You are on page 1of 220

Kltr ve Medya

Dr. Bekir KOCADA *


zet: Trkiye, tarihi gemii ve jeopolitik konumu nedeniyle dnya g odaklarnn siyasal, kltrel ve sosyo-ekonomik kar atmalarnn merkezinde bulunan en nemli lkelerden biridir. Btn bu sebeplerden dolay, Trkiye srekli i ve d tehditlere maruz kalmtr. Byle nemli bir noktada bulunan Trkiyenin siyasi ve ekonomik olarak gl olmas, dnyadaki mevcut dengelerin deimesine sebep olacak bir zellie de sahip olduu bilinen bir gerektir. Srekli olarak i ve d tehditlerle uraan bir Trkiye, Trkiyeden baka herkesin lehine olmutur. Bir lkenin gl olmasnn nemli faktr gerektirdii bilinmelidir. Bunlar siyasi, ekonomik ve kltrel faktrlerdir. Bu faktrlerden birinin eksik olmas, lkenin btnlnn gereklemesine engel olmaktadr. Kltrel btnlk siyasi ve ekonomik btnlnde n artlarndan biridir. Kltrel deerler zerine medya vastasyla yneltilen saldrlar konunun nemini ortaya koymaktadr. letiim, kltrler iin her zaman her devirde ok nemli olmutur. letiim ve ulatrma vastalar toplumlarn kan tayan damarlar gibidir Anahtar kelimeler: Kltr, medya, iletiim

Giri amzda en byk deiim iletiim alannda yaanmaktadr. Teknoloji alannda meydana gelen gelimeler her eyden nce iletiim alannda kendini gstermekte ve toplumda varln hissettirmektedir. Medya, kltrn ulusal ve uluslar aras dzeyde bireylere ulatrlmas noktasnda nemli bir grev slenmektedir. Dier taraftan medya (yazl basn, radyo, televizyon, internet vb. gibi), zellikle toplumsal hayatta bireylerin eitli sosyal ihtiyalarn gidermek iin sk sk bavurduklar nemli bir kaynaktr. Bireyler bu kayna bilgi edinme, elenme, haber alma maksadyla kullanrken, medya da topluma ve dolaysyla bireylere kar sorumluluklarn, doru ve tarafsz olarak bilgilendirme, eitim, elendirme ve sosyalletirme vb. gibi fonksiyonlar yerine getirerek yapar. Meseleye

nn niv. Fen-Edeb. Fak. Sosyoloji Blm, / Malatya bkocadas@inonu.edu.tr

bilig Yaz / 2005 say 34: 1-13 Ahmet Yesevi niversitesi Mtevelli Heyet Bakanl

bilig, Yaz / 2005, say 34

bu adan bakldnda, toplumda en nemli iki kurumdan biri kltr dieri medya olarak grlmektedir. ki kurumun nemi ve deeri bizi bu meseleye deinmeye yneltmitir.

Kltr Kltrn etimolojik adan kkenine inilirse, Latincede tarm anlamna gelen Cultura kelimesinden geldii grlmektedir. Bat dillerinde daha sonra Culture olarak kullanlan bu kelimenin zamanmza kadar gelen Osmanlca karl hars kelimesidir (een 1994: 9). Dier taraftan Avrupada kltr terimini 19.Yzyln sonunda ngiliz Antropologlar, etnografya tarafndan incelenen toplumlara zg olan dnce, eylem biimleri, inanlar, deer sistemleri, simgeler ve tekniklerin tmn anlatmak zere kullanmlardr. Sosyolojide kltr kavram, etkileimlere yn veren senaryo ve rollerin ileyiinin daha iyi anlalmasna yardm eden bir kavram olarak kullanlmaktadr. Kltr terimini bu anlamda ilk kez kullanan ngiliz Antropologu E.B.Taylor, kltrn nl ve bugn de geerli olan bir tanmn yapmtr; kltr, etnografyadaki en geni anlamnda, bilgi, sanat, hukuk, ahlak, tre ve tm dier yetenek ve alkanlklar ieren karmak btndr (Duvenger: 74). E.B.Taylorun bu almalarndan sonra kltr zerine yaplan aratrmalar hz kazanmtr.
Kltr zerine yaplan bu almalarn, gnmze kadar devam ettiini sylemek yerinde olur. eene gre, kltr konusuna her disiplin kendi asndan deiik yaklamlar getirmitir. Kltr bir tanm iinde ortaya konamayacak kadar geni boyutlara sahip bir kavramdr. Bu nedenle herkesin zerinde birleebilecei bir tanm ortaya koyabilmek olduka zordur belki de olanakszdr. Ne var ki, insanlarn yaratt tm deerler ve rnlerin topluca kltr oluturduu genel olarak benimsenmektedir. Kltr kavramnn ok ynl bulunmas gerei karsnda, verilen tanmlar daha ok ortak gelere dayanan ynlerde gelitirilmektedir. Gene de bu tr tanm denemelerinin baarl olduklar sylenemez. Tanm yapan kiinin iinden geldii disiplin ve yetime biimi verilen tanmn ieriini belirledii gibi snrlarn da izmektedir. Kltr sorunu insanlarn varln ve etkinlik alanlarn iine alan bir yapdadr. Getirilen tanmlar, gelitirilen aklamalar bu sorunun deiik ynlerinin tanmasn salamaktadr. Bu tr gelime de, birlik ve btnlk yerine konunun daha da karmak yapya dnmesine yardmc olmaktadr (een 1994: 10). Baz kltr tanmlarn vermek yerinde olur. lk olarak, 1969 ylnda toplanan UNESCO uzmanlarnn yapm olduklar tanma gre kltr: Bir insan topluluunun kendi tarihi tekaml hususunda sahip olduu uur
2

Kocada, Kltr ve Medya

demektir; o surette ki, bu insan topluluu bu tarihi tekaml uuruna atfen varln devam ettirme azmini gsterir ve gelimesini salar. (Kseolu 1992: 147). Gngre gre kltr, bir cemiyette bir arada yaayan insanlarn hayatn muhtelif problemlerine kar denedikleri zm yollarndan meydana gelmitir. Bu zm tarzlarnn bir ksm zamanla sabit hale gelerek cemiyetin btnne mal olur ve onun kltrn tekil eder. Dier taraftan, sosyal ilimlerde kltrden bahsedilirken bu maddi alet ve usullerden ziyade onlarn arkasnda mevcut bulunduu farz edilen manevi unsurlar (inanlar, norm ve kymet sistemleri) anlalr. eitli cemiyetleri kltr bakmndan ayrdeden ey onlarn kullandklar alet ve vastalardan ziyade bu alet ve vastalarn gerisindeki zihniyet veya manevi kymetler btndr (Gngr 1989: 35). Kltr, insann insan tarafndan tesis edilmi ve yaratlm olan evresini ifade eder. Maddi ve manevi olmak zere iki vehesi vardr. Baz sosyologlarn ayn zamanda medeniyet ismini verdikleri maddi kltr, yaplarmz, tekniklerimiz, yollarmz, istihsal ve ulatrma vastalarmz gibi gzle grlr maddi unsurlardan ibaret ve kendi eserimiz olan evre artlarmzdr. Buna karlk manevi kltr, bir milleti millet yapan ve onun z ahsiyetini belirleyen moral unsurlardan (yani rfler, adetler, kolektif davranlar ve tutumlardan) meydana gelen kltr btndr (Bilgiseven 1995: 15). Gkalp kltre hars der ve harsla uygarlk arasnda baz benzerlikler ve farkllklar olduunu ileri srer. Kltr ile uygarlk arasndaki birleme noktas, ikisinin de btn toplumsal yaaylar kapsamalardr. Toplumsal yaaylar unlardr: Din, ahlak, hukuk, us, estetik, iktisat, dil ve fenle ilgili yaaylar. Bu sekiz trl toplumsal yaayn toplamna kltr ad verildii gibi, uygarlk da denilir. te, kltr ve uygarlk arasndaki birleme ve benzerlik noktas budur. Farkllklardan birincisi, kltr, ulusal olduu halde, uygarlk uluslararasdr. Kltr yalnz bir ulusun din, ahlak, hukuk, us, estetik, dil, iktisat ve fenle ilgili yaaylarnn uyumlarnn uyumlu bir toplamdr. Uygarlksa, ayn gelimilik dzeyinde bulunan pek ok ulusun toplumsal yaaylarnn ortak bir toplamdr. rnein, Avrupa ve Amerika gelimilik dzeyinde, btn Avrupal uluslar arasnda ortak bir Bat Uygarl vardr. Bu uygarln iinde birbirinden ayr ve bamsz olmak zere bir ngiliz kltr, bir Fransz kltr bir Alman kltr vb. vardr. kinci olarak uygarlk yntem araclyla ve bireysel istenlerle oluan toplumsal olaylarn toplamdr. rnein, dinle ilgili bilgiler ve bilimler yntem ve istenle olutuu gibi, ahlakla, hukukla, gzel sanatlarla, iktisatla, usla, dille ve fenlerle ilgili bilgiler ve kuramlar da hep bireylere yntem ve istenle oluturulmulardr. Bu yzden ayn gelimilik dzeyinde bulunan btn bu kav3

bilig, Yaz / 2005, say 34

ramlarn, bilgilerin ve bilimlerin toplam uygarlk dediimiz eyi ortaya koyar. Kltr iine giren eylerse yntemle, bireylerin istenciyle olumamlardr, yapay deillerdir. Bitkilerin, hayvanlarn organik yaay nasl kendiliinden ve doal olarak geliiyorsa, kltr iine giren eylerin olumas ve evrimi de tpk yledir (Gkalp 1987: 25-26). Kltr ve uygarlk ayrmn Trkiyede ilk defa Gkalp yapm, ikisi arasndaki ilikiyi ortaya koyarak tanmlar gelitirmitir. Kltr ve medeniyet ayrmn Thrurnwald net bir ekilde yapmtr. Thurnwalda gre medeniyet (ya da uygarlk), teknik donanm ve bilgidir. Kltr ise, bir insan topluluundaki sosyal ilikilerin yaps, zihniyet ve deerlerdir. Birlikte yaama esnasnda oluan geleneklerin, kurumlarn ve fikirlerin meydana getirdii sistem kltrdr. Kltr, toplumun yaama ve deerlendirme tarzdr (zakpnar 1999: 29). Dier taraftan, Amerikan sosyologu R. M. MacIver de kltr ve medeniyeti ayran tanmlar yapmtr. Bu tanmlardaki kltr ve medeniyet ierikleri, Thrunwald artracak biimde ayrlk gstermektedir. MacIver, medeniyet ve kltr ayrmn, onlarn ayr ilevlerine dayandrr. MacIvere gre, fayda salamak amacna ynelik her ara medeniyet gesidir. Medeniyet, bata maddi ve teknik aralar olmak zere tekilat sistemlerini, kanunlar, okullar, seim sandklarn, bankalar kapsar. Kltr gelerinin amac ise kendileridir. Onlar kendilerinden baka bir ama iin ara olmaz. Bir toplumu oluturan insanlarn yaay ve dn tarz, gnlk ilikileri, sanatta, edebiyatta, dinde, sevin ve elencelerde insan tabiatnn kendini ifade etme biimi, kltr oluturur (zakpnar 1999: 30). Kltr tarafndan kiilikleri biimlenmi olan bireylerin, toplumsal yaamn her eylem alanna ilikin ortak olarak kabul ettikleri davran tipleri vardr. nsanolunun kaderini simgeleyen doum ve lm gibi olaylara kar bireylerin nasl bir tutum izleyeceini dahi kltr belirlemektedir. Bunun yansra evlenme ritelleri, rf-adetler, hatta i hayatnn ana hatlar bile kltr tarafndan tayin edilmektedir (Vergin 1980: 130). Kltrn bir toplum iin en nemli zellii, birletirici ve uzlatrc idealler erevesinde toplumu gelecee tayacak vastalar salamaktr. Kltrlerin devamn salayan bir ok vasta vardr ve zellikle gnmzde, bu vastalarn says srekli olarak artmaktadr. rnein, eitim kurumu ve medya, kltr unsurlarnn bireylere retilmesinde ya da benimsetilmesinde olduka etkili biimde kullanlan nemli iki vastadr. Gnmzde tartmalarn merkezinde yer alan medyay tanmlamakta da fayda vardr.

Kocada, Kltr ve Medya

Medya Medyann tanmna gemeden nce, bu kavrama aklk getirmek, anlatmak istediimiz konunun anlalmas ynnden nemlidir. Gnmzde youn olarak kullanlmasna ramen medya kavramnn snrlar ve kapsam belli deildir. rnein, televizyon medyas denmekte, bunun yannda; yazl basn, radyo ve televizyon (hatta internet) bata olmak zere hepsini kastetmek iin yine medya kavram kullanlmaktadr. Bu kavram kargaasnn nne gemek iin, medya yerine kitle iletiim aralar (KA) ifadesinin kullanlmas yerinde olur.
KAnn dnyada etkili olarak kullanlmas yazl basn ile balamtr. Daha sonra 1930lardan 1950lere kadar radyonun etkili bir elektronik basn arac olduu grlmtr. zellikle bu dnemde radyo, siyasi iktidarlarn propaganda arac olarak kullanlm, 1950lerden sonra televizyon, ok hzl bir biimde toplum hayat iinde yerini almaya balamtr (Kocada 1996: 3). Teknoloji alanndaki gelimeler, iletiim aralarna da yansm ve hzl bir deiim dnemine girilmitir. Gnmzde iletiim aralar alannda yaanan hzl gelimelerden dolay, iletiim toplumu kavram amz anlatmak iin oka kullanlr olmutur. Dier taraftan, iletiim alanndaki teknolojik gelimeleri takip etmek bile artk zorlamtr. letiim alanndaki hzl teknolojik gelimeden ve yapsal baz sorunlardan dolay yukarda bahsedilen KAnn, her toplumda ayn sralamada kullanlmaya balandn sylemek olduka zordur. Zira, bu aralarn her biri belli bir dnemde toplumsal iletiimin salanmasnda ifa ettii fonksiyonlar asndan zirveye ulam, fakat ayn zamanda bir nceki iletiim arac da tamamen gncelliini kaybetmemitir. rnein, gnmzde hibir zaman basnn gl olmad bir nc dnya lkesinde zellikle, radyo nemli fonksiyonlara sahip olmutur. Bu durumu okur-yazar olup olmamakla ve dier alt yap hizmetlerinin eksikliinden kaynaklanan sorunlarn giderilememesiyle izah etmek mmkndr. Kitle iletiimi, uygarlmzn olduka yeni bir olgusudur. Modern iletiimi, yazl basnn gelimesi ve okumann bireysellemesi ile balatmak mmkndr. Okumann bireysellemesi, ilgin bir biimde bilgi, haber ve kltrn retim ve datmnn birliktelik gerektiren (kolektif) bir abayla gereklemesinin de balangc olmaktadr. Kitle iletiimi olgusuna kavumak iin belirli n koullarn olumu olmas da gerekmektedir. Bu koullarn birincisi, yazl mesajlar geni kitlelere sunabilmek iin basm tekniklerinin ortaya km olmas gerekmektedir. kincisi ise, kitlesel olarak retilen basl iletiim metinlerini tketecek bir kitlenin bulunmas
5

bilig, Yaz / 2005, say 34

zorunludur. Bylece, yazl iletiimin gelimesiyle bir lde kitlelere ulaabilmek kolaylamtr (Ozankaya 1980: 161). Fakat, bu yeterli olmamtr. Gelien teknoloji, yeni iletiim aralarnn (radyo, televizyon, bilgisayar alar ve dolaysyla internet vb.) kullanlmasn olanakl klmtr. Bu iletiim aralar geni kitlelere ulam ve buna bal olarak kullanm alanlar genilemitir. Ayrca, kitle iletiim aralar mekan farkllklarn ve uzaklklarn yok ederek renmeyi herkes iin mmkn klan, yeni eitim teknolojilerinin gelimesine de yol amtr. Dier taraftan iletiim devrimi, insanlarn beklentilerini ve gerilimlerini artrarak, kitle kltrnn gelimesinin ve yaygnlamasnn zeminini de oluturmutur. Toplumsal ve siyasal hareketlilie ivme kazandran kitle iletiim aralar, pek ok toplumda btnlemenin gereklemesine n ayak olmu ve gelimi lkelerde enformasyon toplumunun geliini haber vermitir (enyapl 1981: 9).

Medya le Kltr Arasndaki liki Kitle iletiim aralarnn birer kltr taycs ve aktarcs olduklar artk bir ok aratrmac ve bilim adam tarafndan kabul edilmektedir. Gnmzde, bu aralarn etkileri lkelerin snrlarn dahi amtr. Gelien teknoloji, bu aralar daha gl ve daha etkili hale getirmitir. rnein, uydu yaynlaryla, Amerika'daki ya da Avrupa'daki bir futbol msabakasn annda izleme olana ortaya kmtr. Televizyon amznda kitlelere ulaan en byk iletiim aracdr.
Televizyon insann zaman ve mekan snrllklaryla izili gndelik yaam deneyiminin snrlarn gelitiren, gelitirmekle de kalmayp, bu deneyimin nitel ve nicel rntsnde nemli deiikliklere yol aan bir teknolojik olanaktr (Mutlu 1991: 15). Kitle iletiim aralarnn gelime aamalar ve bireylere ulalabilirlikleri gz nne alndnda, hi biri televizyonun gcne zelliklede, ksa bir zamanda eriememitir. Amerikallarn ounun medya dendiinde, ilk olarak televizyon akllarna gelmektedir. Amerikallarn ou, siyasi bilgilerinin pek ounu televizyondan aldklarn ve gazetelerden ziyade televizyonlardan alm olduklar bilgiye inandklarn belirtmektedirler. 1950li yllarda Amerikada gelien ve yaygnlaan televizyon, ksa srede insanlarn yaamlarnn nemli bir blmn igal etmitir. nsanlarn haber alma, pembe dizileri izleme, spor olaylarn takip etme, elenceli komedileri izlemelerine, dier taraftan bilgi ve eitimlerini artran yntemlerde de nemli deiikliklerin olmasna yol amtr (Dorr 2000: 5, 21).
6

Kocada, Kltr ve Medya

Btn bu zellikleriyle televizyon, amzn en byk kltrel retim (zkk 1982: 191). arac olmutur. nk, televizyon kendisinden nceki iletiim ve sanat biimlerini kktenci bir ekilde etkilemi ve deitirmitir. Comstockun belirttii gibi, artk hibir ey televizyondan nceki gibi olmayacaktr. Comstock, televizyonun dier iletiim aralar zerindeki etkilerini radyo, dergicilik ve sinemadan rneklerle deerlendirir. rnein, eskiden tek ulusal gnlk elence arac olan radyo, bu ilevini televizyona brakmak zorunda kaldktan sonra, programclk yaklam bakmndan byk bir deiiklik yaamtr. Benzer eilim ulusal dergilerde de grlm, olabildiince ok konuyu kapsayan, mozaik tarz dergilerin yerini sadece zgl konulara ve hobilere yer veren dergiler almtr. Popler sinema ise, televizyonun sosyal-siyasal basks ve denetimler nedeniyle pek ele alamad iddet ve cinsellik temalarna olabildiince kkrtc biimde ynelmitir. (Comstocak 1991: 33). Televizyonun dier iletiim aralar zerindeki baskc ve olumsuz tesirleri gnmzde de devam ederken, zellikle sinema, radyo ve sanat biimlerinden geni lde faydalanmay srdrmektedir. Televizyon, kitle iletiim aralar iinde en fazla tartmaya konu olan aralardan biri olmutur. Bu tartmalarn ou, televizyonun bireyler zerindeki etkileri zerine odaklanmtr. Televizyonun bireylere etkileri zerine tartmalarn genel olarak iki kutupta toplanmaktadr. Bunlar, televizyonun bireyler zerinde olumlu ve olumsuz tesirleri olmak zere ikiye ayrlmaktadr. Fakat, tartmalarn odana televizyonun olumsuz etkileri zerine yaplan grler oturmutur. Trkiyede bu tartmalar, zellikle zel televizyon kanallaryla birlikte olduka alevlenmitir (Kocada 2002: 25). Televizyonun olumlu fonksiyonlarnn olduu ynnde gr belirtenler, onu toplumun aynas olarak grrler. Bununla birlikte, bir toplumun skntlar, zlemleri, beklentileri, alkanlklar, ncelikleri, genel beeni dzeyi ve yaama bak tarz o toplumun izledii televizyon program yapsndan anlalabilir (Aziz 1982: 91). Barrata gre, kitle iletiim aralar iinde en son teknik bululardan biri olan televizyon, gnmzde gerek gelimi, gerekse gelimekte olan lkelerde elence, haber, eitim, kltr gibi eitli gereksinimlerin karlanmasnda youn olarak kullanlan bir aratr (Aziz 1982: 91). Zaten televizyonu olumlayan yaklamlar genellikle bu aracn fiziksel ve teknik olanaklarnn bysne kaplml u ya da bu lde dile getirmilerdir. Mc Luhan, bu olanak sayesinde insann kendi kk evresinin bir yesi olmaktan kp, iyice klen dnyann etkin bir yesi olduunu savunurken; Daniel Lerner ve Wilbur Schramm
7

bilig, Yaz / 2005, say 34

televizyonu, zellikle nc dnya lkelerinin Batya ulama arac olarak grmler; modernleme abalarnn en etkili unsuru olarak deerlendirmilerdir (Mutlu 1991: 16). Televizyona ynelik olumlu deerlendirmeler genellikle, bu aracn teknolojik potansiyelinin n plana karlmaya alld grlmektedir. amz insan, televizyon ile kendisine gidilmeyen, kendisinin bize geldii bir dnyada yaamaktadr. Olaylar yaanmamakta, haber ve grnt olarak evlerimize birer meta olarak girmekte, gerek olaylar, yeniden retilip belli bir sylem iinde verildiklerinden toplumsal bir ilev ve anlam kazandklar iin oluturulan meta, gerek olaydan daha fazla nem kazanmaktadr (Yengin 1996: 26). Televizyonun ieriklerinin dzenlenmesinde hitap ettii izleyici kitlesinin sosyal, ekonomik ve kltrel seviyesi nemlidir. zellikle, izleyici kitlenin cinsiyet dalmna bakldnda bunlarn ocuklardan, genlerden ve kadnlardan olutuu grlmektedir. Televizyon zerine yaplan eletirilerde genellikle, programlar ve ierikler n plana kar. Bennett, bireylerin tketime feda edilmesinin televizyonda yaygn olduunu belirtir. Dier taraftan televizyon, sadece haber kalitesindeki genel dn sorumlusu olarak sulanmakla kalmayp, politikaya dair genel cehaletten su ve iddete, akam sofrasndaki muhabbet yokluuna varncaya dek tm toplumsal hastalklardan sorumlu tutulmaktadr (Bennet 2000: 57). Toplumsal olarak konuya bakldnda, insani ilikileri glendiren deer yarglar yerini, televizyonun getirdii yeni kltrel deerlere brakt grlmektedir. Televizyon, yabanc kaynakl diziler ve reklamlar araclyla kltrler aras etkileimi artrrken, dier taraftan da varlkl lkelerin zengin bireylerinin yaam ve estetik anlayn n plana karm (Koca 1993: 35), ve zaman iinde bu deerlerin benimsenmesi ynnde retici olduu grlmtr. Ksaca, diyebiliriz ki insanlar, birok olay kitle iletiim aralarndan takip etmektedir. Bylelikle, kitle iletiim aralar ile nce bir dnya imaj izilir, ardndan da izilen bu imaj hakknda ne dnlmesi gerektii kitlelere empoze edilir. Bir baka deyile, zerinde dnlecek dnya, bu dnya hakknda dnlebilecek dnme biimleri, kar sahibi bireyler ve gruplar tarafndan tayin edilmekte ve kitleler devaml olarak ynlendirilmektedir. Artk, yakn evremiz ve yz yze iletiimde bulunduumuz bireylerle ilgili sahip olduumuz bilgiler dnda, dnya hakknda btn bildiklerimiz veya bildiimizi sandklarmz bize, gnlk gazeteler, haftalk dergiler, radyo ve televizyon vb. gibi kitle iletiim aralarndan aktarlmakta ve benimsetilmeye allmaktadr (Huxley 1990: 180). Huxleyin
8

Kocada, Kltr ve Medya

kitle iletiim aralar hakkndaki yargsnn doru taraflar olmasna ramen kabul etmek, sosyolojinin olaylara objektif ve ok ynl yaklamak gerektii ynndeki ilkesiyle elimektedir. Toplumsal ve bireysel dzeyde dnldnde, kitle iletiim aralarnn olumsuz fonksiyonlar yannda, olumlu fonksiyonlarnn da olduu bir gerektir.

Sonu Bugn en yaygn kullanlan kitle iletiim aralarndan biri olan televizyonu ele alacak olursak, halka, dier iletiim aralarndan daha fazla ulat bilinen bir gerektir. Televizyonun gc kabul edilmesine ramen, eletirel bir bak asyla deerlendirildiinde televizyonu en sert eletirenlerden biri olan Cerdana gre, bireylerin aptallamasna, klelemesine, seimlerde artlanmasna ve yeryznn Amerikallamasna (Cerdan 1992: 187) sebep olmutur. Televizyon zellikle, ocuklarn ve genlerin eitli sosyal faaliyetlere ayraca zaman gasp ettii iin de ska eletirilmektedir.
Oysa btn bu eletirilere ramen, gerek gelimi, gerekse gelimekte olan lkelerde elence, haber, eitim, kltr gibi eitli gereksinimlerin karlanmasnda youn olarak kullanlan aralardan birisi ve hatta en nemlisi televizyondur. lkeden lkeye, deien ynetim sisteminin etkisi ile, televizyonun bu gereksinimlerden hangisine arlk verecei belirlenmektedir (Aziz 1975: 227). Bu sebeple zellikle televizyon, mevcut sistemin en nemli propaganda aracdr. Schiller, iletiimi (ya da medyay) kimin ynlendirdii ve denetledii sorusunu derinliine incelemi ve nc dnyadaki, iletiim sistemlerinin ve bu aralarn rettii mesajlarn gerek kaynann biimlendiricisinin Bat lkeleri olduu sonucuna varmtr. Ayrca, hemen hemen tm dnyadaki iletiim sanayisi, Bat'l (genellikle Amerika'l) dev uluslararas kitle iletiim ve telekomnikasyon irketlerinin ellerinde bulunmakta ve bu irketler tarafndan kontrol edilmektedir. Schiller, bu durumu kltr emperyalizmi ya da kltrel nfuz (Mc Phail 1991: 183) olarak tanmlamaktadr. zellikle televizyon iin bir deerlendirmede sosyologlar tarafndan yaplmtr. Onlara gre, televizyona ayrlan zaman l zaman dr. Bize gre ise, televizyon bir bo zaman oburu dur. nk artk bireyler, bo zamanlarnn byk bir ksmn televizyonun karsnda geirmektedirler. rnein, gnmz toplumlarnda akamlar televizyon seyretmek bir gelenek haline gelmitir.
9

bilig, Yaz / 2005, say 34

lkemizdeki kitle iletiim aralarn gz nnde bulundurduumuzda, programlarn ounun filmler, reklamlar, elence programlar, dizi filmler, haberler, paparazi ve televole programlar v.b gibi konular ieren yaynlardan olutuu grlmektedir. Bu programlar arasnda (bizim) kltrmz ile ilgili programlarn yok denecek kadar az olduu da bilinen bir gerektir. Biz bu alandaki eksiklikleri hzla gidermek zorundayz. Ayrca bu durum, sosyal bartan, uzlamadan uzaktr ve yaygn kullanmyla medya ya kar honutsuzluun artmasna da zemin hazrlamaktadr. Byle bir durumda, mevcut kltr, yabanc kltr unsurlarna kar mukavemet edebilecei ya da insanlara ulaabilecei kanallardan (kitle iletiim aralarndan) mahrum kalm olur. Bireylerin bu noktada bilinli olmas ve bu aralara kar, daha dorusu kitle iletiim aralarnn yaynlarna kar tavrn olduka net bir ekilde belirlemesi gerekmektedir.

Kaynaka
Aziz, Aysel (1975), Televizyonun Yetikin Eitimindeki Yeri ve nemi, TODAE Yay., Ankara. Aziz, Aysel (1982), Toplumsallama ve Kitle letiimi, Ankara: A..B.Y.Y.O. Yay., Bennet, W. Lance (2000), Politik llizyon ve Medya, ev: Seyfi Say, Nehir Yay., st. Bilgiseven, A.Kurtkan (1995), Genel Sosyoloji, Filiz Kitabevi, stanbul, Cecen, Anl (1984), Kltr ve Politika, Hil Yay., st. Cerdan, Nathalie Coste (1992), letiim ve Toplum, Medya Dnyas, Der.: Jean-Marie Choron, letiim Yay., st. Comstock, George (1991), Television in America, Sage Publication, Beverly Hills, CA, 1980, s.34-35, Akt: Mutlu, Erol: Televizyonu Anlamak, Gndoan Yay., Ank. Dadeviren, Emre (1996), Televizyonlar, Rating, RTK ve Toplum, Yeni Trkiye, Medya zel Says, say:11, Eyll-Ekim. Dorr, Aimee-Kunkell, Dale(2000): Children and the Media Environment, Communication Research, Feb.9, Vol. 17, issue 1, p 5, 21p (http://www.global.epnet.com,Update:17.12.2000)

10

Kocada, Kltr ve Medya

Duverger, Maurice: Siyaset Sosyolojisi, (ev.: irin Tekeli), Varlk Yay., st. (tarihsiz) Gkalp, Ziya (1987), Trkln Esaslar, nklap Kitabevi, 3. bask, st. Gngr, Erol (1989), Trk Kltr ve Milliyetilik, tken Yay., 7. Bask, st. Huxley, Aldous (1990), Ekranlarn Arkasnda Kimler Var?, Enformatik Cehalet, Der. Nabi Avc, Rehber Yay., Ank., Koca, Nuray (1993), Grntden Geree iddet Toplumu, zlenim Dergisi, Yl:1, Say; 4. Kocada, Bekir (2002), Grsel Medya ve iddet Kltr (Orta renim a Genliinin iddet Eiliminde Grsel Medyann Etkisi)-Malatya li Uygulamas-, nn niversitesi Sosyal Bilimler Enstits, (Yaymlanmam Doktora Tezi), Malatya. Kocada, Bekir (1996), Kitle letiim Aralar ve Siyaset Kurumuna Etkisinin Analizi, (Yaynlanmam Yksek Lisans Tezi), nn niversitesi, Sosyal Bilimler Enstits, Malatya. Kocada, Bekir (2002),Hedefteki Genlik: Siyasi Ve deolojik Hareketler Asndan, Trkiyenin Gevenlii Sempozyumu Bildirileri, Elaz, Kseolu, Nevzat (1992), Milli Kltr ve Kimlik, tken Yay., st. Mc Phail, T.L (1991), Yanl Bir Balang, Enformasyon Devrimi Efsanesi, Der.: Yusuf Kaplan, Rey Yay., st. Mutlu, Erol (1991), Televizyonu Anlamak, Gndoan Yay., Ank. Ozankaya, zer (1980), Trkiyede Yn letiiminin Demokratik Siyasal Kltr Geliimindeki Yeri ve nemi, A..S.B.F. Yay., Ank., cilt: XXXV. zakpnar, Ylmaz (1999), Kltr ve Medeniyet Anlaylar ve Bir Medeniyet Teorisi, tken Yay., st. zkk, Erturul (1982), Sanat. letiim ve ktidar, Tan Yay., Ank. enyapl; nder (1981), Toplum ve letiim, Turhan Yay.,Ankara. Vergin, Nur (1980), Siyaset Sosyolojisi, Filiz Kitabevi, stanbul. Yengin, Hlya (1996), Medyann Dili, Der Yay., st.

11

Culture and Media


Dr. Bekir KOCADA *
Abstract: The Turkish Republic is one of the most important countries because of its historical past and lie strategical position, and has been the center of conflicts among the worlds super powered countries; politically, culturally and economically. Because of all these reasons, Turkey has always been exposed to the interial and exterial threats. Its obvious that Turkey is also in capable of changing the world polls if it gets strong enough politically and economically. The country that has always been busy with interial and exterial threatsTurkey- It has been in behalf of only other countries not Turkey. It is known that a strong country need three main factors to be regarded as a strong country; of those politic, economic and culture. Of one of those factors being ebsent, its difficult to preserve the copletion of the country. The unity of culture is the completion of the other two factors; politic and economic unity. The attacks that have been to the cultural values indicates the importance of the subject. Communication, has always been important very much everywhere and every period. Thus, communication and transportation means have been the societies vessels conveying blood. Key words: Culture, media, communication

nn University, Faculty of Science and Letters / Malatya bkocadas@inonu.edu.tr

bilig Summer / 2005 Number 34: 1-13 Ahmet Yesevi University Board of Trustees


, .

: , , - . . , , . 1 , . - : , . . - . , . , . . : , , .

, , bkocadas@inonu.edu.tr

bilig leto 2005 vpusk: 34: 1-13 Popeitel#skiy Sovet Universiteta Axmeta Wsavi

Kzlrmak ve Frat Havzalarn Birbirine Balayan Eski Kervan Yollar


Do.Dr. A. Tuba KSE*
zet: Sivas l snrlar ierisinde srdrlen yzey aratrmalar, blgede geen doal yollarn alar boyunca Orta Anadoluyu Dou Anadoluya baladn ortaya koymutur. Orta Anadolunun kuzey kesiminden Sivasa gelen yollar ekerek havzasndan Yldzeli ve Yldz ovalarn aarak Kzlrmak vadisine ular. Yolun ulat kesimde Kzlrmak at srtnda geilebilmektedir. kinci gzergah Orta Anadolunun gney kesimini Gemerek ve arkla ovalar zerinden Sivasa balayan yoldur. Bu yol Sivasdan sonra Kzlrmak vadisini izleyerek Dou Anadoluya ular. nc gzergah Kzlrmak vadisinden arkla ovasn geerek Altnyaylaya ular ve buradan Kulma Dalarn aarak Balkltohma vadisini izleyerek Malatya Ovasna ular. Drdnc gzergah Sivas ile Malatyay Taldere, Ula, Kangal ve Alacahan zerinden balar. Bu yollar M. 3. bin ortalarndan itibaren hemen hemen kesintisiz biimde kullanlmlardr. Erken Tun a ile Assur Ticaret Kolonileri anda daha ok ticari amal kullanldklar anlalan bu yollarn Hitit anda askeri amal olarak da kullanlmaya devam ettikleri, bu dnemden itibaren baz dar geilerin kaleler tarafndan gzlendii, Ortaa ve Osmanl dnemlerinde bu gzergahlar zerine kervanlarn konaklamas iin hanlar ina edildii belirlenmitir. Halen kullanlmakta olan kara ve demir yollar da bu doal gzergahlar izlemektedir Anahtar kelimeler: Anadolu, Kzlrmak, Frat, Sivas, Kervan Yolu

1. Giri
Kervan yollar binyllar boyunca toplumlar arasndaki ilikileri salayan balantlar olmutur. Bu yollar ticaret kervanlar ve ordular kullanm,
*Hacettepe niversitesi Edebiyat Fakltesi Arkeoloji Blm / Ankara okse@hacettepe.edu.tr

bilig Yaz / 2005 say 34: 15-32 Ahmet Yesevi niversitesi Mtevelli Heyet Bakanl

bilig, Yaz / 2005, say 34

insanlar bu yollar zerinden baka lkelere yryerek ya da binek ve yk hayvanlar kullanarak ulamlardr. Eski yollar, alan blgenin corafi koullarnn olanak verdii gzergahlar ve doal geitleri izlemitir. Hayvanlarn ektii tekerlekli arabalarn kullanld dnemlerde arazinin dzgn olduu kesimler yol gzergah olarak tercih edilmi, gzergahn bu tr arabalara uygun olmayan blmleri insan gc ile dzeltilmi ve kprlerle geilmesi kolay hale getirilmitir. Bir blgeden geen eski kervan yollarnn belirlenmesi, zellikle yollarn ta gibi kalc kaplama maddeleri ile denmemi olduu durumlarda gtr. Anadoluda halen kullanlan eski ky yollar ile geen yzyllarda ina edilmi demiryollarnn byk blm toporafik yap deitirilmeden yapldndan, ounlukla eski yol gzergahlarn izlemektedirler. Doal yollar ve geitler zerinde yer alan eski yerleim birimlerine ait kalntlar, bu yollarn hangi alarda kullanlm olabileceklerinin anlalmasnda anahtar rol tarlar. Eski yerleim birimleri yzeyinden toplanan buluntular arasnda blgeye yabanc kltrlerin malzemelerine rastlanmas, bir yolun ticari amal kullanlm olabileceini gsterir. Yerleim birimlerinin stratejik mevkilerde yer almalar ve surlu olmalar ya da birbirini izleyen kalelerin yolun tamamn grecek biimde yerletirilmi olmalar, yolun bir tr kaleler dizisiyle korunduunu gsterir. Bir doal yol gzergahnda yerleim birimlerinin yoldan kolay ulalabilecek mevkilerde yer almalar ve aralarnda bir gnlk mesafe bulunmas, bu yolu kullanan kervanlarn buralarda konaklayabildiklerini dndrr. Yk tayan bir insann yryerek bir gnde ortalama 20 kmlik bir mesafeyi kat edebilecei ve bu mesafenin at srtnda ya da atlarn ektii arabalarla ortalama iki kat olabilecei temel alndnda, ayn dneme ait konaklama yerlerinin aralarnda en fazla 40-50 km mesafe bulunmas gerekir. ki merkez arasnda almas g dalar bulunduu taktirde, her iki merkezin en yakn doal geide uzakl hesaplanrken, engebeli arazide bir gnde alabilecek mesafe gz nnde tutulmaldr. ki merkez arasnda geni bir nehir yatann bulunmas durumunda nehrin bir yayann ya da atlnn gemesine olanak tand noktalarn en yakn merkeze olan uzakl llerek eski yol gzergah tahmin edilebilir. Mesafenin gereinden uzun olduu durumlarda kervann ak alanda konaklamas gerekeceinden, yol zerinde konaklamaya uygun koullar sunan korunakl bir alann bulunabilecei gz nne alnmaldr.

16

kse, Kzlrmak ve Frat Havzalarn Birbirine Balayan Eski Kervan Yollar

2. Blgenin Corafi Yaps Sivas il snrlar ierisine giren blge (ekil 1), Orta Anadolu yaylas ile dalk Dou Anadolu arasnda bir corafi gei blgesidir ve olduka engebeli bir toporafik yapya sahiptir (ekil 2). Kulma-Tecer da silsilesi corafi olarak Kzlrmak ve Frat havzalarn birbirinden ayrr.
Kzlrmak, blgenin kuzeydousundaki Kzldadan doan derelerle batgneybatya doru dar bir vadi iinden akar. Vadi kuzeyden ve gneyden 2500-3000 m ykseklikte da sralaryla evrelenmitir. Yukar Kzlrmak havzasn kuzeyden Tekeli Da, Dumanl Da, Yldz Da, amlbel Da ve Akdalar, gneyden Beyda, Karababa Da, Grlevik Da, Tecer Da, Kulma Dalar, Sekidede Da ve Hnzr Da evreler. Kzlrmak havzasnn kuzeyden snrlayan dalar, Dou Karadeniz dalk kesimi ve Kelkit havzasn bakr, gm, kurun ve inko yataklarnn gney uzantlardr ve buralardaki baz maden yataklar M. 3. binden itibaren kullanlmtr (De Jesus 1980: 253-254, 275; Kaptan 1995: 191195). Kzlrmak havzasn gneyden snrlayan dalar da Divrii-KangalGrn demir yataklarnn kuzey uzantlardr. Bu dalardan doan dereler Kzlrmak vadisine ulamak iin platolar yararak kk ovalar ve doal geitler meydana getirmilerdir. Akdalar ile amlbel dalar arasndan akan Yldzeli rmann oluturduu ova, Kalnrmak ile Yldz Dandan doan Yldzrmak ve kollarnn oluturduu Yldz Ovasna balanr. Sivas kentinin yer ald dar ovay Kzlrmak ile Nsmlrmakn kollar besler. Vadinin dou kesimindeki Hafik ve Zara ovalar da Kzlrmak besleyen kk dereler ve karstik gllere sahiptir. Kzlrmak vadisinin gney kenarndaki ncebel Dalar Kzlrmakn kollar ile blnmtr. Bunlardan batdaki Acsu Sekidede Dandan doan derelerden, gl Deresi Kulma Dalar ve Altnyayladan doan derelerden olumutur. Bu kesim ile Tecer ve Grlevik dalarnn oluturduu silsileyi birbirinden ayran Tecerrmak vadisi ise Tecer ve Kulma Dalarndan doan derelerle birleerek Ula ovasn suladktan sonra dar bir kanyon, vadiden (Taldere) geerek Sivas kenti yaknlarnda Kzlrmaka kavuur. Kayseri ile Sivas arasndaki dar ovalar dizisi yer alr. Bunlar Kzlrmak vadisinin gneyindeki ovalar ile ncebel ve Kulma dalar arasnda yer alan Gemerek, arkla ve Hanl ovalardr. Kulma, Tecer ve Grlevik dalarnn oluturduu silsilenin gney yamalarndan doan dereler, Akdeniz ve Basra Krfezine akan byk nehirleri besler. Sekidede ve Kulma dalarndan doan dereler Uzunyaylay getikten sonra Seyhan Nehrinin nemli kollarndan
17

bilig, Yaz / 2005, say 34

Zamant (Yenice) Irmana birleir. Kulma Dalarndan doan eitli pnarlarn oluturduu Balkltohma Deresi, gneyde Grn Ovasn sulayan Tohmaaya, Eskikpr ay Kuruaya birleerek, Ylanldadan doan Kavak ve Kangal aylarnn besledii alt ay da Karasu ile birleerek Frat Nehrine karr.

3. Blgenin Tarihi Geliimi Sivas il snrlar ierisinde kalan blgenin Eskia tarihi, yakn zamana kadar, 1930lu yllardan beri eitli bilim adamlarnn ana yol gzergahlarnda yapt bilimsel geziler, yzey aratrmalar ve sondaj niteliindeki kk apl kazlarn verdii bilgilere dayanmaktayd. Blgede 19922000 yllar arasnda yaptmz yzey aratrmalar, burada Kalkolitik adan itibaren youn bir yerleim dokusunun varln ortaya kartmtr. Kalkolitik ada Kulma-Tecer da silsilesinin kuzeyinde Orta Anadolu Kalkolitik a kltrlerinin, bu silsilenin gneyinde ise Gneydou Anadolu ve Kuzey Suriye kltrnn egemen olduunu ortaya kartmtr (kse 2003a). Gney kesimde bulunan Obeid a boyal kaplarna ait paralarn bu da silsilesinin kuzeyinde grlmemesi, Yukar Kzlrmak ve Yukar Frat havzalarnda yaayan insanlarn birbirleriyle ticari iliki kurmadklarn gstermektedir.
Orta Anadolu ile Yukar Frat havzas arasnda balant salayan, Kulma ve Tecer da silsilesinin geit verdii doal yollarn kullanldna ilikin en eski kant, Orta Anadolu kkenli Intermediate boyallar (Orthmann 1963: 21-22) ve Malatya Ovasnda retilen boyal kap paralardr. Bu seramiklerin ele getii merkezlerin konumu, bu doal yollarn M. 3. binin ortalarndan itibaren ticari amal olarak kullanldklarna iaret etmektedir (ekil 3). Bu merkezler arasnda byk mesafeler bulunmakla birlikte, ithal kaplara ait paralar yerleim birimlerinde az sayda bulunduklarndan, bunlar her merkezde yzeye kmam olmaldrlar. Doal yollarn bu dnemde kullanlmaya balamas, M. 2400lerde nasya ticaretini ynlendiren Ebla Krall ile Kayserideki Kltepe (Kanea) arasndaki ticaret (Pettinato 1981: 106, 226; Kontani 1995) ile ilikili grnmektedir. M. 2. bin balarnda Eski Assur krallnn kontrolne geen AnadoluSuriye ticaret ann Anadoludaki merkezi Kayseri yaknlarndaki Kltepe-Kanedir (zg 1972; Mellaart 1982; Nashef 1987; Oguchi 1999; Marro 2004). eitli bilim adamlarnn Sivas il snrlar ierisine giren blge iin nerdikleri ticaret yollarnn varl, blgede yaptmz yzey aratrmalar ile dorulanmtr (kse 2003b). Bu yollarn zerin18

kse, Kzlrmak ve Frat Havzalarn Birbirine Balayan Eski Kervan Yollar

deki merkezlerin birbirine olan yaknl, kervanlarn geceleri konaklayabilecekleri yerleim birimlerinin olduka youn olduklarn gstermitir. Bu youn ticaret ann blgenin zengin gm ve kurun yataklar ile de ilgili olabilecei ve byk boyutlu merkezlerin yazl kaynaklarda geen karum ve wabartumlara aday olabilecei dnlmektedir. Hitit mparatorluk anda genellikle plato kenarlarnda yer alan yerleim birimleri arasnda 20-35 km arasnda deien mesafeler bulunmaktadr (kse 2000; 2001). Genellikle doal yol gzergahlar zerinde bulunan surlu merkezlerin aralarnda bir gnlk yol mesafesinin bulunmas, Hitit anda kervanlarn ve ordunun (Faist 2001: 57-63) yol zerinde konaklayabilecekleri yerleim birimlerinin varlna iaret etmektedir. Yolun Divrii-Grn demir yataklarna olan yaknl, Hitit demircilerinin Kizzuwatna lkesinde demir ergitmeleri (Muhly ve di. 1985) ile ilikili grnmektedir. Hitit yol gzergahlarnn Sivas il snrlar ierisine giren kesimi iin eitli bilim adamlarnca yaplan neriler (Garstang 1943; Cornelius 1955; Forlanini 1992), yzey aratrmalar ile ksmen dorulanmtr. M. 9.-5. yzyllara tarihlenen merkezlerde retilen boyal kap paralarnn Kulma-Tecer Da silsilesi gneyinde sadece ithal birka para ile temsil edilmeleri (kse 1999), M. 9. yzylda Assur kral III. Salmanasar'n Anadolu devletlerine kar savamas ve 8. yzyl sonlarna doru Anadolu devletlerinin II. Sargona kar koalisyon kurmalar, bu yollarn Demirada kullanlm olabileceklerini dndrmektedir. Demirada Bat Anadoluyu douya, Orta Anadoluyu gneye balayan yol gzergahlarnn Sivastan getii nerilmitir (Birmingham 1961). Pers dneminde Sardesden balayan Kral Yolu, Kayseri-Sivas gzergahndan geip gneye dnerek Melitene (Malatya) zerinden Susaya ynelmitir (Edens 2003: 130-131). Hellenistik ve Roma dnemlerine tarihlenen merkezlerin gsterdii dalm ve baz kesimlerde yolun birbirini gren sk kaleler zinciriyle korunmas, bu gzergahlarn kullanlmaya devam ettiini gstermitir. Bu dnemlere ait kervan yollarnn blgeden getii bilinmektedir (Gill 2003: 102-103). Roma ve Bizans yollar da ayn gzergahtan gemitir (Hild 1977: Harita 5.8.9.13). Blgenin Seluklu dneminde (13. yzyl) parlak bir ticaret merkezi olduu, yollar zerindeki kpr, kale ve han kalntlarndan anlalmaktadr (Erdmann 1961; lter, . 1969; lter, F. 1978: 27; nal 1978) (ekil 4). Bu dnemde baty douya balayan pek Yolu bu gzergahtan gemekteydi. Yeni keiflerden sonra bu ticaretin ok19

bilig, Yaz / 2005, say 34

yanuslar zerinden yaplmaya balamas nedeniyle blge, nemini yitirmitir (Acun 2003). Osmanl dneminde (16. yzyl) Tokat-Sivas-Malatya gzergahndan Anadolu Orta Yolu (Sefer Yolu) gemi (Tschner 1924; 1926; Acun 1994; Mderrisolu 1995) ve gzergah zerine hanlar ina edilmitir (Erdmann 1961; lter 1978: 27; Acun 1994). 19. yzylda onarlan ve geniletilen karayolu a ile doal gzergahlara ina edilen demiryolu, halen ulam salamaktadr.

4. Doal Yol Gzergahlar


Aratrlan blgede halen kullanlan kara ve demiryollarnn getii be ana yol gzergah bulunmaktadr. Orta Anadoluyu Dou Anadoluya balayan iki yol, dou-bat ynnde uzanr. Bunlardan birisi Orta Anadolunun kuzey kesimini, dieri gney kesimini Sivasa balar ve burada birleerek Dou Anadoluya ynelir. Orta Anadoluyu Yukar Frat havzasna balayan iki yol, kuzeybat-gneydou ynnde uzanr. Bunlardan batdaki Yldzeli, arkla ve Altnyayla zerinden, doudaki ise Sivas, Ula, Kangal ve Alacahan zerinden Malatyaya ular.

Tokat-Sivas Gzergah
ekereke gneyden kavuan vadiler ile Kzlrmaka kuzeyden kavuan Yldzeli vadisi, bu iki da silsilesi arasndan geen bir doal yol oluturur. Bu gzergah Orta Anadolunun kuzeyini Yukar Kzlrmak Havzasna balar. Intermediate boyallarnn Yldz Ovasnda ve Tavra Boaznda ele gemesi, bu gzergahn Erken Tun anda da kullanldn gstermektedir. Yldzeli ve Yldz ovalarndaki kk boyutlu merkezlerin bu gzergahda yer almalar ve Kalkankayada byk boyutlu bir yerleimin varl, bu yolun Assur Ticaret Kolonileri anda kullanldna iaret etmektedir. Yldzeli ovasna hakim konumdaki Gerdekkaya, Yldz ovasna hakim Kalkankaya ile Kzlrmakn kuzey kysndaki Kayalpnar Harabesi, bu gzergahn Hitit mparatorluk anda nemli bir yol olduuna iaret etmektedir. Kalkankaya ile Kayalpnar Harabesinin byk boyutlu merkezler olular ve Kayalpnar yaknnda Kzlrmaktan atllarn geebilmesi, bu yolun Hititlerce nemsendiini gstermektedir. Erken Demirada retilen el yapm, boyal kaplara ait paralarn Yldzeli ve Kalnrmak vadilerine bakan plato yamalarnda birbirine yakn mesafelerde bulunan alt merkezde ele gemesi, bu gzergahn Hitit mparatorluunun yklndan sonra da kullanlmaya devam ettiini gstermektedir. M. 9.-5. yzyllara tarihlenen boyal seramiklerin youn olarak ele getii ekerek-Yldzeli-Kalnrmak havzalarndaki merkezler, bu gzergahn kullanldn gstermektedir.
20

kse, Kzlrmak ve Frat Havzalarn Birbirine Balayan Eski Kervan Yollar

Hellenistik ve Roma dnemlerine tarihlenen merkezlerin gsterdii dalm, bu gzergahn youn olarak kullanldn gstermitir. Bizans Dneminde de Orta Anadoluyu Sebastiaya (Sivas) balayan yol, Bathyrryax (Yldzeli) zerinden gemekteydi. Osmanl dneminde Tokat ve Sungurludan gelen yol Yldzeline 18. yzylda yaplan Yeni Handan geerek Kzlrmak vadisine ulamaktayd. Yol, Yldzrmak zerindeki, temelleri Roma dneminden kalma, Seluklu dneminde tekrar ina edilmi bir kprden geer. Kprnn yanndaki Saray Han, l8. yzyla aittir. Bu gzergahtan halen Yozgat-Sivas karayolu ile Samsun-Sivas demiryolu gemektedir. Sivasn 15 km kuzeydousunda, Tavra Suyu kenarnda yer alan Paa Han ile Yldzrmak kenarndaki Porsuk Han, Sivas kuzeye balayan ikinci bir kervan yoluna aittir.

Kayseri-Sivas-Erzincan Gzergah
Kzlrmak vadisini gneyden snrlayan ncebel Dalarnn gneyindeki Gemerek-arkla-Hanl ovalar, Kayseri-Sivas kara ve demiryolu gzergahnn getii doal bir yol oluturur. Bu gzergah Orta Anadolunun gneyini Yukar Kzlrmak havzasna balar. Bu kesimde Intermediate boyallar Gemerek Ovasnda, saptanmtr. Assur Ticaret Kolonileri anda bu yolun Gemerek Ovasndan Zaraya kadar uzand anlalmaktadr. Orta boyutlu Hitit mparatorluk a merkezleri arasnda yer alan Kzlcakla Kalesi ile Sur Tepesinin ve Sivas Kalesinin konumlarna gre bu gzergah, Hitit anda da kullanlmtr. Gzergahn dou kesiminde Hitit merkezlerine rastlanmamas, Sivasn Hitit mparatorluunun dou snrnda yer aldn gstermektedir. Erken Demirada retilen el yapm, boyal kaplara ait paralarn Kzlrmak vadisi boyunca Gemerek'ten Zara'ya kadar uzanan blgede ele gemesi ve M. 9.-5. yzyllara tarihlenen boyal seramiklerin ekerekYldzeli-Kalnrmak havzalarnda youn olarak bulunmas, bu gzergahn Hitit mparatorluunun yklndan sonra da kullanlmaya devam ettiini gstermektedir. Kral yolunun da getii bu gzergahn Hellenistik ve Roma dnemlerinde youn olarak kullanlmaya devam ettii anlalmtr. Bizans dneminde de Kaisareiadan (Kayseri) Sebastiaya (Sivas) giden yol, Malandara (arkla) zerinden gemektedir. Kayseriden Kelkit vadisine giden Osmanl yolu da Kayseri ynnden gelerek ncebel Dalarnn gneyinde Gemerek Ovasnda Lisanl Ky yaknndaki Hanyeri mevkinden gemektedir. Hanyeri mevkiinde 120 x 80 m boyutlardaki han kalntsna ait temeller ile bunlarn batsnda ta deli bir yol yzeyden grlebilmektedir. Ykntlarndan Osmanl
21

bilig, Yaz / 2005, say 34

dnemine ait seramik paralar toplanan bu yapnn bir han olduu dnlmektedir. Yol buradan 16. yzylda Kzlrmak zerine kurulan ahruh kprs ile Akda evresine balanyordu. Kpr yaknnda kk bir Osmanl hanna ait kalntlar bulunmaktadr. Yolun douya devamnda Acsu zerinde arkladaki Gedik Han, gnmze kalmamtr. gl Vadisi geildikten sonra yolun kuzeydouya yneldii kesimde Tatlcak Ky yaknna 18. yzylda ina edilmi Latif Han yer alr. Yol 19. yzyln ikinci yarsnda Kzlrmak zerine ina edilen Kesik Kpr zerinden Sivasa ular. Sivas kenti iinde 16. yzyl Behram Paa Han ve Ge Osmanl dneminde ina edilen Tahan gibi yaplar, kentin nemine iaret etmektedir. Buradan Zaraya giden yol gzergah Kzlrmak zerine 16. yzylda ina edilen Eri Kpr ve Boaz Kprs ile Acsu zerine Ge Osmanl dneminde ina edilen kpr geilerek ulalr. Orta Anadoluyu Sivas zerinden Dou Anadoluya balayan modern karayolu da Kzlrmak vadisini douya doru izleyerek Hafik ve Zara ovalarndan geer ve Kzlda geidini aarak Erzincana ynelir.

Tokat-arkla-Malatya Gzergah
Kzlrmakn nemli kollarndan Yldz Nehrinin oluturduu ova ile Akda arasndaki platolar arasndan geen da yolu ekerek Ovasn Yukar Kzlrmak vadisine balar. Bu kesimde Kzlrmakn yaya ve atl geiine izin verdii noktalar vardr. ncebel Dan aan Sulakdere geidi zerinden arkla Ovasna ulaan yol, Acsu vadisi ve plato zerinden Altnyaylaya ular. Yol buradan Kulma Dalarnn geit verdii Cckar tepesini aarak gneye iner ve Balkltohma vadisi zerinden Tohmaay vadisine ve Malatya Ovasna ular. Bu gzergah Orta Anadoluyu Yukar Frat havzasna balayan ana yoldur. Bu gzergahta M. 3. bine tarihlenen Intermediate boyallar sadece Kzlrmakn kuzey kysndaki Kayalpnar Harabesi ve Altnyaylann dousundaki Kayann Ucu mevkiinde ele gemitir. Aralarnda ok mesafe olan bu iki merkezin arasndaki gzergahta baka paraya rastlanamam olmasna karn, bu yolun M. 3. binden beri kullanld dnlmektedir. Yldzeli ile Kzlrmak arasndaki da yolu zerinde yer alan bir kk yerleim birimi, byk olaslkla bu gzergahn M. 2. binin ilk eyreine tarihlenen Assur Ticaret Kolonileri anda kullanldna iaret etmektedir. Bu yolun Kzlrmak vadisinin kuzey kenarndaki byk boyutlu bir yerleim olan Kayalpnar Harabesindeki kente ulat, Kzlrmakn bu kesimde at srtnda geildii anlalmaktadr. amada geitindeki Kahvepnardaki kk kale, kervan yolunun buradan ark22

kse, Kzlrmak ve Frat Havzalarn Birbirine Balayan Eski Kervan Yollar

la Ovasna ulatn gstermektedir. Acsu vadisindeki iki yerleim birimi ve Altnyayladaki bir kk merkez ile Balkltohma vadisi ve batsndaki yaylalarda bulunan kk yerleim birimleri, bu gzergahn Malatya Ovasna kadar devam ettiini kantlamaktadr. Kzlrmakn atla geilebildii Kayalpnar Harabesi yaknlarndan amada geidini oluturan Sulakdere vadisi zerindeki Kahvepnarda kk bir surlu Hitit yerleiminin yer almas, bu gzergaha Hitit anda nem verildiine iaret etmektedir. Buradan arkla ovasna inen bir kervan ya da askeri birlik, plato yolu ile Altnyayladaki Kuakl (Sarissa) kentine varabilecektir. Buradan gneydeki Kulma Dalarnn geit verdii Cckar tepesinden geilip Aa Kalaca zerinden Karaseki Dznn kuzey kenarnda yer alan Havuzkye, oradan Balkltohma vadisi izlenerek Malatya Ovasna ulalabilir. Orta Anadoluda M. 9.-5. yzyllara tarihlenen boyal kap paralarnn bulunduu ok saydaki merkez, bu gzergahn Yldzeli ile Altnyayla arasndaki kesiminin Demira boyunca youn olarak kullanldna iaret etmektedir. Kulma Dalarnn gney kesiminde Orta ve Ge Demiraa ait boyal kap paralarn sadece Balkltohma havzasnn batsndaki platolarda ve Tohma vadisinde bulunmas, bu yolun Demira boyunca kullanldn gstermektedir. Hellenistik ve Roma dnemlerinde de youn olarak kullanlmaya devam eden bu gzergah, Bizans anda Kzlrmak zerindeki Karakuz kprs geildikten sonra ncebel Dalarndaki Sulakdere vadisini izler. Vadinin orta kesimlerindeki Kahvepnar yaknlarnda bulunan kk bir Ortaa gzetleme kulesi, bu geide verilen neme iaret etmektedir. Yol buradan Malandara (arkla) ve Tonosa (Altnyayla) zerinden amurlusuyu vadisini izleyerek Deliktaa, oradan da Meliteneye (Malatya) ulamaktayd. Gnmzde halen bu gzergahtan ana yollar birbirine balayan yollar gemektedir. Yldz ovasndan Kzlrmak vadisini izleyen karayolu, Bozkurt Ky yaknndaki kpr ile Kzlrmak geer, Sulakdere vadisini izleyerek arklaya, oradan ayn yolu izleyerek Altnyaylaya ular. Yol buradan Kulma Dalarn aan ky yollar halinde Havuza, oradan da Malatyaya ulam salamaktadr.

Sivas-Malatya Gzergah
Sivasdan gneye giden, Taldere geidi zerinden Ulaa ynelen karayolu ve demiryolunun yer ald gzergah Kulma Dalar ile Ylanlda arasndaki Yadonduran geidi zerinden Kangal ovasna ular. Yol
23

bilig, Yaz / 2005, say 34

buradan gneye ynelerek Alacahan ve Hekimhan zerinden Eskikpr ayn ve Kuruay vadisini izleyerek Malatya ovasna ular. Kzlrmakn gneyinde bulunan Intermediate ve Malatya boyal kaplarna ait paralar, Erken Tun anda Yldz Ovasndan Ula Ovasna uzanan bir ticaret yolunun varlna iaret etmektedir. Buna karn, gnmzde ana ulam yolu olarak kullanlan Tecerrmak vadisinin bu ada kullanlmad anlalmaktadr. Kavak ovasnda ele geen ve M. 3. binde Malatya Ovasnda retilen bir boyal kap paras, bu gzergahn M. 3. binde Yukar Frat havzasn Yukar Kzlrmak havzasna baladn gstermektedir. Altnyaylay Ula Ovasna balayan, hafif engebeli platolar zerinden geen bir tali yolun Kayann Ucu Mevkiinde ele geen Intermediate ve Aliar III boyal paralarna gre, M. 3. binin ortalarndan itibaren Kzlrmakdan Malatya Ovasna giden iki yolu birbirine balad dnlmektedir. Kavak aynn sulad ovada Hyk Deirmeni ve Kokpr Kalesinden toplanan ok sayda kap paras, gzergahn gney kesiminin Assur Ticaret Kolonileri anda kullanlm olduunu gstermektedir. Kavak ve alt vadilerinde Orta ve Ge Demiralara ait boyal paralarn bulunmas, yolun bu dnemde byk olaslkla Kulma Dalarndan douya yneldiini dndrmektedir. Kral yolunun da getii bu gzergah, Hellenistik, Roma ve Bizans dnemlerinde Sebastiadan Komanaya giden yol ile bugnk yollar gibi, Taldere geidinden geiyordu. Osmanl dneminde Sivas Malatyaya balayan yol 18. yzylda Fadlm Irma zerine kurulan kprden getikten sonra, Tecerrmakn dou kysndaki Seluk Han zerinden gneye ynelir. Bu yol Ula zerinden Kangala, oradan da 17. yzylda ina edilen Alacahandan ve Seluklu dneminden kalma Hekimhandan geerek gneye ynelir ve Kuruay vadisini izleyerek Frat vadisine ular. Alacahandan sonra yol gzergahnda Eskikpr ay zerine 17. yzylda bir kpr (Halil Rfat Paa kprs) ina edilmitir.

5. Deerlendirme ve Sonu
Sivas blgesi baz dnemlerde kltrlerin snr blgelerini oluturmasnn yan sra baz dnemlerde Orta Anadolu ile Dou Anadolu arasnda bir kltrel gei blgesi olmutur. Blgenin toporafik yaps Orta Anadolu yaylas ile Dou Anadolu dalk blgesi arasnda gei olana salamtr. alar boyunca Orta ve Dou Anadolu kltrleri ile Yukar Frat Blgesi zerinden Kuzey Suriye kltrleri ile ilikileri bulunan bu blgede Seluklu ve Osmanl dnemlerinde yollar zerine kurulan hanlar ve kprler, bu yollarn Ortaa ve sonrasnda da kullanldn kantlamaktadr. Roma ve
24

kse, Kzlrmak ve Frat Havzalarn Birbirine Balayan Eski Kervan Yollar

Bizans dnemlerinde de ayn gzergahlarn kullanld bilinmekle birlikte, bu yollarn daha nceki dnemlerde kullanlp kullanlmadklarna ilikin bilgiler, yakn zamana kadar tahminden teye gidememitir.

Blgede yaplan yzey aratrmalar, bu kesimdeki kervan yollarnn M. 3. binin ortalarndan itibaren ticari ve askeri amal olarak kullanldn ortaya koymutur. M. 3. binin ikinci yarsnda Kuzey Suriyeli tccarlarn Anadoluya mal getirip gtrdkleri anlalan bu yollar M. 2. binin ilk eyreinde Assurlu tccarlar tarafndan kullanlmaya devam edilmi grnmektedir. Hititlerin de ticari ve askeri amal olarak kullanmaya devam ettii bu yollar M. 1. binde de nemini korumu grnmektedir. Orta ve Dou Anadolu arasndaki balanty salayan iki gzergah ile Orta Anadolu ile Yukar Frat Havzas arasndaki balanty salayan iki gzergahtan da halen kara ve demir yollarnn gemesi, Yukar Kzlrmak havzasnn yol sisteminde nemli bir konumu olduunu gstermitir. Kaynaka
Acun, H. (1994), Sivas-Kangal-Alacahan Menzilhan, X. Trk Tarih Kongresi. 22-26 Eyll 1986, Trk Tarih Kurumu, Ankara, 2369-2389. Acun, H. (2003), Yollarn Kesitii ehir Sivas, Cumhuriyetin 80. Ylnda Sivas Sempozyumu. 15-17 Mays 2003, Sivas Hizmet Vakf, Sivas, 23-29. Birmingham, J. M. (1961), The Overland Route Across Anatolia in the Eighth and Seventh Centuries B.C., Anatolian Studies, 11: 185-195. Cornelius, F. (1955), Hethitische Reisewege, Revue Hittite et Asianique, 57: 49-62. Edens, C. (2003), Das Persische Reich, Der Neue Bildatlas der Hockkulturen (Ed.) P. G. Bahn, Chronik Verlag, Mnchen, 130-131. Erdmann, K. (1961), Das Anatolische Karavansaray des 13. Jahrhunderts, Mann, Berlin. Faist, B. (2001), Die Handelsbeziehungen zwischen Assyrien und Anatolien in der zweiten Hlfte des 2. Jts. V. Chr. Unter besonderer Bercksichtigung des Metallhandels, Anatolien im Lichte Kultureller Wechselwirkungen. Akkulturationsphnomene in Kleinasien und seinen Nachbarregionen whrend des 2. und 1. Jahrtausends v. Chr. (Ed.) H. Klinkott, Attemto Verlag, Tbingen, s. 53-66. Forlanini, M. (1992), Tbinger Atlas des vorderen Orients. Karte B III 6. Kleinasien. Das hethitische Reich im 14.-13. Jh. v. Chr, Reichert, Wiesbaden.

25

bilig, Yaz / 2005, say 34

Garstang, J. (1943), Hittite Military Roads in Asia Minor. A Study in Imperial Strategy, American Journal of Archaeology, 47: 35-62. Gill, D. (2003), Kommunikation und Handel, Der Neue Bildatlas der Hockkulturen (Ed.) P. G. Bahn, Chronik Verlag, Mnchen, 102-103. Hild, F. (1977), Das Byzantinische Straensystem in Kappadokien, Verlag der sterreichischen Akademie der Wissenschaften, Wien. lter, F. (1978), Osmanllara Kadar Anadolu Trk Kprleri, Karayollar Genel Mdrl Matbaas, Ankara. lter, . (1969), Tarihi Trk Hanlar, Karayollar Genel Mdrl Matbaas, Ankara. De Jesus, P. S. (1980), The Development of Prehistoric Mining and Metallurgy in Anatolia. British Archaeological Reports International Series 74, Oxford. Kaptan, E. (1995), Anadolu'da Eski Madencilik, Eski Yakndou Kltrleri zerine Incelemeler. . Metin Akyurt ve Bahattin Devam An Kitab (Ed.) A. Erkanal ve di., Arkeoloji ve Sanat Yaynlar, Istanbul, 189-196. Kontani, M. (1995), Relations Between Kltepe and Northern Syria During the Third Millennium B.C., Bulletin of the Ancient Orient Museum (Tokyo), 16: 109-142. Marro, C. (2004), Upper Mesopotamia and the Caucasus: An Essay on the Evolution of Routes and Road Networks From the Old Assyrian Kingdom to the Ottoman Empire, A View From the Highlands. Archaeological Studies in Honour of Charles Burney. Ancient Near Eastern Studies, Supplement 12, (Ed.) A. Sagona, Peeters, Herent, s. 91-120. Mellaaart, J. (1982), Archaeological Evidence for Trade Routes Between Syria and Mesopotamia and Anatolia During the Early and the Beginning of the Middle Bronze Age, Studi Eblaiti, 5: 15-32. Muhly J. D., R. Maddin, T. Stech ve E. zgen (1985), Iron in Anatolia and the Nature of the Hittit Iron Industry, Anatolian Studies, 35: 67-84. Mderrisolu, F. (2002), Osmanl mparatorluunda Ulam ve Yol ebekesi, Ortaada Anadolu. Prof. Dr. Aynur Durukana Armaan, Rekmay, Ankara, 373-381. Nashef, K. (1987), Rekonstruktion der Reiserouten zur Zeit der altassyrischen Handelsniederlassungen. Beihefte tum Tbinger Atlas des vorderen Orients B/83, Reichert, Wiesbaden. Oguchi, H. (1999), Trade Routes in the Old Assyrian Period, Al-Rafidan, 20: 85-106. Orthmann, W. (1963), Die Keramik der Frhen Bronzezeit aus Inneranatolien. Istanbuler Forschungen 24, Mann, Berlin.
26

kse, Kzlrmak ve Frat Havzalarn Birbirine Balayan Eski Kervan Yollar

kse, A. T. (1999), Orta Anadolunun Dousunun Demira Kltr ve Yerleim Dokusu, 1998 Yl Anadolu Medeniyetleri Mzesi Konferanslar, Anadolu Medeniyetleri Mzesi, Ankara, s. 85-116. kse, A. T. (2000), Neue hethitische Siedlungen zwischen Maat Hyk und Kuakl, Istanbuler Mitteilungen, 50: 85-109. kse, A. T. (2001), Hethitisches Territorium am oberen Maraantia: Ein Rekonstruktionsversuch, Akten des IV. Internationalen Kongresses fr Hethitologie, Wrzburg, 4-8 Oktober 1999, (Ed.) G. Wilhelm, Studien zu den Boazky-Texten 45, Harrasowitz, Wiesbaden, s. 499-510. kse, A. T. (2003a), Kalkolitik ada Sivas Blgesi, From Village to Cities: Early Villages in the Near East. Studies Presented to Ufuk Esin 1, (Ed.) M. zdoan, H. Hauptmann and N. Bagelen, Arkeoloji ve Sanat Yaynlar, stanbul, s. 171-197. kse, A. T. (2003b), Assur Ticaret Kolonileri anda Sivas, Cumhuriyetin 80. Ylnda Sivas Sempozyumu. Sivas, 15-17.05.2003. Bildiriler Kitab, Sivas Hizmet Vakf, Sivas, s. 123-131. zg, T. (1972), An Assyrian Trading Outpost, Old World Archaeology: Foundations of Civilization, Scientific American (San Francisco), s. 243249. Pettinato, G. (1981), The Archives of Ebla. An Empire Inscribed in Clay, Doubleday, New York. Tschner, F. (1924), Das Anatolische Wegenetz nach osmanischen Quellen I, Gruyter, Leipzig. Tschner, F. (1926), Das Anatolische Wegenetz nach osmanischen Quellen II, Gruyter, Leipzig. nal, R. H. (1978), Osmanl ncesi Devirden Yaynlanmam Birka Han zerine Bir nceleme, Atatrk niversitesi Edebiyat Fakltesi Aratrma Dergisi. Prof.Albert Louis Gabriel zel Says: 453-483.

