Professional Documents
Culture Documents
Araştırma Servisi
Cem Akgün
2004
İÇİNDEKİLER
Tavukçuluk
İhracat
İthalat
Mevcut Kapasite
İstihdam
Dış Ticareti
İthalatımız
İhracatımız
Mevzuat
Ürün Standardları
2
Piliç Eti İthalatı ve İhracatı Açısından Mevzuat
İhracatta Teşvik
Tüketim Azlığı
Finansman Sorunu
3
TERMİNOLOJİ VE ÜRÜN KAPSAMI:
Uluslararası terminolojide piliç, tavuk, hindi, bıldırcın, sülün, ördek, kaz gibi
hayvanların etleri “Kanatlı Eti” kavramı içinde yer almakta olup, ülkemizde halen tavuk,
piliç ve hindi eti dışında kalan diğer kanatlılarla ilgili bir sanayinin varlığından söz etmek
mümkün değildir.
Türk Gümrük Tarife Cetveli’nde horoz, tavuk, ördek, kaz, hindi gibi kümes
hayvanlarının etleri ve yenilen sakatatları 02.07 pozisyonunda yer almaktadır:
*Horoz ve tavuklar
Tavukçuluk:
Kümes hayvanlarının çok kısa bir sürede yemi, ete ve yumurtaya çevirebilen
canlı makineler olduğunu söylemek mümkündür.Bir piliç 40 – 50 günde kesime hazır
hale gelir.Bir tavuk 4.5 – 5 ayda yumurta üretmeye başlar.Yumurta ise 21 günde civcive
dönüşür.
Araştırmamıza konu olan etçi tavuk yetiştiriciliğidir ve piliç eti üretmek için
yapılır.Bu iş damızlık işletmelerinden başlamaktadır.Damızlık sürülerine horoz katılarak
döllü yumurtalar elde edilir.Söz konusu döllü yumurtalar ya kuluçkacı işletmelere satılır
ya da damızlık işletmelerinde civcivler elde edilir.Etçi piliç yetiştirecekler bu piliçleri alıp,
6 – 8 hafta beslerler.Kesim zamanı gelen piliçler kesime gönderilir, yerine yeni bir parti
civciv getirilir.Bu şekilde çalışan sistemle, yılda 4 – 6 parti üretim yapılabilir.
4
Neden Piliç Eti?:
İnsan beslenmesi açısından önemli bir yer tutan hayvansal proteinin temininde
stratejik bir konuma sahip olan kanatlı etleri, sürekli gerileyen kırmızı et üretiminden
doğan açığı kapatma konusunda özel bir öneme sahiptir.
FAO’nun verilerine göre, 2002 ve 2003 yılları itibariyle dünya tavuk eti üretim
rakamları sırasıyla 64.006.383 ve 65.157.125 tondur.2003 yılında bir önceki yıla göre
dünya tavuk eti üretimi % 1.7 oranında artmıştır.
Dünyanın başlıca üretici ülkeleri ile üretim rakamlarına aşağıda yer verilmektedir:
TABLO:
Kaynak: FAOSTAT
*Ton
5
Kümes Hayvanları Etlerinin Dünya Tüketimi:
Kümes hayvanları etlerinin tüketiminde en ön sırada yer alan ülkeler; Hong Kong,
ABD, Kuveyt ve Birleşik Arap Emirlikleri olarak sayılabilir.Firmalarca, potansiyel ihracat
pazarlarının belirlenmesinde kişi başı yıllık tüketim miktarları önemli bir gösterge
olduğundan aşağıdaki tablo ayrıntılı olarak düzenlenmiştir.
Tablo:
6
Çin Halk Cumh. 8.2 8.8 9.0 9.3 9.6 9.7
Hong Kong 50.3 52.5 59.0 57.0 57.4 57.3
Hindistan 0.7 0.7 0.7 0.7 0.7 0.7
Endonezya 4.6 4.3 2.1 2.9 3.4 3.7
Japonya 14.4 14.0 13.8 13.7 13.8 13.8
Malezya 33.1 34.0 29.4 31.1 32.1 33.3
Filipinler 6.1 6.6 6.4 6.7 6.7 6.8
Kore Cumhuriyeti 10.8 10.8 9.5 11.0 11.3 11.5
Singapur 34.0 33.7 34.7 - - -
Tayvan 31.1 34.1 33.6 33.0 34.0 33.9
Tayland 12.0 12.6 11.6 12 13 14.0
Kaynak: www.foodmarketexchange.com/
İhracat:
Dünya piliç eti toplam ihracat rakamı 2003 yılı itibariyle 5.6 milyon tondur ve 2002
yılına göre % 4 oranında artmıştır.En önemli ihracatçı ülkeler; ABD, Brezilya, AB üyesi
ülkeler ve Tayland olarak sayılabilir.
