You are on page 1of 97

FRANCIS FUKUYAMA

Tarihin Sonu ve Son nsan'n Yazan

NEOCONLARIN SONU
YOL AYRIMINDAK AMERKA indekiler nsz ............................................................................9 Birinci Solm lkeler ve Saduyu .........................................................15 kinci Blm Neo-Con Miras..............................................................24 nc Blm Tehdit, Risk ve nleyici Sava........................................75 Drdnc Blm Amerikan Ayrcal ve Uluslararas Meruiyet..................................................103 Beinci Blm Sosyal Mhendislik ve Kalknma Sorunu..........................................................120 Altnc Blm Dnya Dzeni iin Kurumlarn Yeniden Dnlmesi................................158 Yedinci Solm Farkl Bir Amerikan D Politikas..................................181 Notlar...........................................................................195 Dizin ..........................................................................223

nsz Bu kitabn konusu, 11 Eyll 2001 tarihindeki El Kaide saldrlarndan bugne kadar yrtlen Amerikan d politikasdr. Bu, benim iin zel bir konudur. Kendisini uzun sre neo-con* (yeni muhafazakr) olarak grm biri olarak dier pek ok neo-con'la - George W. Bush ynetiminde grev yapm arkadalarm ve tandklarm da dhil - ortak bir dnya gr paylatm dnmtm. Savunma Bakan eski yardmcs Paul D. Wolfovvitz'le nce ABD Silahlarn Kontrol ve Silahszlanma Dairesi, daha sonra da Dileri Bakanl'nda olmak zere iki kez altm. Ayrca kendisi Johns Hopkins Uluslararas leri almalar Okulu'nun dekanyken beni orada almaya ikna eden de o olmutu. Onun akl hocas Albert Wohlstetter'n danmanlk irketi Pan Heuristics'te bu kiiyle birlikte altm ve onun gibi ben de Rand Corporation'da birka yl analist olarak grev yaptm. Leo Strauss'un rencisi ve The Closing of the American Mind'n (Amerika Dncesinin Kapan) yazar Allan Bloom'un rencisiydim. niversitede VVilliam Kristol'un snf arkadaydm ve onun babas tarafndan kurulmu olan The National Interest ve The Public Interest, ayrca Commentary dergisi iin sk sk yazlar yazyordum.
' ABD siyasetinde ahin kanad temsil eden grleri savunan kimse. Bu kilapla yeni muhafazakr yerine neo-con kullanlacak. [.N.]
NEO-CONLARIN SONU NSZ

Yine de dier pek ok neo-con'un aksine, Irak sava iin ne srlen gereke beni hibir zaman ikna edemedi. lk bata Irak meselesine olduka iddetli bir tutumla yaklatm ve Saddam Hseyin'in Birlemi Milletler silah denetilerine engel olmasnn ardndan, 1998 ylnda Yeni Amerikan Yzyl Projesi adnda bir mektup yazarak Clinton ynetiminin Badat'a kar daha sert bir tavr taknmasn istedim. Fakat o dnemde Amerika'nn Irak' igal etmesi sz konusu deildi ve 11 Eyll 2001 olaylarna kadar da sz konusu olmayacakt. galden hemen nceki yl, terrle mcadeleye ynelik uzun vadeli ABD stratejisi zerine yaplan bir almada yer almam istendi. te tam bu noktaya gelindiinde savan mantkl olmadna karar verdim ve bu alma bana, elinizdeki kitapta yer alan konularn birou zerinde dnme frsat verdi. O zamandan beri beni neo-con klan dncelerimi bir ekilde deitirdim mi yoksa savan neo-con destekileri hepimizin hl paylat ortak ilkeleri yanl m uyguluyordu, diye dnerek ok zaman geirdim. Benim inandm ey le dier neo-con'larn inanyor gibi grndkleri ey arasndaki fark, 2004 ubat'nda, ke yazar Charles Krauthammmer'n "Realism: An American Foreign

Polcy for a Unipolar World" (Realizm: ok Kutuplu Bir Dnyada Amerikan D Politikas) balkl Irving Kris-tol'un konumasn yapt American Enterprise Institute'n yllk yemeine katldmda daha ak bir ekilde anladm. ABD'nin Irak' igal etmesinden yaklak bir yl sonra yaplan bu konuma, sava neredeyse mutlak bir baar olarak deerlendiriyordu. Etrafmdaki herkesin konumay cokuyla alklamasn anlayamyordum, nk Birleik Devletler, Irak'ta herhangi bir kitle imha silah bulamam, iddetli bir
10

isyan bataklna gmlm ve Kauthammer'n savunduu tek kutuplu stratejiye benzer bir yol izleyerek kendisini neredeyse dnyann geri kalanndan tamamen tecrit etmiti. Ertesi gn The National Interest'in o zamanki editr John O'Sullivan'la karlatm ve kendisine bir eletiri yazmak stediimi syledim. O'Sullivan teklifimi hemen kabul etti ve 2004 yaznda yaynlanan "Neo-con Dnemi" adl makaleyi yazdm. Makalemi neo-con'luun hem politik bir sembol hem de bir dnce biimi olarak benim daha fazla destekleyemeyeceim bir hale dntn syleyerek noktaladm. Bu kitapta gstermeye alacam zere neo-con dnce, Souk Sava dneminde hem yurtiinde hem yurtdnda olduka mantkl politikalar retmi tutarl bir ilkeler dizisi zerine kurulmutu. Fakat bu ilkeler eitli ekillerde deerlendirilebilirdi, ama 1990'larda g kullanmn ar biimde vurgulayan bir Amerikan d politikasn hakl karmak amacyla kullanlmlar ve sonu olarak Irak savana yol amlard. Neo-con dnce artk George W. Bush ynetiminin lk dnemindeki politikalarla tanmlanr hale gelmitir ve bu noktadan sonra bu etiketten kurtulmaya ynelik herhangi bir giriim muhtemelen bir yere varamayacaktr. Amerikan d politikasn Bush ynetiminin ve onun neo-con destekilerinin mirasnn tesine geecek ekilde yeniden tanmlamak ok daha nemlidir. Bu kitap, neo-con mirasn aydnlatmaya, Bush ynetiminin -bana gre- nerede hata yaptn aklamaya ve ABD'nin dnyann dier lkeleriyle iliki kurmasna ynelik alternatif bir yolun taslan izmeye ynelik bir giriimdir. Bu kitap ayrca beni, tamamyla Amerika'nn dnyadaki rol sorusuyla ilgilenen yeni bir gazete, The American Interest
11
NEO-CONLARIN SONU

(www.the-american-interest.com), karmak zere harekete geirdi. Ortaya koymak istediim gr, ABD d politikas tartmas ierisindeki mevcut hibir ekoln etkisi altnda kalmamtr, ama bu grn Amerikallardan olduka geni lekli bir destek bulacan dnyorum. Buna "gereki Wilsonculuk" adn verdim. Kukusuz bu uygunsuz bir tabir, nk hem gerekilik hem de Woodrow Wilson'un miras, ileri youn biimde doldurulmu kavramlardr. Eer buna daha iyi bir isim koyabilecek biri varsa, bu kiiler nerileriyle birlikte benimle temasa geebilirler. Krauthammer'n konumasna ynelik eletirimi okumu dikkatli okuyucular, o yazdaki baz neo-con'larn sert bir stratejik srail doktrinini zmseyip bunu bana gre yanl biimde Amerika'nn 11 Eyll sonrasndaki durumuna uyarladklaryla lgili bir tartma satrnn bu kitapta yer almadn fark edeceklerdir. Bu, zellikle Charles Krauthammer iin geerliydi ve onunla daha sonra yaptmz sohbetler bu konuda hakl olduumu dorulad. Mslman dnyasndan yneltilen tehditle ilgili vahiysel gr, nc Blmde ortaya koyduum nedenlerden tr yanltr. Ancak bu zel bak as, her ne kadar belirli kiiler iin geerli olsa da, ne daha geni apta neo-con'lara atfedilebilir ne de bundan Bush ynetimi sorumlu tutulabilir. Ynetimin srail-Filistn anlamazl konusunda farkl biimde yapm olmasn stediim birok ey var. Ancak srail-Filistin anlamazlnn nihai zmne ynelik byk bir giriimde bulunmak iin ynetimin ilk drt ylndaki artlarn elverili olduunu dnmyorum. Yaser Arafat hayatta olduu srece Filistin Ynetiminde politik bir reform gereklemesi veya srail'le grp bar anlamasn yrrle koyabilecek Filistinli bir temsilci olmas ihtimali ok dkt. Bush yne-

12
NSZ

timi, bu ve dier neo-con meseleler zerindeki gerek snavn, ynetimin ikinci dneminde, Gazze'den ekilmenin ardndan verecektir. Bu kitaptaki veriler ilk olarak, 11, 12 ve 18 Nisan 2005 tarihlerinde Yale niversitesinde verdiim Castle Konferanslarnda sunuldu. Konferanslara ev sahiplii yapan Etik, Politika ve Ekonomi Programna ve konferans vermem in beni nceden davet eden Program yneticisi Seyla Benha-bib'e teekkr ederim. Ayrca atas saygdeer James Pierpo-int'i onurlandrmak zere konferanslar finanse eden John K. Castle'a da kranlarm sunuyorum. Aralarnda Robert Boynton, Mark Cordover, Charles Davidson, Hillel Fradkin, Adam Carfnkle, John Ikenberry, Roger Leeds, Mark Lilla, Mike Mandelbaum, Trta Parsi, Marc Plattner, Jeremy Rabkin, Stephen Sestanovich, Abra-ham Shulsky, Tom VVhite ve Adam VVolfson'un bulunduu birok kii ya kitabn msveddesi hakknda yorumda bulundu ya da kitap yaynlandnda tepkilerini dile getirdi. Yale niversitesi Yaynlar'nda kitap eletirmeni olarak alan John Levvis Gadds ve Steven Smith'e de teekkr etmek istiyorum. Yaynevinin ba editr John Kukla, msvedde geliirken faydal bir rehberlik yapt. Gelimekte olan lkelerdeki Amerikan politikas konusunda tandm en bilgili insanlardan biri olan Stephen Hosmer ile yaptm saysz sohbetlerden ok faydalandm. Aralarnda Peter Berkowitz, Zbignievv Brzezinski, Kurt Campbell, Eliot Cohen, Ivo Daal-der, Mike Desch, Barbara Haig, Leon Kass, Tom Keaney, Tod Lindberg, Rob Litwak, John Mearsheimer, Nathan Tar-covve Ken VVeinsten'n da bulunduu birka kii (kimi bilse, kimi bilmese de), sonunda bu kitaba konulan dnceler ve tartma konularyla katkda bulundu. Eim Laura
13
NEOCONLARIN SONU

Holmgren, bandan beri Irak savana pheyle yaklamtr ve onunla bu konu zerine yaptmz ok sayda sohbetten istifade ettim. Asistanm Cynthia Doroghazi, bu projenin birok farkl safhasnda yardmc oldu. Carlos Hamann, Ina Hoxha ve Krystof Monastersk, aratrma asistanlarm olarak altlar. Son olarak bu kitabn ortaya kmasn salayan Uluslararas Yaratc Ynetim'deki becerikli edebi kiiler olan Esther Nevvberg, Christine Bauch, Betsy Robbins, Margaret Haiton ve Liz Iveson'dan oluan ekibime minnetlerimi sunuyorum.

BRNC BOLM
lkeler ve Saduyu
14

George W. Bush'un lk bakanlk dneminde Birleik Devletler, tarihteki en ykc terrist eylemle, radikal slamc rgt El Kaide tarafndan kendi topraklarnda saldrya urad. Bush ynetimi, ei grlmemi bu olaya olaanst ve kapsaml yeni politikalarla karlk verdi. ncelikle tamamen yeni bir federal makam olan Gvenlik Bakanl'n oluturdu ve olas terristlere kar mcadele etmek iin kanun uygulayclarna daha geni yetkiler vermek zere tasarlanm Vatanseverlik Yasas'n Kongre'den geirdi. Daha sonra dnyann br tarafndaki, drt taraf karayla evrili Afganistan' igal etti ve orada, El Kaide'y barndrm olan Taliban rejimini devirdi. nc adm olarak, Souk Sava politikasnn esas noktalar olan caydrma ve korunma ilkelerine dayanmaktan ziyade dmanla dorudan savamay ngren yeni bir nleyici eylem stratejik doktrinini - aslnda nleyici sava doktrinini - aklad. Ve son olarak Saddam Hseyin'e, kitle imha silahlarna (KS) sahip olduu veya olmay plnlad topraklarda saldrp onun rejimini ykt. Bu giriimlerin lk ikisi 11 Eyll saldrlarnn, hem Cumhuriyetilerin hem de Demokratlarn yeleri tarafndan istenilen ve Amerikan halknn ezici bir ounluu tarafndan desteklenen kanlmaz karlklaryd. Her ne kadar baz kiiler Vatanseverlik Yasasn bireysel zgrlkleri ar
15
NEO-CONLARIN SONU

lde kstlamakla eletirmi olsa da ulusun, Dnya Ticaret Merkezi ve Pentagon saldrlarnn ardndan i gvenlie ynelik uyuuk tutumunu srdreceini hayal etmek ok zordur. Sonraki iki giriim ise - geni bir nleyici eylem doktrininin ilan ve Irak'n igali-dorudan 11 Eyll'e verilen karlklar deildi. Her ki politika da birka temel zerinde hakl karlabilir. Bunlar zellikle tartmal klan ey, Bush ynetiminin Irak'ta rejim deiiklii konusunda neredeyse saplant boyutundaki srar ve Washington'a bu sorunu sadece halletme hakk deil, grevini de veren Amerikan ayrcalnn ak bir ekilde dile getirilmesidir. Bata Bakann kendisi olmak zere ynetimdeki birok yetkili, ABD'nin mttefiklerinin grlerine aldrmakszn Saddam'a kar harekete geeceini aka dile getirmiti. Aka grnyor k bu karar, BM silah denetilerinin Irak'a yeniden girilerinden veya resmi Gvenlik Konseyi toplantsndan nce 2002 yaznda alnmt.1 ABD, Gvenlik Konseyi'nden destek almaktan memnuniyet duyacan aklam olsa da mttefiklerinin veya uluslararas toplumun dndklerinin kendisini hibir ekilde kstlamasna zin vermemitir. Bush ynetimi, ksa bir sava ve Saddam sonras Irak'a hzl ve nispeten acsz bir gei umuyordu. Sava sonras yeniden yaplandrma ihtiyalarn pek hesaba katmam ve ABD'nin uzun sreli bir isyana kar savamak durumunda kalmasna armt. Neo-con aydnlar, 2000 seiminden nce iktidardan uzakta geen yllarnda, Bush ynetiminin d politikasnn zellikleri olan rejim deiiklii, iyiliksever hegemonya, tek kutupluluk, nleyici eylem ve Amerikan ayrcal gibi kavramlar eren bir d politika gndemi sunmulard. Birok
LKELER VE SADUYU

neo-con sava aleni olarak destekliyor ve ilgi odann El Kaide'den Irak'a evrilmesini savunuyordu. Dahas Bush ynetimi, bakann Birliin Durumu, bakanlk dnemi al konumas, 2002 Haziran' ile 2003 ubat'nda West Point ve American Enterprise Institute konLimalar ve 2002 Ey-ll'nde yaynlanan ABD Ulusal Gvenlik Stratejisi gibi konumalar ve politika beyanatlaryla bu byk strateji zerinde kendi dnceleriyle ilgili olduka zengin doktrin ieren kaytlar yaratmtr. te tm bunlarn hepsi bir araya gelerek Bush Doktrini'ni oluturmutu. Bu resmi aklamalar, ynetimin dndaki neo-con'larm iddia ettikleri eyle tutarldr. Aslnda tpk Bush'un bakanlk dnemi al konumasnda olduu gibi, ynetim dndaki baz kiiler dncelerini dorudan dile getirmilerdir. Buna baklacak olursa, birok gzlemcinin Bush ynetiminin kesin olarak neo-con'lar tarafndan ekillendirdiini dnmesi artc deildir. Bush'un ilk dnem politikalaryla neo-con'luu iliki-lendirmek iin yeterli neden olmasna ramen bu kitabn ana temalarndan biri, bu balantnn genellikle abartld ve ok daha karmak bir gerei geitirdiidir. Ynetimdeki kilit isimlerin, hzla deien olaylara verdikleri karlklarn aksine, daha byk fikirler tarafndan hangi lde ynlendirilmi olduklarn bu kiilerin hatralar yazlana ve gelecekteki tarihiler lerini yapana kadar renemeyeceiz. Ynetimin sava en ok savunan balca isimleri - Savunma Bakan Donald Rumsfeld ve Bakan Yardmcs Dick Cheney - memuriyetlerinden nce neo-con olarak bilinmiyorlard ve bu noktada onlarn grlerinin kkenlerini bilmiyoruz. Daha da nemlisi politikay ynlendiren ey fikirler olsayd bile, neo-con'larn inandklar fikirler bizzat karmak
16 17
NEO-CONLARIN SONU

ve farkl yorumlamalara akt. Ynetimin d politikas zellikle, nceki nesillerin kendilerini neo-con olarak gren isimlerinin dncelerinden domamt. Kkleri 1940'larn balarna kadar uzanan neo-con miras karmak ve eitlidir. Bu miras, geni apta i ve d politika seeneklerinden haberdar, tutarl bir fikir birikimi oluturmutu.

Drt ortak ilke veya kol, Souk Sava'n sonlar boyunca bu dncenin byk bir ksmn tekrarlamtr: demokrasi, nsan haklar ve daha genelde devletlerin i politikalaryla ilgilenilmesi; ABD'nin gcnn ahlki amalar iin kullanlabilecei inanc; ciddi gvenlik sorunlarnn zlmesinde uluslararas hukuk ve kurumlarn gc konusunda pheci yaklam ve son olarak, hrsl sosyal mhendisliin ou kez beklenmedik sonulara yol at ve kendi amalarn baltalad gr. Bu ilkeler soyut bir biimde ifade edildiinde ou Amerikal, bunlarda kart klacak ok az ey bulacaktr: Birlemi Milletleri destekleyenler bu tekilatn kstlamalarn ve kusurlarn itiraf ederken Henry Kissinger ve onun gereki mritleri, demokrasinin nemli olduunu inkr etmeyeceklerdir. Bu yzden insanlar, Bush ynetiminin hatalarnn altta yatan ilkelerin yansmas deil de sadece saduyulu karar verememe veya politika uygulama yanllklar olduu sonucuna varacaklardr. Ancak sorun o kadar basit deil, nk soyut fikirler, ilkeli durulardan ziyade niyetler ve dnya grleri olarak tanmlanabilecek baz zgn biimlerde yorumlanmtr. Bu niyetlerden doan saduyulu seimlerin yanl, bireysel karar verme hatalarn tesinde eyler olduklar ortaya knca, kendilerini yaratan belirli uygun stikametlere ynelme eiliminde olmulardr, Bush ynetimini ilk dne18
LKELER VE SADUYU

minde ABD d politika idaresinde'yanllar yapmaya ynelten nyargl karar diye adlandrabileceimiz eyin ana alan vard. lki tehdit deerlendirmesiydi. Ynetim, radikal slam'n ABD'ye ynelttii tehdidi abartm veya daha dorusu yanl tanmlamt. Kitle mha silahlaryla donanm, caydrlmalar mmkn olmayan terristlerin varolmas konusundaki yeni ve kayg verici olasln kendisini gerekten de ortaya karmasna ramen ynetim, yanl bir hamleyle bunu Irak'n ynelttii tehdit ve daha genel olarak haydut devlet/nkleer silahlarn yaylmas sorunuyla birletirmiti. Yanl hkm ksmen, ABD istihbarat rgtlerinin savatan nce Irak'n KS programlarnn durumunu doru olarak deerlendirme konusundaki byk baarszlklarna dayanmaktayd. Ancak istihbarat rgtleri terrist/KS tehdidi konusunda asla ynetim kadar yaygarac olmamlard. Bu tehdidin olduundan byk gsterilmesi daha sonra nleyici savan yeni bir gvenlik stratejisinin temel ta noktasna getirilmesini hakl kard. Ynetim, 11 Eyll'n nleyici sava dmanla dorudan savamann bir arac olarak gerekli kldn iddia etmiti, ama bu iddia yalnzca gerek dmann doru biimde tanmlanmasyla anlam tayabilirdi. Buna ek olarak Bush ynetimi, "iyiliksever hegemonya" kavramnn uygulanmasna ynelik son derece olumsuz kresel tepkiyi ngrememiti. Ynetim, Birlemi Milletler ile Uluslararas Sava Sular Mahkemesi gibi dier uluslararas tekilatlara kar kuvvetli bir deolojik nyargyla greve gelmiti. Yetkililer, uluslararas ibirliinin birok biimini grnte kmseyici ekilde devre d brakmalaryla byk lde iddetlenecek gl bir Amerikan kartl akntsna kar krek ekmekte olduklarn fark edememilerdi.
NEO-CONLARIN SONU

Souk Sava sonrasnda ortaya tek kutuplu bir dnya kmas, Amerikan hegemonyasnn bykln, grld zere, Amerika'nn en yakn mttefikleri iin bile bir endie kayna haline getirmiti. Son olarak, Bush ynetimi Irak'ta bar salamak ve bu lkeyi yeniden yaplandrmak iin gerekli eyleri ngrememi ve geni apl bir sosyal mhendisliin sadece Irak'ta deil, btn Ortadou'da kolaylkla gerekletirilebilecei konusunda son derece iyimserce dnmt. Bu, altta yatan ilkenin bir baarszl olamazd, nk yukarda belirtildii gibi, neo-con dncenin temalarndan biri de sosyal mhendislik olaslklar hakknda srekli phecilik olmutur. stelik savan yandalar, sava hararetli br biimde desteklerken kendilerine ait ilkeleri unutmua benziyorlard. Kkleri ne kadar karmak olursa olsun neocon dnce kanlmaz olarak, Bush ynetimi tarafndan uygulamaya konulan nleyici

eylem, rejim deiiklii, tek tarafllk ve iyiliksever hegemonya gibi kavramlarla ilikilendirilen bir durum haline gelmitir. Bana gre bu terimin ismini kurtarmak in beyhude bir abaya girimek yerine bu smi terk edip tamamen farkl bir d politika tutumu gelitirmek daha doru olacaktr. Neo-con dnce bugn Amerikan d politikasndaki drt yaklamdan biridir. Neo-con'lara ek olarak, Henry Kis-singer geleneini takip eden, gce sayg duyan ve dier rejimlerin iyaplar ile insan haklar meselelerini pek nemsemeyen "gerekiler"; g politikalarn tamamen devre d brakp hukukun ve kurumlarn stnlne dayanan uluslararas bir dzen oluturmay mit eden liberal enternasyonal stler ve Amerikan ulusal karlaryla ilgili dar, gvenlie dayal bir gre sahip olan, ok taraflla gven20
LKELER VE SADUYU

meyen ve daha ar boyutlarda milliyetilie ve izolasyonculua kayan Walter Russell Mead'in tanmyla "Jackson"cu Amerikan milliyetileri vardr.2 Irak sava, Badat'ta rejim deiiklii gerekesini farkl sebeplerden tr kabul eden neo-con'lar ile jacksoncu milliyetilerden oluan bir ittifakla tevik edilmiti. Bu kiiler, Cumhuriyeti Parti ierisinde George Herbert VValker Bush'un ynetiminde grev yapm ve savan gerekesi hakknda kuku duyan Brent Scovvcroft ve James Baker gibi gerekileri kenara itmilerdi. Irak'a zgrlk Operasyonu, muzaffer bir zgrletirmeden ezici bir gale ve gerilla savana dntke, neo-con'lar savunmaya ekildiler ve gerekiler g kazanmaya baladlar. Neocon'lar 30 Ocak 2005'teki Irak seimlerinden sonra konumlarn geri kazandlar, ama isyan devam ettii iin bu konumu tekrar kaybettiler. Bir kesimin dieri zerindeki greceli stnln bir kez daha deitirecek sava sonular kendilerini gstermeye devam ettii srece phesiz bunlarn dnda da ini klar olacaktr. Sorun, bu grlerden -neo-con, gereki, Jacksoncu milliyeti veya liberal enternasyonal ist - hibirinin 11 Eyll ve Irak'n igali sonrasnda ABD'nin izlemesi gereken yaklam dnyaya tam anlamyla aklamamaktadr. zellikle gereki ve neo-con grler, Souk Sava dneminde ksmen birbirlerine muhalif olarak tanmlanmlard. Ayrca her ikisi de 21. yzylda ortaya kan dnyay kavramada yetersizdir. Bu dnya Amerikan hegemonyas ve kresel br Amerikan kar-tlyla birlikte henz gelimemi "yumuak" dengeleme biimleri; hareket yrngesinde ulus devletlerden devlet olmayan unsurlara ve dier uluslararas glere doru bir deiim; bunun beraberinde egemenliin hem kuralc bir ilke hem de deneysel bir gereklik olarak paralanmas ve kre21
NEO-CONLARIN SONU

sel sorunlarn ounun kayna olan zayf ve baarsz devletlerden oluan bir kuan ortaya kmasyla ekillenmitir. Ortaya kan bu d evreyi gz nne alarak ABD'nin, mevcut grlerin hibirinin esiri olmayan yeni bir d politika yaklam belirlemesi gerekmektedir. Bu yaklam, baz neo-con terimlerden yola kar: ncelikle ABD politikas ve uluslararas topluluk, tpk gerekilerin yapaca gibi, sadece kendilerinin d tutumlaryla deil, dier lkelerin iinde neler olduuyla daha yakndan ilgilenmelidir. kinci olarak, ahlki amalara ulamak iin ou kez g - zellikte Amerikan gc - gereklidir. Bu yaklam ayrca neo-con'larn Irak savana yol aan srete unutmu gibi grndkleri bir neo-con ilkesinden de yararlanmaktadr: hrsl sosyal mhendislik ok zordur ve her zaman zen ve alakgnlllkle ele alnmaldr. Dier bir deyile ihtiyacmz olan ey dier toplumlarla ilgilenirken aralar amalarla daha iyi eletirecek daha gereki bir Wilsonculuktur. Gereki Wilsonculuu klsik gerekilikten ayran ey, dier devletlerde neler olup bittiini ABD d politikasnn bir paras olarak ciddi biimde ele almasdr. Ulus ina etmenin veya demokrasiyi desteklemenin zor olduunu sylemek, bunun imknsz veya kesinlikle kanlmas gereken bir ey olduu anlamna gelmez. Dorusu zayf veya baarsz devletler

gnmzn kresel dzensizliinin en byk kaynaklarndan biridir ve hem gvenlikle lgili hem de ahlki nedenlerden tr, dnyann tek sper gcnn Bunlara srtn dnmesi kesinlikle mmkn deildir. Ne gerekiler ne de neo-con'lar, yllardr ne kalknma sorununa yeterli ilgi gstermilerdir ne de dnyada kalknmann en sorunlu olduu Afrika ve Latin Amerika gibi blgelere (elbette bu blgelerdeki lkeler gvenlik tehditleri haline geldikleri zamanlar dnda) odaklanmlardr.
22
LKELER VE SADUYU

Gereki Wilsonculuk, neo-con dnceden (ve Jack-soncu milliyetilikten) uluslararas kurumlar ciddiye ald lde farkllk gstermektedir. Bizler, ulusal egemenliin yerini anlamsz uluslararas organizasyonlara brakmak stemeyiz. Birlemi Milletler, bugn etkin ve meru bir kresel ynetim makam deildir ve asla da yle olmayacaktr. Dier yandan devletler olarak tanmladmz dikey yaplar arasnda u an iin yeterli - yani, bugn kreselleme olarak nitelendirdiimiz youn ekonomik ve sosyal btnlemeye uymaya yetecek - yatay sorumluluk mekanizmalar kmesine sahip deiliz. Devlet, yerine hibir uluslararas unsurun konulamayaca hayati bir ilevi srdrmektedir: bir kanun hkmn uygulayabilecek tek g kayna olarak durmaktadr. Fakat bu gcn etkili olabilmesi iin onun meru olarak grlmesi arttr ve salam bir meruiyet, devletler arasnda mevcut olandan daha st dzeyde bir kurumsallama gerektirir. Bu ihtiyalar karlayacak ok kurumlu br dnya yava yava olumaktadr, ama henz o noktaya gelmedik ve u anki d politika ekollerinin hibiri oraya varmamz salayacak yeterlikte deildir. Bu kitap, Amerika'nn dnyayla iliki kurmas iin farkl bir yol - ne neo-con ne de gereki, Jacksoncu veya liberal enternasyonal ist - sunmaktadr. Kitap, ABD'nin politik ve ekonomik kalknmay desteklemesinde nleyici savan dnda daha gereki bir yol bulmaya alyor ve gerek, mevcut kreselleen dnyaya uygun ok tarafl bir gndem ayor.
23

KNC BLM
Neo-con Miras Irak savana giden ve onu takip eden srete neo-con'lar konusu ve bu kiilerin Bush ynetimini ellerinde tuttuklar iddias zerinde ok sayda yaz kaleme alnd. Hikye son derece etkileyicidir, nk grne gre, ynetimin davran tarzna ynelik komplocu bir kilidi amaktadr. Elizabeth Drew, New York Revew of Books'ta, "Irak'a kar sava balatmamzdan byk lde neo-con'lar sorumludur" demitir. Bu szler, Bush ynetiminin "neo-con'lar" tarafndan ele geirilmi olduunu iddia eden Demokrat bakan aday Howard Dean tarafndan 2004 bakanlk seimi kampanyas esnasnda tekrarland. Birok yorumcu, Paul Wolfowitz, Douglas Feth ve Richard Perle gibi Irak savann nde gelen birka destekisinin Yahudi olduu gereine dikkat ekmi ve Irak politikasnn nihayetinde Ortadou'yu israil iin gvenli hle getirmek zere tasarlandn leri srmtr. Ayr bir dnce kanad ise Leo Strauss'un "sadece kk br sekinler grubunun entelektel olarak gerei bilmeye uygun olduu iin halk kitlelerine yalan sylemenin esasen bir grev olduu dncesi olan 'yce yalann' destekisi" olduu szn ortaya koyarak Irak savann sorumluluunu neo-con hareketin Straussu kanadna yklemitir.1 Kt niyet ve Bush ynetimiyle onun destekilerinin szlerinin kastl olarak arptlmasyla hayat bulan bu yaz24
NEO-CON MRASI

larn ou tamamen yanltr. Bu hikyelerin birounu dinleyen herhangi biri, neo-con dncenin uzaydan gelip Amerikan siyasi yapsna hastalk bulatran yabanc bir hcre olduunu dnecektir. Baz neo-con'larn da buna karlk olarak, kendi eletirmenleri araclyla, neo-con tanmnn Yahudi kelimesi iin kullanlan ifre olduunu iddia etmeleri muhtemelen artc bir durum deildir. nk Amerikan siyasi yapsnn iddia edilen ele

geirilme biimi, Yahudi dmanl tarihi boyunca Yahudilere ynelik yrtlm olan btn komplo biimlerine son derece benzemektedir. Irak savann hemen ardndan neocon'lara yaplan acmasz saldr, dier neo-con'lar neo-con dncesi diye bir eyin varln ya da onun Bush ynetimi tarafndan izlenen politikalarla herhangi zel bir ilikisi olduunu inkr etmeye yneltmitir.2 in gerei udur ki, neo-con dncenin 20. yzyln ortasndan gnmze kadar gelien ana lkeleri, eitli Amerikan geleneklerinin derinliklerinde yatmaktadr. Neo-con dnce deneyimle elde edilen dnceler, iddialar, yarglar yndr ve bu fikirleri benimseyenlerin etnik veya dini kimliklerine gre deil kendi deerleri zerinden yarglanmalar gerekir. Ayrca bu tr bir hareketin varln inkr etmenin de bir anlam yoktur, zira neo-con dncenin iki vaftiz babas, Irving Kristol ve Norman Podhoretz, Irak savandan bir hayli zaman nce neo-con dncenin ne olduu zerine denemeler yazmlar ve kendilerini neo-con olarak tanmlayan farkl nsanlarn aralarndaki mutabakat ve uyumazlk noktalarn kefetmekten mutluluk duymulard.3 Neo-con dncenin var olduunu inkr edenler, tpk Marksizm-Leninizm'de olduu gibi yerleik herhangi bir
25
NEO-CONLARIN SONU

neo-con "doktrini" olmad gereine iaret etmekte ve szde neo-con'lar arasndaki anlamazlklara ve elikilere dikkat ekmektedirler. Tm bunlar dorudur, fakat neo-con dncenin tek bir vcut olmamas gerei, orjun tutarl bir dnceler temeline dayanmad anlamna gelmemektedir. Neo-con dnce daha ziyade, neo-con'lar arasnda belirsizlik veya anlamazlk noktalaryla sonulanan entelektel akmlarn kavadr. Neo-Con Dncenin Kkleri Neo-con dncenin imdiye kadar yazlm birka genel tanm, hareketin entelektel kkenleri hakknda bir kavray salamaktadr. Daha nce belirtildii zere Kristol ve Podhoretz, nasl neo-con olduklar hakknda kendi gvenilir hikyelerini yazmlardr. Neocon olmayan birisi tarafndan yazlm muhtemelen en dengeli tarihe, iki Fransz gazeteci Alain Frachon ve Daniel Vernet'in kaleme aldklar L'Amerque Messanique (2004) adl eserde yer almaktadr. ngilizce olarak ise James Mann, Rseofthe Vulcans (ahinlerin Ykselii) (2004) adl eserinde Savunma Bakan. Yardmcs Paul Wolfowitz'in ahsi gemiini sunmaktadr. Murray Friedman, neo-con dncenin zellikle Yahudi entelektel kklerinin ayrntl bir tarihini yazmtr. Elbette bu konu zerine yazlm bir sr yanl, dmanca ve son derece arptlm eletiriler de vardr.4 CITY COLLEGE Neo-con dncenin kkleri, 1930'larn ortalarndan 1940'larn bana kadar New York City College'da (CCNY) okuyan, ounlukla Yahudi aydnlardan oluan sra d bir
26
NEO-CON MRASI

gruba dayanr. Bu grubun iinde Irving Kristol, Daniel Bell, Irving Howe, Seymour Martin Lipset, Philip Selznick, Nathan Clazer ve ksa bir sre sonra katlan Daniel Patrick Moynihan gibi simler vard Bu grubun hikyesi, bata yurt apnda yaynlanan bir belgeselde ve Joseph Dorman'n grupla ilgili Argung the World{2001)5 adl kitabnda olmak zere birok yerde anlatlmtr. Tm bu isimler, ii snfndan ve gmen ailelerden geliyorlard ve Columbia ile Har-vard gibi sekin niversitelerin kaplar onlara ounlukla kapal olduu iin CCNY'ye gidiyorlard. O dnem, tpk bugn gibi, dnya politikasndaki en bunalml dnemlerden biriydi. CCNY grubu tamamen politikti ve sol grl politikalara balyd. CCNY kafeteryasnda Trokist olan Oda 1 ile Stalin-ci olan Oda 2'nin hikyesi ve Irving Kristol'un balangta Oda 1 ile olan ilikisi artk herkese biliniyor. Ancak CCNY grubunun en nemli miras, youn bir an-ti-komnizm ve komnizmi destekleyen ve onun temsil ettii ktl gremeyen liberallere ynelik eit lde bir nefretti. Neo-con dnceden hareketle bu akmn en bandan beri topik sosyal

mhendislie kar dnp duran muhalefetin kkenleriyle bu liberal anti-komnizmin balangcn anlamak son derece nemlidir. CCNY grubunun birok yesinin balarda Trokist olmas tesadf deildir. Elbette Trok'nin kendisi de bir komnistti, ama ardndan Hitler-Stalin antlamasnn, onun ardndan da Almanya'nn Sovyetler Birlii'ni igal etmesi zerine gzde akma doru bir dn yaanld bu popler hareket srecinde Trokistler, Stalin rejiminin mutlak olum-suzculuunu ve vahiliini ou kiiden daha iyi anlamlard. O vahilik, Stalin'in 1940 ylnda Troki'yi Mexico City'de ldrtmesine neden olmutu.
27
NEO-CONLARIN SONU NEO-CON MRASI

Hayal krklna uram Sol'un komnizm kartl, geleneksel Amerikan Sa'nn antikomnizm kartlndan olduka farkldr. Amerikan Sa, ateist, dman bir d gle balantl ve kapal bir piyasa olduu iin komnizme kar kyordu. Anti-komnist Sol ise tersine komnizmin sosyal ve ekonomik amalarn destekliyordu, ama 1930'lU ve 1940'11 yllarda "mevcut gerek sosyalizmin" benimsemi olduu idealist hedeflerin temelinin tamamyla istenmeyen sonulardan olumu bir ucube haline geldiini fark etti. Ar boyutlara tanan iyi niyetler tehlikesi, bir sonraki nesil boyunca bu grubun yelerinin birounun i yaamnn temelini oluturacakt. ikinci Dnya Sava'na kadar CCNY grubunun neredeyse tamamnn Markiszm'den ayrlm olmasna ramen, her birinin sa kanada nihai geilerinin zamanlamas ve mesafesi deimektedir: Irving Kristol en saa gitmi, Irving Howe san gerisinde durmu; Bell, Glazer, Lipset ve Moynihan bu kisinin arasnda bir yerde kalmlard. Saa gei neredeyse kanlmazd, nk yavaa Sovyetler Birlii'nin dna taan Staln dehetinin doas aa kmakla kalmam, ayrca kapitalist ABD, Nazi Almanyasna mdahale etmi ve bu lkeyle Japonya'nn yenilgiye uratlmalarnda nemli bir rol oynamt. O zamanlar herkesin kinci Dnya Sava iin ahlki bir son olarak grd durumu yaratan, grnteki snrsz Amerikan gcnn kullanmyd. New York'un 1940'larn sonlar ve 1950'lerin balarndaki kapal entelektel yaam, Partisan Review ve Commentary gibi dergilerin etrafnda toplanmt. Ayn dnemde etkisi giderek artan Souk Sava ile McCarthyzm'in perde arkasna ynelik bir tartma balatld; bu da zamanla Sol'dan daha fazla kopulara neden olarak neo-con'larn saflarna yeni isimler katt. Norman Podhoretz, kendisinin sa kanada gei yolculuunu kapsaml biimde kaleme almtr ve Commentary de onun editrlnde saa geerek neocon dncenin nde gelen dergisi olmutu.6
THE PUBLIC INTEREST

CCNY grubunun komnizm kartlyla 1965 ylnda Irving Kristol ve Danief Bell (ksa sre sonra e editr olarak yerine Nathan Glazer geecekti) tarafndan kurulan The Pubic Interest dergisinden doan ikinci nemli neo-con dnce akm arasnda hatr saylr bir ba vardr. 1960'larn sonlarnda Amerikan politikalar arpc bir biimde deimiti: insan haklar hareketi ve Vietnam Sava'nn sonucu olarak 1930'larn eski komnistleri ile her yan saran Solun yerini, en azndan geici bir sreliine, Tom Hayden'n Yeni Solu ve Demokratik Toplum Taraftar renciler almt. Bu ayrca byk lekli sosyal mhendisliin ABD hkmeti tarafndan Lyndon Johnson'un Yoksullukla Mcadele ve Byk Toplum programlar eklinde yeniden canlandrld bir dnemdi. Bell, Glazer ve Lipset gibi isimler oktan niversitelerdeki yerlerini almlar ve kendilerini yeni bir radikal renci neslinin muhalefeti karsnda bulmulard. Hocalarnn pek de olumlu yaklamadklar yeniliki sosyal almalar destekleyen bu renciler, niversiteleri Amerikan kapitalizmi ve emperyalizminin hizmetisi olmakla suluyorlard.

Neo-con dnceyi ekillendiren ilk sava, 1930lu ve 1940l yllarda Stalincilerle; ikincisi ise Yeni Sol ile onun 1960larda dourduu kar kltrle yaplan kavgayd. kinci savan hem i hem de d politika boyutlar vard.
28

29
NEO-CONLARIN SONU

Vietnam Sava muhalefeti; Havana, Hanoi, Pekin ve Managua'daki komnist veya Marksist rejimlere yaknlk duyan bir Amerikan sokulan nesli yaratt; ayrca Avrupa'nn mreffeh lkelerini model olarak almaya, sosyal eitsizliin altnda yatan nedenlerin birouna ynelmeye alan tutkulu bir i gndeme yol at. The Public Interest, Kristol ve Bell tarafndan tamamyla gndemin i politika ksmn, ou kez olumlu olsa da, eletirel bir gzle zlemek iin kurulmutu. Bu dergi, akademisyenler, sosyal bilimciler ve aralarnda Glazer, Moynihan, James Q. Wilson, Glenn Loury, Charles Murray ve Stephan ve Abigail Thernstrom'un da olduu beyin takm entelektellerinden oluan bir kuaa ev sahiplii yapt. Bu yazarlar, Byk Toplum projesini eletirdiler; bu da 1980'ler ve 1990'larn sosyal politikasnda daha sonra sa akma gei iin entelektel temeli hazrlad. Eer The Public Interesfte yazan kiilerce dile getirilen sosyal politika eletirilerini bir at altnda toplayan tek bir tema varsa o da sosyal mhendisliin snrlardr. Bu yazarlar, organik sosyal ilikileri zedeleyen byk devlet mdahalesi (rnein zorunlu otobsle tama} gerektirdikleri veya beklenmedik sonular (zenginliin bir sonucu olarak tek ebeveynli ailelerin saysnn artmas gibi) yarattklar nedeniyle sosyal adalet aramaya ynelik hrsl abalarn sol grl toplumlar ou kez olduklarndan daha kt bir hale getirdiini ileri sryorlard. Bu yzden Amerikan kamu politikasnn eletirilmesiyle CCNY grubunun komnizm kartl arasnda dorudan bir ba vardr: hem Amerikan liberalleri hem de Sovyet komnistleri deerli amalar peinde kouyorlar, ama politik gnllln snrlarn grememekle kendilerine zarar veriyorlard.
30
NEO-CON MRASI

Bu konuyla ilgili saysz rnek vardr. Nathan Glazer pozitif ayrmcln, kendisinin szde miraslarn iaretlemesi ve sosyal ilerlemeye ynelik aksi ynde drtler oluturmas asndan ortaya kard olumsuz sonular yazmt. James Q. Wilson, su zerine yazd kapsaml yazlarnda, sosyal politikann suun yoksulluk ve rklk gibi temel sebeplerine ulaabileceine inanmann aptallk olduunu ve makul sula mcadele politikalarnn ksa vadeli semptomlarla ilgilenmesi gerektiini savunuyordu. nl (George Kelling ile birlikte yazd) "Krk Pencereler" makalesi, polis karakollarnn byk sularn yan sra daha kk sosyal dzen meselelerine de odaklanmalar gerektiini ne sryordu; bu makalenin New York ehrinin, metrolar-dak duvar yazlarn silmeye ikna edilmesinde olaanst bir etkisi olmutu.7 Daniel Patrick Moynihan, muhtemelen en ok 1965 tarihli The Negro Family adl almasyla tannyordu. Bu alma, zencilerin yoksulluunun kltrde ve aile yapsnda yatan karmak kkleri olduunu ve bunun, sosyal alkanlklar gz nnde bulundurmayan teviklerle zlemeyeceini ddia ediyordu. Moynihan raporu, ilk yaynlandnda olduka tartma yaratt ve "yoksulluk kltr" zerine hararetli, pe pee tartmalara yol at. Moynihan'n eletirisi, evlilik d doumlar tevik eden ve yoksulluk kltrne katkda bulunan ocuklu Fakir Ailelere Yardm (AFDC) gibi yardm programlarnn beklenmedik sonularna dikkat eken Charles Murray tarafndan geniletildi.8 AFDC'nin bu ekilde eletirilmesi sonunda, Cumhuriyeti Parti Kongresi tarafndan sunulan ve Bakan Bili Clinton tarafndan imzalanan 1996 tarihli Kiisel Sorumluluk ve alma Frsat Uzlama Yasas altnda yrrlkten kaldrlmasna yol at.
31
NEO-CONLAfilN SONU

The Public Interest, yalnzca i politikayla ilgileniyordu. Irvng Krstol, The National Interest adnda d politika zerine karde bir dergi kurdu. Dergi, kurucu editr Owen Harries'in ynetiminde ABD d politikas hakknda, ounlukta merkezin sa olmak zere, ok eitli grlere ev sahiplii yapt. The Public Interest tarafndan balatlan i po-litika eletirisi sonunda ABD d politikasyla ilgili anlamlar tayacakt, ama arada dorudan bir iliki yoktu ve birok neo-con da asla byle bir iliki kurmamt. Neo-con d politikasnn daha yakn kkleri baka bir yerde yatmaktadr. LEOSTRAUSS Neredeyse hibir konu hakknda Leo Srauss ve Irak sava hakknda edildii kadar bo laf sarf edilmemitir. Mark Lilla, Strauss'un kim olduu konusunda uzun ve aydnlatc bir yaz yaynlam, gizli bir anti-demokratik reti ortaya koyduu veya kamu yetkililerinin yalan sylemelerini destekledii ynnde Anne Norton, Shadia Drury, Lyndon La-Rouche ve dierleri tarafndan ortaya atlan batan savma sulamalara kar Strauss'u ustalkla savunmutu.9 Strauss'un Bush ynetiminin d politikas zerinde etkisi olduunu dnmenin sama olmasnn nedenlerinden biri de Irak savana giden srete ynetimde hibir Straussunun yer almam olmasdr. Dick Cheney, Donald Rumsfeld, hatta Bakan Bush'un kendisine bile Leo Strauss'un kim olduunu soracak olursanz muhtemelen bo baklarla karlarsnz. Straussuluun Irak savanda etkin olduu dncesi, srf savunma bakan yardmcs Paul Wolfowitz'in ksa sreliine Strauss ve kendisi de Strauss'un rencisi olan Allan
32
NEO-CON MRASI

Bioom'la alm olduu iin geerlik kazanmt. Ancak Wolfowtz kendisini asla Strauss'un vesayeti altnda grmemi ve d politika grleri dier retim grevlilerinden, zellikle de Albert VVohlstetter'dan ok daha fazla etkilenmiti. Leo Strauss, Nazilerden kaarak 1930'larda Birleik Devletlere g etmi, Ernst Cassirer'den ders alm ve 1973'teki lmnden ok ksa bir sre ncesine kadar ounlukla Chicago niversites'nde ders vermi Alman Yahudi'si bir siyaset kuramcsyd. Eserlerinin ou, Bat felsefesinin rasyonalist geleneini iten ykp modernlii kendi inanlar ve kurumlar iin kullanaca derin bir felsefi temelden yoksun brakm olan Nietzsche ve Heidegger'e verilen karlk olarak grlebilir. Buna ek olarak btn yaam boyunca, ilahi vahiy ile iyi yaamn doas hakkndaki siyaset st savlarn politik felsefeden Avrupa Aydnlanma dneminin dnd kadar kolaylkla soyutlanamayaca-n ne sren "teolojik-politik sorunla" uramt. Strauss'un ada bantcla verdii karlk, eski dnrlerin eserlerinin zenle okunmasyla modern a ncesi felsefi dnme biimlerini yeniden canlandrmak ve zellikle de klsik dnem politik filozoflarn doann mantkl bir aklamasn bulmaya ve onun politik yaamla ilikisini anlamaya ynelik abalarna kar bir takdir duygusu yaratmak olmutu. Bu yzden eserleri, dogmatik yazlardan ziyade Plato, Thucydides, Farabi, Maimondes, Makyavelli, Hobbes ve dier filozoflar zerine uzun ve ar denemelerdir. Strauss, Marks ve Lenin'in ortaya koyduklar anlamda bir doktrin retmemitir ve onun yazdklarndan kamu politikas analizine benzeyen herhangi bir ey karmak son derece gtr.
33
NEO-CONLARIN SONU