27

bilig, Yaz / 2005, say 34

ekiller

ekil 1 Aratrlan Blgenin Konumu

ekil 2 Yzey ekilleri

28

kse, Kzlrmak ve Frat Havzalarn Birbirine Balayan Eski Kervan Yollar

ekil 3 Modern Yol Gzergahlar

ekil 4 Erken-Orta-Ge Tun ve Demira Yol Gzergahlar

29

bilig, Yaz / 2005, say 34

ekil 5 Hellenistik-Roma-Bizans Yol Gzergahlar

ekil 6 Seluklu ve Osmanl Yol Gzergahlar

30

Ancient Caravan Routers Connecting the Basins of Kzlrmak and Auphrates


Assoc. Prof.Dr. A. Tuba KSE *
Abstract: An Ancient Caravan Route Connecting the Kzlrmak Region to the Euphrates Region: Field surveys carried out within the Sivas region showed that natural roads passing through the region connected Central Anatolia to Eastern Anatolia through the ages. The roads from the North-Central Anatolia pass through the plains of ekerek, Yldzeli and Yldz. A second road connects the South-Central Anatolia to Eastern Anatolia, passing through the plains of Gemerek and arkla, Sivas, Hafik and Zara. A third road connects Yldzeli to the Kzlrmak Valley over the plateaus. In this region, Kzlrmak can be crossed on a horse back. The road continues to the south through arkla and Altnyayla, passes through a pass of the Kulma Mountains, runs along the Balkltohma valley and reaches Malatya. A fourth road connects Sivas to Malatya over Taldere, Ula, Kangal and Alacahan. These routes have been used since the middle of the 3rd Millennium BC. In the Early Bronze Age and during the Assyrian trade Colonies these roads were used for commertial purposes; the Hittites used these roads also for military and protected some passes by fortified sites. In the Medieval times and during the Ottoman Era caravanserays were built on these roads. Modern highways and railways still pass through these natural routes. Key words: Anatolia, Halys, Euphrates, Sivas, Caravan Routes

Hacettepe University, Faculty of Letters / Ankara okse@hacettepe.edu.tr

bilig Summer / 2005 Number 34: 15-32 Ahmet Yesevi University Board of Trustees

.
. , ..
: , , , , . , , . , . - . . , . , , . .. , , , - . . : , , ,

, , - okse@hacettepe.edu.tr

bilig leto 2005 vpusk: 34: 15-32 Popeitel#skiy Sovet Universiteta Axmeta Wsavi

Gnmz Uygur Aile Yapsndaki Gelimeler


Dr.Abdrreit Celil QARLUQ*
zet: 19-yzyln sonlarndan itibaren Trk dilli halklar arasnda giderek yaygnlaan Cediti Hareket Uygur toplumunu belirli dzeyde etkilemeye alsa da, egemen olan politik gler ve toplumda kklemi kar guruplarnn engellemesiyle pek baarl olamamtr. Dolaysyla KP iktidarna kadar genellikle geleneksel yapy korumutur. Uygur zerk Blgesinin kurulmasyla Uygur toplumunda yeni bir dnem balam, in genelinde gerekleen eitli devrim ve politik sreler sonucunda Uygurlarn aile yapsnda da gzle grlr deimeleri ortaya karmtr. Bu deimeleri u ekilde sralamak mmkndr; Aile yaps, Evlilik, Akrabalk ilikileri, Kar-koca ilikileri, Miras ve ocuklara ad verme geleneindeki deimeler. Anahtar kelimeler: Uygur, in, Aile, Yap, Deime

Uygur toplumu tarih ipek yolunun kapanna kadar olan zaman zarfnda, dnyadaki gelime ve deimeleri takp edebilmitir. Ancak yeni deniz yolarnn tarih pek Yolunun yerini almasyla, Asya ktasnn merkezinde yer alan, ak denizlere hi k olmayan Uygur toplumu zorunlu olarak iine kapanmtr. Bu zorunlu iine kapan, d dnya ile gereklemesi gereken bilgi-al veriini de engellemitir. Ayrca, eitimin gerilemesi, ekonomik sistemin kmesi, toplumda fitne ve fesatn yaygnlamas gibi olumsuz gelimeler Uygur toplumuna egemen olmutur. Dolaysyla Uygur toplumundaki bu genel zayflama, d glerin olas istillarna ve i kargaalara direnememeyiini de beraberinde getirmitir. 1884 ylndan itibaren, Manu-Qing imparatorluunun Uygur toplumunu, resmen idare etmeye balamas sonucu, toplumun baz kurumlarnda, zellikle idar kurumundaki deimeler, bu dnemden itibaren
Pekin Merkezi Milletler niversitesi, Etnoloj ve Sosyoloj Fakltesi / in resitqarluq@yahoo.com
*

bilig Yaz / 2005 say 34: 33-44 Ahmet Yesevi niversitesi Mtevelli Heyet Bakanl

bilig, Yaz / 2005, say 34

resmen ortaya kmaya balamtr. Uygur toplumunun dier kurumlarndaki deimeler ise, takp eden gelimelere paralel olarak ortaya kmaya balamtr. Konumuz olan Uygur aile kurumundaki deimelerin gzle grlr derecede belirmesi de ok ge dnemlerde balamaktadr. Yani ekim 1949dan itibaren Uygur toplumundaki idar ynetime de hakim olan KP iktidarndan sonra hz kazanmaya balamtr. nk bu dnem ncesindeki Uygur ailesinin genellikle geleneksel yapy koruduu grlm her hangi bir zorak deitirmeler ile karlamamtr. in Komnist Partisi Milliyeti in partisi ile giritii i savatan galip ktktan sonra, egemen olduu snrlar ierisinde her eyi kendi ideolojisine gre, yeniden yaplandrma giriimine girimitir. KP iktidar, uyguladklar politikalar ve devrimlerle bata in toplumu olmak zere dier gayri in topluluklarnda var olan yapy deitirmeye balamt. Uygulanan devrim ve zorak deitirmeler sonucunda, KP egemen olduu snrlar ierisindeki tm toplumlarda kkten deimeler meydana gelmi bulunuyordu. KP iktidar ile balatlan Ekonomik Yapnn Sosyalistletirilmesi (1954-1957), Byk Srayp lerleme (1958-1960), Proleterya Snfnn Kltr Devrimi (1966-1976) ve 1979 sonras sistemde yaplan temelli deiiklikle (Fairbank 2000: 328) toplumun tm kurumlarn derinden etkileyen uygulamalar idi. Makalemize konu olan Uygur ailesindeki deimelerin hz kazanmas ise 1980 sonras sistemdeki deiimlere paralel olarak ortaya kmtr. Uygur ailesi, ekonomik yapda yaplan deimeler ve nfus politikasndaki uygulamalardan cidd ekilde etkilenmitir. in'de ekonomik reform, 1978 Aralk aynda, 11. Komnist Parti Merkez Komitesi Kongresi 3. Toplantsnda alnan kararlar ile Deng Xiaoping'in nderliinde balamtr. Bu toplantda, ekonomik gelime, in'in en nemli problemi olarak belirlenerek reform sreci balatlmtr (Yrek 1998: 156). Reformlar, ilk nce tarada balatlmtr. lk adm olarak, creti retime Balayan Szlemeli Aile Sorumluluk sistemi ile merkeziyetilik ve ademi merkeziyetiliin birletirilmesini ieren iki katmanl bir ynetim sistemi uygulanmaya konularak, merkeziyetilie ve tahsise dayal tarmsal ve yan rn almlarna aamal olarak son verilmitir. Bir ok tarmsal ve yan rn fiyatlar zerindeki denetimler hafifletilmi, uzmanlam, ticari34

Qarluq, Gnmz Uygur Aile Yapsndaki Gelimeler

lemi ve sosyallemi bir krsal ekonominin olumas iin krsal sanayi yap yeniden dzenlenmitir. Kasaba ve ky iletmeleri hzl bir ekilde kurulmu dolaysyla krsal kesimdeki ihtiya fazlas iilere, topra srmekten baka iler verilmitir (Qinshi 1997: 93). Uygur zerk Blgesinde uygulamalar daha farkl olmakla birlikte blge halkndaki iine kapallk sona ermeye balam, ticaret bata olmak zere eitim, alma gibi nedenlerle nfusta kyden ehire, ehirlerden-ehirlere hatta in iine doru hareketlilik balam bulunuyordu. Ekonomik yapda yaplan bu kkl deimeler, vatandalara nispeten rahat kazan elde etme imkni salamtr. Artan ekonomik canllk Uygur ailesinin ksm olsa da krsal kesimden kentlere g etmesine ve bylelikle aile iindeki hiyerarinin zellikle alan kesimlerde deimesine neden olmutur. Kadnlarn da alma hayatna eskisine gre daha aktif katlmasyla ataerkil yapnn en azndan bu kesimde deimesine neden olmutur. Kentlemenin hzlanmas sonucu kr-kent arasndaki fark azalmaya balam, geleneksel byk ailelerden ekirdek ailelere gei hzlanmtr. zellikle ynetimin Doum Kontrol Politikasn tavizsiz bir ekilde uygulamas sonucu bu gei hzlanm, ekirdek ailelerin says gn getike artmtr. 1980li yllara gelindiinde, doum kontrol devletin temel politikas olarak belirlenmitir. Nfusun artna belirli standart getirilerek hzl nfus art kontrol altna alnmaya allmtr (Lu Xueyi 1996: 28). Aile planlamas tekrar gzden geirilmitir. Bu dnemden itibaren aile planlamasnn temel artlar; ge evlenmek, ge ocuk sahibi olmak ve daha az ancak daha salkl bebeklere sahip olmak eklinde yorumlanmaktadr. Tevik edilen tek ocuk politikas erevesinde gerek ve reel glklerle karlaan kyl ailelerinin, bir ka yl bekleyip ikinci bir ocua sahip olabilecei, aznlk blgelerinde daha gevek bir ekilde uygulanaca (Qinshi 1998: 28) belirtilmitir. Ancak gerek uygulamalarn yasalarda belirtildii ekilde olmad Uygur rneinde grlmtr. Bugn aile planlamas politikas ve doum kontrol politikas inin temel bir devlet politikas olarak yrtlmektedir. Bu politika, ekonomisi gelimi ya da gelimekte olan byk kentlerde giderek daha fazla destek kazanmaktadr. Nfus Kontrol Politikas resm sylem itibariyle, in Halk Cumhuriyetinin uzak vadeli stratejik neme sahip temel bir devlet politikasdr. in Halk Cumhuriyetinin yrrlkteki Nfus Politikas ise unlardr (Lixiongfan 1986: 59); Nfus artn kstlamak, nfusun niteliini ykseltmek, kesinlikle ge evlenmeyi, ge
35

bilig, Yaz / 2005, say 34

doum yapmay, az ve kaliteli doum yapmay tevik etmek; aileleri sadece tek ocuk sahibi olmaya tevik etmek, ift hamilelii kesinlikle kontrol altna almak ve ikiz doumu ve daha fazla douma kesinlikle izin vermemek. Uygur zerk Blgesinin Doum Kontrol Politikas: Bu politikann Uygur zerk Blgesindeki Uygurlar bata olmak zere dier aznlklara uygulanma ekli somut olarak yledir (Denghongbi 1998: 60-61): 1. l, le ve kasaba merkezlerinde oturan aznlk kar-kocaya uygulanacak doum kontrol politikas yledir: Kent-kasabalarda yaayan aznlklarn sadece iki ocuk almasna msaade edilecektir. Aadaki durumlarda, l Doum kontrol Komitesinin onayndan sonra nc ocuu dourabilir, ancak drdnc ocuk kesinlikle sz konusu bile olamaz: 1. l, Oblast dzeyindeki doum kontrol komitelerinin teknik olarak belirlemesi sonucunda, birinci ya da ikinci ocuu irs olmayan zrl olduu, normal alma yeteneinden yoksun olduu ortaya karsa; 2. kinci defa evlenenlerin toplam iki ocuu var ise; 3. kinci defa evlelen kar-kocann ikisi de tek ocuklu ise; 4. Kar-kocann biri ehit olan birinin tek ocuu ise, ikinci derecenin st dzeyindeki asker zrl ise, kamu grevini srdrrken ya da beklenmeyen bir kaza sonucu zrl olduysa; 5. Muhacir olan biri olursa ve yurda dneli 6 yl olmadysa ya da karkocadan bir hl yurtdnda yayorsa; 2. Kylerde, hayvanclk blgelerinde yaayan aznlklar iin uygulanacak doum kontrol politikas yledir: Kylerde, hayvanclk blgelerinde yaayan aznlklardan oluan kar-koca, en fazla ocuk yapabilirler. Aadaki durumlarda, l Doum kontrol Komitesinin onayndan sonra drdnc ocuu dourabilir, ancak beinci ocuk kesinlikle sz konusu bile olamaz: 1. l, Oblast dzeyindeki doum kontrol komitelerinin teknik olarak belirlemesi sonucunda, aznln ocuunun birinde irs olmayan zrl olduu, normal alma yeteneinden yoksun olduu ortaya karsa; 2. Kz ocuu olup erkek ocuu yok ise; 3. Tekrar evlenen kar-kocann toplam ocuu var ise;

36

Qarluq, Gnmz Uygur Aile Yapsndaki Gelimeler

Kar-kocadan birinin nfusu kentlerde, brnn kyde, hayvanclk blgesinde ise, ka ocuk alabilecei, kadnn nfusunun nerede olduuyla ilgilidir. Btn lkedeki nfusu 50 binden az olan aznlklar, bulunduu l ve lelerdeki Doum Kontrol Komitesinin dier aznlklara ynelik blgede uygulad ocuk saysndan bir ocuk fazla olabilir. Bu politikalar erevesinde Uygur ailesi de kendi yapsn ekillendirmektedir. Bu politik ve ekonomik deimeler erevesinde 1980 sonras Uygur ailesinde ortaya km olan deime ve gelimeleri ksaca u ekilde sralamak mmkndr:

1. Aile Yaps Ynnde


Trk boylar iinde en erken yerleik hayata gemi olan Uygur Trkleri, yaamn genellikle tarm ile geiniyorlard. Dolaysyla toplumda byk aile yaps egemen konumda bulunuyordu. Bu durum Uygur toplumunun dier kurumlarnda cidd deiimler yaanncaya kadar devam etmitir. KP iktidar sonrasndaki gelimelere paralele olarak byk aile yaplar paralanmaya balamtr. Eskilerdeki 3-4 evlat beraber yaamak gibi kutsal btn gvde olarak bilinen byk aile yaps, toplumun i taksimatnda meydana gelen hzl deimeler sonucu bu deiimlere ayak uydurmak zorunda kalmtr. Dolaysyla byk aile yaplar paralanmaya balamtr. Daha ok ekirdek aileler yaygnlamaya balamtr. zellikle alan kesimdekilerde ncelikle ekirdek aile olay ortaya kmtr. Aile kurma anlaylarnda ortaya kan yeni eilimler rnein, zgrce bir birini severek evlenme alkanlnn yaygnlamas da birlik, beraberlik ve dayanma temelindeki kk/ekirdek ailelerin oalmasna neden olmutur. Ky ve krsal kesimde de en fazla iki evlat beraber yaayan kk aile tiplerinin yaygnlat grlmektedir. Yani byk ocuklar evlendikten bir mddet sonra kendi ayr evlerini kurarak baba evinden ayrlmaktadr. Baba evinde genellikle kk oul kalmaktadr. Ksacas gnmz Uygur ailesi yap itibaryle ekirdek aile yapsna doru hzla ilerlemektedir. Byle ailelerdeki nfus genellikle 4-5 kiiden en fazla olduundan 6-7 kiiden olumaktadr.

2. Akrabalk likileri
Gnmz Uygur toplumunun zellii ise, artk geleneksel toplumdan modern topluma gei srecini yaamakta olan toplumdur. Bilindii gibi modern toplumlarda akrabalk ilikileri, insan ilikileri geleneksel
37

bilig, Yaz / 2005, say 34

toplumlardaki gibi duygusal olmaktan ziyade daha rasyoneldir. Yani modern toplumlarda akrabalk mefhumu zayflamaya balayacaktr(Zhangzhou 2001: 68). Bu durum gnmz Uygur toplumunda da ak olarak gzlenmeye balamtr. Bu zayflama genelde akrabalk ilikisini eskisi gibi zel adlar ile ayrt etme geleneinin unutulmaya baladnda kendi ifadesini bulmutur. rnein, altnc, yedinci ecdat adlar oktan unutulmutur. Ciyen/yeen, Baldz gibi yakn akraba adlar da tarih hatralarda gzkmekte ya da ok seyrek kullanlmaktadr. Eski akrabalk ilikilerini yanstan terimler unutulmaya yz tutmakla birlikte, daha deiik farkl yeni hitap ekillerinin ortaya kmaya balad da grlmektedir. rnein, daha ok rmide, ocuklarn byklere daha sevecen ekilde hitap ettikleri Dada (Babasna), Aka (kendinden byk erkeklere), Aa (Kendinden byk kz/bayanlara) gibi akrabalk terimleri ortaya kmtr.

3. Evlilik Ynndeki Deimeler


Uygur toplumunda gemite var olan Balk karakterli dnn yerini oktan Toyluk esasndaki dn almtr. ok eski zamanlardan beri uygulana gelen balk gelenei (Erkek evlenecek olursa, kz tarafa belli sayda sr denirdi. Dolaysyla kzlarn miras hakk bulunmuyordu. Kocas ld takdirde, istedii gibi ailesine dnyordu ya da tekrar evlenme yetkisi bulunmazd. Her ynyle erkek tarafnn isteklerine uymak zorundayd.) Son yzyllardan itibaren deiime urayarak yerini Toyluka brakmtr. Toyluk gelenei artk Uygur toplumunda yaygnlam bir gelenek haline gelmitir. Divanu Lugatit Trkteki dn detlerine ilikin Egen (Yenge), Sep (Kz tarafndan kza hazrlanan dn ev mbleleri), Aruk (Eli/ Grc) gibi szlerden Toyluk esasndaki dn dzeni, grc gnderme, yenge tayin etme gibi detlerin Kgarl dneminde ok yaygn olduunu anlalmaktadr (Hebibullah 2000: 254). Nikah/dnlerin karakterinde ve eklinde de deimeler ortaya kmtr. Gnmz Uygur toplumunda, kz-erkeklerin nispeten zgr bir ekilde bir birlerini severek evlenmelerine aileler ve toplum hogr ile karlamaya balamtr. Ayrca Nikah yasasnn yrrle girmesiyle, evlenme ya gibi bir ok istismar edilebilecek noktalar nlenmitir. Ayrca, Nikah Yasas, kadnlar ve ocuklarn hak-hukukunu yasal garantiye almtr. Din nikah, resm makamlarca verilen evlenme belgesi olmadan

38

Qarluq, Gnmz Uygur Aile Yapsndaki Gelimeler

kylamaz hale gelmitir. Boanacaklarn mahkemeye bavurmalar ve mahkeme kararlar ile boanmas yasalatrlmtr. Yukardakilerden baka yine yeni alkanlklar da ekillenmeye balamtr: Genlerde flrt ederek evlenme, evlenmeden nce bir birlerinin evlerine gidip gelme, din bayramlarda erkek tarafnn ana-babasnn, olas gelinine hediyeler vermesi gibi davranlar da yaygnlamaya balamtr. Bundan baka, evlenmemi kzlarda istedii kadar sslenmek, giyinmek, sa kesmek, boyamak, barts takmamak, sinema-tiyatrolara gitmek, dn elencelerine ve sradan misafirlie gitmek, bayram ve zel gnlerde alkol kullanmak gibi alkanlklar da yaygnlamaktadr. Oysa, bu davranlar aslnda Uygur toplumunda ho karlanmayan, hatta yasaklanm davranlar idi. in genelindeki siyasal, ekonomik ve kltrel gelimelere paralel olarak Uygur toplumuyla orijin in toplumu arasnda eitli etkileimler ortaya kmtr. Bu etkileimlerin belirtilerinin evlilik, e seme konularnda da grlmeye baladii grlmektedir. nk gemite Uygurlar e seerlerken genellikle kendi milliyeti iinden seerlerdi. Yabanc biriyle evlenmesi gerekirse de kesinlikle mslman milliyetlerden evlenirlerdi. Gnmzde ise bu anlay deimeye yz tutmutur. Gnmzde ok seyrek olmakla birlikte inlilerle kz alp verme olay ortaya kmtr. Yeni nesillerde ge evlenme, ge ocuk yapma gibi eilimlerde ortaya kmtr.

4. Kar-Koca likileri
Kadnlarn toplumdaki yerinde belirli deiimler ortaya kmtr. Okuryazar orannn ykselmesi, kentlemenin artmas ve cinsiyet ayrm noktasndaki zihniyetlerin deimesi sonucu kadnlarn i hayatna katlmas ve gelir elde etmesi salanmtr. Bu durum kadnlarn statlerinde deime meydana getirmitir. Ayrca kar-koca eitliinin yasayla garanti altna alnmas kadnlarn geleneksel statlerinin deimesine de neden olmutur. Yasa ile kadnlara seme ve seilme, eitim-retime ve eitli sosyal etkinliklere aktif katlma hakk tannmtr. Bu gelimelerin, ailelerdeki boanmalarn da artmasna belirli llerde neden olduu gzlemlenmektedir. Aile yapsndaki deimeler zellikle ekirdek aile yapsna doru ynelim neticesinde anne-babann yeni evliler ya da iftler zerindeki etkisi azalmtr.

39

bilig, Yaz / 2005, say 34

5. Doum Anlaynda Ortaya kan Deimeler


Doum anlaynda deiimler ortaya kmtr. Okumu kesimde kaliteli doum, az doum ve ocuuna iyi eitim vermek gibi eilimler devletin Doum Kontrol Politikasyla daha da pekimeye balamtr. Hastanede doum yaptrmak giderek yaygnlamaya balamtr. Doum Kontrol brolarnn eitli almalarna itirak edenlerin saysnda da gnden gne art gzlemlenmektedir.

6. Miras Paylam
Uygur toplumu mslman toplum olmasndan dolay, KP iktidar ncesine kadar miras ve benzeri konulardaki anlamazlklar genellikle slam kurallara gre yada mill trelerine gre dzenleniyor ya da zlyordu. KP iktidar sonras ve Uygur blgesindeki idar sistemi yerine oturduktan sonra dier kurumlarda olduu gibi mahkeme ileri de yeni sistemin belirledii kriterler dorultusunda dzenlenmeye balad. Miras paylam, in Halk Cumhuriyetinin miras ve varislik haklarn dzenleyen yasasnn resm olarak yrle girmesi sonucu artk Uygur toplumundaki miras paylam bu yasa ile dzenlenmeye balanmtr. Baz krsal blgelerde eski geleneklere gre yani slam dzenlemeye gre devam ettii de bilinmektedir.

7. ocuklara Ad Verme
Yeni domu bebeklere ad vermek, uzak gemiten beri anne*babann en nemli meselelerinden biridir. Bilhassa yeni evlenen iin bunun anlam daha da farkldr. Uygur toplumu gei dnemini yaamakla birlikte cidd deiime ve deitirmeye maruz kalmaktadr. Toplumdaki slam deerlerin egemenlii eitli nedenlerden tr zayflam, yerini gayri slam ya da salt mill deerler almaya balamtr. Ayrca Uygur toplumunda son yllarda byk bir deiim yaanmaya balamtr. Bu deiimlerin banda, kendine dnmek, kendi mill kltrn korumak ve canlandrma amacyla millilie vurgu yapma gelmektedir. Bunun ak bir yansmasn yeni doan ocuklara verilen adlardan grmek mmkndr. Uygur toplumu son yllara kadar islam inancna gre ocuklarna isim veriyordu. imdilerde ise zellikle okumu kesim ocuklarna isim verirken anlamlarna ve millliine dikkat etmektedir. Bu gelimeleri u iki noktada belirtmek mmkndr:

40

Qarluq, Gnmz Uygur Aile Yapsndaki Gelimeler

Belirli bir dnceyi zihniyeti aydnlatan Arap-Fars kkenli adlar; Muqeddes, Qisas, Azat, Zulpiqar, Musteqil, Trkizat Trk tarihindeki kahramanlar, hakanlar ve mehur ahslarn adlar, Trke kkenli anlaml adlar. rnein, Bilge, Ouzhan, Alp, lteri, Krad, Uyguray, Uyguriye, Uygurmurad, Ouzkamal, Mustafa Kamal, Turul, Timur..... Ayrca slam dnyasnda nplana km olan liderler veya ahslarn adnn da verilmeye baladn grmekteyiz. rnein, Saddam, Arafat gibi.

Aklamalar:
1 Ekonomik Yapnn Sosyalistletirilmesi (1954-1957), Byk Srayp lerleme (1958-1960), Proleterya Snfnn Kltr Devrimi(1966-1976) hakknda detayl bilgi iin bkz: Fairbank, John King, Weidade Zhong guo Geming (Byk in Devrimi) 1800-1985, 2000 , Pekin, Dnya Bilgi Yaynevi. 2. Bask. Ya da, The Great Chinese Revolution 1800-1985, Arrangement with Harper Collins Publishers, nc, USA, 1986. 2 1990l yllarda krfez sava baladnda sadece Kagar ehri ve civarnda yeni doan ocuklara Saddam adnn hzla verilmeye balandna bizzat ahit olmu idik. Bir hafta iinde 30a yakn ocua Saddam ad verilince yetkililerin duruma el attn sonralar ise bir ounun istemeyerek deitirdii biliniyordu.

Kaynaka
DENG Hongbi/ Zhongguo Shaoshu Minzu Renkou Zhongce Yanjiu(in Aznlklar Nfusu Politikas Aratrmalar), Chongqing: /Chongqing Chubanshe (Chongqing Yaynevi), 1998. FARBANK, John King, in Devrimi), Yaynevi.2000, 2. Bask. / Weidade Zhong guo Geming (Byk , 2000 , Pekin, Dnya Bilgi

HEBBULLAH, Abdurehim (2000), Uygur Etnografyas, Xinjiang Halk Neiryat, rmi, 2. Bask. KOCA, Selim (1981), Batl Bir Trkologun Uygur Kltr Tarihi Hakknda Yazd Bir Eser zerine Dnceler Milli Kltr, Aralk. L-XONGFAN, Sun zheyu, (1986), Zhong hua Ren min Gong he guo Zi liao Shouce, .H.C hakknda genel bilgile: 1949-1985), /Shehui Ke xueyuan Chubanshe. Pekin.

41

bilig, Yaz / 2005, say 34

LU XUEY, (1996). 21 ylda in Toplumu), Halk Neiryat), Yunnan.

/ 21 Shiji de Zhongguo Shehui(21. yz/Yunnan Renmin Chubanshe (Yunnan

QN SHI, (1997). in, Yeni Yldz Yaynevi, Pekin. RAHMAN, Abdukerim, Hutar, erip- Reveydullah Hemdullah (1996), Uygur rpAdetleri, Xinjiang Ya-smrler Neiryat, rmi, 1. Bask. ZHANG zhou-MA fuyun/ im Sosyolojisi) Pekin/ Chubanshe/ 2002Yl. : Fazhan Shehuixue/ (GeliZhongguo Shehui Kexueyuan (in Sosyal Bilimler Akademisi),

42

The Changes in the Structure of Uygurs Family


Dr.Abdrreit Celil QARLUQ
Abstract: From the end of the 19th the Jadidism movement which were common in Turk societies who speaks Turkish. These movements also affected Uygur society. But these movements couldnt be successful in Uygur society due to the current political forces and the other forces rooted in the society. For this reason the Uygur society kept the traditional structure till CCP government. A new era has begun in Uygur society with the founding of the Uygurs autonomy region. Some visible changes have been occurred in Uygur society with the result of the political process and diverse revolutions which were occurred in China. These changes can be seen in the structure of family, marriage, the relations among the relatives and in husband-wife relations.. Key words: Uygur, China, Family, Structure, Change.

Central Univercisty For Nationalities College of Ethnology & Sociology Pekin / China resitqarluq@yahoo.com

bilig Summer / 2005 Number 34: 33-44 Ahmet Yesevi University Board of Trustees


, .
: XIX.. , , , - . . , . : , , , , . : , , , ,

, resitqarluq@yahoo.com

bilig leto 2005 vpusk: 34: 33-44 Popeitel#skiy Sovet Universiteta Axmeta Wsavi

Atatrk Dneminde Kemalist Metinler: Arfda Bir Kemalizm: Tekin Alp ve Kemalizm (1936)
Yrd.Do. Dr. Mehmet ZDEN*
zet: Kemalizm Trk cumhuriyetiliinin resmi addr ve kurucusu Mustafa Kemal Atatrkn zel rolne atfta bulunur. 1930lar bu zel roln ideolojik bir metne dntrlmesine tanklk eder. 1931de toplanan CHP nc kongresinde kemalizm 6 ok diye bilinen bir ilkeler btn halinde aklanr, bir yl sonra Kadro dergisi kemalizmi ideolojik bir formata kavuturmak iin yaynlanmaya balar. Bu kurumsal abalarn yansra tek tek yazarlarn da kemalizmi hem aklamak hem savunmak iin kitaplar yaynlanr. Bunlardan biri 1936da baslan Kemalizmdir . Bu ayn zamanda Kemalizm balkl ilk kitaptr. Yazar Tekin Alpdir. Tekin Alpin ilk ismi Moiz Kohendir. Bir Osmanl Yahudisi olarak 1883de Serezde doan Moiz Kohen, Selanikde ilerinde Ziya Gkalpin de bulunduu ittihat evre ile arkadalk kurmu ve bu iliki, hayatnn sonuna kadar belirleyici olmutur. Nitekim Moiz Kohenin Tekin Alpe dnerek Trklemesi de bunun bir gstergesidir. Tekin Alp kinci Merutiyet dneminde (19081918) Trkl entelektel adan desteklemek iin faaliyetlerde bulunmutur. 1923de Trkiye Cumhuriyetinin ilanyla balayan dnemde ise, Tekin Alp kemalisttir. Kemalizmi yaynlamasn da bu kimliin bir yansmas saymak gerekir. Kemalizm (stanbul: Cumhuriyet matbaas,1936) bir ok bakmdan nemlidir. lkin konjonktrel deeri; dnemin havasn yanstan, kemalizme ilikin tartmalar aktaran yn nemlidir. Milliyetilik, liberalizm ve laiklik etrafnda T.Alpin yrtt tartmalar da kemalizmin ideolojik almlarn izlemeyi mmkn klmaktadr. Anahtar Kelimeler: Kemalizm,Trkiye Cumhuriyeti, Moiz Kohen,Tekin Alp, ideoloji, milliyetilik
Hacettepe niversitesi, Edebiyat Fakltesi Tarih Blm/Ankara memetozden@yahoo.com bilig Yaz / 2005 say 34: 45-81 Ahmet Yesevi niversitesi Mtevelli Heyet Bakanl
*

bilig, Yaz / 2005, say 34

Serezden Selanike, Moiz Kohenden Tekin Alpe, Selanikden stanbula...


29 Mays-3 Haziran 1939 tarihleri arasnda toplanan CHP V. Byk Kurultaynda, parti program grlrken, hzirndan Kazm Nami Duru, kemalizmin yeterince bilinmemesinden ikayet eder: Kemalizm nedir? Gryorum ki birok yerlerde Kemalizmin ne olduunu bilenler yoktur. Hatta parti arkadalarmz arasnda partimizin, Trkn aments sayarak onu okumu,hazmetmi ve ona gre hareketi kendisine prensip ittihaz etmi olanlar azdr. Mateessf arkadalar,bunun zerine hi kitap yazlmamtr. Yalnz bir kitap yazlmtr. Onu yazan da Tekin Alp isminde bir Musevi vatandamzdr.1 Kazm Naminin, bir Musevi vatandamzn; Tekin Alpin Kemalizmi ile ayn yl (1936) yaynlanan eref Aykutun Kamalizmini unuttuu anlalyor. Dier yandan kurultayn resmiyeti, onun Tekin Alple, evveliyat Selanik yllarna kadar uzanan samimiyetini de gizliyor olmal. Hatta biz Moiz Kohenin nasl Tekin Alp olduunun hikayesini ondan renebiliyoruz: ttihat ve Terakki memleket iinde slaml, Trk milliyetiliini, Trk iktisadn kurmaa, kuvvetlendirmee gayret ediyordu. Ziya Gkalp Yeni Mecmuada Trk tarihine, Trk edebiyatna, Trk sanatna arkadalaryla birlikte alyordu. Ankarada Diyanet ilerinde mavir iken Tanrnn rahmetine kavuan Halim Sabite slam Mecmuasn kartt gibi, Selanikten kendisine, ttihatlar iin arkadalk eden Moiz Kohene Tekinalp adn vererek ktisadiyat Cemiyetini kurdurmu, ktisadiyat Mecmuasn nerettirmiti.2 (Duru 1957:71) Gk Alp ve Tekin Alp. Ziya Gkalpin Trke (mstear) isimler koyma furyasnda Moiz Kohene kendi ikinci adn vermesi, ikili arasndaki mnasebetin derecesini tahmini mmkn klyor. Tekin Alp de Trkln byk stad ile 1910 senesinden beri ta vefatna kadar yaptm ahs sk temaslar... ifadesiyle 14 yla uzanan bu samimiyeti teyid ediyor (Alp 1944:217). 1910 ylnda 27 yan idrak eden Moiz Kohen, 1883 ylnda fakir bir Musevi babann, shak Kohenin dokuzuncu ve sonuncu ocuu olarak Serezde doar. Tahsil anda Osmanlnn kozmopolit ba kentlerinden Selanike gelir.3 Burada hem Alliance (..Israelite Universelle) hem de Haham okuluna devam eder. Alyans diplomas ve bu okulda edindii ve daha sonra entelektel ve ticari uralarnda ok faydasn
46

zden, Atatrk Dneminde Kemalist Metinler: Arfda Bir Kemalizm: Tekin Alp ve Kemalizm (1936)

grecei Franszca Moiz Efendi Kohene ayrcalk salar. Yksek okulu Selanik ve stanbul Hukuk mekteplerinde tamamlar (Landau 1996:1315). 1906da hem avukat hem de muharrirdi. lk kalem tecrbelerini 5 sene mddetle muharrirliini yapaca (Yeni) Asrda yaynlar.4 Asr, renkli bir Jn Trk olan Fazl Necipin idaresindeydi; yazarlar arasnda Kohenin ilk Trk dostlarn oluturacak Mithat kr (Bleda), mer Naci, Ali Canip, Aka Gndz gibi politikac edipler vard (Behmoaras 2005:19-22). Asr gazetesi, bir yazar olarak gen Museviye, entelektel yararlardan baka Trklemesine giden yolda muhit de salam oldu. Osmanl Musevileri Balkan milliyetiliindeki sertlik ve o milliyetilikteki anti-semitik Hristiyan z sebebiyle, yeniletirilmi merutiyeti Osmanlcln yannda yer aldlar. Jn Trkler ve laik Yahudiler 1789un ilkelerinde de bir ortaklk buldular. Siyonizm, laik Yahudiler iin bir baka seenei oluturuyordu. Tekin Alp bu balamda 1908in Osmanlc ideallerini siyonist hedeflere tercih etti. Bu tercihin ilk yansmas, kendilerini kovan lkenin dili (ladino) yerine Musevi cedlerine kucak aan Trkenin konuulmasn cemaatine salk vermedeki sraryd. Bu amala Tamm-i Lisn Osman Cemiyetini kurdu.5 Sair ttihatlarn da rabet ettii Mason localarnn toplantlarna katld ve 1909 Aralk aynda Hamburgda toplanan 9. Siyonist kongresinde Osmanlcl Franszca savundu. Mercure de Franceda Paul Risal mstearyla kaleme ald uzun makale stanbulda Trk Yurdu cemiyetinin Trklerin Faidesine alr mottosuyla kan Trk Yurdu dergisinde Trkeye tercme edilerek yaynland.6 Moiz Kohen bu esnada Gen Kalemler evresiyle terik-i mesai halindeydi ve Mercure de Franceda Trkl tantan bir makale yazmas iin Ziya Gkalp onu tevik etmiti. Gen Kalemler zaten bir adan ttihat ve Terakki demekti. Dergi 9. saysndan itibaren bu isimle yaynlanmadan nce Hsn ve iir ismini tayor ve Doktor Nazmn yeenlerince yaynlanyordu (Alangu 1968:156-157;Yntem 1962:4). Amatr ve dolaysyla heveskr bir akademik kaygnn, yeni heyecanlar uyandrma arzusunun elik ettii Gen Kalemler, esasen Osmanl edebi dilini halk diline yaknlatrma davasn gtmekte7 ve Diyarbakrl Ziya Gkalpin Selanike gelmesiyle bu halk-edeb izginin yani Yeni Lisan davasnn yansra, merut-siyas inklab itima adan da tahkim etmeyi ngren Yeni Hayatn szcln de stlenmektedir. Sklet merkezini Ali Canip (Yntem), mer Seyfettin ve Ziya Gkalp triosunun oluturduu dergide, Nesimi Sarm, M.Nermi, Rasim Hamet, Akil Koyuncu, Celal Sahir, mer Naci gibi isimler de yaz heyetinde yer almaktaydlar (Arai 1994:150159;Gen Kalemler 1999:III-XVII). Gen Kalemler ile gene Selanik mer47

bilig, Yaz / 2005, say 34

kezli olan ttihat ve Terakki cemiyeti arasnda organik balar mevcuttu; yaz ileri mdr Nesimi Sarm TC merkez-i umumi ktibi, yazarlardan Kzm Nmi cemiyet henz 1907de ilk kurulduu esnada (Osmanl Hrriyet Cemiyeti) Heyet-i liye yesi (Tunaya 1989:15) ve teorisyenlerden Ziya Gkalp cemiyetin ark vilayetleri temsilcisi sfatyla Merkez-i Umum azasydlar. Esasen ttihat ve Terakki ile Gen Kalemler arasndaki iliki, bir yer alt cemiyetinin; klcn kalem destei aray ile, kalemin siyas destek beklentisini niteler. Tatar ve Azeri rneinde ise entelijansiyann ibirlikisi Mslman ticaret burjuvazidir. Tacirlerle milliyetiler arasnda benzer bir iliki de Filiki Eteriada somutlar. Dahas, ki milliyetiliin (Trk ve Yunan), iki cemiyeti hafiye (ttihat ve Terakki-Filiki Eteria) halinde Yahudilerin arlkta olduu iki liman ehrinde (Selanik ve Odesa) rgtlenmesi de ilgintir. Kozmopolit mekan ve milliyeti siyaset arasndaki karmak mnasebetin glgesinde Musevi Moiz Kohenin Gen Kalemler/ttihat ve Terakki ve zelikle aziz stadm dedii Ziya Gkalple irtibata getii, fikri izgisinin onun tarafndan ynlendirildii aikrdr. Ancak Moiz Kohen imzasna Gen Kalemlerde tesadf edilmez. Onun yerine dergi evresinin Enver Paann bakanlnda yapt toplantlarda Kohene Bat felsefesinden nemli kitaplarn yeni lisana gre evrilmesi grevi verilir (Alangu 1968: 166). Selanikin Balkan harbinde Yunanllarn eline gemesi zerine teebbs akim kalr ve Kohen nce Viyanaya gider akabinde ailesiyle birlikte stanbula tanr. Selanikten stanbula tanma gen Moizin kaderini Trklerle birletirme kararllnn nemli bir yansmasyd. Osmanl bakentine yerletikten sonra Trk Yurdu, slam Mecmuas,Yeni Mecmua (Galanti 1953:25) gibi Trk neriyatta makaleler yaynlad.8 Maarif Nazr kr Bey, 1912 ylnda, Darlfnnu ilmen kuvvetlendirmek isteyen Ziya Gkalpin telkin ve tevikleriyle Almanyadan hocalar getirdiinde, ilm-i mli mderrisliine atanan Dr Fleckin muavinliini, Almanca bilmesinden dolay, M.Kohen yrtr (Duru 1957:57; Galanti 1947:135;Toprak 1982:27). Harb yllarnda ktisadiyat Mecmuas onun mdrlnde yaynlanr, fikir Ziya Gkalpden kmtr ve arkasnda iktidar partisi ttihat ve Terakkinin destei vardr. Mecmua mdrl, Tekin Alpin gerek yazarlk kariyeri ve gerekse cemiyetle ilikileri asndan geldii noktay da gsterir. ktisadiyat Mecmuas, kurucular arasnda kendinden maada Ahmet Nesimi,Yusuf Kemal (Tengirek) ve Ziya Gkalpin de bulunduu ktisadiyat Cemiyetinin nir-i efkryd. Cemiyet ve dergi, liberalizmi Manchester fabrikatrlerinin ideolojisi olarak yorumlad iin, F.Listin yapt Himayecilik mesleini savunuyordu (Duru stadln 1957:71;Toprak 1982:27). 1914 ylnda bu kez Ziya

48

zden, Atatrk Dneminde Kemalist Metinler: Arfda Bir Kemalizm: Tekin Alp ve Kemalizm (1936)

Gkalpin ilham ve tevikiyle Trkler Bu Muharebede Ne Kazanabilirler? Byk Trklk: En Mehur Trklerin Mtaalaatn yaynlad. Eserin Almancas bir yl sonra Turkismus und Panturkismus balyla ktnda Fransz gazeteci Rene Pinon kitab Trk milliyetilerinin kitab- mukaddesi olarak niteledii gibi, Meruti inklab daha 10 Temmuz 1908de Yahudi-mason komplosu olarak gren ngiltere, onu sava iinde antiittihat propagandann bir paras olarak kulland (Landau 1996: 2627,374). Tekin Alpin Harb-i Umumi esnasnda daimi meguliyeti, ktisadiyat Mecmuas editrl ve Darlfnn Hukuk fakltesinde mderris muavinlii ve ticaret yapmakd. Mtareke imzalandktan sonra kendi ifadesiyle niversitedeki grevine Ali Kemalin Maarif Vekillii zamannda ttihatlk aibesiyle (Landau 1996:374) nihayet verildi. Ali Kemalin maarif vekaletine getirilii Damat Ferit Paann ilk sadaretinde olduuna gre (Akin 1998:195), azlin 4 Mart-16 Mays 1919 arasnda gerekletii sylenebilir. Zaten devir ttihat aleyhtarlnn had safhaya ulat bir devirdi. Damat Feridin ilk kabinesini tesisinden iki gn sonra stanbul matbuatna yeni bir mecmua; imtiyaz sahipliini Zekeriya (Sertel) Beyin stlendii Byk Mecmua katld (Sertel 1977:91-92). Zekeriya Sertel Bekiraa Blndeki ksa mevkufiyetini tamamladktan sonra, Abdullah Cevdetin Caalolundaki iki katl apartmannn bir katn kiralam ve tilaf igallerine kar milliyeti hissiyat harekete geirebilmek iin devrin mnevverleriyle evinde toplantlar yapmt (Sertel 1977:9192). Evin misafirleri arasnda . Seyfettin, Reat Nuri, Falih Rfk, Yusuf Ziya, Orhan Seyfi, Ruen Eref ve Tekin Alp vardr. Evdeki sohbetlere einin yannda itirak eden Sabiha (Sertel) hanm hemehrisi Tekin Alpi merkeze alan bir anektodu bizlere aktarmtr: Aydnlar bir fikir buhran iindeydiler.(..) Ykl devrinde meydana gelen eitli fikir akmlarn, ykln sebebi sayyorlard.(..) Bu tartmalar arasnda Yeni Osmanllk siperine saklananlar oldu. Bunlar aznlklarn Reaya muamelesi grdklerini, ttihatlarn milli bir politika ile aznlklar ezdiini, yine Osmanllk politikasna dnmek gerektiini iddia ediyorlard. Bir zamanlar Ziya Gkalple beraber Trkl ,milliyetilii savunan Tekin Alp bile 1908 devriminin ilk gnlerinde,unsurlar arasnda bir kardelik olduunu, papazlarn, hocalarn ptn, zellikle Rumelide ete arpmalarnn durduunu yazyor, taraf taraf ttihad anasr ve aznlklar birletirme cemiyetinin kurulduunu belirtiy-

49

bilig, Yaz / 2005, say 34

or,Az zaman sonra esef verici olaylarn meydana geldiini sylyordu. Yeni Osmanllk politikasna dnmeyi salk veriyordu (Sertel 1969 :19). Sertelin mtareke dnemini buhranla tavsif etmesini P.Safa da paylar; bu devire dnce ktl, perakendelii ve bulankl hakim olmutur (Safa 1938:79). Byk Harbden sonra Trkler birdenbire iflas eden ttihatlarn kltr kolu olduklar iin, merkezi umumiye kar alev alan milli kin nnde sindiler. Halkn gznde milli mefkre tabiri de, Byk Harbin gnlk edebiyatna dahil zaferi niha lakrds gibi Mondros tabutu iinde boylu boyuna yatyordu (Safa 1938:75-76). Peyami Safann ttihatlarn kltr kolu olarak Trkler nitelemesine, bilinen ideolojik ve politik gemiiyle Tekin Alp de dahildir. Harp ve siyaset yorgunu bir ttihat Trk olarak temel kusuru Osmanlclktan Trkle kaymada bulur. 1908in hayaletine nostaljik bir sayg 1918de manidar gzkr. Ancak aradan geen on yl iinde 1928de bambaka bir dnya ve Trkiye vardr. Nitekim 1928 tarihli kitabnn bal Trkletirmedir (Ayn sene Trkiye Cumhuriyeti Trk-Yahudi dostluunu pekitirmeyi amalayan Avram Galantinin Trkler ve Yahudileri de yaynlanm bulunuyordu). O esnada Herman Spierer Ttn irketinin mmessilliini yapan Tekin Alp Trkletirmede Trkiyede yaayan Musevilerin gnll asimilsyonunu, Trkletirilmelerini savundu ve bu amala Musann On Emrinden mlhem bir program (Evmir-i Aere) ortaya koydu.9 Kitabn yayn tarihi enteresand. Zira 1928 yl banda Darlfunun Hukuk Fakltesi ve Trk Ocaklarnn balattklar Vatanda Trke Konu kampanyas Yahudi cemaatini huzursuz etmi, matbuatta gayri mslimlerin sadakatlerine dair polemikler balamt. Galanti ve Kohenin kitaplarnn birbiri ardna yaynlanmas bu tartmalara cevap niteliindeydi (Bali 2003:131-150). Ancak gene de Trkletirme, zamanlamas bir yana, Tekin Alpin genel fikri izgisiyle uyumlu grleri iermekteydi. Kitap siyaset ve basndan deiik tepkiler ald ve son karede gzken onun ne say ne de Musay memnun edemediidir (Bali 2003:149-156). Esasen bu arada kalma duygusu ya da ift kimlik arasna skma Moiz Kohen/Tekin Alpe mr boyunca hep refakat edecektir. Trkletirme istikametindeki srarl tavrnn bir dier gstergesi gene ayn yl,10 Mart 1928de ayn gayeyle Trk Hars Birliinin kurucular arasnda yer almas ve isminin bu vesile ile tekrar gncellemesidir. 1934de baka bir teekkln; Trk Kltr Cemiyetinin Musevi kurucusundan birisi de oydu. 1936da Kemalizmi tamamlad ve Selanikden tand Yunus Ndinin sahibi olduu Cumhuriyet gazetesi matbaasnda bastrd.10
50

zden, Atatrk Dneminde Kemalist Metinler: Arfda Bir Kemalizm: Tekin Alp ve Kemalizm (1936)

Tekin Alpin Kemalizmi


Tekin Alpin Kemalizmi V+347+X sayfadr. Sayfa adedine dahil olmayan 10 adet fotorafa (Kprlnn nsznden nce birbirini izleyen ilk iki fotoraf Kaml Atatrk ve smet nnnndr) yer verilmitir. Kitap Kemalizmin Douu, Kemalizm Yolu, Kemalizm Doktrini ve deolojisi balkl ana ksmdan ibarettir. Bu balklar altnda 30 alt blm mevcuttur. Kemalizmin Douu balkl birinci ksm, Milli Mcadelenin balangcndan Lozan muahedesine kadarki srede younlamaktadr. Kemalizm Yolu ve Kemalizm Doktrini ve deolojisi ksmlar, mnhasran Kemalist fikriyatn analiziyle ilgili gibi gzkse de kitabn tamamnda inklabn kronolojisi gzetilmitir. Dahas Tekin Alp, milli mcadele sonrasn, asl byk savan; manevi istiklal harbinin verildii bir dnem olarak grmekteydi. Esere E.Herriot Mukaddime, Fuat Kprl ise n Sz yazmlardr. Herriot a gre kitap hissiyat harareti ile bilgi sekinetinin uzlaabildiini ispat ediyordu. Mustafa Kemal Atatrk ise bu eski erkan- harp zabiti, bu Vestonlu general, bize, Kant mektebinden bir filozof gibi grnyor ifadeleriyle kitab vgye deer bulmaktadr. Atatrk ayrca kknn salonlarnda ve bahelerinde, eski hakmlerin tilmizlerile musahebe etmesi gibi, memurlarile mzakere ediyor ve bu suretle vcuda getirdii bir nevi siyasi ve sosyal bilgiler mektebinde, umumun tasvibile, devlet akidesi ve idari nizamlar kuruluyor. efin canl szleri, kupkuru nizamattan daha retici kudreti haizdir (Alp 1936: III-IV) gibi cmlelere konu olmutur. Tekin Alpe eski arkadam diyen Fuat Kprlnn bir buuk sayfalk nszne de gerek kitab gerekse Atatrk hakknda sityikr ifadeler hkimdir. ATATRK, hdiselerin yaratt bir ef deil, hdiseleri yaratan bir batr (Alp 1936:3). Tekin Alpin Kemalizmi kaleme alrken nasl bir halet i ruhiyeye sahip olduunun ve ne tr bir problematik etrafnda onu kurguladnn cevab kitapda yer alr. Buradaki murad da Batllara Trkiyenin nasl Batllaarak medeniletiini anlatmaktr: Kemalizmin eserleri hakknda konferans verirken Avrupa hkmet merkezlerinden birinde, diplomatik mmessilimizle aramda geen bir muhavereyi urada gayr ihtiyari hatrladm. Bu konferans esnasnda, bir istiare yapm ve Trk milletinin arkllktan garblla, stanbulda Asya kysndan Avrupa kysna geildii kadar kolaylkla getiini ve uzun asr-

51

bilig, Yaz / 2005, say 34

lardan beri kkleen ark zihniyeti yerine, ok ksa zaman zarfnda Garb zihniyetini ikame ettiini sylemitim. nce zekl ve mnevver bir zat olan diplomatmz, ecnebilerin bu gibi szleri phe ve tereddtle karlamalarndan korktuunu bana sylemekten kendini menedemedi. Filhakika bir milletin, ok ksa bir zaman zarfnda Gentizonun tabirile derisini deitirdiini iddia etmek, mucizeden bahsetmek demek olur; bu asrda ise mucizeye inanan yoktur. Fakat bilmeyenler inanmayacaklar diye, bedaheti inkar m edelim? Mevcud vakalar ve hakikatleri gizleyelim mi? (Alp 1936:14) Bu alntnn ilk akla getirdii, yazarn hissiyatnn ince zeka ve mnevverlik tarafndan pheli karlanddr. Tekin Alpi bu phe durdurmaz. Trk inklabn batllara anlatmay srdrr; zira bu yazarn asli gayelerindendir. Nitekim Kemalizm Trkesinin kmasndan hemen sonra Franszca yaynlanr, yazar Avrupa bakentlerinde konferanslar verir. Kemalizmde ou fransz birok ecnebiden iktibaslara yer verir. Edouard Herriot Kemalizme bir Mukaddime yazar, daha kitabn banda kendi yazd NSZde bile Rene Pinon, Herriot, General Sherill ve Claude Farreree atflarda bulunur ve izleyen sayfalarda Kont Keyserling, Marcel Sauvage, Fortunat Strowski, Edwin M.Gay vd. isimler takdim edilir. Tekin Alpin bir metin ina ederken bu tr bir kurguya ynelmekle ilkin kendi kiisel yksnn Avrupaya ak ynleri ifa edilir. nk o Trke ve Ladinocadan baka deiik dzeylerde Almanca, ngilizce, Franszca,Yunanca ve talyanca biliyordu ve muhtemelen Avrupa Musevi cemaatlerinin de iinde yer ald ilikiler ana sahipti. Daha ideolojik bir yorum, onun bu usulle Trkiyenin batclnn Batllarca tasdikine ve Kemalizmin medeni deerinin o medeniyetin z sahiplerince vurgulanmasna (ve dolaysyla meruiyetine) hizmet etmeyi tasarladn ne karacaktr. Kemalizme ynelik potansiyel bir muhalefeti bekleyen ey, bylelikle Pinon, Sherill (ve bir zamanlar bu ihtiyaca kamil anlamda cevap veren Maurice Duverger)e itirazla snrl kalmaz; Avrupa d, medeniyet d bir etikete maruz braklmaktr. Dier yandan metnin bir dier zellii, Atatrk bata olmak zere inklap nderlerinden mebzul miktarda alntya yer verilmesidir. Yazar bu merulatrma usulyle, kendi analizinin, inklap efleri ve partinin (CHP) ortodoksisi dahilinde kaldn ispat gayretindedir. Zaten !930 lar, Kadro dergisi ve Trk Ocaklar rneinde resmiyet d kemalizmlerin snrlarn
52

zden, Atatrk Dneminde Kemalist Metinler: Arfda Bir Kemalizm: Tekin Alp ve Kemalizm (1936)

gstermi bulunuyordu.11 Geri Tekin Alp, bir nceki dnemde de iktidarn (geni emberi) iinde yer almt ve imdi de Cumhuriyetin ynetici olmayan sekinlerinin bir mensubuydu. Zaten her iki siyasal dnemin, ilerinde eski arkadalarnn bulunduu, benzer iktidar eliti tarafndan belirleniyor olmas ve Trkln gei srecinde bir balant sylemi oluturmas T.Alpin Kemalizme intibakn kolaylatrmt. O, eski zamandan yeni zamana geite byk teorik skntlar yaamad, Gkalpe saygsn srdrmekle beraber, onun slamlamak gibi zamana uymayan formllerinden kurtulmay bildi. Bu yzden Tekin Alpin Kemalizm asndan nemi, salt eski Trklkle yeni ideolojiyi telif etmesi deildir. Tekin Alp iin yeni Trkiyenin medeniyeti (garp) ierii ok daha nemlidir. Trk inklabn sadece Trklerin kayp ruhunu canlandrd iin deil, Trkleri garb medeniyetiyle buluturduu iin tebrike ayan bulur. Trk inklabnn bu yn devrin dier kalemlerinin de selamlad bir yndr. Halbuki Tekin Alpi nemli klan sadece ortak hissiyatn tercman olmas deil, Trk inklabnn bats ile teki (gerek) Bat arasnda, demokratik deerlerin ve kapitalizmin bats arasnda elikilerin farkna varan bir bilinci temsil etmesidir.

arkdan Garba, Havasdan Halka, Medeniyetten Kltre Kemalizm


Tekin Alpin Kemalizminde, daha nce belirtildii gibi, st metin garblkdr, Trklk ona eklemlenmi tali sylemdir. Dolaysyla Tekin Alpin Kemalizmde grd byk resim, arkllktan garbllaarak kurtulma abasdr, medeniyet deitirmektir. Zaten, Medeniyet Trklerin devletleraras ilikilerden treyen Avrupa imgesinde bir dnme iaret eder. Avrupa artk Fransa, ngiltere ve Neme (Avusturya) devletlerinin stnde, salt diplomasi ve g ilikilerine indirgenemeyecek bir btnln addr. Medeniyete tekabl eden Avrupa tahayyl, Osmanl mnevverinin rndr, daha sivil ve kltrel zellikleri de Avrupaya mal etmektedir. Medeniyet, neticede Osmanllarn Avrupaya ynelik geleneksel idraklerini genileten ve o genilii yanstan total bir kavram ifade etmitir. Medeniyet, keza, pozitif ierii ile bir i bilin simetrisi yaratm ve Osmanllarn kendi misyonlarn ark-slam medeniyetinin iinden dillendirmelerine imkan vermitir. ki medeniyetin iliki tarz artk Osmanl mnevverinin asli gndemini oluturacaktr. ehir ve ev dzeni, geleneksel sylemin entelektellemesi, dinin toplumsal mevkii, Trkiyenin gurur ve kompleks tarihi bu tartmadan bamsz olmamtr.

53

bilig, Yaz / 2005, say 34

Dolaysyla Tekin Alpi (ve Kemalizmi) bu gelenein takipisi kabul etmekte bir beis yoktur. Benzer bir fikir teatisini Rusyada slavclarla Rus batclar arasnda izlemek mmkndr; ancak orada kimlik tartmas dnda ernievski, Herzen ve Plehanov gibi isimler kapitalizm, kyllk gibi sosyal meseleye ilikin ayr bir kavramsal hat oluturmulardr. Trkiyede bu tr bir yar akademik yar ideolojik izgiye, Teebbs ahs ve Adem-i Merkeziyet grubunda,1950 sonras sa hkmetlerin kalknmac pragmatizminde ve 60larn sosyalist dokmanlarnda rastlanr. Bat burada bir ekilde kapitalizme tekabl eder. Kemalizm iinse sosyal mesele, yani toprak, kyl ve sanayi meselesi zerk deil medeniyet meselesine tbi czlerdir; medeniyet meselesinden bamsz zmleri yoktur. Bu adan Kemalizmin Trkiyenin Avrupa ile olan ilikiler manzumesini Medeniyet (byk harfli) kavram zerinden okumak suretiyle, Tanzimat dnemiyle bir devamll srdrd ve paylat sylenebilir. Ancak gerek Tanzimatlarn ve gerekse onlarn siyasi tenkitileri olan Yeni Osmanllarn yazlarnda, Osmanl algsnda Batnn genilik kazanmasna ilikin tedirginliklerin yan sra, Osmanl ethosuna ait alann Batdan iktibaslarla zenginleeceine dair rahatlklar da vardr. Bu rahatln Tanzimat kamusundaki karl dalizmdir. Zaten Osmanl Medeniyet tarihi, maddi, ekonomik tarihin yani kapitalizmin deil belirli bir siyaset tarzn da ynlendiren kltrel sosyolojinin iinden ekillenir. Tanzimat ve Yeni Osmanllar arasndaki karmak ilikiler onlarn Konak/kalem /tekke vs. etrafnda toplumsallamalarnn temin ettii ortak yaantlar tarafndan trplenmekte ve dalizm otantiklik kazanmaktadr. Trkiye Cumhuriyeti uzun dnemli bir perspektiften bakldnda Tanzimatn rndr. Ancak Cumhuriyeti kuran kadronun sosyolojik yaknl kuak itibaryla Yeni Osmanllara deil ttihatladr. Kalemiyenin istikrarsz iktidarna karlk, kinci Merutiyet ve zellikle, Cumhuriyet, seyfiyenin dorudan siyasal stnln temsil eder. ttihat ve Terakki/Halk Frkas bu srete Tanzimatn halk, kk burjuva yzdr.12 ttihatlar yeni bir memur kamusu; yani (yatl) mektep/kulp/kla civarnda teekkl eden bir toplumsallama iinde kimlik kazanmlardr. Saray ve konak asndan bu eksik ve erken bir Osmanllkdr. Diplomann Osmanllatrd gen tahsilli memurlarn bu Osmanllnda, (eski) kltrle politik faaliyetin irtibat kesilmi, daha dorusu siyaset ulvileerek kendinin merkezde olduu yeni bir deer ve davran hiyerarisi oluturmutur. Kanuni Esasi fetiizminden yani anayasal romantizmden komitacla uzanan eylem yelpazesi, ttihatln her meseleyi politik meseleyle balantl grdne iaret eder. ttihatl tanmlayan bu erken ve ar
54

zden, Atatrk Dneminde Kemalist Metinler: Arfda Bir Kemalizm: Tekin Alp ve Kemalizm (1936)

politizasyon, yurtseverlii grup kimliinin bir paras haline getirmitir. Osmanl memuriyet tarihi ve kltr asndan bu, yeni bir aamadr ve sadakatin soyut ilkelere kaydna iaret eder. Yurtseverliin politiklemesi ve dahas sarayn dnda kendine yeni mecralar bulmas ttihatln Makedonyann siyasal ortam tarafndan tahrik edilmesi ile ilikilidir. nk Makedonya emperyalizm ve milliyetilik anda imparatorluun zayf halkasyd. Baka bir ifadeyle Bat ve Dou, Osmanlclk ve milliyetilik, zenginlik ve fakirlik, istibdat ve hrriyet Selanikte sahne almaktadr. Bu ortam iinde Yeni Memuriyetin temsil ettii yurtseverlik bilinci, grev bilincindeki deiimin yansmalarndan biriydi. Grevin Osmanl patrimonyalizmi iindeki ideal tanm, amir-memur arasndaki hiyerarinin korunmasyd. Yurtseverlik, hiyerariyi ama abasndaki Jn Trklere meruiyet salad. Eski hiyerariye ilikin unvan ve kltr, istibdadn, mabeyn oligarisinin, jurnalciliin, idare-i maslahatln gstergesi olarak reddedildi. Esasen entelektel islamcln islamc Abdlhamidin deil ttihat ve Terakkinin iinde kendini mevzilendirmesi sarayn etki alannn ne kadar daraldnn iaretiydi. Ancak Osmanl hrriyetiliinin reel tarihi ironik bir seyir izledi; 1908in devrim gnlerindeki Osmanl milliyetilii yerini nasl Trk milliyetiliine brakmak zorunda kaldysa Jn Trk hrriyetilii de kendini Merkez-i Umumi sultasna terk ederken buldu. ttihat ve Terakki iktidar, zellikle 1913den sonra Trk modern devletinin evriminde yeni bir aamay gerekletirdi ve onlarn otoritesiz bir saray zlemi Cumhuriyet dneminde saraysz bir otoriteye giden yolu hazrlad. Neticede militanlaan dinamik imparatorluk memurlar saray dnda kendi gzergahlarn oluturdular. ttihat teorisyenler kendi gzergahlarn siyasiletirirken Osmanlln kimi unsurlarn da ideolojik bir yorumlamadan geirdiler. Her eyden nce teori veya ideoloji, Osmanlln kendini ifade etme biimlerinde merkezi bir yeri olan edebi sylemin yerini ideolojiye brakmas demekti. Dier yandan, ideoloji hayatn otantikliine kar soyutun/kavramn hayat kontroln ierir ve ideologlarn, sadece toplum yaantsnn iinden deil ve ayrca stnden bakmasn gerektirir. Bu erevede ideolojik bak, mevcut yaantnn doal karlad hallerde bir fevkaladelik grr. Osmanl musikisine dair tartmalar bu konuda bir rnek salayabilir. Mevcut yaantda musiki/makam/bestekar tercihi kiinin znelliine paralel olarak beeniye mazhar olur. Ancak o musikinin halktan kopmu yapay bir elitin sahte zevklerini yansttn sylemek, ancak ideolojik bir zaviyeye sahip olmakla mmkndr. Keza Mehmet Emin Yurdakulu Nedimden daha deerli bulmak iin ncelii poetika yerine siyasi mesaja
55

bilig, Yaz / 2005, say 34

vermek gerekir. Jn Trkler ve Cumhuriyetiler bu tr bir ideolojiye sahiptiler. Ancak balangta Jn Trk jargonu Hamd ynetim modelinin imparatorluun bekasna tehdid oluturduu temasna ynelmiti. Bu tema yani istibdat eletirisi, liyakata ynelik aydnlanm sekinlere prim vermeyen bitiik eletiriye elik etmiti. Btn bu eletiriler siyasal eletirilerdi ve devletin sultandan daha nemli olduu grn ieriyordu. Muhtemelen Gen Kalemlerle birlikte siyasi inklab kemale erdirecek bir itimai inklap fikri ilenmeye balad. Buna gre devletin zayfl sadece Kanunu Esasi eksikliinden deil toplumun zayflndan kaynaklanmaktayd. Bu zayflk Osmanl dzeninin sistemik zaafyd. Osmanllk Trklk bilincini ihmal edegelmi bir yanl bilinlilik numunesiydi. Saray, gzideler, zellikle Osmanl ulemas, Trke tekabl eden halka kar dilden musiki zevkine kadar araya mesafe koymakla milli bilinci geciktirmilerdi. Neticede Halk ve Hars, Trk sylemin pozitif unsurlar haline getirildi. Yeni Hayat,Yeni Lisan, Gen Kalemler muharrirlerinin yeni bir ey yaptklarnn farknda olduklarn gsterir. Dergilerin isimleri bile, Trk Yurdu, Trk Sz, Halka Doru, manidard. mer Seyfettin Trk Sznde ilk putlar krma ilemini balatr. Trkeye kar Enderunca balkl yazsnda Fuzuli, Baki, eyh Galip, Abdlhak Hamid vd. eletirilir.13 Ziya Gkalpin sosyolojisi daha sonra Trk inklabnn kullanmaktan memnuniyet duyaca ayrmlar -saray-halk, Osmanl-Trk, fkh-tasavvuf- ideolojik bir formata dker. Ziya Gkalp bu yzden salt Durkheimin deil, Diyarbakrn, loncann, Beyazt- Bistami ve aki brahimin de szcsdr. Halkn kefi Trkn kefinden bamsz deildi ve Rus Narodniklerinden farkl olarak onlar sosyalist deil milliyetiydiler. Cumhuriyet Halk Frkasnn halknn arkasnda bu tarih vardr. Halkn aratrlmas Halkevlerinde olduu gibi gzidelerin halka, orijine gitmelerine kurumsal imkan salad; halkln milliyeti yz mslman giriimcileri destekledi. Ancak halkln bir iktidar modeli olarak siyasi snrlar vard. Bu snrlar ilkin halkn farazi bir gereklik, bir tasavvur olarak alglanmasyd. Halk bir g olmad iin siyasi bir g de deildi. Esasen Kemalist sosyoloji Kemalist ideolojinin sylemsel halkln tahdit ve tehdit eder zellikteydi. Kemalistler devlet memurlar olarak Osmanl ynetim kltrnn miraslarydlar. Ayrca pozitivizm Kemalistlerin kendilerini bir nc snf olarak konumlandrmalarn kolaylatrd gibi kemalizmi kolonyal bir syleme de dntrm oldu. Dolaysyla reel Kemalist tarihte kltrn kullanldna dair gl bir imaya rastlanlmas artc deildi. Bu ima kltrn iki farkl kullanmyla mmkn olabilirdi; ilkinde saray yapaylna kar otantikliin sahibi olarak halk, dieri cumhuriyeti
56

zden, Atatrk Dneminde Kemalist Metinler: Arfda Bir Kemalizm: Tekin Alp ve Kemalizm (1936)

