Professional Documents
Culture Documents
Ne cumhuriyet demokrasiden daha önemlidir, ne Milliyetçilik, milli olanla olmayan ayr›m›na dayan›r.
de demokrasi cumhuriyetten önce gelir. Cumhuriyet; Bu öyle afaki bir fleydir ki, istedi¤ini milli, istedi¤ini
iktidar›n bir ailenin, bir zümrenin, bir sosyal s›n›f›n milli olmayan ilan edersin. Bugün milli olarak
veya bir cemaatin elinde olmamas› demektir. tan›mlanan, yar›n gayri milli ilan edilebilir. Milliyetçilik,
Cumhur’a dayanmas› demektir. Demokrasi ise eflitlik g›das›n› bu d›fllamadan al›r. Bu yüzden, bar›fl ve
ideali çerçevesinde halk›n egemenli¤ini öngörür. kardeflli¤in hâkim oldu¤u bir toplum yaratmaz.
Dolay›s›yla; demokrasisiz bir cumhuriyet, askerî Yap›flt›r›c› de¤il, ayr›flt›r›c›d›r. Demokrasilerde anlaml›
veya sivil diktatörlük demektir. Otoriter hatta totaliter olan yurttafllar toplulu¤udur. Demokrasinin milleti
bir rejim demektir. Unutmayal›m ki Libya, ‹ran veya budur. Bu topluluk ise farkl› dini, mezhepsel, etnik
herhangi bir tek partili devlet de cumhuriyettir. ve siyasal aidiyetleri olan insanlar›n birlikte yaflama
Buna karfl›l›k, cumhuriyetsiz bir demokrasi krallar›n, arzusuyla oluflur. Demokratik bir toplumun harc›,
padiflahlar›n, aristokratlar›n, feodallerin, mülk milliyetçilik de¤il, yurttafll›k bilincidir.
sahiplerinin iki duda¤›na ba¤l›, onlar›n himmetine
ba¤l› bir rejimdir. Demokrasinin güçlenmesi,
cumhuriyeti de güçlendirir. Aflmam›z gereken
uçurumu bize afl›rtacak ipten köprünün bir aya¤›
laik cumhuriyete, di¤er aya¤› demokrasiye
dü¤ümlenmifltir. Türkiye’de bu köprünün demokrasi
aya¤› zay›ft›r.
D EMOKRAS‹: D EVLET:
vs. vs. savunacak. Hedefimiz budur. “‹ç ve d›fl düflmanlar›n sürekli tehdidi
alt›nday›z.”
Ekonomik yaflam›n uyumunu kamu harcamalar› K›br›sl› Türklerin ço¤unlu¤u, eflitlik içinde federal
sa¤lar. Yollar, limanlar, havaalanlar› kadar ekonominin bir devlet talep ediyor. Annan Plan›’na büyük bir
okullara, hastanelere, sa¤l›kl› istatistik bilgilere, iyi ço¤unlukla “evet” derken, bunu ifade ettiler. Bizim
çal›flan mahkemelere ihtiyac› vard›r. Bunlar amac›m›z K›br›s’›n bir bölümünde hâkimiyet kurmak
ekonominin görünmeyen; ama olmazsa olmaz alt olamaz; bunun emperyalizmden ne fark› kal›r? Bu
yap›lar›d›r. Kamu harcamalar› yolsuzlu¤a, adam hem K›br›sl› Türklerin talebi de¤ildir, hem de bölgede
kay›rmaya, belli bir çevrenin kâr amac›na peflkefl bizim iflgalci güç olarak izole olmam›za neden olur.
çekildi¤inde, sadece ekonominin de¤il, toplumun da Türkiye, on y›llar boyunca, K›br›sl› Türklerin can ve
s›rt›na yük olur. Do¤ru ve yerinde kullan›lan kamu mal güvenli¤inin sa¤land›¤›, federal bir K›br›s
kaynaklar› ise hem insanlar›n iktisadi büyümeden Cumhuriyeti’nde eflitlik içinde K›br›sl› Rumlarla
daha eflit pay almalar›n› sa¤lar, hem de ekonomiyi yaflayabildikleri bir çözüm önerdi. Biz 1974 K›br›s
güçlendirir. Bugün geliflmifl ülkelerin hepsinde kamu ç›kartmas›n› K›br›s’› almak için de¤il, Samson’un
harcamalar› Türkiye’dekinden daha büyük. Bu bir “Enosis”çi faflist darbesini engellemek için yapt›k.
rastlant› de¤ildir. K›br›sl› Türkleri savunmak ve 1960 Anayasas› ile
kurulmufl K›br›s Cumhuriyeti’ni korumak için yapt›k.
