You are on page 1of 73

STANBUL TEKN K N VERS TES

FEN B L MLER ENST TS

M MARLIKTA MODERN TE VE SREKL L K

YKSEK L SANS TEZ Mimar Burin YILDIRIM

Anabilim Dal : M MARLIK Program : M MAR TASARIM

OCAK 2007

STANBUL TEKN K N VERS TES

FEN B L MLER ENST TS

M MARLIKTA MODERN TE VE SREKL L K

YKSEK L SANS TEZ Mimar Burin YILDIRIM (502041007)

Tezin Enstitye Verildii Tarih : 25 Aralk 2006 Tezin Savunulduu Tarih : 29 Ocak 2007

Tez Danman : Dier Jri yeleri

Do.Dr. Belks ULUOLU Prof.Dr. Uur TANYEL (Y.T..) Do.Dr. Turgut SANER ( .T..)

OCAK 2007

NSZ Lisans dneminden bu yana desteini esirgemeyen, tez almas boyunca da ufuk ac nerileri ile bana yol gsteren ve beni sabrla dinleyen tez danmanm Do Dr. Belks Uluoluna teekkr ederim. Ayrca niversite hayatm boyunca bana destek olan aileme, her zaman yanmda olduunu hissettiim sevgili ablama ve yakn arkadalarma da teekkr ediyorum.

Aralk 2006

Burin YILDIRIM

ii

NDEK LER EK L L STES ZET SUMMARY 1. G R 2. MODERN TE VE SREKL L N YIKIMI 2.1. Tekleen Modernite 2.2. Srekliliin nndeki Engel: Yaratc Ykm 2.3. Srekliliin Ykmnn Sonucu ve de Arac Olarak Yabanclama 3. MODERN TE VE SREKL L K ZER NE YEN B R OKUMA NER S 3.1. oul Modernlikler Kavram ve Sreklilik 3.2. letme Eylemi Olarak Gelenek ve Modernite likisi 3.3. Modern Mimarlkta Srekliliin zleri 3.1. Louis Henry Sullivan, Bezeme ile levciliin Birliktelii 3.2. Le Corbusier, Klasik lkelerin Dnm 3.3. Aldo Rossi, Tip ve Arketip 4. TRK YE BALAMINDAN B R RNEK NCELEMES : TURGUT CANSEVER VE TRK TAR H KURUMU B NASI 4.1. Turgut Cansever'in Mimarlk Anlay 4.1.1. Btncl nan Sistemi ve Sreklilik 4.1.1.1. Yaanan Sanat Anlay ve Tezyinilik 4.1.1.2. Mekanik Btnlk ve Tektonik Btnlk 4.1.1.2. Mimari Standartlar ve Kodlar 4.1.2. Canseverin Modernizm zerine Dnceleri 4.2. Trk Tarih Kurumu Binas 4.2.1. Yapnn Genel Kurgulan 4.2.2. Trk Tarih Kurumu Binasnda Sreklilik Unsurlar 5. SONU KAYNAKLAR ZGEM 42 43 44 45 47 48 49 52 55 62 64 66 v v v 1 5 5 8 10 15 15 18 22 24 30 36 42

iii

EK L L STES

Sayfa No

ekil 1.1 ekil 2.1 ekil 2.2 ekil 2.3 ekil 2.4 ekil 3.1 ekil 3.2 ekil 3.3 ekil 3.4 ekil 3.5 ekil 3.6 ekil 3.7 ekil 3.8 ekil 3.9 ekil 3.10 ekil 3.11 ekil 3.12 ekil 3.13 ekil 3.14 ekil 3.15 ekil 3.10 ekil 3.11 ekil 3.12 ekil 4.1 ekil 4.2 ekil 4.3 ekil 4.4 ekil 4.5 ekil 4.6 ekil 4.7 ekil 4.8 ekil 4.9 ekil 4.10 ekil 4.11 ekil 4.12 ekil 4.13 ekil 4.14 ekil 4.15

: Modernite ve sreklilik ilikisi zerine iki yaklam.................... 4 : Le Corbusier, Paris Plan............................................................ 9 : Edvard Munchun lk isimli tablosu........................................ 12 : Seattle Ktphanesi, Oma........................................................... 14 : Yeni Tate Modern Galerisi, Herzog de Meuron........................... 14 : Bir icad edilmi gelenek rnei olarak Fuad Riyad Evi, Hasan Fethi............................................................................................. 20 : Postsparkasse, Otto Wagner....................................................... 23 : Looshaus, Adolf Loos.................................................................. 24 : Wainwright Binas........................................................................ 26 : Guaranty Binas........................................................................... 28 : Guaranty Binas........................................................................... 28 : Carson, Pirie ve Scott Alveri Merkezi...................................... 29 : Le Corbusiernin oran zerine almalar (Le Corbusier, 1999).. 32 : Modular sistemi............................................................................ 33 : Domino Evi................................................................................... 34 : Villa Savoye................................................................................. 35 : Venedik Hastanesi projesi........................................................... 35 : Il Teatro del Mondo...................................................................... 38 : Il Teatro del Mondo izimleri........................................................ 39 : Gallaratese konut blou............................................................... 39 : Gallaratese konut blou............................................................... 40 : Modena Mezarl........................................................................ 40 : Modena Mezarl........................................................................ 41 : Bauhaus Binas............................................................................ 46 : Mies van der Rohenin iki gkdelen projesi: Lake Shore Drive ve Seagram................................................................................... 46 : Trk Tarih Kurumu, giri cephesinden grn........................... 50 : Trk Tarih Kurumu ve yakn evresi............................................ 51 : Trk Tarih Kurumu d grnleri.............................................. 52 : Koridordan avluya bak.............................................................. 53 : Koridordan avluya bak.............................................................. 53 : Yapnn kesit ve planlar............................................................... 54 : Avlu etrafndaki koridorlardan grn......................................... 55 : Avlu etrafndaki dier mekanlardan rnekler................................ 56 : Btnlk anlaynn srdrlmesi............................................... 57 : Btnlk anlaynn yapnn geneline yanstlmas..................... 58 : Farkl malzemelerinbirliktelii...................................................... 59 : D cephede kafesin kullanm..................................................... 60 : mekanda kafesin kullanm....................................................... 60

iv

M MARLIKTA MODERN TE VE SREKL L K ZET Bu almada amalanan modernite kavramn gnmz koullar ile yeniden ele alarak anlamak ve mimarlkta modernite ve sreklilik ilikisini sorgulamaktr. Modern bir mimarlk rnnn kendinden nceki mimari dillerin izlerini tamas mmkn mdr?, Hem modern kalnarak hem de mimarln kklerine ynelmek olas mdr? veya Mimarlkta sreklilikler gerekli midir? gibi sorular tezin temel araylarn oluturmaktadr. Bu dorultuda modernitenin zaman ierisinde ne ynde deitii, gemile kurulabilecek bir sreklilik ilikisine kar olumsuz tutumun nasl gelitii ve sz konusu durumun kavramlar yeniden tanmlayarak nasl ald ve alabilecei gibi konular kuramsal aklamalar ve mimari rnekler ile ele alnmtr. Modernite ve sreklilik ilikisi tezin ikinci ve nc blmlerini oluturan olumlu ve olumsuz olarak tanmlanabilecek iki okuma ile irdelenmitir. kinci blmde modernite kavramnn zamanla teklemesi ve katlamas, akln ise bir ara haline gelerek zerkliini yitirmesi srekliliklerin nnde bir engel olarak deerlendirilmi, yaratc ykm ve yabanclama kavramlar veya durumlarnn ise modernitenin zellikle mimarlk alannda gemiten kopuu veya gemi mimari dillerin tamamen unutulmasn destekledii belirtilmitir. Bu durumlarn mimarlk rn ve birey arasnda bir iletiim sorununa sebep olduu kansna varldktan sonra ise nc blmde yeni bir okumann gereklilii vurgulanmtr. Bu dorultuda ilk olarak oul modernlikler kavram ile tekleen modernite anlaynn yklabilecei vurgulanm, gelenek ise iletiim ve dnm eksenli bir tartma ile modernite ile bir arada var olabilecek ekilde tanmlanmtr. Daha sonra ise 20. yzyln farkl mimarnn rnleri ve yaklamlar irdelenerek modernitenin gemile sreklilikleri mimari pratikte nasl kurabildii incelenmitir. Drdnc blmde ise Turgut Canseverin mimarlk anlay ve Trk Tarih Kurumu binasnn incelenmesi ile konu Trkiye balamnda tartlmtr. Modernite ve sreklilik ilikisi zerine yaplan tartmalar ile ortaya kan sonu ise modern mimarlkta srekliliklerin nemli, mmkn ve gerekli olduklardr.

MODERNITY AND CONTINUITY IN ARCHITECTURE SUMMARY The aims of this study are to understand modernity by redefining it in todays conditions and to examine the relationship of modernity and continuity in architecture. Is it possible for a modern building to have the marks of past architectural languages?, Is it feaseble to be both modern and to tend to the roots of architecture? or Is continuity a necessity in architeture? are the main questions of this thesis. With these aims subjects like, how the modernity has changed, how the negative attitude towards a contuniuty developed and how this situation can be solved by redefining the related concepts are discussed with theoretical explanations and architectural examples. The relationship of modernity and continuity is examined in the second and third chapters as possitive and negative approaches. In the second chapter, the transformation of modernity into a sole and rigid concept and the transformation of reason into a tool, which has lost its autonomy, are evaluated as barriers for continuity. It is also mentioned that concepts or conditions like creative destruction and alienation support the disconnection of the past from the present and the rejection of architectural languages of the past. This situation is defined as a reason for a communication problem between architectural products and individuals and becouse of that a new way of reading continuity is proposed. In the third chapter it is mentioned that with the idea of multiple modernities, sole and rigid understandings of modernity can be transpassed. Defining tradition as transmission and transformation also shows its possitive connections with modernity. And finally the examination of three architects from the 20th century points the different ways that modernity can establish continiuties in architectural practice. In the fourth chapter the subject is discussed in the context of Turkey by analyzing Turgut Cansevers architectural approaches and his Turkish Historical Socciety building. The discussion concerning the relationship of modernity and continuity results with the idea that continuity in modern architecture is an important and possible necessity.

vi

1. G R Bu tezin amac, modernite kavramn gnmz koullar ile yeniden ele alarak anlamak ve mimarlkta modernite ve sreklilik ilikisini sorgulamaktr. Bu dorultuda, modernitenin zaman ierisinde ne ynde deitii, gemile kurulabilecek bir sreklilik ilikisine kar olumsuz tutumun nasl gelitii ve sz konusu durumun kavramlar yeniden tanmlayarak nasl ald ve alabilecei gibi konular kuramsal aklamalar ve mimari rnekler ile irdelenmektedir. Moderniteyi ve modernitenin sreklilik ile ilikisini incelemeden nce sreklilik kavramnn bu tez balamnda neden nemsendiini aklamak faydal olacaktr. Neden baz deer veya yaklamlarn srdrlmeden kaybolmas, gemiin izlerinin silinmesi ve tamamen yeni ve yabanc nesne veya yaplarla yzleilmesi olumsuz bir durum olarak deerlendirilebilmektedir? Mimarlk, kendisini saran makro kozmoz ile anlaml bir btnlk kurmak isteyen bireyin hem eylem ve toplumsallama alann, hem de iletiime geerek anlamlandrmaya alt yaptlar meydana getirmektedir. Bu nedenle mimarlk, bireyin kendi varln kavrama, yaamn anlamlandrma abasnn nemli bir parasdr. Fakat mimarln gemiten gelen tandk kodlar tamamen silmesi veya bugne uyarlayamamas bu etkileimi kt ynde etkileyecektir. Hem bir iletiim alan hem de kltrel bir nesne olarak mimarlk yapt ile insann kurduu ilikide yaanan kopukluk ise bir iletiim sorununa yol aacaktr. Byle bir durumda ise birey, yere ve kltre aidiyetiyle gerekleebilecek anlaml varoluunu ve btnln kaybederek, evresine yabanclamaktadr. Bu nedenle srekliliin toplumsal yaamn olumlu ynde ilerlemesi iin nemli bir ilevi olduu dnlebilir. Sz konusu durumun ise zellikle modernite sonras ortaya ktn sylemek mmkndr. Marshall Berman modernite ile ilgili dncelerini u szlerle aklamaktadr:
Modern olmak , bizlere serven g, coku, gelime, kendimizi ve dnyay dntrme olanaklar vaat eden; ama bir yandan da sahip olduumuz her eyi, bildiimiz her eyi, olduumuz her eyi yok etmek ile tehdit eden bir ortamda bulmaktr kendimizi (Berman, 1994).

Bermann szlerinden de anlald zere modernitenin vaat ettii deiimin her zaman iki kutuplu olduu, modern olmann insanlk iin hem bir kayp hem de bir kazan olduu savunulabilir. Bermana gre bir yanda insan, kendini kayg, eliki ve belirsizlik ykl srekli zlen bir dnyada bulurken bir yandan da dinamik, retken ve daha zgr bir dnyada yaamn srdrmektedir (Berman, 1994). Bu servensi modernite, dnyevileen kutsaln ve yklan gelenein yerine bamsz ve srekli deien akln rn yenileri sunmutur. Ortaya kan bu kaygan zeminli, srekli ykm ve deiim durumu, modernitenin nasl olup da tek bir dnemi kapsad sorusunu beraberinde getirmektedir. Bu dnem ile temelde ne deimitir ve nasl olup da sonu gelmeyen bir dnem balamtr? Baka bir deile bu dnemin ortak zellii gerekte nedir? Uur Tanyeli modern ncesi dnemi ve modern dnemi ayran izgiyi normatif epistemolojiden speklatif epistemolojiye gei olarak tanmlamaktadr. Bu bak asna gre normatif bilgi dneminde kiinin nnde her tekil duruma sfrdan balamay nleyen hazr eylem ve dnce kalplar sistemi varken modern dnemde, biimlendirici mutlak irade olarak akl tarafndan yanllanana kadar doru olan bir bilgi vardr (Tanyeli, 1997). Bu durumda modernite, snrl ve kesin tanmlar olan bir dnem deil akl temel alan ok boyutlu bir fenomen, tarihsel bir ak olarak tanmlanabilmektedir. Bu ak halinin olumasn salayan en temel etkenin akln yol gsterici olarak seilmesi olduu savunulabilir. Artk iyiyle ktnn, doruyla yanln ayrt edilmesinde bavurulacak yarg duygu, gelenek yada vahiy deil, kendisini ifade edebilen bireyin doal yetisi akldr. Bu durumda var olan her bilginin tekrar dnlp akln szgecinden geirilerek tekrar retilmesini gerektirir. Sz konusu akla dayal yeni retim eklinin ise zellikle sanat ve tasarm alanlarnda sreklilii engelleyerek gemi ve bugn arasna konan keskin bir kartlk dourduu savunulabilir. rnein avangard sanat, normatif bilgiye kar karak imdiki zaman, bugnn dnyasn ycelten rnler vermekten ve gelenein otoritesiyle deil de kendi modern estetik anlay ile biimlenmekten yana olmutur. Mimarlkta da modern hareket, endstri devrimi ncesinden kalan ve dnemin teknolojisi ve yaamyla uyumsuz olduu dnlen, anlamn yitirdii savunulan mimari yaklamlar gzden geirmeyi hedeflemitir. Modern endstrinin sanat ve bilimi birletiren yeni estetik anlay tarihsel veya kltrel metaforlarn yerini makine metaforu almaya balamtr.

Fakat bu gnden baktmz zaman modernitenin bir proje olarak tamamen baarl olduunu syleyebilir miyiz? Modernitenin gerekte kat sistemler istemeyen, elikili, heyecanl, retken ve zgr ruhunun yerini hesaplanabilir, denetimli bir dnyaya brakt savunulabilir mi? Modernitenin bilgi alannda yapt devrimin etkisi ile nceden kabul gren tm yaplar sorgulamasnn, tutarl bir anlam btnlne sahip ilikileri sarst dnlebilir. Bu durum, mimarln toplumun kltrel, geleneksel ve manevi deerleri ile olan ilikisini de deitirmitir. Balangta insanlk iin byk topyalarla yola kan, modern yaamn sorunlarna zm getirmeye alan modernizmin sonunda bir ok ehirde byk ykmlara ve tabula rasa anlayna yol atn savunmak dahi mmkndr. Sz konusu olumsuz durumlarn ifade edilmesindeki ama ise modernitenin kesin olarak baarsz olduunu ve modern olmaktan vazgeilmesi gerektiini savunmak deildir. Habermas, Modernite Tamamlanmam Bir Proje balkl metninde moderniteyi ve onun yitirilmi bir dava olarak projesini gzden karmamak gerektiini savunmakta ve modernite mirasnda henz gereklememi bir g bulunduuna inandn belirtmektedir (Habermass, 1990). Eer modernite sahip olduu tm potansiyeller henz ortaya karlmam ve tketilmemi bir proje ise, onu srekli eletiri ile gelitirmek bekli de bizleri ykc olmak yerine yapc olan, modern ideallerin yannda kltrel sreklilikleri de salayabilen yeni bir modernlik anlayna ulatrabilir. Sreklilik arayn modernitenin yaratt sorunlara bir zm olarak deerlendirmek mmkndr. Yine de modernitenin yaratt baz durumlar olumsuz olarak deerlendirerek tekrar sreklilii olan, tandk ve anlaml bir dnya kurmak imkansz gibi grlebilir ve belki de baarsz olacaktr. Fakat bu alma ile nemsenen, bu durumlara kesin zmler retmekten ok sz konusu durumlarn farknda olmak, yorumlayabilmektir. Bu dorultuda modernite ve sreklilik ilikisi tezin ikinci ve nc blmlerini oluturan olumlu ve olumsuz olarak tanmlanabilecek iki okuma ile aklanmtr. anlamak ve

ekil 1.1: Modernite ve sreklilik ilikisi zerine iki yaklam

Tezin ikinci blmnde ilk olarak srekliliklere kar olan tavrn anlalmas amacyla modernite kavramnn zaman ierisinde deiimi irdelenmi, zellikle Marshall Berman ve Max Horkheimern eletirilerinden yararlanlarak bir serven olarak yola kan modernitenin zamanla tekletii ve katlat vurgulanmtr. Ayrca benzer dnmlerin modern mimarlkta da yaandna dikkat ekilmitir. Bu blmn dier bir konusu olan yaratc ykm kavram ise olas srekliliklerin nndeki bir engel olarak deerlendirilmi ve olumsuz etkileri tartlmtr. Son olarak da yabanclama kavram srekliliin ykmnn hem arac hem de sonucu olarak tanmlanm toplumsal iletiim konusu arlkl olarak tartlmtr. nc blmde ise modernite ve sreklilik ilikisi bir nceki blmn aksine yeni bir okuma nerisiyle farkl yaklamlara deinilerek gereklemesi mmkn bir iliki olarak tanmlanmtr. Bu dorultuda ilk olarak oul modernlikler kavram ile tekleen modernite anlaynn yklabilecei vurgulanm, gelenek ise iletiim ve dnm eksenli bir tartma ile modernite ile bir arada var olabilecek ekilde tanmlanmtr. Daha sonra ise 20. yzyln farkl mimarnn rnleri ve yaklamlar irdelenerek modernitenin gemile sreklilikleri mimari pratikte nasl kurabilecei incelenmitir Drdnc blmde ise Trkiye balamnda bir rnee yer verilmek istenmi bu amala da mimari tasarm, uygulama ve yazn alanlarndaki zgn almalar ile Turgut Canseverin mimari yaklamlar ve hem modern hem de geleneksel mimarlk diliyle kurduu iliki balamnda dikkat eken mimarn Trk Tarih Kurumu binas incelenmitir.

