You are on page 1of 268

Trkiye ve Kazakistanda retmen Adaylarnn Meslek Tercihi ve retmenlik Mesleine likin Dnceleri

Do. Dr. Cihangir DOAN*

zet: Bu alma 2001 tarihinde Gney Kazakistann imkent ve Trkistan illerinde, Ahmet Yesevi Uluslararas Trk-Kazak niversitesinde ve 2003 tarihinde Trkiyenin stanbul ve Bursa illerinde, Marmara ve Uluda niversitelerinde yaplmtr. Aratrmann amac deiik iki lkede eitimlerini srdren retmen adaylarnn meslek tercihlerini ve retmenlik mesleiyle ilgili dncelerini belirlemektir. Aratrmada tarama yntemi kullanlarak, rneklem iin 448i Kazak, 726s Trk toplam 1174 retmen aday seilmitir. rneklemi oluturan rencilere aratrma konusuyla ilgili 66 soruluk anket uygulanmtr. Aratrma sonularna gre; iki lkede de retmenlik meslei ilk sralarda tercih edilmemesine karlk, bu meslek Trkiyede Kazakistandan daha n sralarda tercih edilmektedir. Her iki lkede de ekonomik getirisi ve stats yksek olan meslekler ilk sralarda tercih edilmektedir. Trkiyede ticaret, hukuk, mhendislik ve tp gibi, meslekler ilk sralarda tercih edilirken, Kazakistanda hukuk, ekonomi, bankaclk ve polislik meslekleri ilk sralarda tercih edilmektedir. Sonu olarak retmenlik meslei Trkiyede Kazakistandan daha yksek oranda tercih edilmesine karlk, bu meslek iki lkede de ncelikli istenilen meslekler arasna girememitir. Bu durumun nedeni olarak dier faktrlerle birlikte iki lkedeki yaama standartlarna gre, retmenlik mesleinin ekonomik getirisinin yetersiz oluu, meslein her iki lkede de stat ve saygnlnn istenilen dzeyde olmay gibi, faktrlerin etkili olduu sylenebilir. Anahtar Kelimeler: retmen Aday, Meslek, Meslek Tercihi, retmenlik Meslei, Ekonomik durum, Stat
* Marmara niversitesi, Atatrk Eitim Fakltesi/STANBUL

mcdogan@marmara.edu.tr bilig F Bahar / 2005 F Say 33: 1-22 Ahmet Yesevi niversitesi Mtevelli Heyet Bakanl

bilig, Bahar / 2005, say 33

Bu almann amac temelde benzer kltrleri tayan deiik iki lkedeki retmen adaylarnn meslek tercihlerini ve retmenlik mesleiyle ilgili dncelerini karlatrarak benzer ve farkl noktalar belirlemektir. almada retmenlik mesleinin iki lkedeki tercih sras, stats, deeri ve sevilmesi gibi konularn aratrlmas yannda, bu meslein eitli sorunlarna ilikin bir tasviri incelenmitir. Trk toplumunda ve kltrnde retmenlik mesleinin nemli yeri vardr. Eski Trk devletlerinde retmenlik mesleinin statsnn yksek olmasna karlk (Akyz 1978:24), gnmzde bu meslein deerinin ve statsnn giderek azald grlmektedir (Doan 2003:117). Trk eitim tarihinde rgn eitimde alan ilk retmen tipleri sbyan mektebinde retim yapan muallimler ve medreselerde retim yapan mderrislerdir. Ancak bunlarn dini bilimler alannda yetitikleri ve din eitimi verdikleri bilinmektedir (Akyz 2001:78). Osmanllarda ilk defa Fatih dneminde genel eitimden ayr olarak sbyan mektebi retmenleri olacaklar iin, medrese programlarndan ayr bir program hazrlanmtr (Arslanolu 1997:174). Ancak Fatih dneminde sbyan mektebiyle ilgili yaplan programn ve getirilen kurallarn Fatihten sonra bozulduu grlmtr (Koer 1974:7). Bugnk anlamda ilk olarak stanbulda 16 mart 1848de Darl Muallimin okulu retmen yetitiren kurum olarak almtr. Daha sonra retmen yetitiren kurumlar sbyan, rtiye ve idadiye olmak zere dereceye ayrlmtr (Akyz 2001:150). Merutiyet sonlarna doru sava yllarnda ilkokul retmenlerine aylklar verilemez duruma gelinmi, bu nedenle retmenlie olan ilgi azalm, hatta retmen bulunamamaya balanmtr (Ycel 1938:219). Cumhuriyet dneminde okul ncesi eitim alannda retmen yetitirilmesi 1927de Ankarada ana okulu ile balanmtr. Okul ncesi eitim kurumlarna retmen ve ynetici yetitiren Ankara Kz Teknik Yksek retmen Okulu 1935de alm, bu kurumlar balangta iki yllk daha sonra drt yllk eitim verirken, 1989-1990 retim ylndan itibaren drt yllk lisans eitimi verilmeye balanmtr (MEB. 1992:8). Cumhuriyet dneminde ilk retmen okullarnn eitim sresi 1924te ilkokuldan sonra drt yl olan ilk retmen okullar be yla karld. 19322

Doan, Trkiye ve Kazakistanda retmen Adaylarinin Meslek Tercihi ve retmenlik Mesleine likin ....

1933 retim ylnda ilk retmen okullarnn sresi alt yla karlm, ilk devresinde orta okul program aynen uygulanm ve son yllk dnemde yeni bir program yaplarak meslek eitimi verilmitir. Bu uygulama yllarca srm ve daha sonra ilk devre kaldrlarak orta okuldan renci alan bir meslek okuluna dntrlmtr. 1970-1971 retim dneminde 5+3+3 olan retim yl 5+3+4 yla karlm, 1974-1975 retim ylndan itibaren liseden sonra iki yllk eitim enstitlerinde retmen yetitirilmeye balanmtr. 1982den itibaren bu okullar eitim yksek okullar haline dntrlerek niversitelerin iine alnm ve 19891990 retim ylndan itibaren liselerden sonra drt yllk lisans eitimi olmak zere toplam 15 yl dolduran gnmzdeki sisteme gelinmitir (ahin 1998:93). Cumhuriyet dneminde orta okullara retmen yetitiren eitim enstitlerinin ekirdeini oluturan okul 1926-1927de Konyada Orta Muallim Mektebi adyla almtr. Daha sonra bu okul Ankaraya nakledilmi, Gazi Orta Muallim Mektebi ve Terbiyesi Enstits adyla bilinmektedir (Ergn 1982:81). Trkiyede saylar gittike oalan orta okullara ayr bir bran retmeni verilmesi giderek zorlanca 1946-1947 retim ylnda Toplu Dersler ubesi ve 1949-1950 retim ylnda Fen Blm ve Edebiyat Blm olarak ikiye ayrlmtr. Ayn yl ierisinde stanbul, zmir ve Balkesir retmen okullarnn iine eitim enstits almtr. Bundan sonra eitim enstitlerinde 12 branta retim yaplm, 1978-1979 retim ylndan itibaren bran retmeni yetitiren eitim enstitleri drt yla karlm ve adlar Yksek retmen Okulu olarak deitirilmitir. Bu okullar 16 bran halinde retim yaparken, 20 Temmuz 1982de eitim faklteleri haline dntrlmtr (MEB 1992:10). Liseler iin retmen yetitiren Yksek retmen Okulu 1924-1925 retim dneminde stanbulda, 1956da zmirde ve 1959da Ankarada olmak zere toplam yksek retmen okulu alm ve 1978de kapatlmtr (MEB 1992:11). zellikle cumhuriyet dneminde orta retim kurumlarnn retmen ihtiyacn nemli lde niversiteler karlamtr. Bunlarn bazlar sadece kendi rencisine pedagojik formasyon verirken, bazlar baka niversite ve akademi mezunlarna da formasyon dersi vermitir (Karamuk 1973:148).
3

bilig, Bahar / 2005, say 33

Trkiyede retmenlik meslei konusunda nemli bir uygulama da meslein cazibesini artrmak, baarl ve yetenekli rencileri bu meslee ekmek amacyla, 1990-1991 retim ylndan itibaren retmen liselerinin tamam Anadolu retmen Lisesine dntrlmtr (MEB 1992:14). Trkiyede retmenlik mesleiyle ilgili nemli bir gelimede 1998-1999 retim ylndan itibaren retmen yetitirme programlar yeniden dzenlenerek, okul ncesi ve ilkretim retmenliinin lisans dzeyinde (4 yl), orta retim retmenlerinin yabanc dil, mzik, resim, beden eitimi, zel eitim, bilgisayar ve retim teknolojisi branlarnn dndaki alanlara tezsiz yksek lisans 3.5+1.5=5 veya 4+1.5=5.5 retim yl seenei esas getirilmitir (MEB 2000:221). Kazakistan da 1920li yllara kadar retmenlik eitimi alm olan retmen yoktu denilebilir. Bu dnemlerde okuma-yazma bilen kimseler ve gen komnistler ksa sreli bir kurstan geirildikten sonra ilkokul retmeni olarak atanmaktayd. 1920-1930 yllarnda retmen okullarnn almaya baladn grmekteyiz. Bu dnemde 3 yllk pedagoji okullar ve 7 yllk orta okulu bitirenlere belirli bir kurs verilerek retmenlik verilmekteydi. 1935te iki yllk retmen enstitleri ald, 1966 bu okullarn eitim sresi 5 yl oldu, 1969 da pedagoji enstitleri bnyesinde snf retmenlii blm ald, 1980lerden sonra lisans eitimi verilmeye baland (Konjevnikov 1984:71-83). Kazakistandaki retmen okullarnn genel zelliklerine bakldnda Pedagoji okullar 9. snftan sonra 4 yl orta dereceli mesleki eitim vermektedir. 11. snftan sonra 3 yllk eitim veren okullar okul ncesi ve ilkokul retmeni yetitirmekteydi. Pedagoji Enstitleri liseden sonra 4 yl eitim vererek orta retim iin bran retmeni yetitirmekteydi. Bamszlktan sonra eski ynetimden farkl olarak devlet niversitelerinin yannda zel niversite bnyelerinde liseden sonra 4 yl eitim veren retmenlik programlar almtr. Kazakistanda Sovyet ynetimi dneminde retmenlerin ekonomik ve stat bakmndan iyi durumda olduu sylenebilir. Bu dnemde retmenlerin konut, snma, ulam, elektrik, su, gaz gibi, masraflar devlet tarafndan karlanmaktayd. Kazakistann bamszlndan sonra retmenlik mesleinin eski cazibesini kaybettii sylenebilir. Ancak 2000li yllardan sonra retmenlerin ekonomik durumlarnn giderek iyiletirilmesi, gelecekte Kazakistanda retmenlik mesleinin cazip hale gelecei izlenimini vermektedir.
4

Doan, Trkiye ve Kazakistanda retmen Adaylarinin Meslek Tercihi ve retmenlik Mesleine likin ....

Meslek Tercihi Meslek, yasalarca kabul grlen ve bakalarnn yararna mal ve hizmet retme faaliyeti olarak belirtilmitir (Kuzgun 200:39). Tanmdaki ad geen faaliyetler ise gerekli olan bilgi, eitim, deneyim, yetenek, beceri ve kiisel nitelikler olarak deerlendirilmitir. Meslek tanmn biraz daha deiik adan ele alanlar; sosyal, ekonomik, bilimsel ve teknolojik boyutlar olan, bireysel ve toplumsal yaam iin zorunlu bir i blm sonucu ortaya km bir ura olarak ifade etmilerdir (Alkan vd. 1997:203). Baka bir deyile meslek kavram, birey ve toplumun maddi ve manevi ihtiyalarn karlayan, ekonominin bir fonksiyonu olan, bamsz bir ekilde mmkn olduu kadar srekli yaplan, kabiliyet ve ilgilere dayal olarak renilmi ve ustalk kazanlm, karlnda ekonomik kar salanan hizmettir (zcan 1985:3). Meslek tanmndaki bireyin geici olarak yapt ilerin meslek olarak kabul edilmedii ve mesleklerde srekliliin esas olduu grlmektedir. Meslek tercihi, mesleklerin istenirlik asndan sraya konulmasdr. Ksaca bireyin kendisine ak olan beendii mesleklerden birini seip, onda karar klmasna meslek tercihi diyoruz. Bireyin setii meslek; onun deer yargsnda, dnya grnde ve yaama tarznda nemli deiiklikler oluturur (Ohara 1959:292). Bir Meslek bireye geim ve kazan salamasnn yannda, ona sosyal alanlarda da birok kazanmlar salar. Bunun yannda bireye vazgeilmez grev ve sorumluluklar ykler. Bu nedenle meslek seimi yalnz bireyin hayatn kazanmas iin bir ara olmayp, ayn zamanda toplumda sosyal bir konuma kavuma ve sosyal bir rol edinebilme arac ve yoludur. Bylece bireyin setii meslek, bireye kendini gerekletirme frsat verir (ner 1982:22) ve onun iinde mutlu ve baarl olmasnda nemli rol oynar. Meslekler toplumlarn deien ihtiya ve deerlerine gre zaman ierisinde bir derecelenme gsterir. Bu nedenle bir meslein deeri ve nemi toplumdan topluma deiebildii gibi, zaman ierisinde ayn toplumda da deiebilmektedir. nsanlarn bir meslee kar ilgi ve istekleri bu meslein toplumdaki nemi ve deeriyle yakndan ilgilidir. Gnmzde meslekler bir taraftan karmak hale gelirken, bir taraftan da saylar on binlerle ifade edilir duruma gelmitir. Bu almay gerekletirdiimiz lkelerde genlerin kendi ilgi ve yeteneklerini tanyarak, kendilerine uygun gereki bir meslek setiklerini sylemek gtr. nk bu lkelerde toplumlar henz meslee ynelme asndan yeteri kadar bilinlendii ve gerekli aralara sahip olduu sylenemez.
5

bilig, Bahar / 2005, say 33

Meslek seiminde etkili olan temel faktrleri inceleyen aratrmaclar, meslek seimi ve meslek edinme bakmndan bireyin kiisel zellikleri, fiziksel zellikleri, ailesinin zellikleri, evrenin zellikleri ve meslein zelliklerinin belirleyici rol oynadn belirtmilerdir (Kulakszolu 1998:154). Dier bir aratrmac meslekleri temelde fizyolojik ihtiyalar karlamas, gvenli ve dzenli olmas, sevgi ve sayg salamas ve zn gerekletirmesi bakmndan drt ana grupta incelemitir (Kuzgun, 2000:78). Meslek deeri; bir meslekten beklenilen doyum trlerinin sralanmasdr. Buna gre baz mesleklerin deeri; yetenei kullanma, zgn fikirler retme, ilgilerini gelitirme, deiiklik, yksek kazan salama, dzenli bir hayat srme, sosyal gvence, ilerleme, hret sahibi olma, risk alma, liderlik, bamszlk, ibirlii ve dayanma, sosyal saygnlk, yarma ve rekabet gibi zellikler tar. Meslek edinme konusunda nemli bir nokta da bireyin kendi yetenek, ilgi ve istei dorultusunda bir meslek setiinde baar ansnn yksek olmasdr. Bundan dolay bireyin mr boyunca hayatn kapsayan ve etkileyen bir meslein seimi hayati nem tar (Razon 1983;35). nk bireyin yeteneine, ilgi ve isteine uygun olmayan bir meslee ynelmesi, onun doal yapsna uygun olmaz. Bunun sonucunda birey bir taraftan kendi kendisiyle uyumsuzluk yaarken, dier taraftan psikolojik adan doyumsuzlua ve rahatszla neden olabilir. Bu nedenle bir meslein gerektirdii niteliklerle bireyin nitelikleri birbirine ne kadar yakn olursa, meslekte baar orannn o kadar yksek olaca belirtilmitir (Kuzgun 2000:128). retmenlik Meslei Toplumlarn gelimilii ile insan faktrne verilen deer arasnda yakn bir iliki vardr. nsan yetitirmenin temelinde ise; eitim ve retmenlik meslei yer alr. nsanlk tarihinin en eski mesleklerinden saylan retmenlik meslei, birey ve toplum iin hayati nem tar. retmenler toplumlarn bilinlenmesinde ve gelimesinde belirleyici rol oynarlar. Bu nedenle retmenlik meslei dier mesleklere gre zor ve daha ok kiisel zelliklere sahip olma zorunluluu gerektirir (Zehm ve Kottler 1993: 16). nk retmenlik meslei sorumluluk gerektiren ok boyutlu bir meslektir (Nergney and Carrier 1981: 124). nsan yetitirme dzeni olan retmenlik mesleinin toplumlar iin vazgeilmez grev ve sorumluluklar vardr. retmenlik mesleinin nemi ve fonk6

Doan, Trkiye ve Kazakistanda retmen Adaylarinin Meslek Tercihi ve retmenlik Mesleine likin ....

siyonu giderek artmasna karlk, bu meslein birok lkede tam anlamyla gerek konumuna ulatn sylemek zordur. retmenliin deeri ve stats lkeden lkeye deimekle birlikte, bu mesleinin baz lkeler dnda genellikle tercih edilen ilk meslekler arasnda yer alamad bilinmektedir. retmenlik Japonyada tercih edilen ilk meslekler ierisinde yer alrken, Trkiyede son sralarda tercih edilmektedir (Saracaolu 1991: 15). Eski bir i alan olmasna karlk retmenliin bir meslek dal olarak kabul edilmesi yeni saylabilir. Eitimin bilim olarak ortaya kmas ve neminin giderek artmas, dier mesleklerde olduu gibi, retmenlik mesleinin de zel bilgi ve beceri kazanlmasn zorunlu hale getirmitir. retmen; renciyi grup iinde birey olarak tanyabilen, onun renmesini etkileyen faktrlerle ilikisini yorumlayan, istenilen baarya en iyi nasl ulaabileceini bilen, bu alanda gelitirdii plan uygulayabilen kimsedir (lgen 1995:251). retmenlik mesleinin temel zellikleri ve fonksiyonlar gz nne alnarak yaplan tanmda; eitim sektr ile ilgili olan, sosyal, kltrel, ekonomik, bilimsel ve teknolojik boyutlara sahip alanlarda zel uzmanlk, bilgi ve becerisini temel alan, akademik alma ve mesleki formasyonu gerekletiren, profesyonel statde bir ura alan olarak belirtilmitir (Hacolu vd. 1997:23). Genel olarak retmenlik mesleinin tanmlarna baktmzda ortak ve benzer noktalar; zel bir ihtisas gerektirmesi, bilgi ve yaants ile belirli alanlarda bakalarnn yetimesine ve gelimesine yardm edebilmesi, eitim sektr ile yakndan ilgili olmas, sosyo-kltrel ve sosyo-ekonomik alanlarn yannda, bilimsel ve teknolojik alanlarda da bilgi ve beceriye sahip olmas, renciyi yakndan tanyarak ilgilenmesi ve mesleki formasyona sahip olunmasn gerektiren bir i olarak deerlendirilmitir. Bilindii gibi retmen belirli bir program ve plan erevesinde eitim etkinlikleri dzenleyerek, rencilere gerek bilgi aktarmas bakmndan, gerekse istenilen davranlarn kazandrlmas bakmndan formal eitim vermesi nedeniyle; geliigzel ve dank bilgiler verilmesinden farkl bir zellik tar. retmenlik mesleinin gerektirdii temel zelliklere baktmzda; dier uzmanlk alanlarndan daha ok zelliklerin gereklilii ve bu zelliklere sahip olma zorunluluu gzkmektedir. Bu duruma neden olarak insan faktrn yetitirmenin ve rehberlik etmenin glnden ve neminden kaynakland sylenebilir. Bu nedenle retmenlik mesleini seen kimselerin
7

bilig, Bahar / 2005, say 33

bilimsel adan ok ynl yetimesi, uzun bir eitim ve pedagojik formasyon almas yannda, bireyin karakter ve kiilik asndan meslee uygun olmas gerekmektedir. Bir retmenin sadece alan, genel kltr ve meslek bilgisine sahip olmasnn uygulamada yeterli olamayaca sylenebilir. nk retmenin meslee ilgisi ve kiilik yaps rencilerin baarlarn ve kiiliklerini derinden etkileyebilmektedir (Roeser, Eccles, Samerof 1998:324). retmenlik mesleini seen genlerin daha ok toplumun orta ve alt snflarndan olduu bilinmektedir. Hatta baz aratrmaclar retmenlik mesleinin genellikle gelir dzeyi orta ve ortann altndaki ailelerin ocuklarnn setii bir i alan olarak belirtmilerdir. retmenlik mesleinin stats fazla yksek deildir. eitli aratrmalarda retmenlik mesleinin ekonomik durumunun yetersiz ve dk olduu belirtilerek, meslein statsnn ekonomik durumundan daha iyi olduu kabul edilmektedir. Aratrma yaptmz niversitelerde eitimlerine devam eden retmen adaylarnn yukardaki gr destekler nitelikte olduu grlmtr. Bu nedenle retmenlerin ald eitim dzeyine gre meslein gelirinin dk, ancak statsnn biraz daha yksek ve saygn olduu gr yaygn olarak benimsenmektedir. retmenlik mesleinin dikkati eken zelliklerinden biri de genellikle bu meslekte alanlarn ikinci bir i yapmas ve mesleini deitirme orannn yksek olmasdr. Okabol (1998)un Trkiyede yapm olduu bir aratrmada 2301 retmenden % 70 inin herhangi bir ek i yapt ve retmenlerin % 30u baka bir ite alma frsat bulduunda mesleini brakacan belirtmitir. Trkiyede 1986da retmen lisesi mezunlarnn %5i drt yllk bir retmenlik blmne girerken, bu dnemde sadece iki fen lisesi kl olmak zere, yabanc dil eitimi yapan zel ve resmi okullardan retmenlik blmlerine girenlerin oran %3 tr. 1986 senesinde niversiteye girite retmen adaylarnn %12si retmenlii 1-3. tercihi arasnda yapt, %15i 4-6. tercihi olduu, %16.5i 7-9. tercihi olduu, %16.8i 10-12. tercihi olduu anlalmtr (Atanal 1987:227). Trkiyede zellikle 1990l yllarda genler arasnda retmenliin tercih sras deer kaybna uram, genellikle dier dallar tutturamayan rencilerin retmenlik blmlerini setikleri dncesi arlk kazanmtr (Oktay 1991:188). Buna karlk 2000li yllardan sonra Trkiyede retmenlik mesleinin tercih srasnn hissedilir biimde ilk sralara doru ykseldii grlmtr (Doan 2003:120).
8

Doan, Trkiye ve Kazakistanda retmen Adaylarinin Meslek Tercihi ve retmenlik Mesleine likin ....

AMA Bu almada deiik iki lkedeki retmen adaylarnn meslek tercihlerini ve retmenlik mesleiyle ilgili dncelerini belirlemek amacyla aadaki sorulara cevap aranmtr. 1. ki lkedeki retmen adaylarnn meslek tercihleri ve retmenlik mesleini istemeleri arasnda benzerlik ve farkllk var mdr? 2. ki lkedeki retmen adaylarnn cinsiyetine ve bitirdikleri lise trne gre, retmenlik mesleiyle ilgili dnceleri arasndaki iliki nedir? 3. ki lkedeki retmen adaylarnn baba mesleine, babann eitim durumuna ve ekonomik duruma gre, retmenlik mesleiyle ilgili dnceleri arasnda iliki nedir? YNTEM Bu aratrma Kazakistanda Mart-Mays 2001 tarihinde imkent ve Trkistan illerinde, Ahmet Yesevi Uluslararas Trk-Kazak niversitesinde yaplmtr. Trkiyede Nisan-Mays 2003 tarihinde, stanbulda Marmara niversitesi ve Bursada Uluda niversitesinde yaplmtr. Aratrmada tarama modeli kullanlmtr. almann rneklemi iin iki lkedeki ad geen niversitelerin retmenlik blmlerinde eitimlerini srdren 448i Kazakistandan ve 726s Trkiyeden toplam 1174 renci seilmitir. rneklem grubunu oluturan rencilere meslek tercihleri ve retmenlik meslei hakkndaki dncelerine ilikin 66 anket sorusu yneltilmitir. Elde edilen verilerin deerlendirilmesinde frekans ve yzdeler karlm, ilikisel hesaplamalarda ki-kare testi kullanlmtr. BULGULAR rencilerin zellikleri Her iki lkede rneklem grubunu oluturan retmen adaylarnn yardan fazlasn kz renciler oluturmutur. retmen adaylarnn cinsiyeti bakmndan iki lke rencilerinin oranlar birbirine yakn kmtr. Bu sonuca gre kz rencilerin oran Trkiyede %62.5 ve Kazakistanda %64.1dir. ki lkede de kz renciler erkek rencilerden daha yksek oranda retmenlik mesleini semesine karlk, kz renci oran Kazakistanda biraz daha yksektir.
9

bilig, Bahar / 2005, say 33

rencilerin babalarnn eitim dzeyleri bakmndan iki lkedeki okuma-yazma bilmeyen babalar arasndaki oran birbirine yakn kmtr. Kazakistan da babalarn lise bitirme oran (%30.3) ve yksek okul bitirme oran (%53.9), Trkiyedeki babalarn lise bitirme (%21.2) ve yksek okul bitirme oranndan (%17.9) olduka yksektir. zellikle yksek okul bitiren Kazakistanl babalarn oran, Trkiyeli babalarn yksek okul bitirenlerinden yaklak kat daha fazladr. Kazakistanda babalarn eitim dzeyinin yksek olmasnda eski Sovyet ynetiminin nemli rol oynad sylenebilir. Eitim asndan dikkati eken nemli bir noktada Kazakistann eitim sisteminde rencilerin baarsnda sorumluluk renciden ok retmene yklenirken, Trkiyenin eitim sisteminde baardaki sorumluluu birinci derecede renciler stlenmektedir. ki lke arasndaki eitim dzeyi asndan, rencilerin annelerinin eitim dzeylerinde olduka farkl bulgular elde edilmitir. Kazakistanl annelerin eitim dzeyi Trkiyeli annelerin eitim dzeyinden olduka yksektir. Okuma-yazma bilmeyen (%10.7) ve yalnz okuma-yazma bilen (%9.7) Trkiyeli annelerin oran Kazakistanl annelerin iki katdr. zellikle Kazakistanda lise bitiren annelerin oran (%28.5), Trkiyeli annelerin iki katndan fazla (% 12) ve yksek okul bitiren Kazakistanl annelerin oran (%40.7); Trkiyeli annelerin yaklak 6 katdr (%7.6). Kazakistanda lise ve yksek okul bitiren annelerin oran yaklak %70 civarndadr. rneklem grubunun baba meslei bakmndan Kazakistanda babalar memur (%26.2) ve isiz (%15) olan rencilerin oran Trkiyeli babalardan daha yksektir. Buna karlk Trkiyede ii olan babalarn (%36.3) oran Kazakistanl babalardan (%17.2) daha yksektir. Aratrmada nemli bir noktada babalar retmen olan Trkiyeli rencilerin oran (%8.7), Kazakistanl rencilerin (%3) yaklak katdr. Ayrca Kazakistanda babas sanayici ve tccar olan rencilerin oran (%7.6), Trkiyeli rencilerin yaklak yedi katdr. Ekonomik adan Trkiyeli retmen adaylar kendi ekonomik durumlarn daha ok orta ve alt gelir grubu olarak alglarken, Kazakistanl renciler kendilerini daha ok orta ve st gelir grubu olarak alglamaktadr. Bu konuda nemli bir nokta her iki lkede fert bana den milli gelirin birbirine ok yakn olmasna karlk (yaklak 2500 ), dolar baznda Kazakistanda devlet memuru ve iilerin ald cretlerin Trkiyeden daha dk olmasdr. Kazakistanda nfusun %79,9u 20 dolar ve %16,4 21-40
10

Doan, Trkiye ve Kazakistanda retmen Adaylarinin Meslek Tercihi ve retmenlik Mesleine likin ....

dolar ald kaydedilmitir (Naryhekov 2000:47). Daha ak bir rnek olarak Trkiyede bir retmen yaklak 500 dolar alrken, Kazakistanda retmenlerin cretleri son yllarda giderek iyiletirildii grlmektedir. Bir retmenin aylk creti yaklak 50 dolardan 100 dolara ykseltilmitir. rencilerin bitirdikleri lise trleri bakmndan Trkiyeli retmen adaylarnn meslek okulu mezunu olanlarn oran (%18.3), Kazakistanl rencilerin meslek okulu mezunlarndan (%11.3) daha yksektir. Trkiyede cimnazyum lise trne, Kazakistanda retmen lisesi trne rastlanlmamtr. Her iki lkede retmen adaylarnn yardan fazlas klasik devlet lisesi mezunu olmasna karlk, Kazakistanda bu oran (%74.2), Trkiyeden (%54,7) daha yksektir. rencilerin Meslek Tercihi ve retmenlik Mesleine likin Dnceleri Meslek seiminde rencilerin kimlerden etkilenmesi bakmndan Trkiyeli rencilerin yaklak te birinin (%33.7) aile ve arkada evresinden etkilendii, Kazakistanl rencilerin yarya yaknnn (%46.7) aile ve arkada evresinden etkilendii belirtilmitir. Meslek seiminde her iki lke rencilerinin aile ve arkada evresinden nemli lde etkilenmesine karlk, Kazakistanl genlerin daha yksek oranda (%42.6) ailesinden etkilendii grlmtr. Buna karlk rencilerin kendi isteiyle meslek seme oran Trkiyede ( %59.5) Kazakistandan (%51.4) daha yksektir. retmen adaylarnn istedikleri meslekler bakmndan, Trkiyeli renciler yksek oranda hukuk, mhendislik, tp ve ticaret gibi meslekleri isterken, retmenlik ve psikolojik danmanlk gibi, meslekler daha sonra gelmektedir. Kazakistanl renciler ise; hukuk, ekonomi, tercmanlk ve polislik gibi meslekleri ilk sralarda tercih etmektedir. Trkiyeli renciler retmenlik mesleini baba mesleinden daha dk oranda (%8.3) tercih ederken, Kazakistanl renciler baba mesleinden daha yksek oranda (%3.5) retmenlik mesleini istemektedir. Kazakistan da retmenlik ve doktorluk meslekleri ayn oranda (%3.5) istenilirken, polislik (%5.5) ve mhendislik (%4.5) mesleklerini isteme oran daha yksektir. Grld gibi retmen adaylarnn meslek tercihi iki lkeye gre nemli deiiklikler gstermektedir. Bu lkelerdeki mesleklerin ekonomik getirisinin meslek tercih sralamasnda nemli rol oynad sylenebilir. rencilerin retmenlik mesleini sevmeleri bakmndan Trkiyeli renciler (%71.6) Kazakistanl rencilerden (%35.2) daha yksek oranda mesleklerini sevmektedir. Ayrca Trkiyeli rencilerin dk bir oran
11

bilig, Bahar / 2005, say 33

(%5) retmenlik mesleini sevmezken, Kazakistanl rencilerin yaklak yars (%48.4) retmenlik mesleini sevmemektedir . Bilindii gibi; bireyin mesleini sevmesi, onun meslee ilgisini, meslek baarsn ve mesleki verimliliini artrmasnda belirleyici rol oynar. Bu nedenle retmen adaylarnn mesleklerini sevip-sevmemeleri aratrmamzn konusu bakmndan nem tamaktadr. retmenlik mesleinin toplumdaki saygnlnn nasl algland konusunda Kazakistanl renciler retmenlik mesleinin hem saygn olduu (%57.2), hem de saygn olmad (%26) konusunda Trkiyeli rencilerden daha yksek bir oran oluturmutur. Trkiyeli rencilerin %43.6s retmenlik mesleinin saygnln kabul ederken, %21.2si bu meslein saygn olmadn belirtmitir. Buna karlk bu konudaki kararszlarn oran Trkiyeli rencilerde (%35.2), Kazakistanl rencilerden (%16.8) yaklak iki kat daha yksek kmtr. Bu sonuca gre retmenlik mesleinin saygnl konusunda iki lke rencilerinin dnce farkllklar artarken, meslein saygn olmad dncesinde farkllk azalmaktadr. rneklem grubunu oluturan her iki lke rencilerinin yaklak yars, retmenlik mesleinin bireyi iyi bir statye kavuturacan kabul etmektedir. Buna karlk bu meslein bireye iyi bir stat kazandrmayacan belirten Kazakistanl rencilerin oran (%36) Trkiyeli rencilerden (%21.8) daha yksekti. retmenlik mesleinin bireye iyi bir ekonomik getiri saladn kabul eden Kazakistanl rencilerin oran (%29.2), Trkiyeli rencilerin (%10.5) yaklak katdr. retmenlik mesleinin bireye iyi bir ekonomik getiri salamadn dnen Trkiyeli rencilerin oran (%62.6) Kazakistanl rencilerin (%30) iki katndan daha fazladr. Bu sonuca gre kararszlarla birlikte Trkiyeli rencilerin yaklak %90 retmenlik mesleinin bireye iyi bir getiri salamadn dnmektedir. retmenlik hakkndaki bu olumsuz dncenin meslein ilk sralarda tercih edilmeyiinde nemli bir etken olduu sylenebilir. retmenlik mesleinde i bulmann kolay olmas dncesi iki lke genleri tarafndan birbirine yakn oranda kabul edilmitir. retmen adaylarnn yardan fazlas retmenlik mesleinde i bulmann kolay olduunu kabul ederken, bu gre katlmayan Kazakistanl rencilerin oran (%34.8), Trkiyeli rencilerin (%11.4) katdr. retmenlik mesleinde i bulmann kolay olmas, bu meslein tercih edilmesinde nemli nedenlerden biri olarak gzkmektedir.
12

Doan, Trkiye ve Kazakistanda retmen Adaylarinin Meslek Tercihi ve retmenlik Mesleine likin ....

retmen adaylar tarafndan retmenlik mesleinin zor ve sorumluluk gerektiren bir meslek olduu dncesi Trkiyede (%95.6) ve Kazakistanda (%78.8) yksek oranda benimsenmitir. retmenlik mesleinin zor ve sorumluluk gerektirdii dncesine katlmayan rencilerin oran, iki lkede de dk olmasna karlk, Trkiyeli rencilerin oran (% 1.8) Kazakistanl rencilerden (%9.2) daha dktr. Benzer bir nokta da; her iki lkede de retmenlik mesleinin zveri gerektirdii grnn yksek oranda kabul edilmesidir. Bu gr kabul eden Trkiyeli rencilerin oran (%90.9), Kazakistanl rencilerden (%66.4) daha yksektir. Bu dnceyi kabul etmeyen Kazakistanl rencilerin oran (19.6) Trkiyeli rencilerin (%2.8) yedi katdr. retmen adaylarnn cinsiyetine gre istedii blme girmeleri arasndaki iliki her iki lkede de anlaml karken, anlamllk dzeyi Trkiyeli rencilerde daha yksektir. Trk rencilerde erkeklerin %41.2si ve kzlarn %59.5i istedii alana girmitir. Buna karlk istedii alana giremeyen rencilerin %58.8ini erkekler ve %40.5ini kzlar oluturmutur. Bu sonuca gre cinsiyet bakmndan Trkiyeli rencilerin erkekleri kzlardan daha yksek oranda retmenlikten baka meslek istemekte ve istedii alana girememektedir. Kazak rencilerde erkeklerin %74,3 ve kzlarn %60, 1i istedii blme girdiini belirtmitir. Elde edilen bulgulara gre cinsiyet bakmndan Kazakistanl renciler Trkiyeli rencilerden daha yksek oranda istedikleri alana girmitir. Ayrca Kazakistanl erkek renciler kz rencilerden daha yksek oranda istedii alana girebilmektedir. rencilerin cinsiyetine gre retmenlik mesleinin sevilmesi arasndaki iliki yksek dzeyde anlaml kmtr. Trkiyeli rencilerde erkeklerin %66,1i ve kzlarn %86,4 retmenlik mesleini sevmektedir. Bu konuda dikkati eken bir nokta da retmenlik mesleini sevmeyen Trkiyeli rencilerin te ikisini (%66.7) erkek renciler oluturmaktadr. Kazakistanl rencilerin cinsiyetine gre erkeklerin %51,4 ve kzlarn %57,2si retmenlik mesleini sevmektedir. Ayrca bu konuda dikkati eken nemli bir nokta her iki lkede de kz renciler erkek rencilerden daha yksek oranda retmenlik mesleini sevmektedir. Buna karlk elde edilen bulgulara gre Trkiyeli retmen adaylar Kazakistanl retmen adaylarndan daha yksek oranda retmenlik mesleini sevmektedir. rencilerin bitirdikleri lise tr ile retmenlik mesleine baklar arasndaki istatistiksel iliki iki lkede de anlaml kmtr. Buna karlk Ka13

bilig, Bahar / 2005, say 33

zakistanl rencilerin bitirdikleri lise trne gre, retmenlik mesleine baklar arasndaki istatistiksel ilikinin anlamllk dzeyi daha yksektir. Trkiyede bitirilen lise trne gre retmenlik mesleinin saygnlnn ve statsnn dk olduu gr, meslek lisesi mezunlarndan (%27,4) zel lise mezunlarna doru nemli oranda dmektedir (%6,3). Kazakistanl rencilerin bitirdikleri lise tr ile retmenlik mesleinin statsnn deerlendirilmesi arasndaki iliki yksek dzeyde anlaml kmtr. Bitirilen lise trne gre retmenlik mesleinin saygnlnn ve statsnn dk olduunu belirten Kazakistanl rencilerin en yksek orann (%34,8) zel lise mezunlar, en dk orann ise (%6,3) Cimnazyum mezunlar oluturmutur. Ayrca Kazakistanl renciler Trkiyeli rencilerden daha yksek oranda retmenlik mesleinin ok saygn olduu grn benimsemektedir. rencilerin baba mesleine gre, retmenlik mesleinin sevilmesi arasndaki istatistiksel iliki, her iki lkede de anlaml kmamtr. Babas sanayici-byk esnaf, avukat, doktor ve mhendis olan Trkiyeli renciler yksek oranda retmenlik mesleini severken, babas ifti-hayvanc ve isiz olan renciler daha dk oranda retmenlik mesleini sevmektedir (%72,4). Kazakistanl rencilerin babas ii olanlar en yksek oranda retmenlik mesleini severken (%67,9), babas sanayici ve byk esnaf olanlar en dk oranda (%43,1) retmenlik mesleini sevmektedir. Baba mesleine gre retmenlik mesleinin sevilmesi bakmndan Trkiyeli rencilerin en dk oran, Kazakistanl rencilerin en yksek oranndan daha yksektir. Babann eitim dzeyine gre retmenlik mesleinin sevilmesi bakmndan, her iki lkede de babann eitim dzeyi ile retmenlik mesleinin sevilmesi arasndaki istatistiksel iliki anlaml kmamtr. Trkiyeli rencilerin babalarnn eitim dzeyine gre retmenlik mesleinin sevilmesi bakmndan babas lise mezunu olanlar en yksek oran (%84), babas okuma-yazma bilmeyen renciler en dk oran (%69,2) oluturmutur. retmenlik mesleinin sevilmesi bakmndan Kazakistanl rencilerin en yksek orann (%87,5) babas ilkokul mezunu olanlar, en dk orann (%45) babas yalnz okuma-yazma bilenler oluturmutur. Ekonomik duruma gre retmenlik mesleinin deerlendirilmesi bakmndan rencilerin ekonomik durumlar ile retmenlik mesleinin saygnl arasndaki istatistiksel iliki iki lkede de anlaml kmtr. Ekonomik durumu zayf ve orta olan Trkiyeli rencilerden retmenlik
14

Doan, Trkiye ve Kazakistanda retmen Adaylarinin Meslek Tercihi ve retmenlik Mesleine likin ....

mesleinin ok saygn olduunu kabul edenlerin oran %5,3 civarndadr. Ekonomik durumu iyi olan rencilerden retmenlik mesleinin ok saygn olduunu kabul edenlere rastlanlmamtr. Buna karlk ekonomik durumu orta ve st seviyede olan rencilerin yaklak %18i retmenlik mesleinin statsn ve saygnln dk grmektedir. Ekonomik durumu zayf olan rencilerin %34,5i retmenliin saygnln ve statsn dk grmektedir. Bu verilere bakldnda ekonomik durumu zayf olan rencilerden (%60,2), ekonomik durumu iyi olan rencilere doru (%81,3) retmenliin getirisinin yetersiz, fakat statsnn normal olduunu kabul edenlerin oran ykselmektedir. Kazakistanl rencilerin ekonomik durumu iyi olanlardan (%17,7), ekonomik durumu zayf (%30,2) olanlara doru, retmenlik mesleinin saygnlnn dk olduu gr artmaktadr. Buna karlk meslein statsnn ok iyi olduunu kabul eden rencilerin oran, ekonomik durumu orta olanlarda en yksek (%40,8), ekonomik durumu iyi olanlarda en dktr (%25,8). Grld gibi, iki lkede de retmenlik mesleine sosyo-ekonomik dzeyi orta olan renciler dierlerine gre daha olumlu bakmaktadr. Sonu rencilerin baba ve annelerinin eitim dzeyleri bakmndan Kazakistanl rencilerin anne ve babalarnn eitim dzeyi, Trkiyeli rencilerin anne ve babalarnn eitim dzeyinden olduka yksektir. Trkiyeli ve Kazakistanl rencilerin baba meslei daha ok orta snf oluturan ii, memur, retmen, kk esnaf ve ifti-hayvanc gibi mesleklerdir. Ancak Kazakistanl rencilerin alglamalarna gre babas sanayici ve byk tccar olanlarn oran daha yksektir. rencilerin kendi sosyo-ekonomik durumlarn alglamalar bakmndan Trkiyeli renciler daha ok orta ve alt snf olutururken, Kazakistanl renciler daha ok orta ve st snf oluturmaktadr. retmen adaylar meslek tercihinde nemli lde aile ve arkada evresinden etkilenmektedir. retmenlik mesleinin tercih edilmesinde Trkiyeli renciler aile ve evresinden daha az etkilenmekte ve mesleklerini kendi istekleriyle tercih etmek eilimindedir. Trkiyeli rencilerin retmenlik mesleini isteme oran Kazakistanl rencilerden daha yksektir. Trkiyede renciler daha ok hukuk, tp,
15

bilig, Bahar / 2005, say 33

mhendislik ve ticaret gibi meslekleri isterken, retmenlik mesleini isteme oran %8,3 tr. Kazakistanda hukuk, ekonomi ve bankaclk gibi meslekler yksek oranda istenilirken, retmenlik mesleini isteme oran (%3.5) daha dktr. Ayrca Kazakistanl genlerinin vergi polisi (maliyeci), polislik ve tercmanlk mesleklerini isteme oran retmenlik mesleinden daha yksektir. Trkiyede hukuk, mhendislik, tp ve ticaret gibi mesleklerin ekonomik getirisi ve sosyal statsnn dier mesleklerden daha yksek olduu bilinmektedir. Buna gre bir meslein tercih sralamasnda onun ekonomik getirisi ve toplumdaki stats belirleyici rol oynamaktadr. Trkiyeli renciler retmenlik mesleini daha ok sevmektedir. Buna karlk Kazakistanda retmenlik mesleinin toplumdaki statsnn ve saygnlnn daha yksek olduunu gzkmektedir. retmeliin bireye iyi bir stat kazandrd dncesi her iki lkede genlerin yars tarafndan kabul edilirken, ekonomik getirisinin yeterli olmad dncesi Trkiyede daha ok benimsenmektedir. Bu meslee ekonomik adan olumsuz baklmas, retmenliin n sralarda tercih edilmeyiinde nemli bir neden olarak grlmektedir. retmenlik mesleinin ekonomik getirisine Kazak renciler Trk rencilerden daha olumlu bakmaktadr. retmen adaylarnn kendi mesleklerini dier mesleklerden daha dk oranda istemesi, bu meslein statsnn ve ekonomik getirisinin yeterli olmadn gstermektedir. Cinsiyete gre rencilerin istedii alan semesi ve girmesi bakmndan Trkiyeli kzlar ve Kazakistanl erkekler daha yksek oranda istedii meslee girebilmektedir. rencilerin istedii alan semesi ve girmesi konusunda nemli bir noktada, her iki lkede deiik faktrlerin etkili olmasdr. Trkiyede rencilerin istedii blme girmesinde niversitelerin alan kontenjanlar ve rencilerin niversiteye giri snavndaki baarlar belirleyici rol oynarken, Kazakistanda fakltelerin blmlerine giri snavyla birlikte, fakltelere gre miktar deien renci eitim cretleri (har veya paral eitim) belirleyici rol oynamaktadr. rencilerin retmenlik mesleine olumlu baklar konusunda her iki lkede retmen adaylarnn yarsndan fazlas, retmenlik mesleinde i bulmann kolay olduunu kabul etmekte, bu meslein zveri gerektiren ve sorumluluk isteyen bir meslek olduu gr yksek oranda benimsenmektedir.
16

Doan, Trkiye ve Kazakistanda retmen Adaylarinin Meslek Tercihi ve retmenlik Mesleine likin ....

Cinsiyete gre her iki lkede de kz renciler erkek rencilerden daha yksek oranda retmenlik mesleini severken, Trkiyeli kz renciler daha ok sevmektedir. Her iki lkede de retmen adaylarnn ounluunu klasik devlet lisesi mezunlar oluturmaktadr. rencilerin bitirdikleri lise trne gre retmenlik mesleine baklar deimektedir. Trkiyede meslek lisesi mezunlar, zel lise mezunlarndan daha yksek oranda retmenlik mesleinin saygnlnn ve statsnn iyi olduunu kabul etmektedir. Kazakistanl rencilerde benzer sonu elde edilmi, zel lise mezunlar daha yksek oranda retmenlik mesleinin saygnlnn ve statsnn dk olduunu kabul ederken, Cimnazyum mezunlar bu gre daha dk aranda katlmtr. Her iki lkede de zel lise mezunlar retmenlik mesleinin statsn ve saygnln dk grmektedir. Bu durumun meslein ekonomik getirisi ve toplumdaki statsyle yakndan ilgili olduu sylenebilir. Baba mesleine gre retmenliin sevilmesi bakmndan Trkiyede babas sanayici byk esnaf, avukat, doktor ve mhendis olanlar, babas ifti-hayvanc ve isiz olanlardan daha yksek oranda retmenlik mesleini sevmektedir. Buna karlk Kazakistanda babas ii olan renciler, babas sanayici ve byk esnaf olanlardan daha yksek oranda retmenlik mesleini sevmektedir. Baba mesleine gre, babas ii olan renciler iki lkede de yksek oranda istedii blm kazanabildiini belirtirken, babas tccar ve sanayici olan renciler daha dk oranda istedii blm kazandn sylemitir. Ksaca babas ii olan retmen adaylar yksek oranda retmenlik blmne raz olurken, babas tccar-sanayici olan rencilerin retmenlik blmne raz olmadklar gzkmektedir (Doan 2003:57). rencilerin ekonomik durumuna gre retmenlik mesleine baklar asndan, ekonomik durumu zayf olan rencilerden ekonomik durumu iyi olan rencilere doru retmenlik mesleinin stats ve ekonomik durumu hakknda olumlu gr oran azalmaktadr. Ayrca retmenlik mesleini sevenlerin en yksek orann ekonomik durumu orta olan renciler olutururken, en dk orann ekonomik durumu iyi olan renciler oluturmaktadr. Buna gre her iki lkede de retmenlik mesleini daha ok sosyo-ekonomik dzeyi orta olan renciler tercih etmektedir.
17

bilig, Bahar / 2005, say 33

retmenlik mesleinin cazip hale getirilmesinin ok boyutlu faktrlere bal olduu sylenebilir. Birey asndan meslein sosyal stats, toplumdaki deeri, ekonomik getirisi, meslein salad i doyumu, alma ortam, bireyin meslekten beklentileri, bireyin bulunduu sosyal konum, bireyin kendini gerekletirmesinde meslein frsat salamas ve bireyin kiilii ile meslek zellikleri arasndaki uyum vazgeilmez noktalardr. retmenin kiilii, mesleki bilgisi, becerisi ve formasyonu mesleiyle yakndan ilgilidir. Genellikle gnmzde grev yapan retmenlerin eitli nedenlerle meslee kar ilgilerinin ve mensubiyet duygularnn yetersiz olduu bilinmektedir. Bu nedenle, retmen adaylarna meslek bilinci ve meslek ideali verilmelidir. Oysa retmen yetitiren okullarn bilgi ve uzmanlamaya dnk eitim dzeyi ykseldike, retmen adaylarnn meslee kar ilgilerinin ve mensubiyet duygularnn azald gzkmektedir. Bunun bata gelen nedenleri olarak retmen adaylarnn meslekten beklentilerinin ykselmesi, meslek mensubiyeti duygusunun yeterli lde verilemeyii ve retmenlik mesleinin giderek cazibesini kaybetmesi gibi, faktrlerin etkili olduu sylenebilir. Sonu olarak retmenlik mesleinin hizmet anlay ve zveri konularndaki vazgeilmez fonksiyonu ve nemi yksek oranda kabul edilirken, meslein toplumdaki statsnn ve zellikle ekonomik getirisinin yetersiz olduu gr ne kmaktadr (Doan 2000:85). Bu almann amac asndan iki lkede de retmenlik meslei ilk sralarda tercih edilen meslekler arasnda yer alamam, daha geri sralarda tercih edilen meslek konumundadr. Kaynaklar
AKYZ ,Yahya (1978), Trkiyede retmenlerin Toplumsal Deimedeki etkileri (1848-1940), Ankara, Doan Basmevi, 332s. AKYZ, Yahya (2001), Trk Eitim Tarihi, stanbul, Alfa Yayn, 458s. ALKAN, Cevat ve HACIOLU, Fatma (1997), retmenlik Uygulamalar retim Teknolojisi, Ankara, Akn Yaynevi. ARSLANOLU, brahim (1997), Trk Eitim Sistemi, Ankara. ATANAL, Erdoan (1987), Yksek retim Kurulunun lkokul retmeni Yetitirmeye likin Projeksiyonu, retmenin Dn Bugn Gelecei, Sempozyumu, 8-11 Haziran 1987, Gazi niversitesi, Ankara, s(207-203). BYK LAROUSSE (1986), Szlk ve Ansiklopedi, C.17, stanbul, Milliyet Yayn, s(90-91).
18

Doan, Trkiye ve Kazakistanda retmen Adaylarinin Meslek Tercihi ve retmenlik Mesleine likin ....

CELKAN, Hikmet Y. (1987), retmen Yetitirmenin Toplumsal Adan Tetkiki, retmenin Dn Bugn Gelecei Sempozyumu, 8-11 Haziran, Gazi niversitesi, Ankara, s(85-98). DOAN, Cihangir ( 2000), Ahmet Yesevi Uluslar Aras Kazak Trk niversitesi rencilerinin retmenlik Mesleine likin Dnceleri, VII lmi Teori ve Ders Metodu Konferans, Bilig Yayn, imkent, s(81-85). DOAN, Cihangir (2002), retmen Adaylarnn retmenlik Mesleine likin Tutumlar, 2000li Yllarda Uluslar Aras Katlml I. renme ve retme Sempozyumu, M.. Atatrk Eit. Fak., 29-31 Mays, (Yaynlanmam Bildiri), stanbul. DOAN, Cihangir (2003), Trkiyede retmenlik Mesleinin Sorunlar, stanbul, Burak Yaynlar, 240s. ERGN, Mustafa (1982), Atatrk Devri Trk Eitimi, Ankara, ADTCF. Yayn, 81s. KARAGZOLU, Galip (1987), Yksek retime Geite retmenlik Mesleine Ynelme, Ankara, Gazi niversitesi, Sempozyumu, s(271-284). KARAMUK, Ziya (1973), Cumhuriyetin 50. Ylnda Milli Eitimimiz, stanbul, Milli Eitim Basmevi. KAVCAR, Cahit (1982), Tarihe Karan Bir retmen Yetitirme Modeli: Yksek retmen Okulu, H.. Eit. Fak. Dergisi, Cilt:15, Say:1, Ankara, s(197-214). KOER, H. Ali (1974), Trkiyede Modern Eitimin Douu ve Geliimi (17731923), stanbul, Milli Eitim Basmevi, 272s. KUNJEVNKOV, E.M. (1984), XXV1ezd Kpss; Obseobrazovatelnie Skali, Provesenie, Moskova, s(71-38). KULAKSIZOLU, Adnan (1998), Ergenlik Psikolojisi, Remzi Kitapevi, stanbul, 236s. KUZGUN, Yldz (2000), Meslek Danmanl, Nobel Yayn Datm, Ankara. MEB. (1992), retmen Yetitirmede Koordinasyon, Talim Terbiye Kurulu Bakanl, Ankara, 522s. MEB. (2000), 2001 Yl Banda Milli Eitim, APK Bakanl, Ankara. NARGEJ, Bekov (2000), Kazakistan Genlii, Elorda, Astana. NERGNEY Mc.and CARRER, C. (1981), Teacher Development, Macmillen Puplishing,, Co., New York. OHARA, R.P., TEDEMEN, D.V. (1959), Vocational Self Consept in Adoles-

19

bilig, Bahar / 2005, say 33

cence, Journal of Counselig Psyhology, Vol: 6, s(292-301). OKABOL, Rfat ve GK, Fatma (1998), retmenin Profili, Eitim Sen Yayn, 115s. OKTAY, Ayla (1991), retmenlik Mesleinin ve retmenin Nitelikleri, M.. Atatrk Eit. Fak. Eit. Bilimleri Dergisi, Say:3, stanbul, s(187193). NER, Uur, (1982), Benlik Kavram le Mesleki Benlik Kavram Arasndaki Farkn Akademik Baar le likisi (Yaynlanmam Doktora Tezi), A.. Eit. Fak., Ankara. ZCAN, A. Osman (1985), lkemiz in sabetli Olabilecek Bir Meslee Yneltme, stanbul niversitesi, Edebiyat Fak., Yayn, 244 s. RAZON, Norma (1983), Meslek Seiminde Aileye, Okula, Bireye ve Topluma Den Grevler, Eitim ve Bilim Dergisi, Say:44, s(35-44). ROSER, R., ECLES, J.S., SAMEROFF, A., (1998), Academic and Emotinal Functioning in early Adolescence: Longitudinal Relations, Patterns and Perception by experience in Middle School, Development and Psychopathology, 10, s(321-352). AHN, Mustafa (1998), lkretimde retmen Yetitirme Sreleri ve Saylarnn artrlmas, Milli Eitim, Say 37, Ankara, s(91-99). SARACALOLU, Asuman (1991), Trkiye ve Japonyada retmenlerin Statleri, ada Eitim, Yl; 16, Say;162, s(15-19). LGEN, Glten (1995), Eitim Psikolojisi, Lazer Ofset Matbaas, Ankara. ZEHMN,S.J., KOTTLER, J.A. (1993), The Human Dimension, Corvwin Pres nc. Sage Pablications Company Newbury Park, Califonia.

20

Professions Preferences and Thoughts of Teacher Candidates in Relation to Teaching Profession in Turkey and Kazakhstan
Assoc. Prof. Dr. Cihangir DOAN Abstract: This study was carried out between 2001 and 2003 in imkent of South Kazakhstan, Turkistan provinces, Ahmet Yesevi International University of Turk-Kazakh and Marmara and Uluda Universities of Turkey.

The purpose of this research is to determine preferences and thoughts of teacher candidates in relation to teaching profession in Turkey and Kazakhstan. The research sample composed of 448 Kazakh and 726 Turkish (1174) teacher candidates by using survey method. According to results of this research, professions were preferred with respect to their economic and status levels. While trading, law, engineering and medical science were preferred in Turkey, law, economy, banking and policemanship were preferred in Kazakhstan. Although teaching profession was not preferred primarily in both countries, Turkish teacher candidates preferred it more primarily than Kazakh teacher candidates did. In conclusion, although teaching profession was more preferred in Turkey than Kazakhstan, it did not primarily preferred in both countries. It can be said that according to life standards of both countries together with other factors are not acceptable level in relation to respect and statue of teaching profession because of its economic income.
Key Words: Professions preferences, teacher candidates,

teaching profession, financial situation, Status

* University of Marmara, Atatrk Faculty of Education/STANBUL mcdogan@marmara.edu.tr bilig F Spring / 2005 F number 33: 1-22 Ahmet Yesevi University Board of Trustees

, . .,
2001 , 2003

: , . , .

, . 448 1174 66 , , 726 . . , . , ,

. , , , . , , , . , , . : , , , , , , , , , , ,

mcdogan@marmara.edu.tr

bilig u Zima 2005 u vpusk: 33: 1-22 101-118 Polnomony Sovet Universiteta Axmeta Wsavi

Trkiyede Milenyum Reklamlar


Ege niversitesi Genliinin tici Reklam Temalar ve rnlere Ynelik Tutumlarnn Belirlenmesine likin Bir Aratrma
Yrd.Do.Dr. Belma Gneri FIRLAR* zet: Marshall McLuhann belirtmi olduu Global Kye dnen dnyamzda bugn gerek makro ekonomik gerekse sosyolojik dengelerin bozulmas paralelinde, gerek toplumlarn gerekse bireylerin normlar veya deerleri, gelenek ve grenekleri, inan, tutum ve davranlar dikkate alnmakszn hazrlanan, ekillendirilen iletilerin ve zellikle de reklam mesajlar ve temalarnn bir anlamda bombardmanna tutulmaktayz. Posta kutularmzdan taan brorler ya da bilgisayarlarmz kilitleyen elektronik postalardan kamamz mmkn olamamaktadr. te yandan farkllamak ve mteri merkezli yaklamn iletiim hedeflerine ulamak adna reklam ajanslar ve reklam verenlerin yaratm srecinde en ular dikkate almalar da farkl boyutlarda bizleri aknla srklemekte, hatta zaman zaman donup kalmamza neden olmaktadr. Ve tm bu yaananlar btnletirdiimizde de, dncelerimiz tek noktada odaklanmaktadr; Milenyum reklam temalar ve reklam yaplan rnler gerekten itici midir? Yoksa deil midir?... Dier bireyler ne hissetmekte veya dnmekte?... zellikle de gelecein belirleyicileri olarak gen kesimin tutumlarnn yn nedir?... Tm bu sorulara bal olarak da aratrmamzn yn ekillenmektedir: milenyum reklamlar ve gen kesimin bu almalara ilikin tutumlarnn yn. Anahtar Kelimeler: Milenyum reklamlar, tici reklam temalar, tici rnler

Bugn makine dilileri ve insan emei zerine ina edilmi olan Sanayi a yerini Yetenek, renme ve Esneklik deerleri zerine yaplanan Bilgi ana brakmaktadr. Toplumlarn ve ekonomik sistemlerin belirtilen geler tarafndan biimlendirildii gnmzde, J. Naisbittin
* Ege niv., letiim Fak., Reklamclk ve Tantm Ana Bilim Dal / ZMR guneri@iletisim.ege.edu.tr

bilig F bahar / 2005 F say 33: 23-43 Ahmet Yesevi niversitesi Mtevelli Heyet Bakanl

bilig, Bahar / 2005, say 33

de belirtmi olduu zere teknolojik devrim, kresel ekonomiyi yaratarak ve paralarn klterek glenirken bilgi, tm dnyaya hakim olmaktadr. Oluumlara ekonomi dnyas asndan bakldnda ise, gelimenin ynnn i odakl anlayn yerini birey merkezli yaklama brakacana iaret etmekte olduu izlenmektedir (Naisbitt 1994:37); (t 2001:7). Sz konusu yaklamn temelinde de, dnya ekonomisinin kreselleerek bymesinin yan sra kk oyuncularn neminin artmas, rekabetin keskinliinin belirginlemesi bulunmaktadr. Bir dier ifadeyle, deiim ve belirsizliklerin ekillendirdii dnyamzda bugnn rgtlerini farkllatran, gelecekte de bir oyuncu olarak varolabilmelerine ans tanyan bilgi, sermaye olarak nakdin yerini almaktadr. Olduka vahi artlarda devam eden i dnyasndaki yarta dolaysyla iletiim, bilginin artan nemine, deerine paralel biimde yeteneklerini gelitirmektedir. zetle, nl sava stratejisti Napolyonun Doru bilgiyi doru zamanda temin etmek, savan onda dokuzunu kazanmak demektir sz, bugnn rgtleri iin de geerliliini korumaktadr (Edmunds 1988:14; t 2001:10). Peki, neden iletiimin yeteneklerini gelitirmesi, rgtler asndan bugn bu kadar nemlidir?... Bilindii zere, Alvin Tofflerin insanlk tarihine ilikin dalga teorisi vardr. Buna gre birinci dalga, 10.000 yl nceki tarm toplumu ve ikinci dalga da 300 yl nceki sanayi toplumudur. Toffler, dijital ala balayan bilgi toplumunu da nc dalga olarak grr. Gerekletirmi olduu ayrmn ve tabii ki teorisinin temelinde ise, deien makro-ekonomik ve sosyolojik dengelerle dengeleri etkileyen bulular ve bunlarn toplumlara yaylma hz yani Krlma Noktalar vardr. te dnya nfusu da, sz konusu krlmalar dorultusunda snflandrlr. rnein; 1965-76 tarihleri arasnda dnyaya gelmi olan bireyler X Kua olarak tanmlanrken daha bireysel yaklaml ve sonu odakl olan Y Kuan ise, 1977-94 tarihleri arasnda doanlarn oluturduu savunulmaktadr. 2003 ylnda ve sonrasnda doacak bireyler, Z Kua olarak tanmlanrken 1994-2003 zaman diliminde dnyaya gelenler Milenyum Kuan olarak adlandrlmaktadr (www.geocities.com/pazargazetesi/ dosya/kusak.htm). Alvin Tofflerin nc dalga olarak tanmlad dnemin ana krlma noktas ise, 1994de insanolunun gnlk yaamna giren internettir. te yandan internetin girii sadece bir balang olmu ve teknolojik gelimelere paralel olarak gndeme gelen yeni rnlerle yeni krlmalar aa kmtr. Dolaysyla da milenyum a, ok fazla sayda ve eitte krlma noktalarnn oluturduu bir dnem olarak ekillenmitir (milli24

Frlar, Trkiyede Milenyum Reklamlar

yet.com.tr/ozel/21yy/ 990808). Milenyum ann yapsal zellikleri dikkate alndnda da, reel anlamda 1.000 yl kapsayan tarihsel bir sre olarak tanmlansa da, 2004 ylndan itibaren teknolojik gelimelerin etkisinin azalmas dorultusunda, kimsenin bylesi bir zaman ayrmn alglamayaca ve yeni bir krlmayla farkl bir boyuta geilecei ngrlmektedir. Tm bunlarn iaret ettii noktada ise, milenyum kua ve Z Kua bulunmaktadr. Alvin Tofflerin yaklam ve buna paralel grler, konumuzun ierii balamnda dikkate alndnda ise, insanlk tarihindeki dalgalanmalarn ve krlma noktalarnn dnya toplumlarn tekil eden bireylerin tutum, davran, duygu ve dnceleri zerindeki etkisi belirginlemektedir. Farkl bir ifadeyle yaanan her krlma, ayn zamanda bireylerin davranlarnn da ynn belirleyici rol oynamaktadr; nk beklentiler, istekler, talepler, ihtiyalar vb. farkllama gstermektedir. rnein, Osmangazi niversitesinde; 68 Kua, 12 Eyll Sonras Genlii ve Milenyum Genliinin farkllaan tutum, inan ve deerlerini belirlemek amacyla gerekletirilen bir aratrma sonucunda milenyum genlii olarak tanmlanan gen kuak; elikili ve kararsz kimlikler olarak tanmlanmaktadr. Aratrmann bir dier dikkat ekici sonucu ise, milenyum kuan temsil eden genlerdeki yksek yaam standart hedefinin nceliidir. Netice itibaryla deerlendirilen tutumsal tepkilerin temelinde ise, duyarllk azalmas tespit edilmektedir (www.ekstrahaber.com/DataCenter/ekstra/ templates). Oysa hatrlanaca zere, Y Kua temsilcileri, toplumsal duyarllk asndan daha hassas bir grup olarak tanmlanmaktadr. te bu noktada da bireylerin farkllaan tutumlarnn davrana etkisi belirginlemekte, yani birer tketici olarak bireylerin satn alma davranlarnn ynn etkileyen faktrler gndeme gelmektedir. Sz konusu faktrlerdeki deiimle rgtsel davran ve strateji arasnda bir kpr kurulduunda da, iletiim yeteneklerinin gelitirilmesinin bir gereklilik deil, zorunluluk olarak dikkate alnmasnn nedenleri aa kmaktadr. Gerekte dn olduu gibi bugn de rgtler, bir eyler retmekte ve varlklarnn devamlln salamak adna, yine ve yine bunlar birilerine satmaya almaktadr. rgtlerin yaamsal nitelikli ynetsel kararlarnn ynndeki deiimin en etkin belirleyicilerden biri ise, yaanan krlmalarla gndeme gelen ve tketim tercihleri, talepleriyle dierlerinden farkllaan milenyum kua yesi bireylerdir. te yandan Tofflerin belirtmi olduu zaman diliminde dnyaya gelmemekle birlikte krlma etkisine maruz kalan dier kuak yelerinin de, tketim tercihleri itibaryla, sz
25

bilig, Bahar / 2005, say 33

konusu grupta dikkate alnmas gerektii aktr. nk teknolojinin ivme kazandrd bilgi, toplumlar birbirine yaklatrr, bireyleri birbirinden haberdar ederken teknoloji rnleri belli bir noktadan sonra bireyleri yalnzlatrmaktadr. Ayn zamanda duvarlar ortadan kaldran teknoloji ve saysallatrlm bilgi, alternatifleri oaltrken rekabeti de keskinletirmektedir. Tm bunlarn kesime alannda da, farkllaan mteri yaps ve buna bal olarak gndeme gelen yeni iletiim stratejileri bulunmaktadr (Rauf 2OO4; www.ideamarketers.com). zetle gnmzde rgtler, varlklarn koruyarak geliebilmek iin mterisiyle yaknlamak, onun istek ve beklentilerini renerek pazarlama taktiklerini belirlemek durumundadr. Rekabetin keskinlii, duvarlarn yokluu, deiimin ve hzn ba dndrcl, rnler arasndaki benzerliklerin artmas ve markalar aras kalite farkllklarnn yok olmas, bylesi bir yaplanmay gerekli deil, zorunlu klmaktadr. Mteri odakl anlayn, yani rekabetin retim gcnden karak pazarlara ynelmesi gerekliliinin beraberinde getirdii bir dier zorunluluk ise Yeni letiim Stratejilerinin uygulanmas olarak belirlenmektedir (Vivian 1999 : 312). Tm bunlarn temelinde de teknolojik devrim ve bilgi aknn hz dorultusunda deien g dengeleri ve farkllaan yaplar bulunmaktadr. Gnmzde seri retim ile son bulan Mteriyle diyalog kurma abalar yeniden ve ok daha gl bir ekilde gndeme gelmitir. Ancak bugn dnden farkl olarak tek tip mesajlarla, kitle iletiim aralarndan faydalanmak suretiyle ve en hzl biimde hedef kitleye eriim taktikleri, gerek anlamda gemite kalmtr. nk yeni ekonomik sistemin ana noktalar; mteriyle dk maliyetle kiisel diyalog kurmaktr. Bylesi bir hedefi gereklemeye yardmc temel ynlendiriciler ise, nteraktif Ortamlardr. rgt iin mteriyi ve mteri iin de rgt, rn veya markay bir tk mesafesine tayan bu ortamlar sayesinde bugnn iletiim hedeflerine ulalabilmesi mmkndr, ama yine de drt bir yanmz farkl iletiim formlar tarafndan ekillendirilen ve aktarlan iletilerle, zellikle de reklam mesajlaryla dolup tamaktadr. Posta kutularmzdan frlayan brorler, e-mail trafiinin younluundan kilitlenen sistemler, hemen her ortamda kulaklarmzdan eksik olmayan cep telefonlarnn en seme melodileri, hava limanlarndan marketlere kadar her noktada karmza kan televizyonlar ve daha bir ou gnlk hayatmzn her saniyesinde evremizi kuatmaktadr. Hatta kuatma altndaki hayatmzda, tuvaletlerde bile reklam mesajlarndan kamamz mmkn olamamaktadr (Marketing Trkiye 2003; 14). Peki, bylesi bir kuatmann temel nedeni nedir?
26

Frlar, Trkiyede Milenyum Reklamlar

Deien g odaklar ve farkllaarak gelien sistemler dikkate alndnda, gerekte reklam almalarndaki kanlmazln btnsel etkileimin bir sonucu olduu grlmektedir. Bir rnekle aklanacak olursa, yeni dinamikler ve rakiplerin geliim izgileri paralelinde, X irketinin bir web sitesi kurarak dnyaya yeni bir iletiim penceresi am olduunu dnelim. ayet sitenin kurulduundan hedef kitle haberdar edilmez, site adresi hakknda bilgi sahibi olmas salanmazsa yaplan onca yatrmn ve harcanan emein hedefine ulaamayaca da aktr. Farkl bir biimde dnya genelinde her ne kadar internet kullanm younluu bakmndan dier lkelerin gerisinde yer alsak da, zellikle bankaclk gibi karmak ilemlerin internet de dahil olmak zere interaktifletirilmesi asndan sralamadaki ilk lkelerden olduumuz bilinen bir gerektir. Bu balamda, sz konusu bankalar ayet vermekte olduklar interaktif hizmetleri duyurmazlarsa, bylesi hizmetlerle salayacaklar fayda hakknda hedef kitlelerini bilgilendirmezlerse, doal olarak yaplan saysz alma hedefine ulaamayacaktr. Gerekte bugn e-devlet projesinin bir paras olan ve kamu kurum ve kurulularnca verilmekte olan hizmetlerin belli bir blmnn internet araclyla ynlendirilmesini esas alan abalar da bile benzer bir durum sz konusudur. te bunlar ve oaltlabilecek rnekler dikkate alndnda da ncelikle gelitirilerek farkllatrlaran iletiim yeteneklerinin hedef kitlelere duyurulmasnda temel araclardan biri olarak karmza reklam kmaktadr. Bu balamda da younlaan reklam mesajlarnn gerekeleri belirginlemektedir (Rauf 2004: 3-5). Rekabetin reklam da dahil olmak zere hemen her alanda younlat gnmzde ilgili almalar itibaryla dikkat eken bir dier husu da, yeni pazarlama yaklam dorultusunda farkllamak ve mterilerin kabul srecini hzlandrmak adna reklam ajanslar ve reklam verenler, yaratm aamalarnda en ular tercih etmeleridir. Ve ou zaman bunu kiileri, kurumlar ya da toplumlar dikkate almakszn ve snrlar zorlayc bir biimde gerekletirmekte olmalardr. Milenyum reklamlar olarak kavramsallatrlmakta olan dnemsel almalar, farkl boyutlarda deerlendirildiinde ise, bilhassa reklam temalar balamnda nemli deiimler izlenmektedir. Ve her deiimin iz brakt gibi reklam almalar da her ne kadar uucu olarak nitelendirilse bile insan beyninin kara kutusunda varlklarn korumaya devam ettikleri dikkate alnacak olursa, sz konusu farkllamalarn da belli bir noktaya kadar sosyo-ekonomik yapy ve davran etkileyen belirleyicilerden biri gibi deerlendirilmektedir (//dev11.othetworks.com/theotherblog/Articles/2003).
27

bilig, Bahar / 2005, say 33

Gerekten de reklam mesajlar veya temalar insan beyninde iz brakmasalard veya uucu olsalard ocukluk dnemlerimizdeki reklam almalarn tamamen unutmamz gerekirdi. Sanrm reklamn iz brakma, hatrlanma ve tabii ki satn alma davrannn ynn belirleme etkisinin uzun soluklu olduunun bir dier gstergesi de, yaklak 10 yl evvel yaynlanm olan Yz bin milyon baloncuk bana ve Alie sloganyla bilinen gazoz reklamnn yeniden reklam ortamlarnda yer almasdr. te yandan bylesi bir tartma esnasnda unutulmamas gereken temel noktalardan biri de, reklamn yer ald sosyo-ekonomik yapnn zellikleridir. rnein yenilikilik teorisine (innovation theory) gre, toplumu oluturan bireylerin yeniliklere ak veya kapal olmalar aralnda gerekletirilen derecelendirmede bulunduklar nokta, adaptasyon ve tabii ki geliim etkinliini belirleyici rol oynamaktadr. Tm bunlarn tespitinde de, tabii ki insan davrannn ynn belirleyen faktrler bulunmaktadr (Dndar, Gneri Frlar 2003: 36-37). Sz konusu aklamalar balamnda alma konusuna dnlerek zetlenecek olursa, Marshall McLuhann belirtmi olduu Global Kye dnen dnyamzda bugn gerek makro ekonomik gerekse sosyolojik dengelerin bozulmas paralelinde, gerek toplumlarn gerekse bireylerin normlar veya deerleri, gelenek ve grenekleri, inan, tutum ve davranlar dikkate alnmakszn hazrlanan, ekillendirilen iletilerin ve zellikle de reklam mesajlar ve temalarnn bir anlamda bombardmanna maruz kalmaktayz. Peki, rahatsz m ediliyoruz? Yoksa mutlu muyuz? Trkiyedeki reklam sektrnn milenyum itibaryla bylesi ktlar incelendiinde, zellikle cinsellii n plana kartan almalarn son dnemlerde art gsterdii kaydedilmektedir. Bunun yansra kadn-erkek rollerinin deiimine ilikin reklam temalarnn da yine ilgili dnem itibaryla gndeme geldii izlenmektedir. Bu balamda artk erkekler de, kadnlarn zel gnleri ile ilgilenmekte (Orkid-Hijyenik Kadn Ba), erkekler amar ykamakta veya evde ocuk bakmakta (Bingo-amar Deterjan ve Yumuatcs), Kadn-Erkek-Sonsuza Kadar Eit (Equal Parfmleri) sloganlar ile bir yandan dikkatler deien rollere ekilmeye allrken dier yandan da cinsellik n plana alnmaktadr. Peki, tketici ve/veya mteri ne dnmekte, tm bunlar nasl alglamakta ve bylesi almalar tutumlarn ne ynde etkilemektedir? Grlebilecei zere, milenyum reklamlar zihinlerde eitli sorularn olumasnn yansra her geen gn artan younluklar ve sklklarna bal olarak birbirine eklemlenen yeni soru iaretlerinin oluumuna da neden olmaktadr.
28

Frlar, Trkiyede Milenyum Reklamlar

Ege niversitesi letiim Fakltesi, Halkla likiler ve Tantm Blm, 2001-2002 dnemi son snf rencilerine Reklam Kampayalar ve Medya Planlama dersi esnasnda da gen kesimin konuya ilikin tepkilerinin genel olarak deerlendirilmesi amacyla, yukarda sralanan sorular yneltilmitir. Ve sorular takiben geen ksa zaman diliminde tam anlamyla bir kaos yaanmtr. Kaos yaanmtr nk, rencilerin bir ksm reklam temalarn veya mesajlar itici bulurken, bir ksm rnlere odaklanmtr. rencilerin bir dier blm ise, hem tema ve mesaj hem de rnleri btnletirmi ve bu erevede tepkiler vermilerdir. te yandan tepki verilen rnlerin cinsiyet faktrne gre farkllk gsterdii izlenmitir. Tm bu tepkilere bal olarak da niversite Genliinin tici Milenyum Reklam ve rnlerine Dair Grlerinin Belirlenmesi amacyla bir alan aratrlmas yaplmas kararlatrlmtr. te bu almann zn, tm bu tepkiler ve aratrma sonucu elde edilen veriler oluturmaktadr. Aratrma sonucu elde edilmesi hedeflenen ve belirtilmi verilerin yansra rencilerin dikkate almadklar, ancak tabloda varolmas gereken art bir deerlendirme daha gerekletirilerek, verilerin deerlendirilmesi blmnde takip edilecei zere gen kesimin reklam temalarna verdikleri negatif tepkilerin rnlere ilikin tutumlarn ynn belirleyicilii ve tabii ki rnlere ilikin tepkilerin reklam almalarna ilikin tutumlar ynlendiricilii denetlenmitir. Aratrma Konusu: Reklamn temel grevi; rn, hizmet veya fikirlerle ilikili iletiim amalarn gerekletirmek veya gerekletirilmesine destek vermektir. Bylesi bir hedefe ulaabilmesi ise, farkndalk yaratmasna, bilgi aktarmasna, tercih belirlemesine ve tabii ki satn alma davrannda bulunmaya ikna etmesine, yani yarataca etkiye, etkinin yn ve iddetine baldr. Etkinliin snrlaycs da, hem toplumsal hem de kiisel deerlerle evrelenmi tema ve/veya mesajdr. Mesaj ve tema doru kodlanrsa tutumlar, pozitif ynde geliebilir, ancak yanl kodlanr ve ynlendirilirse de reklamn iletiim etkisi negatif ynl olur (Rossiter, Percy: 1987: s.187-188). tici reklamlara ilikin literatr dikkate alnacak olursa, ilk almalardan birinin 1981 ylnda A. Wilson ve C. West tarafndan Dile getirilemeyen ve/veya getirilmesinden kanlan rn, hizmet ve fikirlerin belirlenmesi amacyla gerekletirildii grlr. Sadece kadn tketicileri aratrma evreni ve rneklemlerine dahil etmeleri nedeniyle farkllaan Alan Shao ise,
29

bilig, Bahar / 2005, say 33

1993 ylnda Kadnlar asndan sakncal rnleri esas alan bir aratrma gerekletirir. Bunu takiben 1995 ylnda Fahy ve dierleri, bireylerin duyarllk gsterdikleri televizyon reklamlarndaki rnleri bir snflandrmaya tabi tutarak (alkoll iecekler, ocuklara ynelik rnler, salk ve seks rnleri) itici reklamlar zerine bir aratrma hazrlayarak uygularlar. Literatr taramasn esas aldmz en yakn alma ise, 2002 ylnda Zafer Erdoan tarafndan gerekletirlmi aratrmadr. lgili almada sadece reklam temalarnn deil, reklam yaplan rnlerin de itici olabilecei dikkate alnmtr (Erdoan 2002: 23-24). Bununla birlikte Erdoann almas ile bu aratrma arasnda belirleyici nitelikte baz farkllklar vardr. Bunlardan ilki, Erdoan tarafndan gerekletirilmi aratrmann deikenlerinden biri olan bireylerin dine ballk dereceleri, bu aratrmada dikkate alnmamaktadr, nk hedefimiz, cinsiyet farkllklarnn niversite genliinin verdii tutumsal tepkileri ynlendirme yetisinin iddetini belirlemektir. kinci olarak da sz konusu almada, aratrma evreni olarak niversite genlii belirlenmi olmakla birlikte rneklem tespit edilirken, farkl niversiteye bal toplam alt fakltede esas alnm ve anket toplam 379 kii tarafndan yantlanmtr. Oysa bilindii zere, letiim Fakltesi, Halkla likiler ve Tantm Blm, son snf rencileri tarafndan uygulanan almann aratrma evreni, Ege niversitesine bal 11 fakltede ve farkl alanlarda eitim almakta olan renciler olarak belirlenmi ve rneklem de bu erevede tespit edilmitir. Kanmca en belirgin farkllklardan bir dieri ise, bu almadaki verilerin temelini tekil eden alan aratrmas ncesinde letiim Fakltesinin pilot nokta olarak seilmesi ve sonrasnda da yzyze grmelerle elde edilen veriler dorultusunda anket formu ve tutum leklerinin dzenlenmi olmasdr. Tm bunlara ek olarak, reklam temalarna ve reklam yaplan rnlere ilikin tutumsal tepkilerin ilikilendirilerek incelenmi olmas ise, literatr asndan bir dier fark olarak dikkat ekmektedir. Aratrma Metodolojisi: Bilindii zere Trkiye, Avrupa ile Asya arasnda bulunan ve stratejik olarak farkl deerlere sahip bir lkedir. te yandan bir islam lkesi olmasna karn dier mslman lkelerle de gerek toplumsal gerekse ekonomik platformlarda farkl bir konumdadr. lkenin corafi artlar ve dalmlar incelendiinde ise, lojistik koullar nedeniyle, blgeden blgeye belirgin farkllklar olduu ve bu farkllklarn bata demografik zellikler olmak zere hemen tm faktrlerde ak bir biimde izlenebildii grlr. Konuya mteriler olarak bireyler baznda yaklaldnda da, sz edilen farkllklarn ncelikle satn alma davranlarn ynlendirici olduu izlenir.
30

Frlar, Trkiyede Milenyum Reklamlar

Dolaysyla aratrmay gerekletirecek renci gruplar, bata yakn evreleri ve sonrasnda da genel olarak letiim Fakltesindeki rencilerle yzyze grmek suretiyle, alma konusu ile ilikili bilgi toplamlardr. Elde ettikleri verileri btnletirmeleri sonucunda da, anket formu ve tutum lekleri ekillendirilmitir. Aklanacak olursa, anket formu iki ksma ayrlm ve ilk ksmda oktan semeli drt soruya yer verilerek; rencilerin bal bulunduklar faklte, cinsiyet, ya ve ailelerinin ikamet ettikleri ehirlerin belirlenmesi hedeflenmitir. Anket formunun ikinci ksm ise kendi iinde yine ikiye ayrlarak reklam temalar ve rnlere ilikin yarg cmleleri sralanmtr. Tutum lekleri 5li Likert leinden faydalanlarak (Kesinlikle Katlyorum-Katlyorum-KararszmKatlmyorum-Kesinlikle Karym) ekillendirilmitir. Aratrmann etd almas letiim Fakltesinde gerekletirildiinden, buras evrene ve rnekleme dahil edilmemitir. Dolaysyla alan aratrmas, Ege niversitesine bal dier 10 fakltede gerekletirilmitir. Her fakltede toplam 50 adet form uygulanmas suretiyle toplam 500 kiiye eriilmesi hedeflenen aratrmann rneklemi, Rastgele rneklem Yntemi ile belirlenmitir. Elde edilen veriler MS-DOSa ilenerek SPSSe aktarlm ve deerlendirilmitir*. Veri ve Bulgular : Tablo 1den de izlenebilecei zere, toplam 10 faklteye uygulanan 500 anket formunun yaklak %48i bayan renciler tarafndan yantlanmtr. Ya dalmlar dikkate alndnda ise, katlmclarn te ikiden fazlasnn 20 ya ve zeri grupta yer ald belirlenmitir. Anket formlarnn faklteler itibaryla dalmlar deerlendirildiinde de, sadece bir tanesinde %0.2lik pozitif sapma olduu izlenmitir. te yandan, bizleri ncelikle ekillendiren ve saysz davranmz, tepkimizi vb. renme yoluyla edinmemizi salayan en kk toplumsal birim, bilinmekte olduu zere ailelerimizdir. Dolaysyla onlarn ikamet noktalar, bizlerin de iinden ktmz, alt kltr yumaklardr. te bu yarglardan hareketle, tabii ki lkemizdeki dou-bat blgelerindeki ayrtrc zelliklerin yansmalarnn niversiteye de tanp tanmadn ve gerek reklam temalar ve gerekse reklam yaplan rnlere ilikin inan ve tutumlar belirleme etkisini denetleyebilmek amacyla ynlendirilmi drdnc soruya verilen yantlar dorultusunda rneklemi tekil eden bireylerin ailelerinin %49.4nn zmir, stanbul ve Ankara olmak zere byk ehirde ikamet etmesine karlk %49.8inin de dier blgeler ve il31

bilig, Bahar / 2005, say 33

lerde yaadklar tespit edilmitir. Bu balamda da, aratrma evrenini belirlerken hedeflenen eitlilik, izlenmekte olan bu eit dalmla salanmtr. zetlenecek olursa, ankete katlan rencilerin rnek ktle olarak zelliklerini belirlemek ve tutum leklerinin geerlilii asndan eit dalm ilkesinin geerliliini kontrol edebilmek amacyla yneltilmekle birlikte ayn zamanda aratrmann baml deikenlerini oluturan faktrler arasnda anlaml bir farkllk tespit edilmemitir. Bu da tutum leklerinin uygulama srecinde zellikle dikkate alnmakta olan Denekler Aras E Deerlilik ve Paralellik ilkesinin uygulanabilirliini salamtr.

