You are on page 1of 56

Tarayan serhat Rene Guenon _ Alemlerin Hkmdar LEMN HKMDARI -Dinlerde Merkez Sembolizmi-

insan yaynlar: 398 rene guenon kitapl: 8 birinci bask: istanbul, ubat 2004 isbn 975-574-385-5 orijinal ismi le roi du monde lemin hkmdar -nlerde merkez sembolizmirene guenon eviren ismail tapnar idzen insan kapak dzeni rdvan kuyumcu bask-cilt kurti matbaas www.kunismacbaa.com insan yaynlar keresteciler sitesi, mehmet akif cad. kestane sok. no: 1 merter/istanbul tel: 0212. 642 74 84 faks: 0212. 554 62 07 www.insanyayinlari.com.tr insan@insanyayinlari.com.tr

ALEMN HKMDARI -Dinlerde Merkez SembolizmiRENE GUENON eviren: smail Tapnar insan yaynlan

RENE GUNON 1886 ylnda Fransa'da Blois'da dodu. Genlik yllarndan itibaren din, metafizik ve gizli bilimler zerinde alt. Dou metafiziine zel bir ilgi duydu. Dou gelenekleri (zellikle de Hinduizm) incelemeleri onu sahih bir Gelenek (Tradition) olmadan batn yolun doru bir ekilde tecrbe edilemeyecei sonucuna gtrd. Bu aratrmalar sonucunda 1912 ylnda mslman oldu. Bir sre sonra Fransa'dan ayrlarak Msr'a yerleti ve almalarn orada srdrd. Makaleleri dzenli olarak Etudes Traditionelles'de yaynland. 1952 ylnda hayata gzlerini yuman amzn bu byk metafizikisi ve arifi geride 20 kadar eser brakt. Bunlardan bir ksm salnda, bir ksm da lmnden sonra baslmtr. Daha nce Trke'ye Modern Dnyann Bunalm, Dou ve Bat, Niceliin Egemenlii ve an Alametleri, Ruhu Yanlg, slam Maneviyat ve Taoculua Toplu Bak, Manev limlere Giri, Sava Metafizii ve Sembolik Silahlar, Geleneksel Formlar ve Kozmik Devirler adl kitaplar evrilmi olan Gunon'un dier eserleri de yaynevimiz tarafndan yaynlanacaktr.

indekiler Bati'daki 'Agarttha' Kavrayna Dair .......................................................................... ....................7 Krallk Ve Barahiplik (Pontificat) .......................................................................... ........................13 'ekina' Ve 'Metatron' .......................................................................... ..................................................21 Yce lev..................................................................... .............................................................................29 Graal Sembolizmi................................................................ ........................................................................37 'Melkisedek' .......................................................................... ........................................................................43 'Luz' Ya Da lmszlk kametgh.............................-.................................. ...............................53 'Kali Yuga' Dneminde Gizlenen Yce Merkez.................................................................... ..61 'Onfalos'Ve Beriller.................................................................. ................................................................67 Manev Merkezlerin Sembolik simleri Ve Temsilleri ........................................................75 Manev Merkezlerin Konumlarnn Tespiti .......................................................................... ....81 Baz Sonular .......................................................................... ......................................................................87 ndeks.................................................................... ................................................................................ ..............91 BATI'DAK 'AGARTTHA' KAVRAYIINA DAR ^aint-Yves d'Alveydre'in ldkten sonra 1910'da1 yaynlanan Mis-*^ sion de l'Inde adl eserinde, Agarttha adl gizemli bir inisyatik merkezin tasviri yaplr. Hatta, bu kitab okuyan birok kii burada bahsedilen eyin tamamen hayal bir yer olduunu, gerekle hibir alakas olmayan kurgu tr bir ey olduunu dnmlerdir. Gerekten de, ayet verileri harfiyen deerlendirecek olursak, sadece zahire bakarak hkmedenler iin burada bahsedilen eylerde gerek d eylerin olduu hkm, bu kimselerce, karlabilir. Acaba, Saint-Yves'in kendisi de uzun zaman nce yazm olduu bu eseri yaynlamama konusunda salam gerekeleri var m idi? Dier yandan, o gne kadar Avrupa'da, Agarttha'dan ve onun efi olan Brahmatma'dan, pek fazla ciddi bir yazar olmayan ve bu konularda otorite sahibi olmayan Lo-uis Jacolliot'dan baka kimse bahsetmemiti.2 Bize gre, bu kimse Hindistan'daki ikameti esnasnda bu eylerden bahsedildiini duy1. kinci bask, 1949. 2. Les Fils de Dieu, ss.236, 263-267, 272; Le Spiritisme dans le Monde, ss.27-28.

8 LEMN HKMDARI mutu fakat, dier bilgilerde olduu gibi bu bilgileri de kendi uuk anlay erevesinde dzenlemiti. Ancak, 1924'te ok yeni ve hi beklenmedik bir vaka meydana geldi: M. Ferdinand Ossendows-ki'nin 1920 ve 1921'de Orta Asya'ya gerekletirmi olduu ok hareketli seyahatlerinde urad yerleri anlatt Betes, Hommes et Di-eux adl eseri, zellikle son ksmnda Saint-Yves'in bahsettikleri ile hemen hemen ayn anlatlar iermektedir. Bu eser erevesinde koparlan grlt, o gne kadar Agarttha meselesi zerine km olan sessizlie nihayet bir son verecek hayrl bir vesilenin ortaya kmasna neden olmutu. Tabiatyla, septik zihniyette veya kt niyetli olanlar Bay Ossen-dowski'ye dorudan doruya ve aka Saint-Yves'den intihaller yapt ynnde sulamalarda bulunmada gecikmediler; buradan hareketle de her iki eserdeki benzer metinlerin dkmn yaptlar. Gerekten de, olduka fazla sayda pasaj, detaylarna kadar alacak derecede birbirine benzerlik arz etmektedir. ncelikle, bizzat Saint-Yves'in kendi kitabnda dahi gerek d gibi grlebilecek olan bir husus var; yani, kollar ktalarn ve okyanuslarn dahi altna kadar her tarafa ulaan bir yer alt dnyasnn varlndan sz edilmektedir; yle ki, bununla yeryzndeki btn blgeler arasnda grnmeyen iletiimler salanmaktadr; kald ki Bay Ossendowski bu ifadeleri kendi hesabna sylemedii gibi bunlar hakknda ne deneceini bilmediini de ifade etmektedir; o, bu ifadeleri seyahatleri esnasnda karlat kimselere atfetmektedir. Bu benzerlikler daha detay konulardan olan ve eskiden Agarttha'da3 yaadklar kabul edilen Bohemyallar'n kkenlerinin ele alnd, 'Dnyann Hkmdar'nn selefinin mezar banda bulunduu konusunun ilendiine benzer daha birok konu vardr. Saint-Yves'in aktardna gre, 'Kozmik misterlerin' yer alt kutlamalar esnasnda yle anlar vardr ki, o esnada lde seyahat edenler durur, hayvanlar ise seslerini keserler.4 Bay Ossendowski, 3. Bu konuda unu belirtmeliyiz ki, ilerinde Bohemienler'in ok arpc bir rnek tekil ettikleri 'znt ierisindeki' topluluklarn varl, gerekten de ok gizemli ve ok dikkatle aratrlmas gereken bir konu. 4. Dr. Arturo Reghini, bunun eskilerin timor panicus dedikleri ey ile bir ilikisi olduunu bizlere bildirdi. Bu yaklam bize de olduka gereki geldi.

BATFDAK 'AGARTTHA' KAVRAYIINA DAR 9 byle genel bir sayg duruunun yaand anlardan birine bizzat kendisinin ahit olduunu temin ederek aktarmaktadr. lgin bir tevafuk olarak zellikle bugn mevcut olmayan ve olaanst insanlarla hayvanlarn bir arada yaad bir ada hikyesi vardr: Burada Saint-Yves, Diodore de Sicile'den naklen Iambule'n seyahatinin zetini aktarr; oysa Bay Ossendovvski, Nepalli bir eski budistin seyahatinden bahseder. yle ki, her ikisinin de aktardklar tasvirler birbirinden ok az farkllklar arz etmektedir. ayet, bu hikyenin birbirinden olduka uzaktaki kaynaklardan gelen iki versiyonu var ise, bu durumda onlar bulup birbiriyle itina ile mukayese etmek ilgin olsa gerek. Bu eserlerdeki btn benzerliklere dikkat ektik, ancak burada hibir ekilde gerek bir intihalin olduu ynnde bizde bir kanaat olumamtr. Zaten, bizim buradaki niyetimiz, temelde bizi ok uzaktan ilgilendiren bir tartmaya girmek deildir. Bay Ossendowski'nin bizzat bizlere aktard mahedeler dnda, bizler ok farkl kaynaklardan bu tr

hikyelerin Moolistan'da ve btn bir Orta Asya'da ok yaygn olduunu bilmekteyiz. Hemen u ilveyi yaparak belirtelim ki, buna benzer eyler hemen hemen btn halklarn geleneklerinde mevcuttur. Dier yandan, ayet Ossendovvski, Mission de l'lnde adl eseri ksmen kopyalam olsayd, neden ok vurucu birtakm noktalara eserinde yer vermediini anlayamyoruz. Ayn ekilde, neden baz kelimelerin ekillerini deitirdiini de, mesel Agarttha yerine Agharti gibi, anlayamyoruz. Oysa bu olayn daha iyi aklamas, Os-sendowski'nin rivayet kayna mool iken, Saint-Yves'in kaynama Hindular olmasdr (zira, bizler Saint-Yves'in en az iki Hindu ile temasta olduunu bilmekteyiz).5 Ayn ekilde, inisyatik hiyerarideki Bay Ossendowski'nin rakipleri, bu olay sz konusu ahsn elinde Mission de l'lnde adl eserin Rusa tercmesinin var olabileceinden hareketle aklamak istediler. Oysa, bu tercmenin varl bal bana bir problematik. Zira, bizat Saint-Yves'in varisleri byle bireyi bilmediklerini belirtiyorlar. Ayrca, Saint-Yves'in Aum olarak yazdklarn neden Om eklinde yazd diye de Bay Ossendowski eletirildi. Oysa, her ne kadar Aum, kutsal tek hecelinin tekil edildii paralarna ayrlarak temsili ise de, doru transkripsiyonu ve gerek seslendirilii Om eklindedir. Zira, Hindistan'da olduu gibi Tibet'te ve Moolistan'da da bu ekildedir. Bu aklama, baz eletirilerin ne dzeyde olduklarn gsterme bakmndan yeterlidir.

10 LEMN HKMDARI bakan tarif iin neden 'Dnyann Hkmdar' ifadesini kullandn da bilmiyoruz. Zira bu isim, Saint-Yves tarafndan hi kullanlmamaktadr. Baz alntlarn olduunu kabul edecek olsak bile, bazen Ossen-dowski'nin aktard baz eyler var ki Mission de l'Inde'de bunun karl yoktur. Bunlar yle eyler ki, kendisinin btn bu paralar uydurmas mmkn deildir; kald ki, kendisi doktrinlerden ok politikayla meguld ve ezoterizmle ilgili hibir ey bilmemektedir. yle ki, aktard eylerin gerek mahiyeti hakknda hibir fikre sahip olmad apaktr. Mesel, Dnyann Hkmdar tarafndan f tarihinde 'siyah bir tan' Dalai Lama'ya gnderilmesi, oradan Moolistan'daki Urga'ya nakledilmesi ve aa yukar yz yl nce kaybolmas konulu bir rivayet yer almaktadr.6 Oysa, birok gelenekte 'siyah talar' nemli bir rol oynamaktadrlar: Kibele'nin sembol olmaktan Mekke'deki Kabe'ye yerletirilen siyah taa kadar.7 te baka bir rnek daha: Urga'da ikamet eden Bogdo-Han ya da 'Yaayan Buda'da, birok kymetli eyalar yannda, zerinde svastika'nn kaznm olduu Cengiz-Han'n yz ile 'Dnyann Hkmdar'nn mhrnn olduu bakr bir plket de yer almaktadr. yle anlalyor ki Bay Os-sendowski, bu eyalardan sadece birini grm, dierinin varln dnmesi ise olduka g olurdu: Burada tabi olarak aklna altn bir plketten bahsetme fikri gelemez miydi? Bu giri mahiyetindeki birka tespit, merammz aktarmak iin yeterlidir. Zira biz, her trl polemik ve ahslara ilikin her trl tartmadan uzak durmak istiyoruz. Burada Bay Ossendowski ile Saint-Yves'i zikrediyorsak bu, onlarn sylediklerinin birtakm tespitler yapmada bir balang noktas tekil edebilecei nedeniyledir; yoksa 6. Bunun bir aerolit olduunu bilmeyen Bay Ossendovvski, baz fenomenleri yeryzne kan baz varlklar olarak aklamakta ve bunlarn bir ait kaya-anta (arduvaz) olduklarn varsaymakta. 7. Burada, gkyznden den ve Wolfram d'Eschenbach versiyonunda Graal olarak kabul edilenlerindeki gibi bazen zerlerinde yazlarn da olduu lap-sis exilis ile aralarnda ilgin benzerlikler kurulabilir. Olay daha ilgin klan, bu ayn versiyonda, Graal nihayet 'Rahip Jean'nn

hkmdarlna nakledilmekte. Kimileri burann Moolistan (Mongolie) olduunu savunmutur. Oysa, burada herhangi bir corafi mekn fikri kabul edilemez. (Bkz. L'Eso-terisme de Dante, 1957 basks, ss.35-36, ve daha sonraki sayfalar.)

BATI'DAK 'AGARTTHA' KAVRAYIINA DAR 11 ne biri ne de teki ile uzaktan yakndan hibir alkas yoktur. Kald ki, meselenin kendisi onlarn ahsnn olduu gibi -hesaba katlmas bile gerekmeyen- bizim de ahsmzn tesinde bir boyuta sahiptir. O ahslarn eserleri ile ilgili bo saylabilecek herhangi bir 'metin tenkidi' faaliyetine girimek istemiyoruz. Aksine, bildiimiz kadaryla, baka hibir yerde olmayan baz tespitlere dikkat ekmek istiyoruz. yle ki, bu tespitler Bay Ossendowski'nin 'srlarn srr' dedii eyi bir lde aydnlatmada yardmc olabilir.8 Elinizdeki bu eserin varl bile tarafmzdan bilinmeyen bir kii lehine gerekte kaleme alndna dair bugnlerde baz sylentilerin dolatn renince ok ardk. Kimlen tarafndan sylenirse sylensin, bu tr ifadelerin tamamn kesin bir dille reddediyoruz. Zira bizim iin nemli olan, geleneksel bir sembolizmin aklanmasdr ve herhangi bir 'ahsiletirme' ile hibir alkas yoktur.

HKMDARLIK VE BARAHPLK (PONTFCAT) >Hf nyann Hkmdar' unvan, en yksek, en tam ve en kesin ^'anlamyla ele alndnda bu isim tam olarak ilk ve evrensel Kanun Yapc Manu iin kullanlr. Bu ismin eitli ekillerde kullanlmas birok eski halklarda da grlmektedir. Burada hemen bir rnek olarak Msrllar'daki Mina ve Menes kelimelerini, Keklerin Menv kelimesini ve Yunanllarn Minos kelimesini hatrlatabiliriz.1 Zaten bu isim, hibir ekilde tarih ya da u vaya bu ekilde efsanev bir kahramana iaret etmemektedir. Gerekte onun iaret ettii ey, bir ilkedir: Saf manev Nur'u dnen ve bizim dnyev artlarmz ile iinde bulunduumuz varlk devresine uygun Kanun (Dharma) yapan Kozmik Akl'dr. O, ayn zamanda hassaten dnen varlk (Sanskrite'de manava) olarak kabul edilen insann da arketipidir. Dier yandan, burada zellikle belirtilmesi gereken dier bir ey ise, bu ilkenin yeryzndeki bir manev merkez ya da kayna 'in1. Grekler'de Minos ayn anda hem yaayanlarn kanun yapcs hem de llerin yarglaycsdr. Hindu geleneinde bu iki ilevden biri Manu'ya dieri ise Yama'ya aittir. Ancak bunlar zaten ikiz kardeler olarak temsil edilirler. Bu da, iki farkl grnmde ele alnan tek bir prensibin ift ynlldr.

14 LEMN HKMDARI san olmayan' (apaurueya) kutsal gelenein ambarm btnyle korumakla grevlendirilmi bir tekilat tarafndan tezahr ettirilebilir olmasdr. yle ki, ilk hikmet (sagesse) alar boyunca onu kabul edebilecek durumda olanlara bu vastayla iletilir. Byle bir tekilatn ba, bir ekilde

Manu'yu bizzat temsil ederek, onun unvann ve sfatlarn tama hakkna sahiptir. Ayrca, grevini ifa iin gerekli olan bilgi derecesine ulamakla, deta insan bir tezahr imi gibi ilke ile gerekten aynileir, ve bu durumda kendi bireysellii kaybolur. Saint-Yves'in iaret ettii gibi ayet bu merkez - yani Aggarttha-, f tarihinde mevcut olan Ayoby'da ikamet eden ve kkenini gnmz devresinin Manu'su olan Vaivasvata'ya kadar gtren kadim 'gne hanedanlnn (Srya-vana) varisi ise, Agarttha'da da durum ayndr.2 Saint-Yves, daha nce de belirttiimiz gibi, Agarttha'nn yce bakann 'Dnyann Hkmdar' olarak takdim etmemektedir; onu 'Hkmdar Barahip' (Souverain Pontife) olarak takdim etmekte ve ayrca onu bir 'Brahman Kilisesi'ni ba olarak zikreder ki, byle bir isimlendirme biraz fazlaca batllatrlm (occidentalisee) bir kav-ramsallatrmadr.3 Bu son tespit bir tarafa braklacak olursa, onun syledikleri bir ynyle Bay Ossendowski'nin sylediklerini tamamlamaktadr. yle anlalyor ki, her ikisi de kendi arlkl meguliyetleri ve eilimlerine uygun olan ynyle olay grmlerdir. Zira, gerekte burada sz konusu olan ift ynl bir gtr, yani ayn anda hem rahiplik hem de Hkmdarlk gc. Kelimenin gerek anlamyla 'barahiplik' (pontifical) unvan, evleviyetle inisyatik hiyerarinin bakanna aittir. Bu ise birtakm aklamalarn yaplmas2. Bu 'gne hanedanl' makamn sembolik olarak ele alacak olursak, onunla Gl-Halar'n 'Gne Hisar' ve hatta Campanella'nn 'Gne ehri' arasnda bir benzerlik kurulabilir. 3. 'Brahmanik Kilise' eklindeki adlandrma, sadece heteredoks bir mezhep olan ve 19. yzyln balarnda Avrupallar ve zellikle de protestanlarn etkisi ile kurulmu olan modern Brahma-Samaj dnda aslnda Hindistan'da hibir zaman kullanlmamtr. Sz konusu mezhep, ok ksa bir sre ierisinde birbirine rakip birok dallara blnmtr ve bugn hemen hemen 1 hibir mntesibi kalmamtr. Bu mezheplerden birisinin kurucusunun air Rabindranath Tagore'nin dedesi olduunu burada zikretmek ilgin olacaktr.

HKMDARLIK VE BARAHPK (PONTFCAT) 15 h gerektirmektedir: Szlk anlamyla pontifex (barahiplik) 'kpr ina eden / kuran' kimsedir; Romahlar'a ait bir unvan olarak kken itibaryla bir ekilde 'Masonik' bir unvandr. Ancak, sembolik olarak, araclk grevini yerine getiren anlamn tar; bu dnya ile yksek lemler arasndaki iletiimi kuran kiidir.4 Bu anlamda, 'semav kpr' olarak gk kua, 'barahipliin' (pontificat) tabi bir semboldr. yle ki, btn gelenekler hemen hemen tamamen ayn anlamlan yklemektedirler: Mesel braniler'de, Tanr ile halk arasnda varlan antlamann (ahitleme) teminatdr; in'de Gk ile Yer'in birliinin iaretidir; Yunanllar'da, 'tanrlarn habercisi' olan ris'i temsil etmektedir; hemen hemen her yerde, skandinavlar'da olduu gibi Persler'de ve Araplar'da, Orta Afrika'dan Kuzey Ameri-ka'daki baz halklara kadar gk kua, hissedilebilir lem (monde sensible) ile hissedilebilirst lem (suprasensible) arasn birbirine balayan kprdr. J1^ Dier yandan, rahiplik ve hkmdarlk glerinin birlemesi L-tinler'de Janus sembolizminin bir tezahr ile temsil edilmekte idi. Bu sembolizm, olduka girift ve birden fazla anlama sahiptir. Altn ve gm anahtarlar ayn iliki erevesinde mtenasip olarak her iki inisyasyona tekabl etmekte idi.5 Hindu terminolojisi ile syleyecek olursak, burada sz konusu olan Brahmanlar ile Katriyalar'n takip ettikleri yol kastedilmektedir. Ancak, hiyerarinin tepesinde ortak prensipte

buluulmaktadr. yle ki buras, her trl tefrikin tesinde, her ikisinin de kendilerine nispet edilen vasflarn kaynadr. Zira, 4. Aziz Bernard diyor ki: 'Kelimenin etimolojik kkeninin de gsterdii zere Pontif, tanr ile insan arasnda bir bakma bir kprdr' (Tractatus de Mori-bus et Officio episcoporum, 111,9). Hindistan'da sadece Jaina'lar iin kullanlan bir terim vardr ve Ltince'deki Pontifex kelimesinin tam karldr: Tirthamkara. Kelime anlam itibaryla 'bir rmak geidi veya bir geit yapan kii' anlamna gelmektedir. Burada sz konusu olan geit, kurtulu yoludur (Moka). Trtahamkaralar, aynen Yuhanna'nn Vahyi''ndeki ihtiyarlar gibi sayca yirmidrt adettir ki, zaten bunlar da -yani ihtiyarlar- bir pontifikal topluluk oluturmakta idiler. JE.: Dier bir bak asna gre bu anahtarlardan biri 'byk srlar' anahtar dieri ise 'kk srlar' anahtardr. Janus'un baz temsillerinde bu her iki g ayrca bir anahtar ve bir asa ile de temsil edilmitir.

16 LEMN HKMDARI nerede uygulanrsa uygulansn her trl hakl otoritenin kaynadr. Ayn ekilde, Agarttha'nn inisyeleri birer ativarna'dn yani 'kastlar-tesi'dirler.6 Orta a'da, otoritenin birbirini tamamlayan her iki tarafnn da bir arada bulunduu bir ifade vardr ki burada hatrlatmaya deerdir: O dnemlerde sk sk 'Rahip Yahya'nn Hkmdarl'7 diye isimlendirilen gizemli bir lkeden bahsedilmekte idi. O zamanlar, sz konusu merkezin 'd rtsnn' byk apta (doru ya da yanl bir isimlendirme ile) Nesturler ve Sablerce8 teekkl ettii bir dnemdir. Gerekten de, Sabler kendilerine "Yahya'nn Mandaleri" ismini vermekte idiler; yani 'Yahya'nn akirtleri'. Burada baka bir noktaya daha dikkati ekmek isteriz: lgintir ki, da kapal karakterdeki birok Doulu gruplar, mesel smailler veya 'Dan htiyar'nn akirtlerinden Lbnan'daki Drziler'e kadar hepsi de, batdaki valye tarikat-leri gibi, 'Kutsal Topraklar'n Bekileri' unvann tamaktadrlar. Bundan sonra yapacamz aklamalar bunun ne anlama geldiini daha da ak hle getirecektir. Grnen o ki Saint-Yves, "Agarttha'nn 6. Bu konuda hemen unu belirtelim ki, Orta a bat dnyasndaki sosyal organizasyon ilke itibaryla kastlar messesesinin bir kopyasdr: Kilise snf Brahmanlar'a, asiller Katriyalar'a, nc snflar (tiers etats) Vayiyalar'a ve serfler de udralar'a tekabl etmektedir. 7. Saint Louis dnemindeki Carpin ve Rubruquis seyahatlerinde 'Rahip Je-an'dan bahsedilmektedir. Meseleyi karmak klan, kimilerine gre bu ismi tayan drt ayr kiinin mevcudiyetidir: Tibet'te (ya da Pamir'de), Moolistan'da, Hindistan'da ve Etyopya'da (zaten bu Etyopya kelimesinin anlam olduka belirsizdir). Ancak burada, ayn gcn ayr ayr drt temsilcisi de sz konusu olabilir. Bir rivayete gre Cengiz Han, Rahip Jean'n hkmdarlna saldrmak istemi; ancak Rahip Jean, Cengiz Han'n ordularn yldrm gndererek pskrtm. Nihayet, Mslmanlarn fetihlerinden itibaren Rahip Jean bir daha grnmemi, ve zahiren Dalay-Lama olarak temsil edilmitir. 8. Orta Asya'da, zellikle de Trkistan blgesinde, valyelerin halarnn ekline tamamen benzeyen Nesturi halar bulunmutur ki, kimilerinin ortasnda swastika resmi yer almaktadr. Ayrca belirtilmesi gerekir ki, grnrde Lamaizm ile ilikilerinin varl phe olmayan Nesturiler'in, slm'n balang dnemlerinde, her ne kadar gizemli olsa da, nemli faaliyetleri olmutur. Dier yandan Sabler ise, Badat halifelii dneminde Arap dnyas zerinde nemli etkileri olmutur. Hatta bir rivayete gre, Pers lkesindeki son yeni-Efltuncular onlara

snmlar.

HKMDARLIK VE BARAHPLK (PONTFCAT) 17 Tapnaklar"ndan bahsederken kendisinin bile tahmin edemiyecei ok yerinde bir isim bulmutur. Biraz nce kullandmz 'd; rt' ifadesine armamak iin burada hemen ekleyelim ki, valye inisi-yasyonunun z itibaryla bir Katriya inisyasyonu olduuna dikkat ekmek isteriz. Bu da, ak sembolizminin neden bu kadar baskn bir rol oynadn aklamaktadr.9 Son tespitler bir yana, bir kimsenin hem rahip hem de hkmdar olmas fikri, Bat'da ok yaygn olan bir fikir deildir. Oysa bu, bizzat Hristiyanln kkeninde ok arpc bir ekilde 'Hkmdar-Me-cuslar' (Roi-Mages) ile temsil edilmitir. Orta a'da bile (zahiren de olsa) g (otorite) papalk ile imparatorluk arasnda taksim edilmi vaziyette idi.10 Byle bir taksim, ayet yerinde bir ifade olarak grlecek olursa, yukarda tamamlanmam bir organizasyonun iareti olarak deerlendirilebilir. Zira, her iki gcn de kendisine baland ve onlardan nce gelen bir ilkenin olmadn grmekteyiz. Demek ki, gerek yce g bunlardan ayr bir yerde olmas gerekmektedir. Dou'da, hiyerarinin tepesinde byle bir ayrmn vukuu, aksine, olduka istisnaidir. Ancak, baz Budist anlaylarda buna benzer durumlarla karlalmaktadr. Burada, Budalk ile akravartilik ya da evrensel monarklk arasndaki uyumsuzlua dikkati ekmek istedik. Zira rivayete gre, akya-Muni bir ara biri ile dieri arasnda seim yapmak zorunda kalmt.11 Burada, Budist bir kavram olmayan akravarti kavramnn, Hindu geleneine uygun olarak Manu'nun fonksiyonu ya da onun temsilcileri iin kullanldn belirtmeliyiz. Kelime anlamyla akravarti, 'tekeri dndren' anlamna gelmektedir. Yani, her eyin merkezinde yer almak suretiyle, bizzat kendisi katlmadan hareketi ynlendiren 9. Bu farklla L'Esoterisme de Dante adl eserimizde daha nce deindik. 10. Dier yandan, eski Roma'da Imperator ayn zamanda Pontifex Maximus idi. Mslmanlarn hilfet teorileri de -en azndan bir lde- her iki gc kendisinde birletirmektedir; ayn ey Uzak-Dou'daki Wang kavram iin de geerlidir (bkz. La Grande Triade, blm: XVII). 11. Baka bir yerde akravarti kavram ile Dante'deki imparatorluk fikri arasndaki benzerlie dikkat ekmitik. Bu noktada, De Monarchia adl esere iaret etmek faydal olacaktr.

