GENEL BİLGİLER

KİTABIN ADI : Sivil Örümceğin Ağında “Project Democracy”

KİTABIN YAZARI: Mustafa YILDIRIM

BASIM TARİHİ : Mayıs 2004, 1. Baskı; Mayıs 2005, 6. Baskı

YAYIN EVİ : TOPLUMSAL DÖNÜŞÜM Y.E.

FİYATI / SAYFA SAYISI : 20 Milyon TL. / 634 Sayfa

ÖZEL 1/37
 GENEL BİLGİLER
Yazar , Anthony Summers'ın “Komplo teorilerim

yok! Ama komplolar hakkında teorilerim var” sözünden

yola çıkarak Türkiye'nin yakın tarihindeki bilinmeyenleri,

çarpıcı gerçekleri gözler önüne seriyor. Kitap , ABD

tarafından gerçekleştirilen , dünya hakimiyetini esas

alan ve sivil toplum örgütleri marifetiyle icra edilen

faaliyetleri anlatmakta olup , özellikle Türkiye açısından

gelişen olayları açıklamaktadır.

ÖZEL 2/37
 GENEL BİLGİLER
Kitap 2 ana bölümde ve toplam 39 alt konuda bilgi

vermektedir. Birinci bölümde ; (Şifre Çözücü “Project

Democracy”) “Açık Özel Bir Mekanizma” olarak

tanıtılmakta ve kanıt niteliğinde belgesel örnekler

verilmektedir. İkinci bölümde ise; “Project Democracy”

içinde “Uluslararası Din Hürriyeti” senaryosu

açıklanmaktadır.

ÖZEL 3/37
 GENEL BİLGİLER
Kitap genel olarak , hibe adı altında yapılan

desteklerin Türkiye-Kafkasya-Ortadoğu ve Türkiye-

Kafkasya-Orta Asya’da güvenlik oluşturma ve

demokrasi kurma örtüsü altında yeni koloniler elde

etmek üzere ABD’nin devlet ve kartel desteğini temsil

eden örgütlerle ve şirketlerle ilişkilerine dikkat çekmek

ve bu ilişkiler hakkında bilgilendirmek maksadıyla

okurun kendi yorumunu da yaparak gerekli sonuçları

çıkarmasına yardımcı olacak tarzda hazırlanmıştır.

ÖZEL 4/37
 AÇIK ÖZEL BİR MEKANİZMA
Başka ülkelerin içişlerine , siyasal ortamına ABD
resmi makamlarınca , doğrudan karışılması sakıncalıdır.
”Anti-komünizm” ve “hürriyet-demokrasi cephesi” adı
altında hem ABD içinde hem de dış ülkelerde
yönlendirme , örgütleme, dolaylı yöneltme, kamplara
bölme ve çatıştırma uygulamalarında dünya boyutunda
kurulan örgütlerin etkinlikleri ileri sürüldüğü oranda
“hür” ve tüm dünyaya ilan edildiği oranda “temiz”
olmadığından işlerin karışması elbette kaçınılmazdır.
ÖZEL 5/37
 AÇIK ÖZEL BİR MEKANİZMA
CIA’nın dış ülkelerde çok-kültürlülüğü pekiştirmek

için Amerikan üniversitelerinde yoğun çalışma

başlatılmasıyla kurulan CCF (Kültürel Özgürlük

Kongresi) örgütü CIA’nın oluşturduğu yayın ve

konferans örtüsünü kullanarak dış ülkelerde bağlantılar

ağı kurmaya başlamıştır. Ortada görünenler, CIA

elemanları ya da devletin memurları değil, Ford Vakfı,

Camegie Vakfı ve Rockefeller Vakfı gibi, çok uluslu

şirket örgütleridir.
ÖZEL 6/37
 AÇIK ÖZEL BİR MEKANİZMA

İşbirliğinin tarihsel öyküsü 2 bölümde

özetlenmiştir ;

• Örtülüden yarı açık işleme geçiş,

• Güdümlü Demokrasi İhracatı,

bölümleridir.