Strauss'un da elbette politik grleri vard: liberal demokrasiyi komnizme ve faizme tercih ediyor, totaliter ideolojilere kar durduu iin VVinston Churchill'e byk bir hayranlk duyuyor ve felsefi modernlik krizinin Bat'nn kendine gvenini ykacandan endie duyuyordu. Ancak rencilerine alad ey, bir kamu politikas talimatlar kmesi deil, Bat'nn felsefi geleneini ciddiye alp anlamaya ynelik bir istekti. Mark Lilla, Strauss'un ahsen derin felsefi dncelere sahip olmasna ve dncelerinin politiklemesini nlemek iin zorluklara gs germesine ramen onun ikinci, nc ve

drdnc nesil rencilerinin hocalarnn retilerini ucu ak aratrmaya bir davet olarak deil, br ilmihal olarak grmeye baladklarn ne sryor, lla'ya gre bu kiiler, Strauss'un dncelerini politikletirmeye ve bunlar belirli ada kamu politikas formlleriyle ilikilendirmeye balamlard. Strauss'un rencilerinden iki tanesi bu geite kilit rol oynamt: Claremontlu Harry Jaffa ile lla'mn ifadeleriyle Straussuluun srasyla "Sousacu" ve "Wagner-ci" kanatlarn gelitirmi olan Allan Bloom. Jaffa, (effer-son'n Bamszlk Bildirgesi'nde doal haktan bahsetmesinden olduka faydalanarak Amerikan ynetimini klasik doa kanunu geleneiyle likilendirmiti. rencileri, Birleik Devletler'! Plato ve Aristo'dan gelen felsefi gelenein en yce rnei olarak gryorlar, bylece Strauss'un felsefi grlerini Amerikan milliyetliiyle birletiriyorlard.10 te yandan Bloom, "modernlik krizinin" Amerikan siyasi ve sosyal yaamnda gereklemekte olduklarn grd paralayc sonular konusunda ok daha karamsard. ok satlan kitaplar listesine giren 1987 tarihli The Closing of the American Mind, Heidegger'in Rectroratsrede adl a34
NEO-CON MRASI

lmasn dorudan ve muhteem bir ekilde Amerikan niversitelerindeki ada krizin yan sra seks, uyuturucu, mzik ve popler kltrdeki dier akmlarla ilikilendiriyor-du.11 Bu kitap, hassas bir noktaya dokunuyor ve yeni bir sorunu tanmlyordu. Kltrel bantclk mantn insanlarn miras aldklar kltrel ufuklarn tesine geemeyecei inanc - aslnda ada entelektel yaamda oktan kendisine yer edinmiti. Bu, Nietzsche ve Heidegger gibi nemli dnrler tarafndan st dzeyde merulatrld; postmodernizm ve yap skclk gibi entelektel akmlarla yayld ve kltrel antropoloji ve ada bilimin dier blmleri tarafndan uygulamaya geirildi. Bu dnceler, zerinde yaayan insanlarn "yaam biimlerinin" eletirilmesine kar ktklar Amerikan siyasi kltrnn eitlikiliinde kendileri iin verimli topraklar buldular. Bu tr bir bantcln birok akademisyen ve niversite yneticisinin 1960'larda niversitelere ynelik saldrlar karsnda kendi lklerini koruyamam olmalarnn nedenlerinden bri olduuna da phe yoktur. Bloom, politikadan ok felsefi fikirler ve liberal eitimle ilgileniyordu; muhafazakr olduunu aka reddediyordu. Daha nce belirttiim zere, neo-con hareketin Daniel Bell ve Nathan Glazergibi ncleri de kendilerini 1960'lar-da Yeni Sol ve renci radikalizmi ile yaanan mcadelenin muhafazakr tarafnda bulmulard. Bloom'un daha sonra aklayp da onlarn zamannda ifade edemedikleri ey, ada liberal demokrasinin zayflk kaynaklarna ynelik ok daha derin bir anlayt Isaiah Berlin ve Karl Popper gibi liberal, ok uluslu bir toplumu desteklemeleri ve savunmalar iin bavurulan felsefi dnrler, Strauss'un felsefi deneyim dzeyinin yanna eriememilerdi. Bu yzden StraNEO-CONIARIN SONU

uss, Jaffa veya Bloom'dan etkilenmi kiilerin 1980'lerde neo-con evrelere gemi olmalar pek de artc deildir. Strauss ve Straussuluk ile ilikilendrilip de Bush ynetiminin d politikasyla ilgisi olan dikkate deer bir fikir vardr: "rejim" fikri. Rejimin siyasi yaamn merkezinde olmas Strauss'a deil, her ikisi de aristokratik, monarik ve demokratik rejimlerin doalar le bunlarn hkmettikleri insanlarn kiilikleri zerindeki etkileri hakknda olduka sz sylemi olan Plato ve Aristo'ya baldr. Plato ve Aristo'nun ikisi de bir rejimi modern biimde, gzle grlr resmi kurumlar kmesi olarak deil, daha ok resmi politik kurumlarla gndelik alkanlklarn srekli olarak birbirlerini ekillendirdikleri bir yaam biimi olarak grmektedir. Demokratik bir rejim, belirli tipte bir vatanda, dolaysyla Plato'nun Devlet adl eserinin sekizinci kitabnda Sokrates'in mehur demokratik adam tanmn ortaya koyar: Sonra dedim ki; kh iki iip fltn sesini dinleyerek, kh suya dalarak; kimi zaman jimnastik yaparak, kimi zaman da yine aylak aylak gezip hibir eye aldrmayarak ve bazen de zamann felsefeyle megulm gibi geirerek anlk arzularn tatmin ederek yaar. ou kez

politikayla ilgilenir ve ayaa frlayarak aklna geleni syler ve yapar; birilerine hayranlk duymaya grsn, hemen o yne gider - isterse ok para kazanan kiiler olsun. Hayatnda ne dzen vardr ne de zorunluluk, ama srdrd bu hayat onun iin tatl, zgr ve huzurludur.^2 ada politik dnrler arasnda antik rejim anlayn kavramaya Alexis de Tocqueville kadar yaklaan olmamtr. Tocquevlle, Amerika'da Demokrasi adl eserinde Amerikan rejimini tanmlarken, ie lkenin resmi kurumlarnn analiziyle balyordu: Anayasa, federalizm ve farkl Amerikan eyaletlerindeki yasalarn doalar. Ancak Tocqu36
NEO-CON MRASI

eville'in kitabn zellikle arpc klan ey, Amerikan halknn alkanlklar, gelenekleri ve toplumsal davranlaryla -gnll birlie eilimleri, dindarlklarnn yaps, ahlk anlaylar, kendi demokratik kurumlarndan duyduklar ar gurur- ilgili yapt gzlemlerdi. Aristokrat bir Fransz ailesinden gelen Tocqueville, demokrasinin insan kiilii zerine yapt etkiler konusunda Sokrates kadar nyargl deildi, ama bir rejimin kiilik zerine etkilerinin o rejimin trnn anlalmasnda nemli olduuna nanyordu. Tocqu-eviile, Amerikan ynetim biiminin lkenin siyasi kurumlarn tanmlayan, fakat ayn zamanda da vatandalarnn davranlarnn ve inanlarnn ine ileyen bir eitlik dncesine dayandn iddia ediyordu. Bu gndelik alkanlklar da - siyasi yaamn sosyolojik ve antropolojik katmanlar -resmi siyasi kurumlarn oluumunu mmkn klm ve bu kurumlar ayakta tutmutu. Bu yzden daha geni anlamyla rejim, siyasi yaamn anlalmasnda bir kilit grevi grmt. Strauss'un ve onun rencilerinin birounun yazlarnda gze arpan bir konu da rejimlerin ekillenmesinde politikann roldr. Strauss, Doal Hak ve Tarih (1953) adl eserinde, salkl siyasi dzenlerin gelenekler, grenekler, deerler ve davran biimlerinin tarihsel geliimlerine dayandklarn iddia ettii iin ngiliz Liberal Parti yesi, dnr Edmund Burke' eletiriyordu. Strauss, tpk Plato ve Aristo gibi, ortak yaam amalar meselesinin ada liberal projenin yapmaya alt gibi siyasi yaamdan tamamyla dlanamayacana inanyordu. stelik (Straussu olmayan terminolojiyle ifade etmek gerekirse) resmi siyasi kurumlar gndelik kltrel kurallarn ve alkanlklarn ekillenmesinde hayati bir rol oynamlardr. Straussular arasnda yne37
NEO-CONLARIN SONU

tim biiminin "belirlenmesi" konusunda - Solon, Lycurgus veya Amerika'nn kurucu babalar rneklerinde olduu gibi neredeyse her zaman tarihsel olaylar balamnda olsa da -ok sayda tartma yaanmaktadr. Kurucu babalar ele alacak olursak, ister Sousac ister VVagnerci olsun neredeyse btn Straussular Amerikan karakterinin kesinlikle Amerikallarn 1776 ile 1789 arasndaki dnemde kendileri iin setikleri siyasi kurumlar tarafndan ekillendirildiine inanmaktadrlar. Bu kurumlarda sadece Burke'n yazsz hukuk srecinin uzun vadeli ve aadan yukarya onaylamalar deildi. Bu kurumlar, bazen gerek felsefi yansmann dzeyine ulaan ve Federalist gazetelerde yer alan ak tartmalarla ara sra bildiriliyorlard.13 Ne tesadftr ki politikann merkezde olduu grn, Amerikan kurumlarnn iine yerlemi siyasi eitlik dncesinin Amerikallarn daha sonradan sergiledikleri alkanlklar ve davran biimlerini akladna inanan Tocqueville de paylayordu. Bu yzden Strauss ne anti-politik ne de ant i-devletiydi; o da tpk Aristo gibi, insanlarn yaradl itibariyle politik olduklarna ve tam baarya yalnzca ehir hayatnda yer alarak ulatklarna inanyordu. te bu nedenle neo-con hareketin Straussu kanad, liberal muhafazakrlarla her zaman bir sorun yaamtr. Liberaller, zgrl sadece olumsuz ynde, hkmet gcnden gelen zgrlk olarak alglyorlar. Adam Wolfson yle anlatyor: "Liberaller, kendi kendini ynetme dndaki akla yatkn her zgrl savunurlar... Neocon'lara gre ise klelie giden gerek yol, liberaller ile sol grl sekinlerin zgrlk adna anti-de-mokratik bir sosyal politika uygulamaya ynelik abalarnda yatmaktadr. Ancak

verilen, dar ve zelletirilmi bir zgrlktr. Sonu olarak kamusal ilerle faal ve etkin bir e38
NEO-CON MRASI

kilde ilgilenmek nlenmitir. Kamusal deerler sisteminin oluturulmas srecinde sz sahibi olmak dnda her ey serbesttir."14 Bu nedenle Straussular ve neo-con'lar, refah reformu gibi konularda geleneksel muhafazakrlar ve liberallerle daha geni anlamda hemfikir olduysalar da sorunu ok farkl biimde alglyorlard. Refahn fakir insanlarn kiilikleri zerindeki ypratc etkilerine odaklanyorlard; aslnda buna devlet mdahalesinin dourduu bir sonu olarak bakmyorlard. Bush ynetimi, "rejim deiikliini" d politikasnn ilk srasna ve merkezne koymu, bu amacna askeri gle ulaarak Afganistan ve Irak'taki rejimleri ykmtr. Bu tr bir politika, Strauss ve onun takipilerinin anladklar gibi rejimin merkezde olduu anlayndan m geliyor? Bu, felsefi dnceleri gerek politikalara dntrmenin ar zorluunu gstermesi asndan ksmen doru, ksmen de yanltr. Bu karmn doru ksm, belirli siyasi sorunlarn yalnzca rejim deiiklii yoluyla zlebileceidir. Dier bir deyile, rejimler genel yaam biimlerini oluturur ve yanstrlar; Sokrates her ne kadar d politikadan bahsetmese de ona gre rejimin yapsnn bir toplumun da dnk davranlarn etkilemeyeceini dnmek ok zordur. Bu dnce, "demokratik bar" hakkndaki ada uluslararas ilikiler kuramlarnda gizlidir: ulus devletler, gerekilerin kabul ettikleri gibi, kara kutular veya g in birbirinden bamsz olarak mcadele eden bilardo toplar deildir; d politika, toplumlarnn temellerinde yatan deerleri yanstr. Kendi vatandalarna adaletsiz davranan rejimler muhtemelen yabanclara da ayn eyi yaparlar. Bu yzden zalim veya totaliter rejimlerin tutumlarn yzeysel karlklar ya da ceza39
NEO-CONLARIN SONU

larla deitirmeye ynelik abalar her zaman iin rejimin temelindeki yapy deitirmekten daha az etkili olacaktr. Polonya, Macaristan ve ekoslovakya, 1989'dan nce komnist rejimlere sahiptiler ve Varova Pakt'na yeydiler; Bat Avrupa'ya ynelttikleri tehdit, Avrupa'daki Konvansiyonel Gler mzakereleri gibi silah kontrol anlamalaryla deil, onlarn liberal demokrasilere dntrlmeleriyle nlendi. Buraya kadar her ey iyi: Afganistan ve Irak'taki rejim deiiklikleri, bunlarn ABD'yi veya komularn, bir zamanlar Taliban ve Saddam Hseyin'in yaptklar gibi tehdit etmeyeceklerinin en byk teminatlardr. Strauss'un siyasetin merkezde olmas anlay ayn zamanda baarl rejim deiikliinin uzun vadede toplumlarn alkanlklar ve davran biimleri zerinde olumlu bir etkiye sahip olacan ne srm olmalyd. Saddam Hseyin'in zorba ynetimi pasiflii ve kadercilii dourmutu -zulmn ve iddetin ktlklerini sylemeye gerek bile yok - fakat demokratik bir Irak, vatandalarna muhtemelen daha byk bir zgven kazandracaktr. Ancak Straussuluun rejimle ilgili yorumunun doru biimde anlalmas, Amerika'nn rejim deiiklii gerekletirmeye ynelik abalarna ilikin tehlike sinyalleri de vermi olmalyd. Bu anlaya gre rejimler, yalnzca resmi kurumlar ve yetki makamlar deildir; onlar, ynettikleri toplumlar ekillendirir ve onlar tarafndan ekillendirilirler. nsanlarn yaamlarn yneten, din, yaknlk ve ortak tarihsel deneyime dayanan yazsz kurallar da rejimin bir parasdr. Klasik politik felsefe, yeni rejimlerin kurulmasnn yeni yaam biimlerine yol aabileceini ne srerken, bunlarn kurulmalarnn zellikle kolay olduklarn iddia etmemektedir. zellikle Plato, insanlar mevcut siyasi dzenleri40
NEO-CON MRASI

nin kinatn byk dzeninin zerine kurulu olduuna inandrmak iin ehre zg br dine benzer bir eye duyulan ihtiyac vurgulamaktadr. Bu, hem Devletin onuncu kitabnda

Sokrates'in Er efsanesini ilemesiyle hem de Kanunlar'da dinin uzunca tartlmasyla desteklenmektedir. Strauss'un modern Aydnlanma projesine duyduu phenin ana bir noktas varsa ayet, o da salam bir siyasi dzen kurmak iin mantn tek bana yeterli olduu veya mantk d aa karma iddialarnn politikadan dlanabilecei dncesidir. Yeni bir siyasi dzen kurmak bu yzden zor bir itir ve kendilerine yasalar kardklar insanlarn alkanlklar, davran biimleri ve geleneklerini yakndan tanmayanlar iin iki kat daha zordur. Tarihe bakacak olursak, ok az sayda Amerikan denizar imparatoru - Douglas MacArthur dnda - bu tr bir almaya byk bir uygunluk gstermitir.13 Yerli halklarn alkanlklar ve deneyimlerinin iinden doan kurumlar grmek yerine yabanc topraklara kendi Amerikan deneyimlerini gtrme eiliminde olmulardr. Amerikan deneyiminin evrenselliinde Straussu inanca dair herhangi bir ey yoktur; ne Strauss ne de antik politik filozoflarn hibiri, demokrasinin diktatrln ortadan kaldrlmasndan sonra toplumlarn dneceklerinin dnld rejim olduuna inanmyordu. Tocquevlle, eitliin ilerleyiinin kanlmaz olduunu ve her bireyin geleceinde demokrasinin yattn sylyor.16 Ancak onun demokrasiye ynelik belirgin, yzyllarca sren tarihsel akm iddiasyla salam bir demokrasinin belirli bir yerde ve zamanda kurulabileceine ilikin nan arasnda byk bir fark vardr. Tocqueville, demokrasinin ABD'de, kltr ve sosyal uyguiama alanlarndan gelen ve
41
NEO-CONLARIN SONU

bugn "destekleyici yaplar" dediimiz eylerin varlna dayanan anavatan Fransa'dan daha iyi ilemi olduunu aklamaya ok zaman harcamt. Rejimin nemiyle ilgili Straussu anlay, davranlarda baz deiiklikleri gerekletirmek iin rejim deiikliinin gerekli olduunu ve bunu baarmann da son derece zor olduuna aret ediyordu. ALBERT WOHLTElTER Leo Strauss d politika hakknda neredeyse hibir ey sylememi olsa da onun rencilerinin veya rencilerinin de rencilerinin ou, onun felsefi dncelerini politikalara dntrmeye alm olabilirler. te yandan ayn ey, Paul Wolfowitz, Richard Perle, Zalmay Halilzad ve Bush ynetiminin iindeki veya ona yakn dier kiilerin retmeni olan Albert Wohlstetter iin sylenemez. VVohlstetter, Rand Corporation'm 1950'lerdeki grkemli yllarnda burada alm, daha sonra Chicago niversitesi'nde ders vermi olan matematiksel dnen bir mantkyd Meslek yaamnn belirleyici iareti, iki ana konu zerine ok uzun zamandr duyduu lgi olmutu. lki, geniletilmi caydrclk yntemiydi. Wohlstetter, Souk Sava gnlerinde Fransz General Pierre Galois gibi strateji uzmanlar tarafndan ortaya atlan, en az miktardaki bir nkleer caydrcnn ucuz ve etkili bir ulusal savunma biimi olaca ynndeki inanca kar kmt. Wohlstetter genel politika evrelerinde en ok, Sovyetler Birlii'nin snrlarnn etrafndaki orta menzilli ABD nkleer bombardman uaklarnn nleyici saldrya kar savunmaszlklarn gstermi 1954 tarihli Rand Corporation'in baskn tarzndaki mdahaleleri bombalama esasl teori almasyla tannyordu. G42
NEO-CON MRASI

rnen oydu ki, nkleer bir caydrcya sahip olmak yeterli deildi; lkeler, nkleer sava senaryolarndaki savunmaszlklarn gzden geirmek zorundaydlar. Bu alma, Souk Sava caydrma teorisinin en nemli maddesi haline gelen ilk darbe/ikinci darbe kavramn ortaya koydu.17 Wohlstetter'm uzun srefi ikinci ilgi konusu ise nkleer silahlara sahip olunmasyd. 1968 tarihli Nkleer Silahlarn Yaylmasn nleme Antlamas'nn {NPT) hemen ardndan ortaya kan nkleer silahszlanma biiminin, nkleer silahlarn yaylmasn nlemeye alrken dier yandan da sivil nkleer gce sahip olma hakkn tand konusunda pheleri vard; ona gre bu iki tr teknoloji birbirilerinden doru biimde ayrlamazd. Wohlstetter'in endieleri bugn, ran'n NPT'ye dayanarak sivil kullanma ynelik nkleer enerji iin zenginletirilmi

uranyum retme hakkna sahip olduunu iddia ettii Ortadou'da hayata gemektedir. Bu yntem, gizli nkleer silah program iin mkemmel bir rt salamaktadr. Nkleer silahlara sahip olunmas meselesi, Wohlstetter'n zihninde, geniletilmi caydrclkla balantlyd. Nkleer gce sahip birok devletin olduu bir dnyann karlkl caydrma yoluyla duraan hale getirilebilecei dncesi akla yatkndr, ancak bu devletler gvenli ikinci darbe imkn ve kabiliyetlerine ulamadka bu dnce hayata gemeyecektir. Kk, gelimekte olan nkleer glerin, rakiplerini baskn nlemler almaya sevk ederek istikrarszl arttrmalar daha muhtemeldi. Albert Wohlstetter'in kendisini neo-con olarak grp grmedii belli deildir, ama Sovyetler Birlii tarafndan yneltilen tehdit hakkndaki karamsar gr nedeniyle o ve rencileri az ok belli etmeden bu hareketle birlemiler43
NEO-CONLARIN SONU

dir. Sovyetler Biri'ni caydrmak iin Karlkl Gvenli Yok Etme doktrininin (MAD) yeterli olacana dair 1960l ve 1970'li yllarda alnan bilgileri kabul etmiyordu. Wohls-tetter onlarca, yzlerce milyon sivili yok edecek bir tehdidin hem ahlka aykr hem de gerek d olduunu iddia ediyordu. CBM'lerin (Ktalar aras balistik fze) isabet oranlarnn artmas ve oklu sava balklarnn konulandrmasyla ileride bir gn szde kar kuvvetin - rnein Sovyetlerin Amerikan nkleer slerine kar bir ilk darbe balatp ABD'nin karada konulu nkleer glerinin byk bir ksmn yok etmesi, ayrca bir denizaltndan ehirlere ynelik kar darbeyi pskrtmeye yetecek kadar silaha sahip olmas gibi - mmkn olabileceine dikkat ekiyordu. Kar kuvvet senaryolarnn ou, radyoaktif serpinti ve dier ikincil etkiler yoluyla her iki tarafta da muhtemelen milyonlarca insann lmne yol aacak olsa da, ehirleri hedef alan nkleer mha kar deer savalarnn aksine bu tr bir sava en azndan imkn dhilindeydi. Wohlstetter, Sovyetler Birlii'nin gemite politik amalar in zayiatlara raz olduunu, bu yzden kar kuvvet saldrsna kar savunmasz bir kuvvet durumunun gelecekte onu daima cay-dramayabileceini savunuyordu. Wohlstetter, Wolfowitz, Perle ve Senatr Henry M. "Kepe" Jackson gibi siyasi mttefikler (ayrca Sovyet tehdidini inceleyen szde B Takm'nda Wolfovvitz ile birlikte alm olan Paul Nitze gibi memurlar), MAD'yi yceltmek amacyla stratejik silahlarn kontroln kullanmaya alan Henry Kissinger ile merkeziyeti Cumhuriyetilere ve Demokratlara kar bir araya gelmilerdi. 1970'lerde stratejik nkleer silahlarla ilgili gerekletirilen SALT antlamasn, gelien Sovyet kar kuvvet imkn ve kabiliyetlerini engelle44
NEO-CON MRASI

mede baarsz olarak caydrcl zayflatmakla eletiriyorlard. VVohlstetter bu yzden ilk neo-con'larn Sovyetler Birli-i'ne kar dmanca grlerini ve bu kiilerle Strauss rencilerinin de rejimlerin d politika iin nemli olduklar inancn paylayordu. Onun ortaya koyduu ey, uluslararas likiler, savunma politikas ve gvenlik meseleleri konusunda uzman olmadklaryd. VVohlstetter, 1970lerin sonunda ve 1980'lerde, ilgisini Basra Krfezi, Irak, ran-lrak sava ve Ortadou'da filizlenmekte olan nkleer silahlanma sorununa evirdi. O ve rencileri bylece, geni ve genel bir neo-con dnceler kmesinin belirli d politika tercihlerine dntrlmesinde ok nemli bir rol oynadlar. VVohlstetter'in Wall Street Journal1in gr sayfasnn kdemli editr Robert Bartley gibi isimler zerindeki etkisi sayesinde bu tercihler, Kissinger ve yumuama politikasna kar salam bir alternatif oluturdular ve Ronald Reagan bakan seildiinde politikaya dhil edildiler. VVohlstetter'in almasnda srekli olarak ilenen bir konu da artan hedef tespiti doruluk orannn sava zerindeki etkisiydi. Nkleer dzeyde, bamsz olarak hedefe y-neltilebilen oklu atmosfere dn blmeleri (MIRV), sertletirilmi fze snaklarna ynelik bir kar kuvvet saldrsn mmkn klarken, konvansiyonel savata ise duyarl hedefleme ttifak

glerinin Almanya ve Japonya'ya kar gerekletirdikleri bombardman harektlar esnasnda gerekleen ehirlerin ve sivil nfusun yerle bir edilmesini geersiz klyordu. VVohlstetter, bu duyarl hedeflemeyi, ikinci Dnya Sava'nda Dresden, Hamburg, Tokyo ve Hiroima gibi ehirlerde yz binlerce sivilin cann alan savatan daha insani buluyordu.
45
NEO-CONLARIN SONU

Fakat duyarl hedeflemenin esasen konvansiyonel savata ortaya knn beklenmedik baz sonular olmutu. VVohlstetter'n mkemmel biimde ngrm olduu teknolojik devrim, 1990'lara kadar byk lde gereklemiti. lk Krfez Sava'ndan itibaren Amerikallar, hedeflerine doru hzla lerleyerek zel binalar veya aralar havaya uuran Amerikan bombalarnn televizyon yaynlarna aina olmulard. DAM'lerle (serbest dteki "kr" bombalar akll bombalara dntren Birleik Dorudan Saldr Cephaneleri) donatlm B52 bombardman uaklar bir kez daha, Kuzey ttifak savalaryla birlikte ilerleyen zel Kuvvetler birlikleri tarafndan gkyznden ortaya karla-bdikleri Afganistan savann nemli bir paras haline geldiler. Bu gelimeler ve bunlara paralel olarak istihbarat ve muhabere teknolojisinde gerekleen devrim, savan ynetilme biiminde byk bir dnm mmkn klyordu. Savunma Bakan Donald Rumsfeld tarafndan askeri "dnm" olarak byk destek gren bu daha hafif, daha hzl ve daha hareketli bir muharebe ekline gei, Amerikan mdahalesini daha mmkn klmt. Bu dnm, Amerika'nn zayiatlar asndan savan dk maliyetli olaca ynnde bir kan uyandrd. 1991 ylndaki Krfez Sava'nda arpmalarda len askerlerin says iki yzn altndayd; Clinton ynetiminin Haiti ve 1999 Kosova sava ile sonulanan Bosna gibi yerlerdeki birok kk mdahalesinde tek br Amerikal bile lmemiti. Grne gre Rumsfeld, bu tr bir sava ynteminin uygulanabilirliini sergilemek amacyla rak' mmkn olan en kk kuvvet yapsyla igal etmek istiyordu. Savalarda daha az Amerikalnn lmesi elbette ABD iin daha iyidir. Dier yandan Amerikan askeri teknolojis46
NEO-CON MRASI

nin 1990'l yllardaki baars, askeri bir mdahalenin Krfez veya Kosova savalarnda olduu gibi her zaman iin baarl ve ucuz olaca yanlsamasn yaratmt. Irak sava, bu tr hafif, hareketli sava ynteminin snrlarn ak bir ekilde sergilemektedir: neredeyse mevcut btn konvansiyonel askeri gleri bozguna uratabilir, ama isyana kar uzun sreli mcadelede herhangi zel bir stnlk salamaz. JDAM'ler ve televizyon gdml tanksavar fzeler, ne syanclarla sivilleri birbirinden ayrt edebilirler ne de askerlerin Arapa konumalarna yardm ederler. Dorusu Vietnam savann son gnlerinde kurulan profesyonel, tamam gnlllerden oluan bir askeri gcn ilk rnei, yalnzca ksa ve yksek younluklu savalarda ie yarar. ABD, rejim deiiklii ve askeri gcn dnyann drt bir yanndaki lkelerde politik hedefleri desteklemek iin kullanma konusunda ciddiyse, Albert VVohlstetter'n tasavvur ettiinden birok ynden farkl br askeri gce htiya duyacaktr. Byk Birleme Neo-con hareketinin kurucular Kristol, Bell ve Clazer, sonuta farkl siyasi noktalarda yer aldlar, Kristol, Reagan Devrimini benimseyip Cumhuriyeti olurken Bell ve Glazer ise daha merkeziyeti ve daha az partizand. Daniel Patrick Moynihan ise Demokrat kald ve New York senatr olarak 1996 Refah Reformu teklifine kar oy kulland. Hareketin kklerinin sol grl anti-komnizmde yattna bakacak olursak neo-con'larn ounun Henry Kissn-ger'n 1970'lerdeki gereki d politikasna kar km olmalar hi de artc deildir. Uluslararas ilikiler kuramnda tanmland ekilde gerekilik, rejimlerine bakl47
NEO-CONLARIN SONU

makszn btn uluslarn gce ulamak in mcadele ettikleri ynnde bir varsaymla balar. Gerekilik bazen rejimler hakknda greceli ve kukucu olabilir; gerekiler genellikle liberal demokrasinin muhtemelen evrensel ynetim biimi olduuna veya onun temelinde yatan insani deerlerin kesinlikle demokratik olmayan toplumlarn temelinde yatanlardan stn olduuna inanrlar. Aslnda onlara gre tehlikeli biimde istikrarszlatran bir hle gelebilen sava demokratik idealizme kar uyarda bulunuyorlar. Henry Kissinger, klsik bir gerekiydi. Bu tutumunu, Metternich zerine hazrlad doktora tezinden diplomasi konusundaki bayaptna kadar srekli olarak muhafaza etti.18 Ulusal gvenlik danman ve daha sonra da Savunma Bakan olarak eski Sovyetler Birlii ile yumuama politikas yrtmeye almas, Sovyetler Birlii'nin dnya meselelerinde srekli bir konu olduu ynndeki grn yanstyordu. Kissinger'a gre ABD ve dier demokrasilerin Sovyetler Birii'nin gcne uyum salamak zorunda olacaklard. Bu yzden neo-con'larn ounun Ronald Reagan'n Sovyet komnizmi le liberal demokrasi arasndaki mcadeleyi yeniden dzenlemeye ynelik giriimini byk lde desteklemi ve Reagan, Sovyetler Birlii'nden bir "er imparatorluu" olarak bahsettiinde utan ierisinde titrememi olmalar artc deildir. Dier yandan 1970'lern sonlarndan itibaren neo-con dnce giderek Amerikan muhafazakrlnn gerek kk ynetim zgrl, dini veya sosyal muhafazakrlna gerekse Amerikan milliyetiliine dayanan dier daha geleneksel biimlerinden ayrt edilemez hale gelmiti. Kimin neo-con olarak nitelendirilebilecei bile olduka zordu. Bu, iki nedenle dorudur. ncelikle birok neo-con dnce,
48
NEO-CON MRASI

ana gr savunan neo-con'lar ve Amerikan halknn byk br kesimi tarafndan itenlikle benimsenmiti. Ronald Reagan, "refah kralieleri" hikyeleri anlatm olabilirdi, ama refahla ilgili tartma, AFDC gibi sosyal programlarla refah bamll arasndaki ba The Public Interest'in sayfalarnda deneyci toplumbilimciler tarafndan desteklendiinde daha ciddi bir hl almt. D politikada ise Paul Nitze gibi karc Souk Sava yanllar, Kissinger'n Sovyetler Brlii'ne uyum salanmas ynndeki dncesine muhalif olarak neo-con'larn saflarnda yer almlard. Ancak bu ama birliinin kinci bir nedeni de birok neo-con'un, geleneksel muhafazakrlarn i politika tutumlarn benimsemeye balam olmalardr. CCNY/Public In-terest grubunun gerek grleriyle - neticede ou siyasi hayatlarna sosyalist olarak balamt - Ronald Reagan'n serbest piyasa muhafazakrl arasnda doal br ba olmadn sylemekte bir saknca yoktur.19 Bununla birlikte 1980'lere kadar ou neo-con Amerikan kapitalizmiyle barmt: kapitalizme, Ludwg von Mises veya Friedrich Ha-yek'in takipileri kadar inanmyorlard, ama gndemlerinde asla piyasa kapitalizmi hakknda bir eletiri olmad. 1990'lara kadar bu birlik, kltr ve din alanlarna kadar genileyecekti. Ancak ne-con'lar, g ve serbest ticaret gihi konularda Patrick Buchanan gibi Jacksoncu muhafazakrlardan farkl dnmeye devam ediyorlard (onlar, her iki konuyu da byk lde destekliyorlard).20 Neo-con dncenin Amerikan muhafazakrlnn dier kollaryla birbirine gemesi, neocon tutumlar belirli bir biimde tanmlamay zorlatrmtr. Neo-con dncenin bugnk dmanlar, kendilerini neo-con olarak tanmlayan kiilerden oluan grubun erisinde 1980'lerden beri varhNEO-CONLARIN SONU

n koruyan grlerin tutarll meselesini son derece abartmaktadrlar. Ortak br gre sahip olmamalar, 1989-1991 dneminde komnizmin beklenmedik knn ardndan d politikada birlik ortadan kalkp da neo-con'lar kendi aralarnda Souk Sava sonras dnyada Amerika'nn ulusal karlarnn yapsn tartmaya baladklarnda daha ak bir hle geldi.

Yukarda neo-con'lar en ok birletiren unsurun rejimin yapsnn nemine duyulan inan ile gerekiliin rtl bantclna ynelik dmanlk olduunu belirttim. Fakat 1990'larn balarnda, demokrasinin desteklenmesi veya nsan haklarnn ABD d politikasnn temelini hangi lde oluturmas gerektii veya Amerika'nn dnya apndaki taahhtlerinin uygun derecesi hakknda neo-con'lar arasnda herhangi bir mutabakat yoktu. The National Interest'n, birok neo-con'un yazlarn yaynlayan editr Owen Har-ries de, ABD karlaryla ilgili daha dar bir anlay savunan, kendisini gereki (ve Avustralya vatanda) olarak ilan eden biriydi. Irving Kristol, 1980'lerde ABD'nin Avrupa'yla balantsn kesmesini gzden geirmesi gerektiini savunmaya balad; The National Interest adl bir dergi karmas, Amerika'nn kendisini dnyada nasl grmesi gerektiiyle lgili daha kstlayc bir bak as sunuyordu. Kendilerini neo-con olarak adlandranlar arasnda ABD-n ilikileri, NATO genilemesi ve Balkanlara mdahale edilip edilmemesi gibi 1990'larda ortaya kan balca d politika meselelerinde hareketli tartmalar yaanyordu.
50
NEO-CON MRASI

KRSTOL, KAAN VE 1990LAR Bugn neo-con dncenin temeli kabul edilen yaylmac, mdahaleci, demokrasiyi destekleyen duru - Max Boot'un deyimiyle "sk VVilsonculuk"2' ve dierlerinin deyimiyle de "hormonlu VVilsonculuk" - daha ok 1990'larn ortalarndan sonlarna kadar VVilliam Kristol'un The VVeekly Standard adl dergisinde bu tr bir d politikay savunmaya balayan Irving Kristol'un olu VVliam ile Robert Kaan gibi gen yazarlarn rndr. Kristol ile Kagan'n neo-con dnceyi bu ekilde yeniden tanmlamaya ynelik giriimleri, bugn dnyann drt bir yanndaki insanlarn ounun bu hareketi onlarn tanmlamasyla alglamalarn salayacak kadar baarl olmutur. Bu tr nsanlar, gerek neo-con'larn farkl grleri hakkndaki gereklere aldrmaks-zn, grlerini deitirmeye ikna edilemeyeceklerdir. Kristol ile Kagan'n neo-con d politikay yeniden tanmlamaya ynelik giriimleri ilk kez 1996 ylnda Foreign Affairs dergisi iin yazdklar bir makalede {daha sonra Pre-sent Dangers [2000] adl br kitaba dntrlmt) sistematik olarak sergilenmi, Cumhuriyeti Parti iin "yeni Re-aganc" bir gndem belirlemiti. Meseleyi Jeane Kirkpat-rick'in, Souk Sava'n sona ermesinin ardndan Amerikan "normalliine" dnle ilgili raporundan yola karak ele aldlar ve bunun yerine Amerika nderliinde, "bakaldran diktatrler ile dman ideolojilere kar koymay ve mmkn olduu her yerde bunlar ykmay;... Amerika'nn karlar ile liberal demokratik ilkelerin desteklenmesini; ve... insan ktlnn daha ar hallerine kar mcadele etmeye alanlara yardm salanmasn" gerektiren bir politika olan "yiliksever hegemonyay" istiyorlard.22
51
NEO-CONLARIN SONU NEO-CON MRASI

Bu Yeni Reaganc d politika, ou kez VVlsonculuk olarak tanmlanmtr. Ama bu, uluslararas kurumlar gz ard eden bir Wlsonculuktu.23 nk VVoodrovv VVilson, Milietler Cemiyeti'ne dayanan liberal bir uluslararas yasal dzenin oluturulmas yoluyla demokratik bar kurmaya ve liberal demokrasinin yaylmasn desteklemeye alyordu. Bu geleneksel liberal enternasyonalizm gelenei, Roose-velt ve Truman ynetimlerinin Birlemi Milletleri kurma abalar] sayesinde Amerikan d politikasnn gl bir paras olarak yerini korudu, ama ne gemiteki ne de imdiki neo-con'larn gndemlerinde kendisine bir yer bulamad. Kristol ve Kaan, uluslararas kurumlarn yerine, ABD'nin nfuzunun yanstlmas iin maddenin altn iziyorlard: ezici askeri stnlk; ABD'nin mttefiklerine kar salam bir ballk ve Amerikan anavatann kar saldrlardan korumann bir arac olarak fze savunmas.24 Kristol ve Kaan, ak bir ekilde, rejim deiikliini Yeni Reaganc politikalarnn ana unsuru olarak savunuyorlard. Zorba rejimleri, anlamalar, uluslararas hukuk veya normlar

yoluyla medeni kurallar erevesinde hareket eder duruma getirmenin tamamyla gerek d olduunu; uyumu ve ortak karlar uzun vadede yalnzca demokratikletirmenin temin edebileceini iddia ediyorlard. 1991 ylndaki Krfez Sava esnasnda ABD'nin Saddam Hseyin'i ldrmek zere Badat'a gitmemesinin bir hata olduunu ve NATO glerinin de Srbistan'da Milosevi'i devirmek iin Kosova'nn tesine gemi olmalarnn gerektiini sylyorlard. Rejim deiikliini sadece Irak, Kuzey Kore ve ran gibi "haydut" devletler deil, 11 Eyll'den nceki dnemde uluslararas sistemde balca rakipleri konumunda olan in iin de istiyorlard. Kristol-Kagan gndemi, bu tr hareketli bir d politikann ABD karlar asndan en iyisi olduuna duyulan inan tarafndan ynlendiriliyordu. Fakat gndem ayn zamanda daha az aikr olan politik bir hesabn da gdmn-deydi. Birleik Devletler'in grnrde herhangi bir ciddi d tehditle kar karya olmad Clinton dneminde, o zamanlar Weekly Standard'ta editrlk yapan David Brooks, Theodore Roosevelt'in ynetimini model alarak bir "ulusal byklk" politikasnn izlenmesi gerektiini savunmaya balad.25 Ulusal byklk, Cumhuriyeti Parti'nin kinci Dnya Sava boyunca izolasyon yanls ve tekrar o yne dnebilecek nemli bir kanadnn nemsiz veya ynetim kart zgrlklne kar bir panzehir olarak grlyordu. Bu, Amerikallarn zihinlerini toplumsal meseleler yerine aile ve arkada evresiyle megul etmeye ynelik, ilk kez Alexis de Tocquevlle tarafndan fark edilen yaygn eilimlerinin bir paras olarak grlebilir. Ulusal byklk kanlmaz olarak kendisini d politikayla gsterir, nk d politika her zaman iin kamuyu ilgilendiren bir konudur ve hayati meseleleri ierir. Kristol bunun dnda birka kez, Cumhuriyeti Parti'nin her zaman d politika meseleleri tehlikeli bir duruma geldiinde ilginin i politika veya ekonomiye odakland zamana kyasla daha baarl olduunu belirtmiti. Bu yzden d politikay d dnyann doasndan elde etmek yerine i politikayla ilgili olduka soyut grn etrafnda bir d politika tasarladlar. Amerika'nn, borsann ykselmesi ve Monica Lewinsky gibi meseleleri kafasndan atmas iin ulusal bir projeye ihtiyac olduunu dnyorlard. Kristol ile Kagan'n gndemi, 1990'larn son yllar boyunca Cumhuriyeti Parti'nin ierisindeki nemli gruplarla
52 53
NEO-CONLARIN SONU

aralarnn almasna neden oldu. Aksine "sk" VVlsoncu-luklar, Clnton ynetiminin birok politikasyla rtyor-du: Balkanlar'a ve Afrika'ya insani mdahaleyi destekliyor, partinin Kissengerc gereki ve Jacksoncu milliyeti kanatlarnn ikisi tarafndan da kabul edilmeyen uluslararas eylemcilii belirli bir lye kadar savunuyorlard. Bu durum ayrca zamannda Kristol ve Kaan'n Amerika'nn ulusal karlaryla ilgili ok daha tutucu grlere sahip Jeane Kirk-patrick ve Charles Krauthammer gibi kendilerini neo-con olarak adlandran dier birok kiiyle de aralarn amt. Neo-con dncenin 1990'lardaki bir zellii, uluslararas ekonomi veya gelimeye olan genel ilgisizliiydi. Uluslararas yeni kurumlarn oluturulmasna ynelik son zamanlarda edilen taleplerin ou, kresel ticaret ve yatrmn ihtiyalar tarafndan ne srlmektedir. Bu da, Gmrk Tarifeleri ve Ticaret Genel Anlamas (GATT), Dnya Ticaret rgt (WTO), Dnya Fikri Mlkiyet rgt ve benzeri tekilatlarn oluumuna yol amtr. Neo-con'lar politika, gvenlik ve ideolojiyle genelde ilgi duyuyorlard; kreselleme, rekabetilik, gelime ve dier meseleler hakknda nispeten daha az sayda zgn fikir retmilerdir. Neo-con grl dergilerde ekonomi konularndaki makaleler, profesyonel iktisatlara yazdrlyordu. lk balarda modern kapitalizme ynelik baz kuramsal eletirilere ramen ekonomi politikas grleri, zamanla gittike daha fazla oranda gnmz Amerikan neo-klasik ekonomisinin muhafazakrln izleme eiliminde oldular.26

Kristol-Kagan gndemi, kesin bir biimde neo-con dnceyle ilikilendirildi ve George W. Bush ynetimi tarafndan uygulamaya konulduu iin tm bunlarn stne neo-con d politikasn yeniden tanmlamaya almak ok 54
NEO-CON MRASI

zorlu bir mcadeledir. Fakat neo-con mirasn, ok sayda kola sahip karmak bir miras olduu ve in, Irak ya da Avrupallar le nasl ilgilenilecei konusunda temel ilkelerden karlabilecek belirli politika anlamlarnn ille de Kristol ve Kaan tarafndan seilenler olmad akla kavuturulmaldr. RNALD REAGAN YEN MUHAFAZAKR MYD? FEKi YA GEORGE W. BUSH? Neo-con'larn 1980'lerden itibaren Amerika'daki ana muhafazakr hareketle e gemeleri, kimin neo-con olarak nitelendirilebilecei konusunda ortaya baz ilgin sorular koyuyor. Kristol ve Kaan, ak bir ekilde Reaganc rtnn altna girmi, d politikalarn bundan tretmeye almlard. George W. Bush'un d politikas hangi noktaya kadar sadece Reaganc gelenein devamdr ve bu da Bakan Bush'u neo-con olarak nitelendiriyor mu? Reagan' veya Bush'u bir neo-con olarak adlandrmak kulaa olduka tuhaf geliyor. Neocon'lar (ou) esasen okumay, yazmay, tartmay ve dnmeyi seven Yahudi aydnlard Bir anlamda, onlarn en ok gze arpan zellikleri ve onlar eski zaman muhafazakrlarndan ayran ey, entelektel dehalar, fade etme yetenekleri ve zihinsel dnme srecindeki ince farklar ve esneklikleriydi. Sz konusu iki bakandan bana gre Ronald Reagan'n neo-con olarak nitelendirilmesi daha olasdr. Dmanlar tiraf etmek istemeseler de, Ronald Reagan br eit entelekteldi: meslek yaamnn yaklak lk on ylnda ortaya koyabildii eyler yalnzca komnizm, serbest piyasa, Amerikan deerleri ve ynetimi elinde tutan liberal muhafazakr55
NEO-CON LARIN SONU

lk hakknda grler ve tartmalard. Ayrca kendisi de sol grten komnizm kartlna getii iin City Coilege grubuyla bir benzerlik tayordu: meslek yaamna bir Demokrat ve Franklin Roosevelt'in hayran olarak balam, Sinema Aktrleri Birlii'nin bakan olarak kendisi de bir veren olarak almt. Komnizmin doasyla ilgili dncesi, grne gre, Holyvvood'dak komnistler veya komnist sempatizanlaryla mcadelelerinin bir sonucu olarak domutu. Onun d politikas, ]immy Carter veya Nxon-Ford-Kissinger ekibinin d politikasndan gzle grlr ekilde farklyd. Rejimlerin iyaplarnn onlarn da dnk davranlarn tanmladna nemli lde inanyordu ve balangta Sovyetler Birlii ile uzlamaya steksizdi. nk bu lkenin elikilerini ve zayfln birok kiiden daha ak biimde gryordu.27 George W. Bush'un u anda veya gemite herhangi bir zamanda neo-con olup olmad sorusuna gelecek olursak, bana gre kinci dneminin bana kadar artk o neo-con olmutu. Aday olarak yapt konumalarda d politikada VVlsoncu br gndemden ok fazla bahsetmiyordu ve 2000 ylnda ok yi bir konuma yapmt: "Askerlerimizin, ulus ina etmek denen ey in kullanlmalar gerektiini dnmyorum. Bence askerlerimiz, savamak ve sava kazanmak iin kullanlmaldrlar." Bush'un d politika srda ve daha sonra da ulusal gvenlik danman, ardndan da Dileri Bakan olan Condoleezza Rice, Balkanlar'daki "ABD askerlerinin okul rencilerini korumak iin kullanlmamalar gerektiinden" yaknyor, bu askerlerin lkeye geri getirilmelerini istiyordu. Irak'taki savan ilk gerekeleri aslnda VVilsoncu terimlere deil, Irak'n kitle imha silahlarnn ynelttii tehdide ve Irak'n terrizmle balantsna dayandrl56
NEO-CON MRAM

mt. Bakan Bush, savatan sadece bir ay nce Irak' demokratikletirme fikrini bir sava hedefi, ayrca daha geni apta Ortadou'yu politik olarak dntrme projesi olarak resmen

duyurduunda, sistematik olarak daha kapsaml bir politik dnm gndeminden bahsediyordu. Bush, ikinci kez. bakan seildiinde yapt al konumasna kadar neo-con gndeminin ounu, en azndan yeni dnemi iin ifade biimi olarak kabul etmiti. Terrizm hakknda tek bir laf etmemi, gvenlik hakknda ise ok az ey sylemi, bunun yerine demokratik deerlerin evrenselliinden bahsetmiti ("zgrln ars er ge her akla ve her kalbe gidecektir"). rejimi da dnk davranlara balyordu (demokrasinin desteklenmesi "ulusumuzun gvenliinin acil ihtiyacdr") ve "zgrln topraklarmzda varln srdrebilmesi, gittike zgrln dier lkelerdeki baarsna bal olmaktadr" diyordu. Birok yorumcu, Bush'un VVlsoncu gndemi merkeze almasn byk lde ynetiminin tanmlayc eyleminin gvenlik gerekesinin - Irak sava - ortadan kalkm olduuna balyordu. Bu doru olabilir, fakat artk politika yrrlkte olduu iin bakann o noktaya nasl gittiinin nemi yoktu. Ayrca Bush'un demokrasinin desteklenmesi gndemiyle ilgili kendisinin sylediklerine, en azndan bir ilke meselesi olarak, inandna dair ok az kuku vardr. Bush'un ikinci dnemiyle lgili sorun uydu: birinci dneminde yrtlen politikalar ynetime kar o kadar byk derecede dmanlk yaratmt ki, kusursuz olarak grlen demokrasiyi destekleme gndemi gzden dmt -Bush'un kendisi bile artk buna inanmyordu. nleyici bir sava idealist adan hakl karmaya ynelik gemiteki giriimi, birok eletirmenin onun istediklerinin tam tersini arzu etmelerine neden olmutu.
57
NEO-CONLARIN SONU

Bilano Neo-con kelimesi artk bir suistimal ifadesi anlamna geldiine gre, neo-con mirasnn son be deil, elli ylna bakmamz gerekiyor. Yukarda belirtildii gibi, kendilerini neo-con olarak adlandran kiilerin sahip olduklar grlerde son yirmi be ylda ok byk farkllklar vardr ve bu grlerin hibiri ortak bir ynde hareket etmemektedir. Bununla birlikte neo-con dnceyi nitelendiren ve bu kiilerin takndklar politika tutumlarn mantkl olarak aklayan, neo-con'lar d politikayla ilgili dier dnce ekollerinden ayran drt temel ilkeyi veya temay elde etmek de mmkndr. Bu ilkeler unlardr: Rejimlerin iyaplarnn nemli olduu ve d politikann liberal demokratik toplumlarn en derin deerlerini yanstmas gerektii inanc. Muhafazakrlar, rejimin doasnn da dnk davranlar etkiledii grn, rejim trlerine baklmakszn btn devletlerin gce ulamaya altklar ynndeki alternatif gereki grten daha tutarl bir ekilde ele almaktadrlar. lk neo-con anti-Stalinistiler, Souk Sava' ideoloji ve deerlere kar bir mcadele, Sovyetler Birlii'nin stesinden nasl gelineceiyle ilgili Reagan yllarna kadar sren bir kavga olarak gryorlard. Neo-con dncesindeki Straussu akm da rejimi, siyasetin ana bir dzenleyici ilkesi olarak gryordu. Amerika'nn gcnn ahlki amalar iin kullanlmakta olduu ve kullanlabilecei ve ABD'nin uluslararas meselelerle ilgilenmeye devam etmesi gerektii ynnde bir nan. Neo-con d politikann, ahlki amalara ulamak
58
NEO-CON MRASI

iin ou kez g kullanlmas gerektii dncesinde yatan gereki bir boyutu vardr. Dnyann egemen gc olarak ABD'nin gvenlik alannda zel sorumluluklar bulunmaktadr. Bu, kinci Dnya Sava ve Hitler'e kar mcadelede olduu gibi, 1990'larda da Balkanlar iin geerliydi. Hrsl sosyal mhendislik projelerine duyulan gvensizlik. Sosyal plnlamaya ynelik hrsl abalarn tatsz sonular, neo-con dnce ierisinde, 1940'larda Stalncliin eletirilmesini The Public Interest'in 1960'lardaki Byk Toplum hakkndaki phelerine balayan srekli bir temadr.

Ve son olarak gerek gvenlie gerekse adalete ulalmasnda uluslararas hukukun ve kurumlarn meruiyeti ve etkinlii hakknda duyulan phe. Neo-con'lar VVilsoncu olarak adlandrlm olsalar da VVoodrovv VVilson'un kendisi, Milletler Cemiyeti'nin oluturulmas yoluyla demokrasiyi desteklemeye almt. Kuvvet politikasnn alp onun yerine uluslararas hukukun geirebilecei hayali, bugn Amerikan liberal enternasyonalistler ve birok Avrupal tarafndan paylalmaktadr. Neo-con'lar bu balamda, uluslararas hukukun kural uygulayamayacak veya saldrganl nleyemeyecek kadar zayf olduu konusunda gerekilerle hemfikirdirler; uluslararas adaletin hem bir hakemi hem de uygulaycs olarak Birlemi Milletler' son derece eletirmektedirler. Birlemi Milletler'e duyulan gvensizlik, ou neo-con iin, ok tarafl ibirliinin btn biimlerine kadar uzanmaz; rnein ou NATO ittifakna olumlu yaklamakta ve demokratik ilkelere dayanan mterek eyleme inanmaktadr.29
59
NEO-CONLARIN SONU

Kendilerini tanmlayan ana konu olan komnizme kar mcadelede neo-con'lar, sorunun yaps ve zmleriyle ilgili temel analizlerinde rakiplerinden daha haklydlar -dorusu birok muhafazakrn bizzat fark ettiinden bile daha haklydlar. Souk Sava'n ilk gnlerinde John F. Ken-nedy ve Hu'bert Humphrey'den Paul Nitze ve George Ken-nan'a kadar birok Amerikal, komnist totalitarizmin esiz bir ktl temsil ettiine inanyordu. Birok Souk Sava, "rejim deiiklii" terimini kullanmam olsa da Sovyet tehdidinin rejimin yapsndan doduunu ve rejimin kendisi deitirilene kadar bu tehdidin sona ermeyeceini dnyordu. Fakat Vietnam'dan sonra, Bat'nn "ar komnizm korkusu" ierisinde yaadna inanan Bakan Jimmy Carter'n szleriyle yanstlan farkl bir gr domutu. Bu ikinci tutum, komnizmin sosyalist amalarna biraz sempati duyan ve yalnzca yntemlerine kar kan sol grl insanlar ve komnizmi Bati demokrasilerinin uymak zorunda kalacaklar bir baka ynetim biimi olarak kabul eden sa grl gerekiler tarafndan paylalyordu. Neocon'lar Vietnam'dan sonra komnizmi esiz bir ktlk olarak gren ilk zamanlardaki Souk Sava dncesinin mealesini tamay srdrmlerdi. Ronald Reagan, Sovyetler Birlii'ni ve onun mttefiklerini bir "er imparatorluu" olarak adlandrd ve Mkhail Gorbaov'u yalnzca sistemini yiletirmeye deil, ayn zamanda "komnizm duvarn ykmaya" da zorlad in Amerikan solu ve Avrupa'daki kltrl kiiler tarafndan alayl yolla eletiriliyordu. Reagan'n, uluslararas gvenlik politikasndan sorumlu savunma bakan yardmcs Richard Perle, bu uzlamaz ve kat tutum nedeniyle "karanlklar
60
NEO-CON MRA51

prensi" olarak adlandrlmt; ve Perle'n orta menzilli nkleer gler mzakerelerindeki ift tarafl sfrlama (orta menzilli fzelerin tamamen kaldrlmas) teklifi, ulalmas son derece gerek d olduu gerekesiyle D likiler Konseyi ve D leri Bakanl gibi yerlerdeki iyi niyetli merkeziyetiler tarafndan acmaszca eletirilmiti. Bu kiiler, Souk Sava' ynetmenin aksine gerekten kazanma umudundaki Reaganclarn tehlikeli biimde topyac olduklar dncesindeydiler.30 Ve aslnda Souk Sava dneminden elde edilen zafer, kesinlikle 1989-1991 srecinde meydana gelen olaylardr. Gorbaov, yalnzca ift tarafl sfrlamay deil, konvansiyo-nel glerinde byk kstlamalar da kabul etmiti; daha sonra ise Lehler, Macarlar ve Dou Almanlarn imparatorluktan ayrlmalarna engel olamamt. Komnizm, i ahlki zayfl ve elikileri nedeniyle birka sene ierisinde kt; Dou Avrupa ve eski Sovyetler Birli'ndeki rejim deiikliiyle birlikte Bat'ya ynelik Varova Pakt tehdidi ortadan kalkm oldu.31 er imparatorluunun Lehler, ekler ve Estonyallar gibi eski tebaalar, Reagan'n ahlki diline hi itiraz etmemilerdi ve bu rklar, Souk Sava dneminde Sovyet ynetiminden zgrlklerini elde etme davalarnda onlar yalnz brakm olan birok Bat

Avrupa lkesine bugn bile kzgndrlar. Eski ve Yeni Avrupa arasndaki mevcut ayrlmalar, dorudan rejim deiiklii meselesine balanabilir: yeni Avrupallar, demokratik Bat ile yeniden birlee-medikleri srece durumlarnn deimeyeceini biliyorlard. NATO'nun snrlar bugn Bothnia Krfezi ve der Nehr'ne kadar geniletilmitir ve 20042005 srecinde Viktor Yushchenko'yu iktidara getiren Ukrayna'daki geni apl halk ayaklanmas, demokratik dalgann henz dinme61
NEO-CONLARN SONU

mi olabileceini gstermektedir. Komnizmin hzl, beklenmedik ve byk lde sakin biimde k, rejim deiiklii kavramn uluslararas ilikilere ynelik bir yaklam olarak geerli klmt. Ve bu sra d hakl "karma, bir sonraki on yllk dilimde birok neo-con'un yanl tarafa ynelmesine zemin hazrlayarak bu kiilerin 11 Eyll sonras d politikasn ynetmeleri zerinde dorudan sonular yaratmtr. Hem 1989'da olanlar yorumlama hem de siyasi rakipleriyle psikolojik ilikileri dzeyinde yaanan sorun, iki katmandan oluuyordu. 1989, komnizmin "tarihin p kutusuna" doru gitmekte olduunu dnen Ronald Reagan'n bile muhtemelen ummad mucizelerle dolu olduu bir yld. ster sada olsun ister solda, Sovyet gc konusunda uzman olan neredeyse herkes, rejim deiikliinin sakin biimde ve grnrdeki Sovyet yaptrm varken Dou Avrupa'ya ulamayacan dnyordu. nsanlar Moskova'nn yan sra Polonya ve Dou Almanya'daki politbrolarn reformcular ve tutucular arasnda blnm olduklarn ve bu iki grup kar karya geldiinde tutucularn askeri g yoluyla direnip deiime kar koyacaklarn dnyordu. Tutucularn bu tr bir mcadeleye hi de niyetli olmamalar, komnist sistemin merkezinde gerekte kimsenin dnemedii kadar derin bir ahlki rmenin olduunu gsteriyordu.32 Bir mucizeye ki ekilde tepki gsterilebilir. Bir insan kp da "mucizeler olur" deyip dier insanlarn bu mucizenin her yerde eit lde gereklemesi beklentilerini arpc biimde arttrabilir. Komnizmin kmesi olaynda bu tutum, Dou Avrupallarn deneyimlerinin dnyann dier blgelerine yaylmas eklinde grnd. Dou Avrupallar, aka, kt bir zorbaln elinden kurtulmaya alyorlard; Sovyet
62
NbO-CON MRASI

gcnn ortadan kaldrlmas, br nehrin doal yatana dnmesine imkn salayan bir baraj patlamasna benziyordu. Dou Avrupallarn tutsaklklarna alm olduklarn syleyen kiiler bizleri bir zaman aldatmlard; bu nedenle baka yerlerdeki demokratik drty kmsememeliyiz. kinci tepki ise mucizeyi yaayan kiinin, olaanst ans iin Tanr'ya kretmesi, kazanmlarn biriktirmesi ve henz tank olduu eyin koullarnn esizliinin zerinde iyice dnmesidir. Korkun zorba ynetimlerin neredeyse hibir giriimde bulunulmadan eninde sonunda keceklerine inanmakszn liberal demokrasinin gelecein dalgasn oluturduuna inanan kiiler olabilir. Bulunduumuz noktada geriye doru dnp bakacak olursak komnizmin, temelindeki toplumlara herhangi bir organik kk salmam, esiz biimde ii bo ve yapay bir ideoloji olduunu grebiliriz. Dou Avrupallarn demokrasiye dnlerinin daha ok onlarn, doal lerlemeleri 20. yzyln korkun olaylaryla engellenmi olan kalknmann yksek bir noktasndaki gerek Avrupallar olmalar gereiyle ilgilidir. Fakat bu, btn diktatrlklerin benzer ekilde toplumsal kklerden yoksun olduklar veya Avrupa komnizmi kadar hzl ya da sakin biimde ortadan kaybolacaklar anlamna gelmez. Birok insan, Tarihin Sonu ve Son insan (1992) adl kitabmn ilk yorumu - yani zgrlk iin btn insanlarn iinde, onlar sonunda liberal demokrasiye gtrecek evrensel br zlem olduunu ve liberal demokrasiden yana, hzlanan uluslararas bir hareketin ortasnda olduumuzu - savunduunu dnmektedir. Bu, iddiann yanl biimde yorumlanmasdr.33 Tarihin Sonu, nihayetinde modernleme hakknda bir tartmadr. Esasen evrensel olan ey, liberal demokrasi arzusundan ziyade teknoloji, yksek yaam stan63

