You are on page 1of 70

ULUSLARARASI KT SAT Az geli mi lkeler kalk nma a s ndan d a ba ml d rlar.

retim yapabilmek iin d ardan mal ve hizmet sat n almal d r. 1980lerden sonra kreselle me ortaya km t r. Dnyadaki lkeler bir piyasa haline gelmi tir. Kotalar ve k s tlamalar kreselle me ile ortadan kalkm t r. retimin kreselle tirilmesi sz konusudur. NOT: Sermayenin hareketine mali kreselle tirme denir. Uluslararas Ekonomik Olaylar: 1) Mal al m-sat mlar ekonomik olaylar n en eskisidir. Haberle menin, teknolojinin geli mesi, gmrklerdeki kar l kl tavizler uluslararas ili kileri geli tirmi tir. 2) Hizmetler Avukatl k, noterlik vs. gibi sektrel ekonomik olay n gerekle mesinde rol oynarlar. NOT: lkenin d lkelerle yapm oldu u sadece mal al -sat lar na d ticaret denir. D ticaret sadece mal ak mlar n ierir. En nemli faktr sermayedir. Uzun Vadeli Sermaye Al mlar : a.) Do rudan (dolays z) yabanc sermaye yat r mlar Bir lkenin direkt olarak ba ka bir lkede yat r m yapmas . b.) Yabanc sermaye piyasalar ndan tahvil ve hisse senedi al nmas uluslararas portfy olu turur. K sa Vadeli Sermaye Al mlar : a.) Yabanc sermaye piyasalar ndan hazine bonosu sat n al nmas . b.) Yabanc bankalarda mevduat amak. o lkeler kar l kl olarak birbirine ba ml d r. D ticaret ba ml l GSY4H ile llr. o GSY4H iinde ihracat n pay ne kadar yksek ise d ticaret ba ml l o kadar yksektir. o D ticarette ba ml l k sadece mal ak mlar ile de il hem de faktr ak mlar ile gerekle ir. o retim fazlal olan mallar n di er pazarlara a lmas iin kreselle me ortaya at lm t r. o 4 blm serbest ticareti gerektirir. o Bunun tersi gr ise d ticaret koruyuculu udur. rne in ithal ikamecilik. lkenin yerli reticisini d rekabete kar koruma amac n gder. o zellikle az geli mi lkelerin retti i emek-yo un mallara korumac l k uygulan r. Bu yzden az geli mi lkelerin ihracat az olur. o Uzmanla ma kar l kl ba ml l k yarat r. ok uluslu irketler uzmanla maya yeni bir boyut getirmi lerdir. Entegrasyon = Ekonomik Birle#me 3 byk entegrasyon vard r: 1. Avrupa Birli i 2. Kuzey Amerika Serbest Ticaret Birli i Uluslararas Ticaret Teorisi: Amalar ; I. lkeler neden d ticaret yapar? II. Bir lkenin d ticaret bile iminin a klanmas . III. Bir lkenin ihracat fiyatlar ile ithalat fiyatlar aras ndaki oran n tespiti (D ticaret hadleri). NOT: Uluslararas ticaret teorisi 1776da Adam Smith ile do mu tur. Merkantilizm: Feodalizmin y k l ndan sonra ortaya km t r. 16. ve 17. yy.da etkili olmu tur. Bu dnemde Bat Avrupa lkeleri (4ngiltere, Fransa, ispanya, Hollanda, Belika) dnya ekonomisine hakimlerdi. D ticaret politikas n n temel amac hazinenin alt n stoklar n artt rmakt r. Servetin kayna n k ymetli madenler olu turur. Alt n stoku siyasal ve ekonomik gcn gstergesidir. Yo un devlet mdahalesi vard r. 4thalat k s tlanmaktad r. 4hracat a rl kl bir yap vard r. 1

Dnya serveti sabittir. Ticaret yapan lkelerden biri kazanl di eri zararl d r. Sanayi devrimine kadar bu durum devam etmi tir. Daha sonralar liberal gr hakim olmu tur. Buhar sanayide kullan lm ve byk sanayi ehirleri olu turulmu tur. Kitlesel retime geilmi tir. Serbest ticaret fikirleri ortaya km t r. Adam Smith in al malar ile Klasik iktisat etkili olmaya ba lam t r.

Klasik Liberalizm ve Uluslararas Ticaret: Adam Smith in Uluslar n Zenginli i adl kitab ndaki gr ler ayn zamanda Klasik liberalizm ya da Klasik 4ktisat Ekolnn de do u unu temsil eder. Adam Smith in Klasik Liberalizme yn veren baz gr leri unlard r: Btn bireyler ekonomik karlar na gre hareket ederler (Homo economicus). Devlet ki ilerin bireysel giri im haklar n k s tlamamal d r (b rak n z yaps nlar b rak n z gesinler). Ekonomik hayatta grnmez el vard r (Piyasa Mekanizmas ) Devlet piyasaya mdahale etmemelidir. Uluslararas ticaret ilk kez bylece bilimsel biimde a klanm olmaktad r. Uluslararas ticarette uzmanla ma ve i blm dolay s yla verimlilik artar. D # Ticaret Modelinin Varsay mlar : 4ki lkeli, iki mall analiz; Dnyada yaln z iki lke vard r. Uluslararas ticarette para kullan lmaz. Mal n malla de i imi vard r. Bir mal n fiyat di er mal cinsinden veya retilen malda kullan lan faktr miktar na gre belirlenir. Tam rekabet ko ullar geerlidir. Ticareti k s tlay c etkiler yoktur. Devlet mdahalesi ve kota yoktur. Ta ma giderleri 0d r. Ekonomi tam istihdam seviyesindedir.

1. 2. 3. 4. 5.

Emek De*er Teorisi (A. Smith D. Ricardo): Bir mal n maliyeti, o mal n retimi iin harcanan emek ile llmektedir. Do al kaynak Allah taraf ndan kar l ks z olarak verildi inden maliyet unsuru olu turmaz. Sermayede eme in biriktirilmi eklidir. Arz Ynl Teoriler (Mutlak stnlk Teorisi): 1) Adam Smith in Mutlak stnlkler Teorisi: Bir lke hangi mal ucuza retiyorsa o malda uzmanla mal ve o mal reterek o mal n ihracat s olmal d r. Pahal ya retti i mal ise ithal etmelidir. rne in bir i inin bir gnde retebildi i mal miktar ; A Mal B Mal Amerika 50 br. 30 br Almanya 20 br 80 br Amerika A mal nda uzmanla mal . Almanya B mal nda uzmanla mal . E er bir lke her iki malda da stn olursa, o zaman d ticaret yap lmaz. Bu da bu modelin eksikli idir. 2) David Ricardo nun Kar# la#t rmal stnlkler Teorisi : Bir lke her iki malda da mutlak stnl e sahip olsa bile bunlar n nispi stnlklerine bak l r. retimdeki stnlk derecesine bak l r. Mutlak stnl e bak lmaz. K t olan kaynaklar n etkin de erlendirilmesi esast r. Earap (lt) rnek : Kuma (mt) 4ngiltere 80 40 8 kat 2 kat Portekiz 10 20 2

Bu mallar n her ikisinde de 4ngiltere mutlak stnl e sahiptir. 4ngiltere kaynaklar n kuma a aktarmal ve orada uzmanla mal d r. Portekizde arap retmelidir. lkeler aras nda krl d ticaret olabilmesi iin lkelerdeki i maliyetler ve fiyatlar birbirinden farkl olmal d r. Kuma Earap 4ngiltere 80 40 Portekiz 10 20 4ngiltere => 4 Fiyat => 1 br kuma br arap Portekiz => 4 Fiyat => 1 br kuma 2 br arap 1. 2. 3. 4. Bu Modelin Eksiklikleri: Emek-de er teorisine dayan r. o Sermaye, do al kaynak, mte ebbis maliyet d b rak lm t r. o Emek homojendir demi tir. Ancak vas fl , vas fs z vs. gibi emek trleri vard r. lkeler aras nda i gc veriminin farkl l n a klamam t r. rne in e itim- retim 4 gc lke iinde tam, lkeler aras nda hareketsizdir. o Ne lke ii hareketlilik tam, ne de lkeler aras hareketlilik 0d r. Bu bir arz teorisidir. o Maliyet ve fiyat yaln zca arz ya da retim ko ullar nda belirlenmektedir. Talep yn dikkate al nm t r. o Analizlerde krl ticaret i fiyat farkl l na ba l tutulmu tur. Uluslararas fiyat farkl l na ba l krl l k ortaya konulmu tur. Sabit maliyet ve sabit uzmanla ma savunulmu tur. o Kaynaklar sadece ihracatta kullan l r. o retimde artan maliyet ko ullar olursa eksik uzmanla ma sz konusu olacakt r. Statik bir modeldir. o Zaman ve de i me faktrlerinin yeri yoktur. retim a amalara ayr lm t r.

5. 6. 7.

Kar# la#t rmal stnlk Teorisinin Geerlilik Alanlar : 1. Yurt ii talep ve ulusal retimin aras ndaki farkl l k. 2. Yerli retim yetersizli i (Tar m ve madencilik). 3. Mal n niteliklerindeki farkl l klar. 3.1. Kalite farkl l bulunan mallarda zevk ve tercihler sz konusudur. 4. Fiyat farkl la t rmas . 4.1. Emek-de er teorisinin alternatifi f rsat maliyetidir. F rsat Maliyeti: Bir maldan 1 br daha fazla retmek iin di er maldan vazgeilen retim miktar d r. 4.2. F rsat maliyeti teorisine gre retim maliyeti; 1 br retim yapabilmek iin katlan lan maliyettir. F rsat Maliyeti: Neo-klasik iktisat lar emek maliyeti yerine tm faktrleri kapsayan f rsat maliyeti kavram n koyarak Kar la t rmal stnlkler Teorisinin eksikli ini gidermi lerdir. Bir mal n f rsat maliyeti, o mal n retimini bir birim art rmak iin gereken kaynaklar serbest b rakmak zere, ba ka bir mal n retiminden vazgeilmesi gereken miktara e ittir. elik Bu day Trkiye 10 TL 1 TL A.B.D. 1$ 1$ Trkiyede 1 birim eli in f rsat maliyeti 10 br bu dayd r. Trkiye bu day, ABD elik retmelidir. 3

retim Maliyet li#kileri: 1) retimin de i mesine kar l k maliyetlerin sabit kalmas (Sabit maliyet veya serbest verim). 2) retim hacmindeki geni leme ile maliyetlerin artmas (Artan maliyet Azalan verim) 3) retim hacmindeki geni leme ile maliyetlerin azalmas (Azalan maliyet Artan verim). Sabit f rsat maliyeti 2 durumda ortaya kar: a. retim faktrlerinin birbiri yerine tam ikame edilebilir olmas . b. Bir faktrn btn birimlerinin homojen olmas . Tam uzmanla ma SFMnin do al sonucudur. Kaynaklar birbirinden di erine aktar ld nda maliyetler artarsa ve verim azal rsa ortaya artan maliyetler durumu kar. 2 durumda olu ur: a. retim faktrlerinin homojen olmamas . b. retim faktrlerinin tm mallar n retiminde ayn miktarda kullan lmamas . Sonu eksik uzmanla mad r. Kaynaklar birbirinden di erine aktar ld ndan maliyetler azal r ve verim artarsa ortaya azalan maliyetler durumu ortaya kar. Yani aktar lan her kayna n retimde meydana getirdi i art bir ncekinden fazlad r. Yani artan verim dolay s yla azalan maliyet durumu ortaya kar. Bu durum srekli de ildir. Dn#m E*rileri: Bir lkenin veri, teknoloji ve tam al ma ko ullar alt nda s n rl kaynaklar yla retebilece i mal bile imlerini gsteren e riye dn m e risi veya retim olanaklar e risi ad verilir. Sabit Maliyetler ve D # Ticaret: Sabit maliyet (verim) ko ullar alt nda retim olanaklar e risi dz bir do ru eklinde olur. o*alan Maliyetler ve D # Ticaret: Kaynaklar n her malda ayn derecede etkin olmamas nedeniyle, bir alanda uzmanla maya gidilirken belirli noktadan sonra azalan verimler kanununun i leyi i ka n lmazd r. Bu da her yeni aktar lan kayna n ayn kalitede olmamas veya her mal n retiminde ayn sabit faktr kullan m oran n n geerli olmamas n n bir sonucudur. lke tar mda uzmanla rken retilecek her yeni tar m rn iin sanayi mal ndan giderek artan miktarlarda vazgemek zorunda kal r. Sanayi rn Sanayi rn

F 200 Trkiye T 100 B D thalat 0 K hracat Tar m rn (a) A 1000 0 H 1000 L ABD M Tketim E C 1000 Tar m rn (b) F 5000

Tar m rnlerinde a noktas nda tam uzmanla maya gidilecektir. Maliyet oran de i medi inden Dn m e risi dzdr. AB do rusunun e imi i fiyatlar oran na e ittir. E im tar m rnnn sanayi rn cinsinden fiyat n da gsterir (terside geerli). 4

Dn m imknlar e risi do ru eklindedir. nk sabit maliyetlidir. lke d ticarete a ld nda KA kadar tar m rn ihra edip onun kar l alacakt r. Artan Maliyet Ko#ullar nda: Sanayi rn L M
A K B K C

nda TK kadar sanayi rn

R
K

Tar m rn o alan Maliyetler ve Dn m E risi A/ K < B/ K < C/ K A: Tar m rnnn sanayi mal cinsinden K maliyetini ya da o malla aras ndaki yurtii de i im oran n gsterir. Bu oran ise retim olanaklar e risinin o noktadaki e imine e ittir ve buna sanayi rnnn tar m rnne marjinal dn m oran denir. 4kinci bir birim tar m rn elde edilmek istendi inde, M noktas nda grlece i gibi sanayi mal n n retimini B kadar k smak gerekecektir. Dolay s yla ikinci birimin f rsat maliyeti B/ K kadar olacakt r. Bu oran birinciden daha byktr. Bu oran giderek artar. Artan maliyet ko ullar genelde tar m ko ullar iin sz konusudur. Sanayi mallar iin sz konusu de ildir. Bunun sonucunda da eksik uzmanla ma sz konusudur. Sanayi rn F L D E retim F Fd Tar m rn o alan Maliyetler ve D Ticaret Kazanlar D Fd Fd 0 M A Motor - Azalan Maliyet Ko ullar Alt nda D Ticaret F Fd * C Tketim Tekstil Fd B Fd K F C C

FF nin e imi = 4 fiyat oran - Azalan maliyet ko ullar alt nda d fiyat i fiyatlara - E noktas nda daha ileri bir seviyedeki uzmanla ma e it olsa bile krl d ticaret yapma olana vard r. Zararl d r. Fd ve Fd dnya fiyat do rular d r. 5

Bir malda uzmanla maya gidersek sabit maliyetlerle daha kapsaml bir uzmanla ma olacakt r. 4 maliyetlere bak l r. Hangisi d kse o ihra edilmelidir. Bir maliyet rnde ayn olacak diye bir ey yoktur. Yeni rnn belli a amas nda sabit, belli a amas nda artan ve belli a amas nda azalan seyir izleyebilir. ZET Bir lkenin d dnya ile yapt ve yaln zca mal al m-sat mlar n kapsayan i lemlere d ticaret denir. okuluslu irketlerin, ana merkezlerinin d nda retimde bulunmak iin yapt klar yat r mlara dolays z yabanc sermaye yat r m ad verilir. lkelerin d ticarete ba ml l klar n lmede, o lkede ihracat n GSMH iindeki pay na bak l r. Uluslararas ticaret teorisinin ba l ca amac lkeler aras ndaki mal ve hizmet al m-sat mlar n n nedenlerini a klamakt r. Analizlerde iki lkeli, iki mall ve iki faktrl modeller kullan l r; hkmet kesiminin var olmad , dolay s yla gmrk tarifelerinin ve ticaret zerinde teki k s tlamalar n bulunmad ; mal ve faktr piyasalar nda tam rekabet ko ullar n n geerli oldu u; uluslararas ta ma giderlerinin bulunmad gibi varsay mlardan hareket edilir. Uluslararas ticaret teorisi, lkeler neden d ticaret yaparlar? D ticaret hadleri nas l olu ur? D ticaret hadleri bile imi nas l a klanabilir? ULUSLARARASI T CARET TEOR S ANAL ZLER ARZ VE TALEP MODELLER : D ticaret yapan lkelerin talep ko ullar na yer verilmedike, analizlerin u ynlerini belirlemek olanaks zd r; Dn m e risi zerinde d ticaret ncesi denge noktas . Uluslararas denge fiyat oran (d ticaret hadleri). D ticaret sonras tketim ve retim noktalar . Uluslararas Greceli Fiyatlar n (D # Ticaret Hadlerinin) Olu#umu: Ricardo ya gre lkelerin yurt ii retim maliyetleri oran uluslararas ticarette denge ticaret hadlerinin s n rlar n belirler. Ancak bu s n rlar aras nda uluslararas ticaret dengesini sa layan greceli fiyat oran n n hangi dzeyde olu aca n Ricardo modeline dayanarak a klama olana yoktur. Talep ko ullar da gz nne al nmal d r. Ticaret Haddi: 4hra mallar n n ithal mallar yla de i im oran . Trkiye => 1 bu day k t ABD => 1 bu day 2 k t Trkiye ihra edece i 1 br bu day kar l nda brden daha az miktarda k t elde etme i ngren bir fiyattan (ticaret haddinden) d ticaret yapmak istemez.

K t ABDnin i maliyet do rusu 4 3 ABD iin ticaret krl de il 4ki taraf iin Krl ticaret alan 2 Trkiye iin ticaret krl de il 0 1 2 3 4 5 Bu day Trkiyenin i maliyet do rusu

Arz Modeline Gre Krl D Ticaret Alan

Maliyet do rular n n alt nda d ticaret krl de ildir. 4 maliyet do rular n n belirledi i krl ticaret alan iinde ticaret hadleri, bir lkenin yurtii maliyetlerine ne kadar yakla rsa, kar lkenin d ticaret kazanlar o derece artar. 4 piyasada oldu u gibi dnya piyasalar nda da denge fiyatlar arz ve talep edilen miktarlar , yani ihracat arz ile ithalat talebini birbirine e itleyen fiyatlard r. Kar# l kl Talep Kanunu: Klasik iktisat lardan d ticarette talep ko ullar na ilk kez yer veren d nr John Stuart Mill olmu tur. Bylece Mill, Ricardo modelinde i maliyet oranlar n n belirledi i s n rlar aras nda ticaret hadlerinin hangi dzeyde olu aca n a klamay ba arm t r. 4ki lkeli bir modelde bir lkenin kar l kl talebi, onun kendi mal ndan verece i 1 br iin, brnn mal ndan talep edece i miktarlarla llr. Di er bir ifade ile 1 br yabanc mal kar l nda teklif edilen ulusal mal arz na e ittir. lke belirli bir miktar yerli mal kar l nda ne kadar az yabanc mala raz oluyorsa ithal mal na olan kar l kl talebi o derece iddetli demektir. Teklif E*rileri (Alfred Marshall) : lkenin belli miktar veya hacimdeki ithal mal kar l nda nerdi i ihra mal tutar na teklif ad verilir. Buna gre teklif, ayn anda u eyi ifade eder; 4hra miktar , 4thal miktar , Uluslararas fiyat oran . Ticaret hacmine ba l olarak lkenin teklifleri de de i ir. 4thalat her defas nda belli miktar artt r l rken lkenin her ilave birim ithal mal iin kendi mal ndan teklif edece i miktarlar giderek azal r ve hatta bir noktada 0a d er. 4thal mal birer birim artt r l rken, bunlar n kar l nda lkenin kendi mal ndan nerece i miktarlar gsteren e riye teklif e risi denir. Ya da tersine, teklif edilen ihra mallar birer birim artt r l rken talep edilen ithal mal miktarlar n gsteren e ridir. Teklif e risi zerindeki her nokta hem teklif ve talep edilen miktarlar , hem de bunlar n birbirine oran olan uluslararas greceli fiyat , yani ticaret hadlerini gsterir.

K t 5 T 4 3 C (10k: 10b) 2 1 0 B (10k: 15b) A (10k: 20b) D (10k: 5b)

1 2 Bu day - Trkiyenin Varsay lan Teklif E risi Teklif e risi i maliyet do rusunun alt na inemez. nk ticaret hadlerinin i maliyetlerden d k olmas durumunda lkenin ithal mal n da kendisinin retmesi d ticaretten daha krl d r. Yukar daki OT teklif e risi zerindeki fiyat do rular n n giderek dikle mesi, ticaret hacmi geni ledike Trkiyenin ancak bu day fiyatlar n n (k t cinsinden) ykselmesiyle ticarete raz olaca anlam na gelir. Teklif e risinin ta d zellikler; i maliyet do rusundan ayr ld ktan sonra e ri giderek dikle mekte (e im ykselmekte) ve belli bir ticaret hacminden sonra tersine dnmektedir (e imin negatif olmas ). E imin ykselmekte oldu u k s mda, her yeni ithal mal birimi kar l nda ihra mal ndan nerilen miktarlar azalmaktad r. E rinin tersine dnd k s mda ise, daha fazla ithal mal kabul edebilmesi iin lke, teklif etti i ihra mal n n toplam miktar n azalt yor. Yani artan ithal mal miktarlar n n lkeye sa lad marjinal fayda giderek azal r. Oysa ticaret hacmi geni ledike ihra mal arz daralaca iin nerilen her ihra mal biriminin do uraca marjinal fayda kayb bymektedir. Ku kusuz ithal mal birimlerinin sa lad marjinal fayda ne kadar h zla azal r veya ihra mal birimlerinin do urdu u marjinal fayda kay plar ne kadar iddetle artarsa teklif e risi, belirli ticaret hacimlerinde o kadar dikle ecek, ya da ticaret hacmi o kadar d k olacakt r. Bir teklif e risi hem arz, hem de talep e risi olma zelliklerine sahiptir. Ticaret hacmi geni ledike ihra mallar n n arz k tla makta ve dolay s yla ancak daha fazla miktarlarda ithal mal kar l nda ayn miktar ihra mal arz edilmektedir (ticaret hadlerinin ykselmesi). Bylece e rinin ekli, lkenin retim teknolojisi, faktr donat m , ekonomik ynetimde etkinlik vs. gibi arzla ilgili zellikleri yans tmaktad r. K t 4 P 10k: 15b M 10k: 5b N 10k: 10b R 10k: 20b 3 U 2 1 0 1 2 3 4 ABD nin Varsay lan Teklif E risi 8 5 Bu day

Teklif e risi analizlerindeki ama, ba ta da belirtildi i zere, iki lkeli model yard m yla uluslararas ticaret dengesini sa layan greceli fiyat oran n n (ticaret hadlerinin) belirlenmesidir. Bu e riler lkelerin arz ve talep ko ullar n yans tt iin teklif e rileri analizi bir genel denge analizi niteli indedir. E er iki lkenin, ayr ayr elde edilen teklif e rileri ayn grafik zerinde gsterilirse bunlar bir noktada kesi irler. Bu noktadan geen fiyat oran ise denge ticaret haddini olu turur. T (Trkiyenin teklif e risi) K t N ABD nin i fiyat oran M R P U (ABD nin teklif e risi) S

Trkiyenin 4 fiyat oran 0 Y Teklif E rileri ve Denge Ticaret Hadleri L V Bu day

Trkiye ile ABD aras ndaki ticarette (dnya piyasas ) uluslararas dengeyi sa layan ticaret hadleri P den geen OP fiyat oran d r. OP ticaret hadlerinden Trkiyenin ihra etmek istedi i bu day miktar (OL), ABD nin ithal etmek istedi i bu day miktar na (MP), Trkiyenin ithal etmeyi arzulad k t (LP) da ABD nin ihra etmek istedi i k t miktar na (OM) e ittir. Ba ka bir de i le, teker teker her maldan yap lmak istenen ihracat ve ithalat birbirine e itlenmi ve bylece dnya ticaret dengesi sa lanm t r. OP nin d nda hibir ticaret haddi dnya ticaret dengesini sa layamaz. rne in OS gibi, OP den daha yksek (bu day iin) bir ticaret haddi do rusunu ele al rsak, bu fiyattan Trkiyenin teklif edece i bu day OV, ABDnin talep edece i miktar OY oldu undan YV kadar bir arz fazlas vard r. Bunun gibi, ayn ticaret haddinden ABDnin teklif edece i k t OR iken Trkiyenin talep edece i k t ON dir, dolays yla da NR kadar bir talep fazlas bulunmaktad r. O halde bu arz ve talep uyumsuzluklar sonucunda bu day fiyatlar k da gre d ecek yani OS do rusu a a ya do ru hareket edecek ve OPye e itlendi inde istikrarl denge sa lanm olacakt r. Teklif E*risi Modelinin Yararlar : lkelerin arz ve talep ko ullar , kar la t rmal stnlk yap lar , ticaret dengesini sa layan uluslararas fiyat oran , mallar n uluslararas denge ihracat ve ithalat oranlar , her lkenin d ticaretten sa lad toplam kazanlar gibi bilgileri iermektedir. Teklif E*rilerinde Kaymalar: Teklif e rileri, lkelerin arz ve talep ko ullar na ba l oldu una gre bu faktrlerdeki bir de i meden de etkileneceklerdir. Teklif e rilerindeki bir kayma normal olarak iki sonu do urur; ticaret hadleri etkisi ve ticaret hacmi etkisidir. Trkiyede halk n zevk ve tercihlerinin ithal mal k t ynnde de i ti ini varsayal m. Bu durumda Trkiye, birim miktar k t kar l nda daha fazla bu day verme i kabul edece i iin, bu lkenin teklif e risi OT1 eklinde sa a kayar. Bu ayn zamanda Trkiyenin daha fazla ticaret yapma durumunu ifade eder. Sonuta, OP ilk ticaret hadleri dzeyinde dnya piyasas nda istikrar bozulur. nk a r bir k t talebi (ON 9

talebine kar n OM arz ) ile a r bu day arz (MP talebine kar l k NS arz ) ortaya kar. Bylece denge sa lan ncaya kadar bu day fiyatlar d ecek ve yeni ticaret hadleri OP1 olacakt r. D ticaretteki bu de i meler Trkiyenin refah zerinde birbirine ters iki etki do urur; D ticaret hacmindeki geni leme refah olumlu, d ticaret hadlerinde bozulma ise olumsuz ynde etkiler. Refahtaki gerek de i meyi bu iki etkinin sonucu belirler. T1 K t T N S

P M

P1

L Talepte Kayma ve Teklif E risi

Bu day

4hra mal retiminde bir teknolojik ilerleme olursa Trkiyenin teklif e risi sa a do ru kayar. Bu day retiminde maliyetler d t ve retim hacmi geni ledi i iin lke ilk ticaret hadlerinden daha fazla ticaret yapmak isteyecek, bu da d ticaret hadlerini lke aleyhine evirecektir. nemsiz Olman n nemi (Kk lke Avantaj ): E er ticaret ortaklar ndan birisi ok kk, di eri ok byk bir lke ise, o takdirde kar l kl talep kanunun zel bir durumu ortaya kar ve uluslararas ticaret, byk lkenin i maliyet oran ndan ya da ona ok yak n bir fiyattan yap labilir. Dolay s yla d ticaret kazanlar n n nemli bir pay ufak lkeye girer. Motor Lksemburg ABD P Lksemburgun d ticaret kazanc ABDnin d ticaret kazanc

Tere Ya

10

Amerika motorda, Lksemburg ise tereya nda kar la t rmal stnl e sahip olsun. Lksemburg bu mallar n dnya ticaretinde nemsiz bir lke oldu undan, onun kar l kl talebi dnya fiyatlar zerinde hissedilir bir etkide bulunmaz. Dolay s yla dnya fiyatlar ABDnin i fiyat na e it veya ona ok yak n bir dzeyde olu ur. Lksemburg, mal n Amerikadaki yksek fiyattan ihra edip ithalat n yine o lkedeki d k fiyattan yapaca iin d ticaret kazanlar n n tamam na yak n bir blmnden yararlan r. D ticarette bu olay nemsiz olman n nemi diye bilinir. Toplumsal Kay ts zl k E*rileri le Analiz: Teklif e rileri yan nda Uluslararas Ticaret Teorisini talep ynnden incelemenin di er bir yolu da toplumsal kay ts zl k e rilerini kullanmakt r. 1. Tketici Kay ts zl k E*rileri: Fayday kar la t rmal olarak lme olana vard r. Bu amala tketici kay ts zl k e rileri denilen bir aratan yararlan l r. Bir tketicinin kay ts zl k e risi, geometrik olarak, o tketiciye ayn fayday sa layan e itli mal bile imlerini gsteren noktalar n birle tirilmesinden elde edilir. Y Mal

T1 B Y D 0 S2 T3 i0 X Mal i1 S1 T2

i2

X A C Tketici Kay ts zl k E rileri

Bu e rilerin ekilleri ilgili tketicinin zevk ve tercihlerini, yani talep ko ullar n yans t r. Bu zellik konumuz bak m ndan ok nemlidir. Tketici S1 noktas nda OA kadar X mal , OB kadar da Y mal tketerek i0 e risinin gsterdi i fayda dzeyine ula maktad r. S2 noktas nda ise BD kadar daha az Y mal , fakat AC kadar daha fazla X mal tketilmektedir. Tketici S1 ve S2deki mal bile imlerinin tketiminden ayn fayday elde eder. Bunun gibi i0 e risi zerinde btn mal bile imleri tketiciye ayn fayday verir. Dolay s yla tketici bu noktalar aras nda kay ts z kal r, yani birindeki mal bile imini di erindekine tercih edemez. Tketiciyi ayn tatmin dzeyinde b rak rken birbiri yerine geebilen (ikame edilebilen) mal miktarlar aras ndaki orana marjinal ikame oran denmektedir. X in Y mal yerine geirilmesi durumunda marjinal ikame oran Y/ X biiminde gsterilir. Kay ts zl k e risi zerinde herhangi bir noktadaki marjinal ikame oran kay ts zl k e risinin o noktadaki e imine e ittir. Tketicinin bir mal n artan miktar ndan ald fayda, teki mal n azalan miktar dolay s yla u rad fayda kayb na e ittir. Kay ts zl k e risi boyunca hareket etmekle tketicinin bir maldan elde etti i miktar artarken, teki maldan sahip oldu u miktar azal r. Azalan marjinal fayda kural uyar nca, bir maldan tketilen her yeni birimin sa lad fayda giderek d er. Bunu tersinden sylersek, vazgeilen her birim mal dolay s yla u ralan lan fayda kayb bir ncekinden daha byk olur. Kay ts zl k e risinin orijine gre d bkey olmas n n nedeni budur. Btn kay ts zl k e rileri farkl fayda dzeyini gsterdi inden kay ts zl k e rileri kesi mezler. Bu e rinin ekli ki inin talep ko ullar n n bir gstergesi olarak kabul edilir.

