You are on page 1of 197

JEAN - JACQUES ROUSSEAU

TOPLUM SZLEMES

Trkesi AlpagutERENULU

NDEKLER

J. -J. Rousseau Toplum Szlemesi BRNC KTAP I. Blm : I. Blm: I. Blm : Iv., Blm: V. Blm : V. Blm : V. Blm : Vt. Blm : Ix. Blm : Bu Birinci Kitabn Konusu lk Toplumlar Glnn Hakll Klelik . Hep Bir lk Szlemeye Dnme Gerei Toplumsal Antlama Egemen Varlk Yurttalk Durumu Mlk yelii KNC KTAP I. Blm : I. Blm : I. Blm : Iv. Blm : V. Blm : V. Blm : V. Blm : VIII. Blm : IX. Blm: X. Blm : XI. Blm : XII. Blm : Egemenlik Devredilemez Egemenlik Blnemez Genel sten Yanlrsa Egemen Erkin Snrlan lm Dirim Hakk. Yasa Yasa Koyucu Halk Srei Srei eitli Yasama Dizgeleri Yasa eitleri

7 25

29 31 35 37 43 45 49 52 54

59 61 64 66 71 74 78 83 86 89 93 96

NC KTAP I. Blm : Genel Anlamnda Hkmet I. Blm : eitli Hkmet Biimlerinin Ana lkesi Iu. Blm : Hkmet eitleri v. Blm : Demokrasi : V. Blm : Aristokrasi V. Blm : Monari V. Blm : Karma Ynetimler.. V. Blm : Her Ynetim Her lkeye Elverili Deildir Ix. Blm : yi Bir Ynetimin Gstergeleri X. Blm : Hkmetin Ktye Kullanlmas ve Bozulma Eilimi.. X. Blm : Siyasal Oyrunun lm X. Blm : Egemen Yetke Nasl mrl Olur? , X. Blm : Srei ! Xv. Blm : Srei Xv. Blm : Milletvekilleri ya da Temsilciler Xv. Blm : Hkmetin Kurulmas Kesinlikle Bir Szleme Deildir Xv. Blm : Hkmetin Kurulmas Xv. Blm : Hkmet Zorla Ele Geirilmesini nlemenin Yolu DRDNC KTAP I. Blm : II. Blm: III. Blm : IV. Blm : V. Blm : VI. Blm : VII. Blm : VIII. Blm : K. Blm: Genel sten Yok Edilemez Oylar Seimler Roma'daki Comitia'lar Tribun'luk Diktatrlk Censor'luk Toplum Dini Sonu 163 164 168 171 185 188 192 195 208 99 106 110 112 115 118 125 127 133 136 140 142 144 147 149 154 156 158

JEAN-JACQUES ROUSSEAU

"Bir boyunduruk tehlikesi sezmeye greyim, tehlike ister zorunluklardai isterse insanlardan kaynaklanyor olsun, asi kesilirim, daha ok da hrmlarm." Rousseau'yu tantmak sz konusu olduunda onun bu tmcesi kesinkes kullanlr. nk yaam biimine de, yaptlarnn konusuna da pek uygundur. Fakat Rousseau'yu tanmlamaya, onu anlamaya, hele tutsakla kar neden bu denli duyarl olduunu aklamaya gelince, bu szler yalnzca aldatc olabilir. Rousseau, kendini nce adalarna, onlardan umudunu kesince de gelecek kuaklara kabul ettirme isteiyle yanp kavrularak zyaamyksel yaptlar verdi. Bu ykler birtakm tarih kaymalar dnda doru saylr. Ama drst, asla... Drst olmalarn beklemek zaten saflk olurdu, nk bu byk dnr, bu parlak ke, oluumunda yer alan etkenlerden tr kendisini doru tanyacak ve doru tanmlayacak durumda deildi.
7

J.-J. ROUSSEAU

Ama o da, tm yazarlar gibi, tm yaptlarnda zaten vardr. Toplum Szlemesi benzeri, kendisiyle hi ilgisi yokmu gibi grnen yaptlarnda, kendisini anlatmaya alt yaptlarnda olduundan -daha ok diyemeyecek olsak bile- daha drste vardr. Rousseau'nun i dnyasnn anahtar asl bu tr yaptlarndadr demek, yanl olmaz. Kaleme ald zyaamykleri, byk lde, evresini kuattna inand sevgisizlik denizinde su stnde kalabilmek ve kendini insanlara kabul ettirmek iin yapmak zorunda olduunu sand, amas, hzn verici ve bouna rpnlardr. Amas ve hzn vericidirler nk zellikle Yeni Hlose ve Emile ile binlerce hayran edindiini bildii halde bu sevgiye inanamamtr hibir zaman; bounadr, nk "kendimi anlataym" derken ayrdnda olmadan kendini gizler; tm yaam boyunca yapt gibi tpk, kendini yadsr.. Emile gibi, Toplum Szlemesi gibi, Uygarln Ktlkleri gibi yaptlar ise, bir beyin rn olarak ele alnp irdelenmitir hep. nsanlara yreiyle yaklamay beceremeyen Rousseau, onlara beyniyle meydan okumay yeledii iin, insanlar onun beynini didiklerler. zyaamykleri de, yreinin deil, beyninin rnleridir; kendini tanmlaylar drst olmad iin bu yklerin yaznsal yanlar irdelenir ister istemez. Zaten davranlar, zyaamyklerinde "bu benim" diye izdii resme hi uymaz. Edimleri, tiraflar'inin banda kendisi iin kulland "iyi, cmert, soylu" nitellerine ou zaman ters der. Hizmeti Thrse ile uzun yllar sren birlikteliinden olma be ocuunu yetimhaneye terk etmesi, belki bu uymazln en u, rneidir, ama tek rnei deildir. Ksacas, bir kitabn giriinde ayrlan yere smayacak denli geni ve yeterlilik, uzmanlk isteyen Rousseau zmlemesini bir yana brakp acl yaamnn somut olgularn ve kilometre talarn anmsatmakla yetinmek zorundayz.
8

TOPLUM SZLEMES

ocukluk ve raklk (1712-1728) Jean-Jacques Rousseau, 28 Haziran L7l2'de, Cenevre'de Protestan bir anne-babann (Susanne Bernard ile Isaac Rousseau iftinin) ocuu olarak dnyaya geldi. iftin bir erkek ocuklar daha vard. Anne Suzanne, dokuz gn sonra, 7 Temmuz'da ld. 1722'ye dein babasyla kald kk Rousseau. Isaac Rousseau sa solu belli olmayan, garip bir adamd ve kk oluna gereken eitimi verecek durumda deildi. JeanJacques, iinde bulunduu kt ortamdan ancak dsel bir dnya yaratp o dnyaya snarak kaabiliyordu. Bu dsel dnyay kurmasna, en ok eline geirdii romanlar ve Plutarkhos'un yaptlar yardmc oluyordu. Isaac Rousseau, bir kavgaya kart iin 1722'de snrd edilince on yandaki kk Rousseau, karde ocuu olduu Abraham Bernard'Ia birlikte Bossey'de Rahip Lambercier'nin korumas altna verildi. En kk bir baskya gelemeyen Rousseau'y 1724'te teyzelerinden biri yanna ald. Bu arada, ksa bir sre bitki alama iinde rak olarak altysa da kovuldu; 1725'te gravrc Ducommon'un iliine rak girdi. in arlna dayanamad. Kendi anlatmyla "1728'de (14 Mart), bir pazar akam, gezinti dn kentin kaplarn kapanm bulunca Fransa'ya doru serven yolculuuna kt ". Avare yllar (1728-1732) Bir ara yannda barnd Katolik bir rahip onu ok etkiledi. Katolik olmay dlemeye balad. Rahip, Rousseau'yu, ksa zaman nce Katoliklii semi olan Mme de Warens'le tantrd. Bu gen kadnn Rousseau zerindeki etkisi yazgsaldr. Torino'da Katoliklii kabul eden Rousseau iin serven dolu bir yaam balad. nce Mme de Vercellis'in daha sonra Kont Go9

J.-J. ROUSSEAU

uvon'un yannda uaklk etti. eitli ilerde alt ve bu sre iinde zellikle mzie merak sard. Fribourg'da ve Lausanne'da dolatktan ve Neuchatel'de bir sre kaldktan sonra Berne'e oradan da Fransa'ya geti ve sonunda Paris'e ulat, Chambery'de yeniden Mme de Warens'in yanna dnd. (1732) Kendini yetitiriyor (1732-1741) nce Chambery'de daha sonra Charmettes kasabasnda Mme de Warens ile kendisi iin unutulmaz ve verimli yllar geirdi. Durmakszn okuyor, mzik derslerini izliyor, doayla hair neir olabiliyor, duyarln ve kafasn alabildiine gelitiriyordu. Ne var ki, Mme de Warens, Rousseau'dan usanmt. Charmettes'den ayrlmas gerekiyordu (J740). Lyon'da M. de Mably'nin evinde bir sre zel retmenlik yaptktan sonra ansn bakentte denemek zere Paris'e geti (1741). Paris sosyetesinde (1741-1749) Fransz Bilimler Akademisi'ne "Mzik iin yeni imlerle ilgili tasanm"m (Projet concernant de nouveaux signes pour la v musique) sunduysa da bu yeni notalama yntemi ilgi grmedi. 1743'te Fransa Bykelisi M. de Montaigu'nn yazman olarak onunla birlikte Venedik'e gitti. Ne var ki, siyasayla tanmasn salayan bu iliki de uzun srmedi; M. de Montaigu'yle bozuup 1744'te Paris'e dnd. Bir opera iin Voltaire'le alt. 1743, 1744 yllarnda Diderot ile dostluk ve bu arada hizmetilik yapan Thrse Levasseur ile iliki kurdu. Rousseau, daha sonra bu ilikiden olma be ocuunu yetimhaneye brakacakt. 1746'da yazar Mme Dupin'in yazman olarak kadnlarla ilgili bir kitap zerinde alt. Paris sosyetesi, kaplarn Ro10

TOPLUM SZLEMES

usseau'ya amt artk; o dnemde sovlu v h-, , j l-, \ u-t- , y ya da tannm kiilerin, -yazn dahil- sanat ve bilim konuup tartmak iin tonlantlar dzenledikleri salonlarda, hazr bulunuyordu E < clopedie (Ansiklopedi)1 almalarna katlmaya balad M" zikle ilgili maddelere katkda bulunuyordu. Ama hizmet i Le" vasseur ile ilikisinin duyulmas, ayrca iyi bir konumac oT may yznden sosyetenin kaplar yzne kapanmaya balad. Be ocuunu yetimhaneye brakmasnda, marazl ruhsal yaps yannda kendini sosyeteye dayatma tutkusu da etkili olmutur, denebilir. Kurulu dzene kar (1749-1762) Salonlarn kaplar yzne kapanyordu ama Rousseau ne id belirsiz bir serseri deildi artk. Tannm biri olmamn, belli evrelerde bulunmann tadn alm, bysne kaplm, kendini kantlama tutkusu, artk sndrlemeyecek bir yangna dnmt. Yaamnn bundan sonraki blnde kelii (dehas), bu tutkunun snrsz, koulsuz hizmetinde olacakt.
] "l'Encyclopdie ou dictionnaire raisonn des Arts et Mtiers, par une socit des gens de lettres" ("Bir yaznc topluluunca hazrlanan Ansiklopedi ya da Sanat ve Zanaatlar zerine aklamal szlk"), balangta, deneysel bilimlere gittike artan ilgiden para kazanmay amalayan bir kitaplk giriimiydi ve son bulularn nda okuyucuya insan bilgisinin varm olduu dzeyi sergilemeyi amalyordu. Ynetimi Diderot'nun stlenmesinden sonraysa almalar, insan dncesini nyarglarndan arndrp aydnlatmay amalayan bir yapt ortaya karmaya yneldi. 1752'de ve 1759'da yaym iki kez durdurulan Ansiklopedi, 1772'de son biimini alarak tamamland. Ansiklopedi, birtakm zayf yanlan olduu tartma gtrmezse de, tm yzyln tank olduu dev bir abann simgesidir ve bilimsel gelimeleri halk diliyle anlatarak zellikle Fransa'da bilimsel aratrma duygusunun ve zellikle de uygulaym kavramlarnn yerlemesini salad. zgr dncenin, khne ve tutucu dnce ve kuramlara kar at savan bayraktarln yaparak yeni bir lkye giden yolun almasna byk katkda bulundu. Ansiklopedi araclyla glenen aydnlk, nce Fransa'da 1789 Devrim'ine sonra da Devrim araclyla tm Bat Dnyas'nda eski toplumsal, siyasal ve dnsel kurumlarn yklp yeniden yaplanmasna zemin hazrlad. 11

J.-J. ROUSSEAU

Diderot, "Krler zerine mektuplar"n yaynlanmasndan sonra hapse atlmt. Rousseau, 1749 Ekim'inde Vincennes'deki hapishaneye onu ziyarete gidiyordu. Yolda, le Mercure de France'da, Dijon Akademisi'nin "Bilimlerin ve sanatlarn saaltmnn trelerin arndrlmasna katkda bulunup bulunmad" konulu bir yarma atn okudu. Ve kendi anlatmyla, o anda kafasnda parlak bir dnce dodu. Bu dnce, onun ilerde ileyecei retinin ekirdeini oluturacakt: "nsan, doas olarak iyidir; onu, toplum ve uygarlk bozar." Diderot, bu dncenin Rousseau'ya, ilenmesi gereken parlak bir atk (paradoks) olarak Vincennes'deki pahpuslarca alandn ima eder. Her neyse! Rousseau bu dnceyi ileyip gelitirerek ve "Uygarln kt sonular: Bilimler ve sanatlar zerine sylev" baln koyarak 1750'deki yarmaya katld. Yaynlanmas tepkilere yol aan bu syleviyle Rousseau, yaad yzyln anlayna kar kmakla suland. Bata Voltaire olmak zere "aydnlanma"dan yana olan herkesi karsna almt. Ama Dijon'lu akademisyenler, dl Rousseau'ya verdiler. acl yaamn tm nimetlerinden yararlanmay, lksn keyfini srmeyi ve dzgn bir toplumsal yaam erekleyen gl bir grubun karsna dikilmiti. Yaam biimini, savunduu retiye uydurmas gerektii kararna varan Rousseau, yaratt tartmayla adamakll nlenmi olmasna karn zanaatkrlar gibi i giysileriyle dolamaya ve yaamn nota kopya ederek kazanmaya balad. Kyn Khini adl operasnn (1752) ve bir genlik yapt olan Narcisse adl komedisinin (1753) oynanmasna izin verdi, ama yazmay brakt ve kendini felsefi dnceye adad. Dijon Akademisi'nin 1754 yl iin dzenledii yeni bir yarmann konusu, Rousseau'yu suskunluundan koparacak denli kkrtcyd: "nsanlararas eitsizliin kayna nedir? Bu kaynak doal yasann bir sonucu olabilir mi?"
12

TOPLUM SZLEMES

Bu yarma ii kaleme ald "yeliin (mlkiyetin) ktlkleri: Eitsizliin Kayna zerine Sylev'nde Rousseau, birinci sylevinde vard sonucu derinlemesine irdeliyor ve acl bozulmann nedeni olarak toplumsal kurumlamay gsteriyor; birincisine gre daha iyi kurgulad bu yeni syleviyle acl toplumlar temellendiren iyelik ilkesini adamakll sallyor, insann evriminde zdeksel (maddi) etkenlerin baatln vurguluyor, toplumsal snflar arasndaki kar atmasnn altn iziyor ve siyasal ezin ile toplumsal adaletsizlik arasndaki ba sergiliyordu. Rousseau, bylece, toplumcu (sosyalist) dncenin yolunu ayordu. Ve Dijon'lu akademisyenler, savn atakl karsnda rkmlerdi; diil bu kez Rousseau'ya vermediler. O da zaten kazanmay beklemiyordu. l'Ermitage gnleri (1756-1757) Doduu memlekete ekilmeyi dnyordu. Cenevre'ye dnd ve Katoliklii brakp yeniden Calvinist inanca baland. Yine de 1756'da Mme d'Epinay'in, Ermitage adn tayan maliknesinde kalma arsn kabul edip Montmorency'ye gitti. Burada toplumdan uzak olmann mutluluuyla dolu, retken gnler geirmeye balad. Ama birtakm olaylar bu mutluluun srmesine izin vermedi: ocuklarnn anas Thrse ile Thrse'in annesinin yaydklar dedikodular; Diderot'nun Rousseau ile Mme d'Epinay ilikisine patavatszca burnunu sokmas; Mme d'Houdetot'ya tutkusu ve bu tutkunun zerine den glge, yani Mme d'Houdetot'nun , ozan Saint-Lambert... Alman yazar ve eletirmen Melchior Grimm'in birtakm oyunlarla tm bunlarn stne ty dikmesi... Bu oyunlar sonucu Rousseau Mme d'Epinay'den koptu. Diderot'yla da bozutu ve ona kar ak bir savama girdi.
13

J.-J. ROUSSEAU

Rousseau, Ansiklopedi'e Marquis d'Alembert'in kaleme ald Cenevre maddesini okumutu. M. d'Aiembert bu yazsnda Cenevreli rahiplerin erkinciliini (liberalizmini) vyor ve bu kentte tiyatro kurulmasn neriyordu. Rousseau M. d'Alembert'e uzun bir mektup yazarak bu neriye yein biimde kar kt; daha sonra tartmay genileterek tiyatro ile aktre (ahlak) arasndaki ilikiler sorununu ortaya att. Tiyatro gsterilerine cephe almakla aslnda kendi dizgesinin mantna uyarak uygarln ince zevklerine kar kyordu. Ama bu tutumuyla, tiyatronun -bata Voltaire olmak zere- ateli birer dostu olan filozoflar da karsna alyor ve onlardan kopuyordu. Voltaire artk acmasz bir dmand kendisi iin. d'Alenbert'e Mektup, Rousseau'nun yapc yaptlar ortaya koyaca verimli yalnzlnn balang noktasdr. Montlouis gnleri (1758-1762) Rousseau 1758'in balarnda Montmorency ky yaknlarnda Montlouis adyla anlan kk bir eve yerleti. Mareal Luxembourg'un yaknlardaki atosuna sk sk arlyor ve Mareal ile einden ho kabul gryor, ou kez onlara, yazdklarndan blmler okuyordu. Bu scak dostluk, Ermitage'daki olaylarn etkisinden kurtulmasna yardmc oldu ve daha nce tezgha koyduu nemli yaptn tamamlama gc elde etmesini salad: On be ay iinde Yeni Hlose, Toplum Szlemesi ve Emile yaynland. Yeni Hlose: Bir ak roman Yeni Hlose, iki n mektuplarndan oluan bir romandr. zellii ise, daha nceki yaptlar gibi d koullarn deil yazarn i dnyasndaki frtnalarn esini olmasdr. Bu roma14

TOPLUM SZLEMES

nn Rousseau'nun zihinsel ve ruhsal yapsnn ipularn veren dnsel ve kuramsal yanlar elbette var. TEK YAYINEV'nin yaynlamay tasarlad Rousseau yaptlar arasnda yer alacak olan Yeni Hlose'e sra geldiinde bu yapt zerinde daha geni biimde durulacak. Toplum Szlemesi: Siyasal tze ilkeleri Rousseau, kafasndaki siyasal dnceleri ilkeletirip kitap haline getirmeyi uzun zamandr dnyordu. 9 Nisan 1756'da Montmorency'ye ekildikten sonra alma plann yapt: nce Abb de Saint-Pierre'in kendisinde bulunan Sonsuz Bar ve Polisinodi (Polysynodie: Sinod kurullaryla ynetim) adl iki almasn zetleyip yorumlayacak; sonra byk tasarsn gerekletirecekti. nce, 1751'de balad "Siyasal Kurumlar"\ ("Institutions Politiques") tamamlayacakt. Mutluluk ile erdemin uzlamas zerine bir duygusal aktre almas yapacak ve eitimle ilgili dncelerini derleyip biimlendirecekti. Ama Yeni Hlose, hesapta olmayan bir esin patlamasna dnp Rousseau'yu kendisine ekince planlan altst olmutu; Siyasal Kurumlar zerine alma isteini yitirdi. Siyasal Kurumlar' iki blk olarak dnm ve yle hazrlanmt. Birinci blk siyasal tze ilkeleri, ikincisi halklararas ilikiler zerineydi. Hatta "Siyasal Kurumlar" iin 1753'te "giri" niteliinde bir yaz yazm ve "Ekonomi-politik zerine Sylev" baln atarak Ansiklopedi'ye bile gndermiti. Sonra bir mutsuzluk nbeti srasnda ikinci bl yakmt. Elinde kalan siyasal tze ilkeleri ile ilgili yazmalar zerinde almaya balad. Tzecilerin ve filozoflarn ynetim sorunlaryla ilgili tm nemli yaptlarn okumutu: Locke'un "Yurttalar ynetimi zerine deneme"si ("An Essay on tha civil government"); Spinoza'nn "Tanrbilimsel-Siyasal alma"s\ ("Tractatus Theologico15

J.-J. ROUSSEAU

Politicus"), Hobbes'an "Leviathan"\, Grotius ile Puffendorfun yaptlar, Montesquieu'nn "Yasalarn Ruhu" ("Esprit des Lois") adi yapl, vb... Yaklmaktan tantulan ve Toplum Szlemesi adn verdii birinci blm 1762'de yaynlad. Tm kuramsal grntsne karn Toplum Szlemesinde, Rousseau, bireylerin mutluluk zlemlerini toplumsal yaamn gerekleriyle badatrma isteinin bir rn olarak, aslnda kendi toplumsal uyumazlnn zmn arar. Rousseau'nun yine beyni devrededir ve sevgili, gvenli ve verici ana karn aray, karmza, zorbaln olmad, kimsenin hakknn yenmedii, karlkl anlaya dayal bir toplum dzeni aray olarak kar. Toplum Szlemesi, drt "kitap"tan oluur: I. Kitap: Szlemenin nitelii- Hibir zorbalk meru deildir nk g hibir hak yaratmaz: Gerek yetke iin bir ilk szleme, bir balama gerekir: Bu balama ile her birey, tm doal haklarndan topluluk yararna vazgeer; karlnda birey ve bireyin mallar gvence altma< alnmaktadr. Bylece, koullar herkes iin eitlendiinden, gerek eitlik salanr. "Herkes kendini herkese verdii iin herhangi bir kimseye vermemi olduundan herkes ayn lde zgrdr". nsan, toplum szlemesi ile doal durumdan yurtta durumuna geer. II. Kitap: Egemenlik ve yasa zerine dnceler- Egemenlik, genel istencin yaama gemesi olarak vazgeilmez ve blnmezdir; hibir "zel karlar birlii" egemenlie zarar vermemelidir. Egemenlik bireylerin haklarnn meru biimde gvence altna alnmasyla snrlanr. Siyasal oyrunun (gvdenin, btnn) korunmas, yasayla salanr ve genel istencin ortaklaa yaamn sorunlarna uygulanmasn gerektirir. Yasa herkes iin ayn geerliktedir; fakat yasama; lkeye, zamana ve ze
16

TOPLUM SZLEMES

koullara gre deiik biimler alabilir. Bunlar hesaba katarak yasalar hazrlama ii, yasacya aittir. III: Kitap: Hkmet ve eitli hkmet etme biimleri zerine dnceler- Yasay uygulamas iin kamusal gce bir etmen gereklidir. Bu etmen hkmettir. Tm halkn ya da halkn ounluunun ynetimine demokrasi; bir aznln ynetimine aristokrasi; tek kiinin ynetimine monari denir. Demokrasi en iyi ynetimdir, ama mrl deildir. "En iyi ve en doal dzen" seimli aristokrasidir. Monari en gl ynetimdir, ama genel istenci en az dikkate alan da monaridir. nk "krallar saltk olmak isterler". Bir ynetimin bozulmamas iin, sahip olduu yetkenin, belli aralklarla denetlenmesi ve kurultaylarca yenilenmesi gerekir. IV. Kitap: zel kurumlar- Genel isten kimi zaman yanl deerlendirilir; fakat yok edilemez ve ounluun oylaryla belirlenir. Rousseau, son blmlerde genel istencin korunmas iin Roma tarihine dayanarak kurum neriyor. Olaand koullar iin diktatrlk; trelerin ve aktrenin korunmas iin censor'luk ve yurttalar aras gizemsel (mistik) ban korunmas iin sivil bir din (bir yurttalar dini)... Rousseau, kendi toplumsal sorunlarna beyinsel bir zm getirmeye alt iin, elbette ki, ortaya kan kuramsal yapt, yazarn beyni olarak ele alnacak ve irdelenecekti. yle de oldu; bu irdelemelerde varlan ortak eletiri u noktada toplanr hep: Rousseau, ortaklaa toplumun, her bireye, kamu yararna bulunmas gereken zverileri dayatabilmesini nerir ve bu ilkenin, uygulamada, yetkenin ktye kullanlmasna yol amamas iin her zaman dikkatli olunmasn salk verir. Bu tehlikeye kendisi dikkat ekiyor olmasna karn Rousseau, siyasal zorbala kuramsal zemin hazrlamakla sulanmaktan kurtulamaz.
17

J.-J. ROUSSEAU

Emile: Salkl yurtta yetitirme sanat Her birey, toplumsal oyranun (bedenin) canl bir yesi olduuna gre, salkl bir toplum iin salkl insanlar olmas gerekir. Gerek bir cumhuriyet oluturacak, gerekten zgr insanlar nasl biimlendirmen? Rousseau, ite bu soruya yant vermek iin kendi eitim dizgesini tasarlamtr. M. de Mably'nin retmenliini yapt srada eitimbilimsel bir kitapk oluturmutu: "M. de Sainte-Marie'nin eitimi iin tasarm". Bu konudaki grlerini daha sonra gelitirip olgunlatrd. Bu almalarn sonucu olan Emile, Emile adl bir ocuun doumundan yirmi yama dein eitiliini drt kitapta anlatr. Beinci kitap, Sophie adl bir kz ocuunun eitiminde erkek ocuunkinden ayrtlanmas gereken yanlar belirtir. Rousseau'nun eitim lks, ocuun doal zgrlnn korunmas ve buna ek olarak isel (manevi) zgrlnn gelitirilmesi olarak tanmlanabilir. Yaam iyice kararyor (1762-1770) Rousseau'nun "Savoie'l papazn iansal etkinlii" adl ilk ksa almas erevesinde tanmlad inaksz (dogmasz) din, birok Hristiyana zaten tehlikeli grnmken Emile'm yaynlanmasyla birlikte sabrlar tat ve kitap toplatlarak yakld. Hakknda tutuklama karar kartlan Rousseau, Montmoreney'den apar topar ayrlmak zorunda kald. Cenevre'ye dnmeyi dnd; ama Cenevre kent meclisi de Emile'i mahkm etmiti. Hem de Toplum Szlemesi'yle birlikte...Bu nlemlerin kapsam dnda kalan Motiers'e snd. Kendisine ve yaptlarna kar alman bu kararlar, zaten salkl olmayan ruhsal yapsn iyice hrpalyordu. mr boyunca i dnyasn karartan sevgisizlik bulutlan, bu sulamalardan sonra kendini, a18

TOPLUM SZLEMES

dalarna kabul ettirmekten te, kendinden sonrakilere kar da savunma kaygsyla iyice kararacakt. Rousseau, Emile'i mahkm etmi olan Paris Bapiskoposu'na ve Cenevre meclisine mektuplar yazarak hem kendini savundu hem de kararlar protesto etti. Ne var ki, Cenevre meclisi tutumumu iyice sertletirdii gibi, Voltaire'in kaleminden kt besbelli imzasz bir yergi, kamuoyunu Rousseau'ya kar daha da kkrtt. 1765 yl 7-8 Eyll gecesi Motiers'liler, evini taladlar. Peini brakmayan dmanca tutumlar Rousseau'yu ngiltere'ye dein kovalad. Kendisini ingiltere'ye filozof David Hume armt. Londra'da, daha sonra da Wootton'da kald on ay boyunca yazd, krlarda gezinip bitkiler toplad, mzikle urat... Ve Hume'la da aras alnca (Bu bozumadan Rousseau'dan ok Hume'un sorumlu olduunu belirtmek gerek/ M. Guillemin: "Cette affaire infernale"; Plon, 1942) 1767'de Fransa'ya dnd; oradan oraya uzun sre dolatktan sonra 1770'te Paris'e yerleti. tiraflar (1765-1770) 1761'de editr, Rousseau'dan zyaamyksn hazrlamasn istemi, fakat yazar birtakm bahaneler ne srerek olmazlanmt. Ama 1764'te, Rousseau'yu din adna sulayan ve yapt "alaklklar" knayan imzasz bir kitapk yaynlannca anlarn yazmaya karar verdi. Amac kendini anlatmaktan ok gelecek kuaklar nnde hakl gstermekti: tiraflar, bir kiisel savunma-vnme abasyd. Kendini tam bir itenlikle anlattn savlyordu. Ama on iki kitaptan oluan yaptna, oradan oraya srklenmekle geen yaamnn deikenliini anlatmay tasarlad on nc kitab ekleme yrekliliini bir trl gsteremedi. tiraflar, kendi istei uyarnca birinci bl 1782'de, ikinci bl 1789'da olmak zere lmnden sonra yaynland. Rousseau, bu yaptnda, kimi zaman belleinin iha19

J.-J. ROUSSEAU

netine uruyor, sanat kaygsyla birtakm bezemelere bavuruyor; ruhsal durumunun etkisiyle kendini kimi adalarna hakszlk etmi gibi gsteriyorsa da, kendisiyle ilgili olabildiince doru bilgi vermeyi baanyordu. tiraflar, ilk yaynlandnda derin ilgi uyandrd ve youn biimde tartld. Gerek yalnzla doru (1770-1776) Rousseau, yaamnn son yllarn Paris'te -bugn kendi adn tayan- Platriere Soka'ndaki bir evde geirdi. yice karamsar-lam, paranoid belirtiler adamakll artmt. Uluslararas bir tertiple kar karya olduuna, dinsiz "ansiklopediciler" arasnda olduu lde Protestan ve Katolik evrelerden de birok dman bulunduuna inanyordu. 1772 ile 1776 yllar arasnda blklk garip Sylemeler'ini (Dialogues) yazd. kinci bal "Jean-Jacques'n yargc Rousseau" olan bu yaptta iki kii, yazarla ilgili olumsuz grlerini tartyor ve sonunda onun erdemli bir insan olduu sonucunda birleiyordu. "Kamuoyunu" kazanmak iin umutsuz, amas bir aba iine girmiti. i, sokaklarda kendini savunan ktlar datmaya dein vardrd. Ama insanlarn zerine dikilen gzlerinde o ok arad sevecenlik yerine aknlkla karlayordu. Sondan bir nceki durak: Dler (1776-1778) Rousseau, iinde bulunduu o durumda bir k yolu bulmaya, kendini toparlamaya alyordu. "Kendisine kar dzenlenen tertip"le ba edemeyecei kararna varmt. Yapabilecei tek ey bir dler lemi yaratp orada kayglarndan uzak, yalnz kendisi iin yaamakt. yle yapt... Yapmaya alt... Hi olmazsa ktlar stnde gezinen kaleminin ucuyla,
20

TOPLUM SZLEMES

hi ulaamayaca o erinci ve mutluluu arad. Ama bouna... "Bir yalnz gezerin dleri", kendinden sonraki kuaklara brakabildii bir isel hesaplamann beyinsel izdmnden baka bir ey deildir. 20 Mays 1778'de Girardin ailesinin Ermenonville'deki atolarnda kalmas iin yapt ary kabul etti. Bu atoda dingin gnler geirmeye balad. lm onu bu erinli ortamda yakalad. Orada, Peupliers (Kavaklar) Adas'nda topraa verildi. Devrim 'den sonraki Konvansiyon ynetimi, Rousseau'nun kllerini, ona olan saygnn bir anlatm"olarak Panteon'a tatt. Rousseau'nun etkileri Rousseau, yaam boyunca deinimde olduu yakn evresi ile kiilik olarak ho ilikiler iinde olamad gibi aydnlanmann aydn evreleriyle de dnce olarak srekli atma iindeydi, ama etkisi ve utkusu ok byk olmutur. Rousseau'nun etkisi, drt dzlemde irdelenebilir. Tresel etkileri: ki Sylev'i ile d'Alembert'e Mektup'u, aydn evrelerde ateli tartmalara neden oldu. Bilimleri, sanat, uygarln ince zevklerini ve zayflklarn yadsyarak ilkel eilimlerdeki arl yceltmesi, Voltaire'le ve Ansiklopedicilerle atmasn kanlmaz klyordu; nk onlar, akl ve mantn ve ilerlemeceiliin ateli savunu-cularydlar; bu yzden de ilk azda felsefi dnceye kar ortaya kan tepkinin ncs olarak grdler Rousseau'yu. Rousseau'nun ilk iki utkusu, Yeni Heloise ile Emile'dir. Yeni Heloise'in krk yl iinde yetmiten fazla basks yapld; bin21

J.-J. ROUSSEAU

lerce okuyucu, Julie ile Saint-Preux'niin mutsuzluklarna gzya dkt; yky oluturan mektuplarda ortaya atlan trel sorunlar tartt; doal ortamda, tertemiz bir aile yaamnn gzelliini dledi. Binlerce anne-baba ve eitimci Emil'm etkisi altnda kald; anneler Rousseau'ya mektup yazp akl dantlar; bir sr ocuk Emile'deki ilkelere gre eitildi. Devrimci kurumlar: Rousseau, XVIII. Yzyl dnrleri arasnda Fransz Devrimi'r dorudan etkileyenlerin banda gelir. Bir Montesquieu, bir Voltaire kamuoyunda zgrlk dncesini yaymakta ok baanl oldular. Ama Montesquieu, Parlamentonun ayrcalkl nceliine hep inand. Voltaire ise hep bir burjuva olarak kald; halkn mutluluu pek umurunda deildi. Ksacas zgrlk iinde eitlii savunan devrimci yneticilerin asl esin kayna, Toplum Szlemesi'dk.Bu yneticilerin ou, kendi sylevlerinde bile Rousseau'nun ateli biemini kullandlar. Rousseau'nun ortaya att ilkeler nsan Haklar Bildirgeii'nde yer alm, Fransz Devrimi'nden sonraki Konvansiyon ynetimi (1792-1795) zerinde de etkili olmutur. Kurucu Meclis, daha 1789'da halkn egemenliini ilan etti. Devrim, tm teki dnrleri ksa zamanda ap geride brakrken ya da unuturken Rousseau'nun dnceleri esin kayna olmay srdrd. Rousseau yayor olsayd, Robespierre'in olaand ynetimini onaylard belki de. Hele Yce Varlk iin dzenlenen byk treni grseydi, ortaya att doal din fikrine ve yurttalar tapnc dileine yant verdii iin hi kukusuz byk cokuya kaplrd. Kurucu Meclis, Rousseau'ya borcunu demek iin yontusunu dikme karar alrken, Konvansiyon, kllerini Panteon'a getirtmekle ona olan saygsn gsteriyordu.
22

TOPLUM SZLEMES

Romantik yazn: Rousseau, XIX. yzyl balarndaki yazarlar da byk lde etkilemitir. Chateaubriand bunlardan biridir ve kahraman Ren, Rousseau'nun Saint-Preux'sn ok andrr; yazn biemi de... Mme de Stael de bir Rousseau tutkunudur. Romantizm akm da Rousseau'ya ok ey borludur. Klasik dnceye tepki, duygunun ve imgelemin yceltilii, Yeni Hlose'in yazaryla balayp geliti. Fransz ozanlar, Rousseau'nun, dzyazyla and lirik temalar iirlerinde ilediler. Sint-Preux'nn iini dk, Mditations Potiquesrm ("iirsel Dnceler"in/Lamartine); Savoiel rahibin dinsel cokusu, Harmonielerin ("Uyumlar"n /Lamartine) habercileri olmulardr. Rousseau, yazarlara ve ozanlara doann ne sonsuz bir esin kayna olabileceini gsteriyordu; doa ile insan ruhu arasndaki bu alveri, romantik lirizmin balca besini oldu. ada bilin: Rousseau'nun etkisi Fransz kurumlarn ve yaznm aarak tm Avrupa dnn ve yaznn etkiledi; Werther'in yazan Goethe, Haydutlar'm yazar Schiller gibi byk ustalar, Rousseau'nun at yoldan yryenler arasnda sayabiliriz. Kant, almalarnda Rousseau'yu anmsamadan edemeyecek; Fichte, onun siyasal erk kuram zerinde kafa patlatacak; Herder, eitimle ilgili dncelerinden esinlenecek ve sosyalist Lassalle, Toplum Szle-mesi't hi unutmayacak; Tolstoy, Rousseau'ya borlu olduunu aklayacakt. Fransz yazm tarihisi Gustave Lanson'un deyiiyle, "gnmze alan tm yollarn banda Rousseau'nun dnyasn buluruz". A. E.
23

J.-J. ROUSSEAU

NOT: J.-J. Rousseau'nun, "noktal virgl"lerle (;) uzayp giden kendine zg tmce yapsna ve yazm biemine olabildiince bal kalnd. Uzun tmcelerin Trkemizde kolay anlalmasna katkda bulunacana inanlan kimi yerlerde Trke yazm kurallarna uymasa da "virgl"ler kondu. Rousseau, "pacte" (balama), "trait" (antlama) ve "contrat" (szleme) szcklerini ou zaman ayn anlama ("szleme" anlamna); "nation" (ulus) ve "peuple" (halk) szcklerini de birbirlerinin yerine kullanyor. Yazarn kulland szckleri olduu gibi evirmeyi, yazara saygnn gerei saydk. (ev.)

24

TOPLUM SZLEMES
ya da

SYASAL TZE LKELER


Cenevre Yurtta J.- J. Rousseau

-foederis aequas Dicamus leges. ENEDE XI 5

Vergilius, AENES, XI. KTAP, TEK YAYINEV - 1998. "nsanlar arasnda eitlii salayan anlamalar yaptktan sonra yasalar koyalm."

UYARI Bu kk alma, gemite, gcm dikkate almakszn giritiim ve oktan beri de bir yana brakm olduum ok daha kapsaml bir almadan alnmtr. O almadan alnabilecek eitli paralar arasnda bu, en genii olduu gibi, bana, deer asndan da kamuya sunulmas en az sakncal olanym gibi geldi. Eski almann geri kalan blm ise artk yok.

BRNC KTAP

Yurttalk dzeninde insanlar olduklar, yasalar da olabilecekleri gibi kabul ettiimizde meru ve gvenli bir ynetim olabilir mi? Bunu aratrmak istiyorum. Bu aratrmada, adalet ile yararllk birbirine ters dmesin diye, yasann izin verdii ile karn buyurduunu, srekli olarak badatrmaya alacam. Konuya, nemini kantlamadan, hemen giriyorum. Yazdklarm siyasayla ilgili olduu iin de bir hkmdar ya da yasa koyucu olup olmadm soracaklar imdi bana. Yantm, hayr; zaten siyasa zerine yazmam da bu yzden. Bir hkmdar ya da yasa koyucu olsaydm ne yapmam gerektiini anlatmakla zaman yitirmez, gerekeni yapar ya da azm hi amazdm. zgr bir devletin yurtta olarak domu biri ve egemen varln* bir yesi olarak kamuyu ilgilendiren konularda oyu* J.-J. Rousseau, yalnzca "souverain" szcn kullanyor. Souverain^n, Trkede hem bir nitel (sfat) olarak "egemen" anlamna hem de "hkm27

J.-J. ROUSSEAU

mun etkisi ne denli zayf olursa olsun, yalnz oy kullanma hakkmn bulunmas bile, bu konuda kendimi bilgilendirmeyi benim iin dev klyor. Ynetimler zerinde ne zaman derin derin dnsem aratrmalarm srasnda kendi memleketimin ynetimini sevmek iin hep yeni yeni nedenler bulmak, ne mutluluk!

dar" anlamna gelen iki karl vardr. Rousseau, Toplum Szlemej/'nde souverain szcn, hem, egemenlik haklarn kullanan tm yurttalarn istencinin oluturduu bir oyru (corps: beden), bir varlk, -kendi deyiiyle "tm yurttalarn katld ortaklaa bir btn" olarak; hem de bu ortaklaa istenci simgeleyen "hkmdar" olarak kullanmaktadr. eviride, her ikisi de, yerine gre hangisi erekleniyorsa onun karl olan "egemen varlk" ya da "hkmdar" szckleri kullanld. (cv.) 28

I.

BLM

BU BRNC KTABIN KONUSU

nsan zgr doar, oysa her yanda zincire vurulmu durumda. Kendilerini bakalarnn efendisi sananlar bile onlardan daha az kle deil. zgrlkten klelie doru bu deiiklik nasl olmu, bilmiyorum. Bu deiimi kim meru klabilir? Ben, ite bu soruyu yantlayabilirim sanyorum. Yalnzca gc ve bu gten doan etkiyi dikkate alacak olsaydm derdim ki: Bir halk, eer boyun emek zorundaysa ve boyun eiyorsa iyi ediyordur; fakat boyunduruunu silkip atabilecek duruma gelir gelmez silkip atarsa daha da iyi eder; nk zgrln elinden alan, bunu hangi hakka dayanarak yapmsa ayn hakka dayanarak onu geri almaya hakk vardr ya da zgrlnn elinden alnmas bir hakszlktr. Fakat toplumsal dzen, tm teki haklarn temelini oluturan kutsal bir haktr. Ne var ki bu hak, kesinlikle doadan gelme bir hak .de29

J.-J. ROUSSEAU

ildir; dolaysyla da anlamalara dayanr. Sorun da, bu anlamalarn neler olduunu bilme sorunudur. Ancak buna gelmeden nce imdiye dein ne srdklerimi temellendirmem gerekiyor.