18 LEMN HKMDARI ya da Aristo'nun ifadesini kullanacak olursak, 'hareket etmeyen hareket ettiricidir'.12 1 Biz zellikle una dikkati ekmek istiyoruz: Sz konusu olan merkez, btn geleneklerin sembolik olarak 'Kutup' diye tanmlanmasnda ittifak ettikleri sabit noktadr. Zira dnyann rotas onun etrafnda gereklemektedir. Bu durum, genellikle bir teker ile temsil edilmektedir; bu, Keltler'de olduu gibi Kildaniler'de ve Hindular'da da bu ekildedir.13 te, Uzak Dou'dan Uzak Bat'ya kadar her yerde kullanlan ve gerekte 'Kutup'un simgesi' olan svastika'nm gerek anlam da budur.14 Belki de Avrupa tarihinde ilk kez burada svastika'nm gerek anlam verilmi olmaktadr. ada bilginler, bu sembol en fan-tazi teorilerle bo yere aklamaya altlar. Onlardan birou, sabit bir fikre kaplarak, bu ve baka birok yerde btnyle 'gne'e15 ait bir

iaret grmek istediler. Oysa, her ne kadar bazen bunu temsil etmi olsa da, bu sadece arz ve arpk bir ekilde olmutur. Bazlar ise, 12. Bunla ayn anlama gelecek ekilde in gelenei 'deimeyen orta' kavramn kullanmaktadr. Burada belirtilmesi gerekir ki, Masonik sembolizmine gre statlar 'Orta Oda'da toplanrlar. 13. Tekerin Kek sembolizmindeki yeri Orta a'da aynen korunmutur; bununla ilgili birok rnee Roma dnemi kiliselerinde bulmak mmkndr; ayrca gotik yaplarda bulunan gl sembolizminin kendisi de bundan tremi grnyor zira teker ile amblem olarak kullanlan iekler arasnda ak bir iliki vardr, mesel Bat'da gln Dou'da ise lotusun varl gibi. 14 u iaret Hristiyan Hermetizmine yabanc deildir. Loudun'deki eski Car-melar'a ait manastrlarda ilgin sembollere rastladk. Muhtemelen bunlar 15.yzyln ikinci yansna aitler. Bu semboler ierisinde swastika, dier bir iaret olan XXX (ekil) ile, nemli bir yer igal etmektedir. Bu vesileyle burada, Dou'dan gelmi olan Carmelar'n kendi tarikatlerinin kuruluunu l-ya'ya (Elie) ve Pitagoras'a dayandrdklarn belirtmek yerinde olacaktr (mesel, dier yandan Masonluk da kendini ayn ekilde hem [hz.] Sleyman'a hem de Pitagoras'a dayandrmaktadr ki, bu da olduka ilgin bir benzerlik olduunu gstermektedir); dier yandan bazlar, onlarn Tap-naklar ve ayn zamanda Mercy din adamlarna ok yakn bir inisyasyona sahip olduklarn nakletmektedir. Bu Mercy Tarikat'nn isminin sko Masonluunda bir mertebe olarak getii bilinmekte ki bu konuda L'Esoteris-me de Dante'de geni aklamalarda bulunduk. 15. Ayn tespitler teker iin de geerlidir ki, biraz nce bunun gerek anlamn aklamtk.

HKMDARLIK VE BARAHPK (PONTFCAT) 19 svastika'nm hareketin sembol olduunu sylemekle hakikate daha ok yaklamlard. Ancak, her ne kadar yanl olsa da bu yorum eksiktir. Zira burada sz konusu olan sradan bir hareket deildir. Aksine, hareket etmeyen bir eksen ya da bir merkez etrafnda gerekleen bir harekettir sz konusu olan. Tekrar edecek olursak, sz konusu sembol ile dorudan alkal olan asl unsur, sabit olan noktadr.16 Biraz nce akladmza gre, 'Dnyann Hkmdar'nn z itibaryla emredici ve dzenleyici bir fonksiyonu olmas gerektiini anlayabiliriz (nitekim cmle ierisinde kullandmz son kelimenin -regulatrice- rex ve regere kelimeleri ile ayn kke sahip olduunu fark edebiliriz.) Bu fonksiyon, 'denge' veya 'uyum' kelimeleri ile zetlenebilir ki, bu Sanskrite'deki Dharma kelimesine tekabl etmektedir.17 Bizim buradan anladmz ey bunun, deimeyen yce lke'nin zahir lemdeki bir yansmas olduudur. Yine ayn tespitlerden, 'Dnyann Hkmdar'nn temel vasfnn neden "adalet" ve "bar" olduunu da anlam oluyoruz; zira, her iki kavram da "insann iinde bulunduu lem"de (mnava-loka) bu denge ve uyumun tezahr ettii iki surettir.18 Burada nemli bir noktaya temas etmi bulunuyoruz. Genel almlar bir yana, birtakm kuruntuya kaplanlara hatrlatmak isteriz ki, Bay Ossendowski'nin eserinin son satrlar burada belirtilenlerin deta birer yanksdr. 16. Burada sadece bir hatrlatma yapmak iin, dierlerinden ok daha fantezi ieren ve swastika'y ate yakmak iin kullanlan ilkel bir aletin emas olarak grenleri zikretmek isteriz. Her ne kadar bu semboln, Agni'nin bir amblemi olmas hasebiyle, bazen ate ile alkas olmu olsa da bunun ok farkl gerekeleri vardr. 17. Dhri kk, asl itibaryla istikrar fikrini ifade etmektedir. Ayn anlama sahip olan dhru ekli ise, Kutup Sanskritesine ait bir isim olan

Dhruva'nn 'kkdr. Kimileri, Yunanca'da mee anlamna gelen drus kelimesini de buna dayandrmaktadr. Zaten Ltince'de de bizzat robur kelimesi hem mee ile g hem de kararllk anlamna gelmektedir. Druidler'de ise (belki bu isim dru-vid olarak okunmaldr, yani g ve bilgelii birletiren anlamnda), ayn ekilde Dodone'da, mee 'Dnya Aac'n temsil etmektedir ki, kutuplar birletiren sabit mihveri sembolize etmektedir. 18. Burada, Adalet ve Ban'n bir arada bulunduu Kitab- Mukaddes metinlerini hatrlatmak gerekiyor: 'Justitia et Pax osculatae sunt' (Mezmurlar, 84/11); 'Pax opus Justitiae\ vb.

'EKNA' VE 'METATRON' nlaylar birtakm nyarglarla snrlanm olan baz ekingen zi-hinler, bizzat 'Dnyann Hkmdar' ifadesinden tedirginlik duydular. Bu ifade ile ncil'de yer alan Princeps hujus tnundi ile hemen bir alka kurdular. Tabi ki, byle bir benzetme hem yanltr hem de temelden yoksundur. Burada bu mkili gidermek iin hemen ifade edelim ki, bu 'Dnyann Hkmdar? ifadesi, branice'de ve Arapa'da, bizzat Tanr iin kullanlmaktadr.1 Bu arada, baz ilgin tespitler olabilecei iin, burada ibran Kabbalas'ndaki 'semav araclar' teorisine dikkat ekmek isteriz. Bu teorilerin zaten ele aldmz bu aratrma ile dorudan alkalar vardr. Sz konusu 'semav araclar', ekina ile Metatron'dur. En geni anlamyla ekina'nn, lhiliin (Divinite) 'gerek huzuru' anlamna , Zaten, 'Dnya' (le Monde) ile 'bu dnya' (ce monde) ifadeleri arasnda ok byk anlam fark vardr. O kadar ki, baz dillerde bunlar tanmlamak iin iki farkl kavram kullanlmaktadr: Mesel Arapa'da 'Dnya' karlnda el-lem kelimesi kullanlrken, 'bu dnya' karlnda ed-dnya kelimesi kullanlmaktadr.

22 ♦ LEMN HKMDARI geldiini hemen belirtmeliyiz. Kitab- Mukaddes'de kullanld yerlerde bu kelime, zellike bir manev merkezin tesisi ile alkal olarak getiini unutmamak gerekir: Toplanma adr'nm yapm, Sleyman ve ZorobabePin Tapnaklarnn inasnda olduu gibi. Belli artlar erevesinde yapm gereklemi olan byle bir merkez, elbette daima 'Aydnlk' (Nur / Lumiere) ile temsil edilen ilh tezahrn tecel-ligh olmal idi. Burada, Masonluun hl kulland 'ok aydnlk ve ok dzenli' ifadesinin kadim ruhban bilimine ait bir hatra olduu ve bunun sadece Yahudiler'e ait bir ey olmadn belirtmek ilgin olacaktr. Bu konunun zerine ileride tekrar dneriz. Burada, 'manev etkiler' teorisi zerinde durmak istemiyoruz (biz, branice bir kelime olan barakofun tercmesi iin 'kutsamalar' yerine bu ifadeyi uygun gryoruz. Arapa'daki bereket kelimesi ise bu kelimenin hl gerek anlamn tamaktadr). Ancak, olaylar sadece bu zaviyeden ele alacak olsak dahi, Bay Vulliaud'nun La Kabbale juive adl eserinde naklettii Elias Levita'nn szn aklama imkn olabilir: 'Kabbala'nn statlar, bu konuda ok byk srlara sahiptir.' ekina kendini ok deiik ekillerde da vurur. Bunlardan iki tanesi

ok dikkati ekmektedir ki, biri isel (batn) dieri dsaldr (zahir). Dier yandan, Hristiyan geleneinde bir cmle vardr ki, bu her iki tezahr aka ortaya koymaktadr: 'Gloria in excelsis deo, et in terra Pax hominibus bonae voluntatis.' Burada kullanlan Gloria ve Pax kelimeleri, lke'ye nispetle isel tarafa iaret ederken, grnr leme nispetle zahir yne iaret etmektedirler. Bu szleri bu ekilde anladmzda, bunlarn neden Melekler (Malakim) tarafndan 'bizdeki' ya da 'bizlerle birlikteki Tanr'nn (Emmanuel) doumunu iln etmek iin kullandklar hemen anlalabilir. Birinci zellik ile ilgili olarak, ilhiyatlarn 'ru'yet'in (vision beatifique) kendisi ile ve kendisinde gerekletii 'izzet nuru'nu (lumiere de gloire) da hatrlatabiliriz. kinci zellik ile ilgili olarak ise; biraz nce iaret edilen 'Bar'a atfta bulunulabilir ki, bu ayn zamanda batn anlam itibaryla bu dnyada (in terra) kurulmu olan manev merkezlerin temel vasflarndan biri olarak her yerde mevcuttur. Zaten, Arapa bir kavram olan 'Sekine', ki o ayn zamanda branice'deki ekina ile ayndr, 'Byk Bar' olarak tercme edilir. Bu ise, Gl-Ha'lardaki Pax Profun-da'mn tam karldr. Buradan ise, onlarn 'Kutsal Ruh'un Mabedi'

'EKNA' VE 'METATRON' 23 ile neyi kasdettikleri herhalde aklanm olmaktadr. Ayn ekilde, ncil'in birok yerinde gemekte olan 'Bar'2 ifadelerinin de kesin olarak ne anlama geldii tam olarak yorumlanabilmektedir. yle ki, 'e-kina'ya ilikin gizli gelenein Mesih'in nuru ile birtakm alkas olduu' da anlalmaktadr bylece. Bay Vulliaud, bu son tasvirleri yaparken syledii,3 bu gelenein 'sadece Pardes'e giden yolun takipilerine mahsus olduunu' sylemesinin hi gerekesi yok mudur? Buradaki Pardes, ileride de greceimiz zere, yce manev merkez anlamna gelmektedir. Bu, yine ayn konu ile alkal baka bir tespitte bulunmay gerektirmektedir: Bay Vulliaud, daha sonraki satrlarda 'Yubil4 ile alkal bir sr'dan bahsetmektedir ki, bu da bir anlamda 'Bar' fikri ile alkaldr ve bu konu ile ilgili Zohar'daki (III, 52b) 'Eden'den kan nehir, obel adn tamaktadr' cmlesini ve Yeremya'daki (XVII, 8): 'rmak kenarnda kklerini salar' metnini aktarmaktadr. Buradan ise, 'Yubil'in merkez fikrinin, her eyin ilk hline tekrar getirilmesidir.' Burada sz konusu olan eyin, btn geleneklerde var olan 'ilk hle' geri dn olduu aikrdr. Bu konu zerinde, Dante'nin Ezoteriz-mi* adl eserimizde durma frsatmz olmutu. Bizim, 'her eyin ilk hline geri dnmesi mesih ada olacaktr' derken ne kastettiimizi, sz konusu almamz okuyanlar, bizim 'yeryz cenneti' ile 'Semav Kuds' arasndaki ilikiler hakknda sylediklerimizi hatrlayacaklardr. Zaten, gerekte btn bunlarda sz konusu olan ey, evrimsel tezahrdeki eitli evrelerde ifade edilen, bu dnyann merkezi olan Pardes'tir. Btn halklarn geleneksel sembolizmi bunu, varln merkezi ve 'ilh mesken' olan (Hindu doktrininde Brahma-pura) kalp ile mukayese eder. Ayn ekilde, onun bir sureti olan Toplanma adr bu nedenle branice'de mikan, dier bir ifadeyle 'Tanr'nn meskeni' adyla anlmaktadr ki, bu kelime ile ekina kelimesi ayn kktendir. Dier bir bak asna gre ekina, Sefirot'un sentezidir. Sefirot aacnda 'sadaki stun', Rahmet tarafn temsil ederken; 'soldaki s2. Zaten bizzat ncil'in kendisinde, burada kastedilen eyin profan dnyann anlad manada bir bar olmad aka belirtilmitir (Yuhanna, 14/27). 3. La Kabbale Juive, c. 1, s.503. 4. Ayn eser, c.l, ss.506-507.

24 LEMN HKMDARI tun', Gazap5 ynn temsil etmektedir. Bu her iki tezahr ekina'da da bulmaktayz. Hemen belirtelim ki, bu ifadeleri bir ekilde daha nceki aklamalarla irtibatlandrmak iin, Gazap'n Adalet'le, Rah-met'in ise Ban'la bir alkas kurulabilir.6 'ayet insan, gnah iler ve ekina'dan uzaklarsa, Gazap'a bal glerin (Srim) hakimiyeti altna girer.'7 te o zaman ekina, 'gazap eli' olarak isimlendirilir ki bu bize derhl ok bilinen bir sembol olan 'adalet eli' ifadesini hatrlatmaktr. Aksine, 'ayet insan ekina'ya yaklarsa, kendisini azat eder', ve ekina bu durumda Tanr'nn 'sa eli'dir, yani 'adalet eli' bu durumda 'kutsama eli' olur.8 Burada sz konusu olan, 'Adalet Evi'nin (Beyt-Din) srlardr ki, bu da yce manev merkezin dier bir ifadesidir.9 Burada herhalde aklamaya gerek kalmayacak ekilde anlalmaktadr ki, biraz nce belirtilen iki taraf, Hristiyanlk'taki 'Hesap gn' tasvirlerinde, ifade edilen 'seilmiler' ile 'lnetlenmiler'dir. Bunu ayn zamanda Pisagorcular'n 'Y' harfi ile tasvir ettikleri iki yn ile; ya da, zahir olarak ifade edilen Erdem ve er arasndaki Herkl mitosu ile; ya da ayn ekilde, Ltin'lerde Janus sembolizmi ile birlik5. Bununla mukayese edilebilir bir sembolizm de Orta a'da kullanlan 'canllarn ve llerin aalar' figrnde grlmektedir ki, bunun 'manev nesil' fikri ile ok ak bir ilikisi vardr. Burada hemen belirtelim ki, sefirotik aa ayn zamanda 'Hayat Aac' ile de ayn kabul edilmitir. 6. Talmud'a gre Tanr'nn iki makam vardr. Bunlardan biri Adalet, dieri ise Merhamet makamdr. Bu iki makam, slm geleneinde Ar ile Krs'ye tekabl etmektedir. slm gelenei ayrca, dorudan doruya Allah'n sfatlarn yani ilh sfatlar 'cell' ve 'cemal' sfatlar eklinde ayrr ki bu da ayn dzleme ait bir ayrmdr. 7. La Kabbale juive, c.l, s.507. 8. Aziz Augustin'e ve dier baz Kilise Babalar'na gre, sa el ayn anda hem Rahmeti hem de yilii temsil etmektedir; oysa sol el ise, zellikle de Tanr ile ilgili olarak, Adalet'in semboldr. 'Adaletin eli', hkmdarln genellikle bilinen bir vasfdr; 'takdis eli' ifadesi ise rahiplik otoritesinin bir iaretidir ki, bazen Mesih'in sembol olarak da kullanlmtr, -'takdis eli' tasviri Golualar'n (gauloises) baz paralarnda rastlanmaktadr ki, bunlarda ksa dallar olan svastika figrne rastlamak da mmkndr. 9. Bu merkez ya da onun suretinde meydana getirilmi olan baka herhangi birisi, ayn anda hem bir mabet (Bar'a tekabl eden rahiplik yn) hem de bir saray ya da mahkeme olarak (Adalet'e tekabl eden hkmdarlk yn) tasvir edilebilir.

'EKNA' VE 'METATRON' 25 te kullanlan semav ve yer alt (cehennem) kaplar eklindeki iki kap ile;10 veya, Hindular'da GaneaJ sembolizmi ile irtibatl olan aa inen ve yukar kan evrimsel iki devre ile mukayese edebiliriz. Sonu itibaryla, btn bu aklamalardan sonra, Stoaclar'dan Kant'a kadar yaplm olan her trl felsef, ahlak ve zahir yorumlan bir tarafa koyacak olursak; 'sa duyulu' ya da 'iyi niyet' Pax hominibus bonae voluntatis', ayrca bizim biraz nce iaret ettiimiz sembollere ilikin daha baka bilgilere sahip olanlar, Noel bayramnn k gnd-nmne rastlamasnn bouna olmadn fark edeceklerdir) gibi ifadelerin gerekte ne anlama geldikleri daha kolay anlalacaktr.

'Kabbala, ekina'ya kendisi ile ayn isimleri ve bu nedenle de ayn zellikleri tayan bir e vermektedir'; tabiatyla, ekina'ya gre birok farkl zellii de vardr.12 Onun ad Metatron'dur. Bu ismin saysal deeri 'Hereye Gc Yeten' anlamndaki adday13 ile ayndr (bu ismin, brahim'in Tanr'sna ait olduu sylenmektedir). Metat-ron kelimesinin etimolojisi kesin olarak bilinmemektedir. Bu konuda ileri sren eitli hipotezler arasnda en ilgin olanlardan bir tanesi, bu ismi Kildanice'deki Mitra'dan tretmektedir ki bu 'yamur' anlamna gelmektedir, ancak kk itibaryla bir ynyle 'k' (nur) kelimesi ile de bir ilikisi vardr. ayet durum byle olsa dahi, Hindu ve Zer-dtlk'teki Mitra'ya benzemesi dolays ile Yahudiliin yabanc doktrinlerden yapt bir alnt sonucuna varmak iin yeterli bir gereke sunmamaktadr. Zira, farkl gelenekler arasnda var olan ilikiler bu kadar zahir bir ekilde ele almamak gerekir. Bunu, hemen hemen btn geleneklerde 'manev etkiler'in Gk'ten Yer'e inmesinin sembol olarak yamura atfedilen roln aklamasnda da hatrlatabiliriz. Konumuzla ilgili olarak, mesel bran doktrin, 'Hayat Aac'ndan kan bir 'k (nur) damlas'ndan bahsetmektedir ki, bununla llerin diri10. Burada sz konusu olan, genellikle Orta a kiliselerinin cmle kapsnda tasvir edilen ve ayn anlam yanstan burlar kua evriminin iki yarsdr. 11. Burada tdad ettiimiz sembollerin her biri uzun uzun ele alnmay gerekli klmaktadr; kim bilir, belki baka bir almamzda bunu yaparz. 12. La Kabbale juive, el, ss.497-498. 13. Bu iki isimden her birinin, meydana getirildikleri bran harflerinin kymetlerine gre, saysal deeri 314'tr.

26 LEMN HKMDARI lii gerekleecektir; ayrca, btn lemlerle iletiime geen semav etkiyi temsil eden 'i akmas' olarak da yer almaktadr ki bu bize simyadaki ve glhallardaki sembolizmi hatrlatmaktadr. 'Metatron kavram, beki, efendi, resul, arac anlamlarnn tamamn iermektedir'; o, 'hissedilir lemdeki tecellilerin (theopha-nies) failidir'14 ve ayn zamanda 'lemin Prensi'dir (Sr ha-6lam). Bu son ifadelerden de anlalaca zere, konumuzdan kesinlikle uzaklam saylmayz. Daha nce akladmz geleneksel sembolizmi kullanacak olursak, unu aka belirtebiliriz: Nasl ki inisyatik hiyerarinin bakan 'Yeryz Kutbu' ise, Metatron da 'Semav Ku-tup'tur. Bunun, dierinde bir yansmas vardr, ve 'lemin Mihveri' uyarnca onunla dorudan iliki ierisindedir. 'Onun ad Mikail'dir ki o, Tanr'nn nnde yaklarak kurban edilen ve takdim edilen Ba Rahip'tir (Grand Pretre). Yeryznde srailoullan'nn yapt her ey, semav lemde meydana gelen olaylara uygun olarak gereklemektedir. Bu dnyadaki Ba Rahip (Grand Pontife), Merhamet'in prensi olan Mikail'i sembolize eder... Kitab- Mukaddes'te Mikail'in tezahrnden bahsedildii her cmlede, ekina'nn izzeti sz konusu edilmektedir.'15 Burada srailouUar ile ilgili sylenen eylerin tamam, gerek snn (orthodoxe) bir gelenee sahip olan btn halklar iin de geerlidir. Hatta yle ki, ilk gelenein temsilcileri buna daha ok lyktr, zira dierleri ondan ayrlmlardr ve ona gre daha alt dzeydedirler. Bunun, daha nce bahsettiimiz, semav lemin sureti olan 'Kutsal Toprak' sembolizmi ile de alkas vardr. Dier yandan, yukarda sylediklerimize ilveten, Metatron'da sadece Merhabet zellii yoktur; o, ayrca Adalet vasfna da sahiptir. O, sadece 'Byk (Ba) Kahin' (Kohen ha-gadol) deil, ayn zamanda 'Byk Hkmdar'dr (Sr ha-gadol) ve 'semav milislerin ba'dr. Yani, onda hem hkmdarlk kudreti hem de ruhbanlk veya 'araclk' fonksiyonuna tekabl eden pontiflik ilkesi mevcuttur. Dikkat edilecek olursa, Melek

yani 'hkmdar' kelimesi ile Maleak yani 'melek' veya 'gnderilmi' kelimeleri, bir ve ayn kelimenin iki farkl eklidir. Dahas, Malaki yani 'benim gnderdiim' (burada kastedilen 14. 15. La Kabbale juive, el, ss.492 ve 499. Ayn eser, c. 1, ss.5 00-5 01.

'EKNA' VE 'METATRON' 27 Tann'nn gnderdii, veya 'kendisinde Tanr'nn olduu melek' yani Maleak ha-Elohim'dir) kelimesi, Mikael (Mikail) kelimesinin anagramdr.16 Burada unu da eklemek uygun olacaktr ki ayet Mikail, biraz nce grdmz zre Metatron ile ayn ise, bu durumda o tek bir vasf temsil etmektedir. Aydnlk olan vasfn yannda, karanlk bir taraf da vardr ki, bu da Samael ile temsil edilmektedir ve onun iin Sr ha-lam da denmektedir. imdi, en bata yaptmz tespitlere tekrar dnm oluyoruz. Gerekten de, bu son zikrettiimiz vasf, yalnzca bu zellik, aa seviyedeki anlamda 'bu dnyann dehasdr', yani ncil'de bahsedilen Princeps hujus mundi'dir. Metatron'un bir glgesi olarak onunla alkalar, ift anlama sahip olarak ayn ismi kullanmay merulatrmaktadr. Bu, ayn zamanda neden apokaliptik bir say olan 666'nm, 'Hayvan'n says'nn, bir ems say olduunu da aklamaktadr.17 Son olarak, Hippolyte'in dedii gibi18 'Mesih ve Dec-cal'n, her ikisinin de amblemi aslandr' ki, bu da bir ems semboldr. Ayn tespit, ylan19 ve daha baka birok sembol iin de kullanlabilir. Kabbalistik bak asna gre, burada sz konusu olan Metatron'un biribirine zt ift yzdr. Sembollerin ift yn eklinde genel olarak formle edilebilecek teoriler zerinde fazla duramayacaz. Sadece unu belirtelim ki, nuran vasf ile zulman vasflarn birbirine kartrlmas aka 'satanizm'dir. te, gerekte bilmeden ve belki de sadece cehaletle bu kartrmay yapanlar (ki sadece bir zrdr, yok16. Bu son uyar, akla ister istemez u szleri artryor: 'Benedictus qui ve-nit in nomine Domini'; bu szler Mesih'e uyarlanmtr, oysa Hermas'n oban' (Pasteur) bunu zellikle Mikael'e ilgin bir ekilde uyarlamaktadr. Ancak bu son durum, Mesih ile ekina arasndaki ilikiyi kavrayanlar pek artmamaldr. Mesih ayn zamanda 'Bar'n Prensi' olarak da adlandrlmtr ki, o ayn zamanda 'yaayanlarn ve llerin Yargcdr' da. 17. Bu say, ayn zamanda Gne'in eytan olan Sorath ismi ile de tekil edilmitir ki, bu ynyle Mikail'in kartdr da. leriki satrlarda bunun farkl bir anlamn daha greceiz. 18. M. Vulliaud, La Kabbale juive, c.2, s.373'de nakledilmitir. 19. Bu kart durum ayn zamanda bandaki iki ylanl asa (caducee) ile de tasvir edilmitir. Hristiyan ikonografisinde, biri Mesih'i dieri ise eytan' temsil eden ift bal ylan olan anfisben'de (amphisbene) birletirilmitir.

28 LEMN HKMDARI sa bu yaplan merulatrmaz), 'lemin Hkmdar' isminde aa leme ait (infernale) bir anlam bulduklarn sanmaktadrlar.20 20. Ayrca hemen belirtelim ki 'Dnya Kresi', imparatorluk gc veya evrensel Hkmdarl temsil etmektedir ve genellikle Mesih'in eline yerletirilmitir. Bu da gstermektedir ki o, hem manev otoritenin hem de madd iktidarn bir amblemidir.

