You are on page 1of 250

T.C.

ANADOLU NVERSTES YAYINI NO: 2749 AIKRETM FAKLTES YAYINI NO: 1707

BLM VE TEKNOLOJ TARH

Yazarlar Prof.Dr. Erturul YRKOULLARI (nite 1) Prof.Dr. nder ORHUN (nite 2, 3, 4) Prof.Dr. Hseyin Gazi TOPDEMR (nite 5, 6, 8) Prof.Dr. Ekmeleddin HSANOLU (nite 7) Editrler Prof.Dr. Erturul YRKOULLARI Prof.Dr. Ekmeleddin HSANOLU

ANADOLU NVERSTES


i

Bu kitabn basm, yaym ve sat haklar Anadolu niversitesine aittir. Uzaktan retim tekniine uygun olarak hazrlanan bu kitabn btn haklar sakldr. lgili kurulutan izin almadan kitabn tm ya da blmleri mekanik, elektronik, fotokopi, manyetik kayt veya baka ekillerde oaltlamaz, baslamaz ve datlamaz. Copyright 2013 by Anadolu University All rights reserved No part of this book may be reproduced or stored in a retrieval system, or transmitted in any form or by any means mechanical, electronic, photocopy, magnetic tape or otherwise, without permission in writing from the University.

UZAKTAN RETM TASARIM BRM Genel Koordinatr Do.Dr. Mjgan Bozkaya Genel Koordinatr Yardmcs Do.Dr. Hasan alkan retim Tasarmclar Yrd.Do.Dr. Seil Banar r.Gr.Dr. Mediha Tezcan Grafik Tasarm Ynetmenleri Prof. Tevfik Fikret Uar r.Gr. Cemalettin Yldz r.Gr. Nilgn Salur Kitap Koordinasyon Birimi Uzm. Nermin zgr Kapak Dzeni Prof. Tevfik Fikret Uar r.Gr. Cemalettin Yldz Grafikerler Glah Karabulut zlem Ceylan Kenan etinkaya Dizgi Akretim Fakltesi Dizgi Ekibi

Bilim ve Teknoloji Tarihi

ISBN 978-975-06-1416-3
1. Bask

Bu kitap ANADOLU NVERSTES Web-Ofset Tesislerinde 15.000 adet baslmtr. ESKEHR, Ocak 2013

ii

indekiler
nsz .... iv

1. Tarih ncesi alarda Bilim ve Teknoloji.... 2. Antik Yunan ve Helenistik adaki Bilim ve Teknoloji 3. Roma Dneminde Bilim ve Teknoloji. 4. Orta a'da Bilim ve Teknoloji . ... .. .

2 28 56 78 112 142 180 210

5. Trkler'in slamiyet'e Giri Dneminde Bilim ve Teknolojiye Etkileri. 6. Rnesans ve Aydnlanma Dneminde Bilim ve Teknoloji 7. Osmanllarda Bilim ve Teknoloji . ..

8. Yeni ada Batda Bilimin Geliimi ve Cumhuriyet Dneminde Trkiyede Bilim..

iii

nsz
Uluslarn birbirlerine kar yrttkleri stnlk yarlar ve kendi toplumlarnn refah seviyelerini ykseltme gayret ve almalar nasl, 19. yzylda sanayi ann balamasna sebep olmusa; benzer gayret ve almalarda, 21. yzyla girerken ,bilim alannda bilgi ana, sanayi alannda da nc endstri ana girilmesine neden olmutur. Bilgi a veya nc endstri a gibi kavramlarla ifade edilen ksaca bilim ve teknoloji a diyebileceimiz, gnmz dnyasnda bilim ve teknoloji alannda ylesine bir hzl gelime yaanmaktadr. Bu hzl gelimeye ayak uydurabilmek lkeler iin, hem ok zor hem de son derece hayati nem tar duruma gelmitir. Bilim ve teknoloji tarihi nedir? sorusunun en ksa yant bilim ve teknolojinin dou ve gelime yks olarak tanmlanabilir. Bilim ve teknoloji tarihinin amac; nesnel bilginin ve tekniin ortaya kn, yaylmasn ve kullanlma koullarn incelemenin yannda geni anlamda bir bak as olumasn salamaktr. Bilim ve teknoloji tarihi amacna, eitli bilim kollarnda ulalan sonular sralayarak deil, daha ok, bu sonular bal olduklar koullar erevesinde aklayarak ulamaya alr. Grevi de hakikatin (gerek) ve bulularn bir katalog almas olmayp, bilimsel kavram, kuram, teknik ve anlayn douunu ve geliimini izlemek ve aa karmaktr. Modern bilim ve teknoloji phesiz, insan aklnn ve iradesinin uygarla katm olduu en nemli rndr. Fakat bu rnn dou, gelimesi konusunda ancak, son 80 yllk bir dnemde akademik almalar balatlm ve bu almalar hzla yrtlmektedir. Bilim ve teknoloji Tarihi yeni bir disiplin olmakla beraber, kapsam ok genitir. Bilim ok kere sanld gibi ilk defa ne Rnesans tan sonra, nede Bat dnyasnda ortaya kmtr. Bilim ve Teknoloji insanln ortak maldr; kkleri ilkel insan topluluklarnn yaamna kadar uzanr. Geni bir adan bakldnda bilimin ve teknolojinin uzun ve zorlu geliiminde u drt aama grlr . Bunlar: Msr ve Mezopotamya uygarlklarna rastlayan ampirik bilgi toplama aamas; Eski Yunanllarn evreni aklamaya ynelik aklc sistemlerinin kurulduu aama; Orta ada Yunan felsefesi ile dinsel domalar badatrma abalar karsnda slam bilim ve teknolojisinin parlak baarlarn kapsayan aama; Rnesans sonras gelimelerin yer ald modern bilim aamas.

Grld gibi ilk aama tamamen ,nc aama ise ksmen Douda, ikinci ve drdnc aamalar ise daha ok Batda yer alan gelimeleri gstermektedir. Dou ile Bat arasnda gidip- gelen bilimsel gelimeyi syle zetlemek mmkndr: Dou uygarlklarnn rn olan bilim nce Batya geer; nce yonyada, daha sonra Atina ve Gney talyada byk atlm yapar; tam gelime hzn yitirmee balad bir srada tekrar dou ya dner ve Nil aznda kurulan skenderiyede yeni bir parlak bir dneme girer. Ancak bu dnemde uzun srmez .Geometri, astronomi, fizik ve corafya gibi bilim dallarnda salanan byk ve gerek baarlara ramen, Roma ynetiminin giderek yozlamas ve Hristiyanlk ile birlikte trl mistik inan ve saplantlarn yaylmas karsnda aratrma ve renme ruhu Batda canlln yitirmekten, hatta ortadan silinip gitmekten kurtulamaz. Bilimin yeniden canlanmas, slamiyet in ortaya kmasyla, yine dou dnyasnda kendini gsterir. Avrupann 13nc yzylla balayan ve Rnesanstan gnmze kadar giderek hzlanan parlak bilimsel baarlarn slam dneminin almalarna borlu olduu inkar edilemez. Bilim ve teknoloji aslnda hibir rkn, kltrn veya blgenin mal deildir ve olmamtr da. Gnmzde bilim ve teknolojiyi birbirinden bamsz olarak dnmek imkanszdr. Bilim ve teknolojinin birbirine yaklamasn Fransz Devrimine kadar gtrebilir. Bilime dayal sanayi devrimi sayesinde ,bilim toplumunun sosyo-ekonomik yapsn deitiren nemli bir etken olduktan sonra tarihiler bilimin ve teknolojinin daha doru ifade ile bilim tarihinin nemini gz ard edemediler ve

iv

bilim ve teknoloji tarihi ile ilgilenmek zorunda kaldlar. Bugn Dnyada ou niversitede Bilim ve Teknoloji Tarihi yannda bilim Felsefesi dersleri zorunlu dersler arasna girmi durumdadr. Gnmzde bilim ve teknoloji arasndaki aralk giderek kapanmaktadr. Bu durum, bilim ierisindeki uzmanlamann daha belirgin hale gelmesiyle ve de bilim ve teknoloji arasndaki btnleme ile aklanabilir. te yandan, bilim ve teknolojinin etkisi sadece sanayi ile snrl deildir. Ayrca d evre faktrlerinin etkisi altnda bulunan tarm ve genetik mhendislii, malzeme v.b. konusundaki ilerlemeler de bilim ve teknoloji erevesi iinde deerlendirilmektedir. Uzaktan retim tekniine uygun olarak hazrlanan Bilim ve Teknoloji Tarihi isimli bu kitabmzda Yazl Tarih ncesi alardan, Gnmz Trkiyesine uzanan bir zaman dilimi iinde bilim ve teknolojik gelimeler kronolojik bir erevede ele alnarak rencilere bugn ulatmz bilim ve teknoloji dzeyi hakknda bilgi verilmitir. Bu kitabn hazrlanmasnda bata Anadolu niversitesi Rektr Prof.Dr. Davut AYDIN olmak zere emei geen herkese teekkr bir bor biliriz.

Editr Prof.Dr. Erturul YRKOULLARI

1
Amalarmz
inde Bilim

     

Bu niteyi tamamladktan sonra; Bilim ve teknoloji tarihinin nemini aklayabilecek, Bilim ve teknolojinin anlamn tanmlayabilecek, Bilimin yntemini ve zelliini aklayabilecek, Tarih ncesi alarda bilim ve teknoloji tarihini yorumlayabilecek bilgi ve becerilere sahip olabilirsiniz.

Anahtar Kavramlar
Bilim ve Teknoloji Bilim ve Teknoloji Tarihi Bilim Yntemleri Bilimsel Yntem Orta Asya Bilim Hintde Bilim Mezopotamyada Bilim Anadoluda Bilim Eski Msrda Bilim Ege Havzasnda Bilim

indekiler
 Giri  Bilimin Kkeni  Bilim ve Teknoloji Tarihi  Bilimin ve Teknolojinin Tanm  Bilim ve Teknoloji Tarihinin nemi  Bilim ve Teknolojinin Douu  Yazl Tarih ncesi alarda Bilim ve Teknoloji

Tarih ncesi alarda Bilim ve Teknoloji


GR
Uluslarn devam edegelen stnlk yarlar ve kendi toplumlarnn refah seviyelerini ykseltme gayret ve almalar nasl, 19. Yzylda sanayi an balatm, byk ilerlemeler kaydedilmesine sebeb olmusa; benzer gayret ve almalar, 21. yzyla girerken, bilim alannda bilgi ana, sanayi alannda da nc endstri ana girilmesine neden olmutur. Bilgi a veya nc endstri a gibi kavramlarla ifade edilen ksaca bilim ve teknoloji a diyebileceimiz, gnmz dnyasnda bilim ve teknoloji alannda ylesine bir hzl gelimeler yaanmaktadr ki, bu hzl gelimeye ayak uydurabilmek lkeler iin hem ok zor hemde son derece nemlidir. lkeler bu hzl gelimeye ayak uydurabilmek iin kyasya bir yar iindedirler. Gnmzde bilim ve teknolojiyi birbirinden bamsz olarak dnmek imkanszdr. Bilim ve teknolojinin birbirine yaklamasn Fransz Devrimine kadar gtrebiliriz. 1789, Fransz Devriminden sonra Fransada bilim adamlar yeni kurulan niversitelerde ve zellikle cole Polytechniquede grev almaya baladlar. cole Polytechniquede doa bilimleri ne kt ve ilk kez burada fizik ve kimya laboratuvarlar kuruldu. cole Polytechniqueyi rnek alan Almanlar ok sayda bilim adam yannda teknotrat ad verilen, teknokrasi ierisinde yer alan, ynetici konumundaki mhendis, mimar, teknisyen, iktisat vb. yetitirdiler. Bunlar niversite ve zellikle sanayi laboratuvarlarnda alyor ve aratrmalar yapyorlard. Bilim,teknolojiyi gerek anlamda dokuma endstrinde ihtiya duyulan sentetik boyalarn kimyasal srelerle elde edilmesi sayesinde 19. yzyln ikinci yarsnda etkilemi ve o zamandan beri bilimle teknoloji arasndaki yakn iliki ve karlkl etkilemeler kesintisiz ve glenerek srmektedir. Bilime dayal sanayi devrimi sayesinde, bilim toplumunun sosyo-ekonomik yapsn deitiren nemli bir etken olduktan sonra tarihiler bilimin ve teknolojinin daha doru ifade ile bilim tarihinin nemini gz ard edemediler ve bilim ve teknoloji tarihi ile ilgilenmek zorunda kaldlar. Gnmzde bilim ve teknoloji arasndaki aralk giderek kapanmaktadr. Bu durum,bilim ierisindeki uzmanlamann daha belirgin hale gelmesiyle ve de bilim ve teknoloji arasndaki btnleme ile aklanabilir. te yandan, bilim ve teknolojinin etkisi sadece sanayi ile snrl deildir. Ayrca d evre faktrlerinin etkisi altnda bulunan tarm ve genetik mhendislii, malzeme v.b. konusundaki ilerlemeler de bilim ve teknoloji erevesi iinde deerlendirilmektedir. Bir icat ve keif faaliyeti olan bilimsel ve teknolojik aratrma, yeni bululara ulamak ve bunlar teknolojiye dntrerek sanayide kullanmak zere ortaya konulan bir uratr. Bilim ve teknoloji amzn belkide en etkin gcdr. Bu g ya dorudan ekonominin gereklerinden yada sanayinin isteinden kaynaklanmaktadr. zellikle II. Dnya savandan sonra gnmzde de sren ekonomik rekabet, ister istemez bilim ve teknolojiye nem verilmesine ve zellikle gelimi lkelerin yeni keifler ve bulularda bulunma ynnde amansz bir yara girmelerine sebeb olmaktadr. Dnyada bilim ve teknoloji almalaryla bilgi, ylesine hzl ekilde artmaktadr ki her be ylda hatta baz alanlarda daha ksa srede bilgi birikimi aa yukar ikiye katlamaktadr. Yenilenebilir enerji kaynaklar, lazer, optik fiber, robotik, nanoteknoloji ve genetik mhendislii alanndaki ilerlemeler insann hayatna bak asn deitirmi ve bugn iin snrsz olanaklar salamtr.

Bulular yapan insandr. Ancak retilen bilgi ve teknoloji bugn dnyada 20 ye yakn lkenin kontrol altnda olup, bu 20 lke iinde de gerek bulular yapan lke says be alt lkeyi gememektedir. Doal olarak bilgi ve bulularla kazanlan beceri ve deneyimler byk bir titizle koruma altna alnr. Bunun iin, bir snai veya ticari buluun, imal ve sat hakk belli bir sre iin bir ahsa veya firmaya devredilebilir. Bu ise patent ad verilen resmi bir belge ile salanr. Bu nitede bilim ve teknolojinin ortaya k nedeni yannda tarih nceki alarda yaayan kavimlerin bilim ve teknolojiye katklar anlatlacaktr.

BLMN KKEN
Bilimin kkleri ok eskilere gitmesine ramen, bilgi ve dnme tr olarak nitelendirebileceimiz ve uygarln bir rn olan bilim aslnda yeni bir kavramdr. Eski alarda din,efsane, felsefe gibi ruhsal; el sanatlar gibi gnlk ihtiyalar gidermeye ynelik uralar dnda bugn bilim olarak adlandrlan ve znde gzleme ve dnmeye dayal bir bilim anlayndan sz etmek zordur. Fakat bu uralar sonucu elde edilen bilgi,teknik ve kavramlarn daha sonraki alarda belirgin hale gelen bilimsel kavram ve ilemlere kaynaklk ettii de gzard edilemez. Aslnda bilimsel dnmenin ve icat etmenin znde biri dnyay anlama merak dierinde ise yaam rahat ve gvenli klma gibi iki ihtiya yatmaktadr. Bu ihtiyalardan ilki, insanln tarihinde kuaktan kuaa aktarlan eitli yaant ve beceri biimlerini kapsayan bir teknik gelenei, ikincisi insanolunun duygu, inan ve dncelerini iinde toplayan bir ruhsal gelenei oluturmutur. Bu iki gelenek balangta ve uzun sre farkl ellerde birbirinden ayr kalm bunun sonucunda da karlkl etkileme olana bulamamtr. Eski yunan uygarlnn en parlak dnemlerinde bile, uralar el becerilerine, basit teknikleri kullanan zanaatkarlarn, te yandan duygu inan ve dnce dnyasn oluturan air, politikac ve filozoflarn yer ald grlmektedir. Bu ayrlk orta a boyunca srm ancak, yenia banda ortadan kalkmaya balamtr. ki gelenein birlemesi ve karlkl etkilemesi sonrasnda modern anlamda bilim ortaya kmaya balamtr. Bilimsel dnme ve aratrma abasnn, iki gelenein, deneye olanak veren teknik becerilerle, kavramsal dnmeye yol aan teorik almalarn etkili bir kaynamasna dayanmaktadr. nsann doaya hkmetme istek ve anlama abas insanlk tarihi kadar eskidir. Modern bilimin douu bu iki istein birlemesini beklemitir. Bununla beraber ilk insann yaamnda bile bu iki istein tamamen ayr olduunu sylemek olduka zordur. nk, ilk insanlar insan doa ile ilikisinde basit teknik becerilerini kulland kadar, by trnden bir takm akl d saylabilecek yollara da bavurmulardr. Aslnda bynnde amac doay etkilemektir: yannda lmekte olan hastalar iyiletirmek,beklenen doal felaketleri nlemek, dmanlarn yok olmasn salamak v.b. Ayn amac, dnyann varoluu ve dzeni ile ilgili eitli kltrlerde yer yer srp gelen efsane trnden masal veya hikayelerde de bulabiliriz. Gnein, ayn ve yldzlarn yaradl ve var olu nedeni insanolunun yaam ve lm karsnda duyduu korkuyu giderme, arad gveni ve rahat salama olarak hayal edilmitir. Geri byde bile doann istedie gre deimedii,baz yasalara boyun emesi gerektii dncesi hep vard. Atein daima yakt, suyun slatt, gnein parlak olduu, klarn souk,yazlarn scak gitme gereinden ilk insanlar da kendilerini kurtarmayacaklarn bilirlerdi. Bununla birlikte by ve efsane dorudan bilimin domasnn nedeni deildir. Bilimin douuna, doay konrol etme abas yannda anlama ve bilme tutkusuda neden olmutur.

BLM VE TEKNOLOJ TARH


Bilim ve teknoloji tarihi nedir? sorusunun yantn ksaca bilim ve teknolojinin dou ve gelime yks olarak tanmlayabiliriz. Bilim ve teknoloji tarihinin amac; nesnel bilgi ve tekniin ortaya kn,yaylmasn ve kullanlma koullarn incelemek ve bir bakma nitelii belli bir yntemin, bir dnme trnn hatta geni anlamda bir bak asnn olumasn salamaktr. Bilim ve teknoloji tarihi amacna, eitli bilim kollarnda ulalan sonular sralayarak deil, daha ok, bu sonular bal olduklar koullar erevesinde aklayarak ulamaya alr. Grevi de olgu (gerek) ve bulularn bir katalo almas olmayp, bilimsel kavram, kuram, teknik ve anlayn dou ve geliimini izlemek ve aa karmaktr.
4

Modern bilim ve teknolojinin gzlerimiz nndeki yaps phesiz insan aklnn ve iradesinin uygarla katm olduu en nemli rndr. Fakat bu rnn dou, gelimesi konusunda son 80 yllk bir dnemde akademik almalar balatlmtr. Bilim ve Teknoloji Tarihi yeni bir disiplin olmakla beraber, kapsam ok genitir. Bilim ok kere sanld gibi ilk defa ne Rnesans tan sonra, nede Bat dnyasnda ortaya kmtr. Bilim ve Teknoloji insanln ortak maldr; kkleri ilkel insan topluluklarnn yaamna kadar uzanr. Bilim anlamak, bilim ncesi veya bilim d dnme biimleriyle ilikilerini gerektirir. Bu nedenle, bilim tarihi mitoloji, din, sanat ve metafizik (fiziktesi) konularada bilimle ilikileri bakmndan yer vermek zorundadr. Geni bir adan bakldnda bilimin uzun ve zorlu geliiminde u drt aamay ayrdetmek mmkndr: Msr ve Mezopotamya uygarlklarna raslayan ampirik (grgsel) bilgi toplama aamas; Eski yunanllarn evreni aklamaya ynelik aklc sistemlerinin kurulduu aama; Orta ada Yunan felsefesi ile dinsel domalar badatrma abalar karsnda slam biliminin parlak baarlarn kapsayan aama; Rnesans sonras gelimelerin yer ald modern bilim aamas.

Grld gibi ilk aama tamamen, nc aama ise ksmen Douda, ikinci ve drdnc aamalar ise daha ok Batda yer alan gelimeleri gstermektedir. Dou ile Bat arasnda gidip- gelen bilimsel gelimeyi syle zetlemek mmkndr: Dou uygarlklarnn rn olan bilim nce Batya geer; nce yonyada, daha sonra Atina ve Gney talyada byk atlm yapar; tam gelime hzn yitirmee balad bir srada tekrar Douya dner ve Nil nehri aznda kurulan skenderiyede yeni bir parlak bir dneme girer. Ancak bu dnemde uzun srmez. Geometri, astronomi, fizik ve corafya gibi bilim dallarnda salanan byk ve gerek baarlara ramen, Roma ynetiminin giderek yozlamas ve Hristiyanlk ile birlikte trl mistik inan ve saplantlarn yaylmas karsnda aratrma ve renme ruhu Batda canlln yitirmekten,hatta ortadan silinip gitmekten kurtulamaz. Bilimin yeniden canlanmas, slamiyetin ortaya kmasyla, yine dou dnyasnda kendini gsterir. Avrupann 13nc yzylla balayan ve Rnesanstan gnmze kadar giderek hzlanan parlak bilimsel baarlarn slam dneminin almalarna borlu olduu inkar edilemez. Bilim ve teknoloji aslnda hibir rkn, kltrn veya blgenin mal deildir.

Bilimsel Gelime
Bilimin gelimesi ile ilgili grler eitlidir. Bu grlerden birine gre bilim yava fakat srekli ilerleyen bir bilgi retme ve oaltma srecidir. kinci gre gre ise, bilimde gelime birbirinden ayr dzeyde yer alan kkl dnme deiiklerinin bir sonucudur. Bu iki gr, ilk bakta sanld gibi, badamaz nitelikte deildir. Her ikisinde de gerek pay vardr. Bilimin gelimesi karmak bir olaydr. Bir cephesi deiim, dier cephesi devrim nitelii tar. Gerekten olgusal bilgilerimiz ynnden bilimin srekli bir birikim, saptanm olgular yorumlama ve aklama ynnden ise bilimin geliimi ancak zaman zaman patlak veren dncede devrim biiminde grlmektedir. Bilim tarihi bu iki gr de ispatlama olana tamaktadr. Gemite gzlem ve deney yoluyla saptanm pek ok olgusal gerek (rnein gezegenlerin hareketleri,gazlarn zellikleri, kaldra,sarka,gel-git vb. bu tr olgular arasnda saylabilir) giderek artan bilgimizin bir blm olarak geerliliklerini srdrmektedir. Bunlar bir yana itme, geersiz sayma yoluna gidemeyiz; gemite bulunmam olsalard, bugn bulunacaklard. Oysa ayn sreklilii, olgular aklama amacyla bilgilerce ileri srlen kuram veya kuramsal nitlikteki varsaymlarda bulamayz. Bilim tarihinin deiik dnemlerinde ayn olgu grubunu aklamak iin ok kez birbiriyle iliki olmayan kuramlar ortaya atlmtr. Bir rnek vermek gerekirse, gk cisimlerinin hareketlerini aklamak iin Knidoslu Eudoxosdan, S. I. Newton (D. 1642-. 1727)a kadar geen 2000 yllk srede ortaya atlan deiik teoriler gsterilebilir. Bu gibi kuramlar, olgusal bulular gibi bir bilgi birikimi yaratmamakta, tersine herbiri bir ncekini ykma veya hi deilse deitirme rol ile ortaya kmaktadr.
5

Her kuram doaya belli bir bak asn ifade eder; fakat baka bak alar olanan ortadan kaldrmaz. Herhangi bir kuramn ortaya atlmasnda veya benimsenmesinde olgulara uyma ve olgular aklama gc kadar kiisel beenilerimizde rol oynamaktadrlar. Bu nedenle, ayn alanda rakip kuramlarn ortaya ktn ve uzun sre tutunan kuramlarn bile birtakm koullarn olumas ile geerliliklerini, bazen beklenmedik bir biimde yitirdiklerini grlr. Aslnda bilimin geliimi ne tek bana bir takm kuramsal gr deiiklerinden, nede yalnzca birbirine eklenen srekli bulular zincirinden ibarettir. Bu iki sre birbirini tamamlayc niteliktedir. Yeni olgusal bulular yeni kuramlara yol at gibi, yeni kuramlar da yeni gzlem ve deneylere kap amakta, dolaysyla yeni bulularn koullarn hazrlamaktadr. Olgusal bulularla kuramsal aklamalar arasndaki bu karlkl etkileim bilimde gelimenin gerek gcn oluturur. Bu gten kaynaklanan bilimsel gelimenin iki dnemli sre olduunu syleyebiliriz. Dnemden biri kuramsal dzeyde aklamay, tekisi bu aklamann olgusal dzeyde pekitirilmesini temsil eder. Fakat her pekitirme, erge yeni bir almann gereklerini de oluturmaktan kendini kurtaramaz.

BLMN VE TEKNOLOJNN TANIMI


Bilim, genel anlamda evrenin yapsn ve davranlarn gzlem ve deney yardmyla sistematik bir ekilde incelenmesini ve yasalar biiminde aklamaya alan dzenli bilgi btn olarak tanmlanabilir. nsan iin, yaamn balad andan itibaren evresinde olup biten olaylar anlamak ve aklamak vazgeilmez bir tutku olmutur. Bu adan bakldnda bilim, zellikle doaya ilikin kuram yada beklentilerimizi srekli sorgulayan bir faaliyet olarakta tanmlanabilir. Bilim; neden, merak ve ama besleyen bir olgu olarak gnmze kadar birok alt dala blnm, insanlarn daha iyi yaam koullarna kavumasna, var olmayan olgular bulmasna ve yeni eyler renmesine n ayak olmutur. Tm bilim dallar evrenin bir blmn kendine konu olarak seer, deneysel yntemlere ve gereklie dayanarak yasalar karmaya alr. Ayrca bilim; temelleri sanat tarafndan atlm, her aamada sanat ve yaratclkla beslenerek insanlarn hayat koullarn iyiletirmek iin yaplan almalar btn olarakta ele alnabilir. Albert Einstein (D. 1879-. 1955 ) bilimi, her trl dzenden yoksun duyu verileri ile dzenli dnceler arasnda uygunluk salama abas, Bertrand Russell (D. 1872-. 1970 ) ise gzlem ve gzleme dayal akl yrtme yoluyla dnyaya ilikin olgular birbirine balayan yasalar bulma abas olarak tanmlamtr. Akademik dzeyde bilimler iki ana kategoride ele alnr. Doa olaylarn aratran ve inceleyen doa bilimleri (veya doal bilimler) ile toplumu, bireyi ve insan faaliyetleri ve davranlar aratran ve inceleyen sosyal (veya beer) bilimler. Biyoloji, fizik ve kimya gibi bilimler doa bilimlerine rnek gsterilirken, iktisat, sosyoloji ve antropoloji gibi bilimler sosyal bilimlere rnektir. Bu temel alanlar arasnda ok eitli ilikiler olmu, mhendislik ve tp gibi bu alanlarla ilikili birok uygulamal disiplin de olduu gibi zellikle son yzylda birok ara bilim dallar ortaya kmtr; sibernetik, astrofizik ve tbbi antropoloji bu bilim dallarna rnek gsterilebilir. Matematik bilimi sklkla bu iki ana kategoriden farkl nc bir kategori olan formal bilimler kategorisinde yer alr, formal bilimler kuramsal fikirlerle balar ve dnme sreci sayesinde dier farkl teorik fikirlere ular; oysa fen bilimleri gerek dnyadaki eitli gzlemlerle balar ve gerekliin bir blm iin bir lde kullanl olan modellere ularlar. Formal bilmlerin hem doa bilimlerine hem de sosyal bilimlere yakn ve uzak olduu birok nokta mevcuttur. Matematik, belirli bir bilgi alannn nesnel ve sistematik incelenmesi hususunda doa bilimlerine yaknken, inceleme yntemi olarak deneysel yntemler barndrmamas asndan doa bilimlerinden ayrlr; matematikte edinilen bilgi deneysel yntemlerle deil de genelde deneyle kantlanamayacak olgular iin yani a priori (deneye dayanmayan, akl yolu ile nceden kabul edilen) ile dorulanr. Formal bilimler kategorisi matematiin yannda istatistik ve mantk bilimlerini de iermektedir. Bu iki bilim, matematik ile birlikte, tm bilimler, zellikle deneysel bilimler asndan nemli bir yere sahiptir; rnein formal bilimlerdeki eitli gelimeler fiziksel ve biyolojik bilimlerde de byk gelimelere sebep olmutur. Formal bilimler hipotez, tekrarlanan gzlem ve deneylerle, doruluu byk lde kabul edilmi, ancak yine gzlem ve deneyler yoluyla yanllanabilme olasl bulunan kuramn,yasa olmasnda, hem doa bilimleri hem de sosyal keif ve tanmlamalarnda bir nemli bir yer tutar.
6

Sosyal bilimlerin bir deneysel bilim olup olmamas durumu 20. yzyldan beri tartma konusu olmutur. Bu tartmalar etrafnda sosyal ve davransal dallarn bir ksm bilimsel olmadklar eletirileriyle karlamtr. Hatta baz akademisyenler, Nobel dl sahibi fiziki Percy W. Bridgman (D. 1882-. 1962) ve baz siyasetiler ABD Senatr Kay Bailey Hutchinson (D. 1943-) v. b dier bilim dallarna oranla mulak veya bilimsel adan yersiz bulduklar baz bilim dallarna "bilim" szcn kullanmaktan kanmlardr. Baz filozoflar da bu adan farkl fikirler sunmulardr; rnein Karl Popper (D. 190.-. 1994 ) bilimsel yntemin ve kantlarn varln reddetmitir. Popper'a gre sadece bir tane evrensel yntem vardr; olumsuz deneme ve yanlma yntemi. Bu, bilim, matematik, felsefe, sanat vs. dahil insan zihninin tm rnlerini kapsad gibi, hayatn evrimini de kapsar. Bilimi genel olarak drt alana ayrarak da incelemek mmkndr. Bu alanlar: Sosyal olaylar ve insan davranlarn konu alan Sosyal Bilimler Doann ve incelendii Fizik, Kimya, Biyolojiyi de ieren Fen Bilimleri Bilimsel yntemlerle elde edilen bilgilerin uygulamaya konulduu Uygulamal Bilimler Hem Fen Bilimlerine, hemde baz ynleriyle Sosyal Bilimlere benzeyen ve bilim dili olarak adlandrlan Matematik

Bilim topluluu birok farkl bilim dalnda uzmanlam, farkl dallarda aratrma yapan birok bilim insan ve ilgili kurumlardan olumaktadr Teknoloji, Yunanca, tekhne (sanat, zanaat) ve logos (bilgi, sz, szck) szcklerinden oluan bir terim olup, Antik Yunanistan'da "bilgiden gelen zanaat" anlamna geliyordu. Zaman iinde anlam deien szck, bilimsel aratrmalardan elde edilen somut ve yararl sonular ve bunlara ilikin ara, yntem ve srelerin btnn ifade eden bir anlam kazanmtr. Teknoloji ayrca, bir sanayi dalyla ilgili retim yntemlerini, kullanlan ara, gere ve aletleri kapsayan bilgi olarakta tanmlanabilir.

Resim 1.1: Msr Piramitleri

Bir insan etkinlii olarak teknoloji, insanlk tarihinde bilim ve mhendislikten nce ortaya kmtr. Teknolojinin, bilimin uygulamac yn olduu grlerde bulunmaktadr. Msr pramitlerinin yapm teknolojinin bilimden nce ortaya ktnn bir kantdr (Resim 1.1).

Teknolojinin bilimden nce ortaya ktna dair birka rnek veriniz. Teknoloji, gnmzde veri paylamnn en etkin bir biimde kullanlmasyla keiflere yn vermenin etkin bir paras olarak da tanmlanabilmektedir. O halde teknolojiyi ksaca bilimsel bilgiden yararlanarak yeni bir rn gelitirmek, retmek ve hizmet destei salamak iin gerekli bilgi, beceri ve yntemler btn olarak da tanmlayabiliriz.

Buna gre retim iin evresini drde ayrabiliriz: Bilimsel bilgiye ulamak veya gelitirmek, Bilgiden faydalanarak bir rn tasarlamak (tasarm yetenei veya teknolojisi), Tasarlanan bir rnn retim tekniklerini belirlemek (retim teknolojisi), retim.

Bilim ve teknoloji tarihi, teknoloji ve bilimin, pratik yaam gereksinimlerinin karlanmasna ya da insann evresini denetleme, biimlendirme ve deitirme abalarna ynelik uygulamalarn tarihidir. Teknik, temel olarak alet yapm ve alet kullanarak sonu alma yntemleri anlamna gelir. Alet yapma yetenei, insan trn teki canllardan ayran temel niteliktir. Bu nitelii nedeniyle insan, en bandan beri teknoloji reten bir varlktr ve teknolojinin tarihi bir bakma insanln tarihidir. nsanolu, tm canllarn en gelimii olup evresine ve dier canllar zerinde hakimiyet kurabilen tek canldr. Yiyecek ihtiyacn karlamak iin eitli aletler gelitirmesi, korunmak iin barnaklar yapmas ilk teknolojik giriimleridir. Bu adan bakldnda teknolojinin ilk kaynaklarn yontma ta devrine kadar gtrebiliriz. lk insan Afrikada ortaya ksada ilk uygarl Frat ve Dicle nehirleri arasnda ve bu gn Irak snrlar iinde kalan Mezopotamya olarak adlandrlan blgede balamtr.

BLM VE TEKNOLOJ TARHNN NEM


Bilim ve teknoloji tarihini bilmenin ve renmenin ok sayda yarar bulunmaktadr. Bunlar: Bilim ve teknoloji tarihi, her eyden nce genlere bilim ve teknoloji sevgisini alar. Bilim tarihi zellikle toplumlarda bilim insanna ve bilime verilen kymet ve saygnlklar vurgulanarak anlatld zaman, genlerde bilime ve teknolojiye kar ilgi ve heves oluturur. Bilim ve teknoloji tarihi tarihi, genlerde, tarihsel ve kltrel kimlik olumasna yardmc olur. zellikle milletimizin ve bilim insanlarmzn bilime ve teknolojiye katklar anlatld zaman, bu genlerimiz kendi gemilerini daha iyi tanmalarn salar. Bilim ve teknoloji tarihi, bilimin ve teknolojinin yaps, karakteri ve deeri hakknda en doru bilgiyi verir. Bilim ve Teknoloji Tarihi bize bilim ve teknolojinin srekli gelien bir etkinlik olduunu, bilim ve teknolojide bir sonun olmadn,her zaman iin yaplabilecek yeni eylerin icat edileceini retir.

Ayrca Bilim Tarihi, balangta doru diye kabul edilen bir ok bilimsel varsaym, gr ve kurallarn, zamanla yanllandn, onlarn yerine daha dorularnn konduunu da gsterir. Bu konuda, bilim tarihinde Gezegenlerin Hareketi, Kan Dolam,Atom Kuramlar v.b. ok sayda rnek bulunmaktadr.

Bilim ve Teknoloji tarihi bilmenin, nemli bir yarar, genlere ve gen bilim adam ve mhendislerine eletirici bir bak as kazandrmasdr. Bilim tarihisi, bilimsel teori ve grlerin ortaya klarnda ve zellikle de yeni fikirlerin douunda, bilimcilerin bu fikirlere kar takndklar tavrlarda gsterir. Bilim ve teknoloji tarihi, ayrca, bilim ve teknolojinin tek bir ulus veya kltrn mal olmadn, btn insanln miras olduunu gsterir. Ancak, uluslarn bundaki paynn, bilim ve teknolojiye yaptklar hizmet ve katknn hangi oranda olduunu ortaya karr. nceki uluslarn sonrakilerden nasl etkilendikleri, kendilerinin bu bilim ve teknoloji mirasna ne gibi yenilikler kattklarn bize yine bilim ve teknoloji tarihi retir, Resim 1.2 de bilime nemli katklarda bulunmu bilim adamlarn grlmektedir.

Resim 1.2: Bilime nemli Katkda Bulunmu Baz Bilim Adamlar

Bilim tarihi, eskiden ortaya atlan, bugn iin terkedilen veya yaamaya devam eden, bir ok bilimsel gr veya kuram konu edinir. Onlardan esinlenerek insanlar, yeni grler ortaya koyabilirler. Nitekim bugn kabul edilen bir ok modern kuram,yasa ve bulularn ou,eskilerin dzeltilmesi, eksikliklerinin tamamlanmas, ksaca yeniden gzden geirilmesi sonucu elde edildiini Bilim Tarihi bize gstermektedir.

Bilim Yntemleri
Bilimde tek bir yntem yoktur. Bilimin konu edindii varlk veya doa olay trne gre, eitli yntemler vardr. Yntem bizi konu edindiimiz bilimsel problemin zmne gtren eydir. Her trl maddi ve manevi vastalar ve yaklam biimlerinin btndr. Bilimsel aratrmalarda kabul edilen genel yntemler unlardr: Alglama Yntemi: plak gzle ve duyu organlarmz araclyla yaptmz bir ey veya olay hakkndaki ilk alglamadr. Gzlem Yntemi: Bu yntem alglama ynteminin biraz daha derinletirilmi eklidir. Duyu organlarnn glerini arttrc, teleskop,mikroskop gibi eitli aralar kullanlr. Bilmek istediimiz bir eyi veya olay etkide bulunmadan yakndan gzlemek ve izlemektir. Deney Yntemi: Bu yntem gzlem ynteminin biraz daha derinletirilmi ekli olup, gzlenen olaylarn laboratuvar ortamnda snanmasdr.

Bilim nedir? sorusunun herkesin hem fikir olduu tek bir yant yoktur. Bununda nedeni, bilimin donmu(domatik) bir yapda olmayp srekli hzla deien ve gelien bir etkinlik olmasndan kaynaklanmaktadr. Ksaca bilim, inceleme konusu ve yntemi bakmndan, kapsam ve snrlar kesin izgilerle belli olmayan, karmak ve devaml gelime ierisinde bulunan ok ynl bir oluumdur. nsanolunun yeryzndeki yaam ortamna duyduu merak, yaam standartlarn ykseltecek bir etkinlie brnmeye balamas, olaan olaylar anlama abas, aslnda dnyann srlarla dolu bir yer olduunu ve bunlar zmlemek gerektii gereini dourmutur. Geleneksel bilim sadece anlamaya ve zmeye ihtiya hissetse de, ileriki dnemlerde oluan bilim dallar sadece zmeyi deil daha da te ilerlemeyi de kapsamaktadr. Gemite nemli saylan belli bal bilim dallar matematik, astronomi ve tp olmasna karn gnmzde genetik,nanoteknoloji v. b. ok eitli bilim dallar ortaya kmtr. lk alardan bu yana gnmzde de yeni formller, sistemler, yntemler ve kuramlar gelitirilmektedir ki bu da bilimin srekliliine gzel bir rnek oluturmaktadr.

Yirminci yzylda ortaya km bilim alanlarna rnek veriniz.

Bilimin srekliliine rnekler bulunuz.


9

Tekrarlanan gzlem ve deneylerle, ayn artlarda ayn sonular verdii kesin olarak belirlenen, akla ve manta uygun, genel kanya gre kabul grm, deimez nitelik kazanm, yanllanma olasl olmayan gerek bilgiye, bilimsel yasa (kanun) denir. Yasalar deimezlik ilkesine sahiptir. Yanllamaya altnzda, yasay kertmek mmkn olmaz. Yasalar en gerek deimezlerdir. Bilim insanlar bu mevcut yasalar kullanarak yeni yasalar ortaya koymaya alrlar. Bilimsel yasalar bilimin vazgeilmez eleri olmasna karn ve birok bilimsel yasann doruluu tartlr dzeydedir. Bilim deneye dayanr. Bilimin deneye dayanmas, ilenen konuyu daha inandrc klmann yannda belirli bir ereveye oturtulmas iin de gereklidir. Bilimin sonsuz bir sre iinde deiimi yadsnamaz bir gerektir. Zaman iinde birok alt dala blnen bilim, saysal ve sosyal alanlarda ayr konulara brnm; fakat nitelik asndan ayn amaca hizmet etmeyi srdrmtr.

Bilimin zellikleri
Bilim tarihilerine gre bilimin u zelliklere sahip olduu belirtilir: Bilim bilimsel verilere dayal, kantlanabilir zellikteki bilgidir yani olgusaldr. Olgulara ynlenerek dorulanabilir olan ifadeleri inceler. Bilim mantksaldr. Bilimsel ifadeler, mantksal adan doru karmlar ile ulalm, elikisiz ifadeler olmaldr. Bilim objektiftir. Bilim, znel ifadeler ile deil nesnel ifadeler ile ilgilenir. Bilim eletireldir. Bilimdeki mevcut her kuram yeni olgular ndan rtlebilir veya deitirilebilir; her kuram yerini baka bir kurama brakabilir. Bilim genelleyicidir. Bilim, tek tek btn olgular ile ilgili gzlem yapmaz; bunlar ile ilgili genel kurallar ve bantlar bulmaya alr. Bilim seicidir. Bilim, her trl olguyla deil yalnzca ilgi alanna giren ve nemli olgular ile ilgilenir.

Bu zelliklerin dnda bilimin bir takm inanlara dayand da ifade edilir. Bunlar: Bilim gerekidir. Buna gre d dnya zneden bamsz ve gerektir. Bilim akulcdr. Buna gre dnya anlalabilir ve akla uygun bir dnyadr. Bu nedenle olgular akl yolu ile kavramaya elverili bir dzeni vardr. Bilim nedenselcidir. Buna gre doadaki her eyin bir nedeni vardr, doadaki btn olgular arasnda neden-sonu ilikisi bulunur. Bilim niceldir. Buna gre var olan her ey llebilirdir.

Bilimsel Yntem
Bilimsel yntem, yeni bilgi edinmek veya bilinen baz bilgileri dorulamak veya dzeltmek amacyla, olaylar aratrmak iin ve gemite kazanlm, renilmi bilgileri tamamlamak iin kullanlan yntemlerin tmne denir. Bilimsel yntem (ler) gzlemlenebilir, deneysel ve llebilir kantlarn belirli baz mantksal ilkelerle incelenmesine dayanr. Bilimsel yntem, 17. yzyldan beri doa bilimlerini karakterize eden sistematik gzlem, deney, lm, formle etme ve varsaymlarn deitirilmesini ieren yarglama olarakta tanmlanabilir. Bilimsel yntem dier baz bilgi edinme yntemlerinden, bilim, deney ve mantk temelli olmasyla ayrlr. Ayn ekilde bilimsel yntem ile elde edilen bilginin, tekrar edilebilir deneylerden sonra tekrar ulalabilir olmas gerekir. Bu adan bilimsel yntem, sklkla bir buyruk veya dncenin Tanr tarafndan peygamberlere bildirilmesi olarak tanmlanan vahiy bazl olan din yntemden farkldr; din bilgide esas olarak vahiydir oysa vahiy tekrar edilebilir bir deneye dayanmad iin bilimsel bir yntem olarak kabul grmez. Her ne kadar farkl bilim dallarnda ve farkl bilgi konularnda farkllam, konuya zellemi bilimsel yntemler kullanlsa da genel baz noktalar bilimsel yntemlerin temelini oluturur.
10

Genellikle bilim insanlar, aratrmaclar belirli bir olay aklamak adna byk lde ellerindeki bilgileri kullanarak varsaymlar ne srerler; daha sonra bu varsaymlar test etmek iin eitli deneyler hazrlarlar ve deneylerin sonucuna gre bir varsaymn doruluu veya yanll ortaya kar. Bazen bir varsaymn doruluu belirli deneyler sonucu kabul edilse de; daha sonra yanl olduu farkl deneyler yoluyla da kantlanabilir. Bu sebeple her trl varsaym, srekli olarak deneylere tabii tutulabilir. Bilimsel yntem asndan, bilimsel yntemler sonucu elde edilen bilgilerin paylalmas ve arivlenmesi ok nemlidir zira bu bilgiler nda ayn veya farkl yntemlerle ilgili deney ve testlerin tekrar edilmesi, yeniden retilebilmesi ve yaplabilmesi bilimsel yntem sonucu oluacak bilgi asndan kanlmaz bir gerekliliktir. Deneylerle ayn sonu tekrar tekrar retilebildiinde varsaym yasa olmaya yaklar.

Bilimsel yntem, bilimsel bulgular ve bilimler ierisinde kullanlan kavramlar da bilim felsefinin konusu oluturur. rnein bilimsel yasalarn tam olarak ne olduu, nasl tanmlanmas gerektii ve eer varsa gerek bilimsel yasalarn, yanllkla yaplm objektif olarak genel geer olmayan genellemelerden nasl ayrtrlmas gerektii bilim felsefesi iinde tartlr. Fikir, deney ve bulgularn paylam, iletiimi ve tantm gibi amalar gden bilim kurumlarna Rnesans dneminden beri rastlanmaktadr. Bugne ulam en eski bilim kurumu talya'daki Accademia dei Lincei ile 1660 ve 1666 yllarnda kurulan ngiliz Royal Society ve Fransz Acadmie des Sciences ulusal bilim akademileridir. Ayrca birok uluslararas bilimsel rgt, rnein Uluslararas Bilim Konseyi (International Council for Science), farkl milletlerin bilim topluluklar, camialar arasndaki ibirliini gelitirmek ve nayak olmak amacyla kurulmutur. Bugne kadar ok eitte bilimsel dergi yaynlanm ve yaynlanmaya devam edilmektedir. Bilimsel dergiler niversitelerde ve dier eitli aratrma kurumlarnda yaplan aratrmalarn sonularn belgelemek ve iletmekte; bilimsel aratrmalarn ve almalarn bu sebeple de bilimin arivsel bir kayd olma ilevini grmektedirler. lk bilimsel dergiler, Journal des Savans ve ardndan gelen Philosophical Transactions, 1665 ylnda yaymlanmaya balanmtr. O zamandan bu yana dzenli yaynlarn toplam says durmadan art gstermitir. 1981 ylnda yaplan bir tahmine gre yayndaki toplam bilimsel ve teknik degilerin says 11. 500'd. Birok bilimsel dergi belirli bir bilim daln kapsamakta ve o daldaki aratrmalar yaymlamakta, sunmaktadr; aratrmalar normalde bilimsel bir tez formatndadr. Bilim ada toplumlarda o kadar yaygn ve nfuzludur ki genellikle baarlarn, haberlerin ve bilim adamlarnn heveslerinin daha geni kitlelere aktarlmas iin gereklidir. Bilimsel dergiler, rnein New Scientist veya Scientific American, daha geni bir okuyucu kitlesinin ihtiyalarna karlk vermekte ve baz aratrma alanlarndaki kayda deer keif ve gelimeler dahil birok popler aratrma alann teknik olmayan zetlerini sunmaktadr. Ayrca, yzeysel olarak, bilim kurgu tr, temelde fantastik bir doaya sahip olsa da, genel olarak toplumun hayal gcn cezbetmekte ve belki bilimsel yntemleri deil ama bilimsel fikirleri iletmektedir. Bilim gibi tavr taknarak kendisine genel geerlilik kazandrmaya alan herhangi bir yerlemi bilgi btn bilim olarak kabul edilmez; bunlara genellikle snr-bilim (fringe science) veya alternatif bilim denmektedir. Bunlarn en byk eksiklii, doal bilimlerde olduu gibi bilimlerin geliimine katkda bulunan, dikkatlice kontrol edilen ve etraflca incelenip, yorumlanan deneylerden yoksun olmalardr. Bir baka terim de p bilimdir. p bilim (junk science), aslnda meru, doru saylabilecek eitli bilimsel kuram ve verilerin, yanl bir ekilde, kart taraf tutma ve savunma amal kullanmdr. Psikolog Carl Jung (D. 1875-. 1961)'a gre her ne kadar bilim doann her ynn, tam olarak anlamaya almsa da kullanlan deneysel yntemler ancak yapay ve snrl sorular ortaya atacak ve dolaysyla sadece ksmi yantlara ulalacaktr. Robert Anton Wilson (D. 1932-. 2007), bilimin soru sormakta kulland aralarn rettii yantlarn sadece kullanlan aralar asndan anlaml olduunu ve bilimsel bulgularn incelenebilecei tamamen nesnel bir bak asna neden olmadnileri srerek bilimi eletirmitir.

11

Bilim ve Din likisi


Bilim ile din arasndaki iliki, ikisi de son derece geni konular ele ald iin son derece farkl biimlere sahiptir. Bilim ve din birbirinden farkl yntemlere ve sorulara sahiptir. Bilimsel yntem doal, fiziksel ve maddesel konulara lm, hesaplama ve tanmlamay temel alan deneysel bir biimde yaklar. Dinsel yntemler ise evrendeki ruhani sorunlar ve varlklar doast otorite ve ilh vahiy gibi kavramlarla aklamaya ve anlamaya alr. Tarihsel olarak bilimin din ile olan ilikisi son derece karmaktr. Dinsel doktrinler ve nedenler zaman zaman bilimin geliimini etkilerken, bilimsel bilgi de dini inanlar etkilemitir. Roma Engizisyonu' nun karsnda Galileo Galilei (D. 1564 . 1642)tarih boyunca baz dnrler bilim ile dinin uzlaamaz ve birbirine kart uralar olduunu ne srselerse de, bu genel olarak bilimin sorgulamaya dayanmas, dinin ise sorgulamadan inanmay gerektirmesinden kaynaklanmaktadr. Baz dnrler de bunun aksini iddia etmitir. zellikle 19. yzyln belirli dnemlerinde din ile bilimin birbirine kar olduu grn kazanmtr. Bu dnemlerde gelien muhalefet, kartlk tezine gre bilim ile din arasndaki herhangi bir etkileim her zaman atmaya yol aacaktr ve din de, yeni bilimsel fikirlere kar, saldrgan olan taraf olacaktr. Her ne kadar bu anlay 19. yzylda John William Draper (D. 1811-. 1882) ve Andrew Dickson White (D. 1832-. 1918 ) gibi isimlerce yaygnlatrlmaya allmsa da bilim ile din arasndaki tarihsel ve bugnk etkileimi, atma alanlarndan ibirlii alanlarna kadar, aklamaya yeterli olmamtr. Nitekim gerek Kopernik, Galileo, Kepler ve Boyle gibi Bat bilim tarihinde yer alm nemli isimler, gerekse bn-i Sina,Biruni ve bn-i Heysem gibi Dou bilim tarihinde yer alm nemli isimler olduka dindar ve inanl insanlard. Bununla birlikte, bilim ile dinin tarih iinde att sorunlarda olmutur ve bilim ile dinin uzlamasnn mmkn olmadn savunanlar bugn de mevcutturlar. rnein ngiliz evrimsel biyoloji uzman Richard Dawkins (D. 1941- ) bilim ile dinin uzlamasnn mmkn olmadn iddetle savunmaktadr. Aksi grte olan bilim adamlar ve yazarlar da mevcuttur; ABD'li biyolog Kenneth R. Miller (D. 1948-) gibi. Tarih boyunca din ile bilimi birletirmeye alan, birbiriyle elimeyen yntemler olduunu ileri sren ve hatta birbirlerini tamamladklarn dnenler de olmutur. Zaman zaman dini kanlarn bilimsel yntemlerle veya bilimsel kanlarn dini yntemlerle aklamaya alanlar olmutur. rnein, bn-i Sina Tanr'nn varln akl ve mantk yoluyla aklamaya almtr. Buna ek olarak, zellikle modern ada, bazlar bilim ve dinin birbirinden bamsz olduunu, insani deneyimin birbiriyle ilgisiz ynleriyle uratklar ve bu sebeple birbirlerinin alanna bulamadka, kendi alanlar ierisinde, sorunsuz bir ekilde birlikte var olabileceklerini ne srmlerdir. Ama bu pek de mmkn olmamtr.

BLMN VE TEKNOLOJNN DOUU


Bilimin yazdan daha nce ortaya kt bilinmektedir. Bu sebeple, zellikle antik alardaki bilimsel bulu, gr ve keifleri incelemekte arkeolojinin nemli bir yeri bulunmaktadr. rnein arkeolojik eitli keiflerin incelenmesi sonucu, tarih ncesi alardaki ilk insanlarn eitli gzlemler yapt saptanmtr; rnein kendi amalar dorultusunda mevsimleri takip etmilerdir. Afrika'da bulunan ve (M 35000-M 20000) yllar kkenli eitli bulgular, zaman lmeye dair eitli denemelerin izlerini tamaktadrlar.

lk insanlar mevsimleri neden takip etme ihtiyac duymulardr? Bilim ve teknoloji tarihinin amac yalnzca belli bir dnemdeki bilimsel ve teknolojik almalar o dnemin koullar bakmndan anlamak ve irdelemek olmayp ayn zamanda bilimin ve teknolojinin gelime mekanizmasn incelemek ve bu mekanizmann altnda gemiten bugne kadar tarih sahnesinde ortaya kan bilimsel ve teknolojik devrimleri incelemek ve deerlendirmektir. Bilim tarihi, bilimin ortaya kn, balangndan gnmze geliimini ve geirdii evreleri,bilimsel kuramlar ve yasalar inceler. Bilimsel bulu ve keifler yannda bilimsel yntemlerin tarihsel ve sistematik olarak incelemesi, bilim insanlarnn almalar, bilime yapm olduklar katklar, bilimsel aralar, bilimsel kurumlar ve bilim-toplum ilikiside Bilim Tarihi konular iinde yer alr. Bilim tarihi bu konular inceleken dier bilgi ve bilim dallarndan da yararlanr. lk alardaki bilimsel gelimeleri incelemek iin bilim tarihi zellikle dinler ve felsefe tarihinden faydalanr. Bilim tarihi, bilimin douu ve ilk bilimsel gelimeler konusunda bu bilgi dallarna ihtiya duyar. Eski
12

alardaki, bilim ve bilimsel gelimeler bilim tarihisi gzyle deerlendirilmediinden bu bilgi dallarna bavuru kanlmaz olmaktadr. Bu bavuru zaman iinde azalp, Yeni ve Yakn alardaki bilimsel gelimelerin incelenmesi bilim adamlarnn eser ve yaam yklerinden karlmaktadr. Bilim tarihi gnmzde zellikle bilimin konumu, geliimi ve i-yapsn deerlendiren, bunu kuramsal dzlemde ortaya koymaya alan felsefenin bir blm olan bilim felsefesini etkilemektedir. Bilim kavram ve bilimin gelime mekanzmas bilim felsefesinin ana konulardr. Gnmzde bilim felsefecileri mantk yerine bilim tarihi renmeyi yelemekte ve tezlerini desteklemek iin bilim tarihinden rnekler vermektedirler. Bilim tarihi bilim kuramlarn ve yasalarn incelerken, kuramlarn ve yasalarn ortaya kn hazrlayan felsefi bilgi ve bilimsel grleri de kendine konu eder. Bilim tarihi, daha sonraki aamalarda onlarn hangi yeni kuram ve yasalarn ortaya kna neden olduklarn da aklar. Ayrca bilim tarihi, bilimsel yntemleri konu edinirken, bu yntemler ile bilimsel kuramlar, yasalar ve teknik arasnda bir ba kurar, bu ba kurarken hangilerinin daha etkin olduu konusunda yarglar ortaya koyar. Bilim felsefesi ve yntemler arasndaki ilikiyi de inceler. Bilim insanndan sz ederken, bilim tarihi en ok bilim insannn nitelikleri zerinde durur. Yaratc bilim insannn zihin yapsn inceler ve bilim insannn dahil olduu bilim akmlaryla ilikisini ortaya koyar. Bilimsel kurumlar ve kurululara bakarsak, bilim tarihi, zellikle dorudan bilimsel eitim veren, aratrma yaptran okul, niversite, ktphaneler,gzlemevleri ve laboratuvar ile onlarda bulunan aralarn niteliklerini ve bilime katklarn inceler. Bilim tarihi, bilim toplum ilikisini de inceler. zellikle toplumlarn sahip olduu dini inalarn bilime olan olumlu-olumsuz tavrlarn ve bilimin dini inan ve anlaylarda yapt etkileri ve deimeleri inceler. kinci olarak, bilim ile toplumun sosyal, siyasi ve ekonomik dzeni arasndaki ilikileri ele alr. Karlkl olarak bilim ve toplumsal dzenin birbirinin gelimesi veya gerilemesindeki katk ve etkinlik paylarn saptar. Bilim tarihi ayrca toplumlarn bilim hayatndaki yerlerini gsterir, bilim asndan nceki toplumlarn sonrakileri nasl etkilediklerini ve etkileimin yollaryla sonularn inceler.

Ronan, C. A., (2003), Bilim Tarihi: Dnya Kltrlerinde Bilimin Tarihi ve Gelimesi, (ev. hsanolu, E., Gnergn, F.), Ankara, Tbitak Akademik Dizi.

YAZILI TARH NCES ALARDA BLM VE TEKNOLOJ


nsanln tarihinde bilinen en eski a, Yontma ta (Eskita a) M. . (2. 500. 000 10. 000) olarak adlandrlr. G koullar altnda yaamak zorunda kalan insanolunun elinde ara olarak yalnzca yontulma ta vard; ancak, zaman iinde biriken gzlemlerinden yararlanarak taa eitli biimler verdi; avlad hayvanlarn derisinden giysi, kemiinden alet yapt; etiyle beslendi. Atei kefettikten sonra doaya egemen olmaya balayan insan, evresini gzlemleyerek elde ettii bilgiler zerinde dnmeye balad ve dndklerini bakalarna aktard, yani dili buldu Yontma ta devrinden nce, insan maralarda barnyordu. Krkl hayvanlarn postlarn giyiyordu. bitki ve aalarn sebze ve meyvelerini i olarak yiyordu. Bu g koullar,insan, akln ve igdsn kullanmay zorunlu kld. Bu durumda insan, doay hazr kullanma yerine doay taklitle yava yava baz eyler retmeye balad. Yontma ta devrinde, maara yerine, aalardan ve talardan oluan kulbeler, avlad hayvanlarn derisinden, kemiklerinden giysi ve eitli aletler yaptlar. Atein bulunmasyla da yiyeceklerin bir ksmn, piirdiler. Resim 1. 3de arkeolojik kazlarda bulunmu Ta devrine ait baz aletler grlmektedir.

13

Resim 1.3: Ta Devrine Ait Baz Aletler

Dier taraftan, insanlar yava yava yerleik dzene gemeye balad. Bunun sonucu olarak, ilkel ehirleme ile insanlar arasnda, seslerden ve iaretlerden oluan dil ortaya kt. Bilim, insann, duygular, akl ve igdleriyle doay, taklit etmesinden domutur. nsan, balangta doay ve doa olaylarn el yordamyla ve denemeyanlma yoluyla anlamaya almtr. Bilimin domasndaki ilk nedenler, insann kendi varln ve hayatn devam ettirmesine ynelik gnlk gereksinmeler, doaya kar duyduu korku ve sevgi duygulardr. Cilal ta (M.. 10.000- 6.000) anda, insanlar tatan yapm olduklar talar cilalamaya baladlar. Balta, keser, ok ve yay gibi yeni aletler eskilerine eklendi. Bu dnemde tarm ve hayvanclk geliti ve yava yava gebelikten yerleik yaama geildi. nsanlar, gndelik yaamlarnda kullanm olduklar mutfak gerelerini topraktan retiyorlard; daha sonra, bakr ve demir gibi madenleri karp kullanmay rendiler. Bu maddelerden ss eyalar yaptklar gibi, eitli aletler ve silahlar da rettiler. Cilalta devrinde, insan daha nce elde ettii bilgiler ve becerileriyle yava yava doaya hkmetmeye balad. rnein, suyun kaldrma kuvvetini bilmeden, basit kayklar yapt. Yonttuu talardan,oyduu aalardan ve ekillendirdii topraktan balta, keser, ok, yay, anak, mlek gibi aletler yapt. Tarm ve hayvanclk geliti. Gebelikten yerleik hayata gei fazlalat. nsanlar, hayvanlarn post ve derilerini rtnme yerine, onlarn ynlerinden dokunmu giysiler giyinmeye baladlar. Maden anda (M.. 6000600), Nil, Dicle, frat, ndus ve Sar rmak kylarnda toplumlar ekillenmeye balad; yazya da ilk kez bu blgelerde rastland. u halde, uygarlklarn tarih sahnesine kmaya balad blgeler, tarma elverili byk nehirlerin kenarlaryd. Maden anda,insanlar nce bakr,daha sonra demir ve altn madenlerini kefettiler, onlar kullanmay rendiler ve bu madenlerden ss eyas,eitli silahlar ve aletler yaptlar. Bu ada yazy icat oldu ve ticaret balad. zellikle byk nehir ve deniz kenarlarna tarma elverili blgelerde, ehirler olutu. Bylece yeni uygarlklar olumaya balad. Bunlardan ilk akla gelenler unlardr: Nil nehri ve Akdeniz kenarnda oluan Msr, Dicle ve Frat nehirleri arasnda oluan Mezopotamya, Orta ve gney Asyada, ndus ve Sar rmaklar etrafnda in,Trk ve Hint uygarlklardr. Bunlar daha sonra, Anadoluda ve Akdeniz havzasnda oluan Hitit, Lidya, Fenike ve Yunan uygarlklar izlemitir Bilim, felsefe, hukuk ve din, insann yaratlyla balamtr. Balangta btn bunlar iieydi; hatta bu iielik Yeniaa kadar da devam etmitir. nsan, iinde yaad doay, doa varlklarn ve olaylarn,ister istemez, gzlemlemek gereksinimi duymutur. Beslenmek, giyinmek, korunmak ve barnmak iin, doadan faydalanmtr. G yetirebildii lde doa varlklarndan faydalanmak ve g yetiremedii varlklara ve olaylara snmak, tapmak, insan, doay yava yava tanmaya, bilmeye ve anlamaya itmitir. Yerleik hayata geile balayan uygarlklar oluumu, dolaysyla bilimsel ve kltrel faaliyetlerin ortaya k ilk alarda Asya ktasnda balam, daha sonra gler ve dier baka nedenlerle Anadolu ve Akdeniz havzasnda, Afrika ve Avrupada uygarlklar olumutur.
14

Orta Asyada Bilim ve Teknoloji


Asyada bilime ilk kez nem veren milletleden birisi de Trklerdir. Orta asya trk tarihi yllar ncesine M. . 8000 yllar ncesine gtrlmektedir. Yaplan kazlarda, ta devirlerine ait,birok eya ve aletler ortaya kmtr. Bunlar arasnda oyal anak-mlek, akmak tandan ular topuz eklinde sivrilmi kesici aletler, buday ve arpa tarmnn yapldn gsteren aralar bulunmutur. Hayvanlar, zelliklede at evcilletirme, Trklerde grlmtr. M.. 2800 yllar civarnda, arabay icat etmilerdir. Demir, bakr, altn gibi madenlerin Trkler tarafndan kullanld da bilinmektedir. Bakr ve kurundan, eitli aletler yapmlardr. Hatta bakr ve kurunu kartrarak alam olarak boronzu ilk kullananlar Trklerdir. Bugnk pantolon dediimiz giysinin ilk rneklerini Trkler icat etmilerdir, nk at binicilile hret kazanan trkler iin bu tr giysi,en uygun giysiydi (Resim 1.4).

Resim 1.4: Trkler Tarafndan Deriden Yaplm Bir Ayakkab

Trkler, kozmolojiye ve takvim almalarna nem veren en eski milletlerden birisidir. Evreni bir byk kubbe olarak kabul etmiler; bu kubbenin de altn veya demirden bir kazk etrafnda ok hzl bir ekilde dairesel olarak dndn varsaymlard. Burlar zerinde tayan ekliptik bir arkn da buna dik olarak dnd kabul ediliyordu. Gkyznn de, kutup yldz evresinde dndne inanlyordu. Orta Asyada yaayan Trkler takvimi ilk kullanan milletlerden birisidir. Hayvan adlarnn (fare,kz,kaplan v.b) kullanld takvimde on iki yllk bir dnem bulunmakta ve her yl bir hayvan adyla belirtilmekteydi. On iki yllk bu dnemden sonra yeni bir dnem balamaktayd. Bu takvim 13. yz yla kadar kullanlan bu takvimi inlilerde kullanm ve kullanmaya devam etmektedirler. Trkler, bir gn a adn verdikleri on iki paraya ayrmlard. Yani bir a, bu gnk takvimde iki saate eitti. On iki a, on iki hayvann adyla anlyordu ve yln balanc ilk bahard. lk baharn ilk gnleri bahar bayram olarak kutlanmaya balam,bu bayram daha sonra nevruz (yeni gn)olarak kutlanmaya devam etmitir. Trkler yl drt mevsime blmlerdi. Bir yl 360 gn olup altmar gnlk alt haftaya ayrlm olup bir ylda alt hafta vard. Dou Trkistann Tufan kenti civarnda yaplan arkeolojik kazlarda ele geen M.S. (7-8) yzyllara ait belgeler belkide Trklerin matbaay inlilerden nce ilk icat eden millet olduunu gstermektedir. Trkler, ipekilik ve kuma dokumaclnda da ok ileriydiler. pekli, pamuklu, ynl ve keten kumalar eitli renkte dokumay biliyorlard.

inde Bilim ve Teknoloji


in uygarlnda bilimsel faaliyetin balangc M. . 2500lere kadar gtrlebilir. Zaman zaman ise sadece Sar rmak civarnda ufak bir devlet eklinde grlen in, ilk insan kalntlarnn (sinantropus pekinensis) bulunduu yerlerden biridir. in uygarl, genellikle, kapal bir uygarlk olarak nitelendirilmi ve bilimsel etkinliklerin gelimesinde dorudan doruya bir etkisi olmad ileri srlmse de, erken devirlerde komular Trkler ve daha sonra da Hintlilerle yakn iliki iinde olduklar bilinmektedir. inde kullanlan say sistemi on tabanldr. Ayrca, ilem yapmalarn kolaylatran, abaks ve arpm cetveli gibi baz basit aletler de kullandklar bilinmektedir. in astronomisi, dier uygarlklardan
15

baz farkllklar gsterir; takvim hesaplamalarnda, dier uygarlklarn gne veya ay esas almalarna karn, in uygarllklarnda yldzlar esas alnmtr ve dier sistemlerde yllk hesaplamalar kullanlrken, burada gnlk hesaplamalar kullanlmtr. Ayrca inlilerin temel koordinat dzlemi olarak ekliptik dzlemi yerine ekvator dzlemini benimsedikleri grlmektedir. in astronomisinde, Galileodan nce gne lekeleri konusunda bilgi verildii grlmektedir. (M. . I yzyl) in tbb, evren, doa ve insan arasnda sk bir ilikinin bulunduu anlayna dayanr. inli dnrler, evrenin srekli bir oluum iinde olduuna inanrlar; onlara gre, bu srekli devinim daima bir balangca dn ierir. Evrensel sistemin bir paras olan insan, ikilem gsteren yin ve yang ilkesinin (iyilik ve ktlk, hastalk ve salk gibi) etkisi altndadr. inliler, barut, kat ve matbaann icadyla bilinirler. Barutu ateli silahlar yerine kt ruhlar kovmak iin kullanyorlard. Kat ve matbaa ilk defa inliler tarafndan kullanlmtr. Uygur trklerinin de matbaay daha nce veya ayn zamanda kullandklar bilinmektedir. inliler, Tpta ileri bir durumda olup doa ve insan arasnda ok sk bir ilikinin olduunu kabul etmekteydi. Tedavide doal yntemler kullanmlar, bitkisel ilalar tercih etmilerdir. Kullandklar masaj ve akupuntur yntemleri bugn bile kullanlmaktadr.

Hintte Bilim ve Teknoloji


Hint bilimi,daha sonra Yunan ve slam dnyasndaki bilimsel gelimelere etki etmitir. Hindistanda bilimsel almalarn tarihini M.. 3000-2500 yllarna kadar gtrebiliriz. Geri Hindistanda bu tarihten ncede bilimsel faaliyetler vard; bu yaklak olarak M.. 5000 yllarna kadar gtrlmektedir. Ancak bilim gibi dzenli bir bilgi topluluunun oluumu iin yaklak M.. 2500leri beklemek gerekmitir. Erken dnemlere ilikin bilgileri vedik metinlerinden ve daha ge tarihli olan siddhantalardan edinmek olanakldr. M.. 3000 yllarndan nce, bilim sreklilik gstermeyip bu konuda sistemli bir alma yoktur. Hindistanda, bugn slam dnyasnda ve Trkiyede harf devriminden nce kullanlan rakam sistemi kullanlyordu. Bu az tabanl sistemde rakamlar, sadan sola doru yazlr. Onun iin bu rakamlara Hint rakamlar denir. Hindistanda kullanlan say sistemi, on tabanl (yani desimal) olup, erken tarihlerden itibaren konumsal rakamlandrma ynteminin benimsendii grlmektedir. Sfr ilk defa hintli matematikiler kullanmtr. Say sistemindeki bu erken tarihli gelime, aritmetiin geliim hzn byk lde etkilemitir Hintliler, boluk veya yokluk anlamna gelen ve nokta halinde (.) gsterdikleri sfr fikrine sahiptiler. Fakat sfr say olarak kabul etmiyorlard. Sfr ilk defa Hint matematikilerinin kulland sylensede, sfr say olarak ilk defa islam dnyasnda kullanlmtr. Hintliler, on tabanl say sistemi kullanmlardr. Erken bir tarihten balyarak konumsal say sistemine gemilerdir. Bu yzden aritmetikte nemli gelime kaydetmilerdir. Hintliler cebir alannda birinci ve ikinci derece denklem zmleriyle ilgilenmiler ve trigonometri alannda ise sins ve kosins fonksiyonlarn kullanmlardr. Hintlilerin evreni yer merkezlidir ve astronomiden sz eden metinlerde Ay ve Gnein hareketleri ve tutulmalar, Dnya, Merkr, Vens, Mars, Jpiter ve Satrnn hareketleri, Dnya ve Gnein birbirlerine uzaklklar hakknda ayrntl bilgiler verilmitir. M.S. 500. ve XII. yzyllar arasnda konuyla ilgili yapm olduklar almalarda ise, trigonometrik oranlar da dikkate almak suretiyle, Gne-Dnya, Ay-Dnya uzaklklarn, Gne, Ay ve dier gezegenlerin konumlarn ve dolanm periyotlarn hesaplamaya almlar ve bunlarla ilgili saysal deerleri ieren eserler brakmlardr Hint tbb, balangcndan itibaren hint felsefesi ve kozmolojisiyle i ie gelimitir. Onlara gre, canl varlklar evrenin kk bir modelidir ve doadaki dier varlklar gibi, toprak, su, hava, ate ve eterden (boluk) meydana gelmitir Hintliler, cisimlerin atomlardan olutuunu kabul ediyorlard ve atomu blnemez en kk para kabul ediyorlard. Hintliler, astronomide de nemli bir yere sahiptiler. Onlarn gk sistemi, yer merkezli bir sistemdi. Ay ve Gne tutulmalar hakknda bilgileri vard.
16

Hintliler, tp biliminde de ileri bir seviyedeydiler. Onlarn tp anlay, evren anlaylar ve felsefeleriyle iie bir gelime gstermiti. nsan, evrenin kk bir modeli olarak grlyordu. nsan bedenide dier cisimler gibi su, toprak, hava, ate ve eterden meydana gelmiti. te bu yzden M. . II yzylda, insan bedeninin kimyasal esaslara dayand kabul kabul edilirdi. Tedavi iin kimyasal yntemler kullanlmas gr arlk kazanmtr. Ayn devirde ortaya kan Yoga okulu, salkl kalabilmek iin, beden ve zihnin belirli bir disiplin altnda tutulmasn gerekli grmtr. Bunlarn yansra, inde olduu gibi Hintte de bitkisel tedavi yntemleri uygulanmtr.

Mezopotamyada Bilim ve Teknoloji


Dicle ve Frat nehirlerinin deltasnda bulunan Mezopotamya, ok nemli bir uygarln merkezi olmutur. Mezopotamya uygarlnn ortaya k M. . 3000 yllarna dayanr. O zamanlar Asya, Afrika ve Avrupa arasnda bir kpr vazifesi gren bu blge, youn bir bilimsel almaya nclk etmitir. Smerler, Akadlar ve Babiller, Mezopotamya uygarlnn domasna neden olan kavimlerdir. Mezopotamya da aritmetik ve geometri ok ileri bir dzeydeydi. Smer say sistemi, 60 tabanlyd. zellikle Babilliler, 60 tabanl say sisteminin yannda 10 tabanl say sistemini de kullanmlardr. Aritmetik ilemlerde arpm tablosunu kullanyorlar, drt ilem, kare ve karekk almay biliyorlard. Alan lmleri ve su kanallar amak iin geometriden yararlanyorlard. Dairenin alan ve silindirin hacmini bulmada says iin 3,125 deerini belirlemilerdi. emberi 360 dereceye blme dncesini de ortaya koymulard. Mezopotamya uygarl,astronomi alannda da zamanna gre olduka ileri durumdayd. Astronomiyi, matematik temeller zerine oturtmulard. Marematiksel astronominin kurulmasna, zellikle Babilliler nclk etmitir. Ayrca, astronomi bilgileri duyarl gzleme dayanyordu. Gzlemlerini tablolatrmlard. Merkr, Vens, Mars, Jpiter, Satrn gibi gezegenleri biliyorlard. On iki takm yldz ve dier baz yldz kmeleri hakknda bilgileri vard. Ay ve Gne tutulmalarn hesaplyabiliyorlard;tutulmalarda 19 yllk bir periodun olduunubulmulardr. Evrenin, btn olarak, su zerinde bulunduuna inanyorlard. Astronomi bilgilerine dayanarak takvim yapmlardr. Takvimleri, ay ylna gre hesaplanmtr. Bir yln uzunluunu, bugnk hesaba gre sadece 4,5 dakikalk bir hata ile dorubulmulardr. Geceyi gnden saymamlar,ancak gndz 12 saat olarak hesaplamlardr. Bir saati 60 dakikaya, bir dakikay da 60 saniyeye blmlerdir. Bir haftay, 7 gn kabul etmilerdir. Haftann 7 gn kabul edilmesi, nce Romallara ve onlarlada btn Avrupaya gemi oradan da btn dnyaya yaylmtr. Bu uygarl Smerliler, Akadllar ve Babiller ortaya koymutur. Bilimsel faaliyetler olarak daha ok zaman lme, alan hesaplama, sulama kanallarn organize etme, dei-toku gibi gnlk yaamn gereklerine uygulanan astronomi ve matematik bilgileri ile karlalr. Resim 1.5 de Smer gne sistemi grlmektedir. Modern astronominin temelinde mezopotamya astronomisi bulunur. Onlar mitolojiye ve dini inanlara dayanan astronomiden matematiksel astronomiye gemeyi baarabilmilerdir. Evrenin yer, gk ve ikisi arasnda bulunan okyanustan olutuuna inanyorlard. Merkr, Vens, Mars, Jpiter ve Satrn gezegenlerini ve oniki takm yldzn tanyorlard. Sz konusu be gezegenin tutulma dzlemi yaknnda dolatn saptamlard. Ay ylna dayanan takvimleri daha sonraki dini takvimlere ve islam dnyasndaki hicri takvime temel oluturmutur. Ay ve gne tutulmas tahminlerini yapabilecek dzeyde astronomi bilgisine sahiptirler. Mezopotamyallarn 60 tabanl ve konumsal bir rakam sistemleri vard. Bu sistemin konumsal olmas, yani bir rakamn say iindeki yerine gre deiik deerler almas nedeniyle, harf rakam sistemi kullanan Yunan ve Romal lardan daha ileri idiler. Bu rakamlarla drt ilemi, kare ve karekk almay biliyorlard. Thales teoremini dik genler iin bulmu ve kullanmlardr. Pythagoras teorimini de biliyor ve kullanyorlard. Daireyi 360 dereceye blen de mezopotamyallardr.

17

Resim 1.5: Smer Gne Sistemi

Cebir
Mezopotamyallarn en ok gelitirdikleri cebir konusu ikinci derece denklemlerinin zmleriydi. Birinci derece denklemlerinin zmn kolaylkla yapyorlard, ikinci derecede yksek dereceli denklemleri de ikinci dereceye indirgeyerek zyorlard. kinci derece denklemler dokuz gruba ayrlm ve her tp zel zm formlleri verilmiti. Karlalan problemler nce bu belirli tiplere dntrlr, sonra zel zm formllerine gre otomatik olarak zlrlerdi.

Geometri
Mezopotamyallarn Eukleides geometrisine benzer ispatl bir geometrileri yoktu. Ancak incelenen tabletlerden analitik bir geometrileri olduu anlalmtr. Geometrik zmler cebir yoluyla verilmiti, yani geometrilerinde gelimi cebirlerden yararlanmlardr. Susada yaplan kazlarla ortaya karlan tabletler mezopotamya geometrisi hakknda bilgi veren en nemli kaynaklardr. Mezepotamyallarn Thales (D. M 624 . M 546)ten nce ulatklar geometri bilgileri sadece bununla snrl deildi. Dik genler iin thales teoremini, apn emberi iki eit ksma bldn, ikizkenar gende taban alarnn eit olduunu da Thalesten nce bildikleri ve kullandklar anlalmtr

Eski Msrda Bilim ve Teknoloji


Eski Msr uygarlnda bilim M. . 3000 yllar civarnda olumaya balamtr. Msrllar, zellikle matematik, astronomi, kimya ve tp bilimlerinde parlak bir gelime gstermilerdir. On tabanl say sistemini kullanmlardr. Rakam ve saylar hiyeroglif harfler ve sembolerden meydana gelmekteydi. Sfr bilmiyorlard. Drt ilemi biliyorlard. Ayr bir say grubu olarak ele almasalar da, kesiri, gz eklinde zel bir iaretle gsteriyorlard. Resim1.6 de Msr hiyeroglif yazs grlmektedir.

Resim 1.6: Msr Hiyeroglif Yazs

18

Cebirde, Aha hesab ad ile verilen bir yntem gelitirmilerdi. Bu gnk, deneme-yanllama yoluyla zm yntemine benzeyen bir yntemdi. Birinci dereceden bir bilinmiyenli denklemi biliyorlard. Eski Msrllar,geometride de ileri olduklarndan, hacim ve alan lmeyi ok iyi biliyorlard. Bu yzden de, mimarlkta olduka yksek seviyedeydiler. Piramitler gibi grkemli binalar k salam bir ekilde yapabilmilerdir. Dzgn olmayan yzeylerin alann, drtgenletirme yntemiyle, yani alan drtgenlere ayrarak hesaplyorlard. Pi () says iin 3,160 deerini kullanyorlard. Astronomi ve takvim yapmak, Eski Msrda olduka ileriydi. Bir ok gezegeni biliyorlard. Gezegen ile yldz arasndaki fark bildikleri sanlmaktadr. Bir gn 24 saat kabul etmiler ve dolaysyla geceyi de gnden saymlardr. Gne yl esasna dayanan bir takvim yapmlardr. Buna gre bir ylda 365 gn vardr. Bir yl, 30 gnlk 12 aydan ve 5 gnden meydana geliyordu. Bugn dnyada kullanlan takvim,Msr takviminin biraz daha eklinden ibarettir. Eski Msrllarn,kaldra,makara,palanga gibi baz basit makinalar ve mekanik aralar yapp kullandklar kabul edilmektedir. Az kuvvetle ok yk kaldrma esasna dayanan bu aletler yardmyla yksek piramitleri ve binalar yapabilmilerdir. Bilindii gibi,mumyalama Msrllarn bir geleneiydi. Bu, bize onlarn, kimya ile anatomi ve fizyoloji gibi tp bilimde ok ileri olduklarn gstermektedir. zellikle baz maddelerin ve metal ilerinde atein kimyasal ilevlerini biliyorlard. Krk ve kklarda al uygulamas yapmlardr. Baz gz hastalklarn tedavi etmiler, ameliyatlarda diki yntemini kullanmlardr. Diilikle ilgili olarak, dolguyu ve abse tedavisini biliyorlard. Geometrilerinde ise alan ve hacim hesaplar yapyorlard. Mimari alannda msrllardan kalan eserler arasnda en nemli yeri piramitler tutar; onlar birer mimari harikasdr. Msrllar gkyz olaylarn dini adan yorumlamlard. Gk cisimlerini tanr olarak kabul ediyorlar ve gkyzndeki olaylarn da tanrlarn faaliyetleri olduuna inanyorlard; yani astronomileri dini elerle i ieydi. Takvimleri gne takvimiydi ve yl uzunluu 365 gn olarak kabul ediliyordu. Gnmzde kullanlan takvimin temelinde msr takvimi yer alr. Gnn 24 saate blnme geleneini de msrllara borluyuz.

Anadolu ve Ege Havzasnda Bilim(Girit,Miken,Minos)


Anadolu ve Ege Havzalar, lkalardan beri bir ok uygarln beii olmutur. Yunanllarn, Anadolu ve Ege Havzasn egemenlikleri altna almalarndan nce, buralarda M. . 13. ve 10. Yzyllar arasnda kurulan ve haklarnda bilgimiz olan en nemli uygarlklar,Urartu,Hitit,Frigya,Lidya;Girit ve Miken uygarlklardr. Genel olarak Anadolu uygarlklar olarak tannan bu uygarliklar,kendilerinden daha eski olan Mezopotamya ve Msr uygarlklarndan etkilenmilerdir. Hititlerin mezopotamya kkenli ekel ve mina adl arlk birimlerini kullandklar, en ok bakr ve tuntan eyalar yaptklar, ivi yazs ve hiyeroglif yaz olmak zere iki eit yazlar olduklar bilinmektedir. En nemli merkezleri Gordion ve Midas olan Frigya uygarlnn Fenike alfabesinin Batya yaylmasnda nemli bir rol olmutur. Bakr ve tun gibi baz madenleri kullanmasn iyi bilen Hititler,bunlardan ok eitli ev eyas yapmlardr. Hititler, iki tekerlekli sava arabasn ilk yapan ulustur. l ve tart aletleride yapmlardr. Mezopotamya kkenli olduklar sanlan ekel ve mina adl arlk birimlerini kullanmlardr. Talar ve kayalar zerine kabartma insan ve hayvan heykelleri yapmnda ok ustaydlar (Resim 1.7).

19

Resim 1.7: Hitit Uygarlnn Sembolu Saylan Hitit Gne Kursu

Dou Anadoluda Van Gl evresinde kurulan ve gelien Urartu uygarl ivi ve resim yazlarn kullanmlardr. Urartular,zellikle mimarlkta ve el sanatlarnda ok ustatydlar. Aritmetik ve geometride olduka ileri gitmi olduklarn,yaptklar kap ve pencere gibi eyler zerine, alan ve hacim llerini hesaplayarak yazm olduklarndan anlamaktayz. Ayrca,topraktan eitli eyalar yapmlardr. ivi ve resim yazs olmak zere iki eit yaz kullanmlardr (Resim1.8).

Resim 1.8: Urartulara Ait Bir Yazt

Bat Anadoluda gelien Frigya uygarlda, bilim ve sanatta ileri bir seviyedeydi. Bakentleri Gordion ve Midas da bulunan kazlardan Frigyallarn fenike yazsn kullandklar bilinektedir. Yunan uygarlna byk lde etkisi olan Frigyallar,zellikle simbal ve flt gibi baz mzik aletlerini icat etmiler ve mzikte ok ileri gitmilerdir. Bakr, kalay ve onlarn alam olan tuntan eyalar yapmlardr. zellikle, ynl eya dokumacl ve kilim yapmnda nemli bir yere sahiptiler. Kilime tapetes diyorlard ve bu kelime, bugn az ok farkl yazl ve sylenile btn bat dillerinde kilim iin hala kullanlmaktadr (Resim 1.9).

Resim 1.9: Frig Vadisi

20

Bat Anadoluda kurulan ikinci nemli uygarlk, Lidya uygarldr. Lidyallarn en nemli baars ve Dnya uygarlna katklar, ilk defa madeni paray icat etmeleri ve kullanmalardr. Bunlardan dolay onlarn ticaret ve ekonomiye olduka nem vermi olduklar anlalmaktadr (Resim 1.10).

Resim 1.10: Dnyann lk Paras (Altn Lidya Aslan)

Ege havzas uygarln oluturan Girit,Miken, ve Minos uygarlklar da, komular Anadolu uygarlklar gibi, toprak ve madeni eya yapp kullanmlardr. Deniz ierisinde yaadklarndan, ulam ve ticaret amacyla kullandklar sandal ve kayk yapmna zel bir nem vermilerdir. gen biimindeki kayklaryla tannrlar.

yonya ve Antik Yunanda Bilim


lk a uygarlklarndan, hakknda enok bilgi sahibi olduumuz uygarlk, yon ve Eski Yunan uygarldr. yonya, zellikle, anakkale ve Mula arsndaki sahil kuandan oluan blgedir. yonyallarn soyca, Yunanl olup olmadklar tartmaldr, fakat dil ve kltrel bakmdan grek (eski yunan)olduklar kabul edilmektedir.

21

zet
Bilim ve teknoloji tarihini, bilim ve teknolojinin dou ve gelime yks olarak tanmlayabiliriz. Bilim ve teknoloji tarihinin amac nesnel bilginin ve tekniin ortaya kmas, yaylma ve kullanlma koullarn incelemek, bir bakma nitelii belli bir yntemin, bir dnme trnn hatta geni anlamda bir bak asnnolumasn salamaktr. Bilim ve teknoloji tarihi, amacna, eitli bilim kollarnda ulalan sonular sralayarak deil, daha ok, bu sonular bal olduklar koullar erevesinde aklayarak ulamaya alr. Grevi ise gereklerin (olgu) ve bulularn bir katalo almas olmayp, bilimsel kavram, kuram, teknik ve anlayn dou ve geliimini izlemek ve aa karmaktr. Bilim, genel anlamda evrenin yapsn ve davranlarn gzlem ve deney yardmyla sistematik bir ekilde incelenmesini ve yasalar biiminde aklamaya alan dzenli bilgi btn olarak tanmlanabilir. nsan iin, yaamn balad andan itibaren evresinde olup biten olaylar anlamak ve aklamak vazgeilmez bir tutku olmutur. Bu adan bilim, zellikle doaya ilikin kuram yada beklentilerimizi srekli sorgulayan bir faaliyet olarakta tanmlanabilir. Akademik dzeyde bilimler iki ana kategoride ele alnr. Doa olaylarn aratran ve inceleyen doa bilimleri (veya doal bilimler) ile toplumu, bireyi ve insan faaliyetleri ve davranlar aratran ve inceleyen sosyal (veya beer) bilimler. Biyoloji, fizik ve kimya gibi bilimler doa bilimlerine rnek gsterilirken, iktisat, sosyoloji ve antropoloji gibi bilimler sosyal bilimlere rnektir. Bu temel alanlar arasnda ok eitli ilikiler olmu, mhendislik ve tp gibi bu alanlarla ilikili birok uygulamal disiplin de olduu gibi zellikle son yzylda birok ara bilim dallar ortaya kmtr; sibernetik, astrofizik ve tbbi antropoloji bu bilim dallarna rnek gsterilebilir. Matematik bilimi sklkla bu iki ana kategoriden farkl nc bir kategori olan formal bilimler kategorisinde yer alr, formal bilimler teorik fikirlerle balar ve dnme sreci sayesinde dier farkl teorik fikirlere ular; oysa fen bilimleri gerek dnyadaki eitli gzlemlerle
22

balar ve gerekliin bir blm iin bir lde kullanl olan modellere ularlar. Formal bilimlerin hem doa bilimlerine hem de sosyal bilimlere yakn ve uzak olduu birok nokta mevcuttur. Bilimsel yntem, yeni bilgi edinmek veya bilinen baz bilgileri dorulamak veya dzeltmek amacyla, olaylar aratrmak iin ve gemite kazanlm, renilmi bilgileri tamamlamak iin kullanlan yntemlerin tmne denir. Bilimsel yntem (ler) gzlemlenebilir, deneysel ve llebilir kantlarn belirli baz mantksal ilkelerle incelenmesine dayanr. Bilimsel yntem, 17. yzyldan beri doa bilimlerini karakterize eden sistematik gzlem, deney, lm, formle etme ve varsaymlarn deitirilmesini ieren yarglama olarakta tanmlanmaktadr. Bilim tarihilerine gre bilimin u zelliklere sahip olduu belirtilir: Bilim bilimsel verilere dayal, kantlanabilir zellikteki bilgidir yani olgusaldr. Olgulara ynlenerek dorulanabilir olan ifadeleri inceler. Bilim mantksaldr. Bilimsel ifadeler, mantksal adan doru karmlar ile ulalm, elikisiz ifadeler olmaldr. Bilim objektiftir. Bilim, znel ifadeler ile deil nesnel ifadeler ile ilgilenir. Bilim eletireldir. Bilimdeki mevcut her kuram yeni olgular ndan rtlebilir veya deitirilebilir; her kuram yerini baka bir kurama brakabilir. Bilim genelleyicidir. Bilim, tek tek btn olgular ile ilgili gzlem yapmaz; bunlar ile ilgili genel kurallar ve bantlar bulmaya alr. Bilim seicidir. Bilim, her trl olguyla deil yalnzca ilgi alanna giren ve nemli olgular ile ilgilenir. Orta Asyada bilime ilk kez nem veren milletleden birisi de Trklerdir. Orta asya trk tarihi M.. 8000 yllar ncesine gtrlmektedir. Yaplan kazlarda, ta devirlerine ait,birok eya ve aletler ortaya kmtr. Bunlar arasnda oyal anak-mlek, akmak tandan ular topuz eklinde sivrilmi kesici aletler, buday ve arpa tarmnn yapldn gsteren aralar bulunmutur.

Hayvanlar, zelliklede at evcilletirme, Trklerde grlmtr. M.. 2800 yllar civarnda, arabay icat etmilerdir. Demir, bakr, altn gibi madenlerin Trkler tarafndan kullanld da bilinmektedir. Bakr ve kurundan, eitli aletler yapmlardr. hatta bakr ve kurunu kartrarak alam olarak boronzu ilk kullananlar Trklerdir. Bugnk pantolon dediimiz giysinin ilk rneklerini Trkler icat etmilerdir,nk at binicilile hret kazanan trkler iin bu tr giysi,en uygun giysiydi in uygarlnda bilimsel faaliyetin balangc M. . 2500lere kadar gtrlebilir. Zaman zaman ise sadece Sar rmak civarnda ufak bir devlet eklinde grlen in, ilk insan kalntlarnn (sinantropus pekinensis) bulunduu yerlerden biridir. in uygarl, genellikle, kapal bir uygarlk olarak nitelendirilmi ve bilimsel etkinliklerin gelimesinde dorudan doruya bir etkisi olmad ileri srlmse de, erken devirlerde komular Trkler ve daha sonra da Hintlilerle yakn iliki iinde olduklar bilinmektedir. inde kullanlan say sistemi on tabanldr. ayrca, ilem yapmalarn kolaylatran, abaks ve arpm cetveli gibi baz basit aletler de kullandklar bilinmektedir. in astronomisi, dier uygarlklardan baz farkllklar gsterir; takvim hesaplamalarnda, dier uygarlklarn gne veya ay esas almalarna karn, in uygarllklarnda yldzlar esas alnmtr ve dier sistemlerde yllk hesaplamalar kullanlrken, burada gnlk hesaplamalar kullanlmtr. Ayrca inlilerin temel koordinat dzlemi olarak ekliptik dzlemi yerine ekvator dzlemini benimsedikleri grlmektedir inliler, barut, kat ve matbaann icadyla bilinirler. Barutlu ateli silahlar yerine kt ruhlar kovmak iin kullanyorlard. kat ve matbaa ilk defa inliler tarafndan kullanlmtr. Trklerinin de matbaay daha nce veya ayn zamanda kullandklar bilinmektedir Hint bilimi, daha sonra Yunan ve slam dnyasndaki bilimsel gelimelere etki etmitir. Hindistanda bilimsel almalarn tarihini M.. 3000-2500 yllarna kadar gtrebiliriz. Geri, Hindistanda bu tarihten ncede bilimsel faaliyetler vard;bu yaklak olarak (M.. 5000) yllarna kadar gtrlmektedir. Ancak bilim gibi dzenli bir bilgi topluluunun oluumu iin yaklak M.. 2500leri beklemek gerekmitir. Erken dnemlere ilikin bilgileri vedik
23

metinlerinden ve daha ge tarihli olan siddhantalardan edinmek olanakldr. M.. 3000 yllarndan nce, bilim sreklilik gstermeyip bu konuda sistemli bir alma yoktur. Hindistanda, bugn slam dnyasnda ve Trkiyede harf devriminden nce kullanlan rakam sistemi kullanlyordu. Bu az tabanl sistemde rakamlar, sadan sola doru yazlr. Onun iin bu rakamlara Hint rakamlar denir. Hindistanda kullanlan say sistemi, on tabanl (yani desimal) olup, erken tarihlerden itibaren konumsal rakamlandrma ynteminin benimsendii grlmektedir. Sfr ilk defa hintli matematikiler kullanmtr. Say sistemindeki bu erken tarihli gelime, aritmetiin geliim hzn byk lde etkilemitir Dicle ve Frat nehirlerinin deltasnda bulunan Mezopotamya, ok nemli bir uygarln merkezi olmutur. Mezopotamya uygarlnn ortaya k M.. 3000 yllarna dayanr. O zamanlar Asya, Afrika ve Avrupa arasnda bir kpr vazifesi gren bu blge, youn bir bilimsel almaya nclk etmitir. Smerler, Akadlar ve Babiller, Mezopotamya uygarlnn domasna neden olan kavimlerdir. Smerlilerde Aritmetik ve geometri ileri bir dzeydeydi. Smer say sistemi, 60 tabanlyd. zellikle, Babilliler, 60 tabanl say sisteminin yannda 10 tabanl say sistemini de kullanmlardr. Aritmetik ilemlerde arpm tablosunu kullanyorlard. Say sistemlerinin konumsal olmas nedeniyle, drt ilem,kare ve karekk almay biliyorlard. Alan lmleri ve su kanallar amak iin geometriden yararlanyorlard. Dairenin alan ve silindirin hacmini bulmada says iin 3,125 deerini belirlemilerdi. emberi 360 dereceye blme dncesini de ortaya koymulard. Nil Nehri civarnda gelien msr uygarl M. . 2700 yllarndan itibaren matematik, astronomi ve tp konularndaki etkinliklerle parlamtr. Msrllar matematiklerinde, kullandklar on tabanl hiyeroglif rakamlaryla, saylar sembollerle ifade etme safhasna ulamlardr. Bu rakamlarla eitli matematik ilemlerini yapabilmiler ve cebir ilemlerine ok benzeyen ve dier uygarlklarda da grlen aha hesab adl bir hesaplama yntemi gelitirmilerdir. Bu hesaplamada yanl yoluyla zm teknii kullanlmtr.

Geometrilerinde ise alan ve hacim hesaplar yapyorlard. Mimari alannda msrllardan kalan eserler arasnda en nemli yeri piramitler tutar; onlar birer mimari harikasdr. Msrllar gkyz olaylarn dini adan yorumlamlard. Gk cisimlerini tanr olarak kabul ediyorlar ve gkyzndeki olaylarn da tanrlarn faaliyetleri olduuna inanyorlard; yani astronomileri dini elerle i ieydi. Takvimleri gne takvimiydi ve yl uzunluu 365 gn olarak kabul ediliyordu. Gnmzde kullanlan takvimin temelinde msr takvimi yer alr. Gnn 24 saate blnme geleneini de msrllara borluyuz. Ege havzasn egemenlikleri altna almalarndan nce, buralarda M.. 13. ve 10. Yzyllar arasnda kurulan ve haklarnda bilgimiz olan en nemli uygarlklar, Urartu, Hitit, Frigya, Lidya; Girit ve Miken uygarlklardr. Genel olarak Anadolu uygarlklar olarak tannan bu uygarliklar, kendilerinden daha eski olan Mezopotamya ve M s r uygarlklarndan etkilenmilerdir.

Hititlerin mezopotamya kkenli ekel ve mina adl arlk birimlerini kullandklar, en ok bakr ve tuntan eyalar yaptklar, ivi yazs ve hiyeroglif yaz olmak zere iki eit yazlar olduklar bilinmektedir. En nemli merkezleri Gordion ve Midas olan Frigya uygarlnn Fenike alfabesinin Batya yaylmasnda nemli bir rol olmutur. Bat Anadoluda kurulan ikinci nemli uygarlk, Lidya uygarldr. Lidyallarn en nemli baars ve Dnya uygarlna katklar, ilk defa madeni paray icat etmeleri ve kullanmalardr. lk a uygarlklarndan, hakknda enok bilgi sahibi olduumuz uygarlk, yon ve Eski Yunan uygarldr. yonya, zellikle, anakkale ve Mula arsndaki sahil kuandan oluan blgedir. yonyallarn soyca, Yunanl olup olmadklar tartmaldr, fakat dil ve kltrel bakmdan grek (eski yunan) olduklar kabul edilmektedir.

24

Kendimizi Snayalm
1. Aadakilerden deildir? a. Mantksaldr b. Objektiftir c. Eletireldir d. Genelleyicidir e. Belli Bir Yntem Kullanmaz. 2. Geni bir adan deerlendirildiinde bilimin geliiminde hangi aamadan sz edilmez? a. Msr ve Mezopotamya uygarlklarna raslayan ampirik bilgi toplama aamas b. Eski yunanllarn evreni aklamaya ynelik aklc sistemlerinin kurulduu aamas c. slam biliminin parlak baarlarn kapsayan aamas d. Rnesans sonras gelimelerin yer ald modern bilim aamas e. 20. yzyl biliminin geldii yeni aamas 3. Sibernetik, astrofizik ve tbbi antropoloji gibi bilmler hangi tr bilimlere rnek gsterilebilir? a. Ara Bilimler b. Fen Bilimleri c. Sosyal bilimler d. Formel bilimler e. Uygulamal Bilimler 4. Barut, kat ve matbaann icad kimler tarafndan yaplmtr? a. Hitit b. Lidya c. Frig d. in e. Smer 5. Hangi kavim 60 tabanli say sisteminin yaninda 10 tabanl say sistemini de kullanmtr? a. Smer b. Babil c. Hitit d. Msr e. Frig
25

hangisi

bilimin

zellii

6. Gnmzde kullanlan takvimin temelinde hangi uygarlk yer alr? a. Smer b. Hitit c. Msr d. Urartu e. Frig 7. Aadaki kavimlerden hangisi Mezopotamya uygarlnn domasna neden olmutur? a. Hititler b. Babiller c. Urartu d. Frigya e. Lidya 8. Hindistanda bilimsel almalarn tarihini M. . hangi yllarna kadar gtrebilir? a. 3000-2500 b. 1500-1000 c. 1000-500 d. 500-200 e. 200-100 9. Bilimi, gzlem ve gzleme dayal akl yrtme yoluyla dnyaya ilikin olgular birbirine balayan yasalar bulma abas olarak tanmlayan bilim adam kimdir? a. A. Einstein b. S. I. Newton c. K. Popper d. G. Galilei e. B. Russel 10. Fenike alfabesinin Batya yaylmasnda nemli bir rol hangi uygarlk oynamtr? a. Smer b. Frig c. Hitit d. Lidya e. in

Kendimizi Snayalm Yant Anahtar


1. e Yantnz yanl ise Bilimin zellikleri balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 2. e Yantnz yanl ise Bilim ve Teknoloji Tarinin nemi balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 3. a Yantnz yanl ise Bilim ve Teknoloji Tarihi balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 4. d Yantnz yanl ise inde Bilim ve Teknoloji balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 5. b Yantnz yanl ise Mezopotamyada Bilim ve Teknoloji balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 6. c Yantnz yanl ise Eski Msrda Bilim ve Teknoloji balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 7. b Yantnz yanl ise Mezopotamya da Bilim ve Teknoloji balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 8. a Yantnz yanl ise Hinte Bilim ve Teknoloji balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 9. e Yantnz yanl ise Bilimin ve Teknolojinin Tanm balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 10. b Yantnz yanl ise Anadolu ve Ege Havzasnda Bilim balkl konuyu yeniden gzden geiriniz.

Sra Sizde Yant Anahtar Sra Sizde 1


Bugn bile nasl yaplabilecei tartlan deiik alarda yaplm sanat eseri antlar ve yaplar rnek gsterilebilir. Babilin asma baheleri, in seddi v.b.

Sra Sizde 2
Yirminci yzylda ortaya km bilim alanna Nkleer Fizik, Biyokimya,Sibernetik v.b rnek gsterilebilir.

Sra Sizde 3
Bilimin srekliliine Newton yasas, Termodinamik yasalar, Atom Kuramlar v.b rnek gsterilebilir.

Sra Sizde 4
lk insanlar mevsimleri, ihtiyalar olan rnlerin ekimi ve yetitirilme dnemleri yannda sel felaketleri v.b. kendisini belirli dnemlerde tekrarlayan doa olaylarndan korunmak iin takip etmilerdir.

26

Yararlanlan Kaynaklar
Akdoan, C., (1993), Bilim Tarihi, Eskiehir, Anadolu niversitesi Ak retim Fakltesi Yaynlar. Bayrakdar, M., (1996) Lise Bilim Tarihi, Ankara Bem Koza. Landels, J. G., (1996), Eski Yunan ve Romada Mhendislik, Ankara, Tbitak Popler Bilim Kitaplar. Ronan, C. A., (2003), Bilim Tarihi: Dnya Kltrlerinde Bilimin Tarihi ve Gelimesi, (ev. hsanolu, E., Gnergn, F.), Ankara, Tbitak Akademik Dizi. Tekeli, S., Kahya, E., Dosay, M., Demir, R., Topdemir, H., G., (2007) Bilim Tarihine Giri, Ankara, Nobel Yaynevi. Tekeli, S., Kahya, E., Dosay, M., Demir, R., Topdemir, H. G., Unat, Y., (1993), Bilim Tarihi, Ankara, Doruk Yaynclk. Topdemir, H. G., Unat, Y. (2012), Bilim Tarihi, Ankara, Pegem Akademi Yaynevi. (http://en. wikipedia. org/wiki/Philolaus) Ural, ., (1998), Bilim Krkambar Yaynlar. Tarihi, stanbul,

(http://en. wikipedia. org/wiki/Philolaus) Yldrm, C., (1974), Bilim Tarihi, stanbul, Remzi Kitabevi.

27

2
Amalarmz
Materyalizm Evren Modeli Ayalt Evren Mekanik Okulu Doa Felsefesi

     

Bu niteyi tamamladktan sonra; Antik Yunan ve Helenistik alardaki bilim insanlarn tanmlayabilecek, Bu bilim insanlarnn bilim ve teknolojiye olan katklarn aklayabilecek, Antik Yunan ve Helenistik alarda Bilim ve Teknoloji alanndaki gelimeleri tanmlayabilecek bilgi ve becerilere sahip olabilirsiniz.

Anahtar Kavramlar
Metafizik Yer Merkezli Evren Modeli

Gne Merkezli Evren Modeli



Atomsal Evren Kuram Ayst Evren Archimedes Prensibi

indekiler
 Giri  Thales ve rencileri  Pytagoras ve rencileri  Atomsal Evren Kuram  Helenistik a ve skenderiyenin Kuruluu  skenderiye Mekanik Okulu

28

Antik Yunan ve Helenistik adaki Bilim ve Teknoloji


GR
Bilim tarihinin bat kltr zerinde belki de en etkili olan dnemi bu blmde ele alnacak olan Antik Yunan ve Helenistik Dnemdir. Bu dnemden nceki dnemde insanlar doadaki olaylar akl yoluyla irdelemeksizin yalnzca doada olup bitenleri gzleyip, bir yere kaydetmekle yetinmilerdir. Bu nedenle, Antik Yunan Dnemi ncesi dneme, yalnzca gzlem verilerinin kaydedildii fakat yorumlanmad dnem anlamna gelen, Amprik Dnem ad verilmitir. Antik Yunan ve Helenistik Dnemde ise, doadaki olaylarn nedenleri ve niinleri zerinde durularak, nceki dnemde olduu gibi, doa d nedenlere dayandrlarak aklanmamtr. Yunanllarn atalarnn tarih sahnesine k M.. onuncu onbirinci yzyllar arasndaki dneme rastlar. Bu zaman diliminde Yunan Yarmadas, Ege adalar ve Anadolunun bat kylarna ilkel bir kltre sahip barbar topluluklar biiminde yerletikleri sylenebilir. Bu topluluklar, enerjik, yaama sevinci dolu, renme ve anlama istei tayan, dnyay bir takm doast glerin ynettiine inanan insanlardan oluuyordu. M.. yedinci yzylda, bu topluluklar, Yunanistan, Gney talya, Sicilya ve yonya blgelerinde, ky ehirleri kurarak, barbarlktan demir ana ve deniz ticaretine getiler. yonya daha ok bugn zmir-Aydn kapsayan, batsnda Ege Denizi, dousunda Lidya, gneyinde Karya ve Dor gibi ehir devletlerinin yer ald blgenin addr. Bunun yan sra, Yunanllarn Finikelilerin kullandklar alfabeyi benimsedikleri, rakamlar yazarken de bu alfabedeki harflerden yararlandklar grlmtr. Yunanllar, gnlk yaantdaki problemlerin zmlenmesi yerine soyut dnceyle ilgilenmilerdir. Bu dnceyi gelitirirken, doadaki olaylar akl yoluyla zmlemeyi ilke edinen doa felsefesini benimsemekle bu srece balamlardr. Bu nitede ele alnacak olan Antik Yunan Dnemi M.. sekizinci yzyldan balayarak M.. 323 de Byk skenderin lmne kadar srmtr. Bunu izleyen Helenistik Dnem ise, Romallar tarafndan Ptolemaios krallnn ykl olan M.. 30 ylna kadar srmtr. Antik Yunan dnemi ierisindeki bilimsel gelimelerin altnc yzyldan itibaren baladn belirtelim. Msr ve Mezopotamyadaki ilk uygarlklar gibi Antik Yunan dneminin, nehir ya da deniz kylarnda kuruluu ve geliiminin temel nedeni, yaamn temel gelerinden biri olan suyun, iecek olmasnn yansra, tarm ve deniz ticareti asndan nemidir. zmirin gneyinde, Ske-Milas yolunun batsnda ve Balat koyu yaknndaki ky ehri olan Milette balayan almalarda, gezgin ve tccarlarn mal alp satmann yansra, ran, Hindistan ve hatta in gibi Dnyann dier lkelerinden tadklar bilgilerin renilmesi ve gelitirilmesinin byk rol olmutur. Bu nedenle Antik Yunan dneminin balangcnda, yonya blgesindeki bu almalara Milet Okulu ad verilmitir. Daha sonralar Yunanistan Yarmadas, Gney talya yrelerinde de bilimsel almalarn balad, hatta farkl dncelerin ifade edildii grlecektir. Bu dnemi incelemeye, bu dnemdeki Milet Okulunun ilk temsilcisi olan Thales ile balayalm.

29

THALES VE RENCLER
Milette varlkl bir tccar olan Thales, M..624 ile M.. 548 yllar arasnda yaamtr. Lidyallarla Persler arasndaki sava srasnda, 28 Mays 585 de Gne tutulmasn nceden bildirerek, bu tarihte tutulmann gereklemesiyle her iki taraf da hayrete drm, bylece de savan sona ermesine neden olmutur. Oysa, Thales bu bilgiyi M.. 603 te gne tutulmasn Msrda izleyerek, Msrllardan renmitir. Yapt hesaplarla, takibeden gne tutulmasnn 18 yl 11 gn sonra olacan bulmutur. Thales, mitolojik dnceden, rasyonel yani aklc dnceye geii simgeler. Thales ile ilgili bilgilere, yetitirdii rencilerin brakt belgelerden yararlanlarak ulalmtr. Thales, matematik, astronomi ve doa felsefesiyle uramtr. lk Yunan matematikisi olan Thales, kendi glgesiyle kendi boyunun eit olduu anda, piramidin glgesini lerek piramidin yksekliini bulmutur.
ekil 2.1: Thales

Kendi adyla anlan Thales teoreminin ekil 2.2de verilen ifadesini, A kesi ortak, DE ve BC kenarlar birbirine parallel olan   ABC genlerinde eit alar karsndaki kenarlarn oranlarnn birbirine eit oluunu grmek yoluyla ispatlamtr. Bylece geometriye ispat dncesini ilk kez Thales uygulamtr.

ekil 2.2: Thales Teoremi

 

 

 

Thales kendi adyla anlan teoremin dnda, aadaki teoremleri de geometriye kazandrmtr: kizkenar bir genin tabanna komu olan alar birbirine eittir Bir dairenin evresindeki bir noktay, apn ularna birletiren doru paralar arasndaki a diktir. Yarap, bir daireyi iki eit paraya bler. ki as ve bir kenar eit olan genler birbirine eittir. ki doru birbiriyle kesitiinde kart alar birbirine eittir.

Thalesin ilk bilimsel gr, evrenin sudan olutuu eklindedir. Bylece ilk kez evrenin bir maddeden meydana geldii ifade edilmi olmaktadr. Thalesin evren dncesine gre, evreni oluturan tm geler, suyun deiik biimlerinden olumaktadr. Bylece, evrenin karmak yaps, tek bir maddesel kkene indirgenmektedir. Yani evren bir maddedir. Evreni anlamak iin onun yapsal niteliini anlamak gerekir. Evrenin yapsal nitelii anlamna gelen physis szcn Yunancaya Thales kazandrmtr. Sonralar, bu szck, fizik biliminin adn oluturacaktr. Thalesin bu dnceleri materyalist felsefenin domasna yol amtr. Thalesin ilgi alanlarndan birisi olan doa felsefesinin temel sorunlar olan varolu ve yokolutur. Bu iki zamansal nokta arasnda, deime, meydana gelme, bozulma, yaam, lm, hareket, reme gibi sreler vardr. Thalesin dncesinde bu sorunlar irdelenirken, bu srelerin birbirinden belirgin biimde ayrtedilmemesi dncelerinin anlalmasn zorlatrmtr. Bu nedenle srelerin iyi zmlenemeyiine yol aarak, bilimsel gelimeyi yavalatma gibi bir olumsuzlua neden olmutur. Thalesin dnya ile gkyzndeki cisimler arasndaki ilikiyi aratrma abas, uzay kavramnn domasna ve nceleri gk cisimlerinin konumlar ile yeryzndeki etkinlikler arasndaki benzerlikleri kurarak gelecee ynelik ngrlerin ifade edildii, astroloji dzeyinde olan gkyz ile ilgili gzlemler, yeni bir bilim olan astronominin domasna yol amtr. Thalesin dnyay bir tahta gibi suyun zerinde yzen bir tepsi olarak tanmlamas gibi ocuka dncesi de vardr. Bu dncesinin temelinde, evrenin sudan meydana geldii dncesi yatmaktadr.
30

Herhalde, suyu semesinin nedeni, yaam iin zorunlu bir madde olmasndan etkilenmesinden kaynaklanmaktadr.. Fakat, suyun nasl hal deitirdii konusundaki dncesi bilinmemektedir. Thalesin dnya ile gkyzndeki cisimler arasndaki ilikiyi aratrma abas, uzay kavramnn domasna ve nceleri astroloji dzeyinde olan gkyz ile ilgili gzlemler, yeni bir bilim olan astronominin domasna yol amtr. zet olarak, Thalesin bilime olan katklar unlardr: Evrende olan bitenleri, doast mitolojik glere dayandrarak aklamaya son vermitir. Geometriye ispat kavramn sokarak, matematik dnceyi amprik ilemlerle snrlamaktan kurtarmtr. Evrendeki nesneleri tek bir maddeye indirgeyerek, olup bitenleri evrensel bir ilkeye dayanarak aklamak yolunu amtr.

Thalesin yetitirdii rencilerden ikisi olan Anaximander ve Anaximanesin evrenle ilgili dncelerine deinmek yerinde olacaktr. Bunun yansra ayn yrede ve yaklak ayn dnemde yaam bir dnr ve bilim adam olan Hekataeosu tantmak gerekecektir.

Anaximander
Anaximander, M.. 610 ile M.. 547 arasnda yaamtr. Anaximandere gre, evrenin temel yap ta, snrsz ya da sonsuz adn verdii soyut yani maddesel olmayan bir kavramdr. Maddesel olmayan bu kavramn, evrensel, bitmeyen, deimeyen ve grnmeyen olmak gibi zellikleri vardr. Evrendeki btn nesneler, tanmlad bu kavramdan deiik zellikler tayarak olumulardr. Snrsz ad verilen bu kaynaktan, kart nitelikte eyler, hareket sonucu olumutur. nce souk ve scak, d ate (yani scak), ii souk (yani slak) ve su, ortalarnda yer kre olacak ekilde halkalar eklinde ayrlmlardr. Yer ya da toprak balangta slakt, sonra scak etkisiyle kuruyarak drt halka meydana getirdi: ten da doru sralanrsa, scak (ate), souk (hava), slak (su), kuru (toprak). Drt nesne zerine dayandrlarak, gelitirilen bu evren dncesi yaklak ikibin yl boyunca, kabul grmtr. Yine Anaximander tarafndan, gk cisimlerinin kkenini aklayan bir teori ortaya atlmtr. Buna gre, gne, ay ve yldzlar, ate halkasnn halkalara ayrmas sonucu meydana gelmitir. Gnei oluturan halka, yer halkasnn yirmiyedi, ay halkas ise yer halkasnn ondokuz kat byklktedir. Bu saysal byklklerin bilimsel bir anlam olmamasna karn, ay gne ve yerin karlatrlarak, llebilir fiziksel nesneler olarak dnlmesi ilgintir.
ekil 2.3: Anaximander

Anaximanes
Thalesin dier rencisi olan Anaximanes, M.. 584 ile M.. 524 yllar arasnda yaamtr. Anaximanes, Anaximander tarafndan tanmlanan snrsz kavramn gzlenebilir nitelikte olmad yani somut olmadndan dolay reddederek, bunun yerine hava veya buhar evrenin temel yap ta olarak nermitir. Bu dnceye gre, hava seyreltilirse snr, atee dnr, sktrlan hava ise sour. Bu dnm (hava rzgar bulutsutoprak ya da ta) eklinde ifade edilmitir. Hava, srekli hareket halinde olduu iin, deiimi simgelemektedir. Bunun yansra nefes alma zellii tadndan yaam kaynadr. Hava, rzgar, bulut, yamur gibi meteorolojide kullanlan kavramlara ilgi duymas, Anaximanesin doaya olan byk ilgisini simgelemektedir. Evrenin maddesel nesnelerden olutuunu ifade etmesi Thalesin materyalist grn benimsediini gstermektedir. Oysa, Anaximanderin, evrenin yap tan snrsz adn verdii soyut bir kavram olarak tanmlamas, metafizik yani fizik tesi dnceyi benimsediini gstermektedir. Bu adan deerlendirilirse, ayn hoca tarafndan yetitirilen iki rencinin farkl temel grleri benimseyebileceklerine bir rnek oluturmutur.
ekil 2.4: Anaximanes

31

Anaximander ve Anaximanesin evrenle ilgili dncelerinden hangisinin bilimsel adan anlaml olduunu tartnz.

Hekataeos
M..6.yzylda Miletin Persler tarafndan igal edildii dnemde yaam bir dnr olan Hekataeos, yaamnn bir dnemini Msrda geirmitir. lk Yunanca corafya kitab olan Dnya Turunun yazardr. Orijinal metni mevcut olmayan bu kitapta, biri Avrupa, dieri Asya ve Afrika olmak zere iki harita bulunmaktayd ve ky blgelerdeki ehirler ile oralarda yaayan insanlar hakknda bilgiler verilmekteydi. Yerkrenin yaanlan blgesinin etraf, okyanuslarla evrilmi bir disk eklinde olduunun belirtildii bu kitapta, yeryz ekilleri ve yaamakta olan baz hayvanlarla ilgili bilgiler de verilmekteydi. Bu bilgiler, Milete urayan gemilerdeki tccarlar, gemicilerden ve Hekataeosun kendi gezilerinden salanmt. Hekataeosa gre, Thales, Anaximander ve Anaximanesin evrenin yapsyla ilgili tartmalar bouna idi. Evrenin yapsn aratrmadan nce, yerin gezilmesi ve bilgi toplanmas gerektiini dnmekteydi. Bu dncenin sonucu olarak ilk corafya kitabn yazmtr. Bu nedenle, kendisine Corafyann kurucusu nvan verilmitir. Matematiksel corafya ile de ilgilenmi olan Hekataiosun corafyaya olan katks, yeryz ekilleri bakmndan olmutur.

PYTAGORAS VE RENCLER
Tannm Yunanl dnr ve bilim adam Pytagoras (Pisagor okunur) M..580 ve M.. 500 yllar arasnda yaamtr. Sisam adasnda domu, Gney talyadaki Kroton kentinde yaamn srdrmtr. yonyadaki doa dnrlerinin etkisiyle dinsel ve mistik grlerin tartld bir topluluk kurmutur. Ruhun ldkten sonra, bedenden ayrldna ve insan ya da hayvan olan bir baka canlnn bedenine getiine, br dnya olarak isimlendirdii bir aleme gidildii iin lmn bir kurtulu olduuna inanmaktayd. Bunlarn yansra topluluun amac bilgi retmekti. Bu nedenle Pytagoras, materyalist deil rasyonelist bir kiilie sahipti.
ekil 2.5: Pytagoras

Pytagorasn savunduu dnceler, yle zetlenebilir: Evrenin temel maddesinden ok, varln ve deimenin gerek nitelii sorununa nem verilmelidir. Bu adan dncelerini matematik zerine younlatrmtr. Pytagoraslara gre, say evrenin temel yap tadr. Btn doal saylar, 1 saysndan tremitir, yani 1 says, evrenin yapsn aklayan bir kavramdr. 1 says noktay, 2 says doru parasn, 3 says geni, 4 sayspiramiti simgelemekteydi. Bunun yansra, saylar arasndaki orant kavram ile de ilgilenildi. Pytagoraslar, gergin tellerin boyunu deitirmek suretiyle, deiik sesler elde edilebildiini buldular. Pytagorasa gre, Evreni matematik yasalar idare eder. Evreni matematie indirgemenin iki yolu sz konusudur: (1) Deney ve gzlem sonularn yorumlama ve genellemede matematiin kullanlmas olan matematiksel fizik, (2) Dnyay anlamada gzleme gerek grmeden matematiksel sezgiyle yetinmek. Pytagoraslar ikinci yolu semilerdir, fakat sonradan deney ve gzlem olmakszn, yalnzca matematikle her problemin zlemeyeceinin farkna varmlardr. Pytagorasn kendi adyla anlan teoreme gre, bir dik gende dik kenarlarn karelerinin toplam, hipotensn karesine eittir. ekil 2.6da verilen dik gende a2+ b2=c2 bants geerlidir. Dik kenarlar ve hipotens zerine izilen karelerin alanlar hesaplanarak, teoremin doruluu kantlanabilir. ekil 2.7deki gibi dik kenarlar birim uzunluktaki dik genin hipotens uzunluunun  olmasyla, Pytagoras zamanna kadar byklkleri kesin olarak bilinen tam
32

ekil 2.6: Pytagoras Teoremi

saylar ve deeri tam olarak bilinen kesirli saylarn dnda dier bir say trnn farkna varlmtr. Bu say trne irrasyonel say ad verilmektedir. Bu say trnn byklkleri kesin olarak bilinmemektedir. Pytagoras, evrenin temel yaptann 1 says olduunu belirterek tam saylarn dnda bir say trnn olmadn vurgulamt. Fakat, birim kenarl bir dik genin hipotens uzunluu eklinde karsna kan say trnn Pytagorasn tam say trnden farkl olduu ortaya kmt. Bylece Pytagoras, kendi kefettii bir teorem vastasyla, kendi ifade ettii evren dncesini rtmekle, bilim tarihinde ilgin bir anekdota imza atmtr. O zamanlar, imdi irrasyonel say adn verdiimiz bu say trne, bir dik genin hipotens olan bir doru parasnn uzunluu yardmyla temsil edilen saylar olarak baklmtr. Yani aritmetik yerine geometri kullanlarak bu tr saylarn gsterimi gerekletirilmi olmutur. Pytagorasn rencilerinden Efesli Herakleitos, Parmenidesve Philolaosun zerinde duralm.
ekil 2.7:  rrasyonel Saysnn Pytagoras Teoreminden Bulunmas

Dik kenar uzunluklar 12 cm ve 16 cm olan bir dik genin hipotens uzunluunun saysal bykl ne cinsten bir saydr? Bir dier dik genin dik kenar uzunluklar cm cinsinden 4 ve 5 olduuna gre, bu dik genin hipotensnn uzunluunu ifade eden sayy bularak, ne cins bir say olduunu bulunuz.

Herakleitos
M..540 ile M..480 yllar arasnda yaam olan Herakleitos, gerein znn saylar deil, deime sreci olduunu ifade etmitir. Her ey srekli deiim ierisindedir. Duyularmzla algladmz her ey alglama annda vardr. Bir rmakta ayn suyla iki kez yzmz ykayamayz. nk ikinci kez, rmak ayn rmak deildir. Her ey bir deiim ierisindedir. Popler bir siyaset adammzn ifade ettii gibi, dn dndr, bugn bugndr. Yani, dn bugnden farkl dr, br gnde bugnden farkl olacaktr. Yine Herakleitosa gre, nesneler arasnda en akc ve esnek olan atetir. Ate yok olurken hava, hava yok olurken su meydana gelir. Gne, lmsz ve srekli deien bir ate kaynadr. Evrende olan biteni soyut kavramlarla aklad iin, bu dncenin metafizik felsefeye dayand ekil 2.8: Herakleitos sylenmelidir. Evrendeki dzensizlik, arkasndaki dzen ve uyumu gizlemektedir. Her nitelik, kartn da ierir. Bugn var olan ey yarn yok olmaya balar. Gece ile gndz, yaz ile k, savala bar, tatl ile ac, tokluk ile alk bir btnn kart grnmlerini olutururlar. Yukarda akladmz dnceler, diyalektik felsefe ad verilen bir dnce biimini tanmlamaktadr. zet olarak, Herakleitos, hereyin greli olduunu ve zamanla kaybolup gittiini savunan bir dnr olarak bilim tarihindeki yerini almtr ve diyalektik felsefenin kurucusudur. Ayrca, bu felsefe, Einsteinn 1905de ifade ettii zel Grelilik Kuramnda tanmlanan grelilik kavram asndan da nemlidir.

Parmenides
Yaklak olarak M.. 520 ile M.. 460 yllar arasnda yaamtr. Herakleitosun tersine, hareket ve deimenin duygularn aldanmasndan baka bir ey olmadn ileri srmtr. Asl gerein olma adn verdii, deimeyen, bitmeyen ve hareketsizlik zelliklerini tayan soyut bir kavram olduunu ifade etmitir. nsan aklnn olma kavramnn kart olan olmamay kavrayamadn savunmutur. Parmenidesin ileri srd dnceler metafizik felsefeyi kapsamaktadr. nk evreni oluturduunu syledii olma soyut bir kavramdr, yani maddesel bir kavram deildir.
ekil 2.9: Parmenides

33

Philolaos
Pytagoraslar iinde en ilgin gre sahip olan M.. 470 ile M.. 385 arasnda yaam olan Philolaosdur. Philolaosa gre, dier gezegenler gibi yerkre de bir yrnge etrafnda dnmektedir. Bu evren modelinde, merkezde, yerkre deil, hareket etmeyen merkezi bir atein olduu ve Yer, Ay, Gne, o zamanlar bilinen be gezegenin onun evresindeki yrngelerde dndkleri dnlyordu. Pytagoraslar 10 saysn kutsal kabul ederler ve bu say zerine yemin ederlerdi. Merkezdeki ate ve bunun yansra tanmlanan sekiz nesneyle birlikte dokuz geli bir model ortaya kyordu. Evreni kutsal bir varlk olarak grdkleri iin dokuzu, 10 saysna tamamlayan bir ge daha olmalyd. Onuncu ge, Philolaos tarafndan antikthon yani Trke evirisiyle kart dnya olarak tanmland. Kart dnya, merkezdeki atele yerkre arasndaki grnmeyen bir blge olup, merkez etrafnda yerle ayn hzda dnmekteydi. Yeryznn yaanlan blgesi, gnee arkasn dndnde gece oluuyordu. Bu evren modeli tam olarak doru olmamasna karn, M.. 450li yllarda ifade edilmesi nedeniyle cesur bir admd ve de hem kendi evresinde hem de merkezdeki ate etrafnda dnen bir yerkre kavramyla, sonraki dnrleri etkileyen bir dnce olarak nem tayordu. Philolaos, ekil 2.10daki gibi eitli nefesli ve telli mzik aletlerinin gelitirilmesi zerine almalar yapmtr. Aslnda, Pytagorasn kendisi de titreen bir telin verdii sesin, telin uzunluuyla deitiini bulmutur.

ekil 2.10: Pytagoras ve Philolaosun Mzik Aleti Kefetmeleriyle lgili Olarak Tahta zerine Oluturulmu Resmi

Empedocles
Materyalist ve rasyonalist grlerin etkisinde ortaya atlan tartmalar, evrenle ilgili daha somut kavramlar savunan dnrlerin ortaya kmasnda rol oynamtr. M.. 490 ile M.. 435 yllar arasnda, Sicilyann Agrigentum kentinde yaam olan dnr ve bilim adam olan Empedocles bunlara verilebilecek bir rnektir. Evrenin yapsn anlamaya alan Empedocles, hereyin temelinde ate, hava, su, toprak eklinde drt ge bulunduunu ve bunlar arasnda sevgi (yaknlatrc ya da ekici) ve nefret (uzaklatrc ya da itici) etkilemelerinin olduuna inanmtr. Bu drt genin sevgisel etkilemesiyle evrende varolan btn varlklarn meydana geldiini ifade etmitir. nsandaki et, kan ve vcuttaki organlar sevgisel etkilemenin rndr. Bu drt elementin birleim oranlar insann mizacn belirlerler. Hava arlkl bir birleim, havai bir mizaca, ate arlkl olduu birleim, ateli bir mizaca yol aar. Yine bu dnceye gre, gece itici, gndz ekici etkilemenin sonucudur. Bilim tarihinde ilk su saati deneyi Empedocles tarafndan gerekletirilmitir. Su saati, altnda ve stnde bir delik bulunan kapal bir kaptr. Su saatinin alttaki delii kapatlarak stteki deliinden doldurulan su, alttaki delik aldnda kaptan boalrken, boalan suyun miktarndan yararlanlarak zaman tayini yaplabiliyordu. Bunun yansra, grme ve kla ilgili deneyleri sonucunda, u dnceyi ifade etmitir: Grme olay, kl cisimden kan eylerle, gzden kan eylerin birlemesi sonucu gereklemektedir. Gneten kan k nlar sonlu bir hzla hareket ederek, gzmze ulamaktadr. Ay n gneten almaktadr. Hem gne hem ay, yerkre etrafnda dnmektedir. Gne tutulmas, ayn gne ve dnya arasndan gemesiyle oluur. Empedoclese gre, evren yumurta biiminde olup, gk kubbe ise, hareket ettiinde dnyay merkezinde tutan kristal bir kredir.
ekil 2.11: Empedocles

34

ATOMSAL EVREN KURAMI


M..beinci yzylda yaam olan Leucippus ile onun rencisi olan Trakyal Democritos (M..460-M..370)a gre, evrende herey, fiziksel olarak blnemeyen atomlardan olumutur. Atom Yunanca blnemeyen anlamna gelen bir szcktr. Democritosa gre, evren atomlarla dolu olan blge ile bunun dnda kalan boluktan olumutur. Atomlar, ayn niteliklere sahip, ama biim, arlk ve byklkleri farkl, yok edilemeyen sonsuz saydaki paracklardr. Atomlar boluk ierisinde srekli hareket ederek, rastlant sonucu birlemeler yaparak evrendeki nesneleri olutururlar. Democritos, atomsal evren kuramnn kurucusu olmas nedeniyle, atom fiziinin kurucusu olarak kabul edilir.
ekil 2.12: Democritos

Democritos, ruhla madde arasnda ayrm yapmaz. Ruhu oluturan atomlarn dierlerine gre daha kk ve hafif, daha hareketli olduklarn tanmlar. Bu tr atomlar bir araya geldiklerinde ruhu, dier deyile akl meydana getirirler. Ruhu oluturan atomlar, evrenin her tarafna daldklar iin, evren canl ve aklldr. Btn bunlar evreni tanrnn deil atomlarn yaratt dncesini ortaya koymaktadr. Bu nedenle Democritosun atomsal evren kuram, evrendeki dzeni aklamak iin tanr ve tanrsal yasa gibi kavramlardan yararlanmad iin ateist (tanr tanmaz)-materyalist gr nitelii tar. Bunlarn yan sra, Democritos, Bir Daire veya Kreye Teet izmek, Geometri zerine, Saylar zerine, rrasyonel Saylar zerine isimli matematik kitaplarn da kaleme almtr. Bunlardan bilhassa Geometri zerineisimli kitab, Helenistik dnem bilim adamlarndan Euclides tarafndan yazlm Elementler isimli geometri kitabndaki baz konularla paralellik tamaktadr.

Empedocles farkllklar aklaynz.

ve

Democritosun

dnceleri

arasndaki

temel

Heredotos
Bodrum yaknlarndaki Halikarnasta doan ve M.. 484 ile M.. 425 yllar arasnda yaam olan, mr boyunca yapt seyahatlarda grdklerini ve duyduklarn Tarih isimli kitabnda kaleme alan Heredotos, tarihilerin babas kabul edilir. Kendinden nce yaam Musevi tarihiler, olay kayts olarak nitelendirilebilirler. Oysa, Heredotosun Tarih isimli eserinde, siyasi ve askeri olaylarn yansra, gezilen grlen yerlerin fiziki ve sosyal adan deerlendirmelerinin de bulunduu grlebilir. Bu kitapta, Avrupa, Asya ve Afrika ktalarnda yaplan seyahatlarda derlenen bilgiler ile birlikte, Yunan ve Yakn Dou ile ilgili kltrel izlenimler bulunmaktadr. Ayn kitapta, Msrllar, Pers imparatorluu, Hindistan, Karadenizin kuzeyindeki skitler hakknda ayrntl bilgiler verir. Matematiksel bilgisinin yetersizliinden dolay eserinde hibir haritaya yer vermemitir. Bunun nedenini kendisi kitabnda yle aklamtr: Baz kiilerin Yeryznn tam bir haritasn izdiklerini grmem, beni ok gldrmtr. Bu i, rasyonel bir nedene dayanmamaktadr. nk Okyanusu, ancak bir pergelle izilecek biimde, yerin evresinde akyormu gibi gstermiler ve Avrupay Asya ile ayn byklkte izmilerdir. Bunlardan dolay, Heredotosun bir corafyac deil, yalnzca tarihi olduunu sylemek gerekir.
ekil 2.13: Heredotos

35

Socrates
Thalesle balayarak, M.. drtyzl yllara kadar sren materyalist grn ar bast evrenin yapsn anlamaya ynelik almalar dnemi, bu yzyl sonlarnda doa felsefesine tepki gstermeyle sona ermitir. Bunu izleyen dnemde ana dncenin bak as evrenden insana ynelme (evreninsan) eklindedir. Yunanllarn bu yzyldaki sanat, edebiyat ve politika merkezi Atina olup, felsefe ve doa bilimi adna hibir gelime gze arpmamaktadr. Atinadaki dnrler, Yunanl deildir. Demokrasinin beii olan Atinadaki ynetim, zgr dnce ve tartmaya elverili olduu iin, Yunan kkenli olmayan birok dnr, matematiki ve bilim adam Atinaya g etmitir. Bunlarn bir ou Pytagoras dnceyi benimsemilerdi. Atinaya g eden dnrlerin pekou, zengin ailelerin ocuklarna ders vererek yaamlarn srdren sofistlerdi. Bunlarn amalar gerei aramak deil, tartma sanatn rencilerine retmekti. Yani, sofistlerin, gerek anlamda bilim ve felsefeye katklar yoktu. Pytagoraslar, matematii amprik bir ura olmaktan kararak, mantksal bir g haline getirmilerdi. Geometri, bir kafa eitimi aracnadan baka bir ey deildi. Sofistler de ders verirken bu aratan yararlanyorlard. Sofistlerin hedefi, gerei aramaktan ok, tartmada galip gelmeyi retmekti. ocuklarnn ileride politikac olmalarn hedefleyen st dzey Atinal ailelerin sofistlerden retici olarak yararlanmalarnn altnda bu neden yatyordu. te bu ilkesiz kitlenin karsnda yer alanlarn banda ekil 2.14: Socrates Socrates bulunuyordu.
(Louvre Mzesi, Paris)

Socrates, M.. 470 ile M.. 399 yllar arasnda yaam olup, Yunan dnrlerinin belki de en tannm ve rencisi Platona gre, en iyi, en akll ve en drst insan olandr. Sofistlerin karsna kan Socratesin amac gerei aramak olarak zetlenebilir. Bunun yansra hedefi, doayla deil insanla ilgilenmekti. Balca amac ise iyi, akll, adil insan yetitirmekti. Yntemi, rencilere ynelttii sorularla onlar dnmeye sevketmek ve doruyu onlarn bizzat kendilerinin bulmasn salamakt. Atinann en sekin ailelerinin ocuklar onunla tartmak veya tartmalarn izlemekten byk keyif alrlard. Socratesin dnceleri ile doa bilimleri arasnda iliki kurmak olduka gtr. nk, onun alma alann insan oluturmutur. Ahlak boyutunu gzard etmeleri ve gereklerin aydnlatlmasyla ilgilenmedikleri gerekesiyle, doa bilimlerine kar olduu sylenir. Socrates, yalnzca doaya dnk olan felsefeden ziyade, tek ele ald konu, insan ve insan davran olan bir felsefenin gelitirilmesi konusunu savunmutur. Bu dncelerinden dolay eitimciler, Socratesi eitim alanndaki almalarn babas olarak kabul ederler. Socratesin alayc bir kiilie sahip olmas ve korkusuzca eletirilerde bulunmas, iyi niyetli olan kiiliine karn, birok dman sahibi olmasna yol amtr. Atina genliini kt yola drmesi gibi birok sulamadan dolay yarglanarak, lme mahkum edildi. lmnden sonra, zellikle rencilerinden Platon, onun dncelerini gelecek kuaklara aktarmaya devam etmitir. rencileri onu bir eitim ehiti olarak kutsallatrmlardr.

Hipocrates
M.. 460ile M.. 370 yllar arasnda yaayan ve stanky adasnda doan Hipocrates, tp alanndaki dnceleriyle, M.S. 16. yzyla kadar insanla damgasn vurmu olan bir bilim adamdr. Klasik tbbn ilk merkezi kabul edilen stanky ekolnn kurucularndan olan Hipocratesin ve meslekdalarnn birlikte kaleme ald altm kadar metinden oluan Hipocrates Klliyat o dnemi yanstan nemli bir kaynaktr. Fakat hangi metinlerin Hipocrates tarafndan yazld konusunda net bir bilgi yoktur. Platona gre, Hipocrates Bir insann bedeni ve ruh yapsn bilmek istersek, nce doay bilmemiz gerekir dncesini ileriye srmtr. Anatomiyle ilgili olduka ilkel bilgilere sahip olan Hipocratesin, kemikler hakknda doyurucu bilgisi olmasna karn, i organlarla ilgili bilgisi yoktu ve damarlar, sinirler, kaslar hakkndaki bilgisi ise olduka yzeyseldi. Bu nedenle, bu dnem ierisinde, eitli dnceleri yanstan teoriler retmekten baka bir gelimeden sz edilemez. rnein, Empedoclesin drt element kuramndan esinlenerek oluturulan, insan bedeninin kan, balgam, ekil 2.15: Hipocrates kara safra, sar safra gibi drt svdan meydana geldii ve hastalk srasnda
36

bu svlarn gzle grnr hale geldii ifade ediliyordu. Souk algnlnda burundan bir sv akmas bunun bir kant kabul ediliyordu. nsan vcudunu oluturan bu drt genin farkl oranlardaki birleimi, farkl karakterdeki insanlarn oluumuna neden oluyordu. Hipocratesin en nl eseri, Kutsal Hastalktr. Bugn sara veya epilepsi olarak bildiimiz dengesizlik durumu, bu kitaba adn veren kutsal hastalktr. Hipocratese gore, bu hastalk beyinden kaynaklanmaktadr ve beyinden gelen balgamn kandaki havann hareketini engelledii iin ortaya kmaktadr. Aslnda, Hipocrates, eserinde, bu hastaln halk arasnda kutsal olarak nitelendirilmesinekar kmaktadr. O zamanlar hastalklar, doal ve kutsal olmak zere iki snfa ayrlmaktayd. Hipocrates bu konuda unlar ifade etmitir: Benim dnceme gre, tanrsal ya da kutsal hastalk yoktur. Bir hastaln tanrsal olarak nitelenmesi, insann deneyimsiz ve zel karakterinden kaynaklanmaktadr. Eer insanlar bilgi eksikliklerinden dolay kutsal kaynaa inanmay srdrrlerse, onu anlama olanandan yoksun kalacaklardr. Kullandklar sihir ve iyiletiriciden arnrlarsa, insanlar basit bir yntemle bu hastaln kutsalln rtlebilirler. Bu hastala kutsallk yaktrmas yapanlar, ok dindar ve ok bilgili olduklarn iddia edenler, yani zamanmz sihirbazlar ya da sahte doktorlardr. Ateli hastalklarla ilgili dncelerini de yle ifade etmitir: Baz ateler, sreklidir, bazlar gndz ykselir, gece der ve bazlar da gece ykselir, gndz der. Akut hastalklarda, ate ok iddetli ve ldrcdr. Gece ateleri uzun srer, ancak ldrc deildir. Gndz olanlar da, uzun surer ve verem belirtileri ortaya kar. Hekimin hastasna scak yaklam ok nemlidir. Hipocratesin bu konudaki tlerini aktaralm: Hastanza kar kat olmamanz neririm. nceki kazanlarn ve tatminkar durumunu dnerek, bazan da karlksz hizmet ver. Parasal sknts olan kiiye hizmet verme durumu ortaya kmsa, bu gibilere her trl yardm yap. nsan sevgisinin bulunduu yerde sanat ak da bulunur. Durumlarnn ldrc olduunun bilincinde olan baz hastalar, yalnzca hekimlerinin iyi tutumlarndan dolay iyilemilerdir. Hastay iyiletirmek ya da ifa bulmu olann kendisini iyi hissetmesini salamak iin gzetim altnda bulundurmak yerinde olacaktr Yine Hipocratese gre, ruh ve beden ok sk bir iliki iindedir, bunlardan biri gz ard edilerek dieri iyiletirilemez. Hipocratesle ilgili deindiimiz bilgileri, yine onun adyla anlan,Tp Fakltesini bitiren rencilerin ettii mehur Hipocrates yeminin bugnk koullara gre dzenlenmi ekli ile sonlandralm: "Tp fakltesinden aldm bu diplomann bana kazandrd stat, hak ve yetkileri ktye kullanmayacama, hayatm insanlk hizmetlerine adayacama, hastalarm memnun edeceime, insan hayatna mutlak surette sayg gstereceime, mesleim dolaysyla rendiim kk srlar saklayacama, hocalarma ve meslektalarma sayg ve sevgi gstereceime dil, din, milliyet, cinsiyet, takm, rk ve parti farklarnn grevimle vicdanm arasna girmesine izin vermeyeceime, mesleimi drstlkle ve onurla yapacama namusum ve erefim zerine yemin ederim."

Platon
M..428 ile M.. 347 yllar arasnda yaam, soylu bir Atinal aileye mensup olan Platon (Eflatun), 20 yandan itibaren, M..399da Socratesin idam edilmesine kadar, rencisi olmutur. Hocasnn lmnden sonra,Atinay terkederek, nce Msra, oradan Pytagoraslarn etkili olduu Sicilya ve Gney talyaya gitmitir.Krk yalarndayken Atinaya dnerek, mehur Truval Gzel Heleni geri getirmek iin yardm eden kahraman Akademostan esinlenerek, Akademia adn verdii bir eitim kurumunu M..387de at. Akademia M.S.529da Bizans mparatoru Justinyenin emriyle, pagan yani putperest yetitiren bir kurum olduu gerekesiyle kapatlncaya kadar hizmet etmitir. Akademiann kapsnda Geometri bilmeyen giremez yazlyd. Bu cmle Platonun geometriye olan tutkusunu ve verdii nemi yanstmaktadr. Platonun amac, rencilerine renme akn alayarak, onlar bir dnr ve hocas Socratesin tanmlad zelliklere sahip ynetici yetitirmekti. Hocas Socratesin yntemiyle ders verilen Akademiann her yatan rencisi vard.
ekil 2.16: Platon

37

Platonun bilime katks yalnzca yntem asndan olmutur. Doru kabul edilen birka nermeden yola karak, geriye kalan tm nermeleri mantksal olarak karmay hedefleyen tmdengelimsel yntemi gelitirmitir. Ona gore bilim, yalnzca Matematik ve de zellikle Geometridir. Geometriye olan tutkusu u iki gre kar tepkisinden ileri geliyordu: i. ii. Herey bir ak iinde, deiim iindedir. Kalc bir ey yoktur. (Herakleitosun diyalektik dncesi) Her trl deer grelidir. (Sofistlerin gr)

Bu grler doru iseler, bilim yapmak ve doru bilgiye ulamak olanakszdr. yleyse, iyi ile kt, doru ile yanl arasnda bir fark yoktur. Bu durumda insan elikiler ierisinde, hilie gmlecektir.Platona gre bu grler yanltr. Bu elikilerden kurtulmak iin sarslmaz bir bilim vardr: Matematik. Bu iki gre kar koyabilmek ve yanl olduklarn ispatlamak iin, ideal olan, rnein zaman, mekan ve insana gre deimeyen matematii ve onun zerine kurulduu nermeler olan aksiyomlar kefettii zaman, kendi kurduu felsefe sisteminin ne kadar mkemmel olduunun farkna varmtr. Platona gre, akp giden yani deien deil, kalc olan temeldir. Matematik ve geometri, bu amaca hizmet etmektedir.Doru, gen, daire ve kre, ideal ekillerdir. Bu kavramlar aklla kavranabilir trdendir. nk bu kavramlarn zellikleri deimez. Geometri ise yalnzca akl yrtmeye dayanan bir bilimdir. Platona gre evren kreseldir ve merkezinde, kresel ve hareketsiz olan yer bulunur. Yer, merkezinden geen eksen etrafnda 24 saatte bir dn yapar. Ona gre, insanlar tarafndan duyulamayan bir evren mzii vardr. Bu mzik, gezegenlerin farkl aralklarda ve biimlerde dolanmalarndan kaynaklanmaktadr. Bu gr, Platonu uyumlu bir evren anlayna gtrecek ve sonuta matematik, mzik ve astronomi arasndaki uyumun farkna vardracaktr. Platonun siyasetle ilgili dnceleri, Cumhuriyet, Devlet Adam ve Kanunlar isimli kitabnda yer almaktadr. Bu kitaplarnda Platon, sekin bir toplum yannda, nufusun bete birini oluturan yneticiler ve muhafzlar grubunun, nufusun bete drdn ynetmesini nermektedir. Son olarak,bu yaptlarnda ifade ettiklerinden kesitler sunarak, sz Platona brakalm: nsanlarn doruyla eriyi kendi kendilerine ayramayp, mahkeme ve yargca bavurmalar, adaleti bakalarndan beklemeleri irkin bir ey deil midir?, Zenginlik ve fakirlik, iyi insanlar bozar ve ie yaramaz hale getirir; ksacas, bunlar devlete sokulmamas gereken iki byk dmandr. Biri insan sefahata ve tembellie srkler, dieri ise bayalatrr ve aalatrr, Baa geen kimselerin, bir topluma ba olamaktan daha stn niteliklere sahip olmalar gerekir.Mesela zengin olmaldrlar, ama istenen zenginlik, altn zenginlii deil, akl ve erdem zenginliidir. Kendi karlarna dkn, agzl kiiler baa geer ve bata bulunmay keselerini doldurmak iin iyi bir frsat olarak sayarlarsa, orada dzen diye bir ey kalmaz. nk, herkes, baa gemek iin birbirini ezer ve bu i kavgada, hem kendilerinin ve hem de devletin ban yerler., Ynetici olacak bir kiinin, ncelikle filozof olmas gerekir, nk, filozoflar idealler alemine ykselmiler ve orada dorunun ve iyinin gerek rneklerini grmlerdir. Bylece devletin banda olanlar, glgeler iin arpmayacaklar, baa gemek byk ayrcalkm gibi kim baa geecek diye birbirlerini yemiyeceklerdir. En ok istenen ey, bir devlette baa gemeyi en az isteyenlerin baa gemesidir. Bunun kart olan durumlarda, devlette ne bir dirlik ne de bir dzen kalr., Geometri, her zaman iin varolan bilmeye yarar, doup leni bilmeye deil. Ruhumuzu gerein zne ykseltmeye, bizlerde bilim sevgisini dourmaya yarar. stelik teki bilimleri daha iyi anlamamza yardmc olur. Bu bakmdan, geometri bilenle bilmeyen arasnda byk bir uurum vardr.

Platonun bilime olan en nemli katks nedir? Yaznz ve aklaynz.

Eudoxus
Platonun doa felsefesi, mistik ve matematiksel olup, astronomiyi matematiin uzants olarak gryordu. Platon, yldzlar gzlemek yerine problem zme yntemini kullanmay rencilerine neriyordu. Baz renciler ise, hocalarnn tersine, bu yntemi benimsemeyerek, yldzlar gzlemeye devam ettiler. Bunlardan biri olan Eudoxus, M.. 409 ile M.. 356 yllar arasnda yaam ve Datada domutur. Astronominin bilimsel teorisini Eudoxus kurmutur. lmeye dayanan astronomi ve
38

kozmolojiyi (evrenbilim) birletirmek suretiyle, gzleme dayanarak evrenin dzenini belirtmeye alan bir teorisyendi. Babilliler, gk cisimlerinin karmak hareketlerini, basit peryodik hareketlere indirgeme yntemini gelitirmilerdi. Eudoxus ise, ya bunu bilmeden, ya da bilerek Babillilerin dncesini savunmutur. Eudoxus, bu yntemi aritmetikten ok, geometriyi kullanarak gelitirmitir. Her basit peryodik (kendini tekrarlayabilir) hareket, ember ya da kre zerinde meydana gelmektedir. Eudoxusun modelinde, bir kre, bir gk cisminin gkyzndeki gnlk hareketini gsterir. Bunun yansra, baka kreler zerinde de aylk, yllk dnler yaplmaktadr. Bu ember ya da kreler, emerkezlidir ve merkezde yerkre vardr. Ay, gne ve gezegenlerin herbiri bir kre tarafndan tanyordu. Krelerin merkezleri ortak fakat yaraplar farkldr. Fiziksel olarak grnmeyen kreler, matematiksel olarak bir anlam tayorlard. Bu zellikleri tayan yirmiyedi krenin olduu varsaylmt. Bunlarn birinde basit yldzlar, nde ay, nde gne, o zamanlar bilinen be gezegenin her birine drder tane olmak zere toplam yirmi yedi kre tanmlanmt. Gzlemler yapldka kre says da giderek artacakt. nceleri 34 e ktktan sonra, Aristotelesin gzlemleri sonucu kre says 56 oldu. Eudoxusun yermerkezli evren teorisine gore, gk cisimleri dnyadan eit uzaklkta hareket etmektedir. Bundan dolay, bir gk cismi dnyadan eit parlaklk ve byklkte gzlenmelidir. lk yaplan gzlemlerde Vens ve Marsn parlaklk ve byklklerinin farkl olduklar farkedildi. Parlaklk ve byklk deimesi, dnyaya uzaklklarn deimesinden kaynaklanmaktadr. Bunun yansra, gne tutulmalar bazan halkal bazan da tam tutulma oluyordu. Gne ve ayn dnyaya olan uzaklklarnn deimesinin sonucudur. O halde, yermerkezli evren modeli yetersizdi. Bu sistemin baarszl, temelindeki nyargdan ileri gelmektedir. Gk cisimlerini tayan kreler, ortak merkezleri olan dnyann evresinde ayn hzla dnmektedir. te, bu nyarg yzyllar boyu srecektir. Copernicusun gne merkezli evren modelinde bile kreler ve ember eklinde gezegen yrngeler kullanlmtr. Astronomideki almalarnn yansra, Eudoxus, dneminin nde gelen matematikilerinden biridir. Dairelerin alanlarnn aplarnn karesiyle orantl olduunu gstermitir. Piramitlerin ve konilerin hacimlerinin, bunlarla eit tabanl ve eit ykseklikli prizmalarn hacimlerinin tebirne eit olduunu da kantlamtr. Bu almasn, erilerle snrlandrlm geometric ekillerin alanlar ve hacimlerinin bulunmasna da geniletmitir.

Eudoxusun yer krenin etrafndaki e merkezli kreler modelinde, ayn gezegene ait birden ok hareket ettii kre tanmlanmaktadr. Byle bir model sizce doru mudur? Doru ya da yanlln aklaynz.

Aristoteles
Platonun, doa felsefesine olan tepkiyi ve Pytagoras geleneine zg mistisizmi temsil ederek, bilimin gelimesini yavalattna deinmitik. Burada deineceimiz, Aristoteles ise hem Platona hem de atomsal evren kuramna olan tepkiyi temsil edecektir. Dnyay anlamada duyulara nem vererek, Platona, olgular nicel ve llebilir adan inceleyerek, atomculara kar kmtr. Platona kar karak olumlu, atomculara kar karak olumsuz ynde bilimin gelimesini etkilemitir. M.. 384 ile M.. 322 yllar arasnda yaam olan Aristoteles (ksaca Aristo okunur), Platonun rencisidir. Platon lnceye kadar Akademiaya devam etmi, daha sonra Atinadan ayrlarak Ege kylarndaki bir ky kenti olan Assosa yerleerek buradaki Akademiann ubesinde retmen olarak grev ald. Bu sralarda Makedonya kral II. Philip olu skender iin retmen aryordu. Bu grev Aristotelese nerildi ve o da grevi kabul etti. M.. 343 ile M.. 340 yllar arasnda skenderin retmenliini yapt. M.. 336da Kral II. Philip sikast sonucu lnce yerine geen skender, Aristotelesi danmanlna getirdi.Bu grevi bir sre sonra brakarak Atinaya gitti ve orada skenderin yardmyla Lyceum (Lise) isimli bir okul kurdu. Bir orta retim kurumu olan lise ad buradan gelmektedir. M.. 323de skender lnce, kan karklklardan rahatszlk duyarak, Chalcis adasna kat ve yakaland bir hastalk sonucu M.. 322de ld.
ekil 2.17: Aristoteles (Louvre mzesi-Paris)

39

Akademia ve Lyceum, aslnda felsefe eitimi veren okullard. Bunlardan Akademia, metafizik reten ve ahlak, siyaset retilen bir okulken, Lyceum ise mantk ve bilimle ilgili aratrmalarn yapld bir okuldu, fakat Lyceum, Akademia kadar uzun mrl olmamtr. Aristoteles, klasik mantn kurucusudur. Klasik mantkta yaplan karm ilemine bir rnek verelim: (Btn insanlar lmldr. Ali bir insandr. O halde Ali lmldr). Bu karmda birinci (tmel) nermeden, nc (tekil) nermeye ulamak iin bir ilem yaplmaktadr. kinci (orta) nermede ise tmelden tekile gitmek iin verilen bir neden sz konusudur. Klasik mantkta bu karm ileminden baka ilemlerde bulunmaktadr. M.S.17. yzylda modern mantk kuruluncaya kadar Aristoteles tarfndan kurulmu olan klasik mantk geerliliini srdrmtr. Aristoteles, yaam sresince, astronomi, fizik ve biyoloji ile ilgilenmitir. Bu alanlardaki almalar ve yazd kitaplar, Galilei Galileoya kadar olan yaklak ikibin yllk sre ierisinde insanla k tutmutur. Bu nedenle Aritoteles, bilim ve teknoloji tarihinin nemli bir kilometre tan oluturmutur. Aristotelese gre, evren bir kre biimindedir. Krenin merkezinde yerkre bulunur. Btn gezegenler, hareketsiz duran yerin etrafnda dolanrlar. Evren ayst ve ayalt olarak iki blgeye ayrlr. Ayst evren ve dolaysyla burada bulunan btn gk cisimleri etherden olumutur. Ether (esir), gzle grlmeyen ve ktlesi farkedilemeyen ve de boluu dolduran bir maddesel varlktr. Ayst evrende hibir deiim yoktur ve mkemmel bir evrendir. Ayalt evren ise, her trl deiimin olduu ve mkemmel olmayan bir evrendir. Merkezden darya doru arlklarna gre sralanan drt temel ge, toprak, su, hava, ate bulunur. Bu gelerin srasyla kuru, ya, souk, scak niteliklerini simgeledikleri sylenmitir. Yaplar farkl iki evrende, farkl fizik yasalar geerlidir. Ayst evrendeki gk cisimleri, e merkezli krelere yapk olarak dairesel hareketler yaparlarken, ayalt evrende farkl hareketler meydana gelir. Bunlar doal hareketler ve zorunlu hareketler eklinde iki snfa ayrlrlar. Zorunlu hareket, evrendeki bir nesnenin, rnein bir tan, bir d kuvvet uygulanarak, doal halde bulunduu yerden, yani merkezden uzaklatrlmas sonucu oluturulur. Kuvvet ortadan kalkarsa, zorunlu hareket de ortadan kalkar. Nesne doal olarak bulunduu yere doru, yani merkeze doru der. te, nesnelerin doal yerlerine dnmek iin yaptklar harekete doal hareket denir. Doal hareketler arln etkisiyle meydana gelir. Zorunlu hareketler ikiye ayrlr: (i) Kuvvetin nesne zerine srekli olarak etki ettii hareketler (srekli zorunlu hareketler), (ii) lk hareket verildiinde bir kuvvetin etki edip, sonra uygulanmazsa, bu ekilde hareket kendi kendine srerse meydana gelen hareketler (sreksiz zorunlu hareketler). Aristotelese gre, kuvvet uygulanmazsa, hareket olmaz. Fakat, gzlemlere gre, kuvvet ortadan kalknca, duruncaya kadar bir sre hareket devam eder. rnein, havaya doru, dey dorultuda frlatlan ta, frlatlrken uygulanan kuvvet ortadan kalktnda, ykselmeye devam eder. Bu durum Aristotelese sorulduunda nasl aklam olabilir? Aristotelese gre, hareketi oluturan kuvvet, havaya geer ve hava nesneyi yukar doru itmeye devam eder. Aristotelesin kuvvetle ilgili bir dncesi vardr:  denklemi geerlidir. Bu Kuvvet ne kadar oksa, hzda o kadar fazladr. Buna gre  


dnceler, ok az deierek, ikibin yla yakn bir sre geerliliini korumutur.

Aristotelesin hz ve kuvvet arasnda nerdii iliki ile hareket-kuvvet ilikisi gerekten aklanabilmekte midir? Bir rnek yardmyla dncenizi aklar msnz? Aristotelese gre, canl doann parasdr. Drt geden olumutur: Kan, balgam, kara safra, sar safra. Bunlarn birleim oranlar, canlnn zelliklerini oluturur. Canly canszdan ayran en nemli fark, ruhu olmasdr. Aristoteles, ok iyi bir gzlemci ve iyi bir sistematikidir. Hayvanlarn snflandrlmas, kendinden sonraki almalarn temelini oluturmutur. Evrime inanmaz. Canlnn canszdan meydana geldiini, yani kendiliinden remeyi savunur. Fakat bu tr kendiliinden reme, basit hayvanlarda vardr. rnein, ette kendiinden reyen kurtuklar, amurlu su birikintisinde kendiinden reyen kurbaa larvalar ve sivrisinekler gibi. Bu dnceye ikibin yldan uzunca bir sre inanlmtr. Pasteur, canllarn yine canllardan rediini gstermitir. Aristotelesin gzleme dayanarak yapt aklamalarn bazlar bugn de kabul edilmektedir: rnein, kpek balklar, yavrularn olgunlaana kadar karnlarnda tarlar. Somon balklar ise, reme mevsiminde, batya g ederler ve yumurtlarlar.

40

HELENSTK A VE SKENDERYENN KURULUU


Helen birliini kuran ve yaatan Makedonya kral II.Philip suikast sonucu ldrlnce, yerine olu Byk skender tahta geti. M.. 334 ile M.. 323 yllar arasndaki dnemde, Avrupadan Hindistana kadar bir imparatorluk kurdu. Byk skender, askeri baarlarnn yansra kltrel adan da kendi kltr ile, topraklarna katt lkelerin kltrleri arasnda bir deitokuu da gerekletirmitir. Bunun olumas iin szkonusu lkelerde kalan askerleriyle, igal ettii lkelerin kadnlar arasndaki evlilikleri tevik etmitir. Bylece Yunan kltr, Avrupadan Uzak Dou lkelerine kadar yaygnlamtr. skenderin lmnden sonra, Roma imparatorluunun yaylmasna kadar olan dnemde Helen zellii yitirildii iin, bu yeni uygarlk Helenistik a adn almtr. skenderin lmnden sonra, imparatorluk, skenderin generalleri ve miraslar tarafndan e blnmtr: Yunanistan ve Makedonya, Antigonos ve slalesine derken, Pers ve Babil blgesi Selefkoslara, Msr ise Ptolemeus slalesine dmtr. Msr valisi olan Ptolemeus Soter, Msrda Ptolemeus kralln kurmutur. Bu dersin kapsam ierisinde, ele alacamz sonuncu blge olacaktr. Helenistik uygarln, Ptolemeus krall gelitirecektir. Ptolemeus krallnn bakenti olan skenderiye, Helenistik an da bakenti olacaktr.

skenderiyedeki Bilimsel Kurumlar


skenderin kendisinin kurduu ya da onun ansna kurulmu, onun adn tayan onsekiz ehir bulunmaktadr. Bunlardan en nemlisi olan ve dnyann en ok bilinen kentlerinden birisi olan skenderiye, M.. 331de Nilin deltas zerine kurulmutur. skenderin adn tayan kentlerden birisi de Antakya ilimizin ilelerinden birisi olan skenderundur. skenderiyenin skenderin kendisi tarafndan ina edildii sylenirse de, kent skenderin emriyle, Ptolemy Soter tarafndan kurulmutur. skenderiye balangta ok kk bir ehir olduu iin yeniden ina edilmesine karar verilmi ve inaat srerken, Ptolemeus krallnn bakenti Memphis olmutur. skender ldkten sonra cenazesinin skenderiyede Sema tapnana defnedildii sylenir. Bu ant mezarn bugn nerede olduu bilinmemektedir. Yunan kentleri, mkemmel bir ehircilik mimarisine gre ina edilirdi. skenderiye, kenti Rodoslu mimar Deinocrates tarafndan ina edilmitir. ehirde, doudan batya ve kuzeyden gneye birbirini dik olarak kesen ve kesime yerinde ehrin merkezinin yer ald iki bulvar bulunuyordu. Sema tapna, mze, ktphane ve imparatorluk saray gibi nemli yaplar ehir merkezinde idi. skenderiyedeki nemli yaplardan biri de II. Ptolemaiosun Knidoslu mimar Sostratosa, liman yaknndaki Pharos adasna yaptrd ve skenderiyenin zenginliini sembolize eden skenderiye feneridir. Bu fener dnyann yedi harikasndan biri olarak kabul edilmitir. Ardarda gelen depremler sonucu ondrdnc yzylda yklan bu fenerin kalntlarndan yararlanlarak yeniden ina edilmesi konusundaki Unesco projesi srmektedir. skenderiyedeki bilimsel kurum niteliindeki iki nemli yap mze ve ktphanedir. Ptolemeus ailesi, kralln tarm ve ticaretin yan sra Helen kltrnn bu topraklarda srmesi dncelerini gerekletirmek istiyorlard. Bu nedenle, Tanr Zeusun, edebiyat, tarih ve astronomiyi sembolize eden kzlar olan Musaeler iin bir tapnak ina edildi. Sonralar, eitli bilimsel aratrmalarn yrtld bir bilim kurumuna dnen bu kurum, bugn mze olarak adlandrlan kurumlarn atas olarak tarihe geti. Bu kurum, astronomi gzlemlerinin yapld bir oda ile biyoloji aratrmalarnn yapld bir herbaryum (botanik bahesi) ve bir faunay (hayvanat bahesi) bnyesinde barndryordu. Dnemin bir ok nemli bilim adamlar Mzede almlardr. M.S. beinci yzyla kadar varln srdren bu kurum, ilk bilim ehiti olan bayan matematiki olan Hypatiann ldrlmesini izleyen yllarda kapanmtr. Bilimsel aratrmalarn yapld mzenin yansra, bir ktphanene de kurulmalyd. Papirus yazma tomarlarnn raflara yerletirilmesi ile oluturulan ktphane mdrlklerine o zamann mehur bilim adamlar olan Aristarkos ve Eratostenesde getirilmilerdi. 400.000 den fazla tomarn bulunduu bu ktphanedeki tomarlarn oluumunda, skenderiye limanna gelen yolcu ya da yk gemilerine geici olarak el koyarak buradaki tomarlarn, katipler tarafndan kopyalamas yolu izlenmiti. M.. 48 ylnda Roma imparatoru Julius Sezar tarafndan, ktphane yaknnda bulunan Msr donanmas yok edilirken, ktphanenin de byk lde zarar grd sylenir. imdi Helenistik ada yaam nemli bilim insanlarndan birkan tanyalm.

41

Euclides
Euclidesin (klid), yaklak olarak M.. 325 ile M.. 265 yllar arasnda yaad ve Lbnann Sur kentinde doduu bilinmektedir. skenderiyedeki mzede byk bir matematik okulu kurmu ve asl nn 40 yanda kaleme ald Stoikheia (Elementler) isimli geometri kitabn yazmakla kazanmtr. Bu kitap, Yunan Geometrisinin, dzenli bir sentezi olup, yakn zamana kadar, birok lkedeki geometri eitiminin temelini oluturmutur. Aksiyom, postla, teorem ve ispatlara dayal alma yntemine dayal olan bu kitabn, Bat dncesi zerinde, ncil dnda kalan tm kitaplardan daha etkili olduu sylenmektedir. Genliinde Atinadaki Platonun nl Akademiasna devam ederken, Euclides, astronomi, matematik alanlarna ilgi duymutur. Yunanllarn bilime baknn bilim bilim yapmak iin nemlidir olduunu yanstan, Euclidese ait bir anekdot yledir: Birgn bir geometri dersi alan bir rencisi Euclidese bu konular renince ne kazanacan sormu. Euclides de cebinden bir miktar para kartarak, ocua uzatm ve sana bu paray vermemin nedeni, rendiin eylerden bir eyler kazanacan ummandr demi.
ekil 2.18: Euclides (Oxford niversitesi Doa Tarihi Mzesi)

Euclidesin Elementler (Stoikheia) isimli eseri on ciltten oluuyordu: i. Benzerlik (genlerde benzerlik, pergel-cetvelle izilen geometrik ekiller, gende alar ve kenarlarla ilgili eitsizlikler), paralel dorularn zellikleri ve paralelkenarlar, Pytagoras teoremi. Geometrik cebir, alanlar. Daire ve a lmleri. Dairenin iine ve dna okgen izimleri. Geometrik olarak incelenen orant, kesirli cebirsel denklemlerin geometrik zm. okgenlerde benzerlik. ve ix. Aritmetik. x. Orantszlk. xi. xii. ve xiii. Uzay geometri ( boyutlu cisimler).

ii. iii. iv. v. vi. vii. viii. ix.

Elementler kitabnn giri blmnde, aksiyomlar (Doruluu apak kabul edilen fakat ispatlanmasna gerek duyulmayan temel nermeler olup, btn bilimler iin geerlidirler.), postlalar (Doruluuna apak ekilde ve ispata gerek duyulmadan inanlan temel nermeler olup, belli bir bilim dalna ilikindirler), eitli tanmlar verilmitir, dier blmlerde ise yukarda konular sralanan teoremler ve bunlarn verilen aksiyom ve postlalara dayanarak ispatlar bulunmaktadr. Kitabn ba tarafnda nokta, izgi, yzey, a gibi geometrik kavramlar tanmlanmtr. Tanmlara birka rnek verirsek: nokta (paras olmayan), doru (geniliksiz uzunluk). Elementler kitabnda, tanmlardan sonra, be aksiyom sralanr: 1. 2. 3. 4. 5. Ayn eye eit olan eyler birbirine eittir. Eit miktarlara eit nicelikler eklenirse, elde edilenler de eit olur. Eit miktarlardan eit nicelikler kartlrsa, elde edilenler eit olur. Birbirine akan eyler birbirine eittir. Btn paralarndan byktr.

42

Bunlarn yansra geometriye ait be tane de postula bulunur: 1. 2. 3. 4. 5. ki noktay birletiren en ksa yol, dorudur. Doru, doru olarak sonsuza kadar uzatlabilir. Bir noktaya eit uzaklkta bulunan noktalarn geometrik yeri, bu noktay merkez kabul eden bir emberdir. Btn dik alar birbirine eittir. ki doru, bir nc doru tarafndan kesilirse, ite meydana gelen alarn toplamnn 180o den kk olduu tarafta dorular, birbirlerini keserler.

Bu nermelerden sonra, Euclidesin uzayla ilgili zelliinin de olduu ortaya kmaktadr: 1. 2. 3. Uzay boyutludur. Uzay sonsuzdur. Uzay homojendir.

Euclidesin beinci postulas olarak bilinen paralellik postlas matematikiler tarafndan apak ekilde kabul edilmeyerek, teorem gibi de ispatlanmtr: M.S. birinci yzyla kadar, postulann ispat veya basit bir postulayla yerdeitirmesi iin aba sarfedilmitir. Bunlardan bir ka bilinen postulalar unlardr: 1. 2. genin i alar toplam 180o dir. Bir doruya dndaki noktadan bir tek paralel izilebilir.

Elementler isimli eserde sz edilen geometri, bir dzlem zerinde geerli olup, bu geometriye dzlem geometri ya da Euclides geometrisi ad verilmitir. 19. Yzylda ise dier postulalar zerine kurulan baka geometriler de ortaya atlmtr. Bu geometrilerin genelletirilmi ad, euclidien olmayan geometriler dir. rnein Nicolai Lobatchevski (1792-1856) tarafndan kurulan ve Bernard Riemann (1826-1866) tarafndan gelitirilen kre yzeyleri zerinde tanmlanan geometriye kresel geometri ad verilmitir. Kresel geometride ele alnan kresel bir yzeyde, bir noktadan dndaki bir doruya paralel izilemez.

Pergeli Appolonius
Appolonius, Antalya yaknndaki Perge ehrinde domu ve M.. 262 ile M.. 200 yllar arasnda yaamtr. skenderiyedeki matematik okulunda yetitikten sonra, tekrar Pergeye dnerek, Konikler Hakknda isimli geometri kitabn kaleme ald iin Byk Geometrici nvanyla anlmtr. Konikler Hakknda isimli kitabnda bahsettii konikler, ekil 2.20deki gibi bir koninin eitli dzlemlerle yapm olduu arakesit erilerdir. ekil 2.20deki 3 numaral arakesitte, konilerin tepe noktalarn taban merkezine birletiren doruya paralel olan dzlemin, koninin yanal yzeylerle yapt kesime sonucu elde edilen eri, hiperbol adn alr. ekil 2.20deki 1 numaral arakesitte, konilerin eksenine paralel olmayan dzlemin koni yzeyi ile kesimesi sonucu elde edilen eri, parabol adn alr. ekil 2.20deki 2 numaral eriler ise ember ve elips adn alrlar. Konikler Hakknda isimli kitap sekiz blmden olumutur: Birinci blmde, koniklerin elde edilmesi hakknda bilgi verilmitir. kinci blmde, asimptotlar, eksenler ve aplar zerinde durulmutur. nc blmde, elips ve hiperboln odaklar ele alnmtr. Drdnc blmde, koniklerin birbirleriyle drtten fazla noktada kesiemiyecekleri gsterilmitir.
ekil 2.19: Appolonius

43

ekil 2.20: Appoloniusun konikleri (1) Parabol, (2) ember ve elips (3) Hiperbol

Beinci blmde, bir noktadan, bir konike izilen en uzun ve en ksa izgiler aratrlmitr. Altnc blmde, koniklerin benzerlii anlatlmtr. Yedinci ve sekizinci blmlerde ise, koniklerle ilgili teoremler ve ispatlar zerinde durulmutur. Astronomi ile ilgili almalarnda, Eudoxusun e merkezli kreler sistemi yerine, Batlamyusun oluturduu evren sisteminde yararland, merkezi yrnge erisi zerinde bulunan ve bu merkez etrafnda episikl dairesi ad verilen kk bir dairesel yrnge izen bir ikili yrnge sistemini nermitir. Bunun dnda, Keplerin evren modelindeki elips eklindeki yrnge erisini nermesinde, Apoloniusun eserinden yararland sylenir.

Archimedes
Sicilya adasndaki Siracusada M..287 ile M.. 212 yllar arasnda yaam nemli bir fiziki, matematiki ve dnrdr. Romallar, Siracusay kuattnda, Archimedesin (Arimet) Roma donanmasnn baz gemilerini, hazrlad byk ukur aynalarn gne n yanstarak ve odak noktasnda toplayarak, yakt sylenir. Bundan baka, makaralarla byk talar kalenin burlarna kartarak, mancnklarla ok uzaklara frlatan bir silahta gelitirmiti. Fakat yine de Romallar M..212de yine de Sirakzay zaptetdiler. Romal askerlerden biri Archimedesin bana dikilerek, ayaa kalkmasn istediinde, topraa izmi olduu problemin zm zerinde dnyordu. Askeri yanndan ekilmesi konusunda uyardnda, onu tanmayan asker sinirlenerek, elindeki zpkn saplayarak Archimedesi ldrmtr. Sava bittikten sonra Roma generali Marcellus sava alanin gezerken onun cesedini tandnda, ok zlmtr, ama artk i iten gemitir.

ekil 2.21: Archimedes

Archimedesin mekanikte yapm olduu bulular arasnda, bileik makaralar, sonsuz vidalar, yakan aynalar saylabilir. Geometriye yapt nemli katklardan bazlar, yarap r olan bir krenin yzlmnn 4r2 ve hacminin (4/3) r3 olduunu ispatlamas, taban bir dairenin evresi, ykseklii dairenin yarap kadar olan bir genin alannn dairenin alanine eit oduunu ispatlamas, saysnn deerinin
 

 

 

ekil 2.22: Bana Bir Destek Verin Dnyay Yerinden Oynataym

olduunu gsterdii eklindedir. Archimedesin matematikteki parlak baarlarndan biri de eri yzeylerinin alanlarn bulmak iin gelitirdii yntemdir. Bir paraboln altnda kalan alan hesaplarken, bu alan herbiri sonsuz kk boyutta olan dikdrtgen eklindeki alanlarn toplamna eit olduunu dnmesidir. Bu dnce diferansiyel ve integral hesabn gelitirilmesinde Newton ve Leibnitze yardmc olmutur.

44

Denge prensiplerini ilk olarak ifade eden bilim adam da Archimedestir. Bu prensipler unlardr: 1. Tam ortasndan bir destek zerine yerletirilmi bir ubuun ularna aslm eit arlklar dengede kalr. 2. Ortasndan farkl bir yere yerletirilmi destee oturtulan ubuun ularna srasyla F1 ve F2 arlkl cisimler taklrsa, u noktalarnn destee olan uzaklklar srasyla a ve b ise, denge halinde F1.a = F2.b eitlii gereklenir. Bu denge prensipleri ile tanmlanan arlklar, destek ve dayankl ubuktan oluan sisteme kaldra ad verilir. Archimedesin ekil 2.22de canlandrlan, kaldrala ilgili nl sz olan Bana bir destek verin, dnyay yerinden oynataym, bir bilim adamnn ne kadar yksek bir hayal gcne sahip olduuna bir rnek oluturur.

Archimedesin Bana bir destek verin, dnyay yerinden oynataym sz gerekletirilememitir. Nedenini aklaynz. Svlarn dengesiyle ilgili Archimedes ilkesine ilikin yk, yine bir bilim adamnn gzlemcilii ve takipiliine rnektir. Sicilya kral II.Heron, bir kuyumcuya bandaki altndan tacn benzerini yapmas emrini verir. Kuyumcu tac yapp getirdiinde, kral tacn saf altndan yaplmad kukusuna kaplr ve tacn saf ya da katkl altndan yapld konusunda dll bir yarma dzenler. Archimedes srekli bu konuda dnmeye balar. Bir gn hamama giderek, tamamen suyla dolu havuza girdiinde suyu tardn farkeder. Bunun yansra, elindeki hamam tasn tamamen su dolu havuzda suyun yzeyine braktnda, tasn tard suyun arlnn tasn arlna eit olmas gerektiini, dnerek bulur. Kraldan gerek tac ve kuyumcudan gelen tac ister ve hamamdaki suyun yzeyindeki hamam tasnn iine nce gerek tac koyarak, sonra da kuyumcudan gelen tac ayr ayr koyarak, her iki durumda havuzdan taan sular ayr ayr tartar. Sonuta sularn arlklarnn farkl olduunu bulur. yleyse, kuyumcunun tac saf altndan deildir. Kraln vadettii byk dl kazand iin ok sevinerek, zerinde petemalla hamamdan dar frlayarak barmaktadr: Eureka, Eureka, yani buldum, buldum. Bu yknn final sahnesi ekil 2.23deki resimde canlandrlmtr. Bu yknn sonunda bulunan Archimedes ilkesine gre, Bir svya braklan ve dengedeki cisme uygulanan kaldrma kuvveti, cismin arlna eittir. Archimedesin bu yksne gelinceye kadar, gemiler ahaptan yaplrlarm, nk tahtadan baka bir malzemeden yaplrsa, geminin batacana inanlrm. Archimedesin havuzdaki hamam tasnn batmayn gzlemle-mesinden sonra, gemiler metal malzemeden de yaplmaya balanmtr.
ekil 2.23: Archimedesin Kendi Adyla Anlan Ilkesini Bulma Sevinci

Ssaml Aristarkhos
M..310 ile M..230 arasnda Sisam adasnda yaam olan Aristarkhos, Aristotelesin yer merkezli kreler sistemi eklindeki evren modelinin gzlemler tarafndan dorulanamamasndan dolay yeni bir evren modeli oluturmaya karar vermitir.Bu modele gre, evrenin merkezinde Gne bulunmaktadr ve Yerle birlikte dier gezegenler, gne merkezli dairesel yrngeler etrafnda dnmektedir. Daha sonra Nikolai Copernicus tarafndan tekrar ele alnarak ifade edilmitir.fakat Aristarkhus tarafndan ilk kez ifade edildiin de aadaki nedenlerle kabul edilmemitir: 1. Gnein her gn doudan doup, batdan batt ve Yerin hi hareket etmediini plak gzle grm ve o zaman yaam olsaydnz, siz de Aristarkhosa deil Aristotelese hak verirdiniz. Yer merkezli kreler sistemi hem gzlemlerle hem de Aristoteles fizii ile uyumludur.
45

2.
ekil 2.24: Aristarkhos

Aristarkhosun Gne ve Ayn Uzaklklar ve Byklkleri isimli eseri uzun yllar astronomi alanlarnn temel kitab olmutur.Bu kitaptaki postlalar yle sralayabiliriz: 1. Ay, n Gneten almaktadr. 2. Yer, Ayn yrngesinin merkezindedir. 3. Yarmay dneminde, Ayn Gnee olan uzakln gze birletiren dorultular arasnda 87odir.. 4. Yerin yrngesinin merkezinde Gne bulunur. 5. Ayn apn gze birletiren dorultular arasndaki a 2odir. Bu bilgilerin yansra kitapta verilen yerkreyle ilgili veriler, bugnk verilerden olduka farkl dr.

Eratostenes
Bugn Libya snrlar iinde bulunan Kyrenede doan Eratostenes, M.. 276 ile M.. 194 yllar arasnda yaam ve nce Atinada renim grdkten sonar skenderiyeye gelerek yaamnn kalan yllarn burada geirmitir. skenderiye ktphanesi mdrlerinden biridir ve nl bir corafyacdr. Corafyadaki en nemli almas, yerin evresini hesaplamasdr. Yerin kre biiminde olduunun kantlanmasndan sonraki dnemde, Aristoteles yerin evresinin bir eski Yunan uzunluk l birimi olan stadium (=160 metre) cinsinden 400 stadyum olduunu ngrmtr. Eratostenes ise bugn bile doruluu kabul gren bir yntemi kullanarak yerin evresini hesaplamtr:
ekil 2.25: Eratostenes

(1) ekil 2.26: Eratostenesin Yapt Deney

(2)

ekil 2.27: (1) Syene (2) skenderiyedeki Deney

ekil 2.26daki gibi ayn enlem derecesinde bulunan skenderiye ve Syene (bugnk adyla Assuan) kentlerinde bulunan su kuyularnda, ekil 2.27de grld gibi gnein tam tepede bulunduu anda yaplan gzlemlerde, Syenedeki kuyunun tamamen aydnland, skenderiyedeki kuyuda ise, 7o12 lik bir a yapan blgenin karanlkta kald grlmtr. Bu gzlem sonucu skenderiye ve Syeneyi yerin merkezine birletiren dorultular arasndaki ann 7o12 yani 7,2o olduu anlalmtr. skenderiye ile Syene arasndaki uzaklk 5.000 stadyum olduuna gre, basit bir orant ilemi sonucu 360oye karlk gelen yerin evresinin uzunluunun 250.000 stadyum olduu hesaplanabilir. Stadyum 160 metre olduuna gre, (250.000 stadyum)x(160 metre)= 40.000.000 metre bulunur. Bu deer, bugn de bildiimiz 40.000 kilometreye karlk gelmektedir.

Eratostenesin yapt yerin evresinin hesaplanmas deneyi, ayn boylam derecesi zerinde bulunan ve dnyann merkezine birletirilen dorular o arasndaki a 36 olan iki ehir arasnda yaplm olsayd, bu iki ehir arasndaki uzaklk ne kadar olurdu?
46

SKENDERYE MEKANK OKULU


Helenistik dnem ierisindeki teknolojik gelimeler, nl bilim adam olan skenderiyeli Ctesibios, skenderiyeli Heron ve Bizansl Philon tarafndan oluturulmu olan skenderiye Mekanik Okulunda meydana gelmitir. Szn ettiimiz nemli bilim adamn tanmaya balayalm:

Ctesibios
M.. 285 ile M.. 222 yllar arasnda yaam olan skenderiye Mekanik Okulu kurucusu Ctesibios,bilim tarihindeki ilk mekanik kitabn yazmtr. Bu kitap kayp olup, rencilerinden elde edilen bilgilerden varl hakknda bilgi edinilmitir. Ctesibiosun en nemli bulular, basma tulumba, ekil 2.28deki su saati ve ekil 2.29da grlen su orgudur. Basma tulumbalarda silindir, piston ve valf gibi para kullanlmtr. Hidrolik ad da verilen ekil 2.29daki su orgu, tulumbalara ait bir uygulama olarak tasarlanmtr. Farkl su yksekliklerine sahip birbirinden bamsz su dolu borulara, kanatklardan yararlanlarak flenen hava borulardan farkl seslerin kmasna yol aacaktr. ekil 2.28deki su saati ise, birim zamanda akan su miktar (debi) biliniyorsa, akan su miktar da bilinecek olursa, llen zaman aralnn ka birim olduu konusunda bilgi verecektir.

ekil 2.28: Ctesibiosun Su Saati

ekil 2.29: Ctesibiosun Su Orgu

Heron
M.S. 10 ile M.S.70 yllar arasnda yaam olan skenderiyeli Heron, skenderiye Mekanik Okulunun temsilcisi olan bilim adamlarndan biridir. Mechanica (Mekanik) ve Pneumatica (Pnmatik) isimli iki nemli kitab bulunur. Pneumaticada, hava, su ve atei itici g olarak kullanan makinalarn (rnein, ekil 2.30daki buhar gc ile dnen kreler, alp kapanan kaplar ve gk saatleri) yaplabilmesini nermitir. Optikle ilgili ve n yansmas konusundaki aratrmalarn yaynlad Catoptrics (yansma) isimli kitabnda, kresel, dz aynalardaki grntleri incelemi, gelme as ile yansma asnn birbirine eit olduu eklindeki n yansma yasasn geometrik olarak ispatlamtr. Herona gre, gzden kan k nlar, parlak bir nesneye arpp, tpk bir tan duvara arpp geri dnmesi gibi yansrlar ve bylece cisimlerin grlmesi ilemi gerekletirilmi olur. Gzden kan nlar, dorusal yolla giderler, nk k en ksa yoldan gitmek ister. Heronun belirledii bu sonu, daha sonra en ksa yol ilkesi (ya da Fermat ilkesi) olarak, Fransz bilim adam Fermat tarafndan ifade edilmitir.

ekil 2.30: Heronun Buhar Gc

47

Philon
M.S. ikinci yzylda yaam olan Bizansl Philon, yaamnn byk bir ksmn skenderiye ve Romada geirmi askeri bir mhendistir. Sekiz ciltlik Mekanika Syntaxis isimli eseri sava srasnda mekaniin uygulamalar konusunda yazlm ilk eserdir. Eserin iinde u blmler yer alr: 1. 2. 3. 4. 5. 6. 7. Kaldralarn kullanlmas, Liman inaat, Balistik ara yapm, Pnmatik, Sur ve kale duvarlarnn inaat, Surlarn savunulmas, Kuatma teknii.

Bu blmler ierisinde en nemli blm, pnmatik olup, Arapaya evrilerek, slam dnyasnda ok ilgi uyandrmtr. Pnmatik isimli blmde, havann bir cisim olduu ve her yeri kapladn ispatlayan deneylerden sz edilir. Boluun olmad ifade edilmitir. Bir kaba su konabilmesi iin kaptaki havann, kab terketmesi gerekir. Kaptaki hava kab terkederken su da onu izler. Su havay izlerken, bazan da beklenenin tersine, yukar kar. Bu gzlem sonucu, eitli su sifonlarnn yapmnda kullanlan bir bilgidir. Bir kaba bir miktar su, suyun zerine de bir mantar paras ve mantarn zerine de yanan bir mum konarak, zeri de bir cam fanusla kapatlrsa, bir sure sonar mum sner ve fanusun ierisindeki su fanusun ierisinde bir miktar ykselir. Philon bu olay yle yorumlamtr: Ate havay yokeder ve yok olan havann yerine su ykselerek, ayn hacm doldurur. skenderiye Mekanik Okulunda gelitirilen dnceleri kendinden nceki bilim adamlarnnkilerle karlatralm: Aristotelese gre boluk yoktur. Atomik evren kuramn savunanlara gre ise, boluk vardr ve atomlar da bu boluun ierisinde hareket etmektedirler. skenderiye mekanik Okulu temsilcileri ise, byk lekli boluk olmayp, atomlarn etrafnda kk lekli boluklar bulunduu grn ileri srmlerdir. Philon bu gr termoskop adn verdii bir cihazla kantlamtr: ekil 2.31de ematik olarak gsterilen termoskop sisteminde, sol tarafta bulunan kurundan yaplm ve az mantarla skca kapatlm kresel bir kaba, kabn dibine kadar uzanan kvrk bir sifon, hava geirmeyecek ekilde sokulur. Sifonun dier ucu ise sa taraftaki bir kavanozun iindeki suya daldrlr. Kurun kap gne veya ate ile stlrsa bir miktar hava sifondan dar kar ve kavanozdaki suda baloncuklar oluur. Kap tekrar soutulduunda ise kavanozdan bir miktar su eker. ekilen su, kurun kabn scaklna gre sifonda ileri ya da geri hareket eder. Philona gre bu durum, atein ve ha vann kendi doalarnda ortak noktalarnn olduunu ve havann ate (s) tarafndan ekildiini gsterir. Ama bu doada hi boluun olmamasndan da kaynaklanr, eer hava herhangi bir yerden ekilirse boluu baka miktarlar doldurur.
ekil 2.31: Philonun Termoskopu

48

zet
Bilim tarihinin bat kltr zerinde belki de en etkili olan dnemi bu blmde ele alnacak olan Antik Yunan ve Helenistik Dnemdir. Bu dnemden nceki dnemde insanlar doadaki olaylar akl yoluyla irdelemeksizin yalnzca doada olup bitenleri gzleyip, bir yere kaydetmekle yetinmilerdir. Bu nedenle, Antik Yunan Dnemi ncesi dneme, yalnzca gzlem verilerinin kaydedildii fakat yorumlanmad dnem anlamna gelen, Amprik Dnem ad verilmitir. Antik Yunan ve Helenistik Dnemde ise, doadaki olaylarn nedenleri ve niinleri zerinde durularak, Mezopotamya ve Msr dnemlerinde olduu gibi, doa d nedenlere dayandrlarak aklanmamtr. Thales, mitolojik dnceden, rasyonel yani aklc dnceye geii simgeler. Thales ile ilgili bilgilere, yetitirdii rencilerin brakt belgelerden yararlanlarak ulalmtr. Thales, matematik, astronomi ve doa felsefesiyle uramtr. Thalesin bilime olan katklar unlardr: i. Evrende olan bitenleri, doast mitolojik glere dayandrarak aklamaya son vermitir. Geometriye ispat kavramn sokarak, matematik dnceyi amprik ilemlerle snrlamaktan kurtarmtr. Evrendeki nesne-leri tek bir maddeye indirgeyerek, olup bitenleri evrensel bir ilkeye dayanarak aklamak yolunu amtr. olan varolu ve yokolutur. Bu iki zamansal nokta arasnda, deime, meydana gelme, bozulma, yaam, lm, hareket, reme gibi sreler vardr. Thalesin dier rencisi olan Anaximanes, Anaximander tarafndan tanmlanan snrsz kavramn gzlenebilir nitelikte olmad yani somut olmadndan dolay reddederek, bunun yerine hava veya buhar evrenin temel yap ta olarak nermitir. Bu dnceye gre, hava seyreltilirse snr, atee dnr, sktrlan hava ise sour. Bu dnm (hava rzgarbulutsutoprak ya da ta) eklinde ifade edilmitir. Hava, srekli hareket halinde olduu iin, deiimi simgelemektedir. Hekataiosa gre, Thales, Anaximander ve Anaximanesin evrenin yapsyla ilgili tartmalar bouna idi. Evrenin yapsn aratrmadan nce, yerin gezilmesi ve bilgi toplanmas gerektiini dnmekteydi. Pytagorasa gre Evreni matematik yasalar idare eder. Evrenin temel maddesinden ok, varln ve deimenin gerek nitelii sorununa nem verilmelidir. Bu adan dncelerini matematik zerine younlatrmtr. Pytagoraslara gre, say evrenin temel yap tadr. Btn doal saylar, 1 saysndan tremitir, yani 1 says, evrenin yapsn aklayan bir kavramdr. 1 says noktay, 2 says doru parasn, 3 says geni, 4 sayspiramiti simgelemekteydi. Bunun yansra, saylar arasndaki orant kavram ile de ilgilenildi. Pytagorasn rencisi olan Herakleitos, gerein znn saylar deil, deime sreci olduunu ifade etmitir. Her ey srekli deiim ierisindedir. Duyularmzla algladmz her ey alglama annda vardr. Bir rmakta ayn suyla iki kez yzmz ykayamayz. Pytagorasn dier rencisi Parmenides, Herakleitosun tersine, hareket ve deimenin duygularn aldanmasndan baka bir ey olmadn ileri srmtr. Asl gerein olma adn verdii, deimeyen, bitmeyen ve hareketsizlik zelliklerini tayan soyut bir kavram olduunu ifade etmitir. nsan aklnn olma kavramnn kart olan olmamay kavrayamadn savunmutur.

ii.

iii.

Thalesin rencisi olan Anaximandere gre, evrenin temel yap ta, snrsz ya da sonsuz adn verdii soyut yani maddesel olmayan bir kavramdr. Maddesel olmayan bu kavramn, evrensel, bitmeyen, deimeyen ve grnmeyen olmak gibi zellikleri vardr. Evrendeki btn nesneler, tanmlad bu kavramdan deiik zellikler tayarak olumulardr. Snrsz ad verilen bu kaynaktan, kart nitelikte eyler, hareket sonucu olumutur. nce souk ve scak, d ate (yani scak), ii souk (yani slak) ve su, ortalarnda yer kre olacak ekilde halkalar eklinde ayrlmlardr. Yer ya da toprak balangta slakt, sonra scak etkisiyle kuruyarak drt halka meydana getirdi: ten da doru sralanrsa, scak (ate), souk (hava), slak (su), kuru (toprak). Thalesin ilgi alanlarndan birisi olan doa felsefesinin temel sorunlar
49

Pytagoraslar iinde en ilgin gre sahip olan Philolaosa gre, dier gezegenler gibi yerkre de bir yrnge etrafnda dnmektedir. Bu evren modelinde, merkezde, yerkre deil, hareket etmeyen merkezi bir atein olduu ve Yer, Ay, Gne, o zamanlar bilinen be gezegenin onun evresindeki yrngelerde dndkleri dnlyordu. Evrenin yapsn anlamaya alan Empedocles, hereyin temelinde ate, hava, su, toprak eklinde drt ge bulunduunu ve bunlar arasnda sevgi (yaknlatrc ya da ekici) ve nefret (uzaklatrc ya da itici) etkilemelerinin olduuna inanmtr. Bu drt genin sevgisel etkilemesiyle evrende varolan btn varlklarn meydana geldiini ifade etmitir. Trakyal Democritosa gre, evrende herey, fiziksel olarak blnemeyen atomlardan olumutur. Atom Yunanca blnemeyen anlamna gelen bir szcktr. Democritosa gre, evren atomlarla dolu olan blge ile bunun dnda kalan boluktan olumutur. Bodrum yaknlarndaki Halikarnasta doan ve yaam olan, mr boyunca yapt seyahatlarda grdklerini ve duyduklarn Tarih isimli kitabnda kaleme alan Heredotos, tarihilerin babas kabul edilir. Heredotosun Tarih isimli eserinde, siyasi ve askeri olaylarn yansra, gezilen grlen yerlerin fiziki ve sosyal adan deerlendirmelerinin de bulunduu grlebilir. Socratesin amac gerei aramak olarak zetlenebilir. Bunun yansra hedefi, doayla deil insanla ilgilenmekti. Balca amac ise iyi, akll, adil insan yetitirmekti. Yntemi, rencilere ynelttii sorularla onlar dnmeye sevketmek ve doruyu onlarn bizzat kendilerinin bulmasn salamakt. Atinann en sekin ailelerinin ocuklar onunla tartmak veya tartmalarn izlemekten byk keyif alrlard. Hipocrates Bir insann bedeni ve ruh yapsn bilmek istersek, nce doay bilmemiz gerekir dncesini ileriye srmtr. Anatomiyle ilgili olduka ilkel bilgilere sahip olan Hipocratesin, kemikler hakknda doyurucu bilgisi olmasna karn, i organlarla ilgili bilgisi yoktu ve damarlar, sinirler, kaslar hakkndaki bilgisi ise olduka yzeyseldi. Bu nedenle, bu dnem ierisinde, eitli dnceleri yanstan teoriler retmekten baka bir gelimeden sz edilemez. Hipocratesin en nl eseri, Kutsal Hastalktr. Bugn sara veya epilepsi olarak bildiimiz
50

dengesizlik durumu, bu kitaba adn veren kutsal hastalktr. Hipocratese gre, bu hastalk beyinden kaynaklanmaktadr ve beyinden gelenbalgamn kandaki havann hareketini engelledii iin ortaya kmaktadr. Platonun bilime katks yalnzca yntem asndan olmutur. Doru kabul edilen birka nermeden yola karak, geriye kalan tm nermeleri mantksal olarak karmay hedefleyen tmdengelimsel yntemi gelitirmitir. Ona gore bilim, yalnzca Matematik ve de zellikle Geometridir. Eudoxusun yermerkezli evren teorisine gore, gk cisimleri dnyadan eit uzaklkta hareket etmektedir. Bundan dolay, bir gk cismi dnyadan eit parlaklk ve byklkte gzlenmelidir. lk yaplan gzlemlerde Vens ve Marsn parlaklk ve byklklerinin farkl olduklar farkedildi. Parlaklk ve byklk deimesi, dnyaya uzaklklarn deimesinden kaynaklanmaktadr. Bunun yansra, gne tutulmalar bazan halkal bazan da tam tutulma oluyordu. Gne ve ayn dnyaya olan uzaklklarnn deimesinin sonucudur. Aristotelese gre, evren bir kre biimindedir. Krenin merkezinde yerkre bulunur. Btn gezegenler, hareketsiz duran yerin etrafnda dolanrlar. Evren ayst ve ayalt olarak iki blgeye ayrlr. Ayst evren ve dolaysyla burada bulunan btn gk cisimleri etherden olumutur. Ether (esir), gzle grlmeyen ve ktlesi farkedilemeyen ve de boluu dolduran bir maddesel varlktr. Ayst evrende hibir deiim yoktur ve mkemmel bir evrendir. Ayalt evren ise, her trl deiimin olduu ve mkemmel olmayan bir evrendir. Merkezden darya doru arlklarna gre sralanan drt temel ge, toprak, su, hava, ate bulunur. Bu gelerin srasyla kuru, ya, souk, scak niteliklerini simgeledikleri sylenmitir. Aristotelese gre, canl doann parasdr. Drt geden olumutur: Kan, balgam, kara safra, sar safra. Bunlarn birleim oranlar, canlnn zelliklerini oluturur. Canly canszdan ayran en nemli fark, ruhu olmasdr. Aristoteles, ok iyi bir gzlemci ve iyi bir sistematikidir. Hayvanlarn snflandrlmas, kendinden sonraki almalarn temelini oluturmutur. Evrime inanmaz. Canlnn canszdan meydana geldiini, yani kendiliinden remeyi savunur. Fakat bu tr kendiliinden reme, basit hayvanlarda vardr.

skenderin lmnden sonra, Roma imparatorluunun yaylmasna kadar olan dnemde Helen zellii yitirildii iin, bu yeni uygarlk Helenistik a adn almtr. Ptolemeus krallnn bakenti olan skenderiye, Helenistik an da bakenti olacaktr. skenderiyedeki bilimsel kurum niteliindeki iki nemli yap mze ve ktphanedir. skenderiyedeki mzede byk bir matematik okulu kurmu ve asl nn 40 yanda kaleme ald Stoikheia (Elementler) isimli geometri kitabn yazmakla kazanmtr. Bu kitap, Yunan Geometrisinin, dzenli bir sentezi olup, yakn zamana kadar, birok lkedeki geometri eitiminin temelini oluturmutur. Aksiyom, postla, teorem ve ispatlara dayal alma yntemine dayal olan bu kitabn, Bat dncesi zerinde, ncil dnda kalan tm kitaplardan daha etkili olduu sylenmektedir. Appolonius, Antalya yaknndaki Perge ehrinde domu olup, skenderiyedeki matematik okulunda yetitikten sonra, tekrar Pergeye dnerek, Konikler Hakknda isimli geometri kitabn kaleme ald iin Byk Geometrici nvanyla anlmtr. Denge prensiplerini ilk olarak ifade eden bilim adam da Archimedestir. Bu prensipler unlardr: 1. Tam ortasndan bir destek zerine yerletirilmi bir ubuun ularna aslm eit arlklar dengede kalr. 2. Ortasndan farkl bir yere yerletirilmi destee oturtulan ubuun ularna srasyla F1 ve F2 arlkl cisimler taklrsa, u noktalarnn destee olan uzaklklar srasyla a ve b ise, denge halinde F1.a = F2.b eitlii gereklenir. Bu denge prensipleri ile tanmlanan arlklar, destek ve dayankl ubuktan oluan systeme kaldra ad verilir. Archimedesin nl sz olan Bana bir destek verin, dnyay yerinden oynataym, bir bilim adamnn ne kadar yksek bir hayal gcne sahip olduuna bir rnek oluturur. Archimedes ilkesine gre, Bir svya braklan ve dengedeki cisme uygulanan kaldrma kuvveti, cismin arlna eittir.

Eratostenes, skenderiye ktphanesi mdrlerinden biridir ve nl bir corafyacdr. Corafyadaki en nemli almas, yerin evresini hesaplamasdr. Helenistik dnem ierisindeki teknolojik gelimeler, nl bilim adam olan skenderiyeli Ctesibios, skenderiyeli Heron ve Bizansl Philon tarafndan oluturulmu olan skenderiye Mekanik Okulunda meydana gelmitir. skenderiye Mekanik Okulu kurucusu Ctesibios,bilim tarihindeki ilk mekanik kitabn yazmtr. Bu kitap kayp olup, rencilerinden elde edilen bilgilerden varl hakknda bilgi edinilmitir. Ctesibiosun en nemli bulular, basma tulumba, su orgu ve su saatidir. skenderiyeli Heron, skenderiye Mekanik Okulunun temsilcisi olan bilim adamlarndan biridir. Mechanica (Mekanik) ve Pneumatica (Pnmatik) isimli iki nemli kitab bulunur. M.S. ikinci yzylda yaam olan Bizansl Philon, yaamnn byk bir ksmn skenderiye ve Romada geirmi askeri bir mhendistir. Sekiz ciltlik Mekanika Syntaxis isimli eseri sava srasnda mekaniin uygulamalar konusunda yazlm ilk eserdir.

51

Kendimizi Snayalm
1. Aadaki nermelerden hangisi Aristarkhosun Gne ve Ayn Uzaklklar isimli eserindeki postlalardan biri deildir? a. b. c. d. e. Ay, n Gneten almaktadr. Yer, Ayn yrngesinin merkezindedir. Yerin yrngesinin merkezinde Gne bulunur. Ayn apn gze birletiren dorultular arasnda 2o a bulunur. Vensn yrngesinin merkezinde Yer bulunur. 5. Socratesin kar kt sofistlerin savunduklar gr, aadakilerden hangisidir? a. b. c. d. e. Geometri bilmeyen Akademiaya giremez. Geometri, yalnzca akl yrtmeye dayanr. Her trl deer grelidir. Tmdengelim yntemiyle bilim yapmak Zaman, ve mekan matematikte deimez.

6. Gk cisimlerini tayan kreler, ortak merkezleri olan yer kre evresinde dnerler dncesini aadaki dnrlerden hangisi savunmutur? a. b. c. d. e. Archimedes Empedocles Aristoteles Eudoxus Platon Aristotelesin

2. Anaximanes, evrenin oluumunda aadakilerden hangi dnmn olduunu ileri srmtr? a. b. c. d. e. BulutRzgarSuToprak ve ta Toprak ve taRzgarSuBulut AteBulutRzgarSu RzgarBulutSuToprak ve ta SuToprak ve taBulutRzgar

7. Aadakilerden hangisi, savunduu grlerden deildir? a. b. c. d. e.

Kuvvet uygulanmazsa, hareket olmaz. Canllar, drt geden (kan, balgam, sar safra, kara safra) oluur. nsandaki ruh, dnceyi salar. Evrime inanmaz. Canllar, yine canllardan meydana gelir.

3. Aadakilerden hangisi, Thalesin bilime katklar arasnda yer almaz? a. b. c. d. e. Geometriye ispat dncesini sokmak genler arasndaki benzerlik ilikilerini kurmak Evrendeki nesneleri indirgemek tek bir maddeye

Evrende olup bitenleri doa st mitolojik glere dayandrmak kizkenar genin taban alarnn eit olduunu ispatlamak

8. Bir nesne, evrenin merkezinden ne kadar uzaklarsa, o kadar mkemmelleir. dncesi, aadaki bilim adamlarndan hangisi tarafndan savunulmutur? a. b. c. d. e. Philon Aristoteles Ctesibios Herakleitos Thales

4. Empedoclesin nicel dnya gr aadakilerden hangisidir? a. b. c. d. e. Evrende herey, fiziksel olarak, blnmeyen atomlardan oluur. Atomlar, rastlant sonucu hareket ederek birleirler. Bir dik genin hipotensyle irrasyonel saylar gsterilebilir. Her ey srekli deiim iindedir. Tm varlklar, drt temel elementin (ate, hava, su, toprak) deiik oranlarda birlemesinden oluur.
52

9. Helenistik ada, astronomi gzlemlerinin yapld biro da, bitki aratrmalarnn ve hayvanlar zerine almalarn yapld bilimsel kurum aadakilerden hangisidir? a. b. c. d. e. skenderiye Feneri Ktphane Mze skenderin Mezar Kraliyet Saray

10. Euclidesin Elementler isimli aadakilerden hangisi bulunmaz? a. b. c. d. e. Aksiyom ve postlalar

kitabnda,

Kendimizi Snayalm Yant Anahtar


1. e Yantnz yanl ise Aristarkhos balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 2. d Yantnz yanl ise Anaximanes balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 3. d Yantnz yanl ise Thales balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 4. e Yantnz yanl ise Empedocles balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 5. c Yantnz yanl ise Socrates balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 6. d Yantnz yanl ise Eudoxus balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 7. e Yantnz yanl ise Aristoteles balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 8. b Yantnz yanl ise Aristoteles balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 9. c Yantnz yanl ise Helenistik a ve skenderiyenin Kuruluu balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 10. e Yantnz yanl ise Euclides balkl konuyu yeniden gzden geiriniz.

Nokta, izgi, yzey, a kavramlar Eit miktarlardan eit miktarlar kartlrsa, eit eyler elde edilir. nermesi ki noktay birletiren en ksa yol, doru parasdr. nermesi Bir doruya dndaki bir noktadan parallel izilemez. nermesi

53

Sra Sizde Yant Anahtar Sra Sizde 1


Anaximanesin evrenin yapta havadr ya da su buhardr eklindeki evrenle ilgili gr, materyalist bir kkene oturtulduu iin bilimsel olarak nitelendirilebilir. nk, doada olan biten bir sorunun nedeni yine doa ierisinde aklanmaktadr. Anaximander ise metafizik kkenli bir gr ileri srm olup, bu gr, bilimsel olarak nitelendirilemez.

Sra Sizde 5
Eudoxusun e merkezli ve gezegen bana birden ok yrnge tanmlanan modeli, yanltr. nk bir gk cismi ancak tek bir yrnge zerinde hareket edebilir. Yani gnlk hareketi bir krede, aylk hareketi bir krede, yllk hareketi bir krede meydana gelmez. Bu hareketler tek bir yrngede gereklemelidir.

Sra Sizde 6

Sra Sizde 2
Dik kenar uzunluklar 12 ve 16 cm olan dik genin hipotens uzunluu  olup 20 cm dir. Bu rasyonel bir saydr. Dik kenarlar 4 ve 5 cm olan dik genin hipotens uzunluu    olup  cm dir. Bu sonu bir irrasyonel bir saydr.  

Aristotelese g|re, H z =

 

eklinde bir

gr ifade etmitir. Bu ilikiye gore, cisme etkiyen kuvvet sfr olursa, cismin durmas gerekiyor. Gzlemler, cisme etki eden kuvvet ortadan kalknca, cismin durmadn, sabit hzla hareket ettiini gstermektedir. Oysa, vme=
 

Sra Sizde 3
Empedoclesin evrenle ilgili dncesi, evrenin ate, hava, su, topraktan meydana geldii eklinde idi, bunun yansra, cisimlerin meydana geliini sevgi ve nefret etkilemesine balamasyla soyut bir dnceye dntr-mtr. Bu bakmdan hem materyalist hem de metafizik bir gr birletiren gr ileri srmtr. Democritos ise, evrenin temel yapsnn atomlara dayandrlmasyla ateist- materialist bir gr ileri srmtr.

eklinde bir gr, kuvvet ile hareket arasndaki ilikiyi tanmlamaktadr. Bu bant ise, gzlemleri dorulamaktadr. Yani kuvvet yoksa, hareker sabit hzla devam edecektir.

Sra Sizde 7
nk byle bir eyin gerekletirilebilmesi iin gereken destek, dnyann dnda sabit bir yzey zerine oturtulmaldr. Dnyann dndaki byle bir sabit yzey olmad iin, dnyay yerinden oynatmak mmkn olamaz.

Sra Sizde 8
Aralarndaki a 36o olan ayn boylamdaki iki ehir aras, yerkrenin ekvatordaki evresinin (36o/360o)=(1/10) olacak ekilde, onda biri kadar olup, (40.000/10)=4000 kilometre olmaldr.

Sra Sizde 4
Platonun bilime olan katks, yntem asndan olmutur. Tmdengelim yntemini gelitirmitir.

54

Yararlanlan Kaynaklar
Ronan, C.A., (2003), Bilim Tarihi, Dnya Kltrlerinde Bilim Tarihi ve Gelimesi, (ev. hsanolu, E., Gnergn, F.), Ankara, Tbitak Akademik Dizi. Tekeli, S., Kahya, E., Dosay, M., Demir, R., Topdemir, H.,G.,(2007) Bilim Tarihine Giri, Ankara, Nobel Yaynevi. Yldrm, C.,(1974), Bilim Tarihi, stanbul, Remzi Kitabevi. Tekeli, S., Kahya, E., Dosay, M., Demir, R., Topdemir, H.G., Unat, Y., (1993), Bilim Tarihi,Ankara, Doruk Yaynclk. Asimov, A., (1966), The History of Physics, Ontario, Walker and Company. Cushing, J.T., (2003), Fizikte Felsefi Kavramlar I, stanbul, Sabanc niversitesi. Ural, .,(1998), Bilim Krkambar Yaynlar. Tarihi, stanbul,

Landels, J.G.,(1996), Eski Yunan ve Romada Mhendislik, Ankara, Tbitak Popler Bilim Kitaplar. Akdoan, C., (1993), Bilim Tarihi, Eskiehir, Anadolu niversitesi Ak retim Fakltesi Yaynlar. Tez, Z., (2008), Fiziin Kltrel Tarihi, stanbul, Doruk Yaynlar. Topdemir, H.G., Unat, Y.(2012), Bilim Tarihi, Ankara, Pegem Akademi Yaynevi. (http://en.wikipedia.org/wiki/Philolaus)

55

3
Amalarmz
lk Ansiklopedi

     

Bu niteyi tamamladktan sonra; Roma Dnemindeki bilim insanlarn tanmlayabilecek, Bu bilim insanlarnn Bilim ve Teknolojiye olan katklarn aklayabilecek, Roma Dneminde Bilim ve Teknoloji alanndaki gelimeleri tanmlayabilecek bilgi ve becerilere sahip olabilirsiniz.

Anahtar Kavramlar
Dioscoridesin Tbbi Bitkiler Kitab Vitrivius Adam Vitriviusun Mimarlk zerine Adl Eseri Roma Dnemi Teknolojisi Epikrclk ve Stoaclk gende Menelaus Teoremi Diophantos Analizi Batlamyusun Evren Modeli Strabonun Dnya ve Avrupa Haritalar

indekiler
   Giri Epikrclk ve Stoaclk Roma Dnemi Teknolojisi

56

Roma Dneminde Bilim ve Teknoloji


GR
Antik Yunan ve Helenistik dnemlerdeki, evrende olan biteni sorgulama ve insan aklyla birletirerek yorumlama, yani insan akln kullanma yoluyla dnce sistemleri oluturmaya ynelik bilimsel gelimelerin yerini, Roma dneminde, teknolojik gelimelerin arlkta olduu gelimeler almtr. Yani, Roma dnemi, insann daha rahat bir mr srmesini amalayan teknolojik gelimelerin younlukta olduu bir zaman dilimidir.Bu dnem ierisinde, ehircilik, hukuk, devlet ynetimi ve askerlik alannda bugn bile, rnek alnabilecek baarlara imza atlmtr. M.. 750 yllarnda, tarma bal ilerle geimini salayan, sava bir topluluk olarak tarih sahnesine kan Romallar, M.. 300 yllarnda gl bir toplum halini alabilmilerdir. Ticaretle uramay kendilerine yaktrmayan, Romanlar ve Etrsklerden oluan Roma toplumunda, kuramsal yani soyut dnme biimine ve matematie ilgi gsterilmemitir. Roma dnce biiminde, bilim, bilim iin deil, yaamsal fayda iin yaplmas gereken bir ura olarak grlmtr. Romallar, nce talyay, sonra Yunanistan, Akdenizin tamamna yakn ve Msr, Byk Britanya adasna kadar olan topraklar ele geirerek, byk bir imparatorluk kurdular. Bylece Akdeniz kltr, Kuzey Avrupaya kadar yayld. M.S.395 ylnda, imparatorluk, Dou ve Bat olmak zere ikiye blnd. Onbeinci yzyla kadar yaayan Dou Roma mparatorluunun bakenti stanbul (Byzantium) iken, Bat Roma mparatorluunun bakenti Roma idi. Roma hukukunun temelleri, ina ettikleri su kemerleri, mkemmel bir akustie sahip olan amfileri, mkemmel mimariye sahip tapnaklar gzden geirildiinde, ok az sayda teorik alma yapm olmalar inanlacak gibi deildir. Tp, tarm, mhendislik ve mimarlk alanlarndaki almalara nem vermeleri insan yaamn dorudan ilgilendirmesinden kaynaklanmaktadr. Dier alanlarda bilime fazla katklar olmamtr. Soyut dnme konusunda Yunanllardan yararlandklar sylenmektedir. Romal dnrler, bilimsel tabana dayanan dnceler retmemilerdir. Yine de st snf Romallar, Yunan uygarlna sayg gstermilerdir. Fakat yine de dncelerinin temelinde insanln mutluluu yatyordu. Bilimsel etkinlikleri ieren ansiklopediler, ilk kez bu dnem ierisinde kaleme alnmtr. Matematiki, astronom gibi bilim insanlar, Roma kkenli olmayp, aslen Yunanldrlar. Romal dnr ve nl hatip iero, Romallar vdkten sonra, ok kr, Romallar, Yunanllar gibi yararsz iler peinde komamlardr diyerek, Roma dnce biimini ifade etmitir. Romallarn bilimle yzyze gelileri, Archimedes gibi Gney talya ve Sicilyaya yerlemi Yunan dnr ve bilim insanlar yardmyla olmutur. Byk skender mparatorluunun dalmasndan sonra kurulan Helenistik dnem kltr ve bilim merkezleri Roma imparatorluuna katlnca, Yunan kltryle de tanmlardr. Romallar, Yunanllarn teorik dnme ve gzlem arasnda kurduklar balanty oluturamamlardr. Yunan biliminin yntemini kullanmaktan ok sonularn kullanarak, bilimsel bilgiyi faydaya yani teknolojiye dntrmek konusunu ura olarak semilerdir. rnein, nl Romal corafyac Pomponius Mela, Helenistik dnem corafyacs Eratostenesin gelitirdii corafya bilgilerinin sonularn kullanarak, matematik ve lmeyle ilgili konulardan kanmtr. Romallarn en baarl olduklar bilim alannn, insan yaamn ilgilendirmesinden dolay tp olduunu syleyebiliriz. Fakat yine de bu dalda uzun soluklu bir alma dnemini geekletirdiklerini syleyemeyiz.

57

EPKRCLK VE STOACILIK
Epikuros, M.. 340 ile M.. 270 arasnda yaam Helenistik dnem dnrlerinden biri olup, Sisam adasnda domutur. Aristotelesin lmnden sonra kurulan Stoaclk ve Epikrclk eklindeki iki okuldan birinin kurucusudur. Ahlak felsefesi ve bilgiye olan yaklamnda kukuculuk olarak zetlenebilen dncesi M.S. drdnc yzyla kadar etkisini srdrmtr.Atomsal evren dnrlerinden dersler almtr. Epikurosun ahlak felsefesinin ana dncesi, mutluluk, amac, insanin mutlulua giden yolunu aratrmaktr. nsan, tanr ve lm korkusundan kurtulmaldr. Bunun iin kuruntular ve nyarglardan arnmak gerekir. Bilindii gibi, atomsal evren kuramna gre, doadaki herey boluktaki atomlarn hareketlerinden oluur. Nesnelerin oluumunda, tanrnn etkisinden szetmeyerek, nedenleri doada aramak gerektii dnlmtr. Epikuros, ruh konusunu da maddesel olarak aklamtr. nsan ruhu maddesel nitelie sahiptir, baka ekilde var olamaz. Ruhun drt geden olutuu ifade edilmitir: Ate, nefes, hava ve tanmlanamayan drdnc bir ge. Bunlardan ilk bedensel paray oluturur, drdnc ise ruhsal paray oluturur. nsan ldnde bu geler birlikteliklerini yitirirler. Bylece, lmszlk ya da yeniden dirilme diye bir ey yoktur. Epikurosun bu konudaki sz etkileyicidir: lmden korkmak anlamszdr. nk yaadmz srece lm yoktur. lm geldiinde ise biz yokuz
ekil 3.1: Epikuros (Louvre Mzesi)

Epikurosun ahlak felsefesinde, tek ama mutlulua ulamak olsa da irade zgrl de savunulmutur. nsan, kanlmaz bir zorunluluun klesi olamaz, kendi kaderini kendisi belirler. nsann iradesi, i ve d bir ok kouldan etkilenmektedir, buna ramen kararn kendi vermektedir. Yasalarn kararlarmz etkilememesi gerektiini belirtir. Kurallar, insan iin bir hapishane gibidir. nk insanlar hapseder ve onun zgrln elinden alr zdeyii Epikurosun ahlak felsefesinin genel yapsn ortaya koymaktadr. Bu felsefenin temelini etik yani ahlak oluturmaktadr. nk etik, neyin yaplmas ya da yaplmamas gerektiini gsterir. Epikurosun erdem kuram bu yaklamlardan tremitir. Erdem, doru yaamak dncesidir. Doru yaamaksa, mutluluu aramak ve ona ulamakla ilikilidir. Epikurosun Bilgelik erdemdir sz bunu ifade etmektedir. Epikurosun toplum ve devlet dncesi de bireyin korunmas ve mutlulua ulamas eklindedir. Bunun yan sra, asl nemli kavram olan dostluk, bilgelie yaraan insani iliki biimidir. imdi de Antik Yunan ve Roma Dnemlerinde yaayan insanlarn duygularn kontrol etmeleri gerektii dncesini savunan Stoaclk zerinde duralm. Stoaclar, hi kimsenin kendisine ilikin olaylarn tmn denetleyemiyeceine, en mutlu kiilerin balarna iyi ve kt ne gelirse gelsin, bundan etkilenmeyen kiiler olduuna inanrlard. Evrendeki hereyle birlikte, kendi yaamn da olduu gibi kabul eden insanlarn huzur ierisinde yaayacaklarn dnrlerdi. Stoa, zeri rtl ve stunlu bir yaya yoluna verilen isimdir. lk Stoaclar, Stoada toplanarak, felsefe, inan ve yaama ilikin dncelerini tartrlard. Bu akmn kurucusu M..310 yllarnda Atinada yaam olan Kbrsl Zenon (M..334263)du. Zenon, bir insann, zenginlik, mutluluk ve sala, erdemle ulaabileceine inanyordu. nk erdemli insanlar, duygusal denge ve huzura kavumu olarak, mutlu olmak iin gereken koullara sahiptirler. Duygusal adan dengesiz ve huzursuz olanlar ise erdemsiz insanlardr, bunlar ne kadar zengin ve salkl olurlarsa olsunlar mutsuzdurlar. Sradan kiileri etkileyen, sarsan ve de korkuya salan olaylar, duygusal yardmlamadan holanan erdemli insanlar, kendilerinin ve bakalarnn yaam koullarn iyiletirmeye zen gstermelidir. Zenon ve sonraki Stoac dnrler, Antik Yunan yaamnda M.. ikinci yzyla kadar etkili olmulardr. Romallar, M.. ikinci yzylda Yunanistan ele geirdikten sonra, Stoaclkla karlatlar.
ekil 3.2: Kbrsl Zenon

58

Bu dnem iindeki Stoac dnrlere Epiktetos (M.S. 60-M.S. 140) rnek gsterilebilir. Yunanllar ve Romallar, ok tanrl bir inan sistemine sahiptiler, Stoaclar ise tek tanr ve tek ruha ve hereyin iinde ruh olduuna inanmaktaydlar. Tm nesneler, bu ruhtan bir para tamakta olduklarna gre, doadaki tm nesneler birbiriyle balantl idi. Bunun gibi, insanlar da birbirleriyle ve baka nesnelerle iliki iindeydiler. Stoaclar, hangi din ve rktan olurlarsa olsunlar, btn insanlar kardetiler. Kleler bile, zgr insanlarla eit haklara sahip olmalydlar. Yunanl ve Romallar'n genellikle ok sayda tanrya taptklar o dnemde, Stoaclar tek tanr ya da tek ruh olduuna ve bu ruhun her eyin iinde var olduuna inanrlard. Ayrca tm nesneler bu ruhtan bir para tadna gre, doadaki her eyin de birbiriyle balartl olduunu dnrlerdi. Buna gre, insanlar da birbirleriyle ve baka eylerle iliki iindeydi. Stoac dnceye gre hangi lkeden olursa olsun herkes kardeti. Hatta kleler bile br insanlarla eitti.

http://www.nuveforum.net Gerek Epikrclk, gerekse Stoaclk olsun Roma toplumuna u dnce tarzn vermitir. Bu dnyaya bir kereye mahsus geliniyor. ldkten sonra, yok olmaya mahkumuz. O halde yaplacak tek ey, bu dnyada son nefesimize kadar, yaamn keyfini srmeliyiz. Bu dncenin Roma toplumu tarafndan benimsenmesi, bu dnem ierisindeki bilime verilen nemi olumsuz ynde etkilemitir. Bunun yerine daha rahat yaamak iin yaplan almalarn ne kt grlmtr. Bu almalar da teknoloji gelitirme almalar olarak isimlendirebiliriz. Bu adan baklrsa, Roma dnemine, ehircilik almalar, hukuk, devlet ynetimi, askerlik alanndaki almalarn arlkl olduu bir dnem olarak bakmak yerinde olacaktr.

Plinius
talyann Como ehrinde M.S. 23 ylnda doan Plinius, Romada eitim grmtr. Askerlik grevi srasnda, suvarilerin cirit kullanmasyla ilgili bir kitap yazmtr. Otuz yalarnda, askerliini tamamladktan sonra, Romaya yerlemitir. Burada hem hukuku hem de yazarlk yapmaya devam etmitir. Gzel sanatlar tarihini ele alan eseriyle sanat tarihileri tarafndan tannmaktadr. Bilim dnyas ise, onu, Naturalis Historia (Doa Aratrmalar) adl eseriyle tanmaktadr. Ansiklopedi olarak da isimlendirilebilen bu eserin yazlmasnda, yararland yazar says 473 olup, eitli konularda toplad veri saysnn 35.000 civarnda olduu sylenmektedir. Kulland verilerin her zaman gvenilir olmad grlmtr. Eserinde uydurma ve gvenilir konular birbirine karm vaziyettedir. Bu hatalarna ramen, bu eser, mkemmel bir derlemedir, yzyllar boyunca, doadaki olaylara kar ilgiyi ekmesi bakmndan nemlidir. Bu eseri oluturan 37 kitapta (ya da papirusta) ele alnan konular yle sralanmaktadr:
ekil 3.3: Plinius

1. kitap: Giri ve kaynak dizini 2. kitap: Evren (yldzlar, gezegenler, astronomi) 3-6. kitaplar: Yeryznn fiziksel ve tarihsel corafyas 7. kitap: nsan anatomisi ve fizyolojisi 8-11. kitaplar: Zooloji, tanmlar 12-19. kitaplar: Botanik, bitki yaps, tohumlar, retim ve benzeri konular 20-27. kitaplar: Bitkilerden elde edilen ilalar ve tedavi ettii hastalklar 28-32. kitaplar: Hayvanlardan retilen ilalar 33-37. kitaplar: Mineraller,madencilik ve madenlerin tp, mimarlk gibi alanlarda kullanm
59

Pliniusun son grevi Napoli krfezi filo komutanl idi, korsanlarla mcadele etmek zere bu greve atanmt. Bu grevi srasnda, bir gn olduka byk bir bulutun olutuu kendisine bildirildi. Oysa, bulut, Napoli yaknndaki Vezv yanardann patlamas sonucu meydana gelmiti. Hem aratrma yapmak, hem de o blgedeki halk yattrmak ya da kurtarmak iin karaya kt. Fakat yanardan evreye yayd kkrt dumanlarndan etkilenerek, M.S. 79da hayatn kaybetti.

Menelaus
M.S. 70 ve M.S. 140 yllar arasnda, skenderiyede yaam, matematik, astronomi ve fizik almalar yapm Yunanl bir bilim adamdr. Yay uzunluklarnn llmesi ve kre yzeyine izilen genlerle ilgili alt ciltten oluan eseri vardr. Bu kitabnda, kresel genlerin tanm ve zelliklerini tanmladktan sonra, Menelaus Teoremi olarak tannan, dzlemsel ve kresel genlerle ilgili kesenler teoremini aklar. Bu teoremi yle ifade etmektedir:

ekil 3.4: Menelaus

ekil 3.5: Menelaus Teoremi

ekil 3.5de grld gibi, bir ABC geni, ED dorusuyla kesildiinde, AB tabannn uzants F noktasnda kesilsin. Elde edilen doru paralar arasnda orants vardr.
 

=

 

 

(3.1)

Kresel genlerde ise, doru paralarnn yerine, yay uzunluklar yardmyla, aadaki gibi bir orant yazlabilir:
 

      

(3.2)

Bundan baka, Menelaus, kresel genlerin i alarnn toplamnn, dzlemsel genlerden farkl olarak, 180o den byk, kk veya eit olabileceini belirterek, bunu kantlayan ilk bilim adam olarak bilim tarihinde yerini almtr.

Diophantos
M.S. 214 ile M.S. 298 yllar arasnda skenderiyede yaam nl bir matematikidir. M.S. nc yzylda Roma toplumu bilimsel gerileme dnemini yaarken, ayrcalkl bir bilim adam olmutur. Yazd Aritmetik kitabnn ierisinde bir blm cebire ayrarak, ilk kez cebirsel ifadeleri yazarken sembolleri kullanmtr. ax2+bx+c=0 ifadesine sahip olan ikinci derece denklemleri gruba ayrmtr: ax2+bx=c ax2=bx+c ax2+ c= bx (3.3) Yani birinci trde, c negatif, ikinci trde b ve c negatif, nc trde ise b negatiftir. Bu kitapta, bu ikinci derece denklemlerinin zm formlleri zerinde durulmutur. Bu formllerle ilem yapldnda, pozitif kkler bulunmutur. O zamanlar, negatif say kavram bilinmemesine karlk, ikinci derece denkleminin saysal terimlerinde negatif terimleri kullanmtr. Bilinmeyen saysndan fazla saydaki denklemlerden oluan denklem sistemleri ax2+bx+c=y2 genel denklemiyle ifade edilmitir. Bu denklem sistemlerinin zmyle ilgili ilemlere Diophantos Analizi ad verilmitir. Bir deneye ait verilerle izilen grafikte bulunan birok noktadan geen en uygun erinin/dorunun denklemini bulma amacna ynelik yaplan istatistiksel ilemlerde, Diophantos Analizinden yararlanlarak gelitirilen bilgisayar programlarnn bulunduu bilinmektedir.
60

Belki de mezar tana bir cebir problemini yazarak, yaad mrn bulunmasn isteyen tek matematikidir. imdi bu cebir problemini aktaralm. Mezar tanda, yaamnn 1/6 s ocukluk a, 1/12 si genlik a olduu, 1/7 si bekarlk a olduu, evlendikten 5 yl sonra bir olunun dnyaya geldii ve kendisinin yar yanda iken, kendisinden 4 yl nce ld yazldr. Bu hesaba gore, Diophantos 84 yl yaamtr.

Diophantosun mezar tandaki problemin zmn de siz yapnz. Bakalm siz de 84 yl bulacak msnz?

Batlamyus
M.S. 85 ile M.S. 165 yllar arasnda, skenderiyede yaam olan Batlamyus (Yunanca adyla Klaudyos Ptolemaios), astronomi, matematik, corafya, optik dallarnda almalar yapm bir bilim adamdr. Fakat en ok astronomi alanndaki almalar ile tannmaktadr. Yaad dneme kadar olan astronomi bilgilerini Mathematike Syntaxis (Matematik Sentezi) isimli bir kitapta toplamtr. Bu eser daha sonra, Megale Syntaxis (Byk Sentez) adyla anlm ve Arapaya el Mecisti adyla evrilmitir. Arapadan Latinceye evrildiinde ise ad Almagest olarak deimitir. Almagest aada, ierikleri verilen on kitaptan olumutur: I. Kitap: Yermerkezli evren sisteminin temel bilgileri II. Kitap: Menelaus teoremi, kresel trigonometri bilgileri ve kiriler tablosu III. Kitap: Gnein hareketleri ve yllk sreleri IV. Kitap: Ayn hareketleri ve aylk sreleri V. Kitap: Ay ve gnein uzaklklar ve usturlabn yapl (ekil 3.6) VI. Kitap: Gezegenlerin hareketleri, Gne ve ay tutulmalar VII. ve VIII. Kitap: Sabit yldzlar katalou Dier kitaplar: Hareketli yldzlar ve gezegenlerin hareketleri

Batlamyus, Almagest isimli bu eserinde, dnyay evreleyen gkyz ile ilgili olgular tantmak iin gereken geometrik bilgileri vermektedir. Aristoteles fiziini baz alan bu kitapta, evren kre eklinde olup, yerkre bu evrenin merkezinde hareketsiz durmaktadr.Batlamyusa gre, yer hareket etmi olsayd, yeryzndeki herey uzaya salacakt ve yer krede dalacakt. Ay, Gne, Merkr, Vens, Mars, Jpiter, Satrn ve sabit yldzlar yerin etrafnda, dairesel yrngeler zerinde, sabit hzlarla dnmektedir. Sabit yldzlar ise evrenin sonunda yer almaktadr. Yer evrenin merkezinde kabul edilirse, gk cisimlerinin rnein ay ve gnein yere olan uzaklnn deimesini aklamak olanaksz olacaktr. Bu nedenle Batlamyus, evren modelinde, yeri evrenin merkezinden biraz uzaklatrmtr.Bu modele klasik astronomide, Dmerkezli Dzenek (ya da Eksantrik) modeli ad verilir (ekil 3.7). Bunun yansra Batlamyus ekil 3.8deki gibi embermerkezli Dzenek ad verilen bir baka model daha gelitirmitir. embermerkezli Dzenek (ya da Episikl) modelinde, gk cisimleri, yeri merkez kabul eden ember eklindeki yrnge zerinde merkezi hareket eden kk emberler zerinde hareket ederler.
ekil 3.6: Yer, Ay, Gne, Gezegenler ve Yldzlarn Konumunu Belirlemekte Kullanlan Usturlap

61

Almagestin II. Kitabnda trigonometriyle ilgili ayrntl bilgiler verilmitir, nk kresel astronomideki hesaplar, kresel geometri ile zmlenebilir.Bir embere ait kiri uzunluklarna ait tabloyu hazrlarken, ap AC veya BD olan bir ember iine izilmi ABCD drtgeniyle ilgili Batlamyus Teoremini (AB.CD + AD.BC = AC.BD) kullanmtr. Batlamyus corafya ile ilgili almalarn Corafya isimli kitabnda toplamtr. Bu kitabn ierii matematiksel corafya olarak isimlendirilebilir. Kristof Kolombun iinde bulunduu bir ok kaifin bu kitaptan yararland sylenir.Batlamyusun Almagestten sonra kaleme ald Corafya, sekiz kitaptan oluan bir dizidir:

ekil 3.7: Batlamyusun Dmerkezli Dzenek (Eksantrik) Modeli

I.Kitap: Yunanllarn bildii kadaryla, Dnyann bykl ve harita iziminde izdm alma yntemleri II.Kitap- VII. Kitap aras: Dnyann eitli kentlerine ait nemli yerlerin dalar ve nehirlerine ait enlem ve boylam dereceleri VIII.Kitap: Astronomik bilgiler Batlamyusun Corafya isimli kitabnda, iklim, doal bitki rts gibi fiziki corafya ile ilgili bilgiler yoktur. Ayrca bugnk 0o meridyeni Greenwich yerine balang meridyenini hatal semesi nedeniyle kitapta geen btn enlem boylam deerleri hataldr. Yerkrenin bykl yanl verilmitir. Fakat yine de Kristof Kolomba Batdan Douya giderek tekrar Batya ulama cesaretini bu kitap vermitir ve bylece Amerikann kefedilmesi mmkn olmutur.

ekil 3.8: Batlamyusun ember Merkezli Dzenek (Episikl) Modeli

Ayn zamanda iyi bir optik aratrmacs olan Batlamyus, Heronun gzden kan nlarn cisimleri aydnlatarak grlebilir hale getirmesi dncesini benimsemitir. Gzden kan nlarn bir koni ierisinde deil de bir piramit ierinde yayldklarn kabul etmitir. Fakat bu piramit modeli optik aratrmaclar arasnda tutunmamtr. slam dnyas bilim adamlar, grsel koni dncesini kabul ederek, grmeye ilikin geometriyi bu dnceye gre gelitirmilerdir. Batlamyus Katoptrik (Yansma) isimli kitabnda yapt deneyler sonucunda elde ettii prensipten bahsetmektedir: 1. 2. 3. Aynada grlen nesneler, gzn bulunduu konuma bal olarak aynadan nesneye yansyan grsel n ynnde grlrler. Aynada grlen nesneler, nesneden aynaya izilen dikme ynnde grlebilirler. In dik dorultuyla yapt gelme ve yansma alar birbirine eittir.

Bu prensipten ilk ikisini teorik olarak, ncsn ise, deneysel olarak kantlamtr.Ayna yzeyine gelen nn eit ayla yansdn gstermek iin, zeri derecelenmi ve tabanna bir dzlem ayna yerletirilmi bakr bir levhay kullanmtr. Bu levhann yzeyine teet olan k demetini ayna yzeyine gndererek, gelme ve yansma alarn lm ve eit olduklarn gstermitir. Batlamyus bu deneyi kresel ve parabolik olan btn aynalarda da uygulayarak, n yansmasyla ilgli bilginin doruluunu kantlamtr.

62

Diyoptrik (Krlma) isimli kitabnda, n bir ortamdan dierine geerken younluk farkndan dolay dorultusunu deitirmesinin nedenini aratrmtr. Aratrma sonucunda, az youn ortamdan ok youn ortama geerken n normale yaklatn, ok youn ortamdan az youn ortama geerken de n normalden uzaklatn grmtr. Batlamyusa gre, bunun nedeni younluk farklldr.Yine Batlamyus tarafndan benimsenen n krlmasyla ilgili prensipler unlardr: 1. 2. 3. 4. Ik, az youn ortamdan ok youn ortama ya da ok youn ortamdan az youn ortama geerken krlr. Ik dorusal olarak yaylr ve farkl younluktaki iki ortam ayran snrda dorultusunu deitirir. Gelme ve krlma alar birbirine eit deildir, fakat aralarnda nicel bir iliki vardr. Grnt, gzden kan bir nn uzantsnda elde edilir.

Batlamyus, hava, cam, su gibi farkl ortamlarda n krlmasna ait gelme ve krlma alarna ilikin tablolar hazrlamtr, fakat sonralar kk alar dnda, bu deerlerin deneylerle uyumad grlmtr. Btn bunlarn yan sra, Babilli ve Yunan astronom ve astrologlar tarafndan elde edilmi bilgileri sistemli hale getirerek, Tetrabiblos (Drt Kitap) adl bir kitap hazrlam, gezegenlerin nitelikleri ve etkileri, burlarn etkileri, uurlu ve uursuz gnlerin belirlenmesi gibi astroloji bilgilerini biraraya getirmitir. Fakat bugn de bilmekteyiz ki astroloji bir bilim deildir.nsan yaamndaki olgularla, yldzlarn hareketleri ve konumlar arasndaki ilikiler daima insanlarn ilgisini ekmitir ve de ekecektir. Bu ilgi, insanln ok eski dnemlerindeki astronomi almalarnn ilgi ekici olmasna da yol amtr.

Batlamyusun bir cismin grlmesiyle ilikili olarak benimsedii Herona ait dncenin doru olmadn bilmekteyiz. Ancak karanlktaki, rnein bir maden ocandaki nesnelerin madenciler tarafndan grlmesi iin nasl bir aklama yapabilirsiniz?

Amasyal Strabon
Strabon, M.. 64 ile M.S. 24 yllar arasnda, Amasyada yaam ve corafya konusunda alm bir bilim adamdr. Anadolu ve evresinde yapm olduu geziler srasnda edindii bilgileri onyedi blmden oluan Corafya isimli kitapta toplamtr. Gezdii grd yerler olan spanya, ngiltere, talya, Yunanistan, Anadolu, Karadeniz, Hazar Denizi, Mezopotamya, Suriye, Arabistan, Msr, ran, Hindistan anlatmasnn yansra, bu yrelerle ilgili tarihi olaylardan da bahsetmitir. Bu eserinde Dnyada bir okyanus bulunduunu ve daima batya gidildiinde Hindistana varlabileceini de anlatmtr. Bu kitaptaki bilgiler, ansiklopedik bilgilerden te bir anlam tamyordu, yalnzca Dnyann genel grnmn tantyordu. Matematiksel corafyaya nem vermeksizin rastgele yapt izimler eklindeki Avrupa (ekil 3.9) ve Dnya (ekil 3.10) haritalarn izerek, gittii yerlerdeki da ova, deniz gibi eitli yeryz ekilleri, toplumsal yaplar ele almt. Yerin i basncnn artmasyla dalarn, yerin iindeki rzgarlarla yanardalarn olutuunu ileri srmt. Bugn de bilinen denizlerle karalarn yerdeitirdii teorisine inanmaktayd. Sularda kntler olabileceini, fkrmalar sonucu, denizlerin diplerinin ykselebileceini ifade ediyordu. Dalarn tepelerinde deniz canllarnn kabuklarnn bulunmasn, bu dncelerinin kant olarak grmt.

http://en.wikipedia.org/wiki/Strabon

63

ekil 3.9: Strabona gre Avrupa Haritas

ekil 3.10: Strabona gore Dnya Haritas

Lucretius
Lucretius, M.. 95 ile M.. 55 yllar arasnda yaam ve Sisam adasnda domu, Atomsal Evren Kuramnn yansra Stoaclk ile Epikrclk dnce akmlarn benimsemi Roma dnemi dnrlerindendir.En nemli eseri olan De Rerum Naturada (Varlklarn Doas zerine), varlklarn nasl olutuunu aratrarak, varl madde ve boluk olmak zere iki paraya ayrarak, bunlardan maddenin atomlardan meydana geldiini ifade etmitir. Maddenin temel yap ta olan atomlarn snrl trlere sahip olduunu, fakat snrsz sayda olduklarn iddia etmitir. Aristotelese gre evren snrldr, kre biiminde olmayp, merkezi de yoktur. Lucretius, evrenin snrsz, kre biiminde olduunu savunmutur. Lucretiusun evreninde, her biri canllar gibi doan, byyen ve len Dnyalar vardr.
ekil 3.11: Lucretius

nsan, bir beden ve ruhtan olumutur ama ayn maddeden ya da atomlardan meydana gelmitir. Fakat ruhu oluturan atomlarn bedendeki atomlardan daha ince bir yapya sahip olduunu ifade etmitir. Beden ve ruh, birlikte doar ve birlikte lrler, yani beden ldnde, ruh da lecektir. O halde, ldkten sonra dirilme inanc yanltr. Duyum, yani hissetme, duyumu oluturan nesnelerden kan atomlarn duyu organlarna ulamasyla gerekleir. Tat alma, grme, koklama, iitme gibi duyumlar, farkl atomlarn farkl alclar tarafndan alglanmas ile meydana gelir. Canllar, zamanla, deiim ve evrimlemeye urayarak, basitten karmakla doru giderler. Bu dnceleri gelitiren Lucretius, daha yazmas gereken ok ey varken, kendi eliyle canna kymtr. Onun eksik kalan yazlar, Roma dneminin mehur air ve hatibi olan iero tarafndan, tamamlanmtr. Montaigne, mehur eseri Denemelerinde Lucretiusun szlerine yer vermitir.imdi de Lucretiusun szlerinden eitli rnekleri aaya sralayallm: Akl ve gerekleri kullanan bir insan mkemmele eriecektir. Doa, insann akl gcne bir snrlama getirmemitir. Neden lmden korkaym ki? lm varken ben yokum, ben varken lm yok. lm geciktirmek sonsuzluu ksaltmaz. ocuklarn kr karanlktan korktuu gibi biz de aydnlktan korkarz. ocuklarn karanlktan dehetle beklediklerinden daha korkun olmayan biimde korktuklar gibi. Baz eyler deitiinde ve uygun snrlarn atnda, bu o deiimin lm olur. Doanlar, hem yaamay hem de lm kabullenirler ve arkalarnda ocuklar brakrlar. Bylece lm, yeniden doar. Hayat bir iinize yaramadysa, bou bouna getiyse, onu yitirmekten ne korkuyorsunuz? Daha yaayp da ne yapacaksnz?

64

Ben tanrya inanrm, nk eer yoksa ona inanmakla hibir ey kaybetmem, ama eer varsa inanmamakla ok ey kaybederim. Gzleri doymu olduu iin amyor kimse bamn stndeki k tapnaklarna. Herey deiir ve hibir ey olduu gibi kalmaz. Doa hereyi deitirir ve hereyin eklini deitirmeye zorlar. Madem ki lmn nne geilemez, ne zaman gelirse gelsin.

Celcus ve Efesli Rufus


Milata yakn yllarda yaam olan Celcus, tp alannda alm bir bilim adam, dnr ve nl hatiplerden biridir. Sekiz ciltten oluan De Re Medicana (Tbbi Konular Hakknda) isimli bir tp alannda bir kitap yazmtr. Bu kitabn birinci cildinde, tp alanndaki ekolleri tanttktan sonra, ikinci, nc, drdnc ciltlerinde ise eitli hastalklarn tehis ve tedavisi, beinci ve altnc ciltlerde farmakoloji yani ila bilimi, yedinci ciltte, cerrahi, son ciltte ise kemik hastalklar zerinde durulmutur. De Re Medicana, zellikle tehis ve tedavi yntemleri asndan son derece nemlidir. Ayrca, cerrahi ile ilgili bilgiler de bu kitapta verilmektedir. Bunun yan sra, diyetten bahsedilerek, salkl bir beslenme zerinde de durulmaktadr. Roma dnemindeki nemli tp adamlarndan biri olan Efesli Rufus ise, nsan Vucudunun Paralarnn simleri Hakknda, nsan Vucudunun Anatomisi, Nabz Hakknda, Bbrek ve Mesane Hastalklar Hakknda gibi kitaplar kaleme almtr. Bunlarn yansra gz ve gz yaps ile ilgilenerek, gz merceini incelemitir. Rufus, kalb ve yaps, kalp eperi, kalp kaslarnn geveme ve kaslma hareketlerini inceleyerek, kalp kasldnda, alt ucun gs kafesine dediini ifade etmitir. Cilt hastalklarndan lepra ve uyuzun ayrntl biimde tanmlamalar zerinde durmutur.

Galenos
M.S. 120 ile M.S. 200 yllar arasnda skenderiyede yaam ve onaltnc yzyla kadar Avrupada etkisini srdrm nemli bir tp adamdr. Anatomi ve fizyoloji alannda almalar yapm, kendinden nceki almalardan yararlanarak iyi bir sentez oluturmutur. Anatomi ve fizyoloji alanndaki almalarn, maymun ve domuz vcutlar zerinde yaparak, baz kas ve i organlar hakknda bilgiler edinmitir. Maymun ve domuz vcutlar, insan vucutuna benzemedii iin, almalarnda bir ok hataya rastlanmtr. rnein, karacierde be lop olduu eklindeki hata ve el ve ayak kaslarnda hatalar ok nemlidir. Kan dolamyla ilgili saptamalar da yanllarla doludur. Galenosa gre, kan dolam karacierden kan toplardamarlardan balayarak, btn vcuda yaylr. Bu damarlardan biri, kalbin sa karncna giderek, sa ve sol karncklar arasndaki deliklerden geerek sol karnca geer ve havayla birleerek, yaamsal ruhu oluturur. Yaamsal ruh, atardamarlarla btn vcuda dalr ve hareketlerin oluturulmasna neden olur. Vucuda dalan atardamarlardan biri de beyine gider ve orada hayvansal ruhu oluturur ve sinirler araclyla btn vcuda dalr. Hayvansal ruh, dnsel etkinlikleri oluturur. Fakat onnc yzylda yaam olan Mslman hekimlerden bn-i Nefis, l insan vcudu zerinde alarak, kalbin ierisinde iki karnck arasnda delikler olmadn kantlam ve bylece Galenosun kan dolam dncesini rtmtr. Bugnk dnceye gre, kan dolam modeli ekil 3.12de grlmektedir. Kan dolam ikiye ayrlr: Buna gre, Byk Kan Dolam, sol karncktan kan atardamarla karak, vcutta dolatktan sonra, kirli kan eklinde, sa kulakktan kalbe girerek tamamlanr. Kk Kan Dolam ise, sa karncktan akcier atardamar ile kan kirli kan, akcierlerde oksijenle birleerek temizlendikten sonra, akcier toplar damaryla, sol kulakktan kalbe girerek tamamlanr.

65

ekil 3.12: Bugnk Dnceye Gre nsan Vcudundaki Kan Dolam Modeli

ekil 3.13: Bugnk Dnceye Gre, nsan Vcudundaki Bbrekler ve Boaltm Sistemi

Galenosun bir dier almas da bbreklerle ilgilidir. Bbreklerden kan reterleri balayarak, idrarn bbreklerde szldn ve kandaki zararl maddelerin bbrekler yardmyla dar atldn grn ileri srmtr. Bugnk dnceye gre ise, (ekil 3.13) bbrekler kandaki reyi szmektedir. drarn szlmesi ilemi ise, mesanede gerekletirilmektedir. Galenosun bunlar kadar nemli bir ok almas vardr. Hastalklarn tedavisinde bitkisel ilalar kullanmtr.

Galenosun kan dola m modelini ekil 3.12de gsterilen bugnk kan dola m modeliyle kar la trarak, nemli farklar aklaynz. Yine Galenosun bbreklerin al mas ile ilgili d ncesini, bugnk d ncelerle kar la trnz.

Kozanl Dioscorides
Roma dneminde, tp ve zellikle askeri tp alannda almalar yaplarak, tedavi edici ilalar snflandrlmtr. Bu dnemin M.S. birinci yzyla isabet eden dneminde Neron ordusunda hekim olarak da alm,ve Anadoludaki Anavarza (Kozan)da yaam, Materia Medicada (Tbbi Bitkiler) tbbi bitkiler hakknda ksa bilgiler verilerek, bunlarn nerelerde bulunduklar ve hangi hastalklara iyi geldii konusunda bilgiler verilmitir. Dioscoridesin verdii bitki adlarndan ou bugn bile kullanlmaktadr. Fakat verilen bilgiler, tam olarak belirleyici olamamtr. ekil 3.15de verilen resim, Materia Medicann Arapa evirisinden alnm bir rnektir. Bu resimlerden yararlanarak, tbbi bitkilerden bazlarn tanmlamak mmkn olabilmitir.

ekil 3.14: Dioscorides (M.S.40-90)

ekil 3.15: Dioscoridesin Arapa evirisinden Bir Sayfa

66

Dioscorides tbbi bitkilerin yan sra, doada bulunan baz doal talarn (rnein lapis lazuli) ve hayvansal gdalarn (rnein bal ve st) tedavide kullanlmas zerinde de almalar yapmtr. Materia Medica sonraki yzyllarda Arapaya evrilerek Hristiyan ve Mslman hekim ve eczaclar tarafndan el kitab olarak kullanlmtr.

Vitrivius
Roma dneminin en nemli mhendis ve mimarlarndan olan Vitrivius, M.. 80 ile M.. 15 yllar arasnda yaamtr. Vitriviusun ekil 3.16da arkadalarna sunulmas tasvir edilen ve M.. 25 de kaleme ald nemli yapt De Architectura Libri Decem (Mimarlk zerine On Kitap), yalnz M.S. onaltnc yzyln en nemli mimar olan Palladioyu deil, Ortaa sonu ve Rnesans dnemi mimarlar, hatta onsekizinci yzyl ngiliz mimarisini de derinden etkilemitir. Bu eser, Roma mparatoru Augustusa adanm olup, M.. 31 deki i savatan sonra Romann yeniden inas konusunu ele almtr. Augustusun vey babas Julius Caesarn lmnden sonra, Vitrivius, i sava srasnda kullanlan mancnklarn yapm ve onarm konusunda grevlendirilmitir. Roma ordusunun silahlarnn bakm, kpr ve tama aralar yapmndan sorumlu mhendisler arasnda yer almt.

ekil 3.16: Vitriviusun de Architectura Libri Decem Isimli Eserini Arkadalarna Sunmasyla lgili Canlandrma

De Architectura Libri Decem adl eser, aadaki on kitaptan oluuyordu: I.Kitap: Mimar ve Mimarlk II. Kitap: naat Malzemeleri III.Kitap: yon, Dor ve Korinthos Yap Dzenleri IV.Kitap: Tapnak Trleri ve Dzenleri V.Kitap: Kamu Binalar VI.Kitap: klim ve Konut Arasndaki likinin Belirlenmesi VII.Kitap: Sva ve Sva cilii VIII.Kitap: Su Kaynaklar IX.Kitap: Astronomi, Gne ve Su Saatleri X.Kitap: Makineler ve Sava Aralar Birinci kitap, mimarlk eitimi iin gereken geni bilgileri anlatmaktadr. yi bir mimarn, st dzey bir eitim grm ve kendini iyi tantabilen, binalarn rnein ekil 3.17deki gibi yatay kesitlerini, perspektif grnmn baarl bir teknik ressam gibi izebilme zelliklerine sahip olmas gerektiinden sz eder. Bunun yan sra, geometrik yaplar ve aritmetikte uzmanlam olan baarl bir matematiki olmas, binalarn giriinde yer alan heykeller ve duvar sslemelerindeki mitolojik ve destans figrleri iyi seebilmek iin, bu alanda ok kitap okumas gerektiinden de sz eder. Ayrca, eitli felsefe dallar, doa bilgisi, ahlak bilgisi,akustik ve mzik kuramlar, tptaki halk sal, hukukta iyi yetimi olmas gerektiini aklar. Kanalizasyon sistemleri, aydnlatma konulardaki yasal bilgileri iyi bilerek, bu konularda anlamazlk yaratmayacak ekilde szleme yapabilmelidir. ehirler ve yerleim yerlerinin yer belirlemesinde pusula olmakszn, belirlenmesinde, gne ve yldzlardan yararlanabilecek astronomi bilgisine sahip olmas, deiik enlem dereceli yerlerde gne saatlerini kullanabilmesini nermitir. Btn
67

bu bilgilerin, bina tasarm, malzemelerin dayanm gibi alanlarda olmazsa olmaz bilgiler olduunu belirtmitir. Kitabn kalan ksmnda, mimarlarn balangtaki problemi olan bina yeri seimini, srekli esen rzgarlarn ynn, blgedeki inaata uygun malzemelerin saptanmasn aklamtr.

ekil 3.17: Vitriviusun Bir Yunan Evi Tasarm

kinci kitap, ilkel kerpi barakalardan balayarak,bina yapmnn geirdii deiiklikler zerinde durmaktadr.Yaplarn inasnda kullanlan temel inaat malzemelerini yle sralar: Gnete kurtulmu ve frnlanm tula, kum, kirele birlikte, hafif, salam ve suya dayankl imento yapmnda kullanlan Napoli yaknlarnda kartlan volkanik toz olan Pozzolana. Yaplarda kullanlan ta eitleri ise yle sralanr: Mermer, gzenekli bir ta olan pomza ta, kum ta, sabun ta. Bunlarn dnda, duvar yapmnda kullanlan eitli yntemlerden bahsedilmektedir. nc ve drdnc kitaplarda ise, yon, Dor, Korinthos yap dzenleri aklanarak, tapnak yapm, tasarm ve sslenmesi konular zerinde durulmutur. Beinci kitapta, mahkeme yeri olarak kullanlan yarm daire biimindeki bazilika, hamam gibi halka ak yaplar tantlmtr. Tiyatro binas tasarmnda akustik sistemin oluturulmasnda sesi yanstc kpler ele alnmtr. Altnc kitap ise, ehir evleri, kr kkleri, iftlik yaplarnn tasarmnda, iklimin bina tasarmna etkisini iermektedir. Yedinci kitapta, i ve d ssleme, sva hazrlama, renkli malzemeleri ele alnmtr. Sekizinci, dokuzuncu ve onuncu kitaplarda inaatla ilgili olmayan nemli konular zerinde durulmutur. Sekizinci kitap, su kaynaklarnn kullanlmasyla ilgili mhendislii, dokuzuncu kitap, astronomi, akustik ve zaman lme aralarn, son kitap ise, vinler, su pompas, su arklar, mancnk ve dier sava sistemlerini aklamaktadr. ekil 3.18de gsterilen ve Vitriviusun De Architectura Libri Decem adl eserinde tanmlad Vitrivius Adam figr olup, Leonardo Da Vinci tarafndan 1487de izilmi, insan vucudunun bir ember ve kare yardmyla oluturulan geometrisinden yararlanlarak elde edilen oranlarn canlandran bir eskiz almas hakknda bilgi verelim. Vitrivius adam figr, insan vcuduna ait geometrik oranlar ve lm bilgilerini tanmlamaktadr. Eserde geen insan vcudu ile ilgili bilgileri ieren, ekil 3.18de tanmlanan Vitrivius adamna ilikin oranlar aadaki gibi sralayabiliriz: Avu ii (palm) drt parmak geniliktedir. Ayak (foot) taban yzeyi drt parmak geniliktedir. Dirsekten orta parmak ucuna kadar olan uzaklk (cubit), alt avu ii uzunluktadr. Dirsekten orta parmak ucuna kadar olan uzakln (cubit) drt kat, bir insan boyu kadardr. Bir insan boyu, yirmidrt avu ii genilii (palm) kadardr.

68

ekil 3.18: Leonardo Da Vinci Tarafndan 1487de izilmi, Vitrivius Tarafndan Insan Vucudunun Bir ember ve Kare Yardmyla Oluturulan Geometrisinden Yararlanlarak Elde Edilen Oranlarn Canlandran Bir Eskiz almas (Vitrivius Adam)

Yana alm kollarn ular arasndaki uzaklk, adamn boyu kadardr. Alnn st tarafndan alt dudaa kadar olan uzunluk, adamn boyunun onda biri kadardr. ene altndan alnn st tarafna kadar olan uzunluk, adam boyunun sekizde biridir. Gsn st tarafndan alnn st tarafna kadar uzunluk, adam boyunun yedide biridir. Omuzun en byk genilii, adam boyunun drtte biridir. Alnn st tarafndan meme ularna kadar uzunluk, adam boyunun drtte biridir. Dirsekten koltuk altna kadar uzunluk, adam boyunun sekizde biridir. Kar uzunluu, adam boyunun onda biridir. Penisin bulunduu nokta, adamn vcut merkezidir. Ayak uzunluu, adam boyunun yedide biridir. Ayak tabanndan dize kadar uzunluk, adam boyunun drtte biridir. Diz altndan penise kadar uzunluk, adam boyunun drtte biridir. ene altndan buruna kadar uzunluk, yz boyunun te biridir. Ka ile alnn st tarafna uzunluk, yz boyunun te biridir. Kulak boyu, yz boyunun te biridir.

Yukarda sralanan oranlar ve vcuda ait lmler, mimarlkta bina tasarmnda, insanlarn yaam alanlarn izerken olduu kadar, Leonardo da Vincinin yapt eskiz almasnda olduu gibi, insan vcudunu ieren resimlerde ok kullanlabilen bilgileri iermektedir.
69

Vitriviusun adam figrnden, Leonardo da Vinci, sizce, nerede yararlanm olabilir?

Varro
Roma dnemine zg gelimelerden biri de, eitli alanlardaki bilgi edinme ihtiyalarn gidermek amacyla, ansiklopedi ad verilen eserlerin yazlmasdr. lk ansiklopediler, zel alanlardaki o zamana kadarki bilgilerin bir araya getirildii ekilde tasarlanmt. Ansiklopedi yazarlarnn ilklerinden biri olan Varro, M.. 116 ile M.. 27 yllar arasnda hareketli bir yaam srmtr. Bir ok savalara katlm, Julius Caesarn ktphanesindeki kitaplarn dzenlenmesi iinde almtr. Yaam boyunca yazd yedi eserden en nemlisi olan Disiplin, dokuz blmden oluuyordu. Her blm farkl bilim dallaryla ilgili yazlmt. Bunlar srasyla, Dilbilgisi, Tartma ve kna Etme Sanat (Diyalektik), Hitabet Sanat (Retorik), Geometri, Aritmetik, Astronomi, Mzik, Tp, Mimarlk eklindedir. Ortaadaki yksek retim kurumlarnda, bu blmlerden, son ikisi olan tp ve mimarlk karlarak, geride kalan yedi blmn ilk trivium (l), dier drd kuadrivium (drtl) adyla birletirilerek, dzenlenmi hali ders kitab olarak okutulmutu. Varro, hastalklarn, gzle grlemiyecek kadar kk hayvancklar vastasyla bulatklarn ifade etmiti. Havada, suda yzen bu hayvancklar, insanlarn az ve burnundan vucuda girmek suretiyle, tehlikeli hastalklara yakalanmaya neden oluyorlard. Yaamla ilgili dnce tarz yleydi: Devletler de tpk insanlar gibi, doarlar (yani kurulurlar), byrler, geliirler ve sonunda kerler (yani lrler).

ROMA DNEM TEKNOLOJS


Roma dnemi, ok etkileyici teknolojilerin gelitirildii bir zaman dilimidir. Baka kltrlerin benimsenerek, birletirilmesi asndan, becerikli olmasna karn Roma Uygarl yeniliki ve ilerlemeci saylmaz. Romallara ait bir ok yenilik Antik Yunan Dneminde tasarlanmt. Yeni dncelere pek rabet edilmezdi. Roma mparatorluu, byk bir aileyi akllca ynetebilen, az iyi laf yapan kuvvetli bir asker gibi kabul edilirdi. Roma hukukunda, dnce baznda bir mlkiyet ve bulularn desteklenmesiyle ilgili bir yasa bulunmuyordu. Bilim adam ve mhendis gibi kavramlar yoktu ve ilerlemeler, teknolojileri ticaret srr gibi gizleyen kskan sanatkarlara havale edilmiti. Yine de bir ok yaam etkileyen teknolojik aama ortaya atld. Bu gelimeler, Roma hakimiyetine ve Avrupa zerine etkisine katkda bulunmulardr.

http://www.turkcebilgi.com/ansiklopedi/antik_roma Bu dnem ierisindeki mhendislik, Roma teknolojisinin stnlnde ve gelimesinde, byk bir paya sahipti. Yzlerce arena, yol, kpr, su yolu, hamam ina edilmiti. Bu dnem ierisinde, Kolezyum, Panteon gibi bir ok ant ina edilmi olup, Roma mhendislii ve kltrnn mirasn bugn de yaatmaktadrlar (ekil 3.19). Roma mimarisi, slup bakmndan klasik Yunan mimarisiyle iiedir. Roma ve Yunan binalar arasnda ok sayda fark olmasna ragmen, Roma mimarisi, Yunanistann klasik, formule edilmi tasarmlar ve orantlarndan ok etkilenmi bulunmaktadr. Romallar, M.. birinci yzylda saysz zgn mimari tasarma olanak veren betonu kullanmaya balamlardr. Bunun yansra, M.. 50 ylna yakn dnemde, Suriyede kefedilen cam fleme ilemini kefettiler. Roma ordusunun Yunanistan seferinden sonra, mozaik rneklerinin getirilmesiyle, mozaik de imparatorluk snrlarnda ok populer hale geldi.

70

ekil 3.19: Romadan Bir Ant Yap rnei Olan Collesium

ekil 3.20: Romay Gney talyaya Balayan ve Bugnde Kullanlmakta Olan Via Appia Yolu

Betonun kullanlmas, dayankl Roma yollarnn yapmna olanak salamtr. Bu yollardan bir ou, Romann knden bin yl sonra bile kullanlmaktayd. Geni ve etkin bir ulam ann ina edilmesi, Romann gcn ve nfuzunu olduka arttrmtr. Balangta askeri amalarla, Roma askerlerini hzl biimde bir yerden bir yere nakletmek iin ina edilen bu yollarn sonradan ok byk ekonomik deer kazandrdklar grlmtr. Bu durum, Romay bir ticari kavak haline getirmitir (ekil 3.20). Yollar zerinde, mola yerleri, gereken yerlerde kprler ina edilmiti (ekil 3.21), Kuryeler yoluyla nakliyatn yirmidrt saatte sekizyz kilometre yol alabilecek ekilde, vardiyal at kullanma sistemini kurmulard.

http://en.wikipedia.org/wiki/Roman_technology

ekil 3.21: M.S. Birinci Yzylda ina edilmi, Fransadaki Vaison la Romainedeki Romallar tarafndan yaplm kpr

ekil 3.22: Segoviyadaki suyollar

Romallar, ehirler, sanayi blgeleri ve tarm alanlarna su salamak amacyla, ok sayda su yollar yapmlardr. rnein Roma, toplam uzunluu yz elli kilometre olan on bir su yoluyla besleniyordu. Su yollarnn byk bir ksm yer altndayd, yalnzca kk bir blm, kemerlerlerle desteklenecek ekilde yer zerinde bulunmaktayd (ekil 3.22). Yerekimi etkisiyle alan su yollar, ok byk miktarda su tayabiliyordu. Bazan da elli metreden daha derindeki suyun yukar karlmas iin sifonlar kullanlrd. Romallar, salk koullar asndan da byk gelimeler gerekletirmilerdi. Thermae adyla bilinen Roma hamamlar ok nlyd. Hamamlar hijyen salamalarnn yan sra, sosyal amalara da hizmet etmekteydiler. Bir ok Roma evinde, tuvalet, boru ile boaltm tesisat ieren Cloaca Maxima ad verilen karmak kanalizasyon sistemleri vard. Baz tarihilere gre, kanalizasyon ve boru tesisatnda kullanlan kurunun doumlarda azalmaya, toplumda bireylerin g kaybna neden olmasnn kurun zehirlenmesinden ileri geldiini ileri srdkleri bilinmektedir. Bu durum, Romann kn hazrlayan nedenler ierisinde saylmaktadr.

71

zet
Antik Yunan ve Helenistik dnemlerdeki, evrende olan biteni sorgulama ve insan aklyla birletirerek yorumlama, yani insan akln kullanma yoluyla dnce sistemleri oluturmaya ynelik bilimsel gelimelerin yerini, Roma dneminde, teknolojik gelimelerin arlkta olduu gelimeler almtr. Yani, Roma dnemi, insann daha rahat bir mr srmesini amalayan teknolojik gelimelerin younlukta olduu bir zaman dilimidir.Bu dnem ierisinde, ehircilik, hukuk, devlet ynetimi ve askerlik alannda bugn bile, rnek alnabilecek baarlara imza atlmtr. Epikuros, M.. 340 ile M.S. 270 arasnda yaam Helenistik dnem dnrlerinden biri olup, Sisam adasnda domutur. Aristotelesin lmnden sonra kurulan Stoaclk ve Epikrclk eklindeki iki okuldan birinin kurucusudur. Ahlak felsefesi ve bilgiye olan yaklamnda kukuculuk olarak zetlenebilen dncesi M.S. drdnc yzyla kadar etkisini srdrmtr.Atomsal evren dnrlerinden dersler almtr. Epikurosun ahlak felsefesinin ana dncesi, mutluluk, amac, insanin mutlulua giden yolunu aratrmaktr. talyann Como ehrinde M.S. 23 ylnda doan Plinius, Romada eitim grmtr. Askerlik grevi srasnda, suvarilerin cirit kullanmasyla ilgili bir kitap yazmtr. Otuz yalarnda, askerliini tamamladktan sonra, Romaya yerlemitir. Burada hem hukuku hem de yazarlk yapmaya devam etmitir. Gzel sanatlar tarihini ele alan eseriyle sanat tarihileri tarafndan tannmaktadr. Bilim dnyas ise, onu, Naturalis Historia (Doa Aratrmalar) adl eseriyle tanmaktadr. Ansiklopedi olarak da isimlendirilebilen bu eserin yazlmasnda, yararland yazar says 473 olup, eitli konularda toplad veri saysnn 35.000 civarnda olduu sylenmektedir. Kulland verilerin her zaman gvenilir olmad grlmtr. Eserinde uydurma ve gvenilir konular birbirine karm vaziyettedir. Bu hatalarna ramen, bu eser, mkemmel bir derlemedir, yzyllar boyunca, doadaki olaylara kar ilgiyi ekmesi bakmndan nemlidir. Menelaus, M.S. 70 ve M.S. 140 yllar arasnda, skenderiyede yaam, matematik, astronomi ve fizik almalar yapm Yunanl bir bilim adamdr. Yay uzunluklarnn llmesi ve kre yzeyine izilen genlerle ilgili alt ciltten
72

oluan eseri vardr. Bu kitabnda, kresel genlerin tanm ve zelliklerini tanmladktan sonra, Menelaus Teoremi olarak tannan, dzlemsel ve kresel genlerle ilgili kesenler teoremini aklar. Diophantos, M.S. 214 ile M.S. 298 yllar arasnda skenderiyede yaam nl bir matematikidir. M.S. nc yzylda Roma toplumu bilimsel gerileme dnemini yaarken, ayrcalkl bir bilim adam olmutur. Yazd Aritmetik kitabnn ierisinde bir blm cebire ayrarak, ilk kez cebirsel ifadeleri yazarken sembolleri kullanmtr. Bir deneye ait verilerle izilen grafikte bulunan birok noktadan geen en uygun erinin/dorunun denklemini bulma amacna ynelik yaplan istatistiksel ilemlerde, Diophantos Analizinden yararlanlarak gelitirilen bilgisayar programlarnn bulunduu bilinmektedir. M.S. 85 ile M.S. 165 yllar arasnda, skenderiyede yaam olan Batlamyus (Yunanca adyla Klaudyos Ptolemaios), astronomi, matematik, corafya, optik dallarnda almalar yapm bir bilim adamdr. Fakat en ok astronomi alanndaki almalar ile tannmaktadr. Yaad dneme kadar olan astronomi bilgilerini Mathematike Syntaxis (Matematik Sentezi) isimli bir kitapta toplamtr. Bu eser daha sonra, Megale Syntaxis (Byk Sentez) adyla anlm ve Arapaya el Mecisti adyla evrilmitir. Arapadan Latinceye evrildiinde ise ad Almagest olarak deimitir. Batlamyus, Almagest isimli bu eserinde, dnyay evreleyen gkyz ile ilgili olgular tantmak iin gereken geometrik bilgileri vermektedir. Aristoteles fiziini baz alan bu kitapta, evren kre eklinde olup, yerkre bu evrenin merkezinde hareketsiz durmaktadr.Batlamyusa gre, yer hareket etmi olsayd, yeryzndeki herey uzaya salacakt ve yer krede dalacakt. Ay, Gne, Merkr, Vens, Mars, Jpiter, Satrn ve sabit yldzlar yerin etrafnda, dairesel yrngeler zerinde, sabit hzlarla dnmektedir. Sabit yldzlar ise evrenin sonunda yer almaktadr. Yer merkezde kabul edilirse, gk cisimlerinin rnein ay ve gnein yer olan uzaklnn deimesini aklamak olanaksz olacaktr. Bu nedenle Batlamyus, evren modelinde, yeri evrenin merkezinden biraz uzaklatrmtr. Bu modele klasik astronomide, Dmerkezli Dzenek (ya da Eksantrik) ad verilir (ekil 3.7). Bunun yansra Batlamyus ekil

3.8deki gibi embermerkezli Dzenek ad verilen bir baka model daha gelitirmitir. embermerkezli Dzenek (ya da Episikl) modelinde, gk cisimleri, yeri merkez kabul eden ember eklindeki yrnge zerinde merkezi hareket eden kk emberler zerinde hareket ederler. Batlamyus, hava, cam, su gibi farkl ortamlarda n krlmasna ait gelme ve krlma alarna ilikin tablolar hazrlamtr, fakat sonralar kk alar dnda, bu deerlerin deneylerle uyumad grlmtr. Btn bunlarn yan sra, Babilli ve Yunan astronom ve astrologlar tarafndan elde edilmi bilgileri sistemli hale getirerek, Tetrabiblos (Drt Kitap) adl bir kitap hazrlam, gezegenlerin nitelikleri ve etkileri, burlarn etkileri, uurlu ve uursuz gnlerin belirlenmesi gibi astroloji bilgilerini biraraya getirmitir. Strabon, M.. 64 ile M.S. 24 yllar arasnda, Amasyada yaam ve corafya konusunda alm bir bilim adamdr. Anadolu ve evresinde yapm olduu geziler srasnda edindii bilgileri onyedi blmden oluan Corafya isimli kitapta toplamtr. Gezdii grd yerler olan spanya, ngiltere, talya, Yunanistan, Anadolu, Karadeniz, Hazar Denizi, Mezopotamya, Suriye, Arabistan, Msr, ran, Hindistan anlatmasnn yansra, bu yrelerle ilgili tarihi olaylardan da bahsetmitir. Bu eserinde Dnyada bir okyanus bulunduunu ve daima batya gidildiinde Hindistana varlabileceini de anlatmtr. Bu kitaptaki bilgiler, ansiklopedik bilgilerden te bir anlam tamyordu, yalnzca Dnyann genel grnmn tantyordu. Matematiksel corafyaya nem vermeksizin rastgele yapt izimler eklindeki Avrupa (ekil 3.9) ve Dnya (ekil 3.10) haritalarn izerek, gittii yerlerdeki da ova, deniz gibi eitli yeryz ekilleri, toplumsal yaplar ele almt. Lucretius, M.. 95 ile M.. 55 yllar arasnda yaam ve Sisam adasnda domu, Atomsal Evren Kuramnn yansra Stoaclk ile Epikrclk dnce akmlarn benimsemi Roma dnemi dnrlerindendir.En nemli eseri olan De Rerum Naturada (Varlklarn Doas zerine), varlklarn nasl olutuunu aratrarak, varl madde ve boluk olmak zere iki paraya ayrarak, bunlardan maddenin atomlardan meydana geldiini ifade etmitir. Milata yakn yllarda yaam olan Celcus, tp alannda alm bir bilim adam, dnr ve
73

nl hatiplerden biridir. Sekiz ciltten oluan De Re Medicana (Tbbi Konular Hakknda) isimli bir tp alannda bir kitap yazmtr. Bu kitabn birinci cildinde, tp alanndaki ekolleri tanttktan sonra, ikinci, nc, drdnc ciltlerinde ise eitli hastalklarn tehis ve tedavisi, beinci ve altnc ciltlerde farmakoloji yani ila bilimi, yedinci ciltte, cerrahi, son ciltte ise kemik hastalklar zerinde durulmutur. Roma dnemindeki nemli tp adamlarndan biri olan Efesli Rufus ise, nsan Vucudunun Paralarnn simleri Hakknda, nsan Vucudunun Anatomisi, Nabz Hakknda, Bbrek ve Mesane Hastalklar Hakknda gibi kitaplar kaleme almtr. Bunlarn yansra gz ve gz yaps ile ilgilenerek, gz merceini incelemitir. Galenos, M.S. 120 ile M.S. 200 yllar arasnda skenderiyede yaam ve onaltnc yzyla kadar Avrupada etkisini srdrm nemli bir tp adamdr. Anatomi ve fizyoloji alannda almalar yapm, kendinden nceki almalardan yararlanarak iyi bir sentez oluturmutur. Anatomi ve fizyoloji alanndaki almalarn, maymun ve domuz vcutlar zerinde yaparak, baz kas ve i organlar hakknda bilgiler edinmitir. Maymun ve domuz vcutlar, insan vucutuna benzemedii iin, almalarnda bir ok hataya rastlanmtr. Dioscorides, Roma dneminde, tp ve zellikle askeri tp alannda almalar yaplarak, tedavi edici ilalar snflandrlmtr. Bu dnemin M.S. birinci yzyla isabet eden dneminde Neron ordusunda hekim olarak da alm,ve Anavarza (Kozan)da yaam, Materia Medicada (Tbbi Bitkiler) tbbi bitkiler hakknda ksa bilgiler verilerek, bunlarn nerelerde bulunduklar ve hangi hastalklara iyi geldii konusunda bilgiler verilmitir. Dioscoridesin verdii bitki adlarndan ou bugn bile kullanlmaktadr. Fakat verilen bilgiler, tam olarak belirleyici olamamtr. ekil 3.15de verilen resim, Materia Medicann Arapa evirisinden alnm bir rnektir. Bu resimlerden yararlanarak, tbbi bitkilerden bazlarn tanmlamak mmkn olabilmitir. Roma dneminin en nemli mhendis ve mimarlarndan olan Vitrivius, M.. 80 ile M.. 15 yllar arasnda yaamtr. Vitriviusun ekil 3.16da arkadalarna sunulmas tasvir edilen ve M.. 25 de kaleme ald nemli yapt De Architectura Libri Decem (Mimarlk zerine On Kitap), yalnz M.S. onaltnc yzyln en nemli mimar olan Palladioyu deil, Ortaa sonu ve

Rnesans dnemi mimarlar, hatta onsekizinci yzyl ngiliz mimarisini de derinden etkilemitir. Bu eser, Roma mparatoru Augustusa adanm olup, M.. 31 deki i savatan sonra Romann yeniden inas konusunu ele almtr. Augustusun vey babas Julius Caesarn lmnden sonra, Vitrivius, i sava srasnda kullanlan mancnklarn yapm ve onarm konusunda grevlendirilmitir. Roma ordusunun silahlarnn bakm, kpr ve tama aralar yapmndan sorumlu mhendisler arasnda yer almt. Varro, M.. 116 ile M.. 27 yllar arasnda hareketli bir yaam srmtr. Bir ok savalara katlm, Julius Caesarn ktphanesindeki kitaplarn dzenlenmesi iinde almtr. Yaam boyunca yazd yedi eserden en nemlisi olan Disiplin, dokuz blmden oluuyordu. Her blm farkl bilim dallaryla ilgili yazlmt. Bunlar srasyla, Dilbilgisi, Tartma ve kna Etme Sanat (Diyalektik), Hitabet Sanat (Retorik), Geometri, Aritmetik, Astronomi, Mzik, Tp, Mimarlk eklindedir. Ortaadaki yksek retim kurumlarnda, bu blmlerden, son ikisi olan tp ve mimarlk karlarak, geride kalan yedi blmn ilk trivium (l), dier drd kuadrivium (drtl) adyla birletirilerek, dzenlenmi hali ders kitab olarak okutulmutu. Roma dnemi, ok etkileyici teknolojilerin gelitirildii bir zaman dilimidir. Baka kltrlerin benimsenerek, birletirilmesi asndan, becerikli olmasna karn Roma Uygarl yeniliki ve ilerlemeci saylmaz. Romallara ait bir ok yenilik Antik Yunan Dneminde tasarlanmt. Yeni dncelere pek rabet edilmezdi. Roma mparatorluu, byk bir aileyi akllca ynetebilen, az iyi laf yapan kuvvetli bir asker gibi kabul edilirdi. Roma hukukunda, dnce baznda bir mlkiyet ve bulularn desteklenmesiyle ilgili bir yasa bulunmuyordu. Bilim adam ve mhendis gibi kavramlar yoktu ve ilerlemeler, teknolojileri ticaret srr gibi gizleyen kskan sanatkarlara havale edilmiti. Yine de bir ok yaam etkileyen teknolojik aama ortaya atld. Bu gelimeler, Roma hakimiyetine ve Avrupa zerine etkisine katkda bulunmulardr.

74

Kendimizi Snayalm
1. Aadakilerden hangisi Epikurosun savunduu dncelerden deildir? a. nsan, tanr kurtulmaldr. ve lm yaraan korkusundan insani iliki 5. I. Gelme ve krlma alar birbirine eit deildir, fakat aralarnda nicel bir iliki vardr. uzantsnda elde edilir.

II.Grnt, gzden kan bir nn III.Gneten kan nlar atmosferden


geerek dnyaya ularlar. Yukardaki ifadelerden hangisi/hangileri Batlamyusun Diyoptrik (Krlma) isimli eserinde bulunmaktadr? a. b. c. d. e. 6. Yalnz I Yalnz II Yalnz III I ve II I, II ve III I. nsan Vucudunun Anatomisi II. Evrenin Yaps III. Hitabet sanat (Retorik) Yukardaki eserlerden hangisi/hangileri Efesli Rufusa aittir? a. b. c. d. e. Yalnz I Yalnz II Yalnz III I ve II I, II ve III

b. Dostluk, bilgelie biimidir.

c. nsan, ldkten sonra dirilecektir. d. lmden korkmak anlamszdr. e. nsan ruhu maddesel nitelie sahiptir 2. ok kr, Romallar, Yunanllar gibi yararsz iler peinde komamlardr sz, aadaki dnrlerden hangisine aittir? a. Epikuros b. Vitrivius c. iero d. Lucretius e. Strabon 3. Naturalis Historia (Doa Aratrmalar) adl ansiklopedik eserin yazar aadakilerden hangisidir? a. Zenon b. Menelaus c. Plinius d. Archimedes e. Strabon 4. I. II. Omuzun en byk genilii, adam boyunun drtte biridir. Kulak boyu, yz boyunun te biridir.

III. nsan ruh ve maddeden olumutur. Yukardaki ifadelerden hangisi/hangileri Vitrivius adamn tanmlayan zelliklerdendir? a. Yalnz I b. Yalnz c. Yalnz III d. I ve II e. I, II ve III

7. Materia Medica isimli eseri, sonraki yzyllarda Arapaya evrilerek Hristiyan ve Mslman hekim ve eczaclar tarafndan el kitab olarak kullanlm olan bilim adam aadakilerden hangisidir? a. b. c. d. e. Varro Galenos Dioscorides Vitrivius Lucretius

75

8. Disiplin adl eseri, dokuz blmden oluuyordu. Bunlar srasyla, Dilbilgisi, Tartma ve kna Etme Sanat (Diyalektik), Hitabet Sanat (Retorik), Geometri, Aritmetik, Astronomi, Mzik, Tp, Mimarlk eklindedir M.. 116 ile M.. 27 yllar arasnda yaam bu bilim adam aadakilerden hangisidir? a. Strabon b. Etiam c. Vivam d. Varro e. Plinius 9. Batlamyusun, evren modelinde, yeri, evrenin merkezinden biraz uzaklatrma nedeni aadakilerden hangisidir? a. Gezegenlerin dnyadan grlemeyileri b. Gezegen yrngelerinin elips eklinde olmas c. Gezegenlerin parlaklk ve byklklerinin deimesinin aklanamay d. Mevsimlerin meydana geliinin aklanamay e. Evren modelini, Aristotelesin evren modeline uygun hale getirmek istemesi 10. M.. 95 ile M.. 55 yllar arasnda yaam olan Lucretiusun en tannm eseri, aadakilerden hangisidir? a. De Re Medicana (Tbbi Konular Hakknda) b. Architectura Libri Decem (Mimarlk zerine On Kitap) c. Naturalis Historia (Doa Aratrmalar) d. Materia Medicada (Tbbi Bitkiler) e. De Rerum zerine) Natura (Varlklarn Doas

Kendimizi Snayalm Yant Anahtar


1. c Yantnz yanl ise Epikrclk ve Stoaclk balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 2. c Yantnz yanl ise Giri balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 3. c Yantnz yanl ise Plinius balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 4. d Yantnz yanl ise Vitrivius balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 5. d Yantnz yanl ise Batlamyus balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 6. a Yantnz yanl ise Celcus ve Efesli Rufus balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 7. c Yantnz yanl ise Dioscorides balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 8. d Yantnz yanl ise Varro balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 9. c Yantnz yanl ise Batlamyus balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 10. e Yantnz yanl ise Lucretius balkl konuyu yeniden gzden geiriniz.

76

Sra Sizde Yant Anahtar Sra Sizde 1


Diophantosun ya x olmak zere, aadaki denklemi kurabilirsiniz:             Bu denklemi zdnzde x=84 bulabilirsiniz.

Yararlanlan Kaynaklar
Yldrm,C.(1983).Bilim Tarihi, stanbul,Remzi Kitabevi. Ronan, C.A. (2003). Bilim Tarihi, Dnya Kltrlerinde Bilimin Tarihi ve Gelimesi, (eviri; E.hsanolu ve Feza Gnergn) Ankara,Tbitak Yaynlar Akademik Dizi. Tekeli, S., Kahya, E., Dosay, M., Demir, R., Topdemir, H.G., Unat, Y., Aydn, A.K.(2007) Bilim Tarihine Giri, Ankara, Nobel Kitabevi Akdoan, C. (1993), Bilim Tarihi, Eskiehir, Anadolu niversitesi Ak retim Fakltesi Yaynlar. Topdemir, H.G.(2008), In yks, Ankara, Tbitak Yaynlar. Landels, J.G.(1996), Eski Yunan ve Romada Mhendislik,(eviren B.Bak) Ankara, Tbitak Yaynlar. Topdemir, H.G., (2012). Roma Dneminde Mimarlk: Vitrivius, Bilim ve Teknik, Say 530, Ankara, Tbitak Yaynlar. Tekeli, S., Kahya, E., Dosay, M., Demir, R., Topdemir, H.G., Unat, Y. (1997), Bilim Tarihi, Ankara, Doruk yaynlar. Topdemir, H.G., Unat, Y.(2012), Bilim Tarihi, Ankara, Pegem Akademi Yaynevi. Asimov, I,(1984) The History of Physics, New York, Walker and Company. http://www.nuveforum.net http://en.wikipedia.org http://www.turkcebilgi.com/ansiklopedi/antik_ro ma http://en.wikipedia.org/wiki/Roman_technology

Sra Sizde 2
Herona gre,gzden kan k nlar cismi aydnlatnca, o cisim grlebilir. Buna benzeyen durum, yer altndaki maden ocanda, madencilerin balnn n tarafna taklm Davy lambasnda vardr. Madenci nereye bakarsa, oras aydnlanaca iin, oray bu yolla grebilir.

Sra Sizde 3
Galenosa gore, kan dolam, karacierden balayarak, sa karnca gider, sa ve sol karncklar arasndaki deliklerden geerek, sol karnca gider. Oysa, bugnk kan dolam modelinde ise, kan dolam kalpten balar, sa kulakktan kan atardamar akcierlerdeki oksijenle birleerek, sol kulakktan temiz kan eklinde kalbe girerek tamamlanr. Temel farklardan biri k noktalar, dieri ise, Galenos modelinde, sa ve sol karncklar arasnda, delikli bir blge olduunun ifade edilmesidir. Galenos modelinde, bbrekler idrar temizlemektedir. Oysa, bugnk boaltm sistemi modelinde, bbrekler bulunmamakta ve bbrekler kandak reyi szmektedir.

Sra Sizde 4
Leonardo da Vinci, yapt resimlerde yer alan insan figrlerinde, Vitrius adamnda tanmlanan vucut paralarnn oranlarndan yararlanmtr.

77

4

Amalarmz
Karanlk a Gzlem Evleri

    

Bu niteyi tamamladktan sonra; Orta adaki bilim insanlarn tanmlayabilecek, Bu bilim insanlarnn Bilim ve Teknolojiye olan katklarn aklayabilecek, Orta adaki Bilim ve Teknoloji alanndaki gelimeleri tanmlayabilecek bilgi ve becerilere sahip olabilirsiniz.

Anahtar Kavramlar
Altn Oran Optik almalar Astronomi almalar Beyt-l Hikme Tp almalar Fibonacci Say Dizisi Hareketle lgili almalar Hayyam geni

indekiler
          Giri Orta a Hristiyan Dnyasnda Yaanan Bilimsel Gelimeler Orta a slam Dnyasnda Yaanan Bilimsel Gelimeler Orta a slam Dnyasndaki Bilimsel Kurumlar Orta a slam Dnyasndaki Matematik almalar Orta a slam Dnyasndaki Astronomi almalar Orta a slam Dnyasndaki Fizik almalar Orta a slam Dnyasndaki Kimya almalar Orta a slam Dnyasndaki Tp almalar Orta a slam Dnyasndaki Teknolojik almalar

78

Orta ada Bilim ve Teknoloji


GR
Antik a ve Modern a arasnda yer alan M.S. 395 ile M.S. 1450 arasndaki dneme, Rnesans dnrleri tarafndan Orta a ad verilmitir. Bu a, nitelik ve yap bakmndan farkl zellikler tayan iki zaman dilimini iermektedir. M.S. ikinci yzyldan sekizinci yzyla kadar olan dilim, Patristik Dnem ya da Karanlk a, sekizinci yzyldan onbeinci yzyla kadar olan dilim ise, Skolastik Dnemdir. Her iki zaman diliminde de hristiyanln savunularak, stn klnmas ne kmtr. Fakat zellikle, Patristik Dnemde bilime kar olan tutum daha dikkat ekicidir. Orta a Avrupasnda, Tanrnn evreni yoktan var ettii ve hereyin temelinde Tanrnn olduu eklindeki Hristiyanlk dncesi eklindeki gr hakimdir. Bu durumda, Orta a dncesinin temelinde, dinsel retilerin oluturduu dinsel bak vardr. Bu dinsel bak, Roma mparatorluunda Hristiyanln devlet dinleri arasna girmesiyle antik adaki klasik dnce karsnda g kazanmtr. Bu dncenin gl duruma geii, klasik dncenin yalnzca Hristiyanlkla rten ksmlarnn benimsenmesi onun dnda kalan ksmn benimsenmemesi sonucunu getirmitir. Antik Dnemde egemen olan bilginin stnl dncesinin, yani theoria nn yerini uygulamann yani praxis in stnl almtr. Bunun sonucunda, bilimin deer yitirmesi ve neminin ortadan kalk, bylece, bilime kar olan ve bilginin retilmedii karanlk dnem balamtr. Orta a dncesinin merkezine Hristiyanlk ve Tanr kavramlarnn yerletirilerek, klasik dncenin temeli olan doada olan biteni aratrmak ve doruyu bulmak yerine, dinsel dogmalar anlama, aklamaya ynelmek dncesi hakim olmutur. Orta a dnce sisteminde insan, yani birey (person), Hristiyanln emrettii ve yerine getirilmesi gereken sorumluluklar stlenen kiidir. Personalizm ad verilen bu dnce akmna gre, Tanr insann sahibidir. nsan insan sevmelidir, nk Tanr insan sevmektedir. Yani, Tanrya kar sorumluluklar olan insann dier insanlara kar da sorumluluklar vardr. Tanrnn yaratt evrenin her gesi birbiriyle ilikilidir, yani evren muhteem bir organizmadr. Her genin bir amac vardr, insan da bu evrende bulunduu iin, bir ama uruna Tanr tarafndan yaratlmtr. Ortaa felsefesi, Hristiyan dnrlerin, antik dnem felsefesi karsnda yer alarak, onu yok etmek eklindeydi. M.S. II. yzyl ile VIII. yzyl arasndaki Patristik dnem felsefesi, putperestlie kar Hristiyanl savunma amacn gtmtr. Bilim tarihi asndan nemsiz olan bu dnemin karakteristik zellii, teoloji almalarnn youn oluudur. Bu dnem ierisinde yaanan gelimeler, antik felsefenin gerek yznn anlalmas asndan nemlidir. Bu felsefeyi savunanlar zerinde, yaamlarn ortadan kaldracak boyuta varan basklar sonucu, Avrupa lkelerini terkederek, slam lkelerine snan dnrler, beraberinde getirdikleri Antik Yunan Dnemi eserlerini Latinceden Arapaya evirmilerdir. Bu eserlerin okunmasyla balayan slam lkelerindeki entellektel gelime, slam Uygarlnn oluumunda byk rol oynamtr. Akdeniz kylarndaki topraklarda yerleik durumdaki Yunan, Roma ve Hristiyan kltrleri Mslmanlarn dikkatini ekerek, bu yreleri fethetmelerine yol amtr. nemli kltr merkezlerinden olan skenderiye, M.S.642de Mslmanlarn eline geerek, Avrupadaki Karanlk a Dneminde slam topraklar randan Gney Akdeniz kylarna, spanyaya kadar genilemitir. Bylece slam Dnyas gerek anlamda Aydnlk a yaamaya balad ve M.S. VIII. Yzylda dnyann entelektel anlamda liderliini ele geirdiler. Bu dnem ierisinde, Mslman bilim adamlar, bilim ve teknolojiye ciddi anlamda katkda bulunmulardr.
79

ORTA A HRSTYAN DNYASINDA YAANAN BLMSEL GELMELER


M.S.VIII. yzylda balayan Skolastik Dnemdeki en nemli gelime, niversitelerin ve entellektel kltrn kurulmasnda rol oynayan iki nemli ge olan bilim ve felsefenin oluumuna scak bakan tarikatlarn kurulmasdr. Bu dnem ierisinde, bilimin gelimesini byk lde etkileyen, yeleri bilim adamlar olan Fransisken Tarikat 1209da, yeleri dnrler olan Dominiken Tarikat 1215de kurulmulardr. IX. Yzylla XII. Yzyl arasndaki zaman diliminde, yksek retim kurumlar olarak papazlar tarafndan yrtlen katedral okullar rol oynuyordu. niversitelerin kurulmasna kadar dini eitim verilen bu kurumlar varlklarn srdrdler. M.S. 1000 ylnda, talyann Bologna kentinde, hukuk eitimi almak isteyen renciler, Universitas adl bir oluum balattlar. Bu oluumun etkisiyle yaklak bir yzyl sonra, Bologna niversitesinde tp ve felsefe faklteleri kuruldu. Bu niversiteden sonra, Oxford, Cambridge, Padua, Ravenna ve Paris niversiteleri de kuruldu. Bu niversiteler, lahiyat, Kilise Hukuku, Tp ve Genel Meslekler olmak zere drt programdan oluuyordu ve retim yeleri din adam kimliini tayordu. Btn programlardaki dersler iki ana gruba ayrlyordu. Birinci grup, gramer (dilbilgisi), retorik (konuma) ve diyalektik ders paketini ierecek ekilde olup, l anlamna gelen Trivium adn alyordu. kinci grup ise, Aritmetik, Geometri, Mzik ve Astronomi ders paketini ierecek ekilde olup, drtl anlamna gelen, Quadrivium adn alyordu. Karanlk a izleyen XI. ve XII. yzyllarda, slam Dnyasndaki gelimelerden etkilenen Hristiyan Dnyas, Latinceden Arapaya evrilen Antik Yunan dnemi eserlerini tekrar Latinceye evirme abasna girdi. Bu kitaplarn yan sra Latinceye evirisi yaplan Arapa yazlm bilimsel eserlerin okunmasyla, bilimsel anlamda, slam Dnyasnn ne kadar gerisinde kalndnn farkna varld. XII. Yzylda slam Dnyasnda bilimsel yavalama ve duraklama dnemine girilmesine paralel olarak, Hristiyanlarla Mslmanlarla aralarndaki byk farkn kapanmaya balad grlmtr. evirileri izleyen yllarda, aydnlanan Avrupa toplumu, bilimsel etkinlikleri gstermeye balad. Bu dnemde, astronomi, matematik, fizik gibi alanlarda ok sayda bilim adamnn yetitii grlecektir.

Orta a Hristiyan Dnyasndaki Astronomi almalar


Aristotelesin Yermerkezli Evren Modeli ve Batlamyusun Evren Modeli, Ortaa kozmolojisi ve astronomisinin temellerini oluturmutur. Hristiyanlarn evren modelinde de Yer evrenin merkezindedir. Gerek Yer, gerekse evren kre biimindedir. Oysa Hristiyanln ilk yllarnda baz Kilise Babalarnn, ncilden esinlenerek, Yerin dz olduunu ve gkyznn onun zerine kapanm bir yarm kre biimindeolduunu savunmalarna karn, Aristotelesin Yerin kresellii dncesi daha akla yatkn bulunarak, kabul edilmitir. Evrenin usuz bucaksz byklyle karlatrldnda Aristoteles ve Batlamyusun evreninde, Yer nokta byklnde kalyordu. Yerin bykl ile ilgili Eratostenesin hesaplad deer doru kabul edilmitir. Bu dnemde kaleme alnm olan Pierre DAillynin Dnyann mgesi adl eserinde, Mslman astronomlarn konuyla ilgili bulgularna rastlanm olup, Ferganinin Yer evresini 20.400 mil olarak hesaplamasna yer verilmitir. Bu deerin, gerek deerden olduka kk olmasna karn Kristof Kolomba Atlas Okyanusunu geerek Hindistana ulama projesinde yol gstermitir. Bunun yan sra, Yerin evrenin merkezinde olmas dncesine, Kopernik, modelini aklayncaya kadar, inanlmtr. John Buridan (1300-1358) Yerin hareketini inceleyerek, astronomik gzlemlere uygun akl yrtmeyle, Gnein gnlk hareketinin yorumlanmasyla, Gnein durgun, Yerin ise kendi ekseni etrafnda dnmesinin akla yatkn olduunu ifade etmitir. Nicolas Oresmus (1320-1382) ise, evrenin merkezinde mutlak ekimin olduu eklindeki Aristotelesin grne kar karak, Yerin sabitliini savunarak, Kopernikin Gne Merkezli Evren modeline k tutmutur. Yaklak yzyl sonra, Cusal Nicholas (1401-1464) antik evren modellerinin tmne kar kmtr. Fakat Hristiyan kozmolojisinin etkisiyleYerin dnmediini ifade etmek zorunda kalmtr. Yine de Yerin hareketiyle ilgili bu grlerden ve kantlardan daha sonra Kopernicus yararlanacaktr. XII. yzyln balarnda slam Dnyasnda Cabir bn Eflahn, Batlamyusun evren modelini dzeltme almasnn yan sra, Bitruci bu modeli reddedip, yerine ortak merkezli kreler modelini
80

kurmutur. Bu yzyln sonlarnda, Cremonal Gerard Batlamyusun Almagest adl eserini Arapadan Latinceye evirmiti. Yani Hristiyan Dnyas eviri aamasndayken slam Dnyas bilim dzeyi asndan bir hayli ndeydi. Bitrucinin Kitab el Heye (Astronomi Kitab) adl eserinde, Aristotelesin fizii rtlerek Batlamyusun Dmerkezli Dzenek (Eksantrik) ve embermerkezli Dzenek (Episikl) sistemleri eletirilmi, bunun yan sra, Eudoxusun gelitirdii Aristoteles fizii temeline dayanan Emerkezli Kreler Sistemi kabul edilmitir. XIII. Yzylda Aristoteles Fiziinin Paris ve Oxford niversitelerinde benimsenmesi, Aristoteles ve Batlamyus modellerinin arasnda yeni bir tartmaya yol amtr.Sonunda bu iki model arasnda uzlama salamak iin, Batlamyusun dmerkezli ve embermerkezli dzenek modellerinde krelerin kat ve kristal birer kre olmasna karar verildi. Fakat bu zmn de geerli olmad grld. nk Batlamyus modeli bu deiiklie uygun bir fiziksel temel zerine oturmamt. Mslman bilim adamlarndan bn el Heysemden sonra, bu modeli fiziksel bir temele oturtma almalar yaplmtr.

Orta a Hristiyan Dnyasndaki Matematik almalar


Ortaadaki matematik alanndaki almalarn byk ounluu Mslman matematikiler tarafndan gerekletirilmitir. Hristiyanlar tarafndan Ortaada yaplan matematik almalarnda ise iki matematikinin ad gemektedir: Leonardo Fibonacci (1170-1250) ve Jordanus Nemorarius (1225-1260). imdi bu bilim adamlarn tanyalm.

Leonardo Fibonacci
slam dnyasndaki matematik almalarn ve Hint-Arap say sisteminin Avrupa lkelerinde tannmasn salayan nemli bir matematikidir. Fakat gnmz matematikileri Fibonacciyi kaleme ald Liber Abaci isimli eserinde geen bir problemde elde edilen say dizisi ile tanrlar. Bu nedenle Fibonacci saylar ve Fibonacci dizisini tanyalm. Liber Abacide geen ve zm Fibonacci saylar olan problemin metni aadaki gibidir: "Adamn biri, drt yan duvarlarla evrili yere bir ift tavan koymu. Her ift tavann bir ay iinde yeni bir ift tavan dnyaya getirdikleri, her yeni iftin de erginlemesi iin bir ay gerektii ve tavanlarn lmedii var saylrsa, 100 ay sonunda drt duvarn arasnda ka ift tavan olur?" Fibonaccinin tasarlad bu problemin zm biraz dnnce bulunabilir.Tavan iftlerinin aylara gre u ekilde oalaca grlebilir:
ekil 4.1: Leonardo Fibonaccinin Heykeli (Composanto Pisa, talya)

1, 1, 2, 3, 5, 8, 13, 21, 34, 55, 89, 144, 233, 377, 610, 987, 1597, 2584, 4181, 6765, 10946.. Yani her ay sonundaki tavan ifti says o aydan hemen nceki iki aydaki saylarn toplamna eittir. Bu arka arkaya saylar 100 ay iin yazarak, hepsinin toplamn hesaplarsak, 354.224.848.179.261.915.075 tane tavandan oluan bir tavan kmesi elde ederiz. imdi de Fibonacci dizisini tantalm. Fibonacci dizisi, ikinci saydan sonra gelen her say, nceki iki saynn toplam olan bir dizidir. Yani, 1, 1, 1+1=2, 1+2=3, 2+3=5, 3+5=8, 5+8=13, 8+13=21, 13+21=34,........., 89+144 = 233 gibi. Bu dizide n says bydke, iki ardk Fibonacci saysnn oran Altn Oran ad verilen = 1.618 saysna yaklar. n inci Fibonacci says F(n), (n+1) inci Fibonacci says F(n+1) ise Altn Oran () aadaki ekilde bulunabilir:
81



       

 

Fibonacci saylarnn birleiminden oluan Fibonacci dizisinin kullanld yerlere aadaki rnekleri verebiliriz: Ayiei: Ayiei'nin merkezinden darya doru sadan sola ve soldan saa doru taneler sayldnda kan saylar Fibonacci Dizisinin ardk terimleridir. Papatya iei: Papatya ieinde de ayieinde olduu gibi bir Fibonacci Dizisi elde edilir. am Kozala: am kozalandaki taneler kozalan altndaki sabit bir noktadan kozalan tepesindeki baka bir sabit noktaya doru spiraller (eriler) oluturarak karlar. te bu taneler soldan saa ve sadan sola sayldnda kan saylar, Fibonacci Dizisi'nin ardk terimleridir. Ttn Bitkisi: Ttn Bitkisinin yapraklarnn diziliinde bir Fibonacci Dizisi sz konusudur; yani yapraklarn diziliminde bu dizi mevcuttur. Bundan dolay ttn bitkisi Gne'ten en iyi ekilde gne ve havadan en iyi ekilde Karbondioksit alarak Fotosentez'i mkemmel bir ekilde gerekletirir. Erelti Otu: Ttn Bitkisindeki zelliin ayns Erelti Otu'nda da vardr. Mimar Sinan'n da bir ok eserinde Fibonacci Dizisi grlmektedir. Mesela Sleymaniye ve Selimiye Camileri'nin minarelerinde bu dizi mevcuttur.

ekil 4.2: Fibonacci Spiralinin Oluumu

ekil 4.3: Fibonacci Dizisinin ok Sayda teriminin Dizilmesi ile Oluan Fibonacci Spirali

Fibonacci dizisindeki terimlerle orantl byklkteki kareleri, spiral eklinde dizersek ekil 4.2deki gibi bir spiral elde edilir. Bu spirale Fibonacci spirali ad verilir. Bu spirale ait ok terimden oluan Fibonacci spirali ekil 4.3de grlmektedir.

1,1,2, 3,5,8,13,21,34,55 eklinde bir Fibonacci dizisinden yararlanarak Altn Orann hesaplaynz.

Jordanus Nemorarus
imdiye kadar Avrupann eitli kentlerindeki kaynaklardan bulunan alt farkl nemli konuda latince kaleme alnm eserleri olan, XIII. Yzylda yaam Avrupal matematikidir. Bu eserlerin balklar ve bu eserlerle ilgili ksa bilgiler aadaki gibidir: Mekanik (Scientia de Ponderibus-Arlklar Bilimi): Konumsal arlk kavram, Bileen kuvvetlerin kullanm, Statikteki sanal yerdeitirmelerin tartlmasnda dengedeki cisimlerin incelenmesi, Farkl al eik dzlemlerde eit olmayan arlklarn denge koullarnn ispatlanmas gibi konularn, Galileden nce, ele alnd bir kitap serisidir.

82

Algorizmi makaleleri: Aritmetikte verilen problemlerin zm sonlanncaya kadar izlenen yollarn nasl olaca, yani algoritmas zerinde yazlm, rnein uygulamal aritmetikle ilgili makalelerdir. Aritmetik: (De elementis arismetice artis-Aritmetiin Elemanlar) On kitapta, yaklak drtyze yakn temel aritmetik problemini iermektedir. Cebir: (De numeris datis) XII.yzylda Arap kaynaklarndan evirisi yaplm elemanter cebir kitab olup, bir cebir probleminin zmnde bir denklemin kurulmas ve bilinmeyenin bulunmas gibi ilemler bu kitapta anlatlmaktadr. Geometri: (Liber philotegni, De triangulis) genlerin alar ve kenar oranlar, doru paralarnn blnmesi, farkl koullardaki gen ve drtgenler, ayn ve farkl emberlerde dzlem paralar ve yay oranlar, bir ann e blnmesi, kenar uzunluklar verilen genlerin alan gibi konular ele alan bir kitap serisidir. Stereografik izdm: (Demonstro d plana spera): Bir dzlem zerinde boyutlu izdmlerin oluturulmas konusunu ele alan bir kitaptr.

Ortaa Hristiyan Dnyasndaki Fizik almalar


Aristoteles ve onun dncelerinin Mslman yorumcusu bni Sinann dnceleri, Hristiyan Dnyasnda Ortaada yaplan fizik almalarnn gelimesini ve ele alnan konu balklarn etkilemitir. Ortaadaki entellektellerin Kutsal Kitapta yazlanlar tartlmaz dorular kabul etmeleri ve yeni bir dnce araynda olmaylar byle bir durumu ortaya koymaktayd. nsana den Kutsal Kitapta yazan dinsel dogmalar anlayarak, aklamak ve bu dogmalara kar kanlar ikna etmekti. Skolastik dnemde, ksmen de olsa sakncal bulunmayan tek dnr olan Aristotelesin kaleme ald kitaplardaki bilgilerin tartmasz olarak doru kabul edilmesiydi. Hristiyan dnyasnda bu dnemde fiziin optik yani k bilgisi alannda almalar yapm bilim adamlarndan ne kan drt rnek olan Robert Grosseteste, Rogere Bacon, John Pecham ve Witeloyu ele alacaz. Bunlarn yan sra hareketle ilgili almalar yapan ve Galileden nce, onun yapt almalara n bilgiler oluturan bilim adamlarn tantacaz.

Robert Grosseteste
Optik konusunda alm ve optii bilimsel bir kimlie kavuturmada katklar olan bir bilim adam olan Robert Grosseteste (1170-1253), k konusuna tamamen mistik ve metafizik bir yaklam ileriye srmtr. Bu dncesinde eyh el Maktln mistik-metafizik yaklamndan etkilenerek dncelerini mantk ve optik temeline oturtmutur. Doayla ilgili kabul edilebilir bilgi elde etmenin, resolutio (zme) ve compositio (birletirme) ilemleri eklinde iki aamal bir sre olduunu belirtmitir. zmeden sonraki birletirme aamasnda, yani olgularn olu biimlerine anlam vermeye ynelik varsaymlarn kurulmasnda, deney yapmak gerektiini ifade etmesi ok ilgintir. Bu nedenle, deneysel yntemin balamasna arac olmu ve deneysel olgularn olumasnda gereken zorunlu koullarn neler olmas gerektiini ortaya koymutur. Grosseteste, fizik ve matematik arasnda bir balant kurarak, rencisi Roger Baconn benimsedii bu yaklamla, fiziksel olgularn matematiksel modellerle tasvir edilebileceini gstermitir. In hareketi geometrik kurallara uygun biimde meydana geldiinden, doadaki dier btn hareketlerin geometrik kurallara gre gereklemesi gerekir. yleyse, sonradan Galilenin syledii gibi, evren bir matematiksel yapdr ve matematik yardmyla tanmlanabilir. Grosseteste, Rnesans sonras bilimsel yntem tartmalarna k tutmutur.
ekil 4.4: Robert Grosseteste

83

nerdii drt farkl k benzeimiyle, hem optii hem de tm varlklar aklamay hedeflemitir: 1. 2. 3. 4. Tmevarm ynteminin kullanlmasyla bilgi kazanm sreci, gz yoluyla maddesel grmeye benzer bir olay olarak gerekleir. (Ik bilgisinin felsefesi) Ik, ilk maddesel form ve maddesel bir dnyada ilk k noktasnn kendi kendine yaylmas sonucudur. (In metafizii) Maddesel dnyadaki her ey, her tr nedensellik n dorusal yaylmas ile benzerdir. (Ik fizii) Doast dorular, ktaki benzerlikleri kullanlarak aklanabilir. (Ik teolojisi)

Bu drt k benzeiminin tmne Ik Felsefesi veya Metafizii ad verilir. nk, sz edilen birinci k benzeimi, mistik ve metafiziktir. Bu dnce biiminde, asl k Tanrdr. Alglanan k ise bunun taklididir. Btn klarn kayna, asl k olan Tanrdr. Gerek aydnlanma, Tanrsal Aydnlanmadr. Gne, nasl gzn tm nesneleri grmesini salyorsa, Tanrsal aydnlama da aklsal gzn, aklsal nesneleri grmesini salamaktadr. Gne tarafndan aydnlatlmad srece, nasl renkli cisimler grlmyorsa, aklsal gzler, dorular gerein aydnlatt lde grrler. Grossetestenin kla ilgili metafizik dncesi, optii doa felsefesinin oda haline getirmitir.

Robert Grossetestenin kla ilgili dnceleri hangi yaklamlara dayanmaktadr? Hem optik hem de doadaki tm varlklar hangi drt farkl k benzeimiyle aklamtr?

Roger Bacon
Grossetestenin rencisi olan Roger Bacon (1220-1292), Fransisken mezhebi keilerindendir. Doctor Mirabilis (Olaanst Bilim Adam) olarak nitelendirlmi olup, Paris niversitesinde onbe yl kadar bulunmutur. Doa aratrmalarnda, doru bilgiye ancak deney yaparak ulalabileceini savunarak, bilimsel bilginin elde edilmesinde deneysel yntemi ifade eden ilk bilim adam olmutur. Deney, dsal ve isel olarak ikiye ayrlr. Dsal deney, duyularla gerekletirilir ve doadaki varlklarn tannmasna yneliktir. sel deney ise, sezgilerle gerekleir ve doa st varlklarn tannmasna yneliktir. Elde edilen bilgiler, insan mutlu klar. Deneysel bilgi, insanlara gelecei nceden bildirme ve kavrayn gelitirme olanan verir. Bylece, ktlk gereklemeden nlemi alnr, bu nedenle, insan doaya hakim olabilir.
ekil 4.5: Roger Bacon (Oxford niversitesi Mzesi)

Roger Bacon, optikle ilgilenmi, mercekler ve aynalar, n nitelii, gkkua oluumu ile ilgili almalar yapmtr. Yansma, krlma ve kresel sapmann ilkelerini ifade ederek, Gne tutulmasn grntlemek amacyla Karanlk Odadan yararlanmtr (ekil 4.6). Karanlk odann karsndaki cisimden kan k nlar, ndeki kk delikten geerek, kardaki yzeyde, grnt verirler. Hocas gibi, Baconda, optiin, doa felsefesinin odanda yer aldn kabul etmitir. Mslman bilim adamlarndan bn l Heysemin etkisi altnda kalarak optik almalarn srdrmtr.

84

ekil 4.6: Karanlk Oda (Camera Obscura)

ekil 4.7: Roger Baconun Grme Piramidi

Bacona gre, bir cisimdeki her bir noktadan btn dorultulara k nlar yaylr ve gzn her bir noktasna ular. Cisimden kan nlar gze ulatna gre, k nlar, tepesi gz, taban ise cisim olacak ekilde bir piramit oluturur (ekil 4.7). Bu bn el Heysemin aklamasyla ayndr. Burada aklanmas gereken bir soru vardr: Cisimdeki noktalarla gzdeki noktalar arasndaki uyum nasl salanabilir? bn el Heyseme gre, grmeyi oluturan nlar yalnzca gze dik gelenlerdir, yani krlmaya uramayanlardr. Bu konuda Baconn yaklam ise yledir: Gzn herbir noktasna, cismin tmnden gelen kan piramitlerin tepeleri ular. Cismin herbir noktasnn grnts burada karr. Gzn bir noktasna, rnein gzbebeine cismin yalnz bir noktasnn gnderdii n dik olarak gelir, dier nlar ise ayn noktaya, farkl alarla eik olarak gelirler. Gz havadan youn bir sv ile dolu olduu iin, krlma yasasna gre, btn eik nlar, gzn korneasnda krlmaya urarlar ve eik nlar zayf, dik gelenler parlaktrlar. Parlak nlar, zayf gizlerler. Bylece, taban cisimde, tepesi gzn korneasnn merkezinde yer alan bir grme piramidi oluur. Bu piramidin gzlemcinin gzne ulamasyla grme olay gereklemi olur. Sonuta, Baconn aklamas, bn el Heysemi tekrarlayan ve ona ek bir bilgi iermeyen aklamadr.

aklaynz.

Roger Baconn bn el Heysem ile benzeen optikle ilgili grlerini

John Pecham
John Pechamn (1220-1292) grme ile ilgili aklamalar bn el Heyseminkilere yakndr. Perspectiva Communis (Cisimlerin Genel Grnmleri) adl eseri, bn el Heysemin Kitab el Menazr adl eserinin uzun ve karmak kopyas eklindedir. Pecham, bn el Heysemden yazar, ya da fiziki olarak sz ederek alntlar yapmtr. Grme teorisi, gzn anatomisi ve fizyolojisi, alg psikolojisi, krlma ve yansma ile grnt oluumu konular, Kitab el Menazrn aynsdr. Kitab el Menazra benzer ekilde, John Pechamda eserini Grme, Yansma ve Krlma balkl blmden oluturmutur. Grme adl blmde u satrlara yer verilmitir: Ik ve renk gz etkiler. Ikl nesneden gelen nlar bir piramit olutururlar. Ikl cismin her bir noktas, ortam yar-kresel olarak aydnlatr. Bir cismin yayd nlar, ortam birbirine karmakszn aydnlatrlar. Gzn zerine den kuvvetli klar, ortamdaki grsel nesneleri gizlerler.
85

Gl k, zayf kta grnmeyen pek ok grsel nesneyi grnr hale getirir. Cisimlerin renkleri, zerlerine den farkl klara gre deiik grnr. Grme, gz zerine dik olarak den yaylm izgileri araclyla oluur. Hibir ey ksz grnmez.

Witelo
XIII.yzyldaki optik alannda almalar yapan dier nemli bir bilim adam da Witelo (123-1280) dur. Witeloya gore, grme, gzden kan k nlar vastasyla gereklemez. Gz ve k nlarna dayal teoriyi savunmayan tek bilim adam Witelodur. bn el Heysem, Helenistik Dnem bilim adamlarndan Heronun ileri srd Gz- Ik In teorisini kabul etmeyerek, Cisim-Ik In teorisinin geerliliini kantlamtr. John Pecham ve Roger Bacon k kayna ve grmeyi salayan nlar konusunda bn el Heysemden farkl dnerek, nlarn gzden ktn savunmulardr. Bu adan, Witelo, nlarn gzden kmadn savunmas bakmndan, adalarna gore ileri bir adm atmtr. XIII. yzyl optik bilimi asndan Hristiyan Dnyasnda bir sentez dnemi olmutur. John Pecham ve Roger Bacon, almalarnda, Antik Yunan, slam ve Hristiyan geleneklerini birletirmek suretiyle, optik bilimine yeni bir yaklam getirmilerdir. Bunlar arasnda, en baarl olan Roger Bacondur.

Hareketle lgili almalar


Hristiyan Dnyasnda yaplan almalar yalnzca optik alannda dildir. Bunlarn yansra hareket konusuyla ilgili almalar yapan bilim adamlar da vardr. Mslman bilim adam bn Baccenin (10951138) hareketle ilgili Aristotelesi hareket teorisine yapt katklar vardr. Bacceye gore, kuvvet yoksa, hareket yoktur, fakat, bolukta da olsa, hareketin sona ermesi iin zaman geecektir. Bu grler Hristiyan bilim adamlarn etkilemitir. Bu bilim adamlarndan biri Thomas Aquinas (1225-1274)tr. Ona gore, bolukta da hareket vardr, nk hareket edilen ortam, ksmlardan oluur ve hareket eden cisim, bu ksmlarn hepsinde ayn anda bulunamaz. Boluk, hareket iin ideal bir ortamdr. Gk cisimlerinin hareketi bu nedenle idealdir. Baccenin dncelerini paylaan bilim adamlarndan biri de Peter Olivi (1248-1298)dir. Oliviye gre, bolukta hareket edilebilir ve hareket eden cismin hz deiimleri, uygulanan kuvvetin byklne baldr. Ortamn geometrik zellikleri, hareketi etkiler. Kuvvet ve hz, ikincil olarak hareketi etkileyebilir. Ortamn geometrik zellii kalkarsa, hareket de yok olur. O halde, kuvvet olmadan da hareket olabilir. Bu bugnk hareket anlayyla rtmektedir. At hareketleri de bir baka tartma konusu oluturmutur. Ockhaml William (1300-1349)a gore, hareket ettirilebilir bir cismin onu frlatandan ayrldktan sonra oluan at hareketinde, hareket eden cisim, hareket ettirilmi olduundan mutlak veya greli bir gcn olmayacan, bu nedenle, hareket edenle hareket ettirenin mutlak olarak birbirinden ayrd edilemeyeceini iddia etmitir. Bu konuda alan bir dier bilim adam da Jean Buridandr. Ona gre, frlatlan cismin ktlesi ve hz, cisme uygulanan kuvvetle orantldr. Bu kuvvet yar kalc bir zelliktir. Cisim harekete balaynca, kar kuvvet yani diren kuvveti engelleyinceye kadar, hareket devam edecektir. Hareketle ilgili en nemli almalar yapanlar ise Oxford niversitesi Merton Kolejinde alan drt matematikidir: Thomas Bradwardine (1290-1349), Richard Swineshead (1328-1354), John Dumbleton (1310-1354), William Heytesbury (1313-1372). Bu grup, deime ile hareket arasndaki ilikiyi irdelemitirler. Hareket de bir nitelik olarak kabul edilmitir, hareketin de bir iddeti vardr. Bu iddetin hz olduuna karar vererek, hzn nasl deieceini irdeleyerek, hareketin ivmeli hareket olmasna karar vermilerdir. Yani ivme kavramn kefetmilerdir. Hareket trlerini belirleyerek, ivmeli harekette alnan yola ilikin bir teorem ortaya atmlardr. Belli bir sre devam eden ivmeli harekette alnan yol, ortalama hzla ayn srede yaplan dzgn dorusal harekette alnan yola eittir. Bu teoremin doruluu sonraki yzyllarda ispatlanmtr. Hareketler aras fark, hareketin nedeni ile ilgili teori, hareket bilimi, ivme
86

kavramnn tam ifadesi, sabit ivmeli hareketin anlalmasyla ilgili ortalama hz teoremi, bu alma grubu tarafndan gelitirilmitir. Her niteliin iki boyutu olduunu neriyorlar: (i) niteliin iddeti, (ii) toplam nicelii. rnein arlk bir nitelik olarak alnrsa, iddeti, zgl arlk, toplam nicelii ise, tartldnda bulunan arldr. Bu bilim adamlarna gre, nitelik olarak hareket alnrsa, iddeti hz, nicelii ise, alnan toplam yoldur. Hareket eden nesnenin anlk hz vardr. Anlk hz, lmek iin, ok ksa bir t zaman aralnda s yolu alnrsa anlk hz v= (s/t) dan bulunuyordu. Bu anlaytan dolay, anlk hz, hareketin belli bir andaki iddeti kabul edilmitir. Dier taraftan, ivme hareketin iddetindeki zamansal deimedir. Bu deime dzgn oluyorsa, yani ivme sabit ise, harekete dzgn ivmeli hareket ad verilecektir. Bu alma grubu, dzgn ivmeli harekete ait yol ifadesini iki ayr yntemle gelitirmitir: Tek saylar yasas ve Ortalama hz teoremi. Tek saylar yasasna gre, dzgn ivmeli hareket eden cismin ald yollar tek saylar eklindedir: yani 1, 3, 5, 7, 9, 11, 13.olacaktr. Toplam yolun ise, 1, 4, 9, 16, 25, 36, 49, 64,.. olduu grlecektir. Yol ile zaman arasnda iliki hemen kartlabilir. Yol zamanla orantldr. Ortalama hz teoremine gre, dzgn hzlanan bir cismin ald yol, ortalama hzla birim zamanda alaca yola eittir. Balangta hz sfr olan cismin harekete geip ulat son hz ikiye blersek ortalama hz bulmu oluyoruz. Aristotelesin hareket dncesiyle ilgili tartmalar Ortaada byk bir bilgi birikimine neden olmutur. Aristotelesin genel forml olan, hz (v), kuvvet (F) ve diren (R) arasndaki dinamik ilikiyi veren v=(F/R) formlne gre, temel konu tartlmaya devam etmitir: i. ii. iii. v ile F arasndaki iliki direnli mi yoksa ideal ortamda m tamamen dorudur? Serbest dme yapan yani doal hareket yapan cisimlerin ivmesi ne olacaktr? Dinamik yasasyla hareket nasl aklanabilir?

(iii) deki soruda deinilen v=(F/R) dinamik yasasnda, Aristotelese gre, F kuvveti, R direncinden az veya eitse, hareket olmayacaktr. Oysa, bu iki halde de sfrdan farkl pozitif bir say elde ediliyor yani hareket var. rnein, F=R durumunda v=1 elde ediliyor. F=2 ve R=4 iin v=0.5 bulunuyor. Yani her iki durumda da Aristotelesin dncesi dorulanmyor. Thomas Bradwardine (1290-1349), bu eletirlere yant vermeye alyor. Bolukta hareketin olmayacan, Aristotelesin formlnn yanl olmadn, v= (F/R) nin dndaki formllerin yanl olduunu ifade ediyor. Hareket formlnde mutlaka bir oran olmaldr. rnein diren sfr olduunda hz sonsuz oluyor. Yani Aristoteles hakldr. Hzla kuvvet arasnda doru, hzla diren arasnda ters orant olmaldr. Sorun F=R ve RF olduunda yazlacak formln pozitif bir deer vermesidir. Ama 0 ile 1 arasnda deer vermeyi engelleyecek bir forml elde etmek. Bradwardine bunun iin iki hareket biiminden yararlanyor: Birinci hareket: F= 8 ve R= 4; kinci hareket: F2=8 ve R= 1 olsun. Bu verilere gre v= 2 ve v2= 8 bulunuyor. (v/v2)= (1/4) dir. Yani ikinci hareketin hz, birinci hareketimn hznn drt katdr. ki hareketin hzlar arasndaki oran gerekte 3 kattr. O halde bu iliki logaritmik olmaldr. Bradwardine, hareket iin yeni bir forml gelitiriyor. Hz aritmetik olarak, (F/R) oran ise geometrik olarak artmaldr. Buna gre forml v=log (F/R) eklini alyor. Bu durumda Aristotelese yaplan eletiriler haksz duruma dyor. F=R ise v=log(1)=0; R=0 ise v=log (0)= oluyor. F R oluyorsa v=log(x)= negatif oluyor. Eer x sfrdan byk, birden kkse (0x1) negatif bir say kyor. Bu da Aristotelesin dncesinin doru olduunu gsteriyor. Bu aklamalar, Galileo iin gereken bilimsel alt yapnn hazrlandn, yani ilgili temel kavramlar ve teoremlerin oluturulduunu bize gsteriyor. Yine de hareketlerle ilgili problemlerin zm tam olarak yaplabilir durumda deildir. Bunun iin Galile ve Newtonun almalarnn beklenmesi yani XVI.Yzyl beklemek gerekiyor.

Aristotelesin dinamikteki, hz, kuvvet, diren arasndaki ilikiyi tanmlayan bantsnda, tartlmaya devam eden temel sorun nedir?

87

ORTA ADA SLAM DNYASINDA YAANAN GELMELER


slam dininin douuyla, tarihin en parlak dnemlerinden biri balamtr. Komu lkelerin fethedilmesiyle balayan Araplarn dnya corafyasndaki yaylmalar, sonraki yzyllarda bilim ve teknolojide de etkisini gstermitir. VIII. ile XII. Yzyllar arasndaki drtyz yllk dnemde, bilim ve teknolojide yaanan parlak zaman, Atlas Okyanusu kylarndan Kuzey Hindistan ve Orta Asyaya kadar olan blgede kurulan imparatorluk topraklarnda yaanmtr. Bu parlak dnem onbirinci yzyldan itibaren kaybolmaya balar, gerileme ve ynetim bozukluklar byk bir kle sona erer. slamiyetin bu kadar geni topraklara yaylmasnda dier din ve inanlara gsterilen hogr rol oynamtr. Ezilmi bir ok halk, Mslmanlara kurtarc olarak bakmtr. Araplar, aslnda koyu dindar deillerdi ve askerlie yatkn yaradlta deillerdi. Baka lkeleri fethetmelerinin altndaki neden, slamiyeti yayma dncesiydi. Bu arada Yunan ve Roma uygarlklarnn kalntlaryla da yzyze geldiler. Bu durum onlara byk bir renme istei kazandrd. Kendilerine snan bilim adamlar ve dnrlerden saladklar Antik Yunan Dnemi eserlerini hzla Arapaya evirme seferberliine giritiler. Bugnki ran topraklar iinde yer alan Cundiapurda yaayan Hristiyanln bir kolu olan Nasturiler, klasikleri evirmede byk pay sahibi oldular. Bu dneme damgasn vuran dnceyi Biruninin szckleriyle zetleyelim. Ben her kiinin kendi almasnda yapmas gerekeni yaptm: ncellerinin baarlarn minnettarlkla karlamak, onlarn yanllarn rkmeden dzeltmek, kendisine gerek olarak grneni gelecek kuaa ve sonrakilere emanet etmek. Araplar Suriyeyi ele geirdiklerinde oradaki Nasturilerin Aristotelesin eserlerini okumakta oldularn grdler ve Yunan dncesiyle saladklar ilk temas byle geliti. Sekizinci yzyln sonlarna doru, halife Harun el-Reit, Aristoteles, Hipokrat ve Galen gibi nl hekimlerin eserlerini Arapaya evirtti. Euclidesin Elementleri, Batlamyusun Almagesti, Corafyas, Optiki, Apolloniusun Koni Kesitleri, Platonun Devlet ve Yasalar, Aristotelesin Organonu, Olu ve Bozuluu, Galenosun Organlarn Yararlar, lalarn Birleimi ve Ruh Hastalklar gibi kitaplar Arapaya ncelikle evrilmiti. Sonraki halifelerden el Mamun Bizans ve Hindistana kltr elileri yollyarak, oralardaki kltr eserlerini toplamaya koyuldu. Bu gelimeler Dnya Bilim ve Dnce Tarihinde nemli bir yer tutar. Bu dnemi evreye blerek incelemek yerinde olacaktr. Birinci evrede, bilgiyi elde etme, bilim nerede ise gidip alma abas hakimdi ve ama, bilgiyi reten, ister Yunan, ister Hint, ister Farisi olsun onu elde etmek ve Arapaya evirmekti. kinci evre ise, bilgiyi sistemletirme sreci olup, ama, bilgiyi reterek, kullanlabilir hale dntrmek ve topluma yneltmekti. Bu evrede, bilim takdir ve tevik edilme ayrcaln kazanmt. Hem entellekteller, hem ynetenler, bilginin yla sorunlarn zlebilecei yaklam iindeydiler.Beyt l Hikme (Bilgelik Evi) bu srecin kurumudur. Son evre ise, zgn bilgi retme srecidir. Harezmi (780-850), Farabi (870-950), bn l Heysem (965-1039), bn Sina (980-1037) gibi bilim adam ve dnrlerin zirvede olduu bir evre yaanmtr. Aratrma, kurallar, yntemi, kavramlar olan bir nitelie kavumutur. Yani bu dnem, slam Bilim Tarihi asndan altn adr. Bu dnem ierisinde retilen bilgiler yzyllar sonra, V. ve XI. Yzyllar arasnda karanlk an yaand Bat Dnyas tarafndan eviri yaplarak tannabilmitir. Bu dnem iindeki en parlak almalar, matematik, tp, fizik, kimya ve astronomi alanlarnda gerekletirilmitir. imdi bu alanlardaki gelimeleri ayrntl ekilde ele alalm.

ORTA A SLAM DNYASINDAK BLMSEL KURUMLAR


slam Dnyasndaki bilimsel gelimelerin yaand nemli kurum, Beytl Hikme (Bilgelik Evi), gzlemevleri ve hastahanelerdir. Beytl Hikme veya Bilgelik Evi bir aratrma ve eitim kurumu olup, Abbasi halifesi el Mamun tarafndan Cundiapurdaki Akademi rnek alnarak kurulmutur. Sasani Hkmdar I.apurun kurduu Cundiapur, Roma mparatoru Valerianus dneminde esir edilen Suriyedeki sanatlar ve bilim adamlarnn yan sra, Bizanstan kaan Nasturi dnrler ve hekimlerin yerletirildii bir kentti. Ksa srede Cundiapur, rann nemli bir kltr merkezi olmu ve zellikle Nasturilerin kurduu Tp Okulu, Antik Yunan bilim ve felsefesinin yaylmas ve korunmasnda nemli bir rol oynamtr.
88

Cundiapur, Hazreti mer dnemindeMslmanlar tarafndan ele geirilmi ve sonra zellikle Yunan tbbna ait eserlerin Yunancadan Arapaya evrilmesinde etkili olmutur. Bilgelik Evinin en nemli grevi, dnemin nl astronom, matematiki ve hekimlerini biraraya getirmek ve bilimin eitli alanlarndaki belli bal yaptlar eitli dillerden ve zellikle Yunancadan Arapaya evirmekti. Zengin bir ktphanesi bulunan Bilgelik Evinin mdrln dnemin nemli bilim adamlar yapmt. Fadl bn Nevbant ve el Harezmi bunlara rnek gsterilebilir. lk gzlemevleri, Orta a slam Dnyasnda kurulmutur. skenderiyede daha nce kurulan bir gzlem evinin bulunduu rivayet edilse de bu gzlemevi, sistemli olarak gzlemler yapmak amal bir kurum deildir. Ayrca ahslara ait ve gezici gzlemevleri de vard. Bu gzlemevlerinde srekli ve sistemli olarak gnlk gzlemler yaplmaktayd. Gzlemevlerinin kurulmasndaki en nemli neden, gvenilir gzlemler iin gereken aletlerin boyutlarnn byk olmasyd. Byk boyutlu aletlerle yaplan gzlemler sonucunda, toplanan gzlem verileri, zic ad verilen izelgelerde toplanarak, ibadet vakitlerinin belirlenmesi ve takvim hazrlanmas gibi gnlk ihtiyalarla ilgili ilemler, bu izelgeler araclyla yaplmt. slam Dnyasndaki ilk hastahane, Emeviler Dneminde amda kurulmutur. Bir gn Horasana giden Kuteybe bn Mslim, Belhde bir Budist rahip olan Bernek isimli bir hekimle karlam ve Emevi Halifelerinin tedavisi iin ama getirtmi ve sonra kardei Abdlmelik, hekimin sanatndan etkilenerek, bakent amda bir hastahane kurmutur. Bu hastahanede Hint tbbnn etkili olduu sylenmektedir. kinci hastahane Kahirede, nc ise Abbasi halifesi Mansur zamannda Badatta kuruldu. Hastahanelerin says giderek artm ve bunlara ek olarak, uzmanlk dallar ayrlm ve bugnk anlamda poliklinikler almtr. XIII., XIV., XV. Yzyllarda, talya ve Fransada kurulan hastahanelerle karlatrldklarnda, ayn zamanda eitim verilen bu hastahanelerin daha rgtl ve dzenli olduklar grlmtr. Hastalklar iin farkl koular oluturulmas, temizlie dikkat edilmesi, tedavi hizmetlerinin toplumun btn kesimlerine yaygnlatrlmas ve vakflarca desteklenmesi, bu kurumlar Avrupadaki benzerlerine gre stn klmtr.

ORTA A SLAM DNYASINDAK MATEMATK ALIMALARI


IX. yzylda Yunancadan Arapaya yaplan eviriler arasnda, Euclidesin Elementler ve Batlamyusun Almagest adl eserleri bulunmaktayd. Bunun yan sra, Araplarn Hintlilerden esinlendikleri say sistemi, sfrn bir rakamla gsterilmesyle tamamlanmt. Avrupada Roma rakamlar gibi kullansz say sistemi yerine geen bu sistem, Arap rakamlar diye anlmaktadr. Araplarn gelitirdii say sisteminin Avrupa lkelerine gemesinin salanmasnda, halife el Mamunun ktphane mdr el Harezminin cebirle ilgili yazd bugn bile Dnya apnda tannan kitap nemli rol oynamtr. Bunlarn yan sra birok matematikinin geometri, cebir ve trigonometri alanlarnda almalar yapt bulunmutur. imdi bu bilim adamlarndan bazlarn ele alacaz.

Abdlhamit bn Trk
Abdlhamit bn Trk (830-910), dokuzuncu yzylda yaam, saylar teorisi ve cebir alannda almalar yapm bir Trk Mslman matematikidir. Onun gemii ile ilgili ok az bilgi gnmze ulamtr. Mehur matematiki Harezminin adadr. Eserlerinden bazlar aadaki gibidir: Kitab el jame Fil Hesap (Kapsaml Hesap Kitab) alt kitaptan oluan bir eserdir, fakat gnmze ulamamtr. Kitap el Muamelat (lemler Kitab) kayp olan eserlerinden birisidir. Nawader al Hesab wa Kawas al adad (Hesaplama ve Saylarn zellikleri ve eitleri Kitab) kayp olan eserlerindendir. Kitab al Jabr wal Moqabala (Katk Denklemlerde Mantksal Zorunekil 4.8: Abdlhamit luluklar)
89
bn Trk

Bu son kitab, Harezmiden nce yazmtr. Bu kitapta, bir denklemin zel hallerini, bilinmeyenlerle, terimleri katsaylar arasndaki ilikileri ve ikinci derece denklemlerin zm incelemitir. Ayrca kitapta geometrik zmler sunulmutur. Bu zmler katk denklem tipi olduu kadar cx2=bx eklindeki denklemler iin de geerlidir. Harezminin yazd denklem zmleri daha uygulamaya dnk iken, Abdulhamit bn Trk, daha kuramsal kitaplar kaleme almtr.

Sabit bn Kurra
Sabit bn Kurra (826-901), Harranda domu olan dneminin nde gelen matematiki ve astronomlarndandr. Yunanca ve Sryanice biliyordu ve Apolonnius, Archimedes, Euclides ve Batlamyus gibi bir ok Yunan bilim adamlarnn eserlerini Arapaya evirmitir. Batlamyusun Almagest isimli eseri hakknda yapt yorumda, Sins Teoreminin tanmn vererek astronomiye uygulanmas zerinde durmutur. Biri dierinin arpanlarnn toplamna eit olan saylar yani dost saylar zerine yapt incelemeler, Pisagorcularn saylar teorisi almalarndan haberdar olduunu gstermektedir. Bunun yan sra cebirin geometriye uygulnmas ile ilgili almalar da yapmtr. x + bx = c, x = bx + c ve x + c = bx trndeki denklemleri iin Harezminin verdii zmlerin kantlarn Euclidesin Elementler ekil 4.9: Sabit bn Kurra kitabndaki bilgileri kullanarak yapmtr. Bylece, Harezminin geometrik zmleri ile Euclidesin teoremleri arasndaki ilikileri kurmutur. Bunun yan sra, inlilerden sonra sihirli kareleri incelyen ilk matematikidir. Bir ann e blnmesi ve Pisagor teoreminin genel ispat gibi almalar da yapmtr. Platon, Melon adl nl diyalounda, Socrates, bilginin doutan kaynaklandn kantlamak iin, bir kleye, dik kenarlar eit olan yani ekenar dik gende, dik kenarlarnn karelerinin toplamnn hipotensn karesine eit olduunu buldurmutu. Buna gre, ABCD karesinde kegenleri izilirse, birbirine eit drt dik gen elde edilir. Bu karenin kelerini orta nokta kabul eden ve kegenlere paralel olan kenarlara sahip EFGH karesini ABCD karesinin dna izelim. EFGH karesi, ABCD karesinin iki kat alana sahip olur. ABCD karesinde drt ekenar dik genin bulunduu, EFGH karesinde ise yine ayn alana sahip sekiz ekenar gen bulunduu grlecektir. Buradan 2 (ABCD) = (EFGH) sonucuna ulalacan grebiliriz. Ayrca bu kareleri tanmladmz gibi izecek olursak, dik kenar uzunluuna sahip karelerin alanlarndan yararlanmak suretiyle, dik kenarlarnn kareleri toplamnn hipotensn karesine eit olacan grebilirsek, Pisagor teoremini de ispatlam oluruz.

Kereci
Kereci, X.yzyl sonlar ile XI. Yzyl balar arasnda Badatta yaam nl matematikilerden birisidir.Cebir ve geometrinin yan sratenik konularda da yazlm eserleri vardr. Belirli ve belirsiz denklemler, sl okluklar, aritmetik ilemlerin cebirsel terimlere uygulanmas ve polinomlar zerine almalar vardr. Belirsiz denklemlere bir rnek inceleyelim: x + y = z ve m ve n pozitif ve rasyonel saylar olmak kouluyla, y = mx ve z = nx olsun. Bu durumda, x + mx = n x; x(l + m) = nx olacaktr. Bu denklemden x bilinmeyeni x = n / (1 + m) olarak bulunur. Kereci, ikinci derece denklemlerin zmnde, dier slam Dnemi matematikilerinin zm yntemlerini uygulamtr. Baz aratrmaclar ise, onun, cebiri geometrinin hegamonyasndan karmak eiliminde olduunu sylerler. Bunun yan sra, nc derece denlemlerin de zmlerini incelemitir.
90

mer Hayyam
mer hayyam (1048-1131) Horasan eyaletinin Niabur kentinde dodu ve eitimini burada srdrd. Yaamnn byk bir ksmn Niaburda geirmesinin yansra Semerkand, Buhara, Belh ve sfahan gibi nde gelen bilim merkezlerinde yaad. Astronomi, fizik, matematik, cebir ve tp alannda almalar yapt. Risale-i Cebr isimli eserinin 1851de bat dillerine evrilmesiyle, dnya apnda tannan bir matematiki kimliine kavumu oldu. Rubaiyat of Omar Khayyam isimli rubailer kitabnn evirisi yaplnca air kimlii ile de tannd. Euclidesin postlalarnn incelenmesi, zgl arln doru ekilde belirlenmesi konularnda da almalar yapmtr. Ayrca, nc dereceden denklemlerin zmnde geometrik yaklam ile ilgili analitik geometri ile ilgili almas Descartes dnemine kadar matematikiler tarafndan kabul edilmi bir almadr. Saylar teorisi, Euclidesin beinci postlas ve cebir konusunda zellikle younlamtr.
ekil 4.10: mer Hayyam

Euclides d geometrilerin kurulmasna nclk eden Risale fi erhi Ma Ekale min Msaderat Kitab Oklides (Euclidesin Kitabnn Problemli Postlalar zerine Yorum) adl eseri vardr. Bu alanda gelitirmi olduu teorem, parabolik, eliptik, hiperbolik geometrilerin balang bilgilerini vermektedir. Risale fil Berahin ala Mesailil Cebr vel Mukabele (Cebir Sorunlarna likin kantlar) adl eserindedenklemlerin birden ok sayda kk olabileceini gstermi ve bunlar kklerin saylarna gre snflandrmtr. Buna gre, nc derece denklemler, iki terimli, terimli, drt terimli olmak zere trldr. ki terimli nc derece denlem bir tanedir: x3=d, terimli nc derece denklemler alt x3+d= cx; x3= cx + d; x3+bx = d; x3 + d = bx2; x3 = bx2+ d. tanedir: x3+ cx = d; Drt terimli nc derece denklemler yedi tanedir: x3 + bx2 + cx = d; x3 + bx2 +d = cx; x3 + cx + d = bx2; x3= bx2+cx +d; x3+bx2 = cx + d; x3+cx = bx2+d; x3+d = bx2 +d. Bu ekilde nc derece denklemlerin zlemeyeceine inandndan bunlarn zmn koni kesitleri yardmyla bulma yntemini kullanmtr. mer Hayyam, n bir pozitif tam say olmak zere (a+b)n ifadesinin almna ait terimlerin katsaylarn veren Bat lkelerinde Pascal geni olarak isimlendirilen yntemi Pascaldan yzlerce yl nce bulmutu. Bu nedenle Bilim tarihileri Pascal geni yerine Hayyam geni ismini kullanmaktadrlar (ekil 4.11). Bu genin kullanmna ait bir rnek olarak (a+b)3= a3+3a2b+3ab2+b3 almndaki terimlerin katsaylarnn drdnc satr katsaylar olduu grlebilir. genin tepe noktas ve onun alt satrna bir ekenar gen keleri ekil 4.11: Bat Dnyasnda Pascal eklindeki gibi 1 saylarn yerletirdikten sonra drdnc satra geni Olarak Bilinen Hayyam geni nce en sola 1, sonra nc satrdaki sadaki 1 ve 2nin toplamn 3, 2 ile 1 in toplam 3, en son olarak sadaki noktaya 1 yazarz. Dier satrlardaki katsaylarda ayn teknikle yazlabilir. Bu ekilde oluturulan Hayyam geni (a+b) nin dier slerinin almn bulmada yararl olmaktadr. 1074 ylnda, Seluklu Sultan Celalettin Melikah (1054-1092) ile ba veziri Nizam l Mlk tarafndan sfahanda kurulan Melikah Gzlem evine mdr olarak atanm ve devletin gelirlerinin dzenli biimde toplanmas ve yln belirli dnemlerinde yaplmas gereken devlet ilerinin programlanmas bakmndan doru bir gne takvimi hazrlanmas iin grevlendirilmitir.

Hayyam geni yardmyla (a+b) nin katsaylarn bularak almn yapnz.


91

ORTA A SLAM DNYASINDAK ASTRONOM ALIMALARI


slamiyet ok geni bir bir corafyaya yaylnca, merkezden ok uzakta yaayan byk bir Mslman insanlar topluluu olutu. Dini grevlerini yerine getirmeleri iin bu insanlarn, astronomi bilgisine gerek vard. XIII.yzylda, nl gezgin bn Batuta, Orta Asyadan gelen bir Trkn lkesinde, alt ay gece, alt ay gndz olduunu Gazneli Mahmuta akladnda, hkmdarn kendisine ok kzdn, hatta dini kartrdn, bundan tr kendisini cezalandracan syler. Bu srada yanlarna gelen nl bilim adam Biruni olay dorulaynca, hkmdar Orta Asyadan gelen Trke inanm ve tutumunu deitirmitir. Bu konumadan sonra, gerekli aklamalarn ardndan, mikad denen yeni bir astronomi dal domutur. Bu dalda almalar yrtenlere ise, muvakkit ad verilmitir.slam Dnyasnn takvimi, Ayn periyodik hareketleri ile belirlenirdi. Ayn periyodik hareketi,Ayn yrngesi ile tutulma dzleminin kesitii noktalar arasndadr. Ayn dolanm 29.5 gn srmektedir. O halde, bir Ay yl, 29.5x 12= 324 gn eder. Gne yl ise 29.5x12= 354 gn srer. Gne yl ve Ay yl arasnda, 365-354= 11 gn fark vardr. Dinsel gnler iin Ay takvimi kullanlsa bile, rnein tarm almalar iin Gne yl elveriilidir. nk rnein hasat zaman ay takviminde, her yl 11 gn geriye doru gittii iin, hasat zamann yanl bir zaman olarak bildiriyordu. Benzer durum namaz vakitleri iin de sz konusuydu. rnein Ankara ile Erzurum arasnda 12o boylam farkndan dolay (gne 1o lik dn 4 dakikada yaptna gre) 48 dakikalk fark vardr. Yani Erzurumda gne Ankaraya gre 48 dakika erken domaktadr. Bu durum daha geni bir corafyada daha ciddi problemlere yol amaktadr. Buna benzer dinsel problemlerin zmlenebilmesi iin iyi bir astronomi bilgisi gerekmekteydi. Bu nedenle, slam dnyasnda astronomi almalarna nem verildi ve muvakkitlerin Ay ve Gnein periyodik hareketleriyle ilgili bilgilere ihtiya duymalar da bu nemi arttrd. Gzlemevlerinin kurulmasnn ana nedenleri, gkteki cisimlerin hareketleriyle ilgili zic (izelge) hazrlama ve bilgilenme istei idi. Gzlemlerde kullanlan byk boyutlu aralar nedeniyle, gzlemevleri evreyi rahata gren tepelere kurularak, gezgin dzenden yerleik dzene geilmitir. Bilim tarihinde ilk gzlemevleri olan Badattaki emmasiye, amdaki Kasiyun gzlemevleri, (813-833) yllar arasnda hkm sren Abbasi halifesi Memun tarafndan kurulmutur. Matematiki ve astronom olan Harezmininde katld, Yahya bn Ebu Mansur tarafndan 828 ylnda iki dnence gzlemi yaplmtr. Daha sonra, (1072-1092) arasnda hkm sren Seluklu hkmdar Melikah tarafndan (mer Hayyamnda alt) sfahanda, Hlag Han (1217-1265) tarafndan (Nasiruddin-i Tusinin de alt) Meragada, (1295-1304) arasnda hkm sren Gazan Han tarafndan (Ulu Beyin alt) Tebrizde gzlemevleri yaptrlmtr. imdi bu dnemin nemli astronomlar hakknda bilgi edinelim.

Fergani
Memun dneminin nemli astronomu olan Fergani, astronomi zerine kapsaml eser yazan ilk bilim adamdr. 833 ylnda yazlan Astronomi Esaslar isimli eserinde, evrenin ve gezegenlerin byklkleri, gezegenlerin ve sabit yldzlarn uzaklklar, aplar konusundaki bilgileri iermektedir. Bu bilgiler, kendinden sonraki Mslman astronomlar tarafndan da dorulanmtr. Bu eser, onikinci yzyldan onbeinci yzyla kadar olan dnemde bir ok kez Latinceye evrilerek, Avrupada astronominin geliiminde etkili olmutur. nl talyan air Dante Alighieri (1261-1321), Ferganiden ok etkilenmi ve drt kitaptan oluan felsefe, siyaset ve ahlakla ilgili Convivio isimli eserinin ikinci kitabn astronomiye ayrmtr. Dante, Conviviodaki Batlamyusun evren modelini ve Divina Commedia (lahi komedya)da yer alan evren grn Ferganiden almtr.
ekil 4.12: Fergani

92

Battani
Battani (858-929) Urfann ilesi olan Harranda domu nl astronom ve matematikidir. Yldzlara tapan Sabi dinine inand sylentisine karn ele geirilen knyesinde, Mslman olduu yazldr. Astronomideki en byk baars, Gne yln 365 gn 5 saat 46 dakika ve 24 saniye olarak lmesidir. Battaninin bugne ulaan tek kitab olan, Zic-i Sabi adl kitabnda, 877-929 yllar arasnda yapm olduu gzlem sonularn vermitir. Bu eserin ieriinden, Hint astronomisi ve Batlamyusun grlerini benimsedii grlmektedir. Modern bilim dnyas Battaninin bilime olan katklarndan dolay sayg gstererek, Aydaki bir blgeye Bat dillerinde geen ad olan Albategnius adn vermitir. Battani, eserinde, Batlamyusun baz yanllarn dzeltmi, Gne ve Ay tablolarna yer vermitir. Gkkrenin blmleri zerine almalar yapm, V. Yzylda yaam Hint matematiki ve astronomu olan Aryabhatadan bamsz olarak, sins ve tanjantn hesaplamalarda kullanmlarn ele alarak, modern trigonometrinin temelini atmtr. Bunun yansra 21 Mart ve 23 Eylldeki yerkrenin ekinokslardaki hareketlerini inceleyerek,eliptik yrnge zerindeki gece gndz srelerinin eitliini saptam ve bunlarla ilgili tablolar oluturmtur. Kopernik, De Revolutionibus Orbium Coelestium adl kitabnda birok yerde Battaniden alntlar yaparak, on aolan minnet ekil 4.13: Battani duygusundan sz etmitir. Trigonometride bugnde kullanlan   
 

    

 

 

gibi

bantlar bulmutur. Tanjant, kotanjant, sekant ve kosekant deerleri ile ilgili matematiksel tablolar 1o ile 90o arasndaki alar iin hazrlamtr.

Ebul Vefa El Buzcani


ranl bir matematiki ve astronom olan Ebul Vefa el Buzcani (940-998), Badatta matematik eitimini tamamladktan sonra, zellikle trigonometri alannda almalar yapt ve bugne ulamayan trigonometri kitaplar yazd. Batlamyus ve Diophantosun eserlerini okuyup yorumladktan sonra, astronomi almalarna balayp, Ayn hareketlerini inceledi. Yldzlarn eimlerini kesin ve doru olarak lmede kullanlan bir duvar oktant (gk cisminin yerden asal yksekliini belirleyen alet) gelitirdi. Trigonometriyle ilgili hesaplar yapmak ve baz trigonometri problemlerinin zm iin yntemler gelitirdi. Astronomik gzlemler iin gereken sins (ceyb) ve tanjant (zl) deerlerini onbeer dakika aralklarla hesaplad. Alt trigonometrik oran arasndaki ilikileri ilk kez kefetmitir. Ebul Vefael Buzcaninin bulduu trigonometrik zdeliklerden bazlar aadaki gibidir: Sin(a+b) = Sin(a)Cos(b) + Sin(b)Cos(a) Cos(2a) = 1- 2Sin2(a) Sin(2a) = 2Sin(a)Cos(a)
 

ekil 4.14: Ebul Vefa El Buzcani

 

 

(Kresel Trigonometrideki Sinsler Teoremi)

Sekantn kefedeni Copernicus olarak bilinirse de bilim tarihi aratrmaclar, bu orann Ebul Vefa tarafndan bulunduunu saptadlar. Cebirdeki almalar sonucu, drdnc derece deklemlerin zmn gerekletirmitir. rnein, x4 +px3 = r denklemini zerken; y3 + axy + b = 0 ve x2 y = 0 koniklerinin kesimesinden faydaland yntemi kullanarak, Antik Yunan ve Hint uygarlnada zlemeyen denklemlerin zmlerini elde etmitir

93

Trigonometri ve astronomi alanndaki eseri olan Kitab l Kamilin birinci blmnde, yldzlarn hareketlerinden nce bilinmesi gereken konular, ikinci blmnde, yldzlarn hareketlerinin incelenmesi, nc blmnde, yldzlarn hareketlerine ilikin problemler ele alnmtr.Bu kitabn el yazmas nshas, Paris National Ktphanesinde bulunmu ve tercme edilerek, baslmtr. Ay zerindeki kriterlerden birine Abul Wafa ismi verilmitir. nl bilim tarihisi Plorian Cajori, History of Mathematics adl eserinde onun hakknda yle demitir: Ebul Vefa, Harezminin matematik ve geometrideki bulularn nemli derecede gelitirmitir. zellikle geometri ve cebir arasndaki ilikiler zerinde durmutur. Bylece, baz cebir denklemlerini, geometrik yntem kullanarak zmtr. Bunun sonucunda, diferansiyel hesap ve analitik geometri dncesini oluturmutur. Diferansiyel hesap, insan zekasnn bulduu, nemli ve ok yararl bir bulu olup, bilim ve teknolojideki gelimelerin temel kaynan oluturmutur.

Nasruddin Tusi
XIII. yzylda yaam olan nl bilim adam Nasruddin Tusi (1201-1274), Horasan blgesindeki Tus ehrinde dodu. slam Dnyasndaki nemli gzlemevlerinden biri olan ve lhanl hkmdar Hlagunun, Urmiye gl kysnda kurdurduu Meraga gzlem evinin kurucusudur. Gzlem aletlerinin zenginlii ve gzlemevinde alan bilim adamlarnn sekinlii bakmndan dikkati eken bir gzlemeviydi. Tusi, burada yapm olduu gzlemlerden derlemi olduu bulgular, el-Zic el-lhani (lhanl Zici) adl eserinde toplam ve bu eser astronomlarn bavuru kitab olmutur. Hlag, bu gzlemevinin yaknnda, Suriye, Irak ve randan Moollar tarafndan yamalanm kitaplarla oluturulmu, 400.000 ciltlik bir ktphane de kurdurmutur. Meraga gzlemevinde olduka dakik gzlemler yaplmtr.

ekil 4.15: Nasruddin Tusi(5 riyallik ranPulu)

Tusi El-Tezkire fi lm el-Heye isimli eserinde, iki dairesel hareketin nasl dorusal hareket oluturacan ispatlam ve bu hareketi kullanarak, dzgn hareket ilkesini bozmadan gezegen hareketlerini aklamaya almtr. Tusi ifti ad verilen bu model Copernicus tarafndan kullanlmtr (ekil 4.16).Bu buluunu gezegenlere uygulayarak o zamanki astronomiye katkda bulunmutur. Bu matematiksel sistem yardmyla, Batlamyus sisteminin tersine, Yeri evren merkezinden kaydrmadan, Aristoteles fiziini rtmeden ve dmerkezli dzenei kullanmadan, gezegen hareketlerini aklayabilmitir.
ekil 4.16: Dairesel Hareketi Dorusal Harekete Dntren Tusi ifti Ad Verilen Model

ORTA A SLAM DNYASINDAK FZK ALIMALARI


slam dnyasnda, younlukla allan iki fizik dal mekanik (hareketli ve durgun cisimler fizii) ve optik (k bilgisi) olmutur. Mekaniin nc bilim adam bn Sina, optiin nc bilim adam ise, bn el Heysemdir. Kemalddin el Farisi ise bn el Heysemin izleyicisi olmutur. Mekanik biliminin Antik adaki kurucusu Aristoteles olmakla birlikte, skenderiyeli Mhendisler grubunun yesi olan Heronun mekanikle ilgili almalar dikkate deerdir. Aristotelese gre, Doal ve Zorunlu olmak zere iki hareket tr vardr. Aristotelesin zorunlu hareket aklamas akla yatkn olmakla birlikte, kuvvet yoksa, hareket yoktur ilkesiyle konunun irdelenmesinin yansra, kuvveti uygulayan ve uygulanan arasnda bir fiziksel ba olmaldr. ilkesi eklenmiti. Frlatlan nesnelerin hareketini aklamakta yetersizlik sz konusudur. Frlatlan nesne, frlatldktan sonra neden hareketini srdrmektedir, oysa, kuvvet olmad iin durmas gerekirdi. Aristoteles, bu amaz yle aklamaya almt: Frlatlan cisme uygulanan kuvvet, cismin etrafndaki ortama iletilmekte ve bu ekilde varln
94

srdren kuvvet, hareketin devamlln salamaktadr. lk admda, Aristotelesin hatrna inandrc bulunan bu dnce, sonralar kabul edilmemitir. slam Dnyasnda da bu konular tartlmaya devam etmitir. Bunun yansra, kla ve bir nesnenin gzmz tarafndan nasl alglandyla ilgili dnceler skenderiyeli Mhendisler grubunun yesi olan Heron'un ileri srd dnceyle balamt. Herona gre, gzden kan k nlar cisme arpp onu aydnlattktan sonra, cisimden yaylan k nlarnn tekrar gze dnmesiyle, grme algs oluuyordu. Bu dnceyle balayan kla ilgili tartmalar, bn el Heysem ve onu izleyen bilim adamlar tarafndan slam Dnyasnda da srmtr.

bn-i Sina
bn-i Sina (980-1037), Aristotelesin ileri srd, bir cisim f rlatldnda, fiziksel iliki ortadan kalktnda, bir sre yol almasnn nedeni ortama aktarlan kuvvettir dncesine kar karak, bu olgunun nedeninin cisme kazandrlan hareket etme istei olduunu ileri srmtr. Hareket ettirici kuvvetin cisme kazandrld veya depoland eklinde yeni bir yorum getiren bn-i Sinaya gre kasri meyil (hareket etme istei) cismin zelliine gre farkllk gsterir. bn-i Sinann yapt gzlemlerden kard sonulara gre, ar nesnelerin kasri meyilleri daha oktur. Mantar ve ta ayn anda frlatlrsa, ta daha uzaa dmektedir, gzlem sonucu bunu gstermektedir. bn-i Sina, kazanlankasri meyilin sreklilik tadn ve ortam dirensizse, hareketin durmayacan ve sonsuza kadar sreceini ifade etmitir.XI. yzylda yaam bir bilim adamnn, ancak XVIII. yzylda Newton tarafndan ifade edilecek olan eylemsizlik ilkesinin temelini atm olmas ilgintir. Mademki kasri meyil arlkla ilikilidir ve ar cisimler daha uzaa debilmektedirler, o halde, kasri ekil 4.17: Duanbedeki bn-I Sina Heykeli meyil, (arlk)x(hz) olarak tanmlanabilir. Modern fizikte arlk yerine ktle konulursa, kasri meyilin (ktle)x(hz) olduu ortaya kmaktadr. Bu durum, kasr i meyil kavramnn ayn formlle ifade edilen momentum dan baka bir ey olmad demektir. Kasri meyil kavram Bat Dnyasnda Aristotelesin hareket kuramnn yeniden tartlmasna yol amtr. Arapa olarak el meyl el kasri deyimi, Peter Olivi tarafndan Latinceye impetus impresus (etkileyici itme gc) eklinde evrilmitir. Buridan isimli bilim adam, impetusun atlan cismin ktlesi ve hz ile orantl olduunu savunmutur. O halde, bir cisim, harekete balaynca, engellenene kadar hareketini srdrecektir. Bu yorum, Buridann bn-i Sinann etkisinde kaldn ortaya koymaktadr.

bn El Heysem
Ik ve kla ilgili olgularn incelendii optik veya o zamanki adyla, grme bilimi, tm zamanlar iindeki en byk geliimini slam Dnyasnda gerekletirmitir.Tm zamanlarn en byk optikisi kabul edilen bn el Heysem (965-1040), bu bilim daln gerek kimliine kavuturmutur. Kitab el Menazir (Grntler Kitab) isimli eserinde, dorudan grme, yansmayla grme ve krlmayla grme gibi geleneksel olarak yaplandrlm konular, modern bilim ana kadar alamayacak ekilde ayrntl biimde irdelemekle birlikte, renk, gkkua oluumu, karanlk oda gibi konular da bilim dnyasnn gndemine tamtr.
ekil 4.18: bn El Heysem

95

Dorudan grme kavramnn temel tartma konusu, k kayna gz mdr, yoksa cisim midir? bn el Heysem ncesi dnemde, k kaynayla ilgili iki gr egemendir. Birinci gr, daha ziyade Euclides, gibi matematikilerin ve Platon gibi dnrlerin benimsedii gzn k kayna, cismin ise n hedefi olduu eklindeki Gzn Teorisidir (ekil 4.19). Modern bilim andaki aratrmaclarn extramission adn verdikleri bu teoriye gre, gzden kan k nlar, tepesi gzdeki k noktas olan bir koni eklinde yaylrlar ve koni cisme ulatnda grme gereklemi olur, gz cismi alglar. kinci gr ise, bata Atomcular olmak zere Aristoteles ve onu izleyenlerin savunduklar Nesnen Teorisidir. Modern Bilim andaki bilim adamlarnn intramission adn verdikleri bu teoriye gre, k nlar cisimden karak gze ulanca, gz cismi alglar.
ekil 4.19: Gz n Teorisine Gre bn-i Sinann youn eletirleriyle karlaan Gzn Teorisi, Grme slam Dnyasnda benimsenmemi ve bn el Heysemin fiziksel gzlemleri ve matematiksel ispatyla rtlmtr. bn el Heysemin Gzn Teorisini rten ve Nesnen Teorisini geerli klan, kantlar deney ve gzleme dayanmaktadr:

Birinci gzlem, alg ncesi evreyle ilgilidir. Eer k gzden km olsayd, yldzlar gibi ok uzaktaki cisimleri grebilmemiz iin epey uzun bir zaman gemesi gerekirdi.Oysa, gzmz ap baktmz anda, hangi uzaklkta olursa olsun grme algs gereklemektedir. yleyse nlar gzden deil cisimlerden kmaktadr. kinci gzlem, alg srasndaki evreyi kapsamaktadr. rnein, karanlk bir odann tavannda bulunan kk bir delikten k girmi olsun. Eer k gzden km olsayd, sadece tavandan szan n demetini deil, odann tamamn grmemiz gerekirdi.O halde k nlar gzden kmamaktadr.

nc gzlem, alg sonras evreyi kapsamaktadr. Bir k kaynana veya bir renge uzun sre bakm olsak, daha sonra bakmz baka bir yne evirsek, bir sre daha ayn rengi alglam gibi oluruz. Ik gzden km olsayd, gzmzn k kaynana baktndan dolay kamamamas ve renkten etkilenmemesi gerekirdi. Byle olmad, yani kamat ve etkilendiine gre klar gzden kmamaktadr. nk, etkilenme d bir nedenden ileri gelmektedir. bn el Heysem, bu ekilde Gzn teorisini rtm ve Nesnen teorsinin geerli olduunu ortaya koymutur. Bunun yansra, bn el Heysem, n yansmas kavramn deneysel ve matematiksel olarak ele alm ve fizie byk katk salamtr. Euclides, Batlamyus ve Heron tarafndan da incelenen bu kavrama ait yansmann ikinci yasasna gre, ayna yzeyine dik olan normalad verilen dorultuyla gelme asyla eit bir yansma asyla yansma gerekleir (ekil 4.20).

ekil 4.20: I n Yansmas

ekil 4.21: bnl Heysemin Mum Deneyi

bn el Heysemin optie olan dier bir katks da karanlk oda kuraln bulmasdr. bn l Heysem bir gn odadayken pencere perdesindeki kk bir delikten n getiinin farkna varm ve kardaki duvar zerinde gnein bir yarm ay biiminde grntsn izlemitir. Daha sonra ayn deneyi ekil 4.21deki gibi yanan mumla tekrarladnda kardaki duvar zerinde mumlarn ters grntsn elde etmitir. Ayn deneyi daha kk deliklerle tekrarladnda, delik kldke grntlerin giderek daha netletiini grmtr. bn el Heysemin bu nemli kefi daha sonra fotoraf makinesindeki karanlk odann temelini oluturacaktr. bn el Heysemin Arapa Beyt el Mazlum adn verdii olgu, Latinceye Camera Obscura yani karanlk oda olarak evrilmitir.
96

Kemalddin El Farisi
slam Dnyasndaki optik almalarnn nemli bir blmn de, bn el Heysemin almalarn inceleyerek, daha st dzeye kartan Kemalddin el Farisi (1267-1320) Tenkih el Menazr (Optiin Dzeltilmesi) adl doyurucu bir eseri yazmtr. Bu kitapta, bn el Heysemin Kitab el Menazr isimli kitabnda bahsettii ok sayda makalesini ele alarak, grlerini ve yorumlarn kaleme almtr. slam lkelerinde optin yaygn bir ekilde allmasnda Tenkih el Menazrn byk rol vardr. Batdaki Arapadan Latinceye eviri dneminde henz kaleme alnmam olmas nedeniyle, ancak XIX. yzylda tannmaya balamtr. Kemalddin el Farisinin optie olan en byk katks, oluumu o zamana kadar aklanamayan gkkuan ilk kez doru biimde aklayabilmi olmasdr. Bu baars Tenkih el Menazrn Yakan Kreler blmnde yer almtr. Gneten kan k nlarnn havadaki yamur damlalarna rastladklarnda, saydam krelerin yzeyinde yansmas ve krlmas sonucunda oradan da kardaki kresel yzeyde, yine yansma ve krlma yapmasyla elde edilen deiik renkleri ieren bir optik olgu olduundan bahsetmitir.

ORTA ADA SLAM DNYASINDAK KMYA ALIMALARI


slam Dnyasndaki kimya almalar, Doadaki tm metaller kkrtle cvann bileiminden oluurlar eklindeki Antik Yunan Simyaclarnn Yapsal Dnm Teorisinin etkisinde kalmtr. Bu dnceyle istenen metalller retilebildii gibi, altn gm gibi kymetli metaller de elde edilebilirdi. Ayrca, el ksiri (mkemmel madde) bulmak slam Simyaclarnn balca amac olmutur. Simya, kozmolojiye ve geleneksel tbba destek olan, insan ruhu ve bedeni zerine odaklanan bir bilim olarak grlmtr. Simyaclar, maddelere belli bir adan bakarak, hem insann isel deneyimleriyle ilgilenir, hem de maddelerle deneyler yaparlar. Ama, insan ve maddeyi mkemmelie ulatrmaktr. Kimyann ilk almalar, slam Dnyasnda balam olup, ilk simyac Halid bin Yeziddir. Ondan sonra, Cafer Sadk ve onun rencisi olan slam simyasnn doruk noktas Cabir ibn Hayyandr.

Cabir bn Hayyan
Cabir ibn Hayyan (721-815), teorik ve deneysel almalaryla kimyann gelimesinde nemli rol stlenmitir ve bu nedenle simyann doruk noktasndaki bilim adamdr. Bir ok kimyasal bileiin kimyasal alet ve srecin uygulayc olarak modern kimyann kurucusu olarak kabul edilir. Cabir, Aristotelesin drt element (ate, hava, su, toprak) teorisini ve bu gelerin temel zelliklerini (scak, souk, slak, kuru) benimsemitir. Drt element teorisine gre, doadaki herey bu drt elementin belli oranlarda ve scak/souk, slak/kuru zelliklerine sahip birleimlerinden olumaktadr. Cabirin eserlerinde, maddesel simya (retim metalrjisi) ve manevi simya iiedir. Kimya tarihinde, Cabire ait en nemli teori, minerallerin oluumuyla ilgili cva-kkrt teorisidir. Mineraller, cvadan meydana gelmi, sonra kkrtle katlama yapmtr.

ekil 4.22: XV. Yzylda Yaplm Cabir Tablosu

ekil 4.23: Cabirin Gelitirdii Damtma Amal mbik

Tm simyaclarn topik dncesi olan, insana lmszlk salayan ve deersiz metallerden altn retilmesini salayan el ksir retmek Cabirin de ilgi alanndayd. El ksir, hayvansal, bitkisel ve minerallerden faydalanlarak yaplmaldr. Cabire gre, simyann ilgilendii maddeler grupta toplanr:
97

Ruhlar: atee tutulduklarnda uan cevherler ya da maddeler. Metaller: minerallerden elde edilen, ekile dvlebilen, ses verebilen, parlak maddeler Cisimler: minerallerin dnda kalan eriyebilen ya da erimeyen maddeler

Cabirin modern kimyann babas kabul edilmesine neden olan almalarn amac ise, kendisinin gelitirdii aletler ve aralarn kullanld kimyasal ilemlerle kimyasal bileikler retmektir. Cabir, su genel bal altnda, zc sular adn verdii nitrik, slfrik ve hidroklorik asitler gibi mineral asitleri kefetmitir. Bunun yansra, elik retimi, kuma ve deri boyama, dayankl kuma retimi, demirin koruyucu tabakasn oluturan vernik retimi, altn zerine yaz yazmak iin altn pirit uygulamak, asetik asidin younlamas iin sirkenin damtlmas, cam yapm gibi kimya sanayiiyle ilgili almalar yapmtr. Cabirin kulland nemli ilemler, maddelerdeki farkl bileenleri ayrtrmada kullanlan buharlatrma, znebilir maddelerin zel dzenek ve aralar yardmyla saflatrma ilemi olan damtma ve maddeleri yksek scaklkta yakarak ve toz haline getirerek, metaldeki znmeyen maddeleri ayrmak olan kireletirmedir. Cabir, yapt aratrmalarla, kimyaya element grnn girmesini salam, l ve tart ilemleri yardmyla nicelik anlaynn glenmesini salam ve gelitirdii alet ve aralarla kimya teknolojisinin gelimesini salamtr.

Zekeriya El Razi
Kimya almalaryla ne kan isimlerden biri de Zekeriya el Razi (864-925) dir. Badatta bahekimlik yaptktan sonra, Afrika ve Endls lkelerine seyahatlar yapmtr. Simya, felsefe ve tp alanlarnda almalar yapmtr. Aristotelesin drt element teorisine inanmayarak, atomsal evren teorisini kullanmak suretiyle Yapsal Dnm Teorisini benimsemitir. eitli deneyler yaparak saf elementler elde etmeye alm, yeni kimyasal maddeler, yeni yntemler ve aletler gelitirmitir. Razi, maddeleri mineral, bitkisel ve hayvansal olmak zere e ayrdktan sonra, mineralleri de alt gruba ayrmtr: Ruhlar: cva, amonyak tuzu, arsenik slfat. Cisimler: altn, gm, bakr, demir, kurun, kalay. Talar: pirit, inko oksit, kurun slfat. Zaclar: siyah, beyaz, yeil, sar ve krmz. Boraks Tuzlar
ekil 4.24: Zekeriya el Razi

Razinin eserlerinde szn ettii ve kulland temel kimyasal ilemler, damtma, kireletirme, zndrme, buharlatrma, kristalletirme ve sblimletirmedir. Rey kentinde bir hastanede doktor olarak grev yaparken, kendi gzlem ve deneylerinden yararlanarak gelitirdii tedavi yntemlerini kullanmtr. Tehiste, nabz, idrar, yz rengi, terleme gibi gstergelerden yararlanmtr. ocuk hastalklarndan iek ve kzamn tehisleri ve tedavisi zerinde almtr. Hastalklarla ilgili bilgileri ieren, Kitab el Havi fi el-Tb (Tp Hakkndaki Tm Bilgiler) isimli eserinde tm bilinen hastalklarla ilgili bilgileri kaleme almtr. Tm hastalklarn tedavisinde, ilala tedaviyi, ameliyata tercih etmitir.

ORTA ADA SLAM DNYASINDAK TIP ALIMALARI


Ortaa slam Dnyasnda, tp almalar Aristoteles, Dioscorides, Galen gibi Antik Yunan dnemi biim adamlarnn eserlerine dayanmasna karlk, Mslman bilim adamalr da bu alana nemli katklar yapmtr. Antik Yunan dnemi tbbi eserlerin Yunancadan Arapaya evrilmesinden nce slam Dnyasndaki tp birikimi geleneksel yntemler dzeyindeydi ve Peygamberin nerileri nem tayordu (peygamber tbb). eviriler yapldktan sonra, Galenin grleri benimsendi.
98

Zehravi
1013 de hayata veda eden Endlsl Zehr avi, slam Dnyasnn en nl cerrahdr. Kaleme ald el Tasrif isimli eserindedneminin cerrahi bilgilerini ve yeni yntemleri tantmtr. Yaralarn atele dalanmas, deney amacyla, hayvan vcutlar zerinde ameliyatlar yapmak, kadavra terihi, ameliyatlarda kullanlan aletlerin resimleri (ekil 4.25) bu eserde yer almtr. eviri dneminden sonra, bat cerrahi uygulamalarnn gelimesinde, ehravinin byk etkisi olmutur.
ekil 4.25: Zehravinin kulland ameliyat aletleri

bn Nefis
XIII.yzyln en nemli hekimlerinden olan ve amda ve Kahirede hekimlik yapm olan bn Nefis (1213-1288) bn-i Sinann Kanununun Anatomi Ksm in Aklama isimli eserinde, Galenin kan dolam ile ilgili grlerine itiraz ederek dzeltmitir. Galenin Kk Kan Dolamnda, kann kalbin sa tarafndan sol tarafna kalpteki bir delikten geerek ulat sylenmitir. bn Nefis ise, yapt deney ve incelemelerde, byle bir deliin olmadn ifade etmitir. bn Nefise gre, kalbin sa karncna gelen kan, akcierlere gidip temizlendikten sonra, kalbin sol karncna gelmektedir (Kk Kan Dolam) (ekil 4.26).Onun bu buluu, XVI.yzylda Michael Servetus ve Realdo Colombus tarafndan tekrarlanmtr.

ekil 4.26: bn Nefise gre Kan Dolam ve Sindirim Sistemi

ekil 4.27: bn Nefis

ORTA A SLAM DNYASINDA TEKNOLOJK ALIMALAR


Ortaa slam Dnyasnda sadece bilimsel almalara dayal parlak bir dnem yaanmamtr. Bilimdeki gelimenin yansra teknolojik gelimelerin de yaandn gryoruz. zellikle Benu Musa (Musa Kardeler) ve Hazni, Cezerinin gelitirdikleri gndelik yaamda kullanlan bir takm ilgi ekici aralar tanyacaz.

99

Benu Musa (Musa Kardeler)


IX. yzylda Badatta yaam Muhammed, Ahmet, Hasan adl kardelerdir. Abbasi halifesi Memun dneminin en tannm matematiki, astronom ve fizikilerindendirler. Bunlardan Ahmet, Kitab el-Hyel isimli eserinde skenderiyeli Mhendisler grubunun yeleri olan Ctesibios, Philon ve Heronun almalarna paralel almalarndan bahsetmitir. Kitab el Hyelde hava, boluk ve denge prensipleri temel alnarak, yz aracn tantm yaplmtr. Bu aralarn yapmnda, eitli ekillere sahip sifonlar, amandra yardmyla kontrol edilen valflar, hava kontroll mekanizmalar kullanlmtr. Bu eserde geen yz aracn, yetmin, sihirli imbikler, onbeini su seviyesini sabit tutmaya yarayan aralar, yedisini fskiyeler, n lambalar, birini kaldra, birini krk oluturur. ekil 4.28de bu lambalardan fitil uzunluu otomatik olarak ayarlanan tipte olan grlmektedir.

Hazni

ekil 4.28: Fitil Uzunluu Otomatik Olarak Ayarlanan Lamba

slam Dnyasnda denge prensipleriyle ilgili almalar, daha ziyade, madenler, kymetli talar ve sularn saflk derecelerini bulmaya yarayan Mizan el-ma (Su terazisi) isimli, Archimedesin durgun svlarla ilgili prensiplerine dayanarak yaplan teraziler zeine younlalmtr. Bir takm sahtekarlklarn ortaya kaca endiesiyle, Sultan Sencerin hazinebas bu terazilerden eline geenleri paralayarak yok etmitir. Daha sonra,el Hazni yakak 1100 yllarnda konuyla ilgilenmitir. El Hazni, Sultan Sencerin himayesinde yaam ve Kitab Mizan el Hikme (Hikmet Terazisi kitab) isimli eserinde su terazisini olduka gelitirmitir. El Mizan el Cami (Toplayan Terazi) adn verdii terazi, iki metre uzunlukta, iki santimetre kalnlkta bir tahta parasndan oluuyordu. Bu terazi son derece hassas olup, 4,5 kilogramda o,75 gram lk fark bile gsterebilecek kadar duyarlyd.

Cezeri
Cezeri (1136-1233), Anadoluda yaam bir bilim adamdr. smi yaad kent olan bugnk adyla Cizre, o zamanlardaki ad Cezireden gelmektedir. Diyarbekir sultan Sukman bin Artukun istei zerine, El-Cami Beyn el-lm ve el-Amel el Nafi fi Snaat el Hiyel (Makine Yapmnda Yararl Bilgiler ve Uygulamalar) adl eseri yazmtr. Ksa ad Snaat el Hiyel olan bu eser, alt kitaptan olumaktadr: I. Kitap: Eit saatlerin ve gne saatlerinin geilerinin belirtildii saatlerin yapm II. Kitap: ki meclisleri iin uygun kaplara ilikin figr tasarmlar III. Kitap: briklerin, kan alma teknelerinin ve abdest alma leenlerinin yapm IV. Kitap: ekillerini deitiren fskyeler ve srekli alan flt iin ara yapm V. Kitap: Derin olmayan gllerden ve rmaklardan suyu yukar eken aralarn yapm VI. Kitap: Deiik ve farkl amalarla tasarlanm eitli eylerin yapm

100

ekil 4.29: Su Ile alan Makina Tasarm

ekil 4.30: Suyu Yukar karan Aralardan Biri 

Cezerinin bu eseri incelendiinde, Antik Yunan zamanndaki hava, boluk ve denge prensipleri kullanlarak, gelitirilmek suretiyle eitli aralarn retildii grlmektedir. ekil 4.29da suyla alan bir makine tasarm grlmektedir. ekil 4.30da ise suyu yukar karan ara yani bir anlamda fskye tasarm grlmektedir. Bu fskiye akan suyun miktar (ya da debisini) ayarlanma zelliine sahiptir. ekil 4.31de grlen filli su saati Cezerinin en nemli aracdr. Srtnda kare biimli bir krs, krsnn kelerindeki stunlar zerinde hisar, hisarn zerinde ise bir kubbe, kubbenin zerinde ise bir ku bulunan bir fil grlmektedir. Hisarn filin ba ynndeki tarafnda bir balkon, balkonda oturan bir adam, adamn sanda ve solunda iki ahin, balkonun stunlar arasnda uzanan ve zerinde elinde kalem tutan bir katibin oturduu bir platform, platformun zerinde 7,5 dereceye blnm bir yay, filin boynuna oturmu, sa elinde balta, sol elinde sopa tutan bir bakc ve filin boynunun iki tarafnda vazo bulunmaktadr. Katibin kalemi yarm saatte 7,5 dereceye geldiinde, ku ter, delkiklerden biri beyaza dner, balkondaki adam, sa tarafndaki ahinin gagasndan elini kaldrr, sol elini sol tarafndaki ahinin gagasnn zerine koyar. Buna benzeyen bir ok otomatik ilemler yaplan bu sistemde her saatte ekil 4.31: Filli Su Saati bir ayn ilemler tekrarlanr. Cezerinin dier otomat almalar arasnda, hastadan alnan kann miktarn len kan alma tekneleri, mumlu saatlerde saylabilir.

101

zet
Antik a ve Modern a arasnda yer alan M.S. 395 ile M.S. 1450 arasndaki dneme, Rnesans dnrleri tarafndan Orta a ad verilmitir. Bu a, nitelik ve yap bakmndan farkl zellikler tayan iki zaman dilimini iermektedir. M.S. ikinci yzyldan sekizinci yzyla kadar olan dilim, Patristik Dnem ya da Karanlk a, sekizinci yzyldan onbeinci yzyla kadar olan dilim ise, Skolastik Dnemdir. Her iki zaman diliminde de hristiyanln savunularak, stn klnmas ne kmtr. Fakat zellikle, Patristik Dnemde bilime kar olan tutum daha dikkat ekicidir. Ortaa felsefesi, Hristiyan dnrlerin, antik dnem felsefesi karsnda yer alarak, onu yok etmek eklindeydi. M.S. II.yzyl ile VIII. yzyl arasndaki Patristik dnem felsefesi, putperestlie kar Hristiyanl savunma amacn gtmtr. Bilim tarihi asndan nemsiz olan bu dnemin karakteristik zellii, teoloji almalarnn youn oluudur. Bu dnem ierisinde yaanan gelimeler, antik felsefenin gerek yznn anlalmas asndan nemlidir. Bu felsefeyi savunanlar zerinde, yaamlarn ortadan kaldracak boyuta varan basklar sonucu, Avrupa lkelerini terkederek, slam lkelerine snan dnrler, beraberinde getirdikleri Antik Yunan Dnemi eserlerini Latinceden Arapaya evirmilerdir. Bu eserlerin okunmasyla balayan slam lkelerindeki entelektel gelime, slam Uygarlnn oluumunda byk rol oynamtr. Akdeniz kylarndaki topraklarda yerleik durumdaki Yunan, Roma ve Hristiyan kltrleri Mslmanlarn dikkatini ekerek, bu yreleri fethetmelerine yol amtr. nemli kltr merkezlerinden olan skenderiye, M.S. 642de Mslmanlarn eline geerek, Avrupadaki Karanlk a Dneminde slam topraklar randan Gney Akdeniz kylarna, spanyaya kadar genilemitir. Bylece slam Dnyas gerek anlamda Aydnlk a yaamaya balad ve M.S. VIII. Yzylda dnyann entelektel anlamda liderliini ele geirdiler. Bu dnem ierisinde, Mslman bilim adamlar, bilim ve teknolojiye ciddi anlamda katkda bulunmulardr. M.S. VIII. yzylda balayan Skolastik Dnemdeki en nemli gelime, niversitelerin ve entellektel kltrn kurulmasnda rol oynayan iki nemli ge olan bilim ve felsefenin oluumuna scak bakan tarikatlarn kurulmasdr.
102

Bu dnem ierisinde, bilimin gelimesini byk lde etkileyen, yeleri bilim adamlar olan Fransisken Tarikat 1209da, yeleri dnrler olan Dominiken Tarikat 1215de kurulmulardr. IX. Yzylla XII. Yzyl arasndaki zaman diliminde, yksek retim kurumlar olarak papazlar tarafndan yrtlen katedral okullar rol oynuyordu. niversitelerin kurulmasna kadar dini eitim verilen bu kurumlar varlklarn srdrdler. M.S. 1000 ylnda, talyann Bologna kentinde, hukuk eitimi almak isteyen renciler, Universitas adl bir oluum balattlar. Bu oluumun etkisiyle yaklak bir yzyl sonra, Bologna niversitesinde tp ve felsefe faklteleri kuruldu. Bu niversiteden sonra, Oxford, Cambridge, Padua, Ravenna ve Paris niversiteleri de kuruldu. Bu niversiteler, lahiyat, Kilise Hukuku, Tp ve Genel Meslekler olmak zere drt programdan oluuyordu ve retim yeleri din adam kimliini tayordu. Btn programlardaki dersler iki ana gruba ayrlyordu. Birinci grup, gramer (dilbilgisi), retorik (konuma) ve diyalektik ders paketini ierecek ekilde olup, l anlamna gelen Trivium adn alyordu. kinci grup ise, Aritmetik, Geometri, Mzik ve Astronomi ders paketini ierecek ekilde olup, drtl anlamna gelen, Quadrivium adn alyordu. Aristotelesin Yermerkezli Evren Modeli ve Batlamyusun Evren Modeli, Ortaa kozmolojisi ve astronomisinin temellerini oluturmutur. Hristiyanlarn evren modelinde de Yer evrenin merkezindedir. Gerek Yer, gerekse evren kre biimindedir. Oysa Hristiyanln ilk yllarnda baz Kilise Babalarnn, ncilden esinlenerek, Yerin dz olduunu ve gkyznn onun zerine kapanm bir yarm kre biimindeolduunu savunmalarna karn, Aristotelesin Yerin kresellii dncesi daha akla yatkn bulunarak, kabul edilmitir. Evrenin usuz bucaksz byklyle karlatrldnda Aristoteles ve Batlamyusun evreninde, Yer nokta byklnde kalyordu. Yerin bykl ile ilgili Eratostenesin hesaplad deer doru kabul edilmitir. Bu dnemde kaleme alnm olan Pierre DAillynin Dnyann mgesi adl eserinde, Mslman astronomlarn konuyla ilgili bulgularna rastlanm olup, Ferganinin Yer evresini 20.400 mil olarak hesaplamasna yer verilmitir. Bu deerin, gerek deerden olduka kk olmasna karn Kristof Kolomba Atlas Okyanusunu geerek Hindistana ulama

projesinde yol gstermitir. Bunun yan sra, Yerin evrenin merkezinde olmas dncesine, Kopernik, modelini aklayncaya kadar, inanlmtr. Fibonacci dizisi, ikinci saydan sonra gelen her say, nceki iki saynn toplam olan bir dizidir. Yani, 1, 1, 1+1=2, 1+2=3, 2+3=5, 3+5=8, 5+8=13, 8+13=21, 13+21=34, 34+21=55, 55+34=89, 89+144=233. gibi. Bu dizide n says bydke, iki ardk Fibonacci saysnn oran Altn Oran ad verilen = 1.618 saysna yaklar. n inci Fibonacci says F(n), (n+1) inci Fibonacci says F(n+1) ise Altn Oran () aadaki ekilde bulunabilir:             Aristoteles ve onun dncelerinin Mslman yorumcusu bni Sinann dnceleri, Hristiyan Dnyasnda Ortaada yaplan fizik almalarnn gelimesini ve ele alnan konu balklarn etkilemitir. Ortaadaki entellektellerin Kutsal Kitapta yazlanlar tartlmaz dorular kabul etmeleri ve yeni bir dnce araynda olmaylar byle bir durumu ortaya koymaktayd. nsana den Kutsal Kitapta yazan dinsel dogmalar anlayarak, aklamak ve bu dogmalara kar kanlar ikna etmekti. Skolastik dnemde, ksmen de olsa sakncal bulunmayan tek dnr olan Aristotelesin kaleme ald kitaplardaki bilgilerin tartmasz olarak doru kabul edilmesiydi. Hristiyan dnyasnda bu dnemde fiziin optik yani k bilgisi alannda almalar yapm bilim adamlarndan ne kan drt rnek olan Robert Grosseteste, Rogere Bacon, John Pecham ve Witelo ve mekanikle ilgili almalar yapan fizikiler ele alnacaktr. Optik konusunda alm ve optii bilimsel bir kimlie kavuturmada katklar olan bir bilim adam olan Robert Grosseteste (1170-1253), k konusuna tamamen mistik ve metafizik bir yaklam ileriye srmtr. Bu dncesinde eyh el Maktln mistik-metafizik yaklamndan etkilenerek dncelerini mantk ve optik temeline oturtmutur. Doayla ilgili kabul edilebilir bilgi elde etmenin, resolutio (zme) ve compositio (birletirme) ilemleri eklinde iki
103

aamal bir sre olduunu belirtmitir. zmeden sonraki birletirme aamasnda, yani olgularn olu biimlerine anlam vermeye ynelik varsaymlarn kurulmasnda, deney yapmak gerektiini ifade etmesi ok ilgintir. Bu nedenle, deneysel yntemin balamasna arac olmu ve deneysel olgularn olumasnda gereken zorunlu koullarn neler olmas gerektiini ortaya koymutur. Grossetestenin rencisi olan Roger Bacon (1220-1292), Fransisken mezhebi keilerindendir. Doctor Mirabilis (Olaanst Bilim Adam) olarak nitelendirlmi olup, Paris niversitesinde onbe yl kadar bulunmutur. Doa aratrmalarnda, doru bilgiye ancak deney yaparak ulalabileceini savunarak, bilimsel bilginin elde edilmesinde deneysel yntemi ifade eden ilk bilim adam olmutur. Deney, dsal ve isel olarak ikiye ayrlr. Dsal deney, duyularla gerekletirilir ve doadaki varlklarn tannmasna yneliktir. sel deney ise, sezgilerle gerekleir ve doa st varlklarn tannmasna yneliktir. Elde edilen bilgiler, insan mutlu klar. Deneysel bilgi, insanlara gelecei nceden bildirme ve kavrayn gelitirme olanan verir. Bylece, ktlk gereklemeden nlemi alnr, bu nedenle, insan doaya hakim olabilir. John Pechamn (1220-1292) grme ile ilgili aklamalar bn el Heyseminkilere yakndr. Perspectiva Communis (Cisimlerin Genel Grnmleri) adl eseri, bn el Heysemin Kitab el Menazr adl eserinin uzun ve karmak kopyas eklindedir. Pecham, bn el Heysemden yazar, ya da fiziki olarak sz ederek alntlar yapmtr. Grme teorisi, gzn anatomisi ve fizyolojisi, alg psikolojisi, krlma ve yansma ile grnt oluumu konular, Kitab el Menazrn aynsdr. XIII.yzyldaki optik alannda almalar yapan dier nemli bir bilim adam da Witelo (1231280) dur. Witeloya gore, grme, gzden kan k nlar vastasyla gereklemez. Gz ve k nlarna dayal teoriyi savunmayan tek bilim adam Witelodur. Hristiyan Dnyasnda yaplan almalar yalnzca optik alannda dildir. Bunlarn yansra hareket konusuyla ilgili almalar yapan bilim adamlar da vardr. Mslman bilim adam bn Baccenin (1095-1138) hareketle ilgili Aristotelesi hareket teorisine yapt katklar vardr. Bacceye gore, kuvvet yoksa, hareket

yoktur, fakat, bolukta da olsa, hareketin sona ermesi iin zaman geecektir. Bu grler Hristiyan bilim adamlarn etkilemitir. Bu bilim adamlarndan biri Thomas Aquinas (12251274)tr. Ona gore, bolukta da hareket vardr, nk hareket edilen ortam, ksmlardan oluur ve hareket eden cisim, bu ksmlarn hepsinde ayn anda bulunamaz. Boluk, hareket iin ideal bir ortamdr. Gk cisimlerinin hareketi bu nedenle idealdir. Baccenin dncelerini paylaan bilim adamlarndan biri de Peter Olivi (1248-1298)dir. Oliviye gre, bolukta hareket edilebilir ve hareket eden cismin hz deiimleri, uygulanan kuvvetin byklne baldr. Ortamn geometric zellikleri, hareketi etkiler. Kuvvet ve hz, ikincil olarak hafreketi etkileyebilir. Ortamn geometric zellii kalkarsa, hareket de yok olur. O halde, kuvvet olmadan da hareket olabilir. Bu bugnk hareket anlayyla rtmektedir. At hareketleri de bir baka tartma konusu oluturmutur. Ockhaml William (1300-1349)a gore, hareket ettirilebilir bir cismin onu frlatandan ayrldktan sonra oluan at hareketinde, hareket eden cisim, hareket ettirilmi olduundan mutlak veya greli bir gcn olmayacan, bu nedenle, hareket edenle hareket ettirenin mutlak olarak birbirinden ayrd edilemeyeceini iddia etmitir. Bradwardine, hareket iin yeni bir forml gelitiriyor. Hz aritmetik olarak, (F/R) oran ise geometrik olarak artmaldr. Buna gre forml v=log (F/R) eklini alyor. Bu durumda Aristotelese yaplan eletiriler haksz duruma dyor. F=R ise v=log(1)=0; R=0 ise v=log (0)= oluyor. F< R oluyorsa v=log(x)= negatif oluyor. Eer x sfrdan byk, birden kkse (0<x<1) negatif bir say kyor. Bu da Aristotelesin dncesinin doru olduunu gsteriyor. Bu aklamalar, Galileo iin gereken bilimsel alt yapnn hazrlandn, yani ilgili temel kavramlar ve teoremlerin oluturulduunu bize gsteriyor. Yine de hareketlerle ilgili problemlerin zm tam olarak yaplabilir durumda deildir. Bunun iin Galile ve Newtonun almalarnn beklenmesi yani XVI. Yzyl beklemek gerekiyor.

slam dininin douuyla, tarihin en parlak dnemlerinden biri balamtr. Komu lkelerin fethedilmesiyle balayan Araplarn dnya corafyasndaki yaylmalar, sonraki yzyllarda bilim ve teknolojide de etkisini gstermitir. VIII. ile XII. Yzyllar arasndaki drtyz yllk dnemde, bilim ve teknolojide yaanan parlak zaman, Atlas Okyanusu kylarndan Kuzey Hindistan ve Orta Asyaya kadar olan blgede kurulan imparatorluk topraklarnda yaanmtr. Bu parlak dnem onbirinci yzyldan itibaren kaybolmaya balar, gerileme ve ynetim bozukluklar byk bir kle sona erer. slamiyetin bu kadar geni topraklara yaylmasnda dier din ve inanlara gsterilen hogr rol oynamtr. Ezilmi bir ok halk, Mslmanlara kurtarc olarak bakmtr. Araplar, aslnda koyu dindar deillerdi ve askerlie yatkn yaradlta deillerdi. Baka lkeleri fethetmelerinin altndaki neden, slamiyeti yayma dncesiydi. Bu arada Yunan ve Roma uygarlklarnn kalntlaryla da yzyze geldiler. Bu durum onlara byk bir renme istei kazandrd. Bu dnem iindeki en parlak almalar, matematik, tp, fizik, kimya ve astronomi alanlarnda gerekletirilmitir slam Dnyasndaki bilimsel gelimelerin yaand nemli kurum, Beyl Hikme (Bilgelik Evi), gzlemevleri ve hastahanelerdir.. Abdlhamit bn Trk (830-910), dokuzuncu yzylda yaam, saylar teorisi ve cebir alannda almalar yapm bir Trk Mslman matematikidir. Onun gemii ile ilgili ok az bilgi gnmze ulamtr. Mehur matematiki Harezminin adadr. Sabit bn Kurra (826-901), Harranda domu olan dneminin nde gelen matematiki ve astronomlarndandr. Yunanca ve Sryanice biliyordu ve Apolonnius, Archimedes, Euclides ve Batlamyus gibi bir ok Yunan bilim adamlarnn eserlerini Arapaya evirmitir. Batlamyusun Almagest isimli eseri hakknda yapt yorumda, Sins Teoreminin tanmn vererek astronomiye uygulaSnmas zerinde durmutur. Biri dierinin arpanlarnn toplamna eit olan saylar yani dost saylar zerine yapt incelemeler, Pisagorcularn saylar teorisi haberdar olduunu almalarndan gstermektedir. Bunun yan sra cebirin geometriye uygulnmas ile ilgili almalar da yapmtr.
104

Kereci, X.yzyl sonlar ile XI. Yzyl balar arasnda Badatta yaam nl matematikilerden birisidir.Cebir ve geometrinin yan sratenik konularda da yazlm eserleri vardr. Belirli ve belirsiz denklemler, sl okluklar, aritmetik ilemlerin cebirsel terimlere uygulanmas ve polinomlar zerine almalar vardr. mer Hayyam (1048-1131) Horasan eyaletinin Niabur kentinde dodu ve eitimini burada srdrd. Yaamnn byk bir ksmn Niaburda geirmesinin yansra Semerkand, Buhara, Belh ve sfahan gibi nde gelen bilim merkezlerinde yaad. Astronomi, fizik, matematik, cebir ve tp alannda almalar yapt. Risale-i Cebr isimli eserinin 1851de bat dillerine evrilmesiyle, dnya apnda tannan bir matematiki kimliine kavumu oldu. Rubaiyat of Omar Khayyam isimli rubailer kitabnn evirisi yaplnca air kimlii ile de tannd. Euclidesin postlalarnn incelenmesi, zgl arln doru ekilde belirlenmesi konularnda da almalar yapmtr. Ayrca, nc dereceden denklemlerin zmnde geometrik yaklam ile ilgili analitik geometri ile ilgili almas Descartes dnemine kadar matematikiler tarafndan kabul edilmi bir almadr. Saylar teorisi, Euclidesin beinci postlas ve cebir konusunda zellikle younlamtr. Euclides d geometrilerin kurulmasna nclk eden Risale fi erhi Ma Ekale min Msaderat Kitab Oklides (Euclidesin Kitabnn Problemli Postlalar zerine Yorum) adl eseri vardr. Bu alanda gelitirmi olduu teorem, parabolik, eliptik, hiperbolik geometrilerin balang bilgilerini vermektedir. mer Hayyam, n bir pozitif tam say olmak zere (a+b)n ifadesinin almna ait terimlerin katsaylarn veren Bat lkelerinde Pascal geni olarak isimlendirilen yntemi Pascaldan yzlerce yl nce bulmutu. Bu nedenle Bilim tarihileri Pascal geni yerine Hayyam geni ismini kullanmaktadrlar Memun dneminin nemli astronomu olan Fergani, astronomi zerine kapsaml eser yazan ilk bilim adamdr. 833 ylnda yazlan Astronomi Esaslar isimli eserinde, evrenin ve gezegenlerin byklkleri, gezegenlerin ve sabit yldzlarn uzaklklar, aplar konusundaki bilgileri iermektedir. Bu bilgiler, kendinden sonraki Mslman astronomlar tarafndan da dorulanmtr. Bu eser, onikinci yzyldan onbeinci yzyla kadar olan dnemde bir ok kez Latinceye evrilerek, Avrupada astronominin geliiminde etkili olmutur.
105

Battani (858-929) Urfann ilesi olan Harranda domu nl astronom ve matematikidir. Yldzlara tapan Sabi dinine inand sylentisine karn ele geirilen knyesinde, Mslman olduu yazldr. Astronomideki en byk baars, Gne yln 365 gn 5 saat 46 dakika ve 24 saniye olarak lmesidir. Battaninin bugne ulaan tek kitab olan, Zic-i Sabi adl kitabnda, 877-929 yllar arasnda yapm olduu gzlem sonularn vermitir. Bu eserin ieriinden, Hint astronomisi ve Batlamyusun grlerini benimsedii grlmektedir. ranl bir matematiki ve astronom olan Ebul Vefa el Buzcani (940-998), Badatta matematik tamamladktan sonra, zellikle eitimini trigonometri alannda almalar yapt ve bugne ulamayan trigonometri kitaplar yazd. Batlamyus ve Diophantosun eserlerini okuyup yorumladktan sonra, astronomi almalarna balayp, Ayn hareketlerini inceledi. XIII. yzylda yaam olan nl bilim adam Nasruddin Tusi (1201-1274), Horasan blgesindeki Tus ehrinde dodu. slam Dnyasndaki nemli gzlemevlerinden biri olan ve lhanl hkmdar Hlagunun, Urmiye gl kysnda kurdurduu Meraga gzlem evinin kurucusudur. Gzlem aletlerinin zenginlii ve gzlemevinde alan bilim adamlarnn sekinlii bakmndan dikkati eken bir gzlemeviydi. Tusi, burada yapm olduu gzlemlerden derlemi olduu bulgular, el-Zic el-lhani (lhanl Zici) adl eserinde toplam ve bu eser astronomlarn bavuru kitab olmutur. Hlag, bu gzlemevinin yaknnda, Suriye, Irak ve randan Moollar tarafndan yamalanm kitaplarla oluturulmu, 400.000 ciltlik bir ktphane de kurdurmutur. Meraga gzlemevinde olduka dakik gzlemler yaplmtr. bn-i Sina (980-1037), Aristotelesin ileri srd, bir cisim frlatldnda, fiziksel iliki ortadan kalktnda, bir sre yol almasnn nedeni ortama aktarlan kuvvettir dncesine kar karak, bu olgunun nedeninin cisme kazandrlan hareket etme istei olduunu ileri srmtr. Hareket ettirici kuvvetin cisme kazandrld veya depoland eklinde yeni bir yorum getiren bn-i Sinaya gre kasri meyil (hareket etme istei) cismin zelliine gre farkllk gsterir. bn-i Sinann yapt gzlemlerden kard sonulara gre, ar nesnelerin kasri meyilleri daha oktur. Mantar ve ta ayn anda frlatlrsa, ta daha uzaa dmektedir, gzlem sonucu bunu gstermektedir.

Ik ve kla ilgili olgularn incelendii optik veya o zamanki adyla, grme bilimi, tm zamanlar iindeki en byk geliimini slam Dnyasnda gerekletirmitir.Tm zamanlarn en byk optikisi kabul edilen bn el Heysem (965-1040), bu bilim daln gerek kimliine kavuturmutur. Kitab el Menazir (Grntler Kitab) isimli eserinde, dorudan grme, yansmayla grme ve krlmayla grme gibi geleneksel olarak yaplandrlm konular, modern bilim ana kadar alamayacak ekilde ayrntl biimde irdelemekle birlikte, renk, gkkua oluumu, karanlk oda gibi konular da bilim dnyasnn gndemine tamtr. slam Dnyasndaki optik almalarnn nemli bir blmn de, bn el Heysemin almalarn inceleyerek, daha st dzeye kartan Kemalddin el Farisi (1267-1320) Tenkih el Menazr (Optiin Dzeltilmesi) adl doyurucu bir eseri yazmtr Cabir ibn Hayyan (721-815), teorik ve deneysel almalaryla kimyann gelimesinde nemli rol stlenmitir ve bu nedenle simyann doruk noktasndaki bilim adamdr. Bir ok kimyasal bileiin kimyasal alet ve srecin uygulayc olarak modern kimyann kurucusu olarak kabul edilir. Cabir, Aristotelesin drt element (ate, hava, su, toprak) teorisini ve bu gelerin temel zelliklerini (scak, souk, slak, kuru) benimsemitir. Kimya almalaryla ne kan isimlerden biri de Zekeriya el Razi (864-925) dir. Badatta bahekimlik yaptktan sonra, Afrika ve Endls lkelerine seyahatlar yapmtr. Simya, felsefe ve tp alanlarnda almalar yapmtr. Aristotelesin

drt element teorisine inanma-yarak, atomsal evren teorisini kullanmak suretiyle Yapsal Dnm Teorisini benimsemitir. eitli deneyler yaparak saf elementler elde etmeye alm, yeni kimyasal maddeler, yeni yntemler ve aletler gelitirmitir. 1013 de hayata veda eden Endlsl Zehravi, slam Dnyasnn en nl cerrahdr. Kaleme ald el Tasrif isimli eserindedneminin cerrahi bilgilerini ve yeni yntemleri tantmtr. Yaralarn atele dalanmas, deney amacyla, hayvan vcutlar zerinde ameliyatlar yapmak, kadavra terihi, ameliyatlarda kullanlan aletlerin resimleri bu eserde yer almtr. eviri dneminden sonra, bat cerrahi uygulamalarnn gelimesinde, ehravinin byk etkisi olmutur. XIII.yzyln en nemli hekimlerinden olan ve amda ve Kahirede hekimlik yapm olan bn Nefis (1213-1288) bn-i Sinann Kanununun Anatomi Ksm in Aklama isimli eserinde, Galenin kan dolam ile ilgili grlerine itiraz ederek dzeltmitir. Galenin Kk Kan Dolamnda, kann kalbin sa tarafndan sol tarafna kalpteki bir delikten geerek ulat sylenmitir. bn Nefis ise, yapt deney ve incelemelerde, byle bir deliin olmadn ifade etmitir. Ortaa slam Dnyasnda sadece bilimsel almalara dayal parlak bir dnem yaanmamtr. Bilimdeki gelimenin yansra teknolojik gelimelerin de yaandn gryoruz. zellikle Benu Musa (Musa Kardeler) ve Hazni, Cezerinin gelitirdikleri gndelik yaamda kullanlan bir takm ilgi ekici aralar mevcuttur.

106

Kendimizi Snayalm
1. 1, 1, 2, 3, 5, 8, 13, 21, 34 Fibonacci dizisinden yararlanarak bulunan altn orann deeri aadakilerden hangisidir? a. 1,681 b. 1,625 c. 1,618 d. 1,524 e. 1,414 2. Grmeyi oluturan nlar yalnzca gze dik gelenlerdir, yani krlmaya uramayanlardr dncesi aadaki bilim adamlarndan hangisine aittir? a. Robert Grosseteste b. bn Sina c. mer Hayyam d. bn el Heysem e. Abdlhamit ibn Trk 3. Robert Grossetestenin nerdii k benzeimiyle hem optik hem tm varlklar aklayan dncelerde yer almayan dnce, aadakilerden hangisi/hangileridir? I. Tmevarm ynteminin kullanlmasyla bilgi kazanm sreci, gz yoluyla maddesel grmeye benzer bir olay olarak gerekleir. (Ik bilgisinin felsefesi) Ik, ilk maddesel form ve maddesel bir dnyada ilk k noktasnn kendi kendine yaylmas sonucudur. (In metafizii) Ik bir dalga hareketi sonucunda meydana gelir (In dalga teorisi) 4. mer Hayyam geninden yararlanarak, (a+b)4 iki terimlisinin almndaki terimlerin katsaylarnn dizilii, aadakilerden hangisidir? a. b. c. d. e. 1,5,10,10,5,1 1,4,6,4,1 1,2,1 1,3,3,1 1,6,15,20,15,6,1

5. Hazni tarafndan tasarlanan, madenler, kymetli talar ve sularn saflk derecelerini bulmaya yarayan, Archimedesin durgun svlarla ilgili prensiplerine dayanarak yaplan terazinin ad aadakilerden hangisidir? a. b. c. d. e. Kitab el Menazr Kasr Meyil Vivamus Tenkih el Menazr Mizan el-ma

6. Aristotelesin drt element (ate, hava, su, toprak) teorisini ve bu gelerin temel zelliklerini (scak, souk, slak, kuru) benimsemi olan slam Dnyasnn nemli kimyacsnn ad aadakilerden hangisidir? a. b. c. d. e. Curabitur bn Sina bn el Heysem mer Hayyam Cabir ibn Hayyan

II.

III.

a. Yalnz I b. Yalnz II c. Yalnz III d. I ve II e. II ve III

7. Hareket ettirici kuvvetin cisme kazandrld veya depoland eklinde yeni bir yorum getiren kasri meyil (hareket etme istei) cismin zelliine gre farkllk gsterir. Bu dnce aadaki bilim adamlarndan hangisine aittir? a. b. c. d. e. bn el Heysem bn Nefis Vivamus bn Sina Cezeri

107

8. bn el Heysemin almalarn inceleyerek, daha st dzeye kartan Tenkih el Menazr (Optiin Dzeltilmesi) adl doyurucu bir eseri kaleme alan bilim adam aadakilerden hangisidir? a. Zekeriya el Razi b. Kemalddin el Farisi c. mer Hayyam d. Cabir ibn Hayyan e. bn Sina 9. Badatta matematik eitimini tamamladktan sonra, zellikle trigonometri alannda almalar yapm ve bugne ulamayan trigonometri kitaplar yazdktan sonra. Batlamyus ve Diophantosun eserlerini okuyup yorumlayarak, astronomi almalarna balayp, Ayn hareketlerini incelemi olan ranl matematiki ve astronom, aadakilerden hangisidir? a. Ebul Vefa el Buzcani b. Kemaliddn el Farisi c. bn el Heysem d. Benu Musa e. Sabit bn Kurra el Tasrif isimli 10. Kaleme ald eserindedneminin cerrahi bilgilerini ve yeni yntemleri tantan, yaralarn atele dalanmas, deney amacyla, hayvan vcutlar zerinde ameliyatlar yapmak, kadavra terihi, ameliyatlarda kullanlan aletlerin resimleri bu eserde yer alan Orta a slam Dnyasnn en nl cerrah aadakilerden hangisidir? a. Curabitur b. Endlsl Zehravi c. Zekeriya el Razi d. bn Nefis e. Cezeri

Kendimizi Snayalm Yant Anahtar


1. c Yantnz yanl ise Leonardo Fibonacci balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 2. d Yantnz yanl ise bn el Heysem balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 3. c Yantnz yanl ise Robert Grosseteste balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 4. b Yantnz yanl ise mer Hayyam balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 5. e Yantnz yanl ise Hazni balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 6. e Yantnz yanl ise Cabir bn el Hayyan balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 7. d Yantnz yanl ise bn Sina balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 8. b Yantnz yanl ise Kemalddin el Farisi balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 9. a Yantnz yanl ise Ebul Vefa el Buzcani balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 10. b Yantnz yanl ise Endlsl Zehravi balkl konuyu yeniden gzden geiriniz.

108

Sra Sizde Yant Anahtar Sra Sizde 1


1,1,2,3,5,8,13,21,34,55 Fibonacci dizisinde son iki saynn orann alrsak, elde edilir.
 

Sra Sizde 4
I.   altn oran II. III. Y ile F arasndaki iliki direnli mi yoksa ideal ortamda m tamamen dorudur? Serbest dme yapan yani doal hareket yapan cisimlerin ivmesi ne olacaktr? Dinamik yasasyla aklanabilir? hareket nasl

Sra Sizde 2
In hareketi geometrik kurallara uygun biimde meydana geldiinden, doadaki dier btn hareketlerin geometrik kurallara gre gereklemesi gerekir. nerdii drt farkl k benzeimiyle, hem optii hem de tm varlklar aklamay hedeflemitir: 1. Tmevarm ynteminin kullanlmasyla bilgi kazanm sreci, gz yoluyla maddesel grmeye benzer bir olay olarak gerekleir. (Ik bilgisinin felsefesi) 2. Ik, ilk maddesel form ve maddesel bir dnyada ilk k noktasnn kendi kendine yaylmas sonucudur. (In metafizii) 3. Maddesel dnyadaki her ey, her tr nedensellik n dorusal yaylmas ile benzerdir. (Ik fizii) 4. Doast dorular, ktaki benzerlikleri kullanlarak aklanabilir. (Ik teolojisi)

Sra Sizde 5

Hayyam geninde beinci satrdaki katsaylar yardmyla (a+b)5=a5+5a4b+10a3b2+10a2b3+5ab4+b5 almn yazabiliriz.

Sra Sizde 3
Bacona gre, bir cisimdeki her bir noktadan btn dorultulara k nlar yaylr ve gzn her bir noktasna ular. Cisimden kan nlar gze ulatna gre, k nlar, tepesi gz, taban ise cisim olacak ekilde bir piramit oluturur. bn el Heyseme gre, grmeyi oluturan nlar yalnzca gze dik gelenlerdir, yani krlmaya uramayanlardr. Bu konuda Baconn yaklam ise yledir: Gzn herbir noktasna, cismin tmnden gelen kan piramitlerin tepeleri ular. Cismin herbir noktasnn grnts burada karr. Gzn bir noktasna, rnein gzbebeine cismin yalnz bir noktasnn gnderdii n dik olarak gelir, dier nlar ise ayn noktaya, farkl alarla eik olarak gelirler. Gz havadan youn bir sv ile dolu olduu iin, krlma yasasna gre, btn eik nlar, gzn korneasnda krlmaya urarlar ve eik nlar zayf, dik gelenler parlaktrlar. Parlak nlar, zayf gizlerler. Bylece, taban cisimde, tepesi gzn korneasnn merkezinde yer alan bir grme piramidi oluur. Bu piramidin gzlemcinin gzne ulamasyla grme olay gereklemi olur.
109

Yararlanlan Kaynaklar
Yldrm,C.(1983).Bilim Tarihi, stanbul,Remzi Kitabevi. Ronan, C.A. (2003). Bilim Tarihi, Dnya Kltrlerinde Bilimin Tarihi ve Gelimesi, (eviri; E.hsanolu ve Feza Gnergn) Ankara,Tbitak Yaynlar Akademik Dizi. Tekeli, S., Kahya, E., Dosay, M., Demir, R., Topdemir, H.G., Unat, Y., Aydn, A.K,(2007), Bilim Tarihine Giri, Ankara, Nobel Kitabevi Akdoan, C. (1993), Bilim Tarihi, Eskiehir, Anadolu niversitesi Ak retim Fakltesi Yaynlar. Topdemir, H.G.(2008), In yks, Ankara, Tbitak Yaynlar. Tekeli, S., Kahya, E., Dosay, M., Demir, R., Topdemir, H.G., Unat, Y. (1993), Bilim Tarihi, Ankara, Doruk yaynlar. Topdemir, H.G., Unat, Y.(2012), Bilim Tarihi, Ankara, Pegem Akademi Yaynevi. Asimov, I,(1984) The History of Physics, New York, Walker and Company. Tez, Z., (2008), Fiziin Kltrel Tarihi, stanbul, Doruk Yaynlar. Cushing, J.T., (2003), Fizikte Felsefi Kavramlar I, stanbul, Sabanc niversitesi. http://www.encyclopedia.com/topic/Thomas_B radwardine.a spx http://www.matematikkulubu.org http://en.wikipedia.org/wiki/Jordanus_de_Ne more http://www.bilimselkonular.com http://yunus.hacettepe.edu.tr http://www.turkcebilgi.com/ansiklopedi/kereci http://www.sizinti.com.tr Topdemir, H.G., In Yaynlar, Ankara, 2007. yks, Tbitak

http://www.kimkimdir.gen.tr

110

5
Amalarmz
Bilgeli Bilgelik Evi Beinci Postula Brn

     

Bu niteyi tamamladktan sonra; Trklerin slmdan nceki ve sonraki entelektel yaamlar aklayabilecek, Trklerin takvim, tarm ve madenlerin kullanm tanmlayabilecek, Trklerin astronomi, matematik, fizik, corafya ve tp almalarn aklayabilecek, Trklerin teknolojiye katklar tanmlayabilecek, slmiyetin Trk kltrnn geliimine yapt katklar aklayabilecek bilgi ve becerilere sahip olabilirsiniz.

Anahtar Kavramlar
On ki Hayvanl Takvim Hrezm Kltigin Ant Bilge Tonyukuk Karahanllar Gazneliler

indekiler
 Giri  slm ncesi Dnem  slm Sonras Dnem  Karahanllar ve Gazneliler

112

Trklerin slmiyete Giri Dneminde Bilim ve Teknolojiye Etkileri


GR
Yaklak olarak 10. yzyldan itibaren slamiyeti benimsemeye balayan Trkler, slm Dnyasnda gelien entelektel kltr alanna, etkileri uzun yllar srecek bilimsel ve dnsel katklarda bulundular. Bilime, bilimsel dnceye ve bilim insanlarna verilen yksek deerin yaratt verimli iklimde yetien bilgeler hem toplumsal aydnlanmay salad, hem de yneticilerin adil ve bilgiye dayal ynetme ahlakn benimsemelerine yol at. Bu nedenle hkimiyetleri altna aldklar toplumlarda ve dnemlerde gerek am olduklar bilim ve retim kurumlar ve gerekse yetitirmi olduklar bilim insanlar araclyla bilimin geliimine ok nemli hizmetlerde bulundular. Bugnden gemie yneltilecek bilimsel bir aratrmayla, Trklerin dorudan kendilerinin gerekletirdii bilimsel baarlarn yannda, Trk olmamakla birlikte bilimsel aratrmalarn Trklerin salam olduklar olanaklarla yrtm ve bilimin eitli alanlarnda birok bilimsel keif yapabilmi ok sayda Fars ve Arap asll bilim ve dn insannn bulunduu kolayca grlebilir. Bu bilginlerin bilime yapm olduklar katklar, bilimsel yntem nda inceleyerek deerlendirmeye alan bilimsel aratrmalar henz ok snrl ve yetersizdir. Dolaysyla Trklerin slmiyetee giri dneminde ve daha sonra yaptklar bilimsel katklar hakknda verilecek her yarg yanl olmasa bile eksik olacaktr. Dier taraftan bu eksiklik sadece Trklerin bilim tarihiyle snrl da deildir. Genel anlamda slm Dnyasndaki bilimsel almalarn tarihi de yeterince aratrlmamtr. Geri son zamanlarda byk bir merak ve ilgi duyulan slm Dnyasnn bilimsel baarlarna ilikin gittike artan lde bilimsel aratrma sonucu yaynlanmaktadr. Ancak bu olumlu gelimeler dahi henz slm Dnyasndaki bilimsel gelimelerin ve eitli bulularn btnyle kavranlmasn salamaktan uzaktr. Ancak zellikle son 50 ylda yaplan aratrmalar sonucunda elde edilen bulgular, bu dnemdeki bilimsel etkinliklerin tahmin edildiinden ok daha nemli olduunu gstermitir.

SLM NCES DNEM


nsanlk tarihine esiz kltr unsurlar brakan Trklerin Anayurdu Orta Asyadr. Bilim ve kltr tarihi asndan Orta Asyann snrlar ise bugnk Gney Sibirya, Dou ve Bat Trkistan iine alan Tanr Dalarnn gneyinde ve ngrya steplerinin kuzeyinde kalan blgedir. Orta Asya Trk tarihi M 8000lerden daha eskiye uzanmaktadr. Nitekim yaplan eitli kazlarda bu dnemlerden kalma pek ok maddi ve manevi kltr esi elde edilmitir. Elde edilen bu buluntular arasnda ta devrine ait elle yaplm eitli ara ve gere, boyal anak mlek, akmak ta, topuz veya sivriltilmi ekilde yaplm ta ve eitli maden aralar yer almaktadr. Bu buluntulardan, dnemin insannn yaam biimi ve el becerilerinin dzeyi hakknda bilgi edinmek olanakl olmaktadr. Buna gre o dnemde baz madenlerin nasl kullanlacann bilindii, rnein tuntan aletlerin yapld anlalmaktadr. Benzer ekilde M. 2000lerden itibaren maden kullanmnn hem eit hem de nitelik asndan artt anlalmaktadr. Demir kullanlncaya kadar geen sre iinde ise bakr ve kurundan eitli eyalar yaplmtr. lk defa alam olarak bronzu kullanan da Trklerdir. Bunun gibi Trklerin tarm yapt, buday ve arpa yetitirdii, daha sonra yaam tarzlarnn ayrlmaz bir paras olan at bata olmak zere hayvanlar evcilletirdii anlalmaktadr. M. 2800 yl sralarnda da araba icat edilmi, bylece ksmen de olsa yerleik toplum dzenine gemeye balanmtr.
113

Trkler, evrenin bir kubbe biiminde olduunu dnyorlard. Bu kubbe, Kutup Yldz evresinde, dzenli ekilde dnyordu. Burlar tad dnlen eliptik ark ise buna dik olarak yerletirilmiti. Gkteki bu dzen, Yeryzne de yansmtr ve Kutup Yldznn tam altnda, Yeryznn yneticisi olan hakann oturduu ve Ordug ad verilen kent bulunuyordu. yle ki bu kentin pln da gksel dzeni yanstmaktayd ve nasl ki gk, Kutup Yldznn evresinde dnyorsa, toplum ve olup biten herey de hkmdarn evresinde dnmekteydi. Trklerin bu dnemde yksek bir entelektel kltre sahip olduklarnn baka kantlar da bulunmaktadr. rnein bu dnemin nemli uygarlklarndan biri olan Hunlar zamannda bilim ve teknik adna baz gelimelerin kaydedildii grlmektedir. Bunlar arasnda ipek ve pamuk dokuma, aa oymacl, boyalarn kullanm, ayna yapm, baz madeni alamlar rnek olarak verilebilir. Ayrca l gmme adetleri onlarn mumyalamay bildiklerini gstermektedir. Trklerin kurduklar nemli devletlerden bir dieri de Gktrk Devletidir MS (552-745). Bilinen ilk Trk yazl ant bu dnemde kalma Orhun Yaztlardr. Bumin Kaan tarafndan hkim bir konum kazanan Gktrkler, lteri Kaan tarafndan gl bir devlet yapsna sahip oldular. lteri Kaann olu Bilge Kaan devrald devleti daha da glendirdi ve devletin gcnn ve gelimiliinin bir belirtisi olarak tarihte Trk isminin getii ilk metin olan Orhun Yaztlarn yazdrd. Bu yaztlardan birincisi Kltigin Yazt adn tamaktadr ve Bilge Kaan tarafndan yaptrlmtr. kincisi Bilge Kaan Yaztdr ve olu tarafndan yazdrlmtr. ncs ise bilge Tonyukuk tarafndan yazdrlm Tonyukuk Yaztdr.

Resim 5.1: Bilge Kaan Yaztndan Bir Ksm

Hem bu yaztlardan hem de dier arkeolojik malzemeden dnemin bilgi ve teknoloji dzeyi hakknda eitli veriler edinilmektedir. Yaztlar aka Gktrklerin yksek bir devlet ve siyaset bilgisine sahip olduklarn, hakann halkna, halkn da hakanna kar hak ve sorumluluklarnn bulunduu dile getirilmekte, yksek ahlak ilkelerinin ne denli nemli olduu vurgulanmaktadr. Dolaysyla bir siyasetname kimliini de barndran yaztlarda aka yksek ahlak ve sorumluluk duygusunu kaybetmedike, bilgelie srt evrilmedike bir devletin yok edilmesinin mmkn olmayaca anlatlmaktadr. Kltigin Yaztndaki u cmle bu durumu aka ifade etmektedir: stte mavi gk kmedike, altta yaz yer delinmedike senin ilini, treni kim bozabilir?

Sizler de devlet, toplum ve ynetim lsyle ilikili zl szler bulmay deneyebilirsiniz. Yaztlardan edinilen birok bilgiden biri de Trklerin 12 hayvanl takvimi kullandklardr. Kltigin Antndaki u cmleler durumu aklamaktadr: Kltigin koyun ylnda, on yedinci gnde utu. Dokuzuncu ay, yirmi yedinci gnde yas treni tertip ettik. Trbesini, resmini, kitabe tan maymun ylnda yedinci ay, yirmi yedinci gnde hep bitirdik. Daha sonra tarihe 12 Hayvanl Trk Takvimi adyla gemi olan bu takvimde her yla bir hayvann ad verilmitir. Bunlar san, sr, pars, tavan, ejder, ylan, at, koyun, maymun, tavuk, kpek ve domuzdur. Bu takvime gre, 12 yl sren her devreden sonra ayn adlar tayan ikinci bir devre balar. Devreyi tekil eden hayvanlar devrederken ait olduklar yllarn zelliklerini de belirlemektedir. Bir gn 12 eit ksma ayrlm ve iki saate karlk gelen her ksma a denmitir. Bu alara da yine 12 hayvann ad verilmiti. Gn gece yars, yl ilkbahar ile balatlmtr. Drt mevsim vardr. Gnein hareketleri esas alnarak hazrlanm olan bu takvimde (bugnk llerimize gre) 1 yl 365 gn, 50 dakika ve 47 saniye olarak kabul edilirken, yl da 6 haftaya ayrlm ve her hafta 1,5 aya tekabl eden alt birimlere blnmtr. Ylbann 4 ubat olduu bu takvimin Mezopotamyada kullanlan takvimle nemli benzerlikler tad grlmektedir. Bata in olmak zere komu uygarlklarca da kullanlm olan bu takvim, gnmzde hl inin baz ksmlar ile Hind-i inde kullanlmaktadr.
114

Gktrkler tp konusunda da nemli gelime salamlardr. nsan saln korumak iin zellikle koruyucu hekimlie son derece nem vermi ve eitli bitkileri ila olarak kullanmlardr. Beslenmenin salk asndan tad nemi bildiklerinden beslenmede ete arlk tanmlardr. Beden sal kadar ruh salna da gereken deeri verdikleri grlen Gktrkler, bu balamda aile yaantsn nemsemilerdir Orta Asyadaki dier bir Trk devleti olan Uygurlar ise yeni bir alfabe gelitirmiler, yeni bir kentleme kavram oluturmular ve bu dorultuda ta binalar yapp, kentleri kaln duvarlarla korumaya almlardr. Benzer ekilde su kanallar, su kemerleri ve byk mabetler yapmlardr. Ziraatla uraan Uygurlar, yetitirdikleri pamuu, dokumaclk ve kt yapmnda kullanmlardr. eitli aletlerin yapmnda demirin yan sra baka madenleri de kullanmlar, altn ve baz kymetli talardan ss eyalar yapmlardr. Ayrca niadr elde ederek pazarladklar da bilinmektedir. Uygur metinlerinde salkla ve hastalklarla ilgili bilgilere de rastlanmaktadr. eitli bulac hastalk (kzamk ve iek vb.), krk kklar ve baz i hastalklar ve tedavileri konusunda aklamalar vermilerdir. iek asn uyguladklar bilinmektedir. Bu uygulamada insan ieinden yara kabuklar alnp, kurutulup bekletilmi ve daha sonra sulandrlmak suretiyle zayflatlm iek mikroplar salkl insanlara verilerek, inokulasyon (a) eklinde uygulanmtr. Ayn tip uygulama Anadoludaki Trkler arasnda da grlmektedir. Dou Trkistandaki Turfan kenti ve evresinde yaplan arkeolojik kazlar sonucunda, MS 8. yzyla ait, Uygurca din ve resm belgelerle yllk takvimlerin ounlukta olduu binlerce kitap ele geirilmitir. Tahtadan oyulmu harfler ve klielerle baslan bu eserler yksek bir entelektel kltre iaret etmektedir. Bu konu zellikle matbaann geliim tarihinin aklanmas iin de nem arz etmektedir. nk matbaann ne zaman icat edildii konusunda eitli teknik tartmalar hala devam etmektedir ve belirli bir uzlamaya varlmas iin de ncelikle matbaa szcnn neyi kapsadn betimlemek gerekmektedir. Matbaa terimi, sadece hareketli harflerle yaplan basky belirtmektedir. Bu tip baskda kullanlacak harfler, noktalama iaretleri veya semboller iin ayr bir matris kullanlmakta, matristen ise harfler elde edilmektedir. Yalnz bir cins matrisin oluturduu harfler dizisine ise font denir. Bu ekilde elde edilen harfler bir araya getirilerek metnin bir sayfas oluturulur. Bunun dnda bir de klie bask denilen basm tr vardr ki, bu ilem oyulmu tahta veya madeni levha kullanlarak yaz ve resimlerin grafik rprodksiyonunu elde etmek anlamna gelir. Klie baskda her sayfa, bir btn olarak levha zerine oyulur. Bu ikinci tr basm ii gerekten ok eski dnemlerden bu yana bilinmektedir ve bilinen ilk bask Budizmin Japonyada yaylmasn salayan mparatorie Shotoko (lm MS 769) devrine aittir. Bu dinde, Budhann resimlerinin ve Kutsal Sutrann metinlerinin oaltlmas byk bir sevap olduundan, mparatorie Japon pagodalarna konmak zere bir milyon nsha muska bastrmtr. Bunlar Sanskrit dilinde fakat ince hazrlanmt. Bu bask teknii inde ise Tang slalesi MS (618-906) zamannda gelimeye balam ve Feng Tao zamannda Konfys klasikleri yaymlanmaya balamtr. Nihayet Sung mparatorlar dneminde MS (960-1279) ilk kez, ayr ayr harfler dkerek basma yapmay, 1041de Pi Sheng adl bir inli denemitir. Pi Shengin porselenden harfler dkerek matbaann ilk nemli gelime admn balatt kabul edilmektedir. Aslnda 50.000 harfli olan in alfabesiyle yazabilmek iin bunlardan en az 3000 tanesinin kullanlmas gerekmekteydi. Tek tek harflerle bask yapmaktansa, kalp halinde sayfalar oymak daha kolayd. Bu yzden Pi Shengin byle bir ii neden denedii kesinlikle anlalamamtr. Korede ise 1403 ylndan itibaren matbaann kullanld grlmektedir. Bu matbaada nceleri tahta, pimi kil ve porselen daha sonra ise bronz harfler kullanlmaya balamtr. Ancak Uzakdou alfabelerinin ideografik oluu, klie basknn gelimesine ve matbaann bu blgelerde etkisiz kalmasna ve yeterince gelime gsterememesine neden olmutur. Ancak baz aratrmaclar, inli Pi Shenge rnek olacak ilk basmay Uygurlarn bulduunu savunmaktadrlar. Bu iddiay destekleyen baz kantlar da bulunmaktadr. Bunlarn banda 1902-1907 yllar arasnda, Dou Trkistanda, Turfanda yaplan kazlarda Tun-Huang maaralarnda Uygur harfleriyle yazlm pek ok kitap ve bunlarn yannda bir torba ierisinde tek tek hazrlanm Uygur harflerinin bulunmas gelmektedir. Ancak matbaann
115

Uygurlarca bulunduunu sylemek yine de pek olanakl grnmemektedir. nk Uygur metinlerinin hibiri matbaada baslmam, tamam el yazmasdr. Dier taraftan bunlarn tarihi 868den nceye gitmemektedir. Bu tarih ise inde bu tr basm tekniinin ok gelimi olduu bir dnemdir. Bu nedenle Uygurlarn bu teknii inlilerden aldn belirtmek daha makul grnmektedir. Hatta Uygur eserlerinde sayfa numaralar ince verilmitir. Btn bunlar matbaann ilk kez kimin tarafndan bulunduu sorusunun yantn kesin olarak vermeyi zorlatrsa da, Uzakdouda balayan bu almalarn, Avrupada matbaann icat edilmesine nclk ettiini gstermesi bakmndan deer tamaktadr.

Matbaa tarihi hakknda daha ayrntl bilgi edinmek iin Hseyin Gazi Topdemirin brahim Mteferrika ve Trk Matbaacl, (Ankara: Kltr Bakanl, 2002) adl kitabn okuyabilirsiniz.

SLM SONRASI DNEM


Batnn karanlk bir dneme girdii sralarda, Douda yeni bir din, slmiyet dodu. slmiyet insanlar bilmeye, varl aratrmaya ve sorgulamaya ynelten tutumuyla nceki dinlerden farkllk tamaktadr. Daha balangcndan itibaren slm Dnyasnda bilimsel faaliyetlerin canllnn nedeni de ncelikle genel anlamda slmiyetin bilgiye, zelde de bilimsel almaya ve aratrmaya verdii nemden gelmektedir. Baka bir deyile, dini yaant bilgi elde etme yolundaki abada bir tutuculua yol amyordu. nk bilginin ve bilimin kim tarafndan ve nerede retildii deil, ona sahip olmak nemseniyordu. Bilgi iin zel bir toprak, bir vatan yoktu; bilgiyi hangi kltr retmise retmi olsun gidip o bilgi alnmalyd. Bu kukusuz genel anlamda bilim iin olaanst tevik ediciydi. Bilgi karsndaki bu olumlu vaziyet al giderek hasbi tecessse yani bilgiye salt bilgi olduu iin itibar etme, sadece merak duygusu ile aratrma tutumuna dnt. Gemite uygarlk yaratmay baarm toplumlara egemen bu dnce ve tutum imdi slm Dnyasnda yeniden hayat buluyordu. Artk bilgiye sahip olmann bal bana bir erdem olarak kabul edildii, yararnn tartlmad bir dneme girildii her bakmdan anlalyordu. Bu srete esas ama, bilgiyi elde etmek olduu iin de srecin zellikle ilk dnemlerinde olaanst bir eviri faaliyetine giriildiini anlamak kolaylamaktadr. ok etkileyici ve hummal bir alma temposuna giriilen slm dnce tarihinin bu klasik dnemini evreye ayrmak mmkndr: Birinci evrede bilgiyi elde etme, bilim nerede yaplmsa gidip onu alma abas ndedir. Bu yaplrken bilginin retildii topran ne rengine ne de tarihine baklyordu. Grek, Hint, Fris vs. kaynaklardan youn bir eviri faaliyeti ortaya konuldu. kinci evre ise bilginin sistemletirildii dnemdir, bu dnemde bilgi retilmeye ve kullanlmaya, yani retilen bilginin toplumsallatrlmasna allmaktayd. Bilgelik Evi (Beyt el-Hikme) gibi bilginin hamisi olan bir kurum da bu evrede oluturulmutur. Bilimin, bilgeliin takdir edilmeye balad, youn bir ekilde tevik edildii bir evredir. Dnemin entelekteli, bilginin peinde bilgece koarken ynetenler de onlar takdir ederek daha rahat alabilecekleri ortamlar oluturmu, bilgiyi sorunlarn zmnde kullanarak tevik etmitir. Huneyn bn shaka (D. 809-. 873) evirdii eserler arlnca altn verilmesinin nedenini de byle anlamak gerekir. Bylece bu dnemde bilgi retildike takdir ve tevik edilmi, bilim insanlar da bu duruma bilimsel almalaryla karlk vermitir. Klasik dnemin son evresi ise zgn bilginin ve bilimin retildii, tm tarihe mal olmu Harezm (D. 780-. 850), el-Kindi (D. 801-. 873), Frb (D. 870-. 950), bn el-Heysem (D. 965-. 1039), Brn (D. 973-. 1048) ve bn Sn (D. 980-. 1037) gibi bilim ve dn insanlarnn dnemi olan zirve dnemidir. Aratrma etkinlii artk kurallar, yntemi ve kavramlar belirlenmi bir bilimsel alma olma zelliine kavumutur. Bu dnemde slm bilim tarihi altn an yaamtr. O dnemlerde retilmi baz bilgilere modern bilimin ok daha sonra ulaabildii gz nne alnrsa, dnemin bilim etkinliinin tarihsel nemi daha kolay kavranabilir. Farkl kltrel baarlardan yararlanma ve onlar zmsemeyle birlikte slm uygarl giderek parlak bir yapya dnt. Akdenizi kapsayan topraklardaki uygarlk mirasnn nemli merkezlerini birer birer fark etmeye ve ksa zamanda fethetmeye balayan Mslmanlar olaanst bir hzla bilimsel eserleri Grekeden Arapaya evirdiler ve bu kayna ciddi bir biimde zmlediler.

Sizler de Bilgelik Evine benzer baka bir kurumu rnek olarak verebilir ve gerekli ekilde aratrabilirsiniz.

116

Yabanc bilim ve kltr mirasnn aktarlmas sreci 8. yzyln balangcndan itibaren hem niteliksel hem de niceliksel olarak hzla geliti ve an hemen hemen btn bilim dallarn kapsayacak boyuta ulat. Bilimin gelimesinin nemli nedenlerinden biri aratrma etkinliinin kuramsal bir yapya kavuturulmu olmasdr. Beyt el-Hikme bu bakmdan slm Dnyasnda sergilenen parlak bilimsel baarlarn merkezi konumunda bir kurum olarak tarihe gemitir. eviriler byk lde Grekeden veya daha nceden Grekeden evrilmi Sryanice eserlerden yaplmakla birlikte, Farsadan ve Hinteden de yaplmaktayd. Bu geliim srecinde astronomi, geometri, fizik, optik, corafya, simya gibi temel bilim dallarndaki evirilerle elde edilen bilgiler yeni bir yaklamla anlalmaya ve anlamlandrlmaya baland. Ksa srede Eukleidesin (M.. 300ler) Elementleri, Ptolemaiosun (MS 150ler) Almagesti, Corafyas, Optiki, Tetrabiblosu, Theodosios (l. MS 395) ile Menelaosun (M.S. birinci yzyl) Kre Kesitleri, Apolloniosun (M.. 262-200) Koni Kesitleri, Hipokratesin Aforizmalar, Platonun Devlet ve Yasalar, Aristotelesin Organonu, iir Sanat, Olu ve Bozuluu, Gk Olaylar, Galenosun Canl Hayvan Terihi, l Hayvan Terihi, Organlarn Yararlar, lalarn Terkibi ve Ruh Hastalklar Arapaya aktarlmt bile.

Resim 5.2: Bilgelik Evi

Bu dnemde Farsadan evrilen eserlerin ou edebiyata ve tarihe ilikindir. nemli olanlardan veya adlar sk sk duyulanlardan bazlar, hayvanlar konuturmak suretiyle ahlaki tler vermeyi hedefleyen Kelile ve Dimne, Rstem ve sfendiyr, Anuirvnn Hayat, Hezr Efsane, Hezr Destn ve ran Melikleri Tarihidir. Hinteden yaplan eviriler de slm biliminin biimlenmesinde etkili olmutur. Mslmanlar, Grek astronomisi ile tanmadan nce Brahmaguptann Siddhantas araclyla Hint astronomisini tanm ve Ptolemaiosu kefedinceye ve Arapaya aktarncaya kadar aratrmalarn bu esere dayandrmlardr. Sanskrit dilinden Arapaya tercme edilen kitaplar arasnda Sindbad adndaki bir denizcinin maceralarn anlatan Sindbad gibi eserler de bulunmaktadr. Bu aktarm iki kkl sonuca yol amtr. Bunlar: 1. 2. slm Dnyasnda entelektel bir uyan dodu ve bilimsel bilginin birikimi saland. Klasik dnem bilim yapma gelenei slm Dnyasna aktarld ve yerleti.

slm dncesinin Rnesansn oluturan ve yaklak iki yzyllk bir sreyi kapsayan bu etkinliin, toplumsal, siyasal ve ekonomik nemli pek ok sonuca yol at kukusuz olmakla birlikte, bilimsel adan tad asl deer yukarda deinilen ikinci sonucun douuna yol am olmasdr. nk eviri, kltrler arasndaki etkileimi salayan nemli bir etkinlik olmakla birlikte, ayn zamanda evirinin yapld kltrel ortamn temel savlaryla oluturulmu olan bilimsel ve entelektel problemlerin de alc konumdaki kltr ortamna aktarlmasna yol aan bir uratr. Nitekim bu etkinlik sonucunda Antik Grekte yer alan btn bilimsel ve dnsel gelenekler ve problemler aynen slm Dnyasna aktarlm ve her bir dnce ayr ayr taraftar bulmutur. Antik kltr birikiminin slm Dnyasna aktarlmasnn entelektel ortamn gelimesinde nemli bir rol olmakla birlikte, kukusuz yeni bir din olan slmiyetin de bu srete ciddi katks olmutur. nk bilgiyi, bilimi, aratrmay ve dnmeyi srekli vurgulayan slmiyet, sonuta bilgi ve bilimi peine dlmesi ve elde edilmesi gereken bir deer olarak entelektellere telkin etmekteydi. Bilime olumlu bak ve dinin bilimi koruyan ve ycelten tutumu sonucunda ksa srede, Mslman entelektellerin dikkati nce var olan birikimi anlamaya ve daha sonra da gelitirmeye ynelmitir. Bu atlmda Trk kkenli bilim adamlarnn da ciddi katklar olmutur.

117

Dnce tarihinin baz dnemlerinde belirli bir dil bilim ve kltr dili olarak egemen olmutur. Ortaa Hristiyan Dnyas iin egemen dil Latince, slm Dnyas iin ise Arapadr. Bu nedenle milliyeti ne olursa olsun btn bilim ve dn insanlar Arapa yazmlardr. Dolaysyla zellikle batl aratrmaclar Arapa yazm olmalar dolaysyla herkesi Arap kabul etmekte saknca grmemilerdir. Bu doru olmayan ve fazlasyla genellemeye dayanan yarg, gnmzde artk almaya balamtr.

Cabir bn Hayyan
Bunlardan biri sekizinci yzylda yaam olan Cabir bn Hayyandr (D. 721-. 808). Kimya konusunda yazd eserlerde madde kavramn snflamak suretiyle yeni bir anlay getirmi; kimyasal ilemlerde, ileme giren ve kan madde miktarnn eit olduunu sylemek suretiyle, on sekizinci yzylda Lavoisier tarafndan ekillendirilen maddenin saknm ilkesine yaklam gstermitir. Cbir bn Hayyn kuramsal ve deneysel aratrmalarla kimyann geliimini byk lde etkilemitir. Horasann Ts ehrinde bir eczacnn olu olarak dnyaya gelen Cabir, o dnemde bilime ve bilim insanlarna youn bir destek salayan Bermek ailesinin desteinde almalarda bulundu ve ailenin 803 ylnda saraydan sonra Kfeye uzaklatrlmasndan tand ve orada ld. Efsanevi bir kiilik olarak o dnemde yaplan almalarn zirve noktasn temsil eden Cabir, pek ok kimyasal bileiin, kimya aletinin ve kimyasal srecin uygulaycs olmutur. Bu baarsndan dolay, modern kimyann kurucusu kabul edilmektedir.
Resim 5.3: Cbir bn Hayyn

Cbir, varlk ve madde anlaynn temeline Douda ve Batda sergilenmi grlerin sentezini koyarak, nl filozof Aristotelesin drt unsur (toprak, su, hava ve ate) kuramn ve bu unsurlarn niteliklerini (kuru, slak, souk ve scak) benimsemitir. Bu anlaya gre doada her ey toprak, su, hava, ate elerinin scak-souk, nemli-kuru iftlerinin birlemesiyle meydana gelir. Nitelikler, ayn zamanda eler arasndaki geii salar.

Resim 5.4: Drt Unsur

Drt unsur toprak, su, hava ve ateten oluur. Bu unsurlar Aristotelesin evren anlaynn temelini meydana getirirler. Aristotelese gre evren tektir, ancak birbirlerinden farkl iki ksmdan oluur. Yerden Aya kadar olan ksm evrenin Ay-alt, Aydan evrenin snr olan sabit yldzlara kadar olan ksm ise Ay st adn alr. Ay-alt evren bu drt unsurdan oluur. Aristotelese gre bu unsurlar arlklarna gre evrende i ie gemi kreler eklinde dizilmilerdir. Ay-st evren ise deiime uramayan esirden olumutur. Kimya tarihinde Cbirle birlikte anlan en nemli kuram, minerallerin oluumunun akland CvaKkrt Kuramdr. Buna gre madenler cvadan olumu ve kkrtle katlamtr.

118

O dnemin kimya almalar elbette gnmz kimya almalarndan farkl olarak simya diye adlandrlan mistik ve metafizik bir boyut da iermekteydi. Bu nedenle Cbirin nemli ilgi alanlarndan biri de insana lmsz yaam salayabilen ve deersiz tm metallerden altn elde edilmesinde kullanlabilen el-iksirdir. ksir elde etme ilkeleri ile altn elde etme ilkeleri ayndr ve iksir yapmnda hayvansal, bitkisel ve mineral maddeler kullanlr. Cbir, kimyann (simya) ilgi konusu olan maddeleri ana grupta ele alr: 1. 2. 3.
Resim 5.5: Cbir Tarafndan Yaplan ve Kullanlan Aralar

Ruhlar; atete tamamen uan cevherler ya da maddeler. Metaller; ekile dvlebilen, bir ses ve parlakla sahip olan, suskun olmayan maddeler. Cisimler (Mineral olmayan); eriyebilen veya erimeyen maddeler.

Cbirin modern kimyann babas olarak deerlendirilmesine sebep olan almalar ilk kez kullanlan veya gelitirilen kimyasal ilemler, bu ilemlerin uygulanmas srasnda kullanlan aletler ve sreler sonucunda elde edilen kimyasal bileiklerdir. Sz konusu ilemler ve aralarn kullanmyla Cbir, Su genel balnda zc sular olarak adlandrlan nitrik, slfrik ve hidroklorik asit gibi mineral asitleri kefetmitir. Cbir ayn zamanda metallerin ilenmesi, elik yapm, kuma ve deri boyamas, dayankl kuma yapm, altn zerine yaz yazmak iin altn pirit kullanm ve asetik asidin younlatrlmas iin sirke damtlmas, cam yapm tekniklerinin gelitirilmesi gibi kimya sanayi ile ilgili nemli almalar yapmtr.
Resim 5.6: Cbirin Damtma Iin Kulland Imbik

Sizler de simya ve kimya arasndaki fark aratrabilirsiniz. Cbir tarafndan kullanlan ilemlerin en nemlileri, buharlatrma, damtma ve kireletirmedir. Buharlatrma maddedeki farkllklar ayrabilir hale getirmektir. Damtma, znebilir maddelerin zel bir dzenek ve zel aralar yardmyla saflatrlmas ya da temizlenmesidir. Kireletirme ise, maddeleri yksek dereceli s ile yakarak ve toz haline getirerek bir metalde bulunan ve znmeyen maddeleri ayrmaktr. Cbir, yapm olduu aratrmalar sonucunda kimya bilimine noktada nemli katklar yapmtr: 1. 2. 3. Element grnn olumasna yardmc olmutur. Deneylerinde, l ve tart ilemleri zerinde hassasiyetle durduu iin, nicelik anlaynn glenmesini salamtr. almalar srasnda gelitirmi olduu yeni aletlerle kimya teknolojisinin ilerlemesine katk yapmtr.

Cabr bn Hayyan hakknda ayrnt iin Esin Khyann Modern Kimyann Kurucusu Cabir b. Hayyan, (Trkiye Diyanet Vakf Yaynlar No:183, Ankara 1995) adl kitabn inceleyebilirsiniz.
119

Hrezm
Bu dnemde bilime katk yapan Trk bilim adamlarndan biri de dokuzuncu yzylda Horasanda yaam olan Hrezmdir. Yaamnn byk ksmn Badatta geirmi, Bilgelik Evinde bulunmu, buradaki ktphanede matematik ve astronomi konularnda almalar yapmtr. Matematik konusunda biri cebire, dieri aritmetie ilikin iki nemli almas vardr. Hrezmnin cebir konusundaki yapt Kitb el-Muhtasar f Hisb el-Cebr ve el-Mukbele (Cebir ve Mukbele Hesab Hakknda zet Kitap) adn tar. Buradaki cebir szc, aslnda, bir denklemdeki negatif terimin eitliin br tarafna alnarak pozitif yaplmas ilemini, mukbele szc ise denklemde bulunan ayn cins terimlerin sadeletirilmesi ilemini ifade etmektedir. Hrezm bu yaptnda, birinci ve ikinci dereceden denklemlerin zmleri, binom arpmlar, eitli cebir problemleri ve miras hesab gibi konular incelemitir. Denklemler, ax = bx, ax = c, ax + bx = c, ax + c = bx, ax = bx + c tipleri eklinde snflandrlm ve her birinin cebirsel ve geometrik zmleri verilmitir. Kitapta cebir ve geometri arasnda paralellik kurulmasnn ilk rneinin sergilenmi olmas matematik tarihi bakmndan nemlidir. Sz konusu kitap 12. yzylda Chesterl Robert ve Cremonal Gerard tarafndan Latinceye evrilmi ve kitabn adnda bulunan el-cebr kelimesi, algebra biimine dntrlm, Bat dillerinde cebir kelimesini karlamak iin kullanlmaya balanmtr. Hrezmnin dier almas Hint Hesab adndaki aritmetik kitabdr. Aritmetik kitabnn Arapa asl kayptr; bu nedenle bu yapt, De Numero Indorum (Hint Rakamlar Hakknda) adyla Bathl Adelard (D. 1080-. 1152) tarafndan yaplan Latince tercmesiyle gnmze kadar ulaabilmi ve tannabilmitir. Hrezm bu yaptnda, on rakaml konumsal Hint rakam sistemi ile hesaplama sistemini anlatm, Batl matematikiler, Romallardan bu yana yrrlkte bulunan harf rakam ve hesap sistemi yerine Hint rakam ve hesap sistemini kullanmay bu yapttan renmitir. Kitabn yazlma amac da slm Dnyasnda klasik dnemde ve daha sonraki dnemlerde ska sz konusu edilen hesaplamann, yani gnmzde aritmetik denilen drt ilemin yaplnn Hint rakamlarnn yardmyla kolayca renilmesini salamaktr.

Resim 5.7: Cebirden Bir Sayfa

Hesap anlamna gelen Latince algoritmus terimi de el-Hrezm adndan tretilmitir. On rakamdan oluan rakam sistemi ise, Hrezm tarafndan tantld iin Arap Rakamlar ve kkeni Hindistan olduu iin de Hint-Arap Rakamlar ad ile tannmtr. Hrezmnin sfr rakamnn kullanlmasn salamas da matematik tarihi asndan ayrca deerli ve nemlidir. Sfrn kullanmn aklad pasajda unlar yer almaktadr: karma ileminde hibir ey kalmadnda, kk bir yuvarlak yaz ki, bylece o yer bo kalmam olsun. Bu kk yuvarlak bir konum igal etmek zorundadr. nk aksi durumda daha az sayda konum kalr ve o zamanda ikinci konum hatal olarak birinci konum olur. Hrezmnin kk yuvarlak veya daire olarak adlandrd iaret bu gn kullanlmakta olan sfrdr. Kk yuvarlaa Araplar sfr (bo) diyorlard. Latinceye zephyrum olarak evrilen szck, daha sonra talyanca zero olarak ksaltld. Hrezm, daha nce Sanskriteden Arapaya evrilmi olan Siddhanta adl zici Ptolemaiosun Almagestinden yararlanarak dzeltmitir. Bu dzenlemenin dikkat eken yn alarn, sins gibi trigonometrik fonksiyonlarla ifade edildiini gsteren bir takm tablolara yer verilmi olmasdr. Bunlarn dnda Hrezmnin biri usturlabn yapmn ve dieri ise kullanmn anlatan iki yapt daha mevcuttur. Fakat bunlar kayptr.

120

Hrezm, Ptolemaiosun Corafya adl yaptn da Kitb Suret el-Ard (Yerin Biimi Hakknda) adyla Arapaya evirmi ve bylece Grek dnemi matematiksel corafya bilgilerinin slm Dnyasna giriinde nemli bir rol oynamtr. Bu yapt, nemli yerlerin enlem ve boylamlarn bildiren ok sayda tablo iermektedir. Bu tablolar incelendiinde, Hrezmnin Ptolemaios gibi, Yeri ekvatordan kuzeye doru yedi iklime, yani yedi enlem blgesine ayrd ve enlemleri bu esasa gre verdii grlmektedir. Kitap evrilmeden nce de bilinen yedi iklim sistemi, bu yapttan sonra btn Mslman corafyaclar tarafndan benimsenecek ve klasik dnem yaptlar bu sisteme gre dzenlenecektir. Kitapta dikkat eken bir dier nokta da ierdii haritalardr. Bunlardan zellikle Nilin kaynan ve mecrasn gsteren haritada Nilin Bat Afrikadan veya Cennetten domayp, bir glden ktnn yer almas dikkat ekicidir. Dier bir nokta da haritalar arasnda bir Dnya haritasnn olmamasdr. Fakat enlem ve boylam verileri byle bir haritann izilebilmesi iin gerekli olan malzemeyi vermektedir. Dier bir matematiki de Abdlhamid bn Trktr. Hayat hakknda bilinenler ok azdr. Hrezmnin adadr. Cebir konusunda yazm olduu kitabn ancak kk bir blm bugn elimizde bulunmaktadr. Burada, zel tipler halinde gruplandrlm ikinci derece denklemlerin zmleri, Hrezmnin zmlerinden daha ayrntldr.

Frb
Aslnda byk bir mantk ve filozof olan Frb (D. 874-. 950) ayn zamanda fizik zerine de grler ileri srmtr. Bu konuda Boluk zerine (Risle f el-Hal) adl almay kaleme almtr. Frb, bu makalesinde boluu kabul etmeyen bir yaklamla havann niteliini irdelemektedir. Ona gre, eer bir tas, ii su dolu olan bir kaba, az aaya gelecek biimde batrlacak olursa, tasn iine hi su girmedii grlr; nk hava bir cisimdir ve kabn tamamn doldurduundan suyun ieri girmesini engellemektedir. Buna karlk, eer bir ie azndan bir miktar hava emildikten sonra suya batrlacak olursa, suyun ienin iinde ykseldii grlr. yleyse doada boluk yoktur. Ancak, Frbye gre ikinci deneyde, suyun ie ierisinde yukarya doru ykselmesini Aristoteles fizii ile aklamak olanakl deildir. nk Aristoteles suyun hareketinin doal yerine doru, yani aaya doru olmas gerektiini sylemitir. Boluk da olanaksz olduuna gre, bu olgu nasl aklanacaktr? Bu durumda Aristoteles fiziinin yetersizliine dikkat eken Frb, hem boluun varln kabul etmeyen ve hem de bu olguyu aklayabilen yeni bir varsaym oluturmaya almtr. Bunun iin iki ilke kabul eder: 1.
Resim 5.8: Byk dnce ustas Frb

Hava esnektir ve bulunduu meknn tamamn doldurur; yani bir kapta bulunan havann yars boaltlsa, geriye kalan hava yine kabn her tarafn dolduracaktr. Bunun iin kapta hi bir zaman boluk olumaz. 2. Hava ve su arasnda bir komuluk ilikisi vardr ve nerede hava biterse orada su balar. Frb, ite bu iki ilkenin nda, suyun ienin iinde doasna aykr olarak ykselmesinin boluu doldurmak istemesi nedeniyle deil, kap iindeki havann, doal hacmine dnmesi srasnda, hava ile su arasndaki komuluk ilikisi yznden, suyu da beraberinde gtrmesi nedeniyle olutuunu bildirmektedir. Frb, makalesini u szlerle bitirir: Bu suretle, sz konusu ahslarn sz geen kaplarda yaptklar gzlemlere dayanarak boluun mevcut olduu zannna kaplmalarnn sebebi meydana km oldu. Ayrca, onlarn anlattklarndan boluun mevcudiyeti sonucunu karmak gerekmedii, burada verilen ayrntdan anlalm ve onlarn, iinde bir ey bulunmadna inandklar ve bo olduunu zannettikleri meknn hakikatte hava ile dolu olduu aa kmtr. Yapm olduu bu aklama ile Frb, Aristoteles fiziini eletirerek dzeltmeye almtr. Ancak aklama yetersizdir; nk havann neden doal hacmine dnd konusunda bir ey sylenmemektedir. Bununla birlikte, Frb'nin bu aklamas, sonradan Batda Roger Bacon (1214-1294) tarafndan doadaki btn nesneler birbirinin devamdr ve doa boluktan saknr biimine dntrlerek genelletirilmitir.
121

Brn
Bilim tarihi almalar Brnnin (D. 973-. 1048) gerek bilimsel tutum ve ara trma tutkusu, gerekse kaleme ald almalarnn hacim ve ierik asnda tad yenilik bakmlarndan btn zamanlarn en byk bilginlerinden biri olduunu ortaya koymutur. ncelikle tabii bilimler olmak zere, matematik ve toplumsal bilimlerde sergiledii zgnlk, bu nitelendirmeyi kesinlikle hak ettiinin ak belirtisidir. almalarndaki derinlik ve eitlilik, onu klasik a bilgeliinin nadir temsilcilerinden birisi yapmaktadr. Bundan ok daha temel bir zellii de bilimsel zihniyetin gerektirdii nesnel ve kanta dayal bilgi anlayn benimsemesi ve bunun bilimsel almalarn ilkesi olmasn savunmasdr. Bundan dolay fizikten astronomiye, matematikten tbba kadar uzanan geni yelpazede alm olmasna ramen, Brn, aratrmalarnda bilimsel zihni-yet asndan modern bir yaklam sergilemeyi baarm birka bilim insanndan birisidir.
Resim 5.9: Yer Merkezli Evren Modeli

Brnnin bilimsel almalar ierisinde tabii bilimler zel bir yer tutmaktadr. Gen yanda yapt gzlemler, enlem ve boylam almalarnda gsterdii baarlar, Yer zerine ileri srd dnceler onun bilimsel ilgi alannn temel temasn oluturmaktadr. Bu alanlarda yapt almalar bilimsel yntem asndan gzlem ve deneyi asl bilgi kayna olarak grdn ortaya koymaktadr. Bununla birlikte astronomi, jeoloji, corafya, kimya ve biyoloji gibi tabii bilimler alannda gzlem ve deneyin yannda lmeyi de ne kard grlmektedir. Brnnin bilimsel zihniyetini aa karan bir dier nemli gsterge de onun bugn sahte bilim diye nitelendirilen astroloji, sihir ve byye kar taknd aklc tutumdur. Yldzlarn Yere etki edecei dncesinin hibir zaman sihir ve bynn arac olmaktan te bir anlam tayabileceini dnmemi ve dlememi olan Brn, bilimsellie ve akln nda problemlere zm arama aklclna daima sk bir ballk gstermitir. nk ona gre, bir toplumda cehaletin yaygnlamas, bilimin sonularyla din inanlarn atmasna zemin hazrlar. Bu olaanst bir yaklamdr ve sadece yaad dnem iin deil, btn zamanlar iin geerli bir belirleme ve kuraldr. Aslnda doas gerei hibir bilgi dieriyle atmaz, ama eer kar sz konusuysa attrlabilir. Bunun iin de mutlaka o toplumda ierii yzeysel ve salt biimsel bilgiyi egemen klmak yeterlidir. Ksa sre sonra zaten din bilimle, bilim dinle, felsefe bilimle ve dinle atacak hale gelir. Bunun sonu ise o toplumun ortadan kalkmasdr. Tarihte bu kural hi deimemitir. Brnnin bu Resim 5.10: Vernier Blmlemesi hakikati yzy llarn tesinden haykrmas ise, eer kulak Bu Blmlemeye Gre ama ABye Gre Daha Uzun Olan BCyi verirlerse, dou toplumlar iin bir anstr.
blmektir.

122

Brnnin almalar ierisinde tabii bilimlerin zel bir yeri vardr. Bu bilimler ierisinde en ok astronomide dikkat ekici lde baar elde etmitir. Eitiminin nemli bir ksmn oluturan geometriden ve trigonometriden yararlanmak suretiyle Yer merkezli bir evren tasavvuru oluturan Brn, geometrinin salad olanaklarla, fizik ve astronomi almalarn gerekletirmitir. Evren sisteminin esasn geleneksel Yer merkezli modele gre dzenlediinden, merkezinde Yerin bulunduu iie gemi krelerden oluan bir evren sz konusu etmitir. Bu evrende ister istemez yrngeler daireseldir ve btn hareketler dzenlilik gsterirler. lgin bir biimde geometrik bir dzen veya geometrik kurguyla evreni anlamaya almasna karn, Brn ayn zamanda iie gemi kreleri salt geometrik cisimler (ideal veya soyut) olarak deil, ayn zamanda fiziksel varlklar olarak da dnmtr. Bu yeniliki dncenin ilk kez kendisine mi ait olduu yoksa ksa bir sre nce bn el-Heysem tarafndan gelitirilmi olan kre katmanlar fikrinden mi esinlendii ak olmamakla birlikte, bn el-Heysemden (D.965-.1039) esinlenmi olma olasl yksektir. Bu aslnda slm Dnyasnda bilimin kazand yksek dzeyin ak bir belirtisidir. nk bir bakma geleneksel bilim modeline bal almalar yapmasna karn almak model arayn da srdren Brn, Gne merkezli bir sistemin matematiksel adan olanakl olabileceini ngrm, hatta Yerin dnd fikrine dayal olarak yaplm usturlaplarla gerekletirdii incelemeler sonucunda, Yerin hareket etmesinin yarataca problemleri nasl zeceini bilemedii iin de Yer merkezli modelle almay yelemitir Brnnin astronomideki bir dier baars da gzlemin dakikliini artrmaya ynelik olarak gzlem aralarnda yapt zgn yeniliklerdir. slm Dnyasnda gzlemevinin douunda bilmek ve tanmak arzusunun nemli bir etken olduu ak olmakla birlikte, ayn zamanda baz slm etmenlerin ie kartn sylemek de gerekmektedir. Bunlardan biri, ilk hillin gzlemlenmesine ilikin olarak slm dnrlerinin getirmi olduu kstlayc bir kural olan, en az iki gvenilir kiinin ilk hilli grdn belirtmesinin zorunluluudur. Bu skntnn almasna duyulan istein, sorunu gzlemler yoluyla zme abasn n plana kardn sylemek yerinde olur. Byle bir yola bavurmak ise byk lde gzlemlerde duyarllk ve dakiklik arayn gndeme getirmitir. Aslnda emmsye Gzlemevinin kuruluunu hazrlayan etmenlerden birisi de budur. Ayrca, emmsyedeki 828 yl dnence gzlemlerinin d krkl yaratmas da, llerdeki dakiklii arttrma gereini n plana karmtr. Bu nedenle, dokuzuncu ve onuncu yzyllar iinde byk boyutlu aletler yaplmas giriimleriyle olduka sk karlalmaktadr. Fakat aletler bydke retilmeleri ve altrlmalarnda baz glklerin ba gstermesi, kendi arlklarnn etkisiyle, ekillerinin bozulmas, byle aletlerin baz sakncalarnn olduunun anlalmasna yol amtr. Bu durum karsnda, ilerinde Brn ve bn Snnn (980-1037) da bulunduu baz astronomlar kk alet kullanmay tercih etmek yoluna gitmilerdir. Dolaysyla aletlerin csselerini fazla bytmeden dakiklik ve duyarllklarn arttrma yolunun bulunmas byk nem tamaktayd. Bu nemi ak bir ekilde fark eden Brn bunun iin gzlem aletlerinin boyutlarn bytmek yerine, a byklklerinin okunduu cetvellerin apraz (transversal) izgilerle blmlendirilmesi yntemini gelitirerek, Vernier lkesinin temellerini atmtr. ok sonralar onaltnc yzyln nl astronomlarndan Tycho Brahe (D. 1546-. 1601) de bu yntemi kullanacaktr. Brnnin alt bir dier alan da corafyadr. Corafyann btn alanlarnda nemli almalar yapm olmasna karn, yerlm konusundaki grleri daha fazla dikkat ekicidir. Yerin bykln lmek iin iki yntem kullanmtr: 1. Birinci Yntem: ki ayr yerde yaplan lmlerde, bir meridyen dairesinin bir derecelik yayna karlk gelen uzunluk, astronomik yntemlerle llerek bulunan deerin 360 ile arplmasna dayanmaktadr. Bu yntem daha nce halife Memn (786-833) zamannda gelitirilmitir ve Brn de ayn yntemle o dnemdekine yakn deerler elde etmitir. kinci Yntem: Bu yntem Brnye aittir. Hindistana yapm olduu bir seyahat srasnda, geni bir ovaya hkim olan yksek bir daa km ve orada lt ufuk alalma asndan yararlanarak Yerin evresinin bykln hesap etmitir.

2.

123

Brnnin bilimsel kimlii ve bilgi dzeyini gn na karan bir kaynak da bn Snnn Brnnin Sorularna Yantlar balkl almasdr. Bu almann gnmze ulam olmas ok byk bir anstr ve iki byk bilginin entelektel kimliklerinin doasn ilk elden anlamamz olanakl klmaktadr. Burada tartlan sorular ve sorunlar, slm Dnyasnda bilimsel zihniyetin zgr, zgn ve zgl boyutlarn ortaya koyarken, ayn zamanda bilimsel bilginin ulat yksek dzeyi de gstermektedir. Tartlan sorular ve sorunlardan birka anmsandnda durum kolayca kavranacaktr. Toplam on soruluk anlatmda yer alan tartmalardan birisi gklerin muhtemel ekim kuvvetinin olup olmad, gk nesnelerinin dairesel hareketlerinin nasl anlalaca ve Mslmanlarn Muallim-i Evvel kabul ettikleri Antikan byk fizikisi Aristotelesin gklerin ekim kuvveti olabilecei fikrini kabul etmemesinin gerekeleri ve eletirisiyle ilgilidir. Bir dieri ise uzayn ve maddenin srekli olup olmamasyla ilgilidir ve burada da Aristoteles ile kelamclarn grleri karlatrlm ve niin Aristotelesin bir cismin blnmez paralardan meydana geldii yolundaki kelamc iddiay kabul etmedii irdelenmitir. Doa felsefesine ilikin bu yksek birikim gerektiren sorunlar tartm olmas Brnnin yalnzca astronomi ve corafya deil, ayn zamanda fizikte de yetke olmasn salayacak bir bilgi dzeyine sahip olduunun gstergesidir.
Resim 5.11: Brnnin Yerin evresini lme Yntemi ekilde, a=ufuk alalma as, r=Yerin yarap, h=dan ykseklii olduu kabul edildiinde, AMC geninde u bant yazlabilir:

cos =

AM r = MC r + h Buradan r ekilirse,
cos

r = (r + h )cos = r cos + h cos


r=h h cos 2 sin 2 r= 1 cos = 2 sin 2 r (r cos )= h cos ; r (1 cos )= h cos ; 1 cos ; 2 2 ;
a=331, h=652 arn ve r=3333 Arap mili olduundan, Yerin evresi = 2r 42 bin km olur.

olur. Buradan

Brn ann bir rndr ve onun gerei olarak pek ok bilim alannda almtr. Kimya da bunlardan birisidir ve bu konudaki aratrmalaryla o dnemdeki birok yanl anlay deitirmitir. Dneminde olduka yaygn olan, altn ve gm gibi deerli madenlerin, deersiz madenlerden elde edilebileceini ngren transmutasyon grnn doru olmadn ileri srmtr. Ona gre, transmutasyon sonucu elde edildii sylenen maddeler aslnda bir gz boyama, bir tr sihirbazlk sonucu olup, bilimsel herhangi bir temeli yoktur. Brn, ayrca cisimlerin zgl arlklarnn belirlenebilmesi iin piknometrenin ilkel bir ekli olan ve kendisinin konik alet diye adlandrd bir alet gelitirmi ve bununla ok sayda lm yapmtr. Bu ilem esnasnda alet su ile dolduruluyor ve zgl arl istenen cisim bunun iine daldrlyordu. Taan su, aletin tama borusundan baka bir kaba aktarlarak hassas bir terazi ile tartlyor ve cismin zgl arl kolaylkla belirleniyordu. Brn tutulma dzlemi eiminin sabit olup olmadn aratrm ve bu maksatla kendisinden nce yaplan gzlemleri incelemitir. Sonuta bu eimin sabit olduuna ve lmlerde karlalan byk farklarn ise kusurlu aletlerle yaplm yanl gzlemlerden kaynaklandna karar vermitir.

124

Brn hakknda ayrnt iin Aydn Saylnn editrln yapt Beyrnye Armaan (Ankara 1974) adl kitab inceleyebilirsiniz.

bn Sn
Batllarn Avicenna dedikleri Eb Al el-Hseyin bn Abdullah bn Sn (D. 980-. 1037), Trk dnce geleneinin kilometre talarndan birisi olarak, hem Antik dnce mirasn Dounun verimli topraklarna tam, hem de insanln gelecek yzyllarda biimlenmesini salayacak salam dnce geleneini oluturmu verimli bir bilim ve dn adamdr. Dounun bu snmeyen yldz, gemiten gelecee engin bir kpr grevi grrken, Dou ve Bat kltr evrelerini derinden etkilemeyi baarm, her zaman geni bir yelpazeye yaylan ilgi alannn salad olanaklar, sabr, alkanlk ve olaanst bir zekyla birletirerek, doa felsefesinden tbba uzanan dev bir baarya dntrmtr. eyh el-reis olarak hakl bir unvan almay hak etmi bir bilge olarak kaleme ald onlarca yaptnn nda uzun yzyllar btn insanlk aydnlanmtr. Bugn dahi gncel bilgiler ieren Tp Kanunu ve doa felsefesinin bayaptlarndan birisi olan f bilim ve felsefenin o gn iin bilinen btn sorun durumlarnn irdelendii ve zm nerilerinin yer ald iki dev yapttr. Bunlar ve dier ok saydaki yaptyla Dou ve Bat felsefesinin oluumu ve geliimi zerinde brakt derin etki, bn Snya filozoflarn prensi dememizi zorunlu klmaktadr. Bunlarn yannda zel olarak zerinde brakt olumlu etkiyi dikkate aldmzda da, Trk kltr geleneinde sekin bir yerinin bulunduunu grdmz bn Snnn felsefe dnda astronomi, matematik, fizik, kimya ve mzik gibi alanlarda devrimci dnmlere yol aan kuramlar gelitirdii grlmektedir. Bilim tarihinde devrimci dnme yol at bilim dallarndan birisi fiziktir ve burada Newtonu ncelemeyi baard gibi, Galileo tarafndan modern mekanik kuruluncaya kadar egemen olan tilim (mpetus) Kuramnn, en gelimi anlatmlarndan birisi de bn Snya aittir. Bunun gibi, son zamanlarda yaplan aratrmalardan matematik alannda da nemli almalar olduu anlalmtr. bn Sn, fizik konusundaki grlerini Kitb el-if, Kitb el-Nect ve El- rt ve el-Tenbht kitaplarnda serimlemitir. Bu almalarnda yetkin bir dzeyde mekanik veya geleneksel bilim adlandrmasyla deiim ve hareket konularn irdelemi ve r ac dnceler ileri srmtr. bn Sn doal cisimlerin yaplarn, hareket ilkelerini ve biimlerini incelenmitir. Konu, temel problemleri asndan Aristotelesin fiziinde gndeme getirilmi olanlarla snrlanm gzkmektedir. ncelikle madde ve nitelikleri tartlm, daha sonra deiim kavram ele alnmtr. Hareket de tpk Aristoteleste olduu gibi, bir deiim tr olarak snflanm ve bu balamda hareketin yn zerinde durulmutur. bn Snya gre yn kendisine doru hareketin gerekletii eydir. Bu demek oluyor ki, bn Sn her hareketin bir ynnn ve byklnn olduunu kabul etmekte ve hareketlerin bir balang noktasna ya da bugnk terimlerle belirtmek istersek, bir referans noktasna gre olduunu varsaymaktadr. Yalnzca bu varsaym bile bn Snnn modern anlamda bir mekanik dncesine sahip olduunu gstermeye yeterlidir. Hatta biraz daha ileri gidip bn Snnn konuyu eylemsiz bir sistemde duran veya bu sisteme gre sabit hzla hareket eden bir gzlem erevesi ierisinde incelediini syleyebiliriz. nk bn Sn aka ynn konumsuz olamayacan belirtmekte ve Doal konumundan uzakla ma ve ona dnme zellii olan her cismin doal konumu, cisim iin snrlandrlm bir yn olur demektedir.
Resim 5.12: Doal yer ve yn

125

Doal yer kavram, Aristoteles fiziinin temel bir kavramdr. Buna gre evrendeki btn cisimler arlklarna gre bir sra dzen ierisinde bulunurlar. En ar olanlar merkezde duraan olarak yer alrken, greli olarak daha az ar olanlar da onun zerinde sralanr ve en sonunda da en hafif olanlar yer alr. rnein toprak ve topraktan olumu her cisim ar olduu iin en altta, ate ve ateten oluan her ey de hafif olduu iin en stte bulunur. Bu dzen doal sra olarak kabul edilmitir. Harekete ilikin bu ayrm btn Ortaalar boyunca ilenerek, mpetus Kuram adyla Modern Dneme kadar kabul grmtr. Bu dnemde Galileo tarafndan nce kkl bir ekilde dnme uratlm ardndan da tamamen ortadan kaldrlarak, modern hareket kuram oluturulmutur. Bu anlatma gre cisimlerin hareketlerinin, ya doal yerinden uzaklama ya da doal yerine dnme biiminde gerekletii ileri srlmektedir. Burada doal yer cisim iin uzamsal bir snr oluturmaktadr. Aristoteles fiziinde doal yerin deimedii gz nne alndnda, cismin sabit doal yerinden ancak zorla uzaklatrlabilecei ve zorlayan neden ortadan kalktnda cismin hzla kendi doal yerine dnmek isteyecei aktr. yleyse bn Snnn kavrayna gre, d neden sonucu oluan hareket zorunlu, doal yere dnme eklinde gerekleen hareket ise doal harekettir. bn Sn bu aklamalarnn ardndan hareket eden cisimlerin temel zelliklerini ele alr ve konuyu u ekilde betimler: Baz cisimler doas gerei duraan, bazlar ise devingen olurlar. Doal olan udur: Her cisim doasna uygun doal yerinde bulunmaldr. Btn cisimlerde bu eilim vardr, yani her cisim kendi doal yerinde bulunmak ve doal yerinde uzaklatrldnda ise doal yerine dnmek eilimine sahiptir. bn Snnn aklamalarnda dikkatimizi eken bir nokta da doal meyil (el-Meyl el-Tabi) ve zorunlu meyil (el-Meyl el-Kasr) belirlemeleridir. Bunlar doal ve zorunlu hareket kavramlardr.
Resim 5.13: Doal ve Zorunlu Hareket

bn Snya gre, yukar frlatlan tan tekrar Yere dmesi, stlan suyun soumas veya bir canlnn iradesiyle bulunduu yerden ayrlmas doa gereidir. yleyse doa gerei gerekleen bir deiim veya hareket, bilimin konusu olamaz. Dolaysyla tan Yerde veya merkezde duraan olarak bulunmas doas gerei olduu iin, bu durumda niin byle olduu sorulamaz. Benzer ekilde rmcek an doal olarak rd iin, niin diye sorgulamak gereksizdir. Buna karlk, havada umakta olan bir tan, byle bir yetisi olmadndan, niin byle bir durumda bulunduu sorgulanmaldr. Bu tmceleri yle betimleyebiliriz: Her hareket ya zorlamadr ya da doaldr. Burada dikkat eken nokta, bn Snnn her hareketi dzenli bir ekilde bir hareket ettiriciye balamasdr. Zorunlu harekette hareket ettirici d bir neden, buna karlk doal harekette ise cismin doal yerine dnme isteidir. rnein tan yukarya doru hareket etmesi bir g tarafndan frlatlmasyken, doal yerine dnmesinin nedeni ise arldr. Klasik mekanik bilimi veya Newton ncesi hareket anlayn simgeleyen kuvvetsiz hareket olamaz ilkesi asndan bakldnda doal bir durum olan hareket ettirici gereksinimi, bn Sn tarafndan hareket ilkesi olarak kabul edilmitir. bn Sn hareketin ynlerinin ve doal yerlerin snrl olduuna dikkat ekmektedir. Bu yarg btnyle grnen dnyann temaa edilmesiyle (theoria) ulalm bir sonutur. nk grnen dnyada tip hareket sz konusudur: 1. 2. 3. Yerden yukarya doru dikey, Yukardan Yere doru dey ve Ayn meknda yatay. rnein ta yukarya frlatlabilir, bir sre sonra aaya doru decektir.
126

Benzer ekilde A noktasndayken B noktasna tanabilir. Bu rnekler ynlerin snrl olduunu yeterince aklamaktadr. Doal yerlerin snrll meselesine gelince, bu tamamen Aristotelesi drt unsur kavramlatrmasyla ilgilidir. nk evrenin Ay-alt ksmnda drt unsur (toprak, su, hava, ate) bulunmaktadr ve her cisim bu drt unsurdan birisinden veya birkandan olumak durumundadr. Doal olarak hangi unsur arlktaysa cisim de o unsurun oluturduu doal yerde bulunmak durumundadr. Bu anlamda drt doal yer olduu aka anlalmaktadr. Hareketi irdelemeyi srdren bn Sn, doal ve zorunlu hareketin ardndan, zorunlu hareketi de bitiik ve ayrk zorunlu hareket olarak ikiye ayrmaktadr. Bitiik zorunlu hareket, rnein atlarn arabay ekmesi, ayrk zorunlu hareket ise, modern mekanikte sz konusu edilen frlatlma hareketidir (projectile motion). bn Snnn zellikle ayrk zorunlu hareket konusunda son derece ayrntl ve dnsel ierii iyi dzenlenmi bir tartma yapt grlmekte ve bu bakmdan adeta r ac bir ngrde bulunmaktadr. Ona gre, frlatlan bir cisim hareket ettiriciden ayrldktan sonra, bir sre daha yol aldna gre, ortada hareketi kalc klacak bir nedenin olmas ve bu nedenin onu etkileyecek ekilde hareket ettirilende bulunmas gerekir. Bu da ya hareket edene hareket ettirenden ilimi ilineksel bir kuvvettir ya da hareket edene bitiik olan etki edicinin ona nfuz etmesindendir. Bu noktadan sonra bn Snnn anlatm daha da ilgi ekici bir hal almakta ve hareket ettiricinin hareket ettirdiine etkisinin iki ekilde geeceini ortaya koymaktadr. Ona gre etkinin gzlemlenebilecei birinci durumda, frlatlan cismi, ierisinde bulunduu ortamn adm adm ilerletmesidir. kinci durumda ise frlatcnn etkisiyle, frlatlann ortam yararak ilerlemesidir. Ancak daha da nemli olan yn bn Snnn btn bunlar bolukta tasavvur edilemez demesi, eer bu hareket bolukta olursa ona verilen kuvvetin kalc olacan ve kesinlikle duraanlamayp kesintiye de uramamasnn gerektiini ileri srmesidir. nk ona gre, Kuvve [Potansiyel g] cisimde bulunduu zaman ya kalc olur ya da yok olur. Eer kalc olur ise, bu durumda hareket de srekli olarak kalc olur. bn Snnn mekanik konusundaki grleri zellikle bu son bilgiler nda analiz edildiinde, ilk dikkat eken nokta, btn hareket trleri iin kuvvetin gerekliliinin benimsenmi olmasdr. Daha nce sz konusu edilen kasr meyil kavramlatrmasnn anahtar bir ifade olduu ve bn Snnn mekanik kuramnn dinamiksel aklamayla snrlandn gstermesi bakmndan deer tamaktadr. Yine yukardaki aklamalarndan bn Snnn kasr meyil etkisinin kalc olduunu belirtmesi de bir dier dikkat ekici noktadr. Buna gre, eer hareketi engelleyen bir durum sz konusu deilse, yani ortam dirensizse, kasr meyil etkisi kesintisiz srecektir. yleyse hareket eden bir cismin, durmasnn nedeni ortamn direncidir. Demek ki direnli ortamda cisim bir sre sonra duracak, dirensiz ortamda, eer olanakl olsayd bolukta ise duraanlk olmayacak, hareket sonsuza kadar srecektir. Bu noktada ak bir yargya ulaabilmek iin, bn Snnn Aristotelesi mekanii hangi aamada ve nasl farkl bir yoruma tuttuunu anlamak gerekmektedir. Bolukta hareket dnlemeyeceine gre, kuvvenin cisimde bulunmasnn doru anlalmas gerekmektedir. Yukardaki alntda bu ifade kullanldna gre, cisme dardan verilen kuvvet cisme kalc olarak yerlemektedir. Ortam ierisinde hareket eden cisim ortama aktarlan kuvvet tarafndan hareket ettirilirken, dirensiz ortamdaki hareket ise ancak cisme kuvvetin depolanmasyla, baka bir deyile gdmlenmesiyle olanakl olmaktadr. Bu durumda gdmlenmi hareketin niin son bulduunun aklanmas nem tamaktadr. bn Snya gre, bu durum ancak yklenen kuvvetin bir nedenden dolay yok olmasndan kaynaklanmaktadr. Eer yok olma, bir nedenden dolay oluyor ise bu durumda neden hareketi yok eden bir etki olmak durumundadr. Bu etki asla bolukta olamaz. nk bolukta zorunlu hareket, ne duraan olur ne de durur. yleyse, kuvveti drp ortadan kaldran neden, direnlerin salam ardkldr. Bylece bn Sn, aka nedeni kuvvet olan hareketlerin salt bolukta olmadklar srece, bir sre sonra duracaklarn belirtmi olmaktadr. Dolaysyla hzlanmann nedeni, cismin diren gsteren ortamda yer deitirmesi veya onu yarmas kuvvetidir. Dier bir deyile, bunu yapabilen cisim daha hzl hareket eder, yapamayan ise yava. Bolukta byle bir durum gereklemez. Bylece bn Snnn, hareketin hznn deiimini, gsterilen diren ile direnci amak iin uygulanan kuvvet arsndaki ilikiye balad anlalmaktadr. Baka bir deyile kuvvet etkisi altnda gerekleen hareketin kuvvet (f) diren (r) bants veya orantsyla ilikili bir hareket olduunu dolaysyla da geen zaman miktarnn da bu orantyla belirleneceini doru bir biimde belirlemitir. Eer kuvvet direnten ok byk ise cismin ortam kat etmesi (yarmas) iin daha az zaman, tersi durumdaysa daha ok zaman geecektir. Burada bn Snnn Aristotelesin dinamik yasasna bal kald anlalmaktadr:   . Bu
 

yasaya gre, hz (v) ile kuvvet (f) doru orantldr. Fazla kuvvet daha fazla hzlanma demektir. Daha
127

fazla hz ise daha az zaman anlamna gelmektedir. Dolaysyla direnli ortamdaki hareket ile dirensiz ortamdaki hareket arasndaki farkllkta burada ortaya kmakta ve direncin sfr (r=0) olduu durumda, hareketin nasl gerekleecei bir sorun olmaktadr. O zamana kadar iki eilim ne kmtr: 1. 2. Hz sonsuz olur. Hz tamamen uygulanan kuvvete bal bir harekete yol aar.

Aristotelese gre, ortam dirensiz olursa hz sonsuz olur. Hzn sonsuz olmas ise, hareket eden cisim iin zamann gememesi demektir. bn Snya gre, bolukta da olsa harekette zaman geecektir, ancak bu zaman direnli ortamdaki zaman gibi deil, btnyle kuvvetin fazla veya az olmasyla orantl olarak gerekleen bir zaman olacaktr. Dier bir deyile, uygulanan kuvvet miktar ile bu kuvvete bal olarak kat edilen bo mekn miktar arasndaki oran, harekette geen sreyi belirleyecektir. te bn Sny zgnletiren budur. nk bylelikle Aristoteles mekaniinin tartmal bir ynn varsaymsal bir dzlemde, ancak grnen dnyadaki devinimlerden edindii bilgiler nda anlaml hale getirebilmitir. Bu dnsel farklln onun ayrk zorunlu devinim dedii, yani frlatma hareketi hakkndaki dncelerinde de grmek olanakldr. unlar syler: Eer frlatma hareketi, hareket eden cisimdeki bir kuvvet sonucu ise, elbette ortadan kalkmayacak, zayflamayacak veya yok olmayacaktr. nk kuvvet bir cisimde bulunduunda, ya onda var olmay srdrr ya da yok olur. Eer kalc olur ise hareket kesintisiz devam edecektir. Yok olma veya zayflama durumunda ise ya bir nedenden dolay ya da kendi kendine yok olacak veya zayflayacaktr. Dolaysyla kuvveti tketen neden bolukta veya bo meknda sz konusu olamaz. Bundan dolay zorunlu hareket bolukta ne yok olacak ne de duracaktr. yleyse direnlerin ardkl derece derece zorlama etkisini ortadan kaldrr ve yok olmasna neden olur. Fakat bu da hareket mutlak bolukta olmadka olanakszdr. Bu noktada unu belirtmek gerekir: Hareketi srekli bir nedene balamas dolaysyla modern mekaniksel yaklamdan uzaklam olmakla birlikte, bn Sn, yukarda deinildii zere, boluu gerek olarak kabul etmeyerek, srekli varsaymsal bir ekilde ele alarak konuyu irdelemesi bakmndan modern bir yaklam sergilemitir. Modern dnem mekanii byk lde soyutlamac ve idealizasyona dayal bir yaklam sergiler ve rnein Galileoyu eylemsizlii ifade etmeye gtren uslamlama sreci de byle bir yaklamn sonucudur. Dier taraftan dirensiz veya ideal ortamda devinimin son bulmayacan belirtmesi, bn Snnn modern mekaniin temeli olan eylemsizlik ilkesine yakn bir anlatma ulatn sylemek olanakldr. Bunun yannda dier bir nemli nokta da baz cisimlerin kuvveti depolayabildiinden sz edilmesidir. Buna gre bn Snnn cisimlerin farkl devinebilirlik zelliinin bulunduunu ve dolaysyla da farkl zorlamal hareket eilimi kazandklarn kabul ettii anlalmaktadr. Ona gre ar cisimler, hafif cisimlere gre daha fazla zorlamal hareket eilimi, yani kasr meyil kazanmaktadrlar. nk elimize bir ta, bir de aa yongas alsak ve bunlar ayn kuvvetle frlatsak, (ayrk zorlamal hareket ettirsek) her biri farkl uzaklklara, rnein ar olan ta, aa yongasndan daha uzaa decektir, nk frlatldnda, frlatcdan kendisini daha uzun sre hareket ettirecek kasr meyili alabilmitir. Baka bir deyile bn Snya gre ar cisimler daha fazla kasr meyil kapasitesine sahiptir. Aslnda btn cisimler kasr meyil kazanabilmektedirler, ancak hafif olanlar hem daha az kapasiteye sahiptirler, hem de kazandklarn uzun sre koruyamamaktadrlar. Daha ksa mesafede hareketlerinin son bulmasnn nedeni de budur. Bu aklamalardan bn Snnn Kasr Meyili arlk ve hzla doru orantl kabul ettii anlalmaktadr. Aklamay formlle gsterirsek, Kasr Meyil=Hz (v) x Arlk (w), yani      olur. Burada arlk yerine ktleyi koyabiliriz. Bu durumda forml      biimine dnr. Bu ise modern fiziin momentum kavramndan baka bir ey deildir. Momentumun zamana gre deimesi ise kuvveti vereceinden, bu durumda forml,  
       

biimini alr. Bu da Newtonun ikinci kanunudur.

bn Snnn bu aklamalaryla birlikte, slm Dnyasnda bn Bacce (1095-1138), bn Rd (11261198) ve Eb el-Berekt el-Badadinin (1076-1166) yapt tartmalar hareket kuramnn Ortaadaki seyrini belirlemi ve Bat Dnyasn etkileyerek Aristotelesin hareket kuram zerine deiik yorumlarn yaplmasna yol amtr. Kasri meyili impetus olarak eviren Ockhaml William (l. 1349) ve Parisli Jean Buridan (l. 1358) bu konuda epeyce zaman ve aba harcamlardr. zellikle Buridan frlatlan
128

cisme aktarlan bu impetusun atlan cismin ktlesi ve hz ile doru orantl olduunu ileri srmtr. Buridana gre, impetus ayn zamanda yar-kalc bir niteliktir. Dolaysyla cisim bir kez harekete balaynca, kar kuvvet engelleyene kadar hareketini srdrecektir. Buridann tamamen bn Snnn etkisinde kald aka anlalmaktadr. El-Badad tarafndan artlan bu kuram Fahrddin er-Razi ve Nasrddin Ts gibi sonraki slm filozoflarn hayli etkilemitir. Batda bn Snnn bu itici g kuram Endlsl el-Bitruc tarafndan benimsenmi ve daha sonra Ltin Dnyasna girip, Arapa el-Meyl el-Kasr deyiminin inclinatio violenta (hz eilimi) olarak evrildii Peter Olivinin (1248-1298) yazlar zerinde dorudan bir etki yapmtr. Bu ifade ekli John Buridan tarafndan impetus impressus (etkileyici itim gc) ekline evrilerek, modern fiziin momentiyle ayn olan ktle ve hzn arpm olarak tanmlanmtr. Galileo Galileinin (1564-1642) moment iin kulland impetus da, bn Snnn ortaya att bu kavramdan baka bir ey deildir. bn Sn ayn zamanda optik konusuyla da uram ve grmeye neden olan nlarn gzden ktn savunan gzn (extramission) kuramna kar nemli itirazlar gelitirmitir. Ayrca, grmeye ilikin olarak zel ve kendine zg bir gr gelitiren bn Snya gre, grme dtan gelen etki ile gzde, bir aynadakine benzer bir grntnn olumas yoluyla olur. Gz burada bir aynann oynad rol oynar. D nesnenin grnts bu aynada, yani gzde, meydana gelince, bn Snya gre, grme algs domu olmaktadr. Nitekim aynann ruhu olsayd, o da kendinde oluan grnty grecek, alglayacakt; ayna da bir ruha sahip olsayd, o da kendinde bir grnt Resim 5.14: bn Snya Gre Grme Geometrisi bulunduunun bilincine ulaacakt. Ayrca bn Sn bu grn zel matematiksel bir yaklamla ele alm ve grme konisi hususuna da bu mnasebetle deinmitir. Ona gre, daha uzaktaki nesnenin daha kk grnmesinin nedeni, ayna olan gzdeki svnn kresel olmas ve kresel olann da merkeze eit uzaklkta bulunmasdr. Bu nedenle uzaklaan nesne daha kk bir yayla grneceinden onun grnts de daha kk bir alan ierisine decek ve dolaysyla da uzaktaki bir nesne yakndakinden daha kk grnm olacaktr. bn Sn ayrca nesneleri kl ve klandrlm olmak zere snflandrm, kendinden kl nesneler iin mud ve bir k kayna tarafndan aydnlatlm olanlar iin de mustanr terimlerini kullanmtr. Bunlara karlk olmak zere de mudnin yayd k iin dav (ziya), bunun nesnelerde yaratt k iin de nr kelimesini kullanmtr. Bu ayrm eviri yoluyla batya da gemi ve 13. yzyldan itibaren, bu ayrma karlk olmak zere getirilen lux ve lumen szckleri yaygn olarak kullanlmaya balanm, bu iki szck arasndaki ayrm Kepler zamanna, yani 17. yzyla kadar devam etmitir. Batl kaynaklarda hakl olarak Doktorlarn Kral unvanyla tantlan bn Snnn belki de bilim tarihine en byk katks tp aratrmalarnn sonularn derledii el-Kann f el-Tb, yani Tp Kanunudur. Sz konusu bu yapt kaleme alnm btn zamanlarn en nl tp almasdr ve pek ok Avrupa niversitesinde temel tp metni olarak XVII. yzyla kadar kullanlmtr. Genel anlamda bilim, zelde de tp tarihi asndan deerlendirildiinde, bu kitab yazm olmasndan dolay bn Sny, Klasik Dnem slm Dnyasnda yetimi bilim adamlarnn en nemlisi olarak tanmlamak yerinde olur.
129

Resim 5.15: Tp Kanununun Sleymaniye Ktphanesindeki yazma nshasnn birinci varak

Tp Kanunu, yazld tarihe kadar geen dnem ierisinde gelitirilmi olan temel tp bilgisini ve bn Snnn kendi zgn katklarn ieren dev bir yapttr. Bu zelliinden dolay, belki de Antik an nemli tp bilginlerinden Hipokrates (M.. 460-377) ve Galenosun (M.S. 129-199) tp yaptlarndan sonra tp biliminin standard haline gelmitir. Latinceye Canon Medicina diye evrilen Tp Kanunu, alt yz yl alamam ve bn Snnn sylediklerine ok az ey ilave edilebilmitir. Tp Kanunu bata branice, Latince, Farsa, Trke, ngilizce, Franszca, Almanca ve daha birok dile evrilmi ve defalarca yaymlanmtr. Kitapta anatomi ve fizyoloji gibi tp biliminin genel konularna ait bilgiler yer almaktadr. nsan vcudunun tarifi, anatomisi, fizyolojisi ve btn zellikleri ele alnarak drt hlt (ahlat erbaa), drt unsur (anasr- erbaa) ve bunlarn alm olan konular incelemitir. Ayrca ilbilim (farmakolji) konusuna da yer verilmi, Mfredat adyla hastalklarn tedavilerinde kullanlacak tek terkipli yani basit ilalardan sz edilmi, bitkisel ilalarn alfabetik srayla yazllar ve yaklak sekizyz kadar ilacn zellikleri hakknda bilgi verilmitir. Benzer ekilde Galenosun snflandrmasna gre dzenlenmi i organlara ait hastalklarn ve tipik belirtilerinin betimlendii patoloji konusu da ilenmi, genel tedavi yntemlerinden, batan ayaa kadar vcutta meydana gelebilecek btn hastalklardan ve tedavi ekillerinden, sal koruma yntemlerinden, hastalklarn seyir izgisinden sz edilmitir. Kitapta tbbi malzemelere de (materia medica) yer verilmi ilalarn terkipleri (akrabadin) ilenmitir. Tp Kanununun gnmze kadar zgnln koruyan bilgilerin yer ald blmdr. Burada bn Sn, nasl hazrlanacaklarn aklayan ynergeleriyle birlikte 760 ilac tanmlamtr. Bundan dolay Tp Kanunu ann en zgn materia medicas olmutur.
Resim 5.16: Tp Kanununun 1647 Venedik Basksnn kapak sayfas

Tp Kanununun, ilk Latince evirisi, Gerhard von Cremona (D. 1135-. 1187) tarafndan XII. yzylda ve ilk brani basks da 1491de yaplmtr. Tp Kanunu, XV. ve XVI. yzyllarda matbaann ve dizgiciliin gelitirilmesinden sonra yaygnlk kazanm ve batanbaa Avrupay XVIII. yzyln sonuna kadar kalc ekilde etkilemitir. imdilerde hala baz Avrupa ktphanelerinde (Pariste 1482, Padova ve Milanoda 1658 ve Berlinde 1608 basks) kullanlr nshalar yer almaktadr. Zamann aan bu yaptn en belirgin zellii, Ortaaa egemen olan dnsel ve duygusal atmosferin dnda, tamamen ada tp biliminde egemen olduu ekliyle, nedensel etkenlere ve belirtilere dayanarak ila ve cerrahi tedavi yaplmas gerektiinin vurgulanmasdr.

Sizler de bilimsel baars alar boyu sren baka bilimsel almalar belirleyebilirsiniz.

KARAHANLILAR VE GAZNELLER
Yaklak olarak 10. yzyldan itibaren slmiyeti benimsemeye balayan Trkler, slm Dnyasnda gerek am olduklar bilim ve retim kurumlar ve gerekse yetitirmi olduklar bilim adamlar araclyla bilimin geliimine ok nemli hizmetlerde bulundular. 9. ve 10. yzyllarda slm Dnyasna giren Trklerin byk bir blm Abbas halifelerinin ve eyaletlerdeki Arap ve Acem valilerin hizmetinde asker veya muhafz olarak grev yapmaktaydlar. 10. yzyln balarndan itibaren Smn Devletinde Trk vali ve kumandanlar glenerek denetimi ve ynetimi ele geirdi ve 1005 ylnda Smnlerin topraklar Trkler tarafndan ikiye blnd. Ceyhun Irma'nn batsndaki blgelerde Gazneliler ve dousundaki blgelerde ise Karahanllar hkimiyeti ele aldlar.
130

Karahanllar
lk Mslman Trk devleti olan Karahanllar (840-1212) Karluk, Yama ve l Trkleri tarafndan kurulmutur. Uygurlarn yklmas ile 840 tarihinde bamszlklarn ilan etmiler ve Kuzeyde Balka Glnden, Gneyde Tarm Havzas ve Maverannehir arasnda uzanan topraklara egemen olmulardr. Saltuk Bura Han'n 940'a doru slm dinini benimsemesiyle birlikte, yeni bir medeniyetle karlaan Karahanllar, bir yandan Kuran- Kerimi okuyabilmek ve dier Mslmanlarla ilikiler kurabilmek iin hzla Arapa renirken, dier taraftan da Kuran- Kerimi anlamaya ve anlatmaya ynelik Trke eserler yazmaya baladlar. Ancak yalnzca slmiyeti tantan din yaptlarla yetinmediler ve slm uygarlnn oluturmu olduu birikimi rendikten sonra, bilimin eitli alanlarnda yaptlar vermeye baladlar. Kagarl Mahmudun Divnu Lgt el-Trk, Yusuf Has Hcib'in Kutadgu Biligi, Edib Ahmed Ykneknin Atebet el-Hakyk ve mam Eblfutuh Abdlgafirin (l. 1093) Tarihi Kgr bu dnemde Trke olarak yazlmtr. Karahanllar 10. ve 11. yzyllarda Semerkand, Buhara, Tirmis, rgen ve Merfde birok mimari yap meydana getirdiler. Bir ksm bu gne kadar gelebilen bu eserlerde grlen balca zellik, cephe mimarisinin son derece gelimi olmasdr. n cephe eitli biimlerde tula, pimi toprak ve al ssleme ile kapldr. En ok kullanlan ss unsurlar tuladan ke payeleri, yaz eridi, rg ve geme motifleri, kvrk dal dekoru, rumler, rlyef halinde yldz-ha motifli tulalar geometrik bordrlerdir. Karahanllara ait en eski cami, irkebir Camiidir (10. yy). Zengin al sslemeli mihrab ile dikkati eker. Buhara yaknlarnda 11. yzyldan kalma Hazerdegaron Camii, kubbeli ana mekn eviren tonozlu blmleri ile merkezi plan gsterir. Musalla eklinde yaplm olan Namazgh Camiinin (11. yy), bugn sadece mihrab ayaktadr. Yine 11. yzyla ait Talkatanbaba Camiinde deiik bir plan uygulanm kubbeli mekn yanlara doru geniletilmitir. Buharadaki Mugahattari Camiinin (12. yy) cephesi ise tula ve tuladan yaplm eitli motiflerle sslenmitir. Karahanllardan kalan en eski trbe, zbekistanda 978 tarihli Arapata Trbesidir. Drt duvar zerine tek kubbeli olarak yaplmtr. Sivri kemerli portal, cepheye hkimdir. Kubbe tromplarnn dilimli yonca yapra eklinde oluu deiik bir zelliktir. Dou Ferganada bulunan Celleddn Hseyin [1052], trbesinin cephesindeki firuze ini kalntsndan, Karahanl mimarisinde ini kullanld anlalmaktadr. Karahanl sanat gerek mimar ve gerek ssleme bakmndan daha sonraki Anadolu Seluklu sanatn byk lde etkilemitir.

Kagarl Mahmud
Karahanllar dneminde yetien en nemli bilgin ise dil konusunda alm olan Kagarl Mahmuddur. Kagarl Mahmudun hayat hakknda fazla bilgimiz yok. 11. yzyln ilk yarsnda Kagarda doduunu, uzun yllar Trk bozkrlarnda seyahat ettiini; Trkenin birok lehesini, eitli Trk boylarnn gelenek ve greneklerini rendiini ve daha sonra Irak'a gelerek Badata yerletiini biliyoruz. nl yapt Trk Dili Szln (Divn- Lugt el-Trk) burada yazmaya balam, 7500 kelimeden oluan bu yaptn 1074te tamamlam ve bir sene sonra Abbas halifesi Muhammed el-Mukted bi-Emrillha takdim etmitir. Divn- Lgt el-Trk, Araplara Trke retmek ve Trkenin Arapa kadar zengin bir dil olduunu kantlamak maksadyla yazlmtr; ancak Trklerin yaadklar blgelere, Trk tarihine, edebiyatna, mziine, gelenek ve greneklerine ilikin nemli bilgiler de iermektedir.
Resim 5.17: Kagarl Mahmudun Dnya Haritas

Bu yapttaki coraf bilgilerin bir ksm, Brnnin verdii bilgilere benziyorsa da, daha ayrntldr. Uzak Dou tantlrken ve esere eklenen harita izilirken, Mslman corafyaclarn eserleri kullanlmtr; ancak Trklerin yaadklar blgelere ilikin bilgiler Kagarl Mahmud tarafndan toplanmtr. Sz konusu harita, Trk corafya tarihi asndan ok deerli bir belgedir; dairev bir Dnya haritas olup, renklidir. Dalar krmz, nehirler kurun, denizler yeil ve kumluk sahalar ise sar renkle
131

gsterilmitir. Haritann merkezinde Trk hkmdarlarnn oturduklar Balasagun kenti yer almaktadr. teki kentler ve yerler Balasaguna gre dzenlenmi, ynler ise Orhon Yaztlarnda grdmz eski Trk geleneine gre belirlenmitir. Haritada, Trklerin oturduklar sahalar ile ilikide bulunduklar yakn komular belirtildii halde, ilikide bulunmadklar blgeler gsterilmemitir. Dnya, epeevre bir denizle evrelenmitir. Kagarl Mahmudun bu haritas, Trkler tarafndan izilen ilk Dnya haritasdr ve muhtemelen Brnden etkilenerek izilmitir.

Yusuf Has Hcib


11. yzyln balarnda Balasagunda domu olan Yusuf Has Hcib ise Balasagunda yazmaya balad Kutadgu Bilig (Mutluluk Veren Bilgisi) adl yaptn 1069 ylnda Kagarda tamamlayarak Karahanl hakanlarndan Eb Ali Hasan bn Sleyman Arslan Hakana sunmutur. Kutadgu Bilig, her iki Dnyada da mutlulua kavumak iin gidilmesi gereken yolu gstermek maksadyla yazlmtr. Yusuf Has Hcibe gre, teki Dnyay kazanmak iin bu Dnyadan el etek ekerek yalnzca ibadetle vakit geirmek doru deildir. nk byle bir insann ne kendisine ne de toplumuna bir yarar vardr; oysa bakalarna yararl olmayanlar llere benzer; bir insann erdemi, ancak baka insanlar arasndayken belli olur. Asl din yolu, ktleri iyiletirmek, cefaya kar vefa gstermek ve yanllar balamaktan geer. nsanlara hizmet etmek suretiyle faydal olmak, bir kimseyi, hem bu Dnyada hem de teki Dnyada mutlu klacaktr. Yusuf Has Hcib bu yaptnda bilimin deerini de tartr. Ona gre, bilginlerin ilmi, halkn yolunu aydnlatr; bilim, bir meale gibidir; geceleri yanar ve insanla doru yolu gsterir. Bu nedenle bilginlere hrmet gstermek ve ilimlerinden yararlanmaya almak gerekir. Eer dikkat edilirse, bir bilginin bilgisinin dierinin bilgisinden farkl olduu grlr. Mesela hekimler hastalar tedavi ederler; astronomlar ise yllarn, aylarn ve gnlerin hesabn tutarlar. Bu bilimlerin hepsi de halk iin faydaldr. Bilginler, koyun srsnn nndeki ko gibidirler; baa geip sry doru yola srerler. Bir siyasetname veya bir nasihatname olarak nitelendirilebilecek Kutadgu Bilig, Yusuf Has Hcibin ve iinde yetitii evrenin ilm ve felsef birikimi hakknda ok nemli bilgiler vermektedir. Platon'un devlet ve toplum anlay ok iyi bilinmekte ve uygulanmaya allmaktadr. Bilimin ve bilginlerin deeri anlalmtr; bilim, gvenilir bir rehber olarak dnlmektedir. 

Edib Ahmed Yknek


Edib Ahmed Yknek'nin yaam ve yaad evre hakknda kesin bilgilere sahip deiliz. Gnmze ulaan tek yapt, Uygur harfleriyle Kagar dilinde yazlm olan Atebet el-Hakyktr (13. yzyln I. yars). Bir Trk beyi olan Mehmed Bey iin yazlan bu yapt manzumdur ve Edip Ahmed Ykneknin baz konulardaki ahlaki tlerini kapsamaktadr. Ahmed Yknekye gre, bizi mutlulua ulatran ey bilgidir; yleyse yalnzca bilgili insanlarla dost olunmal, bilgisiz insanlardansa uzak durulmaldr. nsan, bilgisi sayesinde ldkten sonra da yaamaya devam eder; oysa bilgisiz insan, yaarken lm gibidir; ne tannr ne de ismi bilinir. Bilgiden ancak bilgili insan anlar; tadn ancak o tadabilir. Bilgi, mal olmayanlar iin bitmeyen bir hazine ve soyu olmayanlar iin tkenmeyen bir soydur. Yaratan Tanr bile, ancak bilgi ile bilinir. Bilgisizlikten hayr gren var mdr? yleyse yaarken bkmadan ve usanmadan bilgi peinden komak gerekir.

Gazneliler
M.S (963-1183) yllar arasnda Horasan, Afganistan ve Kuzey Hindistanda hkm sren Gazneliler, Smnlerin Horasan Ordular Kumandan Alp Tegin ve onun en ok gvendii kiilerden biri olan Sebk Tegin tarafndan kuruldu ve Sebk Tegin'in olu Mahmudun hkmdarl dneminde en parlak gnlerini yaad. Gazneli Mahmud, lkesini ve ynetimini gvence altna aldktan sonra, Hindistan'a yneldi ve eitli dnemlerde M.S (1001 -1026) bu lkeye on yedi sefer dzenledi. 1026 ylndaki son seferinde kazanm olduu zaferin yanklar, btn slm Dnyasna yayld ve Abbs halifesi tarafndan Sultan lakabyla dllendirildi. Yapm olduu fetihler sonucunda Trk, Arap, Acem ve Yunan uygarlklarnn Hint uygarl ile karlamasn ve kaynamasn salayan ve bu yolla Eski Dnyann nde gelen uygarlklar arasndaki balar salamlatran Gazneli Mahmud, eitli uluslara mensup Mslman sanat ve bilginleri devletin bakenti olan Gazne ehrinde bir araya getirdi. Bir yanda byk Acem airi Firdevsnin hnmesi (1010) dier yanda Orta a'n en byk bilginlerinden olan Brn'nin matematik ve astronomi
132

bilimlerine ilikin yaptlar, Trk ynetiminin burada salam olduu olanaklar sonucunda ortaya kmtr. Gazne sarayna balanan bilginler arasnda, Brn'nin dnda, Eb Nasr ibn Irk, Abdssamed ibn Abdssamed el-Hakm ve Eb el-Hayr bn el-Hammr da vard. Devletin resmi dili Arapa olmasna karn, Mahmud devrinde Farsa da yeniden bir kltr dili olarak canlandrlmtr. Mahmud bizzat Unsur, Firdevs ve Ferruh gibi nl airleri korumutur. Firdevs nl ehnamesini Gazneli Mahmuda sunmutur. Bu arada Trk dili ve kltr de ihmal edilmemi ve bu konuda alanlar da ayrca desteklenmitir. nl Trk dilcisi Fahreddn Mbarekah, ayn ekilde Gazneli Mahmud devrini yazan tarihi Utb de bu dnemde yetimilerdir. Gazneli Mahmut, Gazne ehrini zarif ve grkemli binalarla ssletmitir. Pek ok saray, camii, trbe ve suyollar yaptrmtr. Bunlar arasnda gnmze gelenlerden en nemlileri Gney Afganistanda Bust ehrinde bulunan Leger-i Bazar Saraydr. Sarayn balca yaps tannr. En nemlisi XI. yzyln ilk yarsnda Sultan Mahmudun yaptrd Gney Kasrdr. Orta avlulu ve drt eyvanl olan kasr 164x92 m byklnde bir yapdr. Kasrdaki sslemeler arasnda Sultan Mahmudun muhafz ktas askerlerini canlandran freskler nemlidir. Tahta doru ilerler durumda tasvir edilen, tamam 60 tane olan ancak gnmze 44 tanesinin yalnz vcut ksmlar kalm olan bu figrler, Gazneliler devrinin kyafet ve kltr hakknda ok deerli belgelerdir. Saray Mool istilas srasnda tahrip edilmitir. Yaplan kaz ve aratrmalar sonucu Gaznelilerin yaptrd baz camilere ait bilgiler de elde edilmitir. Bunlardan Sultan Mesud III camisinin 48 metre yksekliinde bir minaresi olduu, yldz planl bir kaide zerine oturduu, st ksmn ise silindir biiminde olduu anlalmtr. Yine Leger-i Bazarda birisi sultana ait, dieri de halka ve askerlere ait bugn harap durumda olan iki cami bulunmaktadr. Bunlarn dnda Sultan Mahmudun ve Mesud IIIn Gaznedeki, Aslan Casipin Sengbestteki trbeleri de gerek mimari ve gerekse sslemeleri bakmndan dikkat ekmektedirler. Mimari dnda kufi yaz sanat da byk gelime kaydetmitir. zellikle gelitirilen iekli kufi yazs Seluklular zamannda da kullanlmtr. Gazne sanatnn Byk Seluklu ve Hindistan sanat zerinde nemli etkileri olmutur.

Seluklular
Btn Mslmanlar ayn bayrak altnda toplamaya alan ve bu yndeki giriimleri ile Ortaa slm tarihi zerinde etkili olan, 1038-1194 tarihleri arasnda hkm sren ve en gl olduklar dnemde Harezm, Horasan, ran, Irak ve Suriyeye egemen olan Seluklu Trklerinin tarihi, Ouz Trklerinin ok koluna bal Knk boyundan gelen Seluk Beyin Seyhun nehri kenarndaki Cend ehri civarna gelip yerlemesi ile balar. Smnlerin u beylikleri arasnda bulunan Seluklular, nce Buhara dolaylarna (yaklak 985), Smnlerin knden (1005) sonra da Gazneli Mahmud (998-1030) tarafndan Horasann snr blgelerine yerletirildiler. Gazneliler, Hindistann kuzeyinde savarken, Selukun torunlar ar Bey ile Turul Bey, ranl soylularn ve Bveyhler ile Ftmlerin destekledii iilerin gittike artan gcnden kayg duyan Snn nderlerin desteiyle bamszlklarn elde etmeye giritiler ve 1038de Serahsta Gaznelileri yenerek Byk Seluklu Devletini kurdular. 1040ta da Gazneli Mahmudun olu Mesudu Dandanakanda kesin bir yenilgiye urattlar. Turul Bey 1055te Badata girerek Halife Kimi Bveyhlerin elinden kurtard. Turul Beyin ardndan gelen Alp Arslan (1063-1072) ve olu I. Melikah (1072-1092) Seluklu fetihlerini srdrdler. Alp Arslan, Bizans imparatoru IV. Diogenes komutasndaki Bizans ordusunu 1071 ylnda Malazgirtte bozguna uratarak Anadolu topraklarn Trklere at ve Seluklu ailesinden I. Sleyman ah ise Anadolu'daki fetihleri yayarak 1075te Anadolu Seluklu Devleti'ni kurdu. Bylece Mslman Trkler, ilk defa Hristiyan ordular ve Hristiyan medeniyeti ile yzyze gelmi oldular. Bundan sonraki Hristiyan Mslman atmalar, ounlukla Hristiyanlarla Trkler arasnda cereyan edecek ve ksa sre iinde Trkler slm medeniyetinin koruyucular konumuna ykseleceklerdir. 11. yzyln son eyreinde, slm Dnyasnn yaklak drtte I. Melikahn sarayndan idare ediliyordu; ama Trk unsurlarnn ounlukta olmad blgelerde hkimiyeti srdrmek olduka gt. Alp Arslan ile I. Melikah dneminde idar yapy kuran ve baar ile yrten byk devlet adam Nizm el-Mlkn 1092de Hasan Sabbaha bal Btinler tarafndan ldrlmesi ve ardndan I. Melikahn da lmesi zerine veraset savalar yznden Devlet sratle dalmaya balad. Kt gidii daha sonra gelen sultanlar da durduramaynca Byk Seluklu Devleti kt ve geride birka kk devlet brakt. Seluklu Trkleri egemen olduklar topraklar imar ettiler, eitim-retim ve bilimsel aratrma konularnda ciddi almalar yaptlar. slm bilim ve kltrnn Anadoluda yaylmasn salayanTrkler, bu topraklar zerinde kozmoloji, matematik, astronomi ve tp konularnda almalar sergilemilerdir.
133

Seluklular yksek eitim ve retim kurumlar olan medreseleri ilk defa kurmulardr. Bu nemli ii baaran Seluklu sultan Alp Arslann ba veziri Nizam el-Mlk olmutur. Onun adna atfen ilk Nizamiye Medresesi 1063 ylnda Nbrda kurulmutur. Bundan sonra, medreseler hzla oalm ve ksa bir sre iinde Badat bata olmak zere, Basra, Herat, Merv, Belh ve Musul kentlerinde medreseler yaplmtr. Drt yllk eitim ve retim veren Nizamiye Medreseleri birer vakf kurumlaryd ve iinde bulunan dersliklerinde, ktphanelerinde, yatakhanelerinde ve yemekhanelerinde rencilerin her trl ihtiyac karlanmaktayd. Medreseler kurulmadan nce din bilimler genellikle mescitlerde akl bilimler ise bu dersleri veren hocalarn evlerinde retilmekteydi; ancak bir sre sonra bu yntemlerle yrtlen eitim ve retim bir devletin ihtiya duyduu yetimi insan gcn oluturmakta yetersiz kald. Seluklularn ynetimi altndaki topraklarda yaayan ve eitli din ve siyas inanlarn etkisi altnda bulunan topluluklarn neden olduklar huzursuzluklar durdurabilecek dnrlerin yetitirilebilmesi ve devlet ynetiminin bu konularda bilgi sahibi insanlara teslim edilebilmesi iin sratle kurumlama yoluna gidildi ve sadece eitim ve retimden sorumlu olan medreseler ald. Bugnn niversiteleri olan bu kurumlarda din bilimlere arlk verilmi, akl bilimler ise din bilimlerin gerektirdii orannda retilmitir. Bilimi desteklemek amacyla baz kurumlar da kurulmutur. Bunlardan biri bugn Cell Takvimini hazrlamak amacyla 1075 ylnda sfahanda kurulan sfahan Gzlemevi, dieri ise 1259da Mergada, dnemin nemli bilginlerinden Nasrddin-i Tsye (l. 1274) kurdurulan Merga Gzlemevidir. Gzlem aletlerinin zenginlii, alan bilim adamlarnn says ve sekinlii bakmndan, daha nce kurulmu olan gzlemevlerinden ok ilerde olan Merga Gzlemevi, slm gzlemevlerinin geliiminde nemli bir adm temsil eder. Gzlem aletleri arasnda ekliptiin ve dier gksel dairelerin greli konumlarn gsteren emberli bir alet, gezegenlerin yksekliklerini lmekte kullanlan duvar kadran ve gndnm noktalarnn belirlenmesini salayan bir ember de bulunuyordu. Nasrddin-i Ts burada yapm olduu gzlemlerden derlemi olduu bulgular, lhanl Zci adl yaptta toplamtr. Bu yapt, uzun bir sre astronomlarn elinden dmemi ve bir bavuru kitab olarak kullanlmtr. Krkbe yldan uzun bir sre faaliyet gstermi olan gzlemevinin yaknna bir de 400.000 ciltlik ktphane yaptrlmtr. Bu dnemde kurulan bir baka gzlemevi de Ulu Beyin hkmdarl srasnda, Semerkandda kurduu Semerkand Gzlemevidir. Bu gzlemevi bir tepe zerinde, 23 metre apnda, 30 metre yksekliinde silindir biiminde bir bina idi. Gzlemevi kullanlan gzlem aralar asndan o zamana kadar grlmemi bir bilim kurumu olarak karmza kmaktadr. Burada kullanlan nemli aralardan biri Gnein meridyen geilerinin lld meridyen kadrandr. Eldeki bilgilere gre bu ara 50 metre yksekliindeydi ve gzlemevinin bir paras gibi yaplmt. Kadrann 60 derecelik ksm toprak zerinde ve 30 derecelik ksm ise toprak altndayd. Bu kadrann bir ksm, 1908 ylnda yaplan bir kazda ortaya karlmtr. Semerkand Gzlemevinde, Gyaseddin Cem-id, Kadzde-i Rm ve Ali Kuu gibi devrin nemli bilim adamlar eitli almalar yapm-lardr. Gzlem-evinde yaplm olan gzlemler ve almalar Ulu Bey Zici adl eserde toplan-mtr. Bu zic, 17. yzyla kadar yazlm olan astro-nomi kataloglarnn en mkemmelidir ve bu yzyla kadar konumsal astro-nominin temel kitab olarak kullanlmtr. Eserde gkyznn gney yarkresinde bulunan 48 takmyldz ele alnm ve bu takmyldzlar iinde bulunan 1028 tanesinin yerleri tespit edilmitir. 17. yzylda Greenwich Gzlemevinin kurucusu olan Flam-steed (1646-1719), sabit yldzlar katalou hazrlarken Ulu Beyin bu kataloundan da yararlan-m ve Flamsteedin hazrlad katalou Newton (1642-1727) da kullanmtr. Bu dnemde yetien bilginlerin nemlilerinden biri amndir. Hayat hakknda ok az bilgi olan amn, Hrizm blgesinde bulunan amnde domu ve astronomi alannda baarl almalar yapmtr. Baarlarndan dolay kendisine Astronomlarn Babas lkab verilmitir. En nemli Resim 5.18: Semerkand Gzlemevindeki Gne yapt, el-Mulahhas fi el-Heye (Astronomi Sekisi) adn tar. Kadzde-i Rmnin zerine yorum yazd eser, dnemin astronomi birikimini ana izgileriyle tantt iin ok beenilmi ve medreselerde ders kitab olarak okutulmutur.
134

14. yzylda yaayan ve bn el-Trkmn lkabyla tannan Cemleddin el-Mrdn hakknda da fazla bir bilgiye sahip deiliz. Doum ve lm tarihlerini tam olarak bilinmiyor. Mardinde domu ve muhtemelen eitim iin ama ve oradan da Msra gitmitir. 15. yzyl bilginlerinden Bedreddin Sbt elMrdnnin dedesidir. Astronomi konusunda alm ve 12. yzyln nde gelen Trk bilginlerinden emseddin el-Merveznin (l. 1139) El-Tabsra f lm el-Heye (Astronomiye Bak) adl eserine yorum yazmtr. Trk olmamakla birlikte, dnemin bilimsel gelimesine nemli etkilerde bulunmu olan ve yazd drtlk biimindeki felsef iirlerle tannan bir dier bilgin de mer Hayymdr (1045-1123). Matematik ve astronomi alanlarnda alan Hayymn, matematie ilikin aratrmalar zellikle saylar kuram ve cebir alannda younlamtr. Eukleidesin Elementler'i zerine yapm olduu bir yorumda, ilemler srasnda irrasyonel saylarn da rasyonel saylar gibi kullanlabileceini ilk defa kantlamtr. En deerli cebir yaptlarndan birisi olan Risle f el-Berhn al Mesil el-Cebr ve el-Mukbelede (Cebir Sorunlarna likin Kantlar) denklemlerin birden fazla kk olabileceini gstermi ve bunlar, kk saylarna gre snflandrmtr. Bunun dnda, mer Hayym nc dereceden denklemleri de, terim saylarna gre ( terimliler ve drt terimliler olarak) tasnif etmi ve her grubun zm yntemlerini belirlemitir. mer Hayym nc derece denklemlerinin aritmetiksel olarak zlemeyeceine inand iin, bu denklemleri koni kesitleri yardmyla geometrik olarak zmtr. Negatif kkleri, daha nceki cebirciler gibi, o da zm olarak kabul etmemitir. mer Hayym astronomi alannda da deerli almalar yapmtr. sfahan Gzlemevinde yapm olduu aratrmalar sonucunda, daha nce kullanlm olan takvimleri dzeltmek yerine, mevsimlere tam olarak uyum gsterecek yeni bir takvim dzenlemenin daha doru olacana karar vermi ve bu maksatla gzlemler yapmtr. Gzlemler tamamlandnda, hem Zc-i Melikh adl zc ve hem de Trh el-Cell denilen Cell Takvimi dzenlenmitir (1079). Cell Takvimi, bugn kullanmakta olduumuz Gregorius Takvimi'nden ok daha dakiktir; Gregorius Takvimi, her 3330 ylda bir gnlk bir hata yapt halde, Cell Takvimi 5000 ylda yalnzca bir gnlk hata yapmaktadr. Seluklular dneminde teknik alannda da nemli gelimeler kaydedilmitir. Bu baary gerekletiren XIII. yzylda Anadoluda yaam olan Cezer adl bir mhendistir. Kitabnn giriinde sylediklerine gre, Diyarbekir Sultan Sukmn bin Artukun M.S (D. 1200-. 1222), hizmetinde bulunmu, onun istei zerine El-Cmi Beyn el-lm ve el-Amel el-Nfi f Snat el-Hiyel (Makine Yapmnda Yararl Bilgiler ve Uygulamalar) adl alt blmden oluan bir yapt kaleme almtr. Kitabn birinci blmnde Gne saatlerini, ikinci blmnde iki toplantlarnda kullanlan kaplar, nc blmnde ibrik ve abdest alma leenlerini, drdnc blmde su fskiyelerini, beinci blmde derin olmayan gllerden ve rmaklardan su karma makinelerini, altnc blmde ise eitli elence otomatlarn, izimlerini de vermek suretiyle anlatmaktadr. Cezernin bu yapt incelendiinde Antik Grekten beri bilinen hava, boluk ve denge ilkeleri kullanlarak eitli aralarn yapld grlmektedir. Gerek Antik Grekte gerekse slm Dnyasnda bu alanda yaplan almalar Cezer ile birlikte doruk noktasna ulam, zellikle denge prensibini kullanmak suretiyle olaanst eitli aralar yapmtr. Bunlardan biri hassas kefedir. Ortas geni, kenarlarna doru darlaan, yarm kayk eklindeki kefenin alt kenarna yakn bir noktada alm iki delikten bir mil geer ve kefe bu milin zerinde hareket eder. Su ile doldurulduunda dengede kalacak biimde arka tarafndan arlatrlr. Eer kaba kapasitesinden bir damla daha fazla su ilave edilirse ucu ne doru eilir ve boaldktan sonra Resim 5.19: Cezernin Suyu Yukar denge konumuna gelir. Buradan anlald gibi kefe denge karan Aralarndan Birisi ilkesine dayanlarak hazrlanm ok hassas bir kefedir. Cezer bu hassas kefeleri deiik biimlerde hem hareket hem de kontrol mekanizmas olarak kullanmtr. Cezer bu kefeyi ilk defa kendisinin yaptn sylemektedir. ine doldurulan svlar istenildii biimde aktabilen ibrikler, Cezernin hava ve bolua dayanarak dzenledii aralarn banda yer alr. Bunun dnda fskiyeleri daha da gelitiren Cezer eitli otomatlar
135

da yapmtr. Greke kendi kendine hareket eden anlamndaki automatos szcnden gelen otomat, kendiliinden harekete balayp dzenli bir biimde bir ii grdkten sonra, yine kendiliinden duran ve tekrar harekete geebilen ara demektir. Bu konuda Greklerin karmak otomatlar yaptklar bilinmektedir. rnein Tarentumlu Archytasn (M.. 4. yzyl) tahtadan bir ku yapt, mekanik ilkelere uygun olarak ina edilen bu kuun utuu sylenmektedir. Bu tip almalar slm Dnyasnda da srdrlmtr. Ancak otomat almalar Cezer ile doruk noktasna ulamtr. Cezer, kitabnda eitli otomat rnekleri verir. Mesela su saatleri bu rnekler arasndadr ve teknoloji tarihi asndan nemlidir. Cezer bu tr saatleri olduka ayrntl bir biimde, hassas yapm ve betimlemitir. Ayrca ayrntl olarak mekanizmalarn yapmn vermitir. Fil su saati Cezernin en nl aracdr. Srtnda kare biiminde bir krs, krsnn kelerindeki stunlar zerinde bir hisar, hisarn zerinde kk bir kubbe, kubbenin stnde de bir ku bulunan fil eklindedir. Hisarn filin ba ynndeki tarafnda bir balkon, balkonda oturan bir adam, adamn sanda ve solunda iki ahin, balkonun stunlar arasnda uzanan ve zerine iki ylan sarlm bir mil, krsnn orta ksmnda bir yarm kre ve zerinde elinde kalem tutan bir ktibin oturduu platform, platform zerinde 7 1/2 dereceye blnm bir yay, filin boynuna oturmu, sa elinde balta, sol elinde sopa tutan bir bakc ve filin boynunun iki yannda iki vazo bulunmaktadr. Ktibin kalemi yarm saatte 7 1/2 dereceye gelince, ku ter, deliklerden birinin yars beyaza dner, balkonda oturan adam sa tarafndaki ahinin gagasndan elini kaldrr, sol elini sol tarafndaki ahinin gagas stne koyar. Sandaki ahinin gagasndan, sadaki ylann azna bir top der, ylan topu filin sa omzundaki vazoya brakr, filin seyisi balta ile filin bana hamlede bulunur, sopal sol elini kaldrr ve filin bana vurur. Top filin gsnden kar, karnnda asl bir an zerine derek ses karr, bylece yarm saatin getii bildirilir. Ktibin kalemi derece iaretlerinin dna gelir. Bundan sonra ayn ilemler sol taraftaki ahin ve ylan iin tekrarlanr. Bir delik tamamen beyazla rtlr. Bu anda bir saat gemitir. Cezer bu aralar dnda eitli fskiyeler ve suyu yukar karmada kullanlan aralar da yapmtr. Seluklular zamannda yaplan bilimsel kurumlardan biri de Krehirdeki Cacabey Medresesidir. Buras zamannda sadece bir retim ve eitim kurumu olarak deil, ayn zamanda bir gzlemevi olarak da hizmet vermitir. Seluklular zamannda simya konusuyla da ilgilenilmitir. lgilenenlerden biri Cevberidir (13. yy). Kitab el-Muhtar fi Kef elEsrar adl eserinde, simyann bir tarihesini de veren Cevberi, ilk maddenin yaratl, evrenin oluumu ve doa tarihi konusunda aklamalar yapar. Simyay ilahi bir sanat olarak nitelendiren Cevberi alimistlerin hilelerinden sz edip, ikyet eder. Maden nedir sorusuna cevap vermeye alr. Burada maden dendiinde ayn zamanda talar da (daha ok kymetli ve yar kymetli talar) kastedilmektedir. Seluklular sala byk nem vermiler ve halen ayakta olan birok hastane kurmulardr. Bunlar arasnda Anadoluda, Diyarbakr, Mardin, Sivas, Konya, Tokat ve Kayserideki hastaneler saylabilir. Bunlardan Kayserideki Gevher Nesibe Hatun Medresesinin ayn zamanda tp medresesi olarak hizmet verdiini biliyoruz. Seluklular zamannda yetimi nemli hekimlerden biri elCevzidir (1200ler). Cevzi Kitab el-Lukat el-Menafi fi el-Tbb adl Resim 5.20: Fil Su Saati eserinde hastalklar ve onlarn tedavisi konusunda ksa bilgi verir; yiyecekler ve iecekler zerinde durur. Bu eserin tamamlaycs niteliinde olan Kitab el-Muhtar el-Lukat fi el-Tbbda ise daha ok yiyecek ve iecekler ele alnmtr. Genel olarak, halk sal zerinde durulmu, beslenmede bitkilere arlk verilmesi, hayvani yiyeceklerin daha az tketilmesi nerilmitir. Cevzinin bir baka eseri ise Kitab el-Mevazi el-Mluk ve Selatindir. Eser iki ksm olarak ele alnmtr. lk ksm daha ok lkelerin idari yapsnn ne olmas, sosyoekonomik yaplanmalar konusunda bilgi verip, ideal eklinin ne olmas gerektii, kadnlarn toplumdaki yeri hakknda bilgi verirken, ikinci ksmda salkl idare ile salkl halk arasnda ilgin bir koutluk kurulmakta, halk sal iin yaplmas gerekenler ele alnp, anlatlmaktadr.

136

zet
Tarih boyunca siyasi, kltrel, bilimsel pekok baary gerekletiren Trkler, slmiyeti benimsedikten sonra da baarl almalarn srdrdler. Bu baarlarn bir sonucu olarak tarihte Trklerle ilgili ok sayda vgye rastlanlabilmektedir. Trkler azimlidir veya Trklerin birok hayranlk uyandran vasflar vardr trnden ifadeler hem Trklerin ynetim sanatnda hem kltr yaratmada hem de bilimsel adan yetenekli olduklarnn ak bir gstergesidir. slm Dnyasndaki bilimsel etkinliklerin younlat dnemlerde de bilim ve felsefe gibi st entelektel etkinlikler adna nemli almalar yapan ok sayda Trk vardr. Bunun nemli bir nedeni yneticilerin bilime ve bilim insanlarna kar saygl durular ve youn bir biimde bilimsel almalar desteklemeleridir. Gazneli Mahmudun btn savalarna ramen, Brn gibi byk bir bilim insann desteklemesi bunun en gzel rneidir. Brnnin matematik, astronomi ve fizikte gsterdii baar bugn de dikkat ekmekte ve btn zamanlarn en byk ok ynl bilgini kabul edilmektedir. Tarihe geen ilk belge olmas dolaysyla byk nem tayan Orhun Yaztlar Gktrklerin yksek bir devlet ve siyaset bilgisine sahip olduklarn, hakann halkna, halkn da hakanna kar hak ve sorumluluklarnn bulunduu dile getirilmekte, yksek ahlak ilkelerinin ne denli nemli olduu vurgulanmaktadr. Dolaysyla bir siyasetname kimliini de barndran yaztlarda aka yksek ahlak ve sorumluluk duygusunu kaybetmedike, bilgelie srt evrilmedike bir devletin yok edilmesinin mmkn olmayaca anlatlmaktadr. Orta Asyadaki dier bir Trk devleti olan Uygurlar ise yeni bir alfabe gelitirmiler, yeni bir kentleme kavram olu-turmular ve bu dorultuda ta binalar yapp, kentleri kaln duvarlarla korumaya almlardr. Benzer ekilde su kanallar, su kemerleri ve byk mabetler yapmlardr. Ziraatla da uraan Uygurlar, yetitirdikleri pamuu, dokumaclk ve kt yapmnda kullanmlardr. eitli aletlerin yapmnda demirin yan sra baka madenleri de kullanmlar, altn ve baz kymetli talardan ss eyalar yapmlardr. Ayrca niadr elde ederek pazarladklar da bilinmektedir. slamiyeti benimsedikten sonra da Trklerin bilime katklar srmtr. Harezm, Frb, Brn ve bn Sn gibi bilim ve dn insanlarnn dnemi bilimin zirve dnemidir. Aratrma etkinlii artk kurallar, yntemi ve kavramlar belirlenmi bir bilimsel alma olma zelliine kavumutur. Bu dnemde slm bilim tarihi altn an yaamtr. O dnemlerde retilmi baz bilgilere modern bilimin ok daha sonra ulaabildii gz nne alnrsa, dnemin bilim etkinliinin tarihsel nemi ve Trklerin bu sreteki rolleri daha kolay kavranabilir. Benzer ekilde Kagarl Mahmudun Trk Dili Szln (Divn- Lugt el-Trk) yazmas byk bir baardr. 7500 kelimeden oluan bu yapt, Araplara Trke retmek ve Trkenin Arapa kadar zengin bir dil olduunu kantlamak amacyla yazlmtr; ancak Trklerin yaadklar blgelere, Trk tarihine, edebiyatna, mziine, gelenek ve greneklerine ilikin nemli bilgiler de iermesi tarihi bir kaynak olmasn salamtr. Bilimsel almalar Seluklu Trkleri zamannda da devam etmitir. Seluklular egemen olduklar topraklar imar ettiler, eitim-retim ve bilimsel aratrma konularnda ciddi almalar yaptlar. slm bilim ve kltrnn Anadoluda yaylmasn salayarak, bu topraklar zerinde kozmoloji, matematik, astronomi ve tp konularnda almalar sergilediler. Yksek eitim ve retim kurumlar olan medreseleri ilk defa kuranlar da Seluklulardr. lk Medrese 1063 ylnda Nbrda kurulmu, daha sonra, medreseler hzla oalm ve ksa bir sre iinde Badat bata olmak zere, Basra, Herat, Merv, Belh ve Musul kentlerinde medreseler yaplmtr. Drt yllk eitim ve retim veren Nizam elMlkn ansna Nizamiye Medreseleri olarak tannan medresler birer vakf kurumlaryd ve derslikleriyle, ktphanesiyle, yatakhaneleriyle ve yemekhaneleriyle rencilerin her trl ihtiyacn karlayan bugnn niversiteleri olan bu kurumlarda din bilimlere arlk verilmi, akl bilimler ise din bilimlerin gerektirdii oranda retilmitir.

137

Kendimizi Snayalm
1. Trklerin slmiyete girmeden nce ve sonra yaptklar bilimsel katklar hakknda verilecek her yarg yanl olmasa bile eksik olacaktr. Niin? a. Dneme ilikin yetersizdir. bilimsel aratrmalar 6. Uygurlar kt yapmnda aadakilerden hangisini kullanmlardr? a. Msr b. Buday c. Kenevir d. Pamuk e. Arpa 7. Hrezmnin nl kitabnn adnda yer alan cebir kelimesinin anlam nedir? a. Ayn cins terimlerin sadeletirilmesi b. Negatif terimin pozitif yaplmas c. ki farkl terimin orantlanmas d. Terimlerin eitlenmesi e. ki farkl terimin toplanmas 8. Cbirin Cva-Kkrt Kuramna aadakilerden hangisi dorudur? gre

b. Trklerin bilimsel katklarna ilikin ciddi nyarglar vardr. c. Konuya ilikin bilgi ve belgeler byk oranda snflandrlmamtr. d. Uluslaras bilim topluluklar bilimsel baarlarna ilgisizdirler. e. Hepsi 2. Trklere gre evrenin biimi nasldr? a. Dz b. Yuvarlak c. Kubbe d. adr e. Oval 3. Tarihte Trk isminin getii ilk metni hazrlatan kimdir? a. Atilla Kaan b. Bilge Kaan c. lteri Kaan d. Yusuf Kaan e. Baybora Kaan 4. stte mavi gk kmedike, altta yaz yer delinmedike senin ilini, treni kim bozabilir sz hangi yaztta yer almaktadr? a. Bilge Kaan b. Tonyukuk c. lteri Kaan d. Kltigin e. Yusuf Kaan 5. On ki Hayvanl Trk Takviminde yer almayan hayvan hangisidir? a. Kei b. San c. Domuz d. Maymun e. Kpek
138

Trklerin

a. Madenler drt unsurdan olumu, cvayla katlamtr. b. Madenler kkrtten katlamtr. c. Madenler cvadan katlamtr. olumu, olumu, cvayla kkrtle

d. Madenler minerallerden olumu, kkrtle katlamtr. e. Madenler minerallerden olumu, cvayla katlamtr. 9. Frbnin boluk ve hava konusunda gelitirdii dnceler iin aadakilerden hangisi doru olabilir? a. Aristoteles ekmek fiziinin yetersizliine yeni bir dikkat

b. Boluu reddeden varsaym oluturmak

aklayc

c. Havann bir cisim olduunu gstermek d. Evrende kk oranl boluun olanakl olacan kantlamak e. Hepsi

10. Brnye gre, bir toplumda cehaletin yaygnlamas, bilimin sonularyla din inanlarn atmasna zemin hazrlar. Bu yargnn ana temas aadakilerden hangisi olabilir? a. Bilimsel zihniyete dayanmak toplumsal ilke olmaldr. b. Nesnellik ve kanta dayanmak almalarn ilkesi olmaldr. c. Problemlerin aranmaldr. zm akln bilimsel nda

Kendimizi Snayalm Yant Anahtar


1. e Yantnz yanl ise slam ncesi Dnem balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 2. c Yantnz yanl ise slam ncesi Dnem balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 3. b Yantnz yanl ise slam ncesi Dnem balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 4. d Yantnz yanl ise slam ncesi Dnem balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 5. a Yantnz yanl ise slam ncesi Dnem balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 6. d Yantnz yanl ise slam ncesi Dnem balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 7. b Yantnz yanl ise Hrezm balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 8. c Yantnz yanl ise Cbir bn Hayyn balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 9. e Yantnz yanl ise Frb balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 10. a Yantnz yanl ise Brn balkl konuyu yeniden gzden geiriniz.

d. erii yzeysel ve salt biimsel bilginin egemen olduu toplumlarda bilim din atr. e. Bireylerde pozitif dnce yaratlmazsa, toplum geriler. talepleri

139

Sra Sizde Yant Anahtar Sra Sizde 1


Siz halk ynetirken adam gibi davranrsanz, kim adam gibi olmazlk edebilir. (Konfiys).

Yararlanlan Kaynaklar
Advar, A. A., (1980). Bilim ve Din, stanbul: Remzi Kitabevi. Araka, Ahmet, (2004). slm Tp Tarihi, stanbul. Ayyubi, N. A., (1990). Hrezmnin Matematie ve Corafyaya Katks, eviren: M. Dosay, Uluslararas bn Trk, Hrezm, Frb, Beyrn ve bn Sn Sempozyumu Bildirileri, Ankara: Atatrk Kltr Merkezi. Baysal, J. (1992). Kitap ve Ktphane Tarihine Giri, stanbul. Brockelmann, C. (1992). slm Uluslar ve Devletleri Tarihi, eviren: Neet aatay, Ankara. Colin, M. (1972). The Uighur Empire According to the Tanngdynatic Histories, Camberra. Dramur, R. (1990). Eb Reyhn Brnnin Kitb- Saydele f Tbbnda Bazi Droglarla Tedavi, Uluslararas bn Trk, Hrezm, Frb, Beyrn ve bn Sn Sempozyumu Bildirileri, Atatrk Kltr Merkezi, Ankara. Elgood, C., (1951). Medical History of Persia and Eastern Caliphates, Londra. El-Cezer, (2002). El-Cmi Beyne el-lm ve elAmel el-Nfi f el-Snat el-Hiyel, eviren: S. Tekeli, M. Dosay, Y. Unat, Ankara: Trk Tarih Kurumu. Hoyrup, J. (1990). bn Trk ve Hrezmnin Temelindeki Cebirsel Gelenekler, eviren: M. Dosay, Uluslararas bn Trk, Hrezm, Frb, Beyrn ve bn Sn Sempozyumu Bildirileri, Ankara: Atatrk Kltr Merkezi. bn Sn, (1995). El-Knn f el-Tb, I. Kitap, eviren: Esin Khya, Ankara. Khya, E. ve Erdemir, A. D. (1998). Medicine in the Ottoman Empire, stanbul. Khya, Esin, (1984). bn Snda Gz ve Gz Hastalklar, bni Sn Kongresi Bildirileri, Kayseri. Kker, Ahmet Hulisi, (1984). Tp Kanunu Hakknda Aklama, bni Sn Kongresi Bildirileri, Kayseri.

Sra Sizde 2
Platonun Akademisi veya Aristotelesin Lisesi rnek verilebilir.

Sra Sizde 3
Simya, kimya bilimi domadan nce doada bulunduu kabul edilen drt temel eyi (Toprak, Su, Hava, Ate) kullanarak maddeyi anlamaya ynelik almalarn yapld bir disiplindir. Neredeyse btnyle grgl bir almaya dayanr. Dier bir zellii de maddeleri dntrme dncesine dayanarak, rnein deersiz bir madeni altna dntrmek, gibi uralar temel alma alan olarak benimsemesidir. Kimya ise deneysel ve bilimsel temellere dayandrlm, kuramsal almay ne alan, say ve lmeye dayal bir bilim daldr. Baka bir deyile kimya, basit cisimlerin zelliklerini, bunlarn moleklce birbiri zerindeki etkilerini ve bu etkileimden oluan bileimleri inceler.

Sra Sizde 4
Aristotelesin Fizik kitab veya Eukleidesin Elementler adl geometri kitab rnek olarak gsterilebilir.

140

Kyel, M. T. (1974). Beyrunnin bn Snya Sormu Olduu On Soru ve Alm Olduu Karlklar, Beyrunye Armaan, Trk Tarih Kurumu, Ankara. Lorch, R. (1990). Beyrnnin Kavun Biimindeki Usturlab, Uluslararas bn Trk, Hrezm, Frb, Beyrn ve bn Sn Sempozyumu Bildirileri, Ankara: Atatrk Kltr Merkezi. Nasr, S. H. (1985). slm Kozmoloji retilerine Giri, evire: Nazife iman, nsan: stanbul. Nasr, S. H. (1989). slam ve lim, eviren: lhan Kutluer, stanbul. Nasr, S. H. (1991). slmda Bilim ve Medeniyet, stanbul. cal, O. (1971), Kitabn Evrimi, Ankara. Saidan, A. S. (1990). Muhammed bn Ms elHrezmnin Cebiri ve Aritmetii, eviren: M. Dosay, Uluslararas bn Trk, Hrezm, Frb, Beyrn ve bn Sn Sempozyumu Bildirileri, Ankara: Atatrk Kltr Merkezi. Sayl, A. (1993). Hrezm ile Abdlhamid bn Trk ve Orta Asya'nn Bilim ve Kltr Tarihindeki Yeri, Erdem, Cilt 7, Say 19, Atatrk Kltr Merkezi. Sayl, A. (1984), bn Snda Astronomi ve Astroloji, bn Sn Doumunun Bininci Yl Armaan, Derleyen: Aydn Sayl, Trk Tarih Kurumu. Sayl, A. (1974). Beyrun ve Bilim Tarihi, Beyrunye Armaan, Ankara: Trk Tarih Kurumu. Sayl, A. (1974). Doumunun 1000inci Ylnda Beyrun, Beyrunye Armaan, Ankara: Trk Tarih Kurumu.

Sayl, A. (1984). bn Snda Astronomi ve Astroloji, bn Sn Doumunun Bininci Yl Armaan, Derleyen: Aydn Sayl, Ankara: Trk Tarih Kurumu. Stoneker, F. B., (1989). Mehur Matematikiler, eviren: M. Dosay, Gndoan, Ankara. ehsuvarolu, B., A. D. Erdemir ve G. Cantay, (1984), Trk Tp Tarihi, Bursa. Tekeli, S. E. Khya, H. G. Topdemir, M. Dosay, R. Demir ve Y. Unat, (1999). Bilim Tarihine Giri, Nobel: Ankara. Topdemir, Hseyin Gazi ve Unat, Yavuz, (2008). Bilim Tarihi, Pegem: Ankara. Topdemir, Hseyin Gazi, (2002). brahim Mteferrika ve Trk Matbaacl, Ankara: Kltr Bakanl. Topdemir, Hseyin Gazi, stanbul: Say Yaynlar. (2009). Frb,

Topdemir, Hseyin Gazi, bn Sn, (2009). stanbul: Say Yaynlar. Topdemir, Hseyin Gazi, (2009). bn Sn ve Bilim, Ankara: Trkiye Diyanet Vakf. Turan, Osman, (1941). Oniki Hayvanl Trk Takvimi, stanbul. Tmer, Gnay, (1992). Brn, slm Ansiklopedisi, Cilt 6, stanbul: Trkiye Diyanet Vakf. Unat, Y. (2001). Astronomi Tarihi, Ankara: Nobel. Yldrm, C. (1992). Bilim Tarihi, stanbul: Remzi Kitabevi.

141

6
Amalarmz
Rnesans Reform Aydnlanma Klasik Skolastik

     

Bu niteyi tamamladktan sonra; Rnesans, Aydnlanma ve Modern kavramlarn aklayabilecek, Teleskop, termometre, buhar makinesi vb. aralarn nasl icat edildiklerini aktarabilecek, Matematik, astronomi, fizik, kimya alanlarnda gelitirilen kuramlar tanmlayabilecek, Modern bilim anlaynn nceki dnem bilim anlayndan farklarn ifade edebilecek bilgi ve becerilere sahip olabilirsiniz.

Anahtar Kavramlar
Modern Bilim Devrimi Analitik Geometri Kresel Yaylm Ters Kare Yasas

indekiler
        Giri Rnesans Dneminde Bilim 17. ve 18. Yzyllar Astronomi Fizik Corafya Biyoloji Teknoloji

142

Rnesans ve Aydnlanma Dneminde Bilim ve Teknoloji


GR
Rnesans, Orta a ile Modern a arasnda kalan zaman dilimine verilen addr ve genel olarak Antik Grek ve snrl ekilde de Roma kltrlerine yknen reformlarn yapld bir dnemdir. Kelime anlam yeniden doutur. Ancak yeniden doann ne olduu aka belirtilmediinden, yeterince aydnlatc deildir. Rnesans kelimesiyle neyin kast edildii ancak 18. yzyln ortalarndan itibaren belirginlemi ve yeniden douun renme olduuna karar verilmitir. Gnmzde de, szckten byk lde renmenin canlanmas anlalmaktadr. Bu anlamyla Rnesans Orta a dzeninin zlp Modern a oluturacak ilkeler ile dncelerin ileri srlmeye balamasn belirtmektedir. Ancak tarihiler Rnesansn ne zaman ve hatta nerede balad konusunda anlaamamaktadrlar. Muhtemelen hibir zaman gr birliine varlamayacaktr da. Bu bakmdan Rnesansn yaklak olarak 1350lerden balad ve Giordino Bruno (D. 1548-. 1600) nun 1600 ylnda yaklmasna kadar sren bir dnem olduu sylenebilir. Konuya bir baka adan yaklaldnda ise yle bir yargya varmak olanakldr: Rnesansn balangc iin hangi tarih seilirse seilsin, farkl ura alanlarna bal olarak daha uzak veya daha yakn bir balang belirlenebilir. yle ki bilim asndan Rnesansn balangcn 15. yzylla tarihlendirmek, buna karlk resim sanat iin ise 13. yzyla geri gtrmek olanakl gzkmektedir. rnein talyan entelekteller modern resmi Cenni di Pepo Cimabue (D. 1240-. 1302) ile balatmak eilimindedirler. Buna karlk bilim alannda ise M. Kopernik (D. 1473-. 1543) esas alndnda 1543e gelinmektedir. yleyse bilinmesi gereken udur: Hi bir dnem btn lkeler iin ayn ekilde geerli olmamtr. nk belli bir zamanda yaayan toplumlar ve bireyler birbirlerinin adalar deillerdir. rnein bizim adalarmzdan bir ksm Rnesansa bile yetiememilerdir. ada szc zamanda birliktelii ifade eder, ruhsal veya fiziksel denklii deil! Bugn Dnyann deiik yerlerinde bizlerin kulland pek ok ara gere henz bilinmemektedir, hatta biraz abartarak bugn Orta alarda yaayanlarn olduunu sylemek bile olanakldr. Teknolojik geliimin zaman zaman insanlar rktmesinin altnda yatan neden de bu eitsizliklerdir. Ruhsal birlikteliin olmamas gelien teknolojik aralarn kimler tarafndan ve ne amala kullanlacan problem haline getirmektedir. Bu belirsizlik boyutuna karn, Rnesansn Orta aa egemen olan dnce biimine, yani skolastik dnceye kar yaplan sert bir bakaldr olduunda uzlalmtr. Bu bakaldr ayn zamanda zellikle bn Sn ve bn Rd tarafndan temsil edilen slm entelektel kavrayn reddetmeyi de iermektedir. Ksacas Rnesans Avrupada bilin zgrlnn, ruhun zgrlemesinin aa kmas olarak betimlemek olanakldr. Buna da inan ile deil, akl ve erdem ile ulalr. Bunun iin geleneklerin ve dogmalarn akln eletirisinden geirilmesi gerekir. Bu anlay hl modern dnyann ruhunda varln srdrmektedir.

RNESANS DNEMNDE BLM


Matematik
Rnesansn belirgin zelliklerinden olan corafi keiflerle Dnyann bilinen ksm neredeyse iki katna kt. Bu durum corafya bilgisini artrrken ayn zamanda ticaretin gelimesini de salad. Gelien ticaret ise byk lde aritmetik bilgisinin gncel hale gelmesine ve gelimesine neden oldu. Bu yzden dnemin matematikileri ticari aritmetik zerine altlar. Bunlardan biri Niccol Fontana Tartaglia (D. 1506-. 1537) dr. Tartaglia, x3 + mx2 = n nc derece denklemini zmtr.
143

Bir dier matematiki olan Luca Pacioli (D. 1445-. 1509) Suma de Arithmetica, Geometrica, Proportioni et Proportionalita (Aritmetik, Geometri, Oran ve Orant zerine, 1494) adl kitabnda cebir sembollerine yer vermi, bilinmeyen iin co, bilinmeyenin karesi iin ce harflerini kullanmtr. Nicolas Chuquet (. 1500), Triparty en la Sciences des Nombres (Say Bilimi zerine Blmlk Kitap) adl almasnda Hint-Arap rakamlarn tantm, logaritmann bulunmasnda nemli bir adm olan bilinmeyenin katlar iin, rnein 5x iin . 5.1, 6x2 iin 6.2 biiminde bir gsterim kullanmtr. Matematiin gelimesinde nemli rol oynayanlardan biri de Johannes Regiomontanusdur (D. 1436. 1476). Antik an nl bilim insanlarndan Apolloniostan, Herondan ve Arkhimedesten eviriler yapm, kresel genlerde sins yasas konusunda alm, trigonometrinin astronomiden bamsz olarak gelimesine katkda bulunmu ve trigonometrik tablolar hazrlamtr.

Rnesans hakknda ayrnt iin Rnesansn Serveni, (Editr: Nurettin Pirim, stanbul: Yap Kredi Yaynlar, 2005) adl kitab okuyabilirsiniz.

Astronomi Mikolaj Kopernik


Rnesansa kadar tek egemen astronomi gr Ptolemaios un gelitirdii ve Kilisenin de resmi olarak benimsedii Yer Merkezli Evren Modeliydi. Uzun yllar benimsenmi olmas dolaysyla doruluu bir tr tartmazlk stats kazanan ve Bat bilim evrelerinde byk bir gven ve balanmayla her trl astronomi probleminin zmnde bavurulan bu model 1543 ylnda beklenmedik bir ekilde, Gne Merkezli Evren Modeli olarak adlandrlan almak bir kuramla yer deitirdi. Dnce tarihinde karlalan nemli anlardan birisi olarak kabul edilen bu deiim, Batda yeni dnce dnyasnn temellerini de ierecek ekilde, devrim olarak adlandrld. Devrimin mimar olan Mikolaj Kopernik (D. 1473-. 1543) aslnda bir astronom deil, din adam olarak grev yapmak iin eitim alm bir entelekteldi. 1506 ylnda papaz olarak greve baladnda, doal olarak dinin ve Kilisenin emrindeydi ve onlara ballk yemini etmiti. Kilisenin resmi evren gr olan Yer Merkezli Evren Modelinin egemenliine son vermesi tam bir ironi oldu. Frauenburg Katedralinde greve balayan Kopernik, Katedralin bugn Kopernik Kulesi olarak adlandrlan kulesine yerletirdii birka gzlem aracyla birok gzlem yapt ve Gnei merkeze alan, Yeri de bir gezegen gibi Gne evresinde dolandran bir sistem kurdu ve bunu Gkkrelerinin Dolanmlar adl kitabnda aklad. Kitabn ieriinin Kiliseyi rahatsz edeceini dnen rahip Andreas Osiander (D.1498-.1552) tepkileri azaltabilmek umuduyla kitaba Bu kitabn varsaymlaryla ilgilenen okuyucuya diye balayan ve bir zr dileme metnini andran nsz ekledi: Yere hareket veren ve Gnein evrenin merkezinde hareketsiz olduunu aklayan bu almann tuhaf varsaymlarnn getirdii yenilik hemen her tarafta duyuldu. Baz bilim insanlarnn tepki gsterdiine ve uzun zaman nce salam temeller zerine kurulmu olan zgr sanatlar arasnda bir kargaalk yaratmann doru olmadn dnm olduklarna hi kukum yok. Ne var ki konuyu yakndan incelerlerse bu yaptn yazarnn sulanacak bir ey yapmam olduunu greceklerdir. Zira bir astronomun grevi, gksel hareketlerin gemiine ilikin bilgileri dakik ve zenle toplamak ve bunlarn nedenlerini ya da onlara ilikin varsaymlar dnmek ve tasarlamaktr. Onlarn gerek nedenlerine hibir zaman ulalamayacana gre, gemite olduu gibi, gelecekte de geometri prensiplerinden yararlanlarak bu hareketler hesap edilebilir. Yazar bu konuda mkemmel bir baar gstermitir. Bu varsaymlarn doru olmas gerekmez, gzlemlere uygun den bir hesaba ulalmas kfidir. Nihayet kitap Nicolai Copernici Torinensis de Revolutionibus Orbium Coelestium Libri VI (Torunlu Nikolai Kopernikin VI Blmlk Gkkrelerinin Dolanmlar Adl Kitab) adyla 1543 ylnda basld. Kitapta ngrlen evren tasarm ksaca yleydi: Evren ve Yer de kreseldir; Gkkrelerinin hareketi dairesel, dzenli ve sonsuzdur; Yer de dhil olmak zere, btn gezegenler Gnei merkez alan emberler zerinde dolanrlar. Gk cisimlerinin sralan yledir: Merkezde Gne, Merkr, Vens, Yer, Mars, Jpiter ve Satrn. Ay ise Yerin evresinde dolanr. Kopernikin Gnein merkezde olduu evren tasarmnn asl nemli yn, yzyllarca Yerin fiziksel, teolojik ve metafizik eitli gerekelerle belirlenmi konumunu deitirmi olmasdr. Kitabnn
144

Yer in embersel Hareket Sz Konusu Olabilir mi? Yerin Konumu Nedir? balkl blmnde bu konuyu ele almakta ve unlar aklamaktadr: Yerin evrenin merkezinde hareketsiz durduu konusunda dnrler arasnda yle bir uzlama var ki, aksini savunmak gln olmaktan te, dnlemez bir ey olarak grlmektedir. Ancak yine de konu dikkatle ele alndnda, bu sorunun henz zmlenmedii ve bu nedenle de, almamn hi de kmsenmemesi gerektii grlecektir. Nitekim yer deitirme yoluyla gerekleen her hareket ya gzlemlenen cismin ya gzlemleyen kiinin ya da her ikisinin birden hareketi yznden ortaya kar. e hzda ayn ynde hareket eden cisimler arasnda hareket alglanmaz. Oysa Yer gkyzndeki bu dnmenin gzlendii ve bizim grmzn sz konusu olduu alandr. O halde Yere ilikin herhangi bir hareket tasarlanacak olsa, bu hareket onun dndaki evrende aynen grnecektir. Resim 6.1: Gkkrelerinin Dolanmlarnda Yer Ksacas Kopernik, Yerin duraan evrenin hareketli olduu kabul edildiinde gzlemlenen gk olaylarnn, tersi durumda da yani Yere hareket verildiinde de aynen gerekleeceini belirtmektedir. Btnyle doru olan bu belirlemesi, Yere hareket vermek iin nemli bir dnsel kanttr(Resim 6.2). Kopernik, Yerin hareket edebileceine ilikin ikinci kantn Yer ve evreni, byklkleri asndan kyaslayarak oluturur. Ona gre evren Yere gre llemez byklktedir ve snrszm izlenimi yaratmaktadr. Duyu algs bakmnda Yer evrene gre bir cisimdeki tek nokta, baka bir deyile sonsuz byklkteki bir cismin kck bir paras gibidir. Bu yzden Yerin evrenin ortasnda olduunu dnmek bir zorunluluk deil, bir seimdir. Hatta bu kadar byk evren, kendisinin son derece kk bir parasnn, yani Yerin evresinde 24 saat iinde dnyorsa buna daha ok armak gerekir. Kopernikin bu mantksal karm da harika gzkmektedir.
Alan izimler

Resim 6.2: Gne Merkezli Evren Modeli

Kopernik, kuramn olutururken, nc olarak eskiler niin Yerkrenin evrenin ortasnda bir merkez gibi durduunu dndler? diye sorar. Bu yerinde ve hakl bir sorudur. nk ne Aristotelesin konuya ilikin kabulleri, ne de Ptolemaiosun gerekeleri bu sorunun yantn oluturmamaktadr. Doru yantn bulunmas, problemin tek zmdr. Aristoteles, ar unsurlarn davranlarndan karsad, ar cisimler merkezde ve duraan olarak bulunurlar kuralna dayanyordu. Ptolemaios ise, Yer gibi ar ve byk bir ktlenin hareket etmesi halinde paralanacan, zerindeki her eyin evreye salacan ngryordu. Oysa evren Yer ile kyaslanamayacak kadar byk olduu halde hareket etmekte ve paralanmamaktadr. Bu bir eliki deil midir? Hareketi kapsayana (evren) deil de, kapsanana (Yer) vermek daha mantkl ve gereki olmaz m? Snr bilinmeyen ve bilinemeyecek olan tm evrenin hareket ediyor olmas yerine, Yerin hareketini kabul etme cesaretini neden gsteremiyoruz? Gkyznde grlen gnlk dnn aslnda Yerin hareketine bal olduunu niin ileri sremiyoruz? Bir rhtmdan ayrlrken, lkeler, kentler geri geri gidiyor gibi gelmektedir. nk gemi sakin bir denizde yol alrken, gemiciler onun dndaki her eyi bu hareketin imgesine gre hareket ediyormu gibi grrler, kendi evrelerindeki her eyin ise durduuna inanrlar. Yerin hareketinde de durum aynen byledir. Ksacas, Kopernike gre, gezegenlerin hareketlerinde gzlemlenen farkllklar ancak Yerin hareketli olmasyla anlalabilir. Yerin hareket ettii kabul edildiinde, grnen pek ok dzensizlik ortadan kalkmakta ve anlaml hale gelmektedir. Ancak asl byk zorluk Yere hareket verildiinde, bu hareketin nasl fiziksel olarak temellendirileceidir. Bu sorunun zm Kopernikte yoktu.
145

Sizler de Kopernikten nce gelitirilmi baka evren modellerini rnek olarak verebilir ve gerekli ekilde aratrabilirsiniz.

Tycho Brahe
Kopernikin gelitirdii Gne Merkezli Evren Modelinin Yer Merkezli Evren Modelinden en nemli fark Gnei evrenin merkezine koymasyd. Gezegen hareketlerindeki dzensizliklerin ou yine aklanamyordu. Dolaysyla modelin fiziksel olmaktan ok psikolojik ve teolojik etkisi sz konusuydu. nk Yer Merkezli Evren Modeline dayanarak yllar boyunca kendisini var olan her eyin merkezinde gren insan, bu durumun yaratt stnlk psikolojisiyle, adeta her eyin efendisi olduu duygusuna uygun bir insan, doa ve evren anlay gelitirmiti. Hatta teolojik sylemini bile bu anlay dorultusunda belirlemi, Tanrnn yaratma gayesi insandr, yleyse insann zerinde yer ald Yerin de evrenin merkezinde olmasndan daha doal bir ey olamaz demiti. Yerin merkezden alnmasyla birlikte, insan bu gven duygusunu kaybetmekle kalmad, bilimsel adan da birok problemle kar karya kald. Her eyden nce tek bir fizik sistemi (Aristoteles fizii) vard ve o sisteme gre de ar nesneler merkezde ve duraand. Bu yeni anlayla birlikte fiziksel anlamda her ey bozulmakta ve o dnemin bilimsel bilgi dzeyiyle cevaplanmas zor, Yer gibi ar bir nesne Gnein etrafnda nasl dner gibi problemler ortaya kmaktayd. Dolaysyla eer evrenin merkezinde Yer deil de Gne varsa, bu da ancak ayrntl gzlemlerle belirlenebilirdi. Bunu fark eden Danimarka Kral II. Frederick, edeer nitelikleri bulunan iki modelden hangisinin doru olduunu belirlemesi iin maiyetindeki soylu-lardan biri olan ve o sralarda astronomi almal-aryla tannan Tycho Braheyi (D. 1546-. 1601) grevlendirdi. Brahe zmn ayrntl gzlem yapmaktan getiini biliyordu. Bunun iin de o za-mana kadar yaplmam byklkte ve hassas gzlem aralaryla donatlm bir gzlemevi olmas artt. Bu dncesini krala aan Brahe, kraln deste-ini almay baard. Kral, Braheye gzlemevini ina etmesi iin Hven Adasn balad ve yeterli para verdi.
Resim 6.3: Uranienborg Gzlemevi

Hayli dikkatli ve zenli bir gzlemci olan Brahe, kulland aletlerin de son derece gelimi olmas dolaysyla hassas ve kesin sonulara ulamay baarm, 777 yldzn konumunu bir ya da iki dakikadan fazla hata iermeyecek ekilde hesaplam ve bir katalogda toplamtr. Onun yapt gzlemler sayesinde geleneksel fizik ve kozmoloji byk darbeler almtr. Brahe, gerekte Yer Merkezli Modeli benimsemi bir astronomdur. Dolaysyla Uranienborgdaki gzlemlerine Yer Merkezli Modelin evrenin gerek yapsn yanstan model olduunu gstermek amacyla balamtr (Resim 6.2). Ancak ironik bir biimde yapt gzlemlerle geleneksel fizii ve Yer Merkezli Evren Modelini ykmtr. Brahe, Hven Adasnda 1572 ylnda, o zamana kadar gkyznde grlmeyen parlaklkta bir yldz gzlemler. Bu yldz, Cassiopea Takmyldznda ortaya kan yeni bir yldzdr ve Brahe yapt hesaplarla bu parlak gkcisminin (bugnk deyimi ile nova) sabit yldzlar blgesine ait yeni bir yldz olduunu gstermitir. Bilimsel adan kantlanan bu olgu, ne yazk ki Brahenin de bal olduu egemen bilim anlayyla eliiyordu. Egemen bilim anlay Aristotelesin fiziine dayanyordu ve buna gre iki ksmdan oluan evrenin Ay-st ksmnda hibir deiim, olu ve bozulu sz konusu olamazd. Evrenin bu ksm eterden olumutu ve eterin mkemmel doas oray da mkemmelletirmekteydi. Dolaysyla orada yeni hibir ey var olamaz, var olan bir ey de yok olamazd. Oysa 1572de gzlemlenen yldz her bakmdan yeniydi ve dolaysyla da Aristotelesin temel kabullerine aykryd. Brahenin iine dt durum tam anlamyla renilmi aresizlikti. Aristoteles fiziinden baka fizik bilmiyordu, yldz gren ve hesaplaryla evrenin Ay-st ksmna ait olduunu kantlayan da kendisiydi. aresiz, bulgularn De Nova Stella (Yeni Yldz zerine,1573) adl yaptta yaymlad.

146

ansszlk Brahenin peini brakmyordu. Gzlemlerine aralksz devam eden ve gkyznn gerek yapsn ortaya koymak iin alan Brahe, 1577 ylnda harika bir gzlem daha gerekletirdi ve bir kuyrukluyldz gzlemledi. Ancak kuyrukluyldzn yrngesinde bir gariplik vard. Kuyrukluyldz bilinen gezegen yrngelerine apraz bir ekilde ilerliyordu. Aristoteles fiziine gre, gezegenler kristal krelere aklyd. Kuyrukluyldz bu kreleri krarak ilerliyordu, ne tuhaftr ki gezegenlere bir ey olmuyordu. Bu da yetmezmi gibi, bu yldzn bulunduu blge de Ay kresinin ok uzandayd. Bu bakmdan da Aristoteles kozmolojisine aykryd. nk Aristotelese gre, kuyrukluyldzlar Yerden kan buularn Ay kresinin altnda birikmesiyle olumaktayd. Brahenin yapt gzlemler bu bakmdan da Aristoteles kozmolojisine aykr bir durumun varln kantlam oluyordu. Tycho Brahe tam yirmi yl gzlem yapt. Daha fazla gzlem yapacak durumda deildi, zaten yeterince gzlem kayd elde etmeyi baarmt. Artk evrenin gerek yapsna uygun bir model nermesinin zaman gelmiti. Dnyann merkezde olduu, Gnein Dnyann, gezegenlerin de Gnein etrafnda dnd yeni bir model gelitirdi. Bu modelin esas Kopernik ve Ptolemaios modellerini bir arada barndrmasdr. Brahenin nerdii Yer-Gne Merkezli Evren Modeline gre, Yer evrenin merkezinde ve duraandr. Merkr, Vens, Mars, Jpiter ve Satrn Gnein etrafnda, Gne ve Ay ise Yerin etrafnda dolanmaktadr. Evren sonludur ve sabit yldzlar kresi evrenin snrdr. Sabit yldzlar kresi 24 saatte bir Yerin etrafnda dolanmaktadr. Yer-Gne Merkezli (geoheliocentric) Model, Yeri duraan kabul ettii iin Gne Merkezli Modelin aklamakta zorland paralaks, yani yerin hareket etmesine bal olarak yldzlarn grnr konumunun deimesi sorununu da zmt.

Resim 6.4: Tycho Brahenin Evren Modeli

Bu sralarda gelecein parlak astronomlarndan biri olacak olan Kepler de koltuunun altnda Kozmik Giz (Mysterium Cosmographicum) adl kitabn yaymlamt. Brahe bu kitab grmt. Kitap astronomi asndan deersizdi, ancak ierdii yksek matematik bilgisiyle dikkat ekiyordu. Brahe Kepleri Hven Adasna ard. Kepler bu arya olumlu yant vererek Brahe ile almaya balad. Birlikte yaklak iki yl altlar. Brahenin aksine Kepler, Kopernik Modelini savunuyordu. Buna ramen Brahe gen meslektana btn gzlem kaytlarn verdi ve bir vasiyette bulundu: Gzlem kaytlarm dzenleyerek kitap halinde yaymla; Mars gezegeninin yrngesini tam olarak belirle. Keplerin vasiyetin birinci ksmn yerine getirmesi kolay oldu. Ancak btn matematik bilgisini ve yeteneini kullanmasna ramen Marsn yrngesini daireye uyduramad. Ancak uzun denemelerden sonra, gezegenlerin yrngelerinin daire deil elips olduunu belirledi. Bylece astronomi tarihinde yeni bir dneme girilmi oldu.

Corafya
1400-1600 yllar aras Coraf Keifler a olarak adlandrlr ve bu dnem insanlk tarihinin ok zel bir dnemidir. ki yzyllk bu ada yeni ktalar kefedilmi, dnya denizden ilk kez dolalm, ticaret dnya leinde yaplmaya balanm, ilk kez deniz ar imparatorluklar kurulmu ve btn bunlara bal olarak yeni kefedilen kta ve blgelerin doal zenginlikleri Avrupann ekonomik, ticari, bilimsel, teknolojik vb. geliimine kaynak olarak aktarlm ve sonuta etkileri bugne uzanan gelimelerin yaanmasna yol almtr. Bunun en nemli nedeni 15. ve 16. yzyllarda, Avrupann dnyann geri kalan ksm hakkndaki bilgisinin temel bir dnme uramas ve 1400lerden balayarak gelecek 200 yl iinde, haritas olmayan ya da eksik bulunan yerlerin sadece Avustralya, Yeni Zelanda ve Kuzey Pasifik kalmasdr. En nemli keiflerin ou, ksa bir zaman dilimi iinde yaplmt. Kolombun 1492de Atlantiki ilk geiini izleyen 30 yl iinde Portekizliler mit Burnunu dolanm; ine ve Japonyaya kadar ilerlemilerdi. 1521de Pasifik geilmi ve dnya ilk kez denizden dolalmt.
147

1600e kadar Portekiz, Brezilya ve Bat Afrikadan in Denizine uzanan bir imparatorluk kurmutu. spanyann Amerikadaki etkinlii de, Teksastan iliye kadar uzanyordu. Bu servene ksa sre sonra Hollandallar, ngilizler ve Franszlar katldlar. Giderek beryallarla Avrupallar arasnda yakn ibirlii olumaya balad. Portekiz ve Kastilya okyanus aratrmalar iin ideal bir coraf konuma sahiptiler ve bu durum onlar yaylmacln ncs yapt; fakat 1600den sonra yaylmaclk srecini devam ettiren ve geniletenler bata Hollanda, ngiltere ve Fransa olmak zere teki Avrupa devletleri oldu. Keiflerle edinilen dev servet emperyalizmi besledi, kapitalizmin ve sanayi devriminin gelimesine neden oldu. Bu dneme kadar u blgeler kefedildi: Gneyde Afrikann Kongo Havzas, Kuzeyde ngilterenin Kuzey sahilleri, Douda Hindistan ve Japonya kylar ve Batda ise Kanarya adalarnn Bat ksmlar. lk nemli deniz seyahatlerini Portekizli Gemici Henry (D. 1394-. 1460) 1419-1460 yllar arasnda gerekletirdi ve Afrikann Bat kylarn dolat. 1487de Bartolomeu Dias mit Burnunu kefetti. Ardndan Vasco Da Gama (1469-1524) 1498de mit Burnunu dolat ve Afrikann dou sahillerine ulat. Burada Mslman denizcilerle karlaan Gama, 14 silahl gemiyle 1502 ylnda seyahatini tekrarlad. 1513 ylnda da in ve Japonyaya ulamay baard. Bu dnemde en nemli keif Amerikann kefidir. Amerikay kefeden Kristof Kolombdur (D. 1451-. 1506). Kolombun amac Yerin kre olmasndan faydalanarak okyanusu gemek ve Hindistana ulamakt. nerisini Portekizlilere ve spanyollara gtrd. nerisine spanyollar destek salaynca, 1492 ylnda Nina, Pinta ve Santa Maria adl gemiyle yola kt ve Bat Hint Adalarna ulat. Aslnda Amerikaya ulamt ancak bunu bilmiyordu. 1493te geri dnd. 1493-1496 yllarnda ikinci seyahatini yapt ve 17 gemi ve 1200 adamla Dominik ve Jamaika sahillerine ulat. 1498de 6 gemiyle nc seyahatini gerekletirdi ve Trinidad, Tobago, Granada ve Margarita adalarn kefetti. Drdnc ve son seyahatini 15021504 yllar arasnda yapt, 4 gemi ve 150 askerle Panamaya kadar gitti. Ancak Kolomb burann yeni bir kta olduunu asla renemeden hayatn kaybetti. Burann yeni bir kta olduunu Resim 6.5: Kolomb Yeni Dnyada Amerigo Vespucci (D. 1454-. 1512) ilan etti. Bu dnemin nemli yolculuklarndan biri de Ferdinand Magellann (D. 1480-. 1521) ilk defa Yeri dolamasdr. Magellan, spanya Kral I. Charlesn desteiyle 5 gemiyle 1518de spanyadan ayrld ve 1519da Brezilyaya ulat. Buradan Arjantine yelken at, Magellan Boazn kefetti ve dolaarak Filipinlere vard. 1521de burada yerliler tarafndan ldrld. Yolcuunu 1522de Sebestian del Cano tamamlad ve Yeri dolat. Yeryzn ikinci kez dolaan denizci ise Francis Drakedir (1540-1596). Drake ilki 1567, ikincisi 1569 ve sonuncusu 1577-1580 arasnda olmak zere Dnya seyahati yapt. Kralie I. Elizabeth tarafndan grevlendirilmiti ve seyahatleri sonucunda Filipinlere ve Orta Amerikaya ulat. nc seyahatinde Magellan Boazndan geerek Kuzey Amerikaya, oradan Hint Okyanusuna ulat ve Afrikadan ngiltereye geldi. 17. ve 18. yzylda bilimsel bir kimlik kazanan bu seyahatlerin ierisinde Kaptan James Cookun (D. 1728-. 1779) seyahatleri dikkat ekicidir. Sonraki bilimsel seyahatlerle snflama dncesi doacak, jeoloji bilimi geliecektir. Bu seyahatlerin ierisinde de en nemlisi Charles Darwinin (1809-1882) de katld seyahattir. Darwin bu seyahat srasnda Gallapagos Takmadalarna ulat ve bu adalarda yapt sistematik gzlemlerle Evrim Kuramn gelitirdi.

Biyoloji ve Tp
Yukarda deinildii zere, bu dnemde yaplan seyahatlerle yeni bitki ve hayvan trleri kefedildi ve yazlan kitaplarda bu hayvan ve bitkileri gsteren resimlere yer verildi. Avrupada yine seyahatler sonucu bu dnemde sifilisi, frengi gibi eitli salgn hastalklar yaygnlat. Bu nedenle bulac hastalklardan korunma yollar gelitirildi, karantina uygulamas balatld. Uzun sren savalar nedeniyle cerrahi konusuna ilgi artt, yaralarda yeni tedavi yntemleri geliti.
148

Tpta ayrca ilala tedavi konusunda yeni grler de ortaya atld, bu grlerden biri olan atrokimya geni bir taraftar kitlesine sahip oldu. Buna gre, canl temelde kimyasal maddelerden oluuyordu ve tedavi de bu temele dayanmalyd. Bylece bitkisel ilalar yerine inorganik kkenli ilalarn kullanlmas yaygnlat. XVI. yzylda fizik biliminin gelimesiyle atrofizik ekol ortaya kt. Galileo, Descartes gibi bilim insanlarnn savunduu atrofizike gre, canllarda da fizik ilkeler geerlidir. Her iki ekol daha sonra mekanik okulu oluturacak ekilde birleti. Bu okula gre canl ve cansz btn varlklarn yap ve ilevleri birbirine benzemektedir. yleyse fizik ve kimya prensipleri biyolojide de aynen geerlidir. Bylece canlnn da cansz gibi laboratuarda incelenebilecei dncesi geliti ve deneysel yntem biyolojide yaygn bir biimde kullanlmaya baland.

Paracelsus
Otoritelere kar kmasyla tannan Paracelsusa (D. 1493-. 1541) gre btn varlklarn temeli ortaktr. Bu temel drt element (toprak, su, hava, ate) ve tuz, kkrt ve cvadan oluan materia primadr (ilk maddeler). Canl ve canszlarn temelinde bu yedi element yer alr. yleyse canl ve cansz zde ayndr; kimyada kabul edilen prensipler o halde canllar iin de geerlidir. Paracelsus bu gryle dnemin atrokimyaclar arasnda nde kt. Ona gre canl kimyasal bir yapya sahipse yapdaki bozukluklar kimyasal kkenli olmaldr. O halde tedavide de kimyasal maddeler kullanlabilir. Bu gryle Paracelsus modern ila biliminin (farmakoloji) kurucusu olarak kabul edilir.

Andreas Vesalius
Dnemin en nemli anatomi almalarn yapan ise Vesaliustur (D. 1514-. 1563). Bu konuda Fabrica adl eserini yazmtr. Galenin eserlerini inceleyen ve yanllarn belirleyen Vesaliusa gre Galenin yanl tespitleri hayvanlar zerinde almas ve insanlara genelletirmesidir. Bu nedenle insan anatomisine ilikin bilgiler ancak insan bedeni zerine yaplan almalarla elde edilebilir. Bylece aratrma amacyla diseksiyon almalar Vesalius sayesinde gerekleti.

William Harvey
Galenin grlerine itiraz eden bir baka tp da Harveydir (D. 1578- . 1657). Dnemin en nemli fizyologlarndan olan Harvey, Galenin kan dolam grne itiraz etmitir. Galene gre kan vcuda dalarak gittii yerde emiliyordu. Oysa Harveye gre byle olsayd insanlar kansz kalrlard. Byle olmadna gre vcuda dalan kan geri dnmeliydi. Kalbi ve damarlar inceleyen Harvey, kann kalbin sol karncndan aort damar vastasyla btn vcuda daldn ve venlerle tekrar kalbe dndn gsterdi (Byk Kan Dolam). Ayrca Harvey, canlnn ancak canldan meydana geldiini de savunmu ve bu gryle de Aristotelese kar kmtr.

Teknoloji Barut ve Ateli Silahlar


Atei bir sava silah olarak ilk defa M.. 1000 yllarnda inliler kulland. inliler mlek ve glle ierisindeki atei, sava arabalaryla dman ordularna atyorlard. M.. 428-424 yllarndaki Pelopones Savalarnda da kmr, kkrt ve zift gibi yanc maddelerin kullanld bilinmektedir. XIV. yzyldan itibaren kullanlan barutlu top ise sava tekniinde nemli gelimelere yol at. Avrupada barutu iki kiinin bulduundan sz edilir. Bunlardan biri Berthold Schwartztr (D. 1318-. 1384). Schwartz Venediklilerin kullandklar toplar dkm ve glleleri uzaa frlatmak iin kara baruttan faydalanmtr. Kimi tarihilere gre ise barutu ilk bulan ngiliz Roger Bacondr (D. 1224-. 1294). Avrupada yaplm ilk top izimleri 1325lere kadar uzanr. Bundan ksa bir sre sonra da toplar savalarda kullanlmaya balamtr. Barutun ilk olarak bugnk anlamyla ngiltere ile Fransa arasndaki bir savata 1346da kullanld sanlmaktadr. 1344 yllarnda ngilterede III. Edwardn ordusunda sahra topu da kullanlmaktayd. Barutun yaygn olarak kullanlmasyla savama tarz tamamen deiti. Barutlu toplarn retimiyle birlikte, dkm iilii, dvmecilik, marangozluk ve kara barut hazrlama gibi zanaatlar da geliti. Daha sonra ise btn bunlar iine alan Kovanc zanaat ortaya kt. Bunlar metal ve aa ilerinin yan sra kimya tekniini de kullanarak mermi retiyorlard. Top dkmleri nceleri tuntan sonralar da demirden yaplmaya baland.
149

Barutun toplumsal yaam asndan da etkisi oldu, derebeylik yerine monari geti. Derebeyleri zenginletike ordularn da bu sayede glendirdiler ve topa sahip olan zengin derebeyleri dierlerine saldrp topraklarn ele geirmeye balad. Bylece derebeylik sistemi yerini mutlak monariye brakt. Bu da ulus ve millet gibi kavramlarn ortaya kmasn salad.

Pusula
Pusulann ortaya knda M.. IV. yzylda yaygnlaan fng-shui dncesi yer almaktadr. Bu dnceye gre, yeryznn ve gkyznn ynleri insan etkiler. Kelime olarak "rzgrlar ve sular" anlamna gelen fng-shui, mekanlarn kozmik nefesin akm ile uyumunu salama ve dzenleme sanatdr. O halde evler, mezarlar, yollar ve kprler fng-shuiye gre yaplmaldr. Fng-shui ynlerle ilgili olduundan doal olarak manyetik pusulann tarihiyle yakndan ilikilidir. nk ynleri bilmek ve bulmay salayacak araca gereksinim vardr. Bu yzden Fng-shui dnrleri kullandklar ve kadranl ibre olarak bilinen yn gstericide pusula ynlerini de iaretlemitir.

Resim 6.6: lk Manyetik Pusula

Bu fng-shui pusulasnn atas ise khin tahtasdr. inlilerin gelitirdikleri ynler ve manyetizma konusundaki bilgiler XII. yzylda Batya geti. Pusulaya ilikin ilk bilgileri ngiliz rahip Alexander Neckam (D. 1157-. 1217) dile getirmi ve mknatsn ynelme yetenei sayesinde gemicilerin Kk Aynn grnmedii zamanlarda kuzeyi bulabileceklerinden sz etmitir. 1269da ise Peter Peregrinus Epistola de Magnete adl eserinde suda yzdrlen bir mknatsn Kuzey-Gney kutuplarn gsterdiinden sz ederek, mknatsn kutuplarnn iaretlenmesinin gerekliini belirtmi ve Pusulaya cetvel eklemitir. Manyetik pusula ak denizlerde uzun deniz yolculuklarn olanakl klm ve denizcilerin ilerini kolaylatrmtr. Pusulaya cetvel eklemitir. Manyetik pusula ak denizlerde uzun deniz yolculuklarn olanakl klm ve denizcilerin ilerini kolaylatrmtr.

Resim 6.7: Epistola de Magneteden yer alan mknatsizimi

Matbaa
Matbaann geliimi kt, mrekkep ve oymaclk tekniiyle dorudan ilgilidir. Bu sanatn da ok eskilerden itibaren inlilerce bilindii ve kullanld bugn kesinlemitir. Buna karlk kt yapm Avrupada ilk kez XII. yzyldan sonra balamtr. Klie bask (Ksilografi) yntemi ise, Avrupada XIV. yzylda parmenden kda geile birlikte ortaya kmtr. Bu teknik nceleri dinsel resimlerin basmnda kullanlyordu. Oymacln giderek gelimesiyle birlikte XV. yzyln balarnda birka sayfalk kitaplar baslmaya baland. eitli dinsel metinlerin yan sra Latince gramerine ilikin kitaplar da basld. 1423-1437 yllar arasnda harflerin tek tek aatan oyulmasna geildi. 1430lar da ise harfler metallerden hazrlanmaya baland. Bylece metal bask bloklaryla basm yntemi (metalografi) ortaya kt. 1450lerde ise Johannes Gutenberg (D. 1394-. 1468) bu yntemi kullanarak matbaay icat etti. Gutenberg harfleri ve karakterleri tek tek dkerek hazrlyordu. Her bir harfin elikten bir kalbn kesiyor bununla kk bir bakr parasna vurarak iz ayordu. Bu da, kalb oluturuyordu. Harf yapmnda ise kurun, kalay ve antimon alamn kullanmaktayd. Ayrca Gutenberg kdn iki yznn de baslabilecei bir cendere gelitirdi. Gutenbergin bast ilk kitap ncildir. Rnesansn en byk buluu matbaa olmutur. Bask sanatnn gelitirilmi olmas kltrn yaylmasnda ve standartlamasnda byk nem tamtr. Elyazmas eserler pek ok adan zgnd. Ama yanllara, eklemelere ve karmalara ok aktr. Bask teknolojisi tek seferde, birbirinin ayn olan yzlerce kopyann yaynlanmasna olanak tanmtr. Bylece her bir bilgi krntsn, artk sonsuza dek saklamak olanakl olmu, kelimeler ve grntler lmszletirilmitir.
150

Leonardo da Vinci
Leonardo da Vinci(D.1452-.1519), Rnesansn simgesi olan bir kii olarak karmza kar. Btn eitimini bir ressam, heykeltra ve mimar olan Andrea del Verrocchiodan (1435-1488) almtr. lk almalar izim ve heykele ilikin olmasna karn, Leonardo bir ressamdr. Btn hayat boyunca mhendislik problemleriyle de ilgilenmitir. Leonardo 1448de Milano dk Lodovico Sforzaya bir mektup gndererek kprlerin nasl ina edileceinden, dmana ait kprlerin nasl imha edileceinden, merdivenlerden, toplardan ve dier sava aralarndan, kuatma ve hendek ama metotlarndan sz etmitir. Bu onun mhendislik ynn aa vuran bir kanttr. Ksacas Leonardonun ilgilerinden biri resim, dieri de makineler, yani eitli aralarn icaddr. Ayn zamanda optik, perspektif, k, glge, renk ve estetikle ilgilenmitir. Makinelere olan gereksinimin ve makinelerin at muazzam olanaklarn farknda olan Leonardo, su ve hava gcnden yararlanlmas gerektiini belirtmitir. Hava gcnden sadece rzgr deirmenleri iin deil, kularn kulland biimde de yararlanlabileceinden sz etmitir. Konuyu bir deneyci, bir mhendis gibi ele alan Leonardo kularn kanatlarnn uyumunu, esnekliini, deiik eitte pek ok ty, umak, szlmek, denge salamak, yere inmek ve rzgra kar korunmak iin kullanlan kuyruklar dikkatlice gzlem-ledi. Bylesi karmak ve doru gzlemler, 19. yzyla kadar tekrarlanma-mtr. Leonardo havacln nclerinden biridir. Bir mucit olarak almasna, izimlerini yaynlamamasna karn, projelerinin byk ounluu elimize ulamtr. Ancak Leonardonun tuttuu notlar ksaltmalar eklindedir ve hemen hemen tm de ters yaz eklinde (ayna yazs) yazlmtr.
Resim 6.8: Leonardonun Hali in Tasarlad Kprnn izimleri

Resim 6.9: Leonardonun Tuttuu Notlar

Milanoda geirdii dnemde (D. 1482-. 1500) Leonardo, mhendislik alannda ard arda bulular yapm, bunlardan bazlarn 1503 ylnda Osmanl Sultan II. Beyazta yazd bir mektupta aklamtr. Bu mektupta Haliin zerine yapmay tasarlad bir kpryle, gemilerdeki suyu tahliye edecek bir su arkndan ve bir yel deirmeninden sz etmektedir. Ancak nerisi kabul edilmemitir. Leonardo, byk bir sanat ve mhendis olmasnn yannda kuramsal bilgisi derin olan bir bilim insandr da. zellikle ressam olmas ve perspektif bilgisine duyduu gereksinim, onu optik konusuyla da ilgilenmeye sevk etmi, dneminin genel kabulnn aksine n doasn dalga olarak kabul etmitir. Leonardonun bir Rnesans bilgini olmas ve bunun getirdii eski ve yeni arasndaki kalmln da almalarna yansdndan sz edilmelidir. Bir yandan evreni btn boyutlaryla kavrayan ve bu anlamda btnsellii olan evren gr gelitirmeyi hedeflerken, dier taraftan da Rnesans aydnnn kendisine deimez bir kural olarak benimsedii yeni bilgi edinme duygusu, sonuta Leonardonun olup biten her eyi ayrntl olarak gzlemlemesine yol amtr. Bu amalar dorultusunda gzlemledii evrenin birbirinden ok farkl grnen ynlerini birletirerek btnsel veya tmel bir aklama oluturmay amalamtr.

151

Georgius Agricola
Rnesansn gndeme getirdii bir husus da madencilik ve dkm iidir. Maden iletmecilii ve dkmclk, Paris ve Milan gibi birok yerde i olanaklar yaratmt. Dkmhanelerde iiler belli bir sraya gre malzemeyi ilemekteydiler. Malzeme yumuakken ileniyor ve sonra frna kurumaya braklyordu. XVI. yzylda bu almalarda karlalan zorluklar Agricola (D. 1494-. 1555) tarafndan ele alnd. Bu zorluklardan biri de maden kuyularnn derinletike ierisinde suyun birikmesiydi. Bu biriken sular eitli yntemlerle dar atlyordu. yi bir hekim olan Agricola 1550 ylnda kaleme ald De re Metallica (Metaller zerine) adl eserinde maden karma ve eritme ileri hakknda, zamannn madencilik ve dkmclk teknii konusunda ayrntl bilgiler verir. Ocaklara temiz hava salanmasn ayrntl olarak ve izimlerle anlatr. Ayn eyi madenlerdeki suyun boaltlmas konusunda da yineler. Ona gre, su madenden su tulumbalar yardmyla ekiliyordu. Ancak suyun daha ok bast ocaklarda ise su dolaplar kullanlyordu. Dolaplarda bulunan su kaplar bir zincire balyd. Bunlar makaralarla kuyunun dibine kadar iniyordu.

Resim 6.10: De re Metallicadan

Bunlarla daha ok su karlyordu. Ancak bunlar masrafl olduundan tulumbalar tercih ediliyordu. Ancak tulumbalar suyu 10 metreden daha yksee karamyorlard. Bu nedenle de tulumbalar basamak basamak yerletiriliyordu. Agricolaya gre bu yntem en dayankl ve en faydal yntemdir.

17. VE 18. YZYILLAR


Matematik Ren Descartes
Matematiin bu dnemde ne kmasnda nc kii modern felsefenin de kurucusu olan Descartesdr (D. 1596-. 1650). Matematiin nemini kavram olan Descartes, cebir ilemlerini geometriye uygulam ve analitik geometriyi kurmutur. Descartes, La Gomtrie (Geometri zerine, 1637) adl eserinde cebirsel bir ifadeyi geometrik bir ifadeyle veya tersini aklayabilen yeni bir yntem ne srmtr. Bunu yapmakta iki nemli amac vard: 1. 2. Cebirsel ilemlerde geometriyi ekil kullanmndan kurtarmak. Cebir ilemlerine geometrik yorumlarla anlam kazandrmak. Bylece Descartes klasik geometriyi cebircilerin alanna sokmay baard ve cebirin uygulama alann geniletti. Bu sayede ilk defa olarak koordinat fikri geliti. Koordinat sisteminde ox ve oy dorular o noktasnda birbirlerini dik olarak keserler.

Resim 6.11: Koordinat Sistemi

Bunlar bir noktann konumunu belirlemek iin gereken eksenlerdir. Bylece bir noktann konumu x ekseni ve y ekseni zerinde izilen dorular ile belirlenir ve (x,y) biiminde gsterilir (Resim 6.11). Descartes yalnzca cebir ve geometri arasnda birebir bant kurmakla kalmad, ayn banty dier bilim dallar ile geometri arasnda da kurdu. Dncesinin temelinde yer alan varsaym yledir: Bir eyi bildiimizi sylediimizde kast ettiimiz nedir? Sra ve ldr. yleyse bunun seste, kta veya yldzlarda aranmasnn bir nemi olmamaldr. Diyelim ki fizik nesnelerin hareketiyle urar. Nesne nedir? En, boy ve derinlii olandr. Hareket nedir? Nesnenin zaman ierisinde yol almasdr. yleyse hareketi, eni, boyu ve derinlii olann zaman ierisinde yol almas olarak tanmlayabiliriz. En, boy, derinlik, llebilir olduu gibi, yol ve zaman da llebilir. yleyse bilmek demek bir eydeki sra ve ly bilmekten daha fazla bir ey demek deildir. Bylece Descartes, cebir ve geometri arasnda kurduu koutluu, fizik ve geometri arasnda da kurmutur.
152

Descartesn bu anlay ayn zamanda bilime snr izme asndan da nclk tamaktadr. nk artk bylece bilim yalnzca olgularn llebilen boyutlar hakknda bilgi retmek olarak anlalmaya baland ve bilimin konusu olgularn birincil nitelikleri hakkndaki nermelerle snrlandrld.

Blais Pascal
Dnemin dhilerinden olan Pascal (D. 1623-. 1662) daha 12 yandayken hi geometri bilgisine sahip olmadan bir genin i alarnn toplamnn iki dik aya eit olduunu kendi kendine bulmutur. Latince ve Yunanca renmi ve babasnn desteiyle konuya ilikin bilgisini arttrmak iin Eukleidesin Elementlerini ve Apolloniosun Koniklerini Yunancasndan okumutur. 16 yanda konikler zerine bir eser yazm, 19 yanda aritmetik ilemlerini mekanik olarak yapan bir hesap makinesi icat etmi, Toricellinin atmosfer basnc ile ilgili almalarn inceleyerek boluun olduunu kantlamtr. Dnemin nl matematikisi Fermat ile mektuplaarak 1654 ylnda Olaslk Hesabn kurmutur.

Pierre de Fermat
Olaslk konusunda alanlardan biri de modern saylar kuramnn kurucusu ve kendi adyla anlan bir teoremin gelitiricisi olan Fermatdr (D. 1601-. 1665). Fermat Teoremi olarak bilinen bu teorem Herhangi x, y ve z pozitif tamsaylar iin, xn+yn+zn ifadesini salayan ve 2den byk bir doal say n yoktur eklinde ifade edilir. Bu teorem daha sonra ideal saylar kuramnn ortaya kmasn salamtr. Gelitirdii bir teorem de 4n+1 biiminde yazlan bir say, yalnzca tek bir ekilde iki karenin toplam olarak yazlabilir eklindedir. Bu teorem Euler tarafndan kantlanmtr. Fermatnn dier teoremi de udur: p asal bir say ve a ile p asal olduu zaman ap-1-1 says p saysna blnebilir. Fermat ayn zamanda modern dnem k tasarmnn oluturulmasna da nclk etmi, Antik ada Heronun k nlar olas en ksa yolu izlerler varsaymn en az Resim 6.12: Fermatya gre n krlmas ve zaman biimine dntrm ve n krlmasna en az zaman ilkesi uygulamtr. Aslnda bu ilke metafiziksel bir aklamadr. nk ilkenin dayandrld dnce doa gereksiz ilerden saknr ve yapacan en kolay ve en ekonomik ekilde yapar inancdr. Bu metafizik ilkenin nda Fermatnn aklamas yle gsterilebilir: ekildeki AC+CB mesafesi en ksa yol deildir, fakat yalnzca karlalan toplam diren veya gereken zaman gz nne alndnda, n izledii ACB yolu en az zaman gerektirir. Dolaysyla srasyla birinci ve ikinci ortamdaki v1 ve v2
v hzlar farkl olmalarna karn her ortam iin sabittir. Bylece Fermatnn, sin = 1 sonucuna sin v2

dayanarak Snell Kanununu elde etmeyi baard anlalmaktadr. Fermatnn bu almas aslnda Snell Kanununun saf matematiksel yoldan tretilmesidir ve bu baar n krlmas konusundaki almalarn da tamamlanmasyla sonulanmtr. Bu yzyln sonlarndan itibaren k konusunda artk ok farkl bir gelime ortaya kmaya balam ve kelimenin tam anlamyla bilim adamlarnn dikkati n gerek doasn bulmaya ynelmitir. In doas hakkndaki kkl almalar aslnda 19. yzylda etkin olmaya balam olmakla birlikte, konunun fiziksel aklamasn yapmaya ynelik bu almalarn dayandrld varsaymlarn yaln halleri 17. yzyln bir rndr ve gittike daha gelimi ve karmak yapsna zaman ierisinde kavuacaktr.

153

Gottfried Wilhelm Leibniz


Leibniz (1646-1717) bu dnemin ok ynl bilim adamlarndandr. Felsefe, biyoloji, jeoloji, tarih, ilahiyat, hukuk, diplomasi ve matematikle ilgilenmitir. Yaamnn byk bir ksmn Hanover saray civarnda geiren Leibniz, Pascaldan sonra hesap makinesi yapan ikinci kiidir. mgelem gc neredeyse snrsz olan Leibniz, permtasyon, kombinasyon ve simgesel manta katklar yapm, diferansiyel ve entegral hesab gelitirmi ve 1684te bir makaleyle tantmtr. Leibniz bu makalesinde ayn zamanda dx, dy simgelerini, d(uv)=udv+vdu gibi trev alma kurallarn ve snr deerlerde dy=0, bkm noktalarnda d2y=0 kouluyla blmn diferansiyelini de vermitir. Ayrca eitlik iin =, arpma iin x simgelerini, fonksiyon ve koordinat terimlerini nermitir.

Leonhard Euler
Dnemin nl matematiki ailesi Bernoullilerden ders alan Euler (D. 1707-. 1783), 1725de St. Petersburg Akademisine girmi, 1741e kadar burada alm, 1741-1766 yllar arasnda ise Berlin Akademisine devam etmitir. 1735te bir gzn 1766da dier gzn kaybetmesine karn, almalarna ara vermemitir. Yaam boyunca 530 kitap ve makale yaymlayan Euler, ayrca birok da elyazmas brakmtr. Yaplan aratrmalar msveddeleriyle birlikte eserlerinin toplamnn 886 kadar olduunu ortaya karmtr. Hem kuramsal hem de uygulamal matematik alannda alan Euler, 1748de Introductio in Analysin Infinitiorum (Sonsuz Kkler Analizine Giri) adl eserinde trigonometrik deerleri gnmzdeki biimde oranlar olarak vermitir. Sonsuz seri almlarna ilikin bilgilerin de yer ald kitap ilk analitik geometri ders kitab olarak kabul edilmektedir. Bundan baka Isntitutiones Calculi Differentialis (Diferansiyel Hesabn Kuruluu, 1755) ve Isntitutiones Calculi Integralis (Entegral Hesabn Kuruluu, 1768-1774) eserleri vardr. Bu eserlerde diferansiyel ve entegral hesaplarn yan sra Eulerin toplama forml, Euler entegralleri yer almaktadr. Eulerin Mechanica (1736) adl eseri ise Newtonun noktasal ktle dinamiinin analitik ynden gelitirildii ilk ders kitabdr. Euler, 1744 ylnda deiimler hesabnn ilk serimlenmesini, 1765te ise bir nokta etrafnda dnmeye ilikin Euler Denklemlerini, daha sonra ise nc ve drdnc derece denklemler kuramn vermitir.

Joseph Lois Lagrange


Dnemin nemli matematikilerinden Lagrange (D. 1736-. 1813) Fransz Bilimler Akademisi tarafndan be kez dle layk bulunacak kadar matematie katks olan bir bilgindir. Halleyin yazd bir makaleyi okumasyla balayan matematik tutkusu, Ayn neden daima ayn yznn grnd sorusuna getirdii parlak zmle dle dnen Lagrange, bunun dnda Ayn, kuyruklu yldzlarn ve Jpiterin hareketine ilikin problemlere getirdii zmler iin de dllendirilmitir. Lagrange, Mcanique Analytique (Analitik Mekanik) adl almasnda analiz yntemini noktalarn ve kat cisimlerin mekaniine uygulam, saf analizi kullanmtr. Bu anlamda Lagrange ilk gerek analizci olarak kabul edilir. Lagrange cisim probleminin ilk zel zmn karm ve birbirlerini eken alt gkcisminin hareketleri ile ilgilenmi ve bu hareketleri aklayan diferansiyel denklemler nermitir. Lagrange teoremine gre, cismi yrngeleri ayn zamanla tanmlanan benzer elipsler olacak ekilde harekete geirmek mmkndr.

154

ASTRONOM
John Kepler
Astronomi tarihinin sekin yelerinden ve modern gk mekaniinin kurucusu olan Kepler (D. 1571- . 1630), 1599da Brahenin daveti zerine, Praga gitmi ve 1601de Brahenin lm zerine saray astronomu olarak greve balamtr. Brahenin gzlem kaytlarn inceleyen Kepler, bu gzlemlerden yararlanarak yapt hesaplarn sonucunda gezegenlerin dairesel yrngeler zerinde ve dzenli hzla dolandklarn kantlayamaynca bu kural terk etmi ve nl kanununu bulmasn salayacak aratrmalara balamtr. Keplerin amac, gksel dzendeki matematik uyumu ortaya Kozmik Dzenei kartmakt. Bunun iin ilk almas Misterium Cosmographiumda (Kozmik Giz, 1596) gezegenlerin hareketlerini geometrik ekillerle belirleme yoluna gitmi, gezegenlerin uzaklklar arasnda bir orant bulmak amacyla dzgn ok yzlleri kullanmtr. Bilinen alt gezegenin yrngeleri, belli bir dzende i ie yerletirilmi be dzgn ok yzlnn oluturduu alt oyua denk drlmeye allm, be dzgn ok yzlden her biri de, btn kelerinin dokunduu bir kre iine yerletirilmitir. Buna gre, Satrn yrngesini oluturan krenin ierisinde, btn kelerinin bu kreye dokunduu bir kp (altyzl) yer alr. Bunun krenin ierisinde, ona iten teet Jpiterin kresi bulunur. Jpiterin kresinin ierisinde, btn kelerinin ona dokunduu bir baka dzgn ok yzl, drtyzl (tetrahedron) yer almaktadr; Marsn kresi, drtyzlnn ierisindedir ve ona iten teettir. Marsn kresinin ierisinde, onikiyzl (dodecahedron) bulunur. Oniki yzlnn ierisinde, Yerin kresi bulunur. Yerin kresi ierisinde de yirmiyzl (icosahedron) bulunur. Yirmiyzlnn ierisinde de, yine ona iten teet olan Vensn kresi bulunur. Vensn kresinin ierisinde, sekizyzl (octahedron) yer alr ve Merkrn yrngesi bu sekizyzlye iten teettir. Hepsinin merkezinde ise Gne bulunur. Varsaylan bu iliki olgusal temelden yoksun olsa da, Keplere nc yasasn formle etme f rsatn vermesi bakmndan deerlidir. Resim 6.14: Keplerin Kozmik Dzenei Astronomi tarihi asndan Keplerin nemi, gezegenlerin dairesel deil de elips yrngelerde dolandn kefetmesidir. Onu bu fikre gtren Brahe ile birlikte yaptklar Mars gzlemleridir. Marsn hareketini dairesel bir yrngeye oturtmaya alan ve Brahenin gzlemleri ile kendi gzlemlerini karlatran Kepler, 8 dakikalk bir hata bulmu ve bu hatann kuramdan kaynaklandn varsayarak, konu zerinde fazla durmam, Yer yrngesi zerinde almaya balam, almas sonucunda, Yerin hznn Gnee olan uzakl ile ters orantl olduunu bulmutur. Kepler, bunun geen sre ile orantl olacan dnerek ikinci kanunu olan alanlar yasasna ulam ve bu yasa Kepleri dairesel yrnge fikrinden vazgeirmitir.
Resim 6.13: Keplerin

Resim 6.15: Keplerin Birinci Yasas

155

Yaplan gzlemlerden gezegenin Gne etrafnda bazen yava bazen hzl doland bilinmekteydi. Eer yrnge daire olsayd, bu dzensizlik olmamalyd. Demek ki yrnge daire deil. Bu akl yrtmeyle hareket eden Kepler, bir daire ierisine oval ya da yumurta biiminde bir yrnge izdi ve Mars bu yrnge zerine yerletirdi. Yrngenin bask ksm ile daire arasnda kalan ksmn en fazla olduu noktalarn lt ve bunun, dairenin yarap 1 birim olarak alndnda 0.00429 olarak buldu. Buna gre, r dairenin yarap, e baskln en fazla ksm olmak zere, e+a=r ve e=r-a=0.00429dur. Bundan sonra Kepler, Mars-Gne-Yrnge merkezi arasnda oluan a deerlerini lt ve bu ann maksimum deerinin 50 18 olduunu buldu. Ann sekantn ald. Sonu artcyd; ann sekant 1.00429 kmt. Gerekten de, Mars, ann en byk olduu konumda, daire zerinde deil de oval bir yrnge zerinde bulunuyordu. Bylece Kepler yrngenin eliptik olmas gerektiini belirten birinci yasasn buldu: Yerde dahil olmak zere, btn gezegenler, odaklarnn birinde Gnein bulunduu bir elips zerinde dolanrlar. Bylece daha nce daireye gre yaplan hesaplamalardaki sapmalar tamamen ortadankalkmaktayd.
Resim 6.16: Keplerin nc Yasas

Kepler hesaplamalar sonucunda, bir gezegenin Gnee yakn olduunda hzl, uzak olduunda ise yava hareket ettiini belirlemiti. Buradan hareketle de ikinci yasasn buldu ve Astronomia Nova (Yeni Astronomi, 1609) adl kitabnda aklad: Gnele gezegeni birletiren doru paras, eit zamanlarda eit alanlar sprr. Bundan sonra almalarn srdren Kepler, dokuz yl sonra harmonik yasa olarak bilinen nc yasasn Resim 6.17: Keplerin nc Yasas gelitirdi ve Harmonica Mundi (Evrenin Uyumu, 1619) adl eserinde yaymlad: Gezegenlerin periyotlarnn karesi ile Gnee olan uzaklklarnn kp birbirleri ile

T 2 Yer T 2 Merkr T 2 Vens orantldr. a 3Yer = a 3 Merkr = a 3Vens = = sabit Keplerin ulat sonular, gezegen sistemiyle ilgili kuvvet yasalarnn saptanmas iin gerekli olan temeli salam ve Koperniki hakl karmtr.
Keplerin astronomi tarihine bir dier katks da gezegenin Gneten uzaklatka hareketinin azaldn fark etmesidir. Bunu Gnein hareket ettirici gcnn azalmas olarak kabul eden Kepler, Gneten kan bir anima motrix (hareket ettirici g) olduuna karar verdi. Bu gcn uzaklkla g ters orantl olduunu dnen Keplere gre bir gezegenin yrngesindeki hz mesafeye bal olarak farkllk kazanmaktadr. Gneten kan bu g gezegenlerin dolanmasn salyordu. Zira Gne kendi ekseni etrafnda ekliptie dik olarak dolanyor ve bu dolanm, kan gc gezegenlere iletiyordu. Bylece dairesel bir dng ya da vorteks oluuyor ve bu da gezegenin hareketini salyordu. Konuya younlaan Kepler, bir teori gelitirdi. Teoriye gre gezegenler birer dev mknatstr. Yer de bir gezegen olduu iin o da bir mknatstr. Dolaysyla her gezegen manyetik bir eksene sahiptir. Bu manyetik eksen her zaman ayn yndedir ve kendisine paralel kalr. Bu eksenin iki kutbu vardr. Bu manyetik kutuplardan biri Gne tarafndan ekilir dieri itilir. Keplerin gezegen hareketlerinin bu izah Gne sisteminin mekanik anlamn verme yolunda atlm ilk ciddi teebbstr. Ne var ki Kepler bunun tesine geememitir.
Resim 6.18: Anima Motrix

156

Descartes ve evrimler Kuram


Aristotelesi hareket dncesine gre, gezegenleri yneten g lk Hareket Ettiriciden yaylarak tm gezegenlerin krelerini hareket ettiriyordu. Ancak Tycho Brahe gkcisimlerini tad dnlen krelerin bulunmadn gzlemsel olarak kantlamt. Bu da byk bir sorun ortaya kard: Gkcisimleri kreler tarafndan tanmyorsa, onlar tayan neydi? Kepler bunun Gneten kan bir g ile salandn ne srd. Ancak Keplerin ne srd bu varsaymn olgusal bir temelinin olmamas dolaysyla gezegenlerin devinimlerinin mekanik aklamas hala cevapsz kalmt. Bu sorunun yantn arayanlardan biri de Descartesdr (D.1596-.1650). Descartes, mekanik oluumlar, maddenin madde zerindeki etkisiyle aklamak gerektiini dnerek, uzayn bo olmadn ve bir cismin devinebilmesi iin gerekli olan kuvvetin baka bir cisim tarafndan salanmas gerektii grn ileri srd. Descartese gre, Tanr tm uzay maddeyle doldurmu ve hareketi de balatmtr. Bu hareket, kendi ierisinde kapal evrimler oluturmutur. Tm evren akkan madde ile doludur ve boluk yoktur. Btn gezegenler, akkan maddeyle dolu olan bu uzayda oluan evrimlerin, yani girdaplarn veya hortumlarn merkezinde bulunur. Evren sonsuz sayda evrimlerden oluan bir yapdr. Gne sistemi de kendi bana evrim hareketi gsteren bir yap yani vortekstir; merkezde ise Gne yer alr. Yer de dhil olmak zere btn gezegenler, etrafmz evreleyen bir eit ince ve berrak bir madde ierisinde yzerler. Gezegenler, Gnein etrafnda bir girdap gibi dnen bu madde sayesinde hareket etmektedirler. Bu evrimlerin dn, merkezlerinin yaknnda ok hzldr ve gezegenlerin eksenleri evresinde dnmelerini salar. evrimlerin d ksmlar ise, gezegenlerin sahip olduklar uydular dolandrr. Yerel gezegensel evrimler, merkezinde Gnein bulunduu daha geni bir evrimin iine oturmutur; yle ki bu evrim, gezegenleriyle birlikte dier evrimlerin dzenli bir biimde Gnein evresinde dolanmasn salamaktadr. Bir byk evrimde, Satrnn ve Jpiterin merkezinde olduu gibi, kk evrimler de bulunur. Tm bu aklamalara karn Descartes btn bu evrimlerin nasl hareket ettiklerini belirlemeye teebbs etmemitir. Ona gre, her bir evrimin kutbu dierinin kutbuna dokunur. Hangi biimde olursa olsun balangta bu madde hareket etmitir. Blnen evrimler yle yerlemilerdir ki her biri bir biimde kesinden dner. Bunu engelleyebilecek hibir ey yoktur. Yoksa onun hareketi dururdu. Buna gre, ilk evrim olan S merkezli evrim, E etrafnda Adan Iya doru hareket ettirilir. Bylece merkezi F olan ikinci evrim de onunla hareket eder ve E etrafnda, Adan Vye hareket eder. Ayn ekilde nc evrim olan f merkezli evrim EB ekseninde Idan Vye hareket eder. Bylece uzaydaki tm hareketler mekanik olarak oluur.

Resim 6.19: Descartesn evrimleri

Gksel olgulara mekaniksel bir aklama getiren bu kuram ok akllca ve ilk bakta ok ekiciydi. Kuram, Yerin dn srasnda neden gl hava akmlarnn olumadn ve kk cisimlerin neden yersel evrim merkezine doru gittiklerini veya dtklerini aklayabiliyordu. Dier taraftan kuram, gezegenlerin neden Gnei merkeze alarak yaklak ayn dzlemde ve ayn ynde dolandklarn da aklamaktayd. Kuramn aklayabildii dier bir olgu ise, Keplerin nc yasasyd. Bu yasaya gre, gezegenler merkeze ne kadar yakn olurlarsa o kadar hzl dolanrlar. evrimler kuramnda, Gnee daha yakn olan gezegenlerin daha hzl hareket etmeleri gerektiini ngrmek olanaklyd. Bu aklama Keplerin nc yasasn doyurucu bir ekilde aklyordu. Ne var ki, gezegenlerin uzaklklar ile dolanm sreleri, yani dnemleri arasnda bulunmas gereken kesin ilikiyi ve balanty ngrmek olanakszd. Yine, karmak bir evrimler dizgesinde, bir gezegenin izdii yrngenin biimini ngrmek de mmkn deildi. Descartesn varsaymnn dier bir gszl, matematiksel olarak ilenememesi ve bu nedenle yeterli dzeyde denetlenememesi ve sorgulanamamasndan kaynaklanyordu. Bu yzden bu aklama fiziksel olmaktan te metafiziksel olarak kalyordu. Gezegen devinimlerinin dinamiksel aklamas Galileo Galilei (D. 1564-. 1642) tarafndan ele alnacak ve son nokta Newton tarafndan konulacaktr.

157

Galileo
Galileo teleskopu astronomik amala kullanan ilk bilim adamdr. 1609 ylnda, kendi yapt bir teleskopla gerekletirdii gzlemler, Gne merkezli sistemi destekledii, Aristoteles fiziinin geerli olmadn kantlad iin nemlidir. Gzlemlerini Yldz Habercisi adl kitabnda toplamtr. En nemli gzlemleri Ay ve Gne gzlemleridir. Ayn evrelerini incelemi, Ayda kraterlerin, dalarn ve vadilerin olduunu grm ve bunun Ay ile Yerin ayn elerden yapldnn kant olduunu sylemitir. Ayrca Orion Kmesini ve Samanyolunu gzlemlemi ve daha nce bulut olduu varsaylan bu kmelerin aslnda yldzlardan olutuunu belirlemitir. Satrnn halkasn gzlemlemi ancak teleskopu gl olmad iin gezegenin halkasn iki yapk para eklinde grerek uydu zannetmitir. Gezegenin periyodik zelliinden dolay halka bir mddet sonra kaybolmu, bu paralar gremeyen Galileo, aknln Satrn Onlar Yedi! diyerek dile getirmitir. Daha sonra teleskopunu Vense eviren Galileo, Vensn safhalar olduunu gzlemlemitir. Galileo, Jpiteri de gzlemlemi ve Jpiterin evresinde dolanan drt yldz belirlemitir. Bunlarn Jpiterin etrafnda dnen uydular olduklarn bulmu ve Jpiterle birlikte uydularn, adeta minyatr bir Gne Resim 6.20: Galileonun gzlemledii ekliyle Satrn ve halkas sistemi olarak betimlemitir. Galileonun gkyzne olan ilgisi bunlarla snrl deildir. Ayrca Gnei de gzlemlemi ve gzlemlerinin sonularn 1613 ylnda Gne Lekeleri zerine Mektuplarda yaymlamtr. Galileo bu eserinde Gne zerinde bulunan glgelerin Gnete yer alan lekeler olduunu ileri srmtr. O sralarda, Gne lekelerine ilikin iki aklama bulunmaktayd: Lekeler, Merkrn Gnein nnden geerken oluan glgesidir. Ancak Galileo bunun olanaksz olduunu, nk Merkrn Gnein nnden geiinin yaklak yedi saat srdn, oysa lekelerin yedi saatten ok daha fazla Gnein zerinde yer aldn ileri srmtr. Lekeler, Gne ve Yer arasnda bulunan kk gkcisimlerine aittir. Oysa Galileo bu lekelerin Gne zerinde hep ayn yerde bulunduklarn, eer bu lekeler, kk cisimlerin glgeleri olsalard, gzlem yerine bal olarak, Gne zerinde farkl konumlarda olmalydlar.

Frederick William Herschel


Herschel (D. 1738-. 1822) astronomide nemli keiflerde bulunmu 18. yzyln nemli bir astronomudur. En nemli almas galaksiler zerinedir. Aristoteles kozmolojisi, gezegenlerin ve sabit yldzlarn i ie gemi kristal krelere akl olduunu varsayyordu. 16. yzyla kadar geerli olan bu gr Tycho Brahenin yapt baz gzlemler sonucunda geerliliini yitirmiti. Bundan sonra sabit yldzlarn evrende nasl dalm olduklar sorusu gndeme gelmiti. Herschel astronomi tarihinde ilk defa olarak sabit yldzlar blgesinde aratrma balatm ve teleskopla gkyzn tarayarak, evrende sabit yldzlarn geliigzel dalmadklarn, adacklar yani galaksiler oluturduunu ileri srmtr. Gne sistemimizin Samanyolu galaksisine bal olduunu bulan Herschel, bu gkadalarn hareketini de incelemi ve Gne sisteminin Herkl Takmyldzna doru hareket ettiini belirlemitir. Herschelin asl nemi 1781 ylnda Gne sisteminin altnc yesi olan Urans gezegenini ve 1787de ise iki uydusunu kefetmesidir. Dier nemli bir almas da baz yldzlarn ift yldz olduklarn bulmas ve bunun sonucunda Newtonun kanununun evrensel bir hal almasdr. Zira o zamana kadar Newtonun ekim kanunun sadece Gne sisteminde geerli olduu gr hkimdi. Oysa ift yldzlarn da birbirlerinin etrafnda ekim kanununa uyumlu dndkleri anlalmtr. Bunlarn dnda Herschel Mars ve Satrn gezegenlerini gzlemlemi, Marsn yrnge eimini hesaplam, Satrn gezegeninin halkasnn dolanm periyodunu incelemi ve uydusu Mimas kefetmitir. Baz yldzlarn parlaklklarnn deitiini de belirleyen Herschel, bu deiimlerin periyotlarn vermeye almtr. Gnmzde bu yldzlara Deiken Yldzlar ad verilmektedir. Herschel ayrca parlaklk derecelerine gre yldzlar snflandrmtr (fotometrik skala).
158

Herschelin dier bir almas Gne lekeleri zerinedir. Herschel bu lekelerin 11 ylda bir deierek yeryzndeki iklimleri etkilediini bulmutur. 1774de Alexandra Wilson Gne lekeleri zerine alm ve bu lekelerin huni benzeri karanlk yaplar olduunu ileri srmt. Ancak Herschel, bu gr kabul etmeyerek, lekelerin Gnein ekirdek ksmnn zerinde yer alan protosferin yrtk ksmlar olduunu savunmu, gnmzde bunlarn Gne zerinde yer alan daha souk blgeler olduu anlalmtr.

Gne Sisteminin Oluumu


18. yzylda Gne Sisteminin nasl olutuu bilimin nemli bir problemiydi ve konuya ilikin ilk ciddi kuram Georges-Louis Leclerc Comte de Buffon (D. 1707-. 1788) gelitirdi ve 44 ciltlik Historie Naturellede (Doa Tarihi, 1749-1778) aklad. Buffona gre, Yer ve dier gezegenler, uzaydan gelen byk bir kuyruklu yldzn, Gnee arpmas sonucunda kopard paralardan meydana geldi ve bu paralar arpmann etkisiyle Gne etrafnda dnmeye baladlar. Gne sisteminin oluumuna ilikin dier bir kuram da 1755de Immanuel Kant (D. 1724-. 1804) tarafndan ortaya atld. Kanta gre balangta sadece kendi etrafnda dnen bir gaz ve toz ktlesi vard. Bu ktle giderek younlat ve dn hz artt. Hz arttka eitli kollar olumaya balad ve zamanla bu kollar ayrlarak her biri bir gezegeni oluturdu. 1796da Laplace bu kuram gelitirdi ve matematikselletirdi. Laplacea gre, Gne sistemi, bir i patlama sonucunda kendi kendine olutu. Gne ok eski zamanda bir novayd; giderek scak bir nebula (gaz bulutu) halini ald. Bu ktle giderek soudu, scakln uzaya datt ve bzlmeye balad. Newton mekanii gereince bzlmeyle birlikte dn hz artt. Giderek yasslat ve sonunda bir tepsi biimini ald; merkezka kuvvetiyle ktle ekimi kuvveti eitlendi. Daha sonra eitli halkalar ve bu halkalardan da gezegenler olumaya balad. Bu kuram daha sonra Kant-Laplace Kuram olarak adlandrlmtr.

F Z K
Mekanik Galileo
Galileonun fizikte baarl almalar yapt konu harekettir ve bu konuda eylemsizlik hareketinin esasn oluturan eylemsizlik ilkesini ilk haliyle ifade edebilmi olmas ok nemlidir. nk bu ifadeyle deiim ve hareket fiziine uzun sre egemen olan niteliksel doa ve fizik anlaynn egemenlii krlm ve niceliksel anlayn n almtr. Galileoya kadar geen srede saduyu fizii egemendi. Bu fizik, grnen dnyann grnen nesnelerindeki grnen deiimlerin aklanmas esasna dayanyordu. nk doada, insan ve hayvan hari, hareket eden her eyin d bir nedenden dolay hareket ettii, rnein atlar ekmezse arabann gitmedii, rzgr savurmadka yapraklarn uumad, gzlenmekteydi. yleyse bu gzlemlerden kacak doal sonu kuvvetsiz hareket olmazd. Galileonun Pisada bulunduu yllarda yazd ve ileri srd grleri bakmndan Aristoteles ve Arkhimedese dayand De Motu (Haraeket zerine) adl almas bu bak asyla kaleme alnmt. vmeli hareket, dolaysyla da serbest dme hareketini inceledii bu almasnda Galileo, zellikle Arkhimedesin svlarn dengesi konusundaki almalarnda yani zgl arlk bilgisinden serbest dme hareketini anlamakta yararlanmaya almtr. Serbest dmede cismin arlnn deil, zgl arlnn nemli olduunu, yani hangi cismin zgl arl daha fazla ise o cismin daha hzl deceini, baka bir deyile hareketin hznn cismin younluuna bal olduuna karar veren Galileo, cismin dme hzn bulmak iin de, cismin younluundan ortamn younluunu karmak gerektiini ileri sryor. Yani:

v1 d1 do1 . rnein, farkl maddelerden x v2 d2 do2

yaplm iki tane 10ar kilogramlk cismi ayn anda braktmz zaman, zgl arlklar farkl olduundan, bunlar ayn anda ya da eit zamanda dmezler. Yine eer biri 10, dieri de 100 kilogramlk ayn maddeden yaplm iki cisim olsa ve bunlar ayn anda braksak zgl arlklar ayn olduu iin ayn anda, yani eit zamanda derler.
159

Uzun zaman bu grlere inan Galileo, Aristotelesin bir sylem haline getirdii bu kuramn yine saduyuya dayanarak almasnn olanaksz olduunu anlamtr. nk saduyuya dayal kavray esas alnacak olursa, rnein Yerin duraan olduu ilkesini reddetmek ve Gnei merkeze almak olanakl grnmemekte, aksine bu durum saduyu iin apak bir gereklik olarak kendisini dikte etmektedir. Bugn dahi Yerin dolandn bildiimiz halde, Gnein doduundan ve battndan sz etmemizin nedeni de budur. Bu sknty apak olarak kavrayan Galileo, dneminde nemli bir gelime kaydetmi olan Gne Merkezli Evren Modelinin etkin hale gelmesi iin mutlaka fizik bir temele kavuturulmasnn gerektiini anlamt. Bu sorunu amak iin incelemelerinde idealletirme ve soyutlamaya bavurmas gerektiine karar veren Galileo, den nesnelere ilikin yasalar saptamak amacyla serbest den cisimlerin dme hareketleriyle ilgilenmi ve baz dnce deneyleri yapmtr. rnein iki nesnenin bolua braklmas ile sanki bunlar birbirleriyle balantlymasna ayn hzla dtklerini gznde canlandran Galileo, varln bildii hava srtnmesi esini bilinli olarak hesaba katmayarak tm nesnelerin ayn hzla dt sonucuna varmtr. Bu soyutlama ve idealizasyona dayal yaklam Galileoyu eylemsizlik ilkesini kefetmeye gtren ilk admdr ve bu admn balangcnda da Sarka Kanununun bulunmas vardr. Pisa Katedralindeki bir ayin esnasnda tesadfen avizenin salnna gz taklan Galileo, avizenin salnmnn nce daha byk bir mesafe kat ettiini, daha sonra giderek bu mesafenin azaldn ve buna bal olarak avizenin hznn da azaldn fark etmitir. Bu gzlemine dayanarak gerekte her salnm iin geen srenin hep ayn olup olmadn dnmeye balayan Galileo, kesin bir sonuca ulaabilmek iin her bir salnmn sresini lmeye karar vermitir. Nabz atn l alarak salnm sresinin her salnm iin ayn olduunu bulmutur. Ulat sonucun doruluundan kesin olarak emin olmak iin Pisa niversitesinde eitli deneyler dzenleyen Galileo, ayn uzunlukta iki ayr ipe asl biri mantar, biri kurun iki sarka alp, her birini 90olik alar altnda salnma brakm ve bunlarn yarm daire izdikten sonra yerlerine dn srelerinin, havann etkisi dikkate alnmamak kouluyla (havann etkisi katlmad iin idealizasyona bavurulmutur) eit olduunu belirlemitir. Bu belirlemesiyle Galileo aslnda, Gne Merkezli Evren Modelinin fizik temelini hazrlamakta nemli bir adm atmtr. Burada sarka ilkesinin nemli bir kazanm saladn, ancak bunun henz yeterli olmadn anlayan Galileo, konuyu eik dzlemde ve ideal koullar altnda incelemeye karar vermitir. Bu konudaki dncelerini de ki Byk Dnya Sistemi zerine Diyalog adl kitabnda, yaymlamtr. Bu kitabnda eylemsizlik ilkesinin ilk yaln Resim 6.21: Galileonun Sarka deneyi anlatmna ulat kurgusal bir deney tasarlamtr: ok przsz bir ekilde yuvarlatlm bir metal top ve ayn ekilde przsz bir eik dzlem olsa ve top bu eik dzlem zerine konulsa ne olur? Top dzlemden aa dzgn olarak artan bir hzla yuvarlanr. Yukar doru yuvarlanabilir mi? lk itme verilmedike yuvarlanmaz. Ancak bu gerekleirse, o zaman da hareketin hz dzgn bir yavalama iinde olacaktr. Peki, top yatay bir dzlem zerine konulur ve her hangi bir yne itilirse ne olacaktr? Topun hzlanma ya da yavalamas iin bir neden olmayacak ve top hareketini dzlemin bittii yere kadar srdrecektir. Bu durumda eer bu dzlem sonsuzsa harekette sonsuza kadar devam edecektir.

Resim 6.22: Galileonun Eik Dzlem Deneyi

Bu son vargsyla Galileo eylemsizlik ilkesini elde etmi oluyor. Bu ilkeye gre; kendi haline braklan cisim, herhangi bir kuvvet etkisinde kalmad srece, durumunu korur, yani hareket halinde ise hareketine, duraan halde ise duraanlna devam eder. Bu ilkenin bulunuu ok byk nem tayor. nk bu ilkeyle Gne Merkezli Evren Modeline, yani Kilisenin doru bulmad Kopernikin gk sistemine yneltilen eletiriler ortadan kalkacaktr. Peki nasl?
160

Aristotelesi kuvvetsiz hareket olmaz sonucuna gtren neden kendi mekaniini, btn hareketlerin bir neden sonucu ortaya ktn, bir cismin eer hareket ilkesini kendinde tamyorsa, sadece ve sadece bir eyin kendisini hareket ettirdii srece hareket edeceini syleyen, ilke zerine kurmu olmasdr. Onun iin Yerin duraanl gibi, bu ilke de saduyu iin apak bir gerekti. kzlerin ektii araba, ya da kreklerin ektii kadrga rnei gz nne alndnda, bu ilke insanlara tartma gerektirmeyecek kadar ak geliyordu. Galileo, gnlk gzlemlere uyan bu Aristotelesi yaklam eylemsizlik ilkesi ile ykmtr. Galileonun ilk dnem almas olan De Motuda, Aristotelesi aamamasnn nedeni de konuya btnyle gzlemsel yaklamasnn yaratt karklktr. Soyutlamaya dayanmayan bu yaklamda cisimlerin temel karakteri ile iinde bulunduklar bir durum olan hareket birbirine kartrlmtr. Balangta ayn yaklam benimsedii iin benzer hataya den Galileo, ikinci dnem almalarnn temelini oluturan idealletirme ya da soyutlama ile bu durumu amay baarm ve cisim hareket halindeyken de dururken de ayndr sonucuna ulamtr. Buna gre, hareket cismin doasnda deiim oluturmaz; sadece, kendisini iinde bulduu bir durumdan ibarettir. Bir noktadan baka bir noktaya geometrik bir geitir; duraanlk da harekete kart baka bir durumdur. Sadece sonsuz bir yavalk derecesidir. yleyse, duraanlk kadar hareket de doaldr. Dolaysyla, bu biimde anlalan bir hareket iin, duraanln gerektirdiinden daha fazla bir neden gerekmez. Sadece hareketin deiiklie uramas iin bir neden gerekir. Cismin hareketli ya da duraan olmasnn fark etmemesi gibi, dnyann da hareketli ya da sabit olmas bir eyi deitirmez.

Resim 6.23: Newton ve Gravitasyonun Kefi

Bu olaanst sonu modern mekaniin douunun ak kant olmakla birlikte, son bir almaya daha ihtiya vardr. Bunu aka gren Galileo, koullarn btn olumsuzluuna karn, bo durmam ve devinim zerine aratrmalarn ieren son byk yaptn ki Yeni Bilim zerine Konumay gizlice yaymlatmtr (1638). Bu kitabnda Galileo den btn cisimlerin ayn ivmeye sahip olduunu gstererek, serbest dmenin sabit ivmeli bir hareket olduunu saptam ve serbest dmede alnan yolun zamann karesiyle orantl olduunu (S=1/2 gt2) gstermitir. Bylece Galileo mekanik konusunu matematikselletirmeyi baarm, dzgn ve sabit ivmeli hareketleri tanmlam ve formllerini vermitir. Onun bu bulular daha sonra Isaac Newton tarafndan dinamiin temelleri haline getirilecektir.

Galileonun fizik ve evren gr hakknda ayrnt iin ki Byk Dnya Sistemi Hakknda Diyalog, (Trkiye Bankas Yaynlar, stanbul 2008) adl kitabn inceleyebilirsiniz.

Isaac Newton
Tarihin en byk bilim adamlarndan biri olan Newton (1642-1727), matematik, fizik ve astronomide gz kamatrc keifler yapm, klasik fizik onunla dorua ulamtr. lk kez Newton fizikte elde edilen baarlarn btn sonularn kapsayan bir kuram oluturmutur. Evrensel ekim kanununun kefi, diferansiyel ve entegral hesabn gelitirilmesi ve Gne nn doasnn aydnlatlmas onun baarlardr. Newton bu almalarn Philosophie Naturalis Principia Mathematica (Doa Felsefesinin Matematiksel lkeleri, 1687) ve Optics (Optik, 1704) adl eserlerinde toplamtr.
161

Newton denilince akla gelebilecek ilk ey ktle ekimidir (gravitasyon) ve ktle ekiminin bulunmas astronomi ve fizik tarihinde bir dnm noktasdr. Newtondan nce Kepler, gezegenlerin hareketlerini aklayan elips yrngeleri ve mesafeler aras bantlar bulmutu. Kepler Yasalar olarak bilim tarihine geen bu bantlar, gezegenlerin hareketlerini kinematiksel olarak, yani salt matematiksel bir biimde baarl olarak aklamaktayd. Ancak bilimsel anlamda Keplerin aklamas gereken bir soru daha vard: Neden gezgenler Gnein etrafnda elips yrngelerde dolanyorlar da, ekip gitmiyorlar? Btnyle yeni fiziin cevaplayabilecei ve o dnemde egemen olan Aristotelesi fizikle aklamann olanakl olmad bu soruya Keplerin cevap vermesi neredeyse olanakszd. Yine de Kepler birka baarsz denemede bulunmu, bilimsel anlatmyla konuyu dinamiksel bakmdan da aklamaya almt. Baarsz denemelerinin birinde Gneten kan ve gezegenleri yrngelerinde hareket ettiren bir gten (anima motrix) sz ediyordu. Bu garip ve bilimsellikten uzak aklama elbette ki bilim topluluklarnca kabul edilmedi ve sorunun doru cevabn bulma almalar devam etti. stelik bu dnemdeki cevap bekleyen tek soru da bu deildi. Ksa bir sre nce Galileonun Aristotelesi evren ve fizik grn ykmas da birok yeni sorun yaratmt. Bilindii gibi, Aristoteles her trl hareketin kuvvetle olanakl olduunu savunmaktayd. Bir cismin hareket edebilmesi iin ona kuvvet uygulanmas gerekiyordu. Nitekim kristal krelere akl olduunu dnd gk cisimlerini de Tanr hareket ettirmekteydi. Dier taraftan Aristotelesin Ay-alt ve Ay-st evren blmlemesinin doru olmad ve kristal krelerin bulunmad anlalnca gk cisimlerinin bolukta nasl hareket ettikleri de bir sorun olmaya balamt. ok daha g sorunlardan birisi de doal hareketin tanmlanmasyd. Aristoteles iin doal hareket dngsel veya embersel hareketti. Galileo ise doal hareketin dorusal hareket olduunu ileri srmt. Bu durumda kapal yrnge hareketinin ivedilikle bir sonuca balanmas gerekiyordu. te ilk kez ktle ekimi kefine dayanarak neden gezegenler Gnein etrafnda dolanyorlar da uzaklap gitmiyorlar? sorusunu doru bir biimde yantlayan Newton olmutur. Newton bulularnn ounu 1665 ylndan balayarak Avrupann nemli ksmn etkileyen Veba salgn dolaysyla iki yl kadar Cambridgeden uzakta yaamak zorunda kald Woolsthropedaki iftlikte gerekletirmitir. Burada bulunduu sralarda zamannn neredeyse tamamn gzlem ve deney yaparak geiren Newton, dalndan yere den elmann dnn gzlemlenmesinden evrensel ekim yasasna ulamasn salayan dnce zincirinin ilk halkasn oluturmutur. Elmann basit bir biimde Yerin merkezine doru ekildiini gzlemleyen Newton, bu d Aya kadar uzatm ve Ayn Yere doru d ivmesi ile bir elma veya bir tan Yere d ivmesi arasndaki banty nasl vereceini tasarlamtr. Buna gre her iki dte gerekleen ivme miktar Ay ve elmann Yerin merkezine uzaklklaryla orantl olmalyd. Hesaplarn buna gre yapan Newton, sonunda nl yasaya ulamay baard: Kuvvet, gezegenin ktlesiyle doru, Gnee olan uzaklnn karesiyle ters orantldr. O halde m m ekim kuvvetinin evrensel ifadesi, F = G. 1 2 2 olmaldr. Bylece Newton, Keplerin nc yasas d yardmyla iki cisim arasnda bulunan ekimi ifade etmeyi baarm ve btn evreni yneten tek bir kanun olduunu kantlamtr. Bundan dolay da bu kanuna evrensel ekim kanunu denmitir. Newton bu kanundan yola karak, Ayn dngsel hareket yapmasna neden olan iki kuvveti eitleyerek Keplerin nc yasasna ulam ve bir gezegenin hareketinin Kepler yasalar uyarnca olutuunu matematiksel olarak kantlamtr. Sonuta Newton, btn gkcisimlerinin, birbirlerini ekmelerine neden olan gl bir ekme kuvvetine sahip olduklar bir evren tasarlamtr. Gne en byk gkcismi olduu iin sistemin merkezindedir ve sisteme egemendir; sistemindeki tm gkcisimlerini, evresinde eliptik yrngeler izleyecek ekilde kendine doru ekmektedir. Bu olaanst kefiyle Newton, sadece gezegen hareketlerinin dinamik ynn zmemi, ayn zamanda, Aristotelesten beri birbirinden bamsz olduu dnlen serbest braklan cisimlerin d ve gezegen hareketleriyle ilgili problemlerin tek bir kuramla zlebileceini de gstermitir. Gerekte Newton, Yere den elma ile gezegenin hareketi arasndaki ilikiyi gstermitir. Newtonun Principia adl kitab gerekte fizikte kuramsal evreye geii temsil eden bir bayapttr. Kendi zamanna kadar bilimde gzlem ve deney aamasnda bir takm kanunlarn elde edilmesiyle yetinilmiti. Newton ise bu kanunlar nda, o bilimin btnnde geerli olan ilkelerin oluturulduu kuramsal evreye ulamay baarm ve fizii aksiyomatik hale getirmitir. Aksiyomatik yapnn ilkeleri mekanik biliminin temellerini oluturan ilkelerdir:
162

1. 2. 3.

Her cisim, zerine uygulanan kuvvetler yoluyla dinginlik ya da dzgn dorusal hareket durumunu deitirmeye zorlanmadka durumunu korur (Eylemsizlik lkesi). Hareket deiimi uygulanan kuvvet ile orantldr ve kuvvetin uyguland ynde olur (F = m.a). Her etkiye, her zaman kart olan eit bir tepki vardr; ya da iki cismin birbiri zerindeki karlkl etkileri her zaman eit ve zt ynldr (Etki-Tepki lkesi).

Newton 1727 ylnda ldnde, gelitirdii bilim anlay ve Parack Kuram, bilim topluluklarnca benimsenmeye ve savunulmaya baland. Kurama ilgi ok bykt. nk olas tm olgularn sadece bu kuramla aklanp aklanamayaca merak ediliyordu. Bu nedenle gelecek 170 yl boyunca kuram, Newton Program ad altnda, olgusal ve kavramsal dzeyde ayrtrld, s, k, gazlar kimyas, elektrik ve manyetizma gibi alanlarda Newton yasalar denendi. Bu denemeler byk oranda baarl olurken bir yandan da kuramn amazlar da belirginleti ve sonunda Newton yasalarnn belli hz ve byklk snrlar iinde geerli olduu ve bu boyutlarn dnda yetersiz kald anlald. Bylece kuramn uygulanamad yerlerde yepyeni kuramlarn ortaya kmas kanlmaz hale geldi, kuantum mekanii, grelilik ve n dalga olduunu savunan dalga kuramlarnn douuna giden yol alm oldu.
Resim 6.24: Yerin Yrnge Hareketi Odanda Gnein bulunduu bir yrngede dolanan bir Yer, eer Gnein ktle ekimi etkisi kalkarsa, yrngeye tanjant biimde (ok ynnde), eylemsizlik ilkesine uygun olarak (v hzyla) hareketine dzgn dorusal olarak devam edecek, rnein bir t sresi sonunda Bye gelecektir. Gzlemlendiinde ise, Gnein ktle ekimi etkisi nedeniyle, Bde deil Cde grlecektir. nk BC mesafesini dmtr. O halde Yer iki kuvvetin etkisi altndadr; dorusal ivme ve dairesel ivme.

Optik ve Elektrik
Modern dneme kadar optik alannda daha ok grme, k ve a bal olaylar aratrlm, bilim insanlar n kayna ve grmenin oluumunun fiziksel analiziyle ilgili problemlerle uramlard. Buna karlk n mahiyeti ve yaylmna ilikin aratrmalar ise daha sonraki dnemlerde, zellikle de 16. ve 17. yzyllarda bilimin gndemine gelmitir. Bu younlama konunun daha ok ayrnt kazanmasna ve n mahiyetinin ne olduunu belirlemeye ynelik tartmalarn yer ald kuramlarn domasna yol amtr. Optiin modern dneminin temel problemleri olan krnm, giriim ve fotoelektrik olay da bu kuramlarla yakndan ilikilidir ve bu dnem optik tartmalar iki temel kuram balamnda gelime gstermitir: parack ve dalga. Bugn iin fiziksel optik ad verilen optiin aadaki temel ilkeleri de bu dnemde belirlenmitir: Ik, homojen bir uzayda, sabit bir hzla ve dorusal izgilerde yaylr. Farkl younluklu iki ortam arasndaki snrda krlmaya urar. Verilen bir ortam ifti iin, krlma indeksi her bir renk iin farkldr. ok dar aralklardan veya nesnelerin kenarlarndan geerken krnma urar. 5. Uzay ve zaman ierisinde bir periyodiklik gsterir. 6. Periyodiklik geometrik izimlerle gsterilebilir. Bu alt zellik btn fiziksel optik olgularnn ortak zelliidir ve matematiksel ve deneysel olarak elde edilmilerdir. Ik nlarnn btnyle dorusal izgiler boyunca yol aldn belirten birinci kuraln oluturulmasna ynelik almalar, genel optik tarihi kadar eski olmakla birlikte, n krlmasna ynelik belirlemenin yer ald ikinci kuraln tam ve kesin bulunuu 17. yzylda Snell tarafndan gerekletirilmitir.
163

1. 2. 3. 4.

Resim 6.25: Snell kanununun

Willebrord van Roijen Snell (1580-1626), 1621 ylnda, bugnk haliyle krlma kanunundan farkl olmakla birlikte, kendi adn tayan krlma kanununu tam formle etmeyi baarmtr. Buna gre, havadan geerek ii suyla dolu bir kabn zerine den bir k nnn, krldktan sonra izledii yol, sini sinBCF AF CB CA = = = = a Sabit. orijinal yola sabit bir oran tar: sinr sinACF AF CA CB Snellin Krlma Kanununu bulmas optiin yeni evresinin balangc olmutur. Bu tarihten sonra yaplan almalar daha ok n niteliini deneysel olarak anlama abasna dnecektir. Bu abay gsterenlerin banda Grimaldi gelmektedir.

Francesco Maria Grimaldi


Bir matematiki olmakla birlikte, baarl bir gzlemci de olan Grimaldi (D.1618- .1663), optik konusundaki gzlem sonularn ve speklatif aklamalarn Physico-Mathesis de Lumine, Coloribus et Iride (Bologna 1665) adl almasnda toplamtr. Orta a geleneksel yaps balamnda bir Giri ve iki Blm halinde dzenlenmi olan almann Giri blmnde k hakknda genel deerlendirmelerde bulunur ve doasnn byk bir giz ierdiini vurgular. Pek ok filozofun uzun tartmalarla n muammal ve gizemli doasn aydnlatmaya altn belirtir. Bu durumun n doasn aklamann ne denli g olduunu gsteren ak bir delil olduunu ileri sren Grimaldi, dolaysyla bu konuda aslnda yeterince bir ey bilinmediini sylemenin drstlk ve anlamsz byk kelimeler kullanmann da sahtekrlk olacan savunur.

Resim 6.26: Grimaldinin Krnm Deneyi

Konunun zorluunu kavram ve nemli ekincelerle ie balam olduu anlalan Grimaldi, Birinci Kitapta kendisi k kayna olan nesnelere ilikin baz fikirlerin tartlmasn yapmakta ve bunlar aklamaya ynelik yeni deneyler zerinde durmaktadr. Bu balamda problemler altm balk halinde ele alnmtr ve bunlardan bazlar renklere ilikindir. Ayn zamanda renk balamnda tartlan bir dier konu da gkkuann oluumudur. kinci Kitapta ise temel tartma ilineksel k kaynaklarna ilikin Aristotelesi gelenek balamnda ortaya konulmu olan dnceler ele alnmtr. Birinci Kitaptan farkl olarak alt balk halinde ele alnan problem alanlarndan birisi yine asl renkler ve bu renklere ilikin genel kabul gren dncelerdir. In dorusal yayldna inanan ve bunu kantlamaya ynelik deneyler yapan Grimaldi, bu deneylerinden birinde, ilk kez n krnmn gzlemlemi ve bilinenin aksine, k nlarn n dorusal yaylm kuralna aykr bir biimde, engellerin kenarlarndan aabildiine dikkat ekmitir. Ik tarihindeki birka nemli andan birini oluturan bu deneyin ayrnts yledir: Grimaldi, karanlk bir odaya kk bir delikten Gne nn girmesini salyor ve odann ierisindeki k huzmesinin ortasna opak bir nesne yerletiriyor. Ardndan nesnenin glgesini bir perde zerine dryor ve oluan glgeyi dikkatlice gzlemlemeye balyor (Resim 6. 26). lk dikkatini eken glgenin, iki taraftan renkli eritlerce snrlanm olmasdr.

Resim 6.27: Grimaldinin Giriim deneyi

164

Grimaldi bu nemli gzleminin ardndan, birincisinden biim itibariyle farkl, ancak esas itibariyle ayn amaca ynelik ikinci bir deney daha dzenlemitir. Bu deneyin kantlamak istedii de, yine k nlarnn dorusal yayld dncesidir. Grimaldi bu deneyinde, bir k kaynandan kan k konisini ayn dzlemde bulunan ve birbirlerinden belirli bir uzaklkta yer alan iki yuvarlak aralktan geirmi ve bir perde zerine drmtr. Ortaya kan aydnlk alan dikkatlice gzlemlediinde, Grimaldi, klarn dorusal yayld sayltsna dayanarak oluturaca aydnlk blgenin dndnden daha fazla olduunu ve aydnlk ksmn parlaklnn yeinliinin de homojen olmadn fark etmitir (Resim 6.27). Bu gzlemi ve daha nce gzlemlemi olduu glgelerin iindeki saaklanmalar, onun klarn dorusal yayld konusunda kukuya dmesine yol amtr. Grimaldi, gzlemlerden elde ettii sonulardan daha ileri karmlar yapmaya koyulduktan ksa bir sre sonra, bu gzlemlerin ancak n dalga benzeri bir ak hareketi olarak kabul edildiinde kolayca anlaml hale gelebilecei dncesine ulamtr. Bu dncesini anlamlandrabilmek iin bir tan suya atldnda oluan dairesel yaylmla, opak nesnelerin glgeleri etrafnda grnen eritleri karlatrma yoluna giden Grimaldi, sonuta, n doasnn, tpk suda olduu gibi dalga biiminde bir aktan ibaret olduuna ve bu akn sonsuz bir hzla saydam ortam boyunca yayldna karar vermitir. Bu sonu ilk kez n dalga olabilecei dncesinin aka ileri srlmesi olduundan byk bir neme sahiptir.

Ole Rmer ve Ik Hz lm
Grimaldinin gzlemleri n uzun yllar boyunca sonsuz bir hza sahip olduu egemen dncesinin doru olup olmad konusunda, baka bir deyile n hzn aratrmaya gereksinim olduunu ortaya koymutur. Bu gereksinimin farkna varan bilim adamlarndan birisi Rmerdir (1644-1710). 1676 ylnda Jpiterin uydularndan yararlanmak yoluyla bir deney gerekletiren Rmer, Jpiterin ay olan Ionun tutulmalarn gzlemlemi ve gelecek tutulmay nceden kestirmesini salayacak bir model gelitirmitir. Bir yldan daha uzun bir sre yapt gzlem sonucunda, bu tutulmalarn zamanndaki deiim dizisinin yaklak 16,6 dakika olduunu belirlemeyi baarmtr. Jpiterin en iteki uydusu yaklak 42 saat 30 dakikada tam bir dolanm gerekletirmekte ve her dolanmda bir kez tutulma olmaktadr. Gzlemlerini srdren Rmer, uydunun dolanm periyodunun uzadn ve bir sonraki tutulmann dierinden daha ge bir zamanda gerekletiini fark etmitir. Bu gecikmenin Yerin kendi yrngesi boyunca gezegenden uzaklamas ve yaknlamasndan kaynaklandn anlaynca da, bu srenin, n Yerin yrnge apn kat etmesi iin gereken zaman (2 astronomik birim) olduu sonucuna ulamtr. Bu sonu, gerek deerler gz nne alndnda, %10-25lik bir hatay iermesine karn, yine de Gne Merkezli Sistemi destekleyen bir keiftir. nk buna gre Yer gezegene yaklatnda tutulmann daha erken, uzaklatnda ise daha ge gerekletii aa kmaktadr ve bu gzleminden Rmer, doru bir akl yrtmeyle, n hznn sonsuz olmad sonucuna ulamtr. Buradan hareketle n Yerin yrnge yarapn yaklak 11 dakikada kat ettiini hesaplayarak, n olas hzn yaklak 193.120 km/saniye veya 120.000 mil/saniye olarak bulmutur. Bu ilk k hz lmdr (1676).

Christian Huygens ve In Kresel Yaylm


Ik nlarnn snrl bir hz ile hareket ettiklerinin bulunmas, n doasna ilikin almalarn ynn ve ivmesini deitirmitir. Her eyden nce, bu dnemde yaplan gzlemler artk n iinde bulunduu koulara gre deien bir hznn olduunu ortaya koymutur. Bu kavrayn asl nemli yn, bu dncenin Huygens (D. 1629-. 1695) tarafndan n dalga biiminde hareket ettii savyla btnsel bir aklamaya dntrlm olmasdr. Huygens, Fransada bulunduu ve Acadmie des Sciencesde (Bilimler Akademisi) alt yllarda hazrlad Trait de la Lumire (Ik zerine nceleme, 1690) adl almasn yaymlamtr. almasnn birinci blmnde, n yaylmna ilikin zgn dncelerini aklayan Huygense gre, noktasal kaynaktan kan bir dalgann, herhangi bir anda ulat konumda, yani dalga snrnda o konumdaki paracklarn her biri de derhal kresel dalgacklar yayarlar. yleyse bir dalga snr zerindeki her bir nokta elementer bir baka dalgann merkezini oluturmaktadr.
165

Resim 6.28: Huygense gre In Kresel Yaylm

Huygens lkesi olarak optik tarihine geen bu belirleme ekil yardmyla daha anlalr duruma sokulabilir (Resim 28). Buna gre DCF, A kl merkezinden kan bir dalga ise DCF kresi iinde kapsanan paracklardan biri olan B parac da kendi tekil dalgasn oluturacaktr ve KCL dalgas da, AB boyunca izilen dorultuda DCF dalgasna, yalnzca C blgesinde deecektir. Benzer ekilde DCF kresinin, bb, dd, vs. gibi doru paracklar da kendi dalgalarn oluturacaklardr. Ancak bu dalgalar DCF dalgasna oranla daha zayf olurlar ve DCF dalgas da, A noktasndan balayan hareketin belirli bir zaman diliminde ulat uzaklka belirlenir. Burada ksaca anlatlan, bir noktadan kan dalgann o noktadan izilen dorularca snrlanmakta ve bu dorular boyunca yaylmakta olduudur. Demek ki nlar kaynandan kresel olarak kmakta ve dorusal olarak yaylmaktadr. Yaylm esir araclyla gereklemektedir, fakat bo uzaydakinden daha yava olarak. Bu son derece nemli belirlemelerinin ardndan Huygens, ek bir aklamada daha bulunmu ve artk n yansma ve krlmas da dahil olmak zere, tm zelliklerini bu k modeline gre aklayacan ileri srmtr. Bu btnyle doru bir tavrdr ve eer n doas hakknda kesin sonuca ulalmak isteniyorsa bunun yaplmas bir zorunluluktur. nk n yaylm ok uzun yllar boyunca ele alnm ve nemli lde bilgi birikimine ulalmtr. Bu birikim k nlarnn doru izgiler boyunca yayld konusunda bir uzlamann domasna yol amtr. Buna aykr bir sav temele alacak olan her kuramn mutlaka a ilikin btn zellikleri, deneysel ve matematiksel olarak aklamak durumundadr. Hatta yukarda ele aldmz Grimaldinin tamamen doru bir biimde gerekletirdii krnm ve giriim gzlemlerine karn, etkili olamamasnn bir nedeni de bu ayrnt bilgisine sahip olmamasdr.

Siz de n doasnn ne olduunu aratrabilirsiniz.

Rengin Doas ve Isaac Newton


In dalga nitelikli olabileceine ynelik bu ilk keifler, Newton tarafndan beklenmedik bir biimde kesintiye uratlm ve n doasnn tam anlamyla aklanmas iin gerekli olan sistemli, tutarl ve matematiksel temele dayal yeni bir k tasarm ileri srlmtr. Optik tarihine n parack modeli olarak geen bu anlayn esasn parack ve boluk kavramlar oluturmaktadr. Dolaysyla Newton k ve a bal olgular btnyle bu anlaya uygun olarak aklam Newtonun optik aratrmalarna ilikin ilk ayrntlar 1672 ylnda, Royal Societynin sekreteri Henry Oldenburga yazd bir mektupta renmekteyiz. Daha sonra dernein yayn organ olan Philosophical Transactionsda (Felsefi Etkinlikler) yaymlanan bu mektubunda Newton, rengin doasn anlamak iin dzenledii karanlk oda deneylerinin sonularn aklamtr:

Resim 6.29: Newtonun Renk Deneyi

Kresel biimli olanlarn dndaki optik camlarn yaplmasyla uratm, 1666 ylnn balarnda size verdiim sz yerine getirmek iin, resmiyeti daha fazla uzatmadan aklama yapacam. Ben renk olgusunu incelemekte kullandm bir gen prizma temin ettim ve karanlk bir oda meydana getirdim.
166

Penceresine de uygun miktarda Gne nn girmesine izin verecek kk bir delik atm. Deliin giriine, kar duvarn zerine kracak bir prizma yerletirdim. lk nce meydana gelmi olan canl ve youn renkleri izlemek ok sevindiriciydi; fakat sonradan daha dikkatli baktmda, bunlar dikdrtgen (oblong) bir biimde grmek beni artt. nk bilinen krlma kanunlarna gre, ben daire oluacan umuyordum. Newton aslnda n prizmadan getikten sonra renkleri oluturacan biliyor, ancak renklerin oluturduu grnm onun iin beklenmedik bir durum niteliinde. nk panjurdaki delik yuvarlak olduu iin, gemi deneyimlere gre, renklerin de yuvarlak bir grnt oluturmas gerekli. Oysa grnt yukarda da belirtildii zere dikdrtgen olarak gereklemi. Newton bu grntnn nedenini aratryor, birok geersiz belirlemenin sonunda ortaya kan bu yaylmn uzaklkla doru orantl olduu sonucuna gidiyor. Aslnda dalmn nedenini tam olarak belirleyemiyor. Ancak saf Gne nn btn gkkua renklerini ierdiinden kesinlikle emin oluyor ve deney sonucunu u ekilde formle ediyor: Gne farkl renklerden oluur ve her renk belirli bir ayla prizmada krlr. Dier bir deyile, Gne farkl krlma niteliklerine sahip nlardan oluur. Bu karmlar aka renk ve krlabilirlik gibi iki olguyu birbirine balamaktadr.
Resim 6.30: Newtonun Prizma Deneyi

Newton daha sonra bu belirlemelerinin ileri sonularn elde etmek iin, almasn ayrntlandrmay srdrerek, yle bir dnce gelitiriyor: Eer bu balant doruysa, o zaman belirli bir rengin prizmadan geirildiinde, o rengin belirleyici asyla n demeti sapacak, fakat dier renkler aa kmayacaktr. Dzenledii deneyde ortaya kan renk tayfndaki tek bir rengi dierlerinden ayrmay baaran Newton, ayrd rengi ikinci bir prizmadan geirmi ve bekledii gibi n demeti krlmaya uram, fakat ayrmamtr. Bylece farkl renklerin krlma miktarlarnn birbirinden farkl olduunu kefeden Newton, deneyin kendisi asndan tad nemi vurgulamak iin ona experimentum crucis (kritik [can alc] deney) adn vermitir.
Resim 6.31: Newtonun Tek Bir Renge Ilikin Krlma Aklamas

Newtonun bu deneyi dzenlemekteki amac, aslnda Aristotelesin deiim kuramnn geersiz olduunu gstermektir. Bu kurama gre renkler beyaz n deiimiyle ortaya kar. Eer bu kuram doruysa prizmaya gnderilen trde k yani tek renk, tekrar deiime urayacak ve sonuta da btn renkler olmasa bile, rnein krmzysa, krmz sonras renkleri aa karacaktr.

Resim 6.32: Newtonun Beyaz Iktan Renkleri ve Renklerden De Beyaz Elde Etmesi

te Newton yapt ikinci deneyiyle bu kuramn doru olmadn, nk prizmaya gnderilen tek rengin krldn ancak yine sadece krmz rengin olutuunu kantlam oluyor Newton sonucu yle zetliyor: Doada gerekte beyaz k ve iinde de renkler bulunmaktadr. Prizma renkleri retmemekte, sadece ayrtrmaktadr. Bu nedenle ayrm renk tekrar ayrmamaktadr.
167

Bu sonu deiim kuramnn geersizliini gstermek iin yeterli olsa da Newton, kendi grlerini bir kuram haline getirecek son bir deney daha dzenlemeye karar veriyor, daha nce renkleri elde ettii deney dzeneindeki tayfn nne ince kenarl bir mercek yerletiriyor ve bylece renkleri bir noktada odaklyor. O noktada tekrar beyaz k elde ediyor. Bu prizmadan geiriyor, tekrar renkler aa kyor, ancak ters bir biimde, yani krmz altta, mor stte olacak ekilde. Bylece Newton beyaz ktan renkleri ve renklerden de beyaz elde etmi oluyor. Bu deney hem Deiim Kuramn geersizletirmi, hem de Newtonun kuramnn yeni bir k ve renk kuram olarak kabul edilmesini salamtr. Newtonun oluturduu bu renk kuramnn nemli bir yn de, matematiksel bir temele dayanmasdr. nk prizmada renkler belirli bir ayla krlyorlar. Dolaysyla her rengin belirli bir krlma derecesi, as var. Bylece her renk belirli bir nicelikle badatrlm oluyor. Oysa deiim kuramnn byle bir zellii yok. Btn bu deneysel almalarnn sonucunda Newton, kendisinin k tasarmn yle oluturmutur: Ik, kl nesnelerden kan paracklarndan oluur ve k nlar dorusal izgiler boyunca yaylrlar. Ik paracklar tamamen mekanik ilkelere baldr ve kat nesnelerle karlatklarnda bklrler. Doada gerekte btn renklerin bileiminden oluan beyaz k [Gne ] bulunmaktadr.

Newtonun ulat bu sonular, 19. yzyla kadar etkin olacak ve n doasnn parack olduunu savunan Parack Kuramnn temelini oluturacaktr.

Ik ve renk hakknda ayrnt iin Hseyin Gazi Topdemirin In yks, (TBTAK, Ankara 2007) adl kitabn inceleyebilirsiniz.

CORAFYA
Rnesansta ve sonrasnda yaplan keifler corafya bilimini gelitirdi. zellikle kartografik ve topografik bilgilerin artmasyla corafya tannan bir bilim dal oldu. 1500l yllarn sonu ile 1600l yllarn banda corafya terimi uzak yerlerin, kylarn, limanlarn vb. betimlenmesi anlamnda kullanlyor ve matematik ve astronomiden yardm alyordu. Bu dnemde nemli lkeleri tantan baz corafya eserleri yazld. zellikle ngilizler smrgecilie nem veriyorlar ve konuya ilikin eitli yazlar birbirini izliyordu. Richard Hakluyt (D. 1552/53-. 1616) tm ngiliz keiflerini bir araya toplayan ve yeni kolonileri tevik eden bir kitap hazrlad ve corafya terimini harita zerindeki yerler olarak kulland. Sonraki dnemlerde corafya terimi ierisine iklim, nfus, insan, ekonomi vb. de girdi. Jean Bodin (1530-1596) tarih, yaam ve corafi evre arasndaki ilikileri zellikle vurgulad. Bylece Ortaa boyunca din kitaplar ierisinde yer alan corafya ayr bir alan olarak ortaya kmaya balad. Corafyaya dier bir katk da Bernhardus Varenius (D. 1622-. 1650) tarafndan yapld. Varenius, Genel Corafya (1650) adl eserinde corafyay tanmlad ve terminolojik adan katkda bulundu. Varenius corafyay teolojiden ayrd ve dnyayla ilgili olarak ele ald ve modern corafyay kurdu. Corafyann bilim olarak ortaya knda Immanuel Kantn (D. 1716-. 1804) da katks vardr. Kant 1756-1796 yllarnda corafya dersleri verdi. Corafyay teolojiden kesin olarak ayran ve corafya ile felsefe arasndaki bantlar aratran Kant, dnyaya 1) matematiksel (ekilsel), 2) siyasal (ynetimsel), 3) fiziksel olmak zere ekilde yaklalacan ileri srd. Bunlarn ierisinde fiziksel corafyaya nem veren Kanta gre corafya yeryznn fiziki tasviri, dnya hakkndaki bilgimizin ilk ksmdr. Kantn bu bak as Alexander Von Humbolt (D. 1769-. 1859) ve Carl Ritter (D. 1779-. 1859) tarafndan corafyaya uyguland ve corafya tam bir bilim haline geldi. Asl ilgisi botanik olan ve kaptan James Cookun seyahatine de katlm olan Humbolt, corafyada bilimsel ve niceliksel yntemi gelitirdi ve bitki corafyasnn kurucusu oldu. Modern corafyann kurucularndan olan Ritter de, insan ve doann birliini vurgulayan bir yaklamla corafyay yeryznn incelenmesi olarak tanmlad ve corafyay tarihle birliktelii iinde dnd.
168

Humbolt ve Ritterin bu almalaryla corafyada klasik dnem kapand ve modern dnem balad. 1821de Pariste ilk dernek kuruldu (Corafya Dernei). Bunu Berlinde ve Londrada kurulan corafya dernekleri izledi. 1888de ise Amerikada Ulusal Corafya Dernei (National Geographic Society) kuruldu. 1922 ylnda da Uluslararas Corafya Dernei (IGU) faaliyete geti.

BYOLOJ
XVII. yzyl, tm bilimlerde olduu gibi, biyolojide de nemli gelimelerin olduu bir dnemdir. 1600l yllarn banda icat edilen mikroskop, biyoloji bilimini kkten deitirdi ve yeni kuramlarn gelitirilmesini salad. ki tr mikroskop vardr: 1. Bileik mikroskop. 2. Basit mikroskop. Mikroskopta kullanlan yaknsak mercekler, Grekler ve Ortaa Mslmanlar tarafndan bilinmekteydi. Ancak bileik mikroskop 1590lara kadar bilinmiyordu. Yaknsak merceklerin bir bileiminden oluan bileik mikroskopta iki lens bulunur. Ana mercek nesneyi bytr ve gz mercei de bytlm grnty daha da bytr. Basit mikroskopta ise tek mercek bulunur ve nesneyi bytmeye yarar. Bileik mikroskobun ne zaman kefedildii kesin olmamakla birlikte, Jacharias Jansen tarafndan bulunduu kabul edilir. Jansenin, mikroskobu, 45 cm uzunluunda ve 5 cm apnda bir tpten, bir ift dbkey ve bir ift ibkey mercekten, nesnenin zerine konulduu camdan (lam) olumaktayd.

Resim 6.33: Basit Mikroskop

Bileik mikroskobu bilimsel amala kullanan ilk kii ise Galileodur. Bu konudaki ifadesi yledir: Bu tp kullanarak bir koyun kadar byk grnen sinekleri inceledim ve rendim ki tamamen kllarla kapllar. Ayaklarnda, yere ters bile dursa, bir camn boluklarna batrarak zerinde durmalarn ve yrmelerini salayan sivri ulu ineler var. 1625 ylnda John Faber, bu yeni buluun adn koyar ve yle syler; Teleskop modelinden sonra bu bulua mikroskop demeyi dndm. nk ok kk nesnelerin grntlerini alglamamz salyor. Bilimsel gzlem arac olarak mikroskobun yaygn kullanm 1665li yllara denk gelir. Mikroskop yardmyla ilk kez Robert Hook (D. 1635-. 1703) bitkilerin hcrelerden olutuunu bulmutur. Hook, mikroskopla yapt gzlemleri Micrographia adl yaptnda verir. Eserde Hook tarafnda izilen 57 ilgin grnt vardr. Hook, ilk kez bir sinein gzn, arnn inesini, bit ve pirenin anatomisini, ku tynn yapsn gzler nne sermitir. Hook ayrca bu eserinde hcre szcn kullanm ve hcreyi ii bo odacklar olarak tanmlamtr. Hcre almalar mikroskoplarn gelimesiyle XIX. yzylda ilerledi ve Hcre Kuram kuruldu. Bu konularda Marcello Malpighi (1628-1694), Antonio von Leeuwenhoek (16321723) ve Jan Swammerdam (1637-1680) ara trmalar yapmtr. Malpighi, mikroskopla anatomi almalarn balatm, bbrek, dil, deri, akcier gibi organlarn dokularn mikroskopla incelemitir. Leeuwenhoek ise 1674 ylnda, sar renkli amurlu su damlasn incelemi ve tek hcreli canllar bulmutur. Bylece bakteri dnyasn kefeden Leeuwenhoek, bunlarn soyaacn karmtr. Swammerdam ise mikroskop ile yapt gzlemler sonucunda, bceklerin de insanlar gibi evrim geirdiklerini ve gerekli organlar gelitirdiklerini bulmu ve bceklerin dier st snf hayvanlarda olduu gibi karmak bir anatomiye sahip olduklarn ve blnerek oaldklarn gstermitir.
Resim 6.34: Bileik Mikroskop

169

TEKNOLOJ
Teleskop
17. yzyldan sonra astronominin gelimesi byk lde teleskopun geliimine bal kalmtr. Teleskop, gkyznde o tarihe dikkat edilmemi olgular ortaya karm ve Yer Merkezli sisteme bal olanlarla Gne Merkezli sistemi kabul edenler arasndaki ekimeyi neredeyse sonlandrmtr. Teleskopun icat tarihi beli olmamakla birlikte, saydam ukur veya tmsek camlarn bytme ve kltme zellikleri ok eskiden beri bilinmekteydi. Ancak bugnk anlamda merceklerin ortaya k 13. yzyla rastlar. Gzlem borusu denilen aralarla yaplan gzlemler ok eski tarihlere kadar gitmektedir. Bu trden aralarn M.. 1100lerde inde kullanld bilinmektedir. Ancak gzlem borusunda grnty byltmek, yaknlatrmak ya da daha net hale getirmek iin herhangi bir mercek ya da benzeri bir ey bulunmamaktadr. Bu ara yandaki resimde grld zere kaide zerine oturtulmu bir borudan ibaret olup, gzn dikkatini belli bir noktada toplayarak o blgenin daha net olarak alglamasn salamak iin kullanlmaktayd. Elle tutularak gzlem yapmakta kullanlan dier bir modeli de bulunmaktayd. Ancak her iki modelin de bugnk anlamda teleskopla bir ilgisi yoktur.

Resim 6.35: Gzlem Borusu

Dier taraftan bilim tarihi aratrmalar 1450lerden itibaren teleskop yapmak iin bilgi ve malzemenin mevcut olduunu gstermektedir. Ancak ilk teleskopun kimin tarafndan yapld bilinmemektedir. 1604te Zacharias Jansen (yaklak 1580-1638), 1608de Hans Lippershey (D. 1570-. 1619) ve yine 1608de Jacop Metius (D. 1571-. 1635) tarafndan mstakil olarak yapld sanlmaktadr. Ayrca 1590larda talyan doa filozofu Giambattista della Porta (D. 1534/5-. 1615) tarafndan yaplm bir modelinden de sz edilmektedir. Dier taraftan, 1570lerde Leonard Diggest (D. 1520-. 1573) ve olu Thomas Diggest (D. 1546-. 1593) tarafndan ngilterede ince kenarl mercek ve aynadan oluan bir aracn yapld da bilinmektedir. Dier taraftan 1574lerde Osmanllarda teleskopa benzer bir aletin dnemin nemli astronomu Takyddn tarafndan kullanldna ilikin bilgiler de vardr. Takyddn Kitb Nr-i Hadaka el-Ebsr ve Nr-i Hadka el-Enzr (Gz ve Bak Bahelerinin I zerine Kitap) adl eserinde Ben uzakta bulunmalar nedeniyle grlemeyen [gzden gizlenmi olan] eyay en ince ayrntlaryla gsterebilen ve ortalama uzaklkta bulunan gemilerin yelkenlerini bir ucundan tek bir gzle baktnzda grebileceiniz bir billur [mercek] yaptm demektedir. Bu aklamalara dayanarak Takyddnin Galileo ve Newton gibi kendisine bir teleskop yaptn sylemek olanakl grnmektedir. Bu doru ise, o zaman Takyddnin Batllardan nce teleskop yapt sylenebilir. Dier taraftan batl kaynaklara ve kaytlara gre teleskopun mucidi Lippersheydir. States Generalda (15. yzyldan 1796ya kadar Hollandann Yasama Meclisi) 2 Ekim 1608de Lippersheyin teleskop iin patent mracaat grlm, Lippersheye patent ve para dl verilmi ve ondan her iki gz ile kullanlabilecek ekilde aleti gelitirilmesi istenmitir. Lippershey 15 Aralkta bunu baarm ve tekrar ayn meclis tarafndan para dlne layk grlmtr. Metiusun patent bavurusu ise 17 Ekim 1608di. Lippersheyin yapt teleskop, bir tp ierisinde yer alan ince ve kaln kenarl merceklerden oluuyordu.Alet bir objeyi ya da drt kez bytmekteydi.
170

Resim 6.36: Keplere gre teleskopta grnt oluumu

1609 yl sonlarna doru Londrada retilmeye balanan teleskoptan Galileo haberdar olur ve yaklak sekiz kez bytebilen kendi teleskobunu yapar ve ilk defa astronomik amal olarak kullanlr. Teleskop szcnn ilk kullanan ise Julius Caesar Largalladr (D. 1576-. 1624). Kepler ise teleskobun optik ilkelerini aklam, ayrca iki yaknsak mercekli ve dbkey oklerli bir teleskop gelitirmitir. Keplerin nerdii bu teleskopu Gne lekelerini gzlemlemek iin Scheiner kullanmtr. Scheiner, ayn zamanda teleskopu birka kiinin ayn anda kullanmasna olanak tanyan helyoskopu gelitirmitir. Bu arala, Gneten gelen nlar karanlk bir odada teleskoptan geiriliyor ve oluan grnt beyaz bir yzeye aktarlyordu. O dnemde yaplan ilk teleskoplarn optik kusurlar olduka oktu. Odak uzunluundan oluan kusurlar gidermek iin bir sre sonra merceklerin ap bytld. Bu yzden 1640larn balarnda uzunluu 4,5-6 metreye kadar kan byk teleskoplar yaplmaya baland. 1656da Christian Huygens 7 metre uzunluunda ve 100 kez bytebilen bir teleskop yapt. 1672de Cassini yaklak 12 metrelik, 1684de 30 ve 40 metrelik teleskoplarla Satrnn halkalarn kefetti. 1722de de Bradley odak uzunluu 63 metrelik bir teleskopla Vensn apn lt. Ancak teleskoplarn bu ekilde bymesiyle gr alan snrlanmaktayd. Bu yzden etki alan daha yksek mercekler yaplmaya baland. Teleskopa nc bir dbkey mercek eklendi ve gr alan geniletildi.

Resim 6.37: ki paral Teleskop

1670lerde John Hevel 42 metrelik bir teleskop ina etti. Ancak bu uzun teleskoplar gzlemler iin elverili deildi. Lensleri ayn hizada tutmak olduka zordu ve rzgr teleskopun eilmesine neden oluyordu. Bu nedenle 1675lerin sonlarnda lensler dner eklemler yardmyla bir direk veya bina zerine oturtuldu ve bir sicim yardmyla hedeflendi. Ancak bu da ie yaramad ve kk bir ayak zerinde bileik, iki paral teleskoplar yaplmaya baland.

Resim 6.38: Newtonun Teleskopunun emas

1730larn balarnda ise grme gc daha fazla olan aynal teleskoplara geildi. Bu teleskoplarda teleskopik etki bir grup mercek ve aynalarla salanmaktayd. Teleskoplar astronomide bir devrim yaratmtr. 17. yzyldan sonra bu optik aracn kullanmyla gzlemsel astronomi ok gelimi ve yeni keifler yaplmtr. Teleskop yapmnda kaydedilen gelimeler sonucunda hzla ve ok sayda gzlemevi kurulmutur.

Siz de teleskopun tarihini aratrabilirsiniz.

Termometre
Bugnk anlamda ilk termometreyi (sler) 1592de Galileo gelitirmitir. Bu termometre bir blmeye hapsedilmi havann snnca genlemesi ve bir su stununu itelemesi esasna dayanmaktayd. Yaklak bir yumurta byklnde bir haznesi ve bu hazneye tutturulmu yaklak bir kar uzunluundaki bir ubuktan oluan termometreyi Galileo scak ve souk dereceleri belirlemek iin kullanmtr. Galileonun yapt termometre, ilk defa insan vcudunun ssn lebilecek biime arkada Sanctorius tarafndan getirilmi ve klinik amal olarak kullanlmtr (1612). 1620de ise Francis Bacon, Galileonun termometresine sy ve atmosferik basnc gsteren bir gsterge izelgesi eklemitir.
171

1672de Otto von Guericke deiik bir hava termometresi yapmtr. Bu ara hava ieren bir bakr kreden ve iinde alkol bulunan U eklinde bir borudan oluuyordu. Kre ierisindeki hava genletiinde alkol U eklindeki tpnn iinde ykseliyor, tersi durumda alalyordu. 1688de ise Amontons, scakln evreleyen havann genlemesiyle deil de ykselen basnla lld ve atmosferik basn dalgalanmalarnn dzenli olarak dzeltildii bir hava termometresi gelitirdi. 1632de ise Jean Rey (D. 1582-. 1645) havann genlemesi yerine havasz ortamda svnn genlemesi esasna dayal ilk sv termometreyi yapt. Rey bu termometresinde s indeksi olarak suyun genlemesinden yaralanyordu. Floransada Grand Dk Ferdinand II su yerine alkol kulland baka bir termometre gelitirdi ve bu termometre Floransa Akademisinde dzenli olarak kullanldndan ksa srede Floransa Termometresi adyla yaygnlat. lk termometrik gsterge izelgesi belirleyen ve anason yann donma noktasn sabit nokta olarak neren ise Boyledur. 1669da ise Fabri, k ve yaz scakln iki u scaklk derecesi olarak kullanmtr. Dalenc ise suyun donma noktasn ve bitkisel yan kaynama noktasn sabit noktalar olarak nermi, 1693-1694 ylnda ise Renaldini suyun donma ve kaynama noktasn u noktalar olarak belirleyerek, bu ikisi arasn eit paralara blmtr. 1714de ise Fahrenheit kendi adyla anlan bir termometre yapm ve cva kullanmtr. Fahrenheit suyun zlmesini esas alarak, mutlak scak ve mutlak souk noktalarn belirlemitir. 1730 ylnda ise Reamur suyun kaynama ve donma noktalar arasn 80 dereceye blmtr. 100 derecelik gsterge izelgesi ise 1742de Celcius tarafndan nerilmi, suyun kaynamasn 100 derece ve suyun donmasn 0 derece olarak belirlemi ve bu ikisi arasn eit paralara blmtr.

Barometre
Uzun yllar doada boluun olamayacana inanld ve bu inancn gerei olarak havann bittii yerde suyun balad dnld. Galileo ise 1638de doann boluktan nefretinin bir snrnn olduunu, zira bir emme pompasnn, suyu yaklak 9,75 metreden daha yukar karamadn belirledi. 1644 ylnda Galileonun rencisi Torricelli (D. 1608-. 1647) su yerine sudan 14 kat daha ar olan cvay koydu. Ona gre cvann ykseklii suyun yksekliinin 1/14ne denk gelmeliydi. Torricelli deneyinde, suyun 9,75 metrelik yksekliine karlk civann 76 santimetre ykseklie ktn ve bunun zerinde bir miktar boluun kaldn grd. Cva tpte belli bir dzeye iniyordu. Torricelli yaklak iki metrelik bir tp ald ve iini cva ile doldurdu. Ak ucunu parma ile kapatt ve cva dolu bir kaba yerletirdi. Tpteki cvann seviyesinin belirli bir yere kadar dtn gzlemledi. Bu seviye yaklak 76 santimetre idi. Tpn yukarsnda ise bir boluk olutu (Torricelli Boluu). Torricelliye gre cva stunu atmosfer basncyla dengelenmiti. Bylece ilk cval barometreyi (basnler) yapmay baard. Torricelliden sonra Blaise Pascal (D. 1623-. 1662) ise barometreyi kullanarak hava basncnn lld yerin denizden yksekliine bal olarak deitiini, yksee kldka dtn kantlad. Bylece barometreyle atmosfer basncnn llmesini olanakl kld. 1659da ise Robert Boyle barometredeki sv yksekliinin d basnca bal olduunu kantlad.

Buhar Makineleri
XVII. yzylda boluk ile ilgili almalar temelde madencilikle balantlyd ve madencilerin en byk sorunu, ocakta biriken suyu dar atmakt. Bu i iin bir takm yntemler kullanlmt. Ancak bunlarn tm su gcne dayanyordu ve pompalar 10 metreden daha byk derinliklerden su ekemiyordu. Hava basncyla ilgili almalar sonucunda boluun olamayaca dncesini tartmaya yol amayacak bir biimde ykt. Bolukla ilgili nemli deneyler yapan Otto Von Guericke, su dolu bir fdan suyu pompa ile boaltp boluk elde etmeye alt ancak baarl olamad. Denemelerini srdren Guericke, daha sonra iki paradan oluan kaln bir bronz kre ile deneyi tekrarlad ve boluk oluturmay baard. Magdeburg Kreleri ad verilen ii boaltlm krelerin iki tarafna ters ynde sekizer at balayan Guericke, atlar ters ynde hareket ettirerek yarm kreleri ayrmaya alr, fakat bu mmkn olmaz.

172

Daha sonra deneylerini srdren Von Guericke 1661de hava basnc yardmyla boaltlm bir silindirin iine doru bir pistonun hareket etmesiyle mekanik i elde edilebileceini gstermiti. 1673de ise Huygens, barutun patlamasyla bir metal silindir iinde hava boluu elde etmeyi denedi. Piston hava basncnn etkisiyle ileriye doru hareket edecek ve mekanik i gerekleecekti. Bylece Huygens, ilk iten yanmal motoru yapt (1680). Bu almalar sonucunda buhar makineleri ortaya kt ve bu da Sanayi Devrimine giden yolu at. Huygensden sonra srece nemli katklar yapan dier bilim insan ise Denis Papindir (D. 1647-. 1712). Papin 1708de ilk buhar makinesini yapt ve Kraliyet Bilim Derneine sundu. Ara, silindir biimindeki bir kazan (A), bir piston (B) ve bir buhar borusundan (M) oluuyordu. Kazan ierisindeki su kaynatldnda ve B pistonu kaynayan suyun buhar ile yukar doru itiliyor; L ipine bal arlk aaya iniyordu. Ate sndrldnde kazan souduu iin, buhar svlaarak suya dneceinden piston aa inecek, arlk ise yukar doru kacaktr. Ancak bu ilk buhar makinesi gerektii gibi almamtr. Papin, bu makineyi kusursuzlatrmak amacyla gerekli paray edinmek iin Kraliyet Bilim Derneine bavurmu ancak reddedilmitir.

Resim 6.39: Papini Buhar Makinesi

Dier taraftan Papin silindirdeki su buharn younlatrarak boluk elde etmeyi denemi ve lmnden ancak iki yzyl sonra yaama geirilebilen ilk ddkl tencereyi yapmtr. Papinin yapm olduu ilk ddkl tencere kaln demirden imal edilmiti. Kapa, elle evrilerek sktrlan bir mandal ve iki yanda yer alan gl kskalarla kapatlyordu. Papinin buhar makinesini gelitirmeye alt yllarda ngilterede Thomas Savery (D. 1650-. 1715) de ayn konu ile uramaktayd. Savery, balangta maden ocaklarndaki suyun dar pompalanmas iin gelitirilmi olan, ama daha sonra kent d yerleim yerlerindeki evler ve deirmenlerde kullanlmak zere yeraltndan su Resim 6.40: Newcomenin Makinesi ekmekte kullanlan bir buhar makinesi yapar. Bu makine Papinin gelitirdii makine ile ayn ilkelere dayanmasna karlk bir pistona gereksinim duymamaktayd. Burada buhar suyu aa itmekte, bir depoya dolan su depo souduunda bir pompa yardmyla dar ekilmekte idi. Ancak madenlerde baaryla kullanlmaya balanan buhar makinesi Dortmounthlu bir demir ustas olan Thomas Newcomenindir (1663-1729). 1712de yapt bu ara, atmosfer basncnda alan ilk pistonlu buhar makinesidir Ayrca Newcomenin makinesi sadece atmosferik basntaki buhara gereksinim duyuyordu ve bunu salamak daha kolay ve gvenli idi. Kubbeli kazan iindeki su sndka silindirde buhar oluuyordu. Piston basnla kolu yukar kaldryordu. O srada silindirde boluk oluuyor ve piston aa inerek kalkan ucun aa inmesini sa lyordu. Bu makine daha sonra 1769da James Watt (1736-1819) tarafndan gelitirildi ve sanayinin hizmetine sunuldu.
Resim 6.41: Trevithickin lokomotifi

173

Watt, Glasgow niversitesine, matematik ve geometri derslerinde kullanlmak zere eitli aletler yapyordu. 1764de niversitede bulunan Newcomenin buhar makinesinin onarm Watta verildi. Watt makinenin verimini arttrmak iin eitli yntemler gelitirdi ve eski modellerde kullanlan silindirlerin kk olmas nedeniyle ok byk s kaybna neden olunduunu fark etti ve bylece daha byk silindirlerle s kaybn drmeyi baard. Watt daha sonra kendi makinesine dner bir para ekledi. Bir sre sonra da bunu ift tarafa dnecek ekilde gelitirdi. 1796da Richard Trevithick (D. 1771-. 1833) Wattn buhar makinesini hareket edebilecek bir hale getirerek lokomotifi gelitirdi. 1804de ray zerinde giden ilk gerek lokomotif ile be vagonda 70 yolcu ve 10 tonluk madeni tamay baard. Bundan sonra demiryollarnn yapm balad ve 1830da modern demiryolculuun temeli atld.

Mekanik Saatler
Mekanik saatin ne zaman ve nerede yapldna ilikin elimizde kesin bilgiler yoktur. Ancak Grek dneminden balayarak saat almalar srekli gelime gstermitir. VII. ve XIV. yzyllarda inde astronomik saatlerin yapld bilinmektedir. Bunlar gkyzn yanstan ve su ile ileyen saatlerdir. XIII. yzylda Cezernin yapt su saatleri bu tr saatlerin en gzel rnekleridir. Bu almalar XIII. yzylda Avrupaya gemi, saat yapmn mmkn hale getirmitir. Saatlerde zemberein kullanlmas 1500lerdedir. Zemberein kullanlmasyla saatler kltlebilmi ve tanabilir hale gelmitir. lk kullanlan zemberekler dakik deillerdi. Bu saatlerin daha dakik olmas iin yeni keiflere yani zemberein boalmasn dzenleyen yeni paralara gerek vard. Saatlerin dakikliini arttran dier bir gelime de sarkacn saatlere uygulanmasdr. Sarkacn saatlere ilk kim tarafndan uyguland konusunda kesinlik yoktur. Ancak Huygensin sarkal saat yapt bilinmektedir. Bu amala saatlere ucunda arlk bulunan bir sarka ilavesiyle ilk sarkal saati 1657 ylnda gelitirdi 1673 ylnda ise sarkal saatlerin prensiplerini ele alp matematiksel analizini yapt. Bylece bir sarkacn salnmnn, ezamanl olduunu gsterdi.

Elektrik ve Elektrikli Aletler


Elektrikle ilgili almalar M.. 600lere kadar geri gider. Bu dnemde yn bir beze srtlen kehribarn saman gibi hafif cisimleri, mknatsn da demir paracklarn ektii bilinmekteydi. Konuyu bilimsel olarak ilk defa ele alan ise William Gilberttir (D. 1546-. 1603). Gilbert srtnmeyle oluan statik elektrikle ilgilenmi ve bu tr elektriin sadece belirli maddelere zg olduunu saptamtr. Gilbertten sonra, Otto Von Guericke, statik elektriin elde edilebilecei bir ara yapmay baard. Ara bir eksene geirilmi bir kkrt toptan olumaktayd ve top dnerken topa dokunulduunda kvlcm sayordu. Elektriin depo edilebilmesi ise Leyden iesinin yapmyla gerekleti. 1745de Von Kleist, ii su dolu ieye bir ivi soktu ve iviye elektrik verdi. Bylece suyu arj etti ve elektriin depo edilebileceini gsterdi. 1746da yaplan bir deneyde, Leyden ielerinden oluan bir bataryann verdii elektrik okunun, el ele tutumu yirmi kiinin ayn anda hissettikleri ve elektrik okuyla zpladklar grlr. Yldrmn elektrikten baka bir ey olmadn ve atmosfer elektriinin depo edilebileceini ise ilk defa Benjamin Franklin (D. 1706-. 1790) ortaya koymutur. Yapt saysz deneylerde Franklin atmosfer elektriini depo Resim 6.42: Leyden iesi etmeyi baarmtr.

174

18. yzyln ikinci yarsnda elektrik akmnn kefiyle yeni bir dnem balar. Bu alanda ncl Luigi Galvani (D. 1737-. 1798) yapmtr. Galvani, tamamen tesadf eseri olarak, metal bir masa zerindeki l bir kurbaann baca zerinde alrken, bacaa bak dedirildiinde kasldn fark eder. Galvani bu kaslmann, hcrelerin elektrik iermesi nedeniyle olutuunu ileri srer. Ancak birka yl sonra Alessandro Volta (D. 1745-. 1827), bu kaslmann iki farkl metalden kaynaklandn bulur ve deneyleri sonucunda, iki farkl metal arasna eitli svlar koymak suretiyle, ilk elektrik pilini yapmay baarr. 1820 ylnda, Hans Christian Oersted (D. 1777-. 1851), elektrik bilimi iin nemli bir deney yapar. inden akm geen bir tele bir pusula inesini yaklatrr ve inenin saptn grr. 1821 ylnda Michael Faraday (D. 1791-. 1867), elektrik tayan bir iletkeni bir mknats etrafnda ve bir mknats da bir iletken etrafnda dndrmeyi baarr ve ilk elektrik motorunu yapar. Yaklak on sene sonra ise, bir bobin iine bir mknats sokup karmak suretiyle bobinde elektrik akm oluturur ve manyetizma ile elektrik elde edebileceini gsterir. Faraday, elektriksel ve manyetik kuvvetlerin izgilerini mknats etrafnda toplanan demir tozlar yardmyla gstermeyi baarr ve bu izgilere, manyetik kuvvet izgileri adn verir.

Resim 6.43: Oerstedin Deneyi


Alan Kuram ad verilen bu kuramn matematiksel ifadesine James C. Maxwell (D. 1831-. 1879) ular ve 1864 ylnda elektrik ve manyetizma kanunlarn formle eder. Ayn sonularla, elektromanyetizma ile k arasndaki kesin banty da ortaya koyar. Bylece o zamana kadar ayr olan optik, elektrik ve mknats bilimleri birleir. Maxwellin kuramsal sonularn on be sene sonra H. Rudolf Hertz (D. 1857-. 1894) deneysel olarak ispatlar. lkel bir verici devresinde oluan kvlcm, yine ilkel bir alc devresinde, aralarnda hibir balant olmadan elde eder. Bylelikle Hertz, elektromanyetik dalgalarn uzayda yayldn ispatlar. Hertzin ulat sonula teknoloji nemli bir ivme kazanacak, telsiz, telgraf, telefon, radyo gibi aralar birer birer icat edilecektir. Nitekim 1833de Karl F. Gauss (D. 1777-. 1855) ilk telgraf yapar. Bir ka sene sonra Samuel Morse (D. 1791-. 1872) telgraf mesajlarn 16 kilometreye kadar gnderir. Hemen ardndan Alexander Graham Bell (1847-1922) telefonu icat eder. 1890larda ise Guglielma Marconi (D. 1874-. 1937) ilk radyoyu yapar ve ilk radyo yaynn balatr. Elektrikli aralarn gnlk yaantmza giriinde bini akn buluuyla silinmez izler brakm olan Amerikal mucit Thomas Alva Edisonun (D. 1847-. 1931) elektrik ampuln kefi, dnemin en nemli olaylarndan biridir. Byk masraflarla Menlo Parkta kurduu dnyann ilk aratrma laboratuarnda ekibi ile birlikte, eitli sanayi rnlerinin yannda ampul zerinde de almaya balayan Edisonun amac, srekli aydnlanmay salayacak bir ey icat etmekti. nce eitli madenlerden teller, sonra insan sa, kt ve bambu aac lifi kulland. Bunlar kmr haline getirip havas boaltlm cam ampule yerletirdi. Ancak bir trl istedii sonucu alamyordu. Sonunda ceketinin kopmak zere olan dmesine bakarak, bildiimiz diki ipliini kullanmay dnd ve bu denemesinde baarl oldu. Edisonun ilk ampul 1879da hi snmeden tam krk saat boyunca etrafn aydnlatt. Edisonun faaliyetleri, btn ihtiyalar karlanm aratrma laboratuarlar kurulmakszn teknolojik atlmlar gerekletirmenin mmkn olamayacan gstermesi asndan yol gstericidir. Onun, byle bir aratrma laboratuaryla, burada kefedilen rnlerin seri retimini gerekletirecek fabrikalar, bir btnn ayrlmaz paralar olarak gren yaklam, Amerikan Hkmetinin ve byk sanayicilerin dikkatini ekmi, Amerika, byk aratrma laboratuarlar kurmaya ynelmitir.

175

zet
Rnesans, Orta a ile Modern a arasnda kalan zaman dilimine verilen addr ve bir gei dnemidir, Avrupa kltr evresinin iki byk a arasnda bir kprdr. Aydnlanma ise Rnesansn hedeflerine nemli lde ulald bir dnemdir ve bu dnemin dikkat eken yn bilimlerde gerekleen byk ilerlemelerdir. Bu ilerlemenin balangcnda Kopernikin uzun yllardan sonra yeniden ileri srd Gne merkezli evren modelinin benimsenmesi yer almaktadr. Kopernikin modeliyle balayan yeni dnem Brahenin ayrntl gzlemleriyle daha karmak bir hal alm, ardndan Keplerin elips yrngeleri kefetmesiyle astronomide yeni bir dnem balamtr. Bu dnemde gelitirilen teleskopun gzlemlerde kullanlmasyla da gzlemsel astronomide nemli gelimeler kaydedilmitir. Srecin en dikkat ekici bilim insan Galileo, yapt gzlemlerle hem gkyz ve eitli gk nesneleri hakknda ayrnt bilgisinin artmasn salarken, ayn zamanda Gne merkezli evren modelinin gereksinim duyduu fizik temeli de hazrlamtr. Bu fizik temeli evrensel bir konuma tayarak, yeryz ve gkyz ayrmn kaldrarak, evrenin her tarafnda ayn fizik yasalarnn geerli olduunu ise Newton gelitirmi ve bylece klasik fizik yasalar, yntemi ve alma alan belirlenmi kuramsal bir bilim haline gelmitir. Bu dnemde en ok dikkat eken gelime corafi keifler alannda olmutur. Rnesans dnemine kadar Gneyde Afrikann Kongo Havzas, Kuzeyde ngilterenin Kuzey sahilleri, Douda Hindistan ve Japonya kylar ve Batda ise Kanarya adalarnn Bat ksmlar bilinmekteydi. Keiflerle Afrikann Bat kylar mit Burnu Afrikann dou sahilleri kefedildi. Bu dnemdeki en nemli keif ise Amerikann kefidir. Descartesn analitik geometriyi kurmas, dneme damgasn vuran en nemli matematik gelime olurken, onu olaslk hesabnn bulunmas, Fermat Teoremi, ideal saylar, Snell Kanununun kefi izledi. Permtasyon, kombinasyon ve simgesel mantn gelitirilmesi matematii parlak bir evresine tad. ntegral ve trevin bulunmas baary talandran gelimeler oldu. Bu dnem teknolojik bulular asndan da gz kamatrc bir dnem oldu. lk gelime barutun silah olarak kullanlmasyla ortaya kt. Barutun silah olarak kullanlmasyla geni kitleler barutlu silahlarla derebeyleri etkisiz hale getirebildiler ve sonuta derebeylik ykld. Teleskobun kullanlmasyla da gkyzne ilikin ok sayda yeni bilgi edinildi ve birok gk cismi kefedildi. Bylece modern bilimin yaplanmasnn temelini hazrlayan abalar younlat ve sonuta bilimsel devrim a balad. Bu a Kopernik ile balayan yeni dnemin Kepler ve Galileo ile beklenen sonuca ulat ve Newton ile olgunlat dnemdir. Bu dnemden itibaren, btn bilim dallarnda bilinen ve egemen olan kuramlarn yerine yeni kuramlar nerilmi ve etkin olmasn salayacak admlarn atlabilmesi salanmtr. Artk doa insann aklayamad gizemli glerin deil, bilgiye dayal bir gcn bulunduu bir yer oldu. Bunun sonucunda daha nce maddi yetersizliklerle ezilmekte olan Avrupa uluslar bilimin, felsefenin ve sanatn yaratt yeni ierisinde, kendi dndaki dnyadan g almaya, zenginlemeye ve bollua kavumaya baladlar.

176

Kendimizi Snayalm
1. Rnesans en iyi hangisi betimlemektedir? a. Yeniden dou b. Aristoteles ve bn Sny reddetme c. renmenin yeniden canlanmas d. Dine kar kma, akla ve bilime gvenme e. Edebiyat, sanat ve bilimde yenileme 2. Aadakilerden hangisi asndan devrim saylr? a. Sanayi devrimi b. Gne merkezli model c. Teleskopun kefi d. Diferansiyel hesabn bulunmas e. Gravitasyonun kefi 3. Geoheliocentric gelitirmitir? a. Mikolaj Kopernik b. Andreas Osiander c. Bartolomeu Dias d. Tycho Brahe e. John Kepler 4. Galileonun engizisyonda yarglanmasnn nedeni nedir? a. Satrnn halkasn kefetmesi b. Eylemsizlik hareketini bulmas c. Doann matematiksel olduunu sylemesi d. Gnein mkemmel olmadn belirtmesi e. Dnyann hareket ettiini savunmas 5. mit Burnunu kim kefetti? evren modelini kim bilim tarihi 6. Paracelsusa gre btn varlklarn temeli nedir? a. Toprak, su, hava, ate b. Tuz, kkrt, cva c. Drt element d. Materia prima e. Drt element ve materia prima 7. Byk Kan Dolamn kim buldu?

a. Andreas Vesalius b. James Cook c. William Harvey d. Galenos e. Charles Darwin 8. Bir sava arac olarak barut ilk kez hangi yzylda kullanld? a. XIV. yzyl b. XV. yzyl c. XVI. yzyl d. XVII. yzyl e. XI. yzyl 9. Fng-shui ne demektir?

a. Kutsal nefes b. Evrensel ilke c. Yn dzenlemesi d. Rzgrlar ve sular e. Kahin tahtas 10. evrimler kuramn gelitiren kimdir? a. Descartes b. Newton c. Galileo d. Ptolemaios e. Kepler

a. Bartolomeu Dias b. John Kepler c. Vasco Da Gama d. Gemici Henry e. Santa Maria

177

Kendimizi Snayalm Yant Anahtar


1. c Yantnz yanl ise Giri balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 2. b Yantnz yanl ise Astronomi balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 3. d Yantnz yanl ise Tycho Brahe balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 4. e Yantnz yanl ise Fizik, Mekanik, Galileo balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 5. a Yantnz yanl ise Corafya balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 6. e Yantnz yanl ise Paracelsus balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 7. c Yantnz yanl ise William Harvey balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 8. a Yantnz yanl ise Barut ve Ateli Silahlar balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 9. d Yantnz yanl ise Pusula balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 10. b Yantnz yanl ise Descartes ve evrimler Kuram balkl konuyu yeniden gzden geiriniz.

Sra Sizde Yant Anahtar Sra Sizde 1


Kopernik aslnda Gne merkezli evren modelini ilk kez ileri sren bilim insan deildir. Daha nce Aristarkhos ayn modeli nermiti. Bundan baka yine Antik ada Herakleides hem Yer hem de Gne merkezli bir model gelitirmiti.

Sra Sizde 2
In doasnn ne olduu uzun yllar boyunca merak edildi. lk kez Aristoteles saydamln parlamas olarak tanmlad. Daha sonra Descartes bilardo topu eklinde kk cisimlerden olutuunu dnd. Baz deiikliklerle Newton da n paralardan olutuunu ve dz izgiler boyunca yayldn benimsedi. 19. Yzylda Young ise dalga olduunu belirledi. Einstein konuyu noktalayarak, n enerji paketlerinden olutuunu ve dalga eklinde yayldn ileri srd.

Sra Sizde 3
Bilinen kaynaklara gre, teleskopun en erken tarihi 1600 yllarna denk dmektedir. Galileonun evrenin gizlerini zmek zere gkyzne ynelttii teleskobu da 1609 tarihini tamaktadr. Ancak bu tarihler daha eskiye gtrlebilmektedir. nk gzlem tp denilen aralar ok daha eskiden rnein inde M 1100lerde kullanlmaktayd. Bu aracn asl zellii grnty byltmek, yaknlatrmak ya da daha net hale getirmek deil, bir noktada toplayarak gzlemcinin yldz daha net olarak alglamasn salamakt. Bu aralar Ortaada da younlukla kullanlmtr.

178

Yararlanlan Kaynaklar
Abetti, G. (1954). The History of Astronomy. London: Sidgwick & Jackson. Adnan, A. A. (1980). Bilim ve Din, stanbul: Remzi Kitabevi. Akdoan, C. (1983). The Controversy Between Newton and Hooke on the Nature of Light, Journal of Human Sciences, Cilt 2, Say 1, Ankara: ODT. Boll, M. (1991). Matematik Tarihi, eviren: B. Gzkan, stanbul: letiim Yaynlar. Capra, F. (1992). Bat Dncesinde Dnm Noktas, eviren: M. Armaan, stanbul: nsan Yaynlar. Dreyer, J. L. E. (1953). History of the Planetary System from Thales to Kepler, New York: Dover. Galileo, G. (1914). Dialogues Concerning the Two New Sciences, ngilizceye evirenler; Henry Crew & Alfonso de Salvio, New York: Dover. Galileo, G. (1953). Dilalogue Concerning the Two Chief World Systems-Ptolemaic & Copernican, ngilizceye eviren; Stillman Drake, Los Angeles: University of California. Grant, E. (1974). A Source Book in Medieval Science, Harvard: Harvard University. Huygens, C. (1952). Treatise on Light, Great Books of the Western World, Ed: Robert Maynard Hutchins. Joyce, W. B. & Alice Joyce, Descartes, Newton and Snells law, Journal of the Optical Society of America, Cilt 66, Say 1, 1976. Khya, E. (1980). On Sekizinci Yzylda Tabii Bilimler, Ankara. Kepler, J. (1938). Ad Vitellionem Paralipomena, I, Gesammelte Werke, 2. Cilt, Mnchen. Kepler, J. Epitome of Copernican Astronomy, IV and V, ngilizceye eviren; Glenn Wallis, Great Books of Western World, XVI, Chicago 1952. North, John, (1995). History of Astronomy and Cosmology, New York: Fontana, London Elsevier. Ronan, C. (2003). Bilim Tarihi, Dnya Kltrlerinde Bilimin Tarihi ve Gelimesi, evirenler: E. hsanolu ve F. Gnergun, Ankara: TBTAK. Ronchi, Vasco, The Nature of Light, (Storia della Luce) ngilizceye eviren: V. Barocas, Harvard 1970. Sabra, A. I., Theories of Light From Descartes to Newton, London 1967. Shapiro, A. E. Kinematics Optics; A Study of the Wave Theory of Light in the Seventeenth Century, Archive for History of Exact Sciences, Cilt 11, 1973. Struik, D. J. (1996). Ksa Matematik Tarihi, stanbul: Sarmal. Tekeli, S. vd. (1999). Bilim Tarihine Giri. Ankara: Nobel. Tez, Z. (2000). Kimya Tarihi, Ankara. Topdemir, H. G. TBTAK, Ankara. (2007). I n yks, Gnmze

Unat, Y. (2001). lkalardan Astronomi Tarihi, Ankara: Nobel.

Voelkel, James R. (2002). Johannes Kepler, Yeni Gkbilim, Ankara: TBTAK. White, M. (2001). Leonardo lk Bilgin, eviren: Ahmet Aybars alayan, stanbul. Whittaker, E. T. (1910). A History of the Theories of Aether and Electricity. Wolf, A. (1968). History of Science, Technology and Philosophy in the 16th and 17th Centuries, Cilt 1, Gloucester-Mass. Yldrm, C. (1992). Bilim Tarihi, stanbul: Remzi Kitabevi. Yldrm, C. (1995). Bilimin ncleri, Ankara: TBTAK.

179

7
Amalarmz
Tp Mektepleri

     

Bu niteyi tamamladktan sonra; Klasik Osmanl Bilim Gelenei ve Kurumlarn tanmlayabilecek, Yeni Eitim Messeselerinin Kuruluunu aklayabilecek, Trke Modern Bilim Literatrnn Ortaya kn aklayabilecek, Yeni Bilim Messeselerini sralayabilecek bilgi ve becerilere sahip olabilirsiniz.

Anahtar Kavramlar
stanbul Rasathanesi Mhendishane-i Bahr-i Hmyun Mhendishane-i Cedid Darlfnun Osmanl Bilim Literatr Humbarac Oca Osmanl Bilim Gelenei Yeni Bilim Messeseleri

Mekteb-i Harbiye

indekiler
 Giri  Klasik Osmanl Bilim Gelenei ve Kurumlar  Osmanlda Yeni Eitim Messeselerinin Kuruluu  Trke Modern Bilim Literatrnn Ortaya k  Yeni Bilim Messeseleri

180

Osmanllarda Bilim ve Teknoloji


GR
Osmanlnn alt asrlk tarihi boyunca imparatorluk snrlar ierisinde grlen bilim hareketleri, kendine has bir gelime izgisi gstermitir. Bu izgi Osmanl mparatorluu snrlar dnda kalan dier slm toplumlar ile tarih miras ve gelenek bakmndan birok mterek unsura sahip olmakla beraber corafi konumu, devlet idaresinin ve toplumun dinamizmi neticesinde baz ynleri ile farkllklara sahiptir. Bylece Osmanl bilimi, kayna bakmndan onun dnda kalan slm dnyas ile mtereklik iinde olmakla birlikte geirdii gelimeler bakmndan nc vasfn tar. Balangta, kendisinden daha eski slm devletlerinin birikiminden etkilenerek oluan Osmanl bilimi, ok gemeden eski bilim ve kltr merkezlerini etkileyecek ve onlara rnek olacak bir noktaya ulamtr. Dier taraftan, 17. asrdan itibaren Bat biliminin etkilerinin Osmanl dnyasnda yava yava grlmeye balam olmas ve Osmanllar kanalyla dier slm lkelerini etkilemeye balamas bu nc karakterini vurgulamtr. Bu gelimeler, (slm dnyasn bir btn olarak temsil eden) Osmanly slm ile modern Bat arasnda kendine has bir sentez oluturma noktasna gtrmtr. Osmanl bilim ve eitim hayatndaki byk deimeler geni bir zaman dilimi ierisinde gereklemitir. Bu yzden Osmanl tarihindeki kkl deimeleri belirli olaylara balamak veya belli bir tarihten itibaren balatmak zordur. Genellikle eski ve yeni bir arada ve birbirine paralel olarak uygulanmtr. Bu nitede bir yandan Osmanl ncesi slm bilim geleneine ve daha ziyade Seluklularn mirasna dayanan, ancak imparatorluun dndan yaplan katklarla da gelien, klasik Osmanl bilim geleneinin olumas ve gelimesine ksaca temas edilirken, bir yandan da Bat ile yakn ilikiler neticesi gelien Bat bilim geleneinin nemli noktalar ele alnarak, Osmanl biliminin iki safhas analitik olarak ana hatlaryla ortaya konmaya allacaktr. Burada mparatorluun Asya ve Avrupadaki topraklarnda yaayan Hristiyan mezheplerine mensup Rum, Ermeni, Bulgar, Srp, Macar ve Romenler ile Yahudilerin oluturduu gayrimslim nfusunun Trke, Arapa ve Farsa dilleri dnda yazm olduklar eserler ile bu kltr evrelerinde cereyan eden ilm faaliyetlere yer verilmeyecektir. Zira Osmanl bilimi ile ilgili almalarn bugnk durumu bu konuyu ele almaya yardmc olacak younlua ulamamtr. phesiz ki Osmanl bilimi ile ilgili genel ve kapsayc deerlendirmelerin fazla dikkati ekmeyen ve zerinde layk olduu lde durulmayan bu ynlerinin de ele alnmasyla daha mkemmel hale gelecei muhakkaktr.

KLASK OSMANLI BLM GELENE VE KURUMLARI


Osmanl bilimi, kendisinden nceki Seluklu Devletinin bilim miras ve o dnemde Anadolu ehirlerinde kurulmu olan eitim bilim messeselerinin temeli zerine kurulmutur. Osmanllar ayrca dnemin en ileri kltr ve bilim merkezlerinden olan Msr, Suriye, Irak, ran ve Trkistandaki bilim adamlarnn faaliyetlerinden de istifade etmilerdir. Osmanllar slm dnyasnn kltr ve bilim mirasn koruyup zenginletirerek ona yeni bir dinamizm ve canllk kazandrmlardr. Bylece slm medeniyetinin eski merkezlerinin yan sra Bursa, Edirne, stanbul, skp ve Saraybosna gibi yeni kltr ve bilim merkezleri ortaya kmtr. Bu dnemde gelien Osmanl kltr ve bilimi gnmz Trkiyesinin ve birok OrtaDou, Kuzey Afrika ve Balkan lkesinin kltrel kimliini ve bilim mirasn oluturmutur. Osmanllarda din, kltr ve bilim faaliyetlerinin kaynan oluturan ve ayn zamanda devlet ve toplumun ihtiyalarn karlayacak ekilde tekilatlanm olan en nemli messese medreselerdir. Osmanl medreseleri devletin kuruluundan 20. yzyln balarna kadar faaliyetlerini srdrmtr.
181

Medreseler, slam gelenei erevesinde ayn esaslara bal kalmakla beraber, zellikle tekilat bakmndan Osmanllarda birok deiiklie uramtr. Orhan Bey'in (D. 1326-. 1362) (ikinci Osmanl sultan) 1331'de znik'te kurduu ilk medreseden balayarak btn medreselerin almalarn destekleyen vakflar vard. Fatih ile Kanuni'nin kurduklar medreselerin vakfiyelerinde daha ncekilerden farkl olarak din (nakl) ilimlerin yannda akl ilimlerin okutulmas da art koulmutur. Medreselerde din, ilim ve eitim hizmetlerini yrtenlerin yannda brokraside ve yargda ihtiya duyulan idar ve adl personel eitilirdi. Osmanl toplumunun din, ilm ve kltrel messesesine, yani ilmiyeye mensup olan, sosyal ve resm hayatn her ynnde nemli rol oynayan ulema medreselerden yetiiyordu. Bu medreselerde yetien limler, mderrislik, mftlk, kadlk, kazasker ve eyhlislamlk vazifelerinde bulunuyorlard. Ulemann iki ynl vazifeleri vard: slam hukukunun (eriatn) yorumlanmas ve uygulanmas. Mftler bu grevlerden birincisini, kadlar ise ikincisini yerine getiriyorlard. lmiye mensuplar, slam hukukunu ve Sultan kanunlar devlet ilerinde uyguluyorlard. II. Mehmed (Fatih) (1451-1481) devrinden itibaren medreselerin saysnn artmas zerine, bunlarn birbirlerinden ayrlmalarn kolaylatrmak amacyla derecelendirilmeleri yoluna gidilmitir. stanbul'un fethinden sonra II. Mehmed, Fatih Klliyesini ina ettirmitir (1463-1470). Klliyenin ortasnda bir cami ve bu cami etrafnda medreseler, darifa, mektep, imaret ve dier binalar vard. Fatih Klliyesi, daha sonraki dnemlerde stanbul'da sultanlar ve devlet erkn tarafndan yaptrlan benzer eserlere rnek tekil etmitir. Fatih Klliyesi'nin iki eitim seviyeli drt paralel sradan oluan 16 medresesinin say ve organizasyon bakmndan Osmanl ve genel olarak slam eitim tarihinde benzersiz bir yeri bulunmaktadr.

Resim 7.1: Fatih Medreselerinin Vaziyet Plan

182

Fatih dnemindeki siyas istikrar ve iktisad refah sebebiyle slam dnyasndaki sekin ilim adamlar ve sanatkrlar imparatorluun bakentinde toplanmtr. Osmanllar, zellikle 1492'de Granada'nn dmesinden sonra kendilerine uygulanan zulmden kaan Mslman ve Yahudi bilim adamlarn himaye etmi ve Osmanl topraklar zerinde barndrmlardr. Bunlarn yannda, medreselerin mal kaynan oluturan vakflarn zenginlemesinin de ilim ve eitim hayatnn canlanmasnda byk tesiri olmutur. 16. yzylda Kanuni Sultan Sleyman'n (1520-1566) Sleymaniye Medreselerini kurmasyla, medreselerin gelimesinde son safhaya ulalmtr. Bu dnemde Sleymaniye Klliyesi bnyesinde Darttp adyla bir ihtisas medresesi kurulmutur. Bylece Osmanl tarihinde ilk defa, ifahanelerin dnda tp eitimi veren bamsz bir messese kurulmu oluyordu. Osmanllarn kurduu dier ihtisas medreseleri Darlhadis ve Darlkurra idi. Darlhadis, btn medrese hiyerarisinde en yksek mertebeye sahipti. Osmanl medreselerinde riyazi ve tabii bilimlerin okutulduuna dair bilgiler, bu medreselerden bazlarnn, son dnemlerde iddia edildii gibi, Fen veya Mhendislik medreseleri olduunu gsterecek durumda deildir. Klasik dnemde akl ve nakl ilimlerin bir btn olarak tahsil edildii medreseler arasnda eitiminin tabi ilimlerden tpta younlamas asndan tek istisnas Sleymaniye Tp Medresesi'dir. Klasik dnemde asker ve sivil teknik eleman ihtiyacn karlayacak insan gcnn yetitirilmesi, sivil ve asker meslek zmrelerinin iinde usta-rak geleneine bal olarak, yenileme dneminde grlecei gibi, Avrupadan mlhem yeni messeselerin kurulmasna kadar devam etmitir. Tophanede topular ve top dkcler bu usl ile yetitirilir, imtihana tabi tutularak memleketin deiik yerlerindeki dkmhanelere ve kalelere gnderilirlerdi. Tersane ile Humbarac Ocanda da bu trden meslek ii eitimin srd muhakkaktr. Bu ocaklara eitilmek zere alnan adaylar arasnda gemi ve silah yapmnda maharet sahibi olup temayz edenler olmutur. Gerekten de Osmanl eitim sistemi her bakmdan kendi ihtiyalarn karlayacak durumda olmutur. Medreseler dnda matematik, astronomi ve tp gibi deiik ilimlerin retildii ve usta-rak ilikisi ierisinde eitim veren messeseler de vard. Bunlar limlerin ve ilmi tevik eden (devlet ve toplumun) mmtaz ahsiyetlerin konaklar, ifahaneler ve muvakkithaneler gibi yerlerdi ve etraflarnda aktif bir bilim ve kltr ortam olumutu. Osmanllarda pratik ihtiyalar karlamaya ynelik uygulamal bilim messeselerinin banda salk hizmeti veren messesler gelmektedir. Genellikle darifa, ifahane veya bmristan olarak adlandrlan bu messeseler ayn zamanda tp eitimi verme fonksiyonunu da icra etmilerdir. Osmanl ncesinde Seluklularn Konya, Kayseri ve Sivas gibi byk ehirlerde kurmu olduklar darifalar gibi Osmanllar da srasyla Bursa, Edirne ve stanbul gibi bakentlerinde, ok sayda darifa tesis etmilerdir. Osmanllar ok nem verdikleri darifalar, devamllklarn salamak iin mstakil birer bina olarak deil daha ziyade klliyelerin bir birimi olarak ina edegelmilerdir. 1470te Fatih Sultan Mehmed tarafndan kurulmu olan Fatih Darifas, 1481de II. Bayezidn emriyle Edirnede kurulan Bayezid Darifas ve 1550de tesis edilen Sleymaniye Darifas ile ayn dnemde kurulan, Haseki Darifas (1550), Sultan I. Selimin hanm Hafsa Sultann Manisada kurmu olduu Hafsa Sultan Darifas (1522-23) bu eit nemli yaplardan bazlardr. Hasta tedavisi yannda hekimlerin yetimesinde de nemli bir yeri olan darifalar, 19. asrn ortalarnda modern hastaneler alana kadar faaliyetlerine devam etmilerdir. limle ilgili Osmanl messeselerden bir dieri muvakkithanelerdir. ehirlerde ve kasabalarda belirli mescit veya camilerin avlusunda kurulan bu yaplar, zellikle stanbulun fethinden sonra, klliyelerin bir unsuru olarak yaygn bir ekilde tesis edilmi ve faaliyetlerini klliyenin vakf gelirleri ile srdrmlerdir. Burada zellikle namaz vakitlerinin tayinini yapan bir muvakkit bulunmaktadr. Muvakkitler zaman tayini iin rubu tahtas (quadrant), usturlab, sekstant, oktant, gne saatleri ve mekanik saatler ile kronometre gibi aletler kullanmlardr. Muvakkithaneler zaman lme bilgisi dnda matematik ve astronomi retilen birer merkez olma zelliine de sahip messeseler olmulardr.

183

Yukarda bahsi geen ve kendi zel vakflarnca desteklenen messeseler dnda devletin resm messeseleri iinde bulunan, daha ok padiahn, hanedan mensuplarnn ve saray grevlilerinin ileriyle ilgili olan iki messese daha vard. Bunlardan biri Hekimbalk dieri ise Mneccimbalk idi. Hekimba, bata padiah ve ailesi olmak zere saray halknn salyla ilgilenen tabipti. lmiye snfndan iyi yetimi kimseler arasndan seilen hekimba, ayn zamanda imparatorluun tabip, eczac, cerrah, kehhal (gz hekimi) ve salkla ilgili btn messeselerinden sorumluydu. Hekimbalk messesinin sona ermesine kadar (1844), bazlar bir kereden fazla olmak zere toplam 42 kii bu vazifeye tayin edilmitir. 15. asrn sonlarna ve 16. asrn balarna doru kurulmu olan dier bir messese mneccimbalktr. lmiye snfndan seilen mneccimbalar, hekimbalar gibi sarayda grevli olup astronomi ilmiyle, takvim [Takvimler 1800 ylna kadar Ulu Bey Zcine gre hazrlanrd. Bu tarihten sonra Avrupa kaynakl Jacques Cassininin zcini ve daha sonra da Lalanden zcine gre karlmlardr], imsakiye hazrlama, hanedan mensuplar ve yksek rtbeli devlet adamlar iin yldzlarn, belli bir zamandaki yerlerini, durumlarn gsteren izelge (zayice) karma gibi ilerle megul olmulardr. Hekimba ve mneccimbalar kendi sahalarnda yazdklar eserler yannda, dier ilmiye mensuplar gibi din ve edeb konularda da eitli eserler vermilerdir. Mneccimba veya kdemli yardmclarndan biri sultanlarn tahta k, saraydaki dn ve doum gnleri, kzaktan gemi indirilii gibi nemli hadiseler iin, uurlu gn ve saatlerin tespitini yapard. Ayrca, astronomi ile ilgili hadiseleri Gne ve Ay tutulmalarn (kuyruklu yldzlar, gkte grnen cisimler ve saire gibi), zelzele ve yangn felaketlerini takip eder, elde ettii bilgileri kendi yorumlar ile saraya iletirdi. Yukarda sz edilen muvakkithanelerin idaresi de mneccimbalarn mesuliyetindeydi. III. Murad (D. 1574-. 1595) zamannda stanbulda kurulan mehur rasathane Mneccimba Takiyddin el-Rsdn (. 1585) idaresi altndayd. Osmanl mparatorluunun sonuna kadar 37 ilim adam mneccimbalk grevini stlenmiti. Bu messese Cumhuriyetin iln ile 1924 ylnda lavedilmi yerine 1927de Bamuvakkitlik kurulmutur. Medreseler etrafnda oluan ilm faaliyetler yannda, gerek salk ve tp eitimini salayan darifalar ve Sleymaniye Tp Medresesi ve gerekse yukarda ksaca temas ettiimiz, muvakkithaneler gibi kurumlar ile mneccimbalk ve hekimbalk gibi resm saray tekilatlar evresinde aktif ve dinamik bir ilim ortam olutuunu sylemek gerekir. Klasik dnemde ortaya konan birok eser, medreselerin yan sra bu kurumlarn bnyesinde hazrlanmtr.

E. hsanolu, Osmanl Eitim ve Bilim Kurumlar, Osmanl Devleti ve Medeniyeti Tarihi, c. II, stanbul: IRCICA, 1998, s.254-270; ayn yazar, Osmanl mparatorluunda Eitim,Osmanl Uygarl, cilt II, ed. H. nalck, G. Renda, Ankara 2003, s. 344-385 Hekimbalk iin: Ali Haydar Bayat, Osmanl Devletinde Hekimbalk Kurumu ve Hekimbalar, Ankara: Atatrk Yksek Kurumu Atatrk Kltr Merkezi Bakanl, 1999; Mneccimbalk iin: Salim Aydz, Osmanl Devletinde Mneccimbalk ve Mneccimbalar, stanbul 1993 [.. Edebiyat Fakltesi, baslmam yksek lisans tezi]; ifahane iin: E. hsanolu, a.g.m., s. 259-263; Muvakkithaneler iin: Sheyl nver, Osmanl Trkleri lim Tarihinde Muvakkthneler, Atatrk Konferanslar V, 1971-1972den ayr basm, Ankara 1971, s.217-257; Rasathane iin: Aydn Sayl, The Observatory in Islm and its Place in the General History of the Observatory, Ankara 1960; smet Mirolu, stanbul Rasathnesine it Belgeler, Tarih Enstits Dergisi, say 3 (Ekim 1972), s.75-82.

stanbul Rasathanesinin Kuruluu


Trk asll bir ailenin ocuu olarak am'da dnyaya gelen, Suriye ve Msrda eitim gren Takiyddin el-Rsd, 1570 ylnda Msr'dan stanbul'a gelmi ve Sultan II. Selim tarafndan mneccimbala tayin edilmitir. Takiyddin, ksa bir zaman sonra Osmanl tahtna geen III. Murad'n emriyle stanbul'da bir rasathane inasna balamtr. Rasathane astronomlarn barnma, alma ihtiyalarna cevap veren ve bir ktphane ihtiva eden ok iyi tasarlanm bir bina idi. slm dnyasnn en byk rasathanesi olarak
184

planlanan bu messese, ayn zamanda zamannn en gelimi astronomi cihazlar ile donatlmt. Takiyddinin rasathanesinde kullanlan aletlerin, ada Avrupal mehur astronom Tycho Brahe'nin (D. 1546-. 1601) 1576'da Uraniborg'da kurmu olduu rasathanedeki aletlerle benzer zelliklere sahip olduu dikkati ekmektedir. Takiyddin Sidrat Muntehal-Efkr adl Zc'inde stanbul'daki rasat faaliyetlerine on be yardmcs ile birlikte 1573 ylnda baladn belirtmektedir. Buna gre rasathane, almalarn balad 1573 ylndan, ykl tarihi olarak herkese kabul edilen 4 Zilhicce 987/22 Ocak 1580e kadar rasat faaliyetlerini srdrmtr. stanbul Rasathanesindeki almalaryla Gne parametrelerinin hesaplanmas iin yeni bir metot gelitiren Takiyddin, sabit yldzlarn enlem ve boylamlarnn tespitinde ise Vens gezegeni, Aldebaran ve Spica Virginis adl iki yldz kullanmtr. Gnmzde 61 olarak hesaplanm olan Gnein apojesini, Takiyddin 63 olarak hesaplamtr. Bu, Kopernik'in 24 ve Tycho Brahe'nin 45 deerleriyle mukayese edildiinde geree en yakn deerdir. Bat dnyas, Milattan sonra 2. yzylda Batlamyus'tan, 16. yzylda Kopernik'e kadar, alarn llmesinde kirileri kullanmtr. Bu sebeple 1'lik kiriin hesaplanmas astronomlarn nemli meselelerinden biri olmutur. Kopernik bunun iin 2'lik kiriin hesabna dayal olan ve yaklak bir deer veren yntemi kullanrken, Takiyddin alarn llmesinde, kirileri deil, slm astronomi geleneine uyarak sins, kosins, tanjant ve kotanjant gibi trigonometrik fonksiyonlar kullanmtr. Ulu Bey'den esinlenerek sins 1'yi hesabetmek iin farkl bir yntem gelitirmitir. Dier taraftan Takiyddin, astronomi gzlemlerindeki dakiklii ve hesaplamalarnda altm tabanl say sistemi yerine daha nce elklidisi ve Gyaseddin Cemid el-K (. 1429) gibi slm matematikileri tarafndan gelitirilen ondalk kesirleri trigonometriye ve astronomiye uygulam, Ceridet'd-Drer ve Haridet'l-Fiker adl eserinde buna uygun sins ve tanjant tablolar hazrlamtr. Ayn zamanda Takiyddin icatlaryla, daha nce slm dnyasnda kullanlan rasat aletlerine yeni aletler ilave etmitir. Takiyddinin rasathanede kullanm olduu aletlerin bazlar: Batlamyus tarafndan icat olunmu ztl-halak, paralaktik cetvel ve usturlab, bir ksm daha nce slm dnyasnda kullanlan kadran, zats-semt ve'l-irtifa, zt-ubeteyn, rub'u mstar, ztus-subkateyn, ztl-evtr gibi aletlerdir. Ayrca Takiyddin tarafndan icat edilmi olan "muebbehe bi'l-menatk" adl sekstant aleti, Tycho Brahe'nin icat ettii alete ok benzemektedir. Takiyddin rasatlarnda, rasathanede kurmu olduu ahap duvar kadrann ve saatleri, dakikalar ve saniyeleri gsteren kadranl bir mekanik saat ina ettik, her dakikay beer saniyeye bldk diye tarif ettii, kendisinin yapm olduu mekanik saati kullanmtr. Bu, daha evvel kullanlan saatlerden daha dakik olduu iin, uygulamal astronomi konusunda, 16. asrn nemli icatlarndan birisi olarak kabul edilmitir. Takiyddin, rasathanedeki gzlemlerine dayanarak, Sidrat Muntehal-Efkr f Melektil-FelekidDevvr veya Zc-i ehinah adl Gne cetvellerini ihtiva eden bir zc hazrlam ve Sultan III. Murad'a ithaf etmitir. Onun Ceridet'l-Drer ve Haridet'l-Fiker adl eseri ise Ay cetvellerini ihtiva etmektedir.

185

Resim 7.2: Takiyddn E-Rasd Tarafndan Kurulan stanbul Rasathanesi (ehinahnme, . . Ktphanesi, nr. F. 1404, vr. 57a)

Takiyddin, almalarnda slm bilim adamlarnn yazlarn incelemi ve eserindeki yeni unsurlara daha nceki astronomi eserlerinin bir kritiini ilave etmitir. phesiz onun almalar Osmanl biliminin zirvesini oluturmu ve stanbul Rasathanesi'nin kuruluundan sonraki faaliyetleri, slm astronomi geleneindeki en ileri gelimeyi salamtr. Rasathanenin devlet adamlar arasndaki rekabet ve kskanlk yznden din bahaneler ileri srlerek hazin bir ekilde yklmas, klasik Osmanl ilim geleneinin duraklamasnn da balangc olmutur.

S. Tekeli, Nasirddin, Takiyddin ve Tycho Brahenin Rasat Aletlerinin Mukayesesi, Ankara niversitesi Dil ve Tarih Corafya Fakltesi Dergisi, XVI/3-4 (1958), s. 301-393; ayn yazar, 16nc Asrda Osmanllarda Saat ve Takiyddinin Mekanik Saat Konstrksiyonuna Dair En Parlak Yldzlar Adl Eseri (Trke-ngilizceArapa metin), Ankara: Ankara niversitesi Dil ve Tarih-Corafya Fakltesi, 1966; ayn yazar, Takiyddinde Gne Parametrelerinin Hesab, Necati Lugal Armaan, Ankara: Trk Tarih Kurumu, 1968, s. 703-706;

Takiyddin el Rasd ve ad Tycho Braheyi almalar ve rasathanelerinde kullandklar aletler bakmndan karlatrnz. Sonucu yorumlaynz.

Klasik Dnem Osmanl Bilim Literatr


Klasik dnem bilim literatr, bata astronomi, matematik ve tp sahalarnda olmak zere, byk ounluu ders kitab olan telif ve tercme eserler ile kmsenmeyecek ldeki orijinal almadan meydana gelmektedir. Osmanl mderrislerinin umumiyetle iyi bildii "elsine-i selase" denilen dilde, yani Arapa, Trke ve kk bir ksm Farsa dillerinde hazrlanm olan bu eserlerin ok az incelenmitir.
186

Balangta Osmanl bilim ve eitim literatr, genellikle, slm medeniyetinin temel dili olan Arapa yazlmtr. Bunun yannda 14. ve 15. asrlardan itibaren Arapa ve Farsa eserler Trkeye tercme edilmeye balanm ve bylece bir tercme hareketi domutur. Bu hareket, ok iyi Arapa bilmeyen zamann idarecilerinin destei ve tercme edilen eserleri okuma frsatn elde eden daha geni bir okuyucu kitlesinin olumasnn verdii evk ile yaylm, slm biliminin (tp, ecza, botanik, corafya, astronomi ile ilgili ansiklopedik klavuzlar, rya tabirleri, mzik ve szlkler) her sahasnda basit ve anlalr bir Trkeyle tercmeler yaplm ve slm kltr halk arasnda yaylma imkn bulmutur. Bunun yannda orijinal Trke eserler de yazlmtr. 18. asrn balarndan itibaren ve zellikle 1729'da Mteferrika Matbaasnda ilk kitabn baslmasndan sonra bilim kitaplarnn byk ounluu Trke olarak hazrlanm ve Osmanl Trkesi modern bilimleri aktarmada sk kullanlan temel dil haline gelmitir. Osmanl Devletinin kuruluundan Kanuni Sultan Sleyman devrine kadar olan ilk on Osmanl padiahnn hkm srd klasik dnemin kltr ve bilim hayatn konu edinen eserlerin banda phesiz Takprlzdenin (. 1561) akykun-Numniyyesi gelir. akykun-Numniyyede zikredilen dorudan telif edilen veya nce yazlm eserlerin zerine sonradan erh veya haiye eklinde yazlan eserler analitik bir ekilde incelendiinde bu dnemin ilm hayatnn zellikleri ak bir ekilde ortaya kmaktadr. Buna gre zikredilen dnemde Osmanl limlerinin dorudan telif ettikleri eserlerin % 25,7sini akl ilimler, % 25,7sini tarih-edebiyat-ahlak, % 22,8ini tefsir, % 14,2sini fkh, % 8,5ini tasavvuf ve % 2,8ini akaid eserleri oluturmaktadr. Osmanl ncesi dnemde telif edilmi eserlere Osmanl limlerinin yazdklar erh, haiye, talik veya tercmelerin ise % 26,6sn fkh, % 20,8ini akl ilimler, % 15,8ini kelm, % 13,5ini Tarih-edebiyat-ahlak, % 9,5ini akaid, %8,5ini tefsir, %2,7sini tasavvuf ve % 2,2sini hadis konusundaki eserler meydana getirmektedir. Bu deerler Osmanl kltr ve bilim hayatnn ilk 250 yllk dnemine tekabl etmekte ve Osmanl limlerinin ilgilerinin younluk kazand konular ak bir ekilde sergilemektedir. lk byk Osmanl limlerinden Bursal Kadzde-i Ruminin (. 1432 civar) Osmanl bilim geleneinin ve literatrnn gelimesine byk katklar olmutur. lk eserini ilm kariyerine balad Anadolu'da yazan Kadzde, daha sonra Semerkand'a yerlemitir. Eserleri arasnda amin'nin elMlahhas fi'l-Heye adl astronomi kitabna yapt erhl-Mlahhas fi'l-lmil-Heye adl erhi ve Semerkand'nin geometri konusundaki Ekal't-Tesisine yazd erh'l-Ekal't-Tesis adl kitab en yaygn olanlardr. Matematik ve astronomi konularndaki bu nemli eserlerini Arapa yazan Kadzde, daha sonra Ulu Bey (. 1449) tarafndan kurulmu olan Semerkand Rasathanesinin ve medresesinin bana getirilmitir. Farsa yazlan mehur Ulu Bey Zci'nin (Zc-i Grgan) hazrlanmasna byk katkda bulunmutur. Onun matematik alannda yazd en nemli eserlerden biri de Risale f stihrac Ceybi Derece Vahide bi-Amalin Messese al Kavide Hisabiyye ve Hendesiyye al Tarikati Gyaseddin el-Ka adl risalesidir. Eser adndan anlalaca zere Cemid el Ka'nin bir derecelik yayn sinsnn hesaplanmas iin gelitirdii cebir yntemi hakknda yazd bir eserdir. Kadzdenin Semerkandda birlikte alt Ali Kuu (. 1474) ve Fethullah irvan (. 1486) gibi bilim adamlar, Trkistandan Osmanl lkesine gelerek Osmanl biliminin gelimesine nemli katkda bulunmulardr. Bursal Kadzdenin erhl-Mlahhas fi'l-lmil-Heye ve erh Ekali't-Tesis adl eserlerinin Osmanl medreselerinde bu iki ilmi tahsil etmek isteyen renciler iin temel ders kitaplar olduu anlalmaktadr. Gnmze birincisinden yzn stnde, ikincisinden de iki yz civarnda nsha ulamtr. Her iki eserin nshalarnn istinsah kaytlarna bakldnda, bunlarn srf Osmanl dnyasnda deil, ran, Orta Asya, Hindistan ve Fas gibi Osmanl Devleti idaresi dnda kalan dier slm lkelerinin medreselerinde de okutulmu olduu anlalmaktadr. 15. yzyldan 20. yzyla kadar uzanan bir sra istinsah kayd incelendiinde, bu iki eserin hemen hemen be asr boyunca Osmanl ve genel olarak slm dnyasnda temel ders kitab olduu grlmektedir. Kadzde-i Rm, erh Ekalit-Tesis adl eserinin mukaddimesinde, kinatn yaradln ve srlarn dnen filozoflarn, din meselelerde fetva veren fakihlerin, devlet ilerini yrten memurlarn ve yarg ilerine bakan kadlarn geometri bilmelerinin gerei zerinde durmakta ve bylece bilimin felsef, uhrev ve dnyev lzumuna iaret etmektedir. Kadzdenin yukarda belirtilen bilim anlay, Osmanl bilim adamlarnn temel dncelerini oluturmakta ve bu anlay modernleme dnemine kadarki klasik Osmanl biliminin karakterini yanstmaktadr. Bundan dolay Avrupada bilim ve teknoloji vastasyla insann tabiat hkimiyeti altna almas eklinde gelien Bat dncesi, modern dnem Osmanl bilim adamlar tarafndan yadrganmtr. Bu dnemdeki dier astronomi kitaplar arasnda, Abdlvahab b. Cemaleddin b. Yusuf el-Mardan'nin Arapa yazm olduu Urcuze fil-Menazil ve Evkati Tuluih f Klli Asr ve Mazume fi Silkil-Ncum adl
187

eserleri saylabilir. Ayrca Meraga astronomi ekolnn kurucusu Nasirddin Ts'nin Farsa kaleme ald Risale Muhtasara fi't-Takvim ve Si Fasl fi't-Takvim adl iki eseri vardr. Bunlarn birincisi muhtemelen, ikincisi ise kesin olarak Ahmed-i D tarafndan Farsa'dan Trke'ye tercme edilmitir. Tercmelerin bu ilmi tahsil etmek isteyen mbtedilere yani yeni balayanlara kolaylk olsun diye yapld belirtilmektedir. Bu iaret ve buna benzer dier karneler, Anadoluda ve bu meyanda Osmanl topraklarnda Trkenin tedric ekilde de olsa eitim ve bilim dili olarak kullanldn gsterir. Bilim literatrnn oluum dneminde Semerkanda ilaveten Msr da Osmanl biliminin dier bir kaynan tekil etmekteydi. Msrda yetien nl Osmanl tabibi Hac Paann (Celaleddin Hzr) (.1424) Kitabl-Teshil fit-Tbb adnda bir Trke tp kitab ile ifl-Eskam ve Devl-lm ve elTelim fi lmi't-Tbb adlarnda iki Arapa eseri vardr. Bunlardan baka ok sayda Trke ve Arapa eseri bulunan Hac Paa, Osmanl tp biliminin gelimesine nemli katklar yapmtr. Tp konusunda, erefeddin Sabuncuolunun (. 1468 civar) yazd eserlerin Osmanl tp literatrnn gelimesinde nemli bir yeri vardr. Onun Cerrhiyyet'l-Hniyye adndaki ilk Trke cerrah eseri, Endlsl bilim adam Ebl-Kasm Zahrav'nin (. 1013) el-Tasrif adl genel tp kitabnn cerrah ksmnn tercmesi ile kendi yazd blm ihtiva etmektedir. Tercmede eserin aslnda olduu gibi cerrah aletler resmedilmitir. Eser, klasik slm tp bilgilerine ilveten yazarn kendi tecrbelerini ve Trk- Mool ve Uzak Dou tbbnn etkilerini tamaktadr. Sabuncuolu'nun etkisi, zellikle onun talebesi Gyas b. Muhammed sfahan vastasyla Osmanl snrlarnn dnda ve zellikle Safav randa grlmtr. Bu eserin dnya tp tarihinde byk hrete ulamasna yol aan en nemli zellii cerrah mdahaleleri minyatrlerle tasvir ve tespit etmesidir. Mslman bilim adamlarn himaye eden Fatih Sultan Mehmed, eski Yunan ve Avrupa'da gelien kltr ile de ilgilenmitir. Mesela, Trabzonlu Rum limi Georgios Amirutzes (. 1475) ve oluna Batlamyus'un corafyasn Arapa'ya tercme ettirmi ve bir dnya haritas yaptrmtr. Sultan Mehmed, Avrupa kltr ile daha ehzde iken Manisada ilgilenmeye balam ve 1445'te Sarayda talyan hmanist Ciriaco d'Ancona ve dier talyan limlerden Roma ve Avrupa tarihi dersleri almtr. Gentile Belliniye (1429-1507) resmini yaptran Fatih, sarayn duvarlarn Rnesans slubu fresklerle ssletmitir. Patrik Gennadious, Hristiyan inancn anlatan tikadname'sini Fatih iin telif ettii gibi, Francesco Berlinghieri (1440-1501) Geographia, Roberto Valturio (1405-1475) ise De re Militari (Verona 1492) (bu eserin bir nshas Topkap Saray Mzesi Ktphanesinde bulunmaktadr) adl eserini Fatih'e takdim etmek istemitir. Yannda bulunmu olan hmanistlerden G. Stefano Emiliano, lmnde Fatihe mersiye yazmtr. Fatih Sultan Mehmedin Mslman bilim adamlarn himaye ettiine iyi bir rnek ise, onun Hocazde ve Alaeddin Tsyi kendi ihtisas sahalarnda eser yazmalar iin tevik etmesi ve onlardan Gazali'nin Aristo geleneine mensup filozoflarn metafizik olaylara baklarn tenkit eden "Tahaft'l-Felasife"si ile bni Rd'n ona yazd cevap "Tehaft'l-Tehaft" karlatrmalarn istemesidir. Fatih dneminin phesiz en dikkate deer bilim adam, Semerkand geleneinin temsilcisi Muhammed b. Alidir. Daha ok Ali Kuu (. 1474) adyla anlan mellif, astronomi ve matematik konusunda on iki kitap yazmtr. Bunlardan biri Ulu Bey Zci'ine yapm olduu Farsa erhtir. Dier nemli eserleri arasnda Farsa kaleme ald Risale fi'l-Hey'e ve aritmetik konusundaki Risale fi'l-Hisab saylabilir. Ali Kuu, Osmanl medreselerinde uzun yllar ders kitab olarak okutulmu olan bu eserlerini baz ilavelerle Fatih Sultan Mehmed'e izafeten er-Risaletl-Fethiyye ve er-Risaletl-Muhammediyye adlaryla Arapa olarak yeniden kaleme almtr. Dikkate deer bir dier ahsiyet, Sultan II. Bayezid devri (1481-1512) limlerinden Molla Ltfdr (. 1495). Onun bilimlerin tasnifi konusunda yazm olduu Mevzuat'l-Ulm adl Arapa bir risalesi ve geometrideki Delos problemi konusunda ksmen Yunanca'dan tercme edilmi olan Tazifl-Mezbah adl bir eseri vardr. Ayn dnemin mehur astronom ve matematikilerinden biri de Kadzde ile Ali Kuu'nun torunu olan Mrim elebidir (. 1525). Zc-i Ulu Bey'e yapm olduu erhle, astronomiye dair risaleleriyle, astronomi ve matematik sahalarnda Osmanl bilim geleneinin gelimesine byk katks olmutur.
188

Osmanl bilim literatrnde, yeni ortaya karlan bir dier ilgi ekici katk, Endls'ten gelen Mslman ve Yahudi limler tarafndan gerekletirilmitir. Sultan II. Bayezid zamannda stanbul'a gelen Endlsl liya b. Abraham bu limlerden biridir. htida ettikten sonra Abdsselam el-Muhtedi elMuhammed adn alan bu zatn, Arapa astronomi ve tp kitaplar vardr. nce branice yazd, 1503'te Arapa'ya tercme ederek Sultan II. Bayezid'e ithaf ettii kitabnda, Batlamyus'un yapt "ztulhalak"tan daha byk olan "el-dabid" adn verdii kendi icad bir astronomi aletinden bahsetmektedir. Bu kitap Osmanl bilim literatrnn henz ok iyi bilinmeyen bir vehesini de ortaya koymaktadr. Kanuni Sultan Sleyman devrinde de bilim literatrnde olduka dikkate deer gelimeler olmutur. Bu dnemde Matrak Nasuh tarafndan yazlan Cemll-Kttb ve Kemll-Hssab ile Umdet el-Hisab adlarnda Trke iki byk esere rastlyoruz. Ayrca klasik dnem Osmanllarda bilimlerin tasnifi konusunda eser veren Takprlzde Isameddin Ahmed b. Mustafa (1495 Bursa-1561 stanbul) ayn zamanda Osmanl kltr ve bilim hayat hakknda bilgiler veren dnemin en nemli biyograflarndan biridir. Fkh, hadis, kelam, edebiyat ve tarih konularnda olmak zere 20 eser vermitir. Takprlzdenin balca eserleri yukarda bahsettiimiz ve ilk on Osmanl padiah dneminde yaam olan Osmanl limlerinden ve eyhlerinden bahseden bir biyografi kitab olan akykunNumniyye fi Ulema el-Devletil-Osmniyyedir. Takprlzdenin bu eseri yannda, Mifths-Saade ve Misbahs-Siyde adndaki ilimlerin tasnifi kitab ve Nevadirl-Ahbar fi Menakbil-Ahyar adl bir baka biyografi kitab daha vardr. mparatorluun en ihtiaml dneminde, en iyi eserlerini meydana getiren klasik bilim gelenei, yukarda ksaca temas ettiimiz bilim ve eitim kurumlar ile bu kurumlar evresinde oluan ve slm bilim gelenei miras zerine kurulup gelitirilen bilim muhitlerinde ortaya konmutur. Bu gelenek, aada temas edeceimiz gibi Osmanllarn Avrupa bilimi ile olan ilk temaslar sonrasnda, Avrupa bilimini tercme ve aktarma safhalarnda da devamlln muhafaza etmi ve 19. asrn ikinci yarsna kadar baz temel unsurlaryla yaayabilmitir.

Avrupa Bilimi ile lk Temaslar, Aktarmalar ve Tercmeler


Osmanl mparatorluunun ayn zamanda bir Avrupa lkesi olmas ve Bat Avrupa lkeleriyle hemhudut olmas, Bat bilim ve teknolojisinin Bat dnyas dnda yayld ilk lke konumuna gelmesinde etkili olmu ve Osmanllarn Avrupa'da ortaya kan yeni keif ve icatlardan haberdar olmalarn salamtr. Selektif bir transfer sreci iinde oluan bu iliki, Osmanllarn Bat bilimi ve teknolojisiyle ilikileri, Avrupada gelien yeniliklere olan tavr ve bu yenilikleri benimsemesi, Rusya, in ve Japonya rneklerinden birok yn ile farkllklar gsterir. Bat biliminin kendi kltr muhiti dnda yaylmasn yorumlayan, merkez-evre ve smrgeci-smrlen teorilerine uymamaktadr. Osmanllarn Bat bilim ve teknolojisi karsndaki tutumlar gl bir imparatorluun kendi dnyas ve nfuz alan dndaki gelimeler karsnda taknd seici tavr eklinde yorumlanr. 15. asrdan itibaren Osmanllar zellikle ateli silahlar, haritaclk ve madencilik sahalarnda Avrupa teknolojisini transfer etmeye balamlardr. Ayrca Osmanl Devleti'ne snan Musev limler vastasyla Rnesans astronomi ve tbbn da tanma imkn elde etmilerdir. Bununla birlikte asker stnln tesinde Osmanllar hem manev ynden hem de kltr bakmndan kendilerini Avrupallardan stn grmlerdir. Dier taraftan gerek eitim sistemi gerekse ekonomik ynden yeterlilikleri, bilimi aktarma konusunda seici olmalarna sebebiyet vermitir. Bylece, ykselme dnemlerinde Osmanllar, Bat'da ortaya kan "Rnesans" ve "Bilim Devrimi" gibi entelektel ve ilm faaliyetleri takip etme ihtiyac duymamlardr. Baz modern tarihilerin Osmanllarn bu gelimelerin kendileri iin gelecekte bir tehlike oluturacan anlamadklar istikametindeki yorumlar anakronistiktir. Osmanllar, Avrupann bilim ve teknolojideki alamayan ykseliini, dier eski medeniyet sahibi toplumlarla birlikte, Sanayi Devriminin tesirleriyle fark etmitir. Sanayi Devrimi neticesinde ortaya kan ve ncesi ile kyaslanamayacak lde byyen Avrupallarn asker vurucu gc, buhar enerjisi sayesinde denizde ve karada hzl bir ekilde dnyann her kesine ulamas ve sanayi retim teknolojisinin, dnya pazarlarn rekabet edilemeyecek seviyede malla doldurmas, Avrupallarn ezici stnln ortaya koymutur. lk asrlarnda Osmanllarn srekli genileyen snrlar, Akdenizin kontroln ele geirmeleri, Kzldeniz, Karadeniz ve Hint Okyanusunda gerekletirdikleri deniz seferleri, onlarn yeni corafya bilgilerine ihtiya duymalarna sebep olmutur. Klasik slm corafya eserleri ve Avrupadaki ada literatr bu konuda kaynak olmutur. Ayrca Osmanl corafyaclar, ahs gzlemlerini ilave ettikleri orijinal almalar da ortaya koymulardr.
189

16. asrda, Osmanl haritacl Piri Reisin almalaryla en byk eserlerini vermitir. PiriReisin, Kristof Kolombun Amerika haritas ile Avrupa ve slm haritalarndan istifade ederek ve ayn zamanda kendi tecrbelerine dayanarak 1513te izdii haritann bugn elimizde bulunan ksm byk lekli dnya haritasnn bir parasdr. Bu harita, gney-bat Avrupa, kuzey-bat Afrika, Gney Dou ve Orta Amerika blgeleri ve yeni dnya hakknda bilgiler ihtiva etmektedir. Bu, enlem ve boylam izgileri olmayan ancak kylar ve adalar iine alan portulan tipi bir haritadr. Piri Reis, ikinci haritasn 1528de Kanuni Sultan Sleyman'a takdim etmitir. Sadece bir paras gnmze kadar gelen bu harita, Kuzey Atlas Okyanusunu ve Kuzey ve Orta Amerikada yeni kefedilen yerleri iine almaktadr. Piri Reisin Kitab- Bahriye adnda 1525te Kanuni Sultan Sleyman'a sunduu bir de corafya kitab bulunmaktadr. Dou ve Bat kaynaklarndan yararlanarak hazrlad bu nemli kitap, Akdeniz ve Ege denizindeki ehirlerin harita ve izimlerini ihtiva etmekte, kendi gzlemlerine dayal olarak denizcilik ve deniz astronomisi hakknda da geni bilgiler vermektedir. Dier Osmanl kaptanlarndan Seydi Ali Reis, (.1562) deniz corafyas konusunda nde gelen ahsiyetlerden olup, Hint Okyanusundaki kendi gzlemlerini ve uzun deniz seyahatlerinde gerekli olan astronomi ve corafya bilgilerini ihtiva eden el-Muhit adl ok kymetli Trke bir eser yazmtr. Dier taraftan Matrak Nasuhun Trke yazm olduu Beyn- Menzil-i Sefer-i Irakeyn adl eseri, tavsif corafyann en iyi rneklerinden birisidir. Tarih-i Hind-i Garb adl eser (muhtemelen Muhammed b. Emir el-Sud el-Niksar (.1591), tarafndan 16. asrda yazlm), Amerikadan ve coraf keiflerden bahseden dier bir almadr. spanyolca ve talyanca yazlan kaynaklara dayanlarak hazrlanan bu eser 1573te Sultan III. Murada takdim edilmitir. blmden oluan eserin te ikisini kapsayan son blm kitabn en nemli ksmdr. Bu blm, 1492 ylnda Amerikann kefinden balayarak 1552 ylna kadar Colombus, Balboa, Magellan, Cortes ve Pizarronun altm yllk maceralarn anlatmaktadr. Btn bunlar, Avrupallar tarafndan gerekletirilen coraf keiflerden Osmanllarn haberdar olduklarnn birer gstergesidir. 17. yzylda ise Ktip elebi (. 1657), Mercator ve A.S. Hondio'nun Atlas Minor adl eserini Levami'n- Nur fi Zulmeti Atlas Minr adyla tercme etmitir. Ktip elebinin Bat ve Dou kaynaklarndan yararlanarak kaleme ald Cihannm adl eseri ise Osmanl corafyas ve kltr tarihi bakmndan kymetli bir eserdir. Trk kltrn ve genel olarak slm kltrn bibliyografik ve biyografik kaynak eserleri ile zenginletiren ve Avrupal yazarlarn tarihe ait baz eserlerini Trkeye tercme eden Ktip elebi, Cihannm kitabyla da kendisinden sonra gelen Osmanl limleri zerinde byk bir etki brakmtr Piri Reisle ciddi ekilde balayan Osmanl corafyacl Cihannm ile gelimi ve bu akm kesintisiz olarak 19. yzyla kadar devam etmitir. 17. asr boyunca Avrupa kaynaklarndan tercme edilen bilim eserlerinin says artmtr. Bu tercmeler vastasyla yeni bilim kavramlarnn Osmanl bilim dnyasna tedric giriinin balad grlr. Tespitlerimize gre astronomi konusunda Avrupa dillerinden tercme edilmi olan ilk eser, Fransz astronom Noel Duret'nin (.1650 civar) Paris'te 1641'de baslan Ephemerides Celestium Richelianae ex Lansbergii Tabulis adl zcidir. Bu eser, Osmanl astronomu Zigetvarl Tezkereci Kse brahim Efendi tarafndan 1660 da Secencel'l-Eflak fi Gayeti'l-drak adyla tercme edilmitir. Bu tercme ayn zamanda Osmanlda, Kopernik ve onun gne merkezli (heliocentric) kinat sisteminden bahseden ilk kitaptr. Zamann mneccimbas Mneccimek Mehmed Efendinin kitaba gsterdii ilk tepki "Frenklerin byle fodulluklar boldur" eklinde olmu; ancak mtercimden kullanmn rendikten ve Ulu Bey Zci ile karlatrdktan sonra eserin kymetini takdir etmi ve mtercimi mkfatlandrmtr. Mneccimbann ilk reaksiyonu, Osmanllarn kendi bilim birikiminden emin olarak Batnn ilm stnln hemen kabul etmeyip ihtiyatl yaklamlarnn tipik bir rneidir. Kopernikin getirdii ve Avrupada byk tartmalar yaratan yeni astronomi anlaynn temel unsuru olan Gnein lemin merkezi olduu ve Yerin hareket halinde olmas meselesi, klasik Osmanl astronomlar tarafndan teknik bir detay seviyesinde ele alnm ve polemik konusu yaplmamtr. Bunun sebepleri arasnda slm astronomlar nezdinde bu konuya ters gelen herhangi bir din dogmann olmamas saylabilir. 18. yzyln son eyreinde kurulmaya balayan ve 19. yzyln banda salam bir hviyet kazanan yeni eitim kurumlarnda modern astronomi eitimi balayncaya kadar, Avrupa dillerinden tercme edilen astronomi eserlerinin ounu zcler oluturmutur.

190

17. asrn ikinci yarsndan sonra ve 18. asr iinde tamamlanan tercme eserler arasnda modern corafyadan bahseden Ktip elebinin Cihannms yannda- en nemli eser, Ebu Bekr b. Behram elDimaknin (.1691) Janszoon Blaeunun ksaca Atlas Major olarak tannan 11 ciltlik Latince eserinin Nusretl-slm ves-Srr fi Tahrr Atlas Mayor adyla 9 cilt halinde ve serbest slupta yapt tercmesidir. lk Osmanl matbaasnn kurucusu brahim Mteferrika (. 1745), 1732de ekler ilavesiyle bast Cihannmnn uyandrd ilgi zerine III. Ahmedin emriyle, Andreas Cellariusun ilk basks 1708de yaplan Atlas Coelestis adl eserini 1733 ylnda Mecmuatl-Heyetil-Kadime vel-Cedide adyla tercme etmitir. Yine 1751de Belgrad tercman Osman b. Abdlmennan; Bernhard Vareniusun Latince eserini Tercme-i Kitb- Corafya adyla tercme etmitir. Bu tercmeler yannda klasik Osmanl astronomi ve corafya eserleri ve bunlara bal olarak ilm faaliyetler, kendi klasik gelenei erevesinde devamlln korumutur. Bu dnem Osmanl bilim literatr topluca gzden geirildiinde; Osmanl limlerinin stnlk duygularn yendikten sonra yeni bilgi, mefhum ve teknikleri kolaylkla kabul ettikleri sylenebilir. darecilerin mspet yaklamlar yannda ulemann da Gne merkezli kinat sistemi rneinde grld gibi kar koyan tavrlar olmamt. Bu safhada din ile Bat bilimi arasnda herhangi bir atma yoktu. 18. yzyla gelindiinde Osmanl bilim literatrnn bir zelliini -ki bu zelliin baz rneklerine 19. yzyln banda da rastlanmaktadr- daha grmekteyiz. Bu derlenen veya tercme edilen eserlerde Avrupa kaynakl modern ilm bilgilerin yan sra eski bilim geleneinin (Trk-slm) de yer almasdr. Bunun bir rnei Yer ve Gne merkezli kinat modellerinin birlikte tantld eserlerde grlebildii gibi, tp sahasnda da benzer durumlarla karlalmaktadr. 16. asrdan itibaren, bata stanbul olmak zere byk Osmanl ehirlerine Avrupa'dan baz hekimlerin gelmesi, ayn zamanda Avrupa kaynakl birok salgn hastaln yaylmas, yeni tedavi ve korunma metotlar ve tbb fikirleri de beraberinde getirmitir. Paracelsus (. 1541) ve onun takipilerinin yeni tbb doktrinleri 17. asrda Hollandada yaygnlaan kimyev maddeler ile tedavi teori ve uygulamalar yeni iatrokimya (iatro chemistry) Osmanl tp literatrnde "Tbb-i cedid" veya "Tbb-i kimyev" adlar ile ortaya kmtr. Bu gelimelerin en mehur takipilerinden biri olan Salih b. Nasrullah b. Sellm (. 1670) Nzhet'l-Ebdan adl eserinde birok Avrupa kaynandan iktibaslar yapm ve ila terkiplerini almtr. Ayrca Latinceden Paracelsusun Iatrokimyaya ait eserini Arapaya tercme etmitir. Ayn ekilde Sinan el-znik de (.18. asr) eski tp ile yeni tbb bir arada sunduu Kitab- Knz-i Hayat el-nsan Kavann-i Etibba-i Feylesofan adl eserini Arap, Fars ve Eski Yunan kaynaklar yannda dnemin Avrupa tabiplerinin eserlerinden istifade ederek hazrlamtr. mer ifa de (.1742), el-Cevherl-Ferid adl eserini, Avrupa dillerinden Trke'ye tercme ettiini ve kitapta yer alan ilalarn Latin tabiplerin kitaplarndan alndn belirtmitir. Bylece, Osmanl tp literatrnde Avrupa kaynakl yeni tp bilgi ve metotlar ile gelenee dayal tp bilgi ve metotlar, 19. asrn balarna kadar birlikte uygulanmtr.

E. hsanolu, Tanzimat ncesi ve Tanzimat Dnemi Osmanl Bilim ve Eitim Anlay, 150. Ylnda Tanzimat, yay. Haz. Hakk Dursun Yldz, Ankara 1992, s.335-395.

YEN ETM MESSESELERNN KURULUU


Osmanllar, Avrupa'da gelien teknolojiden ve zellikle asker sahalardaki ilerlemelerden etkilenmelerinin sonucunda, modern bilimi ve teknolojiyi retecek yeni eitim messeseleri kurma yoluna gitmilerdir. Osmanl klasik eitim kurumlarna dokunmadan kurulan bu messeseler imparatorlukta yeni bir bilim ve eitim anlaynn douunu hazrlamlardr. Bunun ilk rneklerini asker teknik eitim sahasnda kurulan messeseler oluturmutur.

Asker Mhendislik Eitimi-Humbarac Oca'nda Modern Asker Teknik Eitimin Balangc


Osmanllar'da Avrupa mene'li modern asker teknik eitim XVIII. yzyln balarndan itibaren, orduda yaplan slahat hareketiyle balamtr. 1730'da, Lle Devri'ne son veren ve Sultan III. Ahmed'in tahtan indirilerek I. Mahmud'un tahta kmasna sebep olan Patrona Halil Ayaklanmas ile Osmanl siyas hayatnda yeni bir dnem almtr. Bu tarihten sonra Osmanl ordusunun slah konusunda ilk teebbsler, Osmanl Devleti'ne iltica ederek Mslman olan Fransz generali Comte de Bonneval
191

(Bonneval Ahmed Paa, 1675-1747) nezaretinde 1735 ylnda kurulan Humbarac Oca ile balamtr. 1735 ylnn ilk gnlerinde skdar'da Ayazma Saray'nda kurulan Ulfeli Humbaraclar Oca ile Osmanlda ilk olarak Avrupa usul ile yeni bir asker eitim gerekletirilmitir. Bu ocan en nemli zelliklerinden biri, her bir odasnda, zabitler arasnda teorik ve tatbik olarak matematik ve modern harp sanatlar konusunda ders veren Avrupal ve Osmanl hocalarn mevcudiyetidir. Bunlar hoca-y mhendis, muallim-i resim, hoca-y oda, muallim-i ilm ve fenn-i atebz gibi kadrolara sahip zabitlerdir. Ocan banda bulunan ve kendisine paalk nvan verilen Humbarac Ahmed Paa, siyas ve asker sahada byk bir hrete sahip olmu ve Osmanllar'da asker modern teknik eitimin gereklemesine katkda bulunmutur. Avrupallarn "Corps de Bombardia" dedikleri humbaraclar, Humbarac Oca'nda, teorik ve pratik eitim yannda yeni harp tekniklerinin uygulamalar hakknda da bilgi sahibi olmulardr. Burada geometri, trigonometri ve izim dersleri yannda humbara at cetvelleri ve balistik konularnda uygulamal dersler gsterilmitir. 1747'de Humbaracba Bonneval Ahmed Paa'nn lmnden sonra ocak itibarn yava yava kaybetmi ve bu sebeple Ulfeli Humbaraclar Oca lavedilerek mensuplar eskiden olduu gibi tmarl ve zeamet sahibi humbaraclar halini almlardr. Osmanllar'da, Avrupa tarz modern eitimde ikinci teebbs olarak Fransz Subay Baron de Tott'un (1733-1793) stanbul'da bulunduu srada (1770-1776) kurulmu olan "Topu Mektebi" ve "Hendese Odasn rnek gsterebiliriz. 1772 ylnda Sultan III Mustafa'nn istei zerine Tersane yaknlarnda kurulan kk bir topu mektebinde topulara ksa dnemler halinde yeni tekniklerin retilmesine allmtr. Topulukta asl reform, 1774 ylnda Avrupa tarznda tekil edilmi olan Srat Topular Oca ile gereklemitir. Fransa'dan gelen avu Aubert ve arkadalarnn eitim ileriyle ilgilendii bu ocak 1784'te tekrar ele alnarak sayca arttrlmtr.

Hendesehane'nin Kurulmas
Kaptanderya Derya Gazi Hasan Paa'nn istei ile Tersane personeline, ihtiya duyulan teorik eitimi vermek zere 29 Nisan 1775'te Tersane ambarlarnda bir odada "Hendese Odas" kurulmutur. Hendese Odas'nda Baron de Tott'un nezaretinde, Campbell Mustafa Aa ve Fransz S. Kermovan ders vermilerdir. 1776 ylnda nizam verilen Hendese Odas'na, 90 ake yevmiye ile bir hoca, bir halife ve bir de mustahfz- lt tayin edilmitir. Kapudne Seyyid Hasan Efendi (Cezayirli) hocalnda denizcilie, donanmaya, corafya ve haritacla dair dersler verilerek Osmanl donanmasnda bu ilimlerden anlayan kaptanlar yetitirilmeye allmtr. 1776 ylnda Fransz subaylar lkelerine dndkten sonra, Tersanedeki Hendesehane'de Osmanl ulemasndan hocalar teorik dersler vermeye devam etmilerdir. 1784 ylnda Sadrazam Halil Hamid Paa'nn sadarete gelmesiyle yeniden ele alnan asker slahat almalar erevesinde, Fransa'dan arlan de Lafitte-Clav ve Monnier adl asker mhendisler vastasyla Tersane'deki Hendesehane'de -ki buna 1781 ylndan itibaren "Mhendishane" de denmektedir- istihkm dersleri, dier bir ifadeyle kara mhendisliine ait dersler verilmeye balanmtr. 1787-1788 yllarnda Fransz uzmanlarn ve subaylarn tamamen lkelerine dnmeleri zerine tatbik dersler terkedilmi ve Mhendishane'de sadece yerli Osmanl ulemasndan, Gelenbev smail Efendi ve Kasapbazde brahim Efendi gibi mehur matematikiler teorik dersler vermeye devam etmitir. 1789'da Sultan III. Selim'in tahta kmas ile balatt "Nizm- Cedid" hareketi erevesinde ele alnan asker slahat almalar, asker teknik eitim konusunda yeni bir sayfay balatmtr. 1792 ylnda klalar tanzim ve nizamlar yeniden ele alnan Humbarac ve Lamc Ocaklar'na gerekli grlen aritmetik ve hendese eitimini vermek zere, bu klaya bitiik yeni bir mhendishane almtr. "Mhendishane-i Cedid" ad verilen bu messese dorudan Humbarac Oca'na bal bir statde kurulmutur. Daha sonralar Mhendishane-i Sultan de denilen bu messeseye Mderris Abdurrahman Efendi hoca olarak grevlendirilmitir. 1794 ylnda ise Tersane Mhendishanesi'nde hoca olan Seyyid Osman Efendi, buraya nc hoca olarak tayin edilmiti.

Mhendishane-i Bahr-i Hmyun (Deniz Mhendishanesi)


1793 senesinde Hasky'de Humbarac ve Lamc Oca klasnda Mhendishane-i Cedide'nin almasyla Tersane Mhendishanesi'ndeki hoca ve halfelerden bazlar ve 7 nefer talebe buraya naklolunmutur. Sultan III. Selim'in st kardei Kk Hseyin Paa kaptanderyala getirilince Tersane'deki Mhendishane'yi gemi ina, haritaclk ve corafya eitimi veren bir deniz mhendishanesi haline getirmitir. O srada Fransa'dan arlm olan Jacques Balthasar le Brun 1793 senesi Mays
192

aynda stanbul'a gelmitir. Tersane Mhendishanesi'nin bana getirilen M. le Brun burada, Avrupa usulne uygun olarak gemi ina dersi vermitir. Bu Mhendishane 1821 ylna kadar "Fenn-i n" ve "Fenn-i Harita ve Corafya" adlarnda iki ubeli olarak faaliyetlerini srdrmtr. 1821 ylnda Kasmpaa'da vuku bulan byk yangnda Mhendishane-i Bahr binas da yandndan bir yl kadar tedrisata ara verilmitir. 1830'da Mhendishane-i Bahr Heybeliada'daki klaya tanmtr. Buras da kfi gelmeyince, Tersane'deki imdiki Asker Hastahane'nin bulunduu tepede yeni bir mektep binas ina edilmi ve buraya nakledilmitir. Yeni bina 400 renciyi barndracak byklkte muntazam dershaneleri ve ett salonlar bulunan bir binayd. Bahriye Mektebi 1845 ylnda inaat tamamlanan Heybeliada'daki binasna tanmtr. Burada ilk, orta ve yksek denizcilik tahsili verilmeye balanmtr. Gnmzde ayn bina Deniz Harp Okulu olarak faaliyetlerine devam etmektedir.

Mhendishane-i Cedid (Kara Mhendishanesi)


1795-1796 ylnda Humbarac ve Lamc klasna bitiik olarak ina edilen iki kapl, iinde matbaa, ktphane ve hocalara mahsus odalar bulunan bir binada eitim ve retim faaliyetlerine devam eden Mhendishane, 1801 ylnda Bahocalna getirilen Hseyin Rfk Taman (. 1817) ile sistemli olarak Avrupa tarz fen eitimine gemi ve 1806 ylnda Sultan III. Selim tarafndan Humbarac ve Lamc Oca'ndan ayrlarak mstakil bir messese haline getirilmitir. Mhendishane bir ba hoca, drt hoca ve drt halfeden oluan eitim kadrosu ile her snfnda onar akirdan olmak zere drt snf halinde yeniden dzenlenmitir. Ayrca modern manada mhendislik eitimi sunan bir ders program hazrlanmtr. Yalnz snf gemesi ve mezuniyet hususlarnda Osmanl klasik brokratik yaps muhafaza edilerek silsile yrtlmesi esas kabul edilmitir. Balang snf drdnc snf, mezuniyet snf birinci snf olarak kabul edilen Mhendishane'de talebeler bir nevi asker personel kabul edildiinden maa ve tayinatlar bulunmaktadr. Bu sebepten snf geme ve terfiler bir st kademelere terfi, terk, vefat veya baka bir vazifeye tayin durumlarnda, o rtbeden daha aada bulunan hoca veya akirdann imtihanla bir st rtbe veya snfa terfi etme eklinde zincirleme olarak en alt kademedeki talebeye kadar silsile yrtlmesi eklinde yaplmtr. Bu durum Mhendishane'de eitimin tam olarak ka yl sreceinin tespitini zorlatrmaktadr. 1806 tarihli Mhendishane kanununa gre aritmetik, cebir, geometri, corafya, konikler, kalkls (diferansiyel ve integral hesap), mekanik, astronomi, istihkam, lam teknolojisi, Arapa ve Franszca dersleri okutulmutur. Mhendishaneler, Osmanl eitim ve bilim hayatnda yeni bir dnemin balangc olarak kabul edilecek olursa, Osmanl'nn klasik eitim sisteminden ve messeselerinden farkl ve yeni bir sistemin ortaya km olduu grlr. Zira mhendishaneler, Osmanl-Bat sentezi bir sistem olarak karmza kmaktadr. Buna gre mhendislerin mesleklerini icra edebilmeleri iin diploma sahibi olmalar art koulmutur. Ksacas Osmanl birok konuda olduu gibi mhendishanelerin kuruluunda da mevcut imknlar dairesinde ve o anki ihtiyaca gre tekilatlanmaya giderek ihtiya duyduu messeseyi kurmutur. Devletin bu yeni messeseyi kurmaktan maksad her eyden nce ordunun yeni bir nizama sokulmas, yeni tekniklerle donanm ve Avrupa ordular karsnda malup olmamak iin fen tahsili grm zabit yetitirmek gibi, acil ihtiyaca cevap verecek insan gcne sahip olmaktr. Yani temel hedef, o devrin tabiri ile "mtefennin zbit" yetitirmektir. Mhendishane-i Berr-i Hmyun'un ilk bahocalna daha nce de mhendishanede hoca olan Hseyin Rfk Taman getirilmitir. Taman modern bilimlerinin Osmanl'ya giriinde, yapt tercme ve aktarmalarla ncl balatarak birok eser vermi ve bu eserler uzun yllar mhendishaneler ve dier asker okullarda temel ders kitab olarak okutulmutur. 1793'te Mhendishane'nin kuruluundan itibaren bu messeseye tayin edilmi olan Taman, 1817 ylnda vefatna kadar 24 sene ayn messesede deiik kademe ve vazifelerde bulunmutur. Osmanl'ya modern bilimin giriinde ve gelimesinde mhim yer tutan kendisi gibi birok bilim adam yetitirmitir. Hseyin Rfk Taman ilkini 1793 ylnda tercme ettii Logaritma Rislesi olmak zere, birok tercme ve telif eser hazrlam ve bastrmtr. Baslan eserleri srasyla, Usl-i Hendese (stanbul 1797), Telhs'l-Ekal (stanbul, 1801; Msr, 1824), Mecmuat'l-Mhendisin (stanbul, 1802; Msr, 1824) ve
193

mtihn'l-Mhendisin (stanbul, 1805). Bunlardan baka Usl-i n-y Tarik, rtif Rislesi, Humbara Cetveli, Msellest- Msteviye gibi eserlerini zikredebiliriz. Bir de talebesi Bahoca shak Efendi (. 1836) tarafndan tertip edilerek bastrlan Medhal fi'l-Corafya adl eseri bulunmaktadr. Klasik Osmanl biliminin izlerini tamakla birlikte, Osmanl-Bat sentezine doru ilk hamleyi balatan Taman, Bat'dan tercme ettii eserlerinde klasik Osmanl bilimi konularndan ayrlmamtr. Mesela, klid geometrisine dayal olan ve Osmanl klasik biliminin en nemli matematik eserlerinden biri saylan Kadzde'nin Ekli't-Te'sis'i yerine ayn konudaki ngiliz matematikisi Bonnycastle'n (1751-1821) Euclide's Elements adl eserini tercme etmitir ve dolaysyla eitimde uzun seneler okutulan Kadzde'nin eseri yerine Usl-i Hendese adyla Taman'nin tercmesi okutulmutur. Ayn durum shak Efendi tarafndan bastrlan Medhal fi'l-Corafya adl eserinde de gze arpar. Taman'nin, bu eserini yer merkezli kinat modeline gre tertip ettii grlr. Ksacas Taman, Osmanl klasik biliminde de okutulan ve Osmanl'ya yabanc olmayan bilimlere ait Avrupa versiyonlarnn tercmelerini gerekletirmitir. Kendisinden sonra Mhendishane'ye bahoca olan Seyyid Ali Bey ise tamamen klasik slm bilimine ait eserleri Trke'ye tercme etmi ve Mhendishane eitiminde klasik bilimin arl hissedilmitir. Osmanl bilim geleneinde mhendishanelerde Avrupa'da ortaya kan yeni fen ve bilimlerin arlkl olarak okutulmas ve bir daha klasik bilime dnlmemesi shak Efendi'nin bahocal zamannda olmutur. 1830 ylnda bahocala getirilen shak Efendi, Mhendishane eitiminde yeni bir dnem balatm ve hem eitim sistemi hem de bilim asndan modernleme hareketini hzlandrmtr. Mhendishane'deki eitim sistemine getirmi olduu yenilikler yannda shak Efendi, asl hretini modern bilimler konusunda balatt tercme hareketi ile kazanmtr. 1826-1834 yllar arasnda fen bilimlerine ait temel ders kitaplarndan oluan toplam on ciltlik on eser hazrlamtr. Tercme ve aktarma yoluyla Avrupa kaynaklarndan ksa srede hazrlad bu kitaplar Mhendishane'de tamamen Avrupa'dan aktarlan modern bilimlerin eitimine balanmas ve eitim seviyesinin ykseltilmesinde nclk etmitir. shak Efendinin eserlerinde kulland terminoloji de ayrca Trke'nin bilim dili olarak gelimesinde mhim bir yer igal etmitir. Eserlerinde yabanc kaynaklara dayand halde, shak Efendi'nin mmkn olduu kadar Osmanlca terimleri kullanmaya dikkat ettii grlr. Ayn zamanda, Arapa ifadeleri zahmetli olan terimlerin yerine, yabanc dildeki karlklarn almay tercih etmitir. Bu almalar ile Osmanl ilm terimlerin tespitine nemli katklar olmutur. Dvn- Hmyun tercmanl (1824-29) zamannda hazrlad, Rekz Nasb- Hyam, ile Tuhfet'lmer f Hfz- Kl' adl iki kitab dndaki eserlerinin tamamn bahocalk dneminde hazrlam ve bastrmtr. Bu dnemde ilk olarak 1831'de hocas Hseyin Rfk Taman'nin eseri olan Medhal fi'lCorafya'y yayna hazrlayarak bastrmtr. Akabinde uzun yllar mhendishanelerde ders kitab olarak okutulmu olan top dkmne ait Usl's-Siyga (1831-1833 aras) adl eserini bastrmtr. shak Efendi, bu eseri Franszca kitaplardan istifade ile evirdiini sylemektedir. shak Efendi'ye hakl hretini kazandran drt ciltlik byk eseri, dnemin Avrupa fen kitaplarndan derlenen ve 1831-1834 yllar arasnda stanbul'da baslan Mecmua-i Ulm- Riyaziye'dir. Bu eser, basld dneme kadar yaynlanm Osmanl bilim litaratr gz nne alndnda matematik, fizik, kimya, astronomi, biyoloji, botanik, zooloji ve mineroloji gibi birok tabii ve riyazi bilim metinlerini bir arada sunan ilk kitaptr. Eserin kaynaklarn Avrupa asker teknik okullarnda okutulan ders kitaplar oluturmaktadr. Bu da bize, Osmanl asker messeselerindeki fen eitiminin, ada Avrupa fen eitimine yakn seviyede olduunu gstermektedir. shak Efendi'nin bunlardan baka Usl- stihkmat (1834), Aks'l-Mery f Ahzi'z-Zevy (1835) adl birer ciltlik iki eseri ve yazma halinde olan Kavid-i Ressmiyye adl eseri bulunmaktadr. Modern Bat biliminin Osmanl Devleti'nde tantlmasn ve girmesini salayan en nemli simalardan biri olan shak Efendi'nin, bilhassa yeni ilm mefhumlarn yerlemesindeki etkisi ile yeni Osmanlca ilm terminolojinin tretilmesindeki geni kapsaml almas, onun Osmanl bilim ve kltr tarihindeki yerini belirlemektedir. 1826'da Yenieri Oca kaldrlp yerine kurulan Askir-i Mansre-i Muhammediye'nin zabit ihtiyacn karlamak zere mhendishane talebe mevcudu 100 kiiye kadar karlmtr. 1870'te Maka Harbiye Mektebi ierisinde topu ve istihkm snflarnda eitim faaliyetlerine devam eden
194

Mhendishane, Sultan II. Abdlhamid tarafndan yeniden tamir ettirilen Halcolu'ndaki eski mhendishane binasnda eitim ve retim faaliyetlerine balamtr. 1881 senesinde kurmay snflar yannda bir de "mmtaz snf" ad altnda yeni bir snf tekil edilmitir. Drt yl olan retim sresi be yla karlm ve her yl Harbiye Mektebi son snf talebelerinden daha yksek tahsil yapmak isteyen ve yabanc dile yatkn olanlar bu beinci snfa alnmlardr. 1900 senesinde retim sresi seneye indirilen Mhendishane, Topu Mektebi olarak tamamen Harbiye Mektebi'ne bal meslek okullar haline gelmitir. Osmanl devlet adamlarnn bilime bak alarn, III. Selim'in 1221/1806 ylnda kartt Mhendishane-i Berr-i Hmyun kanunnmesinde geen "bundan akdem ina olunan Mhendishane-i Hmyunlarda, fnn- berriye ve bahriyeden hendese, hesap ve corafya fenlerinin yaylmas ve devlete lzm olan harp sanayiinin talim ve teallm ve kuvveden fiile ihrac husslarna...." ibaresi bize bu tr eitimden beklenilen hedefin esas itibariyle asker amaca ynelik olduunu aka gstermektedir. Nitekim bu messeseden zabit olarak mezun olan talebeler dorudan orduda istihdam edilmilerdir.

Resim 7.3: Sultan III. Selim Tarafndan Yaptrlan Mhendishane-i Cedide

Sivil Mhendislik Eitimi


Yukarda bahsettiimiz asker mhendislik eitimi veren messeselerden mezun subaylar gerektiinde sivil ihtiyalar (zellikle arazi lme ve yap ilerinde plan-proje hazrlama) karlamaya ynelik almalarda da bulunmaktaydlar. Ancak sivil hayatta bu gibi talepler umumiyetle yksek rtbeli devlet adamlarndan gelmekteydi. Bir bakma toplumda sivil mhendislie fazla ihtiya bulunmamaktayd. Vakf ve resm kamu binalar da devlet tarafndan kontrol edildiinden bunlar sivil binalardan ayrt etmek gerekir. 19. yzyln son eyreine kadar lkede modern tarzda sivil mhendislik hizmetini verecek eleman yetitirmek zere bir messese kurulmamtr. Ancak yzyl boyunca ortaya kan ve 19. yzyln ikinci yarsndan itibaren Osmanl mparatorluu'nda da geni bir uygulama sahas bulan modern teknolojiler, buhar ve daha sonralar elektrik gcne dayal olarak alan endstri kurulular, kk sanayi iletmeleri, telgraf ve demiryollar, karayollar ve sivil inaatlar imparatorluun mhendis ihtiyacn arttrmtr. Devlet bu ihtiyacn ksmen asker mhendis ksmen de yabanc uzmanlar veya Avrupa'da tahsil grm gayrimslimler vastasyla karlamaya gayret ederken ihtiya duyulduunda kk apta sivil amalarla teknik eleman yetitirmek zere baz mektepler at grlmektedir. Bunlarn ilk rnekleri, "Telgraf Mektebi" (1860) ile Midhat Paa'nn gayretiyle alan "Sanayi Mektebi" (1868)
195

olmutur. Sanayi Mektebinin en nemli zellii, teorik ve pratik eitimin bir arada verilmi olmas ve o gne kadar imparatorlukta cari olan "usta-rak" usul yerine, yeni tekniklerle eitilmi bilgili sanatkrlar yetitirmek hedeflenmitir. Mektep yatl ve gndzl olarak be yllk eitim vermekteydi. Blmleri arasnda da demircilik, terzilik, kunduraclk, makinecilik, dkmclk, marangozluk, ciltilik ve mimarlk gibi sanatlar bulunmaktayd. Osmanl mparatorluu'nda sivil mhendislik eitimi, 1874-1875 retim ylnda Galatasaray Sultanisi dahilinde faaliyete geen Darlfnun- Sultan'nin bir blm olarak alan ve daha sonra Turuk ve Mabir Mektebi (Yollar ve Kprler Mektebi) adn alm olan Mlkiye Mhendis Mektebi'yle balamtr. Turuk ve Mabir Mektebi, lkenin ve toplumun ihtiyalar gz nnde bulundurularak mnhasran fen eitimi yapmak yerine, devletin geni topraklar zerinde giritii bayndrlk faaliyetleri ve zellikle ulatrma sahasnda yapmak istedii hizmetleri yrtecek sivil mhendislerin yetitirilmesine ynelik bir program takip etmitir. Bu mektepten mezun olacak talebeler, tamamen Nafia Nezareti tarafndan devlet memuru olarak istihdam edilmitir. Turuk ve Mabir Mektebi drt yllk bir eitim takip etmi ve ilk mezunlarn 1880 ylnda vermitir. lk mezunlarnn hepsi gayrimslim olup devletin nemli mevkilerinde vazife almlardr. Mektepte geni kapsaml bir mhendislik eitimi verildii ders programndan aka anlalmaktadr. Bu mektebe bal, ancak daha alt seviyede mhendislik eitimi vermek zere planlanm bir de Kondktr Mektebi bulunmaktadr. 1881 ylnda ikinci mezunlarn veren Turuk ve Mabir Mektebi bu tarihten sonra faaliyetlerini tamamen devletin kontrolnde ve mhendislik eitimi yolunda kazanlan tecrbeler nda, 1884 ylnda "Mlkiye Mhendis Mektebi" adyla kurulan yeni bir sivil mhendislik mektebinde devam ettirmitir. Mektep ancak 1 Kasm 1884 tarihinde Mhendishane-i Berr-i Hmyun'un bir odasnda eitimine balayabilmitir. Bir yl ierisinde mektep iin o blgede yeni bir bina ina edilmitir. Mlkiye Mhendis Mektebi'ne talebe salayacak olan ve Sultan Abdlhamid'in eitim reformu erevesinde ele alnan tara idad mekteplerinden henz kfi miktarda talebe gelmediinden bu mektebe ait bir de yllk idad snf almtr. Bylece Mlkiye Mhendis Mektebi yedi yllk bir mektep olarak, yine Mhendishane-i Berri Hmyun'a bal yeni binasnda, hem yatl hem gndzl olmak zere eitim ve retim faaliyetlerini srdrmtr. Mektep ilk mezunlarn 1888 ylnda vermi ve mezunlarn tamam Nafia Nezareti tarafndan istihdam edilmitir. Mektep 1909 ylnda asker idareden ayrlarak tamamen Nafia Nezareti'ne balanm ve "Mhendis Mekteb-i lsi" adn almtr. Cumhuriyet dneminde 1928 ylnda ad "Yksek Mhendis Mektebi" olarak deitirilen, tzel kiilik tannan ve katma bteyle idare edilen bir yksekokul durumuna getirilmi, 1946da ise stanbul Teknik niversitesine dntrlmtr. Bugnk stanbul Teknik niversitesinin temelini tekil eden Mlkiye Mhendis Mektebi, Osmanl mparatorluu'nda ve Trkiye Cumhuriyeti'nde modern teknolojinin aktarlmas ve kullanlmasnda mhim vazifeler ve katklar salamtr.

K. Beydilli, Trk Bilim ve Matbaaclk Tarihinde Mhendishane, Mhendishane Matbaas ve Ktphanesi (1776-1826), stanbul: Eren Yaynclk, 1995. Mustafa Kaar, Osmanl Devleti'nde Bilim ve Eitim Anlayndaki Deimeler ve Mhendishanelerin Kuruluu, stanbul, 1996, [.. Sosyal Bilimler Enstits, Bilim Tarihi Blm baslmam doktora tezi]

Osmanlda Mhendishanelerin kurulu nedenini belirtiniz.

Tp Mektepleri
Osmanl Devleti'nde modern tp eitiminin balangc 19. yzyln balarna kadar dayanmaktadr. Ocak 1806 tarihinde Mhendishne-i Cedide'den ilham alnarak "Tersane Tbbiyesi" adl bir tp mektebi kurulmutur. Tersane-i mire'de, donanmann tabip ve cerrah ihtiyacn karlamak amacyla alan bu mekteple asl olarak imparatorlukta tp tahsilinin yaygnlatrlmas ve Devlet-i Aliyye tebaasndan tabiplerin saysnn artmas hedeflenmitir. Derslerin talyanca veya Franszca gibi bir Avrupa dilinde
196

yaplmas ngrlmtr. Ayrca talebelere tahsil iin gerekli olan kitaplarn ve aletlerin Avrupa'dan getirtilmesi kararlatrlmtr. Ancak btn bunlardan daha ilgi ekici yenilik ise getirtilecek kitaplardan baka, Paris, Viyana ve Londra gibi byk Avrupa ehirlerinde her ay kan tabip gazetelerinin ve yeni telif olan eserlerin alnmas da sz konusu edilmitir. Bu dnemde Osmanl modern tp eitimine yn veren iki byk ahsiyetin yetimi olduunu gryoruz. Bunlardan ilki Osmanl tp literatrnde mhim bir yer igal eden ve modern Avrupa anatomi bilgisini aktaran nzde Mehmed Atullah Efendi (D.1825-.1826)'dir. nzde ok ynl bir bilim adam olup, Avrupa lisanlarna vkf, zellikle tp, matematik, mekanik, astronomi, msik ve tarih konularnda bilgili ve tam bir ansiklopedist olarak tannmaktadr. Hamse-i nzde, adl be blmlk mehur tp eseri Osmanl tp literatrnde modern anatominin giriini salamas bakmndan nemlidir. kinci ahsiyet ise, Osmanl mparatorluunda modern tp eitiminin kurucusu olan Hekimba Mustafa Behet Efendi'dir. Tersane'de alan Tp Mektebi'nden yaklak yirmi yl sonra 1827 ylnda ordunun tabip ve cerrah ihtiyacn karlamak maksadyla Mustafa Behet Efendi'nin nderliinde "Tbhane-i mire" adnda stanbul'da yeni bir tp mektebi almasna teebbs edilmitir. Behet Efendi, tp eitiminde yabanc lisann ehemmiyetine iaretle Tbhane ve Cerrahhane'de talebelerin Avrupa lisanlarn renmeleri iin ders programlarna yabanc dil (nce talyanca, sonra Franszca) derslerini koydurmutur. Bu programla birlikte Osmanl tp eitiminin Tanzimat'n ilanna kadar devam edecek olan yeni esaslarn da belirlemi olmaktadr. ehzadeba'nda faaliyetine balayan Tbhane'den sonra 29 Ocak 1832'de Topkap Saray'na bitiik Glhane bahesinde mevcut binalarda Cerrahhane-i mire almtr. 1832 tarihinde Tbhane-i mire ehzadeba'ndan Cerrahhanenin bulunduu binaya nakledilerek yeniden dzenlenmitir. 1838 ylnda bu iki mektep birletirilerek Mekteb-i Tbbiye adn alm ve 1839 ylnda Galatasaray'daki yeni binasna tanncaya kadar faaliyetlerine burada devam etmitir. Bu tarihte mektebin bana Avusturyal gen bir doktor olan C. Ambroise Bernard getirilmi ve mektebin ad Mekteb-i Tbbiye-i Adliye-i ahane olarak deitirilmitir. Dr. Bernard ile birlikte tp eitiminde derslerden ok pedagojik bir takm deiikliklerin yapld gze arpmaktadr Mektepte tedrisatn Franszca yaplmas mecburiyeti, zamanla Mslman talebe saysnn azalmasna, buna mukabil bulunduklar evreden dolay Franszcaya daha yatkn olan gayrimslim talebelerin saysnn hzla artmasna vesile olmutur. Ayrca Osmanl yksek mekteplerinden mezun talebelerin Avrupa'ya tahsillerini tamamlamaya gnderilmeleri mnasebetiyle, bu nimetlerden de gayrimslim talebeler ziyadesiyle istifade etmeye balamlardr. Mezun hekim saysnn az olmas ve bunlarn ounun gayrimslim olmasna kar bir tepki olarak 1865 ylnda Mekteb-i Tbbiye'nin nazrlna getirilen Cemleddin Efendi, memlekette Mslman hekim saysn attrmak dncesiyle, ileride kurulacak olan Mekteb-i Tbbiye-i Mlkiye'nin (sivil tp mektebi) ilk temellerini atmtr. Vazifelerinden dolay birok vilayette bulunan ve memleketin durumunu yakndan bilen Cemleddin Efendi, mektepte kabiliyetli genler arasndan seerek bir "mmtaz snf" tekil etmi ve bu snfa ileride tp tedrisatnn Trkeletirilmesi yolunda ilk hareket olarak Trke, Arapa ve Farsa dersleri verdirmitir. nk ona gre daha ok sayda Mslman tabip yetimesi tp tedrisatnn ana dilleri olan Trke ile yaplmasna baldr. Mmtaz snftan yetien talebelerden Krml Aziz, Hseyin Remzi, Servet, brahim Ltfi ve Bekir Stk beylerin tp tedrisatnn Trkelemesinde nemli hizmetleri olmutur. 1866 ylnda mmtaz snf Mekteb-i Tbbiye-i ahane dhilinde Mekteb-i Tbbiye-i Mlkiye olarak tedris faaliyetlerine balamtr. Bu mektebin temel farkll, mezunlarnn askeriyede deil, vilayetlerde istihdam olunacak tabiplerin yetiecei bir mektep olarak dnlm olmasdr. Be yllk ve gndzl olan mektepte tedrisat Trke yaplacaktr. Be yln sonunda, mezuniyet senesinde eitim sresi bir yl daha uzatlarak alt yla karlm ve mezunlar Asker Tbbiye ile ayn haklara sahip klnmtr. Mmtaz snf, kurmu olduklar Cemiyet-i Tbbiye-i Mlkiye'nin yeleriyle birlikte, 1873 ylnda hazrlam olduklar Trke ilk modern tp lgati olan Lgat- Tbbiye'yi neretmilerdir. Tedrisat dilinin Franszca kalmasndan yana olan baz gayrimslim hekimlerin iddetle kar kmasna ramen ayn yl Mekteb-i Tbbiye-i ahane'de de tp tedrisat Trke olarak yaplmaya balanmtr. Daha sonra Darlfnun'a balanarak bugnk stanbul niversitesi Tp Fakltesi'ne dnm ve daha sonra Trkiye'de kurulan dier tp fakltelerine kaynaklk etmitir. Sultan II. Abdlhamidin eitim ve salk politikas erevesinde stanbul dndaki baz byk vilayetlerde de tp mektebi almas iin teebbsler grlmektedir. Bu konuda gerekleen tek teebbs 1 Eyll 1903 tarihinde kurulan am Mekteb-i Tbbiyesidir. Bu mektebin amda almasnn sebebi, ayn blgede bulunan biri Fransz, dieri Amerikan iki ecnebi tp mektebinin blgedeki nfuzunu krmaktr.
197

Bu mektep I. Dnya Sava'nda Beyruta nakledilmi, 1918de Beyrutun da igalinden sonra mektep kapanm ancak, sava sonrasnda yeni kurulan Suriye Devleti'nde "Arap Tp Enstits" ad ile faaliyetlerine devam etmitir. Osmanl tp literatrnn etkisiyle bugn am niversitesi Tp Fakltesi, Arap dnyasnda Arapa eitim yapan tek tp fakltesi olma zelliini srdrmektedir.

Mekteb-i Harbiye
1826 ylnda Yenieri Ocann ilgas ile Sultan II. Mahmud tarafndan "Askir-i Mansre-i Muhammediye" ad altnda yeni bir ordu kurulmutur. Bu orduda yeni sava usl ve tekniklerini bilen subaylarn yetitirilmesi maksadyla 1832-1833 ylnda bir asker mektep kurulmasna teebbs edilmitir. Bu tarihe kadar ordunun bu tr subay ihtiyac mhendishanelerden yetien subaylar (mtefennin zabit) vastasyla karlanmaya allm, ancak bunlarn sayca az olmas ve ihtisas sahalarnn farkl olmas, subay yetitiren asker bir okula duyulan ihtiyac daha da kuvvetlendirmitir. Avrupa'da "Ecole Militaire" tabir olunan asker okullar rneinde planlanan bu mektebin, 1831 ylnda Doanclar Klas'nda kurulmasna karar verilmi ise de gerekleememitir. 1834-1835'te, tamir ettirilerek 400 talebe alacak kapasitede bir mektep haline getirilmi olan Maka Klas'nda "Mekteb-i Harbiye" adyla resmen kurulmutur. Bana da tahsilini Avrupa'da tamamlam ve Bat dillerini iyi bilen Nmk Paa getirilmitir. Mektepte ktphane, hastahane, hamam, eczahane, matbaa ve sair mtemilat ihmal edilmemi ve her trl tahsil alet ve edavat ve sair techizat Avrupa'dan getirtilmitir. Alndan iki yl sonra 2 Temmuz 1835 tarihinde Sultan II. Mahmud'un bu mektebi ziyaret etmesi talebe ve hocalarn tevik ederken mektebin geleceini de teminat altna almtr. Mhendishane'den getirtilen hocalarla ders programlar dzenlenerek eitim seviyesi ykseltilmitir. Ayrca Sultan Mahmud, bu mektebin muallim ihtiyacn karlamak iin baz talebe ve subaylar zellikle Viyana ve Paris'e tahsile gndermitir. Mekteb-i Harbiye'de dzenli eitim 1838-1839'da, Avrupa'da tahsilini tamamlayp dnen Mhendishane'nin bahocalarndan Hseyin Rfk Tamannin olu Emin Paa'nn bu mektebin nzrlna getirilmesinden sonra balamtr. Emin Paa'nn nzrl dneminde eitimde tamamen Avrupa usulne geilirken, Avrupa'da tahsilini tamamlayp dnenlerin veya Avrupal uzmanlarn hoca olarak istihdam salanm, bu ekilde hem eitim kadrosu arttrlm, hem de eitimin modernlemesi temin edilmitir. Mektep 1846 ylnda Maka'dan, bugn Harbiye'deki Asker Mze'nin bulunduu yeni binasna tanmtr. Eski bina da Asker dad Mektebi olarak braklmtr. 1849'da da Baytar snf ve Mekteb-i Harbiye dahilinde 1864 tarihinde Erkn- Harp gibi iki ayr snf daha almtr. 1875 ylnda asker rdiye mekteplerinin almasyla asker tedrisat 1) Rdiye, 2) dad, 3) Mekteb-i Harbiye, 4) Erkn- Harbiye (harp akademisi) olmak zere derecelendirilmi, bunun yannda svari, baytar, topu gibi ihtisas ubeleri oluturulmutur. Goltz Paa mektepte byk bir slahata girimi ve stanbul dnda Manastr, am, Badad, Erzincan ve Edirne'de olmak zere be yeni mektep almas hususunda II. Abdlhamid'in fermann almtr. II. Abdlhamid devrinde kurulan bu mektepler 1907-1908 yllarnda kapatlm ve yalnzca stanbul'daki Harbiye Mektebi braklmtr. ngilizler'in stanbul'u igali srasnda yeniden kapanan mektep, 1920'de Ankara'da Abidinpaa'daki barakalarda "Sunf- Muhtelife Zbit Namzetleri Talimgh" olarak almtr. 25 Eyll 1923 tarihinde Ankara'dan stanbul'daki eski Harbiye binasna nakledilmitir. Bundan 13 yl sonra 7 Eyll 1936'da tekrar Ankara'ya tanmtr.Darlfnun Trkiye'de "Darlfnun" adnda yeni bir yksek eitim messesesi, yani niversite kurma dncesi 19. yzyln ortalarna doru ortaya kmtr. Bu yzyln balarndan itibaren Osmanllarda grlen bilimde Dou'dan-Bat'ya olan yneli ve bilim ve eitim anlaynda meydana gelen deimeler, Tanzimat dneminde medrese dnda yeni bir sivil yksek eitim messesesinin kurulmas yolunda teebbslerin domasna vesile olmutur. Darlfnun fikri, Tanzimat devrinde halkn eitimi meselesi ierisinde ele alnp gelimitir. Daha ok her trl bilimin okutulaca bir messese olarak dnlmtr. 1845'te kurulan Meclis-i Muvakkat'n ngrd dzenlemeler arasnda stanbulda bir Darlfnun kurulmas da bulunmaktadr. 1863 ylnda dnemin sadrazam Keecizde Fuad Paa Darlfnun binasnn inasnn tamamlanmasn beklemeden, bitmi olan baz odalarnda, halka ak serbest konferanslar eklindeki derslere balanmasn uygun grmtr. Faaliyetlerini halka ak konferanslar eklinde srdrecek olan Darlfnun 1863te Kimyager Dervi Paa'nn (D. 1817. 1878) fizik ve kimyaya dair konferansyla
198

eitime balamtr. Byk bir alaka uyandran bu konferanslar, halk ve devlet ileri gelenleri tarafndan takip edilmitir. 1863 yl boyunca, fizik, kimya, tabi bilimler, tarih ve corafya konularnda serbest dersler verilmitir. Osmanl mparatorluunda modern eitimin erevesini izen ve onu ilk, orta ve yksek eitim olarak seviyede dzenleyen 1869 Maarif-i Umumiye Nizamnmesine gre, Darlfnun- Osman, ayr ubeden (faklteden) olumaktadr. Bunlar Felsefe ve Edebiyat ubesi, Ulm- Tabiiye ve Riyaziye ubesi ve Hukuk ubesidir. Mezuniyet iin yl, mderrislik iin art bir yl eitim veren Darlfnun- Osman'ye 16 yan doldurmu, idad mezunu veya o derecede malumat olan talebelerin alnmas ngrlmtr. Her ubenin ayr ayr ders programlar hazrlanm, mezuniyet tezi, mderrislik tezi gibi aratrmaya dayal almalara yer verilmi, mze, ktphane, laboratuvar gibi birimlerin de almas ngrlmtr. Dersler Fransz modeli zerine kurulmu olmasna ramen, Felsefe ve Edebiyat ubesi'nde ark dillerinden Arapa, Farsa yannda, Bat dillerinden Franszca, Yunanca ve Latince dersleri programda yer almtr. Hukuk ubesi'nde de, slm hukukundan fkh dersleri yannda, Fransz meden kanunu, Roma hukuku ve milletleraras hukuk derslerinin bulunmas, slm ve Bat'y telif etme gayretlerinin varln gstermektedir. Darlfnun- Osman 1870'te byk bir merasimle almtr. Mdrlne Paris'teki Mekteb-i Osman'de hocalk yapm olan Tahsin Efendi (Hoca Tahsin) seilmitir. Darlfnun'da dersler 18721873 retim ylna kadar kesintisiz devam etmi, fakat bu srenin sonunda Darlfnun kapatlmtr. 1873'te, Galatasaray'daki Mekteb-i Sultan Mdr Sava Paa'y, yeni bir Darlfnun kurmakla grevlendirilmitir. Kurulmas tasarlanan Darlfnun bu sefer, 1868'den beri faaliyette bulunan Galatasaray Mekteb-i Sultanisinin temeli zerine oturtulmaya allm ve bylece yksek eitim filizinin bu yeni orta eitim messesesinin gvdesine alanmas hedeflenmitir. 1874-1875 retim ylnda eitime balayan Darlfnun- Sultan, ilk aldnda, Hukuk ve Sivil Mhendislik Yksek Mektepleri alm, daha sonra bunlar Adalet ve Bayndrlk bakanlklarna bal olarak faaliyetlerini srdrmlerdir. lk ve orta eitim kurumlar sayca artm ve eitim seviyeleri ykselmitir. Bunun yannda mlkiye, tp, hukuk, ticaret, sanayi, mhendislik ve mimarlk sahalarnda ihtisaslamaya ynelik yksek eitim okullar devletin ihtiyalarna cevap vermek zere kurulmutur. Ancak, btn bu meslek eitim veren yksekokullar dnda bilim adam yetitirmeye ynelik bir messese kurulmas konusunda Sadrazam Said Paa, 14 ubat 1895 tarihinde II. Abdlhamid'e sunduu arizasnda: lkede, Amerika ve Avrupa niversitelerinin fonksiyonlarna sahip ve bilim adam yetitirmeye ynelik be faklteden oluan bir Darlfnun kurulmasnn gerekliliini arzetmitir. 20. yzyla kadar bir klliye dhilinde, birka blmden oluan Darlfnun kurma almalar baarszlkla neticelenirken II. Abdlhamid dneminde kuruluu hzlanan orta ve yksek eitim messeselerinin yaygnlamas sonucunda ve yaklak elli be senelik tecrbelerin nda, yerlemi bir Hukuk Mektebi'nin de bulunduu bir ka faklteden oluan ve bugnk Trk niversitesinin temelini oluturan" Darlfnun- ahane (stanbul niversitesi) kurulmutur. Sultan II. Abdlhamid'in 25. clus yldnmne tesadf eden 1 Eyll 1900 tarihinde Edebiyat ubesi, Ulm- Riyaziye ve Tabiiye ubesi (Fen ubesi) ve Ulm- liye-i Diniye ubesinden (lahiyat) oluan faklteli Darlfnun- ahane kurulmutur. Hukuk ve Tbbiye mektepleri de resmen balanmamakla birlikte Darlfnun- ahanenin ubeleri olarak kabul edildiinden, be faklteli modern Osmanl niversitesinin ilk salkl kuruluu gereklemitir. Darlfnun- ahane, ald zaman, daha nce kurulmu olan darlfnunlarn karlat ve birok adan onlarn baarszlklarna sebep olan, hoca, yetimi talebe ve Trke ders kitaplarnn yetersizlii gibi elverisiz artlar ksmen ortadan kalkm ve yksek eitime daha uygun durum meydana gelmitir. 1908'de II. Merutiyet'in ilanna kadar geen sre ierisinde birok mezun veren Darlfnun- ahane, Merutiyet dneminde daha sistemli bir eitime gemitir. Merutiyet'in ilanyla, stanbul Darlfnunu olarak ad deitirilen Darlfnun- ahane, Tp ve Hukuk ubelerini de bnyesine katmak suretiyle resmen 5 ubeli (faklte) olarak yeniden tekilatlanmtr. 21 Austos 1909'da Vezneciler'de, imdiki stanbul niversitesi Edebiyat Fakltesi binasnn bulunduu yerdeki Zeynep Hanm Kona'na yerletirilen stanbul Darlfnunu'na ok sayda talebenin kayt iin mracaat ettii grlmtr.
199

Resim 7.4: Mimar Fossati tarafndan yaplan Darlfnun binas

1913 senesinde hazrlanan stanbul Darlfnununun Tekilt- lmiyesi balkl dzenleme ile Eczac ve Dii mektepleri Tp Fakltesi'ne balanrken vilayetlerde bulunan tp ve hukuk mektepleri (am Tbbiyesi, Selanik, Konya, Badat ve Beyrut Hukuk mektepleri) de stanbul Darlfnunu'na balanmtr. ubeler faklte adn alrken, muallimlere de mderris unvan verilmitir. Talebe ve mderrislerin devam ve disiplin kaideleri bir dzene sokulmutur. Birinci Dnya Sava yllarnda (1914-1918) Almanya'dan gelen hocalarn almalaryla Darlfnun nemli bir gelime gstermitir. Bu dnemde Darlfnun, bir yksekokullar topluluu hviyetinden syrlarak, modern manada bir niversite fonksiyonunu icra etmeye balamtr. 12 Eyll 1914'te Edebiyat, Riyaziyat ve Tabiiyat ubelerinden oluan kz talebelere mahsus nas Darlfnunu kurulmutur. 1917'de ilk mezunlarn veren nas Darlfnunu 1920 ylnda lavedilerek 1921 ylndan itibaren, nce Edebiyat ve Fen fakltelerinde ve daha sonra Hukuk ve Tp fakltelerinde birer yl ara ile karma retime geilmitir. 21 Nisan 1924'te Trkiye Byk Millet Meclisi, Darlfnun'a hkm ahsiyet tanyarak, katma bir bte ile idare edilmesine karar vermitir. Bylece Darlfnun ilm, idar ve mal bakmdan zerk bir stat kazanmtr. Bu kanuna dayanlarak bakanlar kurulunun 21 Nisan 1924 tarihinde kabul ettii ekil ve esaslar, Darlfnun'un lavedilip stanbul niversitesi'nin kurulduu 1933 niversite reformuna kadar yrrlkte kalmtr.

E. hsanolu, Darlfnun: Osmanlda Kltrel Modernlemenin Oda, 2 cilt, stanbul: IRCICA, 2010.

TRKE MODERN BLM LTERATRNN ORTAYA IKII


18. yzylda Osmanl bilim literatrnde grlen dou ve batyla ilgili kavram ve bilgilerin bir arada olmas, 19. yzylda da grlmektedir. Buna bir rnek, ayn eserde gne merkezli ve yer merkezli (heliosantrik ve jeosantrik) kinat sistemlerinin bir arada tantlmasdr. Ayn zellii tp konusunda da grmek mmkndr. 18. asrda Avrupann pratik tp bilgilerinin aktarlmasyla birlikte fizyolojide ve anatomide ahlt- erbaa (drt hlt) gibi klasik mefhumlar hl hkm srmektedir.
200

18. asrn sonlarna doru, subaylara modern bilimleri retmek iin kurulmu olan Mhendishane-i Hmayun hocalar, Batdaki asker teknik okullarda okutulan ders kitaplar arasndan seilen bilim kaynaklarndan, tercme ve adaptasyon yoluyla kitaplar hazrlamaya baladlar. 19. asrn balarndaki ilk ilm yaynlar, Hseyin Rfk Tamannin (.1817) astronomi, matematik ve corafya konusunda telif ve tercme yoluyla hazrlad ve birok basks yaplan kitaplar olmutur. Bunu, Tamannin talebesi ve mhendishane bahocalnda halefi olan shak Efendinin Bat ve zellikle Fransz kaynaklarna dayal olarak telif ve tercme ettii 13 ciltlik yaynlar takip etmitir. Bunlar arasnda, drt ciltten oluan Mecmua-i Ulm- Riyaziyenin zel bir yeri vardr. nk bu eser, Osmanl dnyasnda birok bilim daln ihtiva eden bir ders kitabnn hazrlanmasndaki ilk geni kapsaml teebbstr. htiva ettii konular arasnda, matematik, fizik, kimya, astronomi, biyoloji, botanik ve mineroloji saylabilir. shak Efendinin, yeni ilm terimlerin Trke karlklarnn bulunmasnda ve stanbul snrlar dndaki dier vilayetlere yaylmasnda nemli rol olmutur. 19. asrn balarnda Osmanl tp eitimine iki byk ahsiyetin nemli etkileri olmutur. Bunlardan birincisi; ok eitli sahalarda almas ve ilgisi bulunan ve Avrupa bilimine ve eitli dillerine aina bir ansiklopedist olan anizde Mehmed Ataullah Efendidir (.1826). anizde modern tp ve anatomi bilgilerini, mehur eseri Hamse-i anizde ile ilk defa Osmanl okuyucusuna anlalr bir dille ve bir btn halinde sunmutur. kinci ahsiyet ise Trkiyede modern tp eitiminin kurucusu olan Mustafa Behet Efendidir (.1834). Tanzimatn ilnndan sonra eitimin yeni bir anlay ierisinde klasik dneme gre ok farkl bir ekilde tekilatlanmas, modern eitimin yaygnlamas, yeni bilim ve teknie ait ok sayda kitabn baslmasna yol amtr. 19. asrn ortalarna doru eitli konularda baslan bilim ve teknik kitaplarnn says hzla artmtr. Tanzimat ncesinde 1727de ilk Trk matbaasnn kuruluundan 1839da Tanzimatn ilanna kadar geen srede bilime ait sadece 28 kitap baslrken, bu say Tanzimat dneminde (1839-1876 aras) 242ye ulamtr. Bu iki dnemde baslan kitaplarn konularna gre dalmnn karlatrlmas modern bilime kar ilgide deimelerin olduunu gstermektedir. Tanzimat dneminde, asker konulara duyulan ilgi azalrken, sivil ve topluma ynelik konularn arlk kazand grlr. Benzer sonulara, 19. asrn balarnda (Tanzimat ncesinde ve sonrasnda) ayn konularda yazlm olan kitaplarn nszlerinin incelenmesi ile de ulalabilir. shak Efendinin Mecmua-i Ulm- Riyaziye adl eserinde kimyann sadece harp sanayiindeki neminden bahsedilmesine karlk, Krml Aziz Bey (. 1878), Kimya-y Tbb (stanbul, 1868-1871) adl eserinde kimyann, asker olmayan teknolojilerin ve birok endstrinin temelini tekil ettiini belirtmektedir. Tanzimat sonrasnda baslan bilim kitaplar arasnda yeni ve farkl konularn da ele alnd grlmektedir. Buna, Dervi Paann kimya konusunda Trke yaynlanan ilk mstakil eseri olan Usl- Kimya (stanbul, 1848) ve Hekimba Salih Efendinin (. 1895) tercme ettii ilk zooloji ve botanik kitab olan lm-i Hayvanat ve Nebatat (stanbul, 1865) rnek verilebilir. Bunun tesinde Tanzimatn ilanndan sonraki ilk 30 ylda her sene drt bilim kitab baslrken, 1870-1876 arasndaki alt ylda, bu say senede 18 kitaba ykselmitir. Bu da Osmanl toplumunun modern bilimlere olan ilgisinin arttnn bir gstergesidir. 1838de Avrupa tp okullar rnek alnarak kurulan Mekteb-i Tbbiye-i ahanede Franszca yaplan eitimin, 1870de Trke olarak yaplmasna karar verilmesi, tp literatrnn gelimesine de vesile olmutur. Bunun neticesinde zellikle 1870 sonrasnda ilk Trke tp szl olan Lgat- Tbbiyenin (ilk basks stanbul 1873, geniletilmi ikinci basks stanbul 1901), nerinden sonra tp konusunda ok sayda telif ve tercme eser yaynlamtr. 19. yzylda Osmanl bilim hayatnda, aratrmaya ynelik almalara yurt dnda balanm fakat yurt iinde kurulan messeselerde aratrma hedefi tam gerekletirilememitir. Osmanl bilim adamlarnn orijinal almalarna Vidinli Hseyin Tevfik Paann (1832-1901) ngilizce olarak telif etmi olduu Linear Algebra adl eseri rnek olarak gsterilebilir. 19. yzyl eitim tarihi asndan meslek ve teknik yksekokullarn kurulmas yannda kayda deen en nemli teebbs Darlfnunun almasdr. baarsz teebbsn ardndan, 1900 ylnda alabilen Darlfnun- ahanede aratrma hedefi ak bir ekilde grlmemektedir. Ancak Osmanl bilim
201

adamlarnn 1923e kadar yapm olduklar aratrma birikimi tam olarak tespit edilemediinden salkl deerlendirme yapmak iin vakit erkendir. lk Darlfnun tasavvurlarnda aratrmaya ynelik hedeflerin fazla yeri olmad, ancak zaman iinde bu hedefin daha belirgin hale geldii sylenebilir. Ancak 20. yzyln balarnda Osmanl Trkesi iyice gelimi ilm bir dil halini alm ve gelitirilen detayl terminoloji deiik bilimleri ifade edecek duruma gelmiti. Fen bilimleri dallarnda ise yeterli ders kitab ve daha az lde orijinal yaynlar bulunmaktayd.

Osmanlda Darlfnun ve mhendishanelerin kurulu amalarn karlatrnz.

YEN BLM MESSESELER


19. asrda, yaygn ekilde eitimi yaplan tp, kimya, botanik ve zooloji gibi modern bilimlerin deneyleri yeni eitim kurumlarnda kurulan laboratuvarlarda yrtlmeye baland gibi bu bilimlerin uygulamalarn deiik hizmet sahalarnda sunan yeni messeseler de kurulmaya balanmtr. Bunlarn banda salk hizmetlerine ynelik olanlar ncelikle kurulmutur. Osmanl mparatorluunda koruyucu hekimlik ile ilgili ilk uygulamalar, 1831de zellikle Mslman haclar iin kurulmu olan karantina tekilatnda balamtr. 1862de salgn hastalklarla mcadele iin imparatorluun bata stanbul olmak zere, Anadolu, Rumeli ve Arap Yarmadasnda bulunan nemli ehirlerinde karantinalar almtr. Osmanllar halk sal ile ilgili zellikle a ve mikrobiyoloji konularnda da Avrupadaki en son gelimeleri yakndan takip etmilerdir. 1885te Pasteurn kuduz asn bulmasndan hemen sonra vermi olduu konferans stanbuldaki bir tp mecmuasnda yaynlanm ve doktorlardan oluan bir heyet bu konudaki yeni gelimeleri yerinde renmek iin Parise gnderilmitir. Bu heyet Pasteure bir murassa Osmanl Nian ve almalar iin Sultan II. Abdlhamidin gndermi olduu 10.000 Fransz frankn mkfat olarak takdim etmitir. Heyetin stanbula dnmesinden sonra, yerli ve Avrupadan arlan doktorlarla ibirlii ierisinde bir kuduz laboratuar (Dal-kelp Ameliyathanesi) ve daha sonra kolera salgnlar iin bir de bakteriyoloji laboratuar kurulmutur. Bu messeseler, gerek kuduz tedavisinde gerekse kolera ve dizanteri salgnlarnda a ile tedavide byk rol oynamlardr. Yine bu dnemde, deiik maksatl kimyev tahlillerin yaplmas iin devlet tarafndan kimyahaneler kurulmaya balanmtr. Ayrca zel ahslarn da toplumun bu sahadaki ihtiyalarn karlamak iin zel kimyahaneler kurduklar grlmtr.

Resim 7.5: Yerebatan Kimya Enstitsnde Laboratuvarda alan Kz renciler 1922 (E. Dlen Koleksiyonu)

19. asrda kurulan bir dier modern bilim messesi Rasathane-i mire olmutur. Rasathane, 1863'te Maarif Nezaretine bal olarak Fransz mhendis M. Coumbarynin idaresinde kurulmutur. Ad rasathane olmasna karlk, bu messese astronomi konusunda gzlem yapmaktan ok meteoroloji ile
202

ilgili fonksiyonlar yerine getirmitir. Rasathane-i Amire byk ehirlerden gelen hava raporlarn ayn maksatla kurulmu olan Avrupadaki benzer merkezlere ulatrm ve Avrupadan gelen raporlar da bnyesinde toplamtr. Daha sonra bu messesenin bana geen Trk idareciler de ayn hizmetleri yrtmlerdir. Orta eitimini medresede, yksek eitimini Darlfnun Fen Fakltesinde yapan astronom Fatin Gkmen (.1915), 1910da bu messesenin idaresine tayin olununca, Rasathanede hava raporlarnn hazrlanmas yannda asl hizmeti olan astronomi gzlemlerine de balanmtr. Kandilli semtinde bulunan ve Boazii niversitesine bal olarak alan Kandilli Rasathanesi, gnmzde lkenin nemli rasat merkezi olmaya devam etmektedir.

Bilim Dili ve Literatrnn Genel Bir Deerlendirmesi


Son yllarda yaptmz aratrmalar ve Osmanl bilim literatr tespit ve tasnif almalar neticesinde, Osmanl astronomi, matematik ve corafya literatr tarihi byk lde aa km bulunmaktadr. Bu almalarn neticeleri Osmanllardaki ilmi faaliyetlerin younluu hakknda da tam bir aklk getirmektedir. Astronomi literatrne bakldnda 15. yzyldan Cumhuriyete kadar olan dnem ierisinde 582 mellif, astronomi konusunda toplam 2438 eser hazrlanmtr. Bu eserlerin yzyllara gre dalm yledir: 15. yzylda 52 eser (genel toplam ierisindeki oran %2), 16. yzylda 300 (%12), 17. yzylda 190 (%8), 18. yzylda 344 (%14), 19. yzylda 267 (%11), 20. yzyl 222 (%9); dnemi bilinmeyen 1063 (%44). Ayn deerlendirmeler matematik konusundaki eserlere gre yapldnda, tespit edilebilen 491 mellifin toplam olarak 1116 eser hazrlam olduklar grlmektedir. Bu eserlerin yzyllara gre dalm ise yledir: 15. yzylda 28 eser (genel toplam ierisindeki oran %3), 16. yzylda 81 (%7), 17. yzylda 70 (%6), 18. yzylda 121 (%11), 19. yzylda 176 (%16), 20. yzyl 466 (%41); dnemi bilinmeyen 174 (%16). Bu istatistik bilgilerde Astronomiye ait eserlerin sayca Matematie ait eserlerden daha fazla olduu grlmektedir. Bu durum astronomide, bilhassa takvimlerin byk bir yer tutmasndan kaynaklanmaktadr. Burada eser saysnda 18. yzyla kadar srekli bir art gzlenmektedir. Bu asrda zirveye ulaan eser says daha sonra dmeye balamtr. Matematie dair yazlan eser says, 17. yzyl dnda devaml olarak artmtr. zellikle 19. yzylda byk bir art kaydeden matematik eserleri 20. yzylda zirveye ulamtr. Ancak her iki konuda hazrlanan eserlerdeki art oranlar paralel denebilecek lde birbirine yakndr. Balangta Arapa yazlm olan Osmanl bilim literatr, 14. ve 15. asrlardan itibaren Arapa, Farsa eserlerin tercme edilmeye balamasyla, bu iki dil yannda sklkla Trke olarak yazlmaya balamtr. Bu durum Trke bilim literatrnn zenginlemesini ve deiik bilim dallarnda terminolojilerin olumasn da mmkn klmtr. 18 ve 19. asrlarda, Osmanl bilim literatrnn dili Trke ve Arapadr. Farsa eserler ise ok nadirdir (%1). Trke ve Arapa olarak yazlan btn eserlerin (el yazmas ve basma) oranlar da farkllklar arz etmektedir. Bu iki asrda hazrlanm ve stanbulda baslm olan modern bilim ve teknolojiye ait eserlerin-birka istisna dnda-tamamnn Trke olmasna mukabil, el yazmas eserlerin ounluu Arapadr. 18. asrda yazma ve basma 331 adet astronomi kitabnn 221i Arapa, 101i Trke, 2si Farsa ve 7 tanesi de bu dilin karm dillerde yazlmtr. Ayn ekilde 19. asrda astronomiye ait toplam 263 adet eserin 137si Arapa, 123 Trke ve de kark dillerdedir. Grdmz saylar, Trke kullanmnn arttn aka ifade ederken, toplam adedin azaldna iaret etmektedir. Bu da 19. yzylda, mekteplerin ve eitim messeselerinin yaygnlna bal olarak basma eser kullanlmasyla, kitap konusunda Dou yazma geleneinden modern basma geleneine geiin hzlanmasn gstermektedir. Arap topraklar hari Osmanl mparatorluu snrlarnda hazrlanan astronomi kitaplarnn byk ounluu Trke yazlmtr. Ayn mahedeleri Osmanl matematik literatr iin de kaydetmek mmkndr. Sonu olarak 18 ve 19. asrlarda hazrlanan eserlerin yazma olanlarnn Arapa veya Trke, ancak bunlardan basma olanlarn tamamna yaknnn Trke olduklarn syleyebiliriz.

203

E. hsanolu, Osmanl Bilimi Literatr, Osmanl Devleti ve Medeniyeti Tarihi, cilt II, stanbul: IRCICA, 1998, s. 363-444. hsanolu, E. Osmanl Bilim Tarihi Literatr Serisi, slam Tarih, Sanat ve Kltr Aratrma Merkezi (IRCICA), Toplam 18 ciltten oluan bu seride yer alan kitaplarn tam listesi tarih srasyla yledir: Osmanl Astronomi Literatr Tarihi (2 cilt, 1997); Osmanl Matematik Literatr Tarihi (2 cilt, 1999); Osmanl Corafya Literatr Tarihi (2 cilt, 2000); Osmanl Musiki Literatr Tarihi (1 cilt, 2003); Osmanl Askerlik Literatr Tarihi (2 cilt, 2004); Osmanl Tabii ve Tatbik Bilimler Literatr Tarihi (2 cilt, 2006); Osmanl Tbbi Bilimler Literatr Tarihi (4 cilt, 2008); Osmanl Astroloji Literatr Tarihi ve Osmanl Astronomi Literatr Tarihi zeyli (1 cilt, 2011), Osmanl Bilim Literatr Tarihi Zeylleri (Matematik, Corafya, Musiki, Askerlik, Tabii ve Tatbiki Bilimler, Tbbi Bilimler) ve Osmanl Mavzuat al-Ulum Literatr Tarihi (1 cilt, 2011), Osmanl Bilim Literatr Tarihi Genel ndeksi (1 cilt, 2011).

204

zet
Klasik dnemde Osmanl bilim faaliyetleri bata medreseler olmak zere, muvakkithane ve ifahane gibi tp, matematik ve astronomi bilimlerinin uygulamalarnn yapld yerlerde, bu bilimlerin eitimleri ile birlikte yrtlmekteydi. 16. asrn sonlarnda, Takiyddin Rsd tarafndan kurulan ve eski astronomi aletleri ile birlikte yeni aletlerin de kullanld stanbul Rasathanesinde, ksa fakat slm astronomi almalarnn devam niteliinde, orijinal almalar yaplm ve bunlar hemen kitap haline getirilmitir. Klasik dnem Osmanl bilim literatrnn olumas ise genellikle medrese ortamnda gereklemi ve bata din konular olmak zere matematik, tp ve astronomi sahalarnda, Arapa, Trke ve ok az Farsa olmak zere, ok sayda ilm eser mderrisler tarafndan telif, tercme veya yorumlama yoluyla meydana getirilmitir. Burada ortaya konulan nemli sonulardan birisi de, Osmanl bilim literatrnn olumasnda, Osmanl topraklar ierisinde bulunan kltr mevkilerinde yetien Anadolulu bilim adamlar ile bu merkezlerin dnda yetiip Osmanl himayesine giren limlerin nemli katklar olduudur. Klasik dnem Osmanl bilim geleneinin olumasnda, medreselerin kurulmasndan eserlerin telifine kadar pek ok konuda padiahlarn ve dier devlet adamlarnn teviklerinin nemli rol olmutur. Avrupadaki ilm ve coraf gelimelerden de haberdar olan Osmanllarn, zellikle 17. yzyln sonlarndan itibaren, Bat bilim ve teknolojisine daha fazla ilgi duymaya baladklarna ve yeni harp tekniklerini renmek iin imparatorluun kuruluundan beri uyguladklar geni kapsaml olmayan, selektif bilgi transferi yollarn terk ettiklerine iaret edilmitir. 18. yzyln balarndan itibaren, Avrupa hayat ve bilimi ile daha yakndan ilgilenen Osmanllar, ordu iinde Avrupal uzmanlarn yardm ile ciddi deiikliklere adm atmaya balamlardr. zellikle modern asker teknik eitim konusunda younlaan almalar erevesinde yeni messeseler kurulmutur. Ulfeli Humbarac Ocann kurulmasyla balayan bu almalar, daha sonra Mhendishanelerin ve dier asker okullarn almasyla 19. yzylda da devam etmitir. Asker ve teknik eitim veren messeseler yannda ilk, orta ve yksek seviyede modern sivil eitim messeselerinin kurulmas,
205

gnlk gazete ve sreli yaynlarn modern bilim ve teknoloji konusunda verdikleri bilgiler de gz nnde tutulacak olursa modern bilim ve teknolojiyi geni kitlelere, deiik seviyelerde tantma imkn domutur. Resm eitim kurumlar yannda, sivil ilm ve meslek cemiyetler de kuran Osmanl aydnlar, bu arada Trke modern bilim literatrnn olumas iin ciddi bir gayret iine girmiler ve bu alanda bir takm lgatler yaynlamlardr. 18 ve 19. yzylda baslan eserlerin tamamna yaknnn Trke olmas, Trkenin bir bilim dili olmas hususundaki gelimeyi ortaya koymaktadr. Bat bilim ve teknolojisini ok yakndan takip etmelerine ramen, seici tavrlarndan dolay Osmanllarn Avrupa bilim geleneine bir btnlk iinde bakmadklar anlalmaktadr. Osmanl bilim adamlarnn ieride ve darda, zellikle Avrupada yapm olduklar aratrma almalar, aratrmaya dayal bir bilim anlay ve zihniyetini oluturacak kritik younlua ulamam Osmanllarda, Rusya ve Japonyada olduu gibi yeni bilgi ve teknoloji retmeye matuf gelimelere paralel almalarn gereklemesine yol amam olduunu syleyebiliriz. Bununla beraber, klasik dnemde, birok bilim dalnda nemli eserler veren Osmanl bilim ve kltr adamlar, klasik dnemde yaratm olduklar nemli baarlara paralel baary yenileme dnemine oluturamamlardr. Buna ramen, modernleme dneminde ilm terminolojinin gelimesinde ve btn slam dnyasna yaylmasnda baarl olmular ve Osmanl Trkesini gelitirerek 20. yzyln banda eitli bilim konularn ifade edecek seviyeye getirmilerdir. Osmanl dneminde oluan kltr ve bilim miras, bata Trkiye Cumhuriyeti olmak zere Balkanlarda ve Orta Douda kurulan birok devletin ilm ve kltrel alt yapsn tekil etmi ve daha sonraki almalarn temelini oluturmutur.

Kendimizi Snayalm
1. Osmanl Bilimi aadaki hangi bilim miras zerine kurulmutur? ISeluklu Devletinin bilim miras ran ve adamlarnn 5. Osmanl mparatorluu'nda sivil mhendislik eitimi, 1874-1875 retim ylnda hangi kurumla balamtr? a. b. c. d. e. Mlkiye Mhendis Mektebi Teknik niversite Darlfnun- Sultani Mekteb-i Tbbiye Darlfnun- ahane

II- Msr, Suriye, Irak, Trkistandaki bilim faaliyetleri

III- Anadolu ehirlerinde kurulmu olan eitim bilim messeseleri a. Yalnz I b. I,II c. II,III d. I,III e. I,IIveIII 2. Osmanllarda din, kltr ve bilim faaliyetlerinin kaynan oluturan ve ayn zamanda devlet ve toplumun ihtiyalarn karlayacak ekilde tekilatlanm olan en nemli messese nedir? a. Medrese b. Enderun c. Cami d. marethane e. Kervansaray 3. Medrese, etrafnda gerek salk ve tp eitimini salayan hangi messeseler kurulmutur? a. Cami b. Darifa c. Muvakkithane d. Darlfnun e. Hendesehane 4. Osmanl bilim literatrnn dili genel olarak Trkenin yannda hangi dildir? a. Franszca b. ngilizce c. spanyolca d. Arapa e. Farsa

6. 16. asrda, Osmanl haritacl hangi denizcinin almalaryla en byk eserlerini vermitir? a. b. c. d. e. Turgut Reis Oru Reis Piri Reis Barboros Hayrettin Paa Kl Ali Paa

7. shak Efendi tarafndan Avrupa fen kitaplarndan derlenen ve 1831-1834 yllar arasnda stanbul'da baslan eserin ad nedir? a. b. c. d. e. Usl- stihkmat Linear Algebra Mecmua-i Ulm- Riyaziye Cihannm Hamse-i anizde

8. Piri Reis Kitab- Bahriye adndaki corafya kitabn 1525te hangi padiaha sunmutur? a. b. c. d. e. Fatih Sultan Mehmet II.Beyazit Yavuz Sultan Selim Kanuni Sultan Sleyman II.Selim modern tp

9. Osmanl mparatorluunda eitiminin kurucusu kimdir? a. b. c. d. e.


206

nzde Mehmed Atullah Efendi Salih Zeki Vidinli Tevfik Paa Mauris Hekimba Mustafa Behet Efendi

10. Osmanl dneminde oluan kltr ve bilim miras, aadaki hangi devletin ilm ve kltrel alt yapsnn temelinin olumasna katkda bulunmamtr? a. Trkiye Cumhuriyeti b. Bulgaristan c. Yunanistan d. Suriye e. in

Kendimizi Snayalm Yant Anahtar


1. e Yantnz yanl ise Klasik Osmanl Bilim Gelenei ve Kurumlar balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 2. a Yantnz yanl ise Klasik Osmanl Bilim Gelenei ve Kurumlar balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 3. b Yantnz yanl ise Klasik Osmanl Bilim Gelenei ve Kurumlar balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 4. d Yantnz yanl ise Bilim Dili ve Literatrnn Genel Bir Deerlendirmesi balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 5. a Yantnz yanl ise Sivil Mhendislik Eitimi balkl konuyu yeniden gzden geiriniz 6. c Yantnz yanl ise Avrupa Bilimi ile lk Temaslar, Aktarmalar ve Tercmeler balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 7. c Yantnz yanl ise Darlfnun balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 8. d Yantnz yanl ise Avrupa Bilimi ile lk Temaslar, Aktarmalar ve Tercmeler balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 9. e Yantnz yanl ise Tp Mektepleri balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 10. e Yantnz yanl ise Klasik Osmanl Bilim Gelenei ve Kurumlar balkl konuyu yeniden gzden geiriniz.

207

Sra Sizde Yant Anahtar Sra Sizde 1


Nasirddin Takiyddin ile ada Tycho Braheyi rasathanelerinde kulladklar ara asndan aynddr.Rasathaneler arasnda teknolojik fark yoktur.

Yararlanlan Kaynaklar
hsanolu,E. Osmanl Bilim Tarihi Literatr Serisi, slam Tarih, Sanat ve Kltr Aratrma Merkezi (IRCICA), Toplam 18 ciltten oluan bu seride yer alan kitaplarn tam listesi tarih srasyla yledir: Osmanl Astronomi Literatr Tarihi (2 cilt, 1997); Osmanl Matematik Literatr Tarihi (2 cilt, 1999); Osmanl Corafya Literatr Tarihi (2 cilt, 2000); Osmanl Musiki Literatr Tarihi (1 cilt, 2003); Osmanl Askerlik Literatr Tarihi (2 cilt, 2004); Osmanl Tabii ve Tatbik Bilimler Literatr Tarihi (2 cilt, 2006); Osmanl Tbbi Bilimler Literatr Tarihi (4 cilt, 2008); Osmanl Astroloji Literatr Tarihi ve Osmanl Astronomi Literatr Tarihi zeyli (1 cilt, 2011), Osmanl Bilim Literatr Tarihi Zeylleri (Matematik, Corafya, Musiki, Askerlik, Tabii ve Tatbiki Bilimler, Tbbi Bilimler) ve Osmanl Mavzuat al-Ulum Literatr Tarihi (1 cilt, 2011), Osmanl Bilim Literatr Tarihi Genel ndeksi (1 cilt, 2011).

Sra Sizde 2
Osmanlda Mhendishanelerin kuruluunun balca nedeni savalar sonucu toprak kayplarnn balamas sonucu orduda slahat zorunlu hale gelmitir. Osmanlda Mhendishanelerin kuruluu bir bakma zorunluluun bir sonucudur.

Sra Sizde 3
Osmanlda Darlfununun neden Mhendishanelerden sonra kurulu nedenlernden birisi Mhendishanelerin zorunlulukdan kurulmu olmasdr.

208

8
Amalarmz
Grup Kuram Hcre Kuram Atom Kuram

     

Bu niteyi tamamladktan sonra; XIX. ve XX. Yzyllardaki bilimsel gelimeleri aklayabilecek, Cumhuriyet dneminde Trkiyede bilimsel gelimeleri tanmlayabilecek, Roket, bilgisayar, uak, otomobil vb. aralarn nasl icat edildiklerini aktarabilecek, Matematik, astronomi, fizik, kimya alanlarnda gelitirilen kuramlar yorumlayabilecek, Modern bilim anlaynn nceki dnem bilim anlayndan farklarn anlatabilecek bilgi ve becerilere sahip olabilirsiniz.

Anahtar Kavramlar
Riemann Geometrisi Paralel Postulas Astrofizik Big Bang Alan izgileri Saf ve Uygulamal Matematik

Lobatchevski Geometrisi

indekiler
        Giri XIX. ve XX. Yzyllarda Matematik XIX. ve XX. Yzyllarda Astronomi XIX. ve XX. Yzyllarda Fizik XIX. ve XX. Yzyllarda Kimya XIX. ve XX. Yzyllarda Biyoloji XIX. ve XX. Yzyllarda Teknoloji Cumhuriyet Dneminde Trkiyede Bilim

210

Yeniada Batda Bilimin Geliimi ve Cumhuriyet Dneminde Trkiyede Bilim


GR
XIX. ve XX yzyllar bilimsel gelimelerin dier dnemlere gre ok daha hzl gerekletii ve toplumsal hayata etkisinin daha youn hissedildii bir dnemdir. Bundan dolay, bu dnemi teknik ve icatlar yzyl olarak nitelendirmek yerinde olur. Bu dnemde bilim ve teknik nceki dnemlerde olmad kadar birbirine yaknlamtr. Ortaya kan bu gelimenin en nemli nedeni ise gelimi laboratuvarlarda yaplan almalardr. Bu durum anlalnca, Almanya, Amerika, Japonya gibi lkelerde XX. yzylda dev laboratuvarlar ina edilmitir. XIX. ve XX yzyllarda gzlemlenen dier bir gelime ise bilimin dinden ve felsefeden btnyle ayrlmas, daha fazla kurumsallamas ve Ecole Polytechnique, Normale Suprieure ve Cambridge gibi uluslararas merkezlerin kurulmasdr. Bu dnem ayn zamanda geni kapsaml kuramlarn ortaya kt dnemdir. Grelilik ve Kuantum Kuramlar, Atom Kuram, Hcre Kuram, Evrim Kuram, Byk Patlama Kuram bu dnemin rndr. Btn bu gelimelerle birlikte bilimin etik tarafnn tartlmas da bu dnemde yaplm, bilimin kendisinin deil, rettii bilginin kullanmnn etik boyut ierdii anlalm, sonuta bilimin nemi daha da artrm ve bilgi gtr anlay yerlemitir. Nitekim Cumhuriyetimizin kurucusu Atatrk de bunun nemini kavram, Cumhuriyetimizin temeline bilimi koymay hedeflemi ve Hayatta en hakiki mrit bilimdir ve fendir grn dile getirmitir.

XIX. VE XX. YZYILLARDA MATEMATK


XIX. ve XX. yzylda matematikte saylar kuram, grup kuram, fonksiyonlar kuram, saf ve uygulamal matematik gibi yeni alanlar domu, akademik yaam gelimi, uzmanlama gereklemi, matematikiler genel konulardan ok zel matematik problemlerine ynelmilerdir. Artk bir matematiki, matematiki olarak deil, rnein analizci veya kme kuramcs olarak anlmaya balamtr.

Matematiin doas hakknda ayrntl bilgi edinmek iin, Sinan Sertzn Matematiin Aydnlk Dnyas, (Ankara: TBTAK Popler Bilim Kitaplar, 1996) adl kitabn okuyabilirsiniz.

Cebir
XIX. yzylda cebir alannda en nemli gelime Karl Friedrick Gaussun (1777-1855) Aritmetik Aratrmalar adl eserinde modern saylar kuramn gelitirmesidir. Gauss, sekizinci derece denklemleri yardmyla 1801de bulunan Ceres gezegenciinin (asteroit) yrngesini belirlemitir. Gaussun ele ald ama baarl olamad beinci derece denklemleri (ax5 + bx4 +cx3 + dx2 + ex + f = 0) konusunda zm bu dnemde Henrick Abelden gelmitir. Abel yapt almalarla, eer bir denklemde drtten fazla kk varsa genel bir zm verilemeyeceini ispatlamtr. Yine cebir konusunda Paola Ruffini grup kuramn formle etmi ve Galois de her cebir denkleminde, denklemin esas karakterini yanstan bir grubun karlk geldiini gstermitir.
211

Lineer cebir problemleri ortaya km bu da determinantlar ve matrisleri gelitirmitir. Bu alanda Wronski drt tr determinant tanmlam ve Caushy ise gnmzde kullanlan biimlerini formle etmitir. Daha sonra Jacobi determinantlar iin genel prensipler belirlemi ve Arthur Caylay ise 1858de matrisi tanmlamtr. Bu dnemde cebirde Descartesin Kartezyen Koordinat sistemine karlk Trde Koordinat sistemi gelitirilmitir. Bu da boyutlu koordinat sistemine giden yolu am tr.

Geometri
Bu dnemde geometrideki en nemli gelime Eukleidesin beinci postulasndan hareketle oluturulan Eukleides-d geometrilerin kurulmasdr. Bilim tarihine paraleller postulas adyla geen bu postulann ifadesi yledir: ki doru nc bir doru tarafndan kesildiinde, bu iki doru ite meydana gelen alarn 180oden kk olduu tarafta kesiirler veya bir doruya dndaki bir noktadan sadece bir paralel izilebilir. Bunu bir postula olarak veren Eukleidesten sonra bu postula, teorem sanlarak kantlanmaya allm, bu almalardan Eukleides-d geometriler domutur.

Resim 8.1: Paraleller Postulas o a+b=180 olduunda 1 ve 2 dorular paralel olurlar.

Batda konuyla ilgili ilk nemli almay Giovanni Gerolamo Saccheri (1667-1733) yapm , ancak postulay kantlamakta baarsz olmutur. XIX. yzylda Legendri (1752-1831) beinci postulay bir genin i alarnn toplam iki dik aya eittir biiminde yeniden ifade etmi, 1826 ylnda Nicolai Lobatchevski (1792-1858) ise bu postula yerine yeni bir postula koyarak Lobatchevski Geometrisini kurmutur. Buna gre bir genin i alarnn toplam 180oden kktr ya da bir doruya dndaki bir noktadan sonsuz paralel izilebilir. 1854 ylnda ise Bernhard Riemann (1826-1866) benzer bir deitirmeyle Riemann Geometrisini kurmutur. Bu geometriye gre ise bir genin i alarnn toplam 180oden byktr veya baka bir ifade ile bir doruya dndaki noktadan hi paralel izilemez. Bylece XIX. yzylda matematikiler farkl geometriyle kar karya kalmlardr. Sonuta bunlardan hangisi benimsenmelidir ya da hangisi dorudur gibi tartmalar km, Felix Klein (1857-1925) bu geometrinin aslnda ilikili olduunu gstererek tartmalar sonlandrmtr: Eukleides Geometrisi sfr eimli yzeylerde ie yaryordu. Yani bir dzlem geometrisiydi. Lobatchevski Geometrisi, negatif eimli yzeylerde geerliydi ve kre ii geometrisiydi (Hiperbolik Geometri). Riemann Geometrisi ise pozitif eimli yzeylerde kullanlabilirdi, yani kre dna aitti (Eliptik Geometri). yleyse orta byklklerin dnyasnda Eukleides Geometrisi geerlidir. Ancak kresel olmas dolaysyla uzayda bu geometri ie yaramayacandan, tpk Einsteinn yapt gibi, Riemann Geometrisini kullanmak yerinde olur.
Resim 8.2: Eukleides ve Eukleides-D Geometriler

XIX. VE XX. YZYILLARDA ASTRONOM


Yeni Gk Cisimlerinin Ke fi
1781de Herschelin Urans kefiyle Gne sisteminin alt gezegenden olumad anlald, XIX. ve XX. yzyllarda ise sistemin dier yeleri Neptn, Plton, baz asteroitler ve gk cisimleri kefedildi. XVIII. yzyln sonlarnda, astronom Guiseppe Piazze (1746-1826), Mars ve Jpiter arasnda, daha sonra Ceres ad verilen ufak bir gezegen belirlemi, dnemin nemli matematikilerinden Gauss da yrngesini hesaplamt. 1802 ylnda ayn blgede Pallas asteroidi bulunmu ve ardndan ayn blgede, bu asteroitler gibi saylar iki bini bulan asteroidin olduu anlalmtr.

212

1821 ylnda matematiki Alexis Bouvard (1767-1843) Urans izelgeleri zerinde alt sralarda yarm dakikalk bir hata fark etti ve matematikiler arasnda bu hatann baka bir gezegenden kaynakland gr hakim olmaya balad. Niccolo Cacciotore 1835de Uransn tesinde bir gezegen gzlemlediini ne srd. Ayn gezegeni 1831de Louis Franois Wartman da grdn ne srmt. 1842 ylnda ise Gttingen Bilimler Akademisi Urans probleminin zm iin dl teklif etti. Uransn hatal yrngesinden sorumlu olan gezegeni bulma erefi John Couch Adamsa (1819-1982) nasip oldu. Adams, bu hatann Uransn dndaki bir gezegenden kaynaklanabileceini dnd ve yapt hesaplar sonucunda bu gezegenin koordinatlarn ve bykln hesaplad. Ayn almalar Le Verier (1811-1877) de Adamstan bamsz olarak yapmt. 1846da Alman astronom Johamm Galle teleskopunu saptanan koordinatlara evirdiinde yeni gezegeni gzlemlemeyi baard. Bu yeni gezegene Neptn ad verildi. Ancak yaplan gzlemler ve hesaplar bu gezegenin yrngesinde de baz sapmalar olduunu gstermekteydi. 1915 ylnda yaplan hesaplar, bu sapmann bir baka gezegenden kaynaklandn ortaya koydu. 1930 ylnda, Lowell Gzlemevinde alan C. W. Tombaugh bu sapmalara neden olan yeni gezegeni bulduunu aklad. Bu gezegene Plton gezegeni ad verildi. Ancak Plton gezegenin yrngesinde de baz sapmalar belirlendi ve 1978de bu sapmalara neden olan Pltonun uydusu Charon kefedildi. Bylece yaplan bu gzlemler sonucunda, Gne sisteminin dokuz gezegenden olutuu ve kuyruklu yldzlarla asteroitleri de hesaba katarsak olduka fazla sayda yesi bulunduu anlald. Ancak Uluslararas Astronomi Dernei 2007 ylnda ald bir kararla Pltonu gezegen statsnden kard. nk Pltonun dier gezegenlerin aksine Gne sisteminin yrnge dzlemine olan asal konumu ok farklyd ve Gne Sisteminin dnda eitli asteroitlerin bulunduu Kuiper Kuana ait gibi grnmekteydi. stelik bir gezegen olamayacak kadar kk bir ktleye sahipti. Bylece Gne Sistemindeki gezegen says sekiz olarak kabul edildi.

Gkyz hakknda ayrntl bilgi iin, M. Emin zel ve Talat Saygan Gkyzn Tanyalm, (Ankara: TBTAK, 1997) adl kitabn okuyabilirsiniz.

Dinamik Astronomi
XVII. yzylda Kepler gezegen yrngelerinin elips olduunu bulmu ve elips yrnge hareketini matematiksel, yani kinematik olarak aklamt. Gezegen hareketlerini dinamik olarak inceleyen ilk bilim insan ise Newtondur. Gk mekanii dncesi onunla balamtr. Newtonun ortaya koyduu evrensel ekim yasas, evrendeki iki cismin birbirlerini ktleleri ile doru, aralarndaki mesafenin karesiyle ters orantl olarak ektiini ifade etmekteydi. Ancak Newton birbirini eken iki cisim zerinde almt. Newtondan sonra bu dnemde sadece iki cisim deil ve daha fazla cisim arasndaki ekim ele alnm, 18 cismin karlkl gravitasyonel etkilerine ilikin matematiksel lmler verilebilmiti. XIX. yzylda hedef hi gzlem yaplmadan, tamamyla matematiksel olarak, gravitasyonel kanunlar kullanlarak gkcisimlerinin konumlarn bulmak olmutur. XIX. yzylda bu alanda alan en nemli isim Pierre Simon Laplacedr 1749-1827). Laplace, hibir gzleme bavurmakszn, Gne sistemindeki btn gezegenlerin hareketlerini matematiksel olarak gsterebileceini iddia etmi, bunun iin bir dizi forml nermitir. Be ciltlik Mcanique Cleste (Gk Mekanii) adl eserinde gravitasyonel astronomiye ilikin grlerini vermitir. Bylece XIX. yzylda dinamik astronomi matematikilerin en gzde konularndan biri haline geldi ve pek ok nl matematiki bu alanda almaya balad.

Astrofizik
Astronomide imdiye kadar yaplan almalar gezegenlerin gzlemlenmesi ve onlarn hareketlerinin aklanmas zerineydi. Ancak XIX. yzylda yaplan almalar yldzlarn bnyesinin neden olutuu sorusunu gndeme getirdi ve astrofizik adnda yeni bir alan ortaya kt. Astrofiziin ortaya k ve gelimesi ise spektral analizin douuyla balad. Spektral analiz, herhangi bir gkcisminin yayd n, spektroskop denilen aletten geirilerek gkcisminin yaps hakknda bilgi edinilmesidir. Yaplan almalarla yedi renge ek olarak Krmz tesi ve Mor tesi alanlar kefedildi. Bylece spektrum yelpazesi geniledi. Ayrca stlan cisimlerin spektrumu alnmaya baland ve her cismin spektrumunun kendine zg bir yapda olduu anlald. Bundan sonra ise Gne ve yldzlarn spektrumuna baland.
213

Resim 8.3: Gnein Tayfnda Bulunan Fraunhofer izgileri

1802de W. Hyde Wollaston (1766-1828) Gneten gelen n spektrumunu inceledi ve irili ufakl bir takm dikey, siyah izgiler grd. Bunlara bir aklama getiremedi. 1814de Joseph Fraunhofer (17871826), bu izgilerin yaklak 574 tane olduunu ve Gneten kan nlarn daha souk gazlardan gemesi nedeniyle siyah olarak spektrumda yer aldn belirledi. Bu izgilere Fraunhofer izgileri ad verildi. Fraunhofer dier yldzlarn da spektrumunu ald ve her yldzn kendisine zg spektrumu olduunu gsterdi. Ancak bu izgilerin ne olduunu aklayamad. 1859da Gustav Robert Kirchoff (1824-1887) ve Robert Wilhem Bunsen (1811-1899), scaklkla spektrum izgileri arasnda bir bantnn olduunu kantladlar ve her izginin bir elemente karlk geldiini buldular. Yldzlardan gelen n onlarn yaps ile ilgili bilgileri barndrdnn kefinden sonra, yldzlarn snflandrlmas dncesi olutu. Byle bir snflamay ilk kez Angelo Secchi (1818-1878) nerdi. Secchi, yapt spektral analizlerin sonucunda btn yldzlarn drt ana gurupta toplanabileceini gsterdi. 1. 2. 3. 4. Hidrojen arlkl, beyaz ya da mavi k, Pek ok elementten oluur ve sar k, Kimyasal moleklleri barndrr ve krmz k, Ar krmz k yayan yldzlardr.

1890 ylnda, Harvard Gzlemevinin yaynlad katalogda Secchinin bu tasnifi aynen alnd ve iki yeni tip ilave edilerek, B, A, F, G, K, M harfleri kullanld. Bylece, yldzlarn douuna ve geliimine ilikin bilgiler kolaylkla ulalabilir hale geldi. 1910 ylnda, Danimarkal Ejnar Hertzsprung (1873-1967) ve Amerikal Henry Norris Russell (1877-1957) bu snflamay bir diyagrama dntrdler.

Resim 8.4: Hertzsprung-Russell

Evrenin Oluumu ve Byk Patlama Kuram


Byk Patlama (Big Bang) Kuram, evrenin bugnk halinin, tek bir noktadan patlama ile genileyerek olutuunu kabul eden kuramdr. Yirminci yzyln ortalarnda astronomiye ilikin olgulara dayanlarak ne srlen bu kuram, yirminci yzyln en nemli dnsel devrimlerinden biridir. Evrenin genilemekte olduu, uzak galaksilerin ve yldzlarn hzlarna ilikin yaplan almalarla ortaya kt. XX. yzyln balarnda galaksiler zerinde yaplan almalarda, yldzlarn uzaklklar ile hzlar arasnda bir iliki olduu saptand. Bu bulu zerine Edwin P. Hubble (1889-1953), 1922 ylnda, ABDde Mount Wilson Gzlemevinde, pek ok galaksinin ve zellikle de Andromeda Galaksisinin hzn belirlemek zere bir alma balatt ve bu almada galaksilerin farkl ksmlarnn dn hzlarn lmek iin Doppler Etkisini kulland. 1842de Christan Doppler (1803-1853), yldzlarn spektrumu zerine alm ve evrendeki baz yldzlarn spektrumlarnn krmzya kaydklarn, bazlarnn ise mora kaydklarn belirlemiti. Krmzya kayan yldzlar bizden uzaklayorlar, mora kayan yldzlar ise bize yaklayorlard. Hubble, almalar srasnda deiik yldz kmelerinin uzaklklarn hesap etti ve bu
214

yldz kmelerinin pek ounun krmzya kaydn, yani bizden uzaklatklarn belirledi (1924). 1929da ise bu hzn uzaklkla doru orantl olduunu gsterdi; yani galaksinin uzakl arttka hz da artmaktayd. Hubble, bu bulguyu matematikselletirdi ve bir grafik biimine dntrd (Hubble Yasas ya da Krmzya Kayma Yasas). Sonu akt; evren statik yani duraan deil, genileyen bir yapdr. Ayn yllarda Rus fiziki Alexander Friedmann (1888-1925) ve Georges Lemaitre (1894-1966), Genel Grelilik Kuramna dayanarak evrenin genilemekte olduu sonucuna ulatlar. Bu sonuca ve Hubblen gzlemine dayanarak Einstein, evrenin sabit olduu varsaymn terk etti. 1933 ylnda, E. A. Milne, zel Grelilik Kuramna dayal olarak evrenin genilemesini aklayan bir model ne srd. 1960lardan itibaren bu model Byk Patlama Kuram adyla kk deiikliklerle kabul edilmeye baland. 1965 ylnda Arno Penzias (doumu 1933) ve Robert Wilson (doumu 1936), Bell Telefon Laboratuarnda, bir radyo anteni ile Samanyolu dndan yaylan radyo dalgalarnn iddetini lmek amac ile son derece duyarl bir mikrodalga detektrn denediler ve fonda beklenmedik bir grlt iittiler. Atmosferin dndan gelen grltnn belirli bir yn yoktu; alcnn yeri deitiinde grltnn iddeti deimiyordu. Nedenini aklayamadklar bu ses gerekte, evrenin tmnn bir zamanlar bir plazma halinde iken patlamasyla ortaya kan elektromanyetik dalgalarn bir kalnts, yani daha nceki bir zamanda evrene egemen olan ve evrenin genilemesi sonucu imdi 2,728 Kelvine (-270,422 derece) kadar soumu bulunan scak elektromanyetik siyah cisim masndan artakaland. Ayn yllarda, Bob Dicke ve Jim Peebles adl iki fiziki de mikrodalga zerine almaktaydlar. almalar, George Gamowun ilk evrenin akkor parlaklnda, ok scak ve youn olduu yolundaki varsaym zerineydi. Dicke ve Peebles bu akkor parlaklnn hala grlebileceini dnyorlard. Bu k evrenin ok uzaklarndan bize yeni eriiyor olmalyd; u anda biz bu mikrodalga olarak alglamalydk. kili, almalarn srdrrken Penzias ve Wilsonn bunu zaten bulduklarn fark ettiler. Bu sonuca gre, grlt, erken evren dneminden arta kalan bir radyo grlt arka alandr (Arka Alan Imas). Yani evren, eer patlama ile olumusa, belli bir kelvin derecelik bir arka alan mas olmaldr. Bu bulularndan tr Penzias ve Wilsona 1978 Nobel dl verildi. 1960 ylnda, T. Matthews ve A. Sandrage, radyo dalgas yayan bir cisim (3C48) belirlediler ve tayfn aldlar; ancak tayf izgilerinin niteliklerini belirlemeyi baaramadlar. 1963de ayn tipte bir cisim daha belirlendi (3C273); 1967ye gelindiinde ise 150nin zerinde benzer cisim bulundu. Bunlara, yldzms cisim ya da kuasar ad verildi. Hollandal gkbilimci M. Schmidt, bunlar ar krmzya kaym yldzlar olarak tanmlad. Bulunan cisimlerin hzlar hesaplandnda, hzlarnn k hznn % 80i olduu bulundu. Bunlara Hubble yasas uygulandnda mesafelerinin, bilinen tm galaksilerin tesinde, milyarlarca k yl uzakla karlk geldii tespit edildi. O halde kuasarlar, milyarlarca k yl uzaklkta, evrenin ilk zamanlarndan kalma cisimler olmalydlar. Yldzlarn krmzya kaymas, arka alan mas ve kuasarlar, evrenin bir patlama sonucu olutuunu gsteriyordu. Bu patlama ve genileme sonucunda, en hzl hareket eden ktleler en dta, en yava hareket edenler en ite olmak zere bir yaylm balad. Patlama ve genileme sreci 10-20 milyar yl kadar srd ve hl srmektedir. Evren ilk dnemlerinde ok youn, ap Gnein apndan 30 kat fazla, kre biiminde bir hacim iine skm haldeydi. Is ok yksek, l milyar derecenin zerindeydi. Atomlar proton, ntron ve elektronlarndan tamamen soyulmu haldeydiler. Bu ilk devirde en byk rol, btn uzay dolduran nm oynuyordu. Madde atomlar ok az idi ve kuvvetli k kuantumlar ile frlatlyordu. Yaklak l saat sonra s l milyar dereceye, 30 milyon yl sonra da bir ka bin dereceye dt. Patlamann ilk saniyelerinde scak gazlar olumaya balad. Ancak 30 milyon yl iinde belli bir atom parac olumamt. Bu gaz-ktle soumasn srdrd ve s bir ka bin dereceye dt. Bu srada atomlar olumaya balad. Duman halinin bu annda toz-gaz bulutlar iinde ilk olarak hidrojen ve helyum bulunuyordu. Sonra ekim kuvveti etkisiyle belirli toplanmlar olumaya balad. Bunlar galaksileri oluturacak olan dev gaz ktleleriydi. Evren bugn de genilemesini srdrmektedir. Ancak baz bilim adamlarna gre bu genileme ve yaylm sonsuz olamaz; bir noktada durmaldr. nk ilk patlama ile yaylan cisimlerin hzlar, gravitasyon alanlar yardmyla birbirlerini ektikleri iin azalacak ve bir noktada sfra inecektir. Bu noktada evren ya tamamen dengeli bir sistem haline gelecek, hareket duracak, s tek dze biimde yaylacak, sistem durgunlaacaktr ya da cisimler arasndaki ekim devam edecek ve bu sefer evren
215

bzlmeye balayacak ve madde akm merkeze doru olacaktr. Bu bzlme de, genileme gibi milyarlarca yl alacak ve her ey yine byk patlamada olduu gibi bir noktada birleecek ve bir anda yok olacaktr. Baz bilim adamlarna gre ise bu aslnda yeni bir balang olacaktr. Mevcut ekliyle tam olmamakla birlikte, Byk Patlama Kuram evrenin hlihazrdaki durumunu en iyi aklayan kuramdr.

Uzayn Kefi
Uzaya seyahat edebilmek roketlerle mmkn olmutur. Roketlerle uzaya seyahatin mmkn olacan savunan ve bu konuda ilk bilimsel eseri (Kozmik Uzayn Tepkili Motorlarla Kefi, 1903) yaynlayan kii Constantin Tsiolkovsky (1857-1935) adl bir Rus bilim adamdr. Ancak bu alma ciddiye alnmamtr. 1920lerde Amerikal Robert H. Goddard (1882-1945) ve Romanya asll bir Alman Hermann Oberth (1894-1989) modern roket biliminin temellerini attlar. Oberth Dnyadan bir cismin uzaya gnderilmesi ile ilgili kuramlar ve formller retti ve bundan esinlenerek Almanyada Uzaya Seyahat Kurumu kuruldu. 1919da Goddard konuyla ilgili grlerini bir rapor olarak yaynlad. Raporda Aya gnderilecek bir roketten de sz edilmekteydi. Bu almalar altnda 1926da bir deney roketi hazrland ve bu roket yaklak 60 metre kadar havaland. Bundan 10 sene sonra Goddard, iinde barometre, termometre gibi l aralarnn ve bir fotoraf makinesinin bulunduu ilk roketi havaya frlatmay baard. Fzecilik ve uzay yolculuu denildiinde akla ilk gelen isim kukusuz Wernher Maximilian von Braundr (1912-1977). Goddard ve Oberthin almalarndan haberdar olan von Braun Alman Uzaya Seyahat Kurumunda fze denemeleri yapt. Von Braunn almalaryla almanlar V-2 roketlerini yapmay baardlar. Ancak savatan sonra von Braun Amerikaya kat ve Kaliforniyada kurulan Cape Canaveral (imdi Cape Kennedy) Uzay Aratrmalar Merkezinde almaya balad. 4 Ekim 1957 tarihinde ise Ruslar dnyann ilk yapay uydusu olan Sputnik-1i dnyann yrngesine oturtmay baardlar. 31 Ocak 1958de ilk Amerikan yapay uydusu yrngeye oturtuldu. Bu almalar souk sava yllarnda Amerika ile Rusya arasnda bir yara dnd. 1858 Ekiminde Amerikallar NASAy (Ulusal Havaclk ve Uzay Dairesi) kurdular. Ancak uzaya insanl roket gndermeyi baaranlar Ruslar oldu. 12 Nisan 1961de Vostok-1 adl roketle birlikte uzaya kan bu ilk insan Rus Yuri Gagarindir. Sonraki baar Amerikallardan geldi. 21-27 Aralk 1968de Frank Borman, James Lowel ve William Anders Ay evresini Apollo-8 ile dolatlar ve inie uygun yerleri tespit ettiler. 20 Temmuz 1969 gn ise, Neil Armstrong, Edwin Aldrin ve Michael Collins idaresi altndaki Apollo-11 uzay arac Ayn Sessizlik Denizi denilen ssz bir dzlne indirildi. Neil Armstrong Aya ilk ayak basan insan unvann elde etti. Bu baar, gezegenlere gnderilen insansz aratrma gemileri ve 1981de uzay mekiinin gelitirilmesiyle srd.

Evren hakknda ayrntl bilgi edinmek iin, Josph Silkin Evrenin Ksa Tarihi, (Ankara: TBTAK, 1997) adl kitabn okuyabilirsiniz.

XIX. VE XX. YZYILLARDA FZK


Elektrik ve Elektromanyetik Kuram
Elektriklenmeye ve mknatslanmaya ilikin bilgiler ok eskilere gitmekle birlikte, ilk sistemli incelemeler, XVII. yzyldan sonra gereklemitir. XVII. ve XVIII. yzyllar boyunca, Stephan Grey (1666-1736), Franz Ulrich Aepinus (1724-1802) ve Benjamin Franklin (1706-1790) gibi aratrmaclar elektriklenme ve mknatslanma konular zerinde alm ve pek ok yeni bilgiye ulamlard. Olgunun nicel boyutuna ilikin nemli katky ise 1758de iki elektrik yk arasndaki kuvvetin dorudan doruya, yklerin nicelikleriyle doru, aralarndaki mesafenin karesiyle ters orantl olduunu kantlayarak Charles Augustin de Coulomb (1736-1806) gerekletirmitir: F =
q1xq 2 r2

. Coulomb Kanunu adn alan bu

ilikinin kefiyle birlikte, statik elektrie ilikin matematiksel bir kuram gelitirmek olanakl hale gelmi ve Simon Denis Poisson (1781-1840) bu ilikiyi potansiyel kuramla ifade etmeyi baarmtr. Bu baar, daha nce Pierre Simon Laplace tarafndan elektrostatiklie ve manyetizmaya ilikin olarak gelitirilen, diferansiyel denklemin bu alanda da geerli olduunu kantlamtr. Ancak elektrik alanndaki yeni
216

gelime izgisini asl balatan, akmsal elektrii kefeden Luigi Galvani olmutur. Buradaki asl dikkat ekici yn, Galvaninin kefinden hareketle Alessandro Voltann akmsal elektrii fiziksel olarak yorumlamas ve ilk elektrik akm reten Volta Pilini gelitirmesidir. Bylece dorusal akm kayna olarak bataryalarn kullanlmaya balanmas, yalnzca elektriksel akm gcnn deil, ayn zamanda elektriksel mknatslanma kuvvetinin de kefini salamtr. Pilin bulunmasnn ardndan, 1820 ylnda, Hans Christian Oersted pusula inesinin elektrik akm tarafndan sapmaya uratldn kefetmitir. Oerstedin elektrik ve manyetizma arasndaki yakn ilikiyi gsteren bu kefi, daha sonra birok bilim adam tarafndan gelitirilecek ve sonuta elektrik tayan herhangi bir deritirgecin evresinde kuvvet izgileri, yani manyetik bir alan oluturduu anlalacaktr. Mknatslanma ad verilen bu olgu, Oerstedden sonra, Andr Mari Amprein (1775-1836) dairesel bir telden geen akmn, bir mknatsn rettiine benzer bir manyetik kuvvet rettiini gstermesiyle de, nicellik kazand. Bylece, bilim adamlarnn dikkati, manyetizmann kaynann madde iinde devinen elektrik akmlar olabilecei dncesi zerinde younlamaya balad. Ampre, ayn zamanda akm tayan iki telin, iki demir ubuk mknatsn birbirlerine manyetik kuvvet uygulamasna benzer biimde manyetik etkileimde bulunduklarn da gsterdi. Bylece XIX. yzyln balarnda elektrik ve manyetizmayla balantl ey ak hale geldi: 1. 2. 3. Mknatslar dier mknatslarla etkileirler. Elektrik akmlar mknatslar etkileyebilirler. Elektrik akmlar birbirleriyle manyetik etkileime girebilirler.

Bu nemli gelimelerin bir sonraki admn ise Micheal Faraday (1791-1867) gerekletirdi. 1831den balayarak Faraday, bir elektrik akm mknats zerine etki ediyorsa, bir mknats da akm zerinde kart bir etkide bulunmaldr sonucunu kard ve bu amala, bir mknatsn yakn evresinde akm yaratabileceini gstermeye al. Konuyu deneysel olarak irdeleyen Faraday, bylece bir elektrik devresinin veya iletkenin yaknnda bulunan bir mknatsn hareket ettirilmesi halinde, devrede akm olutuunu kefetti. Bylece belirli koullar altnda mknatslarn da elektrik akmlar rettiklerini gsteren Faraday, deneylerinde bir ubuk mknats alp, akm tayan iletken tel bobini boyunca hareket ettirmi ve iinden geen akm lebilmek iin de bobini bir galvanometreye balamtr. Mknats hareket ettirildi inde galvanometre, hareket eden mknatsn elektrik akm rettiini gstermitir. Elektrik ile manyetizma arasndaki simetrinin tamamlanmasn salayan ve elektromanyetik k kuramnn nemli bir ksmn oluturan bu bulu, ayn zamanda Faradayn konuya deneysel olarak Resim 8.5: Kuvvet izgileri yapt en nemli katkdr. Faradayn ikinci katks ise kuramsal dzeydedir. Faradaya gre doadaki btn gler bir birlik oluturmaktadr ve btn fiziksel etki trleri aslnda tektir ve o da kuvvet izgilerinin oluturduu bir ortamdr. Faradayn bu dncesi daha sonra Maxwell tarafndan gelitirilecek olan Alan Kuramnn zn oluturmas bakmndan deerli bir kavraytr. Faradayn bu kuramsal dncesinden hareket eden Maxwell, nl Elektromanyetik Kuramn formle etmitir.

James Clerk Maxwell


James Clerk Maxwellin (1831-1879) gelitirdii Elektromanyetik Kuram, optik, elektrik, manyetizma ve s olgularn bir arada aklamay olanakl klan kapsaml bir kuramdr ve asl dikkat ekici yn, Faradayn ileri srd tek alan, kuvvet izgileri ve etki aktarm gibi temel kavramlarn matematiksel olarak ifade edilebilmesine olanak tanmasdr. Bu nedenle Maxwell, ncelikle kuvvet izgilerinin ne anlama geldiinin aydnlatlmasna ynelik almaya balam, bu balamda uzaktan etkileimin sz konusu olmadn, bu nedenle kendi kuramnda sz konusu olan etkileimin elektriksel veya manyetik nesnelerin yakn evrelerinde gerekletirdikleri bir durum olduunu aklamtr. Bu etkileim ayn zamanda dinamikseldir; nk bu elektriksel veya manyetik cismin, alan ierisinde hareket ederek elektromanyetik bir etki oluturduu gzlemlenebilmektedir.

217

Elektromanyetik etkiyi dinamiksel bir biimde deerlendirmek gerektiini vurgulayan Maxwelle gre, dalga nitelikli olmalar dolaysyla, k ve seste olduu gibi, s, elektrik ve manyetizma gibi elektromanyetik devinimleri de alacak ve aktaracak bir ortama gereksinim vardr. Meknn nesneleri elektriksel veya manyetik koullarda evreleyip kuatan ksmna elektromanyetik alan adn veren Maxwell, bu trden dalgalarn esirden olutuunu ve esirin btn uzay ve geirgen nesnelerin gzeneklerini doldurduunu varsaymtr. Maxwell elektromanyetik alann zelliklerinin matematiksel olarak incelenmesini kolaylatracak kavramlatrmalar da belirlemi, bu balamda elektrik alan, elektromotive kuvvet, elektriksel polarizasyon ve yer deiimi gibi kavramlar gelitirmitir. Maxwellin anlad biimiyle elektrik alan elektrikli nesnelerin yakn evrelerindeki alann bir ksmdr. Ona gre eer elektrikli bir nesne elektrik alannn herhangi bir yerine yerletirilmi ise, bu nesne dier nesnelerin elektriklenmesinde duyulur bir etki meydana getirir. Fakat nesnenin elektrik yk ok kk ise, sz konusu etki ihmal edilebilir dzeydedir. Bu durumda, ortamdaki elektrik alan nedeniyle nesne zerine etki eden kuvvet, nesnenin ykyle orantldr. Maxwell bu ilikiyi u ekilde nicelikseletirmitir: qnun nesnenin yk, Fnin de nesneye belirli bir dorultuda etki eden kuvvet olduu varsayldnda, iliki: F=qE olur. Buradaki E, elektrik alannn, alan ierisinde bulunan yklere etki ettirdii kuvvete baldr. Eer q dier mevcut elektrik alann etkileyemeyecek kadar kkse, limq0 (F/q)=E olur. Maxwell Eye alann, test yk de denilen qnun bulunduu noktadaki bileke elektromotive yeinlik adn vermitir.
Resim 8.6: Elektromanyetik Etkileimle Kuvvet Oluumu

Elektromotive kuvvete () gelince, Maxwell bunu ykn ortamdaki bir noktadan (A) dierine (B) aktarlmasn salayan bir kuvvet olarak betimlemektedir. Ykl parack bu kuvvet araclyla hareket eder. Eer elektrik kuvveti nesnenin izledii yolun tamamnda nesneye etki ediyorsa, bu durumda, nesne zerinde yapt iin toplam, toplam elektromotive kuvvet adn alr ve ile gsterilir. Maxwell, elektrokinematik konusunu da irdelemitir ve elektrik akm, dinelgin elektrik, elektrik akmnn zellikleri, elektrik akmnn elektrolitik etkisi ve akmn manyetik etkisi gibi konular ele almtr. Maxwellin fizik tarihine yapm olduu en nemli katk ise manyetizmaya ilikindir. Maxwell, bu balamda mknatsn kutuplar arasndaki iliki, polarizasyon teriminin anlam, manyetik paracn zellikleri, manyetizmann yeinlii, manyetik bir molekln dieri zerine etkisi manyetik alana yerletirilmi bir mknatsn potansiyel enerjisi ve manyetik kuvvet ve manyetik indksiyon gibi konular deneysel ve matematiksel olarak aklamtr. Bu balamda ele alndnda, Maxwellin ulat nemli sonu udur: Eer elektrikle ykl bir nesnenin titreimine yol alrsa, yk evreleyen elektromanyetik alann bir ksm zlerek bir dalga eklinde ykten uzaklar ve bu dalga ses veya su dalgalarndan farkl olarak bolukta, tamamen bo uzayda saniyede 300.000 kilometrelik bir hzla yaylabilir. Bylece, elektromanyetik yaylm kavramn ortaya atm olan Maxwell, uzun yllar egemen konumda bulunan Newtonun kuramna almak yeni bir kuram gelitirebilmitir. Kuramn dier bir zellii de Einsteinn zel Grelilik Kuramnn geliimine yol amas ve ktle ile enerjinin edeerlii ilkesine temel oluturmasdr. Maxwellin elektromanyetik yaylm aklamas, ayn zamanda Max Planckn kuantum varsaymn formle etmesini salayan ve s enerjisinin yalnzca snrl miktarlarda ya da kuantalar halinde yaylacan belirten l radyasyon yasasna giden yolu da amtr. Maxwell ayn zamanda Elektromanyetik Ik Kuramnn da ilk yetkin anlatmn gerekletirmitir. Maxwellin ulat sonular 1880de Heinrich Hertz tarafndan deneysel olarak kantlanmtr.
218

Parack ve Dalga Kuramlar


Grimaldi ve Huygensin almalaryla n doasnn aslnda dalga olduunun aka anlalmasna karn, Parack Kuram taraftarlarnn dnsel zeminde ileri srdkleri aadaki iki temel kar kn bu tarihe kadar etkisiz hale getirilememesi nedeniyle, dalga fikrinin geliimi byk lde yavalamtr. Dalga Kuramnn dayand kuramsal aklamalar, birer yama varsaymlardr ve soyut akl yrtmelerden karlmtr. Optik kuramlar izole edilmi kuramlar olamazlar, aksine geni bir doa felsefesinin bilimsel ve felsefi koullar ierisinde ortaya konulmalar gerekir.

Bu kar klara yant vererek, konuyu yeni bir bak asyla ele alan Thomas Young olmutur.

Thomas Young
Thomas Young (1773-1829) ncelikle Parack Kuramn eletirmekle ie koyulmutur: Eer n hz hep aynysa, bu zellik neden kaynaklanmaktadr? Parack Kuram bu gibi sorulara doyurucu aklamalarda bulunamaz. nk eer k taneciklerden olumu olsayd, tanecikleri frlatan kuvvetin btn nesnelerde eit olmamas nedeniyle, taneciklerin hzlarnn da sabit olmamas gerekirdi. rnein frlatma kuvveti Gnete daha fazla, mumda daha az olmaldr. Oysa kayna ne olursa olsun n hz daima sabit kalmaktadr. Ayn ekilde krlma ve yansma ayn anda olabilmektedir. Dalga fikriyle bunu aklamak kolaydr. Oysa tanecik olduunda neden baz paralar yansrken, bazlarnn krlmaya uradn aklamak olanakl grnmemektedir. Youngn bu sorgulamalar, onun iki yzyllk problemi ok tutarl bir biimde ve derinlemesine kavradn gstermektedir. nk n doasnn parack olduunu savunan bilim adamlarnn kar klarnn yaratt problemler olduu gibi, n doasnn dalga olarak kabul edilmesinin de yaratt ciddi skntlar bulunmaktadr. Dolaysyla parack modelinin kar klarn karlamak kadar, dalga modelinin aklamalarnn deneysel ve matematiksel olarak kantlanmas da byk nem tamaktad r. Bu gerekten hareketle Young, ncelikle Newtonun optik tarihine k nlarnn opak nesnelerin kenarlarn dnmesi olarak geen k dalgalardan oluuyorsa, dorusal izgilerde yaylamaz ve keskin glgeler yapamaz fikrini ele almtr.

Resim 8.7: Younga Gre Dalga Snr ve Ik In

Daha nce Grimaldi dzenledii deneylerle, glgelerin tektrel ve keskin olmadn belirlemesine ramen, Newton glgelerin keskin grndn savunarak, n paracklardan olutuu ve dorular boyunca yayld sonucunu karmt. nk Newtona gre, eer k da dalgalardan oluuyor olsayd, yalnzca dorusal olarak yaylmakla kalmamal, engelleri de amalyd. In doas dalga kabul edildiinde, eer dalga boyu ok kkse o zaman dnme miktarnn da son derece kk olaca ve glgelerin de bu nedenle keskin grnecei aktr. Ancak o dnemde Young, elinde bu trden bir savunma yapmasn salayacak denli, deneysel veri olmamas nedeniyle, parack modelinin etkinliini kramamtr. Bu gerei fark eden Young, yukardaki problemleri kkten zecek bir ipucu bulmay baarm ve dalga modeline modern yapsn verebilmitir. Optik tarihine giriim ilkesi olarak geen bu baarnn betimlemesi ksaca yledir: Ayn Resim 8.8: Giriim Biimleri dorultuda yaylan ve efazl olmayan iki k

219

dalgasnn st ste binmesi, yani dalgalardan birinin tepesinin dierinin ukuruyla akmas halinde, bu iki dalga birbirini yok eder. Ayn dorultuda ve efazl olarak yaylan iki k dalgasnn st ste binmesi halinde birbirlerini glendirir. Young, bu yeni optik olguyu, bir kaynaktan kan k demetini dar bir aralktan geirdikten sonra, araln tesine szan k demetini incelerken gzlemlemitir. Bu deneyde, dar aralktan geen k demetinin ierisinde, tpk krnmda olduu gibi, aydnlk ve karanlk saaklarn gzlemlenmesi, Dalga Kuram lehine nemli bir kant olmutur. Bu gzlem, n doasnn dalga olduu dncesini hakl klmtr ve bu olguyu dalga fikriyle aklamak ok kolaydr: Kaynaktan arala gelen k nlarndan bir ksmnn dalga boyu, aralktan geebilecek kadar kk, bir ksm ise deildir. Kk dalga boylu nlar aralktan geerken, byk dalga boylular geemezler. Dolaysyla araln gerisinde her taraf ayn parlaklkta olmayan bir n demeti oluur (Resim 9). Eer n doas parack olsayd, araln gerisindeki k demetinin btnyle tektrel olmas gerekirdi. Byle olmadna gre, parack modeli geersizdir. Young, ulat bu sonular 1800-1801 yllar arasnda drt rapor halinde Royal Societyye sunmu ve 1802 ylnda dnemin nde gelen yayn organlarndan Edinburgh Reviewde yaymlamtr. Bylece k rn m n kefinden sonra, n dalga nitelikli olduuna ilikin ikinci bir kant daha elde edilmitir. Parack Kuramnn ilk ar yenilgisi olan bu sonula birlikte n doasn aklayan ikinci bir kuramn varl artk bilim evrelerinde kabul edilmeye Resim 8.9: Youngn Giriim (ki Aralk) Deneyi balamtr. Bu sralarda tienne Louis Malus (D. 1775-. 1812) yeni bir optik olguyu n polarizasyonunu kefetti. Malus 1808de bir gn evinin penceresinden, zlanda Spar denen kristal ile gnbatmna bakarken, kristali dndrdnde, n belirli asal konumlarda kaybolduunu grd. Bu, aslnda n kutuplanabildiini (polarizasyon) gstermesi bakmndan deerli bir gzlemdir ve Malus bu dncesinin doru olup olmadn snamak iin akam suyun yzeyinden yansyan mum nda da gzlemini yinelemi ve sonucun doruluunu kantlam tr. Bu, maddenin nemli bir zellii, zel bir kristalleme eklinin olmas ve zerine den iki kez krlmaya uratmasdr. Malusun bu kefi kutuplanmann, n doasnda bulunan belirli bir zellik tarafndan meydana getirildiini btnyle aklamakla birlikte, zellikle dalga modeli asndan ciddi skntlar da beraberinde getirmitir. nk bu durumu Youngn kabul ettii dalga mekaniiyle aklamak olanakl deildir. Bunun balca nedeni ise, Young da dahil olmak zere o dnemdeki btn bilim adamlarnn, dalga mekanii konusunda btnyle ses ve su dalgalarndan elde edilen verilere gre hareket etmeleridir. Bu dalgalar boyuna dalgalardr ve ortamn titreimleri, dalgalarn gidi yn boyunca meydana gelir. In kutuplanmasnn nedeni ise, enine dalgalardan oluuyor olmasdr. Nitekim kutuplanmay fark etmesine ramen, Newtonun bunu sadece n doasndaki bir nitelik olarak gsterip geitirmesinin nedeni, bilgisinin sadece boyuna dalgalara ilikin olmasdr. Yoksa Newtonun dalga mekanii konusundaki bilgileri yeterlidir ve n dalga olabileceini savunanlara kar koymak iin gelitirdii itirazlar, bu konudaki bilgisini aka gstermektedir. Ancak Young ksa bir sre sonra tesadfen enine dalga fikrine ulam ve 1817 ylnda arkada Aragoya yazd bir mektupta eer k dalgalar enine dalgalar olarak kabul edilirse, birok problem kolayca zmlenebilir ve polarizasyon da aklanabilir demitir.
Resim 8.10: Enine Dalga

220

Bilindii zere enine dalgalarda, ortam, tpk uzun bir ipin el ile bir ucundan periyodik olarak aa yukar hareket ettirilmesinde ortaya kan dalgalarda olduu gibi, gidi ynne dik olarak titremektedir. Bu durumda Malusun gzlemledii polarizasyonu aklamak artk kolaydr. Ortamdaki titreimler gidi ynne dik olarak ve olanakl btn ynlerde ortaya karlar ve k da zlanda Kristali ierisinden geerken yalnzca bir dorultuda kutuplar. Eer ikinci bir kristalin ekseni ilkine paralel ise titreimleri geirecek, dik ise geirmeyecektir. Youngn bu abalar dalga modelinin gittike glenmesine, parack modelinin ise belirgin bir biimde geri plana itilmesine yol amakla birlikte, bu kez, dalgann doasna ynelik ciddi eletiriler gelmeye balad. Bilinen dalga modellerinde daima dalgay tayan bir ortam sz konusudur; su dalgalarn su, ses dalgalarn ise hava tamaktadr. yleyse dalga olduu ileri srlen da tamas gereken bir ortam olmalyd ve eer byle bir ortam var ise, bunun gerek doasnn ne olduu da aklanmas kanlmaz bir zorunluluktur. Bu balamda yaplan eletiriler kolayca geitirilecek trden eletiriler deildir ve aslnda daha ilk batan itibaren n dalga modelinin nemli amazlarndan birini oluturmaktadr. Yneltilen eletiriler esir denilen seyreltik bir ortamn varl kabul edilmek suretiyle almaya alld. Ancak zaman ierisinde yaplan deneylerle esirin varl kantlanamaynca, dalga modeli ok ciddi bir amaza dt. Dalga modelini bu eletiriler nda ele alan ve Resim 8.11: Bir sv yzeyinde iki dalgann son eklini veren ise Fresnel oldu.

Augustin Jean Fresnel

giriimi ekildeki A ve B noktalar her iki dalga sisteminin merkezidir

In dalga modelini gelitirmek iin youn alan Fresnel (D. 1788-. 1827), ncelikle Newtonun parack modelini reddetmi, eer n dalga olduu kabul edilirse, pek ok k olgusunu giriim ilkesiyle aklamann ok daha kolay olacan ileri srmtr. 1817de krnma ilikin bir makale kaleme alan Fresnel, bu almasnda krnm hem Youngn giriim ilkesi hem de Huygens ilkelerinin birleimiyle aklam ve bir deney dzenlemitir: Karanlk bir oda hazrlyor ve odaya kk bir aralktan k gnderiyor. Odada oluan k demetinin nne bir ip geriyor ve oluan saaklar inceliyor (Resim 8.12). eitli lmler yaparak, glgenin bir kenarndaki saaklarn uzunluunu lyor ve gryor ki ortaya kan saaklar dorusal olarak yaylmaktadr. Bununla birlikte yaylmn bir hiperbol oluturduunu da belirliyor. Hiperboln odaklarndan birisi kl nokta ve dieri de ipin ularndan birisi. Bu belirlemesi nemli, nk hiperbol kresel dalgalar arasnda oluan giriime uygunluk gstermektedir. yle ki, dalgalar kl bir noktadan yaylmakta ve kresel dalgalar da bu engelin ucu tarafndan oluturulmaktadr. Saaklarn ise, ipin iki tarafndan gelen klarca meydana getirildiini, eer bir kenarda gelen k engellenirse, saaklanmann olumadn belirliyor. Fresnelin almalar krnm ve giriim konularnn ve genel anlamda dalga kuramnn niceliksellemesinde ve n dalga modelinin baat konuma gemesinde byk nem tamakla birlikte, asl ilgi eken yn, polarizasyona getirdii aklamadr. Fresnelin ortaya koyduu polarizasyon aklamas aslnda kinematik bir anlay ierisinde gelitirilmitir. Bu durumda ortamn enine dalgalar desteklediinin fiziksel veya dinamik aklamasnn da yaplmas gerekmektedir. Bunu gren Fresnel, esnek kat esir diye adlandrd yeni bir esir anlay gelitirmitir. Buna gre esir, ierisinde enine dalgalarn yaylmasna olanak tanyacak ekilde, ok sayda kk esir molekllerinden olumutur ve bunlarn aralarnda gl etkileim sz konusudur. Bylece Fresnel mekanik hareket kanunlarna ve esnek bir ortamda beklenilen kuvvet fonksiyonlarna dayanan ve bunlara ek varsaymlar ekleyen mekanik esir kuramn gelitirmitir. Bu varsaymlar unlardr:
Resim 8.12: Fresnelin krnm deneyi

221

Polarize olmu n titreimleri polarizasyon dzlemine dik alarda gerekleir. Enine dz bir dalga, tek bir esir moleklnn yer deitirmesiyle oluan esnek kuvvetin oluturduu kuvvete eit esnek kuvvet retir. Esnek kuvvet bileeni, bir k dalgasnn yaylmn etkileyen dalga snrna paralel olmaldr. Dz bir dalgann hz, dalgann oluturduu esnek kuvvetin etkili bileeninin karekkne orantldr. Bu konudaki almalarn srdren Fresnel, aralarnda gelen ve yansyan dalgalarn greli genliklerine ilikin kanunlarn da bulunduu nemli sonulara ulat. yle ki: Eer dalga yansma A i sin (i r) = dzleminde polarize olmu ise, bu durumda olacaktr. Buna karn, eer dalga yansma A r sin (i + r) dzlemine dik olarak polarize olmusa, o zaman da genlik oranlar sonra, doal olarak n dalga modeli etkin bir konuma geti.
A i tan (i r) olur. Bu almalardan = A r tan (i + r)

Albert Abraham Michelson ve Edward Morley


1887de, Michelson ve Morley fizik tarihindeki en nl ve en nemli deneylerden birini gerekletirdiler. XIX. yzyln sonlarndaki fizik kuramlar, su ve ses dalgalarnn iletilebilmesi iin, su ve hava gibi ortamlara gereksinim olduu varsaymna dayanyordu. Bundan dolay, ayn gerekliliin k dalgalar iin de sz konusu olduu sonucuna ulalmt. Bu balamda k iin ngrlen ortama kl esir ad verilmiti. Ik olaanst bir hza sahipti ve gerekte onu tad dnlen bu esirin varlnn ve zelliklerinin belirlenmesi byk nem tar hale gelmiti.
Resim 8.13: Esir Rzgr

Michelson ve Morley esir ierisinde devinen Dnyann hzn lmeyi gerekletirecek bir yntem gelitirdiler. Yntemin dayand temel dnce u akl yrtmeyi esas alyordu: Eer kl esir gerekten var ise, bu demektir ki Dnya srekli olarak bunun ierisinde, tpk havada bir uan devinimi gibi, devinmektedir ve bunun sonucunda da saptanabilir bir esir rzgr oluacaktr. Dnya, her yl Gnein etrafnda saatte 100.000 kilometrelik (30 km/sn) bir hzla devinmektedir. Bundan dolay, sabit bir yldzn konumuna bal olarak esir rzgrnn yn de Yerdeki bir istasyonda lldnde, deiiklik gsterecektir. Bu balamda, esir rzgrnn k dalgalar zerindeki etkisi, tpk sabit bir hzla akan bir nehirde ak ynnde veya tersi ynde yzen yzcye nehrin yapt etki gibi olacaktr. Yani ak ynnde yzc hzlanacak, tersi ynde yavalayacaktr. Bu bilim insanlar bu trden lme farkllklarn belirlemek iin baz teknikler gelitirdi. Bunlar ierisinde en tannm olan, giriimlerdir. Michelson ve Morley, bu arala deniz seviyesine yakn ta bir binann zemininde bir deney gerekletirdiler. Bu deneyde, tekrenkli bir k demetini, birbirlerine gre dik alarda yol alan iki na ayrmak iin yar geirgen gm bir ayna kullandlar. Bu ayrc aynadan ayrldktan sonra, nlarn her biri bir ayna tarafndan yanstld ve glendirici ve zayflatc giriim modeli oluturmak iin, yeniden birletirildi (Resim 8.14). Bylece, iki nn yol alrken harcad zaman miktarndaki en kk bir deiim, giriim modelindeki bir deiim olarak gzlenmi olacaktr. Giriimler, dik ayla birletirilmi iki dz koldan oluur. Her kolun sonunda bir ayna vardr. Kollarn birletii kede, kaynaktan gelen n ikiye ayrlmasn salayacak biimde dorultulmu yar geirgen bir baka ayna bulunur. Bylece n yars yzeyden geerken dier yars yanstlarak ilkine dik a yapan bir yol izler ve dier koldaki aynaya gnderilir. ki k demeti kollarn ucundaki kendi aynalarndan geriye yansyarak, gelip kede buluur ve birbirlerine karrlar. ki k demetinin kollar boyunca ileri geri gitme zamanlar ayn ise, kede bulutuklarnda ayn evrede olacaklardr. Herhangi bir
222

nedenle bu zamanlar farklysa, bulutuklarnda aralarndaki evre farkndan dolay, gzlemlenebilir saaklar oluturacaklardr. Bu zamanlarn farkl olmas iin iki neden olabilir: ya iki kol ayn uzunlukta deildir, bylece bir k demetinin uzun koldaki gidi gelii daha ok zaman alyordur ya da kollar ayn uzunlukta olsalar bile, n hz bu iki dorultuda farkl olabilir.

Resim 8.14: Michelsonn Ik Hzn lmekte Kulland Sekizgen Ayna Yntemi

kinci nerme bugn iin garip grnse de, XIX. yzy l fizikisi iin yle deildir ve ona gre Dnya esirin iinde hareket ederken, esir bir su aknts gibi, yanndan akyormu gibi grnr. Duraan esirde k yukarda belirttilen hzla hareket eder. Ancak Dnyadaki gzlemci iin esir akmaktadr ve k esirde yaylmaa baladnda akntya kaplm bir yzc gibi bu hareketi paylaacaktr. Sonu olarak Michelson giriimlerinin kollarndan biri bu aknt ynnde dieri ona dik olarak yerletirilirse, iki koldaki k, aknt ynnde ileri geri giden bir yzc ile akntya dik ynde ileri geri giderek ayn uzakl alan bir yzcye benzer biimlerde yaylacaktr. ki durumdaki etkin k hzlarnn farkl olaca ve bylece giriimlerin iki kolu tmyle eit uzunlukta olsa dahi, iki koldaki gidi gelilerin eit zamanl olmayaca, dolaysyla Dnya duraan esire gre hareket halindeyse karm saaklarnn gzlenecei ve bunlardan yararlanarak Dnyann esire gre hznn hesaplanabilecei hedeflenmektedir. Gerekte, byle bir etki hibir zaman bulunamamtr. Sonutan tam olarak emin olmak iin, hatta Michelson ve Morley, deneyi giriimlerin kollarn on alt farkl konuma yerletirerek tekrarlamlardr. Ayrca, Dnyann Gnee gre konumunun herhangi bir etki yaratp yaratmadn grmek iin deneyi hem le, hem de akam altda gerekletirmelerine karn, ne onlar ne de daha sonraki deneyciler Dnyann esire gre hareketinden kaynaklanan en kk bir etki bile bulamamlardr.

Kuantum ve Grelilik Kuramlar


1887de gerekletirilen Michelson-Morley deneyi fizikte bir bunalma yol at. Maxwellin gelitirdii Elektromanyetik Kuram esirin varlna dayanmaktayd. Bu kurama gre, k elektromanyetik dalgalardan oluuyordu ve bu dalgalar esir iinde hareket ediyorlard. Eer byleyse dalgalarn hzlar esirin hareket ynne gre deimeliydi. Oysa Michelson-Morley Deneyi, n hznn her dorultuda ayn olduunu ortaya koymutu. Bylece gzlem sonularyla kuramn ngrleri rtmyor, aksine eliiyordu. Ayrca deney pek ok kez farkl bilim adamlar tarafnda da tekrarlanm ve sonu deimemiti: Esir rzgr ve dolaysyla da esir yoktu. Aslnda elektromanyetik dalgalarn yaylmas iin hava, su veya baka bir maddesel ortama gereksinim olmadndan, dier dalgalardan farkl olarak, bunlar maddesel bir ortam gerektirmezler. Zaten bunlar dier dalga trlerinden ayran en belirgin zellikleri de budur. Ancak mekanik grn etkisiyle hareket eden XIX. yzyl fizikileri, bunun aksine, elektromanyetik dalgalarn yaylmasna araclk eden maddesel bir ortamn varln zorunlu sayyorlard, nk mekanik dalgalar ancak maddesel bir ortamda yaylabilirdi. Bu ortam esirdi ve esir tm evreni doldurduundan, elektromanyetik dalgalarn geiine de araclk etmekteydi. Yaplan deneylerde Dnyann esire gre hz gzlemlenememiti. Ancak yine de bilim dnyas bir ikilemden kurtulamamtr: Esir gerekten var mdr yok mudur? Varsa neden ortaya karlamamtr? Yoksa neden yoktur? Bu sorularn asl nemi, ortaya kan sonucun modern bilim asndan gerek bir krize neden olmu olmasdr. nk bu durumda ya kuramdan vazgeilecektir, ya da gzlem sonularnn baarsz olduu kabul edilecektir. Bylece esir tartmalar Einsteina kadar geldi.
223

Kuantum Kuram Max Planck


Kuantum Kuram XX. yzyln ilk eyreinde gelitirilmi, kk boyutlardaki fiziksel olaylarn incelenmesinin tutarl bir biimde yaplmasn salayan, ada fiziin temel kuramlarndan biridir. Newton mekaniinin ve klasik fiziin aklayamad baz deney sonular ve olgular, bu kuram ile yeni bir anlam kazanm ve bu balamda aklanabilmitir. Bu problemlerin nemlilerinden biri siyah cisim mas veya sl madr. Klasik fiziin anlamlandramad bu olguya ilikin problemleri zmek iin harekete geen Max Planck, (1858-1947) ayn zamanda Kuantum Kuramna giden srete ilk nemli giriimleri de balatmtr. Planckn almalarna temel oluturan olgu, daha sonra bilim dnyasnda siyah cisim mas olarak adlandrlan ve akkor haline getirilen cisimlerin k yaymasyla ilgilidir. Mutlak sfr scaklndan daha yksek scaklklarda bulunan her cisim s yayar. Bu olay klasik kuramda, s uyarmalar sonucu cisimde bulunan elektrik yklerinin bir ivme kazanmas ve elektromanyetik dalga yaymas eklinde anlatlr. Klasik kurama gre, ivmeli hareket eden elektrik ykleri elektromanyetik dalga yayar. Deiik deerde ivmelerin oluturduu sl nm, bu nm blgesi iin geerli tm dalga boyu eridini ierir. Bu modele gre, birim yzeyin yayd g, cismin mutlak scakl ile doru orantldr. Bu olgu I (T ) = e T 4 bantsyla aklanmaktadr. Burada I (T) bir saniye iinde bir cm2lik yzeyden btn frekanslarda yaplan enerji masn gsterir. e ma katsays olup, cismin zelliine bal olarak, sfrla bir arasnda bir deer alr. ise Stefan-Boltzman Deimezi olup, deeri 0.567 x 104 erg cm2 derece4 san1dir. Inm enerjisinin bir yzey tarafndan sourulmas da tartmann kapsam iindedir. Yzeye nm eklinde den enerjinin bir ksm, yzey tarafndan sourulur. Sourulan bu enerji, yzey zerindeki ykl paracklarn kinetik enerji artna dnr. Bir yzeyin sourganlk katsays a, yzey tarafndan sourulan enerjinin yzeye den toplam enerjiye oran olarak belirlenir. Bir cisim, zerine den btn nlar sourma zellii gsteriyorsa, yani sourganlk katsays a=1 ise, siyah cisim adn alr. Sourma ve ma katsaylar eit olduundan siyah cisim ayn zamanda, yzey yklerinde kinetik enerji art eklinde beliren s enerjisinin tmn enerji mas eklinde yayan cisimdir. Dier bir deyile siyah cisim, zerine den enerjiyi sourduu gibi, sourduu enerjiyi de yabilen, yani e=a=1 olan cisimdir. I (T ) = e T 4 bantsnda e=1 olarak kabul edilirse, tm siyah cisimlerin ma gcnn, her bir cm2lik yzey iin, ayn scaklkta birbirlerine eit olduu grlr. Bundan, s malarnn tm zellikleri btn siyah cisimler iin ayndr sonucu karlabilir. Siyah cisim masna ait tayf dalm 2 I (T) bants ile gsterilebilir. I (T ) , T scaklndaki cismin cm lik yzeyinden bir saniye iinde ile +d dalga boyu aralnda nan enerjidir. Bu durumda belli bir dalga boyu iin, I (T ) bantsnn scaklk ykseldike artaca aa kmaktadr. Bununla birlikte, stlan cisimlerin akkor haline geldikleri zaman krmz bir k yaydklar, scaklk ykseldike bunun turuncuya, sonra sarya, daha sonra beyaza dnd aslnda ok nceden beri bilinmekteydi. Buna karlk, XIX. yzylda, byle stlm cisimlerin yayd ma enerjisi miktarnn dalga uzunluu ve bunun s ile nasl deitii zerinde epeyce allm olmasna karn, baarl olunamamt. Isl nm denilen bu trden bir ma, yukarda deinildii zere, cismin niteliine ve mutlak scaklna baldr. Dk scaklklarda sl mann dalga boyu kzlalt blgede bulunduundan gzle grlemez. Buna karlk, cisim stlmaya devam ederse, scakl artacandan, nce kzarmaya, ardndan da beyazlamaya balar, dolaysyla da grlr hale gelir. Bu durum, sl mann tayftaki kzlalt, grnr blge ve mortesi blgelerine ilikin bir dalm gsterdiini ortaya koymaktadr. Ancak XIX. yzyln egemen fizik kuram, sl mann dalga boylarnn gzlenen dalmn aklayamamtr. nk bu kurama gre spektrumdaki nan enerji miktar, enerjiyle birlikte srekli art gstermeliydi. Bundan dolay spektrumun yksek frekansl (ksa dalga boylu) ksmnda nan enerji miktarnn srekli bymesi, yani dalga uzunluunun ksalmasna paralel olarak, nan enerji miktarnn sonsuza doru artmas gerekiyordu. Ancak deneyler, ne kadar stlrsa stlsn hi bir metalin sonsuz enerji vermediini gsteriyordu. Durum byle olunca deneyle kuram arasnda ciddi bir elime ortaya kyordu. te Planckn Kuantum Kuramn kurmasna yol aan temel baars da, bu deney sonularn karlayan matematiksel bir denklem gelitirmi olmasdr: E = h. . Planckn bu denklemine gre nm
224

enerjisi, srekli bir akm halinde deil, kuanta adn verdii belli byklkteki paralar ya da paketikler halinde yaylmaktadr. Baka bir deyile, bir cismi oluturan atomlar ancak, bykl E = h. olan paketler halinde enerji alabilir veya verebilirler. Planckn nerisine gre doann kesintili bir zellii vardr ve bundan dolay sonsuz enerji younluu sz konusu olamaz. Bu yzden, gelitirilmi olan denklem de bu dnceye dayanlarak oluturulmutu ve her kuantann E = h. denklemi ile verilen bir enerjiye sahip olduunu ngrmekteydi. Burada E paketin enerjisini, nm frekansn, h ise Planck Deimezini simgelemektedir. ok kk, fakat nemli olan bu saynn ( 6.2 x10 34 joule saniye , yaklak 0,000000000000000000000000006624), doann temel deimezlerinden biri olduu sonradan anlalmtr. Buna gre herhangi bir nm olaynda, nan enerji miktar nan n frekansna blnrse, sonu daima hye eittir. Ulalan sonu klasik fiziin kavramlaryla aklanabilecek boyutlarda olmamakla birlikte, denklem, siyah cisim masna ynelik olarak tm dalga boylarnda deney sonularyla uyuan bir nitelik tamas bakmndan nemlidir. Bununla birlikte, Planckn denkleminin asl nemli sonular, Einsteinn, Kuantum Kuramn yeni alanlara uygulamasyla ortaya kmtr. nk Planck yalnz mayla ilgili sonular bir araya getirmekle yetinmitir. Buna karlk Einstein gerekte btn nm trlerinin uzayda ayr ve aralkl kuantalar halinde yayld varsaymyla dncelerini oluturmutur. Buna gre, bir ate karsnda otururken duyduumuz scaklk, ok sayda n kuantumunun derimizi dvmesi sonucudur. Ayn ekilde, renk duygusu da k kuantumlarnn retinay dvmesiyle oluur. Bu k kuantalarnn birbirinden ayrl E = h. denklemindeki nin deimesiyle olur. Einsteinn, daha sonra ayrntsyla ele alacamz zere, o dnem bilimine temel karakteristiini veren idealizasyon ve soyutlamaya dayal kurgulamalarnn son noktasn oluturan nl Bileik Alan Kuramn gelitirmesiyle son eklini alacak olan bu kavraynn en belirgin rnei de fotoelektrik olgusudur.

Fotoelektrik ve Foton Kuramnn Douu


Dalga Kuram, radyo dalgalarndan, k dalgalarna kadar, her trl elektromanyetik mann aklanmasnda baaryla uygulanabilmekteyken, dalga kavramnn yeni tr olgularla denemeye tutulmasyla birlikte, ciddi baz sorunlarn olduu anlalmtr. Yukarda deinilen siyah cisim masnn dnda, gndeme gelen yeni tr denemelerden birisi de, n, maddenin atomsal yapsnda nasl bir deiiklie yol atn belirlemeye yneliktir. Sorgulanmak istenen temel problem, n tek-tek atomlarda ne gibi bir etki veya etkiler yapacadr. Yksek frekansl nm ile madde etkileimine ynelik aratrmalarla gelitirilmi olan bu konuya ilikin ilk gzlemlerde bulunan Hallwachs (18591922), elektronun bulunmasndan nce, mor tesi nlarla nlanan inkonun negatif yk kaybettiini fark etti ve bu durumu aklamak iin nmn inkodan yk kaybna sebep olduunu ileri srd. 1887 ylnda Hertz, metal bir yzey zerine mortesi k nlar ( v 1016 sn 1 ) drldnde, elektrik boalmasnn daha hzl olutuunu gzlemledi. Bu gzlemlere dayanarak 1899da Lenard (1862-1947), nmn metallerde elektron koparlmasna neden olduunu belirledi. Sonuta metal bir yzeyin nlanmasyla serbest hale geen elektronlara foto elektron ve bu elektronlarn bir akm oluturmasna da fotoelektrik ad verildi. Fotoelektrik olgusunu fizik tarihinin birka nemli kefinden birisi yapan neden ise, deneylerde gzlemlenen sonularn, yerleik Dalga Kuramnn ndeyileriyle rtmemesidir. yle ki: Gemi bilgilere gre, bir metal parac zerine k drldnde, n iindeki elektrik alan, maddedeki elektronlar zorlayacak, bu zorlama sonucu, elektron normal hareketinden sapacak ve frlayacaktr. Ik dalga nitelikli olduuna gre, eer yeinlii az olan bir k dalgas, maddeye gnderilirse, doal olarak herhangi bir elektron koparabilmesi iin uzunca bir zaman gemesi gerekecektir. Aksine yein k kullanldnda ise elektron kayb daha abuk gerekleecektir. Ancak deneyler bunlar dorulamamtr. nk yaplan deneylerde btn paracklarn belli bir sre bekledikten sonra elektron kaybetmeye balamas gerekirken, byle olmam ve aksine bazen hemen elektron kayb gerekletii, bazen ge gerekletii, bazen k zayf olduu halde bekleme sresinin dnlenin aksine hi artmad, nihayet bazen de k kuvvetli olduu halde bile bekleme sresinin ksalmad grlmtr. Gzlemlenen olguya ilikin ileri sonular elde etmek zere, deney frekans farkl klarla tekrarlanmtr. Sonuta elektronlarn levhadan k iddetinin n gcne deil, rengine bal olduu anlalmtr. Baka bir deyile, deneyler elektronlarn yzeyden belirli bir kinetik enerji ile frlatldklarn, fakat yzeyden frlatlan elektronlarn maksimum kinetik enerjisinin, kullanlan n iddetine bal olmadn gstermitir.
225

Bylece, XIX. yzylda n parack zellii tad gr yeniden n plana kmaya balad. Bununla birlikte yeniden benimsenmeye allan parack dncesinin temel kavramlar, daha nce terk edilmi olan Parack Kuramndan olduka farkldr. Bu farkllamay, yukarda betimlenen gzlem olgusunu aklamay baaran Einstein gerekletirmitir. Einsteinn zmn dayandrd varsaym aslnda son derece basittir ve Planckn dncesinden tretilmitir. Ona gre, gzlemlenen bu olguyu aklayabilmek iin, n btnyle fotonlardan (kuanta) meydana geldiini varsaymak gerekmektedir. nk bu olguda bir fotonun bir elektrona arpmas durumu, tpk iki bilardo topunun arpmasna benzemektedir. Baka bir deyile, gzlemlenen durum sanki bir hedefe geliigzel aralksz mermi demeti gnderilmesini artrmaktadr. Bu durumda, k taneciklerinden birinin hedefteki paracklardan birisini tam isabetle vurmas, doal olarak yalnzca bir rastlantdr. Buna bal olarak, bir paracn ilk vurua ne zaman urayaca da bir rastlant olduu gibi, zayf bir k kullanld halde, bir k taneciinin paracklardan birine derhal arpmas, benzer ekilde, kuvvetli bir k kullanldnda ise uzun sre arpmamas da olanakldr. te Einstein, k kuantalar arasndaki bu farklln Planckn denklemindeki fye gre deitii dncesini temele alm ve fotoelektrik etki olgusunu dakik bir ekilde betimlemitir. Einstein, ayrca mor ve mortesi fotonlar ile yksek frekansl dier radyasyon fotonlarnn, krmz ve kzlalt fotonlardan daha ok enerji tadn; bir elektronun madeni levhadan ayrlma hznn, o elektrona arpan fotonun enerji yk ile doru orantl olduunu ileri srm ve bu ilkelerini bir dizi denklemle ortaya koymutur. Bylece tanecik ve dalga ikilemi, dalga ve foton ikilemine dnmtr. Einstein bu iki kuramla ilgili olarak u belirlemelerde bulunmutur:
Dalga Kuram Grnen spektrumda deiik boylarda dalgalar vardr. Spektrumun krmz ucuna ait dalga boyu, mor ucuna ait dalga boyunun iki katdr. Trde mann belli bir dalga boyu vardr. Parack Kuram Grnen spektrumda deiik enerjilerle ykl fotonlar vardr. Spektrumun krmz ucunun foton enerjisi, mor ucunun foton enerjisinin yarsdr. Trde ma, enerjisi eit fotonlardan oluur.

Fizik alannda yeni ve nemli bir ilkeyi ortaya koymakla birlikte, Einsteinn foton tasarm ayn zamanda, n paralardan meydana geldiini varsaymaktadr ki, yukarda deinildii zere, bu varsaym n dalgalardan olutuunu ngren Dalga Kuram ile atmaktadr. Gerekte kla ilgili baz olgularn ancak Dalga Kuram ile aklanabilecei daha nce gsterilmiti. Krnm ve Giriim bu trden k olgulardr ve eer k yalnz paracklardan meydana gelmi olsayd bunlarn grlmemesi gerekirdi. Oysa Einstein, Fotoelektrik olgusuyla n fotonlardan meydana geldiini gstermitir. Einsteinn 1905 ylnda ileri srd bu grler, 1923 ylnda Arthur Holly Comptonun (1892-1962) gzlemleriyle iyice pekiince n tanecik zellii tad gr tekrar arlk kazanmaya balad. Bylece yeni bir sorun gndeme geldi: Ik dalgalardan m, yoksa paracklardan m olumaktadr? In hem dalga hem de parack zellii gstermesi Einsteindan baka pek ok bilim adamnn da ilgisini ekti. Bunlardan biri de Louis de Brogliedir (1892-1987). De Broglie 1925te, elektronlar tek bana bulunan paralar olarak deil de, dalga sistemleri olarak dnlrse, madde ve radyasyonun karlkl etkilerine ilikin olgularn ok daha iyi anlalabileceini ne srd. Bundan ksa bir sre sonra Schrdinger (1887-1961) bu dnceyi matematiksel bir biime koydu; proton ve elektronlara belirli dalga nitelikleri vererek kuantum olayn aklad. Dalga Mekanii diye bilinen bu almalar, 1927de Clinton Joseph Davisson (1881-1958) ve Lester Halbert Germer (1896-1971) adl iki Amerikal bilim adamnn, elektronlarn dalga zellikleri gsterdiklerini deneyle kantlamalaryla birlikte doruland. Daha sonra srece katlan Werner Heisenberg (1901-1976) ve Max Bornun (1882-1970), kuantumun hem dalgalar hem de paracklar asndan dorulukla tanmlanmasn salayan yeni matematiksel aralar gelitirmesiyle birlikte, kuantum fizii geliimini tamamlad. Bylece radyasyon ve maddenin temel birimlerini yneten matematiksel bantlar byk bir dorulukla tanmlanm oldu.
226

Grelilik Kuram
Grelilik Kuramnn hangi nedenlerden dolay ve nasl oluturulduunu tam olarak aklayabilmek iin, ncelikle klasik fiziin yerleik aklama modelini betimlemek ve dayandrld temel belitlerin ve ilkelerin neler olduuna deinmek gerekmektedir. Bu balamda yaklaldnda, klasik fiziin ele ald btn olgular ya eylemsiz bir sistemde duran veya bu sisteme gre sabit hzla devinen bir gzlem erevesi ierisinde incelediini sylemek gerekmektedir. Newton fiziinin dayandrld bu temel, n devinimi de dahil olmak zere, btn uygulamalar iin geerlidir. yleyse btn devinim trleri iin, kendisi duraan olan bir sisteme (referans noktasna) gereksinim olacaktr. Bu gerei kavram olan Newton, kendisini sanki eylemsiz bir sistemin ierisindeymi gibi varsayarak, mekanik kanunlarn oluturabilmitir. Yukarda ayrntsna deindiimiz Dalga Kuram da, k olgularn Newton gibi mekanik balamda aklamak iin duraan esir varsaymn gelitirmiti. Bu varsaym temel alndnda, ksa bir sre sonra acaba Dnya esir ierisinde ne kadar bir hzla hareket etmektedir sorusu gndeme gelmi ve yine yukarda deinildii zere, Michelson-Morley Deneyi ile esirin olmad anlalmt. Deneyin ortaya kard bu sonucu verimli bir ekilde yorumlayan ve ulat yarglar Grelilik Kuramn temellendirmekte kullanmay baaran Einsteindr.

Albert Einstein
XX. yzyln byk fizikilerinden Einsteinn fizik biliminin geliimini gelecek yllar boyunca ynlendirecek kuramsal almalarnn nemi ok byktr. zellikle k da dahil her tr hareketin greli olduunu belirten Grelilik Kuram, XX. yzyln en devrimci kuramsal aklama modelidir ve bu model balamnda yaplan almalar gnmz kuramsal fiziindeki yksek dzeyli bilgi birikiminin byk ksmn oluturmaktadr. Sadece bu kuramn anlalmasn salamaya ynelik almalarn bile byk bir toplam oluturduu gz nne alndnda bu gerei kavramak daha kolaylamaktadr. Einsteinn kuramsal dnce rgsn, kuramn dayandrld bilimsel ilkelerin neler olduunu ve bu ilkeler balamnda geleneksel aklama modeline olan farklln anlamak iin, onun 1916 ylnda kaleme ald Grelilik Kuram adl almasn incelemek gerekmektedir. Kitapta Eukleides geometrisinden farkl bir geometriyle evrenin betimlendii, dolaysyla da geometrik nermelerin fiziksel anlamnn btnyle deitii, daha dorusu bu geometride ortaya konulmu nermelerin nesnelere ilikin olanakl btn greli durumlar anlatacak bir biime sokulmasnn gereklilii vurgulanmaktadr. Bu aklamasnn ardndan Einstein, bu kez nesnelere veya olgulara ilikin betimlemeleri yaparken dayanmak durumunda olunan ve kendisinin uzayda herhangi bir nesnenin durumu ya da bir olayn grnnn tarifi, o nesnenin ya da olayn akt sabit bir cisim (referans olarak kullanlan cisim) stndeki noktann belirlenmesine dayanr ve bu sadece bilimsel tarif iin deil, gnlk yaant iin de geerlidir diyerek aklad koordinatlar sistemini ele almtr. Bu iki belirlemesine dayanarak Einsteinn ulat sonu udur: Uzayda her olayn tarifi, bu tr olaylarn kendisine gre tanmland sabit bir cismin kullanlmasn gerektirir. Ortaya kan iliki Eukleides geometrisinin yasalarnn mesafeler iin geerli olduunu kabul etmektedir. Mesafe fiziksel olarak sabit bir cisim stndeki iki iaret tarafndan temsil edilir. Einstein kitabnn Klasik Mekanikte Uzay ve Zaman adn verdii blmnde ncelikle mekaniin amacnn cisimlerin uzaydaki yerlerini zamanla nasl deitirdiklerini tanmlamak olduunu belirterek, klasik fiziin kulland koordinat sisteminin sabit bir referans cismine gre hareketi ele aldn, oysa hareketin tam bir tarifini verebilmek iin cismin durumunun zamanla nasl deitiinin belirlenmesi gerektiini aklamtr. Buradan hareketle referans cismi yerine matematiksel tarif iin kullanl bir fikir olan koordinatlar sistemini kullanmann gerekliliini belirten Einstein, bu balamda gelitirilmi olan koordinat sistemlerinden birinin Galileo Koordinat Sistemi olduunu ileri srmektedir. Burada GalileoNewton mekaniinin temelinin eylemsizlik ilkesi olduunu aklayan Einstein, hareketin eylemsizlik ilkesine gre gerekletii koordinat sistemine Galileo Koordinat Sistemi dendiini, bu yzden GalileoNewton mekaniinin kanunlarnn ancak bu sistem iin geerli olduunu belirtmektedir. Einsteina gre elektrodinamik ve optikte son zamanlarda ortaya kan gelimeler gz nnde bulundurulduunda, klasik mekaniin tm doal olaylarn fiziksel olarak aklanmasnda yetersiz olduu giderek anlald. nk Galileo Koordinat Sisteminde gerekleen hareketler ve bunlarn hzlar son derece snrldr ve bu sistemlerde hzlarn toplanmas diye adlandrlan basit, ancak ilevsel bir ilke geerlidir. Einstein, bu ilkeyi yle betimlemektedir:

227

Bir vagonun raylar zerinde sabit bir v hzyla gittiini ve bir adamn da vagonun gidi ynnde w hzyla vagonu boydan boya yrdn varsayalm. Adam bu yry esnasnda Yere greli olarak ileriye doru ne kadar hzl gider? Baka bir deyile W hz ne olur? Mmkn olan tek cevap yledir: Eer adam bir saniye durmu olsayd, Yere greli olarak vagonun hzna eit bir hzla, v uzakl kadar yol alm olurdu. Bununla beraber yrmesinin sonucu olarak vagona ve Yere gre w uzakl kadar fazla gidecektir ve bu bir saniye iinde w uzakl, yrme hzna saysal olarak eit olacaktr. Bylece sz geen saniye iinde yere gre toplam W = v + w kadar bir yol alacaktr. Klsik mekanikte kullanlan hzlarn toplam ilkesi, olaanst hzlarla hareket eden k veya radyo dalgalar gibi elektromanyetik olgularda ie yaramamaktadr. nk n yaylm hz ve klasik mekaniin hzlarn toplanmas ilkesi uyumamaktadr. Einsteina gre, Michelson-Morley Deneyinin ortaya kard tartmasz tek gerek, k hznn Yerin devinimiyle etkilenmediidir. Baka bir deyile, btn sistemlerde ayn deere sahip olmasdr: 300.000 km/sn. In hznn deimezliini bir evren kanunu olarak gren Einstein, Yerin devinimi ne olursa olsun k hz deimiyor ise, o zaman bu hz Gnein, Ayn, herhangi bir yldzn, meteorun ya da evrendeki baka bir sistemin deviniminden de bamsz olmas gerekir. Bu dncesinden hareketle de daha geni bir genellemeye varmtr: Dzenli devinen btn sistemlerde doa kanunlar ayndr. Baka bir deyile, btn doa olaylar ve doa kanunlar, birbirine gre dzenli devinen koordinat sistemleri iin ayndr. Dolaysyla evrende salt ve devinimsiz bir karlatrma noktas aramak aslnda anlamszdr. nk evren srekli devinim halindedir. Bu yzden devinimler ancak birbirlerine gre anlatlabilir, nk uzayda yn ve snr yoktur. Dolaysyla uzay gibi zaman da bir alg biimidir. Uzay maddi varlklarn, zaman ise olaylarn olasl bir srasdr. Baka bir deyile, her koordinat sisteminin kendine zg zaman vardr. yleyse uzay gibi zaman da, gzlemciye gre deien greli bir niceliktir.

zel Grelilik Kuram


Einsteinn zel Grelilik Kuram, birbirine gre sabit hzda (ivmesiz) hareket eden sistemlerdeki olaylar veya iki olayn birbirine gre durumunu ele almaktadr. K1 ve K2 gibi iki farkl sistem olsun ve bunlardan birincisi Galileo ve Newtonun varsaydklar gibi duraan bir sistemi, ikincisi ise birinciye gre ivmesiz olarak devinen bir sistemi simgelesin. Bu iki sistemde gerekleen olgulara ilikin ortaya kan sonular nasl deerlendirilebilir? Aslnda her iki sistemde de Newton Kanunlar geerlidir. Ancak, zellikle yukarda deinilen ve btn doa kanunlarnn, birbirine gre dzenli bir biimde devinen btn sistemler iin ayn olduu dncesi temel alndnda, ister istemez ortaya kan btn olgular her sisteme uyacak biimde betimlemek ve bunun iin de ncelikle zaman ve mekn lmelerini deiken nicelikler olarak kabul etmek gerekmektedir. Dolaysyla bu sistemler arasndaki bantlar anlatabilmeyi olanakl klacak yeni matematiksel aralara gereksinim olduu anlalmtr. Bu durumu u ekilde betimlemek olanakldr: Bir olayn K1 asndan x1, y1, z1, t1 byklkleri verildiinde, ayn olayn K2 asndan x2, y2, z2, t2 deerlerinin ne olduunu bulmay salayacak dnm denklemlerine gereksinim vardr. Grelilik Kuram gereksinim duyduu bu aralar Lorentzin Dnm Denklemlerinde bulmutur. Bugn artk greliliin matematiksel ksmnn nemli bir parasn oluturan bu denklemler, k hzn evrensel bir deimez olarak kabul etmekte, fakat btn zaman ve mekn lmelerini, ilgi kurulan sistemin hzna gre deitirmektedirler. Bylece aralarnda bant kurulan btn sistemlerde doa kanunlar ayn kalmaktadr. Sonuta Einstein, 1905 ylnda zel Grelilik Kuramn gelitirdi. Kuramn dayandrld iki temel postula vardr: 1) Grelilik, 2) Ik hznn deimezlii Einstein, bu iki postulaya dayanarak bilimin o zamana kadarki betimlemelerine dayanan mekn, zaman, hareket, ktle ve uzunluk kavramlarna ilikin yeni anlamlandrmalar ve aklamalar getirmitir. 1. Uzunluun Grelilii: Bir nesne gzlemciye gre hareketliyse nesnenin uzunluu hzna bal olarak ksalr. Ik hzna yakn hzla hareket eden cisimlerin, hareket ynndeki boyutlar ksalr, ktleleri ise artar. Ik hzna ulaan cismin, hareket ynndeki uzunluu sfr, ktlesi sonsuz olur. Byle bir sonu tasavvur edilemeyeceinden, hibir ey k hzyla hareket edemez. Ktlenin Grelilii: Bir nesne bir gzlemciye gre hareketliyse, nesnenin ktlesi artar. Art, hzla orantldr. Bilindii zere klasik fizikte ktle deimeyen bir nitelikti. Ancak grelilik ilkesi hareket eden cismin ktlesinin ayn kalmayacan, hza bal olarak artacan ngrmektedir. v=c olduunda ktle sonsuz byklkte olacaktr. Buradan, kuvvet kullanarak bir cismi k hzyla veya k hzndan daha byk hzla hareket ettirmenin olanaksz olduu anlalmaktadr.
228

2.

3.

Ktle-Enerji Edeerlii: Madde enerjiye, enerji de maddeye dntrlebilir. Einstein, ktlenin grelilik ilkesinden giderek, hareketli bir cismin ktlesi hareketle artt ve hareketin bir enerji biimi (kinetik enerji) olduuna gre, hareketli bir cismin ktle art, o cismin artan enerjisinden gelir. Ksaca, enerji ktleye edeerdir. Einstein, bu usavurma sonucunda herhangi bir E enerjisine edeer olan m ktlesinin deerini belirlemi ve bu deeri m =
2

E denklemiyle c2

gstermitir. Bu bantdan nl E = m.c denklemini yazmak artk kolaydr. Bir madde parasnda bulunan enerjinin, onun ktlesinin k hznn karesiyle arpmna eit olduunu belirten denklem, ayn zamanda ktle ve enerjinin edeer olduunu, yani ktlenin younlam enerjiden baka bir ey olmadn gstermitir. Baka bir deyile, ktle enerjiye, enerji de ktleye edeerdir. Buna gre, k hz ok byk olduu iin, ok kk bir ktleden ok byk bir enerji elde edilebilir. Atom bombas yapmnn bu ilkeye dayand hatrlanmaldr. 4. Hzlarn Grelilii: Galileo-Newton evreninde Hzlarn Toplanmas lkesi sz konusuydu. Btnyle saduyuya dayal bir aklama olan ve W = v + w biiminde ifade edilen bu ilkenin n hareketine bal olgularn aklanmasna veya olaanst hzlarda devinen sistemlerdeki devinimlerin aklanmasna uygulandnda, yanl sonulara yol at anlalmtr. yle ki: Uzayda bir k kaynana doru saniyede 200.000 km hzla hareket eden bir roket dnelim. Hzlarn Toplanmas lkesi gerei n rokete gre hznn, roket a doru gelirken c+v, yani 300.000+200.000=500.000 km/sn, roket ktan uzaklarken ise c-v, 300.000-200.000=100.000 km/sn olmas gerektii sonucu kar. Bu sonularn ise Michelson-Morley Deneyinin kantlam olduu ve Einsteinn kendi kuramn dayandrd bir postula olan Ik hznn deimezliiyle elitii aka grlmektedir. 5. Zamann Grelilii: Eer iki gzlemci birbirlerine gre hareketliyseler, biri dierinin zaman srecini yavalam grr. Baka bir deyile, birbirlerine gre hareket eden iki gzlemci iin zaman farkl hzlarda akar. Ik hzna yakn hzla hareket eden sistemlerde zaman yavalar. Hareketli sistemdeki saat, duran saate gre daha yava iler. Hareket eden saatin periyodu, hareketsiz bir gzlemciye gre, saatin hareket hz arttka uzar ve saatin hz k hzna yaklatka sonsuza gider. Buna gre, uzaya byk bir hzla frlatlan bir roketteki astronot geri dndnde, Dnyadaki ikiz kardeinden daha gen olacaktr.

Genel Grelilik Kuram


Einstein zel Grelilik Kuramn atom alt dnyaya ilikin olanlar da dahil olmak zere tm fiziksel olgular aklamak iin gelitirmitir ve sz konusu olaylarn ounu incelemek iin de yeterlidir. Buradaki ngr udur: Bir koordinat sistemindeki bir olayn uzay ve zaman koordinatlar ve bu koordinat sisteminin greli olduu sisteme gre hz biliniyorsa, ikinci sistemdeki uzay ve zaman koordinatlar da bulunabilir. Daha da nemlisi zel Grelilik Kuramnda sz konusu edilen iki koordinat sistemi birbirlerine greli olarak, dzgn bir biimde hareket etmektedirler. Buna karlk Einsteinn, 1916da bilim topluluklarnn gndemine getirdii Genel Grelilik Kuram ise, bir bakasna gre hzlanan ya da yavalayan, ivmeli nesne ya da sistemleri konu edinmektedir. Bu bakmdan, anlalmas daha zor pek ok kurgu iermektedir. Bundan dolay, bu kuramn, gzlemcileri deien greli hzlarla hareket ettiklerinde ortaya kan olaylarn aklanmasna ynelik olarak gelitirildii anlalmaktadr. Baka bir deyile bu kuramda da iki sistem sz konusudur, ancak burada iki sistemin greli hareketi sabit hzda deil, birbirlerine gre ivmelidir. Bu nedenle zel Grelilik Kuramnn, Genel Grelilik Kuramnn zel bir hali olduu anlalmaktadr. Konuyu yaln olarak yle anlatmak olanakldr: Genel Grelilik Kuramnn sz konusu ettii sistemler birbirlerine greceli olarak ivmeli hareket ettiklerinden, bir sistemden dierine geebilmek iin, bir sistemde gravitasyon alannn belirlenmesini, dier sistemde ise ortadan kaldrlmasn gerektirmektedir. Baka bir deyile, grelilik dncesi greceli hareketleri dzgn olmayan sistemleri de inceleme kapsamna alacak ekilde geniletilecek olursa, gravitasyon olgusuna yer vermek gerekmektedir. Gravitasyon, ivmeli (dzgn olmayan) hareket eden sistemler arasndaki ilikiyi salayan bir edir ve uygun bir referans sistemi seerek, gravitasyon alan ortadan kaldrlabilir veya yaratlabilir.

229

Einstein konuyu irdelemeye u soruyu sorarak balar: Elimize alp, sonra da braktmz ta neden yere der? Genellikle verilen cevap udur: nk Dnya tarafndan ekilmektedir. Einsteina gre, modern fizik, u nedenlerden dolay bu soruya deiik bir cevap vermektedir. Elektromanyetik olaylarn daha dikkatli incelenmesiyle, herhangi bir ara ortam ie karmad srece, uzakta bir etkinin olumad anlalmtr. rnein bir mknats, bir demir parasn ekiyorsa, bu olay mknatsn bo uzay araclyla demir parasn etkilemesi olarak aklanamaz. Mknatsn, etrafndaki uzayda, fiziksel olarak gerek olan ve bizim manyetik alan diye adlandrdmz bir ey oluturduunu dnmek zorundayz. Bu manyetik alan, demir paras stnde yle bir etki yapar ki, demir paras mknatsa doru hareket eder. Benzer bir durum, dier ekim etkileri iin de geerlidir. Dolaysyla, Dnyann ta stndeki etkisi de dolayl olarak oluur. Dnya, etrafnda taa etki eden ve onun dme hareketini oluturan bir ekim alan yaratr. Bir cisme uygulanan ekimin iddeti de, Dnyadan uzaklatka azalmaktadr. Einsteinn bu yorumunun ortaya kard en belirgin sonu, bir cismin niteliinin, duruma gre eylemsizlik ya da arlk olarak kendini gsterdiidir. Bu balamda deerlendirildiinde, kuramn nemli sonucundan sz etmek gerekmektedir: 1. 2. 3. 1. Ktle ekimine ilikin gelitirdii sonular, Ktlenin k demeti zerindeki etkisiyle ilgili bulgular, Ktlenin zaman zerindeki etkisiyle ilgili bulgular. Kuramn Ktle ekimine likin Gelitirdii Sonular: Gezegen yrngeleri dnen birer elipstir. Newtonun hareket kanunlarna gre: Kuvvet=eylemsizlik ktlesi x ivmedir. Burada eylemsizlik ktlesi, ivmelenmi cismin zel bir sabitidir. Eer ekim, bir alann etkisinin sonucuysa, o zaman yle denilebilir: Kuvvet=ekim Ktlesi x ekim Alannn iddeti. Burada ekim ktlesi, yine cisme zg bir sabittir. Bu iki bantdan ise u denklem yazlabilir: vme=ekim Ktlesi/Eylemsizlik Ktlesi x ekim Alannn iddeti.

Deneyle kantland zere, eer ivme cismin durumundan ve cinsinden bamszsa ve belli bir ekim alan iin hep aynysa, o zaman ekim ktlesinin, eylemsizlik ktlesine oran da, btn cisimler iin ayn olmaldr. Birimlerin uygun bir biimde seilmesiyle, bu oran 1e eitlenebilir. O zaman ortaya u kanun kar: Bir cismin ekim ktlesi, eylemsizlik ktlesine eittir. Einsteinn ulat bu sonu, Genel Grelilik Kuramnn temel dayanadr. nk bu sonuca dayanarak birbirlerine gre dzgn deil, ivmeli hareket eden cisimleri de kapsayacak ekilde grelilik ilkesi genelletirilmi olmaktadr. Burada dikkat ekilmesi gereken bir durum da, genel grelilik ilkesinin her tr hareketi bir ekim alan varsaymyla aklamasdr. Buna izin veren de, eylemsizlik ve ekim ktlelerinin eitliini ngren kuraldr (edeerlik ilkesi). Buna gre, uzayda, ktle ekimi ile hzlanma hareketinin etkileri edeerdir ve birbirlerinden ayrt edilemez. Ktle ekiminin gzlemlendii bir dier durum da Gnein gezegenleri srekli olarak evresinde dolanr durumda tutmak iin kuvvet uygulamasdr. Bilindii zere, Kepler, gezegenlerin yrngelerinin elips olduunu bulmu, ama neden elips olduunu belirleyememiti. zm 1687de Newtonun imdi evrensel ktle ekimi olarak bilinen yasasn yaynlamasyla ortaya kt. Bu yasa, evrendeki her nesnenin bir bakasn F = G

m1 x m2 r2

denkleminde ifade edildii biimde, ktle ekim kuvvetiyle ektiini

belirmektedir. Burada, m1 bir nesnenin ktlesi, m2 dier nesnenin ktlesi, r aralarndaki uzaklk, G ktle ekim sabitidir. Einstein da gezegen yrngelerini elips biiminde kabul etmektedir, ancak Merkrn yrngesi belirli bir farkllk gstermektedir. Bu farkllk elips biimindeki yrngenin (aslnda dier yrngelerin de) duraan deil, dnmekte olduunu ortaya koymaktadr. Dier taraftan, ngrlen dnme de ylesine kktr ki, birok gezegen iin belirlenebilmesi olduka zordur. Bu durumda Newtonun denkleminin dzeltilmesi gerekmektedir. Einstein kendi ktle ekim kuramnda bu dzetmeyi F =

G m1 x m2 r 2,00000016

eklinde yapmtr. Genel Grelilik Kuramnn ngrd bu sonu, gezegenlerin yrngelerinin duraan bir elips deil, dnen bir elips olduunu gstermi olmaktadr.
230

2.

Ktlenin Ik Demeti zerindeki Etkisi: Ik demeti, bir ktlenin yaknndan geerken belli miktarda sapar. Genel Grelilik Kuramna gre bir ekim alanndan geerken k erilir ve bu eri ekim alanna atlan bir cismin izledii yola benzer. Bu anlatma dayanarak, Gnee 1.7 kadardr. kadar bir uzaklktan geen bir k nnn erilme as nn deeri, = Kurama gre bu erilmenin yars Gnein Newton ekim alan tarafndan oluturulmakta, dier yars da Gnein etkisi altnda uzayn geometrik deiimi (erilmesi) sonucu olmaktadr. Bu sonu, tam bir gne tutulmas srasnda yldzlarn yerlerinin fotoraflarla tespit edilmesiyle aratrlabilir. Kuramn ngrsn ekille aklamak olanakldr (Resim 15): Eer Gne (S) olmasayd hemen hemen sonsuz uzaklktaki bir yldz, dnyadan D1 ynnde grlecekti. Ama n Gne tarafndan eilmesi sonucu yldz D2 ynnde, yani Gnein merkezine gre gerek yerinden daha uzak bir yerde grlecektir.

Burada Einsteinn belirlemelerinden birine daha dikkat ekmekte yarar vardr. Einstein n erilmesinin yarsnn Gnein Newton ekim alan tarafndan oluturulduunu, dier yarsnn da Gnein etkisi altnda uzayn geometrik deiimi S (erilmesi) sonucu olduunu ileri srmektedir. In ktle ekim merkezlerince erildii artk kantlanm bir doruluk olarak karmzda durmaktadr. Ancak D1 cmlenin ikinci ksmndaki ifade uzayn da erildiini belirtmektedir ki, asl dikkat ekici belirleme budur. D2 Uzayn kendi iine bklm olduu fikri pek ok bakmdan nemli sonulara yol aan bir belirlemedir Resim 8.15: In ekim Alannca Erilmesi (Resim 8.16). Bu durumda k nlarnn Genel Grelilik Kuramna gre hangi yolu izleyecei sorulabilir. Eukleides geometrisinde k dz bir izgi zerinde ilerler. In izledii bu dz izgi, uzayn dz oluunun bir kantdr. zel Grelilik Kuramnda da k dz bir izgi zerinde ilerlediine gre, zel kuramda da uzay dz kabul edilmektedir. Ne var ki, Genel Grelilik Kuram ivmelendirilmi hareketlere ya da yerekimsel etkilerin sz konusu olduu hareketlere uygulanmaktadr. Byle bir durumda n izledii yol ne olacaktr? Bu soruyu yantlamak iin dnce deneyine gereksinim olacaktr. Bunun iin herhangi bir yerekimsel kuvvet kaynandan uzakta, uzay boluunda olan bir asansr Resim 8.16: Bklm Uzay ve In olduunu ve asansrn ierisine bir duvardan dierine n Erilmesi gnderen bir lazer cihaznn yerletirildiini varsayalm (Resim 8.17). Asansr hareketsizse veya sabit bir hzla hareket ediyorsa, lazer n kar duvara, yani bulunduu noktann tam karsna isabet edecektir. zel Grelilik Kuramnn ngrs de byledir. Fakat imdi, asansrn bir rokete bal olduunu ve roketin atelendiini varsayalm. Asansr bu durumda yukarya doru ivme kazanr. Asansrn dnda duran hareketsiz bir gzlemci ise, asansrn yukarya doru hareket ettiini kaydeder. Ayn gzlemci, asansrn iini de grebilirse, lazer nnn dz bir izgi zerinde hareket ettiini gzlemler. nk dardaki gzlemci hareketsiz olduundan, bu rnekte zel Grelilik Kuram geerlidir. Hlbuki ayn asansrn iinde bulunan bir fiziki, farkl bir gzlemde bulunacaktr. Lazer n bir duvardan tekine giderken geen ksa sre iinde, asansr bir miktar yol kat edecektir. Sonuta, lazer nnn kar duvarda dt noktann, k noktasnn bu miktar kadar altnda olaca aktr. Bu deneyde ivmelendirme aaya doru emitir. imdi, ivmelendirmenin olmadn, fakat buna karlk asansrn yerin ktle ekiminin etkisi altnda sabit durduunu dnelim. Bu durumda k demeti, edeerlik ilkesi gerei, yukarya doru ivmelenen asansrdekiyle ayn sonucu vermeli, yani aaya doru eilmelidir. Demek ki yerekimi emektedir. In izledii yol dz bir izgi deil de eik olduuna gre, uzay da dz deil, bkktr.

231

Einstein, 1907de n erilmesi konusunda almaya balamtr. Einstein, edeerlik ilkesinin n yerekimsel cisimler tarafndan erilmesini gerektirdiinin farkna varmasna karn, bu etkinin pratikte llemeyecek kadar kk olduunu dnd iin, zerinde fazla durmamtr. Ancak, 1911de, henz genel kuramn tamamlamamken, bu soruna tekrar geri dnmtr. Bu dnndeki temel fark udur: In erilecei ngrsn Newtonun kuramna dayanarak irdelemek, ayn zamanda da gelitirdii E = m.c nin etkilerini de gz nnde bulundurmak suretiyle, ktle (m) ile enerji (E) arasndaki edeerlikten yararlanmak. Fotonlarn ktlesi olmasa da enerjilerinin olduu varsaymndan hareketle Einstein, n eilmesini artk deneysel olarak lmenin de mmkn olabileceini dnmeye balam ve Gnein arkasna denk den yldzlardan gelen n Gne tarafndan eilmesini hesaplamaya girimitir. Bulduu deer, Newtoncu deerle neredeyse eittir.
2

Resim 8.17: In Erilmesi

3.

Ktlenin Zaman zerindeki Etkisi: Gl ktle ekim alan, zaman srecini yavalatr. Genel kuramn bir baka sonucu, ekim zellikli bir ktlenin zaman zerindeki etkisidir. Byk bir ktle zerinde tm zaman srelerinin, daha kk bir ktle zerinde olduundan yava yryecei, ya da zamann, grece byk Jpiter gezegeninde Dnyadakinden yava geecei ngrlmektedir. Dnyada belli bir hzla ileyen saat, Jpiterde daha yava, Gnete ise ok daha yava ileyecektir. Einstein, Gneteki 1 saniyenin, Dnya zerinde 1,000002 saniyeye karlk olacan bulmutu. Daha ak sylersek, zamann ak hzlarndaki fark nedeniyle, 500.000 saniye ya da yaklak 6 gn sonra, Gneteki saat Dnyadakinden 1 saniye geri kalm olacaktr. Genel kuramn bu ngrs, Gnete bulunan atom saati yardmyla denetlenebilir. Gneten gelen klar, ok farkl trden titreen atomlardan kaynaklandndan, bu titreimlerin sklklar, yani frekanslar deneysel yollarla belirlenebilir ve buradan da titreim bana geecek sre, yani periyot hesaplanabilir. Dnyada ayn atomlar iin titreim sklklar ve karl olduklar titreim bana sreler de llebilir. Sonra bunlar brleriyle karlatrlabilir. Eer Gneteki atomlarn titreim sklklar, Dnyadaki ayn atomlarn titreim sklklarndan daha az olursa, bunun anlam titreim bana geen srelerin artt, ya da Gnete zamann yavalad olacaktr.

XIX. VE XX. YZYILLARDA KMYA


Modern kimyann temeli XVIII. yzylda ortaya atlmtr. Modern anlamda element kavram Robert Boyle (1627-1691) tarafndan yaplm ve bu tanm Lavoisier (1743-1794) tarafndan kimyada kullanlmtr. XIX. yzylda kimya hzla gelimi ve temel yasalar belirlenmitir. 1808de John Dalton (1766-1844) atom kuramn ortaya atm, buna bal kimyasal teknoloji hzla gelimitir. Modern kimyann temelinde Lavoisierin gelitirdii nicel kimya yatar. Lavoisier sonrasnda kimyasal bileiklerdeki nicel bantlar saptanabilmi Edeer Oranlar Yasas, Sabit Oranlar Yasas, Katl Oranlar Yasas gibi yasalar bulunmutur.

Elektrokimya
XIX. yzyl sonlarnda Cavendish ve Colombun abalaryla dinelgin (statik) elektriin llebilecei anlalm, akm elektriinin bulunmasyla 1793 ylnda Alessandro Volta bataryay (pil) yapmay baarmtr. Elektrokimya almalarnn temeli Voltann almalarna kadar gider. Volta almasnda iki farkl metal arasnda yer alan sv (genelde tuzlu su) ile metaller arasnda belirli bir potansiyel farkn (elektrik gc) oluacan kantlad. Bu alma XIX. yzylda elektroliz (elektrikle ayrtrma) almalarn ortaya kard. Voltann kefinden hemen sonra Charles Nicholson (1808-1903) Volta pilini kullanarak sudaki hidrojenle oksijeni, hemen ardndan Sir Humphry Davy (1778-1829) de potas ve soday ayrtrd. Bylece elektroliz almalar dodu. Humphry Davy ayrca potas ayrtrarak potasyumu, soday ayrtrarak da sodyumu kefetti.
232

XIX. yzyln ortalarnda Thomas Seebeck (1770-1831) Volta pilinde ortaya kan potansiyel farkn sadece metallerin cinsine deil scakla da bal olduunu kefetti (termoelektrik). Bylece ilk termoelektrik pili yapmay baard. 1841de James Joule (1818-1889) bu konuyla ilgilendi ve iletkenden geen akmn ortaya kard snn iletkenin direncine, akmn karesine ve zamana bal olduunu kefetti (J = R x I2 x t; Joule Yasas). Bu almalardan sonra elektrikle kimya arasndaki iliki saptanm oldu ve elektrokimya adl yeni bir dal ortaya kt.

Atom Kuram
Atom kavram Antik Greke kadar gitmesine karn, bilimsel olarak ele alnmas ve bir kuram olarak ortaya kmas XIX. yzylda John Dalton (1766-1844) sayesindedir. Dalton, kimyasal elemanlarn atomlardan olutuunu bulmu ve atomlarn hidrojene oranla arlklarn belirlemeye almtr. Daltonun ortaya koyduu Atom Kuramna gre; Btn maddeler, atom ad verilen son derece kk paracklardan oluur. Belirli bir elementin btn atomlarnn, byklk, ktle ve dier zellikleri eittir. Atomlar blnemezler; ezeli ve ebedidirler. Farkl elementler, atomlarn orantsal bileiminden oluur. Kimyasal reaksiyon, atomlarn birlemesi, ayrmas ve yeniden dzenlenmesidir.

Daltondan sonra Gay-Lussac (D. 1778-. 1850) da gazlarn kimyasal bileikler olduunu belirledi ve atomlarn belirli oranlarda birletiklerini buldu, sonuta eit hacimdeki btn gazlarn benzer koullarda eit sayda atom gruplarn ierdiini kurala (Avogadro Yasas) balad. 1815te William Prout (D. 785. 1850) elementlerin atomik arlklarn hidrojenle balantl olarak verdi, 1869da ise John Newlands (D. 1837-. 1898) elementlerin atom arlklarna gre sekizli gruplar oluturduklarn buldu, Mendelyev (1834-1907) de bilinen elementleri atom arlklarna gre sekizer elemanlk gruplar eklinde sralad. Bo kalan yerler ise 1875de galyum, 1879da skandiyum, 1886da germanyumun kefiyle dolduruldu. Bu almalar sonunda atomun yaps aratrlmaya baland. lk almalar elektronun kefine aittir. XIX. yzyln ortalarnda havas alnm cam tplerle yaplan deneyler fizikilerin ve kimyaclarn ilgi odayd. Gazlara ve atomun yapsna ilikin almalar bu tr tplerle yaplan deneylerle geliti. lk olarak Johann Hittorf (D. 1824-. 1914) bir tp ierisine seyrek bir gaz yerletirdi ve iinden elektrik akm geirmeyi denedi, ancak baarl olamad. Onun bu almasn William Crookes (D. 1832-. 1919) Crookes Tpleri denilen tplerde tekrar denedi. Tpe elektrik verildiinde tpte, bir plakadan dierine doru bir ma oluuyordu. Jean Perrin (1870-1942) bu nlarn negatif ykl olduklarn kefetti ve bu keifle birlikte bunlara elektron ad verildi. Ardndan J.J. Thompson (D.1856-. 1940) bu paracn arln lmeyi baard. 1910 ylnda da Lord Ernest Rutherford (1871-1937) pozitif ykl protonu kefetti ve bir atom modeli nerdi. Ona gre atom, proton (ekirdek) etrafnda dnen elektrondan oluan bir yapyd. Atom ykszd; yleyse elektronun ve protonun ykleri birbirine eit olmalyd. Ancak bir sre sonra yksz paracklarn yani ntronun kefi ileri kartrd. W. Bothe (1891-1957) ve H. Becker baz hafif elementlerde protonu hzla frlatan yeni bir radyasyon etkisi kefettiler. 1932de James Chadwick bunun ntr taneciklerden oluan bir demet (ntron) olduunu belirledi. Ayn yllarda negatif ykl elektronlar dnda pozitif ykl elektronlarn (pozitron) bulunmasyla atom modeli etrefilli bir hal ald ve 1911de Niels Bohr (D. 1885-. 1962) yeni bir atom modeli oluturdu ve Kuantum Kuramna giden yolu at. Bohr, elektronlarn ekirdek etrafndaki hareketinin, farkl yrngelerde olduunu ne srd. Bu modelde elektronlar Rutherfordun modeli gibi ekirdekten herhangi bir uzaklkta bulunan bir yrngede deil, belirli sayda elektron tutan belirli yrngelerde dolanyorlard. Ayn zamanda model 1900 ylnda Max Planckn bir atomun enerjiyi srekli olarak deil de kesik kesik yayd belirlemesine de uyuyordu. Zira Bohrun modelinde, Rutherfordnkinin aksine elektronlar enerjiyi yrngede dolanrlarken deil, bir yrngeden dierine srarlarken yayyorlard. Yani elektron bir yrngeden baka bir yrngeye getiinde bir enerji paketi (kuanta) frlatyordu.
233

1930lara gelindiinde, proton ve ntronu bir arada tutan piyon ad verilen yaplar kefedildi. 1950lerden sonra ise nkleer gten sorumlu olan hadronlar kefedildi. O halde madde ekirdekle son bulmuyor hadronlara kadar klyordu. 1960larda hadronlar bir arada tutan kuark adl oluumlar kefedildi. 1995 ylnda son olduu varsaylan altnc kuark kefedildi. Artk bilim insanlarnn sorduu soru udur: Maddenin temel paracklar hangisidir? Bu, soru yant beklemektedir.

Is ve Enerji
XVIII. yzyl sonlarnda Benjamin Rumford (D. 1753-. 1814) top namlularnn oyulmas srasnda aa kan sy inceledi ve ortaya kan sy titreimle aklad. Deneylerinde metal bir silindiri bir matkap yardmyla dakikada 34 devir yapacak ekilde dndrd. Silindiri iinde buz paralarnn yzd su dolu bir fya koydu. Oluan s buzlar eritiyor hatta suyu kaynatabiliyordu. Bylece snn maddesel bir ey olduu sonucuna vard. Bundan birka sene sonra Sir Humpry Davy (D. 1778-. 1829) iki buz parasn birbirine srterek oluan suyun buzdan daha scak olduunu kantlad. Bu deneyler s ile mekanik i arasnda bir iliki olduunu gsteriyordu. XIX. yzylda konuyla Sadi Carnot (D. 1796-. 1831) ilgilendi. Is, kaynaktan toplaycya geerken yksek scaklktan daha alak bir scakla dmekte ve i ortaya kmaktayd. O halde mekanik i kalori kaybndan deil, yalnzca scaklktaki dten meydana geliyordu. yleyse s yoktan var edilemiyor ve varken de yok edilemiyordu. Carnot bu sonular 1824te yaymlad. Notlarda termodinamiin hem birinci hem de ikinci yasalar yer almaktayd. 1841 ylnda Robert Mayer, kinetik enerjinin sya, snn da kinetik enerjiye evrilebileceini gsterdi. 1847de de Joule, bir elektrik devresinde bataryadan harcanan enerjinin devrede oluan sya eit olduunu kantlad ve Joule Yasasn sundu. yleyse enerji kaybolmuyor baka bir eide dnyordu. 1847de Hermann Helmholtzun (D. 1821-. 1894) ulat sonu termodinamiin birinci yasas ya da Enerjinin Korunumu lkesidir. Buna gre enerji yoktan var edilemez ve varken de yok edilemez. Sadece baka bir biime dnebilir. Termodinamiin ikinci yasas yine Carnotun almalaryla ortaya km ancak Lord Kelvin (D. 1824-. 1907) ve Rudolf Clausius (1822-1888) tarafndan ifade edilebilmitir. Buna gre, souk bir cisimden scak bir cisme s ak dnda bir etkisi olmayan bir ilem elde etmek imknszdr. Baka bir deyile, enerji yok edilemese de harcanabilir.

XIX. ve XX. Yzyllarda Biyoloji Hcre almalar


Hcreye ilikin ilk bilgiler XVII. yzylda mikroskobu kullanan mikroskobistlerin almalaryla elde edilmitir. 1831 ylnda John Brown hcrenin bamsz bir yap oluturduunu buldu ve hcreyi en kk bamsz yap olarak tanmlad. Browndan sonra Mathias Jacop Schleiden (D. 1804-. 1881) hcrenin oluumunu tuz kristallerine benzer olarak aklad (Kristalizasyon Kuram). Schleidena gre bitkilerin temeli hcredir, ancak hcre bamsz deil yapnn btnne katlmaktadr. Ayn dnemde Theodor Schwann bitki ve hayvan hcrelerini inceledi ve aralarnda fark olmadn belirledi. Her iki hcre de zar, protoplazma ve ekirdek bulunmaktayd. Hcrenin bitki hcresi mi yoksa hayvan hcresi mi olacan protoplazma belirliyordu. Ayn zamanda protoplazma hcrede remeyi, beslenmeyi ve gelimeyi salamaktayd. Schwann yapt bu almalarla Hcre Kuramnn kurulmasn salamtr. Onun belirlemelerine gre hcre, canlda en kk bamsz birimdir. Btn canllar hcreden oluur. Hcre bamsz birim olmasna karn btne katlrlar ve btn ierisinde belirli fonksiyonlar yerine getirirler.

Deiim Kuramlar ve Snflama Dncesi


XVIII. yzylda aratrma gezileri ile doa zerine alanlar yeni bitki ve hayvan trleriyle karlatlar. Bu sayede canllarn yaplarna ve oluumuna ilikin eitli grler ortaya atld. 1801 ylnda yaplan bir aratrma gezisinde Robert Brown birok bitki rnei toplad. Bu rneklerin 4000i ilk defa tannyordu. Biyoloji aratrmalarnn en kapsamls ise 1872-1876 yllar arasnda yapld ve bu gezinin sonular 50 cilt olarak yaymland. Ayrca bu gezi sayesinde oinografi kuruldu. Bu geziler ve keiflerle elde edilen yeni bilgiler bu yzylda biyolojinin gelimesini salad. Elde dilen verilerle biyologlar organizma eitleri ve arasndaki ba aratrmaya yneldiler ve canllar snflama dncesi geliti.
234

Canllarn snflandrlmasnda canl organizmann deiik karakterleri temel alnmtr. rnein aralarnda Darwinin de bulunduu Toksonomistler ad verilen bir grup bilim insan yaayan canllar d grnlerine gre snflandrmtr. Morfolojistler ise organizmann iyapsn esas almtr. Paleontolojistler ise fosil trlerini esas almlardr. Snflamaya ilikin en baarl alma ise Karl Linnaeusa (D. 1707-. 1778) aittir. Linnaeus, snflama sisteminde trleri1 cinslere,2 cinsleri takmlara,3 takmlar snflara4 ayrd.5 Hayvan snflamas en yksek canldan en dk canlya doru yleydi: Memeliler, Kular, Srngenler, Balklar, Bcekler ve Solucanlar. Linnaeus bu snflamasnda d grnleri esas almt. Ancak ona gre trler deimiyordu ve sabitti. Bir baka snflama ise Georges Cuvierye (D. 1769-. 1832) aittir. Cuviernin yaklam Linnaeusun aksine iyaplar esas almaktayd. Cuvier hayvanlar drt gruba ayrd: Omurgallar (Vertebrata), Yumuakallar (Mollusca), Eklemliler (Articulata), Inslar (Radiata). Cuvierin 1798de ortaya att Paralarn Korelasyonu ilkesine gre bir organizmann yaplar ve blmleri arasnda belirli bir korelasyon vardr. rnein, bir kuun kanat yaps o kuun trne zgdr. Bu kanat yaps belirli bir gs yaps demektir. Bu da belli bir nefes fonksiyonunu gerektirir. Kuun btn vcudu batan aa byle ekillenir. yleyse bir tek ty ile bu tyn sahibini yeniden ekillendirebiliriz. Cuvier bu prensibiyle paleontolojinin kurucusudur. Ancak o da Linnaeus gibi trlerin deimediine inanmtr. Buna karn almalarnda yok olmu trleri de belirlemi bunlarn yeryzndeki felaketlerle yok olduklarn ileri srmtr (Katastrof Kuram, 1796). Snflama almasnda bir baka nemli isim Jean Babtiste Monet de Lamarcktr (D. 1744-. 1829). Lamarcka gre canllar en yksek canldan en dk canlya doru bir ini gsterirler. En yksek canllar memelilerdir. Bunlarda iskelet sistemi tam olumutur. Snflama sistemi yledir: Omurgallar, Memeliler, Kular, Srngenler, Balklar, Omurgaszlar, Tek hcreliler, Ahtapotsular, Inslar, Kurtlar, Bcekler, rmcekler, Kabuklular, Solucanlar, Su bcekleri, Yumuakalar. Lamarcka gre insan gelimi deildir. Zira hala ilkel kavimler vardr. Birbirimizi ldrmemiz de gelimemiliimizin bir kantdr. Lamarck ayn zamanda trler arasnda bir snrn olmadn ileri srer. Lamarck, evrim kelimesini klasik Evrim Kuramnda kullanld biimde ilk defa kullanmtr. Buna gre evrim organik bir tipten, uzun bir sre sonra dier tiplerin gelimesidir. Bu anlam daha sonra Charles Darwin gelitirmitir. rnein evcil hayvanlar insanlarn seici beslenmesiyle retilir. Evcil hayvanlar doadaki yaban hayvanlar ile birlikte ortak atadan gelirler. Bu farkll yaratan evredir. evre deiiklikleri yeni trler oluturur. Bu deiikliklerle organlarda zel istemler meydana gelir. Oluan bu organlar kullanlarak geliir. Bu deiim bir sonraki nesle aktarlr. rnein yeilliin ok az bulunduu bir evrede yaamak iin hayvan aalarn yapraklarn yemek zorundadr. Bu ise hayvann boynunu uzatan bir etkendir. Ona gre zrafalar byle bir evrede ortaya kmtr. Ya da karanlkta yaayan hayvanlar gzlerini kullanmaya gerek duymazlar ve giderek gzleri krelir. Bu karakterler ise sonraki nesle aktarlr. Tm bu almalar Evrim Kuramna giden yolu amas bakmndan nemlidir. Yaayan organizmalarn evrimi dncesine ilk ekil veren Buffondur. Buffon organizmalar arasndaki kk farkllklara dikkat ekmi ve zaman zaman trlerin tiplerinin deiebilecei sonucuna ulamtr. Bu dnceleri daha sonra Darwinin dedesi Erasmus Darwin (1731-1802) gelitirmi ve organizmalarn evrelerine uyum gsterdii sonucuna ulamtr.

Charles Darwin ve Evrim Kuram


Doa bilimci Charles Darwin (D. 1809-. 1882) bu dnceleri gelitirdi ve zellikle 1831-1834 yllar arasnda Gallapagos Adalarna yapt gezi srasnda elde ettii verileri deerlendirerek Evrim Kuramn ortaya att. Onun ortaya att bu kuram bugn biyoloji biliminin temelini oluturur.


1 2

Tr: Ortak zellikleri tayan ve kendi aralarnda dllenerek reyebilen akraba canllar ieren biyolojik grup, rnein nsan. Cins: Birbirine benzeyen ve ortak birok karakterleri olan trler topluluu. Kayn, Mee, Kestane gibi. 3 Takm: ki veya daha fazla familyann (aile) birleimiyle oluan biyolojik grup, Kugiller, Kayngiller gibi. 4 Snf: Takmlarn birlemesiyle oluan biyolojik grup, rnein Kular, Bcekler gibi. 5 rnein meyve sinei trn alalm. Meyve sineinin snf Bcekler, takm Sinekler, ailesi Meyve Sineigiller, cinsi Meyve Sinekleri ve tr Meyve Sineidir. nsan ele alalm. nsann snf Memeliler, takm Primatlar, ailesi nsangiller, cinsi Homo, tr nsandr (Homo Sapiens).

235

Darwin, kuram zerinde 1837de almaya balad ve 1842de ilk taslan, 1844te de ikinci taslan sundu. 1859 ylnda da kuramn aklad nl Trlerin Kkenini yaymlad. Kurama gre belirli bir cinsin mkemmel hale gelmesi iin bir organ ya da igd kusursuzlar. Bu organizma iin bir kazantr ve organizma bu kazanc korumaldr. Bu kazan miras olarak sonraki nesle aktarlr. yleyse canl organizma koullarn deiimine gre deiim gsterir. Zira organizmalar aras hayatta kalma sava vardr. Eer deimezse yaam ansn kaybeder; hayatta kalmak iin evreye uymak zorundadr. Bu uygunluk biyolojik uygunluktur. Uygun olan hayatta kalr. Eer yaam artlar deimise canl da deimelidir. Bylece canl organizma, ie yaramayan organlarn kreltir. Eer bunlar beslerse gereksiz enerji sarf eder; bu da organizmann yaama ansn drr. yleyse gerekli organlar tutulur, gereksizler atlr. Bu da nesilden nesile miras olarak aktarlr. Evrim Kuramnda tartlan bir tr vardr: nsan. Darwinden nce de anatomistler insann dier primatlarla olan anatomik benzerliine dikkat ekmilerdi. Darwin gerekte insan da bu dnce ierisinde ele alarak Trlerin Kkeninde bir ayrm gzetmedi. Ancak insana ilikin fikirlerini 1871da nsann Treyii adl ayr bir kitapta ayrntl olarak tartt ve insann dier primatlarla ayn ortak atadan geldiini ileri srd. Ancak o dnemde kuramn en nemli eksiklii trlerin kazanlm deiimlerini miras olarak nasl aktardklar idi. Genetikle ilgili almalarn eksiklii nedeniyle Darwin bu soruyu yantsz brakmt. Problem Johann Gregor Mendel (D. 1822-. 1884) mirasn aktarmnn kaltmla olduunu belirledi ve bu kuram destekleyen en nemli bilimsel kant olarak tarihe geti.

Mendel ve Kaltm Kuram


Bebeklerin cinsiyeti, kime benzeyecei, vcut kusurlarnn neden kaynakland insanlarn eskiden beri ilgilendikleri konulardr. Ancak konuya ilikin kesin sonular Mendel tarafndan elde edilmitir. Mendel bitkiler zerine yapt almalarla bir trn zelliklerinin kaltm yoluyla sonraki kuaklara aktarldn buldu. Mendel kk yatan beri bahe ileri ile urayordu. Darwinin doal ayklanma gr yaylmaya balad sralarda lisede retmenlik yapyordu. Biyologlar bir trn zelliklerinin miras olarak nasl aktarld sorunuyla ilgileniyorlard. Mendel de 1858de ayn problem zerinde almaya balad ve bezelyelerle deneyler yapt. Bitkinin uzun boylu ya da cce, ieklerin ve yaprak koltuklarnn renkli ya da renksiz, tohumlarnn sar ya da yeil, dzgn ya da buruuk olmas gibi kart zelliklerden birini kuaklar boyu tayan saf soylar elde etmeyi baard. Sonra bunlar kendi aralarnda aprazlad. Bylece bu iki seenekli zelliklerin saf soylar ile melez dllerde ortaya ktn buldu ve istatistiksel yntemle ifade etti. rnein baat olan sar bezelyeler (SS) ile ekinik olan yeil bezelyeleri (ss) aprazladnda, birinci nesilde yani F(1)de baat olan sar renk nedeniyle btnyle sar bezelyeler meydana geldi. F(2)de (ikinci nesil) ekinik olan karakter 1/3 orannda grnd. Saf baat karakter tayanlarn oran da 1/3tr. kinci deneyinde sar ve yeil bezelyelerin dz ve prtkl oluuna da dikkat etti. aprazlanma sonucunda F(1)de btn bezelyeler sar ve dz bezelyelerden oluuyordu. F(2)de ise bireyler arasndaki oran 9, 3, 3, 1 eklinde belirleniyordu. (Bamsz Kaltm Yasas, Mendel Yasas).

XIX. VE XX. YZYILLARDA TEKNOLOJ


XIX. ve XX. yzylda teknolojik gelimeler o kadar hzl olmutur ki bilim adamlarnn bile hayal gcn amt. rnein ilk lokomotiflerin yapld 1850lerde, saatte 50 kilometrelik bir hza insan bnyesinin dayanamayacan ve boulma tehlikesi ile karlaaca ileri srlm, hatta uak gibi havadan ar olan bir cismin asla ykselemeyecei, ykselse bile uzun sre havada kalamayaca savunulmutur. Ancak ksa bir sre iinde bilim adamlar yanldklarn anladlar.

Otomobil
1860 ylnda tienne Lenoir, elektrik atelemeli bir gaz motoru yapt. 1876da ise Nikolaus August Otto, Lenoirin aygtn gelitirdi ve te bir yakt harcayan atmosferik bir gaz motoru yapt. Otto Makinesi ad verilen bu aygt pompalarda ve basmevlerinde kullanlmaya baland. Ancak alet ok grltlyd. 1876da Otto bunu bertaraf etmek iin drt zamanl motoru gelitirdi. Bylece grlt nlendi ve motor hacmi de kld. 1883de Gottlieb Daimler bu motorda yakt olarak benzin kullanmaya balad. 1886da ise bu motoru bir at arabasna takt.
Resim 8.19: Carl Benzin arac (1885)

236

Ayn yllarda Carl Benz de ilk motorlu arac gerekletirdi. XIX. yzyln sonlarnda Diesel motorda benzini yakma amacyla ya kullanmaya balad (1893-1897). Benzin ve yan motorlarda kullanm yaygnlat ve hammadde olarak da petrol retimi birinci sraya ykseldi.

Uak
Basit makinelerle ilk uma plann Leonardo da Vinci yapmtr. Ancak ilk ciddi uma denemeleri XVIII. yzylda yapld. 4 Haziran 1783te Montgolfier Kardeler, scak hava ile iirilmi kt bir balonla 1860 metre ykseldiler. Ayn yln sonunda ise yolcu tayarak umaya baladlar. Makineli ilk uu denemesi ise 1896da Otto Lilienthal tarafndan yapld. Otto, basit bir planrle utu ancak yaamn yitirdi. 1900 ylnda Grafen Ferdinand Von Zeppelin iki Daimler motoru ile donatlm ilk hava gemisi Zeplini yapt ve utu. 1903de ise Wright Kardeler bir pervaneli uak yaptlar ve ilk kontroll uuu gerekletirdiler. Uak 355 kg arlndayd ve benzinli motorla alyordu. I. ve II. Dnya savalarnda uaklar kullanld. 1939da ilk jet ua yapld. 1947de ise ilk roket ua yapld ve ses duvar ald.
Resim 8.20: Montgolfier Kardelerin lk Uu Denemeleri

Atom Enerjisi
1895te X nlarnn bulunmasyla nkleer aa adm atlmtr. 1938de atom ekirdeinin paralanmas sonucunda aa kan muazzam enerjinin kullanm ekilleri, bilim adamlarnn topluma kar sorumluluu konusunu gndeme getirdi. Enrico Ferminin 1942de ikago niversitesinin spor sahasnda kurmu olduu kk bir reaktrde, zincirleme ekirdek reaksiyonlarnn denetimini baarmas, elektrik enerjisi reten reaktrleri gndeme getirmiken, 6 Austos 1945te Hiroimaya atlan atom bombas, insanlarn bilim ve teknolojiye baklarn ciddi ekilde sarst. Ancak bilimsel ve teknolojik bilginin retilmesi ile kullanlmasnn farkl olduunun anlalmasyla, almalara devam edildi.

Bilgisayar
nsanolunun ilk hesap makinesi abakslerdir. Abakse benzer ilk aralar bundan 3000 sene nce kullanlmaya balanmtr. Otomatik hareketlerden yararlanarak ilk toplama yapan makineyi bulan bilim adam Blaise Pascaldr. Pascal bu makineyi, bir tarafa doru dndrlen dili arklarn hareketinden faydalanarak icat etmitir. Daha sonra Leibniz (D. 1646-. 1716) ayn prensiple arpma ilemi de yapabilen bir makine gelitirmitir. Hesaplamada elektronik sistemin ncs ngiliz bilim adam Charles Babbagedir (D. 1792-. 1871). Onun Analitik Motor adn verdii cihaz belli bir programlama iinde hesaplar otomatik olarak yapabilmekteydi. Gerek anlamda bilgisayarlar 1941 ylnda Berlinde Konrad Zuse tarafndan gelitirilmitir. Onun yapt bilgisayar elektron lambalarndan oluuyordu. 1946da, Amerikada yksek ilem hzna sahip tam elektronik ilk saysal bilgisayar gelitirildi. 30 ton arlndaki bu dev makine, on haneli be bin sayy bir saniye iinde toplayabiliyordu. Sonraki yllarda inanlmaz bir sratle gelitirilen bilgisayarlar, bilgiyi abuk ve doru bir ekilde ileme ve saklama zellikleri nedeniyle, ksa srede gnlk hayatn ayrlmaz bir paras haline geldiler. Bilgi retimi ve dolam hzland. Bu gelimeler sayesinde, bir toplumun btn bireylerinin bilgiye kolayca ulamalar ve onu tketmeleri mmkn oldu. Bilgi toplumunun oluumunu hzlandran bu gelimelerin yan sra, basmevlerinden uzay gemilerine kadar hemen btn makine ve aralarn kontroln de bilgisayarlar stlenmeye balad. Bylece insanlar uzun sre alan ve olduka karmak olan yorucu ve bktrc ilerden kurtuldular.
237

CUMHURYET DNEMNDE TRKYEDE BLM


XIX. yzyl, hem Dou hem de Bat iin, zellikle entelektel kltr asndan, dev dnmlerin yaand bir dnemdir. Bu dnemde bilim ve onun uygulama boyutu olan teknolojide hemen hemen tarihin hibir dneminde grlmedik lde hzl gelimeler ortaya km ve bunun doal bir sonucu olarak, toplum yaamnda da kkl deiimler yaanmaya balanmtr. Batda bu dnemde ortaya kan gelimeler, aslnda XV. yzylda ortaya kan Rnesans ve Reform hareketlerinin ve daha sonra da Aydnlanmann yaratt yeni dnsel, kltrel ve sanatsal anlatm ve yaratcln dominant konuma getii bir ortamn rn olarak domutur. Bu dnemin dnsel kavrayna egemen olan etmen bilgi ve daha ok bilgi retmektir. Batda bu deiimler yaanrken Osmanl Devletinde henz bu gelimenin farkna varldna ve sonunun nereye varacann kestirilmesine ynelik dnce ve bunun gerekletirilmesine ynelik atlmlarla karlalmamaktadr. Yeniyi bulup karmaya ynelmi, kkl ve devrimci atlmlarla kendini ortaya koyan Rnesans dncesi ise, Osmanl Devletinde ancak XVIII. yzylda yank bulabilmitir. nk bu dnemde, belirgin bir ekilde, zellikle askeri alanlarda geleneksel anlayn deitirilmesinin gerekliliine ynelik dnceler n plana kmaya balam ve bu anlay dier alanlara da yaylmtr. Ancak, yine de geleneksel bilgi retme yollarna dayanan, otoritelerin sylediklerinin basit tekrarlanmas trndeki almalar henz btn canlln korumaktadr ve daha da nemlisi hl otoritelere gvenerek Bat karsnda varlk gsterilebilecei inanc devam etmektedir. Osmanlda yenileme hareketlerinin nemli bir boyutunu oluturan Bat biliminin aktarlmas askeri okullar araclyla olmutur. 1773 ylnda stanbulda Avrupay rnek alarak bir denizcilik mhendislii askeri okulunun, Mhendishne-i Bahr-i Hmyn ve daha sonra da 1789 ile 1795 arasndaki srede kara askeri mhendislik okulunun, Mhendishne-i Berr-i Hmyn, birka aamada kurularak faaliyete geirilmi olmas sre asndan ok nemlidir. Eitim alannda XVIII. yzylda balayan bu yenileme hareketleri, XIX. yzylda Askeri Tp Okulu (1827), Drlfnn, Maden Mektebi (1858) ve Sivil Tp Okulunun kurulmasyla devam etmitir. Byle bir yap ierisinde XIX. yzyla giren Osmanl Devleti, sadece bilim ve kltr alannda deil, fakat ayn zamanda, siyasal ve toplumsal alanlarda da yenilikler yapmas gerektiinin bilinciyle, Tanzimat (3 Kasm 1839) ve Birinci Merutiyetin (23 Aralk 1876-13 ubat 1878) ilann gerekletirmitir. Bylece, askerlik, adliye, maliye, eitim ve devlet ynetimine ilikin konularda dzenleme ve yeniliklere gidilmeye allmtr. Yaplan uygulamalarn ekonomik, siyasal ve toplumsal istikrarszlklarn giderilmesinde baarszla uramasyla, Birinci Merutiyet ilan edilmek durumunda kalnmtr. Ancak ksa sre ierisinde lke snrlar ierisinde ortaya kan huzursuzluk, baboluk ve zellikle d glerin lke ilerine kolay mdahale etmesiyle ortaya kan kargaa bir kez daha istibdat ynetiminin n plana gemesine yol am ve bu ynetimin yaratt bask ve kat ynetimin yaratt olumsuz koullardan kurtulmak iin de, daha sonra 23 Temmuz 1908 ylnda kinci Merutiyet ilan edilmek durumunda kalnmtr. Daha ok toplumsal ve siyasal amalarla gerekletirilmi reformlar olmalarna karn, her hareketin de, ister istemez bilimsel etkinlik zerinde derin izleri olmutur. Bylece son derece hzl bir toplumsal, siyasal ve entelektel deiim ve oluum ortamnda domu ve yetimi olan Cumhuriyetin kurucusu Mustafa Kemal Atatrk, Trkiye Byk Millet Meclisini kurduu 23 Nisan 1920 tarihinden itibaren, ayn zamanda, bir lkenin sava alanlarnda kazand baary, bilim ve kltr alannda ortaya koyaca baarlarla talandrmad srece, varln uzun yllar korumasnn olanakl olmad gereinden hareketle, bir yandan yeni siyasal yapy biimlemeye alrken, bir taraftan da bilim ve kltr alannda dayanlmas gereken temellerin neler olmas gerektii konusunda da almay ihmal etmemitir. Batnn gelimiliinin altnda yatan temel motivasyonun bilim ve bilime dayal aktiviteler olduunu ok iyi fark etmi olan Atatrk, bu gereklii tm halka anlatabilmek iin nl Hayatta en hakiki yol gsterici ilimdir, fendir. szn sylemek gereksinimini duymutur. Bu sz aslnda Cumhuriyetin dayandrlaca esaslar da zetleyen bir belirlemedir.

238

inde bulunulan an ve getirdii yaam biiminin bilimsel bilgiye dayandn ve gerek gcn bu bilgi olduunu her frsatta vurgulayan Atatrk, Trk milletinin yrmekte olduu ilerleme ve medeniyet yolunda, elinde ve kafasnda tuttuu meale mspet ilimdir diyerek Cumhuriyetin ilanndan sonra, bu dncelerini uygulamaya geirecek kurum ve kurulularn hzla kurulmasna ynelmitir. Bilgiyi tayan ve yaygnlatran en nemli ara olan alfabenin yenilenmesi ve buna bal olarak dilin gelimesinin salanmas gerektiini ok iyi anlam olan Atatrk ncelikle Harf Devrimini gerekletirmitir. Bilimin retildii ve srdrld kurum olan niversitenin, ada uygarlk dzeyini belirleyen uluslarn sahip olduu kurumsal niteliklerle birlikte lkede kurulmas amacyla, Cumhuriyet Dneminde, ncelikle Osmanl Devletinin bir bilim ve kltr kurumu olan Darl-Fnn, Almanyadan Trkiyeye gelen bilim adamlarnn yardmyla yeniden yaplandrlarak, 1924 ylnda stanbul niversitesi adyla retime alm, ayn tarihte Ankarada da Yksek Ziraat Enstits kurulmutur. 1933 niversite Reformuyla birlikte, 1 Temmuz 1933de, Drl-Fnn yerine stanbul niversitesi kurulmutur. Gerekletirilen bu reformla birlikte, stanbul niversitesinde yeni bir ynetim yaplanmasna gidilmi, bilim dallar modern esaslara oturtulmu, eitim ve retimde ada atlmlar gerekletirilebilmesinin n almtr. leriye ynelik son derece doru kararlar verdii ksa sre ierisinde anlalan ve reformun gerekletirildii dnemde Batl pek ok bilim adamn lkeye getirmeyi baaran Atatrk, ok az bir zaman dilimi ierisinde, bilgiye dayal bir toplum yaratma idealine ulamay baarmtr. yle ki, stanbul niversitesinin ardndan, 12 Temmuz 1944 tarihinde stanbul Teknik niversitesi, 13 Haziran 1946 tarihinde Ankara niversitesi, 25 ubat 1953 tarihinde Atatrk niversitesi, 20 Mays 1955 tarihinde Karadeniz Teknik niversitesi ve Ege niversitesi, 15 Kasm 1956 tarihinde Orta Dou Teknik niversitesi ve 1 Ekim 1967 tarihinde Hacettepe niversitesi Trk toplumunu bir bilgi toplumu yapma idealini gerekletirmek amacyla almlardr. 2012 yl itibariyle lkemizdeki niversite says 170i gemitir. Bilginin retilmesinde ve gelitirilmesinde, en az niversiteler kadar nemli grevleri olan baka kurumlara da gereksinim vardr. Bu nedenle gen Cumhuriyetin geliim izgisine kout bir biimde, bilimin yerlemesini, yaygnlamasn ve toplumsallamasn, ayn zamanda bilim ve teknoloji alannda gerekli olan atlmlarn yaplmasn salamak amacyla Trkiye Bilimsel ve Teknik Aratrma Kurumu (TBTAK, 1963), Refik Saydam Merkez Hfzsshha Enstits (RSHM, 1988), Maden Teknik Arama Genel Mdrl (MTA, 1935) ve Kandilli Gzlemevi (1911) gibi eitli aratrma ve gelitirme kurumu kurulmu ve Trk insann yararlanmasna almtr.

Bilimlerdeki Gelimeler
Cumhuriyet dneminde yaratlan olumlu koullara bal olarak, stn nitelikli, bilimin pek ok dalnda yaptklar almalarla katkda bulunmu ve bu katklarndan dolay, uluslararas bilim dllerine lyk grlm ok sayda Trk bilim adam yetimitir. Cumhuriyetin kurulmasyla birlikte byk nder Mustafa Kemal Atatrkn kalknma stratejisiyle balayan canllk bir sre sonra kendini bilim alannda da hissettirmeye balam, dnemin yaratt ivmelenmeyle, Cahit Arf, Ahmet Cemal Eringen, Ratip Berker, Mustafa nan, Turhan Onat, hsan Ketin, Srr Erin, Feza Grsey, Asm Orhan Barut, Behram Kurunolu, Oktay Sinanolu, Gazi Yaargil gibi dnya bilimine damgasn vuran ok nemli bilim insan yetimitir. zellikle kuramsal fizik ve atom-molekl fizii sahalarnda yukarda ad geen Trk fizikileri, dnya fiziinde ok nemli bir yer igal etmiler, yaptklar almalarla byk yanklar uyandrmlardr. zellikle Feza Grsey, Asm Orhan Barut, Cavid Erginsoy ve Oktay Sinanolu fizikte temel problemlerle uraan en nemli bilim insanlar arasna girmilerdir. Bu fizikilerimiz, Trk fiziinin en parlak devrini yaad 1960-1973 dneminde yaptklar kuramsal almalarla adlarnn bilim dnyasna yerlemesini salamlardr. Feza Grsey SU6 Kuram, Asm Orhan Barut Dinamik Simetriler-Dinamik Gruplar Kuram, Cavid Erginsoy kat hal fiziinde Kanallama Kuram, Oktay Sinanolu atom-molekl fizii ve kuantum kimyasnda ok Elektron Kuram ile hakl bir n elde etmilerdir. Kuramsal fizikteki bu baarlarn benzeri ne yazk ki, deneysel fizik sahasnda elde edilememitir. Bunun yannda, cumhuriyetin ilk kuak fizikilerinin elde ettii bu byk baarlar daha sonraki gen kuak fizikiler tarafndan ayn lde tekrarlanamamtr.
239

Matematik alanndaki gelimeler asndan da durum ayndr ve gerek anlamda atlmn yaplmas iin 1933 niversite Reformunun getirdii olumlu koullar beklemek gerekmitir. Cumhuriyet ncesi dnemde Ba Hoca shak Efendi, Vidinli Tevfik Paa ve Salih Zeki matematik alannda sayabileceimiz en nemli aratrmaclardr. Bunlarn yaptklar almalar da daha ok Batda ortaya konulmu baarlar Trkeye aktarmak ya da gncellemesini salamaktan ibaret kalmtr. Matematik konusunda Cumhuriyet dnemindeki ilk aratrmalar 1928 ylnda, Kerim Erim ve Hsn Hamid talyada yaymladklar makaleler ile gerekletirmilerdir. Hsn Hamid makalesinde Osmanl matematik tarihini ele alm, Kerim Erim ise Erlangen niversitesinde 1919 ylnda yapm olduu Doktora tezinin sonularn aklamtr. Bunlar Ratip Berkerin almalar izlemitir. 1935-1945 yllar arasnda stanbul niversitesine arlan yabanc matematikilerin almalaryla, bu dnemde daha ok akkanlar mekanii, elastisite gibi konular n plana kmtr. Bu arada yetien Orhan Alisbah ve Nazm Terziolunun almalaryla gerel ve kompleks analiz konular, Cahit Arf ile cebir, Kerim Erim, Ltfi Biran, Ferruh emin ve Feyyaz Grsan ile de diferansiyel geometri almalar arlk kazanmtr. Cumhuriyet dnemi kimya bilimi asndan da bir atlm dnemi olmutur. lkemizde ilk defa 1918 ylnda stanbul niversitesi ats altnda bir Kimya Enstitsnn kurulmasyla balayan kimya almalar 1933 niversite Reformuna kadar geen sre ierisinde bu konuda etkinlikte bulunmu tek birim olarak kalmtr. Bunun ardndan Ankara niversitesi, Fen Fakltesi (1943), Orta Dou Teknik niversitesi, Fen Fakltesi (1958), Ege niversitesi, Fen Fakltesi (1961), stanbul Teknik niversitesi, Kimya Fakltesi (1963) ve Hacettepe niversitesi, Fen Fakltesi (1964) kimya almalarnn yrtld merkezler olarak devreye girmilerdir. Astronomi konusunda yaplan almalarn en fazla ivmelendii dnem, 1933 niversite Reformuna bal olarak stanbul niversitesi, Fen Fakltesi, Astronomi Enstitsnn kurulduu dnem olmutur. Berlin Postdam Gzlemevinde almakta olan E. F. Freundlich bu enstitnn bana getirilmi ve onun abalaryla niversitenin bahesinde bir gzlemevi kurulmutur. Freunlichden sonra Rosenberg ve daha sonra da Gleissberg ve Roydsun Enstit yneticilii yaptklar 1933-1950 yllar arasnda Nzhet Gkdoan, Okyay Kabakolu, Edibe Ball, Metin Hotinli, Adnan Kral, Kamuran Avcolu, Fatma Ylmaz ve Salih Karaali gibi astronomlar yetimitir. 1944 ylnda Ankara niversitesi, Astronomi Enstits, 1962 ylnda Ege niversitesi, Astronomi Blm, ayn yl Orta Dou Teknik niversitesi, Astrofizik Anabilim Dal, 1987de de nn niversitesi, Astronomi Blm kurulmu ve aratrmalarn yannda pek ok aratrmacnn yetimesine olanak salanmtr. On dokuzuncu yzylda nem kazanm olan ve ilk eserlerin Osmanl mparatorluu zamannda kaleme alnd Jeoloji konusunu Cumhuriyet dnemi Trkiyesinde ciddi bir biimde ele alan resmi kurumlar kurulmu -Maden Teknik Arama Enstits gibi- ve bu alanda birok bilim adam yetimitir. Jeoloji konusu ile ilgilenen bilim adamlar arasnda evket Ahmed Birand, Ahmed Canokay, Bedri Gneri, Fahriye Atf, Hamid Nafiz Pamir'in adlarn saymak mmkndr. Bu arada daha ok morfoloji arlkl olarak da Cemal Alagz ve Srr Erin almlardr. Ayn ekilde, biyoloji ve tp alannda da Cumhuriyetle birlikte nemli admlar atlmtr. Daha nce, 19. yzyln ikinci yarsnda tp eitiminde biyoloji programa girmitir. Cumhuriyetten sonra ise dier disiplinler gibi, biyoloji de yeniden ele alnmtr. Bu konuda hizmet verenler arasnda Hikmet Birand, Suavi Yalva, Yusuf Vardar gibi retim yelerinin adlarn sayabiliriz. 1933 ylndaki niversite reformundan biyoloji de etkin olmutur. Bunu takip eden yllarda yurdumuza gelen ve niversitelerimizde hizmet eden Alman bilim adamlar arasnda biyoloji konusunda hizmet verenler nispeten arlk tar. Bunlar arasnda Alfred Heilbronn ve Kosswig rnek olarak verilebilir. Daha sonraki yllarda aratrma arlkl almalar yaplmaya balam, botanikte Trkiye fauna ve floras, zooloji alannda ise Kelaynak kular ve deniz kaplumbaalarna ilikin nemli almalar gerekletirilmitir.

240

Bu alanlarda alan nispeten ge tarihli aratrmaclar arasnda botanikle ilgili olarak Sara Akdik, evket Akaln, Hikmet Birand', zooloji ile ilgili olarak Ahmed Mithad Tolunay, Selahattin Okay, Bekir Alkan, Refik Erdem, Hasan Rt Oytun ve Bekir Alkan' sayabiliriz. Bu dnemdeki hayvan aratrmalar zellikle blgesel almalarla zenginlemitir. eitli hayvanlarn farkl blgelerdeki dalm ve onlarn blgesel zellikleri konusunda aratrmalar yaplmtr. Bunlar arasnda eitli bceklerle ilgili almalarla (Tevfik Karaba), baz memeli hayvanlar zerinde (tilkiler gibi) yaplan aratrmalar rnek olarak verilebilir (Bahtiye Mussuolu). Darwinizmin youn olarak etkisini srdrd bu dnemde zellikle Darwinizm ve filogeni konusunda youn aratrmalara rastlamaktayz. Bu konuda dnrlerimizin aratrmalarnn yan sra, biyolojik almalar da vardr (Nihat ili'nin almalar gibi). Ayrca bu konunun antropolojik boyutu ile ilgili almalar da yine bu dnemde yer almtr. Cumhuriyet Dneminde nemli ilerlemelerin kaydedildii bir dier alan olan Veteriner hekimlikle ilgili ilk ciddi teebbsler Osmanllar dneminde balamtr. lk bilimsel veteriner hekimlik renimi 1842 ylnda Askeri Veteriner Hekimlik Okulu'nun kuruluu ile balamtr. 1914 ylnda bu konuda atlan admlar tekrar gzden geirilerek, Dr. Thieme'in gzetiminde yeni bir yaplanmaya gidilmitir. Ancak 1914-1918 yllar arasndaki Birinci Dnya Sava, dier birok bilimsel ve teknik geliimin durmasna sebep olduu gibi, veteriner hekimlik de bu yllar arasndaki olaylarda etkilenmitir. Cumhuriyetin ilan ile yeniden ele alnan veteriner hekimlikle ilgili yaplanma almalar, sava sonrasnn zor artlarna ramen, devletin ve bata Atatrk'n bu konuya da dier ulusu ilgilendiren nemli konular kadar nem verdiini gstermektedir. Bata ordu veteriner hekimlik grevleri bata olmak zere, yeniden ele alnan konuyla ilgili ilk atlan admlar arasnda Askeri Tatbikat Mektebi ile Serum A Evi'nin almas saylabilir. Veteriner hekimlik 19. yzylda tptan ayr bir dal olarak belirlenmitir. Cumhuriyet dneminde kurulan Yksek Ziraat Okulu iindeki bu okulla birlikte bu alanda sistemli bir eitim ve retimin baladn sylemek mmkndr. Veteriner hekimlik her zaman ordu iin nemli olmutur. Bundan dolay Cumhuriyet Dneminde kurulan Veteriner Akademisi, 1968 ylnda okula dntrlm ve Hastalklar ve Nal Teknii, Biyokimya, Bulac Hastalklar, Mikrobiyoloji, D Hastalklar, Gda Kontrol ve Teknolojisi, Zootekni, Hastalklar, Patoloji, Radyoloji ve Fizik Tedavi, Veteriner Grevleri belli bal ubeleri olarak belirlenmitir. Bu kurum sadece veteriner hekim yetitirerek, lkeye yararl olmam, ayn zamanda kard Trk Askeri Veteriner Hekimleri dergisi ile de yaplan aratrmalar tantmtr. Veteriner hekimlik sadece hayvan hastalklaryla ilgili almalar iermez; ayn zamanda, insanlardaki baz hastalklarn ajanlarnn belirlenmesi asndan da hayvan aratrmalar nem tar. Bunlara Batda ve Douda rnekler vermek mmkndr. Dolaysyla birok veteriner hekim, tbba da hizmet etmitir. Bunlardan biri de Behet hastal diye bilinen Hulusi Behet'tir. (1889-1948). Deri hastalklar konusunda almalar yapm olan bu bilim adammzn kendisi de bu hastala yakalanmaktan kurtulamam ve bu hastalk onun hayatnn son bulmasna sebep olmutur. 1947 ylnda tansn verdii bu hastalk daha sonra onun adyla anlmtr. Cumhuriyet ile birlikte nemli gelimelerin kaydedildii bir dier alan da tptr. Tp genellikle, dier disiplinlere oranla daha erken gelien ve dierlerine gre daha geni bir aratrmac kitlesine sahip bir disiplindir. Ayrca tpla ilgilenenlerden bir ksm, sadece tpla deil, disiplinin ve altklar alann gsterdii niteliklere bal olarak, baka disiplinlerle de ilgilenmilerdir. Bunlar arasnda fizik ve kimyann belli dallar nispeten daha nde gelmektedir. Dier bilim dallarnda da grld gibi, hemen Cumhuriyetin ilanndan sonra, Osmanl dneminde domu ve Atatrk dneminde grev yapmaya balam birok hekim bulunmaktadr. Cumhuriyetin ilk yllarnda hizmet veren bu hekimlerimiz arasnda Besim mer, Mashar Osman, Akil Muhtar, Saim Dilemre, Haydar smail Gaspral, Fahreddin Kerim Gkay, Muzaffer Dilemre, Reit Galip, Kemal Akay ve Sreyya Tahsin Atademirin adlar saylabilir. Cumhuriyetin ilerleyen yllarnda saylar gittike artan hekimlerimiz arasna, Tevfik Salam, Nurettin Berkol, Muhiddin Dilemre, Kemal Cenap Berksoy, Melahat Terziolu, Sadi Irmak, Saip Ragp Atademir gibi isimler katlmlardr. Bu isimlere ek olarak
241

gnmzde halen hizmet vermeye devam eden doktorlar arasnda ise Ekrem Kadri Unat, Kemal Beyazd (Trkiyede ilk kalp ameliyatn yapan doktor), Aykut Kazancgil, Hatemi Hsrev, Besim Trkan, hsan Gnalp, Ali Rza Aksan, Kazm Arsan, Muammer Bilge, Orhan Andan saymak mmkndr. Cumhuriyetle birlikte sadece tp bilimi deil, ayn zamanda salk kurumlar da nemli gelime gstermitir. Cumhuriyet Dneminde, daha nce Osmanl Dneminde ilerliini srdren birok hastane grevini, eitli yenilenmelerle srdrmtr. 1920'de Byk Millet meclisini izleyen dnemde kurulan Salk Bakanl 1930 ylnda yeniden yaplanmtr. Bu yaplanma iinde salk, sal korumak ve tedavi ile ilgili yaplanmalarn hemen tamam ona braklmtr. Mevcut ileyen hastanelerin yan sra, Cumhuriyetten sonra alan salk kurumlar arasnda Haydarpaa Numune Hastanesi, Heybeliada Sanatoryumu, stinye Devlet Hastanesi, Ankara Numune Hastanesi, Yksek htisas Hastanesi, Ankara Hastanesi ve Sosyal Sigortalar balamnda kurulan hastaneler (Sanatoryumlar ve cezaevi hastaneleri vb) bunlara rnek olarak verilebilir. Bunlarn bir ksm, rneklerden de anlalaca gibi, Cumhuriyetten sonra youn ekilde grlen verem tedavisi iin alan prevantoryum ve sanatoryumlar ve son elli ylda gittike younlaan onkoloji hastaneleri bize Trkiye'de Cumhuriyet sonras ne gibi hastalklarn spesifik olarak grldn de gstermektedir. Yine bu hastanelerin sayca art, bunlarn Trkiye snrlar iinde yayl ve teknik olarak gstermi olduu geliim de Cumhuriyeti izleyen yllarda konunun ele alnndaki ciddiyeti gstermektedir. Her ne kadar daha pek ok yaplacak i varsa da, zellikle bu kurumlarn Trkiye snrlar iinde farkl ehirlere yaylm olmas salk hizmetlerinin belli merkezlerin dnda verilmesi ve de mmkn olduunca yurt sathna yaylmaa allmas bu konuda sadece uygulama deil, zihniyet olarak da nemli bir gelime olduunu gstermektedir. Tp ve salkla yakndan ilikili olan eczaclk alan da gerek anlamda yapsna Cumhuriyet ile birlikte kavumutur. Cumhuriyet ile birlikte yeni bir yaplanma iinde daha nceki yzylda genellikle aznlklar elinde olan eczaclk, ecza ticareti, depoculuk ve ila ve galenik preparat yapmnn Yunanistan'la yaplan nfus deiimi ve 1928'de uygulanan eczanelerin snrlanmasyla yava yava Trklerin eline gemitir. Bu dnemde Trk eczaclar gayret ve istekle ada eczacln Trkiye'de temellerini atmlardr. Bunlar arasnda Hseyin Hsn Arsan, Kemal Atabay, Hasan Derman, Ferit Eczacba, M. Nevzat Pisak, Ethem Ulagay ve smail Yeilyurt nderlik etmilerdir. Bunlarn yan sra baz hekimlerin de bu abay destekledikleri grlr. Bunlar arasnda Dr. Neet rdelp, Dr. Akil Muhtar zden ve Dr. Tevfik Salam bata gelmitir. Cumhuriyet dneminde tpta ortaya kan yepyeni konulardan birisi de yirminci yzyl hastal diyebileceimiz kanser aratrmalardr. Her ne kadar tarihin eitli dnemlerinde de bu konuda almalar varsa da ve kanser ad altnda bu hastalk belirlenmise de, Dnyadaki kanser aratrmalarnn tedavi arlkl olarak gelimesi rntgen aletinin bulunmasndan sonraya rastlar. Trkiyede ise bu 1925 sonlarndan itibaren mmkn olabilmitir. Bu konuyla ilgilenen bilim adamlar arasnda Hamdi Suat Bey, Remzi Kazancgil, Ahmed Burhaneddin Toker, Mfide Hanm, Eyp Sabri Bey, Rntgenci Selahaddin Mehmed Bey, Perihan ambel, veis Mazkar, Besim Turhan, Sati Eserin adlarn sayabiliriz. Bu isimlerden de anlalabilecei gibi, dnemin doktorlar konuya byk ilgi gstermilerdir. Zaman iinde onkoloji konusunda yaplan almalar ayrnt kazanm ve tehisin yan sra, zellikle erken tehis zerinde durulmu ve tedavi konusu zerinde younlalmtr.

242

zet
XIX. ve XIX yzyl bilimsel gelimelerin ok daha hzla ilerledii ve zellikle toplumsal hayata etkisinin dier dnemlere gre daha youn olarak hissedildii bir dnemdir. nceki dnemlerle kyaslandnda, bu dnemi teknik ve icatlar yzyl olarak nitelendirmek yerinde olur. zellikle XVIII. yzylda balayan ilerlemelerle birlikte XIX. yzylda fizik biliminde byk atlm gereklemi ve bu atlm eitli teknik icatlarn ortaya karlmasna yol amtr. Buhar makineleri, elektrik motoru, telgraf, telefon, rntgen cihaz vb. younlaan teknik icatlar her zamankinden ok daha fazla insan hayatn etkilemi ve kkten deitirmitir. Bu gelime bilim ve teknii nceki dnemlerde olmad kadar birbirine yaknlatrm, neredeyse baz bilimsel kuramlar annda teknik aralara evrilebilmitir. Bu gelimenin ynteminin devlet destekli byk laboratuvarlar olduu anlalnca, Almanya, Amerika, Japonya gibi lkelerde XX. yzylda dev laboratuvarlar ina edilmitir. Bylece niversite sanayi ibirlii artmtr. Rnesanstan itibaren bilim dinden, XVII. yzylda da felsefeden ayrlmt. XIX. ve XX yzylda ise bilimin dinden ve felsefeden ayrlmas daha kesin bir hal alm, zellikle gittike artan bir direnle dinin karsna kan bilim, artk bu yzylda dinin karsna felsefeden ayr, tek bana gs gerecek gte bir kurum olarak ortaya kmtr. Bu dnemde anlald ki bilim ve din ayr dillerden konumaktayd ve her ikisi de birbirleriyle atmadan yollarna devam edebilirlerdi. Bu yzylda bilim dier dnemlere gre daha fazla kurumsallam ve kurumsallamann bilimdeki nemi giderek anlalmtr. Bu da eitli lkelerde uluslararas merkezlerin olumasn salamtr. rnein Fransada Ecole Polytechnique ve Normale Suprieure teknik anlamda bilimin merkezi olmu, ngilterede Oxford ve Cambridge okullar birer ekol haline gelmilerdir. XIX. ve XX. yzyl bilimde geni kapsaml kuramlarn gelitirildii bir dnemdir. Hatta XX. yzylda tm bilimleri iine alabilecek geni kapsaml kuramlarn da ortaya ktn grmekteyiz. Fizikte Grelilik Kuram, Kuantum Kuram, kimyada Enerjinin Korunumu Yasas, Atom Kuram, biyolojide Hcre Kuram, Evrim Kuram, astronomide Byk Patlama Kuram gibi kuramlar bu dnemin rndr. zellikle fizik alanndaki kuramlar daha geni kapsaml olduklarndan fizik adeta bir st bilim kimliine brnmtr. Yine astronomide ortaya atlan ve evrenin oluumuna ilikin Byk Patlama Kuram sadece astronomiyi etkilememi, kimyada, fizikte hatta biyolojideki kavramlarmz neredeyse kkten deitirmitir. XVII. ve XVIII. yzylda bilimdeki hzl gelimelerle birlikte zellikle de pozitivizmin etkisiyle bilime olan gven ar derecede artmtr. Ancak XX. yzylda kinci Dnya Savanda atom bombasnn kullanlmasyla bilimin etik taraf tartmaya alm, bu tartmalar sonucunda bilimin kendisinin etik bir deer tamad, bilimsel bilginin kullanm srasnda etik faktrlerin ortaya kt anlalm ve bilime olan ar gven makul seviyelere ekilebilmitir. Bu ise bilimin nemini daha da arttrm ve bilgi gtr anlaynn yerlemesini ve lkelerin gelimek iin bilime daha fazla pay ayrmalarn salamtr. Nitekim Cumhuriyetimizin kurucusu Atatrk de bunun nemini kavram, Cumhuriyetimizin temeline bilimi koymay hedeflemi ve Hayatta en hakiki mrit bilimdir ve fendir gr ile bunu ifade etmitir.

243

Kendimizi Snayalm
1. XIX. ve XX. yzylda matematikte ortaya kan en nemli gelime nedir? a. b. c. d. e. Cebirin sistemlemesi Geometrinin eitlenmesi Uzmanlamann gereklemesi Say kuramnn ne kmas Tmdengelimin etkinlemesi 6. Elektrik kuvveti nesnenin izledii yolun tamamnda nesneye etki ediyorsa, bu durumda, nesne zerinde yapt iin toplamna ne denir? a. b. c. d. e. Elektromotive kuvvet Elektrokinematik Elektrolitik etki Elektromotive yeinlik Manyetik akm

2. Neptn gezegenini kim kefetti? a. b. c. d. e. Franois Wartman Le Verier C. W. Tombaugh Johamm Galle Alexis Bouvard

7. Bir kaynaktan kan k demetinin dar bir aralktan geirilmesiyle, araln tesine szan k demetinin ierisinde, oluan aydnlk ve karanlk saaklanmalara ne ad verilir? a. b. c. d. e. Krlma Giriim K r n m Yansma Daralma cisimlerin k

3. Evrenin hlihazrdaki durumunu en iyi aklayan kuram hangisidir? a. b. c. d. e. Kozmik patlama Kozmik yaylm Evrensel ime Byk kme Byk patlama

8. Akkor haline getirilen yaymasna ne ad verilir? a. b. c. d. e. Elektriklenme Ik salnm Isl ma Iklanma Kendinden ma

4. Dnyann ilk yapay uydusu hangisidir? a. b. c. d. e. Roket-V2 Sputnik-1 Vostok-1 Apollo-L2 Apollo-8

9. Metal bir yzeyin nlanmasyla serbest hale geen elektronlara ne denir? a. b. c. d. e. Ik salm Metal ma Foto kinetik Foto elektrik Foto elektron

5. Elektrik ve manyetizma arasndaki yakn ilikiyi gsteren kimdir? a. b. c. d. e. Hans Christian Oersted Franz Ulrich Aepinus Pierre Simon Laplace Simon Denis Poisson Augustin de Coulomb

10. Eit hacimdeki btn gazlar benzer koullarda eit sayda atom gruplarn ierir ifadesi aadakilerden hangisidir? a. b. c. d. e.
244

William Prout Kural John Dalton Kuram Gay-Lussac lkesi Avogadro Yasas James Joule Yasas

Kendimizi Snayalm Yant Anahtar


1. c Yantnz yanl ise XIX. ve XX. Yzyllarda Matematik balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 2. d Yantnz yanl ise XIX. ve XX. Yzyllarda Astronomi balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 3. e Yantnz yanl ise Evrenin Oluumu balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 4. b Yantnz yanl ise Uzayn Kefi balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 5. a Yantnz yanl ise Elektrik ve Elektromanyetik Kuram balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 6. a Yantnz yanl ise James Clerk Maxwell balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 7. b Yantnz yanl ise Thomas Young balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 8. c Yantnz yanl ise Kuantum Kuram balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 9. e Yantnz yanl ise Fotoelektrik ve Foton Kuram balkl konuyu yeniden gzden geiriniz. 10. d Yantnz yanl ise XIX. ve XX. Yzyllarda Kimya balkl konuyu yeniden gzden geiriniz.

Coles, P. (2000). Einstein ve Tam Gne Tutulmas, eviren: K. H. ktem, stanbul: Everest. Einstein, A. ve L. Infeld, (1976). Fiziin Evrimi. eviren: . nalan, Ankara: Onur. Einstein, A. (1976). zafiyet Teorisi, eviren: N. Fndkl, stanbul: Denis Kitaplar. Feynman, R. P. (1997). Elektrodinamii,(eviren: R. . stanbul: Nar. Kuantum Akyz),

Gr, H. (1989). Kuantum Fizii a, Bilim ve Teknik, Say 256, Ankara: TBTAK. Grel, O. (2001). Doa Bilimleri Tarihi, Ankara: mge. Hooft, G. (2000). Maddenin Son Yaptalar, (eviren: M. Koca & N. zde Koca). Ankara: TBTAK. Hooke, R. (1961). Micrographia, or Some Physiological Descriptions of Minute Bodies Made by Magnifying Glasses with Observations and Inquiries, New York. Infeld, L. (1980). Albert Einstein, Bilimsel Kiilii ve Dnyamza Etkisi, (eviren: Cemal Yldrm). Ankara. Kaufmann, W. (1980). Rlativite ve Kozmoloji, eviren: S. Tamerolu, Ankara. Kocatrk, U. Atatrkn Fikir ve Dnceleri, Ankara 1984. Maxwell, J. C. A Dynamical Theory of the Electromagnetic Field ED. William Francis Magie, A Source Book in Physics, Cambridge, Massachusetts 1965. Maxwell, J. C. A Treaties on Electricity and Magnetism, New York 1954. North, J. (1995). History of Astronomy and Cosmology, New York: Fontana, London Elsevier. zemre, A. Y. XX. Yzylda Fizie Yn Verenler, stanbul 2005. zg, N. ve Tmertekin, E. Corafya, Gemi, Kavramlar, Corafyaclar, stanbul, 2000. Parker, B. Kuvantumu Anlamak, eviren: E. Alkn, stanbul 2005.

Yararlanlan Kaynaklar
Abetti, G. (1954). The History of Astronomy. London: Sidgwick & Jackson. Adnan, A. A. (1982). Osmanl Trklerinde lim. stabul: Remzi Kitabevi. Barnet, L. (1982). Evren ve Einstein, eviren: Nail Bezel, stanbul: Varlk. Bernstein, J. (1982). Einstein, eviren: N. Hekim & R. Canbeyli, stanbul: Yazko. Boll, M. (1991). Matematik Tarihi, eviren: B. Gzkan, stanbul: letiim Yaynlar. Boorse, H. A. & L. Motz, (1966). The World of the Atom, Cilt I, New York: Basic Books. Born, M. (1995). Grelilik Kuram, eviren: C. Kapkn, stanbul: Evrim. Coleman, J. A. (1987). Herkes in Grelilik, eviren: Osman Grel, Ankara: V Yaynlar.
245

Peierls, R. E., Field Theory since Maxwell, Clerk Maxwell and Modern Science, Bristol 1963. Penrose, R. (1989). Fiziin Gizemi, eviren: T. Dereli, TBTAK, stanbul. Rae, A. I. M., Kuvantum Fizii: Yanlsama m, gerek mi?, eviren: Yurdahan Gler, stanbul 2000. Ronan, C. (2003). Bilim Tarihi, Dnya Kltrlerinde Bilimin Tarihi ve Gelimesi, evirenler: E. hsanolu ve F. Gnergun, Ankara: TBTAK. Ronchi, Vasco, The Nature of Light, (Storia della Luce) ngilizceye eviren: V. Barocas, Harvard 1970. Salolu, Cihan, Felsefenin Kuantum Mekaniksel Temelleri, Bilim Teknik, Say 395, Ankara 2000. Salolu, Cihan, Kuantum Teorisine Mucitlerinden tirazlar, Bilim ve Teknik, Say 325, Ankara 1994. Sayl, A. Hayatta En Hakiki Mrit limdir, Ankara 1948. Schaffner, Kenneth F., Nineteenth-Century Aether Theories, Oxford 1972. Schilpp, Paul Arthur, Albert Einstein: Philosopher-Scientist, New York 1951. Singer, C. A Short History of Scientific Ideas to 1900, Oxford 1960. Struik, Dirk J., Ksa Matematik Tarihi, stanbul 1996. Taton, Ren, History of Science, The Beginnings of Modern Science, ngilizceye eviren: A.J. Pomerans, New York 1967. Tekeli, S. vD. (1999). Bilim Tarihine Giri. Ankara: Nobel. Tekeli, Sevim, Mehul Bir Yazarn stanbul Rasathanesinin Tasvirini Veren lt- Rasadiye Li Zic-i ehinahiye Adl Makalesi, Aratrma, Cilt I, Ankara 1963, s. 71-122. Tekeli, Sevim, Takiyddinde Parametrelerinin Hesab, Necati Armaan, Ankara 1968, s. 703-710. Gne Lugal

Tez, Zeki, Kimya Tarihi, Ankara 2000. Tez, Zeki, Ortaa Mslmanlar, Ankara 2001. Topdemir, Hseyin Gazi, TBTAK, Ankara 2007. I n yks,

Topdemir, Hseyin Gazi, Takyddnin Optik Kitab, Ankara 1999. Unat, Yavuz, "ada Astronominin Trkiye'ye Girii, Trkler, Cilt 14, Yeni Trkiye Yaynlar, Editrler: Hasan Cell Gzel, Kemal iek, Salim Koca, Ankara 2002, s. 906914. Unat, Yavuz, Cumhuriyet Dneminde Trkiyede Astronomi almalar, Trkler, Cilt 17, Yeni Trkiye Yaynlar, Editrler: Hasan Cell Gzel, Kemal iek, Salim Koca, Ankara 2002, s. 901910. Unat, Yavuz, Osmanl Astronomisine Genel Bir Bak, Osmanl, Cilt 8, Yeni Trkiye Yaynlar, Editr: Gler Eren, Ankara 1999, s. 411420. Unat, Yavuz, Osmanl Teknolojisine Genel Bir Bak, Osmanl, Cilt 8, Yeni Trkiye Yaynlar, Editr: Gler Eren, Ankara 1999, s. 627654. Unat, Yavuz, lkalardan Gnmze Astronomi Tarihi, Nobel, Ankara 2001. Unat, Yavuz, nan Kalaycoullar ve Mehmet Fatih Engin, Tarih Boyunca Trklerde Gkbilim-1, Bilim ve Teknik, Mart 2005, Say 448, Ankara 2005, s. 5253. Unat, Yavuz, nan Kalaycoullar ve Mehmet Fatih Engin, Tarih Boyunca Trklerde Gkbilim-2, Bilim ve Teknik, Nisan 2005, Say 449, Ankara 2005, s. 4445. Unat, Yavuz, nan Kalaycoullar ve Mehmet Fatih Engin, Tarih Boyunca Trklerde Gkbilim-3, Bilim ve Teknik, Mays 2005, Say 450, Ankara 2005, s. 1819. Unat, Yavuz, Seyyid Ali Paa, Mirat el-Alem (Evrenin Aynas), Ali Kuu'nun Fethiyye Adl Eserinin evirisi, Kltr Bakanl Yaynlar: 2696, Kltr Eserleri Dizisi: 314, Ankara 2001. nver, Sheyl, stanbul Rasathanesi, Ankara 1985. Whittaker, E. T., A History of the Theories of Aether and Electricity, 1910. Yldrm, C. (1992). Bilim Tarihi, stanbul: Remzi Kitabevi. Yldrm, C. (1995). Bilimin ncleri, Ankara: TBTAK.
246

Tekeli, Sevim, 16nc Asrda Osmanllarda Saat ve Takyddnin Mekanik Saat Konstrksyonuna Dair En Parlak Yldzlar Adl Eseri, Ankara 1966.

You might also like