11

2. Toplumsal Kay ts zl k E*rileri: Belli bir anda toplumun talep ko ullar n gsteren kay ts zl k e rileri haritas , toplumun o andaki greceli gelir da l m n yans t r. Gelir da l m de i tike kay ts zl k e rilerinin de de i mesi gerekir. K t k4 k3 k2 k1 b3 b2 b4

b1 Toplumsal Kay ts zl k E rileri -

Bu day

4ktisad n di er bir dal olan Normatif Ekonomi kural na gre, bir toplumda ancak hi kimsenin geliri d rlmeden baz ki ilerin gelirleri artt r labiliyorsa, o toplumun refah ykseltilmi say l r. Btn tketicilerin tek tek kay ts zl k e rileri toplam toplumsal kay ts zl k e risini olu turur. Ekonomide Genel Denge: 1) Kapal Ekonomide Denge: K t F M A D N i0 F 0 A Kapal Bir Ekonomide Denge Bu day i1 i2

AA e risi, ele al nan lkenin retim olanaklar e risidir. Bu e ri zerinde toplumsal kay ts zl k e rileri gsterilmi tir. Sonsuz say daki kay ts zl k e rilerinden herhangi birisi dn m e risine te et olur. D ticarete kapal bir toplumda retim ve tketim dengesi bu noktada gerekle ir. lke, retim olanaklar e risi zerinde sonsuz say daki bile imler aras ndan yaln z bu noktadaki mal miktarlar n retir. Bu noktay toplumun zevk ve tercihleri belirler. Kapal bir ekonomide tketip retime e itlenmek zorundad r. Grafikte denge noktas D dir. Toplum, D noktas nda grlen mal miktarlar n tketerek i1 kay ts zl k e risinin gsterdi i tatmin dzeyine ula r. Bu, onun ula abilece i en yksek refah dzeyidir. nk daha yksek bir kay ts zl k e risi zerinde bulunan, rne in M gibi bir nokta, s n rl faktr stoku ve mevcut teknoloji ko ullar alt nda, onun retim kapasitesinin d nda kal r. Bunun gibi, e er D noktas n n alt nda rne in, N noktas ndaki mal bile imleri retilirse toplumun refah i0 gibi daha d k bir kay ts zl k e risi dzeyine inmi olacakt r. 12

Ekonominin genel denge noktas nda dn m ve kay ts zl k e rilerine te et olarak izilen bir do runun e imi, iki mal aras ndaki yurt ii de i im oran n (i fiyatlar ) ifade eder. Marjinal ikame oran n n yurt ii de i im oran na e itlendi i noktada tketiciler dengeye ula r. retici dengesi ise dn m e risi e iminin (yani marjinal dn m oran n n) i fiyat oran na e itlendi i noktada gerekle ir. Bylece marjinal ikame oran ile marjinal dn m oran n n birbirine e it oldu u noktada hem tketici, hem de retici dengesi sa lanm olur. Bu ise kapal ekonomi durumunda toplumsal refah n maksimuma ula mas demektir. 2) A k Ekonomilerde Denge: K t T R C I2 F D 4thalat L M 4hracat T 0 K t T1 H 4hracat F1 N ABD P S Bu day A F I1 TRK YE

D G I

K 4thalat F
1

i1

i2

V E Bu day A k Ekonomilerde Denge: Benzer Tercihler -

D ticaretten nce Trkiyedeki i fiyatlar FF, Amerikada ise FF ile gsterilmi tir. FF nn FF ye gre daha dik olmas , Trkiyede bu day n, ABDde ise k d n greceli a dan ucuz mallar oldu unu ifade eder. 4 fiyat oranlar farkl oldu undan bu lkeler d ticarete a labilirler. Uluslararas fiyatlar n TT eklinde belirlendi ini varsayarsak, d ticaret ba lad ktan sonra her iki lkedeki i fiyatlar bu dzeye e itlenir (tek fiyat kanunu). Grafikte TT nn TT ye paralel olmas bu zelli i yans tmaktad r. 13

A k ekonomilerde retim ve tketim miktarlar birbirinden ayr l r. Hangi mallar n ne miktarlarda retilece ine, kr maksimizasyonu amac do rultusunda, reticiler karar verir. reticinin denge ko ulu, mal n marjinal maliyetinin piyasa fiyat na (d fiyatlara) e itlenmesidir. Tketici de fayda maksimizasyonuna gre tketimini belirler. 4ki mal aras ndaki marjinal ikame oran n n piyasa fiyat na e itlenmesi ile tketici dengesi sa lanm olur. Trkiye retim Tketim 4hracat 4thalat ABD retim Tketim 4hracat 4thalat Bu*day OS OP PS (=MA) OV OE VE (=IK) K* t OL OR LR (=CM) OH OG GH (=IN) -

Optimizasyon kural uyar nca geometrik olarak retici dengesi, dn m e risinin fiyat do rusuna, tketici dengesi de bir kay ts zl k e risinin yine fiyat do rusuna te et oldu u noktalarda gerekle ir. Buna gre grafikte Trkiyenin tketici dengesi C, retici dengesi de A noktas ndad r. ABD iin bu denge noktalar s ras yla K ve N.dir. Bylece iki lke de retimde k smi bir uzmanla maya gitmi olmaktad r. Trkiyede retici dengesi D.den A.ya, ABDde N.ye kaym t r. Her lke, retiminde uzmanla t mal n bir k sm n ihra edip kar lkenin mal n ithal ederek kapal ekonomiye gre daha fazla mal tketti i iin daha yksek bir kay ts zl k e risine ula ma olana elde eder. Grafikteki AMC genine Trkiyenin d ticaret geni ad verilir. Bu genin dik a l kenarlar ndan birisi ihracat, di eri de ithalat miktar n gsterir. Hipotens ise bu miktarlar n birbiriyle de i tirilmesine olanak sa layan uluslararas fiyat oran n (ticaret hadleri) ifade eder. TT ticaret haddi do rusu, lkenin kendi mal ndan verece i belli miktarlar kar l nda ithal mal ndan elde edebilece i de i ik miktarlar ortaya koyar. Dolay s yla gerek miktarda ihra mal vererek bu doru zerindeki her bile imi tketme olana vard r. O nedenle buna bazen tketim olanaklar do rusu da denmektedir. 3) D # Ticaret Kazanlar : D ticaretin sa lad yararlar iki blme ayr labilir: Tketim kazanlar ve retim kazanlar . Bazen birincisine de i im, ikincisine de uzmanla ma yararlar denildi i olmaktad r. Sanayi T T K F K D D T 0 L L Tketim ve retim Kazanlar T Tar m C2 C1 i1 i2 i0 F

14

lke d ticarete a ld ktan sonra beklenenin tersine, eski retim yap s n srdrmektedir. Yani D noktas nda kal p hibir uzmanla maya gitmemi tir. Bu ko ul alt nda bile mevcut retimin bir k sm n n yksek d fiyatlardan sat l p, bununla tketimin bir blmn d k dnya fiyatlar ndan sa lama olana vard r. Bu da kapal ekonomiye gre lke refah n art r r. Nitekim grafikte D.den geen TT uluslararas fiyat do rusundan LL miktar tar m rn ihra edilip KK miktar sanayi rn ithal edilerek i1 kay ts zl k e risine ula lmas bu durumu ifade eder. Di er bir de i le, i1 kay ts zl k e risinin, i0.dan daha yksek bir refah temsil etmesi yukar da a klanan d ticaretin tketim ya da de i im kazanlar n yans t r. Bu varsay m terk ederek lkenin retimde uzmanla maya gitti ini kabul etti imizde, retici dengesi D noktas ndan D noktas na kayar. retimdeki uzmanla ma nedeniyle tketim denge noktas C2ye ynelir ve refah i2 kay ts zl k e risi dzeyine ykselir. Refah dzeyinin bu ekilde i1 den i2ye ykselmesi de d ticaretin retim yararlar n ifade eder. Talep Farkl l klar na Ba*l D # Ticaret: 4ki lkede retim teknolojileri ve faktr donat mlar ayn olunca retim ko ullar , dolay s yla retim maliyetleri birbirine e it olur. K t

T N
4thalat

ABD CABD
EABD

I1
4hracat

I2 D TRK YE ETR CTR i2 i1 T

L 4hracat K
4thalat

0 Talep Farkl l

N na Dayal D Ticaret

G da

Trkiyede g da, ABDde k t iddetle tercih edilen mallard r. Bu durum grafikte, lkelerin kay ts zl k e rilerinin, yo un olarak tercih ettikleri mala daha yak n izilmesi ile gsterilmi tir. Buna gre kapal ekonomideki denge noktalar Trkiyede ETR ve ABDde EABDdir. Di er bir de i le Trkiyede k t, ABDde ise g da greceli olarak ucuz mallard r. Demek oluyor ki, retim ko ullar n n ayn olmas na kar n, talep ko ullar n n farkl olmas , ilgili lkelerde daha az tercih edilen mal n fiyat n n greceli biimde ucuzlamas na yol a yor ve sz konusu lkeler bu mallarda kar la t rmal stnlk elde ediyor. Buna gre Trkiye k tta, ABD de g dada kar la t rmal stnl e sahip olmaktad r. TT uluslararas fiyat oran ndan ticaret a ld klar nda, daha ucuz oldu undan Trkiye k t retiminde, ABDde g da maddeleri retimi alan nda uzmanla acak ve her iki lkedeki bu uzmanla ma D noktas na ula l ncaya kadar srecektir. Talep farkl l lkeleri k smi uzmanla maya gtrr. Arz ve Talep Ko#ullar nda Farkl l k: D ticaretin yn ve hacmi i fiyat oranlar na ba l d r. 4 fiyatlar birbirinden uzakla t ka ticaret hacmi geni ler, tersi durumda ticaret hacmi daral r.

15

ZET: Kar la t rmal stnlkler lkeler aras fiyat farkl l klar na gre belirlenir. Ancak fiyatlar yaln zca retim maliyetlerine, ya da arz ko ullar na ba l olmay p ayn zamanda talep faktrne de ba l d r. Oysa klasik iktisat lar geleneksel olarak arz faktrleri zerinde durup konunun talep ynyle ilgilenmi lerdir. Klasiklerden talep faktrn ilk kez analize katan iktisat John Stuart Mill olmu tur. Mill in ortaya att kar l kl talep kanunu, daha sonralar Alfred Marshall taraf ndan teklif e rileri analizi ile a klanm t r. Bugn talep ko ullar n incelemek iin kullan lan iki aratan birisi teklif e rileri analizi, di eri de toplumsal kay ts zl k e rileridir. Bu blmde her iki araca dayanak yap lan Uluslararas Ticaret Teorisi analizlerine yer verilmi tir. Talep ko ullar n analize katmadan ticaret ncesi ve sonras retici ve tketici denge noktalar ile denge ticaret hadlerini belirleme olana yoktur. Talep, uluslararas ticareti a klamada nemli bir faktrdr. Bir k s m ticaretin ortaya k , lkeler aras nda talep ko ullar ndaki farkl l klara ba l d r. Talep farkl l klar , maliyet farkl l klar n n etkisini artt r p azaltarak dnya ticaret hacmini de i tirebilir. Faktr Donan m Teorisi: Klasik Kar la t rmal stnlkler Teorisine gre, yurt ii retim maliyetleri farkl oldu u srece, lkeler krl d ticaret yapabilirler ve yurt ii retim maliyetlerindeki farkl l klar da uluslararas emek verimlili indeki farklar n bir sonucudur. Ancak bu analizlerde uluslararas ticaretin gerek nedeni a klanamam t r. Bu eksikli i gidermek iin faktr donan m teorisi ortaya at lm t r. 4sveli iktisat Eli Heckscher ve Ohlin bu teoriyi ortaya atm lard r (18791952). Teoriden kart lan Temel Sonu: Teoride savunulan ana d nceyi u ekilde ifade edebiliriz: Bir lke hangi retim faktrne zengin olarak sahipse, retimi o faktr yo un biimde gerektiren mallarda kar la t rmal stnlk elde eder, yani onlar daha ucuza retir ve o alanlarda uzmanla r. Heckscher - Ohlin Teorisinin dayand iki ana varsay m unlard r: a. lkeler faktr donat mlar bak m ndan birbirinden farkl d r. 4ki lkeli modelde bir lke emek, di eri ise sermaye bak m ndan zengin lkelerdir. b. Mallar faktr yo unluklar ya da nispi faktr oranlar bak m ndan da farkl l k gsterirler. Di erleri ile kar la t r ld nda, baz mallar eme e oranla daha ok sermaye, ya da tersine, sermayeye gre daha ok emek gerektirirler. Birinci trdeki mallara sermaye-yo un, ikinci trdekilere de emek-yo un mal ad verilir. Bu iki temel varsay m n d nda teorinin dayand di er baz varsay mlar yle belirtilebilir: c. Bir mal n retim fonksiyonu btn lkelerde ayn d r. Yani bir mal bir lkede sermaye veya emek yo un yntemlerle retiliyorsa, di er lkelerde ayn yntemlerle retilir. Bu zellik bir mal n retim teknolojisinin btn lkelerde ayn olmas anlam na gelir. d. retimde le e gre sabit verim ko ullar geerlidir. e. lkelerin talep ko ullar birbirinin benzeridir. Dolay s yla, talep farkl l n n maliyet ko ullar ndaki farkl l gidermesi sz konusu olmaz. 1. Faktr Donat m : Heckscher Ohlin modelinin temel varsay mlar ndan birisi lkelerin faktr donat m bak m ndan birbirinden farkl olmalar d r. Birinci yakla mda faktr bollu u kavram arz ynyle ele al n r. Di er bir de i le, faktr donat m , retim faktrlerinin fiziki miktarlar ya da faktr stoku ile a klan r. Bu yakla m a s ndan faktr donat m n belirlemek iin lkelerin sermaye stoku/emek stoku oranlar n kar la t rmak gerekir. CA CT > LA LT C: Sermaye L: Emek T: Trkiye A: Almanya 16

Ekonomik yakla mda ise faktr donat m faktr fiyatlar ile tan mlan r. Di er bir de i le, bu k stas hem arz, hem talep glerine dayan r. Genel bir kural olarak, lkenin greceli anlamda zengin biimde sahip oldu u faktrn fiyat daha ucuzdur. PCA PCT < PLA PLT PL: Eme in bedeli, cret PC: Sermayeyi kullanman n bedeli (faiz, rant)

Fiziki tan mlama durumunda teoride ngrlere ters bir sonu ortaya karabilir. rne in e er lkede sermaye bol olmas na kar n sermaye fiyatlar greceli olarak yksekse o takdirde sermaye-yo un mallar pahal la acak ve dolay s yla lke bu tr mallar ithal edip emek-yo un mallar d ar ya ihra etmek durumunda kalabilecektir. Bu ise tecrbe ne srlen gr e tamamen ters bir sonutur. 2. Faktr Yo*unlu*u: Bir mal n retiminde kullan lan girdilerle elde edilen rn aras ndaki teknik ili kiye retim fonksiyonu ad verilir. Geometrik olarak retim fonksiyonu e rn e rileriyle gsterilir. Di er bir de i le, e rn e risi, teknolojinin koydu u s n rland rmalar alt nda bir maldan ayn miktar retmek iin kullan lmas gereken emek ve sermaye bile imlerini gsteren bir e ri biiminde tan mlanabilir. Sermaye F F2 M1 M S D1 D Tekstil F1 F F2 Emek 4ki Mal retimi Durumunda Faktr Yo unluklar Sermaye F Motor Tekstil Motor F1

M1 K T1 Tekstil F2 F1 L T2 M2 Motor Emek

F2 Faktr Yo unlu unun Tersine Dnmesi 17

Teknolojinin, bir faktrn belirli llerde teki faktrn yerine kullan labilmesine (ikame edilmesine) olanak verdi i durumlarda e rn e risi orijine gre d bkey olur. Bu ekilli iyle tketici kay ts zl k e rilerine benzerler. Esnek teknoloji ko ullar alt nda, tekstil ve motorun e rn e rileri gsterilmi tir. Grafi e gre faktr fiyatlar oran n n FF olmas durumunda motordaki sermaye/emek oran OMnin e imine, tekstildeki sermaye emek oran da ODnin e imine e ittir. OMnin ODye gre daha dik olmas , FF gibi veri bir faktr fiyatlar oran n n motorun tekstile gre daha sermaye-yo un (veya tekstilin daha emek-yo un) oldu unu ifade eder. Burada sermayenin ucuzlamas (yani FFden F1F1 veya F2F2ye ykseli i) sermaye-emek yo unluklar n motorda OM1e, tekstilde ise OD1e ykseltmi tir. Yani her iki mal n retimi daha sermayeyo un hale gelmi tir. Heckscher Ohlin modelinden kart lan Teoremler: Faktr donat m teoremi, faktr fiyatlar e itli i teoremi, Stolper Samuelson gelir da l m teoremi, Ryczynski teoremi. a. Faktr Donat m Teorisi: Her lke zengin olarak sahip bulundu u faktr yo un biimde kullanan mallar n retiminde kar la t rmal stnlk elde eder. b. Faktr Fiyatlar E#itli*i Teoremi: Serbest ticaret, lkeler aras nda faktr fiyatlar n e itler ve bu bak mdan uluslararas serbest faktr hareketlili i ile ayn sonucu do urur. c. Stolper Samuelson Teoremi: Serbest ticaretin lkenin bol olarak sahip bulundu u faktrn reel gelirini ykseltece i, k t faktrn gelirini ise d rece i ortaya koyuluyor. d. Rybczynski Teoremi: Tam al ma ko ullar alt nda, yaln z bir faktrn arz art nca, bu faktr yo un olarak kullanan mal n retiminin geni leyece i, arz sabit kalan faktr yo un olarak kullanan mal n retiminin ise mutlak olarak daralaca kan tlanmaktad r. a. Uluslararas Faktr Fiyatlar Teorimi: Heckscher Ohlin modelinden kart lan bir sonu serbest mal ticareti yoluyla lkeler aras faktr fiyatlar e itli inin sa lanmas d r. Ula m masraflar n n s f r olmas ve teki standart varsay mlar alt nda, d ticaret ba lay nca dnya mal fiyatlar n n e itlenece ini biliyoruz (tek fiyat kanunu). Klasik iktisat lar retim faktrlerinin lke iinde tam hareketli, buna kar l k lkeler aras nda tam hareketsiz oldu unu varsaym lard r. Bu varsay m st kapal bir ekilde Heckscher- Ohlin modelinde de vard r, ancak gerekten ok uzak oldu u tart mas zd r. Modele gre her lke, bol olarak sahip bulundu u faktre yo un biimde ihtiya gsteren mallarda uzmanla maya gider. Yani bu modele gre serbest ticaret ve onu simgeleyen uluslararas uzmanla ma, lkelerin bol olarak sahip bulunduklar faktrlerin fiyat n ykseltip k t faktrlerin bedelini d rerek lkeler aras nda fiyatlar n e itlenmesine neden olmaktad r. Teoride lkeler aras benzer teknoloji varsay m yap lmakta, gerek mal ve gerekse faktr piyasalar nda tam rekabet ko ullar n n geerlili i kabul edilmektedir. Bu ko ullar alt nda serbest ticaret uluslararas alanda ayn mal iin tek fiyata ve faktr fiyatlar e itli ine yol aacakt r. b. Stolper Samuelson Gelir Da* l m Teoremi: Ricardodan yakla k bir as r sonras na kadar iktisat lar u gr benimsemi lerdi: Serbest ticaret lkede ya ayan insanlar n tmnn yarar na, korumac l k ise tmnn zarar nad r. Oysa Stolper ve Samuelson 4kinci Dnya Sava y llar nda yay mlad klar bir makalede buna kar kt lar. Stolper Samuelson teoremine gre, serbest ticaret ihracat endstrilerinde yo un kullan lan faktrn lehinedir, oysa korumac l k ithalata rakip endstride yo un kullan lan faktrleri yararland r r. Ba ka bir de i le, korumac l k dolay s yla ekonomi bir btn olarak kaybetse de ithalata rakip kesimde al anlar bundan yararlan rlar. lkenin bir gmrk tarifesi koymas k t kayna n reel gelirini ykseltici etkide bulunur. Bunu a klamak iin sermaye zengini olan, dolay s yla teoriye gre sermaye-yo un mallar ihra edip emek-yo un 18

mallar ithal eden bir lkeyi ele alal m. Bu lke emek-yo un ithal mallar zerine bir tarife koyunca, gerek i tketiciler, gerekse i reticiler a s ndan emek-yo un mallar n i fiyatlar , sermaye-yo un mallar n i fiyatlar na oranla ykselir. Dolay s yla da reel cret gelirleri artar. Bu gayet do al bir sonutur. nk emek yo un ithal mallar zerine tarife konuldu unda bu mal n benzerlerinin yurt ii retimi geni lerken sermaye yo un ihra mal n n yurt ii retimi daral r. Dolay s yla da eme in bedeli yani cretler sermayenin bedeli olan faizden daha h zl artar. Bylece de her iki endstride ucuzlayan sermaye, pahal la an eme in yerine ikame edilir. Her emek birimi retimde daha fazla sermaye ile birle tirildi i iin sonuta eme in verimlili i ykselir, dolay s yla da reel cretlerde bir art sa lan r. Gmrk tarifeleri, yurt ii reticiler ve tketiciler a s ndan ithalata rakip mallar n fiyat n , ihra mallar n n fiyat na oranla ykseltti i srece, Stolper- Samuelson teoremi analitik bak mdan geerli olacakt r. Ancak, gmrk tarifeleri bu fiyat oran n d rrse ad geen teorem geerlili ini yitirir. Bu duruma ise Metzler paradoksu ad verilmektedir. Normal ko ullar alt nda serbest ticaret politikas , lkedeki bol faktr, koruyuculuk ise k t faktr yararland r r. c. Rybczynski Teoremi: 4ki mall ve iki faktrl bir modelde, tam al ma ko ullar alt nda e er tek bir faktrn arz art r lacak olursa, onu yo un olarak kullanan malda retim geni ler, di er malda ise daral r. Bu gr e Rybcznski teorimi ad verilir. Makine F F

M0 M1

E0

E1

F 0 T0 T1 Rybczynski Teoremi

F Tekstil

Ba lang ta retici dengesi E0dad r. Emekteki art dolay s yla retim olanaklar e risi d a do ru geni lemi ve yeni retim dengesi E1 olmu tur (d ticaret hadlerinin sabit kalmas , yani FF = FF olmas varsay m alt nda). Bu noktadan anla laca gibi emek faktrndeki art (sermaye art s f r) sonucu, tekstil retimi T0dan T1e geni lemi ve makine retimi M0dan M1e d m tr. Trkiye emek-zengin bir lke, tekstil emek-yo un, motor makine-yo un mallard r. Sermaye arz sabit kal rken emek stoku arts n. Artan emek do ald r ki emek-yo un tekstil kesi iminde al t r lacakt r. Bylece sz konusu kesimde retim artar. Tekstil retimi sermayeye de gerek vard r. Bu faktrde art olmad na gre sermaye motor endstrisinde sa lanacakt r. Bylece tekstil retimi artarken motor retimi daralacakt r. Leont ef Paradoksu (Faktr Donat m Gvenlili*i Testi): Teorinin iktisat lara ekici grnen baz ynlerini yle belirtebiliriz: Teori ok sa lam bir mant k yap s na dayan r; konulan varsay mlardan tart mas z sonulara ula l r. Matematik ve geometrik yntemlerin uygulanmas na ok elveri lidir. D ticareti, lkelerin faktr donat m ve retim teknolojisi gibi en yal n zelliklerine ba lar. 19

Bu teori yard m yla kalk nman n d ticarete etkileri, uluslararas faktr ak mlar n n nedenleri, d ticaretin gelir da l m na etkileri vs. gibi bir dizi nemli sorun a kl kla cevaplanabilmektedir. Bir ba ka zelli i de, yaln z mant ken do ru teoremlerin elde edilmesine de il, ayn zamanda test edilebilir hipotezlerin kurulmas na da olanak vermesidir. Harvard niversitesi profesrlerinden Wassily Leontief, 1930larda endstriler aras ba lant lar kantitatif olarak lmeye yarayan ve input output (girdi- kt ) tablosu denilen tekni i geli tirmi tir. Ancak ondan sonrad r ki mallar emek ve sermaye bile imine ay rma olana do mu tur. Heckscher Ohlin teorisinin ilk uygulamal testi, Leontief taraf ndan amerikan ekonomisi zerinde yap lm t r. Yazar, Amerikan n tm d dnya ile olan ticaretini ele alm , ihracatta ve ithalatta bir milyon dolar de erinde temsili mal balyalar (bile imi ihracat ve ithalatla ayn olan rnek mal bile imleri) dzenleyerek bunlar retmek iin gerekli olan emek ve sermaye miktarlar n hesaplam t r. Leontiefin al mas , Amerikan ekonomisinin 1947 y l girdi- kt tablosu ile ayn y l n d ticaret verilerine gre yap lm ve 1951 y l nda yay mlanm t r. Ara t rman n sonular zetle a a daki gibi k t r: 4hra Mallar (Bir Milyon Dolar) (1) 2.550.780 182.213 14.010 4thalata Rakip Mallar (Bir Milyon Dolar) (2) 3.091.339 170.004 18.180 (2/1) (3) 1,2 0,9 1,3

Sermaye (dolar, 1947 y l ) Emek (al ma y l ) Sermaye / Emek y l

Buradan anla laca gibi, Amerikada bir milyon dolar de erindeki ihra mal retmek iin gerek olan emek, bir milyon dolar de erindeki ithalata rakip mallar n retimi iin gereken emekten daha fazla, ayn miktar ihracat iin gerekli olan sermaye ise ithalattakinden daha d ktr. Ba ka bir de i le, ,4thalattaki sermaye/emek oran ihracata gre 1,30 kmaktad r. Bu ise, Amerikan n emek-yo un mallar ihra edip sermaye yo un mallar ithal etti ini gstermektedir! Oysa (hele ara t rman n yap ld dnemlerde) Amerikan n, tart mas z dnyan n en zengin sermaye stokuna sahip bir lkesi olarak, Heckscher Ohlin modeline gre tam tersine, sermaye-yo un mallar ihra edip emek-yo un mallar ithal etmesi gerekirdi. Leontief paradoksu (eli kisi) diye bilinen bu sonu, iktisat lar aras nda a k nl k yaratm ve teori zerinde yo un tart malara yol am t r. Loentiefin bu eli kiyi a klamak iin ne srd gr ler, vard sonu kadar ilgintir. Yazar bu konuda zetle yle demektedir: Amerikan toplumunun stn giri imcilik, yneticilik, e itim ve retime ynelik al ma atmosferi gibi zellikleri dolay s yla, Amerikan i ileri dnyan n br lkelerindeki i ilere gre daha stn niteliktedirler (yani, ayn sermaye aralar ile al m olsalar bile verimlilikleri onlardan daha yksektir). Bu a dan bak l nca, bir Amerikan i isi yabanc i iye bedeldir. Dolay s yla, Amerikan n gerek i gc stokunu bulabilmek iin mevcut i gc rakamlar n n le arpmak gerekir. Bu yap l nca, Amerika gerekte sermaye de il, emek bak m ndan zengin bir lke durumuna gelecektir (ve teori de rtlmekten kurtulmu olur!) Loentiefin ara t rmas na kar pek ok ele tiri yap lm t r. Bu ele tirilerin baz lar nda yntem konusu zerinde durulmu ve rne in al man n yap ld 1947 y l n n sava n hemen sonras na rastlanmas dolay s yla tipik bir y l olmad , nk ABDden Avrupaya normal sanayi rnleri ihracat yap lamad ne srlm tr. Loentief, 1956da bu ele tiriye cevap vermek zere 1951 y l n n d ticaret verilerini (ve ilk al madaki gibi 1947 y l n n girdi- kt tablosu) kullan larak ara t rmas n tekrarlam t r (1951 y l genellikle sava sonras onar m faaliyetlerinin tamamland y l olarak kabul edilir.). bu ikinci ara t rma sonucunda Amerikan n ithalattaki greceli yksek sermaye yo unlu unun biraz azald , fakat eli kinin yine de ortadan kalkmad grlm tr. Yntemle ilgili olarak ayr ca hesaplamalarda kullan lan sermaye katsay lar n n gvenilir olmad rne in tar mda bu katsay lar n ok yksek, ticaret kesiminde ise ok d k oldu u belirtilmi tir. Bir k s m ele tiriler ise daha ok teorik niteliktedir. Bunlar n birisinde Amerikan n ihra mallar nda, ithalat ikamesi mallar na gre daha fazla nitelikli emek kullan ld na i aret edilerek, e er bu kesimlerde al anlar n yeti meleri iin gerekli sermaye (be eri sermaye) hesaplan r ve fiziki sermaye stokuna eklenirse eli kinin ortandan kalkaca ne srlm tr. 20

Leontief eli kisi tatmin edici biimde a klanabilmi de ildir. Bu ise Heckscher Ohlin teorisinin gereli ine duyulan ku kular art rm ve di er lkeler zerinde de faktr donat m teorisinin test edilmesine ynelik al malar h zland rm t r. Di*er Testler: Leontieften sonra benzer bir yakla mla Heckscher Ohlin teoreminin en eski testlerinden birisi Tatemoto ve Ichimura taraf ndan 1951 y l verileri ile Japonya zerinde yap lm t r. Japonyan n sermayeyo un mallar ihra edip, emek-yo un mallar ithal etti i sonucuna var lm t r. O dnemde Japonya emek zengin bir lke durumunda oldu undan bu sonu ta grn te eli kili idi. Ancak Japonyan n ticari blgelere gre incelendi inde eli kinin ortadan kalkt grlm tr. Eyle ki, o tarihte Japonyan n ihracat n n drtte kendisine gre daha az geli mi durumdaki Asya lkelerine, drtte biri de ABDye yap l yordu. Japon ekonomisi geli mi lkelerle az geli mi lkeler aras nda orta bir yerde bulunuyordu. O yzden genel ticarette yukar daki sonucun ortaya kmas do al say lmal idi. Nitekim blgelere ay rarak inceleme yap ld nda, beklenen uygun biimde, Japonya-Amerika ticaretinde Japonyan n ihracat n n emek-yo un oldu u belirlenmi tir. Bharadwaj, 19531954 y l verilerini kullanarak teoriyi Hindistan zerinde test etmi tir. Var lan sonulara gre, toplam d ticarette Hindistan n ihracat emek-yo un, ithalat sermaye-yo un km t r. Teoriyi Trkiye zerinde test etmek zere de bir al ma yap lm t r. al mada 1967 y l n n inputoutput tablosu ile ayn y la ait ihracat ve ithalata rakip endstrilerin verileri kullan lm t r. Buna gre, 1967 y l n n fiyatlar yla Trkiyede bir milyon TL de erindeki rnek ihracat ve rnek ithalata rakip mal sepetlerinin retimi iin gerekli olan emek ve sermaye miktarlar u ekilde hesaplanm t r: Trkiye D Ticaretinin Faktr Yap s 4hracat mallar 4thalata rakip mallar 2.194,1 1.852,4 180.480 40.363 12.161 45.895 4thalat/4hracat 0,84 0,22 3,77

Sermaye (Bin TL) Emek (al ma Y l ) Sermaye/emek y l (TL)

Bu sonular Trkiyede ithalata rakip kesimlerde sermaye/emek oran n n ihracat endstrilerinden ok daha yksek oldu unu gsteriyor. E er gerek ithalat m z n ithalata rakip endstrilerimize benzedi i kabul edilirse, bu sonu bize sz konusu y llarda Trkiye d ticaretindeki faktr yap s n n Heckscher Ohlin teoreminden beklenen uygun kt n , yani ihracat m z n emek yo un, ithalat m z n ise sermaye yo un mallardan olu tu unu gstermektedir. Ricardo Modelinin Test Edilmesi: Ricardo modelinde d ticaret, bireysel endstrilerdeki i gc verimlili inin lkeler aras nda farkl olu una dayand r l r. Ba ka bir de i le, her lkenin, yksek greceli i gc verimlili ine sahip endstrilerde kar la t rmal stnlk elde edece i belirtilmektedir. Konu retim fonksiyonu (retimde kullan lan girdilerle elde edilen kt aras ndaki teknik ili ki) a s ndan ele al n rsa, klasik retim fonksiyonu tek faktrldr ve bu faktr de homojen nitelikteki emektir. lkelerin belirli bir mal n retiminde kulland klar emek miktarlar n n farkl olmas , retim fonksiyonlar n n da lkeler aras nda de i ik olmas demektir. Oysa Heckscher Ohlin modeli, retim fonksiyonlar n n lkeler aras nda ayn olmas varsay m na dayan r. Ricardo modeli, bireysel endstrilerdeki retim maliyetleri iinde eme in pay n n hesaplan p lkeler aras nda kar la t r lmas ve lkenin ihra etti i mallarda emek oranlar n n d k olup olmad n n ara t r lmas ile test edilebilir. Bu konudaki ilk al malardan birisi MacDougall taraf ndan yap lm ve 1951 y l nda yay mlanm t r. Ara t rmada ilgili sektrlerdeki emek verimlilikleri ile ihracat miktarlar aras nda pozitif bir ili ki saptanm t r. Bu da MacDougall n al mas n n Ricardo modelini destekleyici ynde sonular ortaya koymas demektir. Balassa testi, MacDougall n al mas n n daha geli tirilmi bir ekli olarak d nlebilir. Balassa, lkelerin greceli ihracat art lar n n, onlar n i gc verimlili indeki (retim fonksiyonlar ndaki) farkl l klardan kaynakland gr nden hareket etmi tir. Ara t rman n sonucu klasik modeli destekleyici 21

ynde km t r. Yap lan hesaplamalar, verimlilikte %1 oran ndaki bir art n ihracat de erleri oran nda %1,6l k bir art a yol at n gstermi tir. Bu konuda ve Stern taraf ndan yine 4ngiltere ve ABDyi ele alarak 1950 ve 1959 verileri ile yap lan al ma da klasik modeli destekleyici sonular vermi tir. Bunun gibi Golub da 19801989 verileri ile ba l ca sanayile mi lkeleri kapsayan daha genel bir al ma yapm t r. Bu al man n da, zelikle ABD ve Japonya ticaretinin Ricardo modelini destekler nitelikte oldu unu ortaya koymu tur. Ricardo modeli ve genel olarak klasik model lkeler aras nda verimlilik farklar n n nedenleri konusunda herhangi bir a klama yapmam t r. Bu eksikli i giderme abas nda olan ilk teori ise Heckscher Ohlin teorisidir. Yeni Teoremler: Leontief eli kisinin faktr donat m zerinde yaratt tart malar sonucunda, 1960lardan sonra uluslararas ticareti a klamak zere yeni yeni teoremler veya hipotezler ortaya at lm t r. 1. Nitelikli #gc Teoremi: Keesing ve Kenen gibi yazarlar, sanayi lkeleri aras ndaki d ticaretin byk bir blmnn nitelikli i gc farkl l klar ile a klanabilece ine i aret etmi lerdir. Bu gr e gre belirli trlerdeki mesleki veya nitelikli i gc bak m ndan zengin lkeler, retimi byk lde bu faktrlere ba l mallarda uzmanla rlar. te yandan, niteliksiz eme e bol olarak sahip bulunan lkeler ise yo un biimde niteliksiz eme i ieren mallar n retiminde stnl e sahip bulunmaktad r. Gerek i gcnn e itilmesi, gerekse fiziki sermayenin yarat lmas tasarrufu gerektirir. Gerek hayatta, nitelikli emek-yo un mallarla sermaye-yo un mallar genellikle birbirinin ayn s d r. O yzden baz iktisat lar bu ikisinin tretilmi kaynaklar ad alt nda birle tirilmesini nerirler. Heckscher Ohlin teorisinin bu ynde de i tirilmi ekline, neo-faktr donat m teorisi denmektedir. 2. Teknoloji A * Teoremi: Teknoloji a hipotezi 1961de Posner taraf ndan ortaya at ld . Buna gre, sanayile mi lkeler aras ndaki ticaretin byk bir blm yeni mal ve retim srelerine dayal d r. Bunlar o unlu u ileri sanayile mi lkelerde kurulu bulunan yeniliki firmalar taraf ndan geli tirilirler. Yenilikler, patent ve fikri mlkiyet haklar yasalar ile korunur. Ba ka bir de i le, bir yenili i ilk kez bulan firma onun monopolcusu olur. Yeni bir mal veya retim sreci bulan sanayile mi lkeler, bu mallar n ilk ihracat lar olurlar. Ancak zamanla teknoloji taklit yoluyla, ya da serbest bir mal durumuna gelerek teki lkelerin eline getikten sonra, o lkeler eme in ucuzlu u veya do al kaynak stnlkleri nedeniyle sz konusu mal ilk icat edenden daha ucuza retirler. Bylece ad geen mal daha az geli mi durumdaki bu lkeler taraf ndan ihra olunmaya ba lan r. Mal ilk icat edenler bu lkelerle rekabet edemedikleri iin onu imdi d ar dan ithal ederler. Bunun en tipik rne i dokumac l k rnleridir. 3. rn Dnemleri Teoremi: rn dnemleri hipotezi, teknoloji a hipotezinin genelle tirilmi ve geli tirilmi bir eklidir. 1966da Raymond Vernon taraf ndan ortaya at lm t r. Hipotezde ne srlen gr e gre, baz lkeler halen var olan mallarda, baz lar da yeni mallar retiminde uzmanla rlar. Ancak kritik nem ta yan varsay m u ki bir mal, yeni mal durumundan eski mal biimindeki ya am dnemlerine geerken retimin co rafi yeri de de i ir. Vernona gre, teknolojik yenilikler ve yeni mallar n geli tirtmesi ileri sanayile mi lkelerde, zellikle de ABDde olu ur. Bu durum, yksek derecede e itilmi i gcnn ve AR-GEye yap lan greceli yksek harcamalar n bir sonucudur. rn dnemleri hipotezine gre yeni mal n retimi nce ufak apta yap l r. retim srdrldke retime ili kin sorunlar zmlenir ve rn geli tirilir. 4lk a amadaki ufak lekli retim ihracata de il, i piyasa talebini kar lamaya yneliktir. Ayr ca, ba lang ta retimin tketiciye yak n yerde gerekle tirilmesi gerekir. nk mal n geli tirilmesinde destek sa layan onlard r. Burada yaln zca yurtii firmalar yeni teknolojiye sahip olduklar ndan, retim yenili i bulunan firman n lkesinde yap l r. retimin ilk a amas ndaki zellikler bunlard r. 22