Ba¤›ms›z ve demokratik bir K›br›s federe devleti,
aynen K›br›sl› Türkler gibi, bizim de hedefimiz
olmal›d›r. K›br›s’›n, Türkiye’nin iç politikas›na alet
edilmesi de art›k yetti. Ayr›ca, koyu bir milliyetçili¤e
kendini teslim etmifl K›br›sl› Rumlara AB üyesi bir
K›br›s’› hediye mi edece¤iz?
K ÜRTLER: L A‹K:
“Laiklik elden gidiyor. Böyle giderse fleriat
“Kürtler Türklerle birlikte bu ülkenin kurucu gelecek.”
asli unsurudur.”
Sorun laiklik de¤il, kasaba sermayesinin yeni burjuvazi
“Kürtler az›nl›k de¤il, asli ve kurucu unsurdur” demek, biçiminde afla¤›dan bast›rmas›. Bu kesimi kendi
statülerine, ayr›cal›klar›na ve iktidarlar›na ortak etmek
“Türkler ve Kürtler d›fl›ndakiler ikincil unsurdur” istemeyenler, fleriat korkusunu kullan›yorlar. ‹nsanlar›
demektir. Böyle eflitlikçilik olmaz. Biz laik-Hanefi- korkutarak özel konumlar›na destek bulmaya
Sunni-Müslüman Türklerin kurucu unsurlu¤unu çal›fl›yorlar. Bu kavga, temelinde “laikçi-dinci” kavgas›
de¤ildir. Küçük burjuvazinin s›rt›n› devlete yaslayan
reddetmifliz; baflka hiçbir kimseninkini kabul etmemiz k›sm›yla, palazlanan taflra muhafazakâr› bölümü
beklenmesin. Kürtler de “asli ve kurucu unsurdur” aras›ndaki bir iktidar paylafl›m› kavgas›d›r.
deyince, Kurtulufl Savafl›’nda hem cephede hem
Meclis’te mücadele veren Çerkesler ne olacak peki?
Varl›k Vergisi gibi uygulamalarla periflan edilmeden
L OZAN:
önce Osmanl›’n›n ve Cumhuriyet’in tek giriflimci “Bugün Lozan’da elde etti¤imiz hak ve
grubu olarak ekonomiyi ayakta tutan gayrimüslimler güvenceleri elimizden almak istiyorlar.”
ne olacak? Lazlar ne olacak?
Üstelik, durum tam tersine: TC kendi kurucu
antlaflmas› olan Lozan’› ciddi biçimde ve fevkalade
ihlal ediyor. Örne¤in 40. madde diyor ki: Bütün
gayrimüslimler kendi okullar›n› kurarlar ve orada
kendi dillerinde e¤itim yaparlar. Oysa bu hak, örne¤in
Süryanilere tan›nm›yor. Baflka bir örnek: 42. madde
diyor ki: Gayrimüslimlerin mevcut vak›flar› korunacak,
yenileri için her türlü yard›m yap›lacak. Oysa bu
insanlar›n vak›flar›n›n mallar›n› 1960’lar›n sonundan
beri gasp etmekle meflgulüz. Bu yüzden Strasbourg
Mahkemesi birbiri ard›na tazminatlara hükmetmeye
bafllad›. Bu mu milliyetçilik? Bu mu Türkiye’ye hizmet?
Bu mu “birlik ve beraberli¤i” korumak?