YCE LEV 5 aint-Yves'in dediine gre, Agarttha'nn yce bakan Brahtma unvann tamaktadr (burada Brahmtm yazmak daha doru olurdu). Yani, 'ruhlarn Tanr'nn Ruhu'ndaki destei'. Onun iki yardmcs, Mahtma yani 'Evrensel Ruh'u temsil eden' ile Mahnga yani 'Kozmos'un madd dzeninin tamamnn sembol'dr.1 'Ruh, nefs ve beden' eklinde Batl doktrinlerin temsil ettii ve burada birbirini tamamlayc bir analoji ile makrokozmos ve mikrokozmos olarak uygulanan ey, hiyerarik ayrmdr. Burada, Sanskrite olan bu kavramlarn ilkeleri temsil ettikleri ve her ne kadar onlar temsil etseler dahi kesinlikle insanlar iin kullanlamayaca zellikle belirtilmelidir. Bu durumda dahi, bu isimler belli bir fonksiyona iaret ederler yoksa ahslara deil. Bay Ossendovvski'ye gre, Mahtma 'gelecekte vuku bulacak olaylar bilmektedir', Mahnga ise 'bu olaylarn sebeplerini ynetmektedir'. Brahtma ise, 'Tanr ile yz yze konuabilir'.2 yle ki, onun (yani Brahtma'nn) yeryz lemi ile kendileri araclyla y1. 2. Bay Ossendowski Brahytma, Mahytma ve Mahynga eklinde yazmaktadr. Yukarda, Metatron'un 'Vechin (Yzn) Melei' olduunu grmtk.

30 LEMN HKMDARI ce lke'ye3 ulalabilen yksek varlk mertebeleri arasnda iletiimin gerekletii yerin tam merkezinde yer ald hatrlanacak olursa bunun ne demek olduu daha kolay anlalacaktr. Zaten, ayet 'lemin Hkmdar' ifadesi dar bir erevede ve sadece bu dnya ile snrl olarak anlalacak olursa, bu doru bir anlama olmaz. Baz nedenler gz nnde bulundurularak, Brahtm iin ' Dnyann Efendisi' demek daha doru olur.4 Zira, her gerek hiyeraride, en st dereceye sahip olan ayn zamanda ve bu nedenle aa derecede olanlarn tamamna da sahiptir. Bu ' dnya' (Hindu geleneinde bu Tribhuva-na'y tekil etmektedir), ileride de aklayacamz zere, biraz nce zikrettiimiz fonksiyona tekabl eden alanlardr. Bay Ossendowsk'nin dediine gre, 'Tapnak'tan ktnda Alemin Hkmdar ilah Nr (Aydnlk) ile parlar', ibran Kutsal Kitab da Sina Da'ndan inerken Musa ile ilgili ayn eyi sylemektedir.5 Bu benzerlik ile ilgili una da iaret etmeliyiz ki, slm gelenei Musa'y kendi zamannn 'Kutbu' olarak grmektedir. Zaten, Kabba-la'nn da Musa'nn bizzat Metatron tarafndan bilgilendirildiini belirtmesi yine ayn nedenle deil midir? Burada, bizim dnyamzn esas manev merkezi ile derece itibaryla onun altnda yer alan dier alt manev merkezler arasnda bir ayrmn yaplmas uygun olacaktr. yle ki, bu tali merkezler sadece belli gelenekler erevesinde ve zellikle de belli halklara intibak (adapte) edilerek onu temsil ederler. Bu nokta zerinde fazla durmadan unu belirtmeliyiz ki, Musa'daki 'kanun yapclk' (Arapa'da bu resuVt) fonksiyonu, Manu 3. Uzak-Dou geleneine gre 'Deimeyen Orta', 'Semann Faaliyeti'nin tecelli ettii noktadr. 4. Byle bir ifadeye aracak olanlar iin, acaba anahtarlar ile birlikte papaln belli bal iaretlerinden olan tal bir balk olan triregnum zerine hi dnp dnmediklerini sormak isteriz. 5. Ayrca, aydnlna halk dayanamad iin Musa'nn yzn bir rt ile ka-. parmak zorunda kald da nakledilmektedir (k, 24/29-35).

Sembolik adan bu durum, kesret alemi iin zahir bir uyarlamann gerekliliine iaret etmektedir. Burada, 'vahyetmek' (reveler) kelimesinin ift anlaml oluunu da hatrlatm olalm. yle ki, hem 'rty kaldrma' anlamna gelmektedir, hem de 'rt ile gizlemek' anlamna gelmektedir. Szn, ifade ettii bir dnceyi hem tecelli ettirmesi hem de gizlemesi ite bu yzdendir.

YCE LEV 31 isminin ifade ettii gce ait bir vekletin varln gerekli klmaktadr. Dier yandan, Manu isminin ierdii anlamlardan bir tanesi de, lah I (Nuru) yanstmadr. Bir lama, Bay Ossendowski'ye hitaben diyor ki: 'Alemin Hkmdar', insanln geleceini ynetenlerin tamamnn zihinleri ile irtibat halindedir... O, onlarn niyetlerini ve fikirlerini bilir. ayet bu fikirler Tanr'nn houna giderse, bu durumda Alemin Hkmdar kendi grnmeyen yardmyla onlarn gereklemesi iin yardm eder; ayet Tann'ya ho grnmezse, o zaman Hkmdar bunlarn gereklememesi ynnde etkide bulunur. Bu g Agharti'ye gizemli Om bilgisi sayesinde verilmitir. Bu yle bir kelimedir ki, btn ibadetlerimize bununla balarz.' Peinden ise, az ok Om hecesine dair afak birtakm bilgilere sahip kiilerce aknlk yaratacak u cmleler yer almaktadr: 'Om, eski bir azizin, Gorolarn ilkinin addr (Bay Ossendovvs-ki, guru kelimesi karlnda goro yazmaktadr) ve o, yzbin yl nce yaamtr.' Tabi ki bu cmle, ayet u tespiti hatrlamayacak olursak kesinlikle dnlemeyecek bir durumdur: Bize gre, ok belli belirsiz bir ekilde dile getirilmi olan bu a, mevcut Manu'dan ok daha eskilere dayanmaktadr. Dier yandan, bizim ait olduumuz Kalpa'nn (yani yedinci Vaivasvata) ilk Manusu olan Adi-Manu, ayn zamanda Svyambhuva yani 'Svayambh'dan kan' adn da tamaktadr ki bu, 'kendi zatyla kaim' ya da ezel Logos anlamna gelmektedir. Oysa Logos'un kendisi ya da onun temsilcisi, Gurularn ya da 'manev statlarn' ilki olarak isimlendirilebilir. Gerekten de Om, Logos'un bir addr.6 6. Bu isim, ok artc bir ekilde, eski Hristiyan sembolizminde de yer almaktadr ki, burada Mesih'i temsil iin kullanlan iaretler arasnda bir tanesinin daha sonralar Ave Maria'nn bir ksaltmas olarak kullanldn fark ediyoruz; ve bu, nceleri, Kelm'n (Verbe) her eyin ba ve sonu olduu anlamndaki Yunan alfabesinin iki u harfleri olan alfa ve omega'y birletirene eit bir ey idi. Gerekte, bundan daha da mkemmeldir zira, hem ba, hem orta, hem de son anlamna gelmektedir. u iaret (XXX), hakikaten AVM eklinde ayrtrlabilir. Yani, tek heceli Om kelimesini tekil eden unsura tekabl eden Ltin harflerine ayrtrlabilir (Sanskrite'de sesli bir harf olan 'o' harfi, 'a' ile 'u' harflerinin birleiminden olumaktadr). Herbiri Mesih'in iaretleri olarak ele alndnda, buradaki Aum iareti ile svastika'nn benzer-

32 LEMN HKMDARI Dier yandan Om kelimesi, daha nce bahsetmi olduumuz Brahtma ile onun iki yardmcsnn fonksiyonlarnn hiyerarik dalmna ilikin dorudan doruya bir anahtar sunmaktadr. Gerekten de, Hindu geleneine gre bu kutsal hecenin unsuru, biraz nce Tribhuvana'nn kavramna ilikin atfta bulunduumuz ' lem'i sembolize etmektedir: Yeryz (Bh), Atmosfer (Bhuvas) ve Sem / Gkyz (Svar). Yani dier bir ifadeyle, cisman tezahr lemi, psiik ya da latif tezahr lemi ve tezahr

etmeyen esas (princi-piel) lem.7 Aadan yukarya doru sralayarak ifade edecek olursak; burada sz konusu olan, Mahnga, Mahtm ve Brahatm alanlardr. Bunu, yukarda bu unvanlara ilikin yaptmz yorumlardan da kolayca anlayabiliriz. Bunlar, alanlar arasnda var olan alt-st ilikisine iaret etmektedir ki bu da, Brahtm'nn daha nce zikrettiimiz ' lemin efendisi' ismini almasn da dorulamaktadr:8 'Bu, hereyin efendisi'dir, mutlak bilgi sahibidir (olaylarn tamamnn sebeplerini annda fark etmektedir), iten ynetendir (dnyann merkezindedir ve onu iinden ynetir, dnyann hareketini ynlendirir, ligi, bulunduumuz nokta itibaryla bize olduka anlaml gelmektedir. Dier yandan, burada ayn zamanda sz konusu ayn iaret, birbirinin zdd eklinde yerletirilmi gene de benzemektedir ki bu, bir ynyle, 'Sleyman'n mhr'ne tekabl etmektedir. Zira, ayet Sleyman'n mhrn u ekilde (XXX) tasvir eder ve ortadaki yatay izgi simgenin genel anlamn belirler-cesine yansma hattn ya da 'suyun yzeyi'ni temsil ederse; bu durumda, her iki iaretin de ayn sayda izgi tadklarn ve sadece yerletirilme ynyle -birisinde yatay olan dierinde dikey olmakta- bunlarn birbirinden ayrldklarn grrz. 7. Bu ' lem' kavramnn daha geni aklamas iin, daha nce kaleme aldmz UEsoteristne de Dante ile LHomtne et son devenir selon le Vedanta adl eserlere gndermede bulunmamz icap edecek. Birinci eserde, zellikle gerekten varlk mertebeleri olan bu lemlerin birbirileriyle olan ilikileri ve bunlarn inisyasyon dereceleri zerinde durduk. kinci kitapta ise, Manduk-ya Upaniad metninin tamamen metafizik adan tam bir aklamasn yaptk ki, burada sz konusu edilen sembolizm btnyle bu eserde aklanmaktadr; yle ki, bizim dncelerimizde olan eylerin pratikte ok farkl uygulamalar olmaktadr. 8. Evrensel ilkeler dzeninde, Brahtm'nn ilevi vara'ya, Mahatma'nnki Hiranyagarba'ya ve Mahanga'nnki de Viraj'a nispet edilmektedir. Bunlarn sz konusu vasflar, bu ilikiden kolayca karsanabilir.

YCE LEV-3 3 ancak kendisi bu harekete katlmaz), kaynaktr (her trl hakl gcn kaynadr), btn varlklarn kkeni ve sonudur (Kanun'u tem-silen btn evrimsel tezahrler anlamn'da)'.9 Dier bir sembolizmden istifade ederek unu da belirtebiliriz ki, Mahnga inisyatik genin tabann temsil eder, Brahtm ise tepesini temsil eder; ikisi arasnda Mahtm, bir bakma arac ilkeyi (kozmik canllk, yani hermetiklerin Anima Mundi dedii ey) temsil etmektedir ki, onun faaliyeti 'ara lemde' gereklemektedir. Btn bunlar, Saint-Yves'in vattan dedii ve bay Ossendowski'nin vatannan dedii kutsal alfabeye tekabl eden iaretler tarafndan aka tasvir edilmektedir. Ya da, ayn anlama gelen geometrik ekillerle tasvir edilmektedirler (dz izgi, spiral ve nokta). yle ki, matralar da denilen Om tek hecesini meydana getiren unsurlar da esas itibaryla bunlara tekabl etmektedir. Kendimizi daha ak bir ekilde ifade edelim: Brahtm, her iki gcn yani ruhbanlk ve hkmdarlk glerinin tamamna blnmemi vaziyetteki ilk haliyle sahiptir. Bu iki kuvvet, tezahr edebilmek iin ikiye ayrlrlar: Mahtm, ruhbanlk gcn temsil ederken, Mahnga hkmdarlk gcn temsil eder. Bu ayrm, Brahmanlar ve Katriyalar ayrmna tekabl etmektedir. Zaten, 'kastlarn stnde olmalar' nedeniyle Mahtm ve Mahnga ile Brahtm'nn bizzat kendilerinde hem ruhbanlk hem de hkmdarlk vasflar vardr. Burada ayrca, bugne kadar yeterli bir ekilde aklanmam olan ve olduka nemli olan bir konuyu da belirtmeliyiz: Daha nceki satrlarda, kendilerinde her iki gc de birletiren ncil'deki Hkmdar-Mecus-lara atfta bulunulmutu; imdi, bu

gizemli ahslarn gerekte sadece ve sadece Agarttha'nn bakann temsil ettiklerini sylyoruz.10 Mahnga olan, Mesih'e altn ikram eder ve onu bir 'Hkmdar' olarak selmlar; Mahtm olan, Mesih'e gnnk takdim eder ve onu bir 'Rahip' olarak selmlar; son olarak Brahtm olan ise, Mesih'e mr 9. Mandukya Upaniad, ruti:6. 10. Saint-Yvcs aka sz konusu 'Hkmdar-Mecus'un Agarttha'dan geldiklerini belirtiyor ancak, bu konuda fazla aklamada bulunmuyor. Kendilerine atfedilen isimler herhalde ok uydurma, sadece ilerinden Melki-Or ismi, ki Ib-ranice'de 'Aydnln Hkmdar' anlamna gelmektedir, olduka anlamldr.

34 LEMN HKMDARI takdim eder (bozulmay nleyen bitki ve Amrit'nn sureti)11 ve onu bir 'Peygamber' ya da mkemmel bir Manev stat olarak selmlar. lk gelenein sahih temsilcileri tarafndan, doan Mesih'e kar her birinin kendi alanna tekabl eden lemde gerekletirdikleri bu tebrik, ayn zamanda o gelenee nispetle Hristiyanln mkemmel bir doru yol (orthodoxie) olduunun da bir iaretidir. Tabiatyla, Bay Ossendowski'den bu seviyede bir tespitte bulunmas beklenemezdi. Ancak, ayet baz eyleri daha derinlemesine kavram olsayd, Agarttha'nn yce ls ile yine kendisinin bahsettii Lamaizm'deki l arasnda kesin bir analojinin olduunu en azndan fark edebilirdi: 'Buda'nn kutsiyetini (ya da saf maneviyatn) tahakkuk ettiren' Dalay Lama; 'Buda'nn bilgisini tahakkuk ettiren' olarak Tashi-Lama (ki bu bilgi, sanld gibi 'sihir' deil 'meleklerin salad' (theurgique) bir bilgi); ve 'Buda'nn madd ve sava gcn temsil eden' Bogdo-Han'dr. Bu da aynen ' lem' tasnifine benzemektedir. Bu benzetmeyi o kadar kolayca yapabileceini kendisine yaplan u benzetmeden de anlayabiliriz: 'Agharti'nin bakenti, mabetler ve manastrlar ile kapl bir dan tepesinde yer alan Dalay Lama'nn saray Potala'nn olduu Lhassa'y andrmaktadr.' Olaylar bu ekilde aktarmak zaten yanltr, zira var olan ilikileri altst etmektedir. Zira, gerekte ifade edebildiimiz suretten yola karak prototipten bahsedebiliriz, yoksa aksi bir yntemle deil. yle ki, Lamaizm'in merkezi ancak gerek 'lemin Merkezi'nin bir suretinden baka bir ey olamaz. Ancak, bu tarzdaki btn merkezler, bulunduklar mevkiye nispetle birtakm ortak topografik zellikler tarlar. Zira bu farkllklar, yadsnamayacak bir sembolik anlama sahiptirler ve dahas, bunlarn her biri 'manev etkileimler'in kendilerine nispetle etkin olduklar kanunlarla da irtibat hlinde olmaldrlar. Burada tamamyla 'kutsal corafya' adn verebileceimiz geleneksel bilim ile alkal konular sz konusudur. 11. lmszlk iecei ya da gdas olarak Hindular'daki Amrita ya da Yunan-llar'daki Ambruaz (her iki kelime de etimolojik olarak ayndr), ayn ekilde Vedalar'da Soma ve Mazdekler'de Haoma olarak temsil edilmekte idi. Zamk aalar veya bozulmayan reinelerin, sembolizmde nemli rolleri vardr. zellikle bunlar, bazen Mesih'in amblemleri olarak kullanlmlardr.

YCE LEV 35 Ayrca, bir o kadar ilgin olan baka bir benzerlik daha vardr:

Sa-int-Yves, birtakm sembolik saylarla ilikili olan inisyatik hiyerarinin eitli derecelerini veya halkalarn tasvir ederken, zamann taksimine de nispet ederek, szlerini u ekilde tamamlar: 'Gizemli merkeze en yakn olan ve en yksekte yer alan halka, yce inisyasyonu temsil eden ve zodyak (burlar kua) alanna tekabl eden oniki unsurdan mteekkildir.' Bu oluum, oniki byk Namshamlar'dan (ya da Ne-mohanlar) mteekkil Dalay Lama'nn 'evrimsel konseyi' olarak adlandrlanda da ayn ekilde mevcuttur. Bunu ayn ekilde, birtakm Batl geleneklerde dahi bulmaktayz ki 'Yuvarlak Masann valyeleri' ile ilgili olan buna bir rnektir. Biz buna ayrca unu da eklemeliyiz ki, Agarttha'nn i halkasnn oniki yesi, kozmik dzen gz nnde bulundurulduunda, sadece Zodyak'n oniki simgesini temsil etmemektedirler. Bunlar ayn zamanda (burada 'daha ok' ifadesini de kullanmak isteriz, mamafih her iki yorum da birbirini dta brakmamaktadr), Gne'in eitli suretleri olan oniki Adityalar' da temsil etmektedirler ki, bunlarn da ayn zodyak iaretleri ile alkas vardr.12 Mesel, nasl ki Manu Vaivasvata 'Gne'in olu' diye isimlen-diriliyorsa, ayn ekilde 'Dnyann Hkmdar'nn' amblemleri arasnda Gne de yer almaktadr.13 12. Rivayete gre, Adityalar (Aditi'den yani 'Grnmeyen'den tretilmitir) oniki olmadan nce yedi adettiler ve o zamanlan bakanlar Varuna idi. Oniki Adityalar unlardr: Dhatri, Mitra, Aryaman, Rudra, Varuna, Surya, Bhaga, Vivasvat, Pusan, Savitri, Tvatri, Vinu. Bunlar, grnmeyen ve bir tek ze sahip olann eitli tecellileridir. Ayrca, bu oniki Gne'in evrim bittiinde ayn anda tezahr edecekleri de nakledilmektedir ki, bu durumda asl ve ilk ortak tabiatlarna geri dnm olacaklardr. Yunanllar'da, Olimpus'un oniki byk tanrs ayn zamnda Burlar Kua'nn oniki sembol ile irtibat halindedir. 13. Bizim burada atfta bulunduumuz sembol, Mesih'e Sol Justitiae unvann veren katolik ayinindeki ile ayndr. Kelm (Verbe), gerekten de 'manev Gne'tir, yani hakikaten 'lemin Merkezi'dir. Ayrca, Sol Justitiae ifadesi dorudan doruya Melki-Sedek'in vasflarna atfta bulunmaktadr. Burada ayrca, gne hayvan olan aslann, Antik ve Orta a'da ayn anda hem adalet hem de kudret amblemi olduuna dikkat ekmek gerekmektedir. Burlar Kua'nda aslan, bizzat Gne'in evidir. -Gne'in oniki n, oniki Adityalar' temsil ettii kabul edilebilir. Baka bir bak asna gre, a-

36 LEMN HKMDARI Buradan karlan sonulardan ilki, hemen hemen btn lkelerdeki gizli ya da ulalmas g olan manevf merkezler ile ilgili yaplan tasvirler arasnda birbirine ok yakn ilikilerin gerekten mevcut olduudur. Verilebilecek en makul aklama, ayet bu tasvirler farkl merkezler ile alkal iseler -ki bunun eitli durumlarda olduu vaki-dir-, bunlar tek ve yce bir merkezden kaynaklanmaktadr. Zaten, btn farkl gelenekler sonu itibaryla ilk byk gelenein birer uyarlamasndan (adaptation) baka bir ey deildir. yet Gne Mesih'i temsil ediyorsa, oniki n da oniki Havari'ye tekabl etmektedir (apostolos kelimesi 'gnderilmi' anlamna gelmektedir ve nlar da Gne tarafndan 'gnderilmekte'dir). Zaten, Havariler'in oniki saysnda, birok noktann dnda, zellikle Hristiyanln ilk gelenekle olan tam bir uyumu grlebilir.

GRAAL SEMBOLZM iraz nce, "Yuvarlak Masa valyeleri"ne atfta STinmutuk. Burada, "Graal'n aranmas'nn ne anlama geldiinin zerinde durmak pek de yararsz saylmayacaktr. Bu arama, Kelt kkenli efsanelerde temel unsur olarak takdim edilmektedir. Btn geleneklerde, bir ekilde, belli bir dnemden sonra ortadan kaybolmu ya da gizlenmi olan bir eyden bahsedilmektedir: mesel Hindular'da Soma, Persler'de ise Haoma'dr ki, bu 'lmszlk iksiridir' ve Graal ile ok yakn ilikisi vardr. Zira bu da, rivayet edildiine gre, Mesih'in kann ieren kutsal bir vazodur ve ayn ekilde o da 'lmszlk iksi-ri'dir. Baka yerlerde bu sembolizm daha farkldr: Mesel Yahudi-ler'de kaybolan ey, yce ilh ismin telaffuzudur.1 Ancak temel d1. Bu meyanda, Masonluun kaybolan Sz'n de hatrlatmak isteriz ki, ayn ekilde bu da gerek inisyasyonun srlarn sembolize etmektedir. Demek ki, 'kaybolan Sz'n aranmas' temas aslnda 'Graal'n aranmas'nn baka bir formudur. Bu da, tarihi Henri Martin'in 'Aziz Graal'n Massenie'si ile Masonluk arasnda kurduu balanty dorulamaktadr (bkz. L'Esoterisme de dante, 1957, ss.35-36); burada yapm olduumuz aklamalar, Graal sem-

38 LEMN HKMDARI fce her zaman ayndr, ve bunun tam olarak neye tekabl ettiini ileride aklayacaz. Rivayet edildiine gre Kutsal-Graal, son akam yemeinde kullanlan ve daha sonra Romal yzba Longin'in att mzrakla Mesih'in gsnde alan yaradan akan kan Arimathieli Joseph'in iine toplad kasedir.2 Bu kase, efsaneye gre, bizzat Arimathieli Joseph ile Ni-codeme tarafndan3 Byk Britanya'ya nakledilmitir. Burada, Kelt gelenei ile Hristiyan gelenei arasnda kurulan ilikiye iaret edildiine dikkat etmek lzm. Gerekten de kase, antik geleneklerin birounda nemli bir rol oynamaktadr ki, herhalde Keltler'de de durum ayn idi. Hatta burada hemen belirtilmelidir ki, bazen bu bir mzraa da nispet edilmektedir. Bu her iki sembol de bu durumda birbirini tamamlayc bir zellie sahiptir denebilir. Ancak burada buna deinmek, bizim zerinde durduumuz konumuzdan uzaklamamza neden olur.4 Graal'in gerek anlamn en ak biimde gsteren ey belki de, onun kkeni ile ilgili rivayet edilen eylerdir: Rivayete gre bu kase, eytan'n (Lucifer) kovulmas esnasnda alnndan den bir zmrt-' ten melekler tarafndan yontulmutur.5 Bu zmrt bize ok ak bir ekilde, Hindu sembolizmindeki (ki Budizm'e de buradan gemitir) urnd'y hatrlatmaktadr ki, genellikle iva'nn nc gz olarak bolizmi ile dier btn inisyatik kurumlarn 'ortak merkezi' arasnda var ■ olan yakn iliki hakknda belirttiklerimizi anlamay salayacaktr. 2. Bu Longin ismi, Yunanca's logke (lonke diye telaffuz edilir) olan bizzat lan-ce (mzrak) kelimesine ok yakn bir kelimedir, zaten Ltince'deki lancea da ayn kke sahiptir. 3. Buradaki iki ahstan birisi Hkmdarlk dieri rahiplik gcn temsil etmektedir. "Yuvarlak Masa'nn tesisinde Arthur ile Merlin arasnda da ayn durum sz konusudur. 4. Burada sadece, mzrak sembolizminin genellikle 'lemin Mihveri' ile irtibat hlinde olduunu belirtmek isteriz. Buna gre, mzraktan damlayan kan ile 'Hayat Aac'ndan kan damlann ayn anlam vardr. Zaten btn geleneklerin, hayatn ilkesinin kana dayandn aklamada gr birlii ierisinde olduklarn bilmekteyiz.

, Kimileri, blis'in (Lucifer) tacndan den bir zmrt olduunu belirtirler. Ancak burada, blis'in dmeden (kovulmadan) nce 'Ta Melei' oluu ile bir kartrma sz konusudur (yani, ilk Sefira olan Keter'in); branice'de ha-katriel denmektedir ki, bu ismin saysal deeri 666'dr.

GRAAL SEMBOLZM 39 yer almaktadr ve 'ezellik hissi' diyebileceimiz eyi temsil etmektedir. Bu konuyu baka bir yerde detayl olarak aklamtk.6 Daha sonra, Graal'in yeryz cennetinde Adem'e teslim edildii; ancak kovulmas esnasnda onun da onu kaybettii, zira Eden'den kovulduunda onu beraberinde gtremedii nakledilir ki bu, biraz nce belirttiimiz anlam ile ok daha akla kavumaktadr. Gerekten de, merkezinden uzaklatrlm olan insan, artk zamann hkm srd bir alana hapsedilmitir. Artk bir daha, her eyin ezel grnmyle temaa edildii yegane noktaya tekrar ulaamayacakt. Dier bir ifadeyle, 'ezeliyet hissine' sahip olmak, yukarda da belirttiimiz zere, btn geleneklerin ortaklaa isimlendirdikleri 'ilk durum'la (etat primordial) ilintilidir. Bunun yeniden tesisi ise, gerek inisyasyonun ilk safhasn tekil eder ki bu, 'insan st' (supra-humains)7 mertebelerin gerek fethinin ncelikli artdr. Yeryz Cenneti, zaten aka 'Alemin Merkezi'ni temsil etmektedir. Bundan sonraki sayfalarda cennetin gerek anlam ile ilgili syleyeceklerimiz, bunu daha da iyi anlamamz salayacaktr. u aklamalar daha da gizemli ifadeler iermekte: it (Seth), yeryz cennetine girmeyi elde ediyor ve bylece yeniden o kymetli vazoyu buluyor. Oysa it ismi, temel ve istikrar fikirlerini ifade etmektedir. Yani, burada bir ekilde, insann dyle yok edilmi olan ilk dzenin (ordre primordial) tekrar kurulduuna iaret edilmektedir.8 Bylece, it ve ondan sonra Graal'a sahip olanlarn, ona sahip olmakla birlikte kaybolmu olan cennetin yerine geecek ve bir bakma onun bir sureti olacak bir manev merkez kurabilmilerdir. Bu durumda, Graal'a sahip olmak, ilk gelenein btnyle bir manev merkez6. L'Homme et son devenir selon leVedanta, s. 150. 7. Bu 'ilk durum' ya da 'cennet hali'ne dair bkz.: L'Esoterisme de Dante, 1957, ss.46-48 ve 68-70; LHotnme et son devenir selon le Vedanta, s. 182. 8. Rivayete gre, Set tam krk yl yeryz cennetinde kalm. Bu 40 saysnn ayn zamanda 'barma' veya 'ilkeye dn' anlam da vardr. Bu say ile llen zaman dilimlerine genellikle Yahudi-Hristiyan geleneinde rastlanmaktadr: Mesel, krk gn sren tufan, srailoullan'nn krk yllk l hayat, Musa'nn [a.s.] Sina Da'nda geirdii krk gn, Mesih'in tuttuu krk gnlk orucu (Karem kelimesi tabi olarak ayn anlama gelmektedir); buna benzer baka rnekler daha bulabiliriz.