Miktar A ama I A ama II A ama III A ama IV A ama V Tketim Yeniliki 4thalat lke retim retim
4hracat

4hracat

Takliti lke

Tketim
4thalat

A B rn Dnemi A amalar

Zaman

4kinci a amada rn hemen hemen tam olarak olgula t r lm t r. Bu a amada retim h zland r l r, sat lar nce i piyasaya yneliktir, sonra ihracata ba lan r. Bylece mal n i tketimi ve i retimi artar, fakat d ar da geli en bir talep de bulundu u iin retimdeki art h z ok daha yksektir. retici firma halen yeni teknolojiyi tek ba na elinde tutmaktad r. nc a amaya geilir. Art k yeniliki firma ite ve d ta teknoloji lisans vermeyi krl bulmaya ba lar. Standart retimin maliyetini d rmek iin retim, rne in i i cretlerinin d k oldu u teki lkelere kayd r l r. Yeniliki lkenin i piyasas , yerli retim yerine ithalatla kar lanmaya ba lan nca be inci a amaya geilmi olunur. Art k teknoloji dnya lkelerine tmyle yay lm ve retimi s n rland ran lisanslar da sona ermi , yani teknoloji bir tr serbest mal durumuna gelmi tir. Nihayet yeniliki lke kendi piyasas nda da tamamen devre d b rak l nca rn dnemleri tamamlanm olur. lkede i tketim var, fakat tmyle ithalat yoluyla kar lan yor. Art k s ra yeni teknolojik bulu lar n aranmas na gelmi tir. 4. Tercihlerde Benzerlik Teoremi: 4sveli iktisat Brunstam Linderin 1961de geli tirdi i tercihlerde benzerlik hipotezi homojen olmayan sanayi rnleri ticaretini konu al r. Bu gr e gre, sz edilen mallar n ticareti retim maliyetlerinden ok, lkeler aras ndaki zevk ve tercihlerin benzerli ine yani talep ko ullar na ba l d r. Zevk ve tercihleri belirleyen temel etken de greceli gelir dzeyleridir. Lindere gre bir lkede firmalar, halk n o unlu u taraf ndan talep edilen ve piyasas geni olan mallar retirler. 4 piyasan n talebini kar lamak iin retim yap ld ka bu mallar n retiminde dene im ve etkinlik kazan l r; daha sonra da sz olan lkelere ihra edilir. Di er yandan, zevk ve tercihleri farkl olan d k veya yksek gelirli az nl klar n talebi ise tercihleri kendilerine benzeyen yabanc lkelerden yap lan ithalatla kar lan r. Taleplerin ak mas hipotezi de denilen bu gr e gre, sanayi rnlerinin ticari zellikle benzer tercihlere ve gelir dzeylerine sahip lkeler aras nda yo unla acakt r. 5. lek Ekonomileri Teoremi: Baz mallarda ortalama retim maliyetleri retim le ine ya da retim hacmine ba l d r. E er retim le i byrken ortalama maliyetler d yorsa retimde le e gre azalan maliyetler veya artan getiri ko ullar geerlidir. Faktr donat m teorisinde, daha nce grld gibi, ilgili lkelerde mallar n sabit verim ko ullar alt nda retildi i varsay l r.

23

lek ekonomisi zelli ine sahip mallar, ok say daki ufak retici firma yerine az say daki byk firmalar taraf ndan retilirler. lek ekonomilerinin byk firmalara byle bir stnlk sa lay p sa lamad bunlar n isel ya da d sal nitelikte olu una ba l d r. 4sel lek ekonomileri, firman n kendi retim le i artt nda ortalama maliyetlerin d t durumlarda sz konusudur. Firman n ba l oldu u endstride retim hacmi geni ledike onun ortalama maliyetleri d me gsteriyorsa retimde d sal lek ekonomileri sz konusudur. E er belli bir endstride lek ekonomileri firma bak m ndan isel nitelikte ise, byk firmalar kklere gre bir maliyet avantaj elde ederler. D ticaret tm firmalar iin tketicilerin say s n artt r r. nk her lkede firmalar halk taraf ndan en ok tercih edilen bir e it zerinde uzmanla rlar. 6. Monopolcu Rekabet Teoremi: Gnmz ekonomilerinde zellikle sanayi retiminin temel zelli i homojen de il, farkl la t r lm mallar n retilmekte olu udur. Uluslararas ticaretin de ok byk bir blm bu farkl la t r lm nitelikteki mallar n al m sat m n kapsar. Dnya ticareti geleneksel anlamda birbirine benzer olmayan ya da tamamen de i ik endstriler taraf ndan retilen mallar n al m sat m biiminde d nlm tr. Buna endstriler aras ticaret ad verilir. Endstri ii ticaret, yani bir lkenin ayn genel endstri kapsam ndaki farkl la t r lm mallar hem ihra, hem de ithal etmesi, iki ynl ticaret olarak ta bilinir. Monopolcu rekabet teoremi, sanayi mallar zerindeki iki ynl ticaret olay n , lek ekonomileri ile a klar. Buna gre, sanayi kesiminde firmalar o unlukla le e gre artan verim ko ullar alt nda al rlar. Bu durumun do al sonucu monopolcu rekabet piyasalar n n ortaya kmas d r. Monopolcu rekabet hipotezinde, endstri ii ticaret mal farkl la t r lmas ve lek ekonomileriyle a klanmaktad r. 7. Endstri-ii Ticaret ve llmesi: Endstri-ii ticaret bir lkenin ayn endstriye ait mallar hem ihra, hem de ithal etmesi biimindeki ticarete verilen genel isimdir. Endstri-ii ticaret lek ekonomilerinden ve mal farkl la t rmas ndan kaynaklanmaktad r. Endstri-ii ticaret (T) lmede yayg n olarak Grubel-Lloyd indeksi kullan l r. |XM| T = 1 - X+M 4ndeks, bireysel endstriler aras nda oldu u kadar lkeler aras nda da endstri-ii ticaret kar la t rmalar yapmaya olanak sa lar. Ancak, lkelere ynelik olarak kullan labilmesi iin bireysel endstrilere gre hesaplanan indekslerin toplamlar n temel almak gerekir. Yani, bu durumda indeks a a daki ekli al r: T = 1Formle eder. |XM| X+M

(sigma) i areti bireysel endstriler iin hesaplanan |X-M| de erlerinin toplam n ifade

24

Yeni D # Ticaret Teorilerinin De*erlendirilmesi: Geli mi ve az geli mi lkeler aras ndaki ticaretin byk bir blm, Heckscher Ohlin teorisinde ngrld biimde, faktr donat m na dayal (teknolojiyi de kapsayan) bir endstriler-aras ticaret durumundad r. Sanayile mi lkeler aras ndaki ticaretin giderek artan blm ise, yeni teoremlerin ngrd biimde, farkl la an mallar n do urdu u endstri-ii ticarete dayanmaktad r. K saca, hangi hipotezin hangi ko ullar alt nda uygulanaca n iyi bilmek gerekir. Faktr donat m teorisi ham maddeler, tar m rnleri ve emek yo un sanayi mallar zerindeki ticareti; lek ekonomikleri ve farkl la t r lm mallara dayal yeni, teoremler ise yo un sermaye ve teknoloji ieren sanayi mallar zerindeki endstri-ii ticareti a klama ynnden daha uygun bir yap dad r. Ta# ma Giderleri ve D # Ticaret Teorisi: Uluslararas ticaret teorisi analizlerinde genellikle ta ma giderleri s f r kabul edilir. Ta ma giderleri nce, ticari mallar n ihracat ve ithalat lkelerdeki fiyatlar n de i tirerek uluslararas ticaret hacmini dolays z olarak etkiler. Sonra, retimin ve endstrilerin kurulu yerini belirleyerek dolayl ynden etkide bulunur. Genel olarak, ticaret d mallar n fiyat yurtii arz ve talebe, ticari olanlar nki ise dnya piyasalar n n arz ve talep ko ullar na ba l d r. Ta ma giderleri, uluslararas ticarette fiyatlar etkileyen bir faktr olarak baz endstrilerin kurulu yerlerinin seiminde de belirleyici rol oynayabilir. Bu a dan endstriler kayna a ynelimli, piyasaya ynelimli ve serbest endstriler olmak zere e ayr l rlar. o Kayna a ynelimli endstriler genellikle retim srecinde hacmi klen veya a r l k kaybedenlerdir. Kayna a yak n kurulmakla yaln z retimini tamamlam mallar piyasaya ta n r. o Piyasaya ynelimli endstriler, retim srecinde a rl veya hacmi artan mallar n retildi i endstrilerdir. Yani bunlar ta ma giderlerinden tasarruf sa lamak iin piyasaya ya da tketiciye yak n yerlere kurulurlar. nk girdileri piyasa merkezlerine ta mak retilmi mal ta maktan daha kolayd r. o Serbest endstriler, baz mallar da vard r ki retimin, kaynaklar n oldu u yere veya piyasa merkezlerinde yap lmas yla, ta ma giderlerinden nemli bir tasarruf sa lanamaz. Bunlar, bu iki utan birisinde kurulabilirler. Bunlara da serbest endstri denmektedir. evre Standartlar ve Uluslararas Ticaret Teorisi: Endstrilerin kurulu yerini ve dolay s yla uluslararas ticareti etkileyen bir faktr de lkelerin evre standartlar aras ndaki farkl l klard r. S k evre standard na sahip o u geli mi lkeler d k evre standard na sahip az geli mi lkelerin szde maliyet avantaj n dengelemek zere koruyucu gmrk tarifeleri konulmas n savunurlar. Bir lke geli ti i ve zenginle ti i srece, evre kirlili inin azald grlyor. Uluslararas ticaretin nedenleri aras nda evre kirlili i ve evre standartlar da nemli rol oynar. ZET: Bu blmde Faktr Donat m Teorisi ile uluslararas ticareti a klamak iin geli tirilen yeni teoriler zerinde durulmu tur. Faktr Donat m Teorisi Kar la t rmal stnlk Teorisinin ayr lmaz bir paras olarak kabul edilmektedir. Ancak Leontief taraf ndan, girdi- kt tablolar kullan larak amerikan ekonomisi zerinde yap lan uygulamal bir al mada teorinin do rulanmad grlm tr. O tarihten sonra Leontief paradoksunu zmlemek amac yla pek ok neri ortaya at lm t r. Loentief eli kisinin en nemli yararlar nda birisi, uluslararas ticareti a klamak iin yeni yeni teoremlerin geli tirilmesine ortam haz rlamas d r. Blmde bu yeni teoremler gzden geirilmi ve bunlar n bir sentezine yer verilmi tir. Buna gre, uluslararas ticareti, gzden geirilmi ve bunlar n bir sentezine yer verilmi tir. Buna gre, uluslararas ticareti, endstriler-aras ticaret ve endstri-ii ticaret diye iki blme ay rma olana vard r. Faktr donat mlar a k biimde birbirinden farkl olan lkeler aras ticaret endstriler aras mallar n de i imi biimindedir ve faktr donat m bu tr ticareti a klamakta daha etkilidir. Ayn faktr donat m na sahip sanayile mi lkeler aras ndaki ticaret ise endstri-ii niteliktedir. Bu tr ticaret ise yeni teoremlere daha uygun niteliktedir. 25

Son y llarda uluslararas ticaret teorisine ili kin analizlerde literatrde bir gr birli ine var lmakta oldu u anla lmaktad r. zerinde anla maya var lmakta olan hipotez ise monopolcu rekabet teoremidir. Bu teorem asl nda l ekonomileri ile tketici tercihlerinin farkl l gr lerinin bir bile imi niteli indedir. Buna gre, bir toplumda firmalar n amac o unlu un tercihlerine uygun mallar retmektir. Firmalar mallar n retiminde uzmanla t ka artan retim hacmi ile birlikte lek ekonomilerinden yararlan rlar. Bylece firmalar n ihtiyalar n kar lamak iin o lkelere ihra edilir. Bu ekilde, her lke ayn mal n de i ik trleri zerinde uzmanla r ve uluslararas ticaret ayn endstri kapsam na giren mallar n hem ihra, hem de ithal edilmesi niteli i kazan r. D # Ticaret Teorisi ve Ekonomik Byme Analizleri: Ekonomik byme, bir lkede toplam retim hacminin (GSY4H) geni lemesi biiminde tan mlanabilir. Ekonominin, nfus art oran ndan daha yksek oranda bymesi, adam ba na d en geliri ykseltir ki, bu da lkede refah dzeyini art r r. Ekonomik bymenin iki ana kayna ndan birisi retim faktrleri stokundaki art lar, di eri de teknolojik geli medir. Ekonomik byme lkede retimi, tketime ve dolay s yla ikisi aras ndaki fark yans tan d ticareti etkiler. Asl nda byme ile d ticaret aras ndaki ili kiler iki ynldr: Byme d ticareti, d ticaret de bymeyi etkiler. Bir ekonomide genellikle faktr art lar ile teknolojik geli me birlikte ortaya kar. Oysa analizlerde a kl k sa lamak zere, a a da bu ikisi birbirinden ayr lm ve ayr ayr inceleme konusu yap lm t r. Faktr Arz nda Art #: Faktr stokundaki art lar retim olanaklar e risini d a do ru kayd r r. Ancak bu kayman n ekli ve ls faktrlerin miktar ndaki art kadar, art lar n oran na da ba l d r. Buna gre e itli durumlar belirlenebilir. rne in faktrlerin ayn oranda, ya da farkl oranlarda bymesi gibi. nce birincisini ele alal m. 1) Yans z Byme Durumu: Emek ve sermayenin ayn oranda (yans z) bymesi durumunda ekonominin genel sermaye/emek oran , ba lang taki ile ayn kal r ve retim olanaklar e risi ilk ekline paralel biimde d a do ru geni ler. Emek ve sermaye faktrlerindeki art oranlar birbirlerine ne lde yak nsa, yeni e ride ilk ekline gre o derece paralele yak n olur. Makine D D C0 CN i0 K B0 A0 AN i1 P T T R

T 0 D Sapmas z Byme D

T Tekstil

26

Grafikte byyen bir ekonominin durumu grlyor. 4lk durumda lkenin retim olanaklar e risi DD dir. 4hra mal tekstilin fiyat (makine cinsinden) TT nin e imine e ittir. Bu fiyattan lkenin retim dengesi A0 ve tketim dengesi C0 noktas ndad r. Dolay s yla A0B0 miktar tekstil ihra ederek kar l nda B0C0 miktar makine ithal edilmektedir. OP nin e imi iki mal n bymeden nce ne oranda retildiklerini gsterir. OR do rusunun e imi de iki mal n byme ncesi tketim oran n ifade eder. Bymeden sonraki retim ve tketim noktalar n n OP ve OR do rular na gre bulunduklar yerler, bymenin niteli i konusunda fikir verir. 4ki mal byme ncesindeki ile ayn oranda retilir ve tketilir. Yans z bymenin iki temel ko ulu vard r. Birincisi faktrlerin byme ncesi ile ayn oranda artmas , dolay s yla yeni faktrlerin iki endstriye da l n n tamamen eskisi gibi olmas . Greceli faktr fiyatlar de i mez. 4kinci ko ul ise, iki mal n tketiminin ayn oranda srdrlmesidir. Tketimin byme ncesi ile ayn oranda artmas iin, her mal n tketimindeki yzde art , gelirdeki yzde art a e it olmal d r. Teknik de i le bu, tekstil ve makinenin gelir talep esnekli inin ayr ayr bir olmas n ifade eder. 2) Ticareti Art r c Ynl Byme: Sapmal olmayan (yans z) bymenin d ndaki durumlar incelerken, nce ihracat kesiminde yo un kullan lan faktrn, ithal edilebilir mal endstrisinde kullan lan faktrden daha h zl artt n varsayal m. Tekstil emek-yo un bir endstri oldu u ve emek faktr daha h zl artt iin retim olanaklar e risi tekstil ynnde daha fazla d a do ru geni ler. 4hracatta yo un kullan lan faktrn d ticaret zerindeki etkilerini belirtmeden nce, k saca retim de i melerinin nedenlerini ara t ral m. Yeni denge noktas ndaki rn bile imi, sermayedeki art miktar n n emekteki art miktar na oran na ba l d r. E er bu yeni oran, tekstilde halen kullan lan sermaye/emek oran ile ayn ise, o taktirde yeni retim noktas A0AE yatay izgisi zerinde bulunacakt r. Yani tekstil retimi artarken di er mal n retimi sabit kal r. Bunun nedeni a kt r: Artan faktrler (daha h zl artan emek) tekstil retimi iin gereken oran tam olarak kar larken, makine endstrisinde retim hibir biimde etkilenmeyecektir. Makine T R

D D

i P 1 A0 2 T AE

D Ticareti Art r c Ynl Byme

Tekstil

Emekteki art , emek-yo un endstri olan tekstilde al t r lacakt r. Ancak bu sektrde retimde bulunabilmek iin belirli oranda sermaye de gerekir. Sermaye art bu ihtiyac kar layamad na gre, ortaya kan sermaye ihtiyac nereden kar lanacakt r? Bunun sa lanabilece i tek kaynak makine endstrisidir (tam al ma varsay m ). Tekstil endstrisinde sermayeye olan talep art , sermayenin bedelini 27

ykselterek bu faktrn makine endstrisinden tekstile kaymas na yol aar. Fakat tekstil retimi artarken makine endstrisinden ayr lan sermaye, bu kesimde retimin d mesine neden olur, dolay s yla ekonomi 2 no.lu alanda dengeye gelir. Sonu olarak denilebilir ki, ihracat kesiminde yo un olarak kullan lan faktrn daha yksek bir oranda art na dayanan byme ko ullar alt nda, ihra edilebilir mallar n retimi, ithal edilebilir mallar n retiminden greceli olarak daha fazla artacak ve uluslararas ticaret de GSMHdaki toplam art tan daha yksek oranda geni leyecektir. Bu tip bymeye ise ticareti art r c ynl byme denmektedir. Ticareti art r c ynl bymenin ekonomide do urdu u sonular olduka nemlidir. E er lkenin ticaret hacmi, gelirdeki (GSY4Hdaki) bymeden daha yksek oranda geni liyorsa, o lkede d ticaretin greceli nemi art yor demektir. Grafik zerinde bu durum OP nin OR den uzakla acak biimde yatay eksene do ru kaymas , dolay s yla retim noktas n n tketim noktas ndan giderek ayr lmas biiminde temsil edilir. 3) Ticarete Kar# t Ynl Byme: 4thal edilebilir mal kesiminde yo un kullan lan faktrn daha h zl art dolay s yla ortaya kan byme durumunda, ithal edilebilir mallar n retimi ihra edilebilir mallar n retimine gre daha yksek oranda artar. Dolay s yla d ticaret hacminde de d me e ilimi grlr. Bu tip bymeye ticarette kar t ynl byme ad verilmektedir. Ticarette kar t ynl byme, ulusal ekonomide retilen mallar n zamanla, tketilen mal miktarlar na e itlenmesi demektir. Ba ka bir de i le, grafikteki OP do rusu giderek OR ye yakla r. Bu ko ullar alt nda d ticaretin lke ekonomisindeki nemi azalma gsterir. Bu ise genel e ilimin otar i ynnde olmas demektir. Teknolojik Geli#me: Teknolojik geli me yeni bir retim yntemi veya yeni bir mal icat edilmesi eklinde kendini gsterir. Ba ka bir de i le, ya piyasada mevcut mallar daha etkin yntemlerle retilir ya da tmyle farkl nitelikte yeni mallar ortaya kart l r. Sermaye F b1 b

X F1 B B1 b1 0 F1 Sapmas z Teknik Yenilik F Emek b

Yeni retim yntemleri bulunmas na dayal teknolojik geli menin en belirgin zelli i, ayn miktar kaynaklarla daha fazla mal retilebilmesi veya ayn miktar mal n daha az kaynak kullan larak elde edilebilmesidir. retim fonksiyonlar n n do rusal ve homojen olmas (sabit verimler) varsay m alt nda teknolojik yenilikler e ayr l r: Sapmas z (veya yans z-natrel) Emek tasarrufu sa layan Sermaye tasarrufu sa layan yenilikler. 28

a. Sapmas z (Yans z) Yenilikler: Emek ve sermayenin marjinal verimlili ini ayn oranda art r r. Bunlar, bir birim mal iin gereken emek ve sermaye miktarlar n azaltarak iki faktrden ayn oranda tasarruf sa larlar. Grafikte bb bir birim mal n e rn e risidir. Sapmas z yenilik durumunda, sabit faktr fiyatlar ndan bir birim mal retimi iin kullan lan girdilerin miktarlar azalmakta, fakat faktr yo unlu unda bir de i me olmamaktad r. b. Emek Tasarrufu Sa*layan Yenilikler: Sermayenin marjinal verimlili ini eme inkinden daha fazla art r r ve sermayeye gre daha ok emek a a kart r. Ba ka bir de i le, bunlar emek birimi ba na daha fazla sermaye (veya sermaye birimi ba na daha az emek) kullan rlar. Sz edilen yeniliklere ayn zamanda sermaye kullanan teknolojik geli me denmesinin nedeni budur. Faktr fiyatlar n n de i memesi varsay m alt nda, faktr yo unlu u (sermaye/emek) OX den OX1 e ykselir. Bunun nedeni marjinal verimlili i artan sermayenin i gc faktr yerine kullan lmas d r. Sermaye b F

b1 F x x1 b1 b2 x2 0 F1 b2 F Emek b

c. Sermaye Tasarrufu Sa*layan Yenilikler: Eme in marjinal verimli ini sermayeye gre daha fazla ykseltirler. Bu gibi yeniliklerde emek birimi ba na daha az sermaye kullan l r (emek sermayenin yerine geirilir) ve bylece sermaye faktr a a kar. Gerek hayatta yenilikler daha ok emek tasarrufu sa lay c tipte olmaktad r. Bunun nedeni, teknolojinin say lar birka gemeyen byk sanayi lkeleri taraf ndan retilmesi ve bu lkelerin i gc k tl iinde bulunmalar d r. Dolay s yla sz konusu lkelerde ara t rma ve geli tirme (AR-GE) faaliyetlerinin amac sermayeyi, k t ve pahal faktr olan insan gcnn yerine geirecek yntemlerin bulunmas d r. Teknolojik ilerlemenin ba ms z olmay p ekonomik ko ullar n bir sonucu oldu unu savunan bu gr e Literatrde uyar lm teknolojik geli me hipotezi ad verilir. 29

Teknolojik yenilikler uyguland klar alan a s ndan, ya belli kesimlere zg, ya da genel nitelikte olurlar. Birincisinde yenilik, rne in yaln z ihracat kesiminde veya ithalata rakip kesimde kullan l rken, di erinde her iki kesimde birden uygulanabilmektedir. Bir sektrde yans z teknik geli me olursa, o sektrde retim hacmi geni ler, di er sektrde ise daral r. Teknik yenilik bir sektrde yo un olarak kullan lan faktrden tasarruf sa lay c trde ise, o sektrde retimi art r c ve di er sektrde azalt c etkiler daha da gldr. Emek-yo un tekstil endstrisinde emek tasarrufu sa layan yenilik, bu sektrlerde bir yans z yenilikten daha fazla tekstil retimini art r r, makine retimini daralt r. Fakat emekle birlikte ihtiya duyulan sermaye (faktr fiyatlar ndaki art dolay s yla) makine endstrisinden ekilecektir. Dolay s yla Rybczynski Teoreminde a kland zere, yaln z bir faktrn artmas durumundakine benzer retim etkileri ortaya kacak ve iddetli bir ticareti art r c ynl etki grlecektir. Bunun tersine, makine retiminde sermayeden tasarruf sa layan teknik yenilikler de makine retimini art r c ve tekstil retimini k s c , dolay s yla da d ticareti azalt c ynl gl etki do urur. Teknolojik ilerleme bir sektrde daha az yo un kullan lan faktrden tasarruf sa lay c nitelikte olursa, her trl sonucun ortaya kma olas l vard r. nk burada birbirine ters iki etki kendini gsterir. Birisi, teknik geli menin maliyetleri d rmesidir. Di eri ise, a a kan faktrn, onu yo un kullanan teki kesimde al t r lmas zorunlulu u dolay s yla ortaya kacak olan Rybczynski etkisidir. Byme, Ticaret Hadleri ve Refah li#kileri: Byme, ister faktr ara t rmalar na, ister teknolojik ilerlemeye dayal olsun, lkenin toplam retimini (GSY4H) geni letir, dolay s yla ekonomik refah dzeyini ykseltir. Ekonomik bymeden beklenen do al sonu da budur. Motor TR2 TR TR1

C1 C C2 H

D E

US

S2 S Byme ve Ticaret Hadleri

S1

Tekstil

Dnya pazarlar nda a rl kl yeri olan bir lkenin bymesi, uluslararas fiyatlar da etkiler. nce yans z byme durumunu ele alal m. Byyen lkenin daha ok tekstil ihra edip daha fazla makine ithal etmesi, birinci gurup mallar n fiyat n d rr, ikincilerin fiyat n ykseltir; yani ticaret hadlerini lkenin aleyhine de i tirir. Ticaret hadlerinin bozulmas ise lke refah n olumsuz ynde etkiler. Di er bir de i le, ticaret hadlerindeki bozulma 30

dolay s yla bymenin sa lad nimetlerin bir k sm ticaret yap lan d dnya lkelerine aktar lm olur. Grafi e gre bu, TT nin d a kayd nda, paralel durumda olmay p daha yakla t r lmas d r (TT nin yatay eksenle yapt a n n klmesi). Dolay s yla, yeni TT do rusunun te et olaca kay ts zl k e risi de i0 n zerinde, fakat i1 in alt nda bulunacakt r. Bunun gibi, ynelimli byme tipleri de lkenin ticaret hadlerini etkiler. Ticareti art r c ynl byme durumunda ticaret hadleri, yans z bymeden de daha fazla lke aleyhine de i ir. nk byme, dnya piyasalar na daha yksek oranda ihra mal arz edilmesi ve bu piyasalardan daha yksek oranda ithal mal talep edilmesi sonucunu do urmaktad r. Tersine, ticarete kar ynl byme durumunda ise ticaret hadleri lkenin lehine de i ir. Yani lke hem retim art yla, hem de lehine de i en fiyat ili kileri dolay s yla refah n ykseltir. Yukar daki analizlerle ilgili olarak bir noktan n belirtilmesi gerekir: Burada byk lkedeki ekonomik geli meye kar l k, teki lkelerde bir de i me olmad varsay l yor. Oysa btn lkelerin byd bir ortamda ticaret hadlerine ili kin yukar da ortaya koydu umuz sonular da de i ebilir. zetle, burada belirtmek istedi imiz udur: Yukar daki sonular ancak ele ald m z lkelerin tek ba na bymesi ko ullar alt nda sz konusudur. Tm lkelerin bymekte oldu u bir ortamda bu sonular de i ebilir. Byme ile lkenin teklif e risi kayar ve yeni bir denge olu ur. Ticaret hadleri bymeye ba l olarak teklif e rilerinde grlen kayman n niteli ine gre iyile ir veya ktle ir. rne in yukar da a kland biimde, byme ile birlikte lkenin arzulanan ticaret hacmi OE den OD ye geni lemi olsun. Yani ilk ticaret hadlerinden lkenin motor talebi CC1 ve tekstil arz da SS1 miktar nda art yor. ABDnin talep ve arz sabit kald iin bu demektir ki bir tekstil arz fazlas ve motor talebi fazlas olu maktad r. Dolay s yla tekstilin fiyat motora gre d er, yani ticaret hadleri Trkiye aleyhine dner. Sz konusu geli me, Trkiyenin teklif e risinin TR1 biiminde sa a do ru kaymas ve yeni ticaret hadleri do rusunun D den gemesi ile gsterilmi tir. Tersine, byme dolay s yla ticaret hacminin daralmas (ticarete kar t ynl byme) ise ticaret hadlerini iyile tirir. rne in teklif e risinin 0TR2 biiminde sola do ru kaymas ile teklif edilen tekstil ve talep edilen motor hacmi daral r ve bylece ticaret hadleri 0H den geecek biimde lke lehine de i ir. Yoksulla#t ran Byme: Hint as ll iktisat Jagdish Bhagwati, klasikle mi bir makalesinde bymenin net olarak ferah d ne yol aabilece i ko ullar n teorik olarak ortaya koymu ve bu tr bymeye yoksulla t ran byme ad n vermi tir. Makine T T D1 D0 C1 C0 i2 i1

A1

A0 T Yoksulla t ran Byme D0 D1

T Tekstil

31

lkenin daha ok tekstil ihra edip kar l nda makine ithal etmeyi arzulamas ticaret hadlerini iddetle lke aleyhine de i tirir. Grafi e gre yeni ticaret hadleri TT dir. 4lgin olan durum udur: Ticaret hadlerindeki bozulma o derece iddetlidir ki bundan do an refah kayb , retim geni lemesinden sa lanan refah art ndan daha yksek olmu tur. Yani, bymeye kar n lke yoksulla m t r! Nitekim grafikte yeni ticaret hadleri do rusu TT nin te et oldu u i2 kay ts zl k e risinin, i1 in alt nda bir dzeyde bulunmas bu durumu ifade etmektedir. Ekonominin btn a s ndan yoksulla t ran byme rneklerine rastlamak g olsa da bir ekonomi iindeki baz sektrlerde ortaya kan geli melerin etkileri a s ndan bu modelde a klanana benzer durumlarla kar la labilir. Di er bir de i le, belirli sektrlerdeki geli meler o alanda al malar ok olumsuz ynde etkileyebilir, hatta onlar n refah n n gerilemesine bile neden olabilir. Bunun bir uygulamas na rne in, tar m kesiminde rastlanabilir. Tar msal retimde ortaya kan a r bolluk iftiye zarar verir. nk artan retim, tar m rnleri talebinin esnek olmamas dolay s yla, fiyatlar d rr (i ticaret hadlerinin bozulmas ) ve kylnn gerek gelirinin azalmas na neden olabilir. Ba ka bir de i le, kyl iin yksek retim, bazen d k gelir ve artan yoksulluk anlam na gelmektedir. Ekonomik Kalk nma ve Kar# la#t rmal stnlkler: Faktr arz ndaki byme, artan faktr greceli ucuzlatarak onu yo un biimde kullanan endstrilerde maliyet d ne ve retim geni lemesine yol aar. Bu ise kar la t rmal stnlk yap s n n o ynde de i mesi demektir. elik 2000 U 1990