kltrn aktarlmas ilemine muhatap olacak halk. kinci durumda, yurttalk kltrel olgunluktan sonra kazanlacak politik bir sfatt. Kemalistler halkn mrebbileri olarak, kltrel olgunluk dnemine, halkla devlet arasna partiyi, kadrolar koydular. Tekin Alp Trk inklabnn somut gerekliiyle o inklabn demokratik idealleri arasndaki mesafeyi gren biriydi. Ona gre Millet vastasyla ve millet iin szne kadrolardan dolaarak ilavesini yapmak gerekmekteydi(Alp 1936:74). Devletle millet arasnda bir rabtaya ihtiya vard; o da partiydi(Alp 1936:264). Trkiye bu adan Avrupadan farklyd: ..Dier demokratik memleketlerin hepsinde, milleti idare eden sekin zmre, bizzarur mntehibler kitlesinin tesiri altnda bulunduu halde,Trkiyede idare eden zmre mntehibler kitlesini kendi tesiri altnda tutmaktadr. Kemalist Trkiyede zimamdarlar, bir harb meydanndaki ordu kadrolarn andrrlar. Bu kadrolar filan veya falan alayn, yahud taburun keyfine, yahud menfaatine gre tanzim edilmek zorunda kald takdirde vaziyet ne olur? (Alp 1936:222) Tekin Alp herhalde harb meydan metaforunu bilinli kullanmaktadr. Zira ancak yle denildii takdirde partiye nc rol verilebilir ve Avrupa Trkiye fark merulatrlabilirdi. Yazar CHPnin ilkelerinin 1924 Anayasasna idhaline de taraftardr. Bu ilkelerin bu ekilde istikrar kazanmas, devlet korumasna alnmas ayrca gereklidir. T.Alp aksi durumda oluacak muhtemel tehlikelere kar halk uyarr: Bir milletin, messeselerini tanzim, kanunlarn devleti prensiplere gre takrir ettikten sonra, ferdi ve liberal tecrbelere sahne oluunu tasavvur ediniz. Yine bir memleket tasavvur ediniz ki, teokrasi hareketlerinden temizlendikten ve tamamen laik esaslar zerine tanzim edildikten sonra yeniden eriat tecrbelerinin bazicesi olsun! (Alp 1936:194) Tekrar sahne almasndan korkulan eriat temas Trk inklabnn laikliine atfta bulunur ve mslman toplum-laik devlet arasndaki mesafenin toplumun laik ideallere kadrolar vastasyla yaknlatrlmasn mazur gsterir. Laikliin yeni brokratik elitin siyasal dilinde bir farkllk sylemine dnmesi ise, toplum ile devlet arasndaki kltrel mesafeden mteki olan halklarn geldii nokta asndan olduka ilgintir. Laikliin cumhuriyeti pratikte kltrel seferberlie ilham veren kapsaml bir ilkeye dnmesi medeniyet kltr ayrm macerasndan da izlenebilir. Ayrm Ziya Gkalpin eseridir ve onun muhafazakar endielerini yanstr. Milli olan hars beynelmilel olan medeniyettir ancak medeniyet harsa baml57

bilig, Yaz / 2005, say 34

dr ve grevi hars zenginletirmekle snrldr. Aadaki satrlarda Gkalp bu snrlar bn Haldunu hatrlatacak ekilde izer: Hars ile medeniyetin bir mnasebeti udur: Hars kuvvetli fakat medeniyeti zayf bir milletle hars bozulmu ,fakat medeniyeti yksek olan dier bir millet siyasi mcadeleye girince hars kuvvetli olan millet daima galip gelmitir(Alp 1944:196). Gkalp saray ve etrafndaki gzidelerin zaten ihmaline uram harsn (halk kltrnn) bu kez Garb medeniyetinin gerisindeki kltrle yeni bir saldrya uramasna ve sahihliini kaybetmesine itiraz ediyordu. Dier yandan salt medeniyete vurgu yapan polemikler (Medeniyet gl ve dikeniyle bir btnd) Garblarn zelliiydi ve Balkan yenilgisinden sonra radikalleen bu grup hars-medeniyet ayrm gibi formllere, Osmanllarn kendilerini kandrma usullerinin bir yenisi olarak, scak bakmyorlard. Zamann kanaatler zerindeki etkisine bir dier rnek Ziya Gkalpin arkadalarndan A. Aaoludur. Aaolu Birinci Dnya savandaki Osmanl yenilgisinden sonra tilaf devletlerince igal edilen stanbulda tutuklanp Maltaya srgn edilmiti. Orada Medeniyeti kaleme ald ve imdi geerli olann sadece Garb Medeniyeti olduunda srar etti. Medeniyetilikle temayz eden Trk garplnda gerekilik o garpl besleyen gl bir eilimdi. Gerekilik, Garp medeniyetinin stnlnn, arkl teselli edebiyatna snmakszn, kabul edilmesini art kouyordu. Muhtemelen M.Kemal iin de son byk yenilgiden karlacak derslerden biri hars-medeniyet zerinden politika yapmak deildi. Nitekim ona gre, medeniyet ile hars arasnda farkllk deil aynlk ilikisi vardr (nan 1991:43-45). Bu durumda, Osmanl medeniyeti (?) Osmanl kltryle, Garp medeniyeti Bat kltryle zdelemekte ve ayn muhtevann rndrler. Garp medeniyeti stn medeniyet ise, bu ayn zamanda Bat kltrnn de stn kltr olduu anlamna gelmektedir. Trk inklabnn muasr medeniyet ideali bu durumda kltrc bir ierikle donanmaktadr. Bu kltrcln Osmanlya dnk yn negatiftir; Garb kltrnden pozitif imkanlar salanmas iin tasfiye edilmelidir. Nurullah Ata eski kltrn i kalesine vakf biri olarak Devrim balkl yazsnda gerekilikten yana tavr alr : Eski iirimizi, divan iirini, bilirsiniz, ok severim. Bir yandan da kzarm ona, onu sevdiim iin kendime kzarm. Kapatmalyz artk o edebiyat, bsbtn brakmalyz, unutmalyz, retmemeliyiz ocuklarmza. Onu sevdike, Fuzuli, Baki, Naili gibi airleri okuyup bir tat duyduka, ocuklarmza da belleteceiz, sevdireceiz diye uratka Doulu ol58

zden, Atatrk Dneminde Kemalist Metinler: Arfda Bir Kemalizm: Tekin Alp ve Kemalizm (1936)

maktan silkinemeyeceiz, kurtulamayacaz, Bat acununa gerekten karamayacaz(Ata 1968:179).14 1930larn kemalist figrlerinden Tekin Alp iin de inklabn hamlesi garb kltr (Alp 1936:181)ne dorudur. Atatrkn byk gayreti milletine garb kltr(Alp 1936:101)n benimsetmektir. Trk inklabnn kltrc modernliinin stratejik yn, yeni rejimin farklln modernlik zerinden sahneye koymaktaki kararldr. Modernlik 1923de balamaz, Tanzimat modernlii o tarihte bir birikimi temsil etmektedir. mparatorluk gibi renklidir, resmi bir balangc olmakla birlikte sivil-yerli dinamiklerle etkileime girmitir ve dolaysyla ak ulu bir yn vardr. ark ve garb bir aradadr. Falih Rfk Atatrkn bu birliktelikden mteki olduunu bildiriyor: Mustafa Kemal Deniz kz masalna inanmyordu. Ya balk ya insan vardr. Mustafa Kemal geri bir memlekette medeniyet meselesi halledilmedike hibir meselenin halledilmeyeceini biliyordu. arkl-garpliya inanmyordu. Ya ark, ya garp vardr(Atay 1969 :435). T.Alp de arkl-garbliya inanmaz, bu balamda yeni Trk ruhu stanbulun kokumu havasndan uzakta Ankarada geliecektir: ..Trk devletinin merkezi,13 Eyll 1923te ilan edilen bir kanunla, Byk Hitit imparatorluu bata olmak zere, binlerce yl birok Trk imparatorluklarna srasile merkez vazifesini grm olan Orta Anadolu yaylasna yerleti. Yeni Trk ruhu, ancak eski Bizans payitahtnn mtefessih muhitinden, ucu u veya bu suretle, dorudan doruya, yahud bilvasta Sultan ve Halife saraylarna, yklan mparatorluun eski ricalinin konaklarna ulaan eid eid dallar budaklarla dolu muhitten uzak olarak inkiaf edebilirdi. (..) Kemalizmin idealist ruhu, Boaziinin teshir edici sahillerinde karlaan kozmopolit ve beynelislam cereyanlarla sk sk arpm olacakd(Alp 1936:95-96). Yazarn resmettii stanbul, Bizansdr, sultann saraydr, rical konaklardr, kozmopolittir, hulasa ktlklere tekabl eder. Bu ktlk zelikle yeni Trk ruhu asndan ve Orta Anadolu yaylasndan bakldnda barizleen bir farktr. Bu tema, her bir kltrn sadece o kltre zg mekanlarda kendini gerekletirebilecei fikri, romantik bir temadr. Bu temann devamnda romantizm her biri farkl ontolojilere sahip kltrler arasnda bir alverii hem anlamsz ve hem de yararsz grr. Bu adan Trk inklabnda romantizmin snrl bir yeri vardr ve bu yzden garblk
59

bilig, Yaz / 2005, say 34

yani garb kltrnden iktibas yapmak fikri romantizmle aklanamaz. Zira Trk inklab soylu vahiyi, yani halkdan biri olarak Trk, ne kartmakla yetinmez; onun ideal tipi sadece Trk deil Asr Trkdr. 15 Tekrarlamak gerekirse kemalist terminolojide Trk kadar nemli ve pozitif bir dier kavram medeniyettir. Medeniyet pozitif bir kltrle desteklenmedike medeniyet sfatn kazanamyacaktr. Osmanl kltrnde anti-medeni unsurlarn ciddi bir arl vardr. Bu unsurlar Marxn tarihin insanlarn zerinde yk oluturmas dedii eye tekabl eden fikir ve zihin zgrlnn nndeki engellerdir. Bu engeller ilkin Trk kimliini engellemi ve muasr medeniyetin Trkler tarafndan gereki alglan imkanlarn kreltmi ve bulanklatrmtr. Laiklik Trk kimliinin zerindeki islami rtnn, Arap Fars etkisinin kaldrlmasn salayacak milli bir siyasettir. Kemalizm mellifinin Soyad kanunu vesilesiyle yazdklar laik milliyetilik asndan olduka verimlidir: Artk 1935teyiz. On iki senelik bir mddet zarfnda, yeni Trk, kendine yeni bir ruh, yeni bir ahlak, yeni bir tarih, hatta, Allah artk Tanr diye and iin, diyebilirim ki yeni bir Allah yaratmtr. Trkn imdi kafas baka, serpuu baka, alfabesi bakadr. Onun imdi, baka bir devleti, baka bir ekonomisi ve nihayet,baka bir dili vardr. Fakat, baka bir ey daha vardr ki grnrde ehemmiyetsiz olmakla beraber, bu istihalelerle yakk almyordu. Yeni Trk, hala teokrat olduu zamana aid arkl ve maziye rci ismi tayordu. Bu ismi Arablarn Acemlerin ve btn teki din kardelerinin tad isimlerin ayn idi. Yeni kafas, yeni kltr, yeni ruhu, binlerce senelik milli tarihe doru ilerleyerek rk ve kan kardelerine ulayor,halbuki ismi,onu,binlerce senelik milli tarihine ve garb medeniyetine erimek iin kltr bakmndan kendilerinden ayrld mslman milletler ailesine kartryordu(Alp 1936: 171). Laik milliyetilie gl vurgu T.Alpin Kemalizminde asli nemdedir ve slamn toplum kltrndeki eski egemen konumunu hedef alr. eriat ona gre l hayatndan mlhem kanunlardr (Alp 1936:99) ; ayn kanunlar ve ayn muzr zihniyet Trk milletini kafeslerin ardna, Garb kltrnden uzaa itmitir (Alp 1936:94). Yazar laiklik bahsine tahsis ettii 11. Blme Kahrolsun eriat Hkmeti baln atmtr.16 Aadaki satrda T.Alp milliyetilii mmet an takip eden asrn gereklii olarak takdim eder: Kaml Atatrk islamiyet rabtasnn artk ldn, Trk
60

zden, Atatrk Dneminde Kemalist Metinler: Arfda Bir Kemalizm: Tekin Alp ve Kemalizm (1936)

milleti iin, milli uurun uyanmasndan baka kurtulu yolu olmadn ok iyi biliyordu ( Alp 1936:97). Laikliin milliyeti ynnn yan sra medeni yn de nem arz etmitir. Her iki yn Trk inklabnn medeniyeti tasarmnda salt siyasi deil kltrel alan kuatan kltrc bir siyasete dnm ve laiklik bu siyasetin temel referans olarak alan geniletmitir. Baka bir ifadeyle Trkiye Cumhuriyetin erken dneminde laik politikalar sadece devleti deil toplum, sokak ve sembolleri hedef almtr. Tekin Alp iin manevi stiklal harbinin niin gerekli olduu sokak manzaralarndan anlalabilirdi: Sokaklarda dolap duran u milyonlarca krmz klahn, u khne fesin karsnda nasl gz yumulabilirdi? Bu feslerin sembolik bir manas yok muydu? Bu fesler kendilerine acaib birer serpu vazifesi grdkleri balarn, garbl insanlarn balarna benzemediini anlatmyorlar m idi? Btn Trk kadnlarnn gzlerini ve yzlerini rten bu kaln ve siyah rtler ne demekti? Milyonlarca kadnn gzel ve zayf cinse, baka yerlerde, itimai vazifesi nee, etaret ve cemiyet iinde yaamak zevki vermek olan bir cinse mensub olduklar iin, arkasnda kapal kaldklar bu kafeslerin ne manas vard? Ya Anadolunun byk kk her ehrinde tesadf edilen o binlerce sark, iinde yzlerce isiz, gszn, bada kurup cennetin nimetlerini tahayyl ettikleri,binlerce meczubun dnd u tekkeler, btn bunlar, Trk milletinin mukadderatnda hibir deiiklik olmadn gsteren eyler deil miydi?(Alp 1936:50-51). T.Alp yukardaki satrlar hem kemalistler ve hem de onun muhafazakar eletirmenleri iin olduka kullanldr. Zira yaam biimi merkezdedir. Baka bir ifadeyle kltrel tarzn semboller etrafnda benimsenmesi veya reddedilmesi sz konusudur. (Krmz) klah, (khne) fes, siyah ve kaln rtler, apka, latin alfabesi ve vals Dou ve Batya dair Kemalist okumann sembol-youn bir okuma olduunun gstergeleridir. Bu zellik Kemalistlerin Batclklaryla deil iinden geldikleri kadim Osmanl kltryle ilintili olmaldr. Sembolizmin bir sonucu eletirilen Tanzimat dalizminin baka bir surette yeniden retilmesidir. Yeni dalizmde, kamusal beeni ile zel zevk, medeni gereklilik ile kltrel ainalk, bilin ve bilin d yan yana yaamaya devam etmi gecenin ilerleyen saatlerinde valsi zeybek takip etmitir.

61

bilig, Yaz / 2005, say 34

Tekin Alpe geri dnecek olursak, onun medeniyet deitirme srecini zihni kodlar dahil, tamamlanm bir ilem olarak takdim etmesine abartl bir iyimserlik egemendir. Bu iyimserlii baka yazlarnda da rastlanan edebihissi bir sylem ve retorik dknlne balamak mmkndr.17

Trklkle Kemalizm Arasnda Tekin Alp ve Atatrk Klt


Ziya Gkalpin Trkl-tabir maruz grlsn- bir nevi teslisden ibaretti. Dsturu u idi:Trk milletine, slam mmetine, Avrupa medeniyetine mensubum. Yani Trkn milli vicdann asrlarca mddet boyunduruk ve esaret altnda tutan eriat zihniyeti hl vaziyetini muhafaza ediyor, henz uyanan Trk milli vicdann, reym halinde iken, ilk frsatta bomaa hazr duruyordu. (..) Muhitin ve o devirdeki ahvl ve eritin Ziya Gkalp Trklne tahmil ettii bu manevi kuvvet arasndaki zddyet ilk akslmel hareketi ile patlak vermekte gecikmeyecekti; ve hi phe yok ki,eriat devi,bu zayf ve narin vcudlu iki nevzad, bir lhza iinde yutacakd(Alp 1936:5-6). Bu satrlar, Tekin Alpin, Gkalpi formlasyonunu, slamlamak ilkesine konjonktrel ve dolaysyla geici bir deer muamelesi yaparak, Kemalizme uyarlar. Keza ayn satrlar, onun Trk inklabn din-laiklik zerinden yorumladnn iaretlerini tar. Nitekim Atatrkden bahsederken isim tercihini, slm armlara sahip Mustafa Kemal yerine Kaml Atatrkden yana yapmaktadr. Laiklik salt tek tek bireylerin dinle ilikilerinin hafiflemesi deil, Trkiye cumhuriyetindeki btn Trklerin milliyetlerini perdeleyen dini rtnn kaldrlmas anlamnda milli bir siyasettir. Kendi ifadesiyle yeni Trk, ancak bir tek manevi kuvvete itaat etmektedir: Milliyet ak (Alp 1936:31) Milliyet ak yeni bir keifdir; nk Trklerin slamlama sreci onlarn Araplamasn dolaysyla milli bilincin gecikmesini iermiti. Bu iddia eski Trkln temalarndan biriydi. Trk inklab laiklik etrafnda gemie dnk eletirel bir ideoloji olutururken bu tezleri hazr bulmu ve sertletirmiti. Tekin Alp Trkln Kemalizmde yeniden yorumlanmasn aktarr: Trk milletii, slamiyeti kabul ettiinden beri, yava yava kendi kltrn kaybetmi, Peygamberin ve Kurann kltrn benimsemiti. Din kitaplar yoluyla nfuz eden Arab kltr ve Arap edebiyat dili ile beraber, tabiatile Arab alfabesini de almt. Trk milletini, modern telakkilerden uzak brakan esasl millerden biri budur( Alp 1936 :109).

62

zden, Atatrk Dneminde Kemalist Metinler: Arfda Bir Kemalizm: Tekin Alp ve Kemalizm (1936)

Tekin Alpe Trklkle Kemalizmi telif ve tashih etmede tarih gr bir zemin salar. Tarih gr hanedan veya dini deil kavmiyeti merkeze alr ve kkencidir. Trk kavmi saf haliyle Orta Asyada kendi z karakterini bulmutur. Atatrk bu durumda, hem eski zamanla, yani Orta Asya ile, yeni mekan, Anadoludaki Trkiye Cumhuriyetini ve hem de eski Trk Tekin Alple yeni kemalist Tekin Alpi birletirir. Atatrk hem Trklerin ruhunda gizli kalm hasletlerin bir meyvesi ve hem de onlar ortaya karan bir kaifdir: Yaplmas icap eden bir ey varsa, o da bunlar (kemalist mucizeyi M..) izah etmek ve grnte mucize zannedilen btn bu hadiselerin hakikatte, milletin ruhunda, Trk muhitinde, gizli ekilde mevcut bulunan ve tabir caizse, plak gzle grlemiyen bir takm itima ve ruh millerin tabi neticesinden baka bir ey olmadn ispat etmektir (Alp 1936:14). Zaten Atatrk de millette gizli surette mndemi milli emelleri tahakkuk ettirmekten baka bir ey yapm deildir(Alp 1936 :15). Tekin Alpin tarihselcilii, bir Trk metafizii inasna yneliktir; Trk etnosunun sabit zellii kefedilir, tarih artk bu zelliin sergilendii zel bir maceraya dnr. Trkler fatihdir; Orta Asyann yaylalarn terkettii gnden ve Ouz Hann krrei arz alt oluna taksim edip onlara icazkr oklar ve yaylar vererek dnyann drt bir tarafna yollad estir zamandan beri ftihtir (Alp 1936:39). Fetihi bir topluluk olmann mtemmim cz ise, bir efe sahip olmaktr: Binlerce sene mddet, elinde yaln kl bulunduu halde atn daima yeni ftuhata, yeni an eref ufuklarna doru sren bir millet askeri bir disipline, kahraman bir efin mutlak otoritesine tbi olmadan muvaffak olabilir mi? (Alp 1936:39-40). Tekin Alp Atatrk sz konusu olunca, tarihsel sosyolojiden aktel (siyasal) sosyolojiye uyumlu bir gei sergiler. Muasr Trk mucizesinin sahibi sfatyla Atatrk, celdet, istiklal arzusu, mcadele ak gibi hususiyetleri ecdadndan miras almtr: u halde Atatrk kanndan gelen sesin emrine itaat etmi oluyor ve Metelerin ,Cengizlerin, Attilalarn ve Osmanlarn btn ahfadna, bu sesi dikkatle dinlemelerini emrediyordu (Alp 1936:58-59). Osman Gaziden veya kimi zaman Kanuniye kadar Osmanl tarihinden mahcup bir saygnn esirgenmemesi ilk Trk cumhuriyetilerinin bir elikisidir. Dier yandan Atatrk Trk volkgeistnn doal bir sonucu ola63

bilig, Yaz / 2005, say 34

rak takdimi, Tekin Alp Trklnn tabii bir neticesi olmak gerekir. Trk anlatda zne millettir, fakat bu znenin fetihi ve dolaysyla efi bir karakterle tanmlanmas, Ebedi ef Atatrke bu anlatda yer almasna imkan verir. Fakat Trk tarihsel sosyolojinin Kemalizm asndan temel zaaf, Atatrk merkeze almamas, onu Trk tarihinin tabii ve tli bir sonucu addetmesidir. O hlde yaplmas gereken Atatrkn Trk tarihindeki istisna yerinin altnn izilmesidir:Kaml Atatrk, milletine hediye ettii rejime ahsiyetini izafeye muvaffak olan yegne nderdir; nk, asrlarca mddet kkleen bir maziyi bir hamlede ykmaa, milletinin ehresini deitirmee ve asrlarca mddet tahteuurda uyumaa mahkum kalan milli ruha en uygun rejimi yaratmaa muvaffak olan yegane devlet adam odur (Alp 1936:18). Grlecei zere, T.Alpin resmettii Atatrk portresi Trk tarihinin dier nderlerinden farkldr ve bu farkllk onun cumhuriyeti kurmakla Trk ruhuna en uygun siyasi rejimi kurmu olmasndan kaynaklanr. Trkiye Cumhuriyeti, Trk milletiyle Trk devleti arasndaki uzun hasretin sona ermesidir. Bu haliyle Tekin Alpin tarih anlats lineerdir; Trk kimliinin mayaland, Trk seciyesinin tebellr ettii antik-mitolojik dnem, Trk ruhunun ancak halkn bilin-altnda yaayabildii karanlk (islami) orta alar ve milli ruhla milli bnyenin bir efin mucizevi mdahalesiyle bir araya getirildii modern zamanlar... Trk ruhunu esarete mahkum eden ark kltr ve eriat zihniyetidir ve Atatrk Trkleri ortaadan kurtard iin byktr: Trkiyede ark kltr yerine Garb kltrn tesis etmi, softa zihniyeti yerine modern zihniyeti getirmi ve eriat zihniyetinin sndrd milli uuru, milletin ruhunda uyandrmtr (Alp 1936:13). Bu ifadelerin yazarn politik izgisi ve Trk devriminin niyetleri asndan bilgilendirici yn ak olmakla beraber, Tekin Alpin inasna abalad tarih mant asndan gediklerle malul olduu da muhakkaktr. lkin fetihilikle tebellr eden ilk ve saf Trklerin ayn zamanda medeni karakterle de ykl olmalar nasl mmkn olmaktadr? ark kltr ile Trk kltr arasndaki iliki negatif farkllk ilikisi olduuna ve bu yzden Trk ruhunun kuvveden fiile gemesi engellendiine gre, Garb kltr ile Trk ruhunun pozitif karabeti nereden neet etmektedir? Yazar ikinci soruya cevab Trk tarih tezinden salamaktadr. Tez keza Trk inklabnn garplndaki bir kalba ilikindir. Bu kalp medenilik nokta nazarndan Trk kltr-zihniyeti ile Garp kltr-zihniyeti arasnda tarihi-etnik akrabalklar kurar. Fatih Trk tematii imdilik bir kenara braklr ve medeni Trke ari ve Avrupal bir etnik kken atfedilir. Bu sebeple kemalist tarihte iki Trk imgesi; stiklal harbini veren, Osmanllarn, eriat taassu64

zden, Atatrk Dneminde Kemalist Metinler: Arfda Bir Kemalizm: Tekin Alp ve Kemalizm (1936)

bunun kimliklerini unutturduu hakiki Trklerle Orta Asyada sakin muhayyel medeni-r Trkler, yan yana yer alr. Nitekim Tekin Alp stiklal harbini anlatt sayfalarda Trk kavmini fetihi-efi bir nitelikle tanmlarken, Devrim yllarnn Trk artk tarihen medeni ve Avrupal gemiinin izinden yrr. Tekin Alp tezi sahiplenmekle rejimin izgisinde yer ald gibi, hem Avrupaclna destek salar ve hem de eski T. Alpde yer alan Gkalpi miras tashih edilir: Gerek arkl ve gerek garbl mverrihler, hatta bizzat Trk mverrihleri, tedenberi,Trklerin Mool rkna mensub olduunu iddia etmilerdi. Trk mekteblerindeki tarih muallimleri ve niversite profesrleri, kendi mensub olduklar milleti, daima Sar Irka mensub milletler arasnda gstermilerdi. imdiye kadar, bu hurafelere itiraz etmek cesaretini hi kimse gsteremedi. Ziya Gkalpin, balarnda bulunduu Trkler Mool tabiri yerine, korka korka , Turan veya Altay tabirini koydular. Fakat bu suretle ancak zevahiri kurtarabildiler. Irki tabir yerine corafi bir tabir konulmu oluyordu. Trklerin Hind-Avrupai denilen byk aileye nisbeti isbat edilmi olmuyordu (Alp 1936:135). Yazar, yaklak yetmi sayfa nce Atatrkn Cengizlerin soyundan geldiini yazarken imdi Trklerin Moollarla birlikte zikredilmesinden rahatszlk duymaktadr. Bu eliki Trklerin Orta Asyal saf fatih Trknn yannda ikinci bir trk, tarih tezinin medeni Trknn yan yana bulunmasnn yaratt eliki, Trkln ve kemalizmin sentezinin kanlmaz sonucudur. Tekin Alp bu yzden ikinci Trke brk deil apka giydirir. ayet iki Trk imgesi olmasayd, medeni-r Trkn medeni-r Avrupallara kar stiklal harbini vermesi anlamsz bir karde kavgas olurdu. Trk Tarih tezi ve bu balamda T. Alp iin belirtilmesi gereken, Avrupa rkln ithamlarna cevap vermek iin o rkln epistemolojisinin, bu erevede medenilii rk baml bir sabitlik olarak grmenin sahiplenildiidir. Trk Tarih Tezinin pozitif rkl, Tekin Alp tarafndan Alpli veya brachycephale, uzun boylu, mavi gzl' eski ve saf Trklerin unutulmu ve fakat imdi kefedilmi rolleri bol rneklerle tadad edilir: Trklerin, miladdan 4000 yl nce, Anadoluda Hitit medeniyetini kurduklar da yeni asar atika kefiyatile sabit olmutur.

65

bilig, Yaz / 2005, say 34

..Garbe doru ilerleyen Trk kitlelerinin bir ksm, bidayeti, miladdan 4000 yl evvele irca edilebilen ve zamanla inkiaf ederek, tarihe Trua, Girid, lidya ve oniya adile maruf kltr merkezlerini vucuda getiren Ege medeniyetini yaratmtr. ..Yunan-Latin medeniyetini yaratan Etrsklerin, Anadoludan geldikleri bugn sabit olmutur(Alp 1936 :144145).18 Atatrk Trk tarihinin Osman aireti ile domayp belki milattan on ikibinyl nce mevcut olduunu,Trklerden balyarak btn dnyaya retmenin zamani oktan gelmitir diye dnd. Artk Trkler ve btn dnya bilmelidir ki, bu tarih, 400 adrlk bir airetin deil, yz milyonlarca nfusluk byk bir milletin tarihidir. Osmanl Trklerinin menkbeleri,Trk milletinin tarihinde ancak bir devreyi gsterir ve bu millet, her biri ayr ayr azamet ve ihtiam devirleri yaam olan daha birok mparatorluklar kurmutur. Trkn, Mool veya Mongoloid rkna deil, Alpl veya brachycephale rkna mensup olduunun renilmesi zaman gelmitir(Tekin Alp 1936 :133). Tez, tarihin milliyeti kodlar zerinden ideolojiletirilmesiydi. Hanedan veya siyasi teekkllere deil bir kavim veya ulusa tarihsel anlatda aktrlk verilmi oluyordu. Osmanllar bylelikle daha uzun bir yknn iine yerletiriliyor ve ancak bu yerletirmenin ierii dolaysyla da tarihsizletiriliyordu. Trk tarih tezi esasen tarih dyd ve bu sayede politik hedefler iin elverili klnabilmiti. Tekin Alp tezin bu ynnn farkndadr: 1930 senesinden beri her Trk ocuu, mekteb sralarndan geerken, hakiki Trklerin, yabanclarn ve bizzat kendi mstebid idarecilerinin, dini cehaletin ve yabanc sosyal ve kltrel messeselerin esareti altna sokulan kimseler deil, belki, miladdan binlerce yl evvel Orta Asyada, medeniyetin ilk temellerini,btn dnyada ilk defa olarak atan ve sonra, bu medeniyeti dnyann muhtelif ksmlarna nereden insanlar olduunu renmektedir(Alp 1936:146). Tekin Alp, yeni ve medeni ambalaj iindeki Trk, zaten esas gayenin bu olduundan phesi yokmu gibi, Avrupallarn takdirine sunar: Medeni milletler, kendi saflarna yeni giren bu milletin bir snt deil, belki kendilerinin en kdemlisi olduunu anlamak iin, Trk milletinin kendi kendine sahip bulunmad o ksa inhitat devresini nazar itibara almamaldrlar(Alp 1936 :134).
66

zden, Atatrk Dneminde Kemalist Metinler: Arfda Bir Kemalizm: Tekin Alp ve Kemalizm (1936)

Tekin Alpin Trkiye Cumhuriyetinde aznlklarn durumuna ilikin fikirleri de, onun bir Musevi-Trk olarak oluturduu kendi kimlik tarihiyle tutarl grlerdir. Lozan antlamasnn Trkiyede skin ekalliyetlere verdii haklar, o azlklarn Trklerle kaynamasna engel oluturaca gerekesiyle kar kar. Bu kemalizm ncesinde bu unsurlar ayran su szmaz blmelerin devam demektir ve kabul edilemez. Eski miras yznden daha henz Rum, Ermeni ve Yahudilerin Trklemediini mamafih iki kuak sonra bunun gerekleeceini belirtir. Aznlklar iin Trk olmak Trk kltrn benimsemek demektir: Trk milli kltrn almak, Krd, Laz, Ermeni veya Yahudi asln unutmak demek deildir(Alp 1936.319). Bu cmle T.Alpin yurttalk balarndan te kltrel bir art da Trk olmaya dahil ettiini gsterir. Ancak bunun iin devletin kuvvet kullanmas kabul edilemezdir. Trk Tekin Alp ile Kemalist T.Alpi uyumlu klan bir dier unsur bilhassa Atatrkdr. Atatrk ayrca Trk merkezli tarihsel anlatdan ef merkezli anlatya geide merkezi figrdr. Trkler tarih yapan bir unsurdur, bu zelliklerini yitirdiklerinde bu misyonu ef yapar ve Atatrk o kiidir. ttihatlar Abdulhamit gibi zorba eflerin idaresini ykp merutiyeti ilan etmee muvaffak oldularsa da milli bir kahraman yetitirememilerdi. Trkiye kahramanna 19 Mays 1919dan itibaren kavumutur. Tekin Alp bu hali mistik bir dille anlatr: 19 Mays 1919 tarihinden, Atatrkn Samsun toprana ayak bast gndenberi Trk milleti ntuition suretile uzun zamandanberi bekledii kahramann kendisinin olduunu ve bu kahramann tam lm glgesinin tepesinde dolat srada yetitiini anlam ve bu ntiution sayesindedir ki maddi ve manevi stiklal harbinin btn safhalarnda tek bir adam gibi ve hi tereddd etmeden, amadan onun arkasndan yrmtr (Alp 1936:41). Tekin Alpin anlatm stiklal harbi yllarnda millet ve efe Trk ve Atatrk- bal olarak iki kanaldan ilerler. Determinizm ve iradecilik Trk ve Atatrke tekabl eder. Millet kendi efini karmaya, o millet efi bir karaktere sahip olduundan, mahkumdur. Atatrk de ef olarak istisnai zelliklere sahiptir. O milli mcadele esnasnda ann dier isyanclar gibi kargaalk ve isyana tahrik, halk kitlelerinde kesif bir heyecan uyandrmak gibi klasik usullere bavurmad gibi bu usullerin hepsini sade patrtc ve amiyane telakki etmekle kalmam, ayn zamanda, tesirsiz ve

67

bilig, Yaz / 2005, say 34

faydasz kalacaklarna hkmetmitir(Alp 1936 :47). Atatrk aheste ve ihtiyatl tekilatlyla Milli Mcadeleyi baarmtr. Tekin Alp iin Lozan muahedesi ile stiklal harbinin birinci ksm biter, manevi stklal harbi balar. Bu kez mcadele edilecek dman, fesler,Trk kadnlarnn gzlerini rten bu kaln ve siyah rtler, ilerinde binlerce meczubun dnd u tekkeler, ekonomik ve mali esaret, Bizansn levanten muhitlerinden devirme ifadelere sahip bir nesir, teokratik eriat rejimidir. Atatrk bu ikinci evrede artk anlatnn dorudan merkezindedir. O ankayadaki fevkal insandr, T.Alp kahramann bir roman yazar gibi anlatr: Lozan muahedesinin imzasndan sonra Atatrkn parolas u olmutur:Harb bitti, yaasn harb!Maddi silahlar kahrolsun! Yaasn manevi silahlar! Yaasn, ecdaddan intikal eden milli ruhun tecellisi olan manevi silahlar! Etten ve kemikten dmanlar malup ettik, hain ve sinsi dmana kar, zihniyetimize musallat olan ve milli uuru tahteuura sren yabanc manevi kuvvetlere kar sava!. (Alp 1936 :55) Bu sava yeni devleti, yeni vatan ve yeni Trk yaratmak iin verilecekti. Bu savan komutan Kaml Atatrkd. Atatrk ilkin bu gayede birlikte hareket edecei kadrolar tanzimle ie balar. Garb demokrasilerinin millet marifetile ve millet iin prensibinde Tekin Alp kusurlar bulur. Bu kusurlar aadaki satrlardan anlalaca zere, efe yer amak iin demokrasiden fedakarl ieren bir boyuta tanr: Millet iin idarei hkmet ediliini anlarz, fakat millet marifetile idare nasl olur?Bugn ,hi kimse milli hakimiyet prensibini inkar etmemektedir. Fakat bu hakimiyeti nasl kullanmal?Milletin emelini nasl kefetmeli ve nasl anlamal?Halk kitleleri ekilsiz ve uursuz deil midir? (..) Harbde, harekt idare, ona kumanda eden, ordu, yani asker kitlesi mi ,yoksa erkan harbiye zabitleri midir?Madem ki hereyde vcudu idare eden batr, btn bir milletin mukadderatnn mevzuu bahsolduu siyaset iinde niin byle olmasn? (Alp 1936 :72-73) T.Alp demokratik objektivizme kar efi subjektivizmi ileri srer ve bu amala militarizmden ve organik sosyolojiden baka scak armlar olan yerli bir ataerkillikten de yararlanr: Yeni Trkn temsil ettii insan tipinin, Atatrkn yaratt hususi bir tip olduu inkar kabul etmez bir
68

zden, Atatrk Dneminde Kemalist Metinler: Arfda Bir Kemalizm: Tekin Alp ve Kemalizm (1936)

hakikattir. Bir evladn, babas tarafndan yetitirilmesi tabii bir hal deil midir? Babasndan ald terbiyeyi bir yk, ahsi hrriyetine bir tecavz telakki edecek hangi evlad vardr? (Alp 1936:75) Kemalizmin siyasal retorii Cumhuriyetiliktir ve siyasi znenin oullamasn, siyasetin referansnn ulusa gre tanmlanmasn ierir. Bu hem eski rejimin siyasi tekilliine kar bir cevaptr ve hem de modernleme ynnde gl bir imay barndrr. Fakat Trk cumhuriyetiliinin toplumsal tarihi, Amerikan ve Fransz cumhuriyetiliine nazaran zayftr. Kiisel irade ile kolektif iradenin birbirini dengelemesine dayanmaz. Dolaysyla Trk cumhuriyetilii kurucu mitlerini olutururken Atatrkn ahsnda tekil bir anlatya, epik bir dile ihtiya duyar ve tarih M. Kemalin iradesinin almna sabitlenir. T. Alpin satrlarndaki Atatrk zellikle devrimlere karar verdiinde bir mite dnr:Gnn birinde, 24 Nisan 1925 te,sabahn saat 5 buuunda. herkes ve herey uykuda iken, Atatrk ehirden ayrld. Nereye gittiini bilen yoktu (T.Alp 1936 :101). .. gnn birinde, daha dorusu gecenin birinde, Kaml Atatrk, dimann iinde akla besledii bir fikri, milli bir srr, halka dorudan doruya amaa karar verdi(Alp 1936 :112). stanbulun ve byk ehirlerin kadnlar, peeleri yrtmak ve Avrupal hemireleri gibi apka giymek iin Byk nderin bu iaretini bekliyorlard(Alp 1936 :123). Btn millet, hep Byk nderin idaresi altnda olarak ve imdiye kadar birok defa yapt gibi hep ayn iddetle, maziyi, kendi tarihini fethe atlad. Son drt sene iindeki dier inklablarda olduu gibi, pidarlar, dinamik hamleyi, yine ankayadaki tatbikat mektebinden almlard.(..) Sakarya ve nnnn Bakomutan arkeolojik hafriyat ve tarihi aratrmalar bakumandan oldu. Verdii emirler, maiyetindeki ktalar birka kilometre ileri deil, belki birok asrlar geriye sevketmektedir(Alp 1936:136).

Avrupa ile Trkiye Arasnda Kemalizm


Trk inklab, sair devrimci emsallerinde olduu gibi, bir kopu anlatsndan ayr bir sylem oluturur. Kemalizmin grnr eski rejimi Osmanldr ve Cumhuriyet sadece ondan kopuu deil ayrca onun alternatifini de sunmay murat eder. Buna mukabil, Kemalizmin garplnda farkllk deil benzerlik sylemi egemendir. Bu yn kemalizmin muhafazakar ten69

bilig, Yaz / 2005, say 34

kitileri tarafndan garb taklitilii sulamalarnn yneltildii yndr. Kemalizm ve Trk muhafazakarl kltrel endielere siyasal kayglardan daha fazla prim verdikleri iin, kemalizmin vg bekledii yerde muhafazakarlk knanacak hususlar bulmutur. Oysa kltrel bir suret, bir hayat biimi ve buna ilikin imgelerin Bats ile, kapitalizmin, toplumsal atmalarn ve demokrasinin Batsna ilikin iki farkl kemalizm vardr. Sonraki Batya ilikin resmi sylem,Trkiyenin Bat ile farklarn vurgulayan bir farkllk sylemidir. Bu adan kemalizm Osmanlya nazaran Batda, Avrupaya kyasla douda konumlanr. Tekin Alpin konumu da kemalizmin benzeridir, Osmanlya kar batdadr: Yeni Trkiye eski rejime kar, dini taassub taraftar ve teokratik olan maziye kar akslamel eseri olarak laiktir. Trkiye unu gz nnden uzak tutamaz ki, Trkn milli uurunu kaybetmi olmas, kendisini garb kltrnden ve garb medeniyetinden uzaklatran dini uurun tazyik ve tahakkmnden ileri gelmiti (T.Alp 1936:296-297). Tekin Alp iin kemalizm dirili ve teceddd hareketi, revolution (s.11), inklb, hususi bir rejim ve sistem (s.21)dir. Ayrca o, sosyalizm, solidarizm, faizm gibi sonu izmle biten tabirlerde olduu gibi hususi ve hususiyeti haiz fikirler ve prensipler zerine messes bir rejim manas na sahip bir ideolojidir(Alp 1936:17). Kemalizme bir emslsizlik de refakat etmektedir; mesela kemalizm bir ihtilal hareketi iken o btn ihtilal hareketlerinde mndemi olan vahet haline avdet ve ykclktan mnezzehtir (Alp 1936:11-13). Kemalizm bir ideolojidir; fakat sadece o faizm ve komnizmin aksine bnisi Kaml Atatrkn ismini tamaktadr (Alp 1936:17-18). T.Alp kemalizme Bat formatnda deer bierken dnemin Avrupasnda otoriter rejimlerle kemalizm arasnda bir fark koymaya zen gsterir: (..) Trk millicilii, tamamen realist esaslara dayanmaktadr. Birok memleketlerin millicilikleri gibi, mistik herhangi bir veya tereuhla bulanmamtr. te bu sebebledir ki, millicilii, akidesine ve ideolojisine balca temel ittihaz eden yeni Trkiye, baka yerlerde, nasyonalist hareketle kabili telif addedilmeyen humanitarisme ve sulhperverlik ahlaki prensiplerini millicilik akidesile uzlatrabilmitir (T.Alp 1936 :176). Fransz Nasyonalist Partisini millicilikle yetinmeyip milli taassuba, chauvinisme kaplmakla eletirir ve liberal ve demokratik yeni Trkiyenin milllicilii ile Fransz nasyonalist partisinin ilkelerinin birbirine tamamen zt olduunu belirtir (T.Alp 1936:279). Fakat Tekin Alpin zgrlk talya sz konusu olduunda disiplin taraftarlna meyleder.
70

zden, Atatrk Dneminde Kemalist Metinler: Arfda Bir Kemalizm: Tekin Alp ve Kemalizm (1936)

Ona gre Mussolininin yaratt faist millicilik, faizm ncesi ekonomik ve siyasi karmaaya bir tepki olarak domu ve bu tepki sayesinde bezginlik ve bitkinlik yerini, temiz ve salam milli bir heyecana brakmtr (T.Alp 1936:280). Mussolininin yeni Romasnn eski Roma gibi an ve hret hrsyla davrandn bu hrsn makul hadler dahilinde kaldka yararl olabileceini syler. Demokratik Avrupa, liberal deerler T.Alpin siyasi bilincinde tedirgin edici, ama ksmi de olsa mspet bir yer kaplarlar. Fakat kinci Tekin Alp birey yerine cemiyete, zgrlk yerine otoriteye ve snfsz asude bir topluma dkndr: Hangi demokratik memleket vardr ki, iinde,kanunlarla ve nizamlarla ihdas edilmi olmayp, hadisatn kuvvetile husul bulan fiil vaziyetlerden domu imtiyazl snflar bulunmasn? (..) Bu milletlerde, bir tarafta, eid eid sefaletler ve mahrumiyetler iinde rpnan muazzam kitleler, br tarafta mdebdeb bir hayat sren ve servetlerinin fazlasn ne yapacaklarn bilmeyen burjualar, sermayedarlar ve imtiyaz sahipleri grlr. Hangi demokratik memleket vardr ki, her snf siyasi ve ekonomik teekkllerin, snflarn ve partilerin, ak veya gizli ekilde, dorudan doruya veya bilvasta hkmet iine mdahalesinden az ok muztarib olmasn? (Alp 1936: 216) Tekin Alp Avrupa demokratik sistemlerini snfl zelliinden dolay tasvip etmezken otoriter devletlerin korporasyon sistemini de benimsemez. Gerekesi, kemalizmin zmre ve snf menfaatlerinin temsil edilmesini sureti katiyede reddetmesi ve sadece snflar arasnda vcudu zaruri tevazn ve ahengin yegane hakemi olan devletin camia menfaatlerini temsil etmesine cevaz vermesidir (Alp 1936:190-Bu noktada Z. Gkalp ve T. Alpin meslek- temsil denen Osmanl korporatizminin iinden geldikleri hatrlanmaldr). Temsilsiz bir korporatizmin szcs T.Alp burada durmaz ve trst, kartel ve sendikalar tehlikeli ilan eder: Kemalizm. yine ayn sebeple, trst ve kartel teekkllerine kknden muhalifdir. Geri bunlar, icilerle patronlar arasnda mcadele teekklleri ve grnte, kavga unsuru deildirler. Fakat netice itibarile, bunlar da, icilerle patronlar attran sendikalar ve mmasil teekkller kadar tehlikelidir (Tekin Alp 1936:192). i ve patron grevlerinin iddetle yasaklanmas (Alp 1936:189) n savunmas bu siyasi mantn doal sonucudur.

71

bilig, Yaz / 2005, say 34

Fakat birinci Tekin Alp, istibdada kar mcadele etmi, Cumhuriyetilik ilkesinde demokrasiyi grm liberal kayglarn T.Alpi clz bir i ses olarak varln srdrr. Onu, Kemalizmin giritii ve tahakkuk ettirdii btn kalknma eserinin byk bir ksm demokrasi etrafnda dner (Alp 1936:205) derken buluruz. te yandan klasik demokrasi Avrupada oligariye, halk dalkavukluuna dnerek itibar kaybetmektedir. Bu durumda ikinci T.Alp sahneye kar:Yz binlerce kahraman, nnnde, Sakaryada, Dumlupnarda, kann, kbet bu neticeye varmak iin dkmemitir. Avrupada itibar kaybeden demokrasinin Trkiyede itibar kazanmasna raz olmaz. Fakat buna mukabil ,iinde, demokrasinin zdd olan telakkinin, mutlakiyet telakkisinin mazarratlarn grdmz uursuz mazi gzmzn nnde durup dururken demokratik devlet telakkisinden nasl vazgeebiliriz? Trk milletini ebediyen mahva srklemesine ramak kalan rejim, mutlakiyet rejimi deil miydi?(Alp 1936:206) sorusunun sahibi de odur. Bu sual, Alpe gre cevab olmayan bir sualdir. Trk inklaplarnn gznde faizmin anlamnn devlet otoritesiyle snrl olduunu belirtmeye zen gsterir. Baka yerlerde, rnein tek frka prensibinin diktatrlk usul ile deil, milletin banda milletin itimadn haiz Atatrkn bulunmasndan dolay kendiliinden benimsendiini (Alp 1936:83), musiki inklabnda da: buna benzer dierlerinde olduu gibi zora, yahud kanun kuvvetine asla mracaat edilmi olmadn, eski musikiye yasak getirilmediini, fakat halkn, nderin tavsiyelerine uyarak alaturkadan kamakta (Alp 1936:184-185) olduunu vurgular. Fakat aadaki uzun cmleler kemalist Trkiyenin Batyla olan benzerlik araylarndaki snrlar gsterme asndan benzersizdir: Kemalizm doktrini ve ideolojisi, ancak hadisatn ve sarih vakalarn altnda tarif edilebilir. Kemalist fikirler ve prensipler, klasik kelimeler ve formller iine sktrlamaz. Zaruri ve sadece iari mahiyette olarak kullanlan bu formllere deer verecek olursak,Kemalizmin tezadlarla dolu olduu vehimesine kaplrz. Misal olarak birka tipik hal zikredelim:Kemalizm demokratik midir?Evet, nk Partinin 6 remzinden biri demokrasiden bahseder. Fakat,Kemalizmin amiyane manasile demokratik olmadn sk sk grmekteyiz. Yeni Trkiyenin en salahiyetli sz sahipleri, her frsat dtkce, demokrasiyi akca zemmetmekte tereddd gstermiyorlar. Kemalizmin ok iddetli bir disiplin taraftar, ok otoriter bir rejim olduu hi kimse iin bir sr deildir.

72

zden, Atatrk Dneminde Kemalist Metinler: Arfda Bir Kemalizm: Tekin Alp ve Kemalizm (1936)

Bu ise, klasik telakkilere gre, demokratik prensiplerin tam zdddr. Kemalizm liberal midir? Evet, zira iliklerine kadar Cumhuriyetcidir ve esas prensibi snf fark gzetmeksizin btn millet efradnn refah ve inkiafdr. Maamafih, tatbikat sahasnda, ferdin hrriyeti mahduddur. Devlet mdahalesi, millet faaliyetinin her ubesine amildir. Kemalizm millici midir? Evet, hem de koyu millicidir. Hatta millicilik, Partinin balca remizlerinden birini tekil eder. Buna ramen, milli telakki edilen btn ananeler yklmakta, yahud yok olmaktadr; milletin uurunda derin surette kk salm akideler, bmuhb, arka arkaya sklp atlmtr. u halde Kemalizm, eniyet ile ideoloji arasnda tezadlardan ve tenafrlerden ibaret midir? te bundan dolay,Kemalist akide ve ideolojiden bahsetmek iin realiteyi gz nne getirmek,ve klasik kelimelerle klasik formllerin, Kemalist zimamdarlarn aznda, baka yerlerde kullanldndan bsbtn ayr mana ve mefhum tadn nazar itibara almak lazmdr(Alp 1936 :201-202). Tekin Alp halklkla demokratlk, cumhuriyetilik ile liberalizm arasnda dorudan ve baka aklamalar gerektirmeyen mtekabiliyetler bulmak gibi teorik kusurlar tamakla ve Trkiyenin otoriter ehresini medeni demokratik ideallere tercih etmekte ise de belagati bu defa Trkiyedeki Batnn macerasna dair elikileri sergilemekte ona bir ayrcalk kazandrmtr. Baka bir ifadeyle Tekin Alpin Kemalizmi verdii cevaplar asndan deil sorduu sualler asndan nemlidir.

KEMALZMDEN TRK RUHUNA TEKN ALP


Munis Tekin Alp, Kemalizmden sekiz yl sonra, Trkiye Turanclk davasn grrken Trk Ruhunu yaynlad (stanbul:Remzi Kitabevi, 1944, XIII-XXIV-287 sayfa). Gkalp meclisindeki ortak dostlarndan islamc emseddin Gnaltay, (o srada Trk Tarih Kurumu Bakan ve TBMM birinci reis vekili idi) yazarn yeni kitabna bir mukaddime yazmas ricasn krmad. Ancak shhatinin daha uzun bir tantm yazsna elvermemesi yznden bu yaz bir sayfadan ibaret kald. Bu ksa mukaddimede Gnaltay, Moollarn Trk olduu grne kibarca itiraz etti. T.Alp rken Trk olmasalar da Moollarn ruhen Trk olduklarn belirtmekle yetindi. Trk Ruhunda Kemalizmin meden-r-alpin Trklerine, Hititler, S73

bilig, Yaz / 2005, say 34

merler, Etrsklere vs yani konjonktrel Trklere yer vermedi. Kemalizmden farkl olarak,Trklerin slam sayesinde atalar ruhunu koruyabildiklerini, oysa Hristiyanlaan Macar, Bulgar ve Finlerde Trklkden eser kalmadn belirtti (Alp 1944:V-VIII). Kemalizm'de Trk ruhuna Trk Ruhunda kemalizme yer ayrd ve bu son kitabnda Atatrkn ziyafetleri ve Ouzlarn lenleri, nnnn tuttuu yolla, 22 asr evvel Metenin tuttuu yol arasnda benzerlikler balkl blmlere yer verdi (Alp 1944:258-272). 1961 ylnda Nicedeki lmne kadar yazmaya devam ettiyse de kitap olarak Trk Ruhuunda kald.

Aklamalar
1. K. N. Durunun CHP 5. Byk Kurultaynda parti programnn giri ksmna dair yapt konumadan alnt. CHP 5. Byk Kurultay Zabtlar,Ankara,Ulus Basmevi,1939,s.86. 2. Moiz Kohen hakknda bir biyografi kaleme alan Landau, onun 1916 ylnda kurup 1918 e kadar bayazarln yrtt ktisat Mecmuasndan bahsediyor (Landau 1996:18). Avram Galanti de Trk Hars ve Trk Yahudisi kitabnda derginin neir tarihini 1914 olarak veriyor (Galanti 1953:25). Oysa sz konusu dergi,ktisat deil ktisadiyyat Mecmuas baln tad gibi,ilk says da 1914 de deil 1915 ylnda (8 ubat 1331) yaynlanmtr (Toprak 1982:26-27). 3. Selanik iin bkn.(Veinstein 1999; Gounaris 1994:103-120; Tekeli,lkin 1980:351-382). Ayrca 3. Ordu merkezi olan Selanik esas ttihat ve Terakkiye (ilk ismi Osmanl Hrriyet Cemiyeti) ev sahiplii yapt gibi, Gen Kalemler dergisi de burada yaynlanyordu. Dolaysyla ttihat zabitan ve kalem erbabnn hatralarnda kente dair pek ok atf olmasna amamak gerekir. Zaten Selanik dahil Osmanl Rumelisi imparatorluk bilincinde merkezi corafyay oluturuyordu. F.Rfk Atay durumu tespit eder:Eskiden millet deyince Rumeli Trkln anlardk. Millet snr belki Bursa ve Eskiehire doru biraz uzard. Anadolu bize bir Btn duygusu vermezdi. Blge leheleri birbirleri ile anlaamyacak kadar farkl idiler. Konyal,Trabzonlu ve Bitlisli birbirleri ile skpl,Manastrl ve Selanikli Trkler gibi yorulup kaynamazd (Atay 1963: 73). Atayn bir dier tesbitide kendi ifadesini tamamlar:lk genliimizde Akdeniz ehrimizle nrdk. zmir, Selanik ve Beyrut ! Selanik hepsinden daha yakn Osmanl idi.1908 demokrasisinin kayna oras. ttihatlarn ilk merkezi oras. Dilde son Trkeleme hareketinin doum yeri oras. ttihatlar, stanbula gelirsek bozulur muyuz diye dnerek Selanikde kalmlard (Atay 1963:171). 4. Landau M.Kohenin yaz hayatn Asr gazetesiyle balatrken, Avram Galanti onun ilk yazlarnn Selanikte kan ocuk Bahesinde yaynlandn belirti-

74

zden, Atatrk Dneminde Kemalist Metinler: Arfda Bir Kemalizm: Tekin Alp ve Kemalizm (1936)

yor. Gene, Galantiye gre Kohen Yunus Nadinin kartt ittihat sempatizan Rumeli gazetesine de yaz veriyormu (Galanti 1953:25). 5. Tekin Alp,1934 ylnda da benzer bir giriimin iinde yer alarak,Trkiye Musevi cemaati reisleri Hanri Sariano ve Marsel Franko ile birlikte Trk Kltr Cemiyetini kurmutur. Cemiyet, Trkiye Cumhuriyetinde yaayan muhtelif unsurlarn Trkletirilmelerini gaye edinmiti (Galanti 1953 :16). 6. Moiz Kohenin makalesi Trk Yurdunun 21 ve 28 inci saylarnda (toplam 8 say) tefrika edilmitir. eviren yerinde T.Y. ibaresi bulunmaktadr ki Trk Yurdunun ba harfleri olan bu ibare, Yusuf Akuraya aittir. Zira evirideki slup onu andrd gibi, Dergi mdr de olan Akuraolu Yusuf Trk Yurdunda T.Y. imzal pek ok yorum kaleme almtr. Nitekim Landaunun yaynlad hal tercmesinde Tekin Alp de bu hususu dorulad gibi, mezkur makaleyi Ziya Gkalpin tevikiyle yazdn da belirtiyor (Landau 1996:373).21. Saydaki tantm yazs ise yledir: 7. Mercure de France adl Fransz mecmuasnn efren 16 Austos 1912 tarihli (cild 47,numara364) nshasnda Les Turcs a La Recherce dune ame National serlevhal ve Trk Yurdu nokta-i nazarndan faydal uzunca bir makale mnderictir . Makalenin zrinde, mecmuann daimi muharrirlerinden P.Risalin imzas okunuyor. Msy Risal,Trklerin tekaml-i fikrleri tarihine ve hele son be senelik hayat- fikriyelerine dair iyi menbiden doru malumat ve vesik istihsl edebilmitir. Trkler hakknda bu derece tahkk ve tamik ile bu derece b-tarafane yazlm makalelere ,Avrupa matbuatnda nadir tesadf olunur. Muharririn himmet ve insafndan Trkler bittabi memnun ve mteekkir kalacaklardr. ( T.Y. 1998:350-351) 8. Yazdan Trk Yurdu evresinin P.Risalin gerek kimliini bilmedikleri anlalyor. Bu bilgisizlik ayrca Selanik ve stanbuldaki Trk mahfiller arasnda (baka bir ifadeyle Ziya Gkalp-Gen Kalemler ile Yusuf Akura-Trk Yurdu arasnda) henz yeterli bir iletiimin kurulmadn da gsteriyor. 9. Gen Kalemlerin Yeni Lisan davasnn esaslar iin bkn (Yntem 1962:371373). 10. Landau Kohenin Trk Derneinde de yazdn sylyorsa da, bu doru deildir. Bunun iin bkz.(Arai 1994:148-50) 11. Trkletirme zer Ozankaya tarafndan sadeletirilerek yeni harflerle yaynlanmtr (Tekin Alp, Trkletirme, haz..Ozankaya, Ankara:Kltr Bak.yay.,2001,115 sayfa. 12. Kemalizm, Prof.Dr.etin Yetkinin kaleme ald bir takdim yazsyla yeniden yaynlanmtr (stanbul:Toplumsal Dnm Yaynlar,1998,326 sayfa). Dier taraftan Turan balkl ve altnda Tekin imzas bulunan bir kitap C.O.Ttengil, Sadk Albayrak, Landau gibi isimler tarafndan M.Kohene atfedilmitir. Oysa Tekin mstear Tekin Alpe deil Ahmet Ferit Teke aittir. Bkn. Birinci 2001:240-245.

75

bilig, Yaz / 2005, say 34

13. Kemalist milliyetilikle ttihat milliyetilik ve Anadoluculuk arasndaki gerilimleri Anadolu mecmuas ve Trk Ocaklar rneinde tartan bir yaz iin bak. (Tachau 1963 : 165-176.) 14. Snfsal analizler yapmaktan holanan, siyasi tarihin arkasnda toplum tarihini gren Trk Yusuf Akuraya gre; 15. Sultan Abdlhamid-i saninin son zamanlarnda memurin-i askeriye ve mlkiyenin bir ksm, bilhassa burjuvaziye dahil olanlar, menafi-i hakimiyetten derece-i kifayede mtenaim olmakta iken, dier bir ksm, bilhassa burjuvaziden hari kalanlar (mesela aylyla geinir ufak tara memurlar, yine aylyla geinir kk rtbeli Makedonyada ekya takibine memur zabitler) hidmet ve saylerinin tamamen denmediini pek iyi biliyorlard. ttihat ve Terakki ite bu proleter memurin-i askeriye ve mlkiyeyi taazzi ettirerek yani vaziyet-i iktisadiyelerinden gayr memnun memurlarn mmessili sfatyla ie balad. (Akuraolu 1340:24) 16. Tekin Alp de Cumhuriyeti kuran kadronun Makedonya tecrbesinin altn izer: 17. Osmanl ordusununun en kuvvetli unsurlar, en enerjik ve en mnevver zabitler, Makedonyann hemen her tarafnda kaynaan, halka dehet salan ve Trkleri imhaya alan hristiyan tedhi etelerinin takibine ve tenkiline memur ediliyordu. Kemalist Trkiyenin bugnk zimamdarlarndan bir ou, genliklerinin en gzel yllarn bu nankr ve tehlikeli vazifeyi itina ve ihtimamla yapmaa hasretmiler ve arkadalarndan birounun bu milli etelerin hain kurunlar ve bombalarile can verdiklerini grmlerdir. (T.Alp 1936:292-293) 18. Seyfettin 1330:25-27. 19. Modernliin eskiyi trajik bir akbete mahkum etmesi literatrde ilenen bir konudur. M.Berman, Goethenin Faustunda, artk Saint Simoncu bir kisveye brnen Faustun, inas sren dev bir sanayi kompleksinin kenarnda eski (mtevaz) hayatlarn srdren (ve bylece devasa modernliin nnde hem fiziki hem de kltrel bir engel oluturan) kar koca iki yalnn ortadan kaldrlmasn emretmesini yle yorumlar: Bu yal ift,tpk Gretchen gibi, eski dnyada en gzel olan eyleri simgelemektedir. Uyum gsteremeyecek ve baka yere gidemeyecek kadar yal, inat, belki de aptaldrlar; ama gzel insanlardr, yaadklar yere tat verirler. Faustu bylesine huzursuz eden onlarn gzellik ve asaletidir (Bermann 1994:86). Alntdaki yal ift ibaresi yerine eski iir ve musiki konulursa Nurullah Ata kuann haleti ruhiyesine k tutulmu olur. 20. Yusuf Akurann nce Darlfnunda konferans olarak verip daha sonra Trk Yurdu dergisinin yeni serisinde makale olarak yaynlanan yazsnn (cild 2, say 13-1925) bal Asr Trk Devleti ve Mnevverlerine Den Vazifedir. Bu nemli yaznn baz tespitleri yledir:

76

zden, Atatrk Dneminde Kemalist Metinler: Arfda Bir Kemalizm: Tekin Alp ve Kemalizm (1936)

21. Efendiler, asr devlet, Avrupa medeniyeti mahsul olduu iin, asri devlet kurmak isteyen Trkler, tpk Japonlar gibi, eskiden dahil olduklar medeniyetten Avrupa medeniyetine atlamak mecburiyetinde kaldlar ve bugn bu mecburiyetten mtevellit mesili, kav bir azim, byk bir ecaatle halle alyorlar. imdi ahidi olduumuz vka azme, medeniyet deitirmek gibi, her kavim iin gayet etin ve pek ok hatar ve tehlikelelerle muhat bir ameliyenin icrasdr. Bu ameliyenin muvaffakiyetle hitam, Trklerin mstakbel hayatlarn temin edecektir (Akuraolu 1992 :134). Erken Cumhuriyet dneminin yurtta eitiminde benzer bir vurgu vardr. deal yurtta medeni (asri) ve yurtsever (milliyeti) olmalyd. Bunun iin bkn stel 2004:174-198. 22. M.evket Eygi,Yahudi Trkler Yahut Sabetayclar adl kitabnda Tekin Alpin bu ifadesini aadaki cmlelerle eletirir: 23. SLAMa dman bir Trk kavmiyetilii uydurmak, dinin yerine koymak zere bir ideoloji dzmek iin alanlarn banda Tekin Alp ismini kullanan bir adam gelir.(..) Bu Tekin Alpin ilk ismi Moiz Kohendir ve Musevidir. stelik de niversite profesrdr. u mehur, malum ve mahut Ziya Gkalpin de can yolda, bir bakma talebesi, bir bakma hocasdr. 24. (..)Tekinalpin (Moiz Kohen) nemli byk eserlerinden biri Kemalizm adn tar ve 1936da baslmt (stanbul,Cumhuriyet gazete ve matbaas, 347s.) Yahudi, bu kitabnn 94nc sayfasndaki 11inci blme Kahr olsun eriat Hkmeti baln koymutur. Tarihte bin yl boyunca mukaddes slam eriatinin bayraktarln yapm olan bir milletin ekmei ve tuzuyla beslenen bu fttaki cesaret ve kstahlk dorusu alacak bir iddetteymi.(..) Varlklarn Osmanlnn eriat dzenine borlu olan Yahudilerin iinden byle soysuzlarn zuhuru tarihin ibretli bir sahifesini tekil eder (Eygi 2000:8-9). Eyginin bu ifadeleri pekala anti-semitizm asndan da ibret verici bulunabilir. Bir eletiri olmayan eletiri olarak anti-semitizm tutarl bir a sunmaz. 1936 ylnda T.Alp gibi dnen birok Trk vard; T.Alpin Tklnden rahatsz olan birok Yahudi olduu gibi. Anti-semitizm bunlar kendisiyle elikiye dmeden anlamlandramaz. 25. Tekin Alpin kimi ifadeleri Y.Akura ve Landau tarafndan abartl bulunmutur. Akura Risalin makalesini evirirken sayfa altna mellif,maksadn daha iyi anlatabilmek iin biraz mbalaaya sapyor veya Muharrir Efendi, burada hayaline fazla serbestlik vermi gibi uyarc notlar dmtr. Landau da Tekin Alpin kendi tercme-i hlinde Rene Pinondan mverrih diye bahsetmesi zerine ,dipnotta Bu,aka bir abartmadr. Rene Pinon baarl bir gazeteciydi, ama tarihi deildi eklinde tashihde bulunmutur (Landau 1996: 374). 26. Tekin Alp bu vadide pek ok rnek verir. Hititlere dair yazdklar udur: Trk milletinin intisab etmi olmakla iftihar duyduu daha yeni bir medeniyette, mukaddes kitaplarda bile bahsi geen Hitit medeniyetidir. Hitit medeniyeti, bugnk Avrupa medeniyetinin mvellidi Yunan-Roma medeniyetini douran oniya medeniyetinin atasdr (Alp 1936:154-155).

77

bilig, Yaz / 2005, say 34

Kaynaka
AKURAOLU, Yusuf, (1992), Asri Trk Devleti ve Mnevverlere Den Vazife, Atatrk Devri Fikir Hayat I, Ankara :Kltr Bakanl yay. ALANGU,Tahir (1968), mer Seyfettin, lkc Bir Yazarn Roman, stanbul: May yay. ARAI, Masami ,(1994), Jn Trk Dnemi Trk Milliyetilii, ev. T. Demirel, stanbul:letiim yay. ATA, Nurullah, (1968), Devrim, Szden Sze, Ararken, stanbul:Varlk yay. ATAY, Falih Rfk, (1963), k Yllar, stanbul:Dnya yay. ATAY,Falih Rfk, (1965), ankaya, stanbul:Doan Karde Mat. BAL, Rfat N. (1999), Bir Trkletirme Serveni (1923-1945), stanbul, letiim yay. BEHMOARAS, Liz, (2005), Bir Kimlik Araynn Hikayesi,stanbul:Remzi Kitabevi BERMAN, Marshall (1994) Kat olan Her ey Buharlayor, ev.mit Altu,Blent Peker, stanbul:letiim yay. BRNC,Ali (2001), Mstear kmaznda Bir Kitap ,Tarih Yolunda, stanbul:2001. CHP 5. Byk Kurultay Zabtlar (1939), Ankara:Ulus Basmevi. DURU, Kazm Nami (1957), ttihat ve Terakki Hatralarm, stanbul: Sucuolu matbaas EYG, M.evket (2000), Yahudi Trkler yahut Sabetayclar, stanbul:zvi yay. 4. bask. GEN KALEMLER DERGS (1999), haz.smail Parlatr, Nurullah etin, Ankara:TDK yay. GALANT, Avram (1953), Trk Hars ve Trk Yahudisi, stanbul:Faklteler matbaas. LKN, Selim; TEKEL, lhan (1980), ttihat ve Terakki Hareketinin Oluumunda Selanikin Toplumsal Yapsnn Belirleyicilii,Trkiyenin Sosyal ve Ekonomik Tarihi (1071-1920), Ankara, Meteksan Limited irketi. NAN,A .Afet (1991), M.Kemal Atatrkden Yazdklarm,stanbul: 1000 Temel Eser MER Seyfettin (1330), Trkeye Kar Enderunca,Trk Sz, Say 4 (1 Mays ),25-27. LANDAU. J. M (1996), Tekinalp; Bir Trk yurtseveri (1883-1961), stanbul:letiim yay. SAFA, Peyami (1938), Trk nklabna Baklar, stanbul,Kanaat Kitabevi SERTEL, Sabiha (1966), Roman Gibi 1919-1950, stanbul:Ant yay. SERTEL, Zekeriya (1977), Hatrladklarm, stanbul.
78

zden, Atatrk Dneminde Kemalist Metinler: Arfda Bir Kemalizm: Tekin Alp ve Kemalizm (1936)

TACHAU, Frank (1963), The Search For National Identity Among the Turks, Die Welt des Islam,VIII-3, s.165-176. ALP, Tekin (1936), Kemalizm, stanbul: Cumhuriyet matbaas. ALP, Tekin (1944), Trk Ruhu, stanbul:Remzi Kitabevi. ALP, Tekin (1998), Kemalizm,kinci bask,stanbul:Toplumsal Dnm yay. ALP, Tekin (2001), Trkletirme,ev. .Ozankaya,Ankara:Kltr Bakanl yay. TOPRAK, Zafer (1982), Trkiyede Milli ktisat (1908-1918), Ankara:Yurt yay. TUNAYA,T.Zafer (1989), Trkiyede Siyasal Partiler, ttihat ve Terakki, III, stanbul:Hrriyet Vakf yay. STEL, Fsun (2004), Makbul Vatandan Peinde,kinci Merutiyetten Bugne Vatandalk Eitimi, stanbul:letiim yay. VEINSTEIN, Gilles (1999), Selanik 1850-1918, ev.Cneyt Akaln, stanbul,letiim yay. YNTEM, Ali Canip (1962), Gen Kalemlerin Yeni Dil Davas, Yakn Tarihimiz I, say:12 (17 Mays), s.371-373.

