blgenin bats Manglak (Ming Klak) adyla bilinir. Gneyinde Balkan dalar, Aral ve styurtun gneyinde Kzlkum, Karakum lleri bulunur. Bat Trkistanda sulama sayesinde tarihin ilk devirlerinden beri zenginlii anlatlan Hrizm (Hve) ayr bir yere sahiptir. ok eitli tarm rnleri yetitirilir ve yerleime uygun alanlar mevcuttur. Kazak dalas adn alan Kuzey Trkistan bozkrlar paraya ayrlr: Turgay su hattnn batsndaki blm Turgay-Yayk dzl, Krgz Kazak Buruuk lkesi, u-Balka bozkrlar. Mvernnehir ve Fergana en nemli tarih blgelerdir. Trkistan denilen geni alann siyasal, ekonomik ve kltrel alardan eski alardan beri en merkez kesimini oluturur. slm ncesi devrede Trkistan sahasnda Hun, Akhun, Gktrk, Uygur gibi byk imparatorluklar kuran Trkler, ayrca ok eski dnemlerden itibaren boylar halinde blgede yaadlar. Karahanllarn mslman olmas Trklerin slm kltr dairesine girmesine yol at. Seluklular ile birlikte Trk nfusunun nemli bir ksm n Asyaya g etti. Buna ramen Trkistanda Trk kkenli topluluklarn varl gnmze kadar srd. Blgede Kazakistan, Krgzistan, zbekistan, Trkmenistan gibi bamsz Trk cumhuriyetlerinin yannda Tacikistanda da nemli bir Trk nfusu mevcuttur. XIII. yzyldaki Mool istils dneminde byk skntlar eken Bat Trkistan, Timurlular zamannda gelime imkn buldu. Altn Orda Devletinin knn ardndan gelen zbekler, Timurlular ortadan kaldrd. Fakat kendileri birlik haline gelemeden Rus istilsna kadar hanlk durumunda varlklarn srdrebildi. Buhara Hanl 1500de, Hve Hanl 1512de, Hokand Hanl 1710da kuruldu. Buharann 3 milyon, Hvenin 2 milyon, Hokandn 1 milyon civarnda nfusa sahip olduu tahmin edilmektedir. XIX. yzyln ortalarnda Rus istils srasnda Trkistan hanlklarndan Buhara Emirlii Zerefan vadisi, Kakaderya, Surhanderya, Karategin, Andican, Semerkant, Buhara, Kari, Hisar, Kerki ve izak iine alyordu. Hokand Hanl, Fergana

vadisi merkez olmak zere douda Isk Gl, batda Sirideryaya, gneyde Pamir dalarndan kuzeyde Kazakistan bozkrlarna kadar uzanyor, Hve Hanl bata Hrizm Aral glnn gneyinden Merve kadar olan sahay kapsyordu. Hokand 1865te, Buhara 1868de, Hve 1873te Ruslar tarafndan igal edildi. Ruslar 1867de baehri Takent olan Trkistan Umumi Valiliini kurdu. lk vali General K. P. Kaufman idi. Bu valilie Siriderya havzas, Fergana ve Mvernnehir dahil edilmiti. 1869-1884 yllar arasnda igal edilen Trkmenistan Hazar tesi Vilyeti (Zakaspiskaya Oblast) buraya baland. 1898de Trkmenistan ve Yedisu valilie katld ve Trkistan daha geni bir anlam kazand. 1886da I. Muketov yapt almalarla Trkistan adna idar deiikliklere ramen coraf anlam kazandrmaya gayret etti. Buna gre Hazar denizi, ran yaylas ve Buz denizi arasndaki saha Trkistan olarak adlandrlmal, Hinduku dalar Rusya ile ngiltere arasnda snr kabul edilmeliydi. arlk dneminde Buhara ve Hve hanlarnn umumi valiliin iinde saylmad Trkistan blgesi Yedisu, Siriderya, Fergana, Semerkant ve Zakaspi (Hazar tesi) diye be idar birime ayrld. 1911de Trkistan Umumi Valiliinin nfusu 9.838.100 idi. Bolevik devrimi esnasnda Trkistanda Trkistan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti (30 Nisan 1918), Buhara Sovyet Halk Cumhuriyeti ve Hrizm Sovyet Halk Cumhuriyeti gibi yerel kurulular ortaya kt. Bunlar bamszlk taraftarlarna kar Bolevik Ruslarla i birlii yaparak komnizmin Trkistanda yerlemesine katk saladlar. Fakat Sovyet ynetimi herhangi bir etnik ve kabilev oluuma izin vermiyordu. Trk kkenli topluluklar arasnda blc faaliyetler yrterek kabileleri ayrmay baard. Trkmenleri, Krgzlar, Kazaklar ve zbekleri ayr ayr cumhuriyetler haline getirip Trkistan birliini datt. 16 Eyll 1924te alnan kararla Trkistan ad tamamen ortadan kaldrld. Bolevikler, Trkistann idar yaplanmasn deitirdi; valiliin merkezi yine Takentti, ancak ad Orta Asya blgesi (Sredniy Azii Kray) oldu. Trkistan valiliinin Yedisu, Carkend, Lepse ve Zakaspi blgesinin Kazaklarla meskn yerleri, ayrca Karakalpaklarn yaad saha Kazakistana katld. 1926daki taksimata gre eski Trkistan valilii bee ayrld. En batda Trkmenistan Cumhuriyeti kuruldu. Merkezi Akbd olurken Zakaspi idar blmnde bulunan Merv evresi, eskiden Hve Hanlna bal olan Taavuz (Taauz/Daouz) blgesi, Buhara Hanlndan arcuy ve Kerki blgeleri buraya dahil edildi. zbekistan Cumhuriyetinin merkezi Takentti. Mvernnehir, Semerkant ve Fergana vilyetlerini, Buhara ve Hve hanlklarnn zbeklerle meskn yerlerini kapsyordu. Baehri Duanbe olan Tacikistan Cumhuriyetine ise Hisar (Duanbe), Kurgantepe, Gharm (Karategin), Klb, Ura-Tepe vb. alanlar baland. 1924te zerk olan Krgzistan Cumhuriyeti 1936da tamamen teekkl etti. Yedisu valiliinden u, Talas, Narin rmaklarnn yukar mecralarnn sahalar, Isk Gl havzas, Ferganadan Altay ve Pamir srtlar, ayrca Cellbd ve O blgeleri buraya katld. Kazakistana Yedisu, styurt, Karakalpakistan, Sirideryann aa mecras imkent, Kzlorda, Tarz/Trz (Talas) ehirleri eklendi. Dou Trkistan. Altay da, Tanrda ve Karanlk gibi yksek sradalara sahip olsa da i ve dou taraf kum lyle kapldr. Tarm deryas, li, rti, Manas, Ulungur, Karaeher bata gelen nehirlerdir. ki byk gl Sayram ile Budadr. Buradaki Taklamakan l yaklak 500.000 kmdir. Kazakistan, Krgzistan, Tacikistan cumhuriyetleriyle Pakistan, Hindistan, Kemir, Tibet, Moolistan ve in lkelerine komudur. Tarih pek yolunun nemli bir ksm gnmzde yenilenmitir. Kgar, Hoten, Yarkent, Aksu, Kua ve -Turfan Alt ehir diye anlan ehir ve

blgeleri tarih neme sahiptir. Buras Hun Trkleri ve Byk Gktrk mparatorluunun da hudutlar dahilinde yer alyordu. Gktrklerin iindeki Uygurlar 744te Orhon nehri kysnda Ordubalk ehrinde mstakil bir devlet kurdular. Bu devlet 840ta Krgzlar tarafndan ykld. On Uygur boyu Karabalasagun civarnda yenildikten sonra Kgar, Bebalk, Tanrdann gneyi, Kua ve Hoten blgesine g etti. Turfan merkez olmak zere yeni bir Uygur Devleti kuruldu. 856da Mengli Kaan, Alp Kutluk Bilge unvanyla tahta kt. Bu devlet yaklak buuk asr yaad ve XIII. yzyln balarnda Mool istils ile ortadan kalkt. 840ta kurulup 1212de Hrizmahlar Devletinin darbesiyle varln kaybeden Karahanllar, slmiyetten sonra nemli blm Dou Trkistanda olan ilk byk Trk devletidir. Dou Trkistan, Karahtay Devletine son veren Cengiz Hana baland. Ardndan aatay Hanlnn topraklarna dahil edildi. Timur 1365te Bat Trkistanda hkimiyet kurunca Dou Trkistandaki aatay hnedanndan gelen kk hanlar himayesi altna ald. Timur Devletinin zayflamas zerine aatayllar yeniden mcadeleye balad. Buras II. sen Bukadan sonra tahta geen Ynus ve olu Ahmed tarafndan idare edildi. Ahmed Han (1487-1514), o srada Bbr yenilgiye uratp Bat Trkistana hkim olan eybn Hann stnln kabul etti. Onun 1514te lmyle yerine geen Seyyid Han zaman (1514-1533) Dou Trkistanda aatayllar neslinin son parlak dnemini tekil etti. Bbrn days Ahmed Alca Hann olu Seyyid Han, Bbr ile i birlii yaparak Kgar, Yarkent, Hoten ehirlerini ele geirdi ve Seidiye (Seyyidiyye) Hanln kurdu. Devletini glendirmek amacyla birtakm slahat giriimlerinde bulundu. Baehir nce Kgar, ardndan Yarkent idi. Bundan dolay devlet Yarkent Hanl veya kurucusunun adyla Seidiye Hanl diye bilinmektedir. Hanlk zerinde kuruluundan itibaren hocalarn etkisi vard. Zira mnev havasna tasavvuf hkim olduu iin hanlarn ve devlet adamlarnn asker ve siyas fikirleri snrl kald. Siyasal gelimeleri takip edemediklerinden Seidiye Hanl komular ile rekabet edemedi. Seyyid Hann yerini alan olu Red Han huzur dnemini devam ettiremedi. Ortaya kan en byk problem, lkenin Uyguristan olarak bilinen dou vilyetleriyle Altehir olarak bilinen bat vilyetleri arasndaki rekabetin bymesiydi. Moolistanda hkimiyeti ellerine geirerek hem in hem Dou Trkistan ynnde ilerlemek isteyen Kalmuklar (Jungarlar) sk sk Dou Trkistann dou vilyetlerine aknlar yapmaya baladlar. Red Hann 1559da lm zerine on olundan biri olan Abdlkerim Han (1559-1591) kardelerinin desteiyle tahta kt. Abdlkerim Han, lkenin yeniden ehir devletleri haline gelmesine ve birbiriyle uraarak memleketin ve halkn zarar grmesine mani olamad. lkesinin btnln salama midiyle Bat Trkistanda yetimi byk din limlerinden Mahdm- Azamn oullarndan Hoca shak Velyi Dou Trkistana davet etti. Hoca shak Vel ehir ehir, kasaba kasaba btn Dou Trkistan dolap mslmanlarn birlik olmas gerektiini anlatmaya alt ve bunda baar gsterdi. lkenin dou vilyetlerinin hkimi olan Abdllatif Hann Mahmd- Azamn olu Hoca Kalan (Muhammed Emin) Yarkente davet etmesi Dou Trkistann kaderine etki edecek olaylarn gelimesine yol at. Hoca shak Velnin evltlar shkyye ve Karatalk, kardei Hoca Kalann evltlar fkyye ve Aktalk adyla ayr grleri savunan iki gruba ayrld ve birbiriyle kyasya mcadeleye girdi. Bu dneme (1678-1755) Hocalar devri denir. Ardndan lkenin dou vilyetleriyle bat vilyetleri arasndaki gerginlik daha da artt. kan atmalar Abdrrahim Han zamannda Kalmuklarn devreye girmesine yol at. Abdrrahim Hann Kalmuklu einden doan olu Abdullah ileride Dou Trkistana son parlak devrini yaatacaktr.

XVIII. yzylda Dou Trkistann Hami ve Turfan kasabalarn ele geiren inliler 1754te Kalmuklar yenince 1759da tam bir karklk iindeki Kgar ve civarn igal ettiler. 1760l yllarda Kazaklarn Orta ve Kk czleriyle Hokand hanlar da inin stnln kabul etmek zorunda kaldlar. 1826da Slih Hocann olu Cihangir, Krgzlarn yardmyla Kgar geri aldysa da iki yl sonra esir dp Pekine gtrlerek idam edildi. in istilsna kar 1829 ve 1830da baz baarl hareketler gerekletirildi. 1831de Madali diye tannan Mehmed Ali Han Kgar, Yarkent, Hoten ve Aksuyu, 1846 ve 1854te Muhammed Emin (Katta Tora) Kgar iki defa kurtardysa da inliler tamamen uzaklatrlamad. 1862de patlak veren Dngen (inli mslman) isyan Cungaryaya yaylnca Kgar iin bir frsat dodu. Krgz kumandan Sdk Bey Kgara girdi ve ehri Cihangirin olu Bzrge teslim etti. imkenti Ruslara kar savunan Muhammed Ykub Bey Kgara gelince durum deiti. Bzrg Hanla birlikte in kuvvetlerini yenerek Kgar ve Yarkendi, arkasndan btn ehirleri aldlar. Ykub Han 1868de Turfan ele geirmeyi baard. Ancak Ruslarn duruma mdahale etmesi zerine her iki taraf eli tetisinde bulundu. ngilizler de Dou Trkistana eliler yollad. Ruslarla 1872de, ngilizlerle 1873te antlamalar imzaland. stanbula da Ykub Han Tora adl bir eli gnderildi. Osmanl Devleti toplardan ve tfeklerden oluan asker yardmla beraber baz subaylar ve bir heyeti Murad Efendi bakanlnda gnderdi. Heyet Kgara varnca 100 pre top atyla karland ve hutbe Sultan Abdlaziz adna okutulmaya baland. Ancak inliler, uradklar ar yenilgilerin intikamn almak ve Dou Trkistan yeniden istil etmek iin Ruslarn da yardmyla harekete getiler. 17 Austos 1876da Urumi zerinden ilerlemeye baladlar. Ykub Hann lmnden sonra oullar ve ileri gelen beyler arasndaki ekime inlilerin iine yarad. Beg Kul i skneti salasa da aresizlik iinde Ruslara snd. inliler Aralk 1877de Kgar dahil btn Dou Trkistan igal ettiklerini bildirdiler. 1882de Dou Trkistann adn Hsin-chiang (Xinjiang) (yeni ele geirilmi toprak) olarak deitirdiler. 1884te Dou Trkistan (Sinkiang/Sincan) vilyetini kurdular (bk. KGAR). 1932de Niyaz Hac ve Slih Darga liderliindeki ayaklanma Musul Maksut, Mahmud Muhiti, Hfz Beg, Mehmed Emin Bura, Sabit Damolla, Osman Beg, eref Han Tre gibi liderlerin de katlmyla btn Dou Trkistana yayld. li vilyeti ve Urumiye bal birka kaza dnda btn Dou Trkistan kurtarld ve Kgarda ark Trkistan Cumhuriyeti iln edildi (Kasm 1933). Cumhurbakanlna Hoca Niyaz Hac seildi, hkmet Sabit Damolla tarafndan kuruldu. inli mslman General Ma Chung-yen, Dou Trkistan zerine yrynce Sovyetler Birlii mdahale etti. Sovyetlerle arpmalarda yenik den General Ma 21 Mart 1934te Kgara girdi, Dou Trkistan hkmeti Kgardan ekildi. Hoteni inlilerden kurtaran Mehmed Emin Bura da Sovyetler karsnda tutunamad. Sonunda Sovyetlerin bar teklifini kabul etmek zorunda kaldlar. Anlamaya gre bamszlk taraftarlar idarede kalacak, fakat inden ayrlmayacaklard. Sovyetler Birlii, 1937 ylna kadar hibir yerden yardm alamayan bu Trk cumhuriyetine son verdi. Bata Hoca Niyaz Hac olmak zere bamszlk taraftarlar ldrld. Dou Trkistan Cumhuriyeti, Kulcada (Yining) ine kar ayaklananlar tarafndan yeniden kuruldu (7 Austos 1944). 16 Eyll 1944te Kazaklar isyan ederek 8 Ekimde Nilkay igal ettiler. 1945 banda Kazaklar, Altay ve Tarbagatay blgelerini alp lideki isyana katldlar. Devlet bakanlna Ali Han Tre, yardmclna Kulcal Hkimbeg Hoca ve Bura Han getirildi. Bir sre sonra Ahmed Can Kasm duruma hkim oldu. Yeni kurulan orduda 25.000 asker vard. Kazaklardan Osman

Baturun idaresinde ise 20.000 atl bulunuyordu. Eyll 1945te Urumiye doru ilerleyen ordu ile Kuomintangn ordusu Manas yaknlarnda kar karya geldi. Kuomintang Sovyetlere bavurunca Ali Han Tre, Sovyetler Birliine karld ve herhangi bir arpma meydana gelmedi. 1946da Sovyetler Birliinin basksyla Dou Trkistan Cumhuriyeti ile Hsin-chiang eyalet hkmetleri birletirildi. Bakanla Chang Chih-chung getirildi, Ahmed Can Kasm yardmcs oldu. Ancak bu durum uzun srmedi, Ahmed Can Kasm kendi blgesine dnd. 1947de Mesut Sabri Baykoznn babakanln, sa Yusuf Alptekinin genel sekreterliini yapt mahall bir hkmet iln edildi, fakat bu da uzun mrl olmad. in Komnist Partisi, Dou Trkistan ilhak amacyla Teng Likunu grme iin yollad. 27 Austos 1949 tarihinde Almatdan Pekine gitmek zere yola kan uak, iinde Ahmed Can Kasm, Abdlkerim Abbasov, Delilhan Sugurbayov, shak Beg Mononov gibi cumhuriyetin nderleri olduu halde ortadan kayboldu. 20 Ekim 1949da bu devlet ykld. Aralk aynda Komnist in devrimini yapan in Kzlordusu tarafndan son defa igal edildi. Dou Trkistan 1 Ekim 1955ten beri in Halk Cumhuriyetine bal olarak Hsin-chiang Otonom Cumhuriyeti (Sinkiang/Sincan Uygur zerk Blgesi) adyla anlmakta ve gnmzdeki geni in topraklarnn altda birini kaplamaktadr. Trkistan ayrca bugn Kazakistanda bulunan Yesi ehrinin addr. ehir Gney Kazakistan eyaletinin merkezi imkente 156 km. uzaklktadr. XII. yzyldan sonra Yesi adyla kaynaklarda geerse de kalntlarndan bir ize rastlanmamtr. Yezdnin (XIV. yzyl) afernmesinde ad Trkistan olarak da geer. Buras Trklerin slmiyete geiini salayan Ahmed Yesevnin yaad yer olarak n kazanmtr. Yeseviyye tarikatnn kurucusu Ahmed Yesevnin nisbeti Yesi ehrinedir. zellikle Timurun 1396da onun mezarnn bulunduu yerde yaptrd trbe sonraki devirlerde ehrin neminin srmesini salamtr. Ahmed Yesev Hazreti Trkistan adyla anld iin ehrin Trkistan ad buna balanmaktadr.

BBLYOGRAFYA

Histoire dHraclius par lvque Sebos (trc. F. Macler), Paris 1904, s. 49; stahr, Meslik (de Goeje), s. 9; Ali b. Hseyin el-Mesd, Mrcz-zeheb: Altn Bozkrlar (trc. Ahsen Batur), stanbul 2004, s. 39-48, 58, 65-97 vd.; uddl-lem (Minorsky), tr.yer.; Gerdz, Zeynl-abr (nr. Abdlhay Habb), Tahran 1347 h., s. 73, 279; Ykt, Muceml-bldn, II, 23-26; bnl-Esr, elKmil, bk. ndeks; Zekeriyy b. Muhammed el-Kazvn, rl-bild, Beyrut 1960, s. 514; Redddin Fazlullh- Hemedn, Cmiut-tevr (nr. Ahmed Ate), Ankara 1957, II, 5, 6, 8, 46; Mirza Haydar Duglat, Tr-i Red (trc. D. Ross, nr. N. Elias), London 1895; . Vmbry, Travels in Central Asia, London 1864; E. Schuyler, Turkestan, London 1878, I-II; Mehmed Emin Bura, arki Trkistan Tarihi, Kabil 1940; a.mlf., Dou Trkistan: Tarih, Coraf ve imdiki Durumu, stanbul 1952; T. T. Rice, Ancient Arts of Central Asia, London 1965; storiya Turkmenistana, Akabad 1966; A. M. Belenitsky, Central Asia (trc. J. Hogarth), London 1969; Baymirza Hayit, Trkistan: Rusya ile in Arasnda, Ankara 1975; a.mlf., Islam and Turkestan under Russian Rule, stanbul 1987; Baykan Sezer, Asya Tarihinde Su Boyu Ovalar ve Bozkr Uygarlklar, stanbul 1979, s. 103-105, 156, 160; A. Zeki Velidi Togan, Bugnk Trkili Trkistan ve Yakn Tarihi, stanbul 1981; V. V. Barthold, Mool stilsna Kadar Trkistan (trc. Hakk Dursun Yldz), stanbul 1981; a.mlf., Trkistan, A,

XII/2, s. 140-142; a.mlf.-[C. E. Bosworth], Turkistn, EI (Fr.), X, 786-787; C. E. Bosworth, Turkistn, a.e., X, 787; brahim Kafesolu, Harezmahlar Devleti Tarihi, Ankara 1984, tr.yer.; Esir Dou Trkistan in: sa Yusuf Alptekinin Mcadele Hatralar (der. M. Ali Ta), stanbul 1985; A. Bennigsen-S. E. Wimbush, Soviet Muslims, London 1985; Emel Esin, Trkistan Trk Devlet ve Beylikleri, Tarihte Trk Devletleri, Ankara 1987, I, 79-111; O. Lattimore, Inner Asian Frontiers of China, Oxford 1988; Thomas J. Barfield, The Perilous Frontier: Nomadic Empires and Chine, Cambridge 1989, tr.yer.; Mehmet Saray, Rus gali Devrinde Osmanl Devleti ile Trkistan Hanlklar Arasndaki Siyasi Mnasebetler(1775-1875), stanbul 1990; E. Allworth, The Modern Uzbeks, from the Fourteenth Century to the Present: A Cultural History, Stanford 1990, tr.yer.; a.mlf., Turkestan, Encyclopedia of Asian History, New York 1988, IV, 149-152; Andrew D. W. Forbes, Dou Trkistandaki Harp Beyleri (trc. Enver Can), stanbul 1991; klil Kurban, arki Trkistan Cumhuriyeti (1944-1949), Ankara 1992; Central Asia: Its Strategic Importance and Future Prospects (ed. Hafeez Malik), New York 1994, s. 120, 243; Central Asia and Transcaucasia: Etnicity and Conflict (ed. V. V. Naumkin), Westport 1994, s. 2, 4, 97; Reat Gen, Kagarl Mahmuda Gre XI. Yzylda Trk Dnyas, Ankara 1997; D. Christian, A History of Russia, Central Asia and Mongolia, Oxford 1998; Kazakstan Tarihi, Almat 1998, I-V; S. Madvanov-M. alekonov, storiya Vzaimootnoeniy Narodov Turkestana v XVIII-Naale XX vv., Turkestan 2000; Erken Asya (der. Denis Sinor), stanbul 2000; J. P. Roux, Orta Asya: Tarih ve Uygarlk (trc. Lale Arslan), stanbul 2001; Abdulvahap Kara, Trkistan Atei: Mustafa okayn Hayat ve Mcadelesi, stanbul 2002, s. 118-124; Belgelerle Osmanl-Trkistan likileri: XVI-XX. Yzyllar (haz. Ayhan zyurt v.dr.), Ankara 2004; L. Cahun, Asya Tarihine Giri: Kkenlerden 1405e Trkler ve Moollar (trc. Sabit nan Kaya), stanbul 2006, s. 80-128; W. Malleson, The British Military Mission to Turkistan, 191820, As. Af., IX/2 (1922), s. 96-110; E. Teichman, Chinese Turkestan, a.e., XXIII/4 (1936), s. 561573; Catherine Poujol, Turkistn, EI (Fr.), X, 787-789; Trkistan, Kazak Sovyet Ansiklopedisi, Almaata 1977, XI, 217-228; Turkiston, zbek Sovet Ensiklopediyas, Takent 1978, XI, 365-385; Turkistan, Krgz Sovet Ensiklopediyas, Frunze 1980, VI, 101-107. Ahmet Taal

TRKYAT ARATIRMALARI ENSTTS


Trk kltr ve medeniyetini incelemek amacyla 1924 ylnda kurulan akademik bir merkez. Trkiyede tekil edilen ilk ilm aratrma enstitlerinden biridir. Trkiye Cumhuriyetinin kuruluunun hemen ardndan Trk kltr ve medeniyetinin btn kollarnda aratrma ve incelemeler yapacak akademik bir messesenin eksiklii hissedilerek Mustafa Kemalin direktifleriyle oluturulmutur. Mustafa Kemal Trk dili, Trk edebiyat, Trk tarihi, Trk sanat, Trk etnografyas, Trk corafyas alanlarnda aratrmalar yaparak bunlarn sonularn ilim lemine duyurmak zere bir enstit tekil edilmesini istemekteydi. Bunun iin Mehmed Fuad Kprl grevlendirildi. Kprlnn almalar sonucu hazrlanan kararnmeyle stanbul Drlfnunu Edebiyat Fakltesine bal, Trkiyat Enstits adyla ilm bir messese kuruldu ve tlimatnmesi Atatrkn imzasna sunuldu. Tlimatnmede, Trkle ait btn mrifet ubelerinde aratrma ve neriyatta bulunmak, Trkiye haricindeki dier kurulularla irtibata geilerek beynelmilel bir ilim merkezi haline gelmek iin stanbul Drlfnunu Edebiyat Fakltesine bal Trkiyat Enstits tekil edilecek, enstitnn bir mdr, bir ktibi ve ihtiyaca gre asistan, muhafz ve hademesi bulunacak, enstitnn idaresi tam salhiyete sahip bir mdre ait olacak, enstit mdr Trkiyeye ait aratrma ve neriyat ile tannm limler arasndan Maarif vekili tarafndan seilip tasdike arzolunacak, enstit tarafndan neredilecek mecmuann hakk- tahrri tamamyla Edebiyat Fakltesi Tlimatnmesine ait olacak, enstit tarafndan neredilecek dier eserlerin basm ve tahrir cretleri veklet btesinden temin edilecek, bu tlimatnmenin yrtlmesinde Maarif vekili vazifeli olacaktr deniyordu. 12 Ternisni 1340 (12 Kasm 1924) tarih ve 1111 sayl kararnme ile enstitnn kuruluu tamamland. Bata Mustafa Kemal olmak zere smet (nn) bakanlndaki hkmet yelerinin imzalarnn bulunduu kararnme ve tlimatnmeye gre enstitnn kurulu amalar Trk dili ve edebiyatnn ana kaynaklarn filolojik usullere gre yaymlamak, Trk dilinin metinlere dayal gramer ve szln yapmak, Trk halk edebiyat mahsullerini derlemek, bata dil, edebiyat ve tarih olmak zere Trk kltrnn btn kollarnda aratrmalar yapmak, yurt dnda Trk kltryle ilgili yaynlarn bibliyografyasn hazrlamak, zel bir Trkoloji ktphanesi kurarak burada Trk kltrn ilgilendiren yaynlar toplamak, ayrca deerli yazmalarn mikrofilm ve fotokopilerinden meydana gelen bir ariv oluturmak, enstitde yaplan aratrmalarn sonularn dzenli biimde yaymlamak, yurt iinde ve yurt dnda Trk kltr almalarn tantmak zere Trkiyat Mecmuas adyla bir dergi karmakt. Enstitnn mdrlne Trkiye Trkolojisinin kurucusu Mehmed Fuad Kprl getirildi. Trkiyat Enstits ilk almalarna stanbul niversitesi merkez binasnn giriinde bugn Profesrler Evi diye adlandrlan binada balad ve 1948 ylna kadar almalarna burada devam etti. 1948de I. Mahmud devri sadrazamlarndan Hasan Paa tarafndan yaptrlan Edebiyat Fakltesinin yanndaki Hasan Paa Medresesine tand. Mill Eitim Bakanlnn yaymlad slm Ansiklopedisi ile ayn binay paylaan enstitnn kadrosu bir okutman, bir idare miri ve bir ktphane memurundan ibaretti. Hasan Paa Medresesinde krk yl akn bir sre faaliyet gsteren enstit 1989da stanbul

niversitesi Rektrlnn kendisine tahsis ettii Suphi Paa Kona civarndaki yeni binasna tand. Edebiyat Fakltesine bal olarak elli yedi yl faaliyet gsteren Trkiyat Enstits, 6 Kasm 1981de yaymlanan 2547 sayl Yksek retim Kanunu ile Trkiyat Aratrma Merkezi adn ald. 16 Ocak 1991de kabul edilen 3699 sayl kanunla stanbul niversitesi Rektrlne balanp Trkiyat Aratrmalar Enstits adyla yeniden yaplandrld. Kurucu mdr M. Fuad Kprlden sonra enstitde mdrlk yapanlar arasnda Reit Rahmeti Arat, smail Hikmet Ertaylan, Mehmet Cavit Baysun, Fahir z, Ahmet Caferolu, Mehmet Kaplan, Sadettin Buluun adlar saylabilir. Enstitde Trk edebiyat, Trk tarihi, Trk dili ve Trk sanat konularnda dermeden oluturulmu bir ktphane bulunmaktadr. Derme Katanov, tezler, ba kitaplar ve yazmalar, mikrofilmler olmak zere drt blmden olumaktadr. Balaryla ktphaneyi zenginletirenler arasnda Hseyin Sadettin Arel, Hamit Ongunsu, Halit Ziya Uaklgil, Azerbaycanl Sultan Beg, Ahmet Hamdi Tanpnar, Mehmet Behet Yazar, Aslan Kaynarda, Vecihe Gk, A. Adnan Advar, Nianyan ve Kohen ilk sralarda yer alr. Osman Nedim Tuna ve Muharrem Erginin kitap balar ayrca lisans, yksek lisans, doktora ve doentlik tezleriyle ktphane zenginlemitir. Trkiyat Enstits kuruluunun ardndan youn bir ilm faaliyete girimi, alannda en nemli dergilerden biri olan Trkiyat Mecmuasn yaymlamtr. Ayrca mstakil olarak yirmi yedi kitap neredilmitir. Fakat zamanla bu faaliyetler aksamaya balam, yaym alan yerini kongrelere brakmtr. Enstit on mill ve yedi milletleraras toplant dzenlemi, bunlarn teblilerinin bazlar baslmtr. Bu faaliyet enstitnn yeniden yaplandrlma almalaryla daha sonra yavalamtr.

BBLYOGRAFYA

Sevim lgrel, Trkiyat Mecmuas Bibliyografyas, TED, sy. 7-8 (1977), s. 233-262; Nejat Birinci, Atatrkn Emri ile Kurulmu Bir lim Yuvas: Trkiyat Enstits, TDl., XLIX/403 (1995), s. 5579; Mustafa zkan, Kuruluunun 70. Ylnda Trkiyat Enstits, TM, XX (1997), s. 1-11; Osman Fikri Sertkaya, stanbul niversitesi Trkiyat Aratrmalar Enstits, stanbuler Almanach, II, stanbul 1998, s. 38-39. smail Gle

TRKYAT MECMUASI
stanbul niversitesi Trkiyat Aratrmalar Enstits tarafndan 1925 ylndan beri karlmakta olan bilimsel dergi. Trkiye Cumhuriyetinin kuruluunu takip eden gnlerde Mustafa Kemalin Trk dili, Trk edebiyat, Trk tarihi, Trk sanat, Trk etnografyas ve Trk corafyas alanlarnda aratrmalar yaplarak bunlarn sonularnn ilim lemine duyurulmasn istemesi zerine stanbul Drlfnunu Edebiyat Fakltesine bal olarak Trkiyat Enstits kurulmu, bana da Mehmed Fuad Kprl getirilmitir. Enstitnn 12 Kasm 1924 tarih ve 1111 sayl kararnme ile belirlenen amalar dorultusunda gerekletirecei faaliyetlerden biri de Trk kltr almalarn tantmak zere Trkiyat Mecmuas adyla ilm bir dergi yaymlamakt. Mecmuann Austos 1925te neredilen birinci cildinin banda yer alan bilgilere gre Trkiyat Mecmuas Trklerin lisan ve edebiyat, tarih, corafya ve etnografyasna ait tetkikler ve vesikalar mecmuas eklinde kacaktr. Balangta ylda ikiden az ve drtten fazla olmamak zere yaymlanacak ve her cilt en az yirmi formadan meydana gelecektir. Mecmua, Trkiyat sahasnda yeni aratrmalarda bulunmakla beraber lkeyi Bat dnyasndaki bu tr aratrmalardan haberdar etme amac da gttnden eitli dillerden yaplan tercmelere geni bir blm ayrlmtr. Trkiyat Mecmuasnda bata M. Fuad Kprl olmak zere M. Mnir Aktepe, Ahmed Refik Altnay, Reit Rahmeti Arat, Necip sm, Ahmet Ate, Nihad Smi Banarl, mer Ltfi Barkan, Cavit Baysun, Kilisli Rifat, M. Kaya Bilgegil, Pertev Naili Boratav, Sadettin Bulu, Ahmet Caferolu, Nihad M. etin, Gzin Dino, Hasan Eren, Semavi Eyice, M. Tayyip Gkbilgin, Abdlbaki Glpnarl, Hikmet T. laydn, Abdlkadir nan, Halk pekten, Fahir z, brahim Kafesolu, Mehmet Kaplan, Abdlkadir Karahan, Ercment Kuran, Akdes Nimet Kurat, Mecdut Mansurolu, Rfk Mell Meri, Necla Pekolcay, Midhat Sertolu, Faruk Smer, Ali Tanolu, Fevziye Abdullah Tansel, Ali Nihad Tarlan, A. Battal Taymas, Zeki Velidi Togan, Osman Turan, Cavit Orhan Ttengil, M. aatay Uluay, smail Hakk Uzunarl, Hilmi Ziya lken, M. erefettin Yaltkaya, mer Faruk Akn, Ali Alparslan, nci Enginn, Kemal Eraslan, smail Ernsal, Ramazan een, Osman F. Sertkaya, Faruk K. Timurta, Osman Nedim Tuna gibi yerli; R. Anhegger, Wilhelm Bang, Vasilij Vladimirovi Barthold, Sir G. Clauson, Eberhard, J. Eckmann, L. Fekete, H. A. Gibbons, Wilhelm F. Carl Giese, Muhammed Hamdullah, F. W. Hasluck, B. Lewis, H. Ritter, Franz Taeschner, Wilhelm Thomsen, A. Tietze, P. Wittek ve John R. Walsh gibi yabanc bilim adamlarnn aratrma, inceleme ve tantma yazlar kmtr. Mecmuann 1925 ve 1928 yllarnda kan ilk iki says (cilt) Arap harfleriyle baslmtr. Mecmuada yer alan yazlar alt ana balk altnda toplanmaktadr: Tetkikler, notlar ve vesikalar, kitbiyat tenkitleri, Trkiyat haberleri ve mteferrik-i hri. Bu snflandrma sonraki saylarda deitirilmi, son cilt Makaleler ve Kitbiyat olarak iki blm halinde dzenlenmitir. Mecmua balangcndan XX. cildin kt 1997 ylna kadar gerek muhteva gerekse ekil bakmndan pek fazla bir deiiklie uramamtr. Kapak ekli baz kk farkllklarla son sayya kadar devam etmitir. Trkiyat Mecmuasnn 1950lere kadar neredilen ciltlerinde daha ok tarih, sanat tarihi, corafya, dil ve eski Trk edebiyatyla ilgili konularda aratrma ve incelemelerin yaymland, zellikle yeni Trk

edebiyat alanndaki makalelerin IX. ciltten sonra yer ald dikkati ekmektedir. 1997de kan son say kitbiyat blmndeki birka yaz dnda tamamen edebiyat ve dil arlkldr. Trkiyat Mecmuas ylda en az iki defa kaca belirtilmi olmasna ramen bu karar gerekletirilememitir. M. Fuad Kprl (alt cilt, 1925-1939), M. Cavit Baysun (be cilt, 19511958) ve Ahmet Caferolunun ( cilt, 1969-1972) mdrlkleri dneminde nisbeten dzenli km, bugne kadar ancak yirmi cilt yaymlanabilmitir: I. cilt 1925, II. cilt 1928, III. cilt 1935, IV. cilt 1934, V. cilt 1936, VI. cilt 1939, VII. ve VIII. ciltler birlikte 1942, IX. cilt 1951, X. cilt 1953, XI. cilt 1954, XII. cilt 1955, XIII. cilt 1958, XIV. cilt 1965, XV. cilt 1969, XVI. cilt 1971, XVII. cilt 1972, XVIII. cilt 1976, XIX. cilt 1980, XX. cilt 1997. Mecmuann baz ciltleri zel say niteliinde hazrlanmtr. IV. cilt 18 Austos 1934te Dolmabahe Saraynda toplanan II. Dil Kurultayna, X. cilt M. Fuad Kprlnn 60. doum yl dnmnn kutlanmasna, XV. cilt Haziran 1968de vefat eden M. Fuad Kprlnn htrasna, XVII. cilt Malazgirt Meydan Savann 900. yl dnmne, XVIII. cilt Trkiyat Mecmuasnn kuruluunun 50. yl dnmne ithaf edilmi, XX. cilt, Trkiyat Enstitsnn kuruluunun 70. yl mnasebetiyle bata M. Fuad Kprl olmak zere vefat eden Trkiyat mensuplarnn htrasna sunulmutur. Trkiyat Mecmuas, Trkiyede ve dnyada Trkoloji alanndaki nemli faaliyetleri duyuran ve bu alanda aratrma yapanlar iin bata gelen bir kaynak olma zelliini uzun sre korumutur.

BBLYOGRAFYA

Sevim lgrel, Trkiyat Enstits, TK, sy. 158 (1975), s. 103-105; a.mlf., Trkiyat Mecmuas Bibliyografyas, TED, sy. 7-8 (1977), s. 233-262; Mustafa zkan, Kuruluunun 70. Ylnda Trkiyat Enstits, TM, XX (1997), s. 1-11; Osman Fikri Sertkaya, stanbul niversitesi Trkiyat Aratrmalar Enstits, Istanbuler Almanach, sy. 2, stanbul 1998, s. 38-39; Fatih Tl, stanbul niversitesi Trkiyat Aratrmalar Enstits Trkiyat Mecmuas, Trkiye Aratrmalar Literatr Dergisi, IV/8, stanbul 2006, s. 593-606; Sadettin Bulu, Trkiyat Enstits, TA, XXXII, 312. smail Gle

TRKYE
Topraklarnn bir kesimi Avrupada, bir kesimi Asyada bulunan Ortadou ve Akdeniz lkesi. I. FZK ve BEER CORAFYA II. TARH III. KLTR ve MEDENYET 1. Dil ve Edebiyat 2. Sanat 3. Eitim ve retim taraftan denizlerle evrili olan (Karadeniz, Ege denizi ve Akdeniz), kuzeybatda Bulgaristan ve Yunanistan; douda Grcistan, Ermenistan, Nahcvan zerk Blgesi (Azerbaycan), ran; gneydouda Irak ve Suriye ile komu olan lkenin resm ad Trkiye Cumhuriyeti, yzlm 769.604, gller ve barajlar dahil 780.576 km, nfusu 73.722.988 (31 Aralk 2010), baehri Ankara (4.115.187), nfusu 500.000i aan dier ehirleri stanbul (12.473.650), zmir (2.774.103), Bursa (1.667.311), Adana (1.484.740), Gaziantep (1.324.520), Konya (1.036.027), Antalya (928.229), Diyarbakr (843.460), Mersin (843.429), Kayseri (826.523) ve Eskiehirdir (629.609). I. FZK ve BEER CORAFYA Hem Asyal hem Avrupal hem Ortadoulu hem Akdenizli olan yegne lkedir. Trkiyeye coraf, tarih ve kltrel zelliklerini kazandran da bu konumundan kaynaklanan ve baka hibir lkeye benzemeyen ayrcalkl durumudur. Trkiyenin bir baka zellii, lkenin kara ktleleri ortasnda yer almasna ramen ayn zamanda denizlerle evrilmi olmasdr. Akdeniz, Eski Dnya karalar iine derin biimde sokulmakta ve kollar ile (Karadeniz, Marmara, Ege ve Boazlar) Trkiyeyi taraftan kuatmaktadr. Bu durum Trkiyenin d dnya ile kolayca iliki kurmasn salar. Coraf mevkiinden kaynaklanan dier bir zellik de lkenin baz nemli yollar zerinde bulunmasdr. Avrupa ve Akdeniz dnyas ile Hint ve in gibi Uzakdou lkelerini birbirine balayan yollarn tarih boyunca Trkiyeden gemesi, Akdeniz dnyasn Karadeniz kylarna balayan Boazlarn varlyla ilgili deniz yolunun birinci yolla burada kesimesi de baka lkelerde rastlanmayan bir durumdur. Kara snrlarnn uzunluu 2875 km. olan Trkiyenin dou-bat dorultusundaki uzunluu 1600 km., kuzey-gney dorultusundaki genilii 650 km. kadardr. lkenin en dou ucu, Kk Ar dann 34 km. dousunda yer alan Trkiye-ran-Azerbaycan (Nahcvan) snrlarnn kavak noktas, en bat ucu Gkeadann (mroz adas) batsndaki Avlaka Burnu, en kuzey noktas Sinop ilindeki nceburun, en gney noktas Hatay ili Yaylada ilesinin Topraktutan kynn gneyidir. Trkiye yzey ekilleri bakmndan yksek bir lke, ayrca yzey ekilleri eitli bir memlekettir. Trkiyenin ortalama ykseltisi 1131 metredir. Bu rakam Avrupa ktasnn ortalama ykseltisinin

(330 m.) yaklak 3,5 kat, Asya ktasnn ortalama ykseltisinden (1050 m.) oktur. Trkiyede deniz seviyesiyle 250 m. ykseklikler arasndaki alanlar lkenin ancak %10u kadar bir yer kaplamakta, buna karlk 1000 metreden daha yksek alanlar lke topraklarnn yarsndan fazlasn (%55,5) meydana getirmektedir. Trkiye topraklarnn %3 Trakyada, %97si Asyada bulunmaktadr. 23.721 km geniliindeki Trakya gnmzde Tekirda, Krklareli ve Edirne illeriyle stanbul ilinin yirmi drt (Baclar, Bakrky, Bahelievler, Bayrampaa, Avclar, Arnavutky, Baakehir, Beikta, Beylikdz, Beyolu, Bykkmece, atalca, Eyp, Esenler, Esenyurt, Fatih, Gaziosmanpaa, Gngren, Kthane, Kkekmece, Saryer, Silivri, ili ve Zeytinburnu), anakkale ilinin iki (Eceabat ve Gelibolu) ilesini snrlar iine alr. Trakyann ad eski dnemlerde burada yaayan Traklardan gelir. Milttan nce ikinci binylda yreye hkim olan bu kavim bamszln yitirdikten sonra da yerletikleri alan onlarn adyla anlmtr. Mill snrlar dnda kalan ve Trkiye Trakyasnn batya doru devam olan kesime Bat Trakya denir. Lozan Antlamasna gre izilen ve Meri rmann talveg hattn izleyen Trkiye-Yunanistan snrnn batsnda kalan Bat Trakyaya karlk Trkiye snrlar iinde kalan blm iin Dou HARTA : Trkiye yzey ekillerinin ana izgileri. HARTA : Trkiye'nin idar haritas. HARTA : Trkiye'de nfusu 50.000'in stnde olan yerleim yerlerinin dalm (31.12.2010). Trakya ismi kullanlabilirse de gnmzde yalnz Trakya denilmektedir. Trakya iin baz yaynlarda Paaeli ad kullanlmsa da tutulmamtr. evresinin uzunluu 1258 kilometreyi bulan Trakyann byk kesimi denizlerle kuatlmtr (Karadeniz kys 177 km., stanbul Boaz kys 55 km., Marmara denizi kys 264 km., anakkale Boaz kys 78 km., Ege denizi kys 212 km.) ve deniz kylar btn evrenin %63n oluturur. Kara snrlar (472 km.) ayn zamanda Trkiyenin Yunanistan (203 km.) ve Bulgaristanla (269 km.) olan snrlardr. Trakyann ortalama ykseltisi (180 m.) Trkiyenin ortalama ykseltisinin (1131 m.) ok altndadr. Ykseltisi 250 metrenin altnda bulunan yerler Trakya yzlmnn %83n oluturur. Bu oran Trakyada ova ve platolarn ok yer tuttuunu, dalk alanlarn ise az yer kapladn gsterir. Bununla birlikte da grnmnde alanlar da vardr. Bunlardan biri, Trakyann Karadeniz kysna paralel olarak kuzeybat-gneydou dorultusunda uzanan Istranca dalk ktlesidir. Yeni haritalarda Yldz dalar diye kaydedilen bu dalarn en yksek noktas Mahya doruudur (1031 m.). Trakyann gneyinde da ad verilebilecek iki engebe daha dikkati eker. Bunlar Marmara kylarn izleyen Ganos da (Uakba zirvesi: 924 m.) ve Ege kylar (Saros krfezi) yaknnda Korudadr (Kutneyi zirvesi: 676 m.). Bu dalar arasna byk bir anak biiminde Ergene havzas girmitir. Bir gei kuanda yer alan Trakyann ikliminde Akdeniz iklimiyle Balkan yarmadasnda grlen iklimin (Edirnede 25 Ocak 1942de kaydedilen -22, 2lik lm, ayn tarihte Lleburgazda -24, 2lik lm) ortak etkisi hissedilir. kesimlerdeki bu iklim tipine karlk Karadeniz kylarnda yalar bol, klar epeyce sert, yazlar serin bir iklim hkimdir. Trakyada Anadoluda olduu gibi ky kesimleri ormanlarn balca toplanma alandr. Istrancalarn kuzey yamalarnda (Karadenize bakan yamac) kayn (dou kayn), Ergene havzasna bakan gney yamalarnda mee hkimdir. Bu yamata meelerin arasna dou grgeni

ad verilen grgen tipi de karmtr. Ganos ve Koru dalarnn Ergene havzasna bakan yamalarnda da mee trleri egemendir. Trakyada az bulunan ine yaprakl aalarn en fazla yer ald alan gneydeki Korudann zeridir. Burada daha ok kzlam grlr; aralarna seyrek olarak karaam da karr. Trakyann ortasndaki Ergene havzasnn doal bitki rts step (bozkr) grnldr. Fakat bu step doal olmayp yzyllardan beri ormanlarn tahribi sonucunda oluan antropojen steptir. Trakyada iyi korunmu bir orman olarak stanbulun kuzeyindeki Belgrad ormanndan sz edilebilir. Adn XVI. yzylda Belgraddan gelen bir grup insan tarafndan kurulan Belgrad kynden alan bu ormanda balca elemanlar mee ve kestanelerdir. Kk dereler vastasyla sularn Karadenize, stanbul Boazna ve Marmara denizine ulatran alanlar Trakyada ok snrldr. Buna karlk Trakya sularnn byk ksm Ergene rma vastasyla toplanarak Merie ve bu yolla Ege denizine ular. nemli saylabilecek gller stanbul yaknndaki lagnlerdir (deniz kula glleri). Bunlar Marmara kysnda Kkekmece ve Bykekmece glleriyle Karadeniz kysna yakn olan Terkos gldr (yeni adyla Durusu gl). Bu sonuncusu 1885 ylndan beri stanbulun Avrupa yakasnn byk ksmnn suyunu temin eder. Bunlarn dnda bir gl grubu da Meri deltasnda bulunan kk delta glleridir. 2010 yl nfus saymnn sonularna gre Trkiye nfusunun %87si Anadolu (64.064.709), %13 Trakya (9.658.279) topraklar zerinde yaar. Buna gre Trkiyede kilometrekareye den nfus younluu doksan drt, Anadoluda 84,5, Trakyada 407dir. Trakyada nfus younluunun bu derece yksek olmasnda stanbul gibi 12 milyon nfusluk bir ehrin nfusunun byk bir ksmnn Trakya kesiminde yaamas, ayrca Trakyada be ehrin daha nfusunun 100.000i amas (orlu 215.293, Tekirda 141.439, Edirne 138.793, Silivri 126.218, Lleburgaz 100.412) etken olmaktadr. Trakyada nfusun en kalabalk olduu kesim stanbul Boaz ile Marmara denizi kylar, orta derecede nfus younluuna sahip yerler Ergene havzas, tenha yerler ise Istranca dalarnn Karadenize bakan yamalardr. Bu sonuncu alan ayn zamanda Trkiye kylarnn en az nfuslu kesimidir. Trakyann ekonomik corafyasnda tarmn arlkl pay vardr. Tarm trleri arasnda buday ncelikli sray alr. Budayla nbetlee ekilen eker pancar, ay iei, sulak alanlarda (Meri kylarnda) pirin, elverili baz alanlarda pamuk ekimi eitlilik kazandrr. Trakyada Cumhuriyet dnemindeki sanayi faaliyetlerinin ncln Alpulluda eker fabrikas ile Tekirdadaki iki fabrikalar yapm, bunu bitkisel ya fabrikalar izlemi, yakn yllara gelindiinde erkezky ve orlu evresindeki ok eitli sanayi kurulular Trakyann sanayilemesinde byk rol oynamtr. stanbul ehri ve evresiyle Hali kylar Cumhuriyetten nceki dnemde de lkenin en nemli sanayi alan olarak dikkati ekmitir. Trakyann Trkiye ulam corafyasndaki rol Trkiyeyi Avrupaya balayan yollarn balang ve gei yeri olmas sebebiyle daima nemini korumakta ve bu nem gitgide artmaktadr (Trkiye topraklarnn byk kesimini oluturan Anadolunun fizik ve beer corafyas iin bk. ANADOLU [Corafya]).

BBLYOGRAFYA

Arif Mfit Mansel, Trakyann Kltr ve Tarihi, stanbul 1938, s. 19, 22; Mehmet Olu, Trakya Ziraat Ekonomisi, stanbul 1946, s. 65-143; Gkbilgin, Edirne ve Paa Livs, s. 10; Hamit nandk, Trkiye Bitki Corafyasna Giri, stanbul 1965, s. 28-32; Yusuf Dnmez, Trakyann Bitki

Corafyas, stanbul 1968, s. 11, 12; Besim Darkot, Trkiye ktisad Corafyas, stanbul 1972, s. 4, 5, 6, 7, 14, 22, 28, 49, 53-54, 130, 212; a.mlf.-Metin Tuncel, Marmara Blgesi Corafyas, stanbul 1981, s. 12, 52, 96, 97, 105; Metin Tuncel, Gllerimiz, stanbul 1975, s. 3, 21; a.mlf., Trkiyenin Farkll ve eitlilii, Globe, sy. 1, stanbul 1993, s. 162; a.mlf., Trkiye, Geliim: Byk Corafya Ansiklopedisi, stanbul, ts. (Geliim Yaynlar), III, 721-726; Trkiye statistik Yll 2002, Ankara 2003, s. 4, 5, 7; Ali Tanolu, Trkiyenin rtifa Kuaklar, Trk Corafya Dergisi, sy. 9-10, stanbul 1947, s. 43-44; a.mlf., Trkiyenin Coraf Mevkii ve Bu Mevki ile lgili Baz Meseleler, Corafya Enstits Dergisi, VII/13, stanbul 1963, s. 50-63; Ahmet Ardel, Trakyann Jeomorfolojisi, Trk Corafya Dergisi, sy. 17 (1957), s. 152-158; Srr Erin, Trkiye: nsan ve Ortam, Corafya Enstits Dergisi, sy. X/18-19 (1973), s. 1-33; Ajun Kurter, Istranca (Yldz) Dalarnn Temel Yapsal ve Jeomorfolojik zellikleri, GDAAD, VI-VII (1978), s. 2. Metin Tuncel II. TARH

XI. yzylda Anadoluyu yurt edinen Trkler burada kurduklar devletleri daha ok kurucularnn veya blgenin adyla anmlardr. Trkiye ad Bat kaynaklarnda II. Hal Seferinden sonra grlmeye balanmtr. Arapa berrt-Trkiyye ifadesi de XIV. yzyl balarnda kullanlmtr. XIX. yzyln ikinci yarsndan itibaren Osmanl Devletinde milliyetiliin ve ayrmcln ortaya kmas Trk aydnlarn da etkiledi, Trk milliyetilii imparatorluun dalma srecinin hzland II. Merutiyet dneminde ortaya kt. I. Dnya Savann ardndan lkenin paralanmas Trk milliyetiliini yeniden canlandrd ve Trkler iin Trkiye sonucuna gelindi. Savunulmas gereken vatan topraklar Erzurum ve Sivas kongrelerinde belirlenirken Anadoluda yeni bir devletin temelleri atld. Ankarada almalarna balayan meclise Trkiye Byk Millet Meclisi ad verildi. Trkiye Byk Millet Meclisi hkmetinin Ermenistanla imzalad Gmr Antlamasyla Trkiye ad ilk defa uluslar aras belgelere girdi. Afganistanla imzalanan antlamada Osmanlnn Devleti Aliyyesine benzetilerek Devleti Aliyye-i Trkiyye ifadesi yer ald. Rusya ile imzalanan antlamada ise Trkiye tabiriyle Msk- Millnin snrlarn izdii topraklarn kastedildii kaydedildi. Kendini olaan st yetkilerle donatan Trkiye Byk Millet Meclisi fiil artlarn hemen hukuklik kazand bir ortamda alt. Bu durum 20 Ocak 1921 tarihli Teklt- Essiyye Kanunu ile yasal hale getirildi. II. Merutiyetle birlikte siyas literatre giren ve meclisin almasyla doruk noktasna ulaan mill hkimiyet ilkesine, Hkimiyet kaytsz artsz milletindir eklinde ilk defa bu kanunda yer verildi. Mill Mcadelenin kazanlmasndan sonra saltanat kaldrlp (1 Kasm 1922) Ankara ile stanbul hkmeti arasndaki siyas iktidar mcadelesine son verildi. Trkiye Devletinin bamszlnn tannd Lozan Antlamasyla imparatorluk iddiasndan vazgeilerek Arap vilyetlerinin ayrlmasna ve Anadolu ile kk bir Avrupa toprana raz olundu. gal kuvvetlerinin stanbulu terketmesinin ardndan baehri Ankara, ynetim ekli cumhuriyet olan yeni devlet iln edildi (29 Ekim 1923).

