You are on page 1of 52

BN ARAB

Prof.Dr. Sleyman ULUDA

B R NC BLM BN ARAB N N HAYATI a) Ailesi- evresi - lk Yllar- Genlii


slm leminde daha ok bn-i Arab, bnu'l- Arab, Muhiddin Arab, Muhiddin bn Arab ve eyh'l-Ekber eklinde tannan bn Arab yazd eserlerde adn yle kaydeder: Muhiddin Ebu Abdullah Muhammed b. Ali b. Muhammed b. el-Arab, el-Htm et-T, el-Endls, (Baz kaynaklarda (Mesel Ktb, III, 435) knyesinin Ebubekir eklinde verilmesi yanltr.) 7 Austos 1165'te (H.27 Ramazan 560'da) spanya'nn Mrsiye (Murcia) ehrinde doan1 ibn Arab kkl, soylu ve saygn bir aileden gelmektedir, isminin sonunda yer alan el-Htim et-T, onun cmertlii ve hayrseverliiyle n kazanm olan Tay kabilesine mensub Ad b. Htim et-Ta'nin kardei Abdullah b. Htm et-T'nin soyundan geldiini gstermektedir. Bu kabilenin Arab olmas sebebiyle bn Arab ve atalar "Arab" (Arab) diye tannmlard2. Dindar bir kii olan babas Ali b. Mu-

(1) ibn Arab'nin 560 senesi Ramazan'n 17'sinde doduu kabul edilirken son aratrmalarda bulunan bir belgeye dayanlarak

bu tarih on gnlk bir farkla 27 Ramazan olarak tesbit edilmitir. Ate, A. .A. VIII, 533. (2) bn Arabi'nin ismi ve unvan etrafnda bir takm tartmalar mevcuttur. Bu ismi bazlar bnu'l-Arab bazlar bn Arab eklinde yazar. Bu konuda Makkar yle der: bnu'l-Arab'den (. 543/1148) ayrd etmek iin dou slm aleminde kendisine bn Arab dendi. Fakat o bat slm aleminde bnu'1-Arab diye tannmaktadr, bk. Nefhu't-Tb, Beyrut, 1968, II, 175. 3

hammed hem hkmdarn hem de nl filozof bn Rd'n dostu idi. Annesi ise ermi hanmlarn bile manev derecesine imrendikleri dindar bir kimse idi. Dindar bir kii olan amcas Abdullah b. Muhammed seksen yandan sonra tasavvuf yoluna girmiti. Bu zatn olu Ali b. Abdullah Tunus'un sfilerinden idi. bn Arab'nin daylarndan Yahya bn Yan Tlemsan Meliki idi. Ebu Abdullah et-Tunus isimli eyhin tesiriyle hkmdarl brakm, hayatnn son dnemlerinde dnyadan el etek ekmi, kendini ibadete vermiti. Dier days Ebu Mslim Havlni, o dnemin bidlerinden idi. bn Arab bunlar eserlerinde eitli vesileler ile kutub diye anar3. Grlyor ki, bn Arab toplumda nemli bir yeri bulunan, itibarl, tannm, ayn zamanda dindar, zellikle zhd ve tasavvufa yakn ve yatkn bir aileden gel-bn Arab en ok dostlar ve hayranlar ile hasmlar ve dmanlar bulunan bir bilgindir. Dostlar onu yceltmek iin kendisini Muhyi'd-Din, (dini ihya eden), eyh-i Ekber (ulu bilgin), bn Eflatun (Eflatun'un evlad) gibi unvanlarla anarlar. Hasmlar ise Mhi'd-Din (dini mahv eden). eyh-i Ekfer (koca kfir) ve zndk (dinsiz) eklinde anarlar. Yine bunlarn kanaatine gre bn Arab slm'a aykr bir reti ortaya attndan Hz. Peygamber'in rakibi saylr. Onun iin bn- Arab'nin izleyicilerini: "Muhammed Arab (Arab Muhammed, yani Hz. Peygamber) yle dedi ama Muhiddin Arab (Arab Muhiddin, yani bn Arabi) de yle demitir" demi olmakla itham ederler. (3) bn Arab, el-Futuhtu'l-Mekkiyye. Kahire, 1282-II, 20, I, 207, 248.

4 mektedir. Onun zamannda Endls'te tarikatlar bulunmadndan oradaki bir kii ancak bn Arab ve ailesi kadar tasavvufa yakn, hatta onun iinde olabilirdi. Tarikata mensup olmamas bn Arab'nin tasavvuf hayat yayarak tanmasna engel olmamt. Tersine bu durum onun gr ufkunun geni olmasna da yardmc olmutu. 711 (Hicri 92) senesinde mslmanlar tarafndan feth edilen Endls, esas itibariyle kuzeybat Afrika'da kurulmakla beraber

Endls' de egemenlikleri altna alan Murabtlarn (M. 1056/1147 aras), sonra Muvahhidlerin (1130/1269 aras) etki alanna girdi. Murabtlar tasavvufa dayanarak bir eit tarikat devleti kurmulard, slm anlaylarnn batl ve hurafelere dayandn ileri srp, onlar ortadan kaldran Muvahhidlerin slm anlay da Gazal'nin din ve tevhid anlayna dayanyordu. Muvahhidler dneminde zaman zaman ilme ve fikre deer veren, bilginleri ve dnrleri koruyan deerli hkmdarlar i bana geliyordu. bn Tufeyl (. 1186) ve bn Rd (. 1198) gibi nl filozoflar byle bir zamanda ve ortamda yetimilerdi. bn Arab Endls'te iken Ebu Ya'kub Yusuf (1163-1184 yllar aras) ve Ebu Yusuf Mansur (l 184-1199 yllar aras) gibi hkmdarlar Muvahhid devletinin banda bulunuyordu. bn Arab En-5-

dls'n gneydousunda bir ehir olan Mrsiye'de doduu srada Muhammed b. S'd b. Merdeni, Dou Endls'n Valisi idi. 4 bn Arab sekiz yana kadar doduu yer olan Mrsiye'de yaad, ilk eitimini ve din bilgileri burada ailesinin gzetiminde almaya balad. Sekiz yana giren bn Arab, ailesiyle birlikte Mrsiye'den ayrlarak Endls'n dier bir ehri olan biliye'ye (Sevilla) geldi. Burada tahsiline devam eden bn Arab, bnu'l-Eris isminde bir tacirin oluyla tant. Tasavvuf hayatla ilgilenen bu genle arkada oldu(5). Delikanllk ana geldii zaman babasyla Kurtubaya giderek babasnn dostu olan bn Rd (. 1198) ile tant. Onun sorduu felsef sorulara tasavvuf cevaplar verdi. Yine bu yllarda Salih Adev'nin rencilerinden Ebu Ali Hasan ekkaz isimli bir eyhle tant, bn Assd ve Ahmed Harr isimli sf mereb iki kardele arkada oldu. O bu srada edebiyat ve avclkla da megul olmu, daha sonra bu ekilde geirdii yllar chiliye zaman olarak zikr etmitir. (Ftuhat, IV, 700) 1185 (H. 580) senesi bn Arab'nin dzenli ve srekli bir biimde tasavvufa gir(4) M. Asin Palasios bn Merdenl'in Muvahhidler'den bamsz bir hkmdar olduunu syler. Bk. bn Arab, Haytuhu ve Mezhebuh, Kahire, 1965, s. 5. (5) bn Arab, Ftuht, III, 377. 6

dii yl oldu. Daha evvel de mutasavvflarla dost olan ve onlarn sohbet meclislerine devam edip tasavvuf hayat yakndan tanyan bn Arab'nin yirmi yanda iken sfiyane bir hayat yaama ynnde tercihini yapt grlmektedir. O, bu konuda: "Bu sene Allah'n el-Bed (yaratc) ismi sayesinde keif yoluyla ilk akl, (Akl- evvel) makamna erdim" diyor(6). Hayat boyu yzden fazla lim ve eyhle grp kendilerinden faydalanan bn Arab'nin tasavvuf yoluna girmesini muhtemelen Ebu'lAbbas Ahmed el-Ureyn salamt. Bat Endls'teki Ulya kasabasnda oturuyordu. Kulluk konusunda derin bilgilere sahip olmakla beraber

kasaba halknn yadrgad baz fikirleri yznden oradan kovulunca biliye'ye gelmi ve burada gen bn Arab'yi etkilemiti. bn Arab onun meclisinde tevbe ederek fiilen tasavvuf yoluna girmiti(7). bn Arab genlik yllarnda bir yandan tasavvuf hayat teorik ve pratik ynleriyle tanmaya, bu hayat tarzn yaayanlarn aralarnda bulunarak renmeye, hatta bizzat tasavvuf yaayarak manev tecrbe yoluyla anlamaya alm, dier yandan ayn yllarda fkh, hadis, tefsir, kraat gibi din ilimleri, edebiyat renmi, kelm ve felsefe hakknda da en azndan genel bir
(6) bn Arab, Ftuht, II. 471. (7) bn Arab, Ftuht, III. 579. 7

bilgi sahibi olmutu. Yine o ayn yllarda eitli hkmdarlarn ve devlet adamlarnn ktip olarak hizmetinde de bulunmutu(8) . bn Arab, Davud-i Zahir tarafndan kurulan ve Endlsl bn Hazm tarafndan gelitirilen zahiri mezhebine balanmt. Bunun iin ibadette zhiri, itikadda (tasavvufta) btn idi" denilmiti. Ameldeki mezhebi zahir olan ve kyas reddeden bn Arab'nin itikaddaki mezhebi ne E'arilikti ne de Maturidilik. Bu hususta o, selef akidini benimsemi ve bu erevede ehl-i snnet ve'1-cemaat mezhebine sdk kalmt. (8) Makkar, Nefhu't-Tb, II, 163. bn Arabi hayat hakknda eitli eserlerinde bizzat kendisi bilgi vermitir. Ancak bu bilgiler danktr. Bu bilgileri toplayp onun hayatn ve faaliyetlerini kesin bir biimde takib etmek mmkn deildir. Fakat yine de bu eserlerdeki bilgilere dayanarak onun hayatn ana hatlaryla anlatmak, hatta manev ve ruh hayatn ayrntlaryla belirlemek mmkn olmaktadr. bn Arab aadaki eserlerinde eitli vesilelerle hayat, faaliyetleri, manev tecrbesi, evresi ve zaman hakknda bilgi vermitir. a) Rhu'l-Kuds fi Muhasebeti'n-Nefs. Dmak, 1964, Madrid, 1933, b) El-Futuhtu'1-Mekkiyye, Kahire, 1282. 1293. c) Zehiru'l-A'lk, Beyrut, 1312, d) Fussu'l-Hikem, Kahire, 1946, e) Muhadertu'l-Ebrr, Kahire, 1282. f) Mevakiu'n-Ncm, Kahire. 1325, g)Divan, Bulak, 1271. h) et-Tedbirtu'1- lahiyye, Leiden, 1919. bn Arabi hakknda Bat'da yaplan en son ve kapsaml aratrma Michel Chodkiewiez le kz Claude Addas'a aittir. Addas'n yazd Ou La Quete du Saufre Reuge (Paris, 1989) adl eser ingilizce'ye de evrilmitir: The Read Sufur (Kbrit- Ahmer). Oxford, 1993.
8

bn Arab ilk evliliini Ben Abdn kabilesinden Meryem ile yapt, bn Arab'nin ifadesine gre bu hanm manev tecrbe sahibi dindar ve faziletli bir ermi idi. Tasuvvuf bir makamdan bahs edip o makamdakilerin halini anlatrken bn Arab: "Bu makam

kazanm bir ahs eim Meryem bana anlatt; ifadesinden onun da bu makama yabanc olmadn anladm", diyor(9) . Bize anlattna gre, ryada grd bir ahs, kendisine tasavvuf yoluna girmesini tavsiye eder. O ise bu yolu bilmediini syleyince o ahs, "Bu yola u be eyle girilir: "Tevekkl, ykn, sabr, azimet, doruluk" demi, sonra bunu bn Arabye anlatm, o da bunu tasdik etmiti (10). Belki einin bu ve benzeri halleri, belki de yakaland bir hastalk bn Arab'yi tasavvufa yneltmiti. Bir kere hummaya yakalanm ve kendinden gemiti. Ask suratl bir takm kimselerin gelip kendisine ikence yapmaya kalktklarn, gzel kokulu ve yakld bir zatn gelip onlara engel olduunu hayal etmeye balam, bn Arab ona kim olduunu sormu, o da ben Ysin Sresi'yim, seni korumaya geldim, demi. Kendine gelince babasnn gz ya dkerek ysn okuduunu grmt(11).
(9) bn Arab. Futuht, III, 311. (10) bn Arab, Futuht, I, 363. (11) bn Arab, Futuht, IV. 648.

bn Arab'nin tasavvufa intisab etmesinde bunun da etkisi olmutu. bn Arab kk yatan itibaren baz yetleri, sreleri, mucerred manalar ve bilgileri bazen ryada, bazen uyku ile uyanklk arasnda, bazen de uyank iken somut varlklar ve madd nesneler olarak grm, bu kabiliyeti ya ilerledike gelimi, byk lde eserlerine de yansm, dnce ve inan dnyasn ekillendirmiti. bn Arab kendisini zhde ve ibadete vermi, inzivaya ekilip zikir ve tefekkrle megul olmu, ilah hakikatin ancak kef ve ilham yoluyla bilinebileceine kanaat getirmi, hatta bilgilerini bu yoldan aldn ileri srmt. Gen yata bu trl eyler syledii halk arasnda yaylm, bu szler filozof bn Rd'n kulana da varnca merak etmi, onunla grtrmesini babasndan rica etmiti. bn Arab ile bn Rd arasnda geen son derece rumuzlu ve kinayeli konuma el-Futuhat'da yle anlatlr: "Bir gn Kurtuba'da, bura kds bn Rd'n huzuruna girdim, inziva halinde iken Allah'tan kalbime ilhamlar geldiini duymu, buna taaccub etmi, benimle grmeyi arzulam. Kadnn dostu olan babam bulumamaz salamak iin bir bahane bulup beni ona gnderdi. Ben o zaman henz byklan kmam tysz bir olan idim. Yanna girince bn Rd ayaa
10

kalkp bana sevgi ve sayg gsterdi, boynuma sarld ve: "Evet mi?" dedi. Ben hemen: "Evet" dedim. Onu anladm dnerek benimle grmesine daha da sevindi. Fakat bendeki hangi eyin onu sevindirdiini sezdim ve hemen: "Hayr" dedim. Bunun zerine can skld rengi deiti, yanndaki ey (kendi kanaati ve inanc) hususunda tereddde dt ve sordu: "Kef ve ilah

feyz hususunu nasl buldun? Bu, akln bize verdiinin (ve rettiinin) ayns m?" Dedim ki: "Evet! Hayr! Evet ile hayr arasnda ruhlar maddelerinden, boyunlar (ve balar) da bedenlerinden uar". Bunun zerine benzi sarard, titremeye balad, ap kald. nk neye iaret ettiimi anlamt(12), bn Arab bn Rd'le vkiada (hayalde) ikinci bir grme daha yaptn, akl ve fikir yoluyla gerei arayan bu filozofun ulat sonulan kendisine anlatp bunlarn doru mu yanl m olduklarn sorduunu, kendi zamannda inzivaya cahil olarak girip lim olarak kan (benim gibi) birisi bulunduu iin Allah'a kr ettiini anlatr. bn Rd'n Kurtuba'da klnan cenaze namaznda hazr bulunduunu kaydeder. bn Arab'nin babas Ali b. Muhammed 1193 (H.590)' da vefat etmiti, bn Arab Menzil-i Enfs denilen bir makam bu(12) bn Arab, Futuht, I, 199. 11

lunduunu, bu makama ulap vefat edenlerin l ya da sa olduklarn kestirmenin zor olduunu, babasnn bu mertebeyi kazanan velilerden olduunu, lecei gn nceden haber verdiini syler ve yle der: "Babam lmnden onbe gn nce vefat edecei gn bana sylemi, o gn gelince ruhunu teslim etmiti. ld gn hastal arlaan babam kendini toplayp oturma vaziyetine geldi ve: "Yavrum! G ve buluma bugn!" dedi. "Bu yolculukta Allah'n selameti, seninle olsun ve buluman mbarek olsun!" dedim. Babam buna sevindi ve bana dua etti. Sonra alnnda beyaz bir nur belirdi ve bu nur daha sonra btn vcudunu kaplad. Bu srada kendisinden izin alp elini pp veda ettikten sonra camiye gittim. Burada iken ac haberi geldi. Eve geldim ve kendisini sa m l m olduunu kestirilemeyecek bir halde buldum(13). Daha sonra bn Arab tasavvuf yoluna girdii 1185 (H.580) senesinde kendisinin de bu mertebeye erdiini ifade eder. Bundan bir sene sonra abdal rtbesine haiz olan mehur sf Musa el-Beydern 26 yanda bulunan bn Arab'yi ziyaret iin biliye'ye gelmiti(14). Bu ifadeden onun gen yata bile tannm mutasavvflar tarafndan ziyaret edilen bir ahsiyet olduu anlalmaktadr. (13) bn Arab, Futuht. I, 289. (14) bn Arab, Futuht. II, 9.
12

bn Arab llerin ruhlaryla iliki kurmay ve onlarla grmeyi Ebu'l-Haccc Yusuf el-brbl'den, ilah ilham ve feyz almay ise Musa b. mrn el-Mirtel'den renmiti. Nefs muhasebesi konusunda da bn'l-Mchid ve Ebu Abdullah b. Kaysm'dan yararlanmt(15). bn Arab 1190 (H.586) senesinde bir filozofla bir velinin keramet ve mucize konusundaki tartmalarna ahit olmu, filozof, atein Hz. brahim'i yakmamasn Nemrd'un gazab olarak yorumluyormu. Veli hariklade hallerin mmkn olduunu

ispatlamak iin oradaki mangalda bulunan atei evvela kendi zerine dkm ama ate ona tesir etmemi sonra o atei filozofun eline yaklatrm, bu sefer ate onu yakm. O zaman veli filozofa demi ki: "ite grdn gibi ate emir altndadr, yakmas emredilince yakar, yakmamas emredilince yakmaz"(16). Bunun zerine filozof mslman olmu ve harikulade halleri kabul etmi. bn Arab genlik yllarnda eyh Ebu'l-Abbas el-Ureyn ile yakn ilikiler iinde idi. Bat Endls'teki Ulya (Loule) kasabasndan olan bu zat, evresinde genlerden oluan bir cemaat toplamt. Bunlar arasnda bn Arab de vard. Cemaat (15) bn Arab, Futuht. I. 275. (16) bn Arab. III, 58.
13