ÖZEL 7/37
 ÖRTÜLÜDEN YARI AÇIK İŞLEME GEÇİŞ

Anti-komünist dönemde ele geçirdiği güderek

yönetme yetisini bir anda yitirilebilirdi. Bu durumda,

ABD ve Batı Avrupa, ipleri eline almalı, gelişmeleri

yönlendirmeli ve yeni döneme uygun, görünürde

devletten ve devletin açık-gizli kurumlarından bağımsız,

bir parasal kaynak ve yönetim merkezi oluşturulmalıydı.

1983 sonlarında ABD Kongresi'nin onayıyla NED

(National Endowment for Democracy) , yani “Ulusal

Demokrasi Fonu” kuruldu.

ÖZEL 8/37
 ÖRTÜLÜDEN YARI AÇIK İŞLEME GEÇİŞ

Yazara göre, NED aslında parasal desteğin

kasasıdır ve ana para kaynağı doğrudan ABD hazinesi

yani devlettir. Ayrıca vakıflar ile “konsey” ya da

“enstitü” ve “merkez” adı altında örgütlenmiş seçkinler

kulüpleri, hatta Amerikan sendikaları, şirketler,

işadamlarıdır. Amaçları gizlenemeyecek denli açıktır.

Doğu Avrupa'yı, Afrika'yı, Asya'yı, Ortadoğu'yu,

Okyanus devletlerini birlikte yeniden kolonileştirmek.

ÖZEL 9/37
 ÖRTÜLÜDEN YARI AÇIK İŞLEME GEÇİŞ

NED'in ''project'' denilen etkinliklerinin, ABD

Dışişleri Bakanlığı ve yabancı ülkelerdeki ABD

misyonları ile birlikte yürütülmesi kaçınılmazdır. NED'i

denetlemekle yükümlü ABD resmi organı General

Accounting Office (GAO)'dur. NED için çalışacak bir sivil

toplum örgütüne para verilmesi için, projenin ABD'nin

MGK’sı NSC (National Security Committee / Milli

Güvenlik Kurulu) isteği doğrultusunda olması

gerekmektedir.
ÖZEL 10/37
 ÖRTÜLÜDEN YARI AÇIK İŞLEME GEÇİŞ

NSC (National Security Committee)

• GAO (General Accounting Office)
• NED (National Endowment for Democracy)

IRI (International Republican Institute)

NDI (National Demokracy Institute)
CIPE ( Center for International Private
Enterprise)

ÖZEL 11/37
 GÜDÜMLÜ DEMOKRASİ İHRACATI

Yazar; ABD’nin 1980’lerden sonraki demokrasi

getirme operasyonunun beyinleri temizleme, beyinlere

yeni algılama düzeneği yerleştirme, örgütleme, kimlik

oluşturma ve eyleme geçirme gibi süreçlerinin

birdenbire değil, uzun vadeli çalışmalarla ve çeşitli

adımlarla gerçekleştirildiğini söyleyerek bu adımları

şöyle sıralıyor :

