You are on page 1of 27

Sakarya niversitesi lahiyat Fakltesi Dergisi, Say: 21 (2010/1), s.

15-42

ZZDDN b. ABDUSSELAM VE KURAN ALIMALARI


Izz Ibn Abd As-Salam and His Studies on Quran Abdulmuttalip Arpa*
ZET zzddn b. Abdusselam Hicr VII. asrda yaam ok ynl eser veren dneminin nemli ilm ahsiyetlerindendir. lm evrelerce slam ilimlere ynelik dnce sistemi birok aratrmaya konu olurken maalesef Kurna ynelik almalar gerekli ilgiyi grmemitir. te bu almada ncelikle slam ilim ve dnce tarihinde daha ok fkh kimlii ile tannan zzddin b. Abdusselamn genel olarak hayat ve ilm dnce yaps zerinde duruldu. Ardndan Kurna dair yapt almalar tantld. Sonunda ise Kurn ilimleri ile ilgili baz nemli meselelere bak ve tefsirdeki metodu hakknda genel bilgiler verilerek Kurn anlay tespit edilmeye alld. Anahtar Kelimeler: zzddin b. Abdusselam, Kurn, tefsir, icz, tensup, mecz. ABSTRACT Izz ad-din b. Abd as-salam, who lived in 7th/13th Century, is one of the eminent scholars of his age. Although Izz ad-dins thought on Islamic studies has been subject to various studies, his works on Quran have not been thoroughly analyzed. In this study, first, the life and ideas of Izz ad-din b. Abd as-salam shall be analyzed in broad lines. Until now, he has been largely known of his studies on law (fiqh), therefore, the second part of this study shall focus his works on Quran with particular emphasis on his approach to various issues in Quran sciences in order to get an idea about his method of exegesis. Keywords: Commentary on Quran, concision, harmony and metaphor.

GR slam ilimler iin parlak bir dnem saylan bir dnemde yaayan zzddin b. Abdusselm, dneminin tm ilm imknlarn ok iyi bir ekilde deerlendirmi ve devrinin ok sekin bir ilm ahsiyeti haline gelmitir. leride deineceimiz eserlerinden de anlalabilecei gibi o, ansiklopedik bir kiilie sahip olup, hemen her konuda eserler vererek bunu ortaya koyabilmitir. er ilimlerin ounda uzmanlaan ve eserler kaleme alan zz b. Abdusselmn, kanaatimizce bu alanlardan herhangi birine hasretmek doru olmayacaktr. Onun deiik alanlardaki eserleri mnferit olarak incelendiinde, her birinin alannda birer zgn eser olduu anlalacaktr. yle ki; onun fkh eserlerini okuyan onu fkh, tefsir eserlerini okuyan tefsirci zannedecektir. Bu durum btn eserleri iin geerlidir. Ama O, slam
*

Yrd. Do. Dr., rnak niversitesi lahiyat Fakltesi.

Sakarya niversitesi lahiyat Fakltesi Dergisi

dnyasnda daha ok fkh sahasndaki meguliyetiyle n plana karlmtr. Bunda dnemin egemen dnce ve farkl bak asyla onun yaamnda stlendii grevler (kdlk-mftlk gibi) in rol oynad sylenebilir. zz b. Abdusselm, yaad dnemde siyas iktidarlarn mezhep taassubunu olabildiince arlatrmalarna ramen, bu yndeki mihnelere aldrmam, olabildiince zgn eserler te'lif etmeye gayret etmitir. Hatta O, slam ilimlerde mctehid seviyesine ykselebilen ender ahsiyetler arasnda saylmtr. Suyt (911/1505) onun iin mrnn sonlarnda mezhebe ball brakm, erevesini daha da genileterek, ictihad kanaatlerine gre hareket etmitir.1; bn Kesr (774/1323), Birok ilme vakf, yaad dnemde fi mezhebinin immdr.2; Mlik limi bn Hcib (646/1249) ise, O, Gazlden daha byk bir limdir.3 demitir. er ilimlerin ounda zgn eserler brakan zzddin b. Abdusselm, Kurna ynelik nemli bir takm zgn eserler kaleme almtr. Hatta kaynaklarda Msrda ilk tefsir dersleri verenin o olduu belirtilir.4 Ancak ilm evrelerce onun bu yndeki almalar pek sylenemez. te biz bu makalemizde ilm evreler tarafndan ihmal edildiine inandmz zz b. Abdusselmn mfessir kimlii zerinde durarak, onun Kurnn tefsiri ve ilimlerine olan katklarn ortaya koymaya alacaz. A. HAYATI VE LM KL Ak ad, Eb Muhammed zzddn Abdulazz b. Abdusselm b. EbilKsm b. Hasan b. Muhammed b. Mhezzeb es-Slemdir. 5 Knyesi Eb Muhammed olup lakab ise, zzddindir. ann limleri arasnda zz diye hret bulmutur.6 Sonralar kendisine Sultanul-Ulem, BiulMulk ve eyhl-slam gibi lakaplar verilmitir. Sultanul-Ulem
1 2 3 4 5

Suyt, Celaleddin, el-tkn fi Ulmil-Kurn, thk. Mustafa Db Alboa, Daru bn-i Kesir, Beyrut, 2002, II, 173. bn Kesir, Ebl-Fida, sml b. mer, el-Bidye ven-Nihye, Kahire, 1932, VIII, 235. Subk, Eb Nasr Tcuddn, Tabakt-fiiyye, thk. Mahmd Muhammed et-TnhAbdlfetth Muhammed el-huluv, Beyrut, 1992, VIII, 214. Subk, Tabakt-fiiyye, VIII, 246. Bkz. Subk, Tabakt-fiiyye, VIII, 209; snev, Cemleddn Abdurrahm, Tabaktfiiyye, thk. Abdullah Cabr, Riyad, 1981, II, 197; el-Kutubi, Muhammed b. akir b. Ahmed, Fevtul-Vefeyt, Thk. hsan Abbas, Beyrut, t.s, II, 350; Kehhale, mer Rza, Mucemul-Mellifin, Beyrut, t.s. II, 249; Eb me, ihbddn el-Makdis, ez-Zeyl aler-Ravzteyn, Beyrut, 1974, s. 216; el-Mer, Abdullah Mustafa, el-Fethul-Mbn fi Tabaktil-Usliyyn, Beyrut, 1974, s. 73; bn Kesr, el-Bidye ve-Nihye, VIII, 235; Syti, Hsnl-Muhdara fi Tarihi Msr vel-Kahire, thk. Muhammed ebl-Fadl brahim, Daru hyai Kutubil-Arabiyye, Kahire, 1968, I, 314; Ebul- Felah Abdulhayy, bnl-mad, ecertuz-Zeheb fi Ahbri Men Zeheb, Beyrut, t.s., V, 301-302; Takprizade, Ebl-Hayr samddin Ahmed Efendi, Miftahus-Sade ve MisbhusSiyde f Mevzutil-Ulm, Kahire, 1968, I, 353; Nebhn, Yusuf b. smail, Cmiu Kermtil-Evliy, Beyrut, 1991, II, 171. Biz de bu gelenee uyarak almamzda ondan hep zz diye bahsedeceiz.

16 SA lahiyat

Abdlmuttalib / zzddin b. Abdusselam ve Kuran almalar

lakab, onun ilimde zirve oluuna, eyhl-slam lakab, fkhta ve devlet nezdinde geldii konuma, Biul-Mulk lakab ise ilm ve siyas alandaki gcne iret olarak ele alnmaktadr. Ayrca kendisine, amda doduu iin ed-Dmek, Marib (Fas) kkenli olduu iin el-Marib, Msra g edip oraya yerletii ve kabri orada bulunduu iin el-Msr, fii mezhebine mensup olmas ve bu mezhepte uzmanlamasndan dolay efii ve mehur Sleym kabilesine mensup olduu iin es-Slemi 7 denilmitir. Tarih boyunca kabileler arasnda sregelen kanl iktidar mcadelelerinden dolay zz b. Abdusselmn ailesinin ama yerletii grlmektedir. Onun 577/1181de amda doduu, kaynaklar tarafndan ittifakla kabul edilmektedir. Siyasal ve sosyal anlamda bir hayli hareketli ortama sahne olan zz b. Abdusselmn domu olduu am ehri, her ynden limlerin ve talebelerin aknna uram ve o dnemde slam dnyasnn en nemli ilim merkezlerinden birisi haline gelmiti. Kaynaklarn belirttiine gre8, zz b. Abdusselm olduka yoksul ve dindar bir ailede domutur. artlar onu kk yatan itibaren ilim talebinden ziyade rzk talebiyle megul olmaya zorlamtr. Dolaysyla onun, hayatnn ilk yllarnda bu ilm ortamdan pek istifade etmedii grlmektedir. Ama bu durum pek uzun srmemitir. Geceleri amdaki Emev Cmiinin kuzey kapsndaki Kellse denilen zaviyede kalrd. Belki de bu cmide gecelemesi ilim ve ibadete ynelmesinde en byk etken olmutur; nk buras limlerin ders halkalaryla doluydu ve her taraftan ilim talebeleri buraya gelirdi. Talebeler burada Kurn okur, hadis rivyetlerini ezberler, fkh ve dier ilimleri renirlerdi. Cmi, talebe, ilim adamlar ve ilim nakledicileriyle dolup taard. Tarihi Sbk (771/1370), babasndan naklen zz b. Abdusselmn ilim talebeliine balama olayn yle kaydeder. eyh zzeddin hayatnn ilk dnemlerinde ok fakirdi. lim meguliyeti de ancak ya bydkten sonra balamt. lme balama hikyesi yledir:
"Kendisi am Cmiindeki Kellsede geceliyordu. ok souk bir gecede cmide yatarken ihtilam oldu. Bunun zerine derhal cminin havuzuna inip ykand ve iddetli souktan dolay kendisinde ok byk bir ac meydana geldi. Dnd, tekrar yatt ve tekrar ihtilam oldu. Cminin kaplar kapal olduu iin dar kamyordu. Bunun zerine tekrar havuza inip ykand. ktktan sonra iddetli souktan dolay bayld. (bns-Sbki der ki: Babam bu durumun kez mi, yoksa iki kez mi vuku bulduunu anlatt, hatrlamyorum.) Son ykanta bir ses iitti. Ey bn Abdusselm! Sen ilim mi istersin, yoksa amel mi? eyh zzddin dedi ki: lim isterim nk o amele de iletir. Sabah olunca et-Tenbh adl kitb (Eb shak e-irznin fii fkhndaki nemli eseri) alp
7

Sleym kabilesi, Sleym b. Mansur b. krime b. Hasfe b. Kays Aylana nisbetle anlmaktadr. Bu kabileden birok mehur kimse yetimitir. Bkz. Suyt, Lbbl-Elbb fi Tahriril-Ensb, Badad, t.s., s. 138. Bkz. Zuhayli, zz b. Abdusselm, Dmak, 1992, s. 46.

