You are on page 1of 113

T.C.

iSTANBUL ONivERSiTESi SOSYAL BiliMLER SiVASET BiLiMi ENSTiTOSO

SOLOMO

1928'den 1994'e DERS KiTAPLARINDA

Dam§man Prof. Dr. Necla ARAT

Hazlrlayan Flrdevs HELVACIOGLU (GOMU§OGLU)

istanbul, Eyliii 1994

iCiNDEKiLER
GiRi~ .._ _. _.. _ .__ __._ _._ _. .. __ __ _. 1

I. AiLE

ict i~BOLiJMU

__ _

__
_

_ __ _

5
5 7

1.1. Cumhuriyet Ailesi ve Ev KadInl

_ __._. _ _.._ _._ _

1.2. 1945-50 arasi, Cinsiyetci i§bOltirnii Ornekleri Yogunlasiyor 1.3. Kadimn Calisma Hayatmdaki Yeri _ _ _ _ _

1.4. Kadmlar Aile ici Isbolumune Uygun Davranrnazsa Yasalar Devreye Girer .__ __ _ ._ 24

1.5. Cinsiyet Rolleri Acisindan: "Kucuk Ali'nin Adamlarr'ndan

II.4. Kadirun Toplurndaki Yeri

_ _._

__
_

_ 44
47 49

U.5. Ulusu Dunyaya Getiren Kadm, Yukselten Erkek

n.6.

Bosanma Olgusuna Bakista 1930 ve 50 Sonrasi Farki ._

III. BiLGiNiN SAHiPLERi, ANNE SEVGiSi, KULLANILAN ALET VE MAKiNALAR ,DENEYLER I1Ll. Bilge Baba, Fedakar Anne
Ill.2. Anne Sevgisinin i~erigi _ _ _ _ __ _ __ _ _

_52 52
54 57 ._.. 61

_ __

III.3. Oyunlarda 1945 Oncesi ve Sonrasi Farkl ._

I1I.4. Kullamlan Alet ve Makinalar, Deneyler ..._._._ __

IV. DERS KiTAPLARINDA RESiMLERLE VERiLEN KADIN, ERKEK VE <;OCUK iMAJLARI, AiLE BiLGiSi DERSLERi VE EVKADINI TiPLEMELERi . ... _._. _... _.__ ... _ __ ... _..... 65 _

IV.I. 1930'lann Kendinden Emin ifadeli Kadmi, 50 Sonrasi Siliklesiyor . ._ _ __ .._ __ 65

IV.2. Aile Bilgisi Dersleri ve Evkadtru Tiplemeleri ._

__... _.__.. 66 _

N.3. Cumhuriyetin Evkadnu Tipi, Tarihsel Konumu


ve Sirnrliliklan _..__. . _ _._. 72 _............ 74

IV.4. 1950 Sonrasi "Bilgililige" Vurgu Ortadan Kalkiyor

V. KADIN SORUNUNUN <;OZUMLENMESi

HEDEFLEDi

._

__ _

93

SONU<;

___

_
__

_ _ __

103

KAYN AK <;A ._ _

_......................... 107

GiRi~

Bu cahsmada;

1928 yilmdan,

1994'e dek ilk ve ortaokullarda

okutulan

ders

kitaplan cinsiyet rolleri acismdan incelendi.Bu ders kitaplanndaki

me tinler ve gor-

sel unsurlar ( fotograf ve resimler) analiz edildi. Lise ders kitaplan incelernenin dismda btrakidi. Cahsma, temel egitimle smirlandr. <;iinkii ilk ve ortaokulda egitim, aile kurumundan soma en onemli toplumsallastmci isleve sahiptir, ahnan Ozeldola-

Iikle cinsiyete iliskin rol kahplan,

ortaokula dek tumuyle benimsetildiginden

YI lise egitimine baslayan bir gene zaten cinsiyet rolleri acismdan bicimlenmistir, Lise ogrencisi bir gene, toplumsallasma acismdan onemli bir mesafe kaydettigi icin, lise ders kitaplan incelemenin dismda brrakrldi.

kom Eko taph dola kitai

Progranu He Ilkmektep Miifredat Prograrrn ve ilk ve ortaokul talimatnameleri Iendi. Bunlan incelemedeki amac: cesitli donemlerin egitim politikalanmn rolleriyle iliskisi olup olmadigim belirlemek icindir, Bu calisma bes ana bolum ve sonuctan olusmaktadir.Bolumlerdeki 1945 oncesi ve sonrasi karsilasnrmalr omeklerle analiz edildi.

incecinsiyet

ternalar

Birinci ana boltimde, cinsiyet roUerinin ders kitaplannda yerahs bicimleri

inceleniyor, Bu bolumde: ders kitaplan aracihgiyla

verilen cinsiyet rolleri, aile i~i cumhuriyet ailesi ve

i§bOlumii ba§hgl altmda ~e§itli yonleriyle ele ahmyor.Bunlar;

ev kadtm tipi,1945 sonrasi artmaya baslayan cinsiyetci ornekler ile kadmm cahsma hayatmdaki yeri ve aile ici isbolumune yaptmmlann ders kitaplanndaki uygun davranmamayan kadmlara yonelik

gorunumleridir, kadmlann yonlendirildikleri meslek-

lkinci ana bolumde de.ders kitaplannda, ler ve toplumdaki yerlerinin

konu edilis bicimleri,

1945 oncesi ve sonrasi

karsrlasnrmali olarak degerlendirildi. D~iincii ana bolumde ise; ders kitaplannda bilginin sahipleri, oyunlar, kul-

lamlan alet ve makinalar ile deneyler cinsiyet rolleri acismdan inceleniyor.

jla an

ge

Sonucta ise, ders kitaplannda

cinsiyetci isbolumune vurgulann belirdigi kritik

tarih olarak tammlanan 1945 yilmm ozellikleri ve bunun kadinlara yansimast

degerlendiriliyor;
Cahsmanm

baslangic tarihi olarak 1928 yiluun secilmesinin nedeni; Turkikopusun onemli gostergelerinden biri olan Ladolayrdir, "Dag basmdaki cobanm bile, okur

ye'de egitim alamnda Osmanlr'dan tin harflerine ge~i§ YIlt olmasmdan

yazar olmasrnm

hedeflendigi

bu donemde:

ders kitaplanna

kadmhk

ve erkeklik Daha

rolleri nasil yansmusn? cahsmamm baslangicmda;

1928'den

1994'e dek nasil bir degi§im izlenmisti? ilk yillanndaki konulann


0

cumhuriyetin

ders kitaplannm

dilin sayam!

deligi, akicthgi, kolay anlasrrhlrgiyla: vermesiyle: hurafelere

gunun gereksinimlerine

ve yanhs dini telkinlere

karst mucadelesiyle:

koylu, i§~i, es-

naf ve cahsan kesime verdigi degerle ve cahsma lara ozgur birer

acismdan en onernlisi de, kadmbutu-

yurttas olma bilinci vermesiyle gunumuz ders kitaplanndan


sahip oldugunu gordum. asamalannda; 1945' e dek yaratilmaya cahsilan

nuyle farkli bir gorunume Cahsmamm ilerleyen

kadm

imgesiyle, bu tarihten sonra yaratilmaya fark gorulmekteydi. 1945 oncesinde

cahsrlan kadm imgesi arasmda buyuk bir katkida bulumasi rolleri yogun

anneye, ulkenin kurulusuna

acrsmdan, onemli toplumsal

islevler yuklenir ve aile ici gelenekseI

olan lann

kiz ~ ra ai ozel yuksek topuklu ayakkabilan ve ozenle taranmis saclanyla cikar karsirruza. Henuz

disardan gelmis, butun gUntinU ev isleriyle gecirmemis denledir

gibidir bu kadmlar, Bu ne-

ki, 1945- 50 arasi cinsiyetcilige

geciste ara asamayi olusturmaktadtr,


kadmlar yalrnzca evici alanla ta-

1950'den itibaren ise, hizla artan sayida ornekte rnmlanmaktadir, lik taban tabana Kadinlara
ZIt

uygun gorulen

kimlikle, erkeklere uygun gorulen kimYine bu yillardan baslayarak, sistematik gu-

bir gorunum olusturmaktadir,

numuze dek ; daha ilkokula yeni admum

atnus olan cocuklara

olarak

nasil kadm ve erkek olunacagi ogretiliyor. Ders kitaplanndaki kadinlara toplumsal yasamda edilgen, erkekler etken kimlikler veriliyor, Erkekler kamusal alanda uretken olmaya yonleadirilirken, kadinlar esleri, cocuklan ve ev isleriyle snurlamyorlar. Ders kitaplanndaki anneler; stirekli temizlik, yemek, tursu, salca, konserve yapan; camasir, bulasik yikayan; cocuk ve hasta bakan vb. kisiler olarak anlanhyor. Kadinlann da bir i§te c;ah§tlgml belirten metinlerde bile, asil gorevlerinin evicinde oldugu sikhkla vurgulamyor, Kadmlar aile icinde, cocuklarma oldugu kadar kocalanna da bagimli kisiler olarak tanrmlaruyor, Erkekler ise, "her tlirlii isin yapilmasma karar veren" kisiler olarak ders kitaplannda yerahyor, <;tinkU baba, " ailenin baskam ve evin giderlerini karsilamaktan sorumlu"su olarak goruluyor, ders kitaplannm buyuk cogunlugunca.
Yukarda sozti edilen cinsiyetci orneklerin ders

olan de
'I

bien den
btlrtl

olusturan kadmlann yarancihklanm korelten, bagimsrz bireyler olmalanrn engeleyen, toplurnsal yasamda tiretkenliklerinin oniinii kapayan, belli meslekler ve iskollannda yogunlasmaya yonelten, bilgiyi ve politika yapmayi erkek alam sayan vb. sonuclan icinde banndirmaktadrr, 2000'lere dogru Turkiye; arnk bu anlayislan asan, kadm ve erkegin ozgiir ve esit bireyler olarak toplumsaI yasamda varolmalanru hedefleyen, cinsiyete dayali isbolumum; ortadan kaldiran egitim politikalan uygulamak zorundadir,

1- AiLE

tcr i~BOLiJMU
Allesi ve Ev kadmi

1.1. Cumhuriyet

1928 yilmda ilkokul4. smiflarda okutulmak uzere basilan Yurt Bilgisi ders kitabinda toplum ve aile icinde dayarusmayi guclendirmeyi hedef alan ornekler bulunuyor, Bu orneklerde kadm, erkekle dayamsan, ona yardim eden kisi olarak sunuluyor, Bu yardmun niteligi 1950 sonrasi omeklerden cok farklr, C;Unkti aile ici isbolumu, 'kadin isi-erkek i§i' aynrm temelinde anlanlrruyor, "Su annem, goruyorum ve anhyorum ki hie bir iste babami yalniz birakrruyor, herseyde ona yardim ediyor. Demek babamla annem arasmda siki bir tesanut var..... Babarn gecende bana bir de 'rnusterek maksat'tan bahsetmisti, Bizim
ev
I

nen ~ah

nl"

ras!

men yam basinda da "yernek yapan, sokuk diken, camasir, bulasik yikayan ....annerniz" sozleri yerahyor, Cumhuriyetin ilk yillannda ders kitaplannda cizilen kadin tipi daha bagimsiz, kisilikli ve bilgili. Bu kadmlar; i§~i,ciftci.esnaf.ogretmen, hasta bakici, avukat, doktor ...evkadim olarak ders kitaplannda yer ahyor, Cumhuriyetin ilk yillannda; kadmlann buyuk 90gunlugunun kisa zamanda
1. Refik Ahmet, Yurt Bilgisi. 4. suuf, lkdam Matbaasl,1928, s.21

rneslek sahibi olamayacagi, kamusal ruanda cahsamayacagi

gerceginden hare-

-ketle, bir de evkadim tipi yaranlmaya cahsiyor, Bu kadmlann nitelikleri; 1930


Koy Mektepleri ve llkmektep Mufredat Programlan'nda, ev isleri-ev idaresi ev isle-

dersleri araciligiyla ayn ayn tarumlaruyor, Koy Mufredat Progranu'nda

ri dersleri aracrhgiyla, kizlann egitimine iliskin olarak sunlar belirleniyor, "...Evde ve aile de yasarm iyilestirebilecek bilgi ve becerilerin kazandml-

mast, yasarmn daha saghkh ve daha mutlu kilmmasr ve genel olarak kirsal alanda yasam kosullanrnn ve duzeyinin ytlkseltilmesi."
(2)

Bu bakisa uygun olarak, ikinci smiflarda okutulan ev isleri derslerinde konular soyledir: Bash dikisler, ev temizligi (tahta kurulanrn imha yollan), saclann

likle verem hakkmda bilgi.Goruldugu

gibi, 1930 Koy Mektepleri

Mufredat

Programi kiz cccuklanru gundelik yasamda karsilasacaklan

sorunlar ve c;oziim-

leri konusunda bilgili kilmaya cahsryor, Bu sorunlann cozumu konusunda muhatap ahnan kitle dogrudan dogruya kadinlar oluyor. Kadmlar; "milli terbiye"den, ulkenin rnedeni uluslar duzeyine yukselmesinden ... sorumlu tutulduklan gibi evicindeki tlretimden de sorumlu tutuluyorlar,

2. Kay Mufredat Programi. 1930,3.12

Bu yaklasirm sehirlere yonelik hazirlanrms mufredat programmda daha aynnnh olarak gorebiliyoruz. Koylere yonelik hazirlanan mufredat prograrm ii~ yih kapsarken; sehirlere yonelik programlar bes yilhk ogrenim cercevesinde planlaruyor, Dort ve besinci suuflarda okutulan Aile Bilgisi ve Ev Idaresi dersleri aracihgiyla da, cumhuriyetin sehirli evkadim tipi ciziliyor, Aile Bilgisi kitaplannda yaranlrnaya cahsrlan evkadmi tipi, aynnnh olarak cahsmarun sonunda ele ahnacaknr,

1.2. 1945850 arasi, cinsiyetei i§boliimu ornekler! yogunia§lyor


Ders kitaplannda yansiyan aile i~i isboltimtl, 1945'lere dek, cinsiyetci yakla§l:

yap
sim

ran istij Annenin


0

kahvalti masasindaki konumu, bir sabah kahvaltiya c;agrtlrnl§ bir

dost, arkadas gibi, gulen ve orada olmaktan keyif alan bir kadm imaji. 1950 sonrasmda yazilan alfabelerdeki aile resimlerinde ise kadinlann gtllumsemeleri yuzlerine yapisnnlrrns gibi. 1941 yih alfabesinden bir omekte, erkek cocuk anne sine sunlan soyluyor: Sana yardim etrnek, senin her dedigini yaprnak ne guzel sey", Milli Egitim Bakanhgi'nm 1950 sonrasmda tavsiye ettigi alfabelerde bu ve benzeri ornekler iki

ya da fi~ti gecmiyor, Bu ornekler yerine kadm surekli; yemek, recel, tursu, salca yaparken, ev temizlerken, camasir yikarken, fitii yaparken, orgii orerken gosteriliyor. 1950 yihna ait Guzel Alfabe kitabmda anne, uzerinde buhan tuten kaseyi masaya getirirken resmediliyor. Ayrn resmi baska alfabe kitaplannda mek kacimlmaz oluyor. 1953 basmu Kolay Alfabe kitabmda anne artik onlukltt ve mutfakta i§ yaparken karsnruza cikiyor, Annelerin onlukleri
0

da gor-

gunden bugune alfabelerde (di-

ger ders kitaplannda da aym) vazgecilmez unsur oluyor. Oyleki anne; mutfakta

veya mutfak disinda, kimi kez cocugunu-kocasuu sokak kapismda ugurlar veya yor. kimi kez de cocugu okula hazirlarken mutfak onltigtinti

la b
kadi
CUD

na b~-~-nan bireyin, yeni bir toplumun insasmda aktif bir rol alamayacagi biliniyordu. 1939 yili birinci smiflar icin hazirlanan Okuma Kitabi'nda "Sehir" bashkli parcada sunlar yazili: "Btiyuk alanlarda bahceler heykeller var, Kii~tik coculdann bir takimi bahcede agaclann altmda oynuyorlar. Cok kucukler arabalar icinde uyuyorlar, anneleri, dadilan onlann yanmda bekliyorlar," (3)
(3). Devlet Basimevi, s.82

Aym parca onyedi Yl1 sonraki ilk Okuma ve Alfabe kitabinda, ...,. anneleri, ablalan onlann yamnda bekliyor" (4) biciminde degistirilmis, Dadi, abla olmus, Boylece ablalann potansiyel anne olduklan hanrlanliyor, Sosyallestirmede kalmmak istenmiyor! Benzeri bir akibet: abla olsun olmasm kucuk kizlann basma geliyor. 1945'ten itibaren ders kitaplannda kti~tik kizlara mutfak onltigti giydirilmeye baslarnyor, Arnk 6~7 yaslanndaki kizlar da mutfagm elemanlan arasmda yer gee

ahyor, 1971 Kolay Alfabe kitabmda "rafta recel var" cumlesinin altinda onluklu iki kiz resmi
Vat.

Biri recel kavanozunu raftan indiriyor, digeri de onu izliyor.

Bu sirada anne tim yapiyor, Ayru kitabm bir baska sayfasmda boyu yetisemedigi icin ayagimn altma tabure koyrnus olan kucuk kiz masayi siliyor. Aym resim

ran
kov biri 1945 'ten itibaren ders kitaplannda, annenin mutfakta gosterilisine ve ev i§~ lerinin anne tarafindan mutlulukla yapildigma tarnk oluyoruz, Annenin asil i§i~ nin ev ic;i hizmetleri olduguna dair ornekler ders kitaplanna yavas yavas giriyor. 1945~1946'da okutulan 1. simf Hayat Bilgisi (Kis) kitabmda, "Evin Mutfagmda" bashkh yazirnn altmda anne ve ktiC;tikkiz mutfakta yemek hazirlarken gosteriliyor, Buradaki anne, oldukca srk bir giysi ve ytiksek topuklu ayakkabilar ile. Zamarumn ttimtinii ev isleriyle geciren 1950 sonrasi ders kitaplanndaki

(4) Maarif Basunevi, 1956.s.30 (5) Inkilap ve Aka A~.• s.31.

anne den cok farkh, Giyimi ve duzgun taranrms saclanyla yeni disardan gelmis gibi. Anne ne tumuyle mutfaga ait, ne de mutfak dismda, Bu doneme ait ders

kitaplan cinsiyetci ornekleri iceriyor, fakat omeklerde ayrmtilar verilmiyor.


Oysa 1950 sonrasmda anneye yaptmlan isler tek tek sayihyor ve anne bunlan mutlulukla yaparken resmediliyor. Bu nedenle yukanda sozii edilen kitap ve

1950'lere dek yazilanlar, cinsiyetcilige geciste ara asamayi olusturuyor, 194546 yih 1. suuf Hayat Bilgisi (Kis) kitabmdaki resmin altmda bulunan sozii edilen donemi gostermektedir: "Sabab olur, kalkartz / r;ay icer. ekmek yeriz / Babam isine gider / Biz okula gideriz / Aksam olur hepimiz / Toplantrtz masaya / Annemizin
§U

siir de,

nil nel 1947'de okutulan 2. simf Hayat Bilgisi (Sonbahar) kitabmda, kadin ve erkegin gorevleri daha da belirginlesmistir, "Evimizdeki lnsanlann i§leri" bashkh yazida soyle bir isbolumu anlanhyor: "Babarn doktordur, iC; hastahklanna kar. Annem okumus, yazrrus bir kadmdir, Evinin cocuklanmn kadm ona yardim eder."
(7)

ba-

isini gonlr, i§9i

Arnk bu yillann egitimcileri, kadmm yasarmm oku-

mus-yazrmshkla ve evisleriyle simrlamaya baslar, Nitekim daha sonra gorecegimiz gibi, annenin "okumus yazrrusligi'um le vurgulanmayacaktir, onemi de ortadan kalkacak, bu bi-

Kadmlann ders kitaplarmdaki gorunurnt; acismdan, hiz-

(6) Ramazan Gokalp Arkm.Bir Yaymevi, s. 5. (7) R. Gokalp Arkin, Bir Yaymevi,s.29.

