You are on page 1of 8

Altar Maket

Askeri Tarih Notları No 6, Haziran 2009

Sultan Yıldırım Bayezid Han’ın sevgili eşi

Prenses Olivera Despina


ve Timur’a sakilik meselesi

D önemin iki büyük Türk devleti’nin, başlarında iki büyük Türk asker ve

hükümdarı olduğu halde, Ankara’nın kuzeyinde Çubuk Ovası’nda giriştikleri, 250 binin
üzerinde muharip ve onlarca filin katıldığı, tüm zamanların en ihtişamlı meydan
muharebelerinden biri olan çarpışmadan, Timur galip çıkmıştı ve Yıldırım Bayezid pek
çok değerli komutanı ile beraber esir düşmüştü.1

Zafer kazanıldıktan sonra Timur, Bayezid’in kaçan oğullarının peşine önemli sayıda atlı
birlik sevketti. Timur’un torunu Mehmet Sultan komutasında otuzbinden fazla atlı,
muharebeden en fazla Osmanlı askeri ile kaçmayı başaran büyük şehzade Emir
Süleyman’ın peşine, Bursa istikametine gönderildi.2 Emir Süleyman, Bursa’da acele ile
iki kardeşini alarak süratle Rumeli’ye geçti. Peşindeki kuvvetler o kadar büyük baskı
yaratmıştı ki, yapması gereken pek çok şeyi yapamadan, kurtarması gereken pek çok
önemli kişiyi alamadan gitmek zorunda kalmıştı, hazine ve belki daha da önemlisi, babası
Bayezid’in çok önem verdiği, sevgili zevcesi Olivera Despina geride bırakılmıştı3.
Bursa’ya ulaşan Timur kuvvetleri şehri yağma etti, evleri ve sarayı ateşe verdiler.
Yenişehir’de saklanan Olivera Despina da ele geçirildi ve diğer pek çok önemli kişi ve
hazine ile beraber, o sırada Kütahya’da bulunan Timur’a gönderildi.

1
Muharebe hakkında detaylı bilgi için Altar Maket araştırmaları, Osmanlı Savaşları, No 3, Şubat 2007
makalesine bakınız: http://www.altarmaket.com.tr/ankara1402.html
2
Mufassal Osmanlı Tarihi, Şehir Matbaası, İstanbul, 1957, Cilt 1, s 201
3
Olivera Despina adını tarihçi Iorga Marya veya Mileva (Olivera) olarak bildirmiştir. Bakınız, İsmail
Hakkı Uzunçarşılı, Büyük Osmanlı Tarihi, Türk Tarih Kurumu, Ankara, Cilt 1, s 200.
Mağlup olan büyük asker Yıldırım Bayezid Han’ın, galip gelen büyük asker Emir Timur’un karşısına
çıkarılışını tasvir eden, 1903 yılında Avrupa’da basılmış bir reklam kartı

Kaynak: Altar Maket Koleksiyonu

Ankarada yaşanan büyük muharebenin sonrası rivayet ve hikayelerle doludur. Yıldırım’ın


nasıl öldüğü, Timur’un ona nasıl davrandığı konuları yıllarca merak edilmiştir. Dönemin
Bizans, Avrupa, Osmanlı, Timur ve Arap kaynaklarının belirli oranda değindiği ve
gerçekleştiği kesin olan bir olay vardır ki, Yıldırım Bayezid gibi yüksek şahsiyetli,
kahraman bir cengaver ve hükümdarın gururunu fena şekilde kırmış ve yaşamdan
koparmaya yetmiştir. Değişik şekillerde ve farklı ayrıntılarla bu kaynaklarda bahsedilen
olay, Bayezid’in sevgili zevcesi Olivera Despina’ya Timur tarafından reva görülen kötü
muameledir. Timur gibi büyük bir Türk hükümdarına yakışmayan, adetlerimizde
bulunmayan bu olay maalesef, çeşitli sebeplerin biraraya gelmesi ile gerçekleşmiştir.

Sırp Kralı I. Lazar


1389’da Kosova muharebesinde hayatını kaybeden, Prens, Sırp Despotu Stefan Lazarevic ve Prenses
Olivera Despina’nın babası