SA lahiyat 17

Sakarya niversitesi lahiyat Fakltesi Dergisi


ksa zamanda ezberledi ve ilme yneldi. Bylece zamannn en iyi limi ve insanlarn en bidi oldu."9

zz b. Abdusselm tahsil hayat boyunca, birok nl limden dersler almtr. Bata Fahruddin b. Askirden (620/1241) Fkh; Seyfddin elmidden (631/1233) Usl-i Fkh ve Kelm; el-Ksm b. Askirden (600/1221) Hads; Eb Hafs mer es-Shreverdden de (632/1234) Tasavvuf ilmini okumutur. er ilimlerin yannda dil almalarna da ciddi arlk veren zz b. Abdusselmn, dnemin tm ilm imknlarndan yararland grlmektedir. Kurn ilimleri, Tefsir, Fkh ve Usl-i, Hadis, Tasavvuf, Nahiv ve Belat ilmi gibi btn ilimleri okuduu grlmektedir. Nitekim eserlerine bakldnda bu durum aka gzlemlenebilmektedir. zz b. Abdusselm, hicr 597 veya 599 ylnda baz kaynaklara gre ilim tahsili iin, bazlarna gre ise elilik greviyle Badata gitmitir. Onun Badata iki defa gittii dnlebilirse de elilik greviyle gidip orada Eb Ali Hanbel b. Abdullah er-Rusafi (604/1207) ve Eb Hafs ibn Taberzed (607/1210) gibi limlerle grt ve onlardan hadis dersleri ald rivyet edilmektedir. zz, Badatta birka ay gibi ksa bir sre kaldktan sonra tekrar ama geri dnmtr.10 Eb Hasan e-zel (656/1258) ile grp ondan tarikatla ilgili bilgi ald11 bildirilen zz b. Abdusselmn tasavvuf hrkasn ihbuddin esShreverd (632/1234)den giydii ve ondan Kueyr Rislesini okuduu nakledilmektedir. Ayrca zaman zaman skenderiyeden Kahireye gelen ada sfi Ebl-Abbas el-Murs (686/1287) ile birka kez grmtr.12 Yedinci yzyln balarnda ama gelen Muhyiddin bn Arab ile tanp tanmad kesin olarak bilinmemekle birlikte, Hatmul-Kurn mellifi Abdulfetth Miftah, zz b. Abdusselmn bn Arab ile yakn ilikiler ierisinde olduunu, karlkl kitap alveriinde bulunduklarn belirtir.13 Ancak dnemine yakn kaynaklar onun, baz grlerinden dolay bn Arabyi ar bir ekilde tenkit ettiini belirtmektedir.14 zz b.
9 10 11 12 13 14

Sbki, Tabakt-fiiyye, s. 214215, hikye naklen aktarlmtr. bnl-mad, ezertz-Zeheb, V, 302. Nebhani, Cmiu Kermtil-Evliya, II, 172. Subk, Tabakt, VIII/ 214215. Miftah, Abdulfettah, Hatmul-Kurn, trc. Vahdettin nce, Kitsan Yay. stanbul, 2008,s. 425. bn Teymiyye, Takiyyddin Ahmed, Mecmuatr-Resil, Daru lemil-Kutub, Riyad, 1991, IV, 75; Sfedi, Selahuddin Halil b. Aybek, el-Vafi bil-Vefeyt, Wiesbaden: Franz Steiner Verlag, 1974, IV, 174; Suyut, Tenbhu Gab bi-Tebrieti bnl-Arabi adl rislesinde limlerin bn Arab ye ynelik bak alarn deerlendirirken konuyla ilgili zz b. Abdusselmdan da bir anekdot aktarr. O yle der: Fakih, lim zzddin b. Abdusselm Muhyiddin bn Arabi hakknda konuur ve o zndktr, derdi. Bir gn arkadalar kendisine Bize kutubu gstermeni istiyoruz dediler. O da Muhyiddin bn Arabyi gsterdi. Bunun zerine arkadalar hem ona zndktr diyorsun, hem de

18 SA lahiyat

Abdlmuttalib / zzddin b. Abdusselam ve Kuran almalar

Abdusselmn, kendi tasavvuf anlayndan ok farkl bir anlaya sahip olan bn Arab ile uyum iinde olacana ihtimal vermek pek mmkn grnmemektedir. zz b. Abdusselam yaad dnemin iki byk ilim ve kltr merkezi niteliini tayan am ve Kahirede eitli vazifelerde bulunmutur. Hayatnn byk bir blmn geirdii amda, Emevi Cmii hatiplii, Aziziye ve Gazzli medreselerinde mderrislik ve kdlk;15 Kahirede ise, Kdi'l-Kudt, Slihiyye Medresesi mderrislii ve Amr b. As Cmii hatiplii gibi grevler stlenmitir.16 Yukarda deindiimiz zere siyas, sosyal ve ilm anlamda her ynyle birok karmakln yaand bir dnemde yaayan zz b. Abdusselm, yaanan gelimelerden dolay zaman zaman siyas, kelm ve felsef tartmalarla uramak zorunda kalm ve bu tartmalara kar bir takm tavrlar gelitirmitir. Bu fikr mcadelesinin eserlerine de yansd aka grlmektedir. zz b. Abdusselmn eserleri fikri ahsiyet bakmndan incelendiinde ok ynl bir kiilie sahip bir bilgin olduu grlmektedir. Yukarda da ksmen getii zere onun mderrislik, kdlk gibi grevlerine ek olarak slama davet, bidat ve hurfelere kar mcadele etmesinin yannda, devlet ynetiminin yanl gidiat karsnda bir ilim adam sorumluluunu gsterdiini mhede ediyoruz. O Memlk Sultanlar Muzffer Seyfuddn Kutuz (658/1260) ve Zhir Rkneddin Baybars (676/1277) nezdinde byk bir nfz sahibiydi. Yneticilere kar ok cesurdu. Onlar ikaz etmekten ve doruyu sylemekten ekinmezdi. Bu yzden arptrlaca cezalardan korkusu yoktu. zz b. Abdusselmn slam tarihinde derin izler brakan birka mihnesi yledir: Kelmullah konusunda Hanbeliler (Selefiler)le tartmas: slam tarihinde ilk defa din/siyas eksenli ciddi tartmann hicr III. asrda Abbas iktidarndan sonra Mutezile ile selef dnceyi temsil eden nl muhaddis Ahmet b. Hanbel (214/830) arasnda yaand bilinmektedir.17 Buna benzer
kutuptur diyorsun. Bu nasl olur? dediler. Bunun zerine zzddin b. Abdusselm Ben ona zndk demekle eriat koruyorum. Kutup demekle hakkati sylyorum demitir. Suyt, Tenbhu Gab bi Tebrieti bnl-Arabi (Yazma), Enstitute Oriental Studies, Referans no: D. 539, Leningrad, vr. No:44-ab. Geni bilgi iin Bkz. Hr, Mahmut Ycer, erkeizade Mehmet Tevfik Efendi ve Levyihul-Kudsiyye fi Fedili eyhil-Ekber Adl eseri, Tasavvuf/lmi ve Akademik Aratrma Dergisi, Ankara, 2008, s. 21/ 28-30. Subki, Tabakat, VIII, 210; Zirikli, Hayruddin, el-Alm, Beyrut, ts., Darul-lm lilMelyn, IV, 21. Makrz, Takyyuddn Ahmed b. Ali, Kitbus- Slk li Marifeti Dvelil-Mlk, thk. Sad Abdlfetth r, Kahire, 1973, I, 302; Atabek, Cemleddn Tarberd, enNcmuz-Zhire f Mlki Msr vel-Kahire, Kahire, ts., Vezrats-Sekfeti velrdil-Kavm lit-Telf vet-Tercme, VI, 338; Subk, Tabakat.,VIII, 243. ehristani, Abdulkhir, el-Milel ven-Nihal, thk. Muhammed Seyyid Geyln, Kahire,1967, I, 118.

15 16

17

SA lahiyat 19

Sakarya niversitesi lahiyat Fakltesi Dergisi

bir tartmann yine hicr VII. yzylda amda Earilerle Hanbeller arasnda yaanmtr. Rivyetlere gre dnemin am yneticisi Melik Eref Musa b. Eyyub (662/1264), kendilerine Ehl-i Hadis ad verilen Hanbellerin kelmullah konusundaki tebihi grlerine yakn ilgi duyuyordu Bu frsat iyi deerlendirmesini bilen Hanbeller siyas gc de yanlarna ekerek Earilere bask uygulatma taktiklerine baladlar. Bunda da belli bir sre baarl oldular. Hatta siyas ynetimin bir anlamda resm mezhebi konumuna geldiler. Hanbeller bu dnemde kendileri dndaki mezheplere inan ve dnce hrriyeti tanmyorlard. Melik Erefin devlet imknlarn kullanarak bu kesime Hadis Aratrma Merkezi Drul-Hadis kurmas, ynetim nezdindeki itibarlarnn ak bir gstergesiydi. 18 amda Earilere yaknlyla bilinen zz b. Abdusselm, bu kesim tarafndan Melik Erefe Kelmullah konusunda selef akidesine muhlefet ettii19 sulamasyla ikyet edilir. Bunun zerine emir bu konudaki grlerini almak zere kendisine mektup yazar. Bu mektup kendisine ulanca zz b. Abdusselm, Anlald, bu beni imtihan etmek iin yazlm bir mektuptur. Allha yemin ederim ki doru olan eyden baka bir ey yazmayacam. diyerek tarihe Mlhtl-tikd adyla geecek olan nl akid rislesini kaleme alr. Ksacas, ilh kelm sfatnn lafznn deil manasnn kadm ve ezel olduunu ispatlamaya ynelik olan bu savunma, el-Melik Eref b. Musann oluturduu ve tm mezhep temsilcilerinin katld bir mecliste tartmaya alr. Yaplan tartmadan sonra el-Melik Eref b. Musa, zz b. Abdusselmn grlerine kni olur. zz b. Abdusselma ve onun ahsnda tm Earilere, sultann yaknnda bulunan Hanbellerin kurmu olduklar komplo teorileri bu ekilde baarszla uram olur. am emirinin izniyle artk zz b. Abdusselm ve tm Eariler inan dncelerini hr bir ortamda rahat bir ekilde savunma imkn bulurlar. Neticede din/siyas eksenli olan bu tartmadan sonra Ear ekol kazanl karken Hanbeller halk ve ynetim nezdinde ciddi bir itibar kaybna maruz kalrlar. Emirleri ak arttrma yoluyla satmas: Tarih kitaplarnda mehur olan ve ayn zamanda zz b. Abdusselmn Baiul-Mlk (Yneticileri satan) lakabyla anlmasna sebep olan olay yledir: Dnemin devlet yneticisi Melik Necmeddin Eyyub, ynetimini glendirmek iin Asya taraflarndan paralarn beytl-maldan karlamak zere devlet adna klemenler satn ald. Satn alnan bu klemenler her trl asker eitimden geirildi. Ksa zamanda bu klemenler Sultann gvenini kazanacak seviyeye geldi. ok gemeden bunlarn bir ksm devlet ve ordu
18 19

Subk, Tabakt, VII, 218. Selefilerin amac, bu muhlefetten tr onun nce dinden ktn ispatlamak ve ardndan katline cevaz vermeyi salamakt. Bkz. Zuhayli, zz b. Abdusselm, s. 165.

