You are on page 1of 27

Journal of Azerbaijani Studies

13

BE FAKTR KLK MODELNN YERNDE DUYGUSAL TACZE (MOBBNG) ETKLER HASTANE LETMELERNDE BR UYGULAMA M. Kemal DEMRC * (Dumlupnar Universitesi, Trkiye) Derya E. ZLER* (Dumlupnar Universitesi, Trkiye) Birsen GRGN ** (Dumlupnar Universitesi, Trkiye)
GR Gnmzde, kresellemenin etkisiyle dnya ortak bir pazar haline dnmektedir. Teknolojinin hzl ilerlemesi, hem daha nce var olmayan yeni sektrler oluturmu hem de zellikle internet dolaysyla artan iletiim olanaklar ile piyasa anlay da yepyeni bir grntye brnmtr. Yllarca ekonomide, tm kaynaklarn snrl olduu varsaymndan yola karak sahip olduumuz dnceler, bilginin egemen olduu gnmzde geersiz hale gelmitir. Uzun yllar boyunca, iyerlerinde alan olarak grdmz insan artk retimimizin beinci gc haline gelmitir. Bir retim faktr haline gelen insan, getiimiz yllardan daha farkl, yepyeni sorunlarla iyerlerinde varolmaya almaktadr. Bu sorunlardan bir tanesi de iyerlerinde yaanan duygusal tacizdir. Kavram, literatr almalarnda ayn zamanda bir sendrom olarak da tanmlanmaktadr. Duygusal taciz, sadece madur ve tacizci arasnda yaanan bir sre olarak kalmamaktadr. Dardan mdahale grmeyen bir eylem olmas duygusal tacizin desteklendii eklinde de dnlebilmektedir. Madur iyerinden ayrlsa bile, tacizci kendisine yeni madurlar bulmaktadr. Bu ekilde duygusal taciz, rgtte yaylmakta hatta rgt kltrne ait bir deer haline gelmektedir. Duygusal tacizin sonucunda ise, rgt giderek verimlilik, yaratclk gibi igcnn zellikle beyin takmn hedef alan ykc darbeler almaktadr. rgtlerin rekabet ve yaratclk zerine olan kayplar, bunun dnda kaliteli igcnn kayb ve rehabilite edilmesi ise zellikle toplumsal ve ekonomik kayplar da beraberinde getirerek kartopu etkisi yaratmaktadr.

Dumlupnar University (Turkey), Faculty of Economics and Administrative Sciences, Department of Business Administration. ** Eskiehir Osmangazi University (Turkey), Medical Faculty.

14

M. K.Demirci, Derya E. zler, Birsen Girgin

Bu almada; deerlendirmesi g olan kiilik kavram ile duygusal taciz arasndaki neden-sonu ilikisi zerinde durulmutur. almada, duygusal taciz madurlarnn kiilik zellikleri belirlenmi ve duygusal tacize neden olan genel kiilik yaplar zerinde durulmutur. almann ilk blmnde literatr almas yaplarak, duygusal taciz hakknda genel bilgiler verilmitir. kinci blmde; kiilik kavram zerinde durulmutur almann nc blmnde be faktr kiilik modeli ile duygusal taciz arasndaki iliki teorik olarak aktarlmtr. Son blm ise, iyerinde duygusal taciz kavram ve be faktr kiilik modeli arasnda ilikiyi aratrmay amalayan anket uygulamas ve sonularndan olumaktadr. Anket sorularnn ilk blmnde demografik deikenlere yer verilmitir. Dier blmlerde ise iyerinde duygusal tacize ve be faktr kiilik modelinin belirlenmesine ynelik sorular bulunmaktadr. Anket sorularnda 5li likert tipi lek kullanlmtr. Anket verilerinin analizinde SPSS For Windows 10.0 paket programndan yararlanlmtr. Anket sorularnn analizinde frekans dalm, t-test, korelasyon ve regresyon analizi kullanlmtr. Ortaya kan sonular literatr taramas yoluyla elde edilen bilgiler dorultusunda yorumlanm ve temel hipotez olan kiilik faktrnn iyerinde duygusal taciz zerinde etkili olduu belirlenmitir. 1.yerinde Duygusal Taciz yerinde duygusal taciz literatrde yeni allmaya balayan ve igcn tehdit eden bir iddet trdr. Bu iddet tr, kt bir rgt iklimi, alanlarn kiilik zellikleri ve toplumsal bak alar v.b. zaaflarla beslenmektedir. inde bulunduu sistemdeki zaaflar kullanan ve ilk balarda davran tarz olarak balayan kt niyetli bu eylemler, dardan herhangi bir mdahale grmedii srece ok hzl bir biimde ilerlemektedir. Bir sre olarak ifade edilen duygusal tacizde, her sre bir nceki safhaya gre daha da arlaarak duygusal tacize urayann iten ayrlmasna kadar devam etmektedir. Mob szc Latince kararsz kalabalk anlamna gelen mobile vulgus szcklerinden tremitir. Mobbing kavram ise, ngilizce eylem biimi olan psikolojik iddet, kuatma, taciz, rahatsz etme veya sknt verme anlamna gelmektedir. (Tnaz, 2006:17). Trkede ve baka dillerde mobbing yerine farkl baz kavramlarn kullanld grlmektedir. Bunlardan bazlar; iyerinde duygusal lin, iyerinde psikolojik terr, iyeri travmas, iyerinde psikolojik taciz, iyerinde duygusal saldr, yldrma ve duygusal tacizdir. (obanolu, 2005: 2021). Bu almada, mobbing kavram yerine duygusal taciz tanmlamas tercih edilmitir. Duygusal taciz; haksz sulamalar, kk drmeler, genel tacizler, duygusal eziyetler ve/veya terr uygulamak yoluyla bir kiiyi iyerinden dlamay amalayan kt niyetli bir eylemdir. rgt bu davran grmezden geldii, gz yumduu hatta kkrtt iin madur ok sayda gl kii karsnda kendisini

Be Faktr Kiilik Modelinin yerinde Duygusal Tacize (Mobbing) Etkileri 15

aresiz grr ve duygusal taciz gerekleir (Arpacolu, 2003:44). Duygusal taciz, kiiye ynelik olan ve kiinin ya, rk, cinsiyeti, dini, uyruu ve fiziksel olarak herhangi bir engele dayal bir ayrmclk olmaktan ok; taciz, rahatsz etme ve kt davranlar yoluyla kiiye ynelen bir saldrganlktr ve kiiyi i yaamndan dlamak iin yaplmaktadr (Davenport ve dierleri, 2003:16). Dier bir tanma gre ise duygusal taciz; iyerinde belirli bir kiiyi hedef alan, uzun sreli ve sistematik bir ekilde devam eden olumsuz davranlar olarak tanmlanmaktadr (Baykal, 2005:7). Bunun yannda duygusal taciz; iyerindeki kiiler zerinde sistematik basklar yaratarak, ahlak d yaklamlarla bu kiilerin performanslarn ve dayanma glerini yok etmek suretiyle iten ayrlmasn salamak olarak da tanmlanmaktadr (obanolu, 2005: 2122). Duygusal taciz kavram, ilk olarak hayvan davranlarn inceleyen Konrad Lorenz tarafndan byk bir hayvann tehdidine kar daha kk hayvan gruplarndan gelen kar saldrlar isimlendirmek iin 1960l yllarda kullanlmtr (Ycetrk., 2003a). Daha sonra sveli Dr. Peter Paul Heinemann, ocuklarda, dier ocuklara ynelik olarak sergilenen genelde zorbalk, kabadaylk olarak bilinen davranlar aratrmtr (Davenport, ve dierleri, 2003: 3). 1980li yllarda ise Dr. Heinz Leymannn duygusal taciz kavramn; i yaamndaki bask, iddet ve yldrma hareketlerini tanmlamak maksadyla kulland grlmektedir. Nihayet 1984 ylna gelindiinde Leymann aratrma bulgularn yaynlamtr. Leymannn bu raporunun ardndan duygusal taciz kavram iyerindeki duygusal taciz ve saldrlar da kapsamtr (obanolu, 2005: 27). 1988de ngiliz gazeteci Andrea Adams, BBCde yaplan programlarda bu olguya kamuoyunun dikkatini eken ilk isimdir (Adams, 1992:38-50) 1998de Duncan Chappell ve Vittorio Di Martinonun hazrlad iyerinde iddet adl rapor, Uluslararas alma rgt (ILO) tarafndan yaynlanmtr (Chappell ve Di Martino, 2007). Raporda mobbing ve bullying eylemleri kapsamnda cinayetlerin yan sra daha ok bilinen iddete ynelik davranlar tartlmaktadr. Uluslararas alma rgtnn 1999da yaymlad raporunda ise fiziksel ve duygusal ynyle iyerinde iddet incelenmitir (Ycetrk, 2003). Duygusal taciz eylemlerinin rgtlerde daima yneticilerce tek bir kiiye kar yapld dnlebilir. Ampirik aratrmalar, bu durumu aka dorulamamaktadr. rgtn her kademesindeki grevlilere bu eylem biimleri uygulanabilmektedir. rgt hiyerarisinde bu eylemlerin biimde grlebilecei ifade edilmektedir. Birincisi bu eylemlerin ayn dzeyde alanlar arasnda gereklemesi, ikincisi kendilerinden daha alt pozisyonda alanlara uygulanmas, ncs ise alanlarn stlerine kar yldrma davranlarnda bulunmalardr (Ycetrk, 2003b). Ynetsel ve profesyonel konumdaki insanlar muhtemelen zorbaln acsn dier alanlara oranla daha ok ekmilerdir. Zorbaln genellikle amirlerin alanlarna uygulad bir ey olduu sanlmakla birlikte, gerekte bunun iyerindeki g ilikilerinin ok deiik trlerinde ortaya ktna tank olunmaktadr. (Clarke, 2002:76)