30

II.

BLM

LK TOPLUMLAR

Tm topluluklarn en eskisi ve tek doal olan, aile topluluudur. Bu toplulukta ocuklar, ancak korunmaya gereksinim duyduklar srece babalarna bal kalrlar; korunma gereksinimi ortadan kalkar kalkmaz bu doal ba da zlr. ocuklar babann isteklerine uyma, baba ocuklarna bakma ykmllnden kurtulunca hep birlikte bamszlklarna dnerler. Birlikte kalmay srdrrlerse bu, artk doal deil istee baldr ve ailenin kendisi de ancak anlamayla varln srdrr. Bu ortak zgrlk, insan doasnn sonucudur. Birinci yasas ise, kendi varln kollamaktr; insan nce kendine zen gstermekle ykmldr; ve kendini bilecek aa geldiinde korunmak iin alnmas gerekli nlemler konusunda tek sz sahibi yine kendisi olacandan kendi kendisinin efendisi durumuna gelir.
31

J.-J. ROUSSEAU

Bu durumda, ailenin, siyasal topluluklarn ilk rneini oluturduu sylenebilir. Baba imgesi, bakan; ocuklar, halk simgeler ve tm, eit ve zgr domu olduklarndan, zgrlklerinden ancak kendi karlar gerektirdii iin vazgeerler. Aradaki tek ayrm, babann, ailede, ocuklarna gsterdii zenin tm karln yine onlara duyduu byk sevgide bulmasyken devlette, bakann, doyumu, halkna kar beslemedii bu tr bir sevgide deil egemen olma keyfinde bulmasdr. Grotius*, insanolunun oluturduu her iktidarn ynetilenler lehine kurulmu olduunu yadsr ve rnek olarak da klelii gsterir. Grotius'un en ok bavurduu usavurum biimi, haklar, olgudan yola karak saptamaktr1. Daha tutarl bir yntem kullanlabilirdi; ama zorbalar iin bundan daha elverilisi yoktur. Byle olunca da, tm insanlk m bir avu adamn maldr, yoksa bir avu adam m insanln maldr sorusuna, Grotius kesin yant veremez. Kendisi, kitabnda, batan sona birinci grten yana grnyor. Hobbes da** byle dnyor. Bu gre gre, insanlar, hayvanlar gibi srlere ayrlmtr ve her srnn banda, daha sonra yemek niyetiyle sry koruyan bir bakan vardr.
* Grotius: Hugues de Groot ya da Hugo de Groot diye de anlan Hollandal tzeci, dilbilimci, tarihi ve Tanrbilimci. 1583 ile 1645 tarihleri arasnda yaad. Siyasal nedenlerle snd Fransa adna diplomatlk da yapt. "Sava ve Bar Tzesi" (1625) adl yapt, uluslararas kamu tzesinin temellerini att iin "devletler tzesinin babas" saylr. (cv.) 1 "Kamu fzesiyle ilgili bilgie aratrmalar, ou zaman eski birtakm yetki yolsuzluklarnn yklenmesinden teye gitmiyor; yle ki, bunlar fazlaca incelemek zahmetine katlanmak, bouna bir inattan ibaret kald". (Fransa'nn komularyla kar ilikileri konusunda elyazmas kitapk. Marquis d'Argcnson). Grotius'un yapt da aslnda bundan baka bir ey deildir. ** Thomas Hobbes (1588-1679): Monari yanls, tutucu, nl ngiliz filozofu. Grotius gibi o da savunduu siyasal ve felsefi grlerinden tr yaamnn bir blmn ngiltere ile Fransa arasnda gidip gelerek geirdi. Gerek Leviathan gerek de Cive adl yaptlarnda iktidarn soylulara ve krala ait olduunu ve olmas gerektiini savunur. (ev.). 32

TOPLUM SZLEMES

Bir oban nasl srsne gre daha stn bir yaradlta ise, insan srlerinin obanlan durumundaki bakanlar da, gttkleri halk srlerinden daha stn yaradltadrlar. Philon'un* anlattna baklrsa mparator Kaligula da, aynen byle, yani krallarn tanr, halklarn da hayvan olduklarn dnyordu. Kaligula'nm bu dncesi, Hobbes ile Grotius'unkilere uyuyor. Onlarn hepsinden nce Aristo da, insanlarn yaradltan eitliinin sz konusu olmadn, kimisinin kle olmak kimisinin de hkmetmek iin doduunu sylemiti. Aristo haklyd, fakat sonucu, neden yerine koyuyordu. Klelik iinde doan insan, kle olarak domutur; bu kuku gtrmez. Kleler, zincir altnda, zincirlerinden kurtulma isteklerine varncaya dein her eylerini yitirirler; Ulysse'in yol arkadalar, hayvanlara yarar yaamlarn 1 nasl sevdilerse, kleliklerini de yle severler. Onun iin yaradltan kle olanlar varsa bunun nedeni, doaya aykr olarak da kle olanlar bulunmasdr. lk kleler zorla kle oldular; kle olarak kalmalarna ise, yreksizlikleri neden oldu. Ne kral dem'den, ne de evreni Satrn'n ocuklar gibi aralarnda paylaan byk hkmdarn babas -ki, kimilerine gre bu Satrn'den bakas eildir- imparator Nuh'tan sz ettim. Umarm bu alakgnll davranm honutluk yaratr; nk dorudan bu hkmdarlardan birinin ve belki de en b* skenderiyeli Philon (10 25 ya da 30 - S 50 ya da 54). "Eflatuna) Philon" ya da "Yahudi Eflatunu" olarak anlan filozof, S 40'ta (yani 70 yalarndayken) skenderiye'de, Yahudilerin, "imparatora deil adsz bir tanrya taptklar" bahane edilerek kltan geirilmeye ve mallarna el konmaya balanmas zerine, kendisi gibi yal Museviyle birlikte mparator Kaligula'nn merhametini dilemek zere Roma'ya gitti. Deli imparator onlarla alay elti. Philon ve arkadalar Roma'dan kaarak canlarn zor kurtardlar. Philon, bu Roma serveninden sonra yazd "Caius'a eli gitmek" adl yaptnda Rousseau'nun szn ettii gr aktarr. (ev.) Bu konuda Putarkhos'un "Hayvanlarn akl kullanmalar zerine" adl kitapna baknz.

33

J.-J. ROUSSEAU

yk kardein soyundan geldiime gre, soyaac aratrmalar sonucu insanolunun meru kral olduumun ortaya kmayacan kim bilebilir? Ne olursa olsun, nasl Robinson tek bana yaad srece adasnn tek egemeni idiyse dem'in de, tek sahibi kald srece, dnyaya egemen olduu kuku gtrmez. Bu imparatorluun en rahat yan da, tahtnda gven iinde oturan hkmdarn ne ayaklanmalardan, ne savalardan, ne de suikastlardan korkusu olmasyd.

34

III.

BLM

GLNN HAKLILII

Gl, gcn hakka ve kulluu deve dntremedii srece efendiliini srekli klamaz. Glnn hakll ite buradan gelir. Grnte alaya alnsa da ilkesel olarak gereklemi bir haktr bu. yi de, bize bu szc bir aklayan kmayacak m? G, fiziksel bir erktir, bu nedenle de gcn etkilerinden nasl bir trel sonu kabilir anlamyorum. Gce boyun emek, istenli deil zorlama bir davrantr; olsa olsa bir saknma eylemidir. Nasl olur da dev olarak grlebilir. Bu szde hakkn var olduunu bir an iin kabul edelim. Bence bundan ksa ksa aklamas olanaksz birtakm kark ve anlamsz szler kar. nk hakkn gten doduunu kabul ettiimiz anda, nedenle birlikte sonu da deiir: Bir nceki gc alt eden bir baka g, onun hakkna da sahip olur. Bakaldr cezasz kalabildii anda merulaabilir de; ve gl her za35

J.-J. ROUSSEAU

man haklysa yaplacak ey de, gl olmann bir yolunu bulmaktr. Gel gelelim g ortadan kalktnda yok olan bir .hak, nasl bir haktr? Boyun eme ii zorla olacaksa dev gerei boyun emek gereksiz demektir ve insan boyun emeye zorlanmyorsa . boyun emek zorunda deildir. Bundan da anlalyor ki, bu hak szc, gce hibir ey katmad gibi burada hibir anlam da tamyor. Gllere boyun ein. Bu, g karsnda teslim olun, demekse, t olarak iyi, fakat gereksiz; nk zaten yle olacan size ben syleyeyim. Gcn her eidi Tanr'dan kaynaklanr, kabul ediyorum; ama her illet de yine ondan gelir. Bu byledir diye hekim armak yasak m olmal? Ormanda haydudun biri yolumu kesti diyelim, ona kesemi yalnz zor karsnda olduum iin mi vermeli, yoksa keseyi kurtarabilecek durumda olsam bile vicdanm buyurduu iin de vermek zorunda mym? nk ne de olsa haydudun elindeki tabanca da bir gtr. Bu durumda kabul etmemiz gerekir ki, hakk, g yaratmaz; ancak meru glere boyun eme zorunluu vardr. Bylece dnp dolap yine ayn noktaya geldik.

36

IV.

BLM

KLELK

Mademki hi kimse hemcinsi zerinde doal bir yetkeye sahip deil ve mademki g, herhangi bir hak dourmuyor, bu durumda, insanlar arasnda herhangi bir meru yetke oluturmak iin, geriye, ancak szlemeler kalyor demektir. Grotius, "Bir kimse zgrlnden vazgeip bir efendinin klesi olabiliyorsa, tm bir halk da zgrln bir krala devredip neden onun kulu olmasn?" diye soruyor. Burada aklk getirilmesi gereken ikircil epeyce szck varsa da biz, devretme szcn aklamakla yetinelim. Devretmek, vermek ya da satmak demek. Bu durumda kendini bir bakasna kle eden insan, kendini vermiyor, en azndan geimini salama karl satyor, diyelim; ama bir halk kendini neden satsn? Krallar, halklarnn geimini salamak yle dursun kendi geimlerini
37

J.-J. ROUSSEAU

de halktan karrlar; ve Rabelis'nin de* dedii gibi, bir kral az eyle de yetinmez. Bu durumda uyruklar, kendilerini krala mallaryla birlikte vermi olmuyorlar m? Geriye kendilerine ne kalyor, dorusu bilemiyorum. Zorbann, kullarna, toplumsal yaamda dirlik salad sylenecek. Diyelim ki, yledir; fakat zorbann hrs yznden iine srklendikleri savalar, agzll, bakanlarnn aalayc davranlar, uyruklar, kendi aralarndaki geimsizliklerden daha ok zyorsa ve hele mutsuzluklarnn bir blmn bu dirliin kendisi oluturuyorsa bundan ne kazanm olurlar? Zindanda da yaam dingindir; bu, orada iyi olmaya yeter mi? Kykloplann ininde mideye indirilme sralarn bekleyen Yunanllar da aslnda dingin bir ortamda yayorlard. Bir insann kendini karlksz verdiini sylemek, sama ve usd konumak olur; byle bir davran meru olmad gibi geersizdir de; nk bunu yapann akl banda olamaz. Tm bir halk iin ayn eyi sylemek ise, o halk tmyle deli saymak olur; ve delilik, insana herhangi bir hak kazandrmaz. Her insan kendini karlksz verebilse bile ocuklarn devredemez; nk onlar zgr birer insan olarak doarlar; zgrlkleri kendilerine aittir; kendilerinden baka hi kimsenin onlarn bu hakkn kullan.ma hakk yoktur. Baba, ocuklar us ana erimeden nce onlar adna, ama ancak onlarn korunmas ve gnenci iin, kimi koullar koyabilir; fakat ocuklarn snrsz, koulsuz ve geri dnlmez biimde bakalarna veremez; nk byle bir ba, doann ereklerine aykr olduu gibi babalk haklarn da aar. Demek ki, keyfe bal bir ynetimin meru olabilmesi iin halkn, her kuakta, bu ynetimi kabul ya da reddetme hakkna sahip olmas gerekiyor; o zaman da byle bir ynetim keyfe bal saylamaz .
* Fraois Rabelais (1494 dolaylan-1553): Fransz yazar. Dsel bir roman olan Gargantua ile Panlagruel'de toplumu, kiliseyi, feodal dnceyi ve davran biimlerini ve zellikle de monariyi talar. (ev.) 38

TOPLUM SZLEMES

nsann zgrlnden vazgemesi demek, insan olma niteliinden, insanlk haklarndan, hatta devlerinden vazgemesi demektir. Her eyden vazgeen bir insan iin herhangi bir zararn karlanmas sz konusu deildir. Byle bir vazgei insan doasyla badamaz; istenci zgrlnden tmyle yoksun klmak, edimlerini tmyle tre dna itmek demektir. Ksacas, bir yandan saltk bir yetke, te yandan snrsz bir kulluk koulu getirmek, bouna ve elikili bir szleme giriimidir. Kendisinden her eyin istenebilecei bir kimse sz konusu olduunda o kimseye kar hibir ykmllk stlenilmeyecei; karlkllk ve deer eitlii gzetmeyen byle bir koulun, tek bana, szlemeyi geersiz klaca ortada deil mi? Var you bana ait olan klem, bana kar ne gibi bir hak ileri srebilir; ve onun tm haklan benim olduuna gre, bana ait olan haklarn yine bana kar kullanlmak istenmesi anlamsz olmaz m? Grotius ve bakalar, bu szde klelik hakk iin bir baka kaynak olarak da sava gsteriyorlar. Onlara gre, yenen, yenileni ldrme hakkna sahip olduundan yenilen, zgrl karl yaamn satn alabilir; bu anlama her iki yann iine geldii lde daha da meru olur. Fakat yenilenin ldrlmesine izin veren bu szde hakkn, sava durumunun bir sonucu olmad da ortada. Bunu anlamak iin ilksel bamszlklar iinde yaayan insanlara bakmak yeter: Bu insanlar aralarnda sava ya da bar durumu yaratmaya yetecek denli durgan (constant) bir iliki iinde olmadklarndan, doal olarak, birbirlerine dman da deillerdi. Savaa insan ilikisi deil, eya ilikisi neden olur ve sava durumu, yaln (basit) kiisel ilikilerden deil, yalnzca mal ilikilerinden doduu iin de zel ya da adam adama sava, srekli bir iyeliin varolmad doal yaam durumunda da, her eyin yasalarn yetkesi altnda bulunduu toplumsal durumda da yoktur.
39

J.-J. ROUSSEAU

zel kavgalar, dellolar, atmalar sava ya da bar durumu yaratmayan edimlerdir. Fransa Kral IX. Louis dnemi yasalarnn izin verdii ve Tanr bar* ile durdurulan zel savalara gelince, bunlar, gelmi gemi en sama dzen olan derebeylik ynetiminin ktlkleri arasnda yer alrlar ve doal tze ilkeleri ile tm iyi ynetim ilkelerine aykrdrlar. yleyse sava, hi de adam adama bir iliki olmayp devlet devlete bir ilikidir ve iliki iinde bireyler, ne insan ne de yurttalar olarak deil1, askerler olarak; yurdun insanlar olarak deil, koruyucular olarak kar karya gelmi raslantsal dmanlardr. Ksacas devletin dman insanlar deil olsa olsa baka devletler olabilir; nk doas birbirinden ayrml eyler arasnda hibir gerek iliki kurulamaz. Bu ilke, teden beri yer etmi tm kurallara da, uygarlam tm halklarn deimez uygulamalarna da uygundur. Sava atn bildirmek, devletlerden ok onlarn uyruklarn uyarmak iindir. Bir lkede, o lkenin hkmdarna sava amakszn alan rpan, uyruklar ldren ya da zgrlklerinden alkoyan yabanc, ister kral, ister herhangi bir kii, isterse tm bir halk olsun, dman deil, haydut saylr. Drst bir hkmdar, savan ortasndayken bile, dman lkede kamuya
* ] Tanr bar: Hristiyanlara pazar ve bayram gnleri silhlarn brakmalarn buyuran yasa. (ev.) Sava tzesini tm uluslardan ok daha iyi anlayan ve ona uyan Romallar, bu konudaki titizliklerini ylesine ileri gtrmlerdi ki, herhangi bir yurttan dmanla, ve de adyla sanyla belirtilen belli bir dmanla savaaca konusunda sz vermeksizin gnll olarak askerlik yapmasna izin vermezlerdi. Oul Cato'nun ilk askerliini yapt lejyon yeniden oluturulurken baba Cato, lejyon komutan Popilius'a yazd bir mektupta, olunun, onun komutas altnda hizmet vermesini istiyorsa yeniden askerlik and imesi gerektiini, yoksa ilk ant geerliini yitirmi olduundan, dmana kar silh kullanamayacan belirtiyordu. Ayn Cato, olunu da, yeniden ant imeden savaa katlmamas konusunda uyaryordu. Bu dediklerime kar Clusium kuatmasn ve baka birtakm zel olaylar n e srenler kacan biliyorum; ama ben yasalardan, greneklerden s z ediyorum. Romallar, yasalarn en az ineyen ve en iyi yasalara sahip olan bir ulustur. 40

TOPLUM SZLEMES

ait her eye pekl el koyar, fakat kiilerin canna, malna, yani kendi haklarnn da temelini oluturan haklara sayg gsterir. Savan amac, dman devleti yok etmek olduundan kar yann savunucularn, ellerinde silh olduu srece ldrmek haktr; ama ayn savunucular silhlarn braktklar ve teslim olduklar anda artk dman ya da dmann aralar olmaktan kp yeniden yaln insanlar olurlar ve artk yaamlar zerinde kimsenin hakk kalmaz. Kimi zaman bir devlet, yelerinden hibiri ldrlmeden de yok edilebilir; yleyse sava, amacna ulamak iin zorunlu olann dnda hibir hak yaratmaz. Bu ilkeler, Grotius'a ait ilkeler olmad gibi ozanca buyruklar da deil; yalnzca eyann doasndan kaynaklanyor ve usa dayanyorlar. Fetih hakkna gelince, bu hak, glnn yasasndan baka bir temele dayanmyor. Sava, yenene, yenilen halklar kesip bime hakk diye bir hak vermediine gre, bu hakka sahip olmayan, yenilenleri boyunduruk altna alma hakkna da sahip olamaz. Dman ldrme hakk, ancak dman tutsak edilmedii zanian vardr; demek ki, dman tutsak etme hakk ldrme hakkndan gelmiyor: yleyse bir insana, zerinde ondan baka kimsenin herhangi bir hakk bulunmayan kendi yaamn, zgrl karlnda satn aldrtmak, denkserlie (hakkaniyete) hi uymayan bir takastr. lm kalm hakkn tutsaklk hakkna, tutsaklk hakkn ise lm kalm hakkna dayandrmakla bir ksrdng iine girildii ak deil mi? Her eyi kesip bime hakk gibi korkun bir hakkn varln kabul etsek bile ben derim ki, savata tutsak edilen bir kimsenin ya da bir halkn, efendisine kar ancak zorland srece boyun emekten baka herhangi bir ykmll yoktur. Yenen, yenilenden, yaamna edeerde bir eyi karlk olarak aldna gre, onun cann balam olmaz: ldrdnde, bo yere deil de yararlanarak ldrm olur. Dolaysyla da
41

J.-J. ROUSSEAU

yenilen zerinde g yoluyla herhangi bir yetke salam olmak yle dursun, aralarndaki sava durumu da eskisi gibi srer; hatta ilikileri bile bu durumun bir sonucudur ve sava hakknn kullanm da, herhangi bir bar antlamas gerektirmemektedir. Bir anlama yaptklar dorudur; fakat bu anlama sava durumunu ortadan kaldrmad gibi, bu durumun srmesini de gerektirir. Bu durumda, ne yandan baklrsa baklsn, tutsak etme hakk, yalnzca meru olmad iin deil, sama ve anlamsz olduu iin de geersizdir. Klelik ve hak szckleri, birbiriyle eliir; biri tekinin varln yadsr. ster bir kii bir baka kiiye, ister bir kii bir halka sylesin, u szler hibir zaman hibir anlam tamaz: Seninle, tmyle seni zararna ve tmyle benim yararma bir anlama yapyorum; anlamaya ben, keyfim istedii srece uyacam, sen de yine benim keyfim istedii srece uyacaksn.

42

V. B L M HEP BR LK SZLEMEYE DNME GERE

Buraya dein rttm grlerin tmn kabul etmi olsaydm bile zorbalk yandalarnn bundan yine de bir kazanc olmazd. Bir kalabal boyunduruk altna almakla bir toplumu ynetmek arasnda byk bir ayrm her zaman olacak. Saylar ne denli ok olursa olsun dank yaayan insanlar, pe pee, bir kiinin buyruu altna girdi mi, bence artk ortada bir halk ve onun bakan deil, bir efendi ve onun kleleri var demektir; belki bir yndan sz edilebilir, ama bir toplumdan sz edilemez; ortada ne kamu yarar, ne de siyasal bir yap vardr nk. O insan, dnyann yarsna hkmetse bile yine de yalnzca bir bireydir; tekilerin karndan ayrlm bulunan kar, zel bir kardan baka bir ey deildir. Bu adam ld m, kendisinden sonra imparatorluu da, yangnda kavrulup kl ynna dnen bir mee aac gibi, darmadan olur.
43

J.-J. ROUSSEAU

Grotius, bir halk kendini bir krala verebilir, diyor. yleyse Grotius'a gre, bir halk, kendini krala vermeden nce halktr. Bu veriin kendisi bile bir yurttalar batdr; kamunun kararn gerektirir. yleyse bir halkn kendine bir kral semesini salayan bat incelemeden nce, bir halk halk yapan bat incelemek yerinde olacaktr. nk bat ister istemez kral seiminden nce geldiinden toplumun gerek temelini de o oluturur. Gerekten de, daha nce byle bir anlama olmasayd, -seim oybirliiyle sonulanmad srece- aznlk iin, ounluun seimine uyma zorahluu nasl doard; balarna efendi isteyen yz kiinin, byle birini hi istemeyen on kii adna oy verme hakk nereden gelirdi? Oyokluu yasasnn kendisi de bir anlama sonucudur ve en azndan bir kez oybirlii gerektirir.

44

VI.

BLM

TOPLUMSAL ANTLAMA

nsanlar yle bir noktaya gelmi varsayalm ki, doal yaam durumunda kalp korunmalarn gletiren engeller, bu durumda kalmak iin her bireyin kullanabilecei gleri, direnleriyle alt etsinler. Byle olunca, o ilksel durum artk sremez ve insanlar, yaay biimlerini deitirmezi erse yok olup giderler. Ve insanlar, olmayan gleri yoktan var edemeyeceklerine ve ancak var olanlar biraraya getirip kullanabileceklerine gre, kendilerini korumak iin yapabilecekleri tek ey, direnii krabilecek bir gler toplam oluturmak ve bu gleri tek bir devitkenle (muharrikle) devreye sokup uyumlu bir biimde altrmaktr. Bu gler toplam, ancak birok kiinin katlmyla elde edilebilir; fakat her bireyin gc ve zgrl kendini koruma45

J.-J. ROUSSEAU

da balca aralar olduuna gre, kendine zarar vermeden ve nefsine kar, borlu olduu zeni ihmal etmeden nasl olur da bunlar ykmllk altna sokar? Bu glk, ilediim konuyla ilgilendirildiinde yle dile getirilebilir: "Katlmclardan her birinin cann ve maln, oluturaca ortak gcn tmyle savunup koruyacak bir katlm biiminin bulunmas... Ve bu ortaklkta her bireyin, tm teki ortaklarla birleirken yine de yalnzca kendi istencine boyun emesi ve ortakla katlmadan nceki denli zgr kalmas." Toplum szlemesinin zm getirdii ana sorun da budur ite. Bu szlemenin koullar, batm doasyla ylesine belirlenmitir ki, en kk bir deiiklik bunlar geersiz ve etkisiz klar; yle ki, belki hibir zaman dile getirilmemi olmalarna karn bu koullar her yanda ayndrlar, her yanda st rtl biimde kabul edilmi ve tannmlardr; ve bu durum, toplumsal anlama inenip herkes ilk haklarna dnnceye ve urunda vazgemi olduu anlamal zgrl yitirdii iineski doal zgrln yeniden elde edinceye dein, byle srer. Doaldr ki, bu koullarn tm tek bir koula indirgenir; o da, her katlmcnn, kendini, tm haklaryla birlikte toplumun tmne balamasdr. nk her eyden nce, her birey kendini tmyle verdiinden, koul herkes iin ayndr; herkes iin ayn olunca da bunu bakalarnn zararna kullanmakta hi kimsenin bir kar olamaz. Ayrca, herkes kendini snrsz koulsuz verdiinden, birlik de, olabildiince yetkindir ve katlmclardan hibirinin isteyecei bir ey kalmamtr. Kimilerine kimi haklar kalm olsa, bu kiiler ile halk arasnda hakemlik edecek ortak bir stn kii var olmadndan ve herkes bir noktada kendi kendisinin yargc olduu iin- herkes her konuda yarglk taslamaya kalkr, o zaman da eski doal yaam durumu srp gider ve ortaklk, ister istemez zorbalar ya da anlamn yitirir.
46

TOPLUM SZLEMES

Ksacas, kendini herkese veren kii kimseye vermemi demektir ve kendisi zerinde bakalarna tand haklara bakalar zerinde kendisi de sahip olmayan hibir ye bulunmad iin her birey hem yitirdiinin tam karln hem de elindekini korumak iin, daha ok g kazanm olur. Toplumsal szlemeden, zyle ilgili olmayan eyleri ayklarsak geriye kalan yle zetleyebiliriz: "Her birimiz, kendimizi ve tm erkimizi, hep birlikte genel istencin yce ynetimine veriyor ve oyrun (gvde) olarak her rgeni btnn blnmez bir paras kabul ediyoruz." Bu birlik bat yapld anda birlie katlan bireylerin kiisel varlklar ortadan kalkar ve onun yerine, szlemenin yapld toplantdaki oy says denli yesi olan, tzel ve ortaklaa bir btn ortaya kar; ve bu btn, ortak ben'ini, yaamn ve istencini, sz konusu battan alr. Tm teki kiilerin birlemesiyle oluan bu tzel kiiye, eskiden site] denirdi, imdi
1 Bu szcn gerek anlam, amzda tmyle unutuldu; ou kimse site'yi kentle, yurtta da kentliyle kartryor. Kentin evlerden sitenin ise yurttalardan olutuunu bilmiyorlar. Bu yanllk, bir zamanlar Kartacahlara pahalya mal olmutu. Hkmdarn uyruklarna c i v e s (yurtta) dendiini hibir kitapta rastlamadm; hatta ne eskiden Makedonyallara, ne de gnmzde -zgrle tm teki halklardan daha yakn olmalarna karn- ngilizlere cives dendiini okudum. Yalnz Franszlar, birbirlerine teklifsizce "yurtta" diyorlar. Szlklerinden de anlalabilecei gibi bu szck konusunda hibir fikirleri yok; eer olsayd onu kendilerine mal etmekle hkmdara kar gelme suu ilemi olacaklard: Franszlarda bu szck bir hakk deil zel bir nitelii anlatmlyor. Bodin, bizim yurttalarmzla kentlilerimizden sz ederken birini tekinin yerine kullanmakla byk yanlgya dmtr. M. d'Alambcr ise bu konuda yanlmad; Cenevre adl makalesinde kentimizdeki drt (hatta yabanclarla birlikte be) snf* (ki bunlardan yalnz ikisi cumhuriyeti oluturur) ok iyi ayrmlar. Bildiime gre ondan baka hibir Fransz yazar, yurtta szcnn gerek anlamn kavramamtr. * Cenevre, J.-J. Rousseau zamannda burjuva meclislerince ynetilen ve zaman zaman yabanc lkelerin egemenlii altna giren bir kentdevlct kimliini korumaktayd. Bu kimlikte olduu iin de Fransz Devrimi'nden sonra, 1792'de kurulan Devrimci Ynetim srasnda Cenevre, bir sre Fransa'ya balanmtr (1798). O tarihlerde 30 bin dola47

J.-J. ROUSSEAU

ise cumhuriyet ya da siyasal oyr ya da siyasal btn (corps politique) deniyor ve bu btnn yeleri ona, edilgin olduu zaman devlet, etkin olduu zaman egemen varlk (souverain), benzeri devletlerle kyaslarken de egemen gii (puissance) diyorlar. yelere gelince, hep birlikte halk; egemen yetkeye katlanlar olarak teker teker, yurtta ve devletin yasalarna boyun een kiiler olarak da uyruk adn alrlar. Ne var ki, bu terimler ou zaman kartrlyor ve biri tekinin yerine kullanlyor; tam kavramsal anlamlarnda kullanldklar zaman bunlar birbirinden ayrt etmeyi bilmek yeter.

ynda olan Cenevre kent halk, "yahanclar"\ saymazsak, drt snfa ayrlyordu: 1-Burjuvalar ve bunarn Cenevre'de domu ocuklar. "Citoye" olarak nitelenen bu kiiler, en geni haklara sahip yurttalard. Yarglk gibi yksek grevlere de yalnz bunlar atanabilirdi. 2Birinei snfn yesi ailelerin baka memleketlerde domu ocuklar ile yetkeli orunlarn (makamlarn) kararyla burjuva haklan elde eden yabanclar. 3-"Halntanis" (sakinler, oturanlar). Bunlar, yine yetkeli orunlarca Cenevre'de oturmalarna izin verilmi yabanclard. 4 "Habitanflarn Cenevre'de domu olan ocuklar ("natift"). Rousseau, ilerde grlecei gibi, ynetim biimlerinden rnekler verirken zellikle eski Roma kent devleti ynetimini anlatr. Rousseau'nun yaad dnemde Cenevre, ynetim dzenei bakmndan teki Avrupa lkelerine gre zellikler tayan ve eski Roma'y anmsatan bir "dev!et"\: Devlette en byk erk, tm yurttalarn katld bir kurultayn elindeydi. Olaanst durumlarda bu kurultay, yetkilerini, 2 0 0 kiilik Byk Ktrul'a ya da 25 kiilik Kk Kurul'a aktaryordu. Yurttalk hakk da yle kolay elde edilemezdi. Rousseau'nun dedesi Parisli kitap Didier Rousseau, Cenevre'ye 1540 ylnda yerlemi olduu halde, uzun sre yabanc saylmaktan kurtulamamt. Fakat Jean-Jacques Rousseau, tam bir Cenevre yurttayd. 1763 ylna dein de yukarda belirttiimiz snflarn birincisine yeydi. Bu nedenledir ki, kitabn banda kendisini "egemen varln bir yesi" olarak tantyor. Birinci snln yeleri, gerek kurultayda gerek kurullarda yer alabilirlerken drdnc snfn yeleri, Cenevre ddumlu olduklar halde, ynetime giremezlerdi. (ev.) 48

VII.

BLM

EGEMEN VARLIK

Bu forml de gsteriyor ki, ortaklk bat, kamu ile kiiler arasnda karlkl ykmllk ieriyor ve her birey, sanki kendi kendisiyle szleme yaparak, iki bakmdan kendisini balyor: Birincisi, egemen varln ya da oyrunun yesi olarak kiilere kar; ikincisi, devletin yesi olarak egemen varla kar. Fakat burada, "Kimse kendine kar stlendii ykmllklerden sorumlu tutulamaz", diyen yurttalk tzesi kural uygulanamaz; nk insann kendine kar ykml olmas bakadr, paras olduu btne kar ykml olmas daha baka. unu da belirtmek gerekir ki, hem egemen varlk, hem uyruklar, ayr ayr ve iki ayr adan dnldkleri iin tm uyruklar egemen varla kar ykm altna sokabilen kamu karar, kart nedenden tr egemen varl kendi kendine kar ykmleyemez; bu nedenle de, egemen varln, kar geleme49

J.-J. ROUSSEAU

yecei bir yasay kendi kendisine dayatmas siyasal oyrunun doasna aykr der. Egemen varlk, kendini ancak tek ve deimez bir iliki asndan grebildiinden kendi kendisiyle szleme yapan biri durumundadr: Bu da gsteriyor ki, halkn btn, iin zorlayc hibir yasa yoktur ve olamaz; hatta toplumsal szleme bile... Bu demek deildir ki, bu szlemeye aykr olmayan konularda bu btn, bakasna kar ykm stlenmez; nk yabanclar sz konusu olduunda ayn btn, yaln bir varla, bir bireye dnr. Fakat siyasal oyrun ya da egemen varlk, varl yalnzca szlemenin kutsallna bal olduu iin, kendinden bir paray bakasna devretmek ya da bir baka egemen varln buyruu altna girmek gibi ilk bata aykr hibir eye, hatta bir bakasna kar bile, kendini zorlayamaz; varln borlu olduu bat inemek, kendini yok etmek olur ve hiten hibir ey remez. Bu insan kalabal bir kez bir btn halinde biraraya geldi mi, yelerinden birine saldran, btne saldrm, btne saldran da tm yelere saldrm olur. Bylece szlemeyi yapan iki yan da, devleri ve karlar gerei yardmlamak zorunda kalrlar; ve ayn insanlarn, bu ifte ilikinin salad yararlar ayn iliki erevesinde birletirmeye almalar gerekir. Bu durumda egemen varlk, kiilerden olutuu iin onlarnkine aykr kar yoktur ve olamaz da; dolaysyla da egemen gcn, uyruklarna gvence gstermesi gerekmez; nk btnn, yelerinin tmne zarar vermek istemesi de, az sonra greceimiz gibi, zel olarak herhangi birine zarar vermesi de, olanakszdr. Egemen varlk, srf egemen olmasndan tr, her zaman iin gerektii gibidir. Fakat uyruklarn egemen varla kar durumu byle deildir; karlar ortak olduu halde, egemen varlk, uyruklarnn balln gvence altna almann yolunu bulamazsa uyrukla50

TOPLUM SZLEMES

r verdikleri sz yerine getirmelerini de hibir ey salayamaz. Gerekte de, her bireyin, insan olarak zel bir istenci olabilir ve bu isten, onun yurtta olarak katld genel istence uymayabilir ya da aykr olabilir. zel kar, onu ortak kardan ok ayr bir yne ekmek isteyebilir; kendi saltk ve saltk olduu iin de bamsz varl, ortak davaya olan katk borcunu, ona, karlksz bir yardmm gibi gsterebilir; yardmn yaplmamasnn ortak davaya verecei zararn, yardm yapmas durumunda kendisinin urayaca zarardan daha az olduunu dnebilir; ve devlet denen tzel kiiyi, bir insan olmad iin, us rn bir varlk olarak grdnden, uyrukluk devlerini yerine getirmeksizin uyrukluk haklarndan yararlanabilir. Bu ise, ileri gtrlmesi durumunda, siyasal oyrunun ykmna neden olacak bir hakszlktr. Byle durumlarda, toplumsal antlamann bo bir sz olarak kalmamas iin, genel istence uymay reddedenin, her kim olursa olsun, tm toplumca saygya zorlanmasn salayacak gc teki ortaklara veren ykmllk, antlamada rtl biimde vardr: Bunun anlam ise, o kimsenin zgr olmaya zorlanacadr; nk bu koul, tm yurttalar yurda mal etmekle onlar her eit kiisel bamllktan korur; siyasal dzenein hilesini ve hnerini oluturduu gibi yurttalk ykmllklerini de yalnz o meru klar ki, onsuz, bu ykmllkler anlamsz ve zorbaca olurdu ve ok byk ktlklere urard.

51

VIII.

BLM

YURTTALIK DURUMU

Doal durumdan yurttalk durumuna bu gei, insanda ok ilgin bir deiime neden olur: Davranlarnda, itepinin yerine adaleti koyar ve eylemlerine, daha nce yoksun olduu trellii getirir. devin sesi, fiziksel tepilerin ve hak da, agzlln yerini alr almaz, o gne dein yalnz kendini dnen insan, eilimlerinin sesini dinlemeden nce birtakm ilkelere uygun biimde davranmak ve usuna bavurmak zorunda olduunu grr. Bu durumda doadan salam olduu birtakm yararlan yitirse de, karlnda yle byk yararlar elde eder, yetileri ylesine ileyip geliir, dnceleri alr, duygulan soylular, ruhu tmyle ylesine ykselir ki, -bu yeni koullar ktye kullanp eskisinden beter bir duruma gerilemezse eerkendisini o durumdan tmden ekip kurtaran, aptal ve gelime52

TOPLUM SZLEMES

mi bir hayvan durumundan karp anlakl bir varlk, bir insan dzeyine ykselten o gzel an srekli kutsamas gerekecektir. Tm bu dengeyi, kyaslamas kolay terimlere indirgeyelim: nsann toplumsal szlemeyle yitirdii ey, doal zgrl ve isteyip elde edebilecei eyler zerindeki snrsz hakkdr; kazand ise, yurttalk zgrl ve elindeki eyler zerindeki iyeliktir. Bu dnlemeler konusunda yanlgya dmemek iin bireyin kendi gcnden baka snr tanmayan doal zgrl, genel istenle snrlanan yurtta zgrlnden; kaba gcn ya da ilk ele geiren olma hakknn sonucu olan iyelik hakkn, olumlu bir yetkinden baka bir eye dayanmayan iyelikten ayrt etmek gerekir. Yukarda sylenenlere, yurttalk durumunun kazandrdklarna, insan kendi kendisinin gerek efendisi klan tek eyi, yani isel zgrl ekleyebiliriz; nk yalnzca isteklerin drtsne kaplmak, kleliktir; kendi koyduumuz yasalara uymak ise, zgrlk. Sanrm bu konuda gereinden fazla konutum; ve zgrlk szcnn felsefedeki anlam da, zaten benim konumun dnda kalyor.

53

IX.

BLM

MLK YEL

Topluluun her yesi, topluluk oluurken, tm malvarl ve tm gcyle, kendini olduu gibi toplulua verir. Bu demek deildir ki, mal mlk, bu eylemle el deitirirken iyeliin nitelii de deiir ve egemen varln mallan arasna katlr: Sitenin gleri, bir bireyinkiyle kyaslanamayacak denli byk olduundan kamunun iyelii de gerekten daha gl ve geri dnszdr; ama en azndan daha meru saylmaz. nk devlet, tm haklara temel oluturan toplumsal szlemeyle yelerinin tm mallarnn iyesidir; fakat teki egemen gler karsnda yalnzca igalci hakk vardr ki, bu hakk da bireylerden alr. lk igalci hakk, glnn hakkndan daha gerek olmakla birlikte, ancak iyelik hakknn kurumlamasndan sonra gerek bir hak olur. Her insann kendisi iin zorunlu olan her ey ze54

TOPLUM SZLEMES

rinde doal olarak hakk vardr; fakat kiiyi bir maln iyesi klan olumlu ilem, o kiiyi geri kalan her eyin iyelii dnda brakr. Kendi payn almtr ve bununla yetinmek zorundadr; topluluktan istekte bulunma hakk yoktur artk. Eski doal durumunda ne denli zayf olursa olsun, ilk igalci hakkna, uygar her insann sayg gstermesi ite bu nedenledir. Bu hakta, bizim olmayan eye, bakasnn olan eyden daha ok sayg gsterilir. Genel olarak, herhangi bir toprak paras zerinde ilk igalci hakknn domas iin u koullar gerekir: Birincisi, o toprakta o zamana dein baka kimse oturmam olmal; ikincisi, geinmeye yeterli olandan fazla yer igal edilmemi olmal; nc olarak da, o yerin iyelii, anlamsz bir trenle deil, -yasal belgit bulunmad zaman bakalarnn kabul etmek zorunda olduu tek iyelik belirtisi olan- emek ve ekinle elde edilmeli.. Gerekten de, ilk igalci hakknn gereksinime ve emee gre tannmas, bu hakk alabildiine geniletmek demek olmaz m? Sz konusu hakka birtakm snrlar konamaz m? Orta mal bir toprak parasna ayak basmak, oray hemencecik sahiplenmeye yetmeli midir? Bakalarn bir an iin o topraktan uzak tutacak gte olmak, o insanlar bir daha o topraa dnme hakkndan yoksun brakmaya yetmeli mi? Bir insan ya da bir halk, usuz bucaksz topraklar zorbalkla ele geirsin ve tm teki insanlar ondan yoksun braksn da, doann tm insanlara verdii yiyecek ve iecekten ve oturacak yerden onlar uzak tutmak demek olan bu davran cezasz kalsn, olur mu? Nunes Balbao'nun kyya ayak basar basifclz Gney Denizi'ne ve tm Gney Amerika'ya, Castilla Krall adna el koymas, tm ora halkn topraklarndan etmeye ve dnyann tm hkmdarlarn hie saymaya yeter miydi? Bu trenler, bu rnekte olduu gibi, anlamszca yinelendi durdu ve Katolik krala da, tm dnyay oturduu yerden bir rpda ele geirmek, sonra da teki h55

_ez. '-ai..