Cumhuriyetin iln ncesinde saltanat kaldrlmakla birlikte Osmanl hnedanna braklan hilfet messesesinin hukuk durumu ve devletin ynetim ekli belirlenmemiti. Cumhuriyet iln edilirken halifenin durumunun akla kavuturulmam olmas baz muhalefet akmlarnn domasna yol at. Halifenin hukuk durumunun tesbiti iin youn bir faaliyet balatld. Rauf Bey cumhuriyetin ilnnda acele edildiini ve bir oldubittiye getirildiini, en doru devlet eklinin halifenin bakanln yapaca devlet olabileceini sylyordu. Ali Fuat Paa, Rauf Beyin fikirlerine katldn aklarken Kzm Karabekir Paa, Cumhuriyet taraftarym ama ahs saltanatn aleyhtarym diyordu. stanbul aydnlar ve zellikle niversite evreleri inklplara pek olumlu bakmyordu. Muhafazakrlar kadar laikler de hem Mustafa Kemalin otokrasisine kar hem de milletleraras itibar kayna olarak hilfetin korunmas gerektiini savunuyor, asl farkn monari ile cumhuriyet arasnda deil demokrasi ile despotizm arasnda olduunu yazyorlard. Londra slm Cemiyeti Bakan Seyyid Emr Ali ile Hint mslmanlar adna Aa Han tarafndan smet Paaya gnderilen mektupta hilfetin slm lemi asndan nemi ve Trkiyeye salayaca faydalar anlatlarak korunmas isteniyordu. Mektubun smet Paann eline gemeden baz stanbul gazetelerinde yaymlanmas, hkmetin muhalefete kar harekete gemesine ve hilfetin kaldrlmasna sebep oldu. Hemen stanbula bir stikll mahkemesi gnderilip halife lehine yaz yazan gazeteci ve yazarlar tutukland. Matbuat davas diye anlan yarglamalarla basna ve muhalefete gzda verildikten sonra hilfet kaldrld (3 Mart 1924). Halife ile birlikte btn Osmanl hnedan snr d edildi. Ayn gn kabul edilen yasalarla Erkn- Harbiyye-i Ummiyye Vekleti ile eriyye ve Evkaf Vekleti kaldrlarak baveklete bal Genelkurmay Bakanl ve Diyanet leri Reislii kuruldu. Tevhd-i Tedrsat Kanunu ile medreseler kapatld, din eitimi Maarif Vekletine baland. eriyye mahkemeleri lavedildi. Osmanl Knn- Esssini yrrlkten kaldran 1924 anayasas mecliste kabul edilerek yrrle girdi. Yeni anayasa uyarnca Mustafa Kemal Paa ordu mensubu milletvekillerinin asl grevlerine dnmelerinde srar ediyordu. Kzm Karabekir dahil baz paalar ordudan istifa edip milletvekilliinde kaldlar. Bunlar Halk Frkasndan ayrlarak Kzm Karabekirin bakanlnda Terakkiperver Cumhuriyet Frkasn kurdular. Halk Frkas da adn Cumhuriyet Halk Frkas eklinde deitirdi. Muhalefetin parti oluturmasn destekleyen stanbul basn Mustafa Kemalin siyas otoritesinin tek adama dnmesinin ancak bu ekilde nlenilebileceini yazyordu. Muhalefet eletirilerini Bavekil smet Paa zerinde younlatrd. smet Paa istifa edince Mustafa Kemal, Fethi Beyi (Ali Fethi Okyar) bavekil tayin etti (22 Kasm 1924). Lozan Antlamas, Musul meselesinin zmn Trk-ngiliz grmelerine brakmt. Antlamay ancak halifeliin kaldrlmasndan sonra onaylayan ngiltere ile stanbulda yaplan grmelerden bir netice alnamad. ngilterenin bir yandan konuyu Milletler Cemiyetine tarken bir yandan da blge halkn Trkiyeye kar kkrtp karklklara yol amas ilikileri gerginletirdi. eyh Said syan i politikada ok nemli sonular dourdu. smet Paa tekrar babakanla getirildi ve on drt ilde skynetim iln edildi. Hynet-i Vataniyye Kanununa dini politikaya alet edenler iin bir madde eklendi. Takrr-i Skn Kanunu karld (4 Mart 1925). Buna gre hkmet sosyal dzeni bozan btn kurulular kapatabilecek ve yaynlar yasaklayabilecek, fillerini stikll mahkemelerine sevkedebilecekti. Ayn gn biri isyan blgesinde, dieri Ankarada iki stikll mahkemesi kuruldu. Hkmet baz gazeteleri kapatrken pek ok gazeteci ve yazar tutuklayarak stikll mahkemelerine sevketti. Programnda din inan ve dnceye sayg gsterileceini aklayan Terakkiperver Cumhuriyet Frkasnn isyan krkledii iddiasyla merkez ubesi polis tarafndan arand. ark stikll Mahkemesi frkann blgedeki ubelerinin kapatlmasn isteyince hkmet hibir gereke gstermeden partiyi kapatt (3 Haziran 1925). Bu srada ngilterenin etkili olduu Milletler

Cemiyeti, Musulu Iraka veren kararn aklad. Bunu tepkiyle karlayan Trk basn savatan bahsediyordu. Trkiye, Mill Mcadele srasnda olduu gibi tekrar Rusyaya yaklat. Trk-Sovyet Dostluk ve Saldrmazlk Pakt imzaland. Cumhuriyet Halk Frkas ynetimi Takrr-i Skn Kanunundan yararlanp kkl reformlara giriti. ark stikll Mahkemesi grev alanndaki tekke ve zviyelerin kapatlmasn teklif etti, bunun zerine lkedeki btn tekke ve zviyeler kapatld. apka kanunu karld. svireden Meden Kanun ile Borlar Kanunu, talyadan Ceza Kanunu ve Almanya-talyadan Ticaret Kanunu alnd. Reformlar toplumda dine kar uygulamalar eklinde algland ve lkenin eitli yerlerinde tepkilere yol at. Bilhassa apka giyme zorunluluuna kar balayan tepkilerin stikll mahkemelerinin verdii ar cezalarla bastrlmas toplumsal bar bozdu. ve d destekten mahrum kalan Trkiye, Musul meselesinde daha fazla direnemedi. Trkngiliz antlamasn imzalayp Musulun Trkiyeden ayrlmasn kabul etti (5 Haziran 1926). Cumhuriyet Halk Frkas ynetimi takrr-i skn dnemini zmir suikast davas ile srdrd. zmirde cumhurbakanna suikast yaplaca ynndeki ihbar yeni bir sertlik dalgasna yol at. zmire gnderilen Ankara stikll Mahkemesinin emriyle eski Terakkiperver Cumhuriyet Frkas milletvekilleri tutukland. Mahkeme krk dokuz tutukludan on beini idama mahkm ederken Kzm Karabekir, Ali Fuat, Refet, Cafer Tayyar ve Mersinli Cemal paalar gen subaylarn basks ile beraat etti. Suikast davas ile eski ttihat ve Terakk Frkas arasnda iliki olduu ne srld. stikll Mahkemesi bu defa eski ttihatlar yarglamaya balad. Suikastla ilgileri kantlanamad halde eski Maliye nzr Cavit Bey, Dr. Nazm, Hilmi ve Nail beyler idama mahkm edildi. Avrupada bulunan Rauf Beye gyabnda on yl srgn cezas verildi. Yrrlk sresi dolan Takrr-i Skn Kanunu iki yl daha uzatld. stikll mahkemelerinin faaliyetlerine son verilmekle birlikte kanunu yrrlkte tutuldu. Muhalefeti susturan ve lkede tek parti rejimini kuran Cumhuriyet Halk Frkas kendi iinde tek seslilie doru srklendi. Parti tznde yaplan deiiklikle milletvekillerinin belirlenmesi yetkisi dorudan partinin genel bakan ve cumhurbakanna verildi. Mustafa Kemal Paa muhalifleri seimlerde aday gstermeyip siyas hayatn dnda brakt. Parti kurultaynda deimez genel bakan seilen ve ebed ef unvan verilen Mustafa Kemal Paann yetkileri geniletildi. nklplarn iktidar asndan bir yorumu olan Nutuk bizzat Mustafa Kemal Paa tarafndan kurultayda okundu. Kurultayda din ve devlet ilerinin birbirinden ayrlmas gerei vurgulanarak partinin ilkelerine laiklik de eklendi. Hem lkenin siyas hayatnda hem kendi iinde otoriter ynetim tarzn kabul ettiren Cumhuriyet Halk Frkas muhalefetin bulunmad mecliste inklp kanunlarn karmaya devam etti. Trkiye Devletinin dini slmdr maddesiyle yemin metinlerindeki din ibareler ve meclisin grevleri arasnda saylan din hkmleri yerine getirmeyle ilgili ifade anayasadan karld (10 Nisan 1928). Arap alfabesi terkedilerek Latin alfabesi benimsendi. Kadnlara seme ve seilme hakk tannd (1930). Trkiyenin d politikasnn temel eilimi Lozan Antlamasyla oluan statkonun srdrlmesi ynnde geliti. Lozanda zlemeyen Osmanl borlarnn denmesi meselesi Fransa ile imzalanan antlamayla bir formle baland. Trkiyedeki Rumlarla Yunanistandaki Trklerin mbadelesi Trkiyeyi en ok uratran konulardan biri oldu. Yunanistann stanbulda fazla sayda Rum brakmak istemesi iki lke arasndaki ilikileri gerginletirdi. Uzun sren mzakerelerden sonra stanbul Rumlarnn hepsini yerleik kapsamna alan bir antlama imzaland (10 Haziran 1930). Trkiye, Rusyann teklifiyle 1928de Silhszlanma Konferansna ve 1929da Kellog Paktna davet edildi. 1932de Milletler Cemiyetine ye oldu. Trkiyenin uluslar aras i birliine katlmas Batl

devletlerle olan ilikilerini gelitirdi. Montr Szlemesiyle Boazlar zerindeki egemenlik haklarna yeniden kavutu. Trkiye, Yunanistan, Yugoslavya ve Romanya arasnda Balkan Antant kuruldu (1933). Trkiye, Afganistan, ran ve Irak arasnda Sdbd Pakt imzaland (1937). Milletler Cemiyeti, skenderun sancann Hatay adyla iilerinde bamsz, dilerinde Suriyeye bal bir devlet olmasn kararlatrd. Hatayn hukuk statsn tanyan Trk-Fransz Antlamas imzaland (1938). Hatayllarn Trkiye ile birleme istekleri Trk-Fransz ilikilerini yeniden gerginletirdi. Mill Mcadelenin nde gelen liderleri tasfiye edilip onlarn dayand kitleler dlanarak birbiri ardna gerekletirilen devrimler halk tabanna indirilemedi. Hkmetin reform kartlarna uygulad iddet politikas toplumda honutsuzluu arttrd. Devlet-halk ilikileri gerginleti. 1929 dnya ekonomik krizi zayf olan lke ekonomisini etkiledi. Ekonomide dorudan devletilik politikasnn izlenmesi zorunlu hale geldi. Mustafa Kemal Paa, Fethi Beye bir parti kurmasn nerdi; partinin adn, programn ve yelerini bizzat kendisi belirledi. Amac, hem tek parti ynetiminin toplumda yol at huzursuzluu gidermek hem devletilie kar olan liberalizm yanllarn denetim altnda tutmakt. Fethi Bey bakanlnda 12 Austos 1930da stanbulda kurulan Serbest Cumhuriyet Frkasnn toplum tarafndan cokuyla karlanmas ve hzla rgtlenmesi hkmeti ve cumhurbakann endielendirdi. Cumhuriyet Halk Frkas, Serbest Frkay gericilik ve cumhuriyet dmanlyla sulamaya balad. Fethi Bey de kuruluundan ay sonra bir dileke ile partinin feshedildiini bildirdi. Bu srada kurulan Ahali Cumhuriyet Frkas da kapatld. Otoriter eilimleriyle tannan Recep Peker, Cumhuriyet Halk Frkasnn genel sekreterliine getirildi. Siyasal nitelii olan kurulularn bir tekel oluturan Cumhuriyet Halk Frkas iinde eritilmesine ynelik hazrlanan program uygulamaya konuldu. ttihatlarn kurduu Trk ocaklar kapatld ve btn mallar yeni kurulan halkevlerine devredildi. Dier dernek ve kulpler de ayn ekilde tasfiye edilip mallar Cumhuriyet Halk Frkasna aktarld. Parti kurultaynda mevcut ilkelere devletilik ve inklplk da eklenerek partinin temel ilkeleri altya karld. Planl devletilie geildi ve ilk be yllk Sanayi Kalknma Plan uygulamaya konuldu (1933). Dnya ekonomik krizi Trkiyede devletilie hz verirken tek parti sistemini de glendirdi. Nihayet Bavekil smet Paa parti ile devletin birletirildiini aklad (1936). Buna gre Dahiliye vekili ayn zamanda partinin genel sekreteri olurken valiler partinin il bakanlar oldu. Cumhuriyet Halk Frkasnn alt ilkesi anayasaya dahil edildi ve devletin temel ilkeleri haline getirildi. Soyad kanunu kabul edildi; efendi, bey, paa gibi lakap ve unvanlar kaldrld (1934). Ezann Arapa okunmas ve din adamlarnn mbed dnda din kisve giymelerini yasaklayan kanunlar kabul edildi (1932). Trk Tarih Kurumu ve Trk Dil Kurumu oluturuldu. Atatrk-nn arasndaki siyasal birliktelik devletilik konusunda aralarnda kan anlamazlk yznden sona erdi. Bankas genel mdr iken zel teebbsn baarsn ispatlayan Cell Bayar bavekil tayin edildi (25 Eyll 1937). Bayarn yaklak bir yl sren grevi, daha ziyade ar hasta olan Atatrkten sonra kimin cumhurbakanlna getirilecei tartmalaryla geti. nn muhalifleri, Atatrkn szl vasiyeti olduunu ileri srerek Genelkurmay Bakan Fevzi akmak cumhurbakan yapmak istediler. Bayar ise buna kar kp nnye cumhurbakanlna giden yolu ak tuttu. Atatrk lnce nn meclis tarafndan ertesi gn cumhurbakan seildi; nn de Bayar bavekil tayin etti. Partinin olaan st kurultaynda nn, Atatrkn yerine partinin deimez genel bakan seildi. Atatrkn ebed ef unvanna karlk nnye mill ef unvan verildi. nn, Atatrkn siyasetten uzaklatrd Mill Mcadele nderlerini yeniden kazanmaya alt. nce Kzm Karabekir bir ara seimle milletvekili yapld. Ali Fuat Cebesoy ve Refet Bele parti grubuna

alnd. Dr. Rza Nur, Halide Edip ve Adnan Advar gibi Atatrk dneminin ksknleri lkeye dnmeye balad. Seimlerin yenilenmesi karar alnnca Bayar hkmeti istifa etti ve Refik Saydam hkmeti kuruldu. Yeni hkmetin ilk icraat olarak Dahiliye vekilinin ayn zamanda partinin genel sekreteri olmas ynndeki karar kaldrld. Yaplan genel seimlerde eski muhaliflerin ou meclise girerken Atatrke yaknlyla tannan isimler tasfiye edildi. nn mecliste de denetimini ve otoritesini arttrd. Yeni bir kararla valilerin Cumhuriyet Halk Partisi il bakanl grevlerine son verildi. Bu dneme damgasn vuran nemli giriimlerden biri Ky enstitlerinin almasdr. Ayn dnemde kylerde halk odalar kuruldu. Avrupann II. Dnya Savana doru gittii srete nn, Trkiyenin gvenliinin deiimci Mihver kanad (Almanya-talya) tarafndan tehdit edilebilecei grndeydi ve statkocu glerin (ngiltere-Fransa) yannda yer alnmas gerektiini dnyordu. nce Hatayn Trkiye ile birlemesini salayan Trk-Fransz antlamas imzaland. Ardndan ngiltere-Fransa-Trkiye arasnda asker ittifak kurulmasna ynelik bir ortak bildiri yaymland. nn ittifaka Rusyann da katlmasn istiyordu; ancak Stalin ile Hitlerin anlaarak Polonyay igal etmeleri Trkiyeyi zor durumda brakt ve Trk-Fransz-ngiliz l ittifak imzaland (19 Ekim 1939). Trkiye, Rusya ile atmaya girmemek iin ayn zamanda imzalanan ve Sovyet ekincesi ad verilen ek protokole dayanarak mttefiklerinin yannda savaa girmedi; aksine Trk-Alman Saldrmazlk Pakt imzaland (18 Haziran 1941). Fakat gn sonra Almanyann Rusyaya saldrmas btn dengeleri bozdu. Rusya, ngilterenin yannda yer alrken Amerika Birleik Devletleri de Almanyaya sava iln etti. Mttefikler, Trkiyeyi savaa zorlarken Almanya kendi tarafna ekmek iin toprak vaadinde bulundu. Trkiye ise denge politikasn srdrd. te yandan savaa girmedii halde savan btn olumsuzluklarn yaad. Yksek enflasyon ortamnda mal yokluuna dayal karaborsa ve buna dayal vurgunculuk devam ediyordu. Mill Koruma Kanunu karlarak (1940) fiyatlarn ykselmesi nisbeten durdurulduysa da ekonomik sorunlar giderilemedi. Refik Saydamn lm zerine kurulan kr Saraolu hkmeti ekonomi ve fiyatlar zerindeki devlet mdahalesini kaldrd. Ancak fiyatlar ar lde ykselirken karaborsa devam etti. Gelir dalmn yeniden dzenlemek ve sosyal adaleti salamak amacyla Varlk Vergisi Kanunu karld (11 Kasm 1942). Krsal kesimde biriken servetin geri alnmas iin dnlen toprak mahsulleri vergisi fakir Trk kylsnn daha da fakirlemesine yol at. Ekonomik ve sosyal skntlar meclis iinde ve dnda eletirilmeye baland. Bir grup milletvekili yannda 1944 yl bte grmeleri srasnda hkmetin icraatn eletiren Cell Bayar bteye ret oyu verip hkmete gvensizliini ortaya koydu. Mihver kanadnn yenilecei kesin olarak anlalnca Almanya ile i birlii yaplmasn isteyen baz Turanclar tutukland (Mays 1944). Trkiye, San Fransisko Konferansna katlmak ve Birlemi Milletlerin kurucu yesi olmak iin Almanya ve Japonyaya sava iln etti (23 ubat 1945). Stalin, Trkiyeye bir nota verip 1925 tarihli Saldrmazlk Antlamasn feshedeceini bildirdi, ayrca Trkiyeden toprak talebinde bulundu. Bu talep Trkiye-Rusya ilikilerini gerginletirdi; te yandan ngiltereyle olan ilikiler de soumutu. Bu durum Trk-Amerikan ilikilerinin gelimesine yol at. Uluslar aras politikada beliren yeni g dengesi Trkiyenin i politikasn da etkiledi. Dnya savan demokrasi cephesinin kazanmas Trkiyede serbest seime dayanan liberal demokrasinin canlanmasna vesile oldu; baskc mill eflik rejimi 1945 yl balarndan itibaren zlmeye balad. nn demokrasiye gei iareti verdi. Toprak Reformu Kanunu mecliste kabul edildi, ancak uygulanamad. Bu kanun tartlrken ilk defa iktidar sorunu gndeme geldi. Cell Bayar, Refik

Koraltan, M. Fuad Kprl ve Adnan Menderes bir nerge vererek mill hkimiyet ilkesinin uygulanmasn ve parti almalarnn demokrasinin temel ilkelerine uygun biimde yrtlmesini istedi. nerge sahiplerinden partiden ihra edildi. Partiden istifa eden Cell Bayar yeni bir parti kurma konusunda nn ile anlatklarn syledi. Cumhuriyet Halk Partisinden ayrlanlar Cell Bayar bakanlnda Demokrat Partiyi kurduklarn akladlar (7 Ocak 1946). Parti programnda demokrasinin gerekletirilecei, ynetimin halkn denetiminde olaca aklanyor, temel hak ve zgrlklere geni yer veriliyor, bu arada din zgrlnn de nemli olduu vurgulanyordu. Ekonomide zel sektre yer verilmesi Batl gzlemcilerin dikkatini ekti. Trk-Amerikan ilikilerinin gelimesi Trkiyenin demokrasiye gei srecini hzlandrd. Siyaseti liberalletirmek iin baz yasaklar kaldrld, sosyalist partiler ve sendikalar kuruldu. Cumhuriyet Halk Partisi ynetimi muhalefeti hazrlksz yakalamak iin genel seimleri bir yl erkene ald. ounluk sistemine gre yaplan bu seimi Cumhuriyet Halk Partisi kazand (21 Temmuz 1946). Ak oy, gizli saym ynteminin uyguland ve eitli hilelerin kartrld 1946 seimleri Trk demokrasi tarihine bu ynyle geti. nn tekrar cumhurbakanlna ve Kzm Karabekir meclis bakanlna seildi. nnnn Recep Pekeri bavekil tayin etmesi partiler arasnda gerginlii arttrd. Eski komnistler tarafndan kurulan sosyalist partiler kapatld ve Demokrat Parti solcularla i birlii yapmakla suland. Dier taraftan sava sonrasnda Dou-Bat bloklarndan oluan iki kutuplu bir dnya kuruldu. Amerika Birleik Devletleri Bakan Harry S. Truman, Bat blokunda yer alan lkeleri kalkndrmak amacyla Truman doktrini diye anlan bir yardm projesi aklad. Trkiye, Amerika Birleik Devletleri ile imzalad yardm antlamasyla artk Bat blokunda resmen yerini ald (12 Temmuz 1947). Ancak demokrasiye gei srecini tamamlamas gerekiyordu. nn, bir bildiri yaymlayp cumhurbakan sfatyla btn partilere eit mesafede olduunu aklad. Ayrca otoriter Recep Pekerin yerine lml Hasan Sakay bavekil tayin etti. ktidar-muhalefet ilikileri yumuaynca Demokrat Parti iktidara kar daha sert politika izlenmesini isteyen yelerini partiden ihra etti. Bunlar Millet Partisini kurdular. Laiklik politikasn yumuatmaya karar veren Cumhuriyet Halk Partisi, M. emsettin Gnaltay bavekillie getirdi. Bir taraftan mam-Hatip kurslar alrken bir taraftan ilkokullarn drt ve beinci snflarna din dersi konuldu. Ankarada lhiyat Fakltesi eitime balad. lk defa hacca gideceklere izin verildi. Baz trbeler ziyarete ald. Bu srada Amerika Birleik Devletlerinin nderliinde Kuzey Atlantik ttifak ile (NATO) Avrupa Konseyi kuruldu. Avrupa Konseyine ye olan Trkiye yine Bat ittifak iinde kendine bir yer bulmay baard. Ancak bunun devam etmesi Trkiyenin demokrasiye tam olarak gemesine balyd. Gnaltay hkmeti demokrasinin gelimesi ynnde admlar atmay srdrd. Trkiye Byk Millet Meclisi tek dereceli, eit ve serbest seimi ngren yeni seim yasasn kabul etti (16 ubat 1950). 14 Mays 1950de yaplan genel seimlere katlm %89,3 gibi ok yksek bir dzeyde gerekleti. Oylarn %53,3n alan Demokrat Parti ounluk sistemiyle 487 milletvekilliinden 415ini kazand. Oylarn %39,9unu alan Cumhuriyet Halk Partisi ancak altm dokuz milletvekili karabildi. Yeni oluan meclis Cell Bayar cumhurbakanlna, Refik Koraltan meclis bakanlna seti. Bayar, Adnan Menderesi hkmeti kurmakla grevlendirdi. M. Fuad Kprl Dileri bakan oldu. Yirmi yedi yllk tek parti ynetiminin seimle iktidardan uzaklatrlmas beyaz devrim olarak yorumland. Demokrat Parti iktidar, Cumhuriyet Halk Partisine yakn olduklarn iddia ettii kumandanlar deitirmekle ie balad. Arapa ezan yasa kaldrld. Genel af karld. Ancak Demokrat Parti, antidemokratik eleri ayklamay vaad ettii halde tek parti dneminde karlan yasalara ve Cumhuriyet Halk Partisinin program haline getirilen anayasaya

dokunmad. Kore savana asker gndererek Trkiyenin NATOya girmesini salad (1952). Uygulanan sosyal ve ekonomik politikalarla lkede kkl bir deiim balatld. Yksek tarm sbvansiyonlaryla lke zenginliinin nemli bir blm iftilere aktarld. Barajlar, sulama kanallar ve makineleme sayesinde ekili arazi miktar ve retim artt. Bilhassa karayolu yapmna hz verildi. Sanayileme konusunda da nemli admlar atld. Trkiye Sna ve Kalknma Bankas kuruldu (1950). Yabanc sermayenin Trkiyede yatrm yapmas iin tevik kanunlar karld. Demokrat Parti 1954 seimlerinden daha da glenerek kt. Fakat halkn oylaryla iktidara gelmenin eletirisiz ve muhalefetsiz bir ynetim hakk verdiini sanarak tek parti dnemini hatrlatan baz uygulamalara giriti. Bu uygulamalar partinin paralanmasna yol at. Hkmeti eletirdikleri iin partiden karlan milletvekilleri Hrriyet Partisini kurdular (1955). Demokrat Partinin eski hviyetini kaybettiini ileri srp istifa eden M. Fuad Kprl demokrasiye inanan btn vatandalar i birlii yapmaya ard. ktidar erken genel seime gitmek zorunda kald. 1957 seimlerinde Demokrat Partinin oylar bir nceki seime gre dm olmakla birlikte yine ounluk sistemi sayesinde 610 milletvekilliinden 424n alarak iktidarn korumay baard. 1950-1954 arasnda yaanan hzl ekonomik gelimenin sonraki yllarda srdrlememesi, plansz ve dengesiz byme giderek artan bir enflasyona sebep oldu. Trk lirasnn Amerikan dolar karsndaki deerinin 2,80 liradan 9,02 liraya drld (3 Austos 1958) byk devalasyon kamuoyunda iddetli tepki uyandrd. te yandan Trkiye uluslar aras planda Kbrs sorunuyla ilk defa bu dnemde karlat. Balangta konunun sadece ngiltereyi ilgilendirdiini syleyen Demokrat Parti iktidar daha sonra adann Trkiyeye iadesini istedi, bunu baaramaynca taksim tezini savunmaya balad. Trkiye-Yunanistan babakanlar tarafndan Zrihte imzalanan, daha sonra btn taraflarn katld II. Londra Konferansnda kabul edilen antlamayla eit iki toplumun ortaklnda bamsz Kbrs Cumhuriyeti kuruldu (ubat 1959). D politika hedeflerini Amerika ve NATOya gre belirleyen Demokrat Parti, Ortadouda Bat emperyalizmine kar balayan hareketleri desteklemedii gibi Bat uydusu rejimlerle i birlii yapt. Amerikan gdmnde Badat Paktnn kurulmas (1955) Sovyet Rusyann ve baz Arap lkelerinin tepkisine yol at. Iraktaki darbeden sonra Badat Pakt tartlmaya baland; Amerika Birleik Devletleri ile ye lkeler arasnda ikili antlamalar imzaland ve mecliste onayland (9 Mays 1960). Yeni Irak rejimi Badat Paktndan ekildiini aklaynca rgtn ad Merkez Antlama Tekilt (Central Treaty Organization-CENTO) olarak deitirildi. Trkiye, Avrupa Ekonomik Topluluuna (AET) yelik iin resmen bavurdu (31 Temmuz 1959). Fakat 27 Mays 1960 darbesi mzakereleri zorlatrdndan Ankara Antlamas ad verilen ortaklk antlamas ancak 1963te imzalanabildi. 1959 yl gerilimin trmand yl oldu. Anayasay demokratikletireceini syleyen Cumhuriyet Halk Partisi erken seim isteiyle propaganda gezilerini balatt. 1960a girildiinde gerilim daha da artt. Muhalefet iktidar istibdat rejimi kurmakla, iktidar da muhalefeti ihtill kkrtcl yapmakla suluyordu. te yandan ekonomik skntlar devam ediyordu. Hkmet, Amerika Birleik Devletlerinden bekledii yardm alamaynca Rusyaya yaklat. Yaymlanan ortak bildiride Menderesin temmuz aynda Moskovaya resm bir ziyarette bulunaca akland. Ziyaretin amac Amerikaya kar denge oluturmak ve ekonomik sorunlar zecek kaynak bulmakt. Seilmi Demokrat Parti iktidarnn asker darbeyle drlmesi karsnda Amerikann seyirci kalmasnn asl sebebi bu politika deiikliidir. Muhalefetin ve basnn faaliyetlerini soruturmak zere bir tahkikat komisyonunun kurulmasn ngren kanunla bu komisyonun grevlerini belirleyen yetki kanununun mecliste kabul edilmesi gerginlii daha da trmandrd. htillin milletler iin bir hak

olduunu syleyen nnnn, Sizi ben bile kurtaramam szyle iktidar aka tehdit ettiinin ertesi gn stanbul ve Ankarada renci gsterileri balad. Kara Harp Okulu rencilerinin hkmeti protesto iin yry dzenlemesi ordunun da hkmete kar tavrnn bir gstergesiydi. Menderes halkn nabzn yoklamak iin Bat Anadolu gezisine kt. Babakan Eskiehirde iken Trk Silhl Kuvvetleri ynetime el koydu (27 Mays 1960). Kendilerine Mill Birlik Komitesi adn veren darbeciler Cumhuriyet Halk Partili olarak tannan bir grup hukuk profesrn Ankaraya arp bir heyet kurdular. Heyet, iktidarn meruiyetini yitirdiine ve asker ynetimin mer olduuna dair Osmanl dneminin ulem fetvalarn hatrlatan bir bildiri yaymlayarak darbecileri destekledi. Meclis feshedildi ve her trl siyas faaliyet yasakland. Hareketin hibir ahs veya zmreyi hedef almad akland halde btn Demokrat Parti milletvekilleri, baz st rtbeli subaylar ve brokratlar tutukland. Fiil rejime hukuk bir nitelik kazandrmak iin geici bir anayasa karlarak Trkiye Byk Millet Meclisinin btn hak ve yetkileri Mill Birlik Komitesine devredildi. Demokrat Partilileri yarglamak zere Yksek Adalet Divan ad verilen olaan st bir mahkeme kuruldu. eitli rtbeden 5000 subay ordudan ve 147 retim yesi niversiteden atld. Kendi iinde de tasfiyeye giden komite Alparslan Trke dahil on drt yesini yurt dna srgne gnderdi. Kurucu Meclis tarafndan hazrlanan yeni anayasa halkn %61,5 oyu ile kabul edildi (9 Temmuz 1961). Anayasa temel hak ve zgrlkler asndan olduka demokratik ve liberaldi. Yasama organ Millet Meclisi ve Cumhuriyet Senatosu eklinde iki meclise ayrld. Mill Birlik Komitesi yeleri kaydhayat artyla tabii senatr yapld. Devletin ileyiinde bir danma kurulu, gerekte ise bir asker vesayet organ halinde Mill Gvenlik Kurulu oluturuldu. Kanunlarn ve tzklerin anayasaya uygunluunu denetlemek zere Anayasa Mahkemesi tekil edildi. Yassada durumalar srasnda sanklar hakknda yeterli delil bulunmad halde on be kiiye idam, otuz iki kiiye mebbet ve pek ok kiiye hapis cezas verildi. Mill Birlik Komitesi on iki idam mebbet hapse evirirken Babakan Adnan Menderes ile Maliye Bakan Hasan Polatkan ve Dileri Bakan Fatin Rt Zorlu idam edildi. Mahkeme kararlarnn olumsuz havas iinde kstl ve snrl bir seim kampanyasnn ardndan nisb temsil sisteminin uyguland genel seimler yapld (15 Ekim 1961). Askerlerin destekledii Cumhuriyet Halk Partisinin seimleri tek bana kazanamamas ciddi bir sorun oldu. Demokrat Partinin miras zerinde hak iddia eden parti, hkmeti kuracak ounluu elde ettikleri halde bir grup subay iktidar bu partilere vermemek iin meclis almadan duruma el koymaya kalkt. Mill Birlik Komitesi Bakan Cemal Grsel parti liderleriyle kuvvet kumandanlarn ankayada toplad. Parti liderlerinin 27 Mays eletirmeyeceklerine, Yassada mahkmlarnn affn ve ordudan atlan subaylarn geri dnmesini istemeyeceklerine, cumhurbakanl iin bir aday gstermeyeceklerine ve Cemal Grseli destekleyeceklerine dair protokol imzalamalarndan sonra meclis alabildi. Cemal Grsel drdnc cumhurbakan seilirken nn yirmi drt yl sonra yeniden babakanlk koltuuna oturdu. Trkiye bu dnemde ilk defa koalisyon hkmetiyle tant. 1965 seimlerine kadar nn, biri Suat Hayri rgpl tarafndan drt koalisyon hkmeti kuruldu. Siyasetin sivillere gemesinden rahatszlk duyan bir grup subay Harp Okulu Kumandan Albay Talat Aydemirin nderliinde darbe giriiminde bulundu (22 ubat 1962). Aydemir ikna edildi ve arkadalaryla birlikte emekliye sevkedildi. Fakat ertesi yl bir darbe giriiminde daha bulunan Aydemir, Fethi Grcan ile birlikte idam edildi. te yandan Kbrs Cumhurbakan Makariosun anayasay deitirmeye kalkmas zerine balayan gerginlik kanl atmalara

dnnce Trkiye mdahale hakkn kullanacan duyurdu. Amerika Birleik Devletleri Bakan Johnsonn bir mektubu yznden mdahale gerekletirilemedi. Johnsonn mektubu Trkiyenin d politikasn yeniden gzden geirmesine yol at ve Sovyetler Birliine yaklald. Dileri Bakan Feridun Cemal Erkin Moskovay ziyaret etti. Bunu baz Sovyetler Birlii st yneticilerinin Ankara ziyaretleri izledi. nn hkmeti, Demokrat Partinin mirass olduu anlalan Adalet Partisinin tek bana iktidara gelmesini engellemek iin seim kanununu deitirip mill bakiye sistemini getirdi. Ancak 1965 seimlerinin sonucunda Adalet Partisi tek bana hkmeti kurabilecek ounluu elde etti. Adalet Partisi genel bakan Sleyman Demirel babakan oldu. zel sektr ve yabanc sermayeyi tevik edeceini aklayan Demirel hkmeti dneminde halk-hkmet diyalogu yeniden kuruldu. Ekonomik gstergeler ve sanayideki gelimeler umut verdi. 1961 anayasasyla silhl kuvvetlere neredeyse tam zerklik verilerek siyas hayatn belirleyicisi ve denetisi durumuna getirildi. Mecliste bulunan Mill Birlik Grubu da bir siyas parti gibi davranyordu. Askerlerin basksyla Genelkurmay Bakan Cevdet Sunay, Trkiyenin beinci cumhurbakan seildi (1966). Adalet Partisi iktidar Sovyetlerle balayan ilikileri srdrd. Demirel, Sovyetler Birliini ziyaret etti. Amerika Birleik Devletleri, ilikileri dzeltmek amacyla Trkiyedeki Amerikan slerinin Trkiye tarafndan denetlenmesini kabul etti. Kbrs meselesi Amerikan Bakan Johnsonn arabuluculuk giriimleriyle son buldu. Adalet Partisi iktidarnn ilk dnemi i politika asndan byk alkantlarla geti. 1961 anayasasnn getirdii geni zgrlk ortamnda yeni fikirlerin tartmaya almas daha ok sol dncenin yaylmasn salad. Mill bakiye sistemi sayesinde ilk defa meclise giren Trkiye i Partisinin genlik zerindeki etkisinin artmas ve Fikir Kulpleri Federasyonunun giderek glenmesiyle sol sylem niversite rencileri arasnda yank buldu. Eitim sorunlarn duyurmak amacyla balatlan renci boykotlar giderek niversite igallerine, sa-sol atmasna dnt (1968). Hkmetin meclisten geirdii, eski Demokrat Partililere siyas af salayacak anayasa deiiklii teklifi askerlerin tepkisi yznden Cumhuriyet Senatosunda grlemedi. Bu arada seim kanunu deitirilerek nisb temsil sistemi yeniden uygulamaya konuldu. Adalet Partisi 1969 genel seimlerinde oy kaybetmekle birlikte yine tek bana hkmeti kurabilecek ounluu salad. Ancak parti ii ekimeler ve kiisel hesaplar partinin paralanmasna yol at. Seimlerde adayl kabul edilmeyen Necmettin Erbakan, Mill Nizam Partisini kurup Adalet Partisi iindeki muhafazakrlar yanna ekerken milliyeti grup Ferruh Bozbeylinin bakanlnda Demokratik Partiyi kurdu. renci hareketlerinin silhl eyleme dnt ve ekonomik durumun ktye gittii bir srada ordunun st ynetimi hkmete bir muhtra verdi (12 Mart 1971). Muhtrada lkenin bu hale gelmesinden hkmet ve parlamento sorumlu tutuluyor, Atatrk bir grle reform yapacak ve inklp kanunlarn uygulayacak bir hkmetin kurulmas isteniyor, bunlar yaplmad takdirde ordunun ynetime el koyaca bildiriliyordu. Babakan Demirel muhtrann anayasa ve hukuk devleti anlayyla badamadn syleyerek istifa etti. Askerler bu defa parlamentoyu datmadan istediklerini yaptrma yolunu setiler. lk icraatlar, 9 Martlar diye bilinen ve nemli grevlerde bulunan sol cuntac subaylar ordudan ihra etmek oldu. Bu subaylarn atlmasyla Trkiyenin sol eilimli bir darbenin eiinden dndrld sylendi. Bu dnemde, 1961 anayasasnn ngrd temel hak ve zgrlklere nemli kstlamalar getiren olaan st bir ara rejim dnemine girildi. 1973 seimlerine kadar ikisi Nihat Erim, biri Ferit Melen, biri Naim Talu bakanlnda partiler st drt hkmet grev yapt. iddet eylemleri durdurulamaynca on bir ilde skynetim iln edildi, geni apl tutuklamalara ve yarglamalara baland. eitli

derneklerin faaliyetleri durduruldu. Mill Nizam Partisi ve Trkiye i Partisi, Anayasa Mahkemesi tarafndan kapatld. 1961 anayasasnda deiiklik yaplarak Mill Gvenlik Kurulunun sivil otorite aleyhine g kazanmas saland. 12 Mart rejimine kar kp Cumhuriyet Halk Partisi genel sekreterliinden istifa eden Blent Ecevit, nny yenilgiye uratarak genel bakan seildi. Demirel ve Ecevit, askerlerin Faruk Grleri cumhurbakan setirme planlarn bozup Fahri Korutrkn cumhurbakan seilmesini salad (1973). Merkez san oylarn blmek ve Adalet Partisinin tek bana iktidar olmasn nlemek iin Mill Nizam Partisinin yerine Mill Selmet Partisinin kurulmasna izin verildi. svirede yaayan Erbakan seimlerden be ay nce yurda gelip Mill Selmet Partisini kurdu. 12 Mart ara rejimini sona erdiren 1973 genel seimlerine gidilirken merkez sa paralanm ve merkez sol olduka toparlanm durumdayd. Cumhuriyet Halk Partisi, nisb temsil sisteminin uyguland 1973 seimlerinden birinci parti olarak kmasna ramen tek bana hkmeti kurabilecek ounluu elde edemedi. Uzun sren bir arayn ardndan Ecevitin bakanlnda Cumhuriyet Halk Partisi-Mill Selmet Partisi koalisyonu kuruldu (26 Ocak 1974). Hkmet daha nce yasaklad haha ekimine yeniden izin verince Amerika Birleik Devletleri Trkiyeye yapt yardm kesti. Ege sorunu yznden Trk-Yunan ilikileri gerginleti. Yunanistann tevikiyle Kbrsta darbe yapan EOKA terr rgt Kbrs Elen Cumhuriyetinin kurulduunu aklad. Trkiye garantrlk hakkn kullanp Kbrsa asker kard (20-22 Temmuz). Taraflar arasnda anlama salanamaynca Trkiye ikinci bir harekt balatt; ksa bir sre sonra Birlemi Milletler Gvenlik Konseyinin karar dorultusunda atekesi kabul etti. Adann %38ini ele geiren Trkiyenin bu tarihten itibaren tezi harekt ncesindeki hukuk yapnn deitirilmesi zerine kuruldu. Koalisyon hkmetindeki anlamazlk yznden Ecevit istifa etti. Meclisteki partiler anlaamaynca hkmeti kurma grevi kontenjan senatr Sadi Irmaka verildi. Amerika Birleik Devletleri, Kbrsa karma yapt gerekesiyle Trkiyeye silh ambargosu uygulamaya balad (5 ubat 1975). Trkiye buna Kbrs Trk Federe Devletinin kurulduunu iln ederek cevap verdi. lke iinde anari trmann srdryordu. renciler, retmenler ve iiler eitli ideolojik kamplara ayrlm birbirlerine saldryordu. Cumhuriyet Halk Partisi, Trkiye retmenler Birlii Dernei (TB-DER) ve Devrimci i Sendikalarnn (DSK) lkenin eitli illerinde dzenledikleri hayat pahall ve faizmi protesto yryleri srasnda kan atmalarda len ve yaralananlar oldu. Sadi Irmakn kurduu hkmet meclisten gven oyu alamad halde drt buuk ay lkeyi ynetti. Merkez sadaki be partinin oylar hkmet kurmaya yetiyor, fakat Demokratik Parti ynetimi Demirelle almak istemiyordu. Nihayet dokuz milletvekilinin Demokratik Partiden istifa etmesinin ardndan Demirel bakanlnda Milliyeti Cephe Hkmeti olarak anlan koalisyon hkmeti kuruldu (12 Nisan 1975). Amerika Birleik Devletleri ile yaplan Ortak Savunma sleri Antlamas iptal edilerek ncirlik dndaki btn Amerikan slerine el konuldu. Amerikan slerinin teslim alnmasndan sonra Rusya Trkiyenin bu giriimini onayladn gstermek iin Trkiyeye helikopter satmay nerdi. Trkiye bu dnemde ilk defa Arap lkeleriyle ilikilerini gelitirmeye yneldi. te yandan lkede terr btn iddetiyle devam ediyordu. Hkmetin olaylar karsnda tarafsz bir tutum sergileyememesi saldrganlara cesaret verdi. 1977 ylna girildiinde renci ve iilere ynelik siyas cinayetlere her gn yenileri ekleniyordu. stanbul Taksim Meydannda dzenlenen 1 Mays gsterileri srasnda kimlii belirsiz kiilerin at ate sonucu otuz drt kii hayatn kaybetti. ktidar partileri terrn bu trman karsnda erken seime gitme karar ald.

Cumhuriyet Halk Partisi nisb temsil sisteminin uyguland 1977 seiminden de birinci parti olarak kt. Ancak yine tek bana hkmeti kuracak ounlua sahip deildi. Ecevitin kurduu aznlk hkmeti gven oyu alamaynca Demirel ikinci Milliyeti Cephe hkmetini kurdu. Bu hkmet cumhuriyet tarihinin en ar zam paketini aklad (8 Eyll). Ne pahasna olursa olsun iktidar olmak isteyen Cumhuriyet Halk Partisi ii sendikalarn ve kitle rgtlerini zamlara kar protestoya ard. Toplum daha da gerildi. Cumhuriyet Halk Partisi, on bir Adalet Partisi milletvekilini bakanlk vaadiyle partilerinden istifa ettirdikten sonra hkmeti bir gensoruyla devirdi. Blent Ecevit ikinci defa babakan oldu. Moskovay ziyaret eden, Sovyetler Birliiyle ekonomik ve siyas antlamalar imzalayan Ecevit, Amerikaya meydan okudu. Ecevitin bu tutumu Trk-Amerikan ilikilerinin dzelmesinde nemli etken oldu. Amerika Birleik Devletleri Bakan Cartern giriimiyle Amerikan Senatosu ambargoyu kaldrma karar ald. Amerikan slerinin ou yeniden faaliyete geti. Ancak 1978 yl iddetin trmand bir yl oldu. Ayrca ekonomi tkanmt; kredi bulunamyor ve d borlar denemiyordu. Piyasalarda mal darl karaborsaya yol at. Nihayet ekonominin ynetimi Milletleraras Para Fonuna (IMF) teslim edildi. Milletleraras Para Fonu iki yl iinde Trkiyeye drt taksit halinde 450 milyon dolar kredi vermeyi kabul etti. Ara seimlerde halk desteini kaybeden Ecevit istifa edince Demirel, Milliyeti Hareket Partisi ve Mill Selmet Partisinin dardan destekleyecekleri Adalet Partisi aznlk hkmetini kurdu (12 Kasm 1979). Ekonomik ve siyas istikrarszln yan sra gnde ortalama yirmi be-otuz kiinin terr yznden hayatn kaybettii bu dnemde hkmet ekonomiyi yoluna koymak iin bir dizi nlemi yrrle koydu (24 Ocak 1980). 24 Ocak kararlar diye anlan bu kararlarn mimar Babakanlk Mstear Turgut zald. Kararlar, daha ok dviz kazanmaya ve ihracat n plana karmaya ynelik bir da alma stratejisini ngryordu. Da alabilmenin yolu da bata ii cretleri olmak zere retim maliyetlerinin drlmesinden geiyordu. Kararlarn uygulamaya konulmasyla birlikte ii-i veren uyumazlklar uzun sreli grevlere dnt. Trk Silhl Kuvvetleri 12 Eyll 1980 tarihinde lke ynetimine el koydu. Darbe, genelkurmay bakanyla drt kuvvet kumandanndan oluan ve Mill Gvenlik Konseyi ad verilen cunta tarafndan gerekletirilmiti. Btn yurtta skynetim iln edildi. Her trl siyas faaliyet durduruldu, parlamento ve hkmet feshedildi, btn parlamenterlerin yasama dokunulmazlklar kaldrld. Genelkurmay Bakan ve Mill Gvenlik Kurulu Bakan Kenan Evren devlet bakan iln edildikten sonra emekli oramiral Blent Ulusu bakanlnda brokratlardan ve emekli subaylardan oluan bir hkmet kuruldu. Turgut zal ekonomiden sorumlu bakanla getirilerek 24 Ocak kararlarnn uygulanmas saland. Trkiye Byk Millet Meclisinin btn grev ve yetkilerini kendinde toplayan Mill Gvenlik Kurulu devlet tekiltna btnyle el koydu. Mahall idarelerde seilmi kiiler grevden alnp yerlerine emekli subaylar getirildi. Btn partiler kapatlarak mal varlklar hazineye devredildi. Daha nceden hazrland anlalan pheliler listesine gre binlerce kii tutuklanp yargland ve eitli cezalara arptrld. Yksek retim Kurulu (YK) oluturularak niversiteler sk bir merkez denetim altna alnd ve niversitelerde ok geni kapsaml tasfiye hareketine giriildi. Mill Gvenlik Kurulu tarafndan belirlenen 160 yeli danma meclisinin setii bir komisyon tarafndan hazrlanan anayasa halk oylamasna sunuldu. Aleyhte propagandann yasakland halk oylamas %91,8 oyla kabul edildi (7 Kasm 1982). Anayasa birok ynden 1961 anayasasnn ters evrilmi haliydi. ktidar 1961in aksine yrtmenin elinde topland. Yrtmenin ba kabul edilen cumhurbakannn yetkileri arttrlrken sorumluluklar azaltld. Yasama organ tek meclisli hale getirildi. Mill Gvenlik Kurulunda sivil ye ounluuna son verilirken kararlarnn

etkisi arttrld. Skynetime gei artlar kolaylatrld ve skynetim kumandanlar genelkurmay bakanna baland. 12 Eyll asker ynetiminin hukuk ilemleri yarg denetimi dnda brakld. Ksacas tam bir asker vesayet rejimi kuruldu. Anayasann kabul edilmesiyle birlikte Kenan Evren yedi yllk bir sre iin yedinci cumhurbakan seilmi sayld. Bylece 1960 darbesiyle balayan asker kkenli cumhurbakan seimi uygulamasna devam edildi. Mill Gvenlik Kurulu da Cumhurbakanl Konseyi oldu. Kapatlan partilerin devam niteliinde bir parti kurulmas yasakland. Eski partilerin genel bakanlarna ve merkez yneticilerine on yl sreyle siyaset yasa konuldu. Ayrca lke baraj ve seim evresi baraj olmak zere ifte baraj sistemi getirildi. Merkez sa ve merkez solda birer parti olmak zere iki partili bir sistem oluturmak isteyen konsey kurulan on be partiden sadece nn seimlere katlmasna izin verdi. Nisb temsil sisteminin uyguland 6 Kasm 1983 seimlerine %92,3 gibi rekor seviyede bir katlm oldu. Askerlerin desteklemedii Turgut zaln Anavatan Partisi, 400 milletvekilliinden 212sini alarak seimin galibi oldu. Cumhuriyet Halk Partisinin geleneksel Kemalist kanadn temsil eden Halk Parti ikinci, askerlerin aka destekledii Milliyeti Demokrasi Partisi nc srada yer ald. Asker ynetim Yunanistann NATOya geri dnne izin vermiti (20 Ekim 1980). Kbrs Trk Federe Meclisi de asker ynetimin sona erdii bir srada Kuzey Kbrs Trk Cumhuriyetini iln etti (15 Kasm 1983); Trkiye, Kuzey Kbrs Trk Cumhuriyetini tandn aklad. Turgut zal tarafndan kurulan ve mhendisler kabinesi olarak tanmlanan Anavatan Partisi hkmeti 24 Aralk 1983te meclisten gven oyu ald. Partisinin drt eilimi temsil ettiini syleyen zal geni halk kitlelerinin mit kayna oldu. lk drt yllk dnemde uygulad mal politikalar enflasyonun srekliliine yol aarken reel cretlerin dmesine sebebiyet verdi. hracatta nemli gelir art yaand; buna karlk yaplan ithaltla lkede tketim mallar oald ve eitlendi. Piyasada bir canllk balad. Serbest piyasa ekonomisini esas alan devrim niteliinde reformlar gerekletirildi. Ancak d borlanmada olaan st bir ykseli ortaya kt. zal d politikada da ekonomik pragmatizmi esas kabul etti ve d ekonomik ilikileri babakanlk denetimine ald. Bu arada dnyann eitli lkeleriyle antlamalar imzalad. Ziyaret ettii lkelere yannda kalabalk i adamlarn gtrmeyi det haline getirdi. Bu dnemde Trk giriimcisinin z gveni artt. Trk i adamlar deiik lkelerde ihale almaya ve i kurmaya baladlar. Trkiye terr dnemini kapatp yeni bir dneme girdii srada PKK terr rgt Kuzey Iraktan Trkiyeye szarak ilk kanl eylemini gerekletirdi (15 Austos 1984). PKK snr karakollarna ve halka kar saldrlarn giderek arttrd. Nihayet geni yetkilerle Olaanst Hal Blge Valilii kuruldu (14 Temmuz 1987). zal, yerel seimlerden nce Mill Gvenlik Kurulunun yasaklad partilerin de seime girmesini salad. Anavatan Partisi yerel seimlerde de birinciliini korurken darbecilerin kurdurduu Milliyeti Demokrasi Partisi ile Halk Parti siyasetten silindi. Eski partiler deiik adlarla tekrar ortaya kt halde yasakl olan eski liderleri partilerini perde arkasndan ynetiyordu. zal, eski siyasetilerin yeniden siyaset sahnesine kmasna imkn tanyan anayasa deiikliini halk oyuna sundu. Kendisi yasan srmesi taraftar olmasna ramen %50,24 oyla eski siyasetilerin siyaset yasa kaldrld. Demirel Doru Yol Partisi genel bakan oldu. Anavatan Partisi, eski liderlerin yeni partilerinin banda iken katld 1987 erken genel seimlerinde meclisteki salt ounluunu korumay baard. Fakat iktidarn ypranma sreci de balamt. Bilhassa yksek enflasyon halk zaldan ve Anavatan Partisinden uzaklatrd. Yerel seimler Anavatan Partisi iin tam bir ykm oldu. nc parti durumuna den Anavatan Partisi

byk ehirlerin belediye bakanlklarn Sosyal Demokrat Halk Partiye kaptrd. Turgut zal, Anavatan Partisi oylaryla sekizinci cumhurbakan seilerek Bayardan sonra bu makama kan ikinci sivil kii oldu (31 Ekim 1989). Yldrm Akbulutu babakan tayin eden zal farkl bir cumhurbakanl sergileyerek i ve d siyasetle yakndan ilgilenmeyi srdrd. Trkiye, Iraktaki Saddam rejiminden kap Trkiyeye snan binlerce Kuzey Irakl gmene kucak at. Trkiyenin Kuzey Irakta sz sahibi olmas gerektiine inanan ve kendi Krt vatandalaryla bark olmayan bir Trkiyenin bunu yapamayacan syleyen zaln abalaryla 12 Eyll ynetiminin koyduu Krte yasa kaldrld (26 Ocak 1991). Fakat Trkiye hzla istikrarsz bir ortama srklendi. 1991 erken genel seimlerinde hibir parti tek bana ounluu elde edemedi. Trkiye yeniden koalisyonlar srecine girdi. Demirel, en byk rakibi Cumhuriyet Halk Partisinin mirass Sosyal Demokrat Halk Partinin desteiyle babakanlk koltuuna oturdu. ankaya-hkmet ilikilerinin sertletii bu dnemde zal bir kalp krizi sonucu ld (17 Nisan 1993). Demirel, Sosyal Demokrat Halk Partinin desteiyle dokuzuncu cumhurbakan seildi. DYP-SHP koalisyonuna Doru Yol Partisi genel bakanlna seilen Tansu iller bakanlnda devam edildi. 12 Eyll sonras orta sa (ANAP, DYP) ve orta solun (SHP, DSP) kendi ilerinde ikier partiye blnmesi siyasetin normal akn engelledi. Cumhuriyet Halk Partisinin nc sol parti olarak ortaya kmas orta solu iyice zayflatt. te yandan orta sadaki blnmlk kktenci partilerin iine yarad. Bilhassa Erbakann Refah Partisi sadaki boluktan yararlanp ykseliini srdrd. Yerel seimlerde stanbul ve Ankara belediye bakanlklarn kazand. Erken genel seim artyla kurulan DYP-CHP koalisyonu lkeyi seime gtrd. Refah Partisi 1995 seimlerinde ilk defa birinci parti oldu. Erbakan hkmeti kurmakla grevlendirildiyse de Anavatan Partisi lideri Mesut Ylmaz ile Doru Yol Partisi lideri iller birlikte koalisyon kurmak istediklerini iln edince grevi iade etti. Ylmazn bakanlnda ANAP-DYP koalisyonu kuruldu. Ancak Anayasa Mahkemesi hkmetin ald gven oyunu iptal edince Ylmaz istifa etti. Hkmeti kurma grevi yeniden Erbakana verildi. iller aleyhindeki rtl denek soruturmas Refah Partisinin desteiyle mecliste reddedildikten sonra RP-DYP koalisyonu gven oyu ald (8 Temmuz 1996). Hkmet, yolsuzluk iddialaryla keye skan iller ile ilk defa babakanlk ansn yakalam Erbakann bunu bir an nce gerekletirme zleminin bulutuu noktada kurulmutu. Bu hkmete kar kan Doru Yol Partisi iindeki muhalefet partiden koparak smet Sezginin bakanlnda Demokrat Trkiye Partisini kurdu. iller hakkndaki yolsuzluk iddialar daha da byd. Susurlukta meydana gelen bir trafik kazas devlet-mafya-siyaset ilikisini ortaya kard (3 Kasm). Hkmetin Refah Partisi kanadna kar ordunun tavr yeniden darbe sylentilerinin kmasna yol at. Btn dikkatler Mill Gvenlik Kurulunun olaan toplantsna evrildi (28 ubat 1997). Kurulun asker kanad, laik devlet ilkesine aykr hareketlerin arttn ileri srerek Atatrk ilkelerinin ve inklp kanunlarnn dnsz uygulanmasn istedi. Trkiye bylece 28 ubat sreci ad verilen bir dneme girdi. Ordu hkmeti eitli vesilelerle sktrmaya balad; irticann mill birlii tehdit eder boyuta ulatn ileri srd. Erbakan istifa etmek zorunda kald. eriat tehlikesine kar askerlerin desteiyle Mesut Ylmaz bakanlnda Anavatan PartisiDemokratik Sol Parti-Demokrat Trkiye Partisi koalisyon hkmetinin kurulmasyla uzun sredir lkeye hkim olan gergin hava bir anda yumuad. Cumhuriyet Halk Partisinin dardan destekledii hkmetin drt ana hedefi devlet iinde yayld iddia edilen eriat kadrolar temizlemek, sekiz yllk zorunlu eitimi dzenlemek, yolsuzlukla mcadele etmek ve lkeyi erken seime gtrmekti. Refah Partisi, Anayasa Mahkemesi tarafndan kapatlrken Genel Bakan Necmettin Erbakana be yl siyaset yasa getirildi. Refah Partisinin yerine Fazilet Partisi kuruldu. Yeniliki hareketin ban

eken stanbul Bykehir Belediye Bakan Recep Tayyip Erdoan, Erbakann engellemesi yznden Fazilet Partisi genel bakanlna seilemedi. Erdoan, Siirtte okuduu bir iirden dolay on ay hapis cezasna mahkm edilerek Pnarhisar Cezaevine girdi. Trkiye yolsuzluk iddialaryla alkalanyordu. Ylmaz hkmeti gensoru oylamasnda verilen gvensizlik oyu ile drld (25 Kasm 1998). Hkmeti kurmakla grevlendirilen Demokratik Sol Parti lideri Blent Ecevit ve Bursa bamsz milletvekili Yalm Erez bir sonu alamaynca Ecevit Demokratik Sol Parti aznlk hkmetini kurdu. Balca grevi lkeyi seime gtrmek olan bu hkmet zamannda PKK terr rgtnn ba Abdullah calan yakalanarak Trkiyeye getirildi (16 ubat 1999). mral adasnda yarglanp idama mahkm edildi; idam cezasnn kaldrlmasndan sonra cezas mebbet hapse evrildi. 1999 erken genel ve yerel seimlere yirmi bir parti katld. Demokratik Sol Parti birinci olurken Milliyeti Hareket Partisi ikincilii elde etti. nc olan Fazilet Partisi belediye bakanl seimlerinde en ok oyu ald. Bu sonu semenin Fazilet Partili belediyelere gvendii, ancak partinin genel politikasn desteklemedii eklinde deerlendirildi. Anavatan Partisi ve Doru Yol Partisi ok az farkla drdncl paylat. Cumhuriyet Halk Partisi dahil on alt parti %10 lke barajn aamad. Cumhuriyet basavcs, laiklik kart eylemlerin oda olduu iddiasyla Fazilet Partisinin kapatlmas iin dava at. Seimlerden sonra Ecevitin bakanlnda DSP-MHP-ANAP koalisyon hkmeti kuruldu. nce hapishanelerde sol eilimli mahkmlarn kard olaylarla urald. Ardndan 17.840 kiinin ld, 43.953 kiinin yaraland, 285.000 konut ve 40.000den fazla i yerinin hasar grd Marmara depremi yaand (17 Austos 1999). Kader mahkmlarnn aff iin hazrlanan af yasasnn kapsam verilen nergelerle geniletilerek zellikle etelerin affna imkn saland. Toplumda byk huzursuzluk douran trban meselesi zlemez hale getirildi. Rektrler komitesi ald ortak kararla niversite iinde trban yasaklad. Ecevitin nerisiyle Anayasa Mahkemesi Bakan Ahmet Necdet Sezer Trkiyenin onuncu cumhurbakan seildi (5 Mays 2000). Mill Gvenlik Kurulu toplantsnda Cumhurbakan Sezer ile Babakan Ecevit arasnda beliren gerginlik piyasalara yansd ve lkede iddetli bir ekonomik krizin kmasna yol at. Amerikadan zel olarak getirilen Kemal Derviin ald baz tedbirlerle kriz almaya alld. Ecevitin hasta olduu halde grevini brakmamas Demokratik Sol Partinin paralanmasna yol at. smail Cem bakanlnda Yeni Trkiye Partisi kuruldu. Fazilet Partisinin birinci kongresinde gelenekilerle yenilikiler ilk defa yol ayrmna geldi. Siyas yasakl Erbakann destekledii gelenekilerin aday Recai Kutan tekrar genel bakanla seildi. Fazilet Partisinin Anayasa Mahkemesi tarafndan kapatlmasndan sonra geleneki kanat, Erbakann direktifleriyle Recai Kutan bakanlnda kurulan Saadet Partisiyle yoluna devam etmeyi kararlatrd. Yeniliki kanat ise Recep Tayyip Erdoann bakanlnda Adalet ve Kalknma Partisini (AK Parti) kurdu (14 Austos 2001). 3 Kasm 2002 erken genel seimlerinde sadece iki parti %10 lke barajn aabildi. Adalet ve Kalknma Partisi %34,3 oy oranyla 363 milletvekili kararak tek bana iktidar koltuuna oturdu. Cumhuriyet Halk Partisi ikinci oldu. Haklarnda eitli yolsuzluk dosyalar bulunan ve mecliste birbirlerini aklayan koalisyon partileri barajn ok gerisinde kaldlar. Parlamentoda te iki ounlua sahip Adalet ve Kalknma Partisi lideri Erdoan hkm giydii iin milletvekili seilemedi. Bu sebeple hkmeti kurma grevi Kayseri milletvekili Abdullah Gle verildi. Bu dnemde Erdoan hibir resm sfat olmad halde Avrupa Birlii lkelerini dolap Trkiyenin

adayl konusunda grmelerde bulundu. Hukuk durumu halledildikten sonra Siirt milletvekili olarak meclise giren Erdoan babakan tayin edildi (12 Mart 2003); Abdullah Gl babakan yardmcs ve Dileri bakan oldu. Faiz ve enflasyon oranlar hzla dt. Avrupa Birliinin ngrd Kopenhag kriterleri dorultusunda uyum yasalar karld. Demokrasinin gelimesi yolunda nemli reformlara devam edildi. Statkocu baz evreler dzenledikleri cumhuriyet mitinglerinde rejimin tehlikede olduunu ileri srerek orduyu greve aracak kadar ileri gittiler. Nisan aynda yaplacak cumhurbakanl seimi iin Adalet ve Kalknma Partisinin Abdullah Gl aday gstermesi zerine Genelkurmay Bakanlnn internet sitesinde aleyhte bir aklama yer ald. Seim sonularnn Anayasa Mahkemesi tarafndan iptal edilmesi zerine hkmet erken seim karar ald ve temmuz aynda yaplan seimde Adalet ve Kalknma Partisi oyunu arttrarak %47 oyla yine birinci parti oldu. Austos aynda yaplan cumhurbakanl seiminde de Abdullah Gl on birinci cumhurbakan seildi. Adalet ve Kalknma Partisi 2011 Haziran aynda yaplan seimde %49,83 oyla ardarda nc seimi de kazand.