NEO-CONLARIN SONU

dartlar, salk hizmetleri ve dnyaya daha geni lde eriim imknna sahip modern bir toplumda yaama arzusudur. Ekonomik modernleme, baarl olduu zaman korunma, st dzey eitim ve bireyler olarak kabul edilmeleri konusuyla ilgilenme haklarna sahip bir orta snf oluturarak siyasi katlma ynelik talepleri ynlendirme eiliminde olur. Liberal demokrasi, bu modernleme srecinin yan rnlerinden biri, yalnzca tarihsel sre erisinde evrensel bir tutku haline gelen bir eydir. Modernleme kuramnn, kalknmann kat evrelerine veya ekonomik adan belirli sonulara sahip gl bir biimini asla benimsemedim. Olaslk, liderlik ve dnceler daima byk baarszlklar mantkl olmasa da mmkn klm olan karmak bir rol oynamlardr. Bilim adam Ken )owitt, benim dncelerimi ve bunlarn Bush ynetiminin yaklamndan tam olarak nasl farkllk gsterdiklerini tanmlamtr: Bush ynetimi balangta, st kapal olarak olsa da, dnyann "geri kalannn" az ok doal yollarla genelde Bat'ya ve zelde ABD'ye benzeyecei ynndeki "tarihin sonu" tezini kabul etmiti. 11 Eyll bunu deitirdi. 11 Eyll sonrasnda Bush ynetimi, Fukuya-ma'nn tarihsel zaman izelgesinin ok serbesti olduu ve tarihsel deiime yol aan unsurlara hi de yeteri kadar zen gstermedii sonucuna varmt. Bush ynetimi, tarihin belirli dzene, liderlie ve ynetime ihtiya duyduu kararna varmt Bu ironilerin ironisi ierisinde Bush ynetiminin rejim deiikliini, terrle mcadele politikas iin hayati ve demokratik bir kapitalist dnya arzusunun ayrlmaz bir paras olarak taNEO-CON MRASI

nmlamas, Fukuyama'nn pasif "Marksist" sosyal teolojisinin yerine aktif bir "Leninist" d politikann gemesine yol amtr.3* Leninizm'in esas biimini sevmiyordum ve Bush ynetimi Leninist olduunda baz phelerim vard. Benim grme gre demokrasinin evrensel olarak yaylmas uzun vadede olasdr. Fakat Lehler, Macarlar, hatta Romanyallar tarafndan gerekletirilen demokrasiye ve serbest piyasalara hzl, olduka sakin geiin dnyann dier blgelerinde sratle tekrarlanp tekrarlanamayaca veya bu geiin, tarihte belirli bir dnemde yabanclar tarafndan g kullanlmas yoluyla desteklenip desteklenemeyecei pheye aktr. Eski komnist dnya ierisinde, Polonya ve Estonya rneklerindeki demokrasiye ve piyasa ekonomisine hzl entegre olmaktan Beyaz Rusya ve Orta Asya'nn pek ok ardl devleti rneklerindeki otoriter ynetimlerin varlklarn srdrmelerine kadar deien geni gei rnekleri vardr. Liderler, tarih, kltr, corafya ve konuyla ilgili dier etkenler, eski komnist dnyann her yerinde farkllklar gstermi ve siyasi deiimin baarsn byk lde etkilemitir. Aada tartlaca zere, demokrasiye geilerin gerekletirilmesi genellikle zordur ve ekonomik kalknmann desteklenmesi de eit lde ardr. Bu, komnist dnyada tank olduumuz trden ve Souk Sava' sona erdirmi olan iddetli dnmlerin kaideden te istisnalar olabileceklerini gstermektedir. Kristo! ve Kaan gibi neo-con'lar, olaylar farkl yorumlamlardr. Present Dangers'da unlar yazmlard:
65
NEO-CONLAR1N SONU

Amerika'nn, diktatrlerce ynetilen devletlerde rejim deiiklerini desteklemek amacyla gcn kullanmas dncesi, birok kiiye gre ancak bir topyadr. Aslnda bu, son derece gerekidir. Son otuz ylda yaananlar gz nne aldmzda yurtdnda demokrasiye geiin desteklenmesinin imknszlnn aklanmasnda ters bir ey vardr. Filipinler, Endonezya, ili, Nikaragua, Paraguay, Tayvan ve Gney Kore gibi hi beklenmedik yerlerde diktatrlklerin devrildiklerini grdkten sonra, Irak gibi bir yerde rejim deiikliini hayal etmek ne kadar topiktir? Sovyetler Birli-i'nde ok daha gl ve muhtemelen daha istikrarl bir oligari ykldna gre in'deki Komnist Partisi oligarisinin yklmas in almak ne kadar topiktir? Getiimiz son otuz yl boyunca ei grlmemi bir hzla dnyay kuatan

demokrasiye geie bakacak olursak, baka zaferler kazan-lamayacanda srar etmek "gereki" bir bak as mdr?35 Demokrasiye geiin yaklamakta olduu inanc iki eye dayanyordu. Birincisi, demokrasinin kltrler aras cazibesinin yorumlanmas ve 20. yzyln sonundaki demokratik dncenin hzla yaylmasyla ilgiliydi. kincisi, neo-con'larn Amerikan gcnn merkeziyetiliine olan inanlar ve zellikle de, eski Sovyetler Birli'nin knde Ronald Reagan'n politikalarnn hayati rol oynam olduu grleriyle ilgiliydi. Hzla yaylan demokratik coku dalgasnn, 1980'lern sonlarnda ve 1990'larn balarnda, dnyann birok blgesinin zerinden gemi olduu ortadadr; baarl demokrasi iin gerekli yapsal artlarn hibirini karlamayan bir blge olan Sub-Sahara Afrika'snda yaanan demokrasiye geileri baka trl nasl aklayabiliriz? Fakat Tarihin So66
NEO-CON MRASI

nu'nda sergilenen benzer geni bir modernleme srecinden doan demokrasiye gei kuram, demokratik yaylmann bir toplumu ancak belirli bir noktaya kadar getirebileceini ne srmektedir. Belirli yapsal artlar yerine getirilmedii takdirde stikrarszlk ve baarszlk hkm srer. Bu, nceki btn demokratikleme dalgalarnn neden geri ekildii ve tersine dndn aklamaktadr; ayrca nihayetinde ayn sonu, 1970'lerin ortalarndan balam ve Samu-el Huntington'n nc Demokratikleme Dalgas olarak adlandrd kavramn da yaamayacan dnmemek iin hibir neden yoktu. 21. yzyln ilk on yl itibariyle, nc Dalgann aslnda doruk noktasna ulam olduu ynnde nemli gstergeler vard. Haiti, Kamboya ve Beyaz Rus-ya'daki yeni demokrasiler glenememiti; Moldovya ve Ukrayna yozlama ierisinde rpnp duruyorlard; Venezella, Bolivya, Ekvador ve Peru'daki kurulu demokrasiler baarszlklar yayordu; te yandan Arjantin'in liberallemeye ynelik reformlar 2001 ylnda ekonomik br krizle karlamt. Bakan Vladimir Putin ynetimindeki Rusya, aka, Yeltsin dneminin liberal reformlarnn birounu ortadan kaldrmaya doru ilerlerken Afrika'nn demokrasi deneyimlerinin pek ou ksa sreli olmutu (en ok bilineni Zimbabwe rneidir). 1990'larda birok yerde demokratik seimler dzenlenir hale gelmi olsa da liberal hukukun stnl ve insan haklarna uyum ok az ilerleme kaydedebilmi, birok durumda da ar baarszlklara uramt. Demokrasinin desteklenmesi konusunda uzman olan Tho-mas Carothers, dnyadaki lkelerin ounun "demokrasiye geiin" farkl noktalarnda olduklar ynnde 1990'larda geni lde kabul gren dncenin yanl olduunu, eski komnist dnyann ou blgesinin hibir yere gemekte
NEO-CONLARIN SONU

olmadn, aksine bu lkelerin yar otoriter bir bulank alan ierisinde skp kaldklarn iddia ediyordu.36 Demokratik dalgalarn ilk nce nasl baladklarn veya neden ve ne zaman dorua ktklarn ya da gerilediklerini aklayan mevcut bir kuram yoktur. 21. yzyln ilk yllarnda Srbistan, Grcistan ve Ukrayna'da yaanan demokratik devrimler, eski komnist dnyada hl nemli lde ivme olduunu gstermektedir. Ancak umutlu olmak ve mucizelerin olabilirliine ak olmakta herhangi bir saknca olmamasyla birlikte, bir d politikay ok sayda yakn vadeli demokrasiye gei olaslna dayandrmak tamamen baka bir eydir. Jovvitt'in Leninist olarak adlandrd srecin Amerika'nn araclyla hzlandrlabilecei dncesi, Souk Sa-va/n zel bir yorumuna - yani Amerikan ordusunun takviye edilmesi yoluyla savan Reagan ynetimi tarafndan "kazanlm" olduu grne - dayanyordu. Kendi ierisinde elikili olan bu yorum, rak'taki durumla ok da ilikilendirilmemeliydi. Kukusuz Reagan'n lkeli komnizm kartl, Dou Avrupa, hatta Rusya'dak insanlara umut vermiti; Polonya gibi yerlerde hl kahraman olarak grlmesinin nedeni budur. ABD'nin askeri takviyesi ayn zamanda Sovyet liderlerinin ABD ile rekabet etmekte zorluk yaayacaklar konusunda ikna edilmelerinde de nemli bir rol oynamt. Fakat eski SSCB'nn

dalmas kadar byk bir olayn, bazlar Sovyet sisteminin derinlerinde yatan (rnein hkim ideolojinin gayrimeruluu), dierleri tesadf! ve beklenmedik olan (Yuri Andropov'un zamansz lm ve Mikhail Gorba-ov'un ykselii) birok nedeni vard. Siyasi ve ekonomik unsurlar da eit derecede neme sahipken btn kanatlar68
NEO-CON MRASI

daki muhafazakrlar, SSCB'nin dalma gerekesi olarak Amerika'nn ordusunu takviye etmesinin altn iziyorlard. Uzmanlar John Ikenberry ve Daniel Dudney, Sovyetler Birlii'nin dalmasnn aklanmasnda Bat'nn "ekici" cazibesi ile Sovyetlerin Bat'yla ortakln mmkn olduunun farknda olmalarnn da eit lde nemli olduunu savunmaktadrlar.37 Her halkrda, Sovyetler Birlii'nin dalmasnn aklanmasnda askeri politika nemli olduu iin bu, dman pskrtmekten ziyade korunma ve caydrma politikasyd. Birok neo-con'un Souk Sava'm bitiine verdikleri tepkinin ayrca psikolojik bir boyutu vard. Neo-con'lar, Souk Sava/n byk blmnde, kendilerini kk, sevilmeyen bir aznlk olarak grmeye almlard. Grlerinin pek ou sonunda Reagan ynetimi tarafndan uygulamaya konulmu olsa da, d politikay belirleyen yap - Dileri Bakanl, istihbarat topluluu ve Pentagon'da brokrasileri ynetenler; ayrca danmanlar, dnce kurulular uzmanlar ve akademisyenler - neo-con'lara hl sayg duymuyorlard. Neo-con'lar ayrca Avrupallarn kendilerini ahlki adan zayf, pervasz kovboylar veya daha kt fikir adamlar gzyle hor grmelerine de almlard. Geleneksel akla kar kmaya ve ift tarafl sfrlama veya Berlin Duva-r'nn yklmas gibi, herkesin kesinlikle imkn dhilinde olmadn dnd zmler retmeye almaya alkndlar. Komnizmin ani k, bu grlerin ounu hakl kard ve bunlarn 1989'dan sonra ana gr ve apak grnmelerini salad. Bu da doal olarak bu grlere sahip kiilerin zgvenlerinin, hemfikir insanlardan oluan btn gruplar nitelendiren onlara kar biz dayanmasn glen69
NEO-CONLARIN SONU

diren bir zgvenin desteklenmesine byk katkda bulunmutu. Brokratik savalar, doal olarak btn bireylerin tam anlamyla anlalmalar iin yaamalar gereken grup dayanmasna ynelik eilimleri glendirirler. Souk Sa-va'n sonlar boyunca yaanan ideolojik savalarn tehlikesini hesaba katacak olursak bu eilim o zaman daha st noktadayd. Byk liderlik genellikle kendinden phe etmeyi, geleneksel akla kar gelmeyi ve yalnzca yapmanz gereken doru eyi syleyen i sesi dinlemeyi ierir. Gl kiiliin esas budur. Sorun, ayn zelliklerden kt liderliin de doabileceidir: kat kararllk, inatla dnebilir; geleneksel akl reddetme isteklilii, saduyudan yoksunlua varabilir; i ses, yanltc olabilir. Bir kiinin, artc artlar dizisi altnda beklenmedik biimde hakl km olmas gerei, bu kiinin bir dahaki sefere de muhakkak hakl kaca anlamna gelmez. Fakat bunun muhtemelen, o kiinin gelecekteki durumlarda haksz olduunun fark edilmesinde psikolojik bir engel tekil edecei anlamna gelmektedir. Pentagon ve bakan yardmcsnn makamndaki sava destekileri, 2001 ylnda iktidara dnlerinin ardndan kendi grlerini paylamayanlara kar son derece kukuyla yaklar oldular; bu kuku, Dileri Bakan Colin Po-vvell'a ve istihbarat topluluunun byk blmne kadar uzanyordu. Brokratik kamplama btn ynetimlerde varln srdrr, ama bu durum Bush'un ilk bakanlk dneminde berbat bir noktaya varmt. Ekip ball ak fikirli tartmay engelliyordu ve bu ballk, ynetimin aktif muharebe sonrasndaki dnemi gerektii gibi plnlayamama-sndan dorudan sorumludur.
70
NEO-CON MRASI

Neo-Con Dnem Sonras

Neo-con dncenin, nceki sayfalarda sralanan drt ilkesi, yalnzca neo-con'lar deil, Amerikan siyasi yaamnn yelpazesi zerindeki dier nemli gruplar tarafndan da geni lde paylalmaktadr. Demokrasiye dayal ve en-ternasyonalist bir d politika ilkesi, Demokrat Parti'nin geneli tarafndan kabul grmektedir. Amerika'nn gcnn en yksek ahlki amalarna duyulan nan ile uluslararas kurumlara duyulan kukunun her kisi de gereki dncelerdir; sosyal mhendislik konusunda yaanan karamsarlk geleneksel Sa ile paylalmaktadr. Fakat bunlar tek bir kaba konulduklarnda d politikaya ynelik farkl bir yaklam sergilemektedirler. Birinci blmde belirtildii gibi, bu ilkeler Souk Sa~ va'tan sonra, belirli sistematik stikametlere meyilli yarglar oluturan farkl biimlerde yorumlanmt. Bu eilimler, d dnyann yapsna gre yi veya kt olabilirlerdi; daha sonra ortaya kaca zere, Bush ynetimi tarafndan atlm yanl admlar olarak deerlendirdiim eylerin temelini oluturdular. Neo-con'lar, komnizmin kmesinin ardndan, ABD'ye ynelik tehdidin seviyesini abartmay tercih etmilerdi. Souk Sava boyunca, onu hem askeri bir tehdit hem de ahlki br ktlk olarak deerlendirerek Sovyetler Birli-i'nin arz ettii zorluk hakknda hakl olarak (bana gre) karamsar bir tavr taknmlard. SSCB'nin dalmasnn ardndan ABD dnyann tek sper gc olarak ortaya ktnda neo-con'larn birou, dnyay tehlikeli ve nemi yeterince kavranmam tehditlerle dolu bir yer olarak grmeye devam etmiti.38 1990'larn sonlarnda bazlar in'i yeni rakip byk g olarak gryordu; in bu konumda ancak 11 Eyll 71
NEO-CONLAR1N SONU

saldrlarna kadar kalmt. El Kaide tehdidi elbette yeterince gerekti ve hi kimsenin ABD iin yeni dmanlar icat etmesine gerek yoktu. Fakat terr tehdidi, onun tamamyla dnyann sonunu getirecek bir ey olarak grnmesine neden olacak ekilde haydut devlet nkleer silahlanma tehdidiyle birletirilmiti. nleyici sava ve onun gerektirdii olduka st dzey riskler, ancak tehdidin yapsyla ilgili bu byk varsaymlarn kabul edilmesi durumunda mantkl karlklar olabilirler. Neo-con'lar, tpk Amerikallarn ou gibi, ulusun tarihi boyunca dnyann her yerinde zorbala kar mcadele etmek ve demokrasiyi yaymak iin kullanlm olan Amerikan gcnn potansiyel olarak ahlki amalarla kullanlmas ynnde gl bir duyuya sahiptiler. Fakat g ile erdemin birbirine balanabilmesi olaslna duyulan inan, gcn - zellikle de askeri gcn - rolnn Amerika'nn ulusal amalarna ulalmasnda bir ara olarak ar biimde vurgulanmasna dnmt. Gc daha ge deil de daha erken kullanma dncesi veya sert gc yumuak gcn zerinde tutmak, genelde ilke deil de bir saduyu meselesidir. Bununla birlikte, Bush ynetimindeki yetkililer ile onlarn d destekileri, meslek yaamlar boyunca politika meseleleri olarak byk htimalle sava sonras yeniden yaplandrma yerine yksek younluklu muharebeye veya kalknma yardmlar yerine savunma btelerine odaklanmlard. Aslnda hi kimse yumuak g kullanmna kar deildi; sadece bu konu zerinde ok fazla kafa yormamlard. Bir zdeyi yle der: Elinizdeki tek alet bir eki ise, tm sorunlarnz ivi gibi grnr. Saddam sonras Irak hakkndaki ar iyimser varsaymlar, sava sonras gvenliinin ve ulus ina etmenin ihtiya72
NEO-CON MRASI

larnn dnlememesine zemin hazrlad. Rejim deiiklii yalnzca, liberal ve demokratik kurumlarn ar ve itinal biimde ina edilmeleri meselesi olarak deil, eski rejimden kurtulmaya ynelik tatsz bir grev olarak alglanmt, ileri teknoloji askeri gc balca

politika arac olarak gren eilim bugn de devam etmektedir: Weekly Standardn, Do-nald Rumsfeld'e kar cephe alm ve onun istifasn istemi olmasna ramen derginin Rumsfeld'le ilgili balca eletirisi, ABD politikasnn yetersiz kald ulus ina etme srecinin ok sayda dier boyutu yerine, Irak'n gvenliini salayacak yeteri kadar asker temin edememesine yneliktir. Neo-con'lar, uluslararas hukukun ve kurumlarn ciddi gvenlik sorunlarn zebilme kabiliyetleri konusunda gerekilerle, Souk Sava deneyimiyle son derece glendirilmi olan bir kukuyu paylamaktadrlar. Fakat Birlemi Milletler rneinde somutlam olan "uluslararas toplumun" grlerinin hor grlmesi, Bush ynetiminin politikalarn aka desteklemeyen neredeyse btn lkeleri hor grmeye dnmt. Souk Sava esnasnda neo-con'lar, Sovyetler Birli'nin Avrupallar ile Amerikallarn paylatklar ortak zgrlklere ynelik bir tehdidi temsil ettiini iddia eden kararl Atlantikilerdi. Neo-con'lar 1990'larda, gerek demokrasilere sahip lkeleri iine ald srece ok tarafllktan, yani NATO'dan yana olduklarn iddia etmeyi srdrmlerdi. Ancak NATO'nun Irak mdahalesini desteklemeyecei anlaldnda, neo-con'lar bu konu zerinde dnmeye ynelik btn ilgilerini kaybetmilerdi. Savan balad zamana kadar Amerika'nn Avrupal mttefikleri gittike Amerikan kart, Yahudi kart veya bir ekilde kusurlu demokrasiler olarak gsteriliyordu. ok tarafllk, yardmn yalnzca Amerika'nn artlarna gre verenlerden kabul edilmesine indirgenmiti: "gnlller koalisyonu".
73
NEO-CONLARIN SONU

Uluslararas hukuka duyulan kuku ve Irak konusunda Avrupallarla yaplan kavga, neocon'larn ok tarafl yapyla ilgili yeni olaslklar hakknda syleyecek yeni veya ilgin neredeyse hibir eyleri olmad anlamna gelmektedir. Dnya apndaki ynetimlerin ve demokrasilerin iyiletirilmesi iin drtler oluturacak bir demokrasiler tekilatnn nasl kurulabileceini dnmek yerine, daha ok Petrol Karl Gda Program skandalnda Birlemi Milletler'in hatalarn tekrarlayp duracaklardr. kinci Dnya Sava'nin hemen sonrasndaki dnemde Amerikan gc yalnzca Sovyet saldrganln caydrmak iin deil, Bretton VVoods2 kurulularndan (Dnya Bankas ve Uluslararas Para Fonu), Birlemi Milletler, NATO, ABD-faponya Gvenlik Antlamas, ANZUS (Avustralya, Yeni Zelanda ve ABD Antlamas), GATT'ye kadar saysz yeni uluslararas tekilatlarn ve anlamalarn oluturulmas in de kullanlmt. Bush ynetimi ve onun neo-con destekileri, Kyoto Protokol ve Uluslararas Sava Sular Mahkemesi gibi mevcut uluslararas giriimleri son derece eletirmektedirler, fakat bunlarn yerine, Amerika'nn dnyadaki eylemlerini meru klacak ve bunlarn verimliliini arttracak herhangi bir alternatif sun-mamlardr.
2

Kk bir ABD eyaleti olan New Hampshire'deki Carroll kasabasnn bir blgesi. 1944 ylnda burada yaplan Birlemi Milletler Para ve Finans Konferans ardndan imzalanan Bretton VVoods Anlamas ve ad bu anlama ile ortaya kan Bretton VVoods sistemi ile nlenmitir. (.N.]

74

NC BLM Tehdit, Risk ve nleyici Sava D politikann genel ilkeleri, ABD'nin hedeflerine ulamas iin ne lde bir risk almas gerektiini belirlemez. Bush ynetimi, Irak'ta rejim deiiklii iin ura verirken yksek riskli, yksek bedelli bir strateji semiti. zellikle kitle mha silahlaryla ilgili o dnemde inanlanlar gz nne alndnda, ynetimin ald risk mantksz deildi. Fakat bu risk ok yksek, zel trde bir tehdide dayandrlmt ve ynetim, zarn gelecekteki kalknmalarla ilgili birka nemli hesaplamada e zamanl olarak doru olmasn gerektirecek ekilde atmt. Ynetimin kendi yargsna duyduu zgveni kaybolmutu, nk o hesaplamalarn bazlar o dnemde bile tartmaya akt. 11 Eyll Somas Tehdit Ortam "11 Eyllden sonra her ey deiti" sz Amerikallar arasnda olduka yaygndr. Bu szle, ok farkl politik tepkiler gerektiren yeni, son derece ciddi bir tehdidin ortaya kt kastedilmektedir. Bu, bir noktaya kadar kesinlikle dorudur ve deiimin bir paras da Bush

ynetiminin, ikiz kulelere ve Pentagon'a yaplan saldrlardan sonraki on sekiz ay ierisinde Amerikan halknn ounu Ortadou'daki iki sava desteklemeye ikna etmi olmas gereidir. Fakat tehdidin hangi yollarla ve ne lde deitii konusunda
75
NEO-CONLARIN SONU

emin olmak nemlidir, nk bu, ABD'nin karlk verirken stlendii risk trlerinin haklln etkiler. 11 Eyll, ABD'nin tehditleri alglay biimlerini deitirdi, nk 11 Eyll beraberinde, birlikteyken tek balarna olduklarndan daha ldrc olan iki tehdidi de getirmiti: radikal slamclk ve kitle imha silahlar. Bunlarn her ikisi de - ilki en azndan 1978 ran devriminden, ikincisi de nkleer an douundan beri - uzun zaman boyunca Amerikan d politikas meseleleri olarak kalmlard. Her biri kendi bana Amerikan d politikas in ciddi bir tehdit oluturuyordu, ama bir araya getirildiklerinde ise ilk kez, ABD'ye ynelik dorudan, nne geilemez nkleer veya biyolojik bir tehdidin ok yaknda olabilecei ihtimalini uyandrdlar. Nispeten kk ve devlet olmayan zayf bir rgtn feci hasarlara yol aabilecei olasl, uluslararas ilikilerde tamamen yeni bir eydir ve ei grlmemi bir gvenlik tehdidi oluturmaktadr. Daha nceki tarihsel dnemlerin ounda bir topluma ciddi hasar verilebilmesi yalnzca devletlerin yetki alanlarnda yer alyordu: uluslararas ilikiler kuramnn yapsnn tamam, dnya siyasetinde nemli unsurlarn sadece devletler olmad varsaymna dayandrlmaktadr. Eer devlet olmayan unsurlar feci ykmlara yol aabiliyorlarsa, son iki yzyldr gvenlik politikasn ekillendiren kavramlarn birounun kuvvetler dengesi, caydrma, evreleme ve benzeri - konuyla ilgisi kalmaz. zellikle caydrma kuram, zerinde gndericinin adresi ve buna mukabil tehdit unsurlar olarak kullanlabilecek gelimi varlklar bulunan her trl kitle imha silahn konulandrana baldr. Olaslkla ilgili esas sorun, slamc terristlerin gerekten de nkleer bir cihaz, iek hastaln veya dier kitle
76
TEHDT. RSK VE NLEYC SAVA

lm silahlarn ellerine geirip bunlar ABD topraklarnda kullanabilecek olmalardr. Ne yazk ki bu tehdidin kapsam hakknda bir mutabakata varmamz salayacak herhangi bir yntembilim yoktur. 11 Eyll'den nce Paul Pillar gibi terrizm uzmanlar, kitlesel lmlere ynelik terrizm hakknda duyulan endienin abartldn ve bunun bizim, gerekleme ihtimalleri daha yksek olan dier, daha az arpc tehditlere odaklanmamza engel olduunu savunuyorlard. Craham Allison, elikili bir biimde, terristler tarafndan gerekletirilecek nkleer bir saldrnn ayn zamanda hem "kanlmaz" hem de "nlenebilir" olduunu ne srmektedir. Akas bunlarn her kisi ayn anda gerekleemez, ama riskin gerek seviyesine karar vermek in elimizde herhangi gvenilir bir yntem yoktur. 2001 saldrlarnn ardndan bu konuyla lgili alglama biimlerinde Amerikallar ile Avrupallar arasnda byk bir uurum belirmitir. Amerikallarn ou, bu tr felaket getiren terrizmin olas ve yakn olduu, 11 Eyll'n iddette ykselen bir eilimin balangcn iaretledii inancndayd Avrupallar ise 11 Eyll saldrlarn daha ok irlanda Cumhuriyet Ordusu veya Bask ETA gibi gruplarn kendilerine yaattklar deneyimlere benzetiyor; artc biimde baarl esiz bir olay, genellikle araba bombalar veya suikastlarla gerekletirilen bir olayn aykr noktas olarak gryorlard.1 ABD'ye ynelik kitlesel lmlere yol aacak bir terr saldrs olasln gz ard edemeyiz. Bununla birlikte bu tr bir saldrnn gerekleme ihtimalinin 11 Eyll'den beri azalmakta olduunu dnmemiz iin gereke vardr. Bu gereke ok basittir; o tarihten nce ok saydaki ABD ulusal gvenlik kurumlar, ayrca istihbarat servisleri ve dier lkelerin polis kuvvetleri, bu konu zerine ncelikli mesele
77

NEO-CONLARIN SONU

olarak eilmemilerdi. 11 Eyll'den sonra bu tutum deiti: bu zel gemiyi kendi etrafnda dndrp yeni br rotaya oturtmak birka ay alm olsa da gemi rotasna oturur oturmaz beraberinde sorunla mcadele etmek iin muazzam areler getirdi. Ancak o arelerin ne kadar etkili olduklar, siyasi tehdidin ne kadar geni olduuna baldr. Dnyadaki yaklak bir milyar Mslman'n nemli bir ksmnn ABD'ye kar intihar eylemleri gerekletirmeye ynelik harekete geirilmesi durumunda, bu gvenlik yaps bile gelgiti zapt etmede zorluklar yaayacaktr. Dier yandan, gerekten tehlikeli terristler nispeten az sayda insandan oluuyorsa sorun muhtemelen kontrol altna alnabilir. Bu yzden tehdit deerlendirmesinin bir blm de radikal islamclk tarafndan yneltilen tehdidin siyasi boyutunun deerlendirilmesine dayanmaktadr. Terminoloji nemlidir. slami ar tutucular, slamclar, radikal slamclar ve sradan Mslmanlar arasnda nemli farklar vardr. Bu farklar 11 Eyll sonrasnda daha da nemli hale gelmitir. slami ar tutucular, dini elerden bamsz hareket etmekte, dini anlayn hayal eski ve daha saf bir biimini canlandrmaya almaktadrlar. slamclar ise aksine, siyasi hedefleri vurgulamay tercih etmekte ve dini, ille de demokrasiye dmanca olmasa da, bir ekilde siyasetin iine sokmay istemektedirler. rnein Trkiye'de, slamc Adalet ve Kalknma Partisi demokratik seimle iktidara geldi; parti, Trkiye'nin Avrupa Birlii'ne giriini desteklemektedir. Usame Bin Ladin gibi radikal slamclar veya mcahitler, siyasi hedeflerinin peinde koarken iddete duyulan ihtiyacn altn izmektedirler. Aadaki tartmada, bu zel hareketten bahsederken mcahitlik ifadesini kullanacam.
78
TEHDT. RSK VE NLEYC SAVA

Usame Bin Ladin ve onun dncelerine bal mcahitlerin Bat'ya ve bizim Amerika'daki yaam biimimize ynelttikleri tehdit ne kadar tehlikelidir? Bu, Nazi Almanyas veya eski Sovyetler Birlii tarafndan yneltilenlerle mukayese edilebilir lde yaamsal - yani Amerikan ynetim biiminin temelini ykabilecek - bir tehdit midir? Aslnda "Drdnc Dnya Sava" ile kar karya olduumuzu, potansiyel olarak iki dnya sava ve Souk Sava'ta karlatklarmz kadar tehlikeli ve gl bir dmann saldrsna uradmz dile getiren bir gr vardr. Bu bak asnn muhtemelen en ak anlatmn Charles Krauthammer sunmutur: Radikal slam'n cazibesinin kk grlmesi, laiklerin kendini beenmiliidir. Radikal slam'n Amerikan, Bat ve adalk kartl, daha nce grdklerimizden ok daha fanatik ve nne geilmesi zordur. Radikal slam, sadece hazr bir asker kayna - camilerde ve medreselerde eitilip hazrlanan, Htler Genlii veya Komsomol (Komnist Genlik rgt) kamplarndan ok daha etkili, bamsz, hazr ve nazr - salayan deil, ayn zamanda eski ve engin bir coku geleneinden, Mesih beklentisinden ve ehitlik mertebesinden faydalanabilen bir milyarn zerinde mensuba sahip kutsal bir dinin temelleri zerinde durmann zel avantajna da sahiptir. Hitler ve Stalin, bunlar yoktan var etmek zorundaydlar. Mussolini'nin yaadklar ise tam bir parodiydi. slami radikalizm, tarihsel olarak zayf ve temelsiz olduklar ortaya kan gamal ha ve orak eki alt dinlerinden ok daha byk tarihsel derinlie ve srekli ekicilie sahip bir bayran altnda yayordu.2
79
NEO-CONLAKIN SONU

Krauthammer, bir baka deyile, kar karya olduumuz siyasi tehdidin slam dininin farkl bir biiminden kaynaklandn; kesinlikle nne geilemez ve Bat kart olduunu ve dnyadaki br milyar akn Mslman'n arasnda derinden ve geni lde kk saldn iddia etmektedir. Bu iddialarn her biri tartmaya aktr ve bununla birlikte ABD'nin 11 Eyll sonras dnyasnda kar karya olduu tehdidi ok fazla abartmaktadr. Biz, slam diniyle veya onun mensuplaryla deil, Mslmanlarn farkl bir aznlna hitap eden radikal bir ideolojiyle savayoruz. Bu ideoloji, slamiyet'e olduu kadar Bat dncelerine de ok ey borludur ve

nceki nesillerde komnizme veya faizme ynelmi olacak ayn trde yabanclam bireyleri cez-betmektedir. Fransz slam uzmanlar Gilles Kepel ve Olivi-er Roy'un mcahitliin politik bir hareket olarak byk lde baarsz olduu ynndeki grlerine katlmak in yeterli neden vardr.3 11 Eyll ve Irak sava, bu harekete tekrar hayat vermitir, ama mcahitlerin siyasi gc her yerde ele geirme kabiliyetleri kstldr ve Bat'daki birok kii tarafndan srekli olarak abartlmaktadr. Terr tehdidi gerek ve ldrcdr, ama onun en olas biimi, Kazablanka, Bali, Madrid, Londra ve Amman gibi Bat Avrupa veya Mslman ehirlerindeki bombalamalara benzer bamsz saldrlar olacaktr. Olivier Roy, u anki mcahitliin ncelikle kltrel veya dini artlar asndan kavranamayaca ynnde arpc ve inandrc bir ddia ne srmektedir.4 Gerek Mslman dindarl, her zaman iin, yresel veya ulusal bir kltrn iinde kk salmtr; te yandan evrenselci dindarlk doktrini, yresel gelenekler, rf ve adetler, evliyalar ve benzeri unsurlarn bir araya gelmesiyle deitirilmekte ve yrenin si80
TEHDT, RSK VE NLEYC SAVA

yas yetkilileri tarafndan desteklenmektedir. Bugnk terrizmin kkeni bu tr dindarlk deildir. slamclk ve onun radikal mcahit kollar, Roy'un deyimiyle "yersiz yurtsuz-lam" slamiyet'in rnleridir. Roy'un ifade ettii slamiyet'te, Mslman bireyler kendilerini hakiki yresel geleneklerden koparlm, ou kez de Mslman olmayan topraklarda kklerinden ayrlm aznlklar olarak grmektedirler. Bu, birok mcahidin neden Ortadou'dan gelmi deil de (11 Eyll saldrlarnn ba mimar Muhammed Atta gibi) Bat Avrupa'da yetimi kiiler olduklarn aklamaktadr. Bu yzden mcahitlik, slamiyet'in gemiteki zgn biimini yeniden kurmaktan ziyade modern, kreselleen, ok kltrl dnyada bir kimlik kayna olabilecek yeni, evrensel bir doktrin oluturmaya ynelik bir giriimdir. Dini ideoloji haline getirmeye ve onu siyasi amalar iin geleneksel dinin veya kltrn yeniden canlandrlmas yerine daha ok adaln bir rn olarak (komnizm veya faizm gibi) kullanmaya ynelik bir giriimdir. Tarihiler Ladan ve Roya Boroumand, benzer ekilde, birok radikal slamc dncenin kken itibariyle slamiyet'e deil, Bat'ya dayandn iddia etmektedirler. Eer geriye dnp El Ka-de'nin ideolojisini ekillendirmi olan Hasan El-Banna ve Mslman Kardelerin lideri Seyyd Kutub'u, Pakistan'daki slam Cemaati hareketinden Maulana Mavvdudi veya Ayetullah Humeyn gibi ilk siyasi dnrleri gzden geirecek olursak slami dnceleri, 21. yzyl Avrupa'snn ar sol ve sa kanatlarndan alnan Bat dnceleriyle harmanlayan tuhaf bir uzlatrmac doktrinle karlarz.5 "Devrim", "sivil toplum", "devlet" ve iddetin estetikletirilmes, yalnzca slamiyet'ten deil, ayn zamanda faizm ve Mark-sizmLeninizm'den de domaktadr. Mcahitliin amac, di8i
NEO-CONLARIN SONU

n olduu kadar siyasdir de. Bu yzden kesinlikle din kimlii glendirme ve dini nefrete yol ama gcne sahip olsa da slamcl Mslman dindarlnn gerek ve her nedense mutlak bir ifadesi olarak tanmlamak yanltr.6 Bu grn anlam, "medeniyetler atmasna" benzeyen herhangi bir eyden te, 20. yzyldaki deneyimlerimizden tr bize ok daha tandk gelen bir eyle kar karya olduumuzdur. En tehlikeli insanlar, Ortadou'daki dindar Mslmanlar deil, kendilerinden nceki faistler ve Marksistler gibi ideolojiyi (bu durumda mcahitlii) kimliklerini aramaya ynelik kiisel mcadelelerine bir cevap olarak gren Hamburg, Londra veya Amsterdam'daki yabanclam ve kklerinden koparlm genlerdir. 11 Mart Madrid bombalamalar, Hollandal film yapmcs Theo van Cogh'un 2 Kasm 2004'te Amsterdam'da Muhammed Bouyeri tarafndan ldrlmesi ve Pakistan asll ngiliz vatandalar tarafndan gerekletirilen 7 Temmuz 2005 tarihindeki Londra bombalamalar tm bunlar dorulamaktadr. Mcahit tehdidinin yapsyla ilgili bu yorum doruysa, bunun ierisinde gelecekteki mcadelenin yapsyla ilgili birtakm ipular vardr. ncelikle, ana sava meydanlar

muhtemelen Ortadou'da olduu kadar Bat Avrupa'da da olacaktr. phesiz ABD, terristlerin balca hedefi olacaktr, ama lkesinde yaayan Mslmanlar ona, Avrupa lkelerinin birounun yaayacana benzer bir tehdit ynelt-meyeceklerdir. ABD ve mttefikleri, Afganistan ve Irak'ta scak savalarn srdreceklerdir. Fakat mcahitlik, gelenek-selliin deil, modernleme ve kresellemenin bir yan rndr ve bu yzden modern, kresellemi toplumlar iin bir sorun olacaktr.
82
TEHDT. RSK VE NLEYC SAVA

Ayrca Bat demokrasisi, terrizm sorununa ksa vadeli bir zm olmayacaktr. 11 Eyll, Madrid, Amsterdam ve Londra saldrganlar, modern, demokratik toplumlarda yaamlar ve doduklar ya da soylarnn geldii lkelerde demokrasinin olmamas nedeniyle yabanclamlard. Kendilerini yabanclatrdn dndkleri ey, kesinlikle iinde yaadklar modern, demokratik toplumdu. Bu yzden uzun vadeli sorun, kendimizi Ortadou'dan soyutlamak veya bu blgeyi bir ekilde "dzeltmek" deil, Bat'da yaamakta olan insanlarn daha iyi biimde entegre edilmeleriyle lgili ok daha etrefilli bir meseledir ve bunun, demokratik toplumlarn zerine kurulduklar gveni ve hogry ykmadan nasl yaplacadr. Mcahitliin ierisinden kt kltrel altyapnn karmaklnn farkna varlmas da nemlidir. Terr sorununu dine veya kltre balayan basit kuramlar, yanl olmakla kalmayp durumu daha da kt bir hale getirebilirler, nk bunlar, kresel slam dnyasnn ierisinde var olan nemli atlaklar gizlemektedirler. Terr sorununun merkezinde sempatizanlar, yoldalar, ilgisizleri, apolitikleri ve Bat'ya farkl llerde sempati duyan kiileri temsil eden bir dizi e merkezli emberle evrilmi olan nlerine geilmesi imknsz fanatiklerden oluan sert bir i ekirdek vardr. Mslman dnyas byk, farkl bir yerdir ve hepsi demokrasi veya ekonomik modernleme srelerinde belli bir baarya ulam Mali, Senegal, Trkiye, Endonezya ve Malezya gibi lkeleri ine almaktadr.7 Olduka geleneksel Mslman toplumlarda yaayan birok Mslman da dhil olmak zere, dnyada ok sayda Mslman'n ABD'den, modernlemeden, "zgrlkten" (Bakan Bush'un deyimiyle) veya Bat medeniyetinin dier yn83
NEO-CONLARIN SONU

lerinden nefret etmediine dair nemli kantlar vardr. Olduka ak bir ekilde grnyor ki, slami diktatrln altnda yetimi olan ranl genlerin ou, bu ynetimi sevmemekte ve daha zgr, modern, Batl bir toplumda yaamay tercih etmektedir. Birlemi Milletler Kalknma Program tarafndan yaplan bir anket, neredeyse btn Arap devletlerinde, ellerinde imkn olduu takdirde bir Bat lkesine yerlemeyi stediini syleyen byk ounluklar olduunu gstermitir.8 Bu, Bat kltrn tamamen nefret verici bulmadklarn gstermektedir; radkalleme sreci ou kez, daha sonra, Batl toplumlara uyum salamay baaramam ikinci veya nc nesil gmenler arasnda balar. Tehdidin teknolojik ve siyasi boyutlarn birbirinden ayrmak nemlidir, nk bu, kiinin tehdide makul karlk olarak grd eyi ve buna kar koymak iin ne tr riskler almaya hazr olduunu etkiler. Daha byk bir sempatizan grubunun arkasna gizlenmi nispeten az sayda fanatikle savayorsak atma, dnya apnda verilen bir isyana kar koyma savana benzemeye balar. Bu da srf askeri bir karl yetersiz klar, nk isyana kar koyma savalar son derece siyasidir ve en bandan itibaren nfusun ounluunun sevgisini ve desteini kazanmaya baldr. Anket verileri, bu geni Mslman grubunun aslnda Amerika veya Bat'dan deil, Amerikan d politikasndan nefret ettiini gstermektedir. ABD'nin srail'i Filistin'e kar tek tarafl olarak desteklediine, Msr devlet bakan Mbarek ve Suudi kraliyet ailesi gibi Arap diktatrleri demokrasi pahasna desteklediine inanyorlar. Bu, ok sayda Amerikalnn ve zellikle birok neo-con'un duymak istemedii bir mesajdr. Barry Rubin ve Max Boot gibi gzlemciler, Araplarn Filistinlilerin kt durumlarndan endie duyduk-

84
TEHDT, RSK VE NLEYC SAVA

larn sylediklerinde aslnda bunu kastetmediklerini savunmaktadrlar; srail'e veya ABD'nin srail'e verdii destee ynelik eletirileri, aleyhinde dorudan konuamadklar kendi antidemokratik siyasi sistemlerinden duyduklar memnuniyetsizlii ifade etmektedir.9 Arap rejimlerinin kendilerini meru klmak ve dikkati kendi baarszlklarndan uzaklatrmak iin Filistin meselesini karc bir biimde kullandklar ynnde iddialar vardr. Amerika'nn Ortadou'daki bar abalarnn, Clinton ynetimi boyunca Oslo Bar Sreci tam faaliyetteyken bile 11 Eyll saldrlarn planlayan El Kaide ve mcahitler zerinde herhangi bir etkisinin de olmad dorudur. Fakat Arap dnyasnda Filistin meselesi nedeniyle ABD'ye artan fke, kararl terristlere sempatizanlar, muhbirler ve yeni askerler temin ederek onlarn daha kolay faaliyet gstermelerini salamaktadr. (Bu, o insanlarn fkelerini yattrmak iin ABD'nin srail'den desteini ekmesini deil, bu destein bir maliyetinin olduunun farkna varmasnn gerektiini gstermektedir.) Araplar, ABD'yi sevdiklerini, ama Amerikan d politikasn sevmediklerini syledikleri zaman onlar bir psikiyatr koltuuna oturtup, aslnda bu sylediklerini kastediyor olamayacaklarn anlatmak yerine szlerine kulak vermek hem saduyulu hem de en azndan saygl bir davran olacaktr. Uzun vadede ise gnmz slamclar, slamiyet'in dini uygulamalarnn nihai modernlemesine ve dnmne zemin hazrlyor olabilirler. Olver Roy, slamclk ile Protestan Reformu'nun ilk yllar arasndaki birka benzerlie dikkat ekmektedir. Hem slamclar hem de ilk Protestanlar, dini geleneksel olarak daha saf, daha evrensel bir din biimine ynelik uygulanmakta olduu siyasi-kltrel ortamdan
85
NEO-CONLAKIN SONU

skp karmlardr; her kisi de dini kiisel bir ballk haline getirmiler, bylece dini kimliin doutan gelen toplumsal mevkiden ok, bir yaam biimi seimine dnt modern bireyciliin temelini atmlardr. Birok Batl, Mslman bir Luther'in olmamasndan byk znt duymaktadr. Fakat bu kiiler, tarihteki Luther'in oulculuu ve liberalizmi tlemediini, yalnzca John Calvin'in Cenevre'sinde olduu gibi olduka hogrsz biimlerde sonuna kadar kullanlan dini bir fanatizm dalgasn balattn unutmaktadrlar. Protestanlk, modern lik siyasetin ve kilise ile devletin birbirinden ayrlmalarnn temelini, geleneksel din ile siyasi iktidarn arasndaki balar kopararak ve mevcut gc oulcu bir siyasi ortamda kullanarak atmtr. Avrupa'da bu sre birka yzyl srmt; bugn Mslmanlar in ancak daha hzl bir zaman izelgesi umut edebiliriz. Terrist tehdidin yapsyla ilgili olarak kararl mcahitlerin says, gelecekte yeni ye kaynaklar, ardk potansiyel desteki ebekeleri arasndaki snrlarn konumlar, potansiyel destekileri, i ekirdekteki nlerine geilmesi imknsz kiilerden ayrt etmek iin gerekecek cezalarn ve dllerin bileimi gibi birtakm bilinmeyenler vardr. Bush ynetimi, uygun karln dl yerine ounlukla ceza olaca ynnde bir karar vermi ve yeni nesil mcahitler ile Saddam Hseyin gibi eski Arap milliyetileri arasnda sk bir liki olduunu iddia etmiti. Bu kararlar, rak sava ncesi ve sonrasnda srekli olarak tartlmt. Irak Sava in Alternatif Gereke Bush ynetimi, Irak savayla ilgili gerekesini iddiaya dayandrmt: birincisi, rak'n kitle imha silahlarna sa86
TEHDT, RSK VE NLEYC SAVA

hip olduu ve daha fazlasn retmek iin alt gerei; kincisi, Irak'n El Kaide ve dier terrist rgtlerle balantl olduu; ncs ise Irak'ta, Irak halknn kurtarlmay hak ettii zorba bir diktatrln hkm srmesi. Bu iddialar kmesi, phesiz 11 Eyll saldrlar ve bunlarn Amerikan siyasetine yerletirdikleri yeni dinamiklerden etkilenmiti: ynetim, Irak'n kitle mha silahlarnn terristlerin ellerine geebileceini ileri srerek, Irak'n Amerikan

anavatann dorudan tehdit edebilecei korkusuyla askeri harekt iin destek oluturmaya almt. Bylece ynetim, savatan sonra Irak'n kitle imha silahlar ortaya kmadnda ve Saddam Hseyin'in El Kaide ile balar hakknda ciddi kukular duyulmaya balandnda kendi kazd kuyuya dm oldu. Ynetim, balca sava gerekesi olarak elinde kalan insan haklar ve demokrasi iddiasna bavurdu. Fakat ynetimin zerinde yeterince durmu olduu takdirde savatan sonra onu daha iyi siyasi bir durumda brakacak olan, daha az yaygarac olmakla birlikte inandrc gerekeler vard. lki ve en nemlisi, sava ncesi yaptrmlar rejiminin ve bunun yol amakta olduu maliyetlerle ilgiliydi. Irak zerinde uua yasak blgenin muhafaza edilmesi, Dck Cheney'n Bakan George H. W. Bush'un savunma bakan olarak ABD kuvvetlerinin geri ekilecei szn vermesinden ok uzun zaman sonra Suudi Arabistan'da srekli bir ABD askeri varln gerektiriyordu. Grne gre Usame Bin Ladin'in byk lde kar kt ey, srail veya dier Arap rejimlerine verilen destekten te Amerikan varlyd. Irak ve onun Arap dnyasndaki destekileri, Irakl ocuklarn lmlerinden BM yaptrmlarnn sorumlu olduunun ve ahlki nedenlerden tr bunlarn kaldrlmas ge87
NEO-CONLARIN SONU

rektiinin savunulmasnda savatan nce olduka baarl olmulard. Savatan sonra Petrol Karl Gda skandali, Saddam Hseyin ve uluslararas ortaklarnn Irakl ocuklara yardm amacyla gnderilen paray aslnda kendi hesaplarna aktardklarn ortaya kard, ama savatan nce bu konuda herhangi birini ikna etmek mmkn deildi. Ynetim, yaptrmlar rejiminin ilerleyen yllarda tam anlamyla almayacann ve Irak'n kitle imha silahlar programlarnn nndeki geri kalan btn engelleri ortadan kaldracann kanlmaz olduunu dnyordu. Ynetim, Irak'n nkleer silahlarnn ABD karlarna neden zarar verecei ynnde ciddi, ama ok daha az yaygarac br gereke sunabilirdi. Nkleer silahlara sahip lke saysn Hiroima'dan sonraki ilk krk yl ierisinde onun altnda tutmay baarm olan kresel nkleer silahszlanma rejiminin 1990'lar itibariyle kmekte olduu ortadayd. Hindistan'n nkleer denemesi, Pakistan'n buna karlk vermesine neden oldu, bu da karlk olarak "er ekseninin" dier iki yesi iran ve Kuzey Kore'nin kendi programlarn hzlandrmaya ynelik yeni giriimlerde bulunmalarna yol at. lk Krfez Sava da ABD'nin nkleer silahlar alannda ezici stnlne kar koymaya ynelik bir ara bulunmasnda bir uyarc grevi grmt. ran ve Kuzey Kore, nkleer programlar in Pakistan'n atom bombasnn babas A. Q. Khan'dan dorudan destek alyorlard. Irak'n nkleer bir silaha sahip olmas, ran'n da buna sahip olma kararlln pekitirecek, Msr ve Suudi Arabistan'da yeni programlarn hayata geirilmesine neden olabilecektir. Tamamen nkleer glere sahip lkelerle dolu br Ortadou, dnyann en istikrarsz blgelerinden birine ok byk yeni bir tehlike unsuru katmt. Ayrca nkleer gce sahip bir Irak, Ameri88
TEHDT, RSK VE NLEYC SAVA

ka'nn Kuveyt'in igali nedeniyle kinci bir saldrda bulunmaya karar vermesi durumunda bu mdahalenin gerekletirilmesini engelleyebilir. Tamamen nkleer glerle dolu bir Ortadou'nun ortaya kmasnn nne geilmesi, uluslararas ilikiler uzmanlarnn zerine kuramlar oluturduklar o "kresel genel karlardan" biridir. Blgede karlar ve mttefikleri olduu iin ABD'nin bu sonuta nemli bir pay olsa da, bata Ortadou halklar, yaknda yaayan Avrupallar ve nkleer silahlara sahip olmak iin aceleyle ayn eyleri yapmalar muhtemel olan lkelerin bulunduu dnyann dier blgelerindeki insanlar olmak zere bundan faydalanacak birok insan daha olacakt. Bush ynetimi, kresel genel karlar mantn Irak' igal gerekesi olarak kullanmay semek yerine, Irak'n Amerikan anavatanna ynelttii dorudan tehdit zerinde durmutu. Byle davranmasnn nedeni, Amerikan halknn Irak'a kar askeri bir harektta bulunulmas gerektii konusunda ikna edilmesi iin 11 Eyll'n yeni, beklenmedik bir frsat sunmu

olmasyd. Bu tutumun frsatl; savatan sonra, dorudan tehdidin imknszl aka ortaya kp da zaten ABD'ye gvenme konusunda isteksiz olan kiilerin VVashington'un asl gerekesinin petrol veya srail olduu ynndeki speklasyonlarn atelediinde Bush ynetimine zarar vermiti. ABD Ulusal Gvenlik Stratejisi Bush ynetiminin byk stratejisinin en tartmal yan, bakann 2002 Haziran'nda VVest Point'te yapt konumasnda ve 2002 Eyllnde yaynlanan ABD Ulusal Gvenlik 89 Strateji si'nde (NSS) ortaya konulan nleyici eylem doktriniyle ilgiliydi.10 Btn ynetimler, bu tr doktrinsel ifadeler oluturmak durumundadrlar. Bunlarn ou alldk, can skc ve ounlukla farkna varlmadan tarihin derinliklerine gmlen eylerdir; ancak bu, Bush ynetiminin metni iin geerli deildir. NSS belgesi, grnte sradandr. Dnyann her yerinde zgr demokratik ynetimlerin desteklenmesi ve kresel bir serbest ticaret sistemi gibi Amerikan d politikasnn standart hedeflerinin birounu tekrarlamaktadr. Belgenin en dikkate deer yenilii, yukarda ana hatlaryla belirtilen basit geree - kitle imha silahlarna sahip devlet olmayan terristlerin stesinden allm evreleme ve caydrma aralaryla gelinemeyeceine - nem vermesidir. NSS'de u cmlelere yer veriliyor: "Ulusumuzun kar karya olduu en byk tehlike, radikalizm ve teknoloji kavanda yer almaktadr. Dmanlarmz, kitle imha silahlar elde etmeye altklarn aka dile getirmilerdir ve eldeki kantlar, bunu kararllkla yapmakta olduklarn gstermektedir. ABD, bu abalarn baarya ulamasna izin vermeyecektir... Ve bir saduyu, meru mdafaa meselesi olarak Amerika, ortaya kan bu tr tehditlere kar, onlar tamamyla ekillenmeden nce harekete geecektir."" NSS ayrca, ABD'nin geleneksel ittifaklar ve uluslararas kurumlarla mmkn olan her alanda birlikte almaya hazr olduunu, ama feci sonulara yol aabilecek terrizmden kendisini savunma konusunda uluslararas bir mutabakat oluturamamas halinde "gnlller koalisyonuna" bavurmak zorunda kalacan iddia etmektedir. Ne nleyici eylem ne de tek tarafllk, Amerikan d politikas iin yeni eyler deillerdi. John Lewis Gaddis, nle90
TEHDT, RSK VE NLEVIC SAVA NEO-CONLARIN SONU

yici eylemin (ou kez tek tarafl nleyici eylemin) Amerikan ynetimleri tarafndan 19. yzyln balarndan beri kullanlmakta olduunu gstermektedir; Souk Sava'n birka noktasnda zerinde ciddi olarak dnlmtr.12 Eisenho-wer ynetimi 1950'lerin balarnda nleyici "dman pskrtme" stratejisi zerinde durmutu; Kennedy ynetimi se Kba Fze Krizi esnasnda Kba'ya konulandrlm orta menzilli Sovyet fzelerinin etkisizletirmesini dnmt. NSS'de devrim nitelii tayan ey, nleyici eylemin geleneksel kavramlarn nleyici sava kavramn iine alacak kadar geniletmi olmasyd. nleyici eylem genellikle yakn bir askeri saldry bozmaya ynelik bir giriim olarak alglanr; nleyici sava, gereklemesi aylar veya yllar srecek bir tehdidi nlemek amacyla tasarlanm askeri bir harekttr. Bush ynetimi, nleyici eylem ile nleme arasndaki ince farkn artk ortadan kalktn, nleyici eylemle ilgili kstlayc tanmlamann geniletilmesi gerektiini savunmutur.13 ABD, belirli aralklarla derin devletlere ulap terrizmi nleyecek siyasi artlar oluturmay gerekli bulmaktadr. Bu yzden devletlerin egemenliklerine sayg duyulmas ve mevcut ynetimlerle allmas gerektii ynndeki VVestfalya sisteminin dncelerini reddetmi; st kapal olarak bile olsa neo-con'larn rejimlerin nemi hakkndaki kuramlarn ve 1990'larda gerekletirilen insani amal mdahalelerin gerekelerini kabul etmi oluyordu. Sorunlar

