You are on page 1of 108

http://genclikcephesi.blogspot.

com

BIRNC YILIMIZI KUTLUYORUZ Atatrk'n 'ankaya Akamlan' toplantsna ard, uzun uzun konutuu, Trk dili ve Trk tarihi ile ilgili konularda sabahlara kadar tartt Ord. Prof. Dr. Yusuf Hikmet Bayur (1891), stanbul'da domutur. Ortarenimini Galatasaray Lisesi'nde, yksekrenimini Paris niversitesinde yapan Yusuf Hikmet Bayur, izmir'in igali srasnda Anadolu'ya gemi, Kurtulu Sava'na katlm, Cumhuriyet'in ilanndan sonra Londra Elilii Mstearl (1923), Belgrad Ortaelilii (1925), Cumhurbakanl Genel Sekreterlii (1927), Kabil Bykelilii (1928) grevlerinde bulunmu, Lozan Bar Konferansnda Trk heyetinin danman olarak yer almtr. 1933 ylnda Manisa milletvekili seilerek Trkiye Byk Millet Meclisi'ne giren Yusuf Hikmet Bayur, ayn yl Milli Eitim Bakanl grevine atanm, bu grevinden ayrldktan sonra (1934), Ankara ve stanbul niversitelerinde Trk nklb Tarihi dersleri vermi, ikinci kez Cumhurbakanl Genel Sekreterlii'ne getirilmi, bu grevini Atatrk'n lmne kadar srdrmtr. Trk nklb Tarihi zerine eitli bilimsel almalar bulunan Ord. Prof. Dr. Yusuf Hikmet Bayur, 'Ermeni Meselesi' adl kitabnda Ermenilerin durumunu, Trk - Ermeni sorununun geirdii evreleri, nesnel bir tarihi anlayyla incelemi, ilgi ekici bir alma ortaya koymutur. Ord. Prof. Dr. Yusuf Hikmet Bayur'un yakn tarihimize k tutan bu bilimsel almasnn birinci cildini, gelecek cuma gn yine gazeteniz Cumhuriyet'le birlikte alacaksnz.

http://genclikcephesi.blogspot.com

SLAM DNNDEN AYRILAN CEREYANLAR:

NAKBENDLK

http://genclikcephesi.blogspot.com

Dizgi - Bask - Yaymlayan: Yenign Haber Ajans Basn ve Yaynclk A..' Haziran 1998

SLAM DNNDEN AYRILAN CEREYANLAR: NAKBENDLK

SMET ZEK EYUBOLU

Cumhuriyet GAZETESININ OKURLARNA A R M A A N D R .

http://genclikcephesi.blogspot.com

NSZ

Sevgili okuyucu, okuyacan bu alma, masann ba nda kpkl kahve ierek yazlm bir an, bir deneme, bir yk deildir. Daha on drt yandayken (1939) Nak ibendi Tekkesi'ne giren, nerdeyse btn ailesince, byklerince dlanan, buna karn bu karanlk ocakta bilmeden, anlamadan alt-yedi yl el, etek pen bir kiinin'grerek ya adklarndan, acsn, tatlsn damanda tadarak renen izlenimlerinden kaynaklanmtr. Bunda yaktrma, uy durma, d rn denebilecek bir an, bir sayklama yok tur. Bunlar yazan, Nakibendi Tekkesi'nde eyh Sley man Efendi'nin uyku ilalar niteliindeki konumalarn, tlerini dinleyerek ok sayklamtr. slam dinini, is lam' bilenlerin deil, bilir geinenlerin azndan dinlemi, ancak gerek kaynaklarla karlanca ne denli yanldn, saptrldn, byklerinden rendii islam inanlarnn anlamadan, duygusal etkilenmelerle znden uzaklat n kavramann acsn ekmitir. Bunlar yazan, nice ka gz boyal, yanaklar kremli, ince sesli, uzun ak sakall "eyhler" grm, drt kadnla evlenmesine karn, ge celerini tekkede " h " ekerek geiren, gnlerce evine u ramayan, arkasndan yamur gibi dedikodular yadrlan "ermi" tanmtr. Sevgil i okuyucu bunlar yazan, tekkeye kapanp ocuk larnn geimini unutan, eyhe kaplanmay ocuklarna ek mek getirmeye yeleyen, karsnn ocuklara bakmak iin 5

biricik geim arac olan diki makinesini satarak tekkeye balayan "Tanr'nn sevgili kulu" saylan Nakibendilerle sylemi, onlarn delileri bile ldrtacak konumalar n dinlemitir. Sevgili okuyucu, yine bunlar yazan, Fatih Camii'ndeki yazma Kuran'lar satarak, yerlerine deersiz basmalar n koyan, ehzadeba Camii'nin, imdiki "Belediye Za bta Amirlii"ne bakan kapsnn yanndaki "meruta" de nen grevli yerlerinden inileri alp alp Bakrclar ar s yannda bir antikacya satan "dini btn Mslmanlar" grmtr. Yine Fatih'te, grev arkadann gzel karsn kandrarak, gizlice, birlikte Hacca giden, bylece "hidaye te eren" imamlar tanmtr. Eski Beyolu Mfts'nn kitaplmdaki yazmalar, Beyazt Sahaflar ars'nda Kara denizli, deerbilir, bir kitapya satarak Tnel'de Mehmed Efendinin Evi"nde arap iip elenen, Osmanl vurgunu, kinci Abdlhamit tutkunu, yazar arkadalar edinmitir. Neyse, sevgili okuyucu, seni burada yormayalm, bel leini bulandrmayalm, bu yazar ka kla girip kt di ye kukulara salmayalm. imdi bu almay; iin ak, y rein geni, gerei seven bir kimse olarak oku, sevgiler, sayglar sana, gen isen benim getiim yollardan geme, sonra benim gibi ne dvnecek gcn, ne glecek yzn kalr.

NAKBENDLK

Nakibendilik, on drdnc yzyl ortalarnda, Mhammed Bahaeddin Nakibend'in kurduu, Yesevilikten, eski Zerdt dininden, Samanlktan esinlenen, Snni gele neine bal, daha ok yeni bir slam anlay getirme ei limi tayan kurulu (tarikat). Bu kuruluun ne olduunu, geliimini, yaylmasn anlamak iin nce kurucusunun kimliini, kiiliini ayrntlaryla bilmek gerekir. Muhammed Bahaeddin Nakibend 1318de Buhara do laylarnda Kasr Arifan adyla nl yrede dodu. Kimi sylentilere gre, eski Zerdt inanlarna balyken, son radan slaml benimsemi, bir ailenin ocuudur. Baha eddin ocuk denecek yalarda Yesevi Tarikat'na baland, zellikle Ahmed Yesevi'nin dncelerini rendi. Naki bend adnn, bir ky yansttn syleyenler olduu gibi, bilezik, yzk, gerdanlk trnden ss taklar yapan kim se anlamna da gelir. Ancak bu bir yorum da olabilir. Ba haeddin Nakibend'in ne gibi bir renim grd aka bilinmiyorsa da, Kuran, hadis, fkh, tasavvuf konularyla yakndan ilgilendii, bu konularda birtakm aklamalar, yorumlar getirdii, evresinde toplananlarn bunlar yaz ya geirerek birbirine aktard sylenmektedir. Bahaeddin tekkesini atktan, 1350'den sonra, kendi ni evresinde toplananlarla syleilere vermi, onlara tasav vuftan kaynaklanan grlerini aklama, alama yoluna girmitir. Bahaeddin'in inanlarna gre evren yaratlm tr, " r u h " gvdeden ncedir, lmle gvdeden ayrlacak, 7

geldii Tanrsal kaynaa geri dnecektir. eriat gerektir, kesindir, ona uymak tm Mslmanlar iin dinsel bir g revdir. Bahaeddin'in bu dnceleri yeni deildir, Yesevilik'ten alnmtr. Onun kadn konusundaki olumsuz dn celerinin kayna da Zerdt dinidir. Bu dine gre kadn er kei olumsuz ynde etkileyen, Tanrsal duyu yolundan ayran, yanna ok ll yaklalmas gereken bir varlk tr, ilerde, Nakibendilik'in dnsel yapsn incelerken, ierdii btn sorunlar gzden geirilecektir. Muhammed Bahaeddin Nakibend din bakmndan ye ni bir gr getirmemi, etkisi altnda kald Yesevilik, ran uygarl nedeniyle rtl bir slam inanc yaymay, bu ylece Arabistan'da doan slamla ran kkenli bir an lam vermeyi, biim kazandrmay yelemitir. ran, uygar l balangcndan beri kendine zg bir "kltr alan" ya ratmakta gecikmemi, zellikle din konusunda kendine uy gun bir yol semitir, daha akas ran baka uluslardan, yabanc toplumlardan din aktarmamtr. Zerdt dininin kutsal kitab "Avesta"dan rendiimize gre, ran insan yalnzca kendi toplumunda doan inanlara, geleneklere bal kalm, btn yabanc dncelere, inanlara kapla rn kapamtr. Konuya byle bir gzlkle baklnca, Ba haeddin Nakibend'in bu gelenein dna karak, ran an layna aykr bir slam dnemeyecei anlalr. Buhara, o alarda Trklerin younlatklar bir bl geydi, eski bir gelenee balyd. Bunun en ak, yaygn r nei stanbul'un alnnda, Buhara'dan birok Trk'n gel diini, ounun savata ldn syleyen gelenekler, ta rihsel kaynaklardr. Szgelii, bugn stanbul'un, zellik le Fatih ilesinin deiik yerlerinde "Buhara'dan gelen s8

tanbul'un alnmasna katlarak ehit den evliyadan (er milerden)" szedilir, onlarn gmldkleri yerler kutsal sa ylr. Edirnekaps, Malta, Eyp, Cibali gibi deiik yre lerde bu tr mezarlar oktur, hepsi de yeile boyanmtr. lk bakta nemsiz gibi grnen bu gelenek uygulamas, bir inancn tutunmas, yaylmas bakmndan nemlidir, ki mi sorunlarn aydnlatlmasnda yararldr. Neden hep "Bu hara"? Sonra neden "Buhara'dan gelen emirler?" Btn bunlar Muhammed Bahaeddin Nakibend'in etkisinden kaynaklanan sylentiler olabilir. Burada vurgulanmas ge reken Bahaeddin'in salt Pers olmaddr. Nakibendilik kurulduktan sonra, eyhinin etkisiyle, ksa srede Bat'da, zellikle de Anadolu dolaylarnda ya ylmaya balad. O dnemlerde Anadolu'da Snni inanla r egemendi. Bahaeddin, Snni rtsne brnerek slam' iinden vurmann, deitirmenin en kolay yolunu bulmu, bu konuda ok baarl olmu bir kimsedir. Nakibendiliin tik Yaylma Evreleri Nakibendi anlayna gre btn bilgilerin, bilimle rin kayna Kuran'dan gelen, simgelemi nerilerdir. Bun lar anlamann deiik yollar vardr, bu yollar insann gn lne Tanr'nn yla girebilir. Bu nedenle eyhin Tanr sal bir nitelii olmas gerekir, eyh Tann'yla anlama yetisi dar olan insan arasnda bir yol gsterici, bir ldak duru mundadr. Tanr buyruklarn her insan anlayamaz, kavrayamaz. Tanr bunu bildiinden, insanlar arasnda, uygun bulduklarn'semi, onlarn gnllerine birtakm sezgiler gndermitir, gerek Mslmann bunlara uymas, bir Tan9

r buyruu niteliindedir. te bu nedenle Nakibendi ku ruluuna girenlerin hepsine, nce eyhi dinleme, szlerini eksiksiz yerine getirme alkanl alanr. eyh dnce retmez, btn inanlarn Tanr'dan sez gi yoluyla alr, evresine yayar. Bu nedenle eyhin evresin de toplananlar arasnda birtakm ayrcalklar belirir, sezgi ye tisi, derin dnceye dalma gc, Tanr yolunda taknlk, ar bir kendinden geme, sk sk dler grme, yalnz Tan r adlarn anma (zikr) alkanl gibi uygulamalar, grn tler insanda (eyhin evresinde toplananlarda) bir "baka lk" uyandrr, oluturur. Buna " e r m e " denir, Arapada "ve li", oulu "evliya" bu anlamdadr. Tanr stn, sarsc bir grnt niteliinde, gzleri kamatran bir k durumunda eyhin gnlne girer, bunu dtan kimse gremez, sezemez, bunu ancak eyh sezer, taknla kaplr, titrer, terler. Titreme, terleme olay, iyice dnlrse Peygamber Muhammed'de grlen zelliklerden biridir. Nitekim, pey gamber "Bana vahy indiinde iimde bir titreme, gvdem de bir terleme" sezerdim demitir, bu btn slam kaynak larnda "vahyin inii"yle ilgili aklamalarda vardr. Bu tr ykleri Bahaeddin Nakibent'te de buluyoruz, dahas b tn Nakibendi eyhlerinde grld ileri srlr, daha sonra greceiz. Nakibendilik nedense koyu eriat, Sn ni Arap lkelerinde pek tutunamad, en yaygn, etkili baa rlarn Anadolu'da gsterdi. Burada Anadolu'nun btn szkonusu deildir, szgelii Karadeniz kylarnda, bu ku rulu yaygn deildi son elli yl iinde epey yanda bulmu tur. Nakibendilik, kurucusunun lmnden sonra (1391) Dou slam lkelerinde pek yanda bulamad. zellikle a man inanlarna bal Trk topluluklar arasnda gelieme10

di. Osmanl devletinin egemenlik alan geniledike, zel likle islam inanlannn yerli inanlarla elikiye dt y relerde bu tarikat, slamn dolduramad inan boluklarn dan yararlanma yoluna girdi, dtan tasavvuf, iten eriata kart inan kurumlarn uzlatrma amacna yneldi. Tasavvuf-eriat Aykrl Nakibendilik islam eriatna dayanan btn uygula malardan yana grnd, slamn ilk be kouluna balan d (namaz, oru, zekat, hac, tevhid). Ancak bunlara, kendi ne gre bir yorum getirerek, gnlk namazn saysn o altt. zellikle tekkelerde dzenlenen trenlerde (zikr) k lnan namazlarn ou eriatta yoktur. Kuran'da sabah, le, akam namazlaryla ilgili yorumlara elverili neriler vardr. Szgelii sabah namaz (17/78), akam namaz (17/78), orta namaz (2/238) yerde gemektedir. Burada orta namaz le namaz anlamnda yorumlanr. Diyanet leri Bakanl'nn yaymlad Sahih-i Buhari Tecridi'nde yats namazndan sz edilir (hadis: 12). Kuran yalnz namazn "farz" denen blmn nerir, onda "snnet" yoktur, oysa Nakibendilik bu konuda sn nete arlk verir, eriat ikinci aamaya iter. Bunu yapma snn nedeni de "hadisler"in tartmaya, yoruma ok ak, elverili olmalardr. Bu olayn gelimesinde balca etken "hadis" toplayclarnn, beinin ranl olmasdr. Adlarn dan da anlalaca gibi Buhari-Kazvini-Sicistani-TirmiziMuslim iranldr, Iran dolaylarndandr, yalnzca Nesai'nin Arap olduu sylenir. Bu "hadis" kitaplarnn Buhari-Muslim gibi ikisi nde gelir, ok tutulur. Bu gelii gzel bir o11

lay deil. Nitekim Nakibendilik'in en ok gvendikleri de bunlardr. Mezheplerin Douu Nakibendilik'in anlad slamda "Snni" inanlara dayal drt mezhep vardr (mezhep gidilen yol, benimse nen dnce-inan yntemi anlamndadr). Bu mezhepler de Hanefi-Hanbeli, afii-Maliki'dir, bunlar "hak mezhep ler" saylr, ran'da gelien, ayrlma, ayrlk anlamn ie ren "ia-ii" mezhebi sapkn saylr, dahas "rafizi/dinsiz, inansz, sapk" anlamlarnda yorumlanr. Bu kurulularn Dou lkelerinde en yaygn, en gls Yesevilik denen tarikat saylr. Yesevilik "ia"ya kar olmakla birlikte onun dayand Zerdt inanlarndan, Samanlktan ok et kilenmitir. Nitekim Nakibendilik de bu kurulutan do mu, yaylmtr. Hepsi "Snni" saylan bu drt mezhebin tarikatlarca da " h a k " sayld bilinmektedir, ancak "ia" baka trl yorumlanr, sapkn saylr derken, kimi "Sn n i " kurulularn da bundan yararlandklar tarihte geen r neklerden, olaylardan aka anlalmaktadr. Demek ki bu konuda "mezhep ayrl" tarikatlarda pek nemli saylm yor, deitirilen boya kart durumu rtmeye yetiyor. Mezheplerin douundan balca etken Kuran'a geti rilen deiik yorumlardr. Yukarda ad geen drt "Snni mezhebi"nin uygulamalar, tapnlan birbirine uymaz, ni tekim "slam Bilimleri" denen "fkh", "hadis", "kelm", "eriat" szcnn kesin, belli, deimez bir anlam ta mad grlmektedir. Her mezhebin kendi isel yapsna gre bir eriat anlay vardr. Szgelii Maliki mezhebine 12

gre kpein itii sudan abdest alnr, kpek pis deildir, Hanefi inanlar buna karttr. Bir afii abdest aldktan sonra etei bir kadnn giysisine srlrse abdest bozulur, yenilenmesi gerekir. te yandan Hanefi inanlarna gre namaz klan bir erkein nnden eek-domuz-kadn geer se namaz bozulur (bu konuda ak hadisler vardr). Nakibendilikte belli bir mezhebe (Snni mezhepler den birine) ballk yoktur, ancak "eyhlere" gre bu tar tma konusu olabilir. Nedeni de bu mezhep kurucular ara snda yorum ayrlklarnn bulunmasdr. afii inanlarna bal bir Nakibendi hangi eriata uyma gereindedir? te bu sorunu Nakibendi eyhleri tasavvuf yoluyla kolayca zmtr: "Tm mezhepler dorudur, tanr yolundadr, gerektir, ayrlk zde deil yzdedir." Bu konu Nakiben dilikte tasavvuf kavramnn yorumuyla akla kavuturul mak istenir. Bu nedenle tasavvufu biraz aklayalm. Tasavvufun Douu-Geliimi Tasavvuf, slam kkenli bir reti deildir, Kuran'n nerileriyle badamaz. Bu retide Zerdt-Buddhaaman inanlar birbirine kartrlm, sonra Yeni-Platonculuk'tan ar lde esinlenmi, slamn karsna Tanr-Yaratl ikilisiyle kmtr. Yeni-Platonculuk'un kurucusu Yunan bilgesi Platon'un grlerini yeniden yorumlayarak gelitiren, skenderiyeli Plotinos'tur, S. nc yzylda yaamtr. Plotinos'a gre " y a r a t " olay yoktan var etme deildir, grnmezken grnr du ruma gelmektir. Tanr sonsuz, engin, grnmeyen bir k (nur) niteliindedir. Onun grnr duruma gelmesi, ken13

dini aa vurmas bir fkrmadr (drm)- buna "emanatio" denir, islamclar arasnda, Arapa karl "su dundur. Bu gr "yoktan var edi" kuramn geersiz klyor. Tanr'nn grnmezken grnr duruma gelme si (emanatio/sudur) aamaldr. Bu grn en yksekten en aa doru basamak basamak gerekleir, basamak katlar da varlk katlarn oluturur. En st basamakta en yce varlk, en alt basamakta en dk varlk (bir yoru ma gre zdek/madde) vardr, insan ilk basamakta oldu undan Tanrsal varla en yakn durumdadr. insan, tm Tanrsal nitelikleri tar, dolaysyla Tanr yetkin insanda grnr duruma gelir. Tanrda bulunan tm dnsel, tinsel, yce yeteneklerle donatlmtr, dolaysy la insan Tanrsaldr. Tasavvufun Platoncu felsefeye daya nan varlk anlay, insan-Tanr kuram Ortaa boyunca is lam lkelerinde etkinliini srdrm, islam inanlarnn dolduramad dnsel alanlar egemenlii altna alm tr. Ancak iran'da hzl bir gelime olana bulan, oradan baka lkelere yaylan tasavvufun znde duyulardan, al glardan arlnma, Tanrsal varlkla btnleme grnn kaynanda Buddhaclkn izlerini bulmak, bu retinin "arnma kuram"n unutmamak gerekir. Arnma, tasavvuf ta lml varlklardan syrlma, geici evrenden (iinde ya anan dnyadan) gerek, kalc evrene ykselmek iin bir olgunluk (kemal) aamasdr. Bu gre gre, insann ol gunlamas Tann'ya yaklamas, onunla birlik-btnlk iinde bulunma olana salamasdr. Btn geici, duyu sal, duygusal eilimlerden syrlmaya, lml yaamdan lmsz yaama ykselmeye tasavvufta "lmden nce lmek" denir. Ozann biri yle syler: 14

Hayat-i cvidan eyh-kmilden sual etdim lmden evvel lmektir deyince intikal ettim Bu dizelerin gnmz diliyle sylenii "lmsz ya am olgun eyhden sordum, lmden nce lmektir deyin ce anladm"dr bu da btn geici nesnelerden, duyusalduygusal olanlardan uzaklamak anlamnda yorumlanr. Nakibendilik, bu retiyi btnyle kavrayabilecek, uy gulayabilecek durumda deildir, burada "slam felsefe s i n i ayrntlaryla bilme gerei vardr. Byle bir felsefe "salt felsefe" deildir, bir yaktrmadr, ancak gelenek bu yaktrmay felsefe saydndan burada eletiriye kayma nn gerei yoktur. Dnen Us-Dnmeyen man Nakibendilik'te, ileri gitmi, tasavvufun btn zel liklerini kavram bir kimseye gre "dnmeyen iman", olgunlamann, znden Tanr'ya balanmann gerekesi olduundan "dnen us"tan yedir, us imann buyruun da olmaldr. Bu dncenin kayna slam dncesinde usu stn sayan, geree ancak ilkelerinin aydnlnda va rlabileceini nemseyen "Mutezile mezhebi "dir. Bu kuru lua gre usa, us ilkelerine aykr den bir inan yanltc dr, saptrcdr, gerekten uzaklatrr; usun nda bilin meyen Tanr bir kuruntudur. Bu us-iman ekimesi tasavvufun ar ularn etkile mi, olgun kii (insan- kamil) kavram ancak us bakmndan onaylanabilir, kuru imanla insan olgunlua ulamaz, dolay syla Tannsal varl kavrayamaz. Tanrsal varl kavrama15

nm olanaklarndan biri de sezitir, sezi gnlde gerekleir, te yandan Tann'nn evi de gnldr, us gnle giremez, y leyse Tanr gnlde uyanan sezi gcyle anlalabilir. Bu ko nu byle srer gider, geri dndrlrken sezi gcnn ola naklar gndeme getirilir. te tasavvuf-din arasnda bitme yen tartma byle kavramsal ierikli savlarla srdrlr. te yandan Mutezile, yalnzca us ilkelerine dayandndan, bu tar tmay balangta, dlar, geersiz sayar. Bu nedenle Nakibendilik'te tartma, eyhe saygszlk saylr. Nakibendi yanda, us-iman sorunu karsnda, ok kolayca tutum de itirir, bilimsel odaklardan uzak kald iin Kuran ilkeleri ne uymaya, onlara gre davranmaya gtrr, arkasndan da yadsd olanaklardan yararlanma yoluna girmekte saknca grmez. Ona gre, nem tayan tslam savunmak deil, slam savunur grnerek bir "yeni slam" yaratmaktr. Bu alanda da en verimli, gl dayanak tasavvuftur. Tasavvufun Etkinlii Nakibendilik'ten nce, Anadolu'da, slam ncesi geleneklerden de yararlanarak byk bir hzla gelien ta savvuf akm bir yandan Mevlana Celaleddin'in, bir yan dan da Hac Bekta Veli'nin, Baba ilyas-Baba shak iki lisinin etkileriyle salam bir temel buldu. Bu iki akm, ayr grler iermesine karn varlk, yaratl konular n slam'la badamayan bir anlayla yorumluyorlard. Mevlevilik, inan, uygulama bakmndan slam'la bada amazd. Onun algs, " s e m a " denen oyunu (dnmesi), hepsine " m z i k " diyebiliriz, resmi, ikisi vard. zellik le ney-mey-dnme lsnn slam'la badama olana16

yoktu. Yeni gelimeye balayan Bektailik'in ise, Ana dolu uygarlnn kklerine dein eskiye giden, ilkan Dionysos trenlerine dayanan uzun bir geliim izgisi vard. te yandan, yine Iran kkenli iilik'le birleen baka bir zellik de tayordu. Bektailik'te alg-ezgioyun-iki drtls, bir kuruluun drt direi durumun dayd. stelik bu iki byk kurulu, dnya gr bak mndan insan-Tanr zdeliini de dlamyordu, dahas Tann'yla insann, insanla Tanr'nn " b i r " olduunu sa vunan bir eilim de tayordu. Mevleviliin "Alevi kol u " n u slam inanlaryla uzlatrma olana yoktu, "snni kolu" da alg-sema ikilisi nedeniyle slama aykr d yordu. Bu iki kuruluu Snni gelecein iinde eritme de olanakszd, ancak, tasavvufun "varlk birlii" denen, daha ok "vahdet-i vcud" adyla anlan retisi, te yandan Yunus Emre'nin etkisi "Snni gelenei iyice sar syordu. Bu nedenle z bakmndan slam inanlarnn dlad "varlk birlii" grn savunan tasavvuf iin gerekli taban yaratlmt denebilir. te bu eriat-tasavvuf elikisi ortamnda iki yan da, iten benimser grnen, dtan aykr sayan Nakibendilik iin verimli, uygun taban olumutu. zellikle Osmanl Devleti'nin, Yavuz Sultan Selim'le gelen koyu Snni tutu mu, eriata bal grnen Nakibendilik iin uygun bir aland. Bu alan korundu, zellikle onaltnc yzyldan ba layarak, ran kkenli Nakibendilik kendine bir yer buldu. nce, salt slam rtsne brnerek Dou Anadolu illerin de, ilka inanlaryla yzeysel olarak karm az olan y relerde tutundu.