BBLYOGRAFYA

M. Philips Price, Trkiye Tarihi (trc. M. Asm Mutludoan), Ankara 1969; Mete Tunay, Trkiye Cumhuriyetinde Tek-Parti Ynetiminin Kurulmas (1923-1931), Ankara 1969; a.mlf. v.dr., Trkiye Tarihi: ada Trkiye (1908-1980), stanbul 1992; Utkan Kocatrk, Atatrk ve Trkiye Cumhuriyeti Tarihi Kronolojisi: 1918-1938, Ankara 1983; Mehmet Gnlbol, Trk D Politikas (1919-1990), Ankara 1993; Necdet Ekinci, kinci Dnya Savandan Sonra Trkiyede ok Partili Dzene Geite D Etkenler, stanbul 1997; Durmu Yaln v.dr., Trkiye Cumhuriyeti Tarihi, Ankara 2000-2002, I-II; Ahmet Yeil, Trkiye Cumhuriyetinde lk Tekilatl Muhalefet Hareketi: Terakkiperver Cumhuriyet Frkas, Ankara 2002; Tark Zafer Tunaya, Trkiyede Siyasal Gelimeler 1876-1938: Mtareke, Cumhuriyet ve Atatrk 1918-1938, stanbul 2002; Atatrk ve Trkiye Cumhuriyeti Tarihi (ed. Ayten Sezer), Ankara 2003, s. 203; Trkiye Cumhuriyeti 80inci Yl Kronolojisi (ed. M. Mesut Uyank), Ankara 2003; R. H. Davison, Ksa Trkiye Tarihi (trc. Durdu Mehmet Budak), Ankara 2004, s. 137-202; M. Serhan Ycel, Trkiyenin Siyasal Partileri (1859-2005), stanbul 2006; Kemal H. Karpat, Trkiyede Siyasal Sistemin Evrimi: 1876-1980 (trc. Esin Soanclar), Ankara 2007; K. Kreiser, Kk Trkiye Tarihi (trc. Yunus Emre Grbz), stanbul 2008, s. 303-383; tar Gzaydn, Diyanet: Trkiye Cumhuriyetinde Dinin Tanzimi, stanbul 2009; Mcahit Kkylmaz, Trkiyede Siyasal Katlm: Tek Partiden AK Partiye Siyasal slam ve Demokrasi Tartmalar, stanbul 2009. Cevdet Kk III. KLTR ve MEDENYET

1. Dil ve Edebiyat. Dil: Cumhuriyet Dnemi. Trkiye Trkesinin tarihi bakmndan Osmanl Trkesinin son yllaryla

Cumhuriyet dnemi Trkesinin ilk yllar i ie girmi durumdadr. Trkiye Trkesinin hazrlklar II. Merutiyet (1908) yllarnda balar ve Cumhuriyet dneminde devam eder. Eskiden yeniye geite pek ok yazar ve airin eserlerinde her iki dnemin zellikleri yan yana grlr. Dilin gramer ve cmle yapsnda farkllk bulunmamakla birlikte nceki dnemin en belirgin zellii Osmanlcadaki Arapa, Farsa kelime ve tamlamalarn fazlalyla cmlelerin uzunluudur. Osmanl Trkesinden Trkiye Trkesine gei ve dilde sadeleme faaliyetleri ana hatlaryla yle gelimitir: Sadeleme XIX. yzyl ortalarnda ders kitaplar, gazeteler, dergiler ve tiyatro oyunlarnn dilinde balamtr. Tanzimat devrinin ilk nesli insi, Nmk Kemal, Ziy Paa ve Ali Suvi yaz dilinin konuma diline yaknlatrlmas gerektiine inanmlar ve bunu uygulamaya almlardr. Fakat bir sonraki nesilden Recizde Mahmud Ekrem, Abdlhak Hmid, Smi Paazde Sez gibi yazarlarla Edebiyt- Cedde ve Fecr-i t mensuplar sanat gayesiyle dili suniletirmilerdir. Bu yapaylk Merutiyet devrinde tepki ekmi, farkl ekollere ve grlere sahip olanlar bile sade dil konusunda gereki faaliyetlerde bulunmulardr. II. Merutiyetin ilnnda Osmanl aydnlar arasnda Osmanlclk, slmclk ve Trklk olmak zere siyas dnce belirmi, dilin sadelemesi iin ileri srlen grler de bu akmlara gre biimlenmitir. Sadelemeyi isteyenlerin ou Trk-milliyetiler olmakla birlikte bunlarn arasnda sadelemenin derecesi hususunda dnce birlii yoktur. Bu dnemde dille ilgili grler ylece ele alnabilir: 1. Muhafazakrlar diye nitelendirilen Edebiyt- Ceddeciler (Tevfik Fikret, Cenab ahabeddin, Hseyin Cahit, Sleyman Nazif, Halit Ziya vb.) dil ve edebiyat belli bir kltr seviyesinde olanlara ve aydnlara (havas) mahsus kabul ediyor; ou okuma yazma bilmeyen halk tabakasnn (avam) edebiyatnn ise halk destanlar, masallar, k hikyeleri ve trklerden ibaret olduunu syleyerek edebiyat dilindeki yabanc kelime ve tamlamalarn sadelemesine gerek grmyorlard. Onlar takip eden Fecr-i t mensuplarnn pek ou da ayn gr benimsemitir. 2. Trkeciler diye adlandrlanlar ise Trkenin Arapa ve Farsa etkisinden kurtularak herkesin kolayca anlayabilecei bir dil haline gelmesini istiyorlard. Ancak sadelemenin derecesi konusunda bunlar da ikiye ayrlmtr. a) Birinci gr Trkeye yabanc dillerden gemi tamlamalarn terkedilmesi, bunlarn yerine Trke kurallara gre ifadeler kullanlmas, yabanc kelimelerin Trke karlklarnn tercih edilmesi biimindeydi. Bu gr, Edebiyt- Cedde devrinde II. Merutiyetten nce Ahmed Midhat Efendi, emseddin Smi ve Necip smn (Yazksz) savunduklar grtr. Osmanlcl benimseyen Rza Tevfik, Mehmed kif (Ersoy) ve Fecr-i t mensuplarndan Refik Halit (Karay), Yakup Kadri (Karaosmanolu) gibi air ve yazarlar sade Trkenin rneklerini vererek dilde izlenmesi gereken mkul yolu gstermilerdir. Yeni lisanclar diye bilinen, Selnikte kan Gen Kalemler (1911) dergisi yazarlarndan mer Seyfeddin, Ali Cnip (Yntem), Ziya Gkalp gibi isimler Trkedeki yabanc terkiplerin atlmasn, fakat halkn diline yerlemi kelimelere dokunulmamasn savunmutur. stanbulda yaymlanan Trk ve milliyeti gre sahip Trk Dernei (1909), Trk Yurdu (1911), Celal Shirin (Erozan) ynettii Halka Doru (1913) ve Trk Sz (1914) gibi dergiler dilin sadelemesiyle ilgili konulara yer vererek bu tr faaliyetleri desteklemilerdir. b) Tasfiyecilik denen ikinci gr sahipleri Trkedeki btn yabanc terkip ve kelimelerin atlmas, bunlarn yerine Trke olanlarn konulmas, karl olmayanlar iin dier Trk lehelerinden kelime alnmas veya yeni karlklarn tretilmesi gerektiini sylemilerdir. Tasfiyecilerin temsilcisi Fuat Kseraiftir. Bu gr Cumhuriyet dneminde Nurullah Ata srarla srdrmtr.

Cumhuriyetten sonraki reform hareketlerinden biri de harf inklb olmutur. 1 Kasm 1928 tarihinde Latin asll Trk alfabesi kabul edilmi, Arap harflerinin resm ve hususi zabtlarda kullanlmasna 1 Haziran 1930 tarihine kadar izin verilmitir. Yirmi dokuz harfli yeni alfabe yledir: Aa-Bb-Cc-Dd-Ee-Ff-Gg--Hh-I-i-Jj-Kk-Ll-Mm-Nn-Oo--Pp-Rr-Ss--Tt-Uu--Vv-Yy-Zz. Trk dilinin meseleleriyle megul olmak zere 12 Temmuz 1932de Trk Dili Tedkik Cemiyeti (Trk Dil Kurumu) kurulmu ve Atatrkn himayesinde faaliyetlerine balamtr. Ardndan Trkiye Trkesi, Trk Dil Kurumunun faaliyetlerine bal olarak eitli deiikliklere uramtr. Bu devirde en dikkat ekici husus, Ziya Gkalpin dille ilgili grlerinin Atatrk tarafndan benimsenerek Trkiye Trkesinin prensipleri haline getirilmesi olmutur: 1. Osmanl Trkesini brakp halkn anlayaca dille, stanbul Trkesiyle yazmak; 2. Trke karlklar olan Arapa ve Farsa kelimeleri dilden karmak; 3. Trkede halkn anlad Arapa ve Farsa kelimeleri Trkelemi kabul etmek; 4. Trke olsa bile l kelimeleri diriltmeye almamak; 5. Yeni terimleri nce halkn dilinde aramak, yoksa Trkenin kurallarna gre tretmek, bu da mmkn olmuyorsa yabanc terimleri kullanmak; 6. Trkeyi yabanc dillerin etkisinden kurtarmak; 7. stanbul Trkesi ok gelimi olduundan baka Trk lehelerinden kelime almamak; 8. Trkiye Trkesinin bu esaslara gre szlk ve dil bilgisini hazrlamak. Filoloji ve lengistik, lugat ve stlah, gramer ve sentaks, etimoloji ve dil tarihiyle ilgili konularla uraan Trk Dili Tedkik Cemiyeti tarafndan dzenlenen I. Trk Dili Kurultay 26 Eyll 1932de toplanmtr. Kurultayda benimsenen en nemli fikir halkn anlayamad yabanc kelime ve unsurlarn Trkeden tasfiye edilmesidir. Ayrca Arapa ve Farsadan Trkeye gemi kelime, terim ve terkiplere Trke karlklar bulmak iin byk bir alma balatlm, yabanc asll kelimeler halkn onlar anlayp anlamadna baklmakszn atlp yerine Trke karlklar konulmu, Trkesi yoksa yeni kelimeler tretilmi veya uydurulmutur. Bu almalarda dilin Trkeletirilmesini ilm izgide gtrebilecek yeterli uzman ve bilim adamnn bulunmay yznden iin devrime yaranmak isteyen baz cahillerin elinde kalmas dikkat ekmektedir. Bylece Trkenin sadeletirilmesi meselesi farkl bir yne kaym ve bilimsellikten uzaklalmtr. Nitekim yanl bir yola girildiini farkeden Atatrk, Dili bir kmaza saplamzdr; Birbirimizi anlamaz olduk; ki eyde inklp olmaz: Dilde ve msikide gibi szleriyle bunu itiraf etmitir (Emre, s. 43, 52-53; Atay, s. 447 vd.). zlenecek doru yntemin halkn kulland kelimelere dokunulmamas olduu anlalm, ancak dil ileriyle uraan tasfiyeci kadro Atatrkn lmnden sonra Trkenin yanllar ve yapaylklarla rselenmesini srdrmtr. Yapaylk sadece kelimelerle snrl kalmayp sz diziminde de uygulanm, baz kesimlerce halen kullanlan devrik cmle bu dnemden kalmtr. 1950den sonra dilin devlet tarafndan ynlendirilmesi faaliyetlerine son verilse de yanl uygulamalar devam etmi, mesele tam bir ba bolua terkedilmi, dil konusu anlamsz inatlamalarla Doucu-Batc, sac-solcu, ilerici-gerici tartmalarna malzeme yaplmtr. Bu ortamda kurumun yapayla kaan dil uygulamalarn eletiren pek ok yaz yaymlanmtr. Trkenin durumu artk hem bilim hem devlet ii haline geldiinden Trk Dil Kurumu 1983 ylnda Atatrk Kltr, Dil ve Tarih Yksek Kurumunun iine alnmtr. Dilin sadelemesinde orta ve mkul bir yol izlenerek pek ok eser neredilmi, ancak 2000li yllardan itibaren Trk Dil Kurumunun Trk dili zerindeki etkinlii azalmtr. Bunda eski kadronun yaplanlarn ideolojik olduu iddiasnn byk etkisi vardr. Gnmz Trkesinde Arapa ve Farsa asll kelimelerin yzdesi hl yksektir; bunlar artk halk diline mal olmu ve Trkelemitir. te yandan teknoloji

transferi, ticaret gibi ilikilerle yabanc dillerden ve zellikle ngilizceden Trkeye srekli giren kelimeler kayg verici dzeye ulamtr. Trk Dil Kurumunun yabanc kelimelere Trke karlk bulma abalar ve dilin yozlatrlmasna kar tedbir araylar ok yava ve yetersiz kaldndan Trke, kendi kaderini gemite olduu gibi yine kendi yapsndaki zel gcyle korumak durumundadr. Yeni Trke diye adlandrlan Trkiye Trkesi kelime yaps ve trleri, ses uyumu, nl ve nsz benzemesi, vurgu bakmndan teki Trk yaz dilleriyle ortak zellikler tar. Trk yaz dilinde sekiz nl bulunmaktadr. Arka damaktan kan a, , o, u kaln, n damaktan kan e, i, , incedir. Bunlardan a, e, o, ak ve geni; , i, u, kapal ve dardr. nller sylenirken dudaklarn alaca duruma gre dz veya yuvarlak olur. Dz nller a, e, , i; yuvarlaklar o, , u, dr. Yazda gsterilmeyen kapal e () varln azlarda srdrmektedir. Trkiye Trkesinde kullanlan nszler de unlardr: b, c, , d, f, g, , h, j, k, l, m, n, p, r, s, , t, v, y, z. Bunlardan b, p; d, t; c, ; g, k patlayc; v, f, z, s, j, , , h, y szc; m, n nazal (genizsi); l, r akc nszlerdir.

BBLYOGRAFYA

Ziya Gkalp, Trkln Esaslar (Ankara 1339), stanbul 1958, tr.yer.; Ahmet Cevat Emre, Atatrkn nklap Hedefi ve Tarih Tezi, stanbul 1956, s. 35, 43, 52-53; Muharrem Ergin, Trk Dil Bilgisi, stanbul 1962, tr.yer.; Atatrk ve Trk Dili, Ankara 1963, tr.yer.; Zeynep Korkmaz, Trk Dilinin Tarih Ak inde Atatrk ve Dil Devrimi, Ankara 1963, s. 35 vd.; Faruk K. Timurta, Dil Davas ve Ziya Gkalp, stanbul 1965, s. 21-39; Trk Dili in, Ankara 1966-68, I-VI, tr.yer.; Tahsin Ycel, Dil Devrimi, stanbul 1968, s. 55-56; Berke Vardar, Dilbilim Sorunlar, stanbul 1968, s. 8-9; Falih Rfk Atay, ankaya, stanbul 1969, s. 477 vd.; A. Dilaar, Trkiyede Dil zlemesi, Ankara 1969, s. 9-21; Agh Srr Levend, Trk Dilinde Gelime ve Sadeleme Evreleri, Ankara 1972, tr.yer.; Ali Karamanlolu, Trk Dili Nereden Geliyor, Nereye Gidiyor?, stanbul 1972, tr.yer.; Mustafa Canpolat, Trkiyede Yaz Devrimi Giriimleri, Yaz Devrimi, Ankara 1979, s. 22-32; Tahsin Banguolu, Trkenin Grameri, Ankara 1986, s. 34-37; ayrca bk. tr.yer.; Hasan Eren, Trk Dil Kurumundan Eski Anlar, Ankara 2008, s. 11-57; Ercmend Kuran, Atatrk ve Ziya Gkalp, TK, II/13 (1969), s. 12; Hamza Zlfikar, Dnden Bugne Trke, TDl., XCVIII/697 (2010), s. 50-58; Nuri Yce, Trkler (Trk Dili), A, XII/2, s. 496, 499; a.mlf., Ouzca, DA, XXXIII, 323-325. Nuri Yce Cumhuriyet Dnemi Trk Edebiyat. Cumhuriyet dnemi Trk edebiyatnn farkl trlerde temel ve ortak zellikleri unlardr: II. Merutiyet ve Mtareke dnemi yazarlar Cumhuriyet dnemi balarnda da eser vermi ve etkilerini srdrmtr. Daha nceki dnemlerden Abdlhak Hmid (Tarhan) ve Smipaazde Sezi ile Serveti Fnncularn ou hayattadr. Abdlhak Hmid dnda hepsi dil konusunda sadelemeye

uymutur. Yeni devletin kuruluu Tanzimattan beri devam eden ktmserlii ortadan kaldrm, iyimserlik, zaferi gerekletiren millete, orduya ve ndere hayranlk edeb eserlere de yansmtr. iiri gnlk konulardan uzak tutmaya alan Ahmed Him ile Yahya Kemal (Beyatl) bu bakmdan eletirilmi olsalar da bunlar Cumhuriyet sonras iirini beslemi ve etkileri bugne kadar ulamtr. lkenin yoksulluktan kurtarlmas, aa/eraf basksna tepki, demokrasiye geme zlemi eserlerde geni biimde ilenmi, lkeyi gelitirecek mesleklere mensup asker, retmen, doktor hikyeleri anlatlm, dikkat Anadolu topra ve insanna dnmtr. Yahya Kemalin ifadesiyle artk Metristepeden grn Trk edebiyatlarna yn verecektir. Memleket edebiyat anlay, Gkalpin halkta yaayan harsn kefedilip toplanmas ve ilenmesi tezi ve Faruk Nafizin (amlbel) Sanat iiriyle (1927) kategorikletirdii sanat anlay Mehmet Eminin (Yurdakul) devam grnnde olan hemen btn sanatlar iine almtr. Eitim, salk ve tarm hizmetlerinin lkenin her yanna gtrlmesi mcadelesi ksmen romanlara yansmtr. Roman ve hikyede zellikle Ky enstitsleri mezunu yazarlarn eserleri ky romanlar diye anlmaktadr. Bu tarz, ehirde ii ve gecekondu romanlar olarak devam eder. Bu arada sradan insanlarn yaantlar, anlk duygular, avarelii ileyen hikyeler de vaka hikyelerinin yerini alr (Memduh evket Esendal, Sait Faik Abasyank). 1960lardan itibaren kyl kesiminden hibir hazrlk yaplmadan Almanyaya gnderilen iiler, paralanm ve geride braklan aileler Almanya tecrbesini bizzat yaayanlarn yazdklaryla bir eit belgesele dnmtr: Fruzann Berlinin Nar iei, Nursel Duruelin Geyikler, Annem ve Almanya gibi eserleri. Almanyaya ilk gidenlerin torunlar arasnda ada edebiyata katkda bulunan birok sanat yetimitir. Avustralyaya giden bir ailenin paralanma eiindeki hikyesini Sevin okum yazmtr (rpntlar, 1996). iirde hece-aruz atmas Yahya Kemal ve Ahmed Hime ramen hecenin zaferiyle sonulanmtr. Hece giderek yerini serbest nazma brakmsa da zaman zaman aruza dnenler de olmutur. Hecenin klasik duraklaryla oynayan airler ok henkli bir iir ortaya koymutur. Bu arada eserlerinde halk hikyeleriyle folklordan yararlananlar olmutur. Byk bir ksm kylerde ve kasabalarda yetien yazarlar kendi yaantlarna bal bu malzemeyi kullanmlardr. Bir ksm kendi basmakalbn meydana getirirken bir ksm ok gzel ve orijinal eserler vermitir (Ahmet Kutsi Tecer, Turan Oflazolu, Latife Tekin, Yaar Kemal, Orhan Kemal, Abbas Sayar). Yklan Osmanl Devletine kar olumsuz tavr balangta ok kuvvetliyken zamanla gemiin gzelliklerinin dile getirilmesiyle bu tepki almtr. Yahya Kemal, Abdlhak inasi Hisar, Halide Edip Advar ve Ahmet Hamdi Tanpnar bu konuda pek ok yazar etkilemitir. Trkiyedeki ideolojik atmalar ve yazarlarn benimsedikleri ideoloji dorultusundaki eserleri propaganda nitelikli bir edebiyatn gelimesine yol amtr. Sanat yn zayf olanlar bir tarafa, bir dnya gr tezini savunan gl sanatlar yazdklaryla srekli tartma konusu olmutur (Nazm Hikmet, Necip Fazl Ksakrek, Peyami Safa, Yaar Kemal). Demokratikleme srecinde siyas partilerin kurulmas, kapatlmas ve asker darbeler de zellikle romanlarda geni lde yer alr. Serbest Cumhuriyet Frkas tecrbesi, Tark Burann Yamur Beklerken, Kemal Tahirin Yol Ayrmnda, 27 Mays Darbesi Samim Kocagz, Vedat Trkali ve Sevgi Soysaln romanlarnda ilenir. Darbe madurlarndan Avrupaya gidip yerleenlerin izlenimleri ve siyas hesaplamalar ele alnr. 12 Mart mdahalesine kar yazlan birok eserde bu mdahaleye yol aanlarn eziklikleri ve bir eit savunmalar ilenmitir. Mustafa Miyasolu, Erdal z, mit Kvan, Oktay Rifat, Melih Cevdet Anday, etin Altan, Yahya Akengin, Nadir lker, Emine Insu Okunun 12 Eyllle ilgili romanlar vardr. Osmanl Devletinin ykl srasndaki olaylar, Balkanlardan, Kafkaslardan stanbula akn eden insanlarn hikyeleri, mbadele ile gelenler ve gidenler yazarlarn hayalini harekete getirmi, aile arivleri

almtr. Bu tr eserler, Osmanlnn yklnda byk rol oynayan Trk d unsurlarn hikyeleri kadar ilenmektedir (Ylmaz Grbz, Mbadiller, 2006; Turgay Bostan, Son Kofidis, 2008). 1940tan sonraki eviri faaliyetlerinin etkisiyle edebiyatta sanat endiesini n plana alan yazarlarn says artmtr. Bunlar Bat edebiyatndaki gelimeleri takip etmekte, bunlar Trkeye aktarmaktadr. Zamanla bu ilgi btn dnya edebiyatna ynelir. 1950 sonrasnda kinci Yeni iir akm ve paralelindeki hikyecilik geliir. Yazarlk servenini anlatan hikye ve romanlar da dikkati ekmektedir. Bir ehre Gidememekin yazar Mario Levi, En Gzel Ak Hikyemizde (1992) diledii, zledii ak hikyesini kimse yazmad iin kendisi yazmak isteyen yazarn yazma, Zeynep Ankara Kanatsz Dlerde (1992) bir gen kzn yazar olma abalarn iler. Mill Mcadelenin ardndan stanbula kar Anadolu ve Ankara yceltilirken stanbul bir sre edebiyatlarn gznden der; kinci Yeniden lhan Berk, stanbulu tiksindirici bir ehir olarak niteler ve bunu tarihe yayar. Ancak zamanla stanbul edebiyattaki yerine kavumutur, hatta son yllarda mstakil bir stanbul romanna doru gidilmektedir (Selim leri, Melisa Grpnar, Orhan Pamuk). Kadn konusu ok ilenmi ve kadn yazarlarn says artmtr. Onlarn eserleri hem kadn hem toplum konularna farkl bak alar katmtr. Cumhuriyet dneminin en nemli olaylarndan biri kadnn her alanda kendisini gstermesi, meslek kadnlarnn artmasdr. Bu arada kadnlar arasnda ok sayda romanc ve hikyeci yetimitir. zellikle 1970 sonras edebiyatta kadn sadece ev iinde anne olarak gemez. Feminist bakn da yaygnlamasyla kadnn hem ekonomik hem cinsel hayattaki zgrl ilenir. Cinsellik ve ecinsellik her trl tezahryle roman ve hikyelere girmitir. Dil konusu Trk edebiyatnda ok nemli bir yer tutar. Arapa ve Farsann etkisinden kurtulma abalar zamanla konuulan Trkenin ne kmasyla son bulur. Bu arada yazarlarn kendilerini ifade etmek iin bir sre ztrke denilen ar sadeleme gayretleri, mahall azlarn taklitle verilmesi, Bat dillerinden alnma kelimeler ve ifade ekilleri bu dnem edeb eserlerinde kendini gsterir. Eski dnem yazarlarn ve roman kahramanlarn kendi eserlerinin kahramanlar olarak ileyen Selim leri bir model oluturmua benzemektedir. Atilla Birkiye, Beir Fuadn peinde yeni bir intihar olayn retmi (Ak ntiharn Peinde, 2004), Fatma Barbarosolu Fatma Aliyenin romann yazmtr (Uzak lke, 2007). Edeb bir slpla, hatta kurmacayla biyografi kitaplarnn says artmtr. Midhat Cemal Kuntay, Mehmet Emin Eriirgil bu alandaki eserlerini, daha yakn yllarda Mustafa nann Bir Bilim Adamnn Roman adyla biyografisini yazan Ouz Atay; Ahmed Him, Yahya Kemal, Peyami Safa, Tark Bura biyografileriyle Beir Ayvazolu, kendi yaknlarnn aile hikyeleri, sanat ve nllerin biyografileriyle Aye Kulin takip eder. Bu arada htra yazarl ve tarih romana duyulan ilgi de ayn ekilde artmtr. Bir tarih belgesi olan htra ile kurmacann zaman zaman birbirine kart grlmektedir. Gnmzde slm ierikli roman diye nitelendirilen, edebiyattan ok sosyolojiye dahil edilmesi gereken romanlarn balangc Hekimolu smailin (mer Oku) Minyeli Abdullahdr. ok sayda kadn yazarn da yer ald bu harekette Cihan Akta daha farkl bir izgiye sahiptir. Sanatlarn Trkiye dna almalar onlara yeni teknikler kazandrmtr. Dostoyevskinin yan sra Proust, Joyce ve Huxley, Woolfdan gelen bilin alt ve deneysel roman akmna Kafka ve D. H. Lawrence etkileri 1980 sonrasnda postmodern anlatm teknii de eklenmitir. Yazarlara byk bir esneklik salayan bu anlay tecrbesiz yazarlardaki dankln da bir eit mazereti olmutur. Roman anlatm tekniklerinde kullanlan kolaj, pasti, pentimento, palimsest yazarlarn hayal glerini harekete geirmitir. Resimdeki pentimento anlayn eserinin

ana fikrine uygun ekilde kullanan nci Aral bunun baarl rneini Yeni Yalan Zamanlarda vermitir. Palimsest ise yazarlar tarih gereklerinin veya resm tarihin altndaki baka bir metni bulma/oluturma abasna itmitir. Ancak roman tekniklerinin deimesi romanlar pek ok okuyucu asndan kolay okunur olmaktan karmtr (ayrca bk. HKYE [Yeni Trk Edebiyat]; ROMAN). iir. Trk edebiyatndaki nemini Cumhuriyet dneminde de koruyan iir bir yandan toplumun ihtiyalarn nazmla ifade etme, dier yandan sanat kayglaryla geliir. 1923-1940 arasnda sanat grleri farkl da olsa iir rnlerinin ou memleket edebiyat ad altnda toplanabilir. Buna tepki olarak 1928de sanat iin sanat endiesiyle ortaya atlan Yedi Meale topluluunun mr ksa olur. 1940larda daha sert bir tepki, iirle ilgili nceki deerlerin hemen hepsini reddeden Garip hareketiyle gelir. Garip hareketine kar kanlar 1950den sonra Hisar dergisinde bir kme oluturarak memleket edebiyatnn bir eit devam zelliinde, iirin geleneksel ve poetik deerlerini reddetmeden deimeyi benimseyen bir kta bulunur. 1955-1965 arasnda ayn nesle mensup olmayan ve birbirlerinden ayr iir yazanlarn meydana getirdii kinci Yeni, Trk iirinde nemli bir tartmay balatmtr. Bu akm zor anlalmas, kelimecilii, orijinal hayalleri, folklora kar oluuyla tannmtr (bk. R [Trk Edebiyat]). Tiyatro. Dier edeb trlere gre tiyatro oyunlarnn arka planda kalmas, eserlerin sahnelenmesi ihtiyac kadar Nmk Kemalden balayarak oyunlardan fayda amacnn gdlm olmasndandr. Cumhuriyet sonrasnda fayda amac ve propaganda ile birlikte sadece elendirme amac gden eserler ounluktadr. Bunlar arasnda Musahibzde Cell, bnrrefik Ahmet Nuri geleneksel seyirlik sanatlardan ve vodvillerden yararlanrlar. Reat Nuri Gntekin oyunlarnda toplumsal eletiriler yapar. Faruk Nafiz amlbel Canavar (1926), Akn (1932), Kahraman (1933) adl oyunlaryla 1940a kadar oyunlarn konularn tayin etmie benzer. Bu yazarlarn ortak zellii inklplar tantmak, Cumhuriyetin getirdikleriyle Osmanlnn yozlam taraflarn karlatrmak ve tarih tezini ilemektir. iirde olduu gibi oyun yazarlnda da kar karya gelen Nzm Hikmet ile Necip Fazl Ksakrekin oyunlar sosyal ve felsef tezleri tartan diyaloglarla ykldr. Konular tarih, ky ve aile hayat, siyasal ve sosyal hiciv, kadnla ilgili problemler olan oyunlarn pek ok yazarnn ad ise bugn unutulmutur. Ahmet Kutsi Tecerin Koyiit Krolu (1941) ve Keba (1947) adl oyunlarndan ilki mill destanlardan, ikincisi geleneksel Trk tiyatrosundan baaryla yararlanm eserlerdir. Cevat Fehmi Bakut, Recep Bilginer, Refik Erduran ve Cahit Atay gnlk hayatn her cephesini oyunlarnda yanstan gazeteci yazarlardandr. Diyaloglara yer yer iirsel ifadeler kazandran air tiyatro yazarlar arasnda Ahmet Muhip Dranas, Oktay Rifat Horozcu, Melih Cevdet Anday zikredilebilir. Hikyeci Haldun Taner, Brecht tiyatrosu ile seyirlik oyunlar birletirerek ok baarl siyasal ve sosyal talamalar yazmtr: Gnn Adam, Keanl Ali Destan, Eein Glgesi, Gzlerimi Kaparm Vazifemi Yaparm, Sersem Kocann Kurnaz Kars. Sonuncusu oyun iinde oyunlarla Trk tiyatro tarihinin hikyesidir. air ve hikyecilerden Sabahattin Kudret Aksal tiyatro edebiyatnda zel bir yere sahiptir. Btn eserlerinde insan-evre-kinat ilikilerini geni zaman dilimlerinde aratran yazar oyun yazarlnda dilin gcn baaryla kullanr: akac, Kahvede enlik Var, Kral mesi, Bay Hi, Sonsuzluk Kitabevi, nemli Adam. Orhan Asena Tanrlar ve nsanlar-Glgame ile balad oyunlarda g/iktidar kavramn iler: Kanuni Sultan Sleyman Drtlemesi, Alemdar Mustafa Paa-Tohum ve Toprak, Simavnal eyh Bedreddin ve Atal Kel Mehmet, ili lemesi, Yldz Yarglanmas. Necati Cumal Bo Beik, Mine oyunlarnda kadnlarn kaderi zerinde durur. Turgut zakman deien Trkiyeyi Ocak adl eseriyle aileden balayarak iler. Romanc Adalet Aaolu aile ve kadn konularn, eitim boyutuna arlk vererek ele alr:

Evcilik Oyunu, atdaki atlak. Tiyatro eitimi grm olan Gngr Dilmen ve A. Turan Oflazolu tiyatro yazarln n planda tutmu ve klasik tiyatrodan hareketle Trk tiyatrosunda bir tragedya gelenei oluturmaya almtr. Gngr Dilmen konusunu mitolojiden alan Midasn Kulaklar, smrgeci Amerika ile smrlen ini son derece etkili ve iirsel bir dille anlatt Canl Maymun Lokantas, Anadolu kadnnn kuma strabn ve kar koyuunu Medea rneine dayanarak iledii Kurban ile nlenmitir. A. Turan Oflazolu konusunu kyden (Keziban, Allahn Dedii Olur, Elif Ana) ve Osmanl tarihinden (Deli brahim, IV. Murat, Gen Osman, Ksem Sultan, Bizans Dt-Fatih, Cem Sultan, III. Selim Kl ve Ney, Yine Bir Glnihal, Sinan, Kanun Sleyman-Hem Kanun Hem Muhteem, Yavuz) ald oyunlaryla tragedyalar yazmtr. nsann ztlklarn dile getiren Gardiyan, Drtba Mamur ahin akr Pene ise birer komedidir. Deneme. Sreli yaynlar sayesinde ok gelien bir trdr. Makale gibi ok eitli konularn ilendii denemeler daha ok felsefe, ahlk, siyaset, sanat ve edebiyat alanlarnda ispat gayesi gtmeyen, sbjektif yorumlara dayanan ve birka sayfay gemeyen yazlardr. Cumhuriyet dnemi yazarlarnn hemen hepsi bu trde eser vermitir: Ahmed Rsim, Ruen Eref naydn, Reat Nuri Gntekin, smail Habip Sevk, Malik Aksel, Hasan li Ycel dneminin ilk denemecileri arasndadr. Trn en gzel rneklerini veren Ahmed Him iirinde uzak tuttuu aleldeyi denemelerinde hrikuldeye dntrr: Gurebhne-i Laklakan (1928), Bize Gre (1928), Frankfurt Seyahatnmesi (1933). Nurullah Ata, dil konusundaki tutumunda kendi zevkini hkim kld denemelerinde izlenimci tavr dolaysyla hem ok beenilmi hem ok yerilmitir. Divan, halk ve Avrupa edebiyatn iyi bilmesi, yeniyi srekli takip etmesi ve beendiklerini aka sylemekten ekinmemesi denemelerinin zelliini tekil eder. Ahmet Hamdi Tanpnarda tarih, toprak ve kltr iinde oluup bugne ulaan insan, gnlk yaay, gemie bak ve gelecee uzanyla Ankara, Erzurum, Konya, Bursa ve stanbulu anlatt Be ehirde bu ehirleri Trk kltrnn aynalar haline getirir. teki denemeleri Yaadm Gibi adl eserindedir. Abdlhak inasi Hisar, Suut Kemal Yetkin, Sabri Esat Siyavugil, Ahmet Muhip Dranas, Sabahattin Eybolu, Haldun Taner, Salh Birsel ve Alainin yazarak dnmek metodunu denemeleriyle gerekletiren Mehmet Kaplan deneme alannn nemli adlardr.

BBLYOGRAFYA

Niyazi Ak, ada Trk Tiyatrosuna Toplu Bak: 1923-1967, Ankara 1968; Ahmet Hamdi Tanpnar, Edebiyat zerine Makaleler (stanbul 1969) (haz. Zeynep Kerman), stanbul 1995; Kemal Karpat, ada Trk Edebiyatnda Sosyal Konular, Ankara 1971; Sevda ener, Trk Tiyatrosunda Ahlk, Ekonomi, Kltr Sorunlar, Ankara 1971; a.mlf., ada Trk Tiyatrosunda nsan (19231972), Ankara 1972; Metin And, Elli Yln Trk Tiyatrosu, Ankara 1973; a.mlf., Cumhuriyet Dnemi Trk Tiyatrosu, Ankara 1983; Rauf Mutluay, 50 Yln Trk Edebiyat, stanbul 1973; Asm Bezirci, kinci Yeni Olay, stanbul 1974; zdemir Nutku, Yaayan Tiyatro, stanbul 1976; a.mlf., Zmrdankann Klleri Tiyatro Yazlar, stanbul 1991; Mehmet Kaplan, Trk Edebiyat zerinde Aratrmalar: I, stanbul 1976; a.mlf., Edebiyatmzn inden, stanbul 1978; a.mlf., Trk

Edebiyat zerinde Aratrmalar: II, stanbul 1987; Berna Moran, Trk Romanna Eletirel Bir Bak, stanbul 1983-90, I-II; Fethi Naci, Eletiri Gnl, stanbul 1986; a.mlf., Eletiride Krk Yl: Eletiri Gnl (1992-1994), stanbul 1994; Grsel Ayta, ada Trk Romanlar zerine ncelemeler, Ankara 1990; Ahmet Oktay, Cumhuriyet Dnemi Edebiyat, stanbul 1993; Bilge Ercilasun, Yeni Trk Edebiyat zerine ncelemeler, Ankara 1997, I-II; Zeynep Kerman, Yeni Trk Edebiyat ncelemeleri, Ankara 1998; Cumhuriyet Dnemi Trk Edebiyat Sempozyumu (haz. Hseyin Ataba v.dr.), Ankara 1998; nci Enginn, Yeni Trk Edebiyat Aratrmalar, stanbul 1998; a.mlf., Aratrmalar ve Belgeler, stanbul 2000; a.mlf., Cumhuriyet Dnemi Trk Edebiyat, stanbul 2001; Necat Birinci, Edebiyat zerine ncelemeler, stanbul 2000; ztrk Emirolu, Cumhuriyet Dnemi Trk Edebiyatnda Hisar Topluluu ve Edeb Faaliyetleri, Ankara 2000. nci Enginn 2. Sanat.

Hat. slm medeniyeti erevesinde yer alan milletlerin alar boyunca kullandklar slm yazlar ayn zamanda din duygu ve dncelerle ilenerek sanat yazs seviyesine ykselmi, slm kltrnn en nemli unsurlarndan biri olmutur. Hat sanatnn tarih sreci iinde Trkiye Cumhuriyeti dnemi Osmanl hat ekolnn bir devam eklinde bugne ulamtr. XV. yzyldan sonra slm sanat birikim ve tecrbesini devralan Osmanl hattatlar zellikle kitap sanatlar ve cel yazlarda yeni slp araylarna ynelmi, eyh Hamdullah, Ahmed emseddin Karahisr, Hfz Osman, Mustafa Rkm, evki ve Smi efendiler gibi slp sahibi byk hat statlar yetimitir (bk. OSMANLILAR [Hat]). Osmanl Devletinin knden sonra devlet gelenei kltr, sanat ve ilim miras, mze ve ktphaneleri dolduran binlerce el yazmas eser ve tarih bideleriyle Trkiye Cumhuriyetine gemitir. Ancak III. Selim dneminden balayarak kltr ve sanat hayatn derinden etkileyen asker, siyas, itima alanlardaki yenilik hareketleri, zellikle Tanzimatn ardndan gerekletirilen inklplar ve medeniyet deitirme abalar toplumda birtakm buhran ve tartmalara yol amtr. Bat devletleriyle siyas ve ticar alanda kurulan sk ilikiler sonucu yksek tabaka ve zenginler arasnda Avrupa zevk, dekor ve giyim tarz daha ok ilgi grp yaygnlam, giderek mimari ve dier sanat alanlarnda esasl kltr deiimleri yaanmtr. Bir medeniyetten dierine geiin yaratt sknt ve buhranlar sonucu tezhip, minyatr, cilt gibi sanatlar birer birer klasik deerlerini kaybederek yozlarken yalnzca hat sanat statlarn uygulad geleneksel, disiplinli mek sistemiyle nisbeten tarihten gelen gl varln devam ettirmitir. Hat ve hattatlk XIX ve XX. yzyllarda klasik ana ulamken toplumda meydana gelen sosyal ve ekonomik deiimler ve matbaann yaygnlamas gibi etkenlerle eski grkemini kaybetmeye yz tutmu, Osmanl aydnlarnn bu sanata kar ilgisi giderek azalmtr. Bu olumsuz gelimenin iaretlerini gren bir ksm aydnn giriimi, eyhlislm ve Evkf- Hmyun Nzr Hayri Efendinin emriyle hat ve onunla ilikili cilt, tezhip, ebr, minyatr gibi geleneksel sanatlarn eitim ve retiminin yaplmas iin 7 Mays 1915 tarihinde resm al yaplan Medresetl-hatttn adyla bir mektep kurulmutur. Mdrlne rif Hikmet Beyin getirildii bu kurumda ou Smi Efendinin talebesi olan devrin en sekin statlarndan Reslhatttn Hac Kmil (Akdik), smail

Hakk (Altunbezer), Hulsi Efendi, Necmeddin Bey (Okyay), Ferid Bey, Mehmed Said, Hasan Rz Efendi, Beiktal Hac Nri, Emrzde Kemleddin Bey, Thirzde Hseyin Behzad, Yenikyl Nri Bey, Baheddin Bey (Tokatlolu), Hseyin Him Bey hoca olarak grevlendirilmitir (bk. MEDRESETl-HATTTN). 1918de on , 1923te yirmi mezun veren bu kurum yetitirdii Necmettin Bey, Mustafa Halim (zyazc), Abdlkadir, Hamdi (Tezcan), Hseyin Macit (Ayral) ve A. Sheyl (nver) gibi sanatkrlarla hat sanatnn kn nlemi, Cumhuriyet dneminde gl bir kadroyla ve deiik isimlerle devam ederek hat sanatnn gelecei iin salam bir temel oluturmutur. Yaz devriminin ardndan hat sanatn madd ve mnev zorluklar iinde byk bir zveriyle yaatmaya alan, bilgi ve hnerlerini yeni nesillere aktaran Osmanl statlarnn ou Medresetl-hatttnin hocalar ve talebeleridir. bnlemin Mahmud Kemal, Son Hattatlar adl eserinde Cumhuriyet dneminde yaayan Osmanl hattatlarnn biyografilerine yer vermi olup bunlar arasnda mer Vasfi Efendi ve kardei Mehmet Emin ile (Yazc) Hamdi (Yazr) ve kardei Mahmut Bedrettin (Yazr), ayrca Ressam Feyhaman Bey gei dneminin nl hattatlarndandr. Cumhuriyetin ilnndan sonra 1924te Tevhd-i Tedrsat Kanunu karlm, okullar Maarif Vekletine devredilip eriyye ve Evkaf Vekletine bal medreseler kapatlmtr. Bu srada sanat eitimi verdii halde faaliyeti sona erdirilen Medresetl-hatttn, mzeler mdr Halil Ethem Beyin (Eldem) abalar sonucu Hattat Mektebi adyla eski kadrosunu koruyarak tekrar almtr. Bu olumlu giriime ramen toplumda yaanan hzl deiim sebebiyle baz skntlar yaanmtr. 28 Mays 1927de yrrle giren kanun gereince resm binalarda Osmanl saltanatn temsil eden tura, arma ve sultanlar ven kitbelerin kaldrlarak mzeye konulmas veya uygun bir ekilde stlerinin rtlmesi ngrlrken devlet byklerinin bilgisi dnda zellikle stanbulda yaplan ar ve yanl uygulamalarla pek ok tarih yapnn tura ve kitbeleri kaznm, yazma eser ve hat levhalar kayba uramtr. 1 Kasm 1928 tarihli kanunla Arap harfleri yerine Latin asll Trk alfabesi kabul edilmi, bu yaznn halk kitleleri tarafndan renilmesini hzlandrmak amacyla geni apta eitim ve retim programlar hazrlanmtr. Bu kkl deiimler doal olarak hat sanatn da etkilemi, geerliliini yitirdii dncesiyle Hat Mektebi kapatlmtr. Yine Halil Ethem Beyin gayretleri sonucu bu kurum programndan hat sanat karlmak suretiyle 1929da ark Tezyn Sanatlar Mektebi adyla hoca kadrosu korunarak yeniden almtr. Cumhuriyetin kuruluunun onuncu yl kutlama programlar erevesinde Ekim 1933te Ankara Sergi Salonunda ark Tezyn Sanatlar Mektebinin hocalar bir sergi dzenlemitir. Sergiyi gezen Mustafa Kemal eserlerden ok etkilenmi, sanatlara takdir ve tebriklerini belirterek, Hepiniz yerinize adam yetitirin demi, sergide ok beendii Muhsin Demironatn ini tabak eserini 500 lira karlnda satn almtr. 1936da Atatrkn emriyle ark Tezyn Sanatlar Mektebi, Trk Tezyn Sanatlar ubesi ad altnda Devlet Gzel Sanatlar Akademisine katlm, Maarif Vekili Saffet Arkann araclyla Atatrkn uygun grmesi zerine eski yazlarla yazlm gzel sanat eserlerinin icabnda tamir ve ikmaline mtuf bulunmak artyla, retilmesi yasaklanan hat sanat dersine programda yer verilmitir (Derman, Birinci Mill Kltr uras, s. 380). smail Arif Sanver (hakkaklk), Baheddin Tokatlolu (cilt, tezhip), smail Hakk Altunbezer (tehzip), Yusuf apanolu (tezhip), Hseyin Yaldz (altn varak), Vsf Sedef ve smail Ymni Sonver (sedefkrlk), Necmeddin Okyay (cilt, yaz), Feyzullah Daygil (ini), A. Sheyl nver (minyatr), Mihriban Szer (tezhip), Sacit Okyay (cilt), Muhsin Demironat ve Rikkat Kunt (tezhip) eitli sanat dallarnda hoca olarak bu

kurumda grev almtr. Bu ubede Hac Kmil Akdik, Necmeddin Okyay, Beiktal Hac Nri Korman, Mustafa Rkm Bey, Mustafa Halim zyazc gibi statlar da hat sanatn retmeye ve yaatmaya almtr. 1954 ylna kadar ortaretim seviyesinde eitim veren bu ube ayn yl akademinin Dekoratif Sanatlar Blm ile birleerek yksek okul seviyesinde renci almaya balamtr. Ancak geleneksel el sanatlarnn akademi ats altnda varln kabullenemeyen bir ksm retim yesinin hat, tezhip gibi sanatlarn an gerisinde kald, akademinin kurulu amac olan ada sanat eitimi izgisine ters dt, devrini tamamlad eklinde ortaya attklar fikirler ve yaptklar faaliyetler sonucu Dekoratif Sanatlar Blm 1967den sonra rencisiz kalm, smail Hakk Altunbezer, Hac Nri Korman ve Necmeddin Okyay gibi statlarn emekliye ayrlmasyla 1971de resmen kapal duruma gelmitir. Bu hocalarn bir sre sonra maa alamadklar iin geim derdine dmeleri zerine Maarif Vekili Hasan li Ycel, her ay evlerinde hazrlayp akademi ynetimine teslim edecekleri bir eser karlnda kendilerine 200 lira verilmesini emretmitir. Bu karara uyan hocalarn skntlar biraz hafiflemi, ayn zamanda akademide iyi bir hat koleksiyonu meydana gelmitir. Fakat gereken ilgi ve dikkatin gsterilmemesi ve 1 Nisan 1948de akademinin merkez binasnda kan yangn sonucu byk bir ksm kaybolan koleksiyonun yalnz tezhiplenmi olanlar bugn stanbul Resim ve Heykel Mzesinde koruma altna alnmtr. Akademide geleneksel sanatlara kar devam eden olumsuz tutumlar karsnda Kerim Silivrilinin st dzey yetkilileri ikna etmesi sonucu Akademi Senatosunun kararyla Geleneksel Trk El Sanatlar Krss kurulmutur (1976). Kadrosuna yeni eitim elemanlar alarak gnmze ulaan blmn eitim retim kadrosunda Kerim Silivrili (ini desenleri), Nezihe Bilgtay Derler (ini desenleri), Mehmet Emin Barn ve talebesi lhami Turan (yaz ve cilt), Mahmut nc (hat), slm Seen (cilt), Tahsin Aykutalp (tezhip), Cahide Keskiner (minyatr), Nee Aybey (minyatr), Engin zdeniz (cilt), Yusuf Durul (hal-kilim desenleri), Sitare Turan Bakr (ini desenleri), Hamit Aytan talebesi Hseyin Gndz (hat), Ali Alparslandan iczetli Ali Rza zcan (hat), Pnar Dou Ezmen (hat) yer almtr. Bu kurumun dnda Trkiyede ilk defa 1976 ylnda Yksek slm enstitleri programna haftada iki saat zorunlu hat dersleri konmu, enstitlerin niversitelere balanmasnn ardndan lhiyat fakltelerinde semeli hat dersleri uygulamasna geilmitir. 1982de Yksek retim Kurulu (YK) yasas ile sanat eitiminde Devlet Gzel Sanatlar Akademisinin eitim retim programlar ve yaps rnek alnarak Marmara, Dokuz Eyll, Seluk, Erzurum, Sakarya niversitelerinde de Geleneksel Trk El Sanatlar Blm almas ngrlmtr. Cumhuriyetin kuruluundan bugne Osmanl dneminde yetimi statlar ve onlarn yetitirdii gen sanatkrlar zellikle 1950 yllarndan sonra geleneksel usulde evlerinde, derneklerde, vakf kurumlarnda karlksz ders vermeyi srdrmler; hat sanatnn yaatlmas, korunmas, gemiteki grkemli seviyesine ulamas konusunda byk bir zveriyle almlardr. Harf devriminin ardndan madd skntlar ve mnev basklar altnda sanatlarn yaatmaya alan statlar arasnda Hamit Ayta, Caalolundaki yazhanesinde yurt iinden ve yurt dndan gelen levha ve cami yazlar siparilerini hazrlarken bir taraftan da 1950li yllardan sonra daha youn biimde hat merakllarna sls ve nesih retmek iin hayatnn son yllarna kadar alm, bu sanatn gnmze ulamasnda, yetenekli gen kuaklarn yetimesinde nemli rol oynamtr. Hamit Aytatan sls, nesih ve cel mekeden, ayn zamanda Kemal Batanaydan nestalik meketmi olan Hasan elebi hat sanat alanndaki almalarn baaryla srdrm, Davut Bekta, Ferhat Kutlu, M. Efdalttin Kl, Tevfik Kalp gibi yeni kuak hattatlar yetitirmitir. ok verimli ve feyizli sanat almalar ile dikkati eken Hseyin Kutlu da Hamit Aytan talebelerindendir. Kurduu uygulamal

Trk slm sanatlar atlyesine devam eden ve kendisinden iczet alan Erol Dnmez ve Fevzi Gn ile Hamit Aytan talebesi Hseyin ksz de kymetli hattatlardandr. Sava evik, hat sanatn Hamit Ayta ve Kemal Batanaydan mekederek bu alanda ok baarl eserler vermi, Hamit Aytan bir dier talebesi Fuat Baer sls, nesih ve cel almalar yannda pek ok talebe yetitirmitir. Bunlar arasnda Mehmet zay ve kardei Osman zay sls, nesih ve celde iyi seviyede verdikleri eserlerle dikkati ekmitir. Yine Hamit Aytan sekin rencilerinden Hsrev Suba bilimsel almalar ve eserleriyle hat sanatn yaatan hattatlar arasndadr. Trkiyede bu sanatkrlarn dnda hat almalar ile tannan Turan Sevgili, Talip Mert, Yusuf Sezer, Ali Hsrevolu da Hamit Aytan rencilerindendir. Beiktal Hac Nri Korman, Cumhuriyet dneminin sls, nesih ve cel yazlarnda en gl hattatlarndandr. Suud Yavsi Ebssuudolu, Mahmut nc, M. Recep Berk ve Mustafa Bekir Pekten onun tannm talebelerindendir. Bb- Mehatta grevli iken 1922de Kral I. Fuad tarafndan Kahireye davet edilen Rif Aziz Efendi onun istei zerine kendisi iin bir mushaf yazm, ayrca at hat mekteplerinde on bir yl Trk slbunu slm lkelerinden gelen genlere retmi, hat sanatn bugne tayan gl hattatlar yetitirmitir. Bu dnemin ne kan hattatlarndan Macit Ayral da Medresetl-hatttnde yetimi, uzun sre Badat Gzel Sanatlar Akademisinde hat dersleri vererek Trk hat slbunu Trkiyede ve Trkiye dnda en iyi ekilde temsil etmitir. Cumhuriyet dneminin nl sanatkrlarndan Mehmet Emin Barn, Bat soyut resim teknik ve metotlaryla hat sanatna byk cesaretle yeni bir ruh, hz ve zevk kazandrm, modern bir yorum getirmitir. Divan, kf ve Latin harfleriyle dzenledii kompozisyonlar akademi, sanat ve siyaset evrelerinde byk ilgi ile karlanm, perembe gnleri emberlitataki atlyesinde bilim ve sanat adamlarndan oluan, hat ve geleneksel sanatlar zerinde konuma ve eksperliin yapld toplantlarla bu sanatlarn tantlmas ve canl tutulmasnda nemli bir grevi yerine getirmitir. Medresetlhatttnden mezun olan Mustafa Halim zyazc hat sanatlarn Cumhuriyet dneminde yaatan, rneine az rastlanan byk sanatkrlardandr. Devlet Gzel Sanatlar Akademisinde sls, nesih ve divan yazlarda pek ok renci yetitirmi, bunun yannda tarih yaplarn tamir ve restorasyonunda alarak yazlarn yenilemi, yeni yaplan ok sayda caminin yazlarn yazm, bu sanatn srekliliini salamtr. Ahmet Hamdi Efendi, Ali Alparslan, Saim zel, Mustafa Bekir Pekten ve Aydn Yksel bilinen talebelerindendir. Cumhuriyet dneminde sls ve nesih yazlarn dnda ana slp olarak devamlln koruyan nestalik ve cel talik yazlar Medresetl-hatttnin hocalarndan Mehmet Hulsi Yazgan ve Mehmed Necmeddin Okyayn byk fedakrlkla yetitirdii rencileriyle yozlamadan bugne ulamtr. stn yetenei ve Trk slm sanatlarnda derin bilgi ve tecrbesiyle nestalik yaz ekoln Cumhuriyet dneminde en iyi ekilde temsil eden Necmeddin Okyay akademide ve evinde verdii derslerle hat sanatn gen kuaklara aktarmtr. Okyayn yetitirdii M. Uur Derman, hocasnn bilgi ve birikimine kendi aratrmalarn da katarak hat sanat ve dier Trk slm sanatlar alannda makaleleri, ansiklopedi maddeleri, bildiri, konferans ve kitaplaryla hat sanatnn Trk aydnlar arasnda tannmas, sevilmesi ve gelecek kuaklara aktarlmas konusunda nemli rol stlenmitir. Okyaydan iczet alan talebelerden Ali Alparslan akademik yaynlar, zellikle nestalik, divan ve cel divan yazlarda yetitirdii gen rencileriyle Trk kltr ve sanat hayatnda iz brakmtr. Ali Alparslann zel olarak ilgilendii ve iczet verdii talebesi Ali Toy nestalik hattnn Trkiyede en baarl sanatkrlarndandr. Ali Toyun nestalik ve cel nestalik

almalarnn yannda ok baarl modern, zgn hat uygulamalar sanat evrelerinde ilgi uyandrmaktadr. Tahsin Kurt da Ali Alparslann iczet verdii hattatlardandr. Mehmet Hulsi Efendinin nde gelen talebesi bestekr ve tanbr Hfz Kemal Batanay nestalik yaz alannda evinde hat merakls genlere karlksz mek ve eserler vererek Trk nestalik yaz ekolnn srekliliini salamtr. Kemal Batanaydan nestalik iczeti alan Muhittin Serin 1982den beri eski yaz ve hat tasarm derslerini srdrmektedir. Sadri Sayoullar, Aynur Maktal ve Mehmet Memi de hat sanatlar eitimi veren gnmz sanatkrlarndandr. Trkiyede bir ksm evrelerin ideolojik yaklam ve basklarna ramen hat sanat alannda Menkb- Hnervern, Tuhfe-i Hatttn, Glzr- Savb ve Devhatl-kttb gibi Osmanl dnemi kaynak eserlerinin yeniden yaymlanmas yannda saylar giderek artan akademik almalar, bilimsel kitaplar, konferans ve sergiler, hat yarmalar Trkiyede hat sanatna olan ilgiyi daha da arttrmtr. Hat sanatlar alannda gen hattatlarn ortaya kmasnda slm Tarih, Sanat ve Kltr Aratrma Merkezinin stanbulda 1986da balatt, 2006da yedincisi gerekletirilen milletler aras hat yarmasnn nemli pay vardr. Bu kurulu hatla ilgili yaymlanan ilm eserler, dzenlenen konferanslar, yurt ii ve yurt dnda hazrlanan sergilerle Trkiyede ve slm lkelerinde hat sanatnn yeniden deer kazanmasnda tarih bir grevi yerine getirmitir. Kubbealt Kltr ve Sanat Vakf, Trk Petrol Vakf gibi kurulular da bilimsel yaynlar ve atklar kurslarla hat sanat alannda verimli ve kalc hizmetler yapmtr. Cumhuriyet dneminde avukat Halil, mimar Refik, Baha, Galip, Esat Fuat beyler, Evrenoszde Smi Bey, Ekrem Hakk Ayverdi, Aydn Bolak, Mehmet Emin Barn, Ziya Aydn gibi duyarl ve gayretli baz i adamlar Osmanl hat eserlerinin yurt dna karlmasn nlemek amacyla hat koleksiyonlar oluturmu, ypranm eserleri tamir ve tezhip ettirerek Trk kltr hayatna yeniden kazandrmtr. The Art News dergisinin aratrmasnda dnyann en byk 100 koleksiyoncusu arasnda yer verdii Erdoan Demirren, Suna ve nan Kra, Ko ve Sabanc aileleri zengin hat sanat koleksiyonlar ile tannmaktadr. Bugn Trkiye eitli illerde bulunan ktphane, mze ve camilerde, zellikle stanbulda Topkap Saray Mzesi, stanbul niversitesi Ktphanesi, Trk ve slm Eserleri Mzesi, Trk Vakf Hat Sanatlar Mzesi, Sleymaniye ve Beyazt Devlet ktphanelerinde sergilenen ve korunan kaynak niteliinde el yazmas eser, murakka ve hat levhalar ile ok zengin imparatorluk birikimine sahiptir. Bunlarn dnda Trkiyede 1980de kurulan ilk zel mze olarak bilinen Sadberk Hanm Mzesi, Bat anlaynda Sevgi Gnln emeiyle oluan zengin koleksiyonlarnn arasnda hilye-i eriflerin ne kt hat sanatnn en gzel koleksiyonuna sahiptir. Emirgn Atl Kkte bulunan zengin hat ve resim koleksiyonu 1998de Sakp Sabanc Mzesi ad altnda mzeye dntrlm, ardndan Sabanc niversitesine balanmtr. Bu mzede hat sanatnn tarih sreci iinde geliimini, esiz gzelliklerini gsteren, belgeleyen mushaf, cz, murakka ve zenle seilmi hat levhalar korunmakta ve sergilenmektedir. Trkiyede geleneksel sanatlar alannda srdrlen bunca abaya ramen sk sk deien ve bir trl hedefi belirlenemeyen eitim retim sistemleri iinde yetien Cumhuriyet kua dinle kaynam olan yazy okuyup ekil gzellii arkasndaki mnay kavrayamad iin yaz zevkinden ve kltrnden, znden uzaklam, bylece hat sanatnn ekil ve mna btnl arasndaki hengi de bozulmutur. niversite ats altnda srdrlen hat ve geleneksel sanatlar retimi faklte bnyesinde gemiin srekli sorgulanmas, ideolojik yaklamlar, fizik imknlarn ve retim

kadrosunun yetersizlii, ok yetenekli genlerin i ve gelecek endiesiyle dier sanat dallarna ynelmesi ve istihdam sorununun zmlenmemesi gibi sebeplerle ada sanat dzeyinde istenen baarya ulaamamtr.