Devletlerin yakn tehditleri meru biimde etkisizletreblecekleri gr, Irak savandan sonra BM st Dzey Kurulu tarafndan onaylanmt.14 Herbir lke aka dev91
NEO-CONLARIN SONU TEHDT, RSK VE NLEYC SAVA

let olmayan bir unsurun veya bir haydut devletin ynelttii feci bir tehditle kar karyaysa ve bu tehdide kar koymak iin mevcut uluslararas kurumlardan yardm alamyorsa, meru biimde ipleri kendi eline alp tehdidi bozmak iin dmandan nce harekete geebilir. NSS doktriniyle ilgili sorun, nleyici eylem tanmnn, yakn olmayan tehditlere kar nleyici sava kapsayacak ekilde geniletilmesinin hakl karlmas iin ynetimin, ABD'nin kar karya olduu tehditler hakknda drst olmas gerektiiydi. Daha sonra ortaya kt zere ynetim, zelde Irak'n ve daha genelde de nkleer terrizmin ynelttii tehdidi olduundan byk gsterdi. stelik ynetim, nkleer terrizm tehdidini haydut devlet/nkleer silahlanma sorunuyla birletirdi ve nleyici sava ilacn, iki tehlikenin daha az nemli olanna uygulad. Irak savann gerek deneyimi, nleyici eylem ile nleyici sava arasndaki farkn nemli br nokta olarak kaldn gstermelidir. Haydut devletlerin terristlere dzenli olarak kitle imha silahlar verdikleri bir dnyann ierisine birdenbire girmedik; bu tr bir ortam henz domam olabilir, ama u an byle bir durumun olduunu dnerek hareket etmek, bizi son derece pahal birka seenee zorluyor. nleyici savan, 11 Eyll sonras artlar altnda bile, akllca ve ahlki olarak hakl karlmas nleyici savaa gre ok daha zordur ve bu yntem ok daha kstl sayda olayda gerektii gibi kullanlmaldr. Tarihe dnp bakacak olursak, nleyici savan dnyay birok straptan kurtarabilecei olaylar grmemiz mmkndr. Birok kii tarafndan rnek gsterilen olay, ngiltere ve Fransa'nn mterek olarak Almanya'ya kar ezici bir askeri stnle sahip olduklar bir zamanda Hitler'in, Al92 manya'nn Birinci Dnya Sava sonras ykmllklerini aka ihll ederek, 1936 ylnda Rhineland' yeniden aske-riletirmesidir. ngiltere ve Fransa, Almanya'ya kar sava ilan etmek iin 1938'deki Sudetenland krizi sonrasna kadar bekleyerek bu lkenin Polonya'y igal edip Fransa'y da malup edebilecek kadar yeniden silahlanmasna zin vermi oldular. srail'in 1981 ylnda Irak'n Osirak reaktrn imha etmesi, Irak'n nkleer silah programn birka yl geriye gtrd iin birok kii tarafndan nleyici savan baarl bir uygulamas olarak grlmt; on yl sonra Sad-dam Hseyin Kuveyt'i igal ettiinde, elinde bir tane bile bomba yoktu.15 Bununla birlikte nleyici savan makul gerekelerle her zaman iin gerekletirilmesi zor olarak deerlendirilmi olmasnn nedenlerinden biri de gelecein doru biimde ngrlebilinmesine dayanmasdr. Gemie baktmzda insanlarn 1936 ylnda tam olarak anlayamadklar eyi - Hitler'in ekoslovakya'y paralamak zere harekete geecei ve Polonya'ya kar bir sava planladn - biliyoruz. Muhtemelen bunu bilmeleri gerekirdi ve sula ilgili konularda olduka saf davranyorlard. Fakat bu, olaydan sonra varlmas daha kolay bir yargdr, ingiltere Babakan Ant-hony Eden, 1956 ylnda Svey savan balatt zaman Rhineland benzeri bir durumun iinde olduuna inanm, Msr Devlet Bakan Nasr'n sonunda Hitler'in dnya gvenlii iin yaratt tehdidin aynsn ortaya koymayacan ngrememiti. Almanlar 20. yzyln ilk on yllk diliminde, Rusya'nn gelecekteki gcyle ilgili tahminlere dayanarak Avrupa Uyumu'nun en zayf yesi olan Rusya'dan korkuyor, bu lke ok gl hale gelmeden nce ona kar sava amaya hazrlanyorlard. Byk Alman anslyesi Otto
93
NEO-CONLARIN SONU

von Bismarck'n, nleyici sava "lm korkusuyla intihar etmek" olarak nitelendirmi olmas pek de artc deildir.16 Ken Jovvitt, sorunu yle ele alyor:

nceden harekete gemeyi esas alan bir stratejinin temelindeki gereke ok gldr. Fakat bunun stratejik olarak uygulanmas, Perikles ile Solomon'un bilgeliklerinin toplamn gerektirir. ncelikle, dmandan nce harekete gemeye ynelik bir varsaym, dman bir lideri ve rejimi ister i isterse uluslararas olsun btn evresel deiimlerden fiziksel olarak etkilenmez klar. Bu, daima yanl alglanan bir varsaym deildir - Hitler ve Pol Pot3 olaylar buna rnektir - ama neredeyse her zaman yanl alglanmaktadr. Btn rejimler zamanla, esasen olmasa bile byk lde deiirler. Yalnzca 1956'dan sonraki Sovyetler Birlii'ne ve 1978'den sonraki in'e bakmamz yeterlidir. nceden hareket stratejisi ayrca hangi liderlerin ve rejimlerin evresel deiimlerden etkilenmeyeceklerinin tespit edilmesi konusunda tam bir beceriye sahip Amerikan bakanlk ynetimlerine de baldr. Tespitte yaplacak herhangi bir hata, sadece nleyici eyleme veya nceden hareket etmeyle deil, nlenebilecek br savala sonulanacaktr.'17 Baz insanlar, Solomon'un bilgeliine ancak daha iyi bir istihbarata sahip olduumuz takdirde ulalabileceini iddia etmektedir. Dmanlarmzn ileriye dnk planlar hakknda daha salkl bilgiler her zaman memnuniyetle
* General Pol Pot'un nderliini yapt Kzl Kemerler rglyle, 1975-1979 yllar arasnda Kamboya'da milyondan fazla insan ldrmtr. (.N.I

94
TEHDT, RSK VE NLEYC SAVA

karlanacaktr, ama daha byk istihbarat btelerinin veya istihbarat rgtlerinin yeniden yaplandrlmasnn gelecekle ilgili byk lde daha doru tahminler yaratacan dnmek samadr. stihbaratla ilgili sorun, Roberta VVohlstetter'n yllar nce gsterdii gibi, yetersiz bilgiden daha ok, bilginin sin-yal-grlt oranyla ilgilidir.18 stihbarat rgtleriyle ilgili en ok teklif edilen reformlar, sinyalin grltye orann arttrmaktan ziyade her ikisinin de iddetini arttracaktr. Sinyallerin ayrt edilebilmesi, asla tamamen doru olarak alglayamayacamz ncelikli beklentiler, zihinsel yaplar, sebepler ve benzeri kavramsal etkenlere bal olmaya devam edecektir. stihbarat evreleri, 2003 ylnda Irak'n kitle imha silahlar tehdidini abartmak iin her trl gerekeye sahipti, nk 1991 ylndaki tehdidi kmsemiler ve bir kez daha aptal yerine konmak istemiyorlard. Bu tr bir sorunu zecek veya gelecei doru biimde ngrmemizi salayacak herhangi bir stihbarat reformlar kmesi yoktur. Bu belirsizlikleri gz nne alacak olursak nleyici savan, nleyici eylemin aksine, neden ska devlet gcnn bir arac olarak kullanlmadn grmemiz mmkndr. Akas tehdit yakn olduka nleyici sava daha fazla hakl karlabilir; denenmek veya silaha dntrlmek zere olan bir nkleer program, nlem iin hl planlama evrelerinde olandan daha iyi bir adaydr. Afganistan dnda dier haydut veya zayf lkelerin nkleer silahlara sahip terristleri barndrdklarna dair elimizde kant olsayd, nleyici eylem ile nlem arasndaki fark gerekten de ortadan kalkacaktr. nleyici saldrlar en azndan, nkleer silahlara sahip Pakistan'n kaosa dmesi veya gelecekte bir tarihte radikal islamclarn lkede ynetimi ele almalar durumunda
95
NEO-CONLARtN SONU

dnlmelidir. Bu yzden nleyici sava, byk bir Amerikan stratejisinin esi olarak gz ard edilemez. Fakat bunu ana bir zellik haline getirmek, gemite rneklerine ska rastladmz byk riskler ve maliyetler gerektirir. Bush ynetiminin NSS'de ana hatlaryla belirtilen nleyici eyleme ynelik, yaklamndaki ikinci sorun, felaketlere yol aabilecek terrist eylemleri durdurmak zere tasarlanm olan nleyici eylem nleyici sava arasndaki fark ayrt edememesi ve ayn politikay haydut devletlerin nkleer silahlanmalarn durdurmak iin bir ara olarak kullanmasy-d Yukarda belirtildii zere haydut devletlerin nkleer silah elde etmeleri, uluslararas kamuoyundan sert bir tepkiyi gerektiren ciddi bir meseledir, ama haydut devletin ABD'ye kar kullanlmas amacyla bir terr rgtne bomba vermesi olaslndan olduka az neme sahiptir. Bakan Bush ve ynetimin dier yeleri, nleyici sava politikalarnn ikinci olaslk tarafndan

ynlendirildiini aka belirtmilerdir - tpk savatan nce bir konumasnda Amerikallarn "mantar eklinde bir bulut* olarak gelecek kant" bekleye-meyeceklerin syledii gibi.19 Savatan nce, Irak da dhil olmak zere, nkleer silahlara sahip haydut devletlerin nkleer silahlarn terrist gruplara balamaya veya satmaya stekli olacaklar ynndeki nerme yeterince tartlmad. Olay bu tr bir olasla doru ekenler, ortaya iki iddia sunmulard. lki, terristlerin 1993 ylnda kamyona ykl bombalarla Dnya Ticaret Merkezi'ni havaya uurmaya ynelik giriimlerinde Irak'n bu kiileri desteklemi ve Saddam Hseyin'in sonradan El
Nkleer bir silahn patlamasnn ardndan radyoaktif serpinti bulutlarnn ald ekil. (.NI

96
TEHDT, RSK VE NLEYC SAVA

Kaide ile balarn muhafaza etmi olduudur. Kenneth Poi-lack'in etkileyici kitab The Threatening Storm'da (2002) ne srd ikinci ddia ise, Saddam Hseyin'in akl banda bir insan olmad ve bu yzden caydrlamayacayd.20 Saddam Hseyin ile El Kaide arasnda balantlar olduu iddias, savatan nce istihbarat evrelerinde, savatan sonra ise kamuoyu nnde geni lde tartlmtr. Irak istihbaratnn 1993 saldrsyla likisi olduunu gsteren ikinci derece kant olsa da bu balant sonunda dorulana-mamtr - tpk iddialara gre 11 Eyll korsanlarndan Muhammed Atta ve Irakl bir istihbarat ajannn Prag'da bulumu olduklarna dair daha sonraki irtibatlarda olduu gibi.21 Elbette srf balantlarn varl, Irak le El Kaide arasnda dorudan birlii olduunu, 11 Eyll saldrlarn Irak'n plnladn veya rak'n El Kaide'ye kitle imha silahlar vereceini kantlamaz. Aslnda Bush ynetimi sonunda, Irak ile 11 Eyll olaylar arasnda bir balant olduunu gsteren herhangi bir kant olmadn aklamak zorunda kalmt. Daha nemli sorun ise uygun tutum ve Pollack'n kitabnda ne srd Saddam Hseyin'in aklcl meselesidir. kinci konuyla ilgili sorun; aklcln, bir liderin ya mantkl ve caydrlabilir ya da mantksz ve caydrlamaz olduu iki boyutlu bir durum olmamasdr. Pollack'n anlattna gre Saddam Hseyin'in sicili, onun (rnein Suriyeli Hafz Esad gibi eit derecede acmasz, ama ok daha saduyulu bir diktatrn aksine) tehlikeyi gze alan, ayn zamanda zayf muhakeme gcne sahip olduunu gstermektedir. Fakat Saddam Hseyin, bir intihar bombacs roln stlenmeye ve Amerika'ya saldrmak iin nkleer misilleme riskini gze almaya meyilli birisi deildi. Ayrca srf kendisinin kontrol etmedii bir gruba balamak iin bomba retme 97
NEO-CONLARIN SONU TEHDT, RSK VE NLEYC SAVA

zahmetine girmi olabilecei de akla yatkn grnmyor. Eer Irak'n ntihar terristlerine nkleer silahlar verdii gerek dysa, asl tartma; haydut, ama nihayetinde cayd-rlabilir bir devletin nkleer silahlar elde etmesini nlemek amacyla nleyici bir savan balatlmasnn erdemleri hakknda olmalyd. Yukarda belirtildii gibi, bu mesele son derece nemliydi, ama riskler daha dk ve sonu olarak mdahaleye balama eii daha yksek olabilirdi. Dorusu o dnemde gndeme getirilmi olmas ve bugn tartlmas gereken daha geni apl soru, Nkleer Silahlarn Yaylmasnn nlenmesi Anlamas rejimi tarafndan konulan nceki kstlamalar ihll edilmekte olduuna gre, nkleer silahlanmayla mcadelede nleyici savan ana bir ara olarak kullanlmasnn gerekip gerekmediidir. nleyici savan artk iyi bir seenek olmadn dnmemiz iin birka neden vardr. ncelikle bu yntem ilevsel adan, zaman ierisinde, gelimekte olan nkleer programlar nceden imha edemeyecek kadar hantallamtr. srail'in Osirak reaktrne yapt saldrnn baars, gelecekte benzer bir saldrnn ok daha zor olaca anlamna gelmektedir, nk nkleer silahlanma yolundaki devletler, tesislerini yeraltna tamakta, kuvvetlendirmekte veya yaymaktadrlar. Amerikan istihbaratnn Irak'taki kitle imha silahlar imkn ve

kabiliyetlerinin doru olarak saptanmasndaki ar baarszlklar ve Kuzey Kore'nin nkleer silaha sahip olduu iddialarnn doruluunu deerlendirmedeki yetersizlii, gelecekteki nceden saldrlar bekleyen zorluklar gstermektedir.22
98

kinci sorun se nceden saldrnn veya nceden saldr tehdidinin nkleer silahlanmay caydrabilmekle birlikte (bazlarnn iddia ettikleri Libya rneinde olduu gibi) dier durumlarda da nkleer silahlanmay tevik edecek bir unsur grevi de grebilecek olmasdr. Ne Kuzey Kore ne de iran, Irak savann bir sonucu olarak nkleer silah programlarna son verme ve silahszlanma kararn vermi grnmyorlar; dorusu yle grnyor ki Pyongyang, nkleer silaha sahip olmann ABD saldrsna kar gl bir caydrc unsur olaca dncesiyle Kuzey Kore'nin programn hzlandrmtr. nceden saldr, nkleer silahlanmay her halkrda sadece yavalatr, durdurmaz. nc sorun ise ABD'nin, nkleer silahlanma yolundaki haydut devletleri durdurmann bir yolu olarak yalnzca hassas hava saldrlarn deil, ayn zamanda rejim deiikliini de kullanmay amalyorsa, rejim deiiklii srecini baaryla ynetebilmek zorunda olduudur. Amerika'nn Irak'taki deneyimi, radikal slamclarn ynetimi ele geirmeleri durumunda nfus olarak Irak'tan sekiz kat byk -Pakistan'n "etkisiz hle getirilmesinin" planlanmasyla ilgili savatan nce duyulan geliigzel konumalara da muhtemelen son vermitir. Son olarak nkleer silahlanmay durdurmak amacyla askeri gcn kullanlmasyla doacak gecikmenin neminin bu tr bir hareketin dourabilecei siyasi hasarla karlatrlmas gerekmektedir. Bu ikilem, bugn ran'da aka grlmektedir: ran nfusunun nemli bir blm Tahran'da-ki mollalar rejimine kardr ve ABD'ye olduka meyillidir. Bu muhalefetin bir ksm ayn zamanda olduka milliyeti grtedir ve aslnda nkleer silahlara sahip daha zgrlk bir ran' destekleyebilir.
99
NEO-CONLARIN SONU

Hakl Risk mi? Hibir ey yapmayp mevcut durumu koruma dhil olmak zere btn d politikalar, riskler ierir. Bush ynetiminin 11 Eyll sonrasnda d politikay nasl idare ettiini deerlendirmenin en uygun yolu, ynetimin riskler alp almadnn deil, kararn verildii zaman eldeki bilgilere dayanan o risklerin makul olup olmadnn sorulmasdr. Gemie bakldnda, Saddam Hseyin rejiminin temsil ettii tehlike, aka ynetim tarafndan betimlenenden daha dk dzeydeydi. Grne gre Saddam ne nkleer bir silah program srdryordu ne de Dileri Bakan Con Povvell'n 6 ubat 2003 tarihinde BM Gvenlik Kon-sey'ndeki konumasnda iddia ettii olduka byk biyolojik ve kimyasal silah stoklarna sahipti. Akas 1990'larda-ki yaptrmlar rejimi, Saddam' geri kalan silahlarn yok etmeye ikna etmek iin yeterli olmutu; ynetimin, denetimlerin etkili olmasyla ilgili pheci tavr ortadan kalkmt. nce David Kay, daha sonra da Charles Duelfer'in bakanln yaptklar Irak Gzlem Grubu'nun (ISG) raporlarna gre Saddam Hseyin, kitle imha silahlar imkn ve kabiliyetlerini elde etmek amacyla yaptrmlar kaldrlr kaldrlmaz bir program srdrme niyetindeydi, ama bu durum ynetim tarafndan varsaylan yakn tehlikeyi, gelecekte daha ileri bir tarihe atmt.23 ABD istihbarat evreleri, BM silah denetileri ve dier lkelerin istihbarat servislerinin ou, Irak'n gizli kimyasal ve biyolojik silah stoklarn azaltm olduuna inanyorlard ve ISG eli bo dndnde neredeyse herkes hayrete dmt. Bu yzden bu stoklarn var olduuna inand iin Bush ynetimini sulamak zordur.
100
TEHDT. RSK VE NLEYC SAVA

Dier yandan Bakan Yardmcs Cheney'nin iddia ettii gibi, Irak'n nkleer programn yeniden balatt ynndeki kant da ortalarda yoktu ve ynetim, tehdidin zellikle bu korkutucu yann son derece abartmaktan dolay kesinlikle suluydu. Buna ek olarak ynetim,

kitle imha silahlarndan genel olarak bahsederek ve nkleer silahlar kimyasal ve biyolojik silahlardan ayrmayarak nkleer tehdidin olduundan ok daha byk olduunu ima etmiti. Bugn birok insan, Irak savann en bandan beri btnyle uydurma eylere dayanan cezai bir komplo olduunu grmek istese de ynetim yetkililerinin yalan sylemekten - eer yalan sylemekle insann yanl olduunu bildii bir eyi kastl olarak dile getirmesi kastediliyorsa - ziyade olanlar abartmaktan sulu olduklar daha olasdr. Saddam Hseyin'in nkleer silahlar elde etmeye altna ve kant istedikleri kadar ak olmasa bile sonunda gerekleeceine ve bak alarn hakl karacana nanyorlard. Daha da byk hatalar ise, kendilerinden hibir ekilde phe etmemeleri veya nleyici bir sava balatmadan nce kantlar daha ak fikirli biimde gzden geirme zahmetine girmemi olmalaryd. Irak Gzlem Grubu Irak'ta kitle imha silahlarn bulamadn bildirdiinde Bakan Bush, ISG'nn Irak rejiminin gelecekte bir tarihte kitle imha silahlar elde etmeye niyeti olduunu ortaya kard iin nleyici savan hakl karldn iddia etmeye devam ediyordu. Eer nleyici bir sava balatmak iin kitle imha silahlar elde etme niyetiyle ilgili (stoklar veya devam eden retim program hakkndaki kantlarn aksine) basit bir varsaym yeterliyse, dnyadaki birok lke ABD mdahalesinin olas hedefleri olarak grlebilir.
101
NEO-CONLARIN SONU

Bakann nleyici sava ltlerini geniletmeyi aklndan geirmi olduunu zannetmiyorum; bununla birlikte, Irak kitle imha silahlar karmaasnn sonucu, doktrinin bir btn olarak yeniden ele alnp gzden geirilmesi gerektiini gstermektedir.
102

DRDNC BLM
Amerikan Ayrcal ve Uluslararas Meruiyet 1990'larn sonlarnda birok neo-con, "iyiliksever hegemonyay" dnyann stratejik adan nemli olan blgeleri zerinde vurgulamas iin ABD'nin askeri stnln kullanmas gerektiini savunuyordu. Bush ynetimi, Irak' igal ederek kendisini dar kiisel kar uruna hareket eden deil, kresel bir genel kar salayan bir varlk olarak gryordu. Ynetimin kendine gre iyi gerekelere duyduu inan, savaa ynelik olduka olumsuz uluslararas tepkiyi ngrememesin byk lde aklamaktadr. Pek ok insan, Bush ynetiminin uluslararas kamuoyunun grn ve ok uluslu kurumlarn mzakere ettiklerinin sylendii meruiyeti kmsediini savunmaktadr. Dileri Bakanl Mstear ve daha sonra BM Bykelisi olan john Bolton rneinde grld gibi, ynetimin birok yesi Birlemi Milletler hakknda olumsuz gre sahipti. Fakat Birlemi Milletler'in sevilmemesi uluslararas meruiyetin kk grlmesiyle ayn ey deildir. Bush ynetimin birok yesi, Souk Sava, Birinci Krfez Sava ve Balkanlar'daki deneyimlerin meruiyetin bazen uluslararas sistem tarafndan olaydan nce deil sonra verildiine ve dnya siyasetinde ortak karar verme mekanizmalarnn zayflklar nedeniyle ABD'nin nce harekete gemesi, onay
103
NEO-CONLARIN SONU

ise daha sonra almas gerekeceine inanyordu.1 Bu, ynetimin Avrupal mttefiklerine grnte kmseyici ekilde davrann aklayan (ama muhakkak hakl klmayan) arka plndaki durumdur. Ynetimin pek ok yesi tarafndan ne srlen bir iddia daha vard. Bu iddiaya gre ABD hlihazrda, Irak' igal etmek iin uluslararas yasal onaya - yani meru hakka - sahipti, nk byle yaparak yalnzca Irak'n silahszlandrlmasn emreden nceki on yedi BM kararn uygulam oluyordu.2 Saddam Hseyin'in, zellikle 1999 ylnda Birlemi Milletler zel Komisyonu fUNSCOM) denetilerini Irak'tan kovduu zaman, BM kararlarnn ouna aykr hareket ettii kesinlikle dorudur. Irak'n, Birlemi Milletler Petrol Karl Gda programndan gelen paray ktye kulland ve Krfez Sava sonrasndaki atekesin snrlarn srekli olarak zorlad ac biimde ortaya kmt.

Her ne kadar bu kayt ak olsa da, daha az ak olan BM Gvenlik Konsey'nin daimi iki yesi ABD ile ngiltere'nin BM kararlarn kendi balarna uygulamalaryla ilgili uluslararas hukuka bal yasal hakt. Birlemi Milletler, verdii kararlarn uygulanmasndan sorumlu bir yrtme mekanizmasna sahip deildir ve uygulama yetkilerinin belirli lkelere verilmesinin ayr bir karar ve oylama gerektirdii ynnde ciddi bir iddiada bulunulabilir. Birlemi Milletler her halkrda ne kendisini kanunen srekli olarak snrlayabilir ne de yelerinin fikirlerini deitirmelerinin nne geebilir. BM Gvenlik Konsey'nin Irak'n ihll ettii kararlarn herhangi birini yrrlkten kaldrmak iin oylama yapmad dorudur; dier yandan Irak sava arifesinde konseyin yelerinin ounluunun ABD'yle ngiltere'nin konsey kararlarn tek tarafl olarak uygulamalarn istemedi104
AMERKAN AYRICALII VE ULUSLARARASI MERUYET

i de ortadayd. Ne olursa olsun Bush ynetimi, o aamada ABD'nin kendisini Gvenlik Konsey'nin yaptklarna bal hissetmeyeceini olduka ak biimde belirterek uluslararas hukuka kendi istei orannda uyum salayacan gstermi, bylece birok kii tarafndan pheyle baklr hale gelmitir. Sonu olarak Amerika'nn hareketleri hukuki deil, siyasi bir meseleydi. Savan hemen ncesinde aralarnda ABD'yi resmi olarak destekleyen ngiltere, spanya ve talya gibi lkelerdeki ounluklarn da olduu dnyann her yerinde kamuoyunun byk ounluunun Amerikan igaline kar olduu ortadayd. ABD sava sonras dnemde mdahalenin gerekesini ve gerekliliini ispat edebilmi olsayd -rnein, gl bir yeralt nkleer silah programn ortaya kararak - sonunda bu muhalefetin hibir nemi olmayacakt. Unutulmamaldr ki ABD'nin daha nceki krizlerde elde etmeye alt ve kazand siyasi meruiyet tam olarak bu trdendir ve ynetim, uluslararas hukuku yasal eylemin yegne temeli olarak ar biimde vurguladklar gerekesiyle muhaliflerini eletirmekte haklyd. Bush ynetimindeki birok kii tarafndan alglanan ortak eylem sorunu, askeri mdahale gerektiren ciddi gvenlik sorunlarnn zlmesi iin bu konunun zerinde dnlmesini isteyen Birlemi Milletler ve Avrupallara dayanyordu. Clinton ynetiminin Balkanlar'dak deneyimi, Bush ynetimindeki pek ok kiiyi BM'nin nemli gvenlik sorunlarn zme konusunda yetersiz olduuna ikna etmiti. Bosna'da BM kararyla uygulanan silah ambargosu ve szde tarafszlk, kesinlikle sorunun kaynandaki taraf olan Srbistan'a fayda salayacak noktaya varmt. Avrupallarn nderliindeki BM Bar Gc tarafndan kullanlan kstl 105
NEO-CONIARIN SONU

atma kurallar, korumaktan sorumlu olduklar Bosnallar bir yana, kendilerini savunamayan Srebrenka'daki Hollandal arabulucularn Srplar tarafndan rehin alnmasyla sonulanmt. Benzer ekilde Kosova krizindeki Rus vetosu, Gvenlik Konseyi'nin hibir ekilde hareket edememesine neden olmutu. ABD 1990'larn ortalarnda, Avrupallar neticede kendi arka bahelerindeki bir sorunla ba baa brakmaktan son derece mutlu olacakt. Bosna ve Kosova krizlerinin her ikisi de ancak ABD sahneye girip askeri gcn kesin sonuca ulatracak biimde kullandnda zme ulamti. ABD, Bosna savan sona erdiren ve Kosova'daki Srp saldrlarn durdurarak sonunda Belgrad'da rejim deiikliine zemin hazrlayan asker koalisyona nderlik eden Dayton Antlamalar'na araclk yapmt. Savunma Bakan Donald Rumsfeld, Avrupa'nn harekete geme kabiliyeti hakknda zellikle karamsar bir gr taknmt Rumsfeld'in, Balkanlara Amerikann mdahale edip etmemesi konusunda en bandan beri hevesli olup olmad net deildir. Rumsfeld ayrca ABD'nin Balkanlar'da batakla gmlmesinin nedeninin Clinton ynetiminin NATO gibi ok uluslu kurumlar devreye sokma arzusunun ynetimin elini kolunu balamas olduuna inanyordu. Kosova'daki harekt yneten dnemin NATO komutan ve daha sonra Demokrat partiden bakanla adayln koyan General Wesley Clark, 2000 seiminden sonra Bush ynetiminin

kdemli bir yesiyle karlatn ve bu kiinin kendisine, "Kitabnz okuduk -kimse bize nereyi bombalayp nereyi bombalayamayacamz syleyemez" dediini anlatyor.3 1990'larda Balkanlar'da meydana gelen olay, Stephen Sestanovich tarafndan Amerikan Maksmalizmi olarak adlandrlan davran biiminin son kez tekrarlanmasndan
106

baka br ey deildi.4 Bu, Amerikallarn srekli olarak tutkulu ve Avrupal mttefiklerinin geleneksel dnce biimlerinin snrlarnn tesindeki hedeflerin peinde kotuklar Souk Sava'n balangcnda yerletirilen bir biimdi. Avrupallarn kararszlklar ve salam karar verme mekanizmalar oluturma konusundaki yetersizlikleri, nemli meselelerin gndeme getirilmesi iin ABD'nin sk sk mdahale etmek zorunda kalmas anlamna geliyordu. Bu durum, 1980'lerde orta menzilli fzelerin konulandrlmas, daha sonra Reagan ynetiminin ift tarafl sfrlama seenei yoluyla bunlarn tamamyla kaldrlmalar ynnde nerdii teklif ve 1989 ylnda Amerika'nn "tek para ve zgr" bir Avrupa iin yapt bask iin geerlidir. Mancur Olson, The Logic of Collective Action (1965) adl kitabnda, ortak faydalarn ou kez dierlerinden ok daha gl tek bir aktr tarafndan, tek tarafl olarak salandn ve bunun o aktrn dier oyunculardan bamsz hareket etmesine zin verdiine, nk o aktrn sz konusu faydalarn gvenceye alnmasnda byk karlar olduuna dikkat ekiyor.5 Birok insan, Souk Sava boyunca ABD'nin Avrupa ve Asya'daki mttefikleriyle kar karya kald durumun bu olduuna ve Bush ynetiminin Irak savana girilmesi konusunda taknd tek tarafl bir tutum oluturduunu iddia etmektedir. Ynetim, ABD d politikasnn daha nceki biimlerinden, birok kiinin ne srdnden daha az ayrlmt. Bush ynetimi ve onun neo-con destekileri, savaa balamadan nce savaa verilecek kresel tepkinin dmanln, zellikle Avrupa'dakini ngrememilerdi. Ynetim, Fransa Cumhurbakan Jacques Chirac ve onun dileri bakan Dominique de Villepin'in, BM Gvenlik Konseyi'nin
107
NEO-CONLARIN SONU

AMERKAN AYRICALII VE ULUSLARARASI MERUYET

savala ilgili ikinci kararndan desteklerini ekerek Colin Povvell'i yar yolda brakacaklarn ngrememekle taktik bir hata yapmlard. Savaa kar yaplan muhalefet, sekinler ve onlarn siyasi hesaplamalaryla ilgili bir mesele deildi. Savan balamasndan bir ay nce 15 ubat 2003 tarihinde, aralarnda Bush ynetiminin "gnlller koalisyonuna" katlmay kabul etmi olan Avrupal mttefiklerin bakentleri Londra, Madrid ve Roma'nn da olduu, Avrupa'nn her yerinde ok byk sava kart gsteriler dzenlendi. Dorusu Avrupa, daha nce hibir konunun etrafnda bu denli kendiliinden bir araya gelmemiti. te bu yzden Fransa'nn maliye eski bakan Dominique Strauss-Kahn, gsterileri "Avrupa ulusunun douu" olarak adlandrmtr.6 Daha nceki Transatlantik atmalarnn aksine, Irak savann dourduu anlamazln tektonik bir kayma, gelecekte kolaylkla dzeltilemeyecek bir anlamazlk niteliinde olduunu dnmek iin birok neden vardr. Irak savann anti Amerikanclkta neden bu tr bir arta yol atnn nedenleri karmaktr ve aada daha ayrntl biimde ele alnacaktr. Fakat bu kar duruun, Ulu-sal Gvenlik Stratejisi nleyici sava doktrinin iinde yer alan ksa vadeli bir nedeni vard: doktrinin, st kapal bir ekilde Amerikan ayrcaln tanmas. Akas nleyici sava doktrini, uluslararas sistemin her alannda gvenle genel letirilebilecek bir doktrin deildir. Pek ok lke, terr tehditleriyle kar karyadr ve bunlarla nceden mdahale veya terristleri barndrdklar dnlen rejimlerin devrilmesi yoluyla mcadele etmeye istekli olabilir. Rusya, in ve Hindistan'n hepsi bu kategoriye girerler; ancak bunlardan herhangi biri terrizmle mcadele yolu olarak genel bir nleyici eylem/nleyici sava stratejisi ilan edecek olursa bu108

AMERKAN AYRICALII VE ULUSLARARASI MERUYET

na kar kacak olan lk lke phesiz ABD olacaktr. ABD'nn kendisinde, dier lkeleri mahrum brakp bir hak grd gerei, NSS'de ABD'nin dier devletlerden farkl olduu ve askeri gcn dier lkelerin yapamayaca adil ve akllca yollarla kullanacana gvenilebilecei ynndeki st kapal bir dnceye dayanmaktadr. Bu dnme ekli, Amerikallarn kendileri hakknda dnme biiminde eski bir tarihe sahiptir. Bu, VVashing-ton'un veda konumasyla ve Amerikan cumhuriyetinin erdem erisinde doduu, ancak Avrupallarn gerekletirdikleri trden kuvvet politikas trnden oyunlar oynamas durumunda bozulaca gryle balar. Bush ynetiminin resmi politika demelerinde st rtl olan ey, Irak savana uzanan yllarda birka neo-con yazar tarafndan ak bir ekilde kaleme alnmtr. ABD'nin, kresel dzeni ve gvenlii salamak iin stn gcn kullanmas gerektii ynndeki lk ddialardan birini, Souk Sava'n sonunda ABD'nin, Amerikan stnlne meydan okuyacak baka hibir gcn olmad "tek kutuplu bir dnem" ile kar karya olduunu iddia eden Charles Krauthammer ne srmt. Krauthammer baka bir yerde, ABD'nin dier byk gler gibi imparatorluk peinde olmadn, daha ziyade "uluslararas sistemin koruyucusu" grevini yrteceini iddia etmitir.7 Benzer ekilde, 1990'larn sonunda Present Dangers adl kitaplarnda Amerikan d politikasn ele alan VVillam Kristol ve Robert Kaan, iyi, sakin ve demokratik bir dnya dzeni yaratmak iin ABD'nin gcn kullanaca yiliksever hegemonya politikasn aka savunmulard, zellikle bu tr stnln muhalefete ve direnie yol ap amayaca sorusu zerinde tahminlerde bulunmular, ama Ameri109
NEO-CONLARIN SONU AMERKAN AYRICALII VE ULUSLARARASI MERUYET

ka'nn olaanst dzeydeki erdemi nedeniyle bunun gereklemeyecei sonucuna varmlard: "Fakat dier glerin ABD'ye kar birlik olma isteksizliklerinin Amerika'nn dar, bencil bir ulusal kar izlememesi, karlarn genel olarak iyiliksever uluslararas dzende bulmas gereiyle de ilgisi vardr. Dier bir deyile bunun sebebi, Amerikan d politikasnn allmadk dzeyde bir erdemle kaynam olmas nedeniyle dier devletlerin, Amerika'nn aksi takdirde rktc olan gcnden korkmalarn gerektirecek daha az ey olduunu grmeleridir (italik yazlar eklenmitir).8 Irak savana verilen kresel tepkinin ardndan bu satrlar alayc biimde okumamak zordur. Amerikallarn kendi iyi niyetlerine inanmalar yeterli deildir; Amerikal olmayanlarn da bunlara inandrlmas arttr. ABD'nn gemite ak fikirli biimde hareket etmi ve kresel genel karlar salam olduu dncesi olduka akla yatkndr. kinci Dnya Sava sonras Almanya ile Japonya'nn demokrasiye ve mttefiklie geileri, Amerika'nn 1940'larda Bretton VVoods kurumlar ve Birlemi Milletler in verdii destek, Marshall Plan ile Bat Avrupa'ya ve Souk Sava esnasnda Dou Avrupa'nn "tutsak devletlerine" verilen destek, Amerika'nn stratejik karlarna uyduklar kadar dnya apndaki halklara geni kamu yararlar salamt. 1940'larn son yllar boyunca pek ok Amerikalnn savunduu gibi, ABD kolaylkla tecrit politikasn seebilirdi. Ayrca bu dnem boyunca mttefiklerini ayakta tutmak iin verdii destek konusunda daha az cmert olabilirdi. Fakat rak savana kadar Amerika'nn iyiliksever hegemonya iddiasna Amerikal olmayan insanlarn olumlu tepki verecekleri veya en azndan bunu kabullenecekleri dncesi, bir gereklikten ziyade bir umuttu. Dier lkelerin, ABD liderliini kabul etmeden nce Amerika'nn yalnzca iyi niyetli deil, ayn zamanda gc uygulama ynteminde mantkl olduu ve bu akllkla kendisine koyduu hedeflere ulamada baarya ulaacana ikna edilmeleri gerekiyordu. Savatan sonra ortaya kan iddet boyutuna varan olumsuz duygularn kkleri, Bush ynetiminden nce meydana gelen ve iaretleri nceki yllarda anlalabilecek ve anlalmas gereken gelimelere dayanyordu.

ABD Ulusal Gvenlik Stratejisi le ilgili sorunlar, belgede yer alan nleyici eylem kavramyla veya belgenin, ABD'ninbazen gnlller koalisyonu yoluyla hareket etmesi gerekebilecei iddiasyla snrl deildi. Stratejiyle ilgili tartmaya ak olan bir dier ey se, ABD'nin nleyici bir sava ne zaman balataca kararnn verilmesi iin herhangi bir lt ortaya koymam olmasyd. Ulusal Gvenlik Danman Condoleezza Rce, NSS yaynlandktan ksa sre sonra unlar ifade etti: "...bu yaklamn byk bir dikkatle yeniden ele alnmas gerekmektedir. Bunu hakl karabilecek olay says her zaman iin az olacaktr. Diplomasi dhil olmak zere dier areler denenmeden nce - ABD'ye veya herhangi baka bir devlete harekete geme izni vermemektedir. nceden harekete geme, uzun bir aba zincirinin ilk halkas deildir. Tehdidin son derece ciddi olmas arttr. Beklemenin riskleri, harekete gemenin risklerinden olduka ar basmaldr."9 Bu mesaj, nleyici eylemin meru olarak kullanlabilecei artlar ereveleyen daha belirli ltlerle birlikte NSS'ye dhil edilebilirdi. Daha sonra ynetim Irak'a kar harekete geme gerekesini belirtirken bunun srekli tekrarlanmas gerekiyordu. Bunun yerine nleyici eylem doktrini110 111
NEO-CONLAR1NSONU

nin daha geni biimde uygulanmasn ileri sren ok daha dank bir mesaj verilmiti. Bakan Bush, 2002'deki ulusa sesleni konumasnda, Irak, ran ve Kuzey Kore'den oluan "er geninden" bahsetmiti; yabanc gzlemcilerin bu ifadeyi yeni nleyici eylem doktriniyle birletirecek ve ynetimin pe pee tane nleyici sava plnladn farz edecek olmalar ok doald. Olduka deneyimli bir d politika ekibinin neden bu tr basit hatalar yaptiyla ilgili birka tane olas aklama vardr. Birincisi, hitap edilen kitlelerin karmasyd. Bush ynetiminin sert konumalarnn ou, haydut devletlerin kendilerini ve onlara destek vermeye istekli olabilecek dier unsurlar hedef alyordu. Bush'un 11 Eyll sonrasnda ifade ettii, terrizmle savata "yanmzda veya karmzda" olanlar eklindeki nl ifadesi phesiz Pakistan veya Yemen gibi, gemite terristleri barndrm olan ve El Kaide yelerinin yakalanmalarnda ABD ile ibirlii yapp yapmama konusunda karar verme srecindeki lkelere ynelikti. Sorun, bu ifadenin Avrupa'da Bush ynetiminin gndemiyle ister been ister beenme biiminde lgilenilmesi gerektii ynnde bir meydan okuma olarak algland; Avrupallar da doal olarak buna sinirlendiler. Ne yazk ki ynetim, hangi kitleye hitap edildii sorusuna aklk getirmek iin ok fazla bir ey yapmad. Bu iletiim baarszlyla ilgili ikinci bir nedenin ise, ynetim iinde doktrinin hangi artlar altnda uygulanaca konusunda hl - hi kimsenin bu artlar aka sergilemesine olanak salamayan - anlamazlk olmas gereiyle alakas olmu olabilir. Savunma Bakanl'ndaki baz isimler aslnda, birok nleyici sava iin kapy ak brakmak istemi olabilirler ve bu yzden ABD'nin seeneklerini snrlan112
AMERKAN AYRICALII VE ULUSLARARASI MERUYET

dracak hibir diplomasi rehberliini kabul etmeye stekli deillerdi. Son olarak Colin Povvell, konuma yapmay ve doktrin niteliindeki resmi aklamalarda bulunmay dileri bakanl grevinin esaslar olarak grmyordu. Yakn alma arkadalarna, byk dnceler ve soyut doktrinlerden rahatszlk duyduunu sylyordu. Powell'n, seleflerinin oundan daha az konuma ve seyahat yapt ska dile getirilmitir. rnein BM Gvenlik Konseyi'nin sava balatlmas iin izin veren birinci ve ikinci kararlaryla ilgili oylamalar arasndaki kritik dnemde genellikle Washington'da kalmt. Doruyu sylemek gerekirse ABD'nin mttefiklerine, onlarn Amerika'nn ak ulu bir nleyici sava dizisi balatmasyla ilgili duyduklar endieleri yattracak trden eyler syleme yetkisine sahip olmadn dnm olabilirdi.

Amerikan sekinlerinin Souk Sava'n sonu le Irak savann balad dnemin arasnda gelimekte olan bir Amerikan kartl akimini - VValter Russel! Mead'n deyimiyle "byyen frtnay" - alglama konusunda genel bir baarszlklar vard.10 Amerikallar, Souk Sava boyunca, nefret edilmeye almlard ve Amerikan kartl duygusunun yeni belirtilerinin, ABD'nin gcne ve amalarna ynelik iyi bilinen bir sol kanat dmanl olarak grlmesi kolayd. Fakat bu kez farkl bir ey gereklemek zereydi. Ortadou ve slam dnyasndaki ar dmanlk, 11 Eyll'den sonraki dnemde ei grlmemi dzeylere ulamt. ABD'ye kar olumlu duygular, - tm geleneksel dostlar olan * rdn'de %5, Pakistan'da %21, Fas'ta %27 ve Trkiye'de %30'a dmt.11 Amerikallarn, ortak deerler
113
NEO-CONLARIN SONU

paylatklarn dndkleri ve ABD, Nazi Almanya'syla eski Sovyetler Birli'ne kar ktnda bundan balca faydalananlar Amerika'nn en yakn dostlar ile mttefiklerinin paylatklar daha hafif bir mutsuzluk vard. stelik Bat Avrupa'da eletiri, yalnzca sol kanattaki olaan phelilerden deil, ayn zamanda Souk Sava boyunca Amerikan nfuzuna skca sarlm merkez ve sa kanattaki kiilerden geliyordu. Bu olayla ilgili aklamann bir ksm, 1980'lerden itibaren, Mead'in "milenyum kapitalizmi" olarak adlandrd kavrama ynelik bir kaymada yatmaktadr. Muhafazakr Reagan ve Thatcher devrimlerine kadar, aralarnda ABD'nin de olduu sanayilemi btn lkeler, piyasa rekabetinde artan yetkilere ve piyasada geni apl devlet idaresine sahip ok sayda refah devleti ina etmilerdi. Bu sistem, 1970'le-rin sonlar tibariyle ar kontrol krizine ve azalan verimlilik artna doru hzla ilerliyordu. ABD, sava sonras refah devletini ksmen paralara ayrarak bu akmn tersine evrilmesine nderlik etmiti. Amerikan piyasalar her zaman iin Avrupal benzerlerinden daha az kontrol edilmitir ve ABD'nin, havayollar, haberleme, elektrik ve dier hizmetlerde devlet kontroln kaldrd 20. yzyln son yirmi ylnda bu farkllk daha da gze arpar hle geldi. Bu, 1990'larn teknoloji patlamasyla birleen teknolojik yenilik ve byme dalgas yaratt. Amerikallar hakl olarak transistor, tmleik devre, kiisel bilgisayar ve Internet'in kadndaki paylarndan gurur duymaktadrlar. Birok insan, bu gelimelerin ancak zel piyasalara hkmetin asgari mdahalesinin olduu serbest, rekabete ak kapitalist bir dzende ortaya km olabileceini dnmektedir. John Perry Barlow ve kurulmasna yar114
AMERKAN AYRICALII VE ULUSLARARAS MERUYET

dm ettii Elektronik nclk Vakf rneklerinde olduu gibi, geleneksel Amerikan anti devletiliini modern bir ileri teknoloji ortamna dntren Amerika'ya zg bir teknolojik zgrlk biimi vardr.12 Amerikan bilgi teknolojisi endstrisinin baarsn devlet mdahalesinin olmamasna borlu olduu gr yalnzca belirli bir noktaya kadar dorudur. Amerika'da 20. yzyln sonunda gerekleen byk teknolojik ilerlemelerinin ou, hkmet destei ve yatrmyla tevik edilmiti.13 Ancak teknolojik zgrlk grnde Amerikallarn ounu, kendilerine zg piyasa devlet uyumunun gelecein dalgasn temsil ettiine ikna edecek yeteri kadar doruluk pay vard. Avrupa ise, tersine, ar denetlenen, gerileyen ve piyasa kart olarak grlmeye balamt. 1990'larda balayan yeniden canlanm kapitalist rekabet dalgas, "kreselleme" bal altnda tartlr hle geldi ve dnyann genelinde bylenme, kskanlk, korku ve kzgnlk duygularnn bir karmyla karland. Elbette Gney Kore, Tayvan ve in gibi, ihracat piyasalarna almak ve bymek amacyla bu kresellemeden sonuna kadar yararlanan lkeler de vard. Fakat dier sanayilemi demokrasiler, kendt refah devletlerinden memnundular ve Amerika'nn dnya apndaki piyasalar liberalletirme drtsn ou kez reformu desteklemeye ynelik yi niyetli bir aba deil, kendi devlet kart deerlerini "dibe

doru yar" ierisinde dnyann geri kalanna zorla kabul ettirmeye ynelik bir Amerikan giriimi olarak gryorlard. Kresel ekonomiyi Amerikanlatrma drtsnn ou, zel sektrden ve yakn zamanda ortaya kan ABD irketleri ile mali kurulularn ortaya koyduklar zorluklardan kaynaklanyordu. Fakat Amerikan hkmet politikas, ekono115
NEO-CONLAR1N SONU

mik liberallemeyi, ou kez VVashington'da drak edilmeden yaanan gerilemelere yol aacak kadar destekliyordu. Washington Konsenss; Uluslararas Para Fonu (IMF) ve Dnya Bankas gibi uluslararas mali kurulular tarafndan gelimekte olan lkelere verilen yapsal dzenleme bor paketlerine ou kez art olarak eklenen allm ekonomik liberalleme nlemlerinden oluan bir paketti.14 Bu tr ABD destekli ekonomik liberalleme, mtemadiyen olumlu sonular retmi olsayd iyiliksever hegemonyann bu ekli, ok daha geni apl kabul grebilirdi. Ancak Arjantin gibi, Amerika'nn tavsiyesine uyduklarn dnen lkeler bile 1990'larn sonlarnda kendilerini ciddi bir ekonomik krizin ierisinde bulmulard Bunun sonucunda "neo-liberalizm" Latin Amerika apnda gzden dt ve blgede yeni bir solcu liderler nesli dodu.15 Clinton ynetimi 1990'larn lk yars boyunca, Tayland ve Gney Kore gibi yerlerde sermaye piyasasnn liberalle-trilmesini srarla istiyordu. Hazine bakan Robert Rubin ve yardmcs Larry Summers (daha sonra halefi oldu) gibi, bu politikalar destekleyenler bunu basite sz konusu lkelere fayda salayacak iyi bir politika meselesi olarak gryorlard. Dier yandan pek ok Asyal, ABD'nin gerekelerine daha byk bir pheyle bakyor; bunu, Goldman Sachs'n eski yneticilerinden biri olan Rubin'in ne tesadftr ki birok arkadann olduu VValt Street adna kapal sermaye piyasalarn zorla almasna ynelik bir giriim olarak gryorlard. 1997-98 Asya krizi piyasalar vurduunda yine bu lkeler, sermaye piyasasnn liberalletirilmesinin bytm olduu likiditenin ekilmesi ile ar darbe almlard. Bugn gzlemcilerin ou, sermaye hesab liberallemesinin za116
AMERKAN AYRICALII VE ULUSLARARASI MERUYET

mansz, bu ekonomileri uluslararas sermaye piyasalarnn dalgalanmalarna kar glendirecek dzenleyici sistemler yerletirilmeden nce balatld konusunda hemfikirdir. Ayrca IMF'nn ilk tepkisi, gerekten de daha ok kamu harcamasna ihtiya duyan lkelere mali sertlik ilac uygulamak oldu. Bununla birlikte, en azndan krize yol aan artlarn bazlarndan sorumlu olan ABD, Tayland'n yardmna gelmedi ve hedef lkelerin ekonomik olarak gsz olduklar dnemde daha fazla sermaye piyasas liberalletirilme-sini zorlamak iin nfuzunu IMF gibi uluslararas kurulular zerinde kulland. Korelilerin bugn bile krizden, kendi politikalarnn ve kurumlarnn krizinden ziyade "IMF krizi" olarak bahsettiklerine phe yoktur. Siyasi alanda se Amerikan stnlnn beklenmedik baz olumsuz etkileri vard. Souk Sava ABD'yi, dorudan gl ekonomik veya siyasi karlarnn olmad dnyann birok blgesine dikkat etmeye zorlad. Bu dikkat ou kez askeri yardm veya mdahale eklinde verildi ve gndemdeki lke iin sorunlu sonular yaratt. Fakat Souk Sava'n bitmesinin ardndan ABD, hi tereddt etmeden bu lkelerle balantsn tamamen kesti.16 Bu konuda en ok verilen rnek Afganistan'dr ve bu lke, VVashington'un aklndan kmamak zere 11 Eyll'den sonra yeniden hatrland. Sovyet rekabetinin olmamas, ABD'nin bir zamanlar otoriter yneticilerini desteklemi olduu Filipinler ve ili gibi lkelerdeki demokratik hareketleri desteklemesi konusunda bu lkeyi serbest brakmt, ama ABD ayn zamanda Ruanda ve Liberya gibi lkelerde korkun eyler olurken dier tarafa bakma zgrlne de sahipti. Amerika'nn Souk Sava'taki liderlik rolnn dnyann geri kalanna kar iyiliksever hegemonya tutumuna dn-

117
NEO-CONLAR1N SONU

trleblecei gr, kendi ierisinde, Amerikan d politikasnn kavramsallatrlmas iin onu uzun vadeli bir temel olmaktan alkoyan birtakm yapsal kusurlar ve tutarszlklar barndrmaktadr. ncelikle iyiliksever hegemonya, Amerikal olmayanlarn ounun son derece gerek d bulduklar Amerikan ayrcalna duyulan inanca dayanmaktadr. ABD'nin dnya sahnesinde umursamazca hareket ettii dncesi geni apta kabul grmemektedir, fakat bu byk lde yanltr ve aslnda Amerikan liderleri, Amerikan halkna kar sorumluluklarn yerine getirdikleri takdirde doru olamaz. ABD, kresel genel karlar salarken cmerte hareket edebilmektedir ve en ok dealleri le kiisel karlar ayn zamana denk geldiinde cmert olmutur. Fakat ABD ayn zamanda, kresel genel karlarla alakas olmayan karlara sahip byk bir gtr. Amerikan bakanlar, belirli semenlerin zel ekonomik karlarn korumak; enerji kaynaklarnn gvenliini salamak; ABD'deki eitli etnik kkenli semenlerin taleplerine karlk vermek zorundadrlar ve onlarn kendi vatandalarna nasl davrandklarna aldr-makszn eitli lkelerin ibirliine ihtiya duyarlar. Afrika'da barn muhafaza edilmesinden karbon yaylmasna kadar, ABD'nin salamay ok klfetli bulduu saysz kresel genel kar vardr. yiliksever hegemonya le ilgili ikinci sorun, stn gcn ar dzeyde yetki stlenmesini varsaymasdr. Avrupa ve Ortadou'da Bush ynetimini eletiren kiilerin birou, savatan nce, bu sava soyut kuralc zeminlerde (yani savan ikinci bir BM Gvenlik Konseyi karar ile onaylanmadn) sorgulamadlar. Daha ok ynetimin girimekte olduu Ortadou siyasi dnm srecinin neler ierdiini 118
AMERKAN AYRICALII VE ULUSLARARASI MERUYET

tam olarak anlayp anlamadn merak ediyorlard. Bu meselelerde olduka ileri grlydler. yiliksever hegemonyayla ilgili son sorun, Amerikan i politikasnda yatmaktadr. Amerikan halknn d politikaya olan ilgisinin ve ABD karlarna belirgin faydalar olmayan denizar projelere para salama istekliliklerinin keskin snrlar vardr. 11 Eyll, Ortadou'daki ki savaa genel destek ve savunma harcamasnda byk artlar salayarak bu hesab birok ynden deitirdi. Fakat destein sreklilii belirsizdir: Amerikallarn ou Irak'n yeniden yaplandrlmas projesinin baarya ulamas iin gerekli olan her eyi yapmak istiyor olsa da savan kt sonucu, daha pahal mdahaleler iin kamunun arzusunu arttrmad. Daha derin bir sorun ise, Amerikallarn aslnda emperyalist br halk olmamalar gereinde yatmaktadr. yiliksever egemen gler bile bazen insafszca davranmak zorunda kalrlar ve yaamlar ile toplumlarndan olduka memnun olan insanlarda kolay kolay bulunmayan bir dayanma gcne htiya duyarlar.
119

BENC BLM Sosyal Mhendislik ve Kalknma Sorunu

ki tane nemli neo-con ilkesinin arpabilecei yer, styasi ve ekonomik kalknma alandr. Birtarafta neo-con'lar hakl olarak, bir rejimin iyapsnn nemli olduuna nanrlar: liberal demokrasiler, vatandalarnn temel insan haklarna sayg duyarlar ve diktatrlklere gre darya doru daha az saldrgandrlar. Bu yzden, insanlar zorbalktan kurtarma ve derin devletlere ulap onlarn temel kurumlarn ekillendirerek dnya apnda demokrasiyi destekleme zorunluluu vardr. Bu, egemenlie sayg duyan ve dier devletlerin iyaplarna aldrmayan gereki d politikaya kar tam bir ztlk tekil eder. Dier yandan neo-con dncenin bir dier kolu, gereinden fazla hrsl sosyal mhendisliin tehlikelerini vurgulamaktadr. Bu, City College topluluunun ilk Stalinizm kartlna kadar uzanan ve Amerika'nn toplumsal programlarn, asl amalarn baltalayan istenmeyen sonular dourmakla eletiren The Public Interest yazarlar arasnda yaylan bir konudur.