J.-J. ROUSSEAU

kmdarlarm daha nce sahip olduklar yerleri imparatorluu dna karmak kald. Bireylere ait, birleik ve bitiik topraklarn nasl kamu mlk haline geldii ve uyruklarn kiiliinden onlarn igali altndaki topraklara yaylan egemenlik hakknn nasl hem mlke, hem kii hakkna dnt kestirilebilir ki, bu durum, topraklar ellerinde bulunduranlar daha byk bir bamllk altna sokmakta ve kendi glerini kendi bamllklarnn kefili haline getirmektedir. Perslerin kral, skitlerin kral, Makedonyallarn kral gibi adlar aldklarna baklrsa, kendilerini, lkelerden ok insanlarn efendisi olarak gren eski monarklar, bu yarar iyi kavrayamama benziyorlar. Bugnk krallar ise daha akll davranp Fransa kral, spanya kral, ngiltere kral vb. dedirtiyorlar kendilerine. lkeyi elde tutmakla halk da tutacaklarna inanyorlar. Bu mal aktarmnda ilgin olan u ki, topluluk, bireylerin mallarn kendi stne almay kabul etmekle, onlar mallarndan yoksun brakmak yle dursun, tam tersine, o mallan meru biimde elde tutmalarn; zorbaln yerini hakkn, yararlanmann yerini de iyeliin almasn salyor. Bu durumda mallar ellerinde bulunduranlar, kamu mallarnn emanetisi sayldklanndan haklarna devletin tm yelerince sayg gsterildiinden ve bu haklar yabanclara kar devletin tm glerince korunduundan, -halk iin ve daha ok da kendileri iin yararl bir mlk aktarmyla- verdiklerini, deyim yerindeyse, tmyle geri alm oluyorlar. Buradaki atk (paradoks) ise, aada grlecei gibi, hkmdar ile iyenin ayn topraklar zerindeki haklar birbirinden ayrtlanarak (tefrik edilerek) kolayca anlalr. Bir de u olabilir: nsanlar, henz hibir eyleri yokken birlemeye balarlar; sonra herkese yetecek boyutta bir topra ele geirir ve ondan ortaklaa yararlanrlar; ya da bu topra aralarnda eit olarak blebilecekleri gibi egemen varln
56

TOPLUM SZLEMES

belirledii oranlara gre paylarlar. Bu edinme ne biimde olursa olsun, her bireyin kendi topra zerindeki hakk, topluluun herkes zerindeki hakkna sk skya baldr; yoksa ne toplumsal balar salam olurdu ne de egemenliin ileyii gerek anlamda gl. Bu blm ve bu kitab, tm toplum dzenine temel oluturmas gereken bir dnce ile tamamlayacam: Temel bat, doal eitlii yok etmek yle dursun, tam tersine, doann insanlar arasna koyduu fizik eitsizliin yerine isel (manevi) ve meru bir eitlik getirir; ve insanlar, g ya da anlak bakmndan eit olmasalar da, anlama ve tze yoluyla eit olurlar

Bu eitlik, kt ynetimlerde, yalnz grnte ve aldatcdr; yoksulun yoksulluu, varlklnn kapkal yanlarna kr kalr. Gerekte yasalar, her zaman iin varlkllarn yararna, yoksullarn zararna alr. Bunun sonucu olarak da toplumsal yaam, herkesin bir eyleri olmas-ve hi kimsenin gereinden fazla eyi olmamas durumunda yararldr. 57

KNC KTAP I. B L M EGEMENLK DEVREDLEMEZ

Yukarda ortaya konan ilkelerin ilk ve en nemli sonucu u oluyor: Devletin glerini devletin kurulu amacna, yani herkesin yararna uygun biimde, yalnzca genel isten ynetebilir. nk zel karlar arasndaki kartlk nasl toplumlarn kurulmasn zorunlu kldysa, bunu olanakl klan da, yine ayn karlar arasndaki uzlamadr. Toplumsal ba oluturan da, bu birbirinden ayrml karlar arasndaki ortak eydir; zaten tm karlarn uzlat baz noktalar olmasayd hibir toplum var olamazd. Dolaysyla toplumun yalnzca bu ortak karlar zerinden ynetilmesi gerekir. Bu durumda ben, egemenlik -genel istencin uygulanmasndan baka bir ey olmadna gre- 'hibir zaman devredile59

.-jesr

<

Ji.t\ 'SsL. .

J.-J. ROUSSEAU

mez' de, diyoram; ortaklaa bir varlk olan egemen varl da, egemen varln ancak kendisi temsil edebilir; erk, pekl bakasna devredilebilir; fakat isten, hayr. Gerekte, bir zel istencin baz noktalarda genel istenle uzlamas olmayacak ey deilse de, en azndan byle bir uzlamann deimeksizin srp gitmesi olanakszdr; nk zel isten, doas gerei, bir seim yapma; genel isten ise eit davranma eilimindedir. Hele bu tr bir anlamann her zaman var olmas gerekiyorsa bunun iin gvence salamak daha da olanakszlar; ve byle bir sreklilik, beceriden ok raslant eseri olabilir ancak. Egemen varlk, "Filan kimsenin istediini ya da en azndan istiyorum dediini ben de imdi istiyorum", diyemez; nk istencin gelecek iin kendini balamas usd olduu gibi, sahibinin iyiliine ters den herhangi bir eye olur vermek de hibir istencin elinde deildir. Bu nedenle de eer halk, boyun emekten baka bir ey yapmayaca konusunda sz verirse bu kararyla kendi varln ortadan kaldrr, halk olma niteliini yitirir; ortaya bir efendi kt anda egemen varlk diye bir ey kalmaz, siyasal oyrun yok olur. Ne var ki, bu, egemen varlk genel istence kar kabilecekken bunu yapmad srece nderlerden gelen buyruklar genel istencin yerine geemez anlamna da hibir zaman gelmez. Byle durumlarda herkesin susmasndan, halkn bu buyruu kabul ettii anlam karlmaldr. Bu konu zerinde ilerde uzun uzadya durulacak.

60

II.

BLM BLNEMEZ

EGEMENLK

Egemenlik hangi nedenlerle devredilemiyorsa yine ayn nedenlerden tr blnemez de. nk isten ya geneldir1, ya deildir; ya halkn tmnn istencidir ya da bir blmnn. Aklanan isten, birinci durumda, bir egemenlik edimidir ve yasa demektir; ikinci durumdaysa yalnzca zel bir istentir ya da bir yarg edimidir; bilemediniz, bir kararnamedir. Fakat bizim siyasaclarmz, egemenlii, ilke dzleminde blemediklerinden konu dzleminde blmlere ayryor, g ve isten, yasama erki ve yrtme erki; vergi,Adalet ve sava haklar; i ynetim ve d iliki yetkisi gibi paralara ayryorlar: Kimi zaman tm bu paralar birbirine kartryor, kimi za] Bir istencin genel bir isten olmas iin oybirlikli olmas her zaman gerekmez; fakat tm oylarn hesaba katlm olmas zorunludur; herhangi bir biimsel dmdalama, genellii bozar.

61

J.-J. ROUSSEAU

man ayryor; egemen oyrunu, -kiminde yalnz kol, kiminde yalnz ayak bulunan eitli oyrulardan bir insan olutururmuasna- tama paralardan olumu dlemsel bir varlk biimine sokuyorlar. Anlatldna gre, Japon hokkabazlar, izleyicilerin gzleri nnde bir ocuu paralara ayryor sonra paralar birbiri ardndan havaya frlatyor, en sonra da btn ve canl olarak yere indiriyorlarm. Bizim siyasaclarn yapt hokkabazln da bundan pek aa kalr yan yok; toplumsal oyrunu, panayr yerlerine yarar bir gzbaclkla paraladktan sonra bu paralar, bilinmez nasl, biraraya getiriyorlar. Bu yanl, egemen yetke konusunda doru kavramlar oluturmam olmaktan ve yetkenin belirtilerini yetkenin paralar sanmaktan ileri geliyor. rnein sava ilan etme ve bar yapma edimlerine, egemenlik edimleri gzyle bakld hep, oysa yle deil; nk bu edimlerden hibiri yasann kendisi olmayp yalnzca uygulamas, -ilerde yasa szcyle ilgili dnceler saptandnda da grlecei gibi- bunlar, yasann belli bir uygulamasn gerektiren zel birer edimdir yalnzca. teki blntler de incelendiinde grlecektir ki, ne zaman egemenliin blld sanlsa yanlgya dlr, egemenliin paralar sanlan haklar, aslnda ona bamldrlar ve her zaman birtakm yce istenlerin varln gerektirirler; bu istenlerin yerine getirilmesi eyleminden baka bir ey de deillerdir. Siyasal tze yazarlarnn, krallarla halklarn karlkl haklar konusunda, kendi koyduklar ilkelere dayanarak ileri srdkleri grler, bu belirsizlik yznden ne denli anlalmaz duruma geliyor, anlatamam. Gerek Grotius'un, gerek evirmeni Barbeyrac'n, -dndklerinin ne azn ne de fazlasn sylememe ve badatrmaya altklar karlar incitmeme kaygsyla- kendi bilgicilikleri (sofizmleri) iinde nasl bocalayp durduklarn, nasl bunaldklarn, bu ok bilmi adamn birin62

TOPLUM SZLEMES

ci kitabnn III. ve IV. blmlerinde herkes grebilir. Yurduna ksp Fransa'ya snan ve kitabn armaan ettii XIII. Louis'ye yaranmaya alan Grotius, halklar tm haklarndan yoksun brakmak ve tm ustaln kullanp krallar bu haklarla donatmak iin elinden geleni ardna koymaz. evirisini ngiltere Kral I. George'a armaan eden Barbeyrac'n da niyeti aynyd. Ama ne yazk ki, II. Jacques* tahttan kovulmutu ve Barbeyrac, "tahttan vazgeme"olarak tanmlad bu olayda Guillaume'u** tahta zorla el koyan biri gibi gstermi olmama kaygs yznden ll davranmak, kvrtmak ve hk mk etmek zorunda kald. Bu iki yazar doru ilkeler benimsemi olsalard tm glkler ortadan kalkacak, kendileri de srekli elikiye dmeyeceklerdi; ama o zaman da gerei sylemi olmakla kalacak ve yalnzca halka yaranm olacaklard. Oysa drstlk kimseye bir ey kazandrmad gibi halk da insana ne elilik balar, ne krs verir, ne de maa balar.

11. Jacques: ngiltere, rlanda ve lskoya kral II. James (1633-1701). (cv.) #* Guillaume: ngiltere, rlanda ve lskoya Kral 111. William (1650-1702). II. James'in damad. 1688 Kasm'nda Franszlarn (Etats Generaux'nun) yardmyla ngiltere'ye kt ve II. James'ten taht ald. 1689 Ocak'nda karsyla birlikte III. William ve II. Mary olarak kral ve kralie ilan edildiler. (ev.) 63

m.

BLM

GENEL STEN YANILIRSA Buraya dein anlatlanlardan, genel istencin her zaman iin doru ve kamusal yarara ynelik olduu sonucu kyorsa da, halkn vard sonularn her zaman ayn dorulukta olduu kmaz. nsan, her zaman kendi iyiliini ister, fakat bunun ne olduunu her zaman kestiremez. Halk hibir zaman bozamazlar, fakat ou zaman aldatrlar; ve halk, ancak aldatld zaman ktle eilimli grnr. Bireylerin istenci ile genel isten arasnda ou zaman byk ayrm vardr; biri zel kar kollarken, teki ortak kan kollar ve zel istenlerin toplamndan baka bir ey deildir. Fakat bu istenlerden, birbirlerini yok eden artlar ve eksileri karn 1 , geriye aynmlar toplam olarak genel isten kalr.
1 Her karn kendi dayanaklar vardr, der Marquis d'Argenson. ki zel kar arasnda uzlama, nc bir kara kar olmalarndan doar. 64

TOPLUM SZLEMES

Yeterince bilgilenmi bir halk, belli bir konuda karar verirken, yurttalar arasnda hibir iletiim bulunmuyorsa eer. ok saydaki kk ayrmllktan her zaman iin genel isten doacak ve karar her zaman doru olacaktr. Ama byk birlemenin zararna dolaplar evrilir ve birtakm blmsel (ksmi) birlemeler yaplrsa, bu birlemelerden her birinin istenci, kendi yelerine gre genel isten, devletin istencine gre ise zel isten olur; bu gibi durumlarda insan says denli deil, gereklemi birleme says denli oy kullanan var demektir. Ayrmllk says azald lde elde edilen sonucun genellii de azalr. Hele bu birlemelerden biri, tm tekilere baskn kacak denli bykse, sonu olarak karnzda artk kk ayrmllklarn bir toplam deil tek bir ayrmllk var demektir; artk genel isten diye bir ey de yoktur; ar basm olan gr, zel bir grten baka bir ey deildir. Demek ki, genel istencin kendini tam anlamyla ortaya koymas iin devlet iinde ayr ayr birlemeler olmamas ve her yurttan kendi grn dile getirmesi nemli1. Byk Lykurgos'un koyduu esiz ilke de bu olmutur. Ayr ayr birtakm birlemeler varsa eer, Solon'un, Numa'nn, Servius'un yapt gibi bunlarn saysn artrmak ve eitsizlikleri nlemek gerekir. Genel istencin her zaman aydnlk ve belirgin olmas ve halkn aldanmamas iin alnacak bundan daha iyi nlem olamaz.
Buna unu da ekleyebilirdi: Tm karlar arasnda uzlama, tek tek her bireyin karna aykr olduklar zaman oluur. Birbirinden ayr karlar olmasayd hibir engelle karlamayan ortak karn varl pek duyumsanmazd; her ey yolunda gider ve siyasa bir sanat olmaktan kard. Machiavelli yle der: "Baz blnmeler cumhuriyete zararl, bazlar ise yararldr. Mezhepilii ve pariicilii kkrtanlar zararl, hibirine bulamayanlar yararldr. Bir devletin kurucusu, dmanlklar nleyemezse, hi deilse onlarn birer mezhep durumuna gelmelerini nlemelidir. " 65

IV.

BLM

EGEMEN ERKN SINIRLARI

Devlet ya da site, varln yalnzca yelerinin birlemesine borlu bir tzel kiiyse ve en nemli ii varln korumaksa, her paray btne uygun biimde altrmak ve kullanmak iin evrensel ve zorlayc bir gce gereksinim var demektir. Nasl doa, insanlara tm rgenleri zerinde saltk bir szgeerlik vermise, antlama da, siyasal oyruna, tm kendi rgenleri zerinde yle kesin bir szgeerlik verir ve genel istencin ynlendirdii bu egemenlik, dediim gibi, egemenlik adn alr. Fakat bu tzel kiinin dnda, bir de onu oluturan, yaam ve zgrl ister istemez ondan bamsz olan zel kiileri hesaba katmamz gerekir. Bu durumda yaplacak ey, yurttalar ile egemen varln karlkl haklarn 1 ; ve yurttalarn uy1 Dikkatli okuyucular, sizden, beni burada elikiye dmekle sulamakta ivecen davranmamanz rica ediyorum. Dilin yoksulluu yznden anlatmda elikiyi nleyemedim; ama bekleyin hele! 66

TOPLUM SZLEMES

ruk olarak yerine getirmeleri gereken devleri ile insan olarak yararlanmalar gereken doal haklar birbirinden iyice ayrt etmektir. unu da kabul etmek gerekir ki, her bireyin, -gcnden, malndan, zgrlnden- vazgetii blm, yalnzca topluluk iin nem tayan blmdr; fakat bu nem konusunda sz sahibi tek yargcn da egemen varlk olduunu ayrca kabul etmek gerekir. Her yurtta, devlete verebilecei tm hizmetleri, egemen varlk istediinde, hemen yerine getirmekle ykmldr; buna karlk egemen varlk da, uyruklar, toplulua yarar olmayan hibir ykn altna sokamaz; hatta byle bir eyi isteyemez bile. nk doa yasalarna gre de, us yasalarna gre de hibir ey nedensiz olumaz. Bizi toplumsal oyruna balayan ykmllklerimiz, srf karlkl olduklar iin zorlaycdrlar ve hem onlar yerine getirmemiz hem de ayn zamanda kendimiz iin almamz, bu ykmllklerin doasndan tr, olanakszdr. Genel istencin her zaman doru olmas ve herkesin hep birbirinin mutluluunu istemesi, -bu herkes szcn kendine mal etmeyecek ve herkes iin oy kullanrken kendini dnmeyecek bir tek kii bile bulunmamasndan deildir de- nedendir? Bu da gsteriyor ki, hak eitlii ve bu hak eitliinden doan adalet kavram, her bireyin kendi nefsine ncelik tanmasndan, dolaysyla insann yaradlndan gelmektedir; genel isten, gerekten genel olabilmek iin, znde olduu denli amacnda da genel, olmaldr; herkese uygulanmak zere herkesten gelmelidir; ve genel isten, bireysel ve belli bir konuya ynelirse doal ussalln yitirir, nk byle durumlarda, bize yabanc olan ey zerinde fikir yrttmz iin, elimizde bize yol gsterecek herhangi bir denkserlik (hakkaniyet) ilkesi bulunmaz.
67

J.-J. ROUSSEAU

Gerekten de, daha nce genel bir anlamayla zme kavuturulmam bir konuda herhangi bir durum ya da zel bir hak sorunu ortaya kar kmaz anlamazlk ba gsterir. Bu davada bir yanda konuyla ilgili bireyler, br yanda kamu vardr; ama ben, bu tr bir davada, ne uygulanabilecek bir yasa gryorum, ne de karar alabilecek yarg. Bu durumda genel istencin kesin bir karar vermesini beklemek gln olur; alnacak karar olsa olsa yanlardan birinin karardr ve bu yzden de teki yan iin yabanc, zel bir istenten -dolaysyla adaletsizlie itilmi ve yanlgya elverili bir istenten- baka bir ey deildir. Nasl zel bir isten genel istenci temsil edemezse, ayn biimde genel isten de zel bir konuya yneldiinde nitelik deitirir ve genel isten olarak ne bir kimse ne de bir olay konusunda karar verebilir. rnein Atina halk, bakanlarn kendisi atar ya da kovarken, kimini dllendirip kimini cezalandrrken, bir sr zel kararname ile her eit ynetsel iini grrken halkn, tam anlamyla genel isten denebilecek bir istenci yoktu; egemen varlk olarak deil, ynetici olarak davranyordu. Bunlar, allm dncelere aykr grnebilir, fakat dncelerimi anlatmam iin bana biraz olsun frsat vermeniz gerekiyor. Buraya dein sylediklerimden de anlalmas gerekir ki, istenci genel isten yapan ey, kullanlan oylarn saysndan ok oylar birletiren ortak kardr: nk bu dzende herkes, bakalarna dayatt koullara ister istemez kendisi de uyar; bu, kar ile adaleti uzlatran, hayranlk uyandrc bir anlamadr ve ortak grmelere hak duygusu katar; oysa zel ilerle ilgili tartmalarda -yargcn ynelimleriyle yanlarn ynelimlerini birletiren ve zde klan ortak bir kar bulunmad iin- byle bir denkserlie rastlanmaz. lkeye hangi ynden yaklarsak yaklaalm hep ayn sonuca varrz: Yani toplumsal antlama, yurttalar arasnda yle
68

TOPLUM SZLEMES

bir eitlik kurar ki, tm yurttalar ayn koullarda, ayn ykmllk altndadr ve ayn haklardan yararlanmalar gerekir. Bylece antlamann doas gerei tm egemenlik edimleri, yani genel istencin sonucu olan tm gerek edimler, tm yurttalar eit olarak zorlar ve de zendirir; yle ki, egemen varlk, yalnzca ve bir btn olarak ulusu tanr, onu oluturanlan btnden ayrt etmez. Egemenlik edimi tam olarak nedir peki? Bu, stn astla anlamas deildir; oyrunun kendi rgenlerinden her biriyle ayr ayr yapt bir anlamadr. Meru bir anlamadr bu, nk toplumsal szlemeyi temel almtr; denkserdir, nk herkese ortaktr; yararldr, nk tek amac, kamunun iyiliidir; salamdr, nk gveneini (teminatn) kamu gcnden ve en yce erkten almaktadr. Uyruklar, yalnzca bu tr szlemelere uyduklar srece, kimseye boyun emeksizin, yalnz kendi istenlerine gre davranm olurlar; ve bu durumda egemen varln ve yurttalarn karlkl haklar nereye dein varr, diye sormak, yurttalarn kendilerine kar ve her bireyin herkese ve herkesin her bireye kar ykmllnn nereye dein uzandn sormak demektir. Buradan da anlalyor ki, egemen varlk ne denli saltk, ne denli kutsal, ne denli dokunulmaz olursa olsun, genel anlamalarn snrlarn amaz, aamaz; ve her insan, bu anlamalar gerei mallarndan ve zgrlnden kendine ne brakldysa ondan, dolu dolu yararlanabilir; yle ki, egemen varlk, uyruklardan herhangi birini tekinden fazla yk altna sokma hakkna sahip deildir, nk o zaman i, zel alana girer ki, bu alan, egemen varln yetkisi dnda kalr. Bu ayrc zellikler bir kez kabul edildi mi, grlr ki, toplumsal szlemeye gre, bireylerin, gerek anlamda birtakm haklarndan vazgemeleri sz konusu deildir; durumlar, bu szleme sayesinde, nceki durumlarndan ok daha iyidir ve tek yanl verme yerine kendileri iin yararl bir dei toku
69

J.-J. ROUSSEAU

yapmlar, belirsiz ve ireti bir durumu daha iyi ve daha gvenli bir durumla, doal bamszl zgrlkle, bakalarna zarar verme gcn kendi gvenlikleriyle ve bakalarnn alt edebilecei kiisel glerini, toplumsal birliin yenilmez kld bir hakla deitirmilerdir. Devlete adadklar yaamlar bile, bu sayede srekli korunmaktadr; ve devleti savunmak iin yaamlarm tehlikeye attklarnda, yaptklar, devletten aldklarn ona geri vermekten baka nedir ki? Byle yaparken, yaamlarn salayan eyleri savunmak iin canlar pahasna kanlmaz savalara giritikleri o doal yaam dneminde ok daha sklkla ve daha da tehlikeli olarak yaptklarndan baka bir ey mi yapm olurlar? Elbette, gerektiinde herkes, yurdu iin dvmek zorundadr, ama artk hi kimsenin kendisi iin dvmesi kesinlikle gerekmez. Gvenliimizi yitirdiimiz zaman kar karya kalacamz tehlikelerden bir blmn olsun, yine kendi gvenliimiz iin gze almakla kazanl kmyor muyuz?

70

V. B L M LM DRM HAKKI

Kendi yaamlar zerinde hibir haklar olmayan kiilerin, sahip olmadklar bu hakk egemen varla nasl devredebilecekleri soruluyor. Soru yanl sorulduu iin yantlamak gm gibi grnyor. Her insan, yaamn, yine onu korumak iin tehlikeye atma hakkna sahiptir. Yangndan kurtulmak iin kendini pencereden atan birinin intiharla suland duyulmu mu? Hatta frtnada len birinin, gemiye binerken frtna kabileceini biliyordu diye intiharla guland grlm m? Toplumsal anlama, batlarn korunmasn amalar. Amaca ulamak isteyen, arac da istiyor demektir ve aralar, yitirme olaslndan ve tehlikeden arndrmak olucu deildir. Kndi yaamn bakalarnn zararna da olsa korumak isteyen kimse, gerektiinde cann onlar iin vermelidir de. Ve yurtta, yasann, kendisine, iine atlmasn emrettii tehlikeyi tarta71

J.-J. ROUSSEAU

cak durumda deildir; hkmdar (ya da egemen varlk) "Devlet iin kar yol, senin lmendir", dedii zaman lmek zorundadr; nk o zamana dein gvenlik iinde yaadysa bu koul sayesinde yaamtr ve yaam, kendisine yalnzca doann bir nimeti deil, devletin koula balanm bir badr da. Canilere verilen lm cezasna da, aa yukar ayn adan baklabilir: nsanlar katil olurlarsa idam edilmeyi, katillerin kurban olmamak iin kabul ederler. Bu anlamada insann kendi yaamn diledii gibi kullanmasnn tesinde, yalnzca, yaamn gvence altna alnmas dnlr; batlardan herhangi birinin anlamay yaparken kendini astrmay tasarlamas ise sz konusu deildir. Zaten toplumsal tzeye kar gelen her kt insan, iledii ar sularla yurduna ba kaldrm ve ihanet etmi olur; yasalarn inedii iin yurdunun yesi olmaktan kar, hatta ona sava am saylr. Devletin korunmasyla onunki birbiriyle badamad iin ikisinden birinin yok olmas gerekir ve sulu ldrldnde, bir yurtta olarak deil, dman olarak ldrlm olur. Yarglama ve karar, o kiinin toplumsal antlamay bozduunun, dolaysyla da artk devletin yesi olmadnn kant ve anlatmdr. En azndan devletin toprakla-rnda yaam olmakla kendini onun yesi kabul ettii iin, ya szlemeye aykr davranm biri olarak srgn edilerek ya da halk dman olarak idam edilerek, devletten koparlp atlmas gerekir; nk byle bir dman, bir tzel kii deil, bir insandr ve sava tzesi, benzeri durumlarda, yenilenin ldrlmesini gerektirir. Bununla birlikte bir suluya ceza bime iinin zel bir edim olduu sylenebilir. Evet, yle; hkm verme ii de zaten bu yzden egemen varla braklmtr; bu hak, egemen varln kendi bana kullanamad iin bakasna brakabilecei bir
72

TOPLUM SZLEMES

haktr. Aslnda tm dncelerim birbiriyle tutarl, fakat doaldr ki, hepsini ayn zamanda aktaramam. Kald ki, sk sk lm cezasna bavurulmas, ynetim bakmndan her zaman iin bir gszlk ya da tembellik belirtisidir. Hibir kt insan yoktur ki, u ya da bu ii yapacak biimde yararl duruma getirilemesin. Yaamas tehlikeli olmayan ldrmeye, ibret iin bile olsa, kimsenin hakk yoktur. Bir suluyu balama ya da yasann ngrd ve yargcn verdii cezadan bak tutma hakkna gelince, bu hak, yalnzca yargcn ve yasann stnde olana, yani egemen varla aittir. Yine de, egemen varln ya da oyrunun bu konudaki hakk pek belirgin olmad gibi bu hakk kulland durumlar da pek azdr. yi ynetilen bir devlette ceza azdr; fakat balamalar ok olduundan deil, sulu az olduundan: Devlet kerken sularn oalmas, cezasz kalmalarn salar. Roma'nn cumhuriyet dneminde ne Senato ne de konsller ceza balamaya hibir zaman kalkmadlar; halk bile, kimi zaman kararlarn geri aldysa da, balama yolunu pek kullanmyordu. Balamalarn sklamas, ksa sre sonra sularn artk balanmasna bile gerek kalmayacam gsterir ki, bu gidiin nereye varacan herkes bilir. Ama u srada vicdanmn homurdanmaya baladn ve beni yazmaktan alkoyduunu duyumsuyorum; bu sorunlar, brakalm da, mrnde hi yoldan kmam ve hibir zaman da balanma gereksinimi duymam biri tartsn.

73

VI.

BLM YASA

Toplumsal antlama ile siyasal oyruna (bedene) ruh verdik; imdi yaplacak ey, yasama erki ile ona devim ve isten vermek. nk oyrunun oluumunu ve birliini salayan ilk edim, kendini korumas iin ne yapmas gerektii konusunda henz hibir ey belirlemi deil. Dzene uygun ve iyi olan, insanlarn kabulnden bamsz olarak, eyann gerei iyi ve gzeldir. Her eit adalet Tanr'dan gelir, kayna yalnz Tanr'dr; ama biz adaleti bu denli ycelerden almasn bilseydik ne hkmete, ne de yasalara gereksinim duyardk. Yalnz ustan kaynaklanan evrensel bir adalet kukusuz var; fakat bu adaletin biz insanlar arasnda kabul grmesi iin karlkl olmas gerekir. Dnyay insanlar asndan incelediimizde grrz ki, insanlar arasnda da adaletin yasalar, doal yaptrmlar olmazsa etkisiz kalr; doru insan herkese
74

TOPLUM SZLEMES

kar bu yasalara gre davranr, ama kimse ona kar yasalara uymazsa yasalar ancak ktnn yararna, iyinin zararna iler. Bu yzden haklar devlerle birletirmek ve adaleti kendi konusuna yneltmek iin szlemeler ve yasalar gerekir. Her eyin ortak olduu doal yaam evresinde, kendisine herhangi bir sz vermediim bir kimseye hibir ey borlu deilimdir; ancak bana gereksiz olann bakasnn olmasna raz olurum, Oysa tm haklarn yasalarla saptand yurttalar topluluunda durum byle deildir. Peki ama yasa nedir? Bu szce yalnzca doatesi birtakm anlamlar yklemekle yetinirsek anlaamaz, fikir yrtr dururuz; ayrca bir doa yasasnn ne olduunu anlatarak bir devlet yasasnn ne olduunu daha iyi anlam olmayz. zel bir eye ynelmi genel bir isten olamayacan daha nce sylemitim. Gerekten bu zel ey ya devletin iindedir ya da dnda. Devletin dmdaysa, kendisine yabanc bir isten, ona gre genel olamaz; devletin iindeyse onun bir parasdr demektir. O zaman da, btn ile para arasnda bir iliki kurulur ve bu iliki onlar iki ayr varlk durumuna sokar: Biri para, teki para eksiiyle btn... Ne var ki, paras eksik btn, btn deildir ve bu durum srp gittike ortada bir btn deil, ancak birbirine eit olmayan iki para var demektir; bundan da, birinin istencinin teki iin hi de genel olmad sonucu kar. Fakat halkn tm, yine tm halk iin karar verdiinde yalnzca kendini dikkate alm olur ve o zaman oluan iliki, ayn btnn bir bu adan, bir teki adan bakldnda ortaya kan iki grnts arasndaki ilikidir. O zaman, zerinde karar alnan konu, karar alan isten gibi, geneldir. Benim yasa dediim ey de, ite bu edimdir. Yasalarn konusu her zaman geneldir dediimde bundan unu anlyorum: Yasa, uyruklar bir btn, eylemleri ise soyut
75

J.-J. ROUSSEAU

olarak alr; bir insan bir birey ya da bir eylemi zel bir eylem olarak deil. Yasa birtakm ayrcalklar kabul edebilirse de, adn belirterek kimseye ayrcalk tanyamaz; yurttalar snflara ayrabilir, hatta bu snflara girmeye hak kazanmak iin gerekli nitelikleri de belirtebilir, fakat u ya da bu kimseyi, adm syleyerek bu snflara sokamaz; bir krallk ynetimi ve hanedan dzeni kurabilir, fakat ne kral kendisi seebilir, ne de bir kral ailesi atayabilir; ksacas bireysel konularla ilgili hibir grev ve hizmet, yasama yetkisine dahil olamaz. Bu dnceler de aka gsteriyor ki, yasa yapmak kimin iidir diye sormaya artk gerek yok, nk yasalar genel istencin edimleridir. Hkmdar yasalarn stnde midir, altnda m, diye sormaya da gerek yoktur, nk hkmdar da devletin bir yesidir; yasa haksz olur mu, olmaz m diye dnmek de gereksiz, nk hi kimse kendisine hakszlk etmez; ve nasl olur da insan hem zgrdr, hem de yasalara bal diye sormak da yersizdir, nk yasalar bizim istencimizin kaydedildii belgelerden baka bir ey deillerdir. Yine grlyor ki, yasa, istencin ve konunun evrenselliini nefsinde toplamaktadr; bu nedenle de, kim olursa olsun bir insann kendi bana verdii buyruklar yasa deildir, yalnzca kararnamedir; bir egemenlik edimi deil, bir ynetim edimidir. Bu durumda ben, hangi ynetim biimi altnda olursa olsun, yasalarla ynetilen her devlete cumhuriyet adn veriyorum: nk yalnz o zaman ynetim kamu yararnadr ve kamu yarar yalnz o zaman nem tar . Her meru ynetim, cumhuriyetidir1: Ynetimin, hkmetin ne olduunu ise ilerde anlatacam.
1 Be, bu szckle yalnz aristokrasiyi ya da demokrasiyi deil, genel olarak yasadan baka bir ey olmayan genel istencin gdmndeki her eit ynetimi erekliyorum. Bir ynetimin, meru olmas iin egemen oyrunun hizmetinde, yrtme grevi stlenmi olmas gerekir: Bu durumda, monari de Cumhuriyet saylr. Bu, bir sonraki kitapta aklanacak. 76

TOPLUM SZLEMES

Yasalar, aslnda, yurttalararas ortakl oluturan koullardan baka bir ey deildir. Yasalara boyun emek zorunda olan halk, yasalar koyan halkn kendisi olmaldr; toplumun koullarn dzenleme ii ona katlanlara aittir: Peki bu dzenlemeyi nasl yapacaklar? Oturup anlaarak m, hi beklenmedik bir esin sonucu mu? Siyasal oyrunun bu istenleri dillendirecek bir rgeni var mdr? Gerekli batlar oluturmak ve yaynlamak iin gerekli ileri grll ona kim salayacak ya da kararlar gerektii zaman nasl alacaktr? Neyin iyi olduunu pek ender bilebildii iin ne istediini ou zaman kendisi de bilmeyen kr bir yn, yasama dizgesi gibi bylesine byk, bylesine g bir giriimin altndan nasl kalkar? Halk, doas gerei her zaman iyiyi ister; ama yine doas gerei iyiyi her zaman gremez.. Genel isten her zaman dorudur, fakat onu ynlendiren anlay her zaman aydn bir anlay olmayabilir. Genel istencin her eyi olduu gibi grmesini, kimi zaman da nasl grmesi gerekiyorsa yle grmesini salamak; arad doru yolu ona gstermek; onu zel istenlerin aldatc etkisine kar gvenceye almak; ayr zaman ve yerlerde geen olaylar kyaslamasn salamak; nnde duran, elle tutulabilir yararlarn ekicilii ile uzak ve gizli ktlklerin tehlikesini birlikte gstermek gerekir. Birey, iyiyi grr ama teper; halk ise, iyiyi ister ama gremez. Her ikisinin de klavuza gereksinimi vardr. Bireyi, istencini usuna uydurmaya zorlamak; halka, ne istediini bilmeyi retmek gerekir. Bu yapld zaman, halkn aydnlanmas sonucu, toplumsal oyrunda saduyu ile isten buluur, ayr yanlar elbirlii eder ve bylece btnn gc dorua ular. Bir yasa koyucuya gereksinim, ite bundandr.

77

VII.

BLM

YASA KOYUCU

Uluslara uygun den en iyi toplum kurallarn bulup belirlemek iin, insana zg tm tutkular yaad halde hibirine kaplmayan; doamz tam anlamyla bildii halde onunla hibir ba olmayan; mutluluu bizimkine bal olmad halde bizim mutluluumuzla yakndan ilgilenen; zamann ak iinde kendine uzak bir utkuyu ama edinip bir sonraki yzylda keyfini srmek iin bir yzyl emek verebilen yksek bir anlak gerek 1 . nsanlara yasalar vermek, tanrlarn ii olmal. Kaligula'nm edimsel adan ne srd dnceyi Eflatun, Politicos'unddi, yurttan ya da kraln tanmn aratrrken hak
1 Bir halk, ancak yasalar ie yaramaz hale gelmeye baladnda nleniyor. Lycurgus'un yasalaryla kurulan kurumlar, Spartallar kim bilir ka yzyl mutlu ettikten sonradr ki, Yunanistan'n teki kesimlerinde onlardan s z edilmeye baland. 78

TOPLUM SZLEMES

asndan ele alr. Byk hkmdarlara ok ender rasland doruysa eer, byk yasa koyuculara raslamann ne denli zor olduunu varn siz dnn. Kraln yapmas gereken, yasacnm gsterecei rnee gre davranmaktr yalnzca. Yasac, makineyi bulan ise, hkmdar onu kurup ileten iiden baka bir ey deildir. Montesquieu, "Toplumlar oluurken, ilk zamanlar yasalar cumhuriyetlerin bakanlar yapar, daha sonra da yasalar bakanlar yetitirir", der. Bir halk yasalandrmaya, kurumlatrmaya kalkan kimse, hani neredeyse insan doasn deitirecek denli gl duyumsamal kendisini; her biri bal bana eksiksiz birer btn olan her bireyi, bir bakma yaamn ve varln borlu olduu daha byk bir btnn parasna dntrecek denli gl; insan yapsn deitirip glendirecek, hepimizin doadan aldmz zdeksel ve bamsz varlmz tinsel (manevi) bir varla ve bir btnn parasna dntrecek denli gl olmaldr. Ksacas, insandan, ona zg glerini alp yerine, bakalarnn yardm olmakszn kullanamayaca, yabanc gler vermek gerekir. Bu doal gler, ne denli lp yok olursa yeni kazanlan gler o denli byk ve srekli, kurum da o denli salam ve yetkin olur. yle ki, her yurtta, teki yurttalardan soyutlandnda bir hi ise ve hibir ey yapamyorsa ve btnle eriilen g, tm bireylerin doal glerinin toplamna eitse ya da ondan stnse, ite o zaman, yasalarn, ulaabilecekleri en kapsaml kusursuzlua eritii sylenebilir. Yasa koyucu, devlet iinde her bakmdan olaand bir insandr. keliiyle (dehasyla) olduu denli devletteki grevleriyle de yle olmaldr. Bu grev, ne bir ynetim iidir ne de egemenlik; cumhuriyeti oluturmutur, ama yapsnda kesinlikle yer almaz. nsanlara zg gllk tutkusuyla ortak hibir yan olmayan zel ve stn bir ilevdir bu; nk insanlara komuta eden yasalara, yasalara komuta eden de insanlara komuta
79

. ' ' f l . .

J.-J. ROUSSEAU

etmemeli; yoksa, yasalar tutkulanna ara yapar ve kendi yapt yasalarla ou zaman hakszlklarn srdrr; birtakm kiisel grlerin kendi yaptnn kutsallna glge drmesine hibir zaman engel olamaz. Lycurgus, yurduna yasalar yaptnda ie, tahtndan vazgeerek balad. Yunan kentlerinin ounda yasalar yabanclara yaptrrlard hep. amz talya'sndaki cumhuriyetler de, ou zaman bu ynteme ykndler; Cenevre Cumhuriyeti de yle yapt ve bunun yararn grd 1 . Roma, en parlak gnlerinde, zorbaln tm ktlklerinin hortladn grd ve yasama gc ile egemen gc ayn kimselerde toplad iin de az kalsn yok oluyordu. Bununla birlikte decemvir'ler** bile yalnz kendi yetkelerine dayanarak yasa yapma hakkn kullanmaya kalkmadlar. Halka, "Size nerdiklerimizden hibiri, siz kabul etmedike yasa haline gelemez. Romallar! Mutluluunuzu salamas gereken yasalar yine siz kendiniz yapn", diyorlard. Bu durumda demek ki, yasalar kaleme alan kimsenin hibir yasama hakk yoktur ya da olmamas gerekir; hatta halk da, bakasna aktanlamayan bu haktan diledii zaman vazgee1 Calvin'i yalnz tanrbilimci sayanlar onun keliinin (dehasnn) enginliini iyi bilmeyenlerdir. Bizim o bilgece buyrultularmzn kaleme alnmasnda Calvin'in byiik emei gemitir ve bu buyrultular, Institution adl yapt* lsnde onur vermektedir kendisine. Zaman dinsel inanlarmz ne denli altst ederse etsin yurt ve zgrlk akmz snmedii srece bu byk insann ans her zaman hayrla anlacaktr. * 1536'da Basel'de Latincesi yaynlanan "Christiana Re.lgionis nstitu//o"nun Franszcas 1541'dc "Institution de la religion ehretienne" adyla yaynland. Jean Calvin, yaptnn son Latince basmn 1559'da gerekletirdi; Cenevre'yi Protestanln Avrupa'daki balca yaylma merkezi haline getirip kendi retisini glendirirken, kar kanlar buyrultularla zorla susturuldu. Calvin bu buyrultular hazrlayanlardand. (ev.) ** Decemvir (Latince "on insan" anlamna): Roma'da cumhuriyet dneminde yazl yasalar derlemekle grevlendirilen anayasa yarglar. Oiki Levha Yasas da onlarn yaptdr. (ev.) 80

TOPLUM SZLEMES

mez; nk temel antlamaya gre, kiiler zerinde yalnzca genel isten zorlaycdr; ve kiisel bir istencin genel istence uygunluu ise ancak halkn zgr oylaryla anlalabilir. Bunu daha nce de sylemitim, ama yinelemekte yarar var. Grld gibi bu yasama iinde birbiriyle badamayan iki ey var: Biri, insan gcn aan bir giriim; teki, bu giriimi gerekletirmesi gereken, hi dzeyinde bir yetke. stnde durulmas gereken bir baka glk daha var: Halka, halkn diliyle deil de kendi dilleriyle seslenmek isteyen bilgeler, anlalmamya mahkmdurlar. Oysa halk diliyle anlatlmas olanaksz, bin bir eit dnce vardr. Fazla genel grleri ve fazla uzak konulan ise halk anlayamaz; her birey ancak kendi zel karma uygun den hkmet tasarlanndan holand iin iyi yasalarn dayatt uzun sreli yoksunluklarn kendisine salayabilecei yararlar kolay kolay aynmlayamaz. Yeni doan bir halkn, siyasann salam ilkelerini benimseyebilmesi ve devletin yaranyla ilgili temel kurallara uymas iin nedenin yerini sonucun almas, yasalarca oluturulmas gereken toplum ruhunun yasalarn nne geip onlan ynlendirmesi ve insanlarn, yasalarla erimeleri gereken noktaya yasalardan nce varm olmalar gerekir. Bu durumda yasac, ne g ne de us yolunu deneyemediinden, halk iddete bavurmadan srkleyebilen ve inandrmadan yola getirebilen baka tr bir yetkeye bavurmak zorundadr. te, uluslarn kurucularn, teden beri Tanr'y ie kartrmaya ve kendi bilgeliklerini tannlara mal etmeye zorlayan da, gerek insann gerek sitenin oluumunda ayn erki kabullenen ve devletin yasalarna doa yasalarym gibi boyun een- haklann, genel mutluluk boyunduruuna boyunlann rahata uzatp o boyundurua uysallkla katlanmalarn salama isteidir. Sradan insan algsnn ok zerindeki bu yce bilincin buyurduu kararlar, yasac, insana zg kayglann sarsamad
81

J.-J. ROUSSEAU

kimseleri tanrsal gle yola getirmek iin, lmszlerin azndan syletir1. Fakat ne tanrlar konuturmak, ne de onlarn szcln yaptna bakalarm inandrmak, her insann yapabilecei bir ey deildir. Yasacnn sahip olduu yksek ruh, gerek bir tansktr; yerine getirdii grev de bunun kantdr. Ta levhalara herkes bir eyler yazabilir ya da bir khine para verip istediini syletebilir ya da tanrsal bir varlkla gizli ilikideymi gibi grnebilir ya da bir kuu, kulama bir eyler fsldatacak biimde eitebilir ya da istediini halka dayatmann daha baka, kaba yollarm bulabilir. Hatta bu trden bir adam, birtakm abuk sabuk insan bir frsatn bulup evresine toplayabilir de, fakat hibir zaman gl bir ynetim kuramaz ve ok gemeden gariplikleriyle birlikte yok olup gider. Bo gsterilerin salad ba da geicidir; balan, yalnzca bilgelik srekli klar. Hl geerli olan Yahudi yasas, smail'in olunun on yzyldr dnyann yansn yneten yasas, bu yasalan koyanlann bykln bugn de herkese ilan ediyor; ve kendini beenmi felsefe ya da kr particilik ruhu, bu insanlara talihli ktlar gzyle bakadursun, gerek ynetici, onlarn yasalarnda, uzun mrl kurumlara nderlik eden o byk ve gl kelii grp hayranlk duyuyor. Tm bunlara bakp da, Warburton* gibi, siyasa ile dinin biz insanlar arasnda ortak bir amaca yneldii sanlmasn; uluslar oluurken biri tekine aralk eder yalnzca.