1980 K S T 1970 K U T

Bu day Faktr Donat m nda De i me ve Kar la t rmal stnlkler

Az geli mi lkeler o unlukla, kalk nman n ilk a amalar nda, sahip olduklar zengin nfus potansiyeline kar l k sermaye k tl ekerler. O bak mdan da zorunlu olarak emek yo un mal ihrac na ynelirler. Ancak bu lkelerde kalk nma planlar n n ana amac , genellikle h zl bir sanayile me ile sermaye k tl n ve uzun dnemde ileri teknoloji ve sermaye yo un mal ihra eden bir lke konumuna gelmektir. Nitekim gnmzdeki birok sanayile mi lkenin de gemi te buna benzer bir de i im geirdi i grlmektedir. Faktr donat m ile kar la t rmal stnlkler aras ndaki ili ki tek ynldr. Bunun yn de birinciden ikinciye do rudur. Di er bir de i le, faktr donat m zaman iinde de i tike ona ba l olarak 32

kar la t rmal stnlk yap s da de i ir. Dolay s yla bugnk faktr donat m na bak larak yar nki kar la t rmal stnlklerin de ayn olaca sylenemez. Kar la t rmal stnlk dinamik bir yap ya sahiptir. D # Ticaretin Dinamik Yararlar : D ticaretin byme zerindeki etkileri genellikle olumlu niteliktedir. Bugnn az geli mi lkeleri bak m ndan d ticaretin, kalk nman n motoru rol oynamas tart mal olmakla birlikte, kalk nmay h zland r c nemli baz etkileri oldu u kesindir. Kalk nma zerindeki bu olumlu etkilerine d ticaretin dinamik yararlar ad verilmektedir. D ticaretin statik yararlar daha nceki blmlerde a klanm t r. Bunlar kar la t rmal stnlklere uygun bir uluslararas uzmanla ma ve i blmnn bir defal k yararlar n ifade etmektedir. Oysa dinamik yararlar sreklilik ta rlar. zellikle kalk nma yolundaki lkeler, bunlardan en iyi biimde yararlanmaya al rlar. D ticaretin kalk nmaya olan genel etkilerini u ekilde belirtebiliriz: a. retim ve Kaynak A * n Kar# lama: Geli mekte olan lkeler kalk nmalar iin gerekli olan, ancak kendileri retmedikleri mal, hizmet ve kaynaklar yurt d ndan ithal ederler. Ayr ca o u az geli mi lkeler yat r mlar n gerektirdi i sermaye fonlar n ulusal tasarruflar ndan kar layamazlar. Bylece yurt d ndan sa lad klar fonlarla i tasarruf a klar n kapayabilir ve daha yksek bir kalk nma h z gerekle tirebilirler. Teknik i gc a iinde olan baz lkeler de bu kaynaklar yurtd ndan getirerek ihtiyalar n giderebilirler. b. Ekonomideki rn Fazlas na k # (Pazar) Sa*lama: D ticaretin bulunmad bir ekonomide i talep yetersizli i dolay s yla, lke kaynaklar eksik al t r labilir. D ticaretin do urdu u talep art lar bu kaynaklar n kullan lmas na olanak sa lar. c. Geni# Bir Piyasa Hacmi: Kapal ekonomilerde retim i piyasa hacmi ile s n rl d r. Piyasa darl o u mallarda retimin en etkin yntemlerle yap lmas n ya da uygun teknolojilerin kullan lmas n engeller. D piyasalar iin retim, piyasa darl engelini ortadan kald r r. Geni bir piyasa ayr ca, retimde lek ekonomilerinden yararlan lmas na olanak sa lar. Firma iinden kaynaklanan lek ekonomilerine isel lek ekonomileri denir. Firman n ba l bulundu u endstrinin geli mesi sonucu ortaya kanlar ise d sal lek ekonomileridir. Geni bir piyasa ayr ca ulusal yat r mlar zendirerek ve dolays z yabanc sermaye yat r mlar n lkeye ekerek de kalk nmay olumlu ynde etkiler. d. Rekabet: D ticaret, yerli reticileri yabanc reticilerin rekabeti ile kar kar ya getirir. Bu da retimde etkinli i art r r, teknolojiyi geli tirir ve i bilen, becerikli i adamlar n n ortaya kmas na neden olur. Rekabetin olmad yerde tekelle me e ilimleri ba lar, verimlilik azal r ve kaynak israf artar. O bak mdan rekabet kaynak verimlili ini art rman n etkili bir yolu olarak kabul edilir. e. Piyasa Talebini Geli#tirme: Geni bir i piyasaya sahip olan Trkiye, Brezilya ve Hindistan gibi lkelerde, nceleri ithal edilen yeni sanayi rnleri, zamanla yurt ii talebi geni letmi ve bu ekilde sz konusu mallar n yurt iinde etkin biimde retilmesine olanak sa lam t r. f. Ekonomik Dinamizm: D ticaret sayesinde lkeler birbirine yakla r, farkl lkelerdeki tketiciler di erlerinin davran lar ndan, ihtiyalar ndan, ya ay lar ndan ve kulland klar mallardan haberdar olurlar. Bylece yeni ihtiyalar do ar, farkl kalitede mallar talep edilir ve ekonomik yap lanmada de i iklikler olu ur. Btn bunlar ekonomiye dinamizm kazand r r, kaynaklar n daha iyi kullan lmas na ve tketici refah n n artmas na katk da bulunabilir. 33

ZET: Bu blmde standart iki lkeli modeller zerinde d ticaretle ekonomik byme aras ndaki ili kiler incelenmi tir. Bymenin d ticarete etkilerini gstermek iin, iki temel kaynak olan faktr stokundaki art larla teknolojik yenilikler ayr ayr ele al nm t r. Normal ko ullar alt nda, ekonomik byme lke refah n ykseltir. Ancak byk lke varsay m ve ticaret ortaklar n n statik ko ullar alt nda bulunmalar durumunda belirli tipteki byme ticaret hadlerini lke aleyhine de i tirir. D ticaretin dinamik etkileri genellikle kalk nmay h zland r c niteliktedir. Ancak bugnk az geli mi lkeler iin d ticaretin kalk nman n motoru oldu u gr eski geerlili ini yitirmi tir. D # Ticaret Politikas : I. D # Ticaret Politikas n n Amalar : D deme dengesizliklerinin giderilmesi: Bu lkelerde d ticaret politikas n n amac , dviz gideri do uran i lemlerin k s tlanmas ve dviz kazand r c i lemlerin zendirilmesi ile d ticaret bilnosu a klar n n giderilmesine yneliktir. Bu da ithalat k sarak dviz tasarrufu sa layarak uygulan r. D rekabetten korunma: lkeler d piyasan n rekabetine dayanamayan yerli endstrileri korumak iin ithalat s n rland rma yoluna gidebilirler. Ekonomik kalk nma: Kalk nmakta olan lkeler d ticaret politikas n sanayile me stratejilerinin bir arac olarak kullanmaya al rlar. 4thal ikamesi gibi ie dnk bir sanayile me stratejisi izleyen lkelerde, d ticaret politikas n n ana amac yerli endstrilerin korunmas iken, d a a k politika uygulayanlarda ama, ihracat n zendirilmesidir. Piyasa aksakl klar n n giderilmesi: 4 ekonomide tekelci kurulu lar n yayg nla mas , retimde kaynak etkinli ini bozar ve tketicileri kalitesiz yerli mallara yksek fiyat demek zorunlulu u ile kar kar ya b rakabilirler. Bu durumda hkmet, gmrk tarifelerini veya teki k s tlamalar azaltarak i piyasada rekabeti geli tirme yoluna gidebilir. Bylece monopollar k r l r, piyasa aksakl klar ortadan kalkar ve dolay s yla kaynak da l m nda etkinlik artar. Ekonominin Liberalle tirilmesi: Gnmzde o u lkelerde ekonomik politikalar n ana amac serbest piyasa ekonomisini btn kurum ve kurallar ile uygulamaktad r. < ekonomik istikrar n sa lanmas : Bilindi i gibi, i ekonomik istikrar n bozulmas , i sizlik veya enflasyon eklinde olur. Gmrk tarifeleri ve kotalar koyarak toplam talebi yabanc mallardan yerli mallara do ru kayd r r ve yerli retimi art rmay hedefleyebilirler. Ancak bu durumda kar lkenin ihracat azalaca iin, o lkeye adeta i sizlik ihra edilmi olur. Hazineye gelir sa lamak: 4thalat ve ihracat zerine konulan bir tak m vergiler zellikle az geli mi lkelerde devlet hazinesi iin nemli bir gelir kayna olu turur. D piyasalarda monopol gcnden yararlanma: Bazen d ticaret politikas n n amac , ihra edilen mallarla ilgili olarak uluslararas piyasalarda monopolcu duruma gemek d ncesi olabilir. Bunun iin lke, tek retici oldu u rnlerin d ar ya sat na s n rland rmalar koyar veya benzer mal reten az say daki teki lkelerle anla arak birlikte kartel kurma yoluna gidebilir. Otar i: Otar i, ekonomik bak mdan kendi kendine yeterlilik demektir. Dolay s yla bu politikay benimseyen lkelerde ticaret politikas n n amac d dnya ile ekonomik ba lar n en d k dzeye indirilmesidir. Euras bir gerektir ki, ne kadar zengin olursa olsun bir lkenin uzun dnemde tam bir otar ik politika uygulamas olanak d d r. nk uzun dnemli olarak lkenin her trl kayna a ve olana a sahip olmas gereklerle ba da maz. Gemi te Sovyetler Birli i ve Do u Blo u lkeleri bat l kapitalist lkelere kar bu tr otar ik politikalar izlemi lerdi. Sosyal ve siyasal nedenler: Hkmetler bazen sosyal ve siyasal d ncelerle bir retici gurubunu kay rmak istediklerinde o sektrle ilgili mallar n ithalinde al nan gmrk vergilerini ykseltirler. Tersine, e er gelir da l m n n bire s n f aleyhine de i mesi arzu ediliyorsa o endstriler korunmaktan vazgeilebilir. D politika amalar : D ticaret politikas , izlenen d politika ile yak ndan ilgilidir. Bu amala rne in, dost lkelere gmrk indirimleri eklinde ticari dller verilirken di erleri bu olanaktan yararland r lmaz. Askeri bak mdan kritik kabul edilen baz mamul, yar mamul, hammadde veya teknolojilerin d man 34

a. b. c.

d.

e. f.

g. h.

i.

j.

k.

lkelere sat yasaklan r (askeri malzeme sat ambargosu) veya askeri a dan kritik nem ta yan baz endstriler yo un koruma nlemleri alt na al narak geli tirilmeye al l r. II. D # Ticaret Politikas n n Aralar : Drde ayr l r: Gmrk tarifeleri: Mallar n lke s n rlar ndan gei i s ras nda al nan vergilerdir. Tarife d aralar: Gmrk tarifelerinin d nda genellikle dviz k na yol aan i lemleri k s tlamak iin hkmetin tek tarafl karar ile korunan mdahale nlemleridir. Say lar pek oktur, baz lar a a daki gibidir: i. Miktar k s tlamalar : Devletin ithalat do rudan do ruya belirli miktarla s n rland rmas na dayanan uygulamalar kapsar. ii. Tarife benzeri faktrler: Bunlar da gmrk tarifeleri gibi ithalat pahal la t r p yerli retimin krl l n art ran, yani fiyat mekanizmas yoluyla serbest ticarete mdahale niteli inde olan nlemlerdir. iii. Grnmez engeller: Bu nlemler devletin, halk sa l , evre korunmas veya kamu gvenli i gibi nedenlerle kartm oldu u idari, teknik dzenleme veya standartlar ierir. Gnmzde bu tr engellerin say s nda h zl bir art ortaya km t r. iv. Gnl ihracat k s tlamalar : Bunlar ithalat lkenin piyasas n bozdu u gerekesiyle, retici lkelerin mal ihrac n s n rland rmaya ynelik bir tr kota uygulamas d r. 4thalat kotalar ndan farklar ithalat ve ihracat lkelere aras nda bir anla maya dayanmas ve kar taraf n ihracat zerine konulmu olmalar d r. Bunlara ayn zamanda ihracat kotalar da denir. <hracat n zendirilmesi: Gnmzde gerek geli mi , gerekse az geli mi lkelerde ihracat n zendirilmesi iin hkmetlerin alm olduklar bir dizi nlem vard r. Bunlar o unlukla ihracat ya, lkeye kazand rd dvizler kar l nda daha fazla ulusal para denmesi veya ihra mallar retiminde maliyetlerin d rlmesine ynelik uygulamalarla brokrasinin azalt lmas ndan olu ur. Ba l ticaret: Bazen dviz tasarrufu sa lamak, serbest dvizle sat lamayan d k kaliteli yerli retimin ihrac n gerekle tirebilmek, yabanc sermaye yoluyla byk sanayi tesisleri kurmak gibi nedenlerle ba l ticarete ba vurulabilir. Bu tr ticaret o unlukla lkeler aras anla malara dayan r ve taraflardan birisi devlet kurulu u niteli indedir. Eskiden sadece takas ve kliringden olu an ba l ticaret gnmzde, kar sat n al m, geri sat n al m, dengeleme gibi de i ik yntemleri de kapsayacak biimde geni letilmi tir. Zamanla tarifelere dayal korumac l ktan tarife d korumac l k trlerine geilmesi, d ticarette saydaml azalt p belirsizli i art rarak dnya ticaret ak mlar n olumsuz ynde etkilemi tir.

a. b.

c.

d.

III. Tarihsel A dan D # Ticaret Politikalar : Daha nce de sz edildi i gibi XVI. asra kadar geerli olan merkantilizm, mdahaleci d ticaret politikalar na dayan yordu. Ancak dar anlamda merkantilizm XVIII. asr n ba lar ndan itibaren etkisini kaybetmeye ba lam t . Merkantilist dnemden sonra dnyada serbest ticaret ak mlar etkili olmaya ba lad . Dnya ticaretinin serbestle mesinde en fazla kayd r lan lke kural ad verilen bir uygulamas n n nemli katk lar olmu tur. Bunun ifade etti i anlam udur: E er taraflardan birisi, ba ka bir lkeye rne in gmrk indirimi eklinde bir dn verirse bunu anla maya taraf olan lkeye de tan mak zorundad r. En ok kay r lm lke kural kay tl ve kay ts z olmak zere iki ekilde uygulan r. Kay tl ekilde, lkenin nc lkelere verdi i dnlerin anla maya taraf olan lkeye uygulanabilmesi iin onun da kar l k olarak ayn veya e de erde bir dn sa lamas gerekir. GATT yesi lkeler birbirlerine kar kay ts z en fazla kay r lm lke kural n otomatik biimde benimsemi say l rlar. Kay tl uygulama lkeler aras nda diplomatik anla mazl klara yol a yordu. O bak mdan zamanla kay tl uygulamay terk edip kay ts z ynteme gemek gerekmi tir. II. Dnya Sava ndan sonraki dnemde ise uluslararas i birli i d ncesi, gemi teki dar ve kat milliyetilik uygulamalar na a r basm ve bir dizi uluslararas rgt kurulmu tur. Birle mi Milletler Te kilat (UN) bu anlay n bir sonucu idi. Uluslararas ekonomik ve ticari konularda i birli ini sa lamak amac yla Uluslararas Para Fonu (IMF), Dnya Bankas (IBRD) ve Uluslararas Ticaret rgtnn (ITO) kurulmas kabul edilmi tir. Ancak, ileride de belirtilece i gibi, bunlardan uluslararas ticareti serbestle tirmek amac ta yan ITO, ABDnin szle meyi onaylamamas zerine resmen faaliyete gememi tir. 35

Bunun yerine 1948 y l nda GATT ortaya kt . GATT n yrtt bir dizi ok yanl gr meler sonucunda 4kinci Dnya Sava ndan sonraki dnemde gmrk tarifeleri nemli lde azalt lm t r. Ancak tarifeler azalt l rken grnmez engeller yayg nla yordu. 1973lerden sonra ise dnyada koruyuculuk ak mlar yeniden egemen olmaya ba lad . Buna yeni korumac l k ad verilir. 4leride grlece i gibi, bu dnemde korumac l k gmrk tarifelerinden ok gnll ihracat kotalar na ve teki grnmez ticaret engellerine dayan yordu. Nihayet 1994de sonulanan Uruguay Toplant lar nda ilk kez, tarifelerin yan nda grnmez engellerin indirilmesi konusunda s n rl da olsa baz kararlar al nm ve GATT anla mas n kapsayan Dnya Ticaret rgt kurulmu tur. IV. D # Ticarette Korumac l k: Serbest ticareti savunanlar n gr leri uluslararas uzmanla man n yararlar zerine toplanm t r. Buna gre fiyat mekanizmas n n serbest i leyi i optimum kaynak da l m n sa lar, dnya retimini maksimuma ula t r r, bu da btn lkeleri yararland r r. Koruyuculuk ise kaynaklar n etkin da l m n bozar. nk rekabet fikrini baltalar, retimde ayr cal klar sa layarak i adamlar n n yenilikler pe inde ko malar n engeller, onlar tembelli e ve durgunlu a srkler. Korunacak sanayi dallar n n seimi de ekonomik nedenlere dayanmaz, zel kar gruplar , siyasal a rl klar n kullanarak hkmet kararlar zerinde etkili olurlar. Ayr ca, bir sanayinin korunmas tekilerin aleyhine olur ve onlar n da koruma istemelerine yol aar. Yani koruma korumay gerektirir. Koruyuculuk daima monopolu besler. Koruma duvarlar alt nda baz byk firmalar, kk i letmeleri endstriden kovarak veya kendilerine katarak kolayca tekelci durumuna gelebilirler. Serbest ticaret, piyasa mekanizmas n n i leyi ine dayand iin brokrasiyi ortadan kald r r. Oysa koruyucu nlemlerin uygulanmas ok karma k bir brokratik bir mekanizmay gerektirebilir. Bu da kaynak israf na yol aar, r vet ve yolsuzluklar n ortaya kmas na neden olabilir. D ticarette koruyuculu u savunanlar ok e itli faktrler zerinde dururlar. Bunlar n bir blm, ulusal gvenlik, iktisadi kalk nma, stratejik ticaret politikas ve dampingin nlenmesi gibi hakl grlebilecek nedenlere dayan r. 1) Ulusal Gvenlik: Bir sava s ras nda, ekonomik maliyeti ne olursa olsun, ulusal savunma endstrilerine sahip bulunmak gerekir. Bu bak mdan, ulusal savunma ile do rudan ilgili olan endstrilerin kurulmas ve geli tirilmesinde d korumaya gerek vard r. Asl nda Adam Smith bile savunma zenginlikten daha nemlidir diyerek ulusal savunma amac yla koruyuculu u kabul eder. 2) Gen Endstri Tezi: Bu gr e gre, ilerde geli ip kar la t rmal stnl e sahip olacak endstriler optimum retim dzeyine ula ncaya kadar gmrk tarifeleriyle d rekabete kar korunmal d rlar. Bu yap lmazsa, yabanc firmalar n rekabeti, daha ocukluk a nda geli me f rsat bulamadan onlar bo acakt r. Gen endstriler tezinde dikkati eken bir nokta, koruyuculu un srekli de il, geici oldu udur. Koruma, endstriye ocukluk a n atlat ncaya kadar zaman kazand rmaya yarar. Maliyetlerin d mesi isel ve d sal lek ekonomileriyle a klan r. Koruyuculu un sa land emsiye alt nda retim hacmi geni ledike, i iler i i yaparak renirler, daha geli mi teknikleri kullanmak olana do ar ve ynetim bilgisi ilerler. Bunlar isel lek ekonomileridir. Bunlardan ayr olarak, endstrideki firma say s artt ka, teknik bilgi al veri i h zlan r, kalifiye i i sa lanmas kolayla r ve ula t rma, haberle me, bankac l k vs. gibi alt yap tesisleri tamamlan r. Firma d ar dan sa lanan bu gibi yararlara da d sal lek ekonomileri dendi ini biliyoruz. Endstride retime ufak bir lekle ba lan r ve di er kapasite art r l r. Buna gre, ilk a amada retim hacminin OM1 oldu unu kabul edelim. Uzun dnem ortalama maliyet e risi ise UDOMdir; P1 ilk retim maliyetini, P2 de d rakiplerin sat fiyatlar n (dnya firmalar ) ifade eder. Endstriyi korumak iin P1P2 tutar nda bir gmrk vergisi koymak gerekir. retim hacmi ancak OM2yi a t ktan sonra, yerli reticiler uluslararas piyasalarda rekabeti duruma geebileceklerdir. Dolay s yla bu a amaya kadar gmrk tarifelerinin giderek azalt lmas ve o noktada kald r lmas gerekir. 36

Fiyat Maliyet

P1

UDOM

UDOM P2

0 M1

M2 Grafik 51: Gen Endstri Tezi -

retim Hacmi

Ana sanayile me stratejileri a s ndan bak l rsa gen endstriler tezi dinamik kar la t rmal stnlklere dayanmakta ve ihracata ynelik kalk nma modellerine uygun bulunmaktad r. Bu sanayile me stratejisine gre her endstrinin de il, yaln zca geli me potansiyeline sahip olanlar n seilip korunmas gerekir. Bu gr n savunuculu unu Almanyada Friedrich List ve ABDde, zaman n Maliye Bakan Alexander Hamilton yapm t r. Bir kere, gelecekte verim art sa lanabilmesi iin endstrilerin geiminde do ru kararlar vermek gerekir. Hangi endstrilerin lek ekonomisi yarataca ve maliyetlerdeki uzun dnemli de i me seyri do ru tahmin edilebilmelidir. Oysa sz konusu tahminlerde hata yapma olas l olduka yksektir. Di er bir olas l kta udur: 4lk tahminler do ru yap lm t r, endstri lek ekonomisi sa layabilecek ve ortalama maliyetlerini dnya fiyatlar n n alt na indirebilecek bir potansiyele sahiptir. Fakat giri imciler, korumaya ba l olarak elde ettikleri yksek krlar dolay s yla, maliyetleri d rmek iin gerekli abay gstermezler. Ya da maliyetler d rlm olmakla birlikte, giri imcilerin maliyet d n fiyatlara yans tmay p yksek krlar eklinde kendilerine al koymalar sonucu, i fiyatlar dnya fiyatlar dzeyine indirilmez. Bu durumda do ald r ki lkenin d piyasalara a lmas gerekle emez. Korunan endstrilerde maliyetlerin d rlmemesi veya mallar n srekli olarak dnya fiyatlar n n zerinde sat lmas , yurtii tketicilerinin refah kayb na u ramas demektir. Di er yandan, retimde optimum etkinlik sa lanamad iin de lkenin k t kaynaklar israf edilmi olur. 3) Stratejik Ticaret Politikas : Bu gr e gre sanayile mi bir lke, korumac nlemlerle, gelecekteki h zl bymesi iin kilit kabul edilen yar gei kenler, bilgisayar, ileti im aralar ve benzeri endstrilerde kar la t rmal stnlk yaratabilir. K sacas , stratejik ticaret politikas tezine gre, ekonomide kilit endstrilerin zendirilmesi dolays s yla sa lanan d sal ekonomilerden btn lke yararlan r ve bylece de gelecekteki byme olanaklar art r l r. Grlece i gibi, bu politika bir anlamda yukar da incelenen gen endstriler tezine benziyor; ama onun gibi kalk nmakta olan lkeler iin de il, sanayile mi ileri lkeler iin geli tirilmi tir. Ayr ca, ondan farkl olarak ileri teknoloji endstrilerine de uygulan r. Baz iktisat lar, II. Dnya Sava ndan sonra Japonyan n sanayi ve teknoloji alan ndaki ba ar s n byk lde, uygulad stratejik sanayi ve d ticaret politikas na ba larlar. 4) Dampinge Kar# Koruma: Hemen hemen tm lkelerde yasalar dampingin nlenmesi iin anti-damping vergilerinin konulmas n ngrr. 37

B. Belirli Ko#ullarda Geerli Nedenler: Devletin d ticarete mdahale nedenleri aras nda gsterilen faktrlerden di er bir blm a a da a klanm t r: a. demeler Bilnosunun <yile tirilmesi ve < sizli in nlenmesi: 4thalat k s tlamalar , ithalat hacmini daraltt lde d dnyaya yap lan demelerin azalmas na, bylece de d a n giderilmesine katk da bulunur. Di er yandan ithalat n daralmas , toplam harcamalar yerli mallara (ithalata rakip endstrilere) do ru kayd raca iin yurtii retimi, dolay s yla al ma dzeyini ykseltir. O nedenle ekonomik duraklama iinde bulunan lkeler i sizlik oranlar n azaltmak iin gmrk tarifelerini art rma yoluna ba vurabilirler. b. Ticaret Hadlerinin <yile tirilmesi: Gmrk tarifeleri ticaret hadlerini lke lehine de i tirerek ekonomik refah olumlu ynde etkileyebilir. c. Ulusal Pazarl k Gcn Art rma: Bu gr e gre, yksek gmrk tarifesine sahip olan lkeler, bu avantajlar n kullanarak, kendi ihra mallar na yabanc lke piyasalar nda sa lanacak kolayl klar kar l nda, tarifelerinde indirim yapma yoluna gidebilirler. Oysa tarifeleri halen d k olan lkeler, verecek bu tr bir dnleri bulunmad ndan gmrk pazarl nda daha zay f bir durumda kal rlar. C. Ki#isel karlara Dayal Gr#ler: 1. D#k Yabanc cret: Sanayi lkelerinde koruyuculu u savunan meslek gruplar , Asya, Afrika ve Latin Amerikan n az geli mi lkelerinde cretlerin daha d k oldu unu, dolay s yla kendilerinin bu lkelerde rekabet etmelerine olanak bulunmad n ne srerek ucuz emek lkelerinden gelen ithalat n k s tlanmas iin lobicilik yaparlar. 2. retim Maliyetlerini E#itleme: Bu gr de yukar dakinin benzeridir. E er i gc, toprak vs. gibi herhangi bir stnlkleri nedeniyle yabanc mallar, yerli mallar daha ucuza retiliyorsa, rekabet e itli ini sa lamak iin aradaki fark lsnde bilimsel tarife ad verilen bir tarife konulmas savunulmaktad r. 3. Ulusal Pazar Gr#: Burada, ulusal pazarlar n lkenin yerli reticilerinin hakk oldu u belirtiliyor. E er ithalat k s tlanacak veya tamamen nlenecek olursa yerli retim artacak, iktisadi faaliyetler geni leyecektir. Ancak, yerli, piyasan n ihtiya duydu u tm mallar n lkenin kendisi taraf ndan retilmesi, otar ik sistemlere zg bir politikad r. Bu da uluslararas uzmanla man n reddedilmesi anlam na gelir. ZET: Uluslararas iktisat teorisinin ana konular ndan birisi d ticaret politikas d r. D ticaret politikas devletin d ticaret yapt dolays z ve dolayl mdahaleleri konu al r. Dolays z anlamda d ticaret politikas , hkmetlerin do rudan do ruya lkenin d ticaret ak mlar n s n rland rmak, zlendirmek veya i lemlerin yap l biimlerini dzenlemek iin ald klar nlemleri ifade eder. D ticaret politikas lkenin genel ekonomi politikas n n bir blmdr. Dolay s yla genel ekonomi politikas ile uyumlu olmak durumundad r. Bu blmde nce d ticaret politikas n n amalar na yer verilmi , sonra da aralar genel dzeyde tan t lm t r. D ticaret politikas n n amalar aras nda d dengesizliklerin giderilmesi, d rekabetten korunma, yurtii piyasa aksakl klar n n giderilmesi, ekonomik kalk nma, i istikrar n sa lanmas , hazineye gelir sa lamak vs. yer al r. D ticaret politikas n n aralar aras nda ise, gmrk tarifeleri, miktar k s tlamalar , grnmez engeller, gnll ihracat k s tlamalar vs. bulunmaktad r. Zaman iinde gmrk tarifelerinden tarife d aralara do ru nemli bir geni leme olmu tur. Kaynaklar n yarar nad r. 38

II: Dnya Sava ndan sonra dnya ticaretinin serbestle tirilmesinde kay ts z en ok kay r lm lke kural na dayal ticaret anla malar n n byk katk s olmu tur. GATT n dayand temel ilkelerden birisi de budur. D ticarette liberalizm ve koruyuculuk aras ndaki tart malar XIX. asra inecek kadar eskidir. Koruyuculu u gerektiren nedenler aras nda ulusal gvenlik, gen endstriler tezi, stratejik ticaret politikas ve dampingden korunma gibi amalar n nemli bir yeri vard r. Fakat geli mi lkelerde korumac l k isteyen endstriler genellikle d piyasa rekabetine dayanamayan verimsiz endstrilerdir. Bu konuda byk bir lobi faaliyeti yrtlr. Kalk nmakta olan lkeler a s ndan geici koruma nedeni olarak gen endstri tezinin gl bir mant bulunmaktad r. Gmrk Tarifeleri: Tarife de imi e itli mallara uygulanacak vergi oranlar n gsteren listeleri ifade eder. Tarifeler konusunda ba ms z hareket etmek ulusal egemenli in do al bir sonucu kabul edilir. Bu ekilde, lkenin tek tarafl olarak koydu u tarifelere otonom tarife ad verilir. Ancak tarifelerin indirilmesi ynnde uluslararas i birli inin artt gnmzde, lkeler iki veya ok yanl anla malarla da tarife oranlar n belirlemi olabilirler. Uluslararas anla malarla belirlenen tarifelerde szle meli (akdi) tarife denmektedir. Tarifelerin uluslararas anla malarla belirlenmi olmas ndaki ama, tarifeleri indirmek veya tamamen kald rmak, bylece de ticaretin serbestle mesini sa lamakt r. Nitekim Trkiye ile AB aras nda 1996 y l nda gmrk birli i anla mas n n imzalanmas ndan sonra iki taraf aras ndaki ticarette uygulanan tarifeler ve kotalar kald r larak ticaret serbestle tirilmi tir. Bugn gmrk vergileri genellikle ithalattan al n r. Ancak gemi te, ihracattan ve transit mal gei lerinden de gmrk vergisi al nmas na yayg n olarak rastlanmaktayd . Gnmzde hkmetlerin zaman zaman ihracata gmrk tarifesi koymalar , daha ok izlenen d ticaret politikas ile ilgilidir. II. Dnya Sava ndan sonra GATT erevesinde yap lan ok yanl gr meler yoluyla zellikle sanayi mallar zerindeki gmrk tarifeleri nemli lde d rlm tr. Geli mi lkelerde ve bir lde az geli mi lkelerde grlen tarife indirimleri GATT n 1994 tarihinde sonulanan Uruguay toplant lar nda al nan ba lay c kararlar n bir sonucudur. I. Tarifelerin Geleneksel Amalar (Gelir Sa*lama ve Koruma): Gmrk vergilerinin uygulanmas nda en yayg n iki ama, devlet hazinesine gelir sa lamak ve yerli sanayiyi d rekabetten korumakt r. Gelir sa lama amac na ynelik olan bu tarifeler genellikle halk n yayg n biimde tketti i mallar zerine konulur. Ancak talebi esnek mallara uygulanan yksek gmrkler, tketimin k s lmas na yol aarak vergi gelirlerini nemli lde d rebilir. Orta a lardaki merkantilist dnemlerde tarifeler bu grevi yo un bir ekilde yerine getirdikten sonra 19. as rdan itibaren nitelik de i tirmeye ba lad ve koruma amac yla da kullan lan bir ara durumuna geldi. Gmrk tarifeleri, ithal mallar n yurt ii fiyat n ykselterek bu mallar n benzerlerini (ithalata rakip mallar ) reten yerli reticileri d rekabetten koruyucu etki do urur. Bu grevi yerine getirebilmek iin vergi oranlar yeteri kadar yksek olmal d r. Bir mal n ithalinden o mal n yksek yurtii fiyat ile ondan d k dnya fiyat aras ndaki fark tutar nda veya daha yksek bir lde vergi al nmas , ithalat tmden nler ve bu durumda sz konusu mala tam bir koruma sa lam olur. Bu derece yksek olan gmrk vergilerine yasaklay c vergi denir. Gmrk tarifeleri ithalat k st lde demeler dengesi a n kapay c etki yapar. Baz lkeler bu amala da tarife koymak yoluna da gidebilirler. II. Gmrk Vergilerinin Konulu# Esas : Gmrk vergileri spesifik veya advalorem temel zerinden al nabilirler. Bir de bunlar n ikisini birle tiren karma vergiler vard r. Spesifik vergiler birim ve a rl k gibi mallar n fiziki birimleri zerinden al n rlar. rne in otomobil ba na 1000$ veya petroln variline 20$ vergi konmas gibi. Advalorem vergiler ise mal n de erinin belirli bir yzde oran eklindedirler. Otomobil ithalat ndan, sz geli i CIF de erin %80i oran nda vergi al nmas gibi. 39