mensuptan eyhi baba, kendilerini ise yekdierinin kardei sayyorlard. eyhin retisi ferd iradenin reddedilip ilah iradenin esas alnmas, Allah'la iliki kurmak iin insanlarla olan ilikilerin kesilmesi temeline dayanyordu. bn Arab bu konuda yle bir hatrasn anlatyor; "Bir gn eyhimiz Ureyni'nin meclisinde oturuyordum. Sz iyilikten ve sadakadan almt. Adamn biri: "Sadaka tercihen yaknlara verilir" deyince eyh derhal ekledi: "Allah'a yakn olanlara"(17). Baka bir vesile ile Ureyni'den sz ederken: "O, kendisine hizmet edip faydalandm ilk eyhtir, kulluk konusunda engin bilgi sahibi idi" diyor. bn Arab, iki eyhi, yani Mirtel ile Ureyn arasndaki farka iaret ederken yle der: "Birgn insanlarn durumuna bakm ve canm sklmt, zgn idim. Bu halde iken eyhim Ureyn'nin huzuruna girdim. eyh, halkn Hakk'a muhalefet etmeleri sebebiyle canmn skldn grnce: "Sevgili ocuum sen halka deil, Hakk'a bak" dedi. Sonra oradan ayrlp ayn hal iinde dier eyhim Mirtel'nin huzuruna vardm. Durumu kendisine arzedince: "Sen kendine (nefsine) bak" dedi. Ben: "ikiniz arasnda atm kaldm, biriniz "Hakk'a bak", diyor, dieriniz "kendine bak", diyor, ikiniz de Allah'a giden yo(17) bn Arab, Futuht, III. 696.705. 14

lun rehberlerisiniz. Hanginizin sz doru dedim". eyhim Mirtel dedi ki: "Sevgili yavrum! Ureyn'nin dedii dorudur, asl olan odur. Her ikimiz sana halimize gre yol gsterdik. mit ederim ki Ureyni'nin iaret ettii mertebeye erersin, sen onu dinle, sana da bana da yaraan ona kulak vermektir" dedi. Onun drstlne hayran oldum. Sonra Ureyn'ye gittim. M rtel'nin szlerini kendisine aktarnca: "Gzel sylemi, sana yol gstermi, ben ise sana yolda gsterdim. Sen hem onun hem benim dediime gre hareket et ki yol ile yolda bir araya getirmi olasn" dedi (18). bn Arab salih, bide, zhide ve veliyye eklinde nitelendirdii

ermi kadnlarla da ilgilenmi, onlarn sohbetinde bulunmu, kendilerinden feyz alm ve onlar eyhleri ve mritleri olarak kabul etmiti. Bunlardan biri Endls'n Zeytn beldesindeki Merane'den Yasemin ismindeki hanm idi. bn Arab bu kadnn evvh (h eden veliler)'den olduunu sylyor. bn Arab'nin emsu mmi'l Fukar ve Nne Ftma, Ftma bint el-Msenn eklinde ismini sz konusu ettii bu ermi kadnn ya doksann stnde idi. Duygulu ve cokulu idi. Aslen Kurtubal idi ama biliye'de mnzev bir hayat yayordu, bn Arab hizmetinde bulunduu ve mridi olduu (18) bn Arab, Futuht, II,224
15

bu yal kadndan zuhur eden harikulde halleri mahede etmek, ars zerine huzuruna gelen ve eitli klklara giren cinleri hakknda bilgi sahibi olmak ve inziva hayatna almak iin bizzat kamtan ina ettii basit bir kulbede onunla beraber iki sene kalmt. Bu konuda yle diyor: Fatma bint Msenn, hizmetinde bulunduum zaman 95 yanda idi. Pembe yanaklar ve gzellii o kadar fevkalade idi ki gren onu n drt yanda zannederdi. Yzne bakmaktan haya ederdim. Onun Allah'la zel bir hali vardr. Emsalim olup huzurunda bulunanlarn tmne beni tercih ederdi. (Beni kasd ederek) yle derdi: "Falan gibisini grmedim, yanma gelince her eyiyle geliyor ve hi bir eyini benim haricimde brakmyor. kt zaman da her eyini alp kyor. Yanmda hi bir eyini brakmyor." Yine derdi ki: "aarm o kimseye ki Allah' sever ama onunla ferahlk bulmaz. Oysa o, kendisini grmekte, her gzden ona bakmakta, bir an bile ondan gib olmamakta. Hal bu iken u alayanlara bakn! Hem onu sevdiklerini iddia etmekteler hem de alamaktalar!. Hi mi utanmazlarl" "Fatma anne sonra bana dnp: "yle deil mi yavrum?" der, ben de: "ok doru! anneciim!" derdim. Bana: "Vallah, hayret iindeyim! Dostum, hizmetimde bulunsun diye Fatiha sresini bana verdi. Ama yine de bu beni ondan al16 koymad." Kadn bunu syledii gn onun manev mertebesini anlamtm. Bir gn onunla otururken yanmza gelen bir kadn: "Karde ezne'de bulunan kocamn orada evlendiini haber aldm, ne yapmam lazm" dedi. "Yanna gitmek ister inisin?" diye sordum. "Evet" dedi. Gzlerimi yal kadna evirdim ve: "Anneciim, kadncazn szlerini duydun deil mi?" dedim. "Ne istiyorsun evladm" dedi. "Hemen bu kadnn ihtiyacn ve kocasn buraya getirmeni" dedim. "Hay hay" dedi ve ekledi: "imdi ben Fatiha sresini ona gnderir ve kocasn buraya getirmesini rica ederim" dedi ve Fatiha sresini okumaya balad. Ben de onunla beraber bu sreyi okuyordum. Ftiha'y okurken

onun manev mertebesini anlamtm. yle ki: O Ftiha'y okurken hava trnden madd bir ekil meydana gelmi, sonra ona ynelip: "Ey Ftiha! Git falan yerde bulunan bu kadnn kocasn al ve buraya getir" diye hitab etmiti. ok gemeden adam ailesine kavumu, kadn da sevinmi ve def almt. Sonra ermi kadn bana yle seslendi: "Vallahi ok neeliyim. nk o bana zen gsteriyor, dostlar arasna alyor ve bana nezdinde zel bir yer veriyor. Ben kim oluyorum ki bu Efendi, hemcinslerim arasndan beni seiyor! Yce Mevl'ya and olsun ki anlatamayacam kadar kskanlan 17 bir durumdaym. Ona olan gvenim sebebiyle ondan bakasna hi iltifat etmem. Gaflete dp iltifat edecek olsam derhal bama bir musibet gelir." Daha sonra bu ermi kadna kamtan bir baraka yaptm. lnceye kadar orada kald. Bana: "Annen Nur senin toprak anan, ben ise ilh ananm" derdi. Annem onu ziyarete gelince de; "Bu benim evladmdr, senin ise babandr, ona iyi davran, kar kma" demiti (19). Yukarya aldmz menkbe bn Arab'nin inan slubunu ve dnce tarzm gstermesi bakmndan ok nemlidir. Ona gre okunan Ftiha sresi, nefes azdan karken havada madd bir ekil haline gelebiliyor, ona hitap edilebiliyor, baz harikulade iler grdrlebiliyor, yani bn Arab manev hususlar madd kalblara dken, mcerred kavramlara mahhas ekiller veren gl bir hayal gcne ve tasavvur yeteneine sahip. Onun eserlerinde bir ok manev hususlar madd, ruhan eyler cisman, hayaller hakikat eklinde tasvir edilmitir. nk ona gre hayalin de nemli bir gereklii mevcuttur. Sz konusu ermi kadndan bahs ederken: "Cinleri ekilsiz de ekilli de grrd" demesi de ayn anlayn ifadesidir. bn Arab'nin Hzr'la olan grmelerini (19) bn Arab, Futuht, II, 46, 459.

18 de byle anlamak icab eder. Bu konuda diyor ki: Rusum ulemas fakihler aksini iddia etseler de ben Hz. Hzr' defalarca grdm ve onunla bulutum. Bir defasnda bamdan yle acaib bir i geti. Bir gn mridim Ureyn ile Hz. Peygamber'in zuhur edeceini mjdeledii bir ahs hakknda konumutuk. Mridim: "Bu zat falan kiidir" dedi. Ve szn ettii kiinin adn da verdi. Ben bu kiiyi ahsen grmemi olmakla beraber ismen tanyordum, halasnn olunu grmtm. eyhimin bu meseledeki aklamasn tereddtle karlam ve onu kabule taraftar olmamtm. Mridim bu halimi anlam ama rahatszln belli etmemiti. Ben henz bu yolun yeni yolcularndan olduumdan

bu durumu gerei gibi takdir edememitim. Huzurundan kp evime giderken hi tanmadm bir kiiyle karlatm. Bana efkat ve mahabbetle selm verdikten sonra: "Ey Muhammedi eyhin Ureyn'yi o meselede tasdik et", dedi ve eyhimin bahis konusu ettii kiinin adn verdi. Ben maksadn anladm ve hemen: "Bastne" deyip maceray anlatmak zere eyhime geldim. Yanna varnca: "Ey Muhammed! Ben sana bir mesele anlatacam, sen onu kabule yanamayacaksn, ancak Hzr tarafndan uyarldktan sonra o meselede beni tasdik edeceksin! Olmaz byle ey! Her meselede Hzr'n seni uyarmas mmkn m?" dedi. eyhimden zr diledim. Bu 19 suretle o zatn da Hzr olduunu anladm(20). Grlyor ki bn Arab hayatta olduuna inand Hzr'la grebiliyor, konuabiliyor, ondan bilgi alabiliyor. Yani hayatta olmasa bile onu hayattaym gibi tasavvur edebiliyor. bn Arab Mrsiye, biliye ve Kurtuba gibi Endls'n belli bal ehirlerinde o dnemin tannm bilginlerinden ve eyhlerinden faydalanm, kendini bir hayli yetitirmiti. Ebu Abdullah Muhammed e-eref, Yusuf b. Halef el- Km, Muhammed b. Musa, Sedrn (Bidern), bn Yekr, Ali es-Selav, Salih el-Adev, Ebu Muhammed Abdlaziz Mehdev, Ebu Ali e-ekkz bunlarn en tannm olan-larndandr. Bunlardan el-Km ile olan hatrasn anlatrken yle diyor: "Bir ara mezarlkta tek bama kalmay det edinmitim, el-Km benden sz aarak: "Falan kii diri kiileri brakm, llerle oturup kalkyor" demi. Bunu duyunca: "Gel de kimle oturup sohbet ettiimi" gr diye kendisine haber saldm. Kuluk namazn kldktan sonra tek bana yanma geldi. O srada yanmda bulunan bir ruhla konuuyordum. Yanma oturan el-Km'nin yava yava yznn renginin deitiini grdm. Eik duran ban kaldramyordu. Ben ise ona bakp glmsyordum. (20) bn Arab Futuht, I, 241, III, 442. 20 Konumam bitince eyh rahatlad. Yzn bana evirdi ve alnmdan pt. O vakit kendisine: "stad, llerle oturup kalkan kim, ben mi yoksa sen mi?" diye sordum. "Vallahi sen deil, ben" diye cevap verdi ve oradan ayrld. Bundan sonra da: "inzivaya ekilen bn Arab gibi ekilsin" derdi (21). Bu rnekte de grld gibi bn Arab gerek diriler olarak lleri gryor ve onlarn ruhlaryla sohbet ediyordu. bn Arab Endls'te bir kasaba olan Moror'da tand Abdullah b. el-stad el-Moror'den bahs ederken, tevekkl konusunda onu rnek aldn ifade eder: "Bir zhid iin zhd konusunda dayanaca bir kutbun bulunmas arttr. Tevekkl muhabbet,

marifet ve dier makamlar konusunda da durum byledir. Allah tevekkln kutbuna ermemi nasib etti. Tevekkln onun ekseninde dndn grdm. Bu zat Abdullah b. el-stad idi. anda tevekkl kutbuydu (22). Onun ma(21) bn Arab, Ftuht, IV, 95. (22) bn Arab, Ftuht, III. 58, 59. bn Arab, Sultan Melik Muzaffer'e verdii icazetnmede stadlarnn bir listesini verir. Kendi ifadesine gre hocalar unlardr: Kraatta hocalar: Lahm, Kur'n, Kraat, errt, Kur'n ve Kraat. Bzeli: Kraat. bn Ebi Cemre: Kraat. Hadis: bn Hayrt. Abdussamed Horasn. bn Arab, bu zattan Mslim okudu. Yunus b. Yahya, bn Arab bu zattan zhde dair eserler, zellikle Buhar okudu. Ebu'-uca. Bu zattan Tirmiz okudu. Ebu'l-Ferece Badad. Bu zattan Ebu Da21 kamnda bulunanlar ac suyu tatl olarak ime kerametine sahiptirler. Ben Abdullah b. el-stad'dan byle bir su imitim. Ebu Medyen'in sekin mridlerinden olan bu zat buna "Hacc- Mebrr" derdi. Yine bu makamn yle bir zellii var: Mesel Amr baka yerde iken Zeyd onun adna yemek yer ve orada bulunmayan Amr doymu olur(23) . bn Arab, et-Tedbiratu'lIahiyye isimli eserini yazmaya kendisini bu eyhin tevik ettiini syler. "Abdullah b. el-stad' ziyaret ettiimde, yannda filozof Aristo'nun eseri olan Sirru'l-Esr' grdm. eyh buyurdu ki: "Filozof bu eserinde dnya dzenini ve ynetimini anlatmtr. Ben ise bu konuyu, saadetimize vesile olan ahiret yurdunun ynetimiyle mukayese etmeni arzu ediyorum." "Arzusunu gerekletirmek iin bu eseri kaleme aldm. --vud'un sneninl okudu. Ebu'l-Hayr Kazvini, bu zattan Beyhak'nin eserlerini okudu. Ebu Tahir Silefi, bu zattan hadis ilmine dair genel bir icazet ald. bn Arab Buhari, Mslim ve Tirmiz'yi zetlemi (htsar), bn Hazm' n el-Muhalla isimli eserini ksaltm, el-Msbah isimli eserinde sahih hadisleri toplamt. Mikatu'l-Envr ve el-Erban isimli eserlerinin konusu da hadistir. O hayatnn sonuna kadar Kur'n ve hadisle ilgilenmi, ok tannan bir lim olduu zaman bile hocalardan hadis dersleri almt. Nebhan, I, 118. Tasavvuf: Muhammed Bekr ve Ziyauddin bn Sekine. Bu iki zattan Kueyr'nin risalesini okudu. bn Cevzi'den Sfatu's-Safve ve dier eserlerini rivayet iin icazet ald. (23) bn Arab, Mevkiu'n-Nucm. 117. 22

Byk lkenin ynetimiyle ilgili hususlar burada bahis konusu ettim. Bu eseri 40 gne varmadan Moror ehrinde yazdm. Filozofun eserinin hacmi benim eserimin hacminin ancak drtte biri veya te biri kadardr. Bu eserden, hkmdara hizmet edenler hizmetlerinde, ahiret yolunu tutanlar da kendi ahslar konusunda faydalanacaklardr" . bn Arab Meranetu'z-Zeytn'dan geerken burada Allah'n varln kabul etmeyen bir filozofa ait bir eser gryor. Yine burada tasavvuf bir zevk sahibi olan caminin hatibi Abdulmecid b. Seleme ile gryor. Bu zat ona yle bir hatrasn anlatyor: "Bir gece evimde namaz klyordum. Gece ev kilitliydi. Birden bir ahs ieri girdi, selm verdi. Adamn ieriye nasl girdiini bilmiyorum, iime bir endie dt ve namaz ksa kestim ve selm verdim. Adam: "Ey Abdulmecid Allah'n huzurunda bulunan bir kimse endieye kaplmaz" dedi. Sonra zerinde namaz kldm seccadeyi ekip aldktan sonra yerine bir hasr serdi ve: "Bunun zerinde namaz kl" dedi sonra beni alp hi bilmediim bir yere gtrd. Oralarda Allah' zikr ettikten sonra evime dndm. Adama sordum: "Abdallar ab-dallk mertebesine neyle ularlar?" yle dedi: Ebu Tlib Mekki'nin Ktu'l-Kulb'ta 23 bahis konusu ettii u drt hususla: Alk, uykusuzluk, suskunluk ve inziva. bn Arab, Abdlmecid'in kendisine verilen hasr grdn ve zerinde namaz kldn da ekler. Ve hasr getiren ahsn "Dalarn eyhi" diye anlan Ebu Abdullah Muhammed b. el-Eres er-Rnd olduunu syler (24). bn Arab Kurtuba'da iken Hz. Peygamberden evvelki mmetlerin iinde bulunan btn kutuplarn isimlerinin, kendisine Allah tarafndan ihsan edildiini ve bunlar Berzah leminde grdn belirtir.(25) Endls'teki ehirlerde yapt geziler sayesinde bn Arab'nin n her tarafa yayld. Byk eyhler tarafndan ziyaret edilmeye ve tasavvuf meseleler hakkndaki grleri alnmaya baland. Bunlar arasnda bir de Mutezile mezhebine mensub lim vard. Ayn zamanda sfilikle de ilgilenen bu zt Allah'n el-Kayym ismini kulun kendi ahlk haline getiremeyeceini savunuyordu. bn Arab onunla bu hususu uzun uzadya tartm ve Ebu Abdullah Cebr (veya Cneyd) Kabrafik ismindeki bu ztn Mutezile mezhebini terk etmesini salamt(26). bn Arab otuz yana gelmeden 590/1193 senesinden evvel Bicaye'de (24) bn Arab Risaletu'l-Kuds, 18. Futuht, II, 8. (25) bn Arab. Futuht, I, 196. (26) bn Arab, Futuht, III, 58. 24

ikmet eden biliyeli nl mutasavvf Ebu Medyen'i ziyaret iin Endls'ten Kuzey Afrika'ya gemiti. bn Arab eserlerinde Ebu Medyen'den: "eyhim, mridim" diye bahs ettii halde onunla grm olmas mmkn grlmemektedir. nk bn Arab Bicaye'yi ancak 597/1200 senesinde ziyaret edebilmiti. Oysa Ebu Medyen bu tarihten sene evvel 594/1197'de vefat etmi ve Tlemsan yaknndaki Ubbad'da gmlmt. bn Arab Ebu Medyen'in mrid ve halifeleriyle grm, bunlar araclyla ondan faydaland iin kendisinden "eyhim" diye sz etmitir(27). Fakat Ebu Medyen hayatta iken bn Arab'nin ksa bir sre iin Bicaye'ye urayp onu ziyaret etmi olmas da mmkndr(28). Ebu Medyen ve yedi yandaki oluyla ilgili hariklade hallerden sz ederken yle diyor. "Ebu Medyen'in kk bir ocuu vardr. Ebu Medyen nazar sahibi idi. limleri nazarla bilirdi. Yedi yandaki ad geen ocua yle bir nazar eder ve kimsenin gremeyecei mesafelerde denizde gemiler grr, bunlarn niteliklerini anlatr, bir ka gn sonra gemiler Bicaye'ye gelir ve sz konusu niteliklere sahip olduklar grlr, ocuun dedikleri doru kard. ocua "Bunlar neyle biliyorsun" diye sorunca: (27)Bk. Keklik, Muhiddin bnu'l-Arab, 91. (28)Asin Palacios, 35. bk. Barges. Ebu Medyen, Paris. 1884. 25 "Gzmle" der. Sonra "Hayr, kalb gzyle" diye szne devam eder ve konumasn yle noktalard: "Hayr, yle de deil. Onlar babam vastasyla grrm. O yanmda iken kendisine nazar eder size haber verdiklerimi grrm. Yanmda deilken hi bir ey grmem"(29). bn Arab Ebu Medyen'i ok severdi, ona derinden bal idi. Hayran olduu Ebu Medyen aleyhinde bulunan bir kiiyi grnce tepesi atm ve ondan nefret etmeye balamt. Bir gn ryada grd Hz. Peygamber sz konusu ahs kasd ederek " bn Arab'ye sordu: "O Allah' ve Resl'n seviyor mu?" O da: "Evet, Allah' da seni de seviyor" dedi. Bunun zerine Hz. Peygamber: "O ahs Ebu Medyen'den nefret ediyor diye ondan nefret etmen yerine Allah' ve Resuln seviyor diye onu sevseydin, daha iyi olmaz myd?" dedi. Bu soru zerine bn Arab yanldn anlyor ve yaptna piman oluyor. O ahs da en ok sevdii kiilerden biri haline geliyor. Durumu renen bu kii bundan sonra Ebu Medyen'i sevmeye balyor. Bir Kurban Bayram' gn kendisine gelen kurban etlerini yanndakilerine bltren Ebu Medyen'in o ahsa bir ey vermemesi bu nefretin sebebi imi. (Bk. bn Arab, Futuht, IV.646) bn Arab 590/1193 senesinde Tunus'ta (29) bn Arab, Futuht. I, 288, 318.