Daha nce belirtildii gibi, James Q. VVilson'un su zerine yazd kapsaml yazlarnda ska tekrarlanan balca konulardan biri, yoksulluk ve rklk gibi derinlerde yatan sorunlar zmeye alarak su oranla120
SOSYAL MHENDSLK VE KALKINMA SORUNU

rnn drlemeyecei fikridir; temeldeki nedenlerden ziyade belirtileri bulmaya alan daha ksa vadeli nlemlere odaklanmak iin etkili politikalara ihtiya vard. D politika alanna geecek olursak bu ilke, Ortadou'da rnein demokrasinin desteklenmesiyle mmkn olacak trden siyasi dnm beklentilerinde ihtiyatl olunmasna neden olmu olmalyd.1 Ne Bush ynetimi ne de onun neo-con destekileri, bu bilmecenin nasl zlebilecei konusunda savatan nce yeterince dnmemilerdi. Ynetim, savatan sonra tiraf etmek istemese de, rak'n yeniden na edilmesinin ve demokrasiye geiine nderlik edilmesinin maliyetini ve zorluunu gereinden ok daha az olarak hesaplamt. Pentagon, kendi bnyesinde yapt sava ncesi plnlamada, belli ki balangta 150,000 olan asker saysn aktif muharebenin sona ermesinin ardndan yaklak alt ay sonra yalnzca 60,000 askere drebileceini tahmin etmiti. Savan hemen ncesinde Bakan Yardmcs Cheney, Tim Rus-sert'la bir rportaj yapm ve unlar sylemiti: "Askeri operasyonlar durduktan, atma sona erdikten sonra orada birka yz bin askere ihtiya duyacamzn iddia edilmesini doru bulmuyorum... Gerekten de kurtarclar olarak karlanacamza nanyorum."2 Bakan Bush, iki yl sonra yaklak 150,000 Amerikan askerinin hl iddetli bir isyana kar koyma sava yrteceini bilmi olsayd, zerinde "Grev Tamamland" yazl bir pankartn olduu uak gemisine nmezdi. Sava destekleyenler arasnda, demokrasinin toplumlarn diktatrlerden kurtarlr kurtarlmaz dnecekleri esas durum olduuna inanma ynnde bir eilim vard. Bakan Bush, savan arifesinde American Enterprise Institute'de 121
NEO-CONLARIN SONU SOSYAL MHENDSLK VE KALKINMA SORUNU

yapt bir konumada unlar sylemiti: "nsan kltrleri birbirinden ok farkl olabilir. Yine de insann kalbi, dnyann her yerinde ayn iyi eyleri arzu eder. Hepimiz, acmasz ve yldran baskdan uzakta olma arzusunu tayoruz. Hepimiz, ocuklarla ilgilenip onlara daha iyi bir yaam verme arzusunu tayoruz. Bu temel nedenlerden tr, zgrlk ve demokrasi, her zaman ve her yerde nefretin sloganlar ile terrizmin taktiklerinden daha byk cazibeye sahip olacaktr." Zorbalktan kurtulma ynnde insanolunun evrensel bir arzusunun ve mreffeh bir Liberal demokraside yaamann cazibesinin evrensel olduunu ddia edenler olabilir. Sorun, zaman dilimiyle ilgilidir. Liberal demokrasinin yaylmas ynnde - bu, benim gemite olduka savunduum bir eydi - genel, yzyllardr sren bir eilimin olduu; ayrca hem demokrasinin hem de refahn belirli bir toplumda, belirli bir zamanda ortaya kabilecei sylenebilir.3 Bir toplumun snrsz bir zgrlk zleminden ada bir ekonomiye sahip iyi ileyen, glendirilmi demokratik siyasi sisteme gemeden nce hazr olmas gereken, kurumlar diye bilinen baz belirleyici deikenler vardr. Eer demokratik geiler ile siyasi gelimenin incelenmesinin rettii br ey varsa o da, kurumlarn oluturulmalarnn ok zor olduudur. 1990'lar, kurumsal gelime sorusu zerinde muazzam bir entelektel heyecana tank olmutu; bugn demokrasiye geiler hakknda ok geni bir akademik uygulamaya dayal yazn vardr; kurumlar ve ekonomik kalknma zerine yazlm ok daha fazla eser vardr. Fakat sava desteklemi olan nde gelen neo-con'lar, ounlukla bu tartmann uzanda durmulardr. Ve ABD'nin gerek demokratik kurumlar gerekse ekonomik kalknmay nasl destek I eyecei122

nin somut mekanii zerine ok fazla tartma bulmak olduka zordur. rnein KrstolKagan'n Preseni Dangers adl kitab, demokrasinin dnya apnda desteklenmesi iin kullanlacak aralar ele almaktadr. Bunlar, lki ve en nemlisi, askeri gcn yanstlabilmesi yeterlii, ardndan da mttefikler ve balistik fze savunmasndan olumaktadr.4 Dileri Bakanl ve ABD Uluslararas Kalknma Ajans gibi siyasi geilerin veya IMF le Dnya Bankas gibi ok uluslu kurulularn meydana getirilmesine yardm edilmesinde son derece nem tayan politika aralarna ynelik olumlu bir yaklam bile yoktur. The Weekly Standard, Clin-ton ynetimi boyunca, atma sonras yeniden inaya, ekonomik kalknmaya, sivil toplum desteine, kamu diplomasisine ve bu tip eylere yeni yaklamlarn desteklenmesi yerine Amerikan savunma harcamalarnn arttrlmasn savunmaya odaklanmt. yle grlyor ki bu neo-con'lar, ABD ar rejim deiiklii ykn kaldrd m, kurumlarn bir ekilde balarnn aresine bakacaklarn dnmlerdi. kinci Dnya Sava sonrasndan itibaren yaanan smrgelerin zgrletirilmesi alanndaki gelime zerine dnme tarihi; kalknma srecini tam anlamyla canlandrmaya ynelik baarsz giriimlerle doludur ve kalknmann sonularn gerekten de etkileyebilecek d unsurlara yardm edecek aralarn eksikliiyle tannmtr. Balangta ekonomik ve siyasi kalknmay birbirinden ayrmak yararldr, nk modernlemenin bu iki tamamlayc parasnn entelektel tarihleri, 1990'lara kadar bu iki kol bir lye kadar birlemi olsa da, gelecekteki politika iin ilgin anlamlar tayan olduka farkl yollar semilerdir.
123

Jjj
NEO-CONLAR1N SONU

Ekonomik Kalknma Ekonomik kalknma zerine dnme, Avrupa'nn smrgeci imparatorluklarnn 1940'larn sonlarnda balayan dalmalarndan itibaren bir dizi farkl evrelerden gemitir. HarrodDomar byme modelinin ilk etkisi altnda, bamszlklarn yeni kazanm lkelerde bymenin nndeki en byk engelin szde yatrm eksiklii olduu ynnde iktisatlar arasnda yaygn bir inan vard.5 Bu kiiler, st kapal olarak, az gelimi lkelerin sermayelerinin olmamas dnda gelimi lkeler gibi olduklarn varsayyorlard. ABD veya Dnya Bankas gibi ok uluslu kurumlar tarafndan desteklenen kalknma stratejileri sonu olarak, mevcut hkmetler araclyla gerekletirilen barajlar, yollar ve elektrik gibi byk altyap projelerine odaklanmt. Tennes-se Vadisi daresi yoluyla Gney Amerika'nn elektrie kavuturulmas yaklamnn, ekonomik kalknmann desteklenmesiyle ilgili bamszln yeni kazanm lkelere ihra edilebilecek bir model salayaca ynnde ABD'de ok byk br iyimserlik vard. Ekonomik plnlama o zamanlar doruk noktasndayd; kamu ynetimi reformuna ve ekonomik plnlama dairelerinin oluumuna sadece resmi destekiler deil, ayn zamanda Ford Vakf gibi zel kurulular da destek veriyordu.6 1970'ler itibariyle bu yaklam olduka byk bir hayal krkl yaratmt. Byk altyap projeleri, devaml bymeye yol aacak, beklenen da dnkl yaratmad ve bunlar, siyasi istikrarszlktan byk zarar grdler. Buna ek olarak, barajlar ve dier byk mhendislik projeleri, evreyle ilgili beklenmedik sonular dourdular ve 1960'larda evreciliin ykselmesiyle birlikte gzden dtler. Devlet kurumlarna verilen destein ou, insan haklarn ihll
124
SOSYAL MHENDSLK VE KALKINMA SORUNU

eden veya yolsuzluklar nedeniyle uluslararas yardm bitiren otoriter rejimlerin glendirilmesiyle sonuland. Bu noktada Pakistan uygun bir rnektir: 1950'lerde byk miktarlarda yardm ald ve daha sonra askeri diktatrle geip 1960'larda komusu Hindistan ile savat.

Harrod-Domar modelinin hesaba katmay unuttuu ey, az gelimi lkelerin gelimi lkelerden sermaye/igc oranlarnn yan sra birok ynden daha farkllk gsterdikleri gereiydi. Yalnzca maddi sermayede deil, ayn zamanda beeri sermayede de ciddi aklar vard Bu durum, 1960'lar ve 1970'lerde, kalknma politikasnda beeri sermayenin, yani eitimin desteklenmesi konusuna yeni bir vurgu yaplmasna yol at. "Srdrlebilir kalknma" -ekonomik bymenin evreyle ilgili sonularn en aza indiren kalknma - tpk nfus kontrol, tarmsal kalknma ve Ba-t'da feminizmin ortaya kmasyla birlikte kadnlarn yetkiler kazanmalar hedeflerinde olduu gibi o da kalknma politikasnn ayr bir hedefi haline gelmiti. VVilam Eas-terly'nin The Elusive Quest for Crowth (2002) adl almas, kalknma politikas ierisindeki akmlarn her birinin gemiiyle ilgili ciddi bilgiler sunmakta, bunlarn hibirinin neden devaml bir byme sreci oluturmadklarn tahlil etmektedir.7 Uluslararas destekiler, kalknmann desteklenmesinde birka kesin baarya ulamlard, fakat neredeyse tamamnn halk sal ve bir lye kadar tarm alannda gereklemi olduklar dikkate deerdir. iek hastal, ocuk felci, nehir krl ve kzamk hastalklarnn tm, gelimekte olan dnyann her yerinde halk sal sorunlar olarak ya ortadan kaldrlm ya da olduka azaltlmtr. Bu arada yabanc vakflarn ve finansrlerin yardmyla Hindistan ve di125
NEO-CONLARIN SONU

er yerlerde yeil devrim balatlmt.8 Dier yandan yeil devrimin devaml ekonomik bymeyi her yerde eit lde destekleme yetenei ok daha kstl olmutur. Dou Asya'daki hzla byyen lkeler, kendi balarna olduka baarl olmulard; dier yerlerde ise uluslararas yatrm ile olumlu sonular dzeyleri arasnda ok az bant vard. Kalknmaya ynelik Amerikan politikas yaklamlar, byk lde Amerikan d politikasnn ihtiyalar tarafndan ynlendirilmitir, nk o zamanlarda ABD kendisini, gelimekte olan lkeler zerinde nfuz elde etmek amacyla komnist dnyayla ldrc bir rekabetin ierisine gmlm olarak gryordu. Akademik kuramlaroluturulma-s ve uygulamal politika gelitirme sreleri, 1960 tarihli The Stages ofEconomic Grovvth kitab Kennedy ve Johnson ynetimleri boyunca gelimenin desteklenmesi konusunda bir kalp haline gelen Walt Rostow gibi insanlarn eserlerinde bir araya gelmitir.9 ABD-Sovyet rekabeti, Kuzey ve Gney Vietnam tarafndan izlenen rakip ulus na etme strate-jileriyle sonuland. Vietnam Sava'nda Gney Vietnamllarn yenilgiye uramalaryla birlikte Amerikallarn, uygulanabilir bir siyasi modernletirme kuramna sahip olduklar ynndeki z gvenleri yklmt. Irak savandan nce kalknma politikasna sondan bir nceki darbeyi vuran ey, 1980'lerde ekonomik muhafazakrla dn olmutu. Siyasi dnyadaki Reagan ve Thatc-her devrimlerine, devlet ile piyasa arasndaki istenen dengeyi byk lde piyasann tarafna kaydran deimekte olan entelektel akmlar elik etmi ve destek vermiti. Ekonomik plnlama hem gelimi hem de az gelimi lkelerde gzden dt ve onun yerini, serbest piyasalar ile kresel ekonomik entegrasyonun gl biimde vurgulanmas ald.
126
SOSYAL MHENDSLK VE KALKINMA SORUNU

Dou Asya'nn htzla byyen Gney Kore, Tayvan ve Hong Kong gibi ihracata dayal lkelerinin grnte mucizev ykselileri, bu entelektel akm glendirdi. Ekonomik muhafazakrla dnteki sorun, temeldeki kavramlarn yanl olmas deildi; ili'de piyasann liberalletirilmesi olduka iyi lemiti. Sorun daha ok, gl kurumlar ve siyasi irade olmadan politikalarn gerektii gibi benimsenemeyecei veya uygulanamayacayd. Sub-Sa-hara Afrika'snda hkmetler, 1980'ler ve 1990'larda uluslararas kredi ajanslar tarafndan sonsuz yapsal dzenleme kredileri dizileri altnda siyasi reform iin kendilerine yaplan basklar savuturmakta ounlukla baarl olmulard.10 Dorusu Bat'nn kalknma stratejilerinin kavramsal ve siyasi olarak genel baarszlnn en ac biimde ortada olduu yer Afrika'dr. Otuz yldr verilen byk llerdeki d yardm ve

tavsiyelere ramen blgenin ou yerinde kii bana gelir azalmt. Her zaman gsz olmu Afrikal devletlerin durumlar daha da ktlemi ve Somali, Liberya ve Sierra Leone rneklerinde grld gibi, bazlar tamamyla kmt. Aslnda Bat'nn iyi niyetli kalknma politikalar, Afrika hkmetlerine i reformdan kama imkn salayan, balayc tarafndan finanse edilen "doal kaynak belasnn" edeerini oluturarak veya kt ynetimleri glendirerek ileri birok olayda daha kt hle getirmi olabilir." 1990'larn ortalarndan sonlarna kadar olan dnem, kalknma politikasnn dnlmesinde, bu kez kurumlarn nemini vurgulayan bir baka kaymaya tank oldu. ktisat tarihisi Douglas North ile ilikilendirilen szde yeni kurumsal iktisadn douuna kadar kurumlar (yani bireysel seimi
127
NEO-CONLARIN SONU

kstlayan resmi ve gayri resmi kurallar), neo-klasik iktisatta son derece ihmal edilmiti. Kurumsal ktisat, irket yaps hakknda kuram oluturulurken tesadfen ortaya km ve iktisatlarn, siyaset bilimcilerin geleneksel olarak farkl terminoloji kullanarak tahlil etmi olduklar hiyerari olgusunu kavramsallatrnalarn da balca yol haline gelmiti. Bugn artk baarl kalknmann artlar olarak mlkiyet hakk, gven duyulan yrtme ve hukukun stnl gibi kurumlarn nemini sergileyen salam bir deneysel yazn vardr. Easterly ve Levne'in bulgular, doal kaynak gelirlerinin her eyden nce kurumsal gelimeyi destekledikleri in nemli olduklarn gstermeleri nedeniyle olduka faydaldr.12 lgi odann kurumlara ve daha geni anlamda kalknmann siyasi boyutlarna kaymasnn tarihi ok eskilere dayanr. Baka bir yerde 1970'lerden beri Dou Asya ile Latin Amerika arasndaki kalknma sonular farkllnn byk lde, piyasa dostu politikalardan ziyade devlet kurumlarnn byk becerisine ve gcne bal olduunu iddia etmitim. Kalknmalar agzl liderler, etnik atma, i veya d sava ya da tamamen siyasi etkenler tarafndan baltalanm olan, baka ynlerden olumlu beklentilere sahip lkelere birok rnek verilebilir. Aralarnda zelletirme ve devlet kontrolnn kaldrlmas yoluyla devlet sektrnn hacminin azaltlmasna ynelik giriimlerin de olduu iyi politikalar, devletler tarafndan gl sakl tutulan yrtme imkn ve kabiliyetinin olmasn art koarlar.13 Bununla birlikte, kurumlar uygun bak asna yerletirmek ve kurumsal gelimeyi, ekonomik byme sorununu zecek mucizev are haline getirmemek nemlidir. Kurumlar, kalknmann birok boyutundan yalnzca bir tanesidir; yatrm sermayesi niteliindeki kaynaklar, iyi ekonomi
128
SOSYAL MHENDSLK VE KALKINMA SORUNU

politikalar, corafya, hastalklarn ar ykleri ve benzeri eylerin tm, kalknmann sonularn etkilemektedir. Kurumlara yaplan yeni vurgunun dier ciddi kstlamas ise, ekonomik kalknmay desteklemede nemlerini anlamamza ve bulunduklar yerlerde nasl ilediklerini zebilmemize ramen, inde bulunmadklar veya zayf olduklar toplumlarda onlar nasl oluturacamz veya glendireceimiz hakknda nispeten daha az ey biliyor olmamzdr. Bu, konuyla ilgili hi bilgimiz olmad anlamna gelmez: evrensel kalplarn mevcut olduu ve yabanc teknokratlarn devlet kapasitesinde salam bir kalknma yaatabilecekleri merkez bankacl veya daha genel olarak mali sistemler gibi belirli alanlar vardr. Fakat evrensel olarak uygulanabilir projelerin olmad, hukukun stnlnn yerletirilmesi veya ilk ve orta retimin desteklenmesi gibi dier kamu sektr faaliyetleri de vardr; bunlar sonu olarak yabanc teknokrat zmlerine kar daha az duyarldrlar. Bunun dnda, kurumlarn yerletirilmesi veya iyiletirilmesi, teknokratlarla ilgili bir sorundan ziyade neredeyse her zaman siyasi bir sorundur. rnein salksz mali ynetim (hkmetlerin vergi gelirleriyle elde ettiklerinden fazlasn harcamalar veya kamunun parasn zel amalar iin kullanmalar), gelimekte olan birok lkeye srekli olarak zarar vermektedir. Fakat bunun meydana gelmesinin nedeni, ksmen de olsa, bteleri denetleyecek

tekilatn ve teknolojinin olmamasdr. Sorun ounlukla, kamunun parasn siyasi yaamlarn srdrebilmeleri iin ok nemli olan himaye alarn muhafaza etmek amacyla kullanmak steyen politikaclardan kaynaklanmaktadr. Onlardan mali olarak sorumlu olmalarn istemek, akas yapmak istemeye129
NEO-CONLARIN SONU

ekleri siyasi intiharda bulunmalarn istemeye edeerdir. Bu yzden bu sorunun stesinden gelinmesi; mali reformdan yana yerel bir semen kitlesi gelitirilmesi veya inat siyasi gruplara verilen siyasi destein kaldrlmas gibi siyasi bir zm gerektirir. Bu gruplar bazen o kadar salam bir ekilde yerleirler ki, sorun - en azndan d bask yoluyla -aslnda zlemez bir hal alr. Reforma ynelik i siyasi talebin olmamas durumunda kurumlar salkl hle getirmek asla mmkn olmayabilir. Siyasi Kalknma Siyasi kalknma; artan karmaklklar ve faaliyet alanlaryla hem ortak eylemi destekleme hem de toplumsal atmay dindirme levini gren resmi devlet kurumlarnn oluturulmas olarak alglanr. Siyasi kalknma, demokrasinin desteklenmesinin st kmesidir: yasama meclisi ve seimler gibi demokratik kurumlarn gelimesi, siyasi gelimeyi olutururken, otoriter ynetimler de az ok gelimi olabilirler. Demokrasiye sahip olmadan nce bir devletinizin olmas arttr: devlet ina etme, demokrasinin desteklenmesiyle ancak ksmen rten bir faaliyettir.14 Siyasi kalknma hakknda dnmenin yrngesi, ekonomik kalknmann yrngesi ile paralellik gsterir ve onunla yakndan likilidir, nk bu ikisi, ortak bir modernleme srecinde i ie geerler. Modernleme konusundaki Amerikan kuramlarnn kkleri; Henry Maine, Ferdinand Tnnies, Emile Durkheim ve Max VVebber'n eserleri gibi, 19. yzyln sonlarndaki Avrupa sosyolojisinin klsik eserlerine dayanmaktayd. Bu kiilerin tm, modernleme s130
SOSYAL MHENDSLK VE KALKINMA SORUNU

recini anlamamz salayacak kavramlar - stat/szleme; Gemeinschaft/Gesellschaft*; mekanik/organik dayanma; karizmatil^brokratik-aklc otorite - sunmulard. Bu dnceler, bazen Hitler Avrupa'sndan kaan mltecilerin zihinlerinde Avrupa'dan ABD'ye harfiyen g etmi ve Har-vard Karlatrmal Siyaset Blm, Massachusetts Teknoloji Enstits Uluslararas almalar Merkezi veya Sosyal Bilimler Aratrma Konseyi Karlatrmal Siyaset Komitesi gibi yerlere yerlemilerdi.15 Talcott Parsons, Edvvard Shils, Daniel Lerner, Lucian Pye, Gabriel Almond, David Apterve Walt Rostovv gibi simlerin hepsi kendilerini, gelenekselden modern toplumlara geii aklamakla kalmayp ayn zamanda Amerikan d politika gelitiricilerine bunu nasl gerekletirecekleri konusunda faydal tavsiyelerde bulunacak tmleik bir kalknma kuram gelitirmeye ynelik ortak abann bir paras olarak gryorlard. Siyasi kalknma kuramlar, tpk ekonomik kalknma gi-bi, darbeler, ayaklanmalar, yozlama ve otoriter baarszlklar karsnda 1960'larda paralanmaya balamt. Sol grl eletirmenler, modernleme kuramnn yegne Amerikan kalknma kalbn kuralsal olarak gelimekte olan dnyaya rehberlik etmesi gereken, muhalifleri tarafndan tek tarafl bak asna sahip ve Batl olmayan toplumlarn gereklerini grmekten uzak olarak deerlendirilen bir ey konumuna getirdiini savunuyorlard. Sa kanatta se Samuel Huntngton, 1968 tarihli dnm noktas niteliindeki eseri Political Order in Changing Societies'de, siyasi rmenin
Sosyolog Ferdinand Toennies'in kulland bu (erimlerden Getneins-chalt sanayi ncesi toplumlar, Gesellschaft ise sanayilemeyle oluan ehir toplumlar iin kullanlr. Almanca Topluluk ve Toplum (.N.)

131
NEO-CONLARIN SONU

en az siyasi kalknma kadar muhtemel olduunu iddia ediyordu. Ar hzl sosyo-ekonomik modernleme, siyasi kalknmay geip dzensizlik ve iddet yaratabilir.16 Modernleme artk

tmleik bir ekonomik, sosyal ve siyasi deiim srecinden ziyade, kontrolden kabilecek birbirinden tamamen farkl faaliyetler kmesi olarak grnyordu. Hun-tington'un eserinin politika uzants, ekonomik kalknma iin gl siyasi otoritenin gelimesinin gerekli olduu ve bunun demokrasiden nce gelmesi gerektiiydi. nc Demokratikleme Dalgas ve Sovyetler Birli-i'nin dalmasnn ardndan kuramclar, "demokrasiye gei" yaznnn her noktasnda ilenen bir siyasi kalknma modelini yeniden canlandrmaya balamlard. Bu modelde demokrasiye geiin; al, gei ve birleme evrelerine sahip olduu varsaylr. Al, otoriter ynetimdeki tutucular ile hogrller arasndaki fikir ayrlklarnn bir sonucu olarak ortaya kar; hogrller, muhalefetin yeleriyle anlamalar yaparlar, bu da daha sonra yeni bir demokratik rejime geii mmkn klar. Birleme evresi, geri kalan tutucularn etkisizletirilmelerini ve ardndan yeni demokratik dzeni destekleyecek kurumlarn ina edilmesini gerektirir. Bu yazn balangta Gney Avrupa ile Latin Amerika'nn deneyimlerine dayanmaktayd, ama Dou Avrupa'daki belirli geilere de uygulanabilir.17 Bu demokrasiye geiler yazm, kapsaml bir siyasi kalknma kuramndan daha dardr. Dnyann belirli blgelerine zgdr. Hogrllerin neden belirli toplumlarda olup da dierlerinde olmadklar, baz toplumlarn sorunlar iddetle zmek yerine neden "zerinde uzlalan" geileri denemeye istekli olduklar ve dierleri hl eski sekinlerin egemenlii altnda yaarken baz toplumlarn neden ok
132
SOSYAL MHENDSLK VE KALKINMA SORUNU

partili demokrasiler gelitirebildikleri sorularna cevap veremez. Thomas Carothers'n iaret ettii gibi, bazen, otoriter rejimlerden demokratik ynetimlere gei iin kanlmaz basklar oluturan, kalknmaya ynelik gizli bir varsaym vardr. Demokrasiye ynelik siyasi ilerleme durduunda veyahut ta gerilediinde, lkelerin hl "geite" olduklar sylenir.'8 Carothers, szde gei srecinde olan bu toplumlarn birounun hibir ekilde demokrasiye doru ilerlemekte olmayabileceklerini, aslnda otoriter le demokratik ynetim arasndaki bulank kuan inde kalmaktan memnun olduklarn ddia etmektedir. Drst olmak gerekirse demokrasiye kanlmaz gei varsaym ounlukla, dnya apnda demokrasiyi ve siyasi reformu destekleme abalar hakknda mitli konuabilme-yi isteyen siyasetiler ve uzmanlar, bunlarn ardndan da akademik analistler tarafndan yaplmaktadr. Ekonomik kalknma srecinin - iktisatlar tarafndan kullanlan eitli byme modellerinin etkisi altndaki - gizli bir mant olsa da siyasi kalknma iin de benzer bir mantn olduu ok daha az belirgindir. Tutarl bir siyasi kalknma kuram olduu mddete srecin u itici kuvvete dayanmas muhtemeldir. Birincisi, ekonomik kalknma ile demokrasi arasndaki deneysel balantdr. Adam Przevvorski ve Fernando mongi, demokrasiye geilerin gelimenin her dzeyinde eit sklkta gereklemesine ramen, bir lke yaklak kii bana 6,000 dolarlk gayri safi yurtii hasla deerindeki kalknma dzeyini atktan sonra artk bu geilerin gerileme olaslklarnn daha az olduunu gstermilerdir. Bu, kalknma ile demokrasi arasndaki, ilk kez Lipset tarafndan farkna varlan, bant133
NEO-CONLAKIN SONU SOSYAL MHENDSLK VE KALKINMA SORUNU

yi aklamakta ve siyasi kalknmann baarl ekonomik kalknmadan doacan belirtmektedir.19 Bu kuram, iledii srece iyidir ve siyaset bilimciler tarafndan geni lde kabul grmektedir, fakat kii bana 6,000 dolar gelir eiinin olduka altnda bulunan ok fakir lkelerde siyasi kalknmann nasl gerekletiini aklamaz. Dorusu, kurumlarn ekonomik kalknma iin nemleri hakkndaki yeni kuramlar doruysa, ortaya ciddi bir tavuk ve yumurta

problemi kar: kii bana 6,000 dolar gelir eiinin yaknnda veya zerinde olan lkelerde siyasi kalknmay ekonomik kalknma ynlendirir, fakat bu eiin olduka altndaki lkelerde durum bunun tam tersidir. ok fakir lkelerde siyasi kalknmann nasl ve neden gerekletii zerine herhangi bir kuram yoktur. Siyasi kalknmay ynlendiren bir ikinci mekanizma ise, toplumlarn birbirlerini gzlemleyip ekonomik kalknma veya sosyal adalet gibi geni lde arzu edilen hedefleri destekleyen kurumlar benimsemelerine imkn salayan geliimden kaynaklan rekabetin ve yknmenin bir biimidir.20 Tarihi Charles Tilly, Avrupa'ya zg devlet oluumu zerine yazd eserinde, bunun zel bir biimini gsteriyor. Tilly, Avrupa'nn merkeziyeti olmayan siyasi birimleri arasnda dayankl ordular oluturma ihtiyac ile ehirler tarafndan arz edilen ticarette lekler ekonomisinin devletin bymesinde ve birliinde rekabeti bir srece yol atn savunmaktadr. Siyasi kalknmay dnyann dier blgelerinden ynlendiren rekabetin rnekleri vardr: Japonlar, Tuamiral Perry'nin geldii toplumun, kendi toplumlarnda olmayan bir eye sahip olduunu grm ve siyasi bamszlklarn srdrmek in youn bir modernleme srecine girimilerdi. Dier taraftan, Dougiass North'un bizzat dikkat
134

ektii zere, toplumlar, ne geriye dm olduklarn ne de gelimemiliklerinin kaynan yanl tehis ettiklerini anlayamadklar kavramsal tuzaklara derler; bu yzden uzun zaman dilimleri iin daha baarl rekabeti modeller oluturamazlar. Dnyann Sub-Sahara Afrikas gibi yerlerinde blgesel iddet ve askeri rekabetler, Avrupa'dakine benzer bir devlet oluumundan te karkla ve sosyal kntye yol amaktadr.21 Siyasi kalknmann son itici kuvveti, dnceler alannda yatmaktadr. Bugn liberal demokrasi dnda dnyada geni lde kabul gren bir dier merulatran dnceler kmesi kesinlikle yoktur.22 Sorumsuz diktatrler bile - gerekte gleri himaye, akrabalk, etnik kken veya dier kstl ilkelere dayansa da - hkimiyetlerini meru klmak iin demokrasiye gei dilini benimsemek zorundadrlar. Bu nedenle Trkmenistan'daki aparmurat Niyazov veya Beyaz Rusya'daki Aexander Lukashenko gibi kendi balarna buyruk yneticilerin lkelerini demokrasiye doru gtrme gibi bir niyetleri olmamasna karn bu kiiler savunmaszdrlar, nk rejimleri, ball veya yapnn otoritesini canlandran herhangi bir ynetici dnce kmesine dayanmamaktadr. Siyasi kalknmayla ilgili bu noktada gl, byk bir kuram olmamasna karn, siyasi kalknma stratejileriyle ilgili faydal deneyimlerle dolu geni bir havuz vardr. Demokrasiye gei yaznna ek olarak, siyaset bilimciler arasnda son yirmi yldr, devletin artk toplumsal basklarn altndaki pasif bir nesne olarak deil, sonular zerk ve faal biimde ekillendiren bir yap olarak grld kurumsalc-l yeniden canlandrma giriimi vardr.23 Bu da kurumsal plnlama hakknda, parlamento sistemine kar bakanln 135
NEO-CONLARIN SONU

nispi faziletleri, yrtme gcyle seim sistemleri birbirlerini nasl etkilerler, federalizmin farkl biimlerinin avantajlar ve dezavantajlar ve benzeri meseleleri ele alan kapsaml bir yazna yo) amtr. Ayrca demokrasinin desteklenmesi - otoriter veya gei srecindeki toplumlarda demokratik kalknmann desteklenmesi in hangi stratejilerin ve politikalarn en iyi sonucu verdikleri - zerine yazlan eserlerin says da artmaktadr.24 Amerika'nn Demokrasi ile Siyasi Kalknmann Desteklenmesindeki Deneyimi Demokrasinin desteklenmesi stratejilerinin olaslklarn ve kstlamalarn ncelemenin en iyi yolu, gerek ulus ina etme almalar gerekse demokrasiye geileri desteklemeye ynelik daha ok ibirlii gerektiren giriimler olsun, ABD'nin gemite harcam olduu abalara bakmaktr. Karmza kan ey, ulus ina etme srecinin sicilinin kark olduudur: birka tane baar, ok sayda baarszlk vardr ve baarlarn gereklemesi, olaanst lde aba ve dikkat gerektirmiti.

Dier yandan ABD, demokrasiye geilerin nc Dalgasnn desteklenmesinde ou kez sonuca etki eden bir rol oynamt. ABD ve uluslararas toplum birlikte, demokratik rejim deiikliklerini desteklemek amacyla 1980'lerin bandan beri etkileyici sayda siyasi aralar gelitirmilerdir. Rejim deiiklii iin temel drt, neredeyse herdurum-da, d baskdan deil, hedef toplumun iinden gelmiti. ABD, organik bir demokrasiye gei srecinde son derece faydal olabilir, ama olduka gl i unsurlarn yokluunda sonuca etki edecek yeterli gce sahip deildir.
136
SOSYAL MHENDSLK VE KALKINMA SORUNU

Irak savandan nce Bakan Bush ve ynetimin dier yeleri, ABD'nin bata, Amerika'nn "arkasnda igalci ordular yerine anayasalar ve parlamentolar brakm olduu" Almanya ve Japonya olmak zere dier saldrgan diktatrlkleri baaryla demokratikletirmi olduunu belirtiyorlard. Bu doruydu, fakat rnekler olduka yanltcyd 1945'te Almanya ve Japonya, model demokrasiler haline getirildiler, ama esas nitelikleri savatan ounlukla salam kan gl devlet yaplarna sahip, byk lde gelimi lkeler olarak yola kmlard. Dahas bunlar, kendilerini savaa srkfeyen siyasi glere kararl bir biimde kar km olan tamamyla malup edilmi toplumlard.25 Bunlar daha iyi karlatrabilirimizi salayacak rnekler; Amerika'nn Filipinler'i ynetme deneyimi, Monroe Doktrini altnda Karayipler ve Latin Amerka'daki birok mdahalesi veya ABD'nin sicilinin kesinlikle kark olduu Bosna'daki mdahale olabilirdi. ABD, Filipinler'de yaklak elli yl hkm srd, yine de lkenin bamszln ilan etmesinin ardndan 1986 ylna kadarki demokrasinin sicili parlak deildi ve bu lke, ekonomik gelimilik asndan ASEAN (Gneydou Asya lkeleri Birlii) devletleri ierisindeki en baarsz devletlerden biri olarak kalmaya devam etmektedir. ABD, Kba, Nikaragua, Dominik Cumhuriyeti ve Haiti'ye defalarca mdahale etti ve bu lkelerin hibirinde, arkasnda gl kurumlar brakmay baaramad. Bosna'daki mdahale, sava bitirdii ve Bosna'y sava ncesi ekonomik faaliyet dzeylerine yeniden getirdii iin baarl saylabilirdi, ama bu baar, ok byk kaynaklar ve yksek dzeyde uluslararas katlm gerektirmiti. Daha da nemlisi temeldeki siyasi sorun henz zlmemitir: uluslararas toplumun, lkenin adna onu yneten Yksek Temsilcilik
137
NEO-CONLARIN SONU

Ofisi'nin ok yaknda kaldraca ihtimali iyiye iaret deildir." Amerika'nn Irak'ta yaadklarnn olduka canl biimde gsterdii gibi, askeri mdahale ve igal yoluyla demokratik rejim deiiklii son derece pahaldr ve belirsizliklerle doludur; gelecekte dzenli olarak kullanlmas pek mmkn olmayan bir aratr. Dier taraftan ise, ABD ve dier gelimi demokrasiler, 1970'lerin balarndan sonra gerekleen birok demokrasiye geie yardm edilmesinde nemli, baz durumlarda da belirleyici roller oynamlard. Tm bunlar, sert gten ziyade yumuak gcn rnleriydi - yani bunlar diplomatik bask, demokrasi yanls gruplarn finanse edilmesi, kamu diplomasisi, eitim ve benzeri aralar yoluyla gerekletirilmiti. Baarl geiin ilk rnei, nc Dalgann banda Almanya'nn parti enstitlerinin (Friedrich Ebert Vakf ve Konrad Adenauer Vakf), Antonio de Oleveira Salazar'n diktatrlnn yklmasnn ardndan Portekiz'deki mukabil partilere maddi destek vermeleriyle gerekleti. Portekiz 1974-75 dneminde ksa bir i sava benzeri sreten gemiti ve Portekiz'in demokrat partilerinin dardan aldklar destek olmasayd, Portekiz Komnist Partisi sol grl askeri grevlilerin gerekletirecekleri bir darbenin ardndan iktidar pek tabi ele geirebilirdi. Portekiz'in demokrasiye geiinde Alman vakflarnn baars, 1980'lerin balarnda ABD'de Ulusal Demokrasi Vakf'nn (NED) kurulmasna ilham veren etkenlerden biriydi. Souk Sava boyunca ABD, Sovyetler Birli'ne kar nfuz mcadelesinde demokratik ii

sendikalarn, dergileri, siyasi partileri ve benzeri unsurlar desteklemiti. Bu destein bir ksm, baz durumlarda demokratik olmayan grupla138
SOSYAL MHENDSLK VE KALKINMA SORUNU

ra kesinlikle destek vermi olan CIA araclyla aktarlmt. ClA'n 1970'lerdeki gizli operasyonlar ve bunlarn birounu ifa eden Kilise Komtesi'nin faaliyetleriyle ilgili gereklerin ortaya kmasnn bir sonucu olarak, ABD bu tr faaliyetlere keskin snrlar koydu ve demokrasiyi aktan desteklemeye karar verdi. NED'e ek olarak, ABD Uluslararas Kalknma Dairesi (USAID) Demokrasi ve Ynetim blm oluturdu; dier yandan Dileri Bakanl ise bugn evrensel meseleler mstear tarafndan ynetilen Demokrasi, nsan Haklar ve i Brosu kurdu. Amerika'nn nfuzu, daha sonra gerekleen demokrasiye geilerin birkanda hayati bir rol oynamt. 1980'lerin ortalarndan sonlarna kadar olan dnemde ABD d politikasnda byk bir deiim gerekleti. Daha nceden an-ti-komnizm ve d politika gerekilii VVashington'u, ktnn iyisi olduklar gerekesiyle birka otoriter devletin hkimiyetini desteklemeye veya en azndan bunlara sesini karmamaya yneltmiti.27 Fakat Souk Sava'n kzmasy-la birlikte, soldaki demokratik glerin desteklenmesinin fark edilen riski azalm ve ABD, diktatrleri iktidardan uzaklatrmak iin nfuzunu gittike daha fazla kullanmaya balamt. ABD, Birlemi Milletler'den ald destekle, El Salvador'daki i savan mzakerelerle sona erdirilmesine araclk etmi ve Nikaragua'da Kontralar destekledikten sonra, orada da demokrasiye geii gerekletirmiti.28 ABD, 1986'daki Benigno Aquino suikastnn ardndan gerekleen "halkn gc" devrimi esnasnda Filpinler'de Fer-dinand Marcos'un iktidardan kolayca uzaklatrlmasnda ok nemli bir rol oynamt. Ertesi yl ise Gney Kore ordusunun, renciler ve ii sendikalarndan oluan protestocular bastrmasn nledi ve bu lkenin zgr meclis seimle139
NEO-C ONLAR N SONU

rine geiini kolaylatrd. 1988 ylnda Washington, ili diktatr Augusto Pinochet beklenmedik bir ekilde ynetimi hakknda referandum yaplmasn istediinde ondan desteini sessizce ekti ve "hayr" oylarnn sonular kabul etmesi iin baskda bulundu. Amerika'nn sert gc, u geilerde nemli bir rol oynamt: Gney Kore, Tayvan ve Filipinlerde olan askeri ilikiler VVashington'a ok nemli hareket gc vermiti. Zorla yaplan rejim deiiklii, 1991 ylnda Panama'da baaryla uygulanmt. Fakat ABD bu dnemde bir dizi yeni ara gelitirmiti. Muhtemelen bunlarn iinde en nemlisi; seim gzlemcileri, sandk k anketleri ve medya yayn kullanm yoluyla seimlerin izlenebilmesi imkn ve kabiliyetinin gelitirilmi olmasyd. 1980'lerde Orta Amerika'da seimleri izlemeye ynelik ilk giriimler snrl imkn ve kabiliyetlerle doluydu, fakat 1990'larn sonlarna kadar ABD, Birlemi Milletler ve Carter Merkezi, Democracy VVatch, Uluslararas Seim Sistemleri Vakf, zgrlk Evi ve Avrasya Vakf gibi birka NCO {Sivil Toplum rgtleri), yar otoriter artiar altnda gerekleen seimlerin kurallara uygunluunu izlemek amacyla gelimi teknikler gelitirmilerdi.29 Demokrasiyi destekleyen NED benzeri rgtler ve Amerikan i Birlii Merkezi (daha sonra Amerikan alma Federasyonu ve Sanayi rgtleri Kongresi ile birleti) gibi NGO'lar, Polonya'daki Solidarity (Dayanma) ii birliine destek salanmasnda ok nemli grev yapmlard; yllar iinde bu rgtler, sivil toplumun kalknmasnda kullanlan ok daha kapsaml bir ara haline geldiler. Radio Free Euro-pe/Radio Liberty ve Voice of America gibi ajanslar araclyla yayn yaplmas, komnist dnyadaki nsanlara kendi
140
SOSYAL MHENDSLK VE KALKINMA SORUNU

lkeleri ve d dnya hakknda alternatif bilgi kaynaklar salamann nemli bir yoluydu. 21. yzyln balar itibariyle, toplumlarn otoriter ynetimden demokrasiye lk geilerinde yardtmc olacak ve ilk gei tamamlanrtamamlanmaz demokratik kurumlarn sa-

lamlatrlmasna destek verecek geni bir uluslararas altyap olumutu. Bu uluslararas yumuak g aralarnn etkisi, yeni bin ylda Avrupa'da gerekleen tane nemli demokrasiye gei srecinde - 2000 ylnda Srbistan'da Slo-bodan Milosevi'in devrilmesi, 2003 ylnda Grcistan'daki Kadife Devrim ve 2004-2005 dneminde Ukrayna'daki Turuncu Devrim - aka yaanmt. Bu olayda da model aynyd: ahlksz ve/veya yar otoriter bir lider, hile kartrlan ya da tahrif edilen bir seim dzenlemi; seim sonularn protesto etmek amacyla gsteriler patlak vermi; halk eski lidere kar harekete gemi, sonunda da iddet iermeyen, demokratik rejim deiiklii gereklemiti. Bu olaylarn her birinde d destek hayati rol oynamt. Hzla harekete geirilebilen gelimi bir uluslararas seim gzlemcileri a olmasayd, seim sonularnn tahrif edilmi olduunun kantlanmas mmkn olamazd. Bamsz medya olmasayd toplu hareketler gerekletirilemezdi; ayrca bu rgtler (Maidan, Ostriv ve Ukrainska Pravda gibi), ok byk d destek almlard. Seimlerin protesto edilmesini salayan sivil toplum rgtlerinin uzun vadeli inas olmadan sokak gsterileri ve dorudan eylem gerekleemezdi. Srbistan'da Otpor gibi renci gruplar, aralarnda NED, Uluslararas Cumhuriyet Enstits ve USAD'n de olduu demokrasiyi destekleyen eitli Batl rgtlerden destek almlard. Ukrayna Genlik Birlii, Young Rukh ve Kyiv-Mohyla Akademisi Politika Analizleri Okulu gibi Turuncu
141
NEO-CONLARIN SONU

Devrim'de yer alan Ukrayna sivil toplum rgtleri, uzun yllar boyunca NED'den yardm almlard. Tm bu lkelere yardm salanmasnda hayrsever Ceorge Soros'un kurduu Ak Toplum Enstits de ok nemli bir rol oynamt. Yakn gemiteki baarl demokrasi destekleme olaylarnn ayrt edici zellii olmutur. ncelikle, ilk admn sz konusu toplumdan gelmesi arttr. Eski rejime kar koymak isteyen gl, birlemi gruplar olmadka rejim deiiklii gereklemez. D finansrler ve rgtleyiciler, bu rgtlerin glendirilmelerine yardm edilmesi iin ok nemlidirler, ama rgtleyicilerin glerini kendi toplumlarndan almalar arttr. D finansrler, fke ve harekete gemenin kayna haline gelen suikast veya hileli bir seim gibi belirli olaylarla kvlcm alan demokrasiye geilerin zamanlamasna kendi balarna karar veremezler. Buna ek olarak, d destek ancak seim dzenleme ihtiyac hisseden ve sivil toplum rgtlerinin organize olmalar iin belli bir lye kadar zgrlk tanyan yar otoriter rejimlerde ie yarar. Srbistan, Grcistan ve Ukrayna'daki geiler, tartmal seimlerin ardndan meydana geldi ve bunlar olmadan gerekleemezlerdi. Saddam Hseyin'in Irak' gibi totaliter rejimler veya 1989'dan nceki en eski komnist lkeler, bu tr bir hareket karsnda savunmasz olmazlard. Son olarak, demokrasi yanls yerli glerin d, zellikle de ABD'den gelen destee kar hassasiyeti, byk lde toplumun kendi tarihine ve o esnadaki milliyetiliin eidine baldr. Aralarnda Srbistan, Grcistan ve Ukrayna'nn da olduu 1989'dan sonra demokrasiye geen Dou Avrupa lkelerinin ou, byk lde Bat Avrupa'yla ve geni gelimi demokrasiler topluluuyla birlemek isteyen nfuslara sahiptiler. Kendilerini baarszla 142
SOSYAL MHENDSLK VE KALKINMA SORUNU

uram veya kk drlm emperyalist gler olarak grmyorlard ve ABD'den destek almaktan memnundular; bir ey tarafndan belirli br lye kadar tehdit ediliyorlard, o da Rus milliyetiliiydi. Bu durumun, kendilerine ait egemenlik ve stnlk anlar olan Rusya veya in gibi lkeler ya da dnmeye altklar toplum ve ABD nderliindeki Bat le likileri hakknda anlamazlklar yaayan Arap dnyasnn baz blgeleri iin geerli olaca ynnde bir kaide yoktu.30 Kalknmann Yeniden Dnlmesi

Hem ekonomik hem de siyasi adan kalknma, Amerikan d politikasnda her zaman vey evlat muamelesi grmtr. D politika; savalarn yrtlmesi, tehditlerin dengelenmesi veya anlamalarn mzakere edilmesi gibi etkinliklerin etrafnda dnp durmutur. Kalknma, daima akla sonradan gelen fikir, "ba" oyuncular sahneden ayrldktan sonraki bir tr temizlik etkinlii olarak grlmtr. Souk Sava ve klsik modernleme kuramnn altn anda, kalknma biraz daha ciddi olarak ele alnd: halklar komnizmin ekiciliine kar alamann, mttefikleri dengede tutmann ve Amerikan nfuzunu dnyann her yerinde skca hissettirmenin bir arac olarak grlyordu. Fakat ABD'nin baarl kalknmay destekleme becerisi konusunda Was-hington'un zgveninin zayflamasyla birlikte kalknma, Amerika'nn ana amalar arasndan gittike uzaklat. D yardm, saclar tarafndan, yozlam yabanc liderleri aa karmakla ve solcular tarafndan da Amerikan emperyalizminin bir arac olmakla eletiriliyordu. ABD Uluslararas Kalknma Ajans, Dileri Bakanl bnyesine dhil edildi, btesi byk lde daraltld ve personel says srekli
143
NEO-CONLARINSONU

olarak azaltld. Clinton ynetimi Haiti'ye ve Balkanlar'a ounlukla insani nedenlerle mdahale ettiinde, d politikay "sosyal bir hizmet" haline getirip deersizletirmekle eletirilmiti.31 11 Eyll ve Irak savann ardndan kalknma, kaybettii statnn bir ksmn geri kazand. nceleri, terrle mcadele biimi, Mslmanlarn fkelerini ve yabanclamalarn besleyen "batakln kurutulmasnn" bir yolu olarak grlyordu. Bush ynetimi, 11 Eyll sonrasndaki ilk btesinde, d yardma ayrlan parann ki katna karlmasn, ayrca Afrika'da AiDS'e kar verilen mcadelede ABD'nin katksnn arttrlmasn nermiti. Irak'n gvenliinin salanmasnda karlalan zorluklarla birlikte Bush ynetimi, yeniden inann aktif muharebenin iinde yer alan ikinci derecede nemli bir olay deil de ne yazk ki kendine zg artlar ve mant olan bir etkinlik olduunu fark etmiti. Bush'un ikinci bakanlk dneminin al konumasna kadar kalknmann siyasi yan -demokrasinin desteklenmesi -en azndan szl olarak, ABD d politikasnn ana noktas konumuna ykseltilmiti. Eer ABD, kalknmay d politikasnn sadece sonradan akla gelen bir paras deil de kilit bir esi yapmak istiyorsa, onun zerine, kanlmaz olarak hayal krklna urayacak beklentiler yklenmemesi nemlidir. Bu, hedeflerin ak biimde tanmlanmas ve ABD'nin bunlara ulamak iin hangi mevcut aralara sahip olduunun mantkl biimde incelenmesi anlamna gelmektedir. Kalknmann siyasi yanna bakacak olursak, ABD yalnzca demokrasinin deil, ayn zamanda iyi ynetimin de desteklenmesini kendisine hedef olarak belirlemelidir. Bu, ulus na edilmesi ve demokratik ynetimlerin art olan, fa144
SOSYAL MHENDSLK VE KALKINMA SORUNU

kat kendi ilerinde ille de demokratik olmayan etkili kurumlarn oluturulmasn iermektedir. Fareed Zakaria, ekonomik byme iin, mmkn olduu takdirde, liberal hukukun stnlnn esasen demokratik siyasi katlmdan daha nemli olduu ve modernleen otoriter rejimlerin baz durumlarda beceriksiz demokrasilere tercih edilebilecei konusunda hakldr.32 Bununla birlikte, liberal otoriter ynetimin desteklenmesi adna demokrasinin ertelenmesi, genel bir strateji olarak pek de faydal deildir. ncelikle liberal otoriter ynetimler, bulunmas zor ynetimlerdir: baz nedenlerden dolay ncelikle Dou Asya'ya odaklanyor gibi grnmektedirler. Gelimekte olan lkelerin diktatrlerinin ou, hem bymenin desteklenmesi asndan yeteneksizdirler hem de tamamyla yozlamtrlar. Liberal hukukun stnln destekleyen reformcular ise, aksine, demokrasiyi de destekleme eilimindedirler. Fakat iin iinde daha derin bir balant vardr. Demokrasi ve halkn katlm olmadan iyi ynetime asla ulalamaz: halkn denetimi ve gzetiminden uzak tutulan bir brokrasinin

kalitesi zamanla der; yozlamann nne ancak daha geni apta halk kitlesi onun varlndan haberdar edildiinde ve bu kiiler kamu yetkililerinden daha verimli alma talep ettiinde gefebilir. Demokratik meruiyet olmadan otoriter yneticiler kanlmaz yenilgileri ve krizleri atlatamazlar. ABD, hem kendi ierisinde bir ama olarak hem de ABD'nin demokrasiyi destekleme abalarnn bir paras olarak fakir lkeler'in ekonomik kalknmalarn desteklemelidir, nkdemokrasinin ekonomik bymenin perde arkasnda salamlatrlmas ok daha kolaydr. Bunun yaplmas iin hem ahlk hem de faydal birer neden vardr. Ah145
NEOCONLARIN SONU

lk neden apaktr: insanlk tarihinin en zengin ve en gl lkesinin, yalnzca beeri ve sosyal kaynaklardan yoksun olan deil, ayn zamanda yaam standartlarnda srekli olarak gerileyen lkelerin kt durumlarna kaytsz kalmas kesinlikle kabul edilebilir bir ey deildir. Dier pek ok insann bizim deerlerimizi ve kurumlarmz paylat bir dnyada yaamak istiyorsak, refahmzn da daha geni lde datlmas gerekir. Harekete gemenin nedeni terrizm deil, terrizmi ve kresel dzene ynelik dier tehditleri kolaylatran arka plandaki koullar olmaldr. Eyll 2002 tarihli ABD Ulusal Gvenlik Stratejisi, meseleyi olduka iyi biimde aklyor: "Yoksulluk, fakir.nsanlar terrist veya katil yapmaz. Yine de yoksulluk, zayf kurumlar ve yozlama, zayf devletleri kendi snrlar ierisinde terrist alarna ve uyuturucu kartellerine kar savunmasz klarlar." ABD'nin kalknmaya harcad aba, bu lkenin dnya apnda nasl alglandn etkilemektedir. ABD gittike izole, kendi kabuuna ekilmi ve dier lkelerin sorunlaryla ancak kendi vatandalar bir ekilde olaya kartnda ilgilenen bir lke olarak grlmektedir. Bu tr bir durula yetinebilecek birok orta byklkte ve daha kk lke vardr. Fakat ABD, rnek olarak liderlik yapmak ve dierlerine ilham kayna olmak istiyorsa byle bir tavr taknma lksne sahip deildir. Yine de eer ABD, ekonomik kalknmann desteklenmesine yeni bir balang yapacaksa, soruna gerekten de fakir lkelere yardmc olabilecek ekillerde nasl yaklaabilir? ktisat (effrey Sachs srekli olarak, ABD'nin, gayri safi yurtii hslasnn (GSYH) binde yedisini, mevcut giderlerini en az e katlayacak olan kalknma yardmna ayrarak Milenyum Kalknma Hedefine ulamasn istemektedir.
146
SOSYAL MHENDSLK VE KALKINMA SORUNU