Kaynak: Altar Maket Kolleksiyonu


Kaynak :M. Turhan Tan, Timurlenk, İnkılap Kitabevi, Tan Matbaası, İstanbul 1960

1389 tarihinde Bayezid, bir şehzade olarak babası I. Murad (Hüdavendigar)


komutasındaki Osmanlı ordusu ile Rumeli’de, Sırp ordusunu I. Kosova Muharebesinde
mağlup ettiği muharebede yer almıştır. Bu muharebede Sırp Kralı Lazar hayatını
kaybetmiş, muharebe sonrasında da Osmanlı Sultanı, I. Murat uğradığı saldırı sonucunda
hayatını kaybetmişti. Muharebe meydanında hemen Şehzade Bayezid, tahta geçmişti.
Tahta geçen Bayezid, yüksek siyaset sahibi, iyi eğitimli ve cesur bir askerdi. O, Sırpları
ezmek anlamsızca yok etmek yerine onları kendisine katarak, güçlenmek ve Osmanlı’yı
bekleyen güçlü Macar Krallığına karşı destek almayı düşünüyordu. Bu düşünce ile,
Lazar’ın kızı Prenses Olivera Despina ile 1390 yılında evlendi ve böylece, Sırpların lideri
olan, ölen Lazar’ın oğlu Prens Stefan Lazarevic ile de akraba oldu. Bu akıllıca siyasi
manevra ile Bayezid, Balkanlarda güçlü bir müttefik kazanmıştı. Sırp prensi Lazarevic
eniştesini hiç yüzüstü bırakmadan güçlü Sırp süvarilerini Bayezid’in seferlerine
göndermişti. Ankara muharebesine Lazarevic bizzat bu süvari kuvvetinin başında
katılmış ve muharebe alanında şiddetle savaşan ve alanı en son terkedenlerden biriydi.
Timur kuvvetleri kanatlardan Osmanlı merkezinin yanlarına sarkıp orduyu kuşatmaya
başladığında Bayezid’la beraber Kapıkulu askerleri ve Sırplar canlarını dişlerine takmış
savaşıyorlardı. Sırpların bu kadar gayretli ve kahramanca savaşmaları Timur’un bile
takdirini kazanmış ve Yıldırım’ın “kafir çerisiyle iyi cenk ettiğini” ve bunların kusur
etmediğini söylemiştir. 4

4
Mehmed Neşri, Neşri tarihi, Cilt 1, Kültür ve Turizm bakanlığı Yayınları, Ankara 1983,s 167 ve İsmail
Hakkı Uzunçarşılı, Büyük Osmanlı Tarihi, Cilt 1, Türk Tarih Kurumu Yayınları, Ankara, s 313. Stefan
Askeri alanda sadık bir dost ve Balkanlar’da önemli bir siyasi müttefik kazanılmıştı fakat
Bayezid’in Olivera Despina’ya bakışı bunların hiçbiriyle alakalı değildi. Bayezid bu
güzel prensesi seviyordu ve evlendikleri tarihten bir felaket sonucu ayrı düştükleri tarihe
kadar uzunca süre sevgileri ve muhabbetleri devam etmişti.5

Kayıtlarda, Timur’un Bayezid’a hürmet göstermeye gayret ettiği belirtilir ama neticede
Bayezid gibi büyük bir şahsiyetin esir kalmayı sindirmesi ve konuşmalarında sakin
kalması beklenemezdi. Bir de bu duruma zaman zaman Bayezid’i kaçırma ve kurtarma
teşebbüsleri eklenince Timur’un tavrının ister istemez sertleştiği değerlendirilebilir.

Timur’un savaşta yendiği ve esir ettiği birine kötü davranması beklenebilir fakat, esir
ettiği kişinin çok sevdiği eşine, harem adetlerini ve gelenekleri umursamadan ve bunlara
karşı gelerek yaptığı büyük hakaret nasıl açıklanabilirdi? Kayıtlarda bu davranışı
Timur’ın Bayezid’in önceki mektuplarından birinde yazdığı bir hakaretin intikamı almak
için yaptığı belirtilmiştir. Söylendiğine göre, Bayezid mektuplarından birinde Timur’a
“gözdeni kullarımdan birine vereceğim” diye yazmış ve hakaret etmiştir.6

Buna içerleyen Timur, Olivera Despina kendisine teslim edildiğinde düzenlediği bir
eğlencede onu yarı çıplak biçimde içki servisi yapmaya zorlamıştır. 16. asırda Grekçe
yazılmış Anonim Osmanlı Tarihinde bu durum şöyle aktarılır: “Tamerlanos <onun> pek
çok sevdiği karısını getirtti, emretti, elbisesinin dizlerinden baldırlarına kadar olan
kısmını yırttılar”7 Bayezid’ın da hazır bulunduğu bu ortamda, gördüğü hakaret karşısında
çılgına dönen Bayezid’in “Ey saygısız görgüsüz! Ana ve babandan gördüğün gibi
yapıyorsun! Sen köylü bir soydan gelme, yabani, kaba ve karanlık cinsten birisin!
Hükümdar ailesine mensup kadınları ve çocukları tahkir ve tezlil etmek sana yakışmaz!
Sen dostunu ve düşmanını tanımıyor ve anlamıyorsun!” diye bağırdığı aktarılır.8