1 K. N. 2 Moiz K 3 Selanik iin 4 Landau M 5 Tekin Alp,. gaye edinmiti (Galanti 1953 :16). 6 Moiz).21. Saydaki tantm yazs ise yledir: Mercure) henz. 7 Gen 8 Landau 148-50) 9 Trkletirme 10 Kemalizm, 2001:240-245. 11 Kemalist 1963 : 165-176.) 12 Snfsal Trk Yusuf Akuraya gre; Sultan ie balad. (Akuraolu 1340:24) Tekin. (T.Alp 1936:292-293) 13 Seyfettin 1330:25-27. 14. Alntdak ruhiyesine k tutulmu olur. 15 Yusuf Bu nemli yaznn baz tespitleri yledir:Efendil 16 M.evket Eygi,Yahudi Trkler Yahut Sabetayclar adl kitabnda Tekin Alpin bu anlamlandramaz. 17 Tekin (Landau 1996: 374). 18 Tekin

79

Kemalist Texts in the Period of Atatrk: A Kemalizm at Purgatory: Tekin Alp and Kemalizm
Assist. Prof. Dr. Mehmet ZDEN
Abstract: Kemalizm is the formal name of Turkish rebuplicanism which attributes a special role to its founder, Mustafa Kemal. 1930s witnesses transformation of this special role into an ideological text. At the third congress of CHP assembled in 1931 Kemalizm was revealed as a sum of principles known as the six arrows. One year later Kadro started being published in order to give an ideological form to Kemalizm. In addition to these institutional efforts for the purpose of explanation and defence of Kemalizm some other books were written and published by various writers. Kemalizm was one of those books distinguished from the others by being the first one published under this title . It was written by Tekin Alp. He was born in Serez at 1883 as a Ottoman Jew and named as Moiz Kohen. Later in his life, he made friends among the circles of CUP (Committee of Union and Progress) including Ziya Gkalp. This relationship influenced all his life. Likewise the Turkification of Moiz Kohen by transforming into Tekin Alp was precedent of this influence. In the second constitutional monarchy period (1908-1918)Tekin Alp supported Turkism intellectually. But in the period starting with the proclamation of Republic he assumed a kemalist identity. Publication of Kemalizm should be considered as a reflection of this identity. Kemalizm (stanbul 1936) is an important book from different points. Firstly it has a conjectural value; secondly it reflects the atmosphere of its era; and finally it quotes the discussions about Kemalism. Besides, the arguments Tekin Alp put forward about nationalism, liberalism and secularism make it possible to for us comment on Kemalist ideology of the time. Key Words: Kemalism, Rebuplic of Turkey, Tekin Alp, Moiz Kohen, Nationalism, Ideology.
*

Hacettepe University, Faculty of Letters / Ankara memetozden@yahoo.com bilig Summer / 2005 Number 34: 45-81 Ahmet Yesevi University Board of Trustees

: ': (1936)
, ..,

: - . - . 1930- . ( ), 1931 , . . , 1936 . . . - . , , 1883 , . . (1908-1918) . 1923 , . . (: , 1936), . , .. , , . , , . : , , , , , .

, , memetozden@yahoo.com bilig leto 2005 vpusk: 34: 45-81 Popeitel#skiy Sovet Universiteta Axmeta Wsavi

Trkenin Banyo Karlnda Bilinen lk Szc: Sukngu


Ar. Gr. Serkan EN

zet: Bu almada, Juten Oda tarafndan yaymlanan New Fragments of the Budhist Uighur Text Skiz ykmk yaruq adl makalede grlen sukngu szc zerinde durulacaktr. Odaya gre sukngu, suk- veya sok- sokmak kkne dayanmakta, klk konut anlamna gelmektedir. Bu gre Marcel Erdal katlmamaktadr. Erdal, sogn- soumaktan trediini ne srd szc sogngu biiminde okuyarak yazlar dinlenilecek oda anlamn vermitir. Ben, szcn Eski Trkede ykanmak anlamnda bulunan sukn- fiilinden geldiini dnmekteyim. Bu tabandan treyen suknguyu banyo olarak anlamlandrmann hem biim bilim hem anlam bilim hem de Trk ev kltr asndan daha isabetli olaca grndeyim. Anahtar szckler: Eski Trke, Eski Uygurca, Trk ev kltr, banyo, ykanma

Giri
Eski Uygur Trkesinin Trk dili tarihinde nemli bir yeri vardr. Pek ou din nitelikli olup Sanskrite, ince, Toharca gibi dillerden evrilmi bulunan bu dneme ait metinler, Eski Trkenin szck daarc hakknda nemli sonulara ulamamz salamtr. Bata Almanya ve in olmak zere deiik lkelerin ktphanelerinde yer alan Uygur metinleri yaymlandka phesiz elde edilen sonular da artacaktr. Eski Uygur Trkesi aratrmalar iinde Sekiz Ykmek: Sekiz Yn adyla bilinen eserle ilgili almalar T. Haneda balatmtr (Oda 1983: 125). Sekiz Ykmekin kapsaml bir biimde neri ise W. Banga aittir. Bangn nerettii blmler, rencileri A.v. Gabain ve Reit Rahmeti tarafndan Trkische Turfan-Texte serisinin altnc cildi olarak yaymlanmtr (Bang 1934). Bu yayndan yola kan Saadet aatay, Trk Leh

Ondokuz Mays niversitesi, Fen Edebiyat Fakltesi, Trk Dili ve Edebiyat Blm / SAMSUN serkansen@omu.edu.tr bilig Yaz / 2005 say 34: 83-90 Ahmet Yesevi niversitesi Mtevelli Heyet Bakanl

bilig, Yaz / 2005, say 34

eleri rnekleri Ide eserin bir ksmn, ierdii szcklerin gnmz Trkesindeki karlklarn sz dizimi blmnde vererek, okuyucularna sunmutur (aatay 1963: 24 28). Son yllarda Sekiz Ykmek zerinde duran baka bir aratrmac da Juten Odadr. Tespit edebildiim kadaryla Odann 1979-2000 yllar arasnda eserle ilgili be almas olmutur (Adam vd. 2000: 96). Bu almalardan biri de New Fragments of the Budhist Uighur Text Skiz ykmk yaruq (Budist Uygur Metni Sekiz Ykmek Yarukun Yeni Paralar) adl makalesidir (Oda 1983). Makalede, ev ina etmeye niyetli kimsenin kt ruhlardan arnma amacyla evin ina edilecei arazide bu reti kitabn (Sekiz Ykmek) kez okuyup yapmas gerekenlerin sraland blm, konumuz asndan nemlidir. Bu blmde unlar anlatlmaktadr: anta kin toprak kaza tam tokyu titig yoguru i kdg timin balam kergek siziksizin ev bark turgurm kergek kntin yngak yaylk tagtn sngar sukngu ngdn sngar kidin sngar ikidin bulang anta ulat alk kdenlik ev bark ulug kiig kapg kudug otuk ta sokgu tegirmen aglk kmslk ulat ylkka /// kiike batglkka tegi tz tketi itmi (Oda 1983:134). Ondan sonra toprak kazp, duvar rp, amur yourup derhal ie girimek gerek. Endiesiz bir biimde ev ina etmek gerek. Gney ynnde yazlk<hane>; kuzey ynnde sukngu; dou ve bat ynnde ikier tarafta mutfak, misafir evi, byk kk kap, kuyu, ocak ta, tme deirmeni, hazine odas ayrca hayvanlara ... insanlara tuvalete dek btnyle yapmak...** Yukarda verilen balamda geen ve Bangn yaynnn paralel ksmlarnda yer almayan sukngu szcyle ilgili Oda unlar ileri srmektedir: Szckle imdiye dek karlalmamtr. Bu, sahiden insan zorlayan bir ey. Yazlk hane ile mukayese edildiinde konut, zellikle klk konutu (??), ifade edebilir. suk- ya da sok- fiiliyle ilikilendirilebilir. (Oda 1983:141). Odann sukngu konusunda tereddtle ne srd grlerine ilk kar kan Marcel Erdaldr. Erdal, kuzey ynnde klk konut olamayacan dile getirerek szcn yazlar dinlenilecek oda anlamnda bulunabileceini ifade etmitir. sok- ya da suk- fiilinden sonraki hecede dz nl kullanlamayacan belirterek szcn, sogn- soumak tabanndan trediini ne srmtr (Erdal 1999: 614-615).

84

en, Trkenin Banyo Karlnda Bilinen lk Szc: Sukingu

Bence de Odann sukngu ile ilgili grleri gzden geirilmeye muhtatr. Zaten kendisi de grlerinde srarc deildir. suknguyu klk konut olarak anlamlandrmak Erdaln da deindii gibi ncelikle mimar adan sakncaldr. Zira gne almas iin klk blmn kuzeye deil gneye inas gerekir. Szc Eski Trkede suk- ya da sok- biimlerinde grlebilen sokmak fiiline dayandrmann biim bilim yannda anlam bilim asndan da sakncalar vardr. nk, bu fiil Trkede ounlukla nesneler iin kullanlr. nsanlar iin kullanldnda ise genellikle bir zorlamay ifade eder. nsann dinlenecei bir mekann zorlama bildiren bir fiilden tretilmi olmas akla pek yatmamaktadr. Marcel Erdaln eletirilerine katlmakla birlikte szcn kkeniyle ilgili tekliflerini paylamamaktaym. Zira, Erdal da Odann yapt gibi bir ztlktan yola kmtr. Oda, gney ynndeki yazlk blmn zdd olarak kuzey ynnde klk blmn bulunmas gerei zerinde durmu idi. Erdal ise gnei merkez alan bir kyaslamaya gitmitir. Gnein az olduu k dnemi iin yaylk; bol olduu yaz dnemi iin sogngu?dan bahsederek, Oda gibi mimar gereklerle elime hatasna dmemitir. Fakat her iki aratrmacnn yola kt bu ztlk neden dilde kendini gstermemitir? Yani, yaylkn zdd olarak klk kullanma imkn varken ya da sogngu?nun zdd olarak isingye bavurmak dururken stelik klk, sogngu?ya gre daha ekonomik, daha yerleik ve ses uyumuna daha yatknken yazlk mekn adlandrmak iin neden klk deil de sogngu yelenmitir? Ayrca, sok- ya da suk- fiilinden sonraki hecede dz nl kullanlamayaca iddias dzlk yuvarlaklk uyumunun yeni yeni belirginlemeye balad bir dnem iin olduka keskindir. Bence sukngu szcn sok-, suk-, veya sogn-n dnda baka bir fiile balamak mmkndr. Uygur ve Karahanl metinlerinde ykanmak karlnda rastlanan bu fiil sukn-dr. Kgi Kudara ve Peter Zieme tarafndan yaymlanan Uigurische Agama-Fragmente adl Uygurca metinde sukun- ykanmak anlamyla karmza kar (Kudara vd. 1990: 135). Fiil, ad geen metinde, sukunup biiminde zarf greviyle tek bana (Kudara/Ziene 1990: 132); sukunup yunup artnp yapsnda, lemenin paras olarak geer (Kudara/Zieme 1990: 132). Yaymclar sukun- aklarken onu DLTdeki sukn- ile birletirmitir (Kudara vd. 1990: 135). DLTnin Besim Atalay tarafndan yaplan yaymnda uragut ban suknd: kadn ban ykad rneinde grlen szckle ilgili Kagarl Mahmut, U dilince olduu aklamasn yapmtr (DLT II: 153). Eserin Robert Dankoff ve James Kellyin yaplan yaymnda ise fiil, ykanmak anlamn korumakla birlikte sukun- biiminde okunmutur
85

bilig, Yaz / 2005, say 34

(Dankoff/Kelly 1984: 40). Aratrmaclar, bu okuyu tercihinin altnda yatan nedenleri soru iaretiyle geitirmilerdir. Onlarn bu tercihinin DLTde sokmak anlamnda geen suk- fiilinden sonra gelen yardmc nllerin yuvarlak oluunu rneksemelerinden kaynaklandn dnmekteyim. Besim Atalayn szcn Arap harfli imlsnda y harekelemi olmas, elimizde sukngu gibi bir verinin bulunmas ve yaymclarn tatmin edici aklama getirememeleri Atalayn sukn- okuyuuna arlk kazandrmaktadr. Yukarda da deinildii gibi o dnemde dzlk yuvarlaklk uyumunun henz gelimeye balad gz nnde tutulduunda fiilin ikinci hecesindeki u ~ nbetlemesini normal karlamak gerekir. Nitekim bu nbetlemenin baka rnekleri de mevcuttur. stn olmak karlndaki fiil, Uygur dneminde an- biiminde yazlmaktayken Karahanl dneminde aun- biiminde yazlmtr (Erdal 1991: 590). Kurumak, tahrip olmak karlndaki fiil, Uygur metinlerinde hem kurlhem de kurul- biiminde yazlmtr (Erdal 1991: 666). Yine, bu dnemde korkmak anlamnda olan fiil hem korkun- hem de korkn- biiminde gemektedir (Erdal 1991: 606). rnekleri oaltmak mmkndr. Marcel Erdal, bizim sukn- biiminde okunabileceini iddia ettiimiz fiili sugun- bal altnda incelemitir. Dankoff ve Kellynin szc ykanmak anlamnda evirmesini doru bulan Erdal, Clausonun szc sokun- biiminde okuyup, ykanma karln doyurucu bulmayarak, eki dzen verme anlamn yklemesini (EDPTC: 814) eletirmitir (Erdal 1991: 615). sukun- okuyuunun Kagarlnn belirttii zere Uygurlardan ayr deerlendirilmesi gereken U diyaleinin bir zellii olduunu vurgulayarak szcn sug-ul-, sug-ur-, sugun-dur- rneklerinden hareketle sugun- biiminde okunmas gerektiini dile getirmitir (Erdal 1991: 615). Fakat burada dikkat edilmesi gereken bir nokta vardr. Uygur imlasnda kaln g ile kaln k ayn harfle yazlabilmektedir. Ayrca, DLTde ayn szcn hem kaln k ile hem de kaln g ile yazld pek ok rnek mevcuttur (Dankoff/Kelly 1985:276). Bu durumda, Erdaln sugun- okuyuuna dayanak tekil eden, k l biimin U diyaleine has olduu ynndeki tespiti greceli hale gelmektedir. Kagarlnn sukn- ile ilgili yapt U dilince aklamasnda szcn kendisinin mi yoksa seslendiriliinin mi kastedildii de belirgin deildir. Bunun yannda DLT de vurgulanan ayrm, Hakanl Trkleri ile U Trkleri arasndadr. Oysa zerinde durduumuz fiil Uygur dnemine aittir. Sralanan gerekeler bizim sukngu okuyuunu benimsememizi desteklese de Uygur imlasnda kaln g ile kaln k nn ayn harfle temsil edilmesinin ortaya konan grlerin kesinlik kazanmasnn nne getiini belirtmek gerekir.
86

en, Trkenin Banyo Karlnda Bilinen lk Szc: Sukingu

Sonu
Buraya kadar yaptmz aklamalar iki noktay gn yzne karmaktadr. 1. Elimizde ister sugun- biiminde yazlsn, isterse bizim de ne srdmz gibi sukn- biiminde yazlsn, Uygurca ve Karahanlca dnemlerinde ykanmak anlamnda grlen bir fiil vardr. 2. Eski Uygurca bir yazmada, evi oluturan blmlerin btn ayrntlaryla anlatld bir balamda, sukngu diye geen bir szck mevcuttur. Bu iki veriyi bir araya getirdiimizde sukngu ya da sugungu? ya ykanlan yer, yani banyo, hamam anlamn vermek gayet isabetli olacaktr. Dikkat edilirse szcn yer ald balamda insann temel ihtiyalarn giderecei btn meknlarn sraland bir ev tasvir edilmektedir. Ykanma gibi son derece nemli bir ihtiyacn, -yerleik Budist Uygurlar iin din bir vecibenin- karland blmn bu balamda yer almas gayet doaldr. stelik ykanmak karlnda yukarda da getii zere sukun-, yun-, artn- gibi ayr fiili barndran ve bunlar leme ats altnda toplayabilen (Kudara /Ziene 1990: 132) bir dilin ykanlacak yeri adlandrma imknndan mahrum olamayaca da ortadadr. yleyse, sukngunun sukn- fiiline +gu fiilden isim yapm eki getirilerek tretilmi banyo karlnda bir szck olduunu rahatlkla kabul edebiliriz. Bunun iin fiil taban kadar, tabana getirilen +gu eki de uygundur. Hem Oda hem de Erdal bu ekle kurulan szcn mekn iin kullanlmasna itiraz etmemekte, tersine, kendi anlaylar erevesinde bir mekn adlandrdn ifade etmektedirler. Szcn getii balamda da sukngunun mekn belirtme ilevi ak seik ortadadr. Bunun yannda, Uygur ve Karahanl dneminde +gu ekiyle tretilmi mekn bildiren szckler mevcuttur. Uygur dnemi iin tanyan-gu oturulan yer ve tg dlen yer (Rhrborn 1971: 44) szcklerini; Karahanl dnemi iin tr-g ayn rmaa dkld yer (DLT I: 490) szcn bu duruma rnek olarak gsterebiliriz. suknguyu banyo anlamyla kabul ettiimizde tagtn sngar sukngu ifadesini kuzey ynnde banyo olarak gnmz Trkesine evirebiliriz. Bu eviri Trk ev kltryle uygunluk gsterir. Bugn dahi Trk konutlarnda banyo, evin oturulan odasna en uzak mesafede ina edilir. Bu tercihte mahremiyetin pay vardr. Oturulan odann gne alan ksma yani gneye ina edildiini dnrsek banyonun bunun tam tersi istikamete, yani kuzeye inas gerekir. Bu durum banyonun yer ald blmn karanlkta kalmasna yol aar. Belki de o sebeple tne-den gecelemek tretilen tnek, Uygur ve Karahanl dneminde karanlk yer, hapishane
87

bilig, Yaz / 2005, say 34

(EDPTC: 519-520) anlamndayken Harezm dneminde banyo anlamn (Ata 1998: 441) kazanmtr.
** Makale boyunca geen Eski Trke ifadelerin transkripsiyonlarndaki farklln nne geebilmek iin sade bir transkripsiyon tercih ettim. Ayrca Eski Trke ifadelerden sonra yaplan evirilerde dipnot kullanlmamas, evirinin ahsma ait olduunu gsterir.

Kaynak ve Ksaltmalar:
ADAM, Volker, Jens Peter LAUT ve Andeas WEISS (2000), Bibliographie alttrkischer Studien, Wiesbaden: Harrassowitz Verlag. BANG, Willi, A.V. Gabain ve G. R. Rachmati, (1934), Trkische Turfan-Texte VI, Das Buddhistische Stra Skiz Ykmk, Berlin: Verlag der Akademie der Wissenschaften. AATAY, . Saadet (1963), Trk Leheleri rnekleri I, Ankara: Ankara niversitesi Dil ve Tarih-Corafya Fakltesi Yaynlar. DANKOFF, Robert ve James KELLY (1982, 1984, 1985), Mahmd al Kgar: Compendium of the Turkic Dialects (Diwn Lugt at-Turk) I- III, Washington: Harvard University Printing Office. ERDAL, Marcel (1991), Old Turkic Word Formation A Functional Approach to the Lexicon Vol. II, Wiesbaden: Otto Harrassowitz. KUDARA, Kgi ve Peter ZIEME (1983), Uigurische gama--Fragmente (1), Altorientalische Forschungen, 10: 269-318. ODA, Juten (1983), New Fragments of the Buddhist Uighur Text Skiz ykmk yaruq Altorientalische Forschungen,10: 125-142. RHRBORN, Klaus (1971), Berliner Turfantexte II, Ein uigurische Totenmese. Text, Ubersetzung, Kommentar, Berlin: Akademie-Verlag. DLT: ATALAY, Besim (1998) Divan Lgat-it-Trk Tercmesi I- III, IV Dizin, Ankara: TDK Yaynlar. EDPCT: CLAUSON, Sir Gerard (1972), An Etymological Dictionary of PreThirteenth Century Turkish, Oxford: Clarendon Press.

88

Sukingu the First Word Known as Bathroom in Turkish


Res. Assist. Serkan EN

Abstract: In the introdu In this study, it will be dwelled on the word sukngu that takes place in the article New Fragments of the Budist Uighur Text Sekiz ykmek yaruk published by Juten Oda. According to Oda sukng is derivated from suk- or sok- to thrust into and it means winter dwelling. Marcel Erdal disagrees this opinion. Erdal claims that it is derivated from sogn- cool themselves and he transcribes this word as sogngu means refreshing room for the summer. I think that it is derivated from sukn- that means to wash oneself in Old Turkish. According to me it is more suitable to mean sukngu derivated from this verbal stem as bathroom for morphology, semantics and also Turkish house culture. Key words: Old Turkish, Old Uighurish, Turkish house culture, bathroom, have a bath

Ondokuz Mays niversity, Faculty of Science and Letters/ SAMSUN serkansen@omu.edu.tr

bilig Summer / 2005 Number 34: 83-90 Ahmet Yesevi University Board of Trustees

, -
,

: , New Fragments jf the Budhist Uighur Text Skiz ykmk yaruq, . - - . . , . , -, . , , , , . : , , , ,

, , -

serkansen@omu.edu.tr

bilig leto 2005 vpusk: 34: 83-90 Popeitel#skiy Sovet Universiteta Axmeta Wsavi

Samed Vurgunun Bak Asyla On Bir Trk airi


Yard. Do. Dr. Ahmet BOZDOAN*
zet: Samed Vurgun, Sovyet dnemi Azerbaycan Trk iirinin tannm simalarndan biridir. Rejim propagandisti sfatyla da bilinen Vurgun, manzumelerinde pek ok airin adn anar. Bunlardan bir ksmna kar sergiledii tavr, bir taraftan Vurgunun sanat anlayn yanstrken dier taraftan kendisine niin rejim propagandisti sfatnn verildiini gstermektedir. Sz konusu durumu ortaya koymak iin bu yazda onun baz Trk airleriyle ilgili deerlendirmeleri gzden geirilmi ve tahlil edilmeye allmtr. Anahtar kelimeler: Samed Vurgun, sosyalizm, propaganda, Sovyet dnemi Azerbaycan Trk iiri.

Giri Sovyet dnemi Azerbaycan Trk iirinin mihver airlerinden biri durumundaki Samed Vurgun (1906-1956)un en belirgin zellii rejim propagandisti olmasdr. Fakat o ayn zamanda, elli yllk mrnn otuz yldan fazlasn iire adam ok kuvvetli bir airdir. Kelimelere hkimiyeti, halk kltrne vkf oluu, onun iirlerini muhteva ynnden glendiren unsurlardr. Ayrca, ll iirlerde vezne ve kafiyeye son derece hkim olmas, iirlerinin ekil bakmndan da glenmesini salamtr. XX. Yzyl Azerbaycan Trk iirinin gndeme geldii hemen her ortamda Samed Vurgundan ve onun mehur Azerbaycan iirindeki; El bilir ki, sen menimsen, Yurdum, yuvam, meskenimsem, Anam, doma vetenimsen! Ayrlar m knl candan? Azerbaycan, Azerbaycan! (Vurgun 1985a:266)

Cumhuriyet niversitesi, Fen-Edebiyat Fakltesi / SVAS bozdoganahmet@hotmail.com bilig Yaz / 2005 say 34: 91-115 Ahmet Yesevi niversitesi Mtevelli Heyet Bakanl

bilig, Yaz / 2005, say 34

msralarndan bahsetmek deta gelenek olmutur. Tek bana bu rnek bile Samed Vurgunun ne kadar gl ve ne kadar tannan sevilen bir air olduunu gstermektedir. Ama bata da sylendii gibi, o bir rejim propagandistidir ve ortaya koyduu eserler, bu zelliinin airlik gcnden nce hatrlanmasna neden olmutur. Yani Samed Vurgun, btn varl ile halk hayatna, sosyalizm vatanna, komnizm ideallerine bal bir sanatkr olmutur. (Oruceli 1956: 4).1 Samed Vurgun, iirlerinde gerek Trk, gerekse Trk olmayan pek ok air, yazar ve dnrn adn anmaktadr.2 Trklerden Molla Penah Vkf (1717-1797), Fuzul (1495?-1556), Nizam (1140/1150-1214), Nesm (1369?-1417?), Dede Korkut (?-?), Mirza Elekber Sabir (18621911), Molla Veli Vidad (1709-1809), Cambul Cabayev (1846-1945), Sleyman Stalski (1869-1937), erif Barzade (ikeste) (?-?), Hseyin Cavid (1882-1941), Osman Sarvelli (1905-1982), Cafer Cabbarl (18991934), Hurid Banu Natevan (1832-1897), Mirza Fethali Ahundzade (1812-1878), Hac Kerim Sanl (1878-1937), Bidiya (1918-?), Bala Azerolu (1921-?), Eli Fitret (1890-1947), k Peri (1811-1847), Abdulla aik Talzade (1881-1959), Elesker (1821-1926), Ahmed Cavad (1892 ?-1937), k Hseyin Bozalganl (1864-1941), Adil Babayev (1925-1977), Tufarganl k Abbas (XVI.-XVII. Yzyl), Dilgam (?1838), k imir (1893-1980), Celil Memmedgulzade (1869-1932), Tevfik Fikret (1867-1915), Nzm Hikmet (1902-1963), Mikail Refili (1905-1958), Mehmet Emin Resulzade (1884-1955) ve Yahya Kemal (1885-1958); Trk olmayanlardan da Firdevs (936-1020), Byron (17881824), Pukin (1799-1837), Taras evenko (1814-1861), Voltaire (1694-1778), Diderot (1713-1784), Heinrich Heine (1797-1856), Mayakovski (1893-1930), Emil Verhaeren (1855-1916), Yemi Ciyao (1896-1983), Sayat Nova (1722-1795), Tagor (1861-1941) ve Louis Aragon (1897-1982) onun iirlerinde dorudan veya telmih yoluyla deinilen airlerdir. Ancak, bunlardan Trk olanlarn bir ksm, manzumelerde sanat kimliklerinden ziyade Samed Vurgunla kiisel dostluklar mnasebetiyle ve genellikle bir-iki kez ad anlan airlerdir. Trk olmayanlar ise ya btn dnyann tand klsiklemi isim olmalar ya Sovyetler Birliinin bir mensubu olmalar ya da siyasal bakmdan sosyalist dnceyi benimsemi olmalar mnasebetiyle ve yine genellikle bir-iki kez ad anlan airlerdir. Oysa Molla Penah Vkf, Fuzul, Nizam, Nesm, Dede Korkut, Mirza Elekber Sabir, Tevfik Fikret, Nazm Hikmet, Mikail Refili, Mehmet Emin Resulzade ve Yahya Kemal, adlar zel sebeplerle anlan airlerdir. Samed Vurgunun bu on bir airle ilgili dnceleri, hem
92

Bozdoan, Samed Vurgunun Bak Asyla On Bir Trk airi

onun iir, airlik ve sanat anlaynn, hem de siyasal tercihlerini sanatna nasl yansttnn somut ekilde tespit edilmesi bakmndan nemli verilerdir. Bu adan ad geen on bir airin hangi vesilelerle onun iirlerine girdiini, Samed Vurgunun bunlar hakkndaki grlerini gzden geirmekte fayda vardr. Samed Vurgun bu airlerin hemen hemen tamamna Sovyet rejiminin bak asyla yaklam; haklarnda deer asndan bir hkm verirken fikirlerinin Sovyet rejimiyle uyup uymamasn dikkate almtr. Onun bu yaklam tarz sadece XX. yzylda ve Azerbaycan corafyasnda yaam airler hakkndaki deerlendirmeleri iin deil, tarihin her dneminde ve Trk dnyasnn her corafyasnda yaam airler hakkndaki deerlendirmeleri iin geerlidir. Zaten dikkat edilecek olursa Vurgunun adlarn and yukarda saylan on bir airden alts Sovyet hkimiyetinin Azerbaycanda tesisinden nce yaamtr; de Trkiye Trkdr ve aada grlecei zere- Vurgunun bunlar hakkndaki kanaatlerinde onlarn dncelerinin ve davranlarnn sosyalist rejimin ilkelerine uy(durul)mas ya da uy(durul)mamas nemli bir hareket noktasdr. Bu yaklam tarz, Sovyet Azerbaycannda, sadece edebiyatta ve Samed Vurgun iin deil, her alanda ve rejim taraftar herkes iin geerlidir. rnein evket Rado Sovyet Rusya gezisine ait hatralarn anlatt eserinde bu durumu gzler nne seren u satrlara yer verir: Baknn Mill Ktphanesinde bana sylediklerine gre, Azerbaycanda yalnz Fuzul hakknda iki yze yakn ett neredilmitir. Bu gzel bir ey. Azerlerin kltrlerine olan ballklarn gsteriyor. Fakat, bu ettlerin ne derece ilm olduklar hayli phe gtrr bir eydi. Sokakta, bir ktphanede, Fuzulnin eski harflerle baslm ve naslsa bir kenarda kalm Leyl ve Mecnun adl kitabn bulup satn aldm. Bu, resimlendirilmi, olduka iyi baslm bir Leyl ve Mecnundu. lk i olarak n szn okudum. Bu n szde muharrir Fuzulnin bir komnist olduunu ispat etmeye alyor, iirlerinde Fuzul yer yer itirakilerin fikirlerine tercman olmaktadr. diyordu (Rado 1968: 69-70). Kuvvetli bir air olduu kadar inanl bir rejim propagandisti olan Samed Vurgun, ad anlan on bir airi, onlarn fikirlerinin sosyalist rejime uygun dp dmemesine gre iyi ya da kt air olarak gsterir. Dolaysyla Samed Vurgunun iirlerinde ad geen bu on bir airi onun ms-

93

bilig, Yaz / 2005, say 34

pet bak asyla ele ald airler ve menf bak asyla ele ald airler olmak zere iki alt balkta gzden geirmek uygun olur. Bu n veri ve deerlendirmelerin nda Samed Vurgunun ad geen on bir airle ilgili grleri hakknda u tespit ve tahliller yaplabilir:

iirlerde Mspet Bak Asyla Ele Alnan airler


Molla Penah Vkf, Fuzul, Nizam, Mirza Elekber Sabir, Nesm, Dede Korkut, Tevfik Fikret ve Nzm Hikmet, Samed Vurgunun manzumelerinde mspet bak asyla ele alnan airlerdir. Hemen ve tekraren sylemek gerekir ki bu airlerin bahis konusu yaplan zelliklerinin sosyalist rejimin temel ilkeleriyle atmamas (veya Samed Vurgun tarafndan yle gsterilmesi), onlarn mspet bak asyla ele alnmasna vesile tekil eden asl amildir. Samed Vurguna gre adn and kiilerin sosyalist rejimin Sovyetler Birliinde tesisinden nce ya da sonra yaam olmalar nemli deildir. Ona gre asl nemli olan, ad geen kiilerin siyasal fikirlerinin ve dnya grlerinin rejime uygun olup olmamasdr. Dolaysyla o, Sovyetler Birliinin Azerbaycanda tesisinden yllarca nce yaam airlerle ilgili gr bildirirken bile, onlarn fikirlerinin Sovyetler Birliindeki sosyalizm anlayyla uyuup uyumayacak olmasn referans alr. Samed Vurgunun manzumeleri ierisinde kendisi ve eserleri hakknda en fazla fikir yrtlen ve yorum yaplan airler, Vkf, Fuzul, ve Nizamdir. Molla Penah Vkf, Azerbaycan edebiyatnda yeni bir devir aan air olarak bilinir. Ona gelinceye kadar ah smail ile balayan Trkecilik hareketi bir yana braklacak olursa Azer edebiyat Fuzul mektebinin takipisi durumundadr. Klasik edebiyatn btn zellikleriyle devam ettii bir devirde Vkf, iirin konular iin yeni almlar getirir. Halkn hayat, yaay, giyini tarz, gelenek ve grenekleri, insann gzellikleri ve psikolojik dnyas, sevgisi, bu iyimser tabiatl airin eserleri iin zengin birer malzeme olur. Vkfn iirlerinde yer yer Arapa ve Farsa tamlamalara rastlanmakla birlikte, hece ve aruz llerinin her ikisini de kullanan Vkfn btn eserleri sade, klfetsiz ve halkn anlayabilecei bir dille yazlmtr (bk. Yldrm 1984: 239-240). Vkf birok Azer airini olduu gibi, Samed Vurgunu da etkilemitir. O, Samed Vurgunun en ok sevdii, sayg duyduu ve eserlerinde -Trk olsun ya da olmasn- btn airlerden fazla yer verdii isimdir. Vurgun, Vkf hakknda Henz ocuk iken ben Vkf yaratclnn tesiri altnda idim. Onun gzel iirleri, aydn ve halk dili benim yaratclma ok tesir
94

Bozdoan, Samed Vurgunun Bak Asyla On Bir Trk airi

etmitir. Ben, ilk iirlerimi Vkfn cazibe kuvvesinin tesiri altnda yazdm. (Vurgun 1985a: 423-424) diyerek, ona olan hayranln dile getirmitir. Vkf (Vurgun 1988: 5-136) adnda manzum bir tiyatro eseri kaleme alm olmas da Samed Vurgunun ona olan ilgisinin derecesini gstermektedir: Vkf, Vurgunun iirlerinde her eyden nce iyi bir air olarak anlr. Ana diline verdii nem ve vatanna ball ise Vkfn dier bir zellii olarak belirtilmitir. Vaif! Ey e`rimin knl dastan3 De, shbetin han, de sazn han? Ey knl yolusu, gler senetkar, edrini bilmedi senin saraylar. ran ordusunu yeridende sen, Dedin ki, yadlara kemesin veten. Dedin: Seremeler, dalar bizimdir, Almal, armudlu balar bizimdir. Dedin ki: El dili, el eri gerek (Vurgun 1985a: 261) msralarnda Vkf, iirde bir destan, bir zirve olarak nitelendirilmitir. Bu msralarda Vkfn Karaba hkmdar brahim Halilin saray hizmetine girmesine ve ran hkmdar Aa Muhammedin Karabaa saldrs srasnda esir dmesine de telmihte bulunularak, onun kymeti bilinememi bir vatansever olduu ima edilmitir. Bu manzum parada geen; Vaif! Ey e`rimin knl dastan De, shbetin han, de sazn han? msralar, ayn iirin deiik yerlerinde tekrarlanarak, Vkfn, iir sanatnn zirvesi olduu fikri pekitirilmeye allmtr. Samed Vurgun, Vkfn iirlerinin niteliklerini Seadet Nemesi balkl iirde u drtlkle dile getirmitir: Her sz, shbeti duzlu, mezeli, Szr keklik kimi eller gzeli. Dilsiz esrlerden ba galdrarag, Dil am Vaifin irin ezeli. (Vurgun 1947: 128). Bu msralarda Vkfn Trkeye kar besledii sevgi ve onu koruma gayreti anlatlmaya allmtr. Ancak, Samed Vurgunun iirlerinde

95

bilig, Yaz / 2005, say 34

Vkfn Azer Trkesinin bayraktarlarndan olduunun daha ak ekilde ifade edildii msralar da vardr: Getir hatirine Vaifi bir dem, Grld elbinde bir yurdun saz... Alad ardnca gzlerinde nem Uan durnalarn kskn avaz Gerdi sinesini o, Fars diline, Bard: z dilim, z e`rim gerek. (Vurgun 1985a: 277). Samed Vurgun, Vkfn ana diline verdii nem dolaysyla Azer Trkesini Vkfn dili diye nitelendirir. Pukinin Yevgeni Onegin adl eserini Azer Trkesine eviren Vurgun, bu ii alnnn akyla bitirmesinin verdii gnl huzuru mnasebetiyle kaleme ald ve Pukine hasrettii Byk airin erefine adl manzumesinin banda yer alan; Ahtdm alnmn inci terini, Yanmadm mrmn iki iline. Rusiya e`rinin ah eserini evirdim Vaifin irin diline (Vurgun 1985a: 288) msralaryla Vkf ile irin sfatn verdii Azer Trkesi arasndaki mnasebeti gsterir. Hatta bu manzum ksmn son msrann, iirin ilk yaymnda evirdim ilk defe Trkn diline (Vurgun 1985a: 428) eklinde olmas, Vurgunun Vkf ile Trk dilini ne derecede aynletirdiini gzler nne serer. stelik bu ayniletirme tek rnekle de kalmaz. Yukarda verilen; Gerdi sinesini o, Fars diline, Bard: z dilim, z e`rim gerek msralarnn ilk yaymndaki ekli O gerdi kksn Farsn diline Haygrd: Trk sz, Trk e`ri gerek (Vurgun 1985a: 426) biimindedir. Bu msralar bir taraftan Samed Vurgunun Vkf hakkndaki dncelerini yanstrken, dier taraftan da her ikisinin birden Trk diline bak asn gsterir. Zaten siyasal dncesi, dnya gr ve edebiyat anlay hangi izgide olursa olsun, Azer airlerinin hemen hepsi ana diline kar son derece sevgi ile baldr. Azer airlerin bu konudaki hassasiyetinin nedenleri bal bana ele alnmay bekleyen bir konudur. Ancak, burada u kadar sylenebilir ki onlarn ana dillerine kar byk bir sevgi ile bal olmalarnda baka etkenlerin yannda Vkfn pay
96

Bozdoan, Samed Vurgunun Bak Asyla On Bir Trk airi

yabana atlamayacak kadar nemlidir. Tabii hemen belirtmek gerekir ki Samed Vurgun rejim propagandisti kimliinin gereine ve Stalin dneminin siyasal konjonktrne uygun olarak yukarda verilen msralarn ilk basklarndaki Trk szcn iirlerinin ikinci yaymlarnda deitirmitir. Vurguna gre Vkf, btn vatan evltlarnn vazgeilmez ilham kaynaklarndan biridir. O, bu grlerini, ok sanatkrane bir ekilde yapldn dnd Vkfn heykeli karsnda, hislerinin tercman olmak zere kaleme ald u msralarla dile getirir: Alg bizim sehnemizin gudretine! Ziynet verdi o Vaifin suretine, lham ald z olundan ana veten (Vurgun 1986: 290) Yukarda Radodan yaplan bir alntda, Sovyet dnemi Azer aydnlarn, Fuzulyi komnist gibi gsterme gayreti iinde olduklarna dikkat ekilmiti. Benzer ekilde Samed Vurgun da XVIII. yzylda yaam Vkf komnist rejim paralelinde dnen biri olarak gstermeye alr. Vurgun, Vkf adl piyesinde onu konutururken, Bo szdr Dnyan heden yaradan Btn cennetleri guracag insan (Vurgun 1988: 17) szleriyle Vkfn, Dnyann yoktan yaratld ve cennet inancn kabul etmedii imajn uyandrmaya almaktadr. Bu ifadeler, Samed Vurgunun tarih ahsiyetleri veya halk kltrn iirlerine ustalkla yerletirerek rejimin propagandas iin nasl malzeme yaptna tipik bir rnektir. nk onun, Dnyann yoktan yaratldna ve Cennetin varlna inanmayan biri olarak takdim etmeye alt Vkf, medrese eitimi alm ve eserlerinde Vkf gz yum cihann bahma hub u zitine Yz evir Al-i Abya Ahmed-i Muhtare bah (Banarl 1987:743) diyecek kadar hayat boyunca sunn inancna sk skya bal kalm bir Mslmandr. Samed Vurgunun nazarnda Vakf, btn Azerbaycanda herkes tarafndan sevilen ve taktir edilen bir airdir. Hatta Vurguna gre Vakf bir da, bir me`aledir: Ana yurdun gz-gelini Vaifin de heykelini
97

bilig, Yaz / 2005, say 34

reyinde, Dileyinde Galdrmdr bir da kimi, Yandrmdr rag kimi (Vurgun 1985a: 386). Samed Vurgunun mspet bak asyla adndan bahsettii bir dier Trk airi Fuzuldir. Zaten Fuzul Trk edebiyatnn en byk airlerinden biri olmas mnasebetiyle onu stat olarak grmeyen ve eserlerinden etkilenmeyen air yok gibidir. Samed Vurgun da bir Azerbaycan Trk airi olarak bu genellemenin dnda tutulamaz. Fakat, Vurgunun Fuzulyi ele al tarzyla Vkf ele al tarz biraz farkllk gsterir. Yukarda da grld zere Vkf, airlii, ana diline ball, kahramanl ve vatanseverlii gibi farkl alardan ele alnm ve rnek bir kiilik olarak gsterilmitir. Fuzul ise daha ziyade divan iirinin mihver ahsiyetlerinden biri olarak ele alnmtr. Bununla birlikte aada grlecei zere, zaman zaman Fuzulnin byk air olarak deerlendirildii msralar, Vurgunun ona kar da mspet bir yaklam tarz sergilediini gstermektedir. Ayrca, Fuzulnin yaad dnemle Sovyet rejimi arasnda mukayese yapld da olur. Bu mukayeseler, Samed Vurgunun Fuzul ile ilgili grleri olarak deil; airin sosyalist rejimin propagandasn yapma gayretleri olarak yorumlanmaldr. Samed Vurgun, Oktyabr (Ekim) htillinin 20. yl dnm mnasebetiyle yazd Bayram Gaba (Vurgun 1985a: 323) adl manzumede sosyalist vatan methederken, bir vesile ile Fuzulyi de anar. Yaad devrin zelliklerinden dolay Fuzulyi dert airi, iirlerinin de gz yayla dolu olduunu ima eden Samed Vurgun, sosyalist rejimin hkm srd kendi dnemini ve vatann ise bamszln ve insan haklarna saygnn timsali olarak gsterir: Gyde deyil, yerde gedir ulduzlarn gurultay Yeddi oul ya gz doan bizim salam analardr, ndi bildim analn ne meddes hagg vardr Al gumaa bezenmidir bu dalarn gzelleri, Sa olsayd alamazd Fzulnin gazelleri... Azad neme, azad knl yurdumuzun hretidir, Bunlar bizim ganunlarn insanlara hrmetidir (Vurgun 1985a: 324) Bu msralarda Fuzul ad ile gazel kelimesinin bir arada kullanlm olmas, okuyucunun dorudan klasik Trk iirini hatrlamasna vesile olur. Ayn msrada alamak fiilinin kullanlm olmas da gazel nazm
98

Bozdoan, Samed Vurgunun Bak Asyla On Bir Trk airi

trnn kasvet verici bir muhtevaya sahip olduu gibi bir yorum yapmay mmkn klar. Bylece okuyucunun zihninde Fuzulnin iirlerinde hznn hkim olduu eklinde bir imaj uyanr. Sa olsayd alamazd Fzulnin gazelleri... msra bir btn olarak dnldnde ise okuyucunun zihninde Fuzul gibi bir air, eer sosyalist rejimin hkm srd bir lkede yaam ve iir yazm/sylemi olsayd byle karamsar bir ruh hline sahip olmazd ve gazelleri kasvet verici bir yapda bulunmazd. dncesinin uyandrlmaya alld sonucu karlabilir. Zaten Vurgunun amac da budur. Samed Vurgun ilk kadn Azer pilotlardan Leyl Memmedbeyli (1912-?) iin yazd Leyl (Vurgun 1985a: 250) balkl iirde Leyl ve Mecnun hikyesinin kadn kahraman Leyl ile ilk kadn Azer pilotlardan Leyl arasnda isim ayniyetinden dolay ilgi kurar ve Leyl ve Mecnun denilince akla ilk gelenlerden Fuzulyi de iirinin msralarna dahil eder: Bu ad airlere ohdan tandr, Bu adla ohlar tutulmu derde... Belke deyilecek sz galmamdr? Dodu Leylsn bizim gnler de... Fzul atarag sh galarn, Leylinin eine sald Mecnunu, Ahtd hesretle gz yalarn, Bize heber verir tarihler bunu (Vurgun 1985a: 250) Samed Vurgun bir baka manzumesinde de Fuzulnin Ne yanar kimse bana te-i dilden zge Ne aar kimse kapm bd- sabdan gayr (Fuzul 1990:264) beytine telmihte bulunarak, onun devaml gz ya dktn, hep yalnzlk ektiini ve seher yelinden baka dostu olmadn; bunun iin de meydana getirdii iirlerin insanlar hzne sevk ettiini dile getirir: Fzul doymad gz yalarndan, Ad gapsn seher yelleri. ncidi en yahn sirdalarndan, Alayb, alatd bizim elleri (Vurgun 1985a: 277) Vurgun, Azerbaycanda Sovyet hkimiyetinin kurulmasnn yirminci yl dnm mnasebetiyle yazd 20 Bahar (Vurgun 1985a: 383) balkl
99

bilig, Yaz / 2005, say 34

uzun manzumesinin bir yerinde de ran topraklar iinde kalan Gney Azerbaycanl kadnlarn ektikleri skntlardan, kafes arkasnda mr tkettiklerinden bahsettikten sonra, Eit bu nememi, Tebriz gzeli. Adndr eimin ilki, ezeli ... Fzul e`rinde adn var senin, ssedir ovlan, emdir vetenin (Vurgun 1985a: 387) der. Grld gibi Fuzul yine iirlerinde dertli insanlar anlatan bir air olarak anlmtr. Buna ramen Fuzul, Samed Vurguna gre yine de byk airdir. nk mehur Azerbaycan (Vurgun 1985a: 266) iirinde belirtildii ekliyle Fuzul gemiten gelecee yadigr kalan lmez eserlerin airidir: lmez knl, lmez eser, Nizamler, Fzuller! Elin elem, sinen defter, De gelsin her neyin vardr, Deyilen sz yadigardr (Vurgun 1985a: 269). Nizam de Samed Vurgunun mspet bak asyla ele alp adndan vgyle bahsettii airlerdendir. Nizam aslen Trk olmakla birlikte iirlerini Farsa yazmtr. Buna ramen Azerbaycan Trkleri Nizamye sonsuz sevgi duyar ve onu byk bir Azerbaycan airi olarak deerlendirirler. Azerbaycanda Nizam adn tayan eitim kurumlarnn bulunmas, lkenin deiik yerlerinde heykellerinin dikilmi olmas gibi gstergeler, bu ilgiyi ve sevgiyi yanstr. Samed Vurgun da Nizamye byk bir sevgi ve sayg besler. Bu sevgi ve saygnn etkisiyle onun Farsa olan Leyl ve Mecnun mesnevsini Azer Trkesine evirmi, ayrca onun Hsrev ve irin mesnevsini esas alarak Ferhat ve irin (Vurgun 1988: 313-451) adl manzum bir tiyatro eseri vcuda getirmitir. Nizam iirlerini Farsa yazm olmasna ramen Vurgun onu da Vkf gibi ana dilini seven bir air olarak tarif eder ve Nizamnin ana diline verdii nemi u msralarla dile getirir: Heber aldm Nizamden, Deyir: Hobeht oldu veten, z sevgilimAna dilim
100

Bozdoan, Samed Vurgunun Bak Asyla On Bir Trk airi

Can gurtard yad ellerdenTeze geldim dnyaya men (Vurgun 1985a: 385). Nizam Farsa yazmakla birlikte iirlerinde, Trk olduunu syleyen ve Trkln olumlu vasflarn zaman zaman dile getiren bir airdir. Nizamnin szlnde Trk kelimesi ilk nce adalet, hakkaniyet, iyilik ve hmanistlik demektir. (...) Nizam kendisinin ok sayda methiyelerinde Hazret-i Muhammedin bykln vurgulamak iin ona Trk diyor. (Aliyev 1991: 22-23). Bundan baka Nizam iirlerinde zaman zaman Trke kelimelere de yer verir. Ama btn bunlar Nizamnin Trkeyi z sevgilim diye niteleyecek kadar ona bal olduunu gstermez. Hatta Nizamnin konuma dilinin Trke olup olmad bile kesin bir hkme balanm deildir. Mehmet Emin Resulzade, Nizamnin ...konuma dilinin Trke olmadn kimse ispat edemez. (Resulzade 1951: 31) demekle bu konudaki bilinmezlii ortaya koymu olur. phesiz Vurgun, Nizamnin btn eserlerini Farsa yazdn bilmektedir. Buna ramen onun Nizamyi ana dilini z sevgilim diye niteleyen ve vatannn hobaht olmasn ana dilinin bamszlna balayan biri olarak gstermesi, herhangi bir tarihsel durum hakknda hkm verirken referans olarak ald bilginin doruluunu teyit etme ihtiyac duymakszn keyf davrandn gsterir. Elbette bir sanat olarak Vurgun, iirlerinde tarihsel dorular anlatmakla ykml deildir: ama bu ona doruluu teyit edilmemi tarihsel bir duruma ait bilgileri iirlerinde kesin doru diye aktarma hakkn vermez. te taraftan Nizamyle ilgili bu msralarn, Azerbaycann Sovyet hkimiyetine girmesinin yirminci yl dnm mnasebetiyle yazlm 20 Bahar balkl manzumede bulunmas da Vurgunun buradaki asl amacnn Nizamyi vmekten ziyade kendi siyasal dncelerinin propagandasn yaparken onun adn kullanmak olduunu gsterir. Bu durum, Samed Vurgunun herhangi bir fikri ortaya koyarken ok iyi bildii halk kltrnden ve ok iyi tand tarih ahsiyetlerden faydalanma alkanlnn bir tezahrdr. Samed Vurgun Nizamyi sadece ana dili konusunda deil; baka konularda da Vkfla e deer grr. rnein Vkf iin syledii ve yukarda verilmi olan, Ana yurdun gz-gelini Vaifin de heykelini
101

bilig, Yaz / 2005, say 34

reyinde, Dileyinde Galdrmdr bir da kimi, Yandrmdr rag kimi. (Vurgun 1985a: 386) eklindeki manzum parann ikinci msra, iirin ilk yaymnda Nizamnin heykelini (Vurgun 1985a: 440) eklindedir. Bu da Vurgunun Nizam ile Vkf ayn lde benimsediini ve taktir ettiini gstermektedir. Bundan baka Vurgun, Nizamyi Fuzul ile de ayn deerde grr. Bunu, Fuzul ile ilgili deerlendirme yaplrken verilen, lmez knl, lmez eser, Nizamler, Fzuller! Elin elem, sinen defter, De gelsin her neyin vardr, Deyilen sz yadigardr. (Vurgun 1985a: 269) msralarndan rahatlkla anlamak mmkndr. Samed Vurgun Nizamyi deta Azer Trklerinin timsali olarak grr. O, bu grn Nizam (Vurgun 1985a: 367) balkl manzumesinde u msralarla iirletirir: Aydan m Gneden mi yarandn, de, nedensen? Halgn gz de, elbi de, vicdan da sensen. (Vurgun 1985a: 367). Samed Vurgunun mspet bak asyla ele ald dier Trk airi Mirza Elekber Sabirdir. Sabir, Azer iirinin nemli isimlerinden biridir. O, hem ok yksek seviyede iirler yazm, hem de kendisinden sonra gelen btn Azer airler zerinde derin tesirler brakarak, yeni Azer iirinin temellerini atmtr. Ayn zamanda inklb-satirik iirin yalnz Azerbaycanda deil btn Yakn arkta bayraktar saylan da M. E. Sabir idi. (Mir Celal vd. 1974:88). Vurgun, Sabiri Azerbaycann yetitirdii byk airlerden biri ve mert bir insan olarak deerlendirir. Sabirin erefine (Vurgun 1985a: 294) balkl manzumede kara gemii dnen air, sonra Sabire seslenir: Heyalm bu gece varag varagdr, Dilsiz esrleri o yaracagdr. Gzme bir gara kemi grnr, Bir gara kemi ki bizden uzagdr
102

Bozdoan, Samed Vurgunun Bak Asyla On Bir Trk airi

Sabir, o gnleri getirme yada, Dnya unutmam seni dnyada... Sinene arpdgca kinli dalgalar Bir goca da kimi durdun deryada. Oyanm bu gne, bu yer, bu insan, Artg ne gam var, ne gara zindan, Ne matem hgrr blbln sesi, O da ilham alr insan azndan. (Vurgun 1985a: 295-296). Grld gibi Vurgun yine iinde bulunduu zaman; dolaysyla da Sovyet vatann vmeye almaktadr. Bu, rejim propagandisti Vurgundan beklenen bir tavrdr. Burada dikkati eken husus, onun propaganda kokan msralar iin Sabiri vesile yapm olmasdr. Sabirin Azerbaycanda satirik akmn kurucusu olduu yukarda sylenmiti. Samed Vurgun Sabiri bu ynyle de anar. Vurgun, airlerin devaml gamdan, kederden, gzyandan bahsetmesini eletirerek, artk bu tarz iirler yazmaktan vazgeilmesi gerektiini syler; byk hiciv stad Sabirin varisleri durumundaki ada airleri mezheke (aka, ltife, kk komedi) yazmaya arr: Var m e`rimizde mezheke yazan, Ohucu gzleyir bunu her zaman Unutmag olmaz ki dorudan da biz Byk Sabirlerin varisleriyik. Yeter bulutlardan vurduumuz dem, Biraz de glgden dansn elem. Bunun heyri var ki, zereri yohdur, Glmeli insanlar heyatda ohdur (Vurgun 1985a: 331). Vurgunun mspet bak asyla yaklat ve adndan vgyle bahsettii airlerden biri de Nesmdir. Huruf olan Nesmnin iir ve fikirleri eriata aykr grld iin derisi yzlerek ldrlmtr. Samed Vurgun, iirin lker yldz diye niteledii Nesmyi hak bildii yolda lme gidecek kadar ilkeli, mert; iirleri ve fikirleri hi bir zaman unutulmayacak biri olarak grr: Nesm zahidle durdu z-ze, Syledi: Hagg adl bir divan gurag;
103

bilig, Yaz / 2005, say 34

Atd penesini gece gndze, Bodu heieti sade frldag... Zahidin barman kesseniz eger, Tanr dediyine arha dnderer... Bu misgin ie bahn da biraz, Diri soyulsa da dzer, alamaz. Sen ey lkerimiz, snmez senetkar! Esrler boyunu grd gzlerin; Tarihler boyunca gald yadigar lmez fikirlerin, lmez szlerin!.. (Vurgun 1985a: 276-277). Bu msralarda Vurgun, Nesmnin, Zhidin bir parman kessen dner Haktan kaar Gr bu gerek k ser-p soyarlar armaz Soyun ey sellah- mrdrlar Nesmnin tenin Bunca n-merdi grn bir er knarlar armaz (Nesm 1990: 190) beyitlerine telmihte bulunarak onun derisinin yzlmesi hadisesini gndeme getirir ve kendisini lme gtrecek bile olsa doru bildii fikirlerden vazgemediini anlatr. Vurgunun bu msralarda Nesmyi vmesinin sebebini, onun eriatla atan tasavvuf dncelerinin bulunmasnda aramak gerekir. Geri ilk anda bu msralardan dorudan byle bir sonu karmak mmkn deil gibi grnmektedir; ama sosyalist rejimin propagandisti ynyle mehur olmu Vurgunun, fikirleri eriatla elien birini srf bu sebepten vm olabilecei ihtimali hi de yabana atlacak cinsten deildir. Hele bu msralar, O byk Leninin al niann Tahd yahasna air-komsomol Sen azad ilhamm o gnden beri, Garl bulutlarn sten arsan. (Vurgun 1985a: 278) gibi ifadelerin de yer ald Azad lham balkl iirde geiyorsa bu dnceye daha kolay ulalr. Samed Vurgun, Dede Korkutu da yzyllar ncesinden seslenen, sazn sinesine basp Azerbaycan iin kahramanlk destan syleyen bir ozan olarak tarif eder: Dede Gorhud dediyimiz min bir yal bir ozan da Goca vahd z sazn sinesine basacagdr,
104

Bozdoan, Samed Vurgunun Bak Asyla On Bir Trk airi

Btn halglar ve tayfalar ona gulag asacagdr. O aacag deniz kimi tkenmeyen aln, Syleyecek z yurdunun ehremanlg naln. (Vurgun 1985b: 101). Bu msralarda Vurgunun Dede Korkut iin syledikleri, ada bir Azer airinin nceden yaam kendi milletinden bir baka airi vmesi eklinde yorumlanabilir. Fakat, bu msralarn Geleceyin Toy-Bayram (Vurgun 1985b: 98) balkl bir manzumenin iinde yer ald ve bu manzumede sosyalist rejimle ynetilen bir lkenin gelecekte nasl mreffeh olacann anlatld dnlecek olursa Vurgunun Dede Korkuta neyin destann syletmek istedii aka anlalr. Zaten bu msralar iinde yer alan btn halklar ve kabileler ifadesi de okuyucunun, sosyalizmin vazgeilmez ilkelerinden biri durumundaki beynelmilelcilik kavramn hatrlamasna matuf olarak kullanlmtr. Dolaysyla bu msralar, Samed Vurgunun rejim propagandas yaparken halk kltrn ve tarih kiilikleri iirine nasl ustalkla malzeme yaptnn saysz rneklerinden bir dieri olarak alnabilir. Bir Trkiye Trk olmakla birlikte, siyasal dnce bakmndan ynetimle ters dnce yurt dna kaan; hatta Trk vatandalndan kp Borzeki soyadn alan (bk. Kaplan 1984: 384) ve komnist ideallere sk skya bal olan Nazm Hikmet de Samed Vurgunun sevgi ve saygyla and airlerdendir. Vurgun, Hereket (Vurgun 1985a: 106) iirini Nazm Hikmete ithaf eder. Hereket iiri, ahengin ses tekrarlaryla saland ve ekil bakmndan klasik iir kalplarnn kullanlmad yapsyla Nazm Hikmetin birok iiriyle byk oranda benzeir. Zaten gerek Nzm Hikmetin birok iiri, gerekse Vurgunun Hereket ve ayn anlayla kaleme ald iirleri, ncln ...Ekim Devrimini kendi devrimi olarak karlayp benimsemi, yeteneini olanca cmertliiyle devrimin hizmetine sunmu... (Vladimirov, S. vd. 2001: Arka Kapak) Rus air Mayakovskinin yapt simgeci-imgeci ftrist anlayla kaleme alnm eserlerdir. Buradan hareketle onun izgisinde birleen iki airden Samed Vurgunun Nzm Hikmete duyduu yaknln hem sanat hem de siyasal boyutunun olduu sylenebilir. Dier bir ifadeyle Samed Vurgunun Nzm Hikmete duyduu yaknlkta siyasal fikir birlii de etkili olmutur. Tevfik Fikret de Samed Vurgunun manzumelerinde mspet bak asyla anlr. Vurgun, Fikreti, takip edilecek, yolundan gidilecek bir air olarak grr: Yene hicran, yene dert gald bize... te bundan meni sarstd heyat,
105

bilig, Yaz / 2005, say 34

steyer... steye varmaz bu ganad. Lakin mmid, o byk desti- kerem Ohuyur elbime bir baga senem Ki, ebabin z bir kn glecek, Alayan gzleri ohar, silecek, Yeni bir sehneyi- lfet doacag, Garalar zehrimi birden soracag. O zaman Fikreti te`ib ederek Bu yahn dalar dmdz gederek, Ohuyub kemie le`net, yaaram, Tohunub gylere bir gn coaram. Meni mehv etse de fikrim, elemim. (Vurgun 1985a: 68). Bu manzum ksm bir btn olarak dnldnde, buradaki szleriyle Vurgunun, Fikretin zler ile Tarih-i Kadim iirlerine ve Bir Tasvir nnde balkl iirindeki, Hak bellediin bir yola, yalnz gideceksin. (Tevfik Fikret 1985:80) msrana telmihte bulunduu sylenebilir. nk Fikreti te`gib ederek ifadesi okuyucuyu Tevfik Fikretin zler iirine, Ohuyub kemie le`net ifadesi Tarih-i Kadim iirine ve manzum ksmn son iki msra da, Hak bellediin bir yola, yalnz gideceksin msrana gtrr. Bu da Vurgunun Fikreti ok okuduunu ve onun fikirlerini benimsediini gsterir. Tevfik Fikretin, kiisel psikolojisinden kaynaklanan sebeplerle hayata, devlete, dine ve Allaha kar isyankr bir tavr olmutur. Bu tavr Edebiyat- Cedide devresiyle birlikte, hele hele 1908 sonrasnda kendisini daha belirgin ekilde hissettirir. Fakat, Fikretin bu isyanlarnda bir sosyalist veya marksist gr aramak, Fikreti benimsemedii dncelere sahip gstermek iin harcanm fazla bir aba olur. (Sertel 1996:91). Bununla birlikte gerek Tarih-i Kadimdeki, gerekse Tarih-i Kadime Zeyldeki kimi ifadelerden hareketle onun materyalist biri olduunu sylemek mmkndr (bk.: Sertel 1996:139-145). Tarih-i Kadimi ve Zeylini okuduu anlalan Samed Vurgun da muhtemelen Fikretin materyalist tarafna duyduu yaknln etkisiyle ona sempatiyle bakmakta ve kendisini takip edilecek, yolundan gidilecek bir air olarak grmektedir.

iirlerde Menf Bak Asyla Ele Alnan airler


Buraya kadar Vurgunun iirlerinde mspet bak asyla anlan sekiz Trk air ele alnmtr. Bunlardan baka onun iirlerinde ad geen ve
106

Bozdoan, Samed Vurgunun Bak Asyla On Bir Trk airi

menf bak asyla anlan Trk airler de vardr. Bunlar, Mikail Refili, Mehmet Emin Resulzade ve Yahya Kemal Beyatldr. Mikail Refili filoloji doktoru, profesr, air ve edebiyatinastr (Vurgun 1985a: 405). Samed Vurgun, Mektub (Vurgun 1985a: 122) balkl manzumesinin balk altna Refilinin, Ne`edir yaamag, ne`edir heyat! msran yerletirerek, manzumesinde bu msray ve onun airini ar bir dille hicveder: Ne eder ho geldi gulaglarma Bir efsane eder dadl szlerin... Duydugca derin, Derin bir yalan var bu szde, yalan! ... Grmediyim, Feget tandm er ellerinin Gocas ve genci demezdi bunu, Feet sen, Sen dedin ey air, Bunu kef stden... nki sen, Gzgn gurunlara sine germedin, Atl neferlere yol gstermedin... nk o yolu, O yol ki, varl syanla dolu, Sen grmedin o yolu Yumuag ve a derin pekler iinde humarlandgca, Yosma gzellere dastanlar dedin, Ne`eler yedin! Grmedin mein jaketli Rus iisinin gzl Gllesini, O top-tfeng sesini, Grmedin sen Aclndan dileri kilidlenen Gatar-gatar
107

bilig, Yaz / 2005, say 34

byk-byk, yn-yn canlar, fedakar insanlar; Sen grmedin o ili, Grmedin, Refili! (Vurgun 1985a: 122-123) Refilinin yukarda verilen msra sosyalist bak asyla deerlendirildiinde insan burjuvaziye heveslendirdii, almaktan alkoyduu ve proleteryann emeklerini grmemezlikten gelmeye sevk ettii eklinde yorumlanabilir. Samed Vurgun sosyalizme sk skya bal olduundan Refilinin szne bu adan yaklam ve onu bu yzden eletirmitir. Dolaysyla Vurgunun Refiliye kar menf bir yaklam sergilemesinde referans noktas sanat deil, siyasal gr farklldr. Bu msralarda Vurgunun rejim propagandisti sfatnn tesinde bir baka zellii daha kendini hissettirmektedir: Jurnalcilik. nk bir airin yalnzca, Ne`edir yaamag, ne`edir heyat! msrandan hareketle onu proleteryann emeklerini grmezden gelerek, yumuak ve beyaz derisi ipekler iinde, yosma gzellere iir syleyen biri biiminde gstermeye almak, ancak jurnalcilik diye nitelendirilebilir. Samed Vurgun Mehmet Emin Resulzadeye de ayn ereveden bakarak onu da tenkit eder; Tabii onu tenkit etmesindeki sebep de aynen Refilide olduu gibi sanatn beenmemekten deil, siyasal grlerine kar olmaktan kaynaklanr. Devlet adam, edebiyat tarihisi, yazar ve air olan Resulzade, birok sfat ahsnda toplam olmakla birlikte, daha ok devlet adamlyla ve zellikle de 1918de kurulan bamsz Azerbaycan Cumhuriyetinin kurucusu olmak sfatyla tannr. Resulzade, siyasal adan nceleri sosyalist bir izgide bulunmasna ramen, sonradan Trk izgiye yaklar. Hatta 1910lu yllardan itibaren tamamen Trkl benimser ve 1918de Azerbaycan Cumhuriyetinin kuruluundan sonra da siyasal Trkln nde gelen isimlerinden biri olur. Trk olmas mnasebetiyle Trkiyeye kar yakn ilgi ve samim bir sevgi besler. 1910lu yllarn banda bir sre iin Trkiyeye gelerek Trk Ocana katlr. 1913te tekrar Bakye dnen Resulzade, kurucusu olduu Azerbaycan Cumhuriyetinin 1920de Boleviklerin istilsna uramasnn ardndan 1923te Trkiyeye gelir ve buraya yerleir. 1940l yllarda ksa sre yurt dnda yaadktan sonra tekrar Ankaraya dner ve hayatnn sonuna kadar burada kalr (bk. Karayev 1993: 301-302).
108

Bozdoan, Samed Vurgunun Bak Asyla On Bir Trk airi

te sosyalist rejimin ylmaz savunucusu durumundaki Samed Vurgun, Resulzadeyi airlii bakmndan deil; antikomnist; hatta Trk olmasndan dolay ve Azerbaycan Cumhuriyetinin Ruslar tarafndan igl edilmesi karsnda Trkiyeden yardm istemeyi gndeme getirmesi mnasebetiyle ar bir dille sular: ndi heber verim ohucuma men O millet rehberi Resulzadeden; Toplam meclise Mselmanlar, Yal ve`delerle tutmu onlar; Deyir: Trkiyeni arag gerek, Bize kmek olsun, glnc ekerek, Parlasn edalet, mehri-hrriyet, Ucalsn gylere erefi-millet!.. -arlatan! -Aferin! -Rehbere bir bah!.. -Veteni yadlara bunlar satacag!.. -Bir dayan! -Ne dedin? O bir haindir, Sznn perdesi milletdir, dindir... (Vurgun 1986: 151). Bu msralar Vurgunun Resulzde hakkndaki kanaatlerini yanstt kadar, Trkiye hakkndaki dncelerini de ortaya koymaktadr. Samed Vurgunun menf bak asyla adndan sz ettii bir dier Trk airi, Yahya Kemal Beyatldr. Vurgun, Leyl (Vurgun 1985a: 250) manzumesinin kahraman ile Yahya Kemalin Nazar iirinin kahraman arasndaki isim ayniyetinden dolay Yahya Kemalin adn anar. Yahya Kemalin Nazar iirindeki Gece, Leyly ayn on drd, Koyda tenh ykanrken grd. Kz vcdun ne gzel byle ak! Kz yakndan greyim shile k! Bakt etrfna rkek rkek Dedi: Tenhda bu ses nolsa gerek? Kz vcdun sar gller gibi ter
109

bilig, Yaz / 2005, say 34

k sudan kendini ryan gster! Aranrken ayn lgn sesini, Souk ay pt beyaz ensesini. Sard her uzvunu bir ince sz; Bu p gl gibi soldurdu kz. ... Bir sabah syledi son szlerini, Yumdu dnyya el gzlerini; Koptu evden ac bir vveyl Odalar inledi: Leyl! Leyl! (Beyatl 1990:143-144). msralarna telmihte bulunarak, Kamal soyundurdu Leyln lpag, hard sahile, ay na; Bahd dne-dne hezzler alarag, Ag bir bedenin yarana. Yazg ki Leyln tutan setelcem Gzcn ganna iledi birden, Heyat terk etdi o taleyi kem, air ilham ald bu facieden... (Vurgun 1985a: 251) diyerek Yahya Kemali hicveder. Samed Vurgunun Yahya Kemale kar sergiledii bu menf tavr, ilk bakta, Azerbaycan edebiyatnn XX. yzylda Rus edebiyatnn etkisine girmesinden sonra gelien proleterya edebiyatnn eilimlerinden biri durumundaki edebiyatta cinsellikten ve ehvet uyandran konulardan uzak kalmak ilkesiyle aklanabilir. Fakat Vurgunun kendisinin de Yahya Kemali eletirmesine sebep olan msralara benzer syleyileri vardr. rnein nce Hanm (Vurgun 1985a: 336) balkl manzumedeki; nce Hanm ok gsganr bizim yaman nezerlerden, Goynundaki ipek sapa gz moncuu tahr herden. nce Hanm oh gvenir zndeki gzelliye, Seher hr yuvasndan Gzellikde menem! deye O bir bahar havasdr, tez deyien hallar var; Yananda goa-goa, kiik-kiik hallar var.
110

Bozdoan, Samed Vurgunun Bak Asyla On Bir Trk airi

Dodaglar oh incedir, dileri var mercan kimi; O sallanar, sallanar canlar alan bir can kimi... Gzl durna bahlar szldkce humar-humar, Ovcularn reyinde yeller esib, tufan gopar... ... Yol stnde duran gencler bu dilbere bahar geer Gzn oynag bahlar imek kimi ahar, keer. (Vurgun 1985a:336-337) msralarnda Vurgunun nce Hanm tasvir edii ile Yahya Kemalin Nazar iirinde Leyly tasvir edii arasnda airin bak as ynnden kmsenemeyecek benzerlikler vardr. Bunun iin Samed Vurgunun, Nazar iiri mnasebetiyle Yahya Kemale kar sergiledii menf tavrn sanatsal kaygdan ileri gelmedii aktr. O hlde Vurgunun Yahya Kemale kar sergiledii menf tavrn baka bir sebebi olmaldr. Bu sebep muhtemelen- iki airin dnya grndeki ayrlktr. Samed Vurgunun insanlara ve olaylara kar sergiledii genel tavr ve tad rejim propagandisti kimlii dikkate alndnda byle bir yorum yaplabilir.