ABD'nin bu alanda gittike daha az cmert olduu dorudur: denizar kalknma yardmna (ODA) ayrlan GSYH yzdesi asndan yirmi iki yeli Ekonomik birlii ve Kalknma rgtnn (OECD) 17. srasnda yer almaktadr. Bu miktara bireysel balar eklenecek olsa bile ABD sralamada ancak 21. sraya ykselir. Fakat ABD Kongresi'nn, kalknma yardmna yaplan harcamay arttrmaya ikna edilebilmesinden nce, bu parann gelimekte olan lkelerdeki fakr insanlara gerek sonular asndan faydal bir eyler verebileceine inandrlmas gerekir. Parann satn alabilecei ve satn alamayaca baz eyler vardr. Gnlk bir dolarla geinen insanlar in antiretroviral4 lalar, stmaya kar ilalarn aratrma ve gelitirme almalar, cibinlikler ve benzeri rnlerin tamam, zel piyasalarn kendi balarna retemeyecekleri ve devlet sbvansiyonunu gerektiren klfetli eylerdir. Dier yandan sz konusu her lkede gl bir halk sal altyaps, sistemli kamu eitimi ve nceki balarn abalarn tamamlayacak olan kurumsallam bir gayret olmadan bu ilahlar, hedeflenen alclara ulamayacak ve gerektii gibi ynetilemeyecektir. O altyap olmad veya yerel memurlar1 ahlksz ya da beceriksiz olduklar iin yardm ou kez istenilen hedeflere ulaamaz. Bu da daha sonra yabanc yardm kurulularn, yerel ynetimleri atlayarak hizmetleri dorudan teslim etmeye almaya sevk etmektedir. Bu yntem hizmetin teslimatn hzlandrr, ama uzun vadede alc devletin kamu makamlarna zarar veren bir etkiye sahiptir. nk iiler, ounlukla yabanc balarn

Antiretrviral ilalar HlV'in vcutta oalmasn ve etkinlemesini engelleyerek tedavi salarlar. (.N)

147
NEO-CONLARIN SONU

ve sivil toplum kurulularnn yannda daha dolgun maal ilerde almak amacyla kamu sektrnden ayrlmaktadrlar. D yardm, yerel ynetimler araclyla verildii zaman ou kez siyasi amalar in kullanlr (bir etnik grup veya kabilenin dierine kar stnlk elde etmesi gibi) veya yerel piyasalarn dengesini bozma ve sarsma noktasna varr.34 Geleneksel d yardm savunan muhafazakr eletirmenler baz konularda hakldrlar: vergi mkelleflerinin, gelimekte olan lkelerin fakir halklar iin tahsis edilen ok byk miktardaki dolarlar, gelimi lkelerin mteahhitlerinin veya zel irketlerin kasalarna girmi ya da yerel yetkililer tarafndan hortumlanmtr. Bu paralar, mehur svire bankalar hesaplarna gitmiyorsa, silah satn alnmas gibi tamamen ykc dier amalar iin kullanlrlar. ABD, d yardma Sachs'n istedii kadar para harcayacak olursa, bu paralarn yerel kapasiteyi ap yardm edecekleri insanlarn uzun vadeli kalknma beklentilerine gerekten zarar vermesi gibi gerek bir tehlike vardr. Bu yzden ABD'nin dnya apnda yalnzca siyasi deil, ayn zamanda ekonomik kalknmann da desteklenmesinde daha cmert olmas gerektiinin alt izilmelidir. Fakat parasn kullanrken titiz olmas gerekir ve abalarn, yoksul lkelerde daha gl kurumlarn ve ynetimlerin ina edilmesine younlatrmaldr. Ekonomik ve siyasi kalknma gndemlerinin bir noktada birletiklerini gz nnde bulunduracak olursak, kurumlara ve siyasete verilen uzun vadeli ilginin iki faydas olacaktr, ierisinde yatrm ve ekonomik bymenin gerekleebilecei bir ortam yaratlmas iin hukukun stnl son derece nemlidir. Ayrca bu, liberal bir demokrasinin "liberal" yann oluturur. Rant peinde koulmas ve siyasal kollamacln kontrol edilmesi,
148
SOSYAL MHENDSLK VE KALKNMA SORUNU

kamu paralarnn siyasi himayeye deil, kamu yararna harcanmasnn temin edilmesi ve yamac yozlamann durdurulmas, e zamanl olarak kalknmay destekler ve meru demokratik siyasi sistemlere yardm eder. 1980'lerden itibaren IMF ve Dnya Bankas gibi uluslararas mali kurulular, reformun ar ilerledii lkelerde reform talebini yapay olarak tevik etmek iin yapsal dzenleme kredilerinde koulluluk kozunu kullanmaya almaktadr. Koulluluk, makro-ekonomik istikrar alannda politika reformunun desteklenmesinde baz baarlar elde etmitir, fakat hukukun stnl ve yozlamayla mcadele benzeri alanlarda uzun vadeli kurumsal kalknma zerinde ok daha az etkili olmutur. Politika reformu, kesinlikle hkmetlerin yetki alanlarnda bulunan faiz oranlar veya sbvansiyonlar gibi konularla ilgili verilen ksa vadeli kararlar ierir; kurumsal reform se, aksine, siyasi ahsiyetler arasndaki -ou kez kkl karlar tehdit eden - g dengesinin kaydrlmasn kapsar. kinci durumda d drtlerin ok daha gl olmas gerekir ve her ki durumda da ancak bunlar gerekletirmek iin kendi gerekeleri olan yerel siyasi ahsiyetler olduu takdirde etkili sonular verebilirler. Yapsal dzenleme kredilerinde koulluluun kurumsal reform iin yeterli talebi neden pek fazla yaratamadnn birka sebebi vardr. ncelikle koulluluk, nden yklemelidir; para, gerek performansn karlnda dl olarak deil, artlarn yerine getirilecei taahhd zerine verilmektedir. Parann geri ekilmemesi, kredi alan lkeyi br deneme daha yapmaya ikna etmek iin genellikle yeterlidir. kincisi, artlarn karlanp karlanmadyla ilgili karar saptrlabilir; uluslararas mali kurulularn ve yardm dairelerinin, gerek performanslarna bakmakszn mterilerine krediler
149
NEO-CONLARIN SONU

vermek iin kendi gerekeleri vardr ve bu nedenle yardm kstasnn hafifletilmesinde bu unsurlar ou kez rol oynarlar. nc olarak, kredi verenlerin ve ba hedeflerinin okluu, kredi verenlerden biri bile belirli bir lkeden desteini ekecek olursa bir dierinin mdahale edip a telafi edecei anlamna gelmitir. Ve son olarak kredi verenler bazen, sz konusu

lkenin siyasi ve toplumsal gereklerini ou kez gz nnde bulundurmayan uzun birbirleriyle elien artlar listeleri hazrlayarak reformu en ince ayrntsna kadar bizzat ynetmeyi isterler. Kredi verenlerin artlarn yerine getirmeye alan lkeler ou kez, daha sonra btn reform srecini baltalayan toplumsal kargaa ve tepki yaratrlar. Bu tehlikeden kurtulanlar, balarn zorla kabul ettirdikleri brokrasiyle urarlar. Kurumsal reformun en baarl lokomotiflerinden biri, Dou Avrupa ve tesindeki kurumsal grnm deitirmi olan Avrupa Birlii'ne yelik sreci olmutur. Bunun baarl olmasnn nedeni, AB yeliinin yapsal dzenleme kredilerinin tehlikelerinin biroundan uzak duran bir tr ko-ulluluk olmasdr: AB yelii, reforma ynelik byk bir siyasi ve ekonomik drt salar; tamamen sonradan demelidir, lkeleri ancak reformlar tamamlandktan sonra dllendirir ve yelik kriterleri olduka saydam ve bunlarn hafifletilmesi zordur. stelik ilk adm daima, Avrupa Birlii'ne katlmak isteyen lkeler atar; eer ye olmak iin siyasi istee sahip deillerse, kimse onlar bunu yapmaya zorlamaz. AB yesi devletlerin ou aslnda birliin daha kk ve daha zel tutulmasn tercih ederler. Bush ynetiminin Milenyum Mcadele Hesab (MCA), balangta Dnya Bankas gibi ok uluslu kurulular tarafndan verilen yapsal dzenleme kredilerinin kstlamalar150

nn stesinden gelmek zere tasarlanmt.35 MCA, bir dizi ynetim gstergesini reformun temeli olarak belirtiyor ve lkelerin programa hak kazanmadan nce ulamalar gereken bir dizi ynetim eiini belirterek koulluluu sonradan eklemeye alyordu. Yardmla ilgili "kurulu" modeli, yardm kuruluunu alc lkelerin nelere ihtiya duyduklarna karar vermeye sevk etmek yerine, yardm tekliflerinin tasarlanmas ve uygulanmas ykn tam anlamyla bu lkelere ykl-yordu. MCA'mn kalknmaya yaklam yeniliki olmakla birlikte, Bush ynetimi verdii sz tutmakta vasat aamamtr. Program Mart'2002'de lan edildiinde ynetim, yllk be milyar dolar tutarnda kaynak ayrlmasn nermiti; bu da ABD'nin yoksul lkelere verdii denizar kalknma yardmn uygulamada ikiye katlayacakt. Fakat 2005 ylnda Kongre, yardma yalnzca 1.75 milyar dolar tutarnda kaynak ayrd. Ynetim, ikinci dneminin balangcna kadar, tek bir kredi bile vermemiti ve yalnzca iki lkeye - Honduras ve Madagaskar'a - n hak verme arzusundayd. stelik eletirmenler, ynetim ltlerinin yalnzca, zaten yi ynetimlere sahip olduklar iin paraya ihtiya duymayan lkelerin kredi almaya hak kazanabilecekleri ekilde dzenlenmi olduu eletirisinde bulunmulardr. MCA'nn tartmaya ak bir dier zellii ise, tamamyla Amerika'nn sahip olduu ve para salad yeni bir ajans olarak tasarlanm olmasyd. D yardmn byk ktlklerinden birisinin, ba egdmnn eksiklii olmas nedeniyle MCA'nn gereinden fazla mevcut ba emirlerine bir dier brokratik artlar dizisi ekleyebilecei grnyordu. Ayrca MCA'nn ABD hkmetinin ilgili alanlardaki dier faaliyetleriyle ilikisi bulankt: USAD'in devam eden
151
NEO-CONLARIN SONU

SOSYAL MHENDSLK V KALKINMA SORUNU

almasn tamamlayacak myd yoksa onun yerini mi alacakt? 20. yzyln sonundaki baarl kalknmann - Kore ve Tayvan'dan Botsvana ve Uganda'ya kadar - tarihinden ortaya aka kan ders, gl bir i talep olmadka bu kurumlarn oluturulamayacadr. Kt ynetim, zayf kurumlar, siyasi yozlama ve kollamaclk varlklarn srdrrler nk belirli gl siyasi unsurlarn statkonun korunmasnda byk karlar vardr. Bu unsurlarn stesinden gelinmesi iin toplumun ierisinden siyasi irade yaratlamadka, bunlarn yerlerinden skp atlmalar iin tek bana d bask genellikle yetersiz kalr. Gelimekte olan birok lkede devam eden ve bilgili yabanc gzlemcilerin gzlerinden bile kaan gerek bir kurumsal reform vardr. rnein Meksika'daki federal seimler, 1990'larn balarndan itibaren Meksika siyasetinin zerine kbus gibi km olan uzun sredir

iktidardaki Kurumsal Devrim Partisi (PRI) tarafndan kstaha kendi amalar dorultusunda kullanlyordu. Fakat Meksika 1996 ylnda, o tarihe kadar federal seimleri denetlemi, semenlere ve vatandalara eitim vermi ve seim kampanyasnn mali kurallarn ihll ettikleri gerekesiyle siyasi partileri para cezasna arptrm olan Federal Seim Kurumu'nda (Institu-to Federal Electoral, ksaca IFE) reform yapt. IFE bugn 1 3,000 alan ve her Meksika eyaleti le ehrindeki ubeleriyle byk bir kurulutur ve Meksika federal seimleri en az Amerikan seimleri kadar temizdir. Tm bunlar, yabanc seim uzmanlarndan alnan olduka az yardmla birlikte Meksikallarn kendileri tarafndan gerekletirildi.
152
SOSYAL MHENDSLK VE KALKINMA SORUNU

Amerikan Yumuak G Kurumlarnn yiletirilmesi ABD, siyasi ve ekonomik kalknmay desteklemek istiyorsa, kalknma sorununu kurumlar sorusu etrafnda yeniden gzden, geirmekle kalmayp kalknmay desteklemek ve Amerika'nn "yumuak gcn" yanstmak zere tasarlanm olan^merikan dairelerini ve ajanslarn da iyiletirmelidir. CHiton ynetiminde grev yapm olan Profesr Jo-seph Nye/ bir lkenin istedii eyi askeri ve ekonomik yaptrm yerine deerlerinin ve toplumunun olumlu ekimiyle elde edebilmesi yeteneini anlatmak iin bu terimi tretmitir-36 Bu tanm, sz konusu trdeki kurumlar kapsamak iin tamamen uygun deildir; rnein kalknma daireleri tarafndan verilen kredilerin artlara bal olmas, yardm alanlar-ca ou kez dayatma olarak alglanmaktadr. Yine de Dleri Bakanl, ABD Uluslararas Kalknma Ajans, Milenyum Mcadele Birlii gibi devlet kurumlar ve kresel siyaseti askeri olmayan yntemlerle ekillendirmek isteyen eitli yaync ve demokrasi yanls kurulular nitelendirmek iin faydal bir etikettir. Kendisini yeniden, hedeflerine son derece odaklanm ve iyi ynetilen bir kurum konumuna getirmek iin Vietnam Sava sonrasndaki dnemi kullanan ABD ordusunun aksine, ABD hkmetinin d politika yapsnn erisindeki yumuak g kurulular 11 Eyll'den nce mali olarak yeterince desteklenmiyorlard, moralsiz ve dzensizdiler. O tarihten bu yana onlara byk miktarlarda para harcand, ama sonular yeterince tatmin edici olmad. nk bu kurulular, misyon ve kurumsal kltrle ilgili daha derin sorunlarla kar karyadrlar. Bush ynetiminin, blgesel politikasnn ana noktas haline getirdii Ortadou'da demokrasinin desteklenmesi
153
NEO-CONLARINSONU

meselesini ele alalm. ABD hkmetinin demokrasinin desteklenmesi iin rgtlenme biimi, arkasnda arzu edilecek ok ey brakmaktadr. Yetki, eitli devlet daireleri arasnda blnmtr. Bunlarn arasnda dolar asndan en byk para datcs olan ABD Uluslararas Kalknma Ajan-s'na bal Demokrasi ve Ynetim Dairesi (ayrca USAlD'in blgesel brolar); Ulusal Demokrasi Vakf ve onun ats altnda alan Ulusal Demokrasi Enstits (NDI) ve Uluslararas Cumhuriyetiler Enstits (R) ve Dileri Bakanl-'ndaki Ortadou Ortaklk Giriimi (MEP) ile Demokrasi, insan Haklar ve i Dairesi (DRL) vardr. Kamu diplomasisi, demokrasinin desteklenmesi srecinin ayrlmaz bir parasdr ve bu alanda da yetki benzer ekilde Dileri Bakanl kamu diplomasisi ve kamu ileri mstearl ile bnyesinde Voice of America, Radio SAVVA, Radio Free Euro-pe/Rado Liberty, Alhurra, Radio Farda ve benzeri ok sayda bamsz ajansn faaliyet gsterdii Yaynclar Birlii Ynetim Kurulu arasnda dalmtr. Bunlarn farkl faaliyetleri arasnda herhangi bir genel koordinasyon yoktur; bu da, faaliyetlerin birounun tekrarland, dzensiz olduu ve ska zt amalar gtt anlamna gelmektedir. Amerika'nn yumuak gcyle ilgili sorunlar, kurumsal paralanmadan daha derinlerde yatmaktadr. rnein ABD Uluslararas Kalknma Ajans, hibir zaman in ne Dileri Bakanl ne de askeri kurumlarn profesyonelliklerini veya zsayglarn gelitirememitir ve 1990'larda tamamen Dileri Bakanl'nn bnyesine dhil edilmiti.37 Btesi, Kongre'nin

belirli yelerinin gzde programlarn desteklemesini emreden Kongre tarafndan bitme noktasna getirilmitir. USAID 1990'larda srekli olarak personel kayplar yaam ve kalknma projelerini denetleyecek teknik kapasi154
SOSYAL MHENDSLK VE KALKINMA 5ORUNU

tesinin ounu kaybetmiti. Bunun sonucu olarak, gelimekte olan lkelerde/ hizmetleri bilfiil salayabilmek iin Che-monics International veya Bearing Point gibi kr amal ykleniciler ya da kr amac gtmeyen sivil toplum rgtlerinin araclara son derece bamldrlar. Amerika'nn yumuak gcnn nasl kullanlaca anlaynn eksiklii, Irak'n yeniden yaplandrlmas srecinde arpc biimde gzler nne serilmitir. ABD, Sava'tan sonra Gney'in yeniden yaplandrlmasndan beri ok sayda ulus ina etme projesinde yer almtr ve Haiti, Somali, Bosna ve Kosova gibi yerlerde daha etkin mdahalelerde bulunmutur. Fakat bu harektlar boyunca ok az kurumsal bilgi renilmiti. Clinton ynetimi, dairelerin karmak bir atma sonras yeniden ina projesi esnasndaki rollerini ve misyonlarn tanmlayan bir belge olan Bakanlk Karar Direktifi 56 sayl hkm yrrle koyarak daireler arasndaki karmakark srece bir nebze dzen getirmeye almt Bu az miktardaki kurumsal bilgi bile Afganistan savandan nce Bush ynetimi tarafndan gz ard edilmiti. Bunun sonucunda da ynetim, ABD ynetiminde konuyla ilgili birikmi mevcut bilgilerin oundan faydalanmadan, Afganistan ve rak'ta iki tane byk lekli ulus ina etme projesine girimiti. Bush ynetimi, Dileri Bakanl'nda yeni bir birim olarak Yeniden na ve stikrarlatrma Koordna-trl'n oluturarak bu zaaflarn st kapal biimde kabul etmitir; ancak bu grev iin onun en yi yer olup olmad ve ona ne kadar yetki verilecei ileride grlecektir. Bush ynetiminin Irak'ta karlat gzle grlr zorluklar, ABD ynetiminin bir dahaki sefere daha iyi i karmas iin yeniden nasl rgtlenmesi hakknda bir dizi almaya yol amtr. rnein Kresel Kalknma Merkezi'nden
155
NEO-CONLAKIN SONU

bir grup, Amerika'nn kalknma faaliyetlerini denetlenmesi amacyla, ngiltere'nin Uluslararas Kalknma Bakanl'na edeer saylabilecek Kalknma Bakanl'nn kurulmas gerektiini ileri srmektedir.38 Fakat ABD Kongresi'nin yrrlkteki USAD'i bakanlk statsne tamay dnecei phelidir, nk Kongre, bu tr bir hamlenin baz sonular dourabileceini bilmektedir. Aslnda farkl ve daha radikal bir tr operasyon uygun olabilir. USAD'in yetkilerinin geniletilmesi yerine, Felaket ve Yeniden na Ekipleri veya Gei Giriimleri Dairesi gibi tekilatn gerekten de verimli ksmlarn karp, uzun vadeli kalknmay yenilenmi Mi-lenyum Mcadele Birlii'ne brakarak, bunlar tek bir yeniden ina tekilat ats altnda toplayarak daha mantkl bir hareket yapabilir.39 ABD, ekonomik ve siyasi kalknmay kurum ina edilmesine odaklanarak gelitirmek istiyorsa son derece farkl bir yaklam tarz semelidir. MCA modeli esas itibariyle salamdr, ama lkelerin katlmlarn salayacak gerek bir drtnn oluturulabilmesi iin VVashington'un yeterli oranda para salamay kabul etmesi ve Amerikallarn ayrca sabrl olmay renmeleri de gerekecektir. Kurum oluturma sreci ou kez siyasi frsatlara dayand ve en iyi artlar altnda bile zaman ald iin yldan yla llebilir sonular beklemeleri mmkn deildir. Yeterliliin, ba tarafndan en nce ayrntsna kadar ynetilen bir projeye balangtan ziyade sonradan demeli bir drt olarak kullanlmas gerektii gibi uyguland takdirde reformun ana almas, lkeler MCA'ya hak kazanmadan nce balatlmaldr. Amerika'nn yumuak g kurumlarnn tasarmnn yeniden dnlmesndeki son konu, Amerikan kurulularnn
156
SOSYAL MHENDSLK VE KALKINMA SORUNU

dnyann geri kalanyla nasl bir iliki yrtecekleriyle ilgilidir. Bush ynetimi, Milenyum Mcadele Hesab'n hazrlarken, daha hrsl ok uluslu bir kurum tasarlamay denemek yerine yeni, ABD'ye zel bir tekilat kurulmasn semitir. knci seenek MCA'nn allmn dndaki yaklamm benimseyebilirdi, ama" kaynak salama temeline daha fazla lkeyi getirerek ba koordinasyonu sorununa hitap ediyordu. Ynetim ksmen bu seenein aksi ynnde karar kildi, nk kontrol (ve siyasi itibar) Amerika'nn ellerinde tutmak istiyor, ayrca Dnya Bankas gibi ok uluslu kurulular hor gryor ve ABD'nn kendi bana daha iyi i karacan dnyordu. Bunun iyi bir seenek olduu hi de ak deildir. Ynetimin kinci dneminin hemen banda MCA yklmamak iin rpnmaktadr ve muhtemelen bugn, 2002 ylnda ilan edildiinde grndnden ok daha mtevaz bir giriimdir. USAD' yeniden dzenlemek yerine Dnya Bankas ve ok uluslu dier mali kurulular yeniden dzenlemeye almak ABD iin daha iyi olabilirdi. Fakat Bush ynetimi, ok uluslu yeni kurulular hakknda fikir yrtmeyi hibir zaman sevmemitir; bu nedenle de dnya dzeni sorunlarna ynelik arkasnda herhangi bir kalc yap brakmas da pek mmkn deildir.
157

ALTINCI BLM
Dnya Dzeni in Kurumlarn Yeniden Dnlmesi Irak sava, ABD tarafndan kullanlan iyiliksever hegemonyann snrlarn ortaya koymutur. Bununla birlikte, zellikle Birlemi Milletler gibi, Avrupallar tarafndan uluslararas meru eylemin gerek ats olarak gsterilen mevcut uluslararas kurumlarn snrlarn da gzler nne sermitir. Birlemi Milletler ne ABD'nin savaa girme kararn ne de VVas-hington'un kendi bana hareket etmesinin durdurulmasn onaylayabilmiti. Her iki adan da baarsz olmutu. Dnya bugn mterek eylemi meru klacak yeteri kadar uluslararas kuruma sahip deildir ve meruiyet ile verimlilik arasndaki artlar daha yi dengeleyecek yeni kurumlar oluturulmas, gelecek kuan balca grevi olacaktr. ki yzyl akn bir gemie sahip siyasi evrimin bir sonucu olarak, kurallara bal, sorumlu ve devlet dediimiz dikey yaplarda makul lde etkili olan kurumlarn nasl oluturulabileceiyle ilgili olduka yi br anlaya sahibiz. Fakat devletler arasnda yatay sorumluluu salayacak yeteri miktarda kuruma sahip deiliz. Yatay sorumlulua duyulan htiya, iki nedenden tr zellikle nemli bir hale gelmitir. ncelikle kreselleme, toplumlarn ekonomik ve kltrel olarak gittike birbirleri158
DNYA DZEN N KURUMLARIN YENDEN DNLMES

nin ilerine girmeleri anlamna gelmitir; binlerce mil uzaklktaki teknolojik bir deiim veya yeni yatrm, yurtiinde i kayplarna, yeni kltrel etkilere ya da evresel hasara yol aabilir. Bu yzden lkelerin, daha dorusu lkelerin iindeki siyasi unsurlarn, insanlar egemen ynetim dnda et-kileyebilme kabiliyetleri ar derecede artmtr. kinci olarak, ABD'nin kresel sahnedeki fiili arl, doal bir dengesizlik yaratmtr: ABD, dnyadaki birok lkeyi etkileyebilir, ama bu lkeler Amerika zerinde eit lde bir etki yaratamazlar. Bu gerek en arpc biimiyle, ABD'nin 8,000 mil tede bir rejimi deitirebildii askeri alanda grlmektedir. Fakat bu eitsizlik birka alanda daha mevcuttur; tpk bir tarm sbvansiyonun veya kanunlarndaki bir deiikliin gelimekte olan bir lkenin ekonomisinde bir sektr tamamyla yok edebilecei gibi. ABD'nin yeterince iyiliksever veya Amerika'nn yumuak gcn resmi kstlamalara tabi tutmadan tek tarafl etkisini herkesin faydasna kullanma konusunda mantkl hareket et-tine ok az kii nanmaktadr. Birlemi Milletler'in varl bir bakma, sadaki ve soldaki insanlar kresel ynetim ve uluslararas kurumlar hakknda aka dnmekten alkoyan dikkat datc byk bir unsurdur. Sa, kresel ynetimi Birlemi Milletlerle ilikilendirmektedir ve bu kurum

kendisini sk sk kolay bir hedef haline getirdii iin, kresel ynetimi tamamyla reddedebilir. Fakat bugn dnyada, Birlemi Milletler ve mttefik kurulularnn yrngesi dnda varln srdren ok sayda kresel ynetim organ vardr; banka anlamalarndan letiim protokollerine, gvenlik standartlarndan Internet alan adlarna kadar her ey, uluslararas ibirliinin geleneksel tanmlarna uymayan yeni ve ou kez karmak
159
NEO-CONLARIN SONU

kurumlar tarafndan belirlenmektedir. Dnyay yalnzca egemen ulus devletlerin etrafnda rgtlenmi biimde gren eski gereki uluslararas ilikiler modeli, ortaya kmakta olan "dnyaya uymamaktadr ve gelecekte uluslararas hareketin meruiyeti ve etkinliinin gerektirdii artlar karlamaya yetmeyecektir. Dier yandan Amerikan Solu ve birok Avrupal, Birlemi Milletler'in nemini srarla vurgulamakta, BM'nin dnyadaki gvenlik ve ekonomi ile ilgili sorunlar zme yeteneine byk umutlar balamaktadr. Gerek udur ki; Birlemi Milletler, arabuluculuk ve ulus inas gibi belirli g-revferde faydal olmakla birlikte, hem meruiyet hem de etkililik konularnda yapsal olarak snrlandrlmtr ve u anda tasarlanmakta olan veya siyasi olarak mmkn herhangi bir reform dizisinin tekilatn sorunlarn zebilecei de phelidir. Hem etkili hem de meru olan uluslararas eylem sorununa ynelik gereki bir zm, yeni kurumlarn oluturulmasnda ve mevcut olanlarn da yeni artlara uygun hale getirilmesinde yatacaktr. Amerikan d politikas iin uygun bir gndem, rten ve bazen birbirleriyle rekabet eden ok sayda uluslararas kurumla dolu ve ok ok-tarafl olarak adlandrlabilecek bir dnyay desteklemek olacaktr. Bu yeni dnyada Birlemi Milletler ortadan kalkmayacaktr, ama meru ve etkili uluslararas eylemi tevik edecek birka tekilattan biri haline gelecektir. Birlemi Milletler'in kar karya olduu byk sorunlardan biri meruiyet sorunudur. Bu sorun, BM yeliinin adaletin anlaml bir tanm yerine resmi egemenlie dayanmas gereinden kaynaklanmaktadr - rnein yelerine, demokratik olmalar veya vatandalarnn nsan haklarna 160
DNYA DZEN N KURUMLARIN YENDEN DNLMES

sayg gstermeleri in hibir tatbiki talepte bulunmaz.1 Dnya siyasetinin gerekliini tekilatn kurulduu zamanki gereklie gre alglamak, en bandan beri otoriter, kt ynetilen veya rnek olmayan devletlerle dolu olan bu yapnn daha sonraki faaliyetlerine birok ynden leke srmtr. Souk Sava'n ideolojik atmalar, sonuta adaletin temel ilkeleri konusundaki fikir ayrlklaryd. Bu yzden Birlemi Milletler'in gvenlik sorunlaryla ilgilenmede ska kmaza girmi ve aciz kalm olmas hi de artc deildir. Souk Sava'n sona ermesi, tekilatn yeni bir etkinlik kazanaca ynnde umutlar canlandrmt, nk geni insan haklar ve demokrasi ilkeleri hakknda o tarihten itibaren daha byk fikir birlii olacakt. BM'nin ou yesi bu ilkelere sahte bir ballk gsterirken, birou da bunlara hi uymam olmalarna ramen kalc ye muamelesi grmeye devam ediyorlard. Bylece BM nsan Haklar Ko-misyonu'nda 2001 ylnda ABD'nin yerine Suriye geebilir ve 2003 ylnda da Libya komisyon bakan olabilirdi. Amerikallarn, BM'nin demokratik meruiyet eksikliine dikkat ekme olaslklar Avrupallara gre daha fazladr. Bu eilim, Amerikallarn kuruma kar duyduklar ar gvensizlii ve onun resmi kararlarnn birouna uyma konusundaki steksiz tavrlarn aklamaktadr. Bu gvensizliin bir ksm, Amerikallar ile Avrupallar arasnda demokratik egemenliin anlam hakkndaki nemli uyumazlklarla alakaldr. ABD'nin, her alandaki meruiyetin kayna olarak anayasal demokrasiye sonsuz nanc ve kendi demokratik kurumlarnn meruiyetine de eit lde gveni vardr. Avru161
NEO-CONIARIN SONU

pallarn birou ise, aksine, aslnda egemenlie gven duymazlar, nk 20. yzyln ilk yarsnda yaanan ki dnya sava esnasndaki deneyimlerine dayanarak egemenliin atma ve sava kayna olduuna inanmaktadrlar. Birok Avrupa lkesi, egemenliklerini, aralarnda Birlemi Milletler ve Avrupa Birlii'nin de olduu birbirleriyle rten bir dizi kurum klfnn ierisine sokmaya almtr. Bu yzden Avrupallarn genelde Birlemi Milletler'i Amerikallara gre daha meru grmeleri hi de artc deildir. Amerika'nn Birlemi Mlletler'e duyduu gvensizliin bir baka kayna da Amerika'nn srail ile olan zel ilikisinin ve BM'nin Arap-srail anlamazlyla yllardr ilgilenme biimiyle ilgili deneyiminin bir yan rn olarak domaktadr. BM Genel Konseyi, hem srail hem de ABD tarafndan dengesiz veya Araplarn lehine orantsz olarak nitelendirilen birtakm kararlar onaylamtr; ad en ktye km olan ise 1975 tarihli "Siyonizm. rklktr" karardr.2 Avrupallar ise dmanl kendisinin uyandrdn belirterek daha ok srail'i sulama eilimindedirler. ABD yllardr Gvenlik Konseyi'nin srail'e kar nyargl olarak deerlendirilen kararlarn ska veto etmitir, bylece kendisini BM'deki ounluun grne kar durmaya altrmtr. Birlemi Milletlerle lgili ikinci sorun, ciddi gvenlik tehditleriyle ilgilenecek bir kurum olarak faydasdr. G kullanmyla ilgili 51. Madde yetkileri, Gvenlik Konseyi'nin onayndan gemek zorundadr. Fakat yeleri 2. Dnya Sava'nda kazanan koalisyonunu yanstan Gvenlik Konseyi, kasten zayf br kurum olarak tasarlanmt: be daimi yenin sahip olduu veto yetkisi, Gvenlik Konseyi'nin asla bu lkelerin ulusal karlarnn aksi ynnde hareket etmeyeceini gvence altna almt. Sava zamanndaki ko162
DNYA DZEN N KURUMLARIN YENDEN DNLMES

alisyon, Souk Sava'ta dalmt ve o tarihten sonra Gvenlik Konseyi, g kullanm gerektiren ciddi gvenlik tehditlerine karlk verilmesinde hibir zaman mutabakata varamamt. (Tek istisna 1950 ylnda Kore olaynda, Sovyetler Birlii Gvenlik Konseyi'ni protesto edip gitme hatasn yaparak dier drt yeye mdahale lehinde oy verme imknn sunduunda yaanmt.) Souk Sava'n bitmesiyle birlikte Gvenlik Konseyi, Irak'n 1990 ylnda Kuveyt'i igal etmesinin ardndan BM'nin bu lkeye kar mdahale etmesine yetki verilmesi konusunda birlemiti. Fakat tekilat, sonraki on ylda Badat'la ilgili verdii silahszlanma kararlarnn uygulanmasn gerekletiremedi; bylece 2003'tek Amerikan mdahalesine zemin hazrlam oldu. Birlemi Mlletler'in nemli gvenlik sorunlarnn zlmesinde g kullanmna izin verme konusunda eksiklikleri olduu, bu tekilatn sava sonras yeniden yaplandrma ve dier ulus inas faaliyetlerinde nemli bir rol oynayamayaca anlamna gelmez. Aslnda bu durum, Kongo, El Salvador, Mozambik, Dou Slovenya, Bosna ve dier yerlerde yaanmtr. Fakat Birlemi Mlletler'in, bar ve istikrar salamaya ynelik uluslararas operasyonlarn dzenlenmesi iin meruiyet ve faydal bir at sunmasna ramen burada bile kstlamalar aikrdr. Gvenlik Konseyi'nin hantal karar verme mekanizmas, bu yapnn belirli bir atmada sutan kendisine pay karmasn, bylece arabuluculuktan bar uygulama srecine gemesini zorlatrmaktadr.3 Birlemi Milletler, nihai muharebeyi balatabilen hiyerarik bir tekilat deildir. ster istemez oybirliiyle hareket eder ve para, asker, teknik yardm konularnda balca katk salayanlara - uygulamada ABD, Avrupallar ve Japonya anlamna gelir- son derece bamldr.
163
NEO-CONLARINSONU

Gvenlik Konseyi'nn yelerinin dnyada g dalmndaki deiiklikleri yanstacak ekilde deitirilmesi ve bylelikle Konsey'in alglanan meruiyetinin iyiletirilmesine ynelik yllardr baz teklifler sunulmaktadr. Bu reform plnlarndan herhangi birinin - byk bir kriz dnda - ie yarayp yaramayaca phelidir. Mevcut yeler, kendilerini imdiki nfuzlarndan mahrum edecek btn teklifleri veto edeceklerdir. Bu arada yeni yelere ise,

kendilerinin de eit lde bu koltuu hak ettiklerine inanan dier lkeler tarafndan kanlmaz olarak kar klacaktr. Gvenlik Konseyi'nn ye says arttrlsa veya deiti ril-se bile ortak eylem sorunu zmsz kalacaktr. Veto hakkna sahip daha fazla yesi olan daha geni bir Gvenlik Konseyi, bugnknden bile fazla bir fel durumu yaayacaktr. Oylama kurallarnn oybirliinden bir tr oy ounluuna dntrlmesi, Gvenlik Konseyi'ni hibir yesinin istemeyecei kadar aktif hale getirme tehlikesini tamaktadr. zellikle, birok Gvenlik Konseyi oylamasnda kendisini tek bana kalm bulan ABD, oybirlii kuralnn deitirilmesiyle ilgili bir deiiklii asla onaylamayacaktr. Aslnda oy kullanan yelerinin bir eylemin mant veya meruiyeti hakknda byk fikir ayrlklar yaadklar koullar altnda byk g kullanmna izin veren ar glendirilmi bir Birlemi Milletler'in dnyaya yarar salayp salamayaca tam bir muammadr. Bu tr bir eyleme byk ihtimalle ancak yok olmadan nce izin verecektir. Eer Birlemi Milletler nihayetinde iyiletirilebilir bir yap deilse onun yerini ne alabilir? Cevap muhtemelen, farkl bir kresel kurumdan ziyade dnya dzenine ynelik farkl trdeki tehditlerle mcadelede g ve meruiyet salayabilecek eitli uluslararas rgtlerde yatmaktadr. ElimizDNYA DZEN N KURUMLARN YENDEN DNLMES

deki tm verilere bakacak olursak kresel kurum hem zorbalk - eer o kurum gerekten gl hale gelecekse - hem de BM faaliyetlerinin birounun mevcut gereklii olan etkisizlik iin uygun bir formldr. Dnya, tek bir kresel yap tarafndan gerektii gibi denetlenemeyecek kadar eitli ve karmaktr. Gerek bir liberal ilke tek, birletirici, uygulanabilir liberal bir dzen yerine gvenlik, ekonomi, evre ve dier meselelerle ilgili geni bir alanda ynetim salayacak eitli kurumlan ve kurumsal biimleri savunacaktr. Birbirleriyle rekabet eden ve ksmen rten ok sayda uluslararas kurumla dolu bir dnya, bata ekonomik alanda, uluslararas politika sorunlaryla nasl ilgilenilecei konusunda oalan imalar barndrarak, getiimiz on yllk dilimlerde ekillenmeye balamtrUluslararas kurumlarn hepsi, ABD'nin Irak savana giden srete karlat trden bir ikilemle kar karyadrlar: meru olarak nitelendirilen kurumlar (rnein Birlemi Milletler), son derece etkili deildirler, te yandan etkili olanlar ise (ABD nderliindeki gnlller koalisyonu) meru olarak kabul edilmezler. Etkili kurumlara ynelik talep her yerde eit lde mevcuttur ve ok sayda yeni uluslararas ibirlii biimleri eklinde kendi kaynan oluturmutur. Aadaki ekil, bu tr uzay-zaman sremini* gstermektedir. eklin her bir ucunda, insanlarn ounun ok tarafllk fadesini duyduklarnda dndkleri eye karlk gelen Birlemi Milletler, Dnya Bankas ve NATO ittifak gibi resmi, geleneksel, anlamaya dayal uluslararas rgtler vardr. Bu kurumlar, resmi yasal anlamalar erevesinde uluslararas rgtlere temsil yetkisi veren egemen devletler tarafndan kurulmutur. Kurallar ak biimde tartlp
Oevaml ve aralksz bir btn. (-Nl

164 165
NEO-CONLARIN SONU

zerlerinde anlamaya varld lde saydamdrlar ve onlar oluturmu olan devletler tarafndan kontrol altnda tutulduklar lde sorumludurlar.
Merutiyet Tesirline Kar Uluslararas birliinin rnekleri ve eitleri Saydam Sorumlu Meru Egemen devletlere dayanr Gayr Resmi Esnak, hzl Sorumsuz Yetersiz meruiyet ok sayda devlet

olmayan unsur

Yelpazenin dier tarafnda ise uluslararas hukukta ou kez yer bulamayan, ara sra dorudan katlmclar olarak devlet olmayan taraflar barndran ve kurallar genellikle esnek, sratle grlen ve bazen de yazlmam olan gayri resmi ibirlii eitleri vardr. Bununla lgili uygun bir rnek; gelimekte olan bir lkede bir giysi reticisi ile bu reticinin alanlarnn karlarn temsil eden bir grup sendika veya zel kurulular arasnda grlerek sonuca balanan davran kurallar olabilir. Bir dier rnek se yumuak hukuk olarak adlandrlan, yani hibir zaman imzalanmam Stratejik Silahlarn Snrlandrlmas (START) Antlamas gibi, ta166
DNYA OZEN N KURUMLARN YENDEN DNLMES

raflarn yasal gerekelerden ziyade faydac nedenlerle uyduklar balayc olmayan anlamalar olabilir.4 Resmi yasal kurumlarn aksine bu tr birlii biimleri ou kez saydam deildir ve sorumluluk sahibi olmayan taraflar arasnda mzakere edilirler.5 Dier yandan uluslararas unsurlar bu tr ibirliine bavururlar, nk bu; hzl, esnek ve mzakere edilmesi nispeten kolay bir yntemdir. Giysi reticisi ve onu eletiren sivil toplum rgtleri, ticaret giriimlerine bal alma uygulamalaryla ilgili resmi kurallara sahip olmak iin Dnya Ticaret rgt'ne ye olabilirlerdi, fakat bu tr bir anlamann mzakere edilmesi, imknsz olmasa bile zor olacak ve bir kez yrrle girdi mi geri dn olmayacakt. Bu iki u nokta arasnda ok sayda baka kurumsal olaslklar vardr. rnein fotoraf makinesinden kontrplaa kadar birok rnn uluslararas standartlar, 1946 ylnda oluturulan ve bugn yzden fazla ulusal standart belirleme mekanizmasnn almalarn koordineeden ISO tarafndan belirlenmektedir. SO'nun teknik komiteleri, alt komiteleri ve alma gruplar yalnzca resmi standart kurulularn deil, ayn zamanda zel sektr, tketici ve meslek gruplar ve belirli bir standarttan etkilenecek dier taraflarn temsilcilerini de erir.6 ISO standartlar, kendi ilerinde kamu hukukundan ziyade zel bir hukuk olutururlar: bu standartlara uyum gnlldr ve kuruluun herhangi bir icra mekanizmas yoktur. te yandan ISO standartlar, devletler veya Avrupa Birlii benzeri ok uluslu tekilatlar tarafndan yasal ticaretin temeli olarak benimsendiklerinde ska kamu hukuku haline gelir, devletin yrtme yetkisini alrlar.
167
NEO-CONLARIN SONU

Buna ek olarak, Anne-Marie Slaughter'm hkmetler aras diye adlandrd tamamen farkl bir orta blge vardr.7 Bu, egemen devletleri temsil eden yetkililer tarafndan stlenilen, ayrca ou kez brokrasinin orta dzeylerinde gayri resmi olarak stlenilen ve bir lkenin hkmetinin en st makamlarnca resmi olarak henz dikkatle incelenememi olan mutabakatlar ve mzakereleri ierir. Hkmetler aras alma alar genellikle, resmi bir anlama veya szlemeden ok bir MOU (mutabakat muhtras) le sonulanr ve bu, uzayzaman sreminin tam ortasndadr. Dier bir deyile bir MOU daha merudur, nk egemen devletler tarafndan mzakere edilir, ama daha az saydamdr (bir ABD vatanda, bir MOU'nun metnini grmek iin baz durumlarda Bilgi Edinme zgrl talep formu doldurmak zorundadr) ve yasal bir anlamaya gre daha az sorumludur. Bugn ekildeki uzay-zaman sreminin iki ucu arasnda yer alan, banka anlamalarndan iletiim protokollerine, uydular iin yrnge yuvalarndan gda, evre ve tketici gvenlii kurallarna kadar her eyi dzenleyen binlerce olmasa bile yzlerce uluslararas kurum rnei vardr. Bunlarn byk ounluu, uluslararas kurallarn belirlenmesinde dorudan rol oynayan irketler, ticaret odalar, sivil toplum rgtleri ve dier devlet d unsurlar barndran kamu/zel sektr ibirliini kapsar. Bunlarn (anlama rgtleri gibi) uzay-zaman sreminin resmi ucunda toplanmam olmalarnn nedeni, bu tr resmi rgtlerin modern

kresel ekonominin ihtiya duyduu kural koyma srecini salayamayacak kadar ar, hantal ve esneklikten yoksun olmalardr. Bu, hzla oalan yeni uluslararas veya ok tarafl kurum biimleri olgusundan ne anlam karmalyz? John Bol168
DNYA DZEN N KURUMLARIN YENDEN DNLMES

ton ve Jeremy Rabkn (daha sistematik olarak) benzeri muhafazakrlar tarafndan uluslararas hukuka ynlendirilen eletiri; aslnda anayasasal olarak belirlenmi yerel yetkililerin kontrol altnda kalmas gereken karar verme yetkilerinin sorumsuz uluslararas yaplara gerektiinden fazla lde verilmesi konusunun etrafnda toplanmaktadr.8 Bu sorun, Birlemi Milletler veya Uluslararas Sava Sular Mahkemesi gibi resmi kurulularla ilgili olarak varln srdrmektedir, ama uzay-zaman sreklisinin gayri resmi tarafndaki hemen her eyde ok daha byk lde hissedilmektedir. Bugn varln srdren yegne iyi siyasi sorumluluk ve kanun yrtme mekanizmalar, geleneksel devletler tarafndan temsil edilen dikey yaplardr. Uluslararas kurallar, dier devletlerle dorudan ilgilenen devletler deil de zayf veya belirsiz sorumluluk mekanizmalarna sahip uluslararas rgtler tarafndan ya da kamusal ve zel unsurlar kalabal arasndaki yatay balantlar yoluyla saptand in, demokrasi devre d braklm ve tamamyla yklmtr. Yukarda sralanan yeni uluslararas rgtlerin ou, standartlar gibi teknik meseleler veya nispeten tartmal olmayan ekonomik meselelerle ilgilendikleri iin bunlarn demokratik sorumluluklar sorununun nemli olmadn savunanlar olabilir. ou insann ISO, Uluslararas Gda Standartlar veya Uluslararas Sivil Havaclk Orgt'nn ne e yarad hakknda ok az fikri vardr ve bu yaplarn kamuoyunun gzlerinden uzakta ilerini yapmalarna ses karmazlar. Fakat rgt, demokratik sorumluluun nemli bir ilkesini ihll ediyorsa, onun alann belirsiz olup olmamas sorun deildir; ayrca bu yaplarn ilgilendikleri meselelerin birou gittike daha siyasi bir hal almaktadr.
169
NEO-CONLARINSONU

rnein ISO, allm ilgi noktasn rn standartlarndan hizmet standartlarna yneltmektedir. 1980'lerde ISO 9000 kalite gvencesi standartlarn gelitirdikten sonra ISO 14000 ile 1990'larda evresel belgeleme alanna yneldi. evreyle ilgili kurallar sadece teknik kurallar deildir; Avrupal ve Amerikal irketler ile kar gruplar arasnda belgenin ne zaman ve nasl verilmesi gerektii konusunda byk siyasi anlamazlklar ierir. Benzer ekilde, Gda ve Tarm Program'nn Uluslararas Gda Standartlar tarafndan denetlenen grnte teknik bir mesele olan gda gvenlii, Avrupallar ile Amerikallar arasnda genetik olarak deitirilmi gdalarn gvenlii zerine yaanan uyumazlklarn bir sonucu olarak son derece politikletirilmitir.9 Tartma konusu olan ey, belirli kararlarn ve rgtlerin dorular ile yanllarn tartmak deil, yalnzca ok ok-tarafl dnyann gerekten de var olduuna iaret etmektir. Bugn uluslararas ibirlii, egemen devletler tarafndan oluturulmu geleneksel resm anlama rgtleri modeline uymayan yeni kurumsal biimlerin rehberlii altnda gereklemektedir. Tekilat yapsyla ilgili bu yeni biimlerin balangta teknik ve ekonomik ibirliini desteklemek zere ortaya km olmalar tesadf deildir, nk kresel ticaretin ihtiyalar, kararlarn verimli biimde alnmasn gerektirmektedir. Egemen devletlerin sorumluluk mercilerince karlan talimatlarn temeli zerinde hareket eden resmi rgtler, kresel ekonominin gereksinimlerini karlayamayacak kadar verimsizdirler. Ekonomik alanda verimli karar verme sreci uruna meruiyet, saydamlk ve sorumluluun takas edilmesini kabul etmi bulunuyoruz; zor olan soru ise, meruiyet ve verimliliin birbirleriyle rekabet hedeflerinin tam olarak nasl dengelenebileceidir.
170

DNYA DZEN N KURUMLARIN YENDEN DNLMES

Bu denge ihtiyacnn en yeni rneklerinden biri, Inter-net'te alan isimlerinin verili biimiyle ilgilidir. Internet Tahsisli Saylar ve simler Kurumu (ICANN), szmona en st dzey ("com" veya "org" uzantlar gibi) Internet adreslerinin tamamnn ana dizinini ieren merkez sunucuya sahip Ticaret Bakanl iin tahsis edip dzenleme grevini devralmak zere 1998 ylnda Clinton ynetimi tarafndan, Kaliforniya'da, zel, kr amac gtmeyen bir irket olarak kurulmutu. CANN'in yaps, resmi bir dzenleyici grevi ve aslnda uluslararas dzenleyici levi gren bir rgt iin tuhaft. Balangta, yalnzca Amerikal olmayanlar deil, ayn zamanda ABD vatandalarndan da kamuoyu dncelerinin alnmasyla ilgili saydam olmayan ve gvenilemeyen mekanizmalara sahip bilgi teknolojisi (T) endstrisinin inden kiilerden oluan be kiilik bir kurula sahipti.10 CANN'in bu biimde oluturulmu olmasnn nedeni, Amerikan T endstrisinin profesyonellerinin ounun, normalde bu grevin sorumluluunu stlenmesi gereken mevcut kresel dzenleyici Uluslararas Telekomnikasyon Bir-lii'nin (ITU) son derece ar ve brokratik bir yapya sahip olduuna inanmalaryd. ITU, dnyann en eski kamu birliklerinden biridir; 1865'te kurulmutu ve bylece Birlemi Milletler'den yaklak yzyl daha eski br tarihe sahiptir. ITU, ye devletleri arasndaki grmelere dayanarak uluslararas telekomnikasyon tarifelerini ve standartlarn belirleyen resmi br anlama rgtdr. Dier yandan ICANN, onlar olmakszn Internet'in ileyemeyecei iletiim protokollerini gelitirmi olan Internet Mhendislii Grev Gc (IETF) rnek alnarak oluturulmutur. ICANN, lETF'de yer alan birok Kaliforniya irketinin dank, gayri resmi yapsna sahipti ve lETF'nin hzl, aadan yukarya karar verme biimini taklit etmeye alyordu.11
171
NEO-tONLARIN SONU

Grld zere ICANN'in tek sorunu, etkin karar verme asndan ne tr stnlklere sahip olursa olsun, bu yapnn eninde sonunda kendilerini etkileyen kararlar nasl verdii konusunda en ufak bir bilgisi olmayan Internet'in birok nemli hissedar, zellikle de Amerikal olmayanlar tarafndan tamamen gayrimeru olarak grlr hale gelmi olmasyd. Hukuk uzman Michael Froomkin, ICANN'in hem yasad hem de anayasaya aykr olduuna inanmaktadr, nk bu, dier btn ABD dzenleyicilerinin olduu gibi, effaflk ve gvenilirlik ile ilgili resmi artlar belirleyen 1946 tarihli dar Usul Yasas'na tabi olmas gereken dzenleyici bir organd.12 ICANN'in meruiyeti krizi yle bir noktaya gelmiti ki, 2005 yl itibariyle, onun tamamyla datlmas ve grevlerinin ITU'ya devredilmesine ynelik tm evrelerden arlar geliyordu. Bu ironik bir durumdur, nk bu deiiklik, resmi organn alglanan meruiyeti uruna verimliliin byk bir blmnden vazgeilecei anlamna geliyordu. ISO veya ICANN gibi anlalmas g yaplarla ilgili nceki tartmamz, ok tarafllk ve uluslararas meruiyet konularnda Irak savandan nce ortaya kan duygusal anlamazlklarla alakal grnmeyebilir. Fakat bu konular, ayn sorunun paralardr: bir yandan meru olarak alglanan resmi uluslararas rgtler - gerek BM Gvenlik Konseyi gerekse ITU - son derece verimsizken, gnlller koalisyonundan ICANN'e kadar verimli uluslararas ibirlii biimleri meru olarak alglanmamaktadr. Verimli karar verme sreci kanlmaz surette temsil yetkisini gerektirir, buna ramen meruiyet sorunlarn yaratan da temsil yetkisinin ta kendisidir. Bu takasn nasl yaplmas gerektii konusunda ilkeli bir tutum gelitirmek ok zordur. Sol kanattaki insanlar, ABD
172
DNYA DZEN N KURUMLARN YENDEN DNLMES

bir duruma askeri olarak mdahale etmeye karar verdiinde ondan genellikle resmi sorumluluk talep ederler, ama ok u-luslu bir irketin davranlarn kstlamann son aresi olarak ortak davran kurallaryla ilgili gayri resmi bir mzakerenin sonularn seve seve kabul ederler. Dier yandan muhafazakrlar, sivil toplum rgtlerinin anlalmaz yapsndan

ve onlarn etrafnda bym olan gayri resmi, katlmc kurumlardan phe duymaktadrlar. Fakat kresel ekonominin ileyiini kolaylatran dank yapl ve ounlukla sorumsuz kurumlar desteklemektedirler. Ve konu gvenlikle ilgili karar verme sreci olduunda, resmi sorumlulua duyulan ihtiyac kesinlikle itiraf etme niyetinde olmazlar. Gvenlik alannda okok-tarafllk, Irak sava tarafndan gzler nne serilen ortak eylem sorununun zlmesinde bir yaklam olabilir. Birlemi Milletler, kitle imha silahlarna sahip haydut devletler gibi uluslararas gvenlie ynelik ciddi tehditlerle veya gl bar uygulama faaliyeti gerektiren atmalarla ilgilenme yetenei konusunda kstlamalar yaayaca iin corafi ve ilevsel olarak rten ok sayda kurum, ABD ile dier glere, uluslararas ibirliini kolaylatracak uygun bir ara yaratma mkn tanyacaktr. Bu durum, Kosova savanda yaanmt: Gvenlik Konseyi'ndeki Rus vetosu, Birlemi Milletleri hareket edemez duruma getirdiinde ABD ve onun Avrupal mttefikleri olay, Rusya'nn ye olmad NATO platformuna tamlard. NATO ittifak, ilevsel adan hantal olmakla birlikte, askeri mdahale iin Birlemi Milletler'in yapamayaca ekilde meruiyet salamt. Dorusu Avrupa anayasasna ynelik giriimin suya dmesinin ardndan NATO bizzat bir gvenlik rgt olarak yeniden g kazanabilir. Avrupal Gaullcler en ban173
NEO-CONLARIN SONU

dan beri Avrupa Birlii karsnda NATO'nun nemsiz olduunu vurgulam ve AB'nin Amerikan nfuzuna kar birlemi bir kar arlk olacan mit etmilerdir. Fakat 2OO5'in ortasnda Fransa ve Hollanda'da Avrupa anayasasn reddeden arpc "hayr" oylar, Avrupa'nn daha da derinlemesini belirsiz bir beklemeye koymutur. yle grnyordu ki bu iki nemli Avrupa lkesinin halklar siyasi sekinlere, Avrupa Birlii'nin ierisinde ulusal egemenlie ve eitlilie dayanan dank bir birlii tercih ettiklerini sylyorlard. Bu, NATO ittifaknn yeniden canlandrlmas in yeni olaslklar sunmaktadr. NATO, Birlemi Milletler'den daha az sayda meruiyet sorunu yaamtr. Btn yeleri, gerek liberal demokrasilere sahiptir ve nemli temel deerler ile kurumlar paylarlar. NATO, zellikle Dou Avrupa'nn yeni demokrasilerini kapsamak zere geniletildiinden beri, ABD'nin birok dostunun olduu bir organdr. Ayrca VVashington'u en ok eletiren Fransa'nn kendisini byk lde darda tuttuu ve Rusya ile in'in vetolarnn saylmad bir organdr. NATO, oybirliiyle hareket ettii iin, karar verme srecinde etkinliinden byk lde feragat eder. Daha nce belirtildii gibi, NATO mekanizmasnn Kosova savandaki hantall, Bush ynetiminin baz yelerinin tek tarafll semelerinin nedenlerinden biriydi. Fakat her eye ramen NATO, Afganistan ve Darfur'da ABD'nin hedeflerinin desteklenmesinde nemli bir rol oynamtr. Irak savandan sonra pek ok neo-con, tek tarafll bir ilke olarak benimsemediklerinde srar ediyordu; beendikleri ok uluslu bir rgtn adn sylemeleri istendiinde NATO'yu iaret ediyorlard. Fakat bu konuda ciddi deillerdi: NATO'nun Irak konusunda Bush ynetimini destekle174
DNYA DZEN N KURUMLARIN YENDEN DNLMES

meye niyetinin olmad anlaldnda NATO'yu da reddettiler. ok tarafl bir ereve ierisinde almaya gnll olmak, destei yalnzca sizin artlarnza gre kabul etmek anlamna gelmez; bu, tek taraflln tamamen farkl br biimidir. ABD, gelecekte gerekten de NATO ittifak araclyla hareket etmeyi dnyorsa, hareket zgrl ile meruiyeti takas etmesi gerekecektir. NATO, Afganistan mdahalesini desteklemi, fakat Irak igalini desteklememiti. ABD kendisini "kresel bir imtihana" deil de dnyann gelimi demokrasilerinden ounu kapsayan bir imtihana sokmu olsayd, ikinci sava balatmazd ve kendisine hkim olduu iin de sonunda daha iyi bir durumda olurdu.

