You are on page 1of 16

GERÇEKTEN DE

TÜRKİYE ÜZERİNDE
GİZLİ OYUNLAR
OYNANIYOR
MU?....

CEVAP “EVET”SE
SEBEP NE?....
• Geçmişte olduğu gibi günümüzde de
Anadolu, dünya güç dengelerini
etkileyecek sürekli çıkar çatışmalarının
odak noktası olmuştur.
• Çünkü Avrupa, Asya, Ortadoğu, Kafkaslar
ve K. Afrika’yı kontrol altında tutabilecek
bir noktadadır.
Anadolu’ya hakimiyet ateşle
imtihan ister…
• Türkiye, üzerinde ve
yakın çevresinde
dünya geleceğini
etkileyecek düzeyde
sürekli ve çok yönlü
çıkar ve güç
çatışmalarına sahne
olan hassas bir
coğrafi konuma
sahiptir.
500 yıl önce haçlı ordusu
Şimdi …
• Bush,
yaptığı bir
resmi
konuşmada
Ortadoğu
daki işgalini
“Haçlı
Ordusu”na
benzetmişti.
İŞTE SİZE BİR SEBEP DAHA:
KÜRESEL ISINMA !
• ABD’nin tüm Ortadoğu
politikasının sadece petrol
rezervlerinin kontrolü
olduğu tezinden farklı bir
şeyler öne sürmek de
gerekmektedir. İşin petrol
kısmını zaten
gazetecisinden strateji
uzmanına hatta ilkokul
öğrencisine dek herkes
sık sık dile getirmektedir.
• Peki o zaman başka
hangi gerekçeler olabilir
ki Emperyalist güçlerin
Ortadoğu’yu kontrol
altına alma isteklerinin.
Bunun cevabı çok farklı
bir yerden değil yine
Pentagon’un kendi
içinden geldi. Askeri
Strateji Uzmanı olan ve
Pentagon’un sayılı
“Şahin”lerinden olan
Marshall’ın 2004’te
Başkan’a sunduğu ve
basına da yansıyan
raporuna bakmak
gerekir.
• Rapora göre
önümüzdeki 20 yıl
içinde Avrupa’nın
kuzeyi aniden çok
soğuyacak. İngiltere’nin
büyük bir kısmı
tamamen buzlar altında
kalacak. Hollanda
sulara gömülecek.
Avrupa’nın İklimi
değişecek ve bu yeni
“buz devri” insanların
göçe, dolayısıyla
savaşa zorlayacak. Bu
iklim değişiminden
Türkiye gibi Güneydoğu
Avrupa ülkeleri ve
Ortadoğu
etkilenmeyecek.
• Peki nasıl olacak da Avrupa 20 yıl gibi iklim değişimi
açısından kısacık sayılabilecek bir dönemde buzullarla
kaplanacak? Bunu ilk önce şöyle açıklamak gerekir:
Bilindiği üzere kuzey yarım kürede ekvatordan kuzeye
doğru gidildikçe matematiksel konum gereği güneş
ışınları daha az açıyla yeryüzüne çarpar ve sıcaklık
azalır. Bu gibi etkilere coğrafya uzmanları kısaca
“enlemin etkisi” derler. Türkiye 36-42 der. Kuzey
enlemleri arasında olduğu halde kışın İstanbul’dan yoğun
kış görüntüleri geliyor ve sokakta kalanlar donuyorken
nasıl oluyor da 50.-58. kuzey enlemleri arasında olan
İngiltere’de veya 70. kuzey enlemde bile toprağı olan
Finlandiya’daki soğuklarda hala yaşam bulunuyor?
• Bunun cevabı şu : KUZEY ATLANTİK AKINTISI.
• Peki nedir bu Kuzey
Atlantik Akıntısı? Nasıl
oluşur? Cevabı şu:
Muazzam su kütleleri
saatte dokuz
kilometrelik bir hızla
Karayipler’den Amerika
nın doğu kıyısına akıp
giden Atlantik’i aşıyor
ve son olarak Kuzey
Denizi’ne giriyor. Tropik
akıntılar Atlantik
bölgesine coğrafya
kanunlarının vaat
ettiğinden daha sıcak
bir iklim sunuyor.
• Okyanustan Kuzeybatı
Avrupa’ya taşınan ısıtma
sistemi 250.000 atom
santralinin enerjisine eşit.
Özelikle de kış ayları bu
enerji ihracı olamadan
ortalama 5-6 derece daha
soğuk olurdu (Buzul çağı
ortalaması ile günümüz
sıcaklığının ortalaması
arasındaki fark 5 derecedir.)
Örneğin Norveç’te Alaska
soğuğu olur, Almanya Sibirya
iklimine döner, İngiltere’de
ağaç olmayabilirdi.
• Su pompası İzlanda
sularındaki dev bir çark
tarafından
tetiklenmekte.
Dünyadaki tüm
ırmakların 20 misli suya
sahip bir yüzey akıntısı
burada hızla soğuyarak
ağırlaşır ve 3000 m.
derinliğe çökerek
güneye doğru akar. Bu
şekilde oluşan “dümen
suyu” tropikal
bölgelerde oluşan sıcak
suyu yukarı çeker.
• Fakat deniz suyu yeterli tuz içerdiği zaman dibe çökecek kadar
ağırlaşarak çarkı tetikleyebilir. Deniz suyu çok daha hafif olan
tatlı su ile beslendiğinde “su asansörü” çalışmaz. Yani
okyanuslardaki büyük akıntılar felce uğrar. Bu da felaketler
zincirini tetikler. İşte iklimbilimciler ve dolayısıyla da Pentagon
bundan korkuyor.