20 SA lahiyat

Abdlmuttalib / zzddin b. Abdusselam ve Kuran almalar

kademesinde ynetici pozisyonuna geldi. Hatta aralarndan bir tanesi Nibul-Sultan konumuna geldi. zz b. Abdusselm Kdil-Kudt grevine atannca, idaredeki bu yaplanmann yanllnn farkna varr. Bu emirlerin devlet adna satn alnm olmalarndan dolay er olarak hala kle hkmnde olduklarn savunmaya balar ve ancak satlp zd edildikten sonra devlet yneticisi olabileceklerini ileri srer. Bunlardan biri Sultann nibi (vekili) idi. zz, durumu hemen Sultana bildirdi. Sultan, zze, kararndan dnmesi iin haber gnderdi. Ancak zz kararndan dnmedi. Bunun zerine Sultan, zze ynelik ok ar ve sert ifadelerde bulundu. zz, buna fkelendi ve ihtiyac olan eyalar merkebine ykleyerek ailesiyle birlikte Kahireden karak ama yneldi. Daha Kahirenin dna kmadan halkn ou gelip ona katld. Haber derhal Sultana ulatrld ve ona O giderse senin tahtn da gider denildi. Bunun zerine Sultan bizzat gelip ona yetiti ve onu raz edip gnln ald. Bunun zerine zz, Kahireye geri dnd. Sonra Sultan, emirlerin satlacan duyurdu. Sultann nibi bundan dnmesini istediyse de o, bu kararndan dnmedi. Buna ok fkelenen Nib, adamlaryla birlikte zzi ldrmek iin evine gitti. zzin olu kp nib ve adamlarnn durumunu grnce ona haber verdi. zz, buna ne kederlendi, ne de halini deitirdi. Oluna, Olum! Baban, Allh yolunda ldrlecek kadar kymetli biri deil dedi. zz ok rahat bir ekilde onlarn karsna kt. Nibin gz ona iliince eli kurudu ve klc elinden dt. Sonra alad ve zzden kendisi iin dua etmesini istedi. zzin sat konusundaki grne boyun edi. Akabinde zze Paramz nerede harcayacaksn?diye sordu. zz, Mslmanlarn yararna olacak ilerde harcayacam diye cevaplad. Nibin Paray kim alacak? sorusunu Ben alacam diye karlk verdi. Sonunda zzin istedii oldu. zz, tm halkn huzurunda onlar, ak artrma yoluyla teker teker isimlerini okuyarak satt. Sonra da onlar zd etti. zz, sattan elde edilen paray devletin beytl-mal kasasna atarak Mslmanlar iin hayr ilerinde kulland. 20 Tarihi Subk, slam tarihinde byle bir olayn benzerinin hi yaanmadn kaydetmektedir. Yukarda rnek olarak verdiimiz bu hadiselerin benzerlerine, phesiz zz b. Abdusselmn hayatnda rastlamak pek mmkndr. O yaamnda srekli haktaki ssalbetiyle tannm, marufu emreder, mnkeri de nehyederdi. zz. b. Abdusselm, 83 yanda iken 660/1262 ylnda Cemaziyel-evvel aynn dokuzu, Cumartesi gn ikindi vaktinden nce Msrn Salihiye
20

Subk, Tabakt, VIII, 217; Nebhni, Cmiu Kermtil-Evliya, II, 171172; Zuhayli, zz b. Abdusselm, s.181

SA lahiyat 21

Sakarya niversitesi lahiyat Fakltesi Dergisi

Medresesinde vefat etti. Sonraki gn leden nce Karfe Mezarlnn sonunda da eteinde bir yere, her kesimden insanlarn katld byk bir kalabalk tarafndan defnedildi. Sultan Zhir Rknddin Baybars'n iktidarna denk gelen zz. b. Abdusselmn vefat Sultana ok ar gelir. Ama buna ramen Baybars, Allhn takdiridir ki, zz. b. Abdusselmn vefat benim ynetimim srasnda oldu. Sanrm bugn benim iktidarmn temelleri daha bir salamlat. nk bu eyh, herkesin kendisine bavurup szn dinledii bir kimse idi. Bir iret verseydi tahtm devirirdi. Onun vefatndan sonra artk saltanatma gven duymaktaym21 demekten kendini alamad. slam dnyasnn her tarafnda, zellikle am'da -eski bir am'l olmas hasebiyle- Mslmanlar, zzin vefatna derin znt duydular. Mekke, Medine, Yemen ve am gibi birok yerde onun ardndan gyabi cenaze namazlar klnd.22 B. ESERLER Yukarda deindiimiz gibi zz b. Abdusselm, aktif bir ekilde hayatn her alannda mcadele ettii iin telif iine pek frsat bulamamtr. Dolaysyla kendisi iin ilmi, eserlerinden daha ok olanlardandr denilmitir.23 Buna ramen kaynaklarda onun krka yakn eserinden bahsedilmektedir.24 Onun tefsir, hadis, fkh, kelm, tasavvuf, slam Tarihi gibi temel slam bilimleri ve slam Kltr ve Medeniyetine dair pek ok eseri bulunmaktadr. ok ynl eser veren zz b. Abdusselm, eserlerinde genelde sade ve kolay anlalr bir dil kullanm, bu ekilde ilme dayal kltr halk arasnda yaymada byk baar salamtr. Biz imdi aratrmamzn asl alanndan uzaklamamak gayesiyle burada onun Kurn ve tefsir alanndaki eserlerinin genel bir tantmn yapmaya alacaz. Tespit edebildiimiz kadaryla zz b. Abdusselm Kurn ilimleri ve tefsiri ile ilgili drt nemli eser kaleme almtr. Bunlardan ikisi tefsir, biri Meczul-Kurn ve dieri de Kurndaki farkl konulara ait ihtilafl yetlerin tartld Mkilul-Kurnla ilgilidir. imdi bu eserleri ksaca tanmaya geelim.
1- Muhtasaru Tefsirun-Nket vel-Uyn lil-Mverd:

sminden de anlalaca zere Mverd (450/1057)ye ait olan bu tefsiri zz b. Abdusselm zetleyerek tekrar kaleme almtr. Tefsirde Mverdnin yetlerin tefsiri hakknda ortaya koyduu grler arasndan tercihlerde
21

22 23 24

Subk, Tabakt, VIII/215; Suyt, Hsnl-Muhdara fi Tarihi Msr vel-Kahire, thk. Muhammed ebl-Fadl brahim, Daru hyai Kutubil-Arabiyye, Kahire, 1968 I, 315; Zuhayli, zz b. Abdusselam., s. 192. Kutubi, Fevtl-Vefeyt, I, 595; Zuhayli, zz b. Abdusselm, s. 192. Faruk, zz. b. Abdusselm-Sultanul-Ulem-, s. 31. Bkz. Brockelmann, C.E., Supplementband (SUPPL.), Leiden, 1937-1942, I, 766.

22 SA lahiyat

Abdlmuttalib / zzddin b. Abdusselam ve Kuran almalar

bulunularak bir ihtisra gidilmitir. zz, yapt bu ihtisrda kendi dnce anlayna ters dse de kendisine ait gr bildirmekten zellikle kanmtr. Bu da onun ilm sorumlulua verdii neme bir irettir. zz, Mverdinin tefsirinin ihtisrna balamadan nce czul-Kurn, yedi harf, yet, sre ve Kurnn isimleri gibi konular ieren ksa bir mukaddime yazmtr. Daha sonra Fatiha Sresinden balayarak Ns Sresine kadar Mverdnin tefsirini zetlemitir. Kendi grlerini tefsire yanstmaktan kand iin bu eser zerinden onun Kurn ve tefsirine dayal dnce yapsndan bahsetmemiz mmkn deildir. Belki yetle ilgili ortaya konan grler arasndan yapt tercihler bir nebze bize fikir verebilir. Elimizde zzin bu alanla ilgili baka eserleri olduu iin onun grlerini br eserleri zerinden anlamaya alacaz. Eser Doktor Abdullah el-Vuheyb tarafndan doktora tezi olarak tahkk edilerek 1996 ylnda Dru bn Hazm tarafndan cilt olarak Beyrutta baslmtr.
2- Tefsirul-Kurnil-Kerm:

Ksa ve vecz ibarelerle yazlan bu tefsirde sreler srayla ele alnarak tefsirine ihtiya duyulan yetlerdeki ibareler ksa ifadelerle aklanmaya allmtr. Dolaysyla srelerdeki tm yetlerin tefsiri yaplmamtr. Tefsir esnasnda zz daha ok, kelime ve ibarelerin anlamlar, dil, nahiv ve bel adan tahlilleri ve yeri gelince de fkh ynden hkmleri zerinde durmutur. Tefsir bir tr Menl-Kurn mesbesindedir. Eserin Sleymaniye Ktphanesi bata olmak zere deiik ktphanelerde birok nshas mevcuttur. Yaptmz aratrmalar neticesinde, Suudi Arabistan Ummul-Kur niversitesi Uslid-Din blmnde bu tefsirin Fatiha Sresinden Tevbe Sresine kadarki blmnn Yusuf Muhammed e-mis tarafndan 1998de doktora tezi olarak; Yunus Sresinden Kehf Sresine kadarki blmnn ise yine ayn niversitede Abdullah b. Slim tarafndan 2000de master tezi olarak tahkik edildiini rendik.
3- el-Fevid f Mkilil-Kurn:

Rdvan Ali en-Nedvnin doktora tezi olarak tahkk ettii ve sonradan nerettii (Kuveyt 1967; Kahire 1982) bu eser, aslnda zzin kaynaklarda elEml, el-Fevid f Ulmil-Kurn, Mesil ve Ecvibe gibi adlarla zikredilen eserinin ilk ksmndan olumaktadr. Nshalarna ulaamamakla birlikte kaynaklardan edindiimiz bilgilere gre zz b. Abdusselma nisbet edilen el-Eml adl bu eser, onun Msrda tefsir, hadis ve fkh gibi konulardaki dersleri esnasnda vermi olduu bilgilerden olumaktadr. Muhtemelen bu bilgiler kendisinden sonra talebeleri tarafndan bir araya getirilerek eser
SA lahiyat 23

Sakarya niversitesi lahiyat Fakltesi Dergisi

haline getirilmitir. Rdvan Ali en-Nedv yapt tahkkin mukaddimesinde, tahkik ettii ksmn zze ait olan el-Eml adl eserin sadece tefsir ksmn kapsadn belirterek bu ksmna da el-Fevid f Mkilil-Kurn diye bir balk koyduunu belirtir.25 Eser bir tr zel tefsir mesbesindedir. yle ki zz b. Abdusselm eserde usl, nahiv, dil, itikd ve ilm ynden daha geni bir ifadeyle MkillKurn diye bilinen konularda kendisince tespit ettii yetleri ele alp kendine has slbuyla ilm ve edeb bir ekilde tahlil ederek onlar hakkndaki kanaatini ortaya koymaya alr. Eserin slbu, bir ders halkas esnasndaki tartmalarn ruhunu artrmaktadr. Eser bu ynyle, kaynaklarda geen26 Onun Msrda ilk tefsir dersleri verdii bilgisini dorular niteliktedir. Eserde gerekten birok kelm, bel ve lgat ile ilgili konu en dakk ve ilm bir ekilde tartlmtr. Kelm konularda genel olarak mensubu bulunduu Ear mezhebinin27 grlerine paralel bir ekilde grlerini serdeden zz, dier konularda genel anlamda el-Ferr, Eb Ali el-Fris, bn Atiye ve Zemaher gibi limlerin grlerine yakn tercihlerde bulunmutur. Eserde kendine has zgn bir slpla konulara yaklaan zz, bilinen geleneksel metottan farkl bir seyir izleyerek sahbe, tabin ve eski tefsirlerden pek istihadda bulunmaz.
4- el-re ilal-cz f Bazi Envil-Mecz:

Eserin ismi baz kaynaklarda Meczul-Kurn diye de gemektedir. Ancak biz, kaynaklardaki arlkl gr ve eserde ilenen konular itibariyle el-re ilal-cz f Bazi Envil-Mecz adn daha uygun grdk. Geri eserin birinci blmn oluturan cz konusu da zzin bakyla meczn bir eidini oluturduu iin, eser en genel anlamda bir Meczul-Kurn anmsatmaktadr. Dolaysyla eserin ismi etrafndaki ihtilafn ze mteallik olmayp, ekilsel olduunu sylememiz mmkndr. Eser, genel anlamda Arap dilinin beyn konusunu tekil eden mecz konusunu ele alrken, zel olarak da Kurndaki mecz kullanm ve eitlerini ortaya koymay amalamaktadr. Kurndaki mecz ifadelerin adeta bir haritasn ortaya koyan eser, ksa bir mukaddime ve iki blmden olumaktadr. Birinci blmde cz ve czn bir eidi olan hazif konusu ele alnrken, ikinci blmde mecz ve eitleri zerinde durulmutur. Son blmde meczn krk sekizinci blm ad altnda Kurnda muzfn hazfine dayal meczlar sre sralamasna gre batan sona kadar bir sistem
25 26 27

Nedvi, Rdvan Ali, Mukaddime, el-Fevid fi Mkilil-Kurn li-zz b. Abdusselm, "Mukaddime" , Kuveyt, 1967 bn Subk, Tabkt, VIII, 246. Bkz. Apaydn, Yunus, bn Abdusselam, zzeddin, DA,stanbul, 2001, XIX, 285.

