You are on page 1of 22

Dou Anlat Gelenekleri ve Trk Sinemasnn Aidiyeti

Mustafa Szen
zet: Bu almann amac, Trk sinemasnn rettii filmlerde kullanlan anlat dilinin kltrel arka-plann irdelemektir. Bu arka-plan, zihniyet, anlat grenekleri ve sanat arasndaki ilikiler oluturmaktadr. Trklerin tarihsel birikimleriyle oluturduklar anlat greneklerini belirleyen altyap, daha ok sze ve seyirlie dayal davurum eilimleri tamakta ve genel olarak da yanlsamac olmayan bir anlaya dayanmaktadr. Bunda hem Dou hem de slam dncesinin grnen ve grnmeyen bir dizi etkimeleri vardr. Estetik ifade biimi ve dnsel davurum arac olarak sinemasal bir almann deer kazanabilmesi, ncelikli olarak kltrel aidiyet tamas ve bunu dnce younluklarn ierecek biimde yanstabilmesiyle mmkndr. yleyse Trk ynetmenlerin bu toplumun sre iinde rettii sanat ve felsefenin kimi temel elerini k noktas alan filmler yapma(ma)lar, kltrel aidiyet asndan olduka nemli bir problematik olarak karmzda durmaktadr. Anahtar Kelimeler: Kltrel Aidiyet, Dou Anlat Gelenei, Sinemasal Anlat, Trk sinemas, Bat sinemas.

Giri Her toplum kendine zg anlatm biimleri yaratmtr. Dten geree snrsz eitlilii iinde barndran bu anlatlar, toplumlarn birbirleriyle benzer ya da ayr olularnn birer gstergesi gibidir; nk onlar, toplumsal dncenin (social mentality) en youn ekilde da vurulduu alanlardr. Mucchielli (1991: 22) anlat biimleri, kltr ve zihniyet ilintilerinin ortak paydasn u ifadeyle aklar: Btn toplumlar, daima, dnyay, varlklar ve eyay, bunlarn oluumlarn ve ilikilerini tasavvur edi tarzlarna gre beliren ve ayn zamanda, hem deneysel, hem karmsal (deductive) hem de diyalektik ve yorumlayc olan bir takm bilgilerin btnne sahiptirler. Bu nedenle zihniyet, toplumdaki yelerin yaratmlarn ynlendirir.
Toplumsal felsefe alanndaki almalaryla tannan Horkheimer`in sanat yapt, sanat ve toplum arasndaki ilintiler iin yapt u saptama, konu

Bu alma, Ankarada 10-15 Eyll 2007de gerekletirilen Uluslararas Asya ve Kuzey Afrika almalar Kongresinde (ICANAS 38) sunulmutur. Akdeniz niversitesi, Gzel Sanatlar Fakltesi / ANTALYA sozen@akdeniz.edu.tr

bilig Yaz / 2009 say 50: 131-152 Ahmet Yesevi niversitesi Mtevelli Heyet Bakanl

bilig, Yaz / 2009, say 50

ya yeterli aklk getirmektedir: Sanat konumundaki zne, bir anlamda hem toplumsal, hem de bireysel bir znedir. Bu nedenledir ki sanat almas, yaratcsnn niyetinden bamsz biimde nesnel toplumsal eilimleri de ifade eder (alntlayan Jay 1989: 258). Trkiyeden iki sanat da benzer argmanlar getirir: Metin Erksan (1985: 24), Dnyann hibir yerinde, hibir sanat, iinde olutuu politik, ekonomik, toplumsal, kltrel, sanatsal, hukuksal, teknolojik dnem ve ortamdan soyutlanamaz derken, Halit Refig (1971: 65), Hibir sanat olay, toplumsal boyutlarndan arnm olarak ele alnamaz. Her sanat eseri yaratcsyla birlikte iinden kt toplumun, kltrel temelleri, retim ilikileri ve ekonomik yapsna baldr diyerek sanat, toplumsal yap, zihniyet ve birey arasndaki ilintileri amlamaya almaktadr.

Sinemasal Anlatlar ve Kltrel Yap lintisi Toplumsal yapyla bireyin dnsel dnyas her zaman iin i ie girmi bir halde bulunur; nk dncenin temelinde, dnya gr ve toplum zihniyetinin oluturduu mantk rglerinin bileimi vardr. Szgelimi ynetmenler filmsel anlatlarn kendi znel bak alarna gre tasarlarlar; burada ynetmenin anlats tamamen zgn ve kendi istei dorultusunda sunulmu grnse bile, anlatnn hem biimi hem de ierii (mesajlar ve kodlar), toplumsal sistemin kurgulad unsurlarn dna kolayca kamaz. Bundan dolaydr ki hibir anlatnn, kendisini reten evresel, dnsel ve iletiimsel dnyadan soyutlanamad kabul edilir. E deyile filmler de, toplumsal yaamn sylemlerini (biim, figr ve temsillerini) ifreleyerek, sinemasal anlatlar biiminde aktaran yaratlar olarak toplumsal gereklii ina eden kltrel temsiller sisteminin bir paras olmaktan kurtulamazlar.
Bilindii gibi Batnn temel anlat biimini oluturan dramatik yap, Bat`nn kendine zg sosyo-kltrel srecinin sonucu olarak ortaya kmtr. Baka bir kltr, bu anlat biimini olduu gibi aldnda sonu genellikle baarsz olmaktadr. Bunun nedeni, zgn olma n koulunun dardan alnann kendi kltrne ait yaplarla sentezlenerek yeni ve farkl anlat biimleri gelitirilip iselletirilmesiyle mmkn olabilmesidir. Eer bunun aksi geerli olsayd, Hint Sinemas veya Latin Sinemas gibi tanmlamalarn bir anlam olmazd. rnek olarak, hem kuramc hem de ynetmen kimliiyle Rus Sinemasn biimlendiren Eisenstein`in (1985: 59) kendi, zgn sinema dilini kurarken, Bat Sinemasndan, zellikle de o gnk Amerikan Sinemasndan hibir hazr kalp devirmemeye zen gsterdii sylenebilir. O, her ulusal sinemann zgn bir sinematografisi olmas gerektiini, zgn bir sinematografinin tek kaynann da dorudan doruya o toplumun kltr olduunun zerinde srarla durur.
132

Szen, Dou Anlat Gelenekleri ve Trk Sinemasnn Aidiyeti

Bugne dein yaplan uygulamalar gstermitir ki, yaplan seme (adaptation) ilemi ne kadar rasyonel olursa olsun, toplumun gereksinimlerine yant vermekten uzak olduunda, ya toplum tarafndan kabul grmemekte ya da bir ekilde dnme uratlarak kltrel yapya uygun hale getirilmektedir. Bu balamda, hibir sinemasal anlat biiminin olduu gibi ithal edilmesinin sz konusu olamayaca, ancak alnan biimde, alc kltrn gcne gre deien oranlarda uyarlama yaplmasnn olabilecei bir n koul olarak belirlenebilir.