40 LEMN HKMDARI de bulundurulmasn temsil etmektedir. Zaten efsane, GraaPn Mesih dnemine kadar nerede ve kim tarafndan korunduu bilgisini aktarmamaktadr. Ancak, kendisine atfedilen Kelt kkenlilii, Druidler'in de bundan bir paya sahip olduklarna iaret etmektedir ki, bylece onlarn da ilk gelenein dzenli koruyucular arasnda saylacaklar gerektiine iaret etmektedir.

Graal'n ya da onun muadili sembollerden bir tanesinin kaybolmas, aslnda btn ierdikleri ile birlikte gelenein kaybolmas anlamna gelmektedir. Dorusu, gerekte bu gelenek, kaybolmaktan ok gizlenmi vaziyettedir. Ya da kaybolmas, ancak baz tali merkezler iin sz konusudur ki, bu da onlarn yce merkez ile olan dorudan irtibatlarn koparmalar sonucu meydana gelir. Bu yce merkez ise, daima gelenei olduu gibi korur, ve d lemde meydana gelen deimelerden etkilenmez. Saint Augustin dahil baz Kilise Babalar'nn da belirttikleri gibi tufan, 'dris'in (Henoch) ikametgh ve Azizlerin Topra' olan,9 'tepesi ay kresine deen' yani deiim alannn (yani 'ay-al-t lemi' denilen yerin) tesinde olan ve dnya ile semavt'n iletiim noktasnda bulunan yeryz cenneti'ni etkilememitir.10 Ancak, nasl ki yeryz cenneti ulalamaz oldu ise, temelde ayn ey olan yce merkez de belli bir dnem boyunca zahiren kendini gstermeyebilir. te o zaman, gelenein btn insanlk iin kaybolduundan bahsedilir. Zira o, ancak ok itina ile kapatlm olan baz merkezlerde korunmutur. Bu nedenle de insanlar, ilk durumda olann aksine bilinli ve etkin olarak ona katlmazlar.11 Gnmz ann durumu da tam ola9. 'Ve Hanok Allah ile yrd; ve gzden kayboldu; nk onu Allah ald' (Tekvin, 5/24). Bu durumda, yeryz cennetine nakledilmi olmal; zaten Tostat ve Catejan gibi ilahiyatlar da bu ekilde dnmektediler. 'Azizler Topra' veya 'Yaayanlar Topra' ile ilgili olarak ileride yaplacak olan aklamalara bkz. 10. Bu, yeryz cennetini Araf dann tepesine yerletiren Dante'nin uygulam olduu sembolizmle uyumaktadr ki, bu durum btn geleneklerde var olan 'kutup da' ile ayniyet arz etmektedir. 11. Hindu gelenei, balangta ad Hamsa olan sadece bir tek kastn olduunu nakletmektedir. Bu, btn insanlarn, hlen var olan drtl kast sisteminin tesinde, sz konusu isim ile tayin edilen manev dereceye normal olarak ve kendiliinden sahip olduklarna iaret etmektedir.

GRAALSEMBOLZMN41 rak budur, ve bu durumun balang tarihi mevcut 'profan' ve sradan ulalabilen tarihin ok tesindedir. Demek ki, gelenein kaybolmas, baz durumlarda bu genel anlamyla anlalabilir, veya belli bir halk ya da medeniyetin geleceini az ok gizli bir ekilde ynlendiren manev merkezin kararmas eklinde de anlalabilir. Buna gre, sz konusu duruma iaret eden herhangi bir sembolizm ile karlaldnda, bu iki yorumdan hangisi ile yorumlanmas gerektii incelenmelidir. Bu sylediklerimizden hareketle, Graal'in birbiri ile ok sk balantl olan iki eyi temsil ettii sonucu kabilir: 'lk gelenee' btnyle sahip olan ve bu sahip olunuun gerekli kld etkin bilgiye sahip olma mertebesine ulaan ile, gerekte bu haliyle 'ilk hlin' tamamyla yeniden btnlemedir. Bizzat Graal kelimesinin ierdii ifte anlamn, bu iki ey ile, yani 'ilk hl' ve 'ilk gelenek' ile ilikisi vardr. Zira, ilk bakta fark edilemeyecek kadar ok daha derin varlk sebepleri olan ve sembolizmde inkr edilemez bir rol oynayan bu iki kavramdan biriyle Graal, ayn anda hem bir kase (grasale) hem de bir kitap (gradale veya graduale) olmaktadr. Bu ikinci anlam, aka gelenee iaret etmektedir, oysa ilk anlam daha ok dorudan kendi durumu ile alkaldr.12 Her ne kadar herbirinin sembolik bir deeri olsa da, burada ne Aziz Graal efsanesinin ne de "Yuvarlak Masa valyeleri'nin hikyeleri ve onlarn keiflerinin alt detaylarna girme niyetimiz var. Sadece unu belirtmek isteriz ki, Merlen'in plnlar erevesinde Hkmdar Arthur tarafndan kurulan Tuvarlak Masa'nn varlk nedeni, valye-ler'den birinin Gral'i ele geirebilmesi ve Byk Britanya'dan Armo-rique'e getirmesi hlinde Graal'i kabul etmeye matuftur.13 Bu masa, hl ok eski bir semboldr, ve

gelenei koruyan manev merkezler ile daima irtibatl olan sembollerden bir tanesidir. Masann yuvarlak 12. Aziz Graal efsanesinin baz versiyonlarnda, her iki anlam da birlikte bulunmaktadr; zira bu durumda kitap, Mesih'in veya bir melein bizzat kupann zerine izdii ey olmaktadr. Burada, 'Hayat Kitab' ile apokaliptie ait sembolizmin birtakm unsurlar arasnda kolay benzerlikler kurmak mmkn olmaktadr. 13. Arthur isminin ok ilgin anlam vardr ki, dorudan 'kutup' sembolizmi ile irtibatldr; belki bu konuyu baka bir vesile ile aklarz.

42 LEMN HKMDARI eklinin, etrafnda daima oniki kiinin hazr bulunmas nedeniyle zod-yak evrimi ile eklen bir balants vardr. Daha nce de bahsettiimiz gibi bu zellik, sz konusu btn merkezlerin tekilinde mevcuttur.14 Graal efsanesi ile ilikili baka bir sembol daha vardr, ve zerinde durulmay haketmektedir: Bu, Montsalvat'tr (szlk anlamyla 'Selmet Tepesi' anlamna gelmektedir). Montsalvat'n tepesi 'hibir lmlnn ulaamad uzak kylarda' yer almaktadr, ve ayrca, kimsenin ulaamad bir blgede, arkasndan gnein ykseldii ve denizin tam ortasnda yer alarak temsil edilmektedir. O, ayn zamanda hem 'kutsal ada' hem de 'kutup da'dr. Bu her iki sembol de birbirinin ayndr ve bu konuda tekrar ileriki sayfalarda aklamalarda bulunacaz. Buras, tabiatyla yeryz cenneti ile ayn olan 'lmszlk lemi'dir.15 Tekrar Graal'in kendisine gelecek olursak, onun ilk anlamnn temelde kutsal kasenin karlald her yerde genellikle sahip olduu anlamn ayns olduunu; ayn ekilde, yukarda iaret ettiimiz Dou'daki Vedik Soma'y veya Mazdeizmdeki Haoma'y yani gerekli artlar tayanlarda 'ezellik hissini' tekrar kazandran 'lmszlk iksirini' ieren kurban kadehi ile ayn anlama sahip olduunu fark etmek ok kolaydr. Bu konudan ayrlmakszn, kupa ve onun ierdii ey ile ilgili sembolizm zerinde fazla duramayacaz. Bu konunun derli toplu ilenebilmesi, zel bir aratrmay gerektirmektedir. Ancak, biraz nce yaptmz aklamalar, imdi ele alacann konunun ilenmesinde ok nemli birtakm tespitler yaplabilmesini salayacaktr. 14. Tuvarlak Masa valyeleri', bazen elli kii olmaktadr (braniler'de bu say, Yubil'e tekabl etmektedir ki, ayn zamanda 'Kutsal ruh'un hkmranl' ile de alkas vardr). Ancak, bu durumda dahi, ilerinde nemli rol oynayan daima oniki kii olmutur. Burada, Orta a kahramanlk masallarndan bazlarnda Charlemagne'n oniki danmanndan bahsedildiini hatrlatm olalm. 15. Monsalvat ile Meru arasndaki benzerlik Hindular tarafndan bize bildiril-! ,. ■ aaitir; bat efsanelerinden Graal'n anlamn yakndan aratrmaya bizi iten neden de budur.

'MELKSEDEK'

ou geleneklerindeki rivayetlere gre belli bir dnemde Soma bi-linemez olmu, ve bu yzden kurban ayinlerinde onun yerine geecek baka bir iecek kullanlmas icap etmitir ki bu, ilk Soma'nn ancak bir sureti mesabesindedir.1 Bu grev, genellikle arap tarafndan yerine getirilmitir. Grekler'deki Dionisos efsanesinin byk bir ksmn da bu tekil etmektedir.2 Oysa arap, ou kez gerek inisya-tik gelenei temsil ettii kabul edilmitir: branice'de "yayin", 'arap" 1. Persler'in geleneine gre, iki tr Haoma olmutur: Sadece 'kutsal dada' toplanabilen beyaz haoma ki buna Elborj ad verilmektedir; dieri ise, ran-llar'n atalar ilk yerleim yerlerinin terk ettikten sonra birincinin yerini alan sar haomadr ki, sonralar bu da kabul edilmitir. Burada sz konusu olan, manev karanln pe pee gelen safhalardr ki bu, insanln eitli evrim-sel asrlar boyunca ykselerek geeklemektedir. 2. Dionisos veya Bakkus'un eitli tezahrlere tekabl eden birok isimleri vardr. Bu tezahrlerden en azndan birinde gelenek, onu Hindistan'dan getirmektedir. Mesel, Zeus'un kalasndan doduuna ilikin rivayet, ilgin bir 'kelime asimilasyonu arz etmektedir: Yunanca bir kelime olan meros yani 'kala', 'kutup da' anlamndaki Meru kelimesi yerine kullanlmtr ki, sesleri itibaryla de hemen hemen birbirilerinin ayndr.

44 LEMN HKMDARI ve "sod" yani "sr" kelimeleri, ayn saysal deere sahip olmalar nedeniyle birbiri yerine kullanlmtr.3 Sufilerde ise arap, ezoterik bilgiyi, herkes iin uygun olmayp sadece sekin bir zmreye has olan doktrini, temsil iin kullanlmaktadr. yle ki, arap ien herkese ceza uygulanr. Buradan kan sonu odur ki, bir ayinde arabn kullanlmas, bu ayine aka inisyatik bir zellik katmaktadr.4 Melkisedek ismi, ya da daha doru bir isimlendirmeyle Melki-Tsedek, gerekte 'lemin Hkmdar'nn bizzat ilevlerinin temsil edildii bir Yahudi-Hristiyan gelenei kavramndan baka birey deildir. Bu konuda aklama yapmaktan nce ekindik. Zira bu, bran Kutsal Kitab'nn en gizemli cmlelerinden birisinin aklamasn gerektiriyordu. Ancak, 'Alemin Hkmdar' konusunu ele almaya karar verdikten sonra, artk buna deinmeden gemenin imkn yoktu. Bu konuda Aziz Paulus'un szlerini tekrar edebiliriz: 'Bunun hakknda syliyecek ok szmz vardr, ve kulaklarnz iitmekte arlatn-dan, tefsiri gtr."5 te sz konusu Kutsal Kitap'taki cmleler: "Ve Salem Hkmdar Melki-Tsedek ekmek ve arap kard; ve Yce Allah'n (El Elion) khini idi. Ve onu mbarek klp6 dedi: Gklerin ve yerin sahibi Yce Allah tarafndan Abram mbarek olsun; ve senin dmanlarn eline teslim eden Yce Allah mbarek olsun. Ve (Abram) her eyden kendisine ondalk verdi."7 Demek ki Melki-Tsedek, ayn anda hem hkmdar hem de bir rahip. Ad, 'Adaletin Hkmdar' anlamna gelmekte; ve ayn zamanda Salem'in de hkmdardr yani 'Bar'n. Burada her eyden nce, 3. Bu kelimelerin her ikisinin de saysal deeri 70'tir. 4. Melkisedek'in kurban, genellikle Evharistiya'nn bir 'n-temsili' olarak grlmektedir; bu arada, Mezmurlar'daki u szlerin Mesih'e uyarlanmas gibi Hristiyan rahip de ilke olarak kendisini Melkisedek ile eletirmektedir: 'Tu es sacerdos in aeternum secundum ordinem Melchisedec' ('Melkisedek tertibi zre / Sen ebediyen kahinsin') (Mezmurlar, 110/4). 5. branilere Mektup, 5/11. 6. O zamanlar Abram ad henz Abraham (ibrahim) diye deitirilmemiti; ei Saray'n ad da Sara diye ayn zamanda

deitirilmitir (bkz. Tekvin, 17); yle ki, bu isimlerin her ikisinin deeri de aynen korunmutur. ^ Tekvin* 14/19-20.

'MELKSEDEK' 45 'Adalet' ve 'Bar' kavramlarn gryoruz; yani tam olarak 'lemin Hkmdar'nn iki vasfn. Salem kelimesinin, genel kanaatin aksine, hibir zaman bir ehrin ad olmadna dikkat etmek gerekir. Aksine, Melki-Tsedek'in sembolik olarak ikametgh anlamna alacak olursak, o zaman Agarttha'nn bir e anlam olarak baklabilir. Her halkrda, buna Kuds'n (Jerusalem) ilk ad olarak bakmak hataldr, zira onun ad Yebus idi. Aksine, ayet Kuds (Jerusalem) ismi bu ehre braniler tarafndan bir manev merkez tesis edildiinde verildi ise, bu isimlendirme, o ehrin gerek Salem'in grnen bir sureti olduuna iaret etmek iindir. Burada hemen belirtilmelidir ki Tapnak, Sleyman tarafndan ina edilmitir ki, onun ad (lomoh) da 'Bar' anlamna gelmekte olup Salem'den tremitir.8 imdi, Aziz Paulus'un Melki-Tsedek ile ilgili ifadeleri nasl yorumladna bakalm: nk Salem hkmdar, Yce Allah'n khini, hkmdarlar ldrmekten dnen ibrahim'i karlam ve ona hayr dua etmi olan, ve brahim'in kendisine her eyden ondalk verdii bu Melki-sedek (evvela, tercme olunarak, Salah Hkmdar, ve ondan sonra, Salem Hkmdar, yani, selamet hkmdar; babasz, anasz, nesepsiz olup kendisinde gnlerin balangc ve hayatn sonu olmyarak, fakat Allah'n Olu'na benzer klnm olarak) devam zre khin kalyor."9 Burada Melkti-Tsedek, ibrahim'e nispetle daha stn bir ekilde takdim edilmektedir, nk ibrahim'i o mbarek klmtr; 'u aktr ki, alt seviyede olan stn olan tarafndan mbarek klnr'.10 Dier yandan brahim, bu stnl tanmaktadr, zira ona ondalk vermektedir ki bu, balln bir iaretidir. Burada, kelimenin feodal anlamna yakn gerek bir unvan sz konusudur. Ancak, u kadar var ki, buradaki unvan manev bir unvandr. te, bran gelenei ile byk ilk gelenek arasndaki kesime noktas da burasdr. Burada sz konusu 8. Burada ayrca belirtmek gerekir ki, ayn kelime kk slm ve Mslim (Mslman) kelimesinde de bulunmaktadr; 'lh rade'ye boyun eme' ■■ ■ (slm kelimesinin kelime anlam budur) 'Bar'n gerekli artn oluturmaktadr; burada dile getirilen fikir Hindu geleneindeki Dharma ile mukayese edilebilir. JL branilere Mektup, 7/1-3. 10. branilere Mektup, 7/7.

46 LEMN HKMDARI edilen 'mbarek klma', aka bir 'manev etki'nin iletiimidir ki, brahim de buna katlacaktr. Kullanlan ifade tarz, brahim'i dorudan doruya 'Yce Allah' ile irtibata geirmektedir. Ayn brahim, O'nu daha sonra Yehova olarak isimlendirecektir.11 ayet Melki-Tsedek brahim'den stn ise bu, Melki Tsedek'in Tanrs olan Yce Olan'nn (Elion), brahim'in Tanrs olan her eye Gc Yeten'den (adday) daha stn olmas nedeniyledir. Dier bir ifadeyle, bu iki isimden birincisi dierine nispetle daha stn bir zellii temsil etmektedir. Ayrca, konunun en ok nemli olan ve her hlde bugne kadar hi aklanmam olan taraf ise, El Elion kelimesi ile Emmanel kelimesinin saysal

deerlerinin eit olmasdr.12 Bu ise, Melki-Tsedek rivayetini Me-cus-Hkmdarlar'a balamaktadr ki, bunun anlamn daha nce aklamtk. Dahas, una da dikkat ekilebilir: Melki-Tsedek'in rahiplii, El Elion'un rahipliidir; Hristiyan rahiplii ise, Emmanel'in rahipliidir. ayet El Elion, Emmanel ise, o zaman bu her iki rahiplik bir ve ayn eye iaret eder ki, zaten Hristiyan rahiplii de ekmek ve arap evharistiyasna sahip olmas hasebiyle o da gerekten 'Mel-kisedek nizamna uygun' bir rahipliktir.13 Yahudi-Hristiyan gelenei iki farkl ruhbanlk kabul etmektedir: Birisi 'Harun'un nizamna uygun' olandr, dieri ise 'Melkisedek nizamna uygun' olandr. Bu ikincisi, birinciye nispetle daha stndr; nasl ki Melkisedek'in kendisi brahim'den stn ise. brahim'den Le-vi kabilesi, ondan da Harun ailesi kmtr.14 Bu stnlk, Aziz Pa11. Tekvin, 14/22. 12. Bu isimlerin herbirinin saysal deeri 197'dir. s Bu tamamen yukarda akladmz eyin dorulanmasdr; ancak, gelenee katlma her zaman bilinli olmayabilir; bu durumda dahi gerek 'manev tesirleri' olduu gibi aktarabilir, ancak bu durumda inisyatik hiyeraride herhangi bir snfa aktif dahil olmay beraberinde getirmez. 14. Verilen bilgiden hareketle, buradaki stnln Yeni Ahid'in Eski Ahid'e olan stnlne tekabl ettiini syleyebiliriz. (branilere Mektup, 7/22). Burada, neden Mesih'in din adam kabilesi olan Levi kabilesi'nden deil de bir Hkmdarlk kabilesi olan Yuda'dan doduunu aklamak gerekmektedir (bkz. Ayn yer, 7/11-17); ancak, bu konuyu aklamak bizleri ilemekte olduumuz mevzudan uzaklatrr. -Yakub'un oniki olunun neslinden gelen oniki kabilenin organizasyonu, tabi olarak manev merkezlerin oni-kili teekkllerine dayanmaktadr.

'MELKSEDEK' 47 ulus tarafndan aka ifade edilmitir: "Ve denilebilir ki, ondalk alan Levi dahi brahim vastas ile ondalk vermitir.'15 Burada, sz konusu iki tr rahiplik zerinde daha fazla durmayacaz. Ancak, Aziz Pa-ulus'un u szn de nakledelim: 'Ve burada (Levili rahipliinde) fani olan adamlar ondalk alyorlar, fakat orada yaamakta olduuna e-hadet edilen bir zat alyor.'16 Melkisedek olan bu 'yaayar adam', 'ebed olarak var olan' (branice 'le-olam') Manu'dur; yani, kendi evrimi boyunca (Manvantara) ya da zellikle yneticisi olduu dn^ yann mr boyunca var olan. Bu nedenle o 'ataszdr', zira onun kkeni 'insan ddr', nk bizzat kendisi insann prototipidir. O, gerekten de 'Tanr'nn Olu suretinde yaplmtr', zira o yapm olduu Kanun gerei bu dnya iin lh Kelime'nin ifadesi ve suretidir.17 Daha baka dikkat ekilecek noktalar da var. Mesel: 'Mecus Hkmdarlar' rivayetinde, birbirinden farkl ahs grmekteyiz ki, bunlar inisyatik hiyerarinin bakandr. Melki-Tsedek rivayetinde ise, bir tek ahs grmekteyiz, ancak kendisinde her ilevi birletirebilecek bir durumdadr. te bu yzdendir ki, kimileri Ado-ni-Tsedek yani 'Adaletin Efendisi', bu ismin bir ifti olan Kohen-Tse-dek ve Melki-Tsedek yani 'Adalet Hkmdar' eklinde bir ayrm yaptadrlar. Bu zellik, Brahtm, Mahtm ve Mahnga ilevleri ile irtibatlandrlabilir.18 Her ne kadar Melki-Tsedek sadece nc zelliin bir ismi olsa da, genellikle dierlerine de temil edilerek kullanlr. Dierlerine nispetle o ismin zellikle kullanlm olmas 15. 16. 17. branilere Mektup, 7 / 9. branilere Mektup, 7/8. skenderiyeli Gnostikler'in Pistis Sophia'snda Melkisedek, 'Ebedi

In Byk Alcs' diye tavsif edilir; bu da yine, dorudan doruya lke'den kan n ile akledilebilir alan ve onu kendi sahas olan yeryzne yanstan Manu'nun fonksiyonu ile uyumaktadr; ite bu yzdendir ki, Ma-nu'ya 'Gne'in olu' denmektedir. 18. Melki-Tsedek ile ilgili daha baka gelenekler de vardr; bunlardan birine gre, Melkisedek 52 yanda melek Mikail tarafndan yeryz cennetinde takdis edilmitir. Buradaki 52 sembolik says, dier yandan, Hind geleneinde nemli bir rol oynamaktadr ki, bu say Veda'nn toplam anlamna tekabl ettii kabul edilir. Hatta, btn bu anlamlara tekabl eden Om tek hecelisinin farkl telaffuz ekillerinin mevcut olduu sylenmektedir.

48 LEMN HKMDARI ise, onun ilevinin daha ok d leme ynelik olmas, yani dorudan tecelli eden taraf olmas nedeniyledir. Dier yandan, 'lemin Hkmdar' ifadesi ile 'Adaletin Hkmdar' ifadesi, sadece hkmdarlk iktidarna dorudan iaret etmektedir. Dier yandan, ayn zamanda Hindistan'da Dharma-Rj ismine de raslamaktayz ki bu ismin szlk mukabili Melki-Tsedek'le ayndr.19 imdi, Melki-Tsedek isminin tam olarak ne anlama geldiine bakalm; 'Adalet Hkmdan'na ait vasflar terazi ve kltr; bunlar 'Hkm Melei' olarak bilinen Mikail'in de nitelikleridir.20 Bu her iki amblem de sosyal dzende idar ve asker ilevleri temsil eder ki bunlar Katriyalar'n grevleridir ve hkmdarlk iktidarn meydana getiren iki unsurdur. Bunlar da hiyeroglif olarak branice ve Arapa Hak kelimesinin kkn oluturan iki zelliktir ve bu kelime ayn zamanda hem 'Adalet' hem de 'Hakikat' anlamlarna gelmektedir.21 yle ki bu kelime, eitli eski halklarda hkmdarla iaret etmek iin kullanlmtr.22 Hak, Adalet'i yani terazi ile sembolize edilen dengeyi salayan kuvvettir. Oysa kuvvetin kendisi, kl ile sembolize edilmektedir ki, hkmdarlk kuvvetinin gerek roln karakterize eden de budur.23 Dier yandan, manev dzende (ordre) ise, Haki-kat'in gcdr. Ayrca, bu Hak kknn daha yumuatlm bir ekli 19. Dharma-Raja ad veya daha doru bir ifadeyle unvan, Mahabharata'da ayn zamanda Yudhitira iin de kullanlmaktadr. Ancak, ncelikle 'llerin yarglaycs' olan Yama iin kullanlmtr ki, Manu ile olan yakn irtibatna daha nce iaret edilmiti. 20. Hristiyan ikonografisinde melek Mikail, 'hesap gn' temsillerinde her iki vasf ile yer almaktadr. 21. Eski Msr'da da ayn ekilde M veya Maat ayn zamanda hem 'Adalet' hem de 'Hakikat' idi; yarglama esnasndaki tartnn bir kefesinde onu, dier kefesinde ise kalbin hiyeroglifi olan bir vazonun olduunu gryoruz. -bra-nice'de hok, 'ferman' anlamna gelmektedir (Mezmurlar, 2/7). 22. Bu Hak kelimesinin saysal deeri 108'dir ki, temel evrimsel saylardan bir tanesidir. -Hindistan'da, iva tebihi 108 tanecikten mteekkildir; tebihin ilk anlam 'lemlerin halkas'n sembolize etmektedir ki bu, var olan mertebelerin veya evrimlerin birbirileri ile olan sebep-sonu ba ile ballklar anlamna gelmektedir. 23. Bu anlam, ayet modernler bunun zahir u anlamn fazla ktye kullanmam olsalard, u formlde zetlenebilir: 'Hukukun hizmetindeki g'.

'MELKSEDEK' 49

de vardr ve burada manev g, madd gcn yerine gemitir. Bu Hak ekli, aka Hikmet'i temsil etmektedir (branice'de Hokmah). yle ki bu, daha ok manev otoriteye tekabl ederken, dieri hkmdarlk iktidarna tekabl etmektedir. Bu durum, sz konusu birbirine tekabl eden formlarn, benzer anlamlar ile kan kelimesinin kkeninde olmas ile de dorulanmtr. Kan kelimesi, eitli dillerde 'iktidar' veya 'g' anlamna ve 'bilgi' anlamna gelmektedir:24 Kan, zellikle manev veya akl iktidardr ve Hikmet'le ayndr (Kohen yani ibranice'de 'rahip' kelimesi de ayn kkten gelmektedir), ve qan madd iktidardr (baz kelimelerin 'sahip olma' fikri ve zellikle de Qain kelimesi de bu kktendir).25 Bu kkler ve onlardan treyenler, baka sonulara ulamaya da imkn salamaktadr. Ancak biz, daha ok dorudan kendi almamzla ilgili olanlar zerinde durmalyz. Bundan nce belirtilenleri tamamlamas bakmndan, ibran Kab-balas'nn ekina hakkndaki ifadelerine tekrar bakalm: ekinah, 'aa lemde' on Sefirot'un sonuncusu ile temsil edilmektedir ve Malkut yani 'Hkmdarlk' olarak isimlendirilmektedir. Bu isimlendirme, zerinde durduumuz konu itibaryla aklanmay haketmek-tedir. Ancak bundan da nemlisi, malkut kelimesinin e anlamls olarak kullanlanlar arasnda, Tsedek yani 'Doru Olan' da vardr.26 Malkut ve Tsedek kelimeleri ya da 'Hkmdarlk' (dnyann ynetimi) ile Adalet kelimeleri arasndaki bu benzerlik, zellikle bizzat Mel-ki-Tsedek kelimesinde de vardr. Burada, sefirotik aacnn 'orta stunundaki' datlan ve dengeleyen Adalet sz konusudur. Bunu, 'sol 24. Bkz.: L'Esoterisme de Dante, 1957, s.58. 25. Orta Asya halklar tarafndan bakanlara verilen bir unvan olan Han kelimesi, belki ayn kelime kkne dayanmaktadr. 26. Tsedek, ayn zamanda Jpiter'in de addr ki, nitekim onunla irtibatl olan melein ad Tsadkiel-Melek'tir; burada, Melki-Tsedek ismi ile olan benzerlik (zira buna sadece bir El eklenmitir ki, bu ek btn melek isimlerinin tamamnn sonunda yer almaktadr) zerinde durmayacak kadar aktr. Hindistan'da, ayn gezegenin ad Brihaspati'dir ve o da 'semav barahip'tir. -Malkut kelimesinin bir dier e anlamls Sabbat'tr ve buradaki 'dinlenme' fikri de aslnda 'Bar'a tekabl etmektedir; ayrca, yukarda da grdmz gibi bu isim bizzat ekina'nn kendisi ile 'aa lemle' irtibat kurduu zahir ynn temsil etmektedir.