2003 yılı itibariyle 2.4 milyon ton piliç eti ihracatı gerçekleştiren ABD’nin en fazla
ihracat yaptığı ülke Rusya Federasyonu olup, 2003 yılında bir önceki yıla göre Rusya’ya
yapılan ihracatın daha da arttığı tahmin edilmektedir.Brezilya’nın aynı yıl itibariyle
ihracatı 1.3 milyon tondur ve ihracatı bir önceki yıla nazaran % 7 oranında azalmıştır.
Brezilya’nın en fazla ihracat yaptığı ülke Suudi Arabistan’dır ve AB üyesi ülkelere de
ihracatı oldukça yüksektir.
Avrupa Birliği’nin 2003 yılında 2002’ye göre piliç eti ihracatının yaklaşık % 4
artarak 695.000 ton düzeyinde gerçekleştiği tahmin edilmektedir.Artışın Polonya,
Macaristan, Çek Cumhuriyeti, Romanya, Bulgaristan, Slovakya gibi Orta Avrupa
ülkelerine yapılan ihracat artışından kaynaklandığı söylenebilir.
İthalat:
Dünyanın en önemli ithalatçı ülkeleri; Çin Halk Cumhuriyeti, Avrupa Birliği üyesi
ülkeler, Japonya, Meksika, Rusya Federasyonu ve Suudi Arabistan’dır.Çin’in 2003
yılındaki piliç eti ithalatının 350.000 ton, Avrupa Birliği üyesi ülkelerin 600.000 ton,
Japonya’nın ise 700.000 ton olduğu tahmin edilmektedir.Diğer önemli ithalatçı ülkelerin
ithalat rakamları ise 2003 yılı itibariyle aşağıda gösterilmektedir:
7
SEKTÖRÜN TÜRKİYE’DEKİ YERİ
Özellikle kanatlı etinde 1999 yılında 662.000.- tonluk üretim rakamına ulaşılmış
olması dikkat çekicidir.Zira, söz konusu rakam 2003 yılı hedeflerini bile aşmıştı.Aynı yıl
kişi başı tavuk tüketimi ise, 10.23 kg’a ulaşmıştı.Tavukçuluk sektöründeki bu gelişme,
kırmızı et sektörünün gerilemesinden doğan üretim açığının kapatılmasını sağlamış, bu
sayede ithalata da gerek kalmamıştır.Sektörün büyüme trendi sadece 1994 ve 2001 kriz
yıllarında düşüş göstermiştir.
Bugün bir yumurtacı hibrit tavuk yılda yaklaşık 300 yumurta vermektedir.Bir etçi
hibrit piliç, 8. haftada 2.4 kg. ağırlığa ulaşabilmektedir.Eskiden tavukları beslemede
dane yem kullanılırdı.Bugün, artık besin maddelerini dengeli bulunduran karma yemler
kullanılmaktadır.
8
Ülkemiz tavuk eti üretiminde, FAO’nun 2003 yılı verilerine göre dünya ülkeleri
sıralamasında 202 ülke içinde 23. sırada yer almakta olup, tüm dünya üretiminden
aldığı pay ise % 0.9’dur.Sektörün yıllık cirosu 2.5 milyar ABD $’ı olup, Gayri Safi Milli
Hasıla içindeki payı % 1.7’dir.Sektörde dünyadaki son gelişmeler yakından takip
edilmekte ve üretime yansıması çok hızlı olmaktadır.
Kişi başına piliç eti tüketimi 1994 yılından 2000’e kadar % 133 oranında artarak
11.5 kg’a ulaşmıştır.2001 ve 2002 yıllarında kişi başı tüketim ne yazık ki 9.5 – 10 kg’lara
düşmüştür.Gelişmiş ülkelerin seviyesine ulaşabilmemiz için tüketimin iki katına
çıkarılması gerekmektedir.
Yurtiçi tavuk eti satışının yüzde 75'ini bütün tavuk, yüzde 25'ini parça tavuk eti
oluşturmaktadır.Parça tavuk eti satışının yüzde 73'ü but - göğüs, yüzde 11'i taşlık,
yüzde 6'sı boyun, yüzde 6'sı kanat ve yüzde 4'ü filato şeklinde gerçekleşmektedir.
