You are on page 1of 9

1 KLTRLERARASI LK VE ETKLEM KURAMLARI ZERNE Nevzat EVK1 Bu makalede, kltrleraras iliki ve etkileimin varln gsteren verilerin yannda, kltrleri

birbirinden rahatlkla ayrmaya yarayan zgn unsurlarn belirlenmesiyle iliki ve etkileimin daha kolay ve daha az tartmal olarak ortaya konulabileceine dair neri sunulmaktadr. Arkeolojinin zaten ii olan yeni kalntlar ve nesnel belgeler kefetmekten te kltrleraras ilikiler ve bu ilikilerin etkileime dnk deerlendirilmesi ve bunun yntemleri zerine dnce ve nerilerden olumaktadr. zellikle de ou zaman gz ard edilen bamsz oluma ve gelime, farkl dnemlerden rneklerle ele alnmaya allmtr. nk farkna varlmtr ki, arkeoloji ou zaman, belki de- meslek doas gerei kltrler aras iliki ve etkileimin yokluundan ok varl zerinde younlamtr. Bu istein giderek artan bir ivmede seyretmi olmas sonucunda, bamsz gelimi yerel / blgesel kltrler brakmayacak duruma gelmi ve gerekten birbirini etkileyen kltrlerin bu ilikili durumlarna da phe drmeye balamtr2. Midas kentteki kaya basamaklar gibi, kendiliinden kolayca ortaya kabilecek en yaln iilik iin, Urartunun Tupa ve Rusahinili kentlerindeki kaya basamaklarnn kaynak/nc3 gsterilmesi, ya da Mezoamerikan kltrlerde Msr etkilerinden bahsedilmesi temelsiz etkileim savlarnda snr tanmayan rneklerden sadece birkadr. Dikkatlice incelendiinde, Anadoludaki pek ok kltrn -zellikle erken dnemlerdekendi iinde, zgn bir gelime gsterdii, komularndan baz etkiler alsa da genel z niteliklerini koruduu ve her birisinin kendine zg izgilerinin rahatlkla ayrt edilebilir olduu grlebilir. Uygarln nerede ve ne zaman balad, yani kkenler sorusu, doal olarak tm zamanlarn en popler konularndan biri olmutur4. Dieri ise kltrleraras iliki ve etkileimdir ki, bu konular arkeolojide her zaman ilgi ve merak konusu olmu ve sklkla ilenmitir. Arkeolojinin en byk zorluklarndan biri toplumlar arasndaki ilikilerin kltrel ya da sanatsal boyutunun varln, younluunu ve snrlarn saptamak ya da kltr ekinlerinden yola karak toplumlar ve blgeler arasndaki ilikiyi belirlemektir. Siyasi, toplumsal ve ekonomik ilikilerin varl ou zaman sanatsal ve kltrel etkileimin de mutlaka olmas gerektiini dndrm, bu beklentiler bilim adamlarn farkl kltrlerin nesneleri arasnda etkileim temeline dayal benzerlikler / iliki kurmaya ynlendirmitir. Bu makalede ise -ok stnde durulan ve bilinen- etkileimin olduu deil, olmad durumlar incelenmeye allacak ve bir n rnekten etki almakszn kendiliinden ortaya kan ve kendi artlarnda gelien kltrel unsurlarn hi de azmsanamayacak dzeyde olduunu, evrensel kltrel renkliliini de bu bamsz oluum ve geliimlerin yarattn gsteren dnceler sunulacaktr. Kltrel unsurlarn oluumunda etki ve baka topluluklardan renmeden ok daha nce gelen doal yaam ve evre artlarnn kltrleri biimlendirii ya da kendi gemiinden renme ve gelitirme yani bamsz gelime kuram zerinde durulacaktr. Zaten yazar, etkileim olgusunun gereinden ok fazla ne karldn ve bu nedenle gerekten etkileimin aka var olduu rneklere de glge drld ve bu mantkla konular ele alndnda kltrlerin zgnlnn azaltld, hatta neredeyse zgn kltr kalmad, melezlerden oluan bir kltrel yelpaze oluturulduunu dnmektedir. Artk, rnein; Avrupada ya da Anadoluda her hangi bir kltr unsuru ele alndnda, nce onun balantsz doamayacana ve gemiinin Mezopotamya ya da Msra indirilmesinin temel bir art olduuna inanlmaktadr. Kimi Msrda, Mezopotamyada, kimi Orta Asyada, Anadoluda kimi de Yunanistanda srekli kkenler gstermektedir. Herkes, bugnn ada kltrlerinin erken balanglarnn kendi topraklarnda olduuna, nce kendisini sonra da dierlerini inandrmaya almaktadr. Gsterilen kkenler ve etkileim izleri bazen dorudur bazen de deil. Bazen ise ele alnan rnein benzerleri daha erkende baka corafyalarda olmasna ramen, iki rnek arasnda bir etkileim ve renmeden ok, her biri kendi bana, doal gereklilikleri sonucu da ortaya

1 2

Prof. Dr. Nevzat evik, Akdeniz niversitesi, F. E. F. Arkeoloji Blm 07058 Kampus-ANTALYA/TRKiYE ncevik@akdeniz. edu. tr evik 2002a 154 vdd. 3 Bittel 1950, 85. 4 Bloch, kitabnn Kkenler Putu blmnde, Renann, Btn insani nesneler iinde her eyden nce kkenler aratrlmaya layktr szn hatrlatr: Bloch, 1985, 21.