Sonu
Samed Vurgun manzumelerinde pek ok airin adn anar. Bunlar iinde on bir Trk airiyle ilgili syledikleri, onun sanat, edebiyat ve bilhassa iir konusundaki grleri hakknda bilgi verdii gibi, kendisine niin rejim propagandisti sfat verildiini de aklar. Batan beri verilen rneklerden kolayca anlalaca gibi o, sanat ynn beendii airleri taktir etmekten ve onlar kendisine rnek almaktan geri durmamtr. Ama onun beenisinde sanatsal kayglarn yannda; belki ondan da fazla sosyalist fikirlerinin nemli bir paynn olduu da kabul edilmelidir. te taraftan beendii airlerin kiiliklerini ve eserlerini sosyalist rejimin propagandas iin malzeme olarak kullanma yolunda en ufak frsatlar bile karmaz. nk o, rejim propagandas yapmak iin sonu alabileceini dnd her yola mracaat eder. (Bozdoan 2000: 339). Bunda onun rejime duyduu samimi inancn yannda Stalin yllarnn siyasal artlarnn da etkisi vardr. Samed Vurgun menf bak asyla ele ald airlerin ise sanat kimliklerini deil; siyasal fikirlerini ne karr. Onlarn sanat ynlerini deil siyasal dncelerini ve dnya grlerini eletirir. Hatta onlar hakkndaki grleri eletiri boyutlarn ap saldr dzeyine varr.
111

bilig, Yaz / 2005, say 34

Geri sosyalist dnya grne mensup airlerin eserlerinde siyasal grlerinin yansmalarnn bulunmas hi grlmedik ve hepten yadrganacak bir durum deildir. Ama, kimileri bunu estetik deerlerden taviz vermeden ve takndklar didaktik tavr nutuk trnn slbuna dntrmeden gerekletirmeyi baarm; yani, sosyal realist (toplumsal gereki) bir izgide eser retmitir. Oysa kimileri -Samed Vurgunun da yapt gibi- tercihini dorudan doruya ve aktan rejimin propagandasn yapma tarafnda kullanm; yani sosyalist realizm (toplumcu gerekilik) anlayn benimsemitir. Bu tercihleri Vurgunun iirindeki estetik unsurlarn kaybolmasna; en azndan geri plna dmesine neden olmutur.
Aklamalar

1 Bu alma srasnda Azerbaycanda yaymlanm eserlerden yaplan alntlar iirler hari olmak zere- Trkiye Trkesine aktarlarak verilmitir. 2 Bunlardan yazar ve dnrlerin says ayr bir almann konusu olacak kadar fazladr. Bu makalede yalnzca airler zerinde durulacaktr. 3 Bu alma srasnda Samed Vurgunun manzumeleri kiril harflerinden Latin harflerine aktarlrken evriyaz sistemi kullanlmam; yalnzca ince sradan kelimelerdeki kaln G/g sesi, / ile gsterilmitir.

Kaynaka ALYEV, Rstem (1991), Nizam Gencev (Trkeye Ceviren: E. EMRASLAN), Bak: Yazc Yaynevi. BANARLI, Nihat Sami (1987), Resimli Trk Edebiyat Tarihi II, stanbul: Mill Eitim Genlik ve Spor Bakanl Yaynlar. BEYATLI, Yahya Kemal (1990), Kendi Gk Kubbemiz, Ankara: Kltr Bakanl Yaynlar. BOZDOAN, Ahmet (2000), Samed Vurgunun iirlerinde Vatan ve Rejim Temas Hakknda, Trklk Bilimi Aratrmalar Dergisi, 9. Say: 327340. Fuzul (1990), Fuzul Divan (Metni Baskya Hazrlayanlar: Kenen Akyz, Sheyl Berken, Seyit Yksel, Mjgan Cunbur), Ankara: Aka Yaynlar KAPLAN, Mehmet (1984), iir Tahlilleri 2 -Cumhuriyet Devri Trk iiri-, stanbul: Dergh Yaynlar. KARAYEV, Yaar Vahidolu (1993), Azerbaycan XX. Yzyl Trk Edebiyat (1920ye Kadar), Balangcndan Gnmze Kadar Trkiye Dndaki Trk Edebiyatlar Antolojisi 4 (Proje Yneticisi ve Genel Redaktr: Nevzat Ksolu), Ankara: Kltr Bakanl Yaynlar: 77-344.
112

Bozdoan, Samed Vurgunun Bak Asyla On Bir Trk airi

Mir Celal ve F.C. HSEYNOV (1974), XX. Esr Azerbaycan Edebiyyat, Bak: Maarif Neriyat. Nesm (1990), Nesm Divan, (Yayna Hazrlayan: Hseyin AYAN), Ankara: Aka Yaynlar. ORUCEL, H.(1956), Samed Vurgun, Bak: Azerbaycan Uag ve Genler Edebiyyat Neriyat. RADO, evket (1968), 50. Ylnda Sovyet Rusya, stanbul: Doan Karde Matbaas. RESULZADE, Mehmet Emin (1951), Azerbaycan airi Nizam, Ankara: Mill Eitim Basmevi. SERTEL, Sabiha (1996), lericilik, Gericilik Kavgasnda Tevfik Fikret, stanbul: ada Yaynlar. Tevfik Fikret (1985), Rbab- ikeste ve Dier Eserleri (Tertip ve Telif Eden: Fahri Uzun), stanbul: nklp Kitabevi. VLADMROV, S. ve D. MOLDAVSK (2001), Mayakovski, (Rusadan eviren: Ataol BEHRAMOLU), stanbul: Genda Kltr. VURGUN, Samed (1947), stigbal Teranesi, Bak: Azerner. VURGUN, Samed (1985a), Eserleri Yeddi Cildde Birinci Cild, (Tertib Edenler: O. Sarvelli ve E. Hseynov), Bak: Azerbaycan SSR Elmler Akademiyas Nizami Adna Halglar Dostluu Ordenli Edebiyyat nstitutu. VURGUN, Samed (1985b), Eserleri Yeddi Cildde kinci Cild, (Tertib Edenler: O. Sarvelli ve E. Hseynov), Bak: Azerbaycan SSR Elmler Akademiyas Nizami Adna Halglar Dostluu Ordenli Edebiyyat nstitutu. VURGUN, Samed (1986), Eserleri Yeddi Cildde nc Cild, (Tertib Edenler: O. Sarvelli ve E. Hseynov), Bak: Azerbaycan SSR Elmler Akademiyas Nizami Adna Halglar Dostluu Ordenli Edebiyyat nstitutu. VURGUN, Samed (1988), Eserleri Yeddi Cildde Drdnc Cild, (Tertib Edenler: O. Sarvelli ve E. Hseynov), Bak: Azerbaycan SSR Elmler Akademiyas Nizami Adna Halglar Dostluu Ordenli Edebiyyat nstitutu. YILDIRIM, Dursun (1984), Vkf, Molla Penah, Trk Ansiklopedisi XXXII, Ankara: Mill Eitim Basmevi: 239-240.
Aklamalar 1 2 3 Bu alma srasnda Azerbaycanda yaymlanm eserlerden yaplan alntlar iirler hari olmak zere- Trkiye Trkesine aktarlarak verilmitir. Bunlardan yazar ve dnrlerin says ayr bir almann konusu olacak kadar fazladr. Bu makalede yalnzca airler zerinde durulacaktr. Bu alma srasnda Samed Vurgunun manzumeleri kiril harflerinden Latin harflerine aktarlrken evriyaz sistemi kullanlmam; yalnzca ince sradan kelimelerdeki kaln G/g sesi, / ile gsterilmitir.

113

Eleven Turkish Poets From Samed Vurguns Point of View


Assist. Prof. Dr. Ahmet BOZDOAN*
Abstract: Samed Vurgun is one of the figures who is very well known in Azerbaijan Turkish poem in the Soviet period. He considers many poets especially in his famous poems as a poet of regime propagandist. This fact shows that he is regime propagandist and his works show his art view. In order to put forward his evaluations related with this subject, we reviewed and analysed all his works related with some of the Turkish poets. Key words: Samed Vurgun, socialism, Azerbaijan Turkish poetry in the Soviet period propaganda,

Cumhuriyet University, Faculty of Science and Letters / SIVAS bozdoganahmet@hotmail.com

bilig Summer / 2005 Number 34: 91-115 Ahmet Yesevi University Board of Trustees


, ..,

: - . , , . , , . , . : , , ,

, - bozdoganahmet@hotmail.com

bilig leto 2005 vpusk: 34: 91-115 Popeitel#skiy Sovet Universiteta Axmeta Wsavi

Aleksey vanovi (Kutlu Muhammet) TEVKELEV


(eceresi, dil-Yayk ve Kazak Tarihindeki Rol) Dr. Osman YORULMAZ*
zet: Bu makalede, XVIII. yy. Rus D leri Gizli Servisi uzmanlarndan ve I. Petro dneminde ortaya kan Rus dou politikasnn nemli simalarndan biri olan, Rusyann dil-Yayk blgesine yerlemesinde olduu kadar, Kazakistann Rusyaya balanmasndaki gayretleriyle n plana kan, Tatar soylularndan Aleksey vanovi (Kutlu Muhammet) Tevkelevin soyu ve faaliyetleri ele alnmtr. Anahtar Kelimeler: Kutlu Muhammet Tevkelev, Ebul Hayr, arlk Rusya, Kazakistann igali, Trkistan, dil-Yayk.

1556 ylnda Hazar denizine ulaan, 1582den sonra Sibirya ilerine doru yaylmaya balayan Rusyann gerek manada Asyann zenginlikleriyle ilgilenmeye balamas XVIII. yy.n balarna rastlar. Batda Avrupa devletleri ve gneyde Osmanl Devleti aleyhine yaylma politikasnn o gnn artlarnda pek mmkn olmadn farkeden I. Petro, Hindistana ulamak eklindeki btn Asyann igalini hedefleyen dou politikasn oluturur. Bu plann ilk paras ve olmazsa olmaz art, I. Petronun da ifade ettii zere Kazak topraklarn iine alan Trkistann nemli bir blmnn igalidir. I. Petro, bu plan hazrlarken kendi tebas olan mslman Trklerden azami lde yararlanmtr. Bunlarn banda da bu aratrmann konusu olan, sonradan adn Aleksey vanovi Tevkelev olarak deitiren Kutlu Muhammet Tevkelev (Kutlu Mamet, Kutlu Muhammet Mameul, Kutlu Mame, Kutlumbet Murza, Mamet Murza Tevkelev) gelmektedir ki, btn mr Petro dnemi ve sonras Rus dou politikasn gerekletirmek iin yrtt faaliyetlerle gemi, XVIII. yy. arlk Rusyasnn en nemli diplomatlarndan biridir. Tevkelev, Rusyann dil-Yayk civarnda tam hakimiyet kurmasnda olduu kadar, Kazaklar ve Karakalpaklar Rus

Mimar Sinan niversitesi, Fen-Edebiyat Fakltesi, Tarih Blm/ STANBUL osmanyorulmaz@hotmail.com bilig Yaz / 2005 say 34: 117-144 Ahmet Yesevi niversitesi Mtevelli Heyet Bakanl

bilig, Yaz / 2005, say 34

uyruuna sokarak, Yayk nehri ve Gney Sibiryada olan Rus snrlarnn Sr-derya boylarna ulamasn ve bylece I. Petronun dou politikas adyla mehur projesinin ilk nemli blmnn gereklemesini salam tarihi bir ahsiyettir. Bu aratrma, tarihte oynad nemli role ramen hakknda bu gne kadar herhangi bir aratrma yaplmam olan Tevkelevin, kaynaklara inilerek tantlmasn amalamaktadr.

eceresi
XVI. yy.n ortalarnda Rusya hizmetine giren Tevkelev soyunun ilk dnemlerine ait eldeki bilgi yok denecek kadar azdr. 1773-1775 yllar arasnda btn dil-Yayk blgesini kapsayan Pugaev isyannda1 Tevkelevlere ait ev yamaland iin, bu evde muhafaza edilmekte olan Tevkelev soyuna ait ecere ve dier bilgiler yok olmutur. Rus yllklarnda geen eldeki tek cmlelik bilgiye gre Tevkelevler, XVI. yy.n 40l yllarnda ah Ali Han2n hizmetine giren ve sonradan Ruslarn (Moskova Knyazl) hizmetine gemi olan Tevkel isimli birisinden gelmektedir. Ayn kayda gre Tevkel, Kazanl olup soyludur. Kaynak Kazanl Knyaz Tevkel eklinde kaydetmitir (Polnoye Sobraniye Russkih Letopisey, C. 29, 1965: 48, 145). Tevkelev soyuna ismini veren Tevkelle ilgili bulunabilen tek kayt bu olduu iin gemi faaliyetleri, soyu, Moskova Knyazlnda hangi grevlerde bulunduu gibi almamz asndan nem arzeden konular karanlkta kalmaktadr. Ancak gerek ah Alinin, gerekse bu dnemde Moskova Knyazlnda hizmet alanlarn hemen hepsinin Kasm Hanl3 ve Moskova Knyazlnn eitli blgelerinde topraklar verilerek Kazan Hanlna kar yaplan seferlerde kullanldklarna baklrsa, Tevkelin de ayn amala kullanldn kestirmek zor deildir. lk dnemler iin olmasa da daha sonraki dnemler iin baz bilgilere sahibiz. Tevkelevlere ait eldeki dier bilgiler, almann konusu olan Kutlu Muhammet Tevkelevin gelini Darya (Derya) Alekseyevna ile toprak kaytlarna dayanmaktadr. Binba Darya Alekseyevnann verdii bilgiler, 1789 ylnda Ufa Valiliinde yaplan bir toplantda kayda geirilmitir. Buna gre, Tevkelev soyunun kurucusu Tevkelden sonra soyun bilinen ilk ismi Urazleydir. Byk bir ihtimalle Tevkelin olu veya torunu olmas gereken Urazleyden itibaren Kutlu Muhammete kadar Tevkelev soyunun eceresi yle devam etmektedir: Urazley olu Uraz Mamet, Uraz Mamet olu Davlet Mamet, Davlet Mamet olu Mame, Mame olu Kutlu Muhammet Tevkelev (Hankov 1852: 19). Darya Alekseyevnann verdii bu bilgiler toprak kaytlaryla da dorulanmakta olup, bu kaytlardan Kutlu Muhammet Tevkelevin dedelerinin; byk
118

Yorulmaz, Aleksey vanovi (Kutlu Muhammet) Tevkelev

toprak sahibi, varlkl, soylu ve Rus devleti iinde ayrcalkl kimseler olduklar grlmektedir (Hankov 1852: 19). Tarihiler arasnda Tevkelevin Bakurt veya Tatar Trklerinden olduu ynnde iki farkl gr hakimdir. B. Hayit (1995: 52) ve M. Saray (1993: 22), kesin bir ifadeyle Ufal asil bir Bakurt ailesinden geldiini belirtmilerdir. Ancak bu bilginin kayna her iki eserde de gsterilmemitir. A. S. Pukin (Matviyevskiy 1991: 30) ise, Bakurt olduunu ifade etmemekle birlikte, Bakurt tabiatl olduunu syleyerek, belki de bu ynde bir kanaatin olumasna katkda bulunmutur. Her ne kadar Bakurt olduu veya olabilecei ifade edilmi ise de, arlk ve Sovyet dnemi Rus literatrnde Tevkelevin, Tatar ve Ordallardan geldii eklinde farkl gibi grnen iki gr hakimdir. Yaynladklar arlk dnemi dil-Yayk ve Kazak tarihine ait ariv belgeleriyle ve dier almalaryla mehur iki onemli isim; . . Kraft (1898a: 23) ve A. . Dobrosmslov (1900: 8), Tevkelevin Ufal Tatar Mirzalarndan geldiini ifade etmilerdir. Amerikal Bakurt tarihisi A. S. Donnelli (1995: 106) de ayn kanaattedir. Gemiten gnmze Trkistan tarihi aratrmalaryla mehur A. Z. V. Togan (1981: 175), Tatar mirzalarndan olduu eklinde bir ifade kullanrken, 1832 ylnda yaynlad ciltlik Kazak Tarihi adl almas nedeniyle Kazak tarihinin Herodotu olarak adlandrlan A. . Levin (1996: 181) ise sadeceTatarlardandr eklinde bir dipnot dmtr. te yandan Orenburg Blgesi4 ve Sibirya tarihi aratrmalaryla mehur arlk dneminin ciddi tarihilerinden Ya. Hankov (1852: 19) ve N. Popov (1861: 173) ise Tevkelevin, Ordallarn (ordntsev) torun ve ocuklarndan geldiini ifade etmilerdir. Tevkelevin soyunu tam tespit edebilmek iin mevcut bilgileri tek tek deerlendirmekte fayda vardr.

Bakurtluk Meselesi
Bakurt olduu ynndeki kaytlarda bu bilginin kaynann gsterilmedii belirtilmiti. Anlald kadaryla, Tevkelevin ailesiyle birlikte Ufada ikamet etmi olmas, burada kendine ait birka kyn bulunmas ve Kidiryas Mollakayev, Aldarbay sikeyev (syangeldin), Taymas aymov, Kasami Batr, Kain Bek vd. Bakurt mirzalaryla gerek zel, gerekse i hayatnda yakn iliki ierisinde bulunmas, bu ynde bir kanaatin olumasn salamtr. Bu alma srasnda, arlk dnemine ait kaynaklar ile Sovyet dnemine ait aratrmalarda, Tevkelevin Bakurt olduu ynnde herhangi bir
119

bilig, Yaz / 2005, say 34

bilgiye rastlanmamtr. Bakurt olma ihtimali hemen hi yoktur. nk o, Ufann yerlisi deildir. Bakurt blgesine arlk Rusyasnda devlet hizmetine girmesine bal olarak sonradan gelmitir. Yukarda ifade edildii zere soya adn veren Tevkel, 1540lardan sonra Kazandan Kasm Hanlna geerek Moskovann hizmetine girmitir. Bu tarihten itibaren Tevkelevler, Moskova Knyazlnn dou blgelerindeki ehirlerde yaamlardr. Tevkelevin dedesi Davlet Mamet, Vladimir ve Yaroslavl uyezdlerinde5, babas Mame Murza (mirza) da Kasm, Vladimir ve Kerin ehirlerinde geni topraklara sahip olmutur. Bu topraklar Mame Murzaya dedeleri ve amcalarndan miras yoluyla intikal etmitir. Kaytlara gre, Tevkelevin dedesi ve babas, Kasm ehri mirzalarndandr. Miras yoluyla toprak elde etmeleri, ve Kasm ehri mirzalarndan olduklar eklindeki bilgilerden aka grlyor ki, Tevkelevler bu topraklarda epeydir yaamaktadrlar ve buralarn yerlisidirler. Dier taraftan Bakurtlarn yaad blge ile Tevkelevlerin yaad blge birbirinden ok uzakta olup, bir kiinin ayn zamanda, o gnn artlar ierisinde iki farkl devletin (Altn Orda ve Moskova Knyazl) elinde bulunan corafyalarda toprak sahibi olma imkan bulunmamakla beraber Bakurtlarn, tarihin herhangi bir dneminde Moskova Knyazlnn dou blgelerini ellerine geirdikleri veya buralara g ettikleri de vaki deildir. Ufa blgesinde edindii mlkler ise Tevkeleve, Rus D lerindeki grevi srasnda baarl almalarna karlk mkafaat olarak verilmitir (Vitevskiy 1890: 216). Zikredilen Bakurt ileri gelenleriyle yakn dostluuna gelince, Tevkelev, Rus uyruuna girmi, Bakurtlar ve Kazaklar ok iyi tanyan bu Bakurtlar danman, rehber olarak kullanmtr. Bakurt ve Kazak blgesinde her nereye gnderildi ise onlar beraberinde gtrmtr. Esasnda Tevkelevi Bakurt ve Kazak meselelerinde bu denli baarl klan da bu Bakurtlarla olan ilikisidir denilebilir. Dolaysyla Tevkelevin Bakurt olduunu iaret eden grler mesnetsizdir.

Tatarlk ve Ordallk Meselesi


Rus tarih literatrndeki, Ufal asil bir Tatar ailesinden ve Ordallardan geldii eklinde mevcut olan iki kayt her ne kadar ilk bakta farkl manalar ifade ediyorlarm gibi grnyorsa da, esas itibaryla ayndr. Tatar ve ordal ifadeleri aklandnda bu durum daha iyi anlalacaktr. Bilindii zere Rusyada, Altn Orda ve tebas iin bazen Mool-Tatar, bazen de Tatar isimleri kullanlmtr (Buganov 1974: 499; Muhamedova 1976: 296). 13.-15. yzyllar arasnda Altn Orda sahasna gelen az saydaki idareci ve asker Mool nfusun kalabalk Trk boylar arasnda eri120

Yorulmaz, Aleksey vanovi (Kutlu Muhammet) Tevkelev

mesine bal olarak Mool ismi kullanmdan derken, Tatar ismi onun yerini alm, Avrupaya kadar geni bir kullanm alanna sahip olmutur (Muhamedova 1976: 296). Tatar ismi bu dnemde Bat Sibirya ve Yayk nehrinin batsndan itibaren Karadenizin kuzey dzlklerinde ve dil nehri boylarnda yaamakta olan Altn Orda tebas Trk ve Trklemi Mool boylarnn nemli bir ksm arasnda etnik bir mana ifade etmeye balamtr. Buna bal olarak da Altn Orda sahasnda kurulan Kazan (Buganov 1973: 140-141), Kasm (BSE, C. 11, 1973: 496), Krm (Saharov 1973: 516-517) ve Sibir (Muhamedyarov 1976: 337) hanlklarna Tatar hanlklar da denilmitir. Orda kelimesinin fakl manalar (BSE, C. 18, 1974: 491) var ise de, Rus literatrnde genel itibaryla isim haliyle orda, sfat haliyle ordnskiy (ordnskoye, ordnskaya) sz Altn Orda devletini, ordntsev (ordallar) de bu devlet halk ve idarecilerini ifade etmek iin kullanlmtr. Altn Ordann dalma srecinde ortaya kan Nogay ve Kazak siyasi yaplanmas Nogay ve Kazak Ordalar (Nogayskaya Orda, Kirgiz-Kaysatskaya Orda) eklinde adlandrlmsa da, Altn Ordann yklmasndan sonra sz edilen orda ve ordal ifadeleri, Rus literatrnde dorudan Kazan ve Kasm hanlklar ve bunlarn idarecileri iin tercih edilmitir. Halk iin ise daha ok Tatar ifadesi tercih edilmitir. Grld zere, Tatar ve ordal szleri ayn manaya gelmekte olup, Altn Orda halk ve idarecilerini ifade etmek iin kullanlmtr. yleyse Rus literatrnde Tevkelev soyuyla ilgili geen Tatar ve ordal eklindeki iki farkl ifade Trkler ve Osmanllar, Trkler ve Seluklular rneinde olduu gibi ayndr. Birisi halkn, dieri bu halkn kurmu olduu devletin adyla ayn unsurlar adlandrmaktan baka bir ey deildir. Tatar ve ordal ifadeleri dorudan Altn Orda ve Kazan hanlklaryla ilikili olduuna gre, kaynaklarmzda Tatar ve ordal olduu zikredilen Tevkelev de bunlarla dorudan ilikili olmaldr. Kazan Hanl dorudan Altn Orda han soyundan gelenlerin idare ettii bir hanlktr. Bu zellii ile Kazanllar hem ordal, hem Tatardr. Dier taraftan Rus yllnda geen Kazanl Knyaz Tevkel ifadesine gre, Tevkelin Kazanl ve soylu olduu aka vurgulanmtr. Knyaz, herkesin alabilecei bir nvan deildir. Dorudan veya dolayl olarak idareci aileye ait olmak art gerekmektedir. Benzeri ifadeler Tevkelin oul ve ocuklar iin kullanlm ve Kasm ehri mirzalarndan olduklar kaydedilmitir. Burada dikkat edilmesi gereken bir baka husus da udur: Altn Ordann dalmaya balamasna bal olarak onun igal ettii corafyada ortaya kan hanlklardan
121

bilig, Yaz / 2005, say 34

dierlerinde olduu gibi Kazan Hanlnda da han soyu arasnda ikdidar mcadelesi balamas ve mcadeleyi kaybedenlerin Moskova Knyazlna snarak, mcadeleyi devam ettirmeyi adet haline getirmi olmalardr. Moskova, Kazan Hanln iten ykabilmek iin kendine snanlara yer ve asker vererek her trl kar hareketi desteklemek ve han soyundan gelenleri kullanmak suretiyle igal etmek iin byk aba harcamtr ki, Kasm Hanl bu amala kurulmutur. Tevkelevin byk atas Tevkel, Moskovann desteiyle Kasm ve Kazan hanl da yapm olan ah Ali ile birlikte Moskovann hizmetine girmitir. Dorudan Moskovann adam olan ah Alinin btn mr aklamalarda deinildii zere, Ruslar adna Kazan Hanlna kar yrtt mcadelelerle gemi olup, Kazan Hanlnn 1552 ylnda Ruslarn eline gemesinden sonra da Moskova askerlerine komutanlk yapmtr. Herhangi bir bilgi yoksa da Tevkelin ah Alinin Kazan Hanlna kar mcadelesine katld kesindir. Kasm Hanlnn ve Moskova Knyazlnn deiik ehirlerinde kendilerine Ruslar tarafndan bir ok toprak verildii ve soy mensuplarnn devlet hizmetine alndklar bunu dorulamaktadr. yleyse kaynaklarmzda geen ordal, Tatar, soylu (knyaz), Kazanl, nce ah Alinin daha sonra Moskova Knyazlnn hizmetine girmesi ve soy mensuplarnn Moskova devletinde bir takm ayrcalklara sahip olmalar gibi bilgiler, Tevkelevlerin dorudan veya dolayl olarak han soyuna dayandna iaret etmektedir. Ancak, kk bir ihtimal de olsa Kazan Hanlna kar bakaldran etkili boylardan olma ihtimali vardr. Sonu olarak Tevkelev soyunun Kazan ve Altn Orda hanlar yoluyla Cengiz soyundan gelen Trklemi bir Mool olduunu syleyebiliriz. Hemen ifade etmek gerekir ki, Tevkelev iin XVIII. yyda artk hem etnik, hem de kltrel olarak Moolluk szkonusu deildir. Trk veya Mool soylu olduklarna baklmadan zikredilen etnik yaplara ait Altn Orda idarecilerine ve tebasna Altn Orda devri ve sonrasnda Tatar denildii iin, dorudan veya dolayl olarak han soyundan gelen Tevkelev de Tatardr.

zelliklerine Dair
Tevkelevin doum tarihi belli deildir. Asl ad Kutlu Muhammet olan Aleksey vanovi Tevkelevin, ocukluk ve genlik yllarna ait bilgiler bulunamamtr. 1730larn balarnda Hristiyanln Ortadoks mezhebini kabul ederek ismini Aleksey vanovi Tevkelev olarak deitirmitir (http://www.orenburg.ru, 20.12.2003). Tevkelevin, mslman olduu ynnde bilgiler de mevcuttur. 1763 ylnda Orenburg Genel Valisi olarak atanmas gndeme geldiinde Rus D leri, mslman olduu ge122

Yorulmaz, Aleksey vanovi (Kutlu Muhammet) Tevkelev

rekesiyle bu atamaya engel olmutur (Kraft 1898b: 101). Levin (1996: 181) de Tatar olduuna gre mslmandr eklinde bir ifade kullanmtr. Anlald kadaryla Tevkelevin mslman olduunu iaret eden Rus D leri raporundaki kayt, onun gemiine iaret etmektedir. Asl ama eskiden mslman olan Tevkeleve; Kazak, Bakurt, Tatar gibi aralarnda hem soy, hem de din birlii bulunan halklarn idaresinin verilmek istenmemesidir. Kutlu Muhammet her ne kadar isim deitirmi ise de, gerek asl, gerekse Rusa isminin sonunda gelenee uygun olarak hep Tevkelev soy ismini tam olup soyadyla mehurdur. Her ne kadar ocukluk ve genlik dnemine ait bilgi bulunamamsa da, zamanna gre ok iyi bir eitim ald kesindir. dil-Yayk ve Trkistan corafyasnda konuulan Tatar, Bakurt, Kazak, zbek vd. Trk leheleriyle Farsay iyi dzeyde bilmektedir. Rusyadan, zikredilen blgelerdeki Trk devlet ve topluluklarna ve buralardan Rusyaya gnderilen birok ferman, mektup, rapor onun tarafndan yazlm veya evrilmitir (KRO 1961). Ayrca 1737 ylnda Osmanl, Rus-Avusturya sava sonunda yaplan Nemir konferansnda Osmanl ile Rus ve Avusturya heyetleri arasndaki grmelerde tercmanlk yaptna baklrsa (Vitevskiy 1889: 76; Solovyev 1963: 434-435), iyi dzeyde Almanca ve Osmanl Trkesini de bildii anlalmaktadr. Tevkelevin tek zellii dil bilmesi deildir. Yazd raporlardan anlald kadaryla iyi bir sosyolog, psikolog ve etnologtur. zellikle Bakurt, Kazak ve Tatar Trklerinin yaam biimlerini, gelenek-greneklerini, davran biimlerini, giyim-kuam ve yiyecek-ieceklerini, i ve d meselelerini, bunlara ilaveten yaadklar corafyann zelliklerini ok iyi bilmektedir. Btn bunlar ona bozkrl Trk insanyla (Bakurt, Kazak, Tatar vd.) ne zaman, nasl konuulmas gerektiini retmitir. Bakurtlar ve Kazaklar arasnda sevilip saylmasnn sebebi budur. Onlara kendilerinden biri gibi yaklamtr. Kaynaklarda ve aratrmalarda akll, ileri grl, politik, etkileyici hitabeti ve yksek ikna gc olan birisi olarak zikredilmektedir (Kraft 1898a: 24; Levin 1996: 181-182; Yerofeyeva 1999: 194). te bu zellikleri nedeniyle erken yalarda XVIII. yy.n balarnda I. Petro (1689-1725) dneminde, Rus D leri Gizli Servisinde dou dilleri tercman olarak alma hayatna balayan Tevkelev, ksa srede XVIII. yy. Rus Dou Siyasetinin en nemli simalarndan biri haline gelmitir. I. Petro dneminde A. P. Volinskiy, F. . Soymonov, A. B. erkasskiy ve . Krillov ile birlikte bu politikann belirlenmesinde nemli grevler stlenirken, XVIII. yy.n 30lu yllarndan itibaren de Rus devle123

bilig, Yaz / 2005, say 34

tinin gney dou, yani Trkistan ynnde genilemesinde ve bu politikann hayata geirilmesinde adeta tek bana uygulayc roln stlenmi ok baarl bir diplomattr. Diplomatik kariyerine I. Petro dneminde (1689-1725) balayan Tevkelev, baarlarla dolu alma hayatnda II. Petro (1727-1730), Anna vanovna (1730-1740) ve Yelizaveta (1740-1761) dnemlerinde dilYayk ve Kazakistan meselelerinde aktif olarak grev yapmtr. 1763 ylnda, II. Yekaterina (1762-1796) zamannda, Orenburg Genel Valilii mcadelesine ve Kazaklarn idaresine ynelik dncelerine bal olarak grevine son verilen Tevkelev, 1766 ylnda lmtr.

lk Faaliyetleri
Erken yalarda Rus D leri Gizli Servisinde dou dilleri tercman olarak greve balayan Tevkelevin bilinen ilk faaliyeti 1711 ylna aittir. 1711 ylnda Osmanl devleti ile Rusya arasnda gerekleen Prut Savana, I. Petronun tercman olarak katlmtr (http://www.bashedu.ru/encikl/t/tevkelevy.htm, 20.12.2003). Tevkelevin bir sonraki grevi, zenginliklerinden tr I. Petronun ryalarna girdii iddia edilen Hindistanla ilgilidir. I. Petronun emriyle AmuDerya havzasndaki altn madenlerinin yerini tespit etmek, Hive Hanl bata olmak zere Hazarn dousundaki blgeyle ilgili bilgi toplamak zere Astrahandan Hazar yolu ile Hiveye gnderilen, Knyaz Bekovi erkasskiyin ekibine dahil edilen ve Hive zerinden ayn maksatlarla Hindistana gnderilmek istenen Temen Kojinin bu teklifi reddetmesi ve bu haberin I. Petroya ulamas zerine 1716 ylnda, arn emriyle Kojinin grevi Tevkeleve verilmitir (Hankov 1851: 285). Tevkelev, erkasskiyin ekibiyle birlikte Hazar zerinden hareket edecek, emahiye gelecek, oradan Hindistana geecek, yol zerindeki lkelerle ilgili bilgi toplayp haritasn karacakt. Ancak Hazar zerinde ilerlerken denizde kan frtna onu Astrabada srkleyince, planlanann aksine gelimeler olmu ve Astrabad valisi tarafndan esir alnarak tutuklanmtr. Hadisenin Rusyada duyulmas zerine rana zel eli olarak gnderilen A. P. Volinskiyin giriimleri sonucunda kurtarlan Tevkelev, bu srada erkasskiy ve ekibinin Hive Han ir Gazi (1715-1728) tarafndan ldrlmesine bal olarak, merkezden gelen talimat zerine Petersburga dnmtr (Hankov 1851: 297; Yorulmaz 2002: 106). Bylece Tevkelevin bu giriiminden bir netice alnamamtr.

124

Yorulmaz, Aleksey vanovi (Kutlu Muhammet) Tevkelev

Tevkelev, 1722 ylnda Osmanl devleti ile Rusyay savan eiine getiren, I. Petronun Kafkas (ran, Azerbaycan) seferine katlr. I. Petroya yakn olduu anlalan Tevkelev, sava srasnda ve dnnde Astrahanda, arn dou politikas iinde nemli bir yer igal eden Kazaklar ve Kazak corafyasyla ilgili grlerini renme imkan bulmutur. Tevkeleve, bozkrl ve basit dnceli olarak nitelendirdii Kazaklarn igal ettikleri corafyann Rusyann menfaatleri asndan ne kadar nemli olduunu anlatan ar, ancak Kazak bozkr zerinden Hindistan bata olmak zere dier Asya lkeleriyle yakn iliki ierisine girilebileceinden bahsetmi, bu zelliiyle Kazak bozkrnn btn Asya lkelerinin anahtar ve kaps olduunu ifade etmitir. Kazak Ordas tam baml hale getirilemese de hi olmazsa bir katla (tabi-metbu / vassal-suzeren ilikisi) Rusyann mandasn kabule mecbur braklmas iin ne kadar byk olursa olsun hibir masraftan kanmayacan, 1 milyon rubleye kadar masraf yapabileceini ifade eden ar, eer Tevkelevin gayretleri sonucunda byle bir durum gerekleecek olursa, onu ziyadesiyle dllendirecei szn vermitir (Tevkelev 1852: 15). Ancak I. Petronun lm o gn iin herhangi bir giriime izin vermemi, hatta bu meselenin sekiz yl kadar rafa kaldrlmasna neden olmutur. Kazak bozkr bata olmak zere btn Trkistann igaline ynelik, I. Petronun bir ksmn verdiimiz bu dnceleri, Tevkelevin notlar sayesinde gnmze kadar gelmitir.

Tevkelevin Kazak Bozkrndaki Tarihi Misyonu


I. Petro dneminde, Rus dou politikasnn nemli simalarndan biri haline gelen Tevkelev, asl kn 1730larn banda yapt. Onun bu baarya ulamasnda, Kk Cz Kazaklar Han Ebul Hayrn katks da byktr. Ebul Hayr, 1730 ylnda Rusyadan alaca yardmla btn Kazaklarn han olabilecei dncesiyle Rus uyruuna girmek iin elileri vastasyla Rusyaya mracaat etti. I. Petro politikalarnn takipisi Anna vanovna, btn Kazaklar Rus uyruuna aldna dair bir ferman hazrlatp, hem bu ferman teslim etmek, hem de kendi adetlerine gre sadakat yemini ettirmek zere Kazaklara gnderilecek bir elilik heyetinin hazrlanmas talimatn verdi. Bu heyetin bana da bir zamanlar I. Petro ile Kazak bozkrn ne ekilde Rus uyruuna alacaklarn konuan Tevkelev getirildi. Henz sradan bir tercman olan Tevkelevin, bylesine ciddi bir grev stlenmi olan heyetin bana getirilmesi tesadfi deildi. almann banda zikrettiimiz zellikleri ve Rus dou politikasnn mimarlarndan birisi olmas bunda asl etken oldu.
125

bilig, Yaz / 2005, say 34

Aratrmaclardan, soylulardan, askerlerden ve brokratlardan oluan kalabalk bir ekiple Kazak bozkrna doru yola kan Tevkeleve, gittiinde nasl davranmas gerektiini gsteren, geip grd yerlerdeki her eyi, konumalar, ayrca Kazaklara ait toplayabilecei her trl bilgiyi gizlice kaydetmesi istenen bir de talimatname verildi (KA 1936: 190-193; KRO 1961: 42-44). Tevkelev, 6 Ekim 1731 tarihinde Ebul Hayrn bulunduu yere ulat. Ancak Hindistana gnderilmesinde olduu gibi beklemedii hadiselerle karlat ve daha ilk gnden, 24 Kasm 1732 tarihinde Kazak bozkrndan ayrlna kadar birok defa lmle kar karya geldi ve adeta Kazaklar arasnda tutsak hayat yaad. Ebul Hayrn talebi uyarnca Kazaklarn, Rus uyruuna alndna dair ferman, getirdii ve yemin ettirecei duyulunca, Tevkeleve kar byk bir fke meydana geldi. Kazaklar, Tevkeleve saldrp onu ldrmek istediler. Tevkelev, balangta bu durumdan hibir ey anlamad. Ancak daha sonra Ebul Hayrn, btn Kazaklarn Rus uyruuna girmek istedikleri eklinde elileri araclyla Rus bakentine gnderdii haberin, Kazak ileri gelenlerinden ve halktan habersiz alndn, bunun Hann Rus tarafn etkileyebilmek iin kendi uydurduu bir yalan olduunu renince, hem Kazaklarn fkesini, hem de nasl bir durumla kar karya olduunu anlad (Yorulmaz 2002: 109-110). Bu durum karsnda, Rusyaya geri dnmek ya da Kazaklar ikna etmek gibi iki yol vard. Ancak Tevkelevin geliiyle lgna dnen Kazaklar, geri dnmesine de izin vermiyorlar, onu ldrmek istiyorlard (Levin 1996: 182). Durumun ok ciddi olduunu gren ve Ebul Hayrn da kendisini koruyamayacan farkeden Tevkelev, beraberinde getirdii, Kazaklar iyi tanyan Bakurt ileri gelenlerinden bu iten kurtulmann yollarn sordu. Bakurtlardan ald tavsiyeler zerine, Kazaklar arasnda Handan daha saygn ve varlkl biri olarak bilinen, 1710 ylndaki Cungar savalarnn bakomutan Bgenbay (Bugenbay, Bukenbay, Bekenbay) Batrla, grp, onu kendine ekmeyi baard. Bgenbay, Tevkelevi korumaya ve fkeli Kazaklar Rus uyruuna girmeleri iin ikna etmeye sz verdi. Tevkelev, Bgenbaydan sonra Eset Batr ve Huday Nazar Mirza gibi dier etkili iki ismi de kendi tarafna ekmeyi baard. Onlar da koruyacaklarna ve Kazaklar Rus uyruuna sokmak iin aba sarf edeceklerine sz verdiler. Tevkelev bunlar, para ve eitli kuma hediyeler vererek dllendirdi. Bgenbay, mparatorieye para iin hizmet ettii manas karlmamas iin bunlar kabul etmedi (Yorulmaz 2002: 112-114). Gittike saldrlarn dozunu artran Kazaklar, Tevkelev ile Ebul Hayrn maksatlarn net bir ekilde renmek ve onlar hesaba ekmek iin 10 Ekim gn bir toplant tertip ettiler.
126

Yorulmaz, Aleksey vanovi (Kutlu Muhammet) Tevkelev

Toplantda fkeli Kazaklara, kendisinin susuz olduunu, Hann mracaat ve mparatorienin grevlendirmesi zerine orada bulunduunu ve elilik yaptn ifade etse de Kazaklar, oraya Kazaklarn askeri durumunu renmeye geldiini ve dnnce sava aacaklarn, bu bakmdan sa gnderilmemesi gerektiini bildirip ldrmek istediklerini sylediler. Bu duruma sinirlenen, bozkr insann da iyi tanyan, toplant ncesinde gizli gizli yapt grmelerle kendisine taraf, sayca az ancak, etkili bir grup da toplam olan Tevkelev, btn meziyetlerini konuturup Rus devletini ven, ycelten, Kazaklar aalayan belki de hayatnn en nemli diyebileceimiz, dinleyenleri hayretler iinde brakan konumasn yapt. Rus devletinin byklnden, gcnden bahsedip, Rus uyruu halklarla tehdit edip, Kazaklar kendi yurtlarnda vahi hayvanlara benzetip aalad. Adam gibi yaayabilmenin tek yolunun Rus devletinin koruyuculuuna girmek olduundan ve bunun Kazaklara salayaca ekonomik yararlardan uzun uzadya bahsetti. Bu konuma, bir ksm Kazaklar daha da fkelendirirken, bir ksmnn da Tevkelevin konumalarndan aksi ynde etkilenmelerini salad. Toplant sonunda Bgenbayn Kuran zerine yemin etmesiyle 29 kii Rus uyruuna gemek iin yemin etmi ve bylece Tevkelev kalabalk olmamakla birlikte etkili bir grubun sadakatini salamay baarmtr (KRO 1961: 53-54). Yemin edenleri, czi paralar ve kuma hediyelerle dllendiren Tevkelev, Rus devletinin yaplan hibir iyilii unutmadn, yemin edenlerin mparatorie tarafndan byk bir ekilde dllendirileceini syleyerek (KRO 1961: 53-54), bu kiilerin Rusya gibi byk bir devlet nezdinde nemli kiiler olduklarn muhaliflere gstermek istemitir. Tevkelev, son derece etkili olan bu propagandasn Kazak ileri gelenlerini etkilemek iin her frsatta yapm, baarl da olmutur. Bu gelimeden sonra Tevkelev, lm korkusundan kurtulamamsa da, Kazaklar, Rus uyruuna ikna edeceine inanmaya balamtr. Bu nedenle beraberindekileri bir yolunu bulup Rusyaya gnderen Tevkelev, Ebul Hayr ile birlikte Aral blgesine klaa gitti. Aral civarna geldikten sonra muhalif grubun saldrlar sebebiyle daha skntl gnler yaamaya balad. Kk Czdeki muhaliflere, Orta Czdeki muhalifler de eklendi ve saldrlar ciddi boyutlara ulat. Aral kysnda meydana gelen bir saldrda, beraberindekilerden birisinin kendisini feda etmesiyle cann kurtarabildi. lme ok yakn olduunu farkeden ve Ebul Hayrn da kendisini artk koruyamadn gren Tevkelev areyi, kendi avul (ky) ile klaa gitmi olan Bgenbay artmakta buldu. Bgenbay geldi ve Tevkelevi korumasna ald, bylece saldrlarn says ve iddeti azald.
127

bilig, Yaz / 2005, say 34

Tevkelev, saldrlara ramen nceden kendi tarafna ektii etkili Kazaklar vastasyla youn bir ekilde her trl yntemi kullanarak propagandasna devam etti. Bunun neticesinde, 9 Aralk 1731 tarihinde Karakalpak Han Kaip ile ayn ayn 20lerinde de Orta Cz Kazaklar Han Semeke, Rus uyruuna girdiklerine dair sadakat yemini edip, Rusyann art kotuu mparatorienin dedii yere gitmeyi, amanat6 vermeyi, Rus snrlarn korumay, vergi vermeyi ve sadakatle mparatorieye hizmet etmeyi kabul ettiler (KRO 1961: 61, 63-64). Bu gelime katlmlarn artmasn ve Rus yanllarnn glenmelerini salad. Artk eskisinden rahat davranan ve bu ii baardna inanan Tevkelev ve taraftarlar, 5 Ocak 1732 tarihinde Kk Cz, Orta Cz ve Karakalpaklar adna Rus bakentine, uyrua girdiklerini ve artnameyi kabul ettiklerini belirten mektuplar yazdlar (Yorulmaz 2002: 119). Tevkelev, Kazaklara bir belge imzalattrarak I. Petroun 1722 ylndaki hayallerini bylece gerekletirmi oldu. Bu belgeyle, hem Kazaklar arasndan Rus taraftar etkili bir grup elde edilmi, hem de Rus devletinin Kazak topraklarnda ilerlemesi ve hak iddia etmesi iin gereke temin edilmi oldu. Rus uyrukluuna girildiine dair imzalar atlm ise de Tevkelev, Rusyaya dnememitir. Bu gelimelerden sonra muhalif grup, onun gizlice kaacan ve Kazak topraklarnda yaadklarndan sonra kesinlikle alacan dnerek, yaad blgeyi kontrol altna alm, Ebul Hayra bask yaparak gnderilmemesi ve ldrlmesi ynndeki taleplerini yinelemiler. Bu sralarda Tevkelevle ilgili hibir bilgi ulamyor; Rusya, ldrldn veya esir edildiini dnyordu. Esir olmas ihtimaline karlk kefaletle kurtarlmas maksadyla Ufa Valiliine para bile gnderilmiti. Dier taraftan dil Kalmuklar idarecilerinden Dorji ve Lobji Nazarovlar, Ebul Hayra eli gndererek, Tevkeleve inanmamasn isteyip birlikte Rusyaya kar savamay teklif ediyorlard ki, onlarn bu hareketleri muhalif gruba g veriyordu (KRO 1961: 73, 77, 79). Btn bunlar, Tevkelevin Kazaklar arasndaki almalarn engelleyemedi. O, faaliyetlerine aralksz devam etti. mzalarn atlmasndan sonra, bu defa bata Ebul Hayr olmak zere Rus uyruuna girenleri bask altna almaya alt ve Rus devletinin dncelerini onlara alamaya balad. Kendisine verilen talimatnameyi hi taviz vermeden olduu gibi uygulad. Her frsatta Ebul Hayra, beklentilerinin gereklemesinin, artnameye bal kalarak mparatorieye sadakatle hizmet etmesine bal olduunu vurgulad. Kazak bozkrna geliinden ayrlna kadar bkmadan, usan128

Yorulmaz, Aleksey vanovi (Kutlu Muhammet) Tevkelev

madan her yerde bunlar tekrar etti. Belirli bir sre sonra artk onlar, mparatorie, sadakat ve hizmet kelimelerini kullanmadan Tevkelev ile konumaz hale geldiler. Adeta Rusyaya hizmet edebilmek iin birbirleriyle yara girdiler. Tevkelev, bu kiileri be kuru ve birka metre bezle dllendiriyor, bunun gl Rus devletinin onlara verdii deerin gstergesi olduunu sylyor, her birisinin ayr ayr Rusya nazarnda nemli kiiler olduklarn ifade ediyor, bozkrda ayrcalklar peinde koan ve birbirlerine stnlk kurma mcadelesi iinde bulunan Kazak ileri gelenlerini peinden koturmaya alyordu. Bir taraftan bu gelimeler olurken, dier taraftan Orta Czdeki muhalif grup, Tevkelevi ldrmek zere tekrar harekete geti. Ebul Hayra gnderilen muhalif grup elileri, iyilikle Tevkelevi kendilerine teslim etmesini, aksi takdirde kendisini de kt bir akbetin beklediini bildirdiler. Taraftarlaryla bir toplant yapan Ebul Hayr, artk Kazak bozkrnda Tevkelevi korumann imkansz olduu gerekesiyle, her eyi gze alarak gnderilmesine karar verdi. Karar Tevkeleve bildirildi. Tevkelevin son derece mutlu olmasna yol aan bu karardan sonra, 24 Kasm 1732 tarihinde Rus uyruuna giren hanlarn temsilcileriyle byk bir koruma birlii eliinde Tevkelev, amanat (rehine)lar da yanna alarak, muhaliflerin btn tehdit ve engellemelerine ramen Rusyaya doru hareket etti. Yol boyunca Tevkelevden halkyla arasnn almasna neden olan, Kazaklar Rus uyruuna sokabilmek ve onu koruyabilmek iin verdii uralar mparatorieye anlatmasn isteyen Ebul Hayr, kendisinden mparatorieye sadakatle hizmet etmek ve antlamaya bal kalmak gibi cmleleri duymutur. Tevkelev, can gvenliini salamak amacyla kendisine elik eden, bir nevi vedalama treni diyebileceimiz bu yolculuk srasnda dahi Hann sadakatini pekitirmeye almaktan da geri kalmamtr. Tevkelev, 2 Ocak 1733 tarihinde Ufaya ulat, oradan Petersburga hareket etti. Tevkelevin beklenmedik bu gelii Rus bakentini sevince bodu. Petersburg onu esir sanp kefaletle kurtarmay dnrken Tevkelev, Levinin (1996: 184) ifadesiyle muzaffer bir komutan edasyla bakentte grnm, Kazaklarn, buna ilaveten Karakalpaklarn Rus uyruuna girdiklerini mjdeleyen, Rus devleti iin inanlmas zor, bir o kadar da ho haberler getirmitir. Ayrca Kazaklar ile Karakalpaklarn elindeki Rus ve Rus uyruuna tabi esirleri kurtarm olmas da ayr bir sevince sebep olmutur. Batdan ve gneyden, scak denizlere inme imkan bulamayan ve bu nedenle Trkistan zerinden zenginlikler lkesi Hindistan bata olmak
129

bilig, Yaz / 2005, say 34

zere, Gney Asya lkelerine ulamak eklinde dou politikasn belirleyen Rusya, Tevkelevin bu byk baars ile dou politikasnn gereklemesi yolundaki en nemli engellerden birisi olan ve I. Petronun bu nedenle btn Asya lkelerinin anahtar ve kaps dedii Kazak lkesine sahip olmutur. stelik bu lkenin sahipleri, mparatorienin dedii yere gitmeyi, vergi vermeyi, Rus snrlarn korumay ve buna ilaveten han ve ileri gelenlerin ocuklarndan amanat vermeyi kabul etmilerdir. Smrgecilik yarnda Bat Avrupa lkelerinden geri kalan ve onlarla bu yarta, uzak lkelerde mcadeleye giremeyen Rusya, Tevkelevin bu baarsyla dnyann byk glerinin siyaset arenasndan uzakta, kendisiyle mcadele edemeyecek kadar gsz ve srekli birbirleriyle mcadele halindeki hanlklarn bulunduu Trkistan corafyasnda hem de hi bir savaa girmeden askeri, ekonomik, siyasi herhangi bir bedel demeden Hindistann anahtarna ve kapsna sahip olmutur. Hi kukusuz bu, ok byk bir baardr ve Tevkeleve aittir. Bu baar byk skntlarn neticesinde gelmitir. 1762 ylnda yazd gnlnde, bu baar ncesinde Kazak bozkrnda yaad skntlardan bahseden Tevkelev, kendi cann tehlikeye atarak, sadece vatana ne kadar sadakatle hizmet ettiini gstermek istediinden, bunu gerekletirirken iki yla yakn lm korkusuyla yaadndan ve defalarca lm tehlikesi atlattndan, ala tahamml etmek zorunda kaldndan, talimatnameyi uygulayabilmek iin gece gndz dinlenmeden altndan ve bunlar yaparken Kazaklarn adetlerini, mizalarn bilen birisi olarak her trl imkan kullandndan ve bu almann sonunda Kazaklar, Rus uyruuna sokarak mutlu sona ulatndan, btn bunlar iin devlet hazinesinden 500 rublesi yol masraf olmak zere toplam 2900 ruble harcadndan bahseder (Tevkelev 1852: 16). Tevkelev, hakikaten canla bala Kazaklar, Rus uyruuna sokabilmek iin aba harcamtr. ldrlme riskine ramen geri dnmeyi veya kamay hi dnmemitir. Kendi ifadesiyle sadakatini ispatlamaya almtr. Rus devletinin ldrldn veya esir edildiini dnd sralarda onun btn abas, talimatnameyi taviz vermeden uygulamakt. En zor gnlerinde bile devlet btesi adna birka kurula bir iki metre bezin hesabn yapm, kendi yanna ekmeye alt Kazak ileri gelenlerine verdii para ve hediyelerde ok cimri davranmtr. 1722 ylnda I. Petronun Kazaklara imzalattrlacak bir belge uruna 1 milyon rubleyi gzden kartd ve 1734 ylnda da Orenburg Aratrma Ekibi bakan Krillova 3 bin yardmcs olarak da Tevkeleve yllk bin ruble maa baland dnlrse;
130

Yorulmaz, Aleksey vanovi (Kutlu Muhammet) Tevkelev

Tevkelevin harcayabilme yetkisi olmasna ramen kendi masraflar da dahil olmak zere toplam 2900 ruble harcayarak ne kadar cimri davrand ve devlet btesini nasl koruduu daha iyi anlalr. Tevkelev, Kazak bozkrnda bulunduu sralarda, her frsatta Ebul Hayra akl vermi, onu ynlendirmeye, hatta kendisi gibi dnmesini salamaya almtr. Nitekim belirli bir sre sonra Ebul Hayr, Tevkelevin azyla konuur hale gelmitir. Tevkelev, Ebul Hayra, mparatorieden kendi yerleim yerine yakn bir yere ehir kurmasn istemesini, bu gerekletii takdirde bu ehirde, hem dmanlarndan korunacan, hem de burada Rusya ile yapaca ticaretten byk faydalar salayacan anlatp, uzun uzadya bu ehrin faydalarndan bahsederek Han buna ikna etmitir (Tevkelev 1852: 16). Bu fikir aklna iyice yatan Han, bir mddet sonra Tevkelevden, mparatorienin kendisine bir ehir kurmasn istemeye balamtr. Kendi dncelerinin Han tarafndan dile getirildiini gren Tevkelev, bu defa her zamanki tavryla geri ekilmi, byle bir ehrin kurulabilmesinin, onun mparatorieye sadakatle hizmet etmesine bal olduunu syleyerek, sadakatini gstermesini istemi, bundan byle Rusyadan gelecek taleplerin koulsuz gereklemesine zemin hazrlamaya almtr (Yorulmaz 2002: 124-125). Hi kukusuz Kazak snrna ehir kurulmas meselesi Rus dou politikasnn bir parasyd. ehir, Kazak karlar iin deil, Rusya iin kurulacakt. Rusya, IV. vandan beri Orta Asya ticaretini bu blgede eline geirebilmek iin byk aba sarfetmiti. Corafi keiflerle birlikte, Trkistandan geen dou-bat ynndeki ticaret yollar denizlere kaynca, blge tccarlar siyasi yapnn bozuk olmasna da bal olarak uzak lkelerle ticaret yapamaz hale gelmilerdi. Rus idaresi, Tevkelev gibi dou uzmanlarnn raporlar dorultusunda Trkistann siyasi durumundan da faydalanarak, bu blge ve dier Asya lkeleri tccarlarn kendi snrlarnn gneylerinde kuraca ehirlere ekerek ticareti gelitirmeyi, hem kendi mallarna pazar amay, hem de ticari olarak blgeyi kendine balamay dnmekteydi. te Tevkelevin Ebul Hayr ynlendirmesi sonucunda, Hann mparatorieden istedii ehir kurulmas fikrinin altnda yatan dnce bu idi. Tevkelev, bu byk grevi baaryla yerine getirdikten sonra, Kazak bozkrnda Rus idaresinin tesis edilmesinde de st dzey grev ald. Ebul Hayrn elilerinin Rus bakentinde ehir meselesini gndeme getirmeleri zerine, Knyaz van Krillovun hazrlad rapor da dikkate alnarak 18 Mays 1734 tarihinde mparatorienin emriyle Orenburg Aratrma Ekibi tekilatlandrld. Bakanlna van Krillov, yardmclna ise -Kazak ve
131

bilig, Yaz / 2005, say 34

Karakalpaklar Rus uyruuna sokarak Rus devletine yapm olduu hizmetlerin karl olarak kendisine albaylk rtbesi verilen ve ayrca 1000 rublelik maa balanan -Tevkelev getirildi (Yorulmaz 2002: 130). Gerekli hazrlklar yapldktan sonra Krillov ve Tevkelev; askerlerden, aratrmaclardan ve iilerden oluan bir ekiple ehrin kurulaca Or nehrine doru 11 Nisan 1735 tarihinde hareket ettiler (Vitevskiy 1889: 139-141). Ancak bu srada Bakurtlar isyan etti. Ksa srede btn Bakurt corafyasna yaylan isyan, almalar engellediyse de Orenburg Aratrma Komisyonu, 15 Austosta Or nehri azna, Orenburg (imdiki Orsk) ehrini kurmay baard. Bu ehre ilaveten blgede sk sk vuku bulan Bakurt isyanlarna daha abuk mdahale edebilmek ve blge halklarnn birlikte isyan etmelerini engellemek amacyla Yayk ve Sakmar askeri hatlar kuruldu. Bir taraftan bu almalar yrtlrken, dier taraftan da isyan eden Bakurtlara kar amansz bir mcadele balatld. Gerek askeri hatlarn kurulmasnda, gerekse Bakurt isyanlarnn bastrlmasnda Tevkelev ne kan isimlerin banda yer ald. 1735-1742 yllar arasnda Bakurtlar cezalandrmak iin kurulan askeri birliklere (karatelny otryad: tenkil mfrezesi) komutanlk eden Tevkelev, acmaszlyla n yapt. 1736 yl balarnda, imdiki Krasnokamsk ehrinde yaayan Balkin koluna (blge) ait Bakurtlara kar isyan bastrmak iin uygulad son derece acmasz ve akl almaz ikence metotlar Bakurt halknn hafzasndan hala silinmemitir (Rkov 1896: 20; Akmanov 1995: 51). 1742 ylna kadar devam eden isyanlarnda akl almaz uygulamalaryla nne n katan Tevkelev, mkafaat olarak albaylktan brigadirlie (Rus askeri hiyerarisinde generallikten nceki rtbe) terfi ederken, Bakurt halk insanlk tarihinin en ac olaylarna tanklk etmitir. Bakurt halk o ac gnleri Taftilev (Tevkelev) adyla atlatrm (http://www.bashedu.ru, 20.12.2003), Bakurdistann koloniletirilmesi bu atla dilden dile dolaarak gnmze kadar gelmitir.

Dier nemli Faaliyetleri


Tevkelev, 5 Austos 1737 ylnda Osmanl Devleti ile Rusya-Avusturya savalar sonunda yaplan Nemir grmelerine katlmtr. Grmeler srasnda, Rus ve Avusturya heyetlerinin taleplerini merkeze iletmek iin Osmanl heyeti kendi tercmanlarn stanbula gnderince, tercman yokluundan grmeler kesilmitir. Bunun zerine Rus ekibinde bulunan Tevkelev, Rus tarafnn teklifi ve Osmanllarn kabulyle Osmanl ile

132

Yorulmaz, Aleksey vanovi (Kutlu Muhammet) Tevkelev

Rus ve Avusturya heyetleri arasndaki grmelerde tercmanlk yapmtr (Vitevskiy 1889: 76; Solovyev 1963: 434-435). Tevkelev, zaman zaman farkl grevler stlenmi ise de, esas itibaryla Kazak meseleleriyle ilgilenmitir. Kazaklarn ve Karakalpaklarn Rus uyruuna girmelerinden sonra, Orenburg Valiliinin tekikatlandrlmasyla, yeni lkelerin idaresi bu valilie verildi. Bu valilik bnyesinde, gayri Hristiyanlar ve snr meseleleri ile ilgilenecek bir komisyon kuruldu ve bana da Tevkelev getirildi (http://www.enc.chel.su, 20.12.2003). Esasnda burada kasdedilen, Rusyaya yen katlm olan Kazaklardr. 1739 ylndan itibaren bu komisyona bakanlk eden Tevkelev, burada Kazak han, sultan ve aksakallaryla7 devaml surette irtibat halinde bulundu. Bu grevi srasnda Kazak-Rus ilikilerini yoluna koymak iin bir ok defa Kazaklara gnderildi. Bunlardan ilki 1738 ylnda gerekleti. Kendi talebi zerine kurulan Orenburg ehrinin teslim edilmemesine ve Rusyadan grmeler yapmak zere hi kimsenin gnderilmemesine kzan Ebul Hayr, Vali Tatiev ile Orenburgdaki grmelere gitmemi, ilikiler daha ilk yllardan itibaren bozulmaya balamtr. Ebul Hayr ikna edemeyen Rus taraf Tevkelevi devreye sokarak meseleyi zme yoluna gitmitir. Kazak bozkrna giden Tevkelev, Ebul Hayr ile yapt grmede Han, Orenburgda Vali Tatiev ile grmesi konusunda ikna etmeyi baarmtr. Orenburga gelen Ebul Hayr Han, Tatiev ile grm, Tevkelev, Tatiev ve dier idarecilerin huzurunda ikinci defa sadakat yemini etmitir. Hann yemininden sonra Tevkelev, hanla birlikte Orenburga gelen 150 kadar Kazaka da dier adrlarda sadakat yemini ettirmitir (Rkov 1896: 36-38; Yorulmaz 2002: 142-144). 1741 ylndan itibaren Orenburg Valisi Neplyevin Ebul Hayr Hana kar uygulam olduu tecrit ve denge politikas neticesinde Han ile Vali arasndaki ilikiler bozulmu, Kazak-Rus ilikileri kesilme noktasna gelmitir. Han, amanatta bulunan olunu Hana8dan olmayan bir baka oluyla deitirmek istemi, ancak Ruslar onu, hanlk hakk olmad iin kabul etmemiler, bunun neticesinde her yl deimesi gereken amanat sekiz yl deitirilememitir. Kazak ilikilerini yoluna koymak zere 1748 ylnda olaanst yetkilerle donatlan Tevkelev merkezin talimatyla Ebul Hayra gnderilmitir. Han ile gren Tevkelev, onu Neplyev ile bartrm, amanat meselesini Rusyann istei dorultusunda zm, Rus idaresini bozkrda tekrar tesis etmitir (Levin 1996: 214; Tevkelev 1852: 17; Yorulmaz 2002: 179-180 ).

133

bilig, Yaz / 2005, say 34

Tevkelev, nc defa 1749 ylnda Kazaklara gnderildi. Ebul Hayr, 1748 ylnda lmeden nce kzn Cungar Han ile evlendirmeye sz vermiti. Onun lmnden sonra Cungar Han bu evlilik iin srar etmeye balaynca Nurali Han, kz kardeini vermeyi kabul etti. Cungarlar, bu evlilik yoluyla Rus hakimiyetindeki Kazak topraklar zerinde de hak iddia etmeyi dnyordu. ki hanedan arasnda yaplacak evlilik mnasebetiyle Kazak topraklarnn Cungarlarn idaresine geeceinden korkan Rusya, bu evlilie engel olabilmek iin olaanst yetkilerle Tevkelevi tekrar Kazak topraklarna, Nurali Hana gnderdi. Bu srada gelin olacak kzn lmesi Tevkelevin iini kolaylatrd. Tevkelev, Nurali ile grp Kazaklarn Cungarlara yaklamasn engelledi ve Rus idaresini tekrar etkili hale getirdi (Yorulmaz 2002: 193). 1751-1753 yllar arasnda Orenburg blge valisi Neplyevin gizli bir grevle Moskova ve Petersburgda bulunmas sebebiyle, bu sre zarfnda Tevkelev, Neplyev adna Orenburg Valilii grevini yrtt (Vitevskiy 1890: 218). Tevkelev, 1755 ylnda Batra Molla nderliinde kan Bakurt isyanlarnda isyann bastrlmasnda olduu kadar, Kazaklara snan 50 bin Bakurtun iade edilmesinde de byk aba sarfetti. 1755te Kk Cz blgesine gnderilen Tevkelev, yapt grmelerden sonra Yayk nehrini geip Kazaklar arasna snan Bakurtlarn nemli bir ksmn geri alarak (Kraft 1898b: 47), Bakurt tarihinde yeni bir vahete imza atmtr. 1758 ylnda Neplyevin Orenburg Valiliinden alnmasndan 1759 ylnda Davdovun atanmasna kadar geici olarak P. . Rkovla birlikte Orenburg Valilii grevini yrtt (KRO 1961: 731). 1759 ylnda Orenburg Blge Valiliine A. R. Davdov getirildi. Yeni valinin Orenburgdaki grmede, Kk Cz han, sultan ve aksakallarna ok sert davranmas, hatta aalayc ifadeler kullanmas zerine Kk Cz Kazak idarecileri Orenburgdan ayrlm ve bunun zerine Kazak-Rus ilikileri tekrar bozulmaya balamtr. 1757lerden sonra inin, Cungaryay igal ederek Ulu Cz Kazaklar bata olmak zere Trkistan corafyasnn ilerine kadar sokulmas, Rusyay nemli lde rahatsz etmi, Kazakistana daha fazla nem verilmeye balanmtr. Orenburg Valiliinin uygulamalarndan rahatsz olan Kazaklarn in tarafna kaymamalar iin youn aba harcayan Rusya, Kazak idarecilerinden gelen ikayetleri de dikkate alarak, Vali Davdovu deitirme karar almtr.
134

Yorulmaz, Aleksey vanovi (Kutlu Muhammet) Tevkelev

Bu srada Rus bakentinde Tevkelevin Davdova kar bir takm entrikalar tertip ettii kanaati vardr. Kazaklar arasnda, Embi rma boyuna Kazaklar iin bir ehir yaplaca ve Tevkelevin Orenburga vali olaca konuulmaktadr. Merkeze gre, Kazaklar ile Orenburg arasndaki ilikilerin bozulmas bu yzdendir. Rus idaresi Kazaklarn in ile ilikiye girmesini engellemek, ilikileri belli bir dzene sokmak amacyla sylentilere ramen Tevkeleve mracaat etmek zorunda kalr. nk Tevkelev, dilYayk blgesi ve Kazakistan meselelerinde her eye ramen vazgeilmezdir ve o da bunun farkndadr. Uyrukluk balamnda Kazak-Rus ilikilerinin balamasndan itibaren kan her problemi Rus devleti onun sayesinde zmtr. te bu nedenle mparatorie II. Yekaterina, 1 Haziran 1763 tarihinde D lerine ve Babakanlka gnderdii yazsnda, Tevkelevin bu meseleye dair tavsiyeleri olduunu, Kazaklarn onu dinlediklerini ve ona gvendiklerine iaret edip, Rus devleti adna faydal, ok fazla bilgi ve tecrbeye sahip olduunu vurgulamtr. Babakan yardmcs Golitsinden, Tevkelevin Vali Davdova kar yapt entirikalara aldrmadan, Tevkelev ile bu mesele zerine grp fikrini renmesini ve bu grme srasnda sabrl olunmasn isteyen mparatorie, ancak bu grmeden sonra Golitsinin ve D lerinin dncelerini bilmek istediini, idari anlamda Kazaklara ynelik sistematik uygulamalarn bu grmelerin neticeleri dorultusunda gerekletirilebileceini ifade etmitir (Kraft 1898b: 101). mparatorienin talimat zerine harekete geen Golitsin, Tevkelevle grm, ancak onun bu mesele hakkndaki dncelerini renme imkan bulamamtr. Orenburg Blge Valisi olmay dnen Tevkelev Babakan Yardmcsna, Orenburga gnderilip gnderilmeyeceini renmek istediini, gnderilmedii takdirde dncelerini aklamayacan sylemitir (Kraft 1898b: 101). Tevkelev, bu szleriyle Orenburg valisi olmak istediini st kapal bir ekilde ifade etmitir. Rus hkmeti de byle anlam ve konuyu grmtr. Ancak Rus D lerinin mparatorie II. Yekaterinaya, Tevkelevin mslman olduu gerekesiyle atanmasnn uygun olmayaca eklindeki kanaatini bildirmesi zerine byle bir atama gereklememitir. Bunun zerine Dmitri Volkovu, yeni Orenburg Blge Valisi tayin eden mparatorie, Yeni Valiye ve ilgili birimlere, Tevkelevin rahat braklmasn ve bundan byle Kazaklarla ilgili hibir meseleye kartrlmamasn emretmitir (Kraft 1898b: 101). Anlald kadaryla II. Yekaterinann Tevkelevle ilgili ald bu kararda Volkovun ekimser tavr etkili olmutur. Volkov, Orenburg valisi olarak atanmas gndeme
135

bilig, Yaz / 2005, say 34

geldiinde, iddetle kar km ve uzun sre kabul etmemitir. Volkov, Tevkelev gibi blgeyle ilgili byk bir donanma sahip, ayn zamanda halk tarafndan da byk ilgi gren ve Kazaklarn vali olmasn istedii bir rakip varken bir ey yapamayaca ve baarl olamayaca dncesindedir. Ancak neticede basklara dayanamayp kabul etmek zorunda kalmtr. Rus devletine yapt hizmetleri anlatmakla bitmeyecek olan bir kiinin kendi gayretleriyle Rusyaya balad bir blgenin idaresine tayin edilmemesinin sebebi, Rus D lerinin mslman olduu eklindeki kanaati gibi gsterilmise de, gerek hi de yle deildir. Asl mesele Rus D leri ile Tevkelev arasnda Kazaklarn idaresi konusundaki gr ayrldr. Tevkelev, bir trl istenilen lde Rus idaresinin tesis edilemedii Kazak corafyasnda, Kazaklar tam itaat altna alabilmek ve onlardan en verimli ekilde faydalanabilmek iin Kazak bozkrnda yrtlmesi gereken politikalarla ilgili P. . Rkovla birlikte 1759 ylnda detayl bir rapor (KRO 1961: 571-591) hazrlam ve stlerine sunmutur. Bu raporda, yer alan Kazaklara Yayk rmann batsna gemelerine izin verilmesi, Embi rma boyuna Kk Cz Kazaklar iin bir ehir kurulmas ve Kazak bozkrna cezalandrc birliklerin sevkedilmemesi eklindeki baz neriler Rus idaresinde kabul grmemitir. Tevkelev, Yayk rmann batsndaki bol sulu ve otlakl meralarn gebelikle uraan Kazaklar iin ne kadar nemli olduunu biliyor, bu blgeye Kazaklarn geiine izin vermek suretiyle onlar kendi topraklarn kendilerine yasaklayan Rus idaresiyle bartrmak ve bu ekilde onlarn in ile ilikiye gemelerine de engel olmak istiyordu. Cezalandrc birliklerin bozkra girmesini durdurarak halkn gvenini kazanmak, Embi boyuna kurulacak ehirle de burada Kazak ileri gelenlerine evler yaptrmak suretiyle gzetim altnda tutmak niyetindeydi. Tevkelevin iaret ettii bu mesele, hakikaten Kazaklar ile Rusya arasndaki anlamazlklarn ana unsurlaryd. Rus idaresi, 1742 ylndan beri Kazaklarn geiine yasak koyduu Yayk boylar ile batsndaki verimli topraklar, ifilere ve balklara kiralam ve byk bir blmne de Rus Kazaklarn yerletirmiti. Tevkelevin bu dncesinden Kazaklar da haberdardr. Bu nedenle Vali Davdovun uygulamalarna kar kan Kazaklar, Tevkelevin vali olmasn istemiler, Orenburgla ilikileri kesip in ile ilikiye dahi girmilerdir. Ancak Vali Davdovu deitirme karar alan Rus idaresi, Tevkelevin bu dncelerine bal olarak atanmasna kardr. Dimitri Volkovu Davdovun yerine Orenburg Valisi atayan mparatorie, Volkovun buyruuna ek olarak yaynlad buyrukta, Kazaklarn Yayk rman gemelerine kesinlikle izin verilmeyeceininden bahsedip,
136

Yorulmaz, Aleksey vanovi (Kutlu Muhammet) Tevkelev

Tevkelevin raporuna atfta bulunarak, onun bu meseleyle ilgili olarak olmas gerekenden ok fazla eyler dndn vurgulamtr (Kraft 1898b: 101). te; Tevkelevin Orenburg Valisi olarak atanmamasnn gerek sebebi budur. Burada yeri gelmiken ksaca ifade etmekte yarar vardrki, Tevkelevin 1763te ban yiyen bu rapor, Kazaklarla ilikileri yoluna koyamayan Rus idaresi tarafndan, 1776dan itibaren merkezin emriyle uygulanmaya balanmtr (Yorulmaz 2002: 234).