Tablo 1: rneklem zelliklerine likin Tablo Anketin ikinci blmnde yer alan ve ilki bireylere itici gelen rnleri ve dieri de bireyleri rahatsz eden reklem temalarn baz alan yarglar esas alnarak ekillendirilmi lekler, yantlanmayan ve/veya eksik yantlanan formlar ayklanarak istatiksel analize tabi tutulduklarnda aralarnda anlaml bir farkllk olmad belirlenmitir. Bu balamda her bir lek iin ayr ayr gvenilirlik analizleri gerekletirilerek, reklam yaplan itici rnlere ilikin a=.65 ve reklam temalarna dair olarak da a=.76 olarak tespit edilmitir. Bilindii zere sosyal bilimler alannda gerekletirilen aratrmalarda gvenilirlik dzeyi ne (a) ilikin farkl grler varolmakla birlikte genel

32

Frlar, Trkiyede Milenyum Reklamlar

yarg, gvenilirliin ve geerliliin .65-.75 aralnda deiebileceidir. Ayn zamanda .75 ve zeri zaten yeterli olarak deerlendirilmektedir. Bunun yansra reklam, hem sosyal hem de ekonomik boyutlu ve etkili bir iletiim formudur. Sanatsal yn ar basmasna karn ticari nitelikli de olmas, belli bir noktadan sonra gerekletirilen aratrmalarn gvenilirlikleri balamnda bir karmaaya neden olmaktadr. te yandan dier iletiim formlarndan farkllnn ana kaynaklar olan bu zellikler nedeniyle halen Reklam, bir bilim dal m? sanat dal m? yoksa moda m? tartmalar devam ederken bylesi bir aratrmadaki gven aralnn yeterlilii hakknda da kesin bir yargda bulunulamamakla birlikte elde edilen verilerin yeterlilii ve geerlilii, yukarda sz edilen ve kabul grm yarglar dorultusunda deerlendirildiinde herhangi bir sapma olmad izlenmektedir. Bu balamda deerlendirmeye devam edilecek olursa, cinsiyet farkll itibaryla yarg cmleleri ve tutumlar itibaryla karmza olduka ilgin bir tablo kmaktadr. Tablo 2den de izlenebilecei zere, niversite genlii itibaryla gerek itici reklam temalar gerekse itici rnler sz konusu olduunda erkeklerin katlmlar bayanlara oranla daha yksek olmutur. Farkl bir ifadeyle, zellikle toplumsal deerlerin, yarglarn dikkate alnmas suretiyle ekkilendirilen yarg cmlelerine erkekler, daha fazla destek vermilerdir. Bu balamda da, gen nfus itibaryla bayanlarn erkeklere kyasla daha esnek bir bak asna ve daha az iddette tutumlara sahip olduklar ngrlmtr.

Tablo 2: Grupsal statistik Alvin Tofflerin kuramsal bak as hatrlanacak olursa, alan aratrmasnn uyguland denekler, Y kuann ocuklardr. te yandan doum tarihleri dikkate alndnda, kendilerinin de milenyum kuanda yer aldklar belirlenmektedir. Dolaysyla da gerek gerekletirilen aratrma33

bilig, Bahar / 2005, say 33

lar dorultusunda elde edilen veriler gerekse gzlemler neticesinde aralarnda inan, tutum ve deerler sistemi balamnda farkllamalar olduu izlenmektedir. Dikkat eken ana nokta, bizler gibi onlarn da temel eitimlerini en kk toplumsal birim olan ailelerinde almalarna karn deien dengelerin yaratt etki ve bylesi etkilerin yn belirleyiciliidir. Bu balamda da verilen tepkilerin paralellik nedeni aa kmaktadr. Kadn ve erkek yani cinsiyet farkllnn baz alnmasnn temelinde de gerekte tm bu belirleyicilerin ynlendiricilik etkisine ilikin grler bulunmaktadr. Aklanacak olursa, zellikle sosyal psikoloji alannda gerekletirilmi almalar gstermektedir ki, kadnlar erkeklere kyasla yeniliklere, deiimlere daha yatkn olan veya daha yakn duran grubu temsil etmektedir. Gerekte aratrma verilerinin deerlendirilmesinde, cinsiyet farkllyla dier demografik ayralarn esas alnmasnn ana nedeni de, sz konusu verilerdir. te tm bu teorik veriler gerekletirilen aratrma sonularyla btnletirildiinde de ulalan noktada, bayan deneklerin deiime yakn durmalarnn nedenleri bir kez daha dorulanmaktadr. Tabii ki bylesi bir sonucun bir dier nedeni de, yenilikilik teorisinde de belirtilmekte olan bireylerin tutum ve davranlarna yansmas balamnda konu, olgu, olay veya fikirlere ilikin aklk ve kapallk dereceleridir.

Tablo 3:Ya Faktrne Gre Ortalamalar Aras Farklar Bununla birlikte Tablo:3 baz alnarak, gruplar aras farklln istatiksel anlamll denetlendiinde, genel olarak tespit edilen deiimin btne yansmad ve zellikle reklam temalarna ilikin lekte, her iki cinsiyetin ya faktrne ramen e deer tepkiler verdii belirlenmitir. Yine baml deiken olan yaa gre her iki lekten de alnan toplam puan ortalamalar karlatrldnda, yine ilgili tablodan izlenebilecei zere, ya gruplarnn anlaml bir farkllk faktr olmadklar tespit
34

Frlar, Trkiyede Milenyum Reklamlar

edilmitir. Bylesi bir sonu ise, hem paylam younluu hem de eitim seviyelerinin denklii gerekeleriyle yaknlamalarn oluturduu tepkisel btnlk olarak yorumlanmtr. Farkl bir ekilde ifade edilecek olursa, bilindii zere belli bir evreyi paylaan, belli bir hedefe ulamak adna bu ortamda varolan bireyler belli bir sre sonra ortak bir dil gibi ortak deerler, tepkiler yani tutum ve davranlar gelitirirler. rnein, belli bir dnemde askere alnan bireylerin her biri lkenin farkl bir noktasndan, farkl ailelerden, benzer olmakla birlikte belli bir noktadan sonra farkllaan alt-kltrlerden gelerek yeni bir evreye girdiklerinde Askerlii nasl tanmlarsn? denildiinde her biri farkl bir bak asyla karnza kabilir. Ancak belli bir sre getikten yani ilgili evrenin kurallarn, deerlerini, tutum ve davran rneklerini tandktan sonra ayn soru yneltildiinde verilen yant ortak paylam alanna yaknlar; Yaamadan renilmez. te aratrmann gerekletirildii alan da bylesi zelliklere sahip zellikli bir blge olarak kabul edilebilir. Bylesi bir yaklamla da elde edilen verilerin rasyonelliinin rtt aktr.

Tablo 4:kamet Faktrne Gre Gruplararas Farkllama Deerleri Baml deikenlerden bir dieri olan ailenin ikamet ettii blgenin deer ve yarg sistemi zerindeki etkileri ile deneklerin reklam ve rnlere ilikin tepkilerinin dikkate alnd ve apraz ilikilendirildii Tablo 4de de, yine anlaml bir farkllamaya rastlanmamtr. Elde edilen veriler ile anket uygulamas ncesinde yzyze grme suretiyle derlenen bilgiler btnletirildiinde ise, ikamet edilen ehrin snrlayc olmad ngrlmtr (Tablo 4). Farkl bir ekilde ifade edilecek olursa, gnmzde niversite genliinin tutumlar, aileye ait kalplarla ekillense de zaman ve artlara bal olarak gndeme gelen etkileimler dorultusunda, yn de35

bilig, Bahar / 2005, say 33

itirerek ve/veya sabit kalarak belirlenmektedir. Dolaysyla ya ve cinsiyet hangi aralkta yer alrsa alsn veya ailenin ikamet ettii ehir hangisi olursa olsun reklam temalarna ve reklam yaplan rnlere ilikin tici veya tici Deil yarglar, sz konusu etkileimler sonucu aa kmaktadr. te yandan elde edilen verilerin ve kiisel gzlemlerin deerlendirilmesi sonucunda aa kan tablo gstermektedir ki, rencilerin tutumlar, baml deikenler sabit kaldnda bile ncelikle marka tercihi balamnda farkllamaktadr.

Tablo 5: tici Reklam-rn Etkileiminin Korelasyonu Bilindii zere bu almann ana hedeflerinden biri olan ve kilit niteliindeki husus, niversite genliinin negatif ynde tepki verdikleri ve itici bulduklar reklam temalarnn rnler, markalar bazndaki etkisin denetlenmesidir. Farkl bir ekilde ifade edilecek olursa, niversite genlii reklamlara negatif ynl tutumlarla yaklasa dahi rn ve tabii ki markay tercih ederek satn almakta mdr? Ya da rne tepkili olmas reklam almalarna ilikin tutumlarn belirleyici rol oynamakta mdr? Sz konusu deerlendirme iin gerekletirilen istatistiki analiz sonucunda da, Tablo 5den de izlenebilecei zere, reklam temalarna verilen tepkilerle reklam yaplan rnler arasnda anlaml bir farkllk tespit edilmemitir. Farkl bir ifadeyle, aratrma esnasnda niversite genliinin tutum leklerine verdikleri tepkilerin grupsal analizlerinin apraz ilikilendirilmesi sonucunda elde edilen veriler gstermitir ki; ilgili sorularn tek yant vardr: Hayr... zetle, Ege niversitesi genlii reklam temalar ve rnler arasnda ba kurarak tutumlarnn ynn belirlememektedir.

36

Frlar, Trkiyede Milenyum Reklamlar

Sonu ve Genel Deerlendirme : Aratrma verilerinin derlenmesi dorultusunda ulalan nokta gstermektedir ki, Trkiyedeki niversite genlii kredi kart, zayflama rnleri ve programlar, alkol ve sigara, hijyenik rnler, ila, cenaze, prezervatif, i amar, zel hatl telefon irketleri, temizlik rnleri, eitli tebrik ve teekkrler ve kozmetik rn ve hizmetlerine kar tepkilidirler. Belli bir noktada sapma olduu tespit edilen cinsiyet faktr asndan rnlere ilikin tepkiler irdelendiinde, kadnlara zel hijyenik rnlere, zayflama rn ve programlarna ve tabii ki son dnemdeki temizlik rnlerine kar erkek rencilerin daha kat tutumlara sahip olduklar ve negatif ynde tepki verdikleri belirlenmektedir. Benzer bir ekilde de bayanlarn prezervatif ve erkek i amarlarna kar daha hassas olduklar izlenmektedir. Tabii ki bylesi tepkilerin temelinde de kadn ve erkek rollerinin belirliinin yansra kltr itibaryla daha hassas olunulmas bulunmaktadr. Reklam temalarn denetlemek amacyla hazrlanan lee ilikin sonular deerlendirildiinde ise, tepkilerin btnsel olduu ve/veya yaknlat grlmektedir. Kadn cinsellii, ocuk masumiyeti, erotik geler, erkek hegamonyas ve feminist hareketler, batl yaam tarz, mizah, vaadler, ar kiisel konu ve grntler, etnik gruplar, klie veya argo dil kullanm, plaklk gibi gnmz reklamlarnn temalarnda veya yaratc almalarnda youn olarak karlatmz geler, bir yandan bireylerin dikkatini ekerken dier yandan da negatif elektrik yaymaktadr. Gerekletirilen anket almas sonucu elde edilen verilere geri dnlecek olursa; ya ve ailenin ikamet ettii ehir kapsamnda anlaml bir farklln bulunamam olmasnn temelinde, kanmzca ankete katlan deneklerin belli bir ortam paylama ve birbirine olduka yakn eitim seviyelerinde bulunmalar yatmaktadr. Sz konusu paylam alanlar, belli bir noktadan sonra fikir birliine varmalar sonucunu aa kartmaktadr. te yandan cinsiyet dikkate alndnda izlenen farkllama, Trk toplum yapsnda erkein stlenmi olduu rol ve kadn kimliinin genelde yeniliklere daha ak ve kolay adapte olabilme zellikleriyle belirginlemektedir. Ya gruplar itibaryla verilen tepkiler genel olarak deerlendirildiinde de (minimum=.24 ve maksimum=.50 iken) ulalan .40 oran dikkat ekmektedir. Literatr incelemesi srecinde karmza kan rnekler hatrlanacak olursa, bu almalarn hemen hepsi genel bir aratrma evreninin dikkate alnmas suretiyle ekillendirilmiti. Elde edilen sonularda da, belli bir ya
37

bilig, Bahar / 2005, say 33

grubunun stnde yer alan ve eitim seviyeleri orta ve st izgisindekilerin tepkili olduklar ve tepkilerini dile getidikleri belirlenmitir. Bu balamda da ilgili aratrmalarn sonular, toplumun ok az ve dar bir dilimine ilikin olduklar gerekesiyle dikkate alnmamtr. Oysa bilindii zere Trkiyede gen kesim, genel nfusun olduka geni bir dilimini temsil etmektedir. Dolaysyla tercihleri kadar tepkileri de nemlidir ve/veya bu ynde ele alnmas gerekir. Baml deikenlerin belirleyicilik yetkeleri erevesinde incelendiinde de, bylesi faktrlerin yava yava etkinliklerini kaybettikleri yani kendi tercihlerini kendisi belirleyerek, kararlarn yine kendisi veren yeni bir mteri grubunun ekillendii izlenmektedir. Demek ki rgtler ve iletiim uzmanlar 2004 itibaryla ok daha dikkatli davranmak ve genlerin sesine daha fazla kulak vermek durumundadr. Bilindii zere yaamakta olduumuz ada hemen her trl yap, bilgi etrafnda ekillenmektedir. Dnya konjktrnde meydana gelen deiimler izlendiinde ise, rekabetin her geen gn younluunu kaybettii ve rgtlerin birlemelere giderek, g birlii salamay tercih ettikleri belirlenmektedir. Bir dier deyile, bugnn rgtleri gerekte kendi kendileriyle rekabet etmektedir. Globalizasyonun ekonomik boyuttaki bir dier etkisi ise, yerel deerlerin n plana kmasdr. Bunun en belirgin ve yakn zaman dilimindeki rneklerinden biri de Coca-Cola firmasnn karsna Cola-Turka markas ile klmasdr. Bylesi bir ortamda doal olarak bilgiye duyulan ihtiya her geen gn artmakta ve iletiimin konumu farkllamaktadr. Sz konusu iletiim formlarndan biri olan reklamn tm bu oluum ve deiimlerin dnda tutulmas, tabii ki imkanszdr. Dn olduu gibi bugn de reklamn zn koruyarak bilgi aktarmaya devam edecei ak olmakla birlikte asl nemli olan nokta, sz konusu bilgileri nasl aktaracadr. Gerekletirilen alan aratrmas gstermitir ki, reklam yaratclar snrlar zorlamakta olmakla birlikte hedeflerine de ulamaktadr. Aklanacak olursa, reklamn ilevlerinden biri de insanlarn hafzasn canl tutmak, hafzalarnda rn ve markalar iin bir boluk yakalamak veya bylesi boluklar yakalayarak konumlanmaktr. Ve genel olarak deerlendirildiinde reklamlara ilikin tutumsal tepkiler negatif olsa bile o hedefine ulamakta ve rn veya markay hafzada canl tutmay baarmaktadr. te yandan bilindii zere, reklamn iletiim etkisi ile beenilip beenilmemesi, tepki almas veya almamas arasnda dorusal bir ba sz konusu deildir. rnein, Banu Alkann rol ald Poli Yataklar reklamlar bylesi almalardan biridir. lgili reklamda kadn tamamen cinsel bir obje olarak yanstlmtr. Farkl bir dier rnek ise, yine Banu Alkann rol alm olduu XR internet balant paketi reklam
38

Frlar, Trkiyede Milenyum Reklamlar

almasdr. Bu almalarda Banu Alkan, kimi zaman bir kokorei kimi zaman da bir kestaneci ile olduka ilgin diyaloglar kurmaktadr. Toplumun geneli bu reklam almasna tepki vermekle birlikte XR, satlarn gerekletirmi ve bir anlamda reklam temasyla insanlar itmek suretiyle rn ve markay hafzalara yerletirmeyi baarmtr. Aratrma sonularna ve elde edilen verilere geri dnlecek olursa, bugn de reklamn belli rn gruplarnda benzer bir strateji izlemek suretiyle iletiim hedeflerine erimeye alt ve ounlukla da baarl olduu grlmektedir. Tabii ki burada sz geen baar, mteriler olarak hedef kitleleri itmek, rktmek ve hatta zaman zaman rahatsz etmek suretiyle yaratlan etkinin yansmasdr. Bu noktada unutulmamas gereken esas nokta ise, dnyamzn her an deimeye devam ettii ve bir gn bylesi itmelerin negatif tepkilerin younluunu arttrabilecei olasldr. Sonu olarak, bugnn dnyasn ekillendiren dinamikler ve Trkiye rnei balamnda deerlendirildiinde, milenyum reklam temalar gen kesim tarafndan iddetli bir biimde itici olarak deerlendirilmemektedir. Dolaysyla genler, zaten doalar itibaryla yeniliklere ve farkllklara ak olmalarnn yansra farkllklardan da kamamaktadr. Tabii ki bylesi deerlendirmelerin temelinde de, deien toplumsal rollerin bulunduu izlenmektedir. Bu balamda da, nmzdeki dnemlerde reklam temalarnn daha da farkl sunumlarla bezenebilecei ve bylesi sunumlarn k noktasnn da gelecein mterileri olarak gen kesim olaca ngrlmektedir. Tm bu veriler ve gerekletirilen deerlendirmeler Alvin Toffler, milenyum kua ve milenyum reklamlar ile btnletirildiinde de ulalan nokta, son dnem itibaryla Osmangazi niversitesindeki aratrma sonularyla paralellik arz etmektedir. Aklanacak olursa, deiimlerin ve yeniden yaplanmalarn ekillendirdii sosyoekonomik yap iindeki milenyum kua her geen gn tutum ve davranlarn yeni g dengeleriyle bantl olarak farkllatrmakla birlikte znden uzaklamamaktadr. Bylesi bir sonucun yansmas ise, Y kuandaki duyarlln milenyum kuanda younluunu kaybetmesi ve sonu odaklln daha yksek yaam standart hedefiyle bireysellie brnmesi ekillerinde aa kmaktadr. Reklam sektr ve almalaryla milenyum kuandaki farkllamalar bir araya getirildiinde de, belli bir yaam standartnn veya belli bir grubun yeliinin gstergeleri olarak rn ve markalarn kimliklendirilmesinin nedenleri belirginlemektedir. Sz konusu rn ve markalara ilikin reklam almalarndaki temalar balamnda bir deerlendirme yapldnda ise, gnmzn temel -

39

bilig, Bahar / 2005, say 33

k noktas olarak kabul edilen Farkllk deikeninin etkin olduu izlenmektedir. Bir dier ekilde ifade edilecek olursa, genelden veya gemiten farkl olmak suretiyle hedeflere ksa srede ulama ana fikri evresinde btnleen milenyum kuann tutumsal tepkileri, bugnn reklamlarn ekillendirirken milenyum reklamlar da temalaryla farkl olma biimlerini yanstmak suretiyle genlii etkilemektedir. zetle, reklam abalarnda tutum mu davran yoksa davran m tutumu etkiler tartmasnda varlan son nokta, yani karlkl bir etkileim olduu sonucu bir kez daha dorulanmaktadr. Kaynaka
Kitaplar: EDMUNDS, Robert A. (1988), Guide To Expert Systems, New Jersey:Prentice Hall Inc. (Aktaran: T 2001; 10) T, Adem (2001); Bilgi anda Ynetim, Ankara: Nobel Yaynclk, s.5-8 ROSSITER, John R., PERCY, Larry; 1987, Advertising and Promotion Management, U.S.A.:McGraw-Hill Inc., s.187-188 VIVIAN, John (1999), The Media of Mass Communication, 4th Edition, Minnesota:Lewiston BOGART, Leo (1990), Strategy In Advertising, Matching Media and Messages to Markets and Motivations, 2nd Edition, USA:NTC Business Boks Makaleler: DNDAR, . Pelin; GNER FIRLAR, Belma (Aralk/2003), Yaratclk, Yenilik ve Reklam; 8. Toplam Kalite Ynetimi Makale Yarmas Bilginin Ynetimi ve Yenilikilik Kategorisi Finalisti, stanbul: KalDer Forum, Y:3, S:12 ERDOAN, Zafer (2002), tici rnlere likin Reklamlar ve tici-Yaratc Reklam Uygulamalar Hakkndaki Tutumlarn ncelenmesi, stanbul:P Dergisi, C:2, S:2, s.23-24 ,........ (Kasm 2003), E-Pazarlama, Marketing Trkiye, Y:2, S:39 nternet: FOGUL, Pamela (October 25/2002), The Fine Line Between Edgy and Offensive Advertising, www.ihaveanidea.org/articles/entires/0000000038.htm (17.05.2002), Marketing Must Take The Offensive Ideas and Quality Guarantee Success, www.marketing-services.de/eng/presse/presse-20021018175413.htm
40

Frlar, Trkiyede Milenyum Reklamlar

(2004), plak Reklamlar, //ilef.ankara.edu.tr/reklam/yazi.php? yad=2394 www.geocities.com/pazargazetesi/dosya/kusak.htm www.milliyet.com.tr/ozel/21yy/990808 (8.Nisan.2004), Milenyum Genlii elikili ve Kararsz, www.ekstrahaber.com/DataCenter/ekstar/templates BONNICI, Eric (1999), How To Design A Succssful Banner Today And For The New Millenium, www.af2000.com/articles/bannermellenium.htm RAUF, Shahnaz(2004); Revolutionary Advertising Tactics For The New Millenium, www.ideamarketers.com/library/article.cfm?articleid=12405wherefrom= PROFILE

Aklamalar
* Bu aratrma, Ege niversitesi-letiim Fakltesi-Halkla likiler ve Tantm Blm (2003) rencileri tarafndan Reklam Kampanyalar ve Medya Planlama dersi kapsamnda hazrlanarak uygulanmtr. Aratrmann hazrlanmas, ynlendirilmesi ve raporlanmas ise tarafmca gerekletirilmitir. * Anket formlar Ege niversitesi letiim Fakltesi Halkla likiler ve Tantm Blm (2003 mezunlar) rencilerinden Birgl TEMZTRK, Berivan BKN, Dilah MARAL, zlem ERDEN ve Tuna SEVEL tarafndan MS DOS programnda kodlanmtr. lenen veriler ise, Edebiyat Fakltesi Psikoloji Blm Yksek Lisans rencisi Alp Giray KAYA tarafndan SPSSe aktarlarak deerlendirilmitir.

41

Millenium Advertising at Turkey


A Research That Directed For To Determine Attitudes Of Ege University Students About Offensive Advertising Themes And Advertised Products
Assist. Prof. Dr. Belma Gneri FIRLAR* Abstract: As Marshall McLuhan indicated, today were living in a Global Village. At this village because of macro-economic and sociological unbalance, weve been bombing with different kinds of messages and especially messages of advertising which have been shaping without paying some attention to norms, values, tarditions and precedents of world socities.Nowadays brochuresre overlapping from post-boxes and because of countless e-mail that our computers clampping everyday and every moment in a day. On the other hand, advertising agencies and of course advertisers, for to realize their goals and without paying attention to us, theyve been prefering extra-ordinary concepts at their advertising themes. And when we connect all of them that bring our thoughts only one point; Are millenium advertising themes and advertised products really offensive, or not?...Whats the others thoughts and attitudes about them?...Especially, students attitudes about millenium advertising and advertised products So that shaped our research over millenium advertising and of course students of ege university attitudes.

At this reseach, because of time and reachness limits, ege university campuss defined as research area. Consequently, Communication Facultys stabilize as pilot section for studies. After practice, questionnaire formsre prepared and applied. While resultsre interpreting, individual observationsre taken into consideration with research datas.
Key Words: Hsn Ak, mesnevi, eyh Glib, cosmology.
* Ege University / ZMR
guneri@iletisim.ege.edu.tr

bilig F Spring / 2005 F Number 33: 23-43 Ahmet Yesevi University Board of Trustees


, ..,
: , , , , , , , , , , . , , , . , , , , , , . , , : ? ?... ?... , , ?... , .. , . : , ,
*

, , - guneri@iletisim.ege.edu.tr

bilig x Zima 2005 x vpusk: 33: 23-43 Polnomony Sovet Universiteta Axmeta Wsavi

Osmanlnn Kapitalistleememesi Olgusu Balamnda Dnceler


Yard. Do. Dr. Erturul KIZILKAYA

zet: Osmanl iktisad tarihine klsik bak tarz itibaryla, sz konusu toplumsal-siyasal-iktisad yapnn kapitalizme eklemlenememesinin nedenleri arasnda kapitalizmin geliiminde nemli rol oynayan kurumsal srelerin olumamas saylmaktadr. Bu kapsamda, piyasa mekanizmasnn ileyiinin salanamamas, sermaye birikimi ve cretli igc gibi baz yapsal unsurlara rastlanlmamas rnek verilmektedir. Ancak, bu yaklamn dnda Osmanly irdeleyen dier baz kavramsal erevelerin de nemli olabilecei dnlmelidir. Bu erevede, Thorstein B. Veblenin geleneklere dayal kurumsal deiim anlaynn ve Sabri lgener-Ahmed Gner Sayar dnce izgisinde ortaya konulan zihniyet meselelerinin nemi vurgulanmaldr. Veblenin nem verdii geleneklerin toplumsal deiim olgusu zerindeki etkileri dnldnde, Osmanlnn yapsnda rf, ftuhat ve msadere gibi kavramlarn Bat Avrupa gelime izgisinin dnda kalnmasna yol aan nemli etkenler olduu grlmektedir. Buna ilve edilecek dier boyut ise, Sayarn tartma gndemine katt hususlar, Bizanstan gelen feodal aalk uuru, Asyadan sregelen Trk tresi ile slmiyetten sonra zellikle Anadoluda kurumsallaan slm tasavvufunun Osmanlnn gelime dinamiklerini belirlemesidir. Kurumsal faktrlerin bu nemli unsurlar Osmanl insannn rasyonel bir iktisad zihniyete ulamasnda nemli engeller olmutur. Anahtar Kelimeler: Osmanl mparatorluu, Kapitalizm, Gelenek, Zihniyet.

* stanbul niv. Siyasal Bilgiler Fak. Kamu Ynetimi ktisat Anabilim Dal / STANBUL

kizilkaya49@hotmail.com bilig F Bahar / 2005 F say 33: 45-62 Ahmet Yesevi niversitesi Mtevelli Heyet Bakanl

bilig, Bahar / 2005, say 33

lkeyi elde tutmak iin ok asker ve ordu lzmdr, askeri beslemek iin de ok mal ve servete ihtiy vardr, bu mal elde etmek iin halkn zengin olmas gerektir. Halkn zengin olmas iin de doru kanunlar konulmaldr. Bunlardan biri ihmal edilirse drd de kalr. Drd birden ihmal edilirse beylik zlmeye yz tutar. Yusuf Hs Hcib, Kutadgu Bilig

1. GR Gnmzde Trkiyedeki iktisat tarihi aratrmalarnn en nemli sorunsallarndan biri, yaadmz corafyann, neden refah iinde yaayan bir iktisad ve toplumsal sistem yaratamaddr. Bu konu zerinde ok farkl bak alarndan bahsedilebilirse de, iktisad balamda, Trkiyenin veya Trklerin kapitalist bir yaam biimine eklemlenemedikleri bir varsaym olarak yaygn kabul grmektedir. zellikle Osmanlnn yan banda hzla gelien ve glenen yeni bir iktisad ve toplumsal sistemin bu topraklarda neden yeeremedii veya yerleemedii nemli bir aratrma alan oluturur. Birok aratrmac bu geliimin nedenleri arasna coraf, din, siyasal eleri katmaktadr. Bunlarn yannda, tabi ki bunlardan da etkilenerek, zihniyetle ilgili nedenlerden bahis aanlar da mevcuttur. Tarih perspektif iinde bu corafyada yaayan uygarlklara bakldnda, birbirleri arasnda nemli etkileimler ve benzerliklerin varl yadsnamaz. Her ne kadar bu topluluklar arasnda cidd farkllklar n plna karlabilirse de, zellikle konumuz asndan benzerliklerin aklaycl daha yksektir. Yukarda belirttiimiz gibi bir tarih balantdan sz edince, incelenecek sistemler Bizans da kapsayacak biimde geniletilebilir. Ayrca, yntem itibaryla zihniyet zellikleriyle dier deikenler arasnda bir ayrtrmaya gitmek yararl saylmaldr. Buradaki ama birbirinin hem nedeni hem de sonucu olan olgular bir kavram kargaasna meydan vermeden ortaya koymaktr. Bu kapsamda, bu yaznn amac Osmanlnn iktisad anlamda geri kalmasyla ilgili baz yaklamlar tartmaktr. ncelikle, klsik bir tarzda Osmanlnn iktisad tarihinin nasl ele alndn ortaya koyduktan sonra, Thorstein B. Veblenin geleneklere dayal grn ve Sabri lgener-Ahmed Gner Sayar izgisinin zihniyet meseleleri yaklam gzler nne serilmeye allacaktr.
46

Kzlkaya, Osmanlnn Kapitalistleememesi Olgusu Balamnda Dnceler

2. OSMANLI KTSAD TARHNE KLSK YAKLAIM Osmanl araclyla gnmze kadar ulaan Anadolunun Trklemesi olgusu, sadece etnik, dilsel ve din deil, ayn zamanda iki ayr toplumsal yapnn, daha ak bir ifadeyle bir kapitalizm ncesi tarm toplumuyla gebe topluluklar arasndaki yapsal atmann tarihini gzler nne sermektedir. Ancak, bu atmann sz konusu yaplar arasnda ortaya kan sreklilik ilikisini ortadan kaldrdn sylemek olanakl deildir. Ksaca, Seluklular ve Osmanllar Bizansn geri kalm yapsn devam ettirmitir. Bu balamda, Fernand Braudelin Osmanllar daha Bizans dneminde kaybedilmi bir iktisad savan nbetini devraldlar. ifadesi dikkat ekicidir (Tezel 1982: 21-23). Bizans mparatorluu ile Avrupadaki siyasal ve iktisad yap arasnda nemli farkllklar vardr. zellikle Bizansn merkez-brokratik yapsyla feodal bir yap arasnda cidd bir ayrm yapmak gerekir. 7 nci yzylda Bizansta, merkezdeki devlet olgusu bamsz kylerin asker ve vergi desteine dayanan bir rgtlenmeye gitmitir. Hem asker kyllerin hem de dierlerinin oluturduklar yap, devletin tarmdan artk toplamasnn ana birimleridir. Bu yapdaki kk kylln yaygnl 10 ncu yzyla kadar srmtr. Bu noktada, bamsz kyller denildiinde sz konusu bamszln merkez g odana kar deil, bu odan engellemek istedii ikincil g odaklarna, bir baka ifadeyle retici olmayan byk toprakllara kar olduu vurgulanmaldr. kincil g odaklarnn her belirginlemesi, merkezin bu belirginlemeyi silmeye ynelik mdahalelerini uyarmtr (Tezel 1982: 23-28). Bu nemli zelliin Osmanlda da srmesi, zerinde nemle durulmas gereken ve tabi tartlmas gereken bir noktadr. Bizansta grlen toprak rejimi veya pronoia uygulamas, devletin bir toprak parasn gemiteki yararllk ve/veya devlete bir hizmeti yerine getirme kouluyla gl bir kiiye brakmasn iermektedir. Bunun yannda kilise vakflarnn varl da sz konusudur. Bu olgu Osmanldaki slm vakflar ve tmarlar ile en azndan toprak dzeni asndan benzemektedir. ok uzun yzyllar boyunca kk kylln sregelmesini beraberinde getiren bu benzeme veya sreklilik, Avrupada ortaya kan kapitalistleme srecine katlamamann nemli nedenlerinden bir tanesidir. Bizans ekonomisinin tarm d kesimlerine baktmz zaman, ncelikle lonca tekilatlanmasn grmekteyiz; ancak bu loncalar Avrupada gr47

bilig, Bahar / 2005, say 33

lenlerden farkldr. Bizanstaki loncalar esnaf ve zanaatkrlar merkezin siyasal, toplumsal ve iktisad denetimi altnda tutmaya yaramtr. zellikle stanbulun iaesini ucuz tutma politikas, yerli tccarlar devlete balayan, memurlatran bir uygulamayla srdrlmtr. Bizansn merkez-brokratik devlet yaps, yabanc burjuva glerle, mparatorluu bu glerin yar smrgesi haline getiren ilikilere kolaylkla girerken, ierde filizlenmeye balayan burjuvalamalar bir emir-kumanda ekonomisiyle sonuna kadar dizginlemeye almtr (Tezel 1982: 28-29). Bahsedilen ilikilere rnek olarak, 1082 ylnn nl fermanyla Venediklilerin asker yardm karlnda, Venedikli tccarlara vergi bakl getirilmesi verilebilir. Bu eilim ilerleyen yllarda da devam etmi ve zellikle d ticarette hakimiyet talyan kent devletlerinin uyruklarna gemi; Bizansl tccarlar bu alandan tamamen tasfiye edilmilerdir. Bu gelimelerle Osmanlnn kapitlsyonlar ve Mslman Trk tccarlarnn devre d kalmas balants ayrntl bir biimde incelenmesi gereken bir alandr. Dolaysyla, Braudelin yukarda zikredilen deerlendirmesi son derece anlaml hale gelmektedir. te yandan, Anadolunun Trklemesi srecinin balamas nemli bir gelimedir. Yukarda deinildii gibi, bu yerleik bir tarmsal yap ile gebe asker bir yapnn mcadelesi biiminde ortaya kmtr. Tm bu gelimelerin sonucunda da Bizansn ykl kanlmaz hale gelmitir. Hareketli asker eylemlerde uzmanlam, dnyann en iyi svarilerini karm gebe topluluklar, anlan srete, kapitalizm ncesi yaplarn ky ve kent topluluklarna kar, can alc bir asker-siyasal stnle sahip olmu ve ksa srede Anadolu yeni bir nfusla tanmtr. Yukarda vurguladmz Bizans-Seluklu-Osmanl etkileimi bu noktada karmza kmaktadr (Gven 1994: 141). Ancak, bu yaklamla yepyeni bir demografik yapnn Anadoluya yerlemesi olgusu ilk bakta bir tezat saylabilir ve buradan yola karak sz edilen etkileim yadsnabilir. Oysa, Seluklular, Danimendliler, lhanllar ve Osmanllar gebe airet aristokrasilerinin yerleik siyasal yaplara dnmesinin rnekleridir. Dolaysyla hem bahsedilen etkileimden hem de yepyeni bir zihniyetin Anadolu topraklarnda bulumasndan sz edilebilir. Asker glerini byk oranda gebe elerden aldklar lde airetlere yaslanan, fakat yerleik tarmda salanan arta dzenli bir ekilde el koymak istedikleri iin yerleik tarm gebelie kar korumay gerektiren bir yapsal durum ortaya kmtr. Kleci olmayan bir kapitalizm-ncesi tarmn salayaca arta dayanarak merkez siyasal yaplar kurulmak istendiinde, pronoia, ik48

Kzlkaya, Osmanlnn Kapitalistleememesi Olgusu Balamnda Dnceler

ta ve tmar gibi dzenlemelere gidildii yaygn olarak grlmektedir (Tezel 1982: 40). te Orta Asyadan kopup gelen ve Anadoluyu Trkletiren topluluklarn yapt da budur. Tabiatyla bu tarz bir siyasal ve iktisad dnm, bambaka bir ortamda yeeren merkantilizm-kapitalizm izgisine kar cidd dezavantajlar tamaktadr. Ancak, ne kadar problemli olursa olsun bu sre, uzun yzyllar boyunca Anadolunun kaderini izmeye devam edecektir. Bizans-Seluklu izgisine geri dnersek, her iki siyasal yapnn 13 nc yzyl itibaryla nemli lde ticarete dayanmaya balad sylenebilir. 1250-1350 arasnda Mool istilalaryla ortaya kan Mool Bar Asyay kateden yollar Avrupa ticaretine amtr (Tezel 1982: 42). Bu dnemde yine Venedik ve Cenevizlilere nemli ticar imtiyazlar tannmas sz konusudur. Anadoludaki yeni devletler ve Osmanl, bylesine canl bir ticaret ortamnda kurulmutur. Ancak, yerli tccarlarn bu ticarette pay yine ok azdr. Dolaysyla, Anadoluda yzyllar boyunca, demografik arla sahip unsurlarn ticaretten uzak kalmas olgusu kurumsallamtr. Seluklu Devletinin mutlakiyeti yapsnn Osmanly ve bugn etkilediini veya zaman iinde bir sreklilik ilikisinin varolduunu yukarda varsaymtk. Bu konuda Sencer Divitiolunun Eer, sultan kadir-i mutlaksa; l erk onun elinde toplanmsa, kendisi devletle zde olduundan, devlet de kadir-i mutlaktr. Yani devlet, toplum zerinde kadir-i mutlak olacak ekilde rgtlenmi bir aygttr (bu son ifade, ayn zamanda, otoriter devletin nesnelleme koulunu da verir). (Divitiolu 1994: 114) ifadeleri dikkate alnmaldr. Anadolunun barndrd devletler hep bu izgide olmulardr. Devletin kadir-i mutlak bir biimde rgtlenmesini hem Selukluda hem de Osmanlda grmekteyiz. Bu yapnn iktisad sonucu ise clz bir tarmsal yapnn alamamas, sermaye birikimini gerekletirecek bir burjuvazinin filizlenememesi ve kapitalistleen bir dnyaya eklemlenememek olmutur. leride bu noktaya dnmek zere Osmanlnn yapsal zelliklerini irdelemek gerekmektedir. Osmanl toprak rejimi ile Bizans toprak rejiminin benzerlii, ksaca tmar sisteminin sui generis bir sistem deil de evrensel bir uygulama olduu yukarda vurgulanmt. Tmar, bamsz kyllerin ilemesine braklm topraklar ve kyllerin vergi/hizmet ykmllne dayanan bir sistemdir. Memurlar (Tmarl Sipahiler) vergi veya asker hizmetin merkez gce aktarlmasn salamaktadr. Bu merkez g, evrede g odak49

bilig, Bahar / 2005, say 33

lar olumasna izin vermeyen bir yapdr. Ticaret ve zanatlar ise lonca sistemiyle kontrol edilmitir. Loncalar, merkez hkmetin siyasal, iktisad ve mal denetimi karsnda hibir zerklik sahibi olamamtr (Tezel 1982: 49). 16 nc yzyla kadar d ticarette esas itibaryla talyan kent devletlerinin uyruklar etkilidir. Ancak, Mslman Trk tccarlarn da paynn olduu ve karlkl bir imtiyaz sisteminin varl vurgulanmaldr. Bu tarihten itibaren ortaya kan fiyat hareketleri devlet memurlarn zayflatm ve tarada g odaklarnn ortaya kmas sz konusu olmutur. Mal krizi ticaret yollar ve ftuhat ile amaya alan Osmanl bu gelirlerin azalmasyla zorlanmaya balamtr. are olarak grlen tarm vergilerinin arttrlmas ise tarmsal yapy daha da bozmutur. Daha sonra vergi karl asker hizmet yerine getirilen iltizam usul, yukarda bahsi geen g odaklarn palazlandrmtr. Ayan olarak adlandrlan bu odaklar, 18 nci yzylda merkez otorite ile kar karya gelmitir. Sened-i ttifak bu olgunun somutlamas eklinde deerlendirilebilir. Ancak, Ayan kendi temelini glendirecek dnm gerekletirememi, topraksz serf veya tarm iisi olumamtr. Geen zaman iinde, zellikle yabanc devletler, Merkez-Ayan ekimesinde Merkezin yannda yer almlardr. nk, bu devletler Ayann bir mill ekonomi yaratmasndan ekinmiler ve kendi karlarna aykr grmlerdir. Ayrca, yeni kurulan ordu da Ayana kar kullanlm ve iltizamn kontrol, bu kez daha da fazlasyla merkezin eline gemitir. Ayann siyasal dnm amac da gdk kalm ve ancak patrimonial olarak adlandrlabilecek bir siyasal yap ortaya kmtr. Bu gelimelere bakarak, zellikle 19 ncu yzyln, bozulan toprak yapsnn yeniden kurulduu bir dnem olduu sylenebilir. Ancak, mparatorluun u blgeleri milliyeti ve ayrlk hareketlerin hareket alan haline gelmitir. Bu da Osmanlnn zlmesini hzlandran baka bir olgudur (Keyder 1990: 13-25). Dier taraftan, Osmanl iktisad yapsnda byk iftlikler az iken, tarm iisi de ortaya kmamtr (Gven 1994: 192). Tccar snf kk kyllerin rnlerinin ticaretiyle uramaktadr. Kylnn pazara arlk vermesi ise zellikle brokrasiyi rahatsz etmekte, bu nedenle geliimin de nnde engeller ortaya kmaktadr. Esas itibaryla, mal ve para ticareti gayrimslimlerin ii haline gelmitir. Kapitlsyonlarla birlikte gayrimslim ve yabanc uyruklulardan oluan ayrcalkl bir snf ortaya kmtr. Hem hukuk farkll yaratlmas hem de lke ii reformlar (Tanzimat), Avrupann youn basksna baldr. Bu gelimeler Mslman tacirleri
50

Kzlkaya, Osmanlnn Kapitalistleememesi Olgusu Balamnda Dnceler

tamamen saf d etmi, tpk Bizansn son dnemlerinde olduu gibi merkez otorite ile yabanc tccar snfn ibirlii ortaya kmtr. Dolaysyla lkenin esas unsurlarnn dnm iin inisiyatiflerini kullanabilmelerini imknsz hale getirmitir. Yukarda iktisad tarihini zetlediimiz Osmanl, tm bu gelimelere ramen kk kylle dayanan tarmsal yapsn dntrememitir (Altan 1994: 59). Avrupada kapitalizme gei srecinde iki nemli olgunun, sermaye birikiminin ve cretli igcnn Osmanlda eitli nedenlerle ortaya kamadn gryoruz. Sermaye, msadere ve gl merkez devlet gelenei nedeniyle younlaamamtr. Glenme emareleri gsteren eitli reticiler de loncalarn devletle i birlii nedeniyle engellenmitir. Dier taraftan cretli igc tmar sistemi nedeniyle zaten mmkn olamamtr. nk reayann toprandan ayrlmas mmkn deildir. Zaman zaman ortaya kan bu tip gelimeler, yine Devlet tarafndan engellenmitir. Ksaca ifade etmek gerekirse, sermaye birikimi salanp retim srecine sokulamad gibi, zaten bunlarn istihdam edebilecekleri bir igc de ortaya kamamtr (zyksel 1993: 119-124). Buraya kadar Osmanl iin sylediklerimizi ksaca zetlersek, Osmanlnn sermaye birikimini kendine tehdit kabul ettiini ve Avrupadaki feodal beylerin yerini Saray brokrasisinin aldn syleyebiliriz. Bu brokratik yapnn amacnn statkonun devamn salamak olmas, tm yeniliklere engeller karlmasyla sonulanmtr. Ayrca, Fransz ve ngiliz toplumlar gibi zmreli bir yapya sahip iken, Osmanl toplumu mevcut asker-ulema koalisyonunun dnda kalan reaya nedeniyle iki snfl bir toplum grnm edinmitir. Bu nedenle de Osmanl Devletinin oulculuktan ziyade btncl bir nitelik arz ettii ileri srlebilir (Divitiolu 2001: 67). Burada bahsi geen devlet yaplanmasnn ileride ele alacamz Veblenin grleriyle parallelik tad vurgulanmaldr. stelik, Osmanl sonraszla deimezlik ilkesiyle erimekte kararl olmutur. Osmanlnn kmaz belki de bu ilkede sakldr (Gven 1994: 176). Zorunlu grlen dnmlerin de yine bu brokrasi tarafndan ve onun kontrolnde gndeme getirildii ve uyguland grlmtr. Ksaca, brokrasinin Osmanlda kapitalistlemenin nndeki esas engel olduu, yaygn bir biimde uzlalan bir noktadr. Gnmz Trkiyesi ile ilgili yaplan tartmalarda da bu argmann sk sk gndeme getirildii grlmektedir.
51

bilig, Bahar / 2005, say 33

3. GELENEKLERE DAYALI BR KTSAD DEM YAKLAIMI: THORSTEIN B. VEBLENN DNCELER Kapitalizmin ykseliini aklayan ok farkl yaklamlarda, sz konusu siyasal-iktisad-toplumsal sistemin Bat Avrupaya zg stn nitelikleri ortaya konmaktadr. Ancak, bu yaklamlar arasnda kendisine pek fazla yer bulamayan bir dnce tarzn Veblende grmekteyiz. Yerleik iktisadn Bat medeniyetinin evrensel niteliini vurgulamas veya Max Weberin yapt gibi kurumsal faktrlerden dinin kapitalizmin ihtiya duyduu ruhu vermesi tarznda yaklamlara itibar etmeyen Veblen, deiimin dnce alkanlklar olarak tanmlanan kurumlarda grldn vurgulamaktadr. Bu adan bakldnda, Osmanl-Trk toplumsal gelime izgisi Batnn iinde yol ald kulvardan farkl bir konumda olmu ve bu nedenle de ortaya konan abalar adal yakalamakta gerekli dinamii yaratamamtr. Veblenin yerleik iktisat geleneinin dnda yer alan bir iktisat olarak toplumsal ve iktisad gelimeyi kltrel-kurumsaltarih bir bak asyla ele ald tekrar vurgulanmaldr. Bu erevede, ncelikle Veblenin Trklerle ilgili szlerini Joseph Dorfmann Veblen biyografisinden aktaralm : Trkler, her zaman aznlktaydlar der [Veblen]. Tm yneten snflar, hibir ey retmediklerinden, aznlkta olmaldrlar, ve eer ounlukta olursalar, onlara tketecek hibir ey kalmayacaktr. Trkiyede reten ounluun, yaamak iin yeterli olana sahip olmasna izin verilmemitir, ve sonuta onlar yneten st snf iin yeterli retimi yapamayacaklardr. Bu, gneydou Avrupada ok kere, yneten snflarn saysz baarsnn hemen veya sonrasnda yok olmas biiminde ortaya kmtr. Ne zaman reten ounluun [rn] zerinde tketim [basks] artarsa, sonu hem reticilerin hem de tketicilerin yok olmasdr. (Dorfman 1972: 373) Bu alntdan da anlald gibi, Veblen merkez yapnn kendisine iktisad artk aktarm srecine iaret etmektedir. Ancak, daha kavramsal bir adan bakldnda, Veblenin kltrel deiimin toplumsal dnmleri beraberinde getirdii fikri irdelenmelidir. Bu kapsamda, Veblen toplumlarn despotizme yol aan yiitlik yoluyla el koyma yetkisi ve elde edi52

Kzlkaya, Osmanlnn Kapitalistleememesi Olgusu Balamnda Dnceler

len herhangi bir eyin, geleneklerle korunan biimde, elde tutulmas ilkeleri erevesinde rgtlendiklerini vurgulamaktadr (Veblen 1964: 203). Birinci ilke erevesinde yaplanan devletler birer zor-youn devlet olarak tarma yaslanmlar ve burada retilen iktisad art kullanmak suretiyle varlklarn srdrmlerdir (Tilly 2001: 61). Osmanl-Trk tarihine bu balamda gz atarsak bir baka iktisad artk aktarm srecinin, Osmanl ve ncesindeki ftuhat kavramyla msadere uygulamalarnn varl karmza kmaktadr. Sayar, bu kavramlarn Osmanldaki konumlarn u biimde aklamaktadr : Osmanlnn zhd kresinde yer alanlardan Protestan etiine ters decek asker ideolojinin gdmnde onun etiine uygun olarak davranan bir ftuhat erbabnn varl bir gerektir. ...Toprakta zel mlkiyetin olmamasna ramen ftuhat malnn retimden stn tutulmasnn ardnda ftuhat bir devlet politikas olarak kabullenen Osmanl hukuki muhiti ile Trk ahlaklarnn uyumu sz konusudur. Kald ki zhd kresine tasavvuf yoluyla hapsolunan erbab- seyfin gaza malnn stne gitmesinde Asyagil Trk tresi ile Bizanstan gelen feodal aalk uurunun terkibini de dnmemiz gerekiyor. (Sayar, 1998: 305-306) Knalzade Ali Efendi, iinde yaad toplumsal-iktisad yapnn mantn, veya bir baka ifadeyle varlk nedenini ortaya koymu, tarihi Naima da, Knalzadenin Ahlk- Alai eserindeki Adalet emberini Mlk ve Devlet asker ve rical iledir. Rical mal ile bulunur. Mal reayadan husule gelir. Reaya adlile muntazam-l hal olur. szleriyle yorumlamtr (Gven 1994: 176). Burada ortaya konulan daire-i adliye yaklam, Osmanl-Trk toplum yaplanmasnn l bir zmre anlayna dayandn gstermektedir. Bu zmreler ise ordu, ekonomi ve adalettir (Divitiolu 2001: 59). Osmanl toplumunda sava (ftuhat) olgusunun asl amacnn yurt iinde retilmeyen mallarn herhangi bir mbadele ilemine giriilmeden elde edilmesidir. Bu ekilde yurt ii ekonominin retimi artrlr. stelik bu sayede Osmanl ekonomisinin geimlik niteliinden syrlp bir iktisad artk yaratmasnn yolu da alabilir (Divitiolu 2001: 49). Ancak, bu noktada nemle vurgulamak gerekir ki Osmanl ekonomisinin Bat Avrupal merkantilist ekonomilerden farkl bir srete iktisad artk yaratmas za53

bilig, Bahar / 2005, say 33

man iinde nemli bir amaza srklenmesine yol aacak ve Sanayi Devrimi srecinde sadece reformist ve reaksiyoner tepkiler gelitirmesine, kapitalizme eklemlenememesine neden olacaktr. Ftuhat mal edinilmesi olarak niteleyebileceimiz bu olgunun farkl toplumsal ve iktisad boyutlarn Divitioludan aktaralm: Osmanl toplumunda savan birincil ilevi yurtii gayri safi rn arttrmaksa, ikincil ilevi art yeniden bltrmektir. Yeniden blm, ayn olarak elde edilen mal ve esirin nakde dntrlmesiyle salanr. ...Bylece, tacir, piyasa ve para geni, ayn art nakd arta dntrme ilevini zerine alr. yle ise, Osmanl ekonomisinde art yaratan sava kesimi, ticaret kesimine ngelir. Ticaret de yurtii gayri safi rn yaratan tarm ve zanaat kesimlerine. ...Sava kesiminin ticaret, tarm ve zanaat kesimlerini peinden srkledii nermesi, R [Risaletl slm] yazarnn, rtgn ya da agn bir biimde, iktisad faaliyetlerde devlete ncelik tanmasna yol aar. Bylece devlet, sava yoluyla reel artn, dolaysyla btn iktisad kesimlerin kamlaycs olur. (Divitiolu 2001: 50-52) Bat Avrupadaki geliim sreci balamnda ise, Veblene gre ikinci ilkenin takip edilii kat surette Avrupann zel topografik yapsna bal olarak, pastoral-ykc kltr tam olarak hi gelimemitir. Bu tr bir despotik devlete en yakn rnek Roma mparatorluu olur ki, o da nihai olarak Avrupal zellikte olmaktan ok esasta Akdenizlidir. szleriyle ifade edilmektedir (Veblen 1964: 231). Alan bu kapdan giren ve yoluna devam eden Bat dnyas, retimin kontrol ve devletin yaplanmasnda Dou toplumlarna nazaran bambaka bir yol izlemitir. Bu erevede, oluan g alan vastasyla sermaye-youn ulus devlet yaplanmas ve bugnk parlmenter demokratik kapitalist sistemler ortaya kmtr (Ferguson 2001: 15). Tarih srete Veblenin ileri srd iki zellikten biri dierine baskn kacaktr. Yukarda vurguland zere, Dou toplumlarnda ilk ilkeye dayal bir geliim grlr. Kurumlar, dolaysyla dnce biimleri bu geliime ayak uydururlar. zellikle asker zelliklerin ve vatanseverliin iktisad dllendirilme biimleri Dou toplumlar asndan bu iddiay destekler niteliktedir. Ancak Bat uygarlnda tarih geliim ikinci ilkeye
54

Kzlkaya, Osmanlnn Kapitalistleememesi Olgusu Balamnda Dnceler

doru yol alm ve geleneklerle korunan bir mlkiyet hakk yiitlik ile merulatrlan el koyma yetkisine baskn kmtr. Ortaya kan ulusdevlet yaplanmasyla ykselen kapitalizm i birlii iinde yepyeni bir toplumsal yapy biimlendirmilerdir. Veblenin birinci ilkeden yola karak, bizim tarih geliimimizi barbar ekonomiyi aamayan kltrler arasna koymak isteyecei doal karlanmaldr. stelik msadere nedeniyle mlkiyetin bir hak olarak yaam bulamamas ve bunlarn yannda piyasann, dolaysyla da fiyat kavramnn yeterli derecede geliememesi, bu snflandrmada ilve deliller tekil edecei aktr. Tarih geliimimizde nemli rol oynayan kurumsal faktrler, bu balamda Veblenin nem atfettii dnce alkanlklar etkin birer faktr olmulardr. Bunlardan biri olan rf Sayardan aktaralm: rfn Trklerle ilikin en nemli boyutunu, Trk ruhiyatna sinmi ekliyle, surada grmekteyiz: Bireyin devletine olan ball (rf) nas-s kati (ayet) ile pekimesinden ok nce vard. slam-ncesi Trklerde var olan gven ve itaatin, asker psikolojinin temeli olmas devletin bekaas iin ok hayati bir varlk art olmutu. ...Bu hal sadece devlete omuz vermedi, sbjektif kreyi de canl tuttu. (Sayar 1998: 314-315) Trk devlet geleneinde rfn ve trenin nemli bir yeri olduuna dair Halil nalckn Kutadgu Biligde ran devlet ve hkimiyet anlay yannda kuvvetle belirtilen bir nokta, hkimiyetin trden (kanun ve nizam) ayrlmamas, hatta hkimiyetin bizzat tr ve kutdan ibaret olduu grdr. (nalck 2000: 160-161) szleri de dikkate deer kabul edilmelidir. te tam bu noktada, ilk bata yaplan ayrma geri dnmek yararl olacaktr. Buna gre, Osmanlnn brokratik devlet yaps, yukarda akland gibi kapitalistlemeyi engellemitir. Ancak, bu olgu tek bana aklayc mdr? Zihniyet zelliklerinin, geleneklerin, dinin ve dier kurumsal faktr elerinin bu srete etkisi yok mudur? Bu sorulara verilecek yantlar, en az merkez-brokratik devlet yaps kadar aklayc saylabilir. Hatta, belki de bu yapnn kurulmasndaki temel etkileri de bize gsterebilir. O halde Osmanl insannn sbjektif bilgi dnyasn daha yakndan irdelemek kanlmaz olacaktr.
55

bilig, Bahar / 2005, say 33

4. OSMANLININ KURUMSAL DNYASINDA ZHNYET MESELELER Osmanlnn kurumsal dnyasnn en nemli eleri olan slmiyet ve Geleneksel-Tresel Kltr iktisad ortamn belirlenmesinde byk bir rol oynar. Bu kltrel yap ve statye bal brokrasinin karlarnn nemi, zerinde yaadmz topraklarda sanayilemenin nn tkamtr (Altan 1994: 77). Bu sreci Sayar u biimde aklamaktadr: Osmanl devletinin zlme srecine girmesinden itibaren krizlerin almasnda reformlara duyulan ihtiya ierisinde her yeni admn bireye dayanmadan atldn biliyoruz. Devletin bireyin ve toplumun zerine abanan ve tahakkm edici basksndan syrlma sz konusu olmad iin bu reform taslaklarnda bireyi ekip eviren ondaki ekonomik ruhun (kazan hrs, mal tutkusu, prestij ihtiyac) dar vurulmasnda herhangi bir merkantil boyuta da rastlanmamaktadr. Osmanl ekonomisinin kaptanlarn retecek kanallarn daha bata tkal oluu btn arln devlet murakabe ve kontrolyle doldurulmasna sebeb olmutu. (Sayar 1986: 250-251) Geldiimiz noktay tespit etmek gerekirse, Osmanl insannn iinde bulunduu yapy dntrecek insan tipini ortaya karamadn veya yetitiremediini syleyebiliriz. Osmanl zihniyeti, iinde bulunduu artlar veri kabul etmitir. Hayat ve dnyay alglamada maddeyi kendi halinde brakan, sorgulamayan bu davransal tipolojiye gre, kendi sbjektif bilgi dnyasna doru adm atmak toplumda yaygnlam ortak hareket biimi olmutur (Sayar 1986: 96). Sabri lgener bu zihniyeti g kaygsyla mr tketmekten holanmayan, yolunu ve ynn tayinde grenek ve otorite kaytlaryla smsk bal ve nihayet iinde ve hesabnda gtr bir insan szleriyle aklamtr (lgener 1981: 206). Bu deerlendirmeden yola karak, Osmanl insan ile Avrupada ortaya kan insan tipi arasnda nemli bir uurum olduunu syleyebiliriz. Buna gre, her iki insan tipinin, zellikle madde karsndaki tavrnda, beklenti ve tahayyllerinde derin farkllklar bulunmaktadr. Batda retim tekniinde cidd deiiklikler grlr ve bunlar sistem tarafndan tevik edilirken, Osmanlda her trl yenilie, deime ve bakalamaya kaplarn kapam bir retim teknii grlmektedir (lgener 1981:
56

Kzlkaya, Osmanlnn Kapitalistleememesi Olgusu Balamnda Dnceler

88). Oysa Avrupal insan maddeyi daima elinde evirir, zihninin karsnda tutar, onda bir takm baka zellikler ve mkemmelletirme olanaklar arar; onun hakknda en etrafl bilgiye sahip olmaya alr ve bu gayretler sonunda, bu maddeyi baka bir ey deneyecek hale getirir; sonuta bu kafa yaps eyaya hkmedecek hale gelir, buradan yola karak madde-madde ilikisine hkmedecek bir idare yapsna gemesini salayacak fikr stnle ular (Sayar 1986: 101). Ancak, Trk insan bunun tam tersine, maddeyi olduu gibi brakmay tercih etmitir. rnek vermek gerekirse, Ahmet Hamdi Tanpnar En iyisi budur, diyorum; eyay brakmal gzelliinin saltanatn iimizde kursun. demektedir (Aktaran Sayar 1986: 103). Yine bu noktada, Lamartinein Bu ulus gerekten bir ey yaratmyor, hi bir eyi yenilemiyor. Fakat hi bir eyi de krp tahrib de etmiyor. ifadeleri dikkat ekicidir (Aktaran Sayar 1986: 101). Bu szler bizim insanmzn, Avrupal karsndaki hem zaafn hem de stnln ortaya koymaktadr. Kalknma veya uygarlk llerinden bazlar itibaryla son derece geri kalm olmamza ramen, yine bu zihniyet, bizi fersah fersah geen insanlar tarafndan aratrlmaktadr. Yklp gitmesine karn, Osmanl mparatorluunun topraklar zerinde yaratt Osmanl Barnn, hlen srrnn aratrlyor olmas, bu adan gzel bir rnek saylabilir. Bu erevede, Osmanlnn devlet yapsnn Asyadan gelen tresel etkilere ve slmiyetle birlikte din etkilere uyumu da farkl bir bak as salayacaktr. Yine Sayar zikredelim: slam dini-kapitalist zihniyet arasnda mevcut norm, reel atmasnn dip kklerini Osmanl Asyasi Trk tresi ile slam ahlaknn bir arada karm olarak tevars eden anti-merkantil izlere (iktisad zihniyete) bakmak gerekiyor. Norm ile reel arasnda bu atmann balamas evladiyelie dnen slam devlet anlaydr. Osmanllar ncesi eski-Trk hkmdarlk geleneinin evladiyelie dnen slam devlet anlayyla tam bir uyum salamas bu normreel tutarszlnn Osmanl tarihinde srp gitmesinin en nemli sebeplerinden biridir. (1986: 126) Osmanlnn iktisad yapsn belirleyen esaslara, bu biimde yeni faktrleri katm oluyoruz. Bunlar hem yapnn oluumuna hem ilemesine hem de sonuta yozlamasna etki etmilerdir. Sayar bu grnmlerde ortak payday tespit etmektedir:
57

bilig, Bahar / 2005, say 33

Ekonomik yapnn normatif esaslarnn belirlenmesinde ve bunlarn norm-reel atmasna dnmesinde, ya da dengelerin reelle btnlemesinde politik toplumun filozofisiyle uyum salam olan kurumsal faktrler sz sahibidir. Hususiyle, slam tasavvuf terbiyesi ve iktisat zihniyeti ile AsyagilBizans feodal-aalk uuru ve asker ideoloji ekonomik davransal ereveyi ekillendirmilerdir. (Sayar 1986: 158) Grld zere, Osmanl insannn geleneksel zihniyeti ve anti-maddeci tutumu, geni bir tarih perspektif iinde ele alnmak zorundadr. Gerek Bizansn feodal aalk uuru, gerek Asyadan sregelen Trk tresi ve gerekse slmiyetten sonra, Anadoluda kurumsallaan slm tasavvufu Anadolu insannn Avrupann rasyonel dnen insan karsndaki konumunun belirleyicileri olmular ve bu birey kendi sbjektif dnyasna mahkm kalmtr. 5. SONU zerinde yaadmz topraklarda Avrupadakine benzer bir uygarln kurgulanamamasnda etkisi olduunu dndmz faktrleri yukarda deindik. Bizanstan bu yana devam edegelen ve tarma dayal bir devlet yapsndan, yiitlik ile merulatrlan el koyma yetkisinden, kendisine rakip kmasna asla izin vermeyen baskc bir merkez otoriteden, maddeyle ilikisinde etkin ve rasyonel davranamayan bir bireyden sz ettik. Kanmca, tm bunlar bir arada ve etkileim iinde olsalar dahi, dnce yapsn kramayan veya bu yapy dntrmek istemeyen bireyin etkisi dierlerinden daha fazladr. Bahsedilen birey ki gnmzde de rahatlkla karmza kabilmektedir, Bat uygarlnn yaratt rasyonel insan tipinden ok farkldr. Aslnda, belki de esas yaklam tarz u olmaldr. Neden rasyonel bir insan tipi bizim aramzdan kmad sorusu yerine; Batnn rasyonel insann aacak bir insan tipi bu topraklardan nasl kabilir sorusunun sorulmas gerekmektedir. Bu noktada, irrasyonelliin ihyas deil, kat bir rasyonalizm iinde boulan insann nefes almasnn nemsenmesi gerektii vurgulanmaldr. Ancak bu yolla, taklitilik tehlikesinden uzaklaabilir ve daha aklc bir yap oluturabiliriz. Hlihazrda iinde bulunduumuz duruma gz atarsak yine nemli bir amazn iinde olduumuz yorumu yaplabilir. Modernist bir proje erevesinde muasr medeniyet seviyesine ykselmeye alan toplumumuzun idaresini elinde bulunduran politik toplum ve asker-sivil brokrasi
58

Kzlkaya, Osmanlnn Kapitalistleememesi Olgusu Balamnda Dnceler

bireyin nnde yine a priori duvarlar rmtr. Trk insannn maddeyle ilikisini rasyonel bir temele oturtmasn salayacak admlar yerine gn kurtaracak reformist tavr srdrlmektedir. stelik bu srete, sbjektif bilgi kresinde yer alan hassasiyetler arasnda bir sarka misali yaanan gidip gelmeler sadece zaman kaybna neden olmakta ve ortaya konulan romantik hedefler sbjektif krenin metafizik ideallerini canl tutmaktadr. Tenkid edilebilir, ayaklar yere basan ve yanllanabilir nitelii haiz projeler de clz sesler benzeri dikkatlerden kamaktadr. Son sz olarak, daha meden bir toplumsal dzenin kurulmasn salayacak bir insan tipinin ortaya kmas ynnde dsal oklara bel balamak yerine, ncelikle kendi evimizin dzenini salayacak admlar atmamz gerekmektedir. Kaynaka
Altan, Mehmet (1994), Kapitalizm Bu Kye Uramad, stanbul, Afa Yaynlar. Divitiolu, Sencer (1994), Ouzdan Selukluya, stanbul, Eren Yaynlar. Divitiolu, Sencer (2001), Ortaa Trk Toplumlar Hakknda, stanbul, Yap Kredi Yaynlar. Dorfman, Joseph (1972), Thorstein Veblen and His America, Clifton, Augustus M. Kelley. Ferguson, Niall (2001), The Cash Nexus: Money and Power in the Modern World, 1700 - 2000, New York, Basic Books. Gven, Bozkurt (1994), Trk Kimlii, Kltr Tarihinin Kaynaklar, Ankara, Remzi Kitabevi. nalck, Halil (2000), Trk Tarihinde Tre ve Yasa Gelenei, Dou Bat, 4, (13), 157-175. Keyder, alar (1990), Devlet ve Snflar, stanbul, letiim Yaynlar. zyksel, Murat (1993), Feodalite ve Osmanl Toplumu, Bursa, Uluda niversitesi Glendirme Vakf Yayn. Sayar, Ahmed G. (1986), Osmanl ktisat Dncesinin adalamas, stanbul, Der Yaynlar. Sayar, Ahmed G. (1998), Bir ktisatnn Entelektel Portresi: Sabri F. lgener, stanbul, Eren Yaynclk. Tezel, Yahya S. (1982), Cumhuriyet Dneminin ktisad Tarihi (1923 - 1950), Ankara, Yurt Yaynlar.

59

bilig, Bahar / 2005, say 33

Tilly, Charles (2001), Zor, Sermaye ve Avrupa Devletlerinin Oluumu, ev. Kudret Emirolu, stanbul, mge Kitabevi. lgener, Sabri F. (1981), ktisad zlmenin Ahlk ve Zihniyet Dnyas, Fikir ve Sanat Tarih Boyu Akisleri ile Bir Portre Denemesi, stanbul, Der Yaynlar. Veblen, Thorstein (1964), The Instinct of Workmanship and the State of the Industrial Arts, New York, Norton Editions.

60

Some Comments on the failure of the Ottomans in becoming a Capitalist Society


Assist. Prof. Dr. Erturul KIZILKAYA Abstract: From a classical perspective of Ottoman economic

history, the lack of the formation of institutional processes having a significant role in the development of capitalism is referred as among the causes of the failure of joining the mentioned social-political-economic structure to capitalism. In this context, that the market mechanism could not be operated and some structural elements such as capital accumulation and salaried labour could not be observed is given as examples. However, it should be considered that some conceptual frameworks examining the Ottoman other than this attitude could be significant as well. Within this frame, the importance of Thorstein B. Veblens traditional view of institutional change and the mentality issues that are put forward in parallel with the thoughts of Sabri lgener-Ahmed Gner Sayar should also be emphasized. When we take into consideration the impacts of Veblens insistence on the traditions influence on social change, concepts such as custom, conquest and confiscation are observed to be important factors causing to stay behind the development line of the Western Europe. Another dimension to be included is that the elements added by Sayar to the agenda of discussions, namely the consciousness of feudal landownership dating back to the Byzantium, Turkish custom inherited from Asia and the Islamic mysticism that became institutionalized after the Islamic faith especially in Anatolia shape the developmental dynamics of the Ottoman Empire. These important elements of institutional factors have formed considerable obstacles preventing the Ottoman from reaching a rational economic mentality.
Key Words: Ottoman Empire, Capitalism, Tradition, Mentality.
* stanbul University / STANBUL

kizilkaya49@hotmail.com bilig F Spring / 2005 F Number 33: 45-62 Ahmet Yesevi University Board of Trustees

, ,
,
: C , , - , , , . , , , . , , , , . , , . , , - . , , , , , , , . , , , ; - , ; , , , , . . : , , ,
*

- , kzlkaya49@hotmail.com

bilig x Zima 2005 x vpusk: 33: 45-62 Polnomony Sovet Universiteta Axmeta Wsavi

Trk malat Sanayiinin Blgeler tibariyle Verimlilik Farkllamas ve Gruplanmas


Ar. Gr. Gkhan AKYZ* Ar. Gr. M. Serhan SEKRETER*

zet: Bu almada, Trk imalat sanayiinde faaliyet gsteren iletmelerin blgeler itibariyle toplam ve faktr verimliliklerinin karlatrlmas yaplarak, verimlilik gstergeleri asndan nasl bir kmeleme oluturduklar incelenmitir. almada Trkiye corafi anlamda on drt blgeye ayrlm ve ikincil kaynaklardan elde edilen alan says, katma deer, evirici g kapasitesi gibi il dzeyindeki veriler kullanlarak blgesel deerlere ulalmtr. Blgesel dzeyde hesaplanan toplam ve faktr verimlilikleri kmeleme analizine tabi tutularak dk, orta ve yksek olmak zere kmeye ayrlmtr. almann amacna uygun olmas nedeniyle ekillerde kutu gsterim tercih edilmi ve yaplan analizlerde istatistik paket programndan yararlanlmtr. Anahtar Kelimeler: Trk malat Sanayi, Verimlilik, Kmeleme

GR Mevcut retim srecinde uygulanan yntemlerde, girdi miktarlarnda, retim kapasitesinde, kt karmasnda oluan tm deiimlerin kt/girdi ilikileri dzeyinde gstergesi olan verimlilik kavram (Akal, 1998:25), ktlarn farkl girdi gruplarna oranlanmasyla faktr verimlilii, oklufaktr verimlilii ve toplam verimlilik olmak zere ana grup altnda toplanmaktadr (Chase vd., 1989:30-31). zellikle imalat sanayiini konu alan almalarda verimlilik gstergelerine ayr bir nem verilmekte ve bu gstergeler oluturulan ekonometrik modellerde farkl boyutlarda yer almaktadr (Ryan 2000; Hsu vd. 2000; Hu 1999).
* Akdeniz niversitesi ktisadi ve dari Bilimler Fakltesi, letme Blm/Kampus/ANTALYA

akyuz@akdeniz.edu.tr, sekreter@akdeniz.edu.tr bilig F Bahar / 2005 F say 33: 63-84 Ahmet Yesevi niversitesi Mtevelli Heyet Bakanl

bilig, Bahar / 2005, say 33

Bu almada, Trk imalat sanayiinde faaliyet gsteren iletmelerin blgeler itibariyle toplam verimlilikleri ve faktr verimlilikleri karlatrlarak, blgelerin verimlilik gstergeleri asndan nasl bir kmeleme oluturduklar aratrlmtr. almann birinci blmnde yntem bal altnda kullanlan verilere, blge snflandrmasna ve yaplan analizlere ilikin bilgilere yer verilmitir. kinci blmde, blge imalat sanayilerinin Trk imalat sanayiindeki yerlerini belirlemeye dnk iyeri ve alan saylar ve yarattklar katma deere ilikin deerlendirmeler yaplmtr. Blgelerin toplam verimlilikleri ve faktr verimliliklerindeki gelimeler almann nc blmn oluturmu, almann amacna uygunluu nedeniyle ekillerde kutu gsterimden faydalanlmtr. almann drdnc blmnde hesaplanan verimlilik gstergeleri kmeleme analizine tabi tutularak dk, orta ve yksek verimlilie sahip blgeler belirlenmeye allmtr. almann son blm ise sonu ve deerlendirmeden olumaktadr. 1. YNTEM 1.1. Blge Snflandrmas ve Veri Kaynaklar Geleneksel anlayta blge, yan yana gelmi yerel birimlerin mekansal btnl ile oluan, ulus devletin denetiminde ve da kapal snrlar izilmi birimlerdir (DPT, 2000:7). Bilindii gibi Trkiye corafya anlamnda yedi blgeye ayrlmaktadr. Bu blgeler de alt blgelere ayrlmakta ve blgesel gelime almalar belirlenen blge ve alt blge ayrmlar gz nne alnarak yaplmaktadr (BAB Gelime Projesi Ana Plan n almas, 1997). Bu almada Bykkl vd. (1990)nin sz konusu alt blge ayrmlar da dikkate alarak yapm olduklar blge snflandrmas dikkate alnm ve Trkiye corafya anlamnda 14 blgeye ayrlmtr (Tablo 1). Blgelere ait veriler DE tarafndan 1986-2000 yllar arasnda yaymlanan Yllk malat Sanayi statistikleri ndeki il verilerinin derlenmesi sonucu oluturulmutur. Sz konusu istatistiklerin ge yaynlanyor olmas nedeniyle almada kullanlan verilerin gncellii 2000 yl ile snrl kalmtr.