10

11bir geriye gidis sozkonusu olacaktir,


1946 yihnda ogretmenler icin yazilan, Hayat Bilgisi Kitabinda, "Bugun Camasir Gtmu" bashkh konunun ders kitabinda yer alma nedenini, yazar Fuat Bayrnur soyle acikhyor: "Amaclar: Ternizlik ahskanhgi, Camasirda anneye

yardima 'tesvik', Camasir yikamak icin lazim olan seyleri ogrenme. Vitrinleri
incelerne. Temiz ve litiilti camasirlar; bebek ve bebek camasrrlanyla varma imgelerinin islenmesi. .."(7) 1950'Ierden soma yazann sozlinti ettigi imgelerin islenmesi ders kitaplanrun ana temasi haline gelir. (1930 ve 1940'larda ise bu temaya ait orneklere sevince

rastlanmaz.) 1959 Hayat Bilgisi 2. simf kitabmda, "Carnasir Gunu" adli §iir sozil edilen imgelerin olusturulmasinm en .

KIZ

cocuklannda evislerine karst "sevince varma" duygusunun olusturul-

mast icin: camasir yikamarun, utulemenin ve yerlerine yerlestirmenin bir dugtin, eglence coskusuyla anlanlmasi oldukca onemlidir, C:;Unkti camasir yikama, Utii yapma vb. isler zorla kucuk kizlara benimsetilemez, Ancak ktic;uk yaslardan baslayan egitimle, cinsiyetci isbolumununun "dogalltgi'tna inanan bireyler yetistirilebilir, Bu egitim; kimi kez yazann dogrudan soyledigi sozler, kimi kez resimler, kimi kez kirli camasirlar aracrhgiyla yapilir,

(7) Gavsi Ozansoy Basimevi, s.23 (8) R. Gokalp Arkm, Tan Matbaasi, 1959. s.112)

11

1959 yuma ait bir baska Hayat Bilgisi 2. smif kitabmda camasirlann oykiisu, kirli camasirlann agzmdan aktanhr:

"Ayse'nin Camasirlan: Makinadan cikinca tertemiz olduk. Kirlerden pis


kokulardan siynldik. Guleryuzlu bir cocuga benzedik. Bu sirada Ay§e okuldan dondu. Annesinin cok yoruldugunu gordu. Mendil, ~orap gibi seyleri yikadi, Baba da kuruyanlanrmzi topladi. Ay§e isin bu kadarla bitmeyecegini biliyordu.

Camasirdan sonra sokuklerin dikilmesi lazimdi. Bunlar yapilmca srra utuye geldi. Ay§e ve annesi bizi iyice utulediler. Katlayip dolabm gozlerine yerlestirdiIer,"
(9)

Aym kitabm 1966 basirmnda bu parca cikanlmis yerine §u siir konmus:

sozediliyor, Siirin kendisinde bir gariplik yok. masir yikayan bir kiz cocugu resminin konrnus olmasi. Camasmn kime yikanldigmm belirtilmesine gerek duyuluyor. Tekrar 1959 Hayat Bilgisi 2. smif kitabma geri donersek sunlan goruyoruz: "Bu derste annenizi camasir yikarken gosteren resminizi yapacaksimz. Altmda odunlar yanan bir kazan, tekne veya legende camasir yikayan anneniz, Bir

(9) Halil Otuken, DeTS Kitaplan Lt~., s.86 (10) a.g.e., 1966

12

de bahcede ipe asilrms camasirlar, Sokukleri diken veya Utii yapan ablanizm

resmi.Yn)
1930'lar ve 4O'lann ilk yansmda annenin yapngr isler bu denli tanimlanmazken, 1950'lerden sonra camasir yikamak bile cocuklara yaptmlan resimlerin konusu oluyor. Cocuklara verilen aynnnh camasir yikarna kompozisyonu, 1950 sonrasi ders kitaplanmn gorsel unsuru haline geliyor. Arnk cocuklardan camasir yikayan anne, abla resmi yapmalan istenmiyor. Cccuklar resimleri kitaplannda hazir buluyorlar. Cinsiyetci isbolumune, yukanda sozii edilen Hayat Bilgisi kitabmm problemler kismmda da rastlamyor. 2. simf ogrencilerine sorulan soru soyle: "An-

1963'te okutulan 2. suuf Hayat Bilgisi kitabmda da "Oya Camasir Yikarnayi Annesinden Ogrendi" adh parcadan, Oya'lann, Ayse'lerin camasir yika-

mayi annelerinden cok, ders kitaplanndan ogrendigini goruyoruz: "Oya camasmn nasil yikandrgiru bilmiyor ve merak ediyordu. -Anne, camasir yikamayi bana ogretirmisin, diye yalvardi. Annesi:

( 11) Halil Otiiken, Ders Kitaplan Ltd. ~ti, S. 88 (12) a.g.e., S.88

13

- Yann camasir gunumuz, simdi biraz gee; yatarsan nasil hazrrlandiguu gorursun, dedi. Oya ve kardesi aksamdan banyo yapip camasirlanm btitiin yikanacaklan degistirdiler, Annesi

biraraya getirdi, Renkli ve beyazlan ayirdi. Beyaz e;ama§Ir-

Ian legenin icinde ihk su He islam, Uzerine de toz gibi beyaz birsey serpti. Oya bunun ne oldugunu sordu. Annesi: -Tursil kirin cabuk cikmasmr kolaylastmr, da konabilir, dedi. Sabahleyin annesi Oya 'yr erkenden uyandirdi. Oya da kti~iik bir legen alarak annesinin yamna oturdu. Aksam islanan camasirlar biraz ogularak sudan C;lkanl Tursil olmazsa camasir sodas 1

Anne yikiy masi


lerin

buna
na s~L. • kaynatnlar, Simdi sira civit yapmaga gelmisti. Annesi .legene ihk su koydu.

<;i-

vidi bir tulbendin icine suya batirarak eritti, Cividin camasirlarda dalga birakmamasi icin, civitli suyu tulbentle sabunlayip iyice kopurttu. Sonra civitlenecck beyaz camasirlan teker teker civitli suda ovarak yikadi. Havlu ve coraplan da camasrrlara kansnrmadan ayn olarak yikamisn. Renkli carnasirlann solmamasi

icin ttzerlerine fazla steak su dokmtlyordu, Artik yikama i§i bitmisti. Camasirlar bahcede gerilen iplere mandallarla asildi. Sonra iitUsUkolay olsun diye iyicene

14

kurumadan daha nemli iken toplandi, Annesi Oya He camasirlann dikti. Yirnklanm yamadiktan

sokuklerini

sonra utulediler, Oya aksam babasiru sevincle

karsiladi. Babasi neden bu kadar sevindigini sorunca, annesinden camasir yikamasim ogrendigini soyledi." (12) Bu kitap ilkokul ikinci simfta okutuluyor, Goriildtigti gibi ~ok kti~tik ya§lardan itibaren kiz cocuklan ev i~i alana yonlendiriliyor duyrnasi gerektigi beyinlere kazihyor, 1930'lu yillann ders kitaplannda islenen "kadinlann ozgenligine kavusve ev islerinden sevinc

mast" hedefi brrakilrms, kadim butunuyle evici alanda yaplp ettikleriyle tammlayan anlayis yerlesmistir arnk. Babamn buradaki yeri ise denetleme ve karar

nlnuyor, Hatta Aritmetik kitabmda (1, 2, 3. smif) ilkbahar ternizliginden §oyle sozedilir: "Ilkbahar diye temizlik yapmaya kalktik. Bir kadm tuttuk. Gundeligi 3'er liradan, 5 gun geldi. Kilosu 25 TL'dan 46 g. kirec aldik, Kadma ve kirece verdigimiz para ne kadardrr?"(13) Gortildtigti gibi evin isleri, ucretli bir cahsana yaptmhyor, Annenin veya ablarun bu islerdeki islevinden sozedilmiyor; 1963 Ha-

yat Bilgisi 2. simf kitabinda ise "Sobalar kaldmldi. Annelerimiz bahar ternizligine basladi, Evler badana ediliyor. Kilimler, halilar silkildi."deniyor.(14)
(12) Perihan-Galip Glirler, Koy ve Egitim Yaymevi, 1963, s.49 (13) R. Gokalp Arkin.Bir Yaymevi, s.33 (14) Perihan-Galip Gurler, s.52

15

1964 Hayat Bilgisi 2. simf kitabmda "Yiyeceklerimiz" "Tarhanarun nasil yapildiguu, tursunun nasil kuruldugunu

konulu bolumde annenize sorup

og-

rendiniz mi?" deniyor. (l5)Ve yandaki resimde bir kadin "Ben de kishk yiyecekleri hazirlamahyirn" diye dusunuyor, Dusunrne balonu icerisinde dizilrnis su-

cuk, pasnrma, kurutulmus et, recel ve konserve kavanozlan ile bunlan hazirlayan kadin (anne) resmi var, 1976 Hayat Bilgisi 2. snuf kitabmda da "Sonbaharda Yapilan i§ler" konusunun altmdaki sorulardan birisinde ..Annenize sorarak evimizde krs hazirhgi olarak neler yapildrgim sorahm, ogrenelim" deniliyor.
(16)

Bazi kitaplarda ise baharda yapilan isler ba§lIgl altinda evde yapilan isler

yor: "Ktstn korunmak gerek / Annem ordu yiin yelek / Dolaptan ciku hemen / Palto atki eldiven / Babam harcadt para I Aldt bana kundura" (I8) Evde yapilan sonbahar, kl§ ve ilkbahar hazirliklan konulan, anne eksen

almarak belirlenrnis. Ogrencilere yoneltilen sorular da bu dogrultuda. Dolaptan kishk giysi ~lkaran, kazak, recel, tursu, salca, konserve hazirlayan anne resim-

(15) (16) (17) (18)

Enver Gunciner- Tahir Erdil, Ders Kitaplan A~, s.25 Ayten Kaplan-Gunsel ve Ertugrul Dirlik, Ozgur Egitim Yaym Dagmm, s.27 Musa Erdogan, Erdogan Yaymlan, s.36 Ismail Aydogdu, Aydogdu Yaymlan, s.66

16

lerine mutlaka yer veriliyor, Anne bu isleri yaparken kiz cocuk ihmal edilmiyor ve annenin yambasmda resmediliyor. Evde yapilan kl§ hazirhklanndan bazilan da; odun-kornur almak, soba kur-

mak, badana yapmak, Bu isler babaya ve erkek cocuga yaptmhyor, Para verip alman ve dogrudan kullamma giren odun-komur, cizme, palto vs. gibi nesneler

babalara aldmhyor ders kitaplannda. Parayla almdigr halde, cesitli islemlerden gecen malzemeler de (tarhana, tursu, sebze, meyve vs.) anneler aracihgiyla kullarulir hale getirilyor. Mevsim degisikliklerinde "Cevremizde Yapilan i§ler" bashkli konularda

ise tumuyle erkek resirnleri kullamhyor. Bunlar binalan onaran, badana yapan,

tek yen,

§akl

len miz;
e~'

rnizdir. Annem onu cennet gibi stislemistir,"

(19)

Kadmm; evi terniz, tertipli ve

suslu tutmasma dair omekler pek cok, Buralarda ev-cennet benzetmesi sik sik yapiliyor, Kadmlara toplumsal yasarrun dismda, gerceklikten kopuk yapay cennetler yaranhyor ve orada yasamasi isteniyor, 1953 Yurttashk Bilgisi 5. simf kitabmda "Evde i§boliimii" bashkh konuda "Baba para kazarur, Anne temizlik, yemek, dikis islerine bakar, evde duzen ve

(19) Fahriye Kmalr, Omek Matbaasi, s.17.

17

temizligi saglar" deniyor. (20) 1966 Hayat Bilgisi 2. simf kitabinda "Guven'in babasmin i§i oldukca iyiydi. Evlerinde gecim sikmnsi yoktu, Annesi iyi kalpli ve uysal bir kadmdi. Ev isleriyle ugrasu, cccuklanru yetistirmek icin cahsrr dururdu. Birlikte gezmeye giderlerdi" deniyor. (21)

Evde "duzen" ve "huzurun olmasi, bu "dogal' isbolumune uyrnakla olanakh gorunuyor, Uyumun olabilmesi icin de, annenin kendisi icin birsey talep etmernesi, yani dik bash, "bencil" olmamasi gerekiyor, Bu nedenle anne "iyi kalpli ve uysal" bir kadmdir hep. Uysalhgimn odiilfi de birlikte gezmeye gitmektir. Annenin tek basma, alisveris disindaki nedenlerden dolayt gezrneye gittigine dair ornek de bulamiyoruz kitaplarda.

dimci olur. Erkek cccuklan evin disan isleriyle ugrasir, Boylece ailede kendiliginden i§bOlumil olur," (22) Evde dirlik ve duzenin saglanmasi icin verilen orneklerde daima; i§bOlumuntin anneye uygun gorulen bolumu aynnnh olarak tarumlamr, lsbolumunde babamn payina dusen cumle ise usa, net ve saygmhk ~agn§tmr: "Ailenin gecimini saglamak"
(20) Faruk-Osman Kurtulus, Kanaat Matbaasi, s.85

(21) Halil Otuken, s. 122 (22) Nazan- Ziya Gulsem, s.9.

18

Potansiyel "Anne-baba" olarak gorulen ve gelecekteki rolleri iyi ogrenmeleri istenen 8-9 yaslanndaki cocuklara verilen kes gorevini bilir. Bu boyle olmazsa kansikhk birlik ve dtizen kalmaz" (23) Verilen omeklerden isbolumune dair cikan sonuca gore; kadmlar evici hizmetlerini aksatirlarsa, gonulstiz davramrlarsa, uyumlu olmazlarsa "birlik" ve bir varhk
§U

uyan ilginctir: " ... Evde her-

cikar, iliskiler bozulur, ailede

"duzen" bozulur, Hatta daha da ileri gidilir. lnsarun "bilinc'Ti-sosyal

oldugu unutulur ve di§i kus-kadm benzetmeleri ders kitaplanna girer: "Ailenin yasayisinda kadina buyuk sorumluluklar duser, -Yuvayi yapan disi kustur- atasozu de bunu belirtir" (24)

Mil min

nm

rin

ve

garhgi yaratan, kadin ise neslin stirmesini saglayan oluyor,

1.3. Kadmm Cahsma Hayatmdaki Veri


1985 tarihli Hayat Bilgisi 3. sirnf kitabmda da "Ailemizde i§bolUmu" ko-

nusu §oyle isleniyor:

(23) Baki Kurtulus, Hayat Bilgisi, 3. simf, Kurtulus Yaymlan, 1982, s.10. (24) Erol Dna! Karabiyrk, Hayat Bilgisi, 2. simf, Uner Yaymevi, 1991, s.140

19

"Baba ail en in btiytlgti ve baskamdir, Ailenin rahat etmesi icin calisir, Bazi ailelerde baba, bazi ailelerde ise hem baba hem de anne cahsrr ... Evde annerniz yernekleri pisirir, Evin temizligini yapar ve camasirlan yikar, Yirtik ve sokukleri diker," (25) 1987 Hayat Bilgisi 3. simf kitabmda i§boltirnu §oyle yer ahr: "Her evin ternizlik, alisveris, yernek, camasir, bulasik vb. isleri vardir, Evin isleri aile fertleri arasinda i§boliimu ile yapihr, Ailede anne evislerine bakar. Gerekirse bir iste cahsarak aile butcesine katkida bulunur. Baba bir iste cahsrr ve kazancirn aile fertlerinin gecimi icin harcar," (26)

hsu
§tin lam kaz

nuy

ufak tefek islerini gorur, aldigi

tis: bes

kurusu kocasmm kazancma ekliyerek

onun omuzundaki gecinme yukUnti hafifletmeye cahsir," (27) Tiirkiye'nin egitim siteminde; kadmlann kazancirun degerlendirilmesine bize 71 yil oncesinin cok gerisine dti§ttigumtizii gosteriyor, Ders kitaplanndaki tammlarnrken koylu ailede isbolumu bashkh omeklerde, koylu aile iliskin birinci ornek,

koylu kadmlarm yapngt isler, genet olarak eksik anlanhyor:

"Ailede isbolumu: Cok cesitli olan ailedeki bu isler aile reisi tarafmdan yapilan
(25) Fethi Bolayir, Okul Kitaplan Lts., s.28. (26) Vedat Oglin, Oglin Yaymlan, 1987, s.23. (27) Refik Ahmet, Suhulet Kutuphanesi-Ikdarn

Matbaast, 1928, s.8.

20

plana gore gorulur, Aile reisinin yaptigr duzenlemeyle hayvancihkla

erkekler tarla, tarim,

ilgili islere bakarlar, Kadinlar evisleri, cocuk bakirmyla ugrasir-

lar. Aynca bag, bahce, hayvancihk islerinde erkeklerine yardimci olurlar. Evdeki orgu, dokurna ve dikis isleriyle ugrasirlar, Erkek cocuklar babalanna, kiz <;0cuklar annelerine yardnnci olurlar" (28) Koylu ailesindeki hiyerarsik siralama babamn yardimcrsi anne, annenin yardimcisr kiz cocuklar biciminde yapilrms. i§boltimti tarurm sehirli aile ternel almarak kurgulanrms. 1991 Hayat Bilgisi gormek olasi: "Erkekler bag, bahce ve hayvanlann bakirmyla ugrasirlar, Kadmlar ev isle3. siruf kitabmda da benzer ornegi

sma ve gucune uygun islerle ugrasir, Kirnisi tanrn, kimisi ev islerine bakar," (30 ) Yasa ve guce bagh olarak yapildigt varsayilan isler simflamasmda, kadmlann konurnu cocuklarla birlikte degerlendiriliyor, Gercekte, koylu cocuklar

yaslanna ve guclerine gore tanmsal etkinliklere ve hayvan bakirmna kanhrlar, Koylu ailesinde kadirun yapngiisler, 1928 yihnda 4. struflarda okutulan

Yurt Bilgisi kitabmda daha gercekci bicimde degerlendiriliyor:

(28) Refik Ahrnet, Suhulet Ktituphanesi-Ikdam Matbaasi, 1928. s.8. (29) Erol Dnal Karabiyik, Uner Yayinevi, s. 98 (30) ~evki Ensik-Erol Yalcm-Kemal Unsal, Inkilap Aka Yaymlan, s.33.

21

"Koylu erkeklerle beraber koyltt kadinlar da tarlada cahsirlar, hayvanlara bakarlar, hayat, mesai ve kazanc yolunda kocalarma yardirn ederler. Koylu cocuklan pek kii~iik yaslannda bu mesai hayanna istirak ederler," (31) 1950 yilinda okutulan Yurttashk Bilgisi kitabinda "Ailemiz" bashkh konuda anne ve yaptiklan §oyle anlanhr: "Ana: Anaruz, hem babarnz hem de sizin iyi ve duzenli bir sekilde yasamarnz ve rahat etmeniz icin sabahtan aksama kadar didinir durur. Evin biitiin isine bas olan veya kendi yapan anarnz, hepinizin rahanm saglayip, sizleri iyice doyurup giydirmedikce, hie rahat edernez ... Ev kadim sabahtan aksama kadar, hatta aksamdan sabaha kadar ugrassa, evde yapilacak yine bircok isler vardir, Fak. da b miz

oksa
dar
0,
c

bi "Aksamdan sabaha" yapilacak islerle dolu bir evde, kendisi dismda, herke-

sin rahat! icin "seve seve" cahsan kadin kirnligi; Ortaokul ders kitaplannda, "cinsiyete dayah" isbolumunun zorunlu sonucu olarak yerahr, 1945 sonrasi Yurttashk Bilgisi kitaplannda, 1928 yilmda okutulan Yurt Bilgisi kitaplanmn tersine yurttaslara; nufusun yansmm, diger yansmm rahat! ve huzurunu nasil ternin edecegi ogretiliyor. Oysa, cumhuriyetin ilk yillannda kadinlar yeni ulkenin kuruculan olarak gorulttyorlardi, yalmzca evici hizmetleri

(31) Refik Ahrnet, a.g.e., s.34. (32) Fikriye Sunuhi Arslan, Ortaokullar icin Yurttashk Bilgisi, s. 33.