24 SA lahiyat

Abdlmuttalib / zzddin b. Abdusselam ve Kuran almalar

ierisinde sunulmutur. Eserin sonunda Meksidul-Kitab bal altnda bir blm alarak arl tefsir olmak zere bir takm tefsir ve fkh usl ile ilgili bilgiler verilmitir. Sbk, zzin bu eseri ile Kavidul-Ahkm adl eserini, onun er ilimlerdeki stnlk ve ehliyetinin bir belgesi olarak kabul eder.28 Hac Halife, hakkat ve meczn bir Kurn ilmi olduunu ve zzin bu konuda bir eser kaleme aldn belirtirken 29, Suyt de bu eseri baz eklemelerle zetlediini ifade ederek ona Kitbu Meczl-Fursn ila Meczl-Kurn ismini verdiini belirtir.30 Ancak Suytnin bu eseri maalesef gnmze kadar varln koruyamamtr. Meczul-Kurn alannda en kapsaml alma vasfn haiz olan eser, 31 ilk olarak 1313/1895te stanbulda basld. Eserin u anda birok tahkikli basks piyasada mevcuttur. C. Kurn limleri ile lgili Baz nemli Konulara Bak
1. czul-Kurn

Szlkte G yetirememek, yapamamak anlamndaki acz kknden tretilen icz kelimesi aciz brakmak anlamna gelmektedir.32 Terim olarak genellikle Kurnn, sahip bulunduu edeb stnlk ve muhteva zenginlii sebebiyle benzerinin meydana getirilememesi diye tarif edilir. 33 Bu tarifte yer alan edeb stnlk ifadesi ncelikle Arap diline vakf olan edipleri ilgilendirirken, muhteva stnl ise bunlarla birlikte btn akl- selim ve ilim sahibi insanlar ilgilendirmektedir. te bu ynleriyle Kurn evrensel bir ilh mesaj haline gelmektedir. Kurnda czul-Kurn terkibi gememekle birlikte Kurn- Kerimin beer sz deil insanlarn benzerini meydana getirmekten aciz kaldklar ilh bir kelm olduu hususu srarla vurgulanmaktadr. Hz. Peygamberin nbvvetini inkr edenlere kar Kurn, bu kiilere Kurnn yeterli bir mucize olduunu aklam (Ankebt 29/50-51), eer gleri yetiyorsa btn
28 29 30 31

32 33

Subk, Tabkt, VIII, 247. Hac Halife, Mustafa b. Abdullah Katip elebi, Mifthus-Sede, Tahran, 1387h., II, 450. Suyt, el-tkn fi Ulmil-Kurn, thk. Mustafa Db Alboa, Daru bn-i Kesir, Beyrut, 2002, II, 95. Suyuti, a.g.e, II/95; Hac Halife, Mifthus-Sede,, II, 450; Abdulcelil, Abdurrahim, Lugatl-Kurnil-Kerim, Mektebetur-Risletil-Hadse, Amman, 1981, s. 526; Cerraholu, smail, Tefsir Tarihi; D..B. Yay. Ankara, 1988, s. 178; Demirci, Muhsin, Tefsir Usl ve Tarihi, stanbul, 1998, s. 195; Ayrca bu eserin tantm iin bkz. Arpa, Abdulmuttalip, zz b. Abdusselam ve el-re ilal-cz f Bazi Envil-Mecz adl eseri, yaynlanmam doktora tezi, Seluk niv. Sos. Bil. Enst. Konya, 2009. el-sfahn, Rab, el-Mfredt, thk. Muhammed Halefullah, Darul-Klem, Dmak, 2002, s. 547. Abbas, Fadl Hasan, tknul-Burhn f Ulmil-Kurn, Darul-Furkn, Amman, 1997, s.110.

SA lahiyat 25

Sakarya niversitesi lahiyat Fakltesi Dergisi

destekilerini de yanlarna alarak ona benzer bir eser meydana getirmelerini istemi, fakat onlara bunu asla yapamayacaklarn da ifade ederek kendilerine meydan okumutur.
Eer doru sylyorlarsa onun szlerinin bir benzerini meydana getirsinler.34 De ki, insanlar ve cinler bu Kurnn bir benzerini meydana karmak iin toplansalar onun benzerini meydana getiremezler35

Kurnda icz konusu sklkla vurgulanmakla birlikte sahbe ve tabin devirlerinde konu zerinde hi durulmam, ancak hicri nc yzyln balarndan itibaren birtakm haric etkenler vesilesiyle limlerin zerinde nemle durduu bir konu haline gelmitir. Nitekim bu asrla birlikte czulKurn sadedinde, Menil-Kurn, Meczul-Kurn ve NazmulKurn trnde eserler kaleme alnmtr. Nihayetinde hicri V. ve VI. asrlarda Bkilln, Hattb, Kd Abdulcebbr, Abdulkhir el-Crcn ve zz b. Abdusselmn srdrd almalar sayesinde czul-Kurn aratrmalar altn ana kavumutur.36 Kurnda iczn varl hususunda slam limleri arasnda bir tereddt hsl olmamtr. Ancak onun hangi adan benzerini meydana getirmeye davet ettii hususunda bir gr birlii salanamamtr. Suyt el-tknda bu konuda ileri srlen grleri 22 maddede toplamaktadr.37 Bu grler incelendiinde ounun birbiriyle balantl ve i ie olduu, genel bir tasnife tabi tutulduunda ise bu grlerin; sarfe, gaybi haberler verme, beyn slbu, psikolojik etkileme ve ilm muhteva etrafnda ekillendii grlr. Bu ynlerden her biri, yalnz bana btn yetlerde bulunmad gerekesiyle limler tarafndan eitli eletirilere tabi tutulmutur. Bunlardan sarfe ve beyn uslubu tm Kurn iin geerli olabilecek iken ayn durum br icz ynleri iin mmkn grlmemitir. Yine sarfe yn daha ok Mutezil limler arasnda benimsenirken, beyn slbu ise daha ok Ehl-i Snnet limleri tarafndan benimsenmitir.38 Kurnn hangi ynden muciz olduu hususunda zz b. Abdusselm dier birok lim gibi farkl bir gr ileri srmemitir. O da dier selefleri gibi Kurnn birok ynden muciz olduunu sylemekle yetinmitir. O, icz iin yle der: cz, Sizin iin ksasta hayat vardr39 yetindeki gibi cz ve belat; ( Ey Muhammed) Emrolduun eyi aka
34 35 36 37 38 39

Tr, 52/34 sr, 17/18 Geni bilgi iin bkz. eyhn, Mahmud es-Seyyid, el-cz f Nazmil-Kurn, Mektebetul-Kuliyyatil-Ezheriyye, Kahire, 1978, s. 25-61. Suyt, el-tkn, II, 311-319. Abbas, Fadl Hasan, czul-Kurnil-Kerim, Darul-Furkn, Amman, 1991, s. 38. Bakara, 2/179

26 SA lahiyat

Abdlmuttalib / zzddin b. Abdusselam ve Kuran almalar

ortaya koy (syle)40 yetindeki gibi beyn ve feshat; br kitaplarn aksine, okunduka sahibine doyumsuz haz verme; gemi ve gelecek olaylardan haber verme; yksek muhteva zenginlii; sarfe veya Kurn btn bu ynleri kapsad iin btn bu hususlardan ibarettir.41 Kanaatimizce zz b. Abdusselm burada seleflerini takld ederek Kurn yceltme duygular eliinde byle bir genellemeye gitmitir. zz, her ne kadar icz ile ilgili tercihini bu ekilde bir genellemeyle belirtmi olsa da ifadelerinden ve genel olarak almalarndan onun, bu ynler arasnda daha ok Kurnn slbu yn zerinde durduu grlmektedir. Zaten Kurnn slbuyla mucize oluu, limlerin ounun tercihine mazhar olmutur.42 zzin el-re ilal-cz f Bazi Envil-Mecz adl eserinin balndan onun Kurnn iczn genel olarak belatte, zelde de cz ve mecz ekseninde arad grlmektedir. zz, anlan eserinin hemen banda Kurnn Cevmiul-Kelim vasfna temas ederek, onun ksa ve vecz ifadelerle en gzel manay ortaya koyduunu vurgular ve cz ve mecz kullanmlarnn da bu amaca hizmet ettiini belirtir. cz ve mecz hakkndaki gayretlerinden sonra ayrca zz, Kurnn slbu noktasnda, lafzlarn gzellii ve seicilii, terkiplerindeki dakiklik ve anlamlarndaki derinlik gibi genel olarak nazmul-Kurn diye nitelenen yne dikkat eker. Ona gre Kurn, en gzel lafzlarla en uygun bir terkib ierisinde, en geni ve derin anlam tayan ibarelerden olumutur. zz buna misl olarak u ifadeleri verir: ki cennetin meyveleri de yan balarndadr43 yetinin yerine eer ifadesi kullanlsayd hem terkib hem de mana asndan onun yerini tutamazd. kinci ifadede yetteki terkib itibariyle ve arasndaki cins zerinden salanan edeb gzellik olmad gibi, mana ynyle de ayn manay salayamaz. Ayrca sre ierisindeki yetler arasndaki yap (estetik) ynyle uyum da zedelenmi olacakt. Eer (dnyaya) geri dndrlseler, yine kendilerine yasak edilen eylere dnerler44 yeti iin ifadesi kullanlm olsayd, onun yerini iki adan tutamazd. Birincisi, ifadesi, bir nceki yetteki Keke (dnyaya) tekrr

40 41

42 43 44

Hicr, 15/94 zz b. Abdusselam, Tefsirul-Kurn htisrun-Nketi lil-Mverd- thk. Abdullah elVuheybi, Dru bn Hazm, Beyrut, 1996, I, 84-85; el-re ilel-cz f Bazi EnvilMecz,(Meczul-Kurn) thk. Mustafa Hseyin Zehebi, Messesetl-Furkan litTurasil-slami, London, 1999, s. 504505. Abbas, Fadl Hasan, czu'l-Kur'ni'l-Kerim,. s. 29. Rahmn, 55/54 Enm, 6/28