ÖZEL 12/37
 GÜDÜMLÜ DEMOKRASİ İHRACATI

1. Kamuoyu oluşturuculara -bizdeki adlandırmayla

aydınlara, yazarlara, bilim adamlarına- yönelik içerde ve

dışarıda masrafları karşılayarak, konferanslar,

toplantılar düzenlemek. Katılımcılarla doğrudan

ilişki içinde, ilgili ülke hakkında bilgi almak ve

“düşünce” ve “örgütlenme” başlığı altında yeniden

yapılanma düşüncesini kabul ettirmek,

ÖZEL 13/37
 GÜDÜMLÜ DEMOKRASİ İHRACATI

2. Alt örgütler yoksa hemen Helsinki Nihai Senedi

kapsamında Helsinki Yurttaşlar ve Ortak Zemin

Merkezleri örgütlemek ve koşullar olgunlaştıkça uzaktan

yönlendirilebilecek bu ilişkiler ağı altında insan hakları

dernekleri ve benzeri örgütlerin kurulması,

ÖZEL 14/37
 GÜDÜMLÜ DEMOKRASİ İHRACATI

3. Yeni propaganda aygıtlarının (radyo, gazete,

TV.) devreye sokulması. Bilimsel ve magazin içerikli,

insan hakları ilkeleri üstüne sürdürülen yayınların

yoğunlaştırılması ,

4. Casuslar yerine yayın muhabirleriyle yerinden

bilgi almak için yaygın bir yayıncı eğitim programının

gerçekleştirilmesi,
ÖZEL 15/37
 GÜDÜMLÜ DEMOKRASİ İHRACATI

5. Bilimsel ve toplumsal konferansların

çoğaltılması, yerel vakıf ve “think tank” derneklerinin

kurulması,

6. İşadamı derneklerinin ve sendikalarının

kurulması. Siyasi partilere eğitim programlarıyla

particilik dersleriyle yaklaşarak kadroların

yönlendirilmesi,
ÖZEL 16/37
 GÜDÜMLÜ DEMOKRASİ İHRACATI

7. Gizli ve yarı gizli istihbarat çalışmaların

azaltılması buna karşılık medya muhabir ağıyla açık ve

yaygın istihbarat toplanması. Olanaklıysa Amerikan

televizyonlarının yerli şubelerinden yayın yapılması

ve kitlelerin kandırılarak yönlendirilmesi,

8. Etniklik Kışkırtıcılık: Etnik ayrılıkları

güçlendirmek üzere kültür anımsatma programlarına

başlanarak, yerel toplantılardan uluslararası toplantılara

adam taşınması,
ÖZEL 17/37
 GÜDÜMLÜ DEMOKRASİ İHRACATI

9. Yanlış ve eksik bilgilendirme: Kitlelerin akıl

denetimini ele geçirmek üzere yoğun propaganda ve

yanlış bilgilendirme ile tarihsel devlet kurumlarının ve

etnik sürtüşmeleri önleyen geleneksel kurumların

yıpratılması. Toplumsal kimliği karıştırmak için tarihsel

ve toplumsal gelişim gerçeklerini tahrif ederek yeni

kimlikli toplumlar yaratılması ,

ÖZEL 18/37
 GÜDÜMLÜ DEMOKRASİ İHRACATI

10. Yolsuzluk kampanyaları: “Yerinden yönetim

“taleplerini yükselterek, devletin egemenliğinin

zayıflatılması, yolsuzluk olaylarını abartarak topluma

aşağılık duygusunun yerleştirilmesi, halkın çaresizliğe

itilmesi,

11. İktisadi ortamı denetleme: Borç ekonomisinde

dalgalanmalar yaratmak üzere, para piyasalarının

dışardan gelen vur-kaç tefecilerine sonuna kadar

açılması,
ÖZEL 19/37
 GÜDÜMLÜ DEMOKRASİ İHRACATI
12. Ulusal sanayinin yıkımı: Ulusal iktisadın