Dou Kltr Dairesinin Anlat Gelenei Tarihsel, toplumsal ve ideolojik deiimler sonucunda, dnya zerindeki kltr ayrm Dou ve Bat olarak keskin bir izgiyle ifade edilmeye balanmtr. Dou-Bat kavramnn kapsad hayat krelerindeki1 anlam alanlarnn hem byk hem de olduka belirsiz oluundan dolay DouBat perspektifinin doru okunabilmesi olduka g bir i gibi grnmektedir. Baklan noktaya gre deiimler gsteren bu kavramlara, bir bilim olarak tarihten mi, bir st- dil olan felsefeden mi baklaca; daha dorusu asl ama olann tarih mi, yoksa sanatsal anlatlar belirleyen felsefi farkllklar m olduunun belirlenmesi ncelikli olarak karmzda durmaktadr. Bu almada bu ikinci anlay dorultusundan bir okuma yaplmtr.
Bu hayat kreleri arasndaki farkllklar birka genellemeyle u ekilde amlanabilir: Bat zihniyeti kendini mythos-logos kartlyla tanmlama yoluna gitmektedir. Bu tanmlamada mythos, karanlk, cahillik, batl inan, doann esiri olan insan, hkmranln merulatrmak isteyen despot vb. nitelemelerle ilintili olan kavray; logos ise aydnlk, bilgi, aklclk, neden sonu zincirini zmleme, doaya hkim olan insan ve onun eitlikizgrlk bir toplum dzenini kurma abasyla ilintili olan iermektedir. Analojik olarak Bat logos, Dou ise, mythos`la zdeletirir. Bat'nn bireysel kendi-farkndalna karn, Dou dncesi tefekkre, dnmeye, zihin yormaya, mdahale yerine ekilmeye, bakalar zerindeki g ya da stn bir varla boyun eme yerine kendi iindeki bara yneliktir. Dou`ya damgasn vuran eylerin birliktelii (dichotomy) dncesidir ve bu da en iyi ekilde tasavvufta grlebilir. Bat`ya damgasn vuran ise, eylerin kartl (dualism) dncesidir. Dualism, dichotomy`nin kartdr.2 Dou ile Bat bu iki bak biimiyle birbirinden ayrlrlar, fakat hemen belirtmek gerekir ki, ne Dou saf halde dichotomy`e, ne de Bat saf halde dualism`e sahiptir. Dou daha ok dichotomy`e, Bat ise daha ok dualism`e eilimlidir. Dou dncesinde dichotomy bir bilgelik ilkesi

133

bilig, Yaz / 2009, say 50

olarak benimsenirken; dualism Batnn hayat algsna, ben-merkezci (egocentric) bir anlay yerletirmitir (Cbrolu 2005: 44). Dou kltr dairesinin dnce yaps tmdengelime yaknken, Bat kltr dairesi tmevarm eklindedir. Bir baka farkllk da Bat felsefesinin art-zamanl (diachrony) bir yapya sahip olmasdr. Bu anlay, her eyin, birbirini izleyen, ardk, ayr, ayr alanlarda ve ayr, ayr meknlarda gerekletiini kabul eder. Dou felsefesinin zaman anlay ise, her eyin ayn anda, ok merkezli tek bir meknda gerekletii yani mekn-zaman yapsnn e-zamanl (synchronycity) oluudur. Dou kltr dairesinin yk anlatm yaplanmasnn ortak paydalar hakknda unlar sylenebilir: Genel olarak yk anlatm snrlar iinde deerlendirilebilecek btn yaplarda, Bat dramnn omurgasn oluturan nedensellik unsuruna ok rastlanmaz, aksine srpriz unsuru zerine kurulan srelere yer verilir. Batl anlamda dramatik kurgu, olaylarn diziminde nedensellik ban nceler; yani olaylar belli bir ynde geliir, toparlanr ve kapanr. Dou hikyesi ise, ani hamlelerle srprizden srprize geer; Batl bir kafann asla anlayamayaca, mantkl bulmayaca geilerle yeni olaylara alr; bir sonraki olayn, bir nceki olayla zorunlu bann olup olmamas yle pek nemsenecek bir ey deildir. Dou anlatlarndaki gereklik algs, gerekiliin (realism) bilinen tanmlaryla rtmez. Bat`nn gereklik anlaynda oluun sonsuz eitlilii teke indirilmekte, dolaysyla tesadf, mucize gibi durumlar darda braklmaktadr. Baka bir deyile, dramatik kurgu, tabiat bilimlerinin de vazgeemedii bir prensibi, illiyet (causalite) prensibini stnde tadndan, anlatlarda da belli bir ynde gelien olaylarn arasnda zorunlu bir sebep-sonu mnasebetinin olmas zorunluluk olarak kabul edilir. Dou anlatlarnda hkim olan srpriz mant, phesiz ki ona zg bir gereklik kavrayyla yakndan ilgilidir; nk onun maddilikten dolaysyla atmadan arndrlm dnyasnda drama yer yoktur. Bu da ona anlatlarn dorudan epik biimlenie gtren bir yaplanmay getirmitir. Bu yaplanmada olaanst olma kavram artk doal bir sre haline gelmitir. Sahip olduu fevkalade glerin yardmyla istedikleri an istedikleri yerlerde olabilen ve her trl iin stesinden gelen (gz ap kapayncaya kadar bir saray kurmak gibi) kahramanlar, aslnda kuklacnn iplerine bal kuklalardan, minyatr ve karagz figrlerinden farkl deildirler. Nakkan kafasnda nasl hazr biim kalplar varsa, hikyeci de, ayn ekilde hazr kahramanlara sahiptir. Bu bakmdan konular tamamen farkl hikyelerde bile benzer zelliklere sahip figrlerle karlalabilinir. Olayn getii zaman ve mekn hikyede asal bir rol oynamad iin, olaylar in`de de, Hint`de de gese, evre aslnda okuyucularn bildii tand evredir; yani ne ka134

Szen, Dou Anlat Gelenekleri ve Trk Sinemasnn Aidiyeti

dar uzaa gidilirse gidilsin, hep burada ve ebedi bir imdidedir. Bu nedenledir ki Dou anlatlarnda Aristo`nun anlad gibi bir arnma (catharsis) sreci yaanlamaz (Ayvazolu 1989: 103).

Ak Biim-Kapal Biim Dou ve Bat anlatlarnn biimsel zelliklerini daha iyi amlayabilmek iin iki ayr modelleme gelitirilmi ve bunlar ak biim ve kapal biim olarak kavramsallatrlmtr ve yine bir genelleme olarak ak biim, Dou; kapal biim ise Bat anlat modelini tanmlamada kullanlmaktadr.
Ak biim anlatlarda blmlemeler, snrlar belirsiz biimde, toparlanmam, paralanm ve kendi tesini gsterir bir zelliklerle biimlenir. Ak oyunda eylem (action) tek ve dz bir biimde kapatlmaz. Birok olay yan yana bulunur ve bunlar da, kendi iinde az ya da ok bir sreklilikten yoksun olarak kurgulanr. Eylem ve oluumlar srekli bitie doru gitmez, kimi kez kesilerek belli bir gelimeyi izlemeden, ayn deerdekileri sralayarak yrr; yani olaylar episodik ekilde ilerler. Bu yapda ba kii (protagonist) ile kart kii (antagonist) kutuplamas yoktur. Kart kii yerine kahramann karsnda tek tek oluumlarn btn iindeki dnya vardr. Evren ve kahraman her sahnede yeni zellikler gsterebilir; ana etkiyi renklendirip eitlendirir ama onu deitirmeyip, tekrarlarla bir ember izerler. Ak biim anlat modeline rnek olarak ortaoyunu gelenei verebilir: Oyunun yaps ak biimde ve gstermecidir. Dekor simgeseldir; szgelimi Frat nehri iin bir leen su yetmektedir; perde kavram yoktur, donatm da ok yalndr, kl yerine bir sopa olabilir. Meknn deitiini gstermek iin ise, bir oyuncunun sahnenin bir yerinden baka bir yerine gitmesi yeterlidir. Oyuncularn her zaman metni ezberlemeleri gerekmez, gstermeci slupta sunulduu iin ellerine aldklar kitaplardan, ktlardan okuyabilir; seyirciye dorudan ynelen seslenilerde bulunabilirler. Seyirci, gsterimi oyuncularla birlikte oluturur. Tm bunlar kronolojiye uymadan da yaplabilir (And 2002: 97). Kapal oyunda blmler nedensel ve anlaml bir biimde birbirine balanmtr; burada eylemin btn topluca nceden vardr; zamann ak ortak, tek izgili, dar ve kesiksizdir. Anlam, btn-para arasndaki ilikiden kar. Anlatnn blmlere ayrlmas simetri ve oranllk ilkelerine gre yaplr. Anlatda belirli bir balang, ykseli ve bitim aamalar vardr ve bu anlamda anlatnn kurulumu orantldr. Karakter tasarmnda bakii ile kart kii arasnda atmaya dayal bir kutuplama grlr; olaylarn anlam kiilerin davranlarndaki ince ayrntlarla belirlenir ve oyun kiileri say ve toplumsal bakmdan belirginlikler tar. zetlenecek olursa, kapal oyun, btn kendi iinde snrlandrlm olarak her blmde btn
135

bilig, Yaz / 2009, say 50

anlamlandracak ekilde ina edilir. Kendi iine dnk ve kapal olan blmler, kartlam kiilerle, mekn ve zamann olayn erevesi olarak birbirine bal sahnelerle oluur. Her ey btnle ilgili deerlere sahiptir ve bamszlklar yoktur (And 2002: 108).