22

veren ki§i olarak degil. Yine 1950 tarihli Yurttashk Bilgisi kitabmda bir evin cocuksuz olamayacagl dusuncesi yer ahyor: "Cocuklar evin 9igegi susudur, cocuksuz ev ciceksiz bahceye benzer ... Sokaktan yorgun argm gelen baba, yavrulanrn daha kapida kucaklayip operken yorgunlugunun hemen kayboldugunu gorur, Ayrn zamanda bu guzel yavrular

icin ~ah§lyorum diye gogsu kabanr. Anneniz de bu manzara karsismda sevinc duyar. Hemen hepiniz, elbirligi ile babaruzm rahatim saglamaya kosarsmiz. Bu ne btiytik bir zevktir. Kiminiz babamzm kahvesini hazirlar, kimimiz terligini verir, bazilanniz ayakkabilanru nen ternizleyerek kaldmrsuuz, Hem bu sure tle an-

ben son
gOTI

len nesi, muallim bey ve erkek ogrenci olmakla birlikte dogrudan cinsiyetci rnesaj1ar kullamlrmyor, Cok az resim ve fotografin kullarnldigr bu kitaplarda, fotograflarda ozellikle kadm avukatlar gosteriliyor, "Vazife halinde bir Cumhuriyet mahkernesi" ait yazih fotografta bir kadm iki erkek hakim gozukuyor, Bir bas-

ka fotograf altinda da "Bir mahkemede kadm-erkek avukatlar" (34) cumlesi yer ahyor.

(33) Fikriye Sunuhi A., a.g.e., (34) Yurt Bilgisi, 4. s101f, Devlet Basnnevi, 1937, s.40

23

1.4. Kadmlar Devreye Glrer

Aile i~i i§boliimiine

Uygun Davranmazsa

Yasalar

1950'de okutulan Yurttaslik Bilgisi kitabmda, baba ailenin baskam olarak gorulur, Fakat babaya haklar degil, sorumluluklar yuklenir, "Allenin baskaru

olan baba nufuzunu kotiiye kullanamaz. Baba luzumsuz ve kotu vasitalara basvuramaz, terbiye vasitalanm kotuye kullanamaz" (35) Babamn otoritesine tarnsilmaz bicimde boyun egildigi, evde rahatirnn saglandigi, aile bireyleri adma onun kararlar aldigi, harcamalarm onun karanyla gerceklestigi 1950 sonrasi or-

neklerin yamnda, bu ornek babanm tarnsilmaz tistiinliigtinti onaylamadigr icin onemlidir,

hr:

AI AI
§If.

1991 yilmda ise: isbolumune dair yukanda sozu edilenler, yetersiz bulunur ki Vatandashk Bilgisi kitabmda Medeni Yasa'dan ornek verilir: "Mesela 152. maddede, kocanm aile birliginin reisi oldugunu: evin seciminin, e§ ve cocuklann uygun sekilde yedirilip icirilmesinin ona ait oldugu hukmil yeralmaktadir, Demek ki esler arasmda ilke itibariyle bir esitlik soz konusu

oldugu halde aile birliginin sarsmtisizca, aksaksizca devam ettirilmesi icin


kanun, kocaya baskanlik (reislik) yetkisi vermistir ... Hie §ilphesiz annenin de

(35) Ziya Gokalp, Yurttaslik Bilgisi, Orta 1, Berrin Basimevi, s.11 (36) Faruk Kurtulus, Milli Egitim Basimevi, s.5.

24

yukumlulukleri vardir, 0 kanuna gore, ailenin ortak mutlulugunu saglarna hususunda gucu yettigi kadar kocasimn rnuavin ve musaviridir (yani yardimcisi ve damsmamdir). Kanun yukanda sadelestirerek verdigimiz hukumden sonra

aynen 'Eve kadm bakar' demektedir," (37) Boylece kadmlar, vatandashk gorevlerinden "en onemlisi" olan "eve bakrna" islevini yerine getirmez ya da aksanrlarsa yasalar onunde suclu duruma duserler, Ders kitaplannda, aile ici isbolumuntin "dogal'Ihgma dayanan ornek-

lerden, yasalar temeI almarak verilen omeklere ge9i§ oluyor. Her iki durumda da kadmlar "baskalan icin" yasayan varhk oluyorlar. Birinci dururnda, kadmlar eslerinin otoritesine, ikinci durumda ise devletin yasalanna uygun davranmak

num icindedir, 1939 yih Ilkokul 2. siruf Okuma Kitabindaki "Kti9tik Ali'nin Adamlan" He 1992 yih 3. simf Ttirkce kitabmdaki "Annenin Elleri" adh okuma parcalan, toplumsal ve siyasal anlamda kadina (anneye) bakistaki zlthgl vermesi acismdan 90k onemlidir, Uzun olrnasma karsm, iki ayn donemin aym konuyu isleyen iki omegini aktarmarun, donernler arasmdaki bakis acis; farkim yansitmak acisindan kafa a91c1oldugunu dusunuyoruz, "... Kti9iik Ali yoksuldu. Boyle oldugu halde usttl basi 90k temiz gezerdi.
(37) Orta 3, Milli Egitim Basimevi, s.36.

25

Giydiklerinde ne bir leke, ne bir sokuk goruhlrdu. Kitaplan ilk almdigr gun ne kadar temizse yil sonunda da gene
0

kadar temiz kahrdi. Kucuk Ali'nin okulu,

o Yl1 bir dere boyuna okullular bayrami yapmaga gitmisti. Cocuklar yesil sogutlerin altmda yemeklerini yiyecekler, butun gun kosup egleneceklerdi. Herkesin elinde bir cikm vardr, Annesi olanlann anneleri, olmayanlann yakmlan yiye-

cekler yaparak bu cikmlara koymuslardi. Ku<;uk Ali'nin kimsesiz oldugunu bilen arkadaslan onun da elinde bir cikm bulunmasma sasnlar, Cikm acihp da icinden duzgun kesilmis ve arasma peynir konrnus inee ekrnek dilimleri ile zeytin, yumurta ve yemis cikinca bu sasma bir kat daha artn, Cocuklardan biri ona : ' Bu ne guzel cikin, Kuctlk Ali. Bunu sana kim yapti?' diye sordu. Kucuk Ali gulerek §u sozleri soyledi: 'Adamlanm yapn. Benim on adarmm var.' Alinin

cok nuyc
r;:ilk gtilii di. I
Buni

Bu parcada; kadinlar tarafmdan yapilmasi uygun gorulen, cocugun okula hazirlanrnasi, giysilerinin temizligi, dikisi, yemeginin hazirlanmasi vs, gibi islerin gayer basanh bir bicimde bir cocuk tarafindan da yapilabilecegi izlenimi veriliyor. Ustelik bu cocugun erkek olmasi da aynca anlam tasiyor, 1930'lar Turkiye'sinde ders kitaplan; "Kucttk Ali'nin Adamlan" gibi okuma parcalan ara-

cthgiyla, yoksul fakat kendine yeterli, gereksinimlerini giderebilen insan modelini

on plana

<;lkarmaktaydl. Bu model, 1992'lerin insanmdan tumuyle farkli ni-

(38)Maarif Matbaasi, istanbul, 1939, s.58.

26

telikler tasiyordu, 1992 yilr ilkokul J. simf Turkce kitabindaki "Annenin Elleri" adh okumaparcasi gunumuzde yaranlmak istenen insan modeli bakimmdan 01-

dukca ilginc bir ornektir: "Anneler gununde ogretmenimiz bir odev vermisti bize .. Annelerimizin elleri hakkmda bir yazt hazirlayacaktik. Yalmz annelerimizin cahskanhgmdan, Ogretrnenimiz fazla acmadi konuyu ..

gayretinden bahsetti birkac kelime ile ..

ill, iiI:;

gun soma ogretmenimiz,

simfta, yazdigmuz odevleri okutuyordu, Sua

bir kiz arkadasirmzm yazisina gelmisti. ~oyle basliyordu, yazi: •Annemizin elleri ... Ellerinden biri ile annem yayik yapar. Digeri ile kucagmda kitabim tutar. Digeri ile babamm ceketini utuler, Digeri ile yemek pisirir, Digeri ile ben okula gitn
kizi

de 1 yap

001
sull

rmz one egildi. Ogretmenimizin

yuzundeki hayret ifadesi kaybolmustu, Ciddi

heyecandan titre yen bir sesle: 'Yazdiklann dogru, cok dogru sevgili kizim,' dedi." (39) "Annenin Elleri'Indeki kadm (anne); mutfak ve bahce isleriyle ugrasan, ~ocugunun sa~lm ormeyi, esini utusunu yaprnayi ihmal etmeyen bir kadmdir, Dstelik duasim edip yoksullara yardima da kosar, Kendi ellerine sahip olmayan, ellerinin tumtinu baskalanrun hizmetine vermis, yedi cocuk dogurmus anne im-

(39) Milli Egitim Basimevi, istanbul, s.97.

27

gesi 1920'li, 30'lu yillann annesinden cok farkhdir, Cizilen kadm tipi; yasamak icin erkegin eline bakar, Cumhuriyetin ilk yillannda ders kitaplannda sikea sozu edilen "ozgenligine ders kitaplannda kavusmus" kadm, bu degildir, 1990'lar Turkiye'sinde

"ozgenligini" yitirmis bu kadin tipine gosterilen yapay saygi, Elleriyle, dolaarasmdaki farkkay-

kadunn konumunu daha da 3§agl cekmek icin sikca vurgulamr. yisiyla butun bedeniyle bolunmu§ kadm ile "Ali'nin Adamlan'

hhk Cumhuriyetin devrimci dinarniginin uzun yillar once yitirilmesinden naklamyor, "Ali'nin

Adamlan" yoksuldur ama kendine guvenlidir, Yasamak

icin kimsenin hizmetine gereksinim duymaz, bagimsizdrr, "Annenin Elleri" ise makinaya benzer, kurulmus gibi ~all§lr, yasamak icin baskalanna muhtactir,

28

II~ DERS KiTAPLARINDA KADINLARIN YONLENDiRiLDiKLERi TOPLUMDAKi YERLERi


11.1. 1950 Sonrasmda Kadm "~ah§an"dan Sayslnnyor
1950'Ierden soma, artan sayida kadm cesitli rnesleklerde, iskollannda cahsmaya basladigr halde: ders kitaplannda kadinlar cahsrna yasammdan dislaruyorlar. Tarlada bag, bahce islerinde, hayvan bakmunda turn gun cahsan, hall do-

MESLEKLER VE

degilse, yapacagi §ey anasmm, babasirnn cahsmalanna kanlrnaknr, Boylece babasi ~ift~iolan cocuk ~ift<ri yetisir, Esnaf olan esnaf olur. El sanatlannda cahsarun cocugu da babasmm tuttugu yoldan ytlnir ... Baba 'ocagmi' sondurmez"
(40).

1950 sonrasi ders kitaplannda "anasi ciftci" veya "anasi esnaf" sozcuklerine rastlarmyoruz. "Ananin" cahsmalannm neler oldugu ve kimin buna kanlaca-

gmm sozU bile edilmiyor, KIZ cocuklan ne gune duruyor! 1950 oncesinde: kadmlara bazi mesleklerde hie yer verrneyen az sayida or-

(40) Rakim Calapala, lnkilap ve Aka Yaymevi .s. 279.

29

nek olmasma karsm, kadmlan pek cok ornege rasthyoruz,

cahsma yasarrnna yonlendiren,

yureklendiren

1935 yuma ait, 5. snuf Okuma Kitabi'ndaki "Esnaf

Destarn" adh §u siir ilgi cekicidir: "Biz esnaf takimi severiz isi / Calisir, yasartz erkek ve disi / Aramtzda yoktur tembel bir kisi / Ulusun

ozuyuz

biz, sammtz var:"

(41)

1952 yih 5. suuf Okuma Kitabinda ise ayru siir §u bicime donusuyor: "Biz esnaf takimt severiz isi / Caliskan gayretli birer erkisi I Aramizda yoktur tembel bir kisi I Ulusun

ozuyuz

biz, sanimiz var,"

(42)

Kadin ve erkegin birlikte urettig! ve birlikte "ulusun ozti ve sam" saytldigi bir 195:

rinde bir sepet I Yo bir mendil, yo bir paket I Bu yo/dan akin akin / Gecerler bunlar bakin"
(43)

~iirin yamnda kadm erkek i§<;ilerinoldugu bir resirn bulunuyor. Daha sonraki yillarda ne i§<;ilerin,ne de i§<;ikadmlann anlanldigi orneklere rastlamaktayiz, 1945 yih 5. suuf Okuma Kitabmda 12 yil icinde yapilanlar anlanhyor: "Eskiden kadin kapah yasar, bir i§ tutamaz, erkegin eline bakardi, Simdi

(41) Devlet Basimevi., s. 18 (42) a.g.e, s.ll. (43) Devlet Basrmevi, istanbul, s. 56.

30

kadm ozgenligine kavusmustur, Erkek gibi acik geziyor, cahsiyor, kazamyor. Cumhuriyet bunlardan baska ona kamutaya saylav ve belediyeye aza olrnak hakkim da vermistir ki bu, pek cok ileri memleket kadmmm elde edernemis 01duklan bir haknr," (44) Kadmm cahsrp kazandigi, erkegin eline bakmadrgi, "ozgenligine kavustugu" bilgisinin ilkokul ogrenciierine verilmesi cok anlamhdir, Fakat bu tarihlerden sonra, cocuklar tumuyle tersi bir anlayisla yetistirilir, 1952 yilt Hayat Bilgisi 3. suuf kitabmda da "Kalabahk Bir Aile" adh siirde kti~tik kiz ve erkeklere uygun gorulen kisilik ozellikleriyle (cinsel kirnlik), gelecekteki mesleksel yonelimleri belirleniyor:

Cetin daha simdiden kaptanliga heveste. Bu ayip degil ya, bir heves var herkeste. Duygu terzi olacak; onun akh dikiste,

o da ilerleyecek

urnanm ki bu iste.

Erol bilirim sarur bir cok isleri ama, Kardesleri attrlar papuccugunu dama. Fikret civa gibi bir cocuktur gecernez ele, Kosuculukta yoktur onu gececek hele.

(44) Devlet Basimevi, istanbul, s.8.

31

Gungor, ya bir muhendis yahut mimar olacak; Sadece bu islerden hoslarur


0

da ancak.

Hale, nazh bir krzdir; ne konusur, ne guler,

iki yanmdan

sarkar ipek saeh orgtiler,

Istkss: yumusacik nazh ve sirin bir kiz.


Pek cabuk hastalarur, hie zora gelmez yalrnz.

ismet te tuhaf bir eocuk, sinirli ve kavgaci.


Bir seye de kizmca bagmr
aC1

aci,

Jale susune duskun, modadan aynlamaz, Onun kadar suslenen belki de bulunamaz. Kayatiui cakasmdan yaklasilmaz yaruna, Dolasirken bakamaz hie soluna, sagma,

Fakat pehlivan kadar gucu, kuvveti var,

Omer uslu, akillr, iyilik sever, yapar,


Herkesle arkadas, dost; her zaman, her iste var, Pertev ressam olacak, her gUn ~ab§1f durur, Cok guzel resim yapar, cok guzel renkler vurur, Remzi keskin bakish, korku blmez kahraman, BUtUn kardeslerinden daha cetin ve yaman.

32

Suna I(il(ekdU§ki.inU,onlan diker, sular,


Onda ~i~eklere kar§l biiyilk bir sevgi var, Siikra bir kucuk subay, simdiden asker gibi,

YtiriiyU§U, gezisi bir kahraman er gibi!.. Turgut sarnyorum ki rmzikaci olacak, Yalmz bilmem davul mu, borazan nu calacak? Uygur ata biniyor, ama tahtadan an,
Ne kosar, ne yurur, her taraft kaskati. Vlka av merakhsi, elinde tufek gezer! Fare gezmeyen yerde, aslan yahut fil sezer, Veli daha cok kli~tik, fakat
0

da acikgoz.

isim
lanhyor, Bu ozelliklere gore, kizlann yonlendirildigi ders kitaplanrnn kadina bakismin ana niteliklerini meslekler, 1945 sonrasi

veriyor,

Bu nitelik1er §oyle siralanabilir: Duygu; terzi olacak, akh dikiste. Hale nazII bir kiz, ne konusur, ne guler, Isik'sa yumusacik nazh ve sirin bir krz. Pek ca-

buk hastalamr, hie zora gelmez, Jale susune duskun, modadan aynlamaz. Onun
kadar stislenen bulunmaz, Leyla cok temiz bir kizdir, isi Utti camasir, Hem beceriklidir, i§ eline yakisir, Nazh kii<;Ukama ise yanyor. Ortalik supuruyor, toz

'45) ~ilkriye lrge, Gilney Matbaacihk TAO, s.I 1.

33

orumcek ahyor,
Erkeklerin kisilik ozellikleri de §oyle belirleniyor: yetenekli, kahraman, acikgoz, vb. Siirde kadmlara uygun gorulen meslek olarak, evkadrnhgmi saymazsak Hesapli, guclu, akilh,

terzilik bulunuyor, Oysa erkek cocugun onunde pek cok secenek bulunuyor: On yazar, kaptan, sporcu, mimar, muhendis, bankaci, ressam, subay, rnuzisyen, oyuncu olma olanaklan sunuluyor.

Yine ayru kitaptaki su sozlere de §a§mamak: gerekiyor:


"Gecenlerde simfta babamizm islerini konustuk, Ogretmenimiz kac arka-

veya

liyor

hang
vaplanm babama okudugum zaman cok begendi. Annemin gozleri yasardi ..."
(47)

Yukandaki sorulann oznesi, sorulara muhatap olan ve yanitlan onaylanan


erkek, Onayladignu "gozyaslan ile" gosteren de kadin oluyor. "Kalabahk Aile" siirindeki kti~tik kiz tiplemelerine uygun bir anne goruyoruz, 1950'lerde ders kitaplannda "cok" cahsarak nasil zengin olunacagma dair orneklerde artis goruyoruz. Bu omeklerde de, yine erkekler zengin olmaya yon(46) a.g.e., 5.88. (47) a.g.e., s.90.

34

lendirili yorlar. 1953'de 5. smiflarda okutulan Yurttashk Bilgisi kitabmdaki okuma parcasi ilginctir, Cunku artik Arnerika'daki zenginler ornek ahnmaya baslarnyor: "Isporta icinde mal satarak, sokaklarda gazete satarak, boyacilik, amelelik, garsonluk ile ise baslayarak zengin olan adamlar pek cokrur ... Amerika'da zengin olmus adamlann hayanrn inceler, bunlann hayatma dair kitaplar okursak, bunlann cogunun evvela kucuk islerde cahsmaya basladiklanru

goruruz ..." (48)

II. 2. 1920'lerin

"meslek sahibi annesi" Arnk Akla Bile Gelmiyor

ler
del

nk

da mnda babasmm sanatiru ogrenenler veyahut bu isleri baskalanmn yaninda ya-

parak kendilerini yetistiren ve iyi bir ~ift~i, iyi bir tiiccar, iyi bir sanatkar olarak yetisen, hayatlanm kazanan ve zengin olanlar coktur," (49) deniyor. Annenin de meslek sahibi olmasi gerektigi ve meslegi oldugu 1950'lerdeki yazarlanmn hi~ akhna gelmiyor. 1928 Yurt Bilgisi kitabmda ise; kadmlann ~all§masma iliskin ornekler her firsatta veriliyor: ders kitaplan

(48) Faruk- Osman Kurtulus, Kanaat Matbaasr, s. 89. (49) a.g.e., s. 95.