2. MODERN TE VE SREKL L N YIKIMI 2.1. Tekleen Modernite nsanlarn modernite kavramn alglay, tanmlay ve yorumlay biimlerinin srekli deitiini, bu baklarn kimi zaman olumlu kimi zaman olumsuz, kimi zaman ak veya kapal, kimi zaman ise zgrletirici veya baskc olduunu gzlemlemek mmkndr. Bu nedenle de modernitenin sreklilie kar duran tavrn anlamak iin bu tavrn ne kmasna sebep olan sreci, modernitenin, aklcln ve mimarln bu dorultuda deiimlerini incelemek faydal olacaktr. Modernitenin zellikle deiimi destekleyen servensi tarafna iaret eden Marshall Berman Kat Olan Her ey Buharlayor adl kitabnda 19. ve 20. yzyllardaki modernite tartmalar arasndaki farklar vurgulamaktadr (Berman, 1994). Kitaba ismini veren Marxn mehur szleri, dnemi her eyin kendi kartna gebe grnd bir a olarak aklamakta modernitenin hzl geliim ve dnmn heyecann vurgulamaktadr. Bermann yorumlarndan yola karak 19. Yzyl modernite kavramnn en yaratc ekillerde retildii, tarafl olarak snrlanmadan bir ok ynyle tartld ve gnlk hayata tm heyecanyla nfuz etmeye balad bir dnem olarak grebilmek mmkndr. Bu her ynyle ak, zgr ve diyalektik modernite algsnn ve bu konu zerindeki tartmalarn 20. yzylda da ayn seviyede srebildiini sylemek gtr. Berman iki dnemin yaklamlarndaki fark u szleri ile aklar:
19. yzyldaki dnrlerimiz, modern hayatn hem cokun hayranlar hem de dmanlaryd. Yorulmak bilmeksizin belirsizlik ve elikileriyle bouuyorlard. Kendilerini alaya almalar ve i gerilimleri, yaratc glerinin en byk kaynayd. 20. yzyldaki halefleri ise kat kutupsallklara ve dmdz btnclletirmelere ynelir oldular. Modernlik ya kr krne ve eletirisiz bir hayranlkla kucakland, yada eski Yunan Tanrlarnn Olimposuna benzer yeni bir tepeden bakla hor gryle aaland. Her iki durumda da insanlarca biimlendirilemez, deitirilemez, kapal, yekpare bir yap olarak algland. Modern hayata ak baklar yerine kapal baklar yerletirildi (Berman, 1994).

Ayrca Berman Marx veya Nietzscheden beri modernizmin birok bakmdan bydn ve gelitiini gz ard etmemekte, fakat daha ok bizim modernlik hakkndaki dncelerimizin ilerlemek yerine gerilediini, modernlik dncesinin

canlln, tnsn ve derinliini kaybettiini, rgtlenme ve insanlarn hayatlarna anlam verme yetisini yitirdiini vurgulamaktadr (Berman, 1994). Yaamn her alannda modernite kavramnda grlen bu dnmn akl kavramndaki dnmler ile de ilikili olduu savunulabilir. Max Horkheimer Akl Tutulmas adl kitabnda tarihin bandan beri znel ve nesnel akl ayrmnn hep var olduunu fakat uzun bir sre sonucu znelin nesnele hakim olduunu ve sonuta da akln zerkliini yitirerek salt bir ara haline geldiini ve katlatn savunmaktadr (Horkheimer, 1986). Nesnel akl ile kast edilen yalnz bireyin zihninde deil, insanlar aras ilikilerde, toplumsal kurumlarda veya doada var olan bir kuvvettir. Horkheimera gre nesnel akln egemen olduu durumda insann hayatnn akla uygunluunu, bireysel davran ve dncelerini belirleyen insann bencil karlar deil, btnlkle arasndaki uyum ve evrensel rasyonelliktir, yani amalar ve toplumsal hedefler nceliklidir (Horkheimer, 1986). znel akln egemenliinde ise aralar nemsenerek amalarn kendi balarna akla uygun olup olmad sorusu bir kenara braklmtr. Horkheimern deimiyle Bir hedefin znel bir kazan yada kardan bamsz olarak kendi bana tad erdemleriyle akla uygun olabilecei dncesi znel akla yabancdr (Horkheimer, 1986). znel akln egemenliinin sonucunda amalar deerlendirecek rasyonel bir etmen kalmamtr. Savunulan dncelerden birinin dierinden daha doru olduunu sylemek glemitir. Bu dnmn modernitenin isel bir krizi saylabilecek Postmodernizmin douunu da etkiledii savunulabilir. Horkheimern akl tutulmas sz ile kast ettii ise akl veya dncenin artk iyi veya kt olduu tartlmayan amalar iin bir ara haline gelmesi, maddeleen akln kendisinin byl bir varla dnmesi ve biimleen yani tartlmadan donan akln akl d olana teslim olmas ve atan karlarn dnyay ynetmeye balamasdr (Horkheimer, 1986). Benzer bir yaklam ile Alain Touraine de modernlii, aslnda en nemsiz olan pazara ilikin taleplere en ok nem vermekle ve toplumu bir pazara indirgemekle sulamaktadr. Ona gre artk toplum uluslararas piyasada ayakta kalmak iin mcadele eden bir iletmeye indirgenmitir (Touraine, 1994). Modernite ve akldaki bu gelimeler dorultusunda modern mimarlk dnyasnda da benzer dnmlerin yaand savunulabilir. Bermann dnemler arasnda yapt karlatrmay 20. yzyl bandaki erken modern mimarlar ile ikinci dnya sava sonrasnn modernizmi arasnda yapabiliriz. Bu durumda yzyl bandaki mimari

keiflerin, daha nce grlmemi deneysel uygulamalarn ve radikal yaklamlarn modernitenin bir serven olma zelliine iaret ettii grlebilir. Art Nouveaudan balayarak, Expresyonizm, Futurizm, Konstruktivism Fonksiyonalizm gibi bir ok mimari akm birbirinden farkl yollara, estetik yaklamlara ynelmitir. Bu nedenle Uur Tanyelinin tanm ile mimarlkta modernizmi kendinden nceki btnsel slup dnemlerinden farkl olarak btnsellikten uzak farkl almlara sahip bir dnem olarak grmek mmkndr (Tanyeli, 1997). 21. yzyl ba modern mimarlk ortamn Bermann 19. Yzyldaki modernite tartmalarn tanmlad kadar heyecanl, hareketli ve dinamik olarak deerlendirirsek, zellikle 2. Dnya Savandan sonra ise modern mimarinin yaratc ve yeniliki tarafnn gerilediini savunabiliriz. Bu dnemden sonra modern mimarlk teorileri ve rnleri dnyann her yerine yaylm ve yeni uygulama alanlar bulmutur. Fakat, aslnda zgn olan yaklamlarn kt ve niteliksiz tekrarlaryla rutin bir modern mimarla varld, tm dnya corafyasna yaylan modernitenin yeni yollar bularak eitliliini koruyabilecekken, farkl corafyalarda tekrar edilen birbirine benzer uygulamalar nedeniyle yola knda sahip olduu hzn ve heyecann kaybettii dnlebilir. Kapitalizmin daha nce grlmemi bir ekilde tm evren zerinde bir hakimiyet kurmasnn ise, modernizmin ileyiinde byk deiikliklere yol at aktr. Horkheimer ve Tourainenin bahsettii karc atmalara ve piyasa taleplerine ncelik veren akln ve yaklamn mimarlktan da tm insanln iyilii iin zm neren beklentilerinin olamayacan grebiliriz. Manfredo Tafuriye gre kentsel dzenin rasyonellemesiyle yzleen politik ve ekonomik gler, modern mimarlk hareketinin nerebilecei bir ideolojiyle artk ilgilenmemektedir, yani ideolojinin etkisizlii aktr (Tafuri, 1976). Mimarlk alannda pozitivizm ve kapitalizmin etkisiyle mimarn toplumun yarar iin alan ideolog veya teorisyen kimliinin zayfladn sylemek de mmkndr. Modernite, akl ve mimarlk ekseninde yaplan bu tr bir okumaya dayanarak modernite kavramnn zamanla tekletiini ve katlatn sylemek mmkndr. Bu farkl almlara kapal olma ve snrl bir tanma sahip olma durumunun ayn zamanda kavramn farkl koullarda farkl biimlerdeki yorumlarla zenginleme, farkl corafyalarda farkl kltrel izleri srlmesiyle eitlenme ve baarl sreklilikler kurma olanan zayflatt da savunulabilir. Fakat bu yaklama ramen modernitenin gemiin deneyim ve birikimleriyle kurduu veya kurabilecei olumlu ilikiler nc blmde tekrar tartlmaktadr.

2.2. Srekliliin nndeki Engel: Yaratc Ykm Kltrel srekliliin nndeki en byk engellerden birinin modernitenin ykma eylemine duyduu ilgi olduunu sylemek doru olacaktr. Modernite bir gelenek ykma gelenei (Rosenberg, 1959) olarak aklandnda mutlak yeni bir dnyann yaratlmasna giden tek yol yaratc ykm gibi grlmektedir. Marshall Berman bu durumu gelecekte yarattklarnn da yklacan batan kabul ederek yeni yaratllara yol amak iin o ana kadar yaratlan her eyin yklmas olarak aklar (Berman, 1994). Bu yaklamda ykma eylemi, yeniyi retmek iin bir itici g, bir leitmotif olarak i grmektedir. Fakat yklann yerine geen yeninin nasl olaca nemli bir tartma konusudur. Modern kltr tarihi boyunca ska tekrar dirilen Faust karakterinin deneyimleri yaratc ykma eylemini tarifler niteliktedir. zellikle Goethenin Faustu (Goethe, 2005), modern bir insan olarak kendisini dntrebilmek iin, iinde yaad btn fiziksel, toplumsal ve ahlaki dnyay tamamyla ve kkten ykmaya hazrdr ve bunu yaparken de neden sorusuyla deil de daha ok nasl sorusuyla ilgilenmektedir. David Harvey Goethenin Faust karakterini eski dnyann kllerinden yepyeni bir dnya yaratmak amacyla dini efsaneleri, geleneksel deerleri ve greneklere dayal yaam tarzlarn ykmaya hazr trajik bir epik kahraman olarak tanmlar (Harvey, 1997). Bermana gre ise Goethenin Faust karakterine can veren, onu ncekilerden ayran, ona zenginlik ve derinliini salayan g gelime arzusudur (Berman, 1994). Goethenin kitabna gre Mefisto ile anlaan Faust, iindeki ykma ve gelime arzusuyla doaya hakim olmay, kendini ve tm dnyay rgtlemeyi istemektedir ve bu ok nemli bulduu hedeflerinin gereklemesinde engel olabilecek her eyi yok etmeye hazrdr. Faustun yaamnn trajikliinin kanlmaz olduunu ve kahramann kendi kn hazrladn savunan Berman, Faustun kontroln kaybetmesi ile sonlanan hikayeyi syle deerlendirir:
ronik olan, gelitiricinin bir kez modern ncesi dnyay yktnda dnyada varolma nedenini de ortadan kaldrmasdr. Btnyle modern bir toplumda modernleme trajedisi trajik kahramanyla birlikte- sona erer (Berman, 1994).

Hayal rn olan Faust karakterini ve onun olaan st projelerini gerek dnyada da grmek mmkndr. Berman ve Harvey de benzer rnekler verirler: Haussmannn Parisi, Robert Mosesn New Yorku, Petronun St. Petersburgu, ernievskinin ard arda sralanm Billur Saraylardan oluan kent fantezisi ve Le Corbusiernin Paris plan. stanbulda ise Menderes dnemi ykmlar benzer bir

giriim olarak deerlendirilebilir. Btn bu ykmlarn ve gelime projelerinin ortak yan ise ciddi insani bedelleri de berberlerinde getirmeleri veya getirecek olmalardr.

ekil 2. 1: Le Corbusier, Paris Plan (http://www.volker-goebel.biz/LaDefense LeCorbusier.html)

Yklan dnyann nasl yeniden ina edilecei ise nemli bir tartma konusudur ve beraberinde bir anlam sorununu da getirmektedir. Yklan deerlerin ve anlamsal ilikilerin yeri ne ile doldurulacaktr? Modernitenin idealleri yklanlarn brakt yeri doldurmay baarabilmi midir? an mimarlnn mutlak yeni olmasn isteyen Modernizm de benzer bir ekilde kesin bir tarihselcilik eletirisi ile an tininin verdii ilhamla gemii silmeye ynemitir. Fakat Alan Colquhoun, mimarlkta modern hareketin ilevselci yaklamnn aslnda; gzelliin, dzenin yada anlamn gereksiz olduunu deil, bunlarn artk kastl bir sonul biim araynda bulunamayacan sylediini hatrlatmaktadr (Colquhoun, 1990). Gemile kurulabilecek her hangi bir sreklilie kart grnen modernizm bu nedenlerle gelenekle radikal bir kopuu savunmu ama anlamn yitirdiini iddia ettii deerler yerine, anlamszl gidermek zere, an bak as dorultusunda grd kendi teknik ve ilevsel deerlerini getirmeyi hedeflemitir. rnein Le Corbusiere gre an belirleyicisi makinedir ve toplumsal btnlk, insanlarn, binalarn ve ehirlerin makineye uyum salamasyla olacaktr. Makine estetii ve onun ak, saf ve dzenli formlar yeni anlam kaynaklardr. Modernite ile yklan anlamsal btnln modernist sloganlarn iddia ettii ekilde yeniden kurulduunu sylemek mmkn mdr? Kendisi bir yabanclama arac olan makinenin insan ile modern a arasndaki uyumu gerekte ne lde salayabilecei, bilim ve teknolojinin anlam kayna olarak silinen deerlerin yerini doldurma abasnn ne derece baarl olup insanlarca benimsendii tartma

konusudur. Dsal dnyann mekaniklemesi, gndelik hayatn rutinlemesi makine ann faydalarnn yanndaki yan etkiler olarak deerlendirilebilir. Dahas modernizm ile birlikte gelien ilevselci ve pragmatik yaklam yarar olmayan her eyi anlamsz bulmaktadr. Horkheimer a gre byle bir dnemde anlam ancak tek bir yoldan elde edilebilir ve bu da bir amaca hizmettir. Aksi ynde bir anlam aray gereksiz, ie yaramaz ve a d olarak grlr. Horkheimer pragmatizmin anmsamaya ve derin derin dnmeye vakti olmayan bir toplumu yansttn savunmaktadr (Horkheimer, 1986). Bu durumda modern sanatn ve mimarln gittii yol Faustun kt kaderini hatrlatabilir. Colquhoun, tahrip eylemine dnen bu yolun kendisini tahribe doru gittiini, nk tahrip eylemi baaryla bitip geleneksel sanatn btn izleri ortadan kalktnda kendi var olma nedeninin de ortadan kalkacan savunmaktadr Colquhoun, 1990). zgrleme amacyla bavurulan modern akl dayatmaya dntnde kendi sonunu mu getirmektedir? Modernitenin ykma eylemine duyduu ilginin sreklilii engellemenin yan sra bir ok kltrel deerin kaybna da sebep olduu dnlebilir. Fakat srekliliin kart olarak yaratc ykm kavramnn modernitenin sadece bir tek ynn anlatt, onu tanmlamaya yetmedii gibi bir ok kavram da darda brakt aktr. Tourrainee gre gerekte modernitenin tek bir ilkeyi, zellikle de akln egemenliini engelleyen her eyin ykmn temel almadn, modernitenin akl ve znenin diyaloundan olutuunu savunmak mmkndr (Tourraine, 1994). 2.3. Srekliliin Ykmnn Sonucu ve de Arac Olarak Yabanclama Yabanclama durumu, gemile bugn arasnda kurulmas olas bir srekliliin karsndaki bir engel olarak grlebilecei gibi, sreksizliin bir sonucu olarak da kabul edilebilir. Bu kavram Freuddan Tschumiye kadar bir ok kii ve disiplin tarafndan ele alnm, kimi zaman almas gereken olumsuz bir durum olarak grld gibi, kimi zaman da faydalanlmas ve beenilmesi beklenen olumlu bir durum olarak aklanmtr. Modern ncesi dnemin tutarl ve tanml btnsel dnyasnn zlmesini salayan, kltrel sreklilii sarsan akldaki deiiklie paralel bir srete retim sistemlerindeki deiiklik olarak kabul edilebilir. Normatif bilginin yklmasyla ortaya kan aklc bilginin yaratt makinelemi retim sistemleri, nesne ve insan arasndaki ilikiyi de deitirmitir. Geleneksel retim sistemine dahil olmadan retilen nesne artk seri retim ve tekrar ile mekana bamllndan ve geleneksel

10

anlamndan

da

uzaklam

olmaktadr.

Salt

kar

amacnn

ve

tketimin

desteklenmesi ile anlamsal yaps deien nesne Marxn vurgulad yabanclama srecini oluturmaktadr. Marxa gre yabanclama, insan, kendine, kendi etkinliinin rnlerine, retken etkinliinin kendisine, iinde yaad doaya, kendi zsel doasna, insanla, teki insanlara yabanclatran bir eylemdir. nsann tarihsel geliiminin bir sonucu olarak grd yabanclama kavram ile Marx, insansal rnlerin kart gler haline gelerek insan boyunduruu altna aldn ve insan bir nevi insan olmayana dntrdn savunur (Marx, 2000). David Harveye gre modern an ardl olan postmodern dnemde ise, bilgi ve anlam, sadece gstergelerden oluan bir moloz ynna indirgenmi, imgelerin kendileri artk birer meta haline gelmi ve yamalanan tarihte bulunan her ey e neme sahipmiesine e zamanl olarak yan yana durabilmitir (Harvey, 1997). Bu balamda postmodern dnemin baz mimari rnlerinin gerekte inandrc olmayan kurmaca bir sreklilik yarattklar savunulabilir. Fakat postmodern dnemde Marksist anlamda bir yabanclama olmadn savunan Harvey, yabanclamann paralanm deil tutarl bir benlik duygusu var saydn hatrlatr ve ona gre postmodern dnemde znenin yabanclamas yerini znenin paralanmasna brakmtr (Harvey, 1997). Bekli de endstri a sonras kltrel sreklilii sarslm toplumun yabanclama deneyimini Vidlerin zerinde durduu uncanny - tekinsiz kavramyla aklamak daha doru olacaktr. Bu kavram ile Vidler, hem yabanc hem de tekinsiz ve esrarengiz olan tekinin verdii rahatszlktan ve yaatt garip hislerden sz etmektedir. Vidler, Freudun tanmlamalarndan yola karak uncanny kavramn bir zamanlar heimlich - gizli olarak grnenin zamanla unheimlich - tekinsiz olana dnmesi yada aslnda tandk olann bir ryadaym gibi sahibine yabanc hale dnmesi olarak aklar (Vidler, 1992). Uncanny kavramnn ilk olarak i mekann mahremiyetinde ortaya ktn savunan ve kavram bir burjuva korkusu olarak gren Vidlere gre sz konusu yabancnn ortaya kard tedirginliin merkezinde temel bir gvensizlik vardr: Yeni oluan snfn kendi evinde bile kendini tam olarak evde hissedememesi (Vidler, 1992).