çökertilmesi için, ulusal sanayileşmenin ve enerji

kaynaklarının yıkıma uğratılması yönünde toplum ile

devlet arasında çatışmayı da içerecek biçimde çevreci

akımların örgütlerin desteklenmesi .Madenciliğin ve

doğal yakıt üretim kaynaklarının, ağır sanayi

işletmelerinin, enerji ve iletişim kurumlarının

“özelleştirme” adı altında yabancı şirketlere yok

pahasına devredilmesi,
ÖZEL 20/37
 GÜDÜMLÜ DEMOKRASİ İHRACATI

13. Orduları ulusal savunma kimliğinden koparma:

Güvenlik güçlerinin ulusal yapıların korunmasına yönelik

müdahalelerini önlemek için, profesyonelleşmesi

düşüncesinin yaygınlaştırılması. Devlet egemenliğine

sahip çıkmaya çalışan orduları geriletmek için, günlük

siyasete çekilmesi ve ordu ile halk arasında cepheleşme

oluşturulması,

ÖZEL 21/37
 GÜDÜMLÜ DEMOKRASİ İHRACATI

14. Ulusal bunalımlar yaratılması: Ülkede sık sık

iktisadi dalgalanma yaratılarak bunalım aralarının

azaltılması. Para kaynaklarının, bankaların, devlet

şirketlerinin kapatılması ya da yabancı şirket

egemenliğine geçirilmesi

15. Silahlı gücün zayıflatılması: İktisadi bunalımı

bahane ederek, toprak bütünlüğünü koruma aracı ulusal

ordunun , silah donanımlarında komuta kontrol ve

iletişim sistemlerinde yenileme alımlarının kısıtlanması,

ÖZEL 22/37
 GÜDÜMLÜ DEMOKRASİ İHRACATI

16. Devlet yönetiminin kargaşayla ele geçirilmesi:

Seçim darbesiyle egemen devletin ele geçirilmesi,

17. Belediye hizmetlerinin yabancı şirketlere

devredilmesi: ( Su ve elektrik hizmetleri gibi )

ÖZEL 23/37
 GÜDÜMLÜ DEMOKRASİ İHRACATI

18. Kültürel kaynaşmanın yıkımı: “Çok kültürlülük”

propagandasıyla toplumsal ortak kültürün temellerinin

yıkılması. Din kültürünün parçalanması geleneksel akışın

kesilmesi ve ulusal dayanışmayı pekiştirici etkisinin yok

edilmesi için “medeniyetler arası diyalog” programıyla,

batının dinsel kurumlarının güdümüne girilmesi.

ÖZEL 24/37
 GÜDÜMLÜ DEMOKRASİ İHRACATI
Yazara göre, hedef ; Türkiye’de merkezi devletin
egemenliğini gevşetmek , iç dayanışmanın önünü
tıkamak . Halkın birbiri içinde eriyerek kopmaz bir
bütünlük oluşturması sürecini şaşırtmak. Türkiye’yi
düşük ya da kimi zaman yüksek yoğunlukta çatışmalara
sürüklenmiş , etnik öbeklerden şeyh-şıh-dede-baba-reis-
parti şefi-seçkin diplomat ve işadamı örgütlerinin , bir
bölüm sivil toplum örgütleri şeflerinin egemenliği
altında sindirilmiş mensuplardan , meczuplardan oluşan
, ne kendine , ne de bölgesine yararı olmayan insanlar
topluluğunu barındıran bir ülke konumuna indirgemek.
ÖZEL 25/37
 GÜDÜMLÜ DEMOKRASİ İHRACATI

Kitapta, Amerikalı NED’in; dinleri, kültürleri,

kimlikleri, rejimleri kendi istediği formata sokmak için

dünyanın değişik yerlerinde olduğu gibi Türkiye’de de

pek çok sivil toplum örgütüne paralar aktardığı ve

onları yönlendirdiği , ifade edilmektedir.

ÖZEL 26/37
 GÜDÜMLÜ DEMOKRASİ İHRACATI

1– Türk Demokrasi Vakfı’na aktarılan 80.000 dolar. Bu

para ile Türkiye’de özelleştirme için 18 aylık program

desteklenecek.

2– Forum Corp.’un aldığı meblağ 50.000 dolardır.

Türkiye’de demokrasi anlayışını güçlendirmek için

verilmiş bu para.

ÖZEL 27/37
 GÜDÜMLÜ DEMOKRASİ İHRACATI

3– Stratejik Araştırmalar Vakfı’nın aldığı miktar 71.583

dolar. Bu para da NED tarafından “politik durgunluğun

alt edilmesi, yerel yönetimlerde şeffaflığın sağlanması

için çalışılması” amacına yönelik olarak aktarılmış.

4– Türkiye Ekonomik ve Sosyal Etütler Vakfı

(TESEV)’e aktarılan para 79.571 dolar. Bu para da “yerel

hükümetlerin etkinliğinin artırılması” için verilmiş.

ÖZEL 28/37
 GÜDÜMLÜ DEMOKRASİ İHRACATI

5– Türk Belediyeler Birliği’ne aktarılan meblağ 69.133

dolar. Paranın aktarılma gerekçesi “yeni yasalar için

lobicilik yapmak, yerel ekonomiyi güçlendirmek, yerel

yönetimlerle ilgili reform yasalarının çıkması için

çalışmak” olarak kayıtlara geçmiş.