Spesifik vergiler, mal n fiziki birimi gibi objektif k staslara dayand klar ndan uygulamalar kolayd r. Ancak bunlar vergide adalet ilkesi ile ba da mazlar. nk mal n farkl de erdeki kaliteleri aras nda bir ayr m yap lamaz. Ucuz kalitede mal ithal edenlerle pahal kalitede mal ithal edenler hep ayn vergiyi derler. Spesifik vergiler ithalat , kalitesi d k ucuz mallardan daha pahal mallara do ru kayd rabilirler. 4kinci olarak, spesifik vergiler enflasyonda advalorem vergiler kadar d koruma sa lamazlar. Bunlar, birim ba na sabit bir miktar olduklar iin fiyatlar ykseldike verginin fiyata oran da d er. Oysa advalorem vergiler de er zerinden al nd klar ndan artan fiyatlara ayn oranda uygulan rlar, yani verginin koruma gc de i mez. Spesifik vergiler daha ok ayn kalitedeki standart rnlere (rne in tar m rnleri ve madenler), advalorem vergiler ise kalite ve fiyat farklar n n nemli oldu u mallara (ileri teknoloji ieren sanayi rnleri) uygulan rlar. Advalorem vergilerin bu stnlklerine kar n baz glkleri de vard r. Bu vergilerin uygulanabilmesi iin, her eyden nce mallar n de erinin belirlenmesi gerekir. 4thal mallar n n retildi i fabrikada, sat yerlerinde, ta ma arac nda veya s n rdan girdi i andaki fiyatlar birbirinden farkl l k gsterir. FOB fiyat ve CIF fiyat olmak zere ba l ca iki uygulama vard r. Birincisi (FOB: gvertede teslim), mal n ihracat n n liman nda, gemiye yklendi i andaki fiyat d r; maliyet ile mal n geminin gvertesine yklenmesine kadar yap lan masraflar kapsar. Buna kar l k, CIF fiyat mal n ithalat lkenin liman na vard andaki fiyat olup, maliyet ile birlikte ta ma ve sigorta giderleri toplam ndan olu ur. Karma gmrk vergileri, genellikle hammaddesi gmrk vergisine tabi olan mallara uygulan r. Bu durumda verginin spesifik k sm hammadde zerine konulan gmrk vergisine e ittir. III. Gmrk Vergisinin Ekonomik Etkileri: Bir mal zerine konulan gmrk vergisinin etkileri dar (k smi denge) veya geni a dan (genel denge) ya da mikro ve makro analizlerle ele al nabilir. Birincisinde yaln zca o endstri zerindeki, di erinde ise ekonominin tmnde ortaya kan etkiler gz nne al n r. A. Dar Anlamda Etkiler (K smi Denge Yakla# m ): 4thalat tarifelerle korunan endstriler genellikle d piyasa ile rekabet edemeyen endstrilerdir. Bir mal zerine gmrk vergisi konulmas o mal n yurtii fiyat n n ykselmesine yol aar. 4 fiyatlar n artmas ise mal n yerli retiminin geni lemesine, tketiminin k s lmas na ve milli gelirin ilgili endstride al an reticilere do ru yeniden da t lmas na neden olur. Ayr ca, vergiler mal n ithalat n s f ra indirecek kadar yksek olmad srece, devlet hazinesine de bir gelir sa lan r. Fiyat A F T

P3 P2 P1 A H 0 K d K

M
a

N c S
b

R T

Miktar

Gmrk Vergilerinin K smi Denge Etkileri 40

AA ve TT ele ald m z mal n arz ve talep e rileridir. Serbest dnya fiyat OP1dir. Bu fiyattan yurtii tketim, ORye e ittir. Bu miktar n OK kadar yurtiinde retilmekte, geri kalan KR miktar ise ithalat yoluyla d ar dan sa lanmaktad r. Mal n birimi ba na P1P2 miktar nda spesifik bir vergi (veya tutar buna e it bir advalorem vergi) konuldu unda yurtii fiyat OP2ye, yurtii retim de KS kadar artarak OSye ykselir. Tketim ise UR kadar azalarak OU olur. 4thalat da SU (=MN)ye d er. Yukar da grd mz gibi, ithalattaki daralman n UR kadar k smi tketimdeki azalmadan, KS kadar k sm da yerli retimin ithalat n yerine gemesinden kaynaklan r. Bir mal zerine gmrk vergisi konulmas sonucu malda meydana gelen etkiler: a. retim Etkisi: Gmrk vergilerinin ithal mal n n i fiyat n ykseltmesi ithalata rakip reticileri d piyasan n rekabetinden koruyarak yerli retimin artmas nda yol aar. Buna koruma etkisi de denir. Grafikte fiyatlar n P1den P2ye ykselmesiyle yerli mal n retimi Kden Sye km t r. nk reticiler bu yksek fiyatlardan retimdeki geni lemenin do urdu u maliyet art n kar layabiliyorlar. Do al olarak, sz konusu mal n arz esnekli i ne kadar yksek olursa (arz e risinin yat kla mas ) belirli bir fiyat art n n sa lad retim geni lemesi de o kadar fazla olur. NOT: Gmrk tarifeleri, ticaret hadlerini tarife koyan lke lehine de i tirir. E er lke ithal mal n do rudan kendisi retmek yerine, e er kaynaklar n ihracat kesiminde al t r lmas n srdrp elde edilen rn yurt d na satm olsayd , bunun kar l nda KS miktar mal daha ucuza elde etmi olurdu. Bu miktar mal n yurtiinde retilmesi dolay s yla u ran lan kay p a geninin alan na e ittir. Buna gmrk tarifelerinin toplumsal retim kayb denir. b. Tketim Etkisi: Gmrk vergilerinin ithal mal n pahal la t rmas ve tketimi k smas toplum a s ndan tketici refah n n d mesine yol aar. Grafikte b geni ile temsil olunan bu alan, a a da gsterilece i gibi gmrk tarifelerinin toplum a s ndan tketim kayb n olu turur. c. D Ticaret Etkisi: Yerli retimdeki art ve tketimdeki azalma ise di er yandan ithalatta daralma sonucunu do urur. 4thalatta sz konusu olan bu azalmaya d ticaret etkisi ad verilir. Grafikte d ticaret etkisi KS + URye e it bulunmaktad r. d. Gelir Etkisi: Gmrk tarifeleri, ithalat hacmini s f ra indirecek kadar yksek olmad klar srece, hazineye bir gelir sa larlar. P1P2 miktar nda bir vergi konulunca, ithalat hacmi SUya d mektedir. Toplam vergi geliri ithalat miktar ile birim ba na al nan verginin arp m na yani, SU*P1P2ye e ittir. Bu ise c dikdrtgeninin alan n temsil eder. e. Bl m Etkisi: Gmrk tarifeleri ulusal gelirin tketicilerden reticilere do ru yeniden bl mne neden olur. Grafikte tketicilerden reticilere aktar lan gelir ya da bl m etkisi d alan yla gsterilmi tir. Tam rekabet ko ullar alt nda endstri dengesi, o endstride verimlili i en d k olan firman n maliyetinin piyasa fiyat na e itlenmesiyle sa lan r. Verimlili i en d k olan firmaya marjinal firma ad verilir. Marjinal firma, verimlilik s ralamas nda en sonda yer ald na gre, marjinal-alt firmalar etkinlikleri lsnde normal krlar ndan ayr olarak bir de normalst kr elde ederler. Buna teknik de imiyle retici rant ad verilir. retici rant asl nda tketicilerden reticilere yap lan bir gelir aktarmas d r. B. Tarifelerin Rant Etkileri: Tketici rant kavram ilk kez Alfred Marshall taraf ndan ortaya at lm t r. Tketicilerin bir mal n bir birimi iin verme i kabul edebilecekleri en yksek fiyat ile piyasada bulduklar ve deme i yapt klar gerek fiyat aras ndaki fark ifade eder. Tketicinin kafas ndaki deme e raz olaca fiyata gre piyasa fiyat ne derece d k ise elde edilecek rantta o lde yksek olur. 41

Bu a klamalara gre talep e risinin alt nda kalan alan n tm kullan c lar n o mal n tketiminden sa lad klar toplam fayday gsterir. Ancak tketici bu faydan n bir k sm iin bir deme yaparken kalan k sm ndan da deme yapmadan yararlanm olmaktad r. Fiyat F T P2 N P1 U S T H retici retici Rant Rant L A N M Fiyat A

P2 P1

Tketici Rant

U S Miktar 0 K S (a) Tketici Rant (b) retici Rant Grafik 62: Tarifelerin Refah Etkileri -

Miktar

Grafik 62 (a)da grlen TT e risi, zerine tarife konulan mal n talep e risidir. P1 ise serbest dnya fiyat n ifade eder. Buna gre serbest ticaret ko ullar alt nda ithal edilen OR miktar maldan sa lanan toplam fayda ORF alan na e ittir. Bu miktar fayda kar l nda yap lan deme ise OP1SRdir (Yani OR*OP1). Arta kalan P1FT alan ise tketici rant n gsterir. 4 fiyatlar n OP2ye kmas ndan sonra sa lanan toplam tketici rant P2FN dzeyine d m tr. Di er bir de i le tketici rant P1P2NR kadar azalm t r. Ancak, bu miktar faydan n P1P2NU kadar k sm ndan kar l olan deme yap larak yine yararlan lmaktad r. Dolay s yla bu bir rant azalmas olsa da fayda kayb say lmaz. Oysa UNS gen alan kadar olan fayda ise imdi tamamen yok olmu tur. retici rant , reticilerin belli miktar mal n sat ndan elde ettikleri gelir ile o miktar retimin yap labilmesi iin zorunlu olan maliyet aras nda kalan pozitif fark ifade eder. Grafi e gre, serbest ticaret ko ullar alt nda retilen miktar OK olup, P1 fiyat ndan elde edilen sat geliri OP1LKd r. Bu miktar n OHLK kadar zorunlu olarak yap lmas gereken toplam retim maliyetidir; bunun zerinde tketicilerin elde ettikleri HP1L miktar gelir ise retici rant n olu turur. Gmrk sat fiyat n n OP2ye kmas ndan sonraki duruma gre d nld nde ise, toplam demeler OP2MS tutar ndad r; bunun OHMS kadar retim maliyetlerini kar lad ndan kalan HP2M miktar retici rant n olu turmaktad r. Demek oluyor ki, gmrk vergisi dolay s yla retici rant P1P2ML miktar nda artm olmaktad r. C. Makro Ekonomik Etkiler (Genel Denge Yakla# m ): Bu etkilerden birisi d demeler bilnosu zerinde grlr. Gmrk tarifeleri ithalat k s tlad lde, lkenin dviz giderlerinden tasarruf sa lar, yani d demeler a n kapay c etki yapar. Ancak, ticaret orta durumundaki lkelerin buna kar misillemede bulunmalar , ilk tarife koyan lkenin sa layaca yararlar engeller. Gmrk tarifeleri toplam talebi yabanc mallardan yerli mallara do ru kayd rarak, korunan endstriden ba lamak zere toplam has lay , dolay s yla milli geliri art r r. Milli gelirdeki art ayn zamanda genel al ma dzeyinin ykselmesi yani i sizlik oran n n azalmas sonucunu do urur. Ancak milli gelir ve al ma dzeyinin artmas iin de kar taraf n misillemede bulunmas gerekir. Di er bir etki ise, gmrk tarifelerinin, ticaret hadlerini tarife koyan lke lehine de i tirmesidir. Ancak a a da grece imiz gibi, bunun iin kar lkelerin misilleme yapmamas yan nda tarife koyan n 42

byk bir lke olmas da gerekir. Ayr ca gerek ihracat , gerekse ithalat lkedeki arz ve talep esnekliklerinin de erleri de yeterli bir byklkte olmal d r. Stolper-Samuelson teoreminden hat rlanaca gibi, serbest ticaret lkenin bol olarak sahip oldu u faktrn milli gelirdeki pay n , gmrk tarifeleri veya koruyuculuk ise tersine, k t faktrn milli gelirden ald pay ykseltici etki do urur. Baz lkelerde d ticaret politikas ile gdlen amalardan birisi de yoksul kesimlere gelir aktar m nda bulunmak amac yla zengin s n flar n vergilendirilmesidir. Bunu sa lamak iin, rne in lks mallar n ithalinden yksek gmrk tarifesi almak ve zorunlu tketim mallar n n ihrac n vergilendirmek gibi bir yola gidilir. Ancak bu ynde uygulanacak bir ticaret politikas , sak ncalar n da birlikte getirir. Lks mallara uygulanan yksek tarifeler, bunlar n yurtii fiyatlar n ykseltip kaynaklar n bu alanlara ynelmesine, dolay s yla sz konusu mallar n retiminin artmas na da neden olur. Di er yandan, zorunlu tketim mallar n n fiyatlar d er ve o nedenle bu mallar n retimi de cayd r lm olur. Btn vergilerde bir gelir transferi sz konusu olur. Vergiyi deyenlerin gelirlerinde bir d me, hkmetin sa lad kar l ks z hizmetlerden yararlananlar n gelirlerinde ise bir artma ortaya kar. Hkmetlerin gmrk tarifelerini gelirin yeniden da l m n sa lama arac olarak kullanmak istemelerinde baz zel nedenler sz konusudur. Bunlar n ba l cas , bu politikadan zarara u rayanlar n a ka bunun fark nda olmamalar d r. IV. Ticaret Hadleri ve Optimum Gmrk Tarifesi: lkelerde tarife art lar genel olarak ticaret hadlerinin lke lehine de i mesine yol aar. a. Ticaret Hadleri Etkisi: Gmrk tarifelerinin ticaret hadleri etkisini gstermek iin yeniden, nceki blmlerde incelemi oldu umuz teklif e rilerini kullanaca z. lkeler ABD ve Almanya, mallar da bilgisayar ve otomobil olsun. Bilgisayar ABDnin, otomobil de Almanyan n ihra mallar d r. Serbest ticaret dengesi iki lkenin teklif e rilerinin kesi ti i P0 noktas nda gerekle ir. ABD Almanyaya OB0 miktar bilgisayar ihra edip kar l nda bu lkeden OG0 miktar otomobil ithal eder. P0 noktas ndan geen OP0 do rusunun e imi (OG0/OB0), bilgisayar n otomobil cinsinden fiyat n belirleyecektir ki, ABDnin d ticaret hadlerini gsterir. Gmrk tarifesi ticaret hacmini daralt r ve bu lkenin teklif e risini OA1 biiminde sola kayd r r. Yeni denge noktas P1 olmu ve ticaret hadleri OP1 biiminde Amerikan n lehine de i mi tir. Otomobil A1 A0 G G0 P1 P0

G1

B1 B0 Grafik 63: Gmrk Tarifeleri ve Ticaret Hadleri 43

Bilgisayar

Grlece i gibi ABD, gmrk tarifesi koyarak dnya piyasalar ndaki monopolcu-monopsoncu durumundan yararlanm ve ticaret hadlerini ykseltmi tir. Bu lke bilgisayar piyasas nda monopolcu, otomobil piyasas nda ise monopsoncu gce sahiptir. Tarife konulmas ile ticaret hadlerindeki ykselmenin mekanizmas ise yledir: Tarifeden sonra bu lkenin ilk ticaret hadlerinden yapmak istedi i ticaret hacmi OP0 dan OE ye d mektedir. Di er bir de i le, ABDnin bilgisayar ihracat arz B0B1 kadar, otomobil ithalat talebi de G0G1 kadar azalmaktad r. Bylece dnya piyasalar nda ortaya kan bilgisayar k tl ve otomobil bollu u, grafikte OP1 in OP0 a gre daha dik olmas ndan da anla laca gibi, bilgisayar n greceli fiyat n ykseltmektedir. b. Optimum Gmrk Tarifesi: Burada sz konusu olan, byk bir lkenin optimum diye nitelendirilen bir tarife koyarak serbest ticarete gre refah dzeyini nas l en yksek dzeye kart labilece idir. Byk bir lkenin gmrk tarifesi koymas lke refah a s ndan birbirine ters etki do urur: Ticaret hadlerinde iyile me ve ticaret hacminde daralma. Bunlardan birincisi refah olumlu, ikincisi ise olumsuz etkiler. O halde optimum tarife, ticaret hacmindeki daralman n olumsuz etkilerine kar l k, ticaret hadlerindeki iyile meden do an net refah art lar n maksimum yapan bir gmrk tarifesi oran d r. V. Gmrk Vergilerinin Yans mas Sorunu: 4thalat , ithal etti i mal n s n rdan gei i s ras nda gmrk vergisini der, sonra da bu vergiyi k smen veya tamamen mal n fiyat na ekleyerek ierdeki nihai tketicilere yans t r. Bazen ithalat n n gmrk vergisi koymas , ithalat y fiyatlar k rmaya zorlayarak vergi yknn yabanc lar taraf ndan ta nmas na yol aabilir. Trkiye ile Almanya aras nda f nd k ticaretini ele alarak bunu bir rnek yard m yla a klayal m: Almanyan n f nd k ithalat zerine tarife koymas , bu lkede f nd k tketimini azalt r. E er Trkiye, elindeki mal satacak ba ka piyasalar bulabiliyorsa, Almanyan n ithalat n k smas nemli bir sorun do urmaz. Fakat e er, gerekte oldu u gibi, sz konusu lke nemli bir al c durumunda ise Trkiye g durumda kalacak ve yksek bir olas l kla ihracat fiyatlar n k rmak yoluna gidecektir. Bylece gmrk vergisi, ticaret hadlerini Almanyan n lehine, Trkiyenin aleyhine de i tirmi olacakt r. Vergi yknn da l bak m ndan durum yledir: Trkiye, ihracat fiyat n gmrk vergisi oran nda indirirse, Almanyan n ithalat fiyatlar nda (gmrk vergili) hibir de i me olmayacak, yani gmrk vergisinin ykn tmyle Trkiye stlenmi olacakt r. Tersine, d sat m fiyatlar bundan daha d k oranlarda indirilirse, Trkiye vergi yknn daha ufak bir pay n yklenmi olur. Gmrk tarifesi konulmadan nce, iki lkede f nd k fiyatlar ayn dzeyde olup (ta ma giderleri s f r) OP ye e ittir. OP fiyat ndan Trkiyedeki MN arz fazlas Almanyadaki MN talep fazlas na e itlenmektedir. Fiyat T A Almanya

A Trkiye M K N L

T PA P PT

K Tarife M A

L N T

T Miktar

A 0 44 Grafik 64: Gmrk Vergisinin Yans mas Miktar

Almanya, f nd k ithalat na kilogram ba na PAPT tutar nda bir vergi koyunca, fiyatlar bu lkede PA ya ykselecek, Trkiyede ise PT ye d ecektir. Bylece gmrk vergisinin PPA k sm n Almanya, PPT k sm n da Trkiye demi olur. Vergi yknn lke taraf ndan payla lmas nda temel ko ul, al c n n byk bir lke olmas d r. Bir mal n ba l ca tketicisi olan lkeler dnya ticaretindeki byklklerinden tr, bir anlamda monopson gcne sahiptirler. Al c lkenin monopsoncu gn veri kabul edilince, gmrk yknn payla lmas konusu ilgili lkelerdeki arz ve talep esnekliklerine ba l bir sorun durumuna gelir. 4hracat lkenin arz ve talep esneklikleri ne derece d kse bu lke, verginin o kadar byk bir pay n stlenir. Tarifeler ithal mal n , tarife koyan lkenin i piyasas nda (ve tm dnyada) eskisinden daha ucuz bir duruma getirebilir. Buna Metzler paradoksu denir. VI. Etken D # Koruma: Genellikle ithal edilen nihai mallar n yurtiindeki benzerlerinin (ithalata rakip mallar) retiminde kullan lan girdiler, yani ara mallar ve hammaddeler de gmrk tarifesine tabidirler. Sz geli i, ierdeki otomobil endstrisini korumak iin ithal otomobiller zerine tarife konulmu ken, ayn zamanda yerli otomobil retiminde kullan lan, motor, anz man ve diferansiyel gibi paralar n ithalinden de belirli oranlarda vergi al n r. Dolay s yla yerli otomobil endstrisine sa lanan gerek (etken) koruman n ls olarak yaln zca nihai mallar zerindeki tarife oran n ele almak do ru de ildir. Bunun iin, hem nihai mal hem de onun retiminde kullan lan girdilerin tarife oranlar n gz nnde bulundurmak gerekir. Bu iki tr tarife uygulamas na dayanarak hesaplanan gerek koruma oranlar na etken koruma oran denir. Oysa yaln z nihai mal zerindeki oranlara nominal tarife oran denmektedir. Etken koruma, nihai mal ve girdiler zerindeki gmrk tarifeleri sonucunda, mal n yurtii katma de erinin ne oranda korundu unu ifade eder. Tek bir girdi (i) kullan lmas durumunda, ilgili mala (i) sa lanan etken koruma oran (Zj) u formlle gsterilebilir: Tj aij . Ti Zj = 1 - aij Tj: Nihai mal zerindeki tarife oran Ti: < ithal girdisi zerindeki tarife oran aij: Tarife yoklu unda ithal girdinin nihai mal fiyat na oran

Buna gre Zj oran , Tj ile do ru ve Ti ile ters orant l d r. Yani, etken koruma, nihai mal zerindeki tarife oran ile do ru, fakat girdiler zerindeki tarife oran ile ters orant l bir ili ki iindedir. Girdilerin nihai mal iindeki pay sabit kal rken, bir mal zerindeki tarifeler ne kadar ykseltilir ve girdilere uygulanan tarifeler ne kadar azalt l rsa, sz konusu mal o derece yksek bir etken korunma oran ndan yararland r lm olur. Bunun tersine, nihai mal zerindeki tarife oran sabitken, girdilerin tarife oranlar ne lde ykseltilirse, bu mal n yurtii katma de eri o lde d er. Yani sz konusu mal n retimi korunmay p gerekte cezaland r lm olur. Bu duruma negatif d koruma ad verilir. Geli mi lkelerdeki korumac l n yap s etken koruma oran ile a klanabilir. Eyle ki, bu lkelere genellikle en d k tarifeleri hammaddeler zerine koyar, hatta bu mallar gmrksz olarak ithal ederler. Yar i lenmi mallara uygulanan tarife oranlar biraz daha yksek, tam i lenmi mallar (zellikle emek yo un olanlar) zerindeki tarifeler ise greceli olarak en yksek dzeydedir. Byle bir tarife yap s , i leme a amalar na gre tarifelerinin kademele mesini yans t r. Etken koruma oran a s ndan byle bir tarife yap s , sanayi rnlerinde i leme derecesi art nca gerek koruman n ykseldi ini gsterir. Bu da sz konusu piyasalara sanayi rn ihra etmeye al an az geli mi lkelerin, nlerindeki engellerin grnd nden daha da byk olmas demektir. Di er bir de i le, tarife yap s ndaki bu kademelendirme, az geli mi lkelerin i lenmi sanayi rn ihrac n cayd rmakta ve onlar hammadde veya yar i lenmi rn ihracat s olarak kalmaya zorlamaktad r. E er girdiler zerindeki tarifeler nihai mal zerindekilerden daha yksek oranlarda artt r l rsa o taktirde, nihai mal n yurtii retimi gerekte negatif koruma ile kar kar ya b rak lm olur. Yani bu durumda, i lenmi mal korunmay p tarifeler yoluyla adeta cezaland r lm olmaktad r.

45

VII. zel D # Ticaret Rejimleri: Ba l ca zel gmrk rejimleri, geici kabul, serbest blgeler, antrepo, transit ta mac l k ile s n r ve k y ticaretinden olu ur. 1. Geici thal ve Geici hra: 4lerde tekrar yurtd na kart lmak zere lkeye giren mallara uygulanabilen bir rejim, geici kabul veya geici ithal rejimidir. Be rejim alt nda mallardan bir gmrk vergisi de al nmaz. Ad geen rejimin tersi ise geici ihra rejimidir. Burada da d ar ya ihra olunan mallar n bir sre sonra tekrar lkeye geri getirilmesi sz konusudur. Geici kabul rejiminin bir benzeri ise geri deme sistemidir. Burada tekrar yurtd na kart lmak kayd yla ithal olunan mallara, lkeye giri leri s ras nda normal gmrk tarifeleri uygulan r. Daha sonra bu vergi ve resimler sz konusu mallar n ihrac s ras nda geri denir. 2. Serbest Blgeler: Serbest blgeler, lkenin siyasal s n rlar iinde bulunmakla birlikte gmrk hatt n n d nda say lan ve fiziki olarak lkenin di er k s mlar ndan ayr lan yerlerdir. Serbest blgeler, yrtlen ekonomik faaliyetlerin ana niteli ine gre serbest ticaret blgeleri veya serbest retim blgeleri biiminde olabilirler. Birincisi daha ok ticaret amal d r; buralarda stoklanan veya bekletilen mallar daha sonra al c lkelere gnderilir. Serbest retim blgeleri ise genellikle hafif sanayi mallar n n retim veya montaj n n yap ld yerlerdir. Temel ama vergi ve teki k s tlamalara konu olmadan bu blgelerde retimin ekicili ini art rmak ve lke ihracat n geli tirmektir. Serbest blgelerin bir di er ekli de serbest limanlard r. Buralarda da normal gmrk rejimleri uygulanmaz. zet olarak belirtmek gerekirse, serbest blgeler u gibi amalar iin kurulurlar: lkenin ihracata dnk retim ve yat r mlar n art rmak, yabanc sermaye ve teknoloji giri lerini h zland rmak, sanayicinin ihra duydu u baz hammadde ve ara mallar kolayca, istenen miktarda ve zaman kayb olmadan sa lamak, yeni istihdam yaratmak, dviz girdilerini art rmak, d finansman olanaklar ndan daha fazla yararlanmak vs. 4lk serbest blgeler lkemizde Mersin ve Antalya serbest blgeleridir. Dnyada ilk kez serbest blge statsnde borsa i lemleri yapacak olan 4stanbul Menkul K ymetler Borsas Uluslararas Menkul K ymetler Serbest Blgesi 1997 y l nda faaliyete geirilmi tir. Bunun kurulu amac , yerli ve yabanc menkullerin ihra ve ikinci el i lemlerinin yap ld , kur ve vergi riski bulunmayan, bylece yabanc yat r mc lar n kat l mlar n n zendirildi i bir piyasa olu turmakt r. 3. Antrepolar: Antrepolar, yabanc mallar n tarife denmeden gmrk makamlar n n denetimi alt nda uzunca bir sre muhafaza edilmesine yarayan kapal alanlard r. Do rudan gmrk idareleri taraf ndan i letilirse, gerek antrepo, zel ki iler taraf ndan i letilirse de fiktif antrepo ad n al rlar. Antrepoda saklanmak zere lkeye giren mallardan da bir gmrk vergisi al nmaz. Ancak sz konusu mallar daha sonra ev sahibi lke taraf ndan ithal edilirse normal gmrk rejimi uygulan r. Serbest blgeler deniz ticareti, antrepolar ise karayolu ticareti bak m ndan nem ta yan uygulamalard r. 4. Transit Ta# mac l k: Transit ta ma, bir lkeden di erine gnderilen mallar n yol zerinde nc lke s n rlar aras ndan gemesidir. Gnmzde transit ta mac l kta ana ilke gei serbestsidir. Oysa gemi te, transit ta nan e yadan da gmrk vergisi al n rd . Transit ta mac l dzenleyen ok yanl anla malar n ba nda 1959 tarihinde Cenevrede imzalanan TIR szle mesi gelir. Buna gre, transit mallar hibir vergi, resim ve har denmeden nc lke s n rlar aras ndan ta n rlar. Serbest blgelerden gerekle tirilen ihracat da bir tr transit ihracat say l r. Bunun gibi, serbest blgelerden veya antrepolardan iinde yer ald klar lkeye yap lan ithalat da transit ticaret kapsam na girmektedir. 46

5. S n r ve K y Ticareti: lkenin ortak kara ve deniz s n r olan devletlerle yapt , genellikle zel bir rejime tabi olan bir ticaret eklidir. Kom u lkeler aras nda var lan kar l kl anla malarla dzenlenir. 6. Bedelsiz thalat: lkemizde de uygulanan bedelsiz ithalat rejimi, genellikle ticari bir nitelik ta maz. rne in yurtd nda al an Trk i ilerin veya kamu grevlilerinin buradaki kazanlar yla sat n ald klar mesleki ara, gere veya ki isel mallar n (naklihane), gmrksz veya gmrkl olarak lkeye ithaline olanak veren zel bir ithal rejimidir. VIII. Trkiyede Gmrk Vergileri: Trkiye Cumhuriyetinde gmrk tarifeleri ilk kez 1929da ba ms z olarak ykseltilmi tir. Bu ilk tarifeler spesifik esasa dayan yordu. Armonize Sistem Nomenklatr ad verilen sistem Trkiyede 1 Ocak 1996da AB ile gmrk birli inin olu turulmas yla uygulanmaya ba lam t r. Trkiyede 474 say l yasada ilke olarak advalorem sistem benimsenmi tir. 1) Trk Ekonomisinin D #a A lmas : 24 Ocak 1980 kararlar , Trk ekonomisinde yap sal bir de i ikli in ba lang c n temsil eder. Bu politikalar erevesinde yo un korumac l a dayanan ithal ikamesi stratejisi, yerini ihracata dnk politikalara b rakt . Gmrk vergi oranlar da byk lde indirildi. 1983 y l ndan itibaren ithalat serbestle tirme abalar n n bir devam olarak fon uygulamas na geildi. Bylece, nceleri izne ba l maddeler listesinde yer alan birok mal n ithalat , Toplu Konut Fonu kesintisi denmesi ko ulu ile serbest b rak ld . AB ile kurulacak gmrk birli inin de bir gere i olarak 1993 y l ba nda ok say daki bu vergi ve fonlar kald r ld ve bunun yerine ithalatta tek vergi sistemine geildi. 2) Gmrk Birli*i Dnemi: Trkiye ile AB aras nda, 1 Ocak 1996 tarihinde Gmrk Birli i kurulmu tur. Gmrk birli i ile sanayi mallar ithalat nda AB lkelerine kar gmrk tarifeleri s f rland ve nc lkelere kar ise baz rnler d nda ABnin ortak gmrk tarifesi uygulamaya konuldu. ZET: Devletin d ticaret mdahale aralar aras nda en eskisi gmrk tarifeleridir. Bu ise sz konusu vergilerin hazine iin olduka kolay tahsil edilebilen bir gelir kayna olu uyla ilgilidir. Ancak giderek tarifelerin koruma amac n plana km t r. Gmrk tarifelerinin mikro ekonomik anlamdaki drt etkisi unlard r: retim, tketim, gelir da l m ve gelir etkileri. Tarifelerin ayr ca belirli ko ullar alt nda toplum a s ndan do urdu u retim ve tketim kay plar vard r. Makro dzeyde, tarifeler d deme a klar n giderici, gelir ve istihdam ykseltici etkiler do urur, d ticaret hadlerini lke lehine evirebilirler. Ancak bu etkilerin ortaya kmas belirli ko ullar gerektirir. Tarifelerin ne oranda gerek koruma sa lad etken koruma oran na ba l d r. Etken koruma nihai mal zerindeki tarife oran ile do ru, girdiler zerindeki tarife ile ters orant l d r. 1 Ocak 1996 tarihinde Trkiye ile AB aras nda Gmrk Birli i olu turulmu tur. Bylece sanayi mallar zerinde tarifeler kar l kl olarak s f rlanm ve Trkiye, nc lkelere kar ABnin ortak gmrk tarifesini uygulamaya koymu tur. Birlikte, Trkiye-AB ili kilerinin nihai amac Trkiyenin uzun vadede birli e tam ye olarak kat lmas d r. Bir lkede uygulanan normal d ticaret rejiminin d nda belirli amalarla olu turulan zel d ticaret rejimleri bulunabilir. Bunlar n ba l calar , geici kabul ve geici ihra rejimi, serbest blgeler, antrepolar, transit ta mac l k, s n r ve k y ticareti ile bedelsiz ithalatt r. Az geli mi lkelerde serbest blgeler dviz kazand rma, istihdam yaratma, yabanc sermaye yat r mlar n zendirme ve bylece de topyekn olarak sanayile meyi h zland r c etkiler do urmalar dolay s yla yayg nl k kazanm lard r. 47