11

ekil 2. 2: Edvard Munchun lk isimli tablosu (http://www.ibiblio.org/wm/paint/auth/munch/)

Manfredo Tafuri ise yabanclamann esas yerinin metropol olduunu belirtir. Ona gre metropolitan deneyimin okunu ve bireyin boluunu en iyi yanstan rnek modern insann ruhsal sorunlarn simgeletiren Edvard Munchun lk isimli tablosudur (Tafuri, 1979). Metropol ile uncanny kalma korkusu gibi) yannda yer alr (Vidler, 1992). Yabanc ve tekinsiz olann bu olumsuz okumasnn yan sra bir retkenlik arac olarak grlmesi de sz konusudur. zellikle modernist avangardlarn yabanc ile veya tekinsiz olan ile karlama eylemini sarsc ve canlandrc bir etkinlik olarak grdklerini savunabiliriz. Vidlera gre yabanclaan dnyay yabanc olann oku ile tekrar toparlamaya alan bir ok sanat, uncannyde rya ve ayklk aras bir durum bulmutur ve onu estetik bir kategoriye dntrerek modernizmin oke etme, rahatsz etme eilimini ortaya karmtr (Vidler, 1992). Sonuta bir yandan almas istenen durumun, zevk alnabilecek, deer verilebilecek bir duruma dnmesi sz konusudur. Erken modernist mimarlarda da benzer bir yaklamla yeni ve yabanc olann vurgulandn, ak bir ekilde da vurulduunu grebiliriz. rnein makinenin zaten yabanc formlar rettiini savunan Frank Lloyd Wright, yeni makineden, yeni malzemeye, yeni inaat tekniine ve sonunda yeni mekana giden srecin yeni alg ekillerine, yeni duyarllklara ve yeni estetik tercihlerine sebep olacan savunmaktadr (La Marche, 2003). Bu dnemde tandk olan yerine yeni ve yabanc olanla yola klmasnn ana sebebinin, tandk olann gnn ihtiya, zevk ve dzenine uymad inancnda yatt dnlebilir. Fakat yabanc olan ile tandk olann birbirinden tamamen ayrldklarn sylemekte doru olmayabilir. Freuda gre tekinsiz ve yabanc olan ile tandk olan i iedir ve birbirleri ile ilikisi balamnda artk tm halka yaylr ve dier zellemi korkularn (agorafobi - ak alan korkusu, klostrofobi kapal yerde

12

anlalmaktadr (La Marche, 2003). Bu durumda biri olmadan dieri de olamayacak ve anlalamayacaktr. Gnmz mimarlarnn ise bu konuda daha da ileri gittiklerini syleyebiliriz. Bernard Tshumi toplumda yaanan paralanmay, kesinliin, tarihin ve merkezin kaybn daha da ileri gtrmek gerektiinden bahseder ve Walter Benjaminin imaj zerine grlerini fikirlerine kaynak olarak gsterir (Tschumi, 2003): majlarn kopyalanabilirlikleri, yeniden retilebilirlikleri ve yer deitirebilirlikleri deerlerini drmektedir (Benjamin, 1969). Benjaminin metninden yola kan Tshumiye gre artk tek ie yarar ey vardr oda oke eden imajlar ve onlarn srpriz etkisi (Tschumi, 2003). Bu durumda bir yabanclama deneyimi olarak yeninin yaratt ok etkisi, imajlarn deerinin artmasn salar ve youn imaj bombardmannda dier imajlardan syrlp birden dikkat ekmesini ve ne gemesini salar. Fakat bu tavr mimarlk ortamna veya yabanclama durumuna yaplm bir eletiri deildir. Kesinliin, merkezin, tarihin kaybn ve yabanclamay hzlandrmak mimarn grevi gibi grlmektedir. Tshumiye gre ok, Benjaminin metninin zerinden geen uzun yllara ramen, gnmzn genellemi bilgi anda iletiim kurabilmek iin elimizde olan tek aratr (Tschumi, 2003). Ancak, artk mimarn elindeki tek gcn sadece ok etkisi olduunu savunmann mimarln iletiim ve retim gcnn artk tkendiini iddia etmekten farksz olduu savunulabilir. Mimarlk insanlar akna evirmeden, onlara hi beklenmedik bir srpriz yaatmada veya ilgin ekillere brnmeden onlarla iletiim kuramyorsa bu durumu bir sorun olarak grmek mmkndr. Erken modern mimarlarn, tm insanlk iin kurduklar idealleri dorultusunda yeni ve yabanc olan aka ifa etme istekleri ile, gnmzde salt oke etme ve dikkat ekme abalarn birbirinden ayrmak doru olacaktr.

13

ekil 2. 3: Seattle Ktphanesi, Oma (http://www.pbase.com/peterkwok/seadowntown)

ekil 2. 4: Yeni Tate Modern Galerisi, Herzog de Meuron (http://www.tate.org.uk/modern/transformingtm/)

oke ederek gndeme gelen ve insanlarn ilgi oda olan mimarlk rnnn mrnn ise, oke olma etkisinin heyecan zayfladktan, yabanc olan kanksandktan veya ok daha ilginci ortaya ktktan sonra sona erecei savunulabilir. Gemile gelecein balarnn koparlmasnn bir sonucu veya byle bir sreksizliin tercih edilmesinin bir sebebi ve arac olarak yabanclama durumu, grld gibi beraberinde bir iletiim getirmektedir. Tezin bu blmnde yabanclama, yaratc ykm ve modernitenin teklemesi konulu tartmalar ile modernitenin sreklilikle olan olumsuz ilikisi irdelenmitir. Fakat nc blmde amalanan, konuyu farkl alardan tekrar ele alarak aslnda modernitenin sreklilikleri koruyabilecek bir yapda olduunu gstermektir. sorununu veya tartmasn gndeme

14

3. MODERN TE VE SREKL L K ZER NE YEN B R OKUMA NER S Modernite ve sreklilik ilikisi alagelen ve yaygn olarak kabul gren yaklamlarn dnda farkl ekillerde de okunabilir. Bu iliki zerine yeni bir okuma yapabilmek iin ilgili kavramlarn tekrar tanmlanmas ve rnek olabilecek mimari yaklamlarn ve rnlerin tekrar irdelenmesi veya hatrlatlmas gerekmektedir. Bu balamda ilk olarak, sosyal bilimlerin ilgi alanna giren oul modernlikler kavram ele alnm ve modernitenin kalplam ve deimez olma durumu yerine oulcu ve eitlenebilen yapsna dikkat ekilmesi hedeflenmitir. Daha sonra ise gelenek kavram iletim ve dnm eksenli bir tanmlama ile tekrar ele alnarak gelenein moderniteyle olas birliktelii tartlmtr. Son olarak da, modern mimarlkta srekliliin pratikte varlna rnek olabilecek mimari yaklamlar seilmi ve yaplar zerinden konu irdelenmitir. 3.1. oul Modernlikler Kavram ve Sreklilik Farkl yerel balamlar ve kltrel alanlar modernlii yeniden ve zgrce retebilirler mi? Modernliin tek gzergahl tek tip bir model olduu sylenebilir mi? Artk global bir durum haline gelen modernitenin, hayatmzdaki tm eylemleri, alkanlklar veya aklamalar, nerede olduumuza ve hangi ulusa bal olduumuza aldrmadan her yerde ayn ekilde etkilediini savunmak mmkn mdr? Gnmzde ska gndeme gelen tarihin sonu veya uygarlklarn atmas aklamalarna alternatif olabilecek bir yaklam olarak oul modernlikler kavram, bu sorulara yeni bir cevap verme eilimindedir. zellikle sosyal bilimlerin ilgi alanna giren oul modernlikler kavramna gre ada dnyay anlamann, dolaysyla da modernitenin tarihini aklamann en iyi yolu moderniteyi sregelen bir oluumun hikayesi ve kltrel programlarn eitliliinin yeniden kurulmas olarak grmekten gemektedir (Eisenstadt, 2000). oul modernlikler projesini Bat Modernliinin tek medeniyete baml

aklamalarna kar nemli bir meydan okuma olarak deerlendiren sosyolog Nilfer Gle, bu yaklamn amacn u szleriyle aklamaktadr:

15

oul modernlikler kavram, tek gzergahl kltr d modernlik anlatm yerine, modernliin ok gzergahl ve kltr baml yeni bir okumasn getirmek istemektedir. Hatta bat modernliinin kendi iindeki farkllklarn gn na kararak, teki bir modernlik anlatmn, Batnn merkezinden eletirmekte, Bat modernlii diye btnsel bir kategorinin neredeyse olamayacan dndrtmektedir (Gle, 2002).

Bat d modernite veya teki modernlikler kavramlarnn aksine oul modernlikler anlaynn, modernitenin eitlenebilen yapsn gren, farkllklar dlamayan ve kategorik ayrmlara ynelmeyen bir yaklam olduunu sylemek mmkndr. Gleye gre bu kavram modernliin birbirinden dn alma, karma ve melezleme eklindeki ierici dinamiklerine nem vermektedir (Gle, 1999). Bu hali ile oul modernlikler anlaynn aslnda modern ideallerin karsnda duran bir durum olduu savunulabilir. Bu yaklamn Marx, Durkheim, hatta Weberin klasik sosyolojik analizlerine kar olduunu hatrlatan Eisenstadta gre sz konusu dnrler st kapal olarak da olsa, modernitenin kltrel programnn Avrupada gelitii ekli ile ve orada ortaya kan temel kurumsal yaplanmalar ile modernleme eiliminde olan toplumlara hakim olacan, modernitenin yaygnlamas ile, tm dnyada stn geleceini ummaktaydlar. Fakat Eisenstadt, zellikle ikinci dnya savandan sonraki gereklerin bu beklentileri yktn modernleen toplumlardaki gelimelerin homojenletiren ve hegemonya altna almaya alan modernitenin batl programlarnn beklentilerini rttn savunmaktadr (Eisenstadt, 2000). Modernite ve modernleme kavramlarnn tanmlarn ve yerel durumlarla kurduklar ilikileri bu balamda tekrar tartmak yerinde olacaktr. Gleye gre evrensellii vurgulanan modernite kavramnn aksine modernleme, batl modellerden yola klsa da farkl toplumlarn kendi kltrel ve tarihi koullar ile ekillenen bir sre olarak grlebilir (Gle, 1999). Bu nedenle de dnyann farkl yerlerinde farkl sonular vermesi doal olan modernlemenin, zaten oulcu olan bir durum olduu savunulabilir. Bu iki kavramn eit olmadn vurgulayan Eisenstadt ise, tarihi nceliklerine ve tekiler iin hala temel referans noktas olma durumlarna ramen batl modernite kalplarnn, sadece kendisi doru olan bir modernite saylamayacan savunmaktadr (Eisenstadt, 2000). Batnn modernliini yeni olann ekonomik, kltrel, bilimsel dzeyde isel ve yerel bir sre olarak dourabilmesine balayan Gleye gre ise modernlik ancak yerel toplumsal dokular zerine ina edilebilir (Gle, 1999).

16

Bu aklamalar hem modernitenin hem de modernlemenin yerel kltrle ve srelerle iliki olduu zaman baarya ulaabileceini iddia etmekte, modernitenin oulcu bir btnlk olarak tanmlanmasn desteklemektedir. Benzer ekilde modernitenin Avrupada retildii haliyle bile hibir zaman tekil ve homojen olmad iddias da kavramn eitlenebilirliini iaret etmektedir. Sosyal bilimci Bjrn Wittrock, hangi kurumlarn veya davranlarn modernlii simgeledii sorulduunda moderniteyi tanmlamak iin daha ok endstri devrimi, demokratik devrim ve eitim devrimi rneklerinin verildiini ama buna ramen aslnda son iki yzyl boyunca toplumlarn, market ekonomisinin ve modern politik biimlerin organizasyonlarnda derin farkllklar olutuunu dnmektedir. zellikle politik dzendeki farkllklarn belirginletiine deinen Wittrock, Birinci Dnya Savann sonuna kadar, neredeyse hibir Avrupa lkesinin teorisyenlerin bu gn modernitenin sembol olarak tanmlad politik bir dzene sahip olmadn, bir ounun parlamenter demokrasi yerine monari ile ynetildiini hatrlatmaktadr. Benzer rnekler ve kriterler Wittrocka gre kabul edilemez ekilde modernitenin Avrupa balamnda bile ok ksa bir tarihe sahip olduunu gstermekte ve onu birden bat Avrupann sadece baz blgelerinde 20. yzyln baz dnemlerinde grlen bir fenomene indirgemekte ve u sorunun sorulmasna sebep olmaktadr: Tanmlad ekliyle Avrupada gerekten modern olan bir lke olmu mudur (Wittrock, 2000)? Bu aklamadan anlalan, modernitenin bir takm temel prensipler grubunun veya teknolojik ve organizasyonel gelime paketinin uluslararas arenada olduu gibi kabul olmaddr. Glenin de moderniteyi karmak, ok katmanl, ok aktrl ve melezlenme ile gelien bir serven olarak tanmlamas bu yaklam desteklemektedir (Gle, 1999). Avrupada dahi tek tip bir moderniteden sz edilemezken, dnyann dier corafyalarna yaylmasyla, kavramn oulluunun daha ak ekilde grnr olduu savunulabilir. Bu nedenle de, modernizasyon veya batclk ile dier corafyalara tandnda, modernitenin tamam kristallemi deimez ilkeleri olduu kabul edilemez. Coul modernlikler anlay ile bat medeniyetinin tekelinden kan modernite, tek tip, tek merkezli, homojenletiren bir durum olmak yerine, balama gre dnebilen, farkllklar inkar etmeyen, dlamayan bir kavram olarak grlmektedir. Modernitenin zaten var olan oulcu zelliklerini yeniden gndeme getiren bu kavram, kltrel ve tarihi sreklilikleri ise sadece kabul etmekle kalmamakta, modernitenin salkl bir ekilde topluma yerleebilmesi ve toplum tarafndan kabul grmesi iin gerekli grmektedir. Sonuta, dnyann deiik yerlerinde alternatif

17

modernite ve rasyonalite deneyimlerinin olabilecei, ancak bu eitliliin ve farkllklarn moderniteye olan inanc geriletmeyecei savunulabilir (idem, 1997). Mimarlk alannda ise yeni diller, yeni modern olma biimleri kefetmek iin moderniteye kar ak baklara sahip olmak ve onu yeniden kendi balammz dorultusunda retebilmek gerektii savunulabilir. Bu nedenle aslnda sosyal bilimlerin bir terimi olan oul modernlikler kavramn mimarlk alannda da tartmak faydal olacaktr. Modernlik anlatsn zenginletiren bu tr bir okuma biimi, her alanda olduu gibi mimarlk alannda da hem pratikte hem de teoride bilinen kalplarn krlmasn, tekrar edilen gzergahlarn deimesini ve zgn modern yaklamlarn kefedilmesini destekleyebilir. 3.2. letme Eylemi Olarak Gelenek ve Modernite likisi Mimarl hem bir tasarlama eylemi ve sreci hem de bir eser olarak mimari rnn kendisi ile akladmzda, uzman olarak mimarlarn hem kendileri hem de toplum iin altklarn ve bunun sonucunda da mimari sembollerin hem isel yani uzmansal hem de dsal yani sosyal olarak anlaml olmalar gerektiini grrz (Gutenschwager, 1996). Bu durumda iletiimin olanakl olmas iin, kendi alanlarnda toplumun geri kalanndan daha fazla bilgiye sahip olsalar bile mimarlarn sembolik dzeyde toplumla ortak bir zemin paylamalarnn nemli olduu savunulabilir. Bu dorultuda gelenek kavramn iletiim ve modernite balamnda tekrar ele almak doru olacaktr. Mimarlktaki her deiimi, hem mimarln uzmanlk alanndaki hem de daha byk sosyal paradigmadaki deiim ile ilikilendirdiimizde mimarln hem isel hem de dsal bir tarihinin var olduunu grebiliriz (Gutenschwager, 1996). Bu bak asyla mimarl etkileyen sz konusu iki tarihin birbiri ile rtmesi nem kazanmaktadr. Fakat var olan bir paradigmadaki krizin bir deiime yol aaca aktr. Beklenilen ve ulalan arasndaki veya hayal edilen ve gerekte var olan arasndaki elikilerin, znel ve nesnel gerek arasndaki ayrmn, gerei aklayan veya dorulayan sembollerin artk yeterli olmamasnn belirledii krizin yaratt deiim beklentisi, insanlar yeni aklamalara, yntemlere, fikirlere ve daha da nemlisi yeni sembollere ynlendirecektir (Gutenschwager, 1996). Bu durumda toplumsal iletiimin salanmas iin de yeni sistemlere ihtiya duyulacaktr. Sreklilik asndan sorulmas gereken temel soru ise gemiin dilsel elerinden tamamen arndn iddia eden modern mimarln, toplumla iletiime geebilecek, hem anlaml hem de ilevsel olabilen yeni mimarl nasl retebildiidir.