6– Toplumsal Sorunları Araştırma Vakfı (TOSAV)’a

aktarılan 50.000 dolar. NED kayıtlarına göre bu para

“Çok kültürlülük, tolerans ve siyasi çoğulculuğunun

sağlanması için” verilmiş.

ÖZEL 29/37
 GÜDÜMLÜ DEMOKRASİ İHRACATI

7– Avrupa Ortak Zemin Hareketi’nin aldığı para

25.000 dolar. Paranın aktarılma gerekçesi “ çok etnikli,

çok dinli, gençlik gruplarına yönelik lider yetiştirme”

olarak açıklanmış.

8– Liberal Düşünce Topluluğu’na 49.779 dolar

verilmesinin sebebi de, iktisadi reform yasaları için

milletvekillerini ve reformu savunanları bir araya

getirme, olarak ifade edilmektedir.

ÖZEL 30/37
 GÜDÜMLÜ DEMOKRASİ İHRACATI

Yazara göre, ARI’lar programlarında “bilgiye

dayalı dünya siyaseti” sözüyle süsledikleri amaçlarına

uygun ve saydam davranmaktalar.1999’daki erken

seçimlerde ARI dernekçileri yerel partilere hiç

benzemeyen bir yöntemle işe girişmişler ve uluslararası

boyuttaki ilişkilerini yükseltmişlerdir. IRI’de zaten

Türkiye’deki gençleri örgütleme ve milli partilerimize

liderler yetiştirme amaçlı projeler bulunmaktaydı.

ÖZEL 31/37
 GÜDÜMLÜ DEMOKRASİ İHRACATI

56 üniversiteden 500 genç seçilerek Ankara’da

iflas eden sistemin alternatifini oluşturma ve geleceği

yaratma konusunda etkin olmaya çağrıldı. İşçi ve memur

eylemlerinin hükümet için bir şey ifade etmediği, asıl

eylemci gücün gençlerde olduğu vurgulanarak kitle

eylemleri örgütlenmeye çalışıldı.Bu kitle eylemciliği de

aslında “project democracy”nin bir parçasıydı.

ÖZEL 32/37
 “VUR - KAÇ KAPİTALİZMİ”

Yazara göre, açık toplum olan , her şeyini para

piyasasına emanet etmiş , plan ve programlı üretimi

unutmuş, serbest piyasa oyuncularının vur-kaç

hünerlerinden habersiz ülkelerde, bu tür oyuna iktisadi

kriz deyip geçerler. Oyuna gelenlerin ulusal paraları ,

beş para etmez olur, sanayi ve ticaret yıkılır.Tayvan,

Endonezya, Meksika, Arjantin ve Malezya’da şu 7

aşamalı oyun oynanmıştır :

ÖZEL 33/37
 “VUR - KAÇ KAPİTALİZMİ”

1. Mega-banker olarak pohpohlananlar hisse /

tahvil almaya başlar, onun bir şey bildiğini sananlar da

alıma başlar.Bu arada dış sermayeli yerli TV.ler her

yarım saatte piyasa haberi geçerek yorumlar yaparlar.

2. Gelirleri daralmış olan küçük yatırımcılar alışa

geçerler. Medyada piyasalar hareketlendi, hükümetin

IMF ile anlaşması sonuçlanıyor , propagandası yükselir.

Fiyatlar ve alışlar daha da yükselir.

ÖZEL 34/37
 “VUR - KAÇ KAPİTALİZMİ”
3. Bu arada vur-kaç bankerleri ikincilere satarlar
ve katlayarak kazanırlar.
4. Vur-kaç operatörü , topladığı parayı dolara
çevirir ve aracı bankasından ülke sınırları dışına
çıkarır.Para yıkılacak yeni bir piyasa , altüst edilecek
başka bir ulusal pazara yönelir.
5. IMF ülkeye gelir, “devleti küçültün” der. Ulusal
üretim boğulur.Dış borç taksitlerinin tahsili için para
piyasasının , yani toplam olarak devlet düzeninin
sürdürülebilmesi için yeni borçlanma olanakları için
yeşil ışık beklenir.
ÖZEL 35/37
 “VUR - KAÇ KAPİTALİZMİ”

6. Yeşil ışık siyasal isteklere bağlanır.Buna

direnecek yönetimler varsa demokratik ve liberal ortam

hazırlanarak yıkılır.