26 olduunu syler. Buradaki bir hatrasn yle anlatr: Tunus hkmdarna nazm geerdi. Bunu bilen ehrin ileri gelenlerinden biri beni evine davet etti. Yemek getirdi, hediyeler verdi ve hkmdar nezdinde bir iinin grlmesi iin arac olmam istedi. Bunun zerine ne yemeini yedim, ne de hediyelerini kabul ettim. Derhal evinden ayrldm. Fakat arzusunu da yerine getirdim. Ben bunu srf insanlk gerei olarak yapmtm. Sonradan rendim ki, (efaati) olduum kimseden hediye kabul etmem Allah ve Resl'nn yasaklad riba ve tefeciliktir. Benim yle davranmam Allah'n beni korumas ve inayetinin neticesi idi. En byk gr Muhammed grtr, (R'yet-i Muhammediyye) bn Kasiyy de Kitabu Hal'in Aleyh bu sonuca varmtr. Onun bu eserini 590/1193 'de Tunus'ta olundan okumutum(30)". bn Arab Tunus'ta mehtapl bir gecede limandaki bir geminin gvertesinden denizi seyredip zntlerini datmaya alrken bir kere daha Hz. Hzr'la grtn syler: Hzr su zerinde yryerek bn Arab'nin yanna gelmi, ona garib baz szler syledikten sonra yine su zerinden yryerek sahile yakn bir yerdeki tepede bulunan maaraya gitmi, bn Arab'de bu (30) bn Arab, Futuht, IV, 634. bn Arab daha sonra bn Kasiyyin bu eserini erh etmitir. 27 manzaray hayret ve dehet iinde seyretmiti(31) ". bn Arab 590/1193 senesinde biliye'ye dnyor. Orada karlat fevkalde bir olaydan (telepatiden) bahs ediyor. Birgn bn Arab Tunus'ta iken zihninde bir kaside vcuda getiriyor. Bunu ne kimseye okuyor ne de kda ve yazya dkyor. Buna ramen biliye'ye geldii zaman onu hi tanmayan bir adam bu kasideyi kendisine okuyor, bn Arab hayretler iinde kalyor ve kasidenin airinin kim olduunu o zta soruyor: "Bunun airi bn Arab'dir" cevabn alnca bn Arab'nin aknl daha da artyor(32). bn Arab 591/1194 senesinde Cebeli Tark boazn geerek muhtemelen ilk defa muvahhidlerin saltanat merkezi olan Fas'a geliyor. Buradaki ulema ve meayih ile gryor. Burada iken sihir, tlsm ve ebced hesab konularnda geni bilgi sahibi olan kiilerden bu hususlar hakknda bilgi alyor. Bu konuda u bilgiyi veriyor: "Fas'ta iken mslmanlara kar byk bir tehlike oluturan VIII. Alfonso'nun ordusuyla savamak iin Muvahhid Sultan Yakub el-Mansur ordusunu spanya'ya yollamt. Burada tandm ve dost olduum bir Al(31) bn Arab. Futuht, I, 241. (32) bn Arab, Futuht, III. 445.

28 lah adam (veli) bana: "Sultann ordusu muzaffer olabilecek mi?" diye sordu. Ben de: "Bu konuda sen ne biliyorsun" dedim. O da Fetih sresinin birinci yetini ebced hesabna gre yorumlayarak Sultan'n zafer kazanacan syledi. Gerekten de Alfonso 591/1194'de Alarcos (el-Ukb)'da yenilgiye uramt(33). bn Arab 592/1195 senesinde Endls'e dnyor, etrafn ilim ve tasavvuf merakllar saryor. Bunlarla sohbet ediyor. Sohbet meclislerinde resm deil, samim olunmas gerektiini zellikle vurguluyor. Hatta el- rd f Hark'l-Edebi'l-Mu'td adyla yazd bir eserinde de bu mesele zerinde duruyor. Fakat bn Arab burada ok durmuyor. Ertesi sene tekrar Fas'a gidiyor. Burada bir yandan ders, br yandan riyazetle megul oluyor. Ezher camii imam eyh bn Abdlkerim'in Fas velileri hakknda camide verdii dersleri dinliyor(34). bn Arab Fas'ta iken garib vecd halleri yayor. Bir gn Ezher camiinde cemaatle namaz klarken omuzlarnn parlak bir nurla aydnlatldn, bunun etkisiyle mekan uurunu yitirip LMekn (mekansz) bir hal iinde kaldn, hakiki deil, ancak faraz olarak ynleri bulunan bir kre vaziyetine geldiini syler ve: "Daha evvel de (33) bn Arab, Futuht. IV, 281. (34) bn Arab, Futuht, I, 318. 29 kble duvarnda eyay kef tecellisine mazhar olmutum ama bu ona benzemiyordu" der (35). bn Arab pek ok harikulde ve tabiat st olaydan bahs edip bunlarla ilgili manev tecrbelerini anlatm, ancak bakalarnn benzeri hususlar hakknda verdikleri bilgileri bazen ihtiyatla karlam, hatta bazen bu tr eylerin bir vehim ve hayalden ibaret olduunu zellikle belirtmitir. Bir kere diyor bn Arab Fas'ta iken bir zmre grmtm. Cinler bunlara diledikleri suretleri hayal ettirebiliyorlard. Ebu'l-Abbas ed-Dekkak bunlardan biri idi. Kendisine ruhlarla konutuu hayal ettiriliyordu. O, kesinlikle ruhlarla konutuunu sylyordu. Bunun sebebi de onlarn namelerini bilmemesiydi. Meclisime gelince susar, sonra da grdklerini anlatrd. Ama ben bu hususlarn kendisine hayal ettirildiini biliyordum. Bazen grd hayal suretle ekiirdi bile. Bylece cin baka bir yoldan ona zarar verir ama o bu zarar o suretten bilirdi. Oysa onlarn namelerini bilenler de ok azdr(36). bn Arab ruhlarla konutuunu iddia eden bir ok kimsenin, onlara benzeyen baz hayal suretler gsterilip cinler tarafndan aldatldklarn, bu sebeple bu konuda her (35) bn Arab, Futuht. II, 640.

(36) bn Arab. Futuht, IV, 95. 30 sylenene inanmamak gerektiini ifade ederken bunun sebebi olarak onlarn namelerini (frekanslarn, melodilerini) bilmeme halini gsteriyor. Ama bu namelerin ne olduunu ve nasl renilebileceini sylemiyor. bn Arab daha sonra gidip yerleecei dou slm leminde sultanlar ve st tabaka katnda grd ilgiyi Endls ve Kuzey Afrika'daki sultanlar ve devlet adamlar nezdinde bulamad. Aadaki ifadesinden bunu anlamak mmkn: "Cebeli Tark'taki Sebte ehrinde slih bir kiinin yanna gitmitim. Sultan Yakub elMansur ile aramzda bir konuma gemiti, konumann can skan ve itibara dokunan bir yan da vard. Bir gn Sultanla karlatmda bana: -"Dostum! Zlim biri tarafndan desteklenmeyen zelil olur" dedi. -"Bir lim tarafndan irad edilmeyen kimse yolunu kaybeder" dedim. Bunun zerine: -"Dostum el-insaf! El-insaf! dedi". Ben de: -"Sermayeye (yani dine) dokunulmamas artyla tamam" dedim. O da: -"Doru sylyorsun" dedi ve sustu(37). bn Arab Atlas Okyanusu sahiline gidiyor, burada kerametleri kabul etmeyen (37) bn Arab, Futuht, II, 821. 31 bir ahsla gryor. Burada bir camide Hz. Hzr' hasr seccadesini havaya sermi ve zerinde namaz klar halde grnce adam inkrndan vazgeiyor (38). bn Arab 595/1198'de el-Meriye ehrine geliyor. Buras tasavvuf bakmndan nemli bir merkezdi. Murabit hanedanlna kar ortaya kan bir hareketin banda bulunan eyh bnu'I-Arfin mridlerinden Ebu Abdullah elGazzl stadnn fikirlerini burada halka retiyordu. bn Arab bu ztla burada tanm, dost olmu ve burada bir sre ikmet etmiti. Burada inzivaya ekilerek kendini ibadete ve taata veren bn Arab'ye bir mride ihtiya olmadan tasavvufa girmeyi mmkn klan bir eser yazmas ryada ilham edildi. Bu ilhama uyarak Mevakiu'n-Nucum isimli eserini kaleme ald. Bu eserde gk cisimlerini sembol olarak kullanarak sulkn merhalesinde Allah'n Sfiye lutfettii yce nurlar anlatt (39). bn Arab bu eseri ele geiren bir kimsenin eyhe ihtiya duymayacan zellikle belirtir. b) bn Arabi'nin Douya Seferi bn Arab 597/1200 senesinde bir kerre daha Muvahhidlerin

bakenti Merake'e (38) bn Arab, Futuht, IV, 701. (39) bn Arab, Futuht, I, 242. 32

geliyor ve dikkate deer sfilerden biri olan Melam-Mereb Ebu'lAbbas es-Sebtiy'le gryor. Burada ryasnda Allah'n arnn nnde tecelli ettiini, tecelli halinde iken mahade ediyor. Ar etrafnda uuanlarn en gzeli olan Fas'a gidip Muhammed elHassar'la grmesini ve onunla dou seferine kmasn sylyor, bn Arab hemen yola kyor, benzeri bir rya grm olan Muhammed el-Hassar' ziyaret ediyor. Birlikte Tlemsan'a geliyorlar. Ayn sene Bicaye'ye gelen bn Arab burada ryada btn yldzlar ve harflerle nikhlandn, bundan byk bir ruhan haz aldn, sonra bu ryasn bir kii aracl ile rya tabir etmeyi bilen birine yorumlattn, yorumun: "Bu ryay gren kiiye ulv ilimler, srr bilgiler ve yldzlarn havss baka hibir kimseye verilmeyecek lde ona verilecektir" biiminde yapldn kaydeder. bn Arab'nin tasavvufunda nemli bir yer tutan manev nikh onun hayatnda fiilen byle balam oluyor. Bu rya bn Arab'nin yldzlarn zellikleri ve bunlarn yeryzndeki etkileri zerinde de erken bir zamanda durduunu gsteriyor. bn Arab Tunus'a gelip burada ikmet etmeye balyor ve dou seyahatn ay geciktiriyor. Burada bir gn imamn arkasnda namaz klarken semada bir k 33 gryor ve yle bir nra atyor ki hem kendisi, hem oradakiler, hatta evlerinin teraslarnda bulunan kadnlar kendilerinden geiyor. Hatt bu kadnlar yksek balkonlardan yere dyor, ama hi birine bir ey olmuyor. lk defa bn Arab, sonra brleri kendilerine geliyor ve birbirlerine: "Ne oldu?" diye soruyorlar(40), bn Arab sayha attnn farknda olmadn sylyor. bn Arab Tunus'ta iken tannm mutasavvf Ebu Muhammed Abdlaziz'in evinde kalyor. Bu zat kendisinden bir eser yazmasn istiyor, bn Arab de nu'd-Devr ve'lCedvil adl eserini burada yazmaya balyor ve daha sonra tamamlyor(41). bn Arab bu eserinde lemle ilgili grlerini geometrik ekillerle aklyor. Daire eklindeki feleklerle insan arasndaki ilikiyi bu tr dairelerle gstermeye alyor. c) bn Arab Msr'da-Hicaz da-lrak'ta bn Arab dokuz ay kald Tunus'tan ayrlarak skenderiye

ve Kahire'ye uradktan sonra hac grevini ifa iin Mekke'ye geliyor. Gerek Mekke'de ikmet eden, gerekse hac iin buraya gelmi olan limler ve mutasavvflar ona byk ilgi ve sayg (40) bn Arab, Futuht. I, 436, II, 491, III, 338. (41) bn Arab, Futuht, l, 225. 34

gsteriyor. brahim makamna nezaret eden Kbe'deki imamlardan Mekinuddin Suc isimli zatla onun arasnda kuvvetli ve sarslmaz bir dostluk kuruluyor. Din konularda az saylmayacak bilgilere sahip olan Isfahanl mam Mekinuddin b. uc'nn Nizam isimli gzel ve alml kz bn Arab'nin dikkatini ekiyor. Tercmnu'l-Evk isimli khne iirleri ve gazelleri ihtiva eden eseri bn Arab'ye bu dilber ilham ediyor, bn Arabi'nin bu eserdeki iirlerinin konusu zahirde Nizm, ama btnda Allah'tr. Aynu'-ems ve'l-Beh unvanyla da anlan Nizam'n dindar, bilgili ve ahirete gnl vermi bir kz olduunu syleyen bn Arb onun gzelliklerini ve gnlleri kendine balayan zerafetini uzun uzadya tasvir ettikten sonra szn yle balyor: "Bu eserde szkonusu ettiim her isim (ve nitelik) ilh feyzlere, ruhan ilhamlara ve yce ilikilere iaret eder. Benim yazlarmda izlediim yol budur. Neye iaret ettiimi Nizam da bilmektedir. Allah bu eseri okuyanlar yce himmet sahiplerine yakmayan hususlardan korusun"(42). bn Arab uzun yllar harcad emein rn olan elFutuhtu'l-Mekkiyye isimli nl eserini de Mekke'de yazmaya balamt. 589/1202'de yazd ve krk kuds (42) bn Arab, Futuht, I. 155. 35 hadisi konu alan Mikatu'l-Envr isimli eserini de burada yazd. Yine ayn sene Tifte Hilyetu'l-Abdl adn verdii eserini kaleme ald. bn Arab Mekke'de Kbe'yi tavaf ederken saysz tecellilere mazhar oluyordu. Bir keresinde ikinci asrn sfilerinden bn Hrn er-Reid tavaf esnasnda tecessd edip (beden kalb iinde) kendisine zuhur etmi ve sohbet etmilerdi. bn Hrn erReid Cebrail'in bir bedevi suretinde Hz. Peygamber'e tecessd ettii gibi bana hissen tecessd etmi (ve grnm) idi diyor. bn Arab(43).600/1203 senesinde meydana gelen yldz kaymalar ve l frtnalar dolaysyla bn Arab u aklamalar yapyordu: "Cin tifesinin kfirleri olan eytanlar semaya karlar. Allah'n vahyi ile ilgili hususlarda meleklerin aralarnda yaptklar konumalara kulak verip haber alarlar. eytan alnt haberle oradan ayrlnca

ihab (meteor, yldz kaymas) ile talanr. Yldz kaymas esnasnda grlen parlak k bunun neticesidir. Bir kere Kabe'yi tavaf ederken parlakl uzun sre devam eden bir yldz kaymasn grdk ve bunu nemli bir hususun iareti saydk. Sonradan o srada Yemen'den dehetli bir frtnann vukua geldiini, ortaln sim(43) bn Arab, Zeharu'l-A'lk erhu Tercmani'1-E-vk.. Beyrut, 1312. s. 2. 36 siyah kesildiini iitmitik. Taifteki veba salgn da ayn sene vukua gelmiti." bn Arab o sene her zamankinden daha fazla grlen ve daha uzun sre devam eden yldz kaymas olayn bu tr olaan d hadiselerin habercisi olarak yorumlam, iki tr olay arasnda bir ilikinin bulunduuna inanmt(44). bn Arab Tunus'taki bir dostuna hitaben kaleme ald ve Marib'teki eyhlerini konu alan ed-Drretu'l-Fhire isimli eserini de yine bu sene (600/1203'de) yazmt. bn Arab Mekke'de bulunduu srada Hz. Peygamber'i ryada grr. Hz. Peygamber ona: "Ey Mekke sakinleri! Ziyarete gelenler, ziyaretlerini ne vakit yaparlarsa yapsnlar sakn onlara mani olmaynz" der(45). bn Arab'yi tanyan biri ona gelip Hz. Fatma'y ryasnda grdn ama onun kendisine yz vermediini, bunun sebebini sorunca da "nk sen Mekke erifleri aleyhinde bulunuyorsun" dediini, bunun zerine adamn tevbe ettiini, Hz. Fatma'nn da onu affettiini anlatan bn Arab bu vesileyle Ehl-i Beyte olan derin sevgisini ve saygsn dile getirmitir(46). Mekke'de yedi ermi (Abdl) ile de grtn ifade eden bn Arab, her gn (44) bn Arab, Futuht, II, 20. (45) bn Arab, Futuht. II, 592. (46) bn Arab, Futuht. I, 627. 37 babas tarafndan acmaszca dvlen, ancak yedii krbalarn kard sesleri iittii halde acsn duymayan, onun iin de sabr konusunda rnek olan Fatma bint et-Tc isimli sliha bir kadnla da grm, tasavvufa yeni girdii sralarda kendisinin bandan benzeri bir olayn getiini hatrlamt: "Ac hissetmemek Allah'n baz kullarna verdii zel bir ltfudur" diyor bn Arab(47) bn Arab, 601/1204 senesinde Hicaz'dan ayrlp Badad'a geliyor. Burada 12 gn kaldktan sonra Musul'a gitmek zere yola kyor. Musul'a gelmesinden amac Hz. Hzr'la yakn ilikiler iinde bulunduu sylenen Ali b. Abdullah ismindeki bir sfiyle grmekti. ehir dnda bir ba bulunan bu sfi ile burada