• Çünkü küresel ısınma yüzünden tropikal bölgelerde daha fazla


su buharlaşırsa, kuzeyde daha çok yağmur yağar ve deniz
suyunun tuz oranı azalır.
• Kuzey Denizi’ndeki sıcaklık motorunun şimdiden arızalandığını
düşünen bazı bilim adamları da mevcut. Mesela bundan 3 yıl
önce Nature dergisinde, eski ölçümlerle karşılaştırıldığında
Kuzey Atlantik teki akıntının %20 oranında zayıfladığını
açıklamıştı Danimarkalı araştırmacı Bogi Hensen.

• Bir yandan da küresel ısınma buzulları hızla eritmekte tuzlu


okyanus sularına karışan tatlı buzullar devamlı tuz oranını
düşürmeye devam etmektedir. Yani buzulların erimesi de Kuzey
Atlantik Akıntısı’nı durdurucu yönde etki yapmaktadır.
• Peki Avrupa’nın küresel ısınma
nedeniyle önümüzdeki 20 yıl
içinde çok sert bir kış iklimine
girmesi siyasi açıdan ne gibi
sıkıntılar çıkaracaktır? Cevabı çok
basittir. Küresel ısınmadan çok
daha az etkilenecek olan Türkiye
ve çevresinin bir cazibe merkezi
olmaya başlamasıyla başta ABD,
daha sonra da İngiltere olmak
üzere bu coğrafyalarda
“ağabeylik” yapmak
isteyeceklerdir. Belki de %30’u
kıyılarda yaşayan Avrupa
nüfusunun daha içlere göç etme
isteği yüzünden yaşanabilir
alanlar yüzünden savaşlar
çıkacaktır. Tabi ki bu gelişmeleri
ABD ve İngiltere kendileri kontrol
etmek istemektedirler. O yüzden
de yazının başlarında Marshall’ın
hazırlattığı küresel ısınma
raporundan bahsettik.
• Durum ortadadır. Duvar
görülmüş, ancak sert mi
çarpılacağı yoksa çok sert mi
çarpılacağı belli değildir. Bu
duvar küresel ısınma ve iklim
değişikliğidir. Eğer Kuzey
Avrupa 20 yıl içinde buz
iklimine girerse gelişebilecek
siyasi kaostan Türkiye’nin çok
daha az etkilenmesi için
küresel ısınmanın savaş
sebebi olduğunu bilmesi
gerekmektedir. Çünkü dünya
bir iklim felaketi yaşarsa
Türkiye gibi iç denizler
arasında kalmış ülkeler
yaşanılabilecek tek yer
olacaktır.
• BU
SUNUYU
ARKADAŞ
LARINIZA
MUTLAKA
YOLLAYIN
HAZIRLAYAN:
MURAT K.

You might also like