"Gerekte," der Machiavelli, "hibir lkede olaand bir yasac yoktur ki, Tan'ya bavurmu olmasn; yoksa koyduu yasalan kimse kabul etmezdi. Gerekte bilge kiinin bildii birok yararl bilgi vardr, fakat ayn bilgilerde, bakalarm inandracak lde ak birtakm nedenler yoktur." (Discorsi sopra Tite Livio, lib I, cp. XI.) William W A R B U R T O N (1698-1779). ngiliz bilgin, filozof ve Tannbilimci. (ev.) 82

VIII.

BLM HALK

Bir mimar, byk bir yapya balamadan nce, yapnn arln tayp tayamayacan anlamak iin nasl topra inceler ve sondalarsa, bilge yasac da, oturup dorudan yasalar kaleme almaz; nce, yasalar hangi halk iin yazacaksa o halkn bunlar tayp tayamayacan aratrr. Eflatun da, Arlcadyallar ve Kyreniallar iin yasa yapmaya bu yzden yanamad nk bu iki halkn varsl olduklarn ve eitliin zahmetlerine katlanamayacaklarn biliyordu: Yine bu nedenledir ki, Minos, ktlklere gmlm bir halk skdze (disiplin) altna almad iin Girit'te iyi yasalar ve kt insanlar yayordu. Yeryznde iyi yasalar tamas olanaksz grnen nice ulus parlam, tayamayacak durumdaki nicesi ise iyi yasalara kavumak iin pek az zaman bulabilmitir. nsanlar gibi halklarn ou da, yalnzca genliklerinde uysaldrlar, yalan83

J.-J.

ROUSSEAU

dka dikbal olurlar; alklar bir kez yerleip nyarglar kkleti mi, artk onlar deitirmeye kalkmak, hem tehlikeli, hem bounadr; halk, hekimi grnce titremeye balayan dlek ve aklsz hastalar gibi tpk, dertlerine el srlmesini, bu dertlerin yok edilmeleri iin bile olsa, istemez. Kimi hastalklar insanlarn kafasn nasl altst edip gemii unutturursa, devletlerin yaamlarnda da kimi zaman yle zorlu dnemler olur ki, devrimler, halk zerinde, kimi bunalmlarn bireyler zerinde yaptn yapar; gemiin ylgs unutmann yerini alr; ve isavalarla yanp yklan devlet, deyim yerindeyse, kendi kllerinden yeniden doar ve lmn kollarndan syrlp genlikteki gcne yeniden kavuur. Lycurgus zamannda Sparta'da, Tarquinius'lardan sonra Roma'da byle oldu; gnmzdeyse Hollanda ve svire, tiranlar kovulduktan sonra ayn eyleri yaadlar. Fakat bu tr olaylara ok az raslanr; bunlar ayrks (istisnai) olaylardr ve olu nedenlerini, her zaman iin, sz konusu devletin zel yapsnda aramak gerekir. Hatta ayn ey, ayn halkn bana iki kez gelmez; nk bir halk, barbar kald sre iinde zgrlk elde edebilir, ama uygarlk zemberei boalm bir halk bir daha zgr olamaz. Karklklar yznden yklabilir ve devrimler onu kurtaramaz; klelik zincirleri kopar kopmaz dalp yok olur. Artk ona bir kurtarc deil bir efendi gerekir. Ey zgr uluslar, u zdeyii aklnzdan karmayn: Olmayan zgrl elde edebilirsiniz, ama yitirdiinizi asla. Genlik baka bir eydir, ocukluk baka. Bireylerin olduu gibi uluslarn da, yasalara boyun eebilecekleri olgunluk ana gelmelerini beklemek gerekir; ne var ki, bir halkn olgunlap olgunlamadn anlamak her zaman kolay deildir; ve erken davranldnda giriim baarszla urar. u ulus doutan skdzene (disipline) yatkndr, teki bin yl sonra bile skdzene gelmez. Ruslar, hibir zaman gerekten uygarlaa84

TOPLUM SZLEMES

mayacaklar, nk zamanndan nce uygarlatnldlar. Petro'nun yknmeci bir kelii vard; yaratc, yoktan var eden, gerek bir kelik deildi onunki. Kimi yaptklar iyi idiyse de ou yersizdi. Halknn barbar olduunu grmt, fakat uygarlaacak olgunlukta olmadn aynmlayamad; halkn nce glklere altrmas, piirmesi gerekirken uygarlatrmaya kalkt. e, nce Rus gibi olmalarn salamakla balamas gerekirken Almanlar gibi, ngilizler gibi olmalarn salamak istedi. Uyruklarna, olmadklarn olmular inanc alayarak onlar, olabileceklerini olmaktan alkoydu. Fransz eitmenler de byle yapar: rencilerini yle yetitirirler ki, ocuklar birara parlar sonra bir hi olup giderler. Rus imparatorluu, Avrupa'y boyunduruu altna almak isteyecek, fakat sonra kendisi boyunduruk altna girecektir. Ruslarn uyruklar ya da komular olan Tatarlar*, onlarn ve bizim efendilerimiz olacak. Bu devrim kesinlikle olacak gibi geliyor bana. Tm Avrupa krallar, elbirliiyle bunu hzlandracak davranlar iinde.

Tatar: J.-J. Rousseau, bu szc (Fr. Tartare) corafyas ve tarihiyle gerek budunbilimsel anlam dnda, belirsiz bir genelleme yaparak kullanyor. "Trkistan kkenli bir halkn ad. Orta Asya'da Hazar Denizi'nden dou kylarna dein tiim halklara, belirsizce bu ad verilirdi", diyor LTTRE. (ev.) 85

IX.

BLM SRE

Doa, dzgn yapl bir insann boyu bosu iin nasl birtakm snrlar getirmise ve bu snrlara uyulmadnda ortaya nasl devler ya da cceler kyorsa, iyi bir devletin yaps iin de benzeri snrlar vardr; iyi ynetilebilmesi iin fazla byk, ayakta kalabilmesi iin fazla kk olmamas gerekir. nsan oyrunu iin olduu gibi her siyasal oyrun iin de, g bakmndan amamas gereken bir doruk nokta vardr ve ou kez byyeyim derken bu'nokta alr. Toplumsal ba, yaylma ilerledike gever ve genel olarak kk bir devlet, bye oranla daha gldr. Bu kural dorulayan yzlerce neden var. Birincisi, kaldracn ucundaki bir nesnenin arl, kaldra uzadka nasl artarsa, ynetim de, uzaklk arttka yle gleir; araya giren arac sayls arttka da daha klfetli olur; nk her kentin nce
86.

TOPLUM SZLEMES

bir kendi ynetimi vardr ve giderini halk der; ikincisi her blgenin kendi ynetimi gelir, bunu da halk der; daha sonra srasyla eyaletler, salraplklar, genel ilbaylklar gelir ki, dzey ykseldike artan tm bu giderler hep zavall halkn srtna yklenir; son olarak en st ynetim gelir ve hepsinin stne ty diker. Tm bu ar ykler altnda srekli ezilen uyruklar, stelik iyi de ynetilmezler; balarnda tek bir ynetici olduu zamankinden daha da kt duruma derler. stelik olaand durumlarda bavuracaklar kaynaklar da kuruyacak duruma gelmitir; bu kaynaklara bavurmak gerektiinde devlet zaten yklmak zeredir. Dahas var; ynetim, yasalara saygy salamada, ezinci (zulm) nlemede, yolsuzluklar gidermede, uzak yerlerde olabilecek kkrtmalar engellemede daha gevek ve daha yava davranaca gibi, halk da hi grmedii yneticilerine, dnya ile bir tuttuu yurduna ve ouna yabanc olduu lkedalarna kar daha az sevgi besleyecektir. Birbirinden ayr treleri olan, kart iklimlerde yaayan ve ayn ynetim biimine katlanamayan eitli eyaletlere ayn yasalar uymaz. Ayr yasalar yaplmas durumundaysa, yneticileri ayn, srekli iliki iinde olan, birbirlerinin memleketine gidip gelen, birbirlerinden kz alp veren insanlar, deiik trelerle karlanca malvarlklarnn kendilerine ait olduundan bile kukuya derler; halklar arasnda karklk ve kargaa doar. Yksek ynetim merkezinin biraraya getirdii, birbirini tanmayan insanlardan oluan bu kalabalkta yetenekler gml, erdemler gizli, ktlkler cezasz kahr. ten gz aamayan ynetici, hibir eyi gremez olur; devlet ynetimi kk memurlara kalr. Merkezden uzaktaki birok grevlinin yan izmek ya da atlatmak istedii genel yetkeyi ayakta tutmak iin alnmas gereken nlemler ise, tm kamu hizmetlerini sourur; geriye, halkn mutluluuna harcanacak hibir ey kalmaz; bir eyler kalacak olursa onu da gerekti87

J.-J. ROUSSEAU

inde savunmasna harcayacaktr. atsna gre fazla byyen bir gvde, kendi arl altnda ite byle ezilip yok olur. te yandan devlet, kendini salamlatrmak, er ge urayaca sarsntlara gs germek ve ayakta kalmak iin harcayaca abalara katlanabilmek iin salam bir temel oluturmak zorundadr. nk halklarn tmnde, onlar birbirine kar srekli devindiren bir eit merkezka g vardr; onun etkisiyle uluslar, Descartes'n burgalar gibi, komular zararna byme eilimi gsterirler. Bu nedenle gszler ok gemeden yutulma tehlikesiyle karlarlar ve hibiri, tm teki uluslarla, basnc aa yukar eitleyecek bir denge kurup varln koruyamaz. Tm bunlardan da anlald gibi, genilemek iin de, daralmak iin de birtakm nedenler var ve bu ikisi arasnda devletin korunmasna en elverili oranty bulmak, bir devlet adam iin hi de kolay deil. Genileme nedenleri ancak dsal ve grece olduundan, bunlarn isel ve saltk olan daralma nedenlerine baml olmalar gerektii pekl sylenebilir; ilk aranmas gereken, salam ve gl bir ana yapdr; ayrca geni topraklarn salayaca kaynaklardan ok, iyi bir ynetimin verecei gce gvenmek gerekir. Bununla birlikte, yeni topraklar ele geirmelerini zorunlu klacak biimde kurulmu yle devletler grld ki, bu zorunluk anayasalarnda bile yer alyordu ve onlar, ayakta kalabilmek iin srekli bymek zorundaydlar. Sz konusu devletler, bymeleri sona erdiinde dn kanlmaz olacan bilmekle birlikte, bu mutlu zorunluktan belki de ok honuttular.

88

X. B L M SRE

Bir siyasal oyrunu lye vurmann iki yolu vardr: Toprann geniliine ve halknn saysna baklr: Devletin gerek bykln lmek iin bu iki l arasnda uygun bir oran vardr. Devleti insanlar kurar, insanlar da toprak besler. Dolaysyla bu oran yle olmaldr: Halkn geimine yetecek lde toprak, topran besleyebilecei lde insan. Belli saydaki halkn eriebilecei doruk g, ite bu orant iinde bulunur; nk toprak fazlaysa, korunmas o lde klfetli, ekip bimesi g, rn gereinden fazla olur; bu da ok gemeden topran savunulmas iin savamay gerektirir. Toprak yeterli deilse devlet, eksiini gidermekte komularnn insafa gelmelerini bekler duruma der; bu ise yeterli toprak iin saldr savalar gerektirir. Durumu gerei ticaret ve savatan baka seenei bulunmayan bir halk, znde gsz demektir; komularna ve
89

J.-J. ROUSSEAU

olaylarn gidiine bamldr; yaam her zaman iin belirsiz ve ksadr. Ya baka halklar boyunduruu altna alp durumda deiiklik yapar ya da kendisi boyunduruk altna girer ve bir hi olur: zgr kalabilmesi, byyp klmesine baldr ancak. Toprak bykl ile insan says arasnda, birbirine yeterli olmalar bakmndan deimez bir oran kurulamaz; nk verimlilikleri, rnlerinin tr, iklimleri asndan topraklarn gsterdii niteliksel aynmlklarn yannda o topraklarda yaayan insanlarn yaradllar da ayrmlklar gsterir: Kimi halk, verimli bir lkede az tketir; kimisi verimsiz topraklarda ok tketir. Ayrca kadnlarn az ya da ok dourgan olmalarn; lkenin az ya da ok nfusa elverililiini; yasacnm, yapaca yasalarla nfusa bulunmay umduu katky da hesaba katmak gerekir. nk yasacnm kararn, grdkleri zerine deil, ngrler zerine oturtmas ve nfusun o gnk durumuna gre deil, ilerde ister istemez alaca duruma gre karar vermesi gerekir. Engebelerin de iinde bulunduu bin bir nedenden tr, yeterli olduu sanlandan fazla topran elde edilmesi gerekebilir ya da elde edilmesi kolaylar. rnein orman, otlak gibi doal nimetlerin daha az emek gerektirdii, dzlk yerlere gre kadnlarn daha dourgan olduklarnn deneyimle bilindii, eimli geni topraklarnda ekime elverili ok az dzln bulunduu dalk memleketlerde insanlar, alabildiine yaylrlar; buna karlk deniz kysnda, hemen tmyle verimsiz kayalklarda ve kumsallarda sk tk otururlar, nk buralarda toprak rnlerinin yerini byk lde deniz rnleri tutar; insanlar korsanlardan korunmak iin toplu yaamak zorundadr ve nk lkenin nfus fazlaln buralardan kolonilere gndermek daha kolaydr. Bir halk oluturmak iin gerekli olan bu koullara, hibirinin yerini tutmayan, fakat kendisi olmad zaman tekileri de
90

TOPLUM SZLEMES

yararsz klan bir baka koulu daha eklemek gerek: Barn bolluundan yararlanma. nk bir devletin oluma gnleri bir taburun oluma gnleri gibi, yapsnn direnmeye en az, yok olmaya en ok elverili olduu gnlerdir. Herkesin genel tehlikeyi unutup kendi derdine dt kaynama anlarndan ok, salt kargaann egemen olduu anlarda daha ok dayanp kar konabilir. Byle bunalml zamanlarda bir sava, alk ya da ayaklanma patlak vermeye grsn, devletin k kanlmaz olur. Byle frtnal zamanlarda da birok hkmet kurulmutur kurulmasna, fakat devleti ykanlar da yine bu hkmetler olmutur. Devleti zorla ele geirenler, halkn soukkanlyken hibir biimde kabul etmeyecei ykc yasalar bu kez ylgsndan yararlanp koymak iin karklklar karr ya da byle karklk zamanlarn seerier. Bu zaman seimi, yasalarn, yasacmn ii mi, yoksa zorbann ii mi olduunu ayrmlamaya yarayan en amaz yollardan biridir. Peki, hangi halk yasaya elverilidir? Kken ve kar birliiyle ya da anlamayla birbirine bal olmakia birlikte henz yasalarn gerek boyunduruu altna girmemi: kklemi alklar, krinanlar bulunmayan; anszn istilaya urayp ezilmekten korkmayan; komularnn kavgalarna karmadan her birine kar tek bana kar koyabilen ya da birinin yardmyla tekini pskrtebilen; iiyeleri birbirini tanyan; kimsenin, tayabileceinden ar yk altna girmeye zorlanmad; teki halklardan hibirini vazgeilmez grmedii gibi hibirince de vazgeilmez grlmeyen1: ne varsl ne de yoksul olup kendi ya1 ki komu ulustan biri teki olmadan yapamyor;,.! bu durum, birincisi iin ok ar, ikincisi iin ok tehlikelidir. Byle durumlarda her akl banda' ulus, tekini bu bamllktan bir an nce kurtarmaya bakacaktr. Meksika mparatorluu topraklar iinde kalan Tlaxcana Cumhuriyeti, Meksikallardan tuz satn almaktan, hatta bedava kabul etmektense tuz kullanmaktan vazgemeyi yeledi. Bilge Tlaxcanallar, bu cmertliin al91

J.-J. ROUSSEAU

yla kavrulabilen, ve son olarak da eski bir halkn direnkenliiyle yeni bir halkn uysalln kendinde birletiren bir halk... Yasama iini gletiren ey, kurulmas gerekenden ok yklmas gereken eydir; ve bu konuda baary bylesine ender klan, doann yalnlyla toplumun gereksinimlerini birarada bulmann olanakszldr. Tm bu koullarn biraraya gelmesi gerekten gtr. yi yasalanm devletlere de zaten bu yzden az rastlanr. Avrupa'da yasama konusunda yetenei olan bir lke hl var; o da Korsika adas. Bu yiit halkn zgrlne kavumada ve onu savunmada gsterii yreklilik ve direkenlik (sebatkrlk), bilge kiilerin kp onlara bu zgrln nasl korunacan retmesine deer. Gnn birinde bu kk adann Avrupa'y artaca ynnde bir nsezi var iimde!

tndaki tuza grmlerdi. zgrlklerini korudular ve o koca imparatorluun iine hapsolup kalm bu minik devlet, sonunda byk devletin yklmasna neden oldu. 92

XI.

BLM

ETL YASAMA DZGELER

Her yasama dizgesinin amac olmas gereken genel yararn ne olduu aratrlrsa, bunun, belli bal iki eye indirgenebilecei grlr:' zgrlk ve eitlik. zgrlk, nk her zel bamllk, devletin oyrunundan eksilmi bir o denli g demektir; eitlik, nk eitlik olmadan zgrlk olmaz. Yurttalar topluluu iin zgrln ne olduunu daha nce sylemitim. Eitlie gelince, bu szckten, g ve varsllk dzeylerinin herkes iin kesinkes ayn olaca anlamn deil; g konusunda, bunun her eit zorbaln zerinde olmas ve her zaman yasalar ve toplum gerei kullanlmas; varsllk konusunda ise, yurttalardan hibirinin bir baka yurtta satn alabilecek, denli varsl, hibirinin de kendini satmak zorunda kalacak denli yoksul olmamas gerektii anlam kartlmal 1 . Bu1 Devleti salamlatrmak m istiyorsunuz, iki ucu olabildiince birbirine yaklatrn: Ne ar varlkllarn ne an yoksullarn bulunmasna izin 93

J.-J. ROUSSEAU

un iin de byklerin, mal mlk ve saygnlk; kklerin ise cimrilik ve agzllk bakmlarndan ll olmalar gerekir. Bu eitlik, uygulamada yeri olmayan bir ham hayaldir diyorlar. Ktye kullanlmas nlenemediine gre, o zaman, en azndan bir dzene sokmaya almak gerekmez mi? Fakat tm iyi kurumlar iin geerli olan bu genel amalar, her lkede, gerek yerel durum, gerek halkn zyapsndan doan ilikilere gre deitirilmeli ve her halka, bu ilikiler gz nnde tutularak -znde en iyisi olmasa bile, o devlete en iyi gidecek- zel bir yasalar dizgesi getirilmeli. mein toprak nankr ve ksr m, ya da lke, stndeki nfusa gre ok mu dar? Sanayiden ve zanaattan yana evirin yznz; bunlardan elde edeceiniz rnleri sizde olmayanlarla deitirirsiniz. Tersine, zengin ovalarnz, verimli yamalarnz m var? Verimli topraklarda, insan sknts m ekiyorsunuz? Tm emeinizi tarma verin; tarm, insanlar oaltr. Buna karlk zanaat bir yana brakn, nk zanaat zaten az olan nfusu birka noktada toplar ve lkeyi sszlatnrf. Geni ve elverili kylarda m yayorsunuz? Denizi gemilerle kaplayn, tecimi ve denizcilii ilerletin; ksa fakat parlak bir yaam srersiniz. Dalgalar, kylarnzda, yaln kayalardan baka dvecek bir ey bulamyor mu? O zaman barbar olarak kaln ve balkla beslenin; ok daha dingin, hatta ok daha iyi ve kesinlikle de mutlu bir yaam srersiniz. Ksacas, tm halklar iin geerli ilkeler dnda her halkn, kendisine zel bir dzen getiren ve yasalarnn kendine zg olmasn gerektiren birtakm nedenleri vardr. Nitekim bir
verin. Birbirinden doal olarak ayrlmayan her iki durum da, genel yarar iin ayn lde zararldr; birinden zorbal krkleyenler, tekinden zorbalar kar; kamu zgrln satlk mal durumuna bunlar getirir; biri satar, teki alr. M. d'Argenson, "D tecimin kimi dallan, genel olarak, bir krallk iin gerek bir yarar salamaz; baz kiileri, bilemediniz baz kentleri zenginletirebilir, fakat tm ulus bu tecimden hibir ey kazanmaz ve halkn durumu dzelmez", diyor. 94

TOPLUM SZLEMES

zamanlar branilerin ve yakn gemite de Araplarn balca amalar din idi; Atina'hlannki yazn idi; Kartaca ve Sur'unki tecimdi; Rodos'unki deniz gcyd; Sparta'nmki savat ve Roma'nnki erdemdi. Esprit des lois'n ("Yasalann Ruhu"/ Montesquieu) yazar, yasacmn, yasalar bu amalardan her birine ne denli ustalkla uydurduunu saysz rnekle gstermitir. Her eyde yol yordam gzetilirse doal ilikiler ve yasalar her zaman ayn noktalarda birbirlerine uyum salarlar ve yasalar da, adeta bu ilikileri gvence altna almaktan, onlara elik etmekten ve onlar dzeltmekten baka bir ey yapmazlar; bu durumda devletin ana yaps, gerekten salam ve uzun mrl olur. Fakat yasac amacnda yanlr da, eyann doasndan doan ilkeden ayr bir ilkeyi esas alr, doa klelie yatknken yasac zgrl, doa zenginlie yatknken yasac nfusu, doa bara yatknken yasac sava ama edinirse, o zaman yasalarn giderek zayflad, ana yapnn bozulduu grlecek ve devlet, -yok oluncaya ya da deiinceye ve yenilmesi olanaksz doa kendisini dayatp kabul ettirinceye dein- alkanp duracaktr.

95

NC KTAP

eitli hkmet biimlerinden sz etmeden nce, hkmet szcnn imdiye dein iyice aklanmam olan tam anlamn saptamaya alalm.

I. B L M GENEL ANLAMINDA HKMET

Okuyucuyu, bu blmn, ivecen davranarak okunmamas gerektii ve dikkatsizler iin ayr bir becerim olmad konusunda uyarrm. zgrce yaplan her eylemi oluturan iki neden vardr: Biri isel, yani edimi belirleyen isten; teki fiziksel, yani edimi yerine getiren g. Ben bir nesneye doru yrdm zaman nce
99

J.-J. ROUSSEAU

ona gitmeyi istemeliyim; sonra da ayaklarmn beni oraya gtrmesi gerek. Ktrm biri komak istese, salam biri ise komak istemese, ikisi de olduklar yerde kalr. Siyasal btnde de ayn etkenler geerlidir; onda da hem gc, hem istenci ayrmlar, birine yasama giic, tekine yrtme gc deriz. Bunlarn katlm olmadan siyasal oyrunda hibir ey yaplamaz, yaplmamaldr da. Yasama gcnn halka ait olduunu ve ondan bakasna da ait olamayacan grdk. te yandan, bundan nce konan ilkelerden de kolayca anlalaca gibi, yrtme gc, -yasac ya da egemen varlk gibi- genel btne ait olamaz; nk bu g zel birtakm edimlerden baka bir ey deildir; bu zel edimlerin ise yasayla ilgileri yoktur; dolaysyla tm edimleri yasa demek olan egemen varlkla da ilintili deillerdir. yleyse kamu gcn birletiren ve onu genel istencin gsterdii ynlerde altran, devletle egemen varlk arasnda iletiim salayan, ruhla beden birlemesinin insanda yaptn kamusal varlkta yapan zgl bir etkenin olmas gerek. te, devletin iinde hkmetin varlk nedeni de budur; fakat nedendir bilinmez, hkmet, uygulaycs olduu egemen varlkla kartrlr hep. yleyse hkmet nedir? Uyruklar ile egemen varlk arasnda iletiimi salamak iin kurulmu; yasalar uygulamakla ve gerek yurtta zgrln, gerek siyasal zgrl korumakla grevli, arac bir oyrudur hkmet. Bu btnn yelerine, bakan ya da kral, yani ynetici denir; btnn tmne birden de, hkmdar (Prince)* ad verilir. Bir
Gerekte de, Venedik'te, Collegio'ya(l), Doj (doge/doxe)(2) katlmad zaman bile, serenissime. Prince (hkmdarlarn en drst) denirdi. (1) Collegio: Doj'un dnda 16 soylu, 6 danman ve 3 majistrato'dan (yarg) oluan, "bakanlar kurulu" grnmndeki oluum. (ev.) (2) Doj (doge/ doxe) : Venedik monarkna verilen ad. ("er' anlamna gelen Latince, du, ducus'ten talyanca szck - M. Larousse). (ev.) 100

TOPLUM SZLEMES

halkn, kendini, bakanlarn buyrua altna sokma ediminin hibir biimde szleme saylamayacan savlayanlar, bu durumda ok hakllar. Bu, geici bir grevden, bir iten baka bir ey deildir kesinlikle ve bu ilev? yerine getirenler, egemen varln yaln birer grevlisi olarak, onun kendilerine emanet ettii gc, yine onun adna kullanmaktadrlar. Egemen varlk, emanet ettii bu yetkiyi snrlayabilir, deiiklie uratabilir ve diledii zamai da geriye alabilir; nk byle bir hakkn tmden devri, toplumsal btnn doasna aykr olduundan, birlemenin amacna ters der. Demek ki, ben, hkmet ya da yce ynetim diye, yrtme gcnn meru biimde kullanlmasna; hkmdar ya da yksek grevli diye de, bu ynetim iini stlenen kimseye ya da btne diyorum. Hkmette ise, ara gler bulunur; bu gler arasndaki oranlar, btnn btne ya da egemen varln devlete oranlarn belirler. Egemen varln devlete oran, kesiksiz bir orantnn d terimleri ("dlar") arasndaki oranlarla kyaslanabilir ki, bu orantnn i terimi ("iler"i) hkmettir*. Egemen varln verdii buyruklar hkmet alr ve halka aktarr. Devletin dengede olmas iin hkmetin arpm ya da kendi z gc ile -hem egemen varlk hem de uyruk durumunda olan- yurttalarn arpm ya da gc arasnda eitlik olmas gerekir. Bu eden herhangi biri ise, ancak orant bozulduu zaman deitirilebilir. Egemen varlk, ynetmeye ya da ynetici, yasa yapmaya ya da uyruklar, yasalar inemeye baladlar m, dzenin yerini karklk alr, g ile isten birlikte yr* J.-J. Rousseau, burada, bir btnn paralaryla btn, arasndaki banty tanmlamak iin matematikte kullanlan orant kavramndan yararlanmak istiyor. Klasik a/b=c/d orantsnda "a" ile "d"ye "dlar", "b" ile "c"ye "ortalar" ya da "iler" deniyordu. Bugn, orant, eleri (a, c) vc (b, d) ikilileri olmak zere iki orantl dizi sz konusu edilerek ele alnmaktadr. (ev.) 101

J.-J. ROUSSEAU

mez olur ve znen devlet, ya zorbala kayar ya da kargaaya. Ve nasl her oran arasnda tek bir orantsal ortalama varsa bir devlette de tek bir iyi hkmet olasl vardr. Fakat bir halkn ilikilerini bin bir eit olay deitirebildiine gre, deiik hkmetler baka baka halklara iyi gelebilecei gibi, ayn halka da deiik zamanlarda eitli hkmetler iyi gelebilir. Bu iki u arasnda bulunabilecek deiik oranlar konusunda bir fikir vermek iin, kolay tanmlanabilir bir oran olmasndan tr, halkn saysndan rnek vereceim. Devlet on bin yurttatan oluuyor diyelim. Egemen varlk ancak ortaklaa bir btn olarak dnlebilir. Ama her kii, uyruk olarak, bir birey saylr. Buna gre, egemen varln uyrua oran, on binin bire oran gibidir. Yani devletin her yesinin payna, egemen yetkenin on binde biri dmektedir; oysa her ye, bu yetkeye, varlnn tmyle boyun emektedir. sterse halk yz bin kii olsun uyruklarn durumu deimez; yurttalarn her biri yine tm yasalarn toplamnn etkisi altndadr; oysa oyu, yz binde bire indirgenmitir ve yasalarn kaleme alnmasndaki etkisi de on kez azalmtr. Yani uyruk hep tek kii olarak kalrken, egemen varln yurtta saysna gre oran ykselmektedir. Bundan da, devlet bydke zgrlk klr sonucu kar. Ben* oran ykselir derken eitlikten uzaklar demek istiyorum. Bylece geometricerin anladklar anlamda oran ne denli bykse yaln anlamda oran o denli kktr; birinci anlamdaki oran nicelik asndan ele alnd iin "st" (exposant) ile; ikinci anlamda zdelik asndan dnld iin "benzeme" (similitude) ile anlatmlamr. Bu durumda zel istenlerin genel istenle, yani trelerin yasalarla ilintisi ne lde azalrsa, baskc gcn de o lde artmas gerekir. yleyse, bir hkmetin iyi olabilmesi iin halkn okluu orannda kendisinin de daha gl olmas gerekir.
102

TOPLUM SZLEMES

te yandan devletin bymesi, kamu yetkesini emanet olarak ellerinde bulunduranlar daha ok kkrttndan ve ellerindeki erki ktye kullanma bakmndan onlara daha ok olanak verdiinden, hkmet halk dizginlemek iin ne denli gl olmak zorundaysa egemen varlk da hkmeti dizginlemek iin o denli gl olmak zorundadr. Burada saltk gten deil, devletin eitli paralarnn grece gcnden sz ediyorum. Bu ikili orandan, egemen varlk, hkmdar ve halk arasndaki bu eksiksiz orantnn keyfe bal olmad; tersine, siyasal btnn doasnn kanlmaz bir sonucu olduu sonucu kar. Bir baka sonu daha kar: "Dlar"dan biri, yani uyruk olarak halk, deimedii ve birimle gsterildii iin, ikili oran arttka ya da eksildike yaln oran da ayn biimde artar ya da eksilir, dolaysyla "iler" de deiir. Bu da gsteriyor ki, tek ve saltk bir hkmet biimi yoktur; ama eitli byklkte ne denli devlet varsa doas bakmndan ayr o denli hkmet olabilir. Bu dizgeyi glnletirmek amacyla, o orantl ortalamay bulup hkmeti kurmak iin halk saysnn kare kkn almam gerektiini syleyenlere yantm u: Ben bu sayy yalnzca rnek olsun diye aldm; szn ettiim oranlar, yalnzca insan saysyla deil, bir sr nedenden doan eylemlerin niceliiyle llr genel olarak/Ayrca, demek istediimi az szle anlatmak iin birara geometri terimleri kullandysam da isel niceliklerde geometrinin kesinliine yer olmadn bilmiyor deilim. Hkmet, onu iine alan byk siyasal btnn kk bir rneidir. Birtakm yetkileri olan, egemen varlk gibi etkin, devlet gibi edilgin bir tzel kiidir hkmet ve benzeri baka oranlara, ayrtrlabilir; bu ayrmadan ortaya yeni bir orant, ondan da -ynetim grevleri sralamasna gre- daha baka bir orant kar; ta ki blnemez bir orta terime ("iler"e) yani tek bir bakana ya da yce yneticiye varlsn. O da, bu ear103

J.-J. ROUSSEAU

tanl dizinin ortasnda, leke demeyi (serisi) ile say demeyi arasndaki birim gibi gsterilebilir. ' Artk hkmete, bu terim bolluu karsnda bocalamadan, devlet iinde, halktan ve egemen varlktan ayr, ikisinin ortasndaki bir arac gzyle bakmakla yetinelim. Bu iki btn arasnda u nemli ayrlk vardr: Devlet kendiliinden vardr, hkmetse ancak egemen varlkla var olabilir. Bu nedenle hkmdarn baat istenci, genel istenten ya da yasadan baka bir ey deildir ve olmamaldr; gc de, kendisinde toplanan kamu gcnden baka bir ey deildir ve olmamaldr da; ve kendi bana saltk ve bamsz bir edimde bulundu mu, btnn balar gevemeye balar. Sonunda hkmdar, egemen varlmkinden daha etkin bir zel istence sahip olursa ve elinde toplanm olan kamu gcn kendi zel istencine hizmet etmek iin kullanrsa ve bunun sonucu ortaya, sanki biri tzel, teki edimsel olmak zere iki egemen varlk varm gibi bir durum karsa, toplumsal birlik annda ortadan kalkar ve siyasal btn dalr. Bununla birlikte hkmet denen btnn, onu devlet denen btnden ayrtlayan bir varl ve gerek bir yaam olmas; tm yelerinin birlikte davranabilmeleri ve kuruluundaki amaca yararl olabilmeleri iin kendine zel bir ben'e, tm yelerine kar ayn duyarla ve varln korumaya ynelik bir g ile zel bir istence sahip olmas gerekir. zel bir varlk, meclislerin, kurullarn varln gerektirir; grp karar verme, zme gc gerekir; yalnzca hkmdara ait haklar, sanlar, ayrcalklar gerektirir; ve tm bunlar, yine yce orunun (makamn) gl lsnde o orunun sahibine onur verir. Asl glk, bu ikincil btn birincisi iinde yle dzenlemektir ki, kendi yapsn pekitirerek genel yapy bozmasn, kendini korumaya ynelik zel gc, devleti korumaya ynelik olandan ayrt et104

TOPLUM SZLEMES

sin; ksacas, her zaman iin halk hkmete deil, hkmeti halka feda etmeye hazr olsun. Ayrca, hkmetin yapay oyrunu (bedeni) bir baka yapay oyrunun yaptdr ve bu nedenle de yaam, bir bakma alnt ve baml bir yaamdr; ama bu durum, yine de onun olabildiince gl ve abuk davranmasna ve az ok salkl olmasna engel deildir. Ksacas, kurulu amacndan dpe dz uzaklamamakla birlikte, kurulu biimine gre ondan az ok ayrlabilir. . Hkmetin devletle kurmas gereken eitli ilikiler de ite bu ayrmllklardan doar; iliki eidini ise, devlette deiiklie neden olan raslantsal ve zel ilikiler belirler. nk, znde iyilerin iyisi bir hkmet bile, ou zaman, ait olduu siyasal btnn kusurlarna gre ilikilerinde deiim olmazsa, hkmetlerin en kts olur.

105

IL

b l m

eitli hkmet biimlerinin ana ilkesi

Bu ayrlklarn genel nedenini sergilemek iin devletle egemen varl yukarda birbirinden nasl ayrdysam, imdi de hkmdarla hkmeti birbirinden yle ayrmam gerekiyor. Ynetici btn, daha ok ya da daha az yeden olumu olabilir. Halkn says ne denli ok olursa egemen varln uyruklara orannn da o denli ykseldiini sylemitik; ve ak bir rnekseme .ile ayn .eyi hkmetin yneticilere olan oran iin d e syleyebiliriz. . . - . . Buna.: gre hkmetin elinde toplanan g, her zaman iin devletin gc olduundan, hi deimez. Bundan da u sonu kar: Hkmet bu ge. kendi yeleri zerinde ne denli ok kullanrsa, halkn tm zerinde kullanmak zere elinde kalan g o lde.azair,- . .
106

TOPLUM SZLEMES

Bu durumda yneticiler ne denli ok olursa hkmet o den]; gsz olacaktr. ok nemli olduu iin bu kural daha iyi aydnlatmaya alalm. Yneticide, kii olarak, zde birbirinden ayrml, isten bulunduunu ayrtlayabiliriz (tefrik edebiliriz). Birincisi, yalnz kendi karn kollamaya ynelik, kiiye zg isten; ikincisi, tm yneticilerde bulunan ve yalnzca hkmdarn karyla ilgili isten ki, ynetici btnn istenci diyebileceimiz bu isten, hkmete gre genel, hkmetin iinde olduu devlete gre zeldir; nc olarak da halkn ya da egemen varln istenci gelir ve bu isten, gerek bir btn saylan devlete, gerek btnn bir paras saylan hkmete gre geneldir. Yetkin yasalarda zel ya da bireysel bilincin hi yeri olmamas gerekir; hkmet denen btne zg isten, ok baml olmal; ve bunun sonucu olarak da genel ya da egemen isten ise, her zaman baat olmal ve tm teki istenler iin biricik kural oluturmaldr. Oysa tersine, doal dzen gerei bu ayrml istenler, deritikleri (temerkz ettikleri) lde etkineiier. Bundan tr genel isten, her zaman istenlerin en gszdr. kinci srada btnn istenci; hepsinin nnde, ilk srada ise zel isten gelir. yle ki, hkmette her ye, nce kendisidir, sonra ynetici, daha sonra da yurttatr. Bu sralama ise, toplumsal dzenin gerektirdii sralamann tam tersidir. Bu durum ortaya konduktan sonra tm hkmetin bir tek kiinin elinde bulunduunu varsayalm. O zaman zel isten ile btnn istenci tmyle birlemi, dolaysyla da btnn istenci, eriebilecei en yksek yeinlie erimi olur. G kullanm istencin yeinliine bal olduuna ve hkmetin saltk gc de hi deimediine gre, bundan u sonu kar: Ynetimlerin en etkini, tek kiinin elinde bulunandr.
107

J.-J. ROUSSEAU

imdi de tersine, hkmeti yasama gcyle birletirelim; egemen varl hkmdar, tm yurttalar da ynetici yapalm. O zaman, genel istenten ayrt edilemeyen btnn istenci, genel istenten daha etkin olamaz ve zel istenci, sahip olduu tm gcyle birlikte olduu gibi brakr. Bylece saltk gc hep ayn kalan hkmetin grece gc ya da etkinlii en aza iner. Bu ilikiler, tartma gtrmeyecek denli aktr ve onlar dorulayacak baka dnceler de var. rnein her yneticinin kendi btn iindeki etkinlii, her yurttan kendi btn iindeki etkinliinden daha oktur ve onun iin de, zel isten, hkmetin edimlerinde, egemen varln edimlerinde olduundan daha etkilidir; nk her yneticinin hemen her zaman hkmette bir ilevi vardr; oysa herhangi bir yurttan, tek bana alndnda, hibir egemenlik ilevi yoktur. Zaten devlet ne denli genilerse, gerek gc de, genilemeyle ayn oranda olmasa bile, o denli artar. Fakat devlet ayn kalrsa, yneticilerin says istedii denli artsn, hkmetin gerek gcnde bu nedenle herhangi bir art olmaz; nk bu g, lleri hep ayn kalan devletin gcdr. Bylece hkmetin saltk ya da gerek gc artmakszm grece gc ya da etkinlii azalr. uras da kesindir ki, i grenlerin says artt lde iin yry yavalar; saknml davranmaya fazla nem verilirken yazg yeterince dikkate alnmaz; frsat karlr ve durumu tartalm derken tartmann da bir yarar kalmaz. Ynetici says oald lde hkmetin geveyeceini yukarda ortaya koyduum gibi ayrca, halk ne denli ok olursa bask gcnn de o denli artmas gerektiini gsterdim. Bundan da u sonu kyor: Yneticilerin hkmete orannn, uyruklarn egemen varla olan oranna ters olmamas gerekir. Bu demektir ki, devlet bydke hkmet daralmaldr; yani halkn says artt oranda batakilerin says azalmaldr.
108

TOPLUM SZLEMES

Ben de zaten burada, hkmetin usa yatkn davranmasndan deil, grece gcnden sz ediyorum yalnzca. nk tersine, ynetici says ne denli ok olursa, btnn istenci genel istence o lde yaklar; oysa tek yneticinin ynetiminde, btnn bu istenci, yukarda da sylediim gibi, zel bir istenten baka bir ey deildir. Bylece, bir yanda kazanlan te yanda yitirilir; yasacmn becerisi ise, hkmetin -her zaman iin karlkl orant iinde bulunan- gc ile istencinin, devlet iin en yararl olan oran zerinden bileecekleri noktay saptayabilmesidir.

