You are on page 1of 4

Yerel Kortikosteroid

Kullanımı
Ertuğrul H. AYDEMİR
İstanbul Üniversitesi, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi, Dermatoloji Anabilim Dalı, İstanbul

Yerel kortikosteroidler ilk kez 1952 yılında hidrokorti- engellenmiş olur. Özellikle İL-1 olmak üzere İL yapımı
zonla yaşantımıza girmiş ve daha sonra da yaşantımızdan ve makrofaj göçü ve dokuda hücre birikimi ve T lenfosit
çıkarma olanağı olmamıştır. Günümüzde yalnız derma- fonksiyonları da engellenerek enflamasyonun önlenmesi
tolog reçetelerinde değil, genel hekimlik uygulamaların- işlemi güçlenir.
da da neredeyse yerel steroidsiz reçete çıkmaz olmuştur.
İmmünsupresif etki: hem hücresel, hem de humoral
Daha sonra, bu ana molekül üzerinden eklerle yeni ve
immünite etkilenir. T lenfositleri üzerine doğrudan baskı
çok daha güçlü moleküller geliştirilmiştir. Güçlü mole-
vardır, T-supresorlere etki vardır, fakat helperlara etki
küller ortaya yan etki sorunları çıkarmış ve araştırmalar
yoktur. B-lenfositler azalır. Langerhans hücreleri azalır,
yan etkisi azaltılmış güçlü moleküller bulma yönünde
lenfosit ve monosit kemotaksisi engellenir, nötrofil ke-
sürmeye başlamıştır.
motaksisi engellenmez.
Deriye sürülen kortikosteroidler absorbe olduktan sonra
Antiproliferatif etki: Hücre siklusunun G-2 fazında
spesifik hücre içi reseptörlere bağlanarak etkilerini başla-
tırlar, afinitenin yükseldiği oranda etki de güçlenir. Korti- etkili olup, DNA sentezini ve epidermal mitozu engeller.
kosteroid-reseptör kompleksi mRNA yoluyla iki spesifik Protein sentezi ve kollajen sentezi de engellenir. Epi-
proteinin yapımını uyarır ve terapötik etkilerinin ortaya dermis incelir, akantoz engellenir, kollajen lif oluşumu
çıkmasını sağlar. Bunlar “Vasocortine ve Lipocortine”dir. azalır. Bu özellikleri psoriasis ve kronik ekzema gibi has-
Vazokortin damar çeperini stabilize ederken, Lipocorti- talıklarda olumlu yönde, tedavi amacıyla kullanabiliriz.
ne ise Fosfolipaz A2 enzimini inhibe eder. Üç çeşit temel Ayrıca melanositlerden pigment oluşumu ve yağ hücre-
etki olan, antienflamatuar, immünosupresif ve antiproli- lerinin proliferasyonu da engellenir.
feratif etkilerin ilk adımı bu şekilde atılmış olur. Yerel kortikoidlerin kullanımında iyi bir etkinlik sağlan-
Kortikosteroidlerin etkileri şöyle sıralanabilir: ması için önemli olan ilacın deriden penetrasyonudur.
Deri yüzeyine uygulanan madde, burada serbest hale
• Antienflamatuar geçer ve deriden geçmeye çalışır. Sağlam bir stratum
• Antiproliferatif korneum ise güçlü bir set halinde her türlü geçişi en-
• Antiallerjik, immünosupresif gellemeye planlanmıştır. Yüzeyden emilim karmaşık bir
• Epidermal incelme olay olup zaman ister, 15 dakikadan iki saate kadar bir
• Vazokonstriksiyon zaman dilimi içerisinde olan bu geçişin ardından ilaç
• Epidermal bariyer işlevinin azalması epidermiste ve str. Korneumda uzun süre tutulur ve
• Antieksudatif bir depo oluşturarak yavaş yavaş salınır. Depo oluştu-
• Kollajen sentezinin inhibisyonu racak şekilde tutulma istenen noktada etkiyi sağlamak
• Antipruriginöz için önemlidir. Hidrofilik özellik stratum korneumu
• Melanosit inhibisyonu hızlı geçmeyi sağlar, fakat canlı keratinositlere lipofilik
• Akantolizisin engellenmesi steroidler daha iyi geçer. Lipid çözünürlüğü iyi olanlar
• Akantozun engellenmesi reseptörlere de iyi bağlanır ve bu da klinik gücü belirler.
Antienflamatuar etki: Fosfolipaz A2 enziminin inhibis- Bağlanma kapasitesi eklerle arttırılmaktadır. Deneyler
yonu araşidonik asidin serbest kalmasını engeller. Buna yüksek yağda çözünürlüğü olan steroidlerin daha potent
bağlı olarak lökotrien ve prostaglandinler gibi enflamas- olduğunu göstermiştir. Suda ve yağda çözünürlüğün de-
yon medyatörlerinin oluşması engellenir. Makrofaj ve receleri ayarlanarak epidermisin istenilen düzeylerinde
PMN’lerin membran stabilizasyonu da mediatör salını- depolanma sağlanabilmektedir. Epidermisi hızla geçip
mını engeller. Vazokortinin de yardımıyla damar çeperi- dermise ve daha derinlere ulaşan bir ilaç ise (permeas-
nin stabilize olması da diapedezi engeller. Vazokortinin yon), daha çok sistemik etki yapar, istediğimiz noktada
noradrenalin etkisini potansiyalize ederek veya salınımını etkinliği az olur. Emilimi etkileyen faktörler deriye ve
arttırarak bu etkiyi yaptığı sanılır. Sonuçta enflamasyon ilaca bağlı olmak üzere iki gurupta ele alınabilir:

Klinik Gelişim 65
Derinin Durumu: Keratinize tabakanın hasarlı olduğu, zon propiyonat, flokortolon): erken dönem enflamatuar
doku kaybı olan bir deride geçiş, sağlam deriden çok ve proliferasyonlu tablolarda.
daha hızlıdır. Depolanma da görülmez. Buna karşılık
En Güçlü (Klobetazol propiyonat, betametazon dip-
deri kalınlaşmış, keratinizasyon artmışsa (likenifikasyon)
ropiyonat): Erken dönem, zor, enflamatuar ve inatçı,
geçiş çok zorlaşır, fakat depolanma da uzar.
dirençli proliferatif tablolarda.
Derinin yaşı da çok önemlidir, örneğin altı aya kadar
Bir de göreceli güç denen bir durum vardır. Doğrudan
bebeklerde derinin set oluşturma görevi tam değildir,
klinik etkinliğe bağlı olup, vazokonstriksiyon sınıflama-
emilim ve permeasyon çoktur. Çocuklarda ve yaşlılarda
sına uymayabilir.
reseptör yoğunluğu fazladır.
Yerel Kortikosteroidlerin uygulamasında gündelik uy-
Derinin bölgelerine göre emilim de farklıdır. Büklüm
gulama sayısının artmasının özel bir yarar getirmediği
yerlerinde emilim fazladır, başta skrotum olmak üze-
görülmüştür. Günde altı uygulamaya kadar denenmiş,
re genital bölge, koltuk altı, meme altı, boyun ve göz
fakat bir veya iki uygulamadan etkin bulunamamıştır.
kapakları daha fazla olmak üzere yüz emilimin en çok
Son zamanlarda gelişen ilaçlar, depo özelliği iyi olan ve
olduğu bölgelerdir. Reseptör sıklığı da bölgeye göre de-
günde bir uygulamanın yeterli olduğu preparatlardır.
ğişmektedir, en fazla prepisyum, sonra yüz, göğüs, karın
Antienflamatuar amaçlı uygulanacaksa sabah, antiproli-
gibi bölgelerde sıklık fazladır.
feratif amaçlı ise akşam uygulaması uygundur.
Derinin nemi de emilim için önemlidir, nem arttıkça
Özellikle potent steroidlerin kullanımında bir süre son-
penetrasyon da artar.
ra etki azalması gözlenebillir ki bu olaya taşifilaksi adı
İlacın etkin maddesiyle ilgili özelliklerden yukarda söz verilir. Mekanizması iyi açıklanamamıştır, reseptörlerin
etmiştik,ilaca ait ikinci önemli kısım bazdır. dolmasıyla ilgili olabileceği söylenir. Bir haftada ortaya
çıkıp, ilaç kesildiğinde yine bir hafta kadar zamanda
Baz: Bazın çözünürlüğü, etkin maddenin bazdaki çözü-
toparlar. Kısa aralıklarla (2-15 gün) kullanılıp, ara boş-
nürlüğü, pH’sı deriden geçişte çok önemlidir. Kapatıcı
luklar verilmesi veya çok gerekliyse farklı kimyasal yapılı
yağlı bazlarla emilim daha iyi olur. Baz seçiminde klinik
bir gruba geçilmesi önerilir.
özellikler önemlidir. Akut, sulantılı, enflamasyonlu lez-
yonlarda losyon ve kremler yararlıdır, emilim sorunu za- Genellikle güçlü steroidle başlayıp, orta veya zayıfla sür-
ten derinin özelliği nedeniyle yoktur, bu bazlar da suda dürmek verimli olur.
eriyebilmeleri nedeniyle buharlaşmayı engellemedikleri
Uygulanacak ilaç miktarı da hastalar tarafından hep
için enflamasyonun ve sulantının gerilemesini kolaylaştı-
sorulan bir sorudur. Genellikle önerilen pratik çözüm
rırlar. Subakut tablolarda krem bazlarıyla başlayıp, yağlı