gren bn Arab burada bu zat aracl ile Hz. Hzr'n hrkasn nc defa giyme erefine nail olduunu syler. Bu olaydan sonra bn Arab daha nce nemsemedii tasavvufta hrka giyme olaynn ne kadar nemli olduunu daha iyi kavryor ve bunu mritlerine de tavsiye ediyor. nk o bundan sonra hrka giymeyi srf bir tasavvuf gelenei, tarikat mensuplar arasnda kardelik anlayn yerletiren ortak bir ba olarak grmyor, ayn zamanda (47) bn Arab, Futuht, IV, 152. 38 bunu ahlk hastalklar tedavi eden bir ila gibi deerlendiriyor(48). Kur'n'a nazire yazdn iddia eden bn Antar' burada tanyor, Musul'daki ilhamlarn et-Tenaz-zltu'l-Musuliye adyla bir eser eklinde ortaya koyuyordu. bn Arab Musul'da iken hocas olduunu ifade ettii Hanef bir Hafz (Mukr) ile tanyor. Bu zat ona, ryada grd Hz. Peygamber'in satran oynamann ve musiki dinlemenin mubah olduunu sylediini bildiriyor (49). Buna ramen tasavvufunda semaa nemli bir yer vermeyen bn Arab Badat'ta iken Muhammed Bekr isminde bir staddan Kueyr Risalesini okuyor. Bu zatla Kueyr arasnda iki vasta bulunduundan bu eseri en gvenilir bir ahstan okuma imkn buluyor. Zaman zaman da Risalenin nemine iaret ediyor. Ayrca Kueyr'nin eserlerini bir de Ziyaeddin Abdlvehhab'tan Tekke'de dinliyor. bn Arab 603/1206 senesinde Kahire'ye gelip burada bulunan Endlsl hemeri-leriyle ve sfiler cemaatyla buluuyor(50). Bunlarla birlikte vakitlerini ibadetle ge48) bn Arab, Futuht, II,531. 49) bn Arab, Futuht, I,242. 50)Asin Palacios'a gre bn Arab nce Msr'a sonra Anadolu'ya; N. Keklie gre ise nce Anadolu'ya sonra Msr'a gidiyor, bk. Asin Placios. 63; N, Keklik. 152. 39 iriyor, riyazet yapyor, bir takm harikulade hallerle karlayor. Bir gece kapkaranlk bir odada bulunurlarken bedenlerinin sat nur ile karanln daldn grp dehet iinde kalyorlar. Bu esnada anszn beliren yz ve sz gzel bir kii bn Arab'ye Allah tarafndan gnderilen bir eli olduunu belirterek ona gayet gzel szler sylyor. Bu szler araclyla Allah'tan kendisine ittihadla ilgili baz hususlar vahy (ilham) ediliyor bu szler vahdet-i vcud anlamna geliyor. Bu noktay belirten bn Arab sz edilen elinin unlar sylediini ifade ediyor: "iyi bil ki hayr vcudda, er ademde, yani iyilik varlkta, ktlk yokluktadr. O, ltf ile insan yaratt, varlna aykr (mnfi) bir vhid kld. Bu onun isim ve sfatlaryla ahlkland. Zatn grp bunlardan fni oldu. Kendisiyle

kendisini grd. Bylece say aslna dnd. O halde: "O var, sen yoksun." Bu vakay oradaki cemaate haber verince Allah'a hamd ettiler. Sonra bam eip bir manzume yazdm. Arkadalarm uyuyorlard. Abdullah uyand ve bana seslendi ama ben sanki uyuyormuum gibi ona cevap vermedim. Ama o: "Sen uyumuyorsun, Allah'n marifeti ve tevhidi konusunda iir vcuda getiriyorsun" deyince bam kaldrp; "Bunu nereden biliyorsun" dedim. yle dedi: "Grdm ki yksekte 40

bir a kuruyorsun. Bu an dank olan iplerini dzenleyip bununla dank manlar bir araya getiriyor ve nesir halindeki szleri nazm ekline sokuyorsun." "Doru ama iirin konusunun marifetullah ve tevhid olduunu nereden bildin?" dedim. "A ile ancak ok ndir canllar avlanr. Konusu Allah olmayan iirlerde ise hayat, ruh ve izzet yoktur" diye cevaplad sorumu. Onun ryay yorumlamas, grd ryadan daha artc gelmiti bana."(51) Her halde bn Arab'nin anlatlan grleri etrafndakilere sylemesi fakihleri rahatsz etmi olacak ki onun bid'at veya kfir birisi olduunu syleyip haps veya idam edilmesini istemeye baladlar. Bundan dolay grleri ve hakikaten bir m'min olup olmad fakihler arasnda tartlmaya baland. bn Arab, aleyhindeki bu tr sylentilere balangta fazla aldrmad. nk senelerce Mekke'de iken, hayatta iken de, lmnden sonra da denenecei ve sulanaca hususunda Allah onu uyarmt. Ayrca, o her frsatta szl ve yazl olarak eletirdii ve cahilliklerinden sz ettii fakihlerden gelen bu tepkiyi tabii karlyordu. Fakat hogrl bir hkmdar olan Melik Adil, Ebu'l-Hasan el-Bic tarafndan savunulan (5l) bn Arab. Muhderatu'l-Ebrr, H. 24. (Kahire. 1324). 41 bn Arab'nin aleyhindeki szlere kulak asmad. bn Arab Badad'da, Konya'da veya Anadolu'da iken Fahreddin Raz'nin (.606/1209) hretini duymu, kendisine bir mektub yazarak kelam ve felsefe ile veya akl ve kyasla gerei bulamayacan, bunun ancak kef ve ilhamla bilenebilecegini bildirerek onu kelm ve felsefeyi brakarak tasavvufa ynelmeye davet etmiti. Ancak bn Arab'nin bu mektubu yazd tarih belli olmad gibi bunun Fahreddin Rz'ye ulap ulamad, ulatysa buna cevap verip vermedii bilinmemektedir. bn Arab, maruz kald sulamalar ve kendisine yaplan ikencelerden sz ederken: "Kbe'de brahim makamnda uyurken ruhlar aleminden bir ses iittim. Bu ses Allah'tan bana u mesaj getiriyordu, " brahim makamna sn. Zira o oka ah vah eden halim selim biriydi." O vakit ikence greceimi

anlamtm(52). Cesur ve samim bir sfi olan bn Arab kendisini savunmu olan Ebu'l-Hasan el-Bic'ye: "Kendisine Nst leminde Lht lemi alan bir kii nasl haps edilebilir" diye kyor, o ise: "Efendim bu kr saylabilecek athiyelerdir. Sekr ehli knanmaz" demekle yetindi(53). (52) bnu'l- md. V, 196. (53) bnu'l- md, V, 196. 42 d) bn Arab Anadolu'da bn Arab 604/1207'de Kahire'den skenderiye'ye oradan da Mekke'ye gelip dostu Ebu uca ile buluuyor. Ancak semadan ald iaretlere bakp yol hazrlna koyuluyor. nk bn Arab'nin hizmet ettii iyi hal sahibi bir eyh ona: " nsanlarn en ulu olannn ona boyun eeceini" haber vermiti (54). Bunun zerine 607/1210'da tahta kan Birinci Keykavus'u ziyaret etmek iin Konya'ya gelmek zere yola kt. Daha evvel hreti Anadolu'da yaylm olan bn Arab Konya'da Seluklu Sultan tarafndan karland. Sarayda iyi bir kabul grd. Sultan kendisine yzbin dirhem deerinde bir konak balad. Allah rzas iin kendisinden sadaka isteyen birine bn Arab: "Bu kkten baka bir eyim yok. Bunu al, senin olsun" dedi(55). bn Arab Konya'da huzur iinde geirdii zaman zarfnda Meahidu'lEsrr ve Risaletul-Envr isimli iki eser yazd. Kendisinden faydalanmak isteyen sfilerle bir araya gelip sohbet etmeye balad. Bunlar arasnda nl mutasavvf Evhaduddin Kirmn (. 635) de vard. Bu arada Sadreddin Konev (. 673/ 1274) gibi yetenekli bir renciye tasavvuf dncelerini anlatma imkn buldu. Ko(54) es-Safed, II, 301. (55) Makkri, Nefhu't-Tb, II, 164. 43 nev'nin babas Mecduddin shak, hmisi Seluklu Sultan Birinci Gyaseddin yenilgiye uraynca am'a gidip orada yaamaya balam ve buradan da hac iin gittii Mekke'de bn Arab'yle tanmt. Herhalde 600/1200 senesinde Mekke'de tantklar bn Arab'yi birlikte Anadolu'ya ve Konya'ya gtrmek iin o ikna etmeye almt. bn Arabi'nin Anadolu'ya ve Konya'ya geliinde buradan giden haclarn da byk tesiri olmutur. Cam diyor ki: " bn Arab Rum diyarna gelince Sadreddin Konevnin doumu, lm, ilmi, irfan gibi hususlarda kefe dayanarak bilgi vermiti. Konya'da bulunan bn Arab o srada dul bulunan Konev'nin annesiyle evlenmiti. Konev ise bn Arab'nin gzetiminde yetimiti. Konev'nin eserlerini iyi bir ekilde renmeden bn Arab'nin fikir sistemini ve Vahdet-i

Vcud anlayn akla ve eriata uygun ekilde anlamak mmkn olmaz"(56). Dier taraftan 606/1209 tarihinde dnyaya gelen Sadreddin Konev'nin annesiyle bn Arab'nin evlendiine ve bu sebeple onun vey babas olduuna dair ciddi bir kaydn olmadn savunanlar da vardr (57). Fakat Cami'nin verdii bilgi baka kay(56) Cami, Nafahatu'I-ns. s. 556. Tercemesi, 632, Bursev'lHakk, Faslu'l-Hitab, 288. (57) Ate, Ahmed, slm Ansiklopedisi, VIII, 539. 44 naklarca dorulanmasa bile bn Arab'nin onun vey babas olduu ihtimalini ortadan kaldrmaz. Konev'nin anlattna gre o sralarda peygamberlerin ruhlarnn semav tecellileri bn Arab'ye madd ekillerde zuhur ediyor veya bu ruhlar mn leminde harikulade bir ekilde onun ruhu ile birleiyordu. Konev yle diyor: eyhimiz bn Arab diledii peygamberlerin ruhu ile grme gcne sahipti, isterse ruhun bu dnyaya inmesini ve madd bir biim almasn salyor ve onunla gryor, isterse ryada gryor, isterse kendisi beden kalbndan kp ruhlar lemine ykseliyor ve onlarla gryordu (58). Bir gn Konya'da bir ressam bir keklik sureti (heykeli) yapt. Bu suret canl keklie o kadar ok benziyordu ki bir avc bunu gerek keklik sanp zerine kapand. Fakat bn Arab suretin nisbetlerine bakp bunun yapma olduunu derhal fark etti. Bunu bn Arab'nin hayal ile hakikati ayrd edip edemediini anlamak ve onu denemek iin yapmlard. bn Arab bu konuda diyor ki: "Bununla ilgili olarak Konya'da bir ressam (musavvir) ile aramzda ok acaib bir olay geti. Biz ona bir gn tahayyl sanat hakknda bilmedii baz eylerden bahs etmitik. Bir gn o bir keklik yapt ve fark (58) bnu'l-md. V, 196. 45

edilmeyecek ekilde bir yerinde kusur yapt ve bunu gizledi. Tasvir konusunda bizi denemek iin o sureti bize getirdi ve: "Buna ne dersin" dedi. "ok mkemmel ancak bir kusuru var" dedim. "Ayaklarndaki oranszlk" deyince kalkp beni pt (59). bn Arab bu hatrasyla ne kadar dikkatli olduunu ve grp nakl ettii hususlarda kolay kolay hata yapmadn anlatmak istiyor. bn Arab kendisine gsterilen bu tr ilginin, rahatsz edici baz hususlara sebep olacan tahmin ediyor. Seyehat seven tabiat da buna eklenince Kayseri, Malatya, Sivas, Erzurum ve Harran gibi

Anadolu ehirlerini dolayor (60). 608/1212 senesinde Avarifu'lMaarifin mellifi Shreverdi'yle grmek iin Badad'a geliyor. Rivayete gre bir araya gelen iki nl mutasavvf hi konumadan uzun uzadya birbirine bakmlar, sonra da ayrlmlard. Daha sonra Shreverdi rencilerine bn Arab'yi kasd ederek: "O bir hakikatlar ummandr" demiti (61). bn Arab Abdlkadir Geylan'nin mridi bnu'-bli'yi de yine burada tanmt. Badad'da ksa srede bn Arab'nin evresinde pek ok insan toplanyor ve bunlar kendisine derin bir sayg gsteriyor. (59) bn Arab, Futuht, II, 558. (60) bn Arabi, Futuht, II, 10, 20. III. 599. (61) bnu'l-md. V. 194, Makkari. II, 163. 46

Hatta ona gsterilen sayg ve itaat Halife'ye gsterilen saygy ve itaati bile glgede brakyor, bn Arab bir gn etrafndaki mrit ve rencileriyle Badad'da yrrken at stnde caddeden geen halifeye rastlyor. evresindekilerden hi biri bn Arab'den iaret almadan onu selmlamyor. bn Arab'ye gsterilen hrmet mslmanlarn halifesine gsterilenin kat kat stnde oluyor(62). bn Arab bir yandan sultanlara ve halifeye mesafeli davranrken, br yandan baz devlet adamlar ve sultanlarla yakn ilikilere girmeyi de ihmal etmemitir. Kendisine bir mektup yazarak Hristiyanlarla olan ilikilerin nasl olmas lazm geldiini soran Sultan Keykavus'a 609/1212'de yazd mektupta er' hkmlere uyulmamasndan, kafirlerin kfirliklerini aa vurmalarndan ve irkin hakimiyetinin ykselmekte olduundan, Hz. mer'in zimmilerin riayet etmeleri iin art kotuu hususlara uyulmamasndan ikayet edip zetle diyor ki: "Hristiyanlarn kilise ve manastr ina etmelerine, bunlar harab olmusa yenilemelerine ve onarlmalarna, buralarda casuslarn barnmalarna, irk gsterisinde bulunmalarna, mslman olmak isteyen Hristiyanlarn slm'a girmelerini engellemelerine izin verilemez. H( 6 2 ) bn Arab, Futuht, IV. 638. 47 ristiyanlar mslmanlara sayg gstermek, bir meclise geldiklerinde ayaa kalkmak, mslmanlar gibi giyinmemek, slm isimlerini almamak, onlarn unvanlarn kullanmamak, ata binip kl kuanmamak, silah bulundurmamak, mhrlerine Araba ibareler yazmamak, arap alverii yapmamak, znnar kuanmamak, yollarda halarn ve dier kutsal eylerini tehir etmemek, llerini mslman

kabristanlar civarnda gmmemek, yksek sesle an almamak, kilisedeki yinlerini alak sesle yapmak, zorundadrlar. Eer bu artlara uymazlarsa mslmanlara kar duran gayri mslmanlara ne yaplyorsa onlara da o yaplr. (63) bn Arab Futuhtn eitli blmlerinde bu yndeki tutumunu srdrr: "Kfirler arasnda ikamet etme, hicret et, onlar arasnda ikamet etmek slm' aalamak, kfr yceltmek olur. Oysa Allah cihad slm' yceltmek (i'l-i kelimetullah) iin farz klmtr. Aralarnda ikamet etmeme imknna sahip olduu halde kfirler arasnda oturan bir kimsenin slm'dan nasibi yoktur. Kur'n'n ve hadisin hkm budur. Bunun iindir ki, u sralarda hallarn elinde bulunan Kuds'n ziyaret edilmesine ve orada ikmet edilmesine karyz. Bir mslman onlarn (63) bn Arab', Futuht, IV, 710. Muhaderatu'l-Ebrr. II. 195. 48 hakimiyeti ve emri altnda nasl yaayabilir? Allah'n iman sahibi kullar birbirini sevmeli, selmlamal, yemee davet etmeli, yardmlamaldr. M'minler tek bir vcud olmal. Mslmanlar arasnda tam bir eitlik olmal (64), bn Arabi'nin gayr-i mslimlere, zellikle Hristiyanlara kar bu kadar sert ve msamahasz dav-ranlmasn istemesinin sebebi o tarihlerde Endls'te Hristiyanlarn Mslmanlara yaptklar kt muamele, zellikle de hallarn Kuds' igal edip mslman halkna ikence etmeleridir. Aslnda bn Arab son derece insanperver bir sfidir. Din ve mezhep farknn hogryle karlanmasn ister. Herkesi insan sevgisine davet eder. Hatta bazen daha ileri giderek inan farkna yukardan bakar ve insanlarn inan farkn amalar gerektiini syler. Onun ok mehur olan bir iirinin baz beyitleri yledir: "Kalbim her sureti kabul eder oldu. Mesel": "Ceylanlara otlak, rahiblere manastr" "Putlara tapnak, haclara Ka'be" Tevratn sayfalar, slm'n mushafi oldu." "Dinim sevgi dinidir, onun kervanna yneldim" "Sevgi dinidir dinim ve imanm."(65) (64) bn Arab, Futuht, IV. 596, 601. (65) bn Arab, Kitabu Zehairi'l-A'lak. Beyrut, 1312, s.39. 49 Tm insanl kucaklayan, evrensel bir insan sevgisini esas alan, gayri mslimleri mazr gstermek iin eitli yorumlar getiren, bir yerde herkesin Allah'a ibadet ve kulluk ettiini aka ve cesaretle syleyen, hatta onun kurduu vahdet-i vcud felsefesinin hmanizme ak olduu sylenen bn Arab'nin teoride

yle iken pratikte bu kadar sertlemesi, iddia edildii gibi sisteminin ilhada, ibahilie, kfre ve zndkla ak olmadn ispatlamaktadr. Gerekten de bn Arab ibadet hayatna sonuna kadar smsk sarlarak fikirlerinden dinsizlik veya ibadetsizlik gibi sonularn karlamayacan gstermitir. Buna ramen gzelliine hayran olduu Nizam' vesile ederek ilh ve manev gzellikleri dile getirdii Tercman'l-Evktaki akane iirlerini kendilerine dayanak ve tutanak yaparak hcuma geen fkhlar susturmak iin bu eserine 611/1214'te Zehiru'l-A'lk (Beyrut, 1312) adyla bir erh yazma ihtiyacn duymu ve maksadnn ne olduunu ortaya koymutu. Bu eseri yazmaya onu iki sdk talebesi tevik etmiti: Bedr el-Habe, smail b. Sudgin. Bu iki mrid Haleb'te bir fakihin: " bn Arab Tercmanu'lEvak'taki iirlerinde kadna olan akn dile getiriyor ama evrede dindar olarak bilindiinden kendini tasavvuf perdesiyle gizliyor" dediini duymular, bunu eyhlerine sylemilerdi. "Allah o fakihe 50 bol bol sevap versin, herkesin faydaland bu eseri yazmaya bizi o sevk etti. Eserimizi okuyunca o da yaptna piman oldu" diyor bn Arab (66). bn Arab Futuhtta (I, 12) szkonusu meseleye aklk getiren u szleri yazar: "Tasavvufa yeni girdiim sralarda kadnlar ve cinsi iliki en sevmediim bir eydi. Bu hal bende 18 sene devam etti. Kadnlarn Peygamber tarafndan sevildiklerine dair hadise vakf olunca yle dndm. Hz. Peygamber'in kadnlar sevmesi tabiat gerei deildi. Onlar Allah kendisine sevdirdii iin seviyordu. O halde eer Allah'a ynelmede samim isem Allah'n Peygamber'ine sevdirdiini sevmeliyim, eer onlardan nefret edersem onun gazabna urarm. Bu noktay kavraynca benden nefret gitti ve kadnlar bana da sevdirildi. Bundan byle insanlar iinde kadnlara kar en fazla efkat besleyen ve haklarn gzeten ben oldum. Burada szn ettiim sevgi tabiattan (nefsten) gelen bir sevgi deil, Allah'tan gelen sevgidir (67). bn Arab hallarn 626/1228'de Kuds' igal etmelerinden evvel burasn da ziyaret etmiti. nk Hristiyanlarn eline geen Kuds'n ziyaretini bu tarihten itibaren caiz grmemiti. (66) bn Arab, Futuht, IV, 106. (67) bn Arab, Futuht, I, 12. 51 bn Arab 612/1215 senesinde Antalya'y kuatan Keykavus'un baars iin Sivas'ta dua ediyor ve ona gnderdii bir mektupta zafer kazanacan mjdeliyordu (68). ehrin alnaca konusunda bn Arab'nin grd rya ile ehrin dmesi