M ‹LL‹YETÇ‹L‹K: O RDU:
M ‹SYONERLER:
Vesayet rejimi kendi koflullar›n› üretiyor. Halbuki
Türkiye bugün darbe yap›lamayacak kadar geliflmifl
bir ülkedir. Gelece¤e güvenle bakmak için bu korkular›
“H›ristiyan misyoner faaliyetleri Türkiye’yi üzerimizden atmam›z›n, bizleri korkutarak ayr›cal›klar›n›
bölmek için çal›fl›yor.” koruyanlar› etkisiz b›rakmam›z›n zaman› geldi.
“Ekümenik” olma, Fener Patrikhanesi’nin dünyadaki Çözmez; çünkü çözemez. Piyasa ekonomisinin ufku
di¤er Ortodoks kiliseleri aras›nda dinsel protokolde k›sad›r. Akl›, maksimum kâr› minimum zamanda
önde gelmesi anlam›ndad›r. Türkiye Cumhuriyeti’nin elde etmektedir. Bunun için insan, do¤a, çevre, ne
hükümranl›k meselesiyle hiç mi hiç ilgisi yoktur. varsa h›zla tüketmeye haz›rd›r. Bafl›bofl b›rak›lm›fl
Bugün buna karfl› ç›kan iki kilise, bir de devlet var: bir piyasa düzeni, toplumu piyasa kurallar›n›n esiri
Atina Baflpiskoposlu¤u, Moskova Patrikli¤i ve Türkiye. k›lar. Ne do¤ay›, ne kültürel varl›klar› ne de insani
Laik Türkiye Cumhuriyeti, Ortodoks ilahiyat›na nas›l iliflkileri bafl›bofl piyasa mekanizmas›yla koruyabiliriz.
kar›fl›r? Diyanet ‹flleri Baflkanl›¤› ile Patrikhaneyi Bunlar› al›r, posas›n› ç›kar›r, bir kenara b›rak›r.
kar›flt›rmak demektir bu. Ayr›ca, 143 maddelik Lozan Piyasa baflkalar›n› düflünmez. Almak üzerine
Antlaflmas›’nda Fener’in hiç ad› geçmez. Tutanaklara kuruludur. Vermeyi bir yük addeder. Halbuki insan
bakmak laz›m. Lord Curzon, Patrikhane’nin dünyevi topluluklar›nda iliflkiler, karfl›l›kl› dayan›flma ve
nitelikten yoksun, s›rf dinsel bir kurum olarak paylaflma üzerine kurulu olunca insanileflir. Piyasa
kalmas›n› önermifl, ‹smet ‹nönü de bu sözü senet ekonomisine insani boyutu getirmek, onu düzenlemek,
sayd›¤›n› belirten bir aç›klama yapm›fl. Hepsi o hedeflerini ve araçlar›n› tart›flmak, gerekti¤inde
kadar. fiimdi, Ortodoks ilahiyat›n› kalk›p da “dünyevi” s›n›rlamak, piyasan›n yarataca¤› büyük sorunlar›
mi sayaca¤›z? 1930’larda solcu gençlere “Komünizm önceden engellemek için flartt›r. Bu nedenle, iktisadi
gerekirse biz yapar›z; sana ne oluyor?” demifl olan büyüme, insan dostu olmal›d›r; borsa ve IMF dostu
zihniyet, flimdi “Ortodoks ilahiyat›n› biz biliriz; sana de¤il.
ne oluyor?” mu diyecek Ortodokslara?
S EÇ‹M BARAJI: S END‹KALAR:
Yönetimde istikrar önemlidir; ama bunu sa¤lamak Baz› sendikac›lar›n emekçilerin ç›karlar›n› savunmak
için getirilen % 10 seçim baraj› hem temsilde adaleti yerine, kendi ç›karlar›n› savunmas› örne¤inden
son derece a¤›r biçimde zedeliyor, hem de siyasal hareket edip, bunu tüm sendikalar için geçerli bir
istikrar› bozuyor. Cumhurbaflkan› seçimi s›ras›nda olgu kabul etmek feci bir yan›lg›d›r. Sendikalar,
yaflanan gerginli¤in bir kayna¤› seçim baraj› nedeniyle emekçilerin iflveren karfl›s›nda güçsüz kalmamas›
çarp›k oluflan Meclis aritmeti¤i idi. Temsilde adaleti için vard›r. Sendikalardan baflka, emekçileri toplu
ve siyasal istikrar› birlikte sa¤lamak için, farklı seçim olarak koruyacak bir kurum henüz icat edilmedi.