35

" ...-Boyle haricte cahsan kadmlar arasmda bildikleriniz var mi? -Evet efendim. Kornsumuzun kizr hastabakrcihk ediyor, bir arkadasirmzin annesi oteki rnektepte muallimdir, bir arkadasmuzm annesi de tutun sirketinde katiplik ediyor." (50) 1950'lerden itibaren ders kitaplannda verilen omeklerde: para kazanmasi gereken erkek cocuk ile para kazanan baba imgelerini birarada goruyoruz. Sik

sik, "babamiz bir iste cahsir" ve "annerniz evislerini yapar" cumleleriyle karstlasabiliyoruz, Annenin de "bir iste" cahsabilecegini yazan kitaplarda da bunun hangi ko-

sullarda olacagi belirtiliyor. Ve annenin asil gorevinin ev icinde oldugu vurguIUyOl

~ah§ den

mak, • cede c;ah§lf. Ama ailenin disanda cahsan astl ferdi babadir, Baba aileyi gecindirmek ve aile fertleri arasmda dirlik ve duzeni saglamakla yukumludur, Baba, ailesini rahat bir sekilde gecindirebilecek bir kazanca sahipse esinin disarda ca-

hsmamasim isteyebilir,"

(51)

Kadinm soz ve karar hakkim yok sayan bu tutum, ozellikle 1950 sonrasi ders kitaplannda onernli bir yer tutmaktadrr,

(50) Refik Ahmet, a.g.e., s.53. (51) Selman Erdern- lsmet Parmaksizoglu-lsmet vi, 1971, s.9.

Konuk, Sosyal Bilgiler, Orta 1. Remzi Kitabe-

36

1932'de ogretmenlere

rehberlik etmek amaciyla basilan Hayat Bilgisinin "Herkes

Resimli Tedrisi (Muallirn Kitabi) adhkitapta,

i§ Basmda"

bashkh oku-

rna pareasi var. Burada Gunduz adindaki cocuk, babasindan, kendisini kasaba pazanna goturmesini istiyor, Birlikte pazara gidiyorlar ve cocugun gordukleri §oyle anlanhyor: "istanbul havadisi, gazeteci! diye kosan kiic;:iik bir c;:ocugu,daha ileride gazeteci bir kadirn gordu. Pazar yerine yaklasiyorlardi. Bir koylu kadin bir elinde yurnurta sepeti, otekinde tavuklar pazara gidiyordu. Pazar yeri cok kalabahkn, Kirnse kimseye carpmasm diye bir rnernur ortada durmus gelene gecene isaret veriyordu, Gunduz bir aralik kendi sutculerini, tutun deposunda cahsan Fatma

konu

gider

kan" sayrnaktan geri durmayan 1932 'lerin egitimcileriyle, "baba, esinin cahsmamasim isteyebilir" diyen 1970'li yillann egitimcileri arasinda buyuk farklar bulunuyor. 1970'li yillann egitimcileri, kadmlan bagimsiz bireyler olarak degil, erkegin denetiminde yasarnasi gereken 'kullar' olarak gormekteydi. Genellikle Sosyal Bilgiler kitaplannda, herkesin bir meslegi olmah temasi isleniyor, "Herkes Bir Meslek Sahibi Olmalidrr" bashkh yazida sunlan goruyoruz:

(52) Richard Rothe, 'fey. Hifztrrahrnan Rasit, Resimli Ay Matbaast, s.35. (53) a.g.e .• s .35.

37

"Her insanm bir isi, bir meslegi olmah, cahsarak hayatuu kazanmahdir. Cittcilik, esnafhk, tuccarhk, doktorluk, avukathk, ogretmenlik, memurluk hep bunlar birer meslektir. Meslegi olmayanlar, hicbir iste cahsmayanlar, aileler ve topluluk icin zararh kimselerdir, Butun fenahklar bu gibi kimselerden gelir. <;ahsan ve mesleginde ilerlernek icin didinen insanlann fenahk yapmalan veya fenahk dti§unmeleri icin zamanlan yoktur" (54) Gortildtigu gibi "annelik-evkadinhgi" "hicbir iste cahsmayanlardan meslekler arasmda sayilrmyor ve

kotulukler gelir" diye du§untiluyor. 1979'a ait 3. sunlan yaziyor: "Ben yer-

Smif Hayat Bilgisi kitabi da bu tezi desteklercesine

yuzunde iyi ve guzel, kotii ve cirkin herseyin mesuliyetini tasiyorum. Ben anneyi

90CU
man cum guce uygun olmayan isler tamrm dogrudur elbette, Fakat isin cinsiyete uygunlugu say! ternelsizdir, Aym kitapta "Eve kadm bakar" sozuyle birlikte, "cahsma acismdan kadmla erkek arasmdaki fark giderek azalmaktadtr" (57) sozleri de bulunur, Daha ilkokulun, ilk gunlerinden itibaren kadmlara uygun isler, erkeklere uygun isler suuflamasiyla karsilasan coculdar, yukanda verilen omekleri benimseyecektir zorunlu olarak. Aym nedenle de, rneslek sececekleri zaman "cinsiyetlerine uygun" mesleklere yonelecekler, ya da evlerinin kadim olma du§unii kuracaklar-

(54) Niyazi Aksit-Hayri Gundem, Sosyal Bilgiler, 5. suuf, Ders Kitaplan Yaymlan, s.279. (55) Fethi Ternucin, (yayinev! yok), s.181. (56) Kemal Dal-Orhan Cakiroglu-Ali Ihsan Ozyazgan, Vatandaslik Bilgileri, Orta 3, Milli Egitim Basimevi, 1991, s.I60. (57) a.g.e., s.36.

38

dir, Soma da Turkce kitabindaki tek olumlu ornek olan okuma parcasmda, Nurullah Atac'm dedigi gibi kadmlar bu yalana inanacak ve buna uygun yasayacaklar: "Kadmlar icinde bilgin yetismiyormus, §air yetismiyormus. Nasil yetis-

sin a efendim? Yuzyillar boyunca okutmarmslar kaduu, okuyan kadma sasrlacak birsey diye bakmislar, okudugu icin, bilgiye, sanata ozendigi icin kmamislar onu, soma da onun bilgin olmarnasuu, sair olmamasiru yaradihsi geregi sanmislar, Insanlar dogru diye belledikleri seylerin <;ogunu da kendileri uydururlar, soma da boburlene boburlene inarnrlar onlara" (58) Ders kitaplannda 1950'Iere dek, kadin ogretmenler olmakla birlikte genel

olarak ogretmenler erkek. Sonrasmda ise kadin ogretmen sayismda agirhkh bir

hyor legit gi g muy tihdi

11.3.1945 Sonrasmda Paramo Sahibi Sadece Erkekler


1930'lardan 45'lere dek ders kitaplannda yalmzca babamn, parayla ve satin almayla iliskisine dair omekler yok. Kadmlann da parayla iliskisine ait ornekler bulunuyor. Bu donernden sonra ise kadiru mesleksiz gosteren orneklerde arns sozkonusu. Yine 1945 sonrasmda babanm otoritesinin yaygm olarak vurgulandigiru goruyoruz, Annenin parayla iliskisini gosteren ornekler ise birkaci

(58) Ali <;i~ekli, Tiirk~e Orta 1, Kaya Matbaacihk, 1992, s.133.

39

gecmiyor, Bunlar da yiyecek tuketimine yonelik orneklerdir, 1937 Alfabesinde "Ana at all Ana ata nal al" (596) diyen koylu cocuk, bir baska sayfada ip atlamak icin babasina "Baba bana ip al" diyor. 1943 Alfabesinde de kuzuyu gosteren cocuk "onu bana al, ana" diyor. Yine 193Tdeki bir baska ornekte "Annen sana ne aldi" sorusuna verilen yamt "Alnn saat aldi" oluyor. 193Tde anneye altm saar aldiran ders kitaplan yazarlan, 1981 'de anneye

yun dahi aldirtrmyor, 1981 Alfabesinden bir ornek: "Ana bana hirka or / Baba bana yun al" (60)

luk me

§o)

tap aym zamanda anneyi ve kiz cocugunu mutfakta onluklu olarak ilk kez gosteren kitaplardan biridir. Aym yazann, 1948 yilma ait 1. smif Hayat Bilgisi

(Kis) kitabmda ise, "Kim, Ne, Nicin?" bashkh parca soyle: "Aydmla Ozden konusmaya basladilar: - Oyuncagi babam nereden alnus? - Oyuncakcidan, - Evimize et geldi. Bir cocuk getirdi, Nereden gelmis? - Baban ismarlarmsnr, Kasaptan gelmistir," (Bir Yaymevi, s.6)

(59) Devlet Basimevi, s. 5.

(60) Ogiln Yaymlan, s.52.


(61) Bir Yaymevi, s. 70. (62) R. Gokalp Arkin, Hayat Bilgisi-Kis, l. siruf, Bir Yaymevi, s.3l.

40

1952'de okutulan kitaplar, 1948'lerden farkli degildir: "Babamiz bize lazim olan seyleri pazardan, carsidan satin ahr, eve getirir." (63) Bu kitapta ahsve-

rislerin tiimiinti baba yapar.


1939 yilt Okuma Kitabmda; "Cumhuriyet Bayrami" kutlamalanndan soze-

diliyor ve §oyle deniyor: "Anneleri onlara bu bayram icin yeni giysiler, yeni ayakkabilar alrmsn ... Anneleri onlan gecit alayma seyretmeye goturdti .." (64) Cocuklanrun giyimlerini 1939'da alabilen annenin yerine 1953'te baba gecer: "Her evin bir nizarm vardir, Baba para kazamr, eve lazim olan seyleri ahr, getirir. Anne evin ternizlik yemek islerine bakar, evi duzene koyar." (65)

"Aru

dl" (

Yukandaki orneklerde de goruldugu gibi anne artik canta, kitap biie alarmyor, annenin yapip ettiklerinin simrlan aile icinde belirleniyor. Ailenin gecimini saglayan kisi olarak kabul edilen babamn otoritesine sik sik vurgu yapihyor, Babarnn "her turlu" harcamaya ve i§e karar vermesi paraya sahip olmasiyla birlikte degerlendiriliyor, "Aile fertleri, aile baskanmm kararlanna saygi gosterirler, Aile butcesinin duzenlenmesi aile baskamna birakilrmsnr, Harcamalar aile baskamrun kararlan

(63) (64) (65) (66) (67)

Faruk Kurtulus, Yurttashk Bilgisi. 4.SlDlf, Milli Egitim Basimevi, s.5 2. simf, Maarif Matbaasi, s.17. Faruk- Osman Kurtulus, Yurttashk Bilgisi, 5.Slnlf, Kanaat Matbaasi, 1953, s. 82. Perihan-Galip Gurler, 5.5. Ismail Aydogdu, Hayat Bilgisi, 2.51Olf, Aydogdu Yaymlan, 1984, s.66.

41

ile yapihr, Yapilacak turn islerde aile baskaruna damsihr ... " (68) Ortaya konan "aile baskaru", herkesin ustunde yetkilerle donatilrrns ve daima dogru yolu gosteren kisi olarak tarumlaniyor, Aile baskanma verilen yetkilerin, kimin tarafmdan verildiginden hie; sozedilmiyor, 1975 1. sirnf Hayat Bilgisi'nde de "aile baskaru" olan babamn, ailede i§

daginmi ve her turlu harcamanm yapilmasina karar verme nedeni ~oyle acikla-

rnyor:
"Paranm yerli yerinde harcanmasma dikkat eder" (69). Boylece, annenin, parayi "yerli yerinde harcayan" kisi, olmayacagi dii§uncesi, olan hare

bmd

su He doldurunuz, biraz sonra icerisini bombos bulursunuz." (70) Parayi kazanmaktan cok, harcamada dikkatli olmanm htiner gerektirdigi dusuncesi ozellikle kiz cocuklanna ogretiliyordu. Bu yillar, kadmlara guvenin oldugu yillardi, 1945 Hayat Bilgisi (Kis) 3. smif kitabmda "Tutum Haftasi" adh siir soyle: "Bagrtn alev goziin ya§ / Olsa bile rekinme I Straya gir arkadas I

(68) Vedat Oglin, Hayat Bilgisi, 3. suuf, Ogan Yayinlan, 1987,5.28. (69) ~evki Ensik- Erol Yalcm-Kemal Unsal.lnkilap ve Aka Yaymlan, s.33. (70) Nazim i~sel. Hilmi Kitabevi, s.lO.

42

Kuytu yerlerde sinme 1....Fabrikaya ver emek I Bu fag emek fagldlr I Yurtta fabrika demek I Bir hayat kaynagtdtr I Diini; du§un de fall§ I

Bugiinden gor yarini / Biriktirmeye alts / Harcama her vannt / Bayrak


of getu; yastnda I Bulutlarla kucaklas / Bu tutum haftastnda I Geri kalma arkadas"
(70)

Kadm erkek butun ulusun elele vererek iilke kalkmmasi icin cahsmasimn onemi, bu yillarda haHi gecerliydi, ~iirin yarnnda yer alan resimde ozellikle bu

anlayis vurgulamyor. Ellerinde kumbara olan kiir;tik kiz ve erkekler gelecege


umutla bakiyor ve ogretmenlerinin yetle dinliyorlar. kumbarayi gostererek anlatnklanm ciddi-

bara

bir k

Elirr bir ~
riken paraslm alnus.

i§ tutmus,

Rahat etmis, adam olmus."

(71)

Okuma parcasirun yarundaki resimde kiir;iik bir erkek cocuk ve buyudukten sonraki hali yerahyor, Artik adam olmasi gerekenlerle, kadm olmasi gerekenler nettir cinsler acismdan. Bu omekte anneye aldmlan kumbara, parcamn tek olumlu yamdir, <;tinkii daha sonraki yillarda bu isleri de baba yerine getirir. Bankaya erkek cocukla giden ve erkek veznedara kumbarayi teslim eden babadir,

(70) R. Gokalp Arkin, Turkiye Yaymevi, s.l 0 (71) R. Gokaip Arkin, age. s.7.

43

1948'de 2. simflarda okutulan Okuma Kitabmda "Kumbara" adh §iir §oy-

Ie:
"Her sabah tam yiiz para / Kazantr bu kumbara / Birgiin elbet dolacak / Gene benim olacak / Biaiin biriken para / Oh ne giizel kumbara / .......... / Seker evde doludur / Bebekse korkuludur / Duser bunlar hemen / Hie sarfeder miyim ben? / Bir metelik bos yere / Hesap edin bir kere / Tam bir sene sonunda / Ocak ayt sonunda / Actltnca kumbara / Olacak dokuz liram"
(72)

~iirin ustundeki resimde kocaman bir kumbaraya yaslarnp poz vermis bir

bir / Otomobil alacak / Daha hizli / gitsin diye / Ben ogluma bir / Ucak alacagtm / Goklerde ucsun diye" (73)

11.4. Kadmm Toplumdaki Ders kitaplannda,

Veri

"Kadmm Toplumdaki Yeri" bashkh konular aracrhgiyla

kadmlann Turk toplumunda ytizyillardtr kutsal bir yeri oldugundan sozediliyor,

(72) Dr. Ibrahim Yasa, Naside-Behzat Minez, Kanaat Matbaast, s.25. (73) Ziya Ozkan-Faruk Agh-Ahmet Cicek, Ilkokuma, MEB. s.16.

44

Kitaplann buyuk ~ogunlugunda Eski TUrk topluluklanna

Osmanli' da kaduun yerinden sozedilmeden,

gecilerek kadmm; hakamn yambasmda, hatun olarak birlikte haklann

sozunun dinlendigi anlanhyor, Ve oradan da, Cumhuriyet'le kadmlara nasil verildigine geciliyor,

1991 yihna ait 5. smif Sosyal Bilgiler kitabmda, Osmanlr'da kadirun bu haklanrn yitirisi anlanhyor, Fakat nedenleri konusunda herhangi bir soz edilmiyor. "ilk Turk devletlerinde kadin ve erkek esit haklara sahipti. Erkek tek kadmla evlenir, ev de eslerin ortak mall sayihrdr. Cocuklar uzerinde babarnn 01dugu kadar annenin de hakki vardi." (74) deniliyor ve bir gecmis ozlemi yaranIiyor, Bunda toplumlann gelisim asamalannm gozardi edilrnesi de onemli bir

masi ele a lik":

insar

dUny
vs.

s
kadma iliskin her or-

yoruz ders kitaplannda. Bu yoksunluk, ders kitaplannda

nekte kendini gosteriyor, Kadimn toplumdaki yerinin kutsalhgi gibi; ici doldurulmamis sozcuklerle, bu yoksunluk gizlenrneye cahsihyor, Cumhuriyet'in ilk yillannda da; eski TUrk Devletlerinde kadina verilen

degerden sikhkla sozedilirdi, Fakat bunun yamnda, Osmanlr'da kadimn konumunun tumuyle reddi temelinde bir mucadele yurutuluyordu. Cumhuriyetin ilk yillannda ders kitaplannda
(74) Milli Egirim Bakanhgi Yayinlan,
S.

islenen konularla, "Yuzyil-

210.

45

lardir, toplumumuzda kadirun yerinin kutsal" olmadigi gercegi cocuklara gosterilmekteydi, ve ders kitaplanndaki omekler bunu sergilemeye yonelikti. 1936

Orta 3. simf, Okuma Kitabmda "Uyarnk Turk" ile "Softa'Imn soylesisi buna en iyi ornektir, Sofia her tnrlu ileri dU§linceyi reddetmektedir, "Uyantk Turk: Yurttaslanrmzm yandan ~ogu kadmdir, Onlar kafes arkasmda, pece denen karanhk ranp soluyorlar;

om

altinda yasiyorlar; gun gormeyen cicekler gibi sacocuklar da glinden gune

bun un icin onlann yetistirdikleri

anklastyorlar, Birakahm onlar da bizim gibi yuzlerini a~lp gunes altmda dolassmlar: okullara gidip yukselsinler, "Softa: Olmaz. Kadm evde kapah kalmah, Dunyayi bilmemeli." (75)

payd ler"d

nokn

"Erkegi cephede iken tarlada, bahcede, tezgahlarda, hayata katkisi olmustur... Turk milletine evlatlar kazandmms, savaslara gondermistir, Aynca KurtuIus Savasma katilmakla da tarihi gorevini bir kez daha yerine getirmistir," (76) Gortildligli gibi kadmm "hayata katkisi" ve "tarihi gorevi" ancak savasta akla gelmektedir. C;tinkti ulkenin gercek sahipleri olarak tarumlanan erkekler savastadir, Yazar, Ataturk'un "BiT topluma Him ve fen gerekiyorsa, bunlan aym

(75) Devlet Basimevi, s.141. (76) Musa Erdogan, Hayat Bilgisi, 3.

SIOlf,

Erdogan Yaymlan,

1989. s.200.

46

derecede hem erkek hem de kadinlanrruzin edinmeleri gerekir" sozlerine de yer veriyor kitabmda, Oysa Ataturk'un bu sozleriyle birlikte; kitabmda daha 9 ya-

smdaki cocuklara resimler dolusu kadiru, mutfakta, evi silerken supururken, "Alet ve Makinalan Dikkatli Kullanalim" bashkh konularda finn temizlerken,

tim yaparken,

makinada camasn' yikarken vs. biciminde

gosterererek,

yazar

buyuk bir celiskiye dti§tiyor.