18

Colquhouna gre toplumsal iletiimin zorunlu koulu udur: Eer herhangi tr bir dil yalnzca en aza indirgenmi yaplarn diziliiyle oluuyorsa, bu yaplar, dildeki gibi, nceden verili anlamlarla dolu olmaldr (Colquhoun, 1990). Bu yaklama gre, arndrma ve soyutlama ile oluan modern biimler, aslnda ilerliklerini ilerinde koruduklar tandk elerle salayabilirler. Bu nedenle Colquhoun retilen biimlerin bilin altnda anlam yaknlklar oluturma eiliminde olduklarn savunur (Colquhoun, 1990). Benzer bir yaklam ile Eco da, var olan kodlar sisteminin iine girmedike mimarlarn biim ilevi izler slogannn baarsz olacan savunur ve bu slogan u ekilde yeniden ifade eder: Objenin formu, ilevi imkanl / eylenebilir klmann yan sra, bu ilevi istek uyandrabilecek, yerine getirilecek aksiyonu aka anlalabilecek ekilde ifade edebilmelidir (Eco, 1997). Bu aklamadan kan sonu yeni olann eski ve tandk kodlar kullanmadan ilevsel olamayacadr. Aksi halde, Econun da savunduu gibi, mimari obje, bir sanat rnne yada anlalmas g bir biime dnecektir (Eco, 1997). Norberg-Schulz ise insann evresindeki eitlilik ve karmaklk arttka daha ok sayda sembol sistemine ihtiya duyacan savunmaktadr. Fakat ona gre modernizmin yol gstericilerinden bilim ise sadece bir tek sembol katmann ele alr ve o da gerekliin kesin ve nesnel tanmlanmas olarak soyutlama ve mantk sistemi olarak genellemedir. Norberg-Schulz bilimin grmediklerini sanat gibi baka sistemlerin grebileceini savunur ve betimsel olmayan sembol sistemlerinin bize bilgi vermediklerini ama davran ve hareketlerimize ynelik deneyim ve ynelme kazandrdklarn dnmektedir (Norberg-Schulz, 1969). Sz konusu yaklamlar anlamlandrmann ve iletiimin gereklemesi iin tandk kodlara ihtiya duyulduunu vurgulamaktadr. Bu durum da mimarlkta olduu kadar dier tasarm alanlarnda da bir srekliliin varlna ve gerekliliine iaret eder. Fakat gelenek ve simgeleri olduklar gibi kullanan bir mimari yaklam akla u sorular getirecektir: Gelenei ve toplum genelinde kabul grm kltrel kodlar hi dnmeden ve deitirmeden olduu gibi kabul etmek doru mudur? Biim ve anlam arasnda sabit ve deimez bir iliki olduu var saylabilir mi? Bu durumu gstergebilimin kavramlar ile ele alan Roland Barthesa gre, gsterge ve gsterilen arasndaki iliki kalc, mutlak ve sabitlenmi olarak grlmemelidir, nk gsterge sabit durabilirken, gsterilen sreksiz, deiken veya mitsel olabilir (Barthes, 1997). En byk zellii deiim olan bir ada, anlamn da sabitlenemeyecei bir gerektir. Fakat gelenekselci olma iddiasndaki bir ok yaklamn iin en banda

19

sabitlenme ve yerli-yurtlu olma (Tanju, 2002) iddiasnda olduklarn gzlemlemek mmkndr. Bunun yan sra Eric Hobsbawn ise Gelenekler cat Etmek adl makalesinde eski olma iddiasnda bulunan ve yleymi gibi grnen geleneklerin ou zaman aslnda yakn bir dneme ait veya bazen de icat edilmi olduklarn belirtmektedir (Hobsbawn, 2002). Hobsbawn sz konusu yeni gelenekleri yle tanmlar:
cat edilmi gelenek normal olarak ak yada rtk olarak sonradan kabul edilmi kurallarla ynetilen ve sembolik bir doas olan yada ritele balanan, yinelemeyle baz deer ve norm davranlar oluturmay amalayan, otomatik olarak da gemile sreklilii ima eden bir pratikler dizisi anlamna gelmektedir (Hobsbawn, 2002).

ekil 3.1: Bir icad edilmi gelenek rnei olarak Fuad Riyad Evi, Hasan Fethi (http://archnet.org/library/images/thumbnails.tcl?location_id=5167)

Fakat Hobsbawn gerek geleneklerin yerinin ok kk bir parasn doldurduunu dnd icat edilmi geleneklerin, mevcut gelenekler artk var olmad iin deil, kullanlmadklar ve uyarlanamadklar iin ortaya ktklarn savunmaktadr (Hobsbawn, 2002). Grld gibi gelenekle yola kan bir mimari yaklamn karsnda iki temel eletiri mevcuttur: Gerek gelenekler uyarlanamadklarndan dolay ou zaman kurgusal geleneklerin retilmesi ve gelenein sabitlenmi, deimez bir yapda tanmlanmas. Aklanan bu iki eletiriye maruz kalmadan geleneklerin modern dnyada da uyarlanabilirliklerinin nn amak iin gelenek kavramnn modernite ve iletiim balamnda tekrar tanmlanmas doru olacaktr. ncelikle tartlmas gereken, gelenekselci olma iddiasndaki bir yaklamn tamamen kar modern bir tavr ierisinde olup olmaddr. Blent Tanjuya gre geleneksel olan seerek ona nem verdiini vurgulayan bir mimari yaklam, sz

20

konusu seme eylemi farkl seeneklerin arasndan yapld iin her halkarda modernliin iinde bulunmaktadr. Bu kanya varlmasnn sebebi deer seme eyleminin modern dnemin koullaryla gerekleebilmesidir. nk Tanjunun da belirttii gibi geleneksel dnyada kimlikler ve deerlerle birlikte doulur, ancak modern dnyada ise bunlar edinilir , daha dorusu edinilmeye allr (Tanju, 2002). Trke szlkte ise gelenek bir toplulukta eskiden kalm olmalar dolaysyla

saygn tutulup kuaktan kuaa iletilen kltrel kalntlar veya davranlar (Eren, 1988) olarak aklanmaktadr. Fakat gerekte gelenek yllardan beri alkanlk haline gelmi tradition ve asla deimeyen sabit bir olgu olarak grlmemelidir. ngilizcedeki szc Latincedeki traditio kelimesinden tretilmitir ve traditio

kelimesinin anlam iletmektir (Webster, 2006). O zaman gelenek sadece iletilenleri deil iletim eyleminin kendisini de tanmlamaktadr. Bu balamda kolektif bir iletim eylemi olarak gelenek ile tarih, nostalji ve yerel kelimelerinin ayrmlarn belirtmek faydal olacaktr. Topluluklarn gemite yaam olduklar olaylarn incelenmesi ve kronolojik ekilde dzenlenmesi olarak tarihin aksine, gelenek hem gemite hem de bugnde yer almaktadr. Bu durumda gelenek imdiki zamanda gerekleen gemiteki bugnn koullarna uyanlarn bilinli eimi olarak grlebilir. olacaktr (Wishwanath, 2006). Gemi bir zamana duyulan bir zlem olarak nostalji kavram ise imdiki zamanda yer almayan ve mekansal yada zamansal olarak uzak olanla ilgilidir. Gelenek ise her zaman bizimle olandr, daima imdiki zamandadr. Gelenek bugn bizimle olmas iin gemiten korumay setiimiz eydir (Wishwanath, 2006). Yerel szc ise rnein yerel mimarlktan bahsettiimizde, bir yere veya blgeye zg, orann koullarna bal bir mimarl tanmlamaktadr. Fakat yere bal olmayan gelenek ise, insanlarla aktarld iin, insanlarn hareket etmesiyle hareket etmekte ve farkl corafyalarda farkl ekillere dntrlebilmektedir (Wishwanath, Gelenek imdiki zamana uydurulmak iin srekli modifiye ediliyorken ancak devam etmeyen gelenek tarih

2006).
Gelenein iletim ve dnm eksenli tanm ve yakn ilikide olduu dnlen dier kavramlarla ayrlklar aklandnda aslnda modernite kavramyla ilikisinin de sanld kadar kart olmad ortaya kmaktadr. Gelenek ve modernitenin en nemli ortak zellikleri ise ikisinin de sabit ve deimez olmak yerine ak halinde olmasdr. Tpk yabanc olann tandk olana veya tandk olann yabanc olana

21

dnmesi gibi gelenek ve moderniteyi de birbirine dnebilir iki kavram olarak grebilmek mmkndr. Bugn gelenek olarak grlenin bir zamanlarn en moderni olmas gibi bu gnn en moderni de gelecekte gelenee dnebilmektedir. Bu yaklam modernitenin gelenei dntrerek ve gelenekten yeniyi, yeniden de daha yeniyi reterek sreklilii salayabileceini de gstermektedir. Tezin bir sonraki aamasnda ise sz konusu dnmn ve srekliliin mimarlkta nasl kurulabilecei rnekler zerinden tartlacaktr. 3.3. Modern Mimarlkta Srekliliin zleri 20. yzyln baz mimarlarnn yaklamlarn ve rnlerini tekrar ele almak bizlere modernite ve sreklilik konusunda yeni bak alar kazandrabilir. Bu nedenle farkl balamlarda veya dnemlerde alm ve modernitenin gemiteki mimari dillerle ilikisini sorgulayan ve bu dillerin dnmlerini nemseyen mimarlara deinilmesi uygun grlmtr. Fakat bu rneklerin tekil rnekler olduu, sz konusu mimarlarn yaklamlarnn takipileri tarafndan srdrlmedii ve dnm abalarnn zamanla nemlerini yitirdii de savunulabilir. Bu balamda ilk olarak modern mimarinin gndeme gelmeye balad ve kilit kavramlarnn ortaya atld dnemlerde mimarln dnmnde aktif rol alan mimarlar incelemek faydal olacaktr. Byle bir dnmn ilk nemli rneklerinden birinin Louis Henry Sullivann almalar olduu dnlm ve sreklilik balamnda onun almalar incelenmitir. Burada dikkat ekilen nokta Sullivann ilevselci yaklamnn yan sra yaplarnda iletiim esi olarak bezemeye de yer vermesi ve gelenei modernize etme abasdr. Daha sonra ise Le Corbusiernin almalar, Bir Mimarla Doru adl kendi kitabnda yer alan aklamalar ve farkl eletirmenlerin incelemeleri dorultusunda tartlmtr. Aslnda gelenee kar gibi grnen mimarn gemi ile gelecek arasnda diyalektik bir iliki kurarak; geometri, lek ve oran gibi insan ruhuna hitap ettiini dnd klasik mimarla ait ilkeleri modern mimari rnlerinde kullanarak gelenei dntrme ve sreklilikler kurma abas vurgulanmtr. Son olarak deinilen Aldo Rossinin ise, ilk iki rnekten farkl olarak modern mimarla ait yaklamlarn yaygnlat ve eletirilmeye baland dnemde tekrar gemile ve tarihi verilerle iliki kurma abas ierisinde olduu savunulabilir. Bu blmde ise Rossinin tip ve arketip kavramlarna bavurarak mimari sreklilikleri grnt zerinden deil, grntnn arkasndakiler ile kurma abasna dikkat ekilmitir.

22

Bu rneklerin dnda benzer veya farkl baka yaklamlarn da olduu savunulabilir. Bu tez balamnda erken modern mimarlardan sadece Le Corbusier ve Sullivann eitli yaplar ile incelenmesine ramen Otto Wagnerin veya Adolf Loosun da tm yaplarnda olmasa da baz yaplarnda benzer sreklilikleri ve dnmleri grmek mmkndr. rnein Wagnerin Postsparkasse binasnda akta braklan alminyum cvatalarla sabitlenmi gibi grnen mermer plakalarn tekrar ile oluan doku sayesinde klasik mimarln izlerine ramen modern bir dilin yakalanmaya alld gzlenmektedir. Adolf Loosun Looshaus binasnda ise tarihselci yaklamdan ve Sessesion sitilinin bezeme anlayndan uzak durularak yakn evresine gre olduka sade grlen bir cephe elde edilmitir. Fakat stunlu girii, neredeyse bezeme olarak alglanan sk damarl mermerin kullanm, klasik mimarlktaki korniin tekrar ve yakn evredeki yaplarla kurduu oransal iliki balamnda yapnn bir sreklilii de salad dnlebilir.

ekil 3.2: Postsparkasse, Otto Wagner (http://www.greatbuildings.com/buildings/Post_Office_Savings_Bank.html)

23

ekil 3.3: Looshaus, Adolf Loos (B. Yldrm, 2006)

Batl mimarlarn dnda ise Hasan Fethi, Charles Correa ve Sedat Hakk Eldem gibi isimler de sreklilik konulu bir tartmada ilk akla gelen isimlerdendir. Fakat Hasan Fethi, geleneksel olan dntrmekten ok onu deimez bir zaman tesi doru olarak grmesi nedeniyle modernite eksenli bir tartmann dnda kalmaktadr. Modern mimarlk dili ve retim teknikleri ile kurduklar ilikiye ramen Sedat Hakk Eldem ve Charles Coreann yaplarnn ise, gerekte kurgusal olan bir mimarlk geleneinin farkl balamlarda kullanlmasyla, dntrlen veya srdrlebilen bir gelenek olmaktan ok icat edilmi gelenekler olma durumuna dtklerini savunmak mmkndr. 3.3.1. Louis Henry Sullivan, Bezeme ile levciliin Birliktelii Chicago Okulunun ve Amerikan gkdelen kltrnn temsilcisi olarak Luis Henry Sullivan dier adalarndan ayran en nemli zelliin, tutarl bir teori ile kendi dnce sistemini aklad yazl metinlere sahip olmas ve bunlar uygulama alanna da yanstabilmi olmas olduunu sylemek doru olacaktr. Mimarlkta ileve ve yeni retim sistemlerine verilen nem ile yaanlan dnemi yanstma kaygs dorultusunda kurulabilecek yeni dnce biimi ve yap sanatn ilk dile getirip uygulayanlardan biri olmas ise, mimarlkta sreklilik konulu bir tartmann iinde yer almasna sebep olmaktadr.

24

Amerikan mimarisinin Amerikann kendine zg koullarndan tretilen kendi formlarn gelitirmesi gerektii inanc ile Sullivan, u sorular nemsemekteydi: 19. yzyln kltrn zetleyen mimari anlatm biimi neydi? an macerasn, ruhunu cisimletirmek iin nasl bir slup yaratlyordu (Roth, 2000)? Sullivan, an yeni mimarisinin gzel, akl banda, mantkl ve insancl olmas gerektiini savunduu Kindergarten Chats adl kitabnda Amerikan mimarln, demokrasinin sanat, demokrasi iin sanat, ve dnemin Amerikal insanlar iin bir sanat olarak tanmlar. Fakat ona gre mimarlk sadece sanatla snrl deildir. Sosyal prensiplerle deerlendirilmesi gereken mimarlk sosyal bir manifestodur grn u ekilde aklamaktadr: mimarlk zerine bir alma sanat zerine yaplm bir alma deildir, gerekte onu reten sosyal durumlarn incelenmesi, yeni tip bir uygarln incelenmesidir (Sullivan, 1947). Sullivann en nemli mimari katksnn elik yksek yaplar olarak doru bir gkdelen tasarmnn nasl olmas gerektiini formule etme abas olduunu syleyebiliriz. 19. yzyl sonlarnda asansr ve elik yap teknolojisinin gelimesi ile daha yksek yaplarn ina edilmesi, daha geni pencere aklklarnn ve daha ok kullanm alannn elde edilmesi imkanl hale gelmitir. Daha nceki yap bilgisinin ve tasarm anlayn dorudan yardmc olamayaca bu yeni durum, teknik bir kriz veya stil krizi olarak grlebilir. Teknolojik gelimeler ok katl binalarn kusursuzca yaplabilmesini olanakl klmasna karn, ok az mimar bu yeni deyliin tasarm nasl etkileyeceini dnmektedir ve bir ou da hala dey ofis kulelerini birbirlerinin zerine dizilmi iki veya katl birimlerden oluturduu kansndadr (Roth, 2000). Bu yeni yap tipinin elerini analiz eden Sullivan, yeni bir mimari dil oluturacak ekilde gkdeleni drt ilevsel blgeye ayrmtr: bodrum kat (makineler ve depo), zemin kat (giriler, lobi, dkkanlar), orta blm (tekrar eden ofis birimleri) ve en st kat (asansr, su tank ve depolar) (Roth, 2000). Zemin zerindeki ilevsel blgenin ayrmnn aka grlmesi, yapnn en nemli karakteri olan deyliin ve yksekliin vurgulanmas ve tayc sistem olarak elik kafesin kolon ve kiri dzeninin de okunabilir olmas ona gre mimarn nemli bir grevidir. Bu zellikler ilk gkdelen almalarndan Wainwright Binasnda ak bir ekilde okunmaktadr. zellikle cephedeki zgara sisteminin kat dzeni, giri katndaki dikdrtgene indirgenmi pencereler ve yine basit bir dikdrtgenle snrlandrlm bezemeli saak ksm dikkat ekicidir.

25

ekil 3.4: Wainwright Binas (http://en.wikipedia.org/wiki/Louis_Sullivan)

Ecole des Beaux-Artsta ald eitimin etkisi ile Sullivann, Beaux-Artsn mimari yaklamlarn gkdelenlerde kullanmak zere dntrdn sylemek mmkndr. Sullivan, bezemeyi daha seici bir ekilde ele alp fazlalklarndan arndrmtr. Tarihi stillerin kulland bezemeler yerine ise kimi zaman kendi tasarm olan iek desenlerini kullanmtr. Sonuta, plan organizasyonuna ve yapnn karakterinin ifade edilmesine duyarllk gstermekle mimarn, Amerikan pragmatizmi ve pratikliini Beaux-Arts anlay ile birletirdiini sylemek doru olacaktr (Roth, 2000). Sullivan tarihselcilerden ayran en nemli farkllk yaplarn ilevine verdii nemdir. Ona gre ileve uyan ve faydac ihtiyalara dayanan gereki bir mimarlk retme arzusu dorultusunda hedeflenen faydann tm talepleri, planlama ve tasarmn temeli olmal, hibir mimari gr, gelenek, inan veya alkanlk bu amacn nn kesmemelidir (Morrison, 1952). Biim ilevi izler grnn ilk savunucusu olarak Sullivan ayn zamanda yapnn tasarmn, inaatn gereklilikleriyle ve tayc sistemiyle de uyumlu alabilecek ekilde gelitirmeyi hedefliyordu. Hem binann ilevini hem de yapm sistemini da yanstmak isteyen bu yaklamn drst ve doru olmaya abalayan ve aldatc etkilerden kanan bir yaklam olduunu savunmak mmkndr.

26

Fakat biim ilevi izler anlaynn onun mimarln tamamen akladn ve kat bir ekilde uygulandn dnmek doru olmayacaktr. Sullivan ilev ve strktrn tamamen aa vurulmasndan ok, ifade edilmesini veya sembolize edilmesini nemsemekte, ilevcilii hem duygusal ve ruhsal gereklerle hem de fiziksel gereklerle ilikilendirmektedir (Morrison, 1952). Sullivann bir baka ilgisi ise organik dnya zerinedir. Ona gre tm hayat organiktir ve bu durum kendini strktrler, ilevler ve organlar araclyla ortaya koyar (Sullivan, 1947). Mimarln doa gibi organik olmasn isteyen Sullivann bu aklamas doa ilgisinin ekilsel olmak yerine daha ok ileve verilen nemle ilikili olduunu, hatta biim ilevi izler grnn de bir doa yasas gibi grlerek nemli bir biyoloji prensibinin mimarlk dnyasna aktarlmas olarak ilediini gstermektedir. Dar anlamyla ilevci yaklamdan binalarda bezemelere yer verilmemesi

beklenmektedir. Sullivan ise tarihi bezemelerin bire bir kopyalanmasna kar olmasna ramen bezemeden tamamen arndrlm bir mimarln da kendi yksek imkanlarn gerekletiremeyeceini savunmaktadr ve bezemeyi davurumun en ustaca ve ince zellii olarak grmektedir (Morrison, 1952). Bu yaklam bezemenin binann kimliini, ilevini ve ruhunu yanstan, hatta toplum ile iletiim kurmay salayan bir ara olarak grldn gstermektedir. Sonuta bezemenin ayn zamanda toplumun bekledii tandklklar barndrarak kltrel sreklilii salayan bir eleman grevini stlendii de savunulabilir. Bezemenin ilev ve iletiim amal kullanlmasn New York Buffalodaki Guaranty Binasnda ak olarak okumak mmkndr. 1985 tarihli binada, Sullivan tarafndan zmlenen farkl ilevsel blgelerin her biri, elik iskeletli ereveyi saran ve koruyan terra kota bezeme bloklarndaki deiimler ile ifade edilmitir (Roth, 2000). Farkl ilevsel alanlarn d cephede belirtilmesi ve bu ayrmn ardndan tekrar birbirlerine eklemlenmeleri bezemedeki eitlenme sayesinde gereklemektedir.