SA lahiyat 27

Sakarya niversitesi lahiyat Fakltesi Dergisi

dndrlsek45 ifadesiyle konu ve lafz asndan uyum birlii ierisindedir. kinci olarak da, eer lafz yerine ifadesi kullanlsayd hem estetii bozard hem de dile daha arlk kazandracakt. zz, lafzlar arasndaki bu durumu gndelik hayattan yle bir benzetme ile aklamaya alr: Ayn lafzlardan olumu ifade, ayn rnlerden yaplm yemee benzer. Ayn manann farkl lafzlarla salanmas, ayn yemei farkl rnlerle yapmaya almak gibidir. Nasl ki farkl rnlerden oluan yemek daha lezzetli ise, farkl lafzlarla olumu ifade de zenginlik anlamnda ifadeye gzellik katar. 46 Sen bundan nce bir kitaptan okumu deildin47 yeti iin zz, lafznn lafzndaki hemzenin lafza katt arlktan dolay daha uygun ve gzel olduu iin tercih edildiini belirtir. Yine bu duruma benzer olarak Kurnda geen ibaresi, , ibaresi, ,ibaresi ve ibaresi de ibaresinden daha hafif ve dile kolay geldii iin tercih edildiini syler.48 zzin, Kurn lafzlarnn birbiriyle uyumu ve tercih durumlar hususundaki bu farkl bak, dikkate deer bir durumdur. Beyn limlerinin / ,/ ilikisindeki gibi, mecz bir yolla masdarn fil ve mefl anlamnda kullanlmas ameliyesini sadece anlamsal bir baka dayal olarak mblaa eklinde deerlendirmeleri, konunun tek boyutlu kalmasna sebebiyet vermitir. zzin buradaki mecza bavurulma sebebini tamamen ibareye hafiflik ve kolaylk salama amacna dayandrmas, konuya ciddi ve farkl bir boyut katmtr. zzin icz anlay ile ilgili yukarda ksaca vermeye altmz bu grlerinden, onun Kurnn iczn slbunda aradn sylememiz mmkn grnmektedir.
2. Tensup

Szlkte, yaknlk, iki ey arasndaki iliki anlamna gelen mnsebet kavram49 bir tefsir terimi olarak ise bir yette mevcut kelime ve cmleler arasndaki veya bir sre ile dier sreler arasndaki uyumu ve irtibat ifade eder.50 Tefsir ilminde bu disipline el-Mnsebetu beynel-yt, et-Tensub beynel-yt ves-Suver, Mnsebtul-Kurn denilmektedir. Tensub konusu, Kurnn yet ve sreleriyle bir btn olduu dncesinin ilendii Nazmul-Kurn konusuyla yakn iliki ierisinde olduu gibi,
45 46 47 48 49 50

Enm, 6/27 zz, el-re ilal-cz, s. 480. Ankebt, 29/48 zz, el-re, 480. el-sfahn, Mfredt, s. 801. es-Salih, Subh, el-Mebhis f Ulmil-Kurn, Dmak, 1962/1381, s. 152.

28 SA lahiyat

Abdlmuttalib / zzddin b. Abdusselam ve Kuran almalar

yetler ve sreler arasnda sistematik ilikiler bulunduu ve bundan dolay Kurnn lafz gibi tertibinin de muciz olduu dncesi ynyle de czul-Kurn ilmiyle yakn bir iliki ierisindedir. Tefsir ilmi konusunda ok eser telif edilmesine ramen ne yazk ki yet ve sreler arasndaki mnsebet konusunda yeterince eser kaleme alnmamtr. Bunda bu ilmin zorluu ve incelii ile daha ok belat ilmi ierisinde mtalaa edilmesi gibi sebeplerin etkili olduu belirtilmektedir.51 yetler ve sreler arasnda ilikiler bulunduu ynndeki dnce ilk defa hicri IV. asrda Badatta Eb Bekr en-Nisbur (324/936) tarafndan ifade edilmitir. Daha ok edebiyatl ile tannan en-Nisbur, tefsir dersleri verirken yet ve sreler arasndaki hikmeti de aklamay ihmal etmemi, yeri geldike u yet unun yanna niin konmu, u srenin unun ardndan gelmesindeki hikmet nedir? tarznda sorular sorarak, yet ve sreler arasndaki mnsebeti aklamaya almtr.52 yetler arasndaki irtibat tespit etmenin byk bir ilim olduunu ve bu hususta kendisinden nce sadece bir limin bu konuya eildiini syleyen Eb Bekr bnl-Arab (543/1148), Kurn- Kerimdeki yetlerin irtibat o kadar salamdr ki btn Kurnn, lafzlarnn dizilii, manalarnn yeknesakl ile tek bir kelime gibi olduunu belirtir. Ancak halkn tensuple ilgili fikirlerini yanl deerlendirmesinden dolay bu yndeki almalarn durdurduunu ve neticeyi Allha havale ettiini syler.53 Son derece hassas bir i olmas ve gayet stn bir dikkat gerektirmesinden dolay, mfessirlerin byk bir ksm bu konuya temas etmekten kanmtr. Crullah ez-Zemaher (538/1143) tensup konusunda fikir beyn eden ilk mfessir saylmakla birlikte, konuyu sistematik bir ekilde tefsirinde ileyen ilk kii olarak Fahruddin er-Rz (606/1208)yi gryoruz. Celaluddin es-Suyt (911/1506), Fahruddin er-Rzye kadar mnsebet ilmi sahasnda bir adm dahi atan yoktur diyerek, Raznin bu yndeki gayretlerine dikkat ekmek istemitir.54 Ayrca yine bu alanla ilgili olarak Burhaneddin el-Bik (885/1480) Nazmud-Drer f Tensubil- yi ves-Suver adl tefsirinde btn sreler ve yetler arasnda manaya dayal irtibatlar kurduu gibi yetleri oluturan cmleler, hatta kelimeler arasnda da mnsebetler bulunduunu gstermeye gayret etmitir.55

51 52 53 54 55

Tuncer, Faruk, Kurn Sreleri Arasndaki Esiz Ahenk, Ik yay. stanbul, 2003, s. 39. Zerke, Eb Abdullah Bedreddin Muhammed b. Bahadr, el-Burhn f Ulmil-Kurn, Daru hyail-Kutubil-Arabiyye, Kahire, 1958, I, 36; Suyt, el-tkn, II, 976. Zerke, el-Burhn, I, 36. Suyt, Tensikud-Drer f Tensubis-Suver, thk. Abdulkadir Ahmed Ata, Beyrut, 1406/1986, s. 40. Bkz. Bik, Burhaneddin brahim b. mer, Nazmud-Durer f Tensubil-Ayi ves-Suver, Haydarabad, 1398/1978 adl eserine.

SA lahiyat 29

Sakarya niversitesi lahiyat Fakltesi Dergisi

Mnsebtl-yt ves-Suveri, Kurnn nazmndaki icz ispat sadedinde tefsir ilminin bir dal sayanlarn yannda bu gre kar kan ve byle bir disiplinin gereksizliini ileri sren tefsir limleri de vardr. Tensub ilmini kabul etmeyenlerin banda zz b. Abdusselm gryoruz. Onunla birlikte yine bu grupta, e-tb (790/1388), Fethl-Kadr sahibi eevkn (1250/1833) ve Muhammed Abdullah el-Gaznev (1296/1878) gibi isimler zikredilmektedir.56 Bu gruba gre, Kurn metninde balam asndan birbiriyle hemen hibir ilgisi bulunmayan ok sayda pasajn mevcudiyeti inkr edilemez bir gerektir. zz b. Abdusselm bu konuyu yle dillendirir:
yetler arasndaki mnsebeti bilmek, gzel bir ilimdir. Ancak kelmdaki irtibat gzelliinin bulunmas iin, szkonusu kelmn bayla sonunun, konu birlii ve btnlk ierisinde birbiriyle irtibatl olmas arttr. eitli sebepler zerine nzil olmu bir kelmda irtibat bulunmas art deildir. Hal byleyken, eitli sebeplere binen inen yetler arasnda irtibat kurmak isteyenler, altndan kalkamayacaklar bir ie soyunmulardr. Kurn yirmi ksur ylda deiik sebepler ve deiik vesileler zerine indi. Bu itibarla, onun yetleri arasnda burada ngrlen tarzda bir irtibat szkonusu deildir. Kurnn yetleri arasnda irtibat kurma giriimi, yakksz bir itir.

zz, tenasuple ilgili yukardaki grlerini desteklemek iin insanlarn gnlk hayatndan bir birka farkl tavrlaryla konuyu aklamaya alr. Bunlardan birisi yledir: Bir hkim grevi esnasnda eitli vakalar zerinde birbirine zt hkmler verir. zz, burada herhangi birisine verilen hkmle, bir bakasna deiik sebepten tr verilen hkm arasnda bir iliki kurmann zorluuna dikkat ekerek bunun mmkn olamayacan belirtir. Yine ayn kii, farkl zaman ve artlar ierisinde ayn konu zerinde farkl yarglara varabilir. Hatta her insan da hayatnn deiik dnemlerinde ayn konu hakknda farkl tavrlarda bulunabilir. Varlan bu farkl tasarruflar arasnda irtibat kurmaya almak doru deildir.57 Ancak zzin bu dncesi Veliyddin Mahmud b. Ahmed Melev (774/1372) tarafndan yetlerin zaman ve vukuat hasebiyle para para, fakat hikmet cihetinden tertip zerine indii, bugnk mushafn Levh-i Mahfuzda olana muvafk bulunduu, yet ve srelerin tertibinin tevfki olduu gerekesiyle tenkid edilmitir.58 Yine ada aratrmaclardan Nasr Hamid Eb Zeyd, zzin yanlgsnn, yukarda Veliyyddin Ahmet Melevinin belirttii gibi, sadece Kurnn tertibindeki hikmet boyutunu gz ard ettiinde deil, bundan da te, onun Kurnn genel tasarruf ile dilsel tasarrufu birbirine kartrdn belirtir. Eb Zeyd, dilin, olguyu dile getiren kendine has zel bir takm meknik unsurlara sahip olduunu ifade ederek,
56

57 58

Geni bilgi iin bkz. Tuncer, Faruk, Kurn Sreleri Arasndaki Esiz Ahenk, s. 52-54: ztrk, Mustafa, Kurn Kendi Tarihinde Okumak, Ankara Okulu Yay. Ankara, 2004, s. 56-58. zz, el-re, s. 515. Zerkei, el-Burhn I, 37; Bik, Nazmud-Drer, I, 7-8.