II.S. Ulusu Dunyaya Getiren Kadm, Yukselten Erkek


Cumhuriyetin onderleri, 1945 sonrasi yazarlanndan
TID

farkli olarak, kadmla-

Inorr
tiiml

mast yam •

havacihk aski, onu kiic;iik yasmda ise baslatmisn. Onun yasinda parasut, sert ve cok erken bir cesaretti. Ailesinin ve kendisinin aski, usullerin tereddudune galebe caldr .." (77) 1950 Yurttashk Bilgisi kitabinda yukandaki gibi, kadma deger verilen sozcuklere rastlanrmyor. Tersine ders kitabi erkekler merkez ahnarak yazilrms. Babanm aile reisi oldugu vurgulanan sanrlardan sonra "Gelecegin aile reisleri oIan sizler, bugunku islerinizi ne kadar iyi basanrsaniz Turk ulusu
(77) Orta 3, MiIIi Egitim Basimevi, istanbul, s.111.
0

kadar yuksele-

47

cektir," (78) deniyor. Ulusu yukselten kisi olma bilinci erkek cocuklara veriliyor. Kadmlar da ulusu dtinyaya getiren olmaktan ote bir isleve sahip olamiyor: "Dunya uzerinde yapilmis olan herseyi annelerin yetistirdigi insanlar yapar. Onun icin dunya uzerinde hersey kadinm eseridir," (79). Bu sozler; kadmlan, dogurganhklanyla tammlayan, yasama dogrudan mu-

dahale etme hakkim elinden alan ve cocuklan aracihgiyla bir kimlik edinmesini isteyen bir dttstmceden besleniyor, Ulusu dunyaya getirenler kadmlar oldugu halde ders kitaplarmda kiz

cocu.
ele a cada
bek (

ve ac
nen ( "AI; Ben Filizi istemem. Bunu gonder geriye. Metin gelsin. Kizlardan asker olmaz, onlar dusmanlan kesemez, tufek te tasiyarnaz, Fates gibi yerleri islatir, diye bir aglarna tutturdu, Ter ter tepiniyordu;' Metin nerede? Ben Metin'i isterim, Metin'i!. ..diye aghyordu, lste tam bu srrada annesinin arka tarafmda bir ses, bir viyaklama duyuldu. Keskin keskin, aci aci bir bagmsn bu. Cetin sasirarak annesinin yarnndaki kU~iikciik tumsege dogru baku. Sepetteki kiz rrnsrl rm§11uyuyup duruyordu, oradan §u kabank yerden gelen bu ses, tipki tekir kedinin sesine benziyordu. Bu da ne? Kim var orada? diye yorganlara dogru abandi,
(78) Fikriye Sunuhi Arslan, Ortaokullar i~in, Yeni Matbaa, s.34. (79) Mehmet Okstlz, Hayat Bilgisi, 3.s1mf, Bilim ve Kiilti.ir Yaymlan.1982,
0

s.170.

48

zaman annesi: Ortulerin altmdan npki Cetin'e benzeyen, simsiyah sach, siyah gozlu bir cocuk cikardi. Cetin ellerini cirparak: Bu Metin mi annecigim? Ben bunu isterim iste diye, aglamagl birakti. Cetin'in annesi buyuk anneye gulerek bakti: iyi ki cocuklar ikiz dogdu, dedi." (80) Bu ders kitaplanrn okuyarak buyuyen her kadmm: bir erkek, bir kiz ikiz dogurma "sansi" olmadigina gore durumun ciddiyeti ortadadir, Kadinlann yasama haklan, cinsiyetci ideolojiyle ellerinden ahmyor. Boylece kadmlar; ders kitaplan aracihgiyla toplumdaki en geri anlayislann, ders kitaplan aracihgiyla

kurbaru durumuna dusuruluyorlar, i§te kadinm toplumdaki yeri 1950'lerden itibaren hizla man bicimde, kadmin toplumdaki yeri boyle tarnmlamyor,

mev

yeterli gorulmeyenler, nasil kendilik1erinden bir aile kurarmyorlarsa, toplum ortaya koydugu kanunla buna engel oluyorsa, aile birligi kurulduktan sonra da bu keyfi sebeplerle yikilarnaz, Ancak aile birliginin kokunden sarsrldigiru, mevcut duruma gore aile birliginin devam ettirilmesinde ne esler ne de toplum acismdan hicbir yarar bulunmadrgim yetkili hakimin onunde ispat etmek gerekmektedir." (81) Sozii edilen keyfiligin icine; kadmm artik evisi yapmak istemedigini soyle-

(80) Fahriye Kmah, Omek Matbaasi, Ankara. s.20.

49

mesi, siddete, hakarete, sevgisizlige maruz kaldigim iddia etmesi vs. gibi pek

cok olgu girebilir.


Ders kitaplannda verilen anlayisla, kadmlar toplumda tecrit edilebilirler.

Oysa benzeri bir konuyu 1933 tarihli 5. simf Yurt Bilgisi kitabi §oyle degerlendiriyor: "Hukuk Davalan: ... Gene bir kadm kocasmdan hosnut degildir; ikide bir ondan hakaret goruyor, Boyle bir adamla birlikte omur surmesini istemeyen bu kadin da Hukuk Mahkemesine basvurur," (82) Sayfalar dolusu aciklamalarla harcanacak zamaru yoktur 1933 yilmm egi-

diye cocu

oldu]

aynh
maz .. _ Bu ugurda cocuklar; annelerine ve babalanna

cimsizlik ortadan kaldmlabilir,

yardim edebilirler, iyi huylu ve cok sevilen, basanh cocuklar anne ile babayi, biribirine daha cok baglar, Yalmz olum yuzunden aynhk onlenemez, bu basa gelmisse katlanmak gerekir," (83) Cumhuriyetin ilk yillannda "aile birligi" adma; anne-babasi ayn yasayan ku~ucuk cocuklarda ciddi psikolojik sorunlar yaratabilecek actklamalara da gi-

risilmez, t:;tinkU yeni nesil, devrimlerin garantisi olarak gorulur, ruh saghklan
(81) age, s.30. (82) llkmektep Kitaplan, s.28. (83) Ferruh Sarur- Tank Asal-Niyazi Aksir, Milli Egitim Basimevi, istanbul, s.13.

50

onemsenmeyen bireyler olarak degil, Yine bu donemde kadinlara da deger veriliyordu, cocuklara da. Ustelik kadinlar, "kocalanndan hosnut" olmadiklan ogreniyorlardl. zaBo-

man, aynlma hakkma sahip olduklanrn ders kitaplanndan

sanmayi, "cok act ve cok zor" bir durum olarak degil, dogal bir durum olarak ogreniyorlardl.

51

HI- BiLGiNiN

SAHiPLERi,

ANNE SEVGiSi,

OYUNLAR,

KULLANILAN ALET VE MAKiNA VE DENEYLER HI.I. Bilge Saba, Fedakar Anne Ders kitaplannda kadmlar, nasil paramn sahibi olarmyorlarsa, bilgiye ulasan ve aktaran kisi de olamiyorlar, Ozellilde 1945 sonrasi ders kitaplannda yogunlasan bu gorunum, cocuklara, kadmlann bilgiye uzak oldugu karusiru veriyor. 1945 sonrasi ders kitaplannda: cocuklann sorulanm yarutlayanlar, bilgi

verenler, yol gosterenler, cocuklan uyaranlar, radyo dinleyenler, televizyon izleyenler, gazete-kitap okuyanlar hep babalar, Annenin uniformasi nasil ki mutfak
tabm
ciyla

nmal
akse:

olam

nek, "Sabah babam erken kalkiyor, Babamm ilk. isi, radyodaki gtmiin ilk haberlerini dinlemek oluyor ... Annem ise arkasi yann programlanru hie kacirmaz."
(84)

1945 ocesinde ise, gene cumhuriyetin olusturrnak istedigi kadin tipine uygun olarak, okumaya, bilgilenmeye egilimli kadin imajiru ders kitaplannda sikca goniyoruz. 1934-35 yih ilk. Mektep Kitabi'nda, anne iki kizma kitap okuyor, altta "Aile" yaziyor, Yine aym kitabm bir baska sayfasmda anne ve baba ayn ayn koltuklara oturmuslar dikkatle kitaplanru okuyorlar. Resmin altmda "Anne, Baba" yaziyor,
(84) Elife Gundogan, Ozgun Matbaacihk, s.12.

52

1942 basirm Alfabede "Oku da Adam 01" siiri var, Siirin ustunde anne, baba, buyukanne, buytlkbaba ve kti~iik erkek cocuktan olusan bir resim var, Baba ve anne yanyana oturmus, aym gazeteyi okuyorlar, kti~tik cocuk ise buyukanne ve babasma cocuk gazetesi okuyor. 1973 Alfabesinde de "Oku Yaz Adam 01" cumlesi bulunuyor. Fakat, UStundeki resimde erkek cocuklar okula gidiyorlar. 1940'lardaki okurnamn ve

adam olmarnn i~erigi 1970'lerde bosaltihyor, Artik ders kitaplannda hie bir kadmm elinde kitap, gazete gormek olanakh olmuyor. Aynca "Arkasi Yann" programlan dismda radyo dinleyen, televizyon izleyen anne resimlerine de rastlanrmyor, <;iinkti anneler; bulasik, camasir yikayan, hastabakicihk dagl dl§ d dti§iil ra §u: eden, sevgi

1928 yih 4. simf Yurt Bilgisi Kitabmda da "Medeniyet Kaidelerinden" adh parcada benzeri bir tema islenir: "... Medeni insanlar nasil yasarlar? Bu da ders mi sanki? Biz bunu bilmiyor muyuz, nasil yasamak Iazim oldugunu annerniz bize ogretmedi mi?' (86) Sonuc olarak; ders kitaplannda, 15-20 yilda, ogretmen anneden, hizrnet-

kar anneye giden bir surec yasandig; goruluyor,

(85) Devlet Basimevi, 1937, s.56. (86) Refik Ahmet, age. s.88.

53

III.2. Anne Sevglsinin i~erigi 1945'lere dek ders kitaplannda, anne sevgisi cikar temel ahnarak anlatil-

rmyor, Oysa bu tarihten sonra anne; ailenin, dolayrsiyla cocuklanrun gereksinimlerini karsiladigr icin seviliyor, 1987'de okutulan Hayat Bilgisi, 2. smif kitabmda "Anneler Gunu'' konusu ~oyle isleniyor, "Bizi dtinyaya getiren annemizdir. Bizi sevgiyle bagnna basan, yemeyip yediren, giymeyip giydiren odur. Gerekirse bizim icin camm da seve seve verir. Her sabah kahvalnrmzi hazir buluruz, Gomlegimiz yikanmis, elbisemiz utulenmistir, Evden aynhrken, 'Sakin cok kosma, terli su icme, paltonu eldivenini cikarma' diye sayisiz tembihler yapan annemizdir. Bizi boylesine seven,

nlan bir v

gin t
Ders
sahiptir, Yine 1987 Hayat Bilgisi, birlestirilmis suuflar icin 1. yil kitabmda yukanda sozti edilen temalar, baska bir yazar tarafindan az bir farkla tekrar ediliyor: "Bizi dunyaya getiren, ak sum He emziren, buyuten, butun omrunu ve mutlulugunu bize baglayan annernizdir, Annemiz bizim herseyimizdir,

Ornrunun

kiymetli yillanru bizim icin feda eden, ninni soyleyerek bizi uyutmak icin sabahlara kadar kendisi uykusuz kalan annemiz basnrnzm tacidir, Annerniz simsi-

(87) Vedat

Ogiin,

age. s.214.

54

yah saclanru bizim icin agartnusnr, Bizi yetistirrnek icin gecesini gunduzune katar, Kendisi yemez, bize yedirir. Kendisi giyrnez, bize giydirir. Evmizi mizler, camasirlanmm, diker, yernegimizi
0 0

te0

bulasiklanmizi

yikar, yirtigmuzr ve soktigtimtizti

pisirir," (88)

Anneyi toplumsal yasamm disina iterek, onun tek mutluluk kaynagimn esi, cocuklan ve evi olmasi gerektigi cocuklara benimsetiliyor, 7-8 yaslanndaki, gelecegin kadmlan ve erkeklerine daima "fedakarhk" verilen bu mesajlardan en onernlisi de annenin

etmesi gerektigidir, Onlann varhk nedeni, basta cocuklar

olmak uzere ailerininin gereksinimleridir: "Anneler butun omurlerini cccuklannr carla yetistirmek, adam etmek icin har-

arasi
okut ~ehi htiyt "Benim iki sevgilirn var: Biri annem biri babam I Ikisini de ne kadar I Cok

severim anlatamam!"

(90)

Bu ornekte: anne-baba sevgisi birbirinden farkh degerlendirilmiyor; Yani, anne sevgisi, kutsalhk ve fedakarhk soylemiyle ele almrrnyor, Sevginin gerekcekleri aynnnlandmlrmyor, Ve bu sevgi, cocugun babaya olan sevgisinden ayn

bir anlam tasimiyor,

(88) Fethi Bolayir, Okul Kitaplan, 8.170. (89) Fethi Ulu-Burhan OZtlirk, Yeni Hayat Bilgisi, 2. simf, Ulun Yayinlan, 1969,8.97. (90) (Rusen Esref- Mithat Sagdullah-Necrnettin Sadik, Yeni ilk Mektep, Turk Kitaphg: Lts.,

s.13.

55

1928 4. simf Yurt Bilgisi kitabinda, cocuk anne ve babasma olan sevgisini §oyle anlatiyor: "Ah babacigim, geceleri bazen yorgunluktan basimi kollanmm ustune birakarak kitabimm karsismda uykuya hazirlandignn zaman saclanmi oksiyarak

beni kaldmr, tath bir sesle: 'Haydi dersini bitir, daha uyku zamamna vakit var ' der. Benimle beraber kitabimi okuyarak, cikaramadigim yerleri anlatarak bana yardim eder. Tatil gunlerinde evde bizimle oynar, bize eglenceler bulur ...Cammm icine sokrnak istiyorum su babarru. Annemi de cok seviyorum .." (91) Goriildiigii gibi cocugun anne ve babaya karst sevgisi yahn, steak ve paylasim temelindedir, Fedakarhklann abarnsi yoktur,

ulust aile, olan kurn

sinde, 1930'lara gore bir degisim oldugunu goruyoruz. Cocuk annesini, ona ninni soyledigi, opup uyandirdigi, "kalbinde ol~iisi.iz" sevgiler oldugu icin seviyor. Aym sayfada ev supuren, dikis diken, camasir yikayan, sobaya odun atan anne ve ona bakan erkek cocuk resmi var. Bu yillardaki ders kitaplan: cinsiyet-

~i yaklasimlann yogun olarak gortildi.igti 1950 sonrasi ders kitaplanna geciste


ara asamayi olusturuyor, <;Unk'i.i adinlann aile icinde yapngi isler, es ve cocukk la iliskisi aynnnli olarak metinlerde vurgulanrniyor bunlan tek tek resimlerde

(91) Refik Ahmet, age. s.2I.

56

gorebiliyoruz,

llI.3. Oyunlarda 1945 Oncesi ve Sonrasi Farkr


1945 'lerden itibaren ders kitaplannda gordtigumiiz kadm ve erkeklerin da karsirmza cikiyor,

toplumsal rollerindeki aynm, cocukla iliski kurmalannda

Cocuklann oyunlan, cinsiyet rollerindeki mevzilenmenin bir prototipi. 1942 Alfabesinde anne ogluyla birlikte ip cevirirken, kizi ip athyor, Aym kitapta, bebek yapip kizma veren anne, ona nasil oynayacaguu gosteriyor, Annelerin cocuklannm oyunlanna kanlmasr, onlara yol gostermesi mutfakta resmed gosn

run ~
de k yih ' "Herkesin, hepimizin, butun ev halkmin evde oldugu gun ... Ogleye kadar babacigim benimle, ablamla, ktlctlk kardesimle oynuyor. Ne guzel oyunlar, ne eglenceli seyler bilir,
§U

babam!.." (92)

1940'11 yillara air Alfabelerde de baba cocuguyla kirlarda gezerken veya sinemaya giderken anlanhyor, Daha sonralan benzeri ornege rastlanrmyor, 1950'lere dek kizlarla erkekler birlikte top oynar, ip atlarken, sonralan benzeri ornekler azalmakta. 1968 Alfabesinde "Okul Oyunu "adh parcada er(92) a.g.e.• s.21

57

kek cocuk ogretmen olurken, Kaya ile iki kiz ogrenci oluyorlar. Ve ogretmen Kaya'ya, "Oku Kaya Oku! I Cok oku iyi oku "(93) diyor. 1939'da

1. simflarda okutulan Okuma kitabindaki "Ogretmenlik

Oyu-

nu"nda ise yukandakinin tersine kiz cocuk on plana cikanhyor: "DIker gozunde ne olsa kacmaz bir kizdrr, Bahcenin resmini cok iyi yapngl icin yansi
0

kazandi; ikinci oyunda ogretmen

oldu." (94) tur-

Bir kiz cocugunun, "gozunde ne olsa kacmaz" diye degerlendirildigi den orneklere, daha sonraki yillarda rastlayamiyoruz. 1951 yih OUzel Alfabe kitabinda, "Fener Alayi" adli parca ise §oyle:

Buv nhyc

oyunu anlanliyor,

Resirnde Lale ve arkadaslan,

yanlannda

oyuncaklan

var.

Bunlar; bebek, karyola, sandalye, tencere, canta, masa, mutfak dolabi, caralkasik, kase gibi ev esyalanmn minyaturleri. KIZ cocuklannm oyunlan ve oyuncaklan annelerinin kullandigi esyalardan farkli degil, Oyunlan annelerinin ya§am bicimlerinin birer kopyasi. Evcilik oyunlanni baslatanlar ve oyunla ozdeslestirilenler kizlar, 1981 Alfabesinde de U~kiz ve oyuncaklanrun resmi var. Altta sunlar yazi(93) Milli Egitim Basimevi. s.45. (94) Devlet Basimevi, s.70. (95) Nimet Calapala, Atlas Yaymevi, s.23.

58

11:
"Giizel bir evimiz var / Selma gel sen de oyna / Bak Ay§e recel yaptt / Ben camastr ytkadtm / Bebek silt icecek" Diger sayfada da Orner ve Ali yanlanna gelir, kizlar onlan yanlanna nr: "Omer gel sen de oyna / Bak evimiz ne giizel I Ay§e bana kazak orecek Suna yemek yapacak / Ali sen de baba 01 / Odun komiir al / Bana yeni palto al"
(96)

~agl-

1986 Alfabesinde de aym oyun oynamr. Yalmzca res imler farkhdir, Baba olan Ali gozluk takmis ciddi ciddi gazetesini okur. Kizlardan biri biberonla be-

beg

yer Azi
dti§

avantajh durumda oldugu ortaya cikiyor, 1973 yih 5. siruf Okuma Kitabindaki "Evcik" adh siir; Jale'Ierin • Aysc'Ierin geleceklerinin, ozgttr iradeleri yok edilerek nasil belirlendiginin carpici bir ornegidir: "Kapt oniinde Ay§e / Harum hanimctk i~ gordil I Sonunda kendine gore / Bir yuva kurdu ... / AHem gibi diinyada / Ayseler dolu / Hepsi evelk oynar / 6teden beri / Ay§eler biiyiir / Giiniin birinde / Oyun evleri

(96) lnkilap ve Aka A~. s.36- 37. (97) Halil Otuken, Ulun Yaymlan., s.50.

59

I Sahici olur:"

(98)

Ders kitaplannda kiz cocuklannm

"dusleri" boylesi omeklerle olusturulu-

yor, ders kitaplannda. Sonra da, cocuklara ogretilen cinsiyete dayah rol kaliplan mutlak ve tek dogru olarak sunuluyor. KIZ cocuklan "erkek" gibi, erkek cocuklan "kiz gibi" suclamasryla karsilasmaktan cekinerek buyudtlkleri icin ken-

dilerine "uygun" oyunlar oynayip, toplumsal isbolumunde yerlerini aliyorlar 1945 sonrasi ders kitaplannda eline ucurtma, top, topac vs. verilenler er-

kek cocuklar; Bebek verilenlerse kiz cocuklan. Bir ornek drsmda, oyunlarda erkekler saner, kizlar ahci rolunde,

Yukardakinin tersine; orneklerin hernen hemen hepsinde, ders kitaplannda oyunlar aracilrgiyla erkek cocuklar para kazanmaya yonlendiriliyorlar. Bahce-

den topladigi elmayi satan erkek cocuk ornekleri cok sayida veriliyor. Bunun dismda bakkal olan erkek cocuk sayisi da oyunlarda oldukca fazla, 1964 Alfabesinde "Bakkal Amca" adh parcada sunlar yazili: "Altan bakkal amca oldu. Ay§e geldi. iki sulu limon ile 3 yumurta aldi. Kaya bir kilo seker al-

(98) Milli Egitim Basimevi, s. 14 (99) Rusen Esref-Mithat Sagdullah, age. s.66.