arasnda 20 gn gemitir. bn Arab'ye inanan ve scak bir ilgi gsteren sadece Keykavus deildir. Onu sevenler arasnda Haleb Hkimi Melik Zhir Gz (. 613/1216) da vard. Bu zat eyhe saray civarnda zel bir konak tahsis etmi, zaman zaman onu burada ziyaret etmeyi ihml etmemi, ricalarn yerine getirmiti. Hatta bir seferinde halkla ilgili tam 118 ricasn kabul etmiti ki bunlar arasnda devletin ok nemli bir smm ifa ettii iin hain olmakla sulanan bir kiinin aff da vard (69). bn Arab'nin devlet adamlar nez-dindeki itibar ve nfuzu fakihleri kskandracak bir mertebede idi. Onun iin de onun aleyhinde bulunuyorlard. bn Arab ise ekilci ve merasimci olmakla sulad fkhlar cahil ve kat hatta ou zaman ikiyzl olmakla suluyordu. Onlar kendileri ve sultanlarla ilgili din hkmlerde esneklik gsterip kolaylk cihetine giderken halkn taraf olduu meselelerde ok kat ve (68) Muhaderatu'I-Ebrr, II, 180. (69) bn Arab, Futuht. IV. 699. 52 sert davramyorlard. Hatta fakihin biri sultana: "Sana ramazanda oru tutmak farz deil, senenin herhangi bir aynda tutabilirsin" diye fetva vermiti. Bu ve benzeri sebeplerden dolay fakihlerden deta nefret eden bn Arab yle bir hatrasn anlatyor: "Fakihler hi olmayacak yorumlar yaparak sultanlarn maksadna uygun fetvalar verir, bunu er' bir hkmm gibi gsterirler. Oysa buna kendileri de inanmaz. Bir gn Sultan Melik Zhir Gaz ile sohbet ederken hademeye gizli evrak getirtip bana gsterdi ve: "Sen lkemde hakszlk ve yolsuzluk olduunu sylyorsun. Vallahi bu hususta ben de senin gibi dnyorum. Ama yaplan hibir zulm ve hakszlk yoktur ki, fakihlerin verdii fetvaya dayanm olmasn. Bu fetvalar onlarn el yazlaryla ite buradadr. Lanet olsun onlara" dedi(70). bn Arab fakihleri sevimsiz klan dier bir hususa dikkati ekerken diyor ki: "Baz mslmanlar, zellikle de fakihler evliyann dnyadaki hallerine bakp glyorlar, istikamet zere bulunan halkn velilerin manev zenginliklerinden sz atklarn grnce glyor ama szlerini de kabul etmi gibi grnyorlard. Yollar velilere dnce yekdierine gzleriyle iaret (70) bn Arab, Futuht, III,91. 53 edip dalga geiyorlar (71), bn Arab'nin fakihlerin aleyhinde bulunmasnn bir sebebi de budur. e) bn Arab'nin Son Seneleri

bn Arab, bir ok yer gezdikten sonra yann da ilerlemesinin tesiriyle havasndan holand am'a yerleiyor. Genliinden itibaren yaad disiplinli hayat, ektii ileler ve yapt yolculuklar onun shhatinin iyi ve dayanma gcnn mkemmel olduunu gsterse de zamanla bnyesi zayflamt. am'da ikamet etmeye balad sralarda burann hakimi kendisini mrid bilen ve ona mrid olan Melik Muazzam idi. eyhinin drt yz akn eserini rivayet etmek iin kendisinden icazet almt. 627/1229 senesinin Ramazan'nda ilah hviyetin zahirini ve btnn grdn syleyen bn Arab(72) ayn sene Hz. Peygamber'i ryada gryor ve onun emriyle Fususu'l-Hikem isimli mehur eserini yazyor. 631/1232'den sonra ise Divan'n vcuda getiriyor. Son senelerini ise yazmna daha evvel balad Futuht tamamlamak, yeniden dzenlemek ve dzeltmeler yaparak geiriyor. bn Arab am'a yerletikten sonra da (71) bn Arab, Futuht, IV, 627. (72) bn Arab, Futuht, II,591. 54

gezilerine devam etmi, ancak yann ilerlemesi sebebiyle am'a yakn ehirlere ksa sreli seyahatlar tercih etmiti. bn Arab hayatnn son yllarn rahat ve huzur iinde geirdi. Bir yandan okuyor ve eserler yazyor, dier yandan sohbetine katlanlara eserlerini okuyor ve tasavvuf aklamalar yapyordu. Bedr el-Habe, smail b. Sdein ve Sadreddin Konev onu hi yalnz brakmyorlard. Malik Eref kendisine mstesna bir ilgi gsteriyor, derslerine ve sohbetine devam ediyor, eserlerini rivayet iin icazet alyordu. afi kads emseddin Ahmed el-Hl bir hizmeti gibi onun ihtiyacn karlyordu. Hanef kads ise bn Arab'nin bir bakndan kard mn ile kadlk grevini terkedecek kadar ona bal idi. Kuds Hiristiyanlardan geri alnd zaman, Selahattin Eyybi'nin huzurunda Mescid-i Aks'da ilk hutbeyi okumu olan Kad bn Zeki, bn Arabiye yakn bir ilgi gsteriyor, her eit ihtiyacn karlyordu. bn Arab 22 Rebiulahir, baka bir kayda gre 28 Rebiulahr 638 (10 Kasm 1240)'de bir cuma gecesi 77 (Miladi takvimle 75) yanda bu zatn evinde ruhunu teslim etti. bn Zek, eyhin mritleri bn Abdlmelik ve bn Nahhas ile birlikte ona kar son grevlerini ifa ettiler. Gasl ve kefenleme ileri bittikten sonra kalabalk bir cemaatin ka55 tld cenaze namazndan sonra Zekioullarnn Ksiyyun dann

eteinde Sallhiye kyndeki aile mezarlnda topraa verildi. bn Arab'nin hayatndan, onun bir ka defa evlendii anlalmaktadr. Fakat o kars ve ocuklar hakknda eserlerinde ok az bilgi vermitir. Endls'teki Meryem bint Muhammed ismindeki hanm ermilerden idi. Daha sonra Harameyn Emiri Yunus b. Yusuf n kz Fatma ile de evlenen bn Arab'nin bu evlilikten ocuu olduu bilinmektedir. Oullarndan Sadeddin Muhammed 618/1221'de Malatya'da domu, 656/1288'de am'da vefat ettii zaman am'n kuzeyindeki Salihiye kynde babasnn yanbana gmlmt. air bir sfi olan bu zatn bir Divan' vardr. 667/ 1269'da vefat eden dier olu mamuddin Ebu Abdullah Muhammed, Salihiye medresesinde ruhunu teslim etmi ve babasnn yannda topraa verilmiti. bn Arab Ftuhatta iki yerde Zeyneb ismindeki bir kzndan bahs etmitir. Kklnde ilhama mazhar olan bu harika kz babasnn dikkatini ekmiti. Bir yan biraz gemi ama henz konumayan Zeyneb'e babas: "Karsyla cinsi ilikide bulunan fakat boalma olmadan bu ilikiye son veren kiinin er' hkm nedir?" diye sormu, "zerine gusl farzdr" cevabn alnca hayret etmiti. bn Arab bu kzn 56 annesiyle birlikte hacca gndermi, kendisi de Irak yoluyla gidip Mekke'de onlarla bulumutu. O srada annesinden evvel bn Arabi'yi gren Zeyneb: "Anneciim ite babam" demiti (73), bn Arab bu kz iin yazd iirlere Zeynebiyt adn vermitir. bn Arab iin Salihiye kynde yaplan trbe ok sayda inanan tarafndan ziyaret edilmeye baland, bn Arab ve trbesyle ilgili bir ok menkbeler vcud buldu. Fakat zamanla sahipsiz ve bakmsz kalan bu trbe harab olmayla yz tutmuken Msr seferinden dnen Yavuz Selim 21 Ramazan 923'te (M. 1517) am'a gelmi, bn Arab'nin trbesinin civarna bir cami yaplmas emrini vermiti. Bunun zerine bn Arab'nin kabri zerine bir trbe ve caminin kuzey tarafna bir tekke ina edilmi ve buraya byk vakflar yaplmt. Bu tarihe kadar Ben Zek adyla anlan bu trbe bundan sonra bn Arabi'nin trbesi eklinde hret bulmutur. Trbenin duvarlarna bn Arab'nin bykln dile getiren eyhlislm bn Kemal'in fetvas (74) yazlmtr. Osmanl ulemas iinde bn Arab muhalifleri bulunmakla beraber bn Kemal'in bu konudaki fetvasndan sonra muhalefet yumuam, genellikle n btn slm lemini tutan ve eyh-i Ekber diye tannan bn Arab Osmanl muhitinde byk ilgi ve sayg grmt. Menkbeye (73) bn Arab, Futuht, III, 22, IV, 148. (74) Bu fetva iin bk. bnu'l- mad. V. 195 57 gre "Sin ine dhil olunca aa kar kabr-i Muhiddin'in" (bk.

a'ran, el-kibritu'l-ahmer, I, 188) diyen bn Arab kabrinin Yavuz tarafndan tamir edileceini nceden haber vermitir, (bk. a'ran, Tabakat, I. 188.) 1627 senesinde am'a gidip bn Arab'nin trbesini ziyaret eden el-Makkar: Trbesini ziyaret ettim, defalarca onunla teberrkte bulundum, zerinde prl prl nurlar grdm, insaf sahibi hibir kimse kabrinde gzlenen gz kamatran halleri inkr edemez'(75) diyor. Trbe daha sonra kinci Abdlhamid tarafndan tamir ettirilmitir. Bugn de buras en ok ziyaret edilen yerlerden biri olma zelliini korumaktadr. Asin Palacious, bn Arab'yi deerlendirirken yle diyor: bn Arab ok etin riyazetlere girmi, pek ileli bir yolda yrm, birbirini izleyen uzun seferlere km, Frat'n donduu bir mevsimde Dou Anadolu'da seyahat etmi, bu arada irili ufakl drtyz eser yazmt. Bu meakkatli hayat zaten pek de kuvvetli olmayan shhatini etkilemiti. Karlat eitli harikulade haller buna eklenince kendisinden akli denge bozukluu diyebileceimiz maraz bir zellik peyda olmutu. Bizzat bn Arab'nin her akll yazar gibi eserlerini akla ve fikre dayanp yazmadn sylemesi de bunu gsterir."(76) (75)Makkar, Nefhu't-Tib, II, 163. (76)Asin Palaclos, 83. -58-

K NC

BLM

BN ARABN N SLUBU VE ESERLER a) bn Arab'nin slbu ve lham Kayna bn Arab slm leminde en ok tartlan, bazen vlen, bazen yerilen, bazen daha da ileri gidilerek kimi evrelerce gklere karlan, dier kimi evreler tarafndan yerin dibine batrlan bir kiidir. Eletirenlere gre o er' hkmleri hie saymakta, din kurallar tahrip etmektedir. Bazlar onun eserlerinin eliki ve tutarszlklarla dolu olduunu sylerken dier bazlar onun zndk ve kfir biri olduunu, slm'a inanmadn, hatta slm'la alay ettiini sylemektedir. bn Arab'nin akl dengesi bozuk bir ruh hastas olduunu syleyenler de vardr. bn Arab bu tr iddialarn bir ouna salnda cevap vererek ithamlar reddetmi, peygamberlerin de deli olmakla sulandn hatrlatarak onlarn gerek varisleri ve sadk izleyicileri olan velilerin de ayn eyle itham edilmelerini bir lde tabii saym, bununla da yetinmeyerek velilerin hasmlarn peygamberlerin dmanlarna benzetmitir.

ncelikle unun bilinmesi lzmdr. Mutasavvflar akl, nakil ve duyu organlar araclyla bilgi edinildiini kabul ettikten baka bir de ilham (kef) yoluyla bilgi sahibi olunduunu syler ve buna brlerinden daha fazla nem ve deer verirler. 61 lhamla bilgi sahibi olmay mmkn grmeyen veya nazar olarak bunu kabul ettikleri halde uygulamadaki rneklerini reddeden veya bunlar hafife alp alay konusu yapan aklc filozoflarn, Mutezile gibi akl esas alan mezheplerin, fakih, hadisi ve kelamclarn bn Arabi'yi anlamalar son derece zordur. bn Arab yle diyor: "Ben sadece (ilah) izinle konuuyorum. Eserlerim bakalarnn eserleri gibi, ben de dier yazarlar gibi deilim. Her yazar iradesiyle yazar, her ne kadar iradesi cebir altnda ise de veya bildiklerine dayanr, dilediini yazar, dilediini yazmaz. Biz yle deiliz. Kalpler ilah huzurda durur, kapnn almasn bekler. Bekleme halindeki kalplerde hibir bilgi yoktur." "Biz bombo bir kalp (zihin) ile bilgileri Allah'tan alrz. Feyzi kabule msait oluumuz gerei uygun bilgiler edinmemizi salar. Bu yoldan her eit hakikatleri reniriz. Yce Allah bizim retmenimizdir. Bu husus Peygamberlerden bize miras kalm olup bilgilerimiz her eit hatadan korunmutur." "Eserlerimde anlattm bilgileri akla ve fikre dayanp yazmadm. Bunlar ilham meleinin kalbime koyduu bilgilerdir." "Allah'a hamd olsun ki, Hz. Peygamber hari hi kimseyi taklid etmedim. Btn bilgilerimiz hatadan muhafaza edilmitir." Tm yazdklarm Allah tarafndan bana 62 dikte ettirilmekte olup bunlar rabbn bir ilhm, kalbime flenen ruhn feyizlerdir. Btn bu bilgilere bamsz olarak deil, Hz. Peygamber'e vris biri olarak sahibim." "Yazdklarm ibare ve sz tarznda bir vahy olmayp ilham tarznda bir vahiydir." Bilgilerimizin kayna akl ve fikir deil, ilah feyzdir." "Futuht benim iradem ve fikrimle yazlan bir eser deildir, ilham meleinin diliyle Hakk Tel onu bize dikte ettirmitir."(77) bn Arab'nin ok faydaland bir sf olan Hakim Tirmizi de eserlerini kendi iradesiyle deil, ilh irade ile yazdn ifade etmiti. bn Arab bu yolda onu izlemitir. bn Arab akl ve duyu organlaryla idrak edilemeyen teki (gayb) lem hakknda bazen ryalarna dayanarak, bazen uyku ile uyank olma aras bir halde bulunduu sradaki mkaefe ve mahede

haline dayanarak, bazen uyank iken kimsenin gremedii eyleri grerek, bazen de ruhen o leme ykselerek ve bir tr mirac yaparak bilgi veriyor. Bu tr bilgi yollarndan hibiri bilgi edinmenin genel ve tabii yolu deildir. Bunlar tabiat ve akl st ok zel yollardr(78). Onu deerlendirirken bu hususun daima dikkate aln(77) Bu tr ifadeler iin bk. 'rn, el-Yevakit ve'l-Cevhir. Kahire, 1305,I, 31. (78) bn Arabi'nin mirac iin bk. Futuht, III, 348-390. 63 mas icab eder. lhamla gelen bilgiler akla ya da nakle dayanlarak tenkit edilebilir ama bu tenkidin ne derece doru olaca da daima tartma konusu olabilir. bn Arab'nin hayatna ve eserlerine baklnca onun peygamberlere benzedii ilk bakta akla gelebilir. Kerametleri, manev mirac, ilh ilhama mazhar olmas, gelecee ve gaybe dair verdii haberler de bu kanaati glendirir. Ancak bn Arab var olduunu kabul ettii bu benzerlii peygamberlerin takipisi ve mirass (tbii vrisi) olmasna balyor ve bunun baka trl olmasnn esasen imknsz olduunu sylyor. Gerekten de bu tr zellikler Hakim Tirmiz, Seni Tster, Cneyd Badad, Bayezid Bistam, Hallac Ebu Said Ebu'l-Hayr, Niffer, Ebu'l-Hasan Harakan gibi byk sfilerde de grlmtr. Mesel tasavvuf tarihinde miraca ktn ilk defa Bayezid Bistam sylemi, ondan sonra bu gr gelierek bn Arab'ye kadar gelmi, o da bu verimli ve feyizli alan en iyi ekilde deerlendirmiti. Yukardaki hususlar dikkate alrsak ona aklc veya nakilci veya aklc-nakilci bir anlayla yaklaamayz. Yaklarsak ncekilerin ulatklar sonutan farkl bir sonuca varamayz. bn Arab'yi anlamann en emin yolu onu tasavvuf tarihinin bir halkas olarak grp bu hareket iinde de64 erlendirmek, bir de onu kendi sistemi iinde yorumlamaktr. Eer tasavvufa kkten kar klacak olursa bn Arab hakkndaki tenkitler ancak o zaman hakllk kazanr. Tasavvufu kabul edenlerin onu tenkit etmeleri mmkn olsa bile tmden reddetmeleri ve tamamiyle slm d kaynaklara balamalar mmkn olmaz. Bu yzdendir ki bn Arab'nin esas sistemini hatal bulan mam Rabban dahi onun evliyadan olduunu kabul etmek mecburiyetini hissetmitir. Burada bu bilgileri vermemizin sebebi udur: bn Arab'nin hayatn