BBLYOGRAFYA

VGMA, Defter, nr. 950, s. 31-33; Trkiye Maarif Tarihi, I, 192-194; II, 1130; III, 2138-2141; bnlemin, Son Hattatlar, s. 4-5; Ahmet Hamdi Tanpnar, XIX. Asr Trk Edebiyat Tarihi, stanbul 1956, s. 97-100; a.mlf., Yaadm Gibi, stanbul 2000, s. 28-39; Mmtaz Turhan, Kltr Deimeleri, stanbul 1969, s. 255-261; Yaz Devriminin 50. Yl Sergisi Katalou, Ankara 1979; M. Uur Derman, Trk Hat Sanatn Yaatmalyz, Birinci Mill Kltr uras: 23-27 Ekim 1982, Ankara 1983, s. 379-382; a.mlf., Hat Sanatnn Dn, Bugn, Yarn, Trkiyede Sanatn Bugn ve Yarn, I. Ulusal Sanat Sempozyumu (17-19 Nisan 1985), Ankara 1985, s. 411-414; a.mlf., Medresetl-Hatttnin Alna Dair Mhim Bir Belge, Antik Dekor, sy. 100, stanbul 2007, s. 228-234; Ozanay Omur, Geleneksel El Sanatlarnn ada Eitimdeki Yeri, Anadolu niversitesi, Gzel Sanatlar Fakltesi Sempozyumu Konferanslar, Eskiehir 1995, s. 44-66; Samiha Ayverdi, Trk Tarihinde Osmanl Asrlar, stanbul 1999, s. 781-788; Muhittin Serin, Hat Sanat ve Mehur Hattatlar, stanbul 2003, s. 197; Akademiye Tanklk 3: Gzel Sanatlar Akademisine Baklar: Dekoratif Sanatlar (ed. Ahmet nder Gezgin), stanbul 2003, s. 68-103; Mehmet Kaplan, Kltr ve Dil, stanbul 2005, s. 17-29, 52-56; smail Hakk Baltacolu, Ustadlar Ne Diyorlar: X. Necmeddin Okyayla Grtm, Yeni Adam, sy. 447, Ankara 1943, s. 6-7; sy. 448 (1943), s. 6-7, 11; brahim Ate, Vakf Hattat Okulu, VD, XXII (1991), s. 5-14; Glbn Mesr, A. Sheyl nverin Medresetl-Hatttn Yllar ve tesi, Antik Dekor, sy. 17 (1992), s. 60-64; Mustafa Cezar, Trkiyenin adalk Yoluna Ik Tutan Yksek retim Kurumlarndan Akademi, Sanat evresi, zel say, sy. 4, stanbul 2003, s. 10-27; Kerim Silivrili, Gzel Sanatlar Akademisinden Anlar, a.e., s. 78-83; Sitare Turan Bakr, Geleneksel Trk Sanatlarnda Eitim Serveni, a.e., s. 90-93; Trkiye ve Dnyadaki En Byk 100 Sanat Koleksiyoncusu, Antik Dekor, sy. 10 (2007), s. 48-57. Muhittin Serin Geleneksel Trk El Sanatlar. Genelde insanlarn temel ihtiyalarn karlamak amacyla toplumun gelenek ve greneklerine dayal, basit alet, el emei ve becerisiyle ortaya kan gzel ve yararl i olarak tanmlanmtr. nsanln binlerce yllk kltr, birikim ve deneyimine dayanan el sanatlar milletlerin inan, zevk ve yaam tarzndan etkilenerek zenginlemi, kklemi, halk tarafndan sevilmi, byk bir emekle ilenmi, korunmu ve nesilden nesile aktarlmtr. Bylece geleneksel zellii kazanan el sanatlar toplumda ortak bir ruh, gl bir duygu ve dnce birlii oluturmu, toplumun sreklilik bilincini canl tutmutur. Yzyllara gre konu, kullanlan doal madde, uygulanan teknik ve slp bakmndan farkllk gsteren geleneksel Trk el sanatlar maden, ahap, ini, seramik, dokuma, hal, kilim, ev sanatlar, halk sanatlar, kuyumculuk, cilt, ebru, minyatr ve hat gibi ok geni bir alana yaylmtr. Ustalk, youn emek ve i terbiyesi gerektiren, halkn kltr, zek, zevk ve yaratcln yanstan bu

sanat rnleri arasnda basit, sade iler olduu gibi byk bir hnerle yaplm, dnya sanatlar lsnde estetik deer tayan eserler de bulunmaktadr. Geleneksel Trk el sanatlarnn kkleri Hun, Gktrk, Uygur gibi eski Trk devletlerine kadar uzanmaktadr. Orta Asyada yaplan arkeolojik almalar sonunda elde edilen metal, ahap, ta, seramik ve dokuma rnleri burada zengin el sanatlarnn ve yksek bir kltrn varln gstermektedir. Trklerin mslman olmas ve Abbsler dneminde Orta Asyadan devirilen Trk unsurlar ile beraber Orta Asya Trk sanatnn slm sanatnda izleri grlmeye, Trk sanat da slm bir kimlik kazanmaya balamtr. Bu sanat tecrbesi ve bilgi birikimi Byk Seluklular devrinde ran ve Irakta yresel kltrlerden etkilenerek gelimitir. pek yolu zerinde ok nemli bir konumunda bulunan Anadoluya g eden Trkler, kendi gelenek ve greneklerini Anadolu uygarlklarnn kltrleriyle kaynatrp el sanatlarnda yeni bir senteze ulam, Anadolunun kltrel yapsn oluturmutur. Trk el sanatlar geleneini uzun bir Anadolu Seluklu tecrbesinden sonra devralan Osmanllar, sanata ve sanatkra her trl destei ve imkn salayarak geleneksel el sanatlarn en st dzeye ulatrmtr. Saray tekiltnda yer alan ve eitli blklerden oluan ehl-i hiref tekiltlarnda her trl sanat icra eden sekin ustalar grev yapm, bu yksek saray kltr iinde el sanatlar yeni slp ve tarzlar kazanarak hzl bir gelime gstermi, byk sanatkrlar yetimitir. Osmanl toplumunda geleneksel el sanatlarnn stanbul ve Anadolunun eitli yrelerinde Avrupay da etkileyen incelie ulamasnda saray ve paa konaklarnn destei kadar Ahlik ve lonca rgtnn de byk etkisi olmutur. Tanzimatla balayan Avrupa zevk, dekor, giyim ve hayat tarznn benimsenip yaylmas ve kltr deiimleri geleneksel Trk el sanatlarn derinden etkilemi, bu olumsuzluklar baz el sanatlarnn yok olmasna veya yozlamasna sebep olmutur. Hat, tezhip, minyatr, cilt, ebru, ini, hal, kilim gibi geleneksel el sanatlar Medresetl-hatttn ve onun Cumhuriyet dneminde devam saylan kurumlarda varln srdrmtr. Bir ksm el sanatlar ise ev, ar, dkkn ve atlyelerde usta-rak ilikisiyle srekliliini korumu, bylece el sanatlar alanndaki bu zengin imparatorluk miras Cumhuriyet dnemine aktarlmtr. Anadolunun her yresinde el sanatlar grlmekle birlikte ham madde zellikleri, motif, renk ve teknik bakmndan bir ksm blgelerde baz el sanatlar daha ok gelime gstermi, yresel kltrleri yanstmtr. Uak, Kayseri, Bnyan, Milas, Hereke, Yacbedir, Sivas, Grdes ve Isparta hal ve kilim dokumaclnda; znik, Ktahya, anakkale ini ve seramik; Gaziantep el sanatlar ve Kahramanmara demircilik gibi sanatlarda ne kan yrelerdir. Cumhuriyetin ilk yllarnda krsal alanda yaayan halkn ou gnlk ihtiyalarn el emeine dayal rnlerle gidererek lke ekonomisine byk lde katkda bulunmutur. Fakat zamanla artan nfus, kyden ehre yaplan youn gler, teknolojik ilerlemeler, bilgisayar donanml makine ve tezghlar, yeni malzeme ara ve teknikler el sanatlarnda endstrilemeyi zorunlu klm, seri retime geilmitir. Cumhuriyet devrinde hazrlanan kalknma plan ve programlarnda esnaf ve sanatkrlarn desteklenmesi yannda orta, yksek renim ve Gzel Sanatlar fakltelerinin Geleneksel Trk El Sanatlar blmlerinde el sanatlar alannda teknik bilgiler kazanm, yeni tasarmlar yapabilen, yaratc gen sanatkrlarn yetimesi, bylece bu sanatlarn gelecek kuaklara tanmas hedefleri de yer almtr. Bu abalara ramen sanayileme ile beraber el sanatlarnda grlen bozulmann nne geilememitir. Sabr ve byk bir ustalkla ortaya kan yksek kalite seri retimle bozulmutur. Doal boyalarn yerini sentetik, kimyasal boyalarn almas, renk, motif ve motifleri oluturan unsurlarda grlen bozulmalar

dnyaca nl Uak, Kayseri, Hereke, Yacbedir ve Isparta gibi yrelerde dokunan hal ve kilimlerin kendine zg gzelliini kaybettirmitir. Mzelerde sergilenen, camileri ssleyen, yksek sanat deeri tayan eski seramik ve inicilik sanat geleneksel usulde bugn znik, Ktahya ve anakkale yresinde srdrlmekle beraber renk, desen, malzeme ve kalite ynyle Osmanl dnemi seviyesine ulaamamtr. stanbul, Trabzon, Midyat, Diyarbakr, Van ve Beypazarnda altn, gm ve bakr zerinde kakmaclk sanat dkme, dvme, oyma, kabartma, savatlama ve telkri gibi tekniklerle bugn de srdrlmektedir (bk. SAVAT). Cumhuriyet dneminde stanbul Kapal ar esnafndan Ziya Oygan Bey, devlet adamlar iin yapt hediyelik eyalar ve yarma kupalar ile tannan gm kakmaclk sanatnn nde gelen ustalarndandr. Onun kalfas Hseyin Azmi Baykal ve Refik Ertrker bu sanat gnmzde ustalkla yrtmektedir. Trkiyede geleneksel sanatlara ilgi ve destein azald bir dnemde M. Zeki Kuolu gl sanatkr kiiliiyle gm kakmaclk sanatn eserlerinde yeniden canlandrm ve sanat evrelerinde tantmtr. nce marangozluk ilerinin sedef, fildii, kemik, baa gibi maddelerle sslenmesi olan sedefkrlk sanat Osmanllar dneminde klasik ana ulam geleneksel Trk el sanatlarndandr (bk. SEDEFKRLIK). Sedefilik XVIII ve XIX. yzyllarda yok olmak zere iken kendisi de usta bir marangoz olan II. Abdlhamidin Yldz Saraynda kurduu sedefhane atlyesinde alan ustalarn verdii eserlerle tekrar canlanmtr. Bu atlyeye kolaas olarak tayin edilen Topkap Saray Hrka-i Sadet Dairesi kaplarnn ustas Vsf Sedef Usta, sedefilik sanatnn btn inceliklerini Cumhuriyet dneminde Beiktata at atlyesinde ve 1936da Devlet Gzel Sanatlar Akademisi ark Tezyn Sanatlar ubesinde smail Ymni Sonver ile yeni kuaklara aktarmtr. Bu dnemde yetien sanatkrlar arasnda Nerses Semerciolu sedefkrlk sanatnn son temsilcilerindendir. Bugn yapt sedef kakma eserleriyle n kazanan M. Zeki Kuolu ve Salih Balakbabalar sedefkrlk sanatn srdrmektedir. Salih Balakbabalarn zellikle abanoz, ceviz zerine sedef, fildii ve baa ile oyma ve kakma teknikleriyle harf bnyelerini bozmadan yapt cel hat kompozisyonlar, altn ve gm taklar, rahleler sedefkrlk sanatnn en gzel rneklerindendir. Gnmzde Trkiyede ssleme sanatlar iinde daha ok ilgi gren ve klasik deerlerini yeniden bulma ynnde ilerleyen tezhip sanat Medresetl-hatttnde ve onun devam olan kurumlarn programlarnda yer alm, Thirzde Hseyin, Yenikyl Nri Ulunay, Baheddin Tokatlolu, smail Hakk Altunbezer, Yusuf apanolu, Feyzullah Daygil, Mnevver er, A. Sheyl nver ve Mihriban Szerin byk emek ve gayretleriyle yeni kuaklara aktarlmtr. zellikle smail Hakk Altunbezerin rencileri olup Cumhuriyet dnemi tezhip sanatnn yeniden canlanmasnda nclk eden iki byk sanatkr Muhsin Demironat ve Rikkat Kunt, ark Tezyn Sanatlar ubesinde grev yapm, gnmz tezhip sanatnn ustalarn yetitirmitir. 1967den sonra renci olmad iin kapanan bu blm, 1976da Geleneksel Trk El Sanatlar Krss adyla yeniden almtr. Burada Muhsin Demironat ve Rikkat Kuntun rencileri Tahsin Aykutalp tezhip, Kerim Silivrili ini desenleri derslerini srdrmlerdir. Bugn ayn blmde Rikkat Kuntun yetitirdii Faruk Takale tezhip eitimini yrtmektedir. Yksek retim Kurulu yasas ile baz niversitelerin gzel sanatlar fakltelerinde Geleneksel Trk El Sanatlar blmleri almtr. A. Sheyl nver, Muhsin Demironat ve Rikkat Kunttan iczet alan nci A. Birol, iek Derman ve bu hocalarn izinde giden Glnur Duran, Aye stn, Arzu Tozlu, Celalettin Karata eitli niversitelerde grev yapmakta, klasik slpta gzel eserler vermektedir. Devlet Gzel Sanatlar Akademisinde grev yapm olan A. Sheyl nverin yetitirdii rencilerden Cahide Keskiner, Glbin Mesara, Melek Antel, lker

Erke, Semih rte ve Mamure z, Cumhuriyet dneminde ne kan tezhip sanatkrlar arasndadr. Ayrca tezhip alannda yetimi pek ok gen sanatkr kendi atlye, vakf, dernek ve belediyelerin at kurslarda tezhip sanat eitimi vermektedir. Klasik Osmanl cilt sanat da hat ve tezhip sanatlar gibi Medresetl-hatttnin devam olan kurumlarn programnda yer alm, eitim ve retimini bugne kadar srdrmtr. Baheddin Tokatlolu, Smi Necmeddin (Okyay), Sacit Okyay, Mehmet Emin Barn, gnmzde nl mcellit slm Seen, Cumhuriyet dnemi klasik cilt sanatn yeni kuaklara reten sanatkrlardandr. slm Seenin yetitirdii Habip men, Kzm Hacmeyli, Grcan Mavili, Ali Kundurac da bu sanat geleneksel usulde srdren sanatkrlar arasndadr. Trk geleneksel sanatlar arasnda ilgi gren ebru sanat Buharadan stanbula g eden eyh Sdk ve olu Edhem efendilerin yetitirdii rencilerle yeni bir dneme girmitir. Klasik tarzda ebru yapma sanatn eyh Edhem Efendiden renen Mehmed Necmeddin Okyay, Necmeddin ebrusu ad verilen kendi tarzn gelitirerek bu sanat alannda yeni bir r amtr (bk. EBRU). Bu tavr daha da ileri seviyeye ulatran talebelerinden Mustafa Dzgnman, Trkiyede ebru sanatnn merakl gen nesil arasnda yaylmas ve sevilmesinde byk aba harcamtr. Pek ok el sanatnn yannda sanatkr kiiliini renk, desen ve kompozisyon olarak ebru sanatna da yanstan neyzen Niyazi Sayn gnmzde bu sanatn iyi temsilcilerindendir. Gen nesil arasnda Timuin Tanarslan, Feridun zgren, Alparslan Babaolu, Sadrettin zimi, A. Hikmet Barutugil kendi yorumlarn da katarak ebru sanatn bugn yaatan sanatkrlardr.

BBLYOGRAFYA

Nejat Diyarbekirli, Hun Sanat, stanbul 1972, s. 111; H. rcn Barta, Trk El Sanatlar, Ankara 1988, s. 1; a.mlf., Gnmzde El Sanatlar Eitimi Yaplan Yksek renim Kurumlar ve Bu Kurumlarca Yaplan Sreli Yaynlarla Belirlenen Eitim Kurumlar Dnda Uygulanan El Sanatlar zerine, V. Trk Kltr Kongresi: Cumhuriyetten Gnmze Trk Kltrnn Dn, Bgn ve Gelecei-El Sanatlar (haz. ebnem Ercebeci), Ankara 2005, XIII, 1-8; H. Glassie, Gnmzde Geleneksel Trk Sanat (trc. Sha Ouzertem), stanbul 1993, s. 39; a.mlf., Turkish Traditional Art Today, New York 1994; Sitare Turan Bakr, Gemiten Gnmze Trk ini Sanatnda Tasarm, 2000li Yllarda Trkiyede Geleneksel Trk El Sanatlarnn Sanatsal, Tasarmsal ve Ekonomik Boyutu Sempozyumu Bildirileri, Ankara 1999, s. 75-81; nci A. Birol-iek Derman, Trk Tezyini Sanatnda Motifler, stanbul 2001; Halil nalck, ir ve Patron: Patrimonyal Devlet ve Sanat zerinde Sosyolojik Bir nceleme, Ankara 2005, s. 10; Taciser Onuk-H. Feriha Akpnarl, Cumhuriyetten Gnmze El Sanatlarnn Douu, Geliimi Sosyal Kltrel Eitim ve Ekonomik likileri Bakmndan Bugnk Durumu ve Gelecei, V. Trk Kltr Kongresi, XIII, 27; M. Zeki Kuolu, Gelenekten Gelecee Kpr nsanlar, stanbul 2006, s. 146-157, 160-162; Aye stn, Trk Tezhip Sanat, SMEK Trk Kitap Sanatlar Sempozyumu Bildirileri, stanbul 2007, s. 32-47; Sadrettin zimi, Gemiten Gelecee Trk Ebru Sanat, a.e., s. 57; Bir Hanm Sanatkarmz, Rikkat Kunt Kendi fadesiyle Hayat Hikayesi, Sandoz Blteni, sy. 18, stanbul 1985, s. 10. Muhittin Serin

Msiki. Osmanllarda Tanzimat ve Merutiyet dnemleri, mzik zerinden de izlenebilecek olan, Trk msikisinin stnde geri dnlmeyecek bir slp ve tarz farkllamasna yol amtr. Esasen baka sanat dallarnda da grlen biim ve ierik deiimleri, XX. yzyln balarndan itibaren Cumhuriyete geii hazrlayan artlarn etkilerini yanstmaktadr. Muzka-i Hmyun kanalyla II. Mahmud dneminden itibaren lkeye giren Bat notas ve Bat mzik repertuvar, bu mziin ilk temsilcileriyle birlikte bata asker kurumlar olmak zere birok alana yaylm, bu tarz eitli formlarda mar, mazurka, polka gibi popler rnekler yoluyla dinleyicisini oluturmaya balamtr. eitli imparatorluklarn zlmeye balamasnn da etkisiyle blgesel ve daha geni savalar cereyan etmekte, bununla birlikte milliyetilik akmlar da ykselmektedir. Bu dnemde lkede resm iltifat gren Bat mziinin yan sra geleneksel mziin de nemli birikiminin yaadna ve gl bestekrlar eliyle aktarldna iaret etmek gerekir. Zeki Dede gibi klasik slbu devam ettiren bestekrlardan Hac rif Bey ve Rahmi Bey gibi veld ark bestekrlarna, Tanbr Ali Efendiden yeniliki Tanbr Cemil ve d Nevres beylere uzanan bu mzisyenler zinciri eliyle gemi kltr rnleri yeni retilen melodik yaplara dnerek halka mal olmay srdrmektedir. Her ne kadar Trk msikisi formlar klp ark formu ne gemekte ve Bat mziinin melodik-ritmik etkisi eserlere yansmaktaysa da bu karlamann daha ok kendini farketme, hatta korumaya alma anlamn tad sylenilebilir. Mziin kendisinin yan sra dnce hayatndaki etkileri balamnda da bu etkileimin izlenebilmesi dnem yaynlarnda ounlukla polemie dnen slplardan anlalmaktadr. O dnemin mzik yaynlarndan btn bu danklk ve tartmalar izleyebilmek mmkndr. Ayn dnemde yaygnlkla dinlenen ilk kayt rnekleri, bata Tanbr Cemil Bey gibi virtoz bir szende olmak zere eitli icraclar tarafndan halka ulatrlmakta ve szel kltr baslarak yaylan mzik neriyatna paralel ekilde dinleyiciyle bulumaktadr. XX. yzyln banda hrriyetin ilnnn salad cokulu ortamda Rauf Yekt Bey, Hoca Mehmet Rkm Bey (Elkutlu), Muallim smil Hakk Bey gibi gelenei srdren bestekrlarn besteledii marlara, says gittike artan msiki cemiyetlerinin repertuvarna ve daha popler tarzdaki operet, kanto gibi mzik formlarna bakldnda ok farkl rneklerden oluan bir yelpaze gze arpmaktadr. Bu arada Drlfeyz-i Msik, Drlmsik-i Osmn, Drttalm-i Msik gibi sivil mzik topluluklar yoluyla geleneksel mzik toplumun eitli katmanlarnda yaygnlamakta ve Drlbedyi, Drlelhan gibi resm kurumlar araclyla da mziin muhafaza edilmesi ve ileriki kuaklara aktarlmas hedeflenmektedir. I. Dnya Savann g artlarnda fazla ayakta kalamayan Drlbedyinin temsil kolu kapandktan sonra msiki blm bir mddet devam etmitir. Daha sonra bestekr Ysuf Ziy Paa bakanlnda bir msiki encmeni kurularak Drlelhan adn tayan ilk konservatuvarn temeli atlmtr. Bu kurum, stanbul Belediye Konservatuvar adn alarak yakn mzik tarihinde belirleyici bir rol oynayacaktr. 1923te Msiki Encmeninin lavedilip Drlelhana Bat mzii derslerinin konmas, mziin eitli alanlarnda yaynlar yaplmas ve konserler verilmesi, yneticilerin ve stanbul halknn cokuyla bu etkinlikleri takip etmesi gibi gelimelerin ardndan 1926da etkileri ileriki yllarda daha da hissedilecek olan Trk msikisi

eitimine bir yasak getirilir. Trk msikisi yasa, kurumdaki gelimeler asndan ve genelde tartlmakta olan alafranga-alaturka msiki ikileminin aa kmasndan dolay denilebilir ki bugnn msiki ortamnda bile etkisi hissedilen ok nemli bir olaydr. 1923te yaplan bir yarma sonucunda stikll Marnn Ali Rfat Beye (aatay) ait acem-airan makamndaki bestesi birincilii kazanm, ardndan fazla alaturka bulunarak farkl bestekrlarn marlar eitli blgelerde okutulmaya balanmtr. Bu sre, Ankarada hkim olacak Bat mzii cereyanlarnn etkisiyle 1930 ylnda Osman Zeki Beyin (ngr) bugn icra edilen marnn kabul yolundaki kararla tamamlanmtr. Bu arada stanbuldan Ankaraya nakledilen eski Muzka-i Hmyun kadrolar, Osman Zeki Bey bakanlnda Riyseticumhur Orkestra ve Bandosu olarak tekiltlanm, Riyseticumhur Fasl Heyeti serhnende Hfz Yaarn ve dnemin nl msikiinaslarnn itirakiyle bilhassa Mustafa Kemalin zel meclislerinde msiki icra eden bir topluluk hviyetini almtr. nce 1932de Maarif Vekletine geen, daha sonra yaplanmas deitirilip farkl eflerle gelitirilen orkestrann gnmzde Cumhurbakanl Senfoni Orkestrasnn balangc olduu sylenebilir. Riyseticumhur Fasl Heyeti ise Atatrkn lmnden sonra tekiltlanamadan dalmtr. 1924te Maarif Vekletine bal Msiki Muallim Mektebinin kurulmasyla Ankarada resm mzik eitimi iin bir adm atldna tank olunur. Osman Zeki Beyin mdrln yapt bu mektebin kurulmasyla okullarda retilen Trk msikisi yerine Bat mzii retecek eleman yetitirilmesi hedeflenmi ve yurt dna renci gnderilmeye balanmtr. Msiki Muallim Mektebinde Riyseticumhur Filarmoni Orkestrasnn elemanlarndan ders veren hocalar daha sonra Gazi Eitim Enstitsnn almasyla oraya nakledilmitir. Bu kurum, 1936da kurulacak Ankara Devlet Konservatuvarnn hazrlaycs niteliinde ok sayda eitimci yetitirmitir. Bu arada yurt dnda mzik eitimi alan genler 1930lardan itibaren yurda dnerek bu kurumlarda grevlendirilmi, bunlar gen Cumhuriyetin yeni mzik yaplanmasna katkda bulunmutur. 1926da stanbulda Drlelhanda Trk mzii eitiminin yasaklanmas ile e zamanl olarak balatlan Anadolunun eitli yrelerinden trk derleme gezileri bir baka adan bu yeni mzik yneliminin tamamlaycs kabul edilebilir. Burada ama, hem Cumhuriyetle birlikte nem kazanan folklorik malzemeleri toplamak hem de Bat mzii eitimi alan gen bestecilere mill motifler salamaktr. Bu dnemden gnmze ulam nemli bir etki de bandan beri yrelerine gre farkllklar gstermekle birlikte yan yana yer alan, hatta birbirine kaynaklk eden anonim karakterli krsal msiki ile daha sonralar sanat mzii diye adlandrlacak geleneksel msikinin farkl adlarla tamamen farkl enstrman ve icraclar kanalyla ayrmasdr. 1920lerin banda Ege tarafnda yaplan ve Yurdumuzun Nameleri adyla kitaplatrlan ilk derleme gezisi, ardndan Drlelhan heyetlerinin 1926dan itibaren yurdun eitli blgelerine yaptklar derleme gezileri ve 1930lardan sonra Ankara Konservatuvarnn dzenledii geziler halk msikisi iin yaplm temel almalar arasnda anlabilir. Anadolunun en eski kltrlerinden ve Orta Asya Trk kltrnden beslenerek tarihin, corafyann her trl mdahalesini konularna ekleyerek gnmze ulaan folklor msikisi bugn konservatuvarlarda ayr bir blm halinde ele alnmakta, farkl tasnif ve notalama ile retilmektedir. Teknik bakmdan formlar uzun ve krk havalar eklinde blmlenen, icra slbu ve name kalplaryla ayr bir tarz telakki edilen halk msikisinde makam kavramnn karl olarak ayak, usullerin yerine de eitli ritim gruplar kullanlmaktadr. Cumhuriyetin iln edildii yllarda yerli msikinin mevcut kaynaklarnn, zel mekhne ve

cemiyetlerde devam ettirilen msiki faaliyetleriyle ve giderek artan basl mzik yaynlar, metot ve nazariyat kitaplaryla, ok rabet gren ta plak kaytlar yoluyla varln korumaya ve 1924te Tevhd-i Tedrsat Kanunuyla balayan yeni dzenlemelerin getirdii artlara direnmeye alt sylenebilir. 1925te tekkelerin ve bu ortamlarda yaayan mzik kanallarnn kapatlm olmasnn, 1926daki Trk mzii eitim yasann, lkede gelien Trk mzii kart zihniyetin ve en son 1930larn banda radyo yaynlarndan Trk mziinin kaldrlmasnn btn bu olumsuz artlar destekledii ve birbirini tamamlad grlmektedir. 1932de ezann Trkeletirilmesi ve Ayasofyada Trke okunan Kurann radyodan naklen yaymlanmas, ayn tarihlerde kurulan Trk Tarihi Tedkik Cemiyeti, Trk Dili Tedkik Cemiyeti ve halkevleri bu ilk dnem sanat ve kltr yaklamlarna yn veren kurululardr. 1933te Cumhuriyetin 10. yl mnasebetiyle grkemli trenler yaplm, Trk beleri diye anlacak olan bestecilerden Cemal Reit Bey (Rey) bugn de icra edilen 10. Yl Marn bestelemitir. 1934te Ankarada kurulan Devlet Msiki ve Temsil Akademisi bugnden baknca msiki inklbn karara balamak iin oluturulan bir kuruldur. Kesin bir kurul karar alamamasna ramen bu kurul zsoy, Baynder, Tabebek gibi ilk dnem operalarnn da bestelenmesini ieren birok sesli mzik srecinin uygulamas olarak yakn tarihimizdeki yerini alr. 1930larn ortalarnda yurt dndan gelen Paul Hindemith, Ernst Praetorius, Lohmann gibi mzik eitimcileriyle Macar bestecisi Bela Bartok, Ankarada yerlemekte olan ok sesli mzik ortamna katkda bulunmulardr. stanbulda ise konservatuvarda sren Bat mzii eitimi ve orkestras, ehir bandosu ve Kadky ark Mzii Orkestras, eitli operet gruplar gibi topluluklar eliyle srdrlen mzik ortamnda Trk msikisi grnr olmaktan karak ancak merakllarn ve Trk msikisi taraftar entelektellerin zihninde, hususi hayatlarnda devam etmektedir. lk zamanlarda ok kstl srelerde Trk mzii yayn yapan radyonun icra kalitesi ve repertuvar asndan giderek gelien neriyat da msikiyi topluma ulatran nemli bir vasta niteliini tamaktayd. Geleneksel mziin modern Trk mzikolojisine kavumasnn nclerinden mzikolog ve bestekr Rauf Yekt Bey ve onun kurduu nazar temelleri kendisinin 1935teki lmnden itibaren deitirerek yaygnlatran Hseyin Sadeddin Arel ve Mehmet Suphi Ezgi, Trk msikisi eitiminin yasak olduu yllardaki ilm abalaryla anlmas gereken isimlerin banda gelir. Onlarn gayretleriyle bugn srdrlen notalama, ses sistemi ve nazar yaklama geilmitir. 1943te stanbul Belediye Konservatuvarnda kstl bir kadroyla eitimine ve cra Heyeti yoluyla konserlere balanabilen Trk mziinin 1975 ylna kadar devlet katnda bir destekten mahrum kaldn sylemek gerekir. 1975te Kltr Bakanlna bal olarak bir Trk Msikisi Devlet Konservatuvar ve Devlet Klasik Trk Mzii Korosunun kurulmas bu yasan fiilen sona erdii tarih diye kabul edilebilir. 1983te Trk Msikisi Devlet Konservatuvar, stanbul Teknik niversitesine balandktan sonra hocalarna akademik statye gei yolu alm, kompozisyon, halk oyunlar, mzikoloji gibi blmler eklenerek yksek lisans ve doktora programlarna geilmitir. Ardndan zmir, Gaziantep ve baka illerde alan, ancak Bat mzii eitimi veren konservatuvarlara nazaran ok az sayda olan mzik kurumlar eliyle yerli msikiyi renen genler yetimi, eitli seslendirme topluluklarnn artmasyla geni lde Trk msikisi kadrolar olumutur. Ancak farkl kurumlarda retilmeye allan mzik trlerinin esasen bu farklln ayrmcla dnt, birbiriyle etkilemeyen, bilgi alverii yapmayan bir zihniyeti beslemeye devam ettii unutulmamaldr.

Cumhuriyet dnemi msikisine bestekrlar ve retilen besteler asndan bakldnda gemi msiki mirasnn korunmasn hedefleyen almalarn giderek azald, daha sonra adna Trk sanat mzii denen ve eski eserlerin basitletirilip popler amaca hizmet eden bir ekle sokulduu grlmektedir. Cumhuriyetin ilk yllarnda hayatta olan Muallim smil Hakk, Ali Rifat (aatay), d Sedat (ztoprak), Tanbr Refik (Fersan), Mesut Cemil (Tel) beyler gibi gelenekten beslenen bestekrlarn ardndan Ahmet Cevdet ala, Yesri sm Arsoy, Emin Ongan, Mnir Nurettin Seluk gibi mehur icrac-bestekrlarn geldii ve geni halk kitleleri tarafndan benimsenen, daha modern slplu eserler besteledikleri sylenilebilir. Bu bestekr kuann arasndan Selahattin Pnarn ark formunu bol nameli ve sslemeli kullanmyla piyasa tavrna yaklatran eserleri ve Sadettin Kaynakn genelde halk mziini referans alan, usul ve makam gekilerini ska kullanan tarzdaki eserleri halkn bu mzikle ban sklatran rnekler olarak dikkat ekmektedir. ounlukla arklardan oluan bu repertuvarn rnekleri fasl ad altnda yeniden dzenlenip gerek gazino gibi elence meknlarnda gerekse Trkiye Radyo ve Televizyon Kurumunda ve son dnemde zel kanallarda yer almaktadr. Ayn ekilde halk mzii repertuvarnn da klasik rnekleri giderek terkedilmekte, bunlarn yerine imitasyon karakterli bestelerin icralarna arlk verilmektedir. Trk msikisi, zellikle ilk dnemlerde msiki cemiyetleri ve deien toplum yaay iinde etkisi artan piyasa fasl mzii ve yaplan alaturka-alafranga polemikleri gibi kanallarla dank, eitlenmi ve yozlamaya aday bir grnt sergilemi, Cumhuriyetin balarnda yaanan yasaklama da ayrmalarn derinlemesine yol amtr. Bu ayrmalarn ve yozlamalarn sonular, gnmzde nne geilemeyen hzdaki poplerleme olgusu ve iletiim kanallarnn yaygnlamas vastasyla daha ak grlebilmektedir. Trk msikisinin alannda imi gibi grnen popler mzik paralar geleneksel msikinin makam ve ritimlerinin kullanlmasndan dolay yaygnlam, ancak sanat deeri ve kalclk asndan gemi msiki kltrnn miras olamam rnekler biiminde telakki edilmelidir.

BBLYOGRAFYA

Mahmud Ragb [Gazimihal], Anadolu Trkleri ve Msk stikblimiz, stanbul 1928, tr.yer.; a.mlf., Trkiye-Avrupa Musiki Mnasebetleri, stanbul 1939, tr.yer.; a.mlf., Trk Asker Muzkalar Tarihi, stanbul 1955, s. 41-54; bnlemin, Ho Sad, tr.yer.; Yaar Okur, Atatrkle Onbe Yl: Din Hatralar, stanbul 1962, s. 19-23; Muhittin Nalbantolu, stikll Marmzn Tarihi, stanbul 1963, s. 145-161; Mustafa Rona, 20. Yzyl Trk Muskisi, stanbul 1970; Hikmet Nuri Tongur, stanbul Belediye Konservatuar, stanbul 1973, s. 8-16; Leyla Saz, Haremin yz (haz. Sadi Borak), stanbul 1974, tr.yer.; Osman N. Ergin, Trkiye Maarif Tarihi, stanbul 1977, IV, 15091510, 1531-1534, 1578-1590; V, 1829-1850, 1951-1952; Atatrk Trkiyesinde Mzik Reformu Yllar, stanbul 1982, s. 5-6, 18-19; A. Adnan Saygun, Atatrk ve Musk, Ankara 1982, s. 47; Gltekin Oransay, Atatrk+K, zmir 1985, s. 24-25, 107-127; a.mlf., ok Sesli Muski, CDTA, VI, 1517-1519; Rauf Yekta, Trk Musikisi, s. 54-56; Cumhuriyetin Sesleri (haz. Gnl Paac), stanbul 1999, s. 10-19, 104-108, 122-128; Sleyman Kni rtem, Osmanl Saray ve Haremin yz: Muzka-i Hmayun ve Saray Tiyatrosu (haz. Osman Selim Kocahanolu), stanbul 1999, s. 278-283; zalp, Trk Msiksi Tarihi, II, 3-12; Gnl Paac, Osmanl Mziini Okumak: Neriyt-

Musk, stanbul 2010, tr.yer.; a.mlf., Drl-elhn ve Trk Muskisinin Geliimi, TT, XI/121 (1994), s. 48-54; XI/122 (1994), s. 81-87; Nida Tfeki, Trk Halk Mzii, CDTA, VI, 1482; ztuna, BTMA, I-II, tr.yer. Gnl Paac Tunay Din Msiki. XIX. yzyln ilk yarsnda zellikle devlet kademelerinde himaye grmeye ve tevik edilmeye devam eden din msikiye asrn ikinci yarsnda bu rabetin yava yava azald grlmektedir. zellikle Sultan III. Selim zamannda pek ok cami nat ve ramazan ilhisi bestelenmi, ancak seviyeli eser besteleyen sanatkrlarn giderek azalmas cami ve tekke (tasavvuf) msikilerinde bir durgunluun yaanmasna yol amtr. Din msikinin mkemmel eserleri arasnda yer alan nat ve duraklar kaybolmaya balam, mirciyye ve mevlid besteleri ok az sayda kiinin hfzasnda hayatiyetini devam ettirmeye almtr. Bu dnemde baz yeni tekke ilhileri bestelenmesine ramen daha ok eskiden bestelenmi ilhiler okunmu, sanat deeri yksek eserlerin yerini renilmesi kolay besteler almtr. Ancak Mevlev yini besteciliinde gemi yzyllara gre byk bir ilerleme dikkati ekmektedir. XIX. yzyla kadar bestelenen Mevlev yini says on alt iken sadece bu dnemde krkn zerinde yin bestelenmitir. Her eye ramen din msiki icraat ve besteciliiyle geleneklerini kesintisiz devam ettirmektedir. XX. yzyln ilk eyreinde Osmanl Devletinin yklmasyla birlikte kurulan Trkiye Cumhuriyetinin kltr politikalar arasnda yer alan msiki inklb tamamen Bat mzii hkimiyeti esas zerine ekillenmi, bu deiimden din msiki de nasibini alm ve nemli bir blmn kaybetmitir. 30 Kasm 1925te tekke ve zviyelerin kapatlmasyla yzyllar boyu din msikiye kaynaklk eden ve bu msikinin retilmesinde byk pay olan bir kurum ortadan kalkmtr. Asl meknlaryla birlikte ak tarikat yinlerinin de (zikirler) artk mevcut bulunmamas yznden icra mahallerinden yoksun kalan tekke msikisinin eitli formlar zaman zaman dzenlenen zel din toplantlarda icra edilmeye devam edilmitir. Bunlardan Mevlev yinlerinin, Osmanl dneminin youn ve canl din msiki icralar ile mukayesesi mmkn deilse de 1950lerden sonra halka ak toplantlarda ve trenlerde seslendirildii ve yeni bestelerle kuvvet kazand grlmektedir. Bunda zellikle devletin dier tarikatlar yannda Mevlevlie biraz daha farkl yaklamasnn da etkisi byktr. Btn tekkelerin kapatlmasna ramen Konyadaki Mevlev sitnesinin kapanmamas nemli bir ayrntdr. Mevlev yini bestekrl bir sanat faaliyeti erevesinde nisbeten canlln korumutur. Cumhuriyet dneminde elliye yakn Mevlev yini bestelenmitir (Hseyin Sadeddin Arelin elli bir yini bu saynn dndadr). Ahmet Avni Konuk, Zekizde Ahmet Irsoy, Rauf Yekt Bey, Sadettin Heper, Mehmet Rkm Elkutlu, Hfz Kemal Batanay, Cinuen Tanrkorur, Necdet Tanlak, Zeki Atkoar, Ahmet alr bu bestekrlardan sadece birkadr. Bu dnemin ilk yarsnda Muallim smil Hakk Bey, Zekizde Ahmet Irsoy, zzettin Hmyi Eliolu, Abdlkadir Tre, Ali Rza engel gibi msikiinaslar klasik slba bal kalarak ilhi formunu yaatmaya almlardr. 1970li yllardan sonra tambur Ahmet Hatipolunun bu forma yeni bir soluk getirdii sylenebilir. Bestelerinin yan sra yeni form araylaryla da dikkati eken Hatipolunun Ankara Radyosunda kurduu Trk Tasavvuf Msikisi Korosu ile hazrlad msiki

programlar, radyo ve televizyon vastasyla din msiki repertuvarnn halka tantlmasnda ve ulatrlmasnda ok etkili olmutur. Ayn devirde sal icralar giderek azalm, bazlar tatbikat sahasndan tamamen kalkmtr. Nitekim yzyllarca okunan sabah sals, cuma ve bayram sals ile cenaze alay esnasnda okunan cenaze sals artk okunmaz olmu, salt- mmiyye ve salt selm ise din tren ve toplantlarda okunmaya devam edilmitir. XIX. yzyln sonlarna kadar belirli bestesiyle okunmasna ramen XX. yzyln balarnda bestesinin unutulmas zerine bahirler arasnda belli bir makam sralamas takip edilerek okunmas srdrlen Sleyman elebiye ait mevlidin Cumhuriyetten sonra da mbarek gn ve geceler (kandiller) bata olmak zere sevin ve zntlerin beraberce paylalmas iin dzenlenen toplantlarda okunmas gelenei devam etmitir. zellikle 1950den sonra halkn mevlide rabeti fazlalam ve yeni bir mevlid hamlesi balam, bu ilgiye bal olarak Ali Rza Saman Mevlid Nasl Okunur ve Mevlidhanlar adl bir eser kaleme almtr. 1950li yllarn ardndan radyolarda, daha sonra televizyon vastasyla bu icralar geni halk kitlelerine ulama imkn bulmutur. Bu arada Hfz Kemal Batanayn mevlid bestesinin neredilmedii iin yaygnlaamad da zikredilmelidir. Bu dnemde nemli mevlidhanlar yetimi, bunlar arasnda Hfz Smi, Hfz Burhan, Sleymaniye Camii bamezzini Hfz Kemal, Beyolu Aa Camii imam Hasan Rza, Yeralt Camii imam skdarl Ali Efendi, Muhyiddin Tank, Kzm Bykaksoy, Zeki Altun, Kni Karaca, Halil brahim anakkaleli, Fevzi Msr, Aziz Bahriyeli ne kan isimlerdir. Mirciyye okuma gelenei ise Cumhuriyet dneminde sadece kk baz gruplarn icralaryla (mesel Hopuzde Mehmet akir etiner ve arkadalar gibi) snrl kalmtr. Ezan, 1932-1950 yllar arasnda Trke olarak okunmas dnda asl ekliyle de okunmaya devam etmitir. 1931de Evkaf Umum Mdrlne ve daha sonra (1950) Diyanet leri Bakanlna bal olarak srdrlen mezzinlik messesesi, zaman zaman baz kadro kstlamalar yaansa da lkede kesintisiz biimde srdrlmtr. Bu arada mezzin kadrosu kalabalk byk camilerdeki cumhur mezzinlii icraatnn da gnmzde eski canlln kaybettii belirtilmelidir. nceleri mezzinler tarafndan erefe dolalarak okunan ezanlar zamanla mikrofonla erefe kapsnda ve ardndan minare kapsnda okunmu, gnmzde ise merkez sistemle ezan okuma yaygnlamaya balamtr. Bu dnemin nl mezzinleri arasnda Sleymaniye Camii mezzinleri Hfz evket ve Hfz Kemal, skdar Yeni Vlide Camii mezzini Hfz Sleyman (Karabacak), Beyazt Camii mezzini Hfz Kerim (Akahin) ile Aksaray Vlide Camii mezzini Hfz Cemalden (Grses) bilhassa sz edilmelidir. Son dnemlerde Diyanet leri Bakanl, kendi bnyesinde at baz kurslarla ezann gzel okunmas konusunda faaliyetler gstermektedir. 1950li yllardan sonra din msikiye mfredat programlarnda sadece Yksek slm enstitleri ve lhiyat faklteleri gibi eitim kurumlarnda yer verilmitir. Gelenein gen kuaklara aktarmnda nemli roller stlenen bu kurumlar, son yirmi be yl ierisinde atklar lisans st programlarla din msikinin akademik dzeyde ele alnmasn salamtr. XIX. yzyln ikinci yarsnda balayan Trk msikisi neriyat, XX. yzyln ilk yarsndaki ciddi almalarla tesbit edilebilen repertuvarn halka ulatrlmasnda ok nemli rol oynamtr. Din ve din d formlarda belirlenen eserler arasnda neredilemeyenler ise muhtemelen kaybolmutur. Bu konudaki ilk neir almas stanbul Msiki Konservatuvar tarafndan yaplmtr. 1926da

Drlelhandan (stanbul Msiki Konservatuvar) Trk msikisi eitimi ve retiminin kaldrlmas zerine oluturulan, nceleri Rauf Yekt Beyin bakanlnda Zekizde Hfz Ahmet Efendi ve Muallim smil Hakk beyler, daha sonralar Ali Rifat aatay, Mehmet Suphi Ezgi ve Mesut Cemilin katlmyla devam eden Tarih Trk Msikisi Eserlerini Tasnif ve Tesbit Heyeti ilhi, tevh, nefes ve Mevlev yinlerinden meydana gelen bir seri nota yaymlamtr (1931-1939). Birok din eserin plaklara okunmas da bu almann dier bir ynn tekil eder. Ardndan gerekletirilen mnferit din eser neriyat dnda Kubbealt Akademisi Kltr ve Sanat Vakf tarafndan yaymlanan Trk Msikisi Klasikleri lhler adl seri (stanbul 1979-1996), yzyln ikinci yarsnda din msiki konusundaki en kapsaml nota neriyat olarak nitelendirilmektedir. Ancak gnmzde gelien teknoloji yardmyla internet ortamnda din msiki repertuvarna ulamak daha da kolay hale gelmitir.

BBLYOGRAFYA

Sadettin Nzhet Ergun, Trk Musikisi Antolojisi, stanbul 1943, II, 629-656; Gltekin Oransay, Cumhuriyetin lk Elli Ylnda Geleneksel Sanat Musikimiz, CDTA, VI, 1496. Nuri zcan 3. Eitim retim. Her kltr ve medeniyet kendi sosyal ve kltrel tarihinde, eitim deneyimlerinde nasl farkl aamalardan gemi, evrimler yaam, zgn eserler ortaya koymusa Trkler de eitim tecrbelerinde tarih sahnesine ktklar andan itibaren bir yandan kendilerini renmeye ak tutarken bir yandan da eitim ieriinden kurumlarna, retim yntemlerine kadar baarl deneyim ve rnekleri retmekten geri kalmamlardr. Snf farkllklarnn derin olmad, hayat boyu elde edilen deneyim ve birikimin ne kt, mcadele ve eitlik anlaynn zel bir yer tuttuu Trklerin Orta Asya dnemlerinde erdemli, onurlu ve cesur bir ekilde hayata katlma frsatlarnn bulunduu belirtilmektedir. Kgarl Mahmudun nl Dvn lugtit-Trk Trklerin eitim anlayndan izler tarken hayatta sadelik, mertlik, cmertlik ve gzel ahlk ne kan ilkeler olarak gze arpar. Ysuf Has Hcib Kutadgu Biligde yer alan, Bilgiyi ve anlay ulu bil, sekin kulu bu iki ey ykseltir; Anlaya ve bilgiye tercman olan dildir; insan aydnlatan dil zenginliinin deerini bil gibi szleriyle ilk dnemlerden itibaren Trk eitim ve retim tasavvurunun ekillenmesinde nemli katklar yapmtr. X. yzyln ortalarna doru slm benimseyen Karahanllarn, Badattaki eitim kurumlarn rnek alarak slmiyeti yaymak ve eski inanlarla mcadele etmek iin Trkistan ve randa okullar atklar bilinmektedir. lk medresenin ne zaman ve nerede ortaya kt tesbit edilemese de bu alandaki en ciddi giriim XI. yzylda Byk Seluklu Veziri Nizmlmlkn nclnde balatlmtr. Eyybler, Anadolu Seluklular, Artuklular ve dier Trk devletleri ok programl (fkh, tp, astronomi, matematik) medreseler kurma konusunda nemli teebbslerde bulunmutur. Gnmze kadar gelen Mardindeki Ksmiyye Medresesi, Artuklu dneminden kalma nemli bir eitim-kltr mirasdr.

XII. yzyldan itibaren yaygnlamaya balayan medreseler ve bunlar besleyen vakf dzeni sadece slm dnyasnda yaylmakla kalmam, komu kltr ve medeniyetleri de etkilemitir. Monica Gaudiosi, 1274te kurulan ve modern yksek okul sisteminin balangc saylan Oxford niversitesi, Merton Collegen oluumunda, ngilteredeki vakf sistemi ve anlaynn gelimesinde slm dnyasnda uygulanan vakf dzeninin etkili olduunu tesbit etmitir (CXXXVI/4 [1988], s. 12311261). George Makdisi, mslmanlarn at eitim ve bilim kurumlarnn Avrupadaki yksek okul ve niversite sisteminin gelimesine, hatta doktora ve krs gibi uygulamalara kaynaklk ettiini ileri srmtr. Bat niversitesinin Atina ve skenderiyenin deil Paris ve Bolognann, Paris ve Bolognann da Badatn mirass olduu iddia edilmektedir (Centres of Learning, s. 141). slm dnyasndaki bu deneyim ve birikim, daha sonra Olaf Pedersenin de ifade ettii gibi Avrupada yksek eitimin yeniden yaplanmasnda rol oynayan en nemli etkenlerden biridir. Osmanllar. Bu byk mirastan beslenen Osmanllarda sbyan mektepleri, medrese ve Enderun ile daha yaygn olan cami, ktphane, drif, rasathne, muvakkithne, dergh, tekke gibi yar din, yar eitimsel ve kltrel kurumlar, Ahlik tekilt ve loncalar gibi meslek eitim kurumlar ortaya km, bunlar Osmanl Devletini yzyllarca beslemi ve modern zamanlara kadar tamtr. Osmanllar kurulu dneminde mevcut eitim kurumlarn kendi dnyalarna uyarlamada gecikmemi; znik, Bursa, Edirne, stanbul medreseleri btn slm dnyas iin hem din ilimlerde hem felsefe, tp, astronomi gibi bilimlerde merkez haline gelmitir. Osmanllarda eitim anlay ve kurumlar din arlkl olmakla birlikte felsefe, matematik ve astronomi gibi alanlar da zaman zaman medrese mfredatnda yer bulmu, bazan da dlanmtr. zellikle XVII. yzyln ortalarnda felsef ilimlere kar merkezdeki medreselerin ortaya koyduu olumsuz tavr ve medrese mfredatndaki yozlama Ktib elebi ve Hafc gibi dnemin ilim ve fikir adamlar tarafndan eletiri konusu yaplmtr. XIX. yzyln ikinci yarsndan itibaren Osmanl aydnlar Avrupada yaplan almalardan yararlanarak eitli eviri ve telif eserler ortaya koymutur. XVIII. yzyln balarnda modern kozmoloji ve tabiat felsefesine ynelen Osmanl dnrlerinin bulunduu bilinmektedir. XV-XVI. yzyllardan itibaren matematik bilimini ileri bir aamaya tayan Osmanl limleri Bahoca shak Efendi ile modern matematii kendi dnyalarna aktarmlar, ayn zamanda Cambridge niversitesi yeliine kabul edilen Emin Paann Franszca kaleme ald matematik sahasndaki eserlerle (DA, XXXIII, 553) modern matematik alannda da dnemlerini yakalamaya almlardr. Tp sahasnda nceki medeniyetlerin deneyimlerinden faydalanan, Abbs ve Seluklulardaki bmristanlar devralan ve gelitiren Osmanllar hem saray ve ordu hem de halk iin salk hizmetlerini yaygnlatrmlar, tp eitimini ise bazan salk kurumlar bnyesinde, bazan da mstakil konumda bulunan tp medreseleriyle gelitirmilerdir. Modern anlamda snflarn bulunmad, daha ok kitap ve hoca merkezli bir eitim anlaynn uyguland medreselerdeki derslerde takip edilen retim seviyelerine baklrsa genellikle aamann ne kt grlr: Giri (iktisr), orta (iktis) ve ileri (istiks). Bazan yedi, bazan on, bazan da -Sleymaniye Medresesinde uyguland gibi-on iki seviyeye kan medrese yaplanmasnda bu seviyeler retim dzeninde belirleyici olmutur. Okutulacak kitaplar bu aamalar dikkate alnarak tesbit edilmi, ders kitaplaryla derslerin ierii ve retim yntemleri seviyelere gre farkllamtr. Medreselerde retim yntemleri ezberleme, tekrarlama, anlama, mzakere ve not tutma eklindeydi. Ayrca medreseden mezuniyet esnasnda veya mderris sfatyla

grevlendirilmeden nce ortaya konan talkt adl almalarla medreseliler, kendilerine ait anlaylar da yanstp bir lime bal ekilde herhangi bir konu veya eserle ilgili ilm abalarn deerlendirdikleri ksmen de olsa zgn eserler retiyorlard. Talkt tarz eserlerde genel geer bir yntemin bulunmad, her blgenin kendine has yntemi ina ettii bilinmektedir. XVI. yzylda stanbulun nde gelen medreselerine mderris tayini iin imtihandan baaryla geenlerden bazan bir talkt yazmalar istenirdi. Bu arada Trk eitim tarihi asndan ilgin bir uygulama olarak, Ftih Sultan Mehmedin medrese tekiltn yaplandrrken kurduu medreselerde sbyan mekteplerinde muallimlik yapmay dnenler iin ayr dersler koyduu ve bu dersleri grmeyenlerin sbyan mekteplerinde muallimlik yapmalarn yasaklad bilgisi aktarlabilir (Nfi Atuf, I, 9). Medrese eitiminden nce bugnk ilkretim seviyesinde eitim veren, daha ok okuma yazma, Kuran, ilmihal ve aritmetiin retildii, kzlarn da eitim grd sbyan mektepleri Osmanl lkesinde kylere kadar yaylmt. Evliya elebi, XVII. yzyln ilk yarsnda stanbulda 1299 sbyan mektebinin bulunduundan bahseder. Onun verdii rakamlar bazan abartl olsa da XVI. yzyln sonlarnda stanbulda uzunca bir sre kalan Protestan vizi Salomon Schweigger da sadece stanbulda deil baka ehirlerde de ocuklara okuma yazmann retildii ilkokullarn saysnn ok yksek olduunu belirtmektedir. Ayrca Trklerin ocuk eitimi konusundaki tavrlarn da gnlklerinde anlatan Schweigger ocuklarn Almanyada olduu gibi sertlik ve korku ile eitilmediini, Trklerin de ocuklarn cezalandrdklarn, ancak daha ll ve sabrl davrandklarn, hristiyanlarda yapld gibi kzlck sopas ile onlar dvmediklerini sylemektedir (Sultanlar Kentine Yolculuk, s. 127). Osmanllarda rgn bilimsel ve teknik eitimin balangc Humbarac Ahmed Paann 1734te skdarda at Hendesehne ile balatlr. Daha sonra eme yenilgisi zerine 1775te Mhendishne-i Bahr-i Hmyun kurulur. Bu mhendishnenin zellikle yabanc hocalara ok bal kalmas, onlarn da eitli sebeplerle lkelerine dnmeleri yznden baarsz olmas zerine imparatorluk genelinde yeniden bir yaplanma sreci balatan III. Selim 1795te Mhendishne-i Berr-i Hmyunu, kendi ifadesiyle etraftan mhendis celbolunmaktan ise Devleti Aliyyede bir mhendishne amay kararlatrr (Kenan, Nizm- Kadmden, s. 133-137). Her ne kadar Niyazi Berkes, III. Selim dnemini Trk adalama tarihinin ikinci aamas diye gsterse de bu devir mhendishne snflarna sralarn girmesinden matbaaya, hatta yabanc dil renimine kadar Trk eitiminde grlen yenilikler sebebiyle Trk eitim tarihinde modern anlayn ve kurumlamann ilk ortaya kt aama olarak dikkat ekmektedir. Her eyden nce III. Selim, imparatorluk dncesinin fizik dnyaya ve doa bilimlerine bakan ynn gelitirmeye alm, te yandan medreselere liyakati l alan bir dzen getirmi, bu arada ulemzdeye snavsz mderrislik pyesi verilmesi detini kaldrmtr. III. Selimin eitim giriimleri II. Mahmud dneminde ve ardndan XIX. yzyl boyunca ilerleyerek devam etmitir. XIX. yzyl, Avrupada grld gibi Osmanllar iin de kendi dnyas ve dinamikleri erevesinde bir eitim a olmutur. II. Mahmud, 1824 tarihli fermannda para kazanmak iin be alt yalarndaki ocuklarn mektep yerine usta yanna verilmesini doru bulmam, ocuklarn i yerlerine alnmasn yasaklad gibi o dnemde raklk yapp mektep tahsili grmeyenlerin de altklar yerden alnarak okullara devamlarnn salanmasn emretmitir. 1835te ilk byk asker okul olan Mektebi Harbiyye alrken rencilerine nefer yerine talebe denmi, en baarl olanlar her yl gruplar halinde Avrupadaki asker akademilere gnderilmeye balanmtr. Harbiye, Bahriye, Hendese ve Tp mekteplerine daha donanml renci almak iin sbyan mektebinden sonra on yana kadar