30 SA lahiyat

Abdlmuttalib / zzddin b. Abdusselam ve Kuran almalar

dilin bu unsurlar sayesinde dilsel kurallar erevesinde olaylar resmedip, sembolik bir tarzda formle ettiini belirtir. Bundan dolay bazen harici olaylar arasndaki iliki kaybolabilir gibi grnr. Fakat dil, bu olaylar dilsel ilikiler ierisinde kalba dker. Her ne kadar bu olaylar farkl grlse de, Kurn metni, dilsel bir metindir ve pasajlar arasndaki ilikileri gelitirme ve onlara yeni bir boyut katma gcn elinde bulundurmaktadr.59 Netice olarak nazm eksenli parac yorum anlayna kar kan zz, szn zaman ve mekna gre farkllk arzettiini, bu yzden yorumcunun yorumlama faaliyeti esnasnda bu unsurlar gz nnde bulundurarak btncl bir yaklamla hareket etmesi gerektiini belirtir. zz bu dnceleriyle bylece tensub ve insicm konusunda ilk muhlefet yapan kii olarak literatre geer. Zaten kendisinden sonra gelen limler onun ileri srd gerekelere benzer gerekelerle bu ilmin varl ve zorluuna dikkat ekmileridir.60
3. Yedi Harf Meselesi

Bilindii gibi Kurn yetleri Cebrail (a.s.) vastasyla Hz. Peygambere indiriliyor ve onlarn nasl okunaca da kendisine retiliyordu. Ey Resl! Onu arabuk ezberlemek iin okuyup durma. phesiz onu hafzanda toplamak ve okutmak bize aittir. O halde onu okuduumuz zaman sen onun okunuunu takip et.61 Hz. Peygamber de kendisine indirilen ve okunuu retilen yetleri ashabna retiyor ve doru okunmasn salyordu. Bylece Kurnn lafz ve okunuu vahiy tarafndan tespit ediliyordu. Bir sre sonra sahbiler arasnda Kurnn okunuu hususunda anlamazlklar ortaya kt. Buhari ve Mslim bata olmak zere birok hadis kaynanda rivyet edilen Hz. mer ile Him b. Hakem arasnda geen olay vb. olaylar, bu ihtilaflarn iyice aa kmasna vesile olmutur. Bu rivyete gre Hz. mer, Him b. Hakemin Furkn sresinin okuyu ekline itiraz etmi; kan mnakaa zerine durum Hz. Peygambere intikl ettirilmitir. Hz. Peygamber ikisinin de okuyuunu onaylayarak yle buyurmutur: Kurn yedi harf zere indirilmitir.62 Bu hadis yaklak

59 60 61 62

Eb Zeyd, Nasr Hamid, lahi Hitbn Tabiat, ev. M. Emin Maal, Kitbiyat, Ankara, 2001, s. 198-199. Bkz. evkn, Muhammed b. Ali b. Muhammed, Fethul-Kadr el-Cmiu beyne FennirRivyeti ved-Diryeti min lmit-Tefsir, Kahire, 1964, I, 72-73. Kymet, 75/16-18 Buhar, Eb Abdullah Muhammed b. smail, Sahhul-Buhari, thk. Mustafa Db Alboa, el-Yemme lit-Tibae, Dmak, 1990, Husumt, no. 2287; Mslim, Ebl-Huseyn elKueyr en-Nisbr b. el-Haccac, Sahih Mslim, Daru Tba, Riyad, 2006, SaltulMsafirin ve Kasriha, no. 818.

SA lahiyat 31

Sakarya niversitesi lahiyat Fakltesi Dergisi

yirmi sahbeden rivyet edilmi olup, sahihlii hadisiler tarafndan tespit edilmitir.63 Yukarda grdmz gibi, sbutu hadislerle tescil edilen el-AhrufsSeba meselesi, Kurn ilimleri arasnda nemli bir konu olup Kurnn nzlunden bu yana Kurn ve tefsir aratrmaclarnn gndemini hep megul etmitir. zerinde birok aratrma ve alma yaplmasna ramen, slam limlerinin nnde zlmeyi bekleyen bir konu olarak hayatiyetini hala srdrmektedir. Kurn- Kerimin krat ve manasnn anlalmasyla dorudan ilgili olan Yedi Harfin ne olduu konusunda ulem arasnda bir gr birlii salanamamtr. Kimilerine gre bu durum, farkl Arap lehelerine sahip o dnemin Mslmanlarna salanm bir kolaylktr. Hz. Osman dneminde Kurey lehesi esas alnarak Kur'n'n tek Mushaf haline getirilmesiyle bu konu kapanmtr. Kimilerine gre ise, lafzlardaki farkl okuyu ekilleridir. Bu konuda krka yakn gr ileri srlmtr. Geri bu grler incelendiinde ounun birbiriyle i ie olduu grlr.64 Ancak bu meseleden dolay Kurnla ilgili farkl okuma ekillerinin ve hkmlerin ortaya kt bir vakadr. Bu ihtilaflarn kaynann Yedi Harf ya da Kraatler olduu noktasnda da bir fikir karmakl szkonusudur. Biz burada fazla detaya girmeden konumuz zzin konuyla ilgili grlerine gemek istiyoruz. zz b. Abdusselm, el-Ahrufs-Sebanin iki manaya geldiini ve her iki manann da Kurnda bulunduunu belirtir: Birincisi; Yedi harf, Emir, Nehiy, Terb, Terhb, Ksas, Cedel ve Mesel gibi Kurnn muhtevas ve anlamna ynelik olan konulardr. Kurnn omurgas incelendiinde daha ok bu konulardan olutuu aka grlmektedir. kincisi; Yedi harften maksat, manay etkilemeksizin hareke ynyle ayn kelime zerinde meydana gelen farkl Arap lehelerine ait farkl okuma vecihleridir. zze gre bu vecihler u ekilde belirir: Hemzenin tahkki ve tahffi, med ve kasr, feth ve imle, kelimeye zamirin konup konmamas, izhr ve idm, ve kelimelerindeki nn kesre veya zammeli okunmas, ve kelimelerindeki gibi n bu tr kelimelere ilhkl bir ekilde okunmas ve yine nn ve kelimelerindeki gibi bu tr kelimelere ilhk olunmas.
63 64

Bu rivyetler iin bkz. el-Cezir, Tahir, et-Tibyn li Bazil-Mebhisil-Muteallikati bilKurn ala Tarikil-Etkn, Mektebetl-Matbuatil-slamiyye Beyrut, 1991, s. 65-68. Bkz. el-Kattn, Menna, Mebhis f Ulmil-Kurn, Messesetr-Risle, Beyrut, 1986, s. 158-168.

32 SA lahiyat

Abdlmuttalib / zzddin b. Abdusselam ve Kuran almalar

zz b. Abdusselm, Kurn yetlerinin Arap kabilelerine ait olan bu tr fash vecihlerle indirildiini belirttikten sonra bu duruma sebep tekil eden amilin, Mslmanlarn Kurn iyi ve rahat bir ekilde okumalar ve anlamalar salamak olduunu beyn eder. phesiz Kurn yetlerinin tek lehe zerinden okunmas onlardan istenseydi, mm olan o toplum iin bu durum bir sknt ve karmaaya yol aacakt. te bu geici ruhsat sayesinde Kurnn sratle yaylmas ve Mslmanlarn dini kolayca anlayp benimsemeleri salanm oldu65 zz b. Abdusselm konu ile ilgili hadislerde de bu durumun aka grldn ifade eder. Nitekim konu ile ilgili bir rivyete gre Cebril (a.s.) Hz. Peygamberden mmetinin Kurn tek bir harf (vech) zere okumasn emretmi, bunun zerine Hz. Peygamber bu durumun mmetine zor geleceini ve bu vecihleri arttrmasn istemitir. Bunun zerine Cebril bu vecihleri artrarak saysn yediye karmtr.66 zz ayrca Eb Ubeyde ve birok limin, Kurnn yedi Arap kabilesi lehesiyle indiini ve bu durumun kendilerine hem bir kolaylk hem de dilleri iin bir terif deeri tadn belirttiklerini aktarr.67
4. Kurndaki Tekrrlar, Emsl ve Kssalar

Bir eyi birden fazla zikretmek, ide etmek ve bir sz bir kimseye mkerreren aktarmak eklinde birok tanmlar yaplan tekrr kavram68 Zerke tarafndan ki anlatm arasndaki zamann uzamasndan dolay, birinci anlatmn unutulmas korkusuyla ve anlam daha da kkletirmek iin lafzn veya mradifinin tekrr edilmesi eklinde tarif edilmitir.69 Muasr aratrmaclardan Fadl Hasan Abbas, genel olarak birbirine yakn olarak klasik kaynaklardaki tekrr kavram etrafnda yaplan tanmlara70 katlmadn belirterek tekrr kavram iin u zhatlarda bulunur. Tekrr, ayn lafzn ayn balamda ayn manay ifade etmek iin tekrr edilmesidir. Bu iki art bir araya gelmezse yani tekrrlanan ayn lafz olmazsa yahut bir lafz bir defadan fazla zikredilip de her birinin kendine has konteksi ve manas olursa kesinlikle biz bunu tekrr olarak isimlendirmiyoruz. te tekrrn ince tarifi bu ekildedir.71

65 66 67 68 69 70 71

zz, el-re, s. 503; Tefsirul-Kurn, I, 83. Buhari, Fedilul-Kurn, no.4805; Mslim, Salatul-Musfirn, no. 819. zz, el-re, s. 503. Zemaher, Ebl-Kasm Carullah Mahmud b. mer, Essul-Bela, Beyrut, 1965, s. 539540. Zerke, el-Burhn, III, 13. Bu tanmlar iin bkz. Seyyid Hasan, Abdlmn'im, Esrru't-Tekrr fi'l-Kur'ni'l-Kerim, Kahire, 1980, s. 10. Abbas, Fadl Hasan, el-Kasasul-Kurn, Amman, 1987, s. 19.

SA lahiyat 33

Sakarya niversitesi lahiyat Fakltesi Dergisi

Sz iinde tekrr, Arap dilinde mevcut olan bir kullanm ekliydi. Cahiliye edebiyatnn muhtelif rnlerinde mhede edilen tekrr keyfiyeti, Kurn nazmnda daha farkl mana ve maksatlara geit olmutur. Cahiliyede genel olarak manay kuvvetlendirici ve daha tebarz ettirici maksatlar iin kullanlm olan tekrr72, Kurnda bir yandan lafzlarn veya cmlelerin, dier yandan da baz manalarn tekrr edilmesi eklinde olmak zere, iki ekilde uygulanmtr. Kurndaki tekrrlarla ilgili bu yn dikkate alndnda da, Kurn iin szkonusu olann, yaln anlamda bir tekrrn deil, bir tekrr olduudur. Zira tekrr, sz kuvvetlendirmek, ifadeye iddet vermek iin yaplan tekrrdr. Klasik tefsirlerdeki rivyete dayal mevris gz nne alndnda, vahyin nzlune tanklk eden mriklerin Kurnda bir takm tekrrlar bulunduu ve bu durumun bir ifade kusuru sayld dncesinden hareketle Hz. Peygamberi eletirdiklerine iret eden herhangi bir kaydn mevcut olmad grlr. Bu tespitten hareketle, muhtelif yet ve srelerdeki tekrrlarn eletiriye konu olmas, mteakip dnemlerde ortaya km bir olgu olarak karmza kmaktadr. Sz konusu eletirilerin slam kartlar tarafndan gndeme getirildii kesin olmakla birlikte, konunun ilk defa ne zaman tartmaya aldn tam olarak tespit etmek pek mmkn gzkmemektedir. Ancak Kurndaki tekrrlarn hicri III. asrda slam limleri tarafndan mstakil bir balk altnda ele alnp incelenmesini gerektirecek kadar ciddi bir tartma konusu haline geldii msellem bir haldir. Nitekim bn Kuteybe (276/889)nin, slam kart evrelerin Kurndaki tekrrlar, eliki gzken ifadeler ve daha baka konularla ilgili eletiri ve itirazlarna cevap vermek maksadyla kleme ald Tevlu Mkilil-Kurn adl eseri bunun nemli bir gstergesi saylr. zellikle baz mekk srelerde rnein Rahmn ve Mrselt sresi- dikkat eken tekrr slbunun gerekte faydasz ve anlamsz olduu noktasnda younlaan eletiriler, daha sonraki dnemlerde de devam etmi ve nihyet gnmze kadar gelmitir. zz b. Abdusselm da Kurndaki tekrrlar konusuna MeksidulKurnn bir konusu zaviyesinden yaklaarak konuyla ilgili tartmalara katlr. Meksidul-Kurnn 13. blmn Kurndaki tekrrlar konusuna ayran zz, konuyla ilgili unlar syler: Tekrr, teden beri Arap dili slbunda var olan bir eydi. Araplar ancak nem verdikleri eylerde tekide bavururlard. Bir eye nem verilmise o eyin zikri de o oranda artard. Dolaysyla ihtimm-tekid arasnda karlkl bir etkileim sz konusuydu. Kurn da teden beri Araplarn alk olduklar bu slbu, daha seviyeli,

72

Ebl-Futh Muhammed, Hseyin, Uslbut-Tevkd fil-Kurnil-Kerim, Lbnan, 1995, s. 21-23.