Sonu
Hakikaten II. Yekaterinann talimatndan sonra yle de olmu ve Tevkelev Kazaklarla ilgili hibir meseleye kartrlmamtr. Bu tarihten sonraki belgelerde onun ismine rastlanmamaktadr. Faaliyetlerine ve hayatna dair bulunabilen son haber budur. Rus D leri Gizli Servisinde uzman tercman olarak alrken, 1711 ylnda Prut Savana katld srada yirmi yandan kk olmad varsaylr ve bunun zerine faal olarak grev yaptn bildiimiz 51 yl eklenirse, 1763 ylnda yann 70in stnde olmas gerektii dnlen Tevkelev, 1766 ylnda lmtr. Tevkelev, 51 yl aktif olarak Rus dou politikas ierisinde yer alm, bu politikalarn hem hazrlayclarndan hem de uygulayclarndan olmutur. Btn bu hizmetlerinin karlnda nce, 1734 ylnda mparatorie Anna vanovna (1730-1740) tarafndan Kazaklar Rus uyruuna sokarak Rus devletine yapm olduu katklardan dolay albayla, ardndan mparatorie Yelizaveta (1740-1761) tarafndan 1735-1742 yllar arasnda cereyan eden Bakurt isyanlarnn bastrlmasnda ve rana gnderilen elilik heyetindeki baarlarndan dolay albaylktan brigadirlie ve en sonunda 1755 ylndaki Bakurt isyanlarnn bastrlmasnda ve Kazaklar arasna kaan Bakurtlarn iadesindeki katklarndan dolay da generalmayor (tu-generallik)lua ykseltilmitir (Tevkelev 1852: 18-19; Vitevskiy 1890: 216). Hizmetlerine karlk olarak bu nvanlardan baka, Ufa blgesinden Tatarlarla meskun birok toprak ve birka ky de verilmi (Vitevskiy 1890: 216), edindii bu mlklerle byk bir servete kavumutur. 2000den fazla toprak iisine de sahip olan Tevkelevin, yapmna 1760 ylnda balanan ve 1798 ylnda tamamlanan VarzianoAlekseyev adnda bir bakr dkm fabrikas sahibi olduu da bilinmektedir. Bu mlkler, miras yoluyla sekunt-mayor olan olu Yusuf9a intikal etmitir. Bunlara ilaveten Tevkelevden oluna, Ufa blgesinden 897, Vyat blgesinden 1130 ve Ryazan blgesinden 83 toprak iisi kalmtr. (http://www.enc.chel.su, 20.12.2003).
137

bilig, Yaz / 2005, say 34

Tevkelev ve Ebul Hayrn Kazak topraklarnda Rus hakimiyetini kurmaya almalar tarihin bir cilvesi olsa gerek. nk, Tevkelevin Cengiz soyundan geldii yukarda ifade edilmiti. Ebul Hayr da Cucinin olu Tokay Timur neslinden gelmekte olup, Cengiz soyundandr (Yorulmaz 2002: 19). Bir zamanlar Cengiz soyu Rus Knyazlklarn fethedip, amanat alp vergiye balarken, XVIII. yy. da ayn soyun mensuplar bir tarafta Rusyann memuru Tevkelev, dier tarafta Kk Cz Kazak Han Ebul Hayr, el birlii ile bu defa Trk lkelerini Rusyaya balama gayreti iine dmlerdir. Ve bunda son derecede baarl olmulardr. Bunu yaparken biri Rus devleti iinde, dieri de Kazak bozkrnda itibar ve g kazanma peindedirler. Onlarn ahsi karlar iin yrttkleri bu giriimler blgede yaklak asrlk Rus esaretine yol amtr. Ancak, yaklak 50 yllk hizmeti srasnda hem Rusya, hem de Trk halklar tarihinde unutulmayacak iler yapm olan Tevkelev, Rus devletine, yapt btn hizmetlerine ramen yaranamamtr. Rusyaya kendi gayretleriyle balad lkenin idaresi bile verilmemi, bu nedenle byk bir hayal krkl yaamtr. Sadakatini ispatlamak iin canla bala Trk lkelerini Rus esaretine sokma abas ve bunu yaparken bata Bakurtlar olmak zere kendi soydalarna kar uygulad insanlk d vahet bile, onun Ruslara yaranmasn salayamamtr. 1759dan sonra o da iin farkndadr. ok byk iler yapmasna karn bunlarn o lde deer grmediini dnmektedir. mrnn sonlarnda bir zamanlar hizmet ettii makamlara ok dargndr, hatta pimandr. Ancak artk yapabilecei bir ey de yoktur. dil-Yayk ve Kazak Trkleri tarihine ait bir ok raporun yazar da olan Tevkeleve, Sovyet idaresi gereken deeri gstermemitir. Rus ve Kazak tarihinde ok nemli izler brakm olmasna ramen ne Byk Sovyet Ansiklopedisi (Bolaya Sovetskaya Entsiklopediya)nde, ne de Kazak Sovyet Ansiklopedisi (Kazah Sovyet Entsiklopediyas)nde ona yer verilmitir. Gnmzde ise, dil-Yayk blgesi Trk lkelerinde nefretle anlmaktadr. Bakurtlarn kasab, cani dedikleri Tevkelev, Tatar, Kazak vd. arasnda da genel olarak ok baarl igalci bir Rus diplomat olarak zikredilmektedir.

Aklamalar
1 Aslen Rus Kazaklarndan olan ve arlk Rusya hizmetinde bulunan Ye. . Pugaev isimli birisi tarafndan 1773 ylnda balatlm, Rusyann Osmanl devletiyle sava halinde olmasndan dolay gerekli nlemleri alamamasna bal olarak btn dil-Yayk blgesine yaylmtr. 1774 ylnda Kk Kaynarca Anlamasnn imzalanmasndan sonra blgeye askeri birlikler sevkedilmi ve 1775 y138

Yorulmaz, Aleksey vanovi (Kutlu Muhammet) Tevkelev

lnda bastrlmtr. Pugaevin nderliinde balayan bu isyana bata Bakurtlar olmak zere eitli Tatar boylar ile baz Kk ve Orta Cz Kazaklar da katlm ve isyan blge Trk halklar iin milli bamszlk hareketine dnmtr. Tafsilen bkz. Pugaevina. z arhive Pugaeva, I, M-L., 1926; Pugaevina, II, M-L., 1929; N. Sereda, Pugaevskiy Bunt po Zapiskam Sovremennika i Oevidtsa Vestnik Yevrop, Pyaty god, Kniga 5-aya, May, Peterburg, s. 615644; S. . Glebov (Gnedi), Pugaev Ye. ., SPB, 1900. 2 ah Ali, son Altn Orda Han Ahmetin yeeni olan eyh Avliyarn oludur. 1506 ylnda domu, 1567 ylnda lmtr. Babas, 1502 ylnda Astrahandan Moskova Knyazlna gelelerek, Knyaz Vasiliy oannoviin hizmetine girmitir. ah Ali, 1516 ylnda babasndan sonra Kasm tahtna karlmtr. Ruslar tarafndan srekli Kazan tahtna aday gsterilmi, 15191521, 1546, 1551-1552 yllar arasnda olmak zere defa Kazanda hanlk yapmtr. Kazan hanlndan Kazanllarn talebi zerine el ektirilen ah Ali, Kasm Han olarak atanmtr. mrnn sonlarnda Kasm hanln brakan ah Ali, 1557-1558 yllarnda Polonya ile Moskova arasnda yaplan avalarda Rus ordusuna komutanlk yapmtr. 1567de lmne kadar Rus ordusunda komutanlk yapan ah Ali, Kasm ehrine gmlmtr. Byk tahribata urayan trbesi gnmze kadar gelmitir. Tafsilen bkz. V. V. Velyaminov-Zernov, ssledovaniye o Kasimovskih Tsaryah i Tsaraviah, ast I, Sankt-Peterburg, 1863; M. G. Hudyakov, Oerki po storii Kazanskogo Hanstva, nsan, Moskva, 1991 (zdaniye 3-ye ispravlennoye i dopolnennoye nabrano po tekstu 1-go izdaniya, Kazan, 1923 g.) 3 Altn Orda Han da olan Kazan Hanlnn kurucusu Ulu Muhammetten sonra oullar Mahmutbek ve Kasm birbirleriyle mcadele etmiler, bu mcadeleden yenik kan Kasm Moskova Knyaz II. Vasiliy Dmitriyevi Tyomny (14251462)a snm ve onun hizmetine girmitir. II. Vasiliy Kazan Hanlyla yapaca mcadeleleri gz nnde bulundurarak kendine snan Kazan Hannn kardei Kasma imdiki Ryazan Eyaletinin dou blgelerinde, merkezi Kasm (asl ad Meer ehridir) ehri olan bir para toprak vererek Kasm Hanln kurdurmutur. Kasm tahtna han olarak sadece Kasm Han soyundan gelenler deil, Altn Orda ve Kazan Hanlndan Moskova Knyazlna snm olan han soylu kimselerden atama yaplmtr. Moskova knyazlarnn byk nem verdikleri bu hanlk Kazan Hanlyla mcadelede byk iler yapmtr. 1552 ylnda Kazan Hanlnn yklmas ve topraklarnn Ruslarn eline gemesinden sonra Kasm Hanl nemini kaybetmi ve hanlk topraklar Moskovann tayin ettii komutanlar tarafndan idare edilmeye balanmtr. Her ne kadar 1681 ylnda Fatma Sultan Bikenin lmne kadar Kasm Hanl varln srdrm ise de, 1552den sonraki hanlarn gerek manada siyasi ve idari yetkileri olmamtr. Kasm soyu, Moskova devletine yaptklar hizmetlerine karlk hem Kasm Hanl iinde, hem de Moskova devletinin dier ehirlerinde byk topraklara sahip olmulardr. Kazan Hanlnn yklmasna bal olarak Kasm Hanlnn nemi kaybolunca han soyu, kendilerine verilen buralar, yerleerek buralar iletmeye balamtr. Bir ta139

bilig, Yaz / 2005, say 34

km ayrcalklara sahip olduklar anlalan Kasm soyuna Moskova Knyazlnda ve arlk Rusyasnda devlet hizmeti imkan da salanmtr. Bu soydan bir ok kii zikredilen devletlerin eitli kademelerinde nemli grevler yapmlardr (Bolaya Sovetskaya Entsiklopediya, C. 11, Moskva , 1973, s. 496). 4 Orenburg Blgesi, kuzeyde Kama, batda dil nehirlerinden, gneyde Hazar denizinden, gneydou ve douda Aral Gl kylarndan Sr-derya ve Sarsuyu takip ederek, Uludaa, Uludadan Turgay nehrine uzanan dalardan Ubagan nehrine kadar olan geni bir corafyay iine alr. Dou snrnda bir kesinlik yoktur. Orenburg Blgesi iinde, Yayk Rus Kazaklar, Saratov, Perm ve Vyat Bakurtlar, Stavropol Kalmuklar ile Kazaklar bulunmaktadr. Orenburg Blgesinin ayr bir idari yap olarak ortaya kmas, Orenburg ehrini (imdiki Orsk ehri) kurmak amacyla 1734 ylnda Orenburg Aratrma Ekibinin tekilatlandrlmasyla balamtr. Belirli bir sre sonra Orenburg Aratrma Komisyonu adn alan bu tekilat sonradan Orenburg Genel Valiliine dntrlmtr. Merkezi Orenburg ehridir. 5 Uyezd, Rus idari sisteminde eyalet merkezine bal ehirlere verilen isimdir. 6 Amanat, asl manas emanet olmakla birlikte, rehine manasnda terimlemitir. Metin iinde, Rusyann gvence olarak Kazak han, sultan ve nufuzlu aksakallarn ocuklarn rehine olarak tutmas manasndadr. 7 Aksakal, Trkistan corafyasnda halk arasnda akll, ileri grl, saygn ve tecrbe sahibi yal kimselere denir. ok yaygn olarak hala kullanlmaktadr. 8 Hana, hann birinci hanmnn nvandr. Treye gre sadece hanadan doan ocuklarn hanlk hakk vardr. Dier hanmlar bu nvan alamazlard. * O da babas gibi din deitirmi ve Osip ismini almtr. Rus ordusunda sekunt-mayorlua (subay) kadar ykselmitir. 1773 ylnda Pugaev isyann bastrrken isyanclarn eline esir dm ve ldrlmtr. Bkz. http://www.orenburg.ru/culture/encyclop/tom2/t.html.

Kaynaka
Akmanov, . G. (1995), Za Pravdivoye Osveeniye syorii Narodov, Ufa. Buganov, V. . (1973), Kazanskoye Hanstvo, Bolaya Sovetskaya Entsiklopediya, C. 11, Moskva. ---------, Ordskiy Vhod, Bolaya Sovetskaya Entsiklopediya, C. 18, Moskva. Dobrosmslov, A. . (1900), Turgayskaya Oblast. storieskiy Oerk, Orenburg, Donnelli, A. S. (1995), Zavoyevaniye Bakirii Rossiyey 1552-1740, (ev. L. P. Bikbayev), Ufa. Glebov (Gnedi), S. . (1900), Pugaev Ye. ., SPB.

140

Yorulmaz, Aleksey vanovi (Kutlu Muhammet) Tevkelev

Hankov, Ya. V. (1851), Poyasnitelnaya Zapiska k Karta Aralskago Morya i Hivinskago Hanstva, s h Okrestnostyami, Zapiski mperatorskogo Russkogo Geografieskogo Obestva, Kn. V, Sanktpeterburg: 268-358. Hankov, Ya. V. (1852), Svedeniya o Rode Tevkelevh i o Slujbe General Mayora Aleksea vanovia Tevkeleva, Vremennik mperatorskogo Moskovskogo Obestva storii i Drevnostey Rossiyskih, Kn. 13, Moskva: 19-21 Hayit, B. (1995), Trkistan Devletlerinin Milli Mcadeleleri Tarihi, (ev. Abdulkadir Sadak), 2. Bask, Ankara. Hudyakov, M. G. (1991), Oerki po storii Kazanskogo Hanstva, nsan, Moskva. (zdaniye 3-ye ispravlennoye i dopolnennoye nabrano po tekstu 1-go izdaniya, Kazan, 1923 g.) Kasimovskoye Tsarstvo, Bolaya Sovetskaya Entsiklopediya, C. 11, Moskva, 1973. (Metin iinde BSE, C. 11, 1973 olarak gsterilmitir) Kazahsko-Russkiye Otnoeniya v XVI-XVIII Vekah (Sbornik Dokumentov i Materialov), I, Alma-Ata, 1961. (Ariv belgelerinin yaynland bir eserdir. Metin iinde KRO 1961 olarak gsterilmitir. ) Kraft, . . (1898a), Prinyatiye Kirgizami Russkogo Poddonstva, Orenburg. Kraft, . . (1898b), Sbornik Uzakoneniy o Kirgizah Stepnih Oblastey, Orenburg. Krasny Arhiv, 5/78, Moskva, 1936, 189-225. (Ariv belgelerinin yaynland bir saydr. Metin ierisinde KA 1936 eklinde gsterilmitir) Levin, A. . (1996), Opisaniye Kirgiz-Kazaih ili Kirgiz-Kaysatskih, Ord i Stepey, 2. Bask, Almat. Matviyevskiy, P. Ye. Yefromov, A. V. (1991), Petr vanovi Rkov, Moskva. Muhamedova, R. G.-Halikov, A. H. (1976), Tatar, Bolaya Sovetskaya Entsiklopediya, C. 25, Moskva. Muhamedyarov, . F. (1976), Sibirskoye Hanstvo, Bolaya Sovetskaya Entsiklopediya, C. 23, Moskva. Orda, Bolaya Sovetskaya Entsiklopediya, C. 18, Moskva, 1973. (Metin iinde BSE, C. 18, 1973 olarak gsterilmitir ) Polnoye Sobraniye Russkih Letopisey, C. 29, Moskva, 1965. Popov, N. (1861), Tatiev i Yego Vremya, Moskva. Pugaevina. z arhive Pugaeva, I, M-L., 1926. Pugaevina, II, M-L., 1929. Rkov, P. . (1896), storiya Orenburgskaya (1730-1750), Orenburg. Saharov, A. M. (1973), Krmskoye Hanstvo, Bolaya Sovetskaya Entsiklopediya, C. 13, Moskva. Saray, M. (1993), Kazak Trkleri Tarihi Kazaklarn Uyan, stanbul. Sereda, N., Pugaevskiy Bunt po Zapiskam Sovremennika i Oevidtsa Vestnik Yevrop, Pyaty god, Kniga 5-aya, May, Peterburg: 615-644.

141

bilig, Yaz / 2005, say 34

Solovyev, S. M. (1963), storiya Rossii s Drevneyih Vremyen, Kn. 12, C. 20, Moskva. Tevkelev, A. . (1852), Raznya Bumagi General Mayora Tevkeleyeva ob Orenburgskom Kraye i o Kirgiz-Kaysatskih Ordah, 1762 god., Vremennik mperatorskago Moskovskago Obestva storii i Drevnostey Possiyskih, Kniga trinadtsataya, Moskva: 15-19. (Bu makale 1762 ylnda yazlm olup, A. . Tevkelevin gnldr. 1852 ylnda yaynlanan bu gnln kim tarafndan yayna hazrland belli deildir. Gnln Tevkeleve ait olduunu bildiimiz iin dergide yazar ismi gsterilmemesine ramen biz Tevkelevi yazar olarak gstermeyi uygun grdk.) Togan, A. Z. V. (1981), Bugnk Trkili Trkistan ve Yakn Tarihi, 2. Bask, stanbul. Velyaminov-Zernov, V. V. (1863), ssledovaniye o Kasimovskih Tsaryah i Tsaraviah, ast I, Sankt-Peterburg, Vitevskiy, V. N. (1889), . . Neplyuyev i Orenburgskiy Kray v Prejnem Yego Sostav do 1758 g., I, Kazan. Vitevskiy, V. N. (1890), . . Neplyuyev i Orenburgskiy Kray v Prejnem Yego Sostav do 1758 g., II, Kazan. Yerofeyeva, . (1999), Han Ebulhayr: Polkovodets, Pravitel i Politik, Almat. Yorulmaz, O. (2002), Kk Cz Kazaklar ile arlk Rusya Arasndaki Siyasi Mnasebetler (1730-1790), Mimar Simar niversitesi Sosyal Bilimler Enstits Baslmam Doktora Tezi, stanbul. http://www.orenburg.ru/culture/encyclop/tom2/t.html#%20 %20%20-%20-, (metin iinde, http://www.orenburg.ru olarak verilmitir). http://www.bashedu.ru/konkurs/kuzbekova/en_variant/music.html (metin iinde, http://www.bashedu.ru, olarak gsterilmitir). http://www.enc.chel.su/Struct/ArticleText.asp?ID=3706 (metin ierisinde, http://www.enc.chel.su olarak gsterilmitir). http://www.bashedu.ru/encikl/t/tevkelevy.htm.
1 Aslen 2 ah 3 Altn 4 Ore 5U 6A 7 Ak 8 Ha 9O

142

Aleksei vanovich (Khutlu Mohammad) Tevkelev (His pedigree and his role at the History of the Khazah and til-yayik Area)
Dr. Osman YORULMAZ*
Abstract: The origin and vital activity of Tatar Alexey Ivanovich (Kutlu Mohammed) Tevkelev are considered in this article who had proved himself an ardent supporter and realizator of Russian policy on capture of territory Idil-Yayik (the Volga and Urals region) region and violent connection of Kazakhstan to Russia. He was one of special services experts of external relations of Russia in 18th century and the well-known persons in realization of the east policy of Russia, the board of which had arisen in the period of I Peters governing. Key words: Kutlu Mohammed Tevkelev, Abulhayr, Imperial Russia, capture of Kazakhstan, Turkestan, Idil-Yayik (the Volga and Urals) region.

Mimar Sinan University, Faculty of Science and Letters/STANBUL osmanyorulmaz@hotmail.com bilig Summer / 2005 Number 34: 117-144 Ahmet Yesevi University Board of Trustees

( ) (, - )
, .
: ( ) , XVIII. , I., -, . : , , , , , -

, , - osmanyorulmaz@hotmail.com

bilig leto 2005 vpusk: 34: 117-144 Popeitel#skiy Sovet Universiteta Axmeta Wsavi

Biyografik Bilgi ve iir Eletirisi Asndan ehr Makle


Yrd.Do. Dr. Yusuf ETNDA*
zet Asl ad Mecmaun-Nevdir olan ve ehr Makle ismiyle bilinen eser, Nizm-i Arz (.H.552/M.1157)ye aittir. ehr Maklenin ikinci blm, Fars edebiyatnda kaleme alnan ilk tezkiredir. XV. yzyl Herat Tezkirecilerinin de deindii gibi ehar Makle, yazlan tezkirelere birok adan model olmutur. Makalede bu tezkirenin hem biyografik bilgi asndan, hem de iir eletiri asndan zmlemesi yaplmtr. Eser, bir taraftan XII. yzyl Trk saray hayat hakknda bilgi vermesi, dier taraftan eletiri terminolojisi ve tezkirecilik gelenei asndan byk nem arz etmektedir. Anahtar Kelimeler: ehr Makle, XII. Yzyl Trk Saray Hayat, Biyografik Bilgi, iir Eletirisi.

Giri
Asl ad Mecmaun-Nevdir olan ehr Maklenin mellifi Nizm-i Arz (.H.552/M.1157)dir. Arz, ehr Makle adl eserinde ksa bir nszden sonra srasyla ktiplik, irlik, mneccimlik ve tp meslekleri hakknda bilgi verir. Eserin her blm bir girile balar ve girilerden sonra bu mesleklerle ilgili genel bilgiler yer alr. Ardndan bahsi geen bu mesleklerin en sekin ve tannm mensuplaryla ya da bizzat bu mesleklerin kendileriyle ilgili hikyeler anlatlr. Eserde anlatlan hikyelerin says krk bulmaktadr. Eserin en eski nshas Trk ve slam Eserleri Mzesinde olmak zere toplam yirmi sekiz nshas vardr (afak 1993:248). Mellif nszde ehr Makleyi Gurlulardan Ebul-Hasan Hsmeddin adl bir ehzde iin yazdn belirttikten sonra varlk hakknda bilgi verir ve mevcudat (varl) iki blme ayrr: 1.Varl bakasna bal olmayan (Allh), 2.Varl bakasna bal olanlar (yaratlanlar).
Fatih niversitesi / STANBUL ycetindag@fatih.edu.tr bilig Yaz / 2005 say 34: 145-169 Ahmet Yesevi niversitesi Mtevelli Heyet Bakanl
*

bilig, Yaz / 2005, say 34

Eserin birinci blmnde ktiplik ve zellikleri hakknda bilgi verilir. Bata skf ve smail b. Abbd er-Rz gibi nl ktipler olmak zere, ktiplerin balarndan geen hikyeler anlatlr. nc blmde Brnnin Kitbut-Tefhm f Evil-i Snatit-Tencm adl eserinden faydalanan Arz, astroloji ilmi hakknda bilgi verir. Drdnc blmde tp ilminin tarifinden sonra tabiplerin zellikleri hakknda bilgi verilir. Ayrca bn Snnn bir ak hastasn elini nabzna koymak suretiyle nasl iyiletirdii, vb. hikyeler anlatlr. Eserin ikinci blm, yani Makle-i Devvom blm ise airlik ve iirle ilgilidir ve bu makalenin de konusunu oluturmaktadr. Bu blmn girii ok ksa, ancak dili olduka adaldr. Arz, Der-mhiyyet-i ilm-i ir ve salhiyyet-i ir ismini verdii bu ksa girite, iir ve aire ait baz dncelerini dile getirir. Yazara gre irlik sanat hayallerin belli bir intizam iinde dzenlenmesini salar. Bu anlamda airler, kk eyleri byk, byk eyleri kk, irkini gzel, gzeli ise irkin gsterebilir: ir sanat est ki ir bedn sanat ittisk- mukaddimt- mevhime kuned ve iltim- kyst- mntice ber-n vech ki man-i hord r bozorg gerdnd ve man-i bozorg r hord ve nk r der-hilat-i zit bz nuymed ve zit r der-sret-i nk cilve kuned...(Arz 1927:35) Eserde bu ksa giriten sonra hikyetler balar. Bu blmde toplam on hikyeye yer verilir. Ayrca birinci hikyeden sonra bir de Fasl blm vardr. Bu hikyelerde bahsi geen on sultan ve onlarn dneminde yaayan airler srasyla yledir: Birinci hikyede, Horasan Emri Ahmed b. Abdullh- Hcestn ile onun devrinde yaayan Hanzale-i Bdgs. kinci hikyede, Samanoullar sultan Nasr bin Ahmed ile onun devrinde yaayan Rdek. nc hikyede, Gazneli Sultan Yemind-Devle Mahmdla klesi ve yakn arkada Ayz ve onlarn zamannda yaayan Unsr. Drdnc hikyede, Emr Ebl-Muzaffer-i en ile onun zamannda yaayan Ferruh-i Sstn. Beinci hikyede, Sultan Sancar bin Melikh, Muizz ve yazarn kendisi. Altnc hikyede, Sultan Tonh bin Alparslan ile onun zamannda yaayan airlerden Emr Abdullh- Kar, Eb Bekr-i Azrk ve Hakk. Yedinci hikyede, Sultan brahim, oullar Sultan Mesud ve SeyfdDevle Emr Mahmd ile onun zamannda yaayan airlerden Sad-i Selmn. Sekizinci hikyede, Sultn Hzr bin brhm ile onun zamannda yaayan airlerden Red ve Emr Amak. Dokuzuncu hikyede, ise hnme yazar std Ebul-Ksm Firdevsnin eseri, eserin yazl ve hayat hikyesi. Onuncu hikyede, ise Emr Amd Safiyddn ile Ni146

etinda, Biyografik Bilgi ve iir Eletirisi Asndan ehr Makle

zm hakknda bilgi verilir. Yazar bu son blmde zellikle de kendi airliini anlatr. Bu blmde Nizm-i Mnr, Nizm-i Esr ve airin kendisi Nizm-i Arz olmak zere byk Nizmden bahsedilir.

ehr Maklenin Dikkat eken Baz zellikleri


Bilindii gibi ehr Maklenin ikinci blm, Fars edebiyatnn ilk tezkiresidir. Bu blm toplam on hikyeden olumakta ve airlerle beraber hatta airlerden fazla- hkmdarlar ve dnemleri hakknda ayrntl bilgiler verilmektedir. Tezkirenin teknik ve muhteva zelliklerine gemeden nce birka hususa dikkat ekmek istiyoruz: 1. Hereyden evvel sylemek gerekir ki ehr Makle, Fars edebiyatnn bilinen ilk tezkiresidir ve mehul bir dneme k tutmaktadr. Bu dnem XII. yzyl ran ve Orta Asyasdr. zellikle de bu yzylda hkm sren Seluklu hkmdarlar ve onlarn etrafnda oluan kltr evresini aydnlatmas, eserin nemini bir kat daha arttrmaktadr. Bunda Arznin 45 yl Gr hkmdarlarna hizmet etmesinin ve Muizz sayesinde Sultn Sancara yaklamasnn nemi byktr. Ancak eserde Nizm-i Arznin bizzat yaad olaylar hakknda verdii bilgiler de dahil olmak zere baz yanllklar gze arpar (Masse 1976: 328). 2. Tezkirede XII. yzyl ir, hkmdar ve devlet adamlar anlatlrken; Trk saray hayatna, hakanlarn sanat ve edebiyata yaklamlarna ve air-devlet adam ilikilerine dair ipular da verilmitir. Arznin anlattklarndan anlald kadaryla dnemin Trk saraylar, ir ve sanatlarn barnd, iltifat grd en nemli meknlardr ve airler, hkmdar meclislerinin en vazgeilmez unsurlardr. Ayrca bu saraylarda iir ve airliin kurumsallat ve air says yksek rakamlara ulat iin airleri temsilen bir ba air seildii grlmektedir. Dolaysyla memleketin eitli yerlerinden kendine gvenen airler bu saraylara akn etmi ve saray bir okul gibi i grmtr. Mesela Gazneli Mahmudun sarayndaki drt yz airin Unsr tarafndan temsil edilmesi, vb. 3. Bu tezkireden anlaldna gre Trk hakanlarnn airlere iltifatlar hayallere durgunluk verecek seviyelere ulam ve bu rivayetler sonraki tezkireciler tarafndan da ballandra ballandra anlatlmtr. Mesela Gazneli Mahmudun Firdevsye vaadi, Toanahn Azraknin azn kez mcevherle doldurmas, vb. 4. Arznin bu ksa tezkiresinde kendi yaamna ait ayrntl bilgilere ulamak mmkn olmutur. Ayrca onun hkmdarlara hizmet etmesi ve a-

147

bilig, Yaz / 2005, say 34

nn nde gelen airlerinden birisi olmas birok airle de bizzat grmesine vesile olmutur. Mesela Muizz ve mer Hayyamla grmesi, vb. 5. Arz, tezkirecilikte Fars edebiyatnn bilinen ilk rnei olduu iin sonraki tezkirecilere modellik yapmtr. Ancak esere ekil ve konu geliimi asndan bakldnda, birok konuda klasik tezkirelerden ayrldn grrz. Mesela ehr Makle, airlerin hayatlar ve iirleri hakknda ayrntl bilgi vermek yerine hkmdarlar ve saraylar anlatmtr. airi, saray hayatnn bir paras gibi alglam, hkmdar meclislerini anlatrken airlerle hkmdarlar arasnda geen hadiseleri anlatmay yelemitir. Bu slubu zellikle Devletahn ve ksmen de Moll Cmnin devam ettirdii anlalmaktadr. Ancak Nev ile beraber bu slubun deitiini ve airin merkeze oturduunu gryoruz. 6. ehr Makleye dil asndan bakldnda ise iki ayr slupla karlamaktayz. Tezkireci, meslekler ve zellikle de iirle ilgili grlerini naklederken ok adal bir slup kullanm, hikyelerde ise daha sade bir slubu tercih etmitir.

Arznin iire Dair Dnceleri


Daha nce de belirtildii gibi birinci hikyeden sonra ayrca bir de Fasl blm vardr ki sadece bu hikyeye mahsus bir blmdr. Fasl blmnde iir ve airle ilgili deerlendirmeler yaplr ve bir airde olmas gereken vasflar sralanr. Bu vasflar yledir: 1. airin ftratnn selm, dncesinin engin ve tabiatnn dzgn olmas gerekir. Ayrca o, yeni fikirler gelitirmeli ve ince bakl olmaldr: Amm ir byed ki selml-ftrat azml- fikret sahht-tab ceyyidl-ryet dakkn-nazar bed. 2. airlerin her eit ilme vakf olmas gerekir. nk air, iirinde her eit ilmi kullanabilir: Der-env- ulm mtenevvi bed ve der-etrf- rsm mustatraf zr ki enn ki ir der-her ilm be-kr hem eved ve her ilm der-ir be-kr hem eved. 3. airin hem meclis adam, hem de tatl szl olmas gerekir: Ve ir byed ki der-meclis-i muhveret ho-gy buved ve der-meclis-i mueret ho-ry. 4. airler yle gzel manzumeler kaleme almaldr ki bu manzumelerle yaamallar ve eserleri yllar gese de unutulmamallar. Ancak bunun baz artlar vardr. nk baz airlerin isimleri lmszleirken, bazlarnnki hemencecik unutulmaktadr. yi bir air olabilmek iin her eyden nce
148

etinda, Biyografik Bilgi ve iir Eletirisi Asndan ehr Makle

eski airlerin elinden km rnekleri okuyup ezberlemek, onlarn yardmyla nazm sanatnn istedii bilgi ve lleri kazanmak ve nceki airlerin eserlerini her hususta rnek almak gerekir. iirde ahsiyet kazanabilmek iin bir airin genliinde eski airlerden yirmi bin beyit ezberlemesi, sonraki airlerden ise on bin beyitlik iiri kendine rnek olarak almas gerekir. Bylece eitli iir ekillerini tanmak, onlarn gzel olan ve olmayan taraflarn grebilmek, iirdeki ifade inceliklerini kavrayabilmek ve bu kabiliyetleri gelitirmek, ancak byk statlarn divanlarn devaml olarak okumakla mmkn olur: Ve byed ki ir-i bedn derece resde bed ki der-sahfei rzgr mestr bed ve ber-elsine-i ahrr makr bersefin be-nvsend ve der-medin be-hnend ki hazz- evfer ve ksm- efzal ez-ir bek ism est ve t mestr ve makr ne-bed n man be-hsl ne-yyed ve n ir bedn derece ne-bed tesr-i r eser ne-buved ve p ezhdvend-i hod be-mred ve n r der-bek- h eser nst. Der-bek- ism-i dger e eser bed. Amm ir bedn derece ne-resed ill ki der-unvn- ebb ve der-rzgr- cevn bst hezr beyt ez er- mukaddimn yd gred ve deh hezr kelime ez sr- mteahhirn p-i em kned ve peyveste devvn-i stdn hem hned ve yd hem gred ki der-med ve brn od-i n ez mezyk u dekyk- suhan ber e vech bde est. T turuk u env- ir der-tab- mrtesim eved ve ayb u hner-i ir ber-sahfe-i hred- mnakka gerded. T suhane ry der-terakk dred ve tabe be-cnib-i uluvv meyl kned. 5. iirde ilerlemek isteyen kiinin yapmas gereken eylerden birisi de iirle ilgili ilimleri ok iyi renmesidir. Bunlardan bazlar: Aruz, kafiye, man, belat, lafz, tercme ve alnt yapma, vb. ilimlerdir. Bu tr ilimlere vakf olan bir airin iiri daha gzel olur ve ismi lmszleir: Ry beilm-i ir red ve arz be-hned ve gird-i tasnf-i std Ebul-HasanusSerahs el-Behrm gerded. n gyetl-arzeyn ve kenzl-kfiye nakdi man ve nakd-i elfz ve sirkt ve tercim ve env- n ulm be-hned. Ber-std ki n dned t nm- std r sezvr eved ve ism-i dersahfe-i rzgr pedd yed... 6. Arznin bir de padiahlara d vardr. Padiahlar isimlerinin ilelebet yaamasn istiyorlarsa muhakkak airlere iyi davranmaldrlar. Eer bunu yaparlarsa iirlerde isimleri yaar ve unutulmazlar. Bunu baka
149

bilig, Yaz / 2005, say 34

hibir eyle baarmak mmkn olmaz: Ve mm ber-pdih vcib est ki enn ir r terbiyyet kned. T der-hidmet-i peddr yed ve nm- ez midhat- hveyd eved. Amm eger ezn derece kem bed neyed bed sm zyi kerden ve be-ir-i iltift nmden hssa ki pr buved ve der-n bb tefahhus kerde em der kll-i lem ez ir-i pr bedter ne-yfte em ve h sm zyiter ez n nst ki be-vey dehend ncivn-merd ki be-penh sl ne-dniste bed ki na men hem gyem bed est key be-hhed dnisten mm eger cevn buved ki tab- rst dred egeri ire nk ne-bed mmd bd ki nk eved ve der-erat zdeg terbiyyet-i vcib bed ve taahhd-i farza ve tefekkud- lzm. 7. airin bykln gsteren unsurlardan birisi de bedheten syleyebilmektir. Yani dnmeden, bir anda syleyebilmektir. Rdek bu tr iir syleyenlerin banda gelir: Amm der-hidmet-i pdih h bihter ez bedhe goften nst ki be-bedhe tab- pdih hurrem eved ve meclish ber efrzed ve ir be-maksd resed ve n ikbl ki Rdek ez l- Smn dd be-bedhe goften ve zd-ir kes ne-dde est.(Arz 1927:30)

TEZKRECLK KRTERLER AISINDAN EHR MAKLE


I. BYOGRAFK BLG AISINDAN Bilindii gibi biyografik bilgi aktarma, arkta belli bir sistematik dahilinde olmaktadr. Tantmlar iin oturmu bir ablon vardr ve her tezkireci, bu ablona gre hareket eder. Ancak bu, her tezkirecinin ir tantmlarnda tamamen ayn tavr sergiledii anlamna da gelmez. Biyografik bilgi aktarmnda tezkirecinin kendine has bir slbunun olduu ve her tezkireciyi, dierlerinden farkl klan baz hususlarn olutuunu da grmekteyiz. Kimi tezkireciler teferruatl bilgi vermekten holanr ve bahsi geen ablon erevesinde her eyi aktarmaya gayret ederken; kimileri de teferruattan holanmaz veyahut da teferruatl bilgiye ulaamaz. Ancak Arz, klasik bir tezkire kaleme almaz, Ferrh maddesi hari o, daha ok hkmdarlar anlatr.

A. irin Kimlii
1. sim, Unvan, Lakap ve Mahlas Klasik bir tezkirede, genellikle irlerin mahlaslar madde balarnda zikredilir. Metin iinde ise irlerin asl isimleri, varsa nvanlar, lakaplar, vb. konularnda bilgi verilir. Ancak Arz, madde balarnda airlerin mahlas ya da isimleri yerine, hikyet ibaresini yazar. Ayrca metin iinde airlerin isimlerini sylemek yerine mahlaslaryla yetinir. zellikle de
150

etinda, Biyografik Bilgi ve iir Eletirisi Asndan ehr Makle

birinci hikyede hkmdarlar ve onlarn dnemlerinde yaam olan airler toplu olarak verilirken mahlaslarnn tercih edildiini gryoruz. Mesela Rdek, Unsur, Ferrh, vb. Dier taraftan hkmdarlarn isimleri lakaplaryla beraber ayrntl bir ekilde sylenmitir. Mesela hudvend-i lem alid-dny ved-dn Eb Aliyyil-Hseyn bin El-Hseyn, Sultn Yemnd-devle Mahmd, vb. Buna karlk sadece iki airin isimlerinin de verildiini gryoruz: Mesud Sad-i Selman, stad Ebul-Kasm Firdevs. ki irin de lakabn vermitir. Bunlar Muizz iin emruara, Red iin seyyid-uardr.

2. Aile, Soy ve Akrabalk, Evlilik, ocuk, irin Son Durumu ve lm


Arz airlerin aile ve soylaryla ilgili bilgi vermekten kanmtr. Sadece irin babasyla ilgili bilgiye rastlyoruz. Bu tantmalarda babalarn isimlerini vermekle yetinmeyip, bata meslekleri olmak zere, onlar hakknda birtakm bilgileri de verdii grlr. Bu bilgiler Ferrh, Arz ve Firdevs maddelerinde verilir: 1. Drdnc hikyede Ferrh hakknda bilgi verilirken babasnn Cl isimli bir kle olduunu syler: Ferruh ez Sstn bd pser-i Clg gulm- Emr Halef-i Bn tab be-gyet nk dte... 2. Beinci hikyede ise kendisi hakknda bilgi verirken, babasnn Sultn Melikh zamannda sarayda altn, onun lmnden sonra kendisinin de ayn yolda devam ettiini dile getirir. Babas yazd bir kta ile olunu kendi yerine halef olmak zere nce Allha sonra da padiaha emanet eder: ...Der n kta ki saht marf est mer be-Sultn Melikh sopord der n beyt... Ayrca o, Emr Alye durumunu arz eder ve yle seslenir: Babann yapt eyleri evlat da yapar. Sultan Alparslann babama gveni vard. Ancak onun elde ettiini ben elde edemedim, bana deme utanc dt. Bir sene hizmet ettim, karlnda bin dinar bor elde ettim, der: Ne her kr ki peder be-tevned kerd pser be-tevned kerd y ne peder r beyyed pser r be-yyed. Peder-i men... sultn- ehd Alb Arslan r derhakk- itikd bd ne ez- med ez-men hem ne-yyed... 3. Sekizinci hikyede Firdevsyi anlatrken babasnn ifti olduunu syler. Arzde irin babas dndaki akrabalk, evlilik ve ocuk durumlaryla ilgili tantmalara hi rastlanmamaktadr.

151

bilig, Yaz / 2005, say 34

3. Zaman
Arzde zamanla ilgili verilen bilgiler ksa cmlelerden oluan ayn tarz bilgilerdir. Arz, irlerin hayatlarna ait zaman belirlemede, genel baz ifadeler kullanr ve net bir trih vermez. Dier birok tezkireci gibi devir, a veya dnem ifadelerini ok sk kullanr. Mesela nc hikyede Gazneli Sultan Yemind-Devle Mahmd dneminde Unsr, drdnc hikyede Emr Ebl-Muzaffer en dneminde Ferruh-i Sstn, beinci hikyede Sultan Sancar bin Melikh dneminde Muizz, altnc hikyede Sultan Tonh bin Alparslan dneminde Emr Abdullh- Kar, Eb Bekr-i Azrk ve Hakknin yaadn sylemesi gibi. Arzde takvime dayal zaman tespiti iki hikyede, airlerden ziyade hkmdarlarn dnemleriyle ilgilidir. Mesela beinci hikyede Sultan Sancarn tahta gei tarihi: der-sene-i ar hamsemie pdih- slm Sancar bin Melikh..., Yedinci hikyede Sultan brahim dneminde: Deruhr- sene-i isneteyn sebn hamsemie shib-garaz.. tarihleri verilir. Ayrca Firdevs maddesinde onun ehnmeyi hazrlamak iin yirmi be yln harcadn, Heratta alt ay saklandn, uzun bir mr srdn syler.

4. Mekn
Arzde mekn ile ilgili bilgileri ok sk rastlanr. Bu bilgiler genellikle iki veya kelimelik cmleciklerden ibarettir. Arzde airlerin yaadklar memleketlere vurgu yaplr. Birinci hikyede Ahmed b. Abdullh- Hcestnnin, katrclktan Horasan emirliine geliinin hikyesi anlatlr. kinci hikyede Sultan Nasrn Buhrdan Herata gidii ve Rdeknin gazeliyle tekrar Buharaya dn anlatlr. Drdnc hikyede Ferrhnin Sistnl olduu: Ferruh ez Sstn bd..., dokuzuncu hikyede Ebul-Ksm Firdevsnin Tslu olduu: std Ebl-Ksm Firdevs ez Dehkn-i Ts bd ... Sekizinci hikyede Karahanl hkmdarlarndan Sultn Hzr b. brahm dneminde Mvernnehrden Trkistna birok memleketlerde huzur ve mutluluk olduu: Mvernnehr ve Trkistn o r msellem bd..., vb. Arznin mekanla ilgili deindii noktalardan birisi de Kabir Yeri meselesidir. Arz sadece Firdevs maddesinde kabir yeri hakknda bilgi verilir.

152

etinda, Biyografik Bilgi ve iir Eletirisi Asndan ehr Makle

Ayrca baz airlerin mahlas, nvan ya da lakaplarnn memleket isimlerinden alnd grlmektedir: Ebul-Mesel-i Buhr, Eb shak Cybr, vb.

5. Seyahat
Arz, irlerin yaptklar Seyahatlerle ilgili ok az bilgi verir ve sadece irin yapt seyahati anlatr. kinci hikyede Sultan Nasrn Buhrdan Herata gidii ve Rdeknin gazeliyle tekrar Buhrya dn; yedinci hikyede Sultn brahimin air Mesdu Ny kalesine gndermesi: Ez cmle yek Mesd Sad-i Selmn bd. Ve r be-kala-i Ny firistdend ez-kala-i Ny d beyt sultn firistd; dokuzuncu hikyede Firdevsnin Tsdan kalkp Gazneye gelmesi, daha sonra Sultan Mahmuddan kap Herata, oradan da memeleketine dn anlatlr.(Arz 1927:57)

B. Sosyal, Kltrel ve Ekonomik Durum


1. renim ve Yetime Arz airlerin lm Durum ve Seviyeleri ile ilgili bilgilere pek itibar etmemitir. Sadece ikinci hikyede Hcestnnin, katrclktan Horasan emirliine geliinin hikyesini anlatr. Bu ykselie Hanzale-i Bdgs (Tokmak 2000:417)nin divanndaki iki beyti sebep olur: Ahmed bin Abdullh el-Hcestn r pursdend ki t merd harbende bd be-emr-i Horsn n ftd. Goft: Be-Badgs der-Hcestn rz dvn- Hanzele-i Bdgs hem hndem... Bunun yannda Ferrh ve Firdevs maddelerinde dolayl olarak bu konuya deinilir. Her iki air de fakir aile ocuklardr ve gayretleriyle padiahlarn dikkatini ekmilerdir. Tezkirede ilimler hakknda herhangi bir bilgi verilmemektedir. Arz sadece drt yerde ilimden bahseder, ancak bu ilimlerden iir ilmine iaret ederken, drdncs genel anlamda kullanlr. 1.Arz, Der-mhiyyet-i ilm-i ir ve salhiyyet-i ir ismini verdii blmde iir ilmi ile ilgili dncelerini zikreder. 2.Rdeknin kasidesiyle ilgili deerlendirmelerin yapld blmde de iir ilminden bahsedilir: ...o r der-ilm-i ir tebehhur est...(Arz 1927:36) 3.Muizz maddesinde geer ve bu da iir ilmiyle ilgilidir: ...Ve goft t der-n ilm renc brde... 4. limle ilgili son deerlendirme Red ile ilgilidir. Arz onun lim olduunu syler: Eger Red cevn bd amm lim bd...

2. Geim Durumu ve Meslek


Arznin zerinde durduu konulardan birisi de irlerin Geim Durumu ve Meslek bilgisidir. Bu bilgiler de ok ksadr, genelde iki kelimelik
153

bilig, Yaz / 2005, say 34

bilgilerdir. Arznin bahsettii toplam on hikyede airler genellikle hkmdar saraylarna mensup olduklar iin geim problemleri yoktur. Hatta byk bir ksm da varlkldr. Tezkirede bahsi geen airlerden sadece Ferrh, Firdevs ve Arz hakknda ayrntya girilir. Bahsi geen bu air de gemilerinde geim problemi yaamtr. Mesela Ferrh bir klenin oludur ve mehur olmadan nce problemler yaamtr. Firdevsnin meslei iftiliktir, Arz ise babas vefat ettikten sonra uzun yllar sknt ekmi, hkmdara intisap ettikten sonra rahatlamtr. Ancak Firdevs, yanl anlamadan dolay umduu refaha eriemez ve mrnn sonuna kadar sknt eker: goft bre Ebl-Ksm Firdevs rst ki bst pen sl renc burd ve enn kitb tamm kerd ve h semere ne-dd... Men ezn pemn odeem...(Arz, 1927:57)

3. Saray-air likisi
Arz, hem XII. yzyln nemli airlerinden birisi olmas, hem de saraya ok yakn olmas sebebiyle saray-air ilikileri hakknda deerli bilgiler verir. Bu yzden tezkirede saray airleri ile beraber saray hayat da anlatlmaktadr. Mesela; 1.Birinci hikyede, Saffr hkmdarlarndan Yakup, Amr ve Al b. Leys kardelerle beraber Hcestanye yer verilir ve birok hkmdarn, airler ve onlarn iirleri sayesinde lmszletii vurgulanr. 2. Yine Samanoullar hkmdarlarnn adlarnn Rdek, Ebul-Abbas er-Rebincen ve Ebul-Mesel-i Buhr gibi airler sayesinde yaad dile getirilir: Pes pdih r ez-ir-i nk re nst ki bek-i ism-i r tertb kned ve zikr-i der-devvn deftir msbet gerdned zr ki n pdih be-emr ki n-gzr est memr eved ez-leker genc hazne-i sr nemned ve nm- be-sebeb-i ir-i irn cvd bemned... 3. kinci hikyede, Sultan Nasr ile Rdeknin ilikisi anlatlr ve padiahn dinledii bir gazelden dolay yaln ayak Buhrnn yolunu tuttuu iddia edilir. Ayrca Rdeknin ne kadar byk bir servete ulat vurgulanr: n Rdek bed-n beyt resd Emr enn mnfail get ki ez-taht frd med ve b-mze py der-rikb- hing-i nevbet verd ve ry be Buhr nihd... 4. nc Hikyede, Sultn Mahmd ile nedmi Ayaz ve sarayn ba airi Unsrye yer verilir. Unsur, Sultn Mahmdun ba airidir. Birgn huzurda iken Sultan, Unsrye: Ey Unsur u an iinde bulunduum duruma gre bir iir syle, der. Unsur de o an aklna gelen iiri okur. Sultn Mahmd bu iiri ok beenir ve Unsurnin aznn kez mcevherle
154

etinda, Biyografik Bilgi ve iir Eletirisi Asndan ehr Makle

doldurulmasn emreder. O gece sabaha kadar elence dzenlenir ve iirler okunur: Sultn Yemind-Devle Mahmd r b n d beyt begyet ho ftd be-fermd t cevhir be-yverend ve se br dehn- pr cevhir kerd ve mutribn r p hst ve n rz t be-eb bedn d beyt arb hordend ve n dhiyye bedn d beyt ez p-i ber-hst ve azm ho-tab get vesselm. 5. Altnc hikye, Seluklu hkmdar Doanh ve etrafnda bulunan ir Emr Abdullh- Kar, Eb Bekr-i Azrk ve Hakk hakkndadr. Arzye gre bata Toanah olmak zere Seluklular air dostudurlar. airler, Toanahn meclisinin vazgeilmez bir parasdr ve dostlarn da her zaman onlardan semitir. Arz, Toanahn iire verdii nemi vurgulamak iin bir hikye nakleder. Birgn sultanla air Ahmed Bedh tavla oynarlar. Zarlar atlr ve sonunda sultan hiddetlenir. Tam klcn ekip orada bulunanlar ldrecei dnlrken; Azrak iki beyit okur. Bunun zerine Doanh bu beyitlere hayran kalr ve keyfi tekrar yerine gelir. Azrakyi gzlerinden per ve ona be yz dinar getirtir: Emr Tognh bedn d beyt enn b net med ve ho-tab get ki beremh-y Azrak bse dd ve zer host pnsad dnr ve der dehn- mkerd t yek drst mnde bd ve be-net ender-med ve bahi kerd sebeb-i n heme yek d beyt bd ...(Arz 1927:49) 6. Sekizinci hikyede Karahanl hkmdar Hzr b. brahimin, Redye ait bir ktay ok beendii ve ona birok hediyeler verdii anlatlr: ...zer sm der tabakh be-nukl be-nihend ve n r sm tk y cft hnend... n rz ehr tabak Red r fermd ve hrmet temm pedd med ve marf get. 7. Dokuzuncu hikyede Arz, Firdevs ve ehnmeyi anlatr. Rivayete gre Sultan Mahmud, lmne doru Firdevsye altm bin dinar gnderir: ...Sultn goft est hezr dnr Ebl-Ksm Firdevs r be-fermy... ve n neyl be-selmet be-ehr-i Tabern resd ez-dervze-i Rdbr tr der m-od ve cenze-i Firdevs be-dervze-i Rezn brn hem bordend. (Arz 1927:57)

4. Serbest Meslek ve Sanat Erbab


Arzde Firdevsnin dnda meslekler ilgili herhangi bir bilgi verilmez. Sadece onun ifti olduu sylenir.

C. Kiilik Yaps ve zellikleri


1. Zihn ve Dnme Gc

155

bilig, Yaz / 2005, say 34

Arz, airlerin zihin, zeka ve akllaryla ilgili herhangi bir tantmada bulunmaz. Sadece nc hikyede Sultn Mahmudun arkada Ayaz iin akll ve edepli der: Ayz hredmend ve heste ve db bde...

2. Mizac ve Ahlk
Arz sadece yerde airlerin miza ve ahlaklaryla ilgili bilgi verir. Bunlar 1.Fasl blmnde kullanlan baz tabirlerde ortaya kar: Ftratn selm, tabiatn sahh, bakn ceyyid ve dakk olmas gibi terimlerdir: Amm ir byed ki selml-ftrat azml- fikret sahht-tab ceyyid-lryet dakkn-nazar bed. 2.nc hikyede Sultn Mahmd ile nedmi Ayaz anlatlrken, Ayazn hareketlerinin dzgn, akll ve edepli olduu vurgulanr: Ayz mutensib az ve ho-hareket ve hredmend ve heste ve db bde... 3.Dokuzuncu hikyede Arz kendini anlatrken hatrnn kav ve faziletinin tam olduuna dikkat eker: Ey Nizm tur ber bast zemn nazr nst. ...Tab latf dred ve htr kav ve fazl tamm... (Arz 1927:59)

3. Dini-Tasavvufi Dnce ve Yaaylar


Arz, iki airde birer kelimelik de olsa din ve tasavvuf konulara girer. 1.nc hikyede Sultn Mahmdun dindar ve mttak olduu vurgulanr: Sultn Mahmd merd dndr ve mttak bd ve... 2.Dokuzuncu hikyede Sultn Mahmudun mutassp bir snn olduu sylenir ve Rafz olduu iddia edilen Firdevsye dln vermekten vazgetiine dikkat ekilir.

4. Fiziksel zellikler
Arz sadece bir kiinin fiziksel zellii hakknda bilgi verir. O da ok kk bir ayrntdr. nc hikyede Sultn Mahmdun nedmi Ayaz iin yaratl dzgn, hareketleri gzeldir, denilir: Ayz mutensib az ve ho-hareket ve hredmend ve heste ve db bde...

5. Hner Ve Kabiliyetler
Arz, iki airle ilgili airliin dnda baz kabiliyetlerden bahseder. Bunlardan birincisi Rdekdir. Onun d ald, beste yapt ve ark syledii dile getirilir: Ve be-vakt ki Emr sabh kerde bd der-med ve becy- h be-niest ve eng be-girift ve der-perde-i uk n kasde gz kerd... Drdnc hikyede ise Ferrhnin eng ald sylenir: ...ve ir-i ho gft engter zed ve hdmet-i Dihkn kerd. Ayrca altnc hikyede sz arasnda Seluklu sultan Toanah ile Ahmed Bedhnin satran oynadndan bahsedilir.
156

etinda, Biyografik Bilgi ve iir Eletirisi Asndan ehr Makle

II. R VE R ELETRS AISINDAN


Hi phesiz tezkirelerin asl nemli taraflar iir ve ir eletirisine ayrdklar blmlerdir. nk bu blmde tezkirecilerin ve yaadklar an iire yaklam, eletiri terminolojisi, onlara gre iiri, iir yapan asl unsurlar, vb. meselelere bu blmde cevap bulmak mmkn olmaktadr. Bahsi geen tezkire ehr Makle olunca bu blmn nemi bir kat daha artmaktadr. nk bu tezkire Fars edebiyatnn bilinen ilk tezkiresidir. Dolaysyla aada sralayacamz terimlerin ilk kez Arz tarafndan kullanldn sylemek mmkndr. Ayrca bu terimlerin birou ondan sonra gelen tezkireciler tarafndan da kullanlm ve eletiri terminolojisine mal olmutur. Arznin tezkiresinde kulland terimler unlardr: Tab, kudret, hemvr, rst, rsih, ho, hb, nk, mnakkh, latf, kav, nzik, selm, azbet, revn, cezlet, metnet, talvet, b-nemek, hs, nedde, b-nazr, h mesm, mehr, marf, makbl, vekkd, tarvet, bikr, bedhe, dakk, sanat, man, kudret, feshat. Bunlardan rsih, mnakkh, azbet, cezlet, talvet ve tarvet hari dier btn terimlerin, bata Herat ve XVI. yzyl Anadolu tezkirecileri olmak zere, birok tezkireci tarafndan kullanld bilinmektedir. (etinda 2002: 117.)

A. Yaratl Hali ve iir


Tab: Arz, on yerde tab terimine yer verir, bunlardan dokuzu iirle ilgiliyken, drd herhangi bir alandaki tabiat kuvveti anlamna gelmektedir. Tabn airlik kuvveti anlamna gelecek ekilde kullanld yerlerde nazm, kudret, iir vb. kelimeleri de yer verilmektedir. 1.Amm ir byed ki selml-ftrat sahht-tab dakkn-nazar bed.(airlik iin selim ftrat, sahih ftrat, ince bak gerekir.) 2.T turuk u env- ir dertab- mrtesim eved...(Her eit iire onun ftratnda tasarlanr.) 3....Her ki-r tab der-nazm- ir rsih od ve suhane hemvr get.(...Bahsedileni her kim ftratnda yerine getirirse iiri gzel, sz uygun olur.) 4.Ayrca gen airlere t verilirken de tab terimine yer verilir ve airlik tabiat kastedilir: ...mm eger cevn bd ki tab- rst dred...(Eer doru bir tabiata sahip olan gen...) 5....ve latf-tabn- Acem yek emr-uar Muizz bd ki...(rann ho tabiatl airlerinden birisi de Muizzdir ki...) 6.Drdnc hikyede Ferrh iin: Ferruh tab be-gyet nk dte...(Ferrhnin airlik tabiat ok iyiydi.) 7. ...endn kasid-i gurer ve nefis-i grer ki ez-tab- vekkd- zde...( Yedinci hikyede Sad-i Mesudun kasidelerinin onun parlak tabiatndan doduu sylenir )(Arz 1927:1)
157

bilig, Yaz / 2005, say 34

Tab terimi bazen airliin dnda yaratl anlamna gelecek ekilde de kullanlr: 1....be-bedhe tab- pdih hurrem eved(iiri o anda sylemesi airin houna gitti.)(Arz 1927:31) 2....d beyt ez p-i berhst ve azm ho-tab get.(Bu iki beyit, Sultn Mahmdun tabiatn keyiflendirir.) 3. Emr Tognh bedn d beyt enn b net med ve ho-tab get...( Altnc hikyede Seluklulardan Doanh, Azraknin iki beytini dinleyince mutlu olduu ve keyiflendii sylenir.) (Arz 1927:49) Kudret: Sadece Firdevs maddesinde kudret terimine yer verilir. Arzye gre ne ehnme gibi mkemmel ve latif bir eser u ana kadar yazlm ve ne de Firdevsnin airlik kudretinin derecesine ulalmtr: ...kdm tab r kudret-i n bed ki suhan r bedn derece resned ki resnde est....(Hibir airin airlik gc onunkine ulaamamtr...) (Arz 1927:54)

B. iir le lgili Bilgi ve Deerlendirmeler


Hemvr, Rast: Eri br olmama, doru olma manalarna gelen hemvr terimi iki, rst ise bir yerde kullanlr. 1. iir iin: ...ve suhane hemvr get. (Sz dzgn olur.) 2. Beinci hikyede Muizz iin: ... ve saht hemvr ve azb est ve... (ok dzgn ve latifdir.) 3. airlik tabiat iin: rst terimine yer verilir: ... ki tab- rst dred... (Fakat doru bir tabiat vard.) (s.31) Rsih: Arznin kulland terimlerden birisi de salam anlamna gelen rsihtir. Fasl blmnde iir anlatlrken: ...Her ki-r tab der-nazm- ir rsih od ve suhane hemvr get. (Bunu yapann iiri salam ve dzgn olur.) denilir. Ho: Ho sfatna tab, iir, azb ve hareket kelimeleriyle beraber yedi kez yer verilir. Bunlardan ikisi tab terimini tavsif eder: 1. nc hikyede Sultn Mahmdun tabiatnn ho olduunu sylenir: 1. Ki Sultn ho-tab gerded.. (Sultann keyiflendi...) 2. Arz bedn d beyt enn b net med ve ho-tab get... (Emr Tognh, Azraknin iki beytini dinler ve keyfi yerine gelir.) (Arz 1927:49) yerde ise ho terimi iiri tavsif eder: 1.Unsurnin beyitlerinin ho olduu vurgulanr: ...n d beyt be-gyet ho ftd be-fermd t cevhir be-yverend... (Bu iki beyit ok ho oldu ve (padiah) mcevher getirilmesini emretti...) (Arz 1927:40)
158

etinda, Biyografik Bilgi ve iir Eletirisi Asndan ehr Makle

2. Drdnc hikyede ise Ferrhnin iirinin ho olduu sylenir: ...ve ir-i ho gft engter zed... (ho iir syler ve eng alar...) 3. Ayn hikyede baka bir yerde de iir iin kullanld grlmektedir: ir-i Ferruh r ir ddter ve azb-i ho ve stdne ... (Ferrhnin iiri stadane, ho ve gzeldir...) nc hikyede ise Ayazn hareketlerinin ho olduu sylenir: Ayz mutensib az ve ho-hareket ve hredmend ve db bde.. .(Ayazn azalar dzgn, hareketleri ho ve kendisi edepli idi...) Nk, Nk: yi, gzel, ho anlamna gelen nk ya da nk terimine on bir yer kez yer verilir. Bunlardan alts iir iin kullanlr: 1. Fasl blmnde iyi bir airin kendini gelitirmesi iin iir ezberlemesi gerektii sylenir: ...egeri ire nk ne-bed mmd bd ki nk eved... 2. Drdnc hikyede Ferrhnin kasideleri iin de iyi terimi kullanlr: El-hak nk kasde est ve... Der gyet nk ve... Ferruh n eb be-reft ve kasde per-dht saht nk ve... (Gerekten de kasideleri iyidir... O gece ok iyi bir kaside hazrlad...) 3. Beinci hikyede Muizznin iiri iin iyi denir: ...ve hergiz h ir nk zyi ne-mnde est ve...(iyi bir iirin unutulmaz...) 4.Amak, Rednin iirleri iin iki kere iyidir, der: Goft: ir be-gyet nk mnakk ve mnakkah... Goft nk est amm b-nemek est byed ki... (iiri gayet iyi dzgndr... iiri iyidir, amma tatszdr...) 5. Sekizinci hikyede: Zr ki enn ki memdh be-ir-i nk-i ir marf od... (airler gzel iirlerle mehur olur...) (Arz 1927:53) 6. Dokuzuncu hikyede: Be-gyem ki kdm bihter est... (Hangisi daha iyidir?) Ayrca nk terimiyle bir yerde airin tabiat anlatlrken, bir yerde ise airin kendisi anlatlr: 1. ...tab be-gyet nk dte ve... (Tabiat gayet gzeldir...) 2. Onuncu hikyede: Goft ir nk ve... (ok iyi bir air olduu sylenir.) Mnakkh: Arznin iir eletirisinde kulland terimlerden birisi de seilmi, sekin manasna gelen mnakkahtr. Sekizinci hikyede birgn padiah, Amaka Rednin iirlerini nasl bulduunu sorar. O da bu

159

bilig, Yaz / 2005, say 34

terimi kullanr: ...Goft: ir be-gyet nk mnakk ve mnakkah amm... (iiri gayet gzel ve sekindir, fakat..) Latf, Letfet: ehr Makalede yerde latf terimi, irlerin sanat glerini tespit etmek amacyla kullanlr: 1. Muizz iin: ...ve ez azb-gyn ve latf-tabn- Acem yek emruar Muizz bd ki... (Muizz, Acemin irin syleyen , latif tabiatl airlerinden biridir.) 2. Dokuzuncu hikyede Arznin kendi airlik gc iin iki kez: ...Tab latf dred ve htr kav ve fazl tamm... der-tab-i latf-i pedd med. (airlik gc latif, hatr kuvvetli ve fazileti tam idi. Onun latif tabiat ortaya kt.) (Arz 1927:59) Kav: Salam, kuvvetli anlamna gelen Kav sfatyla zihnin bir zellii vurgulanr: Tab latf dred ve htr kav ve fazl tamm... (airlik gc latif, hatr kuvvetli ve fazileti tam idi.) (Arz 1927:59) Nzik: Nzik terimine bir kez yer verilir. Beinci hikyede Arz, Emr Alye durumunu arz eder ve yle seslenir: ...ve hudvend-i cihn sultn ehd Alb Arslan r der-hakk- itikd bd ne ez- med ez-men hem ne-yyed mer hay menn est ne nzik-tab b n yr est yek sl hdmet kerdem ve hezr dnr vm ber-verdem... (Sultan Alparslann babama gveni vard. Ancak onun elde ettiini ben elde edemedim, bana deme utanc dt. Bir sene hizmet ettim, karlnda bin dinar bor elde ettim.) Selm, Selmet: Selm terimiyle ftrat tavsif edilir: Amm ir byed ki selml-ftrat sahht-tab dakkn-nazar bed. (airin ftratnn selim, tabiatnn sahih ve ince bakl olmas gerekir.) Azb, Azbet: Azb ya da azbet syleyite tatllk anlamna gelir. Arz bu tabire kez yer verir. 1. kinci hikyede Muizznin syleyiinin irin olduu sylenir: ...ve ez azb-gyn ve latf-tabn- Acem yek emr-uar Muizz bd ki......der-revn ve azbet be-nihyet... (Muizz, Acemin irin syleyen, latif tabiatl airlerinden biridir. ...akclk ve irinlik son noktadadr...) 2. Rdeknin kasidesinde yedi ayr sanatn olduu iddia edelir ve bunlardan birinin de irinlik olduu vurgulanr: Ve endern beyt ez mehsin heft sanat est evvel mutbk, devvom mtezd, sevvom mreddef, ehrom beyn- msvt, penom azbet, eom feshat, heftom

160

etinda, Biyografik Bilgi ve iir Eletirisi Asndan ehr Makle

cezlet ve... (uygunluk, ztlk, rediflilik, beyanda eitlik, irinlik, fesahat, kulak trmalayc kelimelerin olmay.) (Arz 1927:36) Revn: Revn kelimesi bir kez iir deerlendirmesinde kullanlr. kinci hikyede emr-uara Muizznin bir kasidesinin akclk ve irinlikte sonsuz olduunu ifade eder: Emr-uar Muizz bd ki ir-i derrevn ve azbet be-nihyet. (Arz 1927:36) Cezlet: Szde rekaketsizlik ve dzgnlk anlamna gelen cezlet terimine iki kez yer verilir: 1. Ve endern beyt ez mehsin heft sanat est evvel mutbk, devvom mtezd, sevvom mreddef, ehrom beyn- msvt, penom azbet, eom feshat, heftom cezlet ve... (uygunluk, ztlk, rediflilik, beyanda eitlik, irinlik, fesahat, kulak trmalayc kelimelerin olmay.) (Arz 1927:36) 2. Emr Amd, Arznin beyitleri okuduktan sonra yle der: Ki berirtihl enn pen beyt tevned goft hssa bedn metnet ve cezlet ve... (Bir anda yani ksa bir srede bylesine salam, przsz ve tatl iir syleyebilecek air grmedim.) (Arz 1927:59) Metnet: Arz, salamlk anlamna gelen metnete bir kez yer verir ve iirin bir zellii olarak vurgular: Emr Amd, Arznin beyitleri: Ki berirtihl enn pen beyt tevned goft hssa bedn metnet ve cezlet ve... (Bir anda yani ksa bir srede bylesine salam, przsz ve tatl iir syleyebilecek air grmedim.) (Arz 1927:59) Talvet: Zariflik ve irinlik anlamna gelen talvet terimi Muizznin bir iiri iin kullanlr: Emr-uar Muizz bd ki ir-i der-talvet tarvet be-gyet est ve... (Fars iirinin tatl szl ve latif tabiatl airlerinden birisi de emr-uara Muizzdir. Onun iirindeki zariflik ve yenilik son derecededir...) (Arz 1927:37) B-nemek: Tatsz, yeteri kadar gzel olmayan anlamna gelen bu terim Rednin iirleri deerlendirilirken kullanlr. Rednin huzurda olmad birgn padiah, Amaka Rednin iirlerini nasl bulduunu sorar. Amak, Rednin iirlerinin gzel, selis ve pak olduunu, ancak tadnda biraz eksiklik(tatsz) olduunu iddia eder. ok gemeden birgn Red padiahn huzurundayken, kendisine: Amak senin iirlerinin tatsz(b-nemek) olduunu syledi. denir. Bunun zerine Red, o anda zihnine gelen bir ktayla cevap verir: ...Goft nk est amm b-nemek est byed ki dern man beyt d beg Red
161

bilig, Yaz / 2005, say 34

hdmet kerd ve be-cy- h med ve niest ve ber bedhe n kta begoft...