27

ekil 3.5: Guaranty Binas (http://en.wikipedia.org/wiki/Louis_Sullivan)

ekil 3.6: Guaranty Binas (http://www.bc.edu/bc_org/avp/cas/fnart/fa267/sullivan.html)

Sullivann mimari ideallerini en iyi yanstan bina olarak grlen Guaranty Binasnda strktr ve bezemenin ilikisini gsteren dikey eritler ise ykseklik vurgusunu arttrmakta ve kabuk veya duvar yerine taycl salayan kafes siteminin varln ifade etmektedir. Bir zgara sistemine oturtulmu bezeme dzenine sahip binann en

28

ilgin zellii ise, sz konusu dzenin deiime urad ta ksmdr. Yuvarlatlarak vurgulanm ta ksm, tekrar eden ofis katlarnn bittiini, zgara sisteminin sonlandn ifade eden modern bir antsalla sahiptir (Elia, 1996). Carson, Pirie ve Scott Alveri Merkezinde ise sokak ile iletiimi salamas istenen giri katnda kullanlan dkme demir bezemeler st katlarda asla kullanlmamaktadr. st katlardaki son derece yaln haldeki zgara sitemi ile pencere alanlarnn art daha ok k alnmasn ve sergilenen rnlerin dardan kolayca grlmesini salamaktadr. Bir iletiim ve sreklilik arac olarak bezeme kullanmnn kstlanmas ve sadece gerekli grlen alanda yer almas nemli bir dnmdr.

ekil 3.7: Carson, Pirie ve Scott Alveri Merkezi (http://www.bc.edu/bc_org/avp/cas/fnart/fa267/sullivan.html)

Sitili sadece belirli insanlarn dncelerinin kristallemesi olarak gren ve sadece onu yaratan zaman ve insanlar iin geerli olduunu savunan Sullivann eklektisizm eletirisi, onu ann mimarlarndan ayrcalkl klmaktadr (Morrison, 1952). Yaptlarndaki bezeme ve ilevciliin birliktelii onun modernizmin babas olarak grlmesinin yan sra gelenekselci olarak adlandrlmasna da sebep olmutur. Fakat Sullivann biim ilevi izler ve bezeme mimarln yksek imkanlarn

29

gerekletirebilir gibi grleri, basite indirgenerek ayr ayr formller olarak katlatrldnda, ayn baarl sonu yakalanamayacaktr. Bu nedenle Sullivann almalarn kltrel sreklilii koruyarak gelenei modernize etmek ve adm adm dntrmek amacyla harcanm bir aba olarak grmek mmkndr. 3.3.2. Le Corbusier, Klasik lkelerin Dnm Le Corbusiernin, 21. yzyl bandaki toplumsal, ekonomik ve endstriyel dnmler sonrasnda yeni mimarln nasl olmas gerektii ile ilgili en kapsaml ve nemli neriyi getirdiini syleyebiliriz. Dnmler sonucu ortaya kabilecek toplumsal bir krizi nlemek zere Le Corbusier, sz konusu durumlar ile elimeden onlarla birlikte var olabilecek, dier yeniliklerle btnlk salayabilecek bir mimari slubun peinde olmutur. Fakat bu yeni mimarlk araynn sonucunda mutlak yeniye varlp tamamen gemiten koparlm rnlerin ortaya ktn sylemek doru olmayacaktr. Bu nedenle Le Corbusiernin hangi amalar dorultusunda neler yapmak istediini ve hedeflerini nasl gerekletirdiini tekrar incelemek gerekmektedir. Yaad a bir yapm ve yeni toplumsal ve ekonomik koullara uyum salama dnemi olarak gren Le Corbusier Bir Mimarla Doru adl manifesto niteliindeki kitabnda syle demektedir:
Bir dnemecin eiindeyiz; yeni ufuklarn gelenein soylu izgisine ulamas ancak kullandmz yntemlerin tmyle gzden geirilip dzeltilmesiyle, yapm sisteminin yeni temel ilkelerinin belirli bir mantk erevesinde saptanmasyla gerekleecektir (Le Corbusier, 1999).

Bu balamda Le Corbusiernin bir yandan eski mimari dzen ve gelenekleri ykmak, bir yandan da yenilerini ina etmek, hatta yeni olan gelenein iine katmak istediini sylemek doru olacaktr. Le Corbusier'nin youn abasn artk sadece -m gibi yapmak ile yetinen organizmann yerine mekanizmann geirilmesi olarak zetleyen hsan Bilgine gre Le Corbusier de, tpk kuann dier modernistleri gibi fiziki evrenin "organik" yapsnn artk zldn, geri dndrlemez bir biimde sakatlandn grmtr (Bilgin, 1999). Byle bir durum karsnda mimarln gelenek ve greneklerin arasnda boulduunu dnen Le Corbusier, bir an gereksinimini sanld gibi basit gereksiz eklemeler, birka ince bezeme rn yerine an genel retiminin saptadn dnmektedir (Le Corbusier, 1999). Bu noktada da sahte ve biimsel olduunu savunduu bir organik dil yerine, dorudan yeni koullara ve srelere referans veren bir mimarln arayna girmitir.

30

an her gn kendi biemini kendisi saptadn savunan Le Corbusier makineyi dnemin estetik deeri olarak grmtr. Le Corbusier, makinenin ilevini net ve dzgn bir ekilde yerine getirmesi ve aklc kurallarca belirlenmi bilimsel verilere ve matematie dayanan standartlara gre retilmesi gibi zelliklerini takdir etmekte ve bu zellikleri mimari rnlerde de grmek istemektedir. Mimari tasarm ve retim srecini deitirecek bu yaklam u szleri ile desteklemektedir:
Bir standardn saptanmas, usa yatkn elerin usa yatkn bir tutum izlenerek rgtlenmesi ilemidir. Ktle kesinlikle nceden tasarlanamaz, bunlar birer sonutur (Le Corbusier, 1999).

Bu grler dorultusunda Le Corbusier, evrensel bir mimari slubun ve estetiin ilkelerini oluturmak iin ilham kayna olarak byk tahl ve buday silolarn, transatlantikleri, uaklar ve otomobilleri gstermektedir. Sonunda da konutu yaamak iin bir makine olarak tanmlayacaktr. levsellie, verime ve teknolojik gelimelere yaplan bu vurgu Le Corbusier mimarlnn baarsnn daha ok teknik adan salandn ve sonu rnn de tam anlamyla geleneksel mimari elerden arnm bir ilevsellikte olduu yanlgsn dourmaktadr. Simgesellik olmadan mimarln olamayacan savunan Alan Colquhoun ise modern hareketin yaratt yaplar konusundaki beenimizin, teknik sorunlar zmekte kat ettikleri yoldan ok simgesel ifadeler olarak baarl olularndan kaynaklandn savunmaktadr (Colquhoun, 1990). Aslnda Le Corbusier de grnrdeki sloganlaan makine metaforunun ardnda, mimarln yararcln daha da tesinde bir olgu olduunu savunmakta ve yle demektedir:
Bir nesne bir gereksinim karlad zaman bu onun gzel olduu anlamna gelmez; bu yalnzca ruhumuzun bir blmn honut klar (Le Corbusier, 1999).

Le Corbusiernin ilevsellik, makine estetii ve standardizasyon dnda mimarl anlaml ve yaanabilir hale getirecek baka araylar iinde olduu aktr. zellikle geometri, simetri, ritim, lek ve orana duyduu ilgi ise onun mimarlnn gemile kurduu nemli balar aa karmaktadr. Le Corbusier iin aa uygun anlaml bir tutarllk araynn en nemli aralarndan biri geometri olmutur. Ona gre geometri insann anlatm dilidir ve eksenler, daireler, dik alar geometrik gereklilerdir, gzmzn lp tanyabilecei sonular verirler ve bunlarn dnda her sonu rastlantsal, mantksz ve keyfi olacaktr. Bu nedenle de geometrik biimlerin kullanlmasn yce sanat yolunda ilerlemek olarak grr (Le Corbusier, 1999). Bir Mimarla Doru adl kitabnda otomobil, uak ve geminin yceltilmesinin yan sra bir ok tarihi yapdaki mekan, ktle ve cephe kurgulanlarna deinmesi dikkat

31

ekicidir. rnein Notre-Dame Katedralinin zerinde yapt llerle katedralin belirleyici n yznn kare ve daire temel alnarak dzenlenmi olduunu ispatlar. Byk Pers Kubbelerindeki uyumun ve ustaln ise 3, 4, 5 oranndaki birletirici genden kaynaklandn dnmektedir. Parthenon tapna ve spor araba modellerini ayn sayfalarda yaynlayarak yunan tapnann her esi ile dzenlenmi ve bir standarda gre uygulanm seimin rn olduunu ve orantnn aka okunarak en st dzeyde bir anlatm ve hassaslk ierdiini savunmas zellikle ilgintir. Fakat Le Corbusiernin rnek gsterdii tarihi yaplar zenle setiini ve hatta benzer ilkeleri yanstmadn dnd Parisdeki Orsay Gar ve Grand Palais gibi yz yl dnmnn tarihselci binalarn mimari yapt olarak grmediini de unutmamak gerekir. nk ona gre byk mimari alarn aknlk verici farkll, bezeme zelliklerinden deil, temel ilkelerinden kaynaklanmaktadr (Le Corbusier, 1999).

ekil 3.8: Le Corbusiernin oran zerine almalar (Le Corbusier, 1999)

lek konusunda ise zellikle Bursadaki Yeil Camiye hayranln dile getiren Le Corbusier, camideki kk kap, kk hol ve fakl genilikteki akla sahip mekanlarn ilikisinin gzler ile mekann llmesini ve grkemin duyulmasn saladn dnmektedir (Le Corbusier, 1999). Le Corbusiernin insan merkezli algy ve hareketi nemseyen lek anlaynn en nemli gstergesi ise bir ok yapsnn tasarmnda esas ald Modulor sistemidir. Bu sistem ile Le Corbusiernin aristokrat zevkine dayanan bir nceki estetik kuramlar yerine hareket ve deneyime dayal kolektif bir estetie yneldiini sylemek mmkndr (La Marche, 2003). Le Corbusier zerine yazd kitapda Franoise Choay ise 19. ve 20. yzyl mimarlnn ant ve konut yaplarnda kendisini yabanc hisseden modern insann, Le Corbusier yaplarnda tm hareketlerini kuatan mkemmel bir gvenlik, tandklk ve bir eit mutluluk bulacan savunmaktadr (Choay, 1960).

32

ekil 3.9: Modular sistemi (B. Yldrm, 2006)

Fakat Le Corbusiernin tarihi yaplar zerinde yapt incelemelerinin neticesinde oran ve lek gibi ilkeler ile birlikte tarihsel biimleri de kullanmad aktr. Daha nce de belirtildii gibi onun mimarisini eski sistemleri paralamann ardndan gelen bir yeniden kurgulama olarak grmek doru olacaktr. Paralamay en gl ekilde temsil eden almas ise Domino evidir. Le Corbusiernin bu izimi sadece yap iskeletinin ayrmasn deil, cephenin, i duvarlarn ve dier bir ok yap elemannn da bamsz olarak kurgulanabileceini, ayrm elemanlar olarak tasarlanabileceini gstermektedir. hsan Bilgin Le Corbusiernin bu dorultudaki amacn yle aklamaktadr:
Nesnenin, eskiden birbirlerine sk skya bal olan unsurlarn ayrtrmak, birbirlerine bamllktan kurtarmak istiyordu: Plan cepheye, konstrksiyona, hatta alt ve st katn planna; cepheyi plana ve konstrksiyona; konstrksiyonu mekan kurgusuna; pencereyi duvarlara bamllktan kurtarmakt istedii. Dahas da var: Baheyi topraktan, evi yerlemeden, yerlemeyi ehirden, yaya yolunu oto yolundan.., her eyi birbirinden, birbirine baml olmaktan, birbiri tarafndan koullanyor olmaktan kurtarmay, bamszlatrmay hedefliyordu (Bilgin, 1999).

Sonuta ise daha serbest bir ekilde kurgulanan, esnek ve akkan bir mekan elde edilmesi sz konusudur. Ayrtrma ve bamszlatrma ileminin ardndan ise bilenen eski biim ve sistemlerin olduu gibi tekrar kullanlmasna gerek kalmad savunulabilir.

33

ekil 3.10: Domino Evi (http://www.usc.edu/dept/architecture/slide/ghirardo/CD3/022-CD3.jpg)

Fakat paralara ayrlan elemanlarn tekrar bir araya gelilerinde sreklilii engelleyecek ekilde gemi mimari dillerden tamamen uzak durulduunu kabul edebilir miyiz? Alan Colquhoun genel olarak mimarlkta modern hareketin gelenek ile radikal bir koputa bulunma iddiasn yalanlamakta ve Le Corbusier mimarlndaki kltrel srekliliklere dikkat ekmektedir. Le Corbusier yaplarn titiz bir zmlemeye tabi tutan Colquhounun bu yaklam, Sibel Bozdoana gre gelenei istesek de atamayacamz, ancak yava yava ve para para dntrebileceimizi syleyen Popperc felsefe dorultusundadr (Bozdoan, 1990). Colquhoun incelemeleri sonrasnda u sonuca varmtr:
Be noktadaki her yeni kural grubunun kendisine geleneksel yap elerinin geleneksel eklemleniini temel almas Le Corbusier iin bir nceki uygulama ile yeni reetenin paradigmatik yada eretisel bir grup oluturduunu ve yeninin ancak eskiye gndermelerle tam olarak anlalabilir olduunu gsterir. yleyse Le Corbusiernin yaratc srecini tartrken, kltrel boluktaki bir yaratltan ok bir yeniden yorumlama srecini gsteren kavramlarn yer deitiriminden sz etmek olanakldr (Colquhoun, 1990).

Colquhounun yorumundan anlalan, Le Corbusiernin modern mimarln 5 temel noktas olarak tanmlad ilkelerinin (1. Yapnn plotiler zerinde ykseltilmesi, 2. Serbest plan, 3. Serbest cephe, 4. erit pencere, 5. at bahesi), aslnda klasik mimarln yeniden yorumlanmas ve dntrlmesi olduudur. zellikle klasik yaplardaki cephe revann yapnn nnde olmak yerine altna geerek pilotilere

34

dnmesi ak olarak okunmaktadr. Ayrca korniin yok edilmesi gibi altnc bir ilke ile de korniin plastik enerjisinin derin bir parapete datlmas da sz konusudur (Colquhoun, 1990).

ekil 3.11: Villa Savoye (http://en.wikipedia.org/wiki/Image:Villa_savoye_cote.jpg)

Bir dier incelemesinde ise Colquhoun, Le Corbusiernin Venedikteki Hastane yapsna deinmi, kentin btndeki dokusunu, yani kanallar ve avlularla paralanm bir dolu ktleyi de yineleyen bir rntdeki hastane yapsnn aslnda kendisi de bir yap olan Venedikin su zerine uzanm bir kolu olduunu aklamaktadr (Colquhoun, 1990). Alak katl ve paral yerleimi ile Venedik Hastanesi projesi Le Corbusiernin tarihi evreye duyarlln ve uyum arayn aa karmaktadr.

ekil 3.12: Venedik Hastanesi projesi

Le Corbusiernin klasik mimariden yola karak yapt dnmleri soyutlamalar olarak da deerlendirmek mmkndr. Mimari biimlerin, elemanlarn ve yzeylerin soyutlanmas aslnda klasik mekan anlaynn soyutlanmasdr. Tarihi katmann bu

35

yntemle daha grafik olarak grnmesi ise ortaya kan yeni mimarinin daha az yabanc ve daha tandk olmasn, yeninin insanlar tarafndan kabul edilebilir ve beenilebilir olmasn ve kltrn rettii gnlk genel biim stokunun iine girebilmesini salayacaktr (La Marche, 2003). Le Corbusiernin hem gelenee kar gibi grnen hem de gelenee atfta bulunan mimarlnn gemi ile gelecek arasnda diyalektik bir iliki kurduunu savunabiliriz. Sonuta ulamak istedii mimarlk zaman tesi bir klasik mimarlktr. Onun mimari baarsnn ardnda ise tarihi yaplar okuyabilme, onlarda bulduu ve onlar baarl kldn dnd ilkeleri dntrebilme ve ok iyi analiz ettii kendi ana adapte edebilme yeteneinin yattn sylemek doru olacaktr. Sloganlatrlan iddialarnn ardnda yatan duyarl mimari yaklamlar ve geometri, lek ve oran gibi insan ruhuna hitap ettiini dnd ilkelere verdii nem, onu modern hareketin mirass gibi grnen bir ok mimardan da ayrmaktadr. Fakat, gnmz mimarlna, zellikle de Le Corbusiernin zerinde younlat konut sorununa baktmz zaman onun temelini att dnmlerin olumlu bir ekilde srdrldn, onun mimarln baarl klan ilkelerin tmnn geerliliini koruduunu sylemek mmkn mdr? nce paraladktan sonra dnemin koullaryla yeniden kurmak istedii btnln, hedefledii gibi tm dnya da olumlu sonular verdiini savunmak g olacaktr. Belki de gnmzden bakldnda, Le Corbusiernin baz yaklamlarnn yanl anlaldn, sylevinin baz ksmlarnn nemsenmediini ve ilevsellik ve makine estetii vurgusu altnda dier nemli ilkelerinin unutulduunu sylemek de doru olacaktr. Fakat buna ramen Le Corbusiernin, yaplar ve dnceleri ile modern mimarln gemile bir sreklilik kurabileceini de gsterdiini unutmamak gerekir. 3.3.3. Aldo Rossi, Tip ve Arketip Modernizmi hem eletiren hem de savunan ve modernizmi tamamen yadsmadan sorunlarn irdeleyip zmler aramaya alan bir mimar ve de nemli bir teorisyen olarak Aldo Rossi, modernite ve sreklilik ilikisinin incelenmesi iin nemli bir rnektir. Yeni Aklc akmn kurucusu olarak kabul edilen Rossi, sreklilikleri bu gn hala deneyimlenebilen gemiler olarak tanmlamaktadr (Rossi, 1984). Onun zellikle ilgilendii tipoloji ve arketip kavramlar ise modern mimarln anlam ve sreklilik sorununu amak amacyla bavurulan kavramlar veya aralar olarak grlebilir. Rossi dnda Michael Graves, Robert Venturi, Rob ve Leon Krier, Mario Botta ve Alan Colquhoun gibi bir ok mimar da tipoloji ve arketip kavramlar zerinde almalarda bulunmutur.