parmak ucu hesabıdır. İşaret parmağının birinci falanksı
krem veya pomat bazına geçilebilir. Kronik kalın derili
uzunluğunda bir birim ölçü olarak alınır, tüm yüze, bir
lezyonlarda yağlı, kapatıcı ve nemlendirici özelliği olan
ele, bir ayağa bir birim, bir kola 3, bacağa 6, gövdeye 14
pomat bazları emilimi kolaylaştırır ve derinin yumuşayıp
birim ölçüsü önerilmektedir.
incelmesini sağlar.
Tedavi kesilirken kısa süreli kullanımlarda sorun çıkmaz
Yerel kortikosteroidlerin güçleri en çok vazokonstriksi-
fakat, uzun süreli kullanımlarda rebound’u önlemek için
yon yapma etkilerine ve daha az olarak da atrofi yapma
kademeli azaltma uygundur. İlaç birden kesilirse yeniden
etkilerine göre saptanır, en zoru da klinik etkinliklerine
vazodilatasyon ve enflamasyon artışıyla rebound olur.
göre saptanmasıdır. Değişik güç sınıflamaları vardır, yedi
gruplu olan çok kullanılmakla birlikte kullanışlı değildir. Uygulamada etkinliğin güçlendirilmesi için değişik yön-
Üçlü veya dörtlü gruplarla basit ölçüde sınıflamalar, çok temler uygulanır. En basiti kuru, kalın derili kronik lez-
daha kullanışlıdır. Değişik sınıflamalarda değişmeyen yonların nemlendirilmesidir. Bunun için 20 dakika kadar
en zayıf ve en güçlü gruplardır. Sınıflamaların hepsi va- süren bir banyo sonrası (2-3 dakika) çok uygundur ve
zokonstriktör etkiye göredir. Antienflamatuar etki aynı yalnızca nemlendirme etkinliği 5-6 kat arttırır. Bunun ileri
etkenle daha düşük konsantrasyonlarda alınırken antip- şekli oklüzyondur. Çok kuru, kalın, sert derili, inatçı ve
roliferatif etki ise daha yüksek konsantrasyon ister. özellikle antiproliferatif etki istenen durumlarda kullanı-
lır. Önce bölge nemlendirilir, sonra üzerine ilaç sürülüp,
Zayıf Grup: (Hidrokortizon ve prednizolon) Antipro-
hava almayacak bir şekilde naylon bir örtüyle kapatılır. Et-
liferatif etki göstermeyen hafif, orta enflamatuar der-
kinlik 10 kat kadar artabilir. Oklüzyonun süresi tartışma
matozlarda, göz kenarı, yüz, skrotum, genital bölge vb
konusudur, Pratikte akşam sürülüp sabaha kadar bırakma
alanlarda kullanılabilir. İdamelerde yeğlenebilir.
yaygın bir uygulamadır (8-10 saat), fakat, 3-4 saatin yeterli
Orta Güçlü (Triamsinolon asetonid, prednikarbat, flu- olduğu, fazlasının sistemik etki ve maserasyon yönünden
metazon pivalat, metilprednizolon aseponat, hidrokor- sakıncalı olduğu bildirilmektedir.
tizon butirat, klobetazon butirat): Daha çok enflamatuar
Etkinliği arttırmak üzere karışıma farklı maddeler ekle-
olaylarda yeğlenir, sorunlu bölgelerde proliferatif olaylar
nebilir. Bunların başında salisilik asit gelmektedir. %2-3
için de kullanılır.
civarında eklenen salisilik asit hem kortikosteroidin pe-
Güçlü (Betametazon valerat, flosinolon asetonid, halsi- netrasyonunu arttırarak, etkinliği arttırır, hem de kuru,
nonid, mometazon furoat, diflokortolon valerat, flutika- kalın, sert derinin yumuşamasını sağlar. Kuru, kalın,