2 kabilmilerdir. Burada sz konusu edilen de, stnde durulmakta olan birinci durum deil, hep gz ard edilen ikinci durumdur. Geleneksel arkeoloji ve yeni arkeoloji bu konulara farkl bakmaktadr. Artk, arkeolojik ve tarihsel bulgular tarihsel btnl ve geliimi iinde kavrayp yorumlayan arkeoloji yntemi dndaki geleneksel yntem, G. Childen belirttii gibi posta pulu arkeolojisi olmaktan teye gidememektedir. Modern arkeolojinin bilgiye ulama ve deerlendirme yntemleri gn getike deimektedir5. Metrikten yana arlaan bu kanlmaz deiim, arkeolojik teorilerin daha kesin matematiksel verilerle desteklenerek daha doru tanmlar yapabilme yolunda glendirmektedir. Kazlar ve yzey aratrmalarndaki bilimsel ye eitlilii ve modern teknik-metot younluu bu deiimin resmidir. Aratrma metotlarn matematiksel bir kesinlie balama isteiyle6 1960larda Amerikada balayan bu deiim aslnda genel bir bilimsel deiimdir ve arkeolojiyi de dierleri gibi balamaktadr. Artk, arkeoloji kendi rettii fikirleri kazacak hale gelmitir. Eski kazlarda elde edilen veriler ve bunlardan retilen ykler, yeni nesil kazclar tarafndan yeni yntemlerle test edilmekte ve eskiden gz nne bile alnmayan pek ok detay yeni batan deerlendirilmektedir. Bu durum eskinin eletirisi deil, doal bilimsel geliimin anlatmdr ve sadece arkeolojide deil tm bilim dallarnda byledir: Yeni fikirler, eski fikirlerin kazlarndan kmaktadr. Artk kaz alanlar ok bilimli laboratuarlara dnm ve teknolojik gelimeler kaz yntemlerini neredeyse tmden deitirmitir. Zaten veri retme aamasndan sorumlu teknik ksm oluturan alan arkeolojisi tm dnyada kendini genel arkeolojiden ayrmaya balamtr. Bu durumda veriyi en teknik biimde retip sunmak ve sorular belirleyip sormak yeni arkeolojinin ii olmutur. Bu gidile arkeolojinin -zellikle objelere ulam ve koruma ve de veri retim aamasnda- somut bir fen bilimine dnmesi ve her gn daha ok bilgisayarlamas kanlmaz olacaktr. Sosyal bilimlerin dnce ve inceleme yntemleriyle alrken fen bilimlerinin teknik ve deneyimlerinden yararlanarak sosyal bilgileri retmeye devam etmek gittike daha keyifli olacaktr. Umarm bu deiim daha hzl olur. nk yetersiz verilerden yola klp ne srlen zayf soyut teorilerden geilmez olmutur. Her ne kadar bilim bunu neriyorsa da, bilgi tekrarlarndan oluan bir teori kirlilii her gn biraz daha oalmaktadr. Bir ksm eskia bilimcileri, kendi lkesindeki hatta kendi kaz alanndaki kltrel objelerin en eski, en nemli olduunu gsterme telana kar kamamaktadrlar. Poplist ve ovenist talepleri karlama ve ondan pay alma uruna, modern bir sahiplenme hrsyla sanatn kkenleri konusu ne karlmakta ve arkeoloji bilimi gittike daha fazla kltr savalarnn maas haline dnmektedir. Dier negatif etken ise turizmdir. lkelerin kalknmasnda, salad gelirin byklyle nemli bir yer edinen turizmin negatif etkilerinden biri, en ok yararland arkeolojiye olmutur. Bilimsel sorunlar zmleyici seimler yerine, gsterim ihtiyalarn karlayan ant binalarn ayaa kaldrl tercih edilmektedir. Bu durum korumaclk konusunda turizm gelirlerine ve de restorasyon bilim dal adna kran duymamza yol asa da, arkeolojide ant eser kazlarna byk bir ynlendirmeye yol amtr. Baka nemli bir sorun ulusalclktr. Baz bilimciler uygarlklarn kkenlerini nce kendi lkesinde arama ve uygarlklarn beii, k / dou yeri kimliini lkesine kazandrma isteine ynelik alkanlklarndan kurtulamamlardr. Bir yanda Yunan mucizeciler, dier yanda Anadolu kkenliciler, baka bir tarafta Mezopotamya kaynaklclar, Orta Asya merkezliciler7 ve
5

Son yllarda byk deiim geiren Yeni Arkeoloji, bu akmn ilk yllarnn etkisinde yazlan, DinolKantman 1968, 333de yle deerlendirilmektedir: . . . tehirlik para ele geirme deliliinden ve yllardan beri toprak altnda ya da ormanlar iinde kalm harabelerin kaybolmu hametini yeniden canlandrmak gibi ocuka isteklerden kurtarp gemiteki insanlarn tm yerlemelerini kefe ynelmitir. Artk maddikltrn mnferit kalntlarnn mekanik olarak toplanmasndan teye, kaybolmu toplumlarn rekonstrksiyonuna geilmi, ekolojideki gruplarn, antropolojideki rgtlenmeyi salayan nitelerin arkeolojideki karlklarnn bulunmasna balanmtr. Bu konularda genel olarak bak, zdoan 267-280. 6 Yeni arkeolojinin yntemleri ve ilgi alanlar konusunda bkz. , Clarke 1973, 6-18; DinolKantman 1968, 33. 7 Bu konuda E. Fogelin almas (Fogel 1999) ilgin yeni rnekler arasnda anlabilir. J. Melaartn bu kitabn balangcnda yer alan Turkish Anatolia - Europes Mother adl blmnde (s. 11) Avrupa kltrlerinin, hep konuulan kkenine bir kez daha deinir: The concept of Ex Oriente Lux is not new, and as every schoolboy since Roman times has known Europa benefited from Eastern civilisatons. . . Ve Avrupann isim yksn yle dile getirir: The story of the bull and the princess Europa is neither of Greek nor of Minoan origin. Besides, this old legends roots are not three and a half, but eight millenia old. The archaeological findings at atal Hyk, Central Anatolia, prove without any doupt that the bull-stories are of Anatolian origin. Burada Melaarta yneltilecek ilk soru, 6. bin atal Hy klt odas duvarndaki boa resmi nasl oldu da 5. 000 yl sonra Giritte grnd. Nasl oldu da 1. bin Giritlisi, 5. 000 yl nce yaam olan atalhykly ve onun oktan kaybolmu duvar resmindeki boay tand ve de kendi duvarna yapt? Belki de hep ayn hataya dlyor: Ayn konuda daha erken