ocuklarn eitimlerini srdrebilecekleri rdiye mektepleri farkl isimlerle 1838de almtr. Bu dnemin dikkat ekici bir baka gelimesi de zellikle 1819dan itibaren misyoner okullarnn imparatorluun eitli blgelerinde kurulmasdr. 1839da iln edilen Glhane Hatt- Hmyunu ile birlikte Tanzmt- Hayriyye dnemi balam; Osmanl eitim anlaynda kiinin gerekli ilmihal bilgilerini rendikten sonra kimseye muhta olmayacak seviyede bir tahsil kazanmas, ilim ve fen renmesi, grg kurallar ve erdemle donanp kiiliini gelitirmesi nem kazanmtr. Okullara lisn- Osmn, tarih ve corafya dersleri konmu, bir Bat dilinin mfredatta yer almas kurala balanm, anlalr bir dille halka hitap etmeye nem verilmitir. Tanzimattan II. Merutiyete kadar geen uzun dnemde temel eitim kurumlar daha yaygn, dzenli ve sistematik hale gelmitir. 1847de ortaokul (rdiye), 1850lilerde modern anlamda ilkokul (ibtid), 1874te ilk lise (idd) alm, nitelikli retmen yetitirecek okullar tesis edilmi, ksa mrl de olsa stanbul Drlfnunu bu devirde faaliyete gemitir (1863). Halka ak dersler 1863te, yapl yksek retim program 1869da balamtr. st seviyedeki brokratlardan ar esnafna kadar herkes eitimle ilgilenmi, muallim, mektep ve kalem halkn youn biimde gndemine girmitir. Bunun sebebi eitimin artk kurtuluun en nemli aresi olarak grlmesidir. Bunu en arpc ekilde dile getirenlerden l Paa, Osmanly oluturan toplumlarn her bireyinin eitim seviyesinin, bilgi ve donanmnn en ileri noktaya gtrlmesi gerektiini belirtmi, bu baarlamad takdirde Osmanl Devleti in seddi gibi hisarlarla evrilse bile daha bilgili ve eitimli toplumlarn devlete stnlk salayacan, her eylerini ellerinden alabileceklerini sylemitir. Modern eitimin II. Mahmudun saltanatnn sonlarna doru zellikle Tanzimatla beraber Trkiyeye gelmekle birlikte 1869da Marif-i Ummiyye Nizamnmesi yaymlanncaya kadar geen uzun dnemin sistemsiz olduu sylenebilir. eitli alanlarda ihtiya duyulan okullar almsa da bunlar arasnda balant ve btnlk kurulamamtr. Her okulun bir adack gibi tek bana durduu, Cevdet Paann ifadesiyle bazan bir yapya orta katndan balar gibi nce orta seviyedeki okullarn ald veya asker olanla sivil olann birbirine kart bir ortamda temel eitimden yksek eitime kadar btn okullarn, bilhassa medreseler, meslek okullar ve giderek artan aznlk okullarnn Osmanl eitim dzeni iinde henkli bir yere oturtulmas ancak 1869dan sonra salanabilmitir. Marif-i Ummiyye Nizamnmesinin ardndan maarif merkez tekilt ekillenmi, okullar sistemli bir dzene girmi, drlfnunun kurulmasna karar verilmi, ilkretim kz ocuklarn da iine alacak biimde zorunlu hale getirilmitir. Tanzimat dneminde kz ve erkek retmen okullar, kz ve erkek teknik okullar tarznda deiik alanlarda nemli giriimler yaplmtr. Bunlardan ilki 1847de Yeilkyde alan Ziraat Mektebidir. Meslek eitim alanndaki bu giriimler imparatorluun eitli blgelerinde hzlanarak devam edecektir. Midhat Paa, Tuna valilii esnasnda bu meslek okullarndan baka Balkanlarda yetim ve fakir ocuklar iin i okulu tarznda rencilerine hem meslek edindirme hem i kurmada yardmc olan slahhneler amtr. Osman Nuri Ergin maarifte yaylma ve ilerleme seneleri diye adlandrd, Knn- Essnin ilnndan itibaren otuz iki yl sren II. Abdlhamid iktidar dneminde, o zamana kadar stanbul surlarnn iine hapsedilmi olan okullama ve eitim faaliyetlerinin vilyetlere ve imparatorluun btn blgelerine yayldn ifade etmektedir (Trkiye Maarif Tarihi, III-IV, 874). XIX. yzyln ikinci yarsndan itibaren dikkat eken bir baka husus Avrupann bilim, teknoloji ve ekonomiye dayal ilerlemesini idrak eden ve bunun Osmanl dnyasna kendine zg yap ve dinamikler

ierisinde yansmas iin uraan Nmk Kemal ve Ziy Paa gibi dnrlerin de katklaryla Osmanl brokratlar ile aydnlarnn modern eitim anlay ve kurumlarnn nasl gerekleebileceini kavramalardr. te yandan, II. Mahmuddan II. Abdlhamid dneminin sonlarna kadar eitimin pek ok alannda nemli giriimler ve yenilikler yaplmasna ramen medreselerin ihmal edilmesi yznden bu kurumlardaki eitim daha da ktye gitmitir. Eitimdeki yenileme hareketleri ierisinde medreselerin gz ard edilmesinin nemli sebeplerinden biri, bu devirde medreselerin ve temsil ettii zihniyetin slahnn imknsz olduu eklinde bir dncenin ortaya kmasdr. XX. yzyln balarna gelindiinde artk medreseliler de bu bozulmadan ikyet eder hale gelmi, nihayet ttihatlar dneminde medreselerin slah araylar gndeme gelmitir. Tanzimatn eitim politikas temelde Osmanllk ilkesine dayandrlm, alan yeni okullarda mslman ve gayri mslim her uyruun eitilmesi ve Osmanllk bilincini elde etmesi hedeflenmitir. Bu politika 1912deki Balkan bozgununa kadar varln devam ettirmi, ancak bu ar bozgunla birlikte Osmanllk ideali ifls edince yerini milllik ve Trkln eitim alanna yansmasyla mill terbiye vurgusu alm, hatta Arap alfabesi yerine yeni alfabe araylar bile grlmtr. Ziya Gkalp, kozmopolit eitim anlayyla sulad dnemin medrese ve mektep eitiminde en nemli eksiin mill terbiye olduunu, bunun lkeyi tahrip ettiini belirttikten sonra mill eitim anlayn hayata geirebilmek iin dinde, ahlkta, hukukta, dilde, gzel sanatlarda ve iktisatta Trk kiiliinin kefedilmesinin zorunlu olduunu belirtmitir (Terbiyenin Sosyal ve Kltrel Temelleri, I, 28, 171). II. Merutiyetin ilnyla (1908) balayan dnem, nceki devirle mukayese edilmeyecek derecede zgr bir ortamn salad frsatlar ierisinde imparatorluun gemiine, o anki durumuna ve geleceine ynelik siyaset, kltr ve eitime ilikin her sorunun rahata ortaya atld, Bu imparatorluk nasl kurtulur? sorusunun itenlikle tartld, ayn zamanda verilen cevaplara gre siyas hareketlerin ve eitim politikalarnn ekillendii bir dnemdir. Trk eitim tarihinde genellikle tartma ve bocalama dnemi olarak geen bu nemli aamada eitimin millletirilmesi, kzlarn yksek retim kurumlarna alnmas ve alfabenin deitirilmesi teebbs eitimde yaanan nemli gelimelerdir. Bu devirde eitimdeki tartmalarn somuta dntrlmesi konusunda bir bocalama yaandysa da teorik erevede modern Trk eitim felsefesinin nc fikirleri ortaya atlm, bu birikim Cumhuriyetten sonraki uygulamalarda etkili olmutur. Fenn-i terbiye tr eserlerin yava yava grlmeye baland bu devirde eitimci-air Tevfik Fikret, yeni mektebinde bir yandan nazar eitimden ziyade tecrbe ederek renmeye dayal eitim anlay sayesinde rencilerde merakn tetiklenmesini ve bu sayede inceleme ve aratrma ruhunun gelimesini hedeflerken dier yandan fikri hr, vicdan hr, irfan hr renciler yetitirmek iin aba harcam, kzlarn eitimine ayr bir nem vermi, kadnlarn alald bir toplumda insanln ykselemeyeceini anlatmaya almtr. te yandan Fikret benmerkezli bir ahlk yerine toplumcu ahlk anlayn ina etmenin yollarn aramtr. Ziya Gkalp ise kltr ve medeniyet arasnda yapt ayrm terbiye ve tlime de uygulayarak Avrupa lkelerinde olduu gibi temel ve orta retimde mill kltr ve terbiyenin verilmesini, niversitede ise evrensel olmas gereken bilimin retilmesini savunmutur (a.g.e., I, 27). II. Merutiyetin ilnyla birlikte temel eitimdeki kurumlama erevesinde baz giriimler yaplm, okul ncesi eitimle ilgili ilk yasal dzenleme Tedrst- btidiyye Kanunu ile 1913 ylnda

gereklemi, bylece ana okullar almtr. lkretime bal zorunlu eitim kurumlar olan bu okullar 1915te Ana Mektepler Nizamnmesinin yaymlanmasyla kurulmutur. Bu dnemde meslek ve teknik eitim alannda da nemli teebbsler olmu, Polis Mektebinden (1909) Drlbedyie (1914) ve Orman Ameliyat Mektebine (1915) kadar farkl alanlarda okullar almtr. 1910da karlan Medris-i lmiyye Nizamnmesiyle medrese mfredatna din ilimlerin yan sra matematik, geometri, fizik ve kimya gibi dersler konmutur. II. Merutiyet, Balkan ve I. Dnya savalar gibi iki byk bozgunun yaand bir dnem olmasnn yannda Trk dnce ve eitim hayat asndan Cumhuriyet devrindeki uygulamalar hazrlayan birok fikrin ortaya atld zl bir dnem olmutur (Tunaya, s. 1). Trkiye Cumhuriyeti. Gsterilen btn abalara ramen halkn eitimi konusunda nitelikli kadrolara ulaamam ve yeterli derecede kurumsallaamam, hatta zaman zaman ayrm ve blnm (mektepli ve medreseli gibi) bir Osmanl eitim deneyimini devralan Cumhuriyet, yeni eitim politikasn belirlerken Avrupadaki gelimelerle de rtecek biimde mill bir tavr sergilemenin yannda laik bir ynelim gstermi, bylece eitim giderek modern ve laik bir izgi takip ederek kadrolamas ve kurumsallamas buna gre dzenlenmitir. Atatrke gre Cumhuriyetin eitim felsefesi mill olmalyd; nk dier eitim anlaylar, zellikle de esaret ve zillet zincirleri altnda kalan milletlerin ailede ve okulda aldklar mnev terbiye ve ahlk onlara bu zincirleri krabilecek meziyyet-i insniyyeyi vermemitir (Atatrkn Sylev ve Demeleri, I, 206). Mektep gen dimalara insanla hrmeti, millet ve memleket muhabbetini, erefli istiklli retmeli, en mhim vazife maarif ileri olmal, retme vazifesi gvenilir ellere teslim edilmeli, muallimlik dier yksek meslekler gibi refah teminine msait bir meslek haline konmaldr. Cumhuriyetin eitim felsefesinin temelinde fikri hr, vicdan hr birey yetitirme anlay yer almtr. Bunun baarya ulaabilmesi iin bireyin etnik gemiinden veya din/mezheb kkeninden bamsz ekilde hareket edebilmesi ve karar verebilmesi hedeflenmitir. zgr bireyin yetitirilmesi zerinde zellikle durulmasnda byle bir ferdin insanlara etnik ve din kimliine bakarak yaklamasna engel olunmas gibi bir insan tavrn teekkl amalanmtr. Cumhuriyet hkmetinin kurulduu ilk gnlerde Osmanl dneminden miras kalan mektep-medrese ayrmas daha da derinleerek devam ediyordu. II. Merutiyet devrinde medreselere modern pedagojik yntemlerin ve konularn girmesine, baz yeniliklerin yaplmasna ramen bu ayrma bitmemiti. te yandan Avrupadaki modellere gre gelitirilen mekteplerde de bir birlik salanamamt. Yksek asker okullar kendi liselerini ve ortaokullarn kurmu, her bakanlk ihtiya duyduu elemanlar yetitirmek iin kendine bal okullar am, bylece Osmanl eitim kurumlar Harbiye Nezreti, Marif-i Ummiyye Nezreti, Evkaf Nezreti, eriyye Nezreti (Ders Nezreti), Ziraat, Ticaret, Orman, Madin vb. nezretler tarafndan ynetilir hale gelmitir (Ergn, s. 46). Bu durum eitim kurumlarnn uyumlu almasna ve bir dzen kazanmasna engel olmutur. 1921de yaplan Maarif Kongresinden itibaren Trk eitiminin bu temel sorunu eitli ortamlarda tartlmaya balanm, nihayet 3 Mart 1924te karlan Tevhd-i Tedrsat Kanunu ile eriyye ve Evkaf nezretleri lavedilmi, medreseler Maarif Vekletine devredilerek tedrcen kapatlmtr. Kanun tasarsn hazrlayanlar gerekelerini bu giriimle Tanzimattan beri devam eden ve birbiriyle uyumayan iki farkl eitim, dolaysyla iki farkl dnce ve duyguda birey yetitirme sorununun zleceine, eitim sisteminin artk bir millet yetitirecei tezine dayandrmtr. Ayrca kanunda Maarif Vekletinin Drlfnunda bir lhiyat Fakltesi tesis edecei ve immet ve hitbet gibi din

hizmetlerinin ifasyla mkellef memurlarn yetimesi iin ayr mektepler aaca belirtilmitir. Bu erevede medreselerin yerine mam-Hatip mektepleri ve stanbul niversitesinde lhiyat Fakltesi kurulmu, asker iddler liseye dntrlmtr. Bu okullarda retmenlik yapan subaylardan bazlar lise retmeni olarak tayin edilmi, asker okullar 1925te Mill Mdafaa Vekletine balanmtr. Trk eitim tarihi asndan nemli dnmlerin yaand 1924teki bir baka gelime, merkez tekilttan meslek eitime kadar eitli alanlarda rapor sunmak zere yurt dndan uzman eitimcilerin davet edilmesidir. Bunlarn banda dneminde yank uyandran Democracy and Educationn yazar John Dewey gelir. Cumhuriyetin ilk yllarnda bu eitimcilerin lkedeki eitim sisteminin eitli alardan gelitirilmesine dair sunduu raporlar eitimciler ve brokratlar tarafndan lkenin sosyal, kltrel ve ekonomik yapsna uyarlanarak ksmen de olsa hayata geirilmitir. Okul programlarna Osmanllk yerine Cumhuriyeti ne karan bir muhteva getirilmi, 1924 mfredat deiikliiyle ilkokullar birinci devrede snf, ikinci devrede iki snf olmak zere be yl halinde dzenlenmitir. Mfredatta Trke, hayat bilgisi, hesap-hendese, resim, el ii ve mziin yan sra nc snftan itibaren din dersi programa girmi, ikinci devrede ayrca tarih, corafya, tabiat bilgisi, yurt bilgisi dersleri yer almtr. Mfredat dzenlenmesinde dikkat eken bir nokta da eski programlarda dersler ve konular birbirinden ayr ekilde ele alnmken yeni mfredatta ders konularnn birbiriyle balantl ve insicaml olmasdr. Mustafa Kemal, eitim programnda baarl olabilmek iin takip edilmesi gereken mfredatn zelliklerini u ekilde belirlemiti: Program milletimizin bugnk haliyle, itima, hayat ihtiyac ile, muhit artlaryla ve asrn icaplaryla tamamen mtensip ve mtevfk olsun. Bunun iin muazzam ve fakat hayal, mulak mtalaalardan tecerrd ederek hakikate nfiz nazarlarla bakmak ve el ile temas etmek lzmdr (lkokul Program, s. iii). 1926, 1936, 1962 ve 1968de nemli deiimlerden geen retim programlar dnemin siyasal, toplumsal ve kltrel tercih, tartma ve ynelimleriyle irtibatl olarak 1973, 1982, 1997 ve 2006da da eitli alardan gzden geirilip yeniden dzenlenmitir. Cumhuriyet devrinde eitimdeki dier nemli bir uygulama da karma eitimdir. 1924te ilkokullarda, 1928de ortaokullarda, 1934te liselerde ve 1937 ylnda ky ilkokullarnda karma eitime geilmitir. XIX. yzyln ortalarndan itibaren balayan, okur yazarl kolaylatrmak ve yaygnlatrmak iin Latin harflerine gei tartmalar 1928de noktalanm ve Trke yeni harfleriyle tanm, ertesi yl Arapa ve Farsa okul mfredatndan karlmtr. 1935ten itibaren ilkokul mfredatna cumhuriyetilik, milliyetilik, halklk, devletilik, laiklik ve inklplk ilkeleri eklenmitir (Sakaolu, s. 211-218). 1926da karlan Maarif Tekilt Kanunundan sonra merkezde lkretim Genel Mdrl, Halk Eitimi Terbiyesi ubesi, Dil Heyeti kurulmu, 1921de oluturulan Telif ve Tercme Dairesi, Tlim ve Terbiye Dairesine dntrlm, belirli blgelerde maarif emirlikleri kurulmutur. Ksa bir zaman sonra Halk Eitimi Terbiyesi ubesi kapatlarak grevleri lkretim Genel Mdrlne devredilmitir. Merkezdeki bu oluumlarn yan sra lkede okur yazarlk dzeyini ykseltmek iin 1925te eitli yrelerde yetikinlere ynelik millet mektepleri alm, Latin harflerinin kabulnn ardndan giderek younlaan bir okuma yazma seferberlii balatlmtr. Yz binlerce yurttan katld bu yaygn eitim srecine yapt katklardan dolay Mustafa Kemale baretmen unvan verilmitir. Temel eitim ve halk eitiminde yaplan dzenlemelerden sonra 1930dan itibaren yksek retim

konusunda da somut admlar atlmaya balanmtr. Aslnda I. Dnya Sava yllarnda drlfnunun yeniden yaplandrlmas gndeme gelmi, bu hususta yabanc uzmanlardan yararlanmak iin giriimlerde bulunulmu, Almanya ve Avusturyadan hocalar getirilmi, ancak dil sorunu yznden enstitlerde ve laboratuvarlarda yaplan almalar dnda onlardan fazla verim alnamamtr. te yandan Balkan ve I. Dnya savalarnda lise rencilerinin askere alnmas ve geride kalanlarn geim derdine dmesi sebebiyle drlfnun ve yksek okullar rencisiz kalma tehlikesiyle kar karya kalnca bu okullarn renci kabul artlarnda deiiklie gidilmi, liselerin ilk devresini bitirenler bile kabul edilir hale gelmitir (Ergn, s. 81). stanbuldaki gen erkeklerin hem asker hem iktisad adan sknt yaad bu dnemde kz sultnlerini bitirenler drlfnunda en nitelikli renciler olarak ne kmtr. 1930lara gelindiinde drlfnunun slah yeniden ele alnm, niversitenin mevcut yaps ve eitim kalitesi hususunda bir rapor hazrlamas iin svireli eitimci Albert Malche davet edilmitir. 1932de stanbula gelerek eitli anket ve gzlemler yapan Malche ayn yl raporunu hkmete sunduktan sonra stanbul Drlfnunu 1933te kapatlm ve yerine stanbul niversitesi kurularak Trkiyede yksek retim konusunda yeni bir sayfa almtr. Bir yandan stanbulda reform almalar srerken dier yandan Ankarada farkl tarihlerde eitli yksek retim okullar kurulmutur: Hukuk Mektebi (1925), Ziraat Enstits (1930), Dil ve TarihCorafya Fakltesi (1935), Fen Fakltesi (1943), Tp Fakltesi (1945), lhiyat Fakltesi (1949) (Akyz, s. 311). niversitelere zerklik ve tzel kiiliin verildii 1946daki yeni yaplanma yksek retimde uzun sre geerli olmu; Trabzonda Karadeniz Teknik niversitesi (1955), zmirde Ege niversitesi (1955), Ankarada Orta Dou Teknik niversitesi (1957) ve Erzurumda Atatrk niversitesi (1958) almtr. niversite retimi konusunda 1973te yeni bir dzenleme yaplmakla birlikte 1981de kan Yksek retim Kanunu ile niversitelerin yaps ve ileyii kapsaml biimde deitirilmi, yksek retimle ilgili st kurulular olarak Yksek retim Kurulu ve niversiteler Aras Kurul ihdas edilmitir. 1982de karlan 41 Sayl Kanun Hkmnde Kararnme ile (daha sonra 2809 sayl kanun) lkedeki btn yksek retim kurumlar niversitelere bal faklte, yksek okul ve enstitlere dntrlerek yeniden yaplandrlmtr. Halen varln srdren Yksek retim Kurulu yksek retimi dzenlemekte ve yksek retim kurumlarnn faaliyetlerine yn vermektedir. Cumhuriyetin kuruluunda bir niversiteye sahip olan Trkiyede 2010 yl sonu itibariyle niversite says 103 devlet, elli vakf niversitesi olmak zere toplam 156ya ykselmitir. Cumhuriyetin ilk yllarnda kurulan halk dershaneleri dntrlerek hem lkedeki okuma yazma orann ykseltmek hem de Cumhuriyet ilkelerini, dnya grn ve yaam tarzn halka retmek zere yaygn bir ekilde millet mektepleri almtr (1928 ve sonras). ehirlerdeki modern eitim imknlarnn Trkiye nfusunun ounluunun yaad taraya da yansmas bakmndan gsterilen abalar arasnda krsal kesimlerdeki insanlara temel eitim vermenin yannda kylye nitelikli retim becerileri kazandrmak amacyla 1940ta zgn bir eitim kurumu olan Ky enstitleri almtr (bk. KY ENSTTS). Gnmz Trk mill eitim sisteminin genel yaps 1973te karlan 1739 sayl Mill Eitim Temel Kanunu ile birlikte rgn ve yaygn eitim eklinde iki ana balk altnda tasarlanmtr. Belirli yataki bireylere amaca gre hazrlanm programlarla okullarda dzenli biimde verilen rgn eitim okul ncesi eitimi, ilkretim, ortaretim ve yksek retim kurumlarn kapsamaktadr. Yaygn eitim ise rgn eitim sistemine ya hi girmemi veya herhangi bir kademesinde bulunan ya

da bu kademelerden ayrlm bireylere ilgi ve ihtiya duyduklar alanda bilgi ve beceri kazandrmay amalayan eitim faaliyetlerini iermektedir (Trk, s. 95). 1739 sayl kanunda genel ve zel amalar tanmlanan Trk mill eitiminin ayrca bu hedefleri besleyen on drt maddelik temel ilkeleri bulunmaktadr. Buna gre Trk eitiminin genel amac halkn btn fertlerini beden, zihin, ahlk, ruh ve duygu bakmndan dengeli ve salkl ekilde gelimi bir kiilie ve karaktere, hr ve bilimsel dnme gcne sahip, insan haklarna saygl, kiilik ve teebbse deer veren, topluma kar sorumluluk duyan yapc, yaratc kiiler olarak eitmenin yan sra Atatrk ilke ve inklplarna bal; Trk milletinin mill, ahlk, insan, mnev ve kltrel deerlerini benimseyen, koruyan ve gelitiren; ailesini, vatann, milletini seven ve daima yceltmeye alan, laik ve sosyal hukuk devleti olan Trkiye Cumhuriyetine kar grev ve sorumluluklarn bilen ve bunlar davran haline getirmi yurttalar olarak yetitirmektir. Ayrca bireylerin ilgi ve kabiliyetlerini gelitirip gerekli bilgi, beceri ve davranlar, birlikte i grme alkanln kazandrmak suretiyle hayata hazrlamak ve meslek sahibi olmalarn salamak gibi genel hedefleri bulunan Trk eitim sisteminin zel amalar, eitli derecede ve trdeki eitim kurumlarn bu genel amalar ve temel ilkeleri gerekletirecek ekilde dzenlenmektedir. Trk mill eitiminin on drt temel ilkesi Mill Eitim Temel Kanununda (4-17. md.ler) u ekilde belirlenmitir: Genellik ve eitlik (eitim kurumlarnn dil, rk, cinsiyet ve din ayrm yapmakszn herkese ak olmas), ferdin ve toplumun ihtiyalar, yneltme (bireylerin ilgi ve yetenekleri dorultusunda eitli program veya okullara ynlendirilmesi), eitim hakk, frsat ve imkn eitlii, sreklilik, Atatrk inklp ve ilkeleri, Atatrk milliyetilii, demokrasi eitimi, laiklik, bilimsellik, planllk, karma eitim, okul ile ailenin i birlii, her yerde eitim (Ada-Baysal, s. 39-42). XIV. Mill Eitim rasnda tanm ve kapsam belirlenen okul ncesi eitimi, otuz alt-yetmi iki ay grubundaki ocuklar iin ailelerin tercihine bal olarak verilen bir eitimdir. 2009-2010 eitim dneminde otuz iki ilde be yandaki btn ocuklarn katld resm ve zel okul ncesi eitim programlar anaokullar, uygulamal ana snflar ve ana snflar adyla balamtr. lke genelinde 2010-2011 okul dneminde okul ncesi kayt oran -be ya grubunda %26,2, drt-be ya grubunda %38,2, be-alt ya grubunda %64,4 olmutur. 1997de ilkretimi btnlk iinde ele alan yeni bir dzenlemeyle zorunlu eitim sresi sekiz yla karlmtr. Alt-on drt ya grubunu iine alan bu rgn eitim programna lke genelinde 2010da katlm oran %98e kmtr. Okul ncesinden niversiteye, rgn eitimden yaygn eitime kadar btn eitim basamaklar ierisinde zorunlu olan tek eitim basama ilkretimdir. Sekiz yllk temel eitim veren bu okullar unlardr: lkretim Okullar, Yatl lkretim Blge Okullar, Pansiyonlu lkretim Okullar, itme Engelliler lkretim Okullar, Grme Engelliler lkretim Okullar, Ortopedik Engelliler lkretim Okullar, Zihinsel Engelliler lkretim Okullar, zel Trk, Yabanc Aznlk Uluslararas lkretim Okullar (iman-Tademir, s. 88). 2006da ortaretimin yeniden yaplandrlmas projesi erevesinde eitim sistemi iinde var olan otuz farkl lise tr ve eitlilii yerine program tr ve eitliliini kapsayacak ve programlar aras geileri kolaylatracak ekilde geni tabanl bir ortaretim sisteminin kurulmas amalanmtr. Bu projeyle ortaretimdeki ara gere ve materyallerin niteliinin ykseltilmesi, insan gc ve kaynak israfnn nlenmesi, ortaretimdeki rencilerin %65inin meslek ve teknik eitime, %35inin akademik eitime ynlendirilerek insan gc, eitim dzeni ve istihdam arasndaki dengenin salanmas hedeflenmitir (Trk Eitim Sistemi 2007, s. 29). Bu arada 2005-2006 retim dneminden itibaren yllk meslek ve teknik liselerle genel liselerin eitim retim sreleri dokuzuncu snflardan balamak zere kademeli ekilde drt

yla karlmtr. Trkiyenin gerek Avrupa Birlii ile olan ilikileri gerekse bulunduu coraf konumun ve zellikle gnmzde herkesin bir ekilde mruz kald kreselleme olgularnn ortaya kard ok ynl ihtiyalarla balantl olarak okullama dzeninin yan sra renme imkn sunan btn ortamlarn devreye sokulmasna ynelik biimde Trk eitim sisteminde yaygn eitim genel ve meslek teknik alanlar eklinde ikiye ayrlp yaam boyu renmenin dzenli ekilde srdrlmesi hedeflenmitir. Yaygn eitim kurumlar arasnda yer alan halk eitim merkezleri, raklk eitim merkezleri, olgunlama enstitleri, eitim ve uygulama okullar (zel eitim), ak retim lisesi vb. kurumlarda genel hatlaryla meslek, okuma yazma, sosyal ve kltrel kurslar ve uygulamalar her ya ve eitim dzeyindeki bireylere ynelik olarak yaplmaktadr. Yaygn din eitimi alannda 1926dan itibaren Diyanet leri Bakanlna bal ekilde hizmet veren bir baka eitim kurumu da Kuran kurslardr (bk. KURAN KURSU). Trk eitim tarihinde ilk bakanlk Osmanl Devleti dneminde Marif-i Ummiyye Nezreti adyla 1857de kurulmu, 1923te stanbuldaki Maarif Nezreti kapanrken Ankarada Maarif Vekleti rgt genileyerek yoluna devam etmi, daha sonra on bir birim halinde yeniden dzenlenmitir. Maarif Vekletinin merkez rgtn dzenleyen ilk kanun 22 Mart 1926da yrrle girmitir. Bu tarihten itibaren bazan Kltr Bakanl (1935-1941) bazan Maarif Vekillii (1941-1946) ismiyle anlan bakanlk 1983te Mill Eitim Genlik ve Spor Bakanl haline getirilmise de 1989da yeniden Mill Eitim Bakanl adn almtr. Bakanlk iindeki en nemli kurum bata eitim sistemi, eitim plan ve programlar olmak zere ders ara gerelerini aratrmak ve gelitirmek, retim programlarn ve ders kitaplarn incelemek ve yenilemek, Mill Eitim rasnn sekreterliini yapmak gibi grevleri olan Tlim ve Terbiye Kurulu Bakanldr. Mill Eitim Bakanl merkez tekilt iinde yer alan eitli ana hizmet birimlerinin yan sra farkl genel mdrlkler bulunmaktadr. Bunlar arasnda Ortaretim Genel Mdrl, retmen Yetitirme ve Eitimi Genel Mdrl ve Din retimi Genel Mdrl gibi birimler yer alr (a.g.e., s. 35-36). Trk eitim sisteminin en zgn faaliyetlerinden biri, 1939dan itibaren yaklak be ylda bir yaplan ve almalar kanunla dzenlenen Mill Eitim rasdr. lkedeki eitim dzenini ve anlayn demokratikletiren bu ralarda retmenler, bilim insanlar, bakanlk mensuplar, kamu ve zel kurum, sendika, dernek, vakf ve sivil toplum kurulular dahil olmak zere farkl uzmanlk alanlarndan yzlerce katlmc yaklak bir hafta boyunca eitim sistemini gelitirmek ve niteliini ykseltmek, nemli eitim sorunlarn tartmak, zm nerileri ve yeni modeller retmek iin bir araya gelmektedir. Son olarak on sekizincisi 2010da yaplan ralar Mill Eitim Bakanlnn danma organ niteliindedir. Dnyadaki yeni gelimelerle bir taraftan insann renme imknlar nceki nesillerin hayal bile edemeyecei lde zenginleirken dier taraftan retim srecinde renen bireye aktif unsur olma sorumluluunu vermeyi hedefleyen renen merkezli eitim anlaynn gelimeye ve yaygnlk kazanmaya balad XXI. yzyln ilk yllarnda, Trk eitim sistemi de bu anlayn daha etkin ve ilevsel bir ekilde kullanmn kolaylatrmay salayan eitimde yaplandrmaclk yntemini benimsemi, 2005-2006dan itibaren lke genelinde ilk ve ortaretim programlar yaplandrmac anlaya gre yeniden tasarlanmtr. Sadece renciyi deil okulu da eitim asndan daha aktif bir srece zorlayan retim programndaki bu deiiklik retmenleri de hem retim yntemlerinde hem ierikte yeni araylara ynlendirmitir.

1923-1924 eitim dneminde 10.238 retmen 4894 ilkokulda 341.941 renciye eitim verirken bu rakamlar 2009-2010 dneminde 33.310 ilkretim okulu, 485.677 retmen ve 10.916.643 renciye ykselmitir. Ortaretim kurumlarnda meslek ve teknik liseler dahil 1923teki lise says seksen yediden 2010da 9813e, renci says da 7788den 4.240.139a kmtr. 1923te faklte ve yksek okul says dokuz iken 2009da 1495e, renci says 2915ten 2.757.828e ulamtr (Mill Eitim statistikleri, s. 11). Temel eitimden yksek retime kadar btn eitim kurumlar ve anlaylarnn toplum yapsndaki deiimlerle orantl biimde geliim gsterdii sylenebilir. Gerek msbet bilimlerde veya tp alannda uluslar aras apta zgn almalaryla tannan Trk bilim insanlar gerekse uluslar aras dller alan kltr ve edebiyat insanlar Cumhuriyet dneminde kurulan, daima gelimeye ve yenilenmeye ak tutulan eitim felsefesinin ve bu alanda gerekletirilen nemli giriimlerin kazanmlardr.

BBLYOGRAFYA

S. Schweigger, Sultanlar Kentine Yolculuk: 1577-1581 (trc. S. Trkis Noyan), stanbul 2004, s. 127; Ktib elebi, Mznl-hak f ihtiyril-ehak, stanbul 1306, tr.yer.; Hafc, Reynetl-elibb, I-II; bn Osman el-Mikns, Riletl-Mikns: tirzl-muall ver-rab f acci Beytillhil-arm ve ziyretil-udsi-erf vel-all vet-teberrk bil-abril-abb (nr. Muhammed B Kebt), Ebzab-Beyrut 2003, s. 93-97; Muallim Nci, Medrese Htralar, stanbul 1302; Cevdet, Trih, IXII, tr.yer.; Mahmud Cevad, Marif-i Ummiyye Nezreti Trihe-i Teklt ve crt, stanbul 1338; Ali Haydar [Taner], Mill Terbiye, stanbul 1926; lk Mekteblerin Mfredat Program, stanbul 1927; Nfi Atuf [Kansu], Trkiye Maarif Tarihi Hakknda Bir Deneme, stanbul 1930-32, I-II; lkokul Program, Ankara 1948; Tark Zafer Tunaya, Hrriyetin lan: kinci Merutiyetin Siyasi Hayatna Baklar, stanbul 1959; Faik Reit Unat, Trkiye Eitim Sisteminin Gelimesine Tarihi Bir Bak, Ankara 1964; A. M. Kazamias, Education and the Quest for Modernity in Turkey, London 1966; Cumhuriyetin 50. Ylnda Istanbul niversitesi, stanbul 1973; Osman Ergin, Trkiye Maarif Tarihi, stanbul 1977, I-V; Engin Deniz Akarl, Osmanl Sadrazamlarndan l ve Fuad Paalarn Siys Vasiyetnameleri, stanbul 1978, s. 1-8; Muallim Cevdet [nanalp], Mektep ve Medrese (haz. Erdoan Erz), stanbul 1978; G. Makdisi, The Rise of Colleges: Institutions of Learning in Islam and the West, Edinburgh 1981; a.mlf., Baghdad, Bologna and Scholasticism, Centres of Learning: Learning and Location in Pre-Modern Europe and the Near East (ed. J. W. Drijvers-A. A. MacDonald), Leiden 1995, s. 141-157; Reat zalp, Mill Eitimle lgili Mevzuat (1857-1923), stanbul 1982; Mustafa Ergn, Atatrk Devri Trk Eitimi, Ankara 1982; kr Haniolu, Bir Siyasal rgt Olarak Osmanl ttihad ve Terakki Cemiyeti ve Jn Trklk: 1889-1902, stanbul 1985, s. 1626; Ziya Gkalp, Trkln Esaslar (haz. Mehmet Kaplan), Ankara 1986, s. 25-41, 74-132; a.mlf., Terbiyenin Sosyal ve Kltrel Temelleri (haz. Rza Karda), stanbul 1992, I; R. C. Repp, The Mfti of stanbul: A Study in the Development of the Ottoman Learned Hierarchy, London 1986; Mehmet Kaplan, Tevfik Fikret: Devir, ahsiyet, Eser, stanbul 1987, s. 165-192; Atatrkn Sylev ve Demeleri (haz. Nimet Arsan-Nimet Unan), Ankara 1989, I, 202-207; M. Orhan Okay, Bat Medeniyeti Karsnda Ahmed Midhat Efendi, Ankara 1989, s. 295-356; a.mlf., Beir Fuad: lk Trk

Pozitivist ve Natralisti, stanbul 2008, s. 95-121; C. M. Stanton, Higher Learning in Islam: The Classical Period, A.D. 700-1300, Savage 1990, s. 145-186; Aydn Sayl, Ulu Bey ve Semerkanddaki lim Faaliyeti Hakknda Giyasddin-i Knin Mektubu, Ankara 1991, s. 7-31, 7692; Hasan Ali Koer, Trkiyede Modern Eitimin Douu ve Geliimi, stanbul 1991; Ali Akyldz, Tanzimat Dnemi Osmanl Merkez Tekiltnda Reform: 1836-1856, stanbul 1993, s. 222-246; Yahya Akyz, Trk Eitim Tarihi, stanbul 1994; Kemal Beydilli, Trk Bilim ve Matbaaclk Tarihinde Mhendishne: Mhendishne Matbaas ve Ktphnesi: 1776-1826, stanbul 1995; O. Pedersen, The First Universities: Studium Generale and the Origins of University Education in Europe (trc. R. North), Cambridge 1997, s. IX-28; Halis Ayhan, Trkiyede Din Eitimi, stanbul 1999; Mehmet . Alkan, Tanzimattan Cumhuriyete Modernleme Srecinde Eitim statistikleri: 1839-1924, Ankara 2000; 21. Yzylda Eitim ve Trk Eitim Sistemi (haz. Orhan Ouz v.dr.), stanbul 2001; Salih Zeki-Yusuf Akura-Muallim A. Cevdet, Skolastik Eitim ve Trkiyede Skolastik Tarz (der. Hasan nder), Ankara 2002; Niyazi Berkes, Trkiyede adalama (haz. Ahmet Kuya), stanbul 2002; Ercan Trk, Trk Eitim Sistemi ve Ynetimi, Ankara 2002; Fahri Unan, Kuruluundan Gnmze Ftih Klliyesi, Ankara 2003; Necdet Sakaolu, Osmanldan Gnmze Eitim Tarihi, stanbul 2003; lber Ortayl, mparatorluun En Uzun Yzyl, stanbul 2004, s. 121-145; A. Mango, Atatrk: Modern Trkiyenin Kurucusu (trc. Fsun Doruker), stanbul 2004, s. 421-509; Rfat Okabol, Trkiye Eitim Sistemi, Ankara 2005; B. C. Fortna, Mektebi Hmayn: Osmanl mparatorluunun Son Dneminde slam, Devlet ve Eitim (trc. Pelin Siral), stanbul 2005; Muhsin Hesapolu-Alpaslan Durmu, Trkiyede Eitim Bilimleri: Bir Bilano Denemesi, Ankara 2006; C. H. Haskins, The Rise of Universities (ed. L. S. Lewis), New Brunswick 2007, s. 3-36; Cemil ztrk, Atatrk Devri retmen Yetitirme Politikas, Ankara 2007; Seval Ferlker Crk, Yaplandrmac renme: Kuramdan Uygulamaya, stanbul 2007, s. 15-22; Trk Eitim Sistemi 2007 (EURYDICE-Milli Eitim Bakanl Strateji Gelitirme Bakanl), Ankara 2007; smail E. Ernsal, Osmanl Vakf Ktphaneleri: Tarih Geliimi ve Organizasyonu, Ankara 2008, s. 171-293; Mehmet iman-brahim Tademir, Trk Eitim Sistemi ve Okul Ynetimi, Ankara 2008; Sefer Ada-Z. Nurdan Baysal, Trk Eitim Sistemi, Eitim Yaplar ve Ynetimleri Asndan eitli lkelere Bir Bak, Ankara 2009, s. 37-95; Seyfi Kenan, II. Merutiyetle Gelen Yeni Eitim Araylar: Tevfik Fikretin Yeni Mektebi ve Eitim Felsefesi, 100. Ylnda II. Merutiyet Gelenek ve Deiim Ekseninde Trk Modernlemesi Uluslararas Sempozyumu, Bildiriler (haz. Zekeriya Kurun v.dr.), stanbul 2009, s. 275-287; a.mlf., Phases of Religious Education in Modern Turkey, Islamische Erziehung in Europe: Islamic Education in Europe (ed. Ednan Aslan), Viyana 2009, s. 519-541; a.mlf., III. Selim Dnemi Eitim Anlaynda Araylar, Nizm- Kadmden Nizm- Cedde III. Selim ve Dnemi-Selim III and His Era from Ancien Rgime to New Order (ed. Seyfi Kenan), stanbul 2010, s. 129-163; K. Kreiser, Atatrk: Bir Biyografi (trc. Dilek Zaptolu), Ankara 2010, s. 267-345; Seluk Akin Somel, Osmanlda Eitimin Modernlemesi (1839-1908): slamlama, Otokrasi ve Disiplin (trc. Osman Yener), stanbul 2010; Ekmeleddin hsanolu, Darlfnun: Osmanlda Kltrel Modernlemenin Oda, stanbul 2010, I-II; Emre Dlen, Trkiye niversite Tarihi, stanbul 2010, I-V; Mill Eitim statistikleri rgn Eitim/National Education Statistics Formal Education 2009-2010, Ankara 2010; M. M. Gaudiosi, The Influence of the Islamic Law of Waqf on the Development of the Trust in England: The Case of Merton College, University of Pennsylvania Law Review, CXXXVI/4, Philadelphia 1988, s. 1231-1261; Arslan Terziolu, Bmristan, DA, VI, 163-178; Abdlkadir zcan, Harbiye, a.e., XVI, 115-119; Mehmet pirli, Medrese, a.e., XXVIII, 323-333; hsan Fazlolu, Osmanllar, a.e., XXXIII, 548-556.

Seyfi Kenan

TRKYE BYK MLLET MECLS


Mill Mcadeleyi yneten ve Trkiye Cumhuriyeti Devletini kuran yasama organ. Trk demokrasi tarihinin en nemli dnm noktasn oluturur. 23 Nisan 1920de ileride iln edilecek olan Trkiye Cumhuriyetinin kurucu organ halinde teekkl etmitir. Bu meclisin kurulmasnn tarih erevesi, I. Dnya Savan sona erdiren Mondros Mtarekesinin imzalanmasndan itibaren balar. Meclisi Mebsann 21 Aralk 1918de tatil edilmesi zerine lkeyi igallerden kurtarmak amacyla Mdfaa-i Hukuk ve Red-i lhak cemiyetlerini kuran ve kongreler dzenleyen halk gleri, milletin bamszln yine milletin azim ve kararnn salayacan belirterek hemen seimlerin yaplmasn ve meclisin almasn istedi. Damad Ferid Paa hkmetinin buna kar kmas yznden Sivas Kongresinin ardndan stanbul ile Anadolunun haberlemesi kesildi. Padiah, paralanmay nlemek iin Damad Feridi istifa ettirerek 2 Ekim 1919da Ali Rz Paay sadrete getirdi. Kongrelerde alnan btn kararlar kabul eden hkmet seimlerin yaplacan aklad. Kasm-aralk aylarnda gerekletirilen ve hkmet kart kimi partilerle ayrlk gayri mslim unsurlarn katlmad seimleri daha ok Mdfaa-i Hukuk derneklerince desteklenen adaylar kazand. 12 Ocak 1920 tarihinde son defa alan Meclisi Mebsan, yeni Trkiye Devletinin temel tan oluturacak Msk- Mill Beyannmesini onaylayp 17 ubatta iln etti. Meclisin bu almalarndan memnun kalmayan tilf devletleri 16 Martta stanbulu resmen igal ettiler. Baz mebuslar meclisten alp Limniye ve Maltaya srdler. Padiah, yelerinin ou dalan ve 18 Martta kendi iradesiyle almalarna ara veren Meclisi Mebsan 11 Nisanda tamamen kapatt. stanbulun igali Mustafa Kemal Paaya dnd tedbirleri uygulama frsatn verdi. Erzurumdan mebus seildii halde stanbula gelmeyen Mustafa Kemal, 17 Martta Temsil Heyeti adna bir bildiri yaymlayarak lke ynetimine el konulduunu ve meclisin Ankarada toplanacan duyurdu; 19 Martta da bir genelge karp seimlerin hangi ilkeler erevesinde yaplacan bildirdi. Bylece vatann btnln ve milletin zgrln halka dayanarak kurtarmann yolunu at. Seim kararnn uygulamaya konulmas baz glkleri beraberinde getirdi. Zira tilf devletleri etkin olduklar yrelerde seimlerin yaplmasna izin vermiyorlard. Ayrca baz idareciler, Temsil Heyetinin yurtta tamamyla etkin olmayp Ankarann gerek gcnn henz belli olmamas yznden tereddt iinde bulunduklarndan glk karyorlard. Seimlerde yerleik seim kurallarnn dna klarak Mdfaa-i Hukuk Cemiyeti yeleri, il genel meclisi ve belediye meclisi yeleri de seime sokulup semen taban geniletildi. Her seim evresinden be milletvekilinin seilmesi kararlatrld halde igal altndaki yerlerin sadece belirli yrelerinde seim yaplabildi. Nihayet Trkiyenin yeni yasama organ, stanbuldan kap Ankaraya gelen mebuslar ve yeni seilen yelerin katlmyla 23 Nisan 1920 Cuma gn dzenlenen merasimle ald. Geici bakanlk divan oluturulduktan sonra milletvekili mazbatalarn incelemek zere iki komisyon kuruldu. 24 Nisan gn saat 10.00da en yal ye sfatyla Sinop mebusu erif Beyin bakanlnda almalarna balayan meclis nce mazbatalar incelenen yelerin mebusluklarn onaylad. Mustafa Kemal Paa, Mondros Mtarekesinin imzalanmasndan o gne kadar olan gelimeleri ve yaplan almalar anlatt uzun bir konuma yapt. Gizli oturumda memleketin dhil durumu hakknda bilgi verdi. Yeni bir hkmetin kurulmasn ngren teklifi meclise sundu. Ayn gn yaplan bakanlk divan seiminde Mustafa Kemal Paa birinci bakanla, Celleddin rif Bey ikinci bakanla,

Abdlhalim elebi birinci bakan vekilliine ve Cemleddin Efendi ikinci bakan vekilliine seildi. Ktip yelerle birlikte bakanlk divan tekil edildi. Mustafa Kemalin hkmet kurulmas konusundaki teklifi 25 Nisanda ele alnd. nce on be kiiden teekkl eden bir lyiha encmeniyle geici bir icra encmeni oluturuldu. cra Vekilleri Heyetinin oluum biimini belirleyen kanun tasars 1 Maysta meclise sunuldu ve uzun tartmalardan sonra 2 Maysta kabul edildi. Meclis yeleri arasndan tek tek oylanmak suretiyle bir meclis hkmeti kuruldu. Bylece yeni bir mill karar organ daha ortaya karlrken imparatorluktan mill devlete gei ynnde nemli bir adm atlm oldu. Meclise verilecek isim konusundaki tartmalar daha 11 Nisan 1920 tarihinde vilyette yaplan toplantda balad halde bir uzlamaya varlamamt. Mebuslarn bal bulunduklar toplumsal tabakaya, kltr dzeylerine, dnya grlerine ve temsil ettikleri politik dncelere gre eitli isimler ortaya atlmt. Mesel slmclar Meclisi Kebr/Meclisi Kebr-i Mill, Trk Oca sempatizanlar Kurultay, Osmanlclar Meclisi Mebsan, milliyetiler ise Byk Millet Meclisi denilmesini istiyorlard. Hkimiyeti Milliye gazetesi Meclisi Kebr-i Mill derken Meclisi lden sz edenler de vard. Meclisin geici bakan erif Bey a konumasna, Byk Millet Meclisini ayorum diyerek balamt. Ayn ekilde meclisin toplanma sebeplerini kamuoyuna aklamak iin Hamdullah Suphinin (Tanrver) kaleme ald meclis bildirisinde de Byk Millet Meclisi ad kullanld. Afyon mebusu Mehmed krnn Hynet-i Vataniyye Kanunu nerisinde ve Hukk- Essiyye Encmeninin 15 Austosta hazrlad raporda meclisin tanm yaplrken de Byk Millet Meclisi ad benimsendi. Byk Millet Meclisi hkmetinin imzalad ilk milletleraras antlama olan, 2-3 Aralk 1920 tarihinde Ermenistanla yaplan Gmr Antlamasnda ise Trkiye Byk Millet Meclisi ad kullanld. Nihayet Mustafa Kemalin 8 ubat 1921 tarihinden itibaren cra Vekilleri Heyeti kararlarn Trkiye Byk Millet Meclisi reisi sfatyla imzalamasndan sonra Trkiye Byk Millet Meclisi ad sreklilik kazand. 1 Mart 1921de Afganistan ve 16 Martta Rusya ile imzalanan dostluk antlamalarnda da Trkiye Byk Millet Meclisi ad kullanld. Trkiye Byk Millet Meclisi btn halk kesimlerini temsil eden bir meclisti. Meclise katlan yelerin %34,2si sivil brokratlardan, %24 serbest meslek sahiplerinden, %13,2si askerlerden, %12,7si yerel yneticilerden, %8,6s din limlerinden, %4 doktor ve eczaclardan, %1,2si airet reislerinden ve %1i teknik elemanlardan oluuyordu. Ayn zamanda gen bir meclisti. Zira otuz ya grubunda bulunanlarn oran %38, krk ya grubunda bulunanlarn %35 idi. Meclis yelerinin %39,4 yksek retim, %27si ortaretim, %22si medrese ve %3,8i meslek okulu mezunuydu. yelerin yars Trke dnda bir yabanc dil biliyordu. Bilhassa otuz ya grubunda Franszcann, krk ve elli ya gruplarnda Arapa ve Farsann belirleyici olduu dikkati ekiyordu. Trkiye Byk Millet Meclisi, mill mcadele artlarnn gerei her trl frkacl reddettii halde yelerinin pek ou daha nce eitli siyas parti ve derneklerde grev alm kiilerdi. Bilhassa ttihat dnceye sahip olanlarn says hayli oktu. Amerikan mandacln savunan Wilson Prensipleri Cemiyetinin kurucularndan Yunus Nadi ile Sivas Kongresinde mandacl savunan smil Fzl Paa, Kara Vsf, Bekir Smi ve Refet beyler de mebus seilmilerdi. Numan Usta Osmanl Mesai Frkasnda, Ahmed Ferid ve Dr. Adnan Mill Trk Frkasnda, smail Suphi ve Bekir Sami Mill Ahrar Frkasnda, Rza Nur Hrriyet ve tilf Frkasnda, Yunus Nadi ve Tevfik Rt Teceddt Frkasnda, Celleddin rif ve Abdurrahman eref Vahdet-i Milliyyede ve Hamdullah Suphi Trk ocaklarnda almt. Fakat

hepsi, yeni meclisin ats altnda Anadolu ve Rumeli Mdfaa-i Hukuk Cemiyetinin birer neferiydi. Birinci Trkiye Byk Millet Meclisinin ncelikli amac Msk- Mill ile izilen snrlar iindeki yurt topraklarn igalden, hilfet ve saltanat dman basksndan kurtarmakt. Ayrca yurt topraklarnn bir daha igale uramamas iin nlem alnmas zorunluydu. 18 Kasm 1920de yaymlanan bildiride Trkiye Byk Millet Meclisinin asl amacnn mill hudutlar dahilinde lkenin bamszln salamak, hilfet ve saltanat makamn esaretten kurtarmak diye vurgulanyordu. Bu gayeye ancak Trkiye halknn emperyalizmin tahakkmnden kurtarlmas ve kendi egemenliinin sahibi klnmasyla ulalabilecei dile getiriliyordu. Trkiye Byk Millet Meclisinin halkn teden beri urad sefaletin sebeplerini yeni bir tekiltla kaldrmay, yerine refah ve saadeti getirmeyi balca hedef sayd belirtiliyordu. Toprak, maarif, adliye, maliye, evkaf ve dier meselelerde kardelik ve yardmlama duygularnn hkim klnaca, halkn ihtiyalarna gre yenilikler yaplaca, bu maksatla siyas ve itima umdelerin milletin ruhundan alnmasnn, uygulamada milletin eilimlerinin ve geleneklerinin gzetilmesinin dnld aklanyordu. Kendini olaan st yetkilerle donatan Trkiye Byk Millet Meclisi almalarn belli bir sreyle snrlandrmak istemiyordu. 18 Austos 1920 tarihinde bu konuda yaplan uzun mzakerelerden sonra olaan st artlarn ortadan kalkmasna kadar meclisin aralksz almasna karar verildi. Ankara bu dnemde kk bir Anadolu kasabasyd. Ulustaki meclis binas gaz lambasyla aydnlatlyor ve sa sobayla stlyordu. Mebuslar evredeki okullardan getirtilen tahta sralarda oturuyor, komisyonlar gaz tenekesinden oluturulan masalar zerinde alyordu. Mebuslarn kalabilecekleri ve yemek yiyebilecekleri bir otel ve lokanta bile yoktu. lk gelenler bata Yksek retmen Okulu olmak zere eitli okullara yerletirilmiti. Ardndan gelenler ise derme atma han odalarnda kalyorlard. Mebuslar daha sonra okullardan ve hanlardan karak be kii ortaklaa ev kiralamaya baladlar. nce kale iindeki salk artlar uygun olmayan aznlklara ait evlerde oturdular. Ardndan mslmanlar da evlerini kiraya vermeye baladlar. Bu artlardan ikyet etmeyen mebuslarn devletin kendilerine verdii 100 lira maan bir ksmn bte an gidermek amacyla geri verdikleri bile oluyordu. yeler, gerektiinde cepheye gidip askerlerle birlikte savatklar gibi kyleri ve kasabalar dolaarak meclisin amalarn halka anlatyorlard. Toplumun her kesiminden gelen bu insanlar, Trkiye Byk Millet Meclisi ats altnda igalci gleri yurttan atp bamsz yeni Trkiye Devletini kurdular. Birinci Trkiye Byk Millet Meclisinin en belirgin zelliklerinden biri de ihtillci bir karakter tamasyd. nk yeler her trl tehlikeyi gze alarak Ankaraya gelmilerdi. Nitekim Hamdullah Suphi ihtillci bir kuvvet olduklarn, milletin kutsal deerleri savunulurken lmn bile dnlemeyeceini sylyordu. Ali kr Bey de bu meclisin sradan bir meclis olmadn, fevkalde artlardan doduunu vurguladktan sonra, Bunun nm- dieri ihtill meclisidir diyordu. Gerekten de Trkiye Byk Millet Meclisi yasama, yrtme ve yarg erklerini zerinde toplayarak, Hynet-i Vataniyye Kanununu kararak, stikll mahkemelerini kurarak ve egemenlii kaytsz artsz millete veren anayasay kabul ederek kendi stnde hibir g tanmadn ortaya koydu. stanbul hkmetinin yapt antlamalar, verdii imtiyazlar geersiz sayp nihayet 1 Kasm 1922de hilfetle saltanat birbirinden ayrd ve Osmanl saltanatn kaldrarak ihtillci zelliini aka gsterdi. Bir kurucu meclis eklinde tasarlanan Trkiye Byk Millet Meclisi, daha sonra olaan st yetkiye sahip bir meclis diye adlandrld halde kuruculuk zelliini hep nde tuttu. Mustafa Kemal Paann da belirttii gibi bu meclis mevcut Knn- Essyi kaldrma, deitirme ve yerine yenisini koyma hakkna sahipti. Nitekim 20 Ocak 1921de Teklt- Essiyye Kanunu adyla ksa, fakat

gelecee alm bakmndan geni ufuklu bir anayasa benimsendi. Bundan sonra devlet yaps Knn Essnin ngrd yapdan uzaklaarak Teklt- Essiyye Kanununa gre yeniden dzenlendi. Trkiye Byk Millet Meclisi, kendinden ncekilerle ve sonrakilerle karlatrlamayacak kadar demokrat bir meclistir. Zira deiik siyasal dncelere sahip mebuslar grlerini i tze uygun biimde savundular ve hibir engelle karlamadlar. lkenin ve milletin kurtuluu iin ngrdkleri btn dnceleri meclis krssnden aka ortaya koydular. Meclis iinde halk zmresi, tesant grubu, slahat grubu gibi kk baz gruplar ortaya kmt. Hatta Yeil Ordu Cemiyeti ile Trkiye Halk tirkiyyn Frkas ve Trkiye Komnist Frkas gibi sosyalist temellere dayanan rgtlenmeler de olmutu. Ancak asl mcadele, Mustafa Kemal ve arkadalar tarafndan kurulan Anadolu ve Rumeli Mdfaai Hukuk Grubu ile bu grubun politikalarn eletiren ikinci grup arasnda geti. Bu iki grubun tartmalar meclisin demokratik kimliinin de gstergesi oldu. Gayri mslimlerin katlmad birinci Trkiye Byk Millet Meclisi gerek teekkl biimi gerekse amalar bakmndan milliyeti ve daha ok halka dayanan ve halkn sorunlarn zmeyi ama edinen bir meclistir. Halklk bu dnemde en ok kullanlan bir kelime olarak ortaya kmaktadr. II. Merutiyet dneminde lke gndemine giren halklk, Trkiye Byk Millet Meclisinin almasndan sonra deta meclisin ideolojisi haline geldi. Fevzi Paa (akmak) olaylarn kendilerini halkla doru srklediini sylerken Mustafa Kemal Paa da varlklarnn yegne dayanann halklk olduunu belirtiyor ve halk hkmetini savunuyordu. Bu dncelerini Halklk Program adyla 13 Eyll 1920de meclise sundu. Meclis kendi iinden setii hkmet yelerini sk bir denetime tbi tuttu; szl ve yazl sorularn dnda youn bir gensoru nergesiyle bu ilevini yerine getirdi. Hatta bazan verdii gensorularla hkmet yelerini grevlerinden ald. Birinci Trkiye Byk Millet Meclisi, 1 Nisan 1923te seimlerin yenilenmesine karar vererek 16 Nisan 1923te almalarn sona erdirdi. Bylece oluum biimi, amalar ve bu amalarn gerekletirmekte gsterdii kararllk, yurt ve millet sevgisi, devlet ciddiyeti, zveri, mill saygnlk bakmndan alnmas gerekli derslerle dolu bir meclis olarak tarihteki yerini ald.

BBLYOGRAFYA

TBMM Bir Trihe ile z-i Kirmn Teviklerini Muhtevi Albm, Ankara 1338; TBMM Gizli Celse Zabtlar, Ankara1985, I-IV; TBMM Zabt Ceridesi, I-XXVIII, Ankara 1940-1961; Yunus Nadi, Ankarann lk Gnleri, stanbul 1955, s. 83-124; a.mlf., Birinci Byk Millet Meclisinin Al ve syanlar, stanbul 1955, s. 27-62; Samet Aaolu, Kuvay Milliye Ruhu: Birinci Trkiye Byk Millet Meclisi, stanbul 1973, s. 41-289; Mete Tunay, Trkiyede Sol Akmlar: 1908-1925, Ankara 1978, s. 101-289; Fahri oker, Trk Parlamento Tarihi: Milli Mcadele ve TBMM I. Dnem 1919-1923, Ankara 1994, I, 37-317; Ahmet Demirel, Birinci Mecliste Muhalefet, stanbul 1994, s. 85-375; hsan Gne, Birinci Trkiye Byk Millet Meclisinin Dnce Yaps, stanbul 1997; Faik Reit Unat, Atatrkn Toplamak stedii Meclisi Messisan, TTK Belleten, XXI/83 (1957), s. 483-487; Tark Zafer Tunaya, Trkiye Byk Millet Meclisi Hkmetinin Kuruluu ve Siyasi Karakteri, Hukuk Fakltesi Mecmuas, XXIII/3-4, stanbul 1957, s. 227-247; a.mlf., Bamsz

Trkiye Kurucusu Trkiye Byk Millet Meclisi Hkmetinin 50. Yldnmnde, BTTD, VI/31 (1970), s. 31-50; Tevfik Byklolu, Birinci Trkiye Byk Millet Meclisinin Hukuk Stats ve htilalci Karakteri, TTK Belleten, XXIV/96 (1960), s. 637-663; Tevfik Rd Aras-Refik Koraltan, yelerinin Anlaryla Trkiye Cumhuriyetinin Kurulu Temeli Birinci Byk Millet Meclisi, BTTD, VI/31 (1970), s. 17-30; Byk Millet Meclisi, TA, IX, 80-94; Kemal Karpat, Trkler, A, XII/2, s. 386-389. hsan Gne

TRKYE DYANET VAKFI


(bk. DYANET VAKFI).