sistemleri düflünülebilir. Ama dünyada olmayan bu Sendikalar›n bugün etkisiz olmas›n›n nedeni, çal›flma
% 10 baraj›, seçimleri Rus ruletine çeviriyor; siyasal yaflam› ile ilgili kanunlardaki a¤›r k›s›tlamalard›r. 12
istikrars›zl›¤› kat be kat art›r›yor. Eylül cuntas›n›n aynen üniversiteler, dernekler ve
sivil toplum kurulufllar› gibi, sendikalar› da ezip
geçmifl olmas›d›r. Bugün Türkiye’de sendikal yasalar
ve barajlar yoluyla iflçiler ya sendikas›zlaflt›r›l›yor ya
da iflverene uyumlu göstermelik sendikalara üyeli¤e
zorlan›yor. Emekçiler, iflveren karfl›s›nda dilsiz ve
korumas›z b›rakt›r›l›yor. Demokratik bir toplum,
sendikal hak ve özgürlüklerin gerçekten kullan›ld›¤›
bir toplumdur. Bu toplumlarda sendikalar, emekçilerin
en de¤erli örgütleridir.
S S OL - A⁄: S OSYAL‹ZM:
“Sol ve sa¤ ayr›m› art›k anlam›n› kaybetti. “Sosyalizm çöktü, dünyada sol tarihe
CHP sa¤, AKP sol parti oldu.” kar›flt›.”
Sol ve sa¤ ayr›m›n›n anlam›n› kaybetti¤ini söylemek, Çöken, merkezden yönetilen planl› ekonomi ile tek
siyasetin teknik konular› bilen uzmanlara terk edilmesi parti rejimine ve SSCB’nin hâkimiyetine dayanan
gerekti¤ini ima etmektir. Solun toplumsal idealleri devletler sisteminden ibaret. Sosyalizmin eflitlik,
ile sa¤›n de¤erleri aras›ndaki fark hâlâ geçerli. dayan›flma ve özgürlük talepleri aynen devam ediyor.
Örne¤in sol, eflitli¤i savunur; sa¤ ise en fazla eflitlik Üstelik, çok dikkat: Bu taleplerin 21. yüzy›l›n flartlar›na
kavram›ndan rahats›zl›k duyar. Sa¤, milliyetçili¤i özgü bir sol anlay›flla hayata geçirilmekte oldu¤u
genel olarak iyi bir fley olarak görür; sol ise evrensel günleri yafl›yoruz. Türkiye’de sol, 1960’larda iflçi
insan haklar›n› ve evrensel ilkeleri savunur. Sa¤, s›n›f›n› ve 1970’lerde de Kürtleri ezilmifl ve d›fllanm›fl
piyasa ekonomisini yüceltir; sol ise siyasal ve ilan etti. 1971 ve 1980’deki solun askerî darbelerle
toplumsal hedefler do¤rultusunda piyasan›n ezildi¤i dönemlerde, önemli de¤ifliklikler bafllad›.
düzenlenmesini ve dizginlenmesini savunur. Ortaya yeni toplumsal talepler ç›kt›: Feministler,
Bugün AKP ve CHP farkl› türlerde sa¤ partilerdir. Aleviler, Çevreciler vs. “Klasik” sol, bu ezilmifllik ve
da¤›t›lm›fll›k ortam›nda bunlar› göremezdi, göremedi.
fiimdi, bu yeni gruplar› ve talepleri yeni koflullara
uygun biçimde dile getirip, hayata geçirenlere
önümüzdeki dönemde “Ça¤dafl Sol” ad› verilecek.
Bu sol, bütün bu yeni hareketleri kucaklad›¤› ölçüde,
12 Eylül’ün kendisini hapsetti¤i gettodan kurtulacak;
emek hareketleriyle yeni toplumsal hareketleri
birlefltirerek, yeni yüzy›l›n insanl›k idealini dile
getirebilecektir. Umut buradad›r.
fi ‹DDET: T ERÖR:
“Verilmeyen haklar› almak için fliddet “Terörü bitirmek için Kuzey Irak’a girmek
gerekir.”
kullan›labilir.”