3 ounlukla da Msr balanglclar her trl uygarlk unsurlarnn kkenlerini ve etki alanlarn kendi dnceleri dorultusunda kabul ettirmek iin yarmakta ve her birinin kendi iinde bamsz dou ve geliim olaslklarnn ve bunun yannda da gerekten var olan etkilerin ve etki kaynaklarnn kefine de engel olmakta, kesin etkileimin sz konusu olduu rneklerin durumlarna da phe getirmektedirler. Aslnda yukarda anlan baz merkezi kltr blgelerinin ve daha bakalarnn birbirinden bamsz, kendi iinde, orijinal bir dou ve geliim gsterdii ama zaman zaman etkiler de ald anlalmaktadr. Avrupa uygarlklarnn kkenini Yunan kltrne mal eden dncenin yanllarna kar son zamanlarda yaplan belki de en nemli almalardan biri M. Bernala aittir: Afrika ve Asya kkenli toplumlar dnyann tarihsel geliimi yatann dna iten Eurosentrik teorileri ve bunlarn arkasnda yatan politikalar anlatmaktadr8. Yukarda deinilen pek ok konuda, A. naln, Bat Cephesinde Ne Var Ne Yok? Miken-Anadolu ve Ah-hiyawa-Aka ilikilerinde Son Durum adl almas olduka dikkat ekicidir9. Geleneksel arkeolojiyi ynlendiren en nemli kuramlardan biri difzyonizmdir10. 1850de ngiliz Antropolog E. B. Taylorn tm insanlarn tek bir orijinden (Ortadoudan) geldii konusundaki teorisinden kaynaklanm ve uzun sre arkeolojiyi, zellikle de rk Alman okulunu etkilemi ve ynlendirmitir11. zellikle 19. yzylda Avrupallar Eski Msrn ilk byk uygarlk olduuna ve tm dnya uygarlnn oradan yayldna inandlar. Bu gre difzyonizm ad verildi12. Aslnda, teolojik yaradl retilerinin yeni bir klkta sunuluuydu difzyonizm. G. Childe, difzyonizmi Niebuhrla aklar: Niebuhra gre bamsz bir ekilde uygarlam tek bir vahi halk gsterilemez13. Daha da ileri giden difzyonistlerden Lord Raglana gre vahiler asla bir ey icat edemez, kefedemez. Childe, Difzyonistlere gre vahiler btnyle inisiyatifsiz, bir ara, mit veya kurum yaratma yetenei ve de arzusu olmayan topluluklardr. Btn byk bulular yalnzca belli, sekin halklarca gerekletirilmi, vahilii evreleyen karanln iine buradan yaylmtr. Madem hibir halk kendi kendine uygarlaamaz, o halde uygarlk bir mucize, tanrsal bir mdahalenin sonucu olmak zorundadr der14. Uygarlam halklarn da bir adm ncesinde ilkel ve vahi olduunu unutur. Daha ok normatif ekole bal olan eski arkeoloji yanllar kltr birimlerini, dnce aktarmndan kaynaklandrrlar. Bu ekole gre, nesiller arasndaki kltr benzerliinin temeli renme, farkl toplumlar arasndaki benzerliklerin nedeni ise yaylma dr15. Difzyon genellikle anlalmas zor bir mekanizmadr; yardma armak kolay, doruluunu kantlamak zordur ve ada arkeologlar belki de bu kolayl elden brakmak istememektedirler. zellikle dinsel duygularnn da eksilmeye yol amadndan, derin dinsel inanl bilimciler iin tek merkezli insan ve kltr douu ve dnyaya yayl, ok merkezli dou ve geliim yklerinden ok daha cazip gelmektedir. Bu, yanllklara gtrmeye aday, genel gelimeleri teke ya da tek bir nedene indirgeyen bir yaklamdr16. Oysa btncl bak asyla deerlendirildiinde, insan evriminde, organik, inorganik ve sper organik varlk alanlar birbiriyle ilikilidir ve bu varlk alann temsil eden, insann biyolojik yaps, doal evresi ve de kltrnn birbiriyle olan ilikisinin birlikte ele alnmas lazmdr17. nk sadece insana zg olan kltrel evrimde, insan evresini biimlendirdii gibi ona uyum da salar; onun kurallarna gre biimlendirir18. Kazlar yeni yerleimler ve buluntular ortaya kardka bilinenler hzla deimektedir. Geri eski kuramlar, yeni yaylmaclk (Neo-difzyonist) gibi yeni biimleriyle varln srdrmeye almaktaysa da, M. zdoann belirttii gibi artk, farkl ve kendine zg neolitikler

olan rneklerin ge olanlar etkilemi olma ihtimallerinin en batan gl olarak kabul edilii. Burada ak olan, yukarda bahsedilen boa odakl sahnenin bilinen en erken rneinin Anadolunun atalhynde olmasdr. Ancak 2. bin yla kadar benzer bir resme rastlanmamas, balantsz ve ncesiz benzer sahnelerin ortaya kabileceini gndeme getirir. 8 Bernal 1998. 9 nal 2001, 244-256. 10 Trigger 1978, 78 vdd. 11 AshmoreSharer 1988, 178; zdoan 1995, 271. 12 www. Chanel4. com. Great Excavations/beginnings, (2003); Ashmore-Sharer 177 vd. 13 Childe 17. 14 Childe 17. 15 Binford 203-204. 16 ndirgemeci yaklam iin bak, Trk 2000, 37. 17 Gven 1974, 314 vd. ; Trk 2000, 38. 18 Genel olarak bak. , Kroeber 1969.