okuyanlar ve fikirleriyle yeni tananlar onun hayal ve vehimden sz ettiini, hatta masallar diyarnda ve hurafeler leminde yaadn sanabilirler. Hele onu byle grenlere rastladklar zaman onlara hak vermekten kendilerini alamazlar. Fakat bn Arab'yi tasavvuf sreci iinde ve tasavvuf bir mantkla deerlendirdikleri zaman ilk nce edindikleri kanaatin ne kadar eksik, yetersiz, pheli ve yanl, hatta denebilir ki, haksz ve yersiz olduunu kabul etmekte gecikmezler. Aslnda bn Arab'nin yanl anlalmaya son derece msait olduunu herkes kabul etmektedir. bn Arab'nin en yaknlar ve hayranlar, hatta kendisi bile bu kanaattadr. Bu konuda Makkar'nin u ifa65 desine dikkat etmelidir. "Ariflerden biri bn Arab'nin eserlerini, okur ve etrafndakilere izah ederdi. lm deine dnce bu kitaplarn bundan byle okunmasn yasaklad ve "nk siz onu anlayamazsnz" dedi(79). bn Arab'nin en yakn mritlerinden olan Sadrettin Konev de lmnden sonra gerek kendisinin, gerekse eyhi bn Arab'nin eserlerinin okunmamasn vasiyet etmiti. Byk bir mutasavvf: "Biz yle bir zmreyiz ki yolumuza yabanc olanlarn eserlerimizi okumalar haramdr" demitir. Ehlullah: "Srr ifa edenin katli vacibtir" demilerdir. "Sfilerin szlerini, onlara yabanc olanlarn muhitine tayan Mushaf kafirlerin lkesine gtren gibi gnaha girer." bn Arab yle der: "Arifler eserlerinde birtakm ilh srlar anlatrlar ama bunlar halk iin yazmazlar. Bu srlara ehil olmayan yabanclarn o eserleri okuduklarn grdkleri zaman onlar bundan men ederler. "(8o) Bu tr sakncalar dolaysyladr ki, tasavvufun srlar ve ince meseleleri batan beri kapal kaplar ardnda konuulur, buralara yabanclar alnmazd. bn Arab ayr bir lemin insandr, onu anlamak hibir zaman bir mslman iin (79) Makkar, II, 183. (80) Bk. a'ran, el-Yevkit ve'I-Cevhir, I, 20. 22. 66 art ve hatta lzumlu deildir ama anlamak isteyenlerin mutlaka ondan evvel onun lemini, yani tasavvuf tarihini ok iyi bilmeleri, bn Arab'yi ncelikle kendi sistemi ve artlar iinde deerlendirmeleri icab eder. ok nemli dier bir nokta da udur: bn Arab sradan bir mutasavvftan farkl olarak tasavvufta kendine zg bir sistemin sahibidir. Bu sistemi zn ve esaslarn meydana getiren bir takm

temel kavramlar, bu kavramlar ifade etmek iin kullanlan bir takm terimler vardr. Yani bn Arab'nin konutuu ahsna zel bir dil vardr. Bu dili retmek iin bizzat kendisi ve sadk izleyicisi Abdurrezzak Kaan "el-Istlahatu's-Sufiyye" adyla birer terimler szl yazmlardr. Bu kavramlar ve terimleri bilmeyenlerin onu anlamalar mmkn deildir. b) bn Arab'nin Eserleri En ok eser veren yazarlardan biri olan bn Arab yaz hayatna erken balam, son nefesine kadar yazmaya devam etmitir. 400'den fazla eser yazd kaydedilen eyh-i Ekber'in eserlerinin listesi, bata kendisi olmak zere eitli kaynaklarda verilmi ise de bunlardan hibiri tam deildir. Dostlarndan birinin ricas zerine bn Arab'nin yapt eserlerine ait bir liste Gurgs Avvd tarafndan Me67 celletu'l-Mecmau'l- lmi'l-Arab (Dmak, 1954-1955, cild 29, 30) dergisinde yaymlanmtr. Bu listede 248 eser kaydedilmitir. G. Avvd bu sayya eitli kaynaklardan toplad bn Arab'ye ait 279 eserin adn ihtiva eden bir liste daha ekleyerek eser saysn 527'ye karm ayrca bu eserlerin basld yerleri ve tarihlerini gsterdii gibi, yaymlanmam eserlerin de yazma halinde bulunduklar ktphaneleri belirtmi, sadece ismi bilinen eserlerin de kaydedildikleri kaynaklar gstermitir. bn Arab, Sultan Melik Muzaffer'e verdii icazetnamede 289 eserinin ismini kaydetmitir. (Bk. Istlahatu eyh M. bn Arab, Beyrut. 1990, ner. Bessm, A. el-Cb, Nebhn, Camiu'l-Keramt, I. 121) Brockelmann ise 239 eserin ismini vermitir. (Bk. GAL. I, 571582, Suppl. I, 791-802.) bn Arab'nin eseri zerinde en geni almay Osman Yahya yapmtr. Histoire et Classipication de L'eaure de' bn Arab, Dmak, 1964 ( bn Arab'nin Eserleri ve Bunlarn Snflandrlmas, I-II). Burada 800'den fazla eser ismi verilmitir. bn Arab'nin eserlerinin tam says kesin olarak bilinmemekle beraber baz kaynaklarda kaydedildii zere bu sayy 400 olarak kabul etmek icab eder (81). Bu sa(81) Avvd. Mecelle, cild. 30, s. 60. Ayrca bk. Affifi. Fihristu'lMelleft, skenderiyye, 1954. 68 ynn daha ok gsterilmesinin sebebi belli bir esere bir ka ismin verilmesi, bazen de bir eserin bir blmnn istinsah edilip ona

ayr bir eser nazaryla baklmasdr. bn Arab'nin gerekten bu kadar eser yazmasnn mmkn olup olmad akla gelebilir. Onun her eseri Futuht veya Fuss kadar hacimli deildir. Genellikle risaleleri (kitapklar), hatta dostlarna yazd mektuplar bile eser sayldna gre bu sayy mmkn grmek lzm gelir. Bununla beraber bu kadar eser yazmak ok az yazara nasip olmutur. c) bn Arab'nin fade Tarz ve Sanat bn Arab sadece bir yazar deildir. Ayn zamanda o bir airdir. Gerek dz yazs (nesri), gerek iiri (nazm) Arab edebiyat bakmndan iyi bir dzeydedir. "Onun en byk kudreti iir ve nesrindedir, kk eserleri ner edildikten sonra onun bu zellii daha ak olarak meydana kacak ve kendisi hi olmazsa en byk bir ka Arap dz yazar (nsiri) arasnda yer alacaktr" diyen A. Ate'e bu noktada hak vermek icab etmektedir (82). bn Arab'nin iirleri ise Divan'ndan ve Tercmanu'l-Evak gibi eserlerinden baka Futuht, Fuss ve dier bir ok eserinde yer alr. Bu balamdan bn Arab Arap edebiyat tarihi (82) Ate, A. slm Ansiklopedisi, VIII, 555. 69 bakmndan da nemlidir. O byk bir mutasavvf olduu kadar da iyi bir edip, usta bir muharrir, nemli bir sanatkr, deerli bir airdir. Duygu, dnce ve grlerini ifade kabiliyeti, zengin hayallerini ve tasavvurlarn dile getirme kudreti ona sistemini trl ekillerde tasvir etme, maksadn anlatrken sz syleme ve yazma sanatnn btn imknlarndan ve inceliklerinden yararlanma frsatn vermitir. O, istedii zaman maksadn gayet ak ve seik bir ekilde ortaya koymu, yeri gelince bu kadar ak ekilde ifade ettii maksadn byk bir ustalkla te'vil etmi, farkl bir yorumunu yapm, bir ok zamanlar da tepki alacan sand fikir ve kanaatlarn meczi ve kinyeli ifadeler iinde gizlemi, hatta baz eyleri rumzlu ve imli ibarelerle ifade etmitir. Mecz ve rumz onu hasmlarndan, zellikle ok ikayet ettii fakihlerden koruyan bir kalkan, bir zrh, bazen de bir rtdr. Bu tr rumzlu, meczl ve rtl ifadeler ise bazen eserlerinin anlalmasn zorlatrmakta, kapal kalmasna sebep olmaktadr. Bazen konunun zor anlalan trden olmas da buna eklenince glk bsbtn artmaktadr. Sfiler yaadklar manev ve ruhan hayat ve bunun neticesinde ulatklar bilgi ve gereklerin (marifet ve hakikatlarn) akl 70 ile kavranamayaca, dille ifade edilemeyecei kanaatndadrlar. Bu

bile eserlerini okumak suretiyle onlan anlamann ne kadar g olduunu gstermeye kfidir. bn Arab'nin ifadeleri genellikle iki anlama gelebilecek niteliktedir. Bu anlamlardan biriyle eriatn zhirine ve lafzna, dieriyle kendi tasavvuf anlayna iaret eder. Fakat onun esas maksad ikinci mn olup birincisi srf zevahiri kurtarmak ve dmanlarndan korumak iindir. O, Vahdet-i Vcuda dayanan tasavvuf anlayna kar olanlarn her zaman bulunacan hesaba katarak onlardan gelecek olas itirazlara peinen cevaplar hazrlamakta, onlara kendi dilleriyle hitap ederek grlerini ayet ve hadislere dayandrmakta, hatta bazen okuyucusunu tereddde dren bir slub kullanmakta, bazen onu artmay bile gze almaktadr. Mesel bir beytinde Hakk'n mmkn suretler eklinde tecelli etmesi sebebiyle, onun suretinde de tecelli ettiinden Hakk'n onu grmediini anlatmak iin "O beni gryor, ben ise O'nu grmyorum. Ama yle zaman olur ki ben O'nu grrm de O beni gremez" diyor. Biri itiraz yolla bununla neyi kastettiini aklamasn isteyince yle diyor: "O beni gnahkr olarak gryor ama ben, O'nun beni cezalandrdn grmyorum."

71

"yle zaman olur ki O'nun bana ikramda bulunduunu grrm de O beni kendisine snr bir halde grmez." Firavun'un mslman olduunu syleyince, bununla ilgili aklama isteyen bir ahsa derhal: "Nefsim firavn, aa arzularm Hmandr" eklinde cevap verip onu susturmutu (83). bn Arab dostu Meknddin bn-uc'nn gzel kz Nizm iin syledii gazelleri ve beeri ak iirlerini tevil ederken yle demiti: "Hatra, diyar ve menzil diye andm her ey ya da dost, g, tepe, bahe, kamlk ve koru dediim nesnelerin hepsi veyahut gne gibi doan ya da put gibi duran iri gsl kadnlar... Bahis konusu ettiim bu ve benzeri her eyi kuds ve ulv sfatlar olarak anla. Bunlar benim doru sylediimi bildirir. Zihnini bu ibarelerin zhirinden uzaklatr ve btn ara ki (gerei) bilesin, "(84) bn Arab bu konuyu biraz daha aarak yle der: "Mutasavvflar, syledikleri gazeller ve akne iirlerle ilh srlar kast ederler. Mekke'de sylediim gazellerle rbbn marifetlere, ilh nurlara, ruhan srlara, akl ilimlere ve er' uyarlara iaret ettim. nsan ak konusundaki iirlere derin bir sevgi beslediinden maksadm o

(83) Makkr, II, 168, 169. (84) bn Arab, Zehru'l-A'lak, s. 5. 72 yolla ifade ettim. Esasen her zarif edibin kulland dil budur"(85). lh akn beer ak ve kadna duyulan sevgi eklinde ifade edilmesi bn Arab'den ok evvel balam, ondan sonra da devam etmiti. air ve edib bir zat olan bn Arab de sfilerin geleneine uyarak bu faydal slubu en iyi ekilde kullanmtr. bn Arab bir yandan Hakikatu'l-Hakik, Hakikat- Muhammediye ve kalem gibi bir ok terimi bir tek kavram ifade etmek iin kullanm, dier yandan hakikat, ayn mahiyyet ve hviyet gibi terimlere birden fazla anlam yklemitir. Bu da bir anlama zorluuna yol amtr (86). bn Arab'nin yet ve hadisleri anlama, aklama ve yorumlama ekli de nemlidir. Bazen mecaz anlam ifade eden ibarelerin zahirinden ve lafzndan kan mnalara itibar ederek garib yorumlar yapan bn Arab bazen de bir yeti veya hadisi zhiri ve lafz mnasndan uzaklatrarak ona hi kimsenin aklndan gemeyen mnlar yklemekte, ibarenin bu mnalar tamaya uygun olup olmadna bakmamakta, bazen tuhaf, bazen acaib, bazen de sama saylabilecek sonulara ulamaktadr. Bunlara birer misal verelim: (85) bn Arab, Futuht. III, 237. (86) Afifi, Ebu'l-Ala, Fuss nsz (Kahire, 1946), s. 12. 20. 73 ** a) "Attn zaman sen atmadn. Lakin Allah att" (Enfal, 17). bn Arab bu ayetin zhirine dayanarak, "Atan hakikatte Hak idi, Muhammed surette atmt" diyor ve bu ayetin lafz ve zahir anlamn vahdet-i vcud iin bir delil olarak gryor (87). "Ben sevdiim kulun gz, kula, eli, aya olurum" bn Arab kulun ayniyle Hakk olduunu sylerken de bu hadise dayanr ve yine ayn anlayla hareket eder (88). "Kendini bilen Rabbn bilir" mealindeki hadisin de bu yoruma ak olduunu sylemeye hacet yoktur. Bu ve benzeri yerlerde btn deil, zhir mny esas alyor. Bu tr ifadeleri mecaz olarak grmyor, b) "Eyyub Rabbine: "eytan beni yordu ve zd, demiti" (Sa'd 41). bn Arab'ye gre bu ayette geen eytan hicran (uzak kalma) anlamna gelir. Hz. Eyyub'un duyduu ac hastalktan deil, perde arkasnda bulunmaktan ve hakikatleri bilmemekten ileri gelen bir ac idi (89).

Zira szlkte eytan uzak kalmak anlamna gelir. bn Arab'nin yapt bu tr te'villerin (yorumlarn) Btniye mezhebinin te'villeri cinsinden olduunu syleyenler olmutur. (87) bn Arab, Fuss, 86. (88) bn Arab, Fuss, 189. (89) bn Arab, Fuss, 173. Bu tr yorumlar iin bk. Nasr Hamid Ebu Zeyd, Felsefetu't-Te'vl, Dirase fi Te'vili'l-Kur'an inde Muhiddin b. Arab, Beyrut. 1983 74 Fakat bn Arab nasslarn zahir ve lafz mnlarndan ne kadar uzaklarsa uzaklasn o bu mnlarn geersiz olduunu hibir zaman sylemiyor. Bylece Btniye mezhebindeki tevil usuln kulland tarzndaki iddialar geersiz brakyor. Kald ki bu tr te'villeri ilk defa yapan da o deildir. Daha evvelki sufler de, onun kadar ileri gitmemekle beraber benzeri te'viller yapmlardr. c) bn Arab'nin Eserlerinin Muhtevas bn Arab, bizzat dzenledii fihristte konular itibariyle eserlerini ikiye ayrmaktadr, a) Hadis konusundaki eserler, b) Tasavvuf sahasnn hakikatlarna dair olan ilimler. Fakat bn Arab, hadise dair olan eserlerini sralarken fkh konusundaki eserlerini de bunlar arasna koymaktadr. Tefsirle ilgili eserlerini ise tasavvufa dair olan eserler arasnda zikretmektedir. Aslnda bn Arab hadis ve tefsir konusundaki eserlerinde de kendi tasavvuf anlayn bir lde ilemekten geri durmamtr. Siyasete ve edebiyata dair olan et-Tedbiratu'l- lahiyye ve Muhadaratu'l-Ebrr gibi eserlerinde bile bu anlay hakim bulunmaktadr. Bunun iin onun btn eserleri tasavvufa dairdir, denebilir (90). (90) Osman Yahya, bn Arab'nin eserlerinin bir tasnifini vermitir. Bk. Histoire. 75 bn Arabi'nin Eserleri 1-el-Futuhtu'l-Mekkiyye f Ma'rifeti'l-Esrrl-Mlikiyye ve'lMlkiyye:

("Mlkiyet ve mlikiyetin srlarn bilme hususunda Mekke'de gelen ilhamlar." Bulak, 1274, 1292, ist. 1309). Futuhtn bir ok basmlar var. Osman Yahya ve brahim Medkr tarafndan Msr'da yaplan yeni tenkitli basm devam etmektedir. H. 633,

636 tarihli mellif hatt ile olan nshas Trk- slm Eserleri Mzesi'ndedir. (No: 1845-1881) bn Arab'nin drt byk cild halinde 598/1201'de Mekke'de yazmaya balad bu eserini ne zaman tamamlad belli deildir. 628/1230 senesinde drdnc cildini, 635/1237'de nc cildini yazmakta olduuna dair kaytlar vardr (bk. Futuht, IV, 105, III. 446, 895). Bunun anlam udur: bn Arab Mekke'de yazmna balad bu eserinin yazmna daha sonraki senelerde de devam etmi, nce eserin msveddelerini hazrlam, imkn bulduka ve yeni malzeme temin ettike eserini geniletmi, ilaveler yapm, eserinin daha mkemmel olmas iin mrnn son senelerine kadar abalam, vefatndan ksa bir zaman nce ona son eklini vermiti. Futuhtn baz nshalarnda grlen farklar da bunu gstermektedir. bn Arab'nin Futuht yazmaya te 76 ebbs etmesinin sebebi, bu eserin giri blmnde de belirtildii zere (I, 12) Kuds' ve Medine'yi ziyaret eden yazarn bundan sonra ilk defa Mekke'ye varp Kbe'yi ziyaret ettii srada kendisine gelen feyizleri ve ilhamlar (Futuht) Tunus'taki dostu Ebu Muhammed Abdlaziz ile Abdullah Bedr el-Habeye ama ve anlatma arzusudur. Yine bu eserin nsznde belirtildii gibi bn Arab Hz. Peygamber'i, br peygamberleri, melekleri, evliyalar ve alimleri bir gece ryada grr. Kendisine beyaz bir cbbe (Hi'lat) giydiren Hz. Peygamber minbere kp bir hutbe okumasn ister. Verilen grevi yerine getiren bn Arab: "Ruhu'lKuds'ten gelen bir vahiy olan o hutbe futuhtn nszdr" der (Futuht, III, 7). Futuht alt blmden meydana gelir: a) Marifetler, b) Muameleler, c) Haller, d) Menziller, e) Mnzeleler (mcahedt) f) Makamlar. Bu blmler daha ksa alt blmlere ayrlm bunlara da bb (says 560) denilmitir. Bablarn ksa ve uzun olan vardr. Her babtan evvel konuya iirle girilir. bn Arab bablarn ba tarafnda yer alan bu iirlerin o bablarn zeti deil, aklamas olduunu belirtir. Tasavvuf yolunda nil olduu feyz ve ilhamlarn ok ksa bir zeti olduunu belirttii bu eseri hakknda: "Bu kitab, halka faydal olsun diye yazdk, daha dorusu ben deil, Allah yazd. Onun iin tm de Allah'tan gelen feyz (feth)den ibarettir" diyor bn Arab (Futuht, II, 93, IV, 502). bn Arab, el-Futuhtu'1-Mediniyye ve et-Tenezzalatu'lMusuliyye isimli eserlerine ad koyarken tpk Futuht gibi bunlarn kendisine semadan geldiini ifade eden adlar koyar. Futuht'ta konular, meseleler ve blmler arasnda mantk