64

Akyz ve Sekreter, Trk malat Sanayiinin Blgeler tibariyle Verimlilik Farkllamas ve Gruplanmas

Tablo 1: almaya Esas Alnan Blgeler ve Kapsadklar ller

Kaynak: Bykkl vd., 1990:174 1.2. Deikenler Blgesel dzeyde derlenen veriler nda blgelerin toplam, emek ve sermaye verimlilikleri hesaplanmtr. Bilindii gibi iktisat bilimi, retimin drt temel girdisi, yani drt retim faktr olduunu belirtmektedir. Bununla birlikte, retim fonksiyonlarn karmaya ynelik yaplan ampirik almalarda bu drt retim faktr ikiye indirgenmekte ve retim, yani katma deer, emek ile sermayenin bir fonksiyonu olarak ele alnmaktadr (Bulmu vd., 1990:79). Bu almada, retim fonksiyonunun aklayc deikenlerinden ilkini oluturan emek iin iletmede alanlarn yllk ortalamas kullanlmtr. kinci aklayc deiken olan sermaye retimin en heterojen faktrdr. nk, iletmede birden fazla dnemde igcnn verimliliini artrmak amacyla kullanlan her trl mal ifade etmektedir. letmelerin evirici g kapasiteleri, sermayeyi anlaml bir gstergeyle temsil etmek amacyla kullanlan gstergelerden birisidir (Akyz vd., 2003:118; Bulmu vd., 1990:81). Bu nedenle almada, sermaye faktrn ifade etmede iletme-

65

bilig, Bahar / 2005, say 33

lerin evirici g kapasiteleri kullanlm ve faktr verimlilii katsaylar, katma deer/sermaye (sermaye verimlilii) ve katma deer/istihdam (emek verimlilii) formlleri araclyla hesaplanmtr. kt/Girdi oran ise blge imalat sanayilerinin toplam verimliliklerini hesaplamada kullanlmtr. 1.3. Analizler almada aamal bir analiz yntemi uygulanmtr. Birinci aamada sz konusu blgeler, 1986, 1990, 1995 ve 2000 yllarna ait toplam, emek ve sermaye verimlilikleri ortalamalar itibariyle karlatrlmtr. kinci aamada, 1986-2000 yllar arasnda verimlilik gstergeleri temel alnarak u deer oluturan blgeler kutu gsterimden yararlanmak suretiyle grsel olarak sunulmutur. nc aamada ise sz konusu gstergeler itibariyle blgeler, kmeleme analizi araclyla nisbeten yksek/orta/dk olarak nitelendirilen gruplar altnda toplanmlardr Kmeleme analizinde 2 aamal kmeleme usul uygulanmtr. lk aamada olas kme saysn belirlemek iin hiyerarik kmeleme yntemi kullanlarak, gzlemler arasndaki benzerlik matrisini oluturmak iin lekli (Squared) klit Uzakl ve kmeleri oluturmak iin de Wardn metodundan yararlanlmtr. Dentogram ve Toplu Tablo (agglomeration schedule) Narousis (1992:91)in belirttii ekilde deerlendirilerek kme says her bir verimlilik gstergesi iin 3 olarak belirlenmitir (Ek). Bulunan bu deerler forml kullanlarak hesaplanan deerle ((14/2)1/2 3) de benzerlik gstermektedir (Tatldil, 1992:260). Aykr deerler ise analiz d tutularak uygun kmeye dorudan dahil edilmilerdir. kinci aamada hiyerarik yntemlere gre kuramsal dayana daha gl olan hiyerarik olmayan kmeleme yntemleri kullanlmtr. Bu almada, her bir kmedeki deikenlii en kkleyen, kmeler arasndaki deikenlii en bykleyen ve belirlenen sayda kme oluturan K-ortalama tekniinden yararlanlmtr (Jackson, 2002:1427). Kmeleme analizi sonucunda saptanan gruplarn hangi lde birbirinden ayrlm olduu ve gruplarn kendi iindeki homojenliinin yeterli olup olmadn test etmek amacyla kmeleme analizi sonucunda belirlenen kmeler, baml deiken olarak ayrma analizine tabi tutulmutur (Lu vd., 1999; Jackson, 2002).
66

Akyz ve Sekreter, Trk malat Sanayiinin Blgeler tibariyle Verimlilik Farkllamas ve Gruplanmas

2. BLGE MALAT SANAYLERNN TRK MALAT SANAY NDEK YER malat sanayiinde faaliyet gsteren iletmelerin younlukta olduu blgeler doal olarak sanayilemenin youn olduu stanbul-Kocaeli, Anadolu Bat Yakas, Dou ve Gneydou Marmara Blgeleri ile zmir Blgesidir. Bu blgelerin Trk imalat sanayiinde faaliyet gsteren iyerleri ierisindeki paylar 2000 yl itibariyle srasyla % 36.57, % 13.46, % 10.17, % 9.19dur. Sz konusu blgelerin Trk imalat sanayiinde yaratlan istihdamdaki paylar ise stanbul-Kocaeli Blgesi % 31.94, Dou ve Gneydou Marmara Blgesi % 13.54, Anadolu Bat Yakas % 10.94 ve zmir Blgesi % 8.37dir (Tablo 2). Blgelerin yaratm olduklar katma deer dikkate alndnda yine ayn blgelerin ilk sralarda yer ald grlmektedir. Nitekim yaratlan katma deerde stanbul-Kocaeli Blgesi % 37.04, Dou ve Gneydou Marmara Blgesi % 12.08, zmir Blgesi % 11.69 ve Anadolu Bat Yakas % 8.16lk bir paya sahiptir. Tablo 2: Blge malat Sanayilerinin yeri, stihdam ve Katma Deer Paylar (2000)

Kaynak: DE, Yllk malat Sanayi statistikleri (2000) Blgelerin katma deer byme hzlar yllar itibariyle incelendiinde zellikle 1987, 1990, 1992 ve 1995 yllarna oranla dier yllarda genel67

bilig, Bahar / 2005, say 33

likle birbirine yakn deerler ald grlmektedir. ekil 1den de izlenebilecei gibi sz konusu yllar dnda blgelerin katma deer byme hzlar arasndaki deiim aral nisbeten kk olmutur. Bu aralk zellikle 1996 ve 1999 yllarnda daha da klmtr. Yllar itibariyle farkl blgelerin da den deerleri oluturduu grlmekle birlikte zellikle Bat Karadeniz Blgesi (1) katma deerindeki art veya azalla en fazla da den deeri oluturmutur. Nitekim sz konusu blge 1992, 1996, 1997 ve 1998 yllarnda katma deer byme hznn ykseklii ile 1991 ve 1999 yllarnda ise katma deerindeki azal da den blge olmutur. zellikle 1999 ylnda Dou Karadeniz Blgesi (6), Dou Anadolu Orta Blgesi (5) ve ukurova Blgesi (2) katma deer byme hzlarnn ykseklii, Gney Dou Anadolu Blgesi (7) ve Bat Karadeniz Blgesi katma deer byme hzlarnn dkl ile dikkati ekmektedirler.

ekil 1: Blgelerin Yllar tibariyle Katma Deer Byme Oranlar (%) 3. BLGELERN VERMLLK GSTERGELERNDEK GELMELER Bu blmde blgelerin verimlilik gstergeleri (toplam, emek ve sermaye) 1986, 1990, 1995, 2000 yllar itibariyle ortalama olarak karlatrlm ve imalat sanayi ortalamasna gre blgelerin durum deerlendirmesi yaplmtr. 1986-2000 yllar arasnda blgelerin verimliliklerine ait veri kmesinin ilgili gstergeler itibariyle saysal zetlerini gstermek iin kutu grafiklerden yararlanlmtr.
68

Akyz ve Sekreter, Trk malat Sanayiinin Blgeler tibariyle Verimlilik Farkllamas ve Gruplanmas

3.1. Blgelerin Toplam Verimlilikleri Trk imalat sanayiinin ortalama toplam verimlilii 2.16 olarak gerekleirken blgeler itibariyle ortalama toplam verimlilikte Keban blgesinin n plana ktn grmekteyiz. malat sanayi ortalamasnn zerinde toplam verimlilik deerine sahip dier blgeler srasyla ukurova, Trakya, zmir, stanbul-Kocaeli ve Anadolu Bat yakas blgeleridir. Toplam verimliliin en dk olduu blge ortalama 1.93lk deeri ile Bat Karadeniz Blgesi olmutur (Tablo 3). 1986-2000 yllar arasnda imalat sanayi toplam verimlilii ortalama %0.35 orannda azalrken, Akdeniz Blgesi toplam verimliliinde %0.82lik bir art, Keban Blgesi toplam verimliliinde ise %4.21lik bir azal meydana gelmitir. Tablo 3: Blgelerin Toplam Verimlilii (1987=100)

Kaynak: DE, Yllk malat Sanayi statistiklerinden hesaplanmtr (1986, 1990, 1995, 2000). Yllar itibariyle blgelerin toplam verimliliklerini kutu gsterim ile incelediimizde Keban Blgesinin (10) genelde gerekleen yksek verimlilii ile dier blgelerden ayrldn ve da den deerleri oluturduunu grmekteyiz. Belirli yllarda dier blgelerin de da den deerleri olmu fakat bu durum sreklilik arz etmemitir (ekil 2).
69

bilig, Bahar / 2005, say 33

ekil 2: Yllar tibariyle Blgelerin Toplam Verimlilikleri 3.2. Blgelerin Emek Verimlilikleri Trk imalat sanayi ortalama emek verimlilii 24.43 milyon TL/kii olmu ve emek verimliliinde ilk sray zmir, ukurova ve stanbul-Kocaeli blgeleri oluturmutur. Dou Anadolu Orta Blgesi emek verimliliinin en dk olduu blgedir. Ayrca toplam verimlilikteki stnlnn aksine Keban Blgesi emek verimliliinde Trkiye ortalamasnn altnda kalmtr (Tablo 4). 1986-2000 yllar arasnda imalat sanayi emek verimliliinde ortalama %2.14 orannda byme gereklemi ve blgeler ierisinde de yine Dou Karadeniz Blgesi ortalama %5.44lk byme ile ilk srada yer almtr.

70

Akyz ve Sekreter, Trk malat Sanayiinin Blgeler tibariyle Verimlilik Farkllamas ve Gruplanmas

Tablo 4: Blgelerin Emek Verimlilii (1987=100)

Kaynak: DE, Yllk malat Sanayi statistiklerinden hesaplanmtr (1986, 1990, 1995, 2000). Yllar itibariyle blgelerin emek verimlilii kutu gsterim ile incelendiinde srekli da den bir blgeye rastlanmamtr (ekil 3). Fakat ekil 3de dikkati eken nokta, blgelerin emek verimliliklerinin deiim aralnn bykldr. zellikle 1994 ve 1997 yllar arasnda bu aralk nemli oranda artmtr.

ekil 3: Yllar tibariyle Blgelerin Emek Verimlilii


71

bilig, Bahar / 2005, say 33

3.3. Blgelerin Sermaye Verimlilikleri Ortalama sermaye verimlilii asndan stanbul-Kocaeli, zmir ve Trakya blgelerinin n planda olduunu grmekteyiz. Nitekim bu blgeler dndaki dier blgeler imalat sanayi ortalamasnn altnda yer almlardr (Tablo 5). 1986-2000 yllar arasnda imalat sanayi sermaye verimliliinde ortalama %0.41lik bir byme gerekleirken, Trakya Blgesi verimliliindeki ortalama %4.92lik art ile ilk srada yer almtr. Tablo 5: Blgelerin Sermaye Verimlilii (1987=100)

Kaynak: DE, Yllk malat Sanayi statistiklerinden hesaplanmtr (1986, 1990, 1995, 2000). Sermaye verimlilii asndan 1986-1990 yllar arasndaki 5 yllk periyodun drdnde ve 1999-2000 yllarnda stanbul-Kocaeli blgesi gerekleen yksek deerler ile da den blge olmutur. zellikle 1991 yllndan itibaren blgelerarasnda sermaye verimliliinin deiim aral giderek artm ve 1994 yl ile birlikte blgelerin sermaye verimlilikleri ortanca deerin stne doru arpklk gstermitir (ekil 4).

72

Akyz ve Sekreter, Trk malat Sanayiinin Blgeler tibariyle Verimlilik Farkllamas ve Gruplanmas

ekil 4: Yllar tibariyle Blgelerin Sermaye Verimlilii 4. BLGELERN VERMLLK GSTERGELER TBARYLE KMELENMES Blgeler 1986-2000 yllar arasnda toplam verimlilikleri itibariyle kmeleme analizine tabi tutulduunda Keban Blgesi ve Bat Karadeniz Blgesinin aykr deerler oluturduu grlmtr. Sz konusu aykrla Keban Blgesinin nisbi olarak yksek toplam verimlilik deerine sahip olmas, Bat Karadeniz Blgesinin ise 1998 ylnda gerekleen yksek toplam verimlilik deeri neden olmutur. Bu aykrlk nedeniyle Keban Blgesi dorudan yksek verimlilik deerine sahip kmeye, Bat Karadeniz Blgesi ise ortalama toplam verimlilii dikkate alnarak orta dzey verimlilik deerlerinin yer ald kmeye dahil edilmilerdir. Toplam verimlilik gstergesi itibariyle 1. kmede 6 blge (Keban Blgesi dahil), 3. kmede 6 blge (Bat Karadeniz Blgesi dahil), 2. kmede ise 2 blge yer almtr (Tablo 6). 2. kmede yer alan blgelerin ortalama toplam verimliliklerinin nisbi olarak dk olduu, 3. kmede yer alan blgelerin ortalama verimlilik gstergelerinin orta dzeyde olduu ve 1. kmede yer alan blgelerin ise verimlilik gstergelerinin nisbi olarak yksek olduu grlmektedir. Kmeleme analizi sonularnn doruluunu test etmek amacyla ayrma analizi uygulanm ve kmeleme analizi sonucunda iyi bir ayrm yapldna iaret eden yksek zdeer, dk Wilks Lamda ve %99.9luk kanonik korelasyon deerleri elde edilmitir.
73

bilig, Bahar / 2005, say 33

Tablo 6: Blgelerin Toplam Verimliliklerinin Kmeleme (K-Ortalama) ve Ayrma Analizi Sonular

Tablo 7, blgelerin emek verimlilii gstergeleri itibariyle kmeleme analizi sonularn ve emek verimliliklerinin blgeler itibariyle ortalama ve standart sapma deerlerini vermektedir. 1. kmede emek verimlilii gstergesi itibariyle nisbi olarak orta dzeyde deerlere sahip 4 blgenin, 2. kmede nisbi olarak yksek deerlere sahip 3 blgenin ve 3. kmede nisbi olarak dk deerlere sahip 7 blgenin yer ald grlmektedir. Kmeleme analizi sonularn test etmek amacyla uygulanan ayrma analizi, gruplarn hangi lde birbirlerinden ayrlm olduunu ve gruplarn kendi ilerindeki homojenlik durumunu gstermektedir. Bu deerler analiz sonularnn doruluunu kantlar niteliktedir.

74

Akyz ve Sekreter, Trk malat Sanayiinin Blgeler tibariyle Verimlilik Farkllamas ve Gruplanmas

Tablo 7: Blgelerin Emek Verimliliklerinin Kmeleme (K-Ortalama) ve Ayrma Analizi Sonular

Blgeler 1986-2000 yllar arasnda sermaye verimlilikleri itibariyle kmeleme analizine tabi tutulduunda stanbul-Kocaeli Blgesinin nisbi olarak yksek sermaye verimlilik deeri ile aykr deer oluturduu grlmtr. Bu aykrlk nedeniyle stanbul-Kocaeli Blgesi dorudan yksek verimlilik deerine sahip kmeye dahil edilmitir. Toplam verimlilik gstergesi itibariyle 1. kmede 5 blge, 2. kmede 6 blge ve 3. kmede 3 blge (stanbul-Kocaeli Blgesi dahil) yer almtr (Tablo 8). 3. kmede yer alan blgelerin ortalama sermaye verimliliklerinin nisbi olarak yksek olduu, 1. kmede yer alan blgelerin ortalama verimlilik gstergelerinin orta dzeyde olduu ve 2. kmede yer alan blgelerin ise verimlilik gstergelerinin nisbeten dk olduu grlmektedir. Kmeleme analizi sonularnn doruluunu test etmek amacyla ayrma analizi uygulanmtr. %92.7lik bir kanonik korelasyon elde edilmesine ramen emek ve toplam verimlilik deerlerine gre zdeerin dk ve Wilks Lamdann yksek olduu grlmtr. Sz konusu deerler kabul edilebilir snrlar ierisinde olmakla birlikte, gruplarn birbirlerinden ayrlma ls ve kendi ilerindeki homojenlik durumu, sermaye verimliliinde, emek ve toplam verimlilie oranla daha dktr.

75

bilig, Bahar / 2005, say 33

Tablo 8: Blgelerin Sermaye Verimliliklerinin Kmeleme (K-Ortalama) ve Ayrma Analizi Sonular

Tablo 6,7 ve 8deki sonular birlikte deerlendirildiinde blgelerin nispi verimlilikler itibariyle Tablo 9da ki gibi gruplandrmak mmkndr: Tablo 9: Blgelerin Nisbi Verimlilikler tibariyle Gruplanmas

76

Akyz ve Sekreter, Trk malat Sanayiinin Blgeler tibariyle Verimlilik Farkllamas ve Gruplanmas

SONU VE DEERLENDRME Trk imalat sanayiinde faaliyet gsteren iletmelerin blgeler itibariyle verimlilik karlatrmalarnn bu almada, zellikle stanbul-Kocaeli ve zmir Blgelerinin toplam, emek ve sermaye verimlilikleri itibariyle nisbi olarak yksek deerlere sahip gruplarda yer aldklar grlmtr. Sz konusu blgeler Trk imalat sanayiinde yaratlan katma deerde 2000 yl itibariyle % 48.73, istihdamda ise ortalama % 40.31lik bir paya sahiptirler. Dou Anadolu Orta Blgesi ve Dou Karadeniz Blgesi iletmeleri her gsterge itibariyle nisbeten dk verimlilik ile almaktadrlar. Bu blgelerin imalat sanayiinde yaratlan katma deer ve istihdamdaki paylar 2000 yl itibariyle ise srasyla % 2.17 ve % 3.08dir. Toplam verimlilik asndan Dou Anadolu Orta ve Dou Karadeniz blgeleri dndaki blgelerin verimlilik dzeylerinin grece birbirine yakn olduu, emek ve sermaye verimliliinde ise blgeleraras deiim aralnn artt grlmektedir. Nitekim toplam verimlilik itibariyle en yksek deeri alan Keban Blgesi (ortalama 1.91) ile en dk deeri alan Dou Karadeniz ortalama 1.43 arasndaki fark ortalama 0.48dir. Emek ve sermaye verimliliklerindeki ortalama deiim aral ise srasyla ortalama 18.73 milyon TL/kii ve 2.40 milyon TL/beygir gcdr. Bu alma, toplam, emek ve sermaye verimlilik gstergeleri itibariyle blge imalat sanayilerinin mevcut durumlarn ortaya koymaktadr. lgili verimlilik gstergeleri yapsal niteliklidir ve bilindii zere yapsal nitelikli gstergeler ksa zamanda ok hzl deiimler gstermemektedirler. Bu gstergelerdeki deiimler genellikle teknoloji yatrm ve makro dzeyde uygulanan selektif kredi ve yatrm politikalar gibi politika deiikliklerinden kaynaklanmaktadr. Bu nitelik de mevcut almann, elde edilen verimlilik gstergelerine gre yaplan snflandrmalar veri olarak kullanacak karar vericilere uzun vadeli kararlarnda bile kullanabilecekleri ciddi bir karar destei salayabileceini gstermektedir.

77

bilig, Bahar / 2005, say 33

Kaynaka
AKAL Z. (1998), letmelerde Performans lm ve Denetimi ok Ynl Performans Gstergeleri, Ankara, MPM Yaynlar. AKYZ G., KURUZM O (2003), malat Sanayiinde lee Dayal Verimlilik Farkllamalar, ktisat letme ve Finans Dergisi (Ek Say), Yl:18, Say:209:115-124. BULMU ., OKTAY E., TRNER M. (1990), Kk Sanayi letmelerimizin Konumu nemi ve ATa Girerken Karlalabilecek Sorunlar le zm Yollar, Ankara, MPM Yaynlar. BYKKILI D., ARPACIOLU H., ARTAR A. (1990), malat Sanayiinde ller ve Blgeler Dzeyinde Verimlilik ve Karlatrma, Ankara, MPM Yaynlar. CHASE R. B., AQUILANO N. J. (1989), Production And Operations Management: A Life Cycle Approach, Irwin. HU M.-W. (1999), The Determinants of SMEs Market Share in 1991-Taiwan Manufacturers, Small Business Economics, 12: 1-9. HSU M., CHEN B.-L. (2000), Labor Productivity of Small And Large Manufacturing Firms: The Case of Taiwan, Contemporary Economic Policy, Vol.18, No.3:270-283. JACKSON C. (2002), Classifying Local Retail Property Markets on the Basis of Rental Growth Rates, Urban Studies, Vol.39, No.8:1417-1438. LU C.S., MARLOW P. (1999), Strategic Groups in Taiwanese Liner Shipping, Marit. Pol. Mgmt., Vol.26, No.1:1-26. NORUSIS M. J. (1992), SPSS for Windows Professional Statistics Release 5, USA. RYAN D. J. (2000), Fluctuations in Productivity Growth Rates And Input Utilization in U.S. Manufacturing, AEJ, Vol.28, No.2:150-163. TATLIDL H. (1992), Uygulamal ok Deikenli statistiksel Analiz, Ankara, Hacettepe niversitesi. Devlet Planlama Tekilat (DPT) (2000), Blgesel Gelime, zel htisas Komisyonu Raporu, Ankara, DPT Yayn. Yllk malat Sanayi statistikleri (1986), Ankara, Devlet statistik Enstits (DE) Yayn. Yllk malat Sanayi statistikleri (1987), Ankara, Devlet statistik Enstits (DE) Yayn. Yllk malat Sanayi statistikleri (1988), Ankara, Devlet statistik Enstits (DE) Yayn.
78

Akyz ve Sekreter, Trk malat Sanayiinin Blgeler tibariyle Verimlilik Farkllamas ve Gruplanmas

Yllk malat Sanayi statistikleri (1989), Ankara, Devlet statistik Enstits (DE) Yayn. Yllk malat Sanayi statistikleri (1990), Ankara, Devlet statistik Enstits (DE) Yayn. Yllk malat Sanayi statistikleri (1991), Ankara, Devlet statistik Enstits (DE) Yayn. Yllk malat Sanayi statistikleri (1992), Ankara, Devlet statistik Enstits (DE) Yayn. Yllk malat Sanayi statistikleri (1993), Ankara, Devlet statistik Enstits (DE) Yayn. Yllk malat Sanayi statistikleri (1994), Ankara, Devlet statistik Enstits (DE) Yayn. Yllk malat Sanayi statistikleri (1995), Ankara, Devlet statistik Enstits (DE) Yayn. Yllk malat Sanayi statistikleri (1996), Ankara, Devlet statistik Enstits (DE) Yayn. Yllk malat Sanayi statistikleri (1997), Ankara, Devlet statistik Enstits (DE) Yayn. Yllk malat Sanayi statistikleri (1998), Ankara, Devlet statistik Enstits (DE) Yayn. Yllk malat Sanayi statistikleri (1999), Ankara, Devlet statistik Enstits (DE) Yayn. Yllk malat Sanayi statistikleri (2000), Ankara, Devlet statistik Enstits (DE) Yayn. , 1997, Bat Akdeniz Blgesel Gelime Projesi Ana Plan n almas, Antalya.

79

bilig, Bahar / 2005, say 33

EK (APPENDIX) Blgelerin Toplam Verimlilii Agglomeration Schedule

Hierarchial Cluster Analysis Dendrogram using Ward Method


Rescaled Distance Cluster Combine CASE Label Num ANADOL ST-KOCA ZMR TRAKYA CUKUROVA D.VEG.D. ANADOL B.KARADE D.EGE B.AKDEN G.D.ANAD D.ANADOL D.KARADE KEBAN 0 8 13 14 11 2 4 9 1 3 12 7 5 6 10 5 10 15 20 25

80

Akyz ve Sekreter, Trk malat Sanayiinin Blgeler tibariyle Verimlilik Farkllamas ve Gruplanmas

Blgelerin Emek Verimlilii Agglomeration Schedule

Hierarchial Cluster Analysis Dendrogram using Ward Method Rescaled Distance Cluster Combine
CASE Label D.VEG.D. TRAKYA ANADOL B.KARADE ANADOL B.AKDEN D.EGE D.KARADE G.D.ANAD KEBAN D.ANADOL CUKUROVA ST-KOCA ZMR Num 4 11 8 1 9 12 3 6 7 10 5 2 13 14 0 5 10 15 20 25

81

bilig, Bahar / 2005, say 33

Blgelerin Sermaye Verimlilii Agglomeration Schedule

Hierarchial Cluster Analysis Dendrogram using Ward Method Rescaled Distance Cluster Combine
CASE 0 Label Num G.D.ANAD 7 B.AKDEN 12 D.ANADOL 5 ANADOL 8 ANADOL 9 B.KARADE 1 D.EGE 3 D.VEG.D. 4 KEBAN 10 CUKUROVA 2 D.KARADE 6 TRAKYA 11 ZMR 14 ST-KOCA 13 5 10 15 20 25

82

Turkish Manufacturing Industrys Differentiation and Clustering in Terms of Productivity


Research Assist. GKHAN AKYZ Research Assist. M. SERHAN SEKRETER* Abstract: In this study, by comparing firms, which operate in Turkish Manufacturing Industry, total and factorial productivity in terms of regions, the clusters in terms of productivity indicators were examined. In the study, Turkey was divided into 14 regions geographically and by using the data (the number of employees, value added, total capacity of power equipment and etc.) obtained from second sources in terms of country, regional values were obtained. By applying cluster analysis to total and factorial productivity values calculated in terms of regions, tree clusters were obtained as low, average and high. Due to its appropriateness with the purpose of the study, box-plot graphical representation was preferred and in the analysis statistical program was used. Key Words: Turkish Manufacturing Industry, Productivity, Cluster.

* Akdeniz University/ANTALYA akyuz@akdeniz.edu.tr sekreter@akdeniz.edu.tr bilig F Spring / 2005 F number 33: 63-84 Ahmet Yesevi University Board of Trustees


, -
*

. , -* : . , , , , , , , . : , . , , . : , ,

, , , 07058- akyuz@akdeniz.edu.tr, sekreter@akdeniz.edu.tr

bilig Zima 2005 vpusk: 33: 63-84 Polnomony Sovet Universiteta Axmeta Wsavi

Giriimci Kadnlarn Demografik ve Genel Karakteristikleri le Kadnlar Giriimcilie Motive Eden Faktrler
Funda YACI* - Do. Dr. zgn BENER** zet: Aratrma; giriimci kadnlarn demografik ve genel karakteristikleri ile kadnlar giriimcilie motive eden faktrleri belirlemek, giriimcilikte baarl olmak iin gerekli grdkleri n artlar saptamak, aratrma sonucunda elde edilen bulgulara gre; giriimci kadnlara, potansiyel giriimcilere, kadn giriimcileri destekleyen kurum ve kurululara yararl olabilecek neriler gelitirmek amacyla planlanm ve yrtlmtr. Aratrmann rneklemini Ankara Ticaret Odasna kaytl 104 kadn giriimci oluturmaktadr. Giriimci kadnlarn %51,9u orta, %48,1i yksek renimi grmlerdir. Aratrma kapsamna alnan kadnlarn tamamnn (%100,0), giriimci olma kararlar tm aile bireyleri (ei, ocuklar, annesi, babas) tarafndan desteklenmitir. Giriimci kadnlarn %89,4 bir ile megul olma, %82,7si bamszlk, %53,8i baarl olma, %48,1i de evin btesine katkda bulunma istei ile giriimci olmaya karar vermilerdir. Evin btesine katkda bulunma istei nedeni ile giriimci olmaya karar veren evli giriimci kadnlarn (%54,0) oran bekar olanlardan (%17,6) yksektir (p 0,05). Kadnlarn %63,5i giriimciliin en iyi yannn bamszlk, %28,8i maddi rahatlk %7,7si de evin btesine katkda bulunmak olduu grndedir. Giriimci kadnlarn %99,0u giriimcilikte baarl olmak iin gerekli grdkleri n artlarn banda ok alma/itenlik, kendini adamay belirtmilerdir. Anahtar Kelimeler: Girimcilik, kadn giriimci, motivasyon, kadn giriimcilerin sorunlar

* Hacettepe niversitesi Ev Ekonomisi Yksek Okulu Ev Ekonomisi Blm/ANKARA ** Hacettepe niversitesi Ev Ekonomisi Yksek Okulu Ev Ekonomisi Blm retim yesi/ANKARA bilig F Bahar / 2005 F say 33: 85-100 Ahmet Yesevi niversitesi Mtevelli Heyet Bakanl

bilig, Bahar / 2005, say 33

GR Son yllarda zellikle dnyada 1970lerden bu yana byk bir atlm iinde olan kadnlar, alma hayatnda arlklarn gittike artarak hissettirmektedirler. Kadnlar sahip olduklar yetenek ve becerileri kullanabilme, bamsz olma, alma saatlerini ynlendirebilme gibi nedenlerle, cret ve maala almak yerine byk lde kiisel birikimlerini kullanarak kendi ilerini kurmay tercih etmektedirler (Liman 1993). Piyasa ekonomisi iinde, kendi iinin sahibi olan, tek bana alan ya da yannda ii altran, mal veya hizmet retip satan, kredi kaynaklarn aratran, ile ilgili acil problemlerin stesinden gelebilen, yeni koullara adapte olabilen ve alannda deneyim sahibi olmaya alan kadn giriimci kadn olarak tanmlanmaktadr (Dhillon 1993). Daha geni kapsaml olarak tanmlandnda ise giriimci kadn; -Ev d bir mekanda kendi adna kurduu bir iyeri olan, -Bu iyerinde tek bana veya istihdam ettii dier kiilerle alan veya iinin sahibi olmas sfatyla ortaklk kuran, -Herhangi bir mal veya hizmetin retilmesi ile ilgili faaliyetleri yrten, bu mal veya hizmetin datm, pazarlama ve satn yapan veya yaptran, -i ile ilgili olarak ilikiye girmesi gereken kii, rgt, kurum ve kurulularla kendi adna iliki kuran, - srecinin rgtlenmesi, mal ve hizmet retiminin pazarlanmas, iyerinin iletilmesi, kapatlmas veya iin gelitirilmesi konusunda kendisi karar veren, -inden elde ettii kazancn yatrm ve kullanm alanlar zerinde sz sahibi olan kadndr (Ecevit 1993 ). Giriimci kadn olmak, kadna alma yaamnda dier alma biimlerine kyasla daha fazla zerklik, zgr hareket etme ve bamszlk imkan verdii gibi, yine kadnn iine ynelik ksa ve uzun vadeli planlar yapma, kaynaklar optimum kullanma, beeri ilikiler kurma ve srdrme, iinde edindii deneyimleri verimli kanallara aktarma gibi alanlarda da beceri kazanmasn salamaktadr(Aklar 1993 ). Trkiye nfusunun yaklak %50sini oluturan kadnlarn iktisaden gerekli ve yeterli retim gcne kavuturulmas amac ile; gnn koullarna uygun, gereki ve uygulanabilir bir dizi zendirici destekleme prog86

Yac, Bener, Giriimci Kadnlarn Demografik ve Genel Karakteristikleri le Kadnlar Giriimcilie .......

ramlar gerekletirilerek giriimcilie ynlendirilmeleri lkenin gerek ekonomik, gerekse sosyal kalknmasnda byk nem tamaktadr. Ancak, giriimci olmak kadnlar asndan; iin kurulmas srasnda ve sonrasnda birtakm sorunlar da beraberinde getirmektedir. Kadn giriimciler balangta sermaye temini, iyeri arama, kiralama, mal temini, donanm ara-gere temini, resmi kurulularla ilikiler, acemilik, yalnzlk, ii organize edememe, toplumun genel olarak kadnlarla ilgili dn ve inanlarndan kaynaklanan baz sorunlar yaamaktadrlar (Roapa 1986; Baydos ve Alfred 1994). Tm glklere ramen genel olarak giriimci kadnlar; birey, ev kadnl, akrabalk, e ve annelik rollerini baaryla oynadklarn dnmekte ve mesleki rollerini yaamlarnn dier alanlarndaki roller iin birer engel olarak grmemektedirler. stelik giriimciliin, kadnlara kendi kaderlerini belirleme ve bamllklarnn stesinden gelebilme imkan sunduunu dnmektedirler (Dhillon 1993). Kadn giriimcilerin giriimcilikte baarl olabilmesi iin; bireyci, yaratc, saduyulu olmas, yeni koullara adapte olabilmesi, birok amaca uyabilmesi, zm retme ve uzlatrma becerilerine sahip olmas, kiisel sorumluluk alarak rekabet edebilmesi ve kendine gvenmesi gerekmektedir. Ayrca, giriimci kadnlarn; sebat cesaret, sabrl ve sosyal olma, uzun alma saatlerini kabul etme, kendi zel hayatndan fedakarlk yapmaya hazr olma, i hususunda sezgilerin gelimilii, piyasa hakknda bilgi sahibi olma, abuk ve bamsz karar alabilme gibi zelliklere de sahip olmalar gerekmektedir. zellikle; inanlar savunan, nderlik eden, yetki kullanan, yeterli sermaye gcne sahip olan ve mterilerle devam eden ilikiler kuran giriimcilerin baarl olabilecei grlmektedir (Hisrich 1989). Yabanc lkelerde; giriimci kadnlarn demografik zellikleri ve kadn giriimci tipi (Cromie ve Hayes 1988; Hisrich ve Grachev 1993; Butner 1993), giriimcilikte baarl olmak iin ngrdkleri artlar (Hoy ve Shane 1998; Romano 1994; Low ve Mac Millan 1988; Chen Yu ve Miner 1997), giriimci olma nedenleri (Wadell 1983; Manfred ve Vries 1985; Dhillon 1993), giriimci kadnlarn zellikleri (Chusmir 1983; Goldman 1994; Roman 1991; Romano 1994), ie balamaya motive eden faktrler (Goffee ve Scase 1983; Chusmir ve Hood 1986; Cohen 1990), Karlatklar sorunlar, sorunlarn nedenleri ve bu sorunlarn stesinden nasl geldiklerine (Jick ve Mitz 1985; Boyd ve Gumbert 1983; Abush ve Burkhead 1984) ilikin aratrmalar yaplmtr. lkemizde ise; kuafr, bakkal, parfmeri, kuru temizleme vb. farkl meslek gruplarndaki giriimci kadnla87

bilig, Bahar / 2005, say 33

rn karlatklar sorunlar (TESK AR-GE 1993), bamsz iyeri sahibi kadnlarn iyeri sahibi kadnlarn iyeri evresinde ve aile iindeki ilikileri (elebi 1993) ve turizm sektrndeki kk iyeri rgtlerinde giriimci olarak alan i kadnlarnn farkl cinsiyet rol tutumlarna sahip olma durumlar (elebi,1997) ile kadn giriimcilerin Trkiyedeki stats ve problemleri (Strategic Research Foundation,1996) aratrlmtr. lkemiz asndan genel olarak konuya bakldnda; sanayi ve hizmetler sektrnde cretli ve maal statlerde i bulmann zorluu ve informal sektre kaymann yarataca sakncalar, kadn iin dier istihdam statlerinin nemini artrmaktadr. te bu balamda giriimcilik ve kendi hesabna i kurmak, kadnlar iin istihdam tkanklklarn giderecek, i piyasasna katlmalarn salayacak olumlu bir alternatif olarak grnmektedir. Bu durum lkemizde, giriimci kadnlarla ilgili temel bilgilerin elde edilmesinde, giriimci kadnlarn demografik ve genel karekteristiklerinin yan sra kadnlar giriimcilie motive eden faktrlerin belirlenmesini salamaya ynelik detayl aratrmalarn yaplmasna ihtiya gstermektedir. Bu aratrma; giriimci kadnlarn demografik ve genel karekteristiklerinin yansra kadnlar giriimcilie motive eden faktrleri belirlemek, giriimci kadnlarn giriimcilikte baarl olmak iin gerekli grdkleri n artlar saptamak, aratma sonularna gre elde edilen temel bilgilerden yararlanarak giriimci kadnlara, potansiyel giriimcilere, kadn giriimcileri destekleyen kurum ve kurululara yararl olabilecek nerilerde bulunabilmek amacyla planlanm ve yrtlmtr. ARATIRMA YNTEM ve ARALARI Bu alma, giriimci kadnlarn demografik ve genel karakteristikleri ile kadnlar giriimcilie motive eden faktrleri incelemek amacyla yaplmtr. Ankara Ticaret Odas yetkilileri ile grlerek Ankarada giriimci olarak faaliyet gsteren kadnlarn isim ve adreslerini kapsayan liste alnm ve aratrma rneklemi bu listede yer alan Ankara Ticaret Odasna kaytl 736 giriimci kadn arasndan belirlenmitir. Listede yer alan muhasebe, mimar, eczaclk, avukatlk, inaat mhendislii, doktor v.b meslek sahibi olup, kendi mesleklerini srdren 38 kadn kapsam d braklarak 736 kiilik evren 698e dmtr. Toplam grlecek kii says n= 248 olarak belirlenmi, ancak 248 ile 250 arasnda istatiski anlamda bir fark olmadndan aratrmay anlaml sonulara ulatracak n=250 says kullanlmtr.

88

Yac, Bener, Giriimci Kadnlarn Demografik ve Genel Karakteristikleri le Kadnlar Giriimcilie .......

Ankara Ticaret Odasndan alnan listeden aratrma kapsamna alnan 250 kiiden 146snn yaplan incelemede, aratrmadaki giriimci kadn tanmna uygun olmad (iyerinin kadn tarafndan almad ve iletilmedii) tesbit edilmi, aratrma kapsamna alnacak kii says 104 olarak gereklemitir. Aratrma verileri aratrmac tarafndan hazrlanan grme formuna bal kalnarak giriimci kadnlarn adreslerine gidilerek yz yze yaplan grmeler sonucu toplanmtr. Aratrma sonunda elde edilen veriler Hacettepe niversitesi Bilgi lem Merkezi tarafndan deerlendirilmitir. Veriler, nce herhangi bir aklayc deikene bal kalmakszn analize tabi tutulmu ve toplam grlen kii says esas alnarak mutlak ve yzde deerler gsteren frekans tablolar hazrlanmtr. Daha sonra giriimci kadnlarn demografik ve genel karakteristikleri ile giriimcilie motive eden faktrlerin incelenmesinde lt olarak renim ve evlilik durumu esas alnarak apraz tablolar hazrlanmtr. Aratrma sonucunda elde edilen verilerin istatistiksel adan nemlilik kontrollerinde Khi-Kare analizi kullanlmtr. BULGULAR VE TARTIMA Giriimci Kadnlarn Demografik ve Genel Karakteristikleri Aratrma kapsamna alnan giriimci kadnlarn renim dzeyleri birbirine yakn oranda olup, %51.9u orta, %48.1i yksek renim grmlerdir. elebinin (1993 ; 1997) almalarnda ise lise mezunu i kadnlarnn orannn yksek olduu belirlenmitir Cromie ve Hayes (1988) tarafndan yaplan aratrmada da, kadn giriimcilerin yaklak %70.0 i niversite eitimlidir. Giriimci kadnlarn 35-39 ya grubunda yer alanlarn oran (%52.9) yksektir. Kadnlarn %28.8 34 ve daha az, %9.6s 40-44, %8.7si de 45 ve daha yukar ya grubunda yer almaktadr. Giriimci kadnlar birey, ev kadnl, e ve annelik rollerini baaryla oynayabilmeleri iin zellikle 35 yandan sonra ocuklarnn yetimesinin ardndan, kendi ilerini kurmaya ynelmektedir ( Harper 1992). elebi (1993; 1997) tarafndan yaplan aratrmalarda 30-39 ya grubunda yer alan i kadnlarnn orannn ve yaplan aratrmada da 35-39 ya grubunda yer alan kadn giriimcilerin orannn yksek bulunmu olmas bu durumu dorulamaktadr. Ancak Goldman (1994 ) tarafndan yaplan aratrmada kadn giriimcilerin tamamna yaknnn (%98.0) 45-50 ya grubunda yer ald belirlenmitir. Aratrma kapsamna alnan giriimci kadnlarn yardan fazlas (%83.7) evli, %16.3 bekar giriimci kadnlardr. Evli olan 87 kadndan 8inin (
89

bilig, Bahar / 2005, say 33

% 9.2) ocuu bulunmamakta, ocuu olanlar arasnda ise 2 ocua sahip olanlarn oran ilk srada (% 81.0) yer almaktadr. Hisrich ve Grachevin (1993) yaptklar aratrmada da giriimci kadnlarn genellikle evli ve ocuk sahibi olan kiiler olduunun bulunmu olmas, bu almada evlilik durumu ve ocuk saysna ilikin bulgularla benzerlik gstermektedir. Aratrma kapsamna alnan deneklerden 87 evli denein elerinin i durumu incelendiinde; %55.2sinin elerinin iveren, %35.6snn kendi hesabna, %9.2sinin de cretli alan kiiler olduu saptanmtr. Kadnlarn tamamnn (%100.0) aile yaps ekirdek aile tipindedir. Bu durum aratrmada, kadnlarn renim dzeylerinin orta ve yksek renim grm olanlardan oluuyor olmas ile balantl olduu izlenimini vermektedir. Aratrma kapsamna alnan kadnlardan ticaret (%74.0) (gda maddesi, giysi, hediyelik eya vb. mallarn satm) sektrnde giriimci olarak faaliyet gsterenlerin oran, hizmet (%16.4) (pansiyon, lokanta, kuafr vb.) ve imalat (%9.6) (ayakkab, tak vb. imalat) sektrnde faaliyet gsterenlerden yksektir. elebinin (1993;1997) yapm olduu almalarda da ticaret sektrnde faaliyet gsterenlerin orann yksek olmas aratrma bulgular ile benzerlik gstermektedir. Ancak yabanc lkelerde yaplan aratrmalarda, kadn giriimciler genel olarak salk, gda ve giyim, turizm ve hizmet alanlarnda younlamakta, ounlukla kendi birikimlerini kk lekli iletmelerde deerlendirmektedirler Harper,( 1992). Bowen ve Hisrich (1986) de yaptklar aratrmada giriimci kadnlarn tamamna yaknnn (%90.0) hizmet sektrnde faaliyet gsterdiklerini bulmulardr. Bu aratrma bulgular arasndaki farklln nedeninin, lkelerin farkl sosyo-ekonomik yaplara ve olanaklara sahip olmalar ile birlikte, aratrmalarn farkl zamanlarda yaplm olmasndan kaynaklandn dndrebilir. Konuya renim durumu asndan bakldnda; her iki renim dzeyinde yer alan (ortarenim %74.1, yksekrenim (%74.0) kadnlardan ticaret sektrnde giriimci olarak faaliyet gsterenlerin oran yksektir. Bunu, ortarenim grm olan kadnlarda imalat (%14.8) ve hizmet (%11.1), yksekrenim grm olan kadnlarda ise hizmet (%22.0) ve imalat (%4.0) sektrnde faaliyet gsterenler izlemektedir (p>0.05). Kadnlar arasnda giriimcilie baladklarndan itibaren geen sreyi 2-4 yl olarak belirtenler ilk srada yer almakta (%46.2), bunu 5-7 yl (%41.3) ile 8 ve daha fazla yl (%12.5) olarak belirtenler izlemektedir. Bu bulgu kadn giriimciliin lkemizde henz yeni yeni yaygnlatn dorular
90

Yac, Bener, Giriimci Kadnlarn Demografik ve Genel Karakteristikleri le Kadnlar Giriimcilie .......

niteliktedir. Kadnlarn yardan fazlas (%71.2) 20-29 ya grubunda, %28.8I de 30 ve daha yukar yata giriimci olarak faaliyet gstermeye balamlardr. Butnern (1993) yapt aratrmada ise, kadnlarn giriimcilie balama yalar 30-45 ya grubu olarak bulunmutur. Aratrmaya alnan 10 giriimci kadndan sadece 5 kii giriimcilie balamadan nce de almlardr. Ancak 99 kii ise daha nce herhangi bir ite almamtr. Giriimcilie balamadan nce de altklarn belirten 5 kiiden 2si ii, 3 de memur statsnde almlardr. Hisrichin (1989) yapt aratrmada, giriimcilie balamadan nce cretli olarak alan kadnlar daha fazla gelir elde etmek amac ile giriimcilie balamlardr. Kadnlar Giriimcilie Motive Eden Faktrler Aratrma kapsamna alnan kadnlarn tamamnn (%100.0), giriimci olma kararlar tm aile bireyleri ( ei, ocuklar, annesi, babas) tarafndan desteklenmitir. elebinin (1993) aratrmasnda kadnlarn iyeri kurma dncesi ortaya ktktan sonra bu dnceyi gerekletirmeyi destekleyen kiilein banda ei (% 31.6), %2.6 ile ocuklar, %3.8 ile annesi, %2.2 ile de babas gelmektedir. elebinin (1997) daha sonra yapm olduu aratrmada da kadnn iyeri kurmasn destekleyenler %38.1 ile e, eit oranlarda (%1.9) ocuklar ve annesi, %6.7 ile de babas gelmektedir. Waddellin (1983) yapt almaya gre de giriimcilik kariyerini semede aile etkili bir faktrdr. Bu aratrma bulgularnn birbirini destekler nitelikte olmas, kadnlar giriimcilie motive eden faktrler arasnda aile desteinin nemli bir unsur olduunu dndrmektedir. Kadnlar arasnda giriimci olmalarnn yaamdaki dier sorumluluklar iin bir engel tekil etmediini belirtenler ounluktadr (%95.2). Dhillon ve Malhotra (1993) tarafndan yaplan aratrmada da, tm glklere ramen genel olarak giriimci kadnlar, birey, ev kadnl, akrabalk, e ve annelik rollerini baaryla oynadklarn dnmekte ve mesleki rollerini yaamlarnn dier alanlarndaki roller iin birer engel olarak grmemektedirler. Evlilik durumu sz konusu olduunda, giriimci olmann yaamdaki dier sorumluluklar iin engel tekil etmediini belirten evli kadnlarn oran (%96.6) bekar kadnlardan (%88.2) yksektir (p>0.05). Kadnlarn %89.4 bir ile megul olma, %82.7si bamszlk, %53.8i baarl olma% 48.1I de evin btesine katkda bulunma istei ile giriimci olmaya karar vermilerdir. elebinin (1993) aratrmasna gre; i kadnlarnn yarya yakn (42.0) bir ksm i kadn olmak, %23.4 evin btesine katkda bulunma istei, %10.9u evi geindirme zorunluluu nedeni
91

bilig, Bahar / 2005, say 33

ile giriimci olduklarn belirtmilerdir. elebinin (1997) aratrmasnda da benzer nedenlerin sz konusu olduu grlmektedir. yle ki; kadnlarn %43.8i i hayatna katlma istei %19.0 evin btesine katkda bulunma istei nedeni ile i kadn olmak istemektedirler. Chusmirin (1983) yapt almada kadnlar; baarl olma ihtiyac, bamsz olma arzusu, i tatmini ve ekonomik gereklilik nedeniyle giriimcilik mesleini semilerdir. Manfred ve Vries (1985) ise aratrmalarnda kadnlarn bamsz olma, kariyer ihtiyac, sahip olduklar yetenek ve becerileri kullanabilme, esnek alma saatleri gibi nedenlerle kendi ilerini kurmay tercih ettiklerini bulmulardr. Yaplan bu almada bulunan karar verme nedenlerinin sralanmasna ilikin bulgularla elebi, Chusmir, Manfred ve Vriesin alma bulgularndaki sralanma farkllklarnn almalarn yapld lkelerin toplumsal, kltrel farkllklarndan kaynakland dnlebilir. Kadnlarn giriimci olmaya karar verme nedenleri renim durumuna gre incelendiinde; orta renimi olan kadnlarda bir ile megul olma istei, yksek renimi olan kadnlarda ise bir ile megul olma istei ve bamszlk nedeni ile giriimci olmaya karar verdiklerini belirtenlerin oran ilk sralarda yer almaktadr (orta renim %88.9, yksek renim %90.0). Evin btesine katkda bulunma nedeni ile giriimci olmaya karar verdiklerini belirten orta renim grm olan kadnlarn oran (%74.1) yksek renim grm olanlardan (%20.0) yksek iken, baarl olma istei nedeni ile giriimci olmaya karar verdiklerini belirten yksek renim grm olan kadnlarn oran (%76.0) orta renim grm olan kadnlardan (%33.3) yksektir. Nitekim kadnlarn giriimci olmaya karar verme nedenlerinden; evin btesine katkda bulunma ve baarl olma istei ile renim durumu arasndaki ilikinin istatistiksel adan da nemli olduu bulunmutur (p 0.05). Evlilik durumu asndan bakldnda da, evli ve bekar kadnlardan bir ile megul olma istei ile giriimci olmaya karar verdiklerini belirtenlerin orannn (evli %89.6, bekar %88.2) ilk sralarda yer ald grlmektedir. Evin btesine katkda bulunma istei ile giriimci olmaya karar verdiklerini belirten evli kadnlarn oran (%54.0) bekar kadnlardan (%17.6), baarl olma istei nedeni ile giriimci olmaya karar verdiklerini belirten bekar kadnlarn oran da (%76.5) evli kadnlardan (%49.4) yksektir. elebinin (1993)almasnda evli i kadnlarnda ikadn olma isteinden sonra evin btesine katkda bulunma isteinin son derece gl olduu belirlenmitir. Giriimci olmaya karar verme nedenlerinden; evin btesine katkda bulunma istei ve baarl olma istei ile evlilik durumu arasndaki iliki istatistiksel adan da nemli bulunmutur (p0.05).
92

Yac, Bener, Giriimci Kadnlarn Demografik ve Genel Karakteristikleri le Kadnlar Giriimcilie .......

Toplam 104 giriimci kadnn 102si (%98.1) giriimci olarak problemle karlatklarn belirtirken sadece 2 kii (%1.9) karlamadklarn belirtmilerdir. elebinin( 1993) aratrmasnda i kadnlarnn %16.0s ve yine elebinin (1997) dier aratrmasnda i kadnlarnn %30.5i sorun olmadn belirtmilerdir. Kadnlarn %51.0i pazarlama, %36.3 mali, %11.7si donanm ara-gere mal temini ve %1.0i de kalifiye eleman bulamama konusunda problemle karlamaktadr. elebi (1993)e gre i kadnlar; en ok acemilik, tecrbesizlik, mteri ile iliki kurmay bilememe, ii yrtmedeki bilgisizlikten (%16.6) yaknmaktadr. Bunu %16.0 ile mteri azl, paraszlk, % 9.3 ile para sorunu, %8.0 ile de kadn olma, kendini kabul ettirme izlemektedir. elebi (1997)ye gre de; kadnlar iyeri kurulduktan sonraki sorunlar olarak, mteri azl (%14.3), resmi kurulular (%12.4) ve kadn olmadan dolay sorunlar olduunu belitmilerdir. Jick ve Mitz (1985) giriimci kadnlarn en nemli problemlerinin; kredi alma, teminat gstermede yetersizlik ve mali problemler, Hisrich ve Grachev (1993) ise finans, kredi, finansal planlama deneyiminden yoksun olma ve i eitimindeki eksiklik olduunu belirlemilerdir. Giriimci kadn olmak, kadna alma yaamnda dier alma biimlerine kyasla daha fazla zerklik, zgr hareket etme ve bamszlk imkan vermektedir (Aklar,1993). Kadnlarn %6o.5i giriimciliin en iyi yannn bamszlk olduu grndedir. Bunu %28.8 ile maddi rahatlk ve %7.7 ile evin btesine katkda bulunmak grnde olanlar izlemektedir. Kadnlarn Giriimcilikte Baarl Olmak in Gerekli Grdkleri n artlar Kadnlarn %99.0u giriimcilikte baarl olmak iin gerekli grdkleri n artlarn banda ok alma/itenlik, kendini iine adama y belirtmilerdir. Bunu sras ile drst i ahlak (%78.8), kaliteli rn (%44.2) ve eit oranlarda da cesaret/riske girme, rekabet edebilme ve kendine gveni belirtenler izlemektedir. Wadell (1983) yapt almada, kadn giriimcilerin baarl olmasnn; gelecekte risk alan nderlik eden, yetki kullanan, kolayca kararlar verebilen, rekabeti, bamsz, kendine gvenen, azimli ve hrsl kiiler olmalarna bal olduunu, Block ve MacMillan (1985) ii organize etme ve gelecei planlamak gerektiini, Goldman (1994) ise kendini iine adama, ilham, motivasyon ve cesaretin kadn giriimciyi baarya ulatran zellikler olarak belirtmitir. Girimci kadnlardan ileride giriimci olmak isteyen kadnlara ok alma/itenlik, kendini iine adamay nerenlerin oran ilk srada yer almak93

bilig, Bahar / 2005, say 33

tadr (%91.3). Bunu drst i ahlak (%78.8), cesaret/riske girme, rekabet edebilme (%44.2), kendine gven (%36.5) ve kaliteli rn (%35.6) ile gelecei planlamay (%3.8) belirtmi olanlar izlemektedir. Dhillon ve Malhotra (1993) da almalarnda kadn giriimcilerin yarya yaknnn (%45.0) giriimci olmak isteyen kadnlara ok alma, fedakar ve samimi gayret, ballk ve azimli olmay nerdiklerini belirtmilerdir. Aratrmada kadn giriimcilerin; giriimcilikte baarl olmak iin gerekli grdkleri n artlarla, giriimci olmak isteyen kadnlara verdikleri nerilere ilikin bulgularn birbirleriyle tutarllk gsterdii grlmektedir. SONU VE NERLER Giriimci kadnlarn; demografik zellikleri ve genel nitelikleri ile kadnlar giriimcilie motive eden faktrleri belirlemek ve giriimcilikte baarl olmak iin gerekli grdkleri n artlar saptamak amacyla yaplan bu aratrmadan elde edilen sonular u ekilde zetlenebilir: - Giriimci kadnlarn ounluu, orta ve yksek renimi olan, 35-39 ya grubunda yer alan, evli, 2 ocua sahip, eleri genellikle i veren ya da kendi hesabna alan kiilerden olumaktadr. Kadnlarn aile yaplar ise ekirdek aile tipindedir. - Giriimci kadnlardan ticaret (gda maddesi, giysi, hediyelik eya vb. mallarn satm) sektrnde giriimci olarak faaliyet gsterenlerin oran hizmet (pansiyon, lokanta, kuafr vb.) ve imalat (ayakkab, tak vb. mallarn imalat) sektrnde faaliyet gsterenlerden yksektir. - Giriimcilie 2-4 yl nce balayanlar ilk srada yer almaktadr. - Giriimci kadnlar ounlukla 20-29 ya grubunda giriimcilie balamlardr. - Kadnlarn giriimci olma kararlar tm aile bireyleri (ei, ocuklar, annesi, babas) tarafndan desteklenmitir. - Kadnlarn hemen hemen tamamnda giriimci olmalar giriimci olmalar yaamdaki dier sorumluluklar iin genellikle bir engel tekil etmemektedir. - Kadnlarn giriimci olmaya karar verme nedenlerinin banda bir ile megul olma istei gelmektedir. Bunu sras ile bamszlk, baarl olma ve evin btesine katkda bulunma istei izlemektedir. Evin btesine katkda bulunma istei nedeni ile giriimci olmaya karar verdiklerini belirten orta renim grm olan kadnlarn oran yksek renim gr94

Yac, Bener, Giriimci Kadnlarn Demografik ve Genel Karakteristikleri le Kadnlar Giriimcilie .......

m olan kadnlardan yksek iken, baarl olma istei nedeni ile giriimci olmaya karar verdiklerini belirten yksek renim grm olan kadnlarn oran orta renim grm olan kadnlardan yksektir. - Giriimci olarak problemle karlaan kadnlar ounlukla pazarlama konusunda problemle karlamaktadrlar. Bunu sras ile mali, donanm, ara-gere mal temini ve kalifiye eleman bulamama izlemektedir. - Kadnlarn yardan fazlas giriimciliin en iyi yannn bamszlk olduu grndedir. Bunu maddi rahatlk ve evin btesine katkda bulunmak grnde olanlar izlemektedir. -Kadnlarn giriimcilikte baarl olmak iin gerekli grdkleri n artlarn ve giriimci olmak isteyen kadnlara verdikleri nerilerin banda ok alma/itenlik, kendini iine adama gelmektedir. Gerek aratrmadan elde edilen sonular dikkate alndnda ve gerekse konu ile ilgili daha nce yaplm olan aratrmalarda verilmi olan nerilerde olduu gibi; halen giriimci olarak faaliyet gsteren kadnlara, potansiyel kadn giriimcilere ve konu ile ilgili kurum ve kurululara u nerilerde bulunulabilir: - Giriimci olarak faaliyet gsteren kadnlarn, kendi aralarnda birlik oluturarak organize olmalar, uluslararas kii ve kurulularla ibirlii yapp gr alveriinde bulunarak kendilerini daha da gelitirmelerini salamalar, kendilerini ve faaliyetlerini topluma tantarak potansiyel giriimcilere zendirici nitelikte almalarda bulunmalar, -lkemizde kadn giriimciliin yeni yeni yaygnlat dikkate alndnda; giriimci kadnlarn potansiyel kadn giriimcilere hem kendilerini tantmalar hem de tevik edici olmalar konusunda ilgili kurum ve kurulularca desteklenmesi, - Sanayi ve Ticaret Odas, TESK, TOBB, KOSGEB ve dier kadn giriimcileri destekleyen kurum ve kurulularn, ticaret sektryle birlikte hizmet, imalat sektrlerinde de kadnlarn faaliyet gstermeleri ve bu sektrlerde karlatklar; pazarlama, mali, donanm, ara-gere, mal temini, kalifiye eleman bulamama konusunda problemlerinin zmne ynelik almalarda bulunmalar, - Kitle iletiim aralar ile geni kadn kitlelerini giriimcilie zendirecek,bilinlendirecek tevik edecek nitelikte programlarn gerekletirilmesi, - Yaplacak bir baka alma ile ayn ii yapan kadn ve erkek giriimcilerin benzer ve farkl ynlerinin karlatrmal olarak incelenmesi nerilebilir.
95

bilig, Bahar / 2005, say 33

Tm bunlarn yansra; bu aratrma snrl sayda giriimci kadn alnarak yaplm olan bir pilot alma zelliindedir ve tm Trkiyede faaliyet gsteren giriimci kadnlarla ilgili temel bilgileri yanstmamaktadr. Bu nedenle Trkiye genelinde yaplacak yeni aratrmalar, giriimci kadnlar konusunda yaplacak dier aratrmalara k tutacak ve yardmc olacak detayl doneleri verecektir. Kaynaklar
Abush, R.,Burkhead, J. (1984). Job Stress in Midlife Working Women: relationships Among Personality Type, Job Characteristics and Job Tension. Journal of Counseling Psychology, 31(1), 36-44. Aklar, N. ((1993). Trkiyede Kadn Giriimciliin Desteklenmesi Konusunda Politikalar. Trkiyede Kadn Giriimcilik. TES-AR Yaynlar, No:7-Ankara. Baydos, M., Meyer, R. ve Alfred, N. (1994). Discrimination against Women in Formal Credit Markets: Reality or Rhetoric? World Development, Vol.22, No.7, pp.1073-1082. Block, Z., MacMillan, I.C. (1985). Milestones for successfull venture planning. Harvard Business Review, 85(5), 184-188. Bowen, D.D., Hisrich, R.D. (1986). The Female Entrepreneur: A Career Development Perspective. Academy of Management Review, Vol.11, No.2, 393-407. Boyd, D.P., Gumbert, D.E. (1983). Coping with entrepreneurial stress. Harvard Business Review. 61(2), 44-64. Buttner, H. (1993). Female Entrepreneurs: How Far Have They Come? Business Horizons, 36:59-65, Mr-Ap. Chen, C., Yu, K.C., Miner, J.B. (1997). A study of Women in Chinese State-Owned Entreprises. Journal of Applied Behavioral Science, Vol.33, No.2, June, 160-173. Chusmir, L.H., Hood, J.A. (1986). Relationship Between Type a Behaviour Pattern and Motivational Needs. Psychological Reports, 58(3), 783-794. Chusmir, L.H. (1983). Characterictistics and Predictive Dimensions of Women Who Make Nontroditional Vocational Choices. The Personnel and Guidance Journal, Sept. Cohen, J.A. (1990). Women of Enterprise. Looking Toward Tomrrow Management Review. 79:5-6, Sptember.
96

Yac, Bener, Giriimci Kadnlarn Demografik ve Genel Karakteristikleri le Kadnlar Giriimcilie .......

Cromie, S., Hayes. J. (1989). Towards a Typology of Female Entrepreneurs. Sociological Review. 36(1), 87-113. elebi, N. (1997). Turizm Sektrndeki Kk yeri rgtlerinde Kadn Giriimciler. Birlemi Milletler Kalknma Program ve Kadnn Stats ve Sorunlar Genel Mdrlnn ortaklaa yrttkleri Kadnn Kalknmaya Katlmn Glendirme Ulusal Program Kapsamnda Gerekletirilen Proje, Ankara. elebi,N. (1993). Bamsz yeri Sahibi Kadnlarn Aile ve likileri. Siam St Yaynclk ve Sosyal ktisadi Aratrmalar Merkezi. TC. Babakanlk Kadn ve Sosyal Hizmetler Mstearl, Ankara. Dhillon, P.K.(1993). Women Entrepreneurs. Blaze Publishers and Distributors PVT-LTD., (Hisrich and Brush, Researches on Entrepreneurship: A Rewiev. Blaze Publishers and Distributors Pvt. Ltd. New Delhi: 1993)den alnmtr. Dhillon, P.K., Malhotra, P. (1993). Motives and Charecterictics of Successful Women Entrepreneurs. Blaze Publishers and Distributors Pvt. Ltd: New Delhi. Ecevit,Y. (1993). Kadn Giriimciliin Yaygnlamasna Ynelik Bir Model nerisi. Kadn Giriimcilie zendirme ve Destekleme Paneli., Bildiriler ve tartmalar.(Ed: Aypar Altnel). Devlet Bakanl Kadn ve Sosyal Hizmetler Mstearl Kadnn Stats ve Sorunlar Genel Mdrl. Eitim Serisi, Yayn No:74, afak Matbaaclk Ltd. ti. Ankara. Goffee, R., Scase, R. (1992). Kadnlar Banda: Kadn Giriimcilerin Deneyimleri. (ev. Ahmet Fethi) ET Kitaplar, Yn Matbaaclk, Ekim. Goldman, G. (1994). Women Entrepreneurs. Business Week. P.104-87, Ap 18. Harper, M. (1992). Enterprising Women. Getting Down to Business. A Manual for training businesswomen. Intermediate Technology Publications. Hisrich, R.D., Grachev, M.V. (1993). The Russian Entrepreneur. Journal of Business Venturing 8, 487-497. Hisrich, R.D. (1989). Women Entrepreneurs: Problems and Prescriptions for Success in The Future. Women-Owned Businesses. (Ed. Hagan, O., Rivchun, C. and Sexton, D.) New York. Hoy, F., Shane, S. (1988). Franchising as An Entrepreneurial Venture Form. Journal of Business Venturing. 13, 91-94. Jick, T.D., Mitz, L.F. (1985). Sex Differences in Work Stress. Academy of Management Review. 10(3), 408-420.
97

bilig, Bahar / 2005, say 33

Liman, F. (1993). ABD, Kanada ve ngilterede Kadn Giriimciliinin Geliimi. Kadn Giriimcilie zendirme ve Destekleme Paneli. Devlet Bakanl Kadn ve Sosyal Hizmetler Mstearl Kadnn Stats ve Sorunlar Genel Mdrl. Ankara, 25 Mays . Low, M.B., MacMillan, J.C. (1988). Entrepreneurship: Past Research and Future Challenges Journal of Management, Vol.14, No.2. 139-159. Manfred, F.R., Vries, K. (1985). The Dark Side of Entrepreneurship. Harvard Business Review. 63(6), 160-167. Roapa, V. (1986). Status Education and Problems of Indian Women. Printed and Raun Printing Press. Maujpur Delhi. Roman, Z. (1991). Entrepreneurship and Small Business: The Hungarian Trajectory. Journal of Business Venturing 6(6), 447-465. Romano, C. (1994). It Looks Like Men Are From Mars, Women Are From Venus. Management Review, October. Wadell, F.T. (1983). Factors Affecting Choice, Satisfaction and Success in the female Self-Employed. Journal of Vocational Behaviour-23, 294-304. ______. (1993). Kadn Giriimciler Konulu Aratrmann Sonular. TESK AR-GE Blm. Ankara. ______.(1996). Republic of Turkey Prime Ministry Directorate General on The Status And Problems of Women. Supporting Women-Owned Business in Turkey By Development Alternatives Inc. and the Strategic Research Foundation .

98

Women Entrepreneurs: Demographic and General Characteristics and Factors Affecting their Motivations
Funda YACI - Assoc. Prof.Dr. zgn BENER*

Abstract: The purpose of this research were to determine the demographics and general characteristics of women entrepreneurs; to explore the factors that motivate women to become entrepreneurs; and to identify any possible preconditions that may be required to be successful as an entrepreneur. The results of the research would be used to develop guidelines that will be useful to potential women entrepreneurs; women already involved in entrepreneurship, and institutions that support women entrepreneurs The sample of this research consisted of women entrepreneurs (n=104) who were registered as such with the Ankara Chamber of Commerce. 51.9 % of the female entrepreneurs included in the study were Secondary School graduates, and 48.1 % were university graduates. 100 % were fully supported by their immediate family( spouse, children, mother and father).They decided to become entrepreneurs for a variety of reasons: 89,4 % in order to be involved in business; 82,7 % to be independent; 53,8 % to be successful; and 48,1 % to contribute to the budget of the family. The rate of married entrepreneurs 54 % who became such because they desires to contribute to the budget of the family was higher than that of single ones (17,6%) (p0,05).Entrepreneurship is believed to bring crucial advantages to female entreprneurs in the study; 63.5 % independence 28,8 % welfare and 7.7 % contribution to the budget.99,0 % of the entrepreneurs stated that hard work, devotion to ones work, and tenacity were the three most important primary pre-conditions required in order to be successful as an entrepreneur. The secondary requirements were stated as high work ethics (78,8 %), an attractive product (44.2 %), and at (35.6 %) were risk taking skills, competitiveness, and self- confidence. Key Words: Entrepreneurship, women entrepreneurs, motivation, problems of women entrepreneurs

* Hacettepe University School of Home Economics Department of Home Economics / ANKARA bilig F Spring / 2005 F number 33: 85-100 Ahmet Yesevi University Board of Trustees

,
*
* *

: - , ; , ; , -, , , . 104 -, . . - 51,9% , 48,1% . (100%), , , (, , ). 89,4% , -, 82,7% , 53,8% , 48,1% . , , , (54,0%), (17,6%) ( 0,05). 63,5% , 28,8% , %7,7% . , 99,0% , . : , , ,
*

, , * , ,

bilig Zima 2005 vpusk: 33: 85-100 Polnomony Sovet Universiteta Axmeta Wsavi

Gney Hunlar ve Hun Fltnden On Sekiz ark


Dr. Tilla Deniz BAYKUZU* zet: M.S. 199 ylnda Gney Hun ordusunun ele geirdii, harabe haline gelmi in bakentinden kamaya alan bir grup insann arasnda Tsai Wen Chi adnda bir soylu gen kz da bulunmaktayd. Bu gen kz, Sol Bilge Beyiyle evlendirildi ve Hunlar arasnda on iki yl yaad. lkesine dndnde onlarla yaad hayat Hun Fltnden On Sekiz ark adl bir iirde anlatt. XI. Yzylda resimlendirilen bu iir Hunlarn siyasi ve kltrel hayat hakknda bilgi edinmemizde olduka nemlidir. Anahtar Kelimeler: Gney Hunlar, Tsai Wen-chi, Chang-an, Tsao Tsao, Liu Pao

Giri Binlerce yllk in tarihi ve bu topraklarda yaayan eitli halklar hakknda en detayl bilgilerinin kaydedildii in Hanedan Yllklar sadece tarihi olaylar, sava ve anlamalar anlatmakla kalmazlar. Dikkatle ve sabrla incelendiinde tarihi olaylarn satr aralarnda birka ksa cmleyle anlatlm hznl hayat hikayelerine de rastlamak mmkndr. Dou Han Hanedanlnn (M.S. 25-M.S. 220) son yllarnda yaam olan Bayan Tsai Wen-chinin hikayesi de bunlardan biridir ve en mehur, en etkileyici hikayelerin banda gelir. Zarif bir gen kz olan Tsai Wen-chi, babasnn Dou Han Hanedanlnn yksek rtbeli bir grevlisi olmasndan dolay iyi bir eitim almt. ok iyi bir edebiyat ve mzisyen olan babas Tsai , kzn bu konularda bizzat kendisi yetitirmiti. Babasnn yeteneklerini alm olan Wenchi, edebiyata, zellikle de mzie kar byk ilgi ve sevgi beslemekteydi. Babas akamlar mzik alarken onu dinler ve yapt hatalar hemen farkederdi. Baba Tsai , Siyah Fltad verilen bir alet alarken kz, Ku Ching1 adl bir in enstrumannda ustalamt. Ksa sre sonra ba* Mimar Sinan niversitesi, Fen-Edebiyat Fakltesi,Tarih Blm, Fndkl / STANBUL realhuns@hotmail.com

bilig F Bahar / 2005 F say 33: 101-118 Ahmet Yesevi niversitesi Mtevelli Heyet Bakanl

bilig, Bahar / 2005, say 33

bas onu Hanedanln ileri gelenlerinden biri ile evlendirdi. Ancak gen kz bir yl sonra kocasnn lm zerine baba evine geri dnd (chisada 1997: 40-42). Hanedanln en kark yllarndan olan M.S. 194 ylnda bir Hun birlii in bakentine saldrm, hatta saraya kadar girerek yama yapmt. Bu yama srasnda Tsai Wen-chi de yakaland ve Hun topraklarna esir olarak gtrld. Zarafeti ve gzelliiyle Hunlarn Sol Bilge Prensinin dikkatini eken gen kz, onun cariyesi yapld. Tam on iki yl Hunlarla birlikte yaayan Wen-chi, prense iki erkek evlat verdi. Babasnn arkada olan nl general Tsao Tsao, altn ve deerli hediyelerle bedelini deyerek, onu lkesine geri getirtti. Ancak Wen-chi, brakmak zorunda kald ocuklarnn acsn hep yaad (HHS 477: 94/2800). Bu duygusal hikaye Dou Han Hanedanlnn son yllarnda gemektedir. lke karklk iindedir ve g mcadelelerine sahne olmaktadr. Uzun yllardr Taoist rahiplerin halk kkrtmasyla ortaya kan ve isyanclarn balarna doladklar sar renkli bezlerden dolay Sar Sarkllar adyla anlan isyanlaryla uraan hanedanlk, en sonunda Y-fu-lo bakanlndaki Hun ordularnn da yardmn alarak M.S. 189 ylnda bu isyanlar tamamen bastrd. Han ordusu bu kez bakent Chang-ana gelerek grevlerini suistimal ettiklerine inandklar grevlileri tutuklamaya baladlar. Fakat gnll milislerin kar koymalaryla ortalk bir anda kart ve sava sonunda bakent byk bir katliam yaad. Kimin yendii ya da yenildiinin belli olmad bu mcadelelere M.S. 191 ylndan itibaren uzak eyaletlerdeki ynetimi ele geirmi olan generallerin birbirleri arasndaki mcadeleler de eklenince lke tam bir kaos havas yaamaya balad (Gumiliev 2001:319). Bu generaller arasndaki en gl olan Sar Sarkllar isyanlarn bastrarak kendine byk bir itibar salam olan Kuzey blgeleri generali Tsao Tsaod.2 nk ordusunu savalkta usta olan yabanc kavimlerden, zellikle de Hun ordularndan takviye gleriyle donatmt (Eberhard 1987:111). Bu birliklerin bandaki kii de Hun chan-ys3 Chiang Chnn olu olan Y-fu-lonun bizzat kendisiydi (Eberhard 1944:5). Babas ldrldkten sonra Y-fu-lo, inlilere snd ve bunun zerine Hun tahtna Hs-pu ku-tu-hou Chan-y getirildi, ancak bu Chan-y bir yl sonra eceliyle ld. Hun taht bir sre bo kald, daha sonra yal bir bey tarafndan ynetildi (TCTC 1084 :1905.; gel 1981: 413). Bu beyin gszln frsat bilen Y-fu-lo 189 ylnda kendini chan-y ilan etti.
102

Baykuzu, Gney Hunlar ve Hun Fltnden On Sekiz ark

Bylece ortaya iki Gney Hun devleti ortaya km oldu. Y-fu-lo Beyaz Dalgalar adl bir eteyle birleerek Ho-nei blgesini yamalama giriimlerinde bulundu ancak baarl olamad. Bunun zerine lkesine dnmek istedi, fakat Hun kabileleri onun lke topraklarna girmesine izin vermediler. aresiz kalan Y-fu-lo, Ping-yang ehrinde ikamet etmek zorunda kald. nce Ta-yan ve Ho-tung ehirlerini yama eden Y, daha sonra Ho-nei blgesinde karargah kurdu (Eberhard 1987:5). Yklmaya yz tutmu in tahtnn bandaki imparatora yaknlamann tahta yaknlamak sayld zamanlarda Y-fu-lo da bu giriimlerde bulunmu, ancak amac General Tsao Tsao tarafndan anlalmakta gecikmemiti. General, 192 ylnda Y-fu-loya Nei-Huang adl yerde saldrd ve ar bir yenilgiye uratt (gel 1981:414). Bunun zerine Y-fu-lo baka bir generalle birlik kurmak zorunda kald (TCTC 1084:1942). Y-fu-lo yedi yl tahtta kaldktan sonra 195 ylnda ld ve yerine kardei Hu Chu-chan (195 -216) geti (HHS, 477: 89 / 2965; TCTC 1084:1976). Olu Liu Pao ise gelecein lideri olarak kendi boylarnn bana getirilmiti. Hunlar, be gruba ayrlmalarna ramen birlikte Chin-yangda Feng nehri civarnda oturuyorlard. Liu Pao ise bu dnemde Hsan Shih4ye yerletirilen Sol grubu idare ediyordu. Tm bu olaylardan yaplacak hesaplamalar sonucunda Liu Paon bir boy lideri olabilecek yata yani 14 veya 15 yanda olduu kabul edilecek olursa onun 179 ylndan sonra domu olduunu syleyebiliriz. Liu Pao, Sol Bilge Beyi olarak veliaht, yani gelecein chan-ys idi (Boodberg 1936:293). te kaytlarda Wen-chinin cariyeliini yapt, ad verilmeyen Hunlarn Sol Bilge Prensi byk ihtimalle Liu Pao olmaldr. O sralarda Wen-chi kadar gentir ve aa yukar on be yalarndadr.5 Ping-yang ehrinde yaamakta olan Gney Hunlarnn yeni chan-ys Hu-chu-chan, bu tarihten itibaren in imparatoruna balln bildirdi. Ksa bir sre sonra Sa Bilge Beyi olan Ch-piyi birka bin kiilik bir svari birliiyle in bakenti Chang-ana gnderdi. Ch-pinin grevi in mparatorunu korumakt (Eberhard 1940:377). Kaytlardaki bu bilgi ile Tsai Wen-chinin hikayesi bu tarihte akmaktadr. Tsai Wen-chinin babasnn bal olduu general, bir baka general tarafndan yenilmi, imparator onun ve maiyetindeki btn yksek grevlilerin idam emrini vermiti. Bylece bir ok brokratn araya girmesine ramen Tsai idamdan kurtulamamt. O srada Shan-hsi blgesi halknn, kan karklktan, alk ve savatan ehirleri terkederek tm gleriyle kamaya altklarn biliyoruz. Byk ihtimalle Wen-chi, babas Tsai nin lmnn hemen ardndan yaanan bu felakette areyi herkes
103

bilig, Bahar / 2005, say 33

gibi kamakta bulmu olmaldr. Bu kargaa iinde Hun askerleri yama olarak birok insan yakalamtr ve bu kalabaln iindeyken Wen-chi de yakalanmtr. nk kaynaklarn ifadesinden Wen-chinin zel olarak karlmad, hatta kim olduunun bile bilinmedii anlalmaktadr. Kaynaklara gre Sa Bilge Beyi Ch-pi, Chien-an yl, yani 196 ylnda Hun lkesine geri dnd. Ele geirilen sava esirlerini de lkesine gtrdn tahmin etmek zor deildir. Bu tarihten itibaren in kaytlar Gney Hunlarndan pek ska sz etmemektedirler. Ancak be yl sonra Tsao Tsaon Gney Hunlarnn tabiyete girmeleri iin bir grevliyi Hun hakanna gnderdiine rastlamaktayz. Hunlar bunu bir sava nedeni olarak telakki etmi ve Tsao Tsaon birliklerine Hu-tung civarnda saldrmlardr. Savan neticesi kaytlarda bildirilmemitir. Ancak Hunlarla ilgili bir sonraki kayt 216 ylnda Hun chan-ysnn in saraynda kabul resmine katlmasdr ve bu bize Tsao Tsaon 202deki sava kazanp kazanmadn gstermese de en azndan ve bu tarihe kadar Hunlarla iyi geinmek istemi olmasn gstermektedir. nk inli general, ordusunu sava Hun birlikleriyle desteklemeyi planlamaktadr. Hatta bu yzden ksa bir sre sonra kalabalk Hun boylarn in topraklar iinde be grupta be deiik blgeye yerletirecektir.6 General Tsao Tsaon bilmeden yol at bu olay, tarihi bir srecin balangc olmutur. O Hunlara birka otlak vermenin sakncal olmadn dnm, ayrca inlilerin yabanc kavimlere kar uygulad inliletirme politikasnn zamanla Hunlar zerinde de baarl olacan zannederek tarihi bir yanlgya dmtr. Artk bundan byle yeni olaylar balayacak, Hsien-pilerin basklaryla gneye itilen dier baz Hun boylar da indeki akrabalaryla birleerek IV. ve V. Yzyllarda kurulacak Hun Devletlerinin temelini tekil edeceklerdi (gel 1981:416; Eberhard 1987:112-122; Onat 1977:36). 196 ylnda Hun birlikleriyle Hun topraklarna giden Tsai Wen-chi tam on iki uzun yl Hunlarla birlikte yaamtr. Bu sre zarfnda Sol Bilge Beyine iki de erkek evlat dourmutur. Ancak Wen-chi, rahat bir hayat srmesine ramen derin bir vatan hasreti ekmitir. Enstrmann yanndan hi ayrmam, hasretini onu alarak gidermeye almtr. 12 yl sonra babasnn yakn arkada olan general Tsao Tsao, Dou Han Hanedanlnn perde arkasndaki yneticisi durumuna gelmi, tm gleri eline geirmiti. Tsao Tsao, ok sevdii arkadann kznn Hunlarn elinde olduunu renince derhal harekete gemitir. Gney Hunlar104