16

M. K.Demirci, Derya E. zler, Birsen Girgin

Duygusal tacizin nedenleri arasnda zellikle; rgtsel yap ve kltrden kaynaklanan nedenler, duygusal tacizi uygulayanlarn ve duygusal tacize hedef olanlarn kiilik zelliklerinden kaynaklanan nedenler ve toplumsal norm ve deer yarglarndan oluan nedenler nemli bir yer tutmaktadr. Zarar verici zorbaca gerekletirilen bu eylemlerin rgt iindeki yn ne tarafa olursa olsun sonuta alanlar mutsuz etmekte grevlerinden ayrlmalarna neden olmakta ve salklarn etkileyecek boyutlara ulamaktadr. rgtteki g ilikilerinden kaynaklanan ve yatay, aaya ve yukarya doru grlen duygusal taciz srecinin potansiyel drt temel nedeninin olduu ifade edilmektedir. Bunlar; rgt yaps, duygusal tacizi gerekletiren sulular, alma grubunun sosyal sistemi ve duygusal taciz srecine hedef olan madurlardr (Ycetrk, 2003b). Bununla birlikte, rgt kltrnn de duygusal tacize neden olan rgtsel faktrler ierisinde yer ald belirlenmitir (Zapf, 1999:71). alma ortamndaki deerler ve normlar rgtte duygusal tacizin nasl tanmlanacan, hangi durumlarn duygusal taciz olarak adlandrlacan ve duygusal tacizin bir problem olarak grlp grlmeyeceini belirler. ortamlarnda kurumsal kltrn bir paras olan maoluk, her eye ramen verimlilik, ikoliklik gibi eilimlerin alanlara kt muameleyi cesaretlendirici rol oynad ne srlmtr. Klme, yeniden yaplandrma gibi deiimler, adaletsiz olarak alglanan politikalar ve alanlar rahatsz eden uygulamalar, iyerindeki kltrel yaklamn uzantlar olarak duygusal tacizi krkleyici bir rol oynayabilmektedir (Torun, 2004:185). ikayet mekanizmasnn iyi ilemedii, birlik ve beraberlik anlaynn yerlemedii, haklarn korunmad, alanlara eit davranlmad ya da benzer uygulamalarn sklkla grld rgtlerde etkili liderlik ve ynetim anlayndan sz edilemez. Byle bir rgt kltrnn varl, mobbing eylemleri iin frsat verici bir ortam sunmaktadr. (Ycetrk, 2005:100). Gnmzde rgtlerin maddi varlklarn yannda grnmeyen deerler ierisinde yer alan beeri kaynaklara yani insan faktrne yatrm yapmaya balamas, rgtte alan insanlarn birbirleriyle acmaszca rekabet etmesine ve duygusal taciz olaylarnn artmasna neden olmutur. Duygusal taciz, duygusal saldrlarn giderek artt ve tacize hedef olann kiilik zelliklerini kendi avantajna kullanan bir sretir. Sre planl bir ekilde bir ncekinin ileri faz olarak acmaszca ilerler. yerinde duygusal tacize urayanlarn her birinin bu tacizlere dayanma gc birbirinden farkl olmaktadr. nce kiiyle ie ynelik srtmeler yaanacak, daha sonra kiinin iine ynelik ar eletiriler balayacak, aamalar ilerledike olay daha kiisel hale gelecek, kendine taraftar arama ya da ynetimi kendi tarafna ekmeye alma v.b. ekillerde zellikler gstermeye balayacaktr. Duygusal taciz rahatsz edici davranlarla kendini gsteren, zaman getike ac vermeye balayan ve olaylarn sarmal biimde hz kazand bir sretir. Ancak unu da unutmamak gerekir ki duygusal taciz devam etmesine izin veril-

Be Faktr Kiilik Modelinin yerinde Duygusal Tacize (Mobbing) Etkileri 17

dii kadar srdrlr. Madura zarar verici bir uygulama eklinde balayan sre, en ar sonuca ulamadan kendi iinde eitli aamalarda son bulabilir (Tnaz, 2006:49). Leymann, iyerinde duygusal tacizi be aamal bir sre olarak tanmlamaktadr (Leymann, 2006): -(1.Aama) atma: Bu aamada atma olarak tanmlanan, tetikleyici kritik bir olayn ortaya kmas sz konusudur. Bu aamada sre, henz duygusal taciz niteliini kazanm deildir. Ancak sergilenen davran, ksa bir sre iinde, duygusal taciz davranna dnebilir. Bu aamada madur, herhangi bir psikolojik veya fiziksel rahatszlk hissetmeyebilir. -(2.Aama) Saldrgan Eylemler: Duygusal taciz srecinde ortaya kan davranlarn tmnn, kiiyi iyerinden uzaklatrmak amacyla yaplan saldr giriimli davranlar olduunu sylemek mmkn deildir. Bununla birlikte taciz edici davranlar, hemen her gn ve uzun bir sre dmanca bir amala devam ederse; normal gnlk iletiim iinde ortaya kan davranlar olarak kabul edilebilir. Bu davranlar, zaman ierisinde ekil deitirerek kiiyi, grup iinde yalnz brakp cezalandrmaya ynelik saldrgan eylemlere dnebilir. -(3.Aama) letme Ynetiminin Devreye Girmesi: Ynetim srecin ikinci aamasnda dorudan doruya yer almamsa da daha sonra olaylar yanl yarglayp suu, yalnz braklan duygusal taciz madurunda bulma ve problemi bandan atma eilimini benimseyebilir. Bireyin alma arkadalar ve ynetim, bireyin ie ile ilgili temel nitelikleri yerine, kiisel zellikleri ile ilgili hatalar bulma ve kiiyi damgalamaya ynelik aklamalar retmeye balar. Bu aamada ynetim duygusal taciz sreci iindeki yerini alr ve dngye katlr. -(4.Aama) Yanl Yaktrmalarla veya Tanlarla Damgalanma: yerinde duygusal tacize maruz kalan kii, karlat sorunlar zebilmek iin uzmanlardan tbbi destek almaya alr. Dierleri bu durumu rendiinde, zellikle yeterli eitimden yoksun kiilerin alt iyerlerinde kiiyle ilgili yaplan yanl yorumlar daha da artar. Bu aama zel nem tar. nk; bu yanl yorumlar sonucunda duygusal taciz madurlar zor insan, paranoyak kiilik veya akl hastas olarak damgalanrlar. Kii iyilemek amacyla eitli merkezlere bavurabilir. Ancak ona destek salayc bir ortam yaratmak yerine, uzun sreli hastalk izinleri ile alma yaamndan uzaklatrlmas yolu tercih edilir. Hemen her zaman bu aamann sonunda iten karlma veya zorunlu istifa vardr. -(5.Aama) ine Son Verilme: yerinden uzaklatrldktan sonra kiiye inanlmamas veya inanlmak istenmemesi, baka bir deyile kiinin i yaamndan uzaklamasna neden olan olaylarla ilgili herhangi bir aba gsterilmemesi sonucunda, kiinin yaad duygusal gerilim ve onu izleyen psikosomatik hastalklar devam eder, hatta daha da younlar. Duygusal taciz sreci sonunda iyerinden uzaklatrlan kii zerindeki sarsnt, Travma Sonras Stres Bozukluunu (TSSB) tetikler.

18

M. K.Demirci, Derya E. zler, Birsen Girgin

Duygusal tacizin derecesini belirleyen etmenler arasnda; duygusal tacizin iddeti, sresi, skl, kiilerin psikolojileri, yetime ekilleri, gemi deneyimleri ve genel koullar bulunmaktadr (Davenport ve dierleri, 2003:20): -Birinci Derece Duygusal Taciz: Kii direnmeye alr, erken aamalarda kaar veya ya ayn iyerinde ya farkl bir yerde tamamen rehabilite edilir. -kinci Derece Duygusal Taciz: Kii direnemez, kaamaz, geici veya uzun sren zihinsel ve/veya fiziksel rahatszlklar eker ve igcne geri dnmekte zorlanr. -nc Derece Duygusal Taciz: Etkilenen kii igcne geri dnemez. Fiziksel ve ruhsal zarar grme, rehabilitasyonla bile dzeltilebilecek durumda deildir. Yalnzca ok zel bir tedavi uygulamasnn yarar olabilir. A.B.D de iyerlerindeki duygusal taciz eylemlerine kar internet zerinde 1998 Ocak aynda bir kampanya balatlm ve internet sitesinde, onur krc olduu dnlen taciz olaylaryla karlaan insanlarn binlercesine, bu konudaki suskunluklarn bozacak tavsiyelerde bulunulmutur. Bu kapsamda yaplan aratrma sonularna gre, iyerlerinde en ok uygulanan on taciz davranlarndan birka u ekildedir: mantksz grevler verme, azarlama, yaplan yanllardan sorumlu tutma, kk drme ve hakaret etme, grevin kaybettirileceine ilikin tehditlerde bulunma v.b. (G.Namie, 2000:18).
Tablo 1.yerinde Duygusal Taciz Davranlarnn Tipolojisi

1.Grup letiim Biimi ve Etkileri

2.Grup Sosyal likilere Saldr

1.stnz tarafndan ifade etme frsatnz snrlanr 2. Srekli sznz kesilir. 3.Meslektalarnzca ifade frsatnz snrlanr. 4. Azarlanrsnz ve size yksek sesle barlr. 5. inizle ilgili olarak srekli eletirilirsiniz 6.zel yaamnz srekli eletirilir. 7.Telefonla rahatsz edilirsiniz. 8.Szl olarak tehdit alrsnz. 9.Tehdit mektubu alrsnz. 10.Yalanc olduunuz ima edilir. 1.nsanlar sizinle konumaz. 2.Kimseyle konuturulmaz ve grme hakkndan yoksun braklrsnz. 3.Dier alanlardan izole edilirsiniz. 4.Sizinle konumak, meslektalarnza yasaklanr. 5.Size, yokmusunuz gibi davranlr.

Be Faktr Kiilik Modelinin yerinde Duygusal Tacize (Mobbing) Etkileri 19

3.Grup tibara Saldrlar

4. Grup Yaam ve Kalitesine Saldr

5.Grup Dorudan Sal Etkileyen Saldrlar

1.Arkanzdan kt konuulur. 2.Aslsz dedikodu karlr. 3.Alaya alnrsnz. 4.Akl hastasym gibi davranlrsnz. 5.Psikiyatrik deerleme geirmeye zorlanrsnz. 6. Herhangi bir zrnzle alay edilir. 7.El, kol hareketleriz, yrynz, sesiniz taklit edilerek alaya alnrsnz. 8.Politik ve dini inanlarnzla alay edilir. 9.zel yaamnzla alay edilir. 10.Milliyetinizle alay edilir. 11.z saygnz etkileyecek bir i yapmaya zorlanrsnz. 12.aba ve baarnz haksz bir ekilde deerlendirilir. 13.Kararlarnz srekli sorgulanr. 14.Kk drc isimlerle arlrsnz. 15.Cinsel imalarda bulunulur. 1.Size nemli grevler verilmez. 2.Grevleriniz kstlanr. 3.Anlamsz grevleri yapmanz istenir. 4.Yeteneklerinizden daha dk grevler verilir. 5.Srekli yeni grevler verilir. 6.zsaygnz etkileyen grevler verilir. 7.Gzden dmeniz iin niteliinizin dnda grevler verilir. 8.Oluan zararlarn faturas size karlr. 9.yerinize ve evinize hasar verilir. 1.Fiziksel olarak zor bir grev yapmaya zorlanrsnz. 2.Fiziksel iddet uygulanr. 3.Hafif iddetle tehdit edilirsiniz. 4.Fiziksel olarak taciz edilirsiniz. 5.Cinsel olarak taciz edilirsiniz.