17

Osmanl Devleti'nde Yerleme Nakibendilik'in, bir kurum olarak, Osmanl dne minde ortaya k onbeinci yzyl ortalarna dorudur. Kaynaklara gre, lkemizde ilk kurucusu Simav'da do duu, 1490'da Vardar Yenicesi'nde ld sylenen eyh lahi Nakibend'dir. Bu kii, sonradan Mslman olmu tur, baka bir ad da Ayetullah lahi-i Simavi'dir. "Ayetullah" szc, ran kkenlidir, Tann'nn slam inan larn yaymak, dzenlemek iin, zel olarak grevlendir dii kimse anlamndadr, nitekim gnmzde ran'da da "ayetullah" szc anda en yksek aamaya varan, Tanrsal bir gizem tayan kimse demektir, dine yeni bir yorum getirme yetkisini Tanrsal sezile kazanm say lr. Bunun ak rnei "Ayetullah Humeyni"dir. lahi Nakibendi stanbul'da renim grm, zellikle tasav vuf alannda etkinlik gstermi, bir sre Zeyrek Medrese'sinde retici olarak grevlendirilmitir. Tasavvuf bil gilerini de bir ranl olan, Semerkand'da yaayan Hace Ubeydullah Attar'dan-edinmitir. lahi Nakibendi sk sk ran'a gider, stanbul'a dner, Rumeli'ye geer, evresi ni geniletmeye alrd. Simav'da tekkesini kurduktan sonra, yakn adamlarndan Ah.med Buhari adl birisini, Nakibendilik'i yaymak, tekke kurmak iin stanbul'a gnderdi, grevlendirdi. te Osmanl Devletin de, Nak ibendilik'in ilk kurumlama giriimi byle balamtr. Simav tekkesi nc durumdayd. lahi Nakibendi Rumeli-stanbul arasnda sk sk gidi gelilerini srdrd. Bu ilk kurumlamadan sonra, Nakibendilik, daha et kili olmaya balad, an birtakm nde gelen (yle say18

lan) aydnlar tekkenin evresinde toplanmay srdrdler. Bunlar arasnda Muslihiddin Tavil, Lutfullah skbi, Abid elebi iie kimi yksek grevliler vard. Balangta, Dou Anadolu yrelerinde, zellikle ran'la balantl toplumlar arasnda ilgi eken Nakibendilik en byk etkisini stan bul'da gstermeye balad. stanbul Osmanl Devleti'nin bakentiydi, Rumeli'de Edirne Saray nlyd. Burada, il gin olan yan, bu tarikatn sonradan Mslman olanlarca ok tutulmasdr. Bunun nedeni udur: Kabuu islam'a, z slam'la badamayan inanlara dayanan bu kurulu, yabanclar iin ilginti. stelik tarma, ok kazanmaya nem verirdi. Durum gnmzde de pek deimemitir. Nakibendilik'in Orta Anadolu'da, zellikle Ankara yrelerinde tutunmamasnm nedeni, oralarda Bayramilik'in etkin durumda olmasyd. Bu kurulu, iyaps bakmndan, biraz Alevi-Ahi eilimliydi, krsal kesimde yaamaya elve riliydi. Hac Bayram Veli'nin etkisini krmak ok gt. Onaltnc yzyln ilk eyreinden sonra, ran'dan ge len iiliin sakncal grlmesi zerine, doan gerginlik ne deniyle, Snni gelenein glendii, egemen kurum duru muna geldii grlr. Bu durum koyu Snni grntl Nak ibendilik iin olduka uygun, elverili bir evreydi, bunun se zilmesinde ge kalnmad. stanbul'da, zellikle 1453'ten sonra glenme olasl gsteren Bayramilik, Fatih Mehmed'le yaknl bilinen Akemseddin'in Saraya, Bayrami lik etkisini sokmaya almas, bunun zerine padiahn buy ruuyla Gnk'e srlmesi, orada lmesi Nakibendilik iin nemlibir giriimin evresiydi. Nitekim, 1490'da Vardar Yenicesi'nde len lahi Nakibendi'nin de, o evrelerde, da ha ok Fatih'in lmnden sonra glendii, sk sk stan19

bul'a geldii biliniyor. Bu nemli bir durumdu, osmanl y netimi Snnilik'in nndeki tm engelleri kaldrmt. Ar tk Yavuz Sultan Selim'den sonra tm etkinliini srdren Snnilik'in, nerdeyse kutsal saylan ncs "eyhlislamlk"n bir devlet kurumu olarak etkinlik gstermesi nemli bir olayd. Bu evrelerde, Osmanl toplumunda Snni eilim li grnen Nakibendilik'in hzla yaylma, gelime olana bulduu Osmanl tarihilerinin, yazarlarnn brakt belge lerden anlalmaktadr. Osmanl ynetimi Alevi eilimlilere uygulad ldrc yntemi Nakibendilik'ten uzak tutma ya zen gstermitir. Bu alanda bir yaam srme olana bu lan iki byk kurulu vardr: Mevlevilik-Nakibendilik. Mevlevilik, daha ok, Bat illerinde, Yugoslavya ier lerine varabilen bir geni bir alanda, ancak varlkl evreler de tutundu. Bunun nedeni de yapsndaki ak yreklilik, sa nata verdii nem, alg-ezgi gelenei olabilir. Nakibendi lik ise katyd, daha ok okumam yrelerde yaylma ola na buluyordu. Nitekim Osmanl saraylarnda, varlkl yer lerde pek tutunamad. Daha sonra grlecei zere stan bul'un yoksul yrelerinde yayld. te yandan, Nakiben dilik yazn alannda, sanat yrelerinde de pek verimli ola mad; bunun uygulamalarndaki katlk, esneklikten yok sunluk .nemli bir engeldi. Nitekim yazn oylumunda Mevlevilik-Bektailik gibi iki Alevi eilimli kurulu Osmanl d ncesine damgasn vuracak nitelikte geliti, yayld, zel likle iir trnde en stn rneklerini verdi. Bu arada bir ka Nakibendi ozann bulunmas byk bir baar deildir, altyz yllk bir Osmanl dncesi, sanat iinde. Burada, zerinde durulmas gereken baka bir konu da Nakibendi lik'in yeni ele geirilen, egemenlik altna alnan lkelere, Ba20

t'ya sokulmasdr. Bunlarn ou deiik nedenlerle din de itirip Mslman olan yre insanlardr. Nakibendilik'in yaps Nakibendilik'in zelliklerini, uygulamalarn, dn sel yapsn aklayan kaynaklar arasnda, en nemli say lanlar, eyh lahi Nakibendi'nin yazd yaptlardr. BunlarNakibendilik'inel kitab (ilmihali) niteliindedir. Meslek'l-Talibin, bu yapt tarikata girenlerin tutacaklar yolu, ilemlerini, eylemlerini, davranlarn anlatan bir klavuz niteliindedir. kinci retici nitelikteki yapt Zadl'l-Mstakn (Doru Yola Girenlerin Besini) adn tar. Bu da Nakibendilik'te yaplmas gerekenleri, tutulacak yollan gs terir nitelikte klavuz yapttr. Fusul'l-Vusul (Kavumala rn Blmleri) adl yapt da Tanrsal gereklere ulamann zelliklerini, niteliklerini konu edinen dsel durumlar an latan bir yapttr. Esrarnme ise gizlilikleri, ie doular anlatr, onda da gizemsel bir ierik vardr. Bu yaptlar rnek alarak yazlm baka rnler de var dr, ancak Nakibendilik'in iyapsn gsteren, bir Naki'nin hangi ller iinde davranmas gerektiini vurgu layan, biimlendiren bunlardr. Bu nedenle eyh lahi Nak ibendi, bu tarikatn Osmanl lkesi'nde kurucusu, yery znde ise ikinci kurucusu saylr (Muhammed Bahaeddin Nakibendi'den sonra), bu yaptlardan esinlenerek Naki bendilik'in zelliklerini vurgulayalm. 1- Tanr. Nakibendilik'te Tanr kavram evrenin yara tcs, stnlk, olgunluk bakmndan eriilmez, dnme yetisinin snrlarn aan, nsz-sonsuz bir varlktr, yara21

tlmarh, domamtr, yaratmtr, yaratmaktadr. Tanr salt istentir, yargtr, bilgindir, klavuzdur, zamanla, me knla snrl deildir. nsann tm eylemleri, davranlar Tanr'dan gelir, Tanr insann btn eylemlerini denetler, ynlendirir. nsan Tanr'nn varln dnebilir ancak b tnlk iinde kavrayamaz Bir Nakibendi'nin yapaca, yapmas gereken balca i Tanr'y anmak, onun adn, ni teliklerini dilinden drmemektir, gerek bir naki hep "ibadet iinde"dir, onun yirmi drt saati bir "ibadet" ala ndr. Bu nedenle kii "saim-i daim"dir, Tanr'y dilinden drmeyendir, bunun dnda etkin bir uygulama yoktur. 2- eyh. Kulla Tanr arasnda grevli, olgun, etkin, Tanrsal gizemlerle donatlm, btn yaam boyunca Tanr'yla dsel birlik iinde bulunan, szleri-buyruklar tar tlmayan, dedii dedik, buyurduu gerek, yalnzca Tanr'ya kar sorumlu kimsedir. Tanr'dan sonra tek gerek, tek klavuz, tek kutsal varlk eyhtir. Hangi koullar altn da olursa olsun eyhin buyruu kesinlikle yerine getirilme lidir. Burada biraz durarak eyh Said ayaklanmasnda g zn budaktan, cann baktan saknmayan bakaldranlar dnelim. Anadolu'da, bilinen ayaklanmalarn nerdeyse hepsinde Nakibendi parma vardr, hepsi de bir eyhin kkrtmalaryla balamtr. 3- badet. Bir Nakibendi iin tapmn (ibadetin) bel li, belirli evresiyoktur, tm Nakiler srekli, kesintisiz, s reye bal olmayan bir "ibadet iinde"dirler. Uyurken bile, soluk al-verilerde "Allah" demek gereklidir, bu neden le "Allah-Allah" denmelidir, soluu alrken verirkende. Bu eyleme nceleri "Al-lah" diye balanr, allr, bu alkan lk insanda srekli bir gvde eitirin olur, bylece uyuyan
22

bir kimsenin soluk allarndan bir Naki olduu anlalr (yle inanrlar). 4- Zikr. Nakibendilik'in temel kurallarndan biri de zikr denen Tanr adlarn anmaktr. Bu sesli, sessiz olmak zere iki trldr. Seslisi toplu, ya da bireysel olarak Tanr adlarn yksek sesle okumay, sylemeyi gerektirir. Sessiz olan ise gnlden geirme (ie kapan) yoluyladr. slam dinine gre Tanr'nn doksan dokuz ad vardr, bunlara "esma-i hsna" (gzel adlar) denir. Sesli zikr (an) bu adlar dan birini toplu olarak, birlikte sylemek, saa sola saln maktr. Nakibendilik'e gre bu adlan anmakla insann gn l arnr, btn gelip geici dnya isteklerinden, duygusal eilimlerden arnr. Olgunlamann balca yntemi budur. 5- Oru. Nak'ibendilik'te oru, yalnz ramazan aynn otuz gn ile saptanm, belirlenmi deildir. Oru kiinin benliine, birtakm geici isteklerine engel koymadr. Ba ka bir anlamda oru kendi benliini (nefsini) denetim alt na almadr. Bu nedenle Nakiler yln, kendilerince, uygun grdkleri gnlerinde oruca girerler. ftarn zeytinle ya plmas iyi gelir, sonra namaz klnr, karn doyurulur. Ra mazan gnleri evden abdestsiz kmak "gnah" saylr. 6- Kadn. Nakibendilik'te, Zerdt inanlarnn etkisin den gelen bir kadn aalama eilimi vardr. Kadn saptr cdr, erkee gre eksiktir, duygulannn, geici isteklerinin tutsadr. Kadn eli sklmaz, kadnla konumak, kanl maz bir durumdan kaynaklanyorsa, konuurken onun yz ne bakmak doru deildir, kt eilimlere yol aar. Kadn la karlanca ne, yere bakmak gerekir. Yolda kadnn n de, erkein, arkada yrmesi eytana uymaktr. Kadn kesin likle rtnmelidir, gerekmedike evinden dar kmamal23

dr. BirNaki erkei istedii sayda kadn alabilir. Kadn ko cas dvebilir, ona ceza verebilir, namaz klmayan kadnla yaamak doru deildir. Kadn yalnzca Kuran dinlemeyi, okumay renmelidir, yorum,, anlam verme gibi yetkileri yoktur. Kadnn, evinin dnda bir grevi, ii olamaz. Bir kz da, kadnlk belirtileri grlmeye balaynca, evlendirilmeli, evde saklanmas birtakm sapmalara, anaya-babaya kar elinde olmadan, istemeden dikbalk etmeye yol aar. Naki olmayan erkee kz verilmez, Naki olmayan bir ailenin kz alnmaz, alnrsa gn geirmeden onu tarikat ilkelerine gre eitmek, arndrmak, "slam'a sokmak" gerekir. 7- Zekt: Bir Nakibendi iin zekt eriatn gerekimlerinden biridir, ancak kime verilecei konusunda seme yetkisi var dr. Nakilere gre eriatla ynetilmeyen bir toplumda yalnzca kendinden olana, Nakibendilik'le balants bulunana verilir, bu kurulutan olmayana, ne denli yoksul, dkn olsa da zekt, sadaka verilmez. Zekt, sadaka gibi yardm ierikli ilemler, Naki topluluunun benimsedii inanlar dorultusunda al acak kurumlara verilir. Sz gelii yoksullara yurt yaplacak, renci okutulacak, kurban kesilip datlacak trnden yardm lar Nakibendi anlayn benimsetmek, yaymak iin oluturul mu derneklere, kurumlara verilir. Bugn, lkemizde Nakiben dilik'le iten balants olduu aka bilinen, belgelerle ortaya konan kurulular vardr. Bunlar arasnda yurt, okul, hastane, do umevi yaptranlar, vakf kuranlar oktur. Bunlarn hepsinin tek amac Nakibendilik iin gereken ne varsa yapmaktr. Naki bendilik'te, bu kuruluun dnda kalan ne varsa sapkndr (ba tldr) geersizdir. Nakibendilik lksnn benimsenmedii, yaylmad bir lkede zekt-sadaka gibi devler yerine getiri lirken ok ayrntl inceleme, izleme yapmak kanlmazdr. 24

8- Kurban: Btn Nakibendilerin kurban kesmeleri gereklidir, ancak etlerin, derilerin baka kurululardan olan lara, zellikle dinle ilgisiz kurumlara verilmesi "haram" sa ylr. BirNakinin kestii kurbann derisini, etini datrken yine kendi tarikatndan olanlar semesi kanlmazdr, bu nun tersi ocaa kar su ilemektir. Nakibendilik'te resim, yontu, alg, iki, oyun sutur, "haram" kapsamndadr. 9- Su: Nakibendilik'te en ar grevlerden, en saknca l ilemlerden biri su ile verilecek ceza konusundadr. eriatn (Naki eriatnn) dediini yapmayan kim olursa olsun, sulu dur, bu su ilemede Nakibendilik'in yaylmasn, gelimesi ni nlemek amac saklysa sulu, eyhin buyruuyla ba kesi lerek ldrlr. Asmak, yakmak, denize atmak, iple boazn skarak ldrmek Naki geleneine aykrdr, sulunun kan akmal, yaratld toprak bu kann aktna tank olmaldr. 10- Eitim: Nakibendilik'te biricik, en geerli eitim tarikatn ilkelerini renmek, eyhin gsterdii yolda git mek, slam'n koullarn, eriatn uygulamalarn yerine ge tirmek, ibadet saylan, ona balanan btn eylemleri sr drmektir. Bunun dnda bir eitim yoktur, sapklktr. Ki mi Nakibendi eyhlerine gre radyo, telefon, televizyon, sinema gibi kurululardan uzak kalmak, onlar eve sokma mak inancn koullar arasndadr. Eitimin amac, kiiyi Tanr'ya balamak, eyhle Tanr arasnda srdrlen gizli balanty dnmeden, eksiksiz bir ballk iinde kal maktr. Bo gnlerde Kuran okumak, ya da Kuran okuyan kimseyi diz kp dinlemek, ban ne emek saygnn be lirtisidir. Hangi yata olursa olsun byklerin szlerine uy mak, onlar dinlemek gerekir. Yolda giderken hep ne bak mal, gizlice Tanr'nn adlarn anmah, Tanr adn anma25

dan bir nesneye dokunmamak, yolda bir tandkla karla nca iki eli gsn stne koyarak, biraz ne eyilerek "esselamualeykum" demeli, baka trl selamdan kanmal. Selamlarken, konuurken sa elin baparman kalkk, dik tutmal. Bu belirti tm konumalarda, davranlarda Tanr'y tank gstermek, "Allah ahidimdir" demek anla mndadr. Hangi koullar altnda olursa olsun, Nakilerin birbirine kar yalan sylemeleri, tanklk etmeleri (iyilik iin deil, sulamak iin) yasaktr, ktlk sz konusu olur sa bir Naki baka bir Nakiye tanklk edemez, olay ya kndan grse, bilse, yaasa bile. 11- Naki and: Nakiler arasnda gizli tutulan', en s kk, g durumlarda bile bakalarna bildirilmeyen, sy lenmeyen bir and vardr, bu and eyhin avucunun iini p trerek dervie iletilir. Dervi gerekli eitimi grp yetki alaca srada, eyhin nne karlr, diz ker, nce iki eli ni gsnn stne getirir, kez Tann'nn adn anar, son ra eilir, eyh sa elini dervie uzatr, dervi eyhin avucu nun iini per. Dervi, eyhin szlerini yineler, bu szler aa yukar u anlamdadr: "Yaadm srece eyhe (Pir de denir) bal kalaca ma, Nakibendilik dnda bir toplulua girmeyeceime, Nakiliin gerekli grmedii, beenmedii, nermedii i lerle, konularla ilgilenmeyeceime, her trl yenilik, din sizlik, Nakibendilik'ten gelmeyen davranlara, uygula malara, cuma namaz klmayan, kldrmayan, devlet adam larna, ynetimlere kar kacama, Kurandan baka ki tap, eyhimden baka mrid Allah'tan baka yaratan, s lam'dan ayr iman tanmayacama, Nakibendilik urun da hangi koullar altnda olursa olsun canm vermekten ka26

nmayacama, Allah' ahid gstererek and ierim (ka sem ederim), ahid ol yarabbi, ahid ol yarabbi, ahid ol yarabbi, amin, sadakallahinazim." Bu and daha da uzar, iine istenmeyen, dinsiz, din d man saylan kimselerin adlan da katlr. Burada, bizim iin nemli olan, andn, iinde yaanan zamanla, zamann olay laryla iten bir balant tamasdr. Tarikat, ats altnda bu lunanlar bu andla kendisine balyor, ondan ayrlmann, iler de sakncal bir durum yaratabileceini gndemde tutuyor. Bu and eskiden yoktu, yakn srelerde, zellikle Cumhuriyet y netimi uygulama alanna konduktan sonra yaygnlatrld. 12- Hac: Her Nakibendi'nin yaamnda en azndan bir kez hacca gitmesi gerekir, gitmeye gc yetmezse eli nin emeiyle bunu salayacak olanak bulunur, emei kar l salayaca kazanla bu grevini yerine getirir. un dan bundan dn para alarak, geim kaynaklarndan bir blmn satarak hacca gidilmez, gidilse de geerli sayl maz. Oysa son yllarda Nakiler bu gelenei ykmtr. 13- Giyim: Nakibendilik'te giyim-kuam biimini belirleyen, genellikle eyhtir, btn derviler giyim-kuam bakmndan eyhe uyma gereindedir. Kadn, evinden d ar kma gereinde kalrsa, kimsenin tanyamayaca bir kla girmesi gerekir. ada giyim sutur, dinden ayrl madr. Bu nedenle erkeklerin alttan alvar, stten cbbe, ba a sark giymeleri gerekir, kadnlarn araf, pee, batan omuzlan kaplayacak nitelikte rt rtnmeleri gereklidir. Ancak, amzda olduu gibi yzn gsterecek biimde bir barts kullanmak da doru deildir. 14- Zina: Btn uygar uluslarda, tek Tanrc dinlerde "zi na" ar, yakksz bir su saylr, belli bir tanm vardr. Bu
27

yasal tanm, Nakibendi tarikatnda geerli deildir. Zina dav ranlara, durumlara, ilemlere gre deiik adlar alr: A- El zinas: Kendisiyle evlenmesi yasak olmayan bir kimseyle (kadn erkekle, erkek kadnla) el skrsa, abdest bozulur, el skma uzun srerse ykanmak gusul abdesti, almak gerekir. Bu nedenle evlilik getirebilecek kimseler arasnda el skmak sutur. Byle yapan bir kadnn, evli ise dvlmesi, yola gelmezse boanmas gerekir. B- Gz zinas: Yolda, baka bir alanda bulunurken, baka bir er kekle gz gze gelmek, birbirine ekici, yaklatrc bir z lemle, duyguyla bakmak gzle zina etmek demektir. Bu er kek iin olduu gibi kadn iin de geerlidir. C- Dil zina s: Bir erkek, yabanc bir kadnla tatl tatl konuur, syle irse, ona okayc, gnl ekici szler sylerse, bu al-veri amacyla olsa bile szcklerle srdrlen bir zina bii midir. Gerek bir Nakibendi erkeinin bundan uzak kal mas, kadnlara kar gler yzl, okayc davranmas su tur (gnah), bundan kanmayan kimsenin yarg gn dili tutulur. -Giysi'yle gelen zina. Erkek elinin dedii i a marlarn giyen bir kadn gizli zina yapm demektir, bu nedenle giysilerin kadn elinden kmas gerekir. Nakibendilikle Ev Yaam Hangi koullar altnda olursa olsun, aralarnda kan ya knl bulunan kimseler bile erkekli-kadnl oturup, syleemezler, erkeklerin yeri ayr, kadnlarn yeri ayr olmaldr. Kadnn sesini, gln duymak bile erkekte baka bir ei lim uyandrr. Evde yemei, kesinlikle, kadnn piirmesi, kadnn yiyecei yemee erkek elinin dememesi gerekir. 28

Bir kadnn, evinde Kuran okurken bile, sesini erkeklerin duymamas gerekir, zellikle gzel bir kadn sesi, erkei duygulandrdndan zinaya olanak salam saylr. Evinin dnda arkadalaryla (kadnlarla) konuan bir kadnn se sini yanndan geen erkein duymas bile gnlde kukuya yol aar. Evlere ayak karlmadan girilmez, hangi koullar altnda olursa olsun erkek amarlaryla kadn amarlar birbirine kartrlarak ykanamaz. Ekmek elle krlmal, b akla kesilmemeli (cinayettir), sofrada kaktan baka ara kullanlmamal, kat yiyecekler elle yenmeli, tabaklarda ye mek kalnts braklmamal. Gen evliler arasnda cuma ge celeri seilmeli, peygamber cuma gecesi domutur. Cuma namazlarna gidemeyen kadnlar, kendi aralarnda toplana rak (Nakibendiler) eyhin uygun grd biimde (bun lar nceden renmeyen Naki olamaz) Kuran okumal, ya da ilerinden okumay bilen birinin okuyuunu dinlemeli. Btn ev halknn cuma gn sabahtan ykanmalar ya rarldr. ocuklarla bykler ayr ykanmal. Evlerde, kadn lar arasnda bile, ark (tagani), sylei (sohbet, dinle ilgisi olmayan konularda), sigara, kahve (bu yasak eyhlislam Ebussuud Efendi'den geliyor) iilmemeli. Oyuncak, elen dirici nesneler kullanlmamal. Emzikli ocuklar mziksel ninnilerle uyutulmamal (onlar eytan kandrr, ya bir daha uyanamazlar, ya da byynce arkc olurlar). Bu tr uya rlar, dnce alamalar, biraz da eyhin yetitii (ilk bilgi edinme dnemlerinde) evrenin yaygn geleneklerine daya nr. Nakibendilik'te, etkinin yaylmas, yresel geleneklerin klna girme baarsna baldr. Bu konuda, bir Nakiben di'nin en kolay yararlanma arac yardm, "yoksullara", "d knlere" yaplr, byle bir giriim yaygnlatnlrsa geim
29

darl eken evrelerde yanda toplamann n alr, ola naklar hzla oalr. lkemizde 1950'den bu yana uygulanan yntem budur. Bu uygulama biimi, oy toplama kaygsyla btn lke dzeyine devlet eliyle yaylm deil, yaydnlmtr. Bunun en kolay, en yumuak uygulama biimi de "ucuz buday", "ucuz msr" datm (ya da sat) olmutur. Nakibendilikle rtl Giriimler Gerekte Nakibendilik gncel politikann dnda kalma y, toplumsal olaylara, din gzlyle, dtan bakmay kendi karlarna ok uygun bulur. Bu konuda "uygun zaman" ok nemlidir. lkemizde, geimsel bunalmn balad, "devlet ekonomisi"nin bozulduu yrelerde bu tarikatn birden bire etkin duruma gelmesi, gelii gzel, beklenmeyen bir olay de ildir. Nakibendilik'in alt yz yllk yaps, uygulama biim leri, gelime kolaylklar toplumsal sarsntlarn hzland, ya salarn uygulama etkinliinin ykld dnemlerde grlm tr. Bu sarsntnn izlerinin, belirtilerinin sezildii yerde Nak ibendilik ok kolay boya deitirerek etkinliini gsterir. Bu etkinlik, bugn lkemizde, gizli deildir. Devlet eli sk, ayak ta durmadan baka bir kaygs olmayan duruma gelmi, yok sullar oalmtr, yaam olanaklar azalmtr. retilen tke tilene yetmemektir. Yurttalar devletten umudunu kesmi, Tan r 'ya snma gereinde kalmlardr. Bu durum, yalnzca Nak ibendilik iin deil, btn ynetime kart dnce besleyen kurulular iin karlmaz bir frsat, beklenmedik bir kolaylk tr. Btn inanlarda olduu gibi, devletten umudunu kesenin biricik sna, koruyucusu, umut kayna Tanr 'dr. te, Nak ibendilik'in gkte ararken yerde bulduu da budur. 30