Trk Kltrnn Anlat Gelenei Trkiye'nin bugnk kltrel dokusunu iki farkl kaynak oluturur. Bunlardan ilki, Osmanl mparatorluunun bir mirass olmas; dieri de, Atatrk Devrimleriyle adalama atlm yaayan ve bu sre iinde, Batl deerler bata olmak zere, ada dnyann kltrel deerlerini, Osmanl miras zerine alamaya almasdr. Osmanl, hem Dou Avrupa yani Balkanlar, hem de Yakndou ile ilikiler kurarak kendine zg bir kltr potas oluturmutur; ama daha ok, slam dnyasnn bir yesidir; kltrel birikiminde slami deerler baskn olarak yer alr. Dolaysyla, Trkiye`nin sanatsal anlatlarnda, bir yandan tarihten gelen zellikleriyle slam kltrnn temel nitelikleri, dier yandan da Atatrk Devrimleri ile bunlarn zerine alanm ada kltrel eleri barndran zellikler bir arada grlebilir.
Trk kltr -genel anlamda- slam corafyasnda geerli olan soyut dnme ve somutu nemsememe anlayna bal kalan bir yap arz etmektedir. Bu kltrn tarih boyunca rettii sanatsal rnlerde, doal formlarn taklitleri yerine, soyut fikir ve zevklerin gstergelerine arlk vermeyi yeledii sylenebilir (Ayvazolu 1989: 39). Buradan yola kldnda, gnmz Trk sanatnn zerine oturduu zihniyet dzlemini belirleyebilmek iin Osmanl toplumunun zihniyet oluumunu bulmak gerekir. Klasik Osmanl zihniyeti, birbirini btnleyen ayr yap zerine kuruludur: - Kuran`n deimez metni ve onun tamamlaycs hadisler, - nselci, tmdengelinimci ve speklatif yapsyla Aristo mant, - Tasavvuf, fkh ve eriata dayal, somut bir tr idealizm meydana getiren mistik gelenek (Arsal 2000: 36). Trk Kltrnn anlat yaplanmasn daha iyi amlayabilmek iin Orhan Pamuk ve Ahmet Hamdi Tanpnar`n karlatrmalarna bakmak yerinde olacaktr. Tanpnar (1988: 27); ncelikle Bat ve Dou roman geleneinin ayrmn, her iki kltrde de klasiklemi iki ayr eser zerinden ortaya koymaya alr. Bunlar ehname ve lyadadr. Tanpnar`a gre, lyada ok bilinli, plannda detaylar atlamasn bilen yahut btnn iinde ona hakikaten tutmas gerektii yeri veren bir eserdir. ehname ise, her ayrntnn stnde ayn nem ile duran dz bir anlatdr. Dou hikyesi ite bu dz anlatnn hikyesidir.
136

Szen, Dou Anlat Gelenekleri ve Trk Sinemasnn Aidiyeti

Orhan Pamuk Trk Romannn Ruhu zerine balkl makalesinde ise (1990: 23), Bat ve Dou romann karlatrrken bunu, biimsel bir fark olarak deil de, iki ayr dnyann ruhu olarak deerlendirilmesini ister. Pamuk, Bat roman yazarnn, betimledii olaylarn gerek anlamn btnyle bilmedii duygusuyla hareket ettiini ve bu nedenle grevinin srekli betimlemek olduunu syler. Trk romancsnn ise betimledii eylerin, olgularn ak seik birer anlam olduunu fazlasyla bilincinde olduu iin nesneleri ayrntlaryla irdeleme gerei duymadn belirtir. Hem Pamuk`un hem de Tanpnar`n roman anlats iin yaptklar bu tespitler rahatlkla Trk sinema anlatlarna da uyarlanabilir. Trk Sinemasnda, Batdakilere benzer olarak, dm-zm-dm gibi dramatik unsurlara yer verilmesine ramen, olaylarn geliimi ou kez bir olaanstlk durumuyla rntlenir. Bu yaplanma Trk Sinemasnn biimsel anlamda Bat`nn yk/roman/sinema anlatlarna benzese bile ieriklerinin Dou anlatlarnn devam olduunun belirleyicisi gibidir.

Aidiyet Perspektifinden Trk Sinemasna Bak Son yllardaki bireysel birka aykr rnek gz ard edilerek, Trk Sinemas btncl bir bakla deerlendirildiinde, onun da tpk Trk resim ve roman sanatnda yaanan benzer amazlar yaad grlebilir.
Trk Sinemasnn ama daha da ok Yeilam dneminin grsel ve anlatsal yn irdelendiinde, onun, Trk kltrnn grsel ve anlatsal greneklerini bir ekilde yeniden reten bir ynelime sahip olduu kolayca saptanabilir; yani bu sinema, ok da bilinli olmadan, kendine zg grsel bir dil retmitir. Szgelimi Bat anlat sanatlarnn omurgasn oluturan birey/karakter inas yerine, olaylar tarafndan srklenen ve kiiliinin ruhsal boyutlarna hemen hi deinilmeyen figr tasarmlar vardr. Bu argman Kemal Sunal`n yaratt aban tiplemesiyle somut olarak rneklenebilir. Televizyonlarda yllar boyunca yaymlanan ve hemen her defasnda kendine her yatan seyirci kitlesi bulan bu filmlerde, birey olamayan ama bireymi gibi davranan aban figr, geleneksel Trk gsterim sanatlarnda yer alan tiplemelerin hazr klielerini, gncel olaylarn farkl versiyonlarna dntrerek saysz tekrarlarn sunarak kendini yeniden retip durmaktadr. Senaryo Yazar Aye asa`ya (1997: 136-137) gre Yeilam sinemas, kaynan masaldan, halk hikyesinden alan trajik olmayan yerli hayat gr ile Bat sinemas ve Batl yaam tarz ile gelen Prometeci trajik eilimleri, kendi ana eksenini bozmadan eip bkm, trajediye direnen kendine zg bir dram anlay oluturmutur. Bu anlay, zaman, mekan, olaylar zinciri, tipler, kurgu mant, mzik/efekt kullanm ve diyaloglarla
137

bilig, Yaz / 2009, say 50

bazen geleneksel halk hikayesi veya meddah, bazense masal ve sylence niteliklerini tamaktadr. Anlatlarda birey yoktur, kiiler, masaldaki olumlu-olumsuz deerlerin simgeletirildii tiplere benzer. Bir baka deyile bu anlatlar, yerli halk masal ile Batl dramn garip bir karm olarak var olmaktadrlar. Benzer bir gr Ouz Adanr`da (1994: 129) dile getirir. Adanr, Trk sinema anlatlarnda Bat sinemasnda var olan dramatik yap, entrika inas, karakter gelimesi ve kiilerin psikolojik derinliklerinin bulunmadn; melodramlarnda zaman ve uzam kullanmnn ykyle estetik ve dramatik adan hibir ilikilerinin olmadn syleyerek; Trk melodram sinemasnn yklerinin naturalist roman ieriklerini, anlatmnn ise, sinematografik masal kurgusu ya da koljn gelitirilmi bir biimini andrdn belirtir. Nezih Erdoan (2001: 118) ise varlan bu sonucu, geleneksel Trk anlatlarndaki yapnn niteliine balamaktadr: Trk anlatlarnda genel olarak, yanlsamac olmayan (non illiusionist) bir yap vardr. Sk sk belirtildii gibi, Karagz, Meddah ve Ortaoyunu gibi temsil sanatlar, hibir zaman Batl anlamda bir gereklik izlenimi retmeye yanamadlar, tam tersine yalnzca bir temsil olduklarn vurgulamaya zen gsterdiler diyerek Trk sinema anlatsnn biimleniini, kltrel yapnn izleriyle aklamaya alr. Btn bunlarn yan sra belirtmek gerekir ki, 1980`li yllardan itibaren Yeilam` ama amacyla birok film gerekletirilmitir. Bu dnem filmlerinde, Yeilam`da pek grlmeyen kamera hareketleri, farkl kurgu ve mizansen denemeleri ve ada ykleme teknikleri kullanlm, Yeilam`n yeterince ilemedii karakter olgusuna arlkl yer verilmeye balanmtr. Melodramdan dramatik yapya geii hedefleyen yeni kuak ynetmenler, bireysel bir sluba ynelmelerinin yan sra, filmlerinde ana karakterleri evresi ile birlikte ilemeye zen gstermiler ve Yeilam sinemasnn zaman, mekn ve kiilikler arasnda kuramad ba bir nebze de olsa kurmaya almlardr.