Kaynak: Elif Ycetrk , rgtlerde Durdurulamayan Yldrma Uygulamalar: D m? Gerek mi?, Bilgi Ynetimi, Temmuz, 17, 2003.

yerinde duygusal taciz davranlarnn temelinde; hedef alnan kiiye yaplan ok boyutlu saldrlar yer almaktadr. Bu saldrlar, ilk olarak iletiim biimini ve bununla ilgili etkileri kapsar. Daha sonrasnda sosyal ilikilere saldrlar

20

M. K.Demirci, Derya E. zler, Birsen Girgin

ve itibara yaplan saldrlar gzlenir. Bundan sonra ise, yaam ve i kalitesine saldrlar ve son olarak dorudan kiinin saln hedef alan saldrlar oluur. 2.rgtlerde Kiilik Kavram ve Be Faktr Kiilik Modeli Kiilik, bireyin kendisinden kaynaklanan tutarl davran kalplar ve kiilik ii sreler olarak tanmlanabilir. ncelikle bu tanm iki blmden oluur. Birinci blm tutarl davran kalplar ile ilgilidir. Burada nemli olan nokta kiiliin tutarl olmasdr. Bu tutarl davran kalplarn her zaman ve her durum iinde gzlemlemek mmkndr. Tanmn ikinci blm, kiilik ii sreci ele alr. Kiileraras srelerden farkl olarak, kiilik ii sreler, nasl davranacamz ve hissedeceimizi etkileyen ve iimizde gelien btn duygusal, gdsel ve bilisel sreleri kapsar. Elbette bu srelerin bazlar btn insanlar tarafndan paylalr. Ancak bu srelerin nasl kullanld ve bu srelerin bireysel farkllklarla nasl etkileime girdii, bireylerin karakterini belirlemede rol oynar (Burger, 2006:23). Kiilik, zamann insanlara birer biyolojik ve sosyal zellikler olarak ykledii ve belirli bir zaman ierisinde de srekliliini koruyan psikolojik davranlarndaki (dnceler, duygular ve eylemlerdeki) farkllklarn ve ortaklklarn hepsini belirleyen eilim ve karakterlerin tamamna verilen addr. Bu tanmda kiilik teorisine genel bir davran teorisi olarak yaklalmakta, insan zelliklerinin bir ksmnn birbirine benzemesi ve hatta ortak olmasna karlk dier bir ksmnn farkllna iaret edilmekte ve kiilik zelliklerinin ksa bir srede deil, zaman iinde deiiklik gsterecei konusu nem kazanmaktadr (Hellriegel, ve dierleri, 1989:38). Kiilik kavram, bireyin evreye olan kendine zg uyumunu saptayan olduka sabit zelliklerini ve davran rntlerini iine alr (zkalp, 1991:109). Kiilik bir insann btn ilgilerinin, tutumlarnn, yeteneklerinin, konuma tarznn, d grnnn ve evresine uyum biiminin zelliklerini kapsayan bir kavramdr. Bunun yannda kiilik kendine zg ve uyumlu bir btndr (Yanbast, 1990:11). Kiilik, bir insan bakasndan ayran bedensel, zihinsel ve ruhsal zelliklerin btn olarak deerlendirilmektedir (imek vd., 2003, 73.) Bir dier tanma gre ise kiilik, bireyin yaam biimi olarak tanmlanabilir ve bu tanmn iinde insann kaltmsal, biyolojik ve kiisel zellikleri, bedensel grnm ve sal, ilgi ve eilimleri, kabiliyet ve ynelileri, insanlarla ilikileri, zihinsel zekas ve zihinsel yn de yer almaktadr (Barl, 2008:79). Kiiliin ortaya kmas bireylerin biyolojik, psikolojik ve sosyal bilekelerini incelemeyi gerekli klan karmak bir olaydr. Bu yapnn iki nemli etkeni vardr. Bunlardan biri, benlik tekisi ise d dnyadr. Kiilik bu iki etkenin karlkl ilikisi sonucu oluur. Kiinin arzular, eilimleri, biyolojik ihtiyalar, geldikleri rklar veya corafi blgeler, d dnyann alkanlklar, aile evresi,

Be Faktr Kiilik Modelinin yerinde Duygusal Tacize (Mobbing) Etkileri 21

ekonomik dzey, hukuksal ve ahlaksal kural, yasa ve ilkeler kiilik zerinde etkide bulunmaktadr (Eren, 2006:91). Belirli bir genetik yap ile dnyaya gelen birey, sosyal evresi ile karlkl etkileimden oluan sosyalleme sreci ierisinde, kendisine toplum iinde rol stlenmeyi olanakl klacak baz yetenekler, beceriler, gdler, tutum ve grler, sosyal deerler ve normlar oluturmakta ve bylece kiilii gelimekte ve ekillenmektedir. Sosyalleme sreci genellikle nemli yerde gerekleir. Bunlar; bireyin kiiliinin temellerini oluturan aile, ana izgileri belirlenmi kiiliin ayrntlarnn belirlenip, bireye bilgi ve yetenekler kazandran renim kurumlar ve bir yandan okul yaamndan devralnan kiiliin ayrntlarn belirlemeyi srdrmelerine yardmc olan ve uzun sreli etkiler sonucu, kiilik zelliklerinde deiikliklere yol aan bireyin alt iyeridir (Tnar, 1999:97). alma yaamna atlan bir insan ilk olarak kendi kiilik yapsyla rgt iindeki yerini alr. Kendi kiilik yapsyla yapaca i ve iinde yer ald rgt uyum iinde olduu takdirde bireyin i yaamndaki baars ykselir. Kii, i yaamnda stlenecei rol benimseyerek sosyalleme srecinde alma hayatna hazrlkl olduu takdirde, rgt amalar ile bireysel amalar arasnda btnlk salamak kolay olacaktr. Zira bu srete bireye kazandrlan yeni yetenekler, bilgi ve beceriler sadece bireyin alma hayatnda deil, zel yaamda da kullanaca ve davranlarn ekillendirebilecei hususlardr. Bu dorultuda, bireyin kiiliinin geliimine katk salanm olur (Ayta, 2007). Be faktr kiilik modelini uzun bir gemii olan yeni bir bak as olarak grmek mmkndr. nceki nesil bak alarndan farkl olarak teoriye deil, bilimsel gzleme dayal olup, kiilii be temel boyutta ele alr. nsanlar kategorilere blmektense eitli kiilik boyutlarnda farkl dzeylere yerletirir. Be faktr kiilik modeli; evrensel ve eksiksiz kiilik zelliklerinin, hiyerarik bir snflandrmasdr (McCrae ve Costa, 2006:227-244). Bu model; taraftarlarnn deer bitikleri, muhtemel veriler, bantl tasvirler; farkllklar ynetme, davran ve grupsallkla bireysellik arasnda varolan tepkiyi temel alr. Bu balca be farkllk; duygusal istikrar, dadnklk, deneyime aklk, uyumluluk ve sorumluluktur (Petot, 2004:81-94). Tanmlanan be faktr deiik yntemler kullanlarak yrtlm almalarda ok sk ortaya kt iin aratrmaclar bu faktrlere byk beli adn vermilerdir. Aratrmaclar ilk balarda ka faktr bulabileceklerini ya da kiiliin temel boyutlarnn nasl olabilecei konusunda bir kurama sahip olmayp sadece elde ettikleri verileri deerlendirmilerdir. Daha sonra, hangi zelliklerin birbirleriyle grup oluturduunu grmler ve bu be byk boyutu tanmlayacak kavramlar gelitirmeye balamlardr (Burger, 2006:251-253). Model balangta, Galton (1884) tarafndan nerilmi ve 1936da Allport & Odbert tarafndan aratrlmtr. 1957de Raymond Cattell, Allport ve Odbertin almalarndan yola karak 16PF kiilik analizini oluturmutur. Norman (1963) gibi aratrmaclar deneysel almalarla konu zerine odaklanmlardr. Be faktr kiilik modeline ait her bir boyutun tanmlayc karakteristik-

22

M. K.Demirci, Derya E. zler, Birsen Girgin

leri ise ksaca Costa ve McCrae tarafndan rneklenmitir (Li-Fang, 2002:19). Be faktr kiilik modelindeki be alt boyut faktrleri, kiiliin deneysel incelenmesi iin ortaya karlmtr (Goldberg, 1993:26-34). 1961de Tupes ve Christal aratrmalarnda, Cattela ait listeyi sekiz byk kiilik zelliine indirgemitir. 1963de Norman ise bu kiilik zelliklerini daynelim, uzlamaclk, sorumluluk, duygusallk ve kltr olarak isimlendirmitir. 1970li yllarda, neredeyse tamamen unutulan almalar, 1981de Goldberg tarafndan, szcksel proje almalar eklinde balayarak, u an dadnklk, geliime aklk, duygusal denge, uyumluluk ve sorumluluk olarak bilinen son haline getirilmitir (Goldberg, 1981:141-165). Son zamanlarda zerinde allan ve genel anlamda kabul gren be faktr kiilik modeli kiilikteki bireysel farkllklar dikkate alr ve kiilik zelliklerinin nemli bir snflandrmasn sunar. Be faktr kiilik modelinin altnda yatan temel varsaym, insanlarn gsterdikleri bireysel farkllklarn dnyadaki btn dillerde kodlanaca, konuma diline szckler halinde yansyaca ve bu szcklerden yola karak insann kiilik yapsn kapsayacak bir snflandrmann oluturulabileceidir (Yldrm, 2003:29). Son otuz ylda yaplan almalar, en byk tartmalarn bireye kar duruma arlk veren yaklamlar arasnda yaandn gstermektedir. Kii odakl yaklamlar bireysel farkllklarda kiilik zelliklerinin (treytlerin) nemi zerinde dururken; duruma arlk veren aratrmaclar kiilik zellii yaklamna eletiriler getirmi ve davrann belirlenmesinde durumsal zelliklerin nemini vurgulamlardr (Somer, 1998:35-62). Be faktr kiilik modeli; dadnklk, geliime aklk, duygusal denge, uyumluluk ve sorumluluk boyutlaryla tanmlanmaktadr. Bu boyutlar betimleyen Trkedeki tipik davransal sfatlar aada zetlenmitir (Somer ve Goldberg, 1999; Yelboa, 2006:199): Dadnklk (Extraversion): Cana yakn, enerjik, neeli, heyecan arayan ve baskn (yksek puan); mesafeli, sakin, ie dnk ve yalnzl tercih eden (dk puan). Geliime Aklk (Openness): Yaratc, analitik, baka grlere ak, duyarl (yksek puan); geleneksel, tutucu, gerekleri savunan, ilgisiz (dk puan). Duygusal Denge (Emotional Stability): Rahat, zgvenli, sabrl, eletiriye ak, strese toleransl (yksek puan); endieli, gergin, ekingen (dk puan). Uyumluluk (Agreeableness): Alakgnll, i birliine inanan, samimi, anlayl (yksek puan); pheci, dikbal, inat, rekabeti, ihtiyatl (dk puan). Sorumluluk (Conscientiousness): Sistemli, azimli, baarma ynelimli, hrsl, titiz (yksek puan); plansz, erteleyen, dikkati kolay dalan, dzensiz (dk puan). 3.Be Faktr Kiilik Modeli ile rgtsel Duygusal Taciz liki