109

m.

b l m

hkmet eitleri

Bir nceki blmde, eitli hkmet trlerinin ya da biimlerinin neden yelerinin saysna gre ayrtlandn (tefrik edildiini) grdk; imdi geriye bu ayrtlamanm nasl yapldn grmek kalyor. Birinci durumda egemen varlk, ynetim iini tm halka ya da halkn byk bir blmne brakabilir; yle ki, ynetici yurttalarn says, sradan yurttalardan fazladr. Bu ynetim biimmt demokrasi denir. . * . Ya da egemen varlk, ynetim iini', az sayda insann eiine tututurur; yle ki, sradan yurttalarn Says, ynetici yurttalardan fazladr.- B ynetim biimi, aristokrasi adini alr. Son olarak da, egemen varlk, tm ynetimi tek bir yneticinin ellerine verir ve tm teki grevliler, yetkilerini ondan alr110

TOPLUM SZLEMES

lar. Bu nc ynetim biimi en yaygn olandr ve monari ya da krallk ynetimi adn alr. Tm bu ynetim biimleri ya da en azndan ilk ikisi, az ok yetenekli ve hatta olduka byk zgrlk salayan ynetimlerdir; nk demokrasi, halk tmyle kucaklayabildii gibi yan yarya klebilir de. Aristokrasi ise, halkn yarsndan balayp en az sayya dein daralabilir. Krallk bile birtakm paylamlara elverilidir. Sparta'da anayasa gerei hep iki kral vard; Roma mparatorluu'nda ayn zamanda sekiz imparatorun bulunduu grlmtr; yine de imparatorluun paralanm ld savlanamazd. Demek oluyor ki, her ynetim biiminin bir sonrakiyle kart bir nokta vardr ve yalnzca bu ad altnda toplanan ynetimler, devletteki yurtta says denli biim almaya elverilidirler. Dahas var; bir ynetim, kimi bakmdan birtakm altblmlere ayrlabildiine ve bunlardan biri bir eit, teki bir baka eit yrtlebildiine gre, tanmlanan bu ynetim biiminden birok karma biim elde edilebilir ve bunlardan her biri, tm yaln biimlerle birleerek oaltlabilir. En iyi ynetim biiminin hangisi olduu, -bunlardan her birinin kimi durumlarda en iyi, kimi durumlarda ise en kt ynetime dnebilecei dnlmeden- teden beri ok tartlmtr. eitli devletlerde yksek grevlilerin' saysnn yurtta saysyla ters orantl olmas gerekiyorsa, bundan u sonu kar: Genellikle demokrasi ynetimi kk devletlere, aristokrasi ynetimi orta byklktekilere, monari ynetimi ise byk devletlere uygun der. Bu kural dorudan doruya ilkenin kendisinden douyor; fakat ayrkslk (istisna) gsteren bir sr durumu nasl sayp dkmeli?

IV.

BLM

DEMOKRAS

Bir yasann nasl uygulanmas ve yorumlanmas gerektiini, yasay yapandan daha iyi kimse bilemez. Bu nedenle yrtme gcn yasama gcyle birletiren bir anayasadan daha iyisi olamaz gibi grnr. Fakat yle bir ynetimi kimi bakmdan yetersiz klan da yine budur; nk birbirinden ayrlmalar gereken eyler ayrlmamtr ve hkmdar ile egemen varlk ayn kii olduundan, hkmetsiz bir hkmet kurmu gibi olurlar. Yasay, onu yapann uygulamas iyi olmad gibi, halk denen btnn, dikkatini, genel ilerden zel konulara evirmesi de iyi deildir. zel karlarn kamu ilerini etkilemesinden daha tehlikeli bir ey olamaz; hkmetin yasalar ktye kullanmas ise, kiisel karlarn kanlmaz bir sonucu olarak yasacmn kokumasndan daha kt deildir. Byle durumlarda, devlet znde bozulduu iin herhangi bir reform da yaplamaz
112

TOPLUM SZLEMES

olur. Hkmeti hibir zaman ktye kullanmayan halklar, bamszl da ktye kullanmazlar; kendini her zaman iyi yneten bir halkn ynetilmeye de gereksinimi olmaz. Demokrasi szc tam anlamnda alnacak olursa gerek demokrasi hibir zaman var olmamtr ve olmayacaktr da. ounluun ynetmesi ve aznln ynetilmesi, doal dzene aykrdr. Halkn, kamu ileriyle uramak iin srekli toplant durumunda olmas dnlemez; ayrca bu iler iin yarkurullar (komisyonlar) kurmann da, ynetim biimi deimedii srece, olanaksz olduu kolayca anlalr. Gerekte, sanrm bir ilke olarak unu ortaya atabilirim ki, hkmetin ilevleri birok kurul arasnda paylald zaman yesi daha az olan kurullar, er ge daha byk yetke elde ederler. Belki de bunun nedeni, bu kurullarn, ileri, ye saylarnn az olmasndan gelen kolaylkla abuk sonulandrabilmeleridir. Ayrca byle bir hkmetin oluabilmesi iin nice g koulun biraraya gelmesi gerekmez mi? nce, devlet ok kk olacak ki, halk toplamak kolay olsun ve her yurtta tm teki yurttalar kolayca tanyabilsin; sonra, treler ok yaln olacak ki, iler ylmasn ve etin tartmalar nlenebilsin; daha sonra ise snfsal ve varlksal eitlik olacak ki, haklarda ve yetkede eitlik uzun sreli olabilsin; son olarak da lks az olacak ya da hi olmayacak ki, yoksul da, varsl da kokumasn; nk varslln sonucu olan ve varsll zorunlu klan lks, varsl mal mlk edinme hrsna, yoksulu ise agzlle iter; yurdu geveklie ve bolua srkler; devletin elinden tm yurttalarn alr; onlar hem birbirlerine hem de kamuoyuna tutsak eder. Bir baka nl de ite bunun iin erdemi, cumhuriyetin ilkesi olarak gstermitir1, nk tm bu koullar, erdem olmazsa' varln srdremez. Ne var ki, bu parlak ke (dhi), zorunlu ayrtlamalar yapmad iin dncelerinde ou zaman do1 Montesquieu. 113

J.-J. ROUSSEAU

ruyu, kimi zaman da akl yakalayamam ve, -egemen yetk e l e r yanda ayn olduuna gre- ayn erdem ilkesinin, iyi kurulmu bir devlette, elbette ki hkmetin biimine gre , az ok yer almas gerektiini anlamamtr. unu da ekleyelim ki, hibir ynetim, demokrasi ya da halk ynetimleri lsnde i savalara ve karklklara ak deildir; nk hibir ynetim, srarla ve srekli olarak biim deitirmeye onlar gibi yatkn deildir ve bu yzden de varln korumak iin onlardan daha ok uyanklk ve yreklilik isteyen hibir ynetim yoktur. zellikle bylesi bir yap iindedir ki, yurtta, gl ve direnli olmal ve erdemli bir palatinin1 Polonya Diet meclisinde syledii u szleri yaad srece her gn, yreinin derinliklerinde duyumsayarak yinelemeli: Malo periclosam libertatem quam quietum servitium*. Tanrlarn bir halk olsayd, demokrasi ile ynetilirdi. Bylesine yetkin bir ynetim insanlara gre deil.

1 *

Polonya kralnn babas Posanio Palatini, Lorraine dk. (Palatin: Polonya'da eyalet valisi, Macaristan'da kral naibi.) Tehlikeli zgrl rahat klelie yelerim, (ya da zgrln tehlikesini kleliin gvenliine yelerim). (ev.) 114

V. B L M ARSTOKRAS

Burada, birbirinden ok ayrml iki tzel kiiyle, hkmetle ve egemen varlkla -yani biri tm yur'talara, teki yalnzca ynetimin yelerine gre genel olan iki istenle- kar karyayz. Byle olunca, hkmet, i siyasasn istedii gibi yrtse de halka yalnzca ve ancak egemen varlk adna, yani halkn kendisi adna seslenebilir; buni hibir zaman unutmamak gerekir. ilk toplumlar aristokrasi biiminde ynetildiler. Aile reisleri, toplumu ilgilendiren ileri aralarnda grp karara balyorlard. Genler, deneyimden doan yetkeye kolayca uyuyordu. Rahipler, eskiler, senato, geronte'lar* gibi adlar buradan gelir. Gnmzde Kuzey Amerika yabanllar bile kendilerini byle
* Gcronle (jeront): italyan komedisinde , eskiden, aile reisi olarak ciddi, arbal, yal kiiye verilen ad. Sonralar huysuz, cimri, fakat her eye kanan yal adam tipi iin kullanlr olmutur. (cv.) 115

J.-J. ROUSSEAU

ynetiyorlar; hem de ok iyi ynetiyorlar. Fakat kurumsal eitsizlik, doal eitsizliklere baskn knca, varsllk ya da g 1 , yan salad birikime yelenir oldu ve aristokrasi de seime baland. Sonunda, babadan mal mlkle birlikte ocuklara geen g, aileleri soylulatrd gibi ynetimi de babadan oula geer kld ve yirmi yanda senatr olanlar grld. Demek ki, eit aristokrasi var: Doal, seime bal ve soydan gelme aristokrasi. Birincisi yaln halklara uygun der; ncs, ynetimlerin en ktsdr; ikincisi ise en iyisidir ve gerek aristokrasi de budur. Seimli aristokrasinin, iki erkin birbirinden ayrlmas dnda salad bir baka stnlk de yelerinin seilmesidir; nk halk ynetiminde tm yurttalar ynetici olarak doar, buna karlk aristokrasi ynetiminde yalnzca bir avu insan, o da ancak seimle, ynetici olabilir2; bu sayede drstlk, bilgi, deneyim ve halkn yeledii ve sayg duyduu tm teki eyler, onun bilgece ynetileceinin ayr birer gvencesidir. Ayrca meclis toplantlar daha kolay yaplr; iler daha iyi tartlr, daha dzenli ve abuk grlr; yabanc lkelerde devletin gvenliini, saygdeer senatrler, bir ne id belirsizler kalabalndan daha iyi tarlar. Ksacas halk ynlarn, -kendi karlar ynnde deil, halkn karlar ynnde ynettiklerine gvenmek kouluylaen bilge kiilerin ynetmesi, en iyi ve en doal dzendir. Ynetim iin arac gleri bo yere oaltmamak, seilmi yz kiinin daha iyi yapaca bir ii yz bin kiiye yaptrmamak gere1 2 Optimales szcnn, eskilerde, en iyiler deil en gller ve elkililer anlamna geldii aktr. Yneticilerin nasl seileceini yasalarla dzenlemek ok nemlidir: nk seim, hkmdarn istencine braklrsa, Venedik ve Bern cumhuriyetlerinde olduu gibi, soydan geme aristokrasiye dme tehlikesi nlenemez. Zaten bu yzdendir ki, Venedik uzun zaman nce kt, Bern Cumhuriyeti ise, senatosunun byk bilgelii ile ayakta kald. Ama bu ok onur verici olduu denli ok da tehlikeli bir ayrallk (istisna). 116

TOPLUM SZLEMES

kir. Ama unu da gz nnde tutmal ki, burada, ynetici btnn kar, en kk frsatta kamusal gcn genel istence uygun kullanlmasn engellemeye balar; ve hesapta olmayan, nne geilmez bir baka eilimle de, yasalarn yrtme gcnn bir blmn yok edebilir. Bireylere uygunluu konusuna gelince, kamu istenci belli olur olmaz yasalarn uygulanmas iin, o iyi demokrasilerde olduu gibi ne kk devlete, ne de sradan ve drst halka gerek vardr. Ayrca ulusun da fazla byk olmamas gerekir ki, onu ynetmek iin her yana dalm olan yneticiler, kendi blgelerinde hkmdar kesilip sonunda, efendi olmak amacyla, bamszlklarn ilan etmeye kalkmasnlar. Fakat Aristokrasi, erdemli olmay, halk ynetimlerinde olduu denli gerektirmese de, varsllarda lllk, yoksullarda aza kanarlk gibi kendine zg baka erdemler ister; nk ok kat bir eitlik istei yersizdir; Sparta'da bile tam eitlik peinde koulmamtr. Hem zaten bu ynetim biimi varsllk bakmndan birtakm eitsizlikler tayorsa bu, genellikle kamu ilerini, tm zamanlarn bu ilere en iyi verebilecek olanlara brakmak iindir; yoksa Aristo'nun ileri srd gibi hep varlkllar yelendii iin deil. Tersine, insanlarn greve seiminde varsllktan daha nemli yeleme nedenleri olduunu halkn renmesi iin zaman zaman bu ilkeye kart seimler yaplmas da gerekir.

117

VI.

BLM

monari

Buraya dein, hkmdara, yasa gc ile birleerek olumu ve devlet iinde kendisine yrtme erki emanet edilmi, ortaklaa (kolektif) ve tzel bir kii gzyle baktk. imdiyse bu kiiye, elinde toplanan gc yasalara gre kullanan doal bir kii, gerek bir insan gzyle bakacaz. te monark ya da kral diye bu insana denir. Ortaklaa bir varln bir bireyi simgeledii teki ynetimlerin tam tersine, bu ynetimde, bir birey ortaklaa varl simgeler; yle ki, hkmdar oluturan, tinsel birlik, zdeksel bir birliktir ayn zurnanda; birincide yaann, onca glkle biraraya getirdii tm yetiler, bu ikincide kendiliinden biraraya gelmi bulunmaktadr. Bylece halkn istenciyle hkmdarnki, ye devletin kamusal gcyle hkmetin zel gc, hep ayn devitkene (mobile)
118.

TOPLUM SZLEMES

baldr; makinenin tm kumandalar ayn elde toplanmtr: her ey ayn amaca yneliktir; birbirini yok eden kart hibir devim yoktur ve kck bir abann byk sonular verdii baka bir devlet dzeni de dnlemez. Yaylp oturduu deniz kysndan koca bir gemiyi rahata kendine eken Arimed, bence, geni lkesini alma odasndan yneten, kendisi kmldamaz gibi grnrken her eyi yerinden oynatan usta bir krala benzer. Fakat bundan daha gl hkmet yoksa da, zel istencin daha ok sznn getii ve teki istenlere baskn kt bir baka ynetim biimi de yoktur; her ey ayn amaca yneliktir, doru; ama bu amacn halkn mutluluuyla bir ilgisi yoktur ve ynetimin gc de, devletin zararna iler durur. Krallar saltk olmak isterler ve byle olmak iin, en iyi arenin ise kendini halkna sevdirmek olduu sylenir teden beri. Bu sav ok gzel, hatta baz bakmlardan ok da dorudur; fakat ne yazk ki, saraylarda her zaman alay konusu olacaktr. Halkn sevgisinden kaynaklanan g, kukusuz en byk gtr; fakat eretidir ve koula baldr; hkmdarlar hibir zaman bununla yetinmeyeceklerdir. En iyi kral, hem can istedii zaman ktlk etmek, hem de halkn efendisi olarak kalmak ister: Siyasal tler, ona ne denli "Halkn gc, sizin gcnzdr; onun iin en byk karnz, halkn ok iyi, kalabalk ve zorlu olmasndadr", deyip dursunlar, o bunun doru olmadn ok iyi bilir. Krallarn kiisel kar, her eyden nce halkn gsz ve yoksul olmasn ve hibir zaman kendilerine kar gelmemesini gerektirir. Dorusunu isterseniz hkmdarn kar, uyruklar onun sznden kmadka, halkn gl olmasndadr; nk kendisinin olan bu g, komularnn ondan korkmasn salar. Fakat bu kar ikincil ve koula bal olduundan ve halkn hem boyun emesi hem de gl olmas birbiriyle badamad iin hkmdarn kendisine hemen yarar
no

J.-J. ROUSSEAU

salayacak ilkeyi yelemesi doaldr. emuel, braniler bakmndan gl bir biimde ite bunu simgeliyordu; Machiavelli de apak biimde ayn eyi gstermitir. Machiavelli, krallara t verir gibi yapp halklara byk tler vermitir. Machiavelli'nin Hkmdar', cumhuriyetilerin kitabdr.1 Genei ilikiler, bize, monarinin ancak byk devletlere uygun dtn gsterdi; monariyi kendi iinde inceleyince de ayn sonuca varyoruz. Kamu ynetimi ne denli kalabalk olursa hkmdarn uyruklarla ilikisi o lde azalr, azaldka eitlie yaklar; yle ki bu iliki demokraside bire bir ya da tamdr. Bu oran, hkmet daraldka artar ve ynetim tek kiinin elinde toplandnda doruk noktaya varr. Bu durumda hkmdar ile halkn arasna byk uzaklk girer ve devlette balant kalmaz. Bu balanty kurmak iin de birtakm ara basamaklara gerek vardr: Bu basamaklar doldurmak iin prenslere, byklere, soylulara gerek duyulur. Tm bunlar ise kk bir devlete uygun gelmez, nk bu tr ara snflar kk devleti ykma gtrr. Fakat byk bir devletin iyi ynetilmesi gse de, tek kii eliyle iyi ynetilmesi ok daha gtr ve kral, kendi yerine bakalarn koyduu zaman ne gibi sonular doduunu da herkes bilir. Monari ynetimini her zaman iin cumhuriyet ynetiminin gerisinde brakacak balca ve kanlmaz bir ayrm ise, cumhuriyet ynetiminde halk, en yksek grevlere hemen her zaman ve yalnzca aydn ve yetenekli kimseleri getirirken ve
1 1782 basksna eklenen not: "Machiavelli drst bir insan ve iyi bir yurttat; fakat Medici'lere bal olduu iin, yurduna yaplan bask altnda, zgrlk akn gizlemek zorundayd. ren birini kahraman semi olmas bile, gizli niyetini yeterince ortaya koyar. Hkmdar adl kitabnda ortaya att ilkeler ile Titius-Livius iizerie konumalar ve Floranca Tarihi adl yaptlarndaki ilkeler arasnda grlen kartlklar da, bu derin siyasa kuramcsnn imdiye dein ancak yzeysel ya da kokumu okuyucular olduunu kantlar. Roma saray, kitabm ciddi bir biimde yasaklamt; ki, buna aklm erer, nk kitabn aka betimledii saray, o saraydr. 120

TOPLUM SZLEMES

bunlar grevlerini yzakyla yaparlarken, monarilerde, ayn grevlere, ou zaman birtakm insan taslaklarnn, kk dzenbazlarla ktlarn gelebilmesidir. Saraylarda bu tr insanlarn yksek yerlere gelmesini salayan ayn aalk hnerler, cumhuriyet ynetiminde, bunlarn ne denli budala olduklarn daha o yerlere gelir gelmez halkn gzleri nne sermeye yarar ancak. Halk, bu adamlarn seiminde hkmdardan ok daha az yanlr ve krallk ynetiminde yksek yere hakkyla gelmi birine raslamak ne denli gse, cumhuriyet ynetiminde bir budalann yksek yerlere geldiine raslamak o denli gtr. Byle bir ynetici tasla srsnn uurumun kysna getirdii bir krallkta, doutan ynetici bir insan, mutlu bir raslant sonucu devletin dmenini eline aldnda onun bulduu k yollar ve olanaklar, ite bu nedenle, herkesi artr ve lke tarihinde yeni bir dnem alr. Bir kralln iyi ynetilebilmesi iin, byklnn ya da geniliinin, yneticisinin yeteneklerine gre olmas gerekir. Fethetmek, ynetmekten daha kolaydr. Yeterince uzun bir kaldra bulan bir insan, dnyay tek parmayla yerinden oynatabilir, fakat dnyay tayabilmek iin Herkl'nki gibi omuzlar gerekir. Byke bir devlet iin bile hkmdar hemen her zaman ok kktr. Tersine devlet, bana gre ok kk oldu mu, ki buna ok az rastlanr, yine kt ynetilir; nk kendi byk amalarna gre davranan hkmdar, halkn karlarn unutur; halkna verdii mutsuzluk, dar grl bir kraln, eksiklikleri yznden halkna verdii mutsuzluktan daha az deildir. Bir krallk, her saltanat dneminde adeta hkmdarn yetisine gre geniler ya da daralr; bir senatonun yetileri daha az deiken olduundan, cumhuriyet ynetiminde devletin snrlar daha kararl ve ynetim daha iyi olabilecektir. Tek adam ynetiminin en belirgin sakncas, teki iki ynetimde devlet gc, sreklilik oluturacak biimde bir elden te121

J.-J. ROUSSEAU

kine devredilirken, bu ynetimde bunun olmaydr. Bir kral ld m, yerine bir bakasnn gemesi gerekir; yeni kraln seimi, ynetimde tehlikeli aralara neden olur, frtnalar estirir ve -yurttalar, bu ynetimde zaten pek raslanmayan kar gzetmeme ve drstlk, gibi erdemlere sahip deilseler- iin iine dzenbazlklar, yolsuzluklar karr. Devletin kendini satm olduu kimsenin de, sras geldiinde tutup ayn biimde devleti satmamas ve gllerin kendisinden zorla aldklarn gszlerden kartmaya kalkmamas pek grlen bir ey deildir. Bylesi bir ynetimde er ge her ey parayla alnp satlr duruma gelir ve kral batayken yararlanlan bar dnemi, saltanat aralarndaki kargaay aratr olur. Bu ktlkleri nlemek iin neler yaplmad ki! Baz ailelerde taht, babadan oula geer klnd ve -kraln lmnde kacak her eit kavgay nlemek iin- tahta gei sras nceden belirlendi; yani seimin sakncalar yerine kral naipliinin sakncalar konularak szde bir erin (huzur), bilge bir ynetime yelendi; iyi krallar semek iin kavga etmektense ocuklar, ucubeleri, budalalar baa geirme tehlikesi gze alnd; bu seeneklerin tehlikelerini gze almakla hemen tm olanaklar kendi aleyhlerine evirdiklerini dnmediler. Gen Dionysios'un, utan verici bir davrann yzne vuran ve "Benim byle bir ey yaptm grdn m?", diyen babas krala "Ama sizin babanz kral deildi!", diye verdii yant, ok akllcadr. Bakalarna komuta etmek iin yetitirilmi birini, adaletten ve akldan yoksun klmak iin her ey elbirlii eder. Sylendiine gre, gen prenslere saltanat etme sanatn retmek ok zahmetli bir imi; fakat bu eitim onlara yararl olmu grnmyor. Aslnda, ie, boyun eme sanatn retmekle balansa daha iyi olabilir. Tarihin ycelttii en byk krallar, hi de saltanat iin eitilmi deillerdi; bu yle bir bilimdir ki, insan ona, onu rendii lde daha az egemen olur ve bu sa122

TOPLUM SZLEMES

nat renmenin yolu, hkmetmekten ok, boyun emekten geer. Nam utilissimus idem ac brevissimus bonarum malarumque rerum delectus, cogitare quid aut nolueris sub alio Principe aut volueris. (yiyi ya da kty belirlemenin en gvenli ve en kestirme yolu, baka bir hkmdarn ynetim dneminde neyi isteyip neyi istemediini incelemektir.)1 Bu tutarszln bir baka sonucu da, krallk ynetiminin kararszldr; nk kendini, hangi hkmdar bataysa onun ya da hkmdar adna kim hkm sryorsa onun huyuna suyuna gre ayarlayan hkmet, kimi zaman yle, kimi zaman byle davrandndan, ne uzun sreli bir amac, ne de uzun sreli, tutarl bir davran izgisi olur. Bu deikenlik, devleti, bir ilkeden tekine, bir tasandan bir baka tasanya dalgalandnr dururken ayn kararszla, hkmdann hep ayn kald teki ynetim biimlerinde raslanmaz. Ayrca, genellikle grld zere bir sarayda ne denli ok dalavere varsa bir senatoda o denli bilgelik vardr ve cumhuriyetler, amalanna doru, daha deimez ve daha direken (sebatkr) grlerle ilerlerler. Oysa tm bakanlar ve hemen tm krallar, ncllerininkine taban tabana zt davranmay ilke edindiklerinden kraln bakanlar arasnda her deiiklik, devlette de deiiklie neden olur. Krallk yanls siyasa kuramclarnn o pek allm safsatac zm de, yine bu tutarszlktan kaynaklanr. Yine bu tutarszlk, krallk yanls siyasaclara zg o pek bilinen safsatac zmn de kaynadr. Bu safsata, yalnzca toplum ynetimini aile ynetimiyle, hkmdar da aile babasyla kyaslamakla kalmaz -ki bu yanl daha nce rtld-, ayrca hkmdarn, gereksindii tm erdemleri de bol keseden verir ve onu nasl olmas gerekiyorsa hep yle dnr: Bu varsaym sayesinde krallk ynetimi de elbette tm teki ynetimlere yeleniyor; nk tm ynetimlerin tartmasz en gls, olu Tacitus, Tarih. I. Kitap. 123

J.-J. ROUSSEAU

yor ve en iyi olmas iin de tek eksii, sanki genel istence daha uygun bir istencin bulunmayym gibi grnyr. Fakat kral, Eflatun'un dedii gibi, eer yaradltan o denli az bulunur birisiyse, doa ve yasa ona ta giydirmek iin acaba ka kez el ele verecek ve, eer krallk eitimi, bu eitimi alanlar kesinkes bozuyorsa, hkmdar olmak iin yetitirilen birtakm adamlardan ne hayr gelecek? Demek ki, krallk ynetimini iyi bir kraln ynetimiyle kartrmak kendi kendimizi aldatmak olur. Bu ynetimin kendisinin nasl olduunu anlamak iin onu, yetiiz ya da kt huylu hkmdarlarn saltanat dnemlerinde ele almak gerekir; nk ya tahta getiklerinde yledirler ya da taht onlar o duruma getirmektedir. Bu glkler bizim yazarlarn da gznden kamamtr, fakat buna hi mi hi aldrdklar yok. "Bunun ilac homurdanmadan boyun emektir. Tanr fkelendiinde kt krallar gnderir; bu krallara, Tanr'nm verdii bir ceza olarak katlanmak gerekir", diyorlar. Bunlar kukusuz aydnlatc szler, fakat siyasa kitapla-nndan ok vaiz krslerine yaramyorlar m, bilmem. Tansklar (mucizeler) vaat eden, ama tm becerisi hastasna sabrl olmay salk vermekten teye gitmeyen bir hekim iin ne sylenebilir? Bata kt bir ynetim varsa ona katlanmay herkes bilir; asl sorun ynetimin iyisini bulmaktr.

124

v.

b l m

KARMA YNETMLER

Dorusunu sylemek gerekirse, yaln ynetim diye bir ey yoktur. Bataki tek kiinin kendi astlar olmas gerektii gibi, bir halk ynetiminin de bir ba bulunmas gerekir. Dolaysyla yrtme gcnn paylamnda, her zaman iin, byk saydan ke doru bir basamaklandrma vardr; bir ayrmla ki, kimi zaman byk say ke, kimi zaman da kk say bye bal olur. Kimi zaman da eit paylam olur: ster ngiltere hkmetinde olduu gibi btn oluturan paralar karlkl baml olsun; ister Polonya'da olduu gibi her parann yetkesi tekinden bamsz, fakat eksik olsun... Ama bu son eitlik ktdr nk hkmette birlik diye bir ey bulunmayaca gibi devlet de balantdan yoksun kalr.
125

J.-J. ROUSSEAU

Basit hkmet mi iyidir, yoksa karma hkmet mi? Siyaset yazarlarnn ok 'tartt bir sorudur bu ve buna da, her eit ynetim biimiyle ilgili olarak yukarda verdiim yant vermek gerekir. Basit hkmet, srf basit olduundan tiir en iyisidir. Fakat yrtme gc, yasama gcne yeterince dayanmyorsa, yani hkmdarn egemen varla oran, halkn hkmdara oranndan bykse, bu bant kusurunu, hkmeti blerek gidermek gerekir; nk o zaman hkmetin tm bu paralan, uyruklar zerinde daha az yetkeye sahip olmaz; ama blnmlkleri, tmn birden egemen varlk karsnda daha az gl klar. Sz konusu saknca, araya, hkmetin btnln bozmakszn yalnzca iki gc dengelemeye ve haklarn karlkl olarak korumaya yarayan yneticiler koyarak da giderilebilir. O zaman hkmet karma deil, lml olur. Kart saknca da benzeri yollarla zlebilir; hkmet fazla gevekse onu tkzlatrmak iin birtakm kurullar kurulabilir. Tm demokrasilerde bu yola buvuruluyor. Birinci kta gcn azaltmak, ikinci kta ise gcn artrmak iin hkmet blnr; nk gszln de gcn de doruk noktas yaln hkmetlerde bulunur; karma hkmet biimleri orta lde bir g salarlar.

126

VIII.

BLM

HER YNETM HER LKEYE ELVERL DELDR

zgrlk her lkede yetien bir meyve olmadndan her ulus onu elini uzatp kolayca elde edemez. Montesquieu'nn koyduu bu ilke zerinde insan ne denli dnrse doruluunu o denli duyumsar; bu ilkeye ne denli kar klrsa doruluunu yeni yeni kantlarla dorulamak iin o denli ok frsat doar. Dnyadaki tm ynetimlerde devlet, hibir ey retmeden yalnzca tketir. Peki, bu tketilen nesne ona nereden gelir? yelerinin emeinden. Kamunun gereksinimini, zel kiilerin gereksinim fazlas retimi karlar. Bundan da, "yurttalar devleti, ancak, insanlarn emei kendi gereksindiklerinden fazlasn salad srece ayakta kalabilir" sonucu kar. Ne var ki, bu fazlalk, dnyann her lkesinde ayn deildir. Birounda hatr saylr lde, kimisinde orta lde, kimisinde sfr, kimisindeyse sfrn altndadr. Bu emek-rn ili127

J.-J.

ROUSSEAU

Ama burada iki kat rn sz konusu olmad gibi ben, herhangi bir kimsenin de kp souk lkelerin verimliliini scak lkelerinkiyle bir tutmaya kalkacan sanmyorum. Bununla birlikte byle bir eitliin olduunu varsayalm; hatta dilerseniz ngiltere'yi Sicilya ile Polonya'y da Msr'la denk tutalm. Daha gneyde, nmze Afrika ve Hindistan kar; daha kuzeyde ise bir ey yoktur. Fakat bu eit rn almak iin verilen tarmsal emekler arasndaki ayrmh dnn! Sicilya'da topra yle bir eelemek elverirken ngiltere'de topra srmek iin ne ok emek verilir! Bu demektir ki, ayn rn elde etmek iin daha ok insana gereksinim duyulan yerde rn fazlas da ister istemez daha az olacaktr. Bundan baka, ayn sayda insann scak lkelerde ok daha az yiyip itiini de hesaba katn. Scak iklim, salkl kalmak iin az yiyip imeyi gerektirir. Oralarda kendi lkelerindeymi gibi yaamak isteyen Avrupallar ya dizanteriden ya sindirim bozukluundan lr gider. Chardin* yle diyor: "Bizler, Asyallara kyasla yrtc hayvanlara, kurtlara benziyoruz. Kimileri, ran'llarn azla yetinmelerini, topraklarnn az ilenmesine balyorsa da ben, tersine, lkelerinin yiyecek bolluu iinde olmayn, halkn gereksiniminin az oluuna balyorum. Yetingenlikleri Ckanaatkrlklar), lkedeki ktln bir sonucu olsayd yalnz yoksullar az yerdi, oysa genellikle herkes az yiyip iiyor; ve yine yle olsayd her eyalette, o eyaletin toprann bitekliine gre yenilip iilmesi gerekirdi; oysa kralln her yannda ayt yetingenlik var. ran'llar, yaam biimlerinin Hristiyanlarnkinden ne denli stn olduunu anlamak iin yzlerinin rengine bakmann yeteceini syleyerek pek vnrler. Gerekten de ran'llarn tenleri przszdr; ciltleri gzel, ince ve parlaktr. Buyruklar altnda bulunan ve Avrupallar gibi yaayan Ermenilerin tenleriyse sert ve sivilceli; gvdeleri iri ve hantaldr."
* Jean Chardin (1643-1713). Fransz gezgin. (ev.) 130

TOPLUM SZLEMES

Elee (ekvatora) yaklatka insanlar, daha az eyle yaarlar. Hemen hi et yemezler; gnik besinleri pirin, msr, kuskus, dar ve manyok unudur. Hindistan'da milyonlarca insan vardr ki, gnlk yiyecekleri birka paray gemez. Avrupa'da bile kuzey halklaryla gneydekiler arasnda itah bakmndan byk ayrmlar grrz. Bir spanyol, bir Almann akam yemeinde yediiyle sekiz gn yaayabilir. nsanlar daha obur olan lkelerde, lks de yiyecek iecee ynelir. Bu lks, ngiltere'de kendini et yemekleriyle dolu sofralarda gsterir; talya'da ise size tatl ve iek leni sunarlar. Giysilerdeki lks de benzeri ayrmlar gsterir. Mevsim deiikliklerinin abuk ve yein olduu yerlerde yaayanlarn giysileri, giysinin ss iin giyildii ve yarardan ok gsteriin gzetildii yerlerdeki giysilere gre daha iyi ve yalntr; tekilerde ise giysi bir lkstr. Napoli'de, Pausilippeum'da Tanr'nn gn birtakm adamlarn, ayaklarnda orap diye bir ey olmakszn, yaldzl ceketlerle gezinip durduklarn grrsnz. Yaplar iin de durum ayndr; havann kt oyunlarndan korkmanza gerek yoksa tm emeinizi yaplarn grkemli olmas iin harcarsnz. Paris'te, Londra'da evinin scak ve rahat olmasn ister insan. Madrid'de ok gsterili salonlar vardr ama doru drst kapanan tek pencere bile yoktur ve insanlar san delii gibi yerlerde yaarlar. Yiyecekler ise, scak lkelerde daha besleyici ve daha hotur; ve bu nc bir aynmlktr ki, ikinci aynmlk zerinde de etkisi vardr. Neden talya'da bu denli ok sebze yenir? Orada sebzeler iyi, besleyici ve lezzetlidir de ondan. Yalnz suyla yetitirildikleri Fransa'da ise besleyici deillerdir ve sofralarda hi dikkate alnmazlar; ama yine de ne ekim alanlar daha azdr, ne de talya'da sebzeye verilen emekten daha azn gerektirirler. Deneyimler de gstermitir ki, Berberistan buday, Fransz 'budayndan daha dk nitelikte olmakla birlikte daha ok un verir ve Fransz budaylar da, kuzey lkeleri budaylarndan
131

J.-J. ROUSSEAU

daha ok un salar. Bundan da, elekten (ekvatordan) kutba doru gidildiinde genellikle benzer bir derecelenme olduu sonucu karlabilir. Durum bu olduuna gre, eit nicelikteki iki rnn birinden daha az besin elde etmek, aka zarar etmek deil de nedir? Tm bu gibi grlere yine onlarn sonucu olan ve onlar glendiren bir yenisini ekleyebilirim ki, o da udur: Scak lkelerin, souk lkelere gre daha az nfusa gereksinimleri vardr ve daha ok insan besleyebilirler; bu ise, yine zorba ynetimler yararna bir ifte fazlalk olutuu anlamna gelir. Ayn saydaki insann yaad alan ne denli genilerse, ayaklanmalar o denli gleir, nk kalkmaclar, kk alandaki gibi ne abucak, ne de gizlice biraraya gelip anlaabilirler; hkmet iin de, gizli tasarlar sezip nlemek ve haberlemeleri kesmek her zaman iin kolay olur. Buna karlk kalabalk bir halk, ne denli birbirine yakm olursa, hkmet de, egemen varln hakkn o denli g ineyebilir; hkmdar kendi kurulunda ne denli gvenle karar alyorsa, ayaklanmann elebalan da kendi odalarnda o denli gvenle karar alrlar; kalabalklar, alanlarda, askerlerin kararghlarnda topland hzla toplanr. Demek ki, zorba bir ynetimin stnl, uzaklardan etkili olmasndadr. Kendine salad dayanak noktalarnn yardmyla gc, kaldralarnki1 gibi uzaktan etkilidir. Halkn gc ise tersine, tkz (kesif) olduu zaman etkilidir; yaygnlat lde gc de -yere serpilmi barut nasl ancak tozan tozan alevlenirse onunki gibi- uup gider, yok olur. Yani seyrek nfuslu lkeler zorbala en elverili olanlardr: Yrtc hayvanlar ancak llerde egemendirler.
1 Bu sylediim, yukarda (Kitap II., b.IX), biiyk devletlerin sakm-calar zerine sylediklerime aykr deil; nk orada sz konusu olan, hkmetin kendi yeleri zerindeki yetkesiydi; burada ise sz konusu olan, uyruklar zerindeki gc. Dank durumdaki yeleri, ona, halk zerinde uzaktan etkili olmas iin gerekli dayanak noktalar iini grrler, fakat hkmetin kendi yeleri zerinde dorudan etkili olmasn salayacak hibir dayanak noktas yoktur. Yani kaldracn uzunluu, bir durumda hkmetin gszlk nedeni olurken tekinde, gcn oluturuyor. 132

IX.

BLM

Y BR YNETMN GSTERGELER

En iyi hkmet hangisidir, diye kesin bir sora sorulduu zaman ortaya, belirsiz olduu gibi zmsz de olan bir soru atlm olur. Ya da, daha dorusu, halklarn saltk ya da greceli durumlar erevesinde ka dzenleme yapmak olucuysa (mmknse) bu sorunun da o sayda zm var demektir. Fakat belli bir halkn iyi ya da kt ynetildii hangi belirtilerden anlalabilir diye sorulacak olursa i deiir ve o zaman olguya dayal olan bu sorun da zlebilir. Ne var ki, sorunun zld filan yok, nk herkes onu kendine gre zmek istiyor. Uyruklar kamusal erinci verken, yurttalar bireylerin zgrln verler; biri mallarn, teki kiilerin gvenliini stn tutar; biri en iyi ynetimin en sert ynetim olduunu savlarken, teki en yumua olduunu syler; biri sularn cezalandrlmasn isterken, teki suun ilen133

J.-J. ROUSSEAU

meden nlenmesini yeler; biri komu lkelere gvenilmemesinden yanayken, teki yok saylmalarn nerir; biri parann dolamndan holanrken, teki halkn yiyecek ekmei olsun ister. Bu ve buna benzer noktalarda anlamaya varlm bile olsa sorunun zmnde ilerleme elde edilmi saylr m? Trel (ahlaki) nicelikler tam tamna llemedii iin hkmetin iyi olup olmadn gsteren belirtiler zerinde anlama salansa bile, belirtinin deeri zerinde anlama nasl salanabilir? Bana gelince, bu denli yaln bir belirtiyi insanlarn tanmazlktan gelmesine ya da onu kabul etmeyecek denli kt niyetli olmasna hep aanm. Siyasal bir ortakln amac nedir? yelerinin korunmasn ve gnencini salamak. Korunduklarnn ve gnendiklerinin en gvenilir belirtisi nedir peki? Saylar ve nfuslar. yleyse bunca tartlan belirtiyi uzaklarda aramayn. Her eyin eit olduu bir ortamda, -dardan giriimler, uyruk deitirmeler, smrgeler olmakszn- ynetimi altndaki yurttalarn yerleim alanlar oluturduu ve oald bir hkmet, hi kukusuz en iyi hkmettir; ynetimi altndaki halkn azald, eriyip yok olduu bir hkmet ise en kts. Hesap kitap adamlar, sizler! size kalyor artk; sayn, ln, biin, kyaslayn. 1
1 nsan soyunun gnenci bakmndan ncelikleri olduunu dndmz yzyllar, bu ilkeye gre irdelemek gerekir. Yaznn ve gzel sanatlarn ieklendii yzyllara, -ekinlerinin gizemli nesnesi irdelenmeksizin ve bu gizemli nesnenin kt sonulan dikkate alnmakszn- fazlaca hayranlk duyulmutur; idque apud imperitos humanitas vocabatur, cum pars servitutis esset.(Ancak deliler, kleliklerinin balca parasn uygarlk sayarlar! Tacitus, Agrcola XXI). Kitaplardaki zdeyilerde, yazarlara o szleri syleten aalk karlar grmeyecek miyiz hi? Hayr, onlar ne derlerse desinler, eer bir lkede halkn says azalyorsa, tm parlak grntsne karn o lkede her eyin iyi gittii doru deildir ve bir ozann yz bin liralk geliri olmas, yaad yzyl tm yzyllarn en iyisi saymaya yetmez. Grnrdeki erinten ve bakanlarn kaygszlndan ok, uluslarn ve zellikle de en kalabalk devletlerin, tmyle gnenli olup olmadna bakmak gerekir. Dolu, birka kantonu vurabilir, ama ktla binde bir yol aar. Ayaklanmalar, i savalar batakileri ok korkutur, fa134

TOPLUM SZLEMES

kat halklar iin asl mutsuzluk bunlar deildir; hatta halk sen mi ezeceksin ben mi ezeceim ekimeleri bile, halkn rahat soluk almasn salayabilir. Halklarn gnencini ya da gerek felaketini yapan tek ey, iinde bulunduu deimez durumlardr; her ey boyunduruk altnda kalm gidiyorsa, her ey yok olup gidiyor demektir; o zaman batakiler, onlan canlarnn istedii gibi yok ederek ubi solitudinem faciunt, pacem appellant.. (yakp yktklar yerlerde yalndk ekince bar arrlar/ Tacitus, Agricola, XXXI.). Byklerin ipe sapa gelmez ekimeleri Fransa kralln sarstnda ve Paris Piskopos Yardmcs, parlamentoya, cebinde haner soktuunda bunlar, Fransz halknn yeterli ve rahat bir varsllk iinde, mutlu yaayp oalmasn engellemedi. Bir zamanlar Yunanistan en acmasz savalarn iinde geliip ilerleyebildi; kan gvdeyi gtrd halde lke kalabalkt. Machiavelli yle der: "Cinayetler, srgnler, karde kavgalar iinde bile cumhuriyetimiz daha bir glenmiti sanki; yurttalarnn erdemi, treleri ve bamszlk sevgileri tm o zayf drc ekimelere karn cumhuriyeti glendirici bir etki yapyordu. Biraz alkant ruhlar glendirir; insanolunu gerekten gnendiren ey, bartan ok zgrlktr. 135

XIII.BLM
HKMETN KTYE KULLANILMASI VE BOZULMA ELM

Bireysel istencin genel istence srekli kar olmas gibi hkmet de, egemenlie kar srekli aba iindedir. Bu aba ne denli artarsa ana yap da o denli bozulur; ve -burada, bir baka btnn, hkmdarn istencine direnerek ona kar denge oluturacak herhangi bir istenci sz konusu olmadndan- hkmdar, egemen varla kar er ge bask uygulayacak ve toplum. szlemesini bozacaktr, ite bu, yallk ve lm insan oyrusunu (bedenini) nasl yok ediyorsa tpk onlar gibi, siyasal btnn doasnda var olan ve onu doduu andan balayarak durup dinlenmeden yok etmeye alan, kanlmaz bir eilimdir. Bir hkmeti bozulmaya gtren iki genel yol vardr: Biri hkmetin daralmas, teki ise devletin dalmas.