Ülkemizde 2002 yılı itibariyle tavuk varlığı 217.575.000 adettir.Türkiye’nin piliç eti
üretim rakamları ise yıllar itibariyle arka sayfadaki grafikte gösterilmektedir:
9
GRAFİK:
700
600 612 612
643 615
597
500 488
400 486
436
300
200
100
0
1996 1997 1998 1999 2000 2001 2002 2003
Kaynak: FAOSTAT
2003 yılı sonunda piliç eti üretiminin 2002'ye oranla yüzde 17 artarak 726.000
tona çıktığı tahmin edilmektedir.Söz konusu üretim artışı yılın başında ve sonunda
yaşanan fiyat krizlerinin nedenini oluşturmaktadır.2001 yılında 11 kilogramdan 9.6
kilograma gerileyen fert başına kanatlı eti tüketimi, 2002 yılında 10 kilogramda kalmıştır.
Ama 2003 yılında artan üretim sonucu fert başına tüketimin 11.7 kilograma çıktığı
tahmin edilmektedir.
Piliç sektöründe 2003 yılının en önemli olaylarından biri, en büyük entegre firma
konumundaki Köy – Tur’un yaşadığı sıkıntı olup, grup Köy-Tür Ege Entegre dışında
kalan tüm işletmelerini kapatmak zorunda kalmıştır.
Mevcut Kapasite:
Türkiye’nin piliçte günlük kesim kapasitesi 3500 ton, yıllık kesim kapasitesi de
yaklaşık 1.150.000 tondur.
10
tesis AB Standardlarına Uygunluk Belgesi alma aşamasına gelmiştir.Bu yıl içerisinde,
AB ülkelerine piliç ve hindi eti ihracatı yapılabilecek bir konuma gelinmesi
beklenmektedir.
İstihdam:
Dış Ticareti:
( ABD $’ı )
11
Kaynak: DİE
İthalatımız:
İhracatımız:
Dünya kanatlı eti ithalatının 1 / 3’ü Ortadoğu ülkeleri ile Rusya Federasyonu ve
diğer Bağımsız Devletler Topluluğu üyesi devletlerce gerçekleştirilmektedir.Ülkemiz
kanatlı eti ihracatında son derece elverişli bir konuma sahip olmakla birlikte, söz
konusu avantajı yeterince iyi kullanabildiğimiz söylenemez.Piliç eti ihracatında
ülkemizin 3 önemli pazarı vardır; bunları Avrupa Birliği üyesi ülkeler, Rusya
Federasyonu ve Arap ülkeleri olarak sayabiliriz.
Bununla birlikte, şimdiye kadar Avrupa ülkelerine kanatlı eti ihracatımız söz
konusu değildi.Bugüne kadar, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’nın uygulamakta olduğu
asgari kontrollerin yeterince yapılmadığı ve ilgili dokümantasyonların tam olarak
tutulmadığı gerekçe gösterilerek AB’den gelen denetçilerce Türkiye’ye geçer not
verilmiyordu.Fakat, adı geçen Bakanlığın sıkı çalışmaları sonucunda, 2003 yılı Eylül
ayında AB Gıda ve Veterinerlik Ofisi ( SANCO ) yetkilileri Türkiye’deki bazı tesisleri
yerinde incelemişlerdir.İnceleme sonucunda hazırlanan ön raporda, Türkiye’deki 5
firmaya olumlu not verilmiştir.Sonuç raporunun en geç Nisan ayına kadar AB Daimi
Veterinerlik Konseyi’ne sunulması beklenmektedir.Böylece, AB’nin piliç eti alabileceği
üçüncü ülkeler listesine Türkiye’nin girip giremeyeceğine karar verilecektir.
Kanatlı eti ihracatı açısından ikinci önemli pazar Irak olmakla birlikte, bu
pazarın ABD’li ve Brezilya’lı firmalara kaptırıldığı söylenebilir.Bir ton tavuk etini asgari
1500 $’a ihraç edebilen Türk firmaları, düşük yem maliyetleri ve yüksek
sübvansiyonlarla tonu 1000 dolardan mal satan söz konusu ülke firmalarıyla baş
edememektedir.ABD’li firmalar tavuk etinde yaklaşık 600 $ sübvansiyon
almaktadırlar.Ayrıca, yem fiyatları her iki ülkede de çok düşüktür.Bununla birlikte,
gene de Irak pazarının zorlanması gerekir.Ülkenin yıllık olarak 207.000 ton tavuk eti
ithal talebi bulunmaktadır.Ülkedeki soğuk hava deposu koşulları düzeldiğinde bu
rakam 500.000 tona çıkacaktır.İhracatta devlet desteğinin artmasıyla birlikte, ihracat
12
imkanımız söz konusu olabilir, eksik kalan siparişler Türkiye’den
karşılanabilir.Türkiye’nin en önemli avantajı Irak’a komşu olmasıdır.Bazı Türk
firmalarının Irak’ta bayilik oluşturma çalışmaları da bulunmaktadır.