bir balant ve dzen her zaman grlmez. Bazen birbiriyle ilgisi olmayan iki husus bir arada zikr edilir, bazen konudan birden uzaklalarak araya yabanc meseleler konur, bn Arab de bunun farknda olup: "Kur'n'da yledir," diye eserini savunmaktadr. Aslnda (bk. Futuht 89. ve 348. bablar) bir ok tasavvuf kitabnda rastlanan bu husus, biraz da bn Arab'nin eserini uzun bir zaman aral iinde yazm olmasndan kaynaklanmaktadr. bn Arab balangta ayr birer eser olarak kaleme ald kitap ve risalelerin bir ksmn da Futuhtn giri ksmna eklemitir: "Risaletul-Ma'lum min Akaidi Ehli'r-Rusm (Akidetu'lAvm,Akidetu'n-Niye, Akidetu Ehli'l- htisas) ve el-Marifet gibi eserleri byledir. (Bk. Futuht, 1,163,172, 186). Futuhtn anlalmas g yerleri Abdlkerim Cl tarafindan erhu Mkilati'l78 Futuhat adyla erh edilmitir. a'rn de Futuht Levakihu'lEnvari'l-Kudsiyye adyla nce ksaltm (ihtisar), sonra bu ksaltmadan yapt semeleri de el-Kibritu'l-Ahmer isimli eserinde toplamtr. Onun el-Yevakit ve'l-Cevahir isimli eseri de Futuht'n hem zeti, hem erhi saylr. Buna ramen anlalmas kolay olmayan Futuht zerinde yeterince alld; erh ve talik yazld sylenemez. Fusus'a yzlerce erh yazld ve bir ok lisana tercme edildii halde Futuhtn bu ilgiyi grmemi olmas uzun ve hacimli oluu, bir de bu eserin ve bn Arab'nin fikirlerinin bir zeti eklinde grlen Fusus'un onun hretini glgelemi oluu ile aklanabilir . ( Rivayete gre bn Arab, Sfi air bn Frz'dan tasavvuf konusundaki Hamriye kasidesini erh etmesini istemi o da: "Buna ne lzum var. Futuht onun erhidir" demiti. Bk, Makkar, II, 167. Futuht Hseyn Hamd Nakbend tarafndan Safvetu'l-Futuhti'l-Mekkiyye fi Beyanil-Hakikati'l- lahiyye ve'lKevniyye adyla ksaltlmtr. Futuhtn sonunda yer alan elVasay blm de tercme edilerek ta basmasyla baslm, daha sonra yeni harflere de evrilerek "Mridlere Tavsiyeler" adyla yaynlanmtr. Futuht'n ba taraf da Trke'ye tercme edilerek ta basmasyla baslm, daha sonra bu tercme yeni harflerle de yaynlanmtr. Futuht'n muhabbet blm de Franszca'ya tercme edilmitir. Mavrice Glaton. Traite de L'amour, Paris, 1986. Trke tercmesi Mahmut Kank tarafndan yaplmtr, lahi Ak, istanbul, 1988. Marifet ve Hikmet bahsi de yaynlanmak zeredir. Futuht konusunda daha geni bilgi iin bk. T.D.V. slm Ansiklopedisi, Futuhad Maddesi.) 79 bn Arab Futuhtta her byk dnr gibi btn din,

sosyal ve beer, hatta tabi ve madd olaylarn kendi fikir sistemi iinde bir aklamasn yapm, ou zaman meselelerin nce herkes tarafndan kabul edilen genel bir aklamasn yaptktan sonra kendi sistemine gre daha zel bir yorumunu vermitir. Ayrca baka eserlerde grlmeyecek, belki de bir mutasavvftan beklenmeyecek ekilde hkmlerin hikmetleri, gayeleri ve sebepleri zerinde de genie durmu, bylece eserini bir bilgi hazinesi, bir tasavvuf ansiklopedisi haline getirmeyi baarmtr. 2-Fususu'l-Hikem. (z Hikmetler veya Hikmet ncileri) st, 1309, Bli Efendi erhiyle, 1946,Khire,Affifi neri) bn Arab'nin en ok rabet gren, en fazla istinsah edilen, okunan, zerine erhler ve ta'likler yaplan, eitli dillere tercme edilen eseri Fusus'tur. Bu kadar ok ilgi grmesinin sebebi bn Arab'nin bu eseri ryasnda grd Hz. Peygamber'in tamamiyle ve aynen onun tarif ettii ekilde yazm olmas daha dorusu bu eseri harfiyyen ve aynen Hz. Peygamber'den alm olmas, buna kendinden hi bir ey katmadan, fazlasz ve noksansz olarak mslmanlara sunmu olduunu eserin giriinde belirtmesi ve taraftarlarnn ve takipilerinin de buna inanm olmalardr. Aslnda bn Arab eserlerini Allah'tan gelen vahiyle yazdn her eserinde tekrarlar, o halde Fusus'un grd rabeti, bu eserin bn Arabi'nin fikir sistemini ksaca vermi olmasna balamak daha doru olur ( bn Arab, Fuss, 48. Nakbendiye tarikatnn nl eyhi Muhammed Parsa bile: "Fuss ruhtur, Futuht onun kalbi", "Fussu okuyan Hz. Peygamberin izinden gitme konusunda gl bir arzu duyar." demitir. Bk. Cami, Nefahtu'l ns trc. 435. Fuss'un bat dillerine yaplan tercmeleri iin bk. A. Scihmmel, Tasavvufun Boyutlar, stanbul. 1981. 397.) bn Arab 627/1230'da am'da iken Hz. Peygamber'i ryasnda grdn onun kendisine Fususu' l -Hikem'i vererek: "Bunu halka sun" dediini syler ve ekler: "Ben, bana ne verilmise onu sunuyorum, u satrlarda yazdklarm bana nzil olan bilgilerden baka bir ey deildir. Ben ne Reslm ne de nebi. Ama onun vrisiyim ve ahiret iin ekip dikiyorum ( bn Arab, Futuht, I, 32.) Fususu'l-Hikem'in en nemli zellii, bn Arab'nin br eserlerinde dank, biraz da rtl olarak anlatt Vahdet-i Vccud retisini bu eserde daha derli toplu ve daha ak bir ekilde ortaya koymas, bununla ilgili temel kavramlar tesbit edip kendine zg terminoloji (stlahlar) gelitirmi olmasdr. Ayet, hadis, kelm ve tasavvuf gibi slm kaynaklarn yansra yeni Eflatunculuk, Hristiyanlk, Gnostisizm, Btnlk ( smailiye) ve hvanu's-Safa gibi kaynaklara da dayanarak gelitirdii ve kendi damgasn vurarak retisine mal ettii bu kavramlar ve terimler

ondan sonra Arab, Acem ve Trk mutasavvflar ve sf airler tarafndan srekli olarak tekrarlanm ve muhtevaca zenginletirilmitir. bn Arab Fuss'u 27 blme ayrm, her blme bir Peygamber'in adn vermitir. Burada peygamberden maksad da onlarn ahsiyetleri deil, manev hakikatlardr. Yani bn Arab baz tasavvuf meseleleri ve hakikatlar birer peygamber gibi tasavvur ediyor. Bu meselelerden her birine bir Peygamber adn veriyor. Peygamber ile meseleler arasnda da bir takm mnasebetler kuruyor. Peygamber adyla inceledii tasavvufi gerekler her zaman ve her yerde geerli kabul ediliyor. bn Arab Abadileden (Abdullahlardan) bahsederken de ayn usule bavurup soyut meseleri somut konular halinde ortaya koyuyor. (Bk. Kitabu'l-Abadile, Khire, 1969) Fussu'l-Hikem yazld zamandan itibaren byk alaka grm, erh ve tercme eklinde yzlerce almann konusu olmutur. Fuss'la ilgili belki de ilk almay yine bn Arab yapt. Bu konuda Naku'n-Nuss (Bk. Resailu bni'l-Arab iinde, Haydarabad,1948) veya Miftahu'l82 Fusus adyla bilinen bir eser yazd. Talebesi Sadreddin Konev'nin el-Furuk, bundan sonra Fahrettin Irak'nin, Meyyeduddin Cendi'nin, Sadeddin Fergnnin, Afifuddin Tlemsn'nin, Abdurrezzak Kan'nin, Davud-i Kayser'nin, Muhammed Pars'nn, Cami'nin, Abdulgan Nablusi'nin, Abdullah Bosnev'nin, Avni Konuk'un almalar en deerli olanlardr. (Bk. K. elebi, K.ez-Zunun, II, s. 1261. Brock, Gal, I, 300). Sahib Khaja Khan Fusus'u zet olarak ingilizce'ye (Wisdom of the Prophet, madras, 1920) T. Bruckhardt 1955'te baz blmlerini Franszca'ya, Tacuddin Harizm Farsa'ya (Tahran, I-II, 1364). N.Gen Osman tamamn Trke'ye ( st. 1952) tercme etti. Daha evvel de Abdullah Bosnev Trke'ye tercme ve erh etmiti. Son olarak Affif dipnotlar koyarak Fusus'u yaymlad. Avni Konuk'un drt cild halinde yaymlanan tercme ve erhine, neminden dolay iaret edilmesi icab eder. 3-et-Tenezzulatu'l-Mevsiliya fi Esrri'tTahrt ve's Salavt ve'l-Eyyami'l-Asliyye (Brock, GAL. I, 571. No: 100). bn Arab'nin Badad'tan Anadolu'ya gelirken urad Musul'da yazd bu eser 55 blmden meydana gelir. Kaynaklarnda ad Tenezzlu'l-Emlek Li'l- mlk fi'l-Harekti'l-Eflk eklinde geen bu eserde teklif eden, mkellef, eriat, peygamberler gibi hu83

suslar zerinde durulmakta, din davranlarn manevi yn aratrlmaktadr. 4- Tcu'r-Resil ve Minhacu'l-Vesil Kahire, 1328 (Mecmuatu'r-resili'llahiyye iinde) Mekke, 1203. Musul, Medine ve Mekke'de iken kendisine
gelen ilhamlar gn gnne kaydeden bn Arab bu eserini kendisiyle K'be arasnda geen konumalar eklinde ve 8 mektup halinde kaleme alnmtr. Bu mektuplardan her biri, Abdlhay, Abdlvedd gibi Allah'n bir ismine, kul (Abd) isminin izafe edilmesinden meydana gelen birleik isimlerle adlandrlmtr. Mektubun konusu ise Allah'n ismine uygun ekilde ele alnm, mesel Abdlvedd baln tayan mektupta sevgi ve ak (Meveddet, vedd) meselesi ilenmitir.

5-el- sr ila Makmil-Esr (Haydarabd, 1367/1948 Resailu bnu'l-Arab iinde) Beyrut, 1988 nv. Suad el-Hakn. eitli miralar bu basmda bir
araya getirilmitir. 594/1189'da Fas'ta sanatl bir nesirle kaleme ald bu kk eserinde bn Arab, tpk Hz. Peygamber gibi miraca ktn, ancak kendi miracnn cisman (beden) bir mira olmayp ruhan bir mira olduunu syler ve yapm olduu eitli miralardan Futuht'da (III, 379) da bahseder.

6- Kitabu'l-Esfr. (Haydarabd, 1367/ 84 1948. Resil iinde) bn Arab bu eserinde tasavvuf seferlerden bahseder. "O'nun katndan, O'nun katna ve O'nda" olmak zere eit sefer (seyr) olduunu, bunun bir drdncsnn bulunmadn ifade ederek eitli Peygamberlerin seferlerine iaret eder. 7- Kelmu'l-Abdile. (Kahire, 1969) bn Arab bu eserinde Abdullah (Abd-Allah) gibi iki kelimenin birlemesinden meydana gelen isimlere dayanarak Allah ile kulun arasndaki ilikilerin bir yorumunu yapmtr. Bu eserde her Abdullah'n babas bir peygamber, dedesi ise Allah'n isimlerinden birine izafe edilen bir abd olarak gsterilmitir: Abdullah b. dris b. Abdlhlik gibi. bn Arab bu isimleri ahs olarak deil, kavram ve soyut fikirler olarak dnr. Mesel yukardaki isim (Abdlhlik, yaradann kulu) vesilesiyle Allah'la kulu arasndaki ilikileri yaratma fiili asndan inceler. Futuht'da Allah'n 99 isminden (esma-i hsn) bahsederken de bu konuyu ele alr. 8- Hilyetu'l-Abdal. (Haydardbd, 1948, Resilu bni'l-Arab iinde. Trke trc. st 1326) bn Arab bu eseri 599/1203'te Tifte iken iki dostunun arzusu zerine kaleme aldn belirtir. Bu eserde tasavvuf yoluna girenlerin bdl (evliya) mertebesine ulatran "az

85 uyuma, az konuma, az yeme ve inziva" gibi drt esas zerinde durur. Daha evvel Ebu Tlib Mekki'nin Kutu'l-Kulub isimli eserinde genie anlatlan bu esaslar ksaca anlatarak bunlar tam olarak uygulayan bir kimsenin bdl derecesine ulaacan belirtir. bn Arab Futuht bata olmak zere eitli eserlerinde Abdal ad verilen bir evliya zmresi zerinde nemle durur. Bunlardan bazlar ile ahsen grtn de kaydeder. 9- et-Tedbiratu'l-ilahiyye. fi Islah'l-Memleketi'l- nsaniy-ye (Leiden, 1919. nu'd-Devir isimli bn Arabnin dier bir eseriyle birlikte, Trke tercme ve erhi, Avni Konuk, nr. M. Tahral, 1992, st) bn Arab bu eserinde Aristo'ya nisbet edilen siyasete dair bir eseri kendi tasavvuf grleri ve fikir sistemi erevesinde aklar. 10-Anku Mu'rib fi marifeti Hatmi'l-Evliya ve emsi'l-Marib, Kahire, 1332, 1353, 1373, 1970) erhleri: Ebu'l-Kasm S'di, . 1052/1785. elBerku'1-Lmi. Ali Hicaz, el-Areb mine'l-Ucleti'l-A'ceb. Mahmd Dmni, . 1199/1785. Kefu'l-Kn'. Abdurrahman Haleb, . 933/1526. zhru'l-Mahtm, Abdlkerim Cli, el-Viu'l-Mahtm. bn Arab bu eserinde insanla lemi mukayese eder, htemu'l-evliya ile Mehd'nin makamlarn tayin etmeye alr. 86 11-Muhadertu'l-Ebrr ve Msameret'l-Ahyr, Kahire, 1302, 1305, 1324, Beyrut 1968.) Bu eser kekl ve muhadara gibi isimler verilen eserler trnde ve bir derleme eklinde kaleme alnmsa da bn Arab bunu, trnn en ok tasavvuf unsurlar ieren bir eser haline getirmitir. 12- Ruhu'l-Kuds fi Muhasebeti'n-Nefs Kahire, 1280, Dmak, 1384/1964. zzet Huriye bu eseri bn Arab'nin el-Mebadi ve'l-Gyt isimli eseriyle birlikte yaynlanmtr: Dmak, 1970. bn Arab bu eseri Tunus'ta bulunan dostu el-Mehdev'ye hitaben kaleme almtr. Bu eser bn Arab'nin hayat, yetime tarz, hocalar ve ruhi tecrbeleri hakknda son derece deerli bilgiler iermektedir. Geni bir tahlil iin bk. kr Faysal, Ma'hadu't-Dir-sti'l- slamiyye, c. XIV, 1967, 1968, s. 6-87 Madrit). Ksmen spanyolca'ya tercme edilen bu eserde bn Arab andaki sflerin bir eletirisini yapar. Semaa dkn olanlar ayplar, sfiliin ileri aamalarnda bulunanlarn buna tenezzl etmediklerini syler. Bu konuda mam Rabban ve Nakbendiler ona uyar.

13-Tercmanu'l-Evk. Beyrut, 1312, Beyrut, 1966. Bu eserin erhi olan Fethu'l-Zahir ve'l-A'lk ile birlikte 61 gazel ihtiva eden bu eserin banda nesir bir giri yer alr. R. E.Nicholson tarafndan

ngilizce'ye 87 tercme edilmitir. London, 1911, Trke trc. M.Kank, stanbul 1990. bn Arab konusu ilh ak olan iirlerini insan sevgisi ve kadn ak eklinde dile getirmi, sonra da eletiriler zerine bunlarn yorumunu yapmtr. Bu iirler grn itibariyle Mekinddin'in gzel kz Nizam iin sylenmi ise de aslnda konu ilh sevgi ve aktr. 14-Divn (Bulak, 1271). bn Arab'nin br eserlerinde bulunan iirlerinden ayr olan tasavvuf iirlerini ihtiva eder. 15-Rahmetun-mine'r-Rahman fi Tefsiri ve rtil-Kur'n (cz'l-Beyn fi't-Tercemeti ani'l-Kur'n ile birlikte, Dmak, 1989, nr. Mahmud Gurb). 16-Reddu Maani'l-Mteabihht ila Maani'l-yti'l-Muhkemt (Beyrut, 1328. Kahire, 1988.) Bu eserin bn Arab'ye aidiyeti kesin deildir. 17-Mikt'l-Envr. Haleb, 1346. Trke trc. Mehmed Demirci, st. 1990. Ayrca Mahmut Kank. 18-el'Kur'at'l-Mbarek. Kahire, 1279. 19-Seceretu'l-Vcd ve el-Bahru'l-Mevrd, Bulak, 1292. 20-el'Hucub, Kahire, 1907. 21-Kitabu'l-Fen fi'l-Mahede (Resailu bn Arabi iinde, Franszca tercmesi, Mic88 hal Valan, Traite de l'Extinction das la contemplation, Paris, 1984. 22-Mevkiu'n-Ncm, Kahire, 1325. Trke tercmesi, Giritli Ahmed Muhtar. Eserin konusu eyh olmadan slkn mmkn olduu ve bunun keyfiyetidir. Resailu bnu'l-Arab bal ile 1948'de Haydarabad'da basl kitab bn Arab'nin 29 risalesini ihtiva eder. Mecmuatu'r-Resili'l- lhiyye (Kahire, 1328) baln tayan Mecmuada da bn Arab'nin baz risaleleri yaynlanmtr. Nyberg'n yaynlad eserler: a) nau'dDevir, b) et-Tedbiratu'l- lhiye, c)Uklet'l-Mustavfiz Leiden, 1919.