Kuzey Irak’a 1983’ten beri 27 kez girdik. Hem de,
Güvenlik güçlerinin afl›r› fliddet kullan›m›n› elefltiriyoruz her seferinde, oradaki Kürtlerin ve ABD’nin deste¤iyle.
ama bu yetmez. fiiddet konusunda, taraflardan Bir sonuç alamad›k. fiimdi bu tür destekler olmadan
sadece birini elefltirmekle yetinemeyiz. Kim kullan›rsa girince mi sonuç alaca¤›z? PKK sorunu, bir d›fl
kullans›n, kim bafllatm›fl olursa olsun, fliddet politika de¤il, iç politika sorunudur. Askerî yöntemlerle
kullan›m›na A’dan Z’ye karfl› olmal›y›z. Çünkü fliddet, çözülemez. Türkiye’de Kürtlerin eflit yurttafllar olarak
yeni fliddetlerin tohumudur. fiiddeti reddetmek, kültürel tan›nma, bölgesel kalk›nma ve her fleyden
medeni olmak, insan olmak demektir. Türkiye’de önce adam yerine konma talepleri karfl›lanmad›kça,
demokrasinin yerleflmesinin önkoflulu, nereden bu sorun öldür Allah çözülmez. “Terör sorunu vard›r”
gelirse gelsin, kim taraf›ndan kullan›l›rsa kullan›ls›n, deyip durmak ezberdir. Türkiye’de Kürt sorunu vard›r;
toplumsal sorunlar›n çözümünde fliddete terör bu sorundan beslenmektedir.
baflvurman›n toplumun bütünü taraf›ndan gayri
meflru kabul edilmesidir. Bu arada ilave edelim ki;
fliddet kullananlar kadar, meflru yollar› yasaklamak
suretiyle, hak arayan insanlar› fliddet kullanmaya
teflvik edenler de suçludur.
T ÜRBAN: T ÜRK:
“K›z ö¤rencilerin üniversiteye türbanla “‘Türk’ terimi birlik ve beraberli¤imizin
girebilmesi laikli¤e ayk›r›d›r.” temel harc›d›r.”
‹lk ve ortaö¤retimde ö¤rencilerin dini semboller Türk terimi aslen anadili Türkçe olan bir etnik kimli¤i
tafl›malar›n›n k›s›tlanmas› ola¤and›r. Zira çocuklar, tan›mlar. Bu terimin ayn› zamanda Türkiye’de
dini cemaatlerin bask›lar›na karfl› savunmas›zd›r. vatandafllar›n üst kimli¤i olarak kabul görmesi mümkün
de¤ildir. Bu ülkede kendini Türk olarak nitelemeyen
Bunun d›fl›nda ise kamu kurumlar›nda, hizmet alan milyonlarca vatandafl›m›z var; onlar› zorla m› Türk
ve hizmet veren fark› vard›r. Kamu hizmeti verenler yapaca¤›z? Nereye kadar zorlayabiliriz? Asl›nda Türk
her türlü inanca ve onun simgesine (türban, haç, terimi, laik olmak flart›yla, Hanefi-Sünni-Müslüman
vs.) eflit mesafede olmal›d›rlar ki, hizmetin Türk’ü ifade ediyor; fark›nda bile de¤iliz. Bugün bu
terim toplumu bölüyor. Toplumsal gerginliklerin önemli
tarafs›zl›¤›na gölge düflmesin. Buna karfl›l›k, bu kural bir kayna¤›n› oluflturuyor
hizmet alanlar için geçerli de¤ildir. Üniversite,
postane, hastane veya vergi dairesine isteyen
baflörtülü, isteyen mini etekli girer. Esas laiklik,
devletin her türlü inanca eflit mesafede olmas› ve
T ÜRK‹YEL‹:
bu nedenle kamu hizmetlerinde herhangi bir inanç “‘Türkiyeli’ terimini kullanmak devleti ve
simgesine yer vermemesidir. milleti böler.”