36

Psikolojide Jung tarafndan ele alnan, bir nesnenin veya bir duygunun ilk hali anlamndaki arketip kavram, mimaride form olarak yer almaktadr. Tarih boyunca kullanlan formlarn kkeninde yatan basit ve ilksel formlar olarak arketipler, ilk bakta tannan, kendinden baka hibir eye benzemeyen ve sadece kendini anlatan somut yapdadrlar. Pratik ve teori tarafndan test edilerek zaman ierisinde oluan tip ise bir soyutlamadr. Tip, Aldo Rossiye gre sadece form ile zde deildir: Gzellie duyulan ihtiya ve zlem dorultusunda gelitirilen tip, toplumdan topluma ekil deitirse de bir yaama ekli ve form ile ilikilidir. Tip mimarln en temel fikri olarak, onun zne en yakn olandr (Rossi, 1984). Mimarlkta bu kavram, sosyopolitik bir kamusal gereklik kavram ile ve kamusal kurumlarn ve kamusal eylemin yeri olarak kentle sk skya ilikilidir (Colquhoun, 1990). Aldo Rossinin The Architecture of the City adl kitabnda, modernizmin uzak durduu kenti analiz etmek, kentsel dinamikleri anlamak, kentsel katmanlar zmek gibi abalar, mimarln anlamn kentsel balamdan ald dncesiyle mimari tasarmlarn k noktas olarak sunulmutur . Rossiye gre ehir kendi kendine byyen, bilin ve hafza kazanan bir insan yaratl, mimarlk iin bir referans noktas ve kolektif bellein yeridir. Mimari pratik alannda artk ehrin nemsenmemesini eletiren Rossi, mimarn yapsn tabula rasa zerine kurmamas gerektiini savunur ve ehir zerinde alarak, ehirden bir eyler renip kentin kolektif belleindekileri ortaya kararak onlar yeniden yorumlamay hedefler (Rossi, 1984). Colquhouna gre de kltrel bellein arac olarak mimari tip dncesiyle ve bu bellein etkinlik kazand bir ortam olarak da kentle ilgilenen bu aratrma alan doaldr ki bir tr kltrel btnlk, trdelik ve tarihsel sreklilik dncesi ile balamaktadr (Colquhoun, 1990). hsan Bilgin ise Rossi mimarln u ekilde zmlemektedir:
Tipolojinin bir arada tuttuu daarck oalmadan nceki ilk haline, kltrn iddetine maruz kalmadan hemen nceki noktasna, arketiplerine doru ekilir. Bir adm daha geri gidilse geometrik idealara, kareye, gene, daireye dnecektir. Mimari, kltrle saf form arasnda salnr, daha dorusu asl kalr, donar (Bilgin, 1992).

Aldo Rossinin hedefinin hem yeni olan hem de tandklk ieren ve akrabalklar kurabilen bir mimarlk retmek olduunu syleyebiliriz. Bu nedenle kolektif hafzay, toplumlarn tarihini, yaamn ve dnmlerini kayt eden tip ve arketiplere ilgi duymutur. Bu amala da en yaygn olarak kullanlan ve sklkla tekrar eden mimari ve kentsel eleri incelemitir. Fakat gelenekten gelen bu eler kat olmak yerine

37

yeniden yorumlanmaya ve dnemin ihtiyalarna gre yeniden dzenlenmeye olanak verebilecek ekilde ele alnr. Alan Colquhoun ise, Tomas Moldanadonun bir seminerinden yola karak, snflandrma tekniklerimiz bir sorunun tm deikenlerini kurmakta yetersiz kaldnda, aray kapatmak Bu iin ile bir biimler tipolojisini yaratma kullanabileceimizi eylemi gemi hatrlatmaktadr. yaklam mimari yap

gereksinimlerden veya ideolojilerden gnmzn gereksinimlerine bir biim uyarlama sreci olarak grlmektedir. Fakat tipler, tasarm snrlandrmak, belli kalplara sokmak, mimara hazr zmler vermek zere kullanlmazlar. Colquhoun bu aralarn mimara yalnzca ereveyi ve iinde ilem yapt balam sunduunu savunmaktadr (Colquhoun, 1990). Sreklilii salayabilecek kalc ve deimez tiplerin veya arketiplerin aray ise mimar daha basit biimlere hatta temel geometrik formlara yneltmektedir. Aldo Rossi mimarlnda da tpk Le Corbusierde grld gibi geleneksel biimlerin soyutlanmas, indirgenmesi, fazla olduu dnlen katmanlarn silinmesi ve plak ze ulalmas hedeflenmektedir. Bu yaklam Rossinin Venedikteki geici yzen tiyatrosunda da grlmektedir.

ekil 3.13: Il Teatro del Mondo (http://www.pritzkerprize.com/rossi/rossipg.htm)

38

ekil 3.14: Il Teatro del Mondo izimleri (http://www.designboom.com/history/teatromondo.html)

Aldo Rossinin uygulad ilk konut kompleksi Gallaratese de, basitliin ve sadeliin tekrarna ynelik vurgu, modernist mimarlarn yaklamlarn hatrlatmaktadr. 182 metre uzunluundaki yap aslnda dar bir bolukla ayrlan iki binadan olumaktadr. ki temel arketip eleman olarak pencere ve kolon bina boyunca birbirini tekrar ederek devam etmektedir. Rossi mimarisinin snrl saydaki arketipik enin tekrar zerine kurulduunu savunan hsan Bilgine gre Gallaratase konut kompleksi, snrl sayda elemann tekraryla olumasna ve her hangi bir manyerist tavrdan uzak durmasna ramen klasiklemeye balamaktadr (Bilgin, 1992).

ekil 3.15: Gallaratese konut blou (http://www.flickr.com/photos/61876238@N00/73297231/)

39

ekil 3.16: Gallaratese konut blou (http://housingprototypes.org/project?File_No=ITA021)

1971de kazand yarmann ardndan kademeli olarak ina edilmeye balanan Modenadaki San Cataldo Mezarl ise mimarn en ok tartlan yaplarndandr. ller iin bir ehir olarak Modena mezarlk kompleksinde; krma at, pencere boluu ve kolon arketipleri en yaln halleriyle kullanlmtr. Kompleksin merkezinde duran kp eklindeki yap ise son aamasna kadar soyutlanm pencere boluklarna sahip drt duvardan olumaktadr. Deme veya ats olmayan bu yap antsal duruu ile gl bir etkiye sahiptir. Fakat, dier bir ok yapsndan daha fazla gerek st grnen San Cataldo Mezarl Kompleksi, Rossinin kendi mimari yorumunun ve kent belleinden kard arketiplerin gerekte dier insanlarca anlaldnn ve yapy deneyimleyenlerin kolektif hafzalarn canlandrdnn sorgulanmas gereini ortaya koymaktadr.

ekil 3.17: Modena Mezarl (http://www.pritzkerprize.com/rossi/rossipg.htm)

40

ekil 3.18: Modena Mezarl (http://www.flickr.com/photos/bbarnhart/sets/681138/)

ounluun paylat ve anlad bir dil peinde olan Rossinin yaklamnn baz sorunlar da beraberinde getirdii aktr. Aldo Rossi, tandk olan bir mimarl retmeyi hedeflese de etki olarak yeni ve yabanc olan tandk hale getirmeye alan Le Corbusier mimarlnn tam tersine, yani tandk olannn yabanclamasna sebep olduu dnlebilir ve yaplar kiisel, kapal ve dier insanlar iin ulalmaz olarak deerlendirilebilir (La Marche, 2003). te yandan Rossinin kimi yaplarnn baskc rejimlerin mimari rnlerini hatrlatt da savunulabilir. Sorulmas gereken bir dier soru ise amzn oulcu olduu dnlen dnyasnda sadece arketip ve tip zerine younlaan bir mimarln tm sorunlarmza cevap retmekte yeterli olup olamayacadr. Fakat uygulanm yaplarnn gerisinde Rossinin ak olarak nerdii mimari sreklilii grnt zerinden deil, grntnn arkasndaki tip ve arketipler olarak kurmaktr. Bu yaklam da modern mimarlk dili ile gemiten gelen tandk ve snanm mimarlk dillerinin birlikte var olabileceklerini gsteren nemli bir nermedir.

41

4. TRK YE BALAMINDAN B R RNEK NCELEMES : TURGUT CANSEVER VE TRK TAR H KURUMU B NASI 4.1. Turgut Canseverin Mimarlk Anlay Mimari tasarm, uygulama ve yazn alanlarndaki almalarndaki zgn yaklam ve moderniteyi eletiren ama slam mimarl dorultusunda yeniden yorumlayarak geerli klmay hedefleyen bak as ile Turgut Cansever, Trkiye mimarlk ortam iin nemli bir muhalif mimar olarak grlebilir. Onun almalar, modernitenin sorunsallarna ynelik iinde bulunduu corafya ve kltr balamnda verilmesi hedeflenen zgn bir cevap aray olarak da deerlendirebilir. Canseveri, Trkiyedeki ve dnyadaki dier bir ok gelenekselci mimardan ayran en nemli zellik ise, onun gemiteki bir altn an donmu ve deimez kurallarn zmleyip uygulamay hedeflemek yerine iinde yaad an sorunlarna da zm aray iinde olmasdr. Bir ok yazsnda da belirttii zere Canseverin hedefi, gelenein kapal snrlarnda bir ksr dng ierisinde retmek deil, ucu ak olarak tasavvur edilen ve bu gnn koullarna cevap verecek ekilde dntrlebilen bir gelenek ile mimari retime balamaktr. Bu konumu ile Cansever, modernite ve sreklilik konulu bir tartmada, yaplar ve dnceleri ile incelenmesi gereken nemli bir mimar olarak grlmektedir. Cansever gelenek zerine dncelerini u ekilde aklamaktadr:
hibir rn bir gelenein parasna dnmeden, evvelki safhasnda kar karya bulunduu gereklerle ok ciddi bir ekilde ve olabildiince derinlemesine hesaplamadan, onlar deerlendirmeden ortaya kamaz. Ancak bunu yapan birka neslin rn sonuta gelenei ortaya karabilir. Tabii, bu gelenein de l kalplar yerine, ucu ak kalplar olmas kaydyla (Cansever, 2002).

Bu bak asna gre gelenek, her toplumun tarihi ve kltrel mirasnda var olan ve yeniyi retmek iin ba vurulmas gerekilen bir kaynaktr. Bu nedenle sz konusu mirasn korunmas yeninin de retilmesi iin gereklidir. Bu dorultuda Canseverin sreklilii salayabilecek bir etken olarak grd inan sistemini, onun mimarlk zerindeki etkilerini nasl tanmladn ve modernite zerine dnce ve eletirilerini irdelemek faydal olacaktr.

42

4.1.1. Btncl nan Sistemi ve Sreklilik Turgut Canseverin mimarlk anlaynn en temel zellii, ona gre varln btn alanlarn kapsayan ve yaamn tm sorunlaryla karmak bir iliki ierisinde bulunan mimarln, herhangi bir basit ematik formle deil daha geni bir inan ve dnce sistemine dayandrlmasdr. Byle bir btncl st dzey sistem, mimarn zm arad kltrel ve mekansal sorunlar deerlendirmesi, malzeme ve teknolojinin doru kullanmnn belirlenmesi gibi bir ok konuda tercih ve kararlarn alnmas iin yol gsteren ve ilham verendir. Cansever, mimari ve sanatta st dzey bir ortak sistemin gerekliliini u szleriyle aklamaktadr:
Sanatkarlarn ve o sanat yaayanlarn ortak inan ve deerlere inanmalar, bunlardan birinin dierine hkmeder duruma gelmemesi ve hayatn bir atma, tezat, eliki, kargaa cehennemi olmasn nlemek iin tek yoldur. Mimaride kltrel btnl ve devamll gerekletiren, tahakkm etmeyen bir standartlar dzeninin tek temeli de ortak deerler ve inan sistemidir (Cansever, 1992).

Fakat Cansever byle bir sistemin faydac, pragmatik, estetik, teknolojik, salt aklc veya maddi dzeylere dayanmasnn insanlar smr alanlarna ynlendireceini veya dar bir varlk dzeyinde snrlayarak mimarinin eser olma zelliini ykacan ve varln btn ynlerini ieremeyeceini hatrlatmaktadr (Cansever, 2006). Bu denenle de yol gstermesi gereken sistemi inan olarak belirlemekte ve u ekilde tanmlamaktadr:
Sanat eseri varlk-kainat tasavvurunun yaplana yansmasdr. Eserini ortaya koyarken ald her karar sanatkarn varlk ve varln gleri hakkndaki tasavvuruna gre ekillenir. Bu zellikleri ile sanat din ve ahlak alanndadr (Cansever, 1992).

nsann att her adm, ald her karar inancnn bir yansmas olarak gren Cansever, inancn tm kltr alarnn ana belirleyicisi olduunu ve sluplarn da inancn biimlemesi olarak grlebileceini savunmaktadr (Cansever, 1992). nancn sz konusu etkisini ise u szleriyle aklamaktadr:
Yaratc sanat eseri slubu ile kainatn-varln btnleyici bir sezile ifadesini ortaya koyar. Sanat faaliyeti yaratma ii olduu iin slup telakkisi estetiin deil ahlakn metotlar ile incelenmelidir. Nasl ve hangi zelliklere sahip bir sanat eseri ve slup gelitirilmelidir sorununa ancak ahlak ve din alanlarn da kapsayan genetik analizler sonunda tutarl cevaplar bulunabilir (Cansever, 1992).

Canseverin, yaamn tm alanlarn inancn etkisiyle ekillenen gl bir btnlk iinde dnmek ve yaamak istediini savunan Uur Tanyeli ise onun yaklamnn Tasavvufta varln birlii anlamna gelen ve evreni her eyi kapsayan

43

tek bir btncl varlk olarak gren vahdet-i vcut kavram ile ilikilendirilebileceini belirtmektedir (Tanyeli, 2001). Tm evreni kapsayabilecek gteki bir sistemin gerekliliine duyulan inan, mimarlkta da evrensel ilkelerin gerekliliini destekleyecektir. Bu nedenle Cansevere gre bir yapnn geerlilik kazanmas ve varl ile dnyay gzelletirebilmesi evrensel bir takm dorular zerine kurulmasna baldr ve evrensel olarak geerli saylabilecek inan veya gerekler de kiisel deil dini inan veya gereklerdir (Cansever, 2006). Dinin tanmlad evren ve varlk anlaynn mimaride kltrel btnl ve devamll gerekletirebilecek bir etken olduunu savunan Cansever, bu grleri dorultusunda slam dininin mimaride biimleniini zmlemeye ve slam mimarlnn temel zelliklerini aklamaya almtr. slam mimarlnn evrensel ilkelerini aa kararak gnmz mimarl iin zmler sunmay hedefleyen Cansever bir ok yazl metninde slam mimarlnn zellikle u noktalarna deinmektedir: Yaanan sanat anlay, tezyinilie verilen nem, mekanik btnlk, tektonik btnlk ve standartlarn gereklilii. Cansever tanmlad bu yaklamlar ayn zamanda kendi yaplarnda da srdrmeyi hedeflemitir. 4.1.1.1.Yaanan Sanat Anlay ve Tezyinilik Turgut Cansevere gre slam sanatn dier batl sanat anlaylarndan ayran en nemli zelliklerden biri farkl sanat felsefelerine sahip olmalardr. Ona gre batnn aksine slamda yaanan sanat felsefesi hakimdir. Cansever yaanan sanat kavramn u szleriyle aklamaktadr:
Trk- slam ve zellikle Osmanl kltrnde seyredilen sanat yerine yaanan sanatn hakim olmas; insanlarn hayatn her annda, bir sanat, kltr duyarll ile ycelmeleri, byk mimari eserlerin varl ile olmaktan daha ok, insan hayatnn her ann evreleyen evler, mahalleler, sokaklar, i ve alma yerlerinin mimari zelliklerinin idrak edilmesi ile salanr. nsan, ina edilip biimlendirilen bir mimari evrenin oluumuna katld nispette onun sorumluluk ve bilincine eriir. Onu daha gzelletirme iradesi geliir. Yani gittike daha fazla ve daha derinden fark ettii mimariyi anlar ve tadna varr, onunla yaar, onu gelitirir. hatta birlikte geliir (Cansever, 1992).

Cansever daha ok pasif bir izleyici konumuna itildiini dnd Hristiyan sanat ve mimarl (rnein Gotik katedralleri) izleyicisinin yerine, insana hkmetmeden, hareketlerini ynlendirmeden seme zgrln koruyan slam sanatnn bamsz, bilinli ve aktif izleyicisinin olumlu durumunu vurgulamaktadr (Cansever, 2006). Ona gre bu durum ayn zamanda byk ve etkileyici olmak iin yaplm mimari eser ile insan yce bir varlk olarak gren, dnyay daha da gzelletirmek amac ve

44

anlay ile yaplan mimari eser arasndaki ayrmdr (Cansever, 1992). Bu dorultuda slam mimarisindeki tezyinilik anlay yani bezemecilik de sanatla i ie yaayan, evresine kar duyarl bireyin bir grev olarak evresini gzelletirme abasdr. 4.1.1.2. Mekanik Btnlk ve Tektonik Btnlk Turgut Cansevere gre slam sanat ve mimarln batdan ayran bir dier fark ise organik btnlk anlay yerine mekanik btnln tercih edilmesidir. Buna gre organik btnlk ile kastedilen paralarn snrlarn ve kimliklerini btnlk iinde kaybettikleri, organizmann paralanmaz ksmlar olarak btnlk iinde eridikleri bir anlayken, kbistik btnlkte bamsz paralar snrlarn ve kimliklerini koruyarak bir kollektivite veya yn oluturmaktadrlar (Cansever, 1992). slam mimarln kbistik bir btnlk olarak deerlendiren Cansever bu ilikiyi u ekilde aklar:
Kullarn tek tek Allaha bal ve kendi ahsiyetleri, mkellefiyetleri ile ykml addedildikleri slamda, mimari eser byle bir yn kollektivite, kubistik bir btnlktr. Yunan stununun organik bir btnlk olmasna karlk , Osmanl inisinin iek ve yaprak tezyinatnn veya Roma heykel sanatnn insan figrlerinin veya Bizans mozaiklerinin kbistik btnlkler olduklarna iaret etmek isterim (Cansever, 1992).

Kubistik btnlk anlaynn slam mimarisindeki yaanan sanat yaklamn da destekler nitelikte olduu sylenebilir. Cansever organik btnlk ierisindeki bir sanat eserinin yaps ve ilikilerinin kavranlmaz bir hale gelmesiyle bir nevi maniple etme veya yanltma aracna dnebileceini, mekanik btnlkte ise tarafsz ve ynlendirici olmayan , insann seme hakkn elinden almayan bir sonuca varlabileceini savunmaktadr (Cansever, 1992). Organik bir dzenlemede lekleri deitirilen veya ilave edilen paralar ile bozulan btnle ramen, kubistik yaklamda sz konusu deiikliklerle btnln bozulmamas ve deien zaman veya koullar dorultusunda yapnn da dnebilmesi ile mimarln tektonik zellii hayata gemektedir. Tektonikleri her tarafndan grlebilir, kavranlabilir, tarif edilmi btnlkler olarak aklayan Cansever bu durumun mimarlk zerindeki olumlu zelliklerini u szleriyle deinmektedir:
Bylelikle slam mimarisi donmu bir evre olmak yerine zerine ilaveler alabilen, yaayan dinamik bir ortam oluturmaktadr. Bylece slam mimarisinin temel slup zelliini oluturan btnlk kurallarndan bir dieri ise btnln ak olmas, yani zaman iinde ilaveler kabul edebilir olmas hali ile karlayoruz (Cansever, 1992).