60

dI." (100)

1968 2. sunf, Hayat Bilgisi Kitabmda, "Tatilimizi Nasil Gecirdik?" konusunda, kiz ve erkek cocuk resimleri bulunuyor. KIZ resimlerinin altmda; "Misafirlik oynadik. Oyuncaklanrmzla oynadik (bebekle)" yazilan yer ahyor, Resim-

Ierde de, denizde yuzen erkege bakan iki kti~tik kiz ile saklambac oynayan kiz resimleri bulunuyor. Erkek resimlerinin altmda ise: "Bol bol masal okuduk, denizde balik avladik, spor yapnk, denizde yuzduk, bol bol rneyva yedik, egleden sonra dinlendik uyuduk" Ders kitaplannda,
(101)

sozleri bulunuyor, Alfabelerdeki resimlerde, erkek cocuklar

ozellikle

agaca cikiyor, kizlar ise a§aglda agaca cikan erkek cccuklan seyrediyorlar,

yillanndaki ders kitaplanndaki, kiz-erkek grup halindeki oyunlann yerini; sonralan ikili ve tek basma oynanan oyunlar ahyor, Ve en onernlisi de kizlann toplumsallasmalanmn cercevesi, ailenin yeniden ureticisi olmasi ternelinde belirle-

niyor. Dusleri de es, anne ve ev kadim olmakla suurlamyor,

IlI.4. Kullamlan Alet ve Makinalar, Deneyler

(100) Leman Ediz, Guven Basim ve Yaymevi, s.l (IO I) Bald Kurtulus, Kurtulus Yaymlan, s.16.

61

Ders kitaplannda konularda; anneler

"Evimizde Kullandigirrnz

Alet ve Makineler"

bashkh

tim

yaparken, ~ama§rr makinasiyla camasir yikarken, dikis

makinasiyla diki~ dikerken, finnh ocagr temizlerken vb. gosteriliyor, Babalar veya erkek cocuklar bunlan kullamrken resmedilmiyor. Bunun

yerine onlar; kazma kurek, testere, ~eki~, telefon, traktor vs. kullaruyorlar, Ve bu resimlerin ustundeki basliklarda "Kullandigmuz Alet ve Makineler" yaziyor,

Kadmlann alet-rnakine kullandigi dururnda, eve ait oldugu vurgusu yapihyor, 1989 Hayat Bilgisi, 3. makinalar soyle anlanhyor:
SIDlf

kitabmda babarnn ve annenin kullandrgi alet ve

Agac miz r Elbis

girmc

1981 Fen Bilgisi 4. struf kitabmda kaldirac gibi araclar anlanhrken, keserle civiyi cikarmaya cahsan el erkek eli. Vucudumuzdaki kaldiraclar anlatihrken

ise erkek bedeni kullamhyor, Yine aym kitabin makas ve palangalar bdlumunde, bu araclan kullanan erkek cocuk resimleri gosteriliyor, Aym yil, 5. simflarda okutulan Fen Bilgisi kitabmda da rruknans kullanarak deney yapanlar erkek cocuklar. KIz cocuklanna, Fen Bilgisi kitaplannda en bas it aletler, araclar kullandi-

(102) Milli Egitim Bakanhgi, s.179.

62

nlmiyor, deney yaptmlrmyor,

KIZ

cocuklan izleyici konumda tutuluyor. Tahte-

ravalli ile yapilan denge deneyleri veya ufleyerek yapilan deneylerde erkek resimlerini gorebiliyoruz. 1930'lu yillara ait Hayat Bilgisi ve Fen Bilgisi adh kitaplarda bu durum tamamen farkli, 1931 yili Fen Bilgisi 1. kitapta (orta 1) okumarun onemi ~u sozlerle anlanliyor: "Eski zamanlann iptidai insanlan veya bugunun vahsileri gibi etrafimzdaki seyler hakkinda cehalet, korku ve garip banl itikatlardan baska birseye malik olamazsiruz." (103)

rney:

uzak
yaslt gore'

ta; L~ sozediliyor: "Binlerce mektep talebesi kiz ve erkek hergun tramvay, otobus ve otomobile binerler. Bunlardan acaba kac tanesi icinde oturdugu arabarun nasil ytiriidtigtinti, ne suretle durdugunu, buna muessir olan kuvvetin nereden geldigini dti~iinmti~ ve arasnrrmsnr?" (104) Kitabm yazan, bu derste, hergiin karsilasilan olaylann nedenlerinin, olay-

(103) Devlet Basimevi, 1932. s.3. (104) Nairne Halit, Muallim Halit Kutuphanesi., s.2.

63

lar arasi iliskilerin ogrenilecegini ve merakm giderilecegini anlatiyor Bu dusunceye uygun olarak, kullandigi resimlerin ~ogunda, kiz ogrenciler, yalmz veya erkek ~ocuklarla birlikte deney yaparken gosteriliyor, Kitapta: "Bir barometre

imali", "Ses (sada, savt) ne suretle vucuda getirilir?", "Celigin paslanmasr'tna


dair deneyleri kiz erkek birlikre yapiyorlar, "Emmek, itrnektir, cekmek degildir, Tulumbadaki kapaklann (dessame) nasil isledigini soyler misiniz?" yazrsirnn

ustunde "Hava bosalnci aletle deney yapan kiz cocugun resmi bulunuyor, Bunlann disinda elektrik miknansr yapan, cisimlerin gorulmesiyle ilgili deney yapanlar, kiz cocuklart. Oysa SO'Ii yillarda kiz cocuklanna ufleyerek bile deney yaptmlrmyor, Bilim ve teknik erkeklerin alarn olarak gosteriliyor,

§oyle
Ianru

kabai Mutf renci tiriyo olsaydi, mutlaka kiz ogrenciye yaptmhrdi. Oysa burada deney ve gozlern sozkonusu. Boylesi basit ogrenme yonteminde bile kiz cocuklan edilgen, erkek etkin bicimde anlatihyor, 1930'lu yillann Esya ve Fen Bilgisi kitaplanndaki etkin kiz imgelerinden

geriye gidis oluyor. Gunumuze ait Fen Bilgisi kitaplarmda ise kiz cocuklan hemen hemen hi~ yer alrmyor, alet-makine kullanrmyor, deney yaprruyor,

64

IV. DERS KiTAPLARINDA RESiMLERLE VERiLEN KADIN ERKEK VE (;OCUK iMAJLARI; AiLE VE EV KADINI TiPLEMELERi

nn.otst DERSLERi

IV.!. 1930'larm Kendinden Emin Kadmi, SO Sonrasi Smkle~iyor


1930'lu yillardan 50'lere dek, Alfabeler haric ders kitaplannda gorsel unsur fazla kullarulmarms. 1930 Alfabelerinde genel olarak: kadin, erkek ve

cocuklar koylu giysileriyle resmedilmisler, Kadinlar uzun etekli, salvarh, baserrulti ve uzun orgulu sach. Erkekler ise salvarh veya bol pantalonlu ve kasketli.

ya§~

Giy:
de a

koy
ifad
da(~./vu

iliyor, mutfakta, ev temizlerken, cocuk ve hasta bakarken, misafir agrrlarken. ailece birarada otururken vbg. Yine 1950'lere dek alfabelerde mutfak onluguyle gosterilen bir anne imaji yok. Bu tarihten sonra annelerin, dl§ gonmuslerindeki ozensizlik He "kadinhk"

rollerinin vurgulanmasi arasmda paralellik bulunuyor.


Erkek imajmda ise 1940'lardan gunumuze temelde bir degisiklik olmuyor.

65

Baslangicta onlar, takim elbiseli, kravatli ve fotr sapkahyken, sonralan fotr sapka disinda ayru kiyafetle resmediliyorlar.

IV.2. Aile DUgisi Dersleri ve Ev Kadim Tlplemelerl 1930'lu yillardan baslayarak okutulan "Aile Bilgisi" derslerini, sadece kiz ogrencilere yonelik haztrlandigi icin aynca incelernek gerekiyor. Burada esas olarak gene cumhuriyetin nasil bir ev kadiru tipi hedefledigini gorebiliyoruz. 1930 Ilkmektep Mufredat Programi 'nda, Ev Idaresi ve Aile Bilgisi derslerinin, "kizlara mahsus" vurgusuyla 4. ve 5. smiflarda okutulma nedeni §oyle

Burada donemin gerceklerini gozonune alan bir bakis acisim goruyoruz, Yazar, kiz ogrencilerin buyuk bir kismmm egitimlerini ilerletmeyeceginin,
ev-

lenip ev kadmi olacagmm ayirdmda, Cumhuriyetin ilk doneminin yazarlan, bir yandan kiz ogrencileri yuksek egitime, hayatm her alamna iliskin mesleklere yoneltmeye cahsirken, diger yandan buyuk bir kismm bu hedefe eriserneyecegini de biliyor. Bu nedenle, ozellikle "Aile Bilgisi" dersleriyle "bilincli bir ev kadim" yaratma hedefi guduluyor,

66

Bu derslerde; bir evin saglrk kosullanna

uygunlugu,

evin ternizligi

ve

camasirlann diizeni, salon duzeni (ucuz, sade ve zarif dosenmesi), sofra duzeni ve yemek adabi, ziyaretler ve kabuller, cocuk ve hasta bakirm ile ev ekonomisi konulan kiz cocuklanna konulannda ogretiliyor. "Kizlara Mahsus" dikis, nakis ve yama giderilmesine yonelik becerikli

ailenin bas it gereksinimlerinin

gene kizlar ve ev kadmlan yetistirmek bu derslerin hedefleri arasinda, Bu ders kitaplanyla: "yuksek tahsil gormernis" ama belli konularda bilgili (yiyeceklerin besin degerlerinden haberdar, az masrafla sofra kurabilen, evini

duzenleyebilen), cocuk bakimi konusunda "hala hiikiim siiren yanlis ve muzir adetler" hakkmda dikkatli bir ev kadim yaranlmak isteniyor, "Muzir adetler" konu kotii

tusun
mem

nun

Ozellikle kiz cocuklann egitimiyle ilgili olarak, "Dogru Dusunceli ve Korkusuz Olmak" bashkh yazida sunlar soyleniyor: "Gene kizlar kii~iik yaslanndan kusuz (cesur) olmaya ahstmlrnahdir, kan gortlp bayilan bir kiz hayannm itibaren dogru dusunceli (tedbirli) ve korBir orumcekten korkup bagiran, bir damla son una kadar sinirli ve urkek bir kadin duser, Tedbirli ve cesaretli olmak

olarak kahr, Bu yiizden biiyiik mes'uliyetlere

ev kadmlanna yalmz kederli gtmlerde degil, her zaman ve her iste lazimdrr, Bir

(105) Nazim lcsel, Aile Bilgisi, smif 7. Hilmi Kitabevi, 1937. s.l O.

67

evde bilyiik kii9iik bir kaza bas gosterdigi vakit cocuklann bagnsmalanm, metcilerin telasmi goren akilh ve cesaretli bir ev kadim hie sasirmaksizm

hizne

yapacaguu kestirir. Bilgisiyle, goz a9Ikl1g1yle kazarun onune gecmeye cahsir .... Akilh ve cesaretli analardan kahramanlar yetisir," (106) Aile Bilgisi kitaplannda, ev kadirun bilgili ve cesur olmasina yonelik yaklasirn, onun ev ici ureriminden ve dogurganhgindan ayn dusunulmemckteydi.

Yuzyillar boyu seriat kurallarma gore yonetilmis bir toplumsal sistemden henuz
~Ikml§

ve feodalizmin hala buyuk oranda etkili oldugu kosullarda, bu kosullan degisrirebilmek icin yaranlmaya cahsilan ev

cumhuriyet fikri dogrultusunda

kadiru cesaretli ve akilh olmahydi, Bir ev kadiru, ayrn zamanda ailesi ve toplum il .
4.

yetey

rnenk
erkek zekas

ev dismda, herhangi suretle cahsrrsa cahssm kendine mutlaka bilgi lazimdir,"


(107)

"Kadmin yukselmesini"

ulusun yukselmesinden

ayn gormeyen anlayrs,

yasamm hangi alanmda olursa olsun kadmlann bilgili ve hakkim koruyan insan olmasim zorunlu gorunmekteydi. Gene Cumhuriyetin egitimcileri "buyuk bir

kisrm daha yiiksek bir tahsil gormeden hayata kansacak" gene kizlann; bilgili olmalannm yam sira, cahskan ve ev icindeki zamanmi iyi planlayan kisiler 01(106) age. s.17. (107) age. s.13.

68

rnalanm hedefliyordu, Sabah, ogle ve aksarn yapilacak islerle, haftahk, ayhk ve yilda bir yapilan isler birbirinden aynlmakta, Bunun dismda kalan zamamn da misafir kabulu, hasta ziyareti, arkadas bulusmalan gecirilecegi dile getirilmekteydi, Aile Bilgisi kitaplannda ev kadimndan istenen yapngi i§i benimsemesidir. "Sevinc ve hevesle" yapilmayan i§ icin kiz ogrenciler §oyle uyanhr: "Istemeyerek ve surat asarak yapilan bir i§ makbule gecmez. Ternbellikten hoslanan bir kiz bilgili dahi olsa cahskan bir ev kadmi olamaz." (108) Aile Bilgisi kitaplannda ev kadmmda aranan niteliklerden bir baskasi ise, ve "okuma ve yazma" ile

ev k

yurm

dair : Ev kadiruna yuklenen bir baska gorev de; aile kurumu icinde erkege

bagrmh, erkegin rahatmi dfistinen ve onu cahsrna yasammda problernsiz kilacak kisilikte ve yetenekte kadmlar olmalanydi, rahatsiz olmarnalan ve gorevlerinden Bu kadinlann, konurnlanndan

dolayi mutlu olmalan da gerekiyordu.

Ders kitaplanmn butunune hakim olmayan arna, tarn amen evici alanla iliskili olan Ev Idaresi ve Aile Bilgisi kitaplanna egemen bu gOrU§;1945 sonrasi buttin diger ders kitaplanrun asil temasmr olusturdu Bir anlarnda, 1930'larda sadece

(108) age. s.20.

(09) age. s. 16

69

Aile Bilgisi kitaplannda

islenen anlayislar, 1950 sonrasi daha da gerileyerek

butun ders kitaplanna hakim oidu. Yine 1937 Aile Bilgisi kitabma donersek "Hircm Olmamak" bashkh yazida dtisuncelerini gormekteyiz: "lnsarun hos veya tatsiz bir halde yasamasma huyunun cok tesiri vardir, Bazi kadmlar lurcmhklanndan dolayi hayatlanmn zevkini kacmrlar, Bazi yol-

suz islere karst sabir ve sukunet gosterrnek ev kadiru icin meziyettir, Bir ailede cok kere hosa gitmeyecek yolsuzluklar olabilir, Mesela herseyi carpik goren bir erkek kendisi icin cekilen sikmtilan dusunmeyerek evin her isinde bir eksiklik bulur. Yahut cocuklardan biri veya hizmetci can sikacak bir fenahk yapar, Ev kadu rahat

mas I:

mesi evine gelir. 0 vakit kendisine gosterilen ufak bir sertlik kalbine aci geIir. Ev kadiru bunu bilmeli ve tath sozlerle erkegini yumusatmaya cahsmahdir ... Su

halde erkegin rahat ve sukuneti icin kadirun odevinde en kiir;i.ik noktalan bile arasnrmasr lazimdrr,"
(111)

Yine "Ev kaduun Degeri'tnden sozedilirken, kadirun aile icinde yeniden i.iretici olmasi gerektigi done done vurgularur:

(110) age., s. 14
(l I I) age. s.13

70

"Fakir bir koylunun kulubesinde

adi, fakat terniz bir ortii ile ortulen bir bir i§s;:ininyor-

masa ustundeki iki kap yemek, sabahtan aksama kadar cahsan

gun kollanna kuvvet verir. Bu adam aradigr rahat! kendisine hazirlayan canyolda§l ile beraber ocagmm karsisinda ismmaya ba§ladl~ vakit biitiin yorgunluklanm unutur, Yine tekrar edelim ki kadin, ruhunun eyiligi veya fenahgiyla erkegin hayan uzerinde biiyiik bir tesir yapar. Ona evini kutlu bir yuva veya karanhk bir zindan gibi gosterir," (112) Aile Bilgisi kitaplannda sikca uzerinde durulan bir baska nokta da kadmlann evin giderlerinden butunuyle sorumlu tutulmalandir, Bu tutum: 1945 sonrasi ders kitaplanndan butunuyle farkhdir, Hatta bu sorumluluk parayi kazan-

iyi b Ieee

ve if

1930'lu yillarda okutulan bu kitaplarm ortak ozelligini: kadinlann aile butcesinin yapilmasmdan sorumlu tutulmalan ve iilke kalkmmasina katkida bulunmak icin yerli mall kullanmalannm tesviki olusturur, Bunun icin gunluk, aylik

ve yilhk defter tutmanm incelikleri ve yararlan anlatihr, 1944-45 yihnda okutulan 5. simf Aile Bilgisi kitabinda, igne Isleri bashkh konuda, igne islerinin daha cok kadinlann ve kizlann ellerine yakisan ince bir sanat oldugu anlanhr, Cunkti igne islerini bilmenin en buyuk yaran, para

(112) age. s.9. (113) Pakize-Nazim lcsel, Aile Bilgisi ve Ev Idaresi, 4. srmf, Hilmi Kitabevi,1936-37,

s.90.

71

kazanmak ve tasarruf etmeye yaramasidir: "Fakir bir krz bununla gecinmesini yoluna koyar; ekonorniyle yasiyan bir ev kadiru terziye ve i§ctilere verecegi parayi bu bilgisiyle kesesinde tutar; zengin ve issiz bir kadm da yine bu sanatiyle zamamm hos gecirir, fakirlere yardnnda ve iyilikte bulunur, (114)

IV. 3. Cumhurlyet'in

Ev Kadnn Tipi, Tarfhsel Konumu ve Suurhhklart

1930'lu ve 40'11 yillarda okutulan Aile Bilgisi kitaplan incelendiginde, bir bolumunu yukanda da aktardiguruz cinsiyetci orneklere yogun olarak rast-

lamu

sal y:

bolur yansi

mislerdir, Onlar esas olarak, aktif, haklanna kavusrnus, basi dik, meslek sahibi. egitimli bir kadim hedeflemislerdir, Ote yandan bir de toplumun icinde yasadigr verili kosullar bulunmaktaydi, Hedeflenen bu kadm tipine az sayida kadinm ulasabilecegi de bir gercekti. ogrencilerin
KIZ

buyuk ~ogunlugu yuksek ogrenim goremeyecek ve ev kadim

olacakti (Bu durum gunumuzde dahi fazlaca degi§mi§ degildir), Bu nedenle, bu

(114) Pakize ve Nazirn lcsel, Hilmi Kitabevi,

s.79.

72

buyuk yogunluga yonelik politikalann

da gelistirilmesi gerekiyordu. Bu poli-

tikayi esas olarak; miimktin oldugunca bilgili, inisiyatifli, ev idaresinde sorumlu, uretici kocarun yeniden uretime hazirlamsuu eksiksiz saglayabilen, yurda duzeyde

yararli, cumhuriyet ideolojisini benirnsemis ~ocuklar yetistirebilecek ev kadmlan yaratmak olarak ozetleyebiliriz.

Yani bir "Cumhuriyet kadim" yaratilmak isteniyordu. "Cumhuriyet kadmi" olamayanlar ise "Cumhuriyet ev kadiru'' olrnahydi. Ne var ki biraz sonra gorecegimiz gibi 1945 sonrasmda layacaktir,
<;linkli; Cumhuriyet'in

ev kadmhgi

alanmda da geri donusler

bas-

hedefledigi ev kadim tipi, icinde banndirdigr tum

cinsr manI kum cok viicu izleri natifi


'U'

mahdir, Bu acidan bakildigmda Cumhuriyet'in

ilk yillannda verilen egitimi, asma

Aile Bilgisi kitaplan da dahil, cinsiyetci bir egitim degil, cinsiyetciligi

yonunde biiyiik atihm iceren bir egitim ve ogretim olarak degerlendirmek gerekir. Urriinciisii; Cumhuriyet'in onderleri ve egitimcileri smifsal konumlan

itibariyle radikal burjuva devrimcileriydiler.