TRKYE MAARF TARH


Osman Nuri Erginin (. 1961) Trk eitim ve kltr tarihine dair eseri. Trk eitim tarihi konusunda yazlm en kapsaml eser olma zelliini tar. Sadece eitim ve maarif tarihiyle deil ayn zamanda Trk adalama dncesi ve kltr tarihiyle ilgili nemli bilgiler ierir. Cumhuriyetin onuncu yl dnmnde (1933) Cumhuriyet ve stanbul Mahall daresi adl eserini yaymlayan ve ayn dnemde Dahiliye Vekletinin isteiyle stanbul Vilyeti dare Corafyas balkl almasn hazrlayan Osman Nuri Ergin bu erevede stanbul Mektepleri ve rfan Messeselerini yazm, ancak yaymlama frsat bulamamtr. Bu durumun farkna varan dnemin Maarif Vekleti ube mdrlerinden Hfzrrahman Rait (ymen) eserin tamamlanmasna ve geniletilerek bir maarif tarihi haline getirilmesine n ayak olmutur. Trkiye Maarif Tarihini be cilt olarak dzenleyen Osman Nuri Ergin, eserini eitli dnemler halinde tasnif ederken kendisinden sonra eitim tarihi konusunda yazlan pek ok eserdeki dnemlendirmenin ekillenmesinde etkili olmutur. Ergin eserinde hemen hemen her dnemi ayr bir ciltte tartmaktadr. Her ciltte nce dnemin genel zelliklerini Devrin zah bal altnda ele alr; birinci ciltte Osmanl Beyliinin kuruluuyla balayarak III. Selim zamanna kadar geen uzun dnemi Araplama ve Skolastik Tedris Devri bal altnda inceler. Bu ksmda genel hatlaryla eitli mektep ve medreselerle bunlarn dndaki eitim ortamlar (mescid, zviye, dergh, meclisler vb.) hakknda bilgi verirken zaman zaman mfredatlarn da kaydeder. III. Selimden II. Mahmud dneminin sonuna kadar ilk asker mekteplerle sivil mekteplerde gerekletirilen eitim giriimlerini Garpllama ve Yenilik Devri balyla, Tanzimattan I. Merutiyetin ilnna kadar eitli alanlardaki okullamay Gelime ve Genileme Seneleri eklinde ikinci ciltte ele alr. Temel eitimdeki ilk yaplanmalarn yan sra yksek eitimdeki gelimelere, zel ihtisas mekteplerine yer verdii bu ciltte ayn zamanda Azlk ve Yabanc Mektepleri balyla yabanc okullar inceler. Eserin nc cildi I. Merutiyet yahut Yaylma ve lerleme Seneleri baln tar. Mellif burada asker mektepler, iddler ve hususi mektepler eklinde bir tasnif yapar. Yine Azlk Mektepleri ve Yabanc Mektepler balklaryla yksek eitim okullarna, eitli meslek ve ihtisas mekteplerine geer. Drdnc cilt II. Merutiyetten Cumhuriyetin kuruluuna kadar olan dnemi kapsar. Bu dnem okullamada Bocalama ve Duraklama Seneleri balyla ele alnr. Osman Nuri Ergin beinci cildi Cumhuriyet dnemine ayrr. Mellif yaad bu dnemdeki okullamay ve eitim giriimlerini 1930lu yllarn sonuna kadar getirerek Deime ve Ykselme Seneleri yahut nklp Devri bal altnda ayrntl biimde inceler. Her cildin sonunda konu fihristi verilmi, beinci cildin sonuna mektep adlar, hiyeler ve ahs isimlerine dair ayr fihrist eklenmitir. Uzun yllar stanbul ehremnetinin eitli birimlerinde alan, ayn zamanda 6000den fazla sokan adnn belirlenme srecinde bizzat yer alan Osman Nuri Ergin stanbulu sokak sokak gezmi, daha sonra Trkiye Maarif Tarihinde yer verecei pek ok mektebin deta n aratrmasn ve hazrlk almalarn o yllarda yapmtr. Kitabnda ne srd grlerin salamasn eitli alardan yapmay ihmal etmemi, gerektiinde nemli belgelere yer vermi, zaman zaman basmakalp fikirleri sorgulamaktan geri durmamtr. Bir konuda ilk defa yazlan eselerde grld gibi Erginin bu almas da eksiksiz deildir ve bazan hatal bilgilere rastlanmaktadr. Yer yer ind mtalaalara yer veren mellif, divan edebiyatnn Trklerin saf ve temiz ahlkn bozduu gibi

aceleci genellemeler ve deerlendirmeler yapmaktan kendini kurtaramamtr. Ergin almasnda ulalmas g zel arivlerden toplad bilgileri kulland gibi son dnem Osmanl mekteplimedreseli entelektelleriyle yapt konumalardan derledii bilgileri de kaydetmitir. Dnemin olaylar ve siyasetileriyle ilgili, yer yer Avrupa ile karlatrd gzlemlerini bazan metin iinde, bazan metin sonunda dipnot eklinde uzunca ele almtr. Mesel yalnz bir dipnotta verdii bilgiler dokuz sayfay bulur. Eser siyasal otorite ve okul mfredat ilikilerinden ehir hayatna ve din hizmetlere, siyas dnceden sanat ve kltr yaamna, yayn faaliyetlerine kadar hem yaanlan dnemi hem bir dnem ncesine ait evrak, belge ve anlatlar deerlendirmesi asndan ayrca nemlidir. Muallim Cevdetin ifade ettii gibi Trk tarihiyle alkal birok temel eserin henz yazlmad bir devirde Osman Nuri Erginin Trkiye Maarif Tarihi ok nemli bir kalem denemesi olmutur. Baz deerlendirmeleri, yer verdii ya da darda brakt malzemesi bakmndan bugn youn biimde tartlsa, bazan sorgulansa bile eser XIX ve XX. yzyl Trk maarif ve okullama tarihinde byk bir boluu doldurmutur. Kitap nce her yl bir cildi neredilmek suretiyle 1939dan itibaren yaymlanm, V. cildin yaym 1943te tamamlanmtr. Ayrca ikinci basks yaplmtr (I-V, stanbul 1977).

BBLYOGRAFYA

Orhan Okay, Silik Fotoraflar, stanbul 2001; Ali mer, Mill Ktphanemize Mhim Zenginlik Veren Bir Eser: Trkiye Maarif Tarihi Cilt: 2, Konya, sy. 38, Konya 1941, s. 58-62; Ahmed Gner Sayar, Osman Nuri Ergin, DA, XI, 297-298; Azmi zcan, Mecelle-i Umr- Belediyye, a.e., XXVIII, 235-236. Seyfi Kenan

TRKYE SELUKLULARI
(bk. SELUKLULAR [Anadolu]).

TRKYE YAZMALARI TOPLU KATALOGU


1978de Kltr Bakanl tarafndan balatlan, Trkiyede mevcut Arap harfli yazma eserleri kataloglamay amalayan projenin ad. XIX. yzyln ikinci yarsndan itibaren ktphanelerde bulunan yazma eserlerin devlet eliyle sistemli bir ekilde katalogunu hazrlama teebbsleri ya hi balamam ya yarm kalm ya da ok az miktarda neticeye ulam projeler grnm arzetmektedir. Bu teebbslerin sonuncusu olan Trkiye Yazmalar Toplu Katalogu (TYATOK) etkinlii, dnemin ktphaneler genel mdr zer Soysal tarafndan planlanp smet Parmakszolunun proje yrtclnde, Mjgn Cunburun katklaryla, Kltr Bakanl Mstearl ve Ktphaneler Genel Mdrlnn 12 Nisan 1978 tarihli onay ile balatlmtr. Bu erevede 1978de Kltr ve Turizm Bakanl Ktphaneler ve Yaymlar Genel Mdrl bnyesinde Trkiye Yazmalar Toplu Katalogu Merkez Brosu (1984ten itibaren ube, Temmuz 1992den itibaren Mill Ktphane Bakanlna bal), 1979da stanbulda Sleymaniye Ktphanesi bnyesinde merkeze bal olarak Gnay Kutun bakanlnda TYATOK ubesi faaliyete gemitir. Bu projenin kesintiye uramas, yava gitmesi, eksiklikleri, hatalar ve hl sonulanamamasna ramen kapsam, amac, alanlarn gsterdii abay ve iyi niyeti gz nne alarak Trkiyedeki yazma eserlerin bibliyografik denetiminin yaplmasnda byk katks olduunu belirtmek gerekir. Yaplan eitli saymlara gre Trkiye ktphanelerinde 500.000 civarnda yazma eser/risle bulunduu dnlmektedir. zel ktphane ve koleksiyonlarla daha da artacak olan bu saynn kesin sonucu yazma eserlerin kataloglanmas sreci tamamlandnda ortaya kacaktr. Teknolojik gelimelerin getirdii zorunlu deiim ve dnm nda TYATOK projesinde ortaya kan bilgilerin kitap halinde yaymland ilk dnemle halen srmekte olan, bilgilerin bilgisayar ortamnda kullancya sunulduu dnem olmak zere iki evre sz konusudur. Bu projenin ilk aamasnda Kltr Bakanlna bal eitli birimlerde dank ekilde bulunan yazma eserlerin, ikinci aamasnda dier kurumlarda, kurulularda ya da zel koleksiyonlarda mevcut eserlerin kataloglanmas amalanmtr. Katalogun dzeni, bibliyografik knyelerin Dewey Onlu Tasnif Sistemi altnda eser adna gre alfabetik sralanmas ve her fasiklde yazar ve kitap ad dizini bulunmas eklinde planlanmtr. Projenin isminde yer alan toplu katalog szn karlamak zere, eser adyla eserlerin yurt ii-yurt dnda hangi ktphanelerde bulunduunu ve hangi kataloglarda yer aldn gsterir toplu dizin hazrlanmas btn fasikllerin kmasndan sonraya braklmtr. Ancak bu hedefin gereklemesi, katalogun bilgisayar ortamnda yaymlanmaya balanmasndan dolay baka bir ekle dnmedike mmkn grnmemektedir. Trkiyenin hemen her ilinde yazma ieren bir ktphanenin vrlndan hareketle yayn srasnda her fasiklde yer alan koleksiyonun bulunduu ehrin trafik kodu verilmitir. Bir ilde ya da bir ktphanede birden ok yazma koleksiyonu varsa koleksiyonun hacmine gre katalogu ya bamsz fasikl halinde yaymlanm ya da bir fasikl iinde ayr blm halinde verilmitir. Fasikl kelimesinin tad belirsizlie uygulamada ortaya kan tutarszlklar da eklenince bu yntem projenin en ok eletirilen yanlarndan biri olmutur. Baslan kataloglarn biim ve ierik

zellikleriyle her bir knyede yer alan bibliyografik bilgilerdeki yetersizlik ve tutarszlklar gelen eletiriler dorultusunda zaman iinde dzeltilmeye allmtr. 2004-2005te yaymlanan CD ve sitedeki bilgilerden 27 Nisan 2007 tarihinde resmen kullanma ald anlalan https://www.yazmalar.gov.tr sitesiyle birlikte kitap yaym durmutur. Uzmanlarn basmna devam edilmesinin yararl olacan syledii kataloglarn sonuncusu 2005te neredilmi olup bu kataloga kadar toplam otuz drt fasikl (31.866 kitap/risle knyesi) neredilmitir. CDlerle birlikte bu rakam otuz yediye ulamaktadr: 1. TYATOK I (Ankara 1979, XIV, 78, 58 sayfa; Antkabir, Cumhurbakanl, Trkiye Byk Millet Meclisi, Adyaman l Halk ktphaneleri). 2. TYATOK II (Ankara 1980, 266 sayfa; Giresun, Ordu ve Rize l Halk ktphaneleri). 3. TYATOK 34/I (Ankara 1981, 1, 188 sayfa; stanbul Sleymaniye Ktp. Ali Nihad Tarlan koleksiyonu). 4. TYATOK 07/I (stanbul 1982, VI, 320 sayfa; Antalya Mzesi, Alanya le Mzesi, Akseki Yeen Mehmed Paa, Elmal le Halk ktphaneleri). 5. TYATOK 07/II (stanbul 1982, 480 sayfa; Elmal le Halk Ktp.). 6. TYATOK 07/III (stanbul 1983, 480 sayfa; Elmal le Halk Ktp. Antalya Tekeliolu Koleksiyonu). 7. TYATOK 07/IV (stanbul 1984, 320 sayfa; Antalya Tekeliolu Koleksiyonu). 8. TYATOK 07/V (stanbul 1984, 367 sayfa; Antalya Tekeliolu Koleksiyonu). 9. TYATOK 34/II (Ankara 1984, 203 sayfa; stanbul Beyazt Devlet Ktp. Merzifonlu Kara Mustafa Paa Koleksiyonu). 10. TYATOK 01/I (Ankara 1985, 320 sayfa; Adana l Halk Ktp. ve Mzesi). 11. TYATOK 01/II (Ankara 1986, s. 323-546; Adana l Halk Ktp. ve Mzesi). 12. TYATOK 01/III (Ankara 1986, s. 546-762: Adana l Halk Ktp. ve Mzesi). 13. TYATOK 34/III (Ankara 1987, I, 234 sayfa; stanbul Sleymaniye Ktp. Amcazde Hseyin Paa ve Hekimba Ms Nazif Efendi koleksiyonlar). 14. TYATOK 05/I (stanbul 1987, 320 sayfa; Amasya Beyazt l Halk Ktp.). 15. TYATOK 05/II (stanbul 1990, 320 sayfa; Amasya Beyazt l Halk Ktp.). 16. TYATOK 05/III (stanbul 1992, 320 sayfa; Amasya Beyazt l Halk Ktp.). 17. TYATOK 05/IV (stanbul 1995, 320 sayfa; Amasya Beyazt l Halk Ktp.). 18. TYATOK 05/V (Ankara 2002, 782 sayfa; Amasya Beyazt l Halk Ktp.). 19. TYATOK 34/IV (Ankara 1994, VIII, 694 sayfa; stanbul Sleymaniye Ktp. Mustafa ir Efendi Koleksiyonu). 20. TYATOK 03 (Ankara 1996, XIII, 648 sayfa; Afyon Gedik Ahmed Paa l Halk Ktp., Afyon l Mzesi, Dinar le Halk Ktp.). 21. TYATOK 10 (Ankara 1997, 618 sayfa; Balkesir l Halk Ktp., Dursunbey le Halk Ktp., Edremit le Halk Ktp.). 22. TYATOK 18 (Ankara 1998, 376 sayfa; ankr l Halk Ktp.). 23. TYATOK 32 (Ankara 2000, VIII, 922 sayfa; Isparta Halil Hamd Paa l Halk Ktp., Uluborlu Aleddin Keykubat le Halk Ktp., Yalva Ali Rz Efendi le Halk Ktp., arkkaraaa le Halk Ktp., Senirkent le Halk Ktp., Aydomu le Halk Ktp.). 24. TYATOK 15/I (Ankara 2000, VII, 688 sayfa; Burdur l Halk Ktp.). 25. TYATOK 15/II (Ankara 2000, IV, 689-1336 sayfa; Burdur l Halk Ktp.). 26. TYATOK 26 (Ankara 2002, XVI, 459 sayfa; Eskiehir l Halk Ktp.). TYATOK erevesinde hazrlanp yaymlanan Mill Ktphane kataloglar: Mill Ktphane Yazmalar Katalou (I, Ankara 1987, 120 sayfa); Mill Ktphane Yazmalar Katalou (II, Ankara 1988, s. 121-372); Mill Ktphane Yazmalar Katalou (III, Ankara 1992, 260 sayfa); Mill Ktphane Yazmalar Katalou (IV, Ankara 1994, 188 sayfa); Mill Ktphane Yazmalar Katalou (V, Ankara 1997, 421 sayfa); Mill Ktphane Yazmalar Katalou (VI, Ankara 2001, V, 410 sayfa); Mill Ktphane Yazmalar Katalou (VII, Ankara 2002, VIII, 289 sayfa); Mill Ktphane Yazmalar Katalou (VIII, Ankara 2005, 273 sayfa).

Bu proje kapsamnda yaymlanan CDler: 1. Trkiye Yazmalar Toplu Katalou (Ankara 2004, CD 1). Adana, Adyaman, Afyon, Amasya, Ankara (Antkabir, Cumhurbakanl, TBMM), Antalya, Balkesir, Burdur, ankr, Eskiehir, Isparta, stanbul (Ali Nihad Tarlan, Merzifonlu Kara Mustafa Paa, Amcazde Hseyin, Hekimba Ms Nazif Efendi ve Mustafa ir Efendi koleksiyonlar); Ordu, Giresun, Rize l Halk ktphaneleri ve Mill Ktphaneye ait yedi cilt katalogu iermektedir. 2. Trkiye Yazmalar Toplu Katalou (Ankara 2004, CD 2). Ankara Adnan tken, Aydn Mze, Bursa nebey Haraolu ve Orhan Camii Koleksiyonu, orum, Diyarbakr, Elaz, Erzurum, Gaziantep, zmir Efes Mzesi, Kastamonu, Kilis, Konya, Konya Ysuf Aa, Ktahya, MalatyaDarende, Manisa, Manisa-Akhisar, Mardin, Nevehir-Ortahisar, Nide, Ordu, Safranbolu zzet Mehmed Paa (Vakflar Genel Mdrl), anlurfa, Tokat, Tokat-Zile, Trabzon, rgp Tahsin Aa le Halk ktphanelerine ait koleksiyonlar iermektedir. 3. Trkiye Yazmalar Toplu Katalou (Ankara 2005, CD 3). Yurt ii ve yurt dndan eitli ktphane ve koleksiyonlara ait 40.250 adet Trke yazma eser knyesini iermektedir. TYATOK projesinin ikinci aamas olan https://www.yazmalar.gov.tr web sitesinde 198.449 yazma eserin knyesiyle 64.427 adet yazma eserin elektronik kopyasna ulalmaktadr (nver). Dijital ortamla birlikte kapsam ve amac deien, hatta durduu anlalan TYATOK projesinin yeni durumu hakknda bir deerlendirme ve aklama eksiklii web sitesi kullanclar tarafndan hissedilmektedir. Ayrca web sitesinin amac, kapsam, yntemi ve ayrc zelliine dair bilgiler yetersiz kaldndan bu sitede yer alan bibliyografik knyelerin TYATOK kapsamnda hazrlanan filerle ktphane kataloglarna dayand, yurt dndaki baz Trke yazmalarn knyelerini de ierdii anlalmaktadr.

BBLYOGRAFYA

rem Soydal v.dr., Yazma Kataloglar ve TYATOK: Sorunlar ve zm nerileri, Bilginin Serveni: Dn, Bugn ve Yarn Trk Ktphaneciler Derneinin Kuruluunun 50. Yl Uluslararas Sempozyum Bildirileri, 17-21 Kasm 1999 (haz. zlem Bayram v.dr.), Ankara 1999, s. 257-271; Niyazi nver, Milli Ktphanede Yazmalarn Kataloglanmas ve Dijital Ortama Aktarma almalar, I. Ulusal slam Elyazmalar Sempozyumu Bildiriler Kitab, stanbul 2009, s. 46-50; Hidayet Y. Nuholu, Trkiye Yazmalar Toplu Katalou, Trk Ktphaneciler Dernei Blteni, XXIX/1, Ankara 1980, s. 44-47; smet Parmakszolu, Trkiye Yazmalar Toplu Katalou, a.e., XXIX/2 (1980), s. 92-98; E. Birnbaum, Turkish Manuscripts: Cataloguing Since 1960 and Manuscripts Still Uncatalogued, Part 5: Turkey and Cyprus, JAOS, CIV/4 (1984), s. 465-503; B. Flemming, The Union Catalogue of Manuscripts in Turkey: Trkiye Yazmalar Toplu Katalou (TYATOK), Manuscripts of the Middle East, I, Leiden 1986, s. 109-110; Gnay Kut, Some Aspects of the Cataloguing of Turkish Manuscripts, a.e., III (1988), s. 60-68; a.mlf., Trkiye Yazmalar Toplu Katalou (TYATOK), Simurg: Kitap Kokusu, sy. 2-3, stanbul 2000, s. 22-31; Servet Bayolu, Baz Yazma Eser Kataloglar ile Trkiye Yazmalar Toplu Katalou Projesine Bir Bak, MK, sy. 62 (1988), s. 73-77. Hatice Aynur

TRKKAN, mer Fahreddin


(bk. FAHREDDN PAA).

TRKLK BLGS ARATIRMALARI


Amerika Birleik Devletlerinde yaymlanan ilk Trkoloji dergisi. Trklk Bilgisi Aratrmalar (Journal of Turkish Studies) (TUBA) Trk, slm ve Orta Asya kltrlerinin ana kaynaklarn yaymlamak zere Amerika Birleik Devletleri Harvard niversitesinde kan Source of Oriental Languages and Literatures adl dizinin devam eklinde yayn hayatna balamtr. Eski Trk dilleri profesr inasi Tekinin nclnde karlan derginin ilk says, 1977de Fahir zle birlikte ve Near Eastern Languages and Civilisations blm bnyesinde neredilmitir. Birka say sonra Gnl Alpay Tekin editr olarak dergiye destek vermeye balam, dergi kesintisiz biimde gnmze kadar gelmitir. inasi Tekinin 2004 ylnda lmnn ardndan dergi Gnay Kutun editrlnde devam etmi, htra saylarnda yardmc editrler yer almtr. Trklk Bilgisi Aratrmalar uluslar aras bilimsel bir dergi olup ngilizce, Almanca, Franszca, Rusa, talyanca, Arapa, Modern Uygurca, zerce ve Trke makaleler iermektedir. Trk dilinin yayld alanlarda geirdii tarihsel sre, lehe ve azlar zerinde almalar, Orhon yaztlarndan balayarak Altun Yaruk, Kutadgu Bilig, Dede Korkut hikyeleri, Evliya elebi seyahatnmesi gibi metinlerle ilgili dil ve edebiyat almalar dergide nemli bir yer tutmaktadr. Bunun yannda klasik dnem Trk iiri ve edebiyat en fazla aratrmann yaymland alan olmutur. Bu dnemin airleri, tezkireler ve tezkireciler, mesnevi, mevlid, tuyu gibi formlar, gazel ve kasideler edebiyat ve dil balaml incelemelerin, metin balaml motif aratrma ve karlatrma almalarnn konularn meydana getirmitir. Osmanl vakf ktphaneleri, kataloglama almalar, baz ktphane koleksiyonlar, belli bir alandaki yazmalarn tesbiti bir dier alma alandr. Mitoloji, Trk halk edebiyatna ilikin baz meseleler ve simalar, Trk tarihi, baz tarih yaplar ve Trk eitim hayatna ait belgeler eitli makale konular arasndadr. Trk yenilik edebiyatnn nde gelen baz kiileriyle bunlarn eserleri zerine inceleme ve deerlendirmeler, biyografi ve bibliyografya almalaryla Trk edebiyat tarihiliinin bir ksm meselelerine dair hazrlanm yazlar nemli bir yer tutmaktadr. Ahmet Hamdi Tanpnarn Aydaki Kadn romannn msvedde halinde ortaya karlan metniyle II. Abdlhamid dnemi fotoraf albmlerinden nemli miktarda fotorafn yer ald blmler dikkat eken yaynlar olmutur. Trklk Bilgisi Aratrmalar ylda bir say halinde 2009a kadar dzenli biimde otuz say yaymlanmtr. 2000 ylnda cilt, 2002, 2003, 2004, 2007, 2008 ve 2009 yllarnda ikier cilt olarak neredilen derginin toplam cilt says krk biri bulmutur. lk saysnda belirtildii gibi dergide Trklk dnyasna ve bunun tarih boyunca iliki kurduu kltr daireleriyle ilgili bilimsel inceleme ve deerlendirmelere de yer verilmitir. Makalelerin yer ald blmden sonra Tenkit-Critica ksm bulunmaktadr. Trklk Bilgisi Aratarmlarnda nc saydan itibaren kan htra ve armaan saylar unlardr: Ali Nihad Tarlan (nr. 3), Orhan aik Gkyay I-II (nr. 6-7), Halasi-Kun (nr. 8), Niguca Bicig/Francis Woodman Cleaves (nr. 9), Raiyyet Rsumu/Halil nalck I-II (nr. 10-11), Imperial Self-Portrait/The Sultan Abdlhamid IIs Photographic Albums (nr. 12), Gerhard Doerfer Festschrift (nr. 13), Fahir z I-II (nr. 14-15), Richard Nelson Frye Festschrift I-II (nr. 16-17), Annemarie Schimmel (nr. 18), Abdlbaki Glpnarl I-II (nr. 19-20), Hasibe Mazolu I-II-III (nr. 21-22-23), Agh Srr Levend I-

II-III (nr. 24/I-II-III), Ioanna Kuuradi (nr. 25), Barbara Flemming (nr. 26-27), Gnay Kut I-II-III-IV (nr. 27/I-II, 28/I-II), Eleazar Birnbaum (nr. 29), Orhan Okay I-II-III (nr. 30/I-II-III), inasi Tekin I-IIIII-IV (nr. 31/I-II, 32/I-II). Dergide yer alan makaleler inasi Tekin (yirmi), Gnl Alpay Tekin (yirmi), Gnay Kut (on ), Robert Dankoff (on iki), Eleazar Birnbaum (on), Hatice Aynur (sekiz), Cem Dilin (yedi), Omelian Pritsak (yedi), Zehra Toska (yedi), Yusuf Azmun (alt), Mine Mengi (alt), Kurtulu ztopu (alt), Edith Glin Ambros (be), George L. Bata (be), Francis Woodman Cleaves (be), nci Enginn (be), smail E. Ernsal (be), Cemal Kurnaz (be), Namk Akgz (drt), Helga Anetshofer (drt), Fatma Ylmaz Bykkarc (drt), Tlay Demirciolu Gentrk (drt), Gler Gven (drt), Mustafa Kaalin (drt), . Gven Kaya (drt), Cneyd Okay (drt), Jan Schmidt (drt), Geng Sh-mn (drt), Grace Martine Smith (drt), Nuran Tezcan (drt) ile er makalesi yaymlanan Virginia Aksan, Turan Alptekin, Gnl Ayan, Yusuf otuksken, Gerhard Doerfer, Nket Esen, Roger Finch, Joseph Fletcher, Richard N. Frye, Sevgi yi, Ali hsan Kolcu, M. Fatih Kksal, Hasibe Mazolu, skender Pala, M. A. Yekta Sara, Osman Fikri Sertkaya, Maria Eva Subtelny, John R. Walsh, Dursun Yldrm ve Peter Zieme bata olmak zere dnyann farkl niversitelerinde grev yapan 450nin zerinde bilim adam tarafndan kaleme alnmtr. Byk boyda ve eitli sayfa hacimlerinde baslan derginin birka says dnda kapana Ftih Sultan Mehmedin turasnn bulunduu sade bir grafik dzeni hkimdir. Htra ve armaan saylarnda derginin adand kiiye ait fotoraflarla baz makalelerin iinde konuyla ilgili grnt malzemelerine de yer verilmitir.

BBLYOGRAFYA

Ycel Dal, Dou Dilleri ve Edebiyatlarnn Kaynaklar/Sources of Oriental Languages and Literatures (SOLL) Adl Seride inasi Tekinin Yaynlad Kitaplar, JTS, XXXII/2 (2008), s. 231252; a.mlf., Trklk Bilgisi Aratrmalar [TUBA]/Journal of Turkish Studies [JTS] Adl Seride inasi Tekinin Yaynlad Dergiler, a.e., s. 253-302; Mustafa Kaalin, 1977den Bugne Trklk Bilgisi Aratrmalar (TUBA) Dergisinde Yaymlanan Yazlarn Yazar Adlarna Gre Dizini, a.e., s. 303-331. lim Kahraman

TRKMENSTAN
Orta Asya Trk cumhuriyetlerinden. I. FZK ve BEER CORAFYA II. TARH III. KLTR ve MEDENYET Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri Birliinin dalmasyla 27 Ekim 1991de bamszln kazanan Trkmenistan kuzeyden Kazakistan, kuzey ve kuzeydoudan zbekistan, gneydoudan Afganistan, gneyden ran ve batdan Hazar gl ile evrilidir. Resm ad Trkmenistan Cumhuriyeti olup yzlm 488.100 km, nfusu 5.450.000 (2010 yl tah.), baehri Akbd (727.000), dier nemli ehirleri arv (rcy, 214.000), Taavuz (Taauz/Daouz, 163.000) ve Mervdir (Mari, 116.000). I. FZK ve BEER CORAFYA Trkmenistann yeryz ekilleri olduka sade bir grnm arzeder. lke topraklarnn yaklak %95inin ortalama ykseltisi deniz seviyesinden 150-300 m. arasnda deien dzlklerden meydana gelir. Trkmenistann kuzeyinde, Kazakistan-zbekistan (Karakalpakistan) topraklarnda yer alan styurt platosunun gney uzantlar yaylr. lkenin batsnda ve merkez ksmnda bulunan ve zbekistan geerek kuzeyde Kazakistana doru uzanan Karakum (Garagum) l (350.000 km) Trkmenistan topraklarnn yaklak %72sini kaplar; lkedeki btn llerin lke yzlmndeki oran ise %90 aar. Trkmenistann en alak noktas, kuzeyde zbekistan snr yaknndaki Vpadina Akanaya deniz seviyesinden 81 m. aadadr. lkenin balca dalar gneybatda ran snr boyunca uzanan Kopet (Kpet) dalardr. En yksek noktas Gora Ayribaba zirvesi 3139 metreye ular. nc jeolojik zamanda teekkl eden Alp-Himalaya kvrmlarnn uzantlar olan bu dalk saha tektonik bakmdan birinci derece deprem kua zerinde yer alr. 5 Ekim 1948deki deprem sonucunda Kopet dalar eteindeki baehir Akbd byk lde hasar grm ve daha sonra yeniden ina edilmitir. Trkmenistann gneyinde Afganistan snr boyunca yksek platolar (Karaabil yaylas) yer alr. Trkmenistanda sert bir kara iklimi hkm srer. Yazlar ok scak ve kuraktr. K aylar ise ok souk geer. Trkmenistan ya ynnden olduka fakir bir lkedir. Gneybatdaki yaylalarda 200300 mm. arasnda deien yllk ya miktar l blgelerinde 150 milimetrenin altna der. En yal mevsim ilkbahar, en az yal mevsim yazdr. Bu ya artlarna bal olarak lkede orman rts yok denecek kadar azdr. Akarsu vadileri ve dalk blgelerde aalklar, dzlklerde bozkrlar, bunun dndaki yerlerde l bitkileri grlr. lke topraklarnn yaklak %3,5i tarm alan, %17si otlak, kalan ya ksmen otlak eklinde kullanlabilen l veya tamamen ldr. Trkmenistann balca akarsular, Aral glne dklen Ceyhun (Amuderya), gneydeki dalardan doup Karakum lnde kaybolan Murgb ve Tecen

(Herrd), Hazara dklen Artektir. lkede sulama byk nem tamaktadr. Bu sebeple Tecen, Murgb ve Ceyhun rmaklarndan Karakum lnn sulanmas amacyla 1950de yapmna balanan Karakum Kanalnn 1954-1959 yllarnda tamamlanan 400 kilometrelik ilk blm Ceyhun ile Murgb akarsularn birbirine balamaktadr. Kanaln ikinci ksm olan Murgb-Tecen arasnda 140 kilometrelik blm 1960ta, Tecen-Akbd arasnda yer alan 257 kilometrelik nc blm 1962de tamamlanarak Ceyhun nehrinin sular Akbda kadar getirilmitir. Orta blm Ahal blgesi ierisinde yer alan Karakum Kanal, bata Ceyhun olmak zere Murgb, Tecen ve Kopet dalarndan inen periyodik akl kk akarsularn suyunu alr ve Trkmenistan boydan boya geerken l sahasna hayat verir. lkenin kuzeybatsnda 12.000 km yzlmnde Karaboaz gl (Garabogazkl aylagy) yer alr. Hazar glnden ok ince bir kum seddiyle ayrlan Karaboaz gl su seviyesinin ykseldii dnemlerde Hazar glyle birletiinden coraf olarak bazan gl, bazan Hazarn krfezi zellii gsterir. Gln tuzluluk oran Hazara kyasla ok yksek olduundan burada hemen hemen hibir canl yaamaz. Ayrca lkenin zbekistan snrnda deniz seviyesinden aada bulunan, sular tuzlu Sarkam gl (Sarygamy kli) yer alr. Trkmenistann nfusu son elli ylda kattan fazla artmtr. Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri Birlii dnemine ait nfus saymlarna gre Trkmenistann 1959da 1.516.375 olan nfusu 1979da 2.764.700e, 1989da 3.523.300e ulamtr. Nfus younluu kilometrekareye on bir kii civarndadr. lke topraklarnn byk bir kesimi yerlemeye elverisiz alanlardan meydana geldii iin nfusun byk ksm Kopet da eteklerinde, Ceyhun ve Murgb nehirleri boyunca ve gneydeki dalarn eteklerinde yer alan vahalarda toplanmtr. Hazar gl kysnda sanayi tesislerinin bulunduu sahalarda yeni yerleim birimleri kurulmaktadr. Karakum l ile gneyde Kopet dann yksek kesimleri hemen tamamyla nfustan yoksundur. Trkmenistanda Trkmen ve zbek etnik gruplarnda gzlenen yksek nfus art yllar itibariyle etnik yap iinde Trkmenler lehine, Rus ve dier Slav gruplar aleyhine deimektedir. Nitekim toplam nfus bakmndan Trkmenlerin oran 1959da %60,8 iken 1989 da 72, 1995 saymnda 76,7ye ykselmi, ayn dnemde Ruslarn oran 17,3ten 6,7ye gerilemitir. Trkmenistanda nfusun %90dan fazlas Trk (Trkmen, zbek, Kazak, Tatar, zer) ve genelde Snn ve Hanef mezhebine mensup mslmandr. Slav rkndan gelen Ortodoks hristiyanlarn oran %10dan az olup bu oran giderek dmektedir. lkede resm dil Trkmencedir. Ayrca Rusa, zbeke ve Kazaka da konuulur. Trkmenistan nfusunun yaklak yars krsal kesimde, yars ehirlerde yaamaktadr. Trkmenlerin ou, eskiden yurt ad verilen geici yerleim birimlerinde hayvan srleriyle beraber konar ger bir hayat sryordu. Gnmzde gebe Trkmenlerin byk ksm kylerde yaamakta ve pamuk ziraat ile geimini salamaktadr. lkede en nemli tarm rn pamuktur. retilen dier tarm rnleri buday, arpa, msr, eltik, susam, kavun, karpuz, zm, meyan kk ve doal ipektir. Trkmenistan pamuk retiminde Orta Asya cumhuriyetleri iinde zbekistann ardndan ikinci, dnyada ise onuncu srada yer alr. Pamuk Murgb, Tecen ve Kopet da eteklerinde ekilir. Trkmenistan son yllarda retilen pamuun ilenmesine ve lke iinde deerlendirilmesine nem vermekte, retimin byk blm kolektif iftliklerde (kolhoz) ve devlet iftliklerinde (solhoz) yaplmaktadr. Trkmenistanda yar kurak ve kurak sahalarda steplerin geni alanlar kaplamas kkba hayvancln gelimesine zemin hazrlamaktadr. Geni bozkrlarda en fazla koyun beslenir. lkedeki koyunlarn ou karakul koyunu trndendir. Karakul koyunu derisinden astragan krk imal edildii iin ok deerlidir. Bu sebeple astragan krk lkenin nemli ihra rnlerinden birini tekil eder ve retimi daha ok arv

ehrinde toplanmtr. Trkmenlerin Ahal Teke at da dnyaca nldr. Trkmenistann balca yer alt kaynaklar doal gaz, petrol, slfr, kkrt, kurun ve kromdur. Kmr, mineral tuzlar, alminyum, potasyum, nitrojen, magnezyum, iyot ve sodyum slfat dier nemli yer alt kaynaklarn oluturur. lkede yllk petrol retimi 9-10 milyon ton (2009 yl) arasnda deimektedir. Kalitesi olduka yksek olan petrol Hazarn gneydou kylar ile Nebit da evresinden karlmaktadr. Trk cumhuriyetleri arasnda en fazla doal gaz rezervine ve yllk retim kapasitesine sahip lke Trkmenistandr. Doal gaz yataklar Davraz, Bayramali, Nebit da, Karaboaz gl evresi ve eleken yarmadasnda yer alr. lkede doal gaz rezervlerinin byk lde yzeye yakn ve kolay iletilebilir olmas maliyeti drdnden byk irketlerin ilgisini ekmektedir. Trkmenistanda 2009 yl verilerine gre doal gaz retimi 70-80 milyar m arasnda deimektedir. retimin ancak %10u yurt iinde tketilmekte ve zellikle elektrik santrallerinde kullanlmaktadr. En byk doal gaz santrali Merv ehrindedir. hra rnleri doal gaz, ham ve rafine edilmi petrol, pamuk iplii, tekstil, elektrik enerjisi, el yapm hal ve pamuk yadr. Bamszlktan sonra lkenin ekonomik bymesi doal gaz ihracatna baldr. retilen doal gaz ve petroln d satmnda eski boru hatlar sebebiyle Rusyaya olan bamllk, 2000li yllardan itibaren ran ve in ile yeni boru hatt gzerghlar ina edilerek almaya allmaktadr. Trkmenistann balca ithal rnleri makine ve ekipman, gda, canl hayvan ve hayvansal rnler, alkoll ve alkolsz iecekler, ttn ve ttn mmulleri, sanayi iin kimyasal rnler, aa ve mmulleri, deri, krk ve kttr. Trkmenistann kltrel miras nemli turizm potansiyeli oluturur. Tarih pek yolu gzergh zerinde bir vaha ehri olan Merv, Byk Seluklu Devletine bakentlik yapmtr. Seluklu sultanlarndan Sencerin Mervdeki trbesi Trkmenistann sembol konumundadr.

BBLYOGRAFYA

Yusuf Dnmez, Trk Dnyasnn Beer ve ktisad Corafyas, stanbul 1973, s. 15; Ali Yiit, Trk lkeleri ve Trklerin Yaadklar Blgelerin Corafyas, Elaz 1996, s. 77-84; brahim Atalay, Ktalar ve lkeler Corafyas, zmir 2001, s. 193-194; brahim Gner-Mustafa Ertrk, Ktalar ve lkeler Corafyas, Ankara 2005, s. 215-218; Frat Purta, Rusya Federasyonu Ekseninde Bamsz Devletler Topluluu, Ankara 2005, s. 210-214; Fuat Uar, Gemi-Gnmz ve Gelecein Trk Dnyas, stanbul 2009, s. 213-240; Ramazan zey, Trk Dnyas Corafyas, lkeler, nsanlar ve Sorunlar, stanbul 2009, s. 218-233; Halil Kurt-Hseyin Kaya, Demographical Properties of West Turkistan, The 2nd International Geography Symposium GEOMED 2010, ABSTRACTS June 2-5, Kemer-Antalya, Turkey 2010; Ahmet Ardel, Bat Trkistann Beer ve Ekonomik Hayatna Toplu Bak, TK, II/23 (1964), s. 31-35; Nadir Devlet, Sovyetler Birliinde Trk ve Mslmanlarn Nfusu, TY, X/39 (1990), s. 16-20; a.mlf., Bamsz Trk Cumhuriyetlerinin Snrlarnn Tarihi, Corafi ve Etnik Sorunlar, Avrasya Etdleri, I/4, Ankara 1995, s. 30-39; http://www.tika.gov.tr/yukle/dosyalar/ULKERAPORLARI/Turkmenistan_UlkeRaporu.pdf 9, stanbul; http://www.turkmens.com/Turkmenistan.html; World Urbanization Prospects: The 2007 Revision Population Database United Nations Population Division.

Halil Kurt II. TARH

lke adn Trkmenlerden alr. slm kaynaklarnda mslman Ouzlara Trkmen denilirdi. slmdan nce Ssnlerin hkimiyetinde kalan Trkmenistan topraklar, Hz. Osman dneminde Basra Valisi Abdullah b. mir ile Abdullah b. Hzim ve Ahnef b. Kays gibi kumandanlarn 31 (651) ylndan itibaren ran ve Horasan blgelerinde yrttkleri fetih faaliyetleri srecinde slm topraklarna katld. zellikle Horasann merkezi Merv ehrinin alnmasndan sonra Orta Asyadaki fetih harekt buradan sevk ve idare edildi. Emevler devrinde Merv, Serahs ve Horasann dier ehirlerinde ba gsteren eitli isyanlar valiler tarafndan bastrldysa da Emevlerin son valisi Nasr b. Seyyr ile Abbs ihtillinin nderlerinden Eb Mslim-i Horasn arasndaki mcadele Emevlerin aleyhine sonuland ve Nasr eyalet merkezi Mervi Eb Mslime brakmak zorunda kald (130/748). Hrnrredin lmnn ardndan oullar Emn ile Memn arasndaki mcadelede galip gelen Memn, Badata gitmeden nce devleti bir sre Mervden ynetti. Trkmenistan topraklar Abbsler dneminde blgede kurulan Thirler (821-873) ve Smnlerin (819-1005) egemenliine girdi. Serahs-Merv arasndaki blgede meydana gelen Dandanakan Savanda (431/1040) Gaznelileri ar bir yenilgiye uratan Seluklular blgenin hkimiyetini ele geirdiler ve Byk Seluklu Devletini kurdular. Merv ehri Seluklularn nemli ynetim merkezlerinden biri haline geldi. Byk Seluklu Devletinin kuruluuyla Trkmenlerin tarihinde yeni bir devir balad. Ancak Seluklu hkmdarlar bat cephesinde Bizansllar ve Hallarla megul olduklar iin Trkmenler eski vatanlar Trkmenistana fazla ilgi gsteremediler Bu yzden baz Trkmen boylar Seluklu Hkmdar Sultan Sencere kar ayakland. Daha sonra gelen Mool istils Seluklu Devletinin ve Trkmenlerin kaderini deitirdi. Trkmen boylarnn bir ksm Mvernnehir, Horasan ve Manglaka kadar uzanan blgelerde kalrken bir ksm Anadoluya ve Azerbaycana yerleti. Trkmenistanda kalan Trkmenler ile n Asyaya giden Trkmenlerin kaderleri farkl seyirler izledi. Mvernnehirde ve Horasanda kalan Trkmenler, zbek-Kazak, Krgz ve Karakalpaklarla birlikte nce Moollar, daha sonra Timurlular hkimiyetinde varlklarn devam ettirirken Manglak blgesindeki Trkmenler, o yrenin istil yollar zerinde bulunmamasndan faydalanp XVII. yzyln ortalarna kadar mstakil ve rahat bir hayat yaadlar. Fakat 1637 ve 1700 yllarnda, bilhassa Kazaklara indirdikleri darbe ile Orta Asyann Rus istilsna almasna sebep olan Mool asll Kalmuklarn hcumlarna uradlar. Manglak blgesinde yaayan Trkmen boylarnn en by olan ve Salur boyundan gelen Teke Trkmenleri, bir zamanlar Turul ve ar kardelerin rakiplerinden korunmak iin snak eklinde kullandklar Kopet da blgesine ekildiler. Orada Yomud (Yomut), mrali ve dier Trkmen boylaryla birlikte yaayarak daha da glendiler. Ancak bu durum Hve Hanl ile ran ahlnn dikkatini ekti; daha byk bir kuvvet haline gelmelerini nlemek iin bu iki lke Trkmenler zerine sefer dzenlemeye balad. Trkmen-zbek koalisyonunun ayakta tuttuu Hve Hanlnn banda bulunan Eblgazi Bahadr Han, Trkmenlere yapt ni basknlarla onlara byk zararlar verdi. Trkmenler bu yaralarn henz saramamken bu

defa ran Safev Devletinin hcumuna uradlar. randa yaayan Avar Trkmenlerinin beylerinden Ndir Hann (Ndir ah) randa egemenlii ele geirmesinden sonra Trkmenistanda hkimiyet kurmak istemesi ve buna Trkmenlerin kar kmas yznden cereyan eden mcadelelerde Ndir ah, Trkmenlere kar ok acmasz davrand. XVIII. yzyln ikinci yarsnda kendilerini toparlayan Trkmenler, ran ile Hvenin basksndan kurtulmak iin bugnk Dou Trkmenistann Merv blgesine doru yaylmaya baladlar. Liderleri Oraz Han nderliinde Tecend Derya nehri kenarnda Tecend Kalesini (Oraz Kalesi) ina edip kendilerini emniyete almaya altlar. Fakat 1830lu yllar Trkmenlerin ald bu tedbirlere ramen aclarla geti; bu arada Hve Hanlnn yeni hcumlarna mruz kaldlar. Byk kayplarla saldrlar durduran Trkmenler bu defa batdan rann saldrlarna uradlar. rann Trkmen eline ve Herata doru yaylmasn Ruslar bilhassa tevik ediyordu. Zira ran, Rusya ile yapt iki sava st ste kaybedince 1813 Glistan ve 1828 Trkmenay antlamalarn imzalamak durumunda kalm, blgede byk toprak ve nfuz kaybna uramt. Bu antlamalar erevesinde Rusyaya denmesi gereken sava tazminatndan kurtulan ran, Trkmenistan ve Herat blgesinden yeni topraklar ilhak etmek amacyla Trkmenler zerine seferler dzenledi. Horasandaki Trkmen boylarna kar yaplan ilk seferin ardndan ranllar, son derece tahripkr saldrlarna Horasann kuzeyinde ve kuzeydousunda devam ettiler. Fakat Trkmenlerin Trkmenistann en nemli geit yollarndan biri olan Karakalede iyi bir mdafaa sava vermeleri ranllarn daha fazla ilerlemesini nledi. 18301860 yllar Trkmenlerin ran ile Hve Devleti arasnda varlklarn koruma mcadelesiyle geti. 1855te Hve Hkmdar Muhammed Emin Han ni bir basknla Trkmenlere byk kayplar verdirdi. Ancak bir grup Trkmen fedaisinin Hve hkmdarnn otan basarak kendisini ldrmesi zerine Hve ordusu geri ekilmek zorunda kald. Bu olaydan drt ay sonra babasnn intikamn almak isteyen yeni Hve Hkmdar Abdullah Hann ordusuyla Trkmen ordusu arasnda meydana gelen savata Kuid (Kout) Han nderliindeki Trkmen kuvvetleri Hve ordusunu malp etti ve Abdullah Han sava alannda ld. 1855 ve 1856 yllarnda cereyan eden bu iki savan ardndan Hve Hanl bir daha Trkmenlere ve Trkmenistana saldrma cesaretini gsteremedi. Trkmenler douda kazandklar bu zaferlere ramen yine rahat yz gremediler ve rann Horasan valisi Cafer Kul Han kumandasndaki ordunun srekli basks altnda kaldlar. 1857 ve 1858 yllarnda ran ordularnn Trkmenistana yapt saldrlar baarl olmad. Bat Trkmenistandaki Trkmen kuvvetlerinin kumandan Nur Verdi Han, ran ordusunu 1858 baharnda Karakale yaknlarndaki Mancuk Tepede ar bir yenilgiye uratt. Bat Trkmenistan Karakale geidi yoluyla igal edemeyeceini anlayan ranllar, Trkmenistana Mehed zerinden yeni bir sefer hazrlna giritiler. Bunu haber alan Trkmenler, st ste gelen felketlerle yprandklarndan ranllara istedikleri artlarda bar yapmaya raz olduklarn bildirdiler. Fakat kendisine ve ordusuna ok gvenen umumi vali Hamza Mirza, Trkmenlerin bar teklifini kabul etmedi, Merv ehrine kadar ilerledi. Trkmenler ise tpk atalar Turul ve ar beylerin Gazne basks neticesinde yaptklar gibi Karakum lne ekildiler. Bu arada Trkmen kuvvetlerinin kumandan Kuid Han, Bat Trkmenistanda Nur Verdi Han kumandasndaki Trkmen kuvvetlerinden ve dier Trkmen boylarndan yardm alarak ordusunu glendirdi. Kuid Han kendilerini takip iin lde yrye balayan ran ordusunun bir sre sonra scaktan ve susuzluktan perian hale geldiini tesbit edince ni bir basknla ranllar imha etti; Hamza Mirza birka adamyla birlikte kap kurtulurken

btn ordusunu ve toplarn kaybetti. Kuid Han, kazand bu zaferle Hveden sonra ran da kesin malbiyete uratarak lkenin istikllini iln etti. 1860-1884 yllarnda Merv blgesinin Ruslar tarafndan igaline kadar Trkmenler mstakil olarak yaadlar. 1853-1856 Krm Harbinde Osmanl, ngiliz ve Fransz mttefik kuvvetlerine yenilen Rusya, Avrupa ve Ortadou cephesinde yaylamayacan anlaynca gzn Orta Asyaya dikti ve baz bahanelerle Orta Asya Trk hanlklarn 1864-1873 yllar arasnda teker teker igal etti. Rusyann bu igallerinde Trk hanlklar byk zayiat verdi, fakat ahalisini Trkmen ve zbeklerin oluturduu Hve Hanlnn zayiat dierlerinden daha ar oldu. nce Trkmenistann Hazar sahilinde yer alan Kzlsuya yerleen Ruslar, daha sonra Kopet da stratejik mevkiine doru uzanan yol zerindeki ehirleri ele geirdiler. Trkmenler, Nur Verdi Han ile Tkma Serdar kumandasnda 20 Ekim 1870te Rus kararghna bir baskn dzenledilerse de igal kuvvetlerinin youn topu atei karsnda geri ekilmek zorunda kaldlar. Albay Markozov 1871 Eyllnde yapt seferlerle, bilhassa Rus asker ss haline getirilen Kzlsu ile Hveye doru giden yol zerindeki btn Trkmen kalelerini ve kylerini ykarak yapmay planlad Hve seferi iin engelleri ortadan kaldrd. Tehlikenin bykln sezen Trkmen lideri Nur Verdi Han, Hve Han Seyyid Muhammed Rahim Bahadr Han Hvede ziyaret edip Rus ilerleyiine kar verilecek mcadeleyi grt. Bu grmenin ardndan Hve hkmdar ile Ruslar arasnda yaplan yazmalar bir sonu vermedi. Ruslarn 1872 yaznda ve sonbaharnda Hve Hanln istil hazrlklarn gren Nur Verdi Han, Rus kuvvetlerine kar yeni bir baskn dzenledi, ancak yine Rus topu atei karsnda tutunamayp byk zayiatla geri ekildi. Ruslar 1873 baharnda Hve Hanln igal ettiler. Rus kuvvetlerinin Hveyi kuatmas esnasnda Trkmenler baehirlerini kahramanca savundularsa da Rus bombardmanna daha fazla dayanamayarak gneye doru ekildiler. Rus birlikleri Trkmen yerleim birimlerini yakt ve ellerine geirdikleri halk katletti. Ruslardan byk darbe yiyen Hve Trkmenlerinin bir ksm Rus hkimiyetini kabul ederken bir ksm Karakum ln ap Trkmenistandaki kardelerinin yanna snd. Hvenin igali btn Trkmenistanda ok etkisi yapt. 1874te Ruslar, Kafkas Asker Valiliine bal Hazar tesi Blgesi Valiliini kurduklarn iln ederek aka Trkmenistan igal etmek niyetinde olduklarn gsterdiler. Ardndan valilik Trkmenlerin i ilerine karmaya balad. 1874 Haziran sonlarnda Nur Verdi Hann bakanlnda toplanan Trkmen meclisinde Rus hkimiyetinin kabul edilmeyecei gr tekrarland. Trkmenler bir taraftan savunma hazrlklar yaparken bir taraftan komu lkelerden yardm istediler. nce ngiliz himayesindeki Afganistan Emirliine, daha sonra dorudan ngiltereye bir heyet gnderip Afgan hkimiyetine girmeye hazr olduklarn bildirdiler. Fakat bu teebbslerinden bir netice alamadlar. Trkmenler eski dmanlar ranllarla birka defa ittifak kurma yolunu denedilerse de Rusya, ran hkmetine bir nota vererek byle bir anlamay tanmayacan bildirdi. Ruslar 1877 baharnda General Lomakin kumandasnda byk bir asker harekta giritiler. Bunu haber alan Trkmenler Bami, Burma ve Kzlarvat gibi snr kasabalarn boaltarak Gktepe mstahkem kalesine ekildiler. 12 Mays 1877de Nur Verdi Han kumandasndaki Trkmen kuvvetleriyle Rus birlikleri arasnda ilk ciddi muharebe Kzlarvatta meydana geldi. arpma stn topu ve mitralyz ateine sahip Ruslarn galibiyetiyle sonuland. Ancak bu yenilgi Trkmenlerin cesaretini krmad; byk bir azimle haziran balarnda tekrar Kzlarvat zerine yrdler. Fakat Kzlarvata geldiklerinde dmann daha nce gitmi olduunu grdler. Zira Trkiye ile Rusya

arasnda 1877-1878 harbi patlak verince Hazarn dousundaki Rus birliklerinin bir ksm Kafkaslara geri arld. Rus birliklerinin geri ekilmesi Trkmenlere bir frsat verdiyse de sava Osmanl Devletinin yenilgisiyle sonulannca Kafkaslara gnderilen Rus birlikleri 1878 sonlarnda tekrar Hazarn dou sahillerine dnmeye baladlar. 2 Ocak 1879da Trkmenistann igaline karar verilip kumandanla Kafkas Ordusu Birinci Ordu Kumandan General Lazaryev getirildi. Lazaryev, Osmanllara kar yaplan savata ve bilhassa eyh mil harektn bastrmada gsterdii sertlikle mehur bir kumandand. Trkmenler, Ruslarn saldrya geeceklerini renince Mervde bir sava meclisi toplayarak savunma iin gerekli tedbirleri aldlar. Haziran balarnda Ruslarn hzl ilerleyii karsnda Byk Bendesen Geidinde zayiat veren Trkmenler, Gktepeye ekilmek zorunda kaldlar. Bu arada General Lazaryev 26 Austos 1879 tarihinde kan zehirlenmesi sonucu ld ve yerine Lomakin geti. Lomakin btn birliklerini Bendesende toplayarak Gktepeye doru ilerlemeye balad. Yolda henz boaltlmam yerleim yerleri Rus birlikleri tarafndan talan edildi ve ahalisi ldrld. Bu arada Trkmenler, Gktepe Kalesinin duvarlarn ykselttiler, kadn ve ocuklar iin kale dnda bir yerleim birimi kurdular. Esas Gktepe Kalesi taraftan i ie yksek duvarlarla evrilmi, her duvarn nne derin hendekler kazlmt. Ruslarn 9 Eyll sabah koldan Gktepe zerine ilerleyiini Berdi Murad Han, Kara Batur kumandasndaki svarilerle durdurmaya altysa da baarl olamad. Rus ordusu ile Trkmen svarileri arasndaki arpmalar silh stnlne sahip Ruslarn galebesiyle neticelendi. Trkmenlerin svari kuvvetlerini bertaraf eden Lomakin ordusu Gktepe nlerinde kaleyi bombardmana balad. Gktepe Kalesini, kadn ve ocuklarn bulunduu Yengiehiri harabeye eviren Rus bombardman ksa zamanda binlerce Trkmenin lmne yol at. Rus askerleri Gktepe Kalesinin birinci surundan ieri girince Trkmenlerle gs gse savatlar; Trkmenler ksa zamanda Rus birliklerine byk zayiat verdirince Ruslar Hazar kylarna ekildiler. Gktepedeki Trkmen baars Ruslarn Orta Asyadaki yenilmezlii inancn sarst. Rusyada, Trkistanda, Avrupa baehirlerinde bu olay tam bir Rus yenilgisi olarak kabul edilirken slm lkelerinde bir zafer sevinci yaratt, stanbuldaki gazetelerde Trkmen zaferini kutlayan yazlar kt. Gktepe yenilgisi baehir Petersburgda byk tepkilere yol at. Ertesi yl General Lomakinin yerine nce General Tergukasov, ardndan 1877-1878 Trk-Rus Harbinde Plevnede Osman Paaya kar savaan General M. D. Skobelev komutan tayin edildi. Skobelev mhimmat ve yiyecek ulam iin Hazarn dousundan Gktepeye bir demiryolu yapmn balatt. Nisan 1880de hazrlklarn tamamlayarak Trkmen topraklarna girdi. Bu arada Nur Verdi Hann 5 Mays 1880de lmesi Trkmenler zerinde byk etki yapt. Fakat hemen toparlanarak Nur Verdi Hann kk olu Mahtumkuluyu han seip Tkma Serdar ile kiilik bir danman heyeti tayin ettiler. Ruslar, 1 Ocak 1881de Gktepenin btn yollarna hkim olan Yengikaleye iki koldan saldrp buray zaptettiler. Ardndan Trkmen ve Rus kuvvetleri arasnda arpmalar balad. 18-23 Ocak tarihleri arasnda Gktepe surlarnn altna mayn yerletiren Ruslar 24 Ocakta genel taarruza getiler. Daha sonra Rus birlikleri geri ekildi ve maynlar atelenerek kale surlar havaya uuruldu. Tekrar hcuma geen Ruslar askerleri ve panik iindeki halk mitralyz ve top ateine tuttular. Aman dileyen halkla birlikte btn Gktepe mdafileri ehid oldu. Skobelev, nerettii bildiride Gktepeden kaanlarla dier Trkmenlerin Rus arnn hkimiyetini kabul etmelerini istedi. leri harekta devam edip Akbda kadar Trkmen topraklarn igal etti (30 Ocak 1881). Bylece Trkmenistann stratejik bakmdan