34 SA lahiyat

Abdlmuttalib / zzddin b. Abdusselam ve Kuran almalar

daha gzel ve daha cazip bir tarzda srdrmtr.73 zz szlerini yle srdrr:
Bir eyi tekrr etme ve detayl olarak anlatma o eyin kalplere yerlemesine sebep olur. Ksaca ve zet olarak bir defa sylemek ise ayn etkiyi yaratmayabilir. Kurnn t ve tavsiyelerini tekrr eden kimse onlar iyice benimser. Allh (c.c.) emir ve nasihatlerini kullarnn doru yola ynelmesine vesile olacan bildii iin tekrr etmitir. nk tekrrn byk ounlukla byle bir faydas vardr. Kul haklaryla ilgili olarak nsanlar iin hayrl olan her eyi yapp, zararl olan her eyi izle etmektir deseydim, bu cmle tm insan haklarn kapsayan genel bir ifade olurdu. Ancak byle bir ifade kullanma meseleyi detaylca tekrr tekrr anlatma ile elde edilecek sonucu vermez. Yine Allh hakknda sylenen Ona itaat edin, isyan etmeyin ifadesi zl, umumi bir ifadedir. Ancak tafsilatyla uzun uzun anlatma ile elde edilecek sonucu vermez. Baz cahil, ahmak kimseler, konunun zl bir ekilde ksaca ele alnmasnn, detayl olarak uzun uzun ele alnmasndan daha iyi olduunu zannederler. Byle zanneden kimse hata etmitir. Zira Kurnda birok tekrr vardr. Ayrca rf ve adet de bu kimsenin hata ettiini gstermektedir.74

Yine daha iyi bilinsin ve gerei ile amel edilsin diye Allhn esma ve sfatlarn; uyarmak, ibret ve t alnmasn temin etmek, tleri canlandrmak ve glendirmek maksadyla da Kurn, kssalarn tekrr etmitir. nk bu kssalarn bir ksm Allha kul olmaya tevik ederken dier bir ksm ise Allha isyan ve kfrden men etmektedir. Vad ifade eden yetlerin tekrr, sevaba tevik ederek, ibadetlerin yaplmasnn nemine dikkat ekmektedir. Tehdit ifade eden yetlerin tekrr ise, cezalarla korkutarak, gnahlar ilemenin kt sonularn gl bir ekilde hatrlatmaktadr.75 Vad ve tehdit yetlerinin mukayesesinin tekrr, kulun korku ile mit arasnda bulunmasn, Allhn ltuf ve rahmetinden mit kesmemesini, ok hzl bir ekilde cezalandrlmayacan, kendisine bir sre verilmesinin hikmetini anlamasn salar. Ahkm yetlerinin tekrr, ibadet etmeye, yasaklardan kanmaya nem verildiini gsterir. Temsli anlatmlarn tekrr da, bir konuyu daha ak bir ekilde anlatmann ve aklamann nemini vurgular. Tekrr tekrr nimetlerin hatrlatlmas ise o nimetlerden dolay Allha kretmenin gerekli olduuna iret eder. Kurndaki Darb- Mesellere gelince, zz b. Abdusselm bunlarn iki ekilde kullanldn belirtir: Birincisi, hayrlara tevik kabilinden olanlar ki bunun da iki rnei vardr. Birinci rnek u yettir: Allh yolunda mallarn harcayanlarn misli, yedi baak bitiren bir dane gibidir ki her baakta yz dane vardr. Allh dilediine kat kat verir.76 yet insanlarn bakmakla ykml olduu kimselerin
73 74 75 76

zz, el-re, s. 508-509. zz, Kavidl-Ahkm fi slahil-Enm. Thk. Nezih Kemal Hammad-Osman Dumeyriyye, Darul-Klem, Dmak, 2000, I, 231-237. zz, el-re, s. 509. Bakara, 2/261

SA lahiyat 35

Sakarya niversitesi lahiyat Fakltesi Dergisi

nafakalarn vermeye ynlendirmek ve bata bulunmaya tevik etmek iin gelmitir. kinci misl ise u yetir: Grmedin mi Allh nasl bir misl getirdi; gzel bir sz, kk yerde sbit, dallar gkte olan gzel bir aaca benzetti. O aa, Rabbinin izniyle her zaman yemiini verir.77 Bu yet kelime-i tevhidin sylenmesini tevik iin gelmitir. Darb- mesellerin ikincisi, ktlklerden nefret ettirmek iin olanlardr. Bunun da iki misli vardr: Birincisi u yettir: O mnafklarn durumu, karanlk gecede ate yakan kimse mislidir.78 yet mnafklktan sakndrmak iin gelmitir. kinci yet udur: Kt bir szn misli, gvdesi yerden koparlm, o yzden ayakta durma imkn olmayan bir aaca benzer.79 yet, irk ifade eden szden sakndrmak iindir.80 zz, yukardaki misllerde de grld gibi, Kurnda emslle ilgili pek ok yetin varlndan bahsederek bunlarn daha ok; vaaz ve t verme, hatrlatma, tevik ve men etme, ibret alnmasn salama ve maksad anlalr hale getirme gibi amalarla kullanldn belirtir. Kurndaki kssalarn tekrr meselesi hakknda da zz unlar syler: Kurn metni iinde geen muhtelif kssalardan maksat, eski peygamberlerle kavimlerinin memleketlerinin ve muhtelif olay ve kiilerin tarihe ve bilgilerini izmek ve hikye etmek deildir. Eer byle bir ama gdlseydi tekrra gerek kalmazd. Fakat bunlarn tekrrndan asl maksat, gemite yaanm bu olaylarla daha ak bir ekilde mstakbel milletlere ibret ve t vermektir. Mesela zalimlerin ve kfirlerin akbetleri, dtkleri feci durumlar ve buna benzer hususlarn neler ve nasl olduklarn kssalar yoluyla renmek mmkndr. Bu hususlar muhtelif vesilelerle tebarz ettirebilmek iin icap ettike bu gibi kssalar Kurn- Kerimde tekerrr etmitir.81 D. Tefsir lmine Bak
1. Genel Yaklam

zz b. Abdusselmn Kurnn tefsirine dayal almalarna bakldnda da diryet tefsir ynnn daha arlkl olduu grlr. Dil ve belat eksenli Kurn nasslarna yaklaan zzin Kurn tefsirine dair gayretleri daha ok Menl-Kurna ynelik bir tarzda olmutur. zz, elre ilal-cz adl eserinin sonunda Kurnn tefsiri iin lzm olan baz
77 78 79 80 81

brahim, 24-25 Bakara, 2/17 brahim, 14/26 zz, Kavidul-Ahkm, I, 233; el-re, s. 487. zz, Kavidul-Ahkm, I, 233.

36 SA lahiyat

Abdlmuttalib / zzddin b. Abdusselam ve Kuran almalar

kural ve dikkat edilmesi gereken konular hakknda tespitlerde bulunur. zzin ayn zamanda tefsir anlayn da oluturan bu tespitler, tefsir ilmi iin ok nemli kaideler mesbesindedir. zzin Kurn tefsiri iin belirledii bu kurallar genel olarak u balklar altnda sralayabiliriz: 1-Arap dilini bilmek: zz bu kural iin yle der: "Kurnn anlalp yorumlanmas ancak onun dilini ve irabn iyi bilmekle mmkndr. Nitekim bn Abbas: Kurndan bir ey size mkil gelirse onun zmn iirde araynz. nk o, Araplarn dvandr, demitir".82 Yine zz, amel gerektiren hususlarda hd ve iirden bir veya iki beyitle itihdda bulunmay ciz karlarken, ilim gerektiren konularda byle bir istihda onay vermez. 2-Lafzlarn manasn bilmek: zz bu konuda yle der: "Bil ki tefsirin birok kural ve yolu vardr. Onlardan biri de lafzlarn manasn bilmektir. Kurndaki lafzlar mana itibariyle ksmdr. Birincisi, havs ve ummun herkesin bildii, arz, sem, dalar, aalar ve yamur gibi lafzlar. kincisi, havsn ounluunun bildii, el-med (dnlecek yer) ve el-melz (snma yeri) gibi lafzlar. nc ksm ise, havstan aznn bildii, er-rafraf (dalgalanma, rpma) ve es-safsaf (metruk, bo arazi) gibi lafzlar."83 3- ok ynl manalar arasnda uygun tercihte bulunmak: zze gre, tefsir trlerinden biri de lafzn birden fazla manaya ihtimal vermesidir. Bu durumda, eer manalardan birinin zhir anlam nzl dneminde biliniyorsa, sahbe ve tabinin szleri de esas alnarak zhir yn zerine hamledilir. Eer btn manay destekleyen bir delil varsa zhir mana terkedilip mana, btn yne hamledilir. Eer iki ihtimal eit halde ise, nzl sebebi belli olana hamledilir. ki ihtimal eit olup aralarnda tercih yapmak mmkn deilse, bu durumda her iki mana da kendi artlar ierisinde deerlendirilip, aralarnda tercihte bulunulmaz. Beklemek en efdal yoldur. zz, manalar arasndaki tercih durumlarnda Kurn, Snnet ve cm gibi kaynaklarn yannda siyk gibi yntemlere bavurmann en salkl yol olduunu ifade ettikten sonra baz nahiv limlerinin er delillere uymad halde nahiv kurallarna gre takdirlerde bulunduunu belirtir. Bu durumda bu takdirler terk edilerek, mana, lafz ve siyk itibariyle ere en uygun bir takdire gidilir.84 4- Kurn lafzlarnn manalarn delletleri ynyle belirlemek: zz, Lafzlar mana itibariyle iki ksmdr der. Birincisi, sadece tek manaya gelen lafzlar ki bu durumda mana onlara hamledilir. kincisi ise, iki veya daha fazla manaya gelen lafzlar. Eer iki ihtimal arasnda zhir yn daha
82 83 84