Bu deien zaman ve artlar karsnda dinamik ve hareketli olabilen yapnn, yaanan sanat ve mimari anlayndaki gibi katlmc bir izleyiciye olanak tand

45

savunulabilir. Cansever bu durum ile insann salt seyircisi ve yabancs olmad bir sanatn yaratldn ve gemi bilinci ile gelecee kar sorumluluunda beraberinde geldiini dnmektedir (Cansever, 1992). Tektonik ve kubistik bir btnle rnek olarak Osmanl mimarisindeki konut mahalle ilikisini, ayn nitelik ve deerdeki evlerin hem yap leinde hem de birbirleri ile ilikilerindeki btnlklerini gsteren Cansever, e deerde diziler oluturan yap elemanlarna sahip Mies Van der Rohenin Lake Shore Drive apartman ve Seagram Ofis kulesi projeleri ile tm evresi dolalp farkl alardan baklarak kavranlan, merkezi balants olmayan kmlatif bir btnlk olarak deerlendirdii Walter Gropiusun Bauhaus binasn da benzer bir yaklam ile zmlemektedir (Cansever, 1992).

ekil 4.1: Bauhaus Binas (B. Yldrm, 2006)

ekil 4.2: Mies van der Rohenin iki gkdelen projesi: Lake Shore Drive ve Seagram

46

Modern mimarln erken dnemlerinde de grlen kbistik ve tektonik btnlk anlay, Cansevere gre slam dininin baz temel inanlar ile de rtmektedir. Cansever 13. yzyln tasavvuf akmndaki evren ve yaratln srekli oluum halinde bulunduuna ynelik inancn yaamdan ayr durmayan bir sanat anlayna dntn savunmakta, slamdaki adalet anlaynn her eyi doru yerine koymak olarak mimariye yansdn ve bu nedenle de malzemelerin gerek yaplar gizlenmeden, olduu gibi vurgulanarak kullanldn dnmektedir (Cansever, 2006). 4.1.1.3. Mimari Standartlar ve Kodlar Mimari yaplarn nceden belirlenmi standart elemanlar kullanlarak ina edilmesini akn bir zmleme olarak gren Turgut Cansever modern mimarinin nclerinin bu konuda aldklar tavrlar rnek gstermektedir. Fakat Cansever, Frank Llyod Wrigt ve Le Corbusiernin ortak standartlar gelitirilmesini nerdii yz yl banda, Trkiyede tam tersinin yaplarak hali hazrda var olan standartlarn silinmeye alldn savunmaktadr (Cansever, 1992). Casevere gre Lonca sisteminin ve ekonomik ilikilerin etkisi ile kltrn rn ve devam olarak var olan standartlar, zellikle de bir prefabrikasyon sistemi saylabilecek Osmanl evinin byk bir stnldr (Cansever, 2002). Ancak loncalarn kapatlmasyla kltrel sreklilii salayan yerel kod ve standartlarn korunamadn ve toplumun gnlk hayatnn yan sra kltr ve sanat hayatn da btnletiren, dzenleyen ortak zelliklerin yitirildii kansndadr (Cansever, 1992). Bu nedenlerle de Cansever, mimari kltrmzde srekliliin ve btnln tekrar salanmas iin ortak standartlarn aratrlmas ve kullanlmas gerektiini savunmaktadr. Gelitirilmesi gereken standartlarn nasl olmas gerektiini de u szleri ile aklamaktadr:
Standartlarmzn Bat endstri toplumunun baarszlk kayna tekil eden, donuk, kstlayc teknik ve endstriyel temeller yerine eitlilii mmkn klacak zelliklere sahip olmas salanmaldr. Tarihi mimarlk ananemizin bu hususta ortaya koyduu rnek zmler btn insanla k tutacak zellikleri tamaktadr (Cansever, 1992).

slam mimarisinde ve eit deerleri

Kltrel sreklilii salamas beklenen standart ve kodlarn yaanan mimari anlay ile kbistik ve tektonik btnlk anlayn destekledii, zaman ve koullar karsnda dnebilen ve modlerlik anlay ile kolaylklar retilebilen bir mimariye olanak tand aktr. Bu amala tm insanln yarar iin aranan evrensel niteliklerin ise modernizmin evrensellik anlay ile rttn sylemek mmkndr.

47

4.1.2. Canseverin Modernizm zerine Dnceleri Modern hareketi baz yeni temeller bulmak, daha temiz zm yollar bulmak iin alternatifler getirmeyi amalamasndan dolay olumlu bir tepki olarak deerlendiren Cansever (Cansever, 1992), bu gne gelindiinde ise durumun ok deitiini, mimarlk yapmann insanlar artmak veya elendirmek ile bir tutulmaya balandn ve tarihte benzeri grlmemi bir ekilde kltrel bir kirlenmeye dntn dnmektedir (Cansever, 2006). Ona gre Trk mimarlk ortamnn sorunu ise, dnya kltrnn ve insanln geliimine katks olan, ortak deer yarglarmz, inanlar ve toplumun kendine has zelliklerini yanstan bir mimari kimlii retememesidir (Cansever, 2002). Buna karn Cansever, bir ok yazsnda modernizmin ilkeleri ile Osmanl mparatorluunun bir dnem hkm srd corafyann mimarlnn ilkelerini ilikilendirmeye almakta, modernizmin arad evrensel zmlere, deerlere ve standartlara Bat Avrupann Hristiyan veya Barok kltrnn etkisiyle deil, Anadolu, Kuzey Afrika, slam ve Osmanl mimarlndan etkilenerek ulatn savunmaktadr. rnein Le Corbusiernin, Avrupann 19. yzyl kent planlamasna kar durarak, Osmanl yerlemelerinde grlen ev ve sokan birbirinden bamsz durularndan etkilenerek yeni ehircilik almalarn rettiini savunan Cansever, bu etkilenmeyi u szleriyle aklamaktadr:
Le Corbusier, mimarisinin temel dncelerini, estetiini, prefabrikasyon ve standartlara ak teknik temellerini, mahremiyet ve insan lsne uygunluk gibi insani deerlerini, hatta parabtn ilikisi ve mekan telakkisi gibi temel prensiplerini ortaya koyarken, adeta btn Osmanl estetiinin , Osmanl deerler sisteminin, zmleme yaklamnn bir benzerini modern dnyada rnek olarak tesis ediyordu (Cansever, 2006).

Bunun yan sra Cansever, Le Corbusiernin modern mimarln yce ve yeni kltrel deerler aramasna ramen eski kltrn tamamen kart olmadn ve onu daha da ycelterek gelitireceini savunduunu hatrlatmakta, benzer bir ekilde Walter Gropiusun San Marco meydan zerindeki olumlu deerlendirmelerine de iaret etmektedir (Cansever, 2006). Ancak Batdaki durumun tersine, Trkiyede mimari kltrn sahip olduu evrensel ilke ve deerlerin ilericilik adna bir kenara brakarak her eyin dardan ithal edilmesi ve sonunda modernizmin gerek ilkelerinin ilemez hale getirilmesi Canseverin zerinde en ok durduu sorunlardandr. Modern hareketin olumlu knn ardndan evrensellik iddiasna ramen yerel durumlara uydurulamamas sonucu ekilci ve kt taklitler ile her yerde tekrarlanan kopyalarnn yaratt olumsuz durum Canseverin modernizm eletirisinin temelini oluturmaktadr. Bu durum da modern hareketin, tanml bir ereve iinde

48

snrlandrlm akl ve fetiletirilmi teknoloji olmak zere iki eit put rettiini savunan Cansever, sz konusu yaklamlarn btn sorunlar zeceinin sanlmas ile varln btnlnn hie sayldn savunmaktadr (Cansever, 1992). Cansever modern harekette grd olumsuz dnmleri u szleriyle aklamaktadr:
Basitlik ve mlayimlik, inatla; biim berrakl ve bilin, vahice sert tavrlara; aydnlk malzemenin kullanm, esneklik ve tarafszlk, en kt trden oportnizme; standartlar ve en yksek nitelikte zmler retme kabiliyeti, hedoniste bir telakkiye ve sorumsuzlua; tasarm srecindeki ve bizzat tasarmn kendisindeki taknlk, evreye kar duyarsz bir husumete dnmtr (Cansever, 2006).

Fakat Modernizm eletirisi ile yola kan postmodernizmin de imaj ve sembollerin esas temellerini hie sayarak sadece biimsel olarak kullanlmasna sebep olduunu dnen Cansever zellikle saygszca btnlnden slam lkelerinde tarihi elerin sorumsuzca ve ve balamndan bamsz olarak kullanmn

eletirmektedir (Cansever, 2006). Bu durumda gnmz mimar, Canseverin tanmlad yanlglar ile ba edebilmek ve yeni zmler retebilmek iin ne yapmaldr? Canseverin yaklamndan ortaya kan ilk sonucun ncelikle modern hareketin yola kt temelleri tekrar incelemek, bugn geldii noktay deerlendirmek ve yanlglarn tarafsz bir bak asyla tespit ederek zm araynda bulunmak olduunu syleyebiliriz. Dier bir sonu ise Canseverin gemi ile gelecek ve gelenek ile yeni olann ilikisi zerine aklamalarnda bulunabilir. Varl birbirine eklemlenen eylemlerin ve oluumlarn meydana getirdiini dnen Cansever, mimari retimin gemie bir ilave ve gelecee bir hazrlk tekil etmesi gerektii bilinci (Cansever, 2006) ile yola klmas gerektiini vurgulamaktadr. Bu yorumlardan sonra Canseverin nerilerini ve sunduu zm anlayabilmek iin mimarn bir ok dncesini yanstmaya alt Trk Tarih Kurumu binasn daha detayl olarak incelemek faydal olacaktr. 4.2. Trk Tarih Kurumu Binas Trk Tarih Kurumu binasnn yerel malzemeleri, yanstt birlik ve btnlk anlay ve geleneksel mimarlk diliyle kurduu iliki nedeniyle, Turgut Canseverin mimari yaklamn ok net ve gl bir ekilde ifade eden bir yap olduunu syleyebiliriz. Hem slam ve Trk tarihinden gelen mimarlk anlay ile hem de ada yap

49

teknolojisi ve mimarlk diline olan yaknl ile yap, modernite ve sreklilik ilikisinin irdelenmesi iin de nemli bir rnek tekil etmektedir. Trk tarihi ve Trkiye tarihi zerine aratrmalarda bulunmak ve bu aratrmalar yaynlamak amacyla kurulmu olan Trk Tarih Kurumunun ihtiya duyduu yeni yapnn tasarm 1941 ylnda balamtr. lk olarak 1955 ylnda ina edilen basm blounun ardndan 1966 ylnda, Ertur Yenerin de Canseveriin asistan olarak tasarm ve inaat aamasnda grev ald ana bloun da tamamlanmasyla tm yap hizmete almtr. Ek bir hol ile birbirine bal olan iki blok, 1983 ylnda bask blounun baka bir yapya tanmas ile tek bir kullanm altnda birlemi, Trk Tarih Kurumuna ait ofis, depo ve toplant odalar boaltlan bloa yaylmtr.

ekil 4.3: Trk Tarih Kurumu, giri cephesinden grn (http://archnet.org/library/images/thumbnails.tcl?location_id=1474)

1980 ylnda Aa Han Mimarlk dlne layk grlen yap Ankarann olduka ilek bir blgesinde, Atatrk Bulvarnn yaknnda Kzlay Sokakta ke bir arazide yer almaktadr. Yakn evresinde ise Trkiyedeki Alman modernizminin rnekleri olarak grlen Bruno Taut tasarm Ankara niversitesi Dil Tarih Corafya Fakltesi binas ve Ernst Egli tasarm smet paa kz enstits (Zbeyde Hanm Kz Meslek Lisesi) binas yer almaktadr.

50

ekil 4.4: Trk Tarih Kurumu ve yakn evresi (http://archnet.org/library/images/thumbnails.tcl?location_id=1474)

Cansever tasarmnn k noktasn ve amacn u szleriyle aklamaktadr:


Trk Tarih Kurumu binas Trkiyede dergi taklitiliinin hakim olduu bir dnemde mahalli malzemeleri, ananevi inaat ve imalat usullerini modern teknolojinin tarihi artlar ile insani deer btnln ve biim, inan ve davranlarn btnlnn bilinci ile, bu btnle verilecek zelliklerin tutarlln kurmay amalayan bir tasarm yaklamnn sonucudur (Cansever, 1992).

Cansever, Aa Han dlnn bavuru formunda, yapnn tasarland dnemde Trkiyenin Alman mimarl etkisi ve sava sonras uluslararas mimarlk hareketinin etkisi altnda olduunu belirtmektedir. Bu nedenle ona gre dnemin mimarlnda, varolan gerek problemleri zmeye almayan, tarihe ve yerel durumlara kar duyarllk veya sorumluluk gstermeyen kt ve ematik kopyalar ortaya kmaktadr. TTK binas ise duruma ak ve gl bir tepki olarak insan deerleri, tarihisel balam, yerel malzemeleri, teknolojiyi ve btnl nemseyen bir mimarlk yaklam iin temel oluturmay hedeflemektedir (Cansever, 1980). Benzer ekilde Aa Han jrisi de yapy 1930lardan beri Ankaray ekillendiren ve halen etkisi grlen Uluslararas Stilin bir eletirisi, gelenekten neler renilebileceinin bir rnei ve daha doru bir mimarlk dilinin yol gsterini olarak tanmlamaktadr (The Aga Khan Award for Architecture, 1980) TTK binas dnemin ve Ankarann bat etkisinde gelien mimarlk ortamna bir tepki olarak tanmlansa da, Canseverin modern mimarlk dilinin tm elerini ve ada

51

teknolojinin tm olanaklarn gzden karmay hedeflediini sylemek mmkn deildir. Mimarn amacn dini ve geleneksel idealler dorultusunda Trkiyeye zg bir yap yaparken, olumlu bulduu evrensel ilkelerden vazgemeyerek onlar bal olduu kltre ve corafyaya uyarlamak, bu ekilde ada bir sluba ulamak ve ayn zamanda kltrel sreklilii de salamak olarak tanmlamak daha doru olacaktr. Uur Tanyeli ise Canseverin bu yaklamn bir ikilem olarak deerlendirmekte ve Batnn ada tekniklerinden vazgemedii halde Batl olmayan, Batya ait tm maddi kaynaklardan faydalanan ve buna ramen slami veya bizden saylabilecek bir mimarlk yaratma isteminin gerekleebilirliinin tartmal olduunu dnmektedir. Fakat yine de Tanyeliye gre bu sylem gerekliini uygulamaya dntrerek kantlamasa da nemli ve denemeye deerdir (Tanyeli, 2001).

ekil 4.5: Trk Tarih Kurumu d grnleri (http://archnet.org/library/images/thumbnails.tcl?location_id=1474)

4.2.1. Yapnn Genel Kurgulan Cansever Mimarlk dergisinde 1966 ylnda yaynlanan makalesinde yapnn temel mimari fikrinin binann tarihi aratrmalar iin bir merkez olma anlayyla ekillendiini belirtmektedir (Cansever, 1966) Bu merkezi olma durumu ile birlikte i mekan d etkenlere kar koruma arzusu, malzemelere kadar tm mimari zmlerin plan organizasyonundan seilen detaylandrlmasnda etkili rol

oynamaktadr. Cansever yapnn kurgulan syle aklar:


Bilgiyi muhafaza eden ve koruyan bir kale gibi, gne, souk, grlt ve benzeri d etkilerden tamamen uzak ve masun, sakin, asude orta hol etrafnda yer alan kitaplk, alma odalar, toplant ve konferans salonlarndan olumakta ve Tarihi Aratrmalar merkezi olarak almaktadr. Yap bylece da kar korunmu bir btnlk, bir kale, bir menhir gibi tektonik bir abidevi yap olarak tasarlanmtr (Cansever, 1992).