Baykuzu, Gney Hunlar ve Hun Fltnden On Sekiz ark

na bir heyetle birlikte bir sava esiri saylan Wen-chinin zgrlk bedeli olarak yklce bir miktarda altn ve deerli hediyeler gnderdi, onun geri gnderilmesini istedi. Hou Han Shu, Hun Beyinin einin geri gnderilmesi konusunda nasl bir tepkide bulunduuna dair hibir ipucu vermemektedir. Bildiimiz onun eini geri vermi olmasn kabul ettiidir. Bunun sebeplerini o dnemin kanunlarnda ve Gney Hunlarnn iinde bulunduklar artlarda aramak doru olacaktr. Belki eski Trk hukukuna gre savata ele geirilen kiiler kle saylmas ve bedeli denen esirin zgr olma hakkna sahip olmas (Batav, 2000:I/ 7/859) ihtimallerden biridir. Ne de olsa Wen-chi de bir sava ganimetiydi Sol Bilge Beyi gibi byk bir liderin cariyesi bile olsa esir saylmaktayd. Bir dier ihtimali ise yle aklayabiliriz. O dnemde Gney Hunlar hala in hakimiyetinde bulunuyorlard. Hu-chu-chan bakanlndaki Hunlar ile yeni bir devlet kurmay dnen inli general Tsao Tsao bakanlndaki Dou Han Hanedanl, ok uzun zamandr ilk kez bylesi bir bar dnemi iine girmilerdi. Sol Bilge Beyi, gnl rzasyla bile olmasa da Wen-chiini gnderilmesine karar vermi, bylece devletin geleceini kendi isteklerinden nde tutmu olmaldr. Ancak ocuklar Hun Hakanna aitti ve onlar verilemezdi. Teklif bile edilemeyecek olan bu konu zerinde durulmad, fakat Wen-chi bu kez evlat acsyla kar karya kalmt. Yaplacak bir ey yoktu ve gen kadn ocuklarn geride brakmak pahasna lkesine geri dnd. ine geri dnen Wen-chi, Tsao Tsao tarafndan brokrat Tung Chih ile evlendirildi. Fakat daha sonra Tung Chih, yasalara kar geldii iddiasyla tutukland ve idamna karar verildi. Wen-chi, bu kez kocasnn hayat iin mcadele etmeye karar vermiti. Einin affedilmesi iin Tsao Tsaon kkne yalvarmaya giden Wen-chinin dzgn konumas ve terbiyesi o srada toplant iin kkte bulunan brokratlar olduka etkiledi. Konuma sonucunda Tsao Tsao, onun hatrna binaen Tung Chih iin bir af kard. Perian bir halde olan kadna souktan korunmas iin kaln giysiler ve barts verilmesini emretti. Tsao Tsao, Wen-chinin babasnn zengin ktphanesinin durumunu sorunca savata hepsinin yok olduunu rendi. Fakat Wen-chi, drtyzden fazla klasik eseri ezberlemiti. Tsao Tsao ondan ezberindeki hereyi kaleme almasn istedi. Bylece Tsai Wen-chi, yzlerce eseri yeniden yazya dkt ve bunlar Tsao Tsaoa gnderdi. Tsai Wen-chinin in tarihinde ok nemli bir yer almasn salayacak olan asl olay ise onun on iki yl boyunca yaadklarn Hun Fltnden7 On Sekiz ark adn verdii iirinde dile getirmesiyle balar. On sekiz
105

bilig, Bahar / 2005, say 33

blmden oluan iirde Hun bozkrlarna gidiinden geri dnne kadar olan zamanda duygularn, aclarn ve vatan hasretini dile getirmitir. Bu iir onu in Edebiyat tarihinin en nl kadn airlerinden biri yapm, n gnmze kadar gelmitir. Wen-chinin bu iirinin halk arasna yaylmas ve herkes tarafndan tannmas ise VIII. Yzyln sonlarna doru olmutur. Trk, Mool ve Tibetli kabilelerin IV. yzylda balattklar ataklar sonucunda in hkmeti Gk Irmakn gneyine kamak zorunda kalmlardr. Yaklak 1000 yl kadar srecek olan bu durum ancak Ming Hanedanl (1368-1644) dneminde bozulabilmitir. 770 ylnda gneydeki Sung Hanedanlna mensup bir air olan Liu Shang, Wen-chinin iirini bozkr iir slubuyla yorumlam, yeniden dzenlemitir. iirin ilk yazld halinden farkl olan bu versiyonunda Wen-chi, protesto ve ikayet dolu hali yerine sessizce sabreden, zarif bir inli ideal kadn olarak betimlenmitir. Dikkati eken en nemli zellik ise Hun karakterlerine daha insancl zellikler katlm olmasdr. airin iiri bu hale getirmi olmasnn nedenlerini o dnemin siyasi ve ekonomik durumunda aramak doru olacaktr. VIII. yzyln ikinci yarsnda tkende kurulan Uygur Devleti, Tang Hanedanlnn (M.S.618-907) karklndan faydalanarak ekonomik gcn ve siyasi otoritesini arttrm durumdayd. in bakentine durmadan aknlar dzenleyen Tibetli kabilelere kar koyabilmek iin Uygurlardan yardm isteyen in hkmeti Uygur ordusunun ald baarlar karsnda onlara her yl ar vergiler demek zorunda kalmaktayd. Giderek gten den inliler karsnda onlar ekonomik olarak sktran Uygurlar in pazarlarnda sz geen tccarlar haline gelmilerdi (andarlolu 2004:18-19) Bunun yansra zaten uzun zamandan beri sregelen yabanc kltr ak iinde Sodlu, Tibetli tccarlar, Budhist ve Maniheist yabanc rahipler in ehirlerini doldurmu, in topraklarna getirdikleri kendi kltrleri inliler arasnda moda olmutu. rnein 568 ylnda Gktrklerin, Kuzey Chou imparatoruyla evlenmesi iin ine gnderdikleri A-shi-na prenses (Taal 1994:25-26) ile Chang-ana gelen Kual Sucup adl bir mzikolog, 12 Melodi Kanununu yazm ve Mzisyenlerin efi nvann almtr. in Mziinde devrim yaratan bu eser Japonyaya kadar ulamtr. Ayn zamanda mzikle tedavi yntemi de gelitiren Tsao Hsiao-kuei, aslen Semerkantl olup 713-741 yllarnda in bakentinde bulunmu nl bir mzisyendir. Tang dneminin nl budhist rahip ve ressam olan Vaycra Vii de Hotanl idi. n ylesine yaylmt ki in imparatoru Tang Tai-tsung (627-649) kendisini bizzat in bakentine davet etmiti. Burada Budhist tapnaklarda resim teorisi ders106

Baykuzu, Gney Hunlar ve Hun Fltnden On Sekiz ark

leri de veren rahip, oyma-kabartma stilini kefetmesiyle de in-Budhist resim sanatnn yap talarndan biri olmutur (nayet, 2002:IV/ 48-50)8. Bu yabanc kltrler in kltr karsnda ylesine eziciydi ki inli halk arasnda hem kanlmaz bir zenti hem de bilin alt bir nefret beslenmekteydi. iir, Liu Shangn yorumlad bu haliyle ylesine benimsenir ki Wenchinin yurt sevgisi inli halk tarafndan bayraklatrlarak neredeyse yzyllardr medeniyetsiz addettikleri kuzey kavimlerinin hakimiyetine kar bir onur gsterisi olarak ele alnr. Bylece Tsai Wen-chi, in tarihinin bir kadn kahraman haline gelir. Ku-ching adl enstrman iin yazlm bir ark havasnda olan iirde Wen-chinin duygularnn yansra Hun adetleri ve yaadklar corafya ile ilgili baz bilgiler de bulmaktayz. Aada eserin Liu Shang yorumundan baz blmlerin tercmesini vermekte fayda gryoruz. ... Hun garnizonlarnn klar kilometrelerce uzaktan ldyor. Burada yal ve gsz ldrmek, Gence ve glye tapnmak, bir gelenek! Yeni otlaklarda geziniyor, seddin arkasnda konaklyorlar! Ar ve karncalar gibi, sr ve koyun srleri otlaklara yorlar. Otlar ve su tkenince atlarna binecek ve srlarn srecekler... Bu yedinci blm araylarmn arksdr! Bu ekilde yaamaktan nasl da nefret ediyorum! ... Kendimi ldremem zira; hala umut dolu kalbim! Tek arzuma kavumak iin, yeterince uzun yaabilirim. Birgn dut ve katalpa aalarn evimin, Belki de yeniden grebilirim! Kemiklerim oktan yok olurdu eer lmeye raz olsaydm. Hun Karargahnda gnler ve aylar geti, Hun kocam beni sevdi, ona iki oul verdim. Onlar utanmayacam bir ekilde yetitirdim, bytttm! Ama bozkr kamplarnda yetitikleri iin zgnm, Bu on birinci blm oullarmn acs iindir. Yaadklarma baknca yreim parampara oluyor!
107

bilig, Bahar / 2005, say 33

... Zavall hayatmda, asla inanmazdm! Bir gn gelip aniden evime dneceim hi aklma gelmezdi Hun oullarm kucaklyor ve onlar okuyorum, Gzyalar giysilerimizi slatyor Han sarayndan rzgar gibi koan drt atla Bir eli geldi beni almaya Oullarmn acsn kim lebilir? Onlarla yaayacam dnmlerdi, onlarla leceimi, imdi ayrlmak zorunda olan benim! Oullarmn acs karartt gneimi! Beraberce uardk uzaklara, eer kanatlarmz olsayd. Ayaklarm hareket ettiremiyorum ! Attm her admda onlardan bir adm daha uzaklayorum! Ruhum bouluyor... Siluetleri kaybolup gitti uzakta, Geriye sadece sevgim kald! On nc blm, telleri hzla ekerek alyorum, Fakat melodi hznl! Hi kimse iimi paralayan kederimi bilemez! (http://www.radcliffe.edu/fellowships/profiles/idema/gallery/gallery1.html 3.11.2003) Wen-chinin iiri ilk kez yine Kuzey Sung Hanedanl (960-1126) zamannda Pai Yun-li adl ressam tarafndan resmedilmitir. iirin her blm iin bir kompozisyon yaplmtr. Resim, rulo resim halindedir ve boyutlar 29x 129 cmdir. Orjinal resimden birka sayfa Boston sanat mzesinde bulunmaktadr ve Bayan Tsai Wen-chinin lkesine Dn adn tamaktadr (http://www.silkqin.com/04qart/07sqmp/47dhj.htm 3.11.2003) Ressam, iire konu olan Hunlar, zamannn gebeleri olan Kitanlar gibi betimlemi, yeni bir hikaye yaratmtr. Bunun sebeplerini ise Kuzey Sung Hanedanlnn yaad siyasi hayatta aramak gerekir. 960 ylnda kurulan Kuzey Sung Hanedanl genileme politikasnn ynn kuzeye deil gneye doru evirmiti. Kuzeyde, bugnk Moolistan blgesinde bulunan ve giderek kuvvetlenen Mool asll Kitanlar zaman zaman bu hanedanla saldryor, ve baarlar elde ediyordu. Btn bunlara ramen hanedanlk yine de kuzeye ynelmiyordu. Bunun yerine gneydeki
108

Baykuzu, Gney Hunlar ve Hun Fltnden On Sekiz ark

blgeleri ele geiriyor, buralardan hammadde alp onlara hazr in mallar ithal ediliyordu. Bu durum inli tccar ve aydn kesiminin menfaatine geldii iin hkmet destekleniyordu. stelik Kitanlarla yaplacak bir savata yaplan masraf hayli fazla olacakt. Bu yzden onlara, sava masrafnn ok daha az miktarn hara olarak vermeyi kabul ederek bar iinde yaamay tercih ettiler (Eberhard 1987: 232-235). te bu bar dneminin etkisiyle ressam, Hunlar Wen-chiyi tutsak eden barbarlar olarak deil, onun ailesi olarak betimlemitir. Baz sahnelerde Hunlarn gndelik hayat, Sol Bilge Beyi ve karsnn Hun orkestrasndan mzik dinleyileri, ocuklar ve hizmetileriyle bozkrda gezinen Wen-chi, ks ve zurna alan Hunlar tasvir edilmitir. zellikle final sahnesi olduka iten ve yumuaktr. Veda srasnda ona alp sevgiyle balanan Hun halknn, kocas ve ocuklarnn alaylar, Wen-chinin binecei arabann hazrlanmas, kazanlarda yemek piirilmesi vs. resmedilmitir. Bu resmin bir kopyas ise ad bilinmeyen bir sanat tarafndan Ming Hanedanl dneminde (1368-1644) yaplmtr. Bu kopya ise eksiksiz olarak Newyork Metropolitan Sanat Mzesinde sergilenmektedir.9 Resmin bir baka kopyas Sung Hanedanl zamannda ressam Li Tang tarafndan yaplm olan 50.7x39.7 cm boyutlarnda 18 sayfadan oluan kopyadr ve Taiwan National Palace Mzesindebulunmaktadr. (http://www.npm.gov.tw/english/exhbition/epla0104/b/main04.htm 3.11.2003). Bu resim daha sonra Ming Hanedanl ressamlar tarafndan restore grmtr. Ayn mzede yine Sung Hanedanl ressamlarndan Chen Chuchung tarafndan yaplm olduka byk bir kopya daha vardr. Resim ipek zerine yaplmtr ve boyutlar 147.4 x 107.7 cmdir. Ancak resmin birok paras eksiktir. Bu hznl hayat hikayesi yalnzca iir, resim olarak in kltrne damgasn vurmaz. 1959 ylnda nl inli yazar Kuo Mu-jo tarafndan bir opera haline getirilmitir (http://www.asiasociety.org/arts/wenji/historical/essay.html 3.11.2003). Eser bu tarihten itibaren ise dnyann bir ok merkezinde sahnelenmitir. Trk tarih aratrmaclarnn pek dikkatini ekmeyen hikaye baz batl tarihiler tarafndan ise yanl aktarlmtr. Ligeti, Wen-chiyi Hun hkmdarlarna gnderilen inli prenseslerden biri sanm, stelik iirin orijinalinden ald bir blm de yanl evirmitir (Ligeti 1986:45).

109

bilig, Bahar / 2005, say 33

Sonu Bu makalemizde in kltrnde nemli bir yeri olan ve ok bilinen bir iir ve resimden yola karak M.S. III yzyl balarnda Gney Hunlarnn tarihinden baz detaylar ortaya karmaya altk. Aratrmamz yaparken asl amacmzn yansra in tarihinde M.S. III yzyldan itibaren balayp X. yzylda younlaan Bozkr kltrl etnik gruplarn siyasi ve kltrel basksn hatta etkisini de bu resim sayesinde bir kez daha vurguladk. Trk tarihinin ve kltrnn detaylarn tespit edebilmek, baka milletler tarafndan yazlan kendi tarihimizin doruluk orann lebilmek iin yazl, szl ve grsel her malzemeyi ok iyi deerlendirmek lazmdr. zellikle de slamiyet ncesi dnemlerimizin bilinmezleri iin srekli iliki halinde olduumuz milletlerin tarihi ve kltrn de yakndan izlememiz gerekmektedir. nk tarih, corafi yaknlk iindeki kltrler arasnda kltr al veriini kanlmaz klmtr. Bu yzden kendi tarihimizdeki yabanc kltr izlerini ararken yabanc kltrlerde de kendi kltrmzn izlerini bulmak kanlmazdr. Bu bilgiler ise bizim baz bilinmeyenleri zmemizi veya bilinenleri onaylamamz salayacaktr. Aklamalar
1 Kanuna benzer eski bir in enstrmandr. Telleri ekilerek alnr. st taraf yuvarlak alt taraf kelidir. i botur. Eskiden be telli olan bu alet Chou Hanedanl dneminde (M.. 1050-M.. 247) iki tel daha arttrlarak yedi telli olmutur. in kltr tarihinde erdemliliin enstruman olarak adlandrlan bu mzik aleti gnmze kadar kullanlagelmitir ve in mziinin temel enstrmanlarndan birisidir (Yang 1986: 682). 2 Tsao Tsaon asl ad Meng-tedr ve bugnk An-hui Eyaletinde domutur. Babasnn ad Sungdur. Dou Han imparatoru Huan-ti (M.S. 147-M.S. 167) dneminde saray refakatisi Tsao Sheng tarafndan bytld. mparator Ling-ti zamannda mparator Muhafz Ordusu Kumandanl grevine getirilen Tsao son derece kurnaz bir politikacyd. in tarihinin en nl simalarndan biri olan Tsao Tsao devlet adamlnn yansra nemli bir edebiyatdr. Onun lmnden sonra olu Tsao Pi yerine geerek Wei devletini kurdu (M.S. 200-264). San Kuo Chih, 429:1/1-57; Bylece Dou Han Hanedanl ykld ve topraklarnda devlet kuruldu. 3 Sonsuz genilik, ycelik,ululuk anlamna gelen ve en yksek yneticiye verilen unvandr. Tanhu, yabgu, Taniu olarak da bilinir. Bugnk incede Shany veya Chan-y olarak okunur. Bkz. Kafesolu 1986:59 4 Bugnki Shan-hsi Eyaleti Kai -ping ehri
110

Baykuzu, Gney Hunlar ve Hun Fltnden On Sekiz ark

5 Pao, yllar sonra ok ge yalarnda bir erkek evlat sahibi olacaktr. Hu-yen ailesinden olan karsndan 252 ylnda Liu Yan-hai adl bir ocuu olur. Liu Yan-hai, babasnn lmnden sonra Hun liderleri tarafndan chan-yle getirilir ve nihayet 304 ylnda yaklak bir asrdr dank halde yaayan btn Hunlar bir bayrak altnda birletirerek Han veya lk Chao Hun Devletini kuracak olan nl ahsiyettir. CS, 648:101/2548; WS, 554:95/2043; SLKCC,YIL: I/1, Baykuzu 2003:33-35 6 Tsao Tsao, Hun yardmlaryla ele geirdii bu iktidar elde tutmak iin yine onlarn glerine ihtiyac olduunun farkndayd. Bu yzden dllendirme olarak gsterdii ama aslnda bu sava millete, dmana kar en iyi silah olduklar iin yannda tutmak amacyla in topraklarnda yer verdi. Dank kabileler halinde yaayan 19 Hun boyunu 180-200 yllar arasnda 5 gruba ayrarak Shan-hsi eyaletine yerletirdi. - 10.000 haneyi sol, yani dou blmn oluturarak Tai yana, - 6000 hanelik bir grubu ise sa (bat) blm olarak Chih-hsien e, - 3000 haneyi gney blm olarak Pu-tseya, - 6000 hanelik bir grup orta blm olarak Tai-Iing hsiene, - 4000 haneden fazla olan bir grup ise Hsin-hsinge yerletirildi. Eberhard ve Onatn grlerine gre merkez grubu olarak yerletirilen boyun adr says 1000 olarak belirtilmitir. Oysa kaynaklar bu sayy 6000 olarak zikretmektedirler. (CS, 648:97/2548); Ayrca Onat, Hunlarn be grup olarak yerletirildiini yazm ancak drt grubun yerletirildii blgelerin adn vermitir. Ayrca bu blgeler Eberhard ile farkllk gstermektedir. Onat 1977:36; Toplam 29.000 olan oba hesaplandnda karmza yaklak 600.000 kii gibi olduka youn bir Hun nfusu kmaktadr. Otkan, Erdem:15/776 7 Tarihin ok eski dnemlerinden beri bilinen bir Hun flemeli mzik aletidir. nceleri yapraklar kvrp flemek suretiyle mzik yapan Hunlar daha sonra bunu aatan yapmlardr. deliklidir. Han Hanedanl dneminde kuzey snrlarndaki kabilelerde ve Trkistan topraklarnda yaayan halklar arasnda olduka yaygn olarak kullanlmaktayd. Zamanla in Hanedanlklar orkestralarnn vazgeilmez enstruman haline gelmitir. Yang,1986:680 8 Bu dnemlerdeki Trk ve dier bozkr kavimlerinin kltr etkileri konusunda daha fazla bilgi iin Bk: Gumiliev 1999:222-224 9 Makalemizde kullandmz resim New York Metropolitan Sanat Mzesinde bulunan kopyadr

111

bilig, Bahar / 2005, say 33

Tsai wen-chinin lkesine dnmeden nce Hunlarla vedalamasnn betimlendii sahne. Arka tepelerden inli grevliler Wen-chiyi almaya gelirken, hunlar ona araba ve yolluk hazrlyorlar. Hun kadnlar znt ierisinde alayorlar.

Hun beyi ve inli ei Hun orkestrasndan mzik dinliyor, grevliler ise yemek servisi yapyorlar.

Hun beyinin gndelik yantsndan bir sahne. inli eiyle adtrnda oturan beye kadnlar yemek servisi yapyorlar. az ilerde mutfak olarak kullanlan arn nnde alar yemek yapyorlar. adtrn nnde ise be renkli sancak ve davul grnmekte.

112

Baykuzu, Gney Hunlar ve Hun Fltnden On Sekiz ark

Wen-chi bebeini emzirirken

Wen-chi bebeini emzirirken

113

bilig, Bahar / 2005, say 33

Wen-chi ocuklar ve hizmetileriyle gezinirken

114

Baykuzu, Gney Hunlar ve Hun Fltnden On Sekiz ark

Ksaltmalar
CS: Chin Shu (Chin Hanedanl Yll) HHS: Hou Han Shu, (Sonraki Han Hanedanl Yll) SLKCC: Shih-liu Kuo Chun-chu, (On Alt Devlet Tarihi) TCTC: Tse-Chih Tung-chien WS: Wei Shu (Wei Hanedanl Yll)

Kaynaka
BATAV, ., (2002), Avrupa Hunlar, Trkler, cilt I, Blm 7 BAYKUZU T.D., (2003), IV Yzylda inde Kurulan ki Hun Devleti: lk Chao ve Sonraki Chao Devletleri, (Baslmam Doktora Tezi) stanbul BOODBERG, P., (1936), Two notes one the History of yhe Chinese Frontier Hjas, California CHN SHU, (M.S. 641-648) ANDARLIOLU, Glin, (2004), Uygur Devletleri Tarihi ve Kltr, in Kaynalar ve Uygur Kitabelerine Gre, stanbul. EBERHARD, W., (1940) Muahhar Han Devrinde (M.S. 25-M.S. 220) Hun Tarihine Kronolojik Bir Bak Belleten, Cilt IV. say: 16, Ankara. EBERHARD, W., Liu Yan ve Liu Tsung Biyografileri DTCF, Sinoloji Enstits Neriyat, no: 4, Ankara. EBERHARD, W., (1987), in Tarihi, Ankara. GUMLEV,L.N., (1999), Eski Trkler, (evr. D.Ahsen Batur), stanbul. GUMLEV, L.N., (2001), Hunlar, (evr. D. Ahsen Batur), stanbul. HOU HAN SHU (M.S. 420-M.S. 477), NAYET, A., (2002), Trklerin in Kltr zerindeki Etkileri, Trkler, IV. Cild Ankara LGET, L., (1986), Bilinmeyen Asya, Ankara, MIYAZAKI chisada., (1997), Sekai no Rekishi 7, Dai Tou Teikoku, Tokyo TAAIL, Ahmet, (1994), Gktrkler, TTK, Ankara TSE CHH TUNG CHEN, (1084) (1935-1987, Hua Shih yaynevi basks), Taipei ONAT A., (1977), V. yzylda Kuzey inde kurulan Bir Hun Devleti; Hsia, (Baslmam Doktora Tezi) Ankara, OTKAN P., IV. Yzylda Kuzey indeki Halklarn Yerleim Alanlar ve Nfusu, Erdem, 15, Ayrbasm

115

bilig, Bahar / 2005, say 33

GEL, B., (1981), Byk Hun mparatorluu Tarihi, Ankara, SAN-KUO CHH ( Devlet Tarihi) SHIH-LIU KUO CHUN-CHIU (1368-1628) http://www.radcliffe.edu/fellowships/profiles/idema/gallery/gallery1.html(3.11.2003) http://www.silkqin.com/04qart/07sqmp/47dhj.htm (3.11.2003) http://www.npm.gov.tw/english/exhbition/epla0104/b/main04.htm (3.11.2003) http://www.asiasociety.org/arts/wenji/historical/essay.html (3.11.2003) YANG Chin-ting; (1986), Chung-Kuo Wen-hua Shih Tzu-tien, Shang-hai WE SHU, (Wei Hanedanl Yll) (M.S.551-554)

116

Southern Hsiung-Nus And Eighteen Stanzas For Nomad Reed Pipe


Dr. Tilla Deniz BAYKUZU* Abstract: At 199 A.A. army of the Southern Hsiung-nu captured some people whom fleeing from the Chinese capital on account of disorderliness ofthe city. In these captive people there was a noble girl named Tsai Wen-chi. The was married with Tzuo Hsian Wang of Hsiung-nu and lived with him during twelve years. When she returned to her homeland, wrote a poem named Eighteen Stanzas for the Nomad Reed Pipe that describes her life between the Hsiung-nu. This poem and the illustration of it drawn at twelfth century are very important by reason of informing us about the manner of living and culture of the Hsiung-nu. Key Words: Southern Hsiung-nus, Tsai Wen-chi, Chang-an, Tsao Tsao, Liu Pao

* Mimar Sinan University / STANBUL realhuns@hotmail.com

bilig F Spring / 2005 F number 33: 101-118 Ahmet Yesevi University Board of Trustees


, : 199 .. , , . . , , . , XI , . : , , -, ' ',
*

, , - realhuns@hotmail.com

bilig Zima 2005 vpusk: 33: 101-118 Polnomony Sovet Universiteta Axmeta Wsavi

Halide Edib Advarn Inside India Adl Eseri ve Hindistan Ziyareti


Do. Dr. Ali Fuat BLKAN* zet: Halide Edib Advar (1884-1964), Trk edebiyatnda romanlar ve bir dnemin fikir hayatnda ald rol ile tannmaktadr. 1935 ylnda Hindistanda bir seri konferans vermek zere Delhiye davet edilen yazar, buradaki gzlemlerini ve eitli konular hakkndaki dncelerini not ederek bunlar Inside India (Hindistann inden) adn verdii eserinde toplamtr. Eserde dnemin kritik konusu olan Mslman-Hindu ayrmas, Hint kltr, sosyal ve siyas konular ile yazarn bu lke hakkndaki gzlemleri de yer almaktadr. Hindistanda gezdii pekok ehirde konferanslar veren Halide Edibin bu konferanslar ise henz bir kitap btnlnde Trke olarak baslmamtr. Inside India, Halide Edibin Turkiye dndaki faaliyetleri bakmndan olduu kadar, dnemin siyas ve sosyal tarihi bakmndan da nemlidir. Anahtar Kelimeler: Halide Edib, Hindistan, Hilafet, Hindistan Mslmanlar

GR Hindistan, uzun yllar Gazneliler, Delhi Trk Sultanlklar ve Babrl Devleti gibi Trk devletlerinin hakimiyetinde kalmtr. Bu hakimiyet boyunca zaman zaman Hindistandaki mslman devletler ve sultanlklar ile Osmanl Devleti arasnda ilikiler de gereklemitir. Hindistan-Osmanl ilikileri XV. yzyla kadar uzanmaktadr. Behmen, Muzaffer gibi sultanlklarla, Babrl Devleti dneminde eitli iyi niyet mektuplar ve elilerin karlkl ziyaretleri, her iki corafya arasnda oluan iletiimin de ilk rneklerini oluturmaktadr. Osmanllarn Babrl saray ile ilk ciddi temaslar, Seydi Ali Reisin 1555 ylnda Hint kaptanlna tayin edilme* TOBB Ekonomi ve Teknoloji niversitesi / ANKARA afuat85@hotmail.com

bilig F Bahar / 2005 F say 33: 119-136 Ahmet Yesevi niversitesi Mtevelli Heyet Bakanl

bilig, Bahar / 2005, say 33

sinden sonra balamtr. Basradaki Osmanl donanmasn Sveye getirmekle grevlendirilen Seydi Ali Reis, frtnaya yakalanp Hindistanda karaya km ve maceral bir yolculuktan sonra Hindistann taht merkezi Delhiye giderek 1555 ylnda Hmayun ahn huzuruna kmtr. Bu grmede Hmayunun Osmanl devletiyle ilgili sorduu sorular dikkat ekicidir. (Seydi Ali Reis, 1999) Bu tarihten sonra da Osmanl Devleti ile Babrller arasnda pekok mektuplama gereklemi, ancak her iki devlet arasnda bir trl cidd bir ittifak kurulamamtr. Bunun sebepleri arasnda corafyann uzakl ve srekli deien siyas dengelerin etkisi byktr. 1858de balayan ngiliz hkimiyeti, Hindistan mslmanlarn Osmanl Devletine yaknlatrmtr. zellikle II. Abdlhamidin buraya zel bir ilgi gstermesi ve eitli vastalarla Hindistan mslmanlaryla irtibat kurmas, ngilizleri tedirgin etmitir. Hindistan mslmanlar arasnda Osmanl aleyhine propaganda yapan ngiliz ynetimi, hilafeti destekleyen mslman aydnlar tutuklam ve din adamlar zerinde basklar kurmutur. Hindistan mslmanlar oluturduklar hilfet hareketi ile Osmanl Devletini ve hilfeti desteklemeye devam etmilerdir. Bu hareket, din bir mahiyetten ziyade, hindu ve mslman herkesin katld mill bir dava halini almtr. (zcan, 1998: 84) Hintli mslmanlar, Mill mcadeleyi desteklemi ve Cumhuriyetin kurulmasndan sonra da Trkiye ve Trk aydnlaryla ilikilerini srdrmlerdir. Hindistanda ngiliz igaline kar balatlan pasif direnite hindular ve mslmanlar ortak hareket etmitir. Bu harekette hilfet dncesi, birlii salayc mill bir sembol olarak nemli bir rol oynamtr. Ancak Hindistan mslmanlar, Trkiyede hilfetin kaldrlmasndan sonra (1924) yeniden kendi i meselelerine ynelmi ve kendi ilerinde bir mslman birliini salamaya almlardr. 1930lu yllarda hindularla mslmanlar arasnda balayan atmalar, bamsz bir mslman devleti kurma fikrini hzlandrm ve bu srete zellikle Muhammed Ali Cinnah liderliindeki Hindistan Mslmanlar Birlii n plana kmtr. Halide Edibin Hindistan ziyaret ettii 1935 yl, mslmanlarla hindular arasnda oluturulan birlik fikrinin zayflad ve farkl mslman gruplar arasnda Hindistann bir blmnde yeni bir mslman devlet kurma fikrinin gittike kuvvet kazand bir dneme rastlamtr. Onun zaman zaman bu tr bir blnmeye kar karak tek bir devlet ats altnda farkl din ve etnik unsurlarn yaamas gerektiini ifade etmesi, dnemin siyas
120

Bilkan, Halide Edib Advarn Inside India Adl Eseri ve Hindistan Ziyareti

havasn da yanstmaktadr. Zira mslmanlar arasnda blnmeye ve ayr bir devlet kurmaya kar kan aydnlar olduu gibi, ngiliz ynetimi de mslmanlarn Hindistandan ayrlp yeni bir devlet kurmalarna scak bakmamaktadr. Halide Edibin eserinde ortaya koyduu fikirler, birliin devamn arzuladn gstermektedir. Esasen 1926 ile 1939 yllar arasnda genellikle Paris, Londra, New York ve bir sre de Delhide yaayan Halide Edibin yurtdndaki yllar konusunda ok geni aratrmalar mevcut deildir. Hatta yazarn bu sre ierisindeki hayat ve faaliyetleriyle ilgili olarak kaleme ald birok eseri de henz Trkeye tercme edilmemitir. Bu aratrmada, yazarn ay kald Hindistandaki hayat ve bu lkede yapt faaliyetler zerinde durulacaktr. Halide Edib Hindistanda Halide Edib, 9 Ocak 1935 tarihinde Hindistandaki mslman aydnlar tarafndan bir seri konferans vermek zere Delhiye davet edilmitir. Bu konuda elimizde pekok bilgi ve dkman bulunsa da, yazarn o srada kaleme ald notlardan ve tuttuu gnlkten oluan Inside India(Hindistann inden) adl eseri, onun Hindistandaki hayatn ve faaliyetlerini ihtiv eden en geni kaynak niteliindedir. Bu eser, ilk kez 1937 ylnda Londrada baslmtr (Unwin 1937). Eserde yer alan konularn bir ksm 1938 ylnda Tan Gazetesinde ve tamam ise 1940-41 yllar arasnda Yeni Sabahta Hindistana Dair adyla bir seri olarak neredildii halde, bu yazlar henz (Trke olarak) kitaplamamtr (Tan 1938; Yeni Sabah, 1940-41). Inside India adl eserin ikinci basks ise, Oxford University Press tarafndan gerekletirilmitir (Oxford 2002). Mushirul Hasann uzun bir takdimiyle balayan bu bask, giri ve blmden olumaktadr. Giriten sonraki blmlerde, yazarn Hindistan izlenimleri, dnemin sosyal ve siyas meseleleriyle ilgili deerlendirmeleri ve Hindistann renkli kltr yapsyla ilgili intibalar yer almaktadr. 26 blm ve toplam 272 sayfadan oluan eser, 10 Temmuz 1937 tarihinde Pariste tamamlanmtr. Halide Edibin bu eserinin msveddelerini, daha nce Hindistandaki dostlar Dr. Mucib ve Zakir Hseyine deerlendirmeleri iin gnderdiini ve bunlarn da otuz civarnda dzeltmeyi ihtiv eden bir yazyla, yazara kitapla ilgili grlerini ilettiklerini, Dr. Mucibin bir mektubu vastasyla reniyoruz (Enginn 2000: 577-579).
121

bilig, Bahar / 2005, say 33

1935 ylnn Ocak ve ubat aylarnda sekiz ayr konferans vermek zere Delhide mslman aydnlar tarafndan kurulmu olan Jamia Millia slamia (slm Mill niversitesi) tarafndan davet edilen Halide Edib, burada ok geni bir evre edinmi ve birok nl politikac, yazar ve fikir adamyla grme imkn bulmutur. Hindistanda bulunduu sre ierisinde gerek Delhideki Jamia Milliada gerekse ziyaret ettii dier ehirlerde konferanslar veren ve buradaki mslmanlara Hindistann gelecekteki siyas hayatyla ilgili dncelerini aktaran Halide Edibin bu yn fazla bilinmemektedir. Bu bakmdan, konferans metinlerinin ve Inside India adl eserinin deerlendirilmesi, onun fikir hayat ve Hindistanda geen gnlerindeki sosyal ve siyas rol hakknda nemli ipular verecektir. Halide Edibin Hindistanda verdii baz konferanslarn metinleri bir kitap hviyetinde baslmtr. Conflict of East and West in Turkey (Trkiyede Dou ve Bat Mcadelesi) adndaki bu eserin yazma bir nshas, Hindistandaki Bhai Vir Singh Sahitya Sadan Ktphanesindeki bulunmaktadr. Ancak yazarn o yllarda az sayda baslan bu konferans serisi kitabnn baz zel ktphanelerde olmas da muhtemeldir. Nitekim Halide Edibin Inside India adl eserinin de sadece yazma nshas bilinmektedir. Bunlar; Nehru Memorial Museum and Library (New Delhi), Maulana Azad Library (Aligarh Muslim University) ve Indian Institute of Advanced Studies (Shimla)de bulunan orijinal nshadan kopya edilmi eserlerdir. Gerek Inside India gerekse Conflict of East and West in Turkey adl eser, yazarn hayatnn pek bilinmeyen ynleriyle siyas dncelerini ihtiv etmeleri bakmndan nem tamaktadr. Geri yazarn Trkiyede ark, Garp ve Amerikan Tesirleri adl eseri, bilhassa Conflict of East and West in Turkey adl eserle ortak blmler ve konular iermektedir. Ancak ngilizce eserde Edebiyat ve Kltr (Edib 1935: 150-234) balkl iki blmden oluan farkl bir konu yer almaktadr. Trke eserde ise zellikle Atatrk ilke ve inklaplar ile Trk kadn, Amerika vb. konular ve daha yeni tarih bilgiler ve deerlendirmeler yer almaktadr. Esasen her iki eserdeki ortak blmlerde de baz ifade, cmle ve blmler farkldr. (Enginn 1978: 422-454) Yazarn da belirttii gibi, Trke eser batanbaa yeni bir terkp iinde(Edib, 1955: 3) adeta yeniden yazlmtr. Trkiyede ark, Garp ve Amerikan Tesirleri adl eserde, yazarn Barnard Collegede, misafir retim yesi
122

Bilkan, Halide Edib Advarn Inside India Adl Eseri ve Hindistan Ziyareti

olarak bulunduu dnemde verdii derslerin temelini tekil eden Turkey Faces West adl eserinden de blmler bulunmaktadr (Enginn 1978: 418). Halide Edib, kendisini Hindistana davet eden mslman aydn Dr. Ensar (1880-1936) ile 7 Ocak ve 14 Nisan 1913 ylnda stanbulda iki kez grmtr (Edib, 1935: XIII, IV). Dr. Ensar o srada Hill-i Ahmere yardm iin gelen Hint gnlller heyetinin reisidir. nc Heyet-i Shhiye iinde yer alan bu gnlller 27 Aralk 328 tarihinde stanbula gelmi, Osmanl Hill-i Ahmer cemiyeti tarafndan karlanm ve Mtareke esnasnda Kadrgada misafir edildikten sonra cepheye gnderilmilerdir. merlide bir seyyar hastane kuran heyet, savan yeniden balamas zerine bir ksm mensuplarn Geliboluya gndermitir. (Enginn, 2000: 564). Gerek Halide Edibin Dr. Ensar ile grmesi ve gerekse Hindistana gitmesiyle ilgili nemli bilgilere, Prof. Dr. nci Enginnn nerettii (Enginn 2000: 556-591) Halide Edib ile Hindistanl dostlar arasndaki mektuplamalar vastasyla sahip olduk. Bu mektuplar arasnda yazarn Prof. Mucib (1902-1985)e yazd yedi mektup ve Jawaharlal Nehruya yazd bir mektup vardr. Ayrca Halide Edibe gnderilen ve ou Bedi ehsuvarolu arivinde bulunan otuza yakn mektup da Halide Edibin Hindistana ilgisini ortaya koyan nemli belgeler niteliindedir. Genellikle Dr. Ensar, Zakir Hseyin ve Dr. Mucibe ait olan mektuplar, 1934 ile 1936 yllar arasnda yazlmtr. Halide Edibe daha sonra baz Hintli aydnlar, gazeteciler ve niversite rencileri tarafndan yazlan mektuplar da vardr. Halide Edib, 1954 ylna kadar Dr. Mucib ve baz Hintli dostlaryla mektuplamtr (Enginn 2000: 556-591). Halide Edibin mektuplarnda, Hindistanda verdii konferanslarn basm, tashihi vb. ile bilgilerle birlikte, Maske ve Ruh kitabyla ilgili Hintli dostlarnn tavsiyelerini de konu alan ayrntlar yer almaktadr. Onun Hindistana davetiyle ilgili nemli bilgilere Dr. Ensarnin mektuplar yoluyla ulaabilmekteyiz. 8 Austos 1934te Pariste bulunan Dr. Ensar, Hindistandaki National Educational Societynin Halide Edibe gnderdii 125 poundu, olu vastasyla, o srada Pariste ikmet eden Halide Edibe gnderir. Bu parann Hindistan seyahatiyle ilgili (bilet paras vs.) olabileceini tahmin ediyoruz, zira ayn mektupta Dr. Ensarnin, bir sonraki gn, akam saat 7.30da yazarla buluup Hindistana kn yapaca ziyaretle ilgili konular grme talebi de yer almaktadr. Dr. Ensar, 30 Aus-

123

bilig, Bahar / 2005, say 33

tos 1934 tarihli mektubunda da Halide Edibe, Hindistandaki genel seimler dolaysyla kabilecek kargaa ve kkrtmalardan bahsedip yazarn Kasm ve Aralk aylarnda planlanan gezisinin, Ocak aynn ilk haftasna alnmasnn daha uygun olacan bildirmektedir. Ensar, mektubunun devamnda kendisinin de seim sebebiyle megul olacan sylemekte ve Jamia Milliada verilecek konferanslarla ilgili teknik bilgiler vermektedir. Buna gre, toplam sekiz konferansn planland ve haftada iki konferans verilmesinin uygun olaca, bylece drt haftada konferanslarn sona erecei belirtilmektedir. Ensar, bu srada ngilterede bulunan Halide Edibden konferans program da istemektedir. 6 Eyll 1934te yazd bir baka mektubunda, 2 Eyllde Halide Edibin yazd mektubu aldn bildiren Ensar, konferans plann gnderdii iin de yazara teekkr etmektedir. Ensar, bu mektupta, Halide Edibe ucuz, kaliteli ve hzl bir gemi olan Lloyd Triestino ile seyahat etmesinin de uygun olacan syler. Ensar, on gn sonra yazd bir baka mektupta, Halide Edibe bir talyan gemisi olan Victoriay tavsiye eder. Bu mektupta yazarn, 27 Aralk 1934te ngiltereden hareket edip 7 Ocak 1935te Bombaya varaca de ifade edilmektedir (Enginn, 2000: 566-568). Hindistan basnnda kan haberler, Halide Edibin, 7 Ocak 1935, Pazartesi gn Bombaya vardn bildirmektedir (Yorulmaz 1988:10). Fakat kaynaklar ekseriyeti Halide Edibin, bu tarihten ancak iki gn sonra Bombaya varabildiini belirtmektedir (Edib 2002:xvii) ki bizce bu tarih daha dorudur. Zira gazeteler, daha 5-6 Ocak 1935 tarihinden itibaren onunla ilgili haberlere yer vermitir. Halide Edibin dier Hindistanl aydnlar ve nde gelen liderlerle de eitli vesilelerle grt bilinmektedir. Dr. Zakir Hseyin (1897-1969) ile Mnihte ve Sarojini Naidu (1879-1949) ile Washington DCde gren yazar, bu grmeler srasnda Hindistana gelmeyi ok arzuladn da ifade etmitir (Edib, 1935: v). Nitekim yazar, Inside Indiay yazma sebebini, Hindistan ruhunun iklimine yakn bulmas olarak aklamaktadr. Fakat yazarn baka sebepleri de vardr: Ancak sadece bu deil, ben bir mslmanm ve Hindistanda da mslmanlar var. Hatta bana samimiyetle evlerini aan Hindu arkadalarla kurduumuz dostluklar, bana kendi evimde yaama duygusu verdi.(Edib 2002: 3). Halide Edibin bu kitab yazmasnda kadim dostum dedii nl Hindistanl mnevver Dr. Ensarnin de tesiri olmutur. Halide Edib, El Birunnin Hindistan hakkndaki eserini incelemi, Rudyard Kiplingten Abdulhak Hamd Tarhana
124

Bilkan, Halide Edib Advarn Inside India Adl Eseri ve Hindistan Ziyareti

kadar bu lke hakkndaki dnceleri gzden geirmi ve nihayet ok sevdii Hindistan hakknda tuttuu notlar ve intibalarn kitaplatrmaya karar vermitir. Hindistann inden Halide Edib, ei Adnan Advarn Ecole des Langues Orientales Vivanteste Trke dersleri okuttuu 1929-1939 yllar arasnda genellikle Pariste yaamtr. Ksa bir sre, 1931-32 akademik ylnda Columbia niversitesinde misafir profesr olarak grev yapan yazar, tekrar Parise dnm ve hatta 1935 ylnda (daha sonra Sinekli Bakkal adyla Trke kaleme alaca eseri) Clown and his Daughter adl romann da Pariste yazmtr. 1935 ylnda Dr. Ensarnin davetiyle Hindistana giden Halide Edib, nce gemiyle Bombaya hareket etmi ve 9 Ocak 1935 tarihinde Bombaya varmtr. Burada Bombay Chronicle adl gazetenin editr Syed Abdullah Brelvi ve beraberindekiler tarafndan karlanmtr (Edib 2002:xvii). Bombayda fazla kalmayan ve trenle hemen ayn gn Delhiye geen yazar, Delhi istasyonuna akam saat dokuz civarnda varmtr. Halide Edibi tren istasyonunda bata Dr. Ensar olmak zere, Jamia Milliann hocalar karlam ve kendisine byk ilgi gstermilerdir. Yazar, ilk olarak iyiliksever ve insaniyet doktoru olarak methettii Dr. Ensarnin evinde (Eski Delhideki Begm Ensar apartmannda) on gn sreyle misafir edilmitir. Halide Edib, Inside India adl eserindeki ilk yazsnda bu evden ve Ensarnin ailesinden szetmektedir: Dr. Ensarnin evinin ad Dars-selam. slam evi veya Selam evi anlamlarnda. Ama ev, daha ziyade onun uluslararas vizyonunu yanstyor. Evin i ve d grnn uzun uzun tasvir eden yazar, burann siyas tarih asndan nemine deinir ve Mahatma Gandi ile Lord Irvinin de buraya geldiklerini yazar (Edib 2002: 15). Halide Edibin Delhiye geldiini haber alan ve zellikle de ngiliz ynetiminin szcln yapan gazeteciler, onunla rportaj yapmaya gelmilerdir. Halide Edib, bu gazetecilerin zellikle maksatl sorular sormalarna dikkat ekmektedir: Sorduklar sorular, doum kontrol hakknda ne dnyorsunuz? Karma eitim hakkndaki dnceleriniz nelerdir? Gibi sorulard... (Edib 2002: 10). Halide Edibin Hindistanda kald ay boyunca Hindistan gazetelerinde, yazarn verdii konferanslarla ilgili haber ve yorumlara yer verilmitir. Halide Edibin konferanslarndan bir ksmn yaynlayan The Star of India ile onunla ilgili
125

bilig, Bahar / 2005, say 33

haber yaynlayan The Times of India, The Madras Mail, The Muslim Revival, The National Call gibi gazete ve dergiler, yazarn bu lkede ilgiyle takip edildiini de gstermektedir (Enginn 1978:538; The Star of India 1935). Halide Edibin Hindistanda verdii konferanslar, Trkiyede Dou ve Bat atmas adn tamaktadr. Konferanslar genel olarak u balklardan olumaktadr : 1. Devlet kurucu olarak Osmanl Trkleri 2. Osmanllarn Gerilemesi 3. nklap ve Sava 4. Trkiye Cumhuriyeti 5. Edebiyat ve Kltr-I 6. Edebiyat ve Kltr-II 7. Trk Kadn 8. Eletiri ve Gelecein Manzaras (Edib 1935) Halide Edib, 15 Ocakta vermeye balad bu konferanslardan sonra, bulabildii frsatlarda sk sk Delhi ve evresini dolamaya km ve eitli konumalar yapm, gazetelere mlakatlar ve beyanatlar vermitir. Halide Nitekim Inside Indiann ikinci blmnde Delhideki eski eserler anlatlmaktadr. Buradan anlaldna gre Halide Edib, Hindistanda misafirliinin ilk gnlerini, Ludi ve Delhi Trk Sultanlklar ile Babrl Devletine ait tarihi eserleri gezerek deerlendirmitir. Delhiden Agraya geen yazar, burada Tac Mahali ziyaret etmitir. Halide Edib, Agradan dnnde de Viceroy Saraynda dnemin ngiliz Genel Valisi Lord Willingtonun konuu olmu ve burada birok nl ahsiyetle tanmtr. Yazar, Delhi ve evresini gezdii srada zellikle kadn ve ocuklarn salksz halleri ve evrenin kirlilii konularna eilmi ve Hindistandaki sosyal dengesizlie dikkat ekmitir. Ancak yazar, Sarojini Naidu ve teki Kadnlar balnda anlatt dier Hintli kadnlar konusuyla, madalyonun br yzn de ortaya koyarak iki farkl Hindistan portresi izmitir. Eserde, Begm ah Nevaz, Begm Rafi, Bayan Rustomji, Bayan Asaf Alive gibi hintli kadnlar, modern grnml, sosyal aktivitelerde grev alan ve iyi eitim grm nitelikleriyle n plana karlar.
126

Bilkan, Halide Edib Advarn Inside India Adl Eseri ve Hindistan Ziyareti

Halide Edib, eserinin drdnc blmnde Mahatma Gandi ile tanmasn anlatr. Halide Edib, Mahatma Gandiyi ilk kez grmenin heyecann yaar. Bu blmde, Gandiyi adeta bir roman kahraman gibi i ve d portresini izerek ayrntl bir biimde tasvir eder. Szgelimi Gandinin ban, Cengiz Hann bir minyatrndeki ba ne eik haline benzetir. Gandinin yannda oturan katip Mahadev Desai, Halide Edib ile Gandinin konumalarn srekli kaydeder. Halide Edib ile Gandi arasnda gelien dostluk ksa zamanda birlikte seyahat etmeye kadar varr. Delhi ve evresini Gandi ile birlikte dolaan Halide Edib, Gandiye zaman zaman Hindistanla ilgili sorular sorar ve eitli konulardaki grlerini renir. Ancak Gandinin kast sistemi hakkndaki soruya net bir cevap vermemesi, Halide Edibin dikkatini eker. Yazar, Gandinin zellikle alt kasta mensup olanlara dokunamama (untouchability) konusunda reforma ihtiya olduunu sylediini nakleder. Jamia Milliadaki seri konferanslarna balayan Halide Edib, bu kurumun Hindistann birlii asndan nemine deinir. Ona gre, bu niversitenin iki nemli misyonu bulunmaktadr: 1. Mslman genleri kendi ideallerine uygun olarak yetitirip bir Hindistan vatanda olarak grev almalarn salamak. 2. Mslman kimliklerini de koruyarak Hindularla birlikte yaamay srdrmek (Edib 2002: 15). Daha nce de belirtildii gibi, Halide Edibin Hindistanda bulunduu yllar, mslman ve hindularn birlikte yaama veya iki farkl devlete ayrlma konusunu tarttklar kritik bir dneme rastlamtr. zellikle Jamia Millia ve benzeri baz kurumlarn ban ektii bir grup mslman aydn, Hindistandan ayrlmamay ve mslman kimliklerini muhafaza ederek bir Hindistan milleti armonisi oluturmay savunmaktayd. Baka gruplar ise farkl bir mslman devlet olarak bamszlklarn ilan etme dncesini desteklemekteydi. Esasen Aligarh Muslim niversitesi ats altnda oluan fikir ayrlklarnn temelinde ngiliz yanls bir politika gdenlerle, bamsz Hindistan savunanlarn atmalar yatmaktadr. Bylece Zakir Hseyin, Dr. Ensar, Mevlana Muhammed Ali gibi mslman aydnlar, Hindistann bamszln ve birliini savunarak Jamia Milliay kurmulardr. Esasen Aligarh Muslim niversitesinin kurucusu olan Seyyid Ahmed, Batllamay savunan bir hintli mslman aydnd. Kurduu Aligarh Muslim niversitesinin eitim sistemini ngiliz eitim sisteminden kopya eden Ahmed, ngiliz yanls bir anlay savunmaktayd. Kurduu
127

bilig, Bahar / 2005, say 33

okulun aln, 24 Mays 1875te ayn zamanda Kralie Victoriann da doum gnne denk gelecek bir zamanda yapmas bu yaknln da bir gstergesidir. ngiliz ynetimi, 1889 ylnda Seyyid Ahmede Sir nvann vermi ve Edinburg niversitesi tarafndan fahri doktora nvanyla taltif etmitir (Dzgn 1997 :38). Ancak burada Seyyid Ahmedin daha lml bir politika izleyerek Mslmanlarn ngiliz ynetiminde etkin bir yer almalarn salamay gaye edindiini de belirtmek gerekir. Halide Edib, Hindistanda pekok fikir hareketinin bulunduu bir dnemde, bamsz bir Hindistan iin mcadele eden Dr. Ensar ve arkadalarnn hareket tarzn ve dncelerini desteklemitir. Onun Hindistana gelii ve Jamia Milliada konferanslar vermesi de mslman baz aydnlar arasnda yaygn bir fikir olan farkl milletlerden oluan bir tek Hindistan devleti fikrini ve bu ynde gelien hareketi desteklediini gstermektedir. Burada 2 Mart 1935 tarihinde, Jamia Milliann yeni kampsnn temel atma treni srasnda Halide Edibin bu hareketi desteklediini aka ortaya koyarak bin rupilik bir bata bulunduunu belirtmekte yarar vardr (Yorulmaz 1988:26). Halide Edibin Inside India adl eserinin ikinci blmnde Delhi dndaki ehirlere yapt geziler ve Hint kltryle ilgili gzlemler yer almaktadr. Lahore (s.85-89), Peaver (s.90-99), Lucknow (s.100-113), Benares (s.114-126), Kalktta (s.127-140), Haydarabad (s.141-151), Bombay (152-160) gibi nemli ehirleri ve buradaki gzlemlerini nakleden yazar, buralarda tant kiilerden de sz etmektedir. Halide Edib, bu gezileri srasnda birok kolej ve dernekte konferanslar vermi ve eitli konulardaki grlerini ifade etmitir. Yazarn, Haydarabat ziyareti srasnda, eyaletin eski sahiplerinden ve burada yaayan Halife Abdlmecidin kz Drr-i ehvrla grmesi de dikkat ekicidir. Eritme Potas Halide Edib, Hindistana gittii srada Trkiyede hilfet on bir yl nce (3 Mart 1924) kaldrlm ve artk hilfet dncesinin bir etkisi de kalmamt. Buna ramen Hindistan mslmanlar arasnda hilfet romantizmi devam etmekteydi. Halide Edib, eserinin nc blmn sosyal ve kltrel deerlendirmelere ayrmtr. Bu blmde zellikle Hinduizm ve Mahatma Gandi hakknda geni bilgi verilmektedir. Gandinin, farkl dnce ve inanlardan oluan Hindistan toplumunu bir eritme potasnda tek bir millet yapma
128

Bilkan, Halide Edib Advarn Inside India Adl Eseri ve Hindistan Ziyareti

gayretini anlatan yazar, iddetsiz tepki (Ahimsa) hareketi zerinde de durarak Gandinin bu yndeki fikirlerini ksaca zetlemitir. Dorusu Gandi de Halide Edibin konferanslaryla yakndan ilgilenmi ve hatta 19 Ocak 1935te bu konferanslarla ilgili bir konuma yapmtr (Yorulmaz 1988:68). Daha sonra Sosyalist lider Jawaharlal Nehruyu Gandi ile mukayese eden yazar, Nehrunun merkeziyeti fikirlere sahip olduunu ve Hindistanda sosyalist bir sistem uygulamak istediini belirtir. Halide Edibin ele ald en nemli konulardan biri de slamn bu eritme potasndaki durumudur. Esasen Hindistann bu en kritik dneminde Dr. Ensar, Hakim Ajmal vb. gibi ok sayda mslman aydnn varl byk bir ans olmutur. Bu aydnlarn Aligarh Muslim niversitesi gibi eitim kurumlar vastasyla Hindistanda geni bir mill eitim seferberlii balatmalar, bamszla giden yolda nemli katklar salamtr. Halide Edib, sonradan baz fikir ayrlklarnn olutuu bu niversiteyi anlatrken, Dr. Zakir Hseyinin modern fikirler tayan bir aydn olduunu zellikle vurgular ve burada din ve ahlk eitimin yansra, mill duygu ve dncelerin de (szgelimi Urdu diliyle eitim yaplmas) retildiini belirtir. Halide Edib, Hindistandaki hilfet konusunu farkl bir bak asyla deerlendirir. Ona gre hilfet, Hindistan mslmanlar iin sembolik bir deerden ziyade siyas ve sosyal bir g nitelii tamaktadr. Nitekim Dr. Ensar, Halide Edibin Conflict of East and West adl eserin (Jamia Millia slamia Press, Delhi) basksna yazd nszde bunu yle izh eder: Pan-slamizmin, Hindistan dndaki mslmanlar tarafndan anlalmas biraz zordur. Bu dnce duygusallkla veya siyaseten ortaya atlm bir ey deil, aksine Hindistan mslmanlar iin kutsal ve yce bir sevd olarak kabul edilmektedir (Edib 2002:215). Ensarnin bu dncelerini, Hindistan bamszlk mcadelesinde Hilfet kurumunun gcn hesaba katarak deerlendirmek gerekiyor. Zira mslmanlar ve hindular, hilfeti bamszlk mcadelesinin temel ta olarak kabul etmilerdir. Nitekim 1920-24 yllar arasnda her iki toplum bu anlay erevesinde birlikte hareket etmitir. zellikle yeni nesil iin hilfet artk din bir sembol olmaktan ok, Hindistann birliini simgeleyen bir anlam kazanmtr (Edib 2002: 214). Mahatma Gandi de ayn anlayla hareket ederek Hindistann bamszlk mcadelesinde ortak bir g oluturulmasn savunmutur. Halide Edib, eserinde hilfet konusunun
129

bilig, Bahar / 2005, say 33

farkl bir ynne de dikkat ekmektedir. Yazara gre, hilfet dncesi, bir yandan mslmanlarn ve hindularn ortak hareket noktas olurken, dier yandan din bir hvviyet tad iin her iki toplumun blnmesine de sebep tekil etmektedir. Bu bakmdan yazar, anavatan kavramnn daha birletirici bir nitelik tadna inanmaktadr. Bu dnemde Gandi gibi iddetsizlik ilkesini destekleyen bir baka lider de Abdulgaffar Handr. Ancak Abdulgaffar, sosyalizmi savunarak bunun slamiyetle uyumlu olduunu iddia etmekteydi. Halide Edib, Hindistann bamszln kazanacana inanmakla beraber, o dnemde hemen herkesin tartt bir Hindistan m yoksa iki farkl devletten oluan blnm Hindistan m fikirlerini de deerlendirir. 1906da kurucular arasnda Aa Hann da bulunduu Mslman Cemiyeti (The Muslim League) ile ounluunu hintlilerin tekil ettii Indian National Congress (Hindistan Kongre Partisi) arasnda iyi ilikiler gelitirilmi ve bu durum 1922 ylna kadar devam etmitir. (Edib, 2002: 233) Ancak 1922de cemiyette balayan milliyetilik akm, her iki taraftaki birlikte hareket etme dncesini zedelemitir. Halide Edib, eserinde mslman aydnlardan Rahmet Alinin mslmanlarn farkl bir lke olarak Hindistandan ayrlma gerekelerini zetler. Yazarn bu konu hakknda fazla yorum yapmamas dikkat ekicidir. Zira o, bandan beri Hindistann birlii ve mslmanlarla hindularn ortak bir gaye etrafnda gelecein Hindistann ina etmede birlikte hareket etmelerini savunmaktadr. ngilizlerin bu lkeyi ekonomik karlar iin igal ettiini ifade eden yazar, nemli bir noktaya da iaret eder: Ticaret, asker ve nihayet hkmet olarak Hindistana yerleen ngilizler, esasen mslman-hindu yaknlamasn istemiyorlard ve her frsatta bu iki grubun birbirlerinden farklln vurguluyorlard (Edib 2002: 245). Ancak yazarn da belirttii gibi, yzbin kiiyle yz elli milyon hintliyi yneten ngilizlerin tavrlar da gelecein belirlenmesinde nemli idi. Halide Edibin Hindistanda verdii konferanslar, Hint basnnda byk bir ilgiyle karlanmtr. 7-15 Ocak 1935 tarihleri arasnda kan baz haber balklar, bu ilginin boyutunu da gstermektedir: Modern Trkiyenin Kurucusu, Demokrasi Mdafii ve Hrriyet Kahraman, Trkiyenin Jan Dark, Trkiyenin En Byk Kadn, Bir Eitimci, Bir Hatip, Halk Coturan, Hakszlklara Kar Koyan ve Savaan Bir Asker, Trkiyenin stiklli in Mustafa Kemal Paa ile Yanyana arpan Mehur Trk Hanm Bayan Halide Edib, Trk Vatanperverinin Msl130

Bilkan, Halide Edib Advarn Inside India Adl Eseri ve Hindistan Ziyareti

man Kadnlara Tavsiyeleri, Modern Trkiyeyi ekillendiren nl Trk Hanm Gle Gle...vb. (Yorulmaz 1989:181). Hatta Bombay Chronicle gibi baz gazeteler de yazarn konumalarn tefrik halinde yaynlamlardr. Yine dnemin gazetelerinde kan ilan ve haberlere gre, konferanslarn tm iin 10 veya 5 rupilik, her bir konferans iin ise 2 veya 1 rupilik biletler satlmtr (Yorulmaz 1988:12). Halide Edib, Hindistandan ayrlmak zere, 12 Mart 1935te sal gn Delhiden Bombaya gelir. Victoria istasyonunda kendisini misafir edecek Hkim Fiz ve ehrin ileri gelenleri tarafndan karlanan yazar, burada birka gn kalr. Bombayda, Hindistanda kald sre ierisinde edindii intibalarla ilgili konumalar yapan Halide Edib, 14 Mart 1935 tarihinde, ngiltereye giden bir gemiyle Hindistandan ayrlr. Sonu Halide Edibin Hindistanda bulunduu dnemde, lkenin gelecei konusundaki gr ve deerlendirmeler, bamszln eiindeki Hindistanda ok nemli bir sreci de balatmtr. Gerek mslmanlar gerekse hindular arasndaki fikir ayrlklar, yeni kurulacak devletin niteliklerini ve siyas, kltrel yapsn da ekillendirecek nitelik tamaktayd. Bu dnemde, bamszlk iin henz ciddi bir adm atlmam olmakla birlikte, ngilizlere kar yaplacak bamszlk direniinin karakteristik zellii yava yava belirmeye balamt. Hindistanllarn, hemen her yerde gelecekte nasl bir Hindistan kurulaca hususunu tarttklar bir srada, Halide Edib, tartma ve grlerin en scak zamannda Hindistana davet edilmiti. Bu davet, sadece bir konferans serisini mi amalyordu, yoksa yazarn bundan baka gaye ve grevleri de var myd? Aligarh Muslim niversitesi rencilerinin 1935 ylnda yazar karlarken kendisine takdim ettikleri 54 msralk uzun iir, Halide Edibin bu lke aydnlar tarafndan nemli bir sembol ahsiyet olarak kabullendiini gsteriyor: Ey Halide sen Trkmen Cennetinin baharsn, Senin alnn hrriyet nurunu yanstr. Senin yzn o masum Meryemin bakn cezbeder. Kiiliinin na melekler imrenir. Gller acl ve blbln kalbi de kskanlktan dolay krlm, Senin szlerin Kevser ve Tesnim canll getirir. (Edib 2002: XXIV)
131

bilig, Bahar / 2005, say 33

Yazarn Kalktadaki Carmichael Hostel Unionu ziyareti vesilesiyle yaynlanan beyannamede de hrriyet kahraman ve bamszlk sembol ve Asya kadnlarnn lideri olarak vasflanmas dikkat ekicidir (Enginn 2000:583). Bu beyannamede, Halide Edibin reformist ve eitici yn vlerek kadnlarn uurlanmasndaki rol de anlatlr. Bu geziler srada, Kazi Nazrul-slm adl airin, Mslman kadnlar hakknda yazd bir iirde, yle bir msra dikkat ekmektedir: Bu kadnlarn prangalarn zn, bin Halide Hanm yetiecektir! (Enginn 2000:590). Halide Edibin Hindistandaki konumalar Hintli aydnlar ve renciler tarafndan byk bir ilgiyle takip edilmitir. Szgelimi, yazarn Kalktada yapt konumay yedi binden fazla renci izlemitir. Onun Haydarabatta verdii konferansa da be bin kii (Yorulmaz 1988:2526) katlmtr. Halide Edibin, Hindistan ziyaret ettii dnemin artlar ve buradaki konumalarnda ifade ettii siyas mesajlara baklrsa Onun, Hindistann birlii ve farkl milletlerden, dinlerden oluan bir anavatan grn savunmak ve hilfet kurumunun Hindistann birliine vasta olmak zere alglanmasn anlatmak iin buraya zellikle davet edildii anlalmaktadr. Nitekim eserinin sonunda Jane Adamsn kendi bana giden kimse birey kazanamaz, eer bir yerlere gideceksek, hep birlikte gitmeliyiz szndeki birlikte hareket etme dncesi, yazarn konferanslarnda ve ikili temaslarnda srekli dile getirdii bir anlay da zetlemektedir. Eldeki bilgi ve belgeler, Halide Edibin Hindistana davetinde, buradaki Mslmanlara moral vermek ve ileride oluabilecek yeni bir ynetimde Mslmanlarn Hindularla bir arada yaayabilecekleri ve ynetime eit seviyede katlabilecekleri bir anlay telkin etmek amacnn n planda olduunu gstermektedir. Ancak Halide Edibin Hindistan kritik bir tarih sre arefesinde ziyaretinde baka sebepler ve sakler de olabilir. Halide Edibin Hindistandaki konferanslar hayli akisler uyandrd gibi, kendisine dostlar da kazandrmtr. Daha nce de bahsedildii gibi, Halide Edib, uzun zaman Hintli dostlaryla mektuplamtr. Yazarn, ou henz elde edilemeyen mektuplar, Tan ve Akam gazetelerine yazd Hindistan ve Gandi ile ilgili yazlar ve Hindistan basnnn konuyla ilgili haber ve deerlendirmeleri, Halide Edibin Hindistandaki faaliyetleri konusunda siyas tarih aratrmalarnda kullanlabilecek olduka geni bir malzeme tekil etmektedir.
132

Bilkan, Halide Edib Advarn Inside India Adl Eseri ve Hindistan Ziyareti

Kaynaka
Aziz Ahmad (1999), Studies in Islamic Culture in the Indian Environment, Oxford University Press, Oxford, London. Bayur, Y. Hikmet (1987), Hindistan Tarihi, TTK. Yaynlar, C.I,II,III, Ankara. Dzgn, aban Ali (1997), Seyyid Ahmed Han ve Entellektel Modernizmi, Aka Yay., Ankara. Enginn, nci (1978), Halide Edib Advarn Eserlerinde Dou ve Bat Meselesi, stanbul niversitesi Edebiyat Fakltesi Yaynlar, stanbul. - (2000), Aratrmalar ve Belgeler, Dergh yay., stanbul. Halide Edib (1926), Memoirs of Halide Edib, The Century Co., New York, London. - (1935), Conflict of East and West in Turkey, Jamia Millia Extension Lectures. (Eser Delhide baslmtr. Ancak elimizde Lahorda Royal Printing tarafndan yaplan tpkbasm bulunmaktadr.) - (1955), Trkiyede ark, Garp ve Amerikan Tesirleri, stanbul. - (2002), Inside India, (with an introduction by Mushirul Hasan) Oxford University Press, New Delhi. (272 sayfa, ISBN: 019-656881-7) Jaaharlal Nehru (1995), The Discovery of India, Oxford University Press, New Delhi. K.K. Aziz (1967), The Making Of Pakistan, A Study in Nationalism, Chatto and Windus, London. Landau, Jacop M.(1990), The Politics of Pan-Islam, Clarendon Press, Oxford. Muhammed Sadq(1989), The Turkish Revolution and the Indian Freedom Movement, Macmillan, New Delhi. Mushirul Hasan (2001), Nationalism and Communal Politics in India, 18851930, New Delhi. zcan, Azmi (1992), Pan-slamizm, Osmanl Devleti Hindistan Mslmanlar ve ngiltere (1877-1914), SAM Yay., stanbul. - (1998),Osmanl-Hindistan Mnasebetleri, TDV., slm Ansiklopedisi, stanbul. Seydi Ali Reis (1999), Mirtl-Memlik, Haz.: Dr. Mehmet Kiremit, TDK. Yay., Ankara . Tan [Gazetesi], (1938), nr. 1032-1171, 16 Mart 2 Austos 1938. The Star of India (1935), c.III, nr.122, 11 Ocak; nr.134, 25 Ocak ; nr. 143, 5 ubat; nr. 147, 9 ubat; nr.153, 16 ubat; nr. 154, 18 ubat ; nr. 162, 27 ubat;

133

bilig, Bahar / 2005, say 33

nr. 163, 28 ubat. Prof. Dr. nci Enginn, bu dergi dnda, The Times of India, The Madras Mail, The Muslim Revival, The National Call gibi yaynlarn da Halide Edibin konferanslaryla ilgili haber ve deerlendirmeler yaptn tespit etmitir. (Enginn, 1978: 537-538) Yeni Sabah (1940-41), 28 kinciterin 1940 8 ubat 1941. Yorulmaz, Osman Blent, (1988), Halide Edibin Hindistan Hayat, Marmara . Sosyal Bilimler Ens. -baslmam yksek lisans tezi-, stanbul. - (1989),Hint Basnnda Halide Edib Advar, Trklk Aratrmalar Dergisi, Yl: 1988, Say: 4, TTK. Yay. Ankara.