50 LEMN HKMDARI stunda' yer alan Rahmet'in kart ve Gazab'n zellii olan Ada-let'ten ayrmak gerekir. Zira bunlar, iki farkl zelliktir (ve zaten b-ranice'de bunlara tekabl eden iki farkl kelime mevcuttur: Birincisi iin Tsedekah, dieri iin ise Din kelimesi). Bunlardan, en kesin ve tam olan birinci anlamdaki Adalet kelimesidir ki, bu kelime denge veya uyum fikrini ierir ve sk skya Bar ile balantldr. Malkut, 'yukardaki nehirden gelen sularn topland haznedir; yani, bol bol yaylan btn feyezanlarn (manev inayet ve etkilerin) bir haznesi'.27 Bu 'yukardaki nehir' ve inen sular, ok ilgin bir ekilde Hindu geleneindeki semav Gang'ya atfedilen rol artrmaktadr. Ayrca akti'nin, ki Ganga onun bir tezahrdr, ekina ile benzer zellikleri vardr ki, herhalde bu onlarn ortak bir zellii olan 'ilh' ileve sahip olmalardr. Semav sularn haznesi, bu dnyadaki manev merkez ile ayndr: Pardes'in nehirleri oradan kmaktadr, ve oradan drt asl yne doru yol alrlar. Yahudiler'e gre bu manev merkez, Siyon tepesidir ve onu 'Alemin Kalbi' olarak isimlendirirler. Zaten btn 'Kutsal Topraklar' iin bu ifade kullanlmaktadr ve onlar iin bu tepe, bir bakma Hindular'daki Meru'nun veya Persler'de-ki Alborj'un karl

mesabesindedir.28 Tehova'nn Kutsal Toplanma adr, ekina'nn ikametgh, Tapnan kalbi olan Kutsallarn Kut-sal'dr. Tapnan kendisi Siyon'nun (Kuds'n) merkezidir, nasl ki kutsal Sion srail Topra'nn merkezi ise, ve srail Topra'nn da dnyann merkezi olduu gibi.'29 Bu durumu daha da ileri gtrebiliriz: Burada saylanlar ters ynde ele alarak bu sralama yaplabilecei gibi, Tapnak'taki Toplanma adr'ndan sonra, Toplanma adr iindeki Ahit Sand ve, Ahit Sand zerinde ekina'nn tecellig-h (iki Kerubim'in arasnda) eklinde her biri pe pee 'Manev Kutbun' yakn temsili olur. 27. P. Vuilliaud, La Kabbale juive, c.l, s.509. 28. Samiriler'de, ayn rol Gerizim da stlenmitir ve benzer adlara sahiptir:. 'Takdis Edilmi Da', 'Ebedi Tepe', 'Mirasn Da', 'Tanr'nn Evi' ve 'Meleklerinin Toplanma adr', 'ekina'nn kametgh' olarak adlandrlmtr. Ayn zamanda, Eden'in bulunduu ve tufann sular altnda kalmayan 'lk (Kadim) Da' (Har Kadim) olarak da kabul edilir. 29. S. Vulliaud, La Kabbale juive, c.l, s.509.

'MELKSEDEK' 51 te, Dante de Kuds' 'Manev Merkez' olarak bu ekilde takdim etmektedir-ki, bunu baka bir yerde aklama frsatmz olmutu.30 Ancak bu, aka Yahudi bak asn terk ettiimiz andan itibaren bir anda sembolik bir hl almakta ve kesinlikle belli bir yer anlamn artk tamamaktadr. lk gelenein adaptasyonu amacyla belli artlar erevesinde tekil edilen dier btn tali manev merkezler, daha nce de gsterdiimiz gibi, yce merkezin bir suretinden ibarettir. Siyon, gerekte sadece tali bir merkez olabilir; ancak bununla birlikte bu benzerlikten hareketle yce merkez ile sembolik bir ayniyet kurabilir. Kuds de, isminin iaret ettii gibi, gerek Salem'in bir suretidir. Sadece srail Topra'ndan ibaret olmayan 'Kutsal Toprak' ile ilgili daha ce sylediimiz ve de sylemeye devam edeceimiz eyler, onu zah: netsizce anlamay salayacaktr. Bu koni da, 'Kutsal Toprak' ile ayn anlama gelen dier bir ifade ise "faayan arn Topra' ifadesidir: Aka 'lmszlk ikametgh' anlamna gelmektedir. yle ki, tam karl dikkate alnacak olursa, yeryz cennetine veya onun sembolik benzerlerine tekabl etmektedir. Ancak bu ayn isimlendirme, tali derecedeki 'Kutsal Topraklar' iin de kullanlmtr, mesel zellikle srail Topra'nda olduu gibi. Rivayete gre, ^Yaayanlarn Topra, yedi toprak iermektedir'. Bay Vulliaud, bu konuda unu aktarmaktadr: 'Bu toprak Kenan'dr, zira orada yedi halk vard'.31 phesiz bu, szlk anlam itibaryla dorudur; ancak, sembolik anlamda bu yedi toprak, mesel slm geleneinde de olduu gibi, yedi dvipa'ya da tekabl edebilir ki Hindu geleneinde onlarn ortak merkezi Meru'dur. Bu konu zerinde ileride duracaz. Ayn ekilde, eski dnyalar veya bizden nceki yaratllar, nasl ki 'Edom'un yedi hkmdar' eklinde tasvir ediliyorsa (buradaki yedili saynn Tekvin'deki yedi 'gn' ile bir ilikisi vardr), burada tesadf olm; saylan yediktan ok daha te, Kalpa'nn bandan gnmze kadar Manu alar ile ok arpc bir benzerlik vardr.32 30. L'Esoterisme de Dante, 1957 basks, s.64. 31. La Kabbale juive, c.l, s.116. 32. Bir Kalpa, tam ondrt Manvantara iermektedir; Vayvasvata, mevcut Manu, bu Kalpa'nn yedincisidir ve riveta-Varaha-Kalpa veya 'Beyaz Yaban

Domuzua' diye adlandrlr. -Baka bir ilgin uyar ise udur: Yahudi-

52 LEMN HKMDARI ler, Roma'ya Edom adn verirler; oysa, gelenek Roma'nn yedi hkmdarndan da bahseder ki, bunlarn ikincisi yani ehrin kanun yapcs olarak kabul edilen Numa, Manu isminin hecelerinin tam bir tersine okunuuna sahiptir ve ayn zamanda Yunanca bir kelime olan ve 'kanun' anlamna gelen nomos ile de benzerlik arz etmektedir. Burada, Roma'nn yedi hkmdarnn, bir ynyle, belli bir medeniyet iin, sz konusu yedi Manu'nun farkl bir temsilinden baka bir ey olmad dnlebilir. Ayn ekilde, Yu-nan'l yedi bilge de, benzer artlar dahilinde, yedi Rii'nin temsilidir ki, bizden nceki evrimin bilgelikleri bunlarda bireim halindeydi.

7 'LUZ' YA DA LMSZLK KAMETGHI /% eralt dnyas'na ilikin rivayetler, birok halkta grlmektedir. \ Burada hepsini toplamaya niyetimiz yok. Kald ki, bir ksmnn bizim u anda zerinde durduumuz konu ile dorudan bir ilgisi yoktur. Bununla beraber, genel olarak bunlar ele aldmzda, bu 'maaralar kltnn' u veya bu ekilde 'i mahal' veya 'merkez mahal' fikri ile daima bir balants vardr; ve bu durumda maara sembol ve kalp sembol, birbirine ok yakndr.1 Dier yandan, Orta Asya'da olduu gibi Amerika'da ve belki de daha baka yerlerde, gerekten de inisyatik merkezlerin ierisinde asrlarca varlklarn srdrm olduklar maaralar ve yeralt maaralar var. Ancak, bunun dnda, bu konu ile alkal aktarlan her eyde, farkedilmesi pek de g olmayan bir sembolizm taraf vardr. Hatta, bu inisyatik merkezlerin tesisi iin yeralt meknlarnn seimi, sadece basit bir korunmadan ok, birtakm sembolik dzene gre olabileceini dnebiliriz. Saint-Yves, belki bu sembolizmi aklayabilirdi; ancak bunu yapmamtr. te, eseri1. Maara ya da in, kalbin iini temsil etmektedir ki, bu varln merkezi olarak kabul edilmitir; ayrca, 'Alem Yumurtas'nn ii olarak da kabul edilmektedir.

54 LEMN HKMDARI nin baz ksmlarn inanlmaz gsteren de budur.2 Bay Ossendovvs-ki'ye gelince, kesinlikle grnen eyin tesine gemeye gc yetmez ve kendisine sylenen eylerin dorudan anlamlarnn tesinde bir anlam ifade ettiini dnemezdi. Biraz nce atfta bulunduumuz gelenekler arasnda, bir tanesi var ki zel bir ilgi gerektirmektedir: O, Yahudilik ierisindedir ve Luz adnda ok gizemli bir ehir ile ilgilidir.3 Bu yer, kken itibaryla Ya-kub'un, rya grdkten sonra orann adn Beyt-El yani 'Tanr'nn Evi' koyduu yerdir.4 Bu konu zerine ileride tekrar dneceiz. Rivayete gre, 'lm Melei' bu ehre giremez ve burada hibir gc yokmu. lgin bir benzerlik olarak, bazlar onu Alborj'un yannda olduunu belirtirler ki, Persler iin bu yer 'lmszlk ikametgh'dr.

Luz'un yakn civarnda, bir badem aac (branice buna da luz denilmektedir) vardr. Bu aacn kknde, yeraltna girilebilecek bir delik vardr.5 Bu yeralt geidi, tamamen gizli olan bu ehre gtrr. Luz kelimesi, eitli kabullere gre, gizlenmi olan, rtl olan, zarflanm, sessiz ve sr anlamlarna gelmektedir. zellikle belirtilmelidir ki, gkyz anlamna gelen kelimeler de ayn anlama gelmektedir. Genellikle coelum kelimesi ile Yunanca'daki koilon yani 'delik' arasnda bir benzerlik kurarlar (bunun maara ile de bir ilikisi vardr, hatta Varon bu benzerlie u ekilde yaklamaktadr: a cavo coelum). Ancak, en eski ve en doru ekli caelum olabilir; bu kelime aka caelare yani 'gizlemek' anlamna gelen kelimeyi hatrlatmaktadr. Dier yandan, Sanskrite'de Varuna kelimesi, 'rtmek' anlam2. Burada rnek olarak 'cehennemlere ini'in anlatld ksm hatrlatmak isteriz; frsat bulanlar, daha nce L'Esoterisme de Dante'de belirttiklerimizle mukayese edebilirler. 3. Burada kullandmz bilgilerin bir ksm, Jet/ish Encyclopedia'dan alnmtr (c.7, 219). 4. Tekvin, 28/19. 5. Kuzey Amerika halklarnn baz geleneklerinde, ilk zamanlarda yeraltnda yaayan insanlardan bazlarnn kendisi vesilesi ile yeryzne ktklar ve yine ayn rktan bazlarnn ise yeraltnda kaldklar bir aatan bahsedilmektedir. Bulvver-Lytton, La Race future (The Corning Race) adl eserini kaleme alrken bu geleneklerden esinlenmi olabilir. Eserin yeni yaynn ad ise yle: La Race qui nous exterminera (Bizi yok edecek rk).

■LUZ' YA DA LMSZLK KAMETGHI 55 na gelen 'var' kelimesinden tremektedir (bu ayn zamanda kal kknn de anlamdr ki, Ltince'deki caelare'nin dier bir ekli olan celare, ve onun bir e anlamls olan Yunanca'daki kaluptein de onunla irtibatldr).6 Greke'deki Ouranos kelimesi de, ayn kelimenin farkl bir formudur, zira var kelimesi kolayca ur'a eklini alr. Demek ki bu kelimeler, 'rten'7, 'gizleyen'8, ve ayn zamanda 'gizlenen' anlamlarna gelir ki bu sonuncu anlamn iki manas vardr: Hislerden gizlenmi olan, hisler-st olan. O ayn zamanda, gizlilik (oc-cultation) ve kararma (obscurcissement) alarndaki zahir ve grnr olmas son bulan gelenektir ki, o zaman 'semav dnya' artk 'yeralt dnyas' olmutur. Ayrca, baka bir adan, 'Gkyz' ile de bir benzerlik kurulabilir. Luz, 'mavi ehir' olarak da isimlendirilir. Safirin rengi olan bu renk, semann (gn) rengidir.9 Hindistan'da, gkyznn mavi renginin, Meru'nun yzlerinden birinden, gneydeki yznden n yansmas sonucunda olduunu rivayet ederler ki, onun bu yz Jam-bu-dvipa'ya bakmaktadr ve bu da safirdendir. Bunun ayn sembolizmle balants olduu kolayca anlamlmaktadr. Jambu-dvipa, ge6. Ayn kal kknden, baka ltince kelimeler de tremektedir. Mesel, caligo ve belki de mrekkep bir kelime olan occultus. Dier yandan, caelare formunun asl itibaryla farkl bir kk olan ve 'kesmek' ve 'blmek', veya 'ayrmak' ve 'gizlemek' anlamna gelen (ayn ekilde caedere) caed'den gelmi olmas mmkndr. Ancak, herhalkrda bu kklerle dile getirilen fikirler, fark edildii gibi, birbirine ok yakndrlar. Bu da, her ne kadar bu iki form da etimolojik adan birbirinden bamsz olsalar da, caelare ile celare'rim kolayca asimile edilmesini salamtr. ^^ 7. Orta Asya geleneklerinde 'Semav Yeryz' veya 'Yaayanlarn Yeri' ile ayn kabul edilebilir olan 'lemin ats'nn, Avalokitevara'nn hkmdar olduu 'Bat'daki Gkyz' arasnda ok yakn ilikiler sz

konusudur. -'rmek' kelimesinin anlam konusunda, ayn zamanda Masonik bir ifade olan 'rtlm halde olmak' ifadesini hatrlamamz gerekmektedir: Loca'nn yldzl tavan gk kubbeyi temsil etmektedir. 8. Bu, Msrllar'daki sis'in veya Neit'in rtdr, Uzak Dou geleneinde ise Evrensel Anne'nin 'mavi rts'dr (Tao-te-king, 6. ksm); ayet bu anlam grnen gkyzne uygulayacak olursak, bu durumda yksek hakikatleri gizleyen veya 'ifa eden' astronomi sembolizminin rolne atfta bulunulduunu grrz. 9. Safir, Kitab- Mukaddes sembolizminde nemli bir rol vardr; zellikle de, peygamberlerin mkaefelerinde sk sk grlmektedir.

56 LEMN HKMDARI nellikle inanld gibi Hindistan deildir. Aksine o, gerekte bugn iinde bulunduumuz haliyle btn yeryzn ifade etmektedir. Bu dnyann da btnyle Meru'nun gneyinde olduu kabul edilebilir, zira Meru kuzey kutbu ile zdeletirilmektedir.10 Yedi Dvipalar (szlk anlamyla 'adalar' veya 'ktalar'), pe pee birtakm evrimsel alardan sonra ortaya kmaktadr. yle ki, bunlardan herbiri tekabl ettikleri aa nispetle yeryz dnyasdr. Onlar, merkezi Meru olan bir lotus tekil ederler ve uzaydaki yedi blgeye doru yneliktirler.11 Demek ki, Meru'nun herbir dvipa'ya dnk bir yz vardr. ayet bu 10. Kuzey'e Sanskrite'de Uttara denmektedir, yani en yksek blge anlamnda; Gney'e ise, sadaki blge anlamnda Dakina denir, yani yzn Do-u'ya evirilmesi ile sada olan blge anlamndadr. Uttarayana ise, Gne'in ykselerek Kuzey'e doru kat ettii yry anlamndadr ve bu durum k gndnm ile balar ve yaz gndnm ile bitmektedir; Dakina-yana ise, Gne'in Gney'e doru aaya doru inii anlamndadr ve yaz gndnmnde balar ve k gndnmnde biter. 11. Hind sembolizmindeki (bizzat Budizm'in 'yedi adm' efsanesinde koruduu gibi) uzaydaki yedi blge, drt asl yn ile birlikte Zenit, Nadir ve merkezin kendisi. Burada, bu temsilin boyutlu bir arp iareti eklini aldn belirtilebilir (merkezden itibaren birbirinin zdd alt yn). Ayn ekilde, Kabbala sembolizmindeki 'Kutsal Saray' veya ' Saray' da alt ynn merkezinde yer almaktadr ki, kendisi ile birlikte yedi olur. Bir de, 'skenderiyeli Clement diyor ki: 'Tanmlananmam boyutlar, 'Alem'in Kalbi' olan Tanr'dan hareketle biri yukar, biri aaya, bir dieri saa, dier biri sola, bir dieri ne ve nihayet bir bakas da arkaya doru ynelirler. Daima ayn olan bir sayya bakar gibi baklarn bu alt boyuta ynelterek dnyay tamamlar; o, her eyin balangc ve sonudur (alfa ve omega), zamann alt safhas onda tamamlanr, ve tanmlanamayan boyutlarn yine ondan alrlar; ite, 7 saysnn srr buradadr' (alnt yaplan kaynak iin bkz.: P. Vuillaud, la Kabbale juive, c.l, ss.215-216). Btn bunlar, balangtaki noktann mekn ve zamandaki geliimi ile balantldr; uzayn alt ynne tekabl eden zamann alt safhas, alt evrimsel dnemi oluturur ki, bu da daha genel bir dnemin alt blmdr ki, bazen sembolik olarak alt bin yl eklinde temsil edilir. Bunlar, Tekvin'deki (Yaratl) ilk alt gnne de tekabl etmektedir ki, yedinci gn olan abbat gn yeniden lke'ye yani merkeze dn evresidir. Bylece yedi dnem vardr ki, bunlarn her birine yedi dvipann tezahr nispet edilebilir. ayet, bu dnemlerden her biri bir Manvantara ise, Kalpa btn olarak iki dizi yedili ierir. Anlalaca zere, farkl boyutlara gre evrimsel dnemler kullanlarak ayn sembolizm farkl mertebelere uygulanabilir,

'LUZ' YA 0A LMSZLK KAMETGHI 57 yzlerden herbiri, gkkuandaki bir renge sahip iseler,12 bu yedi rengin sentezi beyaz renktir ki, bu renk her yerde yce manev otoriteye nispet edilmektedir.13 Bu renk, ayn zamanda bizzat Meru'nun da rengidir (ileride onun 'beyaz da' olarak da isimlendirildiini greceiz). Oysa dier renkleri, farkl dvipalara nispetle grnen ynleridir. yle anlalyor ki, her bir dvipann tezahr dnemine gre Meru'nun farkl bir pozisyonu sz konusudur. Ancak, gerekte o deimezdir; nk o merkezdir; ve, bir adan dierine gre deien ey, Meru'ya gre yeryznn yneliidir. Tekrar branice bir kelime olan luz'a. dnelim. Bu kelimenin farkl anlamlar olduka ilgintir: Genellikle bu kelimenin anlam 'badem' (ayn zamanda, 'badem aac'dr, yani temil kuralna gre hem aaca hem de meyvesine ayn isim kullanlmaktadr) veya 'ekirdek' anlamna gelmektedir. Oysa ekirdek, en ite olan ve en ok gizli olan eydir, ve tamamen kapal olandr. 'Tecavz edilemez' olmas fikri de buradan gelmektedir (bu anlam Agarttha'da da bulmaktayz).14 Luz kelimesi, bedendeki yok edilemeyen bir para iin de kullanlmtr, ve sembolik olarak ok sert bir kemikle temsil edilir ki, ruh ldkten sonra dirili gnne kadar ona bitiik kalr.15 Nasl ki ekirdek tohumun zn ieriyor ve kemik de ilii ieriyorsa, bu luz da varln yeniden inas iin gerekli olan unsurlar ierir. Bu ina faaliyeti ise, kurumu kemikleri yeniden canlandracak 'semav i'in etkisi ile gerekleecektir. Aziz Paulus'un u szleri de aka buna iaret etmektedir: 'rmede ekilir, rmezlikte [izzette] kyam eder.'16 Burada da 12. Gkkuana dair daha nce zikredilen bilgilere baklabilir. -Gerekte sadece alt renk vardr ve her biri ikier ikier birbirini tamamlarlar ki, birbirine ikier halinde zt olan alt yne tekabl ederler. Nasl ki yedinci blge merkeze tekabl etmekte idiyse, yedinci renk de beyazn kendisidir. 13. Katolik hiyerarisinde Papa'nn beyaz renkli giyinmesi bouna deildir. 14. Badem aacnn Bakire'yi temsilen alnmas bu yzdendir. 15. Burada, sz konusu Yahudi geleneinin muhtemelen Leibnitz'in daima bir beden ile varln srdren ancak ldkten sonra 'klen' eklindeki 'ani-mal'a (yani yaayan varla) dair baz teorilerine esin kayna olduunu zikretmek ilgin olacaktr. 16. I. Korintoslulara Mektup, 15 / 42. -Buradaki szlerde, analoji kurallarnn tam bir uygulanmas vardr: 'Yukarda olan aadaki ile ayndr, ancak ters yndedir'.

58 LEMN HKMDARI her zaman olduu gibi 'izzet', st lemdeki ekina ile irtibatldr ki, 'semav i'in de onunla ok yakn bir ilikisi vardr. Bunu biraz nce fark etmi olabiliriz. Luz, rmedii iin, insanda 'lmszlk ekir-dei'dir17 ve 'lmszlk ikametgh' da yine ayn isme sahiptir: Burada, her iki hlde de 'lm Melei'nin gc etkisizdir. Bu bir bakma, lmsz olann yumurtas veya embriyonudur.18 Ayrca bu, kelebein ierisinden kt krizalit kabuuna da benzemektedir.19 Bu benzetme, onun gerekte diriliteki grevini de aklamaktadr. Luz'un yeri, omurgann alt ksm olarak tespit edilir. Bu ok ilgin gelebilir, ancak Hindu geleneindeki Kundalin gc dedikleri ey ile akla kavumaktadr.20 Kundalin, insan varlnda ikin olduu kabul edilen akti'nin bir suretidir.21 Bu kuvvet, kendi etrafnda dolanm hldeki bir ylan ile temsil edilir ki, burada da omurgann en alt ksmna tekabl eden organizmann bir blgesi sz konusudur. Bu, en azndan normal insanda byledir. Ancak, hatha-Yoga gibi birtakm uygulamalarla o,

'nc gze' yani iva'nn alnndaki gze tekabl eden blgeye ulamak iin eitli plexuslara tekabl eden 'tekerler' (akralar) veya 'lotus'e (kamalalar) gre uyanr, alr ve kalkar. Bu aama, 'ilk durumun' yeniden elde edilmesini temsil etmektedir. Bu17. Sanskrite'de aksara kelimesi, 'bozulmayan' anlamna gelmektedir, ve buradan hareketle de 'lmeyen' veya 'yok edilemeyen' anlamlarna gelir; dilin ilk unsuru ve tohumu olan heceyi temsil eder, ve l Veda'y kendi iinde barndrd iin de evleviyetle Om tek hecelisi iin kullanlmaktadr. 18. Farkl bir form altnda bunun dengine farkl geleneklerde de rastlanmaktadr, zellikle de nemli gelimi tarzlar ile Taoizm'de rastlanmaktadr. -Bu ynyle, 'makrokozmik' dzeydeki Dnyann Yumurtas'nn 'mikrokoz-mik' dzeydeki benzeridir; zira o, 'gelecek evrim'in (Katolik Ament-s'ndeki vita venturi saeculi'si anlamnda) imknlarn iermektedir. 19. Burada, byk oranda bu benzerlik zerine kurulu olduu iin Psyche'nm yunan sembolizmindeki yerine atfta bulunabiliriz (bkz. Psyche, F. Pron'un hazrlad). 20. Kundali kelimesi (mennes ekli kundalini'dir), halka ya da spiral eklinde yuvarlanm anlamna gelmektedir; bu yuvarlanma ekli, embriyon hlini veya 'gelimemilii' sembolize etmektedir. 21. Bu erevede, ve belli bir alka erevesinde, onun mekn da kalbin ii gibi kabul edilmitir; Hindu akti ile bran ekina's arasnda var olan ilikiye daha nce atfta bulunmutuk.

LUZ' YA DA LMSZLK KAMETGHI 59 radan ise, lmszlk hli dediimiz eyi elde eder. Buraya kadar, hl insanlk durumundayzdr. Daha ileriki bir aamada, Kundalin bataki taca ular ki,22 bu son aama varln st mertebelerinin etkin olarak fethedilmesine iaret etmektedir. Bu benzetmeden ortaya kan ey, luz'un organizmada aaya tekabl eden bir mevkide yer almas ancak 'dm olan insan'n durumunda sz konusudur. Yeryzndeki btn insanlar dikkate alndnda ise, yce manev merkezin 'yeralt dnyasnda' bulunmas ayn nedenledir.23 22. Burada sz konusu olan Brahma-randhra veya Brahma'nn azdr ki, su-umna veya 'ana arter'in 'gne n' ile temasta bulunduu noktadr. Sz konusu sembolizmi btnyle L'Homme et son devenir selon le Vedanta adl eserde akladk. 23. Btn bunlarn, ok bilinen u Hermetik cmlenin anlam ile ok yakn bir ilikisi vardr: 'visita inferiora terrae, rectificando invenies occultutn la-pidem, veratn medicman; yle ki, bu cmledeki kelimelerin ilk harleri bir araya getirildiinde Vitriolum kelimesi ortaya kmaktadr. Baka bir bak asna gre 'felsefe ta' ayn zamanda 'hakiki hekimlik'dir, yani 'uzun yaamn iksiri'dir. -Bazen, inferiora yerine interiora yazlmaktadr, ancak genel anlam deimemektedir, ve 'alt dnyaya' daima ak bir irna yer almaktadr.