4 kabul edilmek zorunda kalmtr19. zdoann, fikirlerinde deiim yksn arpc bir biimde aktard J. Cauvinin balangta yaylmacln gl bir savunucusu olmas, sonradan, Gneydou Anadolu iin, Levantin koridoru zerinden yaylmla oluan ikincil neolitik olarak deerlendirmesi ve en son da Toros Neolitii olarak ayr bir neolitik kltr kabul ettii zetlenmitir20. Bilim adamlarnn dnce deiimlerine ilikin bu ksa rnekler, arkeolojide yeni merkezler kazldka daha pek ok bilinenin deieceini gstermektedir. rnein Neolitik ve ncesi kltrlerin balangc olarak gsterilen Bereketli Hilal blgesinin belki de en nemli fark ve zellii, bu blgenin en ok -350- kaz yaplm blge olmasdr. Anadolu snrlar ierisinde 25 civarndaki kaznn21 say ve younluktaki azl, bilimcileri Anadolunun eski alar konusunda daha az ey sylemek zorunda brakmaktadr. Daha da nemlisi, hi kaz yaplmayan ya da ok az alma olan dnyann pek ok blgesinde de ileride ok nemli yeni bilgiler ortaya kacaktr. Bunun en etkili kant henz 50 yl gemesine karn, 1950lerdeki Neolitik tarihi olan 5500n imdilerde 8500 amasdr. Bu gerek gz nne alndnda, ayn noktalarda tarihlerin daha eskiye gidebilecei yannda dnyann deiik yerlerinde yaplacak almalarla da, balantl ve ilikili yapya sahip olanlarla birlikte, yeni, bamsz, yerel ve de daha eski neolitik kltrler de bilinecektir. 1960larda Meksikada yaplan kazlar bu kltrel yaylma zerine, Avrupa merkezli fikri rtt. Bulgular, Meksika uygarlnn, yabanc bir etki ve yardm almakszn, kendi bana ve baarlca gelime gsterdiini anlatmaktayd. Oysa, balangta F. Catherwood, Msrllarn Meksikaya gelip Maya uygarln yarattn savunuyordu. Ancak fikrini deitirmesi uzun srmedi. nk Maya piramitleri mezar deil tapnakt. Aslnda, okyanusun salla geilebileceini kantladklarn sananlar bir yana brakrsak, Amerikallar da kendi kltrlerini kendileri yaratmlard22. Ne Asyadan ne de Avrupadan gelmiti. Yeni Dnya Neolitii, Eski Dnyann etkisi olmakszn bamsz olarak balamt23. Mezoamerika kltrlerini aratran J. A. Sabloffa gre, Orta Amerikann erken kltr Olmek, Meksikada yerel olarak kendi artlarnda gelimitir24. Olmek kltrnn kayna konusundaki tek tartma, yayladan m yoksa ovadan m geldiidir? Israrla eski doudan benzerler arandnda bulunan in sanatyla benzerlii ise tarihsel ve corafi imkanszlk nedeniyle gndemde bile deildir. Balangta Amerikayla Msr arasnda bile iliki kurabilecek kadar ileri giden yaylmac kuram aslnda, tek bir noktada canllk balad gibi temel bir yanla oturmaktayd. Oysa kltrel etkileimin olduka snrl bir olgu olduunu arkeolojinin kendisi gstermekteydi. Yakndou kltrlerinin uzman isimlerinden H. Frankfort, Smer ve Msr kltrlerinin tamamen farkl olduunu ve kltrn deiik yerlerde ve d etki almadan gelitiini belirtiyordu25. Gerekten, kltr Mezopotamyaya oturan Asurda hi piramit olmay ilgintir. Daha da ilginci, Msrn kar kysnda Anadolu topraklarnda da piramide rastlanmamtr. Buna ramen burada da, tmlslerin piramit kkenli olduuna inananlar olmutur. nk bu tr dnenlerin temel gr, yeni bir kltrel unsurun retili aamasnda mutlaka daha nce retmi birinden renmenin sz konusu olmas gerektii yolundadr. Yerel ve bamsz yaratclk yoktur. Halbuki ayn doal evreye uyum zorunda olan iki ayr insan, ya da sosyal dzene sahip iki topluluk ayn uyum aralarn kullanmasa da, asl yaratc ve biimlendirici doal evrenin kendisidir. G. Childe, ekosistemik bir bakla, doal evrenin kltr etkilediini26 ve kltrlerin, zgl niteliklerini yaratclarnn iinde alt corafi ortama -fizyografik yap, ya miktar, scaklk, toprak, bitki rts, mineraller, bitki, hayvan ve suyollar gibi- borlu olduklarn belirtir27. Farkl kltr blgeleri arasndaki kltrel etkileim ok ynl ve karlkl bir olgudur ve ak tek bir etkenle ve de tek ynl aklanamaz. Toplum yeni bir fikirle kar karya kaldnda ya onu
19 20

zdoan 1995, 275. Bu konuda deerlendirmeler iin genel olarak da bak, zdoan 1995. zdoan 1995, 275. 21 zdoan 1995, 279. 22 Amerikadaki erken kltrler iin genel olarak bak. , Fell 1989. 23 enel 1995, 162 dn. 109. 24 Lamberg-Karlovski 1979, 249. 25 www. chanel4. com: Great Excavations/beginnings. 26 Childe 1944, 109; Trigger 1978, 85. 27 Childe 32.