134

Halide Edib Advars Work Named Inside India and Her Travel to India
Assoc. Prof. Dr. Ali Fuat BLKAN* Abstract: Halide Edib, one of the most famous novelists in the

20th century Turkish Literature, has many books and articles. When she went to India for a conference series in 1935, she recorded her observations about Indian Muslims and Indian culture. These notes and diary were published in 1937 under the title of Inside India. Unfortunately, in Turkey neither this book nor this period of the athors life are widely known. Inside India is a valuable work in terms of understanding this period of the author as well as the social and political atmosphere of India.
Key Words: Halide Edib, India, Caliphate, Indian Muslims

* TOBB ETU / ANKARA


afuat85@hotmail.com

bilig F Spring / 2005 F number 33: 119-136 Ahmet Yesevi University Board of Trustees

Inside India
, .., : (1884-1964) , . , 1935 , . -, , - , . , . , . , . : , , ,
*

- - afuat85@hotmail.com

bilig Zima 2005 vpusk: 33: 119-136 Polnomony Sovet Universiteta Axmeta Wsavi

Gelibolulu Mustafa lnin Badatl Rhye Etkisi


Do. Dr. . Hakk AKSOYAK*

zet: Divan Edebiyat rnlerinde airlerin kendileri ve arkadalar hakknda bilgi bulmak genellikle mmkn deildir. Ancak Gelibolulu Mustafa l, Badatl Ruh ve Urfal Nb gibi toplumdaki sosyal problemleri dile getiren airler, zaman zaman dostlarna dair bilgiler verirler. Bu makalede, Gelibolulu Mustafa l ve zellikle Rhnin Divanndan hareketle lnin Rhyi zerindeki etkisi aratrlmtr. Anahtar Kelimeler: Gelibolulu Mustafa l, Badatl Rh, Divan Edebiyat, Nazire

Divan Edebiyat rnlerinde airlerin kendileri ve arkadalarna dair kesin bilgiler bulmak her zaman mmkn olmayabilir. iirlerinde sosyal muhtevay n planda tutan Gelibolulu Mustafa l, Badatl Rh ve Urfal Nab gibi airlerin yer yer kendileri ve dostlarndan sz ettikleri de grlr. Badatl Rh Divanna bu adan bakldnda XVI. yzylda Badatta yaam veya bir grevle yolu bu ehre dm: bir ok air ve bilginin eitli ynleriyle airin manzumelerinde yer ald grlmektedir. Bu almada Badatl Rh Divan esas olmak zere Knhl-ahbr ve Metlin-nezirdeki bilgilerden hareketle Gelibolulu lnin Rhye etkisinin boyutlar tespit edilmeye alld. Rhnin lnin sanatn takdir ettiini Glpnarldan reniyoruz (Glpnarl 1948: 1373). Rh ile lnin 1585te grtklerini de biliyoruz. yle ki 1585 ylnda Badata defterdar olarak atanan l, bu haberi rendiinde o beldenin airlerine hediye olarak 12 beyitlik bir gazel kaleme alr. Diyr- Bagdda defterdr olduklarnda kendler gelmezden evvel ibu gazeli uar-y Bagdda hediyye irsl eyledi.
* Gazi niversitesi Fen-Edb. Fakltesi Trk Dili ve Edebiyat Blm / ANKARA aksoyak@gazi.edu.tr

bilig F Bahar / 2005 F say 33: 137-147 Ahmet Yesevi niversitesi Mtevelli Heyet Bakanl

bilig, Bahar / 2005, say 33

Meh-i ehr-i hilfet mihr-i burc- evliyyuz biz Eser yiller gibi vd-neverd-i Kerbelyuz biz (Aksoyak 1999: 794) Knhl-ahbrda bildirdiine gre Badata gittiinde otuz kadar air, kendisine kaside, tarih ve gazel sunar: Sene erbaa ve tisnde ki bu hakr Badat haznesine defterdr olup vardum. Ashb- nazmdan otuz mikdr ir kasid trh u gazel sunup her birine (istenilen ve takdir edilene gre) riyet itdm. Mezbr Ahd dahi anlardan idi Ve ol cmlenn ser-medi Moll Tarz ve nev-heveslerden Rh bulnm idi (sen 1994: 319). Budinli Hisl, Metlin-nezir adl eserinde lnin Kerbel konulu gazeline nazire yazan yirmi kadar Osmanl airinin matlan bir araya getirir. airlerden sekizi Badatl olup muhtemelen lyi karlamaya gelenlerin arasnda yer almlardr. lnin matla ile bu iire nazire kaleme alan XVI. yzyl Badatl airler yledir: Meh-i ehr-i hilfet mihr-i burc- evliyyuz biz Eser yiller gibi vd-neverd-i Kerbelyuz biz l Efendi

Ne hakan u ne kayser hk-i rh- Kerbelyuz biz Bu dergh- sadet-baha bir kemter gedyuz biz Tarz-i Bagdd Riyset tcnun terkin uran ehl-i fenyuz biz Gedyuz sret sultn- iklm-i gnyuz biz Ziy-bah- zamr-i pk erbb- safyuz biz Bu sret-hnede yne-i gt-nmyuz biz Alykdan mberr slik-i rh- Hudyuz biz Cihnun varna itmez nazar ehl-i fenyuz biz Ahd-i Bagdd Kelm-i Bagdd Akl-i Bagdd

Kuyd- dehrden zde bir ehl-i fenyuz biz Bek detinde seyrn eyleyen merd-i Hudyuz biz Hurrem-i Bagdd Yil esmez stmzden hk-i burc- evliyyuz biz Mukm-i bb- hcet-bah- h- Kerbelyuz biz Ne h- dehre mensbuz ne mnim ne gedyuz biz Egeri ehl-i fakrz lk meslbur-recyuz biz Tasavvur itme kend gibi zhid b-nevyuz biz Hakkat blimz yok slik-i rh- gazyuz biz
138

Rh Rh Seyyid Feyz

Aksoyak, Gelibolulu Mustafa lnin Badatl Rhye Etkisi

Addan bkimz yok slik-i rh- gazyuz biz Aceb mi pr-dil olsak pey-rev-i r-i Hdyuz biz

Seyyid Feyz

Reh-i ak ire geri sret hor u hakrz biz Vel mande ey dil bir eh-i gerdn-serrz biz Harr (Kaya 2003: 881) Bu manzumelere gre lye iir sunan Badatl airler Tarz, Ahd, Kelm, Akl, Hurrem, Seyyid Feyz, Rh ve Harrdir. Ad geen Badatl airler hakknda en geni bilgiyi, eserinde Badatl airleri yer vermesi ile tannan, Ahdnin Glen-i uarasnda buluyoruz. Ahd (. 1593): Badatn nde gelen bilginlerinden Mevlana emsnin oludur. Asl ad Ahmettir. Tezkiresinde verdii bilgiye gre 1553te stanbula geldi, devrin lim ve airleriyle tant ve 1564te Badata dnd. Tezkiresi Ktahyada ehzade II. Selime takdim etmitir. 1585te Badata defterdar olarak gelen l ile grp tanmtr. Ahd, det gereinde, onlara birer kudumiyye kasidesi sunmutur. Ahdnin tezkiresindeki baz iaretlerden Badata gelen veya baka bir yere gemek zere urayan memuriyet sahibi mhim ahsiyetlerle ilgilenerek, onlarn beraberlerinde kethda, divan ktibi, avu gibi hizmetlerde bulunan airlerle daima temas ve tanklk kurduu anlalmaktadr. airler ura Badat ve Mehede ziyarette bulunan iir yazan kimselerle kurduu dostluklar yldan yla tezkiresine yeni airler kazandrr. Glen-i uaraya asl deer kazandran taraf, onun isim ve hal tercmeleri baka hibir kaynaa gememi, byk ounluu imparatorluun dou blgesinde olan airleri tespit etmi olmasdr (Akn 1988: 511-512). Akl: Badatl Akl iirlerinden rnekler verir lyi Badatta karlayan airlerin lideri ser-medi konumundadr (sen 1994: 314; Schmidt 1991: 46.) Ahmed-i Harr: Badatldr. Tasavvuf yoluna girerek Mevln Efdal-i Isfahannin hizmetinde bulunmutur. Mantk, kelm, hendese, aruz ve kafiye ilimlerinde stattr. Kaside ve muammalar aklamada mahret sahibidir. Arapa, Farsa ve Trke iirleri vardr. Feyz Efendi: Ahdnin bildirdiine gre Sultan Selimin kullarndan iken, yetenei sayesinde nce sarayda nigr, daha sonra da Badatta tmar defterdar olmutur. Ad Mehmettir. Rhnin Divannda, Feyz Efendinin Edirne kads oluuna dair Farsa bir tarih ktas vardr. Rh, Feyznin Kurn okuyucusu, (hnende-i Kurn) ehl-i irfnn koruyucusu, btn dostlarn yardmcs, ihsan sahibi bir defterdar olduunu sy139

bilig, Bahar / 2005, say 33

ler. Rh, amdan Badata yazd mektupta, Feyz Efendinin de geldii doru mu? diye sorar. Bu mektup, herhalde Feyz Efendinin greve balad gnlerde veya ksa bir ayrlk sonras tekrar dnnde yazlm olmaldr. Badattan yazld tahmin edilen mektupta da, onu ser-defter-i divan, mukr-i Kurn, zbde-i devrn ve shib-i izn diye tanmlar. Hurrem: Badatldr. Ahdnin akrabasdr. Acem airlerinin divanlarn okumutur. Fuzlnin hayrandr. Onun iirlerini dilinden drmezdi. Rh onun, bulduu gazeli okuyarak herkesin elencesi olduunu sylyor. Kelm Dede: Ahd, onun Kerbeldan olduunu sylyor. Gen yata Hz. Hseyin derghnda Hseyin Dedeye balanm, Acem diyarnda seyahat ederek nemli kiilerin sohbetlerinde bulunmutur. Cihan Dede diye de anlmaktadr. Ahd tezkiresini yazdnda Hz. Hseyin derghnda eyh olarak bulunmaktadr. Tarz: Rumelideki Vezgolde dodu. eitli yerlere seyahat etti. Hicaza gitmek midiyle Irak ve Acem diyarlarna gitti. Bir yerde karar klmad. eitli ilim ve irfan sahibinin hizmetinde ve meclisinde bulundu, kendini yetitirdi. Badata yerleti. Dervi-merep bir kimsedir. Her an dervilerin hizmetinde bulunurdu. Kendine has slbu vardr. Eski airlerin kasidelerini aklamada stne yoktur. Ahdnin yakn dostudur. Farsa ve Trke iirleri vardr (Kurnaz 1997: 136-157). lyi Badatta karlayan airlerin lideri ser-medi konumundadr (sen 1994: 319; Schmidt 1991: 103.) Badatl Rh: Badatta 1534te dnyaya gelen Rh, Necef, Kerbel, am, Erzurum, Hicaz, stanbul ve Konyada bulunur. Seyahat ettii yerlerde, pek ok devlet adam, air, bilgin ve sanatkrla tanr. Asl hretini salad 17 bentlik terkibbendinde insann yaps, sosyal hayatn insan zerindeki etkisi, sosyal dengesizlikler; toplumda karc, ahsiyetsiz kiilerin durumu, adaletsizlik vb. konular tenkit eder (ztoprak 2001: 11, 12, 18). Geliboluda 1541de dnyaya gelen l de grevleri sebebiyle am, Halep, Manisa, Bosna, Grcistan, Trabzon, Van, Badat, Sivas, Amasya, Kayseri ve Ciddede bulunur. Dnemin nde gelen airlerinden Yahya Bey, k elebi ve Ahd ile grr. Tenkitleriyle Divan Edebiyatnn sosyal muhtevas en kuvvetli airlerinden biri olmutur (Akn 1989: 417). Biyografilerdeki ortak hususlara bakarsak her iki air imparatorluun pek ok yerinde bulunarak zamanlarndaki pek ok nemli ah140

Aksoyak, Gelibolulu Mustafa lnin Badatl Rhye Etkisi

siyetle tanma frsat elde etmiler. iirlerinde sosyal hayata ve tenkide nem verirler. Ayrca Rh ve l huruflii n planda ve esas inan tutan ahsiyetlerdir (Glpnarl 1948: 1373; Glpnarl 1973: 30). zellikle Kerbel olayn iirlerinde ilemiler hatta l, Divanlarndaki Kerbel mersiyelerini Subhatl-abdl adl risalesinde bir araya getirmitir. Rh, lnin 1585te Badata geliinde onu karlayan heyet iindedir. l, Rhyi nev-heveslerden biri olarak niteler (sen 1994: 319; Schmidt 1991: 103.). Rh, bu yllarda 41 yandadr. Onun Badat airlerine hediye olarak gnderdii gazele nazire yazmakla kalmaz; Badat defterdar olmas mnasebetiyle de 17 beyitlik tarih kasidesi kaleme alr. airin lnin Badata geliine sevincini gsteren manzumesi yle balar: Dem-i subh old tur ey ski-i behcet-sr Beni bir cm ile mest it ki aceb evkum var air matla beytinden sonra dnen felein kararszlndan ve zntl olduundan sz eder. nceki gece evinde otururken Badata szden anlayan, cmert, olgun, vakar sahibi, airleri himaye edecek binini gelmeyiinden yaknr. Daha sonra da bu niteliklere uygun olan sz yaratcs (hallk- shan), ince szler syleyen (nkte-gzr), sfatlaryla Badatn yeni defterdar Gelibolulu Mustafa lyi ver. Gazel tarznda bakalarnn lyi taklit etmesi, byclerin sihir yoluyla peygamberin mucizesini gerekletirme abas gibidir. yknrse ne amel fenn-i gazelde ana gayr Bir midr muciz-i peygamber u sihr-i sehhr (Ruh 219; Ak 2001: 632) Kasidesini lnin mrnn uzun olmas iin Allaha yalvararak bitirir (Ruh 1870: 46; Ak 2001: 226) air, bir gazelinin makta beytinde ise lden himmeti l eklinde sz eder. Bu gn meddhyuz bir himmeti l nn ey Rh Blend-vzeyz erbb- irfna salyuz biz (Ruh 219; Ak 2001: 632) Bu beyitte Rhnin himmeti l diye niteledii kii, Gelibolulu Mustafa l olmaldr. nki Rh, lnin Badata gelmesi zerine yazd tarih kasidesinde onu himmeti l eklinde anmaktadr. Kan bir himmeti l ki sadetle gelp Eyleye ravza-i Bagddda devletle karr (Ruh 1870: 46; Ak 2001: 227)
141

bilig, Bahar / 2005, say 33

Bir baka manzumede de lyi ayn sfatla ver: Syledi Rh ol l-himmetn trhini Ciddeye bir mr-i l-kadr old beg (Ak 2001: 264) Ayn manzumenin sonunda l, kelm ve keml sahibi olarak tavsif edilir: Ulvv-i kadr ile sensin zamnede imdi Zahr-i ehl-i kelm u mun-i ehl-i keml (Ak 2001: 126) Dier manzumede lnin sz gl bahesinin gl ve herkesin onu vme gl bahesinin blbl olduunu; Arap ve Acemin szden anlayanlarnn onun temiz yaratlna vgde bulunduunu belirtilir. Dnya durduka kerem gnei olan lnin ltuf glgesini kendisinin bandan eksiltmemesini diler. Gl-i glzr- shan Hazret-i l Beg kim Glen-i midhatinn blbli olm lem Tab- pkine selsetde iderler tahsn Fusah-y Arab u nkte-gzrn- Acem arh dndke o mihr-i keremn ey Rh Zll-i lutf baumuzdan umaruz olmaya kem (Ruh 1870: 312, Ak 2001: 847) lnin Subhatl-abdl risalesinde be beyitlik Badattan Diyr- Rma Azmet... balkl yine bir kta bulunmaktadr. Bu ktann tarihi belirtilmemekle beraber, lnin bu ktay Badattan Anadoluya dnerken ve dnya devletinin faniliini de ihtiva eden bir tarzda yazd anlalyor. Buradan anlalan l, Badattan dnnde ktmser bir ruh hali iindedir. Badddan Diyr- Rma Azmet ve Devlet-i Dnyeviyyenn Fensna ret Zmnnda Dinmidr. Gel Irk- Arabda tutma makm Umma anda sakn karr u bek (Arslan Aksoyak 1996, 67) Ancak l, Badattan dndkten sonra orada brakt dostlarn unutmaz. Divannda Rhnin iirlerine anlam bakmndan benzeyen msralar grlr. Mesela Bagdda yolun dse ger ey bd- seher-hz db ile var hizmet-i yrn- safya (Ruh 1870: 8)

142

Aksoyak, Gelibolulu Mustafa lnin Badatl Rhye Etkisi

beytinde rzgrn dostlara gnderilmesi l Divannda yle geiyor: ehre ugrarsa yolun bir seher ey bd- sab Vir haber biz de hemn varmadayuz sag u esen Sab vir mjdemz b- Furt u hk-i Bagdda Fuzl rhn ihy eyleyen s-edyuz biz (Aksoyak 1999: 794) Divanda yer alan 1598 tarihli bir tarih ktasnda padiahn lyi nce am ve Ciddeye beylerbeyi yapmas ilenir. Bu manzumenin matlanda lem padiahnn lye ihsanyla felein sonunda airin istek kutbu zerine dnd belirtilir. lnin de beylerbeyi olmaktan duyduu memnuniyet ifade edilir. Pdih- lem ihsn eyledi l Bege kbet kutb- murd zre devr itdi felek (Ak 2001: 264) Makalemizi Rh Divan neirlerine gemi yaygn bir yanlla dikkati ekerek bitiriyoruz. Aada matlan verdiimiz manzume hem l, hem de Rh Divannda yer almaktadr: Gel ey nevk-i kalem mtem ser-encmn beyn eyle Dkp evrka derdn kara bahtundan fign eyle (Arslan-Aksoyak 1996: 58; Ruh 1870: 63; Ak 2001: 168) Matbu Rh Divannda sz konusu manzumenin bitiminde bu mersiyenin beyti noksan olmala divann nusah- mteaddidesi tetebbu klnm ise de tamamna dest-res olunamamtr eklinde not eklendiini gryoruz. Ancak lnin Divanlarnda ve Subhatl-abdl risalesinde bu manzume tam ve l mahlasyla yer alyor. Dolaysyla bu manzume Rhnin deil lnindir. Ayrca Rhnin iirlerinde Kerbel mevzuunu sk sk ilemesi, matbu Rh Divann tertip edenlerin bu manzumeyi divana almalar hususunda tereddt yaratmamtr. Sonu olarak unlar syleyebiliriz: Rhnin lyi takdir ettiini ilk olarak haber veren Abdlbaki Glpnarldr. l ve Rhnin Divanlar ile Knhl-ahbr ve Metlin-nezirde bu etkinin somut yansmalar grlmektedir. l, Divannda Badat airlerine oraya gideceini nceden bildiren ve konusu Kerbel olan 12 beyitlik bir gazel kaleme alr. Knhl-ahbrdaki ifadesine gre de Badata ulatnda otuz kadar air kendisine kaside, tarih ve gazel sunar. Metlin-nezirde lnin Kerbela konulu manzumesine nazire yazan 20 kadar Osmanl airin nazirelerinin matla beyitleri toplu olarak verilir. Kerbel konulu manzumesindeki
143

bilig, Bahar / 2005, say 33

samimiyet ve lirizm Badatl airleri etkiler ve bu etkiyle ilerinde Rhnin bulunduu airlerden Tarz, Ahd, Kelm, Akl, Hurrem, Seyyid Feyz ve Harr olmak zere dokuz Badatl air, lnin iirine nazire kaleme alr. Adlar geen Badatl airlerin 1585te defterdar olarak Badata giden lyi karlayanlar arasnda bulunmalar kuvvetle muhtemeldir. Bu karlamada hem l hem de Ahdnin kiiliinin pay nemli rol oynar. l, her gittii yerde airlerle tanr, arkadalklar kurar ve iir meclislerine katlr. Tant airleri ve iir meclislerini eserlerine aksettirir. Ahdnin de Badata gelen memuriyet sahibi mhim ahsiyetlerle ilgilendiini biliyoruz. lyi Badatta karlayan airleri de Ahd bir araya getirmi olmaldr. Heyette bulunanlardan bazlarnn Ahd ile yakn mnasebetleri aka grlyor. Hurrem Ahdnin akrabas; Tarz ise yakn dostudur. l ile Rhnin biyografileri ve iir anlaylarnn da benzerlikler grmek mmkndr. Her ikisi de eitli vesilelerle uzun seyahatler yaparlar ve pek ok air ve devlet adamyla karlarlar. iirlerinde eletiriye nem verirler. Kerbel konusunu iirlerinde ilerler. l, 1585te Badata defterdar olarak atandnda kaleme ald iir ve Rhnin o iire naziresi de Kerbel konuludur. te bylesine ortak hususlar lnin Rh zerindeki etkisinin temellerini oluturur ve bu etkinin rnekleri Rh Divannda aka grlr. 1585te Badata gelen lyi karlayan Rh, onun iirine nazire yazmakla kalmaz; Badata defterdar oluuna bir kaside kaleme alr. Rh, 1585 ylndan sonra da lnin mansp ve azillerini yakndan izler. Padiahn lyi nce am ve ardndan Cidde beylerbeyi yapmas zerine 1598 tarihli bir tarih ktas kaleme alr. Bu ktann matlanda, gemi yllardan beri sregelen olumsuzluklarn sonunda, beylerbeyilik grevine atanmasyla airin istedii grevi elde ettiini belirtmesi, l ile Badatta grmelerinin zerinden 13 yl gemi olmasna ramen, Rhnin, onun yaad hayal krklklarndan haberdar olup etkilendiini gsterir. lnin iki kez beylerbeyi olmas da Rhyi sevindirir ve sevincini tarih ktasyla dile getirir. Rhnin Divanndaki bir kasidesinde lyi kelm ve keml sahibi olarak nitelemesi onun hem airliini hem de kiiliini beendiini gsterir. Hatta lnin Kerbel konulu tercibendinin yanllkla Rh Divanna kaydedilmesini her iki airin iirlerindeki muhteva benzerliinin etkisi olarak da deerlendirilebilir.

144

Aksoyak, Gelibolulu Mustafa lnin Badatl Rhye Etkisi

Kaynaka
AK, Cokun (2001), Badatl Rh Hayat, Edeb Kiilii ve Divan, Uluda niversitesi Yaynlar, Bursa. AKSOYAK, . Hakk (1999), Gelibolulu Mustafa l ve Divanlarnn Tenkitli Metni, Gazi niversitesi Doktora Tezi, Ankara. AKN, mer Faruk (1988), Ahd Trkiye Diyanet Vakf slm Ansiklopedisi, Trkiye Diyanet Vakf Yaynlar, stanbul, C. 1, 511-512. AKN, mer Faruk (1989), l Mustafa Efendi (Edeb yn) Trkiye Diyanet Vakf slm Ansiklopedisi, Trkiye Diyanet Vakf Yaynlar, stanbul, C. 2, s. 416-417. ARSLAN, Mehmet-AKSOYAK, . Hakk (1996), Gelibolulu Mustafa lnin Kerbel Mersiyelerini Muhtevi Bir Risalesi: Subhatl-abdl, Trklk Bilimi Aratrmalar, Sivas, S.2, s. 49-67. GLPINARLI, Abdlbaki (1973), Hurufilik Metinleri Katalogu, Trk Tarih Kurumu Yaynlar, Ankara, s. 30. GLPINARLI, Abdlbaki (1948), Rh-i Badd, Aylk Ansiklopedi, S. 4, no: 47, Mart, s. 1373. SEN, Mustafa (1994), Gelibolulu Mustafa l, Knhl-ahbrn Tezkire Ksm, Ankara. SEN, Mustafa (1997), telerden Bir Ses, Edebiyat Tarihimizde Badat, Aka Yaynlar, Ankara. SEN, Mustafa (1997), telerden Bir Ses, Kltr Tarihimizde skp ve skpl Divan airleri, Aka Yaynlar, Ankara. KAYA, Bilge (2003), Hisl Metlin-nezir, Gazi niversitesi Sosyal Bilimler Enstits Tamamlanm Doktora Tezi, Ankara. KURNAZ, Cemal (1997), Divan Edebiyat Yazlar, Rhnin Dostlar, Aka Yaynlar, Ankara. MAZIOLU, Hasibe (1978), Ahd-i Badadnin iirleri, Belleten, Trk Dil Kurumu Yaynlar, s. 95-150. OKUYUCU, Cihan (1994), Cinn, Hayat, Eserleri ve Divannn Tenkitli Metni, Trk Dil Kurumu Yaynlar, Ankara. ZTOPRAK, Nihat (2001), Rh, Tima Yaynlar, stanbul. RH (1870) Klliyt- Er- Rh-i Badd, stanbul. SCHMDT, Joannes (1991), Pure Water for Thirsty Muslims, Ooster nstituut, Leiden. TUMAN, Nail, Tuhfe-i Nil, (Hz.: Cemal Kurnaz-Mustafa Tatc), Mill Eitim Bakanl Yaymlar Dairesi Bakanl Ktphanesi, B./870.
145

Influence of Mustafa l of Gallipoli to Rh of Badat


Assoc. Prof. Dr. . Hakk AKSOYAK* Abstract: In Divan poetry, to find poets and his friends life generally is not possible. But, some poets, like, Mustafa l, Badatl Rh and Nb, critisized with his poems social problems in society and also they give an information their friends. In this article, it is evaluated the influences of Mustafa l of Gallpol to Rh of Badat based on l and especially Rhs Divan. Key Words: Mustafa l of Gallipoli, Rh of Badat, Divan Literature, Nazire

* Gazi niversity, Faculty of Science and Letters/ANKARA aksoyak@gazi.edu.tr bilig F Spring / 2005 Fnumber 33: 137-147 Ahmet Yesevi University Board of Trustees


. , .., : . , , , , , , . , . : , , ,
*

, , aksoyak@gazi.edu.tr

bilig Zima 2005 vpusk: 33: 137-147 Polnomony Sovet Universiteta Axmeta Wsavi

Hsn Akta Kozmografya


M. Cell VARIOLU*

zet: eyh Glibin Hsn Ak mesnevisi, hayal, renk, biim, madde ile sonsuzluk ve vahdet inancnn airin muhayyilesinde ald ekillerin, i ie gemi ortak rndr. Eserdeki kozmografya, renk ve k tasvirleriyle ve soyutun somutlatrlmas yoluyla ortaya konulmutur. Mitolojilerde olduu gibi, uzam ve zaman douran kaos eserin sonuna dek hkimdir. Eserin kahraman Ak, bu kaosu, belirsizlik hlini amak iin zamansal olmayan bir yolculuk yapar. Mesnevide, airin uuraltn harekete geiren farkl evrenin; dnya, tekke ve ahiret evresinin izleri grlmektedir. Hsn Ak mesnevisi, airin kelimelerle izdii bir minyatrdr ve bu zellii sayesinde, hikye edilen konu, orijinalitesi bozulmadan, airin kudreti vastasyla biimlendirilmitir. Anahtar Kelimeler: eyh Glib, Hsn Ak, Mesnevi, Kozmografya.

A. Giri Anlat trleri, en basit tanmla, bir olay kii, yer ve zaman gstererek anlatan trlerdir. Mellifin, eserini vcuda getirirken yapmaya alt ey, eserde, okuru bir atmosfere ekmek ve bu atmosferin eserdeki kiilere etkisini dile getirmektir. Her sanat eserinde olduu gibi anlat trlerinde de konunun arln tayan bir atmosfer vardr ve gerek mesnevlerde gerekse modern hikye ve roman trlerinde olsun bu atmosferin yannda, olayn cereyan ettii bir evre olan mekn unsuru da bulunmaktadr. Anlat trlerinde olay ilerledike evre geniledii ve eitlilik kazand iin olayn meknn bazen ak, bazen kapal bir evre oluturur. Ancak konumuz Divan iiri ve bu iir geleneinin bir rn olan mesnev tr olduundan, mekn unsurunun anlat dnyasnda sembolik deerler kazanarak sergilendirildii grlmektedir.
* Gaziantep niversitesi Fen-Edebiyat Fakltesi Trk Dili ve Edebiyat Blm / GAZANTEP

bilig F Bahar / 2005 F say 33: 149-166 Ahmet Yesevi niversitesi Mtevelli Heyet Bakanl

bilig, Bahar / 2005, say 33

Divan iirinde mekn kavram, dier unsurlarda olduu gibi (zaman, kii...), yeniden varlk kazanr. Oluturulan ontolojik mekn, tek bana bir rnty dzenleyebilecei gibi iliki ve etkileim yapsyla da hayatn btn cephelerinde kendi varln hissettirir. Yani kiinin mikro kozmosu, farkl alglar yoluyla makro kozmosa dnebilir. Bu sayede tutarl yorumlar bir dizi sistematiin temelini oluturur. Tanpnarn eski edebiyat her noktas birbirine cevap veren kapal, yukardan aaya doru dzenlenmi bir lemin ifadesidir. (Tanpnar 2001: 10) cmlesini bu durum iin aklayc bir uyar olarak deerlendirebiliriz. D dnyann benzerini esere yanstmak gibi psikolojik bir kaygdan uzak olan sanatkr; evrenin, tabiatn, eyann zne inme felsefesiyle hareket ederek girift bir kompozisyon yaratr ve o kompozisyonda derinleir. Sz konusu kaygy ve estetik derinlii iirde, musikide, mimaride, sslemede, minyatrde ksacas btn klsik sanatlarda grebiliriz. rnein minyatr sanatnda figrlerin donuk yz ifdeleri, kalplam hareketleri bunun bir yansmasdr. Konunun gece olduu eserlerde mekn aydnlktr. Gkyz, krmz; yeryz mavi olabilmektedir. Canl varlklar da doal renklerinin dnda, aykr bir renkle betimlenebilmilerdir. En nemlisi, bu eserlerde ka yer yoktur, mevsim hep bahardr. Sanat, eyay bir bakma yeniden yorumlamtr. Divan airinin gznde tabiat bir imgeler dnyasdr. Tabiattaki manev genilik ve sonsuzluk hissi, huzur ortam yaratarak insan mutlaka gtrr. air, bu mutlak beyitlere istifledii bahede arar. Bir tr olarak bahenin kozmik uzantlar ve zsel yorumu, basit bir i ve d mekn teorisiyle sistematize edilebilir. En kapsayc olandan en dar olana doru, varoluu blme ayrabiliriz: Evrensel, dnyev ve kiisel. Bunlarn her birinin i ve d yn vardr. Evrensel olana bakldnda, i mekn, misl olanla, hakik gereklik ve ilh dzenle temsil edilir; d mekn ise, bu dnyayla temsil edilir -misl olann insan idrakinin snrlamalaryla bozulmu ve yanl yorumlanmaya ak bir yansmasyla. Bu kutuplama, felsefede, bu dnya ile lem-i temsil (misller veya analoglar dnyas) arasndaki ilikiyle yanstlr. Ayrca, bizzat lem kelimesinin meknla ilgili bir metafor olduuna dikkat etmek gerekir, bu metafor misl olanlar snrlayp evreliyor ve d mekn, yani fenomenler evrenini ondan ayryor. Tasavvuf-din mi150

Varolu, Hsn Akta Kozmografya

tolojide ve iirde, lem-i temsil cennet baheleriyle simgelenir, bylece felsefenin, tasavvufun ve zahir dinin kavramsallatrmalar birbirlerine balanr (Andrews 2000: 186). 18. yzyln ve divan iirinin en byk eserlerinden biri ve mesnevi geleneinde yeni bir izginin rn olan Hsn Ask mesnevisinde de hayallerden tasvirlere, sfatlardan kavramlara, slptan muhtevaya kadar her bir nokta, yukardaki zelliklere uygun birer tablo izer. Hsn Ak mesnevisini okurken iirin, minyatrlerdeki renk ve tasvirlere yaklatn grdk. zellikle Hsn ve Askn mensubu olduklar kabilenin tasviri, Akn kimyay ararken getii yerler ve zellikleri, Mana Bahesinin meknsal zellikleri, bizi, mesnevideki kozmografyay tespit etmeye sevk etti. Kozmografya bal altnda incelediimiz mesnevideki mitolojik lemi, bu lemi dzene sokan, i dnyann tanziminde balca rol oynayan Ak ve Akn bulunduu meknlar tanmak amacyla, incelememizde, Ak adm adm takip edip gittii her mekn ve yaad tm zaman btncl bir gzle deerlendirdik. Hsn Askn ate renginin perdesinden grnen kl dnyasnn ve tek bir ahs erevesinde genileyerek ilerleyen mikro kozmosun, eserin sonunda sonsuzluk temiyle birleerek bir makro kozmosa dnmesini, hem muhteva olarak ilemek hem de eserdeki yerlerini gstermek gerektiini dndk. nceleme, belirli meknlar konu alsa da Akn bandan geen olaylar zinciriyle balantldr. Bu nedenle mesnevideki i lemin btnl, kesintiye uratlmadan olaylar zinciri vastasyla- incelenmeye allmtr. B. Eserdeki Dnyann Oluumu Eserdeki i dnyay yani kozmosu, Akn yolculuu srasnda getii corafyalara ait zelliklerle, Beni Muhabbet kabilesine ait zamansal ve meknsal zellikler oluturmaktadr. lk olarak Beni Muhabbet kabilesinin zelliklerini ve ahslar zerindeki tesirini inceleyelim: Eser, Beni muhabbetin tantlmasyla balar: (242.beyit vd.) Bu kabilenin yaad yerde gerek ifadelerle bu ifadelerin sembolik anlamlar i ie girmitir. Soyut kavramlar, duyu dnyasn harekete geiren alglar, dnce ve hisler, madd zelliklerle anlatlm ve somutlatrlmtr. Kabiledeki renk ve k tasvirleri, insan vasflarn soyutlatrlarak anlatlmas ve soyut kavramlarn da somutlatrlmasyla izilen manzara, eserdeki kozmografyaya balang oluturur. Eserde nedenlerle sonular birbirine girmitir:
151

bilig, Bahar / 2005, say 33

247 255 267 269 272 273 278 279

Hargehleri dd- h- hrmn Sgarlar grz- kh-peyker hlar dd- h- ser-ke ster oku gitmeye yabna Peyvend edip h- d da Maksdlar hemn akar su Bilmez ki nedir nihl-i gl-nr Gl mi gler ergavn m alar

Sohbetleri ney gibi hep efgn Sahblar merg-i dehet-ver Endm siyh h te Kendi ekinr zih-i kemna n berk giderler idi ba Yeksn leb-i erha v leb-i c te mi bitirdi yoksa glzr Etfl-i nihl kan m alar

Kabilenin bu olaanst zellikleri, uyku ile uyanklk arasnda grlen ve daha ok kompleks tabiatl ryalar eklinde nitelendirilen rya motifine benzer (Gnay 1999: 89). Glibin, eserini vcuda getirirken, gelenee bal kalmakla birlikte, bulunduu sosyal evreden de etkilendii muhakkaktr. Bal bulunduu sosyal evre, eserdeki mikro kozmosun makro kozmosa evrilmesinde nemli bir uuralt oluturmutur. Bu uuralt bastrlm tm duygu, dnce, hayal ve hisleri kapsamakta olduu iin tek bir sezgiyle bile ortaya kabilecek durumdadr. uuraltn harekete geirebilecek her etkinin kayna ancak geriye dn tekniiyle salanabilir. Nitekim eserde de bunu grmek mmkndr. Eserdeki uzamn douu tpk mitolojilerde olduu gibi bir kaostan ibarettir. Bu kaos iinde nce zamanszlk doar, ardndan uzam belirir ve tekrar zaman kavram ortaya kar. Kabilenin tantld gz- dstn- ben mahabbet, Sft- bezm-i n ve Sft- ikr- n blmlerinde kaostan sonra uzamn doduu akken, zaman kavram henz yoktur. Hsn ve Akn doduklar garip geceden nce tantlan Sft- bahr- n blm ise ok genel bir zaman kavramn iine almaktadr. Bahar, mevsim olarak eserin geneline yaylmtr. Ak ve Hsn her zaman bahar yaamaktadrlar ama Ak, yolculuunun ilerleyen blmlerinde k ile de karlaacaktr. Ancak k mevsimi, Akn yaad belirsizlik hline aittir ve Ak, gerekte yaad baharn farknda deildir. Eer fark edebilme yetenei balangta olsayd, eserde, hibir hareket olmazd ve eserin kozmografyasyla Akn yolculuunun yaps ve corafyas rtmezdi. Sft- bahr- n blmnde yer alan bahe tasvirleri ve kabile mensuplarnn bu baheye girme, burada yaama hlleri; airin uuraltn ha152

Varolu, Hsn Akta Kozmografya

rekete geiren farkl evrenin izlerini tamaktadr: Bunlardan ilki ve ilk akla geleni, elest bezmindeki ruhlarn, beden elbisesi giydikten sonra Tanrnn yanndan uzaklaarak geldikleri evredir ki, dnya denilen bu evreye almak ve varln zne ynelmek kolay olmad iin burada srekli sknt ekilir. kinci evre airin de mensubu olduu tekke evresidir. Burada vahdet yolunda yrmenin zorluklarn renmeye ve gaml bedenlerinden tecrit olmaya alan ruhlarn acz hlleri vardr. nc evre ise airin psikolojisinin ok daha gerilerinde yer eden ya da eserin genelinden karlan fikirlerden sezilen- ahiret evresidir. Eserdeki beyitler (272, 273, 274, 276, 277, 282, 283, 285, 286) bu evreye iaret eder. C. Kozmografyann ( Dnyann) Akn Yolculuunun Yapsyla rtmesi Ak, Hsn ile evlenmeye talip olunca kabile bykleri, Hsne kavumann srrnn baz belalar kabul etmek olduunu sylerler. Ak, belalar kabul eder ve Gayret ile yola kar; ancak daha ilk admda bir kuyuya derler: 1258 n girdi o merd-i rh rha Evvel kademinde dt ha Eserin srr havas bu ilk adm ve kuyuda gizlidir. Akn hareketsiz olarak, zihni ile yapaca yolculuun ilk hareketi gerekleir. Akn kuyuya dmesi gerek lemden hayal lemine ilk geitir. Bu gei srasnda renklerin, mekn unsurlarnn, i rperilerinin ve zamann da ekil deitirdiini ve geriye gittiini grrz. Bu gei an masalms bir hava ile eserin yzn deitirmekte; tlsma, olaanstle kap aralamaktadr: 1259 1261 1262 1263 1264 1265 Amm ki ne h h- girdb Bir h bu kim sevd- azem Ne rh- adem ne zulmet-bd Deycr- firkdan nine Dse buna Hzr olup da gm-rh Mihr atsa kemend-i mh u sli Mnend-i ebed vers n-yb Gencr-i knz- yes mtem Bir h ii fign u feryd Bahr- zulmt- b-kerne Olur yar yolda mri kth Yok karn bulmak ihtimli

Ak, kuyuya dt srada girdapta dnmektedir. Bu dn an, Akn aklnn devre d kalmasn ve soyut leme gemesini salamtr. 1261. beyitte kuyunun bir karanlklar ehrine, mitsizlik ve matem hazinelerinin bekisine benzetilmesi, asl kozmografyann balangcdr.
153

bilig, Bahar / 2005, say 33

Eserdeki asl kozmografya, Akn kuyuya dmesiyle balar ve eserin sonunda bir bahede, Hsn ile ayn kii olduunu fark etmesiyle sona erer. 1262. ve 1263. beyitler Akn yolculuunun, insanolunun dnyaya gnderilme olayyla benzerliini ortaya koyar. nsann anne karnna dmesi, dnya mateminin balamas ve ayrln balangcdr. Karanlk ile glgelenen, insan hakikatten ayran ve hayal leminde yaamaya mecbur brakan dnya yolculuu, yani anne karnna d, ayn zamanda Allaha kavuma arzusunun ve vuslat tatmann da ilk adm saylr. te Akn kuyuya dmesiyle insann anne karnna dmesi arasnda kurulan benzerlik de ayn nedenleri ve sonular tamaktadr. Anne karnna dmeden nce bir ruh olan insan, anne karnnda olgunlaarak yeni bir bedende ve surette bir insan olarak doar. Ak da bu karanlk kuyuya farkl bir insan olarak girer, yolculuunun sonuna yaklatka olgunlar ve sonunda yepyeni bir insan olarak yolculuunu tamamlar. Bu iki durum arasndaki tek fark, beden elbisesi giyen ruhun, anne karnna dmeden nce soyut olduu hlde burada somutlamas; Akn da yolun sonuna yaklatka, kiiliinin soyutlamasdr. Akn yolculuu seyr slka da benzer. Anne karnndan dnyaya, yani somuta gnderilen insan, yolu tersinden- somuttan soyuta- izlemelidir ki balad noktaya ulaabilsin. Nitekim eserde Ak da balad noktaya dnebilmitir. Necmettin Turinay da kaleme ald makalesinde, mesnevideki bu soyuttan somuta, somuttan soyuta geilere vurgu yapar ve Hsn Ak be anlamsal katman altnda inceler (Turinay 1995: 87-122). Akn kuyudaki yolculuu, alg dnyamzn kavrayabilecei zamansal bir yolculuk deildir. Akn i sknts, bunalm, yaad zorluklar okurun i dnyasyla paralellikler kurarak onu kendi i dnyasna eker. Mesnevideki kozmografya zamansal deildir. Bu yzden alg dnyamzn kavrayabilecei bir zaman dilimi ierisinde vcuda gelen bir dizi vaka rgsn deil; eser kahraman olan Akn yani bir varln- gelime ve olgunlama evrelerini anlatr. Sz konusu, bir varlk ve onun olgunlama evreleri olunca, eserdeki kozmografya da srekli olarak kendini yeniler. Yenilenen kozmografya, tecellinin srmesine ve kn emrinin devamllna benzemektedir. Glib, eyay, eit zaman aralklarnda oluan ve olgunlaan bir geliim olarak grmez. Onun izdii i dnyada duyularla gzlenebilen ve duyular aras aktarmn sk yaand bir nedensellik vardr. Nedenselliin kaynan Allahn vasflar, isimleri ve zat ile elien tezahr yerlerinin ilikisi oluturur. Bu ilikiden doan grnm somutlatrlm niteliklerokuru inandrcla srklemekten ziyade, oul bir ortama iter.
154

Varolu, Hsn Akta Kozmografya

. Akn Yolculuunun Corafyas Akn yolculuunun corafyas metaforik olarak bir ontolojik lemler kozmografyasna denk der (Holbrook 1998: 174). Varl yeniden tanmlama esasna bal olan mesnevide, elest bezminde Tanr ile birlikte ve rehbersiz olan mutlu insan yeniden arama, bulma ve tanmlama abas dile getirilmektedir. Bu yzden Ak ilerledike evresi deimekte, olgunlatka soyutlamakta ve her yer deitirmede varln gerek zne bir adm daha yaklamaktadr. Zihn bir yolculuk yaparak ze ulamaya alan Ak, zaman kavramn ortadan kaldrarak geriye doru bir dn yapar. Bu geriye dn, bir kuyu dibinde balayarak Akn yanlsama varlklarla tanmasna zemin hazrlar. Diyr- Kalb yolculuu ile eser fantastik bir kimlik kazanm; hatta yolculuk balamadan nce bile eserde, masal ve destan unsurlarna yer verilmitir. Ak, kuyudan ini yolculuunu yllar, aylar ve gnler (Akn yolculuu geriye doru bir hareket olduu iin zaman da ters ilemektedir.) sonra tamamlam ve kendini kuyunun dibindeki bir devin yan banda bulmutur: 1271 1272 Gitdi nie sl mh u eyym Karn bulup etdi hir rm Bir dve meger o h- mihnet Olmud makm- hb- rhat

Akn devlerden kurtulmasn salayan Shan, bir ku olup Hsn ile birlikte olmak zere baheye uar: 1320 Bakmad Shan bu h zre Bir mrg olup ud b- yre Mesnevideki masalms havay ve i dnyay dzene sokan olaylardan bir tanesi de Shann her zor durumda ekil deitirmesidir. Tpk efsane kahramanlarnn zor durumlarda ekil deitirmesi gibi, Shan da farkl durumlarda, farkl ekillere girerek Akn hayatn dzene sokmaya alr. Efsanelerde kahramanlarn kendisi ekil deitirirken, burada kahramana yardm eden varlk ekil deitirmektedir. Ak, Gayret ile birlikte yoluna devam ederken farknda olmadan Gam Harabelerine gelir. Akn psikolojisi gittii yerlerin havasna uymaktadr. Harabe-i Gama gelirken iine mitsizlik der: 1326 Bir det-i siyehde old gm-rh Yeld-y it bel-y ngh Der sft- eb ve iddet-i it blm, Galibin psikolojisinin yaratt rpertici ve korku duygusu uyandrc bir dehet manzaras izer. Karanlk ve kar, karlarna her an yeni bir bela karr. Burada mitsizlik ve korku art arda gelmektedir:
155

bilig, Bahar / 2005, say 33

1327 1328

Bir det bu kim nez billh Birbirine yes havf lhk

Cinler cirid oynar anda her gh Geh kar yaar idi geh karanlk

Bu karanlk lde, eziyetin ve aresizliin k mevsimiyle birleerek Aka zor durumlar yaatt grlmektedir. Ak, bu manzara karsnda dehettedir; ancak bsbtn mitsizlik iinde kalmamas iin gkyz bazen mavi renkteki yzn gstermektedir: 1337 Mnend-i sitre-i eb-efrz Gh grnrdi rz-i frz Galib, Akn Harbe-i Gamda yapt yolculuun dehet grntsn 1344.beyitte anlatmaktadr. Bylesine korkun bir manzarann tasvirinden sonra air, hibir canlnn kalmadna ve her eyin ate rengine brnen grntsne iaret ederek; biimden hayale, oradan da skut ve acze gemitir: 1345 1346 1347 1348 1349 Dehetle olup kar alt dny Khsr ile sarsar old hem-p Kalmad hevda mrg- ser-keGhce uard reng-i te Ykt gibi habb- sahb Hi uleden eylemezdi perv tede zll edip tekevvn Dd eyledi sarsara tahassun Mhleri sayd iin serser Bal idi oltalarda ahker

Eserin bu blmnde insanst kuvvetlerin hareketi mevcuttur. Hibir hareket Aka yardm edici deildir. Bu sebepten acz ve skut, Ak cephesinden bakldnda, Akn hlini tanmlamak ve k manzarasnn sert yzn gstermek iin seilmi en uygun kavramlardr. Ak, mcerretler ve mahhaslarn i ie girdii, renklerin bile tannmad bir k gecesinin perdesinden grnen mitsizlik meknndadr. Bulunduu yerin dmdz bir ova olduunu; ancak by veya tlsmla, kendisine bir ehir suretinde grndn fark edebilmitir: 1373 1374 Ol havf hatardan Ak- gh Bin dehet gamla old gm-rh Bildi ki ehir deil ovadr Amm ya sihir ya kmydr

Ak, cadnn elinden kurtulmak iin haftalarca dar aacnda asl bir ekilde, bazen feryat bazen de dua ederek bekler. Nihayet Shan, kn emri gibi yetiip Gayret ve Ak dar aacndan kurtarr. Artk ne karanlk, ne ate, ne kar, ne de dehet kalmtr; Shan btn bunlarn Hsnn kudretiyle olduunu anlatr. Ak, Gayretle birlikte Akara binip, bitmez sand Harbe-i Gamdan devleri, ejderleri, vah yaratklar yok ederek abucak kar.

156

Varolu, Hsn Akta Kozmografya

Akn Harbe-i Gamdan karken vah hayvanlar ve fiziktesi yaratklar ldrmesi, mitolojilerdeki korkun yzl yaratklarla ve tehlikeli hayvanlarla karlaan kahramanlarn, o yaratklar ldrmesi olayna benzemektedir. Mitolojik hikyelerde vah hayvanlarn kanndan dikenli ve zehirli otlarn kmas, zehirli ylanlarn var olmas veya bir binek hayvannn ya da bir tanrann stnden yldzlarn olumas gibi vakalara, Glibin eserinde de, kendi muhayyilesinin rnleri ve konunun ilerliine uygun olarak rastlanmaktadr: 1529 1530 1531 1532 1533 1534 Ol t ile Ak- berk-cevln Her gl-i bel ki kd rha Dndrdi zemni smna Etti ser-i dv gli sergi Hn-be-i ri etdi dery Bir seyf ile etdi ol melek-zd Gam detini etdi rk-i meydn Kld an tume t-i ha Ejderleri reng-i kehkena Verdi o sipha nakd-i mergi Kaplan derisine dndi sahr Deycr- cahmi cennet-bd

Akn yeni yolu Ate Denizine urar. Bu mekn Akn giderek soyutlaan bedenine uygun bir yerdir. Atein cisimleri yok edicilik zellii gz nnde bulundurulursa, Akn tecridi iin burann gereklilii de ortaya kar. Zor bir engel olan Ate Denizi, duyular aras geiin baaryla saland bir yerdir. Ak ilerledike corafyalarn renkleri de deimekte, en karanlktan (yokluktan, gizden, kaostan) en kl leme (parlakla, grntye) gei salanmaktadr. Karanlk kuyuda balayan yolculuk, cadnn bulunduu dondurucu ve rpertici souk k gecesi ve ate deniziyle devam etmektedir. Akn ilk hareket noktas kuyu olduu iin renk, karanlk ve siyah; yani srlar lemidir. K gecesi, kuyudan biraz daha kl olmasna ramen yine de siyahla glgelenmi, rpertici bir lemdir. Ate denizi ise en kl, en scak renklerin hkim olduu; ayn zamanda Ak iin en nemli dnm noktalarndan biridir. Akn yolu, buradan sonra in prensesinin kalesine urayacak ve bu kale de mesnevinin btn somut renklerinin sergilendii, tm suretlerin en ekici hllerinin bulunduu yer olacaktr. Akn son dura ise Hisr- Kalb olacak; mesnevideki hareket burada son bulacaktr. Ate denizi ve mumdan gemiler, Akn yapt iin ne derece zor olduuna, imknszlklar iinde umut na sarlmann, sabrn ve bekleyiin olumlu sonular getireceine iarettir. Ate denizi, eserdeki i dnyann en ilgin yeridir. Ak kendi iindeki atele yola dm, birok servenden sonra yolu Ate denizine uramtr. Eserdeki kozmografyann en
157

bilig, Bahar / 2005, say 33

scak, en parlak mekndr buras. Akn ilk hareketinden bu yana urad her yer, hem karanlkla, yani siyah renkle, hem de meknsal zellikleriyle bir arada yer almaktayd. rnein k gecesinin tasvirinde gecenin siyah karlar rtmekte ve iki zt renk yan yana getirilmekteydi. Oysa Ate denizinde siyah rengin yava yava silindii grlr. Mesnevideki renk younluu Hollbrookun da dikkatini ekmi; yazar, siyah rengi merkeze alarak beyitlerde geen nokta-i sveyd, siyeh, m, zulmet-zulmt, gice, eb-i tr, mnend-i Bill, nr- siyeh, leyl-y hayl, eb-i firk, felek-i siyeh-kr, zengibr, zeng-i eb, zlf kelime ve terkiplerinden de hareketle, mesnevideki renk akna, deiimine ve algdaki yanlsamaya vurgu yapmtr (Hollbrook 1995: 131141). Akn yolculuunu bir renk emas olarak gstermek istersek; en karanlk noktadan, yani siyahtan beyaza doru giderken aradaki renklerin uyumunu ve tonlarn yan yana geliini rahatlkla grebiliriz. Numaralandrlm yedi blmde incelediimiz dnmde birinci aama ayn zamanda yedinci aamadr ve kahramanmz henz siyah ile beyaz arasndadr. Nur, zulmetle glgelenmitir ve Ak henz bulunduu yeri idrak edebilecek yetkinlikte deildir. kinci aamada kuyuya, yani zulmete der. lk aamadaki belirsizlik burada ortadan kalkmtr. Kuyuda siyah renk (zulmet) hkimdir ve Ak yolculuuna balamtr. nc aamadan altnc aamaya gelinceye kadar zulmet perdesi yava yava ortadan kalkar. Altnc aama nurun kendisini iyiden iyiye hissettirdii aamadr. Yedinci aamaya gelindiinde Ak yolculuunu tamamlamtr ve artk sr perdesi kalkmtr. Fakat buras Akn ilk hareket noktas olduundan siyah ve beyaz renkler yine i iedir (bk. ekil 1). Ak, tm mitsizliine ramen Akar ve Gayret sayesinde Ate denizinden de kurtulur. imdi geldii yer Akn imtihan iin en zor olan yerdir. nk bulunduu mekn in sahilidir ve in prensesi, Hsne ok benzeyen, gnl elen, dnyann btn madde, renk ve suretlerini bnyesinde toplayan bir engeldir. Akn in sahillerinde karsna kan mekn ve bu mekna ait unsurlar geici insan mrn temsil etmektedir. Bu sebeple eserdeki kozmografyann btn madd ynlerinin burada temsil edildii grlr. 1607 Blblleri tt-i shan-sz Bebglar sz sza hem-rz Beyitte anlatlan blbln ve papaann hli, birer kukla yaantya sahip olan insan temsil eder. in sahilleri, Ak yolculua balamadan nce Hsn ile gezindii Man mesire yerine benzemektedir:
158

Varolu, Hsn Akta Kozmografya

1618

Nzhet-geh-i Mnyi edip yd Bu ir-i nevni kld ind

Bu mekn, Akn yolculuu tamamlamasndan nce, son kez imtihana tbi tutulduu bir yerdir. Akn hl sona ulaamadn ve belirsizlik hlinin devam ettiini papaan klndaki Shan aklar. Ama Ak, bu durumu henz kavrayacak olgunlua erimedii iin prensesin tuzana dmeye meyillidir. Shann papaan klna brnmesi, kozmografyann boyutlarn genileten, ayn zamanda da i dnya iin gerekli olan bir durumdur. nk eserin bu blmnde genel olarak dnya hayat geici bir durak olarak temsil edilmektedir. Shan da ancak papaan kadar konumaldr. Nasl ki papaan, sahibinin rettiinden fazlasn syleyemezse, Hsnn denetimindeki Shan da sadece Ak uyaracak kadar sz syleyebilmelidir. Ak, Shann uyarsndan sonra Horba ile karlar ve onu Hsn zannederek ona k olur. Bu durum, eserde ilk kez ortaya kan kesretin semboldr. Ak daha nce yolundan karmaya alan engeller (Harbe-i Gam, Cad, Ate Denizi) onun i dnyasnda var olan gelgitlerdir. Horb ise asl kesrettir ve Hsne ok benzemesi olduka manidardr. Eer Ak, onu Tanrnn zuhur ettii geici bir gzellik olarak alglasayd yolunda daha da emin olarak ilerleyecekti; ama o, Horbya kapld ve yeniden belirsizlik hline dt. Horb her ne kadar kesret olsa da Akn zihninde yaamaktadr. Gerekte var olan bir kesret deildir. Sadece Akn dnyaya meylinin ya da bir anlk yol aknlnn ifadesidir. Bir anlk geici heveslere kaplmay anlatan bu meknda Ak, gittii yolu tam olarak gz ard etmez. Yaad belirsizlik hline ramen kendisini dima hedefe ynlendiren yardmclar vardr. Onlarn desteiyle Ak, zaman ve zamanszl birlikte yaamakta; bu iki u nokta arasndaki gelgitler sayesinde dikkati her zaman ayn noktada birletirilmeye allmaktadr. Bu mekn, Aka aknlk hlini yaatmakla birlikte ona hareketini odakta toplamas iin frsatlar da sunar. rnein in sahili, Mana Bahesine benzemekte; Horb da Hsn andrmaktadr. te btn bu benzerlikler, Tanrnn bazen ak, bazen de kapal olarak lemde grnmesi fikrine uygun dmektedir. Bu sebeple air, eserdeki kozmografyann, yani i dnyann yava yava sonuna yaklat fikrini okuyucuya sezdirmek ve Akn yokluk lemine giderek yaklatn gstermek istemitir. Geici dnya hayatnn iaretlerinden birisi, geici bedenlerin diliyle konuan varlklarn semboller dnyasnda kendi yerlerini bulmasdr. Hor159

bilig, Bahar / 2005, say 33

b, geici dnya hayatnn bir sembol, lem-i hayalin bir sureti olduu iin eserde az yok diye tasvir edilir: 1636 1637 1638 Smn teni bir bt-i semen-s m ile syleirdi her gh Nutk eylemez idi hi o kfer Hm di lk sret-s Yokd deheni ne yapsn ol mh Gamze idi tercemn yekser

in sahilleri eserdeki i dnyann bir paras olmakla birlikte, farkl bir meknn -yeni bir i dnyann- anlatld yerdir. nk oras aldatmaca mekndr. Ak, yolculuuna, gnlne ulaabilmek, arad Hsn gnlnde bulabilmek amacyla balamtr. Ancak Horb, Akn, gnlne ulamadan nceki mcadelesinin- ki aklyla yapmtr- rndr. Bu yzden Ak yeni bir mekna, Zts-Suvere srkleyerek onun karmak olan ruhunu iyice bulandrr ve lemin tm suretlerinin bulunduu, resimlerle dolu bir kaleye hapseder: 1696 Bir hl ile Aka edip m Ald yanna getirdi hem-p 1697 Zts-suvere olup revne Ddi yola ol eh-i yegne 1706 Ne grdi ki bir garb kala Her yan suver acb kala Akn geldii kale, bir kiliseyi, bir putperest tapnan andrr: 1709 Bir kala ki Smenta benzer Her seng-i siyh Lta benzer 1710 Hem-reng-i knit arss Bir ehr-i azm yok kapus Kalenin ilgi ekici bir yan, sahte gzelliklerle dolu bir grnts vardr. Gzellik ilgi ekici olduu kadar, byleyici ve ac vericidir de. Glib, btn bunlar kaleyi Ysufa benzetmek suretiyle ima eder: 1711 Hep ke v ky Ysuf-istn Dvrlarnda nak- hbn 1712 Nak felekl-burca hem-t Hem-hlet-i hcre-i Zleyh Kale, batan sona prensesin kendisinin yapt resimlerle doludur: 1720 Olmu meger anda ihre-perdz Ol duhter-i h- n-i tannz 1721 Mnend-i tasavvurt- k Neyrengi vuka n-muvfk 1722 Etmi bu nuka ol sitem-h Mjgn- peryi hme-i m Bu resimlerdeki figrler madde ile manadan uzak, akl ve idrakten bamsz olarak ilenmi (nk Ak, akln yitirmek zeredir.); sadece suret kavramyla karlanabilecek yapdadr. Suret kavram hem imgesel hem de biimsel olarak deer kazanr. Bylece Ak, bakt resimlerin hibirinde Hsnn kendisini bulamaz ve yalnzca onu hatrlayarak h eder: 1725
160

Her srete Ak kld dikkat

Hsni anp etdi h- frkat

Varolu, Hsn Akta Kozmografya

Kale, Ak iin nemli bir dnm noktasdr. ok katmanl bir yapya sahip olan kalede mesafe kavram da anlamn yitirir. Bylece kozmografyann en son ve en ilgin yaps ortaya karak Akn btn tahamml snrlarn zorlayan ve iradesinin gcn bir rpda yoklayan en son durum belirir: Ak, yanlsama bir meknda, daha nce binbir zorlukla getii yerleri tekrar grr ve bana daha nce gelen olaylar, srasyla, yeniden yaar: 1731 1732 1733 1734 1735 1736 1737 1738 1739 Her nesne ki gemi idi evvel Bu kalada gedi hep mufassal Bir ha dp yine kemkn Dutdular an siph- gln Kat eyledi det-i berf-nki Grdi o musbet-i helki Cd ile eyleyip keke Geldi yol zre bahr-i te Dahi nie drli hevl-i cn-kh Yllarca enn nle v h Bin havf ile gedi Ak o rh n yokd elinde t-i h Ngh ald rh- mn Bakd an grdi Ak- yekt Menzil yine menzil-i mukaddemOl sret o kala-i mutalsam Mabdna eyleyip ikyet Hl-i dilin eyleyip hikyet

D. Kaosun Sona Ermesi (Geriye Dn) Ak, nceden yaad btn zorluklar, yalnzca nefsiyle mcadele ederek gemeyi baarmtr. Kesrete taklp kalmad iin prensesle ilikisine kadar- istikrarl bir yol izlemitir. Oysa ikinci kez yaadklar, kesret ve kesretle birlikte ortaya kan, nceden yendii nefsiyle mcadelesidir. Balad yerde olduunu anlaynca h eder; nk nceki abalar hi olmutur ve ekmesi gereken ceza, ayn eyleri yeniden yaamak olacaktr. Sonuca bir adm kala baa dnmek ve ayn yollar yeniden gemek, Akn yapt iin sabr gerektiren ve hata affetmeyen bir i olduunu ortaya koyarak ne derece hassas bir yapda bulunduunu gsterir. Bu mitsizlik hlinin arkasndan mit kaps aralanarak blbl kyafetine brnm olan Shan yetiir. Akn bulunduu mekna ve yaad olaylara uygun kyafetlere brnen Shann kyafeti yine nemli bir durumdur. Sadece Shann ekli deil; zm nerileri de girdii ekillere uygundur. Kaleden kurtulmak iin Aka yak emrini veren Shan, blbln barndaki atein kendi derdine deva olduunu hatrlatarak okura iir dnyasnda yaanan bir olaydan bahsedildiini hissettirir. Bylece okur, gerekstlklere birebir tank olur. Shan, Aka kaleyi yakmas iin neride bulununca, Ak da, iini yakan hla kaleyi ve prensesi atee verir. Suret ortadan tamamen kalkar; ancak Ak, kaybettiklerini (klcn ve sabah duasnn okunu) yava yava bulmasna ramen kaostan hl kurtulamaz:
161

bilig, Bahar / 2005, say 33

1783

Bir resi yok belya ddm

Yek bama Kerbelya ddm

Buna ramen Ak, bilme noktasna iyice yaklat iin, bilme noktasndaki hleyi son kez bilememe durumunu- yaamaktadr. Mekn yine kaosta, renk yine siyahtadr: 1785 yne-i dil harb kald Mehtb gm old tb kald 1788 eb kld nihn ceml-i yri yneye ddi sg-vr Bu kaos meknnda Ak, bekleme edimini gerekletirirken, fiziksel olarak da dnme urar: 1823 Ol mh- cihn hille dndi Mihr-i erefi zevle dndi 1824 Sahb-y sabhati azald Bir cra tih-i piyle kald 1825 Bir rtbede zaf old mzdd Kim edemez old h u feryd 1826 Bir zaf ki zafn intihs Belki ademin de m-vers Ak, yolun sonunda maddeyi atar ve metafizik bir varlk olarak kalr: 1828 Bir sret idi ki b-heyl B-sklet-i harf zge man Beden elbisesini hangi hllerde giymise ve Mana Bahesine hangi yollar izleyerek ulamsa imdi de tersini yaparak beden elbisesini karmakta ve geriye dn annn en zor taraflarn yerine getirmektedir. Akn yolculuk boyunca yaadklar, tersinden hareket ettirilen bir film eridi olarak dnlebilir. Bir nceki kare, bir sonraki karenin sebebi deil, sonucudur aslnda. Akn geldii son nokta, balang ve biti noktasdr. Ak, yolculuu srasnda soyutlaan meknlara uyarak, bedensel olarak soyutlamakta ve sureti terk etmektedir (1829-1845). Aka yolculuunu tamamladn bildirmek, hak ettii dl vermek ve onu bir an nce vuslata erdirmek iin Shan, son kez gelir, mjdeli haberi verdikten sonra kaybolur. Ak kendine geldikten sonra, ona her zaman yol arkada olan Gayret de kaybolur. Hisr- Kalbe ulaan Ak, daha nceden yaad Mana Bahesinde olduunu anlar. Gizli srlarn hepsi teker teker ortaya kar. Akn geride brakt tm varlklar, kendisinden nce Hisr- Kalbe ulamlardr. Hsn gnlnde bulmas iin Ak ondan ayran Hayret, onlar yeniden kavuturmak zere ortaya karak vuslatlarn gerekletirir. Bunun zerine Ak, Hsnden ayr bir ahs olmadn anlar ve sz skuta erer: 2000 Kim AK HS()Ndr ayn- HSN AK / Sen rh- galatda eyledin mek

162

Varolu, Hsn Akta Kozmografya

Akn ilh kaynaa ulaabilmesi ve kendi varlnn zn kavrayabilmesi iin geriye dn yapmas gerekmekteydi. nk Hsn ile birlikteyken sahip olduu kymetlerin farknda deildi. Onu bu belirsizlikten kurtarmak ve bilme fonksiyonuna eritirmek iin bu yolculuk gerekliydi. Ak, Hsnden ayr kald sre boyunca daima odakta kalarak, yapt iin, gittii belirsiz yolun anlamn unutmaz. Bu durum, sadece Akn iradesi sayesinde olmamtr. Hsn, daima ona nazar ederek onun hlinden haberdar olmu; ona her zor durumda srekli yardmc unsurlar gndermitir. Yolculuun sonunda geride brakt varlklar yeniden karsnda gren Ak, varln znn biimden farkl olduunu anlar. O an grd varlklarla nceki grd varlklar birebir ayn deildir. nk Ak, belirsizlik hlini yaarken onlar sadece biim olarak grmektedir; oysa ikinci kez grnde biimden syrlm birer anlam olduklarn anlar. E. Sonu Anlatma esasna bal edeb eserlerin i lemini dzenleyen unsur vardr: ahslar, zaman ve mekn. almamzda kozmografya bal altnda incelemeye altmz konu, esasnda eserdeki i lemin yaps ve onu oluturan unsurun kaynama noktalardr. Baz teknikleri birlikte ele alarak (ontolojik yaklam, gsterge bilim, roman inceleme sanat ve klsik erh metodu) mesneviyi yeniden yorumlamaya altk. Mesnevinin i lemini dzenleyen zaman ve mekn unsurlarn n plna kararak eserdeki bakahramann ve dier varlklarn nasl bir lemde yaadklarn, vakay hangi hllerde genilettiklerini gstermek istedik. Mesnevideki zamansal ve meknsal zellikler daha ok mitolojik bir lemi gsterir. Varln zn ortaya koyma ve vahdet inanc dorultusunda yorumlama abas eseri ontolojik bir sahaya ynlendirmitir. Bu nedenle eserdeki varlklar, zamann ve meknn sembolik deerlere brndrlmesi yoluyla anlatlmtr. Ancak bu semboller, haric leme dorudan gnderme yapmadan anlatacaklarn anlatm; oluturulan bu st dil sayesinde tecride dayal bir lem, st-kurmaca domutur. Mesnevideki tasvirler ve renklerin aktarm gerek bir tabiat manzaras olmaktan ok bir minyatr andrr. Ancak renk aktarm, duyular harekete geirerek alg dnyasnda canlanr. Esasnda eserdeki kozmografyay ilgin klan ve bu yapnn domasna neden olan, bu duyu aktarmnn kaynan oluturan anasr- erbaadr. Diyebiliriz ki, eser, Glibin muhayyilesinde ki onun ruhu tecrit fikriyle doludur- canlandrd anasr-
163

bilig, Bahar / 2005, say 33

erbaann farkl ekilde aktarmdr. Zaman kavramnn vahdet inanc dorultusunda kazand anlamlarla anasr- erbaa birletirilmi, eserdeki i dnya dzenlenmitir.

ekil 1 Kaynaka
ANDREWS, Walter G., (2000), iirin Sesi Toplumun arks, letiim Yaynlar, stanbul. DOAN, M.Nur, (2002), Hsn Ak, tken Yaynlar, stanbul. GNAY, Umay, (1999), Trkiyede k Tarz iir Gelenei ve Rya Motifi, Aka Yaynlar, Ankara. HOLBROOK, Victoria R., (1998), Akn Okunmaz Kylar, letiim Yaynlar, stanbul. - (1995), Mazmun mu Klie Yoksa Devralnm Mazmun Kavram m? Glibin Hayalinde Renk ve Yorumu, eyh Glib Kitab, (Yayna Hazrlayan: Beir Ayvazolu), stanbul Bykehir Belediye Bakanl Kltr leri Daire Bakanl Yaynlar, stanbul. OKAY, Orhan-Hseyin Ayan, (1992), Hsn Ak, Dergh Yaynlar, stanbul. TANPINAR, Ahmet Hamdi, (2001), 19 uncu Asr Trk Edebiyat Tarihi, alayan Kitabevi, stanbul. TURNAY, Necmettin, (1995), Klsik Hikyenin Son Merhalesi: Hsn Ak, eyh Glib Kitab, (Yayna Hazrlayan: Beir Ayvazolu), stanbul Bykehir Belediye Bakanl Kltr leri Daire Bakanl Yaynlar, stanbul.

164

Cosmology In Hsn Ak
M.Cell VARIOLU* Abstract: eyh Glibs Hsn Ak is work connecting of shape in the poets imagination of belief of infinity and unity and imagination, tone, shape, matter. The cosmology in Hsn Ak was put forward by description of colour and light and concretized the abstract. Chaos that created space and time is effective until end of the work likewise in mitologies. Ak who the most important character of the mesnevi travels a journey untimely to pass the chaos and the indefiniteness. ts seen marks of three different vicinity (the world, dervish lodge and the next world) that these had set the poet into action his subconscious in the mesnevi. Hsn Ak is a miniature painting that the poet drew with words. Thanks to this special feature, the matter was related was shaped without be changed of its originality by the poets ability. Hsn Ak is a miniature painting that the poet drew with words. Thanks to this special feature, the matter was related was shaped without be changed of its originality by the poets ability. Key Words: Hsn Ak, mesnevi, eyh Glib, cosmology.

* Gaziantep University, Faculty of Arts and Sciences Department of Turkish Language and Literature / GAZANTEP bilig F Spring / 2005 F number 33: 149-166 Ahmet Yesevi University Board of Trustees

-
.
*

: - , , , , , . , . , , , . , , . , , , . - , , . : , - , ,

, ,

bilig Zima 2005 vpusk: 33: 149-166 Polnomony Sovet Universiteta Axmeta Wsavi

Redife Farkl Bir Bak: ift/apraz Redifle Yazlm Tek Kafiyeli iirler
Do. Dr. Yaar AYDEMR - Ar. Gr. Halil ELTK zet: Tek kafiyeli iirlerde (gazel, murabba vb.) redif genellikle tektir ve deimez. Ancak iki ayr redifin ayn iirde srayla dnml olarak kullanld rnekler de vardr. Bu, iiri hem tek kafiyelilikten ok kafiyelilie yaklatrr, hem de redifin tanmn zorlar. Byle iirlere ift/apraz redifli iirler diyebiliriz. Yazda sz konusu bu tip rnekler zerinde durulmutur. Anahtar Kelimeler: Redif, kafiye, msra, beyit, iir, gazel

Giri Divan edebiyat genel olarak erevesi kaln izgilerle izilmi, sk kurallar ve gelenei olan bir edebiyattr. air, nazm ekillerinden ierie, kafiyeden redife kadar nceden belirlenen bu kurallara titizlikle uyar. Bu kurallar ierisinde kafiye rgs ve redif, zerinde nemle durulan hususlarn banda gelir. yle ki iir manzum ve mukaffa sz olarak tanmlanm ve ilm-i kavf adyla bir ilim dal bile oluturulmutur. neminden dolay kafiye ve redif hakknda, bugn iin, zellikle alfabe deiimi sonucunda, belki de gereksiz grlebilecek birtakm ayrntlara yer verilmi; birbiriyle kafiye yaplacak kelimelerin cinsleri, harfleri, harekeleri, kafiye kusurlar gibi ok teferruatl bilgiler zerinde durulmutur (Sonu ve iekler 1998:445-477). Muallim Naci de, klasik kafiye anlayna genie yer verdikten sonra, redifi bugnk ekilde, kafiyeden sonra gelen kelime tekrar olarak tanmlamtr (Muallim Naci: 43-49). Kafiye ve redifin bu kadar teferruatl anlatlm olmasna ramen, hl zerinde durulmas, incelenmesi gereken zellikleri vardr. Buradaki amacmz, kafiye ve redif hakknda bilinenleri tekrarlamaktan ziyade, klasik redif tanm dnda kalan, iki ayr redifle yazlarak ok ka* Gazi niversitesi, Gazi Eitim Fakltesi/ANKARA aydemir@gazi.edu.tr; hceltik@gazi.edu.tr bilig F Bahar / 2005 F say 33: 167-188 Ahmet Yesevi niversitesi Mtevelli Heyet Bakanl

bilig, Bahar / 2005, say 33

fiyelilie yaklaan rnekleri incelemek; benzer ekilde, msra balarnda da grlen ikili tekrarlarn redif kapsamna alnp alnamayacan tartmaktr. Kafiye, nazm ekillerinin belirleyici temel unsurudur. iirde kafiyenin deiip deimemesine gre iki temel kafiye sistemi ve buna bal olarak da iki temel nazm ekli ortaya kar. iir boyunca kafiyesi deimeyenler tek kafiyeli, deienler ok kafiyeli manzume kabul edilir. airler bu kurallara hassasiyetle uymakla birlikte, aada grlecei gibi, snrlar zorlayan rnekler de ortaya koymulardr. Tek Kafiyeli iirler Divan iirinde tek kafiyeli iirlerin en yaygn ve en iyi bilinen rnei gazeldir (Gazel hakknda bk. Dilin 1986:78-247; pekten 1994:7-22; Turan 200). Tek kafiyeli iirlerde redif de kafiye ile birlikte ele alnr. Bir gazel veya tek kafiyeli bir manzumede kafiye ile birlikte redif de iir boyunca deimeden tekrarlanr. Baz kasideler, redifi deimedii iin, su kasidesi, kerem kasidesi, gl kasidesi eklinde redifine gre isimlendirilir (Aydemir 2002: 133-168). eyh Glibin aaya alnan iki gazeli, bu tarzda ben ve sen redifleriyle yazlm birer klasik rnektir. Her iki gazelde -r hecesi, kafiye; olduka sen ve olduka ben sz gruplar da rediftir. ki gazel kompozisyon bakmndan bir btn olarak deerlendirildiinde, iirlerin sen-ben (sevgili-k) karlatrmas zerine kurulduu ve anlamca birbirlerini tamamladklar grlr. Filtn filtn filtn filn 1 Su verir t-i nigha ek-br olduka ben Gl-ruhun sr-b eder te-nisr olduka ben 2 Gamze-i hn-rzin etme ski-i sahb yeter Ey cef-c tlib-i def-i humr olduka ben 3 Srmedir gerd-i yetmi geri em-i gevhere b olur dil hk-bz- iftikr olduka ben 4 T-i hecrin eyler ol fettn sedd-i henn Hayretimden zim-i terk-i diyr olduka ben
168

eltik ve Aydemir, Redife Farkl Bir Bak: ift/apraz Redifle Yazlm Tek Kafiyeli iirler

5 k- n-km- kyun it rakbi anlasn Rek edermi ehl-i akndan mr olduka ben 6 Perde-i eflkten kt fign- sz- ak Bezm-i hecrinde nev-senc-i karr olduka ben 7 Fer verir yne-i kalbe hill ebrlar Esad ol mh-peykerle dr olduka ben

(Kalkm 1994:384,240)

Filtn filtn filtn filn 1 Mey szer em-i siyhn bde-hr olduka sen Mest-i nz olur nighn needr olduka sen 2 evk-i mey p-der-rikb olur grzn olmaa T-i gamzen kan dkp glgn-svr olduka sen 3 Mh kim fass- nign-i arhdr gm-nm olur Halka-i meclisde ehl-i aka yr olduka sen 4 Bilmem te-hne mi tasvr eylersin hemn n-i zlfnde ana kurbet-nigr olduka sen 5 Hzr- ket-i selmettir tenimde d- ak Pdihm zulm ile hret-ir olduka sen 6 Eyle ey pervne hl-i k- mehcru yd Gh gh nil-i bs u kenr olduka sen 7 Glibin hlin beim kl em-i hundan sul Ol harb olmaktadr mestne-vr olduka sen (Kalkm 1994:785/273) Tek Kafiyeli iirlerde ift/apraz Redif Kullanm Kural olarak tek kafiyeli iirlerin redifi tektir. Tek kafiyeli bir iirde redif sen veya ben gibi iki kelimeden birisi olur. Tek bir iirde iki ayr redifin dnml olarak kullanlmas, iirin tek kafiyelilik zelliini zorlad gibi redif tanmn da aar. Byle rnekleri rediflerin msra sonunda ve banda yer allarna gre iki ekilde inceleyebiliriz. Msra Sonu ift/apraz Redif Divan iirindeki tek kafiyeli nazm ekillerinde, ok kafiye/redif dzeninin denendii rnekler de bulunmaktadr. Aada metinlerini verdiimiz Nect ile ona nazire olduu anlalan Bknin gazeli, ift redif denemesinin7 birer rndr. eyh Glibin iirindeki gibi iki ayr manzumede
169

bilig, Bahar / 2005, say 33

yer almas gereken sen ve ben redifleri, tek bir gazelde srayla kullanlm ve sen-ben eklinde deien ift redifli gazeller ortaya kmtr. Her iki gazelde de, -r kafiyesinden sonra gelen dersen ite sen ve dersen ite ben eklinde tekrarlanan sz gruplar rediftir. Redif matla beytinde nce sen sonra ben olarak kullanlm ve bu iki kelime gazelin dier beyitlerinde ayn srayla dzenli bir biimde, dnml olarak tekrarlanmtr. Bylece, tek kafiyeli olan gazelin kafiye dzenine esneklik getirilmi ve iirler, apraz kafiyeye benzer ekilde, apraz redifli yaplmtr. Normal artlarda gazel tek kafiyeli bir nazm eklidir ve redifin de dersen ite sen veya dersen ite ben sz gruplarndan birisinin olmas gerekirdi. Gramer, ses ve anlamca birbirine paralel unsurlar olarak (Macit 1996:61-62) sen-ben kelimeleri ile sevgili ve n karlatrld sz konusu gazeller unlardr: Nect Beyin Gazeli: Filtn filtn filtn filn 1 Bir yz gl gonca-leb dildr dersen ite sen Sen gle blbl gibi kim zr dersen ite ben 2 Zlf anber boyu arar serv-kadd lle-had Bir semen-ber gonca-leb dildr dersen ite sen 3 Mihnet derd-i gam- aknla olmu haste-dil Bir bel-ke k- ddr dersen ite ben 4 Hecr ile cn u gnl mlkn yama ar klur Bir ka y gzleri mekkr dersen ite sen 5 Her zamn eydr Nect hy mrm hsl Zlfmn drna kim ber-dr dersen ite ben (Tarlan 1997:410/433) Bknin Gazeli: Filtn filtn filtn filn 1 Bir lebi gonca yz glzr dersen ite sen Hr- gamda andelb-i zr dersen ite ben 2 Lebleri ml salar snbl yana berg-i gl Bir semen-ber serv-i ho-reftr dersen ite sen
170

eltik ve Aydemir, Redife Farkl Bir Bak: ift/apraz Redifle Yazlm Tek Kafiyeli iirler

3 Pyine yzler srer her serv-i dil-cnun revn Su gibi bir k- ddr dersen ite ben 4 Zlf shir turras tarrr h- vekr emi cd gamzesi mekkr dersen ite sen 5 Firkatinde tene-leb htr-pern haste-dil Knc-i gamda b-kes bmr dersen ite ben 6 Gzleri sabr u selmet mlkn trc eder Bir amnsz gamzesi Ttr dersen ite sen 7 Bkiy Ferhd ile Mecnn- eyddan bedel k- b-sabr u dil kim var dersen ite ben (Kk 1994:334/380) Redifteki bu farkll baka airler de denemilerdir. Ravznin (Aydemir 2003: 401/547) aaya alnan gazelinde kafiye -r, redif de benden cnibe/ senden cnibe eklindedir. Filtn filtn filtn filn 1 Gelmedin ey serv-i ho-reftr benden cnibe Ek-i em oldu revn enhr senden cnibe 2 Bkt kaddim br- gam cismimde ser-br-girn Ho acebdir tliim her br benden cnibe 3 Gleninde nle ettirmez bana blbl-sft Hr- ayr ey gl-i glzr senden cnibe 4 Akl u sabr u cn u dil hecrinde benden gittiler Derd-i firkattir gelen n-r benden cnibe 5 Hanerimle pre pre edeyin an demi Gam yeme Ravz yine dildr senden cnibe Remzye ait olan aadaki gazelde de kafiye -r, redif ise etmek bana mahss/ etmek sana mahss eklindedir (Gven 2003). iirin her ne kadar son iki beytinde bana redifi tekrarlanm grnyorsa da air yedinci beytin ilk msrana sana kelimesi alarak iir boyunca tekrarlad redif srasn korumaya almtr. Mefln mefln mefln mefln 1 Celsin dim ey gl-ehre hr etmek bana mahss Cihnda blbl-i dilden firr etmek sana mahss
171

bilig, Bahar / 2005, say 33

2 Senin ey gl-ruh u gonca-dehen glzr- kyunda Dem--dem blbls h u zr etmek bana mahss 3 Hev-y ak ile ey serv-i reftrm hevdrn Sab mnendi b-sabr u karr etmek sana mahss 4 Gubr- pye ey serv-i hev-bahm sehbs Gzmden gevher-i eki nisr etmek bana mahss 5 Gurr- hsn ile ey h- hbnm bu dnyda Ged-y kemter edndan r etmek sana mahss 6 Senin hn- gamnda hem-sifl olmak mdiyle Seg-i kyuna cn itibr etmek bana mahss 7 Sana mahss olupdur kadh u zemmim etmek lemde Benim Remz ki medhin b-mr etmek bana mahss k merin, vasta beyti ararsan ite ben ve ararsan ite sen redifinden oluan aadaki muhammesi, Nect Bey ile Bknin gazeline nazire gibi grnmektedir. Nect ve Bknin iirlerinde -r olan kafiye burada -n ve dersen ite sen/ben redifi de ararsan ite sen/ben biiminde deitirilmitir. Kafiyedeki bu nemsiz deiimin dnda, yukardaki gazellerle bu muhammes arasnda, iirlerin kompozisyonu bakmndan nemli bir farkllk yoktur. Burada da sen-ben redifinin etrafnda sevgili ile n mukayesesi yaplmtr. k merin iirinde, normalde ilk msrada ben redifi kullanldndan, bunun ilk bent ve dier vasta beyitlerinde deimeden tekrarlanmas beklenirdi. Fakat burada da Nect ve Bknin gazellerinde olduu gibi, airin iirinin i dzenini ustaca kurarak sen-ben biiminde ift/apraz redif kulland grlyor: Filtn filtn filtn filn 1 Akn ile cieri bryn ararsan ite ben Sen gibi bir leme sultn ararsan ite sen Senin aknla habbim dilde rhat kalmad Gnl pr-gam ddesi giryn ararsan ite ben ka kan alatr cnn ararsan ite sen 2 kbet senin yolunda sevdiim lsem gerek Fide yok iltifat yok sararp solsam gerek
172

eltik ve Aydemir, Redife Farkl Bir Bak: ift/apraz Redifle Yazlm Tek Kafiyeli iirler

Ben bu derdi eke eke kbet lsem gerek Asl bilmez kendzn hayrn ararsan ite ben Hastaym bu derdime dermn ararsan ite sen 3 Szp h gzlerini a nz eyledi Cevrini hadden ard lutfunu az eyledi Alayp glmediime sevdiim hazz eyledi Bar yank ddeleri kan ararsan ite ben Bendegna bis-i ftn ararsan ite sen 4 Aklm yamaya verdi u senin h gzn Cnma kr eyledi bu nz ile rn szn Hsn iinde pdiehsin bizlere ad yzn B- hsnn bekisi Rdvn ararsan ite ben Hsn iinde hr ile glmn ararsan ite sen 5 Der ki mer merhamet kl sil bu emim yan Sr divnn hizmetinden ol rakb kalln Her gren akln yitirdi gzlerinle kan Drr-i meknn karr ummn ararsan ite ben Gerdeni sm lebleri mercn ararsan ite sen (Ergun 1936:379/608,264/453) Tek kafiyeli nazm ekilleri grubuna girmemekle birlikte yukardaki rnekleri andran Mtak Babann on beyitlik mesnev biiminde dizilmi olan iirinin her beyti kendi iinde mesnev ekline uygun olarak matla tarznda kafiyelidir. Bununla birlikte kafiye her beyitte deimeyip aa bb aa bb aa bb ... biiminde birer beyit ara ile dzenli bir biimde tekrarlanmtr. Manzume bu zelliiyle iki kafiyeden oluan ilgin bir mesnev gibi grnyor. Dier taraftan aabb aabb... kafiye dzeniyle manzumeyi drtlkler hlinde yazmak da mmkndr. Bu durumda bb kafiyeli msralar vasta beyti, aa kafiyeli msralar da vastayla birlikte drder msralk bentleri oluturmaktadr. Burada vasta dediimiz bb kafiyeli beyitlerin redifi, manzumenin dzenine uygun olarak sen ve ben eklinde her beyitte srayla deimekte, bylece manzumede ift/apraz redif ortaya kmaktadr. Bu iirin kompozisyon dzeni de yukardakiler gibi ikili karlatrmaya dayanmaktadr:
173

bilig, Bahar / 2005, say 33

Feiltn feiltn feiln 1 Syle Allh seversen cn Nereden sana o kadd-i bl 2 Ne gzel kmeti tbsn sen Ne gzel serv-i muallsn sen 3 Severim Allah ey mh-lik Nak- zbendesiyim sun- Hud 4 Nice Mecnnlara Leylym ben Ysufum rek-i Zleyhym ben 5 Kalarn ifte hillin al Yoksa kavseyn t-i kaz 6 Ne gzel ruhlar zbsn sen Ne gzel glbn-i ransn sen 7 Kalarn cmi-i kudretde eh ki mihrb u iki kble-nm 8 Cmle uka meryym ben em-i Mtk- mcellym ben 9 Habbez mnis-i uka saf Habbez mfik-i Mtk- Hud 10 Ne gzel mh- dil-rsn sen Lema-i nr- tecellsn sen (Gndodu 1997:212/192) Buraya kadar incelenen manzumelerin drd -r, biri -n ve biri de kafiyesi ile yazlmtr. Bu rneklerin tamamnda kullanlan ift/apraz redif ise sen ve ben kelimeleridir. Msra Ba ift/apraz Redif Msra sonlarndaki ift/apraz redif rneklerine benzer bir durum msra balarnda da grlr. Bilindii gibi eski Trk iirinde kafiye, msra banda yer alr. iirin her bendinde, ilk msra ayn ses veya kelime ile balar. Bazen bu ses veya kelime bentten bende deimeyip iir boyunca da devam edebilir. Msra ba kafiyesi denilen bu kafiye dzeni, ilk yazl iir rneklerinde yaygn olarak grlr (Arat 1991:2-292). Daha sonraki dnemlerde kafiye, msra bandan msra sonuna kaym ve msra sonlarnda aranr olmutur.
174

eltik ve Aydemir, Redife Farkl Bir Bak: ift/apraz Redifle Yazlm Tek Kafiyeli iirler

