Professional Documents
Culture Documents
“AYDIN ARKADAŞ!”
Bağımsızlık savaşımızın ardından,
İsmet Paşanın Lozanda ki inadı ile
alınan Diplomatik başarı sonrasında,
İngiliz dışişleri bakanının bilahare
kullanmak üzere cebine koyduğu
kartlardan bu güne,
güzel vatanımız yabancı toplum
mimarlarının ve mühendislerinin
faaliyet gösterdiği şantiye alanına
döndürülmüştür.
Bu projenin ana fikri
Türk toplumunu bölerek vatandaşlarını birbirlerine düşman ederek
güçsüzleştirmek ve bağımsızlığını elinden alarak
onları köleleştirerek yönetmek ve
dünyanın en büyük ekonomilerinden biri olan,
bu toprakların ürettiği ekonomik değerleri sömürmektir.
(Oysa yabancı toplum mimarlarının
yaratmaya çalıştıkları teslim olmuş
bir Türkiye de
Deniz Baykal figürü,
planları bozma ihtimali yüksek risk
unsurlarından biridir.
Çünkü hem CHP’nin kurucu
kültüründen beslenmiş
hem de akademik ölçekte kendisini
yetiştirmiştir.
Ayrıca Cumhuriyetin kazanımlarını
her koşulda savunabilecek donanıma
sahip ve
her türlü projenin, senaryonun
farkına varabilecek ve oyunları
bozabilecek çapta bir siyaset ve
devlet adamıdır.
Öyleyse imaj bombardımanıyla dar
alana hapsedilmeli ve etkisiz hale
getirilmelidir.)
Bunun gereği olarak,
1970’li yılların sonunda başlayan uydurma bir
‘’Menderesin yakasına yapışan Baykal’’
senaryosuyla Deniz Baykal’ın yakasına iliştirilen antipatik politikacı imajı ile
süreç başlatılmıştır.
(Öyle ya!
Asılarak idam edilen mağdur başbakanın yakasına yapışan bir politikacı,
daima mağdurun yanında olan
Türk toplumunun hafızasına başka nasıl yerleşebilirdi ki.)
Buna birde,
Deniz Baykal’ın tasfiyesinden fayda uman ve
kişisel menfaatler odağında siyaset yapanların ortaya attığı
“uzlaşmaz’’ ve “hizipçi’’
kavramları eklenince
yaratılan bu imaj bombardımanının negatif etkisi ister istemez artmıştır.
Bu imajı silmek için gerekli olan medya desteğinin oluşmasını beklemek,
tabi ki çok iyimser bir bakış olur.
Çünkü bu projeyi hayata geçiren toplum mühendis ve mimarlarının işyerleri,
çalışma alanları zaten bu medya kuruluşlarıdır.
Geldiğimiz noktada artık,
Cumhuriyet değerlerinin hiç olmadığı kadar ciddi bir tehdit altında
olduğunu görmek ve
kayıtsız şartsız cumhuriyeti kuran anlayışa destek vermek
zamanıdır.
Ülkenin içinde bulunduğu bu durumda Baykal’ı bahane ederek CHP’ye vuran ve
’’Parti başarısız olsun da bize ikbal doğsun’’
gibi sakat bir anlayışa hizmet eden hiçbir Türk aydını,
neden olacağı yıkıntının altından kalkamaz.
Hiç kimsenin
‘’Ben Baykal’ı sevmiyorum o yüzden CHP’yi desteklemiyorum’’
gibi bir mazeretle,
Cumhuriyetin kazanımlarını riske atmaya hakkı yoktur,
Hele bunu demokrasi havarisi görüntüsünde yapıyorsa hiç yoktur.
Sunumu hazırlayan
yurtseverplatformu@gmail.com