Tavuk eti ihracatında önümüze çıkan diğer bir fırsat kuş gribi ( Avian Influenza
) hastalığıdır.Asya’da kuş gribi virüsünün ortaya çıkmasıyla birlikte, Avrupa ülkeleri ve
dünyanın diğer birçok ülkesi Asya’dan canlı kanatlı hayvan ve kanatlı hayvan eti
ithalatını yasaklamıştır.Yılda 2 milyar dolarlık kanatlı eti ihracatı yapan Tayland’da
sektör bitme noktasına gelmiştir.Hastalıkla birlikte, arzın kısılması tavuk fiyatlarını
hızla yukarı çekmiştir.Bu durum, ülkemizdeki tavukçuluk sektörünün şansını artırmış
olup, 2004 yılında ihracatta bir patlama beklenmektedir.Ayrıca, AB kapıları da
Türkiye’ye açılabilecektir.AB üyesi ülkelerin Uzakdoğu’dan ithalatı yasaklamasıyla
pazarda büyük bir boşluk doğmuştur.Arz fazlası nedeniyle Aralık 2003 ayından beri iç
piyasada çok az karlarla satış yapan Türk firmaları için yeni bir umut ortaya
çıkmıştır.Ülkemiz, kanatlı eti ihracatında ABD, Brezilya, Arjantin, Hollanda ve Fransa
gibi ülkelerle rekabet edebilecek teknoloji ve potansiyele kolayca ulaşabilir.
Kaynak: DİE
Her yıl nüfus artışı ve tüketim artışına bağlı olarak ülkemizde kanatlı eti üretimi
de düzenli bir şekilde artmaktadır.İhracat miktarlarının son derece düşük olması ve
bazı yıllarda dalgalanma göstermesi dikkat çekicidir.İhracat yelpazemiz çok çeşitli
ülkelere küçük miktarlar şeklindedir.
13
kısmaktadırlar.Üretimin kısılması iç piyasada fiyatların artışına yol açmakta, takiben
üretimde artış yaşanmaya başlamaktadır.
Mevzuat
Yem Kanunu
Hayvan Sağlığı ve Zabıtası Kanunu
560 sayılı Gıdaların Üretimi, Tüketimi ve Denetlenmesine Dair Kanun
Hükmünde Kararname
Kanatlı Hayvan Eti ve Et Ürünleri Üretim Tesislerinin Kuruluş, Açılış ve
Denetleme Usul ve Esaslarına Dair Yönetmelik
Türk Gıda Kodeksi Et Ürünleri Tebliği ( 2000 / 4 )
Türk Gıda Kodeksi Gıda Maddelerinin Genel Etiketleme ve Beslenme
Yönünden Etiketleme Kuralları Tebliği ( 2002 / 58 )
Kasaplık Canlı Tavuk, Tavuk Eti, Sakatatı ve Yumurtalarının İthalatında
Kontrol Belgesi Düzenlenmesi İçin Gerekli Şartlar Hakkında Tebliğ ( 2000 / 3 )
Damızlık Harici Canlı Hayvanlar İle Hayvan Maddelerinin İthalinde Kontrol
Belgesi Düzenlenmesi İçin Aranacak Belgeler Hakkında Tebliğ ( 2000 / 32 )
İmar Kanunu
14
takiben firmaca Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’na başvurularak tesis kurma izni
alınması gerekmektedir.
15
25.08.2002 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 2002 / 58 sayılı Türk Gıda
Kodeksi Gıda Maddelerinin Genel Etiketleme ve Beslenme Yönünden Etiketleme
Kuralları Tebliği uyarınca, gıda maddelerinin etiketinde bulundurulması zorunlu
bilgiler aşağıda belirtilmektedir:
b) İçindekiler,
c) Net miktarı,
g) Üretim izin tarihi ve sayısı, sicil numarası veya ithalat kontrol belgesi tarihi
ve sayısı,
h) Orijin ülke,
Etikette (a), (c), (e) ve (i) bentlerinde yer alan bilgilerin aynı yüzde olması
gerekir.
Ürün Standardları:
16
Sektörde yer alan birçok firma ISO 9001 ve ISO 14000 gibi Kalite Sistem
Belgelerine sahiptir ve HACCP standardına uygun prensipler çerçevesinde üretim
yapmaktadırlar.