5 deitirmeden alr, ya o fikir stne yeniden allr, ya modifiye eder ya da tamamen reddeder28. Oysa arkeoloji yeni fikrin hem varl hem de hemen kabul konusunda her zaman nyargl davranmtr. zellikle de yeni fikrin kabul kanlmaz grlmtr. Sovyet arkeologlarn, glerin, yaz ncesi kltrlerde deiimlere yol aan bir faktr olduunu tmyle reddeden29 fikirlerine katlamasam da, bu faktrn etki derecesini her zaman ok da yksek bulmamaktaym. Bu etken modern arkeolojide o denli abartlmtr ki, neredeyse pek ok kltrn zgn hibir yan braklmamtr. Tm kltrler birka ana kltr merkezinin srgn olan az farkl srmlerine dntrlmtr. Kltr, bir btndr; ayrt edici zelliklerinin bir toplam deil. Herhangi bir kltrn ayrt edici zelliklerinden birini alp, biimsel adan bir baka kltrdeki benzeriyle karlatrarak ve buradan hareketle bu bileenin kkeni zerine karsamalarda bulunmak ya da ait olduu kltrn statsn deerlendirmek mmkn deildir30. Kltrlerin oluumu ve aralarndaki etkileimin snrlarn daha kolay anlayabilmek iin aslnda olabildiince eskiye gitmek gerekmektedir. nk topluluklarn kimseden renmeden neler yapabilecekleri, ancak onlarn birbirlerine kolayca ulaamadklar ve topluluklar aras ilikilerin ancak yakn mesafelerde ve hem de ok uzun zaman dilimleri iinde sz konusu olduu dnemler irdelenerek kolayca grlebilir. Dolaysyla, etki (baml / etkileimli gelime) ya da etkisizlik (bamsz / etkileimsiz gelime) ve bunlarn dzeyleri ile ilgili kuramlarnn aklanabilmesi ya da anlalabilmesinde en ok yardmc olabilecek rnekler Ta a kltrlerindendir. Aslnda yzbinlerce yl boyunca doada, maaralarda yaamn en doal artlarda srdren ve bu artlarn deitirmek iin ok az ey yapan insan ne oldu da birden bire Neolitik a yaratan artlar oluturmaya balad? Bundan nceki onbinlerce yl neredeydi ve neyi beklemekteydi? stelik de deiik corafyalarda inden Afrikaya, Avrupadan Mezopotamyaya kadar ok uzak blgelerde Ta a adamlar bulunmutu. Bulunmaya da devam etmekte. Bunlar birbirleriyle bazen balantl bazen de balantsz bir ekilde benzer geliimi yaamaktayd. nk tm bu farkl blge insanlarn bir ey yapmaya ve kendisine kar nlem almaya zorlayan hep doayd. Her insan grubu ya da topluluu kendi doal artlaryla baa kmann yollarn, ou zaman birbirinden balantsz ve habersizce ve kendince almaya alyordu. Zorlayc doal artlarn aynl, ona kar retilen aletlerin ve mekanlarn da aynlna yol ayordu. rnein, yaamn kolaylatracan kestirdii an doadaki ta yontarak bir alete dntrmeyi dnebilmekteydi. En nemlisi bu eylemi renmek iin ok uzaklardaki baka bir ilkelin gelmesini beklemeye ihtiyac olmamasyd. M. zdoann hatrlatt, Ayn ii grebildii halde farkl biimsel zelliklere sahip olan aletler, Ta a alet modalarn ve bu modalarn dar ya da geni blgelerde yaylabildiklerini gsterdii gibi, aslnda; birden ok modann farkl blgelerde bamszca ortaya km olmasyla bamsz gelime kuramn da kendi iinde dorulamaktadr: Yani inde yaayan adamlar Fransada yaayan adamn gelip de basit bir ta balta ya da yaln bir snak / konut yapmn kendilerine retmesini beklemeleri gerekmiyordu. nsan ve kltrndeki geliimin en nemli itici glerinden biri doann kendisiydi. Aslnda doa deimedike ya da ngrdrmedike insan yeni bir alete ihtiya duymamaktayd -rnein balk olmayan bir yerdeki insanlarn oltay kefetmeleri beklenemezdi-. Bugn olduu gibi gemite de, insanlarn beslenme alkanln, yakn evresinde bulunan flora ve fauna tipi belirliyordu ya da yap tiplerini iklim ve corafya, yap malzemelerini de en yakn evrede bulunan doal malzemeler belirliyordu. Ve de yaamn tm unsurlar arasndaki etkileim ve zorlama toplu bir deiimi gndeme getiriyordu. Yani sadece mimaride ya da seramikte deil, yerleme dzeni ve kullanm alanlarnda da bu deiim yansyordu. Kesintisiz yerleim gren sitelerden Yumuktepe bu paralel geliimin iyi rneklerinden biridir31. Bu anlatm, etkileimli iliki ierisinde komu kltrlerden de renerek kendi kltrn deitirip gelitirdii arkeolojik kantlarla belgelenebilen rnekleri tabii ki iermemektedir. Bu tr bir yaklam kltrlerin oluum ve geliiminde komu etkileri tamamen dlayan bir gr oluturur ki, bu olanakszdr. Burada nemle hatrlanmas gereken konu, her ilikinin etkileim anlamna gelemeyeceidir. rnein yzlerce km. uzaktan getirildii dnlen hammaddenin
28 29

AshmoreSharer 1988, 177. Childe 132 vd. 30 Childe 18. 31 Caneva 1999, 105.

6 durumu tam dorulanm olsa bile, getirilen hammaddedir, maml deil. Yeni hammaddelerin giriiyle ilgili kltr gelimi ve deimi olabilir ama yine kltrn kendi i dinamikleri ve normlar etrafnda gerekleen bir deiim daha ok sz konusudur. Maml madde almlarnda bile aznlk ya da ithal zelliini ne kadar yitirdii ve ne kadar yerliletii nemlidir. En nemli bulgu, ithal nesnenin ya tm toplum tarafndan benimsenerek kullanlmas ya da benzerinin yerli ustalar tarafndan da yaplmaya balanmas olmaldr. Asl etkileim bunun gibi noktalarda gizlidir. Bunlarn birlikte bulunduu geliim ykleri belki de ounluu oluturmaktadr. nk bir kltrn ald etkiler her alannda grlmeyebilir ya da yerli zellikleri her nesnesinde srmeyebilir. Dolaysyla baml ve bamsz gelime kuramlarnn birlikte doruland kltrler ounluktadr. Aksi halde g, mal, hammadde, insan, bilgi aklar ve doadaki deiimlerin etkileri ile baskn ve de yaygn yerel zellikler inkar edilmi olur. Burada da ok dorulu zmler gndeme gelmektedir. Bu makalenin yazl amac da, bu ok dorulu zm paketinde, bamsz gelime kuramndan yola kan dncelerin / zm nerilerinin her zaman eksik braklmasdr. Doadaki deiime bal kltr deiimi o kadar net bir resim vermektedir ki, bu baskn etki bazen neredeyse baka etkenler arama gerekliliini ortadan kaldrr. G. Childen Neolitik devrim32 olarak adlandrd, yerleik dzene geile balayan olaanst deiikliin nedenine baktmzda, bunun durup dururken oluan bir deiim olmadn grrz. Bu devrimin yegane nedeninin yeni iklim artlar olmas ok arpcdr33. Deien iklim beraberinde daha yaanabilir lman artlar getirir (Holosen)34. Bitki ve canl ortam byk apl deiikliklere urar. Dnyann deiik yerlerindeki benzer iklim ve canllk deiimi gsteren birok blgesinde benzer kltrel gelimeler olur. lk tarmsal faaliyetler ve ky topluluklar ortaya kmaya balar. 1915te E. Smithin ilk kez ne srdnden beri de neolitii belirleyen esas nedenlerinden biri iftiliin / tarmn balamasdr. Daha sonra Braidwood ta teknolojisindeki deiimin baz alnd adlandrma yerine sosyal deiimden kaynaklanan ilk retim topluluklar terimini ortaya atmtr. nsanlarn bir araya gelilerinin temel nedeni de budur. Artk tek bana avlayabildii ve tketebildii avla geindii gnler gemi, onun yann ve yerini, yalnz yapamayaca tarm almtr. Artk, ekmek, bimek, depolamak ve retim fazlasn korumak iin baka insanlarla birlikte olmas gerekmektedir. Dnyann her yerinde buzul ann sona ermesiyle balayan lman iklim, yeni tip bir yaamn kaplarn amaktayd. Ancak Amerika ve Avustralyada yabanl tahl trleri ve evcilletirilmeye uygun hayvan trlerinin eksiklii nedeniyle Neolitik eski Dnyaya gre gecikmi ve farkl bir Neolitik gelimeye balamtr35. Childe, Avrupadaki Orinyak ve Madelen avclarn zamannda bile baka ktalarda baka insanlar bitki retmeye ve hayvan yetitirmeye balamlardr der36. eitli rk bileiminde insan gruplar, deiik iklim ve toprak koullar altnda yaamlarn srdrrken, ayn temel dnleri edinmiler ve bunlar eitli evrelerine eitli biimlerde uygulamlardr37. Her bir grup komularndan ekonomik olarak bamsz bulunduu iin, onlardan tmden kopuk yaayabiliyordu. Bylesine bir kopukluk kendi sanat ve zanaatn, kendi tr kurumlarn dierlerinden bamsz olarak gelitirebiliyordu. Uzak corafyadan rneklerin karlatrlmas kltrel unsurlarn oluumu ve geliiminde doal evrenin en nemli etken olduunu kolayca gstermektedir. Bunu en kolay dorulayan arkeolojik olgu yava ve aamal evrimin yaand gereidir38. nsanlar, ou deiimi doann ierisinde yava yava ve her admda biraz daha gelitirerek gerekletirmilerdir. Sarsu kltr, in neolitiini 20.000e indirmektedir39. Hemen altndaki Jeytun neolitiinin 6.800e, Aral Glnn dousundaki Step neolitiinin ise 5.500e inmesi artc deildir. nk in neolitii, Yakndou neolitiinin odakland bereketli hilal blgesinde 11.000e inen neolitikten etkilenerek olumamtr. Eer byle olsayd ara blgelerde de en az Mezopotamya ya da in neolitii kadar eskiye giden kltrlerin olmas beklenirdi. stelik Uzakdouda Japonya - Jarmon neolitii de
32 33