Be Faktr Kiilik Modelinin yerinde Duygusal Tacize (Mobbing) Etkileri 23

Gnmzde yeni tanmlanmaya balayan bir kavram olan iyerinde duygusal taciz nedenleri ve sonular ile ok boyutlu bir sorundur. Bu sorunu tetikleyen en nemli elerden birisi de kiilik kavramdr. alanlar bir yandan kiilikleriyle iyerinde nemli deiimler yaratmakta, dier yandan da iyerindeki; rgt kltr, ynetim tarz, g ve iyeri politikalar bata olmak zere birok sosyal etkileimle kendisi de deiime uramaktadr. alann i ortamna uyumu, i doyumu ve mutluluunun temel koulu, iinin kendi yetenek, beceri, kiilik zellikleri ve deerler sistemine uygunluudur (Tevrz, 1997:13). Kukusuz kiiliin iyisi ya da kts yoktur, ancak ie uygun olan ya da ii ve kendisini zorlayan kiilik zellikleri vardr. Kiilerin zgemilerinde sahip olduklar zelliklere gre ie alnd ancak kiilik zellikleri yznden iten karldklar da gzlemlenmektedir. te yandan iten ayrlanlar da, ou kez yneticisi yznden iten ayrlmaktadr. Bu nedenle yneticilerin kiilik zellikleri de nitelikli alan kurumda tutmak asndan nem tar (Kurtulu, 2003). Aratrmalarda, iyerinde duygusal tacizin iki neden zerinde odakland grlmektedir. Bunlar; rgtsel iklim ve kiilik faktrdr (Einarsen, 1999:16-27). yerinde sertlik, saygszlk ieren ve bencilce gerekletirilen olumsuz davranlarn yaygnl, rgtsel psikolojiyle ilgilenen aratrmaclar tarafndan giderek artan bir oranda rapor edilmektedir. Kamuoyunda ve medyada dikkat eken olumsuz etki yaratan davranlarn, fiziksel olmaktan ok szl, dorudan yaplmaktan ok dolayl bir ekilde sergilenen ve kastl olarak gerekletirilen davranlar olduunu gstermektedir (Aguino ve Byron, 2002:69-87). Duygusal taciz aktrleri olarak zorbalarn kiisel zelliklerine odaklanan literatr, bir btn olarak deerlendirildiinde, iki trl zellik ve duygularla yldrma eylemleri arasnda ilikiler yakalanmaktadr. Bunlardan birincisi, yldrma eylemlerinde sosyal beceri eksiklii modeli, ikincisi ise makyavelizm olarak tanmlanan zorbalk tutumlardr. Bu anlamda duygusal taciz aktrleri, genel anlamda ilgi al eken, vgye ar muhta, iirilmi benlik algs iinde olan ve Leymanna gre kendi eksiklerinin telafisi iin yldrmaya bavuran gsz, gvensiz ve korkak kiilikteki insanlardr. Aratrmaclarn bir ksm, iyerinde duygusal tacizin ortaya knda madurun karakter ve psikolojik yapsnn da etkili olduunu belirtmektedir. Bu anlamda hakkn aramaktan ve kendini savunmaktan ekinen ve iddetle kaan, drst ve iyi niyetli kiilerin duygusal tacize maruz kald grlmektedir. Madurlarn iyi niyetli, ie kapank olmalar yldrma aktrlerini harekete geirmektedir (Kk, 2007:436-437). 1996da Vartia tarafndan yaplan kuramsal aratrmada, iyerinde duygusal taciz eylemlerinde kiilik rolnn etkisi daha ak bir ekilde anlatlmtr (Vartia, 1996:203-214). Coyne ve dierlerinin almasnda madur ve madur olmayanlar iin be faktr kiilik modeli kullanlmtr. Kiilik aratrmasna sistematik ekilde devam edilmitir. Bu almada, be byk faktrden en az

24

M. K.Demirci, Derya E. zler, Birsen Girgin

drt tanesi madurun zelliklerini aklamtr. Madurlar, itaatli ve atmadan kaan kiiler olarak grlerek, uyumluluk faktrne ilikin zellikler gzlenmitir. Madurlar, sorumlu ve z-denetimli (bilinli) bulunmu, dadnklk, alt boyutunda, sosyal vasflarda utanga olmaya rastlanm. duygusal denge alt boyutunda ise tedirgin ve nrotik olduklar ortaya kmtr (Coyne, ve dierleri, 2000:335-349). Be faktr kiilik modelindeki; dadnklk, geliime aklk duygusal denge, uyumluluk ve sorumluluk faktrleri tanmlayc faktrlerdir. yerinde duygusal tacizle ilgili balants asndan bakacak olursak bunlar ayn zamanda aklayc kavramlar olarak grmek de mmkndr. Modeldeki kiilik alt boyutlar, iyerinde duygusal taciz aamalar ile zellikle neden-sonu ilikisi balamnda rtmektedir. 4. Hastane Uygulamas Be faktr kiilik modelinin, iyerinde duygusal tacize etkilerini incelemek zere ifade edilmeye allan teorik ereveden hareketle gerekletirilen almada; ama, izlenen yntem ve elde edilen bulgular u ekilde zetlenmitir. 4.1. Ama ve Yntem Aratrmann amac, iyerinde duygusal taciz eylemlerinin nasl bir profil sergiledii, srece neden olan faktrlerden kiilik faktr ile arasndaki ilikileri ve etkileimi ortaya koymaktr. Bu ama iin kiilik, be faktr kiilik modeli erevesinde incelenmitir. yerinde duygusal taciz ise, kendini gsterme ve iletiimin etkilenmesi, sosyal ilikilerin etkilenmesi, kiinin yaam kalitesinin etkilenmesi ve mesleki durumunun etkilenmesi, sosyal itibarn etkilenmesi, madurun salnn etkilenmesi eklindeki alt boyutlar incelenmitir. Anket verilerinin analizinde ve yorumlanmasnda SPSS 10.0 paket programndan yararlanlmtr ve frekans dalm, t test, korelasyon ile regresyon analizi kullanlmtr. Ortaya kan sonular literatr taramas yoluyla elde edilen bilgiler dorultusunda yorumlanmtr. Be faktr kiilik modeli, Amerikal bir kiilik aratrmacs olan Goldberg tarafndan gelitirilen ve International Personality tem Pool (http://ipip.ori.org) isimli web sayfasnda yaynlanan anketten yararlanlmtr. yerinde duygusal taciz sorular iin, LIPT (Leymann Inventory of Psychological Terror) Klaus Niedl tarafndan gelitirilen anket versiyonundan ve 1994 ylnda Stale Einarsen, Bjrn Inge Raknes, Stig Berge Matthiesen ve Odd Henning Hellesoy tarafndan gelitirilen Negative Action Questionnaire (NAQ) sorularndan faydanlarak ve aratrma iin en uygun maddeler seilerek hazrlanlmtr. Referans verilen bu almalarda gvenilirlik croncbach alpha deerleri ( ) yksek deerlerle tespit edilmi, geerlilikleri ve gvenilirlikleri kantlanmtr. 4.2. Evren ve rneklem

Be Faktr Kiilik Modelinin yerinde Duygusal Tacize (Mobbing) Etkileri 25

Aratrmann rneklemi, Eskiehir ilinde bulunan iki kamu alannda alan hastane ve bir zel alanda hizmet veren tp merkezinden seilmitir. Bu kurumlarda alan doktor, hemire, teknisyen, salk memuru, sekreter, diyetisyen, gvenlik, hastabakc, temizlik elemanlar ankete gnlllk esasna uygun olarak katlmlardr. Kurumlardaki, insan kaynaklar blmleri ile yaplan yz yze grmeler sonucu; kamu alannda hizmet vermekte olan iki salk kurumunda 683 alan ve zel olarak hizmet vermekte olan salk kurumunda ise, 80 alan tespit edilmitir. Toplam olarak datlan 320 anketin, 300 tanesi rnekleme dahil edilebilecek dzeyde cevaplandrlmtr. Bu balamda, almann geri dnm oran %90.4 olarak gerekletirilmitir. 4.3.Gvenilirlik Analizi almada kullanlan, anketin i tutarln lmek iin yaplan gvenirlik analizinde cronbachs alpha says iyerinde duygusal tacizi tespit iin kullanlan Leymann lei iin 0.95 bulunmutur. Be faktr kiilik modeli iin cronbach alpha says 0.80 bulunmutur. Sz konusu deerler sosyal bilimler alan iin, kabul edilebilir dzeyde bulunmutur. 4.4.Ankete Katlanlarn Demografik zellikleri Elde edilen bulgular sonucunda; anketi cevaplayan alanlarn %75i kadn, %25i erkek alanlardan meydana gelmektedir. Anketten elde edilen verilere gre 18-25 ya aral %26 iken 26-40 ya arasndaki alanlar %63.3 ve 4155 ya aralnda oran %10.7dir. Bu oranda bize gstermektedir ki aratrmaya katlan salk personelinin byk blm, orta ya grubundan olumaktadr. Salk sektrnde alan personelin byk ounluunun orta yal alanlardan olumas ynnden, bu sektrde i younluunun ok olmas ve alannda uzmanlam ve deneyim kazanm personel gcne iaret etmesi bakmndan nem arz etmektedir. Ankete katlanlardan eitim dzeyi ilkretim olan 29 kii %9.7, lise olan 83 kii %27.7, niversite 169 kii %56.3, master 3 kii %1.0 ve doktora 16 kii %5.3 bulunmaktadr. Tespit edilen oranlar gz nne alnca ankete katlanlarn eitim seviyesinin yksek olduu grlmektedir. Ankete katlan alanlarn, %19u 1 yldan az kdeme, %32si 1-5 yllk kdeme, %26s 6-10 yllk kdeme, %12.3 11-15 yllk kdeme, sadece %10.7si 16 yl ve st kdeme sahiptir. Bu verilere gre; ankete katlan alanlarn ounluunun 1-5 yl aras ve 6-10 yl alanlardan olumaktadr. Ankete katlan 300 alandan %12.7si 1 yldan az tecrbeye, %28.7si 1-5 yl aras tecrbeye, %27.7si 6-10 yl aras tecrbeye, %15.3 11-15 yl aras tecrbeye ve %15.7si 16 yl ve stde i tecrbesine sahiptir. Ankete katlan alanlarn alma yl rakamlar ve i tecrbesine ilikin rakamlar birbirleriyle uyumlu grlmektedir. Bu ise alanlarn, bir ounun ilk iyerlerinde altklarn gstermektedir. ankete katlan 300 kiiden 175 kii %58.3 evli, 115 kii %38.3 bekar, 8 kii %2.7 boanm ve 2 kii %0.7 duldur. Elde edilen rakamsal bulgulara gre ankete katlan salk alanlarnn byk