136

TOPLUM

SZLEMES

Hkmetin daralmas, byk saydan ke, yani demokrasiden aristokrasiye, ve aristokrasiden kralla gemesiyle olur. Hkmetler iin doal bir eilimdir bu. 1 Hkmet, kk saydan bye doru ters ynde gidiyorsa, gevemekte olduu sylenebilir, fakat byle bir tersine ilerleyi olanakszdr.
1 Venedik Cumhuriyeti'nin, kendi kanal ve adacklarnda ar ar olumas ve ilerlemesi, bu geiler iin kayda deer bir rnektir; ve Venediklilerin, bin iki yz yldan fazla bir zamandr hl 1198'de Serrar di consiglio ile balam olan ikinci aamada bulunmalar ise olduka artcdr. Venediklilerin eletirilmelerine neden olan eski dukalara gelince, Sguittinio della liberta veneia'da bu konuda ne denirse densin, bunlarn Venediklilerin hkmdarlar olmad kantlanmtr. Buna karlk da bana, Roma Cumhuriyeti'nin monariden aristokrasiye, aristokrasinden de demokrasiye geerek tam tersi bir ilerleme gsterdiini syleyip kar kanlar olacaktr. Bense hi de byle dnmyorum. Romulus'un kurduu ilk hkmet, karma bir hkmetti ve ok ksa srede yozlap zorbalat. zel birtakm nedenlerden tr devlet, yeni domu bir bebein lmesi gibi, zamanndan nce yok olup gitti. Cumhuriyetin asl dou dnemi Tarquinius'larm kovulduu dnemdir. Fakat Cumhuriyet, balangta sreklilikten yoksundu nk soyluluk kaldrlmam ve i yarm braklmt. Meru ynetimlerin en kts olan babadan oula aristokrasi, demokrasiyle uyumazlk iinde kaldndan, her zaman iin kararsz ve yzer gezer durumda olan ynetim biimi Machiavelli'nin de kantlam olduu g i b i - ancak tribunlarm oluturulmasyla bu alkantdan kurtulabildi ve ancak o zaman gerek bir hkmet ve gerek bir demokrasi kurulmu oldu. Gerekten de o zamanlar halk, yalnz egemen olmakla kalmyor, ayn zamanda hem ynetimde hem yargda yer alyordu. Senato, hkmeti ll davranmaya ve tkzlatrmaya (teksif etmeye) ynelten ikinci derecede bir kuruldan baka bir ey deildi ve konsllerin kendileri de, -birer soylu kii, yksek devlet grevlisi ve savata tam yetkiye sahip birer komutan olmakla birlikte- Roma'da yalnzca halkn bakanlar durumundaydlar. Bundan hemen sonra ise, hkmetin, doal eilimine uygun olarak adamakll aristokrasiye yneldii grlmtr. Patrici'lik kurumu adeta kendini dattndan, kendilerine, -Venedik'te ve Cenova'da olduu gibipatriciuslar arasnda yer bulamayan aristokrasi, varln, patriciuslardan ve pleblerden oluan senatoda, hatta zorbalkla etkin bir g elde etmeye balayan tribunuslar arasnda srdryordu. nk szckler eyay etkileyemez; ve halk kendisini onun adna yneten balara sahip olduu zaman, balarn ad ne olursa olsun, bu, yalnzca bir aristokrasidir. Aristokrasinin ktye kullanlmas, i savalara ve triumvira ynetimine yol at. Sulla, Jules Cesar ve Augustus gerek birer monark olup ktlar ve sonunda Tiberius'un zorba ynetimi altnda devlet dald. Demek ki, Roma tarihi beni yalanlamyor, doruluyor. 137

J.-J. ROUSSEAU

Gerekten hkmet, gc tkenip fazla zayf dmedike biimini kesinlikle deitirmez. Daha da genileyerek geveyecek olursa gc tmyle sfra der ve yaama olana iyiden iyiye azalr. Dolaysyla zemberei, gevedike kurmak, sktrmak gerekir; yoksa zemberein desteiyle ayakta duran devlet yklr. Devletin bozulup dalmas iki yoldan olabilir: Birincisi, hkmdarn, devleti yasalara gre ynetmemeye balamas ve egemen gc zorla ele geirmesi yoluyla. O zaman nemli bir deiiklik olur ve hkmet yerine devletin kendisi skp toparlanr; yani byk devlet erirken onun iinde, yalnz hkmet yelerinden oluan ve halkn geri kalan iin bir efendiden, bir zorbadan baka bir ey olmayan bir baka devlet ortaya kar demek istiyorum. yle ki, hkmet, egemenlie zorla el koyduu anda toplumsal balama bozulur ve -tzel olarak doal zgrlklerine yeniden dnen- tm sradan yurttalar, boyun emeye zorlanrlarsa da artk bunu yapmak zorunda deillerdir. Hkmetin yeleri, hkmet olarak hep birlikte kullanmalar gereken gc kendi balarna, tek tek ele geirdikleri zaman da ayn durum ortaya kar ki, bu da, yasalarn byk lde inenmesi anlamna gelir ve byk karklklara yol aar. Byle bir durumda ka tane hkmet yesi varsa o sayda hkmdar varm gibidir ve devlet, hkmetten daha az blnm durumda olmadndan ya yok olup gider ya da biim deitirir. Devlet eriyip yok olduunda, hkmetin ktye kullanlmas ne biimde olursa olsun buna, genel olarak anari ad verilir. Bir ayrm yaplacak olursa yozlaan demokrasinin ochlocratie'ye (oklokrasi: ayaktakm ynetimi), yozlaan aristokrasinin de oligari'yt dnt grlr. Ben buna, kralln da yozlaarak tirani'ye (tegallp: zorla yetkililik) dntn ekleye138

TOPLUM SZLEMES

ceim; fakat tiran szc ikircil bir szcktr ve aklama gerektirir. ; Tiran, halk dilinde adaleti ve yasalar hie sayarak zorbalkla yneten kral demektir. Belgin (prcis: sarih) anlamnda tiran (mtegallip: zorla yetkili) diye, hakk olmad halde krallk gcn kendine mal eden bireye denir. Yunanllar da, tiran szcnden bunu anlyorlar; yetkesi meru olmayan hkmdara, iyi de olsa, kt de olsa tiran diyorlard1. Bu durumda tiran ile usurpateur (gasp: zorla alan) tmyle eanlaml iki szck oluyorlar. Ayrml eylere aynml adlar vermek iin ben, krallk yetkesini zorla ele geirene tiran (mtegallip/zorla yetkili); egemen gc zorla ele geirene ise despot (mstebit: zorba) diyeceim. Tiran, yasalara aykr olarak elde ettii ynetme hakkn yasalara uygun olarak kullanr; despot ise kendisini yasalarn da stnde grr. Bu durumda tiran (mtegallip: zorla yetkili), despot (mstebit: zorba) olmayabilir; ama despot, her zaman tiran'diT.

Omnes enim et habentur et dicmtur tyranni qui protstate utwitur perpetua, ir ea Civitate que librtate usa est. (nkii zgrlkten yararlanan yurttalar topluluunda erki mr boyu ellerinde tutanlar tiran saylr ve onlara yle denir./ Comelius Nepos, Miltiades'i Yaam, Bl.VIlI.) Gerekte Aristo da, tiran ile kral birbirinden ayrmlar; ona gre liran, kendi yararn, kral ise yalnzca uyruklarnn yararn gzeterek ynetirler. Genel olarak tm Yunan, yazarlar, zellikle Xenophones'in Hieron'unda grld gibi, tiran szcn baka bir anlamda kullanmlardr; ama Aristo'nun yapt ayrm kabul edecek olursak dnya kuruldu kurulal yeryzne bir tek kraln gelmediini de kabul etmek gerekir. 139

XIII. B L M
SYASAL OYRUNUN LM

En iyi biimde kurulmu ynetimler bile ayn doal ve kanlmaz eimin stnde yer alrlar. Sparta ile Roma bile yok olduktan sonra, hangi devlet sonsuza dein srmeyi umut edebilir ki? Uzun mrl bir kurum kurabiliriz ama onu sonsuza dein yaatmay dnmemeliyiz. Baarl olmak iin ne olanaksz olur klmaya kalkmal, ne de insan elinden kma yaplara insann sahip olmad salaml verme imgeciliine kaplmal. Siyasal yap, tpk insan yaps gibi, yok oluunu hazrlayan nedenleri iinde tar ve doar domaz lmeye balar. Fakat her ikisi de, daha zayf ya da daha salam bir yapya sahip olabilirler ve bu yap da onlarn daha ksa ya da daha uzun mrl olmalarn salar. nsann yaps doann yaptd., devletinki ise insann. Kendi mrn uzatmak insann elinde deildir, buna karlk devletin mrn, ona, olabilecek en iyi yapy vere140

TOPLUM SZLEMES

rek olabildiince uzatmak, insanlarn elindedir. En iyi yapya sahip olan devlet de sona erecektir elbet ama tekinden daha sonra; mper ki, beklenmedik bir kaza, zamanndan nce lmne yoloamasm. Siyasal yaamn ilkesi, egemen yetkededir. Yasama gc devletin kalbidir; yrtme gc ise, tm teki paralan devindiren beynidir onun. Beyin felce urasa da birey yine yaar. Bir insan apial olarak da yaayabilir; fakat kalbi ilevini yerine getirmedii an, lr. . Devletin varln srdrmesi yasalara filan deil, yasama erkine baldr. Dnn yasas bugn balamaz; ama ses karlmazsa dnn yasasnn geerlii bugn de kabul ediliyor varsaylr; egemen varlk da, yrrlkten kaldrmak elindeyken kaldrmad yasalar hl onaylyor saylr. Bir kez istediini sylemi olduu eyi, vazgetiini aklamad srece istiyor demektir. yleyse eski yasalara bunca sayg gsterilmesi neden? Eski olduklar iin. Bu yasalar bu denli uzun sre yaatan eyin, eski istenlerin yetkinlii olduuna inanmak gerek. Egemen varlk onlar her zaman iin yararl grmemi olsa hi durmaz hemen kaldrrd. te bu nedenledir ki, iyi yaplanm devletlerde yasalar, zayflamak yle dursun durmadan yeni bir g kazanr; eskinin iyi olduu yolundaki nyarg, onlar her geen gn biraz daha saygn klarken yasalarn eskidike zayf dt her yerde bu durum, yasama gcnn olmadn ve devletin yaamadn gsterir.

141

XIII. B L M
EGEMEN YETKE NASIL MRL OLUR?

Egemen varlk, elinde yasama gcnden baka g olmad iin ancak yasalarla i grr; ve yasalar ise, genel istencin resmi belgeleri olduklarndan egemen varlk, ancak halk biraraya geldiinde i grebilir. Halkn biraraya gelmesi, olacak ey mi, denecektir. Bugn iin bu, olacak i deildir ama iki bin yl nce olucuydu (mmknd). nsanlarn doas m deiti dersiniz? sel konularda oluculuk snrlar sandmzdan genitir. Bu snrlar, bizim zayflklarmz, ktlklerimiz, nyarglarmz daraltr. Alak ruhlu insanlar, byk insanlarn varlna inanmazlar: Aalk kleler, zgrlk szcne alayc alayc glerler. Neler yaplabileceini anlamak iin neler yaplm olduuna bakalm. Yunanistan'n eski cumhuriyetlerinden sz edecek
142

TOPLUM SZLEMES

deilim, fakat bana kalrsa Roma Cumhuriyeti byk bir devlet ve Roma kenti de byk bir kentti. Eski Roma'da be ylda bir yaplan nfus saymlarnn sonuncusu, Roma'da eli silah tutan drt yz bin yurtta olduunu ve imparatorluk kapsamndaki son saym da, -uyruklar, yabanclar, kadnlar, ocuklar ve kleler bir yana- drt milyonu akn yurtta bulunduunu gstermitir. Bakent ve evresindeki bu byk kalabaln sk sk toplandn dnmek kim bilir ne denli g geliyordur? Oysa Roma halknn toplanmad, hatta birka kez toplanmad haftalar pek azd. Bu toplantlarda halk, yalnz egemenlik haklarn kullanmakla kalmaz, hkmete ait haklarn bir blmn de kullanrd; kimi ileri grr, kimi davalara bakard. Ve tm bu halk, kent alannda, ou zaman yurtta olduu lde yneticiyde de. Uluslann ilk gnlerine doru geriye gidilecek olursa eski ynetimlerin ounda, hatta Makedonyallar ile Franklarmki gibi monarik olanlarda bile, benzeri meclislerin bulunduu grlecektir. Ne olursa olsun bu su gtrmez olgu bile tek bana, tm glklere yant veriyor. Var olandan yola kp olucuya (muhtemele) varmak, bana iyi bir sonu gibi geliyor.

143

XIII. B L M
SRE

Toplanan halkn, bir yasalar paketi kabul edip devletin anayasasn bir rpda saptamas yeterli deildir; srgitlik bir hkmet kurmas ya da srgitlik yneticilerin seimini salamas da yetmez. Beklenmedik olaylarn zorunlu klaca olaand toplantlardan baka, belli gnlerde ve evrimsel olarak yaplan ve hibir biimde kaldrlamayan ya da ertelenemeyen toplantlar da olmaldr; yle ki, halk, gn geldiinde, yeni bir ar yaplmasna gerek kalmadan, yasann ngrd biimde toplanmaldr. Buna karlk, yalnzca tarihleri bakmndan tzel olan bu genel toplantlar dnda dzenlenen -belirlenmi kurallara uygun olarak ve bu ile grevli yneticilerce ars yaplmamtm halk toplantlar, yasad saylmal ve byle toplantlarda
144

TOPLUM SZLEMES

yaplar eyler, tmyle geersiz olmaldr: nk toplanma buyruu bile yasadan gelmelidir. Yasal toplantlarn sklk derecesine gelince, bu konuda o denli ok neden sz konusudur ki, belgin kurallar konulamaz. Yalnzca, genel olarak denebilir ki, hkmet ne denli gl olursa egemen varlk da kendini o denli sk gstermelidir. Bana, bunun yalnz tek kent iin doru olabileceini syleyebilirsiniz; ama ya devletin byle birka kenti varsa o zaman ne olacak? Egemen yetkeyi mi paylatrmal, yoksa bu yetkeyi tek kentte deritirip (temerkz ettirip) teki kentleri bu kentin buyruu altna m koymal? Benim yantm u: Ne biri, ne teki. Birincisi, egemen yetke yalntr ve tektir; yok etmeden blemezsiniz. kincisi, nasl bir ulus baka bir ulusun buyruu altna meru olarak sokulamazsa bir kent de baka bir ker.tin buyruu altna sokulamaz; nk siyasal btnn z, boyun eme ile zgrlk arasndaki uzlamadadr ve u, uyruk ve egemen varlk szckleri, zde ballaml (correlation) szcklerdir ki, bunlar, tek bir szck, yurtta szc altnda birleirler. Bir de unu syleyebilirim: Birka kenti tek bir sitede toplamak hibir zaman iyi olmaz, ve bu birlemeyi gerekletirmek isterken bunun doal sakncalarnn nlenebilecei hayaline kaplmamal. Yalnz kk devletler olsun diyenlere kar kmak iin byk devletlerin ktlklerini ne srmemek gerekir. yi ho da, byklere kar koyabilmeleri iin kk devletleri yeterince gl klmann yolu nedir? Bir zamanlar Yunan sitelerinin byk krala ve yakn zamanlarda da Hollanda ve svire'nin Avusturya sarayna kar koymalar gibi tpk... Bununla birlikte, devleti, gerekli ve yeterli snrlara indirgemek olanakszsa geriye bir yol daha kalr: Bakent diye srekli bir kentin olmamas; hkmeti her kentte srayla oturtmak ve devletin yksek kurullarn da srayla o kentlerde toplamak.
145

J.-J. ROUSSEAU

lke topraklarnn her yanma eit sayda insan yerletirin, her yere ayn haklar verin, her yana bolluk ve canllk gtrn; bylece devlet hem olabildiince glenir hem de en iyi ynetilen devlet durumuna gelir. Unutmayn ki, kentlerin surlar, ky evlerinin ykntlarndan oluur. Bakentte ne zaman bir sarayn ykseldiini grsem tm memleketi ykntlarn doldurduunu gryor gibi olurum.

146

XIV.

BLM

SRE

Halk, egemen varlk olarak ve meru biimde topland anda hkmetin tm yarg hakk sona erer, yrtme gc askya kalkar ve herhangi bir yurttan kiilii, ilk sradaki bir yneticininki denli kutsal ve dokunulmaz olur; nk temsil edilenin bulunduu yerde temsilci-diye bir ey olmaz. Roma'da comitia' Iardan* ykselen patrtnn ou, bu kuraln bilinmemesinden ya da umursanmamasndan ileri gelmitir. O zamanlar konsller, halka bakanlk ederlerdi yalnzca; tribunlar, basit birer konumacydlar 1 ; Senato ise bir hiti.
* 1 Comitia: Romallar, yksek yneticileri setikleri ve kamu ilerini grtkleri meclislere bu ad verirlerdi. (ev.) Bu szcn buradaki anlam, ngiltere parlamentosundaki anlamna ok yakndr. Bu grevlerin benzerlii, her eit yarg hakk askya kalkm bile olsa, konsllerle tribunlar arasnda uyumazla neden olurdu. 147

J.-J. ROUSSEAU

Yarg ve yrtme haklarnn askya alnd bu toplant dnemlerinde hkmdar, bir st orunun (makamn) varlm tandndan ya da tanmak zorunda kaldndan, bu dnemlerden oldum olas rkerdi; ve siyasal btnn koruyucusu ve hkmetin freni olan bu halk toplant an, batakiler iin hep korkulu dnemler olmulardr; bu nedenle de yurttalar bu toplantlardan soutmak iin kar kmalar, glk karmalar, vaatlerde bulunmalar da dahil hibir abadan kanmazlar. Yurttalar cimri, dlek, alak, zgrlk yerine rahatlarna dkn iseler, hkmetin artan abalan karsnda uzun zaman dayanamazlar; direnen g gitgide artt iin de egemen g, sonunda yok olur ve sitelerin ou da zamanndan nce kp gider. Fakat egemen yetke ile geliigzel hkmetin arasna kimi zaman arac bir g girer ki, imdi de ondan sz etmek gerekiyor.

148

XV.

BLM

MLLETVEKLLER YA DA TEMSLCLER

Kamu hizmeti, yurttalarn baat ii olmaktan kt ve yurttalar, kendi ilerini kendileri grmekten ok parayla hizmet satn alma yolunu tuttuklar zaman devlet kmeye yz tutmu demektir. Savaa m gitmek gerekiyor? Parayla asker toplayp evlerinde kalrlar. Halk toplantlarna m gitmek gerekiyor? Vekil atayp evlerinde otururlar. Tembellik ve para, onlara, yurdu boyunduruk altna sokacak asker ve yurdu satacak temsilci salar yalnzca. Yurttalar, kendi grebilecekleri ileri parayla satn almaya ynelten, tecimin ve zanaatn glemesidir, ar kazan hrsdr, geveklik ve rahata dknlktr. Kazanc oaltmak iin bunun bir blmnden vazgeilir, diyelim; ama paranz verdiniz mi, ok gemeden kle durumuna dersiniz. u finans szc var ya, klelere zg bir szcktr o; sitede bilinmeyen
149

J.-J. ROUSSEAU

bir szck... Gerekten zgr bir devlette yurttalar her ii kendi elleriyle yaparlar, parayla deil. devlerinden kurtulmak iin para demek yle dursun, tersine devlerini kendileri yapmak iin para verirler. Ben, beylik dncelerden ok uzamdr, angaryalarn, zgrle vergilerden daha az aykr dtne inanrm. Devlet ne denli iyi kurulmusa, yurttalarn kafasnda, kamu ileri, zel ilere gre o denli ncelik tar. Hatta zel iler ok daha azalr, nk ortak mutluluun toplam, her bireyin mutluluuna daha. byk bir pay saladndan zel abalarla arayaca fazla bir mutluluk kalmaz. yi ynetilen bir sitede herkes halk toplantlarna koa koa giderken, kt ynetim altnda kimse bu toplantlara adm atmak istemez, nk orada olup bitenle ilgilenmez; genel istencin arln koyamayacan herkes nceden bilir, ve her ey, ev ilerine ynelir. yi yasalar daha iyilerini yapar, ktler de daha ktlerini. Biri kp da devlet ileri iin "Neme gerek!" dedi mi, devleti yok olmu saymaldr. Yurt aknn kllenmesi, zel karn etkinlemesi, devletlerin an bymesi, fetihler, ynetimin ktye kullanlmas, tm bunlar, ulusal meclislerde milletvekillerinin ya da temsilcilerin kullanlmas fikrini esinledi. Birtakm lkelerde tiers etat* dendiinde anlatlmak istenen de budur.Bylece iki snfn zel karlar birinci ve ikinci sraya konurken, kamu yaran ancak nc srada kalmtr. Egemenlik hangi nedenlerle bakasna devredilemez ise ayn nedenlerden tr de temsil edilemez; asl olarak genel istenten oluur ve istenci temsil etmek olanakszdr. Ya kendisidir ya da baka bir ey; ikisinin ortas olamaz. Dolaysyla da halkn vekilleri onun temsilcisi deillerdir, olamazlar da; olsa
* Ticrs etal: Fransa'da, bir zamanlar, Fransz ulusunun soylular ve ruhban snf dnda kalan nc blmne verilen ad. (ev.) 150

TOPLUM SZLEMES

olsa onun geici, zel ilerini yrtmekle grevli olabilirler ve sonul hibir karar alamazlar. Dorudan doruya halkn onaylamad hibir yasa geerli deildir; yasa bile deildir. ngiliz halk kendini zgr sayyorsa da ok yanlyor; o, ancak parlamento yelerini seerken zgrdr; bu yeler bir kez seildi mi artk bir kledir, bir hitir o. Ksa zgrlk anlannda bu zgrl iyi kullanmad iin de onu yitirmeyi hak ediyor. Temsilci seme dncesi acldr; derebeylik ynetiminden -insan soyunu alaltan, insan kavramn lekeleyen o ok haksz ynetimden- kalmadr bize. Eski cumhuriyetlerde, hatta monarilerde, halkn hibir zaman temsilcisi olmamt; hatta temsilci szcn bile bilen yoktu. ok gariptir ki, tribunlarm ok kutsal grld Roma'da, bunlarn kamu grevlerini zorla ele geirecekleri kimsenin aklna bile gelmemitir ve onlar da o denli byk bir halk yn iinde bir kez olsun halka danma giriiminde bulunmamlardr. Bununla birlikte, yurttalardan bir blmnn oylarn damlarn stnde verdii Gracchus'lar zamannda olup bitenlere bakarak halkn, kimi zaman ne skntlar yaratt da gz nne alnmal. Hakkn ve zgrln her ey demek olduu yerde olumsuzluklarn sz bile edilmez. O bilge halkta, her ey gerektii ller iindeydi: Tribunlarm yapmay gze alamad eyi liktorlannm yapmasna gz yumdu; liktorlarn kendisini temsil etmek istemesinden ekinmiyordu. Bununla birlikte liktorlarn zaman zaman halk nasl temsil ettiklerini aklamak iin hkmetin, egemen varl nasl temsil ettiini dnmek yeterlidir. Yasa, genel istencin bildiriminden baka ey olmadna gre halkn, yasama gc iinde temsil edilemeyecei de ortadadr; fakat ayn halk, yasaya uygulanan g niteliindeki yrtme gcii iinde temsil edilebilir ve edilmelidir de. Bu da, olup bitenler iyi incelendiinde, pek az ulusun yasalara sahip olduunun ortaya kacan gsteri151

J.-J. ROUSSEAU

yor. Her ne olursa olsun hibir yrtme gcne sahip olmayan tribunuslann, Roma halkn, grevlerinin kendilerine verdii herhangi bir hakka dayanarak deil, Senato'nun haklarn zorla ele geirip kullanarak temsil edebildikleri ok ak. Eski Yunan'da halk, yapaca ileri kendi yapard; durmadan alanlarda toplanrd. Yumuak bir iklimde yayorlard; agzl deillerdi; ileri kleler grrd; kendilerinin ise en byk uralar, zgrlkleriydi. Ayn nceliklerden yararlanmayanlar ayn haklara sahip olmay nasl srdrrler? Daha sert olan ikliminiz yznden gereksinimleriniz de artar1; kentin alan, alt ay boyunca toplantlara elverisizdir; kslan sesinizle ak havada kendinizi kimseye duyuramazsnz; zgrlnzden ok kazancnz dnrsnz ve yoksulluk, sizin iin klelikten ok daha korkuntur. Nasl! zgrlk, srtn klelie yaslamakszn srdrlemiyor, yle mi? Olabilir. ki ar u, bir yerde birleir. Doada yeri olmayan her eyin sakncas vardr; uygar toplumun sakncalar ise, tm tekilerinkinden oktur. yle kt durumlar vardr ki, zgrln elde tutmak, ancak bakalarnn zgrlkleri pahasna olucudur ve yurttan tam anlamyla zgr olmas, ancak klenin alabildiine kle olmasna baldr. Sparta'da da durum buydu. Siz acl halklar, size gelince; kleleriniz yok, ama sizler kendiniz klesiniz; onlarn zgrlnn bedelini kendi zgrlnzle dyorsunuz. Bu seimi yapm olduunuz iin dilediiniz denli vnn; ama ben bu tutumunuzda, insanlktan ok alaklk gryorum. Tm bunlar sylerken, kle sahibi olunsun ya da klelik meru saylsn demek istemiyorum; tersini kantladm zaten. Ben yalnzca, kendilerini zgr sanan amz halklarnn neI Souk lkelerde yaayp da doulularn lksn ve gevekliini benimsemek, kle olmay istemek, halta klelie doululardan daha kesin biimde mahkm olmak demektir. 152

TOPLUM SZLEMES

den temsilci kullandm, eski halklarn ise neden kullanmadn anlatyorum. Her ne olursa olsun kendine temsilciler edinen bir halk, artk zgr deildir; yoktur artk o. Her eyi adamakll incelediimizde gryorum ki, bundan byle egemen varln, -site ok kk olmadka- bizlerin arasnda haklarn kullanmas olucu deil. Peki ama, site, ok kk olursa boyunduruk altna girmez mi ? Hayr, girmez. Byk bir halkn d gc ile kk bir devletin -salanmas kolay olan- dirlik dzenliinin nasl birletirilebileceini aada gstereceim 1 .

Bu almann bundan sonraki blmnde, d ilikileri ele alrken konfederasyon konsuna geldiimde de zaten bunu yapmay dnmtm. Konu yepyeni, dolaysyla da ilkelerinin konmas gerekiyor. 153

XIII. B L M
HKMETN KURULMASI KESNLKLE BR SZLEME DELDR

Yasama erki bir kez iyice yerleti mi, sra, ayn biimde yrtme erkini yerletirmeye gelir; nk ancak zel edimlerle i gren yrtme erki, z bakmndan tekinden ayrmldr ve bu nedenle de ister istemez ondan ayrlr. Egemen varlk, bu egemen durumunda yrtme gcne de sahip olabilseydi hak ile olgu ylesine birbirine karrd ki, yasa olanla yasa olmayan ayrtlanamaz ve bu yzden z bozulan siyasal btn, zorbala kar durmak iin kurulmuken, ok gemeden onun kurban olurdu. Toplum szlemesi gerei tm yurttalar eit olduundan kimse, kendisinin yapmad bir eyi yapmasn bir bakasndan isteme hakkna sahip olmamasna karn herkesin yapmas gereken eyi herkes yapmak isteyebilir. Egemen varln hk154

TOPLUM

SZLEMES

meti kurarken hkmdara verdii hak da, siyasal btn yaatmak ve yrtmek iin kesinkes gerekli olan bu haktr ite. Biroklar, bu ynetimi kurma iinin, halk ile halkn kendine, setii ba arasnda yaplan bir szleme olduunu ve bu szlemenin, taraflardan birinin hangi koullar altnda buyruk vermek, tekinin de hangi koullar altnda boyun emek zorunda olduunu aka belirttiini iddia etmilerdir. Bunun garip bir szleme biimi olduunu kabul edeceinizden eminim. Ama bu grn tutar yan var m, bir grelim bakalm. Birincisi, yce yetke nasl aktarlamyorsa deimesi daha d olanakszdr; onu snrlamak ise, yok etmek demektir. Egemen varln kendinden daha stn bir varlk kabul etmesi sama ve elikilidir; kendini bir efendiye boyun emeye zorlamak da, zaten zgrln tam olduunu gsterir. Ayrca uras da bellidir ki, halkn filan ya da falan kiilerle yapt bu szleme zel bir bat olacaktr; bu yzden ne yasa saylr, ne de egemenlik bat; dolaysyla da meru olmayacaktr. Bundan baka, szlemeyi yapan taraflarn, kendi aralarnda yalnzca doa yasasnn buyruu altnda olacaklar ve birbirlerine kar stlendikleri ykmllklerin hibir gvencesi bulunmayaca grlyor ki, bu da, her bakmdan yurttalk durumuna aykrdr. Szlemenin uygulanmas konusunda sz sahibi kii, her zaman iin elinde g bulunan kii olduuna gre, bu durumda, bir bakasna, "Cannzn istediini bana geri vermeniz kouluyla size varm youmu veriyorum", diyen bir adamn davranna da pekl szleme ad yaktrlabilir. Devlette yalnz tek szleme vardr, o da ortaklk szlemesidir; ve yalnzca bu szleme, baka her trl szlemeyi gereksiz klar. Baka her trl kamusal szleme de, bu szlemeyi bozar.
155

XIII. B L M
HKMETN KURULMASI

yleyse, hkmetin kurulmasn salayan ilemi hangi dnce erevesinde ele almak gerek? nce unu sylemeliyim ki, bu ilem karmaktr ya da iki baka ilemden oluur: Yasann yaplmas ve yasann uygulanmas. Birinci ilemle egemen varlk, u ya da bu biimde bir ynetim kurumunun oluturulmasn kurala balar ki, bu batn bir yasa olduu aktr. kinci ilemle halk, hkmet kurumunda grev alacak balar atar. Bu atama zel bir bat olduu iin ikinci bir yasann konusu deildir; yalnzca birincinin bir srei ve hkmetin bir ilevidir. Burada g olan, hkmet daha var olmadan bir hkmet batmn nasl yaplabileceini ve egemen varlktan ya da uyruktan baka bir ey olmayan halkn, baz koullarda nasl
156

TOPLUM SZLEMES

hkmdar ya da yksek ynetim grevlisi olabileceini anlamaktr. Siyasal btnn artc zelliklerinden biri, ite bu noktada ortaya kmaktadr. Bu zellikler sayesindedir ki, siyasal btn, birbiriyle eliir grnen ilemleri uzlatrr. Uzlama, egemenliin birden demokrasiye dnmesiyle gerekleir; yle ki, duyumsanabilir herhangi bir deiiklik olmakszn ve yalnzca herkesin herkesle olan yeni bir ilikisi ile birer ynetici durumuna gelen yurttalar, genel edimlerden zel edimlere, yasadan yrtmeye geerler. Bu iliki deiiklii, uygulamada eine rastlanmayan bir sayltt (speklasyon) deildir kesinlikle; ngiltere parlamentosunda her gn rastlanr: Avam Kamaras, kimi durumlarda ileri daha iyi grebilmek iin byk bir yarkurula (komiteye) dnr ve az nce egemen bir kurulken yaln bir yarkurul oluverir; yle ki, byk yarkurul olarak zme kavuturduu konu zerinde hazrlad yazana (raporu), bu kez de Avam Kamaras olarak yine kendine sunar ve daha nce yarkurul olarak zd konuyu bir baka nitelle (sfatla) yeniden grmeye balar. te, demokratik ynetimlere zg stnlk de buradadr: Genel istencin yaln bir ilemiyle pekala kurulabilmektedir. Ondan sonraysa, kurulan geici hkmet, kabul edilen biime uygunsa yerinde kalr ya da egemen varlk adna yasann ngrd hkmeti kurar ve bylece her ey yoluna yordamna gre yaplm olur. Hkmeti, yukarda koyduumuz ilkeleri inemeden, meru biimde kurmann baka herhangi bir yolu yoktur.

157

xvra.

BLM

HKMETN ZORLA ELE GERLMESN NLEMENN YOLU

Bu aklamalardan kan ve XVI. Blm'de sylenenleri dorulayan sonuca gre, hkmeti kuran bat, kesinlikle bir szleme deil, bir yasadr ve yrtme gcn ellerinde tutanlar da halkn efendileri deil grevlileridir; halk, istedii zaman onlar i bana getirip istedii zaman iten uzaklatrr; onlar iin szleme yapmak deil, boyun emek sz konusudur ve devletin onlara dayatt grevleri stlenmekle yalnzca yurttalk devlerini yerine getirmi olurlar, koullar zerinde tartmaya girimek gibi bir haklar yoktur. Bu durumda halk, babadan oula geen bir ynetim kurduu zaman, -ki bu, bir aile iinde kalan monarik bir ynetim de olabilir, bir snf yurtta arasnda kalan aristokratik bir ynetim de- bu edim, kesinlikle halk balam olmaz; halk yalnzca y158

TOPLUM SZLEMES

netime, bir baka ynetim biimi isteyip deitirinceye dein, geici bir biim vermi demektir. Geri bu deiiklikler oldum olas tehlikelidir ve kurulmu hkmete, -kamu yararyla badamaz duruma gelmedike- kesinlikle dokunmamak gerekir; fakat bu saknml tutum bir tze kural deil bir siyasa ilkesidir ve devlet, askeri yetkeyi generallerine brakmak zorunda nasl deilse, sivil yetkeyi de bandakilere brakmak zorunda deildir. Bu gibi durumlarda, yerinde ve meru bir edimi bir bakaldr kargaasndan ve tm bir halkn istencini fesat bir grubun kard grltden ayrt etmeye yarayan gerekli ilemlerin tmne fazla dikkat edilmedii de ayr bir gerektir. zellikle bu noktada, bu gibi iren olaylar karsnda tzenin elverdii en sert davran gstermekten kanmamak gerekir; ne var ki, hkmdar da, gcn halka karn korumak iin bu zorunluktan alabildiine yararlanr ve kimse de, onun, erki zorla elinde tuttuunu syleyemez. nk yalnzca haklarn kullanyormu gibi grnerek bu haklan geniletmek ve dzeni yeniden salamaya ynelik halk meclislerini kamusal dirlii salama bahanesiyle engellemek, hkmdar iin ok kolaylar. yle ki, kesilmesini engelledii bir sessizlikten ya da kendisinin kkrtt birtakm dzensizliklerden yararlanarak korkudan azn aamayanlarn susuunu kendinden yana yorumlar, konumaya kalkanlar ise tepeler. Bata bir yllna seilmi olan decemvir'ler de, ite bu yolladr ki, grevlerini bir y daha uzattktan sonra corriitium toplantlarna izin vermeyerek erklerini sonsuza deil ellerinde tutmaya kalkmlard. Ve dnyann tm hkmetleri, kamu gcn bir kez elde ettiler mi, egemen gc de ayn kolay yoldan, er ge ele geirirler. Yukarda szn ettiim evrimsel halk toplantlar, zellikle de biimsel anlara gerek olmadan yaplabildikleri srece, bu ktlkleri nlemeye ya da geitirmeye yararlar; nk
159

J.-J. ROUSSEAU

zaman akll davrandn grdkten sonra insan, kendilerini nl ve zavall duruma sokmak iin ustalkl ve gizemli onca aba harcayan uluslarn an kibarln kmsemez de ne yapar? Byle ynetilen bir devletin ok az yasaya gereksinimi vardr ve yeni yasalar karmak zorunlu olduu zaman bu zorunluk herkese duyumsanr. Yeni yasa nerisini ilk yapan, aslnda herkesin zaten duyumsad bir gereksinimi dile getirmekten baka bir ey yapmamaktadr ve bakalarnn da kendisi gibi davranacan anlar anlamaz tek. tek herkesin yapmaya kararl olduu eyi yasa olarak kabul ettirmek iin artk ne dolap evirmek ne de sz ustalna bavurmak gerekir. ok bilmiler, kurulutan kt devletlerden bakasna bakmadklar ve o devletlerde byle bir dzen kurmann olanakszlndan etkilendikleri iin yanlrlar. Bu ok bilmiler, usta bir ktnn, akl elmesini bilen iyi bir konumacnn Paris ya da Londra halkna neler yutturabileceini dnerek glerler. Bilmezler ki, Cromwell, Bern'de olsa, halk onu tefe koyard; Beaufort Dk ise Cenevrelilerin hmna urard. Ama toplumsal ba gevemeye ve devlet gszlemeye, kiisel karlar kendini daha ok duyumsatmaya ve kk topluluklar byk topluluu etkileri altna almaya balad zaman genel kar etkisini yitirir, genel yarara kar kanlar olur; artk oybirlii diye bir ey kalmaz; genel isten, herkesin istenci olmaktan kar; elikiler, tartmalar ba gsterir; en iyi grler bile kavgasz grltsz kabul edilemez olur. Ve sonunda yklmaya ^z tutan devlet, aldatc, bo bir grnt olarak varlifi srdrr olduunda, yreklerde toplum sevgisi kalmadnda, en aalk karlara utanmadan kamu yarar gibi kutsal bir ad yaktrldmda genel istencin sesi soluu kmaz olur; gizli emellerin gdmndeki insanlar, sanki devlet hi var olmam gibi, artk birer yurtta olarak gr be162

TOPLUM SZLEMES

lirtmezler ve yalnzca zel kar gzeten birtakm haksz kararlan yasa diye yuttururlar. Bundan, genel istencin yok olduu ya da yozlat sonucu mu kar? Hayr, genel isten hibir zaman deimez, bozulmaz ve anln yitirmez; fakat kendisine stn gelen baka istenlere bamldr artk. Kendi karn ortak kardan ekip ayran herkes, unu da iyice grr ki, bunu tam olarak yapmas olucu (mmkn) deildir; ama elde etme iddiasnda olduu kiisel yarar yannda kamunun urad zarar ona vz gelir. Bu zel kar dnda genel yarar, bir bakas denli yrekten ister; yine kendi kar iin... Para karl oyunu satarken bile kendisindeki genel istenci sndremez, yalnzca yan izer. Onun yanlgs, sorunun anlamyla oynayp sorulandan baka eye yant vermesidir: yle ki, verdii oyla, "Bu, devlete yararldr", diyecei yerde, "Falanca grn kazanmas filanca kii ya da falanca parti iin yararldr", der. Byle olunca da halk toplantlannda, kamu dzenini gzeten yasa, genel istenci kollamaktan ok bu istencin hep sorgulanmasn ve yant vermeye zorlanmasn salamaya ynelik olur. Bu noktada, her trl egemenlik ediminde salt oy kullanma hakk zerine, hibir eyin yurttan elinden alamayaca oy hakk zerine; ve hkmetin yalnz kendi yelerine salamaya byk zen gsterdii gr bildirme, neride bulunma, irdeleme, tartma hakk zerine birok dnce ileri srebilirdim; fakat bu nemli konu, ayrca ele alnmay gerektiriyor, bense hepsini burada syleyemem.