66 Klinik Gelişim
sert deri, kaşıntı eşiği düşük bir deri olup, en küçük bir Yağ dokusu atrofisi yapabilir, yara iyileşmesinde gecik-
uyaranda kaşıntıyı davet eder. Kaşıma eylemi o bölgenin me yapar.
yeniden kalınlaşmasına ve kuruyup, sertleşmesine neden
Koyu esmerlerde hipopigmentasyon yapar.
olur, bu da yeniden kaşıntıyı davet eder, kısır döngü sü-
rer gider. Salisilik asitli, pomat bazındaki yerel kortikos- Seyrek de olsa göz çevresinde yoğun ve güçlü steroid
teroid bu kısır döngüyü birkaç yönden kırma açısından kullanımıyla katarakt ve glokom görülebilir.
çok yararlıdır. Aynı amaçla %10 üre de eklenerek etkin-
Kontakt allerji veya fotosensitizasyon yapabilir.
lik arttırılmaktadır.
Yüzde özellikle güçlü ve orta güçlülerin kullanımıyla pe-
Yan Etkiler rioral dermatit, rozase benzeri dermatit yapabilir.
Yan etkiler sistemik ve yerel olabilir. Sistemik yan etki Özellikle florlu steroidler yüzde hipertrikoz yapabilir.
özellikle güçlü ve çok güçlü steroidlerin, geniş alana ve
Yüzeyel bakteriyel, viral, fungal enfeksiyonları, uyuzu
uzun süre uygulanmaları ile ortaya çıkar. Ayrıca oklüz-
azdırabilir, şeklini bozup tanınmasını zorlaştırır.
yonun geniş alanda yapılması, büklüm yerlerinde güçlü
steroid uygulanması, bebeklerin bez bölgelerinde güçlü
veya orta güçlü steroidlerin uygulanmasıyla çok daha Kaynaklar
sürede sistemik belirtiler çıkabilir. 1. Braun Falco O, Plewig G, Wolff HH, Burgdorf WHC: Dermatology.
Springer. Berlin. İkinci Baskı. 2000: 1740-50.
Yerel yan etkiler 2. Aydemir EH: Dermatolojide Yerel Tedavi. Dermatoloji’de Yazarlar:
Tüzün Y, Kotoğyan A, Aydemir EH, Baransü O. İkinci Baskı. Nobel
Atrofi en tipik olan ve sık görülen bir yan etkidir, özellikle Tıp, istanbul. 1994: 721-33.
antiproliferatif etkiyle ve güçlü steroidlerle ortaya çıkar. 3. Memişoğlu HR, Acar MA, denli GY: Yerel Kortikosteroidler.
Erken atrofi epidermistedir, daha sonra kollajen sentezi- Dermatoloji’de Yaz. Tüzün Y, Kotoğyan A, Aydemir EH, Baransü O.
nin azalmasıyla dermal atrofi ortaya çıkar. Son çalışmalar, İkinci Baskı. Nobel Tıp, İstanbul, 1994: 733-4.
aralıklı kullanmanın atrofiyi yeterince önleyemediğini bil- 4. Reeves JRT, Maibach HI: Resimli Klinik Dermatoloji. 371-376.Çeviri
editörü: Yücelten D. Türkçe Basım Yüce, İstanbul 2001.
dirmektedir. Retinoik asitle birlikte veya %12 amonyum
5. Christophers e, Kligman AM, Schopf E, Stoughton RB: Topical
laktatla birlikte kullanımın etkinliği azaltmadan, atrofiyi Corticosteroid Therapy. Rawen Press. NewYork. 1988.
azalttığı bildirilmektedir. Atrofiyle birlikte, purpuralar
6. Schöpf E, Niedner R, Deri hastalıkları. Kortison Tedavisi’nde. Yaz.
(damar duvarının zayıflaması), telenjiektaziler görülür. Kaiser H, Kley 9. Baskı. 1991. Çeviri Dr. Selami Y. Doğan.
Telenjiektaziler, rebound vazodilatasyona bağlı olup ka- 7. Cornell RC, Stoughton RB: Topical Corticosteroids. Hoechst. Medu-
lıcıdır. Atrofi görüldüğü halde yine ilaç kullanılıp üzerine cation update. 1985.
gidilmezse, atrofiler çoğu kez geri dönebilir. Uzun süre 8. Griffiths WAD, Wilkinson JD: Topical Therapy. Textbook of
kullanımda yıldızsı sikatrisler görülebilir. Dermatology’de. Champion RH, Burton JL, Burns DA, Breathnach
SM: 6.baskı. Blackwell, London. 1998: 3519-65.
Stria gelişimi özellikle büklüm yeri çevresinde kullanım-
la ortaya çıkar ve geri dönüşümsüzdür.

Klinik Gelişim 67
68 Klinik Gelişim

You might also like