Yasamm her alanmda giristikleri cahstilar, Fakat toplumdaki

devrimler1e Osmanlr'dan kopusu gerceklestirmeye

73

her turden farkhlasmayi ve suuflasmayi ortadan kaldirmaya, bu arada cinsiyet<;i1iginrum izlerini de yok etmeye ve kadm-erkek esitligini her alanda koklti bir bicimde saglamaya yonelik perspektiflere bu simfsal konumlan dolayisryla

dogal olarak sahip degildiler, Esas olarak Fransiz Devrimi'nden perspektifi kadm sorununa yaklasrmlannda

etkilendiler, Bu

da gormek olasrdir, Aile Bilgisi "Emil" adh da rast-

kitaplannda yazilanlar, unlu Fransiz dti§untirti J. 1. Rousseau'nun eserinden etkilenmistir, Hatta bu eserden

satrr satir aktarmalara

layabiliriz bu kitaplarda. Bu da Cumhuriyet egitimcilennin Cumhuriyet, Osmanli'ya

srmrlanrn cizer,
SI<;-

gore btiytik bir tarihsel ileri sicramadir, Bu

ramamn en belirgin alanlanndan biri de kadin meselesidir. Fakat sonuc olarak bir bl tarihi
makn

aland
kitapl

layab

IV. 4. 1950 Sonrasr, "bilgUilige" Vurgu Ortadan Aile Bilgisi kitaplanndaki degisirne baktigrmizda

Kalkiyor 1930'lar ile 1950'ler

hatta 1970'ler arasinda kadmm toplumdaki yeri acismdan onemli degisiklikler goruluyor, Kadina verilen deger, eskisi kadar ici doldurularak belirtilmiyor. Ilkokul 4. ve 5. simflar He orta 1 ve 2. simfta okutulan bu derslerde, 1930 ve 40'1I yillarda hedeflenen ev kadirumn aynnnh niteliklerini goremiyoruz.

74

1950 sonrasinda,

kadinlardan

giderek

belirginlesen

bicimde,

kurduklan

yuvamn "saglam" olmasi isteniyor. Bu yillarda kadmm bilgili olmasi eskisi gibi sik sik vurgulanmiyor ve varolusu "yuvasi'tyla tammlamyor, Oysa 1937' de

kadinlann bilgili olmasi zorunlu goruluyordu. <;Unlcti"kurduklan aile yuvasi ve sosyeteye karst faydah bir uzuv olmasi" birlikte degerlendiriliyordn. 1954 yih, 4. simf Aile Bilgisi kitabmda, dogru ve estetik yurumeyle ilgili §oyle bir bilgi veriliyor: "Bacaklan ve kollan Iuzumundan fazla sallayarak, sert adimlarla yurumek goze hos gorunmez, Adirnlan ve kollan luzumu kadar acmali, vucudun durus guzelligini bozmadan yiiriimelidir." (115)

bulu Ekon le ve

ahen daha sonra ayak ueu yere degmelidir .... c-Ayakta dururken; gogiis dik ve onde kann iceride olmahdir." (116) Yine ayru kitapta, kizlann iyi bir dl§ gorunU§e sahip olmalanrun onerni

soyle anlanhyor:
" ... Baskalanyla iliskilerinizde, siz konusurken karsirnzdakilerin sizi

kiyafetinizle, gorunusunuzle degerlendirdigini

hie; dusttnduntlz mti? iyi bir dl§

(115) Nimet Calapala, Atlas Yaymevi, s.21. (116) Neriman Sapmaz-Bedia Berkel- Semiha Dincsoy - Peyman Ozsarac, Eren-Handan SacirMiiriivvet Bilen - Giilten Ulgen - Emel Fidan - Olcay Gokcel - ~adiye Gunvaran, Orta I, Milli Egitirn Basimevi, s.l7)

75

goriinii§, biraz caba ve biraz da zaman ister ... Guzel bir vucudunuz olrnayabilir ama giydiginizi yakisnrmak elinizdedir.

Gorunusunuzden ernin olunca ken-

dinize guveniniz artar ve guleryuzlu, iyimser olursunuz. Kendinizi iyi hissedince zorluklan kolayca yeneceginize inancimz artar. Unutmayin ki iyi bir dis

goriinii§ pek cok kaptyi acari bir anahtar gibidir. Bu kapilar iyi bir arkadashk, iyi bir i§ ya da ilerde mutlu bir evlilik olabilir," (117) Yazmm yanmdaki resimde bir anahtar ve a\=tlgl kapilar gosteriliyor, Bunlar; iki kizin arkadashgi, sirada oturmus kitap okuyan bir gene kiz ve gelin ile damat resimleri. iyi bir dis gortinusun yalmzca kadmlarda olmasi gerektigi

dustmcesi kiz cocuklarma veriliyor. Aynca dis gorunii§un her kapiyt acari bir

sunuluyor. Cumhuriyetin

ilk yillannda

"bit ve sirkeden , kellikten korunma'

bicimindeki ilkokul cocuklarma verilen yararli bilgilerin yerini, kadiru sadece bir sus araci gibi goren bilgiler ahyor,

(117) age., s.8. (l18)age.s.14

76

v. KADIN SORUNUNUN C;OZUMLENMESi

GENEL

DEMOKRATiK GELi~ME iLE BAGLANTILI


Kadinlann durumundaki iyilesmeler her zaman toplumun gene} olarak demokratiklesmesi ile paralellik tasirrusnr. Cumhuriyet'in ilk yillannda okutulan

ders kitaplan: bilincli, basi dik, meslek sahibi yeni bir kadin tipi yaratmarun araclan olmanm yam sira, halkci, laik, seriatcihga karst buyuk bir ideolojik miicadele veren, bagimsizhgi gozeten, milli ekonominin gelistirilmesine onem veren bir perspektife sahipti. ilk ve orta ogrenim ders kitaplanna yanstyan bu ttir orneklerin bazilarnu aktarmak istiyoruz.

lurm

Turk

Bu anlayis ders kitaplannda; halkin cesitli kesimlerinin on plana cikanhp, onlann emegi ve uretimlerine yonelik tamnmlan ve toplumda deger gormelerinin saglanmasma yonelik caba biciminde karsirmza cikiyor, Onceki omeklerde gordugumuz "i§9iler", "Esnaf Destaru" adh siirler ernege verilen degeri gostermektedir. Her iki siir, kadm ve erkegin uretimleri birlikte vurgulandigi icin de oldukca anlamhdir, Curnhuriyetin ilk yillannda buyuk bir koylu nufusuna sahip olundugu icin,

(l18) Devlet Basimevi, 1938. s.44.

77

ders kitaplannda koylulere deger veren omekler cok fazla. Koylu ile kentli arasmdaki iletisirni saglamaya cahsan tutumla da karsilasihyor, 1928 basimi Yurt

Bilgisi kitabmda "Koyde Hayat" bashkh konuda, kentte yasayan bir cocuk koydeki yasami ogrenmek icin, bir yakmina mektup yazar, Mektubun yaruti soyledir:
II••

Mektubunu bizim koyun okuma yazma bilenlerine de gosterdim. 'Bakin

sizi soruyorlar, nasil yasadigirnzr, ne yapuguuzi ogrenmek istiyorlar ..' dedim. Onlar da sevindiler, Koylti cahsarak ekmegini topraktan cikaran yer yuzuntin en namuslu ve en temiz insanlanndan biridir. Bir koylu ailesi, hayatmi bir cok

mesakkatlerle kazanan, fakat sayi, saffeti ve faydasi yuzunden ihtirama layik olan bir ailedir ... Butun bu coluklu .... ........ v,._·

ragnu

tan y~
II

bir cok insafsiz, muhtekir adamlar musallat oluyor, koyluytt busbutun soyuyorlar. Bunlar koyluye lazim olan parayi veriyorlar, fakat buna mukabil hie bir yerde gorulmemis sekilde faiz ahyorlar, Bir de koylunun tarlasmda yetisen mahsuIan ucuzca elinden ahp kasabalara, sebirlere tasiyan ve oralarda pahah pahah satan (madrabaz)lar, (muhtekirler) vardir, Bunlar ellerindeki tiS; bes kurusu bu sekilde isleterek koylunun strnndan gecinen tufeyli insanlardir," (120) Koylunun tefeci baskismdan ve yoksulluktan kurtulmasmin en iyi yolu

(119) Refik Ahmet, age. s.33. (120) Refik Ahrnet, age. s.38.

78

olarak; Ziraat Bankasi'ndan uygun kosullarda para almmasi ve kooperatif kurulmasi gosterilir, Aynca hukumet ve resmi kuruluslar ile, ~e§itli tanm yontemleri konusunda bilgili olan herkes koyluyle dayamsma icinde olmaya ~agnhr. Amac halkin daha iyi kosullarda yasamasim saglarnak, hicbir emek harcamadan haksiz kazanc elde edenleri engellemektir, Haksiz kazanca karst orneklerden biri de kacakcihkla mucadele baglammda ders kitaplanna giriyor: "BaZI adamlar vardir ki namuslan ernegi ile kazandiklan He cahsip almlanmn teri ve ellerinin devletin zaranna olarak, kolayca

parayi yiyeceklerine,

para kazanmak yollanna dokulmuslerdir, devh ederl verei ~ak~: bir h bir a~

Bunlara 'kacakci' derler. Kacakcilar,

Aym kitapta bireycilik elestirilir ve toplumsalhk on plana cikanhr, 'Milletini kendinden cok sev' anlayisi verilrneye cahsrhr: "Bizim iyiligimiz, rahanrruz, milletin iyiligine, rahatma baghdir, Onun icin kendimizden ziyade milleti dusunmeliyiz. Milletimizin zaranna olarak kendi

menfaatimiza cahsrnaktan sakinrnahyiz." (122)

o yillarda

halkin bilinclendirilmesi

icin ogretmenlere

onemli gorevler du-

ser, Ogretmenlerden halkm hizmetine kosmalan, bilgiyi herkese ulasnrmalan


(I2l) Yurt Bilgisi, 5. srruf, TUrk Kitapcihg; Lts. 1933, s.58. (122) Yurt Bilgisi, 5. smif, age. s.65

79

istenir. Ataturk 1927 yilmda ogretmenlere §oyle seslenir: "Muallimler her vesileden istifade ederek halka kosmah, halk ile beraber olmah ve halk muallimin cocuga yalrnz alfabe okutur bir varhktan ibaret 01rnayacagiru anlamahdir," (123) Bu anlayis ders kitaplanna hemen yansir: "Muallimler, en iyi adamlar! Sehirlerdeki buyuk mekteplerde okuduktan sonra, oral an birakip, bize bilgi ogretmek icin, ta koylere kadar geliyorlar. Bize okuma yazma ogretiyorlar. Koylulerin fikirlerini aciyorlar, Gunduz isi olan koylulere, gece dersi veriyorlar. Onlan eski ve yanhs dustmcelerden kurtan yorlar." (124)

m~
fenal
etmec. _

manmda koyluntin haksiz yere fenahk gormesine musaade edilmez. Bunun icin jandarmalara zabitleri halka iyi muamele etmelerini kimsenin, kimsenin kilma bir hata gelmemesi icin cahsmalanm jandarma lafmdan korkmuyor." (125) Jandarmanm halka eziyet eden degil, yardim eden kisi olmasi gerektigine dair bir baska ornek 1935-36 yilmda okutulan TUrk Yavrusunun Alfabesi kitabmda "<;ift~i Kadm" adh parcada yer ahyor:
(123) Atarurk'un Soylev ve Demecleri, age. Cilt 2, s.266. (124) Mithat Sagdullah, Yurt Bilgisi, 3. suuf, Resimli Ay, 1934-35, s.30. (125) Reflk Ahmet, age. s.96.

ogretiyorlar. Koylu de artik eskisi gibi

80

"Bir ~ift~ikadm okiizlerini online katrms gidiyordu. Okuzlerden biri kacmaga basladi. Qift~i de arkasmdan kosuyordu. Bu sirada, bir jandarmarnn uzaktan geldigini gordu. Jandarmaya seslendi. Jandarma da ciftciye yardim icin

oktizii yakalamak istedi. Ciftci, iyi jandarmamn yardmu ile oktiziinti yakalamis-

n." (126)

V.2. Ders Kitaplarmda Laiklik Ders kitaplannda, ozellikle 1950'lerden sonra laiklik, yalruzca bir tamm
olarak yer ahyor, Dinsel gericilige karst mucadeleden vazgecildigi gibi, hi~ ilgisi ~tik k hedef riyet : I nin d: maSI .."'... '.-.;~ " karst bir cephe olmasi anlarmna da geliyordu. Ders kitaplan aracihgiyla bu cephenin neferleri kti~tik yaslardan yetistirilmeye cahsihyordu. Verilen kolay anlasihr ve tutarh omeklerle cocuklann bilgilenmeleri saglarnyordu. 1937 yih Yurt Bilgisi, 4. suuf kitabmda "Hos Gorme ve Taassupsuzluk" bashkh konuda sunlar yer ahr: "Bugun kimsenin namaz kihp kilmadigma, ramazanda oruc tutup tutmadi-

gma bakrmyoruz. Eskiden boyle degildi; acikta oruc bozan birini gorduler mi,
(126) Celal Srddik, Maarif Kitabevi, s.46.

81

hemen yakalarlar, ulu orta oruc bozdu diye cezalandmrlardi.

Mekteplerde tale-

beyi zorla camiye sokarlardi; oruc tutacak hali var rm, yok mu, aptesli mi, degil mi diye bakmazlardi. 0 vakit ho§ gormek yoktu, Sofu olanlar, namaz kilmayanlara kizarlardi; namaz kilmayan cocuklan doverlerdi. Daha tuhafi inamlmayacak seylere inananlar, inanmayanlan dinsiz sayarlardi. Mesela sah gunu yola

ctkmak, carsamba gtinti camasir yikamak, cumartesi nmak kesmek olmazdi, Mektepte cahsan bir cocuk hastalamverecek olsa 'nazara ugradi' derler: uftirtik~Ulere okutmaga, kursun dokturmege kalkarlardi, Boyle koksuz, yalan seylere inananlar, cahsip ~abalayacaklanna, isleri olsun diye ne idigi belirsiz bir oltintin

turbesine adak adarlar, mumlar yakarlardi. Sayet boyle bir turbeyi, halkin gelip gececegi yolun ttzerinden kaldirrnak
adam

Iazimgelse,

onun evliyaligma

inanan

~unk:l

suplu
lerde assuI geri 1 dah, iyi yenilige sanhyoruz." (127) Osmanh Devleti'nin yikilmasuun ve ulkenin geri kalmasmm nedeni olarak "teokrasi" gosteriliyordu ders kitaplannda. "Taassup"un her tiirlii yenilige karst cikmasirun yanisira kadmlara verdigi zarardan da sozediliyordu: "Irtica zorbahgmm kuvveti artnkea yenilik ve uyarus cereyanlanna rilen zulrntm ve dusmanhgm en buyuk payi kadmhga aynhyordu." (128). Bu nedenle, ders kitaplannda yuzyillar boyu seriar kurallanna uygun yasa(127) (Devlet Basimevi, 1937. s.45. (128) Tarih 4. Kitap, Maarif Vekalati, 1931. s.223.

goste-

82

maya zorlanan Turkiye halkimn ontindeki en biiyiik sorun olarak gorulen seriann kalmtilanm silme cabasi agrr basmaktaydi. Her alanda seriatcihga ve yo.. bazhga karst ideolojik mucadele ilkokul kitaplannda bile yogun bir bicimde verilmeye cahsrlmaktaydr, Nitekim bu amaca yonelik olarak ders kitaplannda il-

ginc tarnsma ve diyaloglarla karsilasihyor, Bunlardan biri olan "Uyamk Turk ile Softa"mn konusmasi soyledir: "Uyarnk TUrk: ikide birde yabanci uluslarla savasa giriyoruz. Bizim askerlerimiz onlannkinden daha yigit, Fakat onlann ordulan yeni savas bilgilerine

gore kurulmus, Askerleri bilgili komutanlann yonetimi altinda makine gibi vurusuyorlar, Ellerinde yeni silahlar, arkalannda savas sartlarma daha uygun gi-

onlar Bilgi

san k kadar az. Cocuklannuzr okutacak yuksek bilgili ogretmenimiz yok: yurdumu-

zun koyunu, sehirini senlendirecek, yolunu, koprtisunu yapacak muhendisirniz yok, saghgml koruyacak doktorumuz yok. Bunlan yetistirmek icin yeni okullar kurmak luzumu var. "S.: Olmaz gunahtrr, Kafir oluruz. Medreselerimiz bizirn neyimize yet-

mez? Hem koyumuzu, sehrimizi senlendirecegiz de ne olacak? Yann oldukten sonra Tann bize gokyuzunde saraylar verecek!

83

"V.T.: Birkac hastane yapahm, "S.: Olmaz, kafir isidir, Doktor ilaci ile hastahk gecmez. Hastalanrmzi hocalara okutmak daha iyi olur! "V.T.: Cocuklannnza yabanci dil ogretelim de ileri uluslann kitaplanm

okuyarak faydah seyler ogrensinler. "S: Olmaz gunahtir; "V.T.: Oyleyse anadilimiz olan Turkceyi iyi okutahm, "S.: Turkce diye bir dil yoktur, Osmanlica vardir, bunun ~ogu arapca, fars~a sozlerdir, Bunlan ogrenirlerse yeter ...

yenil:
tu.

D:

me tIT
duny,

defiydi, Bu anlayism, daha temel egitimde cocuklara kavranlmasi devrimlerin garantisi olarak goruluyordu. Ulkenin ogretmene, doktora, muhendise, i§~iye. topragi bilincli bir sekilde eken kcyluye, "kafes arkasmda" yasamaktan kurtulmus kadma gereksinimi vardi, Dolayisiyla, nitelikli insan guctlne olan gereksinim; kaderci, batil inanclarla yasayan, beklentilerini oteki dunyaya havale etmis insanlarla giderilemezdi. Bu anlayisla hesaplasmadan yeni insanm yetistirile-

meyecegi biliniyordu, Gecmise ait ve seriata gore gunah olan her alan; ders ki-

(129) Okuma Kitabi, Orta 3, Devlet Basimevi, 1936, s.140.

84

taplannda tartisihyor, yanhshgi ispatlaruyordu.

Bunlardan; resim, heykel gibi

sanatlann Osmanh'da yasaklanrms olmasi tarnsma konusu edilebiliyordu. 1935 yilma ait 5. simf Okuma Kitabmda "Gornu" bashkh okuma parcasmda hurafelere karst bilim savunuluyor. Yagmur duasmm altematifi olarak, I,;all§mak ve teknigi gelistirmek gosteriliyor: "Hocalarla, hacilarla, el acarak, diz

~o-

kerek, dag basmda yagmur yakansma I,;lkanlar oldugunu isitiyoruz. Orada, tuzlu almteri ile aci gozyaslanndan baska ne bulunur? Buyuk gomu daglann ara-

smdaki yanklarda, catlak topragm altmda, ormanlardadir, Anadolu'nun susuzlugunu ancak kazma, beton ve teknik giderebilir. Butun insanlarm gozyaslan bir kuyu doldurup bir tarla sulayamaz. Ka91P giden bulutlan henuz tutup sagami-

hut ni t kur bin lar yah.,.,


.I

luta yalvarrnak, havayi tifurmekle degil! (130) 1945'lerden itibaren her alanda oldugu gibi, ozellikle laiklik konusunda da buyuk bir gerileme soz konusu oluyor. Seriatciliga karst ideolojik mucadele ornekleri yavas yavas ders kitaplanndan crkanlmaya baslamyor, 1950 ve sonra-

smda ise artik ders kitaplan, gene cumhuriyetle hesaplasma ve dine iliskin temalarla doluyor, 1935'te okullarda din dersleri okutulmazken, 1949'da ilkokul-

lann 4 .ve 5. siniflanna secmeli olarak din dersi konuyor. 1950'den itibaren de

(130) Devlet Basimevi, s.50.