7. Yıkıma uğratılan ülkeye dönülür. Yıkılan

iktisadi ortamda birdenbire değer yitiren şirket hisseleri,

ham maddeler, ihraç ürünleri bir iki misli değerlenmiş

olan dolar karşılığında satın alınır.

ÖZEL 36/37
 AKADEMİK DÜNYADA ELEMANLAŞTIRMA

Psikoloji eğitimi görenler psikolojik savaş ve

propaganda işlerinde , kısaca halkla ilişkiler ve
kamuoyu oluşturma ; sosyoloji öğrenimi görenler , ilgili
ülkelerin ırk-köken-dinsel yapılanma ve toplumsal
tüketim kapasitelerinin analizinde ; teknik elemanlar ,
işletmeciler ilgili ülkenin tarım, sanayi ,ham madde,
ticaret olanaklarını konu edinen master ve doktora
çalışmalarında; uluslararası ilişkiler öğrencileri, ilgili
ülkedeki dinsel-siyasal-bölgesel çalışma alanlarında
akademik olarak çalıştırılmaktadır.
ÖZEL 37/37
 AKADEMİK DÜNYADA ELEMANLAŞTIRMA

Yazar bahsedilen şartlarda ABD’de okuyan

şimdilik 15.000 Türk öğrencinin bulunduğunu; son 15

yılda ABD üniversitelerinde Türkiye’nin Kürt sorunu,

Türkiye’de din hürriyeti, İslam ve Demokrasi, Din ve

Kadın, Kadınların örtünme hakları, Türkiye-Ortadoğu ve

Türkiye –Balkanlar konularında doktora yapanların şu

anda Amerika’da ve Türkiye’de “workshop” faaliyetlerini

sürdürmekte olduğunu, ifade etmektedir.

ÖZEL 38/37
 CFR, PERDENİN ARKASINDAKİ DEVLET

Yazara göre , CFR (Council on Foreign Relations/

Dış ilişkiler konseyi ) Amerikan seçkinlerinden oluşan

özel görünümlü bir klüptür. 1. dünya savaşı sonrası ABD

dünyanın yeniden paylaşımında kendi yerini aldığı Paris

konferansının ardından dünya egemenliğini elde etmek

üzere ABD dış politikasını siyasal ve ekonomik bir

düzene oturtmak üzere 1921’de kurulmuştur.

ÖZEL 39/37
 CFR, PERDENİN ARKASINDAKİ DEVLET

Yazar, bu klüpte Amerikan denetimli dünya

şirketlerinin temsilcileri, ABD başkanları, büyükelçiler,
dış işleri bakanları , borsa şirketlerinin yöneticileri,
bankerler, çok uluslu şirketlerin ve bağlı vakıfların
temsilcileri, “think-thank” yöneticileri, lobici avukatlar,
NATO’nun ve ABD’nin önde gelen deneyimli askerleri,
medya patronları ve üst düzey yöneticileri, rektörler ve
seçilmiş profesörler, seçilmiş yüksek yargı üyeleri ve
diğer zenginler klüpü temsilcilerinin yer aldığını, ifade
etmektedir.
ÖZEL 40/37
 CFR, PERDENİN ARKASINDAKİ DEVLET

Yazara göre, CFR sadece dış politikada salt açık

diplomatik olayları yönlendirmekle kalmayan , örtülü
operasyonların ana hatlarını da çizen bir klüp
niteliğindedir. CIA direktörleri CFR’a rapor sunmakta ve
uygulamalar CFR tarafından değerlendirilmektedir. Bir
bakıma BM’in yerini alan ve gerçek gücü temsil eden
CFR , daha sonraları adına küreselleşme denen ABD
egemenliğini kabullenmeyi özendirmek amaçlı
çalışmalar yürütmektedir .