Tarife D # Ticaret Politikas Aralar : Tarife d aralar n o u ithalat n k s tlanmas na yneliktir. Fakat bir k sm da ihracat n zendirilmesi ve hatta cayd r lmas amac yla konulmu olabilir. O halde, genel bir tan mlama ile tarife d aralar kavram , gmrk tarifelerinden ayr olarak, uluslararas mal ve hizmet ak mlar n n normal geli me seyrini etkileyen her trl politika ve uygulamalar ifade etmektedir. Zamanla zellikle GATT erevesinde yrtlen gr meler sonucunda gmrk tarifeleri azar azar indirilirken d ticareti k s tlamaya ynelik tarife d aralar n yayg nla t r lmas , dnya ticaretinde saydaml n kaybolmas na yol am t r. Tarife d aralar n bir blm zellikle 1973lerden sonra sanayile mi lkelerde yayg nla an yeni koruyuculuk ak mlar erevesinde yo un olarak uygulanm t r. Grnmez engellerin ve sbvansiyonlar n kald r lmas ilk kez GATT n Uruguay gr melerinde tart lm ve bu konuda s n rl da olsa baz kararlar al nm t r. I. Miktar K s tlamalar : Bunlar gmrk tarifelerinden farkl olarak ithalat hacmini dolays z biimde s n rland rmaya ynelik uygulamalard r. Miktar k s tlamalar aras nda ithalat kotalar ve ithalat yasaklar nemli bir yer tutmaktad r. thalat Kotalar : Hkmetlerin ithal edilecek mal hacmi zerine fiziki miktar veya de er olarak koydu u s n rland rmalara kota ad verilir. Kotalar, belirli srelere gre dzenlenirler. 4thalat kotalar yurtii sanayi ve tar m kesimini korumak ya da demeler bilnosu a klar n nlemek gibi nedenlerle kullan l rlar. Sanayile mi lkelerde daha ok tar m kesimini korumak iin kullan lm t r. Fakat kotalar as l uygulayan az geli mi lkeler olmu tur. Bu lkeler zellikle ithalat ikame edici sanayile me politikalar n n bir arac olarak kotalar yayg n biimde uygulam lard r. Kotalar n trne bak ld nda, baz lar nda ilgili hkmet kurulu u mal hacmini belirlemekle yetinir, ayr ca ithalat n hangi lkeden ve kimler taraf ndan yap laca na mdahalede bulunmaz. Bunlara global kota ad verilir. Global kotalar nemli uygulama glkleri do urabilirler. Eyle ki, denetim sa lamak iin e itli s n r kap lar ndan lkeye her an ne miktar mal girdi ini srekli izlemek ve kota dolunca da ithalat durdurmak gerekir. Sipari in verilmesiyle mal n lkeye gelmesi aras nda bir zaman gemesi sorunu daha da gle tirir. Sonra, kotalar acele edenin elinde kald ndan ilan edildikten k sa bir sre sonra kota tkenebilir ve dolay s yla sre sonlar na do ru mal ithal etme olana kalmaz. Bu sak ncalar nlemek iin kotalar zel ithalat lar aras nda belirli k staslara gre da t labilir. Bu tip kotalara tahsisli ithal kotas denir. Tahsisli kotalar n uygulan n kolayla t rmak iin lisans sistemine ba vurulur. Bu sistemde lisans, kotaya tabi mallardan belirli miktar ithal edebilmek iin ithalat ya verilen zel bir izin belgesidir, bu belgeler genellikle gerekli dviz izniyle birlikte verilir. Di er bir kota tr de gmrk tarife kotalar d r. Bunlar kotalar n yumu at lm bir eklidir. Burada ikili tarife sistemi uygulan r. Eyle ki, belirli bir ithalat miktar na kadar mallar normal gmrk vergisi denerek ithal olunur, bu miktar dolunca da tarifeler ykseltilir. Genellikle normal vergiye tabi olan kotalar, toplumun zorunlu ihtiyalar n kar lamaya yneliktir. Bu s n rdan sonra ithalat kap s ancak rne in lks tketim iin yksek fiyat demeye raz olanlara a k tutulur. a. <thal Kotalar n n Ekonomik Etkileri: Kotalar n ilk etkisi, ithal mallar n n yurtiinde arz n k sarak fiyatlar n ykseltmektir. Fiyat art lar ise di er yandan gmrk tarifelerine benzer etkiler do urur. Eimdi hkmet yetkililerinin a a da grafi i verilen mal zerine MN miktar nda bir kota koyduklar n kabul edelim.ithalat n daralt lmas (EL den FK ye) fiyatlar n P2 ye ykselmesine neden olacakt r. Dolay s yla konulmu bulunan MN miktar kota, de er olarak P1P2 oran nda bir gmrk vergisinin kar l olmaktad r. O bak mdan bu miktar kotan n yol at retim, tketim ve gelir da l m etkileri P1P2 miktar ndaki bir gmrk vergisinin do uraca etkilerin bir benzeri olacakt r. Eyle ki, yurtii retim OE den OF ye ykselir (retim etkisi). Tketim ise OL den OK ye d er (tketim etkisi), (a) gen alan toplumun retim kayb n , (b) geni de toplumun tketim kay plar n ifade eder. Gelir da l m etkisi ise (d) yamuk alan yla gsterilmi tir. 1.

48

Fiyat D

P3 Kota P2 d P1 S D 0 E F K L Miktar a M c K tl k Rant N b

Grafik 71: 4thalat Kotalar n n Etkileri Kotalarda c alan gmrk vergileri gibi, bte gelirlerini gstermez. Kotalar, yabanc mal n arz n k s tlayarak o mal n ithalat lkedeki fiyat n , talep esnekli ine gre ithalat fiyat n n (serbest dnya fiyat +ta ma giderleri+gmrk vergisi) zerinde a r biimde ykseltilebilir. 4thal mallar n n k tl ndan ortaya kan bu kota krlar na k tl k rant ad verilir. E er kota yerine onunla e de erde bir gmrk tarifesi konulmu olsayd , k tl k rant vergi geliri eklinde hazineye giderdi. Fakat o unlukla ithalat lar kotaya tabi mallar d k dnya fiyat ndan al p ierdeki yksek fiyatlardan satarak k tl k rant n ceplerine indirirler (normal gmrk vergisi denmi olmas na kar n). Di er bir yol da hkmetin a k art rma ile lisanslar en yksek fiyat neren ithalat lara satmas d r. Bu durumda k tl k rant gmrk vergilerinde oldu u gibi devlet hazinesine gider. Fakat gerek uygulamayla ilgili sorunlar, gerek ithalat lar n politik bask lar , hkmetlerin bu ynteme ba vurmalar n gle tirmektedir. Uygulamada en yayg n olan durum, kota krlar ndan ithalat lar n yararlanmalar d r. Bunun tersi bir uygulama Trkiyenin gemi te Sosyalist lkelerle kliring esas na gre yrtt ticarette grlm tr. b. Gmrk Tarifeleri ile <thalat Kotalar n n Kar la t r lmas : Kotalar n ve genel olarak miktar k s tlamalar n n, d ticaret ak mlar zerindeki etkileri fiyat mekanizmas n n i leyi iyle ortaya kmaz. Bu uygulamalarla fiyat mekanizmas n n yerine hkmetlerin kararlar gemi olmaktad r. Bu da yanl bir idari karar al nmas durumunda ortaya kacak toplumsal maliyetin o denli yksek olmas sonucunu do urur. Kotalar tarifelere gre ok daha kat uygulamalard r. Kotaya tabi mala kar yksek bir yurtii talep bulunsa da bu mal n ithalat n izin verilen s n r n tesinde art rma olana yoktur (gmrk tarife kotalar hari). Oysa gmrk tarifeleri durumunda, yksek fiyatlardan da olsa ilgili yabanc mal talep edildi i srece bu mal n d ar dan yap lacak ithalatla kar lanma olana vard r. Kotaya tabi bir mal n talebi resmi ithalat kanallar ndan kar lanamay nca bu talebin yasal olmayan yollardan kar lanmas iin kap a lm olur. Bu da yabanc mal kaak l ve karaborsac l n zendirilmesi demektir. Asl nda tarifelerin i fiyatlar , d fiyatlara gre a r derecede ykseltti i durumlarda (tarife oranlar n n yksek olmas ) gmrk tarifeleri de mal kaak l ynnde bir zendiri do urmu olur. Ama i 49

talep art lar hi de ilse yksek fiyatlardan kar lanabildi i iin bu e ilim kotalardaki kadar yo un olmayacakt r. Di er bir fark da ithal edilen mal n yurtii fiyat art lar yla ilgilidir. Ta ma giderleri dikkate al nmad nda, gmrk tarifeleri durumunda mal n i piyasadaki sat fiyat d piyasa fiyat ile gmrk tarifesi toplam ndan yksek de ildir. Daha yksek fiyatlardan sat durumunda mal d ar dan edilir. Oysa kotalarda i sat fiyat n n st s n r belirli de ildir; bu i talep esnekli ine ba l d r. 4 piyasada bir talep art durumunda da fiyat mal n talep esnekli ine ba l olarak a r biimde ykselebilir. Bu da kotalar n toplumsal maliyetinin o derece yksek olmas sonucunu do urur. Fiyat D M P3 Kota M Kota N S D A N

P2

P1 A 0 K Grafik 72: Bir Talep Art D

L T Miktar Durumunda Kotalarla Tarifelerin Etkileri -

Ayr ca kotalarda saydaml k yoktur. 4hracat , mal yabanc lkenin giri kap lar na ula ncaya kadar ne gibi engellerle kar la aca konusunda tam bir bilgi sahibi de ildir. Dolay s yla daima bir belirsizlik vard r, bu da ticareti cayd r c ynde etkilerdir. Bunlardan ba ka, kotalar n belirlenmesi, uygulanmas ve denetimi yo un bir brokratik faaliyeti gerektirir ki bu da bir reel kaynak israf demektir. Di er bir fark da u noktadad r: kotadan pay almak, hele bu mal i piyasada yo un biimde talep edilen trden bir mal ise, nemli bir ayr cal k do urur. 4thal edilen madde ister retimde kullan ls n, ister i piyasada sat ls n, nemli bir rant geliri sa lar. Bu ve benzeri sak ncalardan dolay , sanayi rnleri zerine ithal kotalar konulmas GATT ilkeleriyle ba da maz. Korumac l n zorunlu oldu u durumlarda GATT n tercihi, gmrk vergilerinden yanad r. Ancak az geli mi lkelere kalk nma amac yla, geli mi lkelere de sermaye k n nleme gibi zel amalar iin kota izni verilmi tir. Yukar da de inilen sak ncalar na kar n, kotalar n tarifelerden stn oldu u baz ynleri de vard r. rne in belli durumlarda tarifeler ithalat k s tlamada etkili de ildir. Ayr ca kotalar n uyguland durumda ithalat n ne miktar k s tlanaca konusunda bir belirsizlik yoktur. Oysa tarifelerin ithalat k s c etkisi tam olarak belirli de ildir. Bunun bir nedeni ithalat k s tlanacak mal n yurtii talep ve arz esnekliklerinin genellikle bilinmemesi, dolay s yla ithalat belli miktarla s n rland rmak iin gerekli tarife oran n n tahmin edilememesidir. Ayr ca konulan bir tarife kar s nda d ar daki ihracat fiyat d rerek tarifenin bir blmn stleniyorsa tarifeler yine beklendi i biimde ithalat k s c olmayabilir.

50

4thalat s n rland r c etkileri kesin oldu u iin kotalar, acil d a k sorunu ile kar la lan lkelerin ba vurduklar nlemler aras nda yer al r. Bu gibi durumlarda zellikle yo un sermaye k n nlemek iin sermaye ak mlar zerine kota konulmas na izin verilebilir. Fakat bu olumlu ynlerine kar n, genel bir de erlendirme yap ld nda kotalar n uluslararas ticaret ve mali ak mlar a s ndan zararl etkilerinin ok daha yksek oldu u kabul edilmektedir. thalat Yasaklar : 4thalat yasaklar , ithalat kotalarla k s tlaman n en son eklidir. Burada yasaklanan mal n lkeye giri i tamamen nlenmektedir. 4thalat yasaklar na rne in u gibi nedenlerle ba vurulabilir: a. Ekonomi iin nemsiz veya lks say lan mallar n ithaline izin verilmeyerek k t dviz kaynaklar ndan tasarruf sa lan r. b. Yerli sanayi d rekabetten tam olarak korunur. c. D a klar n kapat lmas na katk sa lar. 4thalat yasaklar n n konulmas nda ekonomi-d faktrler de etken olabilir. 4thal yasaklar n n do uraca ilk etki, ithali yasaklanan mal n fiyat n , talep esnekli ine ba l olarak h zla ykseltmesidir. Yasaklamalar n etkilerini bir grafik zerinde grebiliriz. Fiyat D S1 S2 S PY PN PM E1 E2 E 2.

Pd

M S

N D

Miktar

Grafik 73: 4thalat Yasaklar Bu durumda, hkmetin ald bir kararla ithalat yasaklad (ithalat n KL miktar ndan s f ra d rld ) varsay l rsa mal n yurtii arz zorunlu olarak i retim miktar na e it olur. ok k sa dnemde (piyasa dnemi) yurtii retim art r lmad ndan yurtii arz toplam retimle s n rl olur. Ba ka bir de i le, arz e risi mevcut retim hacmi olan OK dzeyinde dik bir do ru durumuna gelir, yani SS1 olur. Zamanla retimde art sa lanabilece inden orta dnemde arz e risinin esnekli i greceli olarak ykselir ve e ri rne in SS2 olur. Uzun dnemde ise normal ekli olan SS durumuna ula r. Burada ilgin olan nokta, ithalat yasaklan nca, ilk a amada SS1 ile DD e rilerinin kesi me noktas olan PY den de grlece i gibi, i fiyatlar iddetle ykselir. Oysa ithalat yasa yerine s n rl da olsa bir kota konulmu olsayd fiyatlar bu derece artmayacakt . Uzun dnemde arz esnekli i artt ka (arz e rilerinin S2 ve S3 olacak biimde yat kla mas ), i fiyatlar n da giderek d mesi (PN, PM, gibi) beklenebilir. Trkiyede kotalar ve ithalat yasaklar yerli sanayi koruma ve d # deme a klar n nleme amac yla gemi#te yo*un olarak kullan lm #lard r. 24 Ocak kararlar ndan sonra ba#layan d # ticareti 51

liberalle#tirme hareketi iinde kotalara 1981 y l nda son verildi. thali yasak olan mallar n say s da giderek azald ve 1990 ithalat rejimi ile tamamen (kanunen ithali yasak olanlar d nda) kald r ld . 4thalat kotalar ve yasaklamalar a r koruma duvarlar olu turarak ulusal ekonomiyi d dnyadan soyutlarlar. II. Kambiyo K s tlamalar : Tarife d aralardan bir blm de dviz kuru politikalar yla ilgilidir. 1) oklu Kur Sistemi: Kambiyo denetimi uygulayan lkelerde genellikle oklu kur uygulamalar da yayg nd r. oklu kur sistemleri e itli mal ve hizmetler ticaretine farkl dviz kurlar n n uygulanmas biimindedir. rne in baz mallara yksek kur uygulanmakla bunlar n ithali engellenmi , ihrac ise zendirilmi olur. Kurlar d k tutulan mallarda ise bu etkilerin tersi ortaya kar. Ku kusuz oklu kurlar da sabit kur sistemlerine zg uygulamalard r. oklu kur uygulamalar n n en basit ekli, ikili kur sistemidir. Burada biri, d k dzeyde tutulan resmi kur, di eri serbest piyasada olu an ve de eri yksek olan serbest piyasa kuru olmak zere iki farkl kur bulunur. 4thalatta zorunlu tketim maddeleri, hammaddeler, ara ve yat r m mallar ; ihracatta ise d piyasaya srmnde nemli bir sorunla kar la lmayan geleneksel tar m rnleri, de eri d k resmi kura tabi tutulur. Yukar dakilerin d nda kalan tm ithalat (rne in lks mallar gibi) ile ihrac zendirilmek istenen sanayi rnleri ve genellikle sermaye i lemleri serbest yksek piyasa kurundan i lem grrler. Bazen lkeler,retiminde tekelci olduklar ve yksek bir kar la t rmal stnl e sahip bulunduklar ihra mallar n da d k resmi kur listesine koyarlar. Bunun nedeni, yabanc para cinsinden bu mallar n fiyat n ykselterek, lke lehine de i en ticaret hadlerinden yararlanmakt r. Kambiyo i lemleri konusunda uygulanan vergiler, sbvansiyonlar, yat r lan teminatlar, faiz demeleri ve dzensiz apraz kurlar da fiili olarak ayn sonular do urabilir. oklu kur sistemleri de genellikle kambiyo denetimi, kotalar, ithal yasaklar ve benzeri k s tlama aralar yla bir arada uygulan r. Sz geen sistem, d ticarette mallar aras nda ayr mc oldu u, mallar n rekabet glerini bozdu u iin IMF taraf ndan kabul edilmemektedir. IMF sadece sermaye ihrac n engellemek amac yla bu yola izin verir. 2) Dviz Kontrol: Tarife d aralardan bir di eri de dviz kontrol veya kambiyo denetimidir. Kotalar mal ak mlar n , dviz kontrol ise dviz k lar n (dolayl olarak da dviz giri lerini) s n rland r r. Genel olarak dvizle ilgili i lemler zerine hkmetin koymu oldu u k s tlamalara, di er bir de i le, dviz piyasas na yap lan hkmet mdahalelerine dviz kontrol ad verilir. Hkmetler dviz al m ve sat m i lemlerini yrtmek zere genellikle merkez bankas n grevlendirirler. D alemden bir dviz geliri elde edenler bu dvizleri belirli bir sre ierisinde, ilgili bankaya satmak zorundad rlar. Bu ekilde biriken dviz gelirleri, e itli d deme ihtiyalar aras nda da t l rlar. Merkez bankas ndan dviz sat n alabilmek iin nce yetkili makamlardan, bu deme tr ve miktar konusunda bir izin (lisans) almak gerekir. Dviz kontrolleri genellikle sabit kur sisteminde uygulan r ve sabit kurlar hkmetler belirlerler. Hangi alanda olursa olsun resmi bir serbest dviz piyasas n n olu umuna izin verilmeyen durumlarda bu piyasan n yerini daima gayri resmi serbest piyasa ad verilen karaborsa alacakt r. Dviz alan nda da durum byledir. Resmi kurdan ortada kar lanmam bir talep bulundu u srece bireyler, yasal engelleri a p ihtiyalar n serbest piyasada sa lama yoluna giderler. Karaborsa bu ekilde trer. Az geli mi lkelerin kambiyo denetimine gsterdikleri byk ilginin bir di er nedeni de bu nlemlerle ithalat hacminin mutlak olarak k s tlanabilmesi ve mevcut dviz rezervlerinin e itli d deme ihtiyalar aras nda belirli bir ncelik s ras na gre da tabilmesidir.

52

Dolar n TL Fiyat T A

M R

A 0 D C B

T Dolar Miktar

Grafik 74: Kambiyo Denetimi Grafikte resmi dviz kuru OR dir. Bu kurdan dviz talebi OB, dviz arz ise OD dir, dolay s yla DB miktar nda bir talep fazlas vard r. Hkmet yetkilileri OD dviz arz na e it miktarda ithalat lisans kartarak ithalat lar aras nda da t rlar. Bylece a r de erlenmi resmi kurdan ancak s n rl say da kimsenin talebi kar lanm olur. K sacas resmi dviz kurundan ortada kar lanmam bir dviz talebi vard r. Dolay s yla dviz kontrol sistemlerinin do al sonucu bir dviz karaborsas n n ortaya kmas d r. Bununla birlikte, kambiyo denetimi gibi aralar yo un mdahaleci sistemlere zgdr. Bu sistemlerde dviz kontrol, di er d ticaret k s tlamalar ile birlikte uygulanarak ulusal ekonomi, d piyasan n rekabetine kar korunmaya al l r. Yo un koruma duvarlar ise ulusal ekonomiyi d dnyadan soyutlar. III. Yeni Korumac l k: 1973 dnya enerji krizinden sonra ba gsteren enflasyonla birlikte i sizlik (stagflasyon) uygulamalar kar s nda sanayile mi lkelerde korumac l k ak mlar yeniden yayg nl k kazanm t r. Bu yeni korumac l k ba ta tekstil, ayakkab , giyim, elik vs. olmak zere daha ok az geli mi lkelerin yeni ihra etme e ba lad klar emek-yo un sanayi mallar zerinde ortaya kt . 1. Gnll hracat K s tlamalar (Kotalar ): Genellikle ithalat durumundaki bir sanayi lkesi ile ihracat durumda ve o unlukla eme e dayal bir az geli mi lke aras nda var lan anla ma sonucunda, ihracat zerine konulan bir kota niteli indedir. O nedenle bunlara ihracat kotalar da denir. Ayn tip k s tlamalar ayr ca Pazar pay dzenleme anla malar veya organize serbest ticaret anla malar biiminde de adland r lmaktad r. Tm bu uygulamalarda ama, yabanc lkenin ihracat n s n rland rarak onunla rekabet edemeyen yerli sanayicileri korumakt r. Gnll ihracat k s tlamalar nitelikleri bak m ndan ithalat kotalar na benzerler. Ancak bunlar n uygulamas n ithalat de il, ihracat yerine getirir. Burada ithalat durumdaki sanayile mi lkenin bir tr siyasi ve ekonomik bask s vard r. Var lan anla ma gere i rne in Japonya ABye elik veya Trkiye ABDye tekstil ihracat n belirli bir kota ile gnll biimde s n rland r r. Bu tr anla malara gnll ihracat kotalar denmesinin nedeni budur. 4hracat kotalar zellikle, yeni sanayile mekte olan lkelerin imalat sanayi rnleri ile tar m rnleri ihracat zerine konulur. 53

Tarifelere dayal korumac l ktan ihracat kotalar na geilmesi, dnya ticareti zerinde ek baz maliyetler do urur. nce bunlar dnya ticaretindeki belirsizli i art r r ve saydaml bozar. Ayr ca bu k s tlamalar tm ihracat lkelere kar ay r m gzetmeyen biimde uygulanmad klar iin, lkeler aras rekabet e itli ini ve dnya kaynak da l m n n etkinli ini de olumsuz etkiler. Gnll ihracat kotalar ihracat lkedeki firmalar n kartelle me e ilimlerini de art rabilir. nk kotalar n firmalar aras nda da l ndan sonra endstriye yeni girenlerin bu pazardan pay almalar olduka gle ebilir. Bu da ihracat lke piyasalar nda da rekabet e itli inin bozulas demek olur. Uygulama a s ndan da gnll ihracat k s tlamalar ithalat kotalar ndan daha az etkili olmu tur. nk ihracat firmalar n, hedef al nan d piyasalara girme konusunda deneyebilecekleri e itli yollar vard r. Gnll ihracat k s tlamalar na tabi geleneksel endstrilerin ba nda tekstil gelir. ABD, ilk kez 1955 y l nda Japonyan n tekstil ihracat n gnll ihracat kotalar ile s n rland rm t r. Daha sonra 1962 y l nda bu lke GATT n gzetimi alt nda pamuklu dokuma zerinde, Uzun Vadeli Pamuklu Dokuma Anla mas n (LTA) imzalad . LTA 1974 y l na kadar yrrlkte kald ve o tarihte yerine lke ve mal gruplar ynnden daha kapsaml olan ok-Elyafl Anla mas (MFA) yap ld . ABD, AET, Kanada ve teki sanayile mi lkelerin Trkiye dahil az geli mi lkeler iin belirli aral klarla belirlemi olduklar tekstil kotalar vard r. Ancak 1994 tarihinde sonulanan GATT n Uruguay anla mas nda MFAn n on y ll k bir sre iinde a amal olarak kald r lmas kabul edilmi tir. Bu arada Trkiyenin 1996 y l ba nda yapt gmrk birli i anla mas ile ABnin Trkiye iin belirledi i tekstil kotalar kald r lm t r. Ancak ABD ve di er sanayile mi lkelerin Trkiye iin tekstil kotalar srmektedir. MFA anla mas n n kald r lmas dnya ticaretinde gnll ihracat k s tlamalar n n tmyle son bulmas demek de de ildir. nk elik, makine paralar , televizyon, kaliteli elik vs. gibi rnler konusunda da ithalat lkelerle ihracat lkeler aras nda imzalanan pek ok benzer anla ma vard r. 2. Sa*l k, Gvenlik ve evre Standartlar , idari Dzenlemeler, Kamu haleleri: lkedeki insan, bitki ve hayvan sa l n n korunmas hkmetlerin ba ta gelen grevleridir. Fakat sz konusu teknik standartlar veya idari dzenlemeler bazen gizli birer d ticaret engeli gibi etki yapabilir; di er bir de i le, yerli reticileri d rekabete kar koruyan grnmez bir mekanizma olu turulabilir. Bunun gibi, i piyasada sat a sunulacak mallar n imalat nda kullan lan girdilerin bile imini gsteren etiketleme zorunluluklar , paketleme ve ambalajlama ko ullar ve pazarlama biimiyle ilgili teki k s tlamalarda ithal edilecek mallar a s ndan benzer sorunlar do urur. Genel olarak grnmez engeller ad verilen bu uygulamalar pek ok ve e itlidir. Baz lar da geerli bir nedene dayanmayabilir. rne in Japon hkmeti gemi te ald bir kararla yabanc yap m kayaklar n lkeye ithalini yasaklam ; gereke olarak da Japonyada kar n ba ka lkelere ya an kardan farkl oldu unu gstermi ti. Bunun gibi, 1960larda ABD, arbon hastal bulundu u gerekesiyle Arjantinden s r eti ithalini yasaklam ken koyun eti ithalini de ayn yasa n kapsam na ald . Oysa ad geen lkede bu hastal k koyunlarda hi grlm de ildi. Genellikle teknik standartlar n belirlenmesi ile birlikte, mal ve aralar n bu standartlara uygunlu unu test etmek iin gerekli analiz yntemleri de gsterilir. Dolay s yla bu amala grevli kurulu lara (uluslararas gzetim irketleri) ihra mallar n n denetiminin yapt r l p standartlara uygunlu u kan tlayan belgeler almak gerekir. Bu da di er ynyle uluslararas ticarette brokrasinin artmas demektir. Ykleme ncesi muayeneler ve orijin kurallar da bir anlamda uluslararas mal ticaretinin ak n engelleyici etkenlerdir. Yukar da de inilen bu idari dzenlemelerden birisi de kamu ihaleleri ve kamu kurulu lar n n sat n alma politikalar yla ilgilidir. Hemen hemen her lkede hkmet kurulu lar n n sat n al mlar nda yerli mal ve hizmetlerin tercih edilmesi konusunda yasa ve ynetmelikler bulunmaktad r. Bunlar yerli mal kullan m n emreden veya zendiren dzenlemelerdir. Sanayile mi lkelerdeki bu yasalar n gemi i bir hayli eski olmakla birlikte, 1970lerden sonra bu uygulamalar n daha da a rl k kazand grlmektedir. Standartlar ya da genel olarak grnmez engeller, uluslararas ticarette saydaml bozmakta ve i lemlerin yap lmas nda nemli glkler do urmaktad r. II. Dnya Sava ndan sonra gmrk tarifeleri ve ithalat kotalar nda grlen azalmaya kar n yak n gemi te bu gibi grnmez engellerin say ve 54

kapsamlar nda byk art lar olmu tur. Hatta bugn dnya ticaretini k s tlayan as l faktrler gmrk tarifeleri de il, bu gibi grnmez engellerdir. hracat Sbvansiyonlar : Devletin d ticarete mdahalesinde ama her zaman ithalat n k s tlanmas olmay p bazen de ihracat n zendirilmesidir. Bunlar aras nda rne in ihracat ya vergi iadesi, dolays z prim demesi, ihracata dnk retim yapan sanayicilere d k faizli kredi ve ucuz girdi sa lanmas , ihra mal n sat n alacak yabanc ithalat lara uygun ko ullu kredi verilmesi vs. yer al r. Btn bu uygulamalarla, ihracat ya ve ihracata dnk mal reten sanayicilere ihracat n kar l olarak ulusal para cinsinden daha fazla deme yap lm ya da mal n birim retim maliyeti d rlm olur. Ekonomik analiz a s ndan ihracat sbvansiyonlar dviz gelirleri zerinde birbirine ters ynl iki etki do ururlar. Bunlar, ticaret hadleri etkisi ile dviz kazand r c etkidir. E er sbvansiyonlar, ihra mallar n yabanc para cinsinden ucuzlat yorsa, d ticaret hadleri lke aleyhine de i ir. Ancak, ihra mallar n n d talep esnekli inin yeterince yksek olmas durumunda, ticaret hadlerindeki d e kar n, lkenin toplam dviz gelirleri artar. nk bu durumda, ihracat hacmi fiyatlardaki d ten daha yksek oranda geni leyecektir. 4hracat sbvansiyonlar , ithalat lke zerindeki etkileri bak m ndan bir tr damping niteli indedir. O bak mdan dnya kamuoyu sbvansiyonlu ihracata kar ok duyarl d r. Kotalar gibi sanayi rnleri zerindeki ihracat sbvansiyonlar da GATT taraf ndan yasaklanm t r. 4thalat lkeler, yabanc ihracat lara denen sbvansiyonlar n ulusal ekonomilerinde do uraca zararl etkilerinden korunmak iin bu tr mallar n ithalat ndan ek bir vergi al rlar. 4hracat n zendirilmesi gnmzde geli mi , az geli mi olsunlar tm lkelerin yo un olarak aba gsterdikleri bir konudur. Hemen tm lkeler Amerikan n Eximbank na benzer kurulu lar arac l yla, d sat m kolayl klar sa larlar. Az geli mi lkeler ise kalk nmalar n n ihracata ba l olmas dolay s yla ihracat sbvansiyonlar n yayg n olarak kullan rlar. Bununla birlikte, uluslararas kamuoyunun tepkilerini ekmemek iin bu tr uygulamalar a ktan de il, dolayl veya st kapal bir biimde yap lmaktad r. O bak mdan uygulamada sbvansiyonlar n daha ok d k faizli kredi gibi girdi sbvansiyonu biiminde oldu u grlmektedir. 4. Piyasaya Dnk endstrilere Sbvansiyon: Yurtii endstriler i piyasaya dnk retim yapan ve ithalatla rekabet durumundaki endstrilerdir. Gmrk tarifleri, kotalar ve fark giderici vergilerden farkl olarak, sbvansiyonla korunan bir mal, yurtiinde serbest dnya fiyatlar ndan sat l r. Dolays z sbvansiyonlar durumunda hkmet, yerli reticiye serbest dnya fiyat ile bunun zerinde kalan yurtii maliyet aras ndaki fark lsnde hazineden bir demede bulunur. 4 piyasada mal d k dnya fiyatlar dzeyinden sat ld iin sbvansiyonlar tketici refah n azalt c etki yapmazlar. O bak mdan yukar da gmrk tarifeleri ve kotalar durumunda a klad m z korumac l n tketim maliyeti ortaya kmaz; dolay s yla da sbvansiyonlar bu ynyle, gmrk tarifeleri ve kotalardan stn tutulurlar. 4 piyasa iin retim yapan endstrilere verilen sbvansiyonlar n etkileri grafik 7-6 gibi bir ekil zerinde gsterilebilir. Serbest ticaret ko ullar alt nda mal n fiyat 500 TL ve yurtii retimi 1,000 birimdir. 4kinci durumda, hkmetin bu endstriye koruma nlemleri, uygulayarak yerli retimi 2,000 birime kartma karar ald n varsayal m. Bunu, rne in fiyatlar 600 TLye kartacak bir gmrk tarifesi, kota veya fark giderici vergi uygulayarak gerekle tirme olana vard r. retimi 1,000 birimden 2,000 birime ykseltmenin di er bir yolu da fiyatlar 500 TL dzeyinde tutmak, ancak reticiye birim ba na (600500 =) 100 TL sbvansiyon demektedir. Bylece retici yksek fiyattan retip ierde d k fiyattan satmakta, fakat aradaki fark lsnde hkmet taraf ndan kendisine deme yap lmaktad r. 3.