Neolitik iin genel olarak bak. , Child 1958; Mellaart 1975; Yakar 1991; Esin 1979, 2681; ambel 25-39. Esin 1979, 13. 34 Yakar 1991, 9 vdd. 35 enel 1995, 162. 36 Childe 72. 37 Childe 1983, 92. 38 zdoan 1995, 270. 39 in neolitiinin 20.000e, Japon-Jarmon neolitiinin de 16.000e indirili bilgileri M. zdoandan alnmtr.

7 16.000lere inmektedir. inde ve Japonyadaki ilk tarmc topluluklar da uygun ekim artlar bulduklarnda kltrlerini kendiliinden oluturmu ve gelitirmi olmaldrlar. stelik tm bu tarihler yeni arkeolojik kazlarla daha eskiye gitmeye de adaydr. Bunu, son 50 yl iinde 3.000 yl daha geriye gtrlen Mezopotamya neolitii anlatt gibi, 10.000 yl daha eskiye indirilen in Neolitii de anlatmaktadr. Mezopotamya, Anadolu ve Yunanistandaki ilk tarm yerleimleri hep benzer corafyada ve ayn iklim srecinde ortaya kmtr. Ayn unsurlar ve ayn ilkel balang artlar sz konusu olduundan da pek ok ey de birbirine benzemektedir. Bereketli hilal blgesi, Konya Ovas, Gller Blgesi ya da Teselya Ovas ayn artlar sunan benzer iklim ve corafyaya sahiptirler. Bu nedenle tarm topluluklarna ilikin erken balanglarn neden Anadolunun gney dousunda ya da neden Yunanistann Teselya blgesinde olduu artc deildir. Bu yerleimciler, ou zaman neolitik balangc birbirlerine deil iklim ve corafyaya borludurlar ve zaten ilk tahl unsurlar da kltr rn deil yabanl buday ya da arpa trleridir (Einkorn, Emmer)40. Kendiliinden doada u verip insana kendini gstermilerdir. Farkl blgelerde birbirlerinden habersiz evcilletirilen ilk hayvanlarn koyun, sr, domuz olmas gibi. Detaylara inildiinde aslnda farkl yerleimlerin neolitiklerinin birbirlerinden farklar olduu da grlr. rnein, Hallan emi bulgular Gneydou Anadolu neolitik kltr geliiminin Levanttan farkl olduunu gstermitir. Bunun zerine, Rosenberg, Neolitik kuramlarn yeniden gzden geirilmesi gerektiini ve geliimin tek doru zerinde olmadn belirtmitir41. Bu konuda ok arpc rneklerden biri Gller Blgesidir. R. Duru, Gller Blgesi neolitizasyonunun kaynann Toroslarn Akdenize bakan yamalarnda insan topluluklarna ilk tarm ve hayvancl yapma koullar salayan iklim deiiminden yararlanan topluluklar olduunu ve daha erken balam bile olsa Konya Ovas neolitizasyonundan hibir ekilde etkilenmediini, Konya Ovas ve Gller Blgesinin bamsz kl ve geliimli iki ayr merkez olduunu belirtir42. Konya Ovas ve Gller Blgesi neolitiklerinin detaylarna bakldnda grlebilen bu farkllk, genel olarak karlatrldnda elbette ki azalacaktr. nk kltrel renkliliin az olduu yaamn en yaln ve gerekli unsurlardan olutuu neolitik dnemde farkl kltr blgelerinin neolitik zelliklerinin birbirine yakn olabilecekleri dnlmelidir. Birbirlerine ok yakn olan Konya Ovas ile Gller Blgesi karlatrmasnda ortaya kan bamsz kltrel oluum rnekleri, etkileimsiz (bamsz geliimli) ya da az etkili (yar bamsz geliimli) neolitik oluum rneklerine, ok uzak ve balantsz blgelerle devam etmek ok anlaml deildir. Yine de, Orta Anadoluda bulunan neolitik yerleimlerin Gneydou Anadoluda bulunanlarla ilgisi olmad ve de kendine zg yerel zellikler gsterdiini de eklemek gerekmektedir43. Dolaysyla tek kaynaktan kp yaylan bir neolitik kltrden bahsetmek, yeni yerleimler ortaya ktka yanllanmaktadr. rnein, Akl Hykn kazlyla bilinen Orta Anadolu n-neolitiinin Yakn Dou ya da Gneydou Anadolu neolitik kltrleriyle ayr karakter gstermektedir. zdoann belirttii gibi Orta Anadolu neolitii Orta Anadolu paleolitiinden gelimitir44. Bu ve benzeri rnekler yaylma ya da / hatta yeni yaylma teorilerinin pek ok durumda, beklendii kadar geerli olamayacan, daha ok renmenin geerli olduu bir geliimin sz konusu olduunu dndrmektedir. Yaylma sonucu etkileimin her zaman sz konusu olamayaca bir yana, ayn topraklarda atadan renerek gelitirmeye bal renme teorilerinin bile yer yer geerli olamad en iyi kalkolitik yerleimlerden anlalmaktadr: Ayn topraklarn yerli birikimini ifade eden gelenek her durumda gelierek ilerlemez. Kuruay yerleiminde 5. binin bana denk gelen istiladan bin yl sonra kurulmu olan Ge Kalkolitik Dnem kynde, Kuruayn ncesiyle hibir ilgisi olmayan yepyeni bir yaam biimi ortaya kmtr. En dominant geleneklerden biri olarak grlen kadn heykelcikleri bile deimi, yanlarndaki hayvan ya da ocuklar artk eskide kalmtr45. stelik bu sanat dalnda bir gerileme de vardr. Daha az yaratc ve tek dzedir46. Farkl
40 41