26

M. K.Demirci, Derya E. zler, Birsen Girgin

ounluunun evli olduu grlmektedir. Anket uygulamasna katlan 300 kiiden %8.7si doktor, %55i hemire, %8.3 teknisyen, %6s salk memuru, %3 sekreter, %1.7si diyetisyen, %1.7si gvenlik eleman, %8.7si hasta bakc ve %7si temizlik elemandr. Bu verilere gre aratrmaya katlan alanlarn byk bir ksm hemirelerden olumaktadr. Ankete katlan 300 kiiden %77.3 kamu alannda, %22.7si zel alanda almaktadr. Aratrmaya katlanlarn byk ounluu kamu alannda hizmet vermektedir. Anket uygulamasna katlan 300 kiiden %95.3 alan, %4.7si ynetici olarak grev yapmaktadr. Aratrmaya katlanlarn byk ounluu alanlardan olumaktadr. Ankete katlan alanlardan %337si iyerinde duygusal taciz maduru olduunu dnerek evet, ankete katlan alanlarn %66.3 ise hayr cevabn vermitir. Bu verilere gre salk kurulularndaki duygusal taciz madurlarnn oran %33.7 olarak kabul edilmitir. Bu oran konu ile ilgili almalarla uyumlu grlmektedir. Avrupa ve ABDde ki almalarda iyerinde taciz oranlar %16 olarak belirlenmitir. Trkiyede ise bu oran %3035 olarak dnlmektedir(Gl, 2006). yerinde duygusal taciz tm sektrlerde grlmektedir, ama sosyal ilerde, risk faktr daha yksek olmaktadr. u an hizmet sektr ve teknoloji sektrnn ortak kullanm alan ekline gelen salk sektr de yksek risk tamaktadr(Arpacolu b, 2003:46). Elde edilen bulgular nda, maduriyet bildiriminde bulunan alanlarn demografik bilgilerinin incelenmesi iin frekans testi uygulanmtr. Test sonularna gre; anketi cevaplayan madurlarn %77.2si kadn alanlardan, %22.8i erkek alanlardan olumaktadr. Ankette madur olduunu bildiren alanlarn, byk ounluu kadn alanlardan olumaktadr. Bu konuda yaplan eitli aratrmalarda da ayn ekilde, kadn alanlarn duygusal tacize daha ok maruz kald grlmektedir (Salin, 2001:425-441) (Bjrkqvist, vd., 1994:173-184). Anketi cevaplayarak, duygusal taciz maduru olduunu bildiren alanlarn %8.9u ilkretim mezunu, %32.7si lise mezunu, %56.4 niversite mezunu, %2si doktora mezunudur. Aratrma bulgularna gre, aratrmaya katlan hastane alanlarndan madurlarn eitim dzeyinin yksek olduu grlmektedir. Anketi cevaplayarak madur olduunu bildirenlerin, %11.9u 1 yldan az i tecrbesine, %27.7si 1-5 yl aras i tecrbesine, %25.7si 6-10 yl aras i tecrbesine, %19.8i 11-15 yl aras i tecrbesine ve %14.9u 16 yl ve zeri i tecrbesine sahiptir. Aratrma bulgularna gre i tecrbesi arttka duygusal taciz oran azalmaktadr. Anketi cevaplayarak maduriyet bildirenlerin %15.8i 1 yldan az alma ylna, %29.7si 1-5 yl aras alma ylna, %25.7si 6-10 yl aras alma ylna, %17.8i 11-15 yl aras alma ylna ve %10.9u 16 yl ve zeri alma ylna sahiptir. Aratrma bulgularna gre alma yl arttka, iyerinde duygusal taciz oran azalmaktadr. Aratrma bulgularna gre, i tecrbesi ve alma yl rakamlar saysal olarak birbirine yakn grlmektedir. Bu bakmdan, bir ok alann altklar kurumun ayn zamanda ilk alma yeri olduu sylenebilir. Anketi cevaplayan madurlarn %5i doktor, %61.4 hemire, %5i teknisyen, %2si salk

Be Faktr Kiilik Modelinin yerinde Duygusal Tacize (Mobbing) Etkileri 27

memuru, %4 gvenlik memuru, %12.9u hasta bakc ve %6.9u temizlik elemandr. Aratrma bulgularna gre, aratrmaya katlan hastane alanlarndan maduriyet bildirenlerin byk bir ounluunu hemirelerden oluturmaktadr. Anketi cevaplayan alanlardan, maduriyet bildirenlerin %24.8inin ya 18-25 aralnda, %67.3 26-40 aralnda ve %7.9u 41-55 ya aralndadr. Aratrma bulgularna gre; duygusal tacize maruz kalan kiiler orta ya grubunda daha ok bulunmaktadr. Aratrma bulgular, deiik aratrma bulgular ile ayn paralelde grlmemektedir (Einarsen ve Skogstad, 1996:185-201). Bunun dnda, Heinz Leymanna ait 1996da yaplan almada ise; 55 ve zerinde yaa sahip alanlarn iyeri duygusal taciz maduru olduklar iin erken emekliye ayrldklar grlmtr (Leymann,1996:165184). Aratrma bulgular sonularna gre; maduriyet bildirenlerden byk ounluunun 26-40 ya grubunda olmas, bu grubun daha aktif alan bir kitle olmasndan ileri gelmektedir. Bir sonraki ya grubu aral salk alannda daha ok geri hizmette almaktadr. Bir nceki ya grubu ise, ie yeni adapte olan grup olup ayn zamanda 26-40 ya grubu ile srekli eitim al verii iinde alt iin, bu almada en ok duygusal taciz maduru olduunu bildiren grup yine bu ya grubu olmaktadr. Dier bir taraftan, sosyal baz etkenlerde bu ya grubunda duygusal taciz oluumunu artrabilmektedir. Bu etkenler arasnda; rgt kltrn tamas iin bu ya grubunun daha uygun olmas ve zellikle salk alannda, rgt kltrnde duygusal tacizin normal kabul edilmesi saylabilir. Bir dier etken ise, memur statsnn bu grupta youn olmas sonucu iten kolay kolay vazgeilememesi duygusal taciz iin tetikleyici sebep olarak grlebilir. Anketi cevaplayan alanlarn maduriyet bildirenler arasnda %96s alan, %4 ynetici konumunda almaktadrlar. Aratrmaya gre duygusal tacize urayanlarn byk ounluu alan olarak grev yapmaktadrlar. Aratrma bulgular literatr sonular ile uyumlu bulunmutur. rgtlerde konum asndan duygusal taciz incelendiinde, alanlarn yneticilere gre daha fazla oranda duygusal zorbalkla kar karya olduu grlmektedir(Salin, 2001:425-441). Bir baka aratrmada ise, alanlarn %81inin yneticilerden ve %58inin ise i arkadalarndan duygusal zorbala maruz kaldklar; saldrganlarn ynetici olduklar durumda da, alanlarn daha fazla oranda olumsuz duygulanmlar yaadklar ve rgtn duygusal zorbalkla baa kma konusunda da bir adm atacana inanmadklar anlalmtr (Fox ve Stallworth, 2005:438-456). Anketi cevaplayan madurlarn %83.2si kamu alannda, %16.8i zel alanda hizmet vermektedir. Aratrmaya gre maduriyet bildirenlerin byk ounluu kamu alannda almaktadr. Literatr almalarnda da kamu alannda alanlarn genel olarak daha fazla duygusal tacizle karlat dorulanmaktadr. ngilterede UNSON (UK Union) aratrmasna gre; kamu hizmetinde alanlar arasnda duygusal taciz dzeyi yksektir. zellikle duygusal taciz madurlar, kamu ynetiminde iyerinde duygusal taciz uygulanmasnn ynetim kltrnn bir paras olduuna dikkat ekmektedir. Ancak, son yllarda kreselleme etkisiyle

28

M. K.Demirci, Derya E. zler, Birsen Girgin

oluan rekabet, sonu odakl almak, verimlilik basks ve bu konuda yaplacak performans deerlendirmeleri de iyerinde duygusal tacizde etkili olduu grlmtr (UNISON, 2007). 4.5. Analiz Aratrma verilerine temel hipotezimiz olan; be faktr kiilik modelinin, iyerinde duygusal tacize etkisi vardr. Aratrmann uyguland denekler ve temin edilen veriler dikkate alndnda kabul edilebilir bir dzeyde olduu belirtilebilir.
Tablo 2. Cinsiyet Deikeni le Baml ve Bamsz Deikenler Arasndaki t-testi Cinsiyet Kadn Erkek Kadn Erkek Kadn Erkek Kadn Erkek Kadn Erkek Kadn Erkek Kadn Erkek Kadn Erkek Kadn Erkek Kadn Erkek N 225 75 225 75 225 75 225 75 225 75 225 75 225 75 225 75 225 75 225 75 Ortalama 29.5147 28.6932 28.7198 29.9676 30.8169 32.6233 28.8040 28.8760 29.4616 30.8194 12.3318 12.2311 9.7667 10.4444 10.8152 10.6240 11.5964 11.7854 11.6252 11.1441 Std. Sap. 5.5347 5.9036 4.1831 5.5912 3.8109 4.6678 6.1961 5.6184 3.9201 4.4624 5.1448 5.7740 4.1450 5.3294 4.8244 5.2494 4.4002 5.4306 4.9671 6.0375 t 1.089 -2.033 -3.323 -.089 -2.470 .142 -1.138 .290 -,300 .684 p .503 .002 .039 .387 .351 .185 .031 .200 .020 .016

Da Dnklk Uyumluluk Sorumluluk Duygusal Denge Aklk Kendini Gstermeyi Etkileme Sosyal likileri Etkileme Yaam Kalitesini Etkileme Sosyal tibar Etkileme Sal Etkileme

H1: Ankete katlan alanlarn, iyerinde duygusal tacizin alt boyutlarndan olan, sosyal ilikileri etkilenmesi, sosyal itibar etkilenmesi ve saln etkilenmesi alt boyutlarna ilikin grleri arasnda cinsiyet deikenine gre istatistiksel olarak anlaml farkllk vardr. Farkllklar aratrmak iin yaplan t test sonucuna gre; alanlarn duygusal tacizin alt boyutlarndan olan sosyal itibar etkileme ve sosyal ilikileri etkileme bakmndan istatistiksel adan %95 anlamllk dzeyine gre anlaml bir farkllk olduu bulunmutur. Aratrmann baml deikeni olan duygusal taciz boyutlarndan sosyal itibar etkileme (t=-,300; p=0.20), sosyal ilikileri etkileme (t=-1.138; p=.031) ve saln etkilenmesi (t=684; p=0.16) alanlarn cinsiyetine gre istatistiksel adan anlaml bir farkllk arz etmektedir.