VVashing-ton'daki politika belirleme unsurlarnn kendilerini, bu kilit lkeler grubunun dncelerini etkilemek zorunda hissetmeleri kt bir alkanlk deildir. ABD, hareket zgrlnde bu tr kstlamay kabul etmesinin karlnda NATO'nun karar verme mekanizmasnn dzene konulmasn talep edebilir. NATO bar zamannda oybirliiyle iler ve Kosova'da tm ye devletlerini bombalama hedeflerinin listeleri zerinde mutabakata vardrmas ihtiyac, ilerin son derece ar lerlemesine neden olmutu. NATO artk yirmi alt yeye sahip olduuna gre, arlkl oylara veya daha kk bir yrtme kuruluna yetki verilmesine dayanan farkl, trde bir karar verme srecinin oluturulmaya allmas mantkldr. ok tarafl baka gvenlik rgtlerinin tasarlanmasnda nemli lde yaratcla olanak vardr. rnein Dou Asya gvenlii kinci Dnya Sava'nn sonundan beri, Washington merkezinde toplanm olan iki tarafl merkez ve u ttifaklar sistemine dayanmaktadr. Ancak Souk Sava iki
175
NEO-CONLARIN SONU DNYA DZEN N KURUMLARIN YENDEN DNLMES

kutupluluu, daha karmak br duruma yol amtr: Kuzey Kore, ksa vadede balca blgesel tehdit haline gelmitir; n, uzun vadeli bir tehlike arz etmektedir, ama u anda Kore'ye yardmc olabilir; Gney Kore, Kuzey Kore'ye yaklam ve ABD'den uzaklamtr; Japonya ise in ile Kuzey Kore'yi dengede tutmak iin ABD ittifakn kullanmay amalamaktadr. Bunlarla birlikte, ASEAN Plus Three ve Dou Asya Zirvesi gibi ABD'yi iermeyen yeni blgesel ok tarafl kurulular ortaya kmtr. Yeni dzenlemeler ve yeni kurulular iin 1950'den bu yana hi olmad kadar olaslk vardr. Buradaki temel stratejik seim, herhangi yeni bir siyasi yapnn in'i de bnyesine katp katmayacadr. rnein Kuzey Kore'nin nkleer programyla lgili Alt Ulus Grmeleri'nin, Avrupa Gvenlik ve birlii Tekilat (AGT) gibi, blgesel gvenlik konularnn tartld bir forum salayacak be yeli daimi bir rgte dntrlmesi mmkn olacaktr.13 Buna alternatif olarak, balangta ABD, Japonya, Avustralya, Yeni Zelanda ve belki de Hindistan' ierecek, ncelikle entegre bir ekonomik alan ve muhtemelen daha sonra da yeni bir gvenlik pakt olarak Dou Asya'nn demokratik devletlerinden oluan bir koalisyonun oluturulmasna balanabilecektir. Bugnk noktada Japonya, in'i kapsayan ok tarafl yeni bir rgt istemeyecektir; te yandan ASEAN lkelerinin ou, in'i dlayan bir serbest ticaret alanna kar kacaktr. ok ok-tarafl bir dnyada ABD, in'i kapsayan ve kapsamayan kurulular oluturmaya alabilir. lki in'i iine almaya ve onun blgedeki artan etkisini tanmaya alacaktr; ikinci se in'in aka saldrgan olmas ihtimaline kar bir koruma olacaktr. Birok Amerikal, demokratik olmayan pek ok devleti ierdii ve demokratik olmayan devletlerin eitli szde su-istimalleri gerekesiyle ABD'ye ve srail gibi dier gerek demokrasilere riyakrca saldrabildikleri bir platform haline geldii iin Birlemi Milletler'i hakl olarak eletirmektedir. Bu eletiri, dnyann anlay olarak Immanuel Kant tarafndan tasarlanm Milletler Cemiyeti'ne benzer bir demokratik devletler ttifakna ihtiya duyduunu gstermektedir. (Kant'n kafasndaki cemiyet, nihai Milletler Cemiyeti veya Birlemi Milletlerin aksine, yelerinin cumhuriyeti ynetim biimine sahip olmalarn art kouyordu.) NATO bu tr bir rgttr, ama yalnzca Avrupa ve Kuzey Amerka'daki demokrasileri kapsamaktadr. Aslnda demokrasilerden oluan Demokrasiler Topluluu adnda geni bir rgt vardr. Bu grup 2000 ylnda, Cln-ton ynetiminin desteiyle Varova'da kurulmutu. yelerinin arasnda, 1970'lerden itibaren demokrasiye gemi olan Dou Avrupa, Latin Amerika ve Dou Asya'daki nc Dalga demokrasilerin birou bulunmaktadr. Fakat Demokrasiler Topluluu, o tarihten beri neredeyse hi ortalarda grnmemitir: rgt, daimi kadrosu veya sekreterlii olmadan ayakta tutulmutur, fakat herhangi bir ak grev veya baar hedefi

yoktur. Demokrasiler Topluluu, seim denetimleri, eitimi veya AGT tarafndan verilen dier destek biimleri salayarak demokrasiyi destekleme grevini gelitirebilir. Ancak zengin lkelerin sunacaklar kaynaklar ve ilgi olmadan bu gereklemeyecektir. Demokrasiler Topluluu'nun kurumsal kalknmasna daha fazla ilgi gsterilmi olsayd, bu topluluk 11 Eyll'den sonra Ortadou demokrasinin desteklenmesinde nemli bir rol oynayabilirdi. Bush ynetimi, Irak savan balatarak ve
176 177
NE&CONLARIN 5ONU

Filistinlilerin kt durumuna kar kaytsz grnerek kendisinin demokrasiyi destekleme abalarna leke srmtr. Ortadou'da ok sayda nsann demokrasiyi tamamen kendileri iin istemesine ramen blgede o kadar byk bir Amerikan kartl vardr ki, bu insanlar ou kez, kendilerini ABD ve Amerikan desteinden uzak tutma ihtiyacn hissetmektedirler. "Daha Geni Ortadou" demokrasi giriimi fikri Washington yerine Demokrasiler Topluluu'ndan gelmi olsayd, bu fikir blgede daha kolaylkla benimsenebilirdi. Jeremy Rabkin, 21. yzylda kresel dzenin, demokratik meruiyet ile hukukun stnln uygulama gcn (en azndan potansiyel olarak) birletiren yegne uluslararas unsurlar olan egemen devletler temeli zerine kurulmas gerektiini altn izerek ddia etmitir. Ona gre, uluslararas ibirlii merudur, ama bu yalnzca uluslararas bir organa verilen yetkinin kesin ve kstl olduu ve devletlerin eninde sonunda denetim altnda tutulduklar artlar altnda gereklemelidir.14 Egemenlie dayanan bu tamamen geleneksel dnya dzeni anlayna nerilecek ok ey vardr. Rabkin'n dikkat ektii zere bu anlay balangta, Avrupa'da lkelerin komularnn yaplarn deitirmeye altklar uzun sren kanl din savalarnn sonunda devletlerin amalarn lmlatrmak niyetiyle tasarlanm bir doktrindi. Fakat bu bak asyla ilgili birtakm sorunlar vardr. ncelikle, dnyann her yannda ynetim anlayn iyiletirmeyi ve demokrasiyi desteklemeyi amalayan bir d politikayla uyumaz. Yukarda belirtildii gibi, nleyici sava yoluyla rejim deiiklii, i siyasal kalknmaya dayandrlmas gereken demokratik deiimin desteklenmesi iin faydal bir yntem deildir. Bununla birlikte ABD ve dier 178
DNYA DZEN N KURUMLARN YENDEN DNLMES

yabanc lkeler, Srbistan, Grcistan ve Ukrayna'dak demokratik hareketleri eitim, para ve seim yardmyla desteklediklerinde aslnda bu lkelerin egemenliklerini inemi oldular. Geleneksel egemenlie sayg duyulmas, nihayetinde devrimci olan Amerikan d politikas gndemine uymayan gereki bir tutumdur. ikinci olarak, Stephen Krasner'in iaret ettii gibi, Rab-kin'in egemenlik anlay tarih boyunca srekli olarak o denli inenmitir ki, Krasner bu fikri "rgtl ikiyzlln" bir biimi olarak adlandrmtr.15 Devletler yalnzca dier devletlerin egemenliklerini inememilerdir; amalarna uyduunda kendi egemenliklerinin ellerinden alnmasna da isteyerek raz olmulardr. Bunun yakn zamanda yaanan en bilinen rnekleri, IMF veya Dnya Bankas kredileri karlnda siyasi ve kurumsal reformlar yapmay kabul etmi olan gelimekteki lkelerdir. Eer egemenliin temel art, bir devletin kendi topraklar zerinde kanunlar uygulama gc ise, gelimekte olan dnyadaki lkelerin ou ve muhtemelen birok gelimi lke de egemen devletler deildir. Beinci blmde grdmz gibi, devletin gszl ve baarszl, gelimekte olan dnyadaki yoksulluun muhtemelen en nemli kaynaklar arasnda yer almaktadr. Eer bu doruysa, byk bir yitik egemenlik kriziyle kar karyayz demektir. deal bir kresel dzenin, tutarl olarak kurallar koyup bunlar uygulayan ve dier devletlerle olduka eit bir temelde ilgilenme imkn ve kabiliyetine sahip devletler sistemi zerine oturtulmas gerektiini savunmakta herhangi bir saknca yoktur. Fakat en zayf veya baarsz devletleri

bu artlar karlayacak duruma nasl getireceimize dair en ufak bir fikrimiz yoktur. Siyasi kalknmay, iyi ynetimi ve demokrasiyi destekleyebiliriz, ama ngrlebilir 179
NEO-CONLARIN SONU

gelecekte geleneksel egemenlik modeline gerekten de uymayan ok sayda devlet olacaktr. Bosna, Kosova, Somali ve Afganistan gibi baarsz devletlerle ilgilenirken, Avrupa Birlii'nden ABD'ye ve Dnya Bankas'na kadar birok d unsurun, bu blgelere tam egemenliin dnnden nce gei dzenlemelerini denetlediini varsaymtk. Fakat bunun gerekten byle yaplmas olasl ok uzaklardadr. Bu gereklik, Krasner ve dier gzlemcileri aksi yne, devletlerin belirli temel ynetim hizmetlerini salamak - aslnda iyi ynetimin buna sahip hkmetlerden rnek alnmas - iin uluslararas toplumdan uzun vadeli yardm kabul ettikleri ortak egemenlik modellerine doru ilerlememiz gerektiini iddia etmelerine yol amtr.16 Ortak egemenliin yakn zamandaki en arpc rnei, ad-Kamerun gaz boru hattdr; ad hkmeti, doal gazdan beklenen enerji gelirlerini Dnya Bankas ve dier uluslararas emanetiler tarafndan ynetilecek bir emanet fonuna vermeyi kabul etmiti. Aslnda ad, uluslararas toplumla, kendi enerji gelirlerini gerektii gibi kullanamayaca, bir yolsuzluk ve rant bataklnn iine ekilmesinin nlenmesi iin d yardma ihtiya duyduu konusunda anlamaya varmt. ad-Kamerun boru hatt yalnzca ad'da deil, birok insann bu olayn egemenlik iin kt bir rnek oluturduuna inand Afrika'nn geri kalan ksmnda da byk tartmalara yol amt. Ortak egemenlik ileride bir gn, daha geni lde kabul gren bir model olacak olursa, bu durum ancak ynetim grevlerinin paylald d unsurun meru olarak grlmesi artyla gerekleecektir. Dier bir deyile, iyi ynetimlere sahip hkmetlerin, bundan yoksun dier hkmetlere ynetim ihra etmeleri gerekecektir. Fakat u an itibariyle meru bir ihracat rejimi yoktur ve bu model hayata geecekse bunun oluturulmas arttr.
180

YEDNC BLM
Farkl Bir Amerikan D Politikas

Bu noktada, tarihn Irak savan insaflca biimde yarglayaca olduka belirsizdir. Bush ynetimi, Irak' igal ederek yalnzca kendisini tatmin eden bir kehanet oluturmutu: saldrlacak bol miktarda Amerikan hedefine sahip Irak bugn mcahit terristler iin bir mknats, eitim alan ve faaliyet ss olarak Afganistan'n yerine gemitir. rdnl mcahit Ebu Musab El Zerkavi ile Irak'taki Baaslar arasndaki sava ncesi zayf balant artk, ABD igaline kar ortak bir fkeden beslenen tam lekli bir ittifak haline gelmitir. ii egemenliindeki demokratik bir Irak oluturmak iin ABD'nin elinde hl bir frsat vardr, ama yeni hkmet nmzdeki yllarda ok gszleecek ve ABD askeri desteine ar baml hale gelecektir. Irak'a hafif kuvvetlerle girip bu lkeden hemen kmay isteyen Savunma Bakan Rumsfeld, bu stratejinin bir sonucu olarak ABD ordusunu uzun vadeli bir gerilla sava bataklna sokmutur. Vietnam Sava sonrasnda oluturulan tamamen gnll kiilerden kurulu bu kuvvet, asla bu tr uzun sreli savalar yrtmek zere tasarlanmamt ve zaman ilerledike yeni asker alma srecini ve morali ayakta tutmakta zorluk yaayacaktr. ABD sonunda geri ekilip arkasnda salam bir demokrasi brakacak olsa bile maliyetler muazzam ola181
NEO-CONLARIN SONU

aktr: igalden sonraki ilk iki yl ierisinde ABD, birka yz milyar dolar harcam ve yaklak 1 5,000 l ve yaral vermt Amerikan igali ve ayaklanma sonucunda ortaya kan Irakl l says on binlerle ifade edilmektedir; Saddam Hseyin'in koltuunda kalmasna izin verilmesi durumunda srekli suistimaller yaanacak olsayd da, yardm etmeye altmz bir lkedeki bu zayiatlar, ok byk bir beeri maliyet olduunu gstermektedir. Amerika'nn Irak'la megul olmas, Washington'un dnyann dier blgelerindeki seeneklerini

kstlamakta ve balca politika belirleyicilerinin dikkatini, uzun vadede daha byk stratejik zorluklar sunmalar muhtemel olan Asya benzeri dier blgelerden uzak tutmaktadr. u ak bir ekilde grnyor ki, Bush ynetimi kinci dneminde nleyici sava yoluyla rejim deiikliini, d politikasnda ikinci sraya almtr. er ekseninin dier iki yesi ran ve Kuzey Kore sorununda ynetim, rejim deiiklii gerekletirmek iin askeri g kullanmaya niyetli olmadnn iaretini vermitir. Bu ksmen, yaln gerekliin ka-bul edilmesidir: ABD kuvvetleri, Irak'ta devam eden sava nedeniyle u anda ar gerilmi durumdadrlar ve ne olursa olsun ne ran'n ne de Kuzey Kore'nin nkleer programn durdurmaya ynelik mdahale iin herhangi bir basit seenek yoktur. Fakat ilevsel kstlamalarn dnda ynetim, Irak sava in ok byk bir siyasi bedel dediinin ve nleyici savan Amerikan stratejisinin ana paras olamayacan anlam gibi grnmektedir. Condoleezza Rice'n igdleri, Donald Rumsfeld'inkilerden ok Colin Povvell'n igdlerine yakn gibi grnyor ve Rice ayn zamanda Bakan Bush'tan ok geni yetkiler almtr. Fakat ynetimin, lk
182
FARKLI BR AMERKAN DI POLTKASI

drt yl ierisinde kendi bana at sorunlar dzeltme yetenei kstl olacaktr. Amerika'nn gvenirliliinin onarlmas, bir halkla ilikiler meselesi olmayacaktr; yeni bir ekip ve yeni politikalar gerektirecektir. Irak'ta yaanan baarszln sonularndan biri de, neo-con gndeminin tamamnn gzden dmesi ve gereki d politikay savunanlarn yeniden g kazanmalar olacaktr. imdiden, Amerika'nn imparatorluk tutkusunu yeren ve dnyay demokratik olarak yeniden ekillendirmeye alma dncesini acmaszca eletiren ok sayda kitap ve makale vardr.1 Neo-con gndemine ynelik gl tepki burada sona ermeyebilir. Oullar ve kzlar Ortadou'da savaan ve len Amerikal Cumhuriyeti (acksoncu muhafazakrlar, Irak savana destek verilmesinde neo-con'larn yannda yer almlard. Fakat politikada gzle grlen bir baarszlk onlar tekrar, her halkrda kendileri iin daha uygun bir siyasi tutum olan daha izolasyon yanls bir d politikaya doru itebilir. Bu tepkinin olumas ve ABD'nin Vietnam'dan sonrakine benzer bir dier geri ekilme srecinden gemesi ok kt olacaktr. ABD, dnya siyasetinde byk tutkulardan vazgeemeyecek kadar byk, zengin ve etkili olmaya devam etmektedir. htiya duyulan ey dar bir gerekilie deil, devletlerin ilerinde ne olup bittiinin bilinmesinin dnya dzeni iin nemini bilen ve demokratik amalara ulalmasna ynelik mevcut aralara daha iyi uyan gereki Wil-sonculua dnlmesidir. Bu tr bir politika, neo-con dncenin eski gndeminin idealist ksmn ciddiyetle ele alacaktr, ama eski ve neo-con'larn nadiren ciddiye aldklar kalknma, uluslararas kurumlar ve ok sayda meseleye yeni bir gzle bakacaktr.2
183
NEO-CONLARIN SONU

Bu, ncelikle, Amerikan d politikasnn arpc biimde gayri askeriletirilmesi ve dier tr politika aralarna yeniden vurgu yaplmas anlamna gelmektedir. Askeri mdahale yoluyla nleyici sava ve rejim deiiklii masadan asla tamamen kaldrlamaz, ama bunlar ok u nlemler olarak grlmelidir. Haydut devletlerle mcadelede "bekleyecek durumda deiliz" demek yeterli deildir, nk g kullanmyla ilgili basit, ak seeneklere nadiren sahibiz. ABD Ulusal Gvenlik Stratejis'nin, nleyici savan meru olduuna ne zaman inanabileceimizi gsteren ak kstaslar salayacak ekilde resmi olarak gzden geirilmesi ve bu kstaslarn hem kstlayc hem de kesin ve apak olmas gerekmektedir. Drdnc Dnya Sava ve terre kar kresel sava hakkndaki konuma sanat sona ermelidir. Afganistan'da ve Irak'ta syana kar koymak iin ve uluslararas cihat hareketine kar, hepsini kazanmamz gereken, iddetli savalar yrtmekteyiz. Fakat bu geni apl mcadelenin dnya savalar veya Souk Sava'la kyaslanabilir kresel bir sava olarak alglanmas, Arap ve Mslman dnyalarnn byk bir ksmyla mcadele ediyormuuz izlenimi uyandrarak sorunun kapsamn son derece abartmaktadr. Irak savandan nce

btn dnyada, ehit olmay ve ABD'ye yok edici zararlar vermeyi gze alacak olan en fazla birka yz bin kiiyle sava halindeydik. Sorunun ap artmtr, nk bir girdap yarattk; asl mdahalenin nedenleri ne olursa olsun, Irak'ta gl ve istikrarl bir hkmet kurmadan oradan ayrlmak, Snni geninde ateli bir terrist barna brakacaktr. Cihat terrizmine kar mcadelenin ou, mttefiklerimiz tarafndan Bat Avrupa'da verilecektir; terristlerin
184
FARKLI BR AMERKAN DI POLTKASI

birou Avrupa vatanda olaca iin bu mcadelede dorudan ok az rolmz olacaktr. Irak ve Afganistan'daki muharebe operasyonlarnn dnda, cihada kar mcadele bir savatan ok, polis ve istihbarat birimlerinin operasyonuna benzeyecektir. ABD, hem siyasi hem de ekonomik kalknmay desteklemelidir ve dnyadaki btn devletlerin lerinde gelien olaylarla ilgilenmelidir. Bunu ncelikle yi ynetim, siyasi sorumluluk, demokrasi ve gl kurumlara odaklanarak yapmalyz. Fakat bunu gerekletirmede kullandmz balca aralar ounlukla yumuak g alannda yer almaktadr: bir rnek oluturma, eitip retme, tavsiye ve ou kez parayla destekleme yeteneimiz. Gerek ekonomik gerekse siyasi kalknmann srr, sreci ilerletenlerin neredeyse hibir zaman yabanclar olmamasdr. Reform ve kurumlar iin bir talep oluturmas ve sonular zerinde nihai sz hakkna sahip olmas gerekenler, her zaman iin toplumlarn ierisindeki - bazen kk bir sekinler grubu, bazen daha geni sivil toplum - insanlar olmaldr. Bu sre, kurumlar ina edilirken, rgtler kurulurken, koalisyonlar oluurken, normlar deiirken ve artlar demokrasiye gei iin olgunlarken muazzam sabr gerektirir. Bu sre bazen, Balkan-lar'da olduu gibi, sert gcn uygulanmasndan yararlanabilir, ama bu tr bir uygulama genellikle yerel unsurlarn hareketlerinin tamamlaycs olarak grlmelidir. Bush ynetimi, ikinci dneminin balarna kadar, istikrara yaplan vurgudan uzaklap Msr ve- Suudi Arabistan gibi mttefiklerin reformlar gerekletirmeleri gerektii eklinde nazik nerilere ynelerek, szlerle anlatt duruunu byk lde Ortadou'da demokrasi meselesine kaydrmt. Condoleezza Rice, dileri bakan olarak, ynetimin 185
NEO-CONLARIN SONU

serbest seimlerde ar gruplarn iktidara gelmeleri riskini almaya hazr olduunu olduka ak biimde ifade etmitir.3 Bu, istenilen bir deiikliktir, ancak bunu neden yaptmz konusunda kafamzda soru iaretlerinin olmamas nemlidir. Ortadou'nun demokratikletirilmesi, terrizmle olan sorunumuzu zecei iin deil, kendi doruluu ierisinde arzu edilen bir eydir. Olivier Roy'un mcahitliin kaynaklaryla ilgili analizi doru ise, terr sorunun nemli bir ksm Ortadou yerine Bat Avrupa'da yatyor ve bu sorunun g, kreselleme ile dnyann zaten zgr ve demokratik olan bir blmnn dier zelliklerinin yan rn olmas demektir. Msr ve Suud Arabistan bir gece ierisinde istikrarl demokrasilere dntrlseler bile, derinlere kk salm bir terr sorunu nmzdeki yllarda karmzda duracaktr. Ayrca Ortadou demokrasisinin olas ksa vadeli maliyetleri konusunda kendimizi aldatmamalyz. Trkiye'nin Batl modeller zerine kurulu iik bir demokrasiye geiine benzer bir geiin Arap dnyasnn ou blgesinde gereklemesi son derece olaslk ddr. Byk demokrasi, oulcu bir siyasi dzen ierisinde slamc gruplarn siyasi katlmna tank olacaktr. Bu gruplarn birounun demokrasiye ball phelidir. Her ne kadar pek ou seimlerde yer almak isteyecek olsa da, bunlarn ou hi de zgrlk deildir ve Gazze'deki Hamas veya Lbnan'daki Hizbullah gibi, bazlar da terr rgtleridir. Bunlarn sonunda, oulculuu srf zorunluluktan deil de bir ilke olarak kabul etmeye istekli olan daha sorumlu siyasi partilere dnmelerini umut edebiliriz. Fakat kadn haklar, dini hogr ve benzeri eylerle lgileniyorsanz ksa vadede ortaya kacak sonu hi de i ac olmayabilir.4
186
r-ARKLI BR AMERKAN D POLTKASI

Arap dnyasnda siyasi reform arzu edilse de ABD, ksa vadede byk bir sorunla kar karyadr: blgede neredeyse hi gvenilirlii veya ahlki otoritesi yoktur. ABD hakkndaki genel izlenim zgrlk Ant deil, Ebu Garib hapishanesinde kt muamele gren tutsaklarn fotoraflardr; Bat yanls liberal reformcular, ABD le aralarna mesafe koymak zorunda olduklarn hissetmektedirler ve Ulusal Demokrasi Vakf gibi kurululardan ba kabul ettikleri gerekesiyle hedef alnmaktadrlar. Bunun srekli bir durum olmamas mit edilmelidir, fakat bu durum, VVashing-ton'dan siyasi deiiklik konusunda byk bir giriimin bu noktada ters etki yarataca anlamna gelebilir. Bu zorluk, demokrasi ve reformun desteklenmesi iin Demokrasiler Topluluu gibi kendilerini VVashington'dan bir para da olsa uzak tutabilecek alternatif uluslararas kurumlar olmasnn neminin altn izmektedir. Bush ynetimi ve onun neo-con destekilerinin Irak savanda nce farkna varamadklar ey, Souk Sava'tan sonra ortaya kan orantsz tek kutuplu dnyann Amerikan kartlnn yeni akmlarn canlandrm olduu gereiydi. Bunun iaretleri, 2000 seimlerinden nce ak bir ekilde grlyordu. Bu gerein farkna varlmasnn ynetimi ynlendirecei nokta, Amerika'nn gcnn kullanlmasndan vazgeilmesi yerine bu gcn kullanmnda daha dikkatli olunmas, sert yerine yumuak gcn kullanlmas ve dnyann ekillendirilmesi konusunda gze daha az arpan, dolayl yntemlerin gelitirilmesi olmalyd. Amerika'nn gc, dnya dzeni iin hayati nem tamay srdrmektedir; ABD dnya sahnesinde yalnzca sve veya svire'nin dev bir eidi deildir. Ancak Amerika'nn
187
NEO-CONLARIN SONU

gcnn en etkili olduu zamanlar ou kez bu gcn grnmedii dnemlerdir. Dou Asya'daki ABD kuvvetleri ile ABD-Japon ittifak), Japonya'nn nispeten zayf bir askeri yapya sahip olmay srdrmesine mkn salayarak in, Kore ve Asya'daki dier devletleri tehdit edecek yeniden aske-riletirilmeyi engellemektedir. ABD, dnyann her yerine konulanmasna imkn tanyan byk kuvvetlere, daha da nemlisi teknolojiye, hareket kabiliyetine ve lojistik alara sahip olmas nedeniyle orta lekli gleri, kendi blgelerine askeri adan hkim olmaya almaktan caydrmaktadr. Amerika'nn gc, rtl kullanldnda ou kez daha faydal olmutur. ABD'nin kendi ordusuna yaklak olarak btn dnyann toplam kadar harcama yapyor olduu gereine ramen rak sava, ABD ordusunun etkiliinin belirgin snrlar olduunu gstermitir. Bu ordu, uzun sreli ayaklanmalarla mcadele edecek kadar yi yaplandrlmamtr; Irak savann zorluklar, Pentagon'u Bush ynetiminin ikinci dneme ait Drt Yllk Gzden Geirmesinde ABD'nin e zamanl iki blgesel sava yrtebilme kabiliyetini sorgulamaya zorlamtr. Gnmz tek kutuplu dnyasnda Amerikan gcnn kullanlmasyla ilgili tarihte zerinde dnebileceimiz rnek, Kissinger'n gzdesi gereki Avusturya Prensi Metter-nich deil, Alman anslyesi Otto von Bismarck'tr. Bis-marck, Almanya'y birletirmek ve Orta Avrupa'da egemen bir konum elde etmek iin Avusturya ve Fransa'ya kar olmak zere iki sava balatmt. Ancak 1871 yl itibariyle bunun baarlmasnn ardndan Bsmarck, Almanya'nn balca grevinin Almanya'nn statkocu bir g haline gelmesinden korkmu ve bu duruma kzgn komularna
188
FARKLI BR AMERKAN DI POLTKASI

gven vermek olacan anlamt. Gzle grlen hedefi, Almanya'nn gcne aktan aa kar koymaya alacak dmanca koalisyonlarn oluumunu engellemekti. 1871'den sonraki diplomasisi bu hedefe, Reasrans Anlamas, Berlin Konferans ve yeni Alman gcnn ehresini yumuatmak zere tasarlanm dier saysz giriimler yoluyla mkemmel biimde ulamt. Fakat onun halefleri, korkutmak yerine gven vermek gerektii konusunda ayn duru anlaya sahip olamadlar ve byk bir donanma ina etmek gibi sama sapan eyler

yaptlar. Bunun sonucunda, Birinci Dnya Sava'na zemin hazrlayan Fransz-Rus-ngiliz Anlamas dodu. ABD, Fransa ve Almanya'nn dmanca bir askeri koalisyon oluturmalarna neden olmayacaktr, ama sorumsuzca kullanlan Amerikan gcnn gnmz siyasetindeki balca sorunlardan bri olduu gr zerinde normalde tartmalar yaayan Avrupallar arasnda byk bir birlie neden olmutur. Bu da, Almanya ve Fransa gibi lkelerin Amerika'nn giriimlerini engellemeye altklar veya Amerika ibirlii istediinde bunu reddettikleri "yumuak dengeleme" ile sonulanmtr.5 Benzer ekilde, Asya lkeleri de blgesel ok tarafl rgtler oluturmakla meguldrler nk VVashington'un kendilerinin ihtiyalaryla yakndan ilgilenmediini alglamaktadrlar. Venezella'da Hugo Chavez, And Dalar ve Karayp'teki lkeleri Amerika'nn yrngesinden karmak iin petrol gelirlerini kullanmaktadr; te yandan Rusya ve in ise ABD'yi yava yava Orta Asya'dan atmak iin ibirlii yapmaktadrlar. Bismarck'n Almanya'snn yapabileceinden daha fazla fiili gce sahip olduunu hesaba katacak olursak ABD, korku ve fkeye neden olmann nne geemez, ama s189
NEO-CONLARtN SONU FARKLI BR AMERKAN DI POLTKASI

nln nemsiz gstermek iin kasten baz yollar arayarak tepkiyi en az dzeye indirmeye alabilir. Bush ynetimi, bunun neredeyse tam tersini yapmtr: Afganistan mdahalesi dnda "bir karlk vermedii" takdirde nedense gvenilirliini kaybedecei inancyla, 11 Eyll'e karlk olarak bir deil, iki sava balatmt; ak ulu bir rejim deiiklii ve nleyici sava doktrini ilan etmiti; bir dizi uluslararas kurumdan ayrlm veya bunlar eletirmiti ve kendi kendine ilan ettii dnyann iyiliksever biimde dzenlenmesi ierisinde st kapal olarak Amerikan ayrcal ilkesini bildirmiti. Bu noktada Amerika'nn gcnn uygulanabilmesiyle ilgili en nemli yol, askeri gcn deil, uluslararas kurumlarn ekillendirilmesinde ABD'nin yeteneinin kullanlmasdr. John Ikenberry, bunun ABD'nin kinci Dnya Sava-'nn hemen sonrasndaki yllarda o zamanki stn gcn kullanma ekliyle kesinlikle ayn olduunu iddia etmektedir.6 Neo-con'lar, Amerikan idealleri ve karlarnn ou kez kesitii konusunda gerek bir anlaya sahiptiler, ama bu kesimenin en ok Amerika'nn, kendisiyle hemfikir devletlerle uzun vadeli ibirliine ulaabilmesi iin kullanabilecei salam siyasi yaplar oluturabilme yetenei araclyla gerekleeceini anlayamamlard. e yarar uluslararas kurumlarn kusurlar, Irak savann ardndan ak biimde gzler nne serilmitir. Dnya dzeniyle ilgili gereki kurumlar, 11 Eyll sonras dnemde, birbirleriyle elien iki eye ihtiya duymaktadrlar: g ve meruiyet. G, yalnzca haydut devletlerden deil, ayn zamanda gelecekte kitle mha silahlar kullanabilecek devlet olmayan yeni unsurlardan gelecek teh190

ditlerle mcadele etmek iin gereklidir. Sratle ve kesin biimde konulandrlabilir olmaldr; kullanm, baz durumlarda ulusal egemenliklerin ihlal edilmesini gerektirecektir ve baz durumlarda da nceden mdahaleyi gerektirebilecektir. Dier yandan uluslararas meruiyet, doalar itibariyle ar hareket eden, kat ve hantal usuller ve yntemlerce ksteklenmi olan uluslararas kurumlar araclyla hareket edilmesini gerektirmektedir. Meruiyet nihayetinde, ar diplomasi ve ikna srecinin bir yan rn olan izine dayanmaktadr. Uluslararas kurumlar ksmen, izni elde etmenin ilem maliyetlerini azaltmalar amacyla varlklarn srdrrler, ama en yi artlar altnda bile ister stemez gvenliin gerektirdiinden daha ar hareket ederler. Gerekten demokratik evrensel, zellikle de Birlemi Milletler gibi kresel lekte temsilci olmay amalayan kurumlar oluturup oluturamayacamz belli deildir. Avrupa Birlii, genel olarak ortak bir kltr ve tarihi paylaan bir kta zerinde ok uluslu bir varlk

kurmaya almakta ve bydke, hem meruiyet hem de etkililikle ilgili ok byk engellerle karlamaktadr. Dier yandan, seim, yarg, yrtme yetkisi ve bamsz gler kurumlarnn tmne sahip gerek br demokrasiye uluslararas lekte ulalmas zor grnyorsa, daha mtevaz olan demokratik sorumluluk hedefine belki eriilebilir. Byle dnlmesinin nedeni olduka basittir; Souk Sava'tan sonra bugn, gemie gre ok daha fazla lke demokratiktir. ngrlebilir gelecekte uluslararas ibirliinin egemen devletlere dayanmas gerekecek olsa da ortak meruiyet ve nsan haklar dnceleri, kendileri sorumlu 191
NEO-CONLARIN SONU FARKLI BR AMERKAN DI POLTKASI

olmayan rejimlere kar ABD'nin sorumlu olmamas gerektii ynndeki itirazlar hafifletecektir. ABD'nin, uluslararas sisteme nispeten gcnn zirvesinde olduu bir dnemde neden gereksiz yere kendisini yasal olarak balamay isteyecei sorulabilir. Uluslararas kurumlar, Gullver'i balamak iin baka yollar olmayan dnyann Lilliputlular* iindir. Amerika, yalnzca kendi blgesinde deil, dnyann byk blmnde egemendir; bunu neden deitirsin ki?7 Bu elbette, Thucydides'in nl diyalogunda Atinallarn Melianlara sorduklar soruydu. Cevaplardan bri, Amerikan inanlaryla ilgilidir. Fransz yazar Perre Hassner - bir zamanlar tesadfen Leo Stra-uss'un rencisi olmutu - Amerikallarn, yerel kurumlarnda denetim ve denge mekanizmalarna nandklarn, nk yi niyetli ve demokratik olarak merulatrlm olsa bile tek bir elde toplanm gce gven duymadklarn gzlemlemitir.8 Fakat Hassner, Souk Sava sonras tek kutuplu dnyada Amerikallarn hibir eletiride bulunmadan ABD hegemonyasn destekleyip dnyann geri kalanna, "Bana gvenin" dediklerini iddia etmektedir. Eer kontrolsz g yerel balamda yozlatrc bir etkiye sahipse, gc elinde tutan iin uluslararas olarak da kt olmamas iin bir neden var mdr? Bush ynetiminin ilk dnemdeki hatalarnn ilkesel deil, saduyuyla ilgili yanllar olduu savunulabilir. Ynetim, ABD'nin allmam zorluklar karsnda g kullanmaktan ve riskler almaktan kanamayacan anlamt; yalnzca de yerine hepyek atma talihsizliini yaamt.
Culliver'in Seyahatleri'nde ad geen cceler lkesi. (.N1

Bu hatalarn yalnzca ansszlk ve 11 Eyll saldrlarnn ardndan doan olaanst artlarn nda affedilebilir olup olmadklarn veya sabit bir tutumu ve ar zgveni yanstp yanstmadklarn deerlendirmek her bireyin kendi inisiyatifine kalmtr. Fakat bu hatalarn dnyann tek sper gc tarafndan yaplm olmas gerei, Amerikan iyiliksever hegemonyasna dayanan bir dnya dzenin tam merkezinde bulunan can alc kusuru aa karmaktadr. Egemen devlet, g kullanmnda yalnzca iyi niyetli deil, ayn zamanda htiyatl ve akll olmaldr. Bir zamanlar, Amerikallarn nderlik etmeyi hak ettiklerini, nk dier nsanlardan "daha uza grebildiklerini" ddia eden kii Condoleezza Rice deil, Bili Clinton'un dileri bakan Madeleine Albrght'd. Eer bunlar tutarl biimde doruysa ve geni apta kabul gryorsa, dnya yine istemeyerek de olsa ncelii Amerika'nn grne ve isteklerine verecektir. Amerika'nn grnn dierlerinden ok daha ngrden yoksun olduu ortaya kmas durumunda bu, tek kutuplu dnyamzn sancl bir srece girmek zere olduu anlamna gelmektedir.
192 193

NOTLAR
Bitind Blm: lkeler ve Saduyu 1. Ynetimin karar, Tony Blair'in d politika danman David Manning'in yardmcs Matthevv Rcroft tarafndan, Bush ynetimiyle gr alveriinde bulunmak zere Was-

hington'a yapt ziyaretin ardndan, 23 Temmuz 2003 tarihinde kaleme alnm Downing Street Memorandum'unda belirtilmiti. 2. VValter Russell Mead, "Jacksonian Tradtion and American Foreign Policy," National Interest 58 (1999): 5-29. kinci Blm: Neo-Con Miras 1. Elizabeth Drevv'den, Joshua Muravchik'in "The Neo-conservative Cabal" kitabnda, Hovvard Dean'den ise Adam VVolfson'un "Muhafazakrlar ve Neo-conlar" kitabnda ve Irvvin Stelzer'in editrlndeki The Neocon Reader'da (New York: Grove Pres, 2005), 243, 216 bahsedilmitir; Mary VVakefield, The Daily Telegraph, 9 Haziran 2004. 2. Baknz David Brooks, "The Neocon Cabal and Ot-her Fantasies" ve Stelzer'in The Neocon Reader'mda yer alan Max Boot'un, "Myths About Neoconservatism". 3. Baknz Irving Kristol, Reflections of a Neoconserva-tive: Looking Back, Lookng Ahead New York: Basic, 1983);
195
NEO-CONLARIN SONU

Kristol, Neoconservatism: The Autobiography of an Idea (New York: Free Pres, 1995); Norman Podhoretz'in The Norman Podhoretz Reader'da yer alan yazs "Neoconservatism: A Eulogy" (New York: Free Pres, 2004). 4. Alain Frachon ve Daniel Vernet, L'Amerique messi-anique (Paris: Editons de Seuil, 2004); James Mann, ahinlerin The Rise of the Vulcans: The History ofBush's War Ca-binet (New York: Viking, 2004); Murray Friedman, }ewish Intellectuals and the Shaping of Public Policy (New York: Cambridge University Press, 2005); ayrca baknz, Stefan Halper ve )onathan Clark, America Alone: The Neo-Conser-vatives and the Global Order (Cambridge: Cambridge University Press, 2004). 5. Joseph Dorman, Arguing the World: New York Intellectuals in TheirOwn Words (Chicago: University of Chicago Press, 2001). 6. Baknz Norman Podhoretz, Breaking Ranks: A Poli-tical Memoir (New York: Harper and Row, 1979), Ex-Fri-ends (Nevv York: Free Press, 1999) ve My Love Affair with America (New York: Free Press, 2000). 7. Nathan Glazer, Affirmative Discrmination (Nevv York: Basic, 1975); )ames Q. VVlson, Thnkng About Crime (Nevv York: Basic, 1975); VVlson ve Richard Hernstein, Crime and Human Nature (Nevv York: Simon and Schuster, 1985); VVilson, Varieties of Polie Behavior: The Management of Law and Order n Eight Communities (Cambridge: Harvard University Press, 1968); James Q. VVlson ve Geor-ge Kelling, "Broken Windows: The Polie and Neighborho-od Safety," Atlantic Monthly (Mart 1982): 29-38.
196
NOTLAR

8. Daniel P. Moynihan, The Negro Family: A Case for National Action (Washington D-C. : ABD alma Bakanl, 1965); Charles Murray, Losing Ground(New York: Basic, 1984). Murray'in AFDC ile lgili eletirisinin nermelerinin birou, Sol grl analistler tarafndan kabul edilmiti. Baknz VVilliam Julius VVilson, The Truiy Disadvantaged: The Inner City, Underclass, and Public Policy (Chicago: University of Chicago Press, 1988). 9. Mark Lilla, "Leo Strauss: The European," New York Review of Books, 21 Ekim 2004; Lilla, "The Closing of the Strassuian Mind," IVevv York Review of Books, 4 Kasm 2004; Anne Norton, Leo Strauss and the Politics of American Empire (Nevv Haven: Yate University Press, 2004); Sha-dia B. Drury, Leo Strauss'un Siyasi Grleri (Nevv York: St Martin's, 1988). Strauss'un karhu yetkilileri yoluyla "yce yalanlar" tevik ettii dncesinin kayna Drury'dir. Baknz Danny Postel, "Noble Lies and Perpetual VVar: Leo Strauss, the Neocons and lraq," OpenDemocracy.com, 16 Ekm,2003. Bunlarn aksi ynndeki grler iin baknz Mark Blitz, "Leo Strauss, the Straussians and American Fore-ign Policy," OpenDemocracy.com, 13 Kasm,2003. Lyndon LaRouche, ticari VVTOP radyosu, Washington D.C., 2004.