Hs: Arz, bu tbiri bir yerde kendi iiri iin kullanr. Dokuzuncu hikyede irtihalen syledii be beyitte kendine has bir salamlk ve irinlik olduu ifade edilir: Ki ber-irtihl enn pen beyt tevned goft hssa bedn metnet ve cezlet ve... (Arz 1927:59)

Ne-dde B-nazr, H Mesm, vb.: Ne-dde yani grlmemi anlamna gelen bu tabire bir kez yer verilir. Arz Fasl blmnde bedheten iir sylemenin nemine deindikten sonra Rdeknin bu yolla hi kimsenin syleyemeyecei ve grlmedik(ne-dde) iirler sylediini ifade eder: ...Rdeg ez l- Smn dd be-bedhe goften ve zd-ir kes ne-dde est. (Arz 1927:32) Ne-dde gibi, b-nazr de iir iin kullanlr. 1.Drdnc hikyede Ferrhnin kasidelerinin ok iyi ve esiz olduu ifade edilir: Der gyet nk ve medh hod b-nazr est. ... 2. Ferrhnin bir kasidesi iin: n Hce Amd-i Esad n kasde beend hayrn fr mnd ki hergiz misl-i n be-g- fr ne-ode bd. (Hace Amd bu kasideyi dinleyince hayran kalr, bu iirin benzeri daha nce iitilmemitir.) Yine Arznin bir iiri iin de bunun gibi iiri daha nce ne grdm ne de iittim. denir: ...Men n d r ddeem ve be-hakkil-muarefe insem. Amm n r ne-ddeem ve ir-i o ne-endeem... Benzer bir kullanm da daha nce duyulmam anlamna gelen h mesm ibaresiyle salanr. Yedinci hikyede Sad-i Mesudun kasideleri iin: Bu kasideler onun parlak kabiliyetinin rndr ve benzeri hi duyulmamtr denir: ...endn kasid-i gurer ve nefis-i drer ki ez-tab- vekkd- zde elbette h mesm ne-yfte... (s.51) Mehr, Marf, Mergb, Makbl, Matb, hret, vb.: Tannm anlamna gelen marf tabirine bir kez yer verilir. Sekizinci hikyede Arz bir hadise zerine u deerlendirmeyi yapar: Zr ki enn ki memdh be-ir-i nk-i ir marf od ir be-sla-i girn-i pdih marf od ki n d man mtelzmn end. (airler gzel iirlerle mehur olurken padiahlar cmertlikleriyle ve vermeleriyle tannrlar, mehur olurlar.) (Arz 1927:53)

162

etinda, Biyografik Bilgi ve iir Eletirisi Asndan ehr Makle

Vekkd: Parlak anlamna gelen vekkd yedinci hikyede Sad-i Mesudun kasideleri iin kullanlr: ...endn kasid-i gurer ve nefisi drer ki ez-tab- vekkd- zde... (Bu eser onun parlak kabiliyetinin rndr.) (s.51) Tarvet: Zariflik ve irinlik anlamna gelen tarvet terimi Muizznin bir iiri iin kullanlr: Emr-uar Muizz bd ki ir-i der-talvet tarvet be-gyet est ve... (Fars iirinin tatl szl ve latif tabiatl airlerinden birisi de emr-uara Muizzdir. Onun iirindeki zariflik ve yenilik son derecededir...) (Arz 1927:37)

C. Faaliyet ve Fonksiyonlarna Gre Yaratl Hali ve zellikleri


1. Bikr, Bikr-i Man, Bekret: Arz, onuncu hikyede bedaheten syledii be beyit iin unlar syler: Ki ber-irtihl nn pen beyt tevned goft hssa bedn metnet ve cezlet ve azbet makrn be-elfz- azb ve mehn be-man-i bikr d b. (rtihalen sylenmi bu beytin salam, zarf, gzellik asndan esiz ve el dememi manalar ierdii sylenir.) (Arz 1927:59) 2. Bedhe: Arz hem iire dair grlerini anlatrken, hem de airler hakknda yapt deerlendirmelerde bedhat zerinde durur ve bu konuyu zellikle vurgular. Duruma gre, bir anda sylenen iir anlamna gelen bedhet alt yerde kullanlr. 1. Bedheten syleme hazineden gm karmaya benzetilir: ...bedhe goften rkn-i al est der-ir ve ber-ir farze est ki tab- h r beriyzet bedn derece resned ki der-bedhe man engzed ki sm ez hazne be-bedhe brn yed... (Arz 1927:40) 2. Rdek anlatlrken onun bedheten iir syledii ve padiahn bu tr iirlerden holand ifade edilir: ...be-bedhe tab- pdih hurrem eved ve ...Rdeg ez l- Smn dd be-bedhe goften ve zd-ir kes nedde est. (Arz 1927:32) 3. Sultan Mahmud, Unsrden bir iir ister, o da bedheten bir iir syler. Bu iir padiahn houna gider. Onun azn altnla doldurur: ...Unsur hdmet kerd ve ber bedhe goft. ..Sultn Mahmd r b n d beyt be-gyet ho ftd be-fermd t cevhir be-yverend ve se br dehn- pr cevhir kerd ve... 4. Beinci hikyede Arzye, Sultan Alaiddevle: Burhnnin olu bu ay bana yeni bir ey syle, der. O da o anda iki beyit syler. Sultan bu be163

bilig, Yaz / 2005, say 34

yitleri ok beenir ve ona ihsanda bulunur: Alaiddevle mer goft: Pseri Burhn der-n mh nev z be-gy. Men ber-fevr n d beyt begoftem. ..n n d beyt ed kerdem Emr Al bisyr tahsn kerd.... (Arz 1927:48) 5. Red, padiahn huzurunda bedaheten bir kta syler. Padiah bunu ok beenir ve azn kez mcevherle doldurur: ... Red hdmet kerd ve be-cy- h med ve niest ve ber bedhe n kta be-goft... 6. Arz kendisinin airlik gcn merak eden birisinin huzurunda bedheten bir iir yazar. Bylece onun airlik gc ortaya kar: ...Ki bedhe-i men ryet gete bd... (Arz 1927:59) 3. Dakk, Dikkat ve Mdekkik: nce, hassas manalarna gelen dakk terimi iki kez kullanlr. 1.Fasl blmnde airde olmas gereken hususlar saylr. Bunlardan birisi de dakk nazardr: Amm ir byed ki selmlftrat azml- fikret sahht-tab ceyyid-l-ryet dakkn-nazar bed. 2.Fasl blmnde iyi bir air olabilmek iin her eyden nce eski airlerin elinden km rnekleri okuyup ezberlemek, onlarn yardmyla nazm sanatnn istedii bilgi ve incelikleri kazanmak ve nceki airlerin eserlerini her hususta rnek almak gerektii vurgulanr: n ez mezyk u dekyk- suhan ber e vech bde est. 4. Sanat: Arz yerde sanat terimini kullanr. 1. lkinde airlii bir sanat olarak deerlendirir: ir sanat est ki ir bedn sanat ittisk- mukaddimt- mevhime kned... (...irlik sanat hayallerin belli bir intizam iinde dzenlenmesini salar...) 2. Rdeknin kasidesi ile ilgili bir rivayete yer verilir ve bu kasidede yedi eit sanat olduu sylenir. Uygunluk, ztlk, rediflilik, beyanda eitlik, zariflik, fesahat, kulak trmalayc kelimelerin olmay: Ve endern beyt ez mehsin heft sanat est evvel mutbk, devvom mtezd, sevvom mreddef, ehrom beyn- msvt, penom azbet, eom feshat, heftom cezlet ve... (Arz 1927:36) 3. Beinci hikyede Muizz, Arzye iirle ilgili tler verir ve iyi bir iirin unutulmayacan, onun airlik sanatna sahip olduunu syler: ...ve hergiz h ir nk zyi ne-mnde est ve t der-n sanat hazz dr ve...

164

etinda, Biyografik Bilgi ve iir Eletirisi Asndan ehr Makle

5. Man: Arz be yerde iirde manadan bahseder. 1.nc hikyede: ...goft: Ey Unsur n sat ez t m enddem m bn ki e ftde est m r dern man z be-gy ki lik-i hl bed... (Birgn Sultan, Unsrye: Ey Unsur u an iinde bulunduum durumu anlatan bir iir syle, der. Unsur de o an aklna gelen iiri okur.) 2. Sekizinci hikyede birgn Red, padiahn huzurundayken, kendisine: Amak senin iirlerinin tatsz olduunu syler, uygun manal bir iir syle, denir. Bunun zerine Red o anda zihnine gelen bir ktayla cevap verir: ...Goft nk est amm b-nemek est byed ki dern man beyt d beg Red hdmet kerd ve be-cy- h med ve niest ve ber bedhe n kta be-goft...

D. Edeb Kltr ve Gelenek Asndan ir


1. Feshat: ehr Makalede iki ir fesahat asndan deerlendirilmitir. 1.Fesahat kasidenin vazgeilmez unsurlarndan birisidir: Ve endern beyt ez mehsin heft sanat est evvel mutbk, devvom mtezd, sevvom mreddef, ehrom beyn- msvt, penom azbet, eom feshat, heftom cezlet... (Rdeknin kasidesinde yedi ayr sanatn olduunu iddia ettiler. Bunlar: uygunluk, ztlk, rediflilik, beyanda eitlik, zariflik, fesahat, kulak trmalayc kelimelerin olmay.) (Arz 1927:38) 2. Dokuzuncu hikyede Arz, Firdevsnin iirindeki fesahate hibir iirde rastlamadn syler: Men der-Acem suhan bedn feshat nem bnem ve der bisyr ez suhan-i Arab hem n Firdevs... (Arz 1927:54) 2. stadlk: Arz iki yerde stadlk meselesine dikkat ekmitir. 1. kinci hikyede Muizznin emr-uara, yani airlerin stad olduunu syler. O, yazarn da staddr: ...latf-tabn- Acem yek emruar Muizz bd... 2. Sekizinci hikyede ayn sarayda bulunan Red ile Amak arasndaki stadlk yar hakknda bilgi verilir. Bunlardan Rednin airlerin efendisi (seyyiduar) lakabn ald sylenir: ...Ve ez-std Red seyyid-uar yft ve pdih r der-o itikd pedd med ve salathy girn bahd. 3. Nazre ya da Cevap Verme: Klasik iirde cevap verebilmek, yani nazire yazmak ok nemsenmitir. Tezkireciler byk airlere iyi nazire yazabilmeyi, airliin nemli bir gstergesi olarak alglamlardr. Arz sadece
165

bilig, Yaz / 2005, say 34

ikinci hikyede bu konuyla ilgili bir rivayete yer verir: Rdeknin bir kasidesine hi kimse cevap verememitir ve kimsenin bu kasideye cevap vermeye gc yetmemitir. Zeynl-mlk, Muzzden Rdeknin kasidesine bir cevap yazmasn ister. Bunun zerine Muzz buna gcnn yetmeyeceini syler, fakat srarlar zerine bir kaside yazar. Bu iki kasideyi karlatranlar Rdeknin kasidesinin daha gzel olduunu iddia ederler: Henz n kasde r kes cevb ne-gofte est ki mecl-i n ne-ddeend ki ezn mezyk zd tevnend brn med ve... Zeynl-mlk Eb Sad-i Hind bin Muhammed bin Hindl-sfehn ez vey der-hst kerd ki n kasde r cevb gy. Goft: Natevnem ilhh kerd. end beyt be-goft ki yek beyt ez n beyth n est... Heme hredmendn dnend ki miyn- n suhan ve n suhan e tefvt est ve ki tevned goften ... 4. airlerin ya da iirlerin Karlatrlmas: Klasik tezkirecilerin air ve iirleri deerlendirirken bavurduklar metotlardan birisi de karlatrmadr. Arz kez bu metoda ba vurur: 1. Drdnc hikyede Ferrh ile Dakk karlatrlr: Hce Amd, Ferrhnin bu kasidesini dinleyince hayran kalr ve daha nce byle bir kaside dinlemediini syler. Hce, Ferrhyi padiahn huzuruna getirir ve: Ey padiahm size bir air getirdim ki Dakk ldkten sonra onun gibi bir air henz gelmemitir. der: n Hce Amd-i Esad n kasde beend hayrn fr mnd ki hergiz misl-i n be-g- fr ne-ode bd. Goft Ey Hdvend tur ir verde em ki t Dakk ry der-nikb hk kede est kes misl-i ne-dde est ve hikyet kerd na refte bd... (Arz 1927:45) 2. Sekizinci hikyede ise iki airin birbirlerini kskandklarn gsteren bir de rivayete yer verilir. Bunlar Red ile Amaktr. airin Redyi daha stn tuttuu grlr. 3. Dokuzuncu hikyede Arz kendisi de dahil olmak zere ayr Nizm olduunu syler. Bunlar Nizm-i Mnr, Nizm-i Esr ve Nizm-i Arzdir. Emir Amd, Arznin beyitlerini dinledikten sonra: Sen Nizmlerin padiahsn, bu lkelerde ksa bir srede be beyit syleyebilecek air grmedim. der: ...Goftem: Bel ey Hdvend d Nizm-i digerend. Yek Semerkand est ve o r Nizm-i Mnr gyend. Ve yek Nbr ve o r Nizm-i Esr gyend. Ve men bende r Nizm-i Arz hnend. ...nn beyth arz kerdem. Emr Amd goft: -Ey pdih- Nizmiyn r be-gzr men ez cmle-i uar-i Maveraunnehr ve Horsn ve Irk h kes r tab- n ne-insem. Ki ber-irtihl enn pen beyt tevned goft hssa... (Arz 1927:59.).
166

etinda, Biyografik Bilgi ve iir Eletirisi Asndan ehr Makle

Kaynaka
AHMED b. mer b. Al, Nizm-i Arz-i Semerkand (h.1345/1927), Kitb- ehr Makle, Makle-i Devvom, Berlin, 30-62. ETNDA, Yusuf (2002), Ali r Nevnin Bat Trkesi Divan Edebiyatna Tesiri (XVI. Yzyl Sonuna Kadar), Baslmam Doktora Tezi, Gazi niversitesi Sosyal Bilimler Enstitsi, Ankara. ETNDA, Yusuf (2002), iir Eletirisi Asndan Devletah Tezkiresi, Akademik Aratrmalar Dergisi, 14, 187-202. H.MASSE (1976), Nizm Arz, Milli Eitim Bakanl slam Ansiklopedisi, VIII, 328. AFAK, Yakup (1993), ehr Makle, Trkiye Diyanet Vakf slam Ansiklopedisi, VIII, stanbuL, 248. TOKMAK, A.Naci (2000), ran, Trkiye Diyanet Vakf slam Ansiklopedisi, XXII, stanbul, 417.

167

Biographical Data and Poetry Criticism Through ehar Makale


Assist. Prof.Dr Yusuf ETNDA*
Abstract: The work famous with the name of MecmunNevadir is actually named as ehar Makale that belongs to Nizm-i Arz (.H.552/M.1157). ehar Makale features to be the first tezkire penned in Persian Literature. Parallel to the significations of tezkire-writers in Herat in XV. century, ehar Makale executes to be the prototype of this particular literary genre. In the following article, this precious work has been analyzed in terms of both biographical data and poetry criticism criteria. Notwithstanding Arzs preference of Turkish palace life throughout the work, he immensely contributed to the development of the particular tezkire-writing tradition, especially by means of his coinage of new phrases for the terminology of criticism. Key words: ehar Makale, XII. Palace Life, Biographical Data, Poetry Criticism.

Fatih University/ STANBUL ycetindag@fatih.edu.tr bilig Summer / 2005 Number 34: 145-169 Ahmet Yesevi University Board of Trustees


, ..,

: , ''- , - ( : 552/ 1157). , . , XV., . . , XII ., . : , XII. , ,

- ycetindag@fatih.edu.tr

bilig leto 2005 vpusk: 34: 145-169 Popeitel#skiy Sovet Universiteta Axmeta Wsavi

zbek Romannda Temsil Edilen Rus/Sovyet Tipler


Dr. Ahmet AIR *
zet: zbek romannda ortaya konmu Rus ya da Sovyet tipler genelde edeb bir amacn tesinde toplumsal ya da politik hedefler iin bir ara olarak kullanlmlardr. Bu tiplerin yklendii en nemli misyonlardan birisi ideal zbek kimliini yaratma amac olmutur. Bu tipler ya ideal bir medeniyetin ya da idealletirilmi bir ideolojinin temsilcileri rolnde zbek halkna kopya edilebilecek birer kimlik rnei olarak sunulmulardr. Bazen de bu tipler, kolonize edilmi bir lkenin ya da corafyann tarihini (mesela nce Rusya daha sonra ise Sovyetler tarafndan kolonize edilen zbekistan tarihi) yeniden okumak ve o tarihi yeni yz ile topluma sunarak kendisinden nce topluma empoze edilmi ideal tiplerin ya da ideolojilerin ykc yann gstermek amac ile yaratlmlardr. Bu almann amac ise yukarda saydm noktalar belirli edeb eserlerin tahlili sonucu ortaya kacak dnceler vastas ile tespit etmektir. Anahtar Kelimeler: zbek Roman, tip, karakter, gelenek, gelenekilik, modernlik, kolonyalizm, Oryantalizm.

Giri
Rus ve Sovyet tiplerin zbek romanna girii ve kendilerine eitli tarih misyonlarn yklenii, sade bir edeb kaygnn ok tesinde, siyasal ve toplumsal gelecek ile ilgili ak ya da kapal bir ok niyetleri iinde barndran plnlarn parasdr. Bu tipler, ayn zamanda toplumsal dnmlerin de birer numunesidirler ya da tarih ile hesaplamann aracdrlar. Bu makalenin ilk amac, zbek romannda eitli tarihlerde ilenmi Rus ve Sovyet tiplerin misyonlarn gsterdikleri tarih geliimlerin seyrini irdelemektir. Bu irdeleme yaplrken bu tiplerin tarih ilevleri daha net anlalabilsin diye inceleyecei romanlar kronolojik bir sralama iinde ele alnacaktr. Bu da, bu tiplerin tarih ierisinde ne gibi deiimlere uradkla-

Gaziosmanpaa niv. Fen-Edb.Fak. Trk Dili ve Edb. Blm/TOKAT agirahmet@yahoo.com bilig Yaz / 2005 say 34: 171-193 Ahmet Yesevi niversitesi Mtevelli Heyet Bakanl

bilig, Yaz / 2005, say 34

rn ve bu deiimleri zorlayan toplumsal ve siyasal gelimelerin niteliklerini ve etkilerini grebilmek asndan faydal bir metot olacaktr. Dolays ile bu tiplerin iki tarafl olan misyonlarn aka grebilme ansna kavuacaz. Yani bu tiplerin hem Rusya veya Sovyetler iin ne manaya geldiklerini hem de zbek halk iin ne olduklarn ayn anda tarih bir seyir ierisinde takip edebileceiz. Bu tipleri tarih seyirleri ierisinde tahlil etmek, dier taraftan da bize zbek toplumunun modernleme sreci ierisinde hangi safhalar tecrbe ettiini ve bu safhalarda ne tr politikalar hangi kaynaklardan aldn da gsterecektir. Bunun iin bu makalede irdelenecek olan romanlar, ayn zamanda birer bilgi kayna gibi deerlendirilecektir. Bunun da birok teorik arka pln var. Bunlarn en nemlisi ise bu eserlerin yazarlar sadece birer yazar olmann tesinde, kendi toplumlarnn her trl problemlerine mdahil olmalar ve daha etkili olabilmek amac ile eitli edeb ya da politik hareketlerin aktif yeleri olarak n kazanmalardr1. Btn bunlardan dolay bu eserler birer edeb eser olmann yannda, yazarlarnn dnya grlerini aka ortaya koyan birer manifesto niteliindedir. Ksaca yazarlar, eserleri vastas ile kendi insanlarn eitmek ve ayn zamanda onlar deitirmek/dntrmek amac gtmtrler. Bu amaca ynelik gayretler, eserlerin kurgusunda ok ak bir ekilde grlmektedir. Btn bu nedenlerden dolay, bu eserlerin birer bilgi kayna olarak ele alnmalar, herhangi bir mesele ortaya karmayacaktr. Ren Wellekin de dedii gibi Edebiyat, toplumun rn olan dili ara olarak kullanan toplumsal bir kurumdur. () Edebiyat hayat yanstr; ve hayat, geni manada, soysal bir gerekliktir (Wellek 1977: 94). Edebiyatn hayat ile bu ilikisini dnnce, onun iaret ettii manalar bilgi kayna olarak ele almak, sosyal bilimlerde alacak bir durum olmasa gerek. Edebiyat, dili kullanrken, doal olarak yllarn toplumsal mutabakatlar (ihtiyar veya gayriihtiyar) sonucu ortaya km semboller, alegoriler veya dier edeb sanatlar gibi eitli imkanlar kullanr. Bu imkanlar tahlil etmek ise, yukarda bahsettiimiz o toplumsal uzlamalarn kodlarn deifre etmekten baka bir ey deildir. Bu da sanrm edeb eserlere, dolays ile sanata olmayacak ilevler ykleme anlamna gelmez.2 Bu makalenin esas amac erevesinde zbek romann, yansttklar Rus veya Sovyet tipler aracl ile tahlil edeceim. Bu roman seerken, beni daha ok bunlarn yalnzca iyi birer roman olmalar deil ayn zamanda da yazldklar dnem itibar ile yeni bir edeb veya sosyal anlayn ilk rnekleri olabilecek zellikleri tayor olmalar etkiledi. Bunlar bir yandan gelenek ykc te yandan da yeni edebi gelenekler kuran eserler172

Ar, zbek Romannda Temsil Edilen Rus/Sovyet Tipler

dir. Mesela, Abdullah Kadirinin (1894-1940) eseri tken Knler (Gemi Gnler) (1926) geleneksel anlatm tarzlarndan ayrlan modern zbek romann ilk rneklerindendir. Tamuhammedolu Aybekin (1905 1968) Kutlu Kan (1940) da Kadirinin kurmu olduu gelenei sarm ve zbek romann yeni bir kanona3 eklemitir.4 Son eser ise gnmz yazarlarndan Haimovun Dte Geen mrler (1994) adl romandr. Eser bamszlk sonras dneme ait olmas itibar ile kendisinden nce smrgeci bir devlet tarafndan empoze edilmi bir edeb anlaya kar, o edebi anlay tm sosyal, tarih, politik vb., ynlerden eletiren bir tarzn ncs olabilmitir.

Gemi Gnler
zbek edebiyatnn duayeni olarak adlandrabileceimiz Abdullah Kadiri, bu eserinde somut olarak, ciddi manada hibir Rus tipine yer vermiyor. Yani eserle birlikte anabileceimiz herhangi bir rnek temsil yoktur bu romanda. Bu zellik, bu roman ileride tahlil edeceimiz dier iki romandan kesin bir ekilde ayryor. Kadiri, direkt olarak somut bir rnek yerine, Rus kimliini ya da Rusyann temsil ettiine inand medeniyeti bir zbek tip dolays ile aktaryor. leride de greceimiz gibi bu farkn kendi iinde ok gl ve mantkl nedenleri var ve bu nedenler romann esas mantn oluturmaktadr. Yani romann bu ekilde kurgulanm olmas, yazarn okuyucu kitlesi olan kendi toplumunun geleceine dair dnceleri ile birebir ilgilidir. Bu iliki yazarn sosyal ve politik duruunun doal bir sonucu gibi grnyor. Amerikal aratrmac Christopher Murphy, Kadiri zerine yapt almasnda, onun kiisel tarihinin, reformist bir noktadan ihtilalci bir noktaya doru deiim gsterdiini iddia eder ve yle der: Kadirinin yaratt eserler kendisinin iinde alt sosyal ve siyasal artlar ak bir ekilde yanstr. Yazarn reformist oryantasyondan (bireylerin uygun bir ekilde eitiminin zbek toplumunun yeniden canlanmas iin gerekli deiikliklere yol aacana inan bir gr) ihtilalci bir durua (zbek toplumundaki problemlerin zmn genel bir alt st olutan ve yeniden yaplandrmadan arayan bir gr) gemesi, yazarn 1913 ile 1923 yllar arasnda yaymlad eserlerinde aka grnmektedir (Murphy 1992:190). Grld gibi buradaki iddialardan yola karak Kadiri hakknda kesin bir yargya varmak ok zor, nk Kadirinin yukarda bahsettiim ve burada tahlil edeceim eseri 1928 ylnda yaymlanm ve bu eserde Rus
173

bilig, Yaz / 2005, say 34

kltrne kar tavr, iddia edildii gibi onun ihtilalci kimliini ok da desteklemiyor. Bu durumda Kadirinin gelenek, gelenekilik ve modernlik (modernity) gibi kavramlarla olan ilikisi tartlmal. nk hem romanda Kadirinin bu kavramlar arasnda yapt kiisel tercihleri, onun tarihsel duruu hakknda kayda deer bilgiler veriyor hem de Kadiri romann, bir nevi gelenein modernlik ile uyuup uyuamayaca tezi zerine kuruyor. Burada modernlik en basit anlam ile gelimelere ve zamann hzna uyumlu olma durumudur; fakat o Kadiri iin daha da farkldr. Bilgidir, gtr ve kendi iinde toplumlar dntrc role sahip bir durumdur. Gelenek ise, en yaln tanm ile gemiten gnmze ulamay baarm kltrel deerlerdir. Halbuki gelenekilik, gelenein ve modernlikin tersine, statik bir durumu ve anlay ifade ediyor. Dolays ile gelenekilik, geleneklerin ve deerlerin deimez olduklar eklinde yorumlanmasdr, deimezliine inanlan deerlerin avukatln gz kapal bir ekilde yapmaktr.5 te Kadirinin romannda Rusyay somut bir kahraman ile temsil etmeyiinin altnda, bu zor sorunsal zme abas yatar. O, okur kitlesine (ya da zbek halkna) rnek ya da ideal bir Rus tipi sunup, onu bir ideal ve olmazsa olmaz deer olarak topluma empoze etmek yerine, daha esasl ve zor bir yola bavurur. nce ideal bir zbek kahraman (Atabek) ortaya kor ve bu zbek kahraman, hem kendi geleneini aka ve modernlik ile atmadan yaar hem de modernlikin herhangi bir milli kltre ait olmadn, dolays ile modernlikin kendi (zbek) milli kltrleri ile atan bir zellik tamadn, kendi yaants ile gsterir. Btn bunlardan sonra ise Kadiriyi ne geleneki ne de ihtilalci olarak tanmlayabiliriz. O, eserinde ortaya koyduu tavrlar dolays ile olsa olsa bir denge adam olarak tanmlanabilir. Kendi kltrnn ana deerlerini korurken, modernlemeyi amalayan, ve bu uzlamann mmkn olabileceini iddia eden ve de btn bunlar bu romanda teorik plnda gsteren bir yazar durumundadr. Atabek bir tccar ocuudur, ok iyi eitilmitir ve Rusay mkemmel bilir ama kendi kltrne de bilinli bir ekilde baldr. Romann hemen banda Atabekin kendi memleketi olan Takente uzak bir ehirde olduunu reniyoruz. Onun bu yabanc ehirdeki rol, birka defa ziyaret ettii ve dilini, kltrlerini ok iyi bildii Rusyay insanlara kendi deerlerinin farknda bir yerli olarak anlatmaktr. Bir toplantda o unlar syler: amaya gitmeden nce, bizim hkmet ilerimizi grp, herkesin bizim gibi olduunu dnrdm. () Ancak amay benim bu fikrimi deitirdi, ve beni tamamen baka biri yapt. Rusyann idare eklini grnce,
174

Ar, zbek Romannda Temsil Edilen Rus/Sovyet Tipler

bizimkinin bir oyuncak olduunu kabul etmek zorunda kaldm (Kadiri 1994: 18). Btn bu cmleler Kadirinin kendi eserinde Rusyay nasl grdn anlatr. Grld gibi Rusyann dinine, diline, geleneklerine, tarihine ve Rusluk olarak adlandrabileceimiz herhangi bir iarete bile rastlamyoruz. Onun yerine kolayca Rusyadan soyutlayabileceimiz teknik ayrntlar vurguluyor. Bu da Rus milli kltr ile Rusyann temsil ettii medeniyetin milli olmayan ynlerini birbirinden ayrmak iin ekillendirilmi bir kurgudur. Yani Rusyann yerinde Fransa, ngiltere ya da bir baka lke olabilirdi. Rusyann rnek olarak sunulmas ise Rusyann corafi olarak en yakn gelimi lke olmasndan kaynaklanyor. Aadaki uzun alnt bu konuya daha bir aklk getirebilir. amayda iken kanatlarmn olmasn istedim, o zaman gerisin geri kendi lkeme ve hann yanna uabilir ve ona Rusyann ynetim eklini anlatabilirdim. Eer o benim dileklerimi dinlese, Rusyann bu idare biimini btn memlekete yayabilir ve sadece bir ay iinde benim lkem de Rusya gibi olabilirdi. Fakat kendi lkeme dndm zaman anladm ki amaydaki dncelerim sadece tatl bir rya imi (Kadiri 1994: 18). Btn bunlar, Kadiriye gre Rusyann modernleme iin sadece teknik bir ara olduunu gsteriyor. Bu anlatm tarz da Kadirinin romanda somut bir Rus tipi yaratmyarak aslnda Rus kltr ile Rusyann da sonradan eklemlendii medeniyeti birbirinden ustaca ayrdn gsteriyor. Dolays ile de topluma sunduu modernleme projesi de daha milli kalabilme iddias kazanyor, daha da nemlisi Kadirinin kendi toplumuna bir zbek kahraman (Atabek) aracl ile sunduu modernleme projesi, toplum tarafndan daha kolay kabul edilebilir bir mahiyet kazanyor. yle de diyebiliriz, Kadirinin Rusyay bu ekilde sunmasndaki ama modernle ama Ruslama projesidir. Btn bu iddialar, sadece yukarda alntladm iki paragraftan karmyorum. Romann btn bu fikirleri destekleyecek bir ekilde kurgulanm. Roman boyunca Rusya iki farkl ekilde sunuluyor. Birincisini yukarda anlattk. Buradaki hli ile Rusya, bir medeniyet projesi iin teklif edilen teknik bir ara olmaktan te, ok bir mana ifade etmiyor. Burada esas vurgu, medeniyet kavram ile Rus kltr arasnda hibir organik ilikisinin olmad iddias zerine yaplmtr. Yani bu ilk Rusya portresi, medeniyet kavramn herhangi bir ulusal kltrden soyutlayan bir anlatm tarz iinde izilmi. kinci grupta ise gerek Rusyann kendisini gryoruz;
175

bilig, Yaz / 2005, say 34

asker gc ile tm Orta Asyay tehdit eden arlk Rusyas. yle de diyebiliriz: Rus kltr bu ikinci kategoride bir medeniyet projesinin modeli olarak deil de sadece bir asker varlk olarak sunuluyor. Eser boyunca bu ikinci Rusya, esasl ve saknlmas gereken bir tehlike olarak tasvir ediliyor. Hibir zaman Rusyann bu ikinci tanm rnek alnmas gereken bir ideal olarak anlatlmyor. Tersine, kendisine kar aktif bir ekilde savalmas gereken bir varlk olarak deerlendiriliyor. Zaten romann hemen ilk sayfalarnda Rusyann idar sistemindeki modern yaplanmann mkemmelliini, etrafndaki zbeklere byk bir hayranlk ile anlatan Atabek, romann sonunda Rusyann asker varlna kar kendi corafyasn ve kltrn korumak iin savaa gidiyor ve ayn savata ehit oluyor. Bu gerek ise Kadirinin bu konuda ok dikkatli olduunu ve Rusya ile kendisinin kastettii veya teklif ettii modernleme projesi arasnda herhangi bir organik ban olmadn anlatmak istediini iaret ediyor. Sonu olarak, Kadiri, kendi konum ve kendi kltrnn geleceine dair plnlarn tutarl klabilmek iin, bu romanda Rusyay herhangi bir edeb tip aracl ile anlatmaz ve Rusyay bir simge olarak somut bir ekilde sunmaz. lkesini ve corafyasn batl manada medeniyetler ile tantrrken, bu projeyi gelenekten kopmadan ve gelenekilie dmeden yapmann yollarn aramaktadr.

Kutlu Kan
Bu romann 1938 ylnda baslmas ile birlikte, zbek roman anlaynda byk deiimler balar. Bu deiimler, Kadiri rneinde olduu gibi uzun yllarn birikimleri sonucu oluan, zarur ya da doal mahiyet arz eden deiimler deil, daha ok belli politik merkezlerin ihtiyalarna binaen gelitirdikleri bir edeb anlayn zbek sahasna tatbikidir. Belki bu romann tahliline balamadan bu yargya varmak biraz acelecilik olur, fakat diyebiliriz ki Kadirinin temsil ettii yerelliin tersine, Kutlu Kan, daha geni ve dardan bir kltre eklemlenme gayretini aka belli eden iyi bir rnektir. Bu noktada ise Kadirinin etrafnda dnd ve romann zerine kurduu temel kavramlardan biri olan medeniyet, yerini Kutlu Kanda kltre brakmtr.Burada kltr, daha ok medeniyet kavramna millilik hususiyeti katabilme yeteneklerine sahip bir kavram olarak ele alyorum. Bu iki romancnn medeniyet ve kltr kavramlar karsndaki durular ise onlarn nce Rusya sonra da Sovyetler karsndaki tutumlarna denk dmekte. Kadiri bir imparatorluun kendi iinde tayabilecei tm kltrel ve asker tehditlerin farknda olan ve bu tehditleri bertaraf edebilmek iin teklifler sunabilen, yerel bir durua sahip iken, Aybek bu farklarn ok
176

Ar, zbek Romannda Temsil Edilen Rus/Sovyet Tipler

da nemli olmadna inanm bir halde, bir Sovyet imparatorluun formlletirdii ve igal ettii topluluklara da are olarak sunduu ideolojiyi, kendi eserinde hem de propaganda saylabilecek bir vaziyette konu edinebilecek kadar merkeze yamanm bir yazar grnm verir. Yani Sosyalist Gereki eser yazarken, hangi artlara riayet edecei az ok 1930larn banda Komnist Parti nclnde belirlenmiti. Katerina Clark, Sovyet romann anlatrken yle der: 1930larn ortasndan itibaren romanlarn ou, fiili olarak, kendini birok resmi model hikayelerinin bir sentezi olarak sunan bir hakim plna [master plot] gre yazld (Clark 2000: 4-5). Clarkn master plot olarak isimlendirdii bu hakim pln Aybek de ayn ekilde uygular ve Sosyalist Gereki roman, sosyalist bir devrime doru halk eitmek iin bir ara olarak kurgular. Bu esnada da Aybek, ayn hakim pln uygulamann dourabilecei teorik ve pratik problemleri ok da irdelemez, nk bu Sosyalist Gereki gelenek iinde (hakim plnda olduu gibi) bu tr problemler iin teorik plnda kurgulanm hazr cevaplar. Bu cevaplar ise genelde Sosyalist Gereki gelenekte sanatn ilevsel olmas gerektiini her eyin merkezine koyduu iin bu hakim pln tekrar etmek, bir problem olarak ele alnmaz. Mesela, Nzm Hikmet bu tekrarn yol aabilecei problemleri fark eder ve bu problemin zannedildii kadar byk olmadn, nemli olann tekrar deil de tekrar edilen eyin nitelii olduunu Kemal Tahire yazd bir mektubunda etraflca anlatr. 6 Kutlu Kan, btn bu teorik aklamalarn hazr hle getirmi olduu gvenli ve hazr bir ortamda yazld. Yerel ya da milli renklere yer verilse de eser hakim pln dahilinde ileyen bir mantk rgsne sahiptir. Dolays ile okur kitlesine sunduu Rus ya da Sovyet tipler, ite buna benzer bir kaygnn, yani hakim pln dikte ettii temel prensipleri hayata geirme kaygsnn rn olarak sunulmulardr. Ancak unu belirtmekte fayda var: Aybek bu tipleri ortaya koyarken iki farkl teknik kullanr. Bu teknik yardm ile ihtill ncesi Rus tipleri ile Sovyet Rusyasn temsil eden tipleri, misyonlar bakmndan birbirlerinden rahata ayrabiliriz. Bu da bize sembolik olarak eski Rusya ile yeni Sovyetlerin birer farkl varlklar olduunu syler. Btn bunlar iin Rus ya da Sovyet tiplerin tahlil edilmesini iki kategoriye ayrabiliriz.

htill ncesi Rus Tipleri


Bu tipler yukarda da belirttiim gibi arlk Rusyasnn semboldrler. Yazar bu tipleri yaratrken iki farkl ama gzetmi. Birincisi, arlk Rusyasnn Sosyalist zellikler tamad iin Sovyetlere hi benzemediini anlatmak, ikincisi ise Sosyalist zellikler tamadklarndan dolay da Orta
177

bilig, Yaz / 2005, say 34

Asya insann ve kltrn hakir grdklerini okura gstermektir. Bu iki neden ise tek bir eye hizmet etmek iin kurgulanm: Bu iki devleti karlatrarak Sovyetler Birliinin daha insancl zelliklere sahip olduunu kantlamak. Aadaki diyalog iki Rus arasnda geer. Bu Ruslar romanda olmalarna ramen aktif olarak pek nemli rolleri yoktur. Yazar bize sadece bu iki tipin Orta Asya insanlar ve kltrleri hakkndaki fikirlerini verir, baka da pek kayda deer bir aklama yapmaz btn roman boyunca. Bu alnt uzun olmasna ramen, konumann vermek istedii mesajn sal asndan tamamn buraya aktarmakta fayda var. Sartlar7 rk bakmndan, elbette, aadrlar. () Onlar medeniyete mutlak manada kabiliyetli deiller. Geenlerde bir profesr bu meseleyi ilmi bir toplantda ok iyi bir ekilde ispat etti. Bilir misin, yirmi yldan bu yana ben bu lkede yayorum. Sartlarn psikolojisini ok iyi rendim. Onlar rken aalk. Fakat buna bakma, fennin bile henz zemedii baz zellikler de gsteriyorlar. Mesela, benim mahedeme gre gzellik sezgisi olduka gelimi. Onlar gl seviyorlar. Giyimleri irkin olsa da kulaklarna gl takp geziyorlar. ark [sylemeyi]ve dans ok seviyorlar. Fakat onlarn hepsi hilekr. Onlarn arasnda biraz samimi birine rastlamadm. [nsanlar] baz vahi halklarn, mesela zencilerin, musikilerini seviyorlar. Sartlarnki nasl? Diye sordu mhendise benzeyen. - Ellerine bir leen veya dz bir tahta tabak alp baryorlar. Bundan siz ve ben on metrelerce uzaa kaarz () lkin onlar balarn eip sknet iinde dinliyorlar. Birka musiki elbiseleri bile var. Gayet iptida. Yani ahmaka adetleri var... (Aybek 1976: 97-8). Bu aklamalardan sonra mhendise benzeyen Rus, burada ok vaktinin kalmadn, zellikle Takentin Asya ksmn grmek istediini, ancak Sartlarn vahiliinden korktuu iin oraya tek bana gidemediini syler. Hatta bir mektubunda Petersburgdaki einin kendisinin hayat hakknda endie duyduunu da anlatnca, Vasili vanovi ona kendisine rehberlik edeceini ve de deil Ortaa, onun daha da telerini gstereceini syler. zellikle Rus kltrnn merkezi olan Petersburgda yaayan biri iin bu gezinin ok ilgin bir tecrbe olacan belirtir. Aybekin Sovyet ncesi Rus tipleri bu ekilde sunmasnn asl sebebi, ilk bakta, onun Rus mparatorluunun Orta Asya ile olan mnasebetlerinde
178

Ar, zbek Romannda Temsil Edilen Rus/Sovyet Tipler

tam anlam ile Oryantalist bir karaktere sahip olduunu kantlamak istei ile ilgili imi gibi grnyor ama asl neden bu deil. unu da sylemek gerekir ki bu satrlardan sonra Aybekin Rus mparatorluuna Oryantalist bir etiket yaptrmak isteini de reddedemeyiz, ancak onun asl hedefi Rus ve Sovyet imparatorluklarn karlatrmak ve bu ikilide birincinin Orta Asya kltrleri iin ne derece olumsuz ve acmasz fikirler ve nyarglar beslediini ortaya koymak ve Sovyetler Birliinin varln, insanlara daha makul bir erevede sunmak ayn zamanda da bu varln yol aabilecei olumsuz alglamalar bertaraf etmektir. Ksaca arlk Rusyasn yerip Sovyetleri methetmektir. ki Rus karakterine sylettiklerini bu balamda ele alrsak, yani imdilik olmak kayd ile Sovyetler dnemini unutursak, Oryantalist zihniyetin deifre edilmesi asndan bu ifadelerin ne kadar nemli olduunu grrz. nemlidir, nk bu szler her ne kadar sradan iki Rus vatanda tarafndan ifade edilmi olsalar da, Oryantalist zihniyeti teorik bir zemine oturtarak irdeleyen Edward Said de Batl birok yazarn ve dnrn yukardakilere benzer fikirlerini ortaya koyarak Oryantalist anlayn gerek niyetini irdelemiti. Oryantalizm daha ziyade jeopolitik bilincin estetik, akademik, iktisadi, sosyolojik, tarihi ve filoloji metinler arasnda dalmdr; sadece (Dnya Dou ve Bat diye birbirine eit olmayan iki paradan olumutur diyen) temel bir corafi ayrmn deil, bilimsel keif, filolojik restorasyon, psikolojik tahlil, corafi grnm ve sosyolojik tasvir yolu ile yaratp muhafaza da ettii bir dizi menfaatin ayrntl ifadesidir. (Said 1991: 30) Grld gibi Aybekin iki Rusa sylettikleri ile Saidin formlletirdii Douluya ait eitli gelitirilmi tasvirler birebir rtmekte. Btn bunlar da, her ne kadar Aybekin niyeti baka olsa da, bize bu Rus tiplerin varln farkl okumalara tbi tutabilme ans vermekte. Rus mparatorluunun da Fransa ya da ngiltere gibi igal ettii topraklardaki kltrlere ait aslsz klieler ve nyarglar yaratarak, o igali merulatrabilecek refleksler gelitirebilme kabiliyeti gsterdiini de karabiliriz bu cmlelerden. unu da sylemek gerekir ki Aybek btn bunlar kurgularken Orta Asyann Ruslar tarafndan igal tarihini bir de bu adan okuma gibi bir ama gtmyor. leride de grebileceimiz gibi onun igalin zne veya kendine dair herhangi bir ciddi eletirisi yoktur. Sadece bir karlatrma yaparak iki igalin ekli bakmdan hangisinin daha faydal olduunu okura sunmaya alyor. Ksaca Aybek, Rusya ile balayp Sovyetler ile devam eden igal ile pek ilgilenmiyor. O daha ok Sovyet ncesi Rusyann
179

bilig, Yaz / 2005, say 34

sosyalist karakterden yoksun igalinin yerli insanlar iin ideal bir amatan yoksun oluunu vurguluyor.

Sovyet Tipi
Bu kategoride tahlil edeceimiz tip her ne kadar romann ksa bir blmnde grnse de, romanda ilev asndan en nemeli yeri tutmakta. Romann esas kahraman olan Yol bir ekilde tutuklanp hapse atlnca orada politik nedenlerden dolay tutuklanm olan bir Sovyet Rusu ile karlar. Bu noktadan itibaren de Petrov srekli olarak bir retmen rol ile karmza kar. Petrov, Yoly her adan eitir/yetitirir ve gn geldii zaman da birlikte hapishaneden kaarlar. Petrovun ortaya k ve ortadan kayboluunu anlatan paragraflar romann btn iinde o kadar yapay duruyor ki onun grevinin sadece ve sadece Yoly eitmek olduu ak bir ekilde ortaya kyor. Bundan sonra da Petrov ile Yolnn yollar bir daha kesimez nk artk Yol da eitilmi ve etrafndaki insanlar tpk Petrov gibi, Petrovun rettii sosyalist ilkeler dorultusunda eitebilir bir erikinlie ulamtr. Artk kendi insanlarna o tayabilir. Fakat tam bu noktada Aybekin tahmin edemedii problemler balar. Aybek, arlk Rusyasn tad Oryantalist zihniyetten dolay sulamakta ama kendisinin tasvir ettii Sovyet- zbek ilikisi de derinden derine ve daha rafine edilmi Oryantalist zellikleri sk sk gstermektedir. Fakat bu ikinci tr iliki sadece ekil deitirmitir: ilk rnekte olduu gibi kaba hatlara sahip olmann yerine daha insancl grnen, daha iyi ilenmi ve ilk anda hi de olumsuz yanlarn n plna karmayan bir ilikiler yuma ile kar karyayz. Romann yerli tipi Yol hapishaneye dmeden nce amcasnn iftliinde alan, eitimsiz, kayglarnn ou ekonomik olan, fizii dzgn, kuvvetli, ama her an eitilmeye hazr, yani kabiliyeti olan bir kahramandr. Amcasnn yannda altrd iilere haklarn demediini bilmesine ramen, onun eitimsizlii btn bunlara plnl bir tepki vermesini engeller. Oysa her eyin farkndadr. Fakat bu farkndalk bir bilin seviyesinde henz deildir. Yolnn farknda olduu problemleri adlandrmas ve belli ideolojiler dahilinde o problemlere kar kmas ve zm yollar gstermesi ancak Petrov ile tantktan sonra mmkn olabilir. Petrov bu adan bir dnm noktasdr ve bir bilincin semboldr. te roman boyunca da bu semboln iaret ettikleri asl zlmesi gereken meseleleri, kendi iinde barndrmaktadr. Yani, Petrovun rol ile yukarda Oryantalist bir bak as
180

Ar, zbek Romannda Temsil Edilen Rus/Sovyet Tipler

olduunu belirttiimiz iki Rus tipin rolleri arasnda zde bir fark yoktur. Petrovun stlendii rol bir retmenlik roldr. yle ki Petrovun sosyalizm ierikli retileri olmasa Yolnn bilinli bir kahraman olmasna imkan yoktur. Bu manada da o bir st medeniyetin semboldr. I Orta Asyaya tayan bir Prometeus ya da yerli Cumay eiten beyaz, medeni ve eitimli ve dini motiflerden arndrlm bir Robinson Crusoe. Aybek, Petrov ile Yol arasndaki ilikinin derinliini gstermek iin onu yle tanmlar. Yol iin Petrov sadece fikirleri olan biri deil, o btn hayat ve kavgasndan dolay bir retmendir (muallimdir. Ona derin hrmet ve sevgi ile bakard. yle bir adam sevmezlik mmkn m! (Aybek 1976: 329). Bundan sonra da Petrovun esas etkisini/roln anlatmak iin yle der yazar. () bu akll yiidi -Yoly- Petrov tamamen bir ihtilal ruhu ve sevgisi ile eitti, ihtilal iin kavga atei onun fikirlerini aydnlatt (Aybek 1976: 329). Yol artk zbekistanda sosyalist bir ihtilalin zeminini hazrlayabilmek iin ihtiya duyulan kapasiteye ulamtr. Petrov ona sosyalist anlayn toplumlar tahlil ederken kulland kriterleri reterek, kendi toplumundaki snflarn esas i yzlerini retir hapishanede8. te asl bu noktada Petrovun ideal bir Sovyet vatandann sembol olarak sunulduu gerei ortaya kyor. Aybek, onu btn zbeklere ideal bir rnek olarak sunup, ayn zelliklere brnm, ideal zbek kimliini yaratmann peindedir burada. Bu ideal kimliin ilk prototipi ise Yoldr. Petrovun sembolize ettii ve Yoly da ayn zellikler dorultusunda eittii kimliin aslnda Sosyalist Gerekilikteki teknik ismi pozitif kahramandr (Positive Hero) ve bu kahraman ideal Sovyet vatandann edeb metinlerdeki yansmasdr. Alakgnll, namuslu, ve genellikle Sovyet iisidir ama ne kadar alak gnll olursa olsun, onun hayat maceras ayn zamanda sembolik olarak Marksist-Leninist teoride tanmlanan tarihi srece denk der. Sosyalist Gereki romanlara bakldnda bu pozitif kahraman tanmlayan tasvirler ile dolu olduklarn grrz. Ksaca Petrovun bu Kutlu Kandaki roln yukarda ksaca bahsettiimiz yeni kahraman tipinin zbek kimliine eklemlenme gayreti olarak tanmlayabiliriz. lk bakta her ne kadar insancl niyetler tayan bir proje gibi gzkse de, dikkatli bir okuma ile bu ilikinin geri plnnda bir imparatorluk psikolojisinin yattn ortaya karabiliriz. Yani o grnte olan iyi niyet, aslnda arlk Rusyas ile balayp Sovyetler ile devam eden igal srecindeki politikalarn zde ayn kalmasna ramen, ekil deitirerek, daha yumuak olarak tezahr etmesinden baka bir ey deildir. Bu nok-

181

bilig, Yaz / 2005, say 34

tay daha iyi irdeleyebilmek iin Edward Saidin beyaz adam kavram ile ilgili tahlilleri bize yardmc olabilir. Said, Oryantalizm adl kitabnda beyaz adam9 kavramnn iaret ettiklerini irdelerken Rudyard Kiplingden alntlar yapar ve bu beyaz adam kavramnn ardnda yatan ve de Yol tr kiilerle ilikilerde belirleyici rol oynayan psikolojiyi tahlil eder; Bu yolda yrr Beyaz Adamlar Derleyip toparlamak zere lkeleri yola dende. Ayakkab demirden, salkm ise t tepede. Ve her yan derya, deniz. Yrd ite biz amurlu ve dolambal bu yolda. Yldzmz bize rehber Ey dnya, ne iyi bak, Beyaz Adamlar yanyana Yryorlar o yolda imdi! (Kipling 1954: 280) (Said 1991den). Kutlu Kandaki Petrov da beyaz adamdr, derleyip toparlamak zere lkeleri yola dende zbekistana rastlamtr. Etraf derya, deniz olmasa da usuz bucaksz bozkrdr, rktc ve yabanc bir ortamdr ama onun yerli ve cahil olana ulatrma evki, bu zorluklar ile ba etmede en byk etkendir. Beyaz Adamn giritii ie (mission) vekar kazandran ey, iin entelektel yandr. O, Beyaz Adam, yalnzca kr ve kazan peinde deildir, yldz onu bu ekilde ynlendirmez (Said 1991: 356) Petrovun bir Beyaz Adam olarak- yldz onu belki Msra ya da Hindistana atmamtr ama medeniyetten nasibini almam(?), geri kalm(?), modern dnyaya eklemlenememi(?) ve de btn bunlar iin gereken yetenei gelitirememi olan, yani Msr ya da Hindistan ile ayn kaderi paylaan, dnyann dier bir blgesine, zbekistana gndermi, oralar derleyip toparlasn diye. Corafyalar ve yzyllar deise de Beyaz Adamn misyonu hep ayn. Grld gibi Petrov tipinin ontolojik duruu ne edebdir ne de baka bir eydir, tamamen politiktir ve bir tarih srecin (arlk Rusyas ile balayp Sovyetler ile devam eden igal etme ve edilme sreci) sekteye uramamas iin ilenmi ve idealletirilmi bir rnektir. zbeklere rnek almalar iin, ekli ve emaili Sovyetlerdeki politik sisteme entegre olmu organik yazarlar, dnrler ve politikaclar tarafndan belirlenmi, bir smrgeci imparatorluun genlerini sosyalizm renginde tayan ve da182

Ar, zbek Romannda Temsil Edilen Rus/Sovyet Tipler

tan, idealletirilmi bir kiiden baka bir ey deildir. Baka bir deyile Petrov tipi, zbeklere ite Petrova bakn (ya da Petrovlam Yolya bakn) onu rnek aln ve onun gibi olun; yani ideal bir Sovyet vatanda olun demenin edeb bir hale brnmesidir.

Dte Geen mrler


Haimovun Sovyetler sonras dnemde baslm bu eseri ile beraber zbek romanndaki Rus ya da Sovyet tiplerin sunulmasnda kkl deiikliklere ahit olduumuzu daha nce belirtmitik. lk iki romanda grdmz, gelecee ait misyonlar yklenen tiplerin yerini tarih ile hesaplamak zere kurgulanm ama daha sahici, daha canl kanl tipler alr. Aada da grebileceimiz gibi, bu tiplerin merkez konumunda olan sistemin gelecee ynelik herhangi bir projesinin sembol olmamalar ilgin mesajlar tamaktadr. lk iki romanda hem eserlere hem de Rus ve Sovyet tiplere bir nevi kehanette bulunma kabiliyeti atfedilmiti. Bu romanda ise hem eserin hem de tipleri ynleri genellikle tarihe dnktr. Bu romanda da iki tr tipten bahsedebiliriz. Birincisi, Sovyetletirilmi, ve kimlii herhangi bir milli kimlie dayanmayan Ganiev Saat Ganevi10, ikincisi ise bir Sovyet vatanda olmasna ramen kimlii Rus oluu zerine kurulmu Vasiliev Grigory Stepanovi11.

Ganiev Saat Ganevi


Yukarda belirttiim gibi o Sovyetletirilmi bir kiilik. Aslnda Sovyetletirilerek kendi milli kimliine yabanclatrlm bir kiinin rnei. Onun maceras aslnda yabanclatrlarak kendi etrafndaki insanlardan ve kltrden koparlan insanlarn hikayesidir. Sovyetlerin temsil ettii ideolojiye eklemlenerek, o ideolojinin selametini kendine grev bilen ve bu uurda her trl zulm en yaknna bile layk grebilen biri. Bu misyonun gerei olarak da etrafnda bulunan hemen hemen herkesi sistemin dman olarak alglamay kiiliinin bir paras haline getirmi bir sistem adam. Saatin bu hastalk derecesine varm psikolojisini tarif etmek iin sanrm aadaki diyalog iyi bir rnek olur. Romann esas kahraman Rstem pheli bir ekilde intihar edince, bir yarg hem bu intihar olayna yakn olanlar hem de Rstemin tandklarn sorgular. Saat, hem Rstemin cesedini ilk grenlerden biri hem de eski ve sisteme sadk bir devlet grevlisi olduu iin ifade vermeye arlr ve yarg ona kimlerden phelendiini sorunca, o histerikli bir halde Kimden mi? Kimden mi herkesten! Duydunuz mu? Herkesten! Size hem u d vereyim! Yzde yz herkesten, hatta kendisinin hatunundan, ocuundan. phelen183

bilig, Yaz / 2005, say 34

meyen adamdan hakiki bir yarg olmaz! Evvela onun kendisinden phelenmek gerek! (Haimov 1994: 25) Haimovun bu tipi eserinde bu ekilde ilemesinin esas amalarndan biri de Sovyetlerde meydana gelen siyasi anlaytaki deiimlerin sosyal hayata olan etkilerini ironik bir ekilde gstermek istemesidir. Bu politikalar sayesinde insanlarn bask altnda tutularak merkez rol oynayan sisteme bal kalmalar istenmitir ve bunu salamak iin Saat tipi insanlar yetitirilmitir. nsani duygularndan syrlm ve kendine verilen greve hastalk derecesinde balanm olmas, onun hareket alann merkezin lehine genileten bir zelliktir. Akraba, arkada, komu, mahalleli ya da ayn millete mensup olma gibi gayet insani olan vasflar hesaba katmaynca, btn enerjisini sistemi sistemin tanmlad dmanlardan korumaya adar. 1930larn retorik takntlarndan biri de milletin dman idi. Stalin iktidara geldiinden bu yana, her zaman dahil ya da haric hayali dmanlar kulland kendisinin ar politikalarn hakl karmak iin, 1930larda haric dmanlar belirlendi. Batda faistler glerini ve savaa hazrlklarn gelitirirken; douda Sovyet birlikleri Japonlar ila birka atmaya girmilerdi. Edebiyatta ise sava temalar, i sava ya da arlk [Rusyasnn] Alman veya Japonya gibi haric dmanlar ile temas gibi, ok sk kullanlmaya balad. Sovyet liderlerinin dahil ve haric dman tehlikelerine kar uyarlar ksmen kendilerinin talep ettikleri sra d/ar sosyal btnl kontrol etmek ve maskesi drlm dmana kar radikal aralar salamak iindi. (Clark 2000: 114) Saatin romandaki misyonu bu satrlardan sonra daha da net olarak ortaya kyor. O, devletin insanlar kontrol edebilmek iin haric dmanlara kar ierideki btnle zarar verdii tespit edilen dahil dmanlarn, ne kadar iddetli bir ekilde cezalandrlaca ve bu cezalandrmann da hak edilmi olduu, dolays ile sorgulanamayaca mantnn ve yerli insanlarn sisteme sadakatini zoraki salamann semboldr. Saat tiplemesi, ayn zamanda da devletin yerli insanlar, kendini devlete adam ve sadk olan dier yerli insanlar (Saat gibi) tarafndan kontrol etme politikalarna da k tutmakta. O, devletin gzdr, kuladr ve varlk nedeni sayabileceimiz korkunun bir edeb tip olarak tecellisidir. Bundan dolay da Saat merkezden ald tm yetkileri her zaman yerli
184

Ar, zbek Romannda Temsil Edilen Rus/Sovyet Tipler

insanlar zerinde kullanr. Mesela o, emekli olduktan sonra bir hatrasn byk bir zlem ile dnmeye balar. 1941 ylnda Moskova garndadr. Bu garda ise genelde savatan katna inanlan askerler toplanmtr. Bir ara Saatin komutan onu arr ve Orta Asyalya benzeyen bir askeri ona gstererek onunla ilgilenmesini emreder. Saat soruturunca askerin zbek olduu anlar, hatta bu asker onu tanr. Ayn kydendirler ve ocukluk arkadadrlar. Asker Saatin onu anlayacan tahmin ederken, Saat ona byk bir kin ile neden silahn brakp katn sorar, asker ise Hangi silah? Aa tfek verdiler. () zerime tank basp geldi. Korkup katm der. (Haimov 1994: 58) Ama Saat onu dinlemek yerine Sovyet komutannn kendisinden pheleneceinden korkar (daha dorusu sistemin sembol olan komutanna kendini beendirtmek ister ) ve Arkamzda Moskovann durduunu unuttun mu ylan ocuu (Haimov 1994: 58) diyerek o askeri orada kendi eli ile vurup ldrr. Sonra da komutanna Yolda kaptan!- () Halk dmannn olu idi. Babas din adam idi. Sibiryaya srld. Savamak istemiyordu, zellikle [bilinli olarak] kayordu der. (Haimov 1994: 58) Btn roman boyunca buna benzer olaylara sk sk rastlamak mmkn. Haimov, Saatin asli grevini yle aklar zbek askerlerin konumalarn gizlice dinler idi. zbekler onu grnce z kardelerini grm gibi kendilerini serbest [rahat] hissederlerdi. Azna gelenleri dnmeden konuurlard. Saatin vazifesi hain ve korkaklar fa etmekti (Haimov 1994: 59) Btn bunlardan da grld gibi Saat Sovyetletirme projesinin rndr ya da semboldr. Bu da yukarda bahsettiimiz Saatin ilk ilevinin yannda, ikinci bir tahlile yol amaktadr. Bu ikinci tahlilde o, Sovyetlerin temsil ettii merkezin bir organik parasdr. Dolays ile kendisinin varl ile merkezin varlk nedenini oluturan mantk birbiri ile doru orantldr. unu demek istiyorum: Merkezin Saate ykledii misyon devam ettii mddete, Saat kendini Saat olarak var hissedecektir. Bu ilikide herhangi bir kopukluk olduu takdirde ise Saat ilevini tamamen yitirecek ve bir ey olmann tesinde bir anlam ifade etmeyecektir. Dolays ile unu rahatlkla syleyebiliriz: Saat tiplemesi, Haimovun kolonyalist olarak iledii Sovyetlerin, smrgeletirilmi topraklardaki insan politikalarnn bir zamanlar yerli olanlar, ne kadar etkili bir ekilde hiletirdiini iaret etmek iin kulland bir aratr. Kolonyalizmin psikolojik etkilerinin tahlillerini yapan Frantz Fanonun Fransz kolonyalizminin Afrikadaki psikolojik ykmlarn anlatt cmleler aslnda burada bizim durumumuzu da aklayabilir.
185

bilig, Yaz / 2005, say 34

Eer psikiyatri insanlar kendi evrelerine kendilerini yabanc hissetmemelerini salayan tbb bir yntem ise, unu sylemeliyim ki, kendi z lkesine srekli bir yabanc olan bir Arab, kesin bir kiiliksizletirme durumunda yaamaktadrCezayirdeki sosyal yap bir bireyi eskiden ait olduu yere yeniden koyma abalarna dmandr. (Fanon 1967: 63) Bu psikolojik tahliller Saatin hayatnda yle mana bulur; eylemi durumda olan Saat, emekli olup, artk resmi hibir grevi kalmaynca ve de merkezin cevredeki etkisi azalmaya balaynca, bir insan olarak bunlarla doru orantl bir ekilde Saat de ilevini yitirir. ki olu vardr, birinin ad Mavzer dierinin ise Melsdir yani Marks, Engel, Lenin ve Stalin gibi sosyalist ideolojinin kurucular ve liderlerinin isimlerinin ilk harflerinden oluan bir isim. Ama bu iki ocuk da Saatin plnlarnn dnda hareket eder, yani Saatin anlayna gre birer vatan haini olurlar ki bu da romanda yanstlan en byk paradokslardan biridir. Saat kendi eli ile vatan haini yetitirmi olmann azab ile kar karya kalr birden bire. Mavzer zbek kimliinin farkna varm biridir; Mels ise Saat iin daha vahim olan yapar, Sovyetler adna diplomat olarak gittii Pakistanda ngiliz eliliine snr. Dolays ile de Saat hem geni manada zbeklik ile olan ban ilelebet kaybetmi biridir artk hem de zelde bir insan/baba olarak kendi z ailesi ile olan ilikilerin kendisine kazandrd tm tanmlamalar/deerleri (mesela baba olma) kaybeder. Ksaca hileir birdenbire. Btn bunlarn suunu ise aresiz bir ekilde kendi eine ykler ve onu istemeden de olsa kendi elleri ile ldrr. Bu da e olmann kendisine kazandrd tm zellikleri kaybettirir. Yani artk Fanonun dedii gibi onu yerletirebileceimiz bir yer yoktur. O ise kendine bir yer arar ve Rus olan bir kadn ile yeniden evlenir ki bu da ona hibir ey kazandrmaz nk gnll olan bir ey deil tersine Rus kadnn aresizliinden kaynaklanan bir evlenmedir. Bu da doal olarak u sonucu verir bize: Saatin Rus/Sovyet biri ile evlenmesi, onu bu kelimelerin iaret ettii kltre ya da medeniyete gerek manada balamaz. Onlar da onun iin artk bir snak deildir. Saat ile olan iliki ilevsel olduu iin Saatin bu misyonu yerine getiremeyecek olmas onu artk tamamen eyletirir. Sonu olarak Saat tiplemesi bu romanda iki konuyu gstermesi asndan nemlidir. Birincisi Saat vastas ile Sovyetlerin zbekistandaki tarihsel durumunu tanmlamak: kolonyalist, baskc vs., ikinci olarak da bu ekilde tanmlanan Sovyetlerin uygulad politikalarn zbekistanda ne kadar vahim durumlar ortaya kardn gstermektir.
186

Ar, zbek Romannda Temsil Edilen Rus/Sovyet Tipler

Vasiliev Grigory Stepanovi (Gria)


Bu tip ise Sovyetlerin zbekistanda Rus nfusunu artrma, dolays ile zbekistan koloniletirme politikalarnn semboldr. Brokrat olan kardei vastas ile Takente i bulmak ve orada hayatn devam ettirmek zere gelir. Takentte ise romann esas kahraman olan Rstem ile komu olur. Bu komuluk ilikisi ok nemli rol oynar romanda. Bu ilikiler dolays ile Rstem kendini srekli Griann Rus olmas gereine kar tanmlar. Ya da Gria kendini Rus kimliinin bir paras olarak sunduka, Rstem de kendisini tanmaya balar. Griann yukardan bakan ve hakir gren tavrlar Rstemi kendi zerine dnmeye, veya Gria gibi olmama istei, kendisini bir bakas, bir zbek, olarak tanmlamaya zorlar. Bu da Griann romandaki en nemli fonksiyonudur: Mesela, Rstem daha yeni tand evinde dier bir zbek komusu tarafndan dne davet edilir. Dn devam ederken gecenin ilerleyen saatlerinde Gria rahatsz olduu gerekesi ile dn artk bitirmeleri gerektiini kendi penceresinden bararak syler; dn geici olarak dursa da Rstemin mdahalesi ile tekrar balar ama biraz sonra Gria pencereden aa Rstemin einin zerine su dker. Sonra Rstem onun odasna kar ve kavga balar. lgin olan ise Rstemin orada syledikleridir. Rstem Gria ile kavga ederken ona ben senin evine gelip dn yapmyorum der ve tehdit ile devam eder Syle! () dn nerede oluyor (Haimov 1994: 22). Btn bunlar Griann karsnda Rstemin kendi evine ve kendi memleketine vurgu yapma isteini gsteriyor. Yani Griann temsil ettii kimliin karsna, kendi z kimliini koymaya alyor. Kolonyalist bir gcn sembol olan Griann kkrtmalar sonucu Rstem, kendisi, dili ve yeri ile kolonize edilme srecinden dolay kaybettii ilikiyi yeniden kurmaya/anlamlandrmaya alyor. Dolays ile u sonucu karabiliriz. Griann rol Rstemin kendi tarihi ile yeniden hesaplamasn, kendisinin Griaya benzemediini grmesini ve ne/kim olduunu sorgulamasn salamaktr ve ksaca Gria Rstemin kendi kimliini oluturma srecine girebilmesi iin bir kar rnektir.