Szn Uzam, Gzn Uzam Yeilam anlatlarnn birou, sinema diline tamamen aykr olan szl anlatm temeline dayanr. Bu filmlerin birounda olaylarn zellikle de duygularn geliimi d ses araclyla yanstlmtr.
zellikle karmak bir hikyenin belirginlemesini salayan d ses, filmin serim blmnde kahramann hikyesini anlatarak yky biimlendirmeye alr. Szl anlat geleneinin zihinsel ve kltrel olarak srdrlmesindeki bu aktarm, filmin gelime blmnde de, seyirliklere zg dolan138

Szen, Dou Anlat Gelenekleri ve Trk Sinemasnn Aidiyeti

tnn filmden bamsz, epizodik paralar olarak alglanmasn yaratr. Diyaloglarn ve szel unsurlarn olay geliiminde ve dolantlarda etkin olmas, Trk filmlerinin, kumpanya oyunculuunun veya tuluat tiyatrosunun izin verdii lde yeniden retildiinin gstergesi olarak da okunabilir (Tunal 2006: 309). Ksacas, Yeilam sinemas, Anadolu uygarln oluturan eitli toplumlarn, Anadolu'ya g eden Trklerin atalarnn ve slm dnyasnn kltrel birikimine dayanan; hem Dou hem de Bat kaynakl etkileri ieren, szel yapl seyirlik gelenei stnde gelien bir sinema diline sahiptir. Seyirlik geleneinin Trk Sinemasna etkileri kmsenmeyecek kadardr. Bugn Trk Sinemasnda modern meddahlk yapan ve anlatclktan sinemaya gemi senarist ve ynetmenlerin yaptklar filmlerde szel yapya dayanan anlatlar kurmas ve bunun da en byk ve en ok seyirci ekmesi tesadf deildir.

Digetik ve Mimetik Yaplanma Diegesis ve mimesis, anlat tarzlarnn gerekle ilikisi balamnda gndeme gelen kavramlardr.3 Estetikiler bu kavramlar kurmaca dnyann adlandrlmasnda ve tayin edilmesinde kullanmaktadrlar. Szgelimi, Gerard Genette, diegesis`i sylemin anlatya zg ynlerini gstermek iin kullanr.
Dou anlatlarnn genel zellii szn uzamna (epik), Bat anlatlarnn ise gzn uzamna (dramatik) dayanan yaplar zerine kurulmu olmalardr. rnein Ortaoyunu, Meddah, Karagz vb. hep szn uzamna dayal olan epik anlatlardr. Epik biime sahip olan bu anlatlarda aralarnda gerek zaman-mekn balantlar olmayan ilikiler, nceden saptanm bir anlam dorultusunda rntlenmektedirler. Szn uzamnda kurulan epik anlatlarn diegetik teknii, olaylar belli bir srasallk iinde rntlese de, dramatik/mimetik teknie sahip anlatlardaki ayrntsal ve mantksal ilintilerden yoksundur. Burada ne olduu sorusuna yant bulunabilir; fakat nasl oldu sorusuna ilikin ok fazla bilgi bulunamaz, nk olaylar, bir anlatcnn dorudan anlatmyla rntlenerek aktarlmaktadr. Anlatmn dramatik trnde ise, anlatcnn varl gzden kaybolur. Elbette yine bir anlatan vardr; fakat anlatc, olaylar kendi azndan dile getirmeyerek, karakterleri ve onlarn iinde bulunduklar olaylar taklit ederek, okuyucuyu/izleyiciyi her ey karsnda olup bitiyormu yanlsamas iine sokarak anlatr. Dramatik anlatm biimini benimseyen sanat, olay geliiminin merkezi nemdeki paralarn belirler ve bunlar karakterler ile onlar arasndaki ilikiler biiminde canlandrarak, okuyucu139

bilig, Yaz / 2009, say 50

nun/izleyicinin karsna tar ve bu sre iinde kendisi de kaybolup kurguya dnr. E deyile anlatlarda olay geliimi, szn uzamndan gzn uzamna doru evrildiinde giderek ayrnt kazanr ve organik bir btnsellik iindeki olay rgsn oluturur (nal 2002: 31). Meddah, Karagz, Ortaoyunu anlat geleneinin yani tek anlatcnn anlatsn diegetik biimde sunmasnn uzants olarak, Geleneksel Trk Tiyatrosunun gerek krsal, gerekse kentsel kesimde grlen trlerinin ortak zelliklerinin banda, yazl bir metne deil de doalamaya dayanmas, ayrca belirli bir gsterim mekn ya da sahne gereksinimi duymamas gelir.

nc Boyut Tasarm Trk-slam geleneinde anlat, Bat`dakinden olduka farkl bir zihniyeti yanstr. Bat kltr, temsil zelliini dorudan temsil edilen nesneye olan gereklie balar. Gerekliin mkemmel temsili ve perspektif olgusu, bireyin Bat kltrnde merkezi bir figr haline geldiinin grsel ifadesidir. John Berger bunu Grme Biimleri adl kitabnda ayrntlaryla aklar. Berger`e (1986: 16) gre Bat sanat anlaynda grnt, bireyin dnyay nasl grdnn bir kayddr ve bu grnt, bireyin gzn grnen nesneler dnyasnn merkezi yapacak ekilde retilmektedir. Bir baka deyile, Bat imge dnyasnda perspektif, ereve iinde bireyin formle ediliinden baka bir ey deildir. Bu kltrel alg, Batl anlamda birey kavray olmayan Trk Sinemasnda, insan-zaman-mekan alglannn neye gre Bat`dan farkllatna ilikin nemli ipularn vermektedir. Belirtmek gerekir ki, Yeilam mutlak anlamda perspektiften (nc boyuttan) yoksun deildir ve Hollywood tarz bir gereklikten kanmamtr; O, nihayetinde melez bir sinemadr (Erdoan 1998: 161).
Yeilam anlatlarnda kamera kullanmnn da kendine zg bir mant vardr. Kii, zaman ve mekn arasndaki ilikiler bu kendine zg mantk iine rlmektedir. Karakterlerin konumlanmalar ereve iinde, birbirlerine gre deil de kameraya gre tasarlanmakta; nemli anlarda yzlerini kameraya dnerek konumakta ve eer alan derinlii ikisini de kapsamyorsa, netlik karakterlerin konuma srasna gre birinden dierine kaydrlmaktadr. Anlatlmak istenenler teker teker gsterilmekte, rnein bir yz ifadesi anlatlacaksa, nce oyuncunun yz ekimi gsterilmekte, sonra yeni bir ekime geilmektedir. Kadrajn iine ok ey yerletirip, hepsini ayn anda gsterebilme/anlatlabilme imkn varken buna ok da yer verilmemektedir. yk kahramanlar -zellikle yldz oyuncular- kamerayla yz yze gelmekte ve olabildii lde de srtlarn kameraya dnmekten kanmaktadrlar. Deinilmesi gereken bir baka grnt tasarm da kamerann karakterlerin aralarndaki bak alveriine mdahale etmemesidir. Kiiler burada cepheden grnmleriyle; tek bir bak asndan, bir baka
140