Teber 1985, 136. Rosenberg 1999, 25. 42 Duru 1999, 169. Toros Neolitii kavram en gl muhalifler tarafndan da kabul edilmitir (M. C. -J. Cauvin, La squence nolithique PPNB au Levand nord, Paleorient 19, 1993, 23-31). Ayrca Toroslarn doal bir engel oluturduu ve bu nedenle Toroslarn iki yakasnda farkl neolitiklerin olutuu da 1956dan, S. Lloyddan beri bilinmektedir. (Lloyd 1956, 53 vd. 43 Sevin 1999b, 43. 44 zdoan 1995, 278. 45 Sevin 1999b, 82.

8 yrelerde kendi iinde oluan ve gelien neolitik kltrler olduuna en iyi rneklerden biri Hallan emidir. Gnmzden 12.000 yl nceye kadar inmesi ve tm tabakalar yanstmas ile nemlidir. Daha da nemlisi Hallan emi kltrnn blgede gelien yerli bir kltr olduunu ve dardan g ile gelmediinin kantlanm olmasdr47. Tarma gneydeki kadar uygun olmayan Dou Anadoluda bile, Biris Mezarl ve St Tarlas buluntular ile Neolitik ncesi ve Neolitikin tm aamalarnn varl kantlanmtr48. Aratrmalar srdke kendiliinden gelien yerel ya da blgesel kltrlerin oald grlecektir. Bunlarda bazen komu kltrlerden baz etkiler elbette grlebilir. Bu etkilerin dzeyinin tespiti varlnn tespiti kadar nemlidir. zlcesi; Anadolu arkeolojisindeki akl almaz kltrel renklilik bu konuda nemli pencereler amakta ve daha homojen yapdaki baka kltr blgelerine gre etkileim ieren iliki ya da ilikisizlik / etkileimsizlik (bamsz gelime) kuramlarnn daha kolay belirlenebilmesine olanak tanmaktadr. Aslnda Anadoluya gre olduka normal olan ve de Anadolunun en zgn yan olan bu olaan st ve benzersiz karmaada kltrel ilikiler belli bir snr ierisinde saptanabildii gibi etkileime ve renmeye gerek duymadan retilmi eserler de belirlenebilmekte ve dolaysyla her bir kltrn ngrlen ve tanmlanandan te bir zgnlk tayp tamadn anlama ans da yksek olmaktadr. Bu yaklamla, etkileimin dnlegeldii gibi, her durumda ok gl bir dzeyde olmad ve bazen sanatta ilikisizliin ilikililikten daha fazla olabilecei de dnlebilirse, belki youn tartmalara yol aan baz kavramlarn da artk tartlrl kalmayabilecektir. rnein; Nevali ori, Hallan emi ya da ayn gibi neolitik yerleimlerden bahsedilirken, Yukar Mezopotamya kltrleri yerine Anadolu kltrleri olarak belirtilmesinin doru olup olmad gibi. Ya da Trkiyenin bat kylarnda oluan ve kar kylara da yaylarak gelien kltre Anadolu veya Yunan uygarlklar yerine neden orijinal ve doru ad olan Ege Kltrnn kullanlmad sorulmaldr. Halktan te, zellikle bilim adamlarnn kendilerini bugnn siyasal snrlarndan uzaklatrmalar ve ilgili dnemlerin kltrel kavramlarn ve adlandrmalarn ve de snrlarn kullanmalar gerekmektedir. ... incelediimizde fark ettiimiz ayrcalklar, tek yanl bir bamllk kuramyla izah edilemez. Kentsel uygarlk yalnzca bir zekten bir bakasna tanp yerletirilmi olamaz, ancak her bir blgede, yerel topran iinde kklenmi, organik bir gelime oluabilir49. Bu almann ikinci blmnde, kltrleraras iliki ve etkileimin daha youn olduu dnemlerde etkileim snrlar ve dzeyi zellikle mimari rnekleriyle ele alnmtr. Demir anda ve sonrasnda bile kltrleraras etkileimin dzeyi, nerilen ve beklenenlerin ou zaman altnda kalmtr. KAYNAKA
ASHMORE-SHARER 1988, Ashmore, W. Sharer, R. J. , Discovering Our Past. (California). BERNAL 1998, Bernal, M. , Kara Atena. BiNFORD, BiNFORD, L. R. , Archaeological Syste-matics and the Study of Cultural Process, American Antiquity 31-2, 203-204. BiTTEL 1950, Bittel, K. , Grundzge, der Vor-und Frhgeschichte Kleinasiens. BLOCH 1985, Bloch, M. , Tarihin Savunusu ya da Tarihilik Meslei. (ev. M. A. Klbay Ankara). CANEVA 1999, Caneva, I. , Early farmers on the Cilician Coast: Yumuktepe in the Seventh Millenium BC, Neolithic in Turkey (Ed. M. zdoan-N. Bagelen) 105. CHILDE 1994, Childe, G. , Toplumsal Evrim (Social Evolution 1951 New York, ev. C. Balc). CHILDE 1998, Childe, G. , Tarihte Neler Oldu (What Happened in History 1942 Harmondsworth, ev. A. enel- M. Tunay). CHILDE 1944, Childe, G. , Progress and Archaeology (London). CHILDE 1958, Childe, G. , Man Makes Himshelf. Mans Progress Through the Ages. (New York). (ev. Kendini Yaratan insan, 1983). AMBEL, H. ambel, Gneydou Anadolu Tarih ncesi Aratrmalarnn Kltr Tarihi Bakmndan nemi, Atatrk Konferanslar IV, 25-39 EViK 2002A, evik, N. , Talarn izinde Likya. (stanbul). EViK 2002B, evik, N. , Anadoludaki Kaya Mimarl rneklerinin Karlatrlmas ve Kltrleraras Etkileim Olgusunun Yeniden irdelenmesi / berlegungen zu kulturellen Beziehungen in der Antike unter besonderer Bercksichtigung der Felsarchitektur Anatoliens, III. Uluslararas Kilikia Arkeolojisi Sempozyumu Mersin, Olba VIII, 2003, 213-250, Lev. 39-46. EViK 2003, evik, N. , The rock-cut tombs of Etenna and of southern Anatolia, AnatSt 53, 2003 (Baskda). CLARKE 1973, D. Clarke, Archaeology: the loss of innocence, Antiquity 47, 1973, 6-18.
46 47