Necib Mil-i Herev, Deh Risale-i Mtercem Tahran, 1367 adyla bn Arab'nin Farsa'ya tercme edilen u risalelerini yaymlamtr. 1Hilyetu'l-Abdal, 2-Risale-i Gavsiyye, (A. Geyln'ye nisbet edilir.) 3Esraru'l-halvet, 4-Hakikatu'l-Hakaik, 5-Ma'rifet-i Ricali'l-Gayb, 6Naku'l-Fuss, 7-Ebyt-i Dehgne, 8-Risaletu'l-Envr, 9-Marifet-i Alem-i Ekber ve Alem-i Asgar, 10-Risale ila mam er-Raz. bn Arab'nin Baslan Dier Eserleri 1- Risaletu'l-Envr, Kahire, 1332. Trke trc. M. Kank, st. 1991, 2- Risaletu'l- ttihdil-Kevn, Trke trc. M. Kank, ist 1991. 3- eceretu'l-Kevn, Kahire, 1290, 1987. 89 4-el-Emru'l-Muhkem, st. 1302, 1315. 5-Tuhfetu's-Sefere, st. 1300, Beyrut, 1973. 6- Tenezzlu'l-Emlk, Kahire, 1961, 1980. 7- Tehzibu'l-Ahlk, Kahire. 1328. 8- Teveccuhatu'l-Huruf, Kahire. 1980. 9- Havzu'l-Hayat, 1928. 10- Risaletul-Vcudiyye, Kahire, 1973. 11- erhu atranc'l-Arifn, Dmak, 1965. 12- es-Salatu'1-Feyziyye. st. 1273. 13-es-Salavtul-Ekberiyye, Kahire, 1310. 14- Uklet'l-Mstevfiz, Kahire, 1969. 15- el-Fevzu'l-Esn, Kahire, 1971. 16- Terbiyetu't-Tuyur,Kahire, 1974. 17- Kefu'l-Gt, Tunus, 1964. 18- Knhu m l Bdde Li'l-Mrid, Kahire, 1528. 19- el-Blgu Fi'l-Hikme, st. 1969. 20-el-Cevab'l-Mstakim, Beyrut, 1965. K.Hatmi'l-Velaye iinde. bn Arab'nin baz risaleleri ve mektuplar da eitli dergilerde yaymlanm, baz risaleleri ve baz eserlerin baz blmleri de eitli dillere tercme edilmitir. bn Arab'ye Nisbet Edilen Eserler Baz fikir ve inanlarn taraftar bulmasn ve ilgi grmesini salamak veya belli makamlara yaranmak iin baz eserlerin yazlp Gazal ve bn Arab gibi nl bil90 ginlere nisbet edildii bilinmektedir. bn Arab'ye ait eserler iinde gsterilen, ancak ona ait olmayan baz kitaplar unlardr: l - e-eceretu'n-Nu'mniyye fi'd-Devleti'l-Osmaniyye. Bu eserde

Osmanl devletinin kuruluu ve ykl ile ilgili kehanetlere yer verilir. bn Arab'ye ait olmayan bu eserin yazar bilinmemektedir (94). 2- Tbirnme-i Muhuddin Arab st 1309. Eserin konusu ryalarn yorumlanmasdr. 3- Tefsiru'-eyhi'l-Ekber, Kahire, 1283, 1978. Beyrut, 1968. Leknow 1301. bn Arab Kitabu'l-Cmi, adyla bir tefsir yazmaya baladn, ve Kehf suresine kadar da geldiini syler. Ancak eldeki tefsir tamdr. Bunun Vahdet-i Vcud akidesine bal Abdurazzak Kaaniye ait olduu da ileri srlmtr. bn Arab hakknda yazlan en nemli menkbename udur: Kriu Badadi, brahim b. Abdullah: ed-Drru's-Semn f Menkibi'-eyh Muhiddin. Beyrut, 1959, trc. bn Arab'nin Menkbeleri, Ank. 1972, nr. A. ener, R. Ayas onu red iin yazlan eserler, bu tr eserlere cevap olmak zere yazlan eserler ve monografiler ise oktur ve giderek artmaktadr. (94) Ate, A. slm Ansiklopedisi, VIII. 547. 91

NC BLM BN ARAB N N GRLER

bn Arab tasavvufun en fazla gelime gsterdii bir ada yaam bir mutasavvftr. Hukuk (Fkh), hadis, tefsir, kelm ve felsefe gibi alanlarla ilgili grleri de nemli olmakla beraber daha ok mutasavvf olarak tanndndan zellikle onun bu yn zerinde duracaz. Hemen hemen btn fikir ve kanaatlarn tasavvuf erevesinde aklayan tbn Arabi'nin grlerini inceleyenler de yazdklar eserlerde bu hususu dikkate almlardr. bn Arab kendisinden nceki sflerin bir devam ve takipisidir. Tasavvuf zincirinin ok nemli bir halkasdr. Fakat o, ayn zamanda kendisinden sonraki ta-savvuf hareketleri de derinden etkilendiinden, hatta belli bir lde etkileri felsefeye de yansdndan onu tasavvuf tarihi iinde deerlendirmek icab eder. Bu sebeple bn Arabi'yi anlamak ana hatlaryla tasavvuf tarihini bilmeyi gerektirir. Bu mu-tevazi alma bu husustan bahis konusu etmeye msait olmadndan bn Arabi'yi daha iyi anlamak isteyenlerin tasavvuf tarihinden yararlanmalar gerekmektedir. Tasavvufta nem tayan her konu tbn Arabi'de nemlidir, tbn

Arabi'yi anlamak nceki mutasavvflardan farkn kavramakla mmkndr. Onun in burada daha ziyade onun tasavvufa ve dnce dnyasna getirdii yeni yorumlar, farkl 95 yaklamlar ve tartma konusu olan hususlar zerinde durulacak, tasavvufa verdii renk ve dnce tarihine yapt katklar anlatlacaktr. a) Eylem ve Bilgi tbn Arabi'de insan davran ve eylemi son derece nemlidir. Gerei kavrama, doru bilgiye ulama ve mutluluu elde etme konusunda insann btn hal ve hareketleri, tavr ve faaliyetleri k noktas olduundan birinci derecede nemlidir, tbn Arabi; bakalarna, kendi fikir dnyasn anlamalar iin nce bunu renmeye kesin karar verdikten sonra, fiilen bunun yolunu tutmalarn, (suluk), sonra bunun iine girmelerini ve bu hayat yaamalarn (zevk) art koar. O halde ona gre ilhi geree erme ve mutlu olma srf bir zihin ii deildir. Bunda zihin faaliyetleri ve akl yrtme (istidlal) fazla nemli deildir. Ona gre durum bu olunca tasavvufa dair yazlan eserlerini okuyup kendisi hakknda bir hkm vermenin fazla bir deeri olmad aka ortaya kar. Bu durumda Ibn Arabi'nin eserleri, gereini yerine getirme artyla okunursa maksada ulamada faydal olur. Aksi halde bunlar okumak az ok faydal olsa bile okuyucuyu hedefe ulatrmaz. Bununla beraber onu ilm usullerle incelemek felsef adan byk nem tar. 96 tbn Arab nce ruhun (nefs'in) ilh gerekleri ve manev bilgileri kabule msait hale gelmesini, ruhun buna gre hazrlanmasn zorunlu grr. Bu ise zhd ve slk ile mmkn olur. Ibn Arab, kk yatan itibaren ilh hakikatlan kavramaya ynelik faaliyetlere girmi, zhd hayatnn gereklerine uymu, zellikle ibadetlerini aksatmadan srdrmt, ilk eserlerinde de zhd ve slkn nemi zerinde durmutu. el-Emru'1-Muhkem (ist. 1315) isimli eseri zhd hayatnn temel kurallarn verir. Daha evvel ayn hususlar et-Tedbirt'da zet olarak anlatlmt. Knh m la Bdde li'1-Mird (Kahire, 1328} isimli eserinde mritlerin uygulamak zorunda olduklar esaslara ve baz tlere yer verir, et-Tuhfetu'sSefere'de (ist. 1300) slkn btn aamalarn ve bu yolda yrrken uyulmas gereken usul bahis konusu eder. Mevakiu'nNcm (Kahire, 1325) ile Risaletu'l-Envr (Kahire, 1332) keramet, ilham ve kef gibi daha ok tasavvufun konusu olan meseleler zerinde durur. zellikle Mevkiu'n-Nucm'da eyhsiz slkn nasl olacan aklar. Futuht'da da bu tr konulara geni yer ayrr. Ibn Arabi'ye gre zhd ibadeti ve ahlak davranlar konu alr,

gayesi de sliki tasavvufu yaama ehliyetine kavuturmak ve manev hayata hazrlamaktr. Tasavvuf ise 97 manev tecrbe ile elde edilen bilgiler (marifet) ile ekilen ileler neticesi ruhta hasl olan hallerin tadlmas (zevkj'dir. Manev hayatta hem zahir ilimler, hem de zevk (batini) ilimler bahis konusu olur. Ancak Gazali daha ok muamele (zhd, ibadet, ahlak) ilmi zerinde durduu halde Ibn Arab daha fazla mkaefe (ilham, marifet, hakikat) zerinde durur. nk ona gre muamele ilmini Gazali hallettiinden kendisine mkaefe ilminin halledilmesi kalmtr'95'. Genelde muamele ilminde son sz Gazali, mkaefe ilminde tbn Arab sylemi kabul edilir. Bu sebeple Ibn Arabi'nin muhatab sradan bir mrid veya slik deil, manev ve ruh kemalin en yksek olann elde etmek isteyen sekinlerdir, bn Arab sekin sliklerin kendilerini dnyadan ve madde aleminden uzak tutmalarm ister. Zira onlar maksada ulatracak olan vasta halvet ve zhddr. Ibn Arabi'nin btn eserlerinde zhd ve onun btn unsurlar kemal noktasna ermenin aralar olarak ele alnmtr. Ibn Arab tasavvuf yolunda yryerek arzu edilen hedeflere ulamak iin bir eyhe bal olmay, bir mridin rehberliinden faydalanmay ve terbiye grmeyi lzumlu grr. eyh'in de bilgili olmas ve dier bir eyh tarafndan ye(95) Ibn Arab, Ftuhat, II. 523. 98 titirilerek bakalarn yetitirmek iin icazetli olmas gerekir. Mridin farzlar yerine getirecek kadar bilgiye sahip olmas yeterli iken eyhin btn Islmi ilimleri iyi bir ekilde bilmesi icab eder. Ayrca karakterinin salam, ahlknn iyi olmas, mridini cidd ve disiplinli bir biimde eitmesi lazmdr. Mrid, gnlden bal olmas lazm gelen eyhini u ya da bu sebeple deitiremez, deitirmesi samimiyetsizlik iareti saylr. Bununla beraber Ibn Arab Mevkiu'n-Nucum'da eyhsiz sluku da mmkn grr. eitli zamanlarda eitli eyhlerin sohbetinde bulunan Ibn Arab bir ka kere hrka giymi ve eserlerinde hrkadan bahsetmi, ayrca Nisabu'l-Hrak adyla bir de eser yazmt. Fakat Endls'te hrka giymenin dou slm alemindeki kadar nemli olmad, bunun bir tarikata girmenin veya bir cemaate katlmann simgesi sa-ylmad, sadece Endls sfileri arasndaki dostluk ve kardelik bann iareti sayld bilinmektedir. Hrkann tek tip olmasna kar kan tbn Arab bunun iklime ve adetlere gre deieceini syler. Sfilii hrka ve kyafetten ibaret grenlere ar eletiriler yneltir. 99

b) bn Arabi'nin Bilgi Teorisi bn Arab akl ve duyu organlarnn verdii bilgilerin sadece madd alem iin geerli olduu, esas itibariyle ilh ha-kikatlardan ve gayb aleminden sz ald zaman akla ve duyulardan gelen bilgilere gvenilemiyecei, bu gibi konularda vahye ve onun bir devam olan ilhama gvenilmesi lazm geldii konusunda ana izgilerle kendisinden nceki mutasavvflar izlemitir. Bu durumda kendisine den bahis konusu zengin malzemeyi toplamak ve kendi dnce sistemine gre yorumlamak olmutur, bn Arab kendisinden evvelki mutasavvflarn bu konudaki grlerini sadece aktarmakla kalmam, onlarn bir deerlendirmesini, baz hallerde de eletirisini yapmtr. O, bir ok meselede aktarmac olmaktan ok yorumcudur. c) Akl lmiH.il lmi Sr lmi tbn Arab trl bilgi kabul eder: Kayna akl olan bilgi (ilm-i akl), kayna duyular olan bilgi, (ilm-i ahvl), kayna sr olan bilgi (ilm-i esrar veya mi-ilh, hik-met-i lah, ulm-i ekbir). Sonra bunlar u ekilde aklar: Akl bilgi apak ve zorunlu bilgiler ya da usu100 lune uygun olarak delil zerinde dnme neticesinde hasl olan bilgilerdir. Bu bilgilerin doru olularnn alameti, o bilgileri ieren ifadelerin aldka ve geniledike daha gzel, daha anlalr ve daha holanlr hale gelmesidir. Duyularn verdii bilgiler ise ancak tadld zaman anlalr: Baln tatl olduunun bilinmesi gibi. Akl bu tr bilgileri bulma ve bilme gcne kesinlikle sahip deildir. Bu tr bilgiler akl bilgisi ile sr bilgisi arasnda bulunmakla beraber sr bilgisine daha yakndr. Bu tr bilgilere sadece onu tecrbe edenler ve yaayanlar sahip olur. Bu bilgiler, onlar yaayarak renmemi olanlardan gelince tatl olmaz, kazanlan ilimlerin makbul olularnn alameti akl ller dahilinde olmasdr. Oysa sr (vehb) ilimlerinin alameti bu llere girmemeleri. Akln anlama ve bilgi alan stnde (fevk Tann'1-Akl) olmalardr. Bu yzdendir ki iitildikleri zaman hemen bu bilgiler inkr edilmeye kalklr. nk bunlar peygamberlere ve velilere ilhamla gelme zelliine sahiptirler. Bu ilmin zellii ifadeye girdii lde zor anlalr hale gelmesidir. Geri zekallar veya banazlar bu yzden bu ilmi reddederler. Sr ilmine sahip olanlar br ilimleri de bilirler. Tm bilgilerin zn veren bu ilim-lerden daha deerli ve daha nemli dier bir bilgi yoktur. (Ftuhat, 31, 143) 101 Grlyor ki Ibn Arab madde leminin tesindeki konularda akln ve duyu or-ganlannn do|ru bilgi vereceini ilke olarak kabul etmiyor. O halde akla dayanarak bu konularda konuan filozoflar ile kelm bilgilerine kar onun tavr almas tabiidir. Felsefeyi ve

kelm ilmini yetersiz, hatta anlamsz grp reddetmesinin sebebi de budur. Acaba teden beri metafizik konularda akla dayanarak hkm veren filozoflarn ve kelamcarn bu konularda syledikleri szlerin hepsi geersiz ve yanl mdr? Hayr diyor Ibn Arab ve bu konuda unlar sylyor: "Bir sz srf bir filozof veya mutezile (kelm) alimi syledi diye bunun onlarn mezhepleri olduunu ileri srp hemen reddetmeye kalkmamalyz. Bu tr bir davran cahillere zgdr. nk filozofun her sz batl deildir, belli bir meseledeki sznn hak olmas mmkndr, zellikle Hz. Peygamber veya mmetinden bir lim O meselede o sz gibi bir sz sylemi olursa. Eer biz o szn mahiyetini bilirsek o meselede o sz hak bilip kabul etmemiz lazm gelir. Bir filozofun dinsiz olmas syledii her szn batl olduuna delil tekil etmez(96). "Filozoflar ahlki hikmetlerle dolu bir ok eserler yazdlar. Bunlarn hepsi doru ve eriata da uygun olduundan (96) bn Arab, el-Emru'l-Muhkem, 92. 102 bunlar hemen reddetmeye kalkmayn dostlarm. Dnn tann belki o sz haktr ve eriata da uygundur. Bu sz esas itibariyle hak ve eriata da muvafk olduunu bir yana brakp: "O din limi, bu sz, filozoflardan iitti veya eserlerinden okudu" demek hem cahillik, hem yalanclktr. Grmediin ve geerli bir delile dayanmadn halde bunu sylemen yalanclk, hak ile batl ayrt etmemen de cahilliktir. Dostum! Filozofun veya Mutezile limin dediini al ve zerinde dn tan. T ki onun anlamn gzelce kavrayasn. Byle yapman yarn kyamet gn: "Yazk bu konuda gaflete dm ve hakszlk yapanlardan olmuuz" (Enbiya,21 /97) demenden daha iyidir. "Felsefe srf ad felsefedir diye k-tlenmi deildir. Ktleme sebebi ilahiyatla ilgili konularda yanllar iermesidir. Felsefe "hikmeti seven" anlamna gelir ve hi kukusuz akl banda her insan hikmeti sever. Ancak ister filozof, ister mutezile, ister E'ri isterse nazar ehli baka biri olsun dnrlerin (ehl-i fikir) ilahiyat konularndaki yanllar dorulardan fazladr. Bunlar Allah'n baz kullarna vahyi yoluyla bilgi verdiini, bunlardan bazlarnn akla yatkn, bazlarnn aykr deceini, zira bu alann akln bilme gc 103 stnde olduunu dnmezler197*. tbn Arab yukarya aldmz szleriyle akl konusundaki grn ak bir ekilde ortaya koymutur. Fikir ve ilim adamlar, akln bilme sahas stnde ve yetkisi dnda kalan ilahiyat (metafizik) konularda konutuklar zaman isabet de kaydederler ama daha ok yanldklarndan onlara gvenilmez. Lkin szleri aratrlmadan

reddedilecek olsa bu da hak ve isabetli olan szlerinin de reddedilmesine sebep olur. Onun iin bu konuda dnp tandktan ve meseleyi aratrdktan sonra karar vermek lazmdr. Bu aklamalaryla bn Arab felsefeye de kelma da aktr. Kendisinin vahiyle gelenleri bilen ve ilhama mazhar olan biri olduuna inanarak felsefedeki isabetli bilgileri ve fikirleri aykladktan sonra alma yetkisine sahip olduunu dnmektedir, tbn Arabi'ye gre u madde leminin tesindeki hususlar hakknda en gvenilir bilgiye sahip olanlar kendilerine vahiy gelen peygamberlerle onlarn ilhama mazhar olan vrisleridir. Hatta bunlarn verdii bilgi kesin olup hi bir pheye yer brakmadndan akla aykn dmeleri zaten dnlemez. Yani bu bilgilere aykr den akl bilgiler esasen bal ve vehim saylacandan vahye ve ilhama aykn dmelerine itibar edilmez. Bu temel [97) bn Arabi, Ftuhat, I, 280. 104 dnceye dayanan Ibn Arab yetki alanlar dnda konutuklarna inand filozoflarn ve kelmclarn grlerini ok rahat bir biimde eletirebilmekte, reddedebilmekte, dier taraftan beendikleri fikirleri hak sayp sistemine almaktadr. Yani o, bu tr fikirleri reddederken de, kabul ederken de kendini tam manasyla hakl grmekte ve elikiye dmediine inanmaktadr. Ibn Arab peygamberin izinden giden bir mmin (mmin-i tbi) ile akl rehber edinen bir filozofun yaptklar miratan, manev ve fikr yolculuktan sz ederken mmin bir snnin her zaman amaz ve deimez hakikate emin admlarla yaklatn ve yakne ulatn, buna karlk filozofun gittike kukular ve aknlklar bataklnda battn, manev alemde mesafe alrken her iki yolcunun semalardan (feleklerden) yardm grdklerini, ancak filozofun felekten, mmin snnin felein ruhundan yardm grdn, bunun iin filozofun zahiri bildii halde mmin sfinin hakikati da bildiini, filozofun sadece tenzih, mminin hem tenzih hem de tebih itibariyle Hakk' bildiini, filozofun (akln) yedinci semadan teye gidemediini, halbuki mminin daha da telere gittiini syler. Ibn Arab akln ve onun temsilcisi olan filozofun en yce hakikatlara bile yaklaacan, ancak bu durumda bile ha105 Devam Edecek

You might also like