Szen, Dou Anlat Gelenekleri ve Trk Sinemasnn Aidiyeti

deyile kamerann nesnel ekimiyle sunulmakta ve bu da onlar iki boyutlu bedenler haline getirmektedir. Elbette ki Yeilam grselliini tmyle bu ekilde kurmamaktadr; burada vurgulanmak istenen, Yeilam`n karakterleri bir arada vermek iin bavurduu cephe ekimlerinin de, dublaj gibi standart uygulama haline geldiidir (Erdoan 1998: 159). Trk sinema ikonografisinde imgelerini bilinli bir ekilde iki boyutlu olmaya yaklatran filmlerden ilki Dervi Zaim`in Cenneti Beklerken isimli filmidir. Bu filmin nemi, anlatlann/yknn deil de, anlatm biiminin ne kmas; dahas, bu anlatm biiminin bizim grsel tarihimize zg bir formu sinemasal grnt olarak yeniden retme abasdr. Filmde minyatr sanatnn temel meselelerine uygun bir sinema dili yaratlmaya; minyatr sanatnn gereklikle onun suretleri arasndaki ilikiyi sorgulayan, meknn ve zamann esnekliine dayanan yaps imgelere aktarlmaya allmtr. Filmin kurgusu ve ereveleme gibi dil unsurlar, minyatr sanatlarnn zaman ve meknla kurduklar iliki gibi, kat olmayan, kaygan ve deiken bir nitelikle tasarlanmtr. Minyatr sanat, boyutluluk duygusunu veren optik yanlsama etmenlerine yabancdr. Batl anlamda bir perspektif anlay sz konusu deildir; derinlik, k glge, aklk koyuluk, hacim gibi kavramlar minyatrlerde yer almaz; figrler yzeysel renk lekeleri gibi durur. Perspektif anlaynn minyatr sanatnda yer almamasndan dolay minyatre giren eya ve figrler birbirlerini rtecek ekilde dzenlenmemeye allr; n ve arka plandakiler gsterilmek istendiinde, ndekiler alta, arkadakiler ise yukarya yerletirilir; altta ve sttekiler arasnda herhangi bir boy ve renk farkna gidilmez; insanlarn sosyal nemine gre boy oranlar artrlr veya azaltlr. Bu unsurlar, Cenneti Beklerken filminin ikonografisinde kamerann snrl verileri iinde kullanlmaya allmtr.

Dramatik Yap Trk Sinema anlatlarndaki sorunlarn temelinde, Batl anlat kalplarnn olduu gibi alnarak iselletirilmeden kullanlmas vardr denilebilir; nk benzer sorunlar Trk roman ve resim sanatnda da yaanmaktadr. Trk romannn dnya leinde hak ettii yeri almamasn bu eklektik yapya balayan grler olduka dikkat ekicidir. Cemil Meriin deyiiyle, Baka bir dnyann, baka bir ruh ikliminin, baka bir toplumun eserinin, onun dnda, hatta karsnda yer alan bir topluma olduu gibi eklemlenmesi giriiminin baarszlkla sonulanmas kanlmazdr. Bu durumda ortaya kan yapt, ne kadar iyi yazlrsa yazlsn, toplumunu temsil edememesi bir yana, bir taklitten baka bir ey olamayaca gibi, gerekten baarl bir rne de dnememektedir.
141

bilig, Yaz / 2009, say 50

Trk Sinemasnda konu ne kadar ciddi olursa olsun, olay ve eylemlerin dizimi, birbirini derinden etkileyen neden-sonu bantlaryla deil de, birbirine ilien olay paracklarnn geliigzel etkileimleriyle rglenir. Trk Sinemas bir ynden dramatik sreci kullanr, ama gerek anlamda bir drama srecini ortaya koyamaz. Trk Sinemasnn slubu, belki de bu iki boyutlu yzeysellik, klielerin ortaya koyduu bilinen anlamlar ve abartl alglar, eksik ve zet anlatlarla getirilen yabanclama gibi zelliklerinde gizlidir. Bunlara baklarak, geleneksel Trk perde sanat HacivatKaragz`n anlat yapsnn bugn temeli fotoraf gereklii olan sinemasal anlatda bile derinden derine var olduu sonucuna varlabilir. Bu durumda yapmacklkla ortaya konan tavr ve davranlarn, konumalarn gerekletirmek istedii duyumlar abart ile iaret etmesi gerekir. Doal derinlii iinde olumayan olaylar ve olgular iki boyut iinde, yzeyde izili kontrast motifler gibidir; ancak iaret ve sembollerin atfettii gibi anlamlar ve duyumlar uyararak hatrlatr ve bu nedenle de btn boyutlaryla mkemmele erimi bir anlamlar alan oluturamamasndan dolay, izleyicinin filmi kendi zihninde yeniden yaratmas gerekmektedir (Gleryz 1996: 56). Bu balamda Yeilam sinemasnn, grsel ya da anlam yaratan bir dil oluturma abasndan ziyade, diyalog rgs`ne yaslanan ve tm derdini, bir d anlatcyla aktarma kolaylna kaan ve bu nedenle de ou kez filmsel imgeyi yaratmaktan yoksun kald sylenebilir.

Genel Deerlendirme nsanlar, yalnz fiziki evrende deil, bir de sembolik evrende yaarlar. Dil, mitos, sanat ve din bu evrenin paralardr. Kltr sosyolojisi, toplum, kltr ve kimlik kavramlarnn arasndaki birbirinden kopmaz balarn bu sembolik evren iinde hem art-zamanl hem de e zamanl olarak yeniden retilip durduunu tartlmaz bir biimde belirlemektedir. Kltrel Bir Paradigma Olarak Gelenek Gelenek, snrlar az ok belli bir corafyada, din, dil ve kader birlii etmi, yaadklar olaylarn farkna varabilen insan topluluklarn oluturduu ortak hafza olarak tanmlanabilir. Sanat yapmak ve bir eser oluturmak da gelenekle ilintilidir. Bat`da klasik roman gelenei gl bir ekilde uzun yllar devam etmi ve bunun uzants olarak da klasik anlat sinemasn oluturmutur; Dolaysyla bu sinema, Bat edebiyat geleneinin devam olarak kabul edilir. Gelenek, ister Bat`nn roman geleneinin aktarlma biimlerinde olsun; isterse Dou anlat geleneklerinde olsun kolayca deimez, deimi gibi grnen durumun sadece biimsel ynleridir.