10. Harry V. Jaffa, Crisis of the House Divided: An In-terpretation of the Lncoln-Douglas Debates (Seattle: University of Washington Press, 1959). Bu temalar, bir sonraki kitab A New Birth of Freedom: Abraham Lincoln and the Corning of the Civil VVar (Lanham, Md.: Rovvman and Little-fielcf, 2000). Ayrca baknz Lilla, "Closing of the Straussian Mind." 11. Sonunda "Tarihin Sonu?" makalesine dnen konferans lk olarak, "Bat'nn D?" adl bir dizi konferans 197
NEO-CONLARIN SONU

erevesinde 8 ubat 1989 tarihinde Chicago niversitesi Bloom's John M. Olin Center'da verilmiti; Allan Bloom, The Closing of the American Mnd (New York: Simon and Schuster, 1987). 12. Plato, Devlet, ev. Ailan Bloom (New York: Basic Books, 1968), 561c-d. 13. Leo Strauss, Natural Right and History (Chicago: University of Chicago Press, 1953), 294-323, zellikle 314-16. Kurucularla ilgili baknz, rnein, The Political Theory of the Federalist (Chicago: University of Chicago Press, 1984). 14. Adam VVolfson, "Muhafazakrlar ve Neo-conlar," 225. 15. MacArthur'un Mttefik Kuvvetler Yksek Komutan olarak verdii en nemli karar, Japon mparatorluunun srdrimesiydi. MacArthur'un, 1930larda Filipin Ordu-su'nun kurulmasna yardm etmesinden Kore Sava esnasnda Bakan Truman tarafndan geri arlana kadar neredeyse srekli olarak Dou Asya'da yaam olmas muhtemelen tesadf deildir. 16. Baknz Francis Fukuyama, "The March of Equa-lity," Journal of Democracy 11, no 1 (2000): 11-17. 17. Albert VVohlstetter, Henry S. Rowen ve dierleri, Se-lection and Use of Strategc Air Bases (Santa Monca, Kaliforniya: Rand Corporation, R-266, 1954). Bunun daha ksa br versiyonu ise "Terrn Hassas Dengesi" balyla Foreign Affars 27, no 2 (Ocak 1959)'de yaynlamt. 18. Henry A. Kissinger, A VVorld Restored: Europe After (Gloucester, Massachusetts: Peter Smith, 1973); Kissinger, Diplomasi (New York: Simon and Schuster, 1994).
198
NOTLAR

19. Bu, Strauss'un rencileri iin de geerliydi: onun yazlarndan ekonomik bir ideoloji karmak, siyasi bir ideoloji karmaktan daha zordur. 20. Baknz VVolfson, "Muhafazakrlar ve Neo-conlar." 21. Boot, "Myths About Neoconservatism." 22. VVilliam Kristal ve Robert Kaan, "Toward a Neo-Reaganite Foreign Policy," Foreign Affairs 75, no 4 (1996): 18-32; Kristol ve Kaan, Present Dangers: Crsis and Oppor-tunity in American Foreign and Defense (San Francisco: En-counter, 2000); )eane Kirkpatrck, "Normal Bir Zamanda Normal Bir lke," National Interest (Sonbahar, 1990): 40-^4; Kristol ve Kaan, Present Dangers, 12. 23. Boot, "Myths About Neoconservatism." 24. Baknz Robert Kaan, "America's Crisis of Legiti-macy," Foreign Affars 83, no2 (2004): 65-87 ve onunla Robert W. TuckerVe David C. Hendrickson arasnda daha sonra gerekleen tartma; Tucker ve Hendrickson, "The Sour-ces of American Legitimacy," Foreign Affairs 83, no 6 (2004); ve Kaan, "A Matter of Record," Foreign Affairs 84, no 1 (2005); Kristol ve Kaan, Present Dangers, 16-17. 25. David Brooks, "A Return to National Greatness," Weekly Standard, 3 Mart, 1997. 26. Neo-conlkla ilgili meseleler iin baknz Francis Fukuyama, "The National Prospect Symposium Contributi-on,"'Commentary 100, no 5 (1995): 55-56. ktisat konularnda baknz, rnein, Daniel Bell, The Cultural Contradic-tions of Capitalism (New York: Basic, 1976) ve Irving Kristol, Two Cheers for Capitalism {New York: Basic, 1978). Ne-o-conln

ekonomiyi ele al biimlerinin muhafazakrla doru ynelmi olduklar, genel olarak doru deildi; neok199
NEO-CONLARIN SONU

lsik ekonominin Straussu bir bak asndan ilgin bir eletirisi in baknz Steven E. Rhoads, The Economist's Vi-ew of the World: Government, Markets and Public Policy (Cambridge: Cambridge Universty Press, 1985). 27. Baknz Kiron Skinner, Reagan: A Life in Letters (New York: Free Press, 2003). Kukusuz Reagan daha sonra, Mikhail Gorbaov'un yaratt deiimlerin gerekliini fark etmi ve onunla bizzat grmt. 28. 26 ubat 2003 tarihinde American Enterprise Inst-tute'de yapt konumasndan. 29. Uluslararas kurumlarla ilgili ayrntl bir gereki eletiri iin baknz John J. Mearsheimer, "The False Promi-se of Internationa! nstitutions," International Security 19, no3 (1994): 5^19. ok tarafl ibirlii konusunda baknz Boot, "Myths About Neoconservatism." 30. Stepnen Sestanovich, "American Maximalsm," National Interest 79 (lkbahar 2005): 1323. 31. Baknz Michael Mandelbaum, "Coup de Grace: The End of the Soviet Union," Foreign Affairs 71, nol (1991): 164-83 ve Avrupa'da Barn Douu (New York: Tvventieth Century Fund, 1996). 32. 1989 ylnda birok Sovyet Gzlemci, Yegor Ligac-hev'in Gorbaov'un Politbrosu'ndaki muhafazakrlar temsil ettiine inanyor ve Moskova'dan uzaklatklar iin Polonya, Macaristan ve Dou Almanya'ya askeri mdahalede bulunulup bulunulmamas konusunda Kremin'de hareketli bic tartma yaandn dnyordu. Bundan birka yl sonra Ligachev'le VVashington'da karlama ansna sahip oldum ve bu grmemizde bana, askeri mdahalenin Politb-ro'da kimsenin aklndan asla gemediini sylemiti.
NOTLAR

33. Hem Tarihin Sonu ve Son Adam'daki dncenin yeniden ifade edilmi biimini ve bu dnceyle ilgili en arpc eletiriler olarak deerlendirdiim eylerin bir analizini grmek iin kinci ciltsiz basmn (New York: Free Press, 2006) nszne baknz. 34. Kenneth ]owtt, "Rage, Hubris and Regime Change: The Urge to Speed History Along," Policy Review 118 (Ni-san-Mays 2003): 33-42. 35. Krstol ve Kaan, Preseni Dangers, 20. 36. Baknz Fareed Zakaria, The Future of Freedom: II-liberal Democracy at Home and Abroad (New York: Norton, 2003); Thomas Carothers, "The End of the Transition Paradigm," Journal of Democracy 13, no1 (2002): 5-21. 37. G. John ikenberry ve Daniel Deudney, "The Internationa! Sources of Soviet Change," International Security 16, no3 (1991): 74-118. 38. Bir rnek iin baknz Donald Kaan ve Frederck W. Kaan, "Peace for Our Time?" Commentary 110, no2 (Eyll 2000): 42-47. nc Blm: Tehdit, Risk ve nleyid Sava 1. Paul R. Pillar, Terrorism and U.S. Foreign Policy (Washington D.C.: Brookings Institution, 2001); Graham T. Allison, Jr., Nuclear Terrorism: The Ultimate Preventable Catastrophe (New York: Tmes Books, 2004). 11 Eyll'n uzun vadeli bir eilimin balangcndan ziyade esiz bir olay temsil ettii ynndeki bir iddiay grmek iin baknz John Mueller, "Harbinger or Aberration? A 9/11 Provocat-on," National Interest 69 (Sonbahar 2002): 4550.
200 201
NEO-CONLARIN SONU NOTLAR

2. Baknz Norman Podhoretz, "World War IV: Hoc t Started, What t Means, and Why We Have to Win," Commentary 118, no2 (2004): 17-54; Charles Krauthammer, "n Defense of Democratc Realsm," National Interest 77 (Sonbahar 2004). 3. Gilles Kepel, The War tor Mslim Minds: slam and the West (Cambridge: Beknap, 2004); Olivier Roy, The Fa-ilure of Political slam (Cambridge: Harvard University Press, 1996). Ayrca baknz Olivier Roy, Globalized slam: The Search for a New Ummah (New York: Columba University Press, 2004). 4. Roy, Globalized slam, birinci blm. 5. Ladan Boroumand ve Roya Boroumand, "Terr, slam ve Demokrasi," Journal of Democracy 13, no2 (2002): 5 - 20. Mcahitliin slamiyet ile Bat'nn inanlarnn harmanlanmas olduu dncesi, Olivier Roy'un slamiyet'i nitelendirmesinin de temelidir. 6. Bu dnce, Francs Fukuyama ve Nadav Samin'n yazdklar "Can Any Cood Come of Radical slam?" adl makalede daha genel olarak ele alnmtr. {Commentary, 114, no:2{2002):34-38. 7. 2005 ylnda Demokrasiler Topluluu'nun bakanln Mali devrald. 8. Ankete katlanlarn daha yal grubun % 51'lik ksm, ana vatanlarndan baka bir lkeye g etmeyi stediklerini dile getirmitir. Bunlarn yzde 46's Bat Avrupa'ya ve yzde 36's ABD'ye veya Kanada'ya g etmek istemitir. Daha gen katlmclarn.yzde 45'i g etmek istediklerini, bunlarn da yzde 45'i Kuzey Amerika'ya gitmek istediklerini sylemilerdir (BM Kalknma Program, Arap Beeri Kalknma Raporu, 2002, 30). 9. Max Boot, "Exploiting the Palestinians: Everyone's Doing t," Weekly Standard, 28 Ocak 2003; Barry Rubin, "The Real Roots of Arab Ant-Americanism," Foreign Affairs 81, no6(2002):73-85. 10. ABD Ulusal Gvenlik Stratejisi (Washington D.C.: ABD Hkmeti Basmevi, 2002). 11. Ulusal Gvenlik Stratejisi1 n'm aklayc mektubu. Bu, Bakan Bush'un 2002 Hazran'nda West Point'te yapt konumasnda tekrarlanmt. Bush unlar sylemiti: "Getiimiz yzyln byk blmnde Amerika'nn savunmas, Souk Sava'n caydrma ve korunma doktrinlerine dayanyordu. Baz durumlarda bu stratejilere tekrar bavurulabilir. Fakat yeni tehditler, ayn zamanda yeni dnceyi gerektirir. Caydrma - devletlere kar ar misillemenin habercisi - savunacak hibir devletleri veya vatandalar olmayan karanlk terr alarna kar hibir anlam fade etmez. Kitle imha silahlarna sahip dengesiz diktatrler bu silahlar fzelerle atabildikleri veya bunlar terrist mttefiklerine gizlice verebildikleri zaman korunma mmkn olmaz... Bu tehditlerin tamamen gereklemelerini bekleyecek olursak, gereinden fazla beklemi olacaz... Dmana kar sava balatmal, onun plnlarn bozmal ve en kt tehditler ortaya kmadan nce onlara kar koymalyz" (Bakan'n ABD Askeri Akademisi 2002 Yl Mezuniyet Trenindeki szleri" West Pont, New York, 1 Haziran 2002]. 12. John Levvs Gaddis, Surprise, Security and the American Experience (Cambridge: Harvard University Press, 2004). 13. Konuyla ilgili bir tartma in baknz John Levvis Caddis, "Grand Strategy in the Second Terin," Foreign Affairs 84, noi (2005): 2-15.
202 203
NEO-CONLARJN SONU

14. A More Secure World: Our Shared Responsbility. Genel Sekreter'in Tehditler, Zorluklar ve Deiim st Dzey Kurulu'nun Raporu (Nevv York: Birlemi Milletler, 2004), 63 - 64. 15. Bu sonu elbette, Saddam Hseyin'in zayf muhakeme gcne balyd; Kuveyt'i igal etmeden nce nkleer bir silaha sahip olana kadar beklemi olsayd bugn hl o lkenin yneticisi olabilirdi. 16. Anthony Eden, Full Circle: The Memors ofAnthony Eden (Boston: Houghton Mifflin, 1960); )ack Snyder, The Ideology ofthe Offensive: Military Decision Making and the

D;sasfer(lthaca: Cornell University Press, 1984); Richard K. Betts, "lm Korkusuyla intihar Etmek?" Foreign Affairs 82, no1 (2003):34-43. 17. Kenneth Jovvitt, "Rage, Hubris and Regime Change: The Urge to Speed History Along," Policy Revew 118 (Ni-san-Mays2003):33-42. 18. Roberta VVohlstetter, Pearl Harbor: Warning and Decision (Stanford: Stanford university Press, 1965). 19. Bakan Bush szlerine unlar ekledi: "Saddam Hseyin, terristler ile terr aralarn, kitle lm ve imha aralarn barndrmaktadr. Ve ona gvenilemez. Bunlar kullanacak veya bir terr ebekesine verecek olmas tehlikesinin olasl son derece yksektir (8 Ekim 2002 tarihli Cincinna-ti konumas). 20. Laurie Mylorie, Study of Revenge: Saddam Husse-in's Unfinished War (Washington D.C.: AE-I Press, 2000); Stephen F. Hayes, The Connection: How al Oaeda's Coliaboration with Saddam Hussein Has Endange-red America (New York: Harper Collins, 2004); Kenneth M.
204
NOTLAR

Pollack, The Threatening Storm: The Case for Invading lraq (New York: Random House, 2002). 21. Onun iddiasna gre, Mylroie'nin 1993'deki Dnya Ticaret Merkezi'nin bombalanmas olay nedeniyle hkm giymi Remzi Yusuf'un bir Irak istihbarat ajan olduu ynndeki ddias, Yusuf ile Abdl Bassit'in (iddialara gre kimliini ald kii) ayn boyda olduklarnn ispat edilebilmesi durumunda rtiilebilir. Bu iki smin farkl kiiler olduu nnde bugne kadar herhangi bir kant bulunamamtr. 22. Bakanln Irak'la ilgili sava ncesi istihbarat komisyonu, ran ve Kuzey Kore'nin nkleer programlar hakknda zamannda Irak'n program hakknda bildiklerimizden daha fazlasna sahip olmadmz gstermitir. Baknz, ABD'nin Kitle mha Silhlaryla ilgili stihbarat mkn ve Kabiliyetleri Komisyonu'nun ABD Bakan'na sunduu rapor (Washington, D. C: ABD Hkmeti Basmevi, 31 Mart 2005). 23. Savunma mkn ve Kabiliyetleri Girimi'nin zel Danmannn Kitle mha Silahlar hakknda sunduu kapsaml rapor {Washington D. C: Merkezi Haber alma Tekilat, 30 Eyll 2004). Drdnc Blm: Amerikan Ayrcal ve Uluslararas Meruiyet 1. Baknz Paul D. Wolfowitz, "Clinton'n lk Yl,* Foreign Affairs 73, no.1 (1994): 28-43. 2. Bunun savatan ok sonra bile tekrarlandn grmek iin Amerikan Interest 1, no:1 (2005): 47 ila 57. sayfalarda Condoleezza Rice ile yaplan rportaja baknz.
205
NEO-CNLARIN SONU

3. Gark'n Kosova anlarnn ciltsiz basmnn nsznde bu memurdan bahsedilmtr.-Clark, kendi kitabyla lgili bu yoruma zlmt {Wes!ey K. Clark, Waging Modern War Bosnia, Kosova, and the Future ofCombat [New York: Public Affa irs, 2002], syf. xxvi - xxvii). 4. Stepnen Sestanovich, "American Maximalism," National Interest 79 (lkbahar 2005): 1323. 5. Mancur Olson, The Logic of Collective Action: Public Coods and the Theory of Croups (Cambrdge: Harvard University Press, 1965). 6. 1991 Krfez Sava boyunca, hem Franszlar hem de Ruslar, savaa uzanan alt aylk srete ABD ile aralarndaki mesafeyi korumulard. Fransa koalisyona ancak son anda, Amerikallardan birtakm imtiyazlar aldktan sonra katlmt. Franszlarn ve Ruslarn 2003 ylnda da ayn eyi yapabileceklerini dnmek mantksz deildi. "Avrupa ulusu" konusunda baknz Timothy Garton Ash, Free World: Why a Crisis of the West Reveals the Opportunity of Our Time (Londra: Ailen Lane, 2004), 54. 7. Charles Krauthammer, "The Unipolar Moment," Foreign Affairs (K 1990-91); ayrca baknz Krauthammer, "The Unipoar Moment Revisited," National Interest 70 (2002): 5 -

20. Charles Krauthammer, "Democratic Rea-lism: An American Foreign Policy for a Unipolar VVorld" (Washington D. C: American Enterprise Institute Ksa Yaynlar Dizisi, 10 ubat 2004). 8. VVllam Krstol ve Robert Kaan, Preseni Dangers: Crisis and Opportunity in American Foreign and Defense Policy (San Francisco: Encounter, 2000), 22.
206
NOTLAR

9. Condoleezza Rice, "A Balnace of Povver That Favors Freedom," Manhattan Siyaset Aratrma Enstits 2002 Yl Wriston Konferans, 1 Ekim 2002. 10. VValter Russel Mead, Povver, Terror, Peace and War: America's Crand Strategy in a VVorld at Risk (New York: Knopf, 2004). 11. Bu veriler Mart 2004 itibariyledir: ABD hakkndaki "biraz olumsuz" ve "ok olumsuz" duygular, rdn'de yzde 93, Pakistan'da yzde 61, Fas'ta yzde 68 ve Trkiye'de yzde 63'd (Pew Basn ve Halk Aratrma Merkezi, "Irak Savandan Bir Yl Sonras," 16 Mart 2004. Veriler, people-press.org/reports/display.php3? ReportlD=206 Internet adresinde mevcuttur). 12. Barlow'un "Declaraton of ndependence of Cyberspace" yle balyor: "Endstriyel Dnyann hkmetleri, siz yorgun et ve elik devleri! Ben, Akln yeni evi Si-ber Uzaydan geliyorum. Gelecek adna, gemie ait sizlerin bizi rahat brakmanz stiyorum. Bizim aramzda sizin yeriniz yok. Bizim bir araya geldiimiz yerde sizin hibir egemenliiniz yok." (httpy/homes.eff.org/~barlow/Declaration-final.html). 13. Transistor ve tmleik devre balangta, askeri amalar iin bilgisayar sistemleri gelitirmeyle lgili Savunma Bakanl tarafndan finanse edilen projelerin yan rnleri olarak Bell Laboratuarlarnda gelitirilmiti. Radar, jet ua teknolojisi ve ABD ticari uzay endstrisinin byk bir ksm, askeri harcamalardan benzer ekilde faydalanmtr. Internet, leri Savunma Aratrma Projeleri Dairesi tarafndan, nkleer bir saldrnn ardndan haberleme arac olarak gelitirilmiti.
207
NEO-CONLARIN SONU

14. Washington Konsenss, ar d borlanma ile mali disiplin eksikliinin hastalkl bir nakit para krizi, devalasyon ve mali aklar, hperenflasyonu, sonra da yenilenmi dviz kuru krizini kapsayacak genilemeci para politikalar dngsne yol at 1980'lerdeki Latin Amerika borlanma krizine karlk olarak ortaya kmt. Bu dngnn krlmas iin Washington Konsenss'nde belirtilen ekonomi politikas nlemleri gerekliydi ve bir dizi sancl dzenlemeler yoluyla Meksika, Brezilya ve Arjantin gibi lkeler, 1990larn balar itibariyle makroekonomik dengelerini istikrarl hale getirmeyi baarmlard. 15. Latin Amerika'dak son hikye daha karmaktr: Brezilya'da Lula'nn, Ekvador'da Guterrez'in, Uruguay'da Vazquez'in ve Venezella'da Chavez'n iktidara gelmeleri sola doru dn iaret etse de bu yeni liderlerin ou, olduka allm makroekonomik politikalar izlemeyi srdrmtr. Arjantin'in ekonomik olarak kmesinin suu haksz yere Amerika'nn zerine atlmtr; kn kkleri karmaktr ve daha ok Arjantin'in kusurlu kurumlar ile ynetiminde yatmaktadr. 16. Kishore Mahbuban, Beyond the Age of Innocence: Rebuilding Trust Between America and the World (New York: Public Affa irs, 2005), birinci blm. Beinci Blm: Sosyal Mhendislik ve Kalknma Sorunu 1. james Q. Wilson, demokrasinin hem genel olarak hem de Irak'ta desteklenmesi ihtimallerinden srekli kuku duymutur. Commentary 107, No. 3 (2000)deki "Herkes in Demokrasi?" adl makalesine baknz.
208
NOTLAR

2. Rick Atkinson, n the Company of Soldiers: A Chro-nicle of Combat (New York: Henry Holt and Co., 2004); Tim Russert, Bakan Yardmcs Dick Cheney ile rportaj, Meet the Press, NBC News, 16 Mart 2003. 3. Baknz Adam Garfinkle, "The Impossible Imperati-ve? Conjuring Arab Democracy," National Interest 69 (Sonbahar 2002): 156 - 67; Bakan Irak'n Geleceini Tartyor, American Enterprise Institute Konumas, Washington D. C. 26 ubat 2003. Daha nce belirtildii zere, liberal demokrasinin yaylmasna ynelik uzun sredir devam eden akm, Tarihin Sonu ve Son nsan (New York: Free Press, 1992) adl kitabmn ana temasn oluturmaktadr. 4. Willam Kristol ve Robert Kaan, Preseni Dangers: Crisis and Opportunity in American Foreign Policy (San Francisco: Encounter, 2000), 14-17. 5. Bu modellerin br tanm iin baknz Kaushik Basu, Analytical Development Economcs: The Less Developed Economy Revisited (Cambridge: MT Press, 1997). 6. Baknz David Ekbladh, "From Consensus to Crisis: The Postvvar Career of Nation Building in U. S. Foreign Re-lations" ve Francs Fukuyama'nn editrln yapt Nation Building: Beyond Afghanistan and lraq (Baltimore: Johns Hopkins University Press, 2006)'da Frank Sutton'un , "Nati-on-Buildng in the Heyday of the Classic Development Ideology: Ford Foundation Experience in the 1950s and 1960s," adl makalesi. 7. VVilliam R. Easterly, The Elusive Quest for Crowth: Economists' Adventures and Misadventures n the Tropics (Cambridge: MT Press, 2001).
209
NEO-CONLARIN SONU

8. Ruth Levine ve dierleri, Millions Saved: Proven Suc-cesses in Clobal Health (Washington D. C: Kresel Kalknma Merkezi, 2004). 9. Walt VVhitman Rostovv, The Stages of Economic Grovvth: A Non-Communist Manifesto (Cambridge: Cam-bridge University Press, 1960). 10. Baknz Ncolas van de VValte, Afrcan Economies and the Politics of Permanent Crsis, 1979 - 1999 (Cambridge: Cambridge University Press, 2001). 11. Afrika'da devlet yapsnn zayfl ve baarszl iin baknz Cravvford Young, The Afrcan Colonial State in Comparative Perspective (New Haven: Yale University Press, 1997), jeffery Herbst, States and Power in Africa (Prin-ceton: Princeton University Press, 2000) ve VVilam Reno, Warlord Politics and Afrcan States (Boulder, Colorado: Lynne Riener Publishers, 1999). Uluslararas yardmn Somali'de Sad Barre'yi nasl ayakta tuttuuyla lgili bir hikye iin baknz Mchael Maren, The Road to Hell: The Rava-ging Effects of Foreign Aid and International Charity (New York: Free Press, 1997). 12. Baknz DouglasC. North ve Roberi P. Thomas, "An Economic Theory of the Grovvth of the VVestern VVorld," Economic History Review, ikinci dizi, 28 (1970): 1 - 17, ve Douglas C. North, Institutons, Institutonal Change and Economic Perfonvance (New York: Cambridge University Press, 1990). Kurumlarn nemiyle lgili baknz Daran Ace-molu ve James A. Robinson,, The Colonial Origins of Comparative Development: An Empirica! Investigaton, NBER alma Raporu 7771, 2000 ve Acemolu ve Robinson, Economic Backwardness in Poltical Perspective, NBER
NOTLAR

(Ulusal Ekonomik Aratrmalar Dairesi) alma Raporu 8831, 2002. Jeffrey Sachs'a ait olan az gelimilikle ilgili balca alternatif kuram, u an corafyann kalknma zerindeki etkisiyle lgilenmektedir. Baknz Jeffrey D. Sachs ve Andrevv VVarner, Natural Resource Abundance and Economic Grovvth, NBER alma Raporu 5398, 1995, Sachs, Tro-pical Underdevelopment, NBER alma Raporu 8119, 2001; kurumsalclarn Acemolu ve Robinson'un bulgularna verdikleri dorudan tepki iin baknz Jeffrey D. Sachs ve John W. McArthur, Institutons and Geography: Comment on Acemolu, Johnson and Robinson (2000), NBER alma Raporu 8114, 2001. Ayrca baknz Dani Rodrik ve Arvind

Subramanian, "The Primacy of Institutons (And What This Does and Does Not Mean), Finance and Development 40, No. 2 (2003): 31 - 34. VVlliam R.Easteriy ve Ross Levine, Tropics, Germs and Crops: How Endowments Influence Economic Development NBER alma Raporu 9106, 2002. 13. Francis Fukuyama ve Sanjay Marwah, "Comparing East Asia and Latin America: Dimensions of Development," Journal ofDemocracy 1 7, No. 4 (2000): 80 - 94; Fukuyama, State-Building: Covernance and VVorld Order in the Twenty-First Century (Ithaca: Cornell University Press, 2004). 14. Francis Fukuyama, " 'Stateness' First," Journal of Democracy 16, No. 1 (2005): 84 - 88. 15. Tarihsel bir genel bak iin baknz Nils Gilman, Mandarns of the Future: Modernzaton Theory in Cold War America (Baltimore: Johns Hopkins University Press, 2003).
20 211
NE-CONLARIN SONU

16. Sol iin, dierlerinin yan sra baknz Vernon Rut-tan, "What Happenedto Poltical Development?" Economic Development and Culturai Change 39, No. 2 (1991): 265 -92, Mark Kesselman, "Order or Movement? The Literatre of Poliical Development as Ideology," World Politics 26 (1973): 139-54 ve lan Roxborough, "Modernizaton The-ory Revrsited: A Review Essay," Comparative Studies in So-ciety and History 30 (1988): 753 61. Samuel P. Hunting-ton, Poltical Order in Changing Societes (New Haven: Ya-le Unversity Press, 1968). 17. PhilippeC. Schmitter, Cuillermo O'Donnel ve Lau-rence VVhitehead'in birka ciltlik eserine baknz, Transiti-ons from Authoritaran Rule (Baltimore: Johns Hopkins Uni-versrty Press, 1986). Bu modelin eski komnist devletlere uygulanabilirlii iin baknz Valerie Bunce, "Should Tran-sitologists Be Crounded?" Siavic Review 54, No. 1 (1995): 111-27 ve "The Conceptual Travels of Transitologsts and Consolidologists: Hoc Far to the East Should They Attempt toGo V Siavic Revev/ 53, No.1 (1994): 172-85. 18. Thomas Carothers, "The End of the Transition Para-digm," Journal of Democracy 13, no1 (2002): 5-21. 19. Adam Przeworski ve Femando Limongi, Democracy and Development: Poltical Institutons and Material Well-Being in the World, 1950 - 1990 (Cambridge: Cam-bridge Unversity Press, 2000); Seymour Martin Lipset, "So-me Social Requisites of Democracy: Economic Development and Poltical Legitmacy," American Poltical Science Revievv 53 (1959): 69 - 105. 20. Sre, uyarlanabilir veya siyasi uygunlua ynelik genel bir deiim oluturmaksztn taklit edilebilir; demokra212
NOTLAR

siye doru kayma, dier bir deyile, yalnzca geici bir heves olabilir. 21. Charles Ti I ly, Coercion, Capital, and European States, AD 990 - 1990 (Cambridge: Basil Blackvvell, 1990); Douglas North ve Arthur Denzu, "Shared Mental Models: Ideologies and Institutions," Kyklos 47, No, 1 (1994]: 3 - 31. 22. Gha Nodia, "Debating the Transition Paradigm: The Democratic Path," Journal of Democracy 13, No. 3 (2002): 13-19. 23. Bu, birok ynden Theda Skocpol ve Peter B. Evans'la birlikte balamt, Bringng the State Back n (Cambridge: Cambridge Unversity Press, 1985). Ayrca bakiniz ). P. Netti, "The State as a Conceptual Variable," World Politics 20, No. 4 (1968): 559 - 92 ve John A. Hall'un editrln yapt Tarihteki Devletler'deki (Nevv York: Biackvvell, 1986; ilk nce European Journal of Sociology 25 No. 2'de [1984]: 185 - 213'de yaynlanmt) Michael Mann'n yazs, "The Autonomous Povver of the State".

24. Thomas Carothers, Aiding Democracy Abroad: The Learnng Curve (Washington D.C.: Carnegie Vakf, 1999) ve Carothers, Critical Mission: Essays on Democracy Promot'h on (Washington D. C: Carnegie Vakf, 2004}. 25. President Bush Dscusses the Future of lraq. Rejim deiikliiyle ilgili olarak, ABD mdahalesinden nce mevcut siyasi dzeni btnyle reddetme konusunda yakn zamandaki rnekler ierisinde yalnzca Afganistan Almanya ve Japonya'ya benzemektedir. 26. James Dobbins'n America's Role in Nation-Buil-ding: From Germany to lraq adl kitabnda Bosna'yla 'Ig' blme baknz (Santa Monica, Kaliforniya: Rand Corpora213
NEO-CONLARIN SONU

tion, MR - 1 753 - RC, 2003); Gerald Knaus ve Felx Martin, "Travails of the European Raj," Journal of Democracy 14, No. 3 (2003): 60-74. 27. Bu, Jeanne Kirkpatrick'in "Dictatorships and Doub-le Standards" adl yazsnn konusuydu [Commentary 68 No. 11, Kasm 1979). ili'de Ailende hkmetini deviren darbede Nixon ynetiminin rol hakknda tartmalar srmektedir. 28. Baknz Thomas Carothers, n the Name of Democracy: U. S. Policy Tovvard Latin America in the Reagan Ye-ars (Berkeley: University of California Press, 1993) ve Carothers, Adng Democracy Abroad: The Learning Curve (Washington D. t: Carnegie Vakf, 1999). Bakan Yardmcs Cheney, El Salvador'un 1980lerdeki i sava esnasnda Amerika'nn bu lkeye ynelik mdahalesinin Irak iin bir model olabileceini ifade etmiti. Fakat El Salvador'da, Bakan Jose Napoleon Duarte ahsnda gl bir demokratik mttefikimiz vard. ABD Kongresi, en fazla elli be Amerikan askeri danman grevlendirerek "hafif bir ayak izi" brakmt; bu da, Salvadorlularn kendi zgrlkleri iin verdikleri mcadelenin ar ykn bizzat tamak zorunda olduklar anlamna geliyordu. ABD'nin Irak'ta, Salvadorlu Hristiyan Demokratlar veya Afganistan'daki Kuzey ttifak'na benzer herhangi bir rgtl yerel mttefikinin olmad gerei, bir uyar iareti olmalyd. 29. Eric C. Bjomlund, Beyond Free and Fair Monito-ring Elections and Building Democracy (Baltimore: johns Hopkns University Press, 2004). 30. Bu, Rusya, in veya Arap dnyasnda demokrasi yanls eylemciler olmad deil, bu kiilerin rejim kart
214
NOTLAR

duygular harekete geirme olaslklarnn dier yerlere oranla daha dk olduu anlamna gelmektedir. 31. Michael Mandelbaum, "Foreign Policy as Social VVork," Foreign Affairs 75, No. 1 (1996): 16 - 32. 32. Fareed Zakaria, The Future of Freedom: iliiberat Democracy at Home and Abroad (New York: Norton, 2003). 33. Milenyum Kalknma Hedefleri (MDG), 2000 ylndaki BM Binyl Zrves'nde kabul edilmiti ve 2015 yl itibariyle yoksul lkelerin durumlarnn iyiletirilmesiyle ilgili sekiz byk hedeften oluuyordu. Baknz Jeffrey D. Sachs, The End of. Poverty: Economic Possibilites for Our Time (New York: Penguin Press, 2005). Carol Adelman, ahsi balarn yllk 35 milyar dolara veya resmi ODA'nm vaklak 3,5 katna vardn ddia etmektedir. Ancak Carol'un hesaplad bu zel balar, USAD'in 15 milyar dolarlk resmi zel yardm tahminini ar lde amaktadr. (Bu mantkla yola kacak olursak, lkelerindeki ailelerine para gnderen ABD'dek Meksikal ve Filipinli iiler, ayrca ocuklarnn Oxford'a gitmeleri iin okul harc deyen Amerikal ebeveynler de ahsi denizar kalknma yardm salayan bireyler olarak saylmaldrlar.) Carol Adelman, "The Priva-tization of Foreign Aid: Rcassessing National Largesse," Foreign Affairs 82, No. 6 (2003): 9-14. 34. Baknz Michael A. Clemens, Charles J. Kenny ve Todd J. Moss, "The Trouble vvith the MDGs: Confrontng Ex-pectations of Ad and Development Success" {Washington: Kresel Kalknma Merkezi alma Raporu No. 40, 1 Mays 2004).

215
NEO-CONLARIN SONU NOTLAR

35. Genel bir bak iin baknz Steven Radelet, D Yardma Kar klmas: Politika Belirleyiciler in Milen-yum Mcadele Hesab Klavuzu (Washington: Kresel Kalknma Merkezi, 2003). Ayrca baknz Radelet, "Bush and Foreign Aid," Foreign Affairs 82, No. 5 (2003): 104 - 17. 36- (oseph S. Nye, !r., Soft Power: The Means to Suc-cess n World Politics (New York: Public Affairs, 2004). 37. USAD'in daha eski tarihi iin baknz Judith Tend-ler, D Yardmn iinde (Baltimore: Johns Hopkins Univer-sity Press, 1975). 38. Jeremy W. VVeinstein, John E. Porter ve Stuart Ei-senstadt editrlndeki, On the Brink: Weak States and U.S. National Security (Washington D. C: Kresel Kalknma Merkezi, 2004). 39. USAD'in grevlerinin bu ekilde yeniden datlmas, tekilatn askeri yardm program (EMET) gibi birtakm faaliyetlerini ve Msr le srail'e verilen yardmlarda olduu gibi, Amerikan d politikasn destekleyen ak siyasi amalara sahip fonlar sahipsiz brakacaktr. nsani veya kalknmayla ilgili bir amaca sahipmi gibi bile grnmeyen bu tr programlar, kesinlikle Dileri Bakanl'nn yetki alan ierisinde kalmaldr. stelik bunlarn genel d yardm btesinden ayr tutulmalar, vergi mkelleflerinin dolarlarnn ne kadarnn gerekten gelimekte olan lkelere destek iin harcand konusunda Amerikallara daha iyi bir fikir verecektir. Altna Blm: Dnya Dzeni iin Kummlarm Yeniden Dnlmesi 1. BM eyleminin meruiyeti hakknda ayrntl bir tartma iin baknz, Robert Kagan'n Of Paradse and Power America vs. Europe in the New World Order (New York: Knopf, 2004) adl kitabnn karton kapakl basmnn yeni nszne ve Kaan, "America's Crisis of Legitimacy," Foreign Affaifs 83, No. 2 (2004): 65 - 87. 2. Baknz Daniel P. Moynihan, "The United States n Opposition," Commentary 59, No. 3 (1975): 31 -45. 3. Baknz James Dobbins ve dierleri, The UN's Role in Nation-Building: From the Congo to lraq (Santa Monica, Kaliforniya: Rand Corporation, MC - 304 - RC, 2005); Rtc-hard K. Betts, "The Delusion of Impartial Interventon," Foreign Affairs 73, No. 6 (1994): 20 - 33. 4. Genel bir bak iin baknz Vrginia Haufler, International Business Self-Regulation: The Intersection of Public and Private Interests (Washington D.C.: Carnegie Uluslararas Bar Vakf, 1990) ve Haufler, A Public Role for the Private Sector: Industry Self-Reguiation n a Global Economy (Washington D. O: Carnegie Uluslararas Bar Vakf, 2001). Bugne kadar, Sivil Toplum Kurulularndan uluslararas unsurlar olarak ska bahsedilmitir; baknz Jessica Tuchman Mathevvs, "Povver Shift," Foreign Affairs 76, No. 1 (1997): 50 - 66 ve Ann M. Florini, The Third Force: The Ri-se of Transnational Civl Society (Washington D. C: Carnegie Vakf, 2000). Yumuak hukuk hakknda baknz Kenneth W. Abbott ve Duncan Snidal, "Hard and Soft Law in International Governance," International Organization 54, No. 3 (2000): 421 -56.
216 217
NEO-CONLARINSONU

5- Uluslararas anlamalarda Sivil Toplum Kuruluu katlm hakknda bir eletiri yazs iin baknz Daniel C. Thomas, "NGOS, State Soveregnty and Democratic Valu-es," Chicago Journal of International Law 2, No. 2 (2001): 389 - 97. 6. Naom Roht-Arriaza, "Shifting the Point of Regulati-on: The International Organization for Standardzation and Global Law," Ecology iaw Quarterly 22 (1995): 479 - 539.

7. Anne-Mare Sfaughter, A New VVorld Order (Prince-ton: Princeton Unversity Press, 2004). 8. John R. Bolton, "Should We Take Global Governan-ce Seriously?" Chicago Journal of International Law 1, No.2 (2000): 205 - 2 J; Jeremy Rabkin, Why Sovereignty Matters {Washington D. C: American Enterprise Institute, 1998); Rabkin, The Case for Sovereignty: Why the VVorld Should VVelcome American Independence (Washington D. C: AEI Press, 2004). 9. Roht-Arriaza, "Shifting the Point of Regulation,"; Marsha Echols, "Food Safety Regulation in EU and the U. S. :Different Cultures, Different Laws ," Columbia Journal of European Law 23 (1998): 525 - 43; Ved Nanda, "Geneti-cally Modified Food and International Law - The Biosafety Protocol and Regutatons in Europe," Denver Journal of International Law and Policy 2S,no.3 (2000): 235 - 63; Robert Paarlberg, "The Global Food Fight," Foreign Affairs 79, No. 3 (2000): 24-38, 10. Zoe Bard, "Governingthe Internet," Foreign Affairs 81, No. 6(2002): 15 - 21; Milton Mueller, "ICANN and Internet Governance: Sorting Through the Debris of 'Self-Regulation'," Info 1, No. 6 (1999): 5-8; David R. lohnson ve
218
NOTLAR

Susan P. Cravvford, "Why Consensus Matters: The Theory Underlyng ICANN's Mandate to Set Policy Standards for the Domain Name System," ICANN VVatch, 2000. (www.icannwatch.org/archive/why_consensus_matters.htm). 11. Chrstopher T. Marsden'in Regulating the Clobal Information Society (Londra: Routledge, 2000) kitabnda baknz William ). Drake, "The Rise and Decline of the International Telecommunications Regime". Internet'in ilk dnemlerinde ICANN'in grevleri, )on Postel adnda, leri Savunma Projeleri Dairesi'ne bal olarak Gney Carolina niver-sitesi'nde alan atkuyruklu, sandaletle dolaan bir niversite mezunu tarafndan yrtlyordu. 12. Michael A. Froomkin, "Wrong Turn in Cyberspace: Using ICANN Route Around the APA and the Constitution," Duke Law Journal 50, No.17 (2000): 17 - 184. 13. Bu neri hakknda daha fazla ayrnt iin baknz Francis Fukuyama, "Re-Envisioning of Asia," Foreign Affairs 84, No. 1 (2005): 75 - 87. 14. Rabkin, Case for Sovereignty. 15. Stephen D. Krasner, Sovereignty: Organized Hypocrisy (Princeton: Princeton Unversity Press, 1999). 16. Stephen D. Krasner, Sharing Sovereignty: New ns-titutions for Collapsed and Failing States," International Se-curity 29, No. 2 (2004): 85 - 120. Yedinci Blm: Farkl Bir Amerikan D Politikas 1. Baknz Robert W. Merry, Sands of Empire: Mssi-onary Zeal, American Foreign Policy and the Hazards of 219
NEO-CONLARIN SONU

Clobal Ambiton {New York: Simon and Schuster, 2005), ve David Rief, At the Pont of a Cun: Democratic Dreams and Armed Interventions (New York: Simon and Schuster, 2005). 2. Gereki VViisonculuk olarak adlandrdm ey, alternatif olarak mantkl bir liberal enternasyonalizm olarak tanmlanabilir. Bu, VVilsonculuun basit biiminden birka zelliiyle ayrlmaktadr: ncelikle, ABD ok ok tarafl bir dnya kurmaya almal, BM'ye zel vurgu yapmamaldr; ikinci olarak, d politikann hedefi, egemenliin ve kuvvet politikasnn stnl deil, kurumsal kstlamalar yoluyla politikann dzenlenmesidir; son olarak, gerek kurumlarn temelinde yatan demokratik meruiyet, sistemin genel olarak tasarlanmasna rehberlik etmelidir.

3. Baknz "President Bush Discusses Freedom in lraq and the Middle East: Bakann Ulusal Demokrasi Vakf'nn 20. Kurulu Yldnm Trenindeki Szleri," Washington D.C, 6 Kasm 2003. Rice, The American Interest'e verdii rportajnda unlar sylyordu: "Ainalarn gerekten de seilip seilmemelerine zin verilmesi sorusuna gelecek olursak... Bana gre, ainalarn, slamclarn ve dierlerinin maskelerinin arkalarna saklanarak siyasi sistemin ularnda faaliyet gsterdikleri zaman m yoksa insanlarn gerekten de halkn iradesi iin yaracaklar ak bir siyasi sistemde mi daha iyi bir durumda m olacanz sorusunu kendinize sormalsnz." 4. Ortadou'da Gney Koreli Park Chung-Hee veya Singapurlu Lee Kuan Yew ile kyaslanabilecek gerekten de modernleen diktatrler gsterilebilirse, bu blgede otoriter ynetime geii savunmak mmkn olabilir. Arap diktatrlerin byk ounluu, kalknmaya ok az ilgi gstermiler
220
NOTLAR

ve demokratik almlarn birka kk ilk admn tesine gemelerinin nlenmesinde akll hareket etmilerdir. Baknz Thomas Carothers ve Marina Ottavvay'n editrlnde-ki Uncharted Journey: Promotng Democracy in the Middle East (Washington D. C: Carnegie Vakf, 2005) adl kitapta Dane! Brumberg, "Liberalzation Versus Democracy". 5. nceki duruma verilecek bir rnek, Amerika'nn Uluslararas Atom Enerjisi Kurumu Bakan Muhammed El Baradey'in grevinden alnmas ynndeki abasnda Avrupa'nn ibirlii yapmay kabul etmemesidir; ikinci duruma verilecek rnek ise, Fransa ve Almanya'nn Irak'n yeniden yaplandrlmas srecinde yer almay srekli olarak reddetmeleridir. 6. G. John Ikenberry, After Victory: institutions, Strate-gic Restraint, and the Rebuildng of Order After Majr Wars (Princeton: Prnceton University Press, 2001). 7. Zbignievv Brzezinski, "The Dilemma of he Last So-vereign," American Interest 7, No.1 (2005): 37 - 46. 8. Pierre Hassner, "Definitions, Doctrines and Diver-gences" National Interest No. 69 (2002): 30 - 34.
221

DZN
11 Eyll Saldrlar 15, 71, 77, 81,85,87, 97, 193 ABD ordusu 153, 181, 188 Ak Toplum Enstits 142 Adelman, Carol 215 AFDC (ocuklu Fakir Ailelere Yardm) 31,49, 197 Afganistan 15, 39, 40, 46, 82, 95, 117, 155, 174, 175, 180, 181, 184, 185, 190, 213, 214 Albright, Macieleine 193 Alhurra154 Allison, Graham 77 Almanya 27, 28, 45, 62, 79, 92, 93, 110, 114, 137, 138, 188, 199, 200, 213, 221 Almond, Cabriel 131 Amerikan alma Federasyonu 140 Amerikan Maksimalizmi 106 Andropov, Yuri 68 Apter, David 131 Aquino, Benigno 139 Aristo 34, 36, 37, 38 Arjantin 67, 116, 208 ASEAN (Gneydou Asya lkeleri Birlii) 137, 176 Asya 65, 107, 116, 126, 127, 128, 137, 145, 175, 176, 177, 182, 188, 189, 198 Atta, Muhammed 81, 97 Avrupa 30, 33, 40, 50, 55, 59, 60, 61, 62, 63, 68, 69, 73, 74, 77, 78, 80, 81, 82, 86, 89,93, 104, 105, 106, 107, 108, 109, 110, 112, H4, US, 118, 124, 130, 131, 132, 134, 135, 141, 142, 150, 158, 160, 16), 162, 163, 167, 170, 173, 174, 176, 177, 178, 180, 184, 185, 186, 188, 189, 191, 200, 202, 206, 221 Avrupa Birlii 78, 150, 162, 167, 174, 180, 191 Avrupa Gvenlik ve birlii Tekilat (AC T 176 B Baaslar 181 Bakanlk Karar Direktifi 155 Baker, lames 21 Balkanlar 54, 56, 59, 103,105, 106, 144, 185 Banna, Hasan El- 81 Barlow, )ohn Perry 114 Bartley, Robert 45 Bat Demokrasisi 83 Balayc olmayan anlamalar 167 Bamszlk Bildirgesi 34 223
NEO-CONLARJN SONU

Bell, Daniel 27, 29, 30, 199 Berlin, Isaiah 35 Bifgi teknolojisi (T) endstrisi 171 Bn Ladin, Usame 78, 79, 87 Bismarck, Otto von 93,188 Blair, Tony 195 Bloom, Allan 9, 32, 34, 198 BM nsan Haklar Komisyonu 161 Bolton, john 103, 168 Boot, Max 51, 84, 195,203 Boroumand, Ladan 202 Boraumand, Roya 81,202 Bosna 46, 105, 106, 137, 155, 163, 180,213 Bouyeri, Muhammed 82 Brooks, David 53, 195, 199 Buchanan, Patrick 49 Brke, Edmund 37 Bush, Ceotge Herbert VValker 21 Bush, Ceorge W. 9, 11, 15,

54, 55, 56
Byk Toplum 29, 30, 59

c,
Calvin, John 86 Carothers, Thomas 67, 133, 201, 212, 213, 214, 221 Carter, Carter 56, 60 Cassirer, Ernst 33 Charles Duelfer 100 Clarles Krauthammer 12, 54,

79, 109, 202, 206


Chavez, Hugo 189 Cheney, Dick 17,32,87,209 Cbirac, Jacques 107 Churchill, VVinston 34 Clark, VVesley 106 Clinton ynetimi 10, 46, 54, 85, 105, 106, 116, 123, 144, 155, 171, 177 Clinton, Bili 31, 193 Commentary 9, 28, 29, 199, 201, 202, 208, 214, 217 ad-Kamerun gaz boru hatt 180 ekoslovakya 40, 93 in 11,50,52,55,66,71,94, 108, 115, 143, 159, 174, 176, 188, 189, 214 ok tarafllk 73, 165, 172 D Daniel Deudney 201 Darfur174 Dean, Hovvard 24, 195 Demokrasi, nsan Haklar ve i Dairesi (DRL) 154 Demokrasiler Topluluu 177, 178, 187, 202 Demokrasiye geiler 122,132 Demokrat Parti 71, 106, 138 Demokratik Toplum Taraftar renciler 29 Devletler 10, 15, 21, 22, 23, 34, 39, 43, 52, 53, 66, 76, 98, 109, 128, 137, 158, 161, 165, 166, 167, 168, 169, 170, 173, 177, 178, 179, 180, 184, 190, 213 Dou Asya Zirvesi 176 Dou Avrupa 61, 62, 63, 68, 110, 1J2, 142, 150, 174, 177 Drury, Shadia 32 Dnya Bankas 74, 116, 123, 124, 149, 150, 157, 165, 179, 180 Dnya Fikri Mlkiyet rgt 54 Durkheim, Emile 130 Duyarl hedefleme 45, 46 D politika 9, 10, 11, 12, 16, 18, 19, 20, 22, 23, 29. 32, 33, 36, 39,42, 45, 47, 49, 50, 51, 52, 53, 54, 55, 56, 58, 62, 65, 68,69,71, 75, 76,84,85,90, 100, 107, 109, 110, 112, 118, 119, 120, 121, 126, 131, 139, 143, 144, 153, 160, 179, 181, 182, 183, 184, 195, 216, 219, 220
DZN

Easterly, VVilliam R. 209 Eden, Anthony 93, 204

Egemenlik 91, 143, 162, 179, 180, 191 Eisenhovver ynetimi 91 Ekonomik kalknma 23, 65, 120, 122,123, 124,129,130, 131, 132,133,134,145, 146, 148, 153, 185 Ekonomik birlii ve Kalknma rgt (OECD] 147 El Kaide 9, 15,17,72,81,85, 87,96,97, 112 El Salvador 139, 163,214 Elektronik nclk Vakf 115 Er efsanesi 41 Esad, Hafz 97 Eitim 35, 64, 138, 152, 179, 181 F Federal Seim Kurumu (1FE) 152 Federalist gazeteler 38 Feith, Douglas 24 Felsefi modernlik krizi 34 Filipinler 66, 117, 137, 139, 140 Filistin 12, 84, 85, 178 Frachon, Alain 26, 196 Friedman, Murray 26,196 224 225
NEO-CONLARIN SONU DZN

Friedrich Ebert Vakf 138 Froomkin, Michael 172 Fukuyama, Francis 198, 199, 202,209,211,219 Gaddis, John Lewis 13, 90, 203

Galois, Pierre 42
GATT (Gmrk Tarifeleri ve Ticaret Genel Anlamas) 54, 74 Gereki VVlsonculuk 12, 23, 220

Gerekiler 20, 21, 22, 48, 59, 60, 73


Glazer, Nathan 27, 29, 31, 35, 196 Gogh, Theo van 82 Gorbaov, Mikhail 60, 68, 200 Gvenlik politikas 76 Gda ve Tarm Program 170 H Haiti 46, 67, 137, 144, 155 Hamas 186 Harries, Owen 32, 50 Harrod-Domar byme modeli 124 Hassner, Pierre 192, 221 Hayek, Friedrich 49 Hindistan 88, 108, 125, 176 Hizbullah 186 Hkmetler aras 168 Humeyni, Ayetullah 81 Humphrey, Hubert 60 Huntington, Samuel 67,131 Hseyin, Saddam 10,15,40, 52, 86, 87, 88, 93, 96, 97, 100, 101, 104, 142, 182,204

I, i
kenberry, )ohn 13, 69, 190, 201, 221 Internet 114, 172,207,218 Internet Mhendislii Grev Gc (IETF) 171 Irak 10, 14,21,24,55,74,91, 97, 102, 109, 144, 175, 187, 205, 214 Irak Gzlem Grubu (ISG) 100, 101 dar Usul Yasas 172 ran 43, 52, 84, 88, 99, 112, slamc Adalet ve Kalknma Partisi 78 slamclar 78, 85 slamclk 76, 78, 81, 85 srail 12, 24, 84, 85, 87, 89, 93,98, 162, 177, 216 yiliksever hegemonya 118 J Jackson, Henry M. "Kepe" 44 Jacksoncu milliyetiler 21 Jaffa, Harry 34 Japonya 28, 45, 74, 110, 137, 163, 176, 188,213 Johnson, Lyndon 29 Joseph Dorman 27, 196 Jowitt, Ken 64, 94 Kaan, Robert 51, 109, 199, 206, 209, 217 Kant, Immanuel 177 Kay, David 100 Kellng, George 31, 196 Kennan, George 60 Kennedy ynetimi 91 Kennedy, John F. 60 Kepel, Gilles 80, 202 Kirkpatrick, Jeane 51,54,199 Kitle mha Silahlar (KS) 205 Kissinger, Henry 18, 20, 44, 47,48 Koulluluk 149, 150 Komnizm 27, 28, 29, 30, 47, 55, 56, 60, 61, 68,81, 139 Konrad Adenauer Vakf 138 Krfez Sava [1991) 46, 52, 88, 103, 104, 206 Kosova Sava 46 Krasner, Stephen 179 Kristol, Irvng 10, 25, 27, 28, 29, 32, 50, 51, 195, 199 Kristol, VVilliam 9, 51, 109, 199, 206, 209

Krstol-Kagan gndemi 53, 54 Kba Fze Krizi 91 Kltrel bantclk 35 Kresel Kalknma Merkezi 155, 210, 215, 216 Kreselleme 23, 54, 82, 115, 158, 186 Kurumsal iktisat 128 Kurumsal kalknma 149, 177 Kurumsal plnlama 135 Kutub, Seyyid 81 Kuveyt 89, 93, 163, 204 Kuzey Kore 52, 88, 98, 99, 112, 176, 182, 205 Kyoto Protokol 74 LaRouche, Lyndon 32,197 Larry Summers 116 Latin Amerika 22, 116, 128, 132, 137, 177,208 Leninizm 25, 65, 81 Lerner, Daniei 131 Levine, Ross 211 Lewinsky, Monica 53 Liberal enternasyonal i siler 20

226
227
NEO-CONLARIN SONU

Liberal muhafazakrlar 38 Liberal otoriter ynetim 145 gachev, Yegor 200 Lilla, Mark 13, 32, 34, 197 Limongi, Fernando 133, 212 Lipset, Seymour Martin 27, 212 Loury, Clenn 30 Lukashenko, Alexander 135

M
MacArthur, Douglas 41 Madrid bombalamalar 82 Maine, Henry 130 Mann, James 26, 196 Manning, David 195 Marcos, Ferdinand 139 Mavvdudi, Maulana 81 Mead, VValter Russell 21, 113, 195, 207 Meksika 152, 208, 215 Milenyum Kalknma Hedefleri 215 Milenyum Mcadele Birlii

153, 156
Milenyum Mcadele Hesab (MCA} 150, 157,216 Milletler Cemiyeti 52, 59, 1 77 Milosevi, Slobodan 141 Modernleme 63, 64, 67, 82, 83,85, 123, 130, 131, 132, Moynihan, Daniel Patrick 27, 31,47 Murray, Charles 30, 31, 197 Mslmanlar 78, 82, 06 Msr84, 88, 93, 185, 186,216
N

National Interest 9, 11, 32, 50, 195, 199, 200, 201, 202, 206, 209, 221 Neokisik ekonomi 199 Nikaragua 66, 137, 139 Ntze, Paul 44, 49, 60 Niyazov, aparmurat 135 North, Douglas 127, 213 Norton, Anne 32, 197 Nkleer silahlanma 45, 72, 92, 96, 98, 99 Nyejoseph 153 ,O nleyici eylem 15, 16, 20, 90, 91,92,95,96, 108, 111, 112 nleyici sava doktrini 15, 108, 190 Ortadou 20, 24, 43, 45, 57, 75,81,82,83,85,88,89,113, 118, 119, 121, 153, 154, 177, 178, 183, 185, 186, 220 Ortadou Ortaklk Giriimi (MEPI) 154 228
DZN

Osirak reaktr 93, 98 Otpor 141 Pakistan 81, 82, 88, 95, 99, 112, 113, 125,207 Perle, Richard 24, 42, 60 Petrol karl gda skandali 88 Pillaf, Paul 77 Pinochet, Augusto 140 Plato 33, 34, 36, 37,40, 198 Podhoretz, Norman 25, 29, 196, 202 Pollack, Kenneth 97 Polonya 40, 62, 65, 68, 93 Popper, Kari 35 Portekiz 138 Postel, Jon 219 Povvell, Colin 70, 100, 108, 113, 182 Protestan Reformu 85 Przeworski, Adam 133, 212 Public Interest 9, 29, 30, 32, 49, 59, 120 Putin, Vladmir 67 Pye, Lucian 131 Rabkin, (eremy 13, 169, 178, 218 Radio Farda 154 Radio Free Europe/Radio Liberty 140, 154 Radio SAWA 154 Reagan, Ronald 45, 48, 49, 55, 60, 62, 66 Refah devlet 114 Reform 12, 62, 67, 95, 127, 130, 145, 149, 150, 152, 160, 164, 179, 185, 187 Rejim deiiklii 16, 20, 21, 39,40, 42, 47, 52, 60, 61, 62, 64, 66, 73, 75, 99, 106, 123, 136, 138, 140, 141, 142, 178, Rice, Condoleezza 56, 111, 182, 185, 193, 205, 207 Roosevelt, Franklin 56 Roosevelt, Theodore 53 Rostovv, Walt 126, 131 Roy, Olivier 80, 85, 186, 202 Rubin, Barry 84, 203 Rubin, Robert 116 Rumsfeld, Donald 17, 32, 46, 73, 106, 182 Russert, Tim 121, 209

s,
Sachs, Jeffrey 146, 211 Scowcraft, Brent 21 Selznick, Philip 27 Sermaye piyasasnn liberalletirilmesi 116 229
NEO-CONLARIN SONU

Sestanovich, Stepnen 13,106, 200, 206

Shils, Edward 131 Siyasi kalknma 123, 130, 131, 132, 133, 134, 135, 136, 148, 156, 179, 185 Slaughler, Anne-Marie 168, Sokrates 36, 37, 39, 41 Solcular 143 Smfgelerin zgrletirilmesi 123 Soros, Ceorge 142 Sosyal mhendislik 20, 22, 59, 71, 120, 208 Sovyetler Birlii 27, 28, 42, 43, 44, 45, 48, 49, 56, 58, 60, 61, 66, 69, 71, 73, 79, 94, 114, 132, 138, 163 Souk Sava 11, 15, 18, 20, 21, 28,42,43, 49, 50, 51, 58, 60, 61, 65, 68, 69, 70, 71, 73, 79, 9?, 103, 107, 109, 110, 113, 114, 117, 138, 139, 143, 161, 163, 175, 184, 187, 191, 192, 203 Stratejik silahlarn kontrol 44 Strauss-Kahn, Dominique 108 Suudi Arabistan 87, 88, 185, 186 Srbistan 52, 68, 105, 141, 142, 1 79 230 er Ekseni 182 ili 66, 117, 127, 140, 214 Talcott Parsons131 Taliban rejimi 15 Tarihin Sonu ve Son Adam (Fukuyama) 201 Tek tarafllk 20, 90 Teknolojik zgrlk 115 Terrizm 56, 57, 77, 83, 90, 92, 108, 112, 146, 186 Thucydides 33, 192 Tilly, Charles 134, 213 Tocqueville, Alexis de 36, 53 Tom Hayden 29 Tnnies, Ferdinand 130 Turuncu Devrim 141 U, nc Demokratikleme (ABD Uluslararas Kalknma Dairesi) 67, 132 Ukrayna 61, 67, 68, 141, 142, 179 Uluslararas Atom Enerjisi Kurumu flAEA) 221 Uluslararas Cumhuriyetiler Enstits (IRl) 154 Uluslararas Gda Standartlar 169, 170 Uluslararas hukuk 18, 52, 166 Uluslararas ibirlii 19, 159, 165, 170, 172, 173, 178, 191 Uluslararas ilikiler kuram 76 Uluslararas kurumlar 90, 92, 159, 183, 187, 191, 192, 200 Uluslararas Para Fonu (IMF) 74, 116 Uluslararas Sava Sular Mahkemesi 19, 74, 169 UluslararasTeSekomnikasyon Birlii (ITU) 171 UNSCOM (Birlemi Milletler zel Komisyonu) 104 USAID (ABD Uluslararas Kalknma Dairesi) 139,141, 151, 154, 156, 157,215,216 Varova Pakt 40, 61 Vatanseverlik Yasas 15 Vernet, Daniel 26, 196 Vietnam Sava 29, 47, 126, 153, 181 Voice of America 140, 154 W Wall Street Journal 45 Washington Konsenss 116, 208 VVeekly Standard 51, 53, 73,
DZN

123, 199, 203 VVilsonculuk 12, 22, 23, 51,

52, 54, 220


VVohlstetter, Albert 9, 33, 42, 43, 47, 198 VVohlstetter, Robeta 95, 204 Wolfowitz, Paul 24, 26, 32, VVolfson, Adam 13, 38, 195, 198 WTO (Dnya Ticaret rgt) 54

Yapsal dzenleme kredileri 127, 150 Yatrm eksiklii 124 Yoksulluk 29, 31, 120, 146 Yumuak g kurumlar 153, 156 Yumuak hukuk 166, 217 Yushchenko, Viktor 61 Zakaria, Fareed 145, 201,215 Zalmay Halilzad 42 Zerkavi, Ebu Musab El 181 231

You might also like