Msra sonlarnda yer alan redifin msra balarnda da grld rnekler bulunmaktadr. Kaynaklarda redifin kafiyeden sonra geldii belirtilmekte ve aadaki rneklerde olduu gibi, kafiyeden nce, msra banda bulunan tekrarlarn redif deil, sadece tekrar olduu yazlmaktadr (TDEA 1992:V/97; 1990:VII/301-302). Redifin zellii, ayn anlam ve grevdeki ses tekrarlarna dayanmasdr. Redif de sonuta bir kafiye dzeni olduuna ve kafiyenin msra banda da bulunabilecei kabul edildiine gre, redifin de kafiye gibi msra balarnda yer alabilmesi beklenir. Bu durumda redifi de kafiye gibi bulunduu yere gre msra sonu, ba ve ii olarak gruplandrlabilir. Msra ba redifiyle yazlan manzumelerin en tannm rnekleri dedimdedi tarznda diyaloglardan oluan ve mrcaa (Bilgin 1986: 101-102, Alc 2002:1-15) ad verilen gazellerle halk iirindeki komalardr (Mermer 1997: 337-338, 449-450; Gven 2000:92-93; Ersoylu 1989:189; Kurnaz 1990:200/104, 246/150; Tunalp 1969:7-9, 18; Oktrk 1982). Yap olarak mrcaa ile ayn grnmekle beraber, dedim/dedi slubunun dnda kalan rnekler de vardr. air mrcaada, hem kendi konuur, hem de kar tarafn konumasn aktarr. Farkl rediflerle benzer yapda kurulan iirlerde ise, byle bir diyalog sz konusu deildir. air, redifinde setii iki unsur arasnda karlatrma yapar. ekil bakmndan benzer; ancak ierik olarak farkl olan bu iirlere, mrcaa denilenleri de iine alacak ekilde, msra ba (n) ift/apraz redifli iirler demenin mmkn olacan dnyoruz. Aynnin aaya alnan gazelinde msra balarnda dzenli olarak deien sen-ben kelimeleri, msra ba redife rnek gsterilebilir: Mefln mefln feln 1 Senin irindedir yz drl erkm Benim irimdedir bin drl ahkm 2 Senin elindedir ol zlf-i pr-n Benim flmdadr ol kutlu ahm 3 Senin celbindedir vahlik etmek Benim kalbimdedir olmak sana rm 4 Senin fikrindedir ol hl ol dl Benim zikrimdedir ol dne v dm 5 Senin yanndadr echel rakbn Benim cnmdadr bin drl ibrm
175

bilig, Bahar / 2005, say 33

6 Senin adndadr her b-veflk Benim ydmdadr her drl enm 7 Senin haddindedir ol sn-i hurd Benim kaddimdedir Ayn bigi lm (Mermer 1997:549/239) eyhlislm Yahya ile Cevr, ehr ve Hevynin muhtemelen birbirine nazire olan u gazelleri, kompozisyon olarak sen-ben eklinde sevgili ile n karlatrld iirlerdir. Gazellerin ana kafiyesi -z, redifi de ele girmez eklindedir. Bir sencileyin-bir bencileyin ifadeleri, gazel boyunca msra balarnda dzenli bir biimde yer deitirir. Sz konusu iirler, msra ba ift/apraz redif dediimiz tarzda yazlmlardr. eyhlislm Yahya: Mefl mefl mefl feln 1 Bir sencileyin nahl-i gl-i nz ele girmez Bir bencileyin blbl-i dem-sz ele girmez 2 Bir sencileyin serv-i ser-efrz bulunmaz Bir bencileyin fahte-i pervz ele girmez 3 Bir sencileyin srr- muhabbet bilir olmaz Bir bencileyin hem-dem hem-rz ele girmez 4 Bir sencileyin gzleri ahbz olur mu Bir bencileyin sayd olunur bz ele girmez 5 Bir sencileyin kim bula Yahy gibi bir kul Bir bencileyin d-i mmtz ele girmez 6 Bir sencileyin medhe sez pdieh olmaz Bir bencileyin mansba pervz ele girmez (Kavruk 2001:176/152) Cevr: Mefl mefl mefl feln 1 Bir sencileyin mest-i mey-i nz ele girmez Bir bencileyin k- ser-bz ele girmez 2 Bir sencileyin fitne-i mestr bulunmaz Bir bencileyin yine-i rz ele girmez 3 Bir sencileyin hsn ile yekt gzel olmaz Bir bencileyin ak ile mmtz ele girmez
176

eltik ve Aydemir, Redife Farkl Bir Bak: ift/apraz Redifle Yazlm Tek Kafiyeli iirler

4 Bir sencileyin gonca-lebin vasfna kdir Bir bencileyin ndire-perdz ele girmez 5 Bir sencileyin yok dil-i Cevr ile hem-dem Bir bencileyin mahrem dem-sz ele girmez (Ayan 1981:218/99) ehr: Mefl mefl mefl feln 1 Bir sencileyin yine-i rz ele girmez Bir bencileyin tt-i icz ele girmez 2 Bir sencileyin gonce-i mestr almaz Bir bencileyin blbl-i gam-sz ele girmez 3 Bir sencileyin yre tegflde msellem Bir bencileyin cevrile mmtz ele girmez 4 Bir sencileyin derd-i dil anlar gzel olmaz Bir bencileyin k- hem-rz ele girmez 5 Bir sencileyin yine-i hsne mnsib Bir ehr gibi rind-i nazar-bz ele girmez (Byk Trk Klasikleri 1987:V194). ehr, yukardaki gazelinin son beytinde sencileyin kelimesine karlk gelmesi beklenen bencileyin yerine ayn anlama gelecek ekilde mahlasn tercih etmitir. Hevy ise, gazelin son msranda bulunmas gereken bir bencileyin ifadesine yer vermemi, uzak da olsa ehrnin iirine benzer ekilde mahlasn kullanmtr: Mefl mefl mefl feln 1 Bir sencileyin fiskeci kurnz ele girmez Bir bencileyin mashara burnaz ele girmez 2 Bir sencileyin nevresi murgn ile avlar Bir bencileyin muglim-i ku-bz ele girmez 3 Bir sencileyin sa birm teli olmaz Bir bencileyin tafrac kazzz ele girmez 4 Bir sencileyin yavru pili demede yoktur Bir bencileyin boynu uzun kaz ele girmez 5 Bir sencileyin tzeler ardnca seirdir Bu yolda Hevy gibi haylaz ele girmez (akr 1998)
177

bilig, Bahar / 2005, say 33

Emrnin aadaki gazeli de, yukardaki rnekler gibi, msra banda seninbenim biiminde ift/apraz redif kullanlarak oluturulmutur. Ancak gazelin ilk beyti mtekerrir murabba veya musammat gazel olabilecek ekilde dzenlenmise de sonraki beyitler gazel formundadr. Bu sebeple ilk beyitte sen/ben msra ba redifi bir bentte, dierlerinde ise beyitte grlmektedir. Mefln mefln mefln mefln 1 Senin flfl benin varsa / benim d- siyhm var Senin snbl san varsa / benim de dd- hm var 2 Senin banda miskn sye-bn var ise kklden Benim de dd- dilden sumn br-ghm var 3 Senin banda ey meh gn gibi zer-efserin varsa Benim de ule-i nr- muhabbetten klhm var 4 Senin mjgn- eminden var ise lekerin saf saf Benim de yeryzn tutar sirikimden siphm var 5 Senin mnend-i mirt- mcell rzn varsa Benim de ke-i emle raklardan nighm var 6 Senin kandan sirikin var ise ey dde-i Emr Benim de sz ile dilden gelir ok h u vhm var (Sara 2002:116/171) Emrnin gazeline nazire grnen Birrnin iiri de ayn zellikleri tar: Mefln mefln mefln mefln 1 Senin y kalarn varsa / benim kadd-i d-thm var Senin gamzen oku varsa / benim de tr-i hm var 2 Senin var ise zlf-i anbernin ten ruhun Benim de micmer-i dilden gelir dd- siyhm var 3 Senin var ise iklm-i hsnde evket nn Benim de kiver-i ak ire hayl-i izz chm var 4 Senin glzr- lemde teferrcgehlerin varsa Benim de b- dilde zge bir seyrnghm var 5 Senin var ise ehlullha sdkn ey dil-i Birr Benim de dergeh-i Monla gibi bir dil-penhm var (Erkul 2000:289/138)

178

eltik ve Aydemir, Redife Farkl Bir Bak: ift/apraz Redifle Yazlm Tek Kafiyeli iirler

Cem Sultann u gazelinde, yukardaki rneklerde grdmz bir sencileyin-bir bencileyin eklindeki ikili redif kullanm daha farkl bir biimdedir. nceki iirlerde msra ba kafiye, beyitlerin her iki msranda yer almaktayd. Cem Sultann gazelinde ise, bu ift/apraz redif kullanm her beytin yalnzca ilk msranda bulunmaktadr. Pe pee tekrar eden sencileyin-bencileyin redifi iki beyti muhteva olarak birbirine balar ve 12 beyitlik gazel, ifade ettii anlam asndan alt beyte der. Bylelikle 12 beyitlik gazelde sencileyin-bencileyin rediflerinin tekrar alt merhn beyti ortaya koyar. Merhn beyitlerin ilki soru, ikincisi de soruya soruyla verilen cevaptr: Mefl mefl mefl feln 1 Bir sencileyin dil-ber-i ayyr kimin var Uka ceflar klc yr kimin var 2 Bir bencileyin hasta v dil-dde v gamgn Ser-gete cef-dde v gam-hr kimin var 3 Bir sencileyin kn ldrc susuz B-rahm dil-zr u sitemkr kimin var 4 Bir bencileyin derd bel dmna dm B-re v vre giriftr kimin var 5 Bir sencileyin blbln gam dikeninde Zr ile nizr edici glzr kimin var 6 Bir bencileyin glen-i hsnn hevesinden Blbl gibi zr olucu her-br kimin var 7 Bir sencileyin kaddile bstn- cinnda Bir serv-i cef-berg bel-br kimin var 8 Bir bencileyin stne yaprak gibi titrer Ol serv-i ser-efrza hev-dr kimin var 9 Bir sencileyin hsn kumn satarken Bzrn germ edici tarrr kimin var 10 Bir bencileyin nakd-i dil cn klp harc Cn ile o bzra hardr kimin var 11 Bir sencileyin dil-ber-i hr-sfat el-hak Srette melek-hy u pervr kimin var 12 Bir bencileyin zlf esri iken ey Cem Baht- siyehim gibi siyeh-kr kimin var (Ersoylu 1989: 77/LXV)
179

bilig, Bahar / 2005, say 33

Fehm-i Kadmin aadaki gazeli, yap bakmndan Cem Sultann gazeliyle ortaktr. Ancak Fehm, sen-ben kelimeleri yerine k-rif ikilisini koyarak apraz redif uygulamasna yeni bir redif katmtr. Her beytin banda tekrarlanan redifler, kam k ki-rifem rif ki eklindedir: Filtn filtn filtn filn 1 kam k ki fikr-i zlf-i havr eylemem Py- akl beste-i zencr-i sevd eylemem 2 rifem rif ki srr- rh izn etmee Secde-i teslm-i icz- Mesh eylemem 3 kam k ki istl-y hsn-i yrdan ule-i Tr olsa hurdi tem eylemem 4 rifem rif ki vasl- hid-i tevhd in Her zamn ezkr- ism-i b-msemm eylemem 5 kam k ki t-i gamze-i hn-rz-i yr Cn- ak zahmnk etse mdr eylemem 6 rifem rif ki bilmem ak u irfn neydiin Hem yine erbbn tayb rsv eylemem 7 kam k ki isbt- Vcd in Fehm rif-i dn gibi herkesle gavg eylemem (zgr 1991:572/CCIII) Kudds de aaya alnan iirinde Fehm gibi farkl bir redif denemi, dier rneklerdeki sen-ben ikilisi yerine cnn-gnl kelimelerini kullanmtr. Ancak o, Fehmden farkl olarak nceki rneklere uygun ekilde, redifi beyitlerde deil, msralarda deitirmitir: Mefl mefl mefl feln 1 Cnn ise gnlm ana rm olma ister Gnlm ise annla mdm olma ister 2 Cnn ise ister ola gnlm ana bende Gnlm ise kullukta devm olma ister 3 Cnn ise ister ki vere gnlme akn Gnlm ise akyla kym olma ister
180

eltik ve Aydemir, Redife Farkl Bir Bak: ift/apraz Redifle Yazlm Tek Kafiyeli iirler

4 Cnn ise der gnlme kim n- arb et Gnlm ise mestne imm olma ister 5 Cnn ise der gnlme ko r ol k Gnlm ise rsv-y enm olma ister 6 Cnn ise der gnlme ge nm u nindan Gnlm ise b-hret nm olma ister 7 Cnn ise der gnlme Kuddsye yr ol Gnlm ise uka gulm olma ister (Kuyumcu 1982: 251/283) 14.yy. airlerinden Alnin aadaki gazeli, buradaki ift/apraz redifli iirler ierisinde en farkl olandr. air, dnml olarak msra balarnda gel/var kelimelerini kullanm; ancak dier iirlerde grlen karlatrma unsuruna yer vermemitir: Mstefiln mstefiln mstefiln mstefiln 1 Gel hey bu yanm cnm aknda hayrn eyleyen Var hey bell gnlm kendiye fermn eyleyen 2 Gel hey beni bin nz ile kendzne drben Var hey yine bir sz ile gnlm pern eyleyen 3 Gel hey hill kalar her dem beni eden hill Var hey Moolin gzleri barm dolu kan eyleyen 4 Gel hey bu doru yrn terk edip ayra uyan Var hey bu gerek k hem zr giryn eyleyen 5 Gel hey buyurup aklm sevdsna yamaladan Var hey dnp inkr edip kavlini yalan eyleyen 6 Gel hey Alyi b-gnh hr u hakr etdin ise Var hey yine oldur sana cnn kurbn eyleyen (Ergun 1936:425) k merin de iki bendini aaya aldmz yer syledi-gk syledi msra ba ift redifiyle yazlm 16 bentlik bir komas bulunmaktadr: 1 Yer ile gk azim etti maslahat Gk syledi burc u brn benimdir Yer syledi tevekkl syleme Zhid ar benim seyrn benimdir
181

bilig, Bahar / 2005, say 33

2 Gk syledi ne inda varrsn Dinle kim sen deilsin sen de bilirsin Ben ykseim sen alakda durursun Bunca kalb-i taht- revn benimdir (Ergun 1936:15/5; Elin 1984:66/63) Yukarda msra ba rediflere verdiimiz rneklerin msra sonu rediflerinde olduu gibi alts sen-ben; birer tanesi de k-rif, cnn-gnl, var-gel ve yer-gk ikilileridir. Bu ereveden bakldnda rediflerin, var-gel hari, bir karlatrmaya imkan verecek ekilde seilmi olmas dikkat ekicidir. Msra i ift/apraz Redif Msra ba ve msra sonunda grlen ift/apraz redif rneklerinin bir benzerine, musammat gazelleri andran i kafiyeli iirlerde de rastlanr. Zihnnin aadaki gazeli, ilk bakta, zellikle ilk iki beytinde, msra ortalarndan blnerek bir murabbaa dnecek gibi grnmektedir. Ancak iirin vezni, msralar iki eit paraya blmeye elverili deildir. Dolaysyla iir, musammat gazel tanmna uymayp sadece i kafiyeli bir gazeldir. Sen iirin i, ben de iirin ana redifini oluturmaktadr. Sonu olarak apraz redif bu iirde, i redif eklinde ortaya kmtr. Feiltn feiltn feiltn feiln 1 Nee-i cezbe senin ak- cihn-tb benim em-i bmr senin dde-i b-hb benim 2 Dil benim hkm senin sabr benim zr senin Kalb-i rem-kerde senin b-mahal agzb benim 3 Hicr-i pey-der-pey eder arada senlik benlik Yoksa d-lal senin bde-i unnb benim 4 Mr eder kilk-i d-t merhale-i evrk Ey meni gfte senin hmeye irb benim 5 Etdim ol mha bu eb szi-i ak ir Dedi hicrn senin soffa-i db benim 6 Dedim ol ha ki Zihn neye mncer olacak Ruh- handn senin dde-i pr-b benim (Macit 2002: 247/226) Hevynin u manzumesi de Zihnnin gazeliyle ayn zelliklere sahiptir. Fakat Hevy, i kafiyeyi ben, redifi de sen olarak almtr:
182

eltik ve Aydemir, Redife Farkl Bir Bak: ift/apraz Redifle Yazlm Tek Kafiyeli iirler

Feiltn feiltn feiltn feiln 1 Post- Trkmn benim krk-i k- kb senin (?) Mflisim kuzu benim nfe v sincb senin 2 Gel bedestn seninle hceg paylaalm zbe-i zr benim nme-i dlb senin 3 Bakalm kim usanr tiz dn gn alalm Katran srme benim st -y bb senin 4 Etme ben bekriden ey Lz kur cnn dir Cibre-i re benim krmz vin-b senin 5 Aksakalm dedi sana Hevy karnn reke ba benim yumak- mtb senin (?) (akr 1998:99. gazel) Trsnin iiri de sen-ben redifi ile Zihn ve Hevynin iirini hatrlatr. Ancak, Trs, senin olsun-benim olsun ikilisi iin, i kafiyeyi oluturan benim olsun yerine bazen benim kelimesini benim olsun anlamna gelecek ekilde kullanmtr: Mefl mefl mefl feln 1 Tarhana benim sofradaki nn senin olsun Kestane benim meclis-i yrn senin olsun 2 Kteh enelidir av alamaz demesinler Tz benim olsun koca tavan senin olsun 3 Cn seni ben bir dzen ile tutaym da Kepe benim olsun koca talyan senin olsun 4 Ms aa ortak olalm gel senin ile Ol be benim bu bokl bstn senin olsun 5 Karda gibi pay eyleyelim cmle kazanc Altn benim mangr- hemyn senin olsun 6 Trs yalnz kazmalar nna dmez Biri benim olsun biri her n senin olsun (Ylmaz: 148. gazel) Sen-ben karlatrmasna yer verilen u gazelde ise yukardaki rneklerden farkl olarak bu kelimeler birbiriyle simetrik biimde kullanlmam, her beyitte farkl yerlerde bulunduklar iin dzenli bir kafiye/redif olumamtr:
183

bilig, Bahar / 2005, say 33

Mefln mefln mefln mefln 1 Nola sen germ olup dersen muanber kklm vardr Benim de dd- hmdan bamda snblm vardr 2 Benefe zeyn edersen sen hatndan rzn zre Benim de kanl dmdan nice tze glm vardr 3 Dehn adlu senin bir tze goncan var ise ey gl Gnl derler benim de bir bel-ke blblm vardr 4 ersen mey gibi sen k- rdeler kann Benim de hn- ekimden iki e mlm vardr 5 Hatn erimeden sen zulm edip Fevryi ldrme Benim mrm benim cnm lm vardr lm vardr (Tarlan 1948:97) Sonu Trk iirinde kafiyenin balangta msra banda olduu daha sonra ise msra sonuna kayd bilinmektedir. Redif de bir eit kafiye olduuna gre, onun da her zaman msra sonunda yer almas gerekmez; kafiye gibi msra balarnda da bulunabilir. Msra balarnda yer alan bu tekrarlara, msra ba kafiyesine benzer ekilde, msra ba (n) redif ve iki redifin apraz kafiye gibi dnml kullanld rneklere de apraz redifli iirler demenin uygun olacan dnmekteyiz. Redifin de kafiye gibi msra sonunda, msra banda, hatta msra iinde yer ald, ayrca bir iirde iki redifin dnml kullanlabildii grlmektedir. Redifi bulunduu yere gre, msra ba, msra sonu ve i redif; manzumedeki sralan dzenine gre de, dz ve apraz redif eklinde snflandrmak mmkn grnmektedir. Dedim dedi tarznda msra ba redifi ile yazlan rnekleri de iine alacak ekilde, dnml ift redifle yazlan manzumelere ift apraz redifli iirler denebileceine inanyoruz. Burada incelediimiz ift redifli rnekler, redifin tanmn zorlayan ve iiri tek kafiyelilikten ok kafiyelilie yaklatran denemeler olup, iirin monoton kafiye yapsn ortadan kaldrr. zellikle msra banda kullanlan redifler ile msra sonundaki ana kafiyenin birliktelii iire zengin bir henk katar.
184

eltik ve Aydemir, Redife Farkl Bir Bak: ift/apraz Redifle Yazlm Tek Kafiyeli iirler

Kaynaka
Alc, Ltfi (2002), Klasik Trk Edebiyatnda Mrcaa iirler, lm Aratrmalar, Say 14, stanbul. Arat, Reid Rahmeti (1991), Eski Trk iiri, TTK Yaynlar, Ankara. Ayan, Hseyin (1981), Cevr Hayat-Edeb Kiilii-Eserleri ve Divannn Tenkitli Metni, Atatrk niversitesi Yaynlar, Erzurum. Aydemir, Yaar (2002), Trk Edebiyatnda Kaside, Bilig, Say 22, Ankara. Aydemir, Yaar (2003), Ravz Divan, (Kltr Bakanl yaynlar arasnda baskda), Ankara. Aydemir, Yaar-Halil eltik (2003), Gazelde Cinasl ift Redif Kullanm, lm Aratrmalar, Dil ve Edebiyat ncelemeleri, Say 16, stanbul. Byk Trk Klsikleri (1987), tken St Yaynlar, stanbul, Cilt. V. akr, Zehra Vildan (1998), Hevy (Abdurrahman elebi, Kuburzde) Divannn Tenkitli Metni ve ncelemesi, Trakya . SBE Yksek Lisans Tezi, Edirne. Dilin, Cem (1986), Divan iirinde Gazel, Trk Dili, Trk iiri zel Says II (Divan iiri), 415-416-417 (Temmuz-Austos-Eyll 1986). Dilin, Cem (1992), rneklerle Trk iir Bilgisi, TDK Yaynlar, 2. bs., Ankara. Elin, kr, (1984) Gevher Divan, Kltr Bakanl Yaynlar, Ankara. Ergun, Sadettin Nzhet (1936), k mer Hayat ve iirleri, Semih Ltfi Matbaas ve Kitabevi, stanbul. Erkul, Rasih (2000), Manisal Birr Mehmet Dede, Hayat, Eserleri, Edeb ahsiyeti ve Divan, Manisa. Ergun, Sadettin Nzhet (1936), Trk airleri-I, stanbul. Ersoylu, . Halil (1989), Cem Sultann Trke Divan, TDK Yaynlar, Ankara. Gndodu, Mehmed Keml (1997), Mtak Baba (Dvn), MEB Yaynlar, stanbul. Gven, Ahmet Emin (2000, Kayseride Yazma Mecmualar ve Muhtevalarndan Semeler, Erciyes niversitesi Yaynlar, No: 125, Kayseri. Gven, Ahmet Emin (2003), Divane-i Remz, Baslmam kitap almas, Ankara. pekten, Halk (1994), Eski Trk Edebiyat Nazm ekilleri ve Aruz, Dergh Yaynlar, stanbul. Kafiye ve Redif maddeleri, Trk Dili ve Edebiyat Ansiklopedisi, Dergh Yaynlar, stanbul 1982, Cilt. V, stanbul 1990, Cilt VII.
185

bilig, Bahar / 2005, say 33

Kalkm, Muhsin (1994), eyh Glib Divan, Aka Yaynlar, Ankara. Kavruk, Hasan (2001), eyhlislm Yahy Divan, MEB Yaynlar, Ankara. Kurnaz, Ceml-Mustafa sen (1990), eyh Divan, Aka Yaynlar, Ankara. Kuyumcu, Fehmi (1982), Kudds Divan, Gaye Matbaaclk, Ankara. Kk, Sabahattin (1994), Bk Dvn Tenkitli Basm, TDK Yaynlar, Ankara. Macit, Muhsin (1996), Divan iirinde henk Unsurlar, Aka Yaynlar, Ankara. Macit, Muhsin (2002), Erzurumlu Zihn Divan, Kltr Bakanl Yaynlar, Ankara. Mermer, Ahmet (1997), Karamanl Ayn ve Divan, Aka Yaynlar, Ankara. Muallim Naci, Istlahat- Edebiye (Haz. Alemdar Yaln-Abdulkadir Hayber), Akabe Yaynlar, Ankara, Tarihsiz. Oku, Naci (1993), eyh Glib, Kltr Bakanl Yaynlar, Ankara. Oktrk, erif (1982-1983), Divan Edebiyatnda Dedim-Dedi, Yeni Defne, Say 15, 18, 19, stanbul. Sara, M. A. Yekta (2002), Emr Dvn, Eren Yaynlar, stanbul. Sara, M. A. Yekta-Mustafa iekler (1998), Kemalpaazdenin Kfiye Risalesi, stanbul . Edebiyat Fakltesi Trk Dili ve Edebiyat Dergisi, Say 28, stanbul. Tahirl-Mevlev (1973), Edebiyat Lgati (Haz. Kemal Edib Krkcolu), Enderun Kitabevi, stanbul. Tarlan, Ali Nihat (1948), iir Mecmularnda XVI ve XVII. Asr Divan iiri-Rahm ve Fevr, stanbul, Fasikl 1. Tarlan, Ali Nihat (1997), Nect Beg Divn, MEB Yaynlar, stanbul. Tuncalp, Enver (1969), Divan ve Halk Edebiyat iirimizde Dedim-Dedi, Bayrak, Ankara, Say 61. Turan, Selami (2000), Erken Dnem Trk iirinde Gazel, Gazi niversitesi SBE Doktora Tezi, Ankara. zgr, Tahir (1991), Fehm-i Kadm Hayat, Sanat, Dvn ve Metnin Bugnk Trkesi, AKM Yaynlar, Ankara. Ylmaz, Kadriye (2001), brahim Trs ve Divan-nceleme Tenkitli Metin-Szlk, Sleyman Demirel . SBE Yksek Lisans Tezi, Isparta.

186

A Different View of Redif: Poems With Single Rhyme andc Double/Crosswise Redif
Assoc. Prof.Dr. Yaar AYDEMR - Research Assist. Halil ELTK* Summary : Redif does not vary in poems with single rhyme such as ghazel, murabba etc.. However, there are some poems with two redifs, being used respectively. This causes poems to have many rhymes instead of one, and modifies the definition of redif. This kind of poems could be called poems with double/crosswise redifs, which is the subject of this article. Key words: Redif, rhyme, couplet, poem, ghazel

* Gazi University, Faculty of Education /ANKARA aydemir@gazi.edu.tr; hceltik@gazi.edu.tr bilig F Spring / 2005 F number 33: 167-188 Ahmet Yesevi University Board of Trustees

:
, .., * * , - : (, ..) . , . , . . . : , , , , ,

, aydemir@gazi.edu.tr hceltik@gazi.edu.tr

bilig Zima 2005 vpusk: 33: 167-188 Polnomony Sovet Universiteta Axmeta Wsavi

Harezm Trkesinde kilemeler ve Yinelemeler zerine*


Mehmet Dursun ERDEM** zet: Bu makalede Harezm Trkesi metinlerinden bir ksm taranarak ikileme ve yinelemeler ortaya konulmutur. kilemeler konusunda yaplan tartmalara monografik bir katk salanmaya allmtr. Makale iki ksmdan oluur. Birinci ksmda ikilemeler zerine tartlm ve ikileme terimi yannda yineleme terimi de teklif edilmitir. Makalenin ikinci ksmnda ise Harezm Trkesi eserlerinden derlenen ikileme ve yineleme rnekleri snflandrlm, ikilemelerin bu dneme has zellikleri anlatlmtr. Anahtar Szckler: kileme, Yineleme, Tekrar, Kelime gruplar, Harezm Trkesi

kileme mi Yineleme mi? kilemeler ve yinelemeler Trk dilinin her dneminde youn olarak karmza kan ve bildiriim sistemi ierisinde birok ilevi stlenen yaplardandrlar. Gerek tanmlamalarda gerekse incelemelerde bu iki kavram sanki ayn bei ifade ediyormu gibi kullanlmakta, bu durum incelemelerde ve gramer yazmlar srasnda sorun tekil etmektedir. Biz bu yazda ilk olarak ikileme ve yineleme kavramlarn tartmay, sonra bu tartma nda Harezm dnemi yazl metinlerindeki ikileme ve yinelemeleri incelemeyi amalyoruz. kileme ve yinelemelerle ilgili asl sorun tanmlardan ortaya kmaktadr. Yeterli olmayan bu tanmlar iki kavramn birbirine kartrlmasna ve konuyla ilgili almalarda da bu karkln devam etmesine sebep olmutur. Korkmaz (1992:82), ikilemeyi; ayn, yakn ya da zt anlaml iki veya daha ok kelimenin bir tek kelime gibi anlam gstermek zere yan yana gelmesi eklinde tanmlamaktadr. Ayn kitapta tekrarlar maddesine bakt* Bu makaleyi yazarken fikirlerinden ok byk oranda yararlandm bata Prof. Dr. Marcel ERDAL olmak zere, Prof. Dr. inasi TEKNe ve yineleme terimini bana neren Do. Dr. Musa DUMANa teekkr ederim * Ondokuz Mays niversitesi, Fen-Edebiyat Fakltesi, Trk Dili ve Edebiyat Blm/SAMSUN.

mdursunerdem@hotmail.com; derdem@omu.edu.tr bilig F Bahar / 2005 F say 33: 189-225 Ahmet Yesevi niversitesi Mtevelli Heyet Bakanl

bilig, Bahar / 2005, say 33

mzda ise ikilemeye baklmas gerektiini sylenir (1992:148). Yani Korkmaz, ikileme ve tekrar ayn kavram olarak deerlendirir. Bu konuda en geni incelemelerden birisini yapan Klolunun da tekrar ve ikileme ayrmna girmediini gryoruz. Klolu, ikileme, anlatm gcn artrmak, anlam pekitirmek, kavram zenginletirmek amacyla, ayn szcn tekrar edilmesi veya anlamlar birbirine yakn yahut kart olan ya da sesleri birbirini andran iki szcn yan yana kullanlmasdr, demektedir. Ayrca Klolunun kitabnn gerek inceleme ksmnda gerekse indeks blmnde ikilemeler kavram olduka geniletilmi, ikileme olmayan birok yap incelemeye dahil edilmitir (Klolu 1981). Hengirmen, ikileme iin, anlatm daha gzel ve etkili bir duruma getirmek iin aralarnda ses benzerlii bulunan yakn ayn ya da zt anlaml szcklerin yan yana kullanlmas veya bu ilem sonucu ortaya kan szck grubu eklinde bir tanmlama yapar (1999:208). Birok dil bilgisi kitabnda benzer tanmlar bulmak mmkndr. Tanmlamadaki eksiklik ve karklk adlandrmada da kendisini gsterir. Nitekim dil bilgisi ve metin merkezli inceleme kitaplar aratrldnda ayn yaplar iin ikileme, tekrar, ikizleme, yineleme gibi birok adlandrmaya rastlayabiliriz. Konunun tam olarak ortaya konulamamas beraberinde bu karklklar getirmitir. kilemenin Avrupa dillerindeki karl olan hendiadyoin, iki yoluyla birin olumas anlamna gelir. Yani iki kelime birleerek bir anlam ifade eder hle gelirler, bir olurlar. Ancak ikileme olarak kabul edilen kelimelerin ou bu tanmdan uzaktr. kilemelerin tanm yaplrken u hususlar ncelikle gz nnde bulundurulmaldr: 1) ki kelime ayn anlam ifade eder hle gelir. 2) kilemelerin oluumu ou zaman asrlarca srebilmektedir. 3) zellikle din ve kltr deiimi ikilemelerin oluumu iin uygun zemini hazrlar. 4) kilemelerin iindeki her bir kelime, cmle iinde grev ynnden ayn ilevi yklenirler. 5) kilemelerde her iki kelime de ayn eki alr. 6) kilemeler tam anlamyla bir dil olgusudur ve oluumunun esasn Trk dilinin yapsndan almaktadr. 7) Szlk yazlrken madde ba olabilecek nitelik tarlar. Yineleme ve ikilemeler birok noktada birbirine benzemektedirler. Ancak biraz dnldnde bu kavramlarn arasnda nanslarn olduu
190

Erdem, Harezm Trkesinde kilemeler ve Yinelemeler zerine

grlr. Hazrlanan birok alma indeksinde ikilemelerden farkl zelliklere sahip yaplar, ikileme olarak kabul edilmilerdir. Bizim de indeksimize aldmz baz kalplar ise bu nanslardan dolay ikileme deil yineleme olarak deerlendirilmilerdir. ndeksten yola karak birka sz sylemeyi ve bu konuda monografik bir tartmaya katkda bulunmay amalyoruz. Harezm dnemi stnlk derecesi (superlativ) ilevinde sfatlar yapan nemli gramer unsurlarndan birisi ilk hece + p + kelime gvdesidir; kapkara, sapsarg, tptz, appak gibi. Bu yap belirgin olarak pekitirme ilevine sahiptir. Harezm dnemine ait metinlerde, gnmzden farkl olarak, araya sadece p sesinin girmesiyle bu yaplarn oluturulduunu gryoruz. Gnmzde kullanlan dier sesleri bu dnemde grmek mmkn deildir. Bu tr yaplarda kelimenin ilk hecesi sesliyle bitiyorsa araya -psesi girer ve ardndan kelimenin asl gvdesi -p- sesine eklenir. kara>kap-kara, sark>sa-p-sarg vb. Ancak kelime tek heceli ve sessizle bitiyorsa, -p- sesi, ilk sesliden sonra araya girer ve p- sesinden sonra kelime tekrarlanr: tz>t-p-tz vb. Dolaysyla bu yaplara ne ikileme ne de yineleme denilebilir. Bu yaplar iki kelimenin birlemesiyle deil, ieriklerini vurgulamak amacyla morfolojik bir ilemin sonucu ortaya kmlardr. Burada iki unsur deil, nlleriyle nszlerinin bir ksm tekrar edilen bir tek unsur vardr. Bu yaplara morfolojik adan baklmaldr. Ayn kelimenin tekraryla oluan yaplar ikileme deil yinelemedir: Nokta nokta, para para, mundag mundag vb. Bu yaplar Trkeye has sz dizimsel baz kurallarn sonucu ortaya km beklerdir. Ataba pa:ra pa:ra bolm (NF 16/15) cmlesindeki yineleme bir gramer zorunluluu sebebiyle ortaya kmtr. Bu cmleyi Trke dil mantna gre Ataba pa:ra bolm, eklinde kuramayz. pa:ra kelimesini yineleme, tekrar etme ihtiyac hissederiz. kilemelerin en nemli zellii szlk yazlrken bir kelime gibi muamele grebilmeleridir.1 Ayn durumu bahsettiimiz yaplarda grmeyiz. Yani ayn kelimenin tekraryla oluturulan yaplara, szlklerde madde ba ve madde iinde ayr bir kelime gibi muamele yaplmas, istisnlar dnda, mmkn deildir. kilemelerin meydana gelmesi iin uzun zamanlara ihtiya vardr. kilemelerin en nemli zellliklerinden birisi de budur. Bunun yannda toplumlarn, bulunduklar kltr ve din ortamn deitirmesi de ikilemelerin oluumunda byk rol oynar. nceki kltrde dine bal anlam tayan baz kelimeler daha sonra farkl kltrlerin benimsenmesiyle eski anlam191

bilig, Bahar / 2005, say 33

n yitirip yakn anlaml olan bir kelimeyle varln srdrmekte, sonuta ikilemeler meydana gelmektedir. Mesela ev bark ikilemesindeki bark kelimesi Gk Tanr inancnda ev anlamnn yannda trbe anlamna da geliyordu. Uygur dneminde Buda ve Mani dininin kabul edilmesi kelimenin bu anlamn unutturmu ve ev bark ikilemesinin olumasnda bu durumun byk etkisi olmutur.2 kilemelerin olumas iin uzun bir zamana, kltr ve din deiimleri gibi hususlara ihtiya vardr. Bu nedenle ikilemelere baklarak Trk dilinin ya, kltr ve din deiimlerinin durumu konusunda sonulara varlabilir. Yinelemelerde ise byle bir durum sz konusu deildir. Konuma srasnda, o anda dile getirilebilir ve snrsz sayda yineleme retilebilir. ndekse alnmayan baz yaplar var ki, bunlar ne ikileme ne de yinelemedir. Baz almalarn indekslerinde rastladmz bu tr yaplar Harezm Trkesinde de karmza kar. Kelime+ayrlma hli+kelime+ynelme hli yapsnda, kndin knge, yldn ylka, avvalndn ahiringa gibi kelimelerin ikileme veya yineleme olmas mmkn deildir. nk ikilemelerde ve yinelemelerde, bei oluturan her iki unsur ayn eki almaldr. ki unsurun da sz dizimi bakmndan ayn durumda bulunmas ve ayn eyi temsil etmesi gerekir. Bu tr yaplarda bu zellikleri gremiyoruz. Bu sebeple bunlar, belki deyim olarak kabul edilebilirler, ancak ikileme ve yineleme olarak tanmlanmas uygun deildir. Mmin kafir, astn stn, lg tirig, sag sol, erkek tii gibi kelimelerin de ikileme olmadklar kanaatindeyiz. nk her biri kendi deiik anlamnda kalmaktadr. Kavramlar dnyada bir ztlk hlinde olsa da bu bir dil olgusundan te bir yaant olgusudur. Bu tr yinelemelerin, ikilemelerin bahsedilen zelliklerinden farkl oluumlar iinde olduunu gryoruz. Ev bark, ot yaln, mal mlk vb. ikilemelerden, bu gibi yaplarn farkl olduu yan yana konulup dikkatlice incelendiinde anlalabilmektedir. Bunun yannda, gnmzde baz zt anlaml yinelemeler yan anlam kazanmtr. Tatilde, aa yukar be milyar lira masrafmz oldu cmlesindeki aa yukar yinelemesi, ortalama anlamna gelmektedir. Yani bu cmlenin dnmn tatilde, ortalama be milyar lira masrafmz oldu eklinde yapabiliriz. Bu durumda, gnmzde bu gibi yaplarn ikileme ilevi gsterdii ileri srlebilir, ancak, buna ramen yukarda zikrettiimiz ev bark gibi ikilemelerin birok zelliini bu tr yaplarda grmek mmkn deildir. Bu yaplar tarih boyunca kullanla kullanla, deyimlerde olduu gibi, yan anlamlar kazanmlar ve daha nce ztlklar gsteren bu bekler, baka anlamlar da ifade etmeye balamlardr.
192

Erdem, Harezm Trkesinde kilemeler ve Yinelemeler zerine

Yine kedip keldi, yumup agunca gibi zarf-fiille oluan yaplar da ikileme deildir. nk bu yaplar ikileme olsayd yukarda da belirttiimiz gibi ayn ekleri alrlard. Oysa rnekte de grld gibi birinci unsur zarf-fiil -p ikinci unsur ise belirli gemi zaman ekini almtr. Bu tr yaplar deyim olarak veya birleik fiil bekleri olarak adlandrlabilir. Ancak bu yaplarn ikileme veya yineleme olmas mmkn deildir. Bersen bermesen gibi bir fiilin ve arg argsz gibi -sz/-siz ekleriyle bir ismin olumlu+olumsuz eklinden oluan yaplar da ikileme deildir. Bu gibi yinelemeler ayn fiilin veya ismin olumsuzuyla beraber tekrarlardr. Bu, ikileme olsayd, her fiilden ve isimden ayn ekilde ikileme olurdu. Bu tr yaplar da yineleme grubunda zikretmeyi uygun gryoruz. Metinlerde gerekten bahsedilen zelliklere sahip eitli ikileme trleri mevcuttur: ot yaln, arg slg, bag bukagu, burun avval, el kn, ev bark, mal mlk, yok yodun vb. Ancak bu tr e anlaml kelimelerden oluan yaplarn dndakiler yinelemedir. Trk gramerciliinde, bu ayrm, artk net bir ekilde yaplmaldr. nk konuyla ilgili yaplan birok almada ev bark, mal mlk gibi ikilemelerle yava yava, sag sol, bersen bermesen, arg argsz gibi yinelemeler ayn balk altnda incelenmektedir. kileme, yineleme, tekrar gibi birok isimle adlandrlan bu yaplar, birbiriyle karlatrldnda ve oluum sreleri incelendiinde, semantik ve yapsal adan farkl olduklar hemen ortaya kmaktadr. Bunun yannda e anlaml ikilemelerin ierisindeki kelimelerin ne kadar e anlaml olduu da tartmaldr. Bu kelimelerin dil bilimsel olarak e anlaml olmas mmkn deildir. E anlaml olarak adlandrlan ikilemeler yakn anlaml kelimelerden veya anlam erevesi olarak birbirine yakn kelimelerden meydana gelmektedir ki, bu durum bazen yanltc olabilmektedir. Birinci kelimenin yan anlamlarndan biriyle ikileme kurduu ikinci kelimenin temel veya yan anlamlarndan birisi ayn kavram ifade eder. Bu durumda da e anlaml ikilemelerin meydana geldiini grmekteyiz. Metindeki altun km, alk susuzluk, agz burun gibi yaplar da anlamlarn ksmen veya byk oranda korumaktadrlar. Bu kelimeler bir arada kullanldklarnda belli bir anlam erevesi olutururlar ve ikileme gibi alglanrlar. Bu sebeple bu yaplar ou zaman e anlaml kelimelerden oluan ikilemeler iine dahil edilmektedir. Ancak bu bekler ikileme deildir. zellikle bu ifadeler, yzyllar boyunca o kadar ok beraber kullanlrlar ki, yan anlamlar kazanarak, kendi somut anlamlarnn yannda ba193

bilig, Bahar / 2005, say 33

ka anlamlar da yklenirler. Bu sebeple birok almada bu yaplar ikileme zannedilmektedir, biz bunlara yeni ve daha iyi bir terim bulunana kadar kalp ifadeler demeyi tercih ediyoruz. O hlde bu saylan yaplar ierisinde sadece e anlaml kelimelerden oluan bekleri (ev bark) ikileme olarak adlandryoruz. Bunun yannda ayn kelimenin tekraryla oluan bekleri (para para), zt anlaml kelimelerin oluturduu bekleri (erkek tii), fiil ve isimlerin olumlu olumsuz ekimlerinin meydana getirdii bekleri (bersen bermesen, arg argsz) yineleme olarak adlandrmay uygun gryoruz. Kalplam ifadeleri (alk susaglk, altun km), stnlk sfatlar (superlative) yapan ilk hece+p+kelime gvdesi eklindeki yaplar (kapkara, sapsarg), ayrlma ve ynelme hl ekleriyle yaplan bekleri (kndin knge), -p zarf fiiliyle oluan fiil bekleri (kedip keldi) ne ikileme ne de yineleme olarak kabul ediyoruz. Bu yaplar, kanaatimizce ikileme ve yineleme kavramndan uzaktrlar ve belki baka bir isimle adlandrlabilirler. Harezm Trkesi Dneminde kileme ve Yinelemeler EREN ikilemeler iin, daha ok psikolojik millerin tesiri altnda domutur, demektedir (1949). Bir kelimenin iki kez tekrar Trke asndan anlam pekitirmenin en etkili yollarndandr. Bu durum ikilemelerin ve yinelemelerin Trkenin her dneminde olduka youn olarak kullanlmasna sebep olmutur. kilemeler ve yinelemeler srekli bir geliim ierisindedirler. Tarih boyunca bu yaplar deimi, gelimi ve kendisine yeni ifade ekilleri bulmutur. Bnyesine yeni yeni fonetik ve morfolojik ekiller alarak, hem ifade gcn artrm hem de dil ierisinde daha ilevsel hle gelmitir. Bu sebeple her dnem metinleri incelenmeye ve zellikle ikilemeler tespit edilmeye balanmtr (bk. Aydn, 1997; en, 2002; lmez, 1997; Hatipolu, 1981). Bu incelemelerin tamamlanp Trk dili tarihi boyunca ikilemeler asndan durumunun ortaya konulmas gerekmektedir. Bu amala, makalede Harezm dnemi metinlerinden incelenerek hem bu konuya katkda bulunulmaya hem de dnemin ikileme ve yinelemelerinin genel zellikleri ortaya konulmaya allacaktr. Makalede, ikileme rnekleri iin Nehcl-Ferds, Ksasl-Enbiy ve Mukaddimetl-Edeb adl eserler esas alnmtr.3 kilemeler birok Trkolog tarafndan etraflca incelenmitir.4 Bu sebeple ikilemelerin, bilinen ve daha nceki almalarda anlatlan zelliklerinden bahsetmek yerine, Harezm Trkesine has ynleri ortaya konulacaktr.
194

Erdem, Harezm Trkesinde kilemeler ve Yinelemeler zerine

Harezm Trkesi dnemi, bata ikilemeler olmak zere, yinelemeler iin de zengin bir oluum dnemidir. 13. yzyldan itibaren Harezm ve Sirderyann aa kesimlerinde ksmen Ouz (Trkmen) ve Kpak yerli azlarnn etkisi altnda Karahanlcadan teekkl eden Orta Asya Trkesi edeb dilinin gelime merhalesine Harezm Trkesi adn veriyoruz (Toparl, 1995). Harezm Trkesi 13.-15. yzyllar arasnda varln srdrm, bu tarihten sonra yerini aatay Trkesine brakmtr. 10. yy. da slamiyete giren Trkler yeni bir din ile tanmlard. Bu deiim ilk olarak kendisini dil zerinde hissettirdi. Daha nce Orta Asyada Uygur dneminde Buda ve Mani dinlerini benimseyen Trklerin yaad durumun aynsn, bu kez Harezm ve Sirderya blgelerindeki Trkler yayordu. Yeni dinin renilmesi iin youn olarak tercme eserler yazlmaya baland. Arapa ve Farsadan eserler evriliyor ve szlkler hazrlanyordu. Yeni din ayn zamanda yeni bir kltr anlamna geliyordu. Ayrca dillerin birbirleriyle olan sk ilikileri yap etkileimlerini de beraberinde getiriyordu. Bu durumu Harezm dnemi eserlerinde belirgin olarak grebiliriz. Birok gramer kuraln etkileyen Arapa ve Fara, ikilemeler ve yinelemeler noktasnda da etkisini hissettirmitir. Harezm dnemi eserlerinde ikilemelere ve yinelemelere ok youn olarak bavurulduu grlmektedir. Bunun en nemli sebeplerinde birisi, din ierikli eserlerdeki anlatmn gcn artrmak ve metni daha etkileyici klmaktr. Konuma srasndaki jest ve mimiklerin yerini yaz dilinde ikilemeler alm, kuvvetli vurgu salayarak metnin okuyucuyu etkilemesi salanmtr. Ancak bu dnemin ikilemeleri ve yinelemeleri incelendiinde, bahsedilen yaplarn kullanm alannn sadece bununla snrl olmad grlmektedir. Hatta baz durumlarda bu ilevinden ok baka ilevlerde kullanld tespit edilmektedir. slam dininin renilmesi iin Trk dili Arapa ve Farsayla youn etkileime girmitir. Trkeye birok yeni din terim ve kelime alnmaya balanmtr. Bu etki o kadar hzldr ki, bunu dilin bnyesine almann en kolay yollarndan birisi de ikilemeleri ve yinelemeleri kullanmaktr. kilemeler ve yinelemeler sayesinde bilinmeyen alnt bir kelimenin bilinen Trke veya yabanc bir e-yakn anlamls bulunarak beraber kullanmak suretiyle dile girmesi ve adaptasyonu daha kolay olmutur. Bu durumun aynsn Uygur dnemi metinlerinde de grmek mmkndr (bk. en, 2002). zellikle ikilemelerin oluumunu kolaylatran kltrel ve din deiim bu dnemde kendisini youn olarak hissettirir. Ya195

bilig, Bahar / 2005, say 33

banc din terimlerin dile girmesinde yinelemeler byk bir ilev yklenirler. Uygur dnemi Budizm ve Mani dinine ait terimlerle, slamn getirdii din terimler bir arada kullanlarak, yeni dinin terimleri dile sokulmaya balanmtr. Bunun sonucunda birok ikileme ve yinelemenin meydana geldiini gryoruz. Harezm dneminde Trke + Yabanc (arg pa:k, burun avval, yalguzluk mtehayyirlik, yaman habi:s) yapsna sahip ikileme trnn rnei epeyce boldur. Bu gibi durumlarda ikilemeler pekitirmeden te ikinci kelimenin bazen birinci kelimeninanlamn aklama grevi grrler. Arg kelimesi Trke temiz anlamna gelir. Bu kelimenin yannda ayn anlama gelen Farsa pa:k kelimesi konularak arg pa:k ikilemesi oluturulur. Bylece birinci kelime ikincinin anlamn aklam olur. Bu yapdaki ikilemelerde temel ilev vurgu ve ifade gcn artrmak olsa da bazen dier kelimenin anlamn aklama ilevi de n plna kmaktadr. Bu, ikilemeler asndan ok ilgi ekici bir durumdur. Bahsedilen kullanm sayesinde Uygur, Karahanl ve Harezm dneminde birok yabanc kelime ve terimlerin dile kolayca ve yadrganmadan girdiini grmekteyiz. kilemeler, alnt kelimelerin Trk diline giriinde, yeni kelimenin uyuma girmesi ve semantik alt yapsnn oluabilmesi iin olduka youn bir ekilde kullanlmtr. Yine Yabanc + Yabanc (aza:b uku:bat, izzet hurmet) yapsyla kurulan ikilemelerde de aklama ilevi youn olarak gze arpar. Daha iyi bilinen yabanc kelime ilk olarak, daha az bilinen yabanc kelime ikinci olarak sylenir. Bu yapdaki ikilemeler, bazen pekitirme ileviyle n plna karken bazen de ikinci kelimeyi aklama ilevindedir. Ayrca bu tr ikilemelere bakarak hangi kelimenin Trkeye daha nce girdii konusunda fikir edinebiliriz. Bu dnem karlatmz bir dier yap da alnt+bala + alnt (za:r u za:r, za:r ve za:r, zi:nha:r u zi:nha:r) yapsdr. Bu gibi yaplar yineleme gubuna girer. Yinelemeler bu durumda kuvvetli pakitirme ilevine sahiptir. Bala vurgunun daha da artrlmasna yardmc olur ve kesinlik anlam katar. Harezm dnemi eserlerinden Mukaddimetl-Edebde ayn kelimenin tekraryla kurulan yinelemelerin Arapada karmza kan stnlk derecesi (superlative) bildiren yaplara karlk olarak kullanldn gryoruz. Yani en anlamnda kullanlmtr. Bu tr yinelemeler kuvvetli pekitirme ve vurgulama ilevine sahiptir. Bir szlkte yabac bir keli196

Erdem, Harezm Trkesinde kilemeler ve Yinelemeler zerine

meye karlk tanmlama yapmak iin ikilemelerin ve yinelemelerin kullanlmas ilgi ekici bir durumdur. kilemelerin ve yinelemelerin ayn younlukta Karahanl dnemi metinlerinde de kullanlmlardr. Ancak slamiyetin tam olarak benimsendii Eski Anadolu Trkesi dnemine bakldnda artk din terminolojinin yerletii ve farkl kltrlerle uyum saland grlmektedir. Bu dnem metinlerinde ise Uygur, Karahanl, Harezm metinlerine nazaran daha az ikileme ve yineleme yaplarnn kullanlmtr. O hlde Harezm dneminde ikilemelerin ve yinelemelerin zellikle aatay ve Eski Anadolu Trkesi dnemlerine nazaran youn olarak kullanlmasnn sebeplerini ana balk altnda toplayabiliriz5: 1. Yabanc din terminolojiyi yerli din terminolojiyle beraber kullanmak ve yeni unsurlarn dile giriini kolaylatrmak 2. Din metinlerdeki anlatm gcn ve etkileme kabiliyetini artrmak 3. Szlklere has bir durum olarak Arapa stnlk derecesi (sperlative) bildiren yaplara karlk olarak kullanmak Bu almada, Harezm dnemi ikilemeleri ve yinelemeleri hakknda tespit edilen ilgi ekici ynler gsterilmeye allmtr. Gerek anlam boyutuyla gerekse sz dizimi asndan, ikilemelerin ve yinelemelerin ilevleri epeyce ayrntl olarak buraya kadar alnt yaptmz almalarda anlatlmtr. Ayn ilevleri burada zikretmek tekrar olacandan tespit edilen ikilemeleri ve yinelemeleri aratrclarn dikkatine sunmak daha uygun bulunmutur. NDEKS Hazrlanan bu indekse bizim ikileme ve yineleme olarak adlandrdmz kelime gruplarnn yansra, ikilemeler zerine yaplan baz almalarda kullanlm, ancak bizim yukarda izah ettiimiz gibi ikileme ve yineleme olarak kabul etmediimiz yaplar da hem aratrmaclarn dikkatine sunulmak hem de monografik tespitlerin daha iyi anlalmasn salamak zere dahil edilmitir. Kelimelerin transkripsiyonlu ekilleri yerine gnmz Trkesindeki yazm ekilleri esas alnmtr.6 ndeks aadaki ekilde ksmlara ayrlarak tasnif edilmitir: a) E veya yakn anlaml kelimelerle oluan ikilemeler (ev bark)
197

bilig, Bahar / 2005, say 33

b) Ayn kelimenin tekraryla yaplan yinelemeler (pa:ra pa:ra) c) Zt anlaml kelimelerle yaplan yinelemeler (erkek tii) ) Fiillerin ve isimlerin olumlu+olumsuz ekliyle yaplan yinelemeler (bersen bermesen, arg argsz gibi) d) Kelime+ayrlma hli+kelime+ynelme hli (kndin knge gibi) eklindeki yaplar e) lk hece + p + Kelime Gvdesi (kapkara, sapsarg gibi) eklindeki yaplar f) Kalp ifadeler (alk susaglk gibi) Bu tasnifte zellikle e anlaml ikilemeler ve bunlarla kartrlan kalp ifadelerin rneklerine daha fazla yer verilmitir. Bunun yannda ayn kelimenin tekraryla veya zt anlaml kelimelerden oluan ikilemeler de metinlerden elde edilen malzemeler nispetinde rneklendirilmitir. Dier yaplar ise, ksm sayda rnekle indekse dahil edilmitir. Zarf-fiille oluan yaplara (kedip keldi gibi) ise indekste yer verilmemitir. a) E veya Yakn Anlaml Kelimelerden Oluan kilemeler
aa ayra (aa ayra, iyice, etraflca) aa ayra aytd nemeni (ME 69/4) (meseleyi etraflca anlatt) alk kahtlk (alk ktlk) diya: Yu:suf peygamber kavmie berilgen alk kahtlkn bularka bergil (KE 225r/1) (Ey Allahm, Yusuf peygamber kavmine verilen alk ktl bunlara ver) ka:firlerga alk kahtlk dua:sn kld (KE 224v/21-225r/1) (kafirlere alk ktlk duasn kld) agr key (ar zor) agr key bold i (ME 200/5) (i ar g oldu) alp bahatu:r (yiit bahadr) manga alp bahatu:r, kuvvatlg kiiler da bergil, tep (NF 151/9) (bana yiit bahadr kuvvetli kiiler gnder, deyip)
198

and ya:d (yemin) ya: Rebbi, sening izzeting birle and ya:d klurmen (NF 61/6) (ya Rabbi, senin izzetin ile yemin ederim.) ard arka (art arka) bu menim ardm arkam (ME 130/4) (bu benim ardm arkam) arg muslih (temiz salih) arg muslih kiimen (KE 14r/21) (temiz salih kiiyim) arg pa:k (temiz) kerekmez sfatlardn arg pa:k turur (NF 78/16) (gereksiz vasflardan temizdir) arg pa:klarn tutar (NF 208/5) (en temizlerini tutar) arg slg (temiz pak) ol arg slg turur (KE 183v/6) (o temiz paktr) arglap agrlap (temize karmak)

Erdem, Harezm Trkesinde kilemeler ve Yinelemeler zerine

zizni arglap agrlap zgege ykleysiz (KE 84v/10-11) (kendinizi temize karp bakasna yklyorsunuz) arglk pa:klk (temizlik saflk) arglk pa:klk sanga turur (NF 83/13-14) (temizlik saflk sanadr) argsz sasg (pis kt koku) yer yzindeki kamug argsz sasg ydlglar (KE 22r/14) (yer yzndeki btn pis kt kokular) argsz yaragsz (pis kt) argsz yaragszdn zge tugurmagaylar (KE 210r/5) (pis ktden baka dourmayacaklar) a:si: ca:fi: (asi kt, eziyet verici) biz a:si: ca:fi: yazukluklarn (KE 219v/2) (biz asi ve eziyet verici gnahlar) asln neslin (asln neslini) bu Muhammedni asln neslin bilrsen (KE 187v/11) (bu Muhammedin asln neslini bilirsin) a etmek (a ekmek) ogul kzga a etmek atas bolmasunlar (KE 236v/11) (oul kza a ekmek atas olmasnlar) alar boguzlar (yemek yiyecek) olar alar boguzlar klp (KE 39v/4-5) (onlar yemekler yiyecekler klp) at aygr (at aygr) at aygr yok (KE 248v/1) (at aygr yok) at av (ad san, ad hreti) at av kgay erdi (KE 94r/21) (ad san kacakt) atlas uz (deerli kuma) tonadm trlg ygardn Ru:m Hta:y atlas uz (KE 249v/6) (trl deerli Rum ve Htay kumalar (ile) bezedim)

tonluk tasuk ygardn Ru:m Htay atlas uz (KE 68v/2) (elbiselik nadir deerli Rum Htay kuma) aydn yarukrak (aydn parlak) yulduzdn aydn yarukrak (KE 38v/11) (yldzdan daha aydn ve parlak) aza:b uku:bat (azab ceza, azap ikence) lmekke yakn bolmlar ka:firlar aza:b uku:bat sebebidin (NF 98/6) (kafirlerin azab ve ikencesinden lmek zerelermi) ba:g bu:stan (ba bostan) ba:glar bu:sta:nlarka kirip hurma: ygalarn kestiler (KE 228r/2) (balara bostanlara girip hurma aalarn kestiler) ba ba (nder lider) bizi bamz bamz bolsa (KE 200v/12) (bizim nderimiz liderimiz olsa) behmen zemheri: (karak zemheri) keti behmen zemheri: k kalmad kar buz (KE 68r/18) (geti karak zemheri k kalmad kar buzu) behmen zemheri: k (kara k zemheri k) keti behmen zemheri: k kalmad kar buz (KE 68r/18) (geti kara k zemheri k kalmad kar buzu) burun avval (nce evvel) cmle hala:ykdn burun avval gu:r yarlp (NF 36/15) (cmle halkdan nce evvel mezar yarlp) butak yapurgak (budak yaprak) aras butak yapurgak tal eekler tp tzi (KE 68r/21) (aras budak yaprak dal iekler tp tzi) cema:d ca:nsz (cansz)
199

bilig, Bahar / 2005, say 33

munung teg cema:d ca:nszka neteg secde klursiz? (NF 216/14) (bunun gibi cansza neden secde edersiniz?) rp eskirip (ryp bozulup) gu:rda rp eskirip yatmakn unutgay (NF 376/11) (mezarda ryp bozulup yatmay unutacak) dervi: miski:n (fakir miskin, fakir muhtac, tembel) anda turgan dervi: miski:nlerke berrler (NF 41/8) (orda duran fakir muhtalara verirler) konglarndak dervi:lerke miski:nlerke terbi:yet klsunlar (NF 128/16-17) (komularndaki fakirlere muhtalara terbiyet klsnlar) duru:z sena: (selam vg) tak Hak tea:la: sanga z za:t birle duru:z sena: ayd (NF 10/7-8) (ve Hak teala sana z zat ile selam vg syledi) menim resu:lumga duru:z sena: aytnglar! (NF 10/8) (benim resuluma selam vg sylesinler) edizrek yrakrak (yksek uzak) andn edizrek yrakrak yeti kat kk yerdin teyr (KE 217r/8) (ondan daha yksek daha uzak yedi kat gk yerden der) ehli evla:d (ehli evlad) tak anlar Medi:ne iinde kligede ehli evla:d birle a:sa:yi klp oltururlar (NF 408/15) (ve onlar Medine iinde glgede ehli evlad ile gvenle otururlar) e kolda (e dost) kya:met kni yaman e kolda biri birindin teberra: klurlar (KE 196r/1) (kyamet gn kt e yolda biri birinden uzak dururlar)
200

ei kolda, tei tu, ortak yok (KE 46r/17-18) (ei yolda, ei benzeri, orta yok) et ten (et ten) na:zk etim tenim katg rakda yenildi (KE 74r/8) (nazik etim tenim zor tahterevanda ezildi) ayak yala klsa etin tenin kreli tep. (KE 169v/8) (ayak yaln klsa etini tenini grelim diye) evre e:vre (evire evire) evre e:vre bakd nemege (ME 168/4) ((o) eylere evire evire bakt) ew bark (ev bark) Avacn ewi bark yok erdi (KE 23v/17) (Avacn evi bark yoktu) sizlerde biringizke sewglgrek bolgay ewi barkdn, ogl kzdn ...(NF 77/9-10) (sizlerden birinize evi barkndan olu kzndan daha sevimli olacak) ewe auka (acele abuk, everek aceleyle) cena:zemni ketrmite ewe auka elti (KE 239v/17) (cenazemi geldiinde ecele abuk gmn) ewlg barklg (evli barkl) deyya:r ewlg barklg temek olur (KE 23v/16) (kii evli barkl demek olur) faki:r muhta:c (fakir muhta) yana bir faki:r muhta:c men (NF 100/10) (yine bir fakir muhtacm) fisk fucu:r (fsk fcuru) tak Yezi:dning fisk fucu:r halk ara za:hir bolup turur erdi. (NF 183/6) (ve Yezidin fsk fcuru halk arasnda yaylrd)

Erdem, Harezm Trkesinde kilemeler ve Yinelemeler zerine

gari:b faki:r (garip fakir) gari:blerni faki:rlerni zndin ilger tutd (KE 198v/9-10) (garibleri fakirleri znden ileri tutdu) halatlar ata:lar (ba lutuf) tak k halatlar ata:lar berdi (NF 205/3) (ve ok balar hediyeler verdi) hayl haam (zmre tebaa) Sleyma:n peyga:mbar as hayl haam birle (NF 392/1) (Sleyman peygamber zmresi tebaas ile) heybetlg azametlg (heybetli azametli) andag heybetlg azametlg Cebrei:l Mevli: tea:la: (KE 211r/12-13) (onun gibi heybetli azametli Cebrail Mevla teala) hiya:nat yaman (ihanet kt) muna yldn ber he: Muhammeddin hiya:nat yaman fil, kerekmez i krming bar mu? (NF 16/1-2) (bunca yldan beri hi Muhammedden ihanet kt hareket, gereksiz i grdn m?) hurmetlig izzetlig (hrmetli izzetli) tak hurmetlig izzetlig kimerseler (NF 379/9-10) (ve hrmetli izzetli kimseler) idi ayak (anak kadeh) ekini yl idi ayaklarn berip (KE 93r/1) (ikinci yl anak kadehlerin verip) ii yumu (ii) Muhammedni ii yumu atap (KE 187v/13) (Muhammedi ii atayp..) izzet hurmet (izzet hrmet) manga izzet hurmet klp (NF 404/11-12) (bana izzet hrmet klp)

kadgulug bezma:n (kaygl kederli) kadgulug bezma:n bolup yglar (NF 53/13-14) (kaygl kederli olup alar) kadgulug mulug (kaygl skntl) kadgulug muluglarka bulusunlar (KE 236v/13) (kaygl skntllara bulusunlar) kap kaya (akraba hsm) kapkayan arturuban kold a:si: mmetin (KE 181r/19) (akraba hsmn artrp istedi asi mmetini) kara:r a:ra:m (rahat huzuru) he: kara:r a:ra:m kalmad (NF 359/17) (hi rahat huzuru kalmad) karm katm (karma) karm katmluk klt anng birle (ME 114/5) (onun ile kart) katg dva:r (g zor) bu sz Mu:si:ga yawlak katg dva:r keldi (KE 122r/8) (bu sz Musaya ok g zor geldi) kat kar (karma kar) kat kar yak yavukluk (ME 139/2) (karma kar akraba yaknlk) kelik uuzluk (bolluk okluk) yetti ba ya bugdaylar kelik uuzlk turur. (KE 90r/12-13) (yedi ba ya budaylar bolluk oklukdur) keydlerini hi:lelerini (oyun hile) ya: Muhammed, Rebbng anlarnng keydlerini hi:lelerini ba:til kld. (NF 43/11) (Ya Muhammed, Rabbin onlarn oyunlarn hilelerini batl kld) kzlk kahtlk (ktlk yokluk) kzlk kahtlk yllarn beini yl erdi (KE 93r/20-21)
201

bilig, Bahar / 2005, say 33

(ktlk yokluk yllarnn beincisiydi) kend zi (kendi kendisi, kendi z) kend zin tang krdi, kvendi kend zi birle (ME 5/1) (kendi kensini tuhaf grd, kendi kendine gvendi) kend zi birle kvenmek (ME 5/2) (kendi kendisine gvenmek) kend zini arg kld (ME 106/1) (kendi kendisini temizledi) korka eymen (korka ekine) men sizke bardm korka eymen (NF 76/14) (men size korka ekine geldim) korka titrey (korkarak titreyerek) ol ga:rdn kp korka titrey kelip aydm (NF 8/7-8) (o maaradan kp korkarak titreyerek gelip syledim) korkup rkp (korkup rkp) cmle korkup rkp yglu keldiler (NF 16/15) (cmle korkup rkp toplanp geldiler) koy koz (koyun kuzu) bizler koy koz ylk kara katnga karmiz (NF 353/17) (bizler koyun kuzu hayvan yanna karz) koy kozlar tagda yriyr (KE 216v/4) (koyun kuzular dada yryor) bir kee ylk karasn, koy kozsn yazga kard (KE 61v/15) (bir gece hayvanlarn koyun kuzularn yazya kard) kk ya (gk ya, yeil ya) kara yerdin kk ya otlar ner (KE 68r/15) (kara yerden yeil ya otlar byr) kni bg (doru olgun) hikmet mani:si kni bg ilik bolur. (KE 163v/11)
202

(hikmet manas doru olgun ili olur) kp telim (ok ok) bu lgsek tegreside krdm erse kp telim (KE 238v/6) (bu fani evrede grdmse ok ok) krk bezek (gzellik ss) krkleri bezekleri ksk turur (KE 215r/16) (gzellikleri ssleri eksikdir) krklg bezeklig (gzel ssl) yana bir krklg bezeklig sara:ylar krermen (KE 215r/1) (yine bir gzel ssl saraylar grrrm) kul karava (kul kle) tak kul karava (NF 17/8) (ve kulu klesi) tak kul karavalarn artuk emgetmeng (NF 87/2) (ve kulu klelerine ok eziyet etmeyin) zi:nha:r nama:z klgan kul karavan urmang (NF 161/8) (sakn namaz klan kul kleye vurmayn) kul k (kul cariye) kul k a:za:d klur erdim (KE 226v/7) (kul cariye azad klardm) kul kni edg tutu (KE 238r/13-14) (kulu cariyeyi honud tutun) k kuvvet (g kuvvet) kleri kuvvetleri kalmad (KE 96v/21) (gleri kuvvetleri kalmad) kin kuvvetin bilr erdi. (KE 98r/11) (gcn kuvvetini bilirdi) klg erklig (gl kuvvetli) bizlerdin klg erklig melikesen (KE 148r/6) (bizlerden gl kuvvetli melikesin) ma:l esba:b (mal esbab)

Erdem, Harezm Trkesinde kilemeler ve Yinelemeler zerine

men saa kelmi de altun km, ma:l esba:b, kul karabadn baka (KE 193v/5-6) (ben sana keldiimde altn gm, mal esbab, kul kleden baka) ma:l mlk (mal mlk) ma:l mlk kamug resu:ln bold (KE 193r/18-19) (mal mlk hepsi rasuln oldu) meni ma:lm mlkmni niha:yeti yok (KE 45v/13) (nenim malmn mlkmn sonu yok) ma:llarngznng mlkleringiz-ning hem yarusn tak berdingiz (NF 256/4-5) (malarnzn mlklerinizin hem yarsn dahi verdiniz) ma:l tawar (mal davar) ne kim ma:l tawar bar erse (NF 64/4) (ne kim mal davar varsa) ma:lm tawarm telim (KE 45r/5) (malm davarm ok) ma:l tewe (mal deve) ma:l tewelerin dervi:lerge sadaka berdi (KE 45r/6-7) (mal develerini muhtaclara sadaka verdi) ma:l tvar (mal servet) kplk birle kvendiler ogul kz ma:l tvarda (ME 196/7) (okluk ile gvendiler oul kz mal servette) mani: haka:yk (mana hakikat) cmlesining mani:larn haka:yklarn zidin eitrmen (NF 202/2-3) (cmlesinin manalarn hakikatlerini kendinden iitirim) mekri hi:lesi (oyunu hilesi) ol ka:firlarnng mekri hi:lesi ba:til bold (NF 40/14) (o kafirin oyunu hilesi batl oldu) miski:n a:ciz (miskin aciz)

zini miski:n a:ciz krp (NF 373/2) (kendini miskin aciz grp...) munlg snlg (esasl salam) isla:m yarglg, munlg snlg, mslma:n di:nlg (KE 2v/1) (slam kl, esasl salam, mslman dinli...) mulug kadgulug (skntl kaygl) men bir zai:f mulug kadgulug, kzsiz kartmen. (KE 99r/13-14) (ben bir zayf skntl kaygl, gzsz yalym) mlk esba:b (mlk esbab) mlkin esba:bn, kuln kin Yu:sufga satp alk aldlar (KE 66v/20-21) (mlkn esbabn, kulunu klesini Yusufa satp yemeklik aldlar) nime kp (fazla ok) nime kp szlg kii ermes m? (KE 49v/13-14) (fazla ok szl kii deil mi?) ogul uak (oul uak) veli:kin ogul uak telim turur (KE 186r/4) (velakin oul uak oktur) ot yaln (ate alev) gszler ma:ln yegen karnlarn kz kulaklarndn, agz burunlarndn ot yalnlar kgus (KE 249r/9-10) (kszler maln yiyenlerin karnlarndan gz kulaklarndan, az burunlarndan ate kas) oynayu kle (oynaya gle) biri biri birle oynayu kle baladlar erse (NF 108/2) (biri biri ile oynaya gle baladlarsa) pa:rsa: za:hid (dindar zahid) bir pa:rsa: za:hid bar erdi (NF 295/6) (bir dindar zahid vard) peli:dlik argszlk (murdarlk pislik) hemi:e peli:dlik argszlk birle mri203

bilig, Bahar / 2005, say 33

ni kergen zai:fa erdi (NF 68/4-5) (devaml murdarlk pislik ile mrn geiren kadnd) pei:ma:n neda:mat (pimanlk) k pei:ma:n neda:mat yegeysen (NF 16/5-6) (ok pimanlk hissedeceksin) Rab Ugan (Rab Tanr) Rab Ugan kutkard andn kavi i:ma:n keltrp (KE 151v/16) (Rab Tanr kurtard ondan kuvvetli iman getirip) sabrum kara:rm (sabrm kararm) andn songra sabr kara:r kalmad (NF 79/10) (ondan sonra sabr karar kalmad) mun krmesem sabrum kara:rm keter (NF 360/5) (bunu grmesem sabrm kararm gider) saksz kp (saysz ok) sansz hamd u sena:lar ve saksz kp krler ol Teriga (KE 1v/2) (saysz hamd ve senalar ve saysz ok krler o Tanrya) sa:lih muttaki: (salih muttaki) bu Umran yawlak sa:lih muttaki: er erdi (KE 166v/3) (bu Umran salik muttaki kiiydi) san sak (haddi hesab) ey Mekke halk san sak yok erig keldi. (KE 180r/1-2) (ey Mekke halk haddi hesab belli olmayan asker geldi) sanlar saklar yok (KE 174v/21) (haddi hesab belli deil) sansz saksz (hadsiz hesabsz) muna sansz saksz erke bardm teyrsen (NF 399/1-2) (bunca hadsiz hesapsz kuvvete vardm dersin) ol zaman hava:da sansz saksz ku204

lar krndi (KE 180r/18-19) (o zaman havada hadsiz hesapsz kular grnd) sekri sewn (sraya sevine) sekri sewn dnya: zinge ter erdiler (NF 393/1) (sraya sevine dnya zne derdiler) silig arg (temiz pak) silig arg hadd-i safa: (KE 2v/3) (temiz pak hadd-i safa) szi saw (laf sz) Lu:tnu bir kimerse birle szi saw bold tep (KE 59r/16-17) (Lutun bir kimse ile laf sz oldu diye) sulhn ehdni (sulhu ahdi) sulhn ehdni buzmlar (NF 47/17) (sulh ahdi bozmular) efakatlg rahmetlig (efkatli rahmetli) ey aya:lm efakatlg rahmetlig Tengrike satgatm (NF 131/16) (ey ocuum efkatli rahmetli Tanrya kavutum) eri:k ortak (erik ortak) eri:k ortak yok turur (NF 78/17) (erik ortak yoktur) tal eek (dal iek) tal ygalk ya yapurgak tal eek (KE 249v/3) (dal aalk ya yaprak dal iek) aras butak yapurgak tal eekler tp tzi (KE 68r/21) (aras budak yaprak dal iekler dpdz) tal yga (dal aa) tal ygalar ye salur oynayur teg bay kz (KE 68v/1) (dal aalar dal slr oynar gibi zengin kz) tarlk alk (yokluk ktlk) yetti ba kurug bugday tarlk alk turur. (KE 90r/13)

Erdem, Harezm Trkesinde kilemeler ve Yinelemeler zerine

(yedi ba kuru buday yokluk ktlk alk durur) tasuk ygar (nadir deerli) tonluk tasuk ygardn Ru:m Htay atlas uz (KE 68v/2) (elbiselik nadir deerli Rum Htay kuma) tawar ylk (davar hayvan) tawar ylk alsamiz (KE 73r/12) (davar hayvan alalm) te tu (denk benzer) belki te tu hem yok (KE 191v/2) (belki denk benzer hem yok) bizge te tu erenler kerek (KE 221v/16-17) (bize denk benzer erenler gerek) tenleri ca:nlar (tenleri canlar) tenleri ca:nlar birle urusunlar (NF 69/9) (tenleri canlar ile vurusunlar) tezgingen yrigen (gezen yryen) yer yzinde ka:firlardn tezgingen yrigen kodmagl (NF 116/6) (yer yznde kafirlerden gezen yryen koyma) tog toprak (toz toprak) Ebu: Bekr arta bakd tog toprak krdi (KE 220v/8) (Ebu Bekir ardna bakt toz toprak grd) tog toz (toz toprak) yol tog tozdn arnsun (KE 74v/6) (yol toz topraktan temizlensin) tutka kiri (sap kiri) bu ekki yan balar bagrlar, tutkalar kirileri tz muva:fk tururlar. (KE 211v/8) (bu iki yann balar barlar, saplar kirileri dz uygun dururlar) tz muva:fk (dz uygun) bu ekki yan balar bagrlar, tutkalar kirileri tz muva:fk tururlar. (KE 211v/8)

( bu iki yann balar barlar, saplar kirileri dz uygun dururlar) tzn te (uygun denk) kiriini kirii birle tzn te tutarlar. (KE 211v/7) (kirii kiri ile uygun denk tutarlar) Ugan di (Allah Tanr) Ugan dimiz kita:b- kadi:m (KE 65v/18) (Allah Tanrmz katab- kadim...) Ugan Teri (Allah Tanr) ey Yu:nus Ugan Teri saa sela:m dd. (KE 152r/21-152v/1) (ey Yunus Allah Tanr sana selam gnderdi) ulug yalg (byk yal) Ku:fedin ulug yalg kiilerni alp keling (NF 155/17) (Kfeden byk yal kiileri alp gelin) urugum kadam (soyum kardeim) veli:kin Mekkede urugum kadam bar (NF 48/15) (velakin Mekkede soyum kardeim var) uru kiri (kavga d) ya: tak ekki musulma:n arasnda gamma:zlk klp uru kiri... (NF 67/10) (ya dahi iki mslman arasnda gammazlk klp kavga d...) n sgt nk yg (ses feryat alama inleme) tiley turdum tkel ya n sgt nk yg (KE 238v/4) (dinleyerek durdum btn ya ses feryat alama inlama) ya:ba:n yaz (yaban yaz) men drr-i meknu:n tzdm kezmedim ya:ba:n yaz (KE 249v/13) (ben drr-i meknun dzdm gezmedim yaban yaz) yaglamak sanmak (dmanlamak dmek)
205

bilig, Bahar / 2005, say 33

yana bir melik birle yaglat santlar (KE 178r/3) (yine bir melik ile dman olup dtler) yaglk dma:nlk (dmanlk) yaglk dma:nlk belgrtgen muva:fklk ma bergey (KE 25r/5) (dmal ortaya karan uygunluk da verecek) yak yavukluk (akraba yakn) huccet ketrdi tak yak yavuklukn... (ME 60/5) (delil getirdi ve akraba yaknl...) yak yawuk (akaraba yakn) ya: Muhammed, yak yawuklarngn tamugdn kurtgargl (NF 16/13) (ya Muhammed, akraba yaknlarn cehennemden kurtar) yak yawukn seversen (NF 8/11) (akraba yakn seversin) yalbaru rayu (yalvararak inleyerek) arkalarga yklep yalbaru rayu kirdiler (KE 101v/16) (arkalarna ykleyip yalvararak inleyerek girdiler) yalguz dervi: (yalnz miskin) yalguz dervi: erdi (KE 202v/21203r/1) (yalnz miskindi) yalguzluk mtehayyirlik (yalnzlk aknlk) karanguda yalguzluk mtehayyirlik birle tururmen (NF 357/8) (karanlkta yalnzlk aknlk ile dururum) yalwaru yglayu (yalvararak alayarak) za:ri:lk birle yalwaru yglayu kdlar (KE 12v/21) (szlanma ile yalvararak alayarak kdlar) yamanlarn habi:slarn (ktlerini yaramazlarn)
206

temrnng yamanlarn habi:slarn keterr (NF 208/6) (demirin ktlerini yaramazlarn giderir) yarag kudrat (gc kuvveti) iza:rn baglamak yarag kudrat bolmad (NF 226/6-7) (petemaln balamaya gc kuvveti kalmad) yaratgan trtgen (yaratan treten) tak a:lamn yaratgan trtgen bir u bar Tangrga iba:dat klmazsiz (NF 217/2) (ve alemi yaratan treten bir ve var Tanrya ibadet klmassnz) yark yak (zrh mifer) bir yark yak bermi erdi. (KE 133r/7) (bir zrh mifer vermiti) zi yark yak birle ok alp (KE 44r/4) (kendisi zrh miferi ile ok alp...) peyga:mbar as yark yar keddi. (NF 70/13-14) (peygamber as zrh mifer giydi) ya yapurgak (ya yaprak) ba:g kopardm tal ygalk ya yapurgak tal eek (KE 249v/3) (ba kopardm dal aalk ya yaprak dal iek) yatmak udmak (yatmak uyumak) zining yatmak udmak a:dat yok (NF 190/16) (kendisinin yatmak uyumak adeti yok) yatmak uymak n m grenrsen? (NF 223/6) (yatmak uyumak iin mi renirsin?) yavalk yumaklk (yavalk yumuaklk) ca:nn yavalk yumaklk birle algl (KE 237v/8) (cann yavalk yumuaklk ile al)

Erdem, Harezm Trkesinde kilemeler ve Yinelemeler zerine

yawlak telim (ok ok) emgekim yawlak telim bar (KE 77r/19) (zahmetim ok ok var) yawungu edg (yakn iyi) n ba:b Hak tea:la: hazratnga yawungu edg ameller beya:n iinde turur (NF 2/14-15) (nc bab Hak teala hazretine yakn iyi ameller beyan iindedir) yawuz yaman (kt yaman) yawuz yaman yorugga tu bolup (KE 88r/19-20) (kt yaman yoruma tu olup) yazuk hya:net (gnah hiyanet) yazuk hya:net zgelerdin kt (KE 91v/13) (gnah hiyanet bakalarndan kt) yazuk masiyet (gnah masiyet) yazuk masiyet k kldlar (KE 5r/2-3) (gnah masiyet ok ilediler) yer yurt (yer yurt) yer yurtlarn salp Mekkedin Medi:neke hicret (NF 63/8) (yer yurtlarn brakp Mekkeden Medineye hicret...) yerge taga (yere taa) adaklarn tizlerie tegi yerge taga berkitdiler (KE 30v/13-14) (ayaklarn dizlerine kadar yere taa berkitdiler) ygaksz hica:bsuz (helal rtsz) yurt ygaksz hica:bsuz bold (ME 47/7) (yurt helal rtsz oldu) yg sgt (alama feryat) yg sgt kopardlar (KE 242v/3-4) (alama feryat kopardlar) yglamak za:ri:lk (alama szlanma) erteke tegi yglamak za:ri:lk birle tnni ehya: klur erdi (NF 239/10-11)