142

Szen, Dou Anlat Gelenekleri ve Trk Sinemasnn Aidiyeti

Trk Sinemasnn Aidiyet Parametreleri Anlat yaplanmasyla toplumsal kltr arasnda yakn balar olduu, zgn anlat grameri oluturmak isteyen her toplumun kendi kltrnn anlat geleneklerine uygun biimleri yaratma abasnn peinde komas gereklilii daha nce belirtilmiti.
Filmsel anlatlar da dier anlatlar gibi yk/olay rgs ve sylem olarak iki ana eksenden oluur. yk, olaylar, kiiler ve evresel zellikleri kapsarken; sylem, bu yknn ifade edili biimi olarak tasarlanr. Bir baka deyile sylem, anlatnn dinamiini, yani, kurmaca dnyann mantn oluturan olay rgs, zaman-mekn kullanm ve bunun yannda aydnlatmadan ekim leklerine, oyunculuktan mzie kadar tm sinematografik tekniklerin kullanl tarzn da ieren bir yapy temsil eder (Abiysel 1997: 128). Trk Sinemas`nn zerinde sz edilmeye deer yaptlar retememesinin temelinde, Trk toplumunun Tanzimat`tan bu yana Batyla i ie yaamasnn getirdii ift gerekli bir zihin dnyasnda yaamasnn yatt sylenebilir. Trk Toplumu`nun sosyo-kltrel yaps Bat`ya benzemediine ve bir toptan batllama da mmkn olamayacana gre Trk Sinemasndaki biim-ierik uyumazlnn nedeni bu ift geekli zihin dnyasnn getirdiklerinde aranabilir; nk birok baarya imza atan son dnem Trk Sinemas anlatlarnda da ayn sorunun varl kendini hissettirmektedir. Bu filmlerde ynetmen asndan neyin anlatlaca sorun olmaktan km, nasl anlatlaca sorun olmaya balamtr. Bu anlayla retilen birok filmde biim ile ieriin bulutuu net bir zemin bulunmadn belirten Kurtulu Kayal`ya (1994: 27) gre ierik boaltlnca anlatda biimsel oyunlar nemli oranda ne kmaktadr. Btn bunlara karn, Trk sinema dilinin geliimi iin bir dizi dnsel abann varln da belirtmek gerekir. Bu abalarn getirdikleri 1960'l yllardan itibaren tartlmaya balanm ve bu sre iinde Toplumsal Gereki, Ulusal Sinema, Devrimci Sinema, Milli Sinema/Beyaz Sinema gibi akmlarn olumasna yol amtr. Bu akmlar, kendi anlaylarna gre kuramsal ereveler ve buna uygun filmler retmeye alm; fakat tm bu yaplanlar, Trk Sinemasn, kesintisiz ve btncl anlamda sz edilmeye deer estetik bir dzeye ykseltememitir.

Epik-Dramatik atks Dramatik Anlat`nn Bat Kltr Dairesi`ne ait olmas gibi, epik ve lirik anlat tarz da Dou Kltr Dairesi`ne aittir. Burada, epik kavram, biim asndan dramatik anlatya benzememeyi ifade etmektedir. Epik ve lirik

143

bilig, Yaz / 2009, say 50

yapy mutlak ve snrlandrlm anlamda ele almamak gerekir, nk belirleyici olan dramatik yapya olan yaknlk veya uzakln niteliidir. Aye asa`ya gre, dram formu, d aksiyon ve ruhsal salnma dayal atma-gerilim-atma, zerine kurulan yatay eksende ilerler. Epik formda ise atmalar d aksiyon zerine kurulup, gerilim olduka dk dzeyde tutulur ve finalde ycelmenin olduu bu yap diyagonal bir eksen zerinden ilerler. Lirik form ise hi bir atma ve gerilimin olmad dngsel bir yapya sahip olarak biimlenir (alntlayan Tunal 2006: 227) Trk anlat geleneklerini oluturan geleneksel seyirlik oyunlarda, dramatik eri yoktur, genelde epizodik anlatmn hkim olduu yap, baskn biimde yabanclama eilimi sunar. Bu nedenle -Batl anlayta olduu gibi- izleyici, anlaty bandan sonuna kadar izlemek zorunda deildir. Seyirliklerin izleyicisi yemek yer, uyur, dolar, katlr ya da katlmaz; nk yky, konuyu ve izlei bilmektedir; ama, elenmek, hoa vakit geirmek ve sunulan lenden yararlanabilmektir; bu da srekli kendini tekrarlayan bir dngnn zihinsel ve toplumsal yaamdaki kltrel karlnn sunulmas demektir. Bu tr seyirliklerde kii tasarmlar tip olarak kalmakta, karakter yaratlmasna ynelik derinlikten yoksun braklmaktadr; nk kiilerin belli bir gemileri ve gelecekleri yoktur. Bugn gelinen noktada Karagz, Kukla, Ortaoyunu ve Tuluat gibi gsteri sanatlarnn yer ald geleneksel yap yok olmaya yz tutmu, fakat bugne dein uzanan bir uygulama alan ierisinde Karagz ve kuklavar bir sylem batl dramatik kalplara yerletirilmeye allmtr. Geleneksel anlat kodlar epik olana yakn olan bu kltrn dramatik kalplara tutunarak rettii sinema gramerinde belirli aksamalarn olmas doaldr. Yeilam`n yapay bir sinema evreni oluturmasnn temelinde bu doku uyumazl vardr. Dram yapmak iin yola kan Trk Sinemasnn her seferinde melodram retmesinin nedenlerinden belki de balcas budur. Getirilen bu argmana karlk olarak 1980`li yllardan itibaren Trk Sinemas`nda melodramatik yapy ama amacyla gerekletirilen birok filmin ad verilebilir. Gerekten de bu filmlerde, Yeilam`da pek grlmeyen kamera hareketleri, farkl kurgu ve mizansen denemeleri ve ada ykleme teknikleri kullanlm, Yeilam`n yeterince ilemedii karakter olgusuna arlkl yer verilmeye balanmtr. Melodramdan dramatik yapya geii hedefleyen yeni kuak ynetmenler, bireysel bir sluba ynelmelerinin yan sra, filmlerinde ana karakterleri evresi ile birlikte ilemeye zen gstermiler ve Yeilam sinemasnn zaman, mekn ve kiilikler arasnda kuramad ba bir nebze de olsa kurmay baarmlardr.

144

Szen, Dou Anlat Gelenekleri ve Trk Sinemasnn Aidiyeti

Birey Tasarmnda Daemonik Boyut Dram yaratan Bat kltr daemon'u (yani eytani yn), insann ontolojik strktrnn bir kurucu gesi yaparak onu iselletirmi (interiorisation of evil), dolaysyla irrasyonel ve kutsal-kart (anti-divine) elerden arndrlm bir insan tipolojisi yaratmtr (Yavuz 2001: 11). Dou kltr dairesi zellikle de slami dnce ise, bunun tam aksi olan insan tipolojileri retmitir. Genelde Dou, zelde slam anlatlarnda trajedi retilememesinin nedeni buna balanabilir; nk bu yaplanma, kiide ahlaki kutupsalla (moral polarity) imkn vermeyen bir strktr var etmektedir.
Daemon (ktlk), bir kltrde insann zihninde bir paralanmaya neden olmuyor ve yaad atmalar kiinin i dnyasnda krlma meydan getirecek bir akla (kendisiyle teki arasndaki mesafe gibi) yol amyorsa; O kltrde, Bat kltrnn yaratt dramatik yap iinde rglenen anlatlara benzer anlatlarn yaratlmas mmkn deildir. Bunun nedeni, kiinin ikili kartlklardaki gel-gitlerden bir baka deere ykselmesini salayacak olan dinamik akln ortaya kmamasdr (Mardin 1994: 17). Anlatya dayal metinlerin konusu doaldr ki kii/ler zerine kurulmutur. Bat dnyas Aydnlanma4 ile balayan sre iinde birey eksenli anlatlar kurmaya balam ve burada insan tek boyutlu olmaktan kartp, ok boyutlu bir yap iinde yeniden retmitir. Buna karn Dou anlat sisteminde yer alan figrler hala, nitelik ve eylemleri itibaryla insani olmaktan ok, masals veya alegorik karakterdedir. Trk anlat geleneklerine aidiyetine bu balamdan bakldnda, daemonik unsurun yokluu kolayca grlebilir. Trk Sinemasnda zellikle de Yeilam filmlerinde kahramanlara, -gerek anlamda-her eyini kaybedecei ve bir anda varmak istedii hedefi ontolojik boyutta riske sokaca karar verme sreleri yaatlmaz. Kahramann yaad gerilim, i dnyasna fazla yansmadan, yzeysel dalgalanmalar eliinde, d olaylarn getirdikleriyle oluan bir sreci oluturur ve yaanan gerilim ok da fazla derinletirilmeden bitirilir.

Figr-Zemin lintisi Bat dncesinde Aydnlama ile birlikte mekn ve zaman tasarmnn kavramsal temellerinde nemli deiim ve dnmler yaanmtr. Aydnlanma dncesi, zaman ve mekan doal bir olgu olarak alm ve onu rasyonel bir biimde dzenlemenin ilkelerini oluturmutur. Aydnlanma`yla birlikte, zaman ve mekn, tanrnn yceliini yanstmak zere deil, bilin ve irade ile donanm zgr ve aktif birey olarak insana gre yeniden tasarlanmaya balanmtr.