55

TL Fiyat D S

600 H

500 A S 0

M D

1,000 2,000 Miktar Grafik 76: 4 Piyasaya Ynelik retime Sbvansiyon -

4lk maliyetin zerinde maliyetlerdeki art lar n toplam grafikte BCF gen alan ile temsil ediliyor. Bu ise ([1,000x100]/2 =) 50 bin TLye e ittir. Hkmetin retimdeki art n tamam na, birim ba na belirlenen lde (100 TL) sbvansiyon demesidir. Bu taktirde toplam deme 100 bin TLye (1,000x100) e it olur. Bunun 50 bin TLsi de (BFG alan ) reticilere da t lan normalst krlar olu turur. nc bir durum da udur: retimdeki 1,000 birimlik art di er retim miktarlar ndan ay rt etme olana bulunmad iin hkmet 2 bin birimlik yerli retimin hepsine ayn miktarda sbvansiyon verme yoluna gidebilir. O taktirde denen sbvansiyon toplam 200 bin TL olur. Bunun 50 bin TLsi retim maliyetlerindeki art tan, 150 bin TLsi de yerli reticilerin krlar ndan (rant) olu ur. Sbvansiyon yerine, e er bir tarife, kota veya fark giderici vergi konmu olsayd tketici rant AMEH miktar nda azalm olacakt . Sbvansiyonun toplumsal tketim maliyeti bulunmasa bile topluma yine bir retim maliyeti vard r ve bu da grafikteki BCF gen alan na e ittir. Ayr ca, mal ii piyasada dnya fiyatlar ndan sat ld iin yerli reticiler bir lde d piyasan n rekabeti ile kar kar yad rlar; bu ise i piyasadaki tekelle me e ilimlerini nler. Bu stnlklerine kar n, bir koruma arac olarak dolays z sbvansiyonlar yksek bir kabul grmezler. Bunun birinci nedeni sbvansiyonlar n hkmet btesinden yap lan dolays z deme niteli inde olmalar d r. Bu ise bte kaynaklar n zorlay c etki yapar. 4kinci olarak, sbvansiyonlar n kayna n halk n dedi i vergiler olu turdu una gre bu tr demelerin maliyeti de onlar n s rt na yklenmi olmaktad r. O nedenle sbvansiyonlar n tketici refah bak m ndan stnl yukar da belirtildi i kadar de ildir. ncs, bu tip demelerin, bazen halk n dedi i vergilerin yksek maliyetli, verimsiz endstrilere do ru aktar lmas na neden olmas ve o yzden de siyasal evrelerde ve kamuoyunda tepkilere yol amas d r. IV. thalat ve hracat Vergileri ve Yurtii Katk Zorunlulu*u: 1. thalatta Fark Giderici Vergiler: 4thalatla rekabet eden yerli endstrileri korumak iin ba vurulan yollardan birisi de fark giderici vergi uygulamalar d r. Do urduklar sonular bak m ndan ithal kotalar na benzerler. Bunlar daha ok tar m kesimi iin kullan l rlar. Burada, hkmetler korumak istedikleri sektrdeki reticiler iin yksek i fiyatlar belirlerler. Bunlar minimum ithal fiyat n olu turur. 4 piyasada bu yksek fiyatlar geerli k lmak iin de fark giderici vergiler uygulan r. Do ald r ki lke serbest ticaret ko ullar alt nda d k dnya fiyatlar ndan ithalata izin verirse, yurtii reticiler iin belirledi i yksek fiyatlar uygulama olana kalmaz. O nedenle fark giderici vergi uygulamas na ba vurulur. Bu vergilerin ithalat k s tlay c etkisi kesindir. 56

Fiyat D S

P1 Fark Giderici Vergi Pd S 0

D Miktar

M Grafik 77: Fark Giderici Vergiler

Fark giderici vergilerin en tipik rne i ABnin ortak tar m politikas uygulamalar nda grlr. Bu politikalar erevesinde birlik, kendi reticilerini korumak amac yla yksek yurtii destekleme fiyatlar belirlerler, sonra da dnya fiyatlar n bu yksek fiyatlara e itlemek zere fark giderici vergi uygulamas na ba vururlar. 2. hracat Vergileri: e itli isimler alt nda mallar n ihracat ndan al nan vergilerdir. Di er aralardan farkl olarak bunlar ihracat s n rland rmaya yneliktir. Sanayile mi lkelerde fazla kullan lmamakla birlikte geli mekte olan lkelerde olduka yayg nd rlar. lkemizde de f nd k ve pamuk ihracat nda bir zamanlar uygulanm olan fon kesintileri de bu tr uygulamalar n rnekleri aras nda yer al r. 4hracattan vergi al nmas hazineye gelir sa lamak, hammaddelerin yurtiinde i lemelerini zendirmek, do al hammaddenin arz n korumak ve ticaret hadlerini lke lehine etkilemek gibi nedenlerle ilgili olabilir. Fakat az geli mi lkelerde ihracat vergilerinin yayg n olarak kullan lmas daha ok bunlar n devlet hazinesi iin nemli bir gelir kayna olu uyla ilgilidir. 4hracat vergisi, dnya piyasalar nda k tl k yaratarak ihra rnnn dnya fiyat n ykseltici etki yapar. Ancak bu konuda ok dikkatli olmak gerekir. o u tar m rnlerinin ikame esnekli i olduka yksektir. rne in kahve fiyatlar ykseltilince tketiciler ay tketimini art rabilirler. Dolay s yla ticaret hadlerini ykseltmek d ncesiyle ihracat vergisi koyan lkeler gerekte ihracat gelirlerinin azalmas durumuyla kar la abilirler. 4hracat k s tlamalar konusunda bir di er uygulama da ihracat ambargolar d r. Ambargo, bir lkeye kar d ticaret yasa konulmas , yani o lkeye mal sat n n ve o lkeden mal al m n n yasaklanmas d r. Ambargo, yaln zca belirli mallar n ihrac n n veya ithalinin yasaklanmas biiminde olabilece i gibi, tm ticari ili kileri de kapsayabilir. rne in ABD, 1960dan beri Kbaya ihracat ambargosu uygulamaktad r. 3. Yurtii Katk Zorunlulu*u: Buna gre mal n lkede retilmi say labilmesi iin yurtii katk pay n n belli bir s n r n alt na d memesi (yabanc girdi oran n n bu s n r n zerine kmamas ) gerekir. Bunun bir uygulamas az geli mi lkelerdeki dolays z yabanc sermaye yat r mlar nda grlr. Bu lkeler yabanc sermaye kurulu lar n n genellikle belli oranda yerli girdi kullan mlar n zorunlu k larlar. Buradaki amalar ku kusuz, yabanc sermayenin ulusal ekonomiye katk s n art rmakt r. Di er bir uygulama da, retimi iin gerekli olan paralar n bir k sm n de i ik lkelerden sa layan yerli endstrilerde grlr. Bunun tipik bir rne i otomobil endstrisidir. 57

zetle, retim konusunda de inilen bu yerli katk oran zorunluluklar uluslararas i blmne ters d er. nk bugn retim evrenselle mi tir. Bir mal n her bir paras en ucuz ve en kaliteli olarak retildi i lkelerden sa lan r ve bunlar birle tirilerek retimde maliyetler d rlr. Bu f rsat n engellenmesi dnya kaynak etkinli ini art rma amac ile eli ir. Tarife indirimleri konusu ise tart mal d r. Bir lkeye tan nan indirimlerden di erlerinin de yararlanmas dnya kaynak etkinli i a s ndan yararl olabilir, ama ilgili lke bundan byk zararlara da u rayabilir. Nitekim Uruguay toplant lar nda Ticaretle 4lgili Yat r m nlemleri (TRIMs) anla mas imzalanm t r. Bu anla ma, yabanc sermaye yat r mlar na getirilen yerli girdi kullanma ve retimin belli pay n ihra etme gibi zorunluluklar kald rmaktad r. V. Monopollar ve Karteller: Monopolcu uygulamalar n temel zelli i yksek fiyat uygulamalar ile a r kazan elde edilmesidir. Monopolcu firman n kr n art rabilmek iin ba vurabilece i bir yol da fiyat farkl la t rmas yapmakt r. Bu erevede firma daha sonra fiyatlar ykseltme d ncesi ile geici bir sre d piyasa fiyatlar n d rme yoluna gidebilir. Bu ise a a da incelenece i gibi bir damping uygulamas d r. 1) hracat Monopollar ve Damping: 4hracat endstrisindeki bir byk firman n mal n d piyasada i piyasadan daha d k bir fiyattan satma uygulamas na damping ad verilir. Damping de imi, ba lang ta reticilerin yurtiinde satamad klar mallar , i fiyatlar k rmamak iin dnya pazarlar na bo altmalar anlam nda kullan lm t r. Ancak giderek de i ik ekiller ve farkl amalar ortaya km t r. rne in mal n d piyasada i piyasadan daha yksek bir fiyatla sat lmas damping say lm , fakat buna ters damping denilmi tir. Mallar n d piyasada i piyasaya oranla daha d k fiyatlardan sat lmas biiminde tan mlad m z damping e ayr labilir: a. Arada Bir Yap lan Damping: Ekonomide ba gsteren talep daralmas , zevk ve tercihlerin de i mesi ve benzeri geici nedenlerle, firman n i sat lar n n yava lamas stoklarda a r birikmeleri do urabilir. Bu gibi durumlarda reticiler, bu stok fazlalar n yaln zca de i ken maliyetleri kar layacak bir fiyattan d piyasalarda satmay deneme yoluna gitmelerine arada bir yap lan damping ad verilir. b. Y k c damping: Bazen byk bir firma, d piyasadaki rakiplerini ortadan kald rmak iin, fiyatlar n onlar n dayanamayaca kadar d rr, rakipler endstriden kt ktan sonra da monopolcu olarak a r ekilde ykselir. Buna y k c damping denir. c. Srekli Damping: Bir e it uluslararas fiyat farkl la t rmas olup, monopolcu firman n normal kr maksimizasyonunun bir sonucudur. Burada retim hacminin geni letilip sa lanacak isel ve d sal lek ekonomilerle maliyetlerin d rlmesi amalan r. 4hracat n zendirilmesi amac yla al nan vergi iadesi, ihracat sbvansiyonu gibi nlemler de ithalat durumundaki lkeler taraf ndan o unlukla damping olarak kabul edilir. Sonuta, bu tr mal ihra eden lkeler hakk nda ilgili uluslararas anla malar ve yasalar erevesinde soru turma a lmakta ve e er damping yap ld sonucuna var l rsa bir anti-damping vergisi konmaktad r. a. Uluslararas Fiyat Farkl la#t rmas ve Damping: 4hracat endstrisinde faaliyet gsteren monopolcu bir firman n ilk karar verece i nokta i ve d piyasalara hangi fiyatlar n konulaca d r. Bu durumda iki seenek sz konusu olabilir. Birincisi, monopolcunun, yerli ve yabanc talebi birlikte hesaba katarak i ve d piyasalar iin bir tek fiyat belirlemesidir. 4kinci seenek ise, monopolcunun iki piyasay birbirinden ay rmay krl bulmas ve her birine ayr fiyatlar koymas d r. Bu gibi uygulamalara uluslararas fiyat farkl la t rmas ad verilir. Monopolcu durumda bulunan ihracat bir firman n, uluslararas fiyat farkl la t rmas yapabilmesi iin ba l ca iki ko ul gereklidir: 4 ve d piyasalar n birbirinden kesinlikle ayr lm olmas gerekir. Sz konusu mal n de i ik piyasalardaki talep esnekliklerinin farkl olmas gerekir. 58

Uluslararas fiyat farkl la t rmas n bir grafik yard m yla inceleyebiliriz. Bunu iin monopolcunun mal n birisi i, di eri d piyasa olmak zere iki ayr piyasada satmakta oldu unu varsayal m. Grafi in sa yan nda Di ve MRi e rileri yerli piyasada sz konusu mal n s ras yla talep (ortalama gelir) ve marjinal gelir e rilerini gsterir. Yabanc piyasadaki talep (Dd) ve marjinal gelir e rileri (MRd) ise kolayl k olsun diye ters evrilerek grafi in sol yan nda gsterilmi tir. Bu ko ullar alt nda firma her piyasada marjinal maliyetle marjinal geliri e itleyerek en yksek kr elde etmi olacakt r. Bu e itlik, yerli piyasada M ve d piyasada N noktalar nda sa lan r. Fiyat

Pi K MC Dd MRd Md 0 N Pd

M MRi Mi

MC Di 4 Piyasalarda Miktar

D Piyasalarda Miktar

- Grafik 7-8: Uluslararas Fiyat Farkl la t rmas 4hracat firmalar n mallar n yurtd nda i pazarlardan daha d k fiyatla satmalar , uluslararas ticarette bir haks z rekabet uygulamas d r. 4 piyasas nda damping yap lan lkelerde reticiler bundan zarara u rarlar. b. Dampinge Kar# Hkmet Politikalar : Hkmetler dampinge kar byk duyarl l k gstermekte ve yksek anti-damping vergileri veya telafi edici vergilerle bu uygulamalar nlemeye al maktad rlar. Anti-damping vergileri GATT szle mesinde de ele al nm t r. Szle mede bir mal n ithalat lke piyasalar nda normal fiyat n n alt nda sat lmas damping olarak tan mlan r. Normal fiyat ise, mal ihracat firman n kendi i piyasas nda sat a sundu u fiyatt r. Anti-damping konusu ilk kez GATT n Kennedy gr meleri s ras nda (1964-67) ele al nm ve bir anti-damping kodu haz rlanm t r. Tokyo gr meleri s ras nda (1973-79) ise bu kod, gzden geirilerek yenilenmi tir. GATT erevesindeki di er anla ma ve szle meler gibi, anti-damping ile ilgili dzenlemelerde bugnk DT kapsam na al nm t r. 2) Karteller: Serbest ticareti k s tlamaya ynelik uygulamalar n bir di eri de kartellerdir. Karteller, benzer mal ve hizmetleri reten firmalar n fiyatlar belirlemek, retimi k smak, piyasalar bl mek veya yeni teknolojilerin uygulamaya konmas n s n rland rmak gibi amalarla aralar nda yapm olduklar anla malard r. Karteller 59

geici anla malard r. Kartele giren firmalar ba ms zl klar n kaybetmez. Bu zellikleri kartelleri trstlerden ( irket birle meleri) ay r r. Karteller e itli ekillerde kurulur. Bunlardan birisi firmalar aras dolays z anla malard r. Bir kartele girmeyi kabul eden firma, onun ortak fiyat ve retim politikas n benimsemek zorundad r. Kartelle menin bir yolu da rakip firmalar n patentlerini birbirine devretmeleridir. Bilindi i zere patent, bir yenili i ilk kez bulana, yasalarla belirli sreler iin sa lanm olan tekel hakk d r. Di er bir yol da kar l kl patent de i toku udur. Karteller, fiyat ykseltip kr art rabilmek iin retimi suni olarak k sma yoluna giderler. bunun iin de kartele giren her firma iin bir ihracat kotas belirlenir. Kartelin ba ar s iin her firman n kendisi iin ayr lan bu kota s n rlar n n d na kmamas gerekir. Bununla birlikte, firmalar yksek kartel fiyat ndan fazla mal satarak krlar n art rabilecekleri iin her firma iin gizlice de olsa kota s n rlar n n tesinde ihracat yapma e ilimi sz konusu olabilir. Dolay s yla kartelin ba ar s byk lde bu gibi kota ihlallerinin nlenmesine ba l d r. Temel bir mal n retici say s ne kadar az ve bu mala yak n ikame mallar n n say s ne kadar s n rl ise, uluslararas kartellerin ba ar ans o kadar yksektir. Yak n zamanlarda en nemli kartellerden birisi ku kusuz ki Petrol 4hra Eden lkeler rgtdr (OPEC). Bunun yan nda Uluslararas Hava Ta ma Birli i (IATA) da kartele rnek verilebilir. ZET: Gmrk tarifelerinin d ndaki mdahale aralar n n tm tarife d aralar diye grupland r labilir. Gnmzde bunlar n tr ve say lar nda byk art olmu tur. Bunlar n bir blm gemi te de uygulanan aralar durumundad r; rne in ithalat kotalar , yasaklamalar, kambiyo denetimi ve oklu dviz kurlar gibi. Bir blm ise zellikle 1970lerin ba lar nda ortaya kan yeni korumac l k ak mlar erevesinde yayg nla m t r. Gnll ihracat kotalar , anti-damping vergileri, telafi edici vergiler, ihracat sbvansiyonlar vs. bunlar aras ndad r. Bu blmde tarife d aralar n belli ba l lar incelenmi tir. Yukar da de inilenlerden ayr olarak i piyasalar dnk endstrilere sbvansiyon, fark giderici vergiler, yurtii katk oran zorunlulu u, kamu kurulu lar n n sat n al m politikalar , sa l k, gvenlik ve evre standartlar ile s nai ve fikri mlkiyet haklar ele al nan konular aras ndad r. Gnmzde dnya ticaretini k s tlayan as l aralar tarife d k s tlamalar oldu u iin dnya ticaretinin serbestle tirilmesi iin de daha ok bunlar n zerinde durulmas gerekir. Nitekim gnmzde Dnya Ticaret rgtnn al malar n n ba nda bu konu gelmektedir.

Dnya Ticaretinin Serbestle#tirilmesi ve Kresel Ticaret Kreselle me, zellikle 1980 sonlar ve 1990 ba lar ndan itibaren dnyada yayg n olarak kullan lmaya ba layan bir kavramd r. Ekonomik anlamda kreselle menin u boyutu dikkat ekicidir: Ticari kreselle me, mali kreselle me ve retimin kreselle mesi. Ticari kreselle me veya kresel ticaret, di erlerinden daha eski bir geli medir. Bu geli me, 1947de ticaretin evrensel boyutlarda serbestle tirilmesi al malar ile ba lat lm t r. Bugn GATT n yerine Dnya Ticaret rgt (DT) gemi bulunmaktad r. Kresel ticaretin geli mesinde, GATT erevesindeki uluslar aras dzenlemelerle ileti im ve haberle me ba ta olmak zere teknolojik geli melerin nemli etkileri vard r. Fakat kreselle menin yayg nla mas nda siyasal geli melerin etkisi de gz ard edilmemelidir. Mali kreselle me, lkelerin k sa ve uzun vadeli sermaye ak mlar yla ilgili olarak uygulamakta olduklar engel ve k s tlamalar kald r p yurtii piyasalar n dnya piyasalar ile btnle melerinin bir sonucudur. Bu geli meler dolay s yla sermayenin uluslararas alanda dola m nda byk art lar olmu ve dnya tek bir mali piyasa durumuna dn mektedir. Mali kreselle me olay 1980 sonras dneme aittir. Ve kreselle me kavram da zellikle mali liberalle me ile birlikte yayg nl k kanm t r. Ekonomik kreselle menin nc boyutu retimin kreselle mesidir ki, bu da s n r tesi retimin yayg nla mas n ifade eder. 60

4kinci Dnya Sava ndan sonra ticaretin serbestle tirilmesi olay iki ayr do rultuda geli me gstermi tir. Birisi, GATT erevesindeki ok yanl gr melerle ticaretin serbestle tirilmesine dayanan kresel veya evrensel yakla md r. Di eri ise, iktisadi birle me hareketlerini kapsar. I. Dnya Ticaret rgt (DT): 1 Ocak 1995 tarihinde faaliyete geen DT, Uruguay Gr melerinde olu turuldu ve dnya ticaretini serbestle tirme abalar n srdrmek zere GATT anla mas n de i tirip geli tirerek kendi bnyesine ald . Ba ka bir de i le, a a da belirtece imiz gibi, DT nn yasal dayana geli tirilmi biimiyle yeni GATT szle mesidir. DT, yasal zemine oturtulan, yapt r m gc art r lm , sanayi mallar ile birlikte tar m, tekstil ve hizmetler ticaretinin serbestle tirilmesi yan nda fikri mlkiyet haklar n da bnyesine alan bir kurulu niteli indedir. Uruguay toplant lar nda GATT szle mesinde de i iklik yap lm ve yeni ortaya kan anla ma metnine GATT 94 ad verilmi tir. Anla mada yap lan bu de i ikliklerden sonra GATT 94 yukar da de inildi i gibi DT ye ba land . Bylece dnya ticaretini serbestle tirme amac yla GATT n yerine kurulan DT, Bretton Woods un iki temel kurulu lar olan Dnya Bankas ile Uluslararas Para Fonunun yan nda nc bir rgt biiminde ortaya kt ve bir anlamda l sacaya tamamlanm oldu. Tm Bat l sanayile mi lkeler DT yesidirler. Bugn DT yesi lkelerin dnya ticaretindeki toplam paylar %90lar n zerindedir. DT nn geni anlamda dnya ticaretini serbestle tirme amac na ula abilmesi iin, ye lkelerin ortak kar ve kar l kl olma ilkeleri do rultusunda hareket ederek, d ticarette her trl engeli ve farkl i lemleri kald rmalar ngrlr. Yukar da genel olarak de indi imiz DT nn faaliyetlerini daha somut biimde ylece s ralayabiliriz: 1) rgtn kapsam na giren (GATT tan devral nan) anla malar n uygulanmas , ynetimi ve i leyi inin sa lanmas . 2) Yap lacak yeni ok yanl ticaret gr meleri iin bir forum olu turma, ticareti serbestle tirme abalar na yeni alanlar katma. 3) yeler aras nda kabilecek anla mazl klar abuk ve etkili bir biimde zmek zere bir arabuluculuk mekanizmas kurma. DT de zm konusunda etkili karar al nmas n sa lamak iin bir Anla mazl klar n zm Organ kurulmu tur. 4) yelerin d ticaret politikalar n gzden geirme ve de erlendirme. Bu amala anla mada Ticaret Politikalar n Gzden Geirme Organ na yer verilmi tir. Sz geen organ ye lkelerin d ticaret politikalar n , iki veya drt y l gibi belirli aral klarla incelemeye tabi tutar. 5) Srekli bir kurumsal yap olarak IMF, Dnya Bankas ve bunlara ba l kurulu larla yak n i birli i yapma. 6) Uluslararas ticaret sisteminin faydalar ndan yararlanmalar iin geli mekte olan lkelere ve dn m ekonomilerine yard mc olma. Uluslararas ticarette ayr mc l n kald r lmas iin GATT tan devral nan iki nemli kural vard r: En ok kayr lan lke kural ve ulusla i lem kural . En ok kayr lan lke kural na gre, bir ye lkenin di erinin mallar n n ithalat yla ilgili olarak ona verilen bir dn (tarife indirimi gibi) veya sa lanan bir kolayl k, ayr m yapmadan di er btn lkelere de aynen geerli k l nmal d r. Serbest ticaret blgeleri ve gmrk birlikleri bu kural n d ndad r. 4kincisi ise, ulusal i lem kural d r ve yurtiinde uygulanan vergi ve teki mdahalelerde yerli mallarla yabanc mallar aras nda bir fark gzetilmeden hepsine ayn i lem yap lmas n ifade eder. DT nn dayand ynetim yap s yledir: ye lkelerin ilgili bakanlar ndan olu an bir Bakanlar Konferans vard r, en az 2 y lda bir toplan r. Ayr ca daha s k toplanan ve tam ye lke temsilcilerinden olu an bir Genel Konseye sahiptir. Nihayet rgt temsil eden ve ilgili bakanlar n atad bir Genel Direktr bulunur, rgtn merkezi Cenevrededir.

61

II. GATTtan DTye Varan Geli#meler: Dnya ticaretini serbestle tirme abalar n ilk nce sanayile mi lkeler ba latm , giderek az geli mi lkeler de bu ak m n iine ekilmi lerdir. Bu geli meler, temelde 1930larda dnya ekonomisinde grlen yo un koruyuculuk ve iktisadi milliyetilik hareketlerine bir tepki olarak d nlebilir. 4kinci Dnya Sava ndan sonraki uluslararas ekonomik ve mali sistemin temeli 1944te toplanan Bretton Woods Konferanslar nda at lm t r. Konferanslar n sonucunda kurulmas na karar verilen iki rgtten birisi olan Dnya Bankas , Avrupa ekonomilerinin onar m na katk da bulunmak (daha sonralar az geli mi lkelere kalk nma yard m sa lamak), ikincisi olan Uluslararas Para Fonu da uluslararas parasal ve mali sistemin dzenli biimde i lemesini sa lamakla grevli idi. 1. GATT n Kurulu#u ve Faaliyetleri: Uluslararas para sistemi ve dnya sanayi retimi alanlar nda sa lanan i birli i kar s nda uluslararas ticaretin serbestle tirilmesi ynnde de benzer giri imlere iddetle gerek do mu tu. O nedenle, 1947-48 aras nda Havanada (Kba) toplanan 50 kadar lkenin temsilcisi Uluslararas Ticaret rgt (ITO) ad verilen bir organ n kurulmas n kararla t rd lar. ITO yasas nda, rgtn temel grevlerinin uluslararas ticarette gmrk tarifeleri ve teki k s tlamalar n kald r larak, dnya ticaretinin serbestle tirilmesi oldu u a ka belirtiliyordu. Ancak grevleri, lkelerin i ekonomik politikalar na kar ma niteli i ta d gerekesiyle ITO szle mesi, ba ta ABD olmak zere, baz sanayile mi lkelerin yasama organlar taraf ndan onaylanmam t r. Gerek neden ise serbestle tirmeden zarara u rayacak yerli sanayi temsilcilerinin yapt klar siyasal bask lard r. Bylece byk lkelerin onaylamamalar nedeniyle, 4TOnun kurulu giri imi daha ba ta suya d m oluyordu. Fakat di er yandan da lkeler, dnya ticaretinin serbestle tirilmesine byk ilgi duyuyorlard . O nedenle, daha 4TOnun kurulu gr meleri tamamlanmadan belirli mallar zerinde tarife indirimlerinde bulunmak iin birbirleriyle anla m lard . 4TOnun, ulusla parlamentolar taraf ndan onaylanmas na kadar geecek srede bu indirimleri uygulamaya koymak zere bir de genel anla ma yap lm ve indirimler yelerin tmne yayg nla t r lm t . Bu anla man n ITO gibi, ye lke parlamentolar nca onaylanmas gerekmiyordu. Gmrk Tarifeleri ve Ticaret Genel Anla mas (GATT), bu ekilde 4TOnun onaylanmamas zerine geici bir anla ma olarak ortaya km t r. Her ne kadar bugn GATT n yerine DT gemi ise de bu kurulu asl nda 4TOnun bir devam durumundad r. Bir tarife szle mesi olan GATT, 1948 y l nda faaliyete geti. Geici olmas ngrlmekle birlikte, giderek sreklilik kazand . GATT, dnya ticaretini serbestle tirme abalar n ye lkeler aras nda belirli aral klarla yap lan ok yanl tarife gr meleri yoluyla yrtlyordu. Gr me tekni i ise kar l kl dn ilkesi idi. Kar l kl dn ilkesinin bir istisnas az geli mi lkelerle ilgili idi. Bu lkeler son yap lan Uruguay Toplant lar na kadar kar l k olarak bir tarife indiriminde bulunak zorunda bulunmadan dnlerden yararlan yorlard . Ancak sz edilen son GATT toplant s nda al nan kararlar, az geli mi lkelerin de tarife indirimlerine kat lmalar n gerektirmi tir. 2. GATT ve Ticaret Gr#meleri: 1947 y l nda Cenevrede yap lan ilk toplant ile birlikte gerekle tirilen GATT gr melerinin say s sekizdir. Bu toplant lar a a da gibidir: Toplant Sresi 1. <lk konferans, Cenevre (<svire) 1947 2. <kinci konferans, Annecy (Fransa) 1949 3. nc konferans, Toquay (<ngiltere) 1950-1951 4. Drdnc konferans, Cenevre (<svire) 1955-1956 5. Dillon Gr meleri, Cenevre (<svire) 1961-1962 6. Kenedy Gr meleri, Cenevre (<svire) 1964-1967 7. Tokyo Gr meleri, Cenevre (<svire) 1974-1979 8. Uruguay Gr meleri, Punta del Este (Uruguay) 1986-1994 Kenedy Gr meleri ile tarife indirimleri konusunda yeni bir yakla m uygulanmaya ba land . Daha nceki be toplant da gr meler, tek tek maddeler zerinde tarifelerin indirilmesi biiminde yap l yordu. 62

Oysa Kenedy Gr meleriyle ABD ve Bat l sanayile mi lkeler, tarifelerin bir btn olarak gr lmesi ve tm zerinden belirli oranlarda indirim yap lmas yntemini benimsediler. Kenedy Gr melerinin sonucunda Amerikada sanayi mallar zerindeki tarife oranlar n n, be y ll k sre iinde %35 oran nda indirilmesi kabul edildi. 4lk toplant larda dnya ticaretini serbestle tirme amac yla yaln z sanayi rnleri ele al nm ve tarife indirimleri zerine durulmu tu. Zamanla bu alanda s n rl bir ilerleme oldu. rne in Kenedy Gr melerinde, dampinge kar anti-damping kodu benimsenmi , Tokyo Gr melerinde ilk kez tarife d engeller konusu tart lm t . 3. e#itli GATT Politika ve Uygulamalar : Koruma arac olarak gmrk tarifelerinin tercih edilmesi: GATT, koruman n zorunlu oldu u durumlarda, gmrk tarifelerini kotalardan stn tutar. nk tarifeler hem daha saydam, hem de piyasa mekanizmas ile daha uyumlu aralard r. GATT ve Haks z Rekabet uygulamalar : Szle mede, bir ye lkenin damping yapmas kar s nda, bundan zarara u rayan ithalat lkenin anti-damping vergisi koyma yetkisi bulundu u belirtilir. Yine szle meye gre, ye lke hkmetlerinin ihracata verdikleri sbvansiyonlar da ithalat lke ekonomisini olumsuz biimde etkiliyorsa, ithalat buna kar bir telafi edici vergi uygulama hakk na sahiptir. GATT ve evre korunmas GATT ve Yeni Korumac l k ak m : GATT 47 szle mesine gre, bir ye lkenin ihracat , ithalat ye lkede ciddi bir zarara yol a yor veya byle bir tehlike do uruyorsa, bu durumda ithalat lke hkmeti i piyasas n korumak amac yla k s tlay c nlemler alma hakk na sahiptir. Yeni Koruyuculuk ad verilen bu ak m erevesinde, zellikle az geli mi lkelerin ihracat etkileri tekstil, g da, ayakkab , elik vs. gibi emek-yo un rnler zerine gnll ihracat k s tlamalar (ihracat kotalar ) konulmu tu. Az geli mi lkeler zellikle gemi dnemlerde GATT n dayand serbest ticaret ilkelerini o u kez kalk nma abalar yla eli kili bulmu lard . O nedenle faaliyetinin ilk y llar nda, geleneksel fonksiyonlar a s ndan bu kurulu u bir tr zenginler kulb olarak grm lerdi. Her ne kadar sz konusu lkeler, 1965de GATT szle mesinde yap lan bir de i iklikle tarife indirimlerinden yararland r lmak iin bir kar dn vermek zorunlulu unun d nda b rak lm olsalar da, asl nda tarife indirimlerinin kendilerine sa lad klar yararlar ok s n rl kalm t r. nk verilen dnler genellikle, bu lkelerin retemedikleri ileri teknoloji rnlerini kaps yordu. As l ihracat s olduklar , emekyo un, hafif sanayi mallar alan nda ise geli mi lkeler bir dn vermek yle dursun, ticari k s tlamalar n daha da art rm lard . 4. Uruguay Gr#meleri ve DT Sonras : GATT toplant lar iinde gerek konu, gerek kat lan lke say s a s ndan en geni kapsaml Uruguay Gr meleridir. Gr meler 1986 Eyllne Uruguay n Punta del Este kentinde ba lam ve 15 Nisan 1994te Fas n Marake kentinde 125 lkenin nihai anla may imzalamas ile sonulanm t r. Ba lang ta gr melerin drt y l srmesi planlanm t r. Ancak, tar msal sbvansiyonlar n kald r lmas konusunda ABD ile AB (zellikle Fransa) aras nda kan gr ayr l klar nedeniyle gr meler drt y l daha uzad . Tar msal sbvansiyonlardan ba ka bu gr melerde hizmet ticaretinin serbestle tirilmesi konusu ilk kez tart lm t r. Uruguay Gr melerinin bir di er sonucu da DT nn kurulmas d r. Gr melerde elde edilen sonular a a daki biimde zetleyebiliriz: a) Sanayi mallar zerindeki gmrk tarifeleri: Geli mi lkeler sanayi mallar zerindeki tarifelerde yeniden ortalama %34 dolay nda bir indirim yapmay kabul ettiler. Bu indirimler 1995 y l ba nda ba layacak ve ilke olarak 4 y l iinde ve be e it taksitte yap lacakt r. b) Gnll ihracat k s tlamalar : nlemler 4 y ll k bir sre ierisinde kald r lacakt r. c) Az geli mi lkeler: Uruguay Gr melerinin bir zelli i de az geli mi lkelere ba lay c tarife indirimleri ngrm olmas d r.