ÖZEL 41/37
 ULUSLARARASI DİN HÜRRİYETİ SENARYOSU

Yazara göre, dünyada yerleştirilmek istenen yeni

düzen içinde dünyanın tüm ülkelerinde devletler merkezi
otoritelerini yitireceklerdir. Olabildiğince etnik ayrıma
uğramış, küçük eyaletlere ayrılmış ülkelerde tarihsel
partiler eriyecek, vakıflardan, düşünce topluluklarından,
ticaret odalarından, insan hakları denetim örgütlerinden
meydana gelen bir siyasal yapı oluşacaktır. Bu
oluşumlar, doğrudan doğruya ABD'nin siyasal
partilerine bağlı enstitülere, konseylere, ABD şirket
vakıflarına, bağlanacaktır .
ÖZEL 42/37
 ULUSLARARASI DİN HÜRRİYETİ SENARYOSU

Yazara göre, dünya egemenliğinin kurulmasında

engel oluşturacak dinsel çatışmaların önlenmesi için
"dinler arası diyalog"un geliştirilmesiyle birlikte
kurumsal yapının da oluşturulması gerekir. En yaygın ve
güçlü dinsel kurumlardan başlayarak, tüm dinlere bir
yeni merkezi eşgüdüm gereklidir. Öncelikle
Amerikalılardan oluşturulan bu kurumsal yapı, IRFC
(International Religious Freedom Committee /
Uluslararası Din Hürriyeti Komitesi)’ olarak
oluşturulmuştur. Bu komitede belli başlı dinlerin ve
mezheplerin temsilcileri bulunmaktadır.
ÖZEL 43/37
 ULUSLARARASI DİN HÜRRİYETİ SENARYOSU

Yazar, "Uluslararası Din Hürriyeti" yasası

çalışmaları sürdürülürken, din-inanç koruyuculuğuna
soyunan ABD Başkanı William Jefferson Clinton’un,
Hıristiyan, Musevi, Müslüman, Bahai, Budist, Hindu
temsilcilerle görüşmeler yaptığını, ABD'deki cemaat
temsilcileriyle yetinmeyen federal devlet başkanının,
Papa ile görüştükten sonra, İstanbul Fener Rum
Ortodoks Kilisesi patriği Bartholomeos ile de görüşerek
kurumsallaşmanın derin temellerini attığını, ifade
etmektedir.
ÖZEL 44/37
 ULUSLARARASI DİN HÜRRİYETİ SENARYOSU

“Din hürriyeti 1999 Türkiye raporu” ve “İnsan

hakları 1999 Türkiye raporu”nda işlenen temalar ile
Türkiye’nin varlık kaynağı olan Lozan Antlaşması
kapsamında 78 yıl sonra “Müslüman azınlık hakları”
aranmaya başlanmaktadır. Müslüman etnik azınlıklara
haklar tanınması için yasal zeminin hazırlanmasına ,
Aleviler ve Kürtlerin haklarının verilmesine ait
yaptırımlara gayret edilmektedir.

ÖZEL 45/37
 SONUÇ

Sonuç olarak yazara göre, ABD’nin “güdümlü

demokrasiye geçiş” için kurduğu birçok örgütün parayla
beslediği “hükümet dışı örgütler” (NGO’lar)
“demokrasiyi yayma operasyonları”nda yer almakta,
kendi ülkelerindeki yönetimlere karşı ABD’nin
örgütleriyle işbirliği yapmaktadırlar. ABD’nin Dış İlişkiler
Konseyi (CFR) perdenin arkasındaki devlettir ve bu sivil
demokrasi operasyonunu bu örgüt yönetmektedir.

ÖZEL 46/37
 SONUÇ

27 sayfalık 2460 ad içeren indeksi ve “project

democracy” operasyonu yürütülen ülkeler listesi; bu
ağı besleyen örgüt , şirket ve vakıf listesi; yöneticiler,
deneyimleri ve bağlantıları ile kaynakçadan oluşan ekler
bölümüyle de kitap tam bir araştırma belgesi özelliği
taşımaktadır .

ÖZEL 47/37