145

bilig, Yaz / 2009, say 50

Batnn iselletirip doal paras haline getirdii bu yaklam, Trk kltrnde dolaysyla Trk Sinemasnda elikili bir grnme brnr. Trk Sinemasnn en byk sorunu, kii-zaman-mekn unsurlarnda uyumlu bir ilintinin kurulamamasdr. Buna ilaveten ses, mzik ve diyaloglar da filmin btnne uyum gstermemektedir. Film kahramanlarnn bana gelen olaylarn zamann ve meknn tesinde olmas, filmlerin anonim bir anlatm biimiyle kurulmas ve ynetmenin zelliini tamamas, bizi masallarla Trk Sinemas arasnda bir benzerlik olduu sonucuna gtrmektedir (Adanr 1994: 129-147). Zaman: Trk filmlerinin ounda anlatnn zaman dzeni belirsizlikler zerine yaplandrlmtr. Birka sz dnda, kostm biimi, otomobil modeli, takvim, vb. hibir grsel ipucu verilmedii iin, olaylarn arasndaki zamansal iliki net biimde kurulamamaktadr. Bir baka deyile dramatik zaman tmyle belirsiz bir hale gelmi ekilde sunulmaktadr. nandrclk asndan byk bir sorun dourmas gereken bu durum, Trk Sinemas anlatlarnda arln toplumsal ve meknsal balamlarndan soyutlanm kiisel ilikilerde olmas nedeniyle, rahatlkla gz ard edilebilmektedir (Abisel 1997: 135). Mekn: Trk Sinemas`nda mekn tasarm ve kullanm de, dramatik yap iinde sahip olmas gereken yerde olmayan unsurlardan bir dieridir. Trk filmlerinin kurmaca dnyasnda mekn, btn gndermelere karn toplumsal ve tarihsel balamlarndan byk lde kopuktur. Meknlar, evre dzeni, bak noktalar, aksesuarlar vb- gnlk yaamn taklidine arlk verecek biimde dzenlenmitir. Bu da, daha nce deinildii gibi, ncelikle gerek meknlarn ve gnlk giysiler iindeki karakterlerin fotoraflarnn gsterilmesine, bir lde gnlk konuma diline ve imdiki zamana dayanarak elde edilmektedir (Abisel 1997: 138). Bugn Trk Sinemasnn yaps hala grselden ok iitseldir. Bu filmlerin hibirinde diyaloglarn u ya da bu meknda sylenmi olmalarnn byk bir nemi yoktur. Daha dorusu meknlar diyaloglarn sylendii ikincil dzlem olmaktan ileri gidememekte, yani, estetik dzeyde kurgulanan bir mekndiyalog karlkl ilikisi ve etkileimi yaratlamamaktadr. Kii: Trk Sinemasnda birey olgusuna ok kolay rastlanlamaz. Bu sinema, insannn psikolojik yaps ve i dnyasyla iletiim kurmay baaramam bir yap arz eder. Burada, insan olgusunun grnen ve grnmeyen yanlar birlikte yanstlamamakta; kiilerin yalnzca grlen yanlarna arlk verilip, kiiliin grnmeyen ynlerini oluturan ruhsal boyutlara inil(e)memektedir. Oyunculuk estetii asndan da olumsuzluk tayan bu uygulama, kltrel-toplumsal yap bakmndan doal bir sonu gibidir; nk Trk Toplumu`nun zihniyetinde gerek anlamda birey olgusu ol146

Szen, Dou Anlat Gelenekleri ve Trk Sinemasnn Aidiyeti

mad ve bu anlamda ben-teki, zne-nesne kartlklarnn kurulamamasnn doal olduu kabul edilen bir gerekliktir.

Ses Evreni Tasarm Sinemada ses olgusuna, teknik (dublaj) ve estetik-dramatik kullanm olarak iki farkl boyutta bakmak gerekir. Ses olgusunun sinemaya girmesiyle balangta bir zorunluluk olarak uygulanan ve daha sonra hzla terk edilen dublaj olgusu, Trk Sinemasnda anlatnn teknik bir paras olarak egemenliini bugne dek srdregelmitir. Dublajlar, seslerini olabildiince sekin klmaya alan seslendirme sanatlar tarafndan yaplmakta ve bu uygulama, dramatik anlatnn estetik boyutunu yetersizlik konumuna drmektedir. Thomas Elsaesser, Amerikan Melodramlar`nda duygusal rezonans ve dramatik devamllkta diksiyonun nemini vurgularken, dublajn en iyi grnty bile dzletirdiini, senkronu dramatik bir biimde kaydrdn, illzyonist gsterinin zerine kurulduu tutarlln akn bozduunu ileri srerek, dublajn estetik anlatya getirdii yetersizlii aklamaktadr (alntlayan Erdoan 1998: 158).
Trk Sinemasnda sesin estetik adan kullanmna bakldnda ise, balangtan gnmze dein, bu sinemann grselle iitsel arasndaki dengeyi bir trl kuramad grlr; nk filmlerdeki yksel ak srkleyip gtren ana dinamik, byk ounlukla diyaloglara dayanan bir iitselliktir. Bu sinemada diyaloglar hibir zaman grnt lehine bir fedakrlkta bulunmamaktadrlar. Nilgn Abisel (1994: 221), Trk Sinemas`nda her eyin szle anlatldn, grntlerin olay akn salamakla kaldn belirtmekte ve konumalarn tad arla deinerek, grntler olmakszn da filmlerin konuabilir olmasna vurgu yapmaktadr. zetlenecek olursa, Trk filmleri yap olarak iitsel bir temele oturmakta; filmlerdeki mantksal sreklilii salayan unsur genelde diyaloglar olmakta; grsellik ise zevk verici unsur olarak kullanlmaktadr denilebilir.

Sonu Yerine Sanat yapmak ve bir eser oluturmak da toplumsal yap, zihniyet ve gelenekle ilintilidir. O halde bir sanat eserini deerlendirirken ilk nce onun iinde retildii sosyo-kltrel yapnn niteliklerine baklmak gerekir.
Trkler`in tarihsel birikimleriyle oluturduklar anlat greneklerini belirleyen altyap, daha ok sze ve seyirlie dayal davurum eilimleri tamakta ve genel olarak da, yanlsamac olmayan bir anlaya dayanmaktadr. Bunda Dou ve slam dncesinin grnen ve grnmeyen bir dizi etkimeleri vardr.

147

bilig, Yaz / 2009, say 50

Trk Sinemas bir ynden dramatik sreci kullanlmakta ama gerek anlamda bir dramatik yaplanmay ortaya koyamamaktadr. Yzeysel, klie tavr ve davranlar, tm insanlar tarafndan alglanabilir anlamlar deil, Trk toplumunun o da belli bir kesiminin kabul edebilecei belirli alanlar iaret etmektedir; yani, Trk Sinemasnn temel belirleyicisi, iki boyutlu yzeysellik, klielerin ortaya koyduu bilinen anlamlar ve abartl alglar, eksik ve zet anlatlarla getirilen yabanclama gibi zelliklerdir. Bu durumda Trk Sinemasnda dramatik bir yapdan ok epik bir yapnn olduu sylenebilir. Trk Sinemasnn kendine zg sinemasal anlat biimleri retememesinin temelinde praxis sorunu vardr; bu, dnyaya, eyaya, evrene bak ve yorumlay sorunudur. Bu nedenle, bir toplumda zaman nasl alglanyorsa, o topluma ait filmden de az ok o ekilde yansmal; ayn toplumda mekn kavram nasl bir yere sahipse, filmde de aa yukar yle olmal; toplumsal yapda kiiliklerin yeri ve nemi neyse, filmde de benzer grnmler sergilenmelidir.