Tavuk eti ve sakatatı ithalatı, ancak Et ve Balık Kurumu A.Ş. ile 560 sayılı
Kanun Hükmünde Kararnameye göre Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’ndan çalışma ve
üretim izni almış kombina, mezbaha ve tesisleri bulunan kişi ve kuruluşlar tarafından
yapılabilir.
Kontrol Belgesi alınması için; Kontrol Belgesi formu, proforma fatura veya
fatura ile Tarım ve Köyişleri Bakanlığı'nca istenebilecek diğer belgelerle birlikte adı
geçen Bakanlığa veya bu Bakanlıkça yetki verilen taşra teşkilatına başvurulması
gerekir.Tarım Bakanlığı’na hangi belgelerle başvurulacağı yukarıda da belirtilen 2000
/ 3 sayılı Tebliğde düzenlenmiştir.
İhracatta Teşvik:
Oysa ki, AB ülkeleri ve ABD firmaları devletçe sağlanılan 310 – 600 $ / ton gibi
oldukça yüksek sübvansiyonlarla tavuk etini dış pazarlarda satmaktadırlar.İhracatın
önünün açılabilmesi için; sektörün temsilcisi olan Besd – Bir tarafından piliç etine 300
$ / ton, civcive 25 $ / 1000 adet , kuluçkalık yumurtaya 20 $ / 1000 adet ihracat iadesi
verilmesi istenmektedir.
17
SEKTÖRDE YAŞANAN SORUNLAR VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ
18
Hammaddenin yurt içinde üretiminin artırılması, yem maliyetinde yeterli bir
düşüş sağlamadığı taktirde, hammadde maliyetinin bir kısmını sübvanse etmek gibi
ek tedbirler düşünülebilir.Maliyeti düşürücü etkiye sahip olan verimin yükseltilmesi,
üretimdeki fire ve zayiatların azaltılması büyük önem taşımaktadır.Yüksek civciv ölüm
oranlarıyla çalışan işletmelerin bu fireleri azaltmak için işletme bazında bazı tedbirleri
almaları gerekmektedir.Diğer bir önlem de, yem kayıplarını azaltacak şekilde
otomatik yemliklerin kullanılmasıdır.
Günümüzde piliç eti yurt içi talebinin tamamını karşılayabilen bu sektörün fiyat
dalgalanmaları, maliyet yüksekliği ve ihracat yapılamaması sonucunda atıl
kapasitelerle faaliyetini sürdürmek zorunda kalması üzüntü vericidir.Ülkemiz ihtiyacını
karşılamanın yanında Orta Asya Türk Cumhuriyetleri ve Ortadoğu ülkelerinin
taleplerine cevap verebilecek düzeyde üretim yapma olanağının iyi kullanılabilmesi
halinde, önce atıl kapasitelerin değerlendirilmesi sonra yeni kapasitelerin
oluşturulması suretiyle ekonomimize önemli katkılar sağlanması mümkündür.
Tüketim Azlığı:
Gelişmiş ülkelerin hayvansal protein tüketim miktarları her yıl artmakta, piliç eti
tüketim artış oranı sığır eti, domuz ve diğer protein kaynaklarının artış oranından
daha yüksek olmaktadır.Ülkemizde de piliç eti tüketiminde artış vardır.Ancak,
tüketimimiz AB ülkelerinin tüketim miktarlarının çok altında, hatta yarısı
kadardır.Tüketimin artırılmasının gelir düzeyi ile yakın ilişkisi olduğu bilinmekle
beraber, tavuk etinin insan sağlığı açısından önemi ve kırmızı ete oranla avantajlı
olduğu konularının ülkemiz insanına yeterince duyurulması halinde tüketimi artırıcı
etki yapacağı muhakkaktır.
Finansman Sorunu
19
KDV Oranlarının Düşürülmesi
20
Bolu – Sakarya – İstanbul Bölgesi
Bandırma – Eskişehir Bölgesi
İzmir Bölgesi
Çukurova Bölgesi ve
Ankara Bölgesi’dir.
21
Mudurnu Tavukçuluk A.Ş.
22
Türkiye Süt, Et, Gıda Sanayicileri ve Üreticileri Birliği ( SETBİR )
23
YARARLANILAN KAYNAKLAR
3) DİE İstatistikleri,
4) DPT Kanatlı Etleri ve Yumurta Ürünleri Sanayii Alt Komisyon Raporu (2001)
5) http://www.foodmarketexchange.com/,
6) http://www.kanatli.net/,
8) Mevzuat Bankası
24