85

cocuklanna din dersi aldirmak isterneyen velilerin basvurusu dismda, kalan renciler din dersi okumaya bashyorlar, 1956'da din dersleri ortaokullarda

ogda

secmeli ders olarak yerini ahyor, Adirn adirn, din derslerinin zorunlu ders haline getirilmesi, laikligin icini bosalnp, kazamlan mevzilerin tahrip edilmesine yolaciyor, Buna bagh olarak, din dunya islerini tekrar duzenler hale getirilmeye eahsihyor ve ders kitaplan da arac olarak kullamhyor .. Bu donernde artik bilime, aydinlanmaya deger veren ve bu ahlaki kavratmaya cahsan omeklerin yerini §u nlr pasaj ve siirler almakta: "Sabahin Dili I Kuslardan daha erken I Kalkanm ben her sabah / Hemen derim goniilden / Lailahe illallah / Durgun deniz uyantr / Mavi-

rine k
meye

defier yoruz "Allaha inamyor ve guveniyorum. AHem iyiliksever, Annem babam iyi insanlardir ... Allah her gun yeni imkanlar veriyor, Gecmisteki kusurlanrrn bagish-

yor, ~ukredecek bircok seylerim var, Bunlar icin sukrediyorum''


n kuslar gibi avlayip, koyun gibi sagmaktan

(132).

"Bulutla-

sozeden, insanm yaraticihgma

guvenen anlayis, artik yerini, kadere ve §tikretmeye birakrmsnr 1950'lerde. 1965'e ait lzahh Kolay Alfabe kitabmda ise, ktiC;tikcocuk dedesine §oyle seslenir:

(131) Alfabe ve Okuma, Maarif Basimevi, 1959, s.80. (132) Hikmet Ilaydm, Maarif Basimevi, istanbul, s.71

86

"Dede camiye gel I Gel dede gel I Camiye gel I Babam camide / Daylm cam ide I Sen de gel" (133)

Buradaki en onemli nokta dedenin degil de kti~ticuk cocugun, ibadete ~agnda bulunmasidrr, Yil itibanyla du§uniilurse dede, cumhuriyeti kuran, devrimleri gerceklestiren kusaktandir, Torundan, dedeye 9agn olduguna gore dede hala gecmisin degerlerine sahiptir. Torun ise, "dogruyu gosteren'ldir, yazan gibi. Ana-babasmi "sozde musluman" olmaktan cikarmaya cahsan bir baska ornege de 1980 yih Ahlak kitabmda rasthyoruz. Burada Gunay isminde kii<;uk bir kizdan sozedilerek, once Gunay'in ailesi anlanhr ve devarn edilir: Alfabenin

mtlsh
Gtina

evini ni de bu
§e

Ama iyi niyetle yanilanlar, serefle yamlmis olurlar. Onlann btittin hatalan yine saf Turk karakteri tasryanlar tarafmdan, kendi cocuklan tarafmdan tashih edilmeye layik degil mi? ~iiphesiz Allah'm izniyle." (134) Burada cumhuriyet devrirnlerinin yargilamp. olume mahkum edildigini kafa

goruyoruz. t:;tinkti "Tashih edilmeye" cahsilan gecmiste, emperyalizme

tutmus, yuzytllar suren bagnazligr ortadan kaldirmaya yonelik devrimler yaprrus, halkm gucune guvenenler vardi.

(133) Ali Klh~, ~ark Matbaasi, s.35. (134) Emin Isrk-Ahmet Tekin-Yasar Erol, Ahlak, Orta I, Kalem Yayrnlan, s.34.

87

V.3. Cumhuriyetin ilk YIllarmdaki Ders Kitaplarmda MiHi Ekonoml,


Baglmslzhk ve Devrtmeilik

1920 ve 30'lu yillarda kendi kaynaklanna ve insan gucune guvenen, bunu


gelistirmeye cahsan politikalann ders kitaplanna yansidrguu goruyoruz. Olkenin yeniden yapilanmasiyla, Ankara'run 'kirac' topraklanmn yesermesi arasmda

parallelik kuruluyor. Butun ulkenin eski baskente degil, yeni baskente benzetilecegi hedefi konuyordu halkin onune: "Anadoluyu diriltecek nlsmu Ankara'run bagnnda arayacagiz ... Butun eser on yasmdadir... Ankarada yurdun acilanm gonlumuzde duyarak anladigmuz kadar, onun bu acisnu gidermek yollanru da buluyoruz. Yesermiyen toprakta mede niyet biate hakik nakla
aratin

Yine bu yillann ders kitaplannda ulkenin bagimsizhguu rikalann acilmasi birlikte degerlendirilmektedir.

korumasiyla, fab-

Gecmisten, bu acidan da kop-

mak istendigini Karabuk Demir Celik fabrikasimn ac;lll§l nedeniyle Hasan Ali Yucel'in yazdigr su okuma parcasmda gorebiliyoruz: "Simdi hayal icinde degil, hakikat onunde Buyuk lnonu'nun sozlerini isitiyorum! 'Goruyorsunuz ki, Karabuk demir ve celik fabrikalan ile memleketin

her sahada cok kiymetli olan baslica ihtiyaclanna cevap verecek bir muessese

( 135) Okuma Kitabi, Orta 3, Devlet Basimevi, 1936, s.6.

88

kurmakla kalmiyoruz. Cumhuriyetci mai bir medeniyetve

ve milliyetei Turkiye'nin manevi ve ictide meydana getirmis oluyoruz.': Bu

ktiImr muessesini

sozleri dinledikten sonra artik maziye donmek istemiyorum; halde kaldim, Halde kaldim ~Unkti uzak mazi ile bugun arasma sikisan yikim ve ~okUm devresini, velev hayal ile de olsa, gezmek ve gormek istemiyorum ... Memleketini unutacak kadar kendinden gecrnis baslann idaresinde, afyonlu bir uyku hali geciren milletimin, butun sahalarda oldugu gibi Him ve teknik yo lunda da bunamis, gevsemis dururnunu hanrlamaga bile gorull razi olmuyor ...Turk, demirde varhgmm korunmasim, medeniligin butun vasitalanru bulrnustu ... Ekonomi sahasmda daha dune kadar yan somurgelesmis Turk vatammn tam istiklalini yaratmak icin kurdugu buyuk muesseselere yeni yaptigi bu cevher kaynagi He en saglam
temei

dukla
TUrk cak."

sanla tiftik, yun gibi tlriln sans grafikleri yer ahyor, gecrnisle kiyaslamalar yapihyor, bagrmsizhk ile kendine yeterli ekonorni arasindaki bag aciklanmaya calrsihyor: "Yurdumuz artik yabancilann malmi almak koleliginden kurtuldu. KenI);all§-

dirniz ekiyor, kendimiz yetistiriyor ve kendimiz dokuyoruz ... Bu sekilde maga devarn edersek ve fabrikalanrmzin

dokuduklan kumas miktanm artmrII

sak, pek yakmda bes paramizm bile yabancilara gitmeyecegi besbellidir. Kendi kaynaklanm

(137)

seferber eden, bunun basanldigt oranda bagimsizhgm

(136) Okuma Kitabr, Orta 2, Devlet Baslmevi,l938, s.l 0 (137) Tabiat Bilgisi, 4. smif, Maarif Matbaasi, 1939, s.113

89

korunacagma olan inane, cocuklan daha kii~lici.ik yaslannda uretirnin onemi konusunda bilgilendirmeyi kitaplannda hedefliyordu,

"Yerli Mah"mn,

Bu nedenle ilkokul Kendi mahm

"Yerli Mall Oyunu" adh oyunlar bile yerahyordu.

ttretmeyen, kendi nitelikli i§gucunii yaratmayan, mayan ulkelerin paralannm 1933 yihna ait 5.
SIDlf

hatta kendi bankasmi kuroldukca fazla,

disanya

gidecegine dair uyanlar

Yurt Bilgisi Kitabmda "Bankalar" bashkh konu §oyle:

"Kendi bankalan olrmyan memleketlerde yabancilar kazarur, Turkiyemizde milli bankalar pek yeni kurulmustur, Turk bankalanrun sayrsi cumhuriyetten sonra artrmsnr, lsleri buyumus, itibarlan yukselmistir . .$imdi Tiirkler islerini kendi bankalan ile yapiyorlar: onun icin yabanci bankalann ladig: kapanmaga bas-

dan b

11k di Orne]
h pan "Ben Devlet banmini gordum, Gene dostlanm, batim denen seyi tarihte masal gibi okurnak bile insana yilgrnhk verir. Insan, banm denen §eyi can dusmanirun ustune, yormaktan korkar, Dusman sancak direginden bir ulusun bayraguu indirdigi zaman, dusman komutaru bu bayragi 9igneyip beyaz ata bindigi zaman, dusman gozyaslanna tiiklirdiigti zaman gene dostlanm, ben ne dernek oldugunu bilenlerdenim.
0

zamarun

Banm, kurtulus .. Bu kelimeleri simdi ne


0

kadar kolay soyluyorsunuz. Bir ulusun bayragi,

milletin basr gibi duser ... is-

tanbul sokaklannda yedi dusman marsmm biribirine kansnguu duymus olanlar(138) Turk KitapC;;lhgl Lts. s.52.

90

damm ... Bu yazilan size

giinleri hatirlatmak icin yazdim. Banm ve Sakarya!

Yuzyilhk sevinc inkiraz acismm bir dakkasma degmez; bir asirhk act bir dak-

kahk Sakarya sevincine deger, insan birini gorrnemek icin, elinden gelse
anasimn barsaklanm parcalar ve dogmaz, ins ana, yalrnz otekinin tadiru alacak

kadar yasarnak yeter, Dunyamn en kara bahth insam, ne demek oldugunu biz biliriz, Size dunyamn en bahth insam ne dernek oldugunu sorarlarsa, gogsiiniizii kabartarak, kendinizi gosteriniz!" (139) Aym kitapta, "buyuk sereflerin
II

mucadelesiz

kazamlarnayacagmdan tahtasi 9tirtimeden

sozedilerek, mucadele etmeden olen kisinin tabutunun


unutulacagma vurgu yapihr, Bagnnsizhgm delik

ve yeni bir ulke insaa etmenin "gun-

terna

dovti dan ates,


1

Hem talih, hem de tanh degistirme bakismm beslendigi dti§tince, bagimsizhk sevgisi ve inancidir:
II

Hurriyet gtmes gibidir, Gilnes nasil yeryuzunu aydmlatir, ekinlerimizi 01guzellestirirse, hurriyet de bizi canlandmr; bizi

gunlastmr, bizi saglamlastmr,

calistmr; bizi saniandmr, Onun icin hurriyetimizi carurmzdan cok sevmeli,


korumahytz." (141)

(139) Devlet Basnnevi, 5.33 (140) Okuma Kitabi, orta 3, Devlet Baslmevi.1936, s.4l. (141) Yurt Bilgisi. 4. simf, Devlet Basimevi, 1937, s.38

91

Cumhuriyetin kuruculanrun;

halkci, laik, kendi ekonomik glicline giive-

nen, bagunsizhk yanhsi politikalan,


yamydi. Ulke biitiin kurumlanyla

onlann devrimciliklerinin

en onemli
cesur

yeniden yapilandmlmaya Uygulamadaki

cahsihrken

olmak zorunda olduklanrn biliyorlardi.

cesaretleri

devrimlere

olan inanclanndan besleniyordu. <;iinldi ~u gorii§ii yol gosterici olarak benimsemislerdi: "Devrimler, devirerek ilerleyen, dey adimlardrr," (142)

(142) Okurna Kitabr, orta 3. Devlet Basirnevi, istanbul. 1936. s.IS.

92

VI. GEN~ CUMHlJRlYET NASIL BiR KADIN TiPi HEDEFLEDi?

Cumhuriyetin

ilk yillannda yapilan devrimler, gecmisten (Osmanh'dan)

koklu bir kopustu, Kadmlann sosyal ve siyasal haklanm elde etmeleri ve toplumsal yasamda varolmalan icin tesvik edilmeleri Cumhuriyet devrimlerinin en onemli ogelerinden biridir. 1930'1u ve 40'11 yillann ders kitaplan bu anlayisla
hazirlanrmstrr,

Devrimin onderleri ve ozellikle Mustafa Kemal, siyasal kosullann olgunla§tlgl

her durumda kadmlann lehine yasalar cikanp, halkm onunde acik ide.... "........... Kadin haklan konusunda dikkatli ve adtm adirn

gelise klmk yilmd

acikla
" menfi hukuku, kadm hurriyeti mevzuuna ternastan mumktin mertebe sakimldi." (143)
Butun kurumlanyla dayarnlmaz boyutlardaydi. "hasta" olan Osmanli

Devleti'nde kadmlann

dururnu

2. Mesrutiyet'in

getirdigi gorece demokratik

ortam-

da kadinlar, durumlanna

baskaldmyor

ve §oyle yaziyorlardi:

"Dunyada hay-

vanlar kadar mevkimiz yok. Hatta butun felaketlerin musebbibi olarak telakki
ediliyoruz."
(144)

(143) Devlet Matbaasi, s. 225. (144) Serpil Cakir, Osmanli Kadm Hareketi, Metis Yaymlan, 1994, s.105.

93

Cumhuriyet

gerceklestirdigi

devrimlerle,

kadmlara insanhgim

iade etti.

Osmanh'da kaduun yasam alam seriat yasalanna gore belirleniyordu. 7-8 yaslannda kiz cocuklanmn egitim gormesinin degil de, evlenmesinin uygun gorul-

dugu, bir mal gibi ahmp sanldigi, erkegin bir karanyla "bos oluverdigi", sahitliginin kabul edilmedigi, vb, kosullarda yasiyordu kadinlar, Falih Rifki Atay, Cankaya adh kitabmda kadinlann yasamimn seriat kurallanna gore nasil duzenlendiginin omeklerini vern: "Taassup icin ahlak, irz;
irz

da, bilhassa kadin demektir. Istanbul'da kadin-

lann irzmdan yalruz kocalan, ana babalan sorumlu degil idiler. Butun mahalle halki aile hayanm kontrol ederdi. BiT eve kadm ahndigi haberi duyuldu mu, iman kadu cakla sus d

mn~ Mustafa Kemal, daha 1918 yihnda Karlsbad'da yazdig; arnlannda su goruslerini kaydetmektedir: "Sozun kisasi sonuc: Bu kadin sorununda cesur olalim, kuskuyu birakahm. Acilsmlar, Onlann dimaglan gercek bilgi ve sanatla bezensin, iffeti, bilimi saghkh bicimde aciklayalrm. Seref ve haysi yet sahibi olmalanna onem verelim" (146) Kadm sorununda cesur davranrnanm birinci adirmm, kadmlann sosyal ya(145) Falih Rlfkl Atay, Cankaya, Dogan Kardes Matbaacthk, 1969, s.408. (146) Prof. Dr. Afet lnan, Mustafa Kemal Ataturk'un Karlsbad Hauralan, Turk Tanh Kurumu Yaymlan, 1983, s.27

birinci derece

94

sam icinde aktif olarak yeralmasinm tesviki olusturuyordu, M. Kernal 1923 yilinda Izmir halkma yaptigi konusmada bu noktayi ozellikle vurguluyordu: "Bir sosyal toplum, cinsinden yalmz birinin asri icaplan kazanmasi ile yetinirse,
0

sosyal toplum yandan fazla zaaf icinde olur, Bir millet ilerlemek ve

medenilesmek isterse ozellikle bu noktayi esas olarak kabul etmek mecburiyetindedir .... Yasamak faaliyet dernektir, bundan dolayi bir sosyal toplumun bir orgam faaliyette bulunurken diger bir organ islemezse,
0

sosyal toplum felcli-

dir. Bir sosyal toplumun, hayatta cahsrnasi ve basanh olmasi icin, cahsmamn ve basanh olabilmenin bagh oldugu buttm neden ve sartlan benimsemesi gerektir, Bundan dolayi bizim sosyal toplumumuza ilim ve fen Iazimsa, bunlan, aym d 1 bu go etmek
(

kadirn parak, halkm nezdinde mesru zemin yaratmaya cahsiyorlardi. Kadmlan yeni

neslin yetistiricisi olarak gordugunden sikhkla sozeden Mustafa Kernal, cocugun ilk ogretmeninin annesi oldugunu du§unuyordu. Yeni nesillerin "asnn icaplanna'' gore yetistirilmesi gerektigine olan inane, kadinlara verilecek egitimde daha dikkatli olmayi zorunlu kihyordu, goren kadmlar,
0

"Milletin anasi" yuceltmesiyle

deger

gilnkd toplumsal kosullar gozonune almdiginda onemli bir

gorev yuklenmekteydi: Cumhuriyet nesillerini yetistirmek,

(147) Prof. Dr. Afet lnan, Mustafa Kemal Ataturk'un Karlsbad Hanralan, TUrk Tarih Kurumu Yaymlan, 1983. s.27.

95

"Ummet Ailesi"nde bir nesne konumunda bulunan kadindan tumuyle farkh bir kadm tipi hedefleniyordu. Cunku kadimn anneliginin yuceltilmesinde belir-

lenen yon; onu ev i~i alana butunuyle kapamaya yonelik degil, aksine toplumsal yasama girmesinin oniiml acacak nitelikte ve dogrultudaydi: "Bugunun ihtiyaclanndan biri de kadinlanrmzm her hususta yukselmelerini saglamaknr, Bundan dolayi kadmlanrmz da alim ve fen bilgini olacaklar ve erkeklerin gectikleri butun ogrenim derecelerinden gececeklerdir, Sonra kadmlar sosyal hayatta erkeklerle beraber yuruyerek birbirinin yardrmcisi olacaklardir," (148)

rinit du.: sinh

dmr
dml

ciligine iliskin olarak §u sozleri soyluyordu: "Bugun bu memleketi inceleyelim, Gorecegimiz iki safha vardir, Birisi tarlalarda erkeklerle beraber cahsan, merkeplerine binerek oteberi satmak icin kasabadaki pazar yerine giden, oralarda yumurta ve tavugunu, bugdayim kendi satan ve ondan sonra ihtiyaclanm kendi satin alan, koyune donen ve butun hizmetlerinde kocalanna, kardeslerine yardim eden kadinlar ... Ben bu kadmlar arasmda kocalanndan daha iyi i§ anlayanlara ve hesap yapanlara rastladim, "(149)

(148) Tezer Taskiran, age. s.83. (149) Tezer Taskiran, age. s.84.

96

Mustafa Kemal'in yaptigr konusmalarda,

kadma uygun gorulen a~agl ko-

numun teshir edilisini de goruyoruz, Konu gecmisle hesaplasmamn onemli bir unsuru olarak gundeme getirilmektedir, Nitekim
0

1925 yihnda Kastamonu'da

yaptlgl konusmada da kadmlann ortunmesine karst ihtiyath tutumundan vazgecerek net bir tutum sergiler: "Bazr yerlerde kadmlar goruyorum ki, basina bir bez veya pesternal, veya buna benzer birseyler atarak, yiiziinii goziinii gizler ve yanmdan gecen erkeklere karsi arkasim cevirir veya yere oturarak yumulur, Bu tavnn manasi nedir? Efendiler medeni bir millet anasi, millet kizr bu garip sekle, bu vahsi vaziyete girer mi?" (150)

layis
2. M getir ra iIi

duzeltilmesi hakkinda konusma: 1. Muktedir ve hayan bilen anneler yetistirmek, 2. Kadmlara serbestisini vermek. 3. Kadinlarla, beraber olmak erkeklerin ahlaki, fikirleri, hissiyati uzerinde etkendir," (1S1) Kadmlarla beraber olmanm erkeklerin kisilikleri uzerinde yaratacagi olumluluklardan sozedilirken, bunun kadmlar uzerindeki baskilann ortadan kaldmlmasiyla olanakli oldugu da biliniyordu, 1920'lerden itibaren kadinlann toplumsal yasamda varolmalanm destekleyici nitelikteki konusmalann yurdun pek 90k

(ISO) Tezer Taskrran.age. s.9O (151) Prof. Dr. Afeet lnan, M. Kemal Ataturk'un Karlsbad Hatiralan, s.22.

97

You might also like