ok nemli olan bat blgesi Rus kontrolne girmi oldu. Fakat Rus birlikleri, ngilizlerin basksyla Akbddan sonra Trkmen topraklarnda ilerlemeyi durdurdular. Bunun zerine Merv blgesindeki Trkmenler, ngiltereye heyetler ve mektuplarla bavurarak Rus istilsna kar korunmalarn istediler ve ngiliz tbiiyetine girdiklerini iln ettiler; ancak bir netice alamaynca lkelerinin geri kalan ksmn savunmaya hazrlandlar. Fakat Rus basks ve entrikalar yznden Trkmenler arasnda Ruslara kar koyma gc gittike zayflamaya balad. Ruslar Ali Han-Avar ile Nur Verdi Hann dul ei Glcemal Hanm vastasyla Trkmen ileri gelenlerini Rus hkimiyetini kabul etmeleri hususunda ikna etmeye altlar. Bylece 1869da balayan Trkmenistan istils tamamlanm oldu. Rus Hkimiyeti Dnemi. Trkmenistandaki Rus idaresi ve smrsnn Rus hkimiyetine giren dier Trk lkelerinden tek fark, Ruslarn Trkmenleri daha sk kontrol etme imkn veren zel bir kanunla ynetmeleri olmutur. Trkmenlerden de ar vergiler alnm, topraklarnn en zengin ksmlarna el konarak pamuk ekimine ayrlmtr. Bu smrye kar Trkmenler uzun sre ses karamadlar. lkede btn idare ve mevkiler Ruslarn eline gemi, Trkmen ileri gelenlerine ancak kk memurluklar verilmiti. arlk idaresinin bu istibdat rejimi XX. yzyln balarna kadar devam etti. XIX. yzyln sonlar ile XX. yzyln balarnda dier Trk ellerinde olduu gibi Trkmenistanda da bir siyasal uyan gerekleti. Ancak Trkmenlerin giritii mcadele baarszlkla sonuland. Zira Ruslar, harektn ileri gelenlerinin btn mal ve arazilerini ellerinden aldklar gibi yeni birtakm vergilerle halk cezalandrma yoluna gittiler. Ruslarn Trkmenler zerinde kurduklar bu bask rejimi ok gemeden halkn tepkisiyle karlat. Rus mezalimine kar ilk ba kaldr Hve civarndaki Yomut Trkmenleri arasnda grld. Fakat Hve hannn Ruslardan yardm istemesi zerine Cneyd Han idaresindeki bu ayaklanma baarl olamad. Trkistanda 1916da mill ayaklanmann hzla yaylmas Trkmenleri de etkiledi, Cneyd Hana byk bir sempati ve taraftar kazandrd. Rusyadaki Bolevik htillinin ardndan Hvede kurulan Gen Hveliler Meclisinin Rus kuvvetleri tarafndan datlmas ve Ruslarn Trkmenler zerine yrmesi Cneyd Han tekrar harekete geirdi. Bu arada baz Rus birliklerinin Hveden ekilmesini frsat bilen Cneyd Han, Hve ehrini ele geirmeyi baard (ubat 1918). Cneyd Han, Hveyi tam iki yl Trkmen egemenlii altnda tuttu. Ancak zbeklerle ihtilfa dmesi yznden durumu sarsld; sonunda Sovyet taraftar zbeklerin de arsyla Hve stne yryen Kzlordu birliklerine yenilerek Karakum lne ekilmek zorunda kald. Cneyd Hann mcadelesi devam ederken Bat Trkmenistanda Ruslara kar ayaklanmalar sryordu. Albay Oraz Serdar, emrindeki Trkmen kuvvetleriyle isyan etti, fakat mcadelesinde baarya ulaamad. Rusyadaki i sava kazanan Kzlordu birlikleri, btn Trk ellerindeki kurtulu hareketlerini ve bu arada Trkmenistandaki mill ayaklanmay bastrd. Cneyd Han mcadelesinden vazgemedi ve Ruslar 1931 ylna kadar uratrd. En byk baary da 1924te Trkmenler ile zbeklerin birlikte kardklar isyanda gsterdi. Ruslarn kontrolndeki birok kasabay ele geirip Hve zerine yryen Cneyd Han, Trkistandan gelen Rus takviye birliklerinin yetimesiyle ehri alamad. Oraz Serdar ile Cneyd Hann nderliklerinde yrtlen istikll savann Kzlordu birlikleri tarafndan kanl bir ekilde bastrlmasndan sonra Trkmenler, mcadelelerini parti iinde srdrmek iin Trkmenistan Komnist Partisine girmeye baladlar. Trkmenlere ulusal, kltrel ve ekonomik hibir hak vermek istemeyen Rus komnistlerine iddetle kar ktlar. Ayrca dzenlenen kongrelerde mslmanlar ve Trkleri birlie ararak haklarn korumaya karar verdiler. Trk komnistlerinin giritii bu mcadele Sovyetleri son derece tedirgin etti. zbek, Kazak ve Trkmenlerin dayanmasn engellemek iin Sovyetler baz tedbirler almaya, eski

ekimeleri krklemeye ve aralarndaki kabile ihtilflarndan faydalanp Trkistan Trklerini birbirlerinden ayrmaya baladlar. ok gemeden Rus Komnist Partisi Merkez Komitesi Politbrosu, Trkistan komnist partilerinin istekleri dorultusunda ayr ayr cumhuriyetler kurulacan iln etti (12 Haziran 1924). Bunun zerine tekil edilen Merkez Toprak Komitesi cumhuriyetlerin snrlarn tesbit iine giriti ve Eyll 1924te almalarn Rus Komnist Partisinin onayna sundu. Komitenin kararlar onaylannca her cumhuriyetin komnist partisi ileri gelenleri yeni komiteler oluturup kendi idar, ekonomik ve kltrel programlarn hazrladlar. Bu almalar 27 Ekimde tamamland ve Trkistanda zbek, Kazak, Krgz, Karakalpak, Tacik gibi sosyalist cumhuriyetler ortaya kt. Trkmenistan Cumhuriyetinin snrlar Hazar kylarndan Merv blgesine kadar uzanyordu. Buhara Cumhuriyetinin Trkmenlerle meskn Kerki ve rcy vilyetleriyle Hrizm Cumhuriyetinin Trkmen blgeleri olan Taavuz, lyali, Parsu, Knye rgen, Mangt, Ambar-Mamak, Sadavar, Dargan-Ata ve Hocaelinin bir ksmn iine alyordu. 1869 ylndan itibaren Ruslar, Trkmenistan istilya baladklar zaman Trkmen, Rus ve ngiliz kaynaklarnn verdii bilgilere gre Trkmen nfusu 1.150.000 civarnda idi. Gayri resm olarak verilen bu nfusun 300.000i ran ve Afganistanda, 450.000 kadar Buhara ve Hve hanlklarnda, 400.000i de mstakil Trkmen Cumhuriyetinde yayordu. Fakat Trkmenler, istil hareketinin devam ettii on iki yl iinde pek ok telefat verdiklerinden nfuslarnda byk bir d meydana geldi. Rus igali altna giren Trkmenlerin nfusundaki en byk dler, 1917 Bolevik htillinden sonra Rusyada kan i savala 1930larda Sovyetlerin uygulad mecburi iskn politikasnda ve II. Dnya Sava esnasnda gerekleti. 1970 resm saymna gre Trkmenlerin nfusu 1.510.000 idi. Doum yzdesi ok yksek olan Trkmenlerin nfusu 1979da yaplan seim sonularna gre 2 milyonu gemi bulunuyordu. Gaspral smil Beyin Trk leheleri arasndaki farkllklar en aza indirerek ortak bir dil oluturulmas yolundaki almalarna karlk Ruslar her Trk Cumhuriyetine kendi lehesini ayr bir dil gibi kabul ettirmi, bylece Trkler arasndaki dil ve kltr birliini bozmak istemi, daha sonra alfabeye el atlmtr. Btn Trk dnyasnda olduu gibi Trkistanda da Arap alfabesi kullanlyordu. Ruslar, 1928de Trkler iin Rus Kiril harfleriyle kark bir Latin harfleri sistemini uygulamaya koymu, II. Dnya Savann balamasyla bu alfabenin kullanm yasaklanm, her Trk lehesi iin birbirinden farkl Kiril alfabesi uygulamas zorunlu klnmtr. Latin alfabesiyle yazlan btn kitaplar toplatlarak imha edilmi, btn okullarda Rusa renimi mecburi tutulmutur. Dil sahasnda Trk cumhuriyetlerinin urad bu baskya kar bir mddet sonra Trk aydnlar mcadele etmeye balamtr. Cengiz Aytmatov ve Olcas Sleymanov gibi edip ve airlerin nderliinde srdrlen mcadele bugn iyi bir seviyeye ulam, Trk dili zerindeki almalar hzlanmtr. Ruslatrma ve Sovyetletirme abalar kltr alannda da grlm, edebiyatta mill ruhu aksettirecek eserler yasaklanmtr. Trk lehelerinde proletarya ve kolhoz edebiyat oluturulmas, konu olarak Byk Karde Rus milletinin Rus olmayan milletlere kar iyilik ve yardmlarnn ele alnmas, byk oranda Rus ediplerinden yaplacak tercmelerin yaymlanmas yoluna gidilmitir. Bunun yannda Ruslar, slm dini aleyhindeki faaliyetleriyle Trkleri eski kltr geleneklerinden uzaklatrp Rus kltrnn etkisine sokmak iin neriyata girimiler, hatta din adamlarn slm ktleyen demeler vermeye ve yazlar yazmaya zorlamlardr. Trkmenler ayrca zorla ateizm eitimine tbi tutulmutur. 1917de 500 caminin bulunduu Trkmenistanda camilerin hemen tamam Sovyet devrinde yklm veya kapatlmtr. Baehir Akbd, Orta Asya baehirleri iinde camisi olmayan yegne ehir haline gelmitir. Fakat Sovyetler btn zorlamalara

ramen arzularna ulaamam, Trkmenistanda Mahtumkulu gibi ahsiyetlerle ilgili aratrmalar yaplmaya balanmtr. Trk aydnlarnn bu cesurane hareketi Trk cumhuriyetlerinin bandaki yerli komnist idarecileri tarafndan da desteklenmitir. Sovyetlerin Trkmenistana yapt en nemli hizmet pamuk yetitirmek amacyla Karakum Kanaln atrmas olmu, bu kanal Trkmenistana deta yeni bir hayat getirmitir. Bamsz Trkmenistan. Trkmen aydnlarnn ekonomik smrye ve kltrel asimilasyona kar ktklar aklk (glastnost) devrinde Trkmenistan Komnist Partisinin bana Saparmurad Atayevi Niyazov getirilmiti. Leningrad niversitesinde elektrik mhendislii tahsil eden Niyazov, Trkmenistana dnnde parti tekiltnn muhtelif kademelerinde alm, ksa zamanda dikkatleri zerinde toplam, M. Gorbaovun Moskovada Sovyetler Birliinin bana getii yl Trkmenistan Komnist Partisi birinci sekreterliine seilmitir. Niyazovun Trkmenistanda ilk ii halk arasnda birlii salamak olmu ve bunda baarya ulam, daha sonra Trkmenistann haklarn savunan aydnlarn yannda yer almtr. Yapt konumalarda Sovyetlerin Trkmenistana ok az gelir braktn, bu durumun Trkmenistan fakirletirdiini sylemitir. Niyazovun ikinci k Trkmen diliyle ilgilidir. Trkmenlerin Rusann etkisiyle ana dillerini kullanmada uradklar eziklii grm, Trkmen dilini cumhuriyetin resm dili haline getirmi, 1989da Trkmenistan hkmetinin ald bir kararla Trkmence Rusa ile birlikte cumhuriyetin resm dili iln edilmitir. Bu etkinlikleri Niyazovu halkn nazarnda popler hale getirmi, 1990da yaplan cumhurbakanl seimini %99,5 oyla kazanmtr. Sovyetler Birliinde cereyan eden gelimeleri dikkatle takip eden Cumhurbakan Niyazov dengeli bir siyaset izlemitir. Nihayet 1991 Austosunda Sovyetler Birliinin dalmasndan sonra lkenin istikllini iln etmeden nce konuyu halk oyuna sunmu ve halkn %93 Trkmenistann istiklli iin oy kullanmtr. 27 Ekim 1991de toplanan Trkmenistan Parlamentosu Trkmenistann bamszln iln etmitir. Trkmenistann bamszln ilk tanyan ve lkede bykelilik aan devlet Trkiye olmu, buna karlk Trkmenistan da ilk bykeliliini Trkiyede amtr. Trkiyenin yardmlaryla Trkmenistan, Birlemi Milletler Ekonomik birlii Tekilt ve slm Konferans Tekiltna ye kabul edilmitir. Bu arada bata Trkiye olmak zere dost lkelerle ikili anlamalar yaplmtr. stiklline kavutuktan sonra Saparmurad Trkmenba nderliinde ekonomik, sosyal ve siyasal kalknmasn hzla tamamlayan Trkmenistan hem blgede bir istikrar unsuru hem istikbale gvenle bakan bir lke haline gelmitir. Trkmenistann istedii mal krediyi Trkiye karlam ve ilk yllarnda Trkiye bu cumhuriyete yardmc olmutur. Bu arada Cumhurbakan Turgut zaln tevikiyle Trk i adamlar Trkmenistann pek ok projesini desteklemi ve byk yatrmlar yapm, iki lke arasndaki ticaret hacmi yksek seviyelere ulamtr. Dier Trk cumhuriyetlerinde grld gibi Trkiye, Trkmen rencilere Trk niversitelerinde okuma imkn vermitir. Binlerce Trkmen renci Trkiyeye gelerek renim grm, nemli bir ksm almalarn tamamlayp lkesine dnmtr. Bu arada Mill Eitim Bakanl ile zel retim kurumlar Trkmenistanda atklar Trkmen-Trk kolejleriyle Trkmen halknn eitimine nemli lde katkda bulunmaya almaktadr. III. KLTR ve MEDENYET Trkmenler, XVI. yzyln sonlarna kadar bir devlet kurma imknn elde edemedikleri iin kltr hayatlar olduka snk gemitir. Buna ramen Trkmenler arasnda pek ok edip ve air

yetimitir. Trkmen airlerinin en mehuru Trkmenlerin mill airi olan Mahtumkuludur (. 1783ten sonra). XIX. yzyln ikinci yars, dier Orta Asya Trklerinde olduu gibi Trkmenler iin de kltrel alanda bir uyan devridir. Rus istils ve onu takip eden esaret yllarnn getirdii straplar Trkmenler arasnda yeni bir uyana yol amtr. Kltr sahasnda Trklk bilincinin uyann salayan Gaspral smil Beyin fikirleri Trkmenler arasnda yaylm, XIX. yzyln sonlarna doru alan modern okullardan pek ok Trkmen aydn yetimitir. Bunlarn en mehurlar Gktepedeki Rus katliamn iirlerinde dile getiren Gayip Verdi Miskin Kl ile (Molla Kl) komnist rejimine ramen Trkmenistann ve Trkmenlerin istikll ve hrriyeti iin mcadele eden Abdlhakim Kulmuhammedolu Kr Molla, Berdi Kerbebovolu, Vogayolu, Garaca Burunolu, Amandurdu Alamolu gibi edip ve airlerdir. Bunlar mcadelelerine btn basklara ve glklere ramen 1930 ylna kadar devam etmitir. 1930 balarndan itibaren Stalin nderliindeki Marksist rejimin bask ve terryle bu air ve edipler eserleriyle birlikte yok edilmeye allmtr (Trkmen dili ve edebiyat iin bk. TRK).

BBLYOGRAFYA

BA, rade-Hariciye, nr. 6728, 9982, 10048; Hive Meselesi, Dosya nr. 25, stanbul Hariciye Arivi; Belzr, Fth (Fayda), s. 587-588; Taber, Tr (Ebl-Fazl), IV, 300 vd.; bnl-Esr, el-Kmil, IX, 482-484; Eblgazi Bahadr Han, ecere-i Terkime (nr. A. N. Kononov), Moskva-Leningrad 1958; tr.yer.; a.mlf., A General History of Turks, Mogols and Tatars, London 1730, tr.yer.; N. I. Grodekov, Voina v Turkmenii, Petersburg 1883, I; A. lyasov, Prisoedinenie Turkmenii k Rossi, Sbornik Arkhivnikh Dokumentou Akademiia Nauk Turkmenskoi SSR, Akabad 1860; J. A. MacGahan, Campaigning on the Oxus and the Fall of Khiva, New York 1874; N. Petrusevitch, The Turcomans, London 1880; H. Stumm, Russia in Central Asia, London 1885, tr.yer.; C. H. Rawlinson, England and Russia in the East, London 1895; Abdu-us Sattar Kazy, Kniga Raskazov o bitvakk tekindzev, Trkmenskaia Poema XIX Veka (ed. A. Samaylovic), Petersburg 1914; Literature Turkmenii, Moskva 1934; Ta Nazar, Doklad o literature Turkmenskoy SSR, Peryi vsesoiuzny szed sovetskikh pisalei 1934, Moskva 1934, s. 138 vd.; F. L. Shteinberg, Ocherki storii Turkmenii, Moscow 1934; O. Caroe, Soviet Empire: The Turks of Central Asia and Stalinism, London 1953; Klasiksi Turkmenskoy Poezii, Moskva 1955; A. Karriyev-A. Rosliyakov, Kratkiy Ocherk storii Turkmenistana 1868-1917, Akabad 1956; storiya Turkmenskoy SSR, Akabad 1957, I; brahim Kafesolu, Trkmen Ad, Mnas ve Mahiyeti, Jean Deny Armaan, Ankara 1958, s. 121-133; R. A. Pierce, Russian Central Asia, 1867-1917: A Study in Colonial Rule, Berkeley 1960; W. Kolarz, Russia and Her Colonies, Hamden 1967; A. Berdi Murad, Turkmenistan and Turkmens, Handbook of Major Soviet Nationalities, New York 1975, s. 262-282; Mehmet Saray, Rusyann Trk llerinde Yaylmas, stanbul 1975, tr.yer.; a.mlf., Rus gali Devrinde Osmanl Devleti ile Trkistan Hanlklar Arasndaki Siyas Mnasebetler (1775-1875), stanbul 1984, tr.yer.; a.mlf., Yeni Trk Cumhuriyetleri Tarihi, Ankara 1996, s. 329-390; a.mlf., Rus Tarih Aratrmalarnda Trkmenistann gali, TKA, XXIV/1 (1986), s. 85-92; a.mlf., Hve Hanl, DA, XVIII, 167170; A. Zeki Velid Togan, Bugnk Trkili Trkistan ve Yakn Tarihi, stanbul 1981, tr.yer.; V. V.

Barthold, Mool stilsna Kadar Trkistan (haz. Hakk Dursun Yldz), stanbul 1981, tr.yer.; Central Asia: 120 Years of Russian Rule (ed. E. Allworth), Durham 1989; Saparmurat Trkmenba, Bamsz ve Srekli Tarafsz Trkmenistan, Trkler (nr. Hasan Celal Gzel v.dr.), Ankara 2002, XIX, 711-719; Muhammed Aydoduyev, Trkmenistan (trc. Bilgehan Atsz Gkda), a.e., XIX, 720-737; Mehmet Seyfettin Erol, Trkmenistan Cumhuriyeti, a.e., XIX, 738-756; Asyada Ruslar ve Trkmenler, Tercmn- Hakkat, nr. 129, stanbul 1297/1880; M. H. Weil, la Tourkmnie et les tourkmnes, Journal des sciences militaires, 8e sr., XXVI, Paris 1880, s. 83-118, 233-264, 361 vd.; V. Musabay, dil-Ural Trkleri Dil ve Yazlarnn Sovyetletirilmesi ve Ruslatrlmas, Dergi, sy. 15, Mnih 1959, s. 55-61; P. Urban, Trkistan Sovyet Cumhuriyetlerinde Mill-deolojik Eilimler, a.e., sy. 23-24 (1961), s. 46-57; Abdurrahman Kunta, Sovyetler Birliinde Mslmanln Gerek Durumu, a.e., sy. 35-36 (1964), s. 26-37; Edige Krmal, Trkmenistanda Milliyetilik, a.e., sy. 42 (1965), s. 13-32; Shahram Akbarzadeh, National Identity and Political Legitimacy in Turkmenistan, Nationalities Papers, XXVII/2, London 1999, s. 271-290; Timur Kocaolu, Turkmenistan, EI (ng.), X, 686; Osman Gazi zgdenli, Merv, DA, XXIX, 221-223. Mehmet Saray MMAR. Neolitik devirlerden itibaren yerleimin tesbit edildii Trkmenistanda zellikle Part ve Ssnlerin mimaride nemli gelime kaydettikleri anlalmaktadr. X. yzylda blgede gl bir idare kuran Smnlerin de mimarlkta ileri olduklar sylenebilir. Fakat XI. yzylda Seluklularn Horasan ve Hrizmde egemenlik kurmalar ile sanat ve mimaride yeni bir devir balamtr. Bu dnemde Merv bata olmak zere Serahs, Dihistan, Nes gibi ehirlerde nemli imar faaliyetleri gerekletirilmitir. 1157de Byk Seluklu Devletinin yklmasyla blgedeki mimari gelenei Hrizmahlar devam ettirmitir. Bu devirde zellikle baehir rgenin (Grgen/Khne rgen) nemli mimari eserlerle donatld anlalmaktadr. Fakat 618deki (1221) Mool istillar neticesinde Seluklu ve Hrizmahl yaplar byk lde yok edildiinden her iki dnemin mimari eserlerinden pek az gnmze ulaabilmitir. Mool istillarnn ardndan uzun bir duraklama devrinden sonra Hrizmde yeniden canlanma balam, XIV. yzyln ilk yarsnda Altn Orda Hanlnn Hrizm valisi Kutlu Timurun rgenteki imar faaliyetleriyle ehir yine parlak bir dnem yaamtr. Timurlularn yklmasyla blgede ortaya kan idar boluk, zbek hanlarSafevler arasndaki srekli mcadeleler ve Rus istillar yznden XVI. yzyldan itibaren Trkmenistan mimarisinde gerileme dnemi balamtr. Ardndan ounlukla eski gelenekleri daha basit llerde tekrarlayan ve fazla bir yenilik getirmeyen yaplar grlmektedir. Klliyeler. Seluklu dneminden itibaren Trkmenistanda klliyelerin ina edildii bilinmektedir. Fakat XI-XIII. yzyllardan ayakta kalabilen byk apl bir klliye mevcut deildir. Bununla beraber yaplan incelemelerden Mervdeki Sultan Sencer Trbesinin byk bir klliyenin ekirdei durumunda olduu tesbit edilmekte, kaynaklardan Sultan Aleddin Tekiin rgente trbe, medrese ve ktphaneden meydana gelen bir klliye ina ettirdii renilmektedir. Bu klliyeden yalnzca trbe gnmze ulaabilmitir. lk inas XII. yzyla kadar uzanan ve mescid, trbe, divanhne gibi meknlar ieren Kerkideki Astanababa yap kompleksiyle XIV. yzyldan balayarak XX. yzyla kadarki eklemelerle trbe, medrese, mescid, hankah blmlerinden oluan rgenteki bnl-Hcib

yaplar manzumesi de kk birer klliye saylabilir. Akbd yaknlarnda eski Anevde bulunan Anev Camii 860 (1456) ylnda iki katl medresesi ve trbe blmyle bir klliye halinde ina edilmitir. Bilhassa cephesindeki ini sslemeleriyle nem kazanan ve Timurlu dnemi mimarisinin yredeki en gzel rnei olan yap 1948 depreminde yklarak harabe haline gelmitir. Merv yaknlarnda medrese, cami, kervansaray, hankah ve eitli binalar ieren Ahun Baba Klliyesi gibi son dnemlerde (XIX. yzyl sonlar) yaptrlan ok niteli yaplar da blgede kkl bir klliye geleneinin varlna iaret etmektedir. Camiler. Trkmenistanda az sayda rnei bulunan eski camiler cuma ve namazgh mescidleri eklinde iki grupta incelenmektedir. Cuma camilerinin yerleim yerlerinin merkezinde ina edilmesine karlk daha kk boyutlu namazgh camileri yerleim yerlerinin dnda yaptrlmtr. Camilerin ana meknlar ounlukla mihrap nnde kubbeli veya eyvan biiminde bir merkez hacimle bunun iki yannda duvar yahut pyelerle blnen ksmlardan meydana gelmektedir. Blgedeki en eski camilerin ok destekli plan emalarna sahip olduu grlmektedir. lk ekli IX-X. yzyllara tarihlenen Baane (Kurlutepe) Mescidi ile X. yzyldan kald tahmin edilen ilbur ve Dandanakan mescidleri Smnler zamanna ait bu tipin rnekleridir. XIII. yzyln balarnda Hrizmah Muhammedin Dihistanda yaptrd cuma camiinin harim ksm mihrap n kubbeli, tula pyelerle mihraba paralel drt sahn esasna gre planlanmtr. XI-XII. yzyllara tarihlenen Dihistan ve Nes namazgh camilerinde de yan meknlar mihrap n blmlerinden aklkl duvarlarla ayrlmtr. Namazgh camileri ierisinde Merv yaknlarnda Yoltendeki Talhatan Baba Camii (XI-XII. yzyllar), mihrap nnde mekna hkim kubbesiyle plan tasarm bakmndan Trk mimarisinin gelimesinde nemli eserlerdendir. Dihistan Mezarlnda Mezr- r Kebr diye adlandrlan XI. yzyln sonlarna ait bir yap mevcuttur. Bir eit trbe-mescid olduu tahmin edilen bu eser, ap 11 metreyi bulan kubbesiyle devri bakmndan Trk-slm mimarisindeki tek kubbeli camiler iin gelimi bir rnektir. Camilerde genellikle bina veya avlu kelerinden birine bitiik konumda silindirik gvdeli bir minarenin yer ald tahmin edilmektedir. Ancak ikisi Dihistanda, biri rgente olmak zere tuladan yaplm yalnzca minare st ksmlar yklm halde gnmze ulaabilmitir. Dihistandaki Kuzey Minare bunlarn en eskisidir. Kitbesinden 495 (1101-1102) ylnda ehir hkimi Ahmed b. Ebl-Aar tarafndan Ali b. Ziyda yaptrld renilen minarenin camisinden eser kalmamtr. Buradaki ikinci minare cuma camiine aittir. XIV. yzyln ortalarnda Kutlu Timurun rgente ina ettirdii Kutlu Timur Minaresi 60 metreyi aan silindirik gvdeli yapsyla Orta Asyadaki minarelerin en bydr. Bunun da ait olduu cami zamanmza kadar gelememitir. Trbeler. Trbeler Trkmenistan mimarisinde nemli yer tutar. Genelde tek hacimden ibaret kare planl yaplarn zerini bir kubbe rtmektedir. Merv ve evresinde XI-XII. yzyllardan kalan sahblerden Breyde b. Husayb, Hakem b. Amr el-Gfr, mam Bekir, Hdy Nazar Evliya, Merv Kads Abdullah b. Breyde trbeleri bunlarn rneklerindendir. XI. yzyldan Kerkide Alemberdar, Serahsta Ebl-Fazl ve Meanada (Meyhene) Eb Sad trbeleri ap 10 metreyi aan kubbeleriyle nemli eserlerdir. Fakat XII. yzyln ortalarnda mimar Muhammed b. Atszn eseri olan Mervdeki Sultan Sencer Trbesi, Seluklu trbe mimarisinin ok daha gelimi bir rnei olarak kendini gsterir (bk. SULTAN SENCER TRBES). Bunlarn dnda Eski Dihistan Mezarlnda kesin tarihleri bilinmeyen, ancak XI-XII. yzyllara mal edilen ok harap vaziyetteki bir grup trbe, okgen ya da silindirik gvde biimleri ve nlerinde eyvan eklindeki giri blmleriyle Trkmenistann

dier trbelerinden ayrlan tasarm zellikleri gsterir. XII. yzyln ikinci yarsnda ilim, kltr ve sanat bakmndan ok nemli bir merkez haline gelen Hrizmahlarn baehri rgenteki iki trbe onlarn htrasn yaatmaktadr. Bunlardan eski ehrin harabeliinde yer alan Sultan Aleddin Teki Trbesi kare planl olup iten bir kubbe ile rtldr. Yap, dtan ana gvde zerinde ykselen silindirik kasnak blm ve bunun zerini rten konik klhyla ayrca dikkati ekmektedir. Buna yakn konumda tuladan kare planl olarak ina edilen Fahreddin er-Rz Trbesi (XIII. yzyln balar) iten kubbe, dtan piramit atl bir rtye sahiptir. Yapnn, bir dnem burada bulunan ve 606da (1210) Heratta vefat eden Fahreddin er-Rznin htrasna ina edilmi bir makam-trbe olduu anlalmaktadr. rgente Kutlu Timur Minaresinin batsndaki Trebeg Hanm Trbesi XIV. yzyl Orta Asya Trk mimarisinin aheseri diye nitelendirilmektedir. Kesin tarihi bilinmeyen trbenin XIV. yzyln ilk yarsnda Kutlu Timurun ei Trebeg Hanm iin ina ettirildii kabul edilmektedir. Yap her bakmdan kendine zg bir mimari tasarma sahiptir. Tuladan yaplan ve dtan onikigen plan esasna dayanan eserin ziyaret mekn iten altgendir. Ana meknnn zerini ift kubbe rtmektedir. Frze inilerle kapl d kubbesi ykk olan trbenin, mimarisi kadar ini sslemeleriyle de btn Orta Asya yaplar arasnda sekin bir yeri vardr. Moollarn 618de (1221) Hrizmi igali srasnda ehid den, Kbreviyye tarikatnn kurucusu Necmeddn-i Kbrnn trbesi de rgentedir. Harap ehrin dnda eski bir mezarlk alannda yer alan trbe takapsndaki kitbesine gre Kutlu Timur tarafndan yaptrlmtr. 732de (1332) rgeni ziyaret eden bn Battta kesin tarihi belli olmayan trbeden ve yanndaki bir zviyeden bahsetmektedir. Trbe mezarn bulunduu kare planl, kubbeli blmn nnde bir girile onun iki tarafnda zviye meknlar olduu dnlen kubbeli birer odadan meydana gelmektedir. Necmeddn-i Kbr Trbesinin hemen karsnda yer alan ve Trebeg Hanm Trbesinin plann daha kk llerde tekrarlayan Sultan Ali Trbesi XVI. yzylda yaptrlm, ancak tamamlanamamtr. Kaleler. ok harap durumdaki Trkmenistan kalelerinden Dihistanda ehri kuatan kerpi sur duvarlarnn ykntlar halen grlebilmektedir. Mervde eitli dnemlerde yaptrlan kalelerin kalntlar iinde Sultankale, Seluklu dneminden kalan en iyi durumdaki rnektir. Serahsta sadece kalenin tuladan sur duvarlar ksmen korunmutur. rgente harap vaziyetteki Akkale de bir i kale olarak ina edilmitir. ehri kuatan Takale surlarndan ise eser kalmamtr. Sivil Mimari. Eski yollarn nemli bir geit ve kavak noktasnda bulunan Trkmenistanda bugn ekserisi l alanlarnda ve ssz yol gzerghlarnda harap durumda baz kervansaray kalntlar mevcuttur. ou kmelenmi durumda birer kerpi yn halinde grnen bu eserler, Trk-slm mimarisinde kervansaraylarn erken rnekleri olmalar bakmndan byk nem tamaktadr. Mslman Araplarn ilk fetih devrinden itibaren blgede bir ribt gelenei balattklar bilinmektedir. Bugn kale ya da kk diye adlandrlan bir grup eserin o dnemlerde ina ettirilmi ribtlar olmas ihtimali byktr. Mervde Byk Kzkale ve Kk Kzkale kkleriyle Merv yaknlarndaki Byk Naimkale ve Kk Naimkale yaplar bunlara rnek verilebilir. Daha sonralar kervansaray denilen farkl bir yap tipine dnecek olan bu mimari geleneini Smnler srdrmtr. X. yzyla tarihlenen Merv-Hrizm yolu zerindeki Hrmzferre Kervansaray bu dnemin eseridir. Seluklu devrinde yol gzerghlarnda ok sayda kervansaray ina edilmitir. XIXII. yzyllara mal edilen bu yaplardan ml-Hrizm yolundaki Dye Hatun Kervansaray, MervHrizm yolundaki Ode Mergen (Merguen) Kervansaray, Merv-ml yolunda bulunan el-Asker Kervansaray ile Dihistann ehir surlar dnda yer alan Dihistan Kervansaray ahr ve konaklama

birimlerinin tek avlu etrafnda ekillendii rneklerdir. XII. yzyln balarnda yaptrld tahmin edilen Eski Merv-ml yolundaki Akakale Kervansaray drt eyvanl iki avlu esasna gre tasarlanmtr. Merv blgesinde kutlu ehir denilen yerde bulunan Baane Kervansaray bu iki tipten farkl bir plan emasna sahiptir. levi bakmndan tartmal olmakla beraber plan zellikleriyle yap Anadoludaki Seluklu dnemi sultan hanlarnn ncs saylmaktadr. Trkmenistandaki eski saray mimarisi konusunda yeterli bilgi yoktur. Halen ok harap vaziyette bulunan Mervdeki Seluklu Saray kk, divanhne ve eitli hizmet birimlerinden meydana gelmektedir. rgenteki saraydan ise eser kalmamtr. Trkmenistann eski konut mimarisine ilikin bilgiler de snrldr. Yaplan kazlar sonucunda Merv ve evresinde IX-XIII. yzyllara ait baz konut kalntlar ortaya karlmtr. Bunlarn planlar genellikle merkezde bir ana meknla drt ynde ona balanan blmlerden olumaktadr.

BBLYOGRAFYA

bn Battta, er-Rile, Beyrut ts. (Dru Sdr), s. 360; A. Yu. Yakubovskiy, Razvalini rgena, Leningrad 1930; N. M. Bainskiy v.dr., Arhitekturnie pamyatniki Trkmenii, Moskva-Akabad 1939; B. N. Zaspkin, Arhitektura Sredney Azii, Moskva 1948; G. A. Pugaenkova, Puti Razvitiya Arhitektur Yujnogo Trkmenistana Por Rabovladeniya i Feodalizma, Moskva 1958; a.mlf., skusstvo Trkmenistana, Moskva 1967; E. Atagarriev v.dr., Trkmenistann arhutektura yadigarlukleru-Pamyakniki arhutektur Trkmenistana, Leningrad 1974; Mustafa Cezar, Anadolu ncesi Trklerde ehir ve Mimarlk, stanbul 1977; N. Halimov, Gadimi rgence Syahat, Akabad 1986; Ara Altun, Ortaa Trk Mimarisinin Anahatlar in Bir zet, stanbul 1988; Azim Ahmedov, Gadimiyetin Yan, Akabad 1993; Oktay Aslanapa, Trk Cumhuriyetleri Mimarlk Abideleri, Ankara 1996; Hakk nkal, Anadolu Seluklu Trbeleri, Ankara 1996; Yksel Sayan, Trkmenistandaki Mimari Eserler (XI-XVI. Yzyl), Ankara 1999; a.mlf., Trkmenistann XI-XIX. Yzyl Mimar Antlar, Trkler (nr. Hasan Celal Gzel v.dr.), Ankara 2002, VI, 63-75; a.mlf., Merv, DA, XXIX, 223-225; Orhan Tan, Merv, Ankara 2000; M. E. Masson, Novie dannie o nadiisyah odnogo Mehedi-Misrianskogo minareta, Epigrafika Vostoka, VII, Moscow 1953, s. 7 vd.; S. B. Lunina, zuenie Jilh domov Merva X-naala XIII v., Kultura Trkmenii v Srednie veka (TYUTAKE), XVIII, Akabad 1980, s. 59-84; Emel Esin, Merv, TA, XXIV, 18-21; V. Minorsky, Mehed-i Msriyan, A, VIII, 159-160; Aydn Taneri, Grgen, DA, XIV, 321-323; Abdlkerim zaydn, Hrizm, a.e., XVI, 217-220. Yksel Sayan

TRKMENLER
XI. yzyldan itibaren Ouzlara verilen ad. Seyhun (Siriderya) boylarnda oturan Ouzlar arasnda X. yzyldan itibaren slmiyetin yaylmas sonucu ortaya kan Trkmen tanmlamas, Mvernnehirli yerli mslmanlar tarafndan slmiyete giren Ouzlar iin gayri mslim Ouzlardan ayrt edilmek zere kullanlmtr. Trkmen adnn yerlilerce mslman Trk anlamnda yaygnlamas bu addaki topluluun slmiyeti kabul eden ilk Trk kavmi olmasyla ilgilidir. Trkmen kelimesinin nereden geldii konusunda balca iki gr vardr. Bunlardan birine gre Trkmen, Trk ad ile Farsa mndan (mnend) gelmi olup Trke benzer demektir. Brn bu fikirde olduu gibi Kgarl Mahmud da Trkmen adnn bu ekilde aklanmasyla ilgili bir hikye anlatr. kinci gre gre Trkmen, Trkl-mndan ( ) gelmektedir. Tarihi bn Kesrin ileri srd bu gr XV. yzyl Osmanl tarihisi Mehmed Ner tarafndan da benimsenmitir. bn Kesr, Turul ve ar beylerin byk bir g ve itibar kazandn, mslman olan Trklerin bunlarn etrafnda toplandn ve bunlara Trkl-mn denildiini, halkn Trkmen adn verdii bu topluluun asln da Seluklularn (Selcika, Ben Selck) tekil ettiini kaydeder (el-Bidye, XII, 48). Bugn ise Trkmen adnn sonundaki -menin mbalaa eki olduu (kocaman, azman) sylenerek z Trk mnasn tad zerinde durulmaktadr. Trkmen ad Ouzlar hakknda umumiyetle XI. yzyln ikinci yarsndan itibaren kullanlmaya balanmtr. Fakat Ouzlar bu ad ok uzun bir zaman benimsememitir. Melliflerden bazlar Ouzlar tantmak iin, Ouzlar Trkmenlerden bir topluluktur eklinde ifadeler kullanmtr. Ancak XIII. yzyldan itibaren Ouz adn tayan bir topluluk grlmez. Bu yzylda Seyhun boylarndan Sakarya kylarna kadar uzanan ok geni sahada yaayan Ouz asll topluluklar Trkmen adyla anlmtr. Bununla beraber Arapa ve Farsa kaynaklarda Trkmen tabiriyle Ouzlarn kastedildii anlalmaktadr. Kaynaklar Ouzlarn Knk boyuna mensup olan Seluklulardan Trkmen adyla bahseder. Byk Seluklu Devletinin kuruluundan sonra Seluklu ailesi Trkmenler yannda eitli kavimlere mensup kiileri devlet hizmetine almtr. zellikle orduda gulm asll kumandanlara grev verilmesi gibi sebeplerle dlandklarna inanan Trkmenler bu yzden Seluklu ailesinden ayrlp eitli olaylara karmtr. Nizmlmlk, Trkmenlerin devlete zaman zaman zorluk karmalarna ramen Seluklularn kuruluunda glklere gs gererek byk hizmetlerde bulunduklarn, hnedann akrabas sayldklarn, bu sebeple onlarn her vesileyle devlet hizmetine alnp memnun edilmeleri gerektiini kaydeder (Siysetnme, s. 132). Trkmenler yaadklar corafyaya gre ylece tasnif edilebilir: Seyhun Boylar. 548 (1153) ylnda Horasanda Sultan Senceri yenen Ouzlar kuvvetli durumda bulunduklar srada, Mvernnehirde Buhara yaknlarndaki Karaglden Seyhun boylarndaki Cend ehrine kadar uzanan geni l blgesinde Trkmenler (Terkime) yurt tutmutu. 1220de Seyhun boylarnda kmeler halindeki pek ok ge ramen yine de kalabalk sayda Trkmen yayordu. Moollar, Hrizmin fethinde yararlanmak zere Trkmenlerden 10.000 kiilik bir kuvvet tekil etmekle birlikte Hrizme giderken Trkmenler yolda isyan ettiklerinden Moollar onlardan birounu yok etti. Geri kalanlar, Seyhun boylarndaki Trkmenlerle birlikte g ederek Merv ve Amye (ml) yrelerine geldi.

Mool istils yznden Trkmenlerin ou yurtlarndan ayrlp Horasanda topland. 1246da Seyhun boylarndaki Ouzlarn yurtlarndan geen papann elisi Plano Carpini, Ouz yurtlarn ehir, kasaba, ky ve kaleleri yklm harap bir lke olarak grmt. 1273te Seyhun boylarn ziyaret eden Orta Asyal melliflerden Ceml-i Kar buralar Trkmenlerin lkesi diye nitelendirmektedir. Kar, Ouz ehirlerinden Barnlkenti Barkent eklinde kaydetmi, burada fkh ve tefsir ilimlerinde uzman olan Hsmeddin Hmid b. sm adl bir limle tanmt. Cend ehrini de ziyaret eden Ceml-i Kar evvelce byk bir ehir olan Cendin imdi harap durumda bulunduunu, bununla beraber bir ticaret merkezi zellii tadn ve arsnda her trl maln grldn syler. Mellif buradaki eyhlerden Sinkl eyh Kemleddinin Trkmenler arasnda eyh Baba diye tanndn ve byk bir saygnl olduunu bildirir. Ceml-i Karnin verdii bilgiden istil esnasnda yaplan tahribata ve byk glere ramen XIII. yzyln ikinci yarsnn ortalarnda Aa Seyhun blgesinin hl Ouz lkesi niteliini koruduu anlalr. Bu da phesiz Aa Seyhun blgesinin Hrizm gibi dilin aznda oturan Cuci hnedannn topraklarna dahil edilmesiyle yakndan ilgilidir. Fakat XIV. yzylda Aa Seyhun kylar bir Trkmen lkesi olma vasfn kaybetmitir. Hrizm. Mool hkimiyetinin balamas zerine Manglak ve Balhan (Balkan) Trkmenleri, dilin aznda oturan Cengiz Hann torunu Batu Hana baland. Bu Trkmenlere Sayn Hanlu Trkmenleri denilmesi buradan gelir. Timurun hizmetindeki Trkmen asll emrler iinde en nls Argun ahtr. Argun ah, Buhara yresinde yaayan Trkmenlere mensuptu. Timur in seferine karken Semerkantn muhafazasna onu brakmt. Argun ahn oullar da Timurun olu hruhun en itibarl emrleri arasndayd. Yine Timur devrinde Emr Sadr ile bozkr hayatn yakndan bilen eyh Dvudun da Trkmen asll olduklar bildirilir. XVI. yzyln balarnda Manglak yarmadasndaki Trkmenlerin pek ou Salur boyuna mensuptu. Bu Salurlar ki (i) Salur ve Tak (d) Salur adlaryla iki kola ayrlmt. ki Salurlar ad geen yarmadann ky kesiminde, Tak Salurlar douda Hrizmden gelen ana yol zerindeydi. Bunun dnda Horasanda Durun yresinde Salur adn tayan olduka kalabalk bir topluluk yayor ve Manglak Salurlarndan ayrt etmek iin bunlara Horasan Saluru ad veriliyordu. Tak Salur ise Teke, Sark ve Yomut oymaklar tarafndan temsil ediliyordu (bk. SALUR). Yine Manglakta Esen Eli adl baka bir topluluk vard. Bu topluluk balca avuldur (avundur/avdur), gdir, Soynaclar ile dier baz kk oymaklardan meydana geliyordu. Hazar denizinin dou kysnda ve Manglakn gneyindeki Balhan dalar yresinde Ersar oyma bulunuyordu. Oymaa adn vermi olan Ersar Bay XIV. yzylda yaam ve rgenli eyh erefe 713 (1314) ylnda din meselelere dair Trke Munl-mrd adl bir eser yazdrmtr. Ersar oymann da Salurun bir obas olduu sylenir. Gklen denilen topluluun ise Etrek-Grgen aylarnn kylarnda oturduu tahmin edilmektedir. Gklenler Kay, Beydili (Begtili), Bayndr gibi Ouz boylarnn kollarndan meydana gelmiti. Vergilere ait rakamlar, birok boya mensup kollardan teekkl etmesine ramen Gklenlerin nfusunun Horasan Saluru ile Manglaktaki ki Salur ve Tak Salurdan az olduunu gsterir. Yine ayn yzylda Esterbd snrnda yaayan ve Safevleri skntya sokan Oklu (Ohlu) Trkmenleri mstakil bir topluluk halindeydi. XVI. yzyln ilk yarsnda Ceyhun (Amuderya) rma boyunca balca topluluk oturuyordu: Adakl Hzr Eli, Ali Eli ve Teveciler. ecere-i Terkimeye gre bunlar kkleri bakmndan z Trkmen saylmyordu. 1575-1578 yllar arasnda Ceyhun yeniden yatak deitirerek Hazar yerine Aral glne dklmeye balaynca ad geen topluluk bundan etkilendi, ayn zamanda btn

Trkmenlerin ekonomik hayat darbe yedi. Ayn yzyln sonlarna doru Etrek ve Grgen aylar boylarnda Eymr ve Salurlar da yayordu. Bu oymaklara Safev ve Yaka Trkmeni ad verilir. Safev Hkmdar ah Abbas, hem Trkmen aknlarn durdurmak hem de Esterbdn zbeklerin eline gemesini nlemek iin Eymrlerin beyi Ali Yr han unvan ile Esterbd valiliine tayin etti. Eymrler sayca blgedeki Oklu ve Gklenlerden daha azd. Bunlarn Manglaktan yakn bir zamanda Etrek-Grgen blgesine geldikleri anlalr. XVI. yzyln ikinci yarsnn ortalarnda Emba suyu kylarnda oturan ve kendilerine Nogay da denilen Mangtlarn yapt aknlara dayanamayan Teke ve Yomutlar, Kk Balhan ile Kzlarvat ortasndaki Kren da evresine g etti. 1639da, dilin aznda oturan Kalmuklarn aknlar sonucu Manglaktaki dier Trkmenler de Balhan taraflarna geldi. Bylece Manglak yedi asr sonra bir Trkmen yurdu olma niteliini kaybetti. XVIII. yzylda Esterbd blgesinde Oklularn yerini Salur boyundan gelen Yomutlar ald. Bunlar Afarlar ve Zendler ile mcadelelerinde Kaarlara yardm etmekteydi. ranl tarihilerden birine gre Kaar Devletinin kurucusu Aa Muhammed ahn annesi Yomutlarn babuu Begenin kzyd. Esen Eli topluluu Kalmuklara tbi olarak Manglakta kalmt. Kalmuklar bunlardan bir zmreyi XVIII. yzylda Kuzey Kafkasyaya grd. Yaadklar yrenin adyla Stavrapol Trkmenleri denilen bu Trkmenler, Orta Asyadaki Trkmenlerle mnasebetlerini kesmedi ve Mahtumkuluyu onlar da byk airleri sayd. Stavrapol Trkmenleri varlklarn gnmze kadar srdrmtr. XIX. yzyln balarnda Hve Hanlnn Kungratlarn eline gemesi, Buhara Hanl ile ran ahlnn zayf duruma dmesi Trkmenleri daha fazla bir hareket serbestliine kavuturdu. 1824te Teke ve Salurlar, Hve hanlarna ait yeni Mervi zaptederek ellerine geirdikleri esirleri Buhara hanna gnderdi. Tekeler tek balarna gittike kuvvetlendiler. Teke babuu Kuid Han, Hve Hkmdar Muhammed Emin Han 1855te Serahs yaknnda ar bir yenilgiye uratt ve Hve han sava meydannda kald. Kuid Han, yeni Hve hkmdar Abdullah Han ayn kbete uratt gibi 1860ta toplarla mcehhez Kaar ordusuna kar parlak bir zafer kazand. Fakat 1873te Ruslarn Hve Hanln egemenlikleri altna almalar durumu deitirdi. 1879da Ruslar, Trkmenlerin arn hkimiyetini kabul etmeleri teklifini iddetle reddetmeleri zerine harekete getilerse de Gktepede ar bir yenilgiye uradlar (Eyll 1879). Fakat bu baar uzun srmedi, Ruslar 1881de Trkmen elini imparatorluklarna kattlar. Hrizm Trkmenlerinin byk oymaklar Esen Eli (en nemli oymaklar avdur < avuldur ve gdir), Yomut (Salurdan), Teke (Salurdan), Salur, Sakar (Salurdan), Emreli (>Yemreli, Salurdan), Sark (Salurdan), Gklen (baz obalar Kay, Bayndr, Beydili) olup bunlardan alts Ouz Salur boyuna mensuptur; ayn zamanda nfuslar fazla olanlardr. 1819da dzenlenen Muravyevin listesinde Esen Eli 8000, Gklenler 40.000 adr gsterilirlerken Salura mensup oymaklardan Tekenin 50.000, Salurun 4000, Ersarnn 100.000, Yomutun 40.000, Sarkn 20.000, Sakarn 20.000 adr olduu bildirilmitir. Eblgazi Bahadr Hann ecere-i Terkimesine gre yukarda adlar geen Salur aslllardan baka Yaya, Cab, Kaltak, Burkas Eli, Azlar ve Olam rgenli oymaklar da Salur boyundan kmtr. 1819 listesindeki rakamlara gre 285.000 adr olan btn Trkmenlerin nfusundan 237.000 adr ( %83) Salura mensuptu. 1863 tarihli Vamberynin listesine gre 196.500 adr olan Trkmen nfusundan 172.500 adrn (%87sini) Salur boyundan kan oymaklar tekil ediyordu. Ayrca Salurlar, Anadoludaki Trk yerlemesinde nemli rol oynam boylardan biridir. randa Seluklular devrinde iki beylik kurdular. Salurdan sonra

Trkmenistan Trkmenlerinin teekklnde avuldur boyu gelir. Onlar Eymir ve gdir boylar izler, bunlarn nfuslar 1000-2000 adrdan fazla deildir. Gklen topluluuna bal Kay, Bayndr ve Beydili, Ouz boylarnn adlarn tayan obalardan her birinin nfusu 500 adrdr. ran. Moollarn gelmesi zerine Horasan, Azerbaycan, Irk- Acem ve Arrnda yaayan Trkmenlerin hepsi veya ou Anadoluya g etti. Kaynaklarda lhanllar devrinde randa Trkmenlerin yaadndan sz edilmez. Bu dnemde Sve yresinde Kalalarn (Hala) varl bilinmektedir. Celyirliler devrinde XIV. yzyln sonlarna doru Arrnda obanl Trkmenleri mevcuttu. obanl Trkmenlerinin Anadoludan rana obanllar tarafndan getirilmi olmas muhtemeldir. Timurun olu ve halefi hruh Mirza, rann en geni ksmn devletinin snrlar iine almakla beraber Azerbaycan, Arrn ve Irak Karakoyunlulara brakmak zorunda kalmt. Karakoyunlular, hruhun lmnden (1447) sonra yeni baarlar kazanarak Horasan dnda btn rana hkim oldular. Karakoyunlu elini tekil eden Sadl, Alpagut, Duharl, Baharl ve Aaeri oymaklar Arrn, Azerbaycan ve Irk- Acemi de yurt tuttular. nl Kaar oyma da Akkoyunlular devrinde Bozok (Yozgat) blgesinden Genceye g etmiti. 1469da Karakoyunlularn yerini Akkoyunlular ald. Akkoyunlular, Erzincann batsndan Horasana, irvandan Basraya kadar uzanyordu. Akkoyunlular devrinde Anadoludan rana yeni oymaklar gitti. Bunlar Prnek, Musullu, Koca Haclu, Avar (Afar), Bayat gibi oymaklard. 1501de Akkoyunlularn yerine Safevler geti. Anadoludan rana en ok bu dnemde gler oldu. randa Safevlerden sonra iktidara gelen Avarllar ve Kaarlar, Safevlerin hizmetindeki Trkmen oymaklar tarafndan kurulmutur. Anadolu. 1071 Malazgirt Savann ardndan on yl iinde Trkler, Adalar denizine ve Marmaraya kadar uzanan btn Anadoluyu fethettiler. Fakat ayn yzyln sonlarnda balayan Hal seferleri yznden byk kayplar verdiler. randaki i mcadele yznden desteklenmeyen Trkler, Orta Anadoluya ekilmek zorunda kald. Trkmenler, Ankara-Konya arasnda toplu halde yaayp hem Hal hcumlarna hem Bizansn saldrlarna kar geilmez bir set tekil ettiler. Bu Trkmenlere U Trkmenleri ad veriliyordu. Horasanda diyr- Rm denilince akla bu U Trkmenleri geliyordu, yani XII. yzylda Anadolu U Trkmenleri ile tannyordu. 1146da Bizansa kar kazanlan Dzbel zaferinden sonra Trkmenler kyler kurarak ve metrk kyleri iskna aarak yerlemeye baladlar. Trkistan ile Anadolu arasnda kurulan g kanalyla glendiler. ehirlerde yaayan kozmopolit halk kylerde yerlemi Trkmenlere Trk diyordu. Trk adnn uzun sre kyl anlamnda kullanlmas Trkmenlerin kyler kurarak yerlemelerinden ileri gelmitir. Mool istils yznden Trkistan, ran ve Arrndan Anadoluya pek ok Trk geldi. Gelenler arasnda gebe topluluklarn yannda ok sayda yerleik halk da vard. XIII. yzyln ikinci yarsnn ortalarnda yerleik hayat hemen her yerde geliti ve Trkler ehirlerde de ounluu tekil etti. Bununla birlikte hl kalabalk sayda gebe Trkmen topluluklar bulunuyordu. Bunlardan Antalya-Denizli Trkmenleri, Kuzey Afrikal Corafyac bn Sad el-Maribye gre 200.000 adra yaknd. Ktahya-Eskiehir Trkmenleri ise 30.000 adrd. Bu kmenin Marmara blgesiyle Bat Anadolunun isknnda rol oynad phesizdir. bn Sad, Kastamonu Trkmenlerinin saysn 100.000 adr olarak verir. Yirmi drt Ouz boyundan biri olan epnilerden kalabalk bir kme ise Sinop blgesinde yayordu. Bunlar, 1277de Sinopu almak isteyen Trabzon Rum imparatorunu denizde karlayp malp ettik. epniler douya doru ilerleyerek Ordu blgesinde Bayraml Beyliini kurdular. Karaman Trkmenleri ise Ermenek, Mut, Silifke, Glnar ve Anamur ehirlerini iine alan blgede hayat sryordu.