8 KAL YUGA' DNEMNDE GZLENEN YCE MERKEZ

fj*erekten de denildiine gre Agarttha her zaman yer altnda ol-^ mamtr ve daima bu ekilde kalmaz. Bay Ossendowsky'nin aktardna gre, yle bir zaman gelecek ki 'Agarti'deki insanlar bulunduklar maaray terk ederler ve yeryzne karlar.'1 Bu merkez, grnr dnyadan kaybolmadan nce baka bir isme sahipti. Zira Agarttha, 'kavranamayan' veya 'nfuz edilemeyen' (ayn zamanda 'ihll edilemeyen'dir; zira oras Salem'dir yani 'Bar'n ikametgh'dr) ad ona uygun dmezdi. Bay Ossendowski, 'alt bin yl nce' onun yeraltna ekildiini belirtmektedir; oysa bu tarih ok yakn bir nispetle tam da, Batllar'n 'demir a' dedikleri ve Manvanrtara'nn taksim ettii drt an sonuncusu olan Kali-Yuga'nn ya da 'siyah a'n balangcna tekabl etmektedir.2 Buna gre, onun yeniden tezahr ayn dnemin sonu ile ayn olmaldr. 1. Bu cmleler, 1890 tarihinde 'lemin Hkmdan'nn Narabanchi manastrnda grndnde yapm olduu kehanetin son cmleleridir. 2. Manvantara ya da Manu'nn bir dnemi ki, Maha-Yuga olarak da adlandrlmaktadr, drt aded Yuga'ya ya da alt dneme sahiptir: Krita-Yuga (veya Sat-ya-Yuga), Treta-Yuga, Dvapara-Yuga ve Kali-Yuga'dr ki, bunlar Antik Yunan-

62 LEMN HKMDARI Daha nceki satrlarda, btn gelenekler tarafndan imada bulunulan kaybolan bir eyin olduuna ve bunlarn farkl sembollerle temsil edildiine iaret etmitik. ayet bu, yeryzndeki btn insanl iine alacak ekilde genelletirilerek ele alnacak olursa, bunlarn tam da Kali-Yuga'nn artlar ile uyutuu grlmektedir. Buna gre, iinde bulunduumuz dnem karanlk ve kargaa dnemidir.3 Bu dnemin zellii gereince, sz konusu dnem boyunca inisyatik bilgi gizlenmi olmaldr. 'Tarih' diye nitelendirilen antikitedeki (oysa bu tarih sz konusu dnemin bana kadar bile ulamamaktadr)4 'Srlar'n (Mysteres) ve btn halklarda var olan gizli rgtlerin sahip olduklar bu zellikleri bu durumdan kaynaklanmaktadr: Bu rgtler, hakiki bir geleneksel doktrinin hl mevcut olduu her yerde etkin bir inisyasyon sunmaktadrlar. Ancak, ayet bu doktrinin ruhu sadece zahir temsillerden ibaret olan sembollere hayat vermeyi keserse, bu durumda sz konusu organizasyonlar sadece birer glge mesabesinde etkin olabilirler. Bu ise, birok nedenden tr, dnyann manev merkezi ile her trl bilinli ilikinin kesilmi olmas nedeniyledir. Bu da, gelenein kaybedilmesinin en husus anlamdr. Bu durum zellikle, Ltindeki srasyla 'altn a', 'gm a', 'tun a' ve 'demir a'a tekabl etmektedir. Bu dnemlerin pe pee gelmelerinde, bir eit git gide maddleme sz konusudur ki, bu da lke'den uzaklamann bir sonucudur. Bu durum, 'ilk durum'dan itibaren madd alemde evrimsel tezahrn geliimine zorunlu olarak elik etmektedir. 3. Bu an balangc, Kitab- Mukaddes sembolizminde Babil Kulesi ve 'dillerin karmas' ile temsil edilmektedir. ok mantkl olarak cennetten d ve tufann ilk iki an bitiine tekabl ettiini dnebiliriz. Ancak, gerekte, bran geleneinin balang noktas Manvantara'nn balangcna tekabl etmez. Unutmamak gerekir ki, evrimsel alar farkl dzlemlerde uygulanabilmektedir ki, bu dnemlerin sreleri birbirinden farkl olabilir; yle ki, bazen birbirine emi vaziyette de bulunabilirler ki, bu ilk bakta iinden klamaz gibi grnse de birtakm karmaklklar arz edebilir. Bu mesele ise, ancak mtekabil geleneksel merkezlerin hiyerarik ast-st dzeni dikkate alnarak zlebilme imknna sahiptir.

4. Hristiyanlk ncesi VI. yzyldan nceki dnemle ilgili olaylarla ilgili tarihilerin kesin bir tarih kronoloji ortaya koymalarnn hemen hemen imknszl konusuna gerektii gibi dikkatin ekilmedii her hlde sylenemez.

'KAL YUGA' DNEMNDE GZLENEN YCE MERKEZ 63 yce merkezle dorudan ve etkin bir iliki ierisinde olmay kesen u ye da bu tali merkezlerle alkaldr. Demek ki biz burada, daha nce de belirttiimiz gibi, gerekten kaybolan bir eyden ok, gizlenmi bir eyden bahsetmemiz gerekmektedir. Zira o, herkes iin kaybolmamtr; nk ona hl btnyle sahip olanlar mevcuttur. Durum byle olunca, bakalarnn da bunu bulma imkn vardr, yeter ki gerei gibi aratrmasn bilsinler. Yani, niyetleri yle bir ekilde ynelmeli ki, 'karlkl etki ve tepkiler' kanunu gereince5 uya'ndraca uyumlu titreimler sayesinde onlar yce merkez ile etkin manev bir iletiime sokabilir.6 Zaten, geleneksel formlarn tamamnda niyetin yneliinin sembolik bir temsili vardr. Burada, ayin anlamndaki bir yneliten (orienta-tion rituelle) bahsetmekteyiz: Gerekten de bu ynelite hakik bir manev merkeze doru bir yneli olur ki, bu her ne olursa olsun daima 'lemin Merkezi'nin gerek bir suretidir.7 Ancak, Kali-Yuga'da ilerledike, git gide kapanan ve gizlenen merkezle birleme daha da zorlamakta, ayn zamanda zahir birer temsilleri olan tali merkezler de zaman getike daha da nadir bulunmaktadr.8 Oysa bu dnem bittiinde, gelenein tekrar yeniden btnyle tecelli etmesi gerekmektedir. Zira, bir ncekinin bitimiyle balayan her Manvantara, 5. Bu ifade Taoist doktrinden dn alnmtr; dier yandan, biz burada Arapa'da tam karl 'en-niyyet' olan kelimenin tam karl anlamnda 'niyet' (intention) kelimesini kullanmaktayz ki, genellikle bu ekilde tercme etmekteyiz. Zaten bu tercme, kelimenin Ltince etimolojisine de uygunluk arz etmektedir (in-tendere'den, bir yere doru ynelme [tendre]). 6. Bu sylediklerimiz, ncil'deki u ifadeleri tam olarak tercme etmemize imkn vermektedir: 'Arayn, bulacaksnz; isteyin, elde edersiniz; vurun ve kap size alacaktr.' -Burada tabi olarak, daha nce 'doru niyet' ve 'iyi niyet' ile ilgili yapm olduumuz aklamalara gndermede bulunmak gerekmektedir. Zira, buradan hareketle u formln aklamasn zahmetsizce elde edebiliriz: Pax in terra hominibus bonae voluntatis. 7. slm'da bu ynelme (kble), bir bakma niyetin maddlemesidir. Hristiyan kiliselerinin ynleri ise, ok farkl bir durumdur ve esas itibaryla ayn fikre dayanmaktadr. 8. Burada tabi ki sz konusu olan sadece nisb bir tezahrdr, zira bu tali merkezlerin bizzat kendileri aa-yukar Kali-Yuga'dan itibaren kesin bir ekilde kapaldr.

64 LEMN HKMDAR] ayn zamanda yeryz insanl iin 'ilk hle geri dn' zorunlu klmaktadr.9 Avrupa'da, dzenli organizasyonlar vastasyla merkezle kurulmu olan bilinli ilikilerin tamam gnmz itibaryla kopmu vaziyettedir. Bu durum, birok asrdan beri byledir. Zaten bu kopu, bir anda gereklemi olmayp pe pee gelen birok evreden sonra olmutur.10 Bu evrelerin ilki 15. yzyln balarna dayanmaktadr. Baka bir yerde valye tarikatlerine ilikin belirtmi olduumuz eylerden de anlalaca

zere, onlarn balca rollerinden biri de Dou ile Bat arasnda iletiim salamaktr. Bu iletiimin gerek boyutu ise, burada sz konusu edilen merkezin en azndan 'tarihsel' dediimiz dnemlerde daima Dou'da olarak tasvir edilmi olmasdr. Bu arada; Tapnak Tarikati ya da daha sonralar alaca isimle Glhalk, bu iletiimin devamn salamaya devam etmitir; ancak bu durum daha sonralar biraz daha belirginsizlemitir.11 Rnesans ve Reform, yeni bir kritik dneme iaret etmilerdir. Nihayet, Saint-Yves'in belirttiine gre tam kopma, Otuz Yl Savalar'na son veren 1648'deki West-falya Anlamalar ile ayn tarihe rastlamaktadr. Oysa, ok ilgintir ki birok mellif tam da Otuz Yl Savalar'ndan sonra gerek Glha-lar'n Asya'ya ekilmek zere Avrupa'y terk ettiklerini belirtmektedirler. Bu konu ile ilgili unu da hatrlatmak isteriz ki, Agarttha'nn en iteki emberde yer alan mensuplar gibi Glha Mntesipleri'nin adedi de 12 idi. Nitekim bu durum, sz konusu yce merkezin suretinde tekil edilmi olan manev merkezlerin tamamnda ortaktr. Bu son evreden itibaren, etkin inisyatik bilginin deposuna hibir Bat organizasyonu gerekten sahip olamamtr. Hatta Svvedenborg, 'Kaybedilen Kelm'n artk Tibet ve Tataristan bilgeleri arasnda aran9. Burada sz konusu olan, biten evrimsel dneme nispetle semav Kuds'n tezahrdr ki, balayacak olan dneme gre ise yeryz cenneti ile ayn eydir; bunu daha nce UEsoterisme de Dante'de aklamtk. 10. Ayn ekilde, daha geni bir bak asna gre, burada ilk merkezden uzaklamada insanlk iin dereceler mevcuttur. te, fakl Yuga'larn ayrm da bu derecelere tekabl etmektedir. 11. Yine ayn konuda, tekrar L'Esoterisme de Dante adl almamza gndermede bulunmak mecburiyetinde kalacam; zira burada, bu iddiay dorulayacak btn tespitlerde bulunduk.

KAL YUGA' DNEMNDE GZLENEN YCE MERKEZ 65 mas gerektiini aklamtr. Dier yandan, Anne-Catherine Emme-rich 'Peygamberler Da' diye adlandrd ve ayn blgelerde yer aldn belirttii gizemli bir yere dair bir mahedeye (vision) nail olmutur. Buna ayrca, Bayan Blavatsky'nin bu konu ile ilgili olarak, gerek anlamna hibir zaman vakf olamad, ok dank birtakm bilgilere sahip olduunu da eklemeliyiz. Ondaki 'Byk Beyaz Loca' fikrine de bu sebep olmutur ki biz bunu, Agarttha'nm deil bir sureti, olsa olsa bir karikatr olarak isimlendirebiliriz.12 12. Burada yaptmz tespitleri anlayanlar, bizim neden bugn Bat'da gn yzne kan birok szde-inisyatik kurulular dikkate almamzn imknsz olduunu da anlarlar: Bunlardan hibirisi, sk bir imtihana tbi tutulduunda, en ufak bir 'dzenlilik' (regularite) ispatnda bulunamazlar.

'ONFALOS' VE BETILLER y Ossendowsky'nin naklettiine gre, 'lemin Hkmdar' Hindistan ve Siam'da eskiden birok defa grnm ve 'bir olan zerinde oturmak suretiyle elindeki altn bir elma ile halk takdis etmi'. zellikle bu detay bilgi, Saint-Yves'in 'Olak ve Boa evrimi' ile ilgili syledikleri

ile mukayese edildiinde daha da nem kazanmaktadr.1 ok daha ilgin olan dier bir yn ise, yeryz cennetindeki drt nehire tekabl eden drt adet nehirin zerinden akt bir dan stndeki Olak ile ilgili Hristiyan sembolizBurada, Vedik Agni ile Kuzu sembol arasndaki ilikiye dair daha nce yapm olduumuz imay burada hatrlatmak isteriz (L'Esoterisme de Dante, 1957 basks, ss.69-70); L'Homme et son devenir elon le Vedanta, s.43); Hindistan'da Ko, Agni'nin tama vastasn temsil etmektedir. -Dier yandan, Bay Ossendowski birok kez Rama kltnn hl Moolistan'da var olduuna iaret etmektedir. Demek ki burada, birok oryantalistin dediinin aksine, Budizm'den farkl bir ey sz konusu. Dier yandan bize aktarldna gre, 'Ram evrimi'nin hatralarnn hl Kamboya'da varm. Bu bilgi-teT~bize o kadar olaanst geldi ki, bunu burada aktarmay dnmedik; burada bunu sadece bir hatrlatma babndan aktarm oluyoruz.

68 LEMN HKMDARI minde saysz temsiller vardr.2 Oysa biz, Kali-Yuga'nn balamasndan nce Agarttha'nn baka bir ad olduunu belirtmitik. 3u isim, Paradesha'dr ve Sanskrite'de 'Yce Uzaklk'tr ve bazen de 'lemin Kalbi' diye de isimlendirilmektedir ki bu durum tam da manev merkeze tekabl eder. te, Kildaniler'in Pardes ve Batllar'n da Paradi (Cennet) olarak telaffuz ettikleri kelimenin kkeni bu isimdir. Bu kelimenin gerek anlam da budur. Bu ise, bizim daha nceleri, burada sz konusu edilen ey ile u ya da bu ekilde bran Kabbala-s'ndaki Pardes'in ayn ey olduunu belirtmemizin daha iyi anlalmasn salayacaktr. Dier yandan, 'Kutup' sembolizmine dair daha nceki aklamalarmza da atfta bulunmak suretiyle, yeryz cennetindeki da ile hemen hemen btn geleneklerde eitli suretler altnda mevcut olan 'kutup da'nn ayn ey olduunu fark etmek daha da kolay olmaktadr: Burada daha nceleri zikrettiimiz Hindular'daki Meru'yu, Persler'deki Alborj'u, batdaki Graal efsanesindeki Montsalvat', ayrca Araplar'daki Kaf Da'n3 ve her ne kadar uzaktan da olsa Yunan-llar'daki Olimpus dan hatrlatabiliriz. Bunlardaki ortak zellik, yeryz cennetinde olduu gibi, sradan insanlarn ulaamyaca ve baz evrimsel evrelerin sonunda insanln tamamn etkileyerek altst eden ykmlardan rak bir yerde bulunmalardr. Bu blge gerekten de 'yce uzaklk'tadr; hatta baz Veda ve Avesta metinlerinde bu yer balangta kutupta yer almakta idi, nitekim kavramn kelime anlam da budur. nsanln yeryz tarihindeki farkl evrelerinden hangisinde bulunursa bulunsun, o sembolik anlamda daima kutupta yer almaktadr. Zira o, esas itibaryla her eyin etrafnda devrimini tamamlad sabit mihver ile temsil edilmektedir. 2. Burada, Yuhanna'nm Vahyi kitabnda bahsedilen yedi mhrle kapatlm olan kitabn zerindeki Kuzu temsillerini hatrlatm olalm; Tibet Lamaizmi de ayn ekilde gizemli yedi mhre sahiptir, ve biz bunun ok tesadfi bir ey olduuna inanmyoruz. 3. Kaf Da ile ilgili olarak, ona 'ne yerden ne de denizden ulalamayaca' aktarlmaktadr (la bi'l-berri ve la bi'l-bahri; ayrca daha nce Montsalvat ile ilgili olarak sylenenlere baknz); bunun dnda bir de 'Evliya Da' (Cebel el-Evliya) diye de bir ismi vardr ki, Anne-Catherine Emmerich'in 'Peygamberler Da' ile bir yaknlk kurulabilir.

'ONFALOS' VE BETLLER 69 Nitekim da, Kali-Yuga'dan nceki 'lemin Merkezi'ni temsil etmektedir. Yani, bu dnemlerde bir ekilde zahirdi ve henz daha yeraltnda deildi. Yani, yerleik dzenin bir eit altst olmasna sebep olacak zel artlarn ortaya kt karanlk an dndaki normal durum diyebileceimiz bir durumda idi. Ayrca unu da eklemek gerekir ki, evrimsel kanunlara ilikin durumlarn yannda da ve maara sembollerinin her birinin bir varlk nedeni vardr; ve bunlarn her ikisinin birbirini tamamlayc bir zellikleri vardr.4 Dahas maara, bizzat sz konusu dan ierisinde ya da hemen onun altnda olarak dnlebilir. Antik geleneklerde, 'lemin Merkezi'ni temsil eden daha baka semboller de vardr. Bunlar ierisinde belki de en nemlilerden bir tanesi de Onfalos'tur (Omphalos) ki, bu hemen hemen btn halklarda bulunur.5 Yunanca bir kelime olan 'onfalos', 'ombilik' anlamna gelmektedir ve ayn zamanda 'merkez olan' hatta zellikle de tekerlein merkezi anlamna da gelir. Sanskrite'de nabhi kelimesi bu tr farkllklara sahiptir; ayrca Kelt ve Cermen dillerinde ayn kkten treyen nab ve nav formlarnda kelimeler de mevcuttur.6 Dier yandan, Ga-lua (gallois) dilinde nav veya naf kelimeleri, 'bakan' anlamna sahiptirler ve Tanr iin bile kullanlr. Demek ki burada, merkez ilke fik4. Bu tamamlama, birbirinin ters iki farkl yne bakan iki gendir ki, bu da 'Sleyman'n Mhr'dr. O, ayn zamnda mzrak ve kupaya da benzetilebilir ki bundan ve buna denk baka birok sembolden daha nce bahsetmitik. 5. W.-H. Roscher, 1913'de yaynlanm olan Omphalos adl bir eserde, bu konuyla alkal farkl toplumlar iine alan olduka klliyatl. bir dokman toplamtr. Ancak, bu semboln sz konusu toplumlarn yeryzne ilikin fikirleri ile alkal olduu eklinde bir fikre sahip olmakla hata etmitir. Zira ona gre, yeryznn sathnda var olan bir merkezdir sz konusu olan ki, bu dnce meseleyi olabilecek en kaba bir anlayla anlamaktr. nk byle bir dnceye sahip olma, sembolizmin derin anlamna ilikin tam bir cehalet sonucu olabilir. -Bundan sonraki aklamalarmzda, M. J. Loth'un Revue des Etudes anciennes'de (Temmuz-Eyll, 1915) yaynlanan 'UOmphalos chez les Celtes' adl almasndan birtakm bilgiler kullanacaz. 6. Almanca'da nabe kelimesi mihver, ve nabel kelimesi ise gbek anlamna gelmektedir; ve bu son kelime de genel olarak merkez ve orta anlamna gelmektedir. -Yunanca'daki omphalos kelimesi ile Ltince'deki umbilicus kelimesi, basit farkllklarla ayn kkten tremilerdir.

70 LEMN HKMDARI ri ifade edilmektedir.7 'Merkez' kelimesi zaten ok ayr bir neme sahiptir. Zira teker, her yerde rotasn sabit bir nokta etrafnda tamamlayan Alemin semboldr ve bu nedenle de swastika ile mukayese edilebilir bir semboldr. Ancak svvastika'da, tezahr temsil eden evre izilmemitir; yle ki, sanki dorudan doruya merkeze dikkat ekilmektedir: Swastika, Alemin bir sureti deildir, aksine o lem'e nispetle lke'nin hareketidir. Onfalos sembol, sadece belli bir blgenin merkezine yerletirilebilirdi. Bu blge, coraf bir merkezden ok manev bir merkezdir; bununla beraber bazen her ikisinin bir arada bulunduu da olmaktadr. Ancak, ayet durum bu son belirtilen ekilde olursa, bu noktann sz konusu blgede ikamet edenler iin o yerin 'Alemin Merkezi'nin grnr sureti olarak kabul edilmi olmas nedeniyledir; ve ayn zamanda, bu halka ait gelenein, sz konusu halkn zihniyetine ve varlk artlarna en uygun bir form

ierisinde, ilk gelenein bir uyarlama-sdr. Genellikle Delf tapmandaki Onfalos bilinmektedir. Bu mabet, gerekten de antik Yunan'n manev merkezi idi,8 ve bunun doruluunu gsterecek aklamalar zerinde fazla durmadan unu belirtmek isteriz ki, sz konusu yerde ylda iki defa Anfiktyonlar (Amphictyons) konseyi toplanmakta idi. Bu konsey, Helenik halklarn tamamnn temsilcilerinden mteekkildi ve bu toplant sz konusu halklarn aralarndaki yegane etkin ba idi. Bu ban gc, zde geleneksel oluundan kaynaklanmaktayd. Onfalos'un madd temsili genelde kutsal bir ta idi ve buna ou zaman 'betiP ad verilmekte idi. Bu isimlendirme ise, branice'deki 'Beyt-El' yani 'Tann'nn Evi' kelimesinden bakas deildir. Bu ismi Ya-kub [(a.s.)], ryansnda Tann'nn kendisine tecelli ettiini grd yere vermitir: 'Ve Yakub ryasndan uyanr ve der ki: Muhakkak Tanr 7. Rig-Veda'daki Agni, 'Yeryznn Gbei' diye isimlendirilmitir ki, bu da ayn fikre dayanmaktadr. Svastika, daha nce de belirttiimiz gibi, sk sk Agni'nin bir sembol olarak kullanlr. 8. Yunanistan'da baka merkezler de vard, ancak daha ok zellikle Eleusis ve Samotrace gibi Srrler'in (Mysteres) inisyasyonuna tahsis edilmilerdi. Oysa Delfler, Hellenik kollektivitesinin tamamn dorudan ilgilendiren bir sosyal role sahipti.

'ONFALOS' VE BETLLER 71 bu yerde, ve ben bunu bilmiyordum. Ve Yakub korktu ve dedi: Bu yer ne kadar da korkutucu! Bu, Tanr'nn Evi ve gklerin kaplardr. Ve Yakub sabah erkenden kalkar, ve bana yastk yapt ta alr ve onu bir stun gibi diker, ve onun tepesine ya dker (onu takdis etmek iin). Ve bu yere Beyt-El adn verir; ancak bu yerin ilk ad Luz idi.'9 Biz, bu Luz kelimesinin anlamn daha nce aklamtk. Dier yandan, Beyt-El'in yani 'Tanr'nn Evi' isminin daha sonralar, Mesih'in doduu ehir olan 'Beytllahim' (Beith-Lehem) yani 'ekmein evi' adn ald da nakledilmektedir.10 Ta ile ekmek arasndaki sembolik iliki, zerinde durmaya deer ok ilgin bir noktadr.11 Belirtilmesi gereken dier bir nokta ise, Beyt-El kelimesinin sadece bir yer iin deil, ayn zamanda bizzat tan kendisi iin de kullanlan bir isim olmasdr: 'Ve bir stun gibi diktiim bu ta, Tanr'nn evi olacaktr.'12 Demek ki, ileride Toplanma adr eklinde isimlendirilecek olan aka 'ilh mesken' (mikan) yani ekina bu olsa gerektir. Tabi ki, btn bunlar bir ekilde 'manev etkilemeler' (berakot) konusu ile irtibatldr. Birok eski halklar arasnda ortak olan 'Talar Klt'nden bahsedildiinde, sz konusu kltn (ibadetin) talara deil, aksine bu talarn kendisine ev olduu Tanr'ya (Divinite) kar yapld anlalmaldr. 9. Tekvin, 28/16-19. _M 10. Yine Tekvin kitabnda yer almakta olan Beyt-Lehem ile Beyt<j)in% fekli-nin ses benzerlikleri zaten farkedilmektedir. 11. 'Ve ayartc gelip ona dedi: Eer Allah'n Olu isen, syle, bu talar ekmek olsun' (Matta, 4/3; ayrca bkz.: Luka, 4/3). Bizim burada belirttiklerimizle birlikte bu szlerin gizemli anlam vardr: Mesih'in buna benzer bir deiiklik geirmesi gerekmekteydi, ancak bunu ayartcnn dedii gibi madd anlamda deil manev olarak (spirituel) yapmas gerekiyordu. Oysa manev dzlem, madd dzlemin bir benzeridir (analogue), ancak ters ynde bir benzeridir. Kelm'n tecellisi olarak bizzat Mesih, 'Gkten inmi olan ekmektir' ki, bu yzden yle bir cevap verilmitir: 'nsan yalnz ekmekle yaamaz, fakat Allah'n azndan kan her szle yaar'. te Yeni Ahit'te, 'Tann'n evi' olarak tan yerini alacak olan bu ekmektir; buna ayrca, ilh haberlerin (oracles) neden

kesildiini de ekleyebiliriz. Kendisini, tecelli etmi Kelm'n 'eti' ile ayniletiren ekmekle ilgili olarak burada, branice'de-ki lehem ile ayn olan Arapa'daki lahtn kelimesinin, 'ekmek' deil 'et' anlam tadn burada belirtmek ilgin olacaktr. 12. Tekvin, 28/22.

72 LEMN HKMDARI Onfalos'u temsil eden ta, Yakub'un diktii gibi bir stun ekline sahip olabilir. Nitekim, Kelt halklarnda olduu gibi baz menhirlerin bu anlam tad muhtemeldir. Delf tapnanda olduu gibi bu talarn yannda kehanetlerin yaplmas, anlalaca zere sz konusu Tanr'nn huzurunda yaplm gibi kabul edilmekteydi. Zaten, 'Tan-r'nn Evi' tabii olarak 'Dnyann Merkezi' ile aynilemektedir. Onfalos, bazen Kibele'nin siyah ta gibi, koni veya ovoid [yumurta] eklindeki bir ta ile de temsil edilebilir. Koni, kutsal da hatrlatmaktadr ki, bu da 'Kutup' veya 'lemin Mihveri'nin semboldr. Ovoid ekline gelince, o da ok nemli bir sembol olan 'lemin Yumurtas' ile dorudan irtibatldr.13 unu da eklemek gerekir ki, ayet Onfalos genellikle bir ta ile temsil edilmekte ise de, bazen de bir tr 'tumu-lus' olan tertre ile de temsil edilir ki bu kutsal dan bir suretidir. Mesel in'de, her hkmdarlk veya feodal devletin merkezinde eskiden 'be blge'den alnm topraktan yaplm drtgen piramit eklinde bir tertre dikilirdi: Piramitin drt yznden her biri drt temel yne tekabl etmekteydi; piramitin tepesi ise, bu drt ynn bizzat merkezini temsil etmekteydi.14 lgin olan, bu 'be blge' ile rlanda'da da karlamaktayz; yle ki, buradaki 'bakann dikili ta' da ayn ekilde her blgenin merkezine dikilmiti.15 Kelt lkeleri ierisinde gerekten de rlanda, bizlere sz konusu Onfalos'a ait birok bilgi sunmaktadr. rlanda eskiden be blgeye ayrlmt ki, bunlardan birinin ad Mide idi (bu kelime Meath olarak 13. Bazen, zellikle de Yunanllar'a ait birtakm omphaloi iin bu sylenebilir, tan etraf bir ylanla evrilmiti; bu ayn ylana Kildani iaret talarnn tepesinde veya diplerinde rastlamak mmkndr ki, bunlar gerek 'betiller' olarak deerlendirilmelidirler. Zaten, aa sembolizmi gibi (baka bir 'lemin Mihveri' figrdr) ta sembolizmi de, genel olarak ylan ile yakn bir balant ierisindedir. Bu durum, Keltler'deki ve Msrllar'daki yumurta figr iin de geerlidir. -Onfalos'un tasviri babnda ok gzel bir rnek olarak kermaria 'betili' zikredilebilir ki, bunun genel olarak tasviri tepesi yu-varlaklatrlm dzensiz bir koni biimindedir; ve bunun yzlerinden bir tanesinde svastika iareti vardr. Bay J. Loth, daha nce zikretmi olduumuz aratrmasnda, bu betil ve daha baka birtakm talarla ilgili birtakm fotoraflar da sunmaktadr. 14. in geleneinde 5 rakamnn ok ayr bir sembolik anlam vardr. 15. J. Loth tarafndan Brehon Laws'dan naklen.