Nakibendilik'in nde gelenleri bu sarsntd durumlar dan byk bir kolaylkla yararlandlar, nce devlet kurum larnn etkili, saygn kiilerini, ada uygarl benimse me, uygulama, devrimci, ileri bir atlm yapma kandrmacasyla ele geirdiler. Bunu devrimcilik, slam yayma kan drmas klnda, dman uaklarnn saldrlarndan kur tulmak iin "sis bombas" atan sava gemileri gibi uygu ladlar. Ne yaptlar, devrimci, Atatrk grndler, Hris tiyan dnyasyla yaknlklar kurdular. Peki cumhuriyet y netiminin daha ilk yllarnda, lkemizde kan ayaklanma larn arkasnda ngiltere'den, Avrupa devletlerinden yar dm gren, koruyuculuk salayan Nakibendi ncleri (eyhleri) yok muydu? Bugn, adaln karsna kan, yeniliklerin hzn kesmek isteyen, devlet kurumlarnda yal nzca yanda deil, koruyucu, yardmc, besleyici odaklar bulan kimseler Avrupa'dan, Amerika'dan g almyor mu? Bunlarn hepsi deiik klklar iinde, birer Nakibendi de il mi? Hristiyan Avrupa, kendini bildi bileli, Trk'n, slamn karsndadr. Birinci Byk Sava'n nedenleri ara snda Trkleri Avrupa'dan srme, douya itme dncesi vard. Bu dnce uygulama alanna konunca baarya ulatrld. Bugn Trkiye Cumhuriyeti Devleti'nin elinde yalnzca buuk (stanbul'un yarsyla) ilimiz kalmtr. Nakibendilik'in Din rts Osmanl tarihi boyunca, lkeyi sarsan, devlet dzenini bo zan ayaklanmalarn ou Nakibendilik kkrtmalaryla olmu tur. Bunun nedeni de, bu kuruluun, dolayl olarak, "medrese" denen eitim kurumlarna giriidir. Osmanl eyhlislamlar
31

arasnda, Nakibendilik giriimleriyle ilgili bir "fetva" veren kimse grlmemitir, oysa ayaklanmalarn ounun arkasnda bu tarikat vardr. Osmanl dneminde, balayan ayaklanmala rn "Celli" ad altnda serginlendii biliniyor (balangta). Bu sarsc olaylarn arkasnda medreselilerin olduunu da bilme yen yoktur. Bu olaylarn ounun getii yrelerde dinci bir an layn etkinlii de besbellidir. Olaylann balangc 1500 ylla r iindedir (Bk. Prof. Mustafa Akda, Trk Halknn Dirlik ve Dzenlik Kavgas, 1975). Bu geliigzel bir olay saylamaz. Bu nun ucu Kubilay olayna dein uzanyor. Burada, Nakibendilikin din rts altnda neler yaptn, yapmak istediini anlat mak uzun srer, ancak Avrupa ile ilikilerin nem kazand bir dnemde Nakibendilerin olumsuz giriimlerini de gzden uzak tutmamak gerekir. (Bk. Bernard Lewis, Modern Trkiye'nin Douu, 1984, s. 265,402-405,416. Bu kaynakta geen ak lamalar, birer konuya deinme niteliindedir, ancak bu tarika tn kuruluundan beri birtakm olumsuz giriimlerden geri kal madn gsterme bakmndan nemlidir). slam lkelerinde, ama eriat egemen klmaksa, Nak ibendilik iin uygun ortam bulununcaya dein bir suskun luk, yeraltnda i grme dnemi balar, eyh kendi dnyasina ekilmitir, evresinde toplananlar eyleme gemenin en uygun belirtilerini beklerler. Hangi koullar altnda olur sa olsun, yumuak yz gren Nakibendilik dncelerini eyleme dntrmekten kanmaz, klk deitirmek bir Nakibendi iin nemli deildir. Nitekim cumhuriyetten birka yl nce Seyyid Abdlkadir Belhi (l. 1923). bir yandan Eyp yresindeki tekkesinde Mevlevilerle birlikte algl, ilahili trenler dzenler, dcelerini yaymaya a lrd. Oysa Nakibendilik'le Mevlevilik'i inan bakmn32

dan yanyana getirme olana yoktur. Nakibendilik, gr nte, koyu eriat yanlsdr, Mevlevilik'in algs, ezgisi, oyunu, ikisi vardr. Bu yaknlamada gizli, karc bir d ncenin etkisini grmemek elde deildir, yerine gre Nak ibendilik bir kar kurumu olmada gecikmez. "Nakibendilik tamamyla Snni inanca sahip ve bilhas sa Mceddidi Elf-i-Sni denen mam Rabbani Ahmed Frukyy- Serhendi'den (l. 1624) sonra bsbtn softalaanbir yol ve rind koluyla Kalenderdik, Bektailik ve Hamzavilik gibi ii-Batin tarikatlarla badam, kaynam ve Alevi te maylde onlara yarm olan Mevlevilik ve nihayet bu iki tarikat arasnda bir mnasebet. Hayli garip olan bu telakki de silsileden doan uydurma bir telakkidir (Abdlbaki Glpnarl, Mevlna'dan Sonra Mevlevilik, 1953, sayfa 319)". Bu alntnn bulunduu yaptta (sayfa: 319-321) Nakibendilik'in kendi inanlarna ters den kurululardan yararlanma giriiminde, nerde dinle ilgili bir sorun ortaya karsa orada din rtsne brnerek karc giriimlerden geri kalmad anlalmaktadr. Nitekim, yine bu kaynaa gre, Nakibendilik, etkinlik sezdii tm kurulularla sen li benli olma yoluna girmekten kanmaz, oysa "Nakiben di anlayyla Mevlevi ve Melami anlay orasnda o kadar byk bir fark var ki! (A. Glpnarl, say. 320)". Nakibendilik'in din rtsne brnmesinde birtakm si yasal etkinliklerin bulunduu yadsnamaz. Osmanl tarihi bo yunca srp giden, bu Nakibendi kargaas toplumun ba na skntlar, kayglar amaktan geri kalmamtr. Nitekim kinci Mahmud dneminde, Alevi-Bektai topluluuna kar , Yenierilerin yozlamasndan kaynaklanan kym nede niyle, uygulanan zc nlemlerde Nakibendilik yine ka33

zanl kmtr. Padiah'n Yenierilikle birlikte Bektailik'i de ortadan kaldrmasnda ynetimin Mevlevilikyannda Nakibendilik'i kayrmas olanak salamtr. Nitekim: "Hac Bekta', Ahmed Yesevi ile ilgili gsteren Bek tai Vilayetnamesi, Bektailiin ii-Batini tesirlerle sonra dan bozulmu bir Taryk- Hcegn olduu kanaatini umumiletirmi, bu kanaat yznden eski Bektai tekkeleri Nak ibendi eyhlerine verilmi, bu arada birok Bektai baba s, Naki icazetnamesi alm, tekkelere gnderilen Naki eyhlerinin bir ksm da Bektailik'e girmi ve Nakibendicilik'te olduka nemli rint ve Alevi bir kol meydana gel mitir. (A. Glpnarl, s. 321)". Nakibendilik'in, byle inanlarna kkten ters den, ancak kar szkonusu olunca boya deitirmekte, rt ye nilemekte saknca grmeyen tutumu Mevlevi-Naki kayna masna da olanak salam, birtakm ynetim eksikliklerin den doan toplumsal boluklar doldurmada gecikmemitir. Yine yazl kaynaklardan rendiimize gre, Nakibendi lik kan gerei Mevlevilikle kurduu yaknl tarikat de itirme eylemleriyle de srdrmtr, bu nedenle birok Nakibendi Mevlevilik'e ynelmi, Mevlevi olmu, buna karn Nakibendi olan bir Mevlevi eyhi grlmemitir. Bu alntlara dayanan aklamalardan sonra, Nakibendilik'le il gili gncel yaynlar arasnda ortaya kan balanty sergile mek gerekir. Nakibendilik'in, alar boyunca kaynandan uzaklat, gnlk kar olaylarna karmakta kendi kiili ini yitirmekten bile ekinmedii anlalmtr. lkemizde Yenieriliin kaldrlndan sonra toplum kurumlanna szan, renk deitiren, rt yenileyen bu kurulu imdi bambaka bir giysiye brnmtr, onu da grmeye alalm.
34

Gnmzde Nakibendilik'in seimler nedeniyle, ba rsever, yurtsever, dinsever rtlerin altna girip, devlet kurumlarna szd, daha dorusu devleti ele geirme gi riimlerine, en nemli, duyarl toplum kurumlarndan ba lad tartma gtrmez bir gerektir. 1 - Nakibendilik, 1950 ynetimiyle, nerdeyse, yasal bir toplum kurumu niteliine brnm, Adnan Menderes, bir babakan olarak Said-i Nursi'yi yceletirmitir. Oysa bu kiinin yakn tarihteki olumsuz giriimlerini bilmeyen, duy mayan kalmamtr. Bu izgi braklmam, 1960-1980 ara snda, yine oy toplama tutkusuyla lke dzeyinde yaygn latrlmtr. 12 Eyll dnemi ise Nakibendilik'in anka ya Kk'ne dein ykselmesine olanak salamtr, bura da krn grd, sarn duyduu bu olumsuz ykselii nin ayrntlarna girme gerei yoktur, ylesine ak, yle sine seik bir olaydr. 2- Nakibendilik, gler yzl, yurtsever, bilimsever bir tutumla sinsiliin arkasna snarak Ordu kurumlar na, zellikle okullara girmek iin btn olanaklar denemi, kimi devlet byklerinden yardm grm, yasal ilemle re girimi (kimi kurnazlk rtleri altnda) zel okullar a m, zel vakflar kurmu, dahas renci yurdu, hastane, doumevi am, ksa srede lke dnda, zellikle Asya Trk Devletlerinde etkinliini srdrm, bunu da yurtse verlik rts altnda devlet byklerine bile yutturmutur. 3- Nakibendilik, gerekte Snni inanlara bal g rnr, ancak uygulamada, Kur'an'la gelen slam'a aykr bir yol tutmu, ayr bir ierik kazanm, nerdeyse dinsizlii dinseverlik durumuna dntrmtr. Uzmanlarn yorum larna gre, Bektailik slam'la badaan bir kurum deil35

dir, oysa Nakibendilik bu yorumu dlam, Bektailik'i, kendinden daha ileri bir slam kurumu sayarak, onunla bir lemitir. te yandan iilik'in en ar uygulamalarla orta ya kt bir dnemde, ran'la inanlmaz bir balant iine girmitir. zellikle din eitimi konusunda, tm ada yn temlerin, grlerin dna karak, onlara kar insanla yakmayan bir sava aarak olumsuz etkinliini, devlet kurumlar araclyla srdrmtr. 4- Okullara din derslerinin konmasnda balca etken, Milli Eitim kurumlarn dolayl olarak ele geiren Naki bendilik olmutur. 12 Eyll dneminin balca sorumlusu olan kii, kken olarak Srbistanl bir aileden gelmitir, o cukluunda din eitimi grmtr. Bunu ankaya'da bu lunduu sre iinde yurt dzeyinde kt gezilerde Kur'an'dan ayetler, Peygamber'den hadisler okuyarak gs termi, uluslararas resim sergilerinden yabanc sanatla rn tablolarn bile kaldrtmtr. Din dersleri bir kandrmacayd, nedeni u: hangi din, hangi mezhep, hangi tarikat an layna gre din dersi? Bu kandrmacann arkasnda, Nakibendilik'ten kaynaklanan bir "din dersi" olduu sonra dan ortaya km, devlet kurumlarnda rgtleen Nakibendilerin tutumlar bu rtl gerei gn na karm tr. Burada, bu konunun da, uzun bir eletirisini yapmann gereine inanmyoruz. 5- Nakibendilik, aylardan beri, gnlk yayn aralarn da sergilenen eylemleriyle, Kur'an'a, slam'a aykr giriim lerini yine devlet araclyla srdrme gcn kazanmtr. zellikle Vatikan'da Papa'yla salanan ilikinin ardnda sak l kurnazln nerelerden geldiini anlamak g deildir. Ni tekim kendi inanlarna en aykr gelen tarikatlarla ibirlii
36

kuran, karp kaynaan Nakibendilik'in bu zellii ilgin tir. Yukarda bu kuruluun iilik, Bektailik, Mevlevilik, Bayramilik, Melamilik gibi, kendi yapsna aykr kurulularla salad balantnn daha geni bir dzeye yaylmas, Vati kan'la uzlamas alacak bir olay deildir. Kkeni lka Anadolu uygarlna dein giden Bektailik bile Vatikan'dan, Papa anlayndan ok uzaktr (Bk. smet Zeki Eyubolu, Bektailik, 1990.). Nakibendilik'in byle bir giriimde bu lunmas, uluslararas ortamda hangi dnceleri egemen kl mak istediinin ak belirtisidir. Bu tarikatn SleymanclkNurculuk (bunlar ile de zetlenecek) kollarna bal, onlarn nderi saylan eski bir vaz'm eylemleri, giriimleri Mart 1998 boyunca (Cumhuriyet gazetesi) kamu kurulularnn nne srlm, gizli dosyalan aa kanlmtr. Durum bylesine ak seikken, kimi deneyimli saylan devlet adam larnn bu kuruluun nderini devrimci, Atatrk, ada anlayl, iyiliksever, aydn bir kimse diye nitelemeleri, sa vunmalar, Iskaryot'un "Son Akam Yemei"nde sa'ya gsterdii iten (?) yaknla benzer. 6- Nakibendilik'in sevecen, dinci bir kurulu olmasna olanak yoktur, onun slam'a ball, saygs bile Vatikan'n ok gerisindedir. Burada Sivas olayn anmsamak gerekir. Bu rada yaklarak, boularak ldren insanlar yoklua itenleri savunan, koruyan, alklayan, onlara yardm elini uzatan bir partinin Nakibendilik'e dayandn bilmeyen, duymayan yoktur. Bu partinin bakan, kurucusu bile bir Nakibendi eyhinin yakn, yanda olmakla tannmt. Burada gnde me getirilmesinde yarar grdmz bir tutum vardr: lke mizde, zellikle yksek grevlerde bulunan yneticilerimiz slam inanlarn, tarikat denen gizli rgt niteliindeki ku37

rululan bilmediklerinden, aykr dnceli kimseler, onlarn bu durumlarndan yararlanmakta glk ekmiyorlar. imdi baka bir soruya yneldim: Neden Vatikan? Bu sorunun yant, devlet adamlarmzn yalnzca seimlerde dil lerine doladklar slam inanlarn yeterince bilemeyilerindedir. Onlar slam denince yalnzca undan bundan duyduk larn, aile geleneklerinin doyurucu olmayan ieriinin tesi ne geemeyen kulaktan dolma sylentileri anlarlar. Bugn, dn olduu gibi, Hristiyanlk ikiye blnmtr, burada Pat riklik, te yanda Papalk. Bu iki kurulu yap, ierik, uygula ma bakmndan birbirinin kart durumundadr. Uygarlk ge litike kilise egemenliinde birleme, uzlama eilimleri be lirir, ancak yapsal ayrlklarda grlen uurumun kapanma sn kimse gze alamaz, milyonlarca insan kart dncele re sarlm, Patriklik, Papalk dorukta kalm, tabanda btn leme, birleme eiliminfglendirememitir. Bu ikili durum slam lkelerinde iilik-Snnilik kartlna benzer. Avrupa, inan bakmndan ikiye blnmtr, Papalk-Patriklik ikili sinin tabannda saysz mezhep-tarikat ikilii yaratmaktadr. amzda Papalk-Patriklik ikilisi genileme, glenme, yan da toplama eilimini birer ynetim birlii, egemenlik etkin lii durumuna sokmak iin uramaktadr. Nakibendilik'in Vatikan'a yaklama giriimlerinin ar dnda kendini onaylatma, uluslararas etkinlik kazanmann yollarn arama vardr. Konu bu denli yzeysel deil. stan bul Fener Patriklii Hristiyanln iki byk odandan bi ridir, Papalk'n burada etkisi pek nemli deildir. Papalk, slam lkelerinde pek ilgi grmemitir, bu Roma mparatorluu'nun dou kanadnda ortaya kan byk atlaktr. Do u Roma daha ok Greke konuanlarn, Hristiyanl Grek
38

diliyle renenlerin lkesidir, Bat Roma Imparatorluu'nda Latin dili egemendir. Dou Roma egemenlii altnda yaa yan lkelerde Hristiyan-Mslman, Mslman-Hristiyan dnmeleri, din deitirmeler genellikle (byk bir okluk la) Greke yoluyla salanmtr. Nitekim Anadolu'da Ms lmanlarn Greke (Rumca), Rumlarn Trke konutukla r, dahas dinsel ilevlerini o dillerle yaptklar biliniyor. " Yzelli kyden ibaret olan Maka, Platana'nn yukarsndadr. Burada dank halde birok apel vardr, Mslman lar da Rumca konuurlar. (Mnas Bijkyan, Karadeniz Ky lan Tarih ve Corafyas, ev: M. Andreasyan, 1969, say. 40.)". Bu alnt ok ilgintir, yazar bu yaptn 1819'da yaym ladna gre, iki yz yla yakn bir sre gemi demektir. Yine bu yazar, Mslman-Hristiyan balantsn vurgular ken unlar sylyor: "...bunlar, Hristiyanlktan dnme kurnaz adamlar olup ekseriya Rumca konuurlar. Trkle rin iinde zeki ve okumu insanlar vardr. Oflular sahte pa ra basacak kadar mahir insanlardr. Trk ftuhatndan son ra, halk Mslmanl gnl rzas ile kabul etmi... say.61". Bu iki alnt, lkemizde Hristiyan-Mslman ilikile rinin ne denli kkl olduunu gsteriyor. Ancak, bu yre lerde tarikatln ylesine eski olduunu, yaygnln gs terecek gvenilir bir kant bilmiyoruz. Papalk'n, bu lke de bir yanda (kurum olarak) aramas doaldr. Nedeni de Patriklik gibi hzl, toplu, kalabalk dnmler yaamam tr (Dou, islam lkelerinde). Bu durum, Papalk'n dnya grnde bir "boluk" saylabilir. Bunu gidermenin en uy gun yolu da, gnmzde Nakibendilik'le balant kurmak tr. Alevilik- Bektailik, Snnilik yandalarnca dlandn dan Papalk iin ekici grlmeyebilir, nitekim, Avrupa'da 39

alan Mslmanlar arasnda en etkili, en varlkl kurulu da Nakibendilik'tir. Trkiye 'dekileri besleyen kaynaklardan biri olduu, kapatlan bir partinin soruturmalar, aratrma lar sonucu dzenlenen yasal belgelerinden anlalmaktadr. Papalk-Nakibendilik arasnda grlen, kimilerine y zeysel gelen, bu yaklamann tabannda, yaygn duruma gelmeyen, sakl kalan baka nedenler de bulunabilir. An cak, gnmzde, lkemizde Cumhuriyet ynetimine, zel likle laiklik anlayna kar tarikat araclyla srdrlen ykc direnmelerin gl kaynaklara dayand, onlardan beslendii, sanld gibi iyi bir ama gtmedii bellidir. Neden btn giriimlerde, bata Laiklik geliyor? Vatikan laik inidir? Kukusuz deil, Patriklik laik bir kurulu mu dur? Kukusuz deil, ikisinin de adlar stnde, ikisi de bi rer din kurumu, Peki, apayr dnya grlerine, inanlara balanan, yzyllar boyunca birbirinin kann dken bu iki kurumda yaknlamann taban ne olabilir? Bu konuya, bu soruna ada uygarln etkisinden kaynaklanan insancl bir yaklam diyebilmek iin delili in de tesinde yozlamaya yakalanmak gerek. Sivas'ta otuz sekiz kiiyi yakan, evrensel hukuk ilkelerine gre, bu lgnca eylemin sorumlularna savunma olana arayan, onlar susuz sayan, ven bir kuruluun ncsyle Papa'nn yaknlamasnda uygarlk etkisi hangi odaklarda bulunabi lir? Saduyunun bu sorulara verebilecei bir yant yoktur. ada Anlay Karsnda Nakibendilik Buraya dein anlatlanlar, alntlar, verilen rnekler Nakibcndilik'in ada bir kurum olarak yorumlanma olasl40

nn bulunmadn gsterir kansndayz. Yaanan olaylara, Cumhuriyet ynetiminin kuruluundan ksa bir sre sonra balatlan ayaklanmalara karn Nakibendilik' in savunulma s, onun etkinliine gz yumulmas, ister istemez, birtakm sorulan gndeme getiriyor. Yukarda Verilen rneklerden, an latlanlardan anlaldna gre bu kuruluun zel karlan d nda belli bir dncesi yoktur, nerede kar sz konusuysa orada btn boyalara girme kolayl vardr. Son gnlerde Vatikan'la yaknlk salamalarn arkasn da bambaka bir dncenin yattn grmemek olanaksz, stelik bu giriimleri devlet yaranna gstermek de dklen yapraklarn altnda kurulmu bir tuzak izlenimi veriyor. Av rupa bizi istemiyor, yalnzca devlet bykleri arasnda siya sal dncelerle srdrlen yaknlamalar, karlkl sayg lar, gler yzllkler halk kesimine inmiyor, nitekim Trki ye AB topluluuna alnmak istenmiyor, btn bavurularda engeller kanlyor, Oysa komumuz Yunanistan elst tutu luyor, Trkiye'nin bir ili bile olamaycak nfusu bulunan G ney Kbrs, bamsz bir devlet niteliinde AB ats altnda yerini almak zereyken Trkiye'ye yz veren yoktur. Al manya, Fransa, lkelerinde alan Trk iilerine iyi gzle bakmyor. Almanya'nn birok ilini gezdik, Trk iilerinin durumunu yakndan grdk, daha ilk bakta Avrupa toplu munca dlandklar, sevilmedikleri, Avrupa uygarlyla uyum salayamadklan anlalyor. zellikle dinle ilgili olay lar Avrupa insann rktyor. Dincilerin davranlar, yaa ma biimleri, toplumsal ilikileri Avrupa insan iin kayg ve rici bir nitelik tayor. Avrupa insan, Islam'ln bile ad olduu kansndadr. Bunun rneini Yugoslavya olaylar gstermitir. Hristiyan Yugoslav topluluu Mslmanlar, 4!

hepsi de kendi yurttalar olmalarna karn, acmaszca l drd, ezdi, saldrd, krd geirdi, Avrupa insannn sesi k mad. te yandan Makarios'un Kbrs'ta Trklere yaptn grmek isteyen, anlamak isteyen bir Avrupal ortaya kma d, su saldrya urayan Trklere yklendi. Ancak Irak-Kuveyt petrolleri szkonusu olunca Avrupa btn azgnln sergilemekte gecikmedi. Bu durum karsnda Vatikan'la Nakibendilik arasndaki krtmalar anlamldr. Prof. Dr. Server Tanilli, "islam amza Yant Vere bilir m i ? " adl almasnda belgeler, aklamalar sergile yerek sonucun olumsuz olduunu gsterdi. slam am za yant vermek yle dursun, Ortaan berisine bile ge ememitir. Afganistan, Pakistan, Cezayir, ran olaylar bu nu aka gstermektedir. Avrupa'nn en gelimi, en ileri bulularndan yararlanarak bin drt yz yl geriye giden, o alarn yaama biimini diriltmeye alan slam toplumu hangi ada ortamla uyum salayacak? Daha petroln bi le karmay beceremeyen, Avrupa-Amerika ortaklklarna snan slam toplumu hangi gcyle amzn kapsna gelebilecek? Yolunu bulamayan, ne yapacan bilemeyen, yalnzca kadnlar kara rtler altna sokmay ama edinen slam anlay hangi sorunu zebilir? Bugn lkemizde hep "Asr- Saadef'ten sz alr, Peygamber'in yaad dneme zlem duyulur, onun yaad dnem bu adla an lr (mutluluk a) gklere karlr. Oysa bu a kan gl dr. Peygamber yaad srece (peygamber olarak) elin den kl dmemi, on dokuz yl savam, bunalmlar ge irmi, slam' yaymak iin ekmedii sknt kalmam. lmnden birka yl sonra Osman-mer-Ali gibi ya kn ldrlm. Mutluluk bunun neresinde?
42

slamlk, sonraki alarda, din olmaktan karlp bir "Arap Ulusuluu" klna bulundurulmu, slam 'laan toplumlarn "Araplatrlmas" grn egemen klmtr. (Bu konuda ge ni bilgi isteyenler, Prof. Dr. lhan Arsel'in Arap Milliyetili i ve Trkler, 1977 adl geni kapsaml yaptna bavurabilir ler.) slamclar, Peygamberi anlatrken, onun yalnz din deil, bir devlet kurucusu olduunu sylemekten, vmekten geri kal mazlar. Bu bir gelenek olmutur, bugn slam lkelerinde ku rulan devletlerin hepsi dine dayanmaktadr. Dinle devlet ile rini birbirinden ayrmay bir ynetim biimi olarak benimse yen, uygulayan tek lke Trkiye'dir, Nakibendilik'in ykmak istedii devlet budur. Oysa Seluklu-Osmanl devletlerinin iyaps dinle biimlendirilmiti, ynetim, retim, toplumsal uygulamalar, genellikle dine dayalyd. Nitekim Hoca Saadeddin Efendi, Peevi brahim Efendi, Naima, Koi Bey, hepsin den nce kpaa gibi tarihilerin yapdan okunursa hepsinin din-devlet birlii konusunda geni aklamalar sergiledikleri an lalr. Bu tarihilerin anlattklar Osmanl toplumu, balang cndan beri hep yolsuzluklarla, ayaklanmalarla, medreseliler le, hrszlklarla, soygunlarla uramtr. emizade tarihinde anlatlan olaylar deliyi bile ldrtr. zellikle padiahlara su nulan belgelerde anlatlan yolsuzluklar (Bk. Koi Bey) bir top lumun en alttakinden en sttekine dein tm kurumlarnda sr drlen "rvet gelenei "nin esiz rneklerini verir. Bu yapt lar iyice incelendiinde, devletin en nemli kurululanna szan Nakilerin iyzlerini aydnla karmak kolaylar. Bu durum da Nakibendilik'in, yeniden, ortaya k alas bir olay de ildir, olayn alas yan, bu kuruluun kant toplumsal olaylann bilinmemesidir. Oysa, bu tr sarsc olaylara katlanlann ocuklan bile bugn yayor.