52

ekil 4.6: Koridordan avluya bak (http://archnet.org/library/images/thumbnails.tcl?location_id=1474)

ekil 4.7: Koridordan avluya bak (B.Yldrm, 2006)

Merkezilik zellii ve bilgiyi koruyan bir kale olma durumu sonucunda yap, zemin katta duvar olmadan perde ile avludan ayrlm bir konferans salonu ile kitap depolar, st katlarda ise ktphane, okuma salonu ve ofis odalarnn bir avlu

53

etrafna dizilmesi eklinde kurgulanmtr. kat boyunca ykselen avlu, atdaki aklklar ile gne ndan faydalanlmasn salamaktadr. Bu yaplanmann ayn zamanda Osmanl yaplarnda sklkla grlen ie dnk karakteri hatrlatt sylenebilir.

ekil 4.8: Yapnn kesit ve planlar (http://archnet.org/library/files/onefile.tcl?file_id=189)

Skca korunmu karakterine ve cephedeki sar yzeyler ile panjurlu ve kafesli pencerelerine ramen, orta avlunun kentsel mekann bir devam olarak dnlmesi sz konusudur (Cansever, 1980). Sokak ile dorudan ilikili olan avlunun bol kl yapsyla glenen kamusallk zellii st katlardaki evre mekanlarda ksmen azalmakta, kimi zaman avlu etrafnda kafesler ile n ve izlenebilirliin kontrol

54

edilmesi, kamusal alan ile mahremiyetin artmas beklenen zel mekanlarn ayrmn da vurgulamaktadr. 4.2.2. Trk Tarih Kurumu Binasnda Sreklilik Unsurlar slami anlamda birlik kavramnn ve slam ve Trk mimarlnda bu kavramn yansmas olarak grlen kbistik btnlk anlaynn nemini sklkla vurgulayan Cansever, Trk Tarih Kurumu binasnda da ncelikle bu ilkeleri yanstmay hedeflemitir. Bu tr bir btnlk anlay, yapnn sadece yap elemanlarnn ve malzemelerinin birbirleriyle ilikisinde deil, avlu etrafnda dzenlenmi dier mekanlarn da birlikteliinde grlmektedir.

ekil 4.9: Avlu etrafndaki koridorlardan grn (B. Yldrm, 2006)

Tanml snrlar ile birbirinden bamsz olarak durabilen, bamszlklarn ifade ederken ayn zamanda eitliklerini de gstererek gl ve gerek bir btnlk oluturabilen mekanlarn ve tektonik yap birimlerinin ayr ayr btnlk iinde var olmalar durumu Canseverin srdrmek istedii bir gelenektir. Cansever bu yaklam u ekilde aklamaktadr:
nai elemanlar iin olduu gibi, orta mekann devam olmakla beraber orta mekan etrafnda yer alan birimler gl bir ekilde ahsiyetlerini korumakta ve bu birimlerin her biri ayr ayr

55

btnn olumasna tezyini unsurlar olarak katlmaktadrlar. Bylece bina tutarlln, tezyini gzelliin, bir btnln vahasn oluturmaktadr (Cansever, 1992).

ekil 4.10: Avlu etrafndaki dier mekanlardan rnekler (B. Yldrm, 2006)

Burada bahsedilen btnsel mekann paralar olarak aklanan birimlerin, btn tamamlayan tezyini unsurlar yani bezeme unsurlar olarak tanmlanmas ise batl anlamdaki bezeme anlayndan ok farkldr. Yapnn yzeyi zerine ilave edilen bezeme elemanlarndan farkl olarak burada btnln tamamlaycs ve nemli bir paras olan bir tezyinat anlay srdrlmek istenmitir. slami bir mimari yapda hi bir ek bezeme unsuru olmadan da tezyini bir btnln ve tavrn ifade edilebileceini dnen Cansever (Cansever, 1992) ile bezemeyi modern soyutlanm ilevsel biimlerde de kullanmak isteyen Sullivann yaklamlar farkl

56

olsalar da ikisinin de kltrel sreklilik adna tarihsel bezeme anlaylarn yanstmaya altklar sylenebilir. Cansevere gre kolon sralarnn, tan, kafeslerin, mermerin izgilerinin tekrar ve bamsz durular binann btnlnn tezyiniliini retmektedir ve bu durumda zaman ve mekan birliktelii ierisinde etrafnda dolaan insan tarafndan anlalan btnlk slamn dinamik kltrne zgdr (Cansever, 1980). Bu kurgu daha nceki blmlerde aklanan yaanan mimari anlaynn TTK binasnda gerekletirilmesi olarak grlebilir. Btnlk anlaynn paras olarak tektonik birlikteliin ise yapnn tayc sisteminden tamam mimar tarafndan tasarlanm ahap mobilyalara kadar zenle srdrld gzlenmektedir Tayc sistemin paralarnn nasl bir araya geldii, tanan ve taycnn nasl ayrld ve farkl malzemelerin snrlarnn birbirleri ile balantlarnn gizlenmeden, zeri rtlmeden aka okunduunu sylemek mmkndr. Bu tr bir akln ve yalnln modern mimarlk anlaynn da ulamak istedii bir dil olduu savunulabilir.

ekil 4.11: Btnlk anlaynn srdrlmesi (B. Yldrm, 2006)

57

ekil 4.12: Btnlk anlaynn yapnn geneline yanstlmas (B. Yldrm, 2006)

Srdrlmek istenen birlik ve btnlk anlayn daha nceki blmlerde akland ekli ile Le Corbusiernin klasik ilkeleri dntrme abasna benzetmek mmkndr. Cansever de bu yapsnda Le Corbusier gibi, mimarinin ve sanatn klasik ilkelerini kullanmakta gnn koullarna uyarlamakta fakat grsel bir taklit veya benzerlikten kanmaktadr. Buradaki sreklilik, geleneksel anlayn srdrlmesi olarak tanmlanabilir. Yerel ve geleneksel malzemenin ada teknoloji ve yap malzemesi ile birlikte kullanm da yerel koullara kar duyarlln yan sra bir tr sreklilik abas olarak

58

grlebilir. TTK binasnda betonarme iskelet, Ankara ta, Marmara mermeri, alminyum dorama, alminyum kafes ve ahap korkuluklarn bir arada kullanld grlmektedir.

ekil 4.13: Farkl malzemelerin birliktelii (B. Yldrm, 2006)

Canseverin aklamalarna gre bu durum atma halindeki unsurlarn bir arada varolulardr ve bu durum yapdaki mimari tasarm felsefesinin baka bir nemli noktasdr. Ona gre Ankara tann ar ve brtal etkisi ile kap ve pencerelerdeki alminyum doramalarn detaylarndaki kesinlik etkisi, ve kafeslerin narinliinin ztlklar olumlu ve etkileyici bir ifade kartln yaratmtr (Cansever, 1992).

59

ekil 4.14: D cephede kafesin kullanm (http://archnet.org/library/images/thumbnails.tcl?location_id=1474)

ekil 4.15: mekanda kafesin kullanm (B. Yldrm, 2006)

Yapdaki bir baka kartlk ve beklenmedik birliktelik ise geleneksel bir eleman olan kafesin alminyumdan retilmesidir. Geleneksel Trk mimarlnn nemli bir esi olarak kafesin yeniden yorumlanmas ve sadece grsel kayglarla yapda yer verilmek yerine ilevsel olarak ofis birimlerini kamusal saylabilecek orta avludan ayran, dardaki grlty ve szen bir e olarak kullanlmas dikkat ekicidir. Cansever bir ok yazsnda yapnn bir avlu etrafnda dzenlenen kurgusunun Osmanl cami mekanlar veya orta avlulu medrese planlarnn zelliklerini devam ettirdiini belirtmektedir. Mimara gre sz konusu tipolojiler, btnlk ilkesini

60

yanstmakta, bu durum da slamdaki her bireyin tanr karsnda eitlii anlaynn srdrlmesini salamaktadr (Cansever, 1980). Fakat bu yaklam, rnek alnan tipolojinin deitirilmeden olduu gibi kullanlmas deil, merkezilik ve btnlk fikrine sadk kalnarak plan dzeninde ve anlamsal boyutta tipolojiden ilham alnmas olarak deerlendirilebilir. Merkezilik ve btnlk fikrini yanstmak zere tarihsel deneyimin daha nceden snayarak gelitirdii tipolojilerin esin kayna olarak kullanlmasn Aldo Rossinin kent belleinin srdrlmesi adna tipolojilere bavurmasna benzetmek mmkndr. Yaadmz corafyaya ait klasik mimari ilkelerin (rn: kbistik tektonik btnlk) dntrlmesi, ada malzemelerin yan sra yerel malzemelerin kullanlmas ve tipolojik referansa yer verilmesi ve tm bu yaklamlar ile modern mimarlk dilinin de benimsenmesi, Trk Tarih Kurumu binasn Trkiyedeki modern mimarlk tarihinin zgn bir rnei yapmaktadr. Bu rnekten yola karak, Cansever mimarlndaki sreklilik anlaynn, sadece grsel ve biimsel gndermelerde bulunmak yerine, anlamsal, hissedilebilir ve yaanan mimari fikrine uyacak ekilde deneyimlenen grnenin altndaki ile sreklilik kurma abasnn bir sreklilik olduu sonucu olarak da savunulabilir. Bu durum ayn zaman da sadece gz ile grlen sreklilikler yerine, deerlendirilebilir. Ayrca yapnn kendi corafyasna ve kltrel balamna zg tekrarlanamaz tekil bir zm olmak yerine, farkl corafya ve kltrlerde modern mimarln gelenekle kuraca iliki ve sreklilik sorununun zmne ynelik iyi bir rnek tekil edebileceini de sylemek mmkndr.

61

5. SONU Gncel mimarln sregelen sorusu mimarlk ve genel yaam kltryle sorulan nasl ve

ilikilendirilebilecei

aslnda

farkl

dnemlerde

ska

vazgeilemeyen bir sorudur. Bu tez almasnn balangcnda da sorulan soru mimarlkta sreklilik ile modernitenin ilikisi zerine olmutur. Modern bir mimarlk rnnn kendinden nceki mimari dillerin izlerini tamas mmkn mdr? veya Hem modern kalnarak hem de mimarln kklerine ynelmek olas mdr? gibi sorular modernite, ykm, yabanclama, gelenek ve sreklilik kavramlarnn tekrar ele alnp tanmlanmas gerekliliini ortaya karmtr. Bu yaklam ile modernite ve sreklilik ilikisinin olumlu ve olumsuz olmak zere iki ekilde okunabilecei gzlenmitir. Modernitenin srekliliklere kar olan tavr incelendiinde aslnda bu tavrn ncelikle modernitenin ve aklcln zaman iinde urad deiimlerle ilikili olduu grlmtr. Modernite kavramnn zamanla teklemesi ve katlamas, akln ise bir ara haline gelerek zerkliini yitirmesi srekliliklerin nnde bir engeldir. Modernitenin bu yndeki geliimiyle ilikilendirilebilen yaratc ykm ve yabanclama kavramlar veya durumlar da aslnda modernitenin zellikle mimarlk alannda gemiten tamamen koptuunun veya gemi mimari dillerin tamamen unutulmas gerektiinin dnlmesine yol amaktr. Fakat modernite ve sreklilik ilikisinin bu tr bir olumsuz okumas ayn zamanda kltrel sreksizliin de bir soruna dnebileceini ortaya karmtr. Srekliliin ykm iletiim ve anlam sorununu beraberinde getirmektedir. Tandk kodlarn tamamen silinmesi, anlamlandrma abasn boa karmakta mimari rn ile birey arasndaki iletiimini zayflatmaktadr. Colquhoun bu durum zerine grlerini syle aklamaktadr:
Mimari yaratnn tartlan, varolan kltrn dntrlmesiyle ilgili ynleri anlalmadka, kltrel anlamlar tayan bir mimarla ulama baarsn gsteremeyeceiz (Colquhoun, 1990).

Bu durumda, sreklilii toplumsal yaamn olumlu geliimi iin bir gereklilik, anlamlandrma ve iletiim iin bir ara olarak tanmlamak doru olacaktr. Bu nedenle ikinci okuma ile nerilen, modernite de oulculuu temel alarak, gelenei de iletiim ve dnm balamnda tartarak ve baz modern mimarlarn rn ve

62

yaklamlarndaki farkl sreklilikleri ortaya kararak modernite ve srekliliin birlikteliini tekrar ele almak olmutur. oul modernlikler anlay ile modernite, tek merkezli ve homojen bir oluum olarak deil eitlenebilen ve farkl balamlara gre deiebilir bir durum olarak aklanmaktadr ve bu aklama da modernite deneyimlerindeki sreklilikleri kabul etmekte ve srekliliklerin gerekliliine iaret etmektedir. Gelenein ise tutucu bir tavrla deimez ve dntrlemez donmu bir biim olarak ele alnmas yerine iletiim ve dnm eksenli tanmlanarak belirli bir zamana bamllnn kaldrlmas ve salt biim olmann dnda iletilen bir dnce veya anlay olarak aklanmas, gnmz mimarisinde de gelenein srdrlebilecei grn desteklemektedir. Son alarak Louis Henry Sullivan, Otto Wagner, Adolf Loos, Le Corbusier ve Aldo Rossi gibi mimarlar modern mimarinin nceki mimari dillerle ilikisini ve bu dillerin dnmlerini yanstan almalar ile incelenmi, modern mimarlkta srekliliklerin farkl yollarla salanabilecei gsterilmitir. Turgut Cansever ve Trk Tarih Kurumu Binas zerine yaplan inceleme ise gemiten gelen mimarlk bilgisi ve anlay ile kurulacak tutarl bir ilikinin ve srekliliin gereklemesi iin mimarn, hem mimarln hem de yaamn tm alanlarn kapsayan bir dnce sistemine ihtiya duyacan gstermektedir. Byle bir dnce sisteminin Le Corbusiernin mimarlk yaantsn da ynlendirdii savunulabilir. Kurulmas imkanl ama aba gerektiren sz konusu dnmlerin veya srekliliklerin, toplumun geneli tarafndan kabul grmesi ve yapay veya sonradan icat edilmi olarak alglanmamas iin tutarl bir dnsel alt yapnn gereklilii aktr. Modernite ve sreklilik ilikisi zerine yaplan tartmalar ve Trkiye balamnda yaplan rnek yap incelemesi ile ortaya kan sonu ise, modern mimarlkta srekliliklerin nemli, mmkn ve gerekli olduklardr. Henz tm potansiyelleri tketilmemi bir proje olarak modernite sreklilikleri de salayabilir ve bu durum zellikle mimarlk alannda kaybolan anlamn tekrar kazanlmas ve mimarlk rn ile birey arasnda daha salkl bir iletiimin kurulmas iin bir gerekliliktir. Srekliliklerin varl, bireyin yere ve kltre aidiyetiyle gerekleebilecek anlaml varoluunu destekledii gibi toplumsal yaamn olumlu ynde ilerlemesinde de nemli bir rol oynayabilir. Fakat burada savunulann, srekliliin kat ve deimez biimler veya sonradan icat edilen yapay mimari diller ile deil, grnenin ardndaki dnce ve anlaylarla veya dnme ve bugne gre yorumlanmaya ak evrimleebilen gemi mimari deneyimler ile salanabilecei olduunu da unutmamak gereklidir.

63

KAYNAKLAR Barthes, R., 1997. Semiology and the Urban, Rethinking Architecture iinde, s. 166171, Der. Leich, N., Routledge, Londra. Benjamin, W., 1969. The Work of Art in The Age of Mechanical Reproduction, Illuminations iinde, Der. Arendt. H., Schocken Books, New York. Berman, M., 1994. Kat Olan Her ey Buharlayor: Modernite Deneyimi, letiim Yaynlar, stanbul. Bilgin, ., 1992. Aldo Rossi'de Akl ve Hafza, Defter Dergisi, 18, 47-75. Bilgin, ., 1999. Serbest Plan, Serbest Cephe, Serbest Ev, Cogito, 18, 144-157. Bozdoan, S., 1990. Trke Baskya nsz, in Mimari Eletiri Yazlar, evki Vanl Mimarlk Vakf, Ankara Cansever, T., 1966. Trk Tarih Kurumu, Mimarlk, Aralk, 25-27 Cansever, T., 1980. Architect's Record of Turkish Historical Society, The Aga Khan Award for Architecture, http://archnet.org/library/files/one-file.tcl?file_ id=187. Cansever, T., 1992. ehir ve Mimari zerine Dnceler, Aa Yaynclk, stanbul. Cansever, T., 2002. Kubbeyi Yere Koymamak, z Yaynclk, stanbul. Cansever, T., 2006. slamda ehir ve Mimari, Tima Yaynlar, stanbul. Choay, F., 1960. Le Corbusier, Mayflower, Londra. Colquhoun, A., 1990. Mimari Eletiri Yazlar, evki Vanl Mimarlk Vakf, Ankara idem, A., 1997. Bir mkan Olarak Modernite, letiim Yaynlar, stanbul. Eco, U., 1997. Function and Sign: The Semiotics of Architecture, Rethinking Architecture iinde, s. 182-201, Der. Leich, N., Routledge, Londra. Eisenstadt, S. N., 2000. Multiple Modernities, Daedalus, 129, 1-29. Elia, M. M., 1996. Louis Henry Sullivan, Princeton Architectural Pres, New York. Eren, E., 1988. Trke Szlk, Trk Dil Kurumu Yaylar, Ankara. Goethe, J. W., 2005. Faust, Bordo Siyah Yaynlar, stanbul Gle, N., 1999. Melez Desenler slam ve Modernlik zerine, Metis Yaynlar, stanbul. Gle, N., 2002, Bat D Modernlik: Kavram zerine, Modernleme ve Batclk iinde, Der. Kocabaolu, U., letiim Yaynlar, stanbul. Gutenschwager, G., 1996. Architecture in a Changing World: The New Rhetoric of Form, Journal of Architectural Education, 49, 246-258. Habermas , J., 1990. Modernlik: Tamamlanmam Bir Proje, Postmodernizm iinde, s. 7-99, Der. Zeka, N., Ky Yaynlar, stanbul. Harvey, D., 1997. Postmodernliin Durumu, Metis Yaynlar, stanbul

64

Hobsbawn, E., 2002. Gelenekler cat Etmek, Arradamento Mimarlk, 01, 50-54. Horkheimer, M., 1986. Akl Tutulmas, Metis Yaynlar, stanbul. La Marche, J., 2003. The familiar and The Unfamiliar in Twentieth-Century Architecture, University of Illinois Pres, Urbana. Le Corbusier, 1996. Bir Mimarla Doru, Yap Kredi Yaynlar, stanbul. Marx, K., 2000.Yabanclama, Der. Erdost B., Sol Yaynlar, Ankara Morrison, H., 1952. Louis Sullivan Prophet of Modern Architecture, Peter Smith Pub Inc., New York. Norberg-Schulz, C., 1969. Meaning, Inevitable Yet Denied, Meaning In Architecture iinde, s. 11-25, Der. Jencks, C. & Baird, G., Barrie & Rockliff the Cresset Press, Londra. Rosenberg, H., 1959. The Tradition of the New, Horizon Press, New York. Rossi, A., 1984. The Architecture of The City, MIT Pres, Cambridge, Mass. Roth, L. M., 2000. Mimarln yks, Kabalc Yaynevi, stanbul. Sullivan, L.H., 1947. Kindergarten Chats and Other Writings, Wittenborn, Schultz, New York. Taffuri, M., 1976. Architecture and Utopia Design and Capitalist Development, MIT Press. Cambridge, Mass. Tanju, B., 2002. Adolf Loos zerinden Bir Okuma: Modern Mimarlk ve Gelenek, Arradamento Mimarlk, 2002/01, 46-48. Tanyeli, U., 1997. Modernizmin Snrlar ve Mimarlk, Modernizm Serveni iinde, s. 63-71, Der. Batur, E., Yap Kredi Yaynlar, stanbul. Tanyeli, U., 2001. ada Mimarlkta slami erik Sorunu ve Cansever, Turgut Cansever iinde, Boyut Yayn Grubu, stanbul. The Aga Khan Award for Architecture, 1980. Project summary of Turkish Historical Society, http://archnet.org/library/files/onefile.tcl?file_ id=186. Tourraine, A., 1994. Modernliin Eletirisi, Yap Kredi Yaynlar, stanbul. Tschumi, B., 1994. Architecture and Disjunction, MIT Press, Cambridge, Mass. Vidler, A., 1992. The Architectural Uncanny, MIT Press, Cambridge, Mass. Webster, N., 2006. Merriam-Webster Online Dictionary, http://m-w.com/dictionary/ tradition. Wishwanath, K., 2005. Modernity and Universalism: Modernity as a Timeless Tradition, The 5th International mAAN Conferance, stanbul, 27-30 Haziran. Wittrock, B., 2000. Modernity: One, None or Many? Europian Origins and Modernity as a Global Condition, Daedalus, 129, 31-59.

65

ZGEM Burin Yldrm 1980 ylnda stanbulda dodu. Orta renimini 1999 ylnda stek Acbadem Lisesinde tamamlad. Ayn yl stanbul Teknik niversitesi Mimarlk Blmnde balad lisans eitimini bir dnem Hollanda Eindhoven Teknik niversitesinde geirerek 2004 ylnda tamamlad. Yine ayn yl stanbul Teknik niversitesi Fen Bilimleri Enstits Mimari Tasarm Blmnde yksek lisans eitimine balad. Mimarlk eitimi boyunca deiik zaman aralklaryla Arkitera Mimarlk Merkezinde, TECE (Tlin Hadi Cem lhan) ve HASKOEN mimarlk ofislerinde alt. Halen Potansiyel Aratrma Birimi (PAB) adl mimarlk oluumunda kendi almalarn srdrmektedir.

66

You might also like