163

XIII. B L M
OYLAR

Yukanki blmden de anlald gibi kamu ilerinin ele aln biimi, tresel durum ile siyasal btnn sal konusunda olduka gvenilir ipular verebilir. Halk toplantlarnda ne denli uyum olursa, yani grler oybirlii dzeyine ne denli yaklarsa, genel isten de o denli ar basar; fakat uzun tartmalar, anlamazlklar, patrtlar, zel karlarn ykseliini ve devletin kn haber verir. Ama devletin yapsnda iki ya da daha ok snf bulunuyorsa -Roma'da, cumhuriyetin en gzel zamanlarnda bile kavgalaryla comitia'lan altst eden patriciuslar ile plebler gibi tpk- o zaman durum o denli ak seik grlemez; ne var ki, bu ayrks (istisnai) durum, gerek olmaktan ok grntseldir; yoksa siyasal btnn znde var olan kusurdan tr devlet iinde iki devlet varm gibi olurdu; ayn zamanda ikisi iin doru ol164

TOPLUM SZLEMES

mayan, ayr ayr her biri iin dorudur. Gerekten de en frtnal dnemlerde bile -Senato ie karmad zaman- halkdanlar (plebisitler), grltsz patrtsz ve byk bir katlmla geerdi. Yurttalarn yalnz tek kan bulunduundan halkn da ancak tek istenci vard. emberin teki ucunda da oybirlii grlr; kle durumuna den yurttalar zgrlklerini de, istenlerini de yitirdikleri zaman. O zaman kayg ve dalkavukluk, oylan alka dntrr; artk konuup tartmak yoktur; ya tapnma lsnde hayranlk ya da kargma (lanetleme) vardr. mparatorlar dneminde senato, grn bylesine aalk biimde belirtirdi. Kimi zaman da bunu yaparken gln birtakm nlemler alrlard1: rnein Tacitus'un gzlemlediine gre, Othon zamannda senatrler, Vitellius'a ilen yadnrken bir yandan da -ne olur ne olmaz, gn olur baa geerse kimin ne sylediini bilemesin diye- korkun bir grlt yaparlard. Bu tr eitli dncelerden, -genel istencin daha zor ya da daha kolay anlalabilir olmasna ve devletin daha az ya da daha ok kntde olmasna bal olarak- oylarn nasl saylp nasl karlatrlacan dzenleyecek kurallar doar. Doas nedeniyle oybirlii ile onanmas gereken bir tek yasa vardr, o da toplum antlamasdr. nk yurttalarn ortakl, dnyada gnlll en ok gerektiren battr. Her insan zgr doduu ve kendi kendisinin efendisi olduu iin, her ne bahaneyle olursa olsun, hi kimse onu, o istemedike buyruu altna alamaz. Bir klenin olu da babas gibi kle doar, demek, ocuun insan olarak domadn savlamak olur. Bu u demektir ki, toplum antlamas yapld srada ona kar kanlar olursa bu, szlemeyi geersiz klmaz; yalnzca kar kanlann anlamaya katlmalarn engeller; onlar da yurttalar arasnda yabanc durumuna derler. Devlet kurul* Tacitus: Tarih 1 , 8 5 . 165

J.-J. ROUSSEAU

duktan sonra orada oturan, anlamay onam demektir, devletin topraklan zerinde oturmaksa, onun egemenliine boyun emek demektir.1 Bu ilk szleme dnda, ounluun oyu da, geri kalanlan her zaman balar ki, bu da, szlemenin bir sonucudur. Fakat bir insan nasl olur da hem zgr olur hem de kendisinin olmayan istenlere boyun emeye zorlanr, diye bir soru gelir akla. Kar kanlar zgr iseler nasl olur da onamadklan yasalara boyun eerler? Benim yantm u: Soru yanl soruluyor. Yurtta, tm yasalan, -kendi kar ktklann bile- bu yasalardan birini inedii zaman onu cezalandranlar bile kabul etmektedir. Devletin yelerinin tmnn durgan (constant) istenci, genel istentir ve yeler, bu isten dolaysyla hem yurttatrlar, hem de zgr 2 . Halk meclisinde bir yasa nerildii zaman, halktan tam tamna istenen, neriyi kabul ya da reddetmesi deil, nerilen yasay, kendi istencinden baka bir ey olmayan genel istence uygun bulup bulmadn belirtmesidir ve herkes bu konudaki grn oyuyla bildirir; oylann hesaplanmas sonucu genel isten ortaya kar? Byle durumlarda benimkine kart bir kan stn geldii zaman bu, ancak benim yanldm ve genel isten sandm eyin genel isten olmadn gsterir. Benim kiisel grm stn gelseydi, istemi olduumdan baka bir ey yapm olacaktm ki, o zaman da zgr olmam olacaktm.
1 Bu durum yalnzca zgr bir devlet iin sz konusudur; nk bundan baka, bir insan aile, mal mlk, barnma, gereksinimler, zorbalk gibi nedenlerle de bir memlekette istemeye istemeye kalabilir. Byle bir durumda o kimsenin o memlekette kalmas, szlemeye ya da szlemenin inenmesine raz olduu anlamna gelmez. Cenova'da cezaevlerinin cephesinde ve krek hkmllerinin prangalannda Libertas (zgrlk) yazar. Bu uygulama, yerinde ve dorudur. Gerekten de her devlette yurttalarn zgr olmasn engelleyenler kt kiilerdir. Ancak tm bu kt kiilerin zincire vurulduu bir lkede zgrlkten tam anlamyla yararlanlabilir.

166

TOPLUM SZLEMES

Aslnda bu, genel istencin tm zelliklerinin yine de ounlukta olduunu gsterir, bu zellik yitiriince hangi taraftan olursanz olun artk zgrlk diye bir ey kalmamtr. Halk tartmalarnda genel istencin yerini zel istenlerin nasl aldn yukarda gsterirken bu uygunsuzluu nlemenin uygulanabilir umarlarn (arelerini) yeterince belirtmitim; aada da sz edeceim bunlardan. Bu genel istenci ortaya karmak iin gerekli oy orantsna gelince, bu oranty belirleyebilmek iin temel alnacak ilkeleri de sylemitim. Tek oyluk ayrmllk, eitlii; tek kiinin kar kmas, oybirliini bozar; fakat oybirlii ile eitlik arasnda, birbirine eit olmayan birok paylam vardr ki, siyasal btnn gereksinimlerine ve durumuna gre bu say saptanabilir. Oylar arasndaki bu ilikileri dzenlemeye yarayabilecek iki genel kural vardr: Biri, tartmalar ne denli nemli ve ciddi ise ar basan grn oybirliine o denli yaklamas gerektii; teki ise, ele alnan sorun ne denli ivedilik istiyorsa oylarn paylamnda aranan farkn o denli azaltlmas ve hemen sonulanmas gereken tartmalarda, tek oy fazlaln yeterli saylmas gerektiidir. Bu kurallardan birincisi yasalar iin, ikincisi ise iler iin daha elverili grnyor. Her ne olursa olsun, bir karar vermek iin gerekli ounlua verilebilecek en iyi oranlar yine bu kurallarn katmyla elde edilebilir.

167

m.

BLM

SEMLER

Hkmdarla devlet grevlilerinin seilmelerine gelince, bu seimler, daha nce sylediim gibi karmak ilerdir ve burada, biri seim, teki adekme (kura) olmak zere tutulacak iki yol vardr. Her iki yol da eitli cumhuriyetlerde kullanlmtr ve gnmzde de Venedik dounun seiminde, ikisinin ok karmak bir karmnn kullanld grlyor. Montesquieu, adekme yoluyla seim, demokrasinin doasmdandr, der. Kabul, ama nasl peki? Montesquieu, adekme kimseyi zmeyen bir seim biimidir, diye srdrr; her yurttaa, yurda hizmet yolunda yeterli bir umut pay brakr. Yeterli aklamalar deil bunlar. Balarn seilmesi iinin bir egemenlik ilevi deil bir ynetim ilevi olduu dikkate alnrsa, adekme ynteminin demokrasinin doasna neden daha uygun olduu o zaman anla168

TOPLUM SZLEMES

lir, nk demokraside ynetim, ilemler ne denli az olursa o denli iyidir. Her gerek demokraside bakanlk grevi bir stnlk deil, falancadan ok filancaya dayatlmas hi de adil olmayan zahmetli bir yktr. B grevi, adekmede kim ktysa ona, yalnzca yasa dayatabilir. nk o zaman koullar herkes iin ayn olur ve seim herhangi bir insan istencinden bamszlatndan yasann genelliini bozan hibir zel uygulama kalmaz. Aristokraside hkmdar yine hkmdar seer, ynetim ise kendi kendine yaamn srdrr; ve oylar da ancak aristokraside yerini bulur. Venedik dolannm seimiyle ilgili rnek, bu ayrm ortadan kaldrmak yle dursun iyiden iyiye dorular. Bu karma biim, karma bir ynetimde en uygun biimdir. nk Venedik ynetimini gerek bir aristokrasi gibi grmek yanltr. Venedik'te halkn ynetime hibir katlm yoksa da soylular, halkn kendisidir. Soyluluk olarak yalnzca bombo bir ekselans unvanna ve byk kurultaylarda bulunma hakkna sahip olan Barnabote dedikleri bir sr zrt soylu, hibir bakanlk grevine hibir zaman yanamamtr. Bu byk kurultay Cenevre'deki bizim genel kurultaymz denli kalabalktr, ama o nl yeleri, bizim yaln yurttalarmzdan fazla bir ayrcala sahip deillerdir. ki cumhuriyet arasndaki byk oranszlk bir yana braklrsa uras tartma kabul etmez ki, Cenevre burjuvazisi tam anlamyla Venedik soylu snfnn yerini; bizim Cenevre doumlularmz ve halkmz, kentlileri ve Venedik halknn yerini; kyllerimiz ise topraa bal uyruklarnn yerini tutmaktadr. Ve buna ek olarak nereden baklrsa baklsn bu cumhuriyet, bykl bir yana, ynetimiyle bizimkinden daha aristokratik deildir. Aradaki tek ayrm, mr boyu bakanmz olmadndan onlar gibi adekimine gereksinim duymamamzdr. Trelerden yeteneklere, ilkelerden varslla dein her eyin eit olduu gerek bir demokraside, adekme yntemiyle sei169

J.-J. ROUSSEAU

min sakncas azdr; filancann ya da falancann seilmesi hemen hi nem tamaz. Ne var ki, daha nce de sylediim gibi, gerek bir demokrasi hibir zaman var olmamtr. Oylama ve adekme yntemleri birarada olursa, askerlik grevi gibi zel yetenek isteyen yerler oylamayla; yarg ileri gibi saduyunun, adalet duygusunun ve drstln yeterli olduu yerler ise adekmeyle doldurulmaldr; nk iyi kurulmu bir devlette bu niteliklere herkes sahiptir. Monari ynetimlerinde ne oylamann, ne adekmenin yeri vardr. Monark, tze gerei hkmdar ve bakan olarak tek bana yetkili olduundan yardmclarn seme hakk da yalnz ona aittir. Abbe de Saint-Pierre, ynetimde Fransa kralna yardmc olan kurullarn oaltlmasn ve kurul yelerinin oylamayla seilmesini nerdii zaman, bu nerisinin ynetim biimini de deitireceini gremiyordu. Geriye, halk meclislerinde oy verme ve oy toplama yollar zerinde konumam kald sanrm; fakat Roma'daki siyasal dzenein tarihesi, benim bu konuda koyabileceim tm ilkeleri belki daha iyi aklayacaktr. ki yz bin kiilik bir kurulda kamusal ve zel ilerin nasl ele alndn biraz ayrntl biimde grmek, akll bir okuyucu iin yabana atlr bir ey deildir.

170

IV.

BLM

ROMA'DAK COMTA'LAR

Elimizde Roma'nm ilk zamanlaryla ilgili hibir salam belge yok; hatta bu konuda anlatlan eylerin ou da, byk olaslkla uydurma 1 ; tarihin genellikle en aydnlatc blm olan ve halklarn oluumunu anlatan blm ise, eksiklii en ok duyumsanan blm. Yaadmz deneyimler, imparatorluklarda devrimlerin olu nedenlerini retiyor her gn bize; fakat artk yeni yeni halklar olumad iin nasl olutuklarn ancak varsaymlara dayal sanlarla aklayabiliyoruz. Yerlemi uygulamalar en azndan bunlarn bir kayna olduunu gsterir. Ucu bu kaynaklara dein uzanan ve en yetkili
1 Romulus szcnden geldii iddia edilen Roma ad, Yunancadr ve g anlamna gelir; Numa ad da, Yunancadr ve yasa demektir. Roma kentinin ilk iki kralnn, yapacaklar ilere bylesine uygun den adlar nceden alm olmalarm neye yormal? 171

J.-J. ROUSSEAU

kiilerin destekledii, en salam kantlarn dorulad geleneklerin en gvenilir gelenekler olarak kabul edilmesi gerekir. Dnyann en zgr ve en gl halknn, en yksek erki nasl kullandn aratrrken izlemeye altm ilkeler ite bunlar. . Roma'nn kuruluundan sonra yeni gelimeye balayan cumhuriyet, yani Albin'Ier ve Sabin'Ier ile yabanclardan oluan kurucu ordusu, snfa ayrld ve bu blnmeden tr de bunlara tribus1 dendi. Bu tribus'larn her biri on curia'ya, her curia da decuria'lara ayrld; her birinin bana da curion ve decurin ad verilen biri geirildi. Ayrca her tribus'dan centuria ad verilen yz svarilik ya da valyelik bir birlik karlyordu. Anlalaca gibi kk bir kent iin pek de zorunlu olmayan bu blmler, balangta yalnzca askeri idi. Fakat yle grnyor ki, bir eit byklk gds, kk Roma kentini dnya bakentlerine yarar bir dzen kurmaya, ok nceden yneltiyordu. Bu ilk blnmeden tr ok gemeden bir saknca kt ortaya: Albin'Ier2 ile Sabin'Ier3 ayn durumda kalrlarken yabanclar 4 snf, yeni yabanclarn katlmyla srekli bymeyi srdrd ve teki ikisini glgede brakt. Servius'un bu tehlikeli hakszla bulduu umar, blkleme ilkesini deitirmek ve rklara dayanan ilkeyi kaldrp onun yerine her tribus'un kentte oturduu kesime dayal bir blkleme getirmek oldu. Tribus saysn ten drde kard. Bunlarn her biri Roma tepelerinden birinde oturuyor ve oturduu tepenin adn tayordu. Servius, o gnk eitsizlie umar bulurken ilerisi iin de eitsizlii nlemi oldu. Bu blklemenin yalnz yerlere gre deil insanlara
1 2 3 4 Tribus: Latince kabile. Ramnes. Tatienses. Luceres. 172

TOPLUM SZLEMES

gre olmas iin de, bir mahalle halknn baka bir mahalleye gemesini yasaklad; bu da, rklarn birbirine karmasn nledi. Ayrca eski svari centuria'snn mevcudunu iki kat artrd gibi bunlara on iki tane daha ekledi; ama hep eski adlarn koruma kouluyla. Bu yaln ve iyi dnlm umar sayesinde valyeleri halktan ayrma iini, halkta homurdanmalara neden olmadan tamamlad. Bu drt kent tribus'una Servius, on be tane daha ekledi. On be kanton da krsal alanda yaayan kimselerden oluturulduklar iin bunlara, krsal tribuslar dendi. Bunlarn ardndan bir o sayda tribus daha kuruldu ve Roma halk otuz be tribusa ayrlm oldu; bu say, cumhuriyetin sonuna dein deimedi. Bu kentsel ve krsal tribus ayrtlamasmdan (tefrikinden) dikkate deer bir sonu domutur. Sonu dikkate deerdir nk bir baka rnei yoktur ve Roma, hem trelerinin korunmasn hem imparatorluunun genilemesini buna borludur. Kent tribuslannn, ksa zamanda hak etmedikleri bir gce ve ne kavutuklar ve krsal tribuslar glgede braktklar sanlabilirse de bunun tersi olmutur. lk Romallarn kr yaamna ne denli dkn olduklar bilinir. Bu sevgi, onlara, -krsal ve askeri almalar zgrlkle badatrm ve sanat, zanaat, entrikay, varsll ve klelii adeta kentlere srm olan- o bilge kurucularndan kalmadr. Roma'nm tm nl yurttalar kylerde yaayp tarmla uratklarndan cumhuriyetin dayanaklarn krsalda aramak alkanlk olmutu. En saygdeer patriciuslar byle davrand iin herkes de buna rabet etti; kyllerin almayla geen yaln yaamlarn, Romal burjuvalarn aylak ve miskin yaamlarna yeledi; kentte umarsz bir emekiden baka bir ey olmayan adam, tarlada altnda saygn bir yurttaa dnyordu. Varro, "Bizim yce ruhlu atalarmzn, onlar sava za173

J.-J. ROUSSEAU

mantarnda savunan, bar zamanlarnda besleyen bu gl ve yrekli insanlar yetitiren yuvalan kylerde kurmu olmalar bouna deildir", der. Plinius da, krsal tribuslarn, onlar oluturan insanlardan tr sayg grdklerini; horlanmak istenen miskinlerin ise, aalama anlamna kent tribuslarma gnderildiini sylyor aka. Sabia'l Appinus Claudius, yerlemek zere Roma'ya geldiinde byk sayg grd ve bir krsal tribus'a yazdrld; bu tribus, daha sonra onun soyadn ald. Azat edilen kleler de hibir zaman kr tribuslanna deil kent tribuslarma girerlerdi hep; ve tm cumhuriyet dnemi boyunca bu azatl klelerden herhangi birinin, yurttalk hakkn elde etse bile, devlette yksek bir oruna geldii grlmedi. ok iyi bir ilkeydi bu; ama uygulamada ylesine ileri gidildi ki, sonunda deiiklik yapld ve dzen, kukusuz bozuldu. nce, censorla, yurttatan, bir tribustan tekine akllarna estiince aktarma yetkisini sahiplendiler ve ou yurttan istedii tribusa ye olmasna izin verdiler. Bu izin, kukusuz hibir iyi yan olmad gibi, censorluun elinden en nemli yetkilerinden birini alm da oluyordu. Dahas, byklerin ve gllerin hepsi krsal tribuslara yazld ve yurttalk hakk kazanan azatl kleler de, ayaktakmyla birlikte kent tribuslarnda kald iin, genelde tribuslarn ne yer, ne toprak bakmndan bir anlam vard artk; birbirlerine yle karmlard ki, kimin hangi tribusun yesi olduunu kaytlara bakmadan anlama olana kalmamt; yle ki, tribus szc gerek anlamn yitirip kiiselleti, daha dorusu bir dleme (fanteziye) dnt. Buna ek olarak, daha ulalabilir nitelikteki kent tribusl&n, comitialarda. ou zaman daha gl durumdaydlar ve bu comitialar oluturan ayaktakmnm oylarm satn almaya kalkacak denli alalanlara devleti sattlar. Curialara gelince, devletin kurucusu, her tribus'tan on curia kard iin, o zamanlar kent duvarlan ardna kapanm du174

TOPLUM SZLEMES

ramdaki tm Roma halk, otuz curia'ya ayrlm oldu*; her curia' nn kendi tapma, tanrlar, grevlileri, rahipleri ve compitalia ad verilen bayramlar vard; bu bayramlar, sonralar ky fnKs'larmca benimsenen paganaliaara benziyordu. Servius, tribuslann saysn drde kardnda bu otuz says drt tribusa eit olarak blnemeyeceinden, onlara dokunmak istemedi; tribuslardan bamsz kalan curialar da, Roma halknn ayr bir blmn oluturdular. Fakat ne krsal tribuslarda ne de bunlar oluturan halkta, curialann sz bile edilmedi; nk curialar batan baa sivil bir kuruma dnmlerdi ve asker toplamak iin baka bir dzen kurulmutu; bu yzden de Romulus'un ordu birlikleri anlamn yitirmiti** Her
* Bilinen en eski Roma kent devletinde toplumsal rgtlenme aile ile balyordu. "Tm haklara sahip" diyebileceimiz tm haklara sahip yurttalara patrici (patricius'an oulu) denirdi ve bu patrici ailelerinden aralarnda kan ba olanlar, gens denilen bir eit klanlar olutururlard. On ge/ulik topluluklara curia ad veriliyordu. Bunlarn ortak mlkleri ve tannlan vard. Curialan, toplumsal olduu denli yerel siyasal gruplamalar olarak grmek de olucudur. On curia'hin biraraya gelmesiyle bir tribus oluuyordu. Sylencenin ve gelenein Servius Tullius'a balad deiikliklere dein Roma' da yaayan halk, tribus'a ayrlmt. Buna gre, Roma halk, -EtrskeRamnes, Tities ve Luceras adl tribus ile otuz curia ve yz gens'ten oluuyordu. Roma kent halk, kamuyu ilgilendiren konulan comitia criata'da (curiata meclisinde) grp^karara balard. Comitia centuria (centuriameclisi) oluturuluncaya dein y a l n z c a p a t r i c i u s l m n katld, snrl haklara sahip pleb yurttalarn ise katlmad comitia curiata, bu nedenle tam bir halk meclisi deil idiyse de J.-J. Rousseau'nun szn ettii bu en eski Roma'nm yasama ve yrtme erkine sahip tek meclisiydi ve en ilgin zellii de, uygulad oylama yntemiydi. Adndan da anlald zere curia birliklerinden, yani 30 curia'dan oluan comitia curiata'da her curia'nn bir oyu vard. Mecliste ele alnan iler, lehte ve aleyhte oy veren curia'lann saysna gre karara balanrd. Bununla birlikte oturumlara tm haklara sahip her yurtta, yani tm patriciuslar katlrd; ama onlarn bu katlm, kendi curialarn oluturmak iindi, onu temsil etmek iin deil. (ev.) ** Balangta Roma ordusu, kentteki tribus'lm toplanan askerlerden kurulmutu, dolaysyla da yalnzca patriciushrdan oluuyordu. Devlet gelitike asker gereksiniminin yalnzca patriciushrdaa giderilmesi olanakszat ve varsllam plebierdcn de yararlanma yoluna gidildi. nce 175

J.-J. ROUSSEAU

yurtta tribuslardan birine kaytl idiyse de herhangi bir curiaya ye bulunmayanlar da oktu. Servius, nceki ikisiyle hibir ilgisi olmayan nc bir blkleme daha yapt; ve bu ncs, yaratt etkilerden tr en nemlisi olmutur. Servius, tn Roma halkn alt snfa ayrd; bunu r yerlere, ve insanlara gre deil mal mlke gre yapt. yle ki, ilk snflar varsllardan, son snflar yoksullardan ve orta snflar orta haillerden oluuyordu. Bu alt snf, centuria denilen yz doksan altble ayrlyordu; bu centuria 1ar snflara yle dalyordu ki, birinci snf tek bana yardan ou elinde tutuyor, son snf ise tek bir centuria oluturuyordu. Bu durumda, sayca en az olan snf en ok centuria 'ya sahip oluyor ve sonuncu durumdaki snf ise, sayca Roma halknn yandan fazlasn oluturduu halde tek centuria saylyordu.*
askerlik ve vergi devlerinde balayan patricius, pleb eitlii, daha sonra yurttalk haklarnn tmiinil kapsayacak biimde geniledi. Patricius olsun, pleb olsun tm halk, varsllk dzeylerine gre be ble aynld. Her ble belli, fakat ayr sayda centuria (yz kiilik svari ya da piyade birlii) kartma ykmll getirildi. Kent iindeki tribus (tribus urbanae) says ten drde karld; kent dndaki halk da on yedi tribusa (tribus rusticae) aynld. Tribuslar kabile ve airet birlii olma zelliklerini yitirip yerelletiler. Pleblere yklenen vergi verme ve askerlik yapma devlerinin siyasal haklarla beslenmesi gerektiinden patriciaslarla pleblerin ayrmsz katldklar yeni bir meclis, yani comitia centuriata (centuria meclisi) oluturuldu. Kent dnda, yzler (centuria) olarak toplanan bu meclis, tm halkn siyasal istencini ortaya koyduu gerek yasama meclisi ilevini yerine getirdi, fakat comitia curiata da, centuria meclisinin yannda varln, giderek azalan etkisi ve ileviyle- bir zaman daha srdrd. (cv.) Yz kiilik centuria'lar halinde asker veren alt snf vard. Birinci blkte (ya da snfta) en zenginler yer alyordu ve bunlar tm donanmlar kendilerinden olmak zere on sekiz centuria svari ve seksen centuria ar piyade (toplam 98 centuria) veriyorlard. kinci, ncU ve drdnc blklerin her biri yirmier, beinci blk ise otuz centuria hafif piyade veriyordu. Bu be snfn da altna den ve snflar d kabul edilen yoksullardan be centuria alnyordu. (Toplam yz doksan centuria...) Bunlardan drdn demirci, marangoz vb. gibi zanaatkrlar, beincisini ise, yeri yurdu olmayan ve proletarii denen katman oluturuyordu. 176

TOPLUM SZLEMES

Halk kendisine neden byle bir biim verildiini anlamasn diye/Servius, ie askeri bir hava vermiti: kinci snfa zrh ustalarndan iki centuria, drdnc snfa da silah ustalarndan iki centuria koydu. Sonuncu snfn dnda her snfta, genlerle yallar birbirinden ayrtlad (tefrik etti); yani askerlik yapmak zorunda olanlarla yalarndan tr yasalarca askerlik dnda tutulanlar bir tutmad; bu ayrtma ise, sk sk nfus saym yaplmasn, varsll temel alan ayrtmadan daha ok zorunlu kld. Servius ayrca halk toplantlarnn Campus Martius'da yaplmas ve askerlik andaki herkesin bu alana silahlaryla gelmeleri koulunu koymutu. Sonuncu snfta ayn gen, yal ayrmn yapmamasnn nedeni, bu snf oluturan aa katmandan halka, yurtlar uruna silah tama onurunun tannmam olmasyd; insann yuvasn savunma hakk elde etmesi iin nce yuvas olmalyd. Gnmzde krallarn ordularn baarlaryla parlatan sryle baldn plan iinde, herhangi bir Roma askeri birliinden tekme tokat kovulmayacak bir tek kii gsterilemez; hem de askerlerin, zgrln savunuculan durumunda olduklan bir dnemde... Bununla birlikte bu sonuncu snfta proletariusla ile capite censi ad verilenler de birbirinden ayrtlanmt. ProleiariMJar, tmyle sfr tketmi deillerdi ve devlete en azndan yurtta, hatta skk zamanlarda asker veriyorlard. Hibir eyleri olmayan ve kelle hesabyla adamdan saylanlar ise, bsbtn yok saylrlard; bunlara grev verme ltfunda bulunan ilk kii, Marius'tur*. Burada, bu nc blklemenin iyi mi, kt m olduuna karar vermeksizin unu syleyebilirim ki, bunu uygulanabilir
Comitia cenlurila'da (centuria meclisinde) birinci snf oluturan zenginler, 98 centuria ile 98 oya sahip olduklarndan, 193 centurialk mecliste ounluu ellerinde tutuyorlard. (ev.) Caius Marius ( 1 0 157-86). Romal general ve siyasa adam. (ev.) 177

'-K. -

J.-J. ROUSSEAU

klan tek ey, ilk Romallarn yaln treleri, karc olmay- lan, tarm sevmeleri, tecimi ve kazan tutkusunu kmsemeleridir.. Gnmzde hangi halk, -o yiyip bitirici agzll, kaygl ruhu, dalavereleri, dur durak bilmeyen devingenlii, ard arkas kesilmeyen yazgsal devrimleriyle- byle bir kurumu, yirmi yl, tm devleti allak bullak etmeden yaatabilir? unu da kesinlikle unutmamak gerekir ki, bu kurumdan daha gl olan treler ve censor'Iuk, Roma'da kurumun kt yanlarn dzeltti ve varsllyla fazla gsteri yapan kimi kiiler, kendilerini yoksullar snfna srlm buldular. Iim bunlar, gerekte ortada alt snf varken neden srarla be snftan sz edildiini anlamamz kolaylatryor. Ne orduya asker veren, ne de oy vermek zere Mars Alan'na1 adam gnderen ve Cumhuriyet'te hemen hibir ie yaramayan altnc snf, hesaba ok az katlyordu. Roma halknn ayrld eitli blkler, ite bunlard. imdi de bunlarn meclis toplantlanndaki etkilerini grelim. Yasa uyarnca dzenlenen bu toplantlara comitia denirdi; olaan toplant yeri Roma kent alan ya da Campus Martius'du; toplant hangi biim altnda yaplmas istenmise ona gre u addan birini alrd: Comitia curiata, comitia centuria ve comitia tributa. Curiala comitia'sn Romulus, centuriala comift'a'sn Servius, tribus'lar comitia'sn halk tribunus'lar kurmutu. Comitia'la dnda hibir yasa onaylanmad ve hibir yksek devlet grevlisi seilmedii ve bir curia'ya, centuria!ya ya da tribus'a kaytl olmayan hi kimse bulunmad iin hibir yurtta da oy hakkndan yoksun kalmazd; ve Roma halk, gerek tzel gerek edimsel olarak gerekten egemendi.
* Mars Alan'na, diyorum, comitia'lax, centurialar halinde burada toplanrd. bf iki durumda ise halk ya forum'da ya da bir baka yerde toplanrd; ama o dneridc capite censiler'm etkileri birinci snf yurttalar lsndeydi, szleri de geiyordu. 178

TOPLUM SZLEMES

Comitidlar yasaya uygun biimde toplanmalar ve toplantlarda alman kararlarn yasa gcnde olabilmesi iin koulun gereklemesi gerekiyordu: Birincisi, comitia'y toplantya aran orun (makam) ya da yksek grevli, bu i iin gerekli yetkeyle donanm olmalyd; ikincisi, toplant, yasann izin verdii gnlerden birinde yaplmalyd; ncs, kehanetler toplant iin elverili olmalyd. Birinci koulun nedenini aklamaya gerek yok. kincisi, bir dzen sorunu: rnein comitia toplantlar, kutsal gnlerde ve pazar kurulduu gnler yaplamazd, nk ilerini grmek iin Roma'ya gelen ky insannn, toplant alannda geirecek zaman yoktu. Senato, nc koulu kullanarak gururlu ve kabna smayan, kpr kpr bir halk dizginliyor, dikbal tribunuslarn coku ve tutkularn gerektii gibi yumuatyordu. Ne var ki, tribunuslar bu skc engelden kurtulmann eitli yollarn bulmulard. Comitia'larn kararna sunulan iler, yalnzca yasalarn kabul ve yneticilerin seimi deildi. Roma halk, ynetimle ilgili en nemli ilevleri kendi elinde toplad iin, Avrupa'nn yazgsn bu toplantlarla ynlendiriyordu. Ele alman konularn eitliliinden tr toplantlar da, halkn karar verecei konulara gre, eitli biimler alyordu. Bu eitli biimler konusunda bir yargya varmak iin onlar karlatrmak yeter. Romulus, curialan kurarken senatoyu halk, halk da senato araclyla dizginlemeyi ve bu arada tmn birden denetim altna almay dnmt. Bylece, patricilara brakt gc ve varsll, halka saysal stnlk salayarak dengelemi oluyordu. Fakat yine de, monarinin ruhuna uygun olarakpatricius'lara, buyruklar altnda olan clienlsrin* sa* Cliens: Roma ailesi iinde saltk yetkenin simgesi olan babann, olundan sonra ve klesinden nce gelen yanamalar. Bu insanlar, gerek fetihler ve istilalar gerek ekonomik nedenlerden tr haklarn ksmen yitirmi ve hizmet etme ykmll ile aile reisinin korumas altna girmi kimselerdi. Roma tzesinde zel bir statleri vard. (ev.) 179

J.-J. ROUSSEAU

hip olduu oyokluu araclyla, daha byk yararlar salad. Bu hayranlk uyandrc patricius-cliens kurumu gerek siyasa gerek insanlk asndan bir bayapttr ve bu kurum sayesindedir ki, cumhuriyetin ruhuna bylesine aykr olan patricia'lk ayakta kalabilmitir. Dnyaya bu gzel rnei verme onuru, yalnz Roma'ya aittir. Bu uygulamann ktye kullanld grlmedi, ama onu izleyen de hi olmad. Bu curial ar dzeni, krallar dneminde, Servius'a dein ayakta kald; ve sonuncu Tarquinius'un* krall meru saylmadndan, krallk dnemi yasalarna, -onlar teki dnemlerin yasalarndan ayrt etmek iin- genel olarak leges curiatae denmitir. Cumhuriyet dneminde curial ar, hep drt kent curia 'siy la snrl tutulduklarndan ve yalnzca Roma'daki ayaktakmn ierdiklerinden, ne patricius'larm banda bulunan Senato'ya uygun dyorlard, ne de -kendileri pleb olmakla birlikte- varlkl yurttalarn banda bulunan tribunuslara uygundular. Bu nedenlerle de gzden dtler ve ylesine deersiz sayldlar ki, comida curiata'\arm yapmalar gereken eyi curialmn biraraya gelen otuz lictor'u yapar oldu. Halkn centurialara blnmesi, aristokrasiye ylesine uygun dyordu ki, comitia centuriata adn tayan ve consulleri, censor'lan ve teki fildii koltuklu magistratuslm** seen centurialar meclisi toplantlarnda Senato'nun neden her zaman baskn kmad ilk bakta anlalamaz. Gerekte tm Roma halknn blnd alt snf oluturan yz doksan centuria'dan doksan sekizi birinci snfa girdii, ve oylar centuria bana bir oy zerinden hesapland iin, bu birinci snf, oy sa* Eski Rona'nn krallk dneminde, kimi birbiriyle akraba olan tam yedi kraln Tarquinius adn tad grlr. Servius Tullius'un damad ola Tarquinius Superbus'un, Tarquinius'lann sonuncusu ve krallk dneminin son kral olduu sylenir. (ev.) ** Eski Roma'da ilk nagistratus'lar fildii koltuklarda otururlard. (ev.) 180

TOPLUM SZLEMES

ys bakmndan tek bana tm teki snflara stn geliyordu. Birinci snftaki tm centuria'lar szbirlii ettiler mi, oy toplama ilemi srdriilmezdi bile; aznln ald karar ounluun karar yerine geerdi, ve denebilir ki, cetturia meclisi toplantlarnda iler, oyokluuna gre deil para okluuna gre sonulanrd. Fakat bu an yetke iki yoldan yumuuyordu: Birincisi, genel olarak tribunus'lann ve hemen her zaman da pleb'lerin pek ounun zenginler arasnda bulunmas, birinci snfta patricius larn isel (manevi) arln dengeliyordu. kinci yol ise uydu: Centurialaa, sralanna gre oy verdirecek oylamay, birinci centuria'dan balatacak yerde bu i iin adekme ile ilerinden biri seiliyordu ve seilen1 tek bana seimini yapyordu; ondan sonra, bir baka gn de teki tm centuria'lar snflarna gre srayla oy vermeye anlyor ve genellikle de oylann ilk oy ynnde kullanyorlard. Bylece ilk ve rnek olmann salad yetke, bir snftan alnp, demokrasi ilkesine uygun olarak, adekmeye veriliyordu. Bu yntemin bir baka yaran daha oluyordu ki, o da uydu: Krsalda yaayan yurttalar, bu iki oylama arasnda, geici olarak belirlenen adayn deeri konusunda bilgi edinmeye zaman buluyor ve oylarn ona gre kullanyorlard. Fakat ne var ki, ilerin ivedilii bahanesiyle bu ynteme son verildi ve her iki seim de ayn gn yaplr oldu. Roma halknn asl kurultay comitia tributa'yd. Yalnz tribunus larn ansyla toplanabilen bu kurultaylarda tribunus seimleri yaplr, onlarla ilgili olarak halka danlrd. Senato'nun comitia tributa toplantlarnda yeri de yoktu, hatta bunlara katlma hakk da; ve kendilerinin oy vermedikleri yasalara
1 Adekiminde kan centuria, ilk oyu onun kullanmas istendii iin, prae rogativa (Latince "ilk oy" ya da "oyunu ilk kullanma". ev.) adn alyordu. Franszcadaki prerogative szc de buradan gelir.

J.-J. ROUSSEAU

boyun emek zorunda olan senatrler, bu bakmdan, en sradan 'yurttatan daha az zgrdler. Bu adaletsizlik tmyle yanl anlalyordu ve tm yelerinin kabul edilmemi olduu bir oyrunun kararlarn geersiz klmaya tek bana yetiyordu. Bu toplantlara tm patriciusla, yurtta olarak sahip olduklar hakka dayanarak katlsalard bile sradan bir kii durumunda olacaklard ve -top-lantlarda her bireyin tek oyu olduundan ve en aa proletarius'un bile senato bakanndan ayrm kalmadndan- oylamay etkileyemeyeceklerdi. Bundan da anlalaca zere, bylesine byk bir halkn oylarn toplamaya yarayan bu blklemeler, bir dzeni de birlikte getiriyordu; fakat bu noktadan sonra nemsiz birer kalba indirgenip kalmyor, her biri kendisini destekleyen gr dorultusunda etkilerini srdryordu. Bu konuda birtakm ayrntlara girmeden, daha nceki aklamalardan kan sonuca gre, comitia tributalar halk ynetimine, comitia centuriatala da aristokrasiye en uygun olanlardr, diyorum. ounluunu Roma ayaktakmnn oluturduu comitia curiata'ya gelince, bu meclis ancak zorbala ve kt niyete elverili zemin hazrlad iin, ister istemez gzden dt; nk ayaklanma kkrtclar bile, kt niyetlerini fazlasyla aa vuran bylesi bir arac kullanmaktan kamyorlard. Roma halknn tm ycelii, kukusuz, meclisler arasnda en yetkini olan comitia curiata'da kendini gsterir; nk comitia curiata toplantlarnda krsal tribuslara, comitia tribunata'da ise senatoya ve patrisyenlere (patricius'lara) yer yoktu. Oylan toplama biimine gelince, bu, Sparta'da olduu lde olmasa bile, ilk Romallarda, treleri gibi yalnt. Her birey oyunu yksek sesle bildirir, bir yazman da bunu tek tek kaydederdi; her tribus'ta oylarn okluu, o tribus'un oyunu; tribus'la arasndaki oylann okluu ise, halkn oyunu belirlerdi. uhalarda da, centuria'larda da ayn yntem uygulanrd. Bu yntem, yurt182

TOPLUM SZLEMES

talar arasnda drstln egemen olduu ve insanlar haksz bir gr ya da kt bir eyi aka desteklemekten utand srece iyi bir yntemdi; fakat halkn aktresi bozulup da oylar satn alnmaya balannca, satn almak isteyenleri engellemek ve dzenbazlara ihanet yollarn kapatmak iin oylarn gizli verilmesi uygun grld. Cicero'nun, bu deiiklii, cumhuriyetin yklma nedenlerinden biri olarak grdn ve knadn biliyorum. Fakat bu konuda Cicero'nun yetkesini ne denli kabul edersem edeyin onunla ayn grte olamam. Bana gre, tersine, benzeri deiiklikler yeterince yaplmad iindir ki, devletin k abuklamtr. Salam insanlarn yiyip itikleri, hasta insanlara nasl iyi gelmezse, yozlam bir halk da, ayn biimde salam bir halkn yasalaryla ynetmeye kalkmamak gerekir. Bu ilkeyi, hibir ey, Venedik Cumhuriyeti'nin mr lsnde dorulayamaz: Bu cumhu-riyetten imdi geriye yalnzca glgesi kaldysa bunun tek nedeni, yasalarnn yalnzca kt insanlarn iine yaryor olmasdr. Gizli oy yntemi kabul edilince yurttalara, grlerini kimseye belli etmeden belirtmeleri iin levhalar datld. Levhalarn toplanmas, oylarn saylmas, saylarn karlatrlmas vb. iin de yeni birtakm yntemler getirildi. Fakat bu yeni yntemler de 1 , bunlar uygulayan grevlilerin drstlnden kuku duyulmasn nleyemedi. Sonunda, oy dolaplarn ve alveriini nlemek iin birtakm yazl buyruklar bile yaynland, ama bouna: Bu buyruklarn okluu da zaten yararl olmadklarn gsterir. Cumhuriyetin son zamanlarnda, yasalarn yetersizliiyle ba edebilmek iin ou kez olaand birtakm arelere bavurmak gerekti. Kimi zaman dzmece tansklara (mucizelere)
1 Custodes, Distributores, Rogatores suffragiorum. (Oy bekileri, oy datclar, oy toplayclar). 183

J.-J. ROUSSEAU

bavurulduu bile oluyordu; fakat bu, halkn gzn boyuyorduysa da onu ynetenleri etkilemiyordu. itimi zaman adaylar dolap evirmeye frsat bulamasmlar diye toplant ars anszn yaplyor; kimi zaman da nceden elde edilmi olan halkn kt bir karar alabilecei anlalnca, tm bir oturum konumayla tketiliyordu. Ama tutku, tm bu nlemleri alt etti hep. nanlmaz olan u ki, bu byk halk, onca ktln ortasnda, magustratuslan semek, yasalar onaylamak, davalara bakmak, zel ve genel ileri grmek gibi grevlerin altndan, eski ynetmelikler sayesinde, neredeyse senatonun baarabilecei bir kolaylkla kalkyordu.