zdoan 1995, 277. Sevin 1999b, 66. 48 zdoan 1995, 277. 49 Childe 1983, 173

9
DiNOL-KANTMAN 1968, Dinol, A. M Kantman, S. , Arkeolojide Yeni Kavramlar ve Metodolojik Aratrma Planlamas, Belleten 32, 331353. DURU 1999, Duru, R. , The Neolithic of The Lake District, Neolithic in Turkey (Ed. M. zdoan-N. Bagelen) 169 vdd. ESiN 1979, Esin, U. , ilk retimcilie Gei Evresinde Anadolu ve Gneydou Avrupa (G. . 10 500-7 000 Yllar Aras). I. Doal evre Sorunu. stanbul niversitesi Edebiyat Fakltesi. ESiN 1999, Esin, U. , The Neolithic in Turkey: A General Review, Neolithic in Turkey (Ed. M. zdoan-N. Bagelen). FELL 1989, Fell, B. , America B. C. (New York). FOGEL 1999, Fogel, E. , A Myth of Error: Europe, Turkey and Public Opinion (Vienna). FUENSANTA 1995, Fuensanta, J. G. , Some Architectural Relations Between Eastern Anatolia, Syria, Mesopotamia and Iran During the Fourth Millenium B. C. , M. Akyurt-B. Devam An Kitab, Eski Yakn Dou Kltrleri zerine incelemeler 127-134. GVEN 1974, Gven, B. , insan ve Kltr. (stanbul). HAWKES 1974, Hawkes, J. , Atlas of Ancient Archaeology. (Londra). IIK, 1989, Ik, F. , Bat Uygarlnn Kkeni: Erken Demir a Dou-Bat Kltr Sanat ilikilerinde Anadolu, TrkAD 28, 1 vdd. KROEBER 1969, Relations of Environmental and Cultural Factors, Environment and Cultural Behavior, Ecological Studies in Cultural Antropology, Ed. A. P. Vayda, 350-361. LAMBERG-KARLOVSKi 1979, Lamberg, C. C. - Karlovski, J. A. , Ancient Civilisations. The Near East and Mesoamerica. LLOYD 1956, Lloyd, S. , Early Anatolia. MANSEL 1971, Mansel, A. M. , Ege ve Yunan Tarihi (Ankara). MATHEWS 2001, Matthews, R. , MS 21. Yzylda Disiplinleraras Arkeoloji, Cogitto 28, 2001,225-237. MELLAART 1975, Mellaart, J. , The Neolithic of the Near East. (Londra). MLER-KARPE 1989, Mller-Karpe, H. , Handbuch der Vorgeschichte II. Jungsteinzeit (Mnih). ZDOAN 1995, zdoan, M. , Yakn Dou Neolitii ve Gneydou Anadolu. Eletirisel Bir Deerlendirme, M. Akyurt-B. Devam An Kitab, Eski Yakn Dou Kltrleri zerine incelemeler 267-280. PULHAN 2001, Pulhan, G. , Mehmet zdoan ile Arkeoloji ideoloji Devlet ilikileri zerine, Cogitto 28, 2001, 138-151. ROSENBERG 1999, Rosenberg, M. , Hallan emi, (Ed. M. zdoan-N. Bagelen) Neolithic in Turkey 25. SEViN 1999a, Sevin, V. , Demir anda Anadolu-Bat ilikileri, Z. Talklolu Armaan, Anadolu ve Trakya almalar, 113-121. SEViN 1999B, Sevin, V. , Anadolu Arkeolojisi. (stanbul). ENEL 1995, enel, A. , ilkel Topluluktan Uygar Topluma (stanbul). TEBER 1985, Teber, S. , ilk Toplumlarn Deiimleri (stanbul). TOYNBEE 1975, Toynbee, A. , Tarih Bilinci I. (ev. M. Belge stanbul). TRiGGER 1978, Trigger, B. , Time and Traditions (Edinburg). TRK 2000, Trk, H. , Biyolojik EvrimKltrel Evrim likisi. ndirgemeci Olmayan Bir Yaklamla, TAED I, 37-43. NAL 2001, A. nal, Bat Cephesinde Ne Var Ne Yok ?: Miken-Anadolu ve Ahhiyawa-Aka ilikilerinde Son Durum, Ed. zgnel ve di. , C. Bayburtluolu iin Yazlar 44-256. YAKAR 1991, Yakar, J. , Prehistoric Anatolia. The Neolithic Transformation and the Early Chalcolithic Period. (Jerusalem).

You might also like