43

Nakibendilik Bir rgttr Nakibendilik, btn ayrntlar, yan kurululan, beslen me kaynaklan, eylemleri zerinde durularak, aynntlanyla in celenirse, din rtsne brnm, "tarikat" adnn arkasna snm bir rgttr, demek gerekten aynlma deildir. Bu kuruluun, tarihi boyunca, hep dini, inanlan ne srerek, a n durumuna gre yer altna indiini, yer stne kt bi linmektedir. Bu kurulu, salt dinle balantl olsa, ie kapa nk bir yap kazanrd, oysa olaylar, bunun baka trl oldu unu, bu rgtn da dnk bir ierik tadn gstermek tedir. lkemizde, son yz yl iinde, tm geriye dnk ie rikli siyasal olaylann iinde bu kuruluun yer aldn bilme yen, duymayan kalmamtr. Bu rgtn balca zelliklerin den biri de, ok kolay biim deitirmesi, deiik yollarla top lumsal kurumlarn iine girmeyi baarmasdr. Gnn birin de eree ulamann biricik yolu dinsizlik olsa, Nakibendilik'in byle bir akmn ncln stlenmesi, tekkelerini, mescidlerini, camileri birer rgt oca durumuna getirmek ten kanmayaca kuku gtrmez. Nitekim tarihte grlen olaylar hep byle bir ierikle yzeye kmtr. Gnn birin de, bugnk Nakibendilik'in zledii, istedii ynetim bi imi kurulsa, ksa bir sre sonra, Nakibendilik'in klk de itirerek bunu ykmaya alacandan kimsenin en ufak bir kukusu olmamal. Nitekim, gnmzde, devrimci, ada uygarlktan yana olduu bilinen, daha dorusu sanlan, yazarlann, ozanlarn Nakibendi akalanyla yaayan kimi ge rici, "eriat" yayn aralarnda yazlar yaymladklan bili niyor. Yakndan tandmz bu ozanlarn, yazarlarn bu geri ci, Nakibendi beslemesi yayn aralanndan saladklar ge44

lirlerle, "bismillah" kokulu akalarla, Beyolu meyhanele rinin gediklileri olduu da aka bilinen bir gerektir. Nakibendicilik rgtnde, din rtsne brnm d ncelerden biri, en sakncals, "kapal Atatrk dmanl ''dr. Kii, grnte, Atatrk devrimlerinden yanadr, gn lk konumalarnda, siyasal ierikli konumalarnda, hep Bat uygarlndan yanadr, ancak zel eylemleri incelendi inde bunun bsbtn kart bir durum sergiledikleri gr lr. Szgelii, kii "mason'dur, "loca"ya baldr,.ancak si yasal alanda semenlerin "mason" szcnden duydukla r tepki, ekingenlik karsnda yalan sylemekten, ok di nine bal bir kii olduunu savunmaktan ekinmez, dahas bal bulunduu "loca"y bile saptrr. Biz, bylesi kiileri, "loca"da stn grevli saylan, etkinlii olan yaknlarmz dan biliyoruz, ayrca "loca"nn ikiye blnmesine yol atk larn da biliyoruz. Bu tr kimselerin, sonradan, Nakibendi rgtne ne denli byk yardmlar olduklarn, Nurculuk, Sleymanclk gibi Nakibendi uzantlarna ne denli yayl ma olana saladklarn da, yine ok yakndan, biliyoruz. Nakibendilik, kulland, yararland inandrc ara larla, gerelerle, slam dinini yeterince bilmeyen, en devrim ci saylan kimseleri bile yanltmakta, saptrmakta, kendine ekmekte glk ekmez, bu rgt kendine ekmek istedi i kiiyi, nce siyasal odandan vurur. Szgelii Atatrk yanda grnr, onu savunur, ortalk kararnca gider Ata trk yontularn krar, sonra dner "Atatrk dman kom nistler" diye yaygaray basar. Bunun nesnel rnei, birka yl nce, stanbul'da Beyazt Camii'nin yaknma gizli bom ba yerletirirken, bombann patlamas sonucu len gentir. Nakibendiliin bir rgt olduunu sylerken, birta45

kim varsaymlara dayanld sanlmasn. Bunun ak, ya anm rneklerinden birkan sergileyelim. 12 Eyll d neminden sonra lke yzeyinde hzlanan bir yoksullara yar dm giriimi balamt. zellikle seim gnlerinin yakla m ile genileyen bu giriimin arkasnda, ok iyi dzen lenmi bir Nakibendi rgt vard. Bu rgtn ynetim ye ri Fatih dolaylarnda bilinen bir yreydi. Akam karanl yaklamaya balaynca, arafl kadnlar, sakall kimseler (kimileri gen, kimileri yalyd) evleri dolar, birtakm knlar datrlard. Bu knlarn iinde, satn alma deeri biraz yksek yiyecekler bulunurdu. Kapy alan grevli (bunun rgt grevlisi olduunda kuku yoktur) kapy aa na, nce bilinen bir "Refah selam" verir, sonra "esselamualeykm verametullah-haza hediyet'l refah" derler di. Bunun, belli yrelerde yaygnl bilinir, ancak stanbul dnda srdrlen uygulamalar deiikti. Bu olayn sonu cu, rgt iin yararl, kazanl kmt, bizim oy kulland mz sandkta oy oran tersine dnmt. lerde, rgtten bana gelen gzda, lmle korkutma ni telii tayan belgeleri sunmadan nce, bir any da sergile mekte yarar gryoruz. Seimlere birka ay kalmt, 12 Ey ll korkutmalar yklmt, akam bastrm, evlere ekilinmiti. Eviminin nnden elleri knl, arafl kadnlar, sakal l genler geiyorlard. Benim oturduum dairenin kaps hz la alnd (yumrukland), atmda karmda dikilen bir ya l, sarkl, tekiler sakall, daha gen kii vard. Yals, yu karda aktardm szleri syleyerek, elindeki byke k n bana uzatt, ben de ona: "Aleykmsselm ya ski- esselam'l-kbra min'er-rak" deyince adam ard, elimi pme ye kalkt, ben kn almadm. Bu olayda adamn Arapadan
46

anlamad, belleine, kulaktan yerletirilmi birtakm anlam sz szlerle Mslmanla soyunduu sonucu kmaktadr. Bu olaydan birka ay sonra, Nakibendilik'in tuttuu y relerde, illerde dincilerin almalar olumlu sonu vermiti (onlara gre). rgt, sanld gibi yalnzca dnsel-toplumsal-siyasal bir ierek tamaz, tm amalardan saptrmak, su lan bulandnp iri balk avlamak iin de kurulabilir. Bunun en baanl rneini de, yurdumuzda, Nakibendi kuruluu vermitir. rgtler isel yaplanna gre, deiik biimler gsterir, yze vuran yanyla anlalr. Bir rgtn amac, bel li bir yntemi gerektirir, belli bir uygulama tr gndeme ge tirirse onu yakalamak kolaydr, uygulama tr, ereini a a kanr. Ancak, bir rgt, zellikle inan bakmndan, z ne aykr kurulularla, inanlar tayanlarla ibirlii iine gi rer, onlardan kendi kar dorultusunda yararlanmay baa rrsa, onu anlamak, yakalamak, kolay deildir. Bir rgt, in sann duygusal eilimlerinden, tutkularndan, inanlarndan yararlanmay becerirse onunla uramak ok mu ok g olur, etin olur. Nakibendicilik'e byle bir anlay asn dan baklrsa, onun bir "tarikat" olmad kolayca grlr. Tarikatta belli bir inan dorultusunda yrmek, belli bir inanc klavuz edinmek yasal nitelik tar. Oysa, baalangta bir "tarikat" ieriini kapsayan, yle bilinen Nakibendi-, lik son evrelerde (burada Osmanl toplumunu bir yana bra kyoruz) ok deiik davranlar iine girmi, dinsel erein den bsbtn uzaklamtr. Bunun en ak seik belirtileri, yerdiinden, ktlediinden, suladndan, kar ktn dan yararlanmada Nakibendilik'in benzersiz yntemleri dir. Yntem deil yntemler diyoruz, saptanan uygulama tu tarszlktan byle sylemeyi gerektiriyor. Daha sonra, Nak47

ibendilik'ten doan kollan, kan uzantlar aklarken a rtc rnekler verilecek. nanm, inanlanna gnlden ba lanm, gerek bir Mslman, "ben herkesle anlanm, y netim kurulu olutururum" diyemez. Byle syleyen bir ki iye, "dncelerinizde, sylediklerinizde gerek bir inan insanysanz, neden Avrupa uygarlndan, ada yenilik ten yana olanlara kar insansever deil siniz? " diye sorulma lyd, onun ardndan gitmenin slam inanlann tabandan ykmaya almak olduu sylenmeliydi. Oysa syleneme di, sylenemezdi. Bunlar, rgtn amacna, ereine ters d erdi. te bunu yapamadndan, siyasal alanda* etkili olan Nakibendilik bir "slam tarikat" olmaktan km, ykc bir rgt klna brnmtr, bunu gizlemeyi de, ok d zenli bir kurulu olmasna borludur. Biz, yeryznde, b tn elikileri, aykrlklar, tutarszlklar anlamszlk, bi linsizlik amurunda yourup yumaklatran baka bir rgt bilmiyoruz, bu rgte "tarikat" demek islam inanlarndan ne denli uzaklaldnn en ak kantdr, bunda kukuya d enin slam znden renmesi gerekir. Nakibendilik Bir Btnlk Salayabildi mi? Nakibendilik, daha nce anlatld gibi, bir "tarikat" olarak ortaya kt, kurucusunun aman kkenli inanlara bal bir Trk olduu sylendi. Bu szler, bu almay ya pann, belleinden fknn, kayna bilinmeyen yaktrma lar deildir. Nitekim, bu "tarikat" randan Bat'ya doru ya yldka birtakm ieriksel deiimlere urad. Bu deiim ler, yresel inanlarla ykl, kiisel yorumlardan kaynaklan mtr. Bu nedenle, balangta ileri srlen, nerilen inan,
48

sonradan gelenin etkisinde kalarak baka dorultular buldu. Buna "btnln dalmas" diyelim. Ancak, b dalma nn slam'da zlmelerle balad da ak bir tarih gerei dir. Bu kuruluun yayld lkelerin tarihleri incelenirse, zel likle ilkada, ok ileri bir uygarlk aamasnda bulunduklar grlr. te, sonradan Nakibendilik'te grlen blnmele rin, btnlkten kopmalarn nedenleri burada aranmaldr. Nakibendilik, deiik kollara ayrlrken, tarikattan r gte dnme eilimi geerlik, etkinlik kazanmtr. Bunu, biraz aada inceleyeceiz, burada, baka tarikatlarda da olduu gibi, tarih gereklerine dayanmayan, dzmece, uy durma Nakibendilik ktn grelim, dalmann ne denlerini, bu ktn dzmeceliinde arayalm. Nakiben dilik ktnde Ebubekir'den Muhammed Bahaeddin Nakibend'e dein gelen kiiler unlardr: Selman Farisi, Ka zm bin Muhammed bin Ebubekir, mam Cafer-i Sadk, Bayezid-i Bistami, Ebulhasan Harkani Ali, Ebu Aliyl Karmidi, Yusuf Hemedani, Abdulhalik Gucduvani, Arif Riylkrdi, Mahmud Ebhur, Azizan Aliylramteyni, Muham med Baba Simasi, Emir Kell bin Hamza, bir de tarikatn kurucusu. imdi bu ad geen kimselerin adlarndan da an lalaca zere, aralarnda inan birlii salamak olduka gtr. Szgelii mam Cafer-i Sadk Alevilik'in "Buyruk"unu dzenleyen kimsedir, koyu " S n n i " olmas ola nakszdr. Bayezid-i Bistami ise eski Zerdt inanlarna balanm, insan-Tanr zdeliine inanm bir Horasanl dr, Ebubekir'den ona hangi inan yoluyla geilebilir? Burada, nemli bir sorun gndeme geliyor, o da slam lkelerinde bilimsel aratrma, inceleme denince bakalar nn syledikleriyle yetinme (zellikle din konularnda), ku49

laa doldurulan sylentilerle bilimsel grleri birbirine ka rtrmadr. Eskiden yleydi, oysa durum bugn de dei memitir. Nakibendilik'in btnle ulamas olanaksz d, bu nedenle birtakm yresel inanlarn tabandan gelen saptrc etkisiyle izgi deitirdi, bu kanlmazd. te Nakibendilik'in siyasal alana kayarak "rgtleme" nedenle rinden biri de bu "soy kt"yle balayan tutarszlktr. l giyle incelenirse bu "tarikat ktkleri" arasnda belli bir inan dzeninin bulunmad grlr. Nitekim Ali-Ebubekir-mer lsn bir araya getiren "tarikatlarn hepsi e likilidir. ranl tarikat kendi lkesinde Halife mer'e s ver, Anadolu'ya gelince ver. Ancak, olayn iine giren kar, kazan gibi yarar kaynaklarna gelince, btn eliki ler, aykrlklar "Tanrsal birlik"e ular, buna tasavvufta, g nmz Trkesiyle, "btn kartlklarn Tanrsal kaynak ta birlie varmas" denir. Bugn, Nakibendilik adyla alan larda dolaan kuruluun byle bir zellii yoktur. Nakibendilik Neden Kollara Ayrld? . Bugn, yeryznde, Nakibendilik'in en uygun ortam bulduu lke Trkiye'dir. ada slam lkelerinin, en ko yu dincilerinde bile ulusal ynetimle Nakibendilik anlay elele verememitir, ar taknlklar, saldrlar, ayaklanma lar ayr. Oysa, kuruluunda "Laiklik ilkesi" bulunan biricik lkenin Trkiye olmasna karn, Nakibendilik'in yaylma sna olanak salayan tek l k e yine Trkiye olmutur. Birka kez yinelediimiz gibi, Nakibendilik, Trkiye'de "ok par tili dnemin" bir yaylma, yeterince aydnlatlmam Os manl kalnts evrelerde tutunma, yanda toplama arac du50

rumuna getirilmitir. Bu nemli olay kulak arkasna itilmi, ada uygarla kart gelime bir "Demokrasi sorunu" di ye anlalmtr. Oysa, gelien uygarlk karsnda, byle bir ynetim anlayn olumlu gstermek, an dnda kalma nn esiz rneidir. Uygarln amac insan topluluklarn mutlulua kavuturmak, dnce-inan zgrlnn nn deki engelleri kaldrmaktr. Bir dnceye yardmc, kart dnceye kyc gzle bakmak uygarlk anlayyla bada maz. Bugn insan saln bozan, ykan, ortadan kaldran mikroplara beslenme, yaylma, gelime olana salayan bir uygarlk yntemi yoktur. Dnceleri yznden bakalarna bask yapmak, yandalarna yardm etmek insanlkla, uygar lkla badamaz. Ancak, bunu, anlayabilmek iin de uygar olmak gerekir. nan zgrl kutsaldr, ancak baka inan lar ortadan kaldrmak, onlara balananlar yok etmek ne uy garlkla, ne de "Demokrasi anlay"yla badaabilir. Peki lkemizde dnce zgrlne kar saldrlan, k ynlan balatan, bu olumsuz giriimleri bir ynetim uygula masnn yasal giriimleri diye anlatan, aklayan, yorumlayan hangi odaklar olmutur? Bunun yant ak, tm Trkiye insanlannm gzlerinin nnde srdrlen uygulamalar. lke mizde tm ykc giriimler yenilik yanllarna, devrimcilere, gelime nclerine kar gerekletirilmitir. Osmanl Devle ti tarihi boyunca yenilik dmanyd, bu nedenle ka padia hn kan dklmtr biliriz. Atatrk' ldrmeye kalkan lar yenilik yanls kimseler miydi? Cumhuriyet ynetimine kar ayaklananlar ilericiler miydi? Bu kanl olaylarn sorum lular, ncleri dnce zgrlnden, inan zgrlnden yana myd? Bugn hangi slam lkesinde, Trkiye'deki d zeyde inan zgrl vardr (gerek din bakmndan).
51

imdi, bu olumsuz gelimelere inan zgrl asn dan bakarsak sorunlarn tabanna inemediimizi, yzeysel grntlerle unu bunu, hepsinden nce de kendimizi kan drmaya altmz anlarz. Ban rtmeyen bir renci k za, bir grevli kadna, giysilerinin biimine bakarak yakk sz nitelemelerde bulunan bir yksek renim grevlisine, rencisine uygar demek iin ondan daha lgn olmak ge rekir. Bugn devlet yetkililerinin gzleri nnde, yksek renim kurumlarnda devrimcilere, birtakm soysuzca yak trmalarla, saldranlarn beslendikleri dnce-inan kay naklar ada mdr? Bugn, geriye srkleyici anlamda, kan soyluluuna zlem duyan anlayta bulunan kimseye "milliyeti" denemez, "milliyetilik", Rnesans'tan sonra tutsaklktan kurtulma, bamsz devlet kurma, bamsz di li benimseme, dilini yabanc dillerin etkisinden, egemenli inden kurtarma almalar anlamndayd. "Atatrk milli yetilii" kan soyuna, kan stnlne deil ulusal bam szlk, ulusal egemenlik anlayna dayanyordu, bu nedenle de uygarlkla badayordu. Bugn lkemizde, kendilerine "milliyeti" damgasn vurarak, devrimcilere, ilericilere, sol cu denenlere saldranlar "milliyeti" deil, ada uygarl n bile dnsel pislikten arndramad dklerdir. Nakibendilik'in deiik kollara ayrlmasnda balca et ken bu dnce-inan dkldr. Bugn, yalnzca kendi inanlarnn doruluunu savunan bir Nakibendi yanlyla, yalnzca kendi dncelerinin gerek olduunu ileri sren "mil liyeti" arasnda, gze batar, bir ayrm yoktur, saknca ynn den ikisi birbiriyle yansr durumdadr. Bugn devlet kurumla rnda korunan Nakibendi yandalarnn says, Atatrk devrim ciliini benimseyenlerin ok stndedir. te, gnmzde, Nak52

ibendilik'in deiik kollara ayrlmasnn nedenlerini de bura da aramal. Daha nce sylendii gibi bir Nakibendi ereine ulamak iin durum deerlendirmesi yaparak, en uygun duru mu semekte gecikmez. zellikle seim dnemlerinde bunun somut rnekleri grlr. Aday olacak kimse, seim blgesinde etkili bir kimsenin (zellikle tarikatnn) yardmna, aracl na snr, olumlu sonu alnca, arac kii (eyh) etkinlik kaza nr, byklenir, blgesinde "sz geen kii" niteliini elde ed er. Bu nemli bir aamadr, bu eyh baars orannda, tarikatn byne (eskiden baland eyhe) kar, kendi kiiliini, et kinliini ortaya koyar, evresine, kendince yeni sayd (dinsel ynden) birtakm inan kalntlar "yutturur'', bir sre sonra, ta rikatn yeni bir kolu toplumda boy gsterir. te Aczmendilik denen, Nakibendilik'in bir kolu olan Nurculuk'tan doan, ku rulu byle domutur, ayr bir kurulu nitelii kazanmtr, bu nun arkasnda kimlerin olduu, inan zgrln savunma r tsn giyenlerin konumalarndan anlalmtr. Bu olayn a las yan, birtakm devrimci, yeniliki geinenlerin, onlar sa vunma gsterileridir. Peki inan zgrl kutsalsa, Muhammed niye uzaklarda, tanmad toplumlarla savamtr? lkemizde, Nakibendilik, yrelere, dahas seim bl gelerine gre, deiik kollara ayrlmtr. zellikle Dou Ana dolu, Konya dolaylar, Gneydou Anadolu, son dnemler de stanbul, Sivas, Rize gibi illerde bu tarikatn, kollara ayr lan etkinlii aka grlmektedir. Dou Anadolu, kesinlik le toprak aalaryla eyhlerin egemenlii altndadr, TBMM yeleri arasnda Nakibendilik yandalyla, aalarn sala d oylarla seilenlerin says iki yz dolaylarndadr. Bun lar seenlerin, semenlerin hepsi krsal kesimin yoksul in sanlardr, hepsi eyhin, aann, buyruu altndadr. Nitekim 53

"Susurluk olay"nda, o dnemin hkmetinin gcn aan, kimi kamu kurumlarn ilemez duruma getiren bu aa-eyh balantsyd, yetkililer bunun zerinde pek duramadlar, da has durmak, olayn kkenine varmak ilerine gelmedi. Nakibendilik'in Kollar Nakibendilik'in eskiden, bilinen, on be kolu vard, bu kollar kiisel adlarla, daha ok kurucularnn adlaryla anlrd. Bugn, kollarn says yirmiyi amtr. 1 - Ahrariye kolu. Bu kolun kurucusu Semerkandl Abdul lah Ahrar adl birisidir, Snni geleneklerle Samanlktan kay naklanan birok uygulamay ierir, Anadolu yrelerinde pek yaylmam, Snni Trklerin yaadklar yrelerde tutunmu tur. eriat kurallarna uyulmasn ister, zgrlk deil ie ka paldr. Yandalar kendilerini her gn Tanr'yla karlam sa yar, bu nedenle hep Tann'nm adlann anarak yrrler. 2- Camilik, Cami adl birisinin kurduu bu kolun a r Snni olmasna karn, nemli bir etkisi grlmemitir, yandalar arasnda iki ienlerin bulunduu da sylenir, Trkiye'de etkisi grlmemitir, bunun kurulduu yre, yl bile gizli tutulur. 3- Dehlevilik. Abdullah Belan Ali Dehlevi adl bir ku rucusu vardr, Dehlevi adn almas ran kkenli olmasndan dr, bu kol da Snni inanlara arlk verir, namazn "zikr" denen Tanr adlarn anma eylemiyle srdrlmesinden ya nadr, Anadolu'da etkinlii olmam, daha ok Asya Msl manlar arasnda tutunmu, btn eylemleri gizlidir. 4- Halidilik. Kurucusu Ziyaeddin Halid'tir, buna Halidiye de denir, stanbul'un koyu dinci yrelerinde tutunmu, bugn
54