Aklamalar
1. Max Weber, bir toplumun kltrel yapsn belirleyen ana parametreleri, hayat kreleri olarak adlandrr ve bunlar arasndaki ayrm, hem bir btn olarak toplumsal ilikiler dzeyinde, hem de tekil bir dzlem olarak birey balamnda ele alr. Bizler her biri farkl yasalar tarafndan ynetilen eitli hayat krelerinde yer alrz cmlesinin Almanca orijinalinde Weber, lebensordnungen (hayat dzenleri) terimini ve Wertspharen (deer kreleri) terimini birbirlerinin yerine geebilecek ekilde kullanr (alntlayan Schroeder 1996: 44). 2. Dikotomi, genel olarak eylerin, nesnelerin, zelliklerin birbirlerinden ok temelli bir biimde ve birbirlerine indirgenemezcesine farkl olduklar dnlen iki temel paraya blnmesi (Cevizci 2002: 281), bir baka deyile ztlarn birlikteliini tanmlar; ikilem yaratan her eyin birlikteliini; scak-souk, gndz-gece gibi biri olmadan tekinin anlalamayacan niteler. kicilik olarak tanmlanan dualism ise herhangi bir alanda, birbirinden bamsz, birbirine indirgenemez iki tz, hakikat ya da ilkeyi kabul etme tavr veya yaklamn tanmlar; ruh ve maddenin, zihin ve bedenin birbirlerinden ayr ve bamsz olduu gr buna rnek olarak verilebilir (Cevizci 2002: 537). 3. Diegesis ile yaln/temel anlat tarz, mimesis ile de drama tarz temellendirilir. Diegesis ve mimesis`i karlayacak terimler olarak anlatm ' ve gsterim kavramlar tanmlayc olarak kullanlabilir. Diegetik tarzda, anlatc yksn dorudan anlatr, anlatc kendisini gsterir ve bizi anlatann kendisi olduuna inandrr; olaylar birinci plandadr, diyaloglar dolayldr. Mimetik tarzda ise yky dorudan anlatan bir anlatc yoktur; rtk olan bir anlatc konuann kendisi olmad izlenimini vermeye alr. Mimetik tarz, daha ok tiyatro, film gibi dramatik anlat148

Szen, Dou Anlat Gelenekleri ve Trk Sinemasnn Aidiyeti

larda olduu gibi olayn dorudan gsterilmesi n planda olan anlat yaplarnda kullanlr. Diegetik anlat genel anlamda yaznsal veya szel aktiviteyle yaplan anlatlar ierir ki bu aslnda bir anlat/syleyiten baka bir ey deildir. Mimetik yaplanmann ana zellii ise anlatnn grsele ynelik kurulmasdr ve bu da gsterim olgusundan baka bir ey deildir. Bu iki anlat modeli ilk bakta sanlann aksine farkl yaplara uygulanabilir. Szgelimi bir roman mimetik, bir film de diegetik yap iinde ina edilebilir. 4. Aydnlanma a ad verilen XVIII yy`da insan, Rnesansla balayan uyann gerekletirerek domalardan kurtulmu, kendi akl ve grgleriyle bizzat kendi varln bilimsel dnce sistematii iinde sorgulayc biimde irdelemeye balamtr.

Kaynaklar
Abisel, Nilgn (1997). Bir Dnya Nasl Kurulur. Sinema Yazlar Sekisi. Haz. Seil Bker. Ankara: Doruk Yay. 123-143. Adanr, Ouz (1994). Sinemada Anlam ve Anlatm. Ankara: Kitle Yay. And, Metin (1977). Dnyada ve Bizde Glge Oyunu. stanbul: Bankas Yay. (2002). Ritelden Dramaya, Kerbela-Muharrem-Taziye. stanbul: Yap Kredi Yay. Arsal, Our (2000). Modern Osmanl Resminin Sosyolojisi. ev: Tuncay Birkan. stanbul: Yap Kredi Yay. Ayvazolu, Beir (1989). slam Estetii ve nsan. stanbul: a Yay. Berger, John (1986). Grme Biimleri. ev: Yurdanur Salman. stanbul: Metis Yay. Cevizci, Ahmet (2002). Felsefe Szl. stanbul: Paradigma Yay. Cbrolu, Yldz (2005). Bat Kltrnn Kale Gibi A. Adam Sanat 228: 44-52. Esenstein, Sergey (1984). Film Duyumu. stanbul: Payel Yay. Erdoan, Nezih (1998). Yeilam`da Beden ve Mekann Eklemlenmesi zerine Notlar. Dou-Bat 1(2): 157-164. (2001). Seyirci: Popler Elence Biimlerinin Almlanmas zerine Notlar Dou-Bat 4 (15): 118-126. Erksan, Metin (1985). Trkiye`de Entelijansiya Yok. Ve Sinema ( 1): 24-38. Gleryz, Kezban (1996). Trk sinemasnda slubun Kkeni. Sleyma Murat Diner (Ed). Trk Sinemas zerine Dnceler. Ankara: Doruk Yay. 49-56. Jay, Martin (1989). Diyalektik mgelem. ev. nsal Oskay. stanbul: Ara Yay. Kayal, Kurtulu (1994). Ynetmenler erevesinde Trk Sinemas. Ankara: Ayyldz Yay. Mardin, erif (1994). Aydnlar Konusunda lgener ve Bir zah Denemesi. Toplum ve Bilim (24):16-19. Mucchielli, Alex (1991). Zihniyetler. ev: A. Kotil. stanbul: letiim Yay.
149

bilig, Yaz / 2009, say 50

zn, Nijat (1995). Karagzden Sinemaya. Ankara: Kitle Yay. Pamuk, Orhan (1990). Trk Romannn Ruhu zerine. Yeni Dn (63): 21-27. Refig, Halit (1971). Ulusal Sinema Kavgas. stanbul: Hareket Yay. Schroeder Ralph (1996). Max Weber ve Kltr Sosyolojisi. ev: M. Kk. Ankara: Bilim ve Sanat Yay. asa, Aye (1993). Yeilam Gnl. stanbul: Dergah Yay. (1997). Blent Oran`n Hayat ve Sinema Anlay. D, Gereklik ve Sinema. stanbul: z Yay. Tanpnar, Ahmet Hamdi (1988). 19. Asr Trk Edebiyat Tarihi. stanbul: alayan Kitabevi. Tumal, Dilek (2006). Batdan Douya, Hollywwod`dan Yeilam`a Melodram. Ankara: Aina Kitaplar. Yavuz, Hilmi (2001). Daemon veya eytanilik zerine (1). Zaman. 02.02.2001. Yrkhan, nal (2002). Diegesis Ve Mimesis Dramatik Anlatmn Yanlsamac Nitelii ve High Noon Filminin ncelenmesi. Sinemasal (6): 28-36.

150

Eastern Narrative Traditions and the Identity of Turkish Cinema


Mustafa Szen*
Abstract: The aim of this study is to look into the cultural background of the narrative language used in Turkish Cinema. This background is made up of the relations between mentality, narrative traditions and art. The basis that determines the narrative tradition shaped throughout Turkish history is mainly characterized by oral and visual expression and does not depend on an illusionist understanding. This is largely caused by the nature of eastern or Islamic philosophy. The value of a film as an aesthetic and intellectual tool of expression depends primarily upon its sense of cultural belonging and identity and its ability to reflect this in a way that includes an intense intellectual dimension. Therefore, it can be argued that Turkish directors preference for making (or not making) films based on the fundamental aspects of the art and philosophy produced in Turkish society remains as an important problematic concerning cultural belonging and identity. Key Words: Cultural belonging and identity, Eastern narrative tradition, cinematographic narrative, Turkish cinema, Western cinema.

Akdeniz University, Faculty of Fine Arts / ANTALYA sozen@akdeniz.edu.tr

bilig Summer / 2009 Number 50: 131-152 Ahmet Yesevi University Board of Trustees


M *
: , . , . , , , . . . , , , . : , , , , .

A, / sozen@akdeniz.edu.tr

bilig 2009 Vpusk: 50: 131-152 P Sovet niversiteta Axmeta Wsavi

You might also like