184

V. B L M TRBUN'LUK

Devlet yapsn oluturan paralar arasnda doru bir orant kurulamazsa, ya da ortadan kaldrlamayan nedenler yznden bu paralar arasndaki ilikiler srekli bozulursa, o zaman tekilerle hibir biimde btnlemeyen zel bir grevliler oyrusu (bedeni, btn) oluturulur; bu oyru, her terimi gerek ilikisi iine yerletirir; ve gerek hkmdarla halk, gerek hkmdarla egemen varlk arasnda ve, zorunluysa, ayn zaman dilimi iinde, her iki ikili arasnda bir balant ya da orta terim oluturur. Tribunluk adn verebileceim bu oyru, yasalarn ve yasama erkinin koruyucusudur. Kimi zaman, Roma halk tribunlarnn yapt gibi egemen varl hkmete kar korumaya; kimi zaman -gnmzde, Venedik'te, Onlar Kurulu'nun yapt gibihkmeti halka kar desteklemeye ve kimi zaman da Sparta'da ephoroslam yapt gibi- iki yan arasnda dengeyi
185

J.-J. ROUSSEAU

korumaya yarar. Tribunluk, siteyi oluturan paralardan biri deildir hibir zaman ve ne yasama gcnden ne de yrtme gcnden pay alabilir; kendi gcnn daha byk oluu da buradan gelir: Hibir ey yapamaz, ama her eyi engelleyebilir. Yasalarn koruyucusu olarak onlar uygulayan hkmdardan ve onlarn sahibi olan egemen varlktan daha kutsal ve daha saygndr. Bu olgu, Roma'da tm aklyla grlmtr: Oldum bittim tm halk hor gren o kibirli patricius'lar, hibir stnl ve yarg yetkisi bulunmayan yaln bir halk grevlisinin nnde eilmek zorunda kalmlardr. Bilgece llln koruyan bir tribunluk, iyi bir devlet yaps iin en salam dayanaktr; fakat gcn kullanrken ly azck kard m, her eyi altst eder: Gszlk, doasna aykrdr, ama bir ey olabilmek iin hibir zaman gerekenden az olmamak zorundadr da. Ilmlaycs olduu yrtme gcn zorla ele geirirse ve korumakla grevli olduu yasalar keyfine gre kullanrsa, zorbala srklenir. Ephoros'lann -Sparta trelerine bal kaldklar srece- hibir tehlike oluturmayan snrsz gc, treler inenmeye balaynca k hzlandrmtr. Bu zorbalarn boazlad Agis'in cn, onun ardl almtr: Ephoros'lann sular da, cezalar da cumhuriyetin ykmn hzlandrd ve Sparta, Kleomenes'den sonra artk bir hiti. Roma'nm lm de ayn yoldan olmutur; tribunuslarn, zgrl korumak iin yaplm yasalar kullanarak adm adm ele geirdikleri ar g, imparatorlar korumaya yarad; onlar da zgrl yok ettiler. Venedik'in Onlar Kurulu'na gelince, patriciuslar iin de, halk iin de korkun olan kanl bir mahkemeydi bu kurul ve yasalar ok iyi korumak yle dursun, yasalar deer yitirdikten sonra, karanlklarda, kimsenin grmek bile istemedii cinayetler ilemekten baka bir ie yaramad.
186

TOPLUM SZLEMES

Hkmet, yelerinin says arttka nasl zayflarsa, tribunluk da ayn biimde zayflar. Saylar nce iki, sonra be=olan Roma halk tribunus'lan, bu sayy katlamak istediklerinde Senato buna kar kmad; onlarn birbirlerini dizginleyeceinden emindi; ve ksa bir sre iinde de dnd oldu. Bylesine korkun bir oyrunun zor kullanarak g elde etmesini nlemenin en iyi yolu, onu srekli klmamak, almayp datlaca birtakm aralar koymaktr ki, imdiye dein hibir hkmet bu yolu dnmedi. Ktlklerin yer edip glenmesine meydan verecek denli uzun olmamas .gereken bu aralar, yasayla saptanabilir ve gerektiinde, olaanst yarkurullarca (komisyonlarca) kolayca ksaltlabilir. Bu yol bana sakncasz grnyor, nk, daha nce de sylediim gibi, sitenin yaptalar arasnda yer almadndan, ona zarar vermeden kaldrlabilir. Ayn yntem bana etkili de grnyor, nk yeni ie alnan bir yksek grevli, nclnn zamanla elde etmi olduu erkle deil, yasann kendisine verdii erkle yola kar.

187

VII. B L M
DKTATRLK

Yasalar, olaylarn akna kaplmaktan koruyan eilip bklmezlik, kimi zaman onlar sakncal klabilir ve bunalm iindeki devleti ykma gtrebilir. Kimi zaman da biimsel dzenin ve yavaln gerektirdii zaman, iinde bulunulan koullar kabul etmez. Yasacnm nceden hi aklna gelmeyen bin bir eit olay ortaya kabilir; ve her eyin nceden kestirilemeyeceini bilmek de, bal bana ok gerekli bir ngrdr. Demek ki, siyasal kurumlan, etkilerini engelleme yetkisini ortadan kaldracak denli glendirmeye kalkmamak gerekiyor. Sparta'nn bile yasalarn zerine al att zamanlar olmutur. Ama kamu dzenini saptrmaktan doacak tehlikeler, ancak tehlikelerin en bykleriyle dengelenebilir ve yasalarn kutsal gcn, yurdun esenlii sz konusu olmadka, hibir zaman ketlememek gerekir. Byle ok az raslanan, apak durumlarda
188

TOPLUM SZLEMES

kamu gvenlii zel bir eylemle salanr; ve bu eylemle gvenlik grevi, buna en deimli (liyakatli) kimseye verilir. Grevin verilii, tehlikenin trne gre iki biimde yaplr. Tehlikenin giderilmesi iin hkmetin etkinliini artrmak yeterliyse bu etkinlik hkmet yelerinden birinin ya da ikisinin elinde toplanr. Bylece yasalarn yetkesi deil, yalnzca uygulan biimleri saptrlm olur. Tehlike, yasalarn ilemesi durumunda daha da byyecek trdense o zaman bir yce bakan seilir ve bu bakan tm yasalar susturur ve halkn egemenliini bir sre askya alr. Byle durumlarda genel isten kararsz deildir ve halkn birinci amacnn devletin yok olmamas olduu kuku gtrmez. Bu uygulamada, yasama yetkesinin askya alnmas, sz konusu yetkeyi ortadan kaldrmaz; onu yeniden altrinak, yetkeyi askya alan yksek grevlinin elinde deildir; bu gc bask altnda tutabilirse de temsil edemez; yasa yapma dnda her eyi yapabilir. Roma senatosu, zel bir formlle konsllerini, cumhuriyetin esenliini salamakla grevlendirdiinde bu birinci yola bavurdu; iki konslden biri bir diktatr ataynca da 1 ikinci yol kullanld; bu yordam (usage) Roma'ya Albe'den kalmayd. Cumhuriyetin ilk zamanlannda, diktatrle ska bavuruldu, nk devlet, yalnzca anayasasndan ald gle tutunabilmesine elverecek denli durgan (sabit) bir tabandan yoksundu. 0 dnemde treler, baka zamanlarda zorunlu olan birok nlemi gereksiz kldndan, bir diktatrn, yetkesini ktye kullanmasndan da, bu yetkeyi grev sresi sona erdikten sonra elinde tutmaya kalkmasndan da korkulmuyordu. Tersine, bu denli byk bir erk, onu stlenene byk bir yk gibi geldiinden, erki stlenen, fazla ar ve fazla tehlikeli bir grevmi gibi, ondan bir an nce kurtulmaya bakard.
1 Bu atama, -bir insan yasalardan stn klmak utan vericiymiesine- geceleyin, gizlice yaplyordu. 189

J.-J. ROUSSEAU

lk zamanlar bu yksek yetkinin geliigzel kullanlmas knanyor idiyse bu, yetkinin ktye kullanlmas tehlikesinden tr deil, byle yetkilerin ayaa dmesi tehlikesinden tryd. nk bu byk grev seimlerde, kutlamalarda, birtakm biimsel ilerde bol keseden kullanlrsa, gerektii zaman gerektii denli korkutucu olamamas ve gereksiz trenlerde kullanlan bo bir orun gibi grlmeye balanmas tehlikesi vard. Cumhuriyetin sonlarna doru daha saknml bir tutum benimseyen Romallar, artk diktatrle eskisi gibi olur olmaz durumlarda bavurmak yle dursun onu, gerektiinden de az kullanr olmulard. Kayglanma yersizlii ortadayd; bakentin gszl, buradaki diktatrlere kar Cumhuriyetin gvencesiydi aslnda; bir diktatr de, baz durumlarda, kamu zgrln ona kastetmeden de pekl koruyabiliyordu; ve yine aka grlyordu ki, Roma'nm eline ayana vurulacak pranga demirleri artk bakentte dvlmeyecek; Roma'nn kendi ordularnca dvlp hazrlanacakt: Marius'un Sulla'ya, Pompei'nin Caesar'a pek az direnmeleri de, dtaki gce kar ierideki yetkeye ne lde gvenilebileceini ok iyi gsterdi. Bu yanlg Romallara byk yanllar yaptrd. mein, Catilina sorununda bir diktatr atanmamas yanlt; nk sorun kentin bir i sorunuydu ve olsa olsa birka talyan ilbayln (vilayetini) ilgilendiriyordu; dolaysyla yasalann diktatre verdii snrsz yetke ile komplo kolayca bozulabilirdi; oysa insan sakmmclna hi yaramayan birtakm mutlu raslantlarn yardmyla bastrld komplo. Senato, diktatr atamak yerine tm yetkisini konsllere vermekle yetindi; ve yle oldu ki, Cicero, etkili davranabilmek iin, ok nemli bir noktada bu yetkiyi amak zorunda kald; davranlar, ilk azda sevin gsterileriyle karlandysa da sonra, yasalara aykr olarak dklen yurtta kanlarnn hesab soruldu kendisinden; oysa bir diktatrden byle bir hesap soru190

TOPLUM SZLEMES

lamazd. Ama konsln uzdili (belagat) her eyi deitirdi; ve kendisi, Romal olmakla birlikte utkuyu yurdundan ok sevdiinden, devleti kurtarmann en meru ve en gvenli yolunu aramaktan ok, iin tm onurunu sahiplenmenin yollarn aryordu 1 . Bu nedenlerledir ki, Cicero, bir yandan Roma'nn kurtarcs olarak onurlandrlrken, te yandan yasalar inedii iin cezalandrld. Grevden alm ne denli parlak olursa olsun, yalnzca ve aka bir balanma anlamna geliyordu. Hem zaten byle nemli bir grev nasl verilirse verilsin, nemli olan sresini ok ksa tutmak ve hibir zaman uzatmamaktr; grevin oluturulmasn gerekli klan bunalmda devlet, ksa srede ya yklr ya da kurtulur; ivedi gereksinim ortadan kalkt m, diktatrlk ya zorbalar ya da gereksizleir. Roma'da diktatrler yalnzca alt aylna atandklar halde, ou, bu sre dolmadan grevlerinden ayrlmlardr. Bu sre uzun olsayd, belki de, bir yllk grev srelerini uzatmaya kalkan decemvir'ler gibi davranrlard. Diktatr, bu greve seilmesine neden olan gereksinimi karlamaya ancak zaman bulabilir, baka eyler dnecek zaman ise kalmazd.

Cicero'nun, bir diktatr atanmas nerisinde bulunurken gvene-medii konu da buydu; bu yzden ne kendisi diktatr atamay gze alabiliyor ne de meslektann onu atayacana gvenebiliyordu. 191

VII. B L M
CENSOR'LUK

Genel isten nasl yasa yoluyla dile geliyorsa, kamuoyu da censorlukla dile gelir; kamuoyu, uygulanmas iin censorun grevlendirildii bir yasa trdr, ve censor, yasay, tpk hkmdarn yapt gibi, zel durumlara uygular. Yani censorluk orunu (makam), kamuoyunu yorumlamaz, onu yalnzca dile getirir, ve kamuoyundan uzaklat an, kararlar bo ve etkisiz kalr. Bir ulusun tresini ve aktresini, deer verdii eylerden ayrtlamak (tefrik etmek) bounadr; nk bunlarn hepsi ayn ilkeye baldr ve ister istemez birbirine karr. Dnyann tm halklarnda, holarna giden eylerin seimini, doa deil kamuoyu yapar. nsanlarn dn ve gr dzeyini ykseltin; greceksiniz tresi ve aktresi kendiliinden annacaktr. nsan her zaman gzel olan ya da gzel bulduunu sever; fakat asl
192

TOPLUM SZLEMES

bu gzellikle ilgili yargsnda yanlr; demek ki, yaplmas gereken, bu yargy dzenlemektir. Treleri yarglayan onuru yarglar; onuru yarglayan ise bunu, kamuoyuna dayanarak yapar. Halkn gr ve dnleri, onun ana yapsndan kaynaklanr; treler yasayla dzenlenmese de, onlar douran yasamadr; yasalar zayflad m, treler yozlar, ve o zaman da yasa gcnn yapamadn censorlann yargs gerekletiremez. Bundan kan sonuca gre censorluk, treyi ve aktreyi korumaya yarar, yeniden oluturmaya deil. Yasalar glyken censorlar grevlendirin; yasalar glerini yitirdiler mi de her eyden umudu kesin; artk hibir eyin gc kalmam demektir. Censorluk, gr ve dncelerin yozlamasn nleyerek, bilgece uygulamalarla doruluklarn koruyarak, hatta kimi zaman henz belirginlememi olanlar saptayarak, tre ve aktreyi korur. Dellolarda yedek bulundurma uygulamas -ki bu uygulama Fransa krallnda arya kamtr- bir krallk buyrultusundaki u birka szckle ortadan kalkmtr: Yedek bulundurma alaklnda bulunanlara gelince... Halknkine nclk eden bu yarg, halk da birden ayn kararlla yneltti. Fakat yine kral buyrultular, dellonun da alaklk olduunu anlatmlamaya kalknca, -ki bu da doruydu, ama halkn grne ters dyordu- bu kez halk, zerinde oktan yargya varm olduu bu grle alay etti. Bir baka kitapta 1 , kamuoyu baskya gelmediinden kamuoyunu temsil amacyla kurulan mahkemelerde de herhangi bir bask izi bulunmamal, demitim. amz uluslarnda tmyle ortadan kalkm olan bu direniin Romallarda ve daha ok da Lakedemonyallarda ne byk ustalkla yapldna bakp da hayran olmamak elde deil.
1 Daha nce M. d'Alembert'e Mektup'ta uzun uzadya irdelediim eye, bu blmde ksaca deiniyorum yalnzca. 193

J.-J. ROUSSEAU

Sparta kurultaynda edepsiz bir adam kp da iyi bir dnce ortaya att m, ephorosiar bunu hesaba katmaz ve erdemli birini ortaya srp ayn dnceyi bir de ona syletirlerdi. Bu olayda ne biri yeriliyor, ne teki vlyor, ama biri iin ne byk onur, teki iin ne byk ayp! Sisam'l1 birka ayya ephoroslarm grev yapt yere pislemilerdi. Ertesi gn yaynlanan bir buyrultu ile Sisamllarn her eit rezillii yapabilecekleri duyuruldu. Byle bir cezaszlk yannda gerek bir ceza ok etkisiz kalrd. Sparta, bir ey iin "dorudur" ya da "doru deildir" demeye grsn, Yunanistan artk bu konuda kendisi bir yargda bulunmazd.

Bunlar aslnda baka bir adadandlar. Fakat bu adann adn anmaya dilimizin nezaketi elvermiyor. (Sakz Adas'nn -Yunanca Khios-, Franszca ad C/no'dur. Chiottes ([oul olarak] "kenef ve "pislik" anlamna gelir. cv.) 194

v.

b l m

TOPLUM DN

Balangta insanlarn tanrlardan baka krallar, dinsel ynetimden baka ynetimleri yoktu. Caligula gibi dnmyorlard ve dncelerinde da haklydlar o zaman iin. nsann, kendi benzerini kendine efendi semeye karar verebilmesi ve bunun kendisi iin iyi olaca umuduna kaplabilmesi iin duygu ve dncelerinde uzun sren bir deiim olmas gerekir. Srf, her siyasal toplumun bana bir tanr konmasnn sonucudur ki, ortaya ulus says derili tanr kmtr. Birbirlerine yabanc ve hemen her zaman dman iki halk, ayn efendiye boyun emeyi uzun zaman kabullenememitir: Birbiriyle savaan iki ordu, ayn komutann buyruunda olamazd. Bylece uluslarn ayrl oktanrcla yol at ve bundan da, aada anlatlaca zere, ikisi de ayn ey olan dinsel ve toplumsal hogrszlk ortaya kt.
195

J.-J. ROUSSEAU

Yunanllarn kendi tanrlarm barbar halklarda bulma dlemi (fantezisi) kendilerini bu halklarn doal hkmdarlar gibi grmelerinden de ileri geliyordu. Ama gnmzde, eitli uluslardaki tanrlarn ayn tanrlar olduu sav, -sanki Moloh, Satrn ve Kronos ayn tanr olabilirmi; sanki Fenikelilerin Baal'i ile Yunanllarn Zeus'u ve Latinlerin Jpiter'i ayn tanrlarm; sanki deiik adlar tayan dsel varlklar arasnda ortak bir ey olabilirmi gibi-gln bir bilgilik saylyor. Her devletin kendi tapmann (klt) ve kendi tanrlarnn olduu paganlk dneminde neden din sava diye bir ey yoktu? Bu soruya, "Her birinin kendine zg tapnc olduu denli kendine zg hkmeti de olduundan devletler, tanrlarn yasalarndan hibir biimde ayrtlamyorlard (tefrik etmiyorlard)", yantn veriyorum. Siyasal savalar ayn zamanda dinseldi: Tanrlarn etki alanlar, uluslarn snrlaryla snrlyd sanki. Bir halkn tanrs, teki halklar zerinde hibir hakka sahip deildi. Paganlarn tanrlar kskan tanrlar deildi; dnyay aralarnda paylamlard: Musa'nn kendisi de, srail halk da kimi zaman srail'in tanrsndan bu dnceyle sz ederlerdi. Daha sonra yerlerine geecekleri, yklmaya mahkm, kargnm (lanetli) Kenanilerin tanrlarn yok saydklar dorudur; ama saldrmalar yasak olan komu halklarn tanrlarndan bakn nasl sz ediyorlard. Yeftah, Ammonitlere yle diyordu: Tanrnz amas'a ait olanlar, meru olarak size dmez mi? Bizler de, utkulu tanrmzn ald topraklar zerinde ayn biimde hak sahibiyizBana kalrsa bu, amas'n haklaryla srail tanrlarnn haklarn aka bir tutmakt.
] Nonne ea quae possidet Chamos deus tus tibijure debentur? Vulgata'da (Kutsal Kitap'n Latince evirisi. ev.) byle diyor. Rahip Carricres yle evirmi: "Senin tanrn amas'a ait olanlar iin meru olarak sana da borlu olunur, deil mi?" branice metnin anlatm gcn bilmiyorum, fakat Vulgata'da Yeftah, tanr amas'n hakkn kesin biimde tanyor ve Fransz evirmen bu tany, Latince metinde bulunmayan "deil mi" sorusuyla zayflatyor. 196

TOPLUM SZLEMES

Fakat nce Babil sonra da Suriye krallarnn buyruu altna giren Yahudiler, kendilerininkilerden baka bir tanry tanmamakta direnmek istediler; bu olmazlay, yenene kar bir bakaldr olarak grldnden, tarihlerinde okuduumuza gre, Hristiyanlk ncesi dnemde bir eine daha Taslanmayan ezinlere (zulmlere) uradlar.1 Bu durumda her din, yalnzca kendisini kabul eden devletin yasalarna bal olduundan, bir halka baka bir dini kabul ettirmenin tek yolu, onu boyunduruk altna almakt; yeni dinin misyonerleri de fatihlerden bakas deildi ve dinini deitirmek, yenilen iin kanlmaz olduundan ie, konuarak deil yenerek balamak gerekiyordu. nsanlar tanrlar iin savamyor, tanrlar -Homeros'ta olduu gibi- insanlar iin savayordu; herkes kendi tanrsndan utku diliyor ve utkunun karln yeni sunaklar yaparak dyordu. Romallar, bir yeri almadan nce tanrlardan, oradan uzaklamalarn rica ederlerdi; Tarentelilere fkeli tanrlarn balamalar ise, bu tanrlar Roma tanrlarna boyun een ve onlara sayg gstermekle ykml tanrlar saydklar iindi: Yeniklere, yasalarn nasl brakyor idiyseler, tanrlarn da brakrlard. ou zaman yenilenlere dayattktan tek ey, puter Capitolinus'a (Capitolium'da tapna olduu iin Jpiter'e verilen Latince ad. ev.) sayg gsterisinde bulunmalaryd. Ksaca, Romallar, imparatorluklaryla birlikte tapmlarn da, tanrlarn da yaydklar, ou zaman yenilenlerin tapmlarn ve tanrlarn benimsedikleri ve yenilenlere de, tanrlanna da yurttalk hakk tandklan iin, bu geni imparatorluun topraklar zerinde yaayan halklar, zamanla, hemen hemen her yanda birbirinin ayn olan bir sr tanrya ve tapnca sahip
1 Foallarn yapt, kutsal saylan savan bir din sava olmas, en son olaslktr. Bu savan amac, dinsizleri dine boyun edirmek deil, dine saygszl cezalandrmakt. 197

* - ftn'-

J.-J. ROUSSEAU

oldular; ve ite bu nedenle paganlk, tm dnyada tek ve ayn din durumuna geldi. * sa da, tinsel (ruhani) kralln bu koullarda kurmutur: Bu durum, tannbilimsel dizgeyi siyasal dizgeden ayrarak devletin tekliine son verdi ve i blnmelere neden olup Hristiyan halklarda srekli alkantlara yol at. teki dnya krallyla ilgili bu yeni dnceyi oktannl paganlarn kafas almadndan onlar, Hristiyanlara, hep, gerek niyetlerini gizleyip boyun emi gibi grnen kalkmaclar olarak baktlar; zayf durumda olduklar iin sayg gsterilmi gibi grnmeyi ustalkla baardklar yetkeyi zorla ele geirecekleri, bamsz ve efendi olacaklar an kollayan insanlar olarak grdler onlar. Hristiyanlara uygulanan kymn nedeni ite buydu. Korktuklar, paganlarn balarna geldi; her eyin rengi deiti; alakgnll Hristiyanlar az deitirdiler ve ok gemeden de o szde teki dnya krallnn, bu dnyada, etten kemikten bir bakann ynetiminde en amansz zorbala dnt grld. Bununla birlikte, her zaman iin ortada bir hkmdar ve yurttalk yasalar vard ve bu ifte gcn varl sonucu Hristiyan devletlerde her eit iyi dzeni olanaksz klan bitmez tkenmez bir yarg anlamazl ortaya kt; bu dnyann temsilcisine mi, teki diinyannkine mi boyun emek gerektiini kimse kestiremez oldu. Bu arada birok halk, -Avrupa'dakilerle evresindekiler hatta- eski dzeni korumak ya da yeniden kurmak istedilerse de bunu baaramadlar; Hristiyanlk ruhu her eyi kaplad. Kutsal tapn, egemen varlktan hep bamsz kald ya da yeniden bamsz oldu, ve devletle hibir zorunlu ba kurmad. Muhammed'in ok salara grleri vard; kendi siyasal dzenini salam kurdu ve ynetim biimi, ardl halifeler zamannda da tam bir birlik iinde kald; bu nedenle de Muhammed'in ynetimi iyi bir ynetimdi. Fakat Araplar geliip zenginleince; yazmse198

TOPLUM SZLEMES

ver, kibar, yumuak, gevek ve korkak olunca, barbarlarca boyunduruk altna alndlar; yine de Muhammetilerde bu ayrlk, Hristiyanlara gre daha az gze batar biimdeydi, ama zellikle Ali'nin mezhebinde vard bu; ran gibi devletlerde ise kendini adamakll duyumsatyordu. Biz Hristiyanlar arasnda ngiltere krallar, kilisenin bana kendileri getiler; arlar da yle yapt; ama bu nitemle de (sfatla da) kilisenin efendisi olmaktan ok onun hizmetkr durumuna soktular kendilerini; Kiliseyi deitirme hakkn elde etmek yerine onu olduu gibi korama yetkisini elde etmi oldular; gnmzde kilisenin yasa koyucular deil, hkmdarlar durumundalar. Ruhban snf, nerede bir oyru (beden, btn) oluturduysa1 orada hem efendi, hem yasa koyucu kesilmitir. Demek oluyor ki, baka yerlerde olduu gibi ingiltere'de de, Rusya'da da iki g, iki egemen varlk var. Tm Hristiyan yazarlar iinde, hem derdi hem de umarn ok iyi grp kartaln iki ban birletirmeyi, her eyde siyasal birlii salamay nerme yrekliliini gsteren tek kii, filozof Hobbes olmutur; bu siyasal birlik olmakszn ne devlet, ne de hkmet iyi bir biimde kurulabilir. Fakat Hobbes, unu da anlamak zorunda kald ki, Hristiyanln buyurucu anlay, tasarlad dzenle badamamaktadr ve papazn kar, devletin karndan her zaman daha gldr. Hobbes'un siyasal dizgesini, yalnzca bu dizgedeki berbat ve yanl eyler deil, doru ve hakl olan eyler de ekilmez klar. 2
1 u noktaya dikkat etmek gerekir ki, rahipleri bir oyru oluturacak biimde btnletiren ey, Fransa'da olduu gibi resmi kurullar deil, ondan ok kiliselerin inan birliidir. Communion (kudas ayini) ve aforoz, ruhban snfnn toplumsal antlamasdr; ve bu anlamayla rahipler snf her zaman iin halklarn ve krallarn efendisi olacaklar. nan birlii iindeki rahipler, dnyann ayr ularnda da olsalar, birbirlerinin yurttadrlar. Siyaset dzleminde esiz bir bulutur bu. Pagan rahipler arasnda ise bir benzeri yoktur; zaten onlar da hibir zaman bir oyru oluturmamlardr. Bu konuda rnek olarak Grotius'un kardeine gnderdii 11 Nisan 1643 tarihli mektuba bakn, bu bilgili insann de Cive adl kitabnda neyi onay199

J.-J. ROUSSEAU

Sanrm, tarihsel olaylar bu adan irdelendiinde -biri, hib i r dinin siyasal oyruya yaran olmadn savlarken teki, Hristiyanln, siyasal oyrunun en salam destekisi olduunu syleyen- Bayie ile Warburton'un birbirine kart dnceleri kolayca rtlebilir. Birincisine kar, devletin hibir zaman dini temel alarak kurulmad; ikincisine kar ise, Hristiyanln aslnda devletin ana yapsnn gc asndan yararl deil zararl olduu kantlanabilir. Ne demek istediimi tamamlamak iin konuma ilikin, dinle ilgili, fazlaca bulank dncelere aklk getirmem gerekiyor. Toplumla ilgisi bakmndan ele alndnda hem genel, hem zel olan din, insann dini ve yurttan dini diye ikiye de ayrlabilir. Tapnaksz, sunaksz, kuttrensiz (ayinsiz) olan birincisi, yce Tanr'ya salt iten bir tapntr; aktrenin her zaman geerli devleriyle snrldr; ncil'in an ve yaln dinidir o. teki ise, belli bir lkeye aittir ve o lkeye tanrlann, ermilerini ve koruyucu meleklerini salar: Kendi inaklar (dogmalan), kuttrenleri, yasalarla belirtilen, herkese ak tapmlan vardr; onu kabul etmi olan ulusun dnda herkes inansz (imansz), yabanc ve barbardr; devleri de, insan haklan da sunaklannn uzand yere dein uzanr yalnzca. lk zamanlarda tm budunlarn (kavimlerin) dinleri byleydi; bu dinlere sivil ya da poztif din tzesi denebilir. ok daha garip nc bir din daha vardr ki, insanlara iki eit yasa, iki ba, iki yurt, ve birbiriyle elien devler ykler; insanlann ayn zamanda hem sofu, hem de yurtta olmalarn engeller. Lama'larn dini de, Japonlarmki de, Roma Kilisesi'ne bal Hristiyanlarnki de byledir. Bu dine, rahip dini denebilir. Bundan, toplum yaamna uymayan, karma bir tze doar ki, ad filan yoktur.
layp n e y i knadn grrsnz. Hogrl davranp yazarn iyi yann dikkate alrken kt yann balar grnyorsa da, herkes o denli balayc olamaz. 200

TOPLUM SZLEMES

Bu eit din, siyasal adan irdelendiinde hepsinin de eksikleri olduu grlr. Hele ncsnn ktl ylesine ortadadr ki, bunu tantlamak iin aba harcamaya bile demez. Toplumsal birlii bozan her ey yaramazdr. nsan kendisiyle elikiye dren tm kurumlar yaramazdr. kinci din ise, tanr sevgisi ile yasa sevgisini birletirmesi ve yurttalara yurt akn alayarak devlete hizmetin, devleti koruyan tanrya hizmet olduunu retmesi bakmndan iyi saylr. Bu bir eit dinerkiliktir (teokrasidir) ki, hkmdarn dnda baka barahibi olmad gibi, yneticiler dnda rahibi yoktur. Dolaysyla da lkesi iin lmek, ehit olmak; yasalar inemek, dinsizlik ve bir sulunun herkese kargmmas (lanetlenmesi), o sulunun tanrlarn fkesine kurban edilmesi anlamna gelir. Sacer esto! (Tanr kutsasm! ev.) Fakat bu ikinci din, yanlg ve yalan zerine kurulduu iin insanlar aldatmas, kolay kanan, krinanl kiiler durumuna sokmas ve gerek tanrsal tapmc bo birtakm trenlere bomas bakmndan ktdr. Yine ktdr nk, yalnz ben vanmcla ve zorbala kayarak halk kan dkc ve hogrsz yapar; yle ki, o halk artk cinayetle yatar, kymla kalkar ve kendi tanrlarna inanmayanlar ldrrken kutsal bir i yaptn sanr. Bu ise, byle bir halk tm teki halklarla sava durumuna sokar kendiliinden ve halkn gvenlii asndan zararldr. Geriye, kala kala, insanlarn dini ya da Hristiyanlk, ama bugnk Hristiyanlk deil, ondan tmyle ayrml olan ncil Hristiyanl kalyor. Bu kutsal, yce ve gerek din sayesinde ayn tanrnn ocuklar olan insanlar, birbirlerini karde bilirler ve onlar biraraya getiren toplum, lmle bile dalmaz. Fakat siyasal oyruyla hibir zel ilikisi olmayan bu din, yasalarn kendi varlklarndan aldklar tek gc yine yasalara brakr, onlara baka hibir g eklemez; ve bu nedenle de birey201

J.-J. ROUSSEAU

ler topluluunun en byk balarndan biri etkisiz kalr. Ayrca yurttalar devlete yrekten balayaca yerde onlar dnyasal her eyden kopard gibi devletten de koparr: Toplum ruhuna bundan daha aykr bir ey dnemiyorum. Dlenebilecek en kusursuz toplumu, gerek Hristiyanlardan oluan bir halkn kuracan sylyorlar bize. Bence bu sannn gereklemesini nleyecek byk bir glk var ki, o da u: Gerek Hristiyanlardan oluan bir toplum, bir insan topluluu olmaktan kar. Hatta bence, varsaylan bu toplum, tm yetkinliine karn ne en gl, ne de en srekli toplum olabilir. Yetkinletike balarn yitirecektir; onu yok edecek ktlk, yetkinliinin ta kendisidir. Herkes devini yerine getirecekmi; halk yasalara uyacak, bakanlar adil ve lml olacaklarm; askerler lm hie sayacak, ne iinme ne lks kalacakm. Tm bunlar iyi ho da; biz iin olacana bakalm. Hristiyanlk tmyle tinsel bir dindir ve yalnzca teki dnya ileriyle urar: Hristiyann yurdu, bu dnyada deildir. devini yerine getirir aslnda, ama verdii emein baarsna ya da baarszlna kar derin bir ilgisizlik iindedir. Yeter ki, kendisinde bir kusur bulamasn; yoksa bu dnyada iler yolundaym, deilmi umurunda deildir. Devlet gelime iindeyse, hal km mutluluuyla sevinmeye pek cesaret edemez, lkesinin utkusuyla vnmekten ekinir; devlet kyorsa, kullarn tepesine inen Tanr yumruunu kutsar. Toplumun dirlik iinde olmas ve uyumun srmesi iin, ayrksz tm yurttalarn ayn zamanda iyi birer Hristiyan olmalar gerekir. Ama bir ansszlk sonucu, gzn hrs hrm tek bir kii, ikiyzl bir tek insan, rnein bir Catilina, bir Cromwell kt m, bu adam, hi kukusuz sofu yurttalarnn hakkndan bir gzel gelecektir. Hristiyan iyilikseverlii, insa202

TOPLUM SZLEMES

nm hemcinsi iin kt dnmesine izin vermez. Byle bir insan, birtakm kurnazlklarla yetkeyi ele geirip sofu yurttalarn boyunduruu altna almaya grsn, bir de bakarsnz saygn bir adam oluvermi, nk ona sayg gsterilmesini Tanr istiyordur; ksa zamanda gl bir insan olup kar; nk ona boyun eilmesini Tanr istiyordur. Bu gcn sahibi onu ktye mi kullanyor? O zaman da kullarn cezalandrmak iin balarna bu belay yine Tanr gndermi olur. Gc zorla eline geirmi olan adam kovmaya vicdanlar elvermez, nk bunu yapmak iin halkn dirliini bozmak, sertlie bavurmak, kan dkmek gerekir; tm bunlar ise Hristiyan yumuaklyla zor badar; hem, insan bu dnyada zgr ya da kle olmu, ne nemi vardr? Asl olan, cennete gitmektir ve cennete giden yol da yazgya boyun emekten gemektedir. Baka bir devletle sava m patlak verdi? Yurttalar savaa kolayca gider; hibiri kamay aklnn ucundan bile geirmez; hepsi de devlerini yerine getirir, ama utku iin herhangi bir heyecan daymadan. Yenmekten ok lmesini bilirler. Yenmiler ya da yenilmiler, ne ayrm vardr ki? Yce Tanr onlara neyin gerektiini onlardan ok daha iyi bilmiyor mudur? Acmasz, azgn bir dmann, onlarn bu stoaclndan* nasl yararlanacan siz dnn! Karlarna utku ve yurt akyla yanan birtakm yrekli halklarn ktn varsayn; sizin Hristiyan cumhuriyetinizin karsna bir Sparta'nm ya da bir Roma'nn ktn dnn; sofu Hristiyanlar daha ne olduklarn anlamadan yenilip, ezilip yok olacaklar ya da dmann kendilerini adam yerine koymamas sayesinde canlarn kurtarabileceklerdir. Bana gre, Fabius'un askerlerinin itii ant, gzel bir antt; lmeye ya da yenmeye deil yengiyle dnmeye ant imilerdi, antlarn tuttular da. Hristiyanlar hibir zaman byle bir ey yapamazlard; Tann'yla boy lmek gibi gelirdi bu onlara.
* J.-J. Rousseau burada stoaclarn "sabrla katlanma" ilkesini erekliyor. (ev.) 203

J.-J. ROUSSEAU

Fakat 'Hristiyan cumhuriyeti' demekle yanl yapyorum; bu iki szcn her biri tekini yadsr. Hristiyanlk, klelik ve bamllk tler yalnzca. Hristiyanln anlay zorbala ylesine anak tutar ki, zorbalk kimi zaman bundan yararlanamaz. Gerek Hristiyanlar kle olmak iin yaratlmlardr; bunu bilirler ve pek zlmezler; bu ksa yaamn onlarn gznde hemen hi deeri yoktur. Hristiyan askerlerin ok iyi asker olduklar syleniyor bize. Ben bunu kabul etmiyorum. Bana gsterecekleri bir mek var m? Hristiyan askeri birlikleri diye bir ey kabul etmiyorum. Hal seferlerini ne sreceklerdir. Hallarn deerini tartmadan nce unu belirteyim ki, onlar Hristiyan olmaktan ok Papa'nn askerleri, Kilise'nin yurttalarydlar; Kilise'nin tinsel lkesi iin dvyorlard; ama Kilise, nasl olmutu bilinmez, 0 tinsel lkeyi dnyasal klmt, iyi dnlecek olursa bu, paganlk demektir; ncil ulusal bir din kurmadna gre, Hristiyanlar iin kutsal sava diye bir ey olamaz. Pagan imparatorlar zamannda Hristiyan askerler yrekliydi; tm Hristiyan yazarlar byle diyor, ben de inanyorum: Pagan askerlere kar bir onur yarmas vard o zaman. mparatorlar Hristiyan olur olmaz bu yarma son buldu, ve ha, kartal kovunca da, Romallara zg deerler yitip gitti. Yine de biz, siyasal dnceleri bir yana brakp tzel alana dnelim ve bu nemli nokta zerinde ilkelerimizi saptayalm. Hkmdarn, toplumsal balamayla uyruklar zerinde elde ettii hak, daha nce de sylediim gibi, kamu yarar snrlarn hibir zaman amaz 1 . Demek ki, uyruklar, hkmdara, yalnzca
1 Marquis d'Argenson, "Cumhuriyet'te herkes, bakalarna zarar vermeyen her eyi yapmakta zgrdr", der. te, deimeyen snr, budur ve daha iyi de tanmlanamaz. Gsndeki gerek yurtta yreini bakanla dein tam ve lkesinin ynetimi konusunda doru ve salkl grleri olan nl ve saygdeer bir adam anmak iin halkn pek bilmedii bu elyazmasmdan ara sra alntlar yapmaktan kendimi alamadm. 204

TOPLUM SZLEMES

toplulukla ilgili grlerini bildirmelidirler. Dolaysyla her yurttan, grevini sevmesini salayacak bir dini olmas, devlet iin ok nemlidir. Fakat bu dinin inaklar, devleti de, devletin yelerini de, ancak trel erevede ve ancak din sahibinin bakalarna kar yerine getirmek zorunda olduu devler bakmndan ilgilendirir. Bunlar dnda herkes cannn istedii gre sahip olabilir ve bunlar egemen varl ilgilendirmez. teki dnya ileri onun alan dnda olduundan uyruklarn teki yaamda bekleyen eyler onu ilgilendirmez; yeter ki, bu dnyada iyi birer yurtta olsunlar. Demek ki, sz konusu olan, dinin yalnzca yurttal ilgilendiren blmdr ve egemen varlk bunun maddelerini -dinsel inaklar olarak deil, insanlarn toplumsal uyumuyla ilgili ilkeler olarak- saptama hakkna sahiptir yalnzca; nk bu uyum duygusu olmazsa ne iyi yurtta, ne de sadk uyruk olunabilir1. Egemen varlk, kimseyi bunlara inanmaya zorlamamakla birlikte, inanmayanlar devletten kovabilir; ama bunu, dinsiz olduklar iin deil, topluma uyumsuz olduklar iin, yasalar ve adaleti itenlikle benimseyemedikleri iin, gerektiinde yaamlarn devlerine kurban edemedikleri iin yapar. Bu inaklar herkesin nnde kabul eden bir kimse, sonradan bunlara inanmyormu gibi davranrsa, lmle cezalandrlmaldr; nk o kimse sularn en byn ilemi, yasalar nnde yalan sylemitir. Yurttalk dininin inaklar, yaln, az sayda, aklamalara ve yorumlara gerek brakmayacak denli belgin (sarih) olmaldr. Gl, akll, iyiliksever, ngrl ve verici bir yceliin
1 Caesar, Catilina'y savunurken ruhun lml olduu inan yerletirmeye alyordu; Caton ile Cicero, bu gr rtmek iin felsefe yapmaya hi yeltenmediler; Caesar'n kt bir yurtta olarak konutuunu ve devlet iin zararl bir retiyi savunduunu gstermekle yetindiler. Gerekte de, Roma Senatosu, kararm bu dzlemde verdi, tanrbilimsel alana hi girmedi. 205

J.-J. ROUSSEAU

varl, br dnya, dorularn mutluluu, ktlerin cezalandrlmas, toplumsal szlemenin ve yasalarn kutsall... te olumlu inaklar. Olumsuzlara gelince, ben onlan teke indirgiyorum: Hogrszlk! Hogrszle bizim kitabmzda yer yok. Toplumsal hogrszl dinsel hogrszlkten ayrtlayanlar, bence yanlrlar. Bu ikisi birbirinden ayrlamaz. nsann cehennemlik sayd kimselerle bar iinde yaamas olanakszdr; bu kimseleri sevmek, bu eit insanlar cezalandran Tann'dan nefret etmek demektir; bu kimseleri kesinlikle ya doru yola getirmek ya da onlara ac vermek gerekir. Dinsel hogrszln kabul grd bir yerde bunun toplumsal etkilerinin grlmemesi olanakszd1; ve etki oluur olumaz da egemen varlk, dnya ilerine bile egemen olmaktan kar ve artk rahipler birer gerek efendi, krallar ise onlarn grevlileridir. Gnmzde salt ulusal bir din olmadna ve olamayacana gre, teki dinlere hogryle bakan tm dinleri -yurttalk devlerini engelleyici inaklara sahip olmamalar kouluylahogrmek gerekir. Ama Kilise, devletin yerini; Papa da h1 rnein evlilik, yurttalararas bir szleme olduundan, sonulan da yurttalar ilgilendirir; bu etkiler olmakszn toplumun yaamas bile olanakszdr. Din adamlar, bu szlemeyi yapma tekelini elde etmeyi baardlar, diyelim -ki, hogrsz bir dinde bu hakk ancak zorla elde ederlerbu durumda, Kilise'nin yetkesine arlk kazandrarak hkmdarn yetkesini aka etkisiz klm olmazlar m? Falan ya da filan mezhebe ballar, u ya da bu dinsel grteler, din adamlarna az ya da ok ballk gsteriyorlar diye insanlar evlendirip evlendirmemeye karar verme hakkna sahip olan din adamlar, saknmh davranarak ve ayaklarn salam basarak sonunda miraslara, yurttalara ve hatta -yalnzca pilerden oluaca iin artk yok olmaya y z tutan- devlete tek bana el koymu olmayacaklar m? Ama yetkilerini ktye kullandklar iin mahkemeye bavurulur, rahiplerin dnyal ellerinden alnr, denecektir. Glerim dorusu! Biraz yrekli olan, demeyeyim de, biraz akl olan papaz, boyun eer grnecek ama dizginleri yine de elinde tutacaktr. nk btn e l e geireceinizi adnz gibi biliyorsanz, bir parasndan vazgemek sizin iin byk bir zveri saylmaz, bence. 206

TOPLUM SZLEMES

kmdarn yerim almamak kouluyla. "Kilise dnda kurtulu yoktur", diyen karsa devletten kap dan edilmelidir. Byle bir inak, ancak dinerkil (teokratik) ynetimler iin iyidir, tm teki ynetimler iin ise zararl. IV. Henri'nin Roma dinini kabul edii konusunda ileri srlen nedenin, aslnda her drst insan ve zellikle de kafas alan her hkmdar bu dini brakmaya zorlamas gerekirdi.

207

IX.

BOLUM SONU

Siyasa] tzenin gerek ilkelerini koyduktan ve devleti ke temelleri zerine oturttuktan sonra geriye onu d ilikileri; desteklemek kalyor ki, bunun, insan haklarn, tecim, sava fetih tzesini, kamu tzesini, birlikleri, grmeleri, antlan lar vb. kapsamas gerekir. Ama tm bunlar benim snrl g alanm iin fazla geni bir konu; daha yakn alanlara gz d mera gerekirdi.

208

You might also like