-aun ooiay lannda, zellikle Karadeniz blgelerinden gelen yurt talarn, bilmeden, tuttuklan bir koldur, Nurculuk-Sleymanclk arasnda gider gelir, kurucusunun kim olduu bile bilmeyen ler, bu nedenle bunu nl islam emiri Halid'e dein geri gt renler vardr, oysa o dnemde Nakibendilik yoktu. 5- Kassaniye-Kassanlik de deniyor. emseddin Kassan'nin kurduu, olduka Snni geleneklere balanmay se ven bir koldur. Bu kolun lkemizde etkinlii grlmemitir. 6- H.alilik-Halil Ziyaeddin Mceddidi'nin kurduu bir Nakibendi kolu olmasna karn, Trkiye'de etkili olma mtr. Bu kolda, zellikle tapmlar konusunda, Samanl anmsatan birtakm uygulamalar vardr. 7- Mazharlik-Muhammed Mazhar'n kurduu, iili e yatkn bir koldur, daha ok ran'a komu blgelerde yandalar varsa da etkinlii yoktur. 8- Melmlik-Bu kolun Melmlimik'ten etkilendii, Ale vilie yaklat biliniyor. eriat kurallarna uyduu sylene mez. Snni geleneklere ball da bir grn olmaktan te ye geemez. Nakibendilik'in Melmlikle yaknlamas, iten bir scaklkla deil, grnte kimseyle dargn olmamann bir rnei saylmak iindir. Melmlik tm gsterilere, an tut kulara, koyu inanlara kardr, biraz davran zgrlnden yanadr. Nakibendilik'te byle bir zellik yoktur. 9- Mceddidlik-Kurucusu Mceddid Elif Sami Faruk'dir, yenilikten yana grnrse de, Snni gelenee bal dr, etkisi grlmemitir. 10- Nacilik-Kurucusu Naci, adyla nlenmi birisi olma sna karlk, zellikleri konusunda geni bilgimiz yoktur. 11- Tayfurlik-Ebu Yezir Tayfur'un kurduu bu kol da etkili olamam, daha ok Kuzey Irak dolaylarnda, am y55

relerinde yayld sylenirse de nemli bir etkinlii grl memi, Kadirlikle birlikte alt, Birinci Byk Sava ta, Osmanl Ordusu'nun, Araplarca arkadan vurulmasna yardmc olduu sylenirse de, salkl bir belge bulamadk. 12- Nurilik-Nuri (Nureddin) adl birisinin kurduu bu kol etkili olmam, Ticanilikle yaknlk salam, daha son ra Nurculukla kaynar gibi olmu, sonra silinmitir. 13- Sadilik-Sadi'nin kimliini, bu tarikat kolunun zel liini bilmiyoruz. 14- Reidlik-Tokat yrelerinde tutunmu, ancak var ln srdrememi, Nakibendilik'in btn kollaryla ka rp kaynamtr. Nakibendilik'in bu kollarnn kurulmasnda, yresel, kiisel inanlarn etkin olduunu yukarda sylemitik. Bu kollardan, gnmzde yalnzca ad kalanlar vardr, kimileri Nakibendilikle karm, zelliini yitirmitir. Durumun byle olmasnn balca nedeni Nakibendilik'in iki nemli kolu olan Sleymanclkla Nurculuk'un ortaya kdr. Bu iki kuruluun etkinlii, yalnzca Nakibendilikle ilikisinden, yzeysel yaknlndan kaynaklanmyor. kisinin de tabann da siyasal tutkular vardr. Konuya ilgiyle eilinirse, bunlarn hep yabanc kkenli, kimi sonradan Mslman olmu kim seler olduklar anlalr. zellikle Yugoslavya, Romanya k kenli Nakilerin hepsi sonradan Mslman olmutur. stan bul yrelerinde bu tr gerici akmlarn (bu son ikisinin) tu tunduu blgelere baklrsa, hep Atatrk devrimlerine kar kimselerin toplandklar alanlar olduklar, anlalr. Burada ok ilgin bir olaya deinmede yarar vardr. Trk basnnda, zellikle 1950'den sonra, geriye dn h znda bir ivme art grlmtr. Menderes ynetimini tu56

tan, alklayan birok yayn aracnn, yazarn eylemleri, ya zlar, dncelerini sergiledikleri yayn aralar elimizde dir; bu aralarn gerici saylan, zellikle Atatrk'e, Atatrklk'e ar, en saygsz bir dille saldran yazarlarn hangi gazetelerde toplandklarn, yalnz yazar deil, ynetimde de (gazetede) grev aldklarn biliyoruz, bu kiilerin yaa yanlarn bugn de tanyoruz. Birtakm tarikatlarn, ayak lanmalara kartklar gerekesiyle yarglanp lm cezas na arptrlan nclerini savunan bu yayn aralarnn tu tumlarnda grlen deime, sacln ne denli kaygan bir tabana oturtulduunu aa vurmaktadr. Bugn, "byk" denen yayn aralarnda grevli kim selerin, yazarlarn durumlarna baknca, ar sadan, Ata trk dmanl yapmakla vnenlerden, Atatrk, dev rimci yayn aralarna gemeleri, tersine bir yol izlemele ri, utan verici bir gelimedir. Trkiye, hangi ortamda olur sa olsun, hep bu dnce dnmelerinden ykm grmtr. Bu olay bir bilin bulanklnn, dnsel bunalmn, ka zan tutkusu karsnda da vuruudur. te, Nakibendi lik gibi, kollan gibi, teki gerici akmlar gibi kazan sa layan odaklarn bulunduu yerde uygarlktan yana, sala mad yerde uygarla kar olmann balca nedeni budur. Dn canla bala savunduuna kar, bugn canla bala kar kan bir yazarda, bir yayn yneticisinde, belli bir akt re (ahlak) ls aramak akntya krek ekmekten te an lam tamaz. Dnce alannda, bu ocuk topalarndan hzl dnme yi beceren kimseler, aydnlar (onlara aydn denirse), geirdik leri tinsel bunalm dolaysyla kendini bilmezliin snnn a m, anlayszlk uurumunun kysna gelmilerdir. Onlann
57

bilinaltnda, belleinde bilin ndan kam, bilincin de netimi altna girememi birtakm kara dmler vardr. Nakibendilik Bir Bunalmdr Bugnk Trk toplumu, atalar on binlerce yl eskile re giden insanlarn torunlardr, dtan ie gmeler bu top lumu oluturan kurucu eleri tmden deitirememitir, doa buna elverili deildir. B nedenle Anadolu insann birka yzyllk gemile balatmak, dnmek olanaksz dr. Yeryznde btn gemiinin kkn silerek, yeni kk ler yaratan bir toplum yoktur en ada saylan toplumun bile yaad topran derinlerinden gelen birtakm biri kimler, kalntlar tamas doaldr. Peki bu doal duru mun, hangi etkenlerle, dna klyor, en azndan on beotuz bin yllk bir gemi, birden birka yzyla indirgeni yor? Bu sorunun yant, bugn gerici, kat yozlam kuru lulara (tarikatlara) balanmann nedenidir. Anadolu insan, ilkada inancn kendi yaratan, yn n kendi seen bilinli bir varlkt. Kazbilim buluntular, top ran altnda birka Anadolu'nun daha varln kantlyor. Trk insannda, daha a Anadolu ulusunda, ilk bunalm tektanrc dinlerle balamtr. Tektanrc dinler Anadolu in sann, inan kaynaklarndan koparmaya, ilkadan kalan tarih varlklarn ykmakla balam. Anadolu insan, yapay tarihinden kaynaklanan bir anlay eksikliiyle, varln Islamla btnletirmenin yollarn aram, Islamdan ncekini kendinden saymam, ayaklarn zerinde yaad topraa basamam, yrrken salndka, sarsldka bakalarndan denek almaya balam. Bugn ada dnyada, dinini,
58

inanlarn bakalarndan dn alan uluslarn ou bunalm iindedir. Dinini, zerinde yaad topraktan alamayan bir ulus kendi kendine yetmiyor demektir. Osmanl toplumu inanlar yle dursun, dnsel besinlerini bile bakalarn dan almtr, gelecek kuaklara kendine yetmenin, kendi d nsel rnleriyle yetinmenin, onlar dzenli bir yntemle gelitirmenin bilincini aktaramam, alayamamtr. Os manl yalnzca ayla yetinen, gelecei olmayan bir toplum du. Bu dncemize kar kanlar, sanat alannda ortaya ko nan deerli rnleri nmze srebilirler, ancak yalnzca ca mileri, trbeleri sslemek, paa konaklarn donatmak uygar lk alannda kendini bulmaya yetmez. Sanat inancn deneti mi altna girerek, nne yasaklar konursa gelime olana bu lamaz, sanatn bir dalnda byk baar gelecei kurtaracak nitelikte bir stnlk salamaz. Btn arln yasaklan m sanatlarn dna karak, tek boyutlu bir yarat alannda younlatrmann arkasndan bunalm gelir. Gzel bir tablo insan etkileyebilir, ancak, gzel bir gvdenin sanatnn elin de somutlaarak da yansmas da gereklidir. Bunalm dnsel boluktan, inan duyumsuzluun dan kaynaklanr. Tarikat neden kurulur, kime seslenir? G nmz tarikatlarn giyim kuamlarna ilgiyle baklrsa bunalma srklenmenin nesnel rnekleri grlr. Bu r nekleri yalnzca, deiik nedenlerin itkisiyle, tarikatlar da aramak doru deildir, yayn aralarna da bakmak ge rekir, dn svdn bugn ven, bugn vdne dn s ven yazarlarmz, gazete yneticilerimiz nerede? Bugn gerici, uygarlk dman diye nitelenenlerin davranlar incelendiinde, komunun ldayla komu nun kmesini soyanlar olduklar kolayca anlalr. Naki59

bendilikte birok yksek renim grm (okumu deil) kimseler vardr, esenlii bu tarikatta bulmular, demek ki savunduklar Kuran onlara yetmiyordu, belleklerini s lam'n dolduramad, insan bunalma srkleyen bir bo luk vardr, onu tarikatla doldurmaya soyunmular. Bunal mn baka bir kayna daha vardr: Birikimler. Byk devrimlerin hepsi tavandan gelir, tabandan dev rim deil, tavana ayaklanma gelir. Bu ayaklanmann kay na bellee yerleen, orada uyuyan birikimlerin gnn bi rinde kmldamaya balamasdr. Bu kmldamay yaratan da, o buzlam birikimlerin zerine vuran yenileme scak ldr. imdi eskiyi savunann gelen yenilik karsnda te dirgin olmas, belleinde buzlaan birikimlerin erimesi so nucudur. Yeterince aydnlanamam bir bellek, iten sou mu bir anlay gc scaklktan tedirgin olur. Burada elde bulunanla karda duran arasnda bir gerginlik oluur, elde bulunan eyhin tleri, karda bulunan da ada uygar lk rnleri. imdi, byle bir durumda kalan kimsede, sar sc bir tepki uyanmaz m? Balonu olmayan bir ocuk elin de balonla dolaan yadana saldrr, onun balonunu pat latr. Arkadayla birlikte komunun bahesinden erikleri alan iki ocuktan biri, baka bir arkadayla birleerek, es ki arkadann bahesine girse dayak yer, o eski arkadan dan. Komunun bahesine girerken arkadalk iyi, kendi bahesine baka birisiyle girerken arkadalk kt. Burada birlik bakalarna kar, bu gzel, bakalarnn sana kar birlii, stelik birlikte komunun eriklerini aldn arka danla, ok kt. Bu birocuk mantdr, dnme kura ldr, ocukta su saylmaz, ancak bykte yasalarn dna kmak diye yorumlanr. Burada bunalm nerede?

60

Bunalm, zerine titrenen, toz kondurulmayan birikim lerin gnn birinde kullanm alanna getirilince yetersiz kal dn anlamadadr. Duygusal alkanlklar, bilimsel alkan lklar karsnda bunalmlara srkler. Giordano Bruno'yu, atete diri diri yaktran, Galileo'yu yarglayan Engizisyon g revlisinin yreini hoplatan, hncn kamlayan bilimin kar snda bilim d kalan birikimin yetersizlii deil mi? Neredeyse 1800 yl boyunca gnein dnya evresinde dn dn syleyen Aristotelesi grn yaratt, kutsal ki taplara bile geen inan birikiminin karsna dikilen gzlem lere, deneylere dayanan bilimsel kantlama neler yapmaz? "nan, bilginin olmad yerde byyen bir dnce bitkisidir, en ok da insann belki de hibir zaman bilgi sa hibi olamayaca alanlarda yetiir. (Dr. H. Batuhan, Bilim ve arlatanlk, s. 516)". Bu alnt bilimden, bilim aydnlndan uzak kald s rece, en dokunulmaz saylan bir inancn bile ne denli kksz olduunu gsterir. Bunalm, inancn bilimle att ortam da doar. Ne alas bir olaydr ki, bunalmn insann sal n ykacak boyutlara ulat bir yerde, grev inantan ok bilime dyor. Burada inanlanla uygulamaya konan arasn da isel bir atma douyor. yle olaylarla kar karya ge liyoruz ki inandmz, uygulama gereinde kaldmza s tn gelemiyor. Szgelii Tanr'yla konutuuna, ermilii ne, yceliine inanlan, nnde yerlere eilinen, arslana bi nip ylan kam olarak elinde tutan, akar sulan durduran, kayalar yrten bir kimse ksa bir solunum yetersizliin den, ya da mide kanamasndan lyor, oysa sal koruma y grev edinen bilim bu olaylar gnnde duyarsa lm n lyor. Bu durum karsnda dincinin, tarikatnn yapaca
61

biricik i bir sz oyunudur, ie Tanr'y kartracak, Tanr he kimi arac kld, diyecek. Burada, Tanr aracyla igrdrr demenin anlam yoktur, ancak bunu anlamsz birikimlerle belleini dolduran bir kimse kavrayamaz. nan, olaylar d nme gcnn tm olanaklarn denetimi altna alm, on lara birtakm grnmeyen yasaklar koymutur. Kendini tarikata adam bir Nakibendi birikimlerinin dna kt gn bunalm belirtileri balar, ortamndan kopmu gibi, bunu da Tanr'ya, iledii bilinmeyen bir su a balar. Bu olay, kendi kendine dntr, iin eyhe bildirilmesi.gerekir. ada bilimden uzak kalmak, gemiin katlam inan kalntlar iinde yaamak btn Nakilerde geerli bir yaam trdr. Gerekte Nakkibendilik'in "ibadet" kavram altnda srdrd tm ilemler, uygulamalar yaamdan kopmu bir bunalmn grntsdr, uygulamalar birer tinsel boal madr. zellikle "nak devran" denen, zel trenlerde (zikr toplantlarnda) boalma, kendinden gei aamasna varr, grtla yrtarcasna kan sesler, bir sre sonra kesi lir, ksklar, bu sesli trenlerde grlr. lkemizde, Nakibendilik'le ilgili yaynlarn, aratrma larn, gnlk yayn aralarnda sergilenen dncelerin hep yzeysel kald, zellikle da yaynclarn (gazete sorumlu larnn) dzenledikleri ak oturumlarda ortaya atlan savla rn rkl, bilinmeyen konularda bilir geinenlerin ak lamalar ar dincilerin ekmeine ya srmtr. yle ki en devrimci, Atatrk olduu tartma gtrmeyen kimi so rumlularn aklamalar bile artc grlmektedir. Naki bendilik'i, zelliklerini, yayl biimini, geliim izgisini bi razck bilen bir kimsenin byle elikilere dmesi olanak62

szdr. Bu konuya daha nce de, deiik ynlerden deinmi tik. Bir kimsenin Nakibendi olmas, bu konuyu en iyi, en derinden bilmesi anlamna gelmez, daha a samalamaya balayan bir Nakibendi bile samaladnn bilincine vara maz. Bugn, yaayan Nakibendi "eyhleri"nin neredeyse hepsi, Nakibendilik konusunda yeterli bilgi edinmemitir. Bunlarn ou tarikat gelenei uyarnca "eyh" aamasna ykselmi, evresinde bir kutsallk kazanmtr. Szgelii, yakndan tandmz, bildiimiz Said-i Nursi bilgisiz bir Nakibendiydi, Trke konuamazd, daha dorusu Trke bil mezdi. Oysa Kuran'm 114 blmne (sresine) yknerek nce 114 "risale" yazm, sonra bunlarn ardndan gelenler, daha ufak blmlere ayrarak 122'ye karmtr. Biz, gen liimizde Sleyman Hilmi Tunahan, Mehmed Zahid Kotku, Sleyman lptay gibi "eyhler"i yakndan tandk, imdi onlar iin sylenen vgleri duyduka Nakibendilik'in bir "bunalm" rn olduunu sylemekte ne denli yerinde dav randmz anlyoruz. Nakibendilik'in bugn savunduu din deildir, bir bunalm niteliinde yollara, alanlara dkl meye yasal bir kaynak, bilimsel bir rt aramaktr. Bugn camilerde tarikat, zellikle Nakibendilik'in yan ls olduu sylenen, bilinen imamlar vardr, bunlarn iinde ya sal onayl (kadrolu) kimseler bilinmektedir. Oysa imam tari kat olmaz, olursa onun ardnda namaz klnamaz. mam, ca mide, grevi banda bulunduu srece saygdeerdir, Tann'nm kuludur. Ancak, imam caminin dna kt gn Tanr'nn kulu olmaktan da km, bal bulunduu kuruluun tut sa olmutur. Camiye saldrarak Mslman ldren, yarala yan bir devrim, Bat yanls grlmemitir, oysa cuma nama zndan kp kan dkenlerin says umulduundan oktur. Bu63

rada rnek olarak orum olaylar Kahramanmara olaylar, Taksim Kanl Pazar olaylar, Sivas olaylar, daha nce Mene men olay gibi daha niceleri gsterilebilir. Bunlarn ncleri hep Nakiler deil mi? Bu olaylarn nedenlerini aratrrken ie . "toplumsal ruhbilim" yntemleriyle yaklamak kanlmazdr. Bu zc, kanl olaylara karanlarn, iletiim arala rnda sergilenen sulularn davranlarna, szlerine, ey lemlerine bakldnda derin bir bunalm iine srklendik leri kolayca anlalr. Bu eylemlerin arkasnda kan dkme ye dntrlm bir tinsel boalma gereksinmesi sakldr. zellikle kapal yre kadnlarnn, gen kzlarnn srk lendikleri olaylar zc, acndrc, utandrc bir grnm sergilemektedir. Yksek renim kurumlarnda okuyan, skma bal, etekleri yerlerde srnen giysilere brnmeleri yalnzca bir toplumsal olay olmaktan km da vu ran bir isel sarsnt nitelii kazanmtr, ban rtlmesi ruh hastasna verilen oyalayc, etkisiz ila olmaktan te bir an lam tamaz, sknt beynin ince dokularnda gizlenen bo zukluktan kaynaklanmaktadr. skilipli Atf Hoca, yarglanrken yarglara bamd, "Be ni yarglayamazsnz, beni asamazsnz, ben ryamda her ge ce Hazreti Muhammed'i gryorum, bana sen ne zaman bize geleceksin, yoksa bize gelmek istemiyor musun? diye soruyor." Bu kii yarg kesinleip uygulama yerine getirildiinde kendi ni tutamam, yarg nnde sylediklerini unutarak hngr hngr alamaya balamt. Bu olaya glnmez, insan yre inin duygusal eilimleriyle elenilmez, duygu en yce bir in san eilimidir, yalnz insanda vardr, hayvanlarda doal, yaam sal bir igd niteliindedir. Ancak byle yksekten atp son ra yerlere kapanmak da insann tad deerlerle badamaz.
64

Nakibendilik'in bir bunalm olarak yaygnlamasn da, etkin bir duruma gelmesinde suun nemli bir blm n de devlet byklerinin karc tutumlarnda, din adna yaptklarnn dinle badar yan bulunmadnda aranma ldr. zellikle 12 Eyll dnemi, bu tr gerici, sakncal akmlar iin gl bir koruyucu sna olmutur. Devlet bakannn bir din savunucusu klna brnerek lke d zeyinde dolamaya kmas, bunu da halk aydnlatmak, Atatrk' halka anlatmak anlamnda yorumlamas gerek ten, bunalma girmi bir Nakibendi'nin tutumundan daha ac, daha zcdr. unu dnelim Anadolu'nun Trkler eline geiinden 12 Eyll dnemine dein halka Mslman lk retmek iin alanlara dklen ka devlet bakan g rlmtr? Bu olay bilgisizliin, tinsel denge bozukluu nun da vuruundan baka bir grnm deildir. Peki, 12 Eyll dnemine dein (1071-1980 sresince) bu halk din siz mi yaad? Konuya hangi gzlkle baksak grnt gl drcdr. Bu uygulama, yze vurmu toplumsal bunal mn nedenlerini baka eylemlerde arama giriimidir. Artk kutsal kitaplarla gelen inanlar doyurmuyor, ada uygar ln byk bulular karsnda yetersiz kalan, yzyllar bo yunca deimeyen din, kendi iinde katlama ivmesini hz landryor, iine srklendii bunalmdan kurtulmak iin, en ileri "gavur" bulularndan yararlanmay bir baar say maktan kendini alamyor. Erkek eli skmayan, erkein dik tii giysileri giyinmenin byk "gnah" olduunu ileri s ren tarikat, skma bal bayan "Mercedes" kullanmay bir gsteri, slamda ilerleme sayma rpnlarnn bile derin bir bunalmn grntleri olduunu anlayamyor.

65

Nakibendilik'in Byk Kentlere Kaymas Aa yukar 18. yzyldan sonra, Nakibendilik'te b yk kentlere tanma giriimleri balamtr. Krsal kesimler de, zellikle tarm alanlarnda alanlarn ou kadndr, er kekler ancak kadnlarn yapamayacaklar ar ileri srdrr ler. Krsal kesim yaam, Nakibendilik'in uygulamak istedi i yaam koullanna aykrdr. Kadn, Nakibendilik'in uygun grd biimde giyinir kuanrsa krsal kesimlerde i gre mez. zellikle erkek-kadn birlii iinde srdrlen krsal uy gulamalarn yrrle konmas olanaksz duruma gelir. Sz gelii arafl, peeli bir kadnn krsal alanlarda almasn kolaylatrma olana yoktur. Byle bir yaam dzeyi Naki bendilikle badamad iin, ister istemez, kadnlarn genel likle evlerde kapal kalmalarna uygun bir ortam bulma gere i vardr. te byk yerleme yerlerine gmenin, erkei d ar ekmenin, kadn eve kapamann en uygun yeri bu byk kentlerdir, ilelerdir. Peki bunun uygulama yntemi nedir? Yardm toplamak, tekkeyi beslemek, gelitirmek. Yardmn iki yolu vardr: krsal kesimlerde kadn alr, rn yetitirir, erkek yzyllar boyunca sren gelenee uygun olarak kadnn rettiini satar, kazancndan bir blmn "eyhefendi"ye verir, Tann'nm gizlice girip kt "tekke"ye, brakr, "efendi"nin de "hayr duas"n alr. lk bakta nemsiz gibi gr nen bu olay nice tekkeyi etkili bir duruma getirmi, ona b yk varsllk kazandrmtr. 1939-1945 yllarnda, stanbul geim sknts ekiyor du, ekmek, eker, buday rnleri belgeye balanmt. Bu kitabn yazar o yllarda Fatih'te Nakibendi Tekkesi'nde der viti. Evde karn doyuracak ekmek bulamazken tekkede ya,
66

bal, kaymak, eker, ay, et, kavurma, szn ksas tm besin lerin en iyisi, en gzdesi vard, bol mu bol. Bu bolluk nere den gelirdi, diye soran olursa yant kolay: "Cenab Allah'n yolunda gidenlere ihsan ettii ilahi nimetlerden." te, bugn, o "ilahi nimetler"in kimlere, hangi kurululara gsterildii, aralarnda skma bal, arafl, rtl gen, gzel bayanlarn da katld nemli bir toplumsal sorunumuzdur. Balangta, Nakibendilik, ieriksel ynden salt din kuruluu nitelii tayordu, Osmanl mparatorluu dne minde, kimi devlet kurumlarna szmsa da, arln yine dinden yana koymutu. Oysa gnmzde, u son elli yl iin de Nakibendilik eski zelliinden, amacndan bsbtn uzaklamtr, bunda seim kazanmann, oy toplamann, se men salamann byk etkileri vardr, bu gerek yadsnamaz. Bu dinci kurulu gnmzde ok byk kazan ortaklkla r salam, okullar, hastaneler, doum evleri, bankalar, top lumsal kurulular amaya balam, lke dna zellikle As ya Trk devletlerine tam, inanlmaz gelir kaynaklar bul mutur. te yandan "partilemi", birok seim blgesinde baarya ulam, kimi belediyeleri bile ele geirmitir. Bir kuruluun baar kaynaklarn anlayabilmek iin, onun zn oluturan dnce-inan odaklarn iyi bilmek gerekir, ne yazk ki lkemizde bu gerek yeterince bilin mediinden, kimi st dzey aydnlarmzca bile dine daya l bir kurum saylmaktadr. Burada, zerinde nemle durulmas gereken bir taban so runu vardr. Krsal kesim halkmz, kendi gelenekleri iinde, dnyadan yz evirmi, kaskat inanlara kaplm bir tutum dan uzaktr. Yzyllar boyunca baka dinlere bal yurttalar la yaam, komuluk etmitir. Birka blgeyi bir yana bra67.