Meşhur tarihi roman yazarı Turhan Tan, bu konuyu “Timurlenk” adlı romanında
kapsamlı biçimde hayal unsurları da ekleyerek işlemiş hatta kitabının kapağını bu olayı

Lazarevic, eniştesine Anadolu beyliklerine karşı savaşta, Niğbolu muharebesinde, Ankara’da yardımcı
oldu. Fetret Devrinde, şehzadelerin saltanat mücadelesinde de rol oynadı ve menfaat elde etmeye çalıştı.
Şehzade Süleyman Çelebi’ye destek oldu. Bakınız, Nicolae Jorga, Osmanlı İmparatorluğu Tarihi, Yeditepe
Yayınları, İstanbul, 2005, Cilt 1, s 294 ve İsmail Hakkı Uzunçarşılı, Büyük Osmanlı Tarihi, Cilt 1, Türk
Tarih Kurumu Yayınları, Ankara, s 201
5
Osmanlı tarihçileri, Prenses Olivera’nın saraya girmesini Osmanlı sarayına ecnebi etkisinin, içki ve
sefahatin de girmesinin başlangıcı olarak görürler. Bakınız, Aşıkpaşazade, Tevarih-i Al-i Osman
(Osmanoğullarının Tarihi), Gökkubbe Yayınları, İstanbul 2007, s 113-114 ve İsmail Hami Danişmend,
İzahlı Osmanlı Tarihi Kronolojisi, Türkiye Basımevi, İstanbul 1947, Cilt 1, s 87-88. Fakat, durum böyle
bile olsa, Yıldırım’ın devlet işlerini ihmal ettiği, askeri ve siyasi dehasının kaybolduğu veya sekteye
uğradığı söylenemez. Yenilgiye uğraması idi (ki bu bu tarz sebeplerle izah edilemez) hiç kimse bu tarz
yakışıksız iddialarda bulunamazdı. (A. Turhal)
6
Hammer Tarihi, Sabah Yayınları, Cilt 1, s 369 ve Mufassal Osmanlı Tarihi, Şehir Matbaası, İstanbul,
1957, Cilt 1, s 202
7
16. asırda yazılmış Grekçe Anonim Osmanlı Tarihi, Hazırlayan Şerif Baştav, Ankara Üniversitesi
Basımevi, Ankara 1973, s 106
8
16. asırda yazılmış Grekçe Anonim Osmanlı Tarihi, Hazırlayan Şerif Baştav, Ankara Üniversitesi
Basımevi, Ankara 1973, s 106. Timur’un cevabının ise gülerek “senin aklın yok” olduğu aynı kaynakta
belirtilir.
canlandıran bir resim ile yayınlamıştır9. Turhan Tan’a göre “Bu Çubukovadan <Ankara
muharebesinden> daha ürkünç bir sahne” idi.10

Turhan Tan’ın kitabının kapağı ve onun hayal ettiği biçimde Olivera Despina’nın Timur’a şarap sunması.
Arkada, muhafızların arasında oturan Bayezid görülmektedir.

Kaynak :M. Turhan Tan, Timurlenk, İnkılap Kitabevi, Tan Matbaası, İstanbul 1960

9
Fakat biraz abartarak yarı çıplak değil, tamamen çıplka bir resim koymuştur kapağa kitap içinde bundan
bahsetmese bile.
10
M. Turhan Tan, Timurlenk, İnkılap Kitabevi, Tan Matbaası, İstanbul 1960, s 205
Sultan Yıldırım Bayezid Han

Bu orjinal resim, Bizanslı tarihçi Laonicus Chalcondyle’in eserinin 1662 yılında basılmış Fransızca
nüshasından alınmıştır

Kaynak : Blaise de Vigenere, Histoire Generale Des Tvrcs: Contenant l'Histoire De Chalcondyle. Tradvite
Par Blaise De Vigenaire, Auec les illustrations du mesme Autheur. Et Continvee Ivsqves en l'an MDCXII
par Thomas Artus; Et en cette Edition, par le Sieur de Mezeray, iusques en l'annee 1661, Paris 1662’nin
Ortadoğu Teknik Üniversitesi (Ankara) kütüphanesinde bulunan orjinal nüshasından alınmıştır (ODTÜ
Kütüphanesi, Ankara ML Rare Collection DR485 .V673 katalog numarası)
Emir Timur

Bir ayağı sakat olduğundan Osmanlı tarihçileri tarafından “Timurlenk” yani “Aksak Timur” denilmiştir.
Buradanda yabancı dillere de “Tamarlane”, “Tamerlanos”, “Tamerlanes” vb gibi geçmiştir. Bu büyük Türk
cihangirini bu şekilde fiziki arızası ile anmak doğru değildir. Zaten Osmanlı tarihçileri de bu ismi tezyif
makamında, yani eğlenmek, değerini düşürüp aşağılamak amacıyla kullanmaktaydılar. Bu kişiden
bahsederken, bu tarihi şahsiyete, atamıza saygı göstermeli ve kendisinden Timur, Emir Timur, Timur
Gürgan veya Demir diye bahsetmeliyiz.