Malatya-Mara blgesinde Aaeriler vard; bunlar bilhassa ormanlk kesimlerde bulunuyordu. Gneydou Anadolu ve Suriye Trkmenleri, Mool basks yznden buralara gelmilerdi. Memlk kaynaklarnda bu Trkmenlerin 40.000 adr (200.000 kii) olduu bildirilir. Bunlar Bozok ve ok adl Ouz ikili tekiltn muhafaza eden son topluluktur. XV. yzyl Memlk melliflerinden Hall b. hin ez-Zhir 180.000 asker kardklarn syler. Bu rakam abartl grnmekle birlikte nfus younluuna iaret eder. Dou Anadolu Trkmenleri de balca Karakoyunlularla Akkoyunlulardan meydana geliyordu ve XIV. yzylda tarih sahnesine kmlard. Ayrca Trkiyenin dier blgelerinde daha az nfuslu Trkmen topluluklarnn yaad sylenebilir. Mesel Sinop blgesinde olduu gibi Kelkit vadisinde de pek kalabalk bir epni grubu bulunuyordu. Bunlardan kuvvetli bir kol XIV. yzyln ikinci yarsnda kuzeyde Krtn, Giresun ve Grele arasndaki geni yrenin fetih ve isknnda nemli rol oynad. Trkmenler, Bat Anadolu ve Marmara blgeleriyle Karadeniz kysnda Ordu ve Giresun yrelerini fethettiler. Beyliklerin birou fethedilen yerlerde kuruldu. Bylece Trkmenler, Trkiye tarihinin ikinci devri olan Beylikler devrinin deta kurucusu olmutur. XIV. yzyln ilk yarsnda balayp XV. yzyln ikinci yarsnn ortalarnda sona eren bu dnemde Trk edebiyat byk gelime gsterdii gibi Trke de resm dil haline geldi. Trkmen beylikleri ilerinden biri olan Osmanllar tarafndan ilhak edildi. Msr, Suriye ve randa yazlm eserlerde Osmanl hnedan Trkmen asll olarak anlr. Osmanl kaynaklarnda ise ailenin Ouz elinden geldii yaygn biimde ifade edilir. XVI. yzylda Trabzondan skenderuna ekilecek bir hattn batsnda kalan ksmda yerleik hayat ok hkim bir durumdayd. Trkiyenin bu kesiminde oymaklar topraa balanmt. Onlardan pek ounun klaklarnda kerpiten ve tatan yaplm evleri vard. Sivas-Krehir arasndaki blgede yaayan Uluyrk adl topluluk klaklarnda iftilik yapmakta ve kethdlar tarafndan idare edilmekteydi. Konya blgesinde Ateken ismi verilen oymaklar ise soylu atlar yetitirmekle mkellef tutulduklar iin iftilik yapmalarna izin verilmiyordu. Bat yrklerinde umumiyetle cemaat ad verilen oymaklar varsa da bunlarn ounda yerleik hayat egemendi. XVI. yzylda tam anlamyla gebe hayat srdren topluluklar Halep Trkmenleri ile Bozulustur. Halep Trkmenleri, Mool basks zerine XIII. yzylda Antep ve Suriyeye gen 40.000 adrlk Trkmenlerden byk ounlukla Bozok kolunun kalntsdr. Bu koldan nemli topluluklar daha nce Mara, Elbistan, Malatya, Yozgat blgelerine g etmiler ve kalabalk gruplar halinde rana da gitmilerdi. Bunlardan baka yine XVI. yzylda Halep Trkmenlerinin Bozulusta ve Yeni lde de (Sivas-Kangal blgesi) nemli kollar vard. Halep Trkmenlerini tekil eden byk oymaklar Beydili, Bayat, Avar, nall ve Harbendelidir. Harbendeliler bilhassa Malatya blgesinde iskn faaliyetinde bulundular. Gnmzde Malatya blgesindeki Trkmenlerin nemli bir ksm Harbendelilerin torunlardr. Harbendelilerden kalabalk bir kol rana gitti ve bu lkede Hdbendeli adyla anld. Onlardan baz oymaklar Bat Anadoluya gtler ve orada Harmandal ismini aldlar. Bu oymaklardan baka Karkn, Kzk, Acrl, Peenek, Dayer, Knk, Eymr, Bahadrl ve dier baz obalar da Halep Trkmenlerine dahildi. Halep Trkmenlerinden baka Hama, Humus, am ve Trablusta Trkmen oymaklar bulunuyordu. 40.000 adrlk Trkmen kmesinin ok kolu ise ukurova blgesinde yurt tuttu ve topraa baland. Bozulus Trkmenleri, Dou Anadoluda tam gebe yaay geiren bir topluluktur. Bunlar Mardinin gneyindeki topraklarda klamakta, Erzincan-Erzurum arasndaki yerlerde yaylamakta olup koldan meydana gelmilerdi: Diyarbekir Trkmenleri, Dulkadrl ve Halep Trkmeni oymaklar. Eski Akkoyunlu elinin kalnts olan Diyarbekir Trkmenlerinin balca oymaklar Tabanl, Oulbeyli, Musullu,

Hamza Hacl, avuldur (avundur), Dodurga, Karkn, Alpagut idi. Dulkadr oymaklar da Cevid Sultan Hacl, Kekli, Avc, Dodurga, Ceceli, Gndeli, arganl, Kzlkocal, am Bayat, Karkn idi. Halep Trkmeni oymaklar kolu ise Kpekli Avar, Gndzli Avar, Harbendeli, Beydili, Acrl, nall Bayat ve Karakoyunlu obalarndan oluuyordu. Sivasn gneyinde Manclk, Grn ve Hekim Han arasndaki yrede yaayan oymaklar genelde Osmanl tahrirlerinde Yeni l Trkmenleri adyla geer. Bunlarn vergileri III. Muradn annesi Nurbnunun skdarda yaptrd caminin evkafna balanmt. Bundan dolay toplulua skdar Trkmeni ad da veriliyordu. Yeni l biri Dulkadrlya, dieri Halep Trkmenlerine mensup olmak zere iki koldan meydana gelmiti. Halep Trkmenlerine mensup kola Yaban Eri deniliyordu. Dulkadrl kolu ise umumiyetle iftilik yapyordu. Yaban Erilerden ounun Beydili boyuna mensup obalardan meydana geldii sylenebilir. Dulkadrl eli balca Mara, Elbistan ve Yozgat yrelerinde yurt tutmutur. Dulkadrl elinin Bozulus ve Yeni l arasnda kollar olduu gibi kalabalk bir grubu da rana gitti. Bu kol orada Zlkadr adyla tannd. En byk Dulkadr oymaklar Karacali (baz obalar: Yazr, Sevinli, Oru Beyli, Ulal, Urcanl, Kazancl, Sylemezli), Dokuz Bianl (baz obalar: Karkn, Haclar, Dokuz Koyunlu, Karamanl), Cerid (baz obalar: Mamal, Oru Gazili, Kara Hasanl), Kavurgal, Dngeleli, Aka Koyunlu (baz obalar: Ms Hacl-Mscal-all), Eymr, imeli, manl Afar, arganl, Gndeli, Tecirli idi. Dulkadrl elinin Yozgat ve komu yrelerdeki en nemli oymaklar da unlard: Akal, Kzl Kocal, Aka Koyunlu, am Bayat, Sevglen, iekli. Dulkadrl elinin Kadirli ve Kozan sancaklarnda da kollar vard. Sivas-Krehir arasndaki geni blgede yaayan Uluyrkler arkpre, Ortapre ve Yzdepre adl kola ayrlmt. Bu kollar tekil eden oymaklara blk deniliyordu. Uluyrkn lhanllar veya onlarn Anadoludaki halefleri Eretnallar zamannda oluturulduu anlalr. Bu topluluun en nemli oymaklar lbeyli, epni, Ak Salur, Gerampa, Tostlu, ungar, Ustahacl (Ustacalu-Ustalu), Dodurga, Turgutlu, Karakeili, Akkoyunlu, nall, avuru idi. Konya, Akehir, Aksaray ve Karaman yrelerinde Trk oymaklar Seluklular devrinden beri soylu atlar yetitiriyordu. Bunlara Ateken oymaklar deniliyordu. Ayn blgede yaayan oymaklarn bir ksm Ateken saylmyordu. Bunlardan bazlar unlardr: Hocantl (Orta Asyadaki Hucend ehrinden), Yapa, epni, Kay, Peenek, Tatar (Mool), Bektal, Bozkrl, Urungu, Hintli, Bozdoan, Cemall (rgp), Bereketli, Yahyal (Yava Karahisar). ldeki byk oymaklar Ouz Hanl (Selinti ve Anamur), Bozkrl (Talk Silifke), Hoca Yunuslu (Glnar), Beydili (Glnar), Bozdoan (Silifke), aml idi (Talk Silifke). ukurova blgesinde henz oymak tekiltn muhafaza edenler Kara sl, Kusun, Kutemir, Ula, Gkeli ve Elvan boylardr. XVI. yzyl sonlarnda balayan ve XVII. yzyln ilk on ylnda devam eden Anadoludaki Cell hareketleri Orta Anadolu kylerine felket getirdii gibi Uluyrk, Ankara yrkleri ve Atekenlerin dalmalarna da sebep oldu. Dier topluluklarn da dzeni bozuldu. Dou Anadoluda yaayan Bozulus 1022de (1613) Orta Anadoluya geldi. Bozulusun bir ksm eski yurdunda kalmt. Hkmet Bozulusun geldii yere gnderilmesini emrettiyse de bu emir hibir zaman uygulanmad ve Bozulus Orta Anadoluda yerleti. Daha sonra baz oymaklar Bat Anadoluya ve Ege adalarna gittiler. Orta ve Bat Anadoluda Trkmen adl oymaklarn grlmesi Bozulusun geliiyle ilgilidir. Osmanl Devleti, 1102de (1691) Trkmen oymaklarnn harap durumdaki yerlere yerletirilmesine giriti. Drt kola ayrlan Bozulus obalar evler yaptlar ve oturak hayata gemeye baladlar. Dnimendli adl byk Trkmen oymann Aydn ve dier baz yerlerde iskn edilmesi baar ile

neticelendi. Dulkadrl eline mensup yirmi kadar oymak ukurovada Ayas, Berendi ve Knk yrelerinde yerletirildiyse de bu iskn baarl sonu vermedi. ukurovann bilhassa dou ksm XIX. yzyln ikinci yarsna kadar oymaklara klak vazifesini grmekte devam etti. nc iskn yeri olan Halepin kuzeyindeki Menbic yresine lbeyli oyma yerletirildi. lbeyliler gnmzde de bu yrede oturmaktadr. Fakat Halep Trkmenlerine mensup olarak Hama, Humus ve Trablus evrelerinde dank ekilde yaayan oymaklarn Hama-Humus arasndaki harap topraklarda isknnda baar salanamad. Osmanl Devleti, Aneze Araplar tarafndan bir ksm kyleri yklan, geri kalanlar da haraca balanan Rakka blgesini enlendirmek iin bir tekilt kurarak Beydilinin Halep Trkmenleri ile Yeni le mensup btn obalarn, Bozulusun g etmemi kalntsn, Halep Trkmenleri ile Yeni le bal dier oymaklar Belih rmann Akakaleden Rakkaya kadar uzanan kysnda yerletirdi. Btn bu oymaklar bir yl sonra Anadoluya katlarsa da ou tekrar iskn yerlerine gnderildi ve kamamalar iin baz tedbirler alnd. Devlet bu isknda srarc olmu, Aneze urbnnn hcumlarn Rakka beylerbeyilii ve yerletirilen oymaklarla nleyebileceine inanmt. Fakat bu yre Trkmen oymaklarnn yaamasna uygun deildi. Anezeler de Rakka yrelerinden uzaklatrlamamt. Bundan dolay Trkmenlerle urbn arasnda atmalar kt. Rakka en sonunda problem karan iskn d Trk oymaklar iin bir srgn yeri haline geldi. Devletin ald tedbirlere ramen Rakka ve Urfa blgesine yerletirilen oymaklardan ou ayr ayr zamanlarda Anadoluya kamay baard. Beydili obalarnn ekserisi, Baraklar ve dier baz oymaklar XIX. yzyla kadar Rakkada kaldlar, bu yzylda onlar da Rakkay terkettiler. Rakka isknnda byk strap eken Beydililer ile Baraklar bir asrdan fazla bir zamandan beri Gaziantep yresiyle ona komu yrelerdeki kylerinde yaamaktadr. XIX. yzylda ukurovada yanlarn hkim olduu dnemde Avar, Bozdoan, Cerid ve Tecirli oymaklar ne kmt. Frka-i Islhiyyenin almalar sonucu frsat bulduka yamalama hareketlerine giriiyordu. Tecirliler Osmaniye, Ceridler Ceyhan kazas dahilinde yerleti. Bozdoanlar da Kadirli ve Ceyhan kazalarnda iskn edildi. Avarlar ise Pnarba, Tomarza, Sarz kazalarndaki yetmiten fazla kyde oturmaktadr.

BBLYOGRAFYA

Dvn lugtit-Trk, I, 56; III, 304-307; Dvn lugtit-Trk Tercmesi, I, 55; III, 412-416; Makdis, Asent-tesm, s. 274, 275; Muhammed b. Abdlcebbr el-Utb, et-Trul-Yemn (Ahmed el-Menn, el-Fetul-Vehb al Tri Eb Nar el-Utb iinde), Kahire 1286, I, 336, 341; II, 79, 84; Gerdz, Zeynl-abr (nr. Abdlhay Habb), Tahran 1347 h., s. 176, 192, 198, 199, 200, 202-203, 272; Brn, el-Cemhir, Haydarbd 1355, I, 205; a.mlf., el-nnl-Mesd (nr. Seyyid Hasan Brn), Haydarbd 1374, II, 575; Nizmlmlk, Siysetnme (Kymen), s. 132, 136-137; bnl-Cevz, el-Muntaam, VIII, 114, 117, 134, 147, 157, 163; Ahbrd-devletisSelckyye (Lugal), bk. ndeks; bnl-Esr, el-Kmil, IX, 100, 158, 188-191, 377-391, 434, 441; Sbt bnl-Cevz, Mirtz-zamn (nr. Ali Sevim), Ankara 1968, bk. ndeks; bnl-Adm, Zbdetl-aleb, II, 21, 63, 64; bn Sad el-Marib, Kitb Batil-ar (nr. J. V. Gines), Ttvn 1958, s. 117, 118; Redddin Fazlullh- Hemedn, Cmiut-tevr (nr. Behmen Kerm), Tahran 1338, I, 35-36; bn Kesr, el-Bidye, XII, 48; Hall b. hin, Zbdet Kefil-memlk (nr. P.

Ravaisse), Paris 1894, s. 105; Ner, Cihannm (Unat), s. 16, 17; Eblgazi Bahadr Han, ecere-i Trk (nr. L. Baron Desmaisons), Amsterdam 1970, tr.yer.; . Vmbry, Travels in Central Asia, London 1864, tr.yer.; N. N. Muravyev, Journey to Khiva: Through the Turkoman Country, London 1977, tr.yer.; V. V. Barthold, Orta Asya Trk Tarihi Hakknda Dersler, stanbul 1927, dizin 4, 6; a.mlf., Four Studies on the History of Central Asia (trc. V. Minorsky-T. Minorsky), Leiden 1962, III, 77-170; Ahmed Refik, Anadoluda Trk Airetleri, stanbul 1930, tr.yer.; Kmil Su, Balkesir Civarnda Yrk ve Trkmenler, stanbul 1938; brahim Kafesolu, Trkmen Ad, Manas ve Mahiyeti, Jean Deny Armaan, Ankara 1958, s. 121-133; Cengiz Orhonlu, Osmanl mparatorluunda Airetleri skn Teebbs (1691-1696), stanbul 1963, tr.yer.; Ali Rza [Yalman], Cenupta Trkmen Oymaklar (haz. Sabahat Emir), Ankara 1977, I-II; Yusuf Halaolu, XVIII. Yzylda Osmanl mparatorluunun skn Siyaseti ve Airetlerin Yerletirilmesi, Ankara 1988, tr.yer.; Faruk Smer, Ouzlar (Trkmenler) Tarihleri, Boy Tekilt, Destanlar, stanbul 1992; S. G. Agacanov, Ouzlar (trc. Ekber N. Necef-Ahmet Annaberdiyev), stanbul 2002; Melha Sitrzde, Re-i Kelime-i Trkmen, Mecelle-i Mlat- sy-y Merkez ve fz, sy. 5, Tahran 1373/1994, s. 77-82; Mehmet Saray, Trkmenler, A, XII/2, s. 661-673; Barbara KellnerHeinkele, Trkmen, EI (ng.), X, 682-685; Ali Pr Sefer Kasb Nejd, Trkmen, Dninme-i Cihn- slm, Tahran 1382/2003, III, 155-161; Ali Blkba, Trkemen, DMB, XV, 163-174. Faruk Smer

TRK
Ezgi ile sylenen anonim halk edebiyat nazm biimi. Kken bakmndan Trk kelimesinin nisbet eki alarak Trk eklinde olutuu, daha sonra Trke syleyie uydurulduu kanaati yaygndr. Trkye ark, deyi, deme, hava, ninni, at da denilmekte, Anadoluda trk karlnda yer yer yr ad da kullanlmakta, Tatar Trklerinin trkye beyit dedikleri bilinmektedir. Trkye Azerbaycan Trkesinde mahn, Bakrtada halk yr, Kazakada trki, trk, halk ani, Krgzcada eldikr, trk, zbekede trki, halk kaii, Tatarcada halk cr, Trkmencede halk aydm, Uygurcada naha, koa nahisi denilmektedir. Trk, k iirleri gibi dzenleyicisi bilinenler yannda ounlukla dzenleyicileri bilinmeyen, szl gelenekte oluup gelien, adan aa ve yreden yreye deiip zenginleen, bazan bozulmalara urayan ve her zaman ezgi eliinde sylenen iirlerdir. Trk halk iirinin de en eski nazm biimlerinden biridir. Bu ad tayan ilk manzumeye XV. yzyl balarnda Horasanda rastland kaydedilmekte, Anadoluda ise ilk rnekleri XVI. yzylda grlmektedir. nsanlarn yaad her eit olay, bu olaylarn toplum iindeki yanklarn, kahramanlklar ve tarih olaylar konu edinen trkler bir kltr hazinesidir. Herkesin anlayabilecei sade, tabii bir dille ve hece lsyle sylenenler yannda aruzla sylenmi az sayda rneine de rastlanan trklerin klasik edebiyat nazm biiminde olanlarna divan, selis, semi, kalender, satran gibi adlar verilmektedir. Trkler iki kaynaktan beslenir. Asl trkler syleyenleri bilinmeyen, halkn ortak mal olan ve halk derinden etkileyen bir olay zerine yaklanlardr. Bu olay btn milleti ilgilendirecek kadar nemli olabilecei gibi dar bir evreyle de snrl klabilir. Ak, gurbet, lm, kahramanlk, fetih, seferberlik, doal fetler, oymak kavgalar, ekya basknlar, bir kalenin dmesi, bir vatan parasnn elden kmas gibi olaylarla sevda, talihe ksme gibi duygular trklerin artlarn hazrlayan sebeplerin banda gelir. Bu olaylardan birini yaayan veya bu duygulardan birini tayan, sanat ruhuna ve yeteneine sahip halktan birinin olay halk iiriyle ve ezgi eliinde ifade etmesi trky meydana getirir. Zamanla trky syleyen kiinin ad, trknn sz ve ezgi blmleri gibi kiisel izleri ortadan kalkar ve trk toplumun ortak mal olarak halk edebiyat rn karakterine brnr. Trklerin olumasnda ve yaylmasnda ikinci nemli kaynak saz airleridir. Saz airi (k) grdn, yaadn, duyduunu sanat kabiliyeti lsnde saz eliinde dile getirerek topluma duyurur. Toplumdaki trkc-air bir bakma eski Ouzlardaki ozanlarn devam olarak trklerin ortaya kmasn, yaylmasn ve yaamasn salar. Eskiden ticaret kervanlar ile dolaan amatr ses sanatlar ve askerler de saz airleri gibi trkleri yaymada nemli rol oynamtr. Trklerin yaylmasnn dier bir sebebi de fetihler dolaysyla meydana gelen glerdir. Gnmzde iletiim aralar trklerin yaylmasn kolaylatrmakta, bylece beenilen bir trk ksa zamanda yurdun her kesine ulamaktadr. Ancak bu durum yeni trklerin yaklmasn nlemektedir. Genellikle balama/saz eliinde sylenen trk bu aletle hviyet kazanr. Trk yakclar daha ok szle ezgiyi ayn anda retirler. Konusunun toplumu derinden etkilemesi, ezgisinin dokunakl ve sanat gcnn yksek olmas trklerin uzun sre yaamasnn nemli sebeplerindendir. Zaman iinde sz

ve ezgilerinde meydana gelen deiiklikler bunlarn birden ok yreye ait saylmas gibi bir sonucu dourmutur. Deiik evrelerde deiik duygular iinde sylenen trklerin birtakm katma sz ve ezgilerle eski havalarn kaybedip balangta bir kahramanlk trks, hatta bir atken ezgisi oyun havasna yaknsa sonradan oyun havas durumuna geldii de grlebilir. Trklerde halkn ilenmemi sanat gcn, sanat yeteneini ve mill sanata ait konular bulmak mmkndr. Bunlar dile getiren olaylar renebilmek iin trknn metnini tamamlayacak hikyesini de bilmek gerekir. Trkler hem halkn sosyal hayatn hem mzii hem iiri ilgilendirdiinden halk bilimi incelemelerinde nemli bir yer tutar; bundan dolay zel bir metotla incelenmeleri gerekir. Bu konuda zerinde nemle durulan hususlardan biri trklerin bir plan dahilinde derlenmesidir. Derleme yaplacak yre ve bu yrenin insanlar hakknda nceden yeterli bilgiye sahip olunmaldr. Trknn szleri ve msra dzeni doru yazlmal, birtakm arkaik ve mahall kelimeler olduu gibi yazya geirilmeli, ezgi de szlerle birlikte kaydedilmelidir. Trklerin ok etkili bir ifade gc vardr. Her trl insan duyguyu harekete geirmeleri, toplumu btn ynleriyle ele almalar ve yanstmalar bunlarn bata gelen zellikleridir. Trklerin dili halkn konutuu Trkedir; ancak unutulan baz kelimelerin trklerde canlln koruduu grlmektedir. Bu sebeple zellikle dilcilerin ilgilenmesi gereken bir alma alandr. Trkler genelde ynden incelenir. 1. Ezgilerine gre, usulsz olanlar (uzun havalar) ve usull olanlar (oyun havalar, krk havalar, oturak havalar) olmak zere iki grupta ele alnr. 2. Konularna gre, olaya dayal trkler ve duygu yn ar basan trkler diye iki kolda incelenebilir. Olaya ve duyguya dayal trkler de lirik trkler, talama, yergi ve gldr trkleri, bir olay hikye eden trkler, tren ve mevsim trkleri, i ve meslek trkleri, pastoral trkler, retici trkler ve oyun trkleri eklinde gruplandrlabilir. 3. Yaplarna gre ise hece lsnn beli kalbndan on altl kalbna kadar farkl ller kullanlmtr. Bu durum trknn biimi zerinde eitli tartmalara yol amaktadr. Mni katarndan veya koma nazm biiminden oluan trkler de ska grlmekle beraber asl trkler bent ve kavutak ad verilen, bent ve kavutaklarda yer alan msra saysnn trkden trkye farkllk gsterdii balamal ekillerden oluur (geni bilgi iin bk. Albayrak, Ansiklopedik Halk Edebiyat Szl, s. 537-545).

BBLYOGRAFYA

Hikmet Dizdarolu, Halk iirinde Trler, Ankara 1969, s. 102-121; Mehmet zbek, Folklor ve Trklerimiz, stanbul 1972; a.mlf., Trklerin Dili, stanbul 2009; Enver Gke, Ein Trkleri, Ankara 1982; Hamdi Hasan, Saray-Bosna Ktphanelerindeki Trke Yazmalarda Trkler, Ankara 1987; Pertev Naili Boratav, 100 Soruda Trk Halk Edebiyat, stanbul 1992, s. 150-157; Mehmet Ali Abakay, Diyarbakr Folklorundan Kesitler: Cell Gzelses, Diyarbakr 1995; Ali Yakc, Halk iirinde Trk, Ankara 2007; Merdan Gven, Trkler Dile Geldi, stanbul 2009; Nurettin Albayrak, Ansiklopedik Halk Edebiyat Szl, stanbul 2010, s. 537-545; a.mlf., Trk Halk iirinde Biim ve Tr Sorunu, Motif Akademi: Halkbilimi Dergisi, sy. 1-2, stanbul 2009, s. 142-159; a.mlf., Trk, TDEA, VIII, 447-451.

Nurettin Albayrak MSK. Trk, bestecisi bilinen msiki eserlerinin dnda kalan, ounlukla sahibi unutulmu ve zaman iinde halkn kolektif katks ile ekillenmi, anonim halk edebiyat yahut k edebiyat tarz ve slbunda, hece vezinli, Trke szl msiki eserleri iin kullanlan genel bir tabirdir. Hece vezinli gfteler yannda aruz vezniyle ya da hece says bakmndan aruz veznine uydurulabilen sz kalplar ile de seslendirilir. Kadn erkek her yatan halk sanatkrnn gelenek yoluyla rendii veya reterek ezgiyle birlikte seslendirdii trk, gfteleri uzun bir zaman dilimi iinde gelimi halk beenisini, halkn retim ve tketim anlayn, geleneksel kavrayn yanstr. Doumdan lme uzanan insan hayatnn zengin din yahut din d duygu ve dncelerini dile getirir; gndelik olaylara deinir ve baz tarih konular geni hacimli manzum metinlerle hikye eder. Bu gfteler gelenekte, ounlukla kta tekrarl ritmik veya serbest ritimli ezgi kalplarna yahut stillerine giydirilmi sral ya da tek ktal szler halinde grlr. Trkiyede XX. yzyln ilk eyrei iinde kavram, ama ve aratrma yntemleri tartlan, ikinci eyrei iinde saha aratrmalaryla derlenip matbu nota yaynlar yoluyla mzik evrelerine ulatrlan ve zellikle mahall/profesyonel sanatlar tarafndan plak ve radyolar araclyla geni kitlelere dinletilen bu tarz eserler XX. yzyln balarnda trk diye adlandrlm ve bu adlandrma teknik bir balk olarak toplum geneline yaygnlatrlmtr. Bu balamda Avrupada XIX. yzyln ikinci yarsnda gelien halk bilimi (folklor) almalarn ve alann basl kaynaklarn takip eden Trk fikir adamlar ile msikiinaslar nceleri halk arks olarak tercme edilen chant populaire, volkslied, folk song kelimelerini 1920li yllarn sonlarnda trk tabiriyle Trkeletirmiler; bu tabiri de zamanla halk msikisi st bal ile gelien ve tanmlanan bir msiki trnn alt trlerini ve btn repertuvar elemanlarn kapsayan bir tabire dntrmlerdir. zellikle msiki evrelerini etkisi altnda tutan stanbul evresine mensup sanat ve aratrmaclarn XX. yzyln ilk eyrei iinde younlukla kullanmaya baladklar trk kelimesi esasta Anadolulu halk sanatkrlarnn seslendirdikleri anonim eserleri, bu balamda gelenee dayal msiki trlerini, biimlerini, eitlerini ve eitlemelerini bir btn halinde karlamay amalar. Ancak bu tabir belirgin bir iir biimini, gftelerde ilenen konular, metro-ritmik ve metro-melodik yap ve kurulular, mzikal stil ve biimleri, fonetik/diyalektik zellikleri, geleneksel alglar, alg tnlarn, eserlerin seslendirildii meknlar, inanlarla ekillenen seslendirme amalarn, inan eitliliini ve pek ok kltrel farklla dayal zellikleri ortaya koyabilecek bir anlam derinlii tamaz. Dier taraftan yine belirgin bir formel yap ve mzikal kurulu/biim zelliini gz nnde bulundurmadan XX. yzyln ilk yars iinde ky meydan, kyl kz, oban, srme, kna, emeba, koyun-kuzu, davulzurna, dn vb. tabirlerle bir ky hayatn tasvir eden gftelerin hseyn, muhayyer, nev, thir, uak, hicaz, mhur, rast, mstear, glizar, karcar gibi makamlarda yaplan baz besteleri de klasik Trk msikisi mensuplarnca trk diye tanmlanm; ayrca kr, Mevlev yini, beste, ark gibi beste msikisi trlerinden/formlarndan biri olarak adlandrlmtr. XX. yzyln ilk eyreinden itibaren gnmze kadar basl ve iitsel yayn aralar yoluyla iyice yaygnlaan trk tabiri, toplum

belleinde olduu kadar farkl mzik trlerinin ve sosyal bilimler alannda alan farkl disiplinlerin mensuplarnca da anlalabilir ve kabul edilebilir bir anlam birliine oturtulmutur. Bunda zellikle halk edebiyat aratrmaclarnn 1930lu ve 1940l yllarda balattklar edebiyatta nazm, tr, biim tartmalarnn ve halk iirine teknik/terminolojik bir standardizasyon uygulama abalarnn da etkisi olmutur. Msiki aratrmaclarnn ve sanat dnyasnn trk konusundaki yaklamlarnn ekillenmesinde edebiyat mensuplarnn ynlendirmesinden sz edilebilir. nceleri trk metinleri salt bir edebiyat konusu olarak ele alnmsa da zaman zaman msiki ile balants sorgulanm, XX. yzyln sonlarndan itibaren de halk edebiyat/k edebiyat trlerinin ve biimlerinin tannmas ve tanmlanmas meselesi bata olmak zere pek ok konu dorudan msiki ile balant kurularak aklanmaya allmtr. Zira trklerin edebiyat-msiki ortakl balamnda ele alnmasn zorunlu klan pek ok tarih belge ve yerel tank niteliinde szl msikili kltr rn vardr. Mesel XV. yzyln ilk yarsnda Mercimek Ahmed tarafndan Trkeye evrilen Kbsnmede Keykvus b. skender szendeye baz nasihatlerde bulunur ve bu nasihatlerin ilendii satrlarda rlamak/r rlamak ile trk eyitmek tabirleri birbiri ardnca sralanr. Eyitmek ezgiye balanm bir sz kmesini seslendirerek aa karmak demektir. Dier taraftan rlamak ya da trk eyitmek szl bir msiki yapmak anlamn tar. Bundan da szendenin, sadece alg alan bir kii deil rlamak ve trk eyitmek fiillerini alg eliinde yapan bir sanatkr sfatna sahip olduu anlalr. Irlamak/r rlamakla trk eyitmek tabirleri bu konuda birbirine benzer anlamlar da yklenir. Keykvus, ardndan gelen bir baka yerde szendeye sohbet ortamnda birbiri ardna ayn mnada rlayp trk eyitmemesini, tesirli olmas iin hsniyyet, visal, firak, vefa gibi farkl mnalarda rlayp trk sylemesini tavsiye eder. Bu tavsiyelerden XV. yzylda rlarn/trklerin konularna gre eitlerinin bulunduu fikrine ulalabilir. Ali r Nevnin Mznl-evzn da msiki ile balantl trk bilgileri ierir. XV. yzyln sonlarnda kaleme alnm olmas muhtemel bu eserde Hseyin Baykara meclislerinde trk adyla bilinen, ok beenilen, ruha ferahlk veren, zevku safaya dkn kimselere faydal ve meclisleri ssleyici bir iir-msiki trnden sz edilir; ayrca remel-i msemmen-i mahfz vezninde (filtn filtn filtn filn) tertip edilen trklerin okuyucularna trk-gy unvannn verildii ve mehur trk-gylarn sultanlar tarafndan himaye edildii belirtilir. Kbsnmede olduu gibi Mznl-evznda da Trkler arasnda bilinen, vezin, seslendirme amac ve corafyasna gre farkl tabirlerle tanmlanan trler de yer alr. Trk tuyu, kouk, enge, ozma, buday-buday, muhabbetnme, arazvr, mstezad olarak adlandrlan bu trlerden sadece biridir. Bu bilgilere gre Anadoluda ve Trklk corafyas iinde yazl belgelerde ve halk aznda trk/trk ad verilen msiki-iir rneklerinin gnmze kadar ulap ulamadn sorgulamak da zorunlu hale gelir. Gerekten Trkiyenin Dou Karadeniz kylarnda halk aznda ok yaygn olan ve byk ounluu hzl tonlanan ritmik melodilere yedi heceli mni drtlklerinin dendii trk, atma trk ve uzun trklerin varl ile Mznl-evznda zifaf ve kz grme toylarnda sylendii bildirilen ok etkili, vezinli ya da vezinsiz yr yr redifli engelerin de edeb ve tematik benzerlerinin Anadolu corafyas kadar Balkanlarda, Kafkaslarda, Hazar evresinde, hatta Altay ve Dou Trkistan corafyasnda yr yr, car car ya da jar jar redifli veya nakaratl msikili gfteler olarak yaygn biimde grlmesi bu sorgulamay daha da nemli klar. Kbsnmede trk eyitmek tabiriyle e anlaml olduu anlalan r/r rlamak deyiine bugn de benzeri corafyalarda r/ir, yr/yir, cr/cir, jr/jir gibi syleyileriyle ve msikili metinler halinde tesadf edilmesi bir ynyle

kltr alarnn devamll ve kendini hatrlatmas noktasndan ele alnabilir. XVI. yzylda Merkezzde Ahmed Efendinin Arapadan Trkeye hazrlad el-Bbsl-vast f tercemetilKmsil-muht adl eserinde trk yakmak ve trk yakc tabirlerine rastlanr. Bu tabirler, gnmzde halk aznda yaygn ekilde kullanlan ve msikili bir anlam ieren deyimlerin bilinen en eski tarih tanklarndandr. Trk yakclk bir eit halk bestekrldr. Trk yakmak da halk sanatkrlar/bestekrlar tarafndan gelenein sz ve msiki kalplarna ve kurulularna bal kalnarak iinde bulunulan zaman, mekn ve duygu ykl artlarn tesiriyle ezgili sz kmelerini aa karma fiilidir. Bu artlarda ortaya kan halk eserlerine halk aznda yakm denir. XVII. yzyl Osmanl Dnemi kaynaklarndan olan ve Ali Ufk Bey (Albert Bobowski) tarafndan kaleme alnan Mecma-i Sz Szde de her biri bir fasl adna balanan hseyn, muhayyer, nev, uak, bayat, acem, sab, rgh, segh, rast, mhur, evi ve rak makamlar iine kmelenmi doksan akn trk tabiri yer alr. Mecmuada zikredilen trkler hece vezinli ya da hece says bakmndan aruz veznine uydurulabilen ve tamamna yakn k tarz slp tayan gftelerden oluur. Gfteler ksmen din, byk lde din d konular iine alr. Ezgiler sadan sola yazlan porteli Avrupa notasyla kaytldr. Trk ifadesi bu notalarn/gftelerin stlerine/kenarlarna yazldr ve kendisi gibi pek ok defa tekrarlanan vokal, enstrmantal ve vokal-enstrmantal tarzdaki beste, ceng-i harb (enstrmantal), ilhi, murabba, name-i Acem, nak, oyun, prev, raks, raksiyye, savt, semi, (saz) semi, ark, tekerleme, tesbih, tevhid, varsa, yelteme gibi tabirlerden biri olarak gftelimsikili bir tr kimlii tar. Ancak kendi aralarnda deimez bir edeb veya msiki biim ve kurulu zellii gstermez; buna karlk bilhassa sahip olduu tarz/slp kimliiyle emsalleri arasndaki farklln hissettirir ve bu farkllk, adlandrma amal tabirlerin emsiyesi altnda bir msiki eidi ve eitlemesi zellii gsterir. Mecma-i Sz Szde yer alan trk rneklerinin neredeyse tamamna yakn koma kafiyesinde, k tarz veya k tarz etkisinde anonim halk iiri biimindedir. Gftelerin vezni ounlukla 11 ve 8 heceli, ndiren duraksz 14, 15, 16 heceye tekabl eden aruzun filtn filtn filtn filn, mefl mefl mefl feln, mefln mefln mefln mefln ve mstefiltn mstefiltn mstefiltn mstefiltn kalplarndadr. Ktalarn hemen hepsi murabba, ndiren gazel biimindedir. Gftelerdeki kta saylar bir ile alt arasnda deiir ve en ok be veya drt ktaldr. Bunun yannda gftelerin birka tanesi dnda tamam mahlasldr. Bu durum gfteli oyun mzikleri iin de geerlidir ve raks/raksiyye diye adlandrlanlar dnda belki de Trk adna bal bir hususiyet olarak Trk oyun, Trk oyunu, Trk oyunu eklinde adlandrlan eserlerde de grlr. Trk gftelerinde ktalara balanan nakarat cinsinden ilve satrlara pek rastlanmaz ya da ndiren bir veya iki satrlk ilve sz kmeleri ve lafz terennmler halinde grlr. Bunun yerine nakarat grevi ounlukla drtlklerin son satrlarna, zellikle de redifli satrlara braklmtr. Gfteler arasnda karlkl konuma slbunda yazlm iirler de vardr. Notaya alnm eserlerin tamamna yakn gfte ezgilerine gre yazlm bir eit vokal msiki niteliindedir. Baz sz gruplar ve gftelerin ardna balanan ara name hviyetindeki yaplar da vokal-enstrmantal msikilerin varln hatrlatr. Gftelerin dendii ezgiler olduka ksa ve sade, ses genilikleri genelde bir oktav ya da oktavdan daha dardr; modlasyonlar ise yok denecek kadar azdr. Notalar ounlukla her bir satra karlk gelen motiv, blme veya blmecik kimliinde ezgi stilleri ve bunlarn meydana getirdii tek blml biim kurulularndan oluur. Ezgilerde meyan

amalar ya hi yoktur ya da sakin ve yanak dzende dar ve kk hacimli genilemeler eklindedir. Ezgi stillerinin dar alanlardaki seyir hareketleri ve seyrin karar tonuna tanmas esnasnda grlen keskin dler ok belirgindir. Baz stillerin ezgi iinde farkl sesler zerine tanarak eitleme kimlii gstermesi ya da farkl ezgilerde kendini tekrarlamas da dikkat ekici kurulu zelliklerindendir. Gftelerde ok az grlen nakaratl ktalara karlk karara giden baz ezgi satrlarnn tekrar yoluyla bir melodik nakarat hissi uyandrmas gfte ve ezgi paralelliinin bir yansmas olmaldr. Baz gftelerin birbirinin neredeyse benzeri ezgi kalplarna denmi olarak grlmesi de anonim halk mzii ve k mzii tarzndaki eserlerde ok sk grlen kalp ezgi ve tegannide inad hususiyetlerini hatrlatmaktadr. XVII. yzyln nemli kaynaklarndan Evliya elebinin Seyahatnmesinde de trk ve trk yazlmlarna rastlanlr. M. Sabri Koza gre bunlarn her biri Mecma-i Sz Szdeki ark ve varsa gibi bir msiki eseri/tr niteliindedir. Evliya elebi de sylemek anlamnda yrlamak/rlamak kelimesini kullanr ki bunun yine msiki ile balantl olmas kuvvetle muhtemeldir. Kbsnme, Mecma-i Sz Sz ve Seyahatnmedeki trk/trk tabirlerinin yklendii anlamlarn belki de en nemlisi, ehir ortamnda sosyal yapy oluturan unsurlar arasndaki taraflardan ve bu taraflarn da kendi aralarndaki farkllklardan birini temsil etmesidir. Bu balamda trk kelimesinin Trke olan ve Trk unsurunun geleneksel tarzn temsil eden edeb veya iir-msiki btnlne bal paralarn melodik, metrik ve formal yapy tanmlad genel hatlaryla sylenebilir. Dier bir ifadeyle trk, ehir ortamnda retilen ya da taradan/kyden gelen baz eserleri bir tarz ve slp btnl ile karlar. Evliya elebi, bu balamda bir adm daha ileri giderek Osmanl topraklarnda yaayan farkl milletlerin ve halklarn halk arklar iin de trk/trk tabirlerini kullanr. XV. yzyldan XX. yzyla kadar geen dnemin baz divan, surnme, mecmua, cnk gibi kaynaklarnda ve XX. yzylda yaplan az aratrmalarnda bu anlam ve alglay artran pek ok bilgiye rastlanabilir. Buna, Osmanl lkesinde i ie yaayan farkl inan zmreleriyle farkl millet ve halklarn gndelik yaant iinde trk tabirini kullan biimleri de dahil edilebilir. M. Sabri Koz kitaplnda bulunan 1872 tarihli, Hikye-i k Garib adnda Ermeni harfli Trke baskl bir rislenin kapanda okunan Trkleri ile beraber Trk lisanndan tercme ... ifadesindeki trk kelimesinin anlatya dayal epizodik iirleri tanmlamas ve msikili gftelerini artrmas da buna bir rnek olabilir. XX. yzyln balarnda trk tabirinin, tarih anlamlarn artracak alglaylarla yeniden canlandrld sylenebilir. Buna karlk fikir adamlarnn bu tabirin iini doldurma adna ykledikleri byk anlam Trk halk mziinin genelini kapsayan bir st kimlik yaktrmasdr. Gerekten trk kelimesi, XX. yzyln son eyreinden itibaren gerek halk aznda gerekse akademik evrelerce edeb ve mzikal snflandrmalara tbi tutulan, trleri, alt trleri, eitleri ve eitlemeleri tanmlanan teknik bir tabir olarak kabul grmtr. deta bir yandan bu tabirin tarih kimlii yaatlrken dier yandan sosyal bir olgu biiminde iletiim kaynaklar ve akademik yaklamlarla profesyonel msiki evrelerinin hfzasnda ok farkl bir trk fikri gelitirilmitir. Bunun yannda bilim ve sanat evrelerinde son eyrek asrdan beri trk tabiri szl ezgiler anlam ile tanmlanm, ancak anonim halk edebiyat tarznda gfteleri k edebiyat tarzndaki gftelerden ayrmak iin trk ve deyi tabiri ayr anlamlarda tercih edilir olmutur. iir ve msiki arasndaki ayrtrma iin de trk ve ezgi kelimelerinin kartlndan yararlanlm, ancak ezgi yerine halk aznda ok yaygn olan hava ve kaide tabirleri ihmal edilmeye balanmtr. Oysa bu iki

tabirden baka geni Anadolu corafyasnda ok rastlanan makam, saz, ayak, taksim, gezinti, name, elhan, usul, perde, ky/kk/gk, zahma/zahme/sama gibi tabirler de ounlukla szsz ezgileri karlamaktadr. XX. yzyln son eyreinden XXI. yzyla geite bilim ve sanat evrelerinde ortaya kan ve ehirli alglamasyla rten tanmlamalardan biri de trklerin mni, koma, divan, gazel vb. iir biimlerinden biri olduu ve krk hava eklinde seslendirildii ynndedir. Trk metinlerini ezgilerine gre tasnif etmeye alan baz yazarlar ise bu gre uzun hava biimindeki okuyular katar ve adal, ksmen kolay anlalr, aruzlu ezgileri de trk bal altnda zikreder. Bu tr genellemeler ve ak olmayan msikici/edebiyat yaklamlar phesiz trk tabirini berraklatrmaktan ok iinden klmaz bir tabir haline dntrmektedir. nk trk kelimesiyle zikredilen pek ok ezgili eser gerekte kendi aralarnda ok da belirgin olmayan biim, kurulu, ritim, seslendirme gibi zellikleriyle bu eit tanmlama ve snflandrmalar karlayamayacak bir anlam karmaas gsterir. Buna bal olarak gftelerin anonim halk edebiyatna ya da k edebiyatna dayanp dayanmamas veya her iki tarza dayal olmasyla ezgilerin geni corafya iindeki kimlikleri zerinden snflandrlmas byk bir sorumluluk ve mesai gerektirir ki bu ynde bir aratrmaya henz lkemizde rastlanmamaktadr. Zira bunlarn hece vezinli veya aruz vezinli olan gfteleri ya da hece says bakmndan aruz veznine uydurulabilen krk hava yahut uzun hava biiminde okunup okunmamas bile bal bana bir inceleme konusudur. Mesel byk lde XX. yzyl halk azndan/halk sanatkrlarndan ve zellikle k azndan tesbit edilen a gl, arlama, at, az (Venk, Arguvan, Barak, Garib, Posof, Smmn azlar); alama, alay beyi, Arzu-Kamber, at st, atma, Avar beyleri, Aydos, bar yank, Barak, bengi, Ber, beleme, beybyrek, bey usul, bayat, Beydilli, beyler aman, bozlak, blbl, ceng-i harb, cenkleme, Cezayir/Cezayir havas, civan ldren, co (c), akdrma, ukurova, derbeder, destan (hayvanlar, iekler, ya/hayat, yemek, lm destanlar); destr, deyi, dmdan, dibek dvme, divan/divan (Hicaz, Yenikap, Urfa, Kerkk/Kerkk Urfas, Ankara divanlar; Osmanl, Mereke, Yerli, Boral, ldr, zer, Terekeme, Kazman, Melike, Karaba, Trkmen, Karapapa, Hasta Hasan, dudak demez, Revan ukuru divanleri); diyeek, dudak demez/leb demez, durnalar, duvak kapma, dvz- imam, dbeyt, Elezber, Fidayda, Fingil, Fuzl, Garib/Garib (da, ova, av garipleri; Garib gzellemesi); gelin-gvey havalar (gelin alatma, geline kna yakma, gveye kna yakma havalar); Gen Osman, Gerayl/Gereyli (Krd, irvan, Cial sallama Gerayllar); Gevher, Gvende, gzelleme (Hasta Hasan, Yrk Gke, Ahska, Kerem, Krolu, Trkmen gzellemeleri); Hada, halay/alay/haley/halley, herbe-zorba, heygaziler, hoplama, hoplatma, hora/horo, horon, hodamak, holamak, hoyrat, hoyya, brhim, nce Memed, skender, Kalender, Karacaolan, kar-beri, kak havas, kaynana hoplatma, Kerem havalar (Asl-Kerem; ak, cal, dik, dme, guba, hicrn, kalpakl, kandilli, kesik, sallama, tatyan, Yahyl, Yank, Yedekli, Yrk, Zencirli keremleri/havalar; Kerem at st, Kerem divansi, Kerem gt, Kerem gurbet, Kerem gzellemesi, Kerem ikeste, Kerem zarncs); kesik, kll, koaklama, kol havas, koma/goma (topal koma; elpk, yelpik, Ankara, Sivrihisar komalar); Krolu/Krolu havas (Krolu gzellemesi, Krolu koaklamas); mni, matar, matem, maya, mazan, medayh/medyh- Ali, mengi, mersiye, methiye, miraclama, misket, muamma, muhalif, muhammes, mnct, mseddes, mstezad, nanay, nasihat, nat, nat- Ali, Nazolu, nefes (matem erkn nefesleri); nevrziye, nobat,

perev, Ruhsat, sallama, satranc- murabba, satran, sazlama, selmlama, semi (hece/aruz), Sepetiolu, Serenler, Seymen havas, Sinanolu, Sivastopol, Srmeli, aplak, ikeste (irvan, Karaba, Ceyran, Khne, Bayat yedekli, Diligam, Acem ikesteleri); talama, tatyan, tecnis, Teke zortlatmas/zotlamas, Tekeliolu, Tekellm, Trkmen/Trkmn, ayak, statnme, varsa, yall, yanltma, yr havas, yas, yeldirme, yelteme, yldz, zarnc (Boral, ravan zarnclar); zeybek, zil havas, zincirleme gibi yzlerce adlandrmann/tabirin eit ve eitlemeleriyle birlikte bir ksm hece, bir ksm aruz vezninde, bir ksm anonim halk edebiyat, bir ksm k edebiyat tarzndadr. Bir ksmnn gftesi kalem urasna aittir, bir ksm bir anlatya dayal epizodik msiki kimlii tar. Bir ksm krk hava tarznda usull, bir ksm da uzun hava tarznda tamam serbest ritimlidir. Bir ksm ayakl serbest ritimli, bir ksm ostinato tarzda serbest ritimli ezgiler biimindedir. Byk bir ksm ise karma ritimli ezgiler grubundadr. Buna bal olarak bu eserlerin mzikal biim ve kurulular da birbirine benzemez. Kullanm amalar ve konular eit eit, derlendii yreler ve yrelerin mzik karakterleri de farkl farkldr. Hatta seslendirmede kullanlan alglarn tipleriyle halk sanatkrnn seslendirme ama, biim ve teknikleri de olduka zengin ve eitlidir. Bu sebeple bir iir biimine bal szl eserlerin belirgin iir biimi dna kan yaplar karlamas anlamna da gelecek farkl mahall ezgi tiplerini tanmlamas gelenek yaantsna dayal rnlerin yerel kimliine de aykr bir durum sergiler. Dolaysyla trk tabirinin vokal, enstrmantal ve vokalenstrmantal ezgilerin btnn kapsayan bir anlama sokularak aklanmas, gelenek bilgisiyle trky teknik bir tabir haline getirme abalarna daha mantkl bir anlam ykleyecektir. Bu ekilde tanmlanacak trk tabirinin btn szl ezgi trlerini, eitlerini ve eitlemelerini kapsamas kanlmaz olacaktr. Ayrca Kbsnme, Mznl-evzn, Mecma-i Sz Sz ve Evliya elebinin Seyahatnmesinde trk/trk deyimleri yannda sz edilen baz deyimler bu tabloya benzer bilgiler barndrmaktadr. 1991 ylnn sonlarna doru Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri Birliinin dalp Dou blokunun yklmasnn ardndan yakn ve uzak corafyalarda Trke konuan halklarn edebiyat ve msiki kaynaklar Trkiye Trkesine kazandrlm, Trke kaynaklar da farkl dillere evrilmitir. Bu yolla trk tabiri yklendii eski ve yeni anlamlarla kltrler aras ve lkeler aras kltr ve sanat kaynaklar iinde de yer almaya balamtr. Osmanl Devletinin kltrel bakiyelerinin bulunduu baz lkelerdeki Trke temelli kltr kaynaklarnn da yakn bir gelecekte bu srece dahil olmas muhtemeldir. Ancak bu balamda trk tabirine karlk gsterilen baz terim ve deyimlerin de bizdeki gibi bir dnm ve anlam kaymas sreci yaayp yaamadn sorgulamak bilim ve sanat adamlarnn ncelikli grevleri arasnda olmaldr. Bunun yan sra mzik sektrnn ve popler kltr temsilcilerinin srekli deien alglamalar ile ortaya kan yaklam ve uygulamalar da bu balamda gncel terminolojilerin kayt altna alnmasn zorunlu klmaktadr. Mesel ayrlk, hasret, hzn, aresizlik vb. temalarn ilendii, baz Arapa ve Farsa tabirlerle sslenmi halk iiri tarznda veya serbest vezinli gfte ve bestelere trk adnn yaktrlmas gncel/moda yaklamlardan biri olarak deerlendirilebilir. Bu srece Trkiyeye yakn corafya iinde Trke szlerle kark okunan Arapa, Krte, Rumca, Srynce, Ermenice vb. geleneksel gftelerin trk olarak tanmlanmas da dahil edilebilir. Ayrca bir ksm eski veya yeni bestelerin ve baz popler retimlerin gelenein halk alglar eliinde seslendirilmesiyle ortaya kan stdyo tnlarnn da trk diye algland grlmektedir. Bu rnekler trk tabirinin tarih seyir iinde srekli anlam kaymas gsterdiini, son eyrek asrda ise daha da eitlenerek girift anlamlara uradn ortaya koymaktadr. Bu durum, sadece akademik evreler iin deil toplum belleindeki alg farkllklar sebebiyle gelecekte trk tabirinin daha hzl bir anlam deiimi yaayabileceini dndrmektedir.

BBLYOGRAFYA

Keykvus b. skender, Kabusname (trc. Mercimek Ahmet, nr. Orhan aik Gkyay), stanbul 1974, s. 259; Ali r Nev, Mznl-evzn (haz. Kemal Eraslan), Ankara 1993, s. 58-61; Ali Ufk Bey, Mecma-i Sz Sz (nr. kr Elin), stanbul 1976; a.mlf., Hz Mecma-i Sz Sz (nr. M. Hakan Cevher), zmir 2003; Seyfettin saf-Sezi saf, Yurdumuzun Nameleri, stanbul 1926, s. 2-4; Rauf Yekt, Darlelhn Klliyt/Anadolu Halk arklar, Defter: 1-7, stanbul 1926; Mahmut Ragp [Gazimihal], Anadolu Trkleri ve Musiki stikblimiz, stanbul 1928, s. 7-14; a.mlf., Musiki Szl, stanbul 1961, s. 258; a.mlf., Trk Halk Oyunlar Katalou (haz. Nail TanAhmet akr), Ankara 1999, I-III; A. Adnan Saygn [Saygun], Rize, Artvin ve Kars Havlisi Trk, Saz ve Oyunlar Hakknda Baz Malmat, stanbul 1937; Yusuf Ziya Demirci, Ky Halk Trkleri, stanbul 1938; Muzaffer Sarszen, Trk Halk Musikisi Usulleri, Ankara 1962; M. Fuad Kprl, Trk Saz irleri, Ankara 1962, I-V; Hikmet laydn, Trk Edebiyatnda Nazm, stanbul 1964; Hikmet Dizdarolu, Halk iirinde Trler, Ankara 1969; a.mlf., Tr m, Biim mi?, TFA, sy. 246 (1970), s. 5000-5002; Cahit ztelli, Evlerinin n (Btn Halk Trkleri), stanbul 1972; B. Bartk, Turkish Folk Music from Asia Minor (ed. B. Suchoff), Princeton 1976; At Terziba, Kerkk Havalar, stanbul 1980; Pertev Naili Boratav, 100 Soruda Trk Halk Edebiyat, stanbul 1982; a.mlf., Ak Edebiyat (trc. Bilge Karasu), TDl., XIX/207 (1968), s. 340-357; a.mlf., Koma, A, VI, 876-880; K.-U. Reinhard, Musik der Trkei, Wilhelmshaven 1984, I-II; Mehmet Avni zbek, Kars Yresi k Makamlarnn Ezgisel zmlenmesinde Metod, Trk Halk Edebiyat ve Folklorunda Yeni Grler (haz. Fevzi Halc), Ankara 1985, I, 406-414; a.mlf., Trk Halk Mzii El Kitab I: Terimler Szl, Ankara 1998, s. 188-190; Ahmet kr Esen, Anadolu Trkleri (haz. Pertev Naili Boratav-Fuat zdemir), Ankara 1986; Hamdi Hasan, Saray-Bosna Ktphanelerindeki Trke Yazmalarda Trkler, Ankara 1987; Nejat Birdoan, Notalaryla Trklerimiz, stanbul 1988, s. 7-19; Sleyman enel, Trk Halk Musikisinde Uzun Hava Tanmlar ve Bu Tanmlar Etrafnda Ortaya kan Problemler, IV. Milletleraras Trk Halk Kltr Kongresi Bildirileri: Halk Mzii, Oyun, Tiyatro, Elence, Ankara 1992, III, 287-309; a.mlf., Trabzon Blgesi Halk Musikisine Giri, stanbul 1994; a.mlf., Trk Halk Mziinde Beste, Makam ve Ayak Terimleri Hakknda, V. Milletleraras Trk Halk Kltr Kongresi: Halk Mzii, Oyun, Tiyatro, Elence Seksiyon Bildirileri, Ankara 1997, s. 372-396; a.mlf., Darl-elhn Heyeti Tarafndan Fonorafla Derlenen lk Trk, Trk Folkloru Belleten/1987, II/1-2, stanbul 1988, s. 121-140; a.mlf., Cumhuriyet Dneminde Trk Halk Mzii Aratrmalar, Folklor/Edebiyat, sy. 17, Ankara 1999, s. 99-128; a.mlf., k Msikisi, DA, III, 553-556; a.mlf., Halk Msikisi, a.e., XV, 354358; Emine Eldarova, Azerbaycan Ag Seneti, Bak 1996; Melih Duygulu, Alevi-Bektai Mziinde Deyiler, stanbul 1997; Fettah Halkzade, Azerbaycanda Yr-Yr Dn Mahnlar, V. Milletleraras Trk Halk Kltr Kongresi: Halk Mzii, Oyun, Tiyatro, Elence Seksiyon Bildirileri, Ankara 1997, s. 192-203; Metin Ergun, Kopuz Sarn: Kazak k Tarz iir Gelenei Akn ve Cravlar, Ankara 2002; Onur Akdou, Trk Mziinde Trler ve Biimler, zmir 2003; Nurettin Albayrak, Ansiklopedik Halk Edebiyat Terimleri Szl, stanbul 2004, s. 505-513; a.mlf., Trk, TDEA, VIII, 447-451; Doan Kaya, Trk, Trk Halk Edebiyat Terimleri

Szl, Ankara 2007, s. 741-751; lhan Bagz, Trk, stanbul 2008, s. 44, 45, 46-50; M. Sabri Koz, Evliy elebi Seyahatnmesinden Trk Halk Edebiyat zerine Notlar, ann Srad Yazar: Evliy elebi (haz. Nuran Tezcan), stanbul 2009, s. 250-253; a.mlf., Comparative Bibliographic Notes on Karamanlidika Editions of Turkish Folk Stories, Cries and Whispers in Karamanlidika Books: Proceedings of the First International Conference on Karamanlidika Studies (Nicosia, 11th-13th September 2008), (ed. E. Balta-M. Kappler), Wiesbaden 2010, s. 241-254; a.mlf., Sermet ifter Ktphanesindeki Cnkler: I-Dervi Cng, 4. Kat: Yap Kredi Sermet ifter Aratrma Ktphanesi Blteni, sy. 1, stanbul 2001, s. 18-23; a.mlf., Sermet ifter Ktphanesindeki Cnkler: II-Trkler, arklar ve k Deyileriyle Bir stanbul Cng, a.e., sy. 3 (2001), s. 16-22; a.mlf., Sermet ifter Ktphanesindeki Cnkler: VI-18. Yzyldan Kalma Bir Gfte Cng, a.e., sy. 7 (2002), s. 17-25; a.mlf., Yazma Kaynaklardan Derlemeler: IV-18. ve 19. Yzyldan Trkler, Kagar, sy. 25, stanbul 2002, s. 135-155; Ali Yakc, Halk irinde Trk, Ankara 2010, s. 277-431; M. Fahrettin Krzolu, Halk Edebiyat Deyimlerimiz, TDl., XI/124 (1962), s. 214; XI/126 (1962), s. 350; Necat Birinci, Trk, A, XII/2, s. 673-674. Sleyman enel

TSYYT
() Bir hadisi kaydeden melliften Hz. Peygambere varncaya kadar senedinde dokuz rvi bulunan hadisler iin kullanlan terim (bk. SNAD).

TSTER
(bk. TER).

TSTER, Nasrullah b. Ahmed


() Ebl-Feth Cellddn Nasrullh b. Ahmed b. Muhammed et-Tster el-Badd (. 812/1409) Hanbel fakihi ve muhaddis. Tster (ter) asll olup 733 (1333) ylnda Badatta dodu. Sehvnin verdii bu tarihe karlk bn Hacer 730da (1330) dnyaya geldiini belirttikten sonra 733te doduuna dair bir kayd da zikreder. Kk yata babasn kaybedince ehrin nde gelen limlerinden Ahmed es-Sekknn himayesinde yetiti ve ondan Kuran rendi. Hocasnn olu emseddin Muhammed bns-Sekk ile emseddin bn Bekta, Cemleddin Abdssamed b. brhim el-Hudar, Eb Bekir b. Muhammed esSincr, Hseyin b. Slr el-Gaznev, Bedreddin Muhammed b. Ali el-Erbil, emseddin Muhammed b. Ysuf el-Kirmnden Arap dili, fkh, fkh usul ve hadis okudu. Devrin mehur Hanbel fakihlerinden oldu. Badatta Mescid Ynis ile Mstansriyye ve Mchidiyye medreselerinde hadis dersleri verdi. Timurun Badat zerine sefer dzenlemesi yznden 789 (1387) ylnda oradan ayrlp Dmaka g etti. Bir yl sonra olu Muhibbddin Ahmedin davetiyle gittii Kahirede yerleti, retim ve fetva ile megul oldu. el-Melikz-Zhir Berkuk Medresesinde hadis ve ardndan Hanbel fkh mderrisliine getirildi. bn Hacer el-Askaln onunla beraber bulunduunu ve ilminden faydalandn belirtir. Olu Kdlkudat Muhibbddin Ahmed ve hocasnn olu Takyyddin bnl-Kirmn kendisinden ders ald. Tster uzun bir hastalk dneminden sonra 20 Safer 812 (4 Temmuz 1409) tarihinde Kahirede vefat etti. Baz kaynaklarda Hanef fakihi diye anlmas (Hediyyetl-rifn, II, 493; Mv.AU, IV, 462) doru deildir. Eserleri. 1. iye al Teniz-Zerke. Bedreddin ez-Zerkenin et-Ten f elfil-Cmiia adl eseri zerine kaleme alnmtr (Beyazt Devlet Ktp., Veliyyddin Efendi, nr. 1151, vr. 133-290; Kprl Ktp., Fzl Ahmed Paa, nr. 1591, vr. 106-132; Sezgin, I, 120). 2. Ensl-arb ve celsl-edb. Garbl-Kurna dairdir (Beyazt Devlet Ktp., Bayezid, nr. 6801; bir baka nshas Badatta Abbas el-Azzvnin ktphanesindedir; bk. bn Humeyd, III, 1152). Kaynaklarda Nam arbil-urn diye anlan eser de bu kitap olmaldr. 3. Manmetl-avmilil-mie. Abdlkhir el-Crcnye ait eserin manzum eklidir (Brockelmann, GAL, I, 342; Beyazt Devlet Ktphanesinde [Bayezid, nr. 6391] Buyetl-mil f namil-Avmil adyla kaytldr, 79b-81b varaklar). 4. Urcze fil-feri (Manmetl-feri). Osman b. Ahmed en-Necd 100 beyitlik bu eseri erhetmitir (yazma nshas iin bk. Habe, I, 137; Kveyt el-mevsatl-fkhiyye Ktp., nr. 197). 5. iye al Fri bn Mfli. emseddin bn Mflihin Hanbel fkhna dair eserinin hiyesidir. 6. eru Mntehes-sl vel-emel. bnl-Hcibin fkh usulne dair eserinin erhidir; Tster bu eseri ayrca ihtisar etmitir (Hediyyetl-rifn, II, 493; Habe, III, 1584). 7. Mutaarn-Nud ver-rudd. emseddin el-Kirmnnin fkh usulne dair eserinin muhtasardr (Brockelmann, GAL Suppl., II, 212). 8. Manme fil-fh. bn Ebs-Ser diye bilinen Sirceddin Hseyin b. Ysuf ed-Dceylnin el-Vecz adl eserinin manzum ekli olup Naml-Vecz adyla anlr (6 veya 7000 beyittir). 9. Medi nebeviyye.

BBLYOGRAFYA

Makrz, es-Slk, IV, 128; bn Hacer, nbl-umr, VI, 196-197; a.mlf., el-Mecmaul-messes lil-mucemil-mfehres (nr. Ysuf Abdurrahman el-Maral), Beyrut 1415/1994, III, 353-356; Sehv, e-avl-lmi, II, 234, 235-236; X, 198; bn Tarberd, en-Ncmz-zhire (nr. M. Hseyin emseddin), Beyrut 1413/1992, XIII, 127; Ebl-Ymn el-Uleym, el-Menhecl-amed (nr. M. Muhyiddin Abdlhamd), Beyrut 1403/1983, V, 200; evkn, el-Bedr-li, II, 316; bn Humeyd, es-Subl-vbile al ariil-anbile (nr. Bekir b. Abdullah Eb ZeydAbdurrahman b. Sleyman el-Useymn), Beyrut 1416/1996, III, 1149-1152; Brockelmann, GAL, I, 342; II, 211; Suppl., II, 212; Hediyyetl-rifn, II, 493; Sezgin, GAS, I, 120; Nc Marf, Tru ulemil-Mstanriyye, Kahire 1396/1976, I, 252-253; Slih b. Abdlazz bn Useymn, Teshls-sbile li-mrdi marifetil-anbile (nr. Bekir b. Abdullah Eb Zeyd), Beyrut 1421/2000, III, 1275-1276; Abdullah b. Muhammed b. Ahmed et-Tark, Mucem muanneftilanbile, Riyad 1422/2001, IV, 273-277; Abdullah Muhammed el-Habe, Cmiu-r velav, Ebzab 1425/2004, I, 137, 402-403; III, 1584; Nizr Muhammed Kdir, et-Tster, Cell, Mv.AU, IV, 462-463. Abdullah Kahraman

TSTER, Sehl b. Abdullah


(bk. SEHL et-TSTER).

You might also like