krsak, Anadolu insannda, inanlardan dolay birbirine kar dmanlk yoktur. Bu birka blgedeki kt tutum da ge nellikle hac-hoca takmnn kandrc, yanltc eylemlerin den kaynaklanmaktadr. Bunlarn dnda halk bakalarnn inanlarna ok saygldr. Bugn Anadolu'nun birok yerin de Hristiyan tapnaklar kutsal saylmakta, dara denler ora lardan yardm (tinsel bakmdan) ummaktadrlar. Trabzon'un Maka ilesine bal byle byk tapnak vardr (manas tr), bunlar, zellikle Meryem Ana (Sumela) kutsalln ko rumaktadr. Antakya'da yine byle kutsal bir kilise vardr, te yandan "Meryem Ana Evi" denen yerin kutsall nldr, ilk adan kalma tapnaklarn kutsall tartma gtrmez. Bu kutsallk halkn gnlnde, belleinde yer etmitir. Oysa kendilerine "din adam" sann yaktran, gerekte slamla ilgisi bulunmayan, bu nitelii tayan kimseler arasnda ba ka dinlere sayg gstereni ok azdr, Nakibendilik'te yoktur. Bu durumlar, davranlar bize Nakibendilik'in sanl d gibi gerek bir slam kuruluu olmadn gsteriyor. Yurdumuzda "dinci" diye nitelenen kurulularn (partile rin) hepsinin tabannda yaygn bir Nakibendi arl var dr. Bu arlk seimle, oy avclyla, slam savunur g rnmekle balantl olup Kuran'm getirdii anlayla en ufak bir ilgisi yoktur, bir daha syleyelim. Burada, yllardr gzden kam, nemsenmemi, ze rinde gereince durulmam bir olay vardr. Bu toplumsal ola yn tabannda retim-tketim dengesizliinin bulunduunu anlamak, zellikle 1950 ynetimiyle balayan gleri gznnde bulundurmak yararldr. Ky Enstitleri'nin kurulu uyla, krsal kesimlerde kyya itilmi yaratc yeteneklerin ivme kazanmas, eskiye ynelik evrelerde tedirginlik yarat68

mtr. Bu konunun yeri buras deil, ancak bu kurulularn kapatlmasyla kyden kente gn hzland da bilinen bir gerektir. Bu kurulularn arkasndan tmam-Hatip Okullar'nn yaygnlamas, toplumsal bir sorun olarak gndeme getirildi. Buna karn, bu dinci okullar savunan varlkllar arasnda ocuklarn bu kurulularda okumaya gnderen k mad, savunan savunduunun yannda yer almad. zellik le "particiler" denen kandrc, yanltc odaklar konuyu ok kolayca smrdler. Bunlarn byk ounluunun Naki bendi kkenli olduu ok sonradan anlald. Bu eitim olaynn saptrlmas, kyde tabandan gele cek kalknmann, kentten kye aktarlacak yzeysel bilgi lerle, ilemlerle salanaca lgnln geerlik kazanma s, kyden kente gn nn at. Ky Enstitleri'nde, kynde okuyan gen, byk kentlere kaydrlarak, oralar da mam-Hatip rencisi olarak okumay byk bir baar sayd. Artk kyn ocuklar kentlinin mam-Hatip okulla rndaki rencilerine dnt. Kynden koparlan ren ci, kentte tketici, toprandan kopmu bir saks ieine d ntrld. Bu iek bakm ister, kendisini besleyecek ye terli toprak ister, su ister. Kyden kente gelen, mam-Hatip okullarnda yatl, yatsz okuma olana bulan genlere ve rilen bilgiler doal yaamdan deil, dsel kuruntulardan kaynaklanyordu. Artk kyl ocuk ok verimli topran ba kmla, gbreyle, baka gelitirici gerelerle deil, "Tanr'nn yardmyla" bolluk salayc olduunun kesinliine kapld, yanld. Bu konuda Nakibendilik yanllarna kz mann, gcenmenin gerei yoktur, balk batan kokmutur. Kyden kente gn bymesi, oalmas "gecekon du" olaynn hzlanmasn, byk kentlerin evrelerindeki re69

tim alanlarnn dzensiz, dengesiz, salksz nitelikli konutla masna olanak salad. stanbul'un evrelerinde grlen eski tarlalar (buday, ayiei, deiik trde ekin, hayvan otla ola rak kullanlan alanlar) birer "gecekondu mahallesi"ne dn trld. Bu toplumsal ynlamadan, yaamsal dzensizlik ten kim kazanl kt: eriat. Bu dinci kuruluun arkasnda sak l gcn adna ne denir: Seimlerde kolayndan oy toplamak. Bunu kimler salayabilir: Byk kamu kurulularnn besledi i, koruduu, gereinde yardmcs olduu tarikatlar. Bugn, tarikatlarn glendii, etkili olduu blgelerin nerdeyse hepsi gecekondu blgeleridir, ou da Nakiben diliin denetimi altndadr. Bugn stanbul'da, yrelerinde "stanbullu" tarikat, "eyh" bulamazsnz, gremezsiniz. Yksek grevlilerin bu gerei bilmedikleri sylenemez, bundan birka yl nce, devletin de yardmc olduu bir Ha c Bekta Veli treni dzenlenmiti, TBMM hepimizi, Mec lis Bakanvekili araclyla ard (Bu konuyla ilgili a lmalar olan yazarlar). O nedenle TBMM ats altnda do latk, yemek yedik. Ben, daha nce deiik nedenlerle TB MM'ye gitmi, grlebilecek yerleri, blmleri grm tm. Konuklarn oturduklar blmde grdm ad k lkl kimselerin hepsinin Nakibendi olduunu anlamakta glk ekmedim. Bunlar Anadolu'nun deiik blgelerin den gelen, nl eyhler, aalard. Bizim saylavlarmzn on larn karsndaki tutumlarn, durumlarn grmek, bence, zcyd. Baka bir gn, bir hafta kaldm grkemli bir otelin byk salonunda grdm durum ok daha kty d. alvarl, ba mendilli "eyh efendi" setirdii birka saylav nerdeyse dvecekti, adamlarn sesi bile kmyor, nerdeyse soluk almaktan bile korkuyorlard.
70

Yanl Ynlendirmeler Gerekte slam'a inanm kimselerin tarikatlar koru mak deil, onlara kar direnmeleri gerekir. Oysa uygula malar bunun tersini gsteriyor. Kur'an, ierii gerei, tm tarikatlara karyken, tarikatlar Kur'an adna slam' sa vunmaya giriiyorlar, yetkililerin sesleri kmyor. Bu uy gulama dinin bilin dna itilmesi demektir. Bilincin d na itilmi bir dinin yerini sapknlk alr, bu da bo kalan ye rin, baka trden bir bolukla doldurulmak istenmesi anla mna gelir. Bugn lkemizde, devlet kurumlarnn oun da bir Nakibendilik etkinlii sezilmektedir. Bu geliig zel deil, bilinli, devleti tabandan ele geirme giriimidir. Nakibendilik eylemleriyle, uygulamalaryla, tleriyle, rgtleriyle Diyanet leri denen kamu kurumunu dlam durumdadr, bunu aka sylemekten de ekinmiyorlar. Oysa, kamu kurulularnn karsna dikilen Nakibendi lik, kendi inanlarna (varsa) uygun bir ynetim biimini ge erli klmak isterken, gcn seimlerde besledii partinin ta banndan almaktadr. Szgelii "kurban derisi" sorunu. Bu so run, elli yldr Nakibendilik'in zerinde durduu, bunu din zgrl, inan zgrl adna smrd bir olaydr. Ger ekte Nakibendilik bu tr yardmlarn toplanmasna kardr, gerek -inanm bir Nakibendi bakasnn kestii hayvann derisini almaz. Nedeni aktr, kurban edilecek hayvan kesi lirken okunacak "dualar"da Bahaeddin Nakibendi'nin ad geecek, ondan Tanr katnda araclk, yardm istenecek. Oy sa yaplanlar bu sylenenlerin bsbtn tersi durumundadr. Nakibendilik'in zn, temel ilkelerini bilen bir kim se, onun imam, vaiz, mft olamayacan, byle bir kim71

senin arkasnda namaz klnamayacan anlamakta glk ekmez-. Nedeni udur: Nakibendilikle "namaz duala r n d a kurucunun (Bahaeddin Nakibendi'nin) adn anmak kesin bir uygulamadr, bu uygulama Alevilerin "Bismiah/ahn (Ali'nin adyla balarm)" demelerine benzer, Aleviler "Snni" olmadklar iin bunlann anlayna uy gundur. Oysa Nakibendilik koyu Snni bir kurulutur. Bu na karn hepsi "eyh"in adn anma gereindedir. Peki byle bir kimse imam, mft, vaiz olabilir mi? Kukusuz olamaz. yleyse devlet btesinden aylk alan bunca "Nak ibendi yanda grevli"nin kamu kurulularnda ii nedir? Bu konuda srdrlen uygulamalar, slam dininin z n bilmeyenlerin, bilmediini bilir geinenlerin yanl, ya da gizli karlar yznden giritikleri eylemler sonucudur. lkemizde, kamunun en yksek grev aamasnda bu lunan kimselerin sk sk vurguladklar bir sav vardr: "rti ca ile savamda geri adm atmayz" bylesine yzeysel, ya nltc bir aklama olamaz. Bunlar syleyen parti bakan nn toplad oylarn nerelerden geldiini, hangi taban olu turduunu bilmesi gerekirdi. Bu szleri syleyen yetkilinin banda bulunduu kuruluun tabann kuran Nakibendilik yandalardr. Kendi grev arkadalar iinde Nakibendi likle vnenler de vardr, bilinmektedir. Nakibendilerin oluturduklar bir taban zerinde duracaksn, sonra dne ceksin "irtica ile mcadele" incileri saacaksn: Sen Herkesi Kr lemi Sersem mi Sanrsn? Bu tarikata balanan kimselerinen ok, senin sorumlu olduun dnemlerde gemi azya aldklarn bilmiyor muyuz?
72

Oysa Trkiye'ye "irtica" denen olay getirenler, imdi "irti ca ile mcadele" lklar atanlardr. Bir insann yaratl ba kmndan bulunduu aamay, niteliklerini davranlar gs terir. Bir kimsenin yaptklaryla syledikleri arasnda uyum, btnlk yoksa, o kiide kiisel bilin bozukluu var demek tir. nsan dnceleriyle davranlar arasnda balant kuran bir varlktr. Oy toplamak, seim kazanmak iin evrenin ei limi altna snmak aktre (ahlak) denen davranlar btn nn ieriiyle badamad gibi, benimsediklerini syledik leri Mslmanlk da mezarlarn banda gklere el kaldrmak, anlamn bilemedii Arapa tmceleri, szleri sylemek de ildir. Tanr'ya kalkan ellerin iinde grnmeyen kar umut lar, seim dilekleri varsa slam dini byle bir kimseye "ah lakl" demez, daha ok "yalanc" diye nitelenir. Son yllarda, zellikle varlkl evrelerde, "hayr" kavram altnda, lke apnda yaygn giriimler grlmektedir. Bunlarn ncleri, nlleri arasnda, kimi din grevlilerinin bulunduu, bunlarn da Nakibendi olduu aka biliniyor. Bu gibi nc lerin, daha nceki yllarda, kendilerini gl sezdikleri dnem lerdeki konumalaryla, imdiki szleri arasnda bir anlam bir lii bulmak olanakszdr. zellikle Turgut zal dneminde bunlann sesleri daha gr, ada gelimelere kar klar daha atakt. Burada, eskilerin "takyye" dedikleri bir uygulama var dr. Bu Arapa szcn ak anlam "bulunduu ortama uy ma, ortamn gerektirdii nitelikte grnme'Uir, yine bu sz "kendini gizle, grndn gibi ol, olduun gibi grnme" an lamnda aklayanlar da vardr. Konuyu biraz deelim. Turgut zal, kimilerinin sandklan, ileri srdkleri gibi "Nakibendi" deildi, tarikata alnmam, kendisine gerekli "icazet" verilmemiti. Onun .annesi de "tarikattan" deildi,
73

eyh Zahid Koktu'ya kar saygs, sevgisi vard, ona da "ica zet" verilmemiti. Bunun nedenlerini burada aklamann ge rei yoktur, bizi de ilgilendirmez. Ancak onun evresinde top lananlar arasnda ounluu Nakiler oluturmutu. Turgut zal' n, evresinde toplananlann balca amac niversiteleri ele geirmekti, nitekim 12 Eyll ykm buna olanak salam, ie tm devrimci, ilerici kurumlan kapatmakla balamt. Bir sy lentiye gre 12 Eyll ykmnn ncleri arasnda bulunan iki kiinin aileleri de Nakibendi tarikatndand, dini dillerine do layan, halka din retmeye kalkan bu kiileri semekte, sez mekte okuyucu glk ekmeyecektir kansndayz. Birinin ba bas berber, tekinin imam olan bu iki sorumlunun, yetkilinin Atatrk devrimlerine kar sinsi ykcl bouna deildi, neden leri bilinaltna yerlemi, orada reklenmiti. Nakibendilik yaylma olana bulduu yerlerde nce et kili, varlkl kimselerle, yneticilerle, zellikle din grevlile riyle iliki'iine ginneyi yelemi, sonra rgtlenmek iin okumam, bilgisiz kimseleri kendine ekerek, onlardan ya rarlanma yolunu semitir. Nitekim Nurculuk, Manisa yre sinde tutunmaya alrken, orada "Garnizon Komutan" ol duu sylenen, eski bir Nakibendi den yararlanmtr (bu ki tabn yazar, sonradan Birinci Ordu, stanbul Skynetim Komutan olan bu kiiyi 1939-1944 yllarnda, Fatih Camii yannda Nakibendi Tekkesi'nde tanmtr.) rtl Satamalar Bugn Nakibendilik'in egemenlii altnda bulunan, ba sn yasalanna gre yaynn srdren iletiim aralan oktur. Naki yandalan bu yayn aralannda, kayna aka bilineme74

yen, tkenmez paralarnn yardmyla istediklerini yazdryor, yaymlatyor, daha ileri giderek, gerek Mslman'a yakma yan bir dille, ok utan verici bir syleyi tryle, Atatrk'e bi le svmekten ekinmiyorlar, bunu da slam adna bir "sevap" saymaktan kendilerini alamyorlar. Yayn aralarnda, cuma na maz klannda yaptklar yetmiyormu gibi bir de gzda ver mek, yldrmak, susturmak dncesiyle "tehdit mektuplar" gnderiyorlar. Bu mektuplarda Nakibendilik'in "Yahova a hitleri" denen, Hristiyan kkenli topluluktan hangi yntemle yararland, konuyu bilenlerce, kolaylkla anlalyor. Aada birok kimseye gnderildii aka anlalan belgelerden biri ni sunacaz. Bu belge ilgiyle okunduunda bir Nakibendi yan dann ne denli sapknlk iinde bulunduu akla kavuur. "Bismillahirrahmanirrahim. smet Zeki Eyubolu'nun dikkatine: Allah(u) teala hazretlerinin selam, rahmeti ve bereke ti, onun yolunda gidenlerin zerine olsun. Dorusu dnyevi ve uhrevi saadet ve selamete erimek slam dinine uymakla tahakkuk edeceinden, yegane arzu ve emelimiz Allah'n kanunlarna ve resul Muhammed Musta fa (S.A.V) E. uymak olmaldr. Her kim Allah'a ve resulne itaatle eriat hayat nizam ve devlet dzeni olarak kabul eder se kurtulua erecek, hilafna hareketle, cumhuriyeti, laik, de mokrat kfirlere uyanlar ve onlarn kurduu dzenin devam ve bekas iin emek sarfedenler, kollayp koruyup, savunucu luunu ve neriyatn yapanlar mnhezim olacaklardr. Yetmi yl nce hakka, hakikate ve imana kar gelmek suretiyle, Allah kanunlarnn yerine kaim olmak zere bee ri kanunlar ithal ederek, kendi arzu ve menfaatleri dorultu75

sunda, Anadolu ve Trakya topraklar zerinde yaayan her trl dinden, mezhepten ve rktan insanlar cebren ve hile ile Kemal milliyetilik felsefesi altnda toplamak suretiyle kan ve zulm zerine bir kfir devlet kuran Kemal devriminin nderlerinden Mustafa Kemal, smet nn, Fevzi akmak, Kzm Karabekir, Rauf Orbay, Ali etinkaya, Ali Fuad Cebesoy, erkez Ethem, Mehmet. Akif Ersoy, Halide Edib Advar, Adnan Ad var, Nadir Nadi, Falih Rfk Atay, Behet Ke mal alar, Yahya Kemal Beyatl, Ziya Gkalp, Afet nan, Refet Bele, Celal Bayar, Rt Saraolu, Salih Omurtak, Kzm zalp, Bekir Sami Gnsay, evket Sreyya Aydemir, Nuri Coriker, Hasan li Ycel, Mahmut Esat Bozkurt, Tevfik Salam, Recep Peker, Tahsin Mayatepek, kr Kaya, Hamit evket nce, Refik evket nce, Bekir Sami Baran, Mustafa evket Bengisu, Vasf nar, Ruen Barkuk ve Re fik Saydam gibiler Milli Mcadele ad altnda Allahu Zlcelal tarafndan insiyaki bir surette hazrlanan ve efdal-i k inat peygamber Muhammed Mustafa (s.a.v.) tarafndan ne ir ve tebli edilen mukaddes slam dinini tahkir ve tezyif et mek suretiyle imhas ve inkraz cihetine gitmilerdir. Lebun zppesi Con Trklerin Batfdan alm oldukla r Aydnlanma denen, ateistlik, dinsizlik, imanszlk, milli yetilik ve ahlakszlk felsefesi zeri ina edilen kfr sis temleri hem bu Bat hayran Kemal inklaplarnn ve hem de onlarn yolundan yryenlerin ebedi felakete duar ol malarna vesile olmutur. Batclk, aklclk, adalk ve medenilik gibi kav ramlarla ynetilmeye allan bu lkenin bugn ierisin de bulunmu olduu, ateistlik, imanszlk, dinsizlik, milli yetilik, ahlakszlk mefhumlar insan olmann ve slam ol76

mann eref ve haysiyetine ve ftratna aykrdr. Sonu ola rak dorusu size derim: Bizleri felakete srkleyen bu d zeni deitirme ve yerine yce mevlamzn bize mnasip grd erefimizle ve haysiyetimizle yaayabileceimiz slami dzeni kurmak ve slam'n peygamberi Muhammed Mustafa'nn (s.a.v.) yolundan gitmek, bizim en kutsal va zifemiz ve en erefli hizmetimiz olacaktr. O halde malmzla, canmzla ve btn imknlarmz la cihad etmek mecburiyetinde bulunduumuz bir gerek tir. Ancak bu byk grevden feragat edip, lkeyi bir l frtnas gibi kasp kavuran, insanlar Kemal cehennem ar knn dileri arasnda ten bu dzenin devamna rza gs terenlerin, kendilerinden evvel gelen ve cehennemin alev lerini gsleyen kzl kfirlerin akbetine uramalar ve soylarndan gelen nesillerin, ateist, dinsiz, imansz, kom nist, faist olmakla birlikte, Manukyan'n kerhanelerinde, zal'n otellerinde, tatil kylerinde, gece kulplerinde ve saunalarda satlmalar, fahie, lezbiyen, homoseksel, sb yanc, ikici, kumarc, hrsz, katil ve rveti olmalar Ke mal devriminin karekterinin gerei mukadder olacaktr. Tebli olunur. ahid ol ya: Rab ahid ol ya: Rab ahid ol ya: Rab Serdar Baaran" Yukarya aktarlan mektup 5 Kasm 1997'de bana gnde rilmi, gnderen Serdar Baaran, Tnel yaknnda eyh Galip Trbesi (Mzesi) karsnda. Yazan, adn, adresini yazmaktan ekinmemi, ben zerinde durmadm, sonradan bunun ok
77

kimseye gnderildiini rendim. Bunlardan biri Prof. Dr. Toktam Ate, teki Prof. Dr. smet Giritli (Mektuplarn gnderil dii yer, Beyazt, Sahaflar ars, Der Yaynevi, No: 1). imdi yazy inceleyelim: Yaz kesinlikle, tartma g trmez nitelikte bir Nakinin elinden kmtr. Nedeni: Nakiler Mehmet Akif'i sevmezler, Mehmet Akif slam dininde tarikatn bulunmad, yalnzca Kurandan kaynaklanan "e riata" uyulmas gerektiini savunur, onun gznde "tarikat lk", "milliyetilik" blclktr, slamn birlik arsna aykrdr. Mektubun sonunda yazl "ahidol Ya: Rab" kez gemektedir bu deyimler "Yahova ahitleri"nin, Hristiyan ln "leme"sini vurgular "baba Tanr-oul Tanr-ruh Tan r", Hristiyanlkta "trinite" denen bu "leme"dir. Daha n ce Nakibendilik'in etkinliini yrtebilmek iin deiik k lklara girebilecek bir anlay tadn vurgulamtk. Refah Partisi'nin seim evrelerinde, kulland sy lemler, zellikle Erbakan'n Avrupa uygarln, laiklii, devrimcilii sulamalar, tm yenilikleri "dinsizlik", "Ba t taklitilii", "Bat kulbne zenme" saydn bilme yen, duymayan kalmamtr. Buraya aktarlan belgenin an latm biimi, dili, inanlardan ne anlad, olayn ilgin ya n. lkemizde din bakmndan kimseye bask yaplmam, yalnzca silaha sarlp ayaklananlara kar toplumsal dze ni salamak amacyla birtakm uygulamalar sergilenmi tir. Bunlar btn slam lkelerinde yaanm, bugn de ya anan olaylardr. ran, Afganistan, Pakistan, Cezayir ile benzeri lkelerde, geen yzyl Suudi Arabistan'da gnde me gelen olaylarn hepsi, lkemizde dinci ayaklanmalardaki nlemleri andrr giriimlerle bastrlmtr. Oysa eriat yurtta bunlar dnmek, grmek istemez.
78

Yukarya alnan yazda adlan geenler iinde "mason" derneine bal kimseler de var, ancak "din dman" sa ylabilecek kimse yoktur. Btn kayg "eriat devleti" kur mak, ada dzeni ykmaktr.. Bunu da Refah ats altn da toplananlann eylemlerinden, sylevlerinden anlamak g deildir. Mektubu yazan "tebli olunur" diyor, bu da "Nur c u l u k l a ilgili bir sylemdir. Said-i Nursi'nin "risaleler"ini okuyanlar bilirler, orada, Tanr, Said-i Nursi'ye birtakm bildiriler "tebli" ederdi, bu szck, rtl olarak "vahy" anlamnda sylenir, nitekim Said-i Nursi yazlarnda "m ellife byle bildirildi" szlerini sk sk kullanr, bu szlerin Kuran'da karl "Tanr Muhammed'e byle vahyetti" bi imindedir, Said-i Nursi, st kapal olarak Tanrsal bir g rev stlendiini, daha a "peygamber" olduunu, Tanr sal bildirileri halka "tebli etmek"le ykml sayldn sylemek istiyor, nitekim bu "mektup" da bir "tebli" ie rii tamaktadr. Bu alntda bir gzdann bulunduu, k t sonutan kurtulmak iin bir "son uyan" yapld ak a anlalmaktadr. Bu bouna deildir. nce "tebli"i gn deren kimsenin dilinden, anlatmndan aka anlaldna gre, az ok okumu, eskiyi tutan, Osmanlcay bilen bir kimsedir. imdi olayn evresinde gezinelim. Bu tr giriimler, korkutmalar, gzda vermeler, ge nellikle kan dkmeyi (buna onlar "cihad" diyorlar) gze alm kimselerden kaynaklanr. Bunlar, stelik, varlkldr. Kimsenin kukusu, duraksamas olmasn, bunlar genelde dou kkenli bir inanca kaplm "Hizbullah" topluluun da reklenmitir. Bu tr rgtlerin balca eylem ynte mi, ksa srede deiik kollara ayrlarak, giriimlerini ak satmadan srdrmektir. 79

Nakibendilik-Hizbullah Balants Nakibendilik'te, eskiden beri, iki ayr kol vardr, bu kollan rgtn iinde bulunanlarn ou da bilemez. Bun lardan birincisi "tebli kolu"dur, nceden uyarr, "imana anr", daha sonra "ihlas yolu"nu gsterir (kurtulu, dinsel sulardan arnma anlamndadr), ikinci kol ise "cihad kolu'dur, bu kol vurucu, kincidir, kan dkcdr, slam dini adna yaplacak tm giriimler Tanr katnda (onlara gre indallah-ind-i ilahi) beenilmi ilemlerden saylr. Hizbullah kolu yeni deildir, btn silahl ayaklanmalann arkasnda bu kol vardr, yalnzca ad deitirilir. Bu kolun stanbul'un Fa tih yresindeki uzants, Nakibendilerin besledii "Aknc lar" topluluuydu, eylem alanlann belirleme yeri Sultanse-, lim-Draman-Karagmrkyreleriydi. Fatih Camii evresin deki medreseler (bunlara sekiz medrese anlamnda medarisi semahiye, burada okuyan rencilere de, yine eskiden sahn seman mollalar denirdi. Bu eski gelenei srdrmek, Nak ibendi yandalannm en byk zlemiydi, bugn de yine Fa tih Camii-Sultanselim-skenderpaa-Draman drtgeni ze rinde etkinlik srdrrler). Nitekim Said-i Nursi'de bu yre de, imdiki "Fatih Mftl" karsndaki alanda bulunan kahvehanede otururdu, bu nedenle Nurcularn gznde bu yrenin nemi, ans byktr. Eski "Aknclar" gnmzn "Hizbullahlardr." Bu szck "Allah Partisi" anlamna gelirse de slam'a aykndr, "Allah" iin "parti" olmaz, ku rulamaz, dahas toplumda "Allah" szc birtakm kuru lularn, derneklerin adna katlamaz, o tm insanlarn Tanns'dr, yalnzca adn diline dolayanlann "Allah" deil. 80