Be Faktr Kiilik Modelinin yerinde Duygusal Tacize (Mobbing) Etkileri 29

Aritmetik ortalamalarnn incelenmesinden ise iyerinde duygusal tacizin hem sosyal itibar etkileme hem de sosyal ilikileri etkileme alt boyutlarndan erkeklerin kadnlara oranla daha fazla etkilendii, saln etkilenmesi alt boyutunda ise kadn alanlarn daha fazla etkilendikleri analiz sonularnda gzlenmitir. H2: Ankete katlan alanlarn, be faktr kiilik modelinin alt boyutlarndan olan, uyumluluk ve sorumluluk alt boyutlarna ilikin grleri cinsiyet deikenine gre istatistiksel olarak anlaml farkllk gstermektedir. Aratrmann bamsz deikeni be faktr kiilik modeli ve alt boyutlar kapsamnda, alanlarn cinsiyetlerine gre farkllama olup olmadn tespit etmek zere yaplan t-test sonularndaki bulgulara gre %95 anlamllk dzeyinde baz boyutlarda istatistiksel adan farkllklar bulunmutur. Aratrmann bamsz deikeni olan be faktr kiilik modelinin alt boyutlarndan olan uyumluluk (t=-2.033; p=0.002) ve sorumluluk (t=-3.323; p=0.039) alanlarn cinsiyetine gre istatistiksel adan anlaml bir farkllk arz etmektedir. Aritmetik ortalamalarnn incelenmesinden ise, sorumluluk ve uyumluluk alt boyutlarnda erkeklerin kadnlara gre daha pozitif grlere sahip olduu belirlenmitir.
Tablo 3. alanlarn Faaliyet Gsterdii Alan le Duygusal Taciz Alt Boyutlar Arasndaki t-testi Alan Kendini Gstermeyi Engelleme Sosyal likileri Etkileme Yaam Kalitesini Etkileme Sosyal tibar Etkileme Sal Etkileme Kamu zel Kamu zel Kamu zel Kamu zel Kamu zel N 231 68 231 68 231 68 231 68 231 68 Ortalama 12.8102 10.5956 10.3003 8.6936 10.9299 10.2147 11.9730 10.5368 11.9264 10.0784 Std. Sapma 5.2115 5.2771 4.4089 4.4892 5.0458 4.4868 4.6158 4.6989 5.1829 5.2441 t 3.050 2.606 1.122 2.221 2.561 p .003 .010 .264 .028 .012

H3: yerinde duygusal tacizin alt boyutlarndan olan, kendini gsterme ve iletiimin etkilenmesi, sosyal ilikilerin etkilenmesi, sosyal itibarn etkilenmesi ve saln etkilenmesi alt boyutlarnda, kamu ve zel alanda alanlar arasnda istatistiksel olarak anlaml fark vardr. Elde edilen bulgulara gre; alanlarn faaliyet gsterdikleri alan ile duygusal tacizin alt boyutlarndan olan kendini gstermeyi etkileme, sosyal ilikileri etkileme, sosyal itibar etkileme ve sal etkileme arasnda %95 anlamllk dzeyinde istatistiksel olarak anlaml bir farkllk olduu grlmektedir. alanlarn faaliyet gsterdikleri alana gre duygusal tacizin alt boyutlarnn sadece ya-

30

M. K.Demirci, Derya E. zler, Birsen Girgin

am kalitesini etkileme boyutu hari tm boyutlarda p deeri anlaml bulunmutur. Yani kamu alannda faaliyet gsteren alanlar, zel sektr alanlarna gre duygusal tacizin yaam kalitesini etkileme boyutu dnda tm boyutlarn daha farkl ekilde anlamlandrmaktadrlar. Bu balamda kamu alannda duygusal taciz eylemlerinin younluu yaplan analiz sonucu dorulanmaktadr.
Tablo 4. alan ve Ynetici Arasndaki Be Faktr Kiilik Alt Boyutlarna Ynelik t-testi Konum Da Dnklk Uyumluluk Sorumluluk Duygusal Denge Aklk alan Ynetici alan Ynetici alan Ynetici alan Ynetici alan Ynetici N 284 14 282 14 285 13 285 14 284 14 Ortalama 29.2018 31.5214 29.0028 29.6143 31.2611 31.2231 28.7481 30.3286 29.7865 29.9000 Std. Sap. 5.6041 5.9058 4.6358 3.8418 4.1703 2.2830 5.9530 7.8438 4.1218 3.5839 t -1.508 -.485 .033 -.955 -.101 p .533 .428 .036 .163 .355

H4: alan ve yneticilerin, be faktr kiilik modeline ait sorumluluk alt boyutu hakkndaki grleri arasnda anlaml fark vardr. Aratrmada, alan ve yneticilerin be faktr kiilik modeline gre kiilik alt boyutlar ile ilgili farklar karlatrmak amacyla yaplan t test sonularnda %95 anlamllk dzeyine gre, ynetici ve alanlar arasnda sorumluluk alt boyutunda (t=.033 p=.036) anlaml kabul edilebilir fark grlmtr. Aritmetik ortalamalarn incelenmesi sonucu ise; alanlarn, yneticilere gre sorumluluk alt boyutu ile ilgili daha pozitif grlere sahip olduu sonucuna varlmtr.
Tablo 5. alan ve Yneticilerin Duygusal Tacizin Alt Boyutlarna likin Farkllklarn gsteren t-testi Konum Kendini Gstermeyi Engelleme Sosyal likileri Etkileme Yaam Kalitesini Etkileme Sosyal tibar Etkileme Sal Etkileme alan Ynetici alan Ynetici alan Ynetici alan Ynetici alan Ynetici N 285 14 285 14 285 14 285 14 285 14 Ortalama 12.4298 9.7976 10.0251 8.1190 10.9039 7.9857 11.7470 9.5476 11.6339 8.9048 Std. Sap. 5.2994 4.8204 4.4802 3.9911 4.9293 4.0863 4.6846 3.8472 5.2109 5.4724 t 1.985 1.734 2.581 2.064 1.826 p .066 .104 .021 .057 .089

Be Faktr Kiilik Modelinin yerinde Duygusal Tacize (Mobbing) Etkileri 31

H5: alan ve yneticilerin, iyerinde duygusal tacize ait kiinin yaam kalitesinin etkilenmesi alt boyutundaki grleri arasnda istatistiksel olarak anlaml fark vardr. Aratrmada alan ve yneticilerin, iyerinde duygusal tacizin alt boyutlar ile ilgili farklar karlatrmak amacyla yaplan t test sonularnda %95 anlamllk dzeyine gre, ynetici ve alanlar arasnda duygusal tacizin alt boyutlarndan yaam kalitesinin etkilenmesi alt boyutunda (t=2.581 p=.021) anlaml kabul edilebilir fark grlmtr. Aritmetik ortalamalarn incelenmesi sonucu ise; alanlarn, yneticilere gre iyerinde duygusal tacizin yaam kalitesinin etkilenmesi alt boyutundan daha fazla etkilendii sonucuna varlmtr.
Tablo 6. Maduriyet ile Be Faktr Kiilik Alt Boyutlar Arasndaki t-test Da Dnklk Uyumluluk Sorumluluk Duygusal Denge Aklk Maduriyet Evet Hayr Evet Hayr Evet Hayr Evet Hayr Evet Hayr N 100 198 100 196 100 198 101 198 100 196 Ortalama 29.3360 29.2980 28.8780 29.1102 31.5500 31.1126 28.3188 28.0788 29.1760 30.1061 Std. Sap. 4.9435 5.9582 4.3379 4.7335 4.4008 3.9487 6.7361 5.6647 4.3937 3.9044 t .055 -.410 .868 -1.028 -1.857 p .006 .310 .397 .010 .332

H6: Ankete katlan alanlarn, duygusal taciz maduru olduunu bildirenler ve bildirmeyenler arasnda be faktr kiilik modelinin alt boyutlarndan, da dnklk ve duygusal denge alt boyutlar arasnda istatistiksel olarak anlaml fark vardr. Aratrmada iyerinde duygusal taciz madurlar ve madur olmayanlar arasnda kiilik faktrlerini karlatrmak amacyla yaplan t test sonularnda %95 anlamllk dzeyine gre dadnklk alt boyutu (t= .055 p=.006) ve duygusal denge alt boyutu(t=-1.028 p=.010) istatistiksel olarak anlaml kabul edilebilir dzeydedir. yerinde duygusal taciz maduru olan alanlarn, madur olmayanlara gre dadnklk boyutunda daha pozitif dncelere sahip olduklar ve duygusal denge boyutunda ise yine ayn ekilde daha pozitif grlere sahip olduklar sonucuna varlmtr. H7: yerinde duygusal taciz maduru olduunu bildiren alanlarn, duygusal tacizin tm alt boyutlar olan; kendini gsterme ve iletiimin engellenmesi, sosyal ilikilerin etkilenmesi, kiinin yaam kalitesinin etkilenmesi, sosyal itibarn etkilenmesi ve saln etkilenmesi alt boyutlarna ilikin grlerinde dier alanlara gre istatistiksel olarak anlaml fark vardr.
Tablo 7. Maduriyet ve yerinde Duygusal Taciz Alt Boyutlar Arasndaki t-test Analizi

32

M. K.Demirci, Derya E. zler, Birsen Girgin

Maduriyet Kendini Gstermeyi Engelleme Sosyal likileri Etkileme Yaam Kalitesini Etkileme Sosyal tibar Etkileme Sal Etkileme Evet Hayr Evet Hayr Evet Hayr Evet Hayr Evet Hayr

N 100 199 100 199 100 199 101 199 100 199

Ortalama 16.9483 9.9740 13.0479 8.3568 14.8860 8.6975 15.3249 9.7927 16.0483 9.2236