zz, el-re, s.518 zz, el-re, s.512 zz, el-re, s.519

SA lahiyat 37

Sakarya niversitesi lahiyat Fakltesi Dergisi

belirgin ise ve ona engel bir delil de yoksa bu durumda mana zhir yne hamledilir. Eer iki mana zhir ve btn ynyle eit durumda ve lafzlardan biri lgav dieri rf ise, rf mana esas alnr. Yine lafzlardan biri rf veya lgav dieri er ise, mana er olana hamledilir. Eer lafzlar lgat-rf veya rf- er ynnden eit durumda ve aralarn da cem etme imkan yoksa bu durumda mctehid mevcut artlar ierisinde kendisince belirledii manalardan birisinde karar klar. Eer farkl iki mctehid farkl iki manada karar klmsa Allhn murd her ikisine de hamledilir.85 5- Arap dili kurallarna gre tercihte bulunmak: zz, tefsirin kurallarndan birisinin de lafzn hakkat veya mecz ynyle akla kavuturulmas olduunu syler. Yine bu anlamda zz, iki hakkat arasnda tercih, iki mecz arasnda tercih, hakkatin mecza tercihi veya aksi, tensup ve tetbuk ynyle lafzlar arasnda tercih, irblar arasnda tercih, takdm ve tehrin beyn, hazfin beyn ve hazfe dayal muzflar arasnda tercih gibi hususlar Arap dili kurallar erevesinde deerlendirmenin lzumuna iret eder. 6- Kelmdaki rabt ve tensuba dikkat etmek: zz b. Abdusselm, lafz ve mana itibariyle yetler arasndaki mnsebet kelmn gzelliklerindendir, demektedir. Ancak kelmda irtibat gzelliinin bulunmas iin, szkonusu kelmn bayla sonunun, konu birlii ve btnlk ierisinde birbiriyle irtibatl olmas arttr. Ona gre eitli sebepler zerine nzil olmu bir kelmda irtibat bulunmas art deildir. Hal byleyken, eitli sebeplere binaen inen yetler arasnda irtibat kurmak isteyenler, altndan kalkamayacaklar bir ie soyunmu olurlar. nk Kurn yirmi ksr ylda deiik sebepler ve deiik vesileler zerine indi.86 7- Rey ile tefsir yapmaktan saknmak: zz, bu durumdan sakndrarak bn Abbas yoluyla Hz. Peygamberin konuyla ilgili u szn aktarr. Kim Kurn kendi reyi ile tefsir ederse cehennemdeki yerini hazrlasn. Yine e-abnin u szn hatrlatr. Kurna kar bir yalan szde bulunacama, Hz. Peygambere kar yz yalan szde bulunmay tercih ederim. nk Kurna kar yalan, Allha kar yalan demektir.87 8- Kur'n'dan tefsir edilebilecek miktar bilmek: zz, Kurn yetlerinin tefsir edilebilme imkn hususunda bn Abbasn konuyla ilgili u szlerini aktarr: Drt tr tefsir vardr. Bunlar: Herkesin bildii tefsir, Araplarn bildii tefsir, limlerin bildii tefsir ve tevlini sadece Allhn bildii tefsir trdr ki kim onu bildiini iddia ederse yalan sylemi olur.

85 86 87

zz, el-re, s.513 zz, el-re, s.515 zz, el-re, s.520

38 SA lahiyat

Abdlmuttalib / zzddin b. Abdusselam ve Kuran almalar

9- Kurnn Kurnla tefsirine ncelik vermek: zz, Kurn yetlerinin tefsiri esnasnda karlalan mkil durumlarda zm hususunda ncelikle Kurnn dier yetlerine mracaat edilmesi gerektiini savunur. Konuyla ilgili zz b. Abdusselm / Manann takdirinde Kurn eksenli yaklamn ncelii diye bir kaide belirleyerek yle zh eder: Bir kelime veya ibarenin manas iin takdirde bulunulurken, ncelikle o kelimenin lafz ve anlam itibariyle Kurn yetlerindeki dier kullanm tarzlarn gz nnde bulundurmak gerekir. Takdir edilen mana, ayn ya da ona yakn terkiplerle baka yerlerde geebilir. Dolaysyla ncelikle manalarn takdiri, Kurn ierisinde aranmaldr. Eer lafz ve anlam itibariyle benzer kullanmlar varsa ncelikle o kullanmlar esas alnmaldr. Bu anlaya gre hareket etmeyenlerin durumu, Kurnn aslndan uzaklama ve bir anlamda da zorlamac bir tutumdan ibaret olur. 88 Ksa ve genel hatlar itibariyle zzin daha ok dil eksenli olan tefsir anlayn ekillendiren bu tespitlerinden sonra imdi onun tefsirde takip ettii metod ve kulland kaynaklar incelemeye geelim.
2. Tefsirdeki Metodu

Yukarda zz b. Abdusselmn eserlerine deinirken onun iki tefsir sahibi olduunu belirtmitik. Bunlardan birinin kendisine ait zgn tefsiri Tefsrul-Kurnil-Kerm, dierinin ise Mverdye ait olan en-Nket velUyn adl tefsire yapt ihtisrl tefsir. Bizim burada zzin tefsirde takip ettii metod hakknda vereceimiz bilgiler, zzin kendisine ait olan tefsirine ynelik olacaktr. Bu noktaya dikkat ekmemizin sebebi, bu iki tefsirin aratrmaclar tarafndan zaman zaman kartrlmasdr.89 Yine zzin metoduna gemeden nce bir makale almasnn snrlarn dikkate alarak onun metodu hakknda genel bilgiler vermekle yetineceiz. zz b. Abdusselm, Kurn batan sona kadar tefsir etmeyi gerekli grmemitir. nk ona gre Kurnn baz yetleri herkes tarafndan bilindii iin kendiliinden anlalr ve tefsir edilmelerine ihtiyalar yoktur. Bunun yannda tefsirine ihtiya duyulan yetlerin ounu da mfessirler zaten yeterince tefsir etmilerdir. Dolaysyla zz, tefsir zerindeki gayretlerini daha ok kendisince mkil ve mulak grd, tefsir edilmeyi bekleyen yet veya yetteki baz kelime ve ifadeler zerinde srdrmtr. Tefsirinde sre sralamasna dikkat eden zz, bazen yetin tamam bazen de

88 89

zz, el-re, s.19 Mesel D..A. bn Abdusselm maddesinde zze ait olan tefsirinden bahsedilmemi, iki tefsir tek tefsir eklinde alglanmtr. Bkz. Apaydn, Yunus, bn Abdusselm ,D..A., XIX, 286.

SA lahiyat 39

Sakarya niversitesi lahiyat Fakltesi Dergisi

gerekli grd ilgili kelimeler zerinde durmu, hi temas etmeden getii yetler de yer yer olmutur. Diryet arlkl bir tarzda tefsire yaklaan zzin metodu daha ok bir Garb/Menl-Kurn andrmaktadr. Siyk-sibk metodunun ok gzel bir ekilde uyguland tefsirinde yetlerin tefsiri kelime kelime ele alnm ve sadece zh gerekli grlen kelimeler zikredilerek farkl anlamlar belirtilmitir. Bu arada ok ynl ve derinlemesine dil tahlilleri yaplm, irb zerinde durulmu, bazen de kraat farklar kurie lafz ile belirtilmitir. yetlerin nzl sebepleri zerinde de yer yer durulan tefsirinde toplu bir manaya pek gidilmemitir. Yine zzin ihtisrc anlayndan olsa gerek, tefsirde ihtilaflara hep ( denildi ki) lafzyla iret edilmitir. Ayrca tefsirde ksmen rivyetlerden istifade edilmi, bn Abbas ve tabin mfessirlerinin tefsir zhlarndan ve szlerinden alntlar yaplm, bu arada baz tarihi olaylara, isril rivyetlere temas edilmi ve yer yer fazla kaynak belirtilmeden hadislerden blmlerle ihticcta bulunulmutur. Tefsirde yine ksmen ahkm yetlerinden sudr eden hkmlere temas edilmi, baz fkh ve kelm konular vecz bir ekilde tartlm ve yer yer mensuh yetlere de irette bulunulmutur. zz, genel olarak Kur'n ve Tefsir almalarnda; Dil ve nahiv tahlillerinde; Ebu Ubeyde, el-Ferr, ez-Zeccc en-Nahhs, ve bn Kuteybe; Tefsirde; Taberi, Zemaher; bn Arab, Mverd ve Zadul-Mesr sahibi Ali bnl-Cevz; Hadis rivyetinde; daha ok es-Sahheyn bata olmak zere Ktb-i Sitte mellifleri; Kraatte ise; daha ok bn Cinn ve bn Mcahid gibi limlerin eserlerinden istifade etmitir. Deerlendirme ve Sonu zz b. Abdusselam hicr VII. yzyl slam Dnyasnn nde gelen; hem Eyyubiler ve hem de Memlukler dneminde gr, dnce ve karizmatik kiiliiyle hret bulmu nemli bir slam limidir. slm ilimlerin hemen hemen tm alanlarnda eserler kaleme alarak ilim dnyasndaki arln hissettirirken br taraftan da dnemindeki sosyal ve siyasal gelimelerden uzak kalmayarak iktidarlar zerinde olduka etkin bir nfuz sahibi olmu ve slam tarihinde nemli saylacak baz doru kararlar almalarn salamtr. Mezhep taassubunun zirvede olduu, zgr dnce ortamlarnn askya alnd ve hiye, hlasa ve erhilie dayal bir ilim anlaynn hkim olduu bir dnemde mihnelere bile aldrmadan bir mctehid tavryla hareket

40 SA lahiyat

Abdlmuttalib / zzddin b. Abdusselam ve Kuran almalar

ederek zgn eserler yazabilmi olmas, zz b. Abdusselam ayrcalkl klan hususlardandr. Genel olarak slam ilimlerde zel olarak da Kuran ve tefsir alannda durgunluun yaand byle bir dnemde zz b. Abdusselamn kendine has slubuyla Msrda ilk defa kendisince mkil grd ayetleri kelm, hukuk, tarih ve dilsel adan ele alp tartmas dikkatleri bir hayli zerine ekmitir. Szkonusu ayetle ilgili mkil grlen husus ya da hususlarn ortaya konulmas ve sonrasnda onlarn anlalmasna ynelik zmlerin retilmesi kendine has zgn bir ifade tarz olarak saylabilir. zzin almas bu ynyle, sadece dilsel problemleri zmeye matuf bn Kuteybenin Tevlu Mkilil-Kuran adl eserinden farkllk arzetmektedir. Kurann anlalmas faliyetleri esnasnda ortaya kan ihtilaflarn ounun tevl ve onun en nemli enstrman konumunda bulunan mecaz anlayna dayal olduu kabul edilen bir gerektir. phesiz mecaz kavramnn mhiyeti, artlar ve snrlarnn iyi tespiti burada nemini son derece hissettirmektedir. te bu boluu ve hassasiyeti fark eden zz b. Abdusselm, kendisinden nce henz olgunlamayan ve daha ok dilsel erevede teorik dzeyde tartlan mecz kavramn en teferruatl bir ekilde inceleyerek bir anlamda konuya son eklini verir. Kurndaki tm mecz formlar inceleyen zz, kendisinden nce daha ok teorik dzeyde incelenen mecza bir anlamda hem pratik bir boyut kazandrm, hem de konuyu dilsel alandan karp Kurn sahasna ekmitir. zzin Kurndaki btn mecz ifadeleri en dakk ve ilm bir ekilde ortaya kard bu almayla ilk defa mecz, Kurn ekseninde tm tezhrleriyle aranmaya balamtr. Dolaysyla beyn limleri tarafndan teorik erevesi zzden nce belirlenen mecz kavramnn pratik erevesi zzin bu almasyla itmama kavumutur. Bylece zzin bu almasyla mecz kavram yedinci asrda hem teorik hem de pratik anlamda tm eitleriyle byk oranda vzha kavumutur. Eser Kurndaki tm mecz kullanmlar iermekle Mecazul-Kurn sahasnda ilk ve tek olma vasfna sahip olmann yannda, yine ierdii konular itibariyle tefsir ve fkh usul, kelm ve dilciler iin de nemli bir kaynak mesbesindedir. Ksacas zz b. Abdusselam yukarda deindiimiz Kuran ilimlerine ynelik farkl yaklam tarz ve kaleme ald eserleriyle Kuran ve tefsir tarihinde kendine has bir anlay ve slup ortaya koymu, vard netice ve faaliyetleriyle bu sahaya nemli katklarda bulunmutur.

SA lahiyat 41

You might also like