Nakibendilik'le balant kuranlarn, zellikle ren cilerin, bu kurulua balananlarn hepsi konuyu biliyor, kendi zgr istenciyle byle davranyor sanlmasn. zel likle kz renciler zerinde, bu "cihad kolunun" etkisi byktr. nce rencilerin geim durumlar saptanr, ai le evrelerinin eilimleri renilir, sonra gerekenlere para sal yardmn kaplar alr. Bunun en ak rnei stanbul Bykehir Belediyesi'nin okuttuunu syledii renci lerdir. Yksek renim kurumlarnda olay karanlarn b yk ounluu bunlardandr, belli bir odaktan ynetilmek tedirler. Kuran kurslarnn Diyanet leri Bakanl'na ba l olanlar bile Nakibendilik'in gizli denetimi, ynetimi al tndadr, erkek rencilerin bulunduklar "Kuran kurslar"na girmek kolay deildir. Fatih yresinde "lim ve Fa zilet Hizmet Vakf" ad altnda alan kurulularn hepsi Nakibendilik'in denetimi altndadr. Buralarda barnanla rn ou "Hizbullah" yandadr, uygun durumlarda sald rya gemekten, rtnmeyen bayanlara svmekten, sata maktan ekinmezler. Fener, Balat, Eyp yresindeki Kuran kurslarnn nemli bir blmnn Anadolu kylerinden getirilen yoksul aile ocuklarndan "militan yetitirme" ocaklar olduu evre halknca bilinmektedir. Nakibendilik'ten kaynaklanan "Hizbullah"n balca zellii barnd yerde deil, uzaklarda etkinlik gsterme sidir. stanbul'da yakalanan bir "Hizbullah" kesinlikle stanbullu deildir (yerleme yeri bakmndan). Rize, Trabzon, Giresun, Ordu, Sinop, Samsun illerin de, ilelerinde bulunan btn imam-hatip okullar, onlara bal renci yurtlar Nakibendilik'in denetimi altndadr, XI

zellikle Trabzon ilelerinde, bucaklarnda retim yapan dinci kurulularn hepsi Nakibendi beslemesidir (bu ku rulularda Nurculuk, Sleymanclk ar basmaktadr). G mhane, Bayburt Nakilerin elindedir. Karadeniz blgesinde, zellikle Trabzon ili snrlan iin de, Nakibendilik'in gizli denetimi altnda bulunan imam-hatip okullannda, nerdeyse, balca konu Atatrk dmanldr. Bunun nedeni yalnzca eitim dzeni bozukluu deildir, siya sal kurululann srekli saptrmalan, semenleri birer ara-gere durumuna sokarak bilin aydnlndan uzaklatrmalandr. Bu saptrmada, ne yazk ki Atatrk geinen, an koltuk tut kusunun tutsa olan, oy kazanmak iin kendi arkadalann bi le sulamaktan utan duymayan szde ilerici particilerin etkisi de nemlidir. Bu particiler, Trabzon ileleri arasnda, "yresel dmanlk" bile yarattlar, imdi onlann seilmek iin tm utan verici olaylan sergilemekten ekinmedikleri blgelerde an dinci, tarikat, zellikle de Nakibendilikle balantl ku rulular egemendir. Bu saptnc olayn arkasnda yrecilik, bl gecilik vardr; yurt btnl sevgisi, lkenin geleceini dn me kaygs yoktur. Trabzon'un Maka ilesinde on yl nce byle bir kaymakam vard, koyu bir Nurcuydu. Nakibendilik'in kan dkme olaylaryla ilgili giriim leri, tasarlar, uygulamalar yeni deildir, zellikle Cum huriyet dneminde balatlan gerici olaylarn, kan dkme lerin arkasnda Nakibendilerin olduklar yarglama evre lerinde ortaya kmtr. Bu somut belgeler ortadayken bi le gerekler ok kolaylkla gizlenebiliyor. Daha nce dei nilen bir rnee yeniden bir gz atmakta yarar vardr. Gericiliin ncln yapan, Cumhuriyetle gelen b82

tn deerlere saldran bir yayn aracnda, Nakibendi tarika tna bal babas, eyh Said ayaklanmasna katlp, askeri de podan silahlan alarak yandalanna dattndan, 1926da, Diyarbakr Hkmet Kona nnde aslan bir yazar, yllar ca au ksmtr. Bu yazar, stelik Atatrk'n kurduu lise lerde yllarca "edebiyat retmeni" olarak grev yapmt. Kendisini rencilik yllanndan beri tanrdk. 1949 ylnda, Eminn Halkevi Konferans Salonu'nda rencilerin dzen ledii (Milli Trk Talebe Birlii) toplantsnda, Stalin'i vn ce renciler zerine yrm, sahnenin arka kapsndan kanlmt. Bu yaratk, zellikle Adalet Partisi ve onu izleyen sac partilerin ibanda olduklar dnemde el st tutul mu, neredeyse "zel dokunulmazlk" salamt. zellikle o dnemin "milli eitim bakanlan"yla kurduu yaknlk bi liniyordu, sk sk karlardk. Oysa yine o yllarda (19601980 aras) devrimci renciler azlann aamazlard. Bu devrim dman, Atatrk dman, Cumhuriyet dman ya ratk 12 Eyll dneminde de el stnde tutulmutur. Bu ya zarn, daha nceleri Necip Fazl Ksakrek'in nnde, yerle re dein eilip onun elini ptn grdke glerdik. Bu ya zar, gazetesinde, bata Veli Oduncu olmak zere en azl ka tilleri savunmu, Ankara niversitesi'ndedevrimleri savunan kz rencilere "namuslar var m bakalm" diyecek nitelik te soysuzlamt. Bu kii, aslan babasnn duygusal etkisin den olsa gerek, Nakibendilik'le sk ilikiler iinde bulunan, o kuruluta nemli yeri olan kiilerce korunmu, aynlk, ba msz "devlet kurma" yanda kimselerle yaknlk kurmu, birok kimseyi "hedef" gstermiti. Dahas, yazd kitap lar niversitelerde bile "ders kitab" olarak okuttlmutur.
83

Milli Eitin'in Ele Geirilmesi Milli Eitim Bakanl 'nn alt kurulular, 1950 ylna de in (zellikle 1946'dan sonra) Cumhuriyet ynetimine gizli den gizliye kar kanlarn ellerine gemeye balamtr. Read emseddin Sirer dnemi Trk eitimi yozlatrma eyle minin hzlanmaya balad evredir. O dnemde, stanbul ni versitesi'n in kimi retim yeleri Cumhuriyet dnemine, Ba tllama eilimine aka kar kmaya balam, seslerini ykseltmilerdi. 1948'de, Eminn Halkevi Konferans Salonu'nda dzenlenen dil tartmalarnda, Atatrk devrimlerine saldr, szde "bilimsel" rt altna ekilerek, "dilde yenilik, dilin geliimine karma (dile mdahale) olmaz" savlarn or taya atanlarn hepsini yakndan tanyoruz. Bunlarn kimisi, bi zim retmenlerimizdi. En ar saldrlar niversite evresin den geliyordu, bunlar arasnda Osmanl dneminde, doudan batya srlm kimselerin oullan (torunlar deil) vard. Onlarn btn zlemleri, dilekleri TDK, TTK gibi Atatrk'n kurduu iki bilim kurumunun kapatlmasyd. stanbul ni versitesi Edebiyat Fakltesi Trkoloji blmnde Nakiben di eilimli (bu tarikata bal ayr bir kolun ncs) bir kiinin etkisiyle "yeni Trke"ye saldr yasallam, Trke unutul mu, rencilerin "yeni Trke" szck kullanmalar yasak lanmt. Benim rencilik yllarmda arkadam olan bir Tr koloji doenti rencilerine, yeni bir szck sylediklerinde "dilini koparrm" diyordu Kendisiyle bu konuyu, bir ye mekte tarttmda, "dilde anari olmasn diye sylyorum demiti." Kendisine savunduu Osmanlca'nn bit" "anari rn" olup olmadn sorduumda ard, karlk bile ve84

remedi. Sonradan, bu arkadamn, onun gibi dnenlerin ya ptlar liselere bile nerildi, dahas ortarenim kurumlarn da okutulan kitaplarn hepsi onlara, yandalarna yazdrld. 1980 ylma dein, TDK, TTK gcn srdrd, imdi kant olarak, kimlerin bu devrimci kurumlarn kapatlmas n istediklerini aklayalm: Tercman gazetesi, ad geen bu iki kurumun kapatlmas iin kollar svad. niversite lerden, kimi retim yelerini yanna ald. Orgeneral Kenan Evren'le birok an fotoraflar ektirdi, nce devrimci, z gr niversiteyi, sonra ad geen devrim kurumlarnn lm yargsn, (devlet bakanna) onaylatt. Peki bunlarn arka snda kimler vard bilir misiniz? N aksiler. Nakibendilik, ii ni ok iyi bilen, ok deiik kollar olan bir kurulutur. Bu gn Trkiye'nin basn alannda, deiik yayn aralarnda, n salayan, devrimci geinen yksek dzeyde (basnda) ki mi grevlilerin daha nceden altklar yerleri, o yerlerde biimlenen dnceleri anmsayn, ylann ka kvrma gi rebileceini anlamakta glk ekmezsiniz. Bu kiiler, altklar yayn aralar, Milli Eitim ku rumlarna da daha alt dzeydeki kurulularna da, "yukar dan gelen buyrukla" alnrlard (kiiler grevli, yayn ara lar yardmc bilgi kayna olarak). nce ortarenim kurum larnda (ilkokuldan liselere dein) kitaplklar dzenlenir, yu kardan gelen buyrukla bunlar gerekletirilir. Sonra okul larla bu ilerle ilgili grevlilere, Milli Eitim Bakanl'na "kitap istemi" belgesi gnderilir, bakanlk denetimi altnda bulunan yetkili kurululara, "yukardan" gereken buyruu gnderir, btn "eriat" yaynlar satn alnr, okul kitaplk larna gnderilir. Daha nceden "tarikat"m ynlendirdii
85

retmen rencisine okuyaca, ev devi yapaca, yararla naca kitab bildirir, devrimci yksek grevlilerimiz ise bir birleriyle ekiir. Buna, devrimci sulan bulandnr, Cumhu riyet ynetimi kart, Nakibendilik yanda bal avlar de nir. Bu konuda en byk yanllk, taban olmayan, bilimsel, dnsel alanda bir gerekim domayan blgelerde niversi te gibi, uygarlk alannda ilerlemenin gerektii yksek ku rumlar amakt. niversite, ancak dnsel, eitimsel alan da tabandan gelen bir aydnlanma etkisiyle kurulabilir. Trkiye'de, son krk yl iinde alan niversitelerin ta ban yoktur, toplumsal yaplamadan gelen bir gereksinme nedeniyle kurulan da yoktur, daha a bu kurumlar ge reksizdir. Bu niversite ama olaynn arkasnda, bir stn lk yarmasnn gizlendii bellidir, tabannda yresel ben cillik vardr. Kimsenin ilgisini ekmeyen, gzne arpma yan birka rnek verelim: "Kahramanmara" bu adn devindirici nedeni "Gaziantep'tir. Bunun ardndan "anlur fa" geldi, getirildi. imdi bilimsel, dnsel ynden d nlrse, bu adlar bu illere ne kazandrr? Atatrk'n, Kur tulu Sava'nn ilk etkinliklerini duyuran giriimlerinden nce, dahas bamszlk ilkesini gndeme getirmeden n ce byle "nadlar" var myd? Gneydou Anadolu'nun Osmanl ynetimi altna girmesi, devletin kuruluundan ok sonradr, o alarda bu illerimizin adlar "kahraman", "anl" olmad. Neden bu grkemli sanlarn hepsi Musta fa Kemal'i bekledi? Bu adlandrma giriimi ilin tarihine kar bir saygszlkt. Burada baka bir soru gndemdedir. Neden, Atatrk Trkiye'sinde kurulan bir niversitede (Urfa'da) Atatrk'e, 86

dncelerine kar olan grler, dnceler sergileniyor, dahas Said-i Nursi'nin slam'la badamayan, sapkn inanlar savunuluyor? Bu konuda, derin aratrmalar ge rektiren bir durum yoktur. Atatrk devrimlerinin belli, yn lendirici odaklarn ele geirme sz konusudur, bunlardan biri de "basn zgrl "dr. te zlmesi g dm bu rada. Atatrk basn zgrln savunurken lke yararn, yurtta karn dnmt. Bu kural 1950'den sonra ter sine evrildi, Atatrk' yermek, eitim kurumlarnda, bir inan-dnce zgrl diye yorumland, savunuldu. Oy sa Atatrk devrimlerini ktleyenlerin hepsi, balangta, Atatrk'ten yanayd. Bu alanda da kart bir grn, dnce-inan zgrl rts altnda ortaya atld kim senin gznden kamad. Hasan li Ycel'in Milli Eitim Bakanl dnemin de Ky Enstitleri ald, ilk tepki, ocuklarn yurtdnda okutan varlkl evrelerden geldi (daha nce zerinde du ruldu). Bu kurumlarn kapatlmas, yerine imam hatip okul larnn almas, taban tabandan ykmak giriimidir. Bu konuda, yine yetkililerin gznden kaan, ulusal btnl ypratmak isteyen gizli giriimler etkili olmutur. Orta ya seenek atld: Milliyeti-Mukaddesat, MilliyetiTrk, Milliyeti-slamc. Ksa srede Milliyeti-Mukad desat, Milliyeti-slamc odaklar Nakbendiin deneti mi altna girdi. Bunlarn ncl odaklar arasnda en etkili si, Trk-slam Sentezi savunucular, onlarn ban eken "Trk Aydnlar Oca" olmutur. te yllarca eitim ku rumlarn denetimi altnda tutan, bu alanla ilgili btn ata malar ynlendiren, "Talim-Terbiye Kurulu"na egemen
87

olan, 12 Eyll ykmnn ykntlar zerine kurulan YOK, bir Nakbendi kuruluu olarak (baka rtler altnda) by le domutur. Trk eitimine egemen olan, 12 Eyll 'le en yksek savunma, beslenme kaynaklarn bulan, Aydnlar Oca, lim Yayma Cemiyeti gibi "Kurtulu Sava"na bi le kar kan bunlardr. Burada, ilgin bir konuya da dei nelim, bu "milliyeti-slamc" kurulularn besleyici, ko ruyucu kaynaklarndan biri de, "Komnizmle Mcadele Dernekleri"ni besleyen (Amerika-Alman parasyla) "San cak Tl Fabrikas" kurucusu Dr. Murat Bayrak't. Bu yurt ta. Prof. Dr. Ziyaeddin Fndkolu'nun asistanyd, 19481950 yllarnda, bizim de arkadamzd, iyzn sonra dan anlayabildik. Trkiye'deki grevini bitirince yurtd na kt; yakn yllara dein, Nakbendilik'in Almanya'daki nclerinden, Cemaleddin Kaplan derneine byk pa ra yardmlar yapard (bu Cemaleddin Kaplan, Trabzon ili dolaylarnda, Nakbendiliin tutunmasna, yaylmasna yar dm eden (Almanya'dan salanan marklarla) kiidir, evin de Rumca konuurdu. Milli Eitim Bakanl'na bal imam hatip okul lar, balangta " a y d n din adam yetitirme" dn cesinden yola kmt, oysa slam dininde, Hristiyan lkta olduu gibi " d i n adamlar topluluu" yoktu, ste lik slamn benimsedii eitlik anlayna da aykrdr. slam dinine gre namaz klmay, kldrmay bilen her erkek imamlk edebilir, ayr bir topluluk gerekmez. Bu engeli amak iin T B M M ' y e giren Nakilerin etkisiy le, abalaryla bu okullara, teki liselerdeki gibi btn yetkiler tannd, onlara yksekrenim yolu ald. Da88

has Babakanlk grevini stlenen tm yetkililer, imam hatip okulu ama, bu okullarda okuyanlara geni yetki ler verme yarma girdiler. Bylece btn kamu kuru lularnda imam hatip kllar grev almaya balad lar. Birbiri arkasndan yarg, savc, kaymakam, vali bata olmak zere toplumun tm kesimleri, dincilerin, zellikle Nakilerin ellerine geti, bunun arkasndan hacca gitme yar belirdi; Bu konuda en byk ykm Adalet Partisi dneminde balad, oy toplama, seimi kazanma adna lkenin temel kurumlar yozlatrld, Cumhuriyet ynetiminin tabanna gizli sular aktlmaya baland, Trkiye uurumun kysna getirildi. Ardn dan 12 Eyll ykm yaand, okullara konan " d i n ders leri " n i n ne rettii, ne okuttuu bugn bile yeterince bilinmemektedir. " D i n ve ahlak" retmenlii greviy le okullara sokulan bu imam hatip kllar, ksa sre de, bir Osmanlclk gndeme getirdiler, bunda ama Cumhuriyet ynetimine, Atatrk devrimlerine kar kt. Bunu da aka sylemekten ekinmediler. Hkmet yetkilileri, elbirliiyle liselerden "felsefe dersleri"ni kaldrdlar, onlarn yerine uydurma bir izlence koydular, Trk tarihinde tarikat olduklar bilinen kimse ler bilgi, bilgin, dnr olarak gsterildi, oysa bunlarn o u tarikat kurucularyd, Ahmed Yesevi, Mevlana gibi. "Ah lak" dedikleri neydi? Bunun yant yoktur! Ahlak (Etik) fel sefe retilerinden biridir, dinle, tarikatla ilgisi yoktur, bu retinin kurucusu da Aristoteles'tir. Okullarda "din ders leri" rts altnda okutulan "ahlak" ise gncel davran la bal, eitim ilkeleri iinde kalr, felsefe retileriyle il89

gisi iten deil, dtandr. Bu konuyla ilgili uygulamalarn hepsi, lke eitimine dine dayal bir yn vermekti, bu da hkmetlerin gelecei gremeyen, ar koltuk tutkular yznden yol atklar bir ykmd. 12 Eyll ynetimi, Kurtulu Saval'yla kazanlan b tn yetkileri ortadan kaldrd, Ankara'nn Polatl srtlarna dayanan dman ordularnn yapamadn, Atatrk'n kur duu ocaktan yetien, Atatrk geinen birka paa ko laylkla yapverdi. te Nakbendilik, 12 Eyll ykmyla al tn an yaama olana buldu. Yksekrenim kurum lar tarikat retim yelerinin denetimi altna girdi, bu nun ardndan "Vakf niversite" denen, ou tarikat, din ci kurumlar yerden ot biter gibi bitti. Nitekim, Harran ni versitesi, Van niversitesi bata olmak zere, birtakm yk sekrenim kurumlarnda, ne olduu bilinen Said-i Nursi, yazlar birer "doktora konusu" yapld, oysa yakndan ta ndmz bu kii, kinci Abdlhamid dneminde, delidir diye Topta Tmarhanesi'ne (o dnemde bimarhane denir di) atlmt. Nedense, krsal kesim insanlarnda sevdikle rini, saydklarn "Tanrlatrma" eilimi ar basmaktadr, birtakm lgnlarn sonradan "ermi" klna brnmesinin nedeni bu bilinsiz eilimdir. Tandm birka "ruh hastas" vard, davranlar bunu aka gsteriyordu, halk onlardan ekinirdi (Trabzon'da Hakal Hoca, Ya Hak Ho ca gibi). ems-i Tebrizi'nin 'Makalat" adyla yaymlanan, onun servenlerini anlatan yaptn okuduum da, bu kii nin esrar kullandn sezmekte glk ekmedim. Hac Bayram- Veli esrar ekerdi, Nurcularn ou esrar eker di. 90

renci Olaylar Yollara, alanlara dklen rencilerin, bu ileri kendi liklerinden dzenledikleri, yaptklar sanlmasn. zellik le barts konusunda srdrlen direnilerin arkasnda imam hatip kl tarikatlarn bulunduu ak bir gerek tir. Bayazt alannda toplanan dincilerin, bartl renci kzlarn, arafllarn karsnda kmldamadan duran g venlik grevlileri, iki Atatrk renciyi bir arada grn ce dman ordusunun zmir'e saldr gibi zerlerine y ryor, dvyor, srklyor, en yakksz szleri sylyor, gzaltna alyor, ldryor. Oysa dincilere, tarikatlara kar byle bir uygulama yoktur. Gzaltnda lenlerin ne redeyse hepsi solcu, dincinin, sacnn yaralad bir solcu sulu saylp gzaltna alnrken saldrgan korunuyor, orta lkta grlmyor. Neden bu olaylarn ou saclarn ege men olduklar yerlerde (fakltelerde) geiyor? Bu soruya verilecek yant lkemizde gvenlik glerinin hangi kay naklardan ynlendirildiini aa karr. Burada birka il gin rnek verip, daha sonra yasal bir belge sunulacak Tercman gazetesinde, babas 1926 eyh Said ola ynda, Diyarbakr'da yarglanp ldrlen bir yazar, Va tan Caddesi, Edirnekap, Fatih yrelerini kapsayan renci olaylaryla ilgili yazlar yaymlyor, bu yredeki "renci yurflar"n saclarn 'kalesi" diye niteliyor du. Vatan Caddesi'ndeki renci yurduna polis bile gi remezdi. Bu yurdun en alt kat saclarn, solcular tu tuklama, yarglama yeriydi, yetkili gvenlik kurumlar bunu biliyordu. Ar saclar, zellikle kz rencileri 91