'ONFALOS' VE BETLLER 73 ngilizce'de hl varln srdrmektedir) ve bu, 'orta' anlamna gelen eski bir Kelt kelimesi olan medioh'dur ve Ltince'deki karl medius'tur.16 Dier drt blgenin birer parasndan meydana getirilmi olan bu Mide Hkmdarl, yce rlanda hkmdarnn bizzat mekn idi ve dier hkmdarlar derece olarak onun altnda yer almakta idiler.17 lkenin tam olarak merkezini temsil eden Ushnagh'da 'lemin nombrili' diye isimlendirilen devasa bir ta dikili idi ki, bu taa 'paralarn ta' (pierre des portions) (ailna-meeran) da denilirdi. Zira bu ta, Mide

Hkmdarl ierisinde kesien dier ilk dier drt hkmdarln ayrc izgilerini belirtmekteydiler. Her yl mays aynda, tpk Druidler'in yllk toplantlarna benzer bir ekilde Car-nutler lkesinin Galler'deki 'kutsanm merkez yerinde' (medio-la* non veya medio-nemeton) bir genel kurul toplanmakta idi. Bunun ayrca, Delf'deki Anfiktiyonlar'n toplants ile de bir benzerlii vardr. rlanda'nn drt blgeye ve merkezdeki yce bakann ikamet ettii yer eklinde ayrlmas, olduka eski geleneklerle irtibatldr. Gerekten de rlanda, ite bu nedenle 'drt stadn adas' olarak adlandrlmtr;18 ancak bu ve ayrca 'yeil ada' (Erin) eklindeki isimlendirme, nceleri daha kuzeydeki bir toprak iin kullanlrd ki, bu yer imdi bilinmemektedir ve belki de kaybolmutur. yle ki, sz konusu yerin manev merkezi veya belki de yce merkezi Ogygie veyahut Thule idi. Bu 'drt stadn adasi'nn hatrasna in geleneinde de rastlanmaktadr, ve yle grnyor ki bugne kadar hi fark edilmemiti. te bunu dile getiren bir Taocu metin: 'mparator Yao ok zlyordu, ve ideal olarak iyi ynettiine inanyordu. Ancak, ('gerek insanlarn' -tchenn-jen- yani 'ilk asl durumla' btnlemi olan insanlarn yaad) uzaklardaki Kou-chee adasndaki drt stad ziyaret ettikten sonradr ki, her eyi birbirine kartrdnn farkna varr. deal olan, kozmik tekeri kendiliinden dndren stn-insann 16. Burada, in'in ayn zamanda 'Orta'nn mparatorluu' olarak adlandrld- unutulmamal. 17. Mide hkmdarlnn baehri Tara idi; oysa, Sanskrite'de tara kelimesi 'yldz' demektir ve zellikle de kutup yldz iin kullanlr. 18. Genellikle Ltin formunda bildiimiz Aziz Patrice'in ismi, aslnda Cothra-ige'dir ve bu kelime 'drdnn hizmetisi' anlamna gelmektedir.

74 LEMN HKMDARI kaytszldr19 (yani 'hareket etmemek' eklindeki davran olan her trl badan kurtulmadr).'20 Dier yandan 'drt stat', drt Maha-raja veya 'byk hkmdarlar' ile de ayniyet arz etmektedir. Hint ve Tibet geleneklerine gre onlar, drt asl ynde ikamet etmektedirler.21 Ayrca bunlar, elementlere (unsurlara) de tekabl ederler: Beincisi olan ve kutsal dan tepesinde yani merkezde ikamet eden yce stat, bu durumda, drt ana unsurdan hemen sonra gelen ilk unsurlardan Hermesiler'deki beinci asl unsur olan (quinta essentia) Esir'e (Ether / Akasha) tekabl eder.22 Benzer geleneklere Orta Amerika'da da rastlanmaktadr. 19. Merkeze yerletirilmi olan 'gerek insan', eyann hareketine dahil olmaz; ancak, gerekte bu hareketi sadece varl ile ynetir, zira 'Gn Faaliyeti' onda yansmaktadr. 20. Tchoang-tseu, I. Blm; P.L. Wieger'in tercmesi ile, s.213. -Rivayete gre, imparator Yao M.. 2356 ylnda hkmdarlk yapm. 21. Burada ayrca, slm tasavvufundaki drt Evtad doktriniyle de bir benzerlik kurabiliriz. 22. Svastika gibi arp iaretlerinde bu temel iaret ayn zamanda bir nokta ile de temsil edilmektedir ki, bu da Kutup'tur. Drt temel yn ile birlikte dier drt unsur da han drt koluna tekabl etmektedir ki, bu da btn uygulamalaryla drtl unsurluluu sembolize etmektedir.

10 MANEV MERKEZLERN SEMBOLK SMLER VE TEMSLLER

^ t ce lke' ile ilgili olarak benzer birok gelenek daha zikredebili-\ tiz. Onu tanmlamak iin, Paradesha'dan muhtemelen daha eski bir isim daha vardr ki o da Tula'dr. Grekler bunu Thule diye evirmilerdir. Nitekim biraz nce de grdmz gibi, sz konusu bu Thule, ilkel (primitive) 'drt stat adas' ile herhalde ayn idi. Ayrca belirtmemiz gerekir ki, bu ayn Tula ismi ok farkl blgelere isim olarak verilmitir. Zira, bugn dahi ayn isme hem Rusya'da hem de Orta Amerika'da rastlamaktayz. Bu sz konusu blgeleri, ok eski zamanlarda, ilk Tula'dan feyezan etmi birer manev merkez olduklarn dnmek uygun olacak. Meksika'daki Tula'nn kkeninin Toltekler'e ait olduu bilinmekte. Rivayete gre bunlar, 'sularn ortasndaki toprak' anlamndaki Aztlan'dan gelmi -ki bu aslnda Atlantis'den bakas deildir-, ve sz konusu Tula ismini de asl memleketlerinden getirmiler. Tula ismini verdikleri merkez muhtemelen bir lde kaybolan ktann yerine gemiti.1 Ancak, 1. Azdan veya Tula'mn ideografik iareti, beyaz balkldr. Balkl ile leylein Bat'da oynad rol, Dou'da karaleylein (ibi) oynad roln aynsdr ki, bu kularn de Mesih'in tasvirleri arasnda yer almaktadr. Karaleylek, Msrllar'da Tot'un sembollerinden biri idi, yani Hikmet'in sembol.

76 LEMN HKMDARI dier yandan, Atlantis Tula's ile Hyberboreen Tula'sn birbirinden ayrmak gerekir. Zira, gnmzdeki Manvantara'nn tamamn kapsayacak ekilde ilk ve yce merkezi temsil eden gerekte bu ikinci -hiperboreen-Tula'dr. Hakiki 'kutsal ada' olan bu idi. Yukarda da belirttiimiz gibi, kken itibaryla onun durumu tamamyla kutupsal (polaire) idi. Ayn anlama gelen isimlerle adlandrlm olan dier 'kutsal adalarn' tamam, bunun birer suretinden baka birey deildir. Bu durum, Manvantara'ya nispetle tali dzeydeki ikincil bir tarihi evrimi ynlendiren Atlantis geleneine ait manev merkez iin de aynen geerlidir.2 Sanskrite'de Tula kelimesi, 'terazi' anlamna gelmekte, ve zellikle de bu ismin tekabl ettii bur (zodyak) simgesine iaret etmektedir. Ancak, bir in geleneine gre, semav terazi aslnda ilk nceleri Byk Ay imi.3 Bu tespit ok nemli. Zira, Byk Ay'ya nispet edilen sembolizm tabi olarak dorudan doruya Kutup ile de ilgilidir.4 Bu konu zerinde burada daha fazla duramyacaz, zira bu ayr bir aratrmada ele alnmay gerekli klmaktadr.5 Ayrca, kutup terazisi ile burlar terazisi arasndaki iliki de ayrca ele alnmal. Nitekim burlar 2. Atlante gelenei ile Hiperboreen geleneinin tam kavuma noktalarnn tam olarak tespiti ok zordur ve bu durum, birok karkla meydan verecek ekilde baz isimlerin birbirilerinin yerine kullanlm olmasdr. Buna ramen, sz konusu sorun tam olarak zlemez deildir. 3. Byk Ay, ayn zamanda 'Yeimta Terazisi' diye da adlandrlmtr ki, ye-imta mkemmellik semboldr. Baka halklarda Byk Ay ile Kk Ay, terazinin iki kfesi olarak kabul edilmitir. -Bu sembolik terazinin, Sifra di-Tseniuta'daki (Zohar'n 'Srlar Kitab') ile bir irtibatnn olmad sylenemez. Buradaki terazi, 'olmayan bir yerde asl vaziyette durmaktadr', yani 'tecelli-etmemite' ki, bu bizim dnyamz iin kutup noktas ne ise odur. Bu dnyann dengesinin gerekten de Kutup'ta olduunu syleyebiliriz. 4. Hindistan'da Byk Ay, sapta-rika'dr, yani yedi rii'nin sembolik evidir. Bu durum tabi ki Hiperboreen gelenekle uyumaktadr; oysa atlante geleneinde Byk Ay'nn bu roln, yine ayn ekilde yedi yldzdan mteekkil olan Yedi Kandilli Sreyya (lker) yldzlar

stlenmitir. Yunanllar'a gre Yedi Kandilli Sreyya takm yldzlarnn Atlas'n kzlar olduu ve bu yzden Atlantideler olarak da adlandrldklar zaten bilinmektedir. 5. Burada, Meru kelimesi ile meros kelimesinin fonetik benzerliine dair daha nce sylediklerimizle balantl olarak, Msrllar'da Byk Ay'ya Kala Takm Yldz dendiini zikretmek ilgin olacaktr.

MANEV MERKEZLERN SEMBOLK SMLER VE TEMSLLER &#9830; 77 terazisi 'hkm simgesi' olarak deerlendirilmektedir. Adalet'in bir vasf olarak terazi hakknda sylediklerimiz, Melki Sedek ile ilgili dnldnde onun adnn yce manev merkeze iaret ettii anlalr. Tula, ayn zamanda 'beyaz ada' olarak da bilinmektedir. Daha nce, bu rengin manev otoriteye tekabl ettiini belirtmitik. Amerika geleneklerinde Aztlan' temsil eden sembol beyaz dadr. Ancak, bu tasvir ncelikle Hiperboreen Tula ve 'kutup da' iin kullanlmaktayd. Hindistan'da, genellikle Kuzey'in en cra blgelerine6 konumlandrlan 'beyaz ada' (Shveta-dvipa), 'Saadetliler kametgh' olarak kabul edilir ki bu da onu 'Yaayanlar lkesi' ile aka ayn ey olduunu gstermektedir.7 Ancak burada bir istisna var: Kelt gelenekleri 'Azizler adas' veya 'Saadetliler adas' olarak zellikle 'yeil ada'dan bahsetmektedir.8 Ancak, bu adann ortasnda bir 'beyaz da' ykselmektedir ki, bu dan hibir tufan tarafndan sular altnda braklmad rivayet edilir.9 Bu dan tepesi ise, Ml' (erguvan krmzs) rengindedir.10 'Gne'in da' diye de adlandrlan bu da, Meru dann aynsdr: Zira Meru Da da 'beyaz da'dr ve denizin ortasnda yer ald iin de etraf yeil bir kuakla evrilidir.11 Tepesinde ise gen k parlamaktadr. 6. veta-dvipa, Jambu-dvipa'nn onsekiz alt blmelerinden birine verilen isimdir. 7. Bu, ayn zamanda bize, Bat antikitesindeki 'Talihliler Adalarn (Iles Fortune-es) hatrlatmaktadr; ancak bu adalar Bat'da yer almakta idi ('Hesperides baheleri': Yunanca'da hesper, Ltince'de vesper kelimeleri karanlk, yani Bat demektir) ki, bu da Atlante kkenli bir gelenein olduuna iaret etmektedir; dier yandan bu, Tibet geleneindeki 'Bat Semas'n da hatrlatmaktadr. 8. 'Azizler Adas' ismi, 'Yeil Ada' ismi gibi daha sonralar rlanda iin kullanl-mtr, hatta bazen ngiltere iin bile kullanlmtr, -burada ayn anlam tayan Heligoland Adas ismine de iaret etmi olalm. 9. Yeryz Cenneti ile ilgili benzer dier geleneklere daha nce atfta bulunmutuk. -Dta pek konuulmasa da, slam tasavvufunda 'yeil ada' (el-ceziret'l-hadra) ve 'beyaz da' (el-cebel'1-ebyaz) sembolleri ok iyi bilinmektedir. 10. Burada, daha nce L'Esoterisme de Dante'At bahsettiimiz Hermetik renk ile karlamaktayz: yeil, beyaz, krmz. 11. Dier yandan, bazen gkkua renklerine sahip kay sz konusu olabilir ki, bu da ris'in barts ile benzerlik arz edebilir; Saint-Yves, Mission de l'In-de adl eserinde atfta bulunmaktadr; ayn ey Anne-Catherine Emmerich'in keflerinde (visions) de mevcuttur. -Gkkua sembolizmi ve dvipa'lar ile ilgili olarak daha nce sylediklerimize baklabilir.

78 LEMN HKMDARI 'Beyaz ada' eklinde tanmlanan manev merkezlere (tekrar ha-tirlatacak olursak, bu isimlendirme gerekte ncelikli olarak bu ismi kullanmaya

lyk olan yce merkez iin deil, ayn zamanda tali seviyedeki merkezler iin de kullanlmtr), her trl beyaz fikrini ifade eden yerler, blgeler veya ehirlerin isimleri de eklenmelidir. Bunu ifade eden birok sayda yer vardr: Albion'dan Albanie (Arnavut-luk)'ye, oradan Roma'nn merkez ehrini tekil eden Albe la Lon-gue'a ve ayn isimleri tayan antik ehirleri de dahil ederek,12 Grekler'de, Argos ehrinin ismi ayn anlam tamaktadr.13 Bu vakalarn nedeni ise, ileride yapacamz aklamalarla daha iyi anlalacaktr. Manev merkezin, 'kutsal da' da ieren bir ada olarak temsil edilmesine dair bir tespitte daha bulunmak gerekmektedir. Zira, byle bir merkez gerekten var olmu olabilecei gibi (her ne kadar btn 'Kusal Topraklar' ada olmasa da), bunun bir sembolik anlam da olmaldr. Tarih vakalarn bizzat kendileri dahi ki, zellikle buna kutsal tarihle ilgili olanlar dahildir-, gerekte yksek mertebelere ait birtakm hakikatleri kendilerine gre yorulamaktadrlar. Bu da sembolizmin bizzat temeli olan mtekabiliyet kanunu nedeniyledir ki, bu btn lemleri btncl ve evrensel bir uyumda birletirmektedir. Burada sz konusu olan temsilin artrd fikir, 'istikrarl-lk'tr ki, biz bunu daha nce Kutup'un bir zellii olarak zikretmi12. 'Beyaz' anlamna gelen Ltince'deki albus kelimesi, ayn anlama sahip olan branice'deki laban kelimesi ile bir yaknlk arz etmektedir ki, kelimenin mennes hali olan hebana ise Ay iin kullanlmaktadr. Ltince'de Luna, ayn zamanda hem 'beyaz' hem de 'parlak' anlamlarna gelebilir ki, birbirine yakn fikirleri ifade etmektedirler. 13. Bir sfat olan argos (beyaz) kelimesi ile ehrin ismi olan kelime arasnda sadece bir telaffuz fark vardr; ehrin ismi ne mzekker ne de mennestir (neutre), ancak ayn kelimenin mzekker hali Argustur. Burada ayrca Argo gemisi hatrlanabilir (zaten bunun da Argus tarafndan ina edildii kabul edilir ki, direi Dodone ormanndaki meeden yaplmtr); bu son durumdaki kullanmda kelime ayn zamanda 'hzl' anlamna da gelebilir; hz, n bir vasf olarak grlmektedir (zellikle de imein), ancak ilk anlam 'beyazlk'tr, tali anlam ise 'parlaklk' manasna gelmektedir. -Ayn kelimeden gm kelimesi de tremektedir ki, rengi beyazdr ve sembolik olarak Ay'a tekabl etmektedir; Ltince'deki argentum ile Yunanca'daki ar-guros kelimesi grnrde ayn kk sahip kelimelerdir.

MANEV MERKEZLERN SEMBOLK SMLER VE TEMSLLER 79 tik: Ada, sularn srekli alkantlar arasnda daima deimezliini korumaktadr. Buradaki alkant, d dnyann bir tasviridir. 'Selamet Da'na, 'Bar Mabedi'ne ulamak iin ise, 'hrslar denizini' amak gerekmektedir.14 14. 'Hrslar (passions) denizini geen Yogi, Huzur ile birlemitir ve 'Ben'liine (Soi) btnyle sahip olmutur' demektedir ankaraarya (Atma-Bodha). Burada zikredilen 'hrslar' kelimesi, 'suretler akmn' oluturan her trl geici ve arz deiiklikleri belirtmek iin kullanlmtr: Burada sz konusu olan, btn geleneklerin ortak sembolizmi ile sylenecek olursa 'aa lemdeki sular' alandr. Bu yzdendir ki, 'Byk Bar'n fethi sk sk denizde geminin yzmesi ile temsil edilmitir (Katolik sembolizminde teknenin kiliseyi temsil etmesinin nedenlerinden birisi de budur); bazen sava ile de temsil edilir ki, Bagavat-Gita bu anlamda yorumlanabilir ki, slm dokt-rinindeki 'kutsal sava' (cihad) teorisini de bu bak asna gre anlayabiliriz. -Buna ek olarak; 'sularda yrmek', suret ve deiim (tahavvl) lemine hakimiyeti sembolize etmektedir: Vinu, Narayana olarak yani 'sularn stnde yryen' diye de arlmaktadr. Burada, ncil ile bir benzerlik

ortaya kmaktadr ki, Mesih'in de sularn stnde yrdn grmekteyiz.

11 MANEV MERKEZLERN KONUMLARININ TESPT yHaha nce belirttiklerimiz arasnda 'yce blge'nin konumunun *p/*>' tespiti meselesini hemen hemen tanmamyla hi ele almadk. ok etrefil bir konu. Zaten, bulunduumuz konum itibaryla de tali bir mesele olarak yer almakta. yle grnyor ki, en geni evrim olan Manvantara'nm birer alt blmleri olan farkl evrimlere gre birbirini takip eden birok yerin varln kabul etmek gerekiyor. ayet kendimizi zamann dnda tutup Manvantara'y bir btn olarak deerlendirecek olursak, bu mevkiler arasnda hiyerarik bir dzenin varl grlebilir. yle ki, bunlarn her biri Manvantara'nm ierdii temel ve ilk gelenein birer adaptasyonundan ibaret geleneksel suretlerin oluumuna tekabl etmektedirler. Dier yandan, temel merkezin haricinde, ayn zamanda ona bal olan ve onun birok sureti mesabesinde olan baka merkezler de vardr. Ancak bu tali merkezler, daha zahiri olmalar nedeniyle yce merkeze nispetle daha grnr durumdadrlar.1 1. Saint-Yves'in, Tarot sembolizminden dn ald ifadeyi kullanarak, yce merkezin dier merkezlere gre durumunu 'yirmi iki sr ile rtl sfr' olarak tanmlayabiliriz.

82 LEMN HKMDARI Bu son nokta zerinde, zellikle Lamaizm'in merkezi olan Lhasa ile Agarttha arasndaki benzerlie dikkat ekmitik. Buna ayrca, Ba-t'da dahi topografik durumlar birtakm zellikler arz eden fakat kken itibaryla benzer varlk gerekeleri olan en az iki ehir bilinmektedir. Bunlar: Roma ve Kuds'tr. (Kuds'n, Melki-Sedek'in gizemli Salem'inin zahir bir sureti olduuna daha nce iaret etmitik). Antik zamanlarda, yukarda da iaret ettiimiz gibi, gerekten de kutsal corafya -ya da din adam snf (sacerdotal) corafyas- diye adlandrabileceimiz bir ey var idi. yle ki, ehirlerin ve mabetlerin mevkileri keyf olarak tespit edilmiyordu. Aksine, ok hassas birtakm kanunlara gre tayin edilmekte idi.2 Buradan, 'din adam snf sanat' (art sacerdotal) ile 'hkmdarlk sanat'n inaatlar sanat ile birletiren balantlar sezilebilir.3 Ayrca bu durum bize, neden eski loncalarn gerek bir inisyatik gelenee sahip olduklarn da aklamaktadr.4 Zaten bir ehrin inas ile bir doktrinin yasalatrlmas (veya, belirli bir yer ve zamann artlarna uygun olarak gelitirilen yeni geleneksel bir formun oluturulmas) arasnda yle bir iliki vard ki, genellikle birincisi -yani ehrin inas- ikincinin -yani doktrinin- bir sembolizasyonu olarak gereklemekte idi.5 Tabi ki, zellikle de yeryznn belli bir blmnn ehri konumunda olmaya namzet bir yerin tayininde, u veya bu ekilde zel birtakm tedbirlere bavurulmas gerekmekte idi. Ayn ekilde, kurulular ile ilgili ortamlarla ilgi2. Efltun'un Timaos'u, kapal bir ekilde de olsa, buradaki sz konusu bilime birtakm atflar iermektedir.

3. Burada, Pontifex (Barahiplik) unvan ile ilgili sylediklerimiz hatrlanabilir; dier yandan, 'hkmdarlk sanat' ifadesi modern Masonlar tarafndan muhafaza edilmitir. 4. Romallar'da Janus, ayn zamanda hem Srlar'a inisyasyon hem de sanatkrlar loncalarnn tanrs idi (Collegia fabrorum), bu ift ynl tavsifte ok anlaml bir durum sz konusudur. 5. Burada rnek olarak, lir'inden (lyr) kan seslerle Tebes duvarlarn ina eden Anfion (Amphion) semboln zikredebiliriz. Birazdan, bu Tebes ehrinin isminin neye iaret ettiini greceiz. Orfizm ve Pitagorizm'de lir mzik aletinin ne kadar nemli olduunu biliyoruz. Burada hemen belirtelim ki, in geleneinde benzer bir rol stlenmi olan alg aletleri mevcuttur. Tabi ki, onlarla ilgili olarak sylenenlerin de sembolik olduu unutulmamaldr.

MANEV MERKEZLERN KONUMLARININ TESPT 83 li olmas nedeniyle ehirlerin adlar da bu bakmdan dikkatli bir ekilde ele alnmaldr.6 Konumuzla dolayl olarak ilikisi bulunan bu konular zerinde daha fazla durmadan unu da belirtmek isteriz ki, biraz nce bahsetmi olduumuz trden bir merkez Helenistik dnem ncesi Girit'te (Crete) var idi.7 Ayrca, yle anlalyor ki Msr'da birbirini takip eden Memfisler ve Tebler dneminde bunlardan birok bulunmakta idi.8 Ayn zamanda bir Grek ehrinin de ismi olmu olan bu en son zikredilen ehrin (Tebler) ismi, manev merkezlerin tespiti konusunda bizim zellikle dikkatimizi ekmelidir; zellikle de tufandaki geminin branice ismi olan Tebah ile olan ak benzerlii nedeniyle. Zira, bu sz konusu gemi de yce merkezin bir temsilidir; ve bu ynyle zellikle bir bakma bir zarf grevi grerek gelenein korunmas eklinde 6. simlerle ilgili, zellikle de beyaz dncesi ile ilgili olarak daha nceki satrlarda birtakm rnekler bulmak mmkndr. Bu konuda biraz daha duracaz. Ayrca, baz durumlarda, ehrin gc ve korunmas ile dorudan alkas olmas kutsal eyalarla ilgili olarak da birok ey sylenebilir: Troya ile ilgili Palladium efsanesi bu meyandadr; Roma'daki Saliyenler'e (Saliens) ait kalkanlar da bu ekildedir (bunlarn, Numa dneminde bir gktanda kes-kinletirildii rivayet edilir; Saliyenler Kurulu oniki yeden mteekkildi). Bu eyalar, braniler'deki Ahit Sand gibi 'manev etkiler' ieren dayanaklar idi. 7. Msr iin Menes ne ise, bizzat Minos isminin kendisi bu konuda yeterli bir iarettir. Roma ile ilgili olarak Numa konusunda sylediklerimize, ayrca Kuds ile ilgili olarak da lomo'nun anlam ile ilgili olarak sylediklerimize gndermede bulunmak isteriz. -Bu arada, Girit ile ilgili olarak Orta a mimarlar tarafndan karakteristik bir sembol olan Labirent'in kullanmna atfta bulunalm. Daha da ilgin olan, baz kiliselerin demelerine izilmi olan Labirent gzergah, Kutsal Topraa hac ziyaretine gitme imkn bulamayanlar iin, bu yolculuun yerini almakta idi. 8. Daha nce, Delf'in Yunanistan (Grek) iin ayn rol oynadn grmtk; ad, yunus baln (dauphin) artrmaktadr ki, bunun sembolizmi de ok nemlidir. -Dier bir ilgin isim ise Babilon'dur: Bab-Iu, 'Gn kaps' anlamna gelmektedir ki, bu anlam Yakup tarafndan Luz iin kullanlmtr. Zaten, Beyt-El'de olduu gibi 'Tann'nn Evi' anlamna da gelebilir. Ancak, gelenek kaybolduunda meydana gelen 'karklk' (Babel) anlamna da gelmektedir: te o zaman, semboln tersine dn vaki olur ki, Janua Infer-ni bu durumda Janua Coeli'nin yerini alr.