Sonu
Tarih seyri iinde zbek romanndaki Rus ya da Sovyet tiplerin temsili ok deikenlik gsteren bir yol izliyor. Dier bir deyi ile ne arlk Rusyasnn ne de Sovyetler Birliinin zbekistandaki yansmas tek boyutludur. Onun yerine yazardan yazara, dnrden dnre ve de d187

bilig, Yaz / 2005, say 34

nemden dneme radikal deiiklikler gsteren bir yapya sahip. Bu ilikide ister Rusya olsun ister Sovyetler olsun, kendi balarna belirleyici rol oynasalar da bazen bu roln zbekistandaki alglan biimi n plna kyor, Kadiri ve Haimovda olduu gibi, belirleyici mekanizma oluyor. Bazen de, Aybek rneindeki gibi, Sovyetlerin kendi istekleri dorultusundaki bir yansma ekli baskn oluyor. Bu ilikide ise edebiyat bize bu alglan biimlerini takip edebilmemiz iin en nemli ve zengin frsatlar sunuyor. Zenginlik, edebiyatn tarih ile olan ilikisinden kaynaklanyor. unu demek istiyorum, tarih ilmi gibi tarihin kendisi ile deil de, belli bal tarihsel dnemlerde insanlarn varolular ile ilgileniyor ve o varolu srecini daha ok sorunsallatrarak anlatyor. Bylece her hangi bir yerde rastlayamayacamz kiisel tecrbeleri edeb eserler vastas ile renebilme ansna kavuuyoruz.

Aklamalar
1 Mesela Abdullah Kadiri Cedid hareketinin yazarlarnda iken Aybek Sovyetler dnemindeki komnist partinin edebi gr izgilerinde roman yazacak kadar bu akm ile ili dldr. Adeeb Khalid Cedidcileri yle tantyor. Orta Asya Cedidcileri modernlikin zorunluluu altnda kendi kltrel deerlerini yeniden yorumlamak istiyorlard. Bunlarn amalar da slam ile kendilerinin ilgi duyduu modernliki uzlatrmakt. Bunlar kendi milletlerini cehalet uykusundan uyandrmay kendilerine bir misyon olarak bellemilerdi. Bunlar iin bilgi niversal idi,zel bir kltre ait deil. Dolays ile gelimi devletler ile karlatrma (kendi durumlarn) zorunlu deil de gerekli olan bir eydir. Daha fazla bilgi iin bkz., Khalid, Adeeb (1998), The Politics of Muslim Cultural Reform, Los Angeles: University of California Pres. 2 Bu tartma zerine daha fazla bilgi iin bkz. Fischer, Ernst (1987) Sanatn Gereklilii, (ev. Cevat apan), Ankara: Kuzey yaynlar 3 Kanon zerine daha detayl almalar Kitaplk dergisinin Ocak 2004 saysnda yer almaktadr. 4 Snrlar Sovyetler Birliinde 1930larda belirlenen Sosyalist Gerekilik akmnn oluturduu edebi kanondan bahsediyorum. Bylece toplumun hangi kitaplar okumas gerektii ve yeni yazarlarn hangi kitaplar rnek alarak yeni kitaplar yazmalar gerektii siyasal sistem tarafndan belirlenmitir. Daha fazla bilgi iin bkz. Clark, Katerina (2000), The Soviet Novel: History as Ritual, Bloomington. Indiana University Press. 5 Bu eser gelenek, gelenekilik ve modernlik gibi kavramlar daha derinlemesine tartmaktadr. Delanty, Gerard (2000), Modernity and Postmodernity, (London, Thousand Oaks, New Delhi: Sage Publications).

188

Ar, zbek Romannda Temsil Edilen Rus/Sovyet Tipler

6 Daha fazla bilgi iin bkz. Hikmet, Nazm (2002), Kemal Tahire Mapusaneden Mektuplar, stanbul: Tekin Yaynevi. 7 Sart tabiri burada Orta Asyann gebe olmayan, ehirli, yerleik nfusunu iaret ediyor ancak bu tabirin daha kompleks bir kullanm var. Oryantalist yaklamlar gstermesi bakmndan da nemli. Adeep Khalid in de belirttii gibi bu kelime ounlukla Ruslar tarafndan Orta Asyann yerleik toplumlarn tarif iin kullanld. Fakat Ruslar bunu kolonyalist ngilizlerin zenciler (nigger) tabirini kullandklar gibi kullandlar. 8 te Petrovun Yolya rettiklerinden bazlar Cemiyette zenginler ve iiler snfnn varln, zenginlerin menfaatleri ile iilerin menfaatlerinin birbirlerine zt olduunu, zenginlerin altn ve gmlerinin, iilerin aln terinden olutuunu, btn devletin ve onun mahkemelerinin zenginlerin olduunu ve iileri ezmek iin kullanldklarn [Yolya] retti. Zengin ve btn mlk sahiplerinin zulmnden kurtulu iin, zgrlk ve mutluluk iin, btn iiler, zenginler hakimiyetini ykmak ve btn ileri kendi ellerine almak iin din, millet farkna bakmakszn birleip, anlap, birlikte hareket etmeleri gerektiini gsterdi. (Aybek 1976: 329) 9 Burada Saidin beyaz adam kavramn Rusya ve Sovyetler Birlii ile ilikilendirmenin zor olduuna dair itirazlar edilebilir ve Ruslarn da Doulu olduklar iddia edilebilir ama bu makalede tezimi Ruslarn genelde kendilerini nasl hissettikleri konusu zerine kurmuyorum. Elbette byk Rus yazar ve dnrlerden rnekler vererek Ruslarn kendilerini Doulu olarak tanmladklarna dair deliller gelitirilebilir ama bu deliller Ruslarn igal ettikleri Orta Asya ve dier corafyalarla ilgili gelitirdikleri politikann Oryantalist nitelikler tad gerei ile elimez. Ayn mantkla ngiltere veya Fransann kolonilerinde gelitirdikleri ve uyguladklar politikalar ok sert bir ekilde eletiren ngiliz ya da Fransz yazar ve dnrler listesini uzatmak hi de zor deil. Mesela Jean-Paul Sartrenin Fransz hkmetinin Cezayir politikalar karsndaki tutumu bilindik olanlardandr. nemli konulardan biri ise Bat Avrupal Oryantalistlerin Douyu sanki rksal bir kategori imi gibi deerlendirdiklerine dair yanl kanaatler olabilir. Halbuki Oryantalist zihniyet kafasndaki snflandrmay rka deil de medeniyete dayandrmtr. Mesela ngilizler ve teki Avrupallar Hintlilerin Hint-Avrupa rkndan geldiklerini kabul ederler ama hal Hintliler karsnda hl Oryantalistdirler. Rusya rneini daha anlalr klabilmek iin bir rnek ver vermek istiyorum. 1901de Nikolai P. Ostroumov Kuran ve lerleme balkl bir kitap yaymlar. Bu arada Ostroumov, Kazan lahiyatn direktrdr ve de Kazan Din Akademisinin anti-slam blmnde de profesrlk yapmtr. O 1877de Takente oradaki okullardan sorumlu direktr olarak gnderilir. Ostroumovun buraya gnderilmesinde mehur Oryantalist Nilolai vanovi lminskiinin tavsiyeleri etkili olmutur, zaten Ostroumov lminskiinin rencisidir de. Ostroumov yazd Kuran ve lerleme adl kitabnda yle der ilerleme d189

bilig, Yaz / 2005, say 34

ncesi ve ilerlemenin kendisi Mslmanlar iin yabancdrlar. Onlarn sadece kuru ve yerel zellikler tayan kltrleri hibir gelime gstermeden abucak kaybolup gider. Btn bu fikirleri ileri sren kii sade bir dnr deil o ayn zamanda Rus mparatorluunun Orta Asyadaki Mslmanlar Hristiyanlatrma beceremezse Ruslatrma veya sekilerletirme politikalarn teklif eden ve bu teklifleri pratie dntrebilmek iin aktif misyonlar stlenen biridir. Yani bir nevi yeni bir Ernest Renann rnei. Daha fazla bilgi iin bkz. Brower, R. Daniel and Lazzereni, J. Edward (1997), Russias Orient: Imperial Borderlands and Peoples, 1700-1917, Bloomington: Indiana University Press. Elbette Edward Said, Oryantalizm adl kitabnda direkt olarak Ruslardan bahsetmiyor ancak u da unutulmamal ki Said Oryantalist lkeler katalogu hazrlamaktan ziyade, bir zihniyet analizi yapyor. Ayrca u gerei de gz nnde bulundurmalyz: Saidin hem ilgi alan hem de Oryantalizmi yazd dnemin politik skntlar dolays ile genellikle rneklerini ngiliz ve Fransz tarihinden semesi gayet normaldir. Ama zellikle Sovyetlerin dalmasndan sonra arlk Rusyas ve Sovyetler Birlii tarihleri Oryantalizmin verileri nda yeniden okunmaya baland. Bu konu ayr bir makale konusu olacak kadar yeni ve geni olduu iin bu kadar aklama sanrm yeterli olur. 10 Romanda yazar onu tantrken aynen u cmleleri kullanr Ganiev Saat Ganevi. Yetmi be yanda, () Milleti Yok. Yalnz, daha nce ifadesi alnmad. () 1941 ylndan beri parti yesi. Kzl Yldz, Cengaver, Kzl Bayrak rtbelerinde madalya sahibi. (Haimov 1994: 23-4) 11 Vasiliev Grigory Stepanovi. Yirmi sekiz yanda, bir makarna fabrikasnda ii. Milleti- Rus. () partisiz.(Haimov 1994:36)

Kaynaka
AYBEK, Musatamuhammedolu (1976), Kutlu Kan, Takent: zbekistan Fen Neriyat. BROWER, R. Daniel and LAZZEREN, J. Edward (1997), Russias Orient: Imperial Borderlands and Peoples, 1700-1917, Bloomington: Indiana University Press. CLARK, Katerina (2000), The Soviet Novel: History as Ritual, Bloomington: Indiana University Press. DELANTY, Gerard (2000), Modernity and Postmodernity, London, Thousand Oaks, New Delhi: Sage Publications.

190

Ar, zbek Romannda Temsil Edilen Rus/Sovyet Tipler

FANON, Frantz (1967) , Toward the African Revolution , Harmondsworth: Pelican. FSCHER, Ernst (1987), Sanatn Gereklilii, (ev. Cevat apan), Ankara: Kuzey yaynlar HKMET, Nazm (2002), Kemal Tahire Mapusaneden Mektuplar, stanbul: Tekin Yaynevi. KADR, Abdullah (1994) Gemi Gnler, Tashkent. KHALD, Adeeb (1998), The Politics of Muslim Cultural Reform, Los Angeles: University of California Press. KPLNG ,Rudyard (1954), Nazm, Garden City, NY.: Doubleday and Co. MURPHY, Christopher (1992), Abdullah Qadiriy and the Bolsheviks: From Reform to Revolution, Muslims in Central Asia: Expression of Identity and Change, ed. Jo-Ann Gross, (Durham and London: Duke University Press,. OTKIR, Haimov (1994), Dte Geen mrler, Takent: ark Matbaas. SAD, Edward (1991), Oryantalizm, Smrgeciliin Keif Kolu, (ev. Selahaddin Ayaz), stanbul: Pnar Yaynlar. WELLEK, Ren & WARREN, Austin (1977), Theory of Literature, San Diego, New York, London: A Harvest/HBJ Book.
1 Mesela 2 Bu 3 Kanon 4 Snrlar 5 Bu eser 6 Daha 7 Sart 8 9Burada . 10 11

191

Russian or Soviet Characters in Uzbek Novels


Dr. Ahmet AIR*
Abstract: In Uzbek novels, Russian or Soviet characters have generally been created not just for literary purposes, but they have been employed as means for some social or political aims. One of the important roles that these characters have undertaken was the intention to create an ideal Uzbek identity. They have been presented to the Uzbek in order to be emulated for a better future nation as the representatives of either an ideal civilization or an idealized ideology (for example Communism). In some other cases, they have been created to provide an opportunity to be able to reread the history of a colonized nation and to unearth the destructive sides of these characters or ideologies hitherto imposed on Uzbek nation. Key words: Uzbek novel, characters, tradition, traditionalism, Modernity, colonialism, Orientalism.

Gaziosmanpaa University, Faculty of Science and Letters/TOKAT agirahmet@yahoo.com bilig Summary / 2005 Number 34: 171-193 Ahmet Yesevi University Board of Trustees

/ ,
, .
: , . . , . , ( , , ) , . , . : , , , , , , ,

, , -

bilig leto 2005 vpusk: 34: 171-193 Popeitel#skiy Sovet Universiteta Axmeta Wsavi

Yayn Deerlendirme / Review


smail Hakk AKSOYAK, Kefeli Hseyin Rznme Transcription and Facsimile, Sources of Oriental Languages and Literatures, The Department of Near Eastern Languages and Civilizations Harvard University, 2005, XIII +368. Aye YILDIZ
nsanlarn gelecee ynelik merak duygusu, tarih boyunca toplumlarda eitli fal trlerinin ortaya kmasna sebep olmutur. Faln kahve, iek, ku ve kumdan el, kitap hatta kutsal kitaplara uzanan geni bir malzemesi vardr. Kitap fal, slmiyetten nce de Ortaada Musevler arasnda grlen bir gelenektir. Kutsal kitaplar Tevrattan fal baktklar bilinmektedir. slm dnem Trk toplumunda fal, gelecein sadece Allah tarafndan bilinebilecei inanc sebebiyle ihtiyatla yaklalan bir konu olmusa da fala inanma falsz da kalma gibi ifadelerin de ortaya kt bir ortamda, inanarak ya da inanmayarak, fal toplumun bir gerei olarak yaamtr. Hatta, padiahlarn sefere karken mneccimlere dant da gnmze gelen rivayetler arasndadr. Rznmede Yavuz Sultan Selimin Msr seferi ncesinde Kurandan yapt tefel de u ekilde anlatlr: Merhm shib-krn u firdevs-mekn Sultn Selm Hn... Arabistn vilyetini feth u teshre mteveccih zm olup Drs-selm- ma dahil olduklarnda diyr- Msr kuvvet-i khire ile bi-avnillahi tel zabt itmek myesser olur m? diy niyyet-i hlise ile Kurn- azmetndan tefel buyurduklarnda bu yet-i pr-beret husl- murda iret eyler... Rznme, s.206. Bata Kuran olmak zere, Hafz Divan ve Mevlanann Mesnevisi gibi kitaplardan fal baklmas yaygn bir gelenek halini almtr. Kitap falnda Hafz Divann kullanma dier kitaplara oranlara daha yaygn bir gelenektir. Kefeli Hseyinin Rznme adl eseri de byk lde Hafz Divanndan tefele dayanan mensur bir eserdir. Eserin kitap falna rneklik tekil etmesinin yan sra secili Trk nesrinin, ad ok fazla n plna kmam, baarl bir rnei olduu da grlecektir. Sz edilen alma, Harvard niversitesi Yakn Dou Dilleri ve Medeniyetleri Blm tarabilig Yaz / 2005 say 34: 195-198 Ahmet Yesevi niversitesi Mtevelli Heyet Bakanl

bilig, Yaz / 2005, say 34

fndan inasi Tekin ve Gnl Alpay Tekinin editrlnde 2005 tarihinde tenkitli metin ve tpk basm olarak yaymlanmtr. Rznmenin Tenkitli Metni, bir giri ve sekiz blmden olumaktadr. Giri ksmnda tarih boyunca fal gelenei, fal eitleri ve insanlarn fala yaklam ele alnmtr. I. blmde Kefeli Hseyinin hayat, eserleri ve edeb kiilii hakknda bilgi verilmitir. Bugne kadar Kefeli Hseyinin hayat ve eserleri zerinde ayrntl bir alma yaplmam olmas sebebiyle bu blm Kefeli Hseyinin biyografisi iin de nemli bir kaynak durumundadr. II. blmde Rznme hakknda bilgiler derlenmi, eserin biyografik nitelikteki eserler ve letaifnamelerle benzer ve farkl ynleri irdelenmitir. Rznme ounlukla Hafz Divanna dayal kitap fallarna dayal hikyelerin anlatld bir eserdir. Bugne kadar eser zerinde alma yaplmad gibi, kaynaklarda verilen bilgiler de farkllk gstermektedir. Onu fal kitaplar arasnda gsteren kaynaklarn yan sra letaif kitaplar grubuna dahil edenler de vardr. Rznmede yer alan hikyeler, anlatc, vaka, zaman, mekan ve ahs kadrosu asndan incelenmi, hikyelerin dil ve anlatm zellikleri zerinde durulmutur. Eski Trk edebiyat alannda yaplan almalar ounlukla metin aktarma boyutunda kalmtr. Olduka youn bir emek ve mesai harcanmasna karlk ou kere ortaya konan ey, eski harfli bir metni nsha farklar gstermek ya da nshalardan hareketle bir metin kurmak noktasnda kalmaktadr. Bu iin olduka uzun bir zaman ve ura sarfetmeyi gerektirdii de yadsnamaz. Ayrca metin zerinden yaplacak inceleme ve slp almalar iin de salam metinlerin elde bulunmas son derece nemlidir. Ancak ne yazk ki alandaki almalarn sadece bir aamasn oluturmas gereken tenkitli metin, farkl gerekelerle, almalarn amac durumuna gelmitir. Bu noktada Rznmenin kapsaml saylabilecek giri ksm alandaki iyi modellerden biri olmas noktasnda nemlidir. III. blmde inceleme ksmna dair bir dizin; IV. blmde sonu ve kaynakaya yer verilmitir. V. blm Rznmenin tenkitli metninin yntemine ayrlmtr. Bu blmde nsha tavsifleri ve metin kurulurken izlenen yntem hakknda bilgi verilmi, nshalarn soyaac karlmtr. lkemizde Eski Trk edebiyat alannda yaplan tenkitli metin almalarnda bir birlik ve tutarllk olduunu sylemek ok zordur. Tenkitli metin almas yapan pek ok aratrmac adet kendi yntemini kendisi oluturmakta, yeni bir terminoloji kurmakta ve nsha tercihlerini neye gre yapt konusunda ikna edici bilgiler vermemektedir. Bu yzden 36 nshas
196

Yldz, Kefeli Hseyin Rznme

bulunan Rznmenin tenkitli metni oluturulurken izlenen yntem, nsha tercih ve eleme kriterleri ile eserdeki 192 hikyenin hangi nshalarda yer ald hangilerinde yer almadn gsteren tablo . H. Aksoyakn bu konudaki titizliinin de bir gstergesidir. Tenkitli metnin amacnn mellifinden kaleminden kan ya da ona en yakn metni oluturmak olduu bilinmektedir. Bir eserin tenkitli metni oluturulurken mellif hatt bir nsha, esere sonradan mellifi tarafndan ekleme ya da karma yaplmadysa, esas kabul edilecek nshadr. Fakat mellif, ilk yazmn ardndan esere mdahalelerde bulunmusa artk bu nsha eskisi kadar nemli olmayabilir. Rznmenin tenkitli metninde de benzer bir durum sz konusu olmutur. Ali Emir (AE) nshasnn mellif hatt olduu bildirilmesine karlk, mellifin eserine yapt son deiiklikleri iermemesi sebebiyle metin tenkidinde elenen nshalar arasndadr. Bu da metin tenkidinde amacn mellifin kaleminden kan en son nshaya ulamak olduunun bir gstergesi olmas asndan nemlidir. V. Blm, Rznmenin tenkitli metninin verildii blmdr. Burada eserdeki 192 hikye yer almaktadr. Hikyelerin ncesinde yaklak 5 varaklk hikyelere giri mahiyetinde manzum-mensur kark bir blm vardr. 7 beyitlik Farsa ksmn ardndan divan dibacelerindeki hamdele ksmna denk gelen bir blm ve eserin yazl sebebi (sebeb-i telif) ile mellifin eseri hakkndaki dncelerinde oluan bir ksm ile mesnevilerde grmeye alkn olduumuz ser-gz- kitb balkl Trke 5 beyitin ardndan hikyelere geilmitir. Hikyeler ieriklerine paralel olarak mstakil birer balk tarlar. Genelde hikye kiisinin ismi hikyeye adn vermitir (R-siyh-i ir-i Habei vb.). Rznmede yer alan hikyeler, ak hikyeleri; Hfz, Cm ve Mevlana gibi byklerle ilgili hikyeler; seyahatleri konu alan hikyeler; fetih ve isyan konulu hikyeler; salk konusunda fala dayal hikyeler; mansp ve hediye ilgili hikyeler; hapisten kurtulmay konu alan hikyeler; mezar ziyaretlerini konu alan hikyeler; rint ve sarholara dair hikyeler; mahlas veya isim almay konu edinen hikyeler ile konular bunlarn dnda olan dier hikyeler eklinde inceleme ksmnda alt balklara ayrlarak incelenmitir. Dizinler balkl VII. blmde zel adlar dizininin yann da metinde tekrar zellii gsteren kalp ifadeler ile metin iindeki fallarda kan beyit ve ibarelere ait dizin de yer almaktadr. Bu dizinde, bu ibarelerin kayna, says ve kullanm skl tablolatrlarak sunulmu; bylelikle hikyelerde geen bir beyitin hangi aire ait olduu ve ka defa kullanld konusunda da saysal veriler ortaya konulmutur. Son olarak VIII. blmde
197

bilig, Yaz / 2005, say 34

eserin Sleymaniye Ktphanesi Hekimolu Ali Paa nshasnn tpk basm verilmitir. Ortadou corafyasnda kitap fal gelenei hl canl bir ekilde yaamaktadr. zellikle klsik iirdeki zirve isimleriyle tannan randa bugn bile Hafz Divanndan tefel edilmektedir. Doruluu tartlsa bile bir gereklik olduu inkar edilemeyecek olan ve giderek unutulan kitap fal geleneini bu eser aracl ile gnmz insanna yeniden hatrlatan ve 17.yy edeb Trk nesrine ait baarl bir rnei bizlere sunan smail Hakk Aksoyaka teekkr ederiz.

198

Dr. Categin Turgunbayev, Krgz Trkesinde Sfat-Fiil Ekleri (ekil, Anlam, lev ve Trkiye Trkesiyle Karlatrma), Trk Dil Kurumu Yaynlar, Ankara 2004, XV+408 s. Dr. Nadejda CHIRLI*
Genel Trkenin Kuzey Bat grubunda yer alan Krgz Trkesi zerine gerek Trkiyede, gerek Krgzstanda gerekse Sovyetler Birliinde bugne kadar pek ok alma yaplmtr. Karlatrmal dil bilgisi almalarnda sfat-fiiller ele alnm, ancak sfat-fiil ekinin cmledeki ilevsel karlnn tespiti ayrntl olarak incelenmemitir. Krgz Trkesinden Trkiye Trkesine veya Trkiye Trkesinden Krgz Trkesine aktarma yaplrken sfat-fiillerin bire bir karln bulmak zordur. zellikle yabanclarn ve Trk Cumhuriyetlerinden gelen rencilerin en ok zorlandklar konulardan biri budur. Dr. Categin Turgunbayev bu kitabnda Krgz ve Trkiye Trkesinde bulunan sfatfiilleri ekil, anlam ve ilevleri asndan incelemi ve karlatrmtr. Yazarn doktora tezi olan kitap Trk Dil Kurumu Yaynlar arasnda kmtr. 423 (XV+408) sayfalk kitapta u blmler bulunmaktadr: indekiler (s. III-XI), nsz (s. XIII-XIV), Ksaltmalar (s. XV), iki ana Blm (s. 1-398), Sonu (s. 403) ve Kaynaka (s. 405-408). Krgz Trkesindeki Sfat-Fiiller (s. 1-304) baln tayan birinci blmde Krgz Trkesinde kullanlan sfat-fiiller yer almaktadr. Bu blm 12 alt blmden olumaktadr. Bu alt blmlerde sfat-fiillerin Krgz dil bilgisi kitaplarndaki tanmlarna; yapsal zelliklerine; cmledeki ilev zelliklerine; zne, hareket, nesne, yer ve zaman unsurlar bakmndan deerlendirilmesine; -GAn/-GOn geni-gemi zaman; -Uuu/-Ooo geni-gelecek zaman; -Ar/-Or gelecek zaman; -BAs/-BOs olumsuz gelecek zaman; -A/-O, -y elek gemi zaman; -GI/-GU gelecek zaman; -m gemi zaman; -mAksAn/-mOksOn gemi zaman sfat-fiil eklerinin tarihi geliimlerine ve ilevlerine yer verilmitir. Trkiye Trkesinde Sfat-Fiiller (s. 305-402) baln tayan ikinci blmde Trkiye Trkesinde kullanlan sfat-fiiller yer almtr. Bu b*

kirlin@tnn.net

bilig Yaz / 2005 say 34: 199-200 Ahmet Yesevi niversitesi Mtevelli Heyet Bakanl

bilig, Yaz / 2005, say 34

lmde nce sfat-fiillerle ilgili bilgiler verilmi, sfat-fiiller yalnzca ekil ve ilevleri asndan incelenmi, derin yapya yer verilmemitir. Srasyla An, -Dk, -m, -AcAk, -r/-mAz ve -yor sfat-fiil ekleri verilmi, kullanllar ve ilevleri zerinde durulmutur. Sonu(s. 403) blmnde genel bir deerlendirme yaplmtr. Kitap Kaynaka (s. 405-408) blmyle sonulanmtr. Dr. Categin Turgunbayevin kitabnn, ada Trk lehelerinin karlatrmal dil bilgisi almalarna ve Trkenin ilevsel dil bilgisinin hazrlanmasna nemli katk salayaca, niversitelerdeki akademisyenlerin, lisans, yksek lisans ve doktora seviyelerindeki rencilerin faydalanabilecekleri temel kaynaklardan biri olaca inancndayz. Bu kitab bilim dnyasna kazandran Dr. Categin Turgunbayeve daha sonraki almalarnda baarlar dileriz.

200

Sosyal Bilimlerde Sreli Yaynlar ve Bilgi Teknolojileri Sempozyumu


Ahmet Yesevi niversitesi Mtevelli Heyet Bakanlnca yaymlanmakta olan bilig Trk Dnyas Sosyal Bilimler Dergisinin Kltr ve Turizm Bakanl ile ortaklaa dzenledii Sosyal Bilimlerde Sreli Yaynlar ve Bilgi Teknolojileri Sempozyumu 02.04.2005, Milli Ktphane Konferans Salonunda gerekletirildi. Sempozyum program ve sunulan bildiriler dorultusunda hazrlanarak ilgili kurumlara gnderilen Sonu Raporu aada sunulmutur. PROGRAM 9.30-10.00 Sayg duruu ve stiklal Mar Al konumas Prof.Dr. Osman HORATA / bilig yayn ynetmeni Protokol konumalar Namk Kemal ZEYBEK Ahmet Yesevi niv. Mtevelli Heyet Bakan Atilla KO Kltr ve Turizm Bakan (katlmalar hlinde) I.Oturum Bakan: Prof. Dr. rfan AKIN 10.00-10.20 Prof.Dr. Mmin KKSOY Bilimsel Yaynlar Milli Komitesinden Ulusal Dizin ve Deini Sistemine 10.20-10.40 Do. Dr. Mehmet Emin KK Bilimsel letiimde Yeni Eilimler 10.40-11.00 Do.Dr. Doan ATILGAN Bilginin Organizasyonunda Ulusal Dizinlerin nemi ve Atf Sistemi zerine Dnceler 11.00-11.20 Tartma 11.20-11.30 Ara

bilig Yaz / 2005 say 34: 201-211 Ahmet Yesevi niversitesi Mtevelli Heyet Bakanl

bilig, Yaz / 2005, say 34

II.Oturum Bakan: Prof. Talat S. HALMAN 11.30-11.50 Prof.Dr. Ahmet AYHAN Trkiyede Bilim-Teknoloji Politikalar ve Sosyal Bilimlerin Yeri 11.50-12.10 Do.Dr. Nazan (zen) UAK Sosyal Bilimlerde Bilginin retimi, Eriimi ve Kullanm 12.10-12.30 Dr. Astrid MENZ Beeri Bilimler Alannda Aratrma Baar lme Mekanizmalar ve Almanya rnei 12.30-12.50 Tartma 12.50-14.00 Ara III.Oturum Bakan: Do. Dr. Aytekin YILMAZ 14.00-14.20 Ayhan ANKAYA Biliim Hukuku ve Biliim Dnyasnda Telif Haklar Sorunu 14.20-14.40 Do.Dr. Ramazan ACUN Bilgiye Eriim Ortamlar ve Trkiye Gerei 14.40-15.00 Elif Aytek GRSES Sosyal Bilimler Alanndaki Bilimsel Sreli Yaynlar ve ULAKBM Sosyal Bilimler Veri Taban 15.00-15.20 Tuncel ACAR Trkiye Bibliyografyas, Makaleler Bibliyografyas almalarnn Bugn, Yarn ve Sanal Ktphanecilik 15.20-15.40 Tartma 15.40-15.50 Ara IV.Oturum Bakan: Prof. Dr. . Halk AKALIN 15.50-16.10 Dr. Ser EKER Sosyal Bilimlerde Sreli Yaynlar 16.10-16.30 Do.Dr. Ahmet Nezihi TURAN Bilim Etii ve Hakemlik 16.30-16.50 Do.Dr. Nurettin DEMR Bilimsel Dergilerde Yayn Dili Sorunu 16.50-17.10 Tartma 17.10-17.30 Deerlendirme Konumalar

202

Sonu Raporu

Sonu Raporu
lkemizin gelecee dnk bilim politikalar ve bilgi stratejilerinin belirlenmesine katkda bulunabilmek amacyla, Ahmet Yesevi niversitesi tarafndan yaymlanan bilig /Trk Dnyas Sosyal Bilimler Dergisinin Kltr ve Turizm Bakanl ile ortaklaa dzenledii Sosyal Bilimlerde Sreli Yaynlar ve Bilgi Teknolojileri Sempozyumunda; Trk bilim hayatnn bilgiye eriim ve bibliyografik denetim aralar asndan durumu, sosyal ve beeri bilimlerin kendisine zg sorunlar ele alnmtr. Sunulan bildiriler dorultusunda kaleme alnan ve bildiri sahiplerince de onaylanan sonu raporu aada sunulmutur:

Giri
Geride braktmz asrn son eyreinde dijital kltrle tanan insanlk, aradan henz yarm asr bile gemeden iletiim aralarndaki ba dndrc gelimelerle kresel anlamda yeni kltrel ortamn etkisi altna girmi; bu gelimeler ekonomik ve toplumsal hayatta olduu gibi bilimsel ve kltrel iletiimde de kkl deiikliklere yol amtr. lkemizin de bir yol ayrmna geldii bu srete, lkeler arasnda bilim-teknoloji anlaylarn ve alt yaplarn gelitirme, kendi kimliklerini koruma konusunda kresel bir yar hatta rtl bilgi savalar yaanmaktadr. Bilgiyi retme ve retilen bilgi ve teknolojiyi hzla ekonomik ve toplumsal faydaya dntrmenin (innovation) en nemli faktr hline geldii amzda; lkemizin gelecekte her alanda yetkinlemi dnyann saygn bir yesi olabilmesi, bu konuda katedilecek mesafeye ve her trl bilimsel-teknolojik gelimenin vazgeilmez alt yaps konumuna gelen bilgi ve iletiim teknolojilerinde yksek hizmet kalitesinin salanmasna baldr. Gelimi lkelerin, 10-15 yl sonra gelecei varsaylan nanoteknolojiye hazrland bir srete, aada grlecei zere lkemizin bu konuda iinde bulunduu durum hi de i ac deildir. Trkiye Cumhuriyetinin kuruluunun 100.Yldnm iin TBTAK tarafndan hazrlanan 20032023 Strateji Belgesinde yer alan; bilginin retimi, datm, snflandrlmas, deerlendirilmesi ve saklanmasna ynelik teknoloji ve rn gelitirme faaliyetlerinde yetkinlemesi vizyonunun, daha nceki politika belgelerindeki birok hedef gibi szde kalmamas, bu alanda ciddi giriimlerin yaplmasna baldr.

203

bilig, Yaz / 2005, say 34

Bilim ve Teknoloji Politikalarnda Sosyal Bilimlerin Yeri


lkemizin bilim ve teknoloji politikalarnn ana ekseninde fen bilimleri yer almakta, onun en nemli dayana olan ve onu beslemesi gereken sosyal bilimlere gerektii lde nem verilmemektedir. (Raporda, fen ve sosyal bilimler geni anlamlaryla kullanlmtr.) Son birka ylda alnan Bilim ve Teknoloji Yksek Kurulu Kararlar (BTYK) dnda, hibir politika belgesinde sosyal bilimlere yer verilmemesi son derece dndrcdr. Bilim ve teknoloji politikalarnn hayata geirilmesi konusunda yaanan glkler ise ayr bir problemdir. Sosyal bilimleri desteklemekle ilgili kurumlarn, mevcut dar kadrosu, kstl bteleri ile beklentileri karladn sylemek gtr. Bilim ve Teknoloji Yksek Kurulunun 25 Austos 1997 tarihli toplantsnda, sosyal ve beeri bilimler alanndaki aratrmalar desteklemek amacyla YK, TBA ve TBTAK temsilcilerinden oluan Sosyal ve Beeri Bilimler Aratrma Destekleme Kurulu oluturulmasna; 10 Mart 2005te ise, bu kurulun sonlandrlmasna ve bu alandaki bilimsel proje desteklerinin TBTAK bnyesinde kurulacak Sosyal ve Beeri Bilimler Aratrma Grubunca salanmasna karar verilmitir. Bu gruba ilerlik kazandrlmas ve kresel gelimelere kar sosyal ve kltrel uurumlar azaltacak zgn projelerin retilmesi lkemizin gelecei asndan nem arz etmektedir. Aratrmalar, retilen bilgilerin %10unun kuramsal, %90nn ise toplumsal faydaya dnk almalar olduunu gstermektedir. Bilgiyi, hzla ekonomik ve toplumsal faydaya dntrebilmek asl ama olduuna gre, niversitelerin performans lme kriterleri arasnda, patent alma, sosyal, teknoloji/sanayi projeleri gibi almalarn; en azndan uluslar aras atf indekslerinde yer alan yaynlarla edeerde kabul edilmesi gerekmektedir. ISI Atf ndekslerine girmenin, baar lme mekanizmas olarak kullanlmas da dnyada yaygn bir uygulama deildir. Almanya rneinde olduu gibi, beeri bilimler alannda bu dizinlere girmek bir lt olarak alnmamaktadr. Bilimsel kurumlardaki yurt dnda ve yabanc dille yayn yapmay tevik eden baz uygulamalar, olumlu ynlerinin yannda lkenin z kaynaklaryla elde edilen bilimsel aratrma sonularndan Trk toplumunu mahrum brakma, bedensiz beyin gn tevik etme ve bilim ve kltr dili olarak en gl dnemini yaayan dilimizin gelimesini engelleme gibi olumsuz sonulara da yol amaktadr.

204

Sonu Raporu

Sosyal ve Beeri Bilimlerin Alan zellikleri ve Bunun Bilgi retimi ve Kullanmna Etkisi
Sosyal ve beeri bilimler alannda ihtiya duyulan bilginin nitelii, kullanlan kaynaklar ve bilgiye eriimde izlenen yollar, fen ve teknik bilimlerinden farkldr. Bu alanlar iin tasarlanacak bilgi sistemleri ve deerlendirme kriterlerinde, sosyal ve beeri bilimlerin kendilerine zg zellikleri yeterince gz nnde bulundurulmamaktadr. Sosyal ve beeri bilimlerde bilgiye yaklamda, blgesel, kiisel ve toplumsal koullarla politik ve kltrel sistem de etkileyici olabilmekte; incelenen konularn az veya ok srekli olarak zaman iinde deiime uramas, aratrmalarn tekrarn gerektirmektedir. Sosyal bilimler, kuramsal almalarn dnda genellikle iinde yaanan toplumun sorunlarna zm arar. Bu sebeple, evrensel bilginin izlenmesi kadar ulusal bilginin izlenmesi ve ulusal literatrn oluturulmas da nemlidir. Sadece yabanc kaynaklarn izlenmesi ve aratrmaclar yabanc kaynaklarda yayn yapmaya tevik edici dzenlemeler, lke literatrnn oluturulmasnda sorunlara sebep olmaktadr. Uluslar aras literatre katk elbette nemlidir. Fakat bu katk, ulusal yaynlarn kalitesinin gelitirilmesi ve ulusal literatrn oluturulmas hedefinin nne gememelidir. Sosyal bilimlerde, retilen bilginin ncelikle retildii blge iin geerli ve nemli olmas, fen bilimlerinde olduu gibi evrensel genellemeler yapmay zorlatrmakta ve ulusal literatrn kullanmn artrmaktadr. Dnyadaki aratrmalar, sosyal bilimcilerin fen bilimcilere gre daha az yabanc literatr takip ettii ve yabanc dergilere daha az yaz gnderdiini gstermektedir. Bu sonulara gre, Amerikal ve ngiliz yazarlarn %99u; Alman ve Fransz sosyal bilimcilerin %60dan fazlas kendi dillerindeki yaynlara atf yapmaktadr. Bu, sosyal ve beeri bilimlerin ulusal niteliinin basknlndan kaynaklanmaktadr. Sosyal bilimler alannda, fen bilimlerinden farkl olarak gncel bilginin yan sra geriye dnk bilgiler ve arivler de vazgeilmez kaynaklardr. Aratrmalar, sosyal bilimler alannda youn olarak 10 ile 15 yl nce baslm kaynaklarn atf aldn gstermektedir. Gncellik kaygsnn youn olduu fen bilimlerinde, sreli yaynlarn kullanm n plna karken, bu kaygnn fen bilimleri kadar gl yaanmad sosyal bilimlerde kitaplarn nemi artmaktadr. Fen bilimlerinde sreli yayn kullanm %90lara karken, insan bilimlerinde bu oran % 20 civarndadr. zellik205

bilig, Yaz / 2005, say 34

le edebiyat alannda atflarn %16s makalelere, %80i ise kitaplara yaplmaktadr. Tm disiplinler iinde gncellik kaygsnn en az yaand beeri bilimler alannda ise, blgeselliin de tesinde bireysellik ne kmaktadr. Beeri bilimler alannda ihtiya duyulan kaynaklar orijinal ve eski tarihli kaynaklardr. nsan bilimleri alannda alanlarn kaynak kullanm zerine yaplan aratrmalara gre, 1950 ve ncesine ait kaynaklarn kullanm oran %40 ile %74 arasnda deimektedir. nsan bilimleri alannda yaplan atf analizleri, bu alanda yaplan atflarn %60nn 1900 ncesi doumlu yazarlara yapldn gstermektedir.

Trk Bilim Hayatnda Bilgiye Eriim ve Bibliyografik Denetim (Dizin, Atf sistemleri) Sorunlar
Trkiyede, sosyal ve beeri bilimler alannda genelde bilim hayatnda yaplan almalarn bibliyografik denetimini salayacak, onlar ulusal ve uluslar aras platformlara tayacak, bilimsel aratrmalarn kalitesinin ykselmesine katkda bulunacak kurum ve organizasyonlara ihtiya vardr. Kendi lkemizde hatta, kendi kurumumuzdaki bir bilgiye erimenin, ABD veya Avrupada yaymlanan bir bilgiye erimekten ok daha zor olmas son derece dndrcdr. amzda, dijital kltr, kresel anlamda insanlarn dnce ve davran biimlerini belirleyici balca faktr hline gelmitir. Buna paralel olarak, baz gelimi lkelerde ktphaneler btn ierikleriyle dijital ortama aktarlmakta ve belirli alanlarda seilen eserler arama motorlaryla insanlarn ak eriimine sunulmaktadr. lkemizde ise, eitli kurumlardaki dank almalarn dnda bu alanda planl veri tabanlar oluturma almalar yok denecek kadar azdr. Bilimsel ltler erevesinde hazrlanacak tarih ve kltrel birikimimizle ilgili veri tabanlar, lkemizle ilgili arptlm/kirlendirilmi bilgilerin nlenmesi asndan da nem kazanmaktadr. Son zamanlarda, farkl kurumlarca, bir sistemden yoksun ekilde oluturulan makale arivleri ve bilgi bankalar ise, ksa srede ilevini yitirmekte ve sanal plklere dnmektedir. Yukarda da deindiimiz alan zellikleri sebebiyle, sosyal ve beeri bilimlerde bilgiye eriim ve kullanmda yaanan sorunlar dierlerine gre daha fazladr. Ulusal nitelikleri sebebiyle bu alanlarda kapsaml, ulusal ve uluslar aras nitelikte bilgi eriimi salayacak bibliyografik aralar yetersizdir. Bilgiye eriimi salayan katalog, indeks, zet (abstrakt) ve veri
206

Sonu Raporu

tabanlar gibi bilgi eriim aralar, genelde konu eriim esasna dayanmakta ve sadece sreli yaynlar iermektedir. Kitaplarn ve farkl ortamlarda kaytl bilginin genelde bu kaynaklarda indekslenmemesi, bilgi ihtiyacn sreli yaynlar dnda ok eitli kaynaklardan salayan bilim dallar iin sorun olmaktadr. Yaplan aratrmalar, sosyal bilimler zellikle beeri bilimler alannda alanlarn dier disiplinlerle karlatrldnda bilgi teknolojilerinden en az yararlanan grubu oluturduunu gstermektedir. Elektronik dergi ve veri taban kullanm, insan bilimleri alannda sosyal bilimlere gre daha da dk dzeydedir. lkemizde ncelikle, evrensel akademik standartlarda dzenli olarak yaymlanan ve okuyucusuna ulaabilen, editrlk ve hakemlik kurumunun uluslar aras standartlarda iledii, kurumsal kimlie sahip bilimsel dergilere ihtiya vardr. Bu konuda, bata niversiteler olmak zere dier kurumlara nemli bir grev dmektedir. 1995te YK bnyesinde kurulan Mill Komitelerin bu dorultuda ald kararlarn uygulamaya dklemeden kaldrlmas, bilim hayatmz bakmndan bir kayp olmutur. Bilgi retiminin her yl katlanarak artmas, amzda bilgi kadar bilgiye eriime de nem kazandrmtr. Az ok bilimsel nitelik tayan dergi says Trkiyede 650yi, dnyada ise 24000i hakemli olmak zere 50.000i amakta ve bu dergilerde bir ylda yaynlanan makale says ise ylda 10 milyonu bulmaktadr. Yaymlanan dier eserler ve dokmanlar da dnldnde, bilgiyi depolamak, snflandrmak byk bir sorun hline gelmekte ve bu konudaki geleneksel sistemler s.o.s vermektedir. Bilgi yn iinde, aranlan, kalite szgecinden gemi, zgn, nitelikli bilimsel yaynlara ulamak byk bir problem oluturmaktadr. Bu glk, kataloglar, dizinler ve bibliyografyalarla alabilmektedir. Literatre eriimde, indeks, zet (abstrakt) ve veri taban gibi ikincil kaynaklarn nemi byktr. retilen bilginin bibliyografik denetiminin salanmasnda ulusal indeksler kadar alan indekslerinin de nemli rol vardr. Trkiyede alan indeksi oluturma gelenei zayftr. lkemizde, ulusal bibliyografik denetimde yaanan sorunlar var olan literatre eriimi zorlatrmaktadr. lkemizde genel anlamda bibliyografik denetim, 1935den beri yaymlanmakta olan Trkiye Bibliyografyas ve 1952den beri yaymlanmakta olan Trkiye Makaleler Bibliyografyas ile salanmaktadr. eitli yasal
207

bilig, Yaz / 2005, say 34

boluklardan dolay, bu bibliyografyalarda yaplan yaynlarn sadece % 40 yer alabilmektedir. Ayrca bu iki kaynak, konu yaklamlar asndan yetersizdir. Bu durum, lkemizde yaplan almalarn bibliyografik knyelerine bile erimede byk sorunlarn yaandn gstermektedir. Bu almalarn, yasal boluklar giderilerek lkedeki aratrmalarn btnn kuatacak ekilde, ulusal bir dizin haline getirilmesi gerekmektedir. Son yllarda Tbitak/Ulakbim tarafndan oluturulan ve en eskisi 1992ye kadar giden bibliyografik veri tabanlar, bu konuda nemli bir giriim olmakla birlikte, beklentileri karlayacak dzeyde deildir. Beeri bilimler ve sanat alanlarnda ise yaplm herhangi bir veri taban almas yoktur. Bu veri tabanlarnn, gncel bilgiye eriimi salamas, sadece sreli yaynlarla snrl olmas, sosyal ve beeri bilimler alannda sorun yaratmakta ve geriye dnk kaynaklara eriimde yetersizlie sebep olmaktadr. Ulakbimin bu faaliyetlerin btn bilim alanlarn kapsayacak, bata niversiteler olmak zere Trkiyedeki st dzeydeki bilimsel aratrma kurumlarnn ve kurulularnn geni lde onay ve desteini alacak ve uluslararas standartlardan taviz vermeyecek ekilde geniletilmesi ve derinletirilmesi gerekmektedir. Bilimsel yaynlar deerlendiren objektif ltler, yaynlara yaplan atflar, uluslar aras indekslerce taranma ve alnan patentlerdir. Bilgi kaynaklarnn katlanarak artmas karsnda, istenilen, doru bilgiye eriimde geleneksel dizinler yetersiz kalmakta, etki faktr atf dizinlerinin nemini artrmaktadr. Bu sebeple, lkemizde de, yazar, makale ve dergiye yaplan atflarn istatistik deerlendirilmelerini, etki parametrelerini (impact parameters) gsteren ve bunlara gre yaynlar snflandran bir sisteme ihtiya duyulmaktadr. Bu tarz bir sistem, lkemizde evrensel akademik standartlarda sreli yaynlarn olumasna ve bilim kalitesinin ykselmesine katk salayacaktr. Bibliyografik veri taban oluturma ile atf istatistiklerini birbirinden ayr tutmak veya birini baka bir kuruma havale etmek konuyu eksik brakmak veya datmak anlamna gelmektedir. Atf dizinlerinin bu zellii, dnyadaki yksek dzeydeki bilgiyi toplamak amacyla kurulan ISI tarafndan yaymlanan atf indekslerine bu adan nem kazandrmakta ve bu kurumun yllk cirosu 7.6 milyar dolar bulmakta, lkemizden de nemli bir kaynak her yl buraya akmaya devam etmekte; bu kaynan bir ksm da Trkiye kaynakl bilgiye erimek iin kullanlmaktadr. Objektif deerlendirme sisteminin yannda, ticari boyu-

208

Sonu Raporu

tuyla da dikkati eken bu kurumda, makalelerin niteliinin yannda pazarlanabilirlii de nem kazanmaktadr. Bilimsel dergilere abonelik fiyatlarnn astronomik olarak nitelenebilecek ekilde artmas, btn dnyada tepkilere yol amakta ve dergilerin abone says gn getike azalmaktadr. 1986-1999 yllar arasnda, atf indeksleri kapsamndaki dergilerin abonelik cretleri %207 orannda artmtr. Bilgi retmekle grevli insanlarn rettikleri bilginin arac kurumlarca yine bilgiyi retenlere ve onlar vergileriyle sbvanse eden insanlara satlmas, ortaya adil olmayan bur durum karmaktadr. Dnyada, bu konuda bilimsel almalara engelsiz ve cretsiz eriimi salamay amalayan giriimler son zamanlarda inanlmaz bir ivme kazanmtr. Almanlar, bilimsel literatre cretsiz ve ak eriimi salamak zere Berlin Bildirgesini imzalamlardr. Fransann da, bu bildirgeyi yaknda imzalayaca sylenmektedir. ngiltere ise, ticari yaynclarn basksyla geri adm atmak zorunda kalmtr. Avrupa Birlii de, herkesin her yerde, her zaman bilgi toplumu teknolojileri hizmetlerine doal biimde eriebilmesini salamay hedeflemektedir. lkemizde yaplacak almalarda da bu yneliin gz nnde bulundurulmas gerekmektedir. Ticari yaynclarn %93, basl makalelerin ak eriime almasna izin vermektedir. Bu yksek maliyetler, bilimsel yayncl son yllarda elektronik ortama doru kaydrmaktadr. Dnyada elektronik dergilerin saysnda byk bir art gzlemlenmektedir. Bu dergilerde makalelere, baslmasndan 11 ay nce web sayfalarndan eriilebilmektedir. lkemizde yaymlanan elektronik dergilerin says 161dir (%62si Fen bilimleri, %34 sosyal bilimler, %4 beeri bilimler). Bunlardan sadece biri cretlidir. Dnyada ise ak eriimli 1400 civarnda elektronik dergi vardr. lkemizde de az da olsa rneklerine rastlamaya baladmz ak eriimli dijital bilgi arivlerinin oluturulmas olumlu gelimelerdir. Bu tr almalar tevik edilmelidir. Bu arivler, Z39.50 iletiim protokol ile tek bir ilemle ayn anda taranabilmektedir. Fakat, bu veri tabanlarnda da bir standartlama gerekmektedir. Bilgi teknolojileri ve veri tabanlar proje odakl ekip almasn gerektirmektedir. Fakat bu tr almalarn niversitelerin akademik ykseltmelerinde dikkate alnmamas, bilhassa sosyal bilimler alannda hakim olan kat disipliner yaklam ve ferdi alma anlaynn benimsenmesi, ok zahmetli ve uzun sreli bir emei gerektiren veri taban gelitirme almalarn engellemektedir.

209

bilig, Yaz / 2005, say 34

Trkiyenin Sosyal ve Beeri Bilimler Literatrne Katks


Sosyal bilimler alannda, uluslar aras atf indeksine giren yaynlarn saysnda 90l yllardan itibaren bir art gzlenmektedir. Buna karlk ayn gelime beeri bilimlerde grlmemektedir. Bu sonular, eskiye oranla sosyal ve insan bilimlerinin atf indekslerine giren yayn saylarnn giderek arttn gsterse de, fen bilimleri ile karlatrldnda aradaki farkn ne denli byk olduu ortaya kmaktadr. Bu sonularn alan zellikleri dikkate alnmadan yorumlanabilmesi mmkn deildir. YK verilerine gre 2003-2004 yl itibaryla lkemizde toplam 77.065 retim eleman bulunmaktadr. retim elemanlarnn yarsnn sosyal bilimler alannda bulunduu ve her birinin ylda 2 bilimsel yaz yazd kabul edilse, yaklak 77 binlik bir say elde edilir. Yani Trk bilim adamlarnn almalarnn yzde biri bile dizinlere girememektedir. Bu taablo, indekse giremeyen btn almalarn uluslar aras nitelikte, zgn aratrmalar olmadn gstermemektedir.

Biliim Hukuku ve Telif Haklar Sorunu


Teknolojik gelimeler, insan hayatna baz kolaylklar getirirken baz dezavantajlar da iinde barndrmaktadr. Bunlarn banda, elektronik ortamdaki bilgileri hukuka aykr olarak kopyalama ve yayma gelmektedir. Telif haklar, 5846 sayl FSEK tarafndan koruma altna alnmtr. Kanun, eser sahibine izni olmadan bir eserin kopyalanmasna, ses ve grnt yoluyla yaylmasn engelleme ve ceza davalar ama yetkisini vermektedir. 01 Haziran 2005 gn yrrle girecek yeni TCKda biliim sular blmnden kopyalama, oaltma gibi maddeler kaldrlmtr. Buna karlk, aralarnda mevcut bir szleme olmakszn, izinsiz bir ekilde bir eseri satan, datan ve yayan kiiler hakknda ar cezai meyyideler getirilmitir. Bu sebeple, elektronik ortama aktarlacak bilgilerde bu hususlarn gz nnde bulundurulmas gerekmektedir. lkemizde, telif haklarnn etkili korunabilmesi amacyla 1986 ylnda kurulan meslek birlikleri, bilhassa bilim ve edebiyat alannda faaliyet gsterenler, gerek temsil gerekse mali yaplar bakmndan ok zayf kalmlardr.

210

Sonu Raporu

Sonu
Yukarda grld gibi, bilgiye eriim ve bibliyografik denetim aralar asndan lkemizin alt yaps son derece yetersizdir. Trk bilim hayatndaki birikimi evrensel standartlarda gnmze ve gelecee tayacak; alt yap ve kaynak yetersizlii gibi sorunlarla bouan kurumlardaki almalar danklktan kurtararak lke kaynaklarnn en verimli ekilde kullanlmasn salayacak bir yaplanmaya gidilmesi gerekmektedir. Bu da kurumlar arasnda ibirliini ve her eyden nce de sorunlar zmlemeye dnk iradeyi gerektirmektedir. Prof. Dr. Osman HORATA Dzenleme Kurulu

Bakan
Dzenleme Kurulu Tuncel ACAR Feyzullah BUDAK Do.Dr. Nurettin DEMR Prof.Dr. Osman HORATA Prof.Dr. Mmin KKSOY Prof.Dr. Mehmet Z Dr. Murat YILMAZ Selim YCEORAL Sempozyum Sekreterleri Mustafa YELYURT Gaye AKYILDIZ

211

bilig
Trk Dnyas Sosyal Bilimler Dergisi Ahmet Yesevi niversitesi Mtevelli Heyet Bakanl Yayn lkeleri bilig, K/Ocak, Bahar/Nisan, Yaz/Temmuz ve Gz/Ekim olmak zere ylda drt say yaymlanr. Her yln sonunda derginin yllk dizini hazrlanr ve K saysnda yaymlanr. Dergi, yayn kurulu tarafndan belirlenecek ktphanelere, uluslararas endeks kurumlarna ve abonelere yaymland tarihten itibaren bir ay ierisinde gnderilir. bilig, Trk dnyasnn kltrel zenginliklerini, tarih ve gncel gereklerini bilimsel ller ierisinde ortaya koymak; Trk dnyasyla ilgili olarak, uluslar aras dzeyde yaplan bilimsel almalar kamuoyuna duyurmak amacyla yaymlanmaktadr. biligde, sosyal bilimlerle ilgili konular bata olmak zere, Trk dnyasnn tarih ve gncel problemlerini bilimsel bir bak asyla ele alan, bu konuda zm nerileri getiren yazlara yer verilir. bilige gnderilecek yazlarda, alannda bir boluu dolduracak zgn bir makale veya daha nce yaymlanm almalar deerlendiren, bu konuda yeni ve dikkate deer grler ortaya koyan bir inceleme olma art aranr. Trk dnyasyla ilgili eser ve ahsiyetleri tantan, yeni etkinlikleri duyuran yazlara da yer verilir. Makalelerin biligde yaymlanabilmesi iin, daha nce bir baka yerde yaymlanmam veya yaymlanmak zere kabul edilmemi olmas gerekir. Daha nce bilimsel bir toplantda sunulmu bildiriler, bu durum belirtilmek artyla kabul edilebilir. Yazlarn Deerlendirilmesi bilige gnderilen yazlar, nce yaym kurulunca dergi ilkelerine uygunluk asndan incelenir ve uygun bulunanlar, o alandaki almalaryla tannm iki hakeme gnderilir. Hakemlerin isimleri gizli tutulur ve raporlar be yl sreyle saklanr. Hakem raporlarndan biri olumlu, dieri olumsuz olduu takdirde, yaz nc bir hakeme gnderilebilir. Yazarlar, hakem ve yayn kurulunun eletiri ve nerilerini dikkate alrlar. Katlmadklar hususlar varsa, gerekeleriyle birlikte itiraz etme hakkna sahiptirler. Yayma kabul edilmeyen yazlarn, istek hlinde bir nshas yazarlarna iade edilir.

213

biligde yaymlanmas kabul edilen yazlarn telif hakk Ahmet Yesevi niversitesi Mtevelli Heyet Bakanlna devredilmi saylr. Yaymlanan yazlardaki grlerin sorumluluu yazarlarna aittir. Yaz ve fotoraflardan, kaynak gsterilerek alnt yaplabilir. Yayma kabul edilen yazlar iin, yazar ve hakemlerine yayn tarihinden itibaren bir ay iinde telif / inceleme creti denir. cret miktar, her yl banda yayn kurulunun nerisi zerine ynetim kurulunca belirlenir. Yazm Dili biligin yazm dili Trkiye Trkesidir. Ancak her sayda derginin te bir orann gemeyecek ekilde ngilizce ve dier Trk leheleri ile yazlm yazlara da yer verilebilir. Trk lehelerinde hazrlanm yazlar, gerektii takdirde yayn kurulunun kararyla Trkiye Trkesine aktarldktan sonra yaymlanabilir. Yazm Kurallar Makalelerin, aada belirtilen ekilde sunulmasna zen gsterilmelidir: 1. Balk: erikle uyumlu, onu en iyi ifade eden bir balk olmal ve koyu karakterli harflerle yazlmaldr. 2. Yazar ad(lar) ve adresi: Yazarn ad, soyad byk olmak zere koyu, adresler ise normal ve eik karakterde harflerle yazlmal; yazarn grev yapt kurum, haberleme ve elmek (e-mail) adresi belirtilmelidir. 3. zet: Makalenin banda, konuyu ksa ve z biimde ifade eden ve en fazla 150 kelimeden oluan Trke zet bulunmaldr. zet iinde, yararlanlan kaynaklara, ekil ve izelge numaralarna deinilmemelidir. zetin altnda bir satr boluk braklarak, en az 3, en ok 8 szckten oluan anahtar kelimeler verilmelidir. Makalenin sonunda, yaz bal, zet ve anahtar kelimelerin ngilizce ve Rusalar bulunmaldr. Rusa zetler, gnderilemedii takdirde dergi tarafndan ilave edilir. 4. Ana Metin: A4 boyutunda (29.7x21 cm. ) ktlara, MS Word programnda, Times New Roman veya benzeri bir yaz karakteri ile, 10 punto, 1.5 satr aralyla yazlmaldr. Sayfa kenarlarnda 3er cm boluk braklmal ve sayfalar numaralandrlmaldr. Yazlar 10.000 kelimeyi gememelidir. Metin iinde vurgulanmas gereken ksmlar, koyu deil eik harflerle yazlmaldr. Alntlar eik harflerle ve trnak iinde verilmeli; be satrdan az alntlar satr arasnda, be satrdan uzun alntlar ise satrn sandan ve solundan 1.5 cm ieride, blok hlinde ve 1 satr aralyla yazlmaldr.

214

5. Blm Balklar: Makalede, dzenli bir bilgi aktarm salamak zere ana, ara ve alt balklar kullanlabilir ve gerektii takdirde balklar numaralandrlabilir. Ana balklar (ana blmler, kaynaklar ve ekler) byk harflerle; ara ve alt balklar, yalnz ilk harfleri byk, koyu karakterde yazlmal; alt balklarn sonunda iki nokta st ste konularak ayn satrdan devam edilmelidir. 6. ekiller ve izelgeler: ekiller, kltmede ve basmda sorun yaratmamak iin siyah mrekkep ile dzgn ve yeterli izgi kalnlnda aydinger veya beyaz kada izilmelidir. Her ekil ayr bir sayfada olmaldr. ekiller numaralandrlmal ve her eklin altna balyla birlikte nce Trke, sonra ngilizce olarak yazlmaldr. izelgeler de ekiller gibi, numaralandrlmal ve her izelgenin stne balyla birlikte nce Trke, sonra ngilizce olarak yazlmaldr. ekil ve izelgelerin balklar, ksa ve z olarak seilmeli ve her kelimenin ilk harfi byk, dierleri kk harflerle yazlmaldr. Gerekli durumlarda aklayc dipnot veya ksaltmalara ekil ve izelgelerin hemen altnda yer verilmelidir. 7. Resimler: Parlak, sert (yksek kontrastl) fotoraf kdna baslmaldr. Ayrca ekiller iin verilen kurallara uyulmaldr. zel koullarda renkli resim basks yaplabilir. ekil, izelge ve resimler toplam 10 sayfay amamaldr. Teknik imkna sahip yazarlar, ekil, izelge ve resimleri aynen baslabilecek nitelikte olmak art ile metin iindeki yerlerine yerletirebilirler. Bu imkna sahip olmayanlar, bunlar iin metin iinde ayn boyutta boluk brakarak iine ekil, izelge veya resim numaralarn yazabilirler. 8. Kaynak Verme: Dipnotlar, sadece aklama iin kullanlmal ve aklamalar da metnin sonunda verilmelidir. Metin iinde gndermeler, parantez iinde aadaki ekilde yazlmaldr: (Kksoy 2000); (Kksoy 2000: 15) Birden fazla yazarl yaynlarda, metin iinde sadece ilk yazarn ad vd. yazlmaldr: (sen vd. 2002) Kaynaklar ksmnda ise dier yazarlar da belirtilmelidir. Metin iinde, gnderme yaplan yazarn ad veriliyorsa kaynan sadece yayn tarihi yazlmaldr: Tanpnar (1976:131), bu konuda . Yaym tarihi olmayan eserlerde ve yazmalarda sadece yazarlarn ad; yazar belirtilmeyen ansiklopedi vb. eserlerde ise eserin ismi yazlmaldr.

215

kinci kaynaktan yaplan alntlarda, asl kaynak da belirtilmelidir: Kprl (1926) ..... (elik 1998den). Kiisel grmeler, metin iinde soyad ve tarih belirtilerek gsterilmeli, ayrca kaynaklarda belirtilmelidir. nternet adreslerinde ise mutlaka tarih belirtilmeli ve bu adresler kaynaklar arasnda da verilmelidir: http://www.tdk.gov.tr/bilterim (15.12.2002) 9. Kaynaklar: Metnin sonunda, yazarlarn soyadna gre alfabetik olarak aadaki ekilde yazlmaldr. Kaynaklar, bir yazarn birden fazla yayn olduu takdirde yaymlan tarihine gre sralanacak; bir yazara ait ayn ylda baslm yaynlar ise (1980a, 1980b) eklinde gsterilecektir: KKSOY, Mmin (2000), Trk Yksekretiminde Yabanc Dille Eitim, Bilimlik Dergiler ve Trkemiz, Ankara: Bilig Yay. TMURTA, F.Kadri (1951), Fatih Devri airlerinden Cemal ve Eserleri, , Trk Dili ve Edebiyat Dergisi, IV (3) : 189-213. SHAW, S. (1982), Osmanl mparatorluu, (ev. M.Harmanc), stanbul: Sermet Matb. Yazlarn Gnderilmesi Yukarda belirtilen ilkelere uygun olarak hazrlanm yazlar, biri orijinal, dier ikisi fotokopi olmak zere nsha olarak, disketiyle birlikte bilig adresine gnderilir. Yazarlarna raporlar dorultusunda dzeltilmek zere gnderilen yazlar, gerekli dzeltmeler yaplarak disketi ve orijinal ktsyla en ge bir ay iinde tekrar dergiye ulatrlr. Yayn kurulu, esasa ynelik olmayan kk dzeltmeler yaplabilir. Yazma Adresi bilig Dergisi Editrl Takent Cad. 10. Sok. No: 30 06430 Bahelievler/ANKARA / TRKYE Tel: (0312) 215 22 06 Fax: (0312) 215 22 09 www.yesevi.edu.tr/bilig bilig@yesevi.edu.tr

216

bilig
Journal of Social Sciences of the Turkish World Ahmet Yesevi University Board of Trustees
Editorial Principles

bilig is published quarterly: Winter/January, Spring/April, Summer/July and Autumn/October. At the end of each year, an annual index is prepared and published in Winter issue. Each issue is forwarded to the subscribers, libraries and international indexing institutions within one month after its publication. bilig is published to bring forth the cultural riches, historical and actual realities of the Turkish World in a scholarly manner; to inform the public opinion about the scientific studies on the international level concerning Turkish World. The articles firstly related to social sciences subjects and dealing with the historical and current issues and problems and suggesting solutions for the Turkish World are published in bilig. An article sent to bilig should be an original article which contribute knowledge and scientific information to its field or a study that bring forth new views and perspectives on previously written scholarly works. Articles introducing works and personalities, announcing new activities related to the Turkish world can also be published in bilig. In order for any article to be published in bilig, it should not have been previously published or accepted to be published elsewhere. Papers presented at a conference or symposium may be accepted for publication if stated so beforehand. Evaluation of Articles The articles forwarded to bilig are first studied by the Editorial Board in terms of the journals principles those found acceptable are sent to two referees who are well-known for their works in that field. Names of the referees are confidential and referee reports are safe-kept for five years. In case one referee report is negative and the other is favorable, the article may be sent to a third referee for re-evaluation. The authors of the articles are to consider the criticisms, suggestions and corrections of the referees and editorial board. If they disagree, they are entitled to counterpresent their views and justifications. Only the original copy of the unaccepted articles may be returned upon request. The royalty rights of the accepted articles are considered transferred to Ahmet

217

Yesevi University Board of Trustees. However the overall responsibility for the published articles belongs to the author of the article. Quotations from articles including pictures are permitted during full reference to the articles. Payments to the authors and referees for their contributions are made within one month after publication. The amounts of payments are determined by the Editorial Board subject to the approval by the Board of Trustees. The Language of the Journal Turkiye Turkish is the Language of the journal. Articles presented in English or other Turkish dialects may be published not exceeding one third of an issue. Articles submitted in Turkish dialects may be published after they are translated into Turkiye Turkish upon the decision of the Editorial Board if necessary. Writing Rules In general the following are to be observed in writing the articles for bilig: 1 . Title of the Article: Title should be in suitable for the content and the one that expresses it best, and should be bold letters. 2. Name(s) and address(es) of the author(s): Names and surnames are in capital letters and bold, addresses in normal italic letters; institution the author works at, contact and e-mail addresses should be specified. 3. Abstract: In the beginning of the article there should be an abstract in Turkish, briefly and laconically expressing the subject in maximum 150 words. There should be no reference to used sources, figure and chart numbers. Leaving one line empty after the abstract body there should be key words, minimum 3 and maximum 8 words. At the end of the article there should titles, abstracts and key words in English and Russian. In case Russian abstract is not submitted it will be attached by the journal. 4. Main Text: Should be typed in MS Word program in Times New Roman or similar font type, 10 type size and 1,5 line on A4 format (29/7x21cm) paper. There should 3 cm free space on the margins and pages should be numbered. Articles should not exceed 10.000 words. Passages that need emphasizing should not be bold but in italic. Quotations should be in italic and with quotation marks; in quotations less than 5 lines between lines and those longer than 5 lines should be typed with indent of 1,5 cm in block and with 1 line space. 5. Section Headings: Main, interval and sub-headings can be used in order to obtain the well-arranged narration of information in the article and these headings can be numbered if necessary. Main headings (main sections,
218

references and appendixes) should be in capital letters; interval and subheadings should be bold and their first letters in capital letters; at the end of the sub-headings writing should continue on the same line after a colon (:). 6. Figures and Tables: Figures should be drawn on tracing or white paper in ink so as not to cause problems in printing or reducing in size. Each figure should be on a separate page. Figures should be numbered with a caption of the title in Turkish first and English below it. Tables should also be numbered and have the title in Turkish first and English below it. The titles of the figures and tables should be clear and concise, and the first letters of each word should be capitalized. When necessary footnotes and acronyms should be below the captions. 7. Pictures: Should be on highly contrasted photo papers. Rules for figures and tables are applied for pictures as well. In special cases color pictures may be printed. The number of pages for figures, tables and pictures should not exceed 10 pages. Authors having the necessary technical facilities may themselves insert the related figures, drawings and pictures into text. Those without any technical facilities will leave the proportional sizes of empty space for pictures within the text numbering them. 8. Stating the Source: Endnotes should be only for explanation and explanations should be at the end of the text. References within the text should be given in parentheses as follows: (Kksoy 2000); (Kksoy 2000: 15) When sources with several authors are mentioned, the name of first author is written and for others (et. al) is added. (sen et al. 2002) Full reference including all the names of authors should be given in the list of references. If there is name of the referred authors within the text then only the publication date should be written: Tanpnar (1976:131) on this issue . In the sources and manuscripts with no publication date only the name of author; in encyclopedias and other sources without authors only the name of the source should be written In the secondary sources quoted original source should also be pointed: Kprl (1926) ..... (in elik 1998).

219

Personal interviews can be indicated by giving the last name(s), the date(s) and moreover should be stated in the references. http://www.tdk.gov.tr/bilterim (15.12.2002) 9. References: Should be at the end of the text in the alphabetic order as shown in the example below. If there are more than one source of an author then they will be listed according to their publication date; sources of the same author published in the same year will shown as (1980a, 1980b): KKSOY, Mmin (2000), Trk Yksekretiminde Yabanc Dille Eitim, Bilimlik Dergiler ve Trkemiz, Ankara: Bilig Yay. TMURTA, F.Kadri (1951), Fatih Devri airlerinden Cemal ve Eserleri, , Trk Dili ve Edebiyat Dergisi, IV (3) : 189-213. SHAW, S. (1982), Osmanl mparatorluu, (ev. M.Harmanc), stanbul: Sermet Matb. How to Forward the Articles The articles duly prepared in accordance with the principles set forth are to be sent in three copies, one original and two photocopied forms with a floppy disk to bilig to the address given below. The last corrected fair copies in diskettes and original figures are to reach bilig within not later than one month. Minor editing may be done by the editorial board. Correspondence Address bilig Dergisi Takent Caddesi, 10. Sok. Nu: 30 06430 Bahelievler - ANKARA / TRKYE Tel: (0312) 215 22 06 Fax: (0312) 215 22 09 www.yesevi.edu.tr/bilig bilig@yesevi.edu.tr

220

You might also like