(erte gne kadar alama szlanma ile geceyi ihya klard) ylan ayan (ylan ayan) andn so ol yerde ylan ayan (KE 216r/12) (ondan sonra o yerde ylan yan...) tak ylandn ayandn korkmagl (NF 21/10) (ve ylan yandan korkma) ylan dan bk. ylan ayan (ylan ayan) Nu:h peyga:mber ylann dann kimige dmad (KE 24v/22) (Nuh peygamber ylan yan gemiye gndermedi) ylk kara (hayvan) ylk kara kamug hela:k bold (KE 23v/14-15) (hayvanlarn hepsi helak oldu) cmle ma:llarmzn, ylk karan (NF 69/8) (cmle mallarmz, hayvanlarmz) yratgu yawuz (uzak kt) trtn ba:b Hak tea:la:nng hazratdn yratgu yawuz ameller beya:n iinde turur (NF 2/15-16) (drdnc bab Hka teala hazretinden uzak kt ameller beyanndadr) yinke yuwka (ince ince) yinke yuwka tonlar keyip (KE 80/16) (ince ince donlar giyip) yok yodun (yok olma) sen ve mlk, elin kn yok yodun bolgaysiz. (KE 99r/18-19) (sen ve mlkn, memleketin halkn yok olacaksnz) yoksz gay (muhtac fakir) yawlak yoksz gay amma: (KE 128r/17-18) (ok muhta fakir amma) yoksz gay erdi (KE 190v/7) (muhtac fakirdin)
207

bilig, Bahar / 2005, say 33

yolsuz hccetsiz (yolsuz izinsiz) yolsuz hccetsiz Resu:lni hali:fesin neteg ldrr erdiler (KE 241r/19) (yolsuz izinsiz Resuln halifesini nasl ldrrler) za:hid pa:rsa: (zahid dindar) za:hid pa:rsa: kii erdi (NF 239/6) zahmat meakkat (zahmet meakkat) bu ka:firlar zahmatn meakkatlarn krerbiz (NF 11/5) (bu kafirler zahmetini meakkatn greceiz) zai:f yazukluk (zayf gnahkar) menim zai:f yazukluk mmetlerim birle (KE 238r/3) (benim zayf gnahkar mmetlerim ile) zarar ziya:n (zarar ziyan) kzni zarar ziya:n evvel bakmda bolur. (KE 95r/17) (gzn zarar ziyan nce baktnda olur) zit be:meze cema:lsz (irkin kt cemalsiz) Lebu:za: ingen zit be:meze cema:lsz turur (NF 337/11) (Lebuza ok irkin kt cemalszdr) b) Ayn Kelimenin Tekraryla Yaplan Yinelemeler adn adn (baka baka) tegme bir ayak adn adn gevherdin (KE 96r/4) (her bir aya baka baka gevherden) akru akru (yava yava) akru akru tilin tepretip (KE 237r/17) (yava yava dilini hareket ettirip) akru akru (yava yava) erig ald akru akru Kisra:ge bildrmedin bir ygalk yerge keldi (KE 231v/6)
208

(asker ald yava yava Kisraya bildirmeden aalk yere geldi) artuk artuk (fazla fazla, ok ok fazla, daha ok) Atas Ayazn artuk artuk sewer erdi (KE 54r/16-17) (Atas Ayazn ok ok fazla severdi) atlg atlg (adl adl) krmes msen Kn atlg atlg melik bir tn yarmnda (KE 76r/5-6) (Kn isimli adl melik bir gece yarsnda grmez misin?) aza:b aza:b (azap azap) aza:b aza:b teyr erdk (KE 114r/15) (azap azap derdik) azn azn (az az, azn azn, yava yava) azn azn kt bogun (ME 160/6) (Mafsal (eklem) az az kt) azn azn kaldurd an ol i tapa (ME 68/2) (o ie doru onu az az kaldrd) azn azn irdi anga kadgun (ME 80/2) (ona kaygy az az iirdi) azn azn endrdi an (ME 87/3) (onu az az indirdi) azn azn Resu:lka yaknrak keldi (KE 236v/4) (yava yava Resule daha yakn geldi) baga baga (baka baka) Yu:suf tegme birin baga baga kuup (KE 73v/13) (Yusuf her birisini baka baka kucaklayp) baka baka (bk. baga baga, baka baka) bolgan tileklerin biriktrdi baka ba-

Erdem, Harezm Trkesinde kilemeler ve Yinelemeler zerine

ka tilemedi (KE 213v/16) (olan dileklerini biriktirdi baka baka dilemedi) beer beer (beer beer) beer beer nama:z baglad (KE 213v/5) (beer beer namaz balad) birer birer (birer birer) Resu:l aleyhis-sela:m birer birer aytu berdi (KE 217v/12) (Resul aleyhisselam birer birer syleyiverdi) birin birin (birin birin) birin birin kuutular (KE 105r/3) (birin birin kucaklatlar) harfleri birin birin tedi (ME 104/3) (harfleri birin birin dedi) nee knke tegi kamug saha:ba birin birin kelip beyet berdiler (NF 94/11) (nice gne kadar btn sahabe birin birin gelip biat ettiler) blk blk (blk blk) blk blk kld an (ME 78/5; 88/8) (onu blk blk kld) blk blk klnd ma:l (ME 159/4) (mal blk blk edildi) blk blk bold nerse (ME 164/8) (herey blk blk oldu) cema:at cema:at (blk blk) andn song feri:teler cema:at cema:at nama:z klgaylar (NF 87/9) (ondan sonra melekler blk blk namaz klacaklar) ellig ellig (elli elli) ellig ellig er birle (KE 76r/2) (elli elli asker ile...) gru:h gru:h (gruh gruh, blk blk)

peri:ler gru:h gru:h meni yanmdn keer erdiler (KE 206r/12) (periler blk blk benim yanmdan geerlerdi) ka ka (tekrar tekrar) ka ka yuld (ME 92/5) (tekrar tekrar evirdi) kat kat (kat kat) kat kat kld bahini (ME 82/2) (bahii kat kat artrd) peyga:mbarlarka bela: kat kat bolur seva:blar kat kat bolmak n (NF 34/13-14) (sevablarn kat kat olmas iin peygamberlere bela kat kat olur) katre katre (katre katre) krklg yaaklardn katre katre ya tama balad (KE 237r/17) (gzel yanaklarndan katre katre ya damlamaya balad) keje keje (hrldamak) keje keje kld nide (ME 80/4) (sisini hrldatd) kes kes (kesik kesik) kes kes kldlar (KE 44v/6) (kesik kesik ettiler) yok erse seni kes kes klur erdk (KE 230r/13) (yoksa seni kesik kesik ederdik) kesek kesek (para para) kesek kesek bold. (KE 121r/20) (para para oldu) kesk kesk (kesik kesik) kesk kesk bold (ME 160/2) (kesik kesik oldu) kykm kykm (para para) yani: eliglerin kykm kykm kldlar (KE 86r/17-18)
209

bilig, Bahar / 2005, say 33

(Yani ellerini para para ettiler) ko ko (tekrar tekrar) ko ko szledi (ME 46/3) (tekrar tekrar syledi) koa koa (tekrar tekrar) koa koa kld szni (ME 46/3) (sz tekrar tekrar syledi) kn kn (gn gn) kn kn yarukluk arta balad (KE 6v/21) (gn gn artmaya balad) mundag mundag (yle yle) kim kmasa mundag mundag knlar klgumiz tedi (KE 221r/13-14) (kim kmasa yle yle eziyetler edeceiz) nokta nokta (nokta nokta) tama:m umah hu:rlarge nokta nokta le berrler (KE 215r/17) (btn cennet hurilerine nokta nokta bltrp verirler) gr gr (blk blk) Tangrnng di:ninge kirrler gr gr. (NF 83/7) (Tanrnn dinine blk blk girerler) pa:ra pa:ra (pare pare, para para) Ataba pa:ra pa:ra bolm (NF 16/15) (Ataba para para olmu) bu ulug ta pa:ra pa:ra bold (NF 28/6-7) (bu ulu ta pare pare oldu) kollarn kesip pa:re pa:re kld (KE 39v/11) (kollarn kesip pare pare etti) pa:re pa:re kld an (ME 46/7; 78/5) (onu pare pare etti) ra:zda ra:zda (srda srda) ra:zda ra:zda erenler (ME 125/1-2) (srda srda erenler)
210

sana sana (kese kese) buza yrta eke sana sana knagular (KE 249r/17-18) (boza yrta eke kese kese eziyetleri) snf snf (snf snf) snf snf kld kita:bn (ME 82/2) (kitab snf snf ayrd) sza sza (sza sza) sza sza kd suv (ME 156/6) (su sza sza kt) tag tag (da da) tag tag suw yglm (NF 73/10) (da da su dolmu) trl trl (trl trl) trl trl szler kld bitigni (ME 97/3) (trl trl szler syledi belgede) trl trl kld an (ME 101/4) (onu trl trl kld) trlg trlg (trl trl) trlg trlg tonlar kedrdi (KE 32r/11-12) (trl trl donlar geydirdi) Sleyma:n peyga:mbarka bu mlki iinde hala:ykga trlg trlg nimetler aatur erdi (NF 210/14) (Sleyman peygambere bu mlk iinde halka trl trl nimetler yedirirdi) ura ura (vura vura) kl birle ura ura ltrdiler (KE 163v/5) (kl ile vura vura ldrdler) l l (bolk blk) l l bold nerse (ME 180/7) (herey blk blk oldu) zm zm (para para) zm zm szni tzdm tnle men (KE 249v/2)

Erdem, Harezm Trkesinde kilemeler ve Yinelemeler zerine

(para para sz dzdm geceyle ben) yene yene (kese kese) Mu:si: kavmi kamug yene yene ltrdiler (KE 28v/16) (Musa kavminin hepsini kese kese ldrdler) ygp ygp (yp yp) Kurayi:larn ygp ygp keldi (NF 13/15) (Kureyileri yp yp geldi) yigren yigren (irene irene) yigren yigren z etlerini yeyrler (NF 67/3) (irene irene kendi etlerini yerler) yok yok (yok yok) menim ol ike rza:m yok yok. (KE 92r/5) (benim o ie rzam yok yok) yzer yzer (yzer yzer) Mekkening uluglarnga yzer yzer teweler berdi (NF 75/12) (Mekkenin ulularna yzer yzer develer verdi) za:r za:r (bara ara) Yu:suf fira:knda za:r za:r yglayur erdi (KE 108r/20) (Yusuf hasretinden bara ara alyordu) tak za:r za:r yglayur (NF 11/14-15), (NF 176/7-8) (ve bara ara alyor) za:r u za:r (bara bara) za:r u za:r yglayu (NF 196/17) (bara bara alyarak...) za:r ve za:r bk. za:r u za:r (bara bara) munung kdn za:r ve za:r yglamasam (NF 182/11) (bunun akndan bara bara alamasam)

zi:nha:r u zi:nha:r (sakn ha sakn) zi:nha:r u zi:nha:r peyga:mbarn ldi temeng! (NF 92/12) (sakn ha sakn peygamberi ld demeyin) c) Zt Anlaml Kelimelerden Oluan Yinelemeler ag ini (yoku ini) ag inii telim (KE 225v/8) (yokuu inii ok) almak satmak (almak satmak) yani almak satmak ahka:mn tak bilmek kerek. (NF 230/12) (yani almak satmak usln dahi bilmek gerek) ol mani:din kim almak satmak eran reva: bolmas (NF 284/9) (o sebepten ki almas satmas eran uygun deildir) astn stn (aa yukar) astn stn ar- sreyya:ga (KE 37v/13) (aa yukar ar- sreyyaya) Hak tea:la:n yokaru kuy astn stn ilger artgaru birle ya:d klsa ka:fir bolur. (KE 211v/4) (Hak tealay yukar aa, aa yukar ileri geri ile yad etse kafir olur) astn stn bakalar (KE 114v/19) (aa yukar bakalar) bar yok (var you) bar yokn ald anng (ME 112/2) (onun varn yokunu ald) barmak kelmek (varmak gelmek) ol barur kelr fula:n tapa (ME 137/2) (o filan tarafa varr gelir) baru kel (vara gele)
211

bilig, Bahar / 2005, say 33

ol baru kel turur fula:nka (ME 137/2) (o filana vara gele durur) bay gay (zengin yoksul) Msr elini ehri: rsta:s, bay gay, erkegi tiisi kim (KE 75r/10) (Msr ehrinin kyls, zengini fakiri, erkei diisi kim) berim alm (verim alm, al veri) berim alm edidi anng birle (ME 118/3) (onun ile al veri yaptlar) burunklar soglar (evvelkiler sonrakiler) burunklarmzga soglarmzga ol kn i:d bolsun (KE 171v/19) (evvelkilerimize sonrakilerimize o gn bayram olsun) dost dmen (dost dman) talas dost dmenga haber bold (KE 219r/12-13) (yarn dost dmana haber oldu) er hatun (erkek kadn) beni: sra:i:l ulug kiig, er hatun yeti tn kn kyp turdlar (KE 119r/2) (Beni srail byk kk, erkek kadn yedi gece gndz beklediler) on kn keti er hatunga hatun erge yavunmadlar (KE 154r/9-10) (on gn geti erkek kadna kadn erkee yaklamadlar) erkek tii (erkek dii) erkeki tiisi nezza:rega kp (KE 97r/8) (erkei diisi nezzareye kp) erkekli tiili (erkekli diili) ol tagda erkekli tiili eki arslan yolukt (KE 144r/21) (o dada erkekli diili iki arslan karsna kt)
212

evveli:n a:hiri:n (ncesi sonras) evveli:n a:hiri:n arasnda (KE 15r/10) (ncesi sonras arasnda) evveli:n a:hiri:n halk yglsun (KE 249r/4-5) (ncesinin sonrasnn halk toplansn) hatun er (kadn erkek) on kn keti er hatunga hatun erge yavunmadlar (KE 154r/9-10) (on gn geti erkek kadna kadn erkee yaklamadlar) rakdn yakndn (uzaktan yakndan) ey babam, bu cumada rakdn yakndn k saha:balar kelgey (NF 105/14-15) (ey babam, bu Cumada uzaktan yakndan ok sahabeler gelecek) ssg sawuk (scak sovuk) boylar tslg ssg sawukdn saklayu teg (KE 175r/12-13) (vcudu tyl scak sovuktan saklyor gibi) ilger artgaru (ileri geri) Hak tea:la:n yokaru kuy astn stn ilger artgaru birle ya:d klsa ka:fir bolur. (KE 211v/4) (Hak tealay yukar aa altta stte ileri geri ile ansa kafir olur) ilgeri artkar (ileri geri) ilgeridin artkardn bir teg krnr erdi. (KE 194v/19-20) (ileriden geriden bir gibi grnrd.) ingen agan (inen ykselen) bu beik tuunda ingen agan ne turur? (KE 18v/11-12) (bu beik karsnda inen ykselen ne olur?) katg yumak (kat yumuak) yal kzl kk katg yumak (KE 6r/1) (yeil kzl gk, kat yumuak)

Erdem, Harezm Trkesinde kilemeler ve Yinelemeler zerine

kee kndz (gece gndz) kee kndz aa tapnur (KE 142v/21) (gece gndz ona tapnr) kee kndz zi yalguz kadgu emgek yklenip (KE 22v/10) (gece gndz kendisi yalnz kayg znt yklenip) kedip keldi (gidip geldi) cebreil as katr mnp, kalng barn kedip keldi. (NF 33/1-2) (Cebrail as katr binip, kaln ipek kuma gidip geldi) k yay (k yaz) biz ya:ba:nda k yay emgenrmiz (KE 18r/4-5) (biz krda k yaz zahmet ekeriz) kirer kar (girer kar) ol alt hatun Zeli:ha: katga kirer kar erdiler (KE 85r/11-12) (o alt hatun Zeliha yanna girer kardlar) kirip kp (girip kp) Seddige Zl-Karneyn kirip kp ilemek n kapug klm erdi (KE 176r/3-4) (Sete Zlkerneyn girip kp ilemek iin kap yapmlard) odagl uykul (uyank uykulu, uyku uyanklk) odagl uykul arasnda A:demn (KE 7v/6) (uyku uyanklk arasnda Ademin...) lg tirig (l diri) beini lg tirig anlarga muhta:c (KE 18r/21) (beinci l diri onlara muhtac) art (n art) ew buzgal tepnse bakmas ige artka (KE 80v/14)

(ev bozulal tepinse nne ardna bakmaz) ngi song (n sonu) ngi song eksk bitig (ME 71/8) (n sonu eksik belge) ngl songlu (nl sonlu) ngl songlu bold iler (ME 203/1) (iler nl sonlu oldu) inde sonda (nnde sonunda) kullar inde sonda olturup (KE 124v/13) (kullar nnde sonunda oturup) li sol (nl sonlu) feriteler li sol secde klm (KE 9r/7) (melekler nl sonlu secde klm) sag sol (sa sol) meni sagmn solmn kuup yatsunlar. (KE 165r/7) (benim sam solumu kucaklayp yatsnlar) sagnga solnga baht (NF 440/7) (sana soluna bakt) sagga solga (saa sola) sagga solga, stnge astnga karad (KE 81v/14-15) (saa sola, stne altna bakt) seferde hazarda (savata barta) telim haklar bizi ze va:cib kld, seferde hazarda ...(KE 193r/9-10) (ok haklar bizim zerimize vacib kldn, savata barta) scg ag (tatl ac) r kara, scg ag, sarg (KE 6r/1) (beyaz siyah, tatl ac, sar) tn kn (gece gndz) yeti tn kn yer teprendi (KE 16r/21) (yedi gece gndz yer titredi)
213

bilig, Bahar / 2005, say 33

biri biri songca yrdi tn kn (ME 194/8) (gece gndz biri biri arkasndan yrd) tni kni Hak birle bolsang (NF 129/13) (gece gndz Hak ile olsan) tn kndz (gece gndz) ta:at klur tn kndzn (KE 2v/6) (gece gndz ibadet eder) tn kndz ru:ze tutup (KE 226v/7) (gece gndz oru tutup) uuzlk kzlk (bolluk ktlk) uuzlk kzlk tegme biri yetti yl bolgus turur (KE 90r/13-14) (bolluk ktlk her biri yedi yl srecektir) ulug kiig (byk kk) beni: sra:i:l ulug kiig, er hatun yeti tn kn kyp turdlar (KE 119r/2) (beni srail byk kk, erkek kadn yedi gece gndz bekleyip durdular) Medi:ne iinde cmle ulug kiig cmle kadgurup ygladlar (NF 104/7) (Medine iinde cmle byk kk cmle zlp aladlar) r kara (beyaz siyah) r kara, scg ag, sarg (KE 6r/1) (beyaz siyah, tatl ac, sar) stn astn (st alt) sagga solga, stnge astnga karad (KE 81v/14-15) (saa sola, stne altna bakt) yawuz yah (kt iyi) bu kn muna hala:yk yawuz yah (KE 27r/15) (bu gn bunca halk kt iyi) yokaru kuy (yukar aa) Hak tea:la:n yokaru kuy astn stn ilger artgaru birle ya:d klsa ka:fir bo214

lur. (KE 211v/4) (Hak tealay yukar aa, altta stte, ileri geri ile ansa kafir olur) ) Fiillerin ve isimlerin olumlu+olumsuz ekliyle yaplan yinelemeler arg argsz (temiz pis) argn argszn bilmesler (KE 213r/910) (temizini pisini bilmezler) ve arg argsz, tatlgsz (KE 6r/2) (ve temiz pis, tatsz) bersen bermese (versen vermesen) eger nerse bersen bermese hrmetin (KE 184v/13-14) (eger ne versen vermesen hrmetin) kemi kemedk (gemi gemedik, gelmi gelecek) meni kemi kemedk yazuklarm yarlkad (KE 210v/19) (benim gemi gemedik gnahlarm affetti) yazukluglk yazukszlk (gnahkarlm gnahszlm) menim yazukluglkm yazukszlkm belglg bolmaguna kmasmen. (KE 90v/5) (benim gnahkarlm gnahszlm ortaya kmaynca kmayacam) d) Kelime+ayrlma hli+kelime+ynelme hli eklindeki yaplar eligdin eligge (elden ele) eligdin eligge berdiler (KE 102v/15) (elden ele verdiler) ferdin arka (ferden ara) ferdin arka tegi yeter adm (KE 238r/19-20)

Erdem, Harezm Trkesinde kilemeler ve Yinelemeler zerine

(adm ferden ara kadar uzanr) markdn magrbga (markdan maribe, doudan batya) markdn magrbka tegi (KE 4v/3-4) (doudan batya kadar) markdn magribka tegi ho ydg bolgay (NF 64/3) (doudan batya dein gzel koku olacak) e) lk hece + p + Kelime Gvdesi eklindeki yaplar appak (apak) appak bold (ME 164/5) (apak oldu) kapkara (kapkara) kapkara bold (ME 164/5) (kapkara oldu) bei:rning yzi kapkara bold (NF 34/2) (Beirin yz kapkara oldu) ol ak ta kapkara bold tep aydlar (NF 38/15-16) (o ta kapkara oldu diye sylediler) sapsarg (sapsar) bakar, yzi muca:hide tak riya:zatdn sapsarg bolm (NF 148/15-16) (bakar, yz mcahede ve riyazetten sapsar olmu) tptzi (dpdz) aras butak yapurgak tal eekler tp tzi (KE 68r/21) (aras budak yaprak dal iekler dpdz) f) Kalp ifadeler alk susaglk (alk susuzluk) amma: alk susaglkga ferya:d klurlar. (KE 102r/13-14) (amma alk susuzalua feryad ederler)

ag sasg (ac kokmu) teizlerni ag sasg ol tu:fa:nda lgenlerdin turur (KE 26v/8-9) (denizlerin acs pis kokusu o tufanda lenlerin yzndendir) agz burun (az burun) gszler ma:ln yegen karnlarn kz kulaklarndn, agz burunlarndn ot yalnlar kgus (KE 249r/9-10) (kszler maln yiyenlerin karnlarndan gz kulaklarndan, az burunlarndan ate kas) a:lim za:hid (alim zahid, erenler) a:limler za:hidler Sleyma:nn taht ze olturup (KE 144v/8) (alimler zahidler Sleymann taht zerine oturup) altun km (altn gm) tak altun km keltrdi (NF 108/7) (ve altn gm getirdi) arp ap (yorulup ackp) arp ap bir kendge kirdi (KE 143v/2) (yorulup ackp bir ehire girdi) arp ap agzn ap kelr (KE 147r/13) (yorulup ackp azn ap gelir) ar efla:k (ar gk) ar efla:kn, umahn tamugn zindin astn krdi (KE 209r/15) (ar g, cenneti cehennemi kendinden aada grd) ar krs (ar krs) ar krsi:ni, hica:blarn yaraturda (KE 210v/16) (ar krs, perdeleri yaratrda) ardn krsi:din keti (KE 211r/21) (ardan krsiden geti) a su (yemek su) a su imekni saknmadlar (KE 154r/10)
215

bilig, Bahar / 2005, say 33

(yemek su imekden ekinmediler) krk kn a su bermedi (KE 113v/6) (krk gn yemek su vermedi) a suw (bk. a su) aga suwga muhta:c bolmadlar. (KE 93r/14) (yemee suya muhta olmadlar) ata ana (baba anne) Hak tea:la:nng honu:dluk ata ana honu:dluk iinde turur (NF 283/7-8) (Hak tealann rzas baba ana rzas iindedir) atadn anadn adrldm (KE 79r/13-14) (babadan anadan ayrldm) atalg analg (babal anal) atalg analg oglan tiler erdi (KE 184v/15) (babal anal olan dilerdi) atasz anasz (babasz anasz) atasz anasz temegil (KE 184v/18) (babasz anasz deme) ay kn (ay gne) ol on bir yulduz tak ay kn kelsn (NF 355/2) (o on bir yldz ve ay gne gelsin) bu on bir yulduzlar ay kn birle (KE 67v/5) (bu on bir yldzlar ay gne birlikte) ay kni (ay gn) kaan Meryemni ay kni yavut erse (KE 169r/10) (Ne zaman ki Meryemin ay gn yaklatysa) aziz arg (ulu temiz) mundag aziz arg ban (KE 208/3) (bunu gibi ulu temiz nderi) bagr ba (bar ba) kzi ya, bagr ba birle aytur (NF 182/16)
216

(gz ya bar ba ile syler) baka aylanu (baka dne) baka aylanu turd ekin yeringe (ME 169/7) (baka dne ekin yerine durdu.) ba adak (ba ayak) ban adakn kesip (KE 72v/12) (ban ayan kesip) ferya:d klp ba ayak yala keldi (KE 185v/2) (feryad klp ba ayak yaln geldi) u bu dnya: ire krdm ba ayak tolug og (KE 238v/4) (bu dnya iinde grdm, ba ayak grlt dolu) ba bagr (ba bar) bu ekki yan balar bagrlar, tutkalar kirileri tz muva:fk tururlar. (KE 211v/8) ( bu iki yann balar barlar, saplar kirileri dz uygun dururlar) ba kzi (ba gz) ba kzi kanga bulgand (KE 24r/18) (ba gz kana buland) bay boynagu (zengin isyankar) baylar boynagular zahmet bere baladlar (KE 195r/3) (zenginler isyankarlar zahmet vermeye baladlar) boy sk (et kemik) boyun skni yop mu turursem (KE 226r/2) (etini kemiini yok etmek mi istersin?) bukn yarn (bugn yarn) bukn yarn a:hiratka bargaysen (NF 323/3) (bugn yarn ahirete varacaksn) eynep brakp (ineyip brakp)

Erdem, Harezm Trkesinde kilemeler ve Yinelemeler zerine

ol taa:mdn eynep brakp turur erdiler (NF 34/3) (o yemekten ineyip brakp dururlard) di:v peri: (dev peri) eger di:v peri: a:feti teggen bolsa (KE 203r/5) (eer div peri zarar deer olsa) kamug di:v peri: uar kular Sleyma:nga ygldlar (KE 145r/1) (btn dev peri uan kular Sleymann yanna geldiler) edgleri arglar (iyileri temizleri) edgleri arglar ol yarlgn bitiyrler. (KE 117r/13) (iyileri temizleri o feman yazarlar) el adak (el ayak) elgin adakn baglad (KE 51v/4) (elini ayan balad) elgin ayakn baglamagl (KE 187v/16) (elini ayan balama) elgini adakn katg baglad (NF 96/15) (elini ayan iyice balad) eli kni (eli gn) eli kni emgekge tdiler (KE 44v/20) (eli gn zahmete dtler) eli kni bizdin algay (KE 148r/8) (eli gn bizden alacaklar) ema:netlg hya:netlg (emanetlik hiyanetlik) ema:netlg hya:netlgda asglg (KE 221r/1) (emanetlik hiyanetlikde faydal) emgeksiz tileksiz (zahmetsiz isteksiz) savmaa iinde emgeksiz tileksiz ru:zi: tegrdi. (KE 167r/5-6) (ibadethane iinde zahmetsiz isteksiz oru tuttu) et eker (et eker)

toygna et eker yediler (KE 118v/20) (doyana kadar et eker yediler) hakk hrmeti (hakk hrmeti) diya: Ebu: Bekrni sdk hakk hrmeti a:hir demde (KE 239r/10) (Ey Allahm, Ebu Bekirin hakk hrmeti son demde) slanmak sasmak (slanmak kokmak) ehrge kirdi erse kurum lgler krdi slanmay sasmay turur (KE 173v/2021) (ehre girdiinde kurumu ller grd slanmadan kokmadan durur) ini agan (karde aabey) tirig koymagan bir ini agan (KE 197v/2) (bir kardei aabeyi diri koymagan) izley istey (izleyerek isteyerek) andn song ka:firlar peyga:mbar asnung izini izley istey keldiler ga:r agznga tegi (NF 21/11-12) (ondan sonra kafirler peygamberin izini izleyerek isteyerek geldiler maara azna dein) kamak korkmak (kamak korkmak) men kam korkm kiimen (KE 143v/18) (ben kam korkmu kiiyim) kadgu emgek (kayg emek) kee kndz zi yalguz kadgu emgek yklenip (KE 22v/10) (gece gndz kendisi kayg zahmet yklenip) kadgu hasrat (kayg hasret) tak hatun kadgu hasrat birle eherke barp turur erdi. (NF 333/16) (ve hatunu kayg hasret ile ehre varp dururdu)
217

bilig, Bahar / 2005, say 33

tak menim kadgum hasratm andag ziya:da bold (NF 242/8) (ve benim kaygm hasretim onun gibi ziyade oldu) kan ya (kan ya) kzlerindin kan ya aktu (KE 75r/20) (gzlerinden kan ya aktarak) meha:sinlardn kan yalar akar erdi (NF 76/17-77/1) (sakallarndan kan yalar akard) kap karnda (akraba karde) hatun birle adn kap karndan krp keli. (KE 105r/7) (kars ile baka akraba kardeini grp gelin) kap karndadn kesildi (KE 108v/1) (akraba kardeten ayrld) kar buz (kar buzu) keti behmen zemheri: k kalmad kar buz (KE 68r/18) (geti karak zemheri k kalmad kar buzu) kzlar hatunlar (kzlar hatunlar) ertesi Fa:tma katnga Kuray kabi:lasnng kzlar hatunlar mba:rekba:d klu kirdiler (NF 160/5) (ertesi gn Fatma yanna Kurey kabilesinin kzlar hatunlar tebrik ederek girdiler) ki kunduz (samur kunduz) yerde ygrp cft alur as tekin ki kunduz (KE 68v/4) (yerde yryp e alr as tekin samur kunduzu) kol but (kol but) butlarn kol but snuk (KE 39v/15) (butlarnn kolu butu krk) bir kimerse keldi kolum butumn mundag kld (KE 240v/18)
218

(bir kimse geldi kolumu butumu bunun gibi kld) krmiim iitmiim (grmm iitmiim, grp duyduum) krmiim iitmiimni aytu berdim (KE 229r/15) (grp duyduumu syledim) kkleri sara:ylar (kkleri saraylar) amnung kkleri sara:ylar manga krndi (NF 30/6) (amn kkleri saraylar bana grnd) Yemen ehrining kkleri sara:ylar manga krndi (NF 30/7-8) (Yemen ehrinin kkleri saraylar bana grnd) kz ka (gz ka) kz ka kamug nu:ra:ni: (KE 187r/20) (gz ka hepsi nurani) biri biringe kz ka atdlar (ME 197/1) (biri birine gz ka ettiler) kz kl (gz gnl) kzleri klleri birle Yu:suf cema:lin krp (KE 86r/14-15) (gzleri gnlleri ile Yusuf cemalini grp) kz kulak (gz kulak) gszler ma:ln yegen karnlarn kz kulaklarndn, agz burunlarndn ot yalnlar (KE 249r/9-10) (kszler maln yiyen karnlarn, gz kulaklarndan az burunlarndan ateler..) kumri blbl (kumru blbl) kumri blbl mukri: bolup n tzer tn kndzi (KE 68v/5) (kumru blbl kuran okuyucu olup gece gndz arrlar) ku kumurs (ku kumru) ku kumursga yemesn tep (KE 92v/11)

Erdem, Harezm Trkesinde kilemeler ve Yinelemeler zerine

(ku kumru yemesin diye) ku kurt (ku kurt) men krmedin ku kurt yesn tedi (KE 38r/9) (ben grmeden ku kurt yesin dedi) ve ku kurtlarn ve feritelerni (KE 3v/2) (ve ku kurtlarn ve meleklerini) lutf keremi (lutfu keremi) veli:kin Hak tea:la:nng lutf keremi mening ze mundag turur (NF 36/7) (velakin Hak tealann lutfu keremi benim zerime bunun gibi durur) ma:l sara:y (mal saray) ma:ln sara:yn yer kuy dgl (KE 125v/19) (maln sarayn yerin dibine gnder) mmin ka:fir (mmin kafir) mmin ka:fir Nu:h oglanlarndn tugdlar (KE 27r/15-16) (mmin kafir Nuh olanlarndan dodular) mmin musulma:n (mmin mslman) Hak tea:la:dn mmin musulma:n kul tilekini tilese (NF 313/3) (Hak tealadan mmin mslman kul dileini dilese) na:n balk (ekmek balk) na:nn balkn tapmadlar (KE 129v/16-17) (ekmei bal bulmadlar) ogl kz andn ogul kz bol[ma]d (NF 6/12) (ondan olu kz olmad) biz hem ogul kzga andag kwenrmiz (KE 172v/4) (biz hem oul kza yle gveniriz) kplk birle kvendiler ogul kz ma:l tvarda (ME 196/7) (ok fazlasyla oul kz mal servete gvendiler)

ogul kzsz (oul kzsz) ogul kzsz yana biregni (KE 186r/1-2) (oul kzsz yine birisinin) ok ya (ok yay) men tak ok ya aldm (NF 31/16) (ben dahi ok yay aldm) olturgu tayangu (oturulacak dayanlacak) olturgu tayangu orun (KE 85r/16) (oturulacak dayanlacak yer) ot suv (ot su) ha:li bold otdn suvdn yer (ME 15/3) (yer ottan sudan hali oldu) ot suwsz (ot susuz) kiisiz ot suwsz yerde kodd (KE 48r/3) (insansz ot susuz yerde koydu) otsuz suvsuz (otsuz susuz) otsuz suvsuz bold kiilerning yresi (ME 3/5) (kiilerin yresi otsuz susuz oldu) sa sakal (sa sakal) ey anam ogl sam sakalm tutmagl (KE 126v/11-12) (ey anam olu sm sakalm tutma) san sakaln boyad (ME 128/2) (san sakaln boyad) sa sakal akarm (NF 285/16-17) (sa sakal aarm) suvsuz otsuz (susuz otsuz) suvsuz otsuz bold yer (ME 15/3) (yer susuz otsoz oldu) otsuz suvsuz yer (ME 15/3) (otsuz susuz yer) s kl (sng kl) kamugn s kl birle santlar (KE 165r/16) (hepsini sng kl ile kestiler)
219

bilig, Bahar / 2005, say 33

ehri rsta:s (ahirlisi kyls) Msr elinin ehri rsta:s, bay gay, erkegi tiisi kim satgn alguga (KE 75r/10) (Msr memleketinin ehirlisi kyls, zengini yoksulu, erkei diisi ki satn alana...) tag dere (da dere) taglar dereler suw birle told. (KE 147r/11) (talar dereler su ile doldu) tag teiz (da deniz) ol Hzr birle e bolup tag teizlerni kezgen (KE 158r/12) (o Hzr ile e olup da denizleri gezen) takva: perhi:z (takva perhiz) tak mrini takva: perhi:z birle kerr erdi (NF 219/14) (ve mrn takva perhiz ile geirirdi) ta temr (ta demir) ta temr birle tam klal (KE 205v/11) (ta demir ile tam klalm) ta toprak (ta toprak) ta toprak birle urdlar (KE 153r/1) (ta toprak ile vurdular) tewe uy (deve sr) teweler uylar soyup kra:ne berdiler (KE 132r/7) (develer srlar kesip krane verdiler) ton edk (don ayakkab) ton edk yaga balad (KE 118v/16) (don ayakkab yamaya balad) umah tamug (cennet cehennem) umahn tamugn zindin astn krdi (KE 209r/15) (cenneti cehennemi kendinden aada grd) ulema: urafa: (bilginler arifler) tak ulama:ka urafa:ka ihsa:n ve inam kld (NF 424/12-13)
220

(ve bilginlere ariflere ihsan ve bata bulundu) uzunn enin (uzununu enini) uzunn enin krdiler (KE 176r/2-3) (uzununu enini grdler) yay ok yay ok yok erdi (KE 133v/8) (yay ok yoktu) yeg ig (yiyecek iecek) yeg ig bulmazmiz (KE 227v/9-10) (yiyecek iecek bulamyoruz) bir ay yeg igge bolup (KE 29v/18-19) (bir ay yiyecek iecek olup) yege keyge* (yiyecek iecek) yege keyge ma:lm bar (KE 79v/17) (yiyecek iecek malm var) yel bult(-bulut) (yel bulut) yagmur yagdurtt yel bultka; yagdurd yel bultn (ME 215/7) (yamur yadrd yel buluta; yadrd yel bulutu) yel bulut teg keldi (KE 78v/13-14) (yel bulut gibi geldi) yem iim (yiim iim) yem iim birle karn toyd erse (KE 213r/8) (yiim iim ile karn doyduysa) yemedi imedi (yemedi imedi) yemedi imedi sz szleg vakt bold erse (KE 120r/19) (yemedi imedi sz syleyerek vakt olduysa) yemek imek (yemek imek) bir yemek imek ekini ogul kz (KE 167r/4-5) (bir yemek imek ikinci ogul kz) zini yemek imekdin tak (NF 264/7)

Erdem, Harezm Trkesinde kilemeler ve Yinelemeler zerine

(kendisini yemek imekten ve...) yer kk (yer gk) yerni kkni yaratgan Tangr (NF 79/12-13) (yer g yaratan Tanr) yerni kkni yaratgan Teriga tapunurmiz (KE 233r/14) (yeri g yaratan Tanrya ibadet ederiz) ygp terip (yp derip) ski kayda erse ygp terip keltrdi (KE 165v/19-20) (kemii neredeyse yp derip getirdi) yin gevher (inci gevher) yin gevher birle tolug. (KE 174r/4) (inci gevher ile dolu) yrekim kksm (yreim gsm) mba:rek elgini yrekim kksm ze koyd erse (NF 102/8) (mbarek elini yreim gsm zerine koyduysa)

yz agz (yz az) yz agz egri etgen (ME 1/4) (yz az eri eden) yzi agz egri bolm er (ME 1/4) (yz az eri olan adam) yzi kzi (yz gz) yzi kzi kanga bulgand (KE 73v/12) (yz gz kana buland) yzin ban (yzn ban) Ma:rya:b yzin ban aak sald (KE 125r/17) (Maryab yzn ban aa sald) (zahid dindar kiiydi) zina: liva:tat (zina livata) Mminler haremie hya:net kzn bakgan zina: liva:tat klganlar (KE 249r/10) (Mminler evine hainlik gzyle bakan zina livata klanlar)

Kaynaka
AAKAY, M. A. (1953a), kizlemeler zerine, Trk Dili, C II, S 16, Ankara, s. 189-191. AAKAY, M. A. (1953b), kizlemeler zerine II, Trk Dili, C II, S 17, Ankara, s. 268-271. AAKAY, M. A. (1954), Trkede Kelime Komalar, Trk Dili Aratrmalar Yll-Belleten, Ankara. ATA, Aysu (1997), Ksasl-Enbiy, TDK Yaynlar, C. I-II, Ankara. ATA, Aysu (1998), Nehcl-Ferds (Dizin Szlk), TDK Yaynlar, Ankara. AYDIN, Erhan (1997), Orhon Yaztlarnda Hendiadyoinler, Trk Dili, S. 544, Nisan, s. 417-421. CEMLOLU, smet (2001), Dede Korkut Hikyeleri zerinde Sz Dizimi Bakmndan Bir nceleme, TDK Yaynlar, Ankara.
221

bilig, Bahar / 2005, say 33

AATAY, Saadet 1(978), Urgurcada Hendiadyoinler, Trk Leheleri zerine Denemeler, Ankara, s. 29-66. ECKMANN, Jnos (1995), Nehcl-Ferds (Metin-Tpkbasm), Haz. Semih TEZCAN Hamza ZLFKAR, TDK Yaynlar, Ankara. EREN, Hasan (1949), kiz Kelimelerin Tarihine Dair, A, DTCF Dergisi, C. VII, S II, Ankara, s. 283-286. FOY, Karl (1899), Studien zur Osmanischen Syntax, das Hendiadyoin und die Wortfolge ana baba, II, 2. Blm, Berlin, s. 105-136. HATBOLU, Vecihe (1981), Trk Dilinde kileme, Ankara. HENGRMEN, Mehmet (1999), Dilbilgisi ve Dilbilim Terimleri Szl, Engin Yaynlar, Ankara. KORKMAZ, Zeynep (1992), Gramer Terimleri Szl, TDK Yaynlar, Ankara. MARCHAND, H. (1952), Alliteration, Ablout und Reim in der Trkischen Lwillingsformen, Oriens, C. V, Leiden, s. 60-69. LMEZ, Zuhal Karg (1997), Kutadgu Biligde kilemeler 1, Trk Dilleri Aratrmalar 7. EN, Serkan (2002), Eski Uygur Trkesinde kilemeler, OM Sosyal Bilimler Enstits Yksek Lisans Tezi, Samsun. TEKN, Talat (1995), kilemeler, Orhon Yaztlar: Kl Tigin, Bilge Kaan, Tunyukuk, Simurg Yaynlar, stanbul, s. 15-17. TETZE, Andreas (1966), Reduplikasyon ve (r) le Kurulmu ift Szler, Reit Rahmeti Arat in, Ankara, s. 423-429. TOPARLI, Recep (1995), Harezm Trkesi, Seyran Yaynlar, Tokat. TUNA, Osman Nedim (1948), Trkede Tekrarlar, , Edebiyat Fakltesi Trk Dili ve Edebiyat Dergisi, C. III, stanbul, s. 429-447. TUNA, Osman Nedim (1986), Trkenin Sayca E Heceli kilemelerinde Sralama Kurallar ve Tabi Bir nsz Dizisi, Trk Dili Aratrmalar Yll-Belleten 1982-1983, Ankara, s. 163-228. VOGELN, C. F.- ELLNGHAUSEN, M. E. (1945), Trkenin Yaps Bahis 12. Tekrarlama, A, DTCF Dergisi, C. IV, S. 1, Kasm-Aralk, Ankara. YCE, Nuri (1993), Mukaddimetl-Edeb, TDK Yaynlar, Anakra. YCE, Nuri (1998), kilemelerdeki lgin Problemler, Bah gdisi, Klaus Rhrborn Armaan, Hz. J.P. Laut, Mehmet lmez, Freiburg/stanbul:Simurg Yaynlar, s. 419-127.

222

Erdem, Harezm Trkesinde kilemeler ve Yinelemeler zerine

Aklamalar
1 kilemelerin bu ynne, szlklerde ve dizinlerde gereince dikkat edilmemektedir. Aslnda ikilemeler ayr bir kelimedir ve olutuu kelimelerden az veya ok farkl anlamlara gelirler. Bu sebeple ikilemeler, szlk ve dizinlerde madde banda veya madde ba kelime ierisinde ayr olarak belirtilmelidir. 2 Bu konuda geni bir yaz Ar. Gr Serkan EN tarafndan hazrlanmaktadr. Bahsettiimiz rnei onun hazrlamakta olduu almasndan alm bulunuyoruz. Bunun yannda bu hazrlanan yaz bize unu gsterdi ki, ikilemelerin oluumunda kltr ve din deiiminin byk etkisi olmakta, daha nceki dinde ve kltrdeki anlamn yitiren kelimeler, varlklarn ikilemelerde srdrebilmektedirler. kilemeler, Trk kltrndeki deiimleri bize gstermesi bakmndan ilgi ekici bir grnm arz ederler. 3 Bu eserler iin ECKMANN (1995), ATA (1997, 1998) ve YCEnin (1993) evriyaz almalarndan istifade edilmitir. 4 Bu konuda daha geni bilgi ii bk. FOY (1899), VOGELIN-ELLINGHAUSEN (1945), TUNA (1948;1986), EREN (1949), MARCHAND (1952), AAKAY (1953a-1953b-1954), AATAY (1978), TIETZE (1966), HATBOLU (1981), TEKN (1995), YCE (1998). 5 Harezm Trkesinin devam olan aatay Trkesi ve 11. yydan sonra yaz dili olan Bat Trkesi veya Eski Anadolu Trkesi eserleri gzden geirildiinde ikilemelerin ve yinelemelerin kullanm sklnn, incelediimiz eserlere nazaran daha az ve yerli yerinde olduunu farkettik. 6 Amacmz ikilemeleri anlatmak olduu iin ayrca transkripsiyonlu metin verilmemitir. Bu konuda bize KAYAnn almas rnek olmutur (1994).

223

On the Hendiadyoin and Repetition In the Kharezm Turkish


Mehmet Dursun ERDEM*

Abstract: In this article, hendiadyoin and repetition have been studied in the light of Kharezm Turkish manuscripts. The aim of this study is to make a strong contribution to the arguments about hendiadyoin among the scholars. The article is divided into two parts the first of which has been discussed on the hendiadyoins. It has been suggested repetition as an addition to the hendiadyoin. The second part, has classified the examples of the hendiadyoin and the repetition according to Kharezm Turkish manuscripts. Key words: Hendiadyoin, repetition, gemination, reduplication, word groups, Kharezm Turkish.

* 19 May University, Faculty of Science and Letters / SAMSUN

mdursunerdem@hotmail.com; derdem@omu.edu.tr bilig F Spring / 2005 Fnumber 33: 189-225 Ahmet Yesevi University Board of Trustees


* : . . . . , , , . : , , , ,
*

. . , , . . (.., ), . Ondokuz Mays, , - mdursunerdem@hotmail.com; derdem@omu.edu.tr

bilig Zima 2005 vpusk: 33: 189-225 Polnomony Sovet Universiteta Axmeta Wsavi

Anadolu Seluklular ve Beylikler Dneminde Sufi evreler: Toplu Bir Bak Denemesi
Dr. Rya Kl* zet: Maverannehir, Harezm ve Irak gibi kltr merkezlerinde yksek bir tasavvuf dncesine sahip olan tarikatlarn varl bilinmektedir. XIII. yzylda Mool istilasyla n Asya ile Anadoluya ynelen g kitleleri iinde bunlarn yan sra popler tasavvuf evrelere mensup sufiler de bulunmaktayd.. Sz konusu gruplar Anadoluda canl ve renkli bir tasavvuf ortam yarattlar. almada Trkiye Seluklular ve Beylikler dnemindeki tasavvufi mektep ve tarikatlarn panoramasnn izilerek sosyal tarih kapsamnda genel bir deerlendirmesinin yaplmas amalanmaktadr. Bu makale Trkiye Seluklular ve Beylikler dnemi sufilik aratrmalarnn bir yandan Orta Asya ve Orta Dou bir yandan da Osmanl tarihinin nemli bir paras olduu nkabulyle yazlmtr. Anahtar Kelimeler: Trkiye Seluklular, Beylikler, Sufi, Tarikat

Trkiye Seluklular ve Beylikler dnemi, sahip olduu canl ve bir o kadar renkli tasavvuf hareketleri ile phesiz Bat Trklerinin sosyal ve din tarihi ierisinde nemli bir yere sahiptir. zellikle bu dnemdeki tasavvuf mektep ve tarikatlarn Osmanl sufilii zerindeki etkisi dikkate alndnda nemi daha da aklk kazanmaktadr1. Burada, Anadoluda mevcut tarikatlarn Seluklu ve Beylikler dnemindeki panoramasnn izilerek bunlarn sosyal tarih kapsamnda genel bir deerlendirmesinin yaplmas planlanmaktadr. Tabi ki byle bir almada zerinde ncelikle durulmas beklenen meseleler, sufi teekkllerin hangi siyasi, sosyal ve mistik ortamn rn olduklar, bunlarn temsilcisi olan insanlarn propagandasn yaptklar tasavvufi yorumlar ile halk ve ynetim evreleriyle ilikileri olacaktr. Ancak, bu aamada gerek inceleme alannn kendi glkleri gerekse yzyllar ieren uzun bir zaman diliminin sz konusu olmas sebebiyle bunun tam olarak gerekletirildii iddiasnda olmadmz belirtmeliyiz.
* Hacettepe niversitesi, Tarih Blm / ANKARA ryklc@yahoo.com

bilig F Bahar / 2005 F say 33: 227-246 Ahmet Yesevi niversitesi Mtevelli Heyet Bakanl

bilig, Bahar / 2005, say 33

ncelikle kabul edilmelidir ki, Seluklu ve Beylikler dnemi sufilik aratrmalar bir ayayla Orta Asya, dier ayayla Orta Dou tarihinin bir parasdr ve onlardan bamsz dnlmemelidir. Bilindii gibi, Seluklu Devletinin Anadolu topraklarnda XI. yzylda kurulmasndan XIV. yzyln banda ortadan kalkmasna kadarki dnemi tam anlamyla bir siyasal mcadele tarihi olarak tanmlanabilir. Bu gen devlet yeni topraklarda varolma sava verirken bir yandan evresindeki devletler, Bizans ve Hallar ile dier yandan sultan aday ehzade kavgalar, Trkmen gleri ve son olarak Mool basks ile uramak durumunda idi. Seluklu sultanlar Mool hakimiyetinde i banda kalmaya devam ettilerse de ynetimi fiilen kaybetmeleri neticesinde muhtelif Trkmen airetleri XIII. yzyln sonunda bulunduklar blgelerde beylikler halinde tekilatlanarak bamszlklarn ilan ettiler2. te Anadolu tasavvufu, btn bu gelimeler iinde olutu. Nitekim, Anadoluda ilk sufi teekkllerin ortaya k ile blgenin Trklemesi birbirine paraleldir. XIII. yzyldan nce balayan ve bu yzyldaki Mool istilasyla hz kazanan g hareketleri pek ok tarikatn Anadoluya girmesine sebebiyet vermiti. XIII. yzyln bu nemli lkesinin sunduu imkanlar ve Mool tehdidine kar gvenli bir yer olarak grlmesi pek ok sufinin dikkatini ekmekte gecikmedi. Yine, ileride i blgelerdeki Mool basks ve siyasi ekimeler baz tarikat mensuplarnn Osmanlnn da iinde bulunduu yeni kurulan beylikleri tercih etmesine sebep olacakt3. Mool istilas sadece Maverannehir, Hrezm ve Horasandaki sufileri yerinden etmekle kalmad Irakn ve ksmen Suriyenin istilasyla bu blgelerden de Anadolu topraklarna muhtelif tarikatlara mensup sufiler gelmeye balad (Ocak 2004: 21). Bylece, XIII. yzyl Anadolusunun genel olarak Irkler ve Horasanler olarak ifade edilebilecek iki byk tasavvuf mektebinin yksek ve popler seviyedeki yorumlarn temsil eden tarikatlarn bulutuu bir blge olduu sylenebilir. lki zhd ve takva anlaynn ar bast ahlak mektep olup Kadir, Rifa ve Shreverd tarikatlarn bu grup iinde dnmek mmkndr. kincisi ise, Horasan dnda Mavernnehir ve Harezm blgelerinden gelenleri de ieren melmet prensibini benimsemi, daha esnek, estetik yan ar basan, ak ve cezbeye nem veren mekteptir. Bunun temsilcileri arasnda Kalenderiyye cereyan, Vefiyye, Haydariyye ve Yeseviyye gibi tarikatlar verilebilir. Bu iki mektebin sentezi ise, Mevln Celleddin Rm tarafndan oluturulacakt (Ocak 1998a: 122; 2002: 430-431). imdi bu iki ana tasavvuf mektebine bal olan sufi evrelere daha yakndan bakabiliriz.
228

Kl, Anadolu Seluklulari ve Beylikler Dneminde Sufi evreler: Toplu Bir Bak Denemesi

Kzerniyye: Eb shk Kzernye (. 1034/5) nisbet edilen bu tarikat shkiyye veya Mridiyye adlaryla da tannmakta olup slm dnyasnn ilk tarikatlarndandr4. Kzerndaki Hankah ziyaret eden bn Batttann verdii bilgilerden yolcu ve misafirlerin ihtiyalarnn karlanmasna nem verildii anlalyor5. Bundan baka in ve Hint ahalisinin Eb shka ok hrmet gsterdiklerini, in veya Hint diyarndan gelip de adak olarak binlerce dinar getirmeyen geminin neredeyse bulunmadn bildirir (bn Battta Seyahatnmesi 2004, I: 298). Yine eserindeki kaytlara gre, bn Battta, seyahati esnasnda Kalikt ve Zeytn (=Kuanz-hou) zviyelerini de ziyaret etmitir (bn Battta Seyahatnmesi 2004, II: 805, 901). Hindistan ve inde Kzern zviyelerinin varlndan hareketle tarikatn bu blgelerde slmiyetin yaylmas iin faaliyet gsterdii ileri srlmse de bunu dorulayacak daha fazla kanta ihtiya duyulduunu dnmek yerinde olacaktr (Algar 2002, XXV:146). Tarikatn Anadoluya girii muhtemelen Eb shkn Bizansa kar sava iin gnderdii mridleri vastasyla olmutu. Aksaraydan giden bir Kzernnin 747 (1346)de Halepte bir zviye kurduu kayd XIV. yzyln ilk yarsnda ve hatt XIII. yzyln sonlarnda Anadoluda mevcut olduklarnn bir ifadesi olarak yorumlanabilir6. shaklerin Anadoludaki varlklar ve faaliyetlerine dair nemli bir kayt ise DnimendNmedeki (1996: 318) Eb shkun idi ol alemler/ it altun-la yazm kalemler ifadesidir. Kendilerine mahsus bayraklarla savalara katlan bu mcahid dervilerin yalnz zzeddin Keykavus II devrinde deil Dnimend Gazinin ordularnda da bulunmalar mmkndr (Kprl 1943, VII: 428-429)7. Ayrca, Yldrm Bayezidn, Bursada bir Kzern tekkesi kurduu ve bunu 802 (1400) tarihli vakfiye ile destekledii bilinmektedir8. Karamanoullarndan Aleddin Beyzde Sultan Mehmed tarafndan Konyada kurulan bir baka Kzern tekkesi ise 821 (1418) tarihlidir. Erzurumda da bir Eb shak Kzern zviyesi bulunmaktadr (Konyal 1964: 914-916)9. XVI. yzyl banda Cantacasinin, Edhemiler, Kalenderiler ve Torlaklar ile beraber Trkiyedeki drt ana tarikat arasnda sayd shakler bir sonraki yzylda bata Nakibendlik olmak zere dier tarikatlar iinde kaybolacakt (Cantacasin 1896: 219; Algar 2002, XXV: 147). Kbreviyye: Kbrevyye tarikatnn kurucusu Necmeddin Kbra (. 1221), Hrezm sahasnda yetien, dini bilimler ve tasavvuf konusunda devrinin hret sahibi simalarndandr10. Kbrevlik Anadoluya Mool istilas zerine Necmeddin Kbrann yannda yetimi olan halifeleri vas229

bilig, Bahar / 2005, say 33

tasyla girmi olmaldr. zellikle Necmeddin Rz (Dye) (. 1256) ile Bahaeddin Veled (. 1231) Kbrevliin Anadoludaki en nemli temsilcileri olarak kabul edilir (Ocak 2002: 431)11. Necmeddin Rz, doduu yerden ayrlarak ilim tahsili iin eitli slm ehirlerinde bulunmu ve daha sonra Anadoluya gelmitir. Bir sre Kayseride ikamet eden Necmeddin Rz, Sivasa yerlemitir. Nitekim mehur eseri Mirsdul-ibd da burada tamamlamt. Ayrca, bir ara Konyada Mevln Celleddin ve Sadreddin Konev ile grt bilinmektedir (bn Bibi 1996, I: 253; Lmi 1270: 491; Okuyan 2001: 65-80). Necmeddin Rznin yaklak otuz be yl kald Anadoluda nemli bir mrid evresi edindii dnlebilir. Belhten Anadoluya geldikten sonra bir ara Karamanda ikamet eden Bahaeddin Veled ise hayatnn geri kalann Konyada geirmi ve burada byk ilgi grmt. Ayn ekilde Anadoluya gelen Burhaneddin Muhakkk- Tirmiz (1240) de etrafnda bir mrid evresi oluturmutu (Lmi 1270: 513-515)12. Bahaeddin Veledin lmnden sonra halifesi Burhaneddin Muhakkk- Tirmiznin Mevln Celleddinin yetimesi ve tasavvuf terbiyesinde babas kadar etkili olduu ise gz ard edilemez (Ocak 2004: 23-24, 27). Shreverdyye: Tarikatn kurucusu Ebun-Necib Shreverddir (. 1167). zellikle Irak ve Hindistanda yaylan bu tarikat Anadoluya getiren Eb Hafs ihabeddin mer Shreverddir (. 1234). ihabeddin Shreverd tarikat Anadolu da dahil Orta dou blgesinde yayd gibi Abbas halifesi en-Nsr li-Dnillahn (1180-1224) emriyle ftvvet tekilatn iler hale getirerek hilfet makamna balamtr. Halifenin istei zerine elilik greviyle Anadolu Seluklu Devletine gelen Shreverd burada byk bir saygyla karlanm ve kald srece tasavvuf grlerini anlatma frsat bulmutur. Bylece ziyareti tarikatn Anadoluda yaylmasna vesile olmutu. Ancak XIV. yzyldan sonra etkisini pek fazla srdremeyerek dier tarikatlar arasnda kaybolduu anlalyor (bn Bibi 1996, I: 248253; Lmi 1270: 527-528; Hartmann, 1997, IX: 778-782; F. Sobieroj, 1997, IX: 778; Ocak 2002: 431-432)13. Rifiyye: XIII. yzyl sonu ve XIV. yzylda Anadoluda yaylan tarikatlar arasnda Rifalik de verilebilir. Nitekim, Elvan elebi (1995, metin b. 128-141), Seyyid Ahmed-i Kebr-i Rifyi Dede Garkna ada gsterir14. Burada Dede Gargn ile menkabesi anlatlan kii byk ihtimalle Seyyid Ahmed-i Kek-i Rif olmaldr. Mevcut snrl saydaki bilgiye dayanlarak Seyyid Ahmed-i Kekin, XIII. yzylda Anadoluda Riflii temsil eden bir eyh olduu sylenebilir (Elvan elebi 1995:
230

Kl, Anadolu Seluklulari ve Beylikler Dneminde Sufi evreler: Toplu Bir Bak Denemesi

XLIV)15. XVI. yzylda bile Ldik kylerinin mlikne gelirlerinin byk bir ksm (yaklak olarak 13.000 ake) Seyyid Ahmed-i Kebr ahfadnn evlatlk vakfdr (z 1997, XXVI: 71). Seyyid Ahmed ile ayn dnemlerde Amasya ili, Taova ilesi ve Alparslan beldesinde bir zviye yaptrarak buna 1257de byk bir vakf tesis eden Seyyid Nureddin ise yaad blgede nfz sahibi bir baka Rif eyhidir (Bayram 1994: 32-34). Eflknin kaytlar da bu erevede olduka nemlidir. Buna gre, Konyaya gelen bir grubun, kendilerini atee atmak, kzgn demiri azlarna sokmak ve kamdan kan aktmak gibi gsteriler yapmalarn keramet sayan ehir halk bunlara fazlasyla iltifat gstermiti (Eflk 1973, II: 149). bn Battuta ise zmir, Bergama ve Amasya civarnda Sonisada Rifa tekkelerine ve tarikat mensuplarna tesadf etmitir (bn Battt Seyahatnmesi 2004, I: 417, 425, 427). Mevlevyye: Babas Bahaeddin Veled ile Anadoluya gelen Mevln Celleddin-i Rm (. 1273) er bilimlerde zellikle de fkh alannda ihtisas sahibi oldu. Konyada mderrislik yaparken Horasan Melmetiyesine mensup bir Kalender eyhi olan ems-i Tebriznin ve tabii ki babasnn verdii tasavvuf terbiyesinin katksyla kendini mistik bir hayata verdi. Bunda phesiz onun yaradlndan gelen kuvvetli mistik eilimin etkisi de gz ard edilemez (Ocak 2002: 433)16. Mevln Celleddin farkl tasavvuf telkkilerini uyumlu bir biimde yepyeni bir sistemle birletiren bir mutasavvftr. ems-i Tebriznin yannda babas Bahaeddin Veled vastasyla Horasann estetiki-cokucu tasavvuf anlayyla kendini olgunlatran Mevln, Muhyiddin-i Arabnin grlerinin de kuvvetle etkisinde kalm ve bunlar yorumlayarak kendine mahsus senkretik bir tasavvuf anlay ortaya koymutur (Ocak 2002: 433)17. Mevlevlik, esasen, Mevln Celleddinin vefatndan sonra elebi Hsmeddin (. 1284), Sultan Veled (. 1312) ve Ulu rif elebi (. 1320) dneminde bir tarikat eklinde tekilatland (Glpnarl 1983: 22-45, 62-75). Mevlevlerin ynetim evreleriyle daha Mevln dneminde balayan ilikilerini srdrmeye zen gsterdikleri anlalyor. zellikle bu evrelerin siyasi desteini alarak bunu tarikatn yaylmasnda kullanmlard. yle ki, siyasi otoritelerle kurulan ilikiler sonucu elde ettikleri vakflar XIV. yzyln balarndan itibaren Mevlevlie ilerideki gelimesi iin nemli bir ekonomik zemin yaratacakt (Ocak 1993: 4)18. Ulu rif elebi, seyahatleri esnasnda Moollar yannda Menteeoullar, Aydnoullar, Germiyanoullar ve Erefoullar gibi muhtelif Trkmen Beyliklerinin yneticileri ile iliki kurmu ve tarikat byk lde tantmay baarm231

bilig, Bahar / 2005, say 33

t (Eflk 1973, II: 239-257, 267-268, 273-275, 281-283, 293-294, 297300, 305-311; Glpnarl 1983: 73-75). Glpnarl (1983: 333-334), Konyadaki be tekkeden baka Sultan Veled dneminde Krehirde eyh Sleyman adnda bir kiinin halife olduunu kaydeder. Ayrca, Amasyal Aleddinin Amasyada, Hseyin Hsmeddinin de Erzincanda halife olduklarn, Ulu rif elebinin Bayburt, Ilgn, Akehir, Nide, Denizli, Lrende yani Karaman ve Tokatta halifeleri bulunduunu ve Sultaniyede de bir Mevlev dergh bulunduunu bildirir. Muhtemelen Lrendeye gnderilen Ahi Mehmed bey gibi dier halifelerin de birer tekke kurduklarn bu durumda en eski Mevlev tekkelerinin bu ehirlerde kurulduklarn ve Ktahya ile Karahisar derghnn bu ilk devre aid dergahlar arasnda saylabileceini ileri srer. Konyadaki Mevln Celleddin Derghndan ynetilen Mevlev tekkeleri, merkeziyeti siyaset sayesinde genel olarak Mevln ile temeli atlan Snn izgiyi korumulardr. Mevlevlerin tarih boyunca mevcut siyasi ve sosyal nizamn bozulmasna yol aacak hareketlerden uzak duran ve merkezi ynetimin yannda yer almay tercih eden politikalar benimsedikleri sylenebilir. Bu politika, Beylikler dneminde muhtelif beyliklerin arazilerinde zengin vakflar elde ederek tarikatn iktisaden de glenmesine ve bunun tabii bir sonucu olarak gl bir tarkat kimliiyle Osmanl mparatorluk dnemine intikaline imkn hazrlad (Ocak 2002: 436)19. Anadolu Mool istilasndan nce de muhtelif evrelere mensup sufilerin glerine sahne olmutu. Ancak, Mool istilas ile kalabalk g dalgalar hz kazanm ve Horasan Melmetiliinde temellenen Kalender, Yesev, Haydar ve Vefa tarikatlarna mensup sufi gruplar Anadoluya ayak basmtr. Bunlar, Anadolu Seluklularnda olduu kadar Osmanl Devletinin tasavvuf tarihinde de nemli roller stleneceklerdi. Kalenderiyye: Yaklak X. yzylda bir sufilik akm olarak ortaya kan Kalenderlik, XII. yzyln sonunda Cemaleddin-i Sv (. 1232-1233) tarafndan tekilatland ve bir heterodoks tarikat olarak Orta Dou ile Orta Asyada geni lde yayld20. XIII. yzylda Yesevlik, Haydarlik ve Veflik gibi baz tarikatlar geni lde etkiyen Kalenderlik Anadoluya ad geen tarikatlar ve sufi akmla ayn ad tayan Kalenderiyye tarikat mensuplar araclyla girmiti (Ocak 1998b, II: 135). Mool istilas ncesi ve sonrasnda Anadoluya giren Kalenderler ierisinde ibha yolunu tutarak toplum ve din kurallarna aldr etmeyen, tek veya gruplar halinde yiyeceklerini dilenerek dolaan ve genellikle aa tabakadan
232

Kl, Anadolu Seluklulari ve Beylikler Dneminde Sufi evreler: Toplu Bir Bak Denemesi

kiiler olmakla birlikte aralarnda yksek tasavvuf dncesine mensup Kalender eyhleri de bulunmaktayd (Ocak 1992: 62)21. Tarikatn, Anadoluda bilinen ilk temsilcilerinden biri Ebu Bekr-i Niksardir. Cemalud-din-i Svnin halifelerinden olduu ileri srlen Ebu Bekr-i Niksarnin Konyada bir zviyesi ve kendine bal mrid topluluu bulunmaktayd. Eflkye gre de Mevlnnn vefatnda henz hayattadr (Eflk 1973, II: 63; Ocak 1992: 62-63). Gler neticesinde Anadoluya gelen Kalenderler, Trkmen evrelerinde geni lde kabul gryorlar ve buradaki geni msamaha ortamnda fikir ve inanlarn serbeste yayabiliyorlard. XIII. yzyln ortalarna doru Anadolu Seluklu Devletini sarsan ve nemli sosyal buhranlar ve din alkantlara sebebiyet vermi olan Baba Resl isyanna katlan dervilerin bir ksm, belki de byk ounluu bunlardan oluuyordu (Ocak 1996c: 3, 69)22. XIV. yzyl balarna doru ise popler Kalenderlik Anadolunun hemen her yannda kurulmakta olan beyliklerin, zellikle de Osmanl Beylii gibi, u blgelerde yerlemi olanlarn topraklarnda grlmeye balanacakt (Ocak 1992: 85). Yeseviyye: Ahmet-i Yesev (. 1167), slamiyete yeni giren ve henz karmak felsef fikirlerin inceliklerine sahip olmayan basit ve sade bir evrede, yine ayn mahiyetteki din ve ahlak esaslar telkin ederek byk bir baar kazand. Bunu yaparken halka anlad bir dil ve tand edeb ekillerle hitap etmesi baarsn daha da arttrd (Kprl, 1993: 115)23. Bir baka ifadeyle, Yeseviyye, ksa zamanda konar-ger Trk boylarnn yaay ve dnce biimlerine uyarlanm ve eski Trk inan ve gelenekleriyle karm bir mahiyet kazanmt (Ocak 1996c: 69). Bugn iin Ahmed-i Yesev ve Yesevlik kltrnn, Kazakistan, zbekistan, ksmen Trkmenistan ile Volga boylarn kapsayan Orta Asya arlkl saha, Hindistan ve Anadolu olmak zere balca ana corafi blgede yayld sylenebilir (Ocak 1996d: 38). Ayrca Yeseviliin Trk boylar arasndaki etkileri sadedinde Krgzlar da sayabiliriz. Yesevliin Orta Asyadaki gelime ve yaylmasn ak bir surette takip edebilmek mmkn deilse de mevcut vesikalara gre, nce Seyhun evresinde, Takent ve civarnda tutunduktan sonra Harezmde yayld dier taraftan Maverannehirde kuvvetlenmee balad sylenebilir (Kprl 1993: 117). Tarikatn Anadoluya doru yaylna muhtemelen Mool istilas hz kazandrmtr. Harezm, Horasan ve Azerbaycandan gelirken Yesev dervileri Anadoluya Ahmed-i Yesev hakkndaki szl gelenek233

bilig, Bahar / 2005, say 33

leri de tadlar. Yesev gruplarn bu gleri tedricen azalmakla beraber XIV. yzylda da devam etti. yle ki, Hac Bekta ve Sar Saltuk gibi tannm Anadolu sufilerinden baka Azerbaycan ve Anadolu sahalarndaki bir ok yesev derviinin gelenekleri XVII. yzylda hl yaamaktayd (Kprl 1993. 48-55, 57-58; 1978, I: 213). Nitekim, Evliya elebi, eserinde Anadoludaki Yesev eyhleri, ziyaretghlar ve bazlarnn menkabelerinden bahseder. Merzifonda Pir Dede, Niyazbdda Avar Baba, Karadeniz kenarnda Bat-ova sahrasnda tekkesi ve menkabeleri ile mehur olan Akyazl ve Zilede bir tekkesi bulunan eyh Nusret Ahmed-i Yesevnin halifelerine rnek olarak verilebilir. Yine, Ahmed-i Yesevnin yedinci halifesi olan Emir-i in Osman, Trkistandan gelerek Anadoluya yerlemiti. Tokatda zviyesi bulunan Gajgaj Dede ise Evliya elebinin adn verdii bir baka Yesev eyhi idi. Bu kaytlar, o dnemde halk arasndaki Yesev geleneini yanstmas sebebiyle nem arz etmektedir (Evliya elebi Seyahatnamesi 1314, II: 398, 293; III: 349, 238, 237; 1315, V: 60. Kprl 1993: 46-48). Haydariyye: XIII. yzylda Anadoluda faal heterodoks tarikatlardan biri de Haydarliktir. Bu tarikat, Yesevlikle Kalenderliin karmndan domu olup ikincisine daha yakn olduu iin onun bir kolu olarak da telakki edilebilir. Kutbeddin Haydar (. 1221den sonra) tarafndan kurulan Haydarlik, Trkmen evrelerinde hzla yayld (Ocak 1996c: 73; Kprl 1338: 300). Orta Asya ve randa faaliyet gsteren mridleri, Mool istilasnn balamas ile bir koldan Hindistan ilerine, bir koldan da Anadoluya sndlar (Ocak 1996c: 73)24. Anlalan Haydar dervileri Kalenderlerle ayn inan ve fikirleri paylayorlard. Kyafetleri de benzer olmakla beraber onlar boyunlarnda, dnyev arzulardan tecerrd sembolleri olan ve Tavk- Haydar ad verilen demir bir halka tamaktaydlar (Ocak 1996c: 74). Eflknin kaydna gre, Hac Mbarek-i Haydar Mevlnnn muhiplerindendi ve Vezir Taceddin tarafndan yaptrlan DruzZkirine eyh tayinindeki trene ehrin ileri gelenleri katlmt (Eflk 1973, I: 252). Bundan baka, Kutbeddin Haydarn Vilyetnmede Hac Bekta- Vel ile ilikili gsterilmesi Bekta tarikat iinde Haydarliin hatrasnn korunduunu gstermesi bakmndan dikkat ekicidir (Ocak 1996c: 74). Vefyye: Tcul-rifn Seyyid Ebul-Vef Badad (. 1107) tarafndan kurulan Vefyye tarikatnn, Seluklu Anadolusunda olduu kadar Osmanl devletinin kurulu dneminde de etkili olduu sylenebilir. Nitekim, kpaazde eserinin giriinde byk dedesi Baba lyasn Ebul234

Kl, Anadolu Seluklulari ve Beylikler Dneminde Sufi evreler: Toplu Bir Bak Denemesi

Vefnn halifelerinden olduunu ak bir surette dile getirir (kpaazde 1332: 1). Baba ayaklanmasnn baarszlkla sonulanmasndan sonra ileri gelen temsilcileri yeni kurulmakta olan u beyliklerine dalmlard. Onlar ve arkalarndan gelen ikinci kuak, XIV. yzyl balarndan ikinci yarsna kadar Anadoluda Vefliin devamn salam grnyorlar (Elvan elebi 1995: XXVII ). Vef tarikatndan ve Baba lyas mridi Geyikli Baba bunlardan biridir. Orhan Gazinin Bursa fethine katldna dair rivayet kesin olmasa da Geyikli Baba, Keida (Uluda) ile negl arasndaki araziye yerlemi ve muhtemelen de buradan evredeki gaza faaliyetlerine katlmt25. Zira, Hilmi Ziya lkenin yaynlad bir belgeye gre, Geyikli Baba, Kzlkilise adndaki bir yeri fethetmitir (Hilmi Ziya 1340: 447). Veflik XIV. yzyln ilk yarsnda iki beylikte temsil ediliyordu. Bunlardan biri Osmanoullar blgesinde eyh Edebal olup dieri Eretnaoullar blgesinde Elvan elebidir26. Seluklu Anadolusunun Horasan Melmetiyye mektebine bal nemli bir ahsiyeti de Hac Bekta- Velidir (1271). Elvan elebi, Akpaazde ve Eflknin kaytlarndan Hac Bektan Baba lyasn halifesi olduu anlalyor (Elvan elebi 1995: 113b; kpaazde 1332: 204; Eflk 1973, I: 370; Ocak 1996c: 173). Hayat hakknda bilenenler ise daha ziyade Vilyetnmedeki menkabev nitelikteki bilgilere dayanr. Hac Bekta- Vel ok byk bir ihtimalle Yesev veya Haydar tarikatnn bir mensubu olarak Anadoluya gelmi ve burada Baba lyas evresine girmitir. Onun sahip olduu tasavvuf dncesi Horasan Melmetiyyesinin cezbeci karakterini yanstmaktayd. Ayrca bu slm anlay, slm sufiliinin yapsndan kaynaklanan geni bir hogrye dayanan, mhtedileri birden eski kltr evrelerinden koparmadan, bu kltrden gelen eski inanlar da kendi ierisinde deerlendiren badatrmac (senkretik) bir slm anlayyd. smini verdii Bekta tarikatnn ise ancak XVI. yzyln banda kurulduu bilinmektedir (Ocak 2002: 434)27. Trkiye Seluklular ve Beylikler dneminde tarikatlarn tarihi ele alnrken blgeye gelerek bir sre ikamet eden mutasavvflarn eklenmesinin de yerinde olaca kanaatindeyiz. Zira, Anadoluya bir sre urayan bnlArab ve ems-i Tebriznin Trk sufilik tarihindeki etkileri kalc olmutur. bnl-Arabyi ve onun eserlerine pek ok erh yazmak suretiyle Vahdet-i Vcud anlayn yayan Sadreddin-i Konevnin (.1274) bu adan byk nem tadn zikretmeliyiz (Lmi 1270: 632-634; Chittik
235

bilig, Bahar / 2005, say 33

1981, XXI: 171-184). Onun abalar neticesinde Muhyiddin Arabnin grleri Snni ve heterodoks eilimli btn kesimleri etkilemi, gerek yksek zmreler gerekse halk arasnda geni bir taraftar kitlesi toplamtr (Ocak 2002: 432). Seyahatleri esnasnda am ve Badat gibi nde gelen tasavvuf merkezlerini dolatktan sonra Konyaya gelen ems-i Tebriznin ise Mevln zerindeki etkisi gz nne alndnda Anadolu sufilii asndan ne kadar nemli olduu aklk kazanacaktr (Eflk 1270, II: 76-94, 99, 126-131, 136-138; Bedizzaman Frzanfer 1997: 175-241; Glpnarl 1959: 49-102; Ocak 2004: 26-28). Burada, Evhadeddin-i Kirmannin (.1238) de ismi verilebilir. Vahdet-i Vcud mektebinin bu tannm mutasavvfnn tarikat silsilesi eyhi Rkneddin-i Secs ile Ebun-Necib Shreverdye ular. Evhadeddin-i Kirman Anadoluda dolaarak bir sre Kayseride kald ve Seluklu Anadolusunda etrafnda oluan taraftarlaryla grlerini yayma frsat buldu28. Eretnaoullar dneminde de bunlar Kayseri ve evresinde himaye grmekteydiler. yle ki, Kayserideki Kk Medrese ve gelirleri Evhadddin-i Kirman sufilerine tahsis edilmiti (Bayram 2002: 324-325; Halil Edhem 1334: 111). Evhadeddin-i Kirman ile ayn merepte olan bir baka isim Fahreddin-i Irakdir (. 1289). Onu, ems-i Tebriz ve Evhadeddin-i Kirman gibi yksek tasavvuf fikirlere, engin bir mistik tecrbeye sahip ve ilimden nasibini alm yksek zmre Kalenderliinin belirgin ahsiyeti olarak tanmlamak mmkndr (Ocak 1992: 62, 82). Anadoluda bulunduu esnada Mevln ve Sadreddin-i Konev ile grt rivayet edilen Fahreddin-i Irak, Lemet adl eserini kaleme alm ve hreti hayli yaylmt. Nitekim, Vezir Muineddin Pervane tarafndan adna Tokatda bir zaviye kuruldu ve koruyucusu vezirin lmne kadar da burada kalarak bir mrid topluluuna hitap etti29. Anadolunun tasavvuf tarihinden bahsederken isimleri gnmze kadar ulaan Seyyid Hrn ve Seyyid Mahmud Hayrnyi de vermenin yerinde olaca kanaatindeyiz. Klliyesi ile Seydiehir ve Beehir blgesinde kendisine tahsis edilen vakflarn bykl gz nne alndnda Seyyid Hrn (.1320) ve ilesini Anadolunun nde gelen sufileri arasnda sayabiliriz. Maklt- Seyyid Hrndaki rivayete gre evresindeki grupla Horasandan yola kan Seyyid Hrn, (Abdlkerim bin eyh Ms 1991: 23, 25, 39-44, 51), Anadoluya gelen bir sufinin yeni topraklar nasl iskana at ve ehir kurduunun gzel bir rneini tekil eder. Bunu, Makltda ayrntlaryla grebiliriz. Erefolu Mubarziddin Mehmed Bey zamannda Anadoluya yerleen Seyyid Hrn ve evlad klliye iin
236

Kl, Anadolu Seluklulari ve Beylikler Dneminde Sufi evreler: Toplu Bir Bak Denemesi