84 LEMN HKMDARI deerlendirilmitir.9 Bu durum, iki evrim aras gei dnemlerinde eski durumun yok edilip yenisinin kurulmas iin gerekleen kozmik tufana iaret etmektedir.10 Kitab- Mukaddes'de sz edilen Nuh'un [a.s.] rol,11 hindu geleneindeki daha sonralar Vaivasvata adn alacak olan Satyavrata'nn -ki bugnk Manu'dur- ile benzerdir. Ancak burada hemen belirtilmesi gerekir ki, sz konusu bu son durum gnmz Manvantara'snn bana tekabl ederken, Kitab- Mukaddes'de bahsedilen tufan baka bir evrimin balangcna tekabl etmektedir ve yine ayn Manvantara'nn ierisinde bulunmakla beraber daha snrldr12: Zira, burada sz konusu edilen ayn olay deildir, sadece aralarnda benzerlik olan olaylardr.13 Burada yine zikre deer olan dier bir konu da, Nuh'un Gemisi ile gkkua sembolizmi arasndaki ilikidir. Sz konusu iliki Kitab- Mukaddes'te, Tanr ile yeryzndeki yaratklar arasndaki antlamann bir iareti olarak tufandan sonra gkkuann ortaya kmas eklindedir.14 Gemi, tufan esnasnda, aa leme ait sularn oluturduu Okyanus'ta yzyor; gkkua ise, dzenin kurulduu ve her eyin 9. Bu durum, evrim boyunca geliecek olan imknlarn tamamn tohum olarak ieren bir evrimin balangc iin 'lem Yumurtas' ne ifade ediyorsa. Ayn ekilde, Gemi de dnyay yeniden ina etmede kullanlacak olan tm unsurlar ierir ki, bu da onun gelecekteki durumunun tohumlardr. 10. Bir evrimden (devreden) dierine geleneksel geii veya intikali salamak da 'Barahipliin' (Pontificat) grevleri arasndadr. Burada, Gemi'nin inasnn sembolik kprnn inas ile ayn anlam vardr; zira, her ikisi de 'sular gemeyi' salamak amacyla yaplmtr ki, bunun da saysz anlam vardr. 11. Nuh'un, ayn zamanda, zm ban diken ilk kii olmas da dikkati ekmektedir (Tekvin, 9/20); bu durum yukarda, Melkisedek'in kurban konusunu ilerken, arap ve onun inisyatik ritellerde oynad rol ile ilgili sylediklerimizle birlikte dnlebilir. 12. Kitab- Mukaddes'teki Tufan'n tarihi anlamlarndan bir tanesi de, Atlanti-de'in kaybolduu byk afettir. 13. Burada yaplm olan uyarlar tabi olarak, birok halklarda rastlanan tufan olay ieren geleneklerin tamam iin geerlidir. Bunlar ierisinde ok farkl devreler ierenler de vardr ki, mesel Yunanllar'daki Deucalion ve Ogy-ges tufanlar gibi. 14. Tekvin, 9/12-17.

MANEV MERKEZLERN KONUMLARININ TESPI 85 yenilendii anda 'gkyznde' yani yukar leme ait sularn olduu blgede zuhur ediyor. Burada sz konusu olan, kelimenin tam anlamyla bir analojik ilikidir. Yani, her iki suret de birbirinin zdd eklinde evrilmi ve biri dierini tamamlamakta: Geminin gvde ekli aaya doru kvrm yapmakta iken, gkkuann kvrm yukarya dorudur. kisinin birliktelii ise birbirini tamamlayan bir ember veya bir evrim suretindedir ve deta biri dierinin yarsdr.15 Gerekte bu sz konusu suret, evrimin balangcnda bir btnd: Bu, bir krenin dikey kesimidir; krenin yatay kesimi ise yeryz cennetinin emberimsi i kesimi ile temsil edilmitir;16 bu ise, 'kutup da'ndan kan drt nehrin oluturduu bir ha iareti ile kesilmitir.17 Bunlarn yeniden tekili yine ayn evrimin sonunda gereklemelidir. Ancak bu durumda, semav Kuds tasvirinde ember bir kare ekli ile deitirilmitir18; bu ise, Hermesiler'in sembolik olarak 'emberin

15. Bu iki yarm, 'Dnyann Yumurtasi'nnkine tekabl etmektedir; aynen bizzat 'yukar sular' ve 'aa sular'da olduu gibi. Karklk dnemlerinde, . stteki yarm grnmez olur, ve Fabre d'Olivet'nin 'trlerin ylmas' olay diye isimlendirdii olay ite bu alttaki yarmda meydana gelir. -Bir bak asna gre, burada sz konusu edilen birbirini tamamlayc iki suret, birbirinin zdd yne doru evrilmi iki hille benzetilebilir ki (sular birbirinden ayran izgiye nispetle biri dierinin yansmas ve simetriidir), bunda Janus sembolizmine atf vardr ve gemi onun amblemlerinden birini tekil eder. Burada hill, kupa ve gemi arasnda bir bakma sembolik bir eitliin sz konusu olduuna dikkat ekmek isteriz. Ayrca, 'vaisseau' kelimesi ayn zamanda hem 'kupa' hem de 'gemi' iin kullanlmaktadr ('Saint Vaissel' ismi, Orta a'da Graal'n en ok kullanlan isimlerinden birisidir). 16. Buradaki kre de 'Dnyann Yumurtas'dr; yeryz cenneti st ve alt yarmn birbirinden ayrld dzlemde, yani gk ve yer'in snrnda bulunmaktadr. 17. Kabbalistler bu drt nehir ile, Pardes (Cennet) kelimesini oluturan drt harf arasnda balant kurarlar; baka bir yerde bunlarn cehennemdeki drt nehirle ilgili analojik ilikilerine deinmitik (UEsoterisme de dante, 1957 basks, s.63). 18. Bu yer deitirme, baka bir yerde anlamna deindiimiz, bitki sembolizminin mineral sembolizmi ile deitirilmesi eklindedir (UEsoterisme de dante, 1957 basks, s.67). -Semav Kuds'n oniki kaps, tabi olarak Burlar Kua'nn oniki iaretine ve srail'in oniki kabilesine tekabl etmektedir; burada sz konusu olan burlar evriminin deiimi sz konusu-

86 LEMN HKMDARI drtgenlii (quadrature)' iaret etmektedir: lk ve gelimesini temsil edilen kp ekline dnmektedir ulam olur.19

eklinde belirttikleri eyin gereklemesine merkez olan noktann yaylmas ile imknlarn kre, bu sz konusu gelime tamamlandnda bir ki bylece, sz konusu evrim niha dengesine

dur ki, bu da dnyann rotasyonunun durdurulmas ve ilk hlin yeniden tahakkuku olan niha bir durumda tespitidir ki, bu da ancak yine bu sz konusu ilk hlde mndemi olan mmknatm pe pe tezahrnn tamamlanmas ile olur. -Yeryz cenneti'nin merkezinde olan 'Hayat Aac', ayn zamanda Gkyz Kuds'nn de merkezindedir ki, burada oniki meyvesi vardr. Tabi ki bunlarn oniki Aditya ile irtibatlar olduu kesindir; nasl ki, bizzat 'Hayat Aac'nn kendisinin, Adityalar'n kendisinden ktklar yegane z ve blnemez olan Aditi ile bir alkas varsa. 19. Burada, kre ile kp ekilleri, her iki dinamik ve statik bak asna tekabl etmektedir. Kpn alt yz, uzaydaki boyuta gre ynlendirilmilerdir; krenin merkezinden hareketle izilmi olan han alt dal gibi. -Kp ile ilgili olarak ise, ayn ekilde tamamlanma ve mkemmeliyet fikirleri ieren Masonik bir sembol olan 'kbik ta' &#9632;; kolayca bir benzerlik kurulabilir, yani, belli bir durumda mevcut olan imknlarn tam olarak tahakkukudur burada sz konusu olan.

12 BAZI SONULAR

geleneklerle uyum arz eden tanklklardan hareket edildi-inde yle bir sonu ok ak olarak ortaya kmaktadr ki o da: Dier btn 'Kutsal Topraklar'a rneklik arz eden bir 'Kutsal Top-rak'n varl. yle bir manev merkez ki, btn dier merkezler onun altnda yer almaktadrlar. 'Kutsal Toprak' ayn zamanda 'Azizlerin Topra', 'Saadetlilerin Topra', 'Yaayanlarn Topra' ve 'lmszlerin Topra'dr. Bu ifadelerin tamam birbirine denktir. Bunlara ayrca bir de Efltun'un 'Saadetlilerin yurdu' dedii 'Saf Topra'1 da 1. Japonya'da var olan Budist ekollerinden bir tanesi de Gio-do'dur ('Saf Toprak' anlamna gelmektedir). Dier yandan bu isim, slm'daki hvan's-Safa (Safiyetin -Temizliin- Kardeleri) ismini ve 'saflar' anlamna gelen Orta a Bat'daki Catharelar' hatrlatmaktadr. Muhtemelen, Mslman inisyeleri iin kullanlan (veya daha doru bir tanmlama ile, Hindu geleneindeki Yogi gibi, inisyasyonun nihayetine ulam olanlar anlamnda) Sufi ismi de, tam olarak ayn anlama gelmektedir. Gerekten de, avam etimolojisinin onu yn kelimesi olan suf dan tretmesi (sufilerin giymi olduu elbise nedeniyle), pek ikne edici grnmyor. Ayrca, Yunanca 'hakim' anlamna gelen sofos (sophos) kelimesinden tretilmesi, her ne kadar kabul edilebilir bir aklama

88 LEMN HKMDARI eklemek gerekmektedir.2 Genellikle bu yurdun yeri 'gayb lemi' olarak tespit edilir. Ancak, bunun ne olduunu anlamak istersek, btn geleneklerin bahsettii 'manev mertebeler'in durumunun da bu olduunu unutmamak gerekir ki, bunlar gerekte birer inisyasyon mertebesini temsil etmektedir.3 Yeryz evriminin iinde bulunduumuz dneminde, yani Kali Yuga'da, baz d ilikilerin gereklemesini salamakla beraber her trl kutsal d baklardan 'bekiler' tarafndan korunan bu 'Kutsal Toprak', gerekten de gaybdadr. yle ki, ona ulamak iin gerekli olan vasflara sahip olmayanlar iin ulalamazdr. imdi, belli bir blgede yer almas onun gerekten harfi harfine orada olduu anlamna m gelmekte, yoksa bu mevkilendirme sadece sembolik midir, ya da her ikisi birden mi? Bu soruya sadece u ekilde cevap veririz: Bize gre, coraf vakalar ve ayn zamanda tarih vakalarn kendisi, her ey gibi bir sembolik deere sahiptirler. Zaten bunlarn byle olmas, onlarn bir vaka olmalar gereinden hibir ey eksiltmez. Aksine, bu dorudan tecrbe edilen vaka olmalar yannda, onlara daha yce bir anlam da katmaktadr.4 gibi grnse de, Arapa'ya yabanc bir kelime olmas nedeniyle uygun de-mektedir. Bizim dncemize gre, Sufi kelimesini safa'dan yani 'saflk'tan (temizlik, safiyet .n.) treten gr daha makbul grnmektedir. 2. Bu 'Saf Topran' sembolik tavsifi, Fedon (Phedon) kitabnn sonunda bulunmaktadr (Mario Meunier tercmesi ile, ss.285-289); Daha nce, buradakiler ile Dante'nin yeryz cenneti arasnda ortak tavsifler kurulabileceini belirtilmitir (John Stewart, The Myths of Plato, ss. 101-113). 3. Zaten, dier lemlerin tamam birer varlk mertebesinden ibarettir, yoksa, her ne kadar sembolik olarak yle tasvir edilseler de, birer mekn deildirler. Bunlar tanmlamak iin kullanlan ve Ltince'deki locus ile ayn anlama gelen Sanskrite'deki loka kelimesi, kendi ierisinde bu uzay sembolizmini tamaktadr. Zamanla ilgili de bir sembolizm vardr; yle ki, bu ayn varlk mertebeleri pe pee gelen evrimler formunda tavsif edilirler. Her ne kadar zaman, tabi ki mekn da, onlardan sadece bir tanesine ait bir durum olsa da, pe pee gelmeleri burada sadece birbirine

bal sebepler zincirinin bir tasvirinden ibarettir. 4. Bu durum, kutsal metinlerin yorumunda sz konusu olan ok anlamllk ile mukayese edilebilir; yle ki, birbirine zt veya birbirini yok edici deil, aksine, btncl sentetik bilgide birbirini tamamlayc ve birbiri ile uyumlu bir

BAZI SONULAR 89 Bu aratrma ile ilgili sylenebilecek olan her eyi sylemi olduumuzu dnmyoruz ve hatta ok az ey sylediimizi belirtmeli-' yiz. Yapm olduumuz birtakm mukayeseler daha bakalarnn da yaplabileceini antrmtr. Ancak, buna ramen, imdiye kadar yaptklarmzdan olduka fazlasn yaptmz kesin; hatta bazlar bu yzden bizi eletirebilir de. Bu arada, sylediklerimizin haddi aar nitelikte olduunu zannetmiyoruz; yle ki, pek alkn olunmayan baz konularn alenen aklanmasnn birtakm faydalar olacan dnecek kiilerden deiliz; bu yzden de, sylenmesi gerekmeyecek eyleri sylediimizi de zannetmiyoruz. Bu faydaclk konusunda yle ksa bir tespitte bulunabiliriz: Bugn iinde bulunduumuz ve yaadmz ortamlarda, olaylar o kadar hzl geliiyor ki, daha henz gerekeleri ortaya kmayan birok eyin -inanlmas bir yana- beklenmedik ve ngrlemeyen uygulamalar ile kar karya kalnabilmekte-dir. Biz, yakndan veya uzaktan 'kehanette bulunma'ya benzeyen her eyden uzak durmak istiyoruz. Ancak, burada sonu olarak Joseph de Maistre'in5 bir asr nce sylediinden bugn daha da geerli olan u cmlesini aktarmak istiyoruz: 'lh dzen ierisinde gerekleebilecek olan ok byk bir olaya hazrlkl olmalyz; yle ki, bu olaya doru o kadar hzl admlarla ilerliyoruz ki seyircilerin tamamna arpmaktayz. Birok korkun kehanet, ahir zamann geldiini zaten haber vermekte.' durum arz ederler. -Burada ortaya koyduumuz bak asna gre, tarih vakalar zamana ait sembolizme tekabl etmektedirler; coraf olaylar ise, uzayla ilgili sembolizme takabl ederler. Bunlarn herbirinin arasnda, zaman ve meknn kendi aralarnda olduu gibi, zorunlu bir iliki veya balant (correlation) vardr. te bu nedenledir ki, manev merkezin belli bir yerde bulunmas, iinde bulunulan dneme gre farkllk arz edebilir. 5. Soirees de Saint-Petersbourg, 11. entretien. -Yukarda belirttiimiz kehanetlerin kesilmesi ile ilgili her trl zahir kargaay bertaraf etmek iin -yle ki, buna daha nceleri Plutark (Plutarque) dikkat ekmiti-, 'kehanetler' kelimesine, eskiden (antikitede) olduu gibi kesin ve tarif edildii ekliyle deil de, genelde yaygn olarak kullanld gibi Joseph de Maistre tarafndan da ok geni bir anlam yklenmi olduunu her hlde belirtmeye gerek yoktur.

NDEKS A Adalet 19, 24, 26, 35, 44, 47, 49, 50, 77 Adalet Evi 24 Adaletin eli 24 . Adityalar 35, 86 Adoni-Tsedek 47 apokaliptik 27 48, Arap1" 15' 68 Aristo 18 ativarna 16 Atlantis 75,76 Aum 9, 31 Avrupa 7, 18, 64

Agarttha 7, 8, 9, 14, 16, 29, 33, 34, Aziz Bernard 15 35, 45, 57, 61, 64, 65, Aziz Graal 37, 41 68, 82 Aziz Paulus 44, 45, 46, 47, 57 Agarttha'nn Tapnaklar 16 Azizlerin Topra 40, 87 Agni 19, 67, 70 Azdan 75, 77 Ahit Sand 50, 83 Alem'in Kalbi 56 R lemin Kalbi 50, 68 lemin Mihveri 26, 38, 72 Badat 16 Anfiktiyonlar 73 Ba Rahip 26 Anfiktyonlar 70 betil 70, 72 Anfion 82 beyaz da 57, 77

92 &#9830; LEMN HKMDARI Beyt-El 54, 70, 71, 83 Beytllahim 71 Bogdo-Han 10, 34 Brahtma 29, 32 Brahtm 30, 32, 33, 47 Brahma-pura 23 Brahma-Samaj 14 Brahmanik Kilise 14 Brahmanlar 15, 16, 33 Buda 10, 34 Budahk 17 Budist 17, 87 Budizm 38, 56, 67 Burlar Kua 25, 35, 85 Byk Bar 22, 79 Byk Hkmdar 16 c- Campanella 14 Carmelar 18 Carpin 16 Cengiz Han 16 in 15, 18, 72, 73, 76, 82 D Dan htiyar 16 Dalai Lama 10 Dalay Lama 34, 35 Dante 10, 17, 18, 23, 32, 37, 39, 40, 49, 51, 54, 64, 67, 77, 85, 88 Delf 70, 72, 73, 83 Delfler 70 demir a 61, 62 Dharma 13, 19, 45, 48 Dharma-Raja 48 Dharma-Rj 48 Dionisos 43Druidler 19, 40, 73 Dnya Aac 19 Dnyann Hkmdar 8, 10, 13, 14, 19, 21 Drziler 16 El Elion 44, 46 Elion 44, 46 Emmanel 46 Esir 74 Eski Ahid 46 Ether 74 Galler 73 Ganga 50 Gerizim 50 Gio-do 87 Girit 83 Gnostikler 47 Graal 10, 37, 38, 39, 40, 41, 42, 68,85 Gl-Ha 22 Glhahk 64 glhallar 26 Gne Hisar 14 Gne ehri 14 H Hamsa 40 Haoma 34, 37, 42, 43 Harun 46 Hayat Aac 24, 25, 38, 86 Hayat Kitab 41 Helenistik 83 Henri Martin 37

NDEKS 93 Herkl mitosu 24 Kabbalistler 85 heteredoks 14 Kali-Yuga 61, 62, 63, 68, 69 Hikmet 14, 49, 75 Kamboya 67 Hind sembolizmi 56 Kant 25 Hindistan 7, 9, 14, 15, 16, 43, 48, Kek 18, 37, 38, 40, 69, 72, 73, 77 49, 55, 56, 67, 76, 77 Kekler 18, 38, 72 Hindular 9, 18, 25, 34, 37, 42, 50, Kenan 51 68 Kibele 10, 72 Kildaniler 18, 68 j Kilise Babalan 24, 40 Kitab- Mukaddes 19, 22, 26, 55, ibrahim 25, 44, 45, 46, 47 62j 84 braniler 15, 42, 45, 83 Kohen-Tsedek 47 dris40 Kozmik misterler 8 hvan's-Safa 87 Hkmdar-Mecuslar 17 tya 18 Katriya 17 ncil 21, 23, 27, 33, 63, 79 Katriyalar 15, 16, 33, 48 rlanda 72, 73, 77 Kuds 23, 45, 50, 51, 64, 82, 83, skenderiyeli Clement 56 85 slm 16, 24, 30, 45, 51, 63, 74, Kutsal Ruh'un Mabedi 22 79, 87 Kutsal Toprak 26, 51, 87, 88 smailler 16 Kutsal Topraklar 16, 50, 51, 87 srail 50, 51, 85 Kutsal Topraklar'n bekileri 16 srail Topra 50, 51 Kutup 18, 19, 26, 40, 41, 42, 43, srailoullar 26, 39 68, 72, 73, 74, 76, 77, vara 32 78, 85 Kuzey Amerika 15, 54 J Jaina 15 ^ Janus 15, 24, 82, 85 Lamaizm 16, 34, 82 Janus sembolizm 15, 24, 85 Leibnitz 57 Jerusalem 45 Levi kabilesi 46 Joseph de Maistre 89 loncalar 82 Jpiter 49 Luz 53, 54, 55, 57, 58, 59, 71, 83 K M Kabbalas 21, 49, 68 Mahnga 29, 32, 33, 47 Kabbalistik 27 Mahtm 32, 33, 47

94 LEMN HKMDARI makrokozmik 58 makrokozmos 29 manev etkiler' teorisi 22 Mam 13, 14, 17, 30, 31, 35, 47, 48,51,52,61,84 Manvantara 47, 51, 56, 61, 62, 63, 76, 81, 84 Masonluk 18, 37 Mecus-Hkmdarlar 46 Melek 26, 27, 47, 48, 49 Melki-Tsedek 44, 45, 46, 47, 48, 49 Melkisedek 44, 45, 46, 47, 84 Memfisler 83 Menes 13, 83 Menv 13 Mercy Tarikat 18 Mesih 23, 24, 27, 28, 31, 33, 34, 35, 36, 37, 38, 39, 40, 41, 44, 46, 71, 75, 79 Metatron 21, 25, 26, 27, 29, 30 Msr 48, 83 mzrak

Saint

sembolizmi 38 Mide 72, 73 Mikail 26, 27, 47, 48 mikrokozmik 58 mikrokozmos 29 Mina 13 Minos 13, 83 Moolistan 9, 10, 16, 67 Musa 30, 39 Mysteres 62, 70 N Nadir 56, 63 Nesturler 16 Nesturiler 16 nomos 52 Nuh'un Gemisi 84O Om 9, 31, 32, 33, 47, 58 Onfalos 67, 69, 70, 72 oniki Havari 36 Orfizm 82 Orta Afrika 15 Orta Amerika 74, 75 Ossendovvski 8, 9, 10, 11, 14, 19, 29, 31, 33, 34, 54, 61, 67 Otuz Yl Savalar 64 Palladium 83 Paradesha 68, 75 Pardes 23, 50, 68, 85 Persler 15, 37, 43, 50, 54, 68 Peygamberler Da 65, 68 Pisagorcular 24 Pitagoras 18 Pitagorizm 82 Potala 34 R Rahip Jean 10, 16 Ram evrimi 67 Reform 64 Romallar 15, 82 Rnesans 64 Rubruquis 16 s- Saadetlilerin Topra 87 Sabilerce 16 Sabiiler 16 &#9632; Saf Topra 87 Augustin 40

NDEKS 95 Saint-Yves 7, 8, 9, 10, 14, 16, 29, 33,35,53,64,67,77,81 Salem 44, 45, 51, 61, 82 Saliyenler 83 Samael 27 Samiriler 50 satanizm 27 Satyavrata 84 Sefirot 23, 49 sefirotik aacn 49 semav araclar 21 Semav Kuds 23, 64, 85 Semav Kutup 26 sembolizmin 11, 41, 69, 78 Simler 70 siyah a 61 siyah talar 10 Soma 34, 37, 42, 43 Stoaclar 25 Sleyman'n Mhr 32, 69 svastika 10, 18, 19, 24, 31, 70, 72, 74 swastika 16, 18, 19, 70 adday 46 akravartilik 17 akti 50, 58 akya-Muni 17 ekina 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 49, 50, 58, 71 it 39 iva 38, 48, 58 valye Tarikatleri 16 udralar 16 T

Tagore 14 takdis eli 24 Tanr'nn Evi 50, 54, 70, 71, 72, 83 Tao55Taoist 63 Taoizm 58 Tapnak Tarikati 64 Tarot 81 Tashi-Lama 34 Tebes 82 Tebler 83 tertre 72 Tibet 9, 16, 64, 68, 74, 77 Tibet Lamaizmi 68 Timaos 82 Tirtahamkaralar 15 Toltekler 75 Toplanma adr 22, 23, 50, 71 Tribhuvana 30, 32 Troya 83 tufan 40, 77, 84 Tula 75, 76, 77 Trkistan 16 u Uzak Bat 18 Uzak Dou 18, 55 V Vaivasvata 14, 31, 35, 84 Vayiyalar 16 Veda 47, 58, 68, 70 Viraj 32 W Westfalya Anlamalar 64 Wolfram d'Eschenbach 10 Yahudiler 22, 37, 50, 51 Yahya'nn Mandaleri 16

96 LEMN HKMDARI Yakub 46, 54, 70, 71, 72 Yunanllar 15, 34, 35, 68, 72, 76, Yama 13, 48 84 Yaayanlarn Topra 51, 87 Yuvarlak Masa 37, 38, 41, 42 Yebus 45 Yuvarlak Masa valyeleri 37, 41, yedi halk 51 42 Yehova46, 50 Yce lke 75 Yeni Ahid 46 yeni-Efltuncular 16 y Yeremya 23 Yeryz Cenneti 23, 39, 40, 42, 64, Zenit 56 77, 85, 86, 88 Zerdtlk 25 Yeryz Kutbu 26 Zeus 43 yeil ada 73, 77 Zohar 23> 76 Yogi 79, 87 Rene Guenon _ Alemlerin Hkmdar Kitaplar, uygarla yol gsteren klardr. UYARI: www.kitapsevenler.com Kitap sevenlerin yeni buluma noktasndan herkese merhabalar... Cehaletin yenildii, sevginin, iyiliin ve bilginin paylald yer olarak grdmz sitemizdeki

tm e-kitaplar, 5846 Sayl Kanun'un ilgili maddesine istinaden, engellilerin faydalanabilmeleri amacyla ekran okuyucu, ses sentezleyici program, konuan "Braille Not Speak", kabartma ekran vebenzeri yardmc aralara, uyumluolacak ekilde, "TXT","DOC" ve "HTML" gibi formatlarda, tarayc ve OCR (optik karakter tanma) yazlm kullanlarak, sadece grmeengelliler iin, hazrlanmaktadr. Tmyle cretsiz olan sitemizdeki e-kitaplar, "Engelli-engelsiz elele"dncesiyle, hibir ticari ama gzetilmeksizin, tamamen gnlllk esasna dayal olarak, engelli-engelsiz Yardmsever arkadalarmzn youn emei sayesinde, grme engelli kitap sevenlerin istifadesine sunulmaktadr. Bu e-kitaplar hibirekilde ticari amala veya kanuna aykr olarak kullanlamaz, kullandrlamaz. Aksi kullanmdan doabilecek tmyasalsorumluluklar kullanana aittir. Sitemizin amac asla eser sahiplerine zarar vermek deildir. www.kitapsevenler.com web sitesinin amacgrme engellilerin kitap okuma hak ve zgrln yceltmek ve kitap okuma alkanln pekitirmektir. Ben de bir grme engelli olarak kitap okumay seviyorum. Sevginin olduu gibi, bilginin de paylaldka pekieceine inanyorum.Tm kitap dostlarna, grme engellilerin kitap okuyabilmeleri iin gsterdikleri abalardan ve yaptklar katklardan tr teekkr ediyorum. Bilgi paylamakla oalr. Yaar MUTLU LGL KANUN: 5846 Sayl Kanun'un "altnc Blm-eitli Hkmler" blmnde yeralan "EK MADDE 11" : "ders kitaplar dahil, alenilemi veya yaymlanm yazl ilim ve edebiyat eserlerinin engelliler iin retilmi bir nshas yoksa hibir ticar amagdlmeksizin bir engellinin kullanm iin kendisi veya nc bir kii tek nsha olarak ya da engellilere ynelik hizmet veren eitim kurumu, vakf veya dernek gibi kurulular tarafndan ihtiya kadar kaset, CD, braill alfabesi ve benzeri formatlarda oaltlmas veya dn verilmesi bu Kanunda ngrlen izinler alnmadan gerekletirilebilir."Bu nshalar hibir ekilde satlamaz, ticarete konu edilemez ve amac dnda kullanlamaz ve kullandrlamaz. Ayrca bu nshalar zerinde hak sahipleri ile ilgili bilgilerin bulundurulmas ve oaltm amacnn belirtilmesi zorunludur." bu e-kitap Grme engelliler iin dzenlenmitir. Kitap taramak gerekten incelik ve beceri isteyen, zahmet verici bir itir. Ne mutlu ki, bir grme engellinin, dzgn taranm ve hazrlanm bir e-kitab okuyabilmesinden duyduu sevinci paylaabilmek tm zahmete deer. Sizler de bu mutluluu paylaabilmek iin bir kitabnz tarayp, kitapsevenler@gmail.com Adresine gndermeyi ve bu isimsiz kahramanlara katlmay dnebilirsiniz. Bu Kitaplar size gelene kadar verilen emee ve kanunlara sayg gstererek ltfen bu aklamalar silmeyiniz. Siz de bir grme engelliye, okuyabilecei formatlarda, bir kitap armaan ediniz... Teekkrler. Ne Mutlu Bilgi iin, Bilgece yaayanlara. Tarayan serhat Rene Guenon _ Alemlerin Hkmdar

You might also like