Std. Sap. 4.1641 4.1538 4.3857 3.6086 3.8436 4.0327 4.0790 3.7638 4.6000 3.8961

t 13.675 9.247 12.919 11.293 13.435

p .000 .000 .000 .000 .000

Aratrma iin yaplan t-test analizindeki bulgulara gre; maduriyet bildirenler ve dier alanlar ile iyerinde duygusal tacizin alt boyutlar arasnda %95 anlamllk dzeyinde istatistiksel olarak anlaml bir farkllk olduu grlmektedir. Maduriyet bildirenlere gre duygusal tacizin alt boyutlarnn tmnde (p=0.000) olarak bulunmutur. yerinde duygusal tacize hedef olan madurlar, duygusal tacizin tm boyutlarndan, madur olmayanlara gre daha fazla ekilde etkilenmektedirler. Elde edile bulgulara gre, iyerinde duygusal taciz maduru olduunu bildiren alanlarn, maduriyet bildirimleri dorulanmtr. H8: Be faktr kiilik modelinin, duygusal denge alt boyutundaki deiimler, iyerinde duygusal tacizin alt boyutlarndan kendini gsterme ve iletiim biimlerine olan eylemlerde anlaml etkendir.
Tablo 8. Duygusal Denge ile Kendini Gstermeyi Etkilemeye Ynelik Korelasyon Analizi Kendini Gstermeyi Etkileme Pearson Correlation Sig.(2-Tailed) N Duygusal Denge -,216** ,000 300

H8 hipotezini dorulamak iin korelasyon ve regresyon analizleri uygulanmtr. Duygusal denge alt boyutu ile kendini gsterme alt boyutu arasndaki korelasyon katsays 0.01 dzeyinde anlaml kmtr. Kendini gsterme ile duygusal denge alt boyutlar arasndaki ilikinin daha gvenilir olmas iin regresyon analizi yaplmtr. Regresyon modelinde duygusal denge bamsz deiken, kendini gstermeyi etkileme baml deiken olarak kullanlmtr. Bamsz deiken olan be faktr modelinde duygusal denge, baml deiken olan kendini gstermeyi etkileme alt boyutunu %47 orannda aklamaktadr. Beta deerinin negatif olmasndan dolay duygusal denge alt boyutu ile kendini gsterme alt boyutu arasnda negatif bir iliki vardr. Bu balamda, alann duygusal dengeli yada nrotik olmasnn, iyerinde duygusal tacizin ilk aamas

Be Faktr Kiilik Modelinin yerinde Duygusal Tacize (Mobbing) Etkileri 33

kabul edilen kendini gsterme ve iletiimi etkileme alt boyutunda nemli olduu kabul edilir.
Tablo 9. Duygusal Denge ile Kendini Gstermeyi Etkilemeye Ynelik Regresyon Analizi R2 = 0,47
Deiken Duygusal Denge

F=

14.461 Anlamlk dzeyi= ,000 Katsays t Deeri -,216 -3,803

Anlamllk Dzeyi ,000

H9:Be faktr kiilik modelinin alt boyutu olan duygusal dengede grlen deiimler, iyerinde duygusal tacizin alt boyutu olan sosyal itibar etkilemeye ynelik alt boyutunda anlaml farka neden olur.
Tablo 10. Duygusal Denge ile Sosyal tibar Etkilemeye Ynelik Korelasyon Analizi Sosyal tibar Etkileme Pearson Correlation Sig.(2-Tailed) N Duygusal Denge -,274** ,000 300

H9 hipotezini test etmek iin yaplan korelasyon ve regresyon analizinde, iyerinde duygusal tacizin, sosyal itibar etkileme alt boyutu ile be faktr kiilik modelinin duygusal denge alt boyutu arasndaki korelasyon katsays 0,01 dzeyinde anlaml kmtr. Bamsz deiken olan be faktr modelinde duygusal denge, baml deiken olan sosyal itibar etkileme alt boyutunu %75 orannda aklamaktadr. Beta deerinin negatif olmasndan dolay duygusal denge alt boyutu ile sosyal itibarn etkileme alt boyutu arasnda negatif bir iliki vardr. Bu balamda denebilir ki; duygusal dengedeki negatif ynde istikrarszlk, iyerinde duygusal tacizin alt boyutlarndan olan sosyal itibara ynelik saldrlarda etkili olmaktadr.
Tablo 12. Duygusal Denge ile Sosyal tibar Etkilemeye Ynelik Regresyon Analizi R2 = 0,75 Deiken Duygusal Denge F= 23.779 Katsays -,274 Anlamlk dzeyi= ,000 Anlamllk t Deeri Dzeyi -4,876 ,000

H10: Be faktr kiilik modelinin duygusal denge alt boyutu ve iyerinde duygusal tacizin alt boyutu olan sosyal ilikilere ynelik eylemler arasnda istatistiksel olarak anlaml bir iliki vardr.
Tablo 3.13. Duygusal Denge ile Sosyal likileri Etkilemeye Ynelik Korelasyon Analizi Duygusal Denge

34

M. K.Demirci, Derya E. zler, Birsen Girgin

Sosyal likileri Etkileme

Pearson Correlation Sig.(2-Tailed) N

-,235** ,000 300

H10 hipotezini test etmek iin yaplan korelasyon ve regresyon analizinde, iyerinde duygusal tacizin, sosyal ilikileri etkileme alt boyutu ile be faktr kiilik modelinin duygusal denge alt boyutu arasndaki korelasyon katsays 0,01 dzeyinde anlaml kmtr. Bamsz deiken olan be faktr modelinde duygusal denge, baml deiken olan sosyal ilikileri etkileme alt boyutunu %51 orannda aklamaktadr. Beta deerinin negatif olmasndan dolay duygusal denge alt boyutu ile sosyal itibarn etkileme alt boyutu arasnda negatif bir iliki vardr. Bu balamda denebilir ki; duygusal dengedeki negatif ynde istikrarszlk, iyerinde duygusal tacizin alt boyutlarndan olan sosyal ilikiler ynelik eylemlerde etkili olmaktadr.
Tablo 14. Duygusal Denge ile Sosyal likileri Etkilemeye Ynelik Regresyon Analizi R2 = 0,51 Deiken Duygusal Denge F= 15.505 Anlamlk dzeyi= ,000 Katsays t Deeri Anlamllk Dzeyi -,164 -3,938 ,000

H11: Be faktr kiilik modelinin alt boyutu olan duygusal dengede grlen deiimler, iyerinde duygusal tacizin alt boyutlarndan sala ynelik eylemlerde etkili olmaktadr.
Tablo 13. Duygusal Denge ile Sal Etkilemeye Ynelik Korelasyon Analizi Sal Etkileme Pearson Correlation Sig.(2-Tailed) N Duygusal Denge -,217** ,000 300

H11 hipotezini test etmek iin yaplan korelasyon ve regresyon analizinde, iyerinde duygusal tacizin, saln etkilenmesi alt boyutu ile be faktr kiilik modelinin duygusal denge alt boyutu arasndaki korelasyon katsays 0,01 dzeyinde anlaml kmtr. Bamsz deiken olan be faktr modelinde duygusal denge, baml deiken olan saln etkilenmesi alt boyutunu %45 orannda aklamaktadr. Beta deerinin negatif olmasndan dolay duygusal denge alt boyutu ile saln etkilenmesi alt boyutu arasnda negatif bir iliki vardr. Bu balamda denebilir ki; duygusal dengedeki negatif ynde istikrarszlk, iyerinde duygusal tacizin alt boyutlarndan olan saln etkilenmesine ynelik eylemlerde etkili olmaktadr.
Tablo 14. Duygusal Denge ile Sal Etkilemeye Ynelik Regresyon Analizi

Be Faktr Kiilik Modelinin yerinde Duygusal Tacize (Mobbing) Etkileri 35


R2 = 0,45 Deiken Duygusal Denge

F= 13.516 Katsays -,181

Anlamlk dzeyi= ,000 t Deeri Anlamllk Dzeyi -3,676 ,000

Sonu ve neriler Dnyann deien koullaryla, iinde varolduumuz rgtler de deiime uramaktadr. Bu deiim iinde, artan iletiim, teknolojinin hzla yenilenmesi, snr tesi faaliyetler ve bilginin giderek artan deeri ne kan farkllklardr. Gn getike artan rekabet ortamnn en nemli kozu ise insan faktrdr. Tm bu ortam iinde eskiden beri varolan iddet kavram ise gnmze kendini uyarlayarak, farkl ekillerde karmza kmaktadr. Bu almann da konusu olan iyerinde duygusal taciz henz yeni tanmlanmaya balanm olan bir iddet trdr. Bu iddet tr, bireysel polemikler ya da kiiselletirilmi problemler olarak grldnden ou kez dardan herhangi bir mdahale grmeyerek sinsi bir sre iinde ilerlemektedir. Kavram bireysel bir sorun olarak alglandndan, sorun zerine gerekli felsefi bak asnn henz oluturulamad grlmektedir. Kayplarsa, hem bireysel hem de toplumsal boyutlarda olmaktadr. Bireyin alt meslei ve kiilii arasnda zamanla btnleme ve uyum gzlenmektedir. Bu denge rgtsel yaamla beraber ileri boyutta kimliimiz haline gelir. rgtsel davranlarmzda, zaman iinde oluturduumuz kendilik imajmz iinde dncelerimiz, hareketlerimiz, eylemlerimiz sadece iletiim tarzmz ya da yaptmz i gibi elerden deil, kendimiz iin nasl bir imaj izdiimizden de etkilenir. Bu imaj iinde, ou kez olmas gereken biimde davranlar gsterip, ayn zamanda dsal btnlmz ararz. Ancak dsal btnlmz ve isel btnlmz farkl bir dengede gereklemekte, bizim rgtteki bireysel dengemizde nemli rol oynamaktadr. Ar uta dsallatrlm ve bu ekilde kendini tanmlamakta olan kiilikler iyerlerinde bizzat yaptklar ileri ya da ileri konusundaki geleneksel bak alarn kiiselletirmekte bu da duygusal taciz iin ortam oluturmaktadr. Dier taraftan toplumsal veya rgtsel baz zaaflarda, alanlarn kendi isel geliimlerini aramasn engelleyip, hatta tam tersi kestirme yollar aramasna neden olmaktadr. Bu biimde bir meslek sahibi olma ya da mesleinde ykselme ile de zaten batan doru ie, doru insan olarak zetlenecek geree uyulmam olunacandan, alma ortamnda adil iklim batan kaybedilmi olunur. zetlenen bulgulara dayanlarak baz nerilerde bulunmak mmkndr. Gnmzde giderek deien dnyann bir paras olarak, bireyler de baz deiimler yaamaktadr. Yllardan beri varolan, iddet gibi birok kavramda bu deiimlere ayak uydurarak ekil deitirmektedir. alan insan yeni dnya dzeninde giderek daha nemli olmakta, artk yeni tanmlanan veya halen varl tanmlanmam birok yeni sorunla karlamaktadr. Deiim ya da teknoloji kadar esnek olmayan etik kavramlar ise bu sorunlara cevap