Osmanl ncesi elde ettikler imtiyazlar Osmanl dneminde de srdrmlerdir. Bilhassa, Maklt- Seyyid Hrn ve evkf defterlerindeki malumta gre, aile Seydiehirde iktisad ve sosyal gc byk oranda elinde bulundurmulard (387 Numaral Muhsebe-i Vilyet-i Karaman ve Rm Defteri (937/1530), 1996: 65; TK KKA Nr.564: 35b-36b; 565: 81b; 137: 135a)30. Seyyid Mahmud Hayran hakkndaki bilgilerimiz ise ne yazk ki olduka snrldr. Akehirdeki zaviyesi ve vakf kaytlar bir yana esas olarak ismi Vilyetnmede Hac Bektaa balanan bir sufi olarak geer (TK KKA Nr. 564: 48b; 565: 112b; 584: 96b; Mankb- Hac Bekt- Vel 1958: 49-50). Bu konuda, Kprl, Bektailerin Seyyid Mahmud Hayran, Mevln ve Hac brahim Sultan gibi XIII. yzylda Anadoluda hret kazanan tarih ahsiyetleri de kendi menkabelerine kartrmak suretiyle ona daha fazla kymet vermek istemelerinden kaynaklandna dikkat eker (Kprl 1993: 257). Buraya kadar ksa bir biimde verilmeye allan genel ereveye dayanlarak, XIII. yzylda Mool istilasyla n Asya ile Anadoluya ynelen glerin hz kazand ve bu kitleler iinde muhtelif tarikat mensuplarnn bulunduu sylenebilir. Nitekim, Maverannehir, Harezm ve Irak gibi kltr merkezlerinde doan ve yksek bir tasavvuf dncesine sahip olan tarikatlarn yan sra krsal kesime ait ve daha ziyade eski inanlarn etkisindeki popler tasavvuf evreler Seluklu ve Beylikler Anadolusunda canl ve renkli bir tasavvuf ortam yarattlar. AIKLAMALAR 1 Trkiye Seluklular tasavvuf tarihinin nemi ve bu alandaki aratrmalarn genel bir deerlendirmesi iin Ocak 1994: 21-26. Ayrca, XII ve XIII. yzyllarda Anadolu sufiliine dair bkz. Karamustafa 1993: 175-198.
2 Dnemin siyasi olaylar, sosyal ve kltrel yaps ile ilgili olarak bkz. Turan 1971; Cahen 2000; Uyumaz 2001: 169-182. 3 Bu konuda bkz. Kprl (1993:200-205), Trk Edebiyatnda lk Mutasavvflar, Anadoluda slamiyet (1338: 294-298) ve Osmanl Devletinin Kuruluu (1988: 95-101). Sz konusu eserlerde Seluklu din ve tasavvuf tarihi ilk defa problematik bir bak asyla analiz edilmi ve kendilerinden sonraki almalara bir temel tekil etmitir. 4 Eb shak Kzernnin hayat ve tarikatna dair Menkbna baklabilir (evki, Menkb- eyh Ab shak Kzern, Sleymaniye Ktp. Esad Efendi, Nr. 2429). Ayrca, Feridud-Din Attr, II: 291-303; Lmi 1270: 297; Kprl 1969, XXXIII: 225-232; Mustafa Kara 1991: 23-29; Hamid Algar 2002, XXV: 146-148.
237

bilig, Bahar / 2005, say 33

bn Batttann kaytlarna gre, misafirler gn arlanp ikram grr ve eyhe dileklerini arzetmedike gitlerine izin verilmez. eyh efendi, misafirin isteklerini zaviyenin hizmetlerine bakan dervilere bildirir. Bunlarn says iki yzden fazladr ve ziyaretiler iin Eb shakn kabrinde dua ederler (bn Battta Seyahatnmesi 2004, I: 298. 6 Algar 2002, XXV:147; Kprl de (1969, XXXIII:232) tarikatn XIV. yzyln sonundan balamak zere XVI. yzyla dein nem kazandn ve bu nemini dier tarikatlar arasnda erimek suretiyle kaybettiini bildirir. 7 Bu kayda ilk defa dikkat eken Kprl (1943, VII: 428-429) bunlarn bayraklar hakkndaki tafsilatn yazarn XV. yzyldaki ahs mahedelerine gre verilmi olabileceini de szlerine ekler. 8 Vakfiye metni iin bk. Erzi 1942: 423-429. 9 Ayrca Konyal (1960: 393, 395), Erzurumda Ebu shak Kzernye atfedilen bir ziyaretgh bulunduunu ancak bunun Kazern adna tesis edilmi zviye olduunu kaydeder. 10 Necmeddin Kbraya dair bk. Lmi 1270: 475-480; Berthels 1964, IX: 163164; Kara, 1996: 11-27. Karann sz konusu eserinde Necmeddin Kbrann hayat hakknda bilgi yannda, Uslu aere, Risle ilel-him ve Fevihul-Ceml adl rislelerinin evirisi bulunmaktadr. 11 Kbrevlie dair ayrca Browne, 1956, II: 491-495. 12 Bu konuda geni bilgi iin bkz. Ahmet Eflk, 1973, I: 110-141, 142-152; Sultan Veled, 1976: 236-248; Lewis, 2003: 41-92, 96-118; Glpnarl 1959: 3443, 45-49; Seyyid Burhneddn Muhakkk- Tirmiz, (Trkiye Bankas Yaynlar:8-30) (Sunu ksm). 13 Avariful-Marif adl eseri ise tasavvuf klasikleri arasna girmitir. (Trke evirisi) Tasavvufun Esaslar: Avariful-Marif, (ev. H. Kmil Ylmaz-rfan Gndz). 14 XIII ve XIV. yzyllar Anadolusunun tarihi asndan nemli olan bu kayna yazar ve eseri hakknda iki blmlk bir inceleme ile yaynlanmtr bkz. Elvan elebi, Menkbul-Kudsiyye F Mensbil-nsiyye (Baba lyas- Horasn ve Sllesinin Menkabev Tarihi), (Haz. smail E. Ernsal-A. Yaar Ocak), 1995. 15 Ayrca bkz Bayram 1991: 143-156. 16 Mevln hakknda ok sayda alma bulunan mutasavvflardan biridir (Bunlarn bibliyografyas iin bkz nder vd 1974: 2c; Karaismailolu 2004: 331358). Glpnarl 1959. Ayrca, Mevlnnn hayat, dnceleri ve etkisine dair kapsaml bir alma iin bkz. Lewis 2003. 17 Onun senkretizminin temel unsurlar ile Mevln zerine yaplan speklasyonlarn eletirisine dair bkz. Ocak 1996a: 88-97; 1996b: 137-147. 18 Mevlnnn ynetim evreleriyle ilikilerine dair bkz. Kk 2003: 280-322. 19 Bu konuda bkz. Suraiya Faroqhi (1973: 197-229).
238

Kl, Anadolu Seluklulari ve Beylikler Dneminde Sufi evreler: Toplu Bir Bak Denemesi

20 Kalenderiyye hakknda bkz. Kprl 1338: 298-300; Kocatrk 1971: 221247. Turan 1953: 537-542, 548-549. Ayrca geni bilgi ve bibliyografya iin bkz. Ocak 1992. 21 Sz konusu eserde Osmanllardan nce Anadoluda popler Kalenderlik ve yksek zmre Kalenderlii geni bir biimde ele alnmaktadr (1992: 62-84). 22 Ocak (1996c: 62-75), sz konusu isyann hazrlk safhas, tekilatlanmas ve ynetilmesinde Yesev, Kalender, Vefa ve Haydar gibi heterodoks dervi gruplarnn nemli bir rol oynadna dikkat eker. 23 phesiz, Ahmed-i Yesev ve Yesevlik hakknda ilk olarak Fuad Kprlnn, Trk Edebiyatnda lk Mutasavvflar adl eseri verilebilir. Kprl, burada, Nakibend geleneine mensup kaynaklara dayandndan Ahmed-i Yesevyi bu erevede deerlendirir. Ancak, slm Ansiklopedisinde kaleme ald Ahmed-i Yesev (1978, I: 212) maddesinde grlerinde deime olduunu aklayarak Baba, Hayder ve Bektai ananelerinin Ahmed-i Yesev hakkndaki rivayetlerinin tarih geree daha yakn olduunu belirtir. Trk sufiliinde Ahmed-i Yesev ve Yesevlik hakknda Togan 1953: 523529.Ocak, 1996d: 31-50; 1996e: 51-63; Melikoff 1993: 167-182; DeWeese 1996a: 180-207; 1996b:173-188. Yesevliin tarih ve bugnne dair Milletleraras Ahmed Yesev Sempozyumu (Ankara 26-27 Eyll 1991) Bildirileri, Ankara 1992, (Kltr Bakanl Yay.), Milletleraras Hoca Ahmed Yesev Sempozyumu, (26-29 Mays 1993), (Erciyes nv. Yay), Kayseri 1993. 24 Osmanl dneminde Haydarler hakkndaki bkz. Ocak, 1992: 113-115. 25 kpaazde 1332: 46-47 (Rivayete gre, Geyikli Babadan etkilenen Orhan Gazi, negl vakf olarak balamak istediyse de o sadece bir zviye ina edecek kadar yeri kabul eder); Ner 1951, I: 47-48; Mecd 1989: 31-33. Ayrca bkz. Karamustafa 1993: 184-185. 26 Ayrntl bilgi iin bkz. Menkbul-Kudsiyye 1995: XXVI-XXVII; Ocak 1996c: 169-170. 27 Hac Bekta ve tasavvuf kimlii hakknda bilgi iin bk. Kprl 1341: 136139. Ocak 1996f: 148-168; Karamustafa 1993: 186-190. 28 Hakknda ayrntl bilgi iin Lmi 1270: 659-660; Azamat 1995, XI: 518-520; Bayram 2002, VII:320-327; Sz konusu eserde Evhadeddin-i Kirmannin esasen menakbnamesindeki ifadeye dayanlarak Evhadiyye adn tayan tarikatn kurucusu ve Ahi Evrann kaynpederi olduu ileri srlmektedir (s. 324). Azamat (1995, XI: 519) ise mahhas delillere dayanmayan bu grn ihtiyatla karlanmas gerektiini belirtir. Dier taraftan, Ocak (1992: 80-82), byle bir silsileye mensup olmasna ramen eyhi Vahdet-i Vcudu benimseyen ve dnemin Anadolusunda yksek zmre Kalenderiliinin bir temsilcisi olarak ele almaktadr. 29 eyhin hayat ve grlerine dair bkz. Lmi 1270: 671-72; Devletah 1994, I: 327-330; Eflk 1973, I: 382; Ocak 1992: 82-84; Bilgin 1995, XII: 84-86. 30 Klliye ve vakflar iin ayrca baklabilir nder 1988, XX. Say: 13-28; Erdoru 1998: 98-99.
239

bilig, Bahar / 2005, say 33

Kaynaka
TK KKA Nr. 564; 565; 584. 387 Numaral Muhsebe-i Vilyet-i Karaman ve Rm Defteri (937/1530) (1996), Ankara. ABDLKERM bin EYH MS (1991), Maklt- Seyyid Hrn, (Haz. Ceml Kurnaz), Ankara. AHMET EFLK (1973), riflerin Menkbeleri (Menkb al-rifn), ev. Tahsin Yazc, stanbul, I-II. ALGAR, Hamid (2002), Kzerniyye, TDVA, XXV: 146-148. IKPAAZDE (1332), Tevrih-i Al-i Osman, stanbul. AZAMAT, Nihat, Evhadddn-i Kirman, TDVA, XI: 518-520. BAYRAM, Mikil (2002), Anadolu Seluklular Zamannda Evhad Derviler, Trkler, Ankara, VII: 320-327. BAYRAM, Sadi (1991), Ldik ve Seyyid Ahmed-i Kebr er-Rifa Hazretleri, Trk Dnyas Aratrmalar, (74), 1991: 143-156. (1994), Amasya-Taova-Alparslan Beldesi Seyyid Nureddin Alparslan er-Rufainin 655H./1257 M. Tarihli Arapa Vakfiyesi Tercmesi le 996 H./1588 M. Tarihli Seyyid Fettah Veli Silsile-namesi, Vakflar Dergisi, XXIII Say. BERTHELS, E. (1964), Necmeddin Kbr, A, IX: 163-164. bn BB (1996), El Evamirl-Alaiye Fil-Umuril Alaiye (Seluk Name), (ev. Mrsel ztrk), Ankara, I: 253. BLGN, Orhan, Fahreddin-i Irk, TDVA, XII. 84-86. BROWNE, E. G. (1956), A Literary History of Persia, Cambridge, II. CANTACASIN, Theodore S. (1896), Petit Traicte de lOrigine des Turcqz, (Charles Schefer), Paris. CAHEN, Claude (2000), Osmanllardan nce Anadolu, (ev. Erol yepazarc), stanbul. CHITTIK, William C. (1981), Sadr al-Dn Qnaw on the Oneness of Being, International Philosophical Qarterly, XXI: 171-184. DEMR, Necati (1996), Dnimend-Nmenin Dil zellikleri (Gramer-MetinSzlk), (Doktora Tez.), Konya: Seluk niversitesi. DEVLETAH (1994), Tezkire-i Devletah, I, (ev. Necati Lugal), stanbul.
240

Kl, Anadolu Seluklulari ve Beylikler Dneminde Sufi evreler: Toplu Bir Bak Denemesi

DEWEESE, Devin (1996a), The Mash_ikh- Turk and the Khojagan: Rethinking the Links Between the Yasav_ andd Naqshband_ Sufi Traditions, Journal of Islamic Studies, 180-207. (1996b), Yasav_ Shayhs in the Timurid Era: Notes on the Social and Political Role of Communal Sufi Affiliations in the 14th and 16th Centuries, Oriente Moderno, 2: 173-188. ELVAN ELEB (1995), Menkbul-Kudsiyye F Mensbil-nsiyye (Baba lyas- Horasn ve Sllesinin Menkabev Tarihi), (Haz. smail E. ErnsalA. Yaar Ocak), Ankara. ERZ, H. Adnan (1942), Bursada shak Dervilerine Mahsus Zviyenin Vakfiyesi, Vakflar Dergisi, sy II: 423-428. Evliya elebi Seyahatnamesi (1314), stanbul: II, III, V. FAROQHI, Suraiya (1973), XVI-XVIII. Yzyllarda Orta Anadoluda eyh Aileleri, Trkiye ktisat Tarihi Semineri 8-10 Haziran, Editr Osman Okyar, Ankara: 197-229. FERDUD-DN ATTR, Tezkiretl-Evliya, (Nr. Nicholson), II. GLPINARLI, Abdlbaki (1959), Mevln Celleddin, stanbul. (1983), Mevlndan Sonra Mevlevlik, stanbul. HALL EDHEM (1334), Kayseriye ehri. HARTMAN, Angelika (1997), al-Suhrawardi, EI, IX: 778-782. HLM ZYA (1340), Anadolu tarihinde din ruhiyat mahedeleri, Mihrab Mecmuas, (13). bn Battta Seyahatnmesi (2004), eviri, nceleme ve Notlar: A. Sait Aykut, stanbul, I-II. KARA, Mustafa (1991), Anadoluya lk Gelen Tarikatlardan Biri: Kzeruniye ve Bursadaki Dergh, Tarih ve Toplum, (93): 23-29. (1996), Tasavvufi Hayat, stanbul. KARASMALOLU, Adnan (2004), Mevlna Kogrelerinde Sunulmu Olan Tebliler, III. Uluslar Aras Mevlna Kongresi, 5-6 Mays 2003, Bildiriler: 331-358. KARAMUSTAFA, Ahmet T. (1993), Early Sufism in Eastern Anatolia, Classical Persian Sufism: from its Origins to Rumi, (Ed. Leonard Lewisohn), London, 1993: 175-198.

241

bilig, Bahar / 2005, say 33

KOCATRK, Sadettin (1971), Kalenderiye Tarikat ve Hatb-i Frisnin Kalendernmesi, ran ehinahlnn 2500. Yldnmne Armaan, stanbul. KONYALI, . Hakk (1964), bideleri ve Kitabeleri ile Konya Tarihi, Konya. (1960), Abideleri ve Kitabeleri ile Erzurum Tarihi, stanbul. KPRL, Fuad (1338), Trk Edebiyatnda lk Mutasavvflar, Ankara 1993, s.200-205 ve Anadoluda slamiyet, DEFM, (1338). (1341), Bektailiin Meneleri, Trk Yurdu, (7). (1943), Anadolu Seluklular Tarihinin Yerli Kaynaklar, Belleten, VII: 379-458. (1969) Abu shak Kazruni ve Anadoluda shaki Dervileri, Almancadan ev. Cemal Kprl, Belleten, XXXIII, 225-232. (Osmanl Devletinin Kuruluu, Ankara 1988. KK, Osman Nuri (2003), Mevlnnn Yneticilerle likileri ve Mool Casusluu ddialar I, Tasavvuf, yl 4, sy. 11, Temmuz-Aralk 2003. LM (1270), Tercme-i Nefahtul-ns, stanbul. LEWIS, Franklin D. (2003), Rumi-Past and Present, East and West The Life, Teaching and Poetry of Jall al-Din Rumi, Oxford. Mankb- Hac Bekt- Vel Vilyet-nme, (1958), (Haz. Abdlbaki Glpnarl), stanbul. MECD (1989), akaik- Numaniye ve Zeyilleri, Hadaiku-akaik, (Nr. Haz. Abdlkadir zcan), stanbul. MELIKOFF, Irene (1993), Ahmed Yesev ve Trk Halk Tasavvufu, Uyur dik Uyardlar, stanbul:167-182. Milletleraras Hoca Ahmed Yesev Sempozyumu, (26-29 Mays 1993) (1993), Kayseri: (Erciyes nv. Yay). NER (1951), Kitb- Cihannm, nr. Franz Taeschner, Leipzig, I. OCAK, Ahmet Yaar (1992), Osmanl mparatorluunda Marjinal Sflik: Kalenderler, Ankara. (1993), Trkiye Tarihinde Merkezi ktidar ve Mevleviler (XIIIXVIII. Yzyllar), II, Milletleraras Osmanl Devletinde Mevlevihneler Sempozyumu, 14-15 Aralk 1993 Aralk, Konya: (1994), Trkiyede Anadolu Seluklular Din ve Tasavvuf Tarihi Aratrcl Hakknda Baz Dnceler, III. Mill Seluklu Kltr ve
242

Kl, Anadolu Seluklulari ve Beylikler Dneminde Sufi evreler: Toplu Bir Bak Denemesi

Medeniyeti Semineri Bildirileri, Seluklu Aratrmalar Merkezi (20-22 Mays 1993): 21-26. (1996a), Mevln Dnemi Anadolusunda Tasavvuf Akmlar ve Mevln, Trk Sufliine Baklar, stanbul: 88-97. (1996b), Bir 13. Yzyl Mutasavvf ve Sfsi Olarak Mevln Celleddn-i Rm, stanbul: 137-147. (1996c), Babaler syan Alevliin Tarihsel Altyaps Yahut Anadoluda slm-Trk Heterodoksisinin Teekkl, stanbul. (1996d), Trk Kltrnde Ahmed-i Yesev: Hayat, ahsiyeti, Mesaj ve Etkileri, Trk Sufliine Baklar, stanbul: 31-50. (1996e), Anadolu Halk Sfliinde Ahmed-i Yesev ve Yesevlik Problemi, Trk Sufliine Baklar, stanbul: 51-63. (1996f), Anadolu Heterodoks Trk Sufiliinin Temel Ta: Hac Bekta- Vel El-Horasn, Trk Sufliine Baklar, stanbul:148-168. (1998a), Osmanl Toplumunda Zndklar ve Mlhidler (15.-17. Yzyllar), stanbul. (1998b), Din, Osmanl Devleti ve Medeniyeti Tarihi, (Ed. E. hsanolu), stanbul, II: 109-158. (2002), Seluklular ve Beylikler Devrinde Dnce, Trkler, VII: 429-438. (2004), Trkiye Seluklular Devrinde ehirli Tasavvufi Dnce Yahut Mevlny Yetitiren Ortam, III. Uluslar Aras Mevln Kongresi, 5-6 Mays 2003, (Bildiriler): 19-30. OKUYAN, Mehmet (2001), Necmuddn Dye ve Tasavvuf Tefsiri, stanbul. NDER, Mehmet-BNARK, smet- SEFERCOLU, Nejat (1974), Mevln Bibliyografyas, Ankara, 2c. Z, Mehmet (1997), XVI. Yzylda Ldik Kazsnda Mlikne-Divn Sistemi, Vakflar Dergisi, XXVI: 65-73. SEYYD BURHANEDDN MUHAKKIK- TRMZ, Marif, (ev. Abdlbaki Glpnarl, Ankara, Trkiye Bankas Yaynlar). SOBIEROJ, F. (1997), Suhrawardiyya, EI, IX: 778. SULTAN VELED (1976), btid-nme, (ev. Abdlbaki Glpnarl), Ankara. EVK, Menkb- eyh Ab shak Kzern, Sleymaniye Ktp. Esad Efendi, Nr. 2429.
243

bilig, Bahar / 2005, say 33

TOGAN, Z. Veledi (1953), Yesevlie Dair Baz Yeni Malmat, Fuad Kprl Armaan, stanbul: 523-529. TURAN, Osman (1953), Seluklu Trkiyesi Din Tarihine Ait Bir Kaynak: Fustt ul-adle f kavid is-saltana, Fuad Kprl Armaan, stanbul: 531-564. (1971), Seluklular Zamannda Trkiye, stanbul. UYUMAZ, Emine (2001), Anadolu Seluklu a Kronolojisi, Cogito, Seluklular, sy. 29, Gz: 169-182

244

The Sufi Circles in the Period of Principilaties and Anatolian Seljuks: Essaying a Comprensive Look
Dr. Rya Kl* Abstract: It is known that in the cultural centres like Irak, Harezm and Mawarannahr there were religious sects having a high sufism thought. Along with these there were sufis from popular sufism circles among the immigrant masses which were going towards front Asia and Anatolia because of Mongolian invasion in 13th century. These groups created together a vivacious and colorful atmosphere of sufism in Anatolia. The purpose of this work is to draw a panaroma of sufi schools and sects in the Period of Principilaties and Anatolian Seljuks and make a general evalution in the extent of social history. This article was written with such a opinion that the sufism researchs of the Period of Principalities and Anatolian Seljuks are the part of both Middle Asia, Middle East and Ottoman History. Key Words: Principilaties, Anatolian Seljuks, Sufis and Sects

* Hacettepe University, Faculty of Letters/ANKARA


ryklc@yahoo.com

bilig F Spring / 2005 F number 33: 227-246 Ahmet Yesevi University Board of Trustees

: , , , , . , XIII , , . . . , , . : , , ,

, - ryklc@yahoo.com bilig Zima 2005 vpusk: 33: 227-246 Polnomony Sovet Universiteta Axmeta Wsavi

Yayn Deerlendirme / Review

Prof.Dr. Zeynep KORKMAZ, Trkiye Trkesi Grameri (ekil Bilgisi), TDK Yay., Ankara 2003, CXVI+1224 s.
Ali zgn ZTRK*

Zeynep Korkmaz, uzun yllarn meslek birikimi ve 6-7 yllk youn bir almann rn olarak yaymlad Trkiye Trkesi Gramerinin n sznde, eserini tasvirci gramer yntemiyle hazrladn belirtir. Korkmaz, ekil bilgisinin gramerin bel kemii niteliinde olduunu vurgulayarak, gramercilikte nce Arap; Tanzimattan sonra da Fransz gramerindeki kalplarn rnek alnmasnn, yntem bakmndan, bambaka bir dil ailesinden gelen Trke iin yeterli ve salkl olmadn vurgular. Bu tarih sre sebebiyle Cumhuriyet dneminde yazlm olan gramerlerde de, ya ksa bilgiler veren okul gramerlerine arlk verilmi ya da uygulanan bilimsel yntemler yetersiz kald ve grameri besleyici zel aratrmalar bulunmad iin bir iki istisnas dnda, genellikle allagelmi llere bal kalnmtr. Korkmaz, gramerini hazrlarken yntem ve esas bakmndan u ilkelere uymutur: Snflandrmada Arap ve Fransz gramerlerinin etkilerini bir yana brakarak, dorudan doruya dilimizin ileyiinin ngrd bir snflandrmaya yer vermek ve byle bir snflandrmann gerei olan adlandrmay benimsemek. Bu yntem gereince gramer: 1.ekil Bilgisinin zellikleri ve Kelime Yapm 2.Anlaml Kelimeler 3.Grevli Kelimeler 4.Anlaml ve Grevli Kelimeler olmak zere drt ana blme ayrlmtr. Eserde, tasvirci gramer anlayna sadk kalnmakla birlikte, konular zerinde yaplan birbirinden farkl veya dzeltilmeye muhta baz grlere aklk getirebilmek iin farkl bilgi ve grlere de gerektike dipnotlarda yer verilmitir. Korkmaz, eserinde 1910dan gnmze dein 300n zerinde edeb eser ve kltrel yayn tarayarak Cumhuriyet dneminde eser vermi geni bir yazar kadrosunun eserlerindeki malzemeyi kullanmtr. rnekler verilirken gnlk gazeteler, dergiler ve standart Trkeye dayal konumalardan da yararlanmtr. Korkmaz, gramer konularnn yalnzca kurallarla ve kelime rnekleriyle desteklenerek anlatlmasnn,
* Gazi niversitesi Sosyal Bilimler Enstits / ANKARA aliozgunozturk@yahoo.com

bilig F Bahar / 2005 F say 33: 247-256 Ahmet Yesevi niversitesi Mtevelli Heyet Bakanl

bilig, Bahar / 2005, say 33

onlarn ksa zamanda unutulmasna yol atn, verilen bilgilerin ve kurallarn edeb eserlerden ve yazl metinlerden seilen bol rneklerle desteklenmesinin, hem kurallarn daha kolay aklda kalmasn salayacan hem de grameri bir kurallar yn olmaktan karacan belirtir. Gramerde kullanlan terimlerde, lkemizde yllardr sregelen terim kargaasn salkl bir temele oturtmak amacyla Zeynep Korkmaz tarafndan hazrlanan Gramer Terimleri Szlne uyulmutur. Bu nedenle Korkmaz, baz gramer ve yazlarda yer alan adl, nad, ilge, ula, eylem gibi yap ve karladklar kavramlar asndan isabetsiz bulduu terimlere eserinde yer vermemi; bunlarn yerine sfat, zamir, zarf, fiil gibi yllardr dilde yerleip yaygnlam ve dilimizin kendi mal saylan terimleri yelemitir. sim-ad karmaasn nlemek iin eserde, ad terimi benimsenmitir. Ayrca, karlad kavram bakmndan isabetsiz grlen birka terime yeni karlk verilmitir. Korkmaz, fiilimsi terimini uygun bulmamaktadr. nk bu terimin kapsam iinde yer alan ad-fiil, sfat-fiil ve zarf-fiilleri; fiile benzeyen, fiili andran adlar, sfatlar ve zarflar deil, aksine ekime girmeyen ekimsiz fiiller olarak nitelendirmektedir. Gramerde ana konu balklar Trke, Almanca, Franszca, ngilizce ve Osmanlca adlaryla birlikte verilmitir. (ekil Bilgisi, Alm. Morphologie, Formenlehre; Fr. Morphologi; ng. Morphology; Osm. lm-i sarf) Korkmaz, Trk yaz dili tarihinde Orta Trke dneminin, Harezm Trkesi ile temsil edildiini belirtir. Karahanl Trkesinin ise dil yapsnn byle bir gei dnemini temsile elverili olmad dncesindedir. Eserde yeni yaz dilleri ve leheleri snflandrldktan sonra, Ouzcann Eski Trkeden Trkiye Trkesine uzanan tarih gelime sreleri incelenmitir. Trkiye Trkesi gramerlerinin tarih gelime sreleri incelenirken; Osmanl Trkesi dneminde gramer yazarlnn Arapa ve Farsa temelinde sarf ve nahivlerle yol ald ve 15yy. ile 19 yy. arasndan bugn elimizde sadece Myessiretl-Ulum gibi tek bir Trke gramerin bulunmasnn Trkenin durumunu ak bir biimde gsterdii vurgulanr. Osmanl Trkesi ile ilgili yabanclar tarafndan yaplan gramerler de bu blmde ksaca tantlr. Tanzimat dneminde artan gramer almalar hakknda da bilgi verilir. Cumhuriyet dneminde yazlan Trke gramerler ve gramerlerin baz blmlerine ynelik -sz dizimi gibi- almalarn knyesi verilmi ancak eserlerle ilgili yorum yaplmamtr. Korkmaz, Cumhuriyet dneminde yazlan gramerler iinde, Tahsin Banguolunun Trkenin Grameri ve Muharrem Erginin Trk Dil Bilgisi kitaplarn baz alardan yaplabilecek eletirilere ramen genel izgileri ile Trk
248

ztrk, Trkiye Trkesi Grameri (ekil Bilgisi), Trk Dil Kurumu Yaynlar

dilini en iyi deerlendiren ve daha sonra yazlm gramerlere de rneklik etmi olan eserler olarak deerlendirir. (s.CXIV) Korkmaz, tm bu almalara ramen Trkiye Trkesinin, gramer alannda, beklenen verimlilie ulaabilmesi ve birtakm sorunlarn zme kavuturulmas iin yaplmas gerekenleri yle sralar:1.Gramerin eitli konularnda ayrntlara inen derinlemesine aratrmalarn yaplmas, 2.mla konusunun, farkl yazm biimlerinden arndrlarak, bilimsel temelde bir birlie kavuturulmas, 3.Gramer konularnn yntem ve snflandrma alarndan hl sregelen eski geleneksel yanllardan arndrlarak, dilin yap ve ileyiine uygun bir yntem ve snflandrma sistemine balanmas, 4.Gramer terimlerinde, Arap ve Avrupa gramerlerinin kalplarna bal baz adlandrmalarn braklarak dilin kendi yapsna uygun adlandrmalarn benimsenmesi ve bu konuda birlik salanmas, 5.Dilimizin eitli nedenlerle son yllarda moda haline gelmi olan telaffuz, vurgu, ton, anlatm biimi, cmle yapm gibi dili yozlatrc etkilerden korunmas, 6.Ders kitaplarnn veya dier retici nitelikteki gramerlerin genellikle kuru birer kurallar yn olmaktan karlp, verilecek rneklerle beslenerek ayn zamanda Trk insannn dnce yapsn ve kltrn gelitirici bir biiminde sunulmas.(s.CXVI) Alnt Kelimeler blmnde, dilimize girmi dou ve bat kkenli kelimeler ve bunlarn tarih dnemleri incelenir. Bat kkenli yabanc kelimeler iki aamada deerlendirilir: Birinci aama, 1839 Tanzimat hareketiyle balayan ve kendi iinde birka basamaklanmadan geerek Cumhuriyet dnemine, hatta 1930lu yllara kadar uzanan dnemdeki batllama srecinin getirdii yabanc szlerdir. kinci aama, kinci Dnya savandan gnmze kadar uzanan dnemdir. Yalnz bu dnemdeki fark yabanc kelime younluunun Franszcadan ngilizceye kaym olmasdr. (s. 179185) Halbuki, 1839 ylndan nce de talyanca, Farsa, Arapa, slavca, Yunanca ve Rumcadan dilimize dn/alntlama kelimeler girmitir. Osmanl Trkesindeki Yunanca, slavca, Arapa ve Farsa dnlemeler konusunda Andreas Tietzenin, Yunanca ve Latince alntlarla ilgili Gustav Meyerin, Yeni Farsa alntlarla ilgili de Stanislav Stachowskinin almalar bulunmaktadr. Bu almalardan da yararlanarak 1839 ylna kadar Trkeye girmi alnt kelimeler gramerde ayr bir blm halinde incelenebilirdi. Korkmaz, bat gramerlerinde ad niteliindeki szler iin Alm. substantiv, Fr. substantif, ng. substantive; ad soylu szler iin Alm. nomen, Fr. nom, ng. noun terimlerinin kullanlarak bu iki kavramn birbirinden ayrld249

bilig, Bahar / 2005, say 33

n; Trkiye Trkesi gramerlerinde ise her iki kavram iin imdiye kadar ad veya isim teriminin kullanldn belirtmektedir. Korkmaz, nce substantif niteliinde olanlar iin ad, nomen niteliinde olanlar iin de isim gibi iki ayr terim kullanmay denediini ancak ayn anlamda iki ayr szn iki farkl kavram iin kullanlamayacan dikkate alarak eseri boyunca substantif iin ad, nomen iin ad soylu kelime veya sz de karar kldn belirtmektedir.(s.195) Korkmaz, iki adn eksiz olarak yan yana gelmesinden oluan ve bir adn yapld maddeyi gsteren, altn saat, ipek orap, ta kpr gibi rneklerde, birinci adn ikinci ad nnde ilev bakmndan bir sfat grevi yklendiini dikkate alarak baz gramerlerde bu eklin sfat tamlamas olarak gsterilmesini yerinde bulmaktadr. Korkmaz, bu durumlarda ekilden ok ilevin dikkate alnmas ve byle tamlamalarn sfat tamlamas olarak kabul edilmesi gerektii grndedir. Korkmaz, vasta durumunu ad ekimi iinde ele almtr. Bu ekin ile edat gibi vurgusuz olmas, nl ile biten szlerden sonra araya y- koruyucu nsz almas ve ekin daha tam olarak eklememi olduu grn benimsetebileceini belirtmektedir. Nitekim, hem bu gr hem de ekin seninle, onunla, bununla, ununla rneklerinde yer ald zere, zamirlerde, kendinden nce bir ilgi durum eki alm olmas dolaysyla, +(y)la ekini tam bir ad durum eki kabul etmeyen grlerin olduu belirtilmektedir. Bunun iin baz gramerlerde bu durum, ad ekimi ekleri arasnda yer almamtr. Kononov, Deny, Gencan, Ediskun, Ko, Banguolu da ad ekimi eklerini; i ekim halleri ve d ekim halleri olarak ikiye ayrm ve vasta durumu ekini d ekim ekleri arasnda saymtr. Korkmaz, bu gre katlmamaktadr. nk +la eki, ile edatnn eklemesinden olumu bir ek olsa da, ekleme srasnda, eklendii kelimenin dil benzemesine uymakla eklemenin biim artn yerine getirdiini, ilev bakmndan da Eski Trkedeki +In, +Un vasta durumu ekinin ilevlerini tmyle zerine alm bulunduunu, ekin, vasta ve birliktelik ilevini bir ek olarak srdrd iin elbette bir ekim eki niteliinde olduunu belirterek, ekin, ile edat ile olan ksm balantsnn bu gerei deitirmeyeceini ifade eder. (s.318) Korkmaz, zamirler konusunu ilerken, +ki aitlik ekiyle kurulmu teki, beriki, alttaki, seninki gibi ekillerin yer ve sahibini belirtme ifadesine ramen belirsiz zamir kabul eden Erginin grn doru bulmaz. Gereke olarak da, Bilindii gibi, bir kelimenin snflamada hangi gruba girecei, ekilden ok ilevle ilgilidir. Yukardaki rnekler ncelikle ilgili olma, ait olma ilevi yaptklarndan, bunlar belirsizlik zamiri grubuna sokmak mmkn deildir grn dile getirir. (s.435)
250

ztrk, Trkiye Trkesi Grameri (ekil Bilgisi), Trk Dil Kurumu Yaynlar

Gramerlerimizde, birka bulank ve karm tanm bir yana braklacak olursa, genellikle yer almam olan kln konusu, Kln Biimleri Bakmndan Fiiller bal altnda incelenmitir. Fiillerde kln, Trkenin dil varlndaki fiil kk ve gvdelerinin, dil mant ve zamanla olan balants asndan gsterdii zellik olarak tanmlanr. Korkmaz, bu kavramn, Batda uzun zaman grn de iine alan aspekt (ng. aspect) terimi ile karlandn ve dilden dile deien durumlar sz konusu olduunu, bu sebeple kln ile grnn ok kez i ie girdiini belirtir. Korkmaz, yabanclar tarafndan yazlm gramerlerde de genellikle bu konuya yer verilmediini, bunlardan Deny ve Kononovun istisna olduunu belirtir. Denynin kln diye verdii zelliklerin de aslnda grnle ilgili olduu ve konuya bu yn ve kln lleri ile yaklaann Kononov olduunu belirtir. Korkmaz, gramerlerimizdeki kln konusunda byk bir boluk olduunu ve bu boluun derinlemesine aratrma ve incelemelerle giderilebileceini vurgular. (s.534-537) Baz gramerlerimizde at ekleri ayr blmlerde ele alnrken, bazlarnda ise fiilden fiil treten ekler arasnda ele alnmtr. Korkmaz, at ekleri elbette ekim ekleri deildir. (..) at ekleri aslnda fiilden fiil treten eklerdir. Bu bakmdan ayn ekil birlii iindeki teki yapm ekleri ile ortaklarlar. Ancak, at eklerinin yapm ekleri iinde yine kendine zg deiik bir durumu vardr. Bu deiikliin belirtilebilmesi iin fiilden fiil yapan ekleri tadklar zelliklere gre iki alt gruba ayrmak gerekir diyerek iki gruba ayrr: Birinci gruptakiler tr itibariyle at ekleri ile birleen fakat eklendikleri kk ve gvdelerde kkl birer anlam deiiklii yaparak, eskisinden farkl anlamda yeni fiiller tretmi olan eklerdir. Bunlarn ou kk ve gvde ile kaynam durumdadr: bar-, evlen-, konu, dal- vs. Bu tr ekleri ve bunlarla kurulmu olan fiilleri genellikle at kavram dnda tutmak ve fiilden fiil treten ekler grubunda ele almak uygun olur. Bu ekler birer at ekleri olsalar bile, tarih gelime iinde bugn artk bu zelliklerini kaybederek eklendii fiile yeni bir szlk anlam katm ve anlam kaymasna uramlardr. demektedir. kinci gruptakiler ve at kategorisine girenler ise, eklendii fiilin temel anlamnda kkl deiiklik yapmayan, fiilin nesne ve zne ile balantsnda ekil ve durum deiiklii meydana getiren eklerdir: i-, ii-il-; giy-, giy-in-, giydir- olarak aklanr. (s.539-540) Fiil-Nesne Balants Asndan Geili-Geisiz Fiiller blmnde, at ekleriyle geniletilmemi kk ve gvde halindeki fiillerde var olan geililik ve geisizlik zelliinin, at eklerinden kaynaklanan bir zellik
251

bilig, Bahar / 2005, say 33

olmad, fiillerin kendi szlk anlamlar ile ilgili olarak asllarnda var olan bir zellik olduu belirtilmektedir. Korkmaz, bu bakmdan bunlarn yaln halleri ile at kategorisinin iinde deil dnda tutulmalar gerektiini savunmaktadr. Baz gramerlerimizde ise (Gencan, Bilgegil, Gne) at eki almam yaln haldeki fiil kk ve gvdeleri de yanl olarak geili at, geisiz at snflamasna sokulmutur. Fiil kk ve gvdelerinin at ekleri ile geniletilmesinden sonra kendini gsteren geililik ve geisizlik zellii ise bir gramer kategorisi olarak dorudan doruya aty ilgilendirdii iin at kategorisi iinde ele alnmas gerektii belirtilir. (s.543) Ac-, ak-, ks-, sz- gibi olma bildiren geisiz fiillerden at ekleri ile kurulan ac-t-, ak-t-, ks-tr-, sz-dr- gibi geili fiiller iin baz gramer ve terim szlklerinde oldurgan at terimi kullanlmtr. Korkmaz, byle bir terime ve deiik bir snflandrmaya ihtiya olmad grndedir. Eserde, olma ya da olu bildiren geisiz fiillerinin aldklar belirli at ekleri ile yapma, etme bildiren geili fiillerden kurulan ettirgen fiiller ve ettirgen at ile ayn duruma geldii ve aralarnda herhangi bir zellik ve anlatm ayrl kalmadn, bu nedenle de ettirgen fiil ve ettirgen at terimlerinin hem geili hem de geisiz fiillerden kurulmu olan aty karlayacak nitelikte olduu belirtilmektedir. (s.544) Fiil-zne Balants Asndan at Ekleri ve levleri blmnde Korkmaz, szde zne konusunda, u deerlendirmeyi yapar:Eskiden Alman kayzerlerinin ta giyme trenleri burada yaplrd. Cmlesinde konuya zne-yklem ilikisi asndan bakldnda edilgen atda yklemin etkisinde kalan zne, grnmez deil, grnrdeki znedir. Bu bakmdan edilgen atnn grnmeyen bir znesi bulunmakla beraber, znenin, yklemin gsterdii olu ve kln yani yaplan iin etkisinde kaldn gsteren bir at tr olarak tanmlamak gerekmektedir. Bylece grnrdeki zneyi szde zne olarak deil, edilgen fiili bu yeni cmle yapsna gre olaan (normal) zne kabul etmek gerekecektir. (s. 547-548) Fiilde Kip blmnde Korkmaz, gramerlerimizde kip iin verilen tanmlar ve yaplan aklamalarn olduka bulank ve karmak olduunu, Ergin, Kononov, Vardarn, kipi fiilin gsterdii hareketin nasl yapldn veya olduunu bildiren bir ekil ve tarz olarak kabul ettiklerini; Emre, Hatibolu, Gencan, Bilgegil, Ediskunun ise kip ile zaman i ie dnp ve bunlar birbirinden ayrmayp zaman kip gibi kabul ettiklerini belirterek, bu dilcilerin kipi, zaman ve ahs kavramlarna baladklarn belirt252

ztrk, Trkiye Trkesi Grameri (ekil Bilgisi), Trk Dil Kurumu Yaynlar

mitir. Korkmaz, kipin zaman ile dorudan doruya ilikisi olmad grn belirterek, Ancak, kiplerin bir grubu, girdikleri ekim kalplar iinde ayn zamanda zaman kavramn da tam olduklarndan, bu durum kip ile zamann i ie girmesine ve birbirine kartrlmasna yol amtr demektedir. (567-569) Fiilde Grn blmnde, fiilde anlam, zaman ve ilev kaymalar ilenmitir. Korkmaz, klnn, yalnz fiil kk ve gvdeleri ile ilikili olduu halde, grnn; kip ve ahs ekleri alarak ekime girmi bulunan ve bir yarg bildiren bitmi fiiller iin sz konusu olduunu; ekime uram olan fiilin tad kavramda, sre bakmndan konuann zel bir bakalama yapm olduunu belirtir. Dolaysyla grn nesnel (objektif) deil, znel (sbjektif)dir. Grnte, ekilden beklenen anlam yerine, daha deiik bir anlamn ortaya kmasdr. Daha dorusu, bu kalba, konuann verdii zel anlamdr ve dil psikolojisinin rndr. Anlam da etkilemesi bakmndan bir yn ile anlam bilimi ile ilgilidir. Bu konu imdiye kadar doyurucu bir biimde ele alnm ve bir gr birliine ulalm deildir. Nitekim Kononov, fiildeki grn olumluluk, olumsuzluk, yeterlilik-yetersizlik alarndan ele alrken, Banguolu at kategorisi ile deerlendirmitir. Grn, Korkmaz, Aksan, E. Yaman fiildeki anlam, ilev ve zaman kaymas olarak ele almaktadrlar. (s.576-577) ekimli Fiiller blmnde, bildirme kipleri ve tasarlama kipleri ele alnmaktadr. Bu blmlerde kiplerdeki zaman kaymalar ayr balklar halinde ilenmektedir. Korkmaz, imdiki zaman kipi iin ek verir: 1. -(I)yor 2.-mAktA 3. mAdA. stek kipi ekimi u ekilde verilir: Teklik: 1. ahs a) (y)-AyIm, -(y)-AlIm, b) (y)-A-m 2. ahs A-sIn 3. ahs a) (y)-A, b) sIN/ -sUn, okluk: 1. (y)-AlIm 2. (y)A-sInIz, 3. InlAr Dilmen, Nemeth, Gencan, Hatipolu, Dizdarolu, Ediskun, Bilgegil, Demircan, Timurta, Vardar, Adal, Lewis, Banguolu, Ko, Gne, Hengirmen gibi baz dilciler emir kipi birinci ahs teklik ve okluk ekillerinin bulunmad grndedir. Korkmaz, bu gre katlmayarak emir kipi teklik birinci ahs ekini (y)-AyIm ve okluk birinci ahs ekini (y)AlIm olarak vermektedir. (s.666-667) Korkmaz, 1982 ylnda Trk Ansiklopedisine yazd Trkiye Trkesi maddesinde emir kipini, dilek-emir kipi balnda vermi ve birinci ahs teklik ve okluk ekinin istek fonksiyonuna dikkat ekmitir.
253

bilig, Bahar / 2005, say 33

Gramerde dilek-art ekinin adlandrlmasnn sebebi u ekilde aklanmaktadr: Dilek-art kipi, kullanmda art grevi yklendiinde bir yarg bildirmedii halde, dilek grevi ile kullanldnda: Keke masann bana gesem de gece yarsna kadar yazabilsem! rneinde grld zere, dilee bal tam bir yarg bildirmektedir. Bu da ekin kkende art-dilek ve istek bildiren iki farkl yapya sahip olmas ile ilgilidir. denmektedir. (s.677) sA eki dilek-art kipi ierisinde dilek ve istek anlam tamas ynnden rneklerle ilenmitir. Bugn Trkiye Trkesinde sA eki istek grevi ile sklkla kullanlmaktadr. sA ekinin istek ileviyle, istek kipi bal altnda deerlendirilmesinin daha uygun olaca kansndayz. Fiillerin Durum Bildirme Ekleriyle Olan Balantlar blmnde imdiye kadar gramerlerimizde ilenmemi ve eksik kalm konulardan fiiltamlayc ilikisi de ilenmektedir. (s.780-784) Belirleyici Birleik Fiiller blmnde, Gabainin Eski Trke ve Eski Anadolu Trkesi iin modal yardmc fiiller bal altnda inceledii iste-y- git- rica iin gitmek benzeri fiillerde, asl anlam ikinci fiil zerindedir. Banguolu, bu fiilleri yar tasvir fiiller olarak adlandrr. Trkiye Trkesinde bu fiiller alkoymak, okumaya balamak, dikmeye kalkmak gibi birka rnekte kalmtr. Korkmaz, bu gruba giren fiillerde yar tasvir niteliinde bir olu ve kln bulunmadn, birleikteki birinci fiilin, ikinci fiildeki olu ve kl belirleyici bir zarf grevi yklendiini dikkate alarak 425 nolu dipnotta belirleyici tasvir fiiller terimini kullandn belirtmesine karlk, konu bal Belirleyici Birleik Fiiller olarak verilmitir. (s.834) Gramerlerimizde, anlam kaymasna uram ve deyimlemi olan birleik fiiller konusu, genellikle ya hi ele alnmam ya birleik fiiller bal altnda teki birleik fiiller ile bir arada rneklendirilmitir. Korkmaz, bu fiilleri grupta incelemektedir: 1-Tek geli kalplam birleik fiiller, 2ki geli kalplam birleik fiiller, 3- geli kalplam birleik fiiller. (s.837-857) Korkmaz, fiil kk ve gvdelerinin, kip, zaman ve ahs ekleri alarak ekime girip yarg deeri kazandklar iin bitmi fiil diye adlandrldklarn, ekimsiz fiillerin ise, yine fiil kk ve gvdelerinden belirli eklerle tretilen; ancak ahs ekleri alarak ekime girmedikleri iin, yarg bildirmeyen, dolaysyla da bitmemi fiil niteliinde olan fiiller olarak nitelendirir. Bu nedenle bu gruba giren fiiller, (fiilimsi terimi yerine) ekimsiz fiil olarak
254

ztrk, Trkiye Trkesi Grameri (ekil Bilgisi), Trk Dil Kurumu Yaynlar

adlandrlmtr: 1- Ad-fiil, 2- Sfat-fiil, 3- Zarf-fiil (s. 863) Korkmaz, fiilimsi yerine ekimsiz fiil terimini kullanmaktadr, ancak bu tr kelimeler her ne kadar fiil kk ve gvdelerinden belirli eklerle olusalar da, zellikle ilevleri ve anlamlar itibariyle ad-fiil ve sfat-fiillerin yeni durumlar, fiilden ok isme yakn durmaktadr. Bu sebeple Korkmazn fiilimsi terimini uygun bulmamasna katlmakla birlikte; bu terimin yerine ekimsiz fiil teriminin de bu kelimeleri tam olarak nitelendirmediini dnmekteyiz. Zarf-fiiller, 1.Gerek zarf-fiiller, 2.Ad-fiil ve sfat-fiillerle kurulan zarf-fiiller, 3. Deiik yapdaki zarf-fiiller olarak snflandrlmtr. Burada gerek zarf-fiiller terimi, gerek olmayan zarf-fiilleri de artracandan, bu terim yerine asl zarf-fiiller teriminin daha uygun bir adlandrma olaca dncesindeyiz. Eserin nc blmnde Grevli Kelimeler, Edatlar ve Balalar bal altnda incelenir. Korkmaz, Arap grameri temelinde Osmanl gramer anlayn benimseyen dilcilerin grevli kelimelerin tmn edat bal altnda incelediklerini, konuya Bat gramerleri temelinde eilen dilcilerimizin ise, edat terimini dar kapsaml ve dar anlaml olarak ele aldklarn ve ekim edatlar veya son ekim edatlar terimlerinin kullanldn belirterek, bu terimleri kullanmamtr. Korkmaz, baz gramercilerin nlemleri de bu alt snfa sokmalarn uygun bulmaz. (s.1049-1134) Drdnc blmde Anlaml Ve Grevli Kelimeler bal altnda nlemler ilenmitir: nlemler, gramerimizin en az ilenmi konularndan biridir. Nitekim baz gramerlerde nlemler yalnz duygu ve heyecanlar anlatan kelime tr olarak tanmlanrken bazlarnda buna seslenmeler, bazlarnda da yansma kelimeler ve cevap verme onaylama, reddetme, sorma, gsterme gibi aklayc kelimeler eklenerek kapsam geni tutulmutur. Bylece gerek nitelii gerekse kelime trleri arasndaki yerleri asndan birbirini tutmayan farkl sonular ortaya kmtr. Bu da nlemleri gramerimizin yeni batan dikkatle incelenmesi gereken bir konusu durumuna getirmitir. (s.1139) Korkmaz, gramer konularn ayrntlara inerek deerlendirmi, gramerlerimizdeki yanl bulduu snflandrma ve deerlendirmeleri dzeltmi, eksik bulduu yanlar tamamlam, hi bulunmayan konular da eklemitir. Gramer konular, Trk dilinin yaps ve ileyiini gz nnde bulundurularak tasnif edilmitir. Eserde, Trkiye Trkesi gramerlerinin pek ounda grlen, deerlendirmelerin 14. ve 15. yydan balayarak verilmesinden kaynaklanan yntem yanllndan (art zamanl gramer) zel255

bilig, Bahar / 2005, say 33

likle saknlmtr. Bu nedenle yazar, Trkiye Trkesinin balang snr olarak 1910 ylndan gnmze kadar uzanan dnemde yazlan eserleri esas almtr. Gramerde, farkl veya dzeltmeye muhta baz grler nedeniyle konuya aklk getirebilmek iin o konudaki aratrmalarda yer alan farkl bilgi ve grler de gerektike dipnotlarda verilmitir. Gramerde yeni terim nerilerinde bulunulmu ve bu nerilerin nedenleri aklanmtr. Gramer konular, gramer bilgilerinin kuru bilgiler yn grnmnden kurtarlmas iin olduka zengin rneklerle ilenerek verilmitir. Metin rnekleri, gerek yazar seimi, gerekse yazldklar dnem bakmndan Trk dilinin rnleri olarak, kuatc bir zenginlie sahiptir. Gramerin sonunda olduka zengin bir bibliyografya da bulunmaktadr. Zeynep Korkmazn Trkiye Trkesi Grameri (ekil Bilgisi) kitab, Trk dili alannda yaplan almalarn ve Trk gramerciliinin geldii aama bakmndan, baarl bir almadr. Eser, Trkiye Trkesi alannda yaplan almalar iin nemli bir kaynak eser niteliindedir. Eserin ikinci cildi olarak tasarlanan Trkiye Trkesi Grameri (Ses Bilgisi)ni de sabrszlkla beklemekteyiz.

256

Volkan Cokun, Konuturan Trkiye Trkesi retimi, Ahmet Yesevi niversitesi Yay., Trkistan 2004, 246 s.
Dr. Nilgn AIK*

Bir dil renmenin zorluu herkese malumdur. Dil reniminde anlama ve anlatma etkinlikleri olduka nemlidir. Bu iki etkinliin yerleebilmesi iin nce anlama ve konuma, daha sonra da okuma ve yazma almalarna arlk verilmelidir. Anlama ve konuma almalarna arlk verilerek balanlmas gereken dil retiminde, hayatn aknda rastlanabilecek, gnlk karlkl konuma metinleri, merak uyandracak konular, dilin kurallar ile ilgili rnekler yer almaldr. Dil retimi belli aamalardan geilerek yaplmaldr. Kk bir bebein ana dilini renmesi gibi, nce dinleme (anlama), sonra konumaya abalama, urama daha sonra konuma gelmelidir. Nasl ki; ilkretim ana gelmeden ocuk dinleme, anlama, daha sonra konuma evresinden geip; ilkokul seviyesine geldiinde ocua okuma-yazma retiliyor, yabanc bir dil retiminde de ayn ekilde nce anlama-konuma, sonra okuma-yazma retilmelidir. Btn bu sralamaya dikkat edilmedii iindir ki, bugn insanlar yabanc dil dersleri alyorum, konuamyorum, karmdakinin konumasn anlamyorum, anlatamyorum yaknmalar ierisindedir. Dil retiminde renciyi pasif konumdan karp aktif konuma getirmek ok nemlidir, aksi taktirde bir dil ediniminden sz edilemez. Dil retiminin konuan deil, konuturan; okuyan deil okutturan; yazan deil, yazdran olmas idealdir. te bu ilkeyi temel prensip edinerek yola km, konuturmay ama edinen Trkiye Trkesi reniyorum (hazrlayanlar: Do. Dr. M. Volkan COKUN / Dr. Timur KOZREV / Okutman Ercan MRBAYEV / Okutman Tamaa ADLBEKOVA, (Hoca Ahmed Yesev niversitesi, Turan Basmevi), Trkistan 2004, 246 sayfa) kitap ekibinin almas, alanda bu ynde tek almadr. Trk dnyas rencileri ve baka lke rencilerinin, Trkiye Trkesi renmesine uygun olarak hazrlanm kitabn, hazrlan amac ve ierii, uygulanan modern dil retim metotlar olduka zgndr. Karlkl
* Mula niversitesi, Eitim Fakltesi, Trke Eitimi Blm / MULA anilgun@mugla.edu.tr / nilgunacik@yahoo.com

bilig F Bahar / 2005 F say 33: 257-260 Ahmet Yesevi niversitesi Mtevelli Heyet Bakanl

bilig, Bahar / 2005, say 33

konuma metinleri, anlama-konuma ve pekitirme almalar ile kitap tamamen orijinal olup, kitap ekibinin kaleminden kmtr. Kitapta klsik gramercilik anlaynn yerini, modern lehe ve dil metotlar almaktadr. Metinlerde geen dilbilgisi konu ve kurallarnn, anlama-konuma, pekitirme almalar ile anlatld grlmektedir. Her rencinin Trkiye Trkesi renebilmesini salayacak ekilde hazrlanan kitabn nsznde, Sevgili Trke Okutmanlar bal altnda kitabn nasl kullanlacan anlatan bir blm bulunmaktadr (Cokun vd. 2004: 15). Kitap ekibi, nszdeki talimatlara uyulduu taktirde eitim-retim yl sonunda, rencilerin Trkiye Trkesinde dinledikleri konumalar, okuduklar yazl materyalleri anlayabilecek ve dndklerini ifade edebilecek bir seviyeye gelebileceklerini syler ve burada Trke okutmanlarna byk grev dtne de zellikle dikkat eker. Kitap yazar ekibinin bakan Do. Dr. M. Volkan Cokun kitabnda, Kazakistan Hoca Ahmed Yesev niversitesinde Dekanlk yapt sre iinde, Trke retim Merkezlerini ziyaret ettiini, bu ziyaretleri srasnda yapt gzlemlerde, Trke retimi derslerinde baar orannn yzde ellinin altnda olduunu belirtmektedir (Cokun vd. 2004: 14). Bunun sebebinin anlama, konuma, okuma ve yazma becerilerinin rencilere salkl olarak kazandrlamamas, olduunun altn izen Cokun ve ekibi, kitabnda anlama ve konuma becerilerine ncelikle arlk vermi ve bu erevede bir rehber kitap hazrlamtr. Otuz dokuz metnin yer ald kitapta, klsik retim metotlar yerine, modern lehe ve dil retim metotlar ile retim tavsiye edilmekte, her hafta bir metin ilenerek, anlama-konuma, pekitirme almalar ile rencilerin etkin klnmas istenmektedir. Dilin etkinlik alanlar ierisinde yazma becerisinin en son kazanlabileceini ifade eden kitap ekibi, okuma ve yazma becerilerinin, snf ii ve ev almalar ile desteklenmesi gerektiine, burada retmenlerin yol gstericiliine ihtiya olduuna dikkat ekmektedir. Kitapta retmen ve rencilere konularn nasl ilenmesi gerektii ile ilgili rehberlik eden talimatlara, koyu renk ile baskn olarak iaret edilmitir. Bu anlamda kitap sayfa sayfa kendisi de konumakta, renciyi de etkin klarak konuturmaktadr. Kitabn her blm, dil ediniminin bandaki renciye kolaylk salayacak, ipular ile cevab bulduracak ekilde hazrlanmtr. Boluk doldurma altrmalarnda, dikkat edilmesi gereken unsurlar koyu renk ile yazlm, renciye bu anlamda rehberlik edilerek, kolaylk salanmtr.
258

Ak, Konuturan Trkiye Trkesi retimi

Dil retiminde phesiz o milletin hayat alglay biimini, bak asn kazandrmak da son derece mhimdir. Bu erevede de, kitabn Trk kltr unsurlarn n plana karacak metinlerden mteekkil olmas da ayrca dikkat ekicidir. Trk kltr unsurlarn yanstan kitabn blmleri, hayatta sk karlaabileceimiz karlkl konuma metinlerinden oluturulmutur. Kitabn blmleri unlardr: Sunu / Hazrlk Snfnda Tanma / Selamlama / Yurtta / Ktphanede / Saylar / Bir Gn / Gnler ve Aylar / Uak Yolculuu / Halk Otobsnde / Ailede / Topkap Saray Gezisi / stikll Caddesi / Sultanahmet Meydannda / Lokantada / Ankara Gezisi / Otogarda Bilet Alma / Otelde / Manavda / Antkabirde / Akmerkez Gezisi / Kafeteryada / Mazada / Yol Tarifi / Ynler / Doktorda / Hastahanede / Konya Ziyareti / Akdenizde Tatil / Hoca Ahmet Yesev Trbesinde / Hoca Ahmet Yesev Trbesi / Sabah Kahvalts / Ev Tama / Akrabalar / Piknik / Renkler / Mevsimler / Hayvanat Bahesinde / Kna Gecesi / Meslek Seme / evre Kirlilii. Her bir konuma metninin altnda okuma almas, kelime aklama almas, yazma ve pekitirme almas, ek almalar, anlama-konuma almalar, ses bilgisi almalar, dilbilgisi almalar yer almaktadr. Konuma metinlerinin altnda, pek ok yerde yaplan tekrarlarla dilbilgisi konularnn pekitirildii grlmektedir. Gerek konu tekrarlar, gerek sorular, gerekse de pekitirme almalar ile dil edinimini salamaya ynelik byk aba sarf edilerek hazrlanm olan kitapta, aada sralanan dilbilgisi konularnn kavratlmas hedeflenmitir. Ek fiil / nl uyumu / imdiki zaman / nsz yumuamas / Bulunma hli / -mek iste- / Geni zaman / Ykleme hli / Ek fiil (olumlu-olumsuz) / Grlen gemi zaman / Yeterlik fiili / Ynelme hli / stek kipi / kma hli / imdiki zaman / Asl saylar / Sra saylar / letirme saylar / hl ekleri (ykleme / bulunma / kma / ynelme / ilgi /vasta) / Gelecek zaman / Sorular / oul ekleri / Belirtili isim tamlamas / Soru ekleri / Sorular / Sfat fiil ekleri (-acak, -ecek) / yelik+hl ekleri / Gemi zaman / Pekitirme almalar / Ek fiil / Ses Bilgisi almalar / nl dmesi / yelik ekleri / sim ekim almalar / yelik ekleri / Belirtisiz isim tamlamas / Gereklilik kipi / Niteleme sfatlar / Sfat tamlamalar / Asl say sfatlar / Belirsizlik sfatlar / Unvan sfatlar / Duyulan gemi zaman / Yeterlik fiili / -d zaman, -dii zaman / -e/-a zarf ekleri / stek kipi / Soru ekleri / Soru sfatlar / le edat / Kadar edat / Daha zarf / Belirsizlik sfatlar / Gelecek zaman / Soru sfatlar / Niteleme sfatlar / Sfat tamlamas / Sfat ekleri -an ,-en / Sfat fiil ekleri -an, -en / stnlk zarf
259

bilig, Bahar / 2005, say 33

en / Sfat fiil ekleri -dk,-dik;-dk,-dik+iyelik ekleri / Niin; -d iin,dii iin / Grlen gemi zaman / Sra say sfatlar / ahs zamirleri+hl ekleri / art kipi / aret sfatlar/ -p,-ip,p zarf fiil ekleri / Ne kadar / Sfat fiil ekleri -m,-mi,-mu,-m / Gereklilik kipi / -ma, -me ekleri / Nasl; -arak,-erek ekleri / -madan, -meden zarf fiil ekleri / -al,ali zarf fiil ekleri / Niin, neden; nk / Geni zaman / Ne zaman; -dktan sonra,-dikten sonra / Ne zaman; -r,-ir,-r,-ar,-er+-ken zarf fiil eki / -nca,-ince zarf fiil ekleri. Yukarda sralanan dilbilgisi konular erevesinden bakldnda, ok geni bir yelpazeden dil retiminin yaplmasnn hedeflendii, kitabn bu hassasiyetle hazrland, gzden kamamaktadr. Konuturan bir zellie sahip olan kitap, alannda tek olma zellii gstermektedir. Hali hazrdaki dil retim kitaplar anlama-konuma almalarna arlk vermek yerine, okuma ve yazma almalarna arlk vermektedir. Hal byle olunca renciler pasif konuma gelmekte ve dil becerisine sahip olamamaktadrlar. Bu genel manzaray deitirmek iin atlan nemli bir adm olduuna inandmz Trkiye Trkesi reniyorum kitab, anlama-konuma almalar, konu tekrarlar, pekitirme almalar ile dil edinimini layyla salamaya yneliktir. Kitap anlama ve konuma etkinliklerine arlk vererek, karlkl konuma metinleri ve sorularla renciyi etkin klan, konuturan zellie sahiptir. Son olarak, dil reniminde olduka nemli bir husus olan sayfa dzeninin de gz yormayacak ekilde hazrlanm olmas dikkatimizi eken kitabn, baslmasnda titizlik gsteren Hoca Ahmed Yesev niversitesi, Turan Basmevini tebrik eder; Trk dnyasnda ve Trkiyede nemli bir boluu dolduran Trkiye Trkesi reniyorum kitabnn, Trk dnyasndaki ve yurt dndaki btn rencileri aktif klmas, konuturmas dileiyle kitap ekip bakan Do. Dr. M. Volkan Cokunu ve ekibini kutlarm.

260

bilig
Trk Dnyas Sosyal Bilimler Dergisi Ahmet Yesevi niversitesi Mtevelli Heyet Bakanl

Yayn lkeleri
bilig, K/Ocak, Bahar/Nisan, Yaz/Temmuz ve Gz/Ekim olmak zere ylda drt say yaymlanr. Her yln sonunda derginin yllk dizini hazrlanr ve K saysnda yaymlanr. Dergi, yayn kurulu tarafndan belirlenecek ktphanelere, uluslararas endeks kurumlarna ve abonelere yaymland tarihten itibaren bir ay ierisinde gnderilir. bilig, Trk dnyasnn kltrel zenginliklerini, tarih ve gncel gereklerini bilimsel ller ierisinde ortaya koymak; Trk dnyasyla ilgili olarak, uluslar aras dzeyde yaplan bilimsel almalar kamuoyuna duyurmak amacyla yaymlanmaktadr. biligde, sosyal bilimlerle ilgili konular bata olmak zere, Trk dnyasnn tarih ve gncel problemlerini bilimsel bir bak asyla ele alan, bu konuda zm nerileri getiren yazlara yer verilir. bilige gnderilecek yazlarda, alannda bir boluu dolduracak zgn bir makale veya daha nce yaymlanm almalar deerlendiren, bu konuda yeni ve dikkate deer grler ortaya koyan bir inceleme olma art aranr. Trk dnyasyla ilgili eser ve ahsiyetleri tantan, yeni etkinlikleri duyuran yazlara da yer verilir. Makalelerin biligde yaymlanabilmesi iin, daha nce bir baka yerde yaymlanmam veya yaymlanmak zere kabul edilmemi olmas gerekir. Daha nce bilimsel bir toplantda sunulmu bildiriler, bu durum belirtilmek artyla kabul edilebilir.

Yazlarn Deerlendirilmesi
bilige gnderilen yazlar, nce yaym kurulunca dergi ilkelerine uygunluk asndan incelenir ve uygun bulunanlar, o alandaki almalaryla tannm iki hakeme gnderilir. Hakemlerin isimleri gizli tutulur ve raporlar be yl sreyle saklanr. Hakem raporlarndan biri olumlu, dieri olumsuz olduu takdirde, yaz nc bir hakeme gnderilebilir. Yazarlar, hakem ve yayn kurulunun eletiri ve nerilerini dikkate alrlar. Katlmadklar hususlar varsa, gerekeleriyle birlikte itiraz etme hakkna sahiptirler. Yayma kabul edilmeyen yazlarn, istek hlinde bir nshas yazarlarna iade edilir.
261

biligde yaymlanmas kabul edilen yazlarn telif hakk Ahmet Yesevi niversitesi Mtevelli Heyet Bakanlna devredilmi saylr. Yaymlanan yazlardaki grlerin sorumluluu yazarlarna aittir. Yaz ve fotoraflardan, kaynak gsterilerek alnt yaplabilir. Yayma kabul edilen yazlar iin, yazar ve hakemlerine yayn tarihinden itibaren bir ay iinde telif / inceleme creti denir. cret miktar, her yl banda yayn kurulunun nerisi zerine ynetim kurulunca belirlenir. Yazm Dili biligin yazm dili Trkiye Trkesidir. Ancak her sayda derginin te bir orann gemeyecek ekilde ngilizce ve dier Trk leheleri ile yazlm yazlara da yer verilebilir. Trk lehelerinde hazrlanm yazlar, gerektii takdirde yayn kurulunun kararyla Trkiye Trkesine aktarldktan sonra yaymlanabilir. Yazm Kurallar Makalelerin, aada belirtilen ekilde sunulmasna zen gsterilmelidir: 1. Balk: erikle uyumlu, onu en iyi ifade eden bir balk olmal ve koyu karakterli harflerle yazlmaldr. 2. Yazar ad(lar) ve adresi: Yazarn ad, soyad byk olmak zere koyu, adresler ise normal ve eik karakterde harflerle yazlmal; yazarn grev yapt kurum, haberleme ve elmek (e-mail) adresi belirtilmelidir. 3. zet: Makalenin banda, konuyu ksa ve z biimde ifade eden ve en fazla 150 kelimeden oluan Trke zet bulunmaldr. zet iinde, yararlanlan kaynaklara, ekil ve izelge numaralarna deinilmemelidir. zetin altnda bir satr boluk braklarak, en az 3, en ok 8 szckten oluan anahtar kelimeler verilmelidir. Makalenin sonunda, yaz bal, zet ve anahtar kelimelerin ngilizce ve Rusalar bulunmaldr. Rusa zetler, gnderilemedii takdirde dergi tarafndan ilave edilir. 4. Ana Metin: A4 boyutunda (29.7x21 cm. ) ktlara, MS Word programnda, Times New Roman veya benzeri bir yaz karakteri ile, 10 punto, 1.5 satr aralyla yazlmaldr. Sayfa kenarlarnda 3er cm boluk braklmal ve sayfalar numaralandrlmaldr. Yazlar 10.000 kelimeyi gememelidir. Metin iinde vurgulanmas gereken ksmlar, koyu deil eik harflerle yazlmaldr. Alntlar eik harflerle ve trnak iinde verilmeli; be satrdan az alntlar satr arasnda, be satrdan uzun alntlar ise satrn sandan ve solundan 1.5 cm ieride, blok hlinde ve 1 satr aralyla yazlmaldr.
262

5. Blm Balklar: Makalede, dzenli bir bilgi aktarm salamak zere ana, ara ve alt balklar kullanlabilir ve gerektii takdirde balklar numaralandrlabilir. Ana balklar (ana blmler, kaynaklar ve ekler) byk harflerle; ara ve alt balklar, yalnz ilk harfleri byk, koyu karakterde yazlmal; alt balklarn sonunda iki nokta st ste konularak ayn satrdan devam edilmelidir. 6. ekiller ve izelgeler: ekiller, kltmede ve basmda sorun yaratmamak iin siyah mrekkep ile dzgn ve yeterli izgi kalnlnda aydinger veya beyaz kada izilmelidir. Her ekil ayr bir sayfada olmaldr. ekiller numaralandrlmal ve her eklin altna balyla birlikte nce Trke, sonra ngilizce olarak yazlmaldr. izelgeler de ekiller gibi, numaralandrlmal ve her izelgenin stne balyla birlikte nce Trke, sonra ngilizce olarak yazlmaldr. ekil ve izelgelerin balklar, ksa ve z olarak seilmeli ve her kelimenin ilk harfi byk, dierleri kk harflerle yazlmaldr. Gerekli durumlarda aklayc dipnot veya ksaltmalara ekil ve izelgelerin hemen altnda yer verilmelidir. 7. Resimler: Parlak, sert (yksek kontrastl) fotoraf kdna baslmaldr. Ayrca ekiller iin verilen kurallara uyulmaldr. zel koullarda renkli resim basks yaplabilir. ekil, izelge ve resimler toplam 10 sayfay amamaldr. Teknik imkna sahip yazarlar, ekil, izelge ve resimleri aynen baslabilecek nitelikte olmak art ile metin iindeki yerlerine yerletirebilirler. Bu imkna sahip olmayanlar, bunlar iin metin iinde ayn boyutta boluk brakarak iine ekil, izelge veya resim numaralarn yazabilirler. 8. Kaynak Verme: Dipnotlar, sadece aklama iin kullanlmal ve aklamalar da metnin sonunda verilmelidir. Metin iinde gndermeler, parantez iinde aadaki ekilde yazlmaldr: (Kksoy 2000); (Kksoy 2000: 15) Birden fazla yazarl yaynlarda, metin iinde sadece ilk yazarn ad vd. yazlmaldr: (sen vd. 2002) Kaynaklar ksmnda ise dier yazarlar da belirtilmelidir. Metin iinde, gnderme yaplan yazarn ad veriliyorsa kaynan sadece yayn tarihi yazlmaldr: Tanpnar (1976:131), bu konuda . Yaym tarihi olmayan eserlerde ve yazmalarda sadece yazarlarn ad; yazar belirtilmeyen ansiklopedi vb. eserlerde ise eserin ismi yazlmaldr.
263

kinci kaynaktan yaplan alntlarda, asl kaynak da belirtilmelidir: Kprl (1926) ..... (elik 1998den). Kiisel grmeler, metin iinde soyad ve tarih belirtilerek gsterilmeli, ayrca kaynaklarda belirtilmelidir. nternet adreslerinde ise mutlaka tarih belirtilmeli ve bu adresler kaynaklar arasnda da verilmelidir: http://www.tdk.gov.tr/bilterim (15.12.2002) 9. Kaynaklar: Metnin sonunda, yazarlarn soyadna gre alfabetik olarak aadaki ekilde yazlmaldr. Kaynaklar, bir yazarn birden fazla yayn olduu takdirde yaymlan tarihine gre sralanacak; bir yazara ait ayn ylda baslm yaynlar ise (1980a, 1980b) eklinde gsterilecektir: KKSOY, Mmin (2000), Trk Yksekretiminde Yabanc Dille Eitim, Bilimlik Dergiler ve Trkemiz, Ankara: Bilig Yay. TMURTA, F.Kadri (1951), Fatih Devri airlerinden Cemal ve Eserleri, , Trk Dili ve Edebiyat Dergisi, IV (3) : 189-213. SHAW, S. (1982), Osmanl mparatorluu, (ev. M.Harmanc), stanbul: Sermet Matb.

Yazlarn Gnderilmesi
Yukarda belirtilen ilkelere uygun olarak hazrlanm yazlar, biri orijinal, dier ikisi fotokopi olmak zere nsha olarak, disketiyle birlikte bilig adresine gnderilir. Yazarlarna raporlar dorultusunda dzeltilmek zere gnderilen yazlar, gerekli dzeltmeler yaplarak disketi ve orijinal ktsyla en ge bir ay iinde tekrar dergiye ulatrlr. Yayn kurulu, esasa ynelik olmayan kk dzeltmeler yaplabilir.

Yazma Adresi
bilig Dergisi Editrl Takent Cad. 10. Sok. No: 30 06430 Bahelievler/ANKARA / TRKYE Tel: (0312) 215 22 06 Fax: (0312) 215 22 09 www.yesevi.edu.tr/bilig bilig@yesevi.edu.tr

264

bilig
Journal of Social Sciences of the Turkish World Ahmet Yesevi University Board of Trustees
Editorial Principles bilig is published quarterly: Winter/January, Spring/April, Summer/July and Autumn/October. At the end of each year, an annual index is prepared and published in Winter issue. Each issue is forwarded to the subscribers, libraries and international indexing institutions within one month after its publication. bilig is published to bring forth the cultural riches, historical and actual realities of the Turkish World in a scholarly manner; to inform the public opinion about the scientific studies on the international level concerning Turkish World. The articles firstly related to social sciences subjects and dealing with the historical and current issues and problems and suggesting solutions for the Turkish World are published in bilig. An article sent to bilig should be an original article which contribute knowledge and scientific information to its field or a study that bring forth new views and perspectives on previously written scholarly works. Articles introducing works and personalities, announcing new activities related to the Turkish world can also be published in bilig. In order for any article to be published in bilig, it should not have been previously published or accepted to be published elsewhere. Papers presented at a conference or symposium may be accepted for publication if stated so beforehand. Evaluation of Articles The articles forwarded to bilig are first studied by the Editorial Board in terms of the journals principles those found acceptable are sent to two referees who are well-known for their works in that field. Names of the referees are confidential and referee reports are safe-kept for five years. In case one referee report is negative and the other is favorable, the article may be sent to a third referee for re-evaluation. The authors of the articles are to consider the criticisms, suggestions and corrections of the referees and editorial board. If they disagree, they are entitled to counterpresent their views and justifications. Only the original copy of the unaccepted articles may be returned upon request. The royalty rights of the accepted articles are considered transferred to Ahmet Yesevi University Board of Trustees. However the overall responsibility for the published
265

articles belongs to the author of the article. Quotations from articles including pictures are permitted during full reference to the articles. Payments to the authors and referees for their contributions are made within one month after publication. The amounts of payments are determined by the Editorial Board subject to the approval by the Board of Trustees. The Language of the Journal Turkiye Turkish is the Language of the journal. Articles presented in English or other Turkish dialects may be published not exceeding one third of an issue. Articles submitted in Turkish dialects may be published after they are translated into Turkiye Turkish upon the decision of the Editorial Board if necessary. Writing Rules In general the following are to be observed in writing the articles for bilig: 1 . Title of the Article: Title should be in suitable for the content and the one that expresses it best, and should be bold letters. 2. Name(s) and address(es) of the author(s): Names and surnames are in capital letters and bold, addresses in normal italic letters; institution the author works at, contact and e-mail addresses should be specified. 3. Abstract: In the beginning of the article there should be an abstract in Turkish, briefly and laconically expressing the subject in maximum 150 words. There should be no reference to used sources, figure and chart numbers. Leaving one line empty after the abstract body there should be key words, minimum 3 and maximum 8 words. At the end of the article there should titles, abstracts and key words in English and Russian. In case Russian abstract is not submitted it will be attached by the journal. 4. Main Text: Should be typed in MS Word program in Times New Roman or similar font type, 10 type size and 1,5 line on A4 format (29/7x21cm) paper. There should 3 cm free space on the margins and pages should be numbered. Articles should not exceed 10.000 words. Passages that need emphasizing should not be bold but in italic. Quotations should be in italic and with quotation marks; in quotations less than 5 lines between lines and those longer than 5 lines should be typed with indent of 1,5 cm in block and with 1 line space. 5. Section Headings: Main, interval and sub-headings can be used in order to obtain the well-arranged narration of information in the article and these headings can be numbered if necessary. Main headings (main sections, references and appendixes) should be in capital letters; interval and sub-headings should be bold and their first
266

letters in capital letters; at the end of the sub-headings writing should continue on the same line after a colon (:). 6. Figures and Tables: Figures should be drawn on tracing or white paper in ink so as not to cause problems in printing or reducing in size. Each figure should be on a separate page. Figures should be numbered with a caption of the title in Turkish first and English below it. Tables should also be numbered and have the title in Turkish first and English below it. The titles of the figures and tables should be clear and concise, and the first letters of each word should be capitalized. When necessary footnotes and acronyms should be below the captions. 7. Pictures: Should be on highly contrasted photo papers. Rules for figures and tables are applied for pictures as well. In special cases color pictures may be printed. The number of pages for figures, tables and pictures should not exceed 10 pages. Authors having the necessary technical facilities may themselves insert the related figures, drawings and pictures into text. Those without any technical facilities will leave the proportional sizes of empty space for pictures within the text numbering them. 8. Stating the Source: Endnotes should be only for explanation and explanations should be at the end of the text. References within the text should be given in parentheses as follows: (Kksoy 2000); (Kksoy 2000: 15) When sources with several authors are mentioned, the name of first author is written and for others (et. al) is added. (sen et al. 2002) Full reference including all the names of authors should be given in the list of references. If there is name of the referred authors within the text then only the publication date should be written: Tanpnar (1976:131) on this issue . In the sources and manuscripts with no publication date only the name of author; in encyclopedias and other sources without authors only the name of the source should be written In the secondary sources quoted original source should also be pointed: Kprl (1926) ..... (in elik 1998). Personal interviews can be indicated by giving the last name(s), the date(s) and moreover should be stated in the references. http://www.tdk.gov.tr/bilterim (15.12.2002)
267

9. References: Should be at the end of the text in the alphabetic order as shown in the example below. If there are more than one source of an author then they will be listed according to their publication date; sources of the same author published in the same year will shown as (1980a, 1980b): KKSOY, Mmin (2000), Trk Yksekretiminde Yabanc Dille Eitim, Bilimlik Dergiler ve Trkemiz, Ankara: Bilig Yay. TMURTA, F.Kadri (1951), Fatih Devri airlerinden Cemal ve Eserleri, , Trk Dili ve Edebiyat Dergisi, IV (3) : 189-213. SHAW, S. (1982), Osmanl mparatorluu, (ev. M.Harmanc), stanbul: Sermet Matb. How to Forward the Articles The articles duly prepared in accordance with the principles set forth are to be sent in three copies, one original and two photocopied forms with a floppy disk to bilig to the address given below. The last corrected fair copies in diskettes and original figures are to reach bilig within not later than one month. Minor editing may be done by the editorial board.

Correspondence Address
bilig Dergisi Takent Caddesi, 10. Sok. Nu: 30 06430 Bahelievler - ANKARA / TRKYE Tel: (0312) 215 22 06 Fax: (0312) 215 22 09 www.yesevi.edu.tr/bilig bilig@yesevi.edu.tr

268

You might also like