Bu orjinal resim, Bizanslı tarihçi Laonicus Chalcondyle’in eserinin 1662 yılında basılmış Fransızca
nüshasından alınmıştır

Kaynak : Blaise de Vigenere, Histoire Generale Des Tvrcs: Contenant l'Histoire De Chalcondyle. Tradvite
Par Blaise De Vigenaire, Auec les illustrations du mesme Autheur. Et Continvee Ivsqves en l'an MDCXII
par Thomas Artus; Et en cette Edition, par le Sieur de Mezeray, iusques en l'annee 1661, Paris 1662’nin
Ortadoğu Teknik Üniversitesi (Ankara) kütüphanesinde bulunan orjinal nüshasından alınmıştır (ODTÜ
Kütüphanesi, Ankara ML Rare Collection DR485 .V673 katalog numarası)
Tıpkı Bayezid’in kurtarılmaya çalışılması gibi aynı çalışmalar Despina’yı kurtarmak için
de hazırlanır fakat Despina’yı Romalılar (Bizanslılar) da kurtarmak için hazırlık
yapmışlardır11. Bu teşebbüsün gerçekleşip gerçeklşemediği hakkında bilgi yoktur.
Timur’un elinde esir olan Bayezid, üstüste yaşadığı olayların tesiriyle ölüme yaklaşmış
ve kısa süre içinde bu dünyadan ayrılmıştır. Sevgili eşi Olivera Despina ise, prensesin
kardeşi, Sırp Despotu Stefan Lazareviç’in çabaları ile Timur tarafından serbest
bırakılarak ağabeyine teslim edilmiştir. Olivera Despina’nın 1444 yılına kadar yaşadığı
bilinmektedir.12 Despina, sevdiği eşine iki kız çocuk vermiştir. Bunlardan birisinin adının
Paşa Melek olduğu bilinmektedir ve Timur, Yıldırım ve Despina’nın iki kızını da
evlendirmiştir.

İki büyük hükümdarın savaşı ve ardından meydana gelen olayların en korkuncu olan bu
olay hakkında kesin olan tek şey, böyle bir davranışın Timur gibi büyük bir Türk
hükümdarına yakışmadığıdır.13 Maalesef, derin kızgınlıklar ve kırgınlıklar bu kadar
orantısız bir hakareti ortaya çıkartmış ve büyük bir Sultan olan Bayezid’i ölüme götüren
en önemli olaylardan biri olmuştur. Osmanlı Sultanı’nın eşinin bu duruma düşürülmesi,
devlette büyük ve kötü bir iz bırakmıştı. Böyle bir durumla bir daha karşılaşmamak için
Osmanlı sultanlarının bu tarihten sonra nikah ile evlenmeyi bıraktıkları söylentileri
vardır.14

RReepprraaeesseennttaa V
Viittaamm
T
Tuuuumm pprroopprriiuumm M
Muunndduumm aaeeddiiffiiccaa

©Altar Maket
Her hakkı Altar Maket’e aittir, izinsiz kopyalanamaz. Kaynak göstermek kaydıyla, burada yer alan görüş, bilgi ve resimlerden
araştırmalar ve kişisel kullanım için faydalanılabilir.

11
16. asırda yazılmış Grekçe Anonim Osmanlı Tarihi, Hazırlayan Şerif Baştav, Ankara Üniversitesi
Basımevi, Ankara 1973, s 65
12
16. asırda yazılmış Grekçe Anonim Osmanlı Tarihi, Hazırlayan Şerif Baştav, Ankara Üniversitesi
Basımevi, Ankara 1973, s 65
13
Bu duruma açıklama bulmak için çabalayan bazı yazarlar bu hakareti Moğol adetlerine dayandırmaya
çalışmış ve “Moğol adetince çırılçıplak soyularak içki sunma” vardır iddiasında bulunmuşlardır. Bakınız
Mithat Seroğlu, Prenses Olivere ve Yıldırım Bayezid, Hayat dergisi 19 Mart 1964, s 15. Fakat böyle bir
Moğol adetinin olduğu şüphelidir ve bu tarz iddialar aklın almayacağı travmatik durumla karşılaşan
insanların bu durumu anlamlandırmaya, mana kazandırmaya çalışma çabalarından öteye gitmeyen
denemelerdir.
14
M. Çağatay Uluçay, Padişahların Kadınları ve Kızları, Türk Tarih Kurumu basımevi, Ankara, 2001, s 8

You might also like