36

M. K.Demirci, Derya E. zler, Birsen Girgin

verememektedir. Bunun iin bireysel ve rgtsel baz zmleri aadaki ekilde zetlemek mmkndr: yerindeki insan daha fazla aratrmalara konu olmaldr. Lisans ve lisansst almalarda bu konuya arlk verilmesi gerekmektedir. Bu balamda lkemizde, gerek kamu gerekse zel kurulular pek fazla ibirliini kabul etmemektedir. Merkeziyeti anlayl brokrasi azaltlmaldr. yerlerinde daha kurulu aamalarnda, bina yada alma iin kullanlacak aralar planlanmakta ama insan gc iin gerekli planlanma ayn derecede duyarllkla yaplmamaktadr.Bir i yerinde daha kurulu aamasnda somut yada soyut tm boyutlar dnlerek planlama yaplmas gereklidir. e almlarda ya da zellikle grev ii ykselmelerde adil ve eitliki davranlmaldr. Bu konuda eitim, tecrbe ve hatta kiilik testleri gz nnde bulundurulmal doru ie, doru insan gelmelidir. rgtlerde, kriz ve atma iin ynetim kltr oluturulmas gereklidir. Bu balamda ak kap politikas ve yneticinin alanlardan kopuk bir biimde almamas gereklidir. Bunun dnda, rgtn iletiimden korkmamas ve yneticinin iletiimi filtrelenmi biimde deil, direkt ilk kiiden almas doru olacaktr. yerinde duygusal taciz artk lkemizde de su olarak kabul edilmekte ve hukuki olarak bu konuda davalar sonulanmtr. rgtler nasl sigorta, salk gibi konulara dikkat etmek zorunda iseler duygusal taciz konusu da ayn ekildedir. Kurumsallam irketlerde, bu konu stratejik st dzeyde kontrol edilirse, zellikle kaliteli ve yaratc igc kaybnn nne erken geilir. yerlerinde, gl ama ayn zamanda gnn artlar da izlenerek esnek bir etik kltr oluturulmaldr. yerlerinde nasl ki grev talimatlar gibi iyeri kurallarnn olduu yayn ya da kitapklar bulunuyorsa, iyeri iin etik kurallar istenmeyen ve kabul edilmeyecek davranlar iyeri kurallar olarak alanlara belirtilmelidir. alanlarn, kendilerini ileriyle ilgili olsun olmasn gelitirmelerine destek olunmaldr. Bu konuda alann somut hedefleri desteklenmeli veya rgt kendisi somut hedefler koymaldr. Bu konuda dl sistemi oluturulmaldr. Yneticilerinde tpk kendilerini alanlar gibi gelitirmeleri gerekmektedir. Kiisel geliimleri ile beraber, insan kaynaklarn gelitirmede kullanlan eitim yntemleri (duyarllk eitimi, rnek olay yntemi, beklenen sorunlar yntemi vb.) sorun zme yeteneklerinde rgtsel adan somut sonular alnmas iin etkili olacaktr. yerinde duygusal tacize hedef olan kii ve bu kiiye ait haklarn korunarak iine devam etmesi iin uygun ortam salanmaldr. Gerekirse grev-

Be Faktr Kiilik Modelinin yerinde Duygusal Tacize (Mobbing) Etkileri 37

den ayrlmal ama kesinlikle greviyle ilgili pozisyon, maa vs. gibi haklarnda deiiklik olmamaldr. Henz daha ie yeni balama dneminde, iyerinde duygusal taciz iin alan ve iyeri bu konuda iyi niyet anlamas imzalayabilirler. yerinde duygusal taciz eylemlerinde ou kez alan ve ynetim objektif olamamaktadr. rgtlerde muhtemel kt ve yanl davranlarn raporlanmas, aa karlmas (whistleblowing) iin bir prosedr oluturulmal ve rgt dndan, objektif bak asyla sorunlara zm yaratabilecek kiiler seilerek, yardm alnmal ve rgt kendi kendini otokontrol altnda tutmaldr. KAYNAKA
1. Adams A.(1992). Holding Out Against Workplace Harassment and Bullying, Personnel Management, 24, 38-50. 2. Arpacolu G.(2003). yerindeki Stresin Gizli Kayna: Zorbalk ve Duygusal Taciz, HR nsan Kaynaklar Dergisi, Kasm. 3. Ayta Serpil (2007). rgtsel Davran Asndan Kiiliin nemi, www.isgucdergi.org Cilt:3, Say:1, 4. Barl nder (2008). Davran Bilimleri ve rgtlerde Davran. B.3. stanbul.Bakanlar Medya Ltd.ti. 5. Baykal A. N. (2005). Yutucu Rekabet. stanbul: Sistem Yaynlar. 6. Burger J. M. (2006). Kiilik. stanbul: Kakns Yaynlar. 7. Chappell Duncan, Di Martino Victorio, Violence at Work, http://www.ilo.org/public/english/protection/safework/violence/violwk/viowk.pdf., (2007). 8. Clarke Jane.(2002). Maymuncuk: yerinde letiim ve Politika.(ev.Zlf Dicleli), stanbul: Mess Yayn No: 90. 9. obanolu . (2005). Mobbing yerinde Duygusal Saldr ve Mcadele Yntemleri. stanbul: Tima Yaynlar. 10. Davenport,N. Schwartz, R.D. Elliott, G.P.(2003). Mobbing yerinde Duygusal Taciz. (ev: Osman Cem nertoy), stanbul: Sistem Yaynlar. 11. Eren E.(2006). rgtsel Davran ve Ynetim Psikolojisi. stanbul: Beta BasmYayn. 12. Goldberg L.R.(1981).Language and invidual differences: The search for universals in personality lexicons, Review of Personality and Social Psychology, Vol 1. 13. Goldberg L.R.(1993). The structure of phenotypic personality traits, American Psychologist, 48. 14. Hellriegel D., Slocum J. W., Woodman R. W.(1989).Organizational Behaviour. Fifth Edition, St.Paul-1989:West Publishing Company. 15. Leymann Heinz,Mobbing its Course Over Time The Mobbing Encylopedia, http://www.leymann.se/English/1220E.HTM , (2006). 16. Li-Fang Z.(2002).Thinking Styles and the Big Five Personality Traits, Educational Psychology, Vol 1:No:1. 17. McCrae, R. R. , Costa, P. T.(2006). Perspectives de la Theorie des Cinq Facteurs : Traits et Culture, Psychologie Franaise, 51. 18. Namie Gary (2000). Research from the Workplace Bullying & Trauma Institute.U.S. Hostile Workplace Survey http://workdoctor.com/home/twd/employers/rres/surv2000qv.html. 19. zkalp E.(1991). Psikolojiye Giri Dersleri. Eskiehir: Eyll Yaynlar.

38

M. K.Demirci, Derya E. zler, Birsen Girgin

20. Petot J.M.,(2004). Le Modele de Personnalite en Cinq Facteurs et le Test de Rorschach, Psychologie Franaise, 49. 21. Somer, Oya.(1998). Trkede Kiilik zellii Tanmlayan Sfatlarn Yaps ve Be Faktr Modeli, Trk Psikoloji Dergisi, 13 :(42). 17-32. 22. Somer, O. & Goldberg, L.R. (1999). The Structure of Turkish Trait Descriptive Adjective, Journal of Personality and Social Psyhology, 76 (3), 421-450. 23. imek erif, Akgemci Tahir, elik Adnan. (2003), Davran Bilimlerine Giri ve rgtlerde Davran, B.3., stanbul: Adm Matbaaclk. 24. Tnar M.Y. (1999). alma Yaam ve Kiilik, Mercek Dergisi, Sa:14.,Mess Yaynlar. 25. Tnaz P.(2006). yerinde Psikolojik Taciz (Mobbing). stanbul:Beta Yaynlar. 26. Torun A.(2004). yerinde Zorbalk, Marmara niversitesi Sosyal Bilimler Enstits Hakemli Dergisi neri, Cilt 6: 22. 27. Yanbast G.(1990). Kiilik Kuramlar. zmir: Ege nv.Edebiyat Fak. Yayn No:53. 28. Yelboa Atilla. (2006). Kiilik zellikleri ve Performans Arasndaki likinin ncelenmesi, ,G Endstri likileri ve nsan Kaynaklar Dergisi, C.8., Sa:2, Haziran, 196-211. 29. Yldrm H.(2003). Empati ile Be Faktr Kiilik Modeli Arasndaki likinin ncelenmesi, Yaynlanmam Yksek Lisans Tezi, Karadeniz Teknik nv. SBE., Trabzon. 30. Ycetrk Elif. (2003a). rgtlerde Durdurulamayan Yldrma Uygulamalar: 31. D m? Gerek mi?, http://www.bilgiynetimiorg/cm/paper/yaz.ark.php. 32. Ycetrk Elif. (2003b).Bilgi anda rgtlerin Grnmeyen Yz: Mobbing, http://www.bilgiynetimiorg/cm/paper/yaz.ark.php. 33. Ycetrk, Elif (2005).Trkiyede Yaam Kalitesini ve Verimlilii Azaltan Gizli Bir Sendrom: Yldrma (Mobbing), ktisat, letme, Finans Dergisi, Say 231, Haziran, Ankara, 98-101. 34. Zapf D. Einarsen, S.(1999). Bullying in workplace : Recent trends in research and practicean introduction, European Journal of Work and Organizationel Psychology, 10 :(4).

Be Faktr Kiilik Modelinin yerinde Duygusal Tacize (Mobbing) Etkileri 39

Summary FIVE FACTOR PERSONALITY MODEL AND MOBBING M. Kemal DEMRC* (Dumlupnar University, Turkey) Derya E. ZLER* (Dumlupnar University, Turkey) Birsen GRGN** (Dumlupnar University, Turkey)
Mobbing is a new violent type and threatens both organizations and staff. In this study, clarifying this violent type and monitoring the relationship between this violence and personality, which has been accepted as one of the root reasons of that kind of violence, are the main objectives. This study is comprised of three different phases. In the first phase; mobbing concept, developing of this concept and the reasons are being detailed. In the second phase; personality concept and five personality factor models are being clarified. Finally, in the last phase mobbing concept is investigated with five different personality factor models. A query was prepared on the subject concepts and a site survey was performed in three different health organizations, in Eskiehir center, with 300 participant personnel. When the query results are gathered, correlation test, test and multiple regression analysis are implemented by using the data obtained. The results of applied statistical analysis are verified the relationship between mobbing and personality as brought forward with investigation hypothesis.

Dumlupnar University (Turkey), Faculty of Economics and Administrative Sciences, Department of Business Administration. ** Eskiehir Osmangazi University (Turkey), Medical Faculty.

You might also like