63

d) Tar m: Uruguay Gr melerinde zerinde uzla maya var lan en nemli konulardan birisi de tar m n DTnn kapsam na al nmas olmu tur. Sonunda varl na anla maya gre tar mla ilgili taahhtler grupta toplanm t r. Bunlar, pazara giri , i destekler ve ihracattaki sbvansiyonlard r. Anla ma ko ullar na gre, pazara giri teki (ithalatta) tarife oranlar n geli mi lkeler 6 y lda %36, az geli mi lkeler de 10 y l iinde %24 oran nda indirileceklerdir. 4ndirime esas olacak tarife oranlar , 1986 y l nda ithalata uygulanan tarife oranlar d r. Ticareti bozucu i desteklerdeki indirim oranlar ise geli mi lkelerde 6 y lda %20 ve az geli mi lkelerde 10 y lda %13tr. 4ndirim iin 1986-88 dnemi temel al n r. Geli mi lkeler 6 y l iinde bte harcamalar n %36, sbvansiyon verdikleri rn say s n da %24 azaltacaklard r. Az geli mi lkelerde ise bu indirim oranlar 10 y lda s ras yla %24 ve %14tr. 4ndirim iin 1986-90 dnemi esas al n r. e) Tekstil ve giyim sektr: Tekstil ve giyim zerindeki, ok Elyafl lar Anla mas na dayan larak konulan ihracat kotalar 10 y ll k bir srede daha az k s tlay c olan tarifelere dn trlecek ve bu sre ierisinde tarifeler de %25 oran nda indirilecektir. f) Hizmetler ticareti: Hizmetler ticaretinin serbestle tirilmesi konusu ilk kez Uruguay Toplant lar nda ele al nm t r. g) S nai ve fikri mlkiyet haklar : S nai ve fikri mlkiyet haklar konusu da tar m ve hizmetlerde oldu u gibi geli mi lkelerin, zellikle ABDnin istekleri sonucunda anla maya konmu tur. Bylece fikri mlkiyet haklar n n korunmas yla ilgili uluslararas standartlar ilk kez ortaya km oluyordu. S na ve fikri mlkiyet haklar n n kapsam ok geni olup rne in, patentler, telif haklar , ses band yap mc lar n n haklar , ses band yap mc lar n n haklar , ticaret markalar , s na tasar mlar, co rafi alametler, ticaret s n rlar vs. bu kapsamda ele al nmaktad r. Patentler, markalar ve telif haklar n n korunmas iin ngrlen sre 20 y ld r. Az geli mi lkelere ynelik patentlerin korunma sresi ise 10 olarak kararla t r lm t r. h) Miktar k s tlamalar : Kural d olarak belirli durumlarda uygulanabilecek miktar k s tlamalar n n sanayile mi lkelerde 2 y l, geli mekte olan lkelerde 5 y l iinde kald r lmas ngrlm tr. i) Ticaret politikalar n gzden geirme mekanizmas : nceki anla malardan farkl olarak bu anla mada ilk kez Ticaret Politikalar n Gzden Geirme Mekanizmas na ve bu erevede al acak bir organa (Ticaret Politikalar n Gzden Geirme Organ ) yer verilmi tir. Ad geen mekanizma ve organ n kurulmas , DT sisteminin i leyi ini iyile tirme amac na yneliktir. Ba ka bir de i le bu mekanizma ile ye lkelerin ticaret politikalar ve uygulamalar n n ok tarafl ticaret sistemi zerindeki etkileri gzlenmeye al l r. Bu gzetleme grevi, 2, 4 veya 6 y lda bir dzenli aral klarla yap l r. Gzetlemeye tabi tutmadaki lke s ralamas , ye lkelerin dnya ticaretindeki paylar na gre belirlenir. j) Ticaretle ili kili yat r m nlemleri: Anla ma ile imalat sanayindeki yabanc sermaye i letmelerinin (rne in otomotiv alan nda) uymak zorunda olduklar yerel malzeme kullanma veya ihracat yapma gibi zorunluluklar da a amal biimde kald r lmaktad r. III. Kresel Ticaret ve Dnya retim Art #lar : Gmrk tarifeleri ve kotalar n ok yanl biimde azalt lmas veya kald r lmas sonucu, ileti im ve ta mac l k teknolojisindeki h zl ilerlemelerin deste i ile dnya ticaret hacminde olduka nemli art lar ortaya km t r. Bu geli meleri a a daki tablo zerinden de izleme olana vard r: Dnya mal ihracat ve retim hacimlerindeki y ll k yzde byme (1990-2000); Mal Gruplar na gre, yzde 1990-2000 1997 1998 1999 2000 Dnya Mal <hracat 7,0 11,0 5,0 5,0 12,0 Tar msal rnler 4,5 6,0 0,0 2,5 8,0 Madencilik rnleri 4,0 9,5 4,0 -1,5 0,5 <malat Sanayi rnleri 7,5 12,0 5,0 7,0 14,5 Dnya Mal retimi 2,5 4,5 2,0 2,5 4,5 Tar msal rnler 2,0 2,5 1,5 2,5 1,0 Madencilik rnleri 1,5 3,5 1,5 -2,0 3,5 <malat Sanayi rnleri 2,5 5,5 2,5 3,5 6,0 Dnya GSY<Hs 2,5 3,5 2,0 3,0 4,0 64

Tabloya gre sz edilen dnemde dnya mal retimi hacmi ortalama %2,5 oran nda artarken, dnya mal ihracat ndaki art %7,0 gibi ok daha yksek bir oranda olmu tur. 4malat sanayi rnleri zerindeki dnya ticareti art h z ise, bu rnlerin retimindeki art tan tam 3 kat daha yksektir. ZET Kreselle me, zellikle 1980lerin sonlar na do ru dnya kamuoyunda yayg nl k kazanmaya ba lam t r. Kreselle me, ok ynl bir geli medir, ekonomik, mali, siyasi ve sosyal ynleri vard r. Ticaret alan nda kreselle me, lkelerin d ticaret engellerini kald rmalar n ve dnyan n adeta tek bir pazar durumuna gelmesini ifade eder. Ticaretin serbestle tirilmesi olay asl nda <kinci Dnya Sava sonras na inecek kadar eskidir. 1947de Havanada haz rlanan Uluslararas Ticaret rgt (<TO) szle mesinin ABD taraf ndan onaylanmamas zerine, ticareti serbestle tirme amac na ynelik geici bir anla ma olarak ortaya km t . Ancak ticareti ok yanl biimde ve periyodik toplant larla serbestle tirme do rultusundaki al malara sreklilik kazand rd . Uruguay Toplant lar nda, GATT anla mas nda de i iklik yap larak bu anla ma, yeni kurulan Dnya Ticaret rgt (DT)ne ba land . Halen dnya ticaretini ok yanl olarak serbestle tirme al malar nda bulunmak DTnn temel grevi durumundad r. Ayr ca yeler aras nda kabilecek anla mazl klarda arabuluculuk grevi yapma, ye lkelerin ticaret politikalar n gzden geirme vs. gibi grevleri vard r. DTnn, GATTtan farkl olarak tar m rnleri ve hizmetler ticaretinin serbestle tirilmesi, s na ve fikri mlkiyet haklar n n korunmas , dolays z yabanc sermaye yat r mlar na kar konulan e itli engelleri kald rma gibi faaliyetleri bulunmaktad r.

ktisadi Birle#meler Teorisi Gmrk Birlikleri ve Serbest Ticaret Blgeleri: GATT n yapt evrensel yakla m, uluslararas ticaretin tm lkeleri kapsayacak genel bir erevede liberalle tirilmesini amalar. 4ktisadi birle meler, siyasal bak mdan ba ms z lkeleri ekonomik ynden birbirine daha ba ml duruma getirir. lkeler iktisadi birle me ak mlar na kat larak retim kapasitelerini, kaynak verimliliklerini ve sonuta toplumsal refah dzeylerini art rmay amalarlar. Sanayile mi lkelerde h zl retim art lar na kar n i ulusal piyasalar n yetersizli i, bu gibi birlikler olu turularak piyasa hacminin geni letilmesine yard mc olmaktad r. Ayr ca geni bir piyasa, kaynak verimlili ini ykseltmek, isel ve d sal lek ekonomileri sa lamak, teknolojik geli meyi h zland rmak ve d rekabeti art rmak gibi avantajlara sahiptir. Az geli mi lkeler ise i piyasalar n birle tirmek yoluyla sanayile me h zlar n ykseltmeye al rlar. I. Genel zellikler: Baz birle me hareketlerinde yaln zca lkelerin aralar ndaki mal ve hizmet ak mlar n serbestle tirmeleri, baz lar nda bu ek olarak retim faktrlerinin serbest dola m , nihayet di er bir k sm nda ise bunlarla birlikte para, maliye ve ekonomi politikas alanlar nda da uyum ve i birli inin sa lanmas sz konusudur. 1. Trleri: Gnmzde iktisadi birle me veya grupla ma hareketleri ok de i ik ekiller almaktad r. Birle menin derecesine gre bunlar a a daki gibi s ralayabiliriz: a. Tercihli Ticaret Anla malar : En dar kapsaml iktisadi i birli i rne idir. Burada anla maya ye olan lkeler, tek yanl veya kar l kl olarak belirli mallar zerindeki gmrk tarifelerinde indirimde bulunurlar (tarife dnleri verirler). b. Serbest Ticaret Blgesi: Bu tr birle melerde, birli e ye lkeler, aralar ndaki ticarette gmrk tarifelerini ve miktar k s tlamalar n kald rmakta, fakat birlik d nda kalanlara kar her biri kendi zel tarifesini uygulamaktad r. c. Gmrk Birli i: Burada serbest ticaret blgelerinden daha ileri bir birle me sz konusudur. Eyle ki, hem yelerin kendi aralar ndaki ticarette gmrk tarifeleri ve kotalar kald r lmakta, hem de birlik d nda kalan lkelere kar tek bir ortak tarife uygulanmaktad r. 65

d. Ortak Pazar: Gmrk birli inden daha ileri bir iktisadi birle medir. nk gmrk birli inde oldu u gibi yeler, aralar ndaki ticareti serbestle tirip d a kar ortak tarife uygularlarken, emek ve sermaye gibi retim faktrlerinin de blge iinde serbest dola m sa lanmaktad r. e. <ktisadi Birlik: 4ktisadi birle me hareketlerinin en ileri eklidir. 4ktisadi birliklerde, ye lkelerin bireysel makro ekonomik politika izlemedeki serbestleri bir lde, birli e devredilir. Byle bir a amaya geilmi olabilmesi iin tek bir para ve bankac l k sistemi, ortak mali politikalar ve tm birlik ap nda ortak ekonomik politikalar belirleyecek ve uygulayacak lkeler st bir organ n kurulmu olmas gerekir. Ekonomik birli in bir di er ekli de parasal birliktir. Parasal birlik, ye lkelerin ulusal paralar aras nda sabit kur ili kisi kurulmas n ngrmekte, bunun iin de ulusal para ve maliye politikalar n n uyumla t r lmas n amalamaktad r. Parasal birlikler o u kez dalgal kur sistemlerinin temel zelli i olan kur de i melerinin, d ticaret ve sermaye ak mlar zerindeki cayd r c etkilerini gidermek iin yap lan dzenlemelerdir. zellikle s k ekonomik ve ticari ili ki iinde bulunan lkeler aras nda, bu tr birliklerin kurulmas yelerin yarar na olabilir. 2. Gmrk Birlikleri ve Serbest Ticaret Blgeleri: Tercihli ticaret anla malar birer uluslararas iktisadi i birli i rnekleridir. Ancak bunlar rgtsel bir yap ya sahip de ildir. Gnmzde iktisadi birle me hareketleri iine en s k rastlananlar gmrk birli i ile serbest ticaret blgeleridir. Bunlar n her ikisinde de ye lkeler aras ndaki gmrk tarifeleri ve kotalar n kald r lmas sz konusudur. Ancak, gmrk birliklerinde d a kar ortak bir gmrk tarifesi uygulan rken, serbest ticaret blgelerinde her lke kendi zel tarifesini srdrmektedir. Serbest ticaret blgeleri, yelerin d a kar farkl tarifeler uygulamalar dolay s yla, uluslararas ticareti dolambal yollara sapt rabilir. nk daha nce de belirtildi i gibi, birlik d ndaki lkelerden birlik iindeki yksek gmrkl lkeye mal ihra edecek olan ihracat lar, mallar n nce birlik iinde d k tarifeli lkeye gnderir ve orada bu d k tarifeleri dedikten sonra, as l amalad klar yksek gmrkl lkeye re-eksport yaparlar. Byle dolambal yollara ba vurulmas uluslararas ticaret ak mlar n n normal geli mesini bozabilir. Bunu nlemek iin ithalat n kayna n ara t rmak gerekir. Bu ise yerli katk pay n kan tlayan belgelerin veya men e ahadetnamelerinin kullan lmas n gerektirir ki, bu da bir anlamda brokrasiyi art rmaktan ba ka bir ey de ildir. 4ktisadi birle me hareketleri genellikle, yak n ili ki iinde bulunan lkeler aras nda kurulur. 4li kilerdeki bu yak nl k acaba neleri kapsar? Co rafi yak nl k nemli bir etkendir. Co rafi bak mdan uzak lkeler aras nda ta ma giderleri nemli bir maliyet sorunu do uraca ndan, gmrk birliklerinin kurulmas da gle ir. Ekonomik, siyasal ve askeri konularda da yak n i birli i iinde olmak gerekir. nemli noktalardan birisi ise lkelerin ekonomik geli me dzeyleriyle ilgilidir. Yak n ekonomik i birli inin daha ok, benzer ekonomik geli me dzeyindeki lkeler aras nda gerekle tirildi i grlmektedir. Ayr ca, birli i kuracak lkeler aras nda yak n tarihi, sosyal ve kltrel ba lar bulunmal d r. Dil, din gibi ortak kltrel de erler, s k ekonomik ili kiler kurulmas nda nemli derecede etkili olabilmektedir. II. Gmrk Birliklerinin Ekonomik Etkileri: Gmrk birliklerinin do urdu u etkiler nce, statik ve dinamik etkiler diye ikiye ayr l r. Statik etkiler, teknoloji ve ekonomik yap n n sabit kalmas varsay m alt nda, retim faktrlerinin yeniden da t m dolay s yla ortaya kacak etkileri ifade eder. Oysa tek bir piyasan n yerine, birle me hareketi ile ortak bir geni piyasan n gemesi, kaynak arz n , retim ynetimini ve teknolojiyi de i tiren bir dizi sonular do urur ki bunlara dinamik etkiler denmektedir. Statik etkiler bir defal kt r. Dinamik etkiler ise sreklilik gsteren ve o unlukla kalk nmay h zland ran etkilerdir.

66

1. Statik Etkiler: Bir blge iinde ticaret engelleri kald r l nca, bu blgeyi olu turan lkeler aras nda d ticaret hacmi geni ler ve retim daha etkin ellerde toplan r. Buna gmrk birliklerinin ticaret yarat c etkisi denir. Ticaret yarat c etki gmrk birliklerinin dnya refah zerindeki olumlu yndr. Gmrk birliklerinin kurulmas ndan sonra blge ii ticaretteki geli meye ticaret yarat c etki ad verilir. Blge d ndan yap lan ticaretteki daralmaya da ticareti sapt r c etki denir. Ticaret yarat c etki, birlik ierisinde kar la t rmal stnlklere uygun bir uzmanla man n sonucudur. Ticaret sapt r c etki refah olumsuz ynde etkiler. Ticaret sapt r c etki, gmrk birli inin kurulmas ile en verimli reticinin birlik d nda kalmas ve birlik lkelerinin bu lkeden yapmakta olduklar ithalat n sona ermesi dolay s yla ortaya kar. Bylece ithalat en verimli lkeden birli e ye daha az verimli lkelere kaym olur. Bu durumda kaynaklar n verimlili i greceli biimde azalm olaca ndan refah de i meleri olumsuz yndedir. O halde gmrk birliklerinin dnya refah na net etkisi, do urdu u ticaret yarat c ve ticaret sapt r c etkilerin greceli bykl ne ba l d r. E er ticaret yarat c etki, ticareti sapt rma etkisinden daha bykse birlikler ortalama kaynak verimlili ini ykseltecek ve dnya refah n ykseltecektir. Tersine, ticaret sapt r c etkinin ticaret yarat c etkiden byk oldu u durumlarda dnya kaynaklar n n ortalama verimlili i azalacak ve dnya refah d ecektir. Ticaret yarat c etkinin refah kazanlar iki blmden olu ur. Birisi yksek maliyetli lkede yerli retimin azalmas dolay s yla ortaya kan retim kazanlar d r. Di eri de, d k fiyattan tketici rant ndaki art gsteren tketim kazanlar d r. Bu iki etkinin toplam ticaret yarat c etkinin do urdu u refah art n ifade eder. Fiyat D S

225 200 150 M 100 0 e I E V

An n fiyat Y Cnin maliyeti + gmrk tarifesi f J h H Cnin maliyeti L K R Gmrk Birli inin Statik Etkileri T Miktar N Bnin maliyeti

4thalattaki toplam art LK+RT (veya MI+JN) olmaktad r; ticaret yarat c etki bunu ifade eder. Di er yandan, eskiden C lkesinden yap lan KR (veya EH) miktar ithalat ise imdi B lkesine kaym t r; bu da ticareti sapt r c etkidir. Miktardaki bu de i meler ekonomik refah da etkileyecektir. Buna gre LK miktar yerli retimin yerine Bnin retimi gemesi nedeniyle sa lanan refah art MVI geninin alan na ve fiyat d sonucu tketimde ortaya kan RT miktar art n refah ykseltici (tketici rant ndaki art ) etkisi de JYN gen alan na e ittir. Bylece gmrk birli inin ekonomik refah art r c etkisi bu iki gen alan n n toplam kadard r. Di er yandan, C lkesinin retim maliyeti Bden birim ba na EI kadar daha d k oldu u iin, bu lkeden KR miktar ndaki bir ticaret sapmas n n do uraca refah d nn de EIJH dikdrtgeninin alan na (EIEH) e it oldu u anla l r. O halde, gmrk birli inin refah zerindeki net etkisi bu alanlar n kar la t r lmas na ba l d r. Ancak MVI+JYN > EIJH oldu u durumda, gmrk birlikleri birli e kat la 67

lkeler, dolay s yla da dnya ekonomisi iin net bir refah art sa lar, tersi durumda ise bir refah d vard r. Gmrk birliklerinin statik etkileri ilk kez 1950lerde Kanadal nl iktisat Jacob Viner taraf ndan incelenmi tir. Vinerin analizinden kart lan ve gmrk birlikleri serbest ticaret do rultusunda bir ad m olmakla birlikte her zaman dnya refah n art rmayabilir biimindeki sonu, ikinci en iyi teorisi d ncesinin geli tirilmesine nemli katk da bulunmu tu. Viner, yaln z retim etkileri ile ilgilenmi ti. Tketim etkileri ise daha sonra Meade taraf ndan incelenmi tir. Johnson ise sz konusu gen alanlar toplayarak toplam refah kazanlar n gstermi tir. Yukar daki a klamalardan gmrk birliklerinin refah etkilerini belirleyecek baz faktrleri u ekilde s ralayabiliriz: a) E er en d k maliyetli lke (grafikte C) birli e kat lm sa, ticareti sapt r c etki yoktur. Kurulacak bir birlik iinde en d k maliyetli reticinin yer alma olas l ise, kat lan lke say s ile artar. b) En az maliyetli lkenin birli e girmedi i durumda bile, ortak gmrk tarifesi yeterince d k tutulursa ticareti sapt r c etki nlenebilir. c) Her iki lkenin ortaya kt durumlarda da, bu refah etkilerinin hacmini de i tirebilen e itli faktrler vard r. rne in bunlardan birisi, ye lkelerle birlik d ndaki lkelerin fiyatlar aras ndaki greceli farkl l klard r. E er rnekte B lkesindeki maliyetler Cnin maliyetine daha yak n olsayd , greceli olarak ticaret yarat c etki byk, ticareti sapt r c etki ise nispeten kk olurdu. d) Gmrk birli inin kurulmas ndan nce bir mal, ye lkelerin hibirisi taraf ndan retilmiyorsa bu malla ilgili ne bir ticaret yarat c , ne de bir ticaret sapt r c etki ortaya kar. e) ye lkeler co rafi olarak ne kadar yak n olurlarsa ta ma giderleri azalaca ndan ticaret yarat c etki o derece artar. f) Birlik yesi ekonomilerin birle meden nce, tamamlay c ya da rekabeti olmalar da bu konuda nemlidir. E er iki lkede gmrklerle korunan endstriler birbirlerinin benzer ise bu ekonomiler rekabeti say l rlar. Tersine, e er gmrklerle korunan endstriler birbirlerinden farkl ysalar bu ekonomiler de tamamlay c d r. Bu tan mlama a s ndan ye lkelerin ekonomileri ne derece rekabetiyseler birle meden sa lanacak yararlar o kadar yksektir. Oysa tamamlay c ekonomiler aras nda kurulacak birlikler byle byk bir ticaret yaratma etkisine yol amazlar. Gmrk birli i kurulduktan sonra blge iinde verimli reticilerle rekabet edemeyen baz firmalar endstriyi terk etme zorunlulu u ile kar la rlar. Dolay s yla bunlar birbirleriyle anla ma ve birle me ile trstle me yoluna gidebilirler. Byle bir geni leme rekabeti s n rland rarak gmrk birliklerinin yararlar n azalt r. O nedenle, iktisadi birlik kuran lkeler, blge iinde rekabeti k s tlayacak bu gibi trstlerin ortaya k n engelleyecek nlemler almak zorundad rlar. 2. Dinamik Etkiler: Ekonomik birle me hareketleri ye lkelerin ekonomik yap lar nda, retim kapasitesi ve kaynak verimliliklerinde kkl de i iklikler yapar. Bunlar zaman iinde olu an, milli geliri, kalk nma h z n ve ekonomik refah yak ndan ilgilendiren de i melerdir. Gmrk birliklerinin dinamik etkileri daha nce inceledi imiz d ticaretin dinamik yararlar n n bir benzeridir. Bunlar n ba l calar n tekrar hat rlayal m: a. D rekabetin artmas : Gmrk tarifeleri, kotalar ve teki k s tlamalar monopolla may ve verimlili i d k i letmeleri zendirir. Birlik iinde d ticaret k s tlamalar n n kald r lmas , yerli reticileri d piyasa rekabetiyle kar kar ya getirir. Bylece verimlili i d k reticiler endstriyi terk eder ve ancak rekabete dayanacak kadar verimli al anlar faaliyetlerini srdrebilir. b. lek ekonomileri: retim hacminin geni bir piyasan n ihtiyalar n kar layacak biimde art r lmas , lek ekonomilerinden yararlan lmas na yol aar. Byk lekli retimin do urdu u maliyetleri d rc etkenler isel lek ekonomileri ve d sal lek ekonomileri diye ikiye ayr l r. Birincisi i letmenin kendisinden kaynaklan r. Byk lekli retim ekonomileri, birli e kat lan ufak lkeler iin daha byk nem ta r. Geni bir i piyasaya sahip lkeler, birli e kat lmadan da bu ekonomilerden yararlan rlar. rne in ABD kendi iinde zaten bir gmrk birli i gibidir. 68

Piyasa hacminin geni lemesi, ayr ca i letme d tasarruflar do urur. Bunlar iletmenin ba l bulundu u endstri dal n n geni lemesinden kaynaklan r. c. Teknolojik ilerleme: Gmrk birlikleri, ye lkelerin teknolojik ilerleme h zlar n ykseltir. d. Yat r mlar zendirme: Gmrk birlikleri, kaynaklar n etkinli ini, dolay s yla milli geliri ykseltir. Milli gelirdeki byme de tasarruflar ve yat r mlar art r r. Belirtmek gerekir ki, gmrk birliklerinin olu turulmas , nc lke reticilerinin ortak gmrk tarifesinden ka nmak amac yla, blge iindeki yat r mlar n art rmalar na neden olur. Bu tr yabanc sermaye i letmelerine tarife fabrikalar ad verilmektedir. Nitekim 1960lardan sonra Avrupa Ortak Pazar na akan Amerikan sermayesi zellikle bu nedene dayan yordu. e. Kaynak hareketlili i: 4ster gmrk birli i, ister ortak pazar biiminde olsun, birlik ap nda emek ve sermayenin hareketlili indeki art , blge iinde kaynaklar n daha iyi kullan m na yol aar. Bu da verimlili i ve refah ykseltici bir faktrdr. Gmrk birli ine kat lmak, kaynak etkinli ini art rmak a s ndan ancak ikinci en iyi bir politikad r. Birinci en iyi politika ise tek yanl olarak tm ticaret engellerini kald rmakt r. III. ktisadi Birlik: Ekonomik btnle me hareketlerinin son a amas iktisadi birliklerdir. 4ktisadi birlik, uygulanacak ekonomik, parasal, mali ve sosyal politikalar n birlik taraf ndan ortak biimde belirlenmesini gerektirir. Ekonomik birlik bazen bir parasal birlikle tamamlan r. Ekonomik birlikler, olu turulmas ve srdrlmesi g kurulu lard r. Bunun temel nedeni ise ye lkelerin, mikro ve makro ekonomik politikalarla birlikte, ok geni alan kapsayan konular hakk nda anla malar n gerektirmesidir. Siyasal birle me ile iktisadi birlikler aras nda yak n bir ili ki vard r. o u kez siyasi birle meye giden yolun iktisadi birle melerden geti i grlmektedir. rne in, 1870de Bismarck, Almanyan n siyasal birli ini 1834te Alman prenslikleri aras nda kurulan Zollverein (gmrk birli i) sayesine gerekle tirmi tir. ABde Maastricht Anla mas ile tam bir ekonomik parasal birle menin sa lanmas , oradan da siyasal birli e geilmesi hedeflenmi tir. 4ktisadi birlik durumunda, yeler aras nda serbest ticaret ve serbest faktr dola m n n tesinde bir i birli i ngrlr. rne in vergi politikalar , para ve maliye politikalar ile sosyal ve teki ulusal politikalar n uyumla t r lmas n gerektirir. Avrupa Ortak Pazar rne inde ekonomik birli e gei , nce bir tek pazar olu turulmas ynndeki nlemleri kaps yordu. Bu ise ortak standartlar n benimsenmesini, ba ka bir de i le, farkl ulusal dzenlemelerin ortak bir standarda dn trlmesini gerektiriyordu. Ortak standartlar benimsenmesi gereken konular a a daki gibi belirtilebilir: Mal standartlar : Sa l k normlar , teknik zellikler ve evre standartlar vs. gibi Hizmet sektr Kamunun sat nal m i lemleri: Bir ye lkede a lan kamu ihalelerine tm topluluk yeleri kat labilmelidir. < letme hukuku ilkeleri Ortak rekabet kurallar : Ekonomik birlikler, rekabeti s n rland rarak, irketler aras birle meleri, yani trstle meyi zendirici etkiler do urabilir. Topluluk dzeyindeki reticilere ayn ans n sa lanmas iin lkeler aras nda rekabeti bozacak uygulamalar n nlenmesi gerekir. <nsanlar n serbest dola m Yasal ve ynetsel engeller: 4 letme, vergi, muhasebe, anti trst yasalar gibi alanlarda uyum sa lanmal . Ayr ca, s na ve fikri haklar yasas , patent yasas ve ticaret unvan gibi ekonomi ve ticaret alanlar na ili kin yasalardaki farkl l klar n da giderilmesinde zorunluluk vard r. Avrupa Ekonomik Toplulu u (AET), 1992de imzalanan Maastricht Anla mas ile ekonomik ve parasal birlik kurulmas karar ald . 1999 ba nda tek para birimi Euronun uygulamaya konmas ile parasal birlik gerekle tirildi. Bundan sonra ye lkeler ba ms z para politikas uygulamaya son verdiler ve birli in para politikas yeni kurulan Avrupa Merkez Bankas taraf ndan yrtlmeye ba land .

69

IV. kinci En yi Teorisi: Gmrk birli i analizleri gstermi tir ki, bir grup lkenin kendi aralar ndaki ticareti serbestle tirmeleri, birlik d na kar uygulad klar tarifeleri srdrdkleri bir durumda lkenin refah n net bir biimde art rmaya bilir. Yukar da ayr nt l biimde incelenen bu fikir daha sonralar Genel Ekonomi Teorisinde ortaya at lan ikinci en iyi teorisinin de temelini olu turmu tur. Tam rekabet ve serbest ticaret, dnya refah n en yksek dzeye kartmas bak m ndan en iyi politikad r; o bak mdan bu politikalara birinci en iyi de denebilir. Tam rekabetin nemli varsay mlar ndan birisi, zel maliyet-sosyal maliyet (ve zel fayda-sosyal fayda) aras nda bir fark n bulunmamas d r. Ancak bu varsay m o u kez gereklere ters d er. nk gerek hayatta zel monopollar, hkmet mdahaleleri ve retimdeki d sall klar nedeniyle zel maliyet ve sosyal maliyet (ve zel fayda-sosyal fayda) e itli i sa lanamamaktad r. 4 te, tam rekabet ko ullar n n geerli olmad byle bir ortamda, yaln zca ticareti serbestle tirmekle retimde ve tketimde Pareto optimumu sa lanamaz. Bu durumda halen uygulanan k s tlamalar dengeleyecek yeni k s tlay c nlemler al nmas , lke refah a s ndan daha yararl olabilir. 4 te, tam rekabet ve serbest ticaret politikalar n n (birinci en iyi) gerekle medi i gerek bir ortamda mevcut piyasa engellemelerini dengeleyecek yeni mdahaleci engellerin konulmas (rne in yeni gmrk tarifeleri gibi), ikinci en iyi politikalar olu turur. K sacas , sosyal ve zel fiyat fark n s f r yapan politikalar birinci en iyidir. Bunun gerekle medi i durumlarda, mevcut seenekler aras nda bu fark en d k yapanlar da ikinci en iyi politikalar olu tururlar. 4kinci en iyi teorisinin mant yaln zca d ticaretle s n rl olmay p, tm ekonomik politikalara uygulanabilir. 4kinci en iyi teorisinin en yayg n uygulama alanlar ndan birisi gmrk birlikleridir. nk burada, baz k s tlamalar kald r l rken (ye lkeler aras nda tarifelerin kald r lmas , ticaretin serbestle tirilmesi), di er engeller srdrlmektedir (d a kar ortak tarife). Vinerin 1953te gmrk birli i teorisi zerindeki nc al mas ndan sonra teori Meade taraf ndan geli tirildi ve 1957de Lipsey ve Lancaster taraf ndan genelle tirildi. Bununla beraber, ikinci en iyi teorisinin koruyuculu u savunmaya ynelik olarak ortaya at lan bir gr oldu u da sylenemez. nk teoriye gre, belirli ko ullar alt nda (toplumsal maliyetin zel maliyetten byk olmas ) ithalat k s tlanmalar toplumsal refah art r r. Di er baz durumlarda ise (toplumsal maliyetlerin zel maliyetten kk olmas ) ithal k s tlamalar n n kald r lmas lke yarar nad r. V. Kutupla#ma Teorisi: Farkl geli me dzeylerinde bulunan lkelerin, mal ve faktr hareketlerinin serbest oldu u bir iktisadi gruba kat lmalar durumunda, serbest piyasa dzeni, bunlar aras ndaki geli me dengesizli ini art r r. Bu ynde y nl (kmlatif) hareketler ortaya kar. Bylece zengin lkeler daha zengin, yoksul lkeler daha yoksul duruma gelirler. 4sveli iktisat Gunnar Myrdal taraf ndan ortaya at lan bu gr , kutupla ma teorisi diye bilinir. Kutupla ma teorisi yaln z lkeler aras serbest ticarette de il, ayn lkenin farkl blgeleri aras nda, geli me farklar n n bulunmas durumunda da kendini gsterir. Birok lkede blgeler aras nda nemli geli me farklar vard r. rne in Trkiyede Do u-Bat , 4talyada Kuzey-Gney sorunu gibi ZET <ktisadi birle me hareketleri genellikle ayn co rafi blgelerde yer alan lkeler aras nda ticaretin serbestle tirilmesine ynelik uygulamalard r. E er lkeler yaln zca kendi aralar ndaki ticaret k s tlamalar n n kald r lmas ile yetinirlerse bir serbest ticaret blgesi, yok e er bunun yan nda d a kar da ortak bir tarife uygularlarsa bir gmrk birli i sz konusudur. Gmrk birlikleri statik ve dinamik olmak zere, iki grup etki do urur. Statik etkiler, birlik iinde ticareti serbestle tirmenin do urdu u bir defal k etkilerdir. Dinamik etkiler birle ik ve geni bir piyasa yaratman n srekli olarak sa lad etkileri ifade eder. Bunlar zellikle kalk nma bak m ndan nem ta rlar. D ticaret engellerinin tmyle kald r lmad bir dnyada yaln zca bir k s m engellerin kald r lmas , dnya refah n n art na hizmet etmeyebilir, bu durumda refah art iin yeni baz k s tlamalar koymak gerekebilir. Buna ikinci en iyi politikas ad verilir. Bir az geli mi lkenin sanayile mi lkelerden olu an bir birlik iine girmesi durumunda az geli mi lkenin kalk nmas daha da geriye gidebilir. Bu teoriye de Kutupla ma Teorisi denmektedir. 70

You might also like