(solcu saydklarn) gvenlik grevlilerinin gzleri nn de tutar, ellerini balar, bu "Edirnekap renci Yur d u m d a yarglamaya gtrrd, bunlar evimin nnden geerken, ara sra, pencereden grrdm. Bu tr giriim lerde bulunan rencilerin (gerek renci iseler) ou Dou illerinden gelirdi, yurtlarda kalrlard. Yardmc lar, besleyicileri de Fatih-aramba-Draman yresinde etkinlii yaygn olan Nakbendi tekkesiydi. Bu tekkenin banda bulunan kii, Trabzon'un aykara ilesinde, iki aile arasnda srdrlen " k a n davas" nedeniyle s tanbul'un Fatih ilesine yerleip, Almanya'da etkinlik gsteren, "Kara S e s " diye nitelenen kiinin buyruu al tna girmiti, Almanya'dan gelen Karadenizli iilerden byk yardimlar grrd. Bu szde dzmece "eyh"in adamlar (hepsi bkn, seme genler, atak delikanllard) geceleri mahalleleri do lar, "milliyeti genlik", "lkc genlik" adna yardm toplarlar, vermeyenleri korkuturlard, hepsinde de "taban ca vard." Bunlar, zellikle kurban bayramnda camilerin evresinde satn alnan "kurbanlklar" ba rts altn da, baskyla, yurttalarn ellerinden alrlar, Fatih Camii ya nndaki medreselere gtrrlerdi. Birka kez, Fatih'te Akemseddin Caddesi'nde srklenen (milliyetilerce) gen leri kurtarmak iin, orada bulunan olaya glerek bakan, Edirnekap renci Yurdu'nda "skynetim grevlisi" bir stemeni uyaran halka kar, stemenin verdii u yan t unutamyorum: "Git iine bee, nereden biliyorsun sen onun bir komnist olmadn?" Birka gn sonra bu ste men, karanlk epey ilerlemiken evime geldi, yannda iki
92

uzun boylu, bykl, esmer delikanl vard, kapy alnca a tm, ieri buyur ettim. ok saygl, ok incelikle davrand, ne yalan syleyim, ben rak iiyordum, beklediim iki ya zar konuum nedeniyle sofrada epey yiyecek vard. Birer ay bardann yarnca rak itiler, gitmeye davrandkla r srada stemen bana: "Hocam, sizi ok iyi tanyoruz, biliyoruz, ancak siz namuslu komnistsiniz, bizim iimiz namussuz komnistlerledir" demiti. Dayanamadm, ok sevecen bir dille, "birkan sylerseniz, ilerinde tandk larm varsa, saknmaya alrm" demitim. Sz uzatmayalm, o yllarda Fatih-Karagmrk-Sultanselim-Draman yresinde, ad kulamza gelen, bir kan l olayn ilendii gnden sonra, hep dedikodusu yaplan bir rgt vard. Bu rgtn yeleri, vurucular kimlerdi bile meyiz, ancak hepsi Nakibendilikle ilgili, yine Fatih'te "Yakub Aa" Camii'nde reklendii sylenen kiilerce beslendii biliniyordu. Fener Patrikhanesi'nin yukarsnda, duvarlar kzl boyal (tulal) bir okul vardr (Rum okulu), bu okulun evre duvarnn biraz tesinden, sanyorum bu "Yakub Aa Mescidi"nin nnden, mam Hatip Okulu (okul mu, yurt mu imdi bilmiyorum) altndan geen, ke merli bir yeralt yolu vard. Biz, Fatih'in Kademe Ma hallesinde, Sinan Aa Mahallesi'nde oturduumuz 19381946 yllar arasnda bu yeralt geidinden geer, oyun oy nardk (ben, o zaman 1938 ortalarnda Nakibendi tarika tna girmitim). Eskilerin bu yeralt geidiyle ilgili yk ler anlattklarn biliyorum: "Bu yol Cenevizler'den kalma dr, kfirler bu yoldan geerek Mslmanlar basar, soyan lard, sonra padiah bu yolu buldurmu, kestii gvurlar .93

oraya doldurmu." Byle bir tarih olay bilinmiyor, halk d ncesi bunu yaratm. imdi bu ykyle ilgili baka bir sylentiye gelelim: Bu yrede "slami ntikam Tugay, Fa tih Blge Komutanl" adn tayan bir rgtn bulundu unu duyardk, ite aada sunulan, gvenlik grevlileri nin bile glp getii belge bunun kant. BELGE 2.2.1990 Hazrlk no: 990/3625 Cumhuriyet Savclna, Fatih ikyeti: smet Zeki Eyubolu, yazar Keeciler Yamak Sk. 15/2 Fatih ikyet konusu: Telefonda lmle tehdit. Daval: "slami ntikam Tugay Fatih Blge Komutan l" adyla anlan, ancak ne ve nerede olduu bilinmeyen soyut bir kurulu. Olay: 1.2.1990 gn saat 11.30 dolaylarnda telefonum al d, atmda slami ntikam Tugay Fatih Blge Komutanl'nn tebliidir diye balandktan sonra "btn kfirler gibi siz de gebertileceksiniz... lhan Seluk, Oktay Akbal, Hasan Cemal, Ekmeki, Prof. Toktam Ate, Uur Mum cu ve hepsinden erzeli sen ananz avradnz..." gibi daha nice yakksz szle konumasn srdrd, telefonu kapa94

dm. Birka dakika sonra yine biri ince, teki kalnca er kek sesleriyle tehdit yinelendi/Durumu Cumhuriyet gaze tesinde tandk yazarlara ilettim, akam zeri de Fatih Em niyet Amirlii'ne bildirdim. Telefonda konuan iki kiiydi, birinin elindeki bir lis teden adlar okuduu, tekinin yineledii anlalyordu. Ses lerinin tonu bende bunlarn otuz-otuz be yalar arasnda kimseler olabilecei kansn uyandrd, ancak daha gen de olabilirler kansndaym. Beni tehdit etmelerinin, bal ca nedeni Cumhuriyet gazetesinde birka ay nce yaym lanan Nakibendi Tarikat'yla ilgili konumalarmla bu ko nudaki kitaplarmdr. Nitekim "slam" adl bir dergide, " Z a m a n " gazetesinde fotorafm yaymlanarak beni ar szlerle yerenler de bu tarikattand. Bu tarikatn "trban" nedeniyle bir yldr bata stanbul olmak zere deiik il lerde giritii eylemler, saldrgan olaylar, yryler, ya ynlar bilinmektedir. Ben de 1939-1945 yllar arasnda bu tarikata girmi, sonradan i yzn kavraynca ayrlmtm, bu konudaki yaynlarmn, tarikatn i yzyle, Cumhuri yet dnemindeki gerici ayaklanmasyla ilgili aratrmala rm beni hedef edinmelerine neden olmutur kansndaym. Nitekim, birka gn nce Cumhuriyet gazetesinde yazar Oktay AkbaFn "Nakibendi Olmak (6.1.1990)" balkl yazsnda benim "Tarikatlar Mezhepler Tarihi" adl kita bmdan yapt alnt nedeniyle kendisine de tehditli tele fonlar edildiini, mektuplar yazldn bana bildirmiti. Sonu: Telefonla tehdit edilmem bir rastlant sonucu deil, r95

gtl gizli bir kuruluun bilinli eylemidir. Otuz be yldan beri oturduum imdiki adresimde gizli Kuran kurslarnn oluturulduu, zellikle arafllarn younlat bilini yor. aramba semtinde bu tarikatn etkinlii de kamu oyunca bilinmektedir. Soruturmann bu noktalar gz nn de tutularak srdrlmesi konusunda gereinin yaplmas n sayglarmla dilerim. Yazar smet Zeki Eyubolu stanbul Kuatmas Nakibendilik'in, Kanuni Sleyman'dan sonra gz dik tii balc yre stanbul'du. stanbul'un nemi, Hac Bay ram Veli gibi, eski "Ahlik" kuruluunun en nl ncs, Akemseddin'in kovulduu yer olmasdr. Bugn, stan bul'un yine Fatih yresinde, Hrka-i erif caddesinde, "Akemseddin Camii" adyla anlan bir "mescid" vardr. Nak ibendilik, iini yrtmek iin, klk deitirerek, zal d neminde buray ele geirmi, bir "klliye" durumuna sok ma abasna koyulmutur. "Klliye" be yan kurulutan oluur (Osmanl toplum geleneince, okul, aevi, hamam, kitaplk, sayrevi (eski deyimle: medrese, hamam, ktp hane, bimarhane, ahane), bu adlar deiebilir, deitirile bilir, nemli olan "be bamsz kuruluu bir arada topla maktr." Bunu baaramadlar, ancak deiik giriimlerle, Kurtulu Sava srasnda zmit dolaylarnda, Padiah Vahdettin'in ileri Bakanl'nca ldrtlen, Yahya Kaptan'n dul ei ile iki ocuunun kald konutu, bir oyunla ele ge96

irip "Hz. Akemseddin Vakf" ad altnda topladlar. im di ilgin bir tarih gereini aklayalm: Akemseddin, Fa tih Sultan Mehmed dneminde, saraya tarikatl sokma ya almas nedeniyle, "slama fesat kartran mel'un" sulamasyla Gnk yresine srld, 1456 dolaylarnda orada ld. O dnemde, Hrka-i erif evresinde Msl man yoktu, oras bir Hristiyan yresiydi. Bir ilgin konuya daha deinelim: Nakibendilikte, imdi birok Nakibendi "ulemas"nn bilemedii bir giz li (hafi) konu vardr: "Nakibendilik feth (amak) ile ba lar, bu nedenle bir Nakibendi eyhi fatih, tarikatn kuru cusu ise ebu'l-feth (bir yeri almann, amann atas) demek tir. Bu inan basksyla, tarikatn kurucusu niteliinde, Kuran'n "Fatiha Sresi"nin anlam sakldr, yleyse Fatih il esini egemenlik altn almak gerekir. imdi, konuyla tarih ak iinde, ilgilenen uyank bir okuyucu neden Nakibendilerin Fatih yresine nem ver diini anlamakta glk ekmez. Yine, bu izgi iinde, ba ka bir soruna geelim, neden NakibendiHk'te sonradan s lam dinini seenlere kar daha ok ilgi duyulur konusuna deinelim. Osmanl mparatorluu'nun Avrupa yakasnda salad ynetimsel egemenlikten en ok yararlananlar, din deitirenler "dnmeler" olmutur. Bu olayn arkasnda birtakm "Hristiyanlara ykletilen" vergilerden kurtulma kaygs vard, bu da tarih belgeleriyle ortaya konmutur. Ni tekim Nakibendilik'in 19. yldan bu yana, en byk say lan nclerinin hepsi inan deitiren (dnme) kiilerdir. Burada kimseyi, deien inancndan dolay sulamak gibi yakksz bir dncemiz yoktur, ancak olayn kkeninde 97

yatan gerekleri aklamaktan da geri kalmak istemiyoruz. Szgelii Sleymanclk'n (Nakibendilik'in, gnmzde etkili bir koludur) kurucusu Romanyal, ya da sonradan o lkeye yerlemi, Trkiye 'ye gm bir Hristiyan ailenin ocuudur, Karadeniz'in Rize, Trabzon, Giresun dolayla rndaki Nakibendi Tarikat'na balananlarn hepsi Erme ni kilisesine bal, sonradan Mslman olmu ailelerden ge lir, bunlar arasnda Grcler ounluktadr. Dou Anado lu yresinde, inan deitirmelerle ilgili toplumsal alkan tlarn balangcnda geen olaylar renmek iin, okuyu cuya Abu'l-Fara Tarihi (ev. mer Rza Dorul, 1950) ad l yaptn ikinci cildini ilgiyle okumasn neririz. Orada, bugnk Dou Anadolu Nakibendileri'nin, islamlktan nceki durumlar, sonra neden tarikat olduklarnn neden lerini sezdiren aklamalar vardr. Bu olayda, zellikle Karadeniz kylarnda, Nakibendilik'in, deiik adlar altnda (Nurculuk, Sleymanclk, Milliyetilik, lkclk gibi) yaylmasnda, ola ya tabanndan giriilirse, eski. inan deiimlerinden kay nakland kolayca anlalr. Birka rnek verelim: Trab zon ili dolaylarnda, yaayan imam-hatip okullarnn, byk bir ounluunun rencileri baka illerden (Er zurum, Erzincan, Malatya, Kars, Artvin gibi) gelmekte dir, oysa bu illerin hepsinde imam-hatip okullar, yurt lar vardr. Trabzon'un Maka ilesinde alan imamhatip lisesinde okuyan renciler arasnda, yerli aile o cuklar ok mu, ok azdr. Byk ounluunu Maka ilesine 1929'dan sonra gelenlerin torunlar oluturmak tadr. Bunlar sylerkeh yurttalarn inanlarn yargla98

mak gibi, yakksz bir dncemiz yoktur, ancak orta da tm somutluuyla dolaan bir geree kar kmak da anlamszdr. stanbul'a yerleen, burada tarikatln glenmesi ni salayan ncler arasnda Dou Anadolu kkenliler o unluk durumundadr. Olaya bir tarihi gzyle baklrsa, bizi aar, ancak toplumsal alkantlarda ortaya kan kim selerin bilgisel sorumluluu gndeme gelirse tartmal de il, kaynaklara dayanmas gereken konularla grrz. Ortada yaanan, grlen olaylar vardr. Bir dncenin, bir inancn savunucusu olmak baka, onu smrerek, yanda lar toplama sonucu kendini doru yolda gstermek baka dr. Burada, ikinci bir ykc giriim vardr, o da ekinme den, kanmadan syleyelim, 1950-1960 dneminde, stan bul evrelerine yerlemelerine gerekte CHP'nin egemen lii altnda bulunan, blgelerin yozlamasna olanak sa layan ynetimsel uygulamadr. stanbul yrelerine, stan bul dndan (zellikle yurtdndan) gelenlerin oluturduk lar dengesiz, lsz, dank yerleim uygulamas cum huriyetin temeline aktlan sulard. eriat Vakflar Yanltmann, saptrmann gerei, nedeni yoktur, bugn Trkiye Cumhuriyeti'nde, cami evrelerinde kurulan "Vakf" adl birimlerin hepsi, Nakibendilik'in denetimi altndadr. "Diyanet leri Bakanl" tanm yaplmayan gizli bir rt durumundadr. Diyanet leri Bakanl'nn 99

denetimi altnda bulunan tm kurulularn (Kuran .kursla rnn, yurtlarn, yardm kurumlarnn) hepsi devletin deil Nakibendilik'in denetimi altndadr, halk yanltan, yne tim kurumlarnn tm aklamalar birer gstermelik giri : : imdin ' ' ; ' ' Nakibendilik'in gelir kaynaklar arasnda "vakf" nitelii tayan kurulular, daha dorusu o adla anlan lar e ayrlr. Bunlarn banda "bilim (ilim)" szc nn yanltc bir aklan vardr. Nakibendilik bu szckten ada uygarln yaratc kayna olan " b i l i m " i anlamaz, ona gre bilim eyhin szleridir, ak lamalardr, gsterdii yolda yrmektir, szn ksas Kuran'n buyruklarn renmektir. Oysa Nakibendi l i k t e yer alan kimselerin byk bir ounluu slam'n ieriini kavramak yle dursun yalnz bana namaz klmay bile beceremezler bu nedenle onlarda "toplu ibadet" stn saylr. Bu tr kurulular arasnda, dini ne, inanlarna bal kimselerin braktklar kaltlar (mi raslar) ok nemlidir, byk bir gelir kaynadr. Bir r nek verelim: stanbul'da, Beyazt yresinde, Bakrclar ars'nda, nl yazn tarihisi, bnlemin Mahmud Kemal nal'n evinin bir Nakibendilik oca olan "lim Yayma Cemiyeti"ne baland biliniyor. "Pembe Ko n a k " denen bu eski yap, " M h r d a r Emin Paa'nn ko n a " sonradan yklm, bir ihanna dntrlmtr. Bu " l i m Yayma Cemiyeti"nde arlk " N u r c u l u k " de nen kuruluun elindeydi (imdiki durumu bilmiyorum), bu dernein kurucularnn hepsi tarikatyd. Bu tr ku rulularn nemlilerinin elinde stanbul'un Vefa yre100

sinde, Fatih ilesinde pek ok konut, kat, yap, sat ye ri vardr. Bunlar, son dnemlerde camilerin giri katla rnn altnda byk ah-veri yerleri am, c a l i l e r i bi rer kazan yuvasna dntrmtr. zel sigortalar (Ik Sigorta) bir Nakibendi kuruluudur, Asya Finans bir Nakibendi kuruluudur, bunlar gibi dinci yaynla rn neredeyse hepsi, Nakibendilik'le yakn ilikiler iindedir. Burada Nakibendilik'le ilgili yardm kurumlarn, ge lir kaynaklarn sayp dkmenin, saysn, kazan toplam n tmyle aklamann Olana yoktur, ancak zellikle is tanbul'un geliri en doyurucu olan "vakf" adl kurulula rnn bu tarikatn elinde olduu aka bilinmektedir. . Bu tr kurulularn en yaygnlar Konya, Erzurum, Urfa, Erzincan, Malatya, Mara, Sivas illerindedir. Son yl larda "zel yurtlar" ad altnda Karadeniz kylarnda, da ha ok Of-Srmene-Arakl-aykara-Giresun-Ordu-Sinop dolaylarnda yaylma olana bulmulardr, nedeni de yurt dna giden iilerden salanan "ba-yardm" adl ge lirlerdir. Bugn Anavatan-Doru Yol gibi yzeyi baka, taban baka sac kurulularn en salkl dayanaklar tarikatlar dr. Kapatlanbirpartinin tarikatlarla ilgili eylemlerini say mann gerei yoktur, aka biliniyor. tekilerde tarikat ilikisi yzeye yanstlmyor, ancak yksek sorumluluk aa masnda bulunan, laik-cumhuriyeti geinen nclerin ko numalarndan, "irtica" karsnda ar davranmaktan, e kimser kalmaktan yana olduklar anlalyor. alas bir r nek verelim: ANAP'n kazand blgelerde tarikatlarn 101

emekleri, arlklar aktr, tarikatlarn aznlkta kald yrelerde bu iki sac parti byk gelime gsterememitir. . \ , : Sonu Neresinden baklrsa baklsn, Nakibendilik lke dzeyinde yaylma olana bulmu, zellikle Adalet Par tisi-12 Eyll-Turgut zal dnemlerinde umulmadk hz da bir geliim ivmesi kazanmtr. Bunda, ad geen d nemlerde, i banda bulunanlarn, lke ynetiminden so rumlu olanlarn yardmlar, etkileri gzard edilemeyecek nitelikte ykc, geriletici, karartc olmutur. Devlet b tnln yitirmi, sa-sol ekimesi iinde bile dincitarikat beklere blnmtr Ky Enstitleri 'nin kapa tlmasyla ortaya kan lke dzeyindeki eitim-retim yetersizlii, kyl ocuklarn imam-hatip adl kurulu larn karanlk kucaklarna itmekte gecikmemitir. Yurt ocuklar, karanlk bir gelecee srklenirken, yksek grevlilerde yurt sevgisinden, ulus sevgisinden bir iz kal mam, btn umutlar arpk bir gelecein yap talarn oluturan oy avclna dnmtr. Trkiye devleti, gemiin en karanlk gnlerinde bile bylesine koltuk dkn, seim kazanma uruna yurdu uuruma srk l e m e eilimiyle yozlam bir durumla karlamamtr. Birliin, btnln en gerekli olduu konularda, evre lerde bile derin bir k uykusuna yatan sorumlular uyan dracak, kmldatacak belirti grlmemitir. Atatrk'n kurduu TBMM ats altnda Atatrk'e svlm, sal102

drlm, ok zc szler sylenmiken, sorumlular "d nce zgrl" rtsnn altna girerek, dncenin bile ne olduunu, zgrln hangi alanlarda aranmas gerektiini bilememilerdir. Dnce zgrl, devrim cilik, adalk yanllar devlet glerinin yumruklar al tnda ezilirken, kz erkei alanlarda srklenirken, sa ba yolunurken sorumlular srtmaktan, sulu kamu g revlilerini savunmaktan, bunu kamu adna bir grev sa yar grnmekten kanmamlar, ekinmemilerdir. Oy sa Atatrk'n kurduu devleti ykmak iin alanlara d klenlere "Cumhuriyet yklacak eriat gelecek" diye barp aranlara ses karan olmamtr. Genelev patronlarnn, kumarclarn, kaaklarn, s lam'n "haram" sayd kaynaklarn dedikleri vergilerden aylk alan, TBMM ats altnda toplanarak slam' savu nan, "faizsiz banka" glmeceleri sergileyen nice "dini b tn" geinen yenin karsna kp da "yerdiiniz haram nerde, cebinize aylnzn yzde ka helal olarak giriyor" diyebilen bir yenilik yanls, devrimci kmamtr, "is lam'n haram"n yerenlerin hepsi, bu "haram"dan "helaP'i retirken en ufak bir utanma belirtisi gstermemitir. Alan lara dklen "Anayasa Kuran'dr" diye baranlarn kar sna karak, "Syledikleriniz dorudur, Kuran anayasadr, ancak bu istediiniz anayasada mezhep, tarikat, kzlar iin imam-hatip okulu, yksekrenim olana, devlet kurum larnda kadnlara grev yoktur" diyebilecek nitelikte s lam' bilen, anlayan bir "dinibtn Mslman" grlme mitir. _ " Gemiten kalan yaam etkileyen, kimi yerde btn103

letiren, anlaml klan birtakm gelenekler, alkanlklar vardr. Bunlarn rettii yaygnlam dnce rnleri de vardr, zellikle halkbilgisi varlklar byledir, bunlarn ki mine "gelenek-grenek" diyoruz. Bunlar insanlar deil, ancak zaman deitirebilir, kimini atar, kimini yeni bir bi ime sokar, bunlar deitirmeye kalkmann da gerei yok tur. Oysa yle yaplmyor, zamann kimseye sormadan de itirdii, deimesini srdrd alkanlklar, grenek ler, gelenekler bile "din rts" altna sokularak korunmak isteniyor, stelik bunlar "slam" szcnn kapsamnda grlp gsterilmeye allyor. Bu ak bir saptrmadr, smrye kap amaktr. Bugn yurdumuzda Atatrk'n bile grmedii, d nmedii, bilmedii yenilikler, yeni uygulamalar vardr. an yenilik hz Atatrk'n grlerini amtr. Oysa bi zim szde dincilerimiz, Atatrk'n grlerinin bile yle gerisinde kalmlar ki, insan Atatrk'n byle kimselerin yaadklar bir ortamda bu byk baarlar hangi gle saladna ayor. Burada, an yenilik ivmesini arttran atlmlar, ksa sre sonra deiecek, bambaka yenilikler ortaya konacaktr. Atatrk bir ldaktr, gidilecek yolu, o yolun n koullarn, yry ilkelerini gstermi, sapta mtr. Bu olayda balca etken us denen ynlendirici, ele tirici, lp biici, tartc, dzenleyici yetidir. Baar bu ye tinin aydnlnda yrmekle salanr. Uygarlk tarihinde bir toplumun kurtuluunu, bamszln, baarlarn, an cak us ilkelerine balamakta bulan, bunu toplumsal bir g j r lei diye vurgulayan ilk devlet kurucu insan Ata trk'tr. Atatrk, kurduu Dil Kurumu, Tarih Kurumu, Ka104

din Haklan, Dil Devrimi (yazyla birlikte) gibi yenilikler le, yaad dnemi ok amt. Bu kurumlar, yenilikler, oluumlar zerinde ayrntlaryla durulursa Atatrk'n gi riimleri, uygulamalar, baarlar karsnda amamak el de deildir. nsanlk tarihinde ulusunun zgn dilini kur tarmak, bilimin aydnlnda inceleme-aratrma konusu yapmak, dil bilincini uyandrmak iin dilinin yapsyla ba damayan yazsn deitiren yalnzca Atatrk olmutur. Bu dil sorunu zerinde biraz durarak, Trklerin ka ya z deitirdiklerini grelim. Bilinen en eski Trk yazs "Gktrk Yazs" denen trdr. Burada Trkler yaadkla r blgelere gre baka yazlar da kullanmlardr, ancak bunlarn dil tarihi bakmndan, nemi daha azdr. kinci b yk deiiklik "Uygur yazs" denen trde grlmtr. Bunun dnda, in-Hind kkenli baka yazlar kullanlm sa da yine yaygn bir nem, etkinlik tamamtr. nc yaz deiiklii Trklerin Mslman olmaya balamalar nedeniyle gndeme gelmitir. Bu yaz bugn "eski yaz" denen, yanllkla "Arap yazs" adyla anlan Nabati-Hind kkenli yazdr, gerekte slam'la, dinle ilgisi yoktur. Eski Arap yazs, ya da imdi Kuran yazs denen yaz 18 harfli yazyd, buna sanrm "huruf-i embar" denirdi. Bu arada Trkler, zellikle Anadolu'da Grek, Ermeni yazlarn da kullanmlardr, elimizde bu yazlarla yazlm saysz rn vardr. Son Trk yazs "Latin yazs" denen, bugnk ya zdr. Trk dilinin yapsna, ses dzenine en uygun deni bu yazdr (birtakm sesleri btn zellikleriyle vermese bile). imdi konuya gelelim. Atatrk yazy deitirerek, ku105

aklar arasna uurum soktu, dili deitirdi, kuaklar birbi rini anlayamyor diyorlar. Bunlar syleyen u Prof. Sanl "Trkiyat esnafna" soralm, sizden nce gelenler, o yaz y kullananlar (Osmanl dneminde) birbirleriyle konuur ken, anlarken Fuzuli'nin, Baki'nin, eyh Galib'in dilini mi kullanyordu, onlarn yazdklarn kolayca anlayabiliyor lar myd? Siz Gktrk yazsn, Uygur yazsn okuyup anlayabiliyor musunuz? O yazlar da Atatrk m deiti rip kuaklar arasna anlamazlk, uurum soktu? Siz, lise yi bile "eski yaz"yla bitirdiniz (bu benden nceki kuak iindir), elinize "harekesiz yazlm" bir Kur'an verseler okuyabilir misiniz? Yeni Trkiye devletini ktlemek, Osmanlya zlem duymak, sorunlar yeterince bilmemekten kaynaklanyor. imdi, 1950'den sonra, zellikle elleri, etekleri plen ta rikatlar, yandalar Osmanl Devleti'nin ykln bile Av rupa'ya yaklamaya, Avrupa uygarln benimsemeye ba larlar. imdi, bu konuya deinelim. Osmanl Devleti'nin ke fenini rme ilk kez Kanuni Sleyman'n Franszlara verdi i ayrcalklarla (kapitlasyonlarla) balamtr. Bu kefen satn alndktan sonra, cenaze iin gereken teki gereler yava yava toplanmaya giriildi. Gen Osman, nc Selim olaylar "cenaze suyunu" da salad. Osmanlnn yataa dme gnleri yaklayordu, derken, kinci Mahmud yozlam kurumlardan kurtulma yollarn aramaya koyul du, ok ge kalnmt ancak yaplacak baka bir i de yok tu. Hzla kalknan, gelien Avrupa karsnda gerileyen, iinden ryen Osmanl Devleti son soluunu, Tanzimat dneminde verdi, ancak bu grkemli tabutu kaldracak ce106

maat, namazm kldracak imam bulunamad. Peki bu y kmlarn hangisinin nedeni Atatrk't? Osmanl tabutu, bu musalla tanda 918 ylna dein kald, artk l kokma ya, evresini tedirgin etmeye balamt. "Sevr Andlamas"yla lnn gmlmesi onayland, "cenaze imam" bu lundu. Peki, bunda da sulu Atatrk'myd? Deil "ma sonlar", "Yahudiler", unlar bunlar. Peki bu Masonlar, Ya hudiler nerelerde oturuyorlard? Padiahn evresinde, Sa ray'da. Peki bu evrede tarikatlarn etkisi yok muydu? Vol kan adl yayn aracn karan, orda yazlar yaymlayan, sonra Topta'na atlan kiiler hangi tarikattand: Nakiben dilik. "Diyr- kfri gezdim beldeler kaneler grdm Dolatm mlk-i Islm btn viraneler grdm Bulundum ben dahi dar-ifa- yi Bab- Ali'de Feltunu beenmez anda ok dvneler grdm Huzr-i ke-yi meyhane-i ben grmedim gitti Ne meclisler, ne sahbalar, ne irethaneler grdm Cihan nmndaki bir maktel-i me yolum dti Hkmet derler anda bir nice salhaneler grdm Ziya, demez humar keyfine meyhne-i dehrin Bu iretgehde ben ok kalmadm amma neler grdm."

107